You are on page 1of 259

Yayna Hazrlayanlar: Yunus KO Serdar SALAM Cahit GELEKC

Sempozyum Bilimsel Deerlendirme Kurulu: Prof.Dr. M. Cihat znder, Prof.Dr.lk elik avk, Prof.Dr.Abide Doan, Do.Dr.Yunus Ko, Yrd.Do.Dr. Serdar Salam, Yrd.Do.Dr.Fatih Mderrsiolu, r.Gr.Dr.Turgay Yazar

Sempozyum Dzenleme Komitesi: M. Cihat znder, zkul obanolu, lk elik avk, Abide Doan, Serdar Salam, Yunus Ko, Fatih Mderrisolu, Turgay Yazar, Cahit Geleki, Blent Gl

Kapak Tasarm: Dr. Filiz enler Sekreterya: Sdka Karaca Bask: SREM AJANS Smer 1. Sok. moda han B Blok 1. Kat 7-59 Kzlay/ANKARA Tel: (0.312) 417 90 08

Hacettepe niversitesi Trkiyat Aratrma Enstits Yaynlar

ii

NDEKLER ..................................................................................... Sayfa M. Cihat ZNDER Sunu ve Deerlendirme .................................................................................v zkul OBANOLU Uygulama ve Ama Balamlarnda Trkiye Trkolojisi zerine Tespitler ..1 Nebi ZDEMR Trklk Bilimindeki Kalplamalar ve Almlar ..........................................9 Cahit GELEK Kreselleme Srecinde Trkiyat Aratrmalarnn Yeri ve nemi .............31 Nalan BYKKANTARCIOLU Trkoloji Ve Dilbilim : Trkiye Balamnda Gzlemler, Dnceler .........45 Fatma ACUN Trkiyat Aratrmalarnda nternetten Nasl stifade Edilebilir? .................53 F. Sema BARUTCU-ZNDER Trk Diyalektolojisinin Aratrma Yntem ve Tekniklerine Dair Birka Sz: Bak ve Hedefler..........................................................................................63 Yaar KALAFAT Trkiyat-Oryantalizm-Misyonerlik Kavanda Emperyalizm.....................69 Nermin AMAN-DOAN Sanat Tarihi Aratrmalarnda Anadolu Beylikleri Dnemi..........................77 Ahmet Hikmet EROLU Trk Halk nanlarnn Gncel Deeri..........................................................87 Naciye Yldz ZBEK Halk Edebiyatnda Latife, Laf, Askiya..........................................................99 Cafer GARPER Cengiz Aytmatovun Gn Uzar Yz Yl Olur Romannda Dzenin Yabanclamas ve nsann Kendisi Olmas Problemi ................................107

iii

G. Gonca GKALP-ALPASLAN Metinleraras likiler Balamnda Cumhuriyet Dnemi Trk iirine Genel Bir Bak .....................................................................................................127 Cafer MUM Kad Burhaneddinin iirlerinde Cinasn Yeri............................................153 Ser EKER Terr rgtlerinde Dil Kullanm ve Terrist Sylemlerin Dil Bilimsel Yntemlerle Merulatrlmas ....................................................................165 Ufuk TAVKUL Kafkasya in Trkiyat Aratrmalarnn nemi .......................................187 Blent GL Moolistanda Trkolojinin Geliimi ve Moolistanda Yaplmas Gerekli Trkoloji almalar zerine.....................................................................203 Filiz ENLER Trkiyede Geleneksel Motiflerin Grafik Sanatlarnda Kullanm .............219 Ferruh ACA Maniheist ve Budist Trke Metinlerle lgili almalar zerine Bir Deerlendirme.............................................................................................237 Mehmet Z Tarih ve Tarihiliimiz zerine Baz Dnceler ......................................251

iv

SUNU niversite enstitleri, aratrmac zellik ve kimlikleri ile kaynaktan ulat doru ve gereki verileri ada teknoloji ile birletirip disiplinler aras anlayla oluturduu bilgi birikimini, ilgili merci ve karar mekanizmalarna zamannda ulatran akademik birimlerdir. Trk kltr ve konumunun dnya zerinde doru bilgilerle ortaya konmas ve tantlmas amac ile Enstitmz, doru ve gereki bilgileri ancak bilimsel faaliyet projeleri ile; literatr taramas, saha aratrmalar ve uygulama yolu ile dorulanacak bilgilerle ulalabilecei anlayndadr. Kreselleen dnyamzda bir yandan komu ve kuak lkelerle, (Yunanistan, Bulgaristan, Rusya, Grcistan, ran, Suriye) dier yandan menfaat ilikisi iinde olduumuz lkelerle (in, ABD, Almanya, ngiltere) olan ilikilerimizde Trkiyenin ite ve dta gerek konumunu belirleyecek verilerin ve belgelerin karar mekanizmalarnn ve ilgili mercilerin elinde bulunmamas, dnya lkeleri arasnda her menfaat atmasnn gndeme geldii dnemlerde (szde Ermeni soykrm, Irak, Kbrs gibi sorunlar) n plana karlmakta, Trkiyeyi srekli boy hedefi durumuna getirmektedir. Trkiyenin Uluslar aras alanda daha etkin olmas iin Trk Uygarlnn dili, tarihi, edebiyat, folkloru, sanat, mzii, bireysel ve toplumsal davranlar rgs, kltr eserleri, retim ve tketim alkanlklarndan oluan kltrel varln disiplinleraras ve btncl bir yaklamla inceleyerek evrensel llerde bilim dnyasna kazandrmak; bu amala lisansst dzeyde eitim-retim, bilimsel aratrma ve uygulamalar yapmak; yurt ii ve dndaki benzer kurulularla ibirliinde bulunmak gerekmektedir. Mevcut Sosyal Bilim alanlarndaki Anabilim dallarnn programlarnda, zerine vurgu yaplan disiplinleraras yaklam yeterince uygulanamamakta, her bir anabilim dal kendi iine kapanm bir grnm sunmaktadr. Trkiyat Aratrmalar Enstits disiplinler aras perspektifi temel yaklam olarak benimsemekte ve bu yaklam kurumsal hale getirmek zere hem projeler hem de eitim-retim programnda ortaya koyduu ok boyutluluk ile niversitemiz iin nemli imkanlar ortaya koyabilecektir. Dier taraftan AB ve AB d lkelerde, Trkoloji alannda eitim veren kurulularn program ve ierik bakmndan Trkiyede edeeri bulunmamaktadr.

Trk Tarihi, Trk Dili ve Edebiyat Anabilim dallarnda yrtlmekte olan programlar, yurtdndaki Trkoloji programlaryla ierik ve yntem bakmnda tam olarak rtmemektedir. Bu sebeple kaynak dilleri, edebiyat, tarih ve dier sosyal bilim alanlarnn, Trkiyat bakmndan ortak paydadan oluan ve yurtd Trkiyat blmleriyle uyumlu bir programa ihtiya bulunmaktadr. Erasmus ve dier kanallarla renci deiim sreci ivme kazanm olmasna ramen yurtdndaki Trkoloji alanlarna uygun bir program bulunmamas, geikenlie engel tekil etmektedir. Trkiyat Aratrmalar Enstits ve nmzdeki dnemde aaca Yksek Lisans program bu bakmdan da nemli bir a kapatacaktr. evresel koullarn disiplinler aras yaklam zorunlu kld gerei, dnyadaki rneklere bakldnda kolayca anlalmaktadr. Trkiyede Sosyal Bilim Alanlarndaki ie dnklk ve kapallk, bilimsel gelimeleri olumsuz ynde etkilemekte, adeta sarlar diyalou yaanmaktadr. Bu durumun yaratt sakncalarn farkna varldnn bir baka gstergesi de niversitemizde yaygnlatrlmaya allan yan dal programlardr. Dolaysyla, Trkiyat Aratrmalar Anabilim Dal; Trk Dili ve Edebiyat, Trk Halkbilimi, Tarih, Etnomzikoloji, Sanat Tarihi gibi Trklk Bilgisi disiplinlerine odakl olarak Sosyoloji, Corafya, Arkeoloji, Antropoloji, Psikoloji, Eitim, Ekonomi, (l ve yaayan dilleri ele alan ve Trk kltryle ilgili olan) Bat ve Dou Filolojileri, Bilgi ilem ve Ktphanecilik disiplinlerinin bilgi, bulgu, yntem ve kuramlarndan oluan bir perspektif ortaya koymaktadr. Bu disiplinlerin problem ve varlk alanlarnn ezamanl ve karlatrmal olarak ie koulmasna dayal disiplinleraras ve btncl bir sosyal bilimler metodolojisi erevesinde eitim-retim ve bilimsel aratrmalar yaplmas, Enstitmze Trkiyede ve Dnyadaki benzerlerine stnlk salamada nemli avantajlar salayacaktr. Dnyadaki gelimeler de bu yndedir. evresel koullarda mevcut durum ve gelecekte karlalabilecek riskler de bulunmaktadr. Sosyal Bilim Alanlarndaki kurumlarn / Blmlerin, Enstitmz tarafndan uygulanan bu disiplinleraras yaklama souk durmalar, mevcut gelien srecin aleyhine ileyebilir. Bu riskin, dorudan ikna ve gelecekte karlalacak sorunlarn somut durumlarla ortaya konmas yntemleriyle giderilmesi dnlmektedir. Bu sebeplerle hem Yksek Lisans Programnn hem de ardndan Doktora programnn vakit kaybetmeksizin almas; Trkiyat Aratrmalar Dergimizin yaynnn srdrmesi; altyap imkanlarnn glendirilmesi; mmkn olduu takdirde Enstitmzn kendi kadrolarn oluturmas gerekmektedir.

vi

Hacettepe niversitesi Trkiyat Aratrmalar Enstits halen aadaki etkinlikleri gerekletirmektedir. 12Trkiyat Aratrmalar Dergisinin ilk 5 says yaymlanm, 6. saynn yazlar hakemlere gnderilmitir. Enstitmz bnyesinde yrtlen bilimsel aratrma projelerinin almalar devam etmektedir. Bu balamda halihazrda 4 adet proje almas bulunmaktadr. Trkiyat Aratrmalarnn genel sorunlarn irdelemek zere iki ylda bir kez olmak zere sempozyum dzenlenmesi kararlatrlmtr.

3-

lkini 25-26 Mays 2006 tarihlerinde gerekletirdiimiz I.Trkiyat Aratrmalar Sempozyumunda sunulan teblilerin elimize ulatrlabilenlerini ieren sempozyum kitabmz Trkiyat alanndaki bellibal konular, problemleri ortaya koymak amacyla aratrmaclarn bilgilerine sunulmaktadr. Hacettepe niversitesi Trkiyat Aratrmalar Enstitsn kat zerinde kanun maddesi olmaktan kararak Trk kltrne katk salayan bir eitim ve aratrma birimine dntren, nceki Rektrmz Prof.Dr.Sleyman SALAM burada tekrar ve rahmetle anarken Hacettepe niversitesinin bir btn olarak kurumlamas ve bu erevede devamlln salanmas ynndeki abalar ve zelde Trkiyat Aratrmalar Enstitsnn btn almalarnda maddi ve manevi desteklerini esirgemeyen Rektrmz Prof.Dr. Sayn Tunalp ZGENe teekkrlerimizi sunuyoruz.

Prof.Dr.M.Cihat ZNDER Trkiyat Aratrmalar Enstits Mdr

vii

Uygulama ve Ama Balamlarnda Trkiye Trkolojisi zerine Tespitler

Uygulama ve Ama Balamlarnda Trkiye Trkolojisi zerine Tespitler zkul OBANOLU


almamzn konusunu, Trkiye Trkolojisinin amabilimsel (teleolojik) ve kuramsal uygulama (praxsis) veya daha ak bir tanmlamayla bu alann pratisyen akademisyeninin neyi nasl eyleyeceine dair kuramsal ve kurumsal yaplanlarn eletirel bir gzden geirme oluturmaktadr. Bu alma balamnda girmek istemediim baz tartmalara sadece iaret ederek ve onlar adeta retorik bir giri sorusu takm olarak kullanarak tebliimin ele almay vaat ettii, sorunsaln erevesini izmek sanyorum en kestirme yol olacaktr. ncelikle, rnek vermek konusunda ok sevdiimiz, A.B.D.de, Yksek retim Kurulu, (Y..K.) gibi bir kurum olsa ve bunun bakan, ngilizce bilim dili deildir dese, ne olurdu dnebiliyor musunuz? diyeceim, diyemiyorum. Her birimizin kafasna, ilim dili dediin ngilizce gibi olur, fikri sabiti adeta aklmtr, diye dnyorum. A.B.D. ve ngilizce deil de yle, daha ufak-tefek gibi grnen Macaristanda, hatta bir ok bakmdan zavall durumda olan Moolistanda Macarca veya Moolca ilim dili deildir. diyebilen brakn bir Y..K. bakann, sradan bir devlet yetkilisi veya profesrn bile, Macarologlar (Hungorology) veya Mongologlarn mesleki kurumlamalarnn ban ekecei ok ciddi tepkiler alacan getiimiz yl Moolistanda geirmi birisi olarak sizlere rahatlkla syleyebilirim. O halde, birinci malumu ilammz, Trkiyede Trkoloji, TrkeEdebiyat retmenleri de dnldnde, on binlerce mezunu, alan, pratisyeni, akademisyeni olduu halde, bir meslek dernei bile olmayan szde akademik ve profesyonel bir meslektir, eklindeki tespitimizdir. Bu durumla ilgili olarak A.B.D. Amerikan Aratrmalar (American Studies) gibi yaplanmalarn mesleki rgtlenmelerini bir tarafa brakarak, daha lml ve geni tabanl Modern Dil Derneine, Modern Language Association (MLA) baktmzda, iki alt dal olduunu grrz; Birisi ngilizcedir, teki

Prof.Dr., Hacettepe niversitesi, Edebiyat Fakltesi, Trk Dili ve Edebiyat Blm, Trk Halk Bilimi Anabilim Dal.

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

ise, dierleri bal altnda btn dnya dillerini alanlar ihtiva eder. Forml ve yaplan, insani bilimler veya humanitiesin btn dilleri bir yana ngilizce bir yanadr. Bildiiniz gibi A.B.D.de Trkoloji alanlar bile, derslerini de ngilizce grrler, tezlerini de ngilizce yazarlar. Ayn durum Almanyada Almanca, Macaristanda Macarca hatta Moolistanda da Moolcadr. Bu son rnek son derece dikkat ekicidir, tamamen bizim kurduumuz ve Trkiyedekilerle kyaslanamayacak bir biimde, modern ara-gere ve yaklak 5000 kitaplk bir ktphaneyle de donattmz Moolistan Trkoloji Blmnde ekstra maa da verdiimiz, Mool profesr, Gktrke derslerini Moolca olarak anlatmakta ve rencilerine Orhun Yaztlarn Moolca olarak okuyabilme ama ve gayretli dnem devleri, makaleler, bildiriler hazrlatp Trkiyenin Trk birlii ve Kalknma Ajans (T..K.A.) vastasyla parasn gndererek sponsorluk yapt sempozyumlarda sundurmakta ve yayn yapmaktadr. 1 Ayn Trkoloji Blmnde btn mezuniyet tezleri Moolca olarak hazrlanmaktadr. Trkiyedeki yabanc filolojilerin mesel, ngilizce, Almanca, Franszca blmlerinin mezuniyet tezleriyse zellikle bu dillerde hazrlanr. Ho dierlerini bilmem ama brakn mezuniyet tezini, ngilizce iin bildiim ve grebildiim kadaryla bugne kadar Trkiyede ngilizce olarak hazrlanm bir master, hatta doktora tezinin bile ciddi bir almada bir kez olsun mehaz gsterildiine ahit olmadm da ilave etmek isterim. 2 Biz Trkiyeli Trkologlar bu olup bitene sesimizi bile karamayz. Dil bilmemekle, ada olmamakla sulanrz. Dil bilmediimiz dorudur. niversitelerimizdeki, mevcut Trkoloji programlarnn brakn bir veya birka yabanc dil retmesini, Trkiye Trkesi retimimizi hukuk okumu gazeteciler dahi sorgulamaktadrlar 3 . Oysa, birka yl nce Trk Halkbilimi konusunda iki haftalk bir seminer tertip ettiim Polonyann Krakow ehrindeki Jagellon niversitesi Trkoloji Blm rencileri, Trkiye Trkesi dahil ortalama 5-6 dil biliyorlard. Bu dillerin de tamamn niversite eitimleri esnasnda renmilerdi. Ancak
1

Baka bir tartmann ve almann konusunu oluturacak kadar nemli olan Trkoloji Projesi Trkiye ve Trk kltr asndan son derece nemli bir etkinlik olmakla birlikte bu projenin T..K.A. tarafndan uygulanmaya allmas bu kurumun kiisel veya keyfi uygulamalara son derece ak yapsal arpklklar nedeniyle ok byk bir talihsizlik olduuna burada sadece bu duruma iaret etmekle yetinmek istiyorum. 2 Oysa, bizim yabanc filolojilerde alan bilim adamlarmz Trkoloji ile de ilgilenmi olsalar ve bata Kutadgu Bilig ve Divanu Lgat it Trk gibi temel eserleri altklar yabanc dillere evirseler bu ne byk hizmet olurdu. Ayn eyi yabanc dillerden Trkolojinin ihtiyalar gz nnde bulundurularak da yapacaklar tercme ve telif almalar iin de sylemek mmkndr. 3 Oktay Ekinin 21.05.2006 tarihinde Hrriyet Gazetesinde yaynlanan yazs.

Uygulama ve Ama Balamlarnda Trkiye Trkolojisi zerine Tespitler

hemen eklemeliyim ki, okulda aldklar teorik ve pratik dersleri mteakip ilk frsatta dilini ve kltrn rendikleri lkelere otostop ve benzeri yollarla gidip hite lks olmayan artlarda bir-iki ay kalarak rendiklerini pekitiriyorlar. Birka yldan beri amanizm alyorum ve bizim llerimize gre kck Macaristann bu alanda da, dnya apnda tartmasz otorite, bir bilim merkezi olmasn aklm veya havsalam almyordu. Daha an syleyeyim. Galiba biraz da, kskandmdan anlamak istemiyordum. Ancak Macaristan dnya amanizm aratrmalarnn lideri veya merkezi konumuna ykselten sreci balatan byk alim, Vilmos Diszeginin Sibirya amanizmi, bizim iin bir sr, giz, anlalmaz ey olmaktan tam anlamyla kmadka, Macarlkbilimi veya Hungoralojiyle ilgili meseleler asla tam anlamyla zlebilir ve zmlenebilir olmayacaktr. (http://www. hungarianquarterly.com) diyerek yola ktn gnlnden okuduumda ve geen yl ayda yaklak 20 dolar civarnda bir bursla Moolistanda yar-a yar tok her alanda aratrma cehdiyle rpnan ve mezun olduklarnda alanlaryla ilgili bir i bulma anslar okta yksek olmayan yaklak 30 Macar genciyle tannca, her eyi apak anlalr klan mthi bir tokat yedim. Bugne kadar grevli-yolluklu, harcrahl gidileri saymazsak ve bildiim kadaryla, sadece Yeditepe niversitesi ve Pamukkale niversitesinde Yksek Lisans yapan iki Trk gencinin kendi imkanlaryla Moolistana gidip altklarn dnrsek, biz Trkiye Trkolojisi mensuplarnn alt-yapmzdaki bir baka eksiimiz ortaya kar diye dnyorum. Maceray sevmiyor gibiyiz, ilgi duyduumuz alanlar gen yalarda lisans seviyesinde belirleyemiyoruz ve aratrdmz alanlara gitmek oralarda kalmak iin de ok rahat artlar istiyoruz. Bir baka ifadeyle, rahatmza dknz ve maceradan korkuyoruz. Geldiimden beri, derse girdiim iki blmde ve rast geldiim Trkoloji rencilerine bu durumu anlatyorum ve burada aldklar Yksek renim Bursuyla bile (100$dan biraz fazla) bir yl derslerini dondurarak Moolistana gidebileceklerini ve orada baka lkelerden gelenlere gre ok daha iyi artlarda yaayabileceklerini anlatyorum. Henz bu maceray gze alarak bir ylda bir-iki dil ve kltr renmek suretiyle master-doktora ve asistanlk imtihanlarnda neredeyse btn rakiplerinin rahata nne geebilecekleri byle bir frsatn peine dmek isteyen birine rastlamadm. Tabii bu balamda asl, Vilmos Diszeginin Sibirya amanizmi, bizim iin bir sr, giz, anlalmaz ey olmaktan tam anlamyla kmadka, Macarlkbilimi veya Hungoralojiyle ilgili meseleler asla tam anlamyla zlebilir ve zmlenebilir olmayacaktr. eklindeki szne dnmeli ve zerinde biraz dnmeliyiz. Bu bir alan almak iin hedef ve strateji

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

belirlemedir. Gerisi de, adm adm ve nesil nesil o amaca ynelik hummal bir alma ve ilerlemedir. Bizim lkemizde, Trkolojiyle ilgili bu veya benzeri hedeflerin varlndan belki de ben haberdar deilim. Bizim lkemizde, Trkolojinin hibir rgn Trkoloji eitimi almayan belki de yntem asndan zerinde durulmas gereken bir husus (!)- kurucu babas Profesr Mehmet Fuad Kprlnn 1913 ylnda, Bilgi Mecmuasnda konusuyla ilgili ilk ilmi alma olan Trk Edebiyat Tarihinde Usul. hl alamam muamelesi gryor ve bu yntemle hazrlad eseri -80 yl nce 1926 ylnda yaynlanmtr- ne acdr ki, yeni basks iki- yl nce yaplmtr. Bugnlerde de btn almalar pei peine yeniden yaynlanyor. Mellif asndan hi phesiz bu sevinilecek bir durum ve bir iftihar vesilesidir. 4 Ancak, biz Trkiye Trkologlar asndan acaba durum ayn ekilde dnlebilir mi? sorusu ister istemez insann aklna geliyor. Dahas, merhum Kprlnn biraz varlkl bir ailenin ocuu olmasndan m nedir? Trkolojiye devletin para ayrmamas ve yatrm yapmamas gibi ksmen doru olan bir mazeret aslnda Trkiyede yeterince dillendirilmeyen son derece byk bir rezaleti de iinde saklyor. Trkiyede Trkoloji alan, son on veya on be ylda devletten alnan byk paralarn hi edildii amacna ulaamayan projeler plne dnmtr. Gerek udur, Trkiye Cumhuriyeti Devleti, Trkoloji alanna byk paralar ayrmakta, yurt iinde ve yurt dnda Trkolojiye byk yatrmlar yapmak amacyla ciddi paralar savurmaktadr. Ama bir rneine ksaca yukarda iaret ettiim gibi sadece bu paralar savrulmaktadr. Nedeni ne olursa olsun, yapan kim olursa olsun mesleimiz, alanmz adna harcanan bu paralarn hesabn soracak ve sorumlusunu belki de meslekten men edebilecek bir mesleki rgtmz yok. Hi olmazsa, olup bitenin tartlaca yapanlarn ayplanaca bir
4

Kprlnn verdii hkmlerin birounun yazld dnemin zelliklerini gz nnde bulundurarak tpk alfabe meselesinde olduu gibi- verildiini, k Edebiyatnn, onu oluturan feodal Orta an yerini alan modern ve ada artlar altnda ortadan kalktna hkmettii, bu edebi gelenein 20. yzylda kelimenin tam anlamyla bir altn devir yaamas, ayn eyin ayn seviyede olmamakla birlikte Tekke ve hatta Divan Edebiyat gelenekleri iin de geerli olmasndan aka anlalmaktadr. Ancak, Kprlnn resmi tarih ve syleme uygun veya uydurarak verdii hkmlere bile hl dokunulamaz veya yaklalamaz ya da alamaz muamelesi yaplmas, Trkiye Trkolojisinin dogmatik karakteriyle, teleolojik ve epistemolojik fukaralnn en muhteem gstergeleridir. 20. Yzyl Tekke Edebiyat, 20. Yzyl Divan Edebiyat gibi uzmanlarna sylediimde nce heyecanlandklarn grdm muhataplarmn bu balklar altnda eser vermekten korktuklarn grmek tek kelimeyle utanlacak bir durumdur. Konuyla ilgili herkes biliyor ki bu gelenekler erevesinde de Cumhuriyet Trkiyesinde pek ok eser verilmitir ve kltrel sreklilik gerei de bu son derece doal bir sretir. Ancak, bildiim kadaryla, bu konularla ilgili bir makale bile yok.

Uygulama ve Ama Balamlarnda Trkiye Trkolojisi zerine Tespitler

forumumuz yok. Ama her yl says yze yaklaan Trkoloji sempozyumu yaplr ve herkes hazrlad akll-uslu ve son derece bilimsel bildirilerini buralarda sunarlar ve ounda tartlmadan bile nk divan bakanlnn dnda pek dinleyici de yoktur- fevkalade gzel kitaplar halinde baslrlar ve evre gezileriyle birlikte sempozyumlar tamamlanr. Bu balamda, bilerek ve isteyerek cannz sktm ve yukarda izdiim tablonun dnda yer alan -biraz srad kalan- be-on kiinin almalarn grmezden gelerek genellemeler yaptm ve onlara hakszlk ettiimi dnebilirsiniz. Ancak yukarda iaret ettiim sempozyumlarn en azndan elli tanesine katlarak bildiri sunmu birisi olarak bunun elli birincisi olmasn istememem bir yana, Her mesleki alann erevesini izen, neyi nasl eyleneceini bilme (praksis), kuramsal bilgi (theoria) ve yaratc bilme (poesis) kavramlaryla ifade edilen amalar, eylemler ve deerler bulunur.5 diyerek, bildirimin amacnn girite iaret ettiim ekilde, Trkiye Trkolojisinin bir praksisten, teleolojik ve epistemolojik anlamda zgn bir kuramsal ereveden mahrum olduunu bu nedenle de yaratc bilmenin bizde pek gelimediini syleyerek sze devam etseydim, sanrm bu kadar ak bir biimde bu konuyu ortaya koyamazdm. nk, buraya kadar sylediklerimden kan netice, Trkiyede Trkolojinin uygulamaya ynelik meselelerinin yansra ylda bir ya da iki kez dorudan alanmzn epistemolojik ve teleolojik hedefini belirlemeye, Sovyetlerin yklmasndan sonra ortaya kan imkan ve gerekleri gz nnde bulundurarak, kurum, kuram ve yntem baznda yenilenmeye ayrlmasnn gereidir. Bu alanda, devletin dnda mesleki bir kurumlamaya ve Trkolojiyi sadece Trk Dili ve Edebiyatna indirgeyen filolojik bir yapdan, Trk kltr ve uygarln btn cepheleriyle bir arada ve bir at altnda ele alan disiplinleraras bir yapya kavuturmalyz. Gerektiinde de bu byk kitle olarak Trkiyede Trkoloji ile ilgili meselelerde kamuoyu oluturan bir bask grubuna dnebilmeliyiz. Detayna girmeden sylemek gerekirse, ne Trk Dil Kurumu (TDK), ne eski ad ve yapsyla- Halk Kltrn Aratrma Genel Mdrl (HAGEM), ne Tarih (TTK) ne de Kltr Kurumlarnn balarna kim gelirse gelsin, lkemizin ve milletimizin li menfaatlerinden baka bir ey dnmediklerinden pek emin olduumuz politikaclarmzn (!) direktifleri altndaki bu tr yaplarn sz konusu ilevleri yklenemeyeceini artk grmeli ve yksek sesle ifade edip tartmalyz. Mesleimize biz sahip kmalyz. Daha ok sorular sormal ve bir rnek olmayan ok ynl ve yeni ihtiyalar da ieren cevaplar aramalyz. atlak ses olmay, Kpak bozkrnda bir tababa
5

Pala, ebnem.(2003).Simgesel Anlam Ana Takl ki Meslek Erbab: Gazeteci ve Antropolog. Hacettepe niversitesi Edebiyat Fakltesi Dergisi, C.20, S.1, s.210-228.

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

suskunluu iindeki edepli ve srasn bekleyen tlip veya talebe olmaya ye tutmay ilke haline nasl getirebiliriz. Nasl bu kadar bireyselleirken, dil, edebiyat halkbiliminin yannda tarih, sanat tarihi, sosyolog, psikolog, arkeolog, mimarlk, iletiim, kadn aratrmalar bata olmak zere pek ok Trkoloji disiplini mensubunu, disiplincilikten, blmclkten, disiplinler aras bir at hviyetiyle Trkiyat Enstitlerinde toplayabiliriz sorusu olumlu bir balang olabilir. Bu balamda, Atatrkn Dil-Tarih ve Corafya Fakltesini (D.T.F.C.) kurarken tasarlad ve erken lmyle akim kalan Trkiyat Fakltesini, bata Ankara niversitesi olmak zere btn niversitelerimizde hangi yolla tekrar hayata geirebiliriz, tespiti ve bunun etrafndaki aray, Trkiyeli Trkologlar olarak deimeyen gndem maddemiz olmal diye dnyorum. Bu balamda, tarihinin almalarndan, sanat tarihi, edebiyatnn almalarndan halkbilimci, corafyacnn almalarndan arkeolog veya kadn aratrmalarna ynelenler sosyologun almalarndan dorudan istifade edebilmeli diye bilinen tespitlerimizi niin hayata geiremiyoruz. Bu disiplinleraras bak asyla, Trk kltr btnl ve Trk dnyas corafyasnda oluan ve gelien Trk uygarl aratrmalarn neden yerel, ulusal ve evrensel kabul gren bir dzeye tayamadk. Daha doru bir ifadeyle, bu yndeki almalarmz insanln ortak bilgi daarcna katma amacmz neden gerekleemiyor veya buna ynelik sre neden yava iliyor; Bu sreci nasl daha da hzlandrabiliriz sorularn neden tartp planlamyoruz. Projelendirip planladklarmz finanse eden kamunun karsna neden Trkoloji camias olarak yz aartan ve tabiri caizse dnyaya parmak srtan eserlerle kamyoruz. niversitelerimize, blmlerimize, enstitlerimize ramen ortaya kmayan bu tr eserlere Trkoloji alannda bile neden bir veya birka yabanc Trkolog imza atyor ve bunlar ktphanemizde bulundurmak, okumak veya tercme edip yaynlamak neden hl ok ciddi bilim ura olarak grlyor. Trkolojiyi yeterince sistematik olarak soru soran, soru oluturan ve dolaysyla sorun zen bir hale niin hl getiremedik. Bir baka ifadeyle, Trkolojiyi soru soran, alanmzla ilgili henz akademik bir dikkat ekmemi sorunlar gren ve onlar, akademik cevaplar aranacak sorulara dntrecek ve muhtemel cevaplarn da bulacak, zecek ve uygulayacak bir hle getiremediimiz mddete bu hantal ve battal yap deimeyecektir. Bunun iin de, Trkoloji (dil-edebiyat) eitimi ve retimine bata son derece ciddi bir lekte kltr kavramsallatrmas ve kuramlarn, corafya, tarih6 ve felsefe boyutlarn olmazsa olmaz anlay iinde yerletirmek zorundayz. Ciddi bir felsefe veya dnce ve kltr tarihi
6

Tarih, sanat tarihi, arkeoloji, teoloji, halkbilimi gibi dier Trkoloji disiplinleri de kltr, corafya ve felsefe yannda mutlaka edebiyat ve dil eitimi ynnden takviye edilmelidir.

Uygulama ve Ama Balamlarnda Trkiye Trkolojisi zerine Tespitler

zeminine oturmam bir Trkiye Trkolojisi, baz bilgi alanlarnda yer yer komikleen alma emalaryla akademik bir satran ve vasat bir istihdam yntemi olmaktan teye gitmeyecektir. Trkiyenin ve Trk insannn karlat pek ok sosyo-kltrel sorununu zmenin tesinde bizatihi kayna olmaya devam edecektir. Kltrn ne olduunu doru drst bilmeyen bunu zmsemeyen birisinin en nemli kltr ara ve gereleri olan dil ve edebiyat zerine ince ince dorayp yufka yufka yaydklar, beher kelimeyi yazma yazma saydklar Trklk Bilimi midir? Trkiyeli Trkolog da, genel bir insanlk ve kltr tarihi zerine ina edilmi olarak, Trk dnyas balamnda, siyasi tarihle, corafyayla birlikte, Trk dnce ve kltr tarihini bilmek ve bunun arkasndan ele alaca meseleye eilebilecei bir zihni donanma sahip olmak zorundadr. Bunu en az birka yabanc dil bilmek, ders alm olmak deil- bilmek takip etmelidir. Bu konuda gerekirse, niversitelerimizde yeniden bir yaplanmaya gidilmeli ve akademisyen Trkolog yetitirecek Trkoloji blmlerinin saylar azaltlmal ancak kaliteleri mutlaka yukarda iaret edilen olmazsa olmazlar gz nnde bulundurularak ykseltilmelidir. Trke ve Edebiyat retmenlerini yetitirecek kurumlar, akademisyen Trkolog yetitirmek mecburiyetinde kalmamaldr. Trke ve Edebiyat retmeni yetitirecek programlar da imdiki gibi Yabanclar iin ngilizce, Almanca ve Franszca yetitirme amal programlarn tercmesinden ibaret olmamaldr. 7 Bu konuda da zgn ve lkemizin, milletimizin ihtiyalarn gz nnde bulunduran yeni programlar oluturulmaldr. Bu balamda, -mazeretimiz ne olursa olsun- nasl Fransz, Alman veya ngiliz filolojilerinin neyi nasl eyleyeceine bu dillerin ve kltrlerin anavatanlarndaki yaplanmalar karar veriyorsa, bunun aynsnn Trkiye Trkolojisi asndan olumas iin strateji gelitirmeye ayrlm sempozyumlarn, aratrma ve tartmalarn geciktiini ve ok vakit kaybettiimizi dnyorum. Netice olarak, Trkiyeli Trkologlar olarak bir araya geldiimizde konutuumuz, dertletiimiz konularn bilgi lenlerinde bildiri konusuna dnmedii 8 veya buna ynelen almalarn arada kaynayp gittii

Y..K.n web sayfasnda yer alan Trke, ngilizce, Almanca ve Franszca retmenlik programlarna karlatrmal bir gz atmakla ne demek istediimizi daha rahat ve ak olarak anlayabilirsiniz. Trkiye Trkolojisinin en verimli ve yeni bildiri konularnn dedikodu meclislerinde sunulduuna defalarca ahit oldum. Ancak, -doal olarak- dedi-kodu formatndan, bilimsel bildiri formatna dnemeyen bu konularn yerini sempozyumlarda yaygn olarak igal eden ve kelimenin tam anlamyla dekadan bir yapya sahip olan geleneksel sempozyumlarn ve stlp stlp arz endam eden ve alana hibir yenilik getirmeyen

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

endieleriyle, bu tr, tek konuya ayrlm toplantlar ve almalarn gereini zellikle tekrar ederek vurgulamak isterim. Dileim, mensubu olmakla gurur duyduum Hacettepe niversitesi Trkiyat Enstitsnn yukarda iaret ettiim eksiklikleri giderecek bir yaplanmaya ynelik bu tr, kuram, yntem ve strateji amal veya odakl toplantlar gelenekselletirmesi ve bu yolla meseleyi Trk Dnyas apnda tartlabilir platformlara tayabilmesi, Trklk ve Trkoloji alemine mal edebilmesidir.

bildirilerinin alyor olmas ne byk israftr ve ne insafsz bir bilgi kym mekanizmasdr. Kesinlikle yeni aray ve anlaylar tevik eden bir yaplann yolu bulunmaldr.

Trklk Bilimindeki Kalplamalar ve Almlar

Trklk Bilimindeki Kalplamalar Ve Almlar Nebi ZDEMR

Giri Trklk biliminin (Trkoloji) Trkiye ve Trkiye dndaki dier lkeler olmak zere farkl boyutlar bulunmaktadr. Trkolojinin bamsz bir bilim dal haline gelmesinde, Batl devletlerde farkl amalarla gerekletirilen aratrmalarn etkisi yadsnamaz. Osmanl mparatorluu ile iliki iinde bulunan Almanya ve Macaristan gibi lkelerde Trkoloji aratrmalar, Dou ve slm aratrmalar kapsamnda ve ncelikle de dil incelemeleri merkezli bir gelime gstermitir. Avrupada Joseph F. von Hammer Purgstall(1774-1856), Trkolojinin sadece Almanyada deil tm Avrupada (19.asrda) kurumlamasnda, yaygnlamasnda ve gelimesinde nemli bir yere sahiptir. Almanyada ilk Trkoloji seminerleri, d ilerinde grevlendirilecek uzmanlarn yetitirilmesine ynelik olarak gerekletirilmitir(zdemir 2005:32-39). 1870 ylnda Macaristann Budapete niversitesinde, ayn zamanda Avrupann ilk Trklk Bilimi krslerinden biri olarak kurulan Trkloloji Krssnde Armin Vambery bata olmak zere, G. Meszaros, I. Kunos, G. Nemeth, L. Ligeti gibi dnyaca nl Trkologlar yetimitir. Bu krs, ncelikle Macarlarn kkenlerinin aratrlmasna hizmet etse de, genel anlamda Avrupada Trkolojinin yerlemesini ve gelimesini salamtr. Sonu olarak Osmanl mparatorluunda Trkoloji adyla bamsz bir bilim dal henz yokken, belirtilen lkelerde farkl sahalara hizmet edecek ekilde, ok ilevli Trkoloji Krslerinin kurulularn oktan tamamlam olmalar ilgintir. Bu noktada asrlarca ayn medeniyet dairesi iinde yer alan slam lkeleriyle dier Dou ve Orta Dou lkelerinde Trklk bilimi aratrmalarnn durumu hakknda(nitekim Arap dnyasnda Trklk bilimi hakknda akadamik birimlerin ve yaynlarn yetersizlii ska dile getirilmekle birlikte) yeterli deerlendirmelerin ve yaynlarn, bu gn dahi yaplmadn

Do.Dr., Hacettepe niversitesi, Trk Dili ve Edebiyat Blm, Trk Halkbilimi Anabilim Dal.

10

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

belirtmekte yarar vardr. Trkiyede, biliim alanndaki teknolojik imkanlara karn, Dnyadaki Trklk bilimi aratrmalaryla ilgili derli toplu tarama, ariv, dizin, koleksiyon, yayn almalarnn bulunmamas, byk bir eksikliktir. Freiburg niversitesindeki Osmanl Aratrmalar Arivi, Trkologlar Dizini rneklerinde olduu gibi, zellikle Bat lkelerinde bu konulara byk nem verilmektedir. Trkiyede bu sorun, Dnyadaki Trklk Bilimi Aratrmalar adyla Trk dili ve edebiyat blmlerinde mstakil bir anabilim dal alarak zmlenebilecektir. Gnmzde de Batl gelimi lkelerin, Trkoloji aratrmalarndan elde edilen bilgileri ekonomi, uluslar aras ilikiler, siyaset, ekonomi, ulatrma, askerlik gibi dier alanlarda ve ok ilevli olarak kullanmaya devam ettikleri dnldnde, bu yaklamn bir gelenek halinde srdrldn ortaya koymaktadr. Yakn zamanlara kadar Almanyada Trkolojinin merkezi, Trk dili incelemeleri hari tutulursa, genelde Trkiye (Dou ve slam aratrmalarnn da merkezi olarak) merkezli gerekletirilirken, bu durum 1990 ylndan sonra, farkllaan dnya artlar ve dolaysyla lke karlar dorultusunda deitirilmeye balanmtr. Bugn Alman Trkoloji evrelerinde, daha ok eski Sovyetler Birlii snrlar iinde yer alan ve daha sonra bamszlklarn ya da zerkliklerini kazanan Trk devlet ve topluluklarnn kltrlerini konu alan aratrma ve seminerler olduka rabet grmektedir. Buna karlk, Batdaki baz niversitelerin kendi geleneklerine sadk kaldklar da grlmektedir. rnein Freie Universitt Berlin, Institut fr Turkologiede okutulan Kltrl Osmanl Kadnlar, Evliya elebi stanbulda, Trkiyede PostModern iir, Trkiyede Kadn Hareketleri, II. Dnya Savanda Trkiyede Gndelik Hayat balkl derslerde ve Ludwig Maximillians Universitt-Institut fr Geschichte und Kultur des Nahen Orients sowie Turkologienin Osmanl stanbulunun Tarihi, Osmanl Paleografisi, Osmanistik, Osmanl Vilayetleri, Trk Kltr ve Edebiyat gibi derslerden oluan programnda Osmanl ve Cumhuriyet Dnemi Trkiyesinin nemli bir yer tuttuu kolaylkla anlalmaktadr. ok amal ve ynl Trkoloji programlarndan biri de Yunanistanda bulunmaktadr. Bata d ileri, kalknma ve dier bakanlklarn ihtiyac olan Trkologlar yetitirmek amacyla kurulan Atina niversitesi, Trk Bilimleri Blmnn(Trk ve ada Asya Bilimlerine bal olarak) lisans programnda Trk Dili, Dil Bilimi, Trk Edebiyatna Giri, Osmanlca, lk Trk Edebiyat, Trk- Yunan Dili likileri, Akademik Trk Edebiyat gibi klasik derslerin yannda, Osmanl Tarihi, ada Trkiyenin Sosyal ve Siyasal Tarihine Giri, Bizans ve slam Dnyas,

Trklk Bilimindeki Kalplamalar ve Almlar

11

ada Trkiye (Ekonomi- Toplum- Siyasi Kurumlar), Halk Sanatlar, Sanat Tarihi (slam- Osmanl- ada Dnemler),Trkiyenin Uluslararas likileri (ABD, Ortadou, Orta Asya lkeleri, Avrupa Birlii/YunanistanTrkiye likileri) balkl derslere de yer verilmektedir(Myisli 2004). Bununla birlikte, zellikle yabanc lke ve toplumlarla ilgili akademik yaplanmalarn nitelii ve nicelii konusunda benzerlikler de bulunmaktadr. Yabanc dil ve kltrlerle ilgili akademik birimler, genellikle pek ok lkede disiplinler aras ve ok ilevli nitelie sahip olmutur. Osmanl mparatorluunda, nceleri Arapa ve Farsa, daha sonra da Franszca ve Almancaya gsterilen ilgi de, btn farkllklarna karn, bu kapsamdaki benzer yaklamlarn bir sonucu olsa gerektir. Nitekim Trkiye Cumhuriyetinde niversitelerin yabanc dillerle ilgili blm ve anabilim dallar (bilhassa da Bat dilleri), ayn ekilde ncelikle uluslararas ilikiler bata olmak zere Trkiyenin eitli alanlarndaki eleman ihtiyacn giderecek ekilde kurgulam, iletilmi ve kurumlatrlmtr. Disiplinler aras ortam ve almalarn bizzat yaratcs, yneticisi, ynlendiricisi olan Atatrkn Dil, Tarih ve Corafya Fakltesinin kuruluunda, gelimi Batl lkelerin dnda, Macar, Yunan, in ve Pakistan Dil ve Edebiyatlar ile ilgili blmlere de yer verdirmesi, bu konuda olduka anlamldr. Yine Atatrkn her trl ortam, farkl bilim dallarna mensup uzmanlarn tartt foruma dntrmesi, bilinli bir yaklamdr. Asl ilgin olan, Atatrkn bu toplantlarda mutlaka Trklologlar yer almas kousundaki srar., gnmz aktrlerinin gz ard edemeyecekleri bir liderlik vasfdr. Ayn ekilde Atatrk, bata Trkologlar olmak zere, dneminin aydnlarnn ok ynl yetimeleri iin zellikle tevik etmi ve yoksulluk iindeki Trkiye Cumhuriyetinin desteiyle yurt dnda eitim grmelerini salamtr. Disiplinler aras yaklamlarla yaratlan ok ynl dnce sistemi, Atatrkn Trk toplumuna, zellikle de aydnlarna/akademisyenlerine brakt en nemli mirastr. Onun mirasn da ncelikle, tpk Atatrkl yllarda olduu gibi, milletin belleini aratran, oluturan, koruyan, gelecee tayan, yneten Trkologlarn gerekletirmesi ve yaatmas beklenir. Buna karlk, niversitelerde bir lkenin kendi kltr, dili ve edebiyat ile ilgili akademik birimlerin, merkez olma nitelikleri nedeniyle, beklenenin aksine, mukayeseli almalara, dahas disiplinler aras ortak aratrmalara, ok kere yatkn olmadklar da bir gerektir. Program, bilgi, eleman, yorum vb. konulardaki kalplamalar, katlamalar, zamanla ilgili bilim dallarnn disiplinler aras almalardaki merkezilik konumu kaybetmesine neden olmu ve olmaktadr. Bu sonu ve sorunlara, bir

12

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

dereceye kadar almasna karn, gelimi lkelerde de hala rastlanmaktadr. Nitekim, Almanyann Freie, Humboldt ve Osnabrck niversitelerindeki Germanistik Blmlerinin programlarndaErken Dnem Alman Dili ve Edebiyat, Edebiyat Bilimine Giri, Didaktik, Klasik Alman Edebiyat, Modern/Yeni Alman Edebiyat Tarihi, Alman Dilbilimi, Edebiyat Teorileri, Fonetik, Semantik, Dil Tarihi, Alman Dili Eitimi, Orta-Yksek Almanca, Yabanc Dil Olarak Almanca, Morfoloji, kalplaan, temel ders ve aratrma alanlar bulunmaktadr. Bununla birlikte Sosyal Drama, nternet, Fundamentalizm, Ktr Bilimi ve Yeni Medya, Okumann Tarihi, 20. Asr Alman Kltr Tarihi, Teoloji ve Edebiyat, Teknoloji ve Edebiyat, Yaz Kltr, Uygulamal Estetik, Kadn Edebiyat, Psiko-linguistik, Umberto Eco, Genlik Edebiyat, Alman Edebiyat ve Sosyal Tarih, Mze ve Germanistik, Germanistik ve Politika, Basn Dili, Mit ve Medya, Kentli Dili, Dil ve Bellek gibi konularla ilgili seminerler, tezler, toplantlar ve yaynlarla Germanistik disiplinler aras bir st alan haline getirilmeye allmaktadr.(http://www2.hu.berlin.de/ philfak2/lehre/vorlesungsverzeichnisse/germanistik.;http://studip.rz.uniosnab rueck.de/extern. Php?page_url=; www.germanistik.uniosnabrueck.de/ lehrveranstaltungen/laufend; www.fu-berlin.de/en/ einrichtungenfachbereiche/ phil-geist/institute/dnph/dph/index). Trkiye gibi gelimekte olan lkelerde de benzer sorunlar henz zmlenememitir. Yukarda grld gibi, zellikle Avrupal dilciler dilbilimi (bilhassa sosyo/etno/psiko- linguistik), klasik edebiyatlar sosyal tarih, yeni edebiyatlar da politika ve medya gibi karlatrmal aratrmalara ynelerek bilimsel tkankl ama yolunu semektedirler. Szl ya da halk edebiyat ve kltr zerine alanlar, uzun sre halkbilimi kapsamnda aratrmalarn srdrmler, daha sonra sanayileme, kentleme, kitleselleme, kreselleme vb. pek ok dinamiin etkisiyle farkllaan yaam ve kltr deerlendirmelerinin kanlmaz bir sonucu olarak, folklorun dar giysilerinden kurtularak, kltr bilimi adl, gerekten disiplinler aras bir alann merkezi konumuna gelebilme frsatn yakalamlardr. Dnyada ve Trkiyede pek ok halkbilimci, dnsel yetersizliklerinden kaynaklanan kalplarna sarlma sorunu nedeniyle, bu frsat deerlendirememektedir. Her eyin bir kltre dnt (yemek kltr, tketim kltr, irket kltr, sanal kltr, dijital kltr, ekonomik kltr, politik kltr, yaam kltr, beslenme kltr, salk kltr vb.), her bilim dalnn kendine gre bir kltr tanm yapt, her alann kltr olarak tanmland, dolaysyla kltr alannn snrlarnn geniledii ya da kltr kavramnn ierik olarak belirsizletii bu gn, sadece halk edebiyat ile uramann bilimsel ksrl, yetersizlii ve geersizlii anlalmtr.

Trklk Bilimindeki Kalplamalar ve Almlar

13

Ayrca, halk edebiyat aratrmalarnn da farkl alanlarn veri ve yaklamlarndan yararlanlarak gerekletirilmesi gerektii, yava da olsa, kabul edilmeye balanmtr. Nitekim Avrupann folklor aratrmalar konusunda en eski ve kkl akademik gelenee sahip lkelerinden biri olan Almanyada, son on yl iinde sz konusu bilim dallarnn adlar dahi deitirililerek kltr bilimi aratrmalarna younlalmakta, daha ok da Alman kltrnn dier kltr ve medeniyetlerin oluumundaki etkileri mukayeseli ekilde ortaya konulmaya allmaktadr. Kltr bilimi, kltrel aratrmalar, karlatrmal kltr aratrmalar adlaryla, son dnemde hzla gelien bu bilim dal, disiplinler aras almalara olanak veren esnek programyla ne kmaktadr. Yaamdaki dnmler, deimeyi ve dolaysyla ok ynl yaklamlar, aratrmalar zorunlu hale getirmitir. zellikle de kltrel ekonomi, kltr turizmi, politik kltr, tketim kltr, kltrel doa gibi bilimlerin kesitii ara alan aratrmalar, yeni zgn bilgi ve deerlendirmelerin de yaratlmasna neden olmaktadr. Ara alan aratrmalar, ortak aratrmalar ve yan dal ya da ok dall eitim-retim sistemlerini gerekli klmaktadr. an kltr bilimcileri, bellek, dolaysyla kltr mhendisleri, yneticileri, profesyonelleri, aktrleri ve yakn gelecekte de yaam bilimcileri olacaklardr. Sonu olarak, tek bir bilim dalnn iinde kalnarak, olgularnn anlalmas, aklanmas, yorumlanmas mmkn deildir. Kltr bilimi, bu trden zorunluluklarn bir sonucu olarak ortaya kmakta ve gelimektedir. Trkolojinin de, Trkiyede kltr biliminin merkezi konumuna talip olmasnn gerekliliinin vurgulanmas, bu makalenin esasn meydana getirmektedir. Trkiyedeki niversitelerdeki Akademik Programlar Trkiyede niversite ats altnda, akademik program olan bamsz bir bilim dal olarak Trkoloji, yaklak bir asrlk bir gemie sahiptir. Bu durum, dier nedenlerin dnda, ncelikle Osmanl mparatorluunda Trklk bilincinin ve zellikle de sosyal bilimler alanndaki akademik yaplanmann ortaya kndaki gecikmenin bir sonucudur. 1470 ylnda kurulan ve Osmanlnn ilk niversitesi saylan Fatih Klliyesi ve daha sonraki Beyazt, Yavuz ve Kanuni Sultan Medreselerinde, bir yanyla Trk edebiyat hakknda da eitim verilmitir. Ancak millet ve doal olarak ulus devlet bilincinin gelimedii sz edilen dnemlerdeki faaliyetleri, bilinli Trklk bilimi aratrmalar iinde deerlendirmek mmkn deildir. Trki-i Basit, Mahallileme gibi akmlarn, brahim inasi, Namk Kemal, Ziya Paa, Ahmet Vefik Paa, Sleyman Paa, Ebuzziya Tevfik, Mehmet Tevfik, Ahmet Mithat, Mehmet

14

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Emin gibi Osmanl aydnlarnn abalarnn, Trk Dernei, Trk Yurdu Dernei, Trk Oca gibi kurumlarn, Gen Kalemler ve Trk Yurdu gibi sreli yaynlarn oluturduu zemin zerinde Trkoloji, ancak 20.asrn ilk eyreinde stanbul niversitesinde akademik bir birim kimliini kazanabilmitir. 1846(ilk laik niversite giriimi, Darulfnun), 1870 (ksa sre yaayan, Darulfnun-u Osmani), 1874(derslerin Galatasaray Sultanisinin binasnda, Trke-Franszca verildii, Darulfnun-u Sultani), 1900(din, matematik ve edebiyat blmlerinden oluan, Darulfnun-u ahane), 1912 (hukuk, tp, fen, ilahiyat ve edebiyat blmlerine sahip olan 1919da ilmi ve ksmen idari zerklik verilen, stanbul Darulfnunu; edebiyat fakltesi, Dou ve Bat Edebiyatlar olmak zere ikiye ayrlmtr) gibi denemelerin zerine kurulan, 1924 tarihinde(ki bu tarihte medreseler, fakltelere dntrlmtr) karlan bir kanunla da tzel kiilii Trkiye Cumhuriyeti tarafndan tannan ve 1933 ylndaki reformla gerek anlamda zerk nitelie kavuan stanbul niversitesi, Trkiyenin Trkoloji alanndaki akademik birime sahip ilk niversitesidir. 1933 ylnda Edebiyat Fakltesi iinde kurulan Trk Dili ve Edebiyat Blm, Trk Dili Filolojisi ve Trk Edebiyat krslerinden olumaktayd. Trk Dili Krssnde Reit Rahmeti Arat, Ragp Hulusi zdem ve Ahmet Caferolu, Trk Edebiyat Krssnde ise smail Hikmet Ertaylan, Ali Nihat Tarlan gibi retim yeleri grev yapyordu. 1939 ylnda Tanzimatn 100. yl nedeniyle bu blmde, bakanln Ahmet Hamdi Tanpnarn yapt, Yeni Trk Edebiyat Anabilim Dal da almtr. Bu tarihe blm, Trk Dili, Eski Trk Edebiyat, Yeni Trk Edebiyat olmak zere anabilim dalndan oluuyordu. 1950 ylnda Trk Dili Anabilim Dal, Yeni ve Eski Trk Dili olmak zere ikiye ayrlmtr. 1981 ylndaki dzenlemeyle, Yeni Trk Dili, Eski Trk Dili, Yeni Trk Edebiyat, Eski Trk Edebiyat Anabilim Dallarna Trk Halk Edebiyat Anabilim Dal da eklenmitir. Fuad Kprlnn Trk halk edebiyat sahasndaki bunca almalarna karlk, bu adla bir krs/anabilim dalnn kurulamam olmas ilgintir. Belki de bu gecikme nedeniyle stanbulda etkili bir halk edebiyat akademiyas oluamamtr. (www.istanbul.edu.tr/edebiyat/bolum_sayfas/ turk_dili_ve_edebiyat_bolum; www.istanbul. edu.tr/tarihe) Bu kurulu dneminde Trklk biliminin teorik altyapsnn hazrlanmasnda Ziya Gkalpin katklar byktr. Fuat Kprl de stanbul niversitesinde Trkolojinin bir niversite krss olarak kurumlamasn ve gelimesini salamtr (Yldrm 1998; Ouz 2004: 31-68). 1924 ylnda Atatrkn talimatyla kurulan Trkiyat Enstits, Trkiyenin Trkoloji konusundaki ilk enstitsdr. Nitekim Cumhuriyet dnemi Trkoloji alannn, Pertev Naili Boratav, Mehmet Kaplan, kr Elin gibi nemli bilim adamlar, bu

Trklk Bilimindeki Kalplamalar ve Almlar

15

krsde yetimi, daha sonra Ankara, Erzurum gibi illerde kurulan Trkoloji krslerinde akademik geleneklerini yaratmlardr. Trkiye Cumhuriyetinin ilk dneminden itibaren Trkoloji aratrmalar, genellikle Trk dili ve edebiyat krsleri/blmlerinde ve doal olarak dil ve edebiyat almalar kapsamnda gerekletirilmitir. Ege niversitesindeki Trk Dnyas Aratrmalar Enstits bata olmak zere birka niversitenin dnda, stanbul niversitesindeki enstit gibi, dnemine gre aktif ve verimli bir Trkiyat Enstits henz kurulamamtr. Kurulan Trkoloji enstitleri, kadrosu bulunmayan, pasif akademik birimler halindedir. Bu konuda gerekli ve yeterli kurumlama ve gelime henz ortaya kmamtr. Bilgi, birey, program, sistem, veri, malzeme, yntem, hatta aklama, yorum ve benzerlerini de iine alan akademik kalplama, duraanlk, tutuculuk, yeterli dnm yeteneine sahip olamama Trkolojinin nndeki temel engellerdir. ok kere bu alanda, z eletiri, deime ve yeniliin bilimsel gelimenin temelini oluturduu gz ard edilmektedir. Bu aratrmada konu, programlardaki kalplama rneklemesiyle aklanmaya allacaktr. Ancak bilgi, yorum ve inceleme kalplarn da ieren bu tr lisans ve lisans st programlarn sonuta kalplam aratrmac ve eitimcileri ortaya kard da unutulmamaldr. Bu nedenle, dier bilim dallar gibi, Trkoloji asndan da lisans ve lisans st programlarnn dnemin ihtiyalar, gereklilikleri uyarnca deitirilmesi, ok nemli bir admdr. Trk dili ve edebiyat lisans ve lisans st programlar incelendiinde, Trkiyede Trkolojinin neden geliemedii kolaylkla belirlenebilmektedir. Bu bildiri kapsamnda incelenen lisans programlarnda, yakn dnemli birka eitlemenin dnda, kalplam tek tip bir programn izlendii tespit edilmitir. Sz edilen programn temelleri de 20.asrn banda stanbul niversitesinde atlm ve daha sonra da Dil Tarih ve Corafya Fakltesi ve Atatrk niversitesindeki Trkoloji blmlerinde gelitirilmitir. Bu programn esasn, Osmanlca, Eski Trk Edebiyat, Yeni Trk Edebiyat, Trk Halk Edebiyat (I-VI) ders serilerinin oluturmaktadr. Programn omurgas durumundaki bu derslere, bir iki dnemlik dersler eklenerek programlar vcuda getirilmektedir. Bu aratrmadaki deerlendirmeler, daha ok son dnem (2000-2006) akademik programlar(lisans, lisans st; bazlar hk.bkz. kaynaklar) ile yaptrlan tezler (Yksek retim Kurulu Tez Katalounun taramasndan elde edilen bilgiler) esas alnarak yaplmaktadr. Bu deerlendirme dnda

16

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

belirlenemeyen, ulalamayan ya da yeni deitirilen baz programlarn bulunduu peinen kabul edilmektedir. Bu aratrmann amac, istatistiki bir bilgi sunmak deil, programlardaki genel eilimleri, kalplamalar belirlemek ve bu konuda yeni zmler retebilmektir. Anabilim dallarnn programlarnda genellikle benzer dersler bulunduundan, ok kere ilgili akademik birimlerin adlar verilmemitir(bu programlarn byk bir blmne internetten ulalabilmektedir; ayrca bu programlarda yakn zamanl deimelerin olmas gerei de peinen ve sevinle kabul edilmektedir). Trk Dili Anabilim Dal Avrupada ve Trkiyede Trkolojinin kurucu anabilim dal, bu anabilim daldr. Avrupada genellikle Altayistik, Orta Asya Trk Dilleri Aratrmalar, Dou Dilleri Aratrmalar kapsamnda incelenen Trk dili aratrmalar, Trkiyedeki Trkolojinin de benzer nitelie sahip olmasna neden olmutur. 1933 niversite Reformu ile zerkleen stanbul niverisitesindeki Trk Dili ve Edebiyat Blmnn Trk Dili Krssnde grev yapan Reit Rahmeti Arat, Ahmet Caferolu, Almanya kkenli olup da zellikle stanbul niversitesi ile Dil, Tarih ve Corafya Fakltesinin kurulu dneminde grev yapan arkiyatlar, dil bilimciler ve onlarn takipileri, bu trden bir akademik yaplanmay salamlardr. Bu kapsamda Atatrkn dil ve Trk dili zerindeki hassasiyetini vurgulamakta yarar vardr. Orhun Trkesi/K(G)ktrke, Karahanl Trkesi/Karahanlca, Harezm ve Kpak Trkesi, Harezm ve Memluk Trkesi, Kpak Trkesi Metinleri, Trke Kompozisyon, Trkiye Trkesi/Grameri, Trk Dili Tarihi, Eski Trke, Orta Trke, Eski Anadolu Trkesi, Sz Dizimi, Trkiye Trkesinin Szdizimi, Trkenin Sz/d(D)izimi, aatay Trkesi aatayca/ Harezmce, Kpaka, Bat Trkesi, Trk Dilinin Kaynaklar, Diyalektoloji/Anadolu/ ve Rumeli Azlar, Anadolu Halk Azlar, Diyalektoloji almalar, Trk Dilbigisi, Dilbilgisi, Szlkbilim/Anadolu Sahas Szlkleri, Trk Dili Semineri, Cmle Tahlilleri/zmlemeleri, Cmle Bilgisi, Tarih Trk iveleri, Eski Uygur Trkesi, Ouz Lehe ve iveleri, Bugnk Kpak Trkesi, Trke ekil Bilgisi, Hakaniye Trkesi Metin ncelemeleri, aatay Trkesi Metin ncelemeleri, Osmanl Trkesine Giri, Trkenin Biimbilimi, Osmanl Trkesi Grameri, Trkenin Azlar, Karlatrmal Trke Grameri, Szckbilim, Trke Yap ve Kken Bilgisi, Eski Anadolu Trkesi Morfolojisi vb. adlarla okutulan lisans ve lisans st dersler, dil alannn programlarn meydana

Trklk Bilimindeki Kalplamalar ve Almlar

17

getirmektedir. Trk dili tarihi, gramer, yap bilgisi, az aratrmalar, bu anabilim daln esasn oluturmaktadr. Dil alannda son dnemde Trk leheleri kapsamnda zorunlu ya da semeli statde, Kazak Trkesi, Krgz Trkesi, Kazan Tatarcas, Trk Dillerine Giri, Yeni Uygurca, Azeri Trkesi, aatay Trkesi Leheleri, Trkmen Trkesi, ada Trk Leheleri, zbek ve Uygur Trkesi, zbeke, Yeni Trk iveleri, Yaayan Trk Leheleri, Karadeniz-Hazar Trk iveleri gibi ok sayda dersin verildii belirlenmitir. Bu derslerin oluturduu altyap, baz niversitelerde Yeni Trk Lehe ve Edebiyatlar adl anabilim dallarnn ve daha sonra da mstakil blmlerin kurulmasn da salamtr. Yeni Trk Lehe ve Edebiyatlar, (dieri Trk halk bilimi) Trk dili ve edebiyat blmlerinden doan iki mstakil blmden birisidir. Trk dili ve edebiyat blmlerinde yaanan en nemli gelime, bu iki blmn douudur. Bilhassa 1990 ylndan sonraki gelimelerle (ortak projeler, retim eleman, yayn deiimi vb.), bu blmlerin kurulmas, zenginlemesi kolaylamtr. Bununla birlikte baz niveristelerin Trk dili ve edebiyat blmlerinde, Eski Trk Leheleri derslerinin yannda, Trk Dnyas Edebiyatlar, Kbrs Trk Edebiyat, Karlatrmal Trk Leheleri ve Edebiyatlar, Trkiye Dndaki Trk Edebiyatlar dersleri de verilmeye devam etmektedir. Dil alannn, belki de en az zerinde durulan alt-blmlerinden biri olan, anlam bilimi dersleri, Anlam Bilimi/Semantik, Trkenin Anlambilimi gibi adlarla okutulmaktadr. Ayn ekilde Filolojik Aratrma Yntemleri adl ders de farkl bir eilimi ortaya koymaktadr. Dilbilim, Dil Bilime Giri, Trkiyede Dil Politikalar, Genel Dilbilimi, Toplumdilbilim ve Trke, Dilbilim Metotlar, Trkenin Gncel Sorunlar, Metin Dilbilimi gibi adlarla verilen dersler, Trkiyedeki dilbilimi aratrmalaryla eitim ve retiminin temel akademik adresinin Trkoloji olduu gereini vurgulamaktadr. ada lkelerde zellikle toplumdilbilimi, dil aratrmalarna farkl veri ve yorumlar kazandrmaktadr. Bylelikle dilin, toplumsal yaamdaki ilevleri, gc, farkl boyutlaryla ortaya konulmaktadr. Son dnemde Trkiyede, medya dilbilimcileri(!), dilin kullanm alanyla ilgili programlar, ke yazlar ve popler yaynlar reterek, Trk dilini ve Trk dilinin sorunlarn hibir dnemde olmad kadar kamuoyunda tartlr hale getirmilerdir. Bata akademik birimler ile Trk Dil Kurumu olmak zere eitli kurumlarn bu yndeki etkilerinin snrll dnldnde, kitle iletiim aralarnn gc ortaya kmaktadr. Medya, bir yandan Trke zerinde olumsuz etkiler

18

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

brakrken, dier taraftan da Trkenin sorunlarn tartarak, tarttrarak dilin kullanm konusunda halkn bilinlenmesini salamaktadr. Bu noktada dil bilimi aratrmalarnn kapsamna medyann da dahil edilmesi gerektii vurgulanmaldr. Reklam metinlerinin yazlmasnda ve sloganlarn seilmesinde, dilsel unsurlarn gc de dikkate alndnda, medyacdilbilimci ibirliinin gereklilii, kanlmazl bir kez daha ortaya kmaktadr. Ayn ekilde, marka yaratm aamasnda dilsel unsurlarn etkili olduu, son dnemde ska dile getirilmektedir. Tarihsel dnemleri de dahil olmak zere Trk dili belleinin, sz konusu tasarm ve yaratm srelerindeki katks yadsnamaz. Dilin tarih, sosyoloji gibi yakn bilim dallarnn dndaki alanlardaki(ekonomi, politika, biliim, moda, imalat, halkla ilikiler, kiisel geliim vb.) ilevlerinin bilinmesi (zellikle dilsel, dolaysyla kltrel bellein belirlenmesi, deerlendirilmesi, farkl alanlarn kullanma uygun ve hazr hale getirilmesi, dahas sz konusu hazinenin ynetilmesi) ve bu dorultuda programlarda ve akademik yapda, dahas zihinlerde gerekli dnmlerin gerekletirilmesi aklc bir yaklam olacaktr. Dilin gndelik yaamn pek ok alanndaki ilevlerinin, ok kere Trkoloji dndaki, iletiim bilimi, ynetim bilimleri, ekonomi gibi disiplinlerce ne karlmas, akademik programlara Diksiyon/Hitabet, Gzel ve Etkili Konuma/Diksiyon, Trkenin Syleyi zellikleri, Szl Anlatm, Gzel Konuma ve Yazma Sanat, Gzel ve Etkili Konuma gibi derslerin de eklenmesine neden olmutur. Yaygn anlayn aksine burada gndelik yaam gereksinimleri ve aland aktrler, Trkoloji programlarn farkllatrmtr. Gelimelere bakldnda Trkologlarn bu treden mdahalelerle daha sk olarak karlaacaklar sylenebilir. Trkologlar yaamdaki deimelere ve dnmlere gre biimlenen esnek programlar yaratmak ve uygulamak durumundadrlar. Aksi takdirde, alan d aktrler, donmu programlar zorla deitirteceklerdir. niversitelerin, fonksiyonel sorgulamay sklkla yapan en pragmatik birimlerinin banda gelen eitim faklteleri bnyesinde Trkenin retimi, Trke retimi, Trk Dili Eitim ve retimi vb. adlarla blmlerin almas, baz Trk dili ve edebiyat blmlerinde(edebiyat/fen-edebiyat faklteleri bnyesindeki) benzer adlarla derslerin konulmasna neden olmutur. Bylelikle Trk dili ve edebiyat blmlerinde, ktlar, ilevleri dlayan sekinci tavr terkedilmeye, dilin kullanm alanlar (dahas eitim alanyla snrl olsa da), dolaysyla programn ilevleriyle ilgili farkl yaklamlar ortaya kmtr. Bu noktada Trk dili ve edebiyat blmlerinin mezunlarn konu alan aratrmalar

Trklk Bilimindeki Kalplamalar ve Almlar

19

yaplmaldr. Daha nce benimsenen, keza aka belirlenen hedeflerin gerekleme durumu gzden geirilmelidir. Gnmzdeki Trk dili edebiyat blmleri, hedeflerini (retmen, yazar, senarist, imaj ya da marka yaratcs, reklamc, eletirmen yetitirilip yetitirilmedii sorgulamas gereklidir) gereki bir ekilde belirlemek durumundadr. Bu anabilim dalnn belirgin zelliklerini lisans st tez taramalarnda da belirlemek mmkndr. Yap ve ses bilgisi kapsamnda oluturulan tezlere son dnemde, yeni Trk leheleriyle Trkiye Trkesinin eitli alardan (deyim, ek, sz dizimi vb.) karlatrld amalar da eklenmitir. Eski Trk Edebiyat Anabilim Dal Trkoloji eitiminin temel anabilim dallarndan bir dieri de, Eski Trk Edebiyat ya da Klsik Trk Edebiyat adn tamaktadr. Bu anabilim dalnn Divan Edebiyat adyla belirtilmemesi ilgintir. Bir baka ifadeyle Tanzimat dneminden sonraki eski-yeni edebiyat atmalarnn izlerini, etkisini, anabilim dallarnn adlandrlmasnda da belirlemek mmkndr. nklasik Trk Edebiyat, Klasik Trk Edebiyat, Geklsik Trk Edebiyat, Klsik Manzum Metinler, El Yazmas Metinleri, Mesnevi ncelemeleri, Klsik Mensur Eserler, Klsik iir Belagat, Klsik Trk Edebiyat Aratrma Yntemleri, Klsik Trk Edebiyatnda Mazmunlar, Klsik Nesir Tahlilleri, Klsik Osmanl Metinleri, Eski Trk Edebiyatnda Mahallileme Akm, Nabi, eh Galip, Fuzuli, Mazmunlar, Ali ir Nevai, Eski Trk Edebiyatnda Biyografyalar/Biyografik Eserler, Eski Trk Edebiyatnda Nesir/Nazm, Eski Trk Edebiyatnda Trler, Eski Trk Edebiyatnn Kaynaklar, Eski Trk Edebiyatnda Akmlar, Aruz Uygulamalar, Eski Trk Edebiyat Temel Bilgiler, Eski Trk Edebiyatnda Metin ncelemeleri, Eski Trk Edebiyatnda Hikaye adl lisans ve lisans st dersler, bu anabilim dalnn programlarn oluturmaktadr. Farkl adlarla anlsa da Eski Trk Edebiyat dersleri, genellikle metin tahlili ve edebiyat tarihi temelinde ilenmektedir. Divan tahlilleri(Avni Divan, Neati Divani vb.), Hikmetname rneinde olduu gibi inceleme-metin/tenkidli/transkripsiyonlu metinszlk- dizin aratrmalar, manzume erhi, biim-ierik zmlemeleri, harhangi bir air esas alnarak hayat-sanat- eser/leri ekseninde yaplan almalar, mahalileme akmnn izlerini belirlemeye ynelik incelemeler, bu anabilim dalndaki uzun sredir pek de deimeyen, dahas kalplaan eilimleri ortaya koymaktadr. Bu alan, Osmanl dnemi sosyal tarih, bilim tarihi, uluslar aras ilikiler, mizah, jeoloji, biyoloji, kltr etkileimleri, iletiim, kltr patronajl gibi yeni almlarla istendik konumuna gelebilecektir.

20

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Yeni Trk Edebiyat Anabilim Dal Trkolojinin en hzl gelien ana bilim dal kukusuz, Yeni Trk Edebiyat anabilim daldr. zellikle Bat edebiyatlarndan beslenen bu anabilim dal, mukayeseli aratrmalara yatknlyla dikkat ekmektedir. Bu alann uzmanlar, son yllarda karlatrmal edebiyat ve dolaysyla kltrn yannda, medya, politika, sosyal tarih, popler kltr gibi konularda incelemeler yapmaktadrlar. Bununla birlikte turizm, kltr ekonomisi, politik kltr, elence gelenekleri, szl-yazl kltr dnm, yazl basn, internet, dijital okur-yazarlk ve kltr bu alann uzmanlarna hala uzak ve yabanc sahalardr. Tanzimat Edebiyat, Edebiyat Bilgi ve Teorileri, Edebiyat Teorileri, Edebiyat Bilgileri, Bat Edebiyat, Dnya Edebiyat, Servet-i Fnun Edebiyat, Merutiyet Dnemi Trk Edebiyat, 20. Yzyl Trk Edebiyat, Cumhuriyet Dnemi Trk iiri, Trk iiri, Trk Roman, Milli Edebiyat, Edebiyat Kuramlar, Cumhuriyet Dnemi Roman, Trk Edebiyatnda Akmlar, Trk Tiyatro Tarihi, Edebi Eletiri, Trk Tenkit Tarihi, Modern Nesir zmlemeleri, Trk Edebiyatnda Eletiri, Mukayeseli Edebiyat, Trk Edebiyatnda ada Ynelimler, Edebiyat Sosyolojisi(Fatih niv.-TDE), Roman Sanat, Roman ncelemesi, ada Trk iiri rnekleri, Tevfik Fikret, Yahya Kemal Beyatl, Mehmet Akif Ersoy, Mitoloji, Tiyatro, slup ncelemeleri, iir Tahlilleri, Yeni Trk Edebiyat Metin Tahlilleri/ ncelemeleri, Edisyon-Kritik, Trk Edebiyatnda Poetikalar, iir nceleme Yntemleri, ocuk Edebiyat, Yeni Trk Edebiyat Temel Bilgiler, Estetik ve Sanat, Bat Edebiyatnda Edebi Ekoller, Yaar Kemal Semineri, Dnya Edebiyatnda Roman ve yk, Trk Edebiyatnda Eletirel Yaklamlar, Trk Edebiyatnda Modernleme gibi dersler, bu anabilim dalnn metin tahlillerinin yannda znde eletiri zerine kurulduunu ortaya koymaktadr. Popler kltr ve edebiyat zerindeki aratrmalar, tiyatro edebiyatnn yannda sahnelenmesinin de nemsenmesi, 2006larn roman, yk ve iirlerinin ders kapsamna alnmas, yaratc yazarlk uygulamalar, bu anabilim dalndaki deime isteinin en son kantlar olarak deerlendirilebilir. Siyasal ve sosyal ierik zmlemeleri, dergi/gazete taramalar, aklamal bibliyografyalar, eserlerden hareketle yazar/airin zel hayatnn eserlerine etkisini, batllama srecinde ok ynl aydn tipini, kadnn sosyal konumunu inceleyen lisans st almalar, yakn dnemde bu anabilim dalndaki eilimler hakknda bir fikir vermektedir. Metin zmlemelerinde farkl disiplinlerin veri ve yaklamlarndan yararlanlmas, bu anabilim dalndaki hem kalplamay, hem de alm ortaya koymaktadr. Yeni Trk Edebiyat anabilim dalnn Trkolojinin en dinamik anabilim dal durumuna gelmesinde, eletirel bak asnn katks byktr. Bat tarz Trk edebiyatnn kuruluundaki eviri,

Trklk Bilimindeki Kalplamalar ve Almlar

21

basn ve eletiri, tiyatro, ynetici ve brokratlarn koruyuculuu gibi farkl dinamiklerin katks, gnmzde de devam etmektedir(Bu konuda geni bilgi iin bkz. zdemir 2006). Trk Halk Edebiyat Anabilim Dal stanbul dnda, Ankara(Dil Tari ve Corafya Fakltesi) ve Erzurum (Atatrk niversitesi) merkezli olarak kuruluunu tamamlayan bu anabilim dal, daha sonra Gazi niversitesi, Hacettepe niversitesi, Ege niversitesi, Seluk niversitesi, Erciyes niversitesi, Frat nversitesi ve ukurova niversitesindeki Trkoloji blmlerinde ve enstitlerde olduka etkin bir konuma getirilmitir. Bu anabilim dalnn programlar, halkbilimi dersleriyle zenginletirilmitir. Hacettepe niversitesi ise Trk halk edebiyat anabilim dal, 1982-1983 ylndan itibaren, mstakil renci kabul eden Trk Halkbilimi Anabilim Dalna dnm ve daha da etkinlemitir. Buna karlk bu dnm sonrasnda da Trk Halk Edebiyat ve Trk Dili ve Edebiyat serileri younluu, kalplama ve daralma, etkisizleme pahasna devam ettirilmektedir. Trk Halk Edebiyat Metin ncelemeleri, Manzum Halk Edebiyat Metinleri, Mensur Halk Edebiyat Metinleri, Mitoloji ve Destan ncelemeleri, Masal Kuramlar, Trk Halk Edebiyat Aratrma Yntemleri, Tekke Tasavvuf Edebiyat/Tasavvufi Tekke Edebiyat, Trk Halk Hikayeleri ncelemeleri, Saz airleri, Folklor Aratrmalar, Halk Bilimi, Trk Mitolojisi, Geleneksel Trk Tiyatrosu, Trk Halk Edebiyat Sahasnda Derleme Metotlar, Trk Halk Edebiyat Aratrmalar, Trk Halk Edebiyatnda Metin Tahlilleri/ ncelemeleri, Trk Halk Edebiyat Temel Bilgiler gibi dersler, sz konusu programn temelini meydana getirmektedir(zdemir 1996). Edebiyat tarihi ve metin tahlili youn program, genellikle halk tiyatrosu dersleriyle(Trk halkbiliminde dans, mzik, gelenek-grenek vb. ile) ekici hale getirilmeye allmaktadr. 2003 yln esas alan YK- Tez katalou tarama almasnda, Folkloru, Geleneksel Halk Kltr, Halk Trklerinin Dili zerine Yapsal nceleme, Halkevinde Yaplan Halkbilimi almalar, Esfaneleri, Halk airleri ve Aklar, in Hikaye Anlatcl, ... nanlar, Yresi Aklk Gelenei, Halk Edebiyat rnleri, El Dokumacl gibi balklar tayan tezlerin ounlukta olduu belirlenmitir. Bu veriler, halk edebiyat temelinde kurulan ve daha sonra gelenek, grenek ve inanlar, el sanatlar, halk dans ve mzii gibi MFAD (Milli Folklor Aratrma Dairesi) tarafndan yaygnlatrlan aratrma plan dorultusunda gelitirilen bir halk bilimi anlaynn geerliliini srdrdn ortaya koymaktadr. Henz bu anlayn iine kent yaamn ve kltrnn dahil edilmedii de bir gerektir.

22

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Bu anabilim dal, gelimi lkelerdeki gibi, szl edebiyat youn yapsndan kurtularak hzla kltr bilimine, bylelikle kltrn ve hayatn farkl alanlarn da aratrma sahasna dahil ederek kolaylkla disiplinler aras bir bilim dalna dnebilir. Kalplama, eletirel bakn yeterince benimsenmemesi, tek tip aratrmaclarn egemenlii, karlatrmal kltr yaklamlarnn yeterince zmsenmemesi, alana hayat verecek almlara kar gsterilen kat tutum, alandaki gelimeyi engelleyen faktrlerin banda gelmektedir. Kitle kltr, popler kltr, medya, g, karikatr, moda, imaj/imge retimi, ocuk-gen-yal kltr, cinsiyete dayal kimlikler, beden dili, etkili iletiim yntemleri, bireysel geliim, modern mze bilimi, internet mzeleri, kent kltr envanterleri, bellek aratrmalar, kltrel genetik, masallarn anlatld telefon hatlar ve kablo yaynlar, kent kltr, szl- yazl- sanal-dijital kltr geileri, deimeleri, Trk kltr ve Ortadou/Kuzey Afrika/Avrupa/Kafkasya etkileimleri, spor/oyun kltr, yeil pop, iddet, medyadaki, dert keleri, reklam, kltr ekonomisi, kltr turizmi, mezuniyet trenleri, bahar enlikleri, okul/irket kimlii oluumlar, tikiler, salk kltr, cep telefonu, belgesel film, sanal ky siteleri vb. konularn incelenmesi, alandaki eitli sorunlarn giderilmesini salayacaktr. Dier Trkoloji alannda farkl yaklamlarn, alm abalarnn varln gsteren dersler de bulunmaktadr. Bu abalarn genellikle zel niversitelerin Trkoloji blmlerine ait olmas nemli bir gelimedir. zel sektr yatrmcl, Trklk biliminde kalplarn almasn ve yeni almlar kazandrlmasn salamaktadr. Bu durum, devlet niversitelerindeki kalplama eilimini, almlarn istendik miktar ve nitelikte gerekleememesini de aklayan ipular iermektedir. zel niversitelerdeki Trkoloji blmlerinde, aada rnekleri verilen derslerden oluan programlar sayesinde gerekli dnmler ortaya konulmaktadr. Son dnemde Trkoloji alandaki istendik deiikliklerin gerekletirilmesinde temel dinamik, zel niversitelerdir. El Yazmas Kitap Sanat, Elyazmalar ve zellikleri, Dil ve Edebiyatta Bilgisayar Uygulamalar, Trk Edebiyatnda ada Ynelimler, Mukayeseli Edebiyat, Edebiyat Sosyolojisi, Edebiyat Aratrma Teknikleri/ Usulleri, Senaryo Teknikleri ve Yazarl, Osmanl Kurumlar Tarihi, Trk Kltr Tarihi, Edebiyat Bilgi ve Kuramlar, Osmanl Tarihi, Sanat Tarihi, Hat ve Tezhip Sanat, Trkoloji Aratrmalar, eviri Yaz Metotlar, Edebi eviri, Trk Edebiyatna Psikanalitik Yaklamlar, Trk Edebiyatnda Dou ve Bat, Edebiyat ve Toplum, Evliya elebi ve Seyahatame Semineri, Minyatrlerle Osmanl Kltr, Metin Sadeletirme almalar,Metin Tamiri almalar,

Trklk Bilimindeki Kalplamalar ve Almlar

23

Sanat Kuramlar, Tiyatro-Canlandrma, Dnce Tarihi, Estetik Bilgiler, Karlatrmal Edebiyat, Trk Kltr Tarihi, Gstergebilim, iirbilim, Temel Bilgi Teknolojisi Kullanm, Trk Kavimlerigibi dersler genellikle tek dnemlik olmakla birlikte, alann deiik yanlarnn da incelenmesini salamaktadr. Bununla birlikte Trkologlarn sosyo-kltrel yaam dnmlerine de younlamalar, alana ilgin veri ve yaklamlar kazandracak gelimelerdir. Sonu Yukardaki veriler deerlendirildiinde Trk Dili ve Edebiyat programlarnn daha ok metin incelemesi, dil ve edebiyat tarihi temelinde oluturulduu, balam merkezli, disiplinler aras karlatrmal aratrmalarn Trk dili ve edebiyat alannda yeterince benimsenmedii tespit edilmitir. Trk dili ve edebiyat programlarndaki ders adlar konusundaki tutuculuk, tartlmas ve zmlenmesi gereken bir sorundur. Trk dili ve edebiyat sahasndaki akademisyenlerin nemli bir blm, ders adlar yerine, szde ders ieriklerinin deitirilmesini savunmaktadr. Hangi amala olursa olsun, byle bir yaklam, eitli derecelerde alann dnmn, dahas Trklk bilimine dnmesini engellemektedir. Bilimde her trl bilgi, veri, yaklam, teori gibi programlar da eskimektedir. Deiim, bilimin hele de sosyal bir bilimin temelini meydana getirmektedir. Asl sorunlardan biri de derslerin ieriklerinin, kur tanmlarnn hazrlanmas konusudur. Ders ieriklerinin hazrlanp yaymlanmas programn tantm ve genel bir izlein ilgililer tarafndan bilinmesini salayaca iin yararl olmaktadr. Ancak bu programlarn ve ders ieriklerinin belirli aralklarla yenilenmesi gereklidir. Aksi takdirde yaymlanan bu ierik belgeleri, dnmn nnde yeni bir engel, hatta gereke haline gelebilir. Programlarn kolaylkla ve ksa srede deitirilebilir bir yapya, esneklie sahip olmas, bilim daln gelitiren temel zelliklerden biridir. Trkiyede lisans programlarndaki deiiklikler, brokratik nedenlerden dolay, bir yl akn bir srede gerekletirilebilmektedir. Programlarla ilgili asl karar verici, ilgili bilim dalnn akademik kuruludur. Bu deiikliklerin renci ilerine bildirilmesi yeterli olmaldr. eitli kurul, komisyon kontrol ve onaylar, brokratik uygulamalarla srecin uzatlmas, sonuta ilgili dnmn telenmesi, geciktirilmesi, pek aklc bir yaklam deildir. Kendi dnm ve geliim yetki ve sorumluluuna sahip olmayan bilim

24

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

dallarnn kolaylkla gelimesi beklenmemelidir. Bu durum, akademisyenleri yenilik peinde komaktan alkoymakta, kalplam programlara ve ders notlarna baml hale getirmektedir. Tekrar, yok olmaktr. Akademik dnyadaki tutuculuk, yaamn dier alanlarndan daha etkili ve gldr. Trkiyedeki Trkoloji, dil ve edebiyatla snrlandrlm gibidir. Bu nedenle de Trkiyede Trkolojiden ok, Trk dili ve edebiyat aratrmalarndan sz edilebilir. Trkiyede Trkolojiden sz edilebilmesi iin, sosyal tarih, szel tarih, politik kltr, uluslar aras ilikiler, ekonomi, teknoloji, kentleme, medya, iletiim gibi konularda da Trkoloji kapsamnda yeterli ve yetkin aratrmalarn yaplmas gereklidir. Disiplinler aras almalar dahi hala Trk edebiyat trleri ve yaratlaryla snrldr. Elbette gelimi lkelerdeki bu tr bilim dallar da, Trkiyede olduu gibi, din aratrmalar darda tutulursa, dil ve edebiyat merkezinde gelimitir; ancak zaman iinde bu bilim dallar, disiplinler aras aratrma alanlar haline gelmitir. Bu gelimede zellikle halk bilimi, dilbilim ve yeni edebiyat alannda ortaya kan nc ve pragmatik hamlelerin katks byktr. Bu nedenle ilgili lkenin dil ve edebiyat ile ilgili bilim dallar iinden pek ok yeni bilim dal bamsz hale gelebilmitir. Ayn dourganlk Trkoloji iin sz konusu deildir. Bu bildiride de savunulmaya ve aklanmaya alld gibi, Trkolojiden, ada lkelerdeki paralelleri dikkate alndnda merkezi ve dourgan bir bilim olarak sz etmek mmkn deildir. rnein Germanistik, Almanyada sosyal bilimlerin merkezi durumundadr. Trkiyede Trkolojinin dourganl son eyrek asrda Trk Lehe ve Edebiyatlar, Halk Bilimi, ksmen de Dil Bilimi ile snrl kalmtr. Trkiyedeki Trk dili ve edebiyat blmleri, gelimi lkelerdeki rneklerinde olduu gibi yeni oluumlara kaynaklk edebilir. Nitekim son birka yldr bu konuda az da olsa gelimeler ortaya kmaya balamtr. Trk dili ve edebiyatna bal dil, yeni edebiyat ve halk edebiyat/halk bilimi alt dallar, bu tr gelimeler iin olduka uygun alt-dallardr. Almanyada kltr bilimi aratrmalarn yapanlar, genellikle Germanistiin yeni Alman edebiyat alt dalnda uzmanlam kiilerdir. Ancak bu uzmanlar, popler edebiyat ve dolaysyla kltr, medya, iletiim bilimi, kltr politik ve benzeri konularda yaptklar aratrmalarla bu tr bir gelimeyi ve oluumu salayabilmilerdir. zellikle Hacettepe niversitesindeki Yeni Trk Edebiyat uzmanlarnn son dnemdeki almalar (kadn edebiyat, popler edebiyat, gndelik yaam vb.), bu adan olduka nemlidir. Ayn durum, baz Trk dili uzmanlarnn dil bilimi, toplum dilbilimi, dil politikalar, psiko dilbilimi alanndaki zgn aratrmalar iin de sylenebilir. Trkolojinin

Trklk Bilimindeki Kalplamalar ve Almlar

25

iinden doan Trk Halkbilimi, yeni edebiyat ve dil alanndaki almalardan daha nce bamszln elde etmesine ve her trl gelime olanana, potansiyeline sahip olmasna karn, szl edebiyat basknl nedeniyle istendik ilerlemeyi, hamleyi, alm gerekletirememektedir. Klasik Trk edebiyat alanndaki, edebi muhitler, sosyal tarih, ynetim sistemi, kltr patronajl konularn ileyen zgn almalarn ortaya kmas, Trk dili ve edebiyat alanndaki dnm kaygsn gzler nne sermektedir. Trkiyede, yakn dnemdeki Trk leheleriyle ilgili aratrmalar saylmazsa, Trkoloji, Anadolu sahas merkezli yaplmaktadr. Ancak u anda, dnyann pek ok blgesinde Trk kltr farkl biimlerde retilmekte, tketilmekte ve yaatlmaktadr. Bu, sadece tarihsel derinlii deil, ayn zamanda corafi yaygnl da ortaya koymaktadr. Trkoloji, bu gn Avustralya, Amerika Birleik Devletleri, Almanya, Fransa gibi lkelerdeki Trklerin kltrlerini de iine alacak ekilde snrlarn geniletmek zorundadr. Trkologlarn brakt bu boluk, zellikle Batl Trkologlarca ya da Alman, ngiliz, Fransz dili ve edebiyatnn Trkiyedeki uzmanlarnca doldurulmaya allmaktadr. Almanyadaki misafir ii edebiyatn Trkiyedeki Germanistlerin aratrmas bu duruma rnektir. Karlatrmal aratrmalar, Trk dili ve edebiyat alannda, trler, alt-dallar, nshalar dnemler, 1990l yllarn bandan itibaren de Trk lehe ve edebiyatlar kapsamnda gerekletirilmektedir. Bu tr almalarn farkl lke, medeniyet dairelerini de iine alacak eklide geniletilmesi gerekmektedir. Trkolojinin ilevleri, hedefleri, stratejileri, gelecei vb. gereince tartlm, belirlenmi, aklanm, gelitirilmi, yaama geirilmi ve kontrol edilmi deildir. Bu zmleme, yaamn tamamn, daha dorusu dil ve edebiyat dndaki dier alanlar da dikkate alnarak yaplmaldr. Bitki ve hayvan bilimi, yer bilimi, ta bilimi, salk bilimleri, ynetim bilimleri, iletiim bilimi vb. kapsamnda Trkolojinin ilevlerini ortaya koyacak rnek aratrmalara ihtiya vardr. Dier bilim dallar gibi, Trkolojinin de sorun zmleyici ve yaama dorudan mdahale edici bir yapya dntrlmesi gereklidir. Gelimi toplumlar, Avrasya, Byk Orta Dou Projesi, Medeniyetler atsmas gibi zellikle dier lkelerin aydnlarn ynlendirici ve oyalayc, kamuoylarn biimlendirici, yaklamlar gelitirmektedir.

26

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Trkoloji, ulusal karlarn gerei olarak bu trden yaklamlar gelitirecek yapya sahip olmaldr. Bylelikle Trkoloji, Trkiyenin blgesinde ve uluslar aras planda daha da etkin durumu gelmesinde nemli katklar saylayabilecektir. Trkolojide yaratclk temelinde bilginin, ekonomik deeri olan mal ya da hizmete dntrlmesi olarak tanmlanan innovation olgusunun mutlaka nemsenmesi gereklidir. Bilimsel, teknolojik ve ekonomik kalknmann temeli, bilgi toplumu, ada toplum olabilmenin n koulu, bu olgudur. Trkiyedeki sosyal bilimlerde, zellikle de Trkolojide dier alanlardan daha fazla bilimsel yaratcla ihtiya duyulmaktadr. Trkoloji sahasnda retilen bilgiler, tirajlar bini gemeyen dergi sayfalarnda kalarak yaama geemeden eskimektedir. Trkoloji, arivler iin deil bireyi ve toplumu, insanl gemiten gelecee tamak amacyla veri retmelidir. Gncel sorunlarn zmlenmesinde, Trkologlar nemli ilevler stlenebilmelidir. Trkoloji sadece gemii deil, bu gn de inceleyen, aklayan, yorumlayan, eldeki veriler, belirlenen gelimeler ve eilimler dorultusunda Trk insannn ve toplumunun gelecei ile ilgili ngrler ortaya koyabilmeli, sorunlar ortadan kaldracak zmler, projeler retebilmeli ve uygulayabilmelidir. rnein Trkologlar, toplumsal iddetin nlenmesi konusunda zmler ortaya koyabilmelidir. Belki de, iddetin bir ifade biimine dnmesinin altnda yatan kadn-erkek kimliklerini biimlendiren szl kltr kalplar hakknda zgn zmlemeler sunabilirler. Sonu olarak, bu alandakilerin bu gnn ve gelecein sorunlarna zm retmek gibi bir kayglarnn olup olmad konusunu bilinli olarak dnmeleri ve gerekli tutum deiiklikliklerini gerekletirebilmeleri gereklidir. Trkoloji aratrmalar ve projeleri, kamu desteine muhtatr. nceki paragraflarda da vurguland zere aratrma ve proje ktlarnn ilevsel ve zellikle de ekonomik anlamda verimlilii olmas gereklidir. levsellik ve ekonomik verimliklik ile duygusallk ve siyasallaarak akademik tarafszln terkedilmesi arasnda ters orantl bir iliki bulunmaktadr. Bu durumun olumsuz rneklemeleri, Trkoloji sahasnda gemite ok sk olarak ortaya kmtr. Bu trden olumsuzluklarn zamanla bilim dalnn saygnln zedeleyebileceine dikkat edilmelidir. zerinde durulmas gereken bir dier konu da Trkolojide hep var olann, kolay ulalr olann, eldekinin aratrlm olmasdr. Grnmeyenin, yokluun ele alnmas, nedenlerinin aklanmas, pek rabet edilen bir yaklam olarak benimsenmemitir. rnein Trk toplumunda neden

Trklk Bilimindeki Kalplamalar ve Almlar

27

Avrupadaki benzerleri gibi, ilenmi bir teki imge/lerinin bulunmad pek sorgulanmamtr. Bu durumun incelenmesi, gemite ve bu gn karlalan pek ok sorunun zmlenmesine katkda bulunacaktr. Yazl ve szl metin bamll, Trklk bilimi aratrmalarnda almaldr. Yemek, giyim-kuam, sslenme, mzik, dans, mimari, kutlama, beden, tketim vb. de birer metindir. Hazr metinleri terkedip, kendi aratrma metinlerini yaratan ve yorumlayan Trkologlar daha zgn ve saygn bir konuma sahip olacaklardr. Eitim alannda yeni teknolojilerin ve aralarn kullanlmas, dolayl olarak lisans ve lisans st programlar zerinde de etkili olmaktadr. zellikle biliim teknolojilerinin belirginlemesi, gelimesi ve eitimretim alannda etkili bir ekilde kullanlmas, bilim dallarn deitirmektedir. Matbu kaynaklarn yerine, ya da onlarla birlikte grseliitsel verilerden, internetten, dijital aralardan da yararlanlmas, zellikle Trkoloji aratrmalarn farkllatrmaktadr (zdemir 2006). Sanal arivler, ktphaneler, veri tabanlar, dinleme kitaplar, sanal yaynclk, internet eletirmenlii, akademik tartma siteleri, dahas bellek sunumlar gibi gelimeler, Trkologlara yeni olanaklar ve frsatlar yaratmaktadr. rnein Mula Efsaneleri adl kitaba eklenen cd araclyla, ilgili efsanelerin balam, aktrleri, kaynak kiileri ve derleyicileri hakknda grsel-iitsel (belgesel film kalitesinde) bilgilere ulamak mmkn olmaktadr (nal 2003). Bu noktada zellikle Trk dili ve edebiyat sahas ile genelde teknoloji, zelde de biliim teknolojileri arasndaki ilikilerin henz gerektii kadar irdelenmedii ve kurulamad da bir gerektir. Trkiye Trkolojisinin temel sorunlarndan birini de yeterli sayda ve istendik nitelikte (pek ok alana ynelik olarak) uluslar aras dzeyde ve nitelikte yaynlarn yaplamamasdr. Bu kapsamda zellikle uluslar aras saygnla sahip akademik indekslerce taranan sreli yayn bulunmamaktadr. Bu durumun eitli nedenleri(ncelikle alan akademisyenlerinin yabanc dilleri ilevsel kullanamamalar, dolaysyla uluslar aras ibirliine yatkn olamamalar vb.) aklamalar bulunmakla birlikte, mazeretler sorunu ortadan kaldrmamaktadr. Alann bu konuda en hazr yayn adaylarndan biri, pek ok akademik indeks tarafndan taranan, Milli Folklordur. Bu tr kaliteli sreli yaynlarn ve yabanc dilde yazlm eserlerin(monografi, ansiklopedi, makale derlemesi vb.) saylarnn artrlmas, alann saygnln ve etkinliini olumlu ynde etkileyecektir.

28

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Trkolojinin bilim evrelerindeki ve kamuoyundaki, baz alardan olumsuzlukluklarla ykl imaj sorununun giderilmesinde yarar vardr. Gelimi lkelerdeki paralelleri gibi, ada, ilerici, modern, gelimi, retken, verimli, bamsz dnce yaplarna sahip bilim insanlarnn egemen olduu bir Trklk Bilimi imajnn yaratlmas, ortak hedef olmaldr. Alann imaj sorgulamasnn yaplmas, olumlu imajn yaratlmas ve yaygnlatrlmas iin gerekli olan hamlelerin bir an nce yrrle konulmasnda yarar vardr. Cilal imaj devrinde, imaj her eydir. Keza modern Trkolojinin en nemli uygulama alanlarndan birini imaj/imge alan oluturacandan, byle bir deiikliin gerekletirilmesi zor olmayacaktr. Bu ynde atlacak ilk adm, ok ynllk, her trl disiplinler aras projelere isteklilik, tm alanlara aklk, zm reticilik, planlayclk ve uygulayclk, yneticilik gibi zelliklerle sahip Trkologlarn yetitirilmesidir. zet olarak Trkoloji, sadece gemii deil, bu gn ve zellikle de gelecei inceleyen, ngren ve yneten bir bilim dal olmaldr. Trk dili ve edebiyatnn, Trklk Bilimi (Trkoloji), merkezi bir sosyal bilim haline gelebilmesi iin, karikatr, siyasal kltr, siyaset folkloru, kltr ekonomisi, kltr turizmi, medya, diziler, radyo laf ebeleri, spor basn, ekonomi basn dili, reklam, futbol folkloru, ocuk dili, kent yaam, teknolojik gelimeler, uluslar aras ilikiler, mze, kamusal alan, popler kltr, magazin dergileri, film senaryolar, marka, moda, kltr patronajl, internet, internette Trke retimi, karlatrmal kltr, sanal szlk ve ansiklopediler, sanal mze, pazarlama teknikleri, ke yazlar, mizah dergileri, Trke hip hop ve rap, yayn sembolleri, yal kltr, cinsiyete dayal kimlikler, iddet, tre cinayetleri, g, Avrupa BirliiTrkiye likileri, nternetteki kitap eletirileri, Trk sinemas, Almanya Trk (ii) edebiyat, genlik edebiyat, ocuk dili, sradan insann z yaam anlatlar, sosyal tarih, meydan kaymalar, biliim teknolojileri, dijital okuryazarlk, i-eitim, Dansn Sultanlar, okumann tarihi, kitabn tarihi, kltr bilimi, sosyal tarih, yeil pop, beden folkloru, fotoraf, kltr felsefesi vb. konular da aratrma kapsamna alnmas gereklidir. Marmara niversitesindeki Trkologlarn sa, ayakkab, hediye vb. temalar etrafnda dzenledikleri bilimsel toplantlar, bu kapsamda istendik gelimelerin, srelerin iaretleri olarak alglanmaldr. Semeli dersler, yan dal, ift diploma, ikili eitim gibi son dnemde Trkiyedeki yksek retim sisteminde ortaya kan gelimeler, Trklk bilimi asndan da olduka nemlidir. ncelikle semeli derslerin gerekten semeli statde, yeterli sayda ve eitlilikte olmas gereklidir. Trkoloji kapsamndaki alt bilim dallarndaki yan programlarnn dier bilim

Trklk Bilimindeki Kalplamalar ve Almlar

29

dallarnn ihtiyalar da gz nnde tutularak oluturulmas aklc ve doal bir yaklam olacaktr. Temelde btn bu gelimeler, niversitelerdeki Trklk bilimi aratrmalarn ve programlarn, dolaysyla da akademisyenlerini hzla deitirecei, zlenen bir sonu, dahas kanlmaz bir durumdur. Sonu olarak Trk dili ve edebiyat alannda, baka alanlardan daha fazla z eletiriye ve kkl dnmlere ihtiya duyulmaktadr. Asrlk kalplar ezberletirerek aratrma adaylarn tketen programlarn yerine, eletirel yaklam benimseyen yaratc bilim insanlarn yetitirecek programlar esas alnmaldr. Akademik kalplarn am, karlatrmal yaklamlar benimsemi, her trl ibirliine ak, ada ilkeler ve ihtiyalar dorultusunda kendini srekli yenileyen bir Trk dili ve edebiyat bilim dal, gerek Trkolojiye dnmekle kalmayacak, sadece sosyal bilimlerin deil, gelecekte ortaya kacak olan yaam biliminin de merkezinde yer alacaktr.

Kaynaka
MYISLI, Berin, (2004), Atinada Trk Bilimleri Blm Ald, www.grtnews.com/tr/ publish/ article_96.shtml. OUZ, M.cal, (2004). Aratrmalarn Tarihi, Trk Halk Edebiyat El Kitab, Ankara, Grafiker Yay., Sayfa No: 31-68. ZDEMR, Nebi, (1996), Trkiyedeki niversitelerde Halkbilimi Eitimretim Programlar ve Dier Halkbilimi Faaliyetleri, I.Trk Halk Kltr(Folklor) Aratrma Sonular Sempozyumu Bildirileri, c.I, Ankara 1996: 90-103. ZDEMR, Nebi,(2005), Almanya ve Berlindeki Trkoloji Aratrmalar Tarihi ve Freie Universitt Berlin- Trkoloji Enstits, Milli Folklor, Prof.Dr. Abdurrahman Gzele Armaan, Say 68, Sayfa No: 32-39. ZDEMR, Nebi,(2006), Trk Edebiyat ve Medya, Milli Folklor, 70, 2006: 721. NAL, M. Naci, (2003), Mula Efsaneleri, Mula niversitesi Yaynlar, Mula. http://studip.rz.uniosnabrueck.de/extern.php?page_url=;www.germanistik.uniosnabr ueck.de/l ehrveranstaltungen/laufend www2.hu.berlin.de/philfak2/lehre/vorlesungsverzeichnisse/germanistik www.fu-berlin.de/en/ einrichtungenfachbereiche/phil-geist/institute/dnph/dph/index. www.istanbul.edu.tr/edebiyat/bolum_sayfas/turk_dili_ve_edebiyat_bolum www.istanbul.edu.tr/tarihe YILDIRIM, Dursun (1998). Trk Bitii, Ankara, Akay Yaynlar.

30

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Not:

Ankara niv., Balkesir niv., Bilkent niv., anakkale On Sekiz Mart niv., Dou Akdeniz niv., Erciyes niv., Fatih niv., Gazi niv., Gaziosmanpaa niv., Hacettepe niv., stanbul niv., Kocaeli niv., Kahramanmara St mam niv., Karadeniz Teknik niv., Kltr niv., Marmara niv., Mersin niv., Mula niv., Nide niv., Pamukkale niv., Uluda niv., Uluslar aras Kbrs niv., Girne Amerikan niv., Yakn Dou niv., Yldz Teknik niv. vb. niversitelerin Trkoloji blmleri, bu almada ncelikle deerlendirilen akademik birimlerdir.

Kreselleme Srecinde Trkiyat Aratrmalarnn Yeri ve nemi

31

Kreselleme Srecinde Trkiyat Aratrmalarnn Yeri ve nemi


Cahit GELEK * Uzun bir tarihi gemie ve ok geni bir corafi alana yaylm olan Trk kltrnn tarihde bilinmeyen ynlerinin aratrlp ortaya karlmas ve gnmzdeki durumun btn ynleriyle tespit edilmesi hem Trk dnyas hem de Trk kltrnn etkileimde olduu kltrler asndan byk nem tamaktadr. Tarih boyunca ok geni bir corafyada etkili olmu olan Trk kltrnn en nemli blgeleri arasnda Balkanlar, Karadeniz, Kafkasya, Sibirya, Trkistan corafyas, Orta Dou ve Avrupa bata gelmektedir. Trk kltrnn gnmzde de varln srdrd bu blgeler bir ok adan dnyann en nemli blgeleri arasnda yer almtr ve almaktadr. Trk kltrnn varln srdrd blgelerin stratejik nemi, etkileimde olduu kltrler ve dnya tarihindeki yadsnamaz nemli yeri yabanclarn da tarih boyunca ilgisini ekmi, onlarn Trk kltr zerine aratrmalar yapmalarna yol amtr. Bu duruma bal olarak ta Trk tarihi ve Trk kltr zerine erken dnemdeki almalarn byk ounluunu, hatta 19.yzyl sonlarna kadar, yabanclar yapmlardr. rnein eski Trk tarihi ile ilgili bilgileri in kaynaklarndan, Milattan sonraki yzyllarda Latin ve Bizans yazarlardan, 14.yzyldan itibaren ise Trklerin Avrupallarla temaslarnn artmas zerine genelde Avrupal sava tutsaklarndan daha sonraki dnemlerde ise Batl oryantalist yazarlardan elde etmekteyiz. Zaten gelimi Bat lkeleri hem kendi kltrlerini hem de, bata etkileim ierisinde olduu kltrler olmak zere, dier kltrleri aratrmak iin XVII. Yzyldan itibaren aratrma merkezleri kurmaya balamlardr. Trkolojini gelimesinde ve Trkiyede Trk kltrn aratrma merkezlerinin kurulmasnda da gelimi Bat lkelerinin Trk kltr zerine yaptklar aratrmalar etkili olmutur. Trkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra Trk tarihini ve Trk kltrn aratrmak zere kurulan ilk aratrma birimi ise Trkiyat Enstitsdr. Trkiyat Enstits 1924 ylnda Atatrkn istei zerine M. Fuad Kprl tarafndan stanbul Darlfnna bal olarak kurulmutur. Trkiyat
*

Yrd.Do.Dr., Hacettepe niversitesi, Edebiyat Fakltesi, Sosyoloji Blm.

32

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Enstitsnn amac Trk tarihini, dilini, edebiyatn, sanatn, folklorunu, mziini; daha genel bir ifade ile Trk kltrnn gemiteki ve mevcut dnemdeki btn unsurlar ile ilgili aratrmalar yapmak ve bu aratrma sonularn yaynlamakt. Trk kltrn aratrmak zere Atatrk tarafndan kurdurulan Trkiyatn yerine Trkoloji, Trklk bilgisi veya Trklk Bilimi de kullanlmaktadr. Trkoloji kimi zaman sadece Trk dili ve leheleri zerine alma yapan bir bilim dal olarak anlalsa da Orkun, Trkoloji ilminin Trklk ilmi olduunu belirtir. Orkuna gre Trkoloji Trkn tarihi, dili etnografyas, antropolojisi ve bir btn olarak her eyi ile ilmi bir surette urar. Trkoloji aratrmalar mill uuru uyandrmak, kendini tanmak iin en bata gelen bir ilimdir (Orkun 1977:30). Trkoloji yerine Trklk bilgisi karl da nerilmi olup, Trklk Bilimi ad ise Hasan Eren tarafndan kullanlmtr. Trkiyede Trkiyat Enstitsnn kurulmasna yol aan gelimelere ve Trkiyat aratrmalarnn nemine deinmeden nce Trk kltr hakknda ki almalarn bilimsel bir zemine oturmasn salayan tarihsel srece ksaca deinmek yararl olacaktr. Trkoloji ad yerine Trklk Bilimi adn kullanan Eren (1998:23), Trklk bilim kolunun gemiinin Avrupada XIV. Yzyla kadar dayandn, ancak bu terim geni kapsamyla Trklerden sz eden bilim kolu olarak alnacak olursa, eski Trk boylar zerine bilgi veren Latin ve Bizans yazarlarnn Trklk biliminin ncleri saylabileceini belirtir. rnein XIV. Yzyla kadar olan srete btn Avrupa toplumlar eski Trkler hakkndaki bilgileri Ammianus (IV.yzyl), Priskos (lm yaklak 472), Sidonius Apollinaris (V. Yzyl), Jordanes (VI. Yzyl), Prokopios (VI. Yzyl), Menandros Protektor (VI. Yzyl), Gregorie de Tours (lm. 594) gibi yazarlardan almlardr. Daha sonraki dnemlerde Konstantinos Porphyrogennetos, De administrando imperio (Yazl 948-952) adl eserinde eski Trklerden sz ederken, Anna Komnena (XI-XII. Yzyl) da Trkler zerine bilgi verenler arasnda yer almaktadr. Trklerin Anadoluya gelip yerlemesi srasnda Papa IV.Innocentiusun elisi olarak Asyada bir gezi yapm olan ve 1246da Karakorumda Byk Han ziyaret eden Pian del Carpine, 1253-1255 yllar arasnda Altn Ordudan geerek Karakoruma bir gezi yapm olan Felemenkli Villem van Ruysbroek (Rubruquis) ve 1275te Byk Hann yannda konuk olarak kalm olan Venedikli gezgin Marco Polonun gezdikleri lkeler hakknda verdikleri bilgiler Avrupada byk ilgi grmtr. Bu eserlerde birtakm Trke ad ve szlerde yer verilmektedir. XIV. Yzyln banda Avrupada Trk dili zerine bir eserde yazlmtr. Bilim evrelerinde Codex Cumanicus adyla bilinen bu yazma eserde Kuman Trklerinin dili zerine bilgiler verilmitir.

Kreselleme Srecinde Trkiyat Aratrmalarnn Yeri ve nemi

33

Yazmann banda 1303-1362 tarihleri getiinden dolay bu yazmann 1303-1362 yllar arasnda yazld dnlmektedir. Moskovada bulunan kk bir szlk ise Codex Cumanicusdan daha eskidir. Rus harfleri ile tespit edilmi birtakm kumanca szlerden oluan bu kk szlk 1850de M.A.Obolenskiy tarafndan yaynlanmtr (Eren 1998:23-24). Trklerin Trk kltr ile ilgili almalar ise Mahmud Kagarinin Divanu Lgatit-Trk adl eseri ile balar Ali ir Nevainin Muhakemetul-Lugateyen isimli almas ile devam eder. slamiyet ile birlikte bin yl akn kltr tarihimizde Trk asll bilginler ounlukla Arapa, bazen de Trke yazmlardr. slamda mill dillerin zellikle ldn konulardaki eserler iin kullanlmasndan dolay, balangta Dou randa (Gazneviler dneminde Firdevs), 10.yzyl ardndan Trkede Karahanl devletinde (11.yzylda Kutadgu Bilig, 1069), Orta Asyada (Yesev), 15. yzyl Timur-oullar dneminde (Ali r Nevay, Babur), Altun-Ordu hanlnda (temi Hac), Osmanllarda (Trke ilm-i hller, Mevlid, Yazczde, eyhi) ortaya kmtr. Trke eserler ayr bir filoloji aratrma alanna yol am, oryantalizmin nemli bir kolu olarak Trkolojiye vcut vermitir (nalck 2002:22). Ancak Ali ir Nevaiden sonraki dnemlerde Trklerin Trk kltr zerine almalar ihmal ettikleri grlmektedir. Buna karlk Trklerinin Avrupa ya gemesi ile birlikte Avrupada Trklere hakkndaki almalarn artt, bu almalarn ise Bat da Trkolojinin domasnda ve gelimesinde nemli bir etkiye sahip olduu bilinmektedir. Bat Avrupa lkelerinde Trk kltr ve Trk dili zerine yaplan alma ve yaynlar Trkoloji bilim dalnn balamasn ve gelimesini salamtr. Avrupallar, Trklere ve Trk diline ilikin ilk bilgileri sava tutsaklar ve Trkler arasnda Hristiyanlk propagandas yapan misyonerlerden almlardr. Trklerle iliki kuran Avrupa toplumlar, yalnz bu bilgilerle kalmayarak, ayrca eitli dillerde yazlm eski alardan kalma kaynaklar toplayp Trklerle ilgili dank verileri de ilemeye girimilerdir (Eren 1998:VII). Avrupada XIV. Yzyln sonlarndan itibaren Trk kltr hakkndaki almalar ve Trkoloji biliminin balangcnda sava tutsaklar byk bir rol oynamlardr. Bunlarn banda Nibolu savanda (1396) yaralanarak Yldrm Beyazta tutsak den Johann Schildtberger veya Schiltberger (1381-1449) gelir. Macaristan kral Zsigmondun ordusunda Trklere kar savaan Schiltberger Trk ordularyla birlikte Anadoluyu ve Msr gezmi, Ankara Meydan Savana katlm (1402), Yldrm Beyaztn yenilmesi zerine Timura tutsak dm, Timurun ordusuyla birlikte Semerkanda gitmi, Timurun lmnden sonra (1405) Altn Orduya gnderilmi, Saray, Krm, Azak ve Tanay grm, daha sonra

34

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Kafkasya yoluyla Batumdan stanbula kam 1427de ise kendi vatanna dnmtr. Almanyaya dndkten sonra Schiltberger tutsaklk yaamn anlatan bir seyahatname yazmtr. Onun tutsak olarak gezdii lkelere ilikin gzlemlerini kapsayan bu kitap, XV-XVI. Yzyllarda byk ilgi toplamtr. Schiltberge, seyahatnamesinde yalnz sava anlarn ve tank olduu tarihi olaylar anlatmayla kalmam, gezdii lkelerin adetleri hakknda da bilgiler vermitir. Mhlbach lakabylada bilinen Macaristanl Georgiusun yazd Tractatus de moribus, conditionibus et nequitia Turcorum (Urach 1481) adl Latince kitapta bir sava tutsann eseridir. 1438 ylnda II.Muradn at sava srasnda tutsak den Mhlbach 1458e kadar Trkler arasnda yaamtr. Bu tutsaklk srecinde Mhlbach, Trklerin detleri zerine gzlemlerde bulunarak birtakm bilgiler toplamtr. Trklk bilimi tarihinde yer alan bir tutsak da Bertalan Georgievitstir. Moha meydan muharebesinde (1526) Trklere esir den Georgievits, Trklerin detleri ve dini inanlar zerine iki kk kitap yazmtr (Eren 1998:23-27). 1709 Poltova savanda Ruslara tutsak den sveli Philipp Johann von Strahlenbergde (1676-1747) Trklk bilimi tarihinde zel bir yer almtr. Tutsaklk yllarn Sibiryada yaayan topluluklarn dillerini renmek suretiyle deerlendiren, Sibiryadaki youn bilimsel faaliyetleri, yaztlar ve el yazmalarn kefetmesi ile Philipp Johann von Strahlenberg, Trkolojinin ve hatta Ural-Altayistiin bir anlamda en nemli isimlerinden biri olarak kabul edilir. Onun nemli almas Das Nord- und ostliche Theil von Europa und Asia 1730 ylnda stockholmde baslmtr. Yenisey rmann yukar ksmnda Stralenberg ve dierleri, mezarlklar ve alfabesi kuzey Run harflerine benzeyen, bilinmeyen bir yazyla yazlm ta yaztlar bulmulardr. 1721 ylnda baka bir Carolean mahkumu olan Karl Schulman bu yaztlarn bazlarnn kopyalarn yapmtr. Daha sonra bu yaztlarn dilinin Eski Trke olarak adlandrlan dil olduu ortaya kmtr. Bu yaz on dokuzuncu yzyln sonuna kadar okunamam olsa da, on sekizinci yzyln balarnda bilinen Trk runik yazs idi (Johanson 2002:10-11). Eski Trkler zerine bilgileri genellikle in kaynaklarndan elde etmemize karn, Trkler ve Trk kltr zerine 16.yzyldan itibaren zellikle Avrupa lkeleri ve Rusyadaki almalar Trkolojinin gelimesine byk katk salamtr. Bundan dolay nalck (2002:28) Trkolojinin, Trk filolojisinin kurucularnn oryantalistler olduunu belirtir. 8.yzyl Kk Trk bidelerini kefeden, bu yaztlarda eski Trk runik alfabe ile yazlm en eski Trke metni ilk defa zen Wilhem Thomsen, Trk leheleri lgatn yazan W. Radloff, Orta Asya Trk kavimleri zerinde en yetkili eserleri yazan V. Barthold hepsi oryantalizm okulundan yetimi batl bilim adamlardr.

Kreselleme Srecinde Trkiyat Aratrmalarnn Yeri ve nemi

35

Trkiyat Enstitsnn Kurulmas Orhun abidelerinin kefi Trk kltr ve Trk dili asndan byk bir nem tamaktadr. 117 yl nce Orhon vadisinde yaplan bu keif Trkoloji tarihindeki en byk keif olarak kabul edilmektedir. 1889 yaznda Nikolay Yadrintsev bakanlndaki bir bilimsel keif gezisi Yeniseyin yukar yatanda arkeolojik incelemeler yapmak amacyla Moolistan ziyaret etmi, 18 Temmuzda ise Yadrintsev ans eseri-yerli Moollarn iaretleri zerine- zerleri yazlarla kapl bir dizi byk dikili ta kefetmitir. Metinleri daha nce Stralenberg ve dierlerince bulunan talardaki runik biimli yazlara benzer iaretlerle yazlmt (Johanson 2002:11-12). Orta ada ranllar ve inliler bu yaztlardan haberdardlar. Batda ise ilk kez sveli Phillip Johann von Stralenberg, Sibiryada srgn hayatnda yapt inceleme gezileri srasnda bu yaztlar grm ve Avrupaya dnnde (1722) yazd kitapta sz etmitir (nalck 2002:29). Kefin duyulmas btn dnyada ilgi uyandrr. Yaztlarn Fin-Ugorca olabilecei Helsinkide dnlr dnlmez, Orhon vadisine hemen bir Fin keif heyeti gnderilir. Ayrca St. Petersburgdaki Kraliyet Bilimler Akademisi 1891 ylnda Prusyal Trkolog Wilhem Radloffun nclnde bir keif heyeti gnderir (Johanson 2002:11-12). Radloff, dilsel dokmantasyon alannda en verimli Trkologlarn banda gelir. Radloff, saysz Trk gurubu ve bu guruplarn konutuu varyantlarla kendi blgelerinde tanmtr. Hayatn Sibirya Trk diyalektlerinin aratrlmas ve kayda geirilmesine adamtr. 1892 ylnda Orhon vadisine yaplan geziden sonra Radloff byk bir gayretle kendisini, okunmas yolunda Thomsen ile yar iinde olduu runik biimli yaz meselesine adamtr (Johanson 2002:12). Ancak bilinmeyen yaznn zld haberi 15 Aralk 1893te Danimarkadan gelmitir. Bylece 8.yzyldan kalma, Trk imparatorluunun kaanlarna ve onlarn askeri zaferlerine bahedilmi olan Eski Dou Trkesi metinlerini okumak mmkn olmutur. Bu zm son alarn en byk bilimsel buluudur. Thomsen, bu buluunu Danimarka Akademisinin 15 Aralk 1893te yaplan toplantsnda aklamtr (Eren 1998:72). Bu adan Danimarka, byk dilci Wilhem Thomsen (18421927)in vatan olarak Trkoloji tarihinde zel bir yer tutmaktadr. Orhon yaztlar dilinin zlmesi Trkolojinin ve Trk milliyetiliinin gelimesinde nemli bir dnm noktasdr. Bu yaztlar, 6-8. yzyllarda tm Avrasyay egemenlii altna alm olan Kk-Trk (Gk Trk) devletinin kendi destann bize Trke aktarmaktadr. Yaztlarn okunmas, Batda Trkolojinin gelimesinde byk etki yapmtr. Trkiyede heyecan ve gurur kayna olan Orhun yaztlarn, Trk kltr tarihine byk hizmetler yapm olan Necip Asm, Orhon bideleri yazsyla bu nemli kefi ilk kez Trk okuyucularna tantmtr. Daha sonra

36

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Hseyin Namk Orkun Trk Dil Kurumu yaynlar arasnda Eski Trk Yaztlar bal altnda metni ve bugnk Trkeye evrisini yaynlamtr (nalck 2002:29). Orhun abidelerinin kefinin Trkler arasnda uyandrd heyecan, Trkln gelimesinde ve Trkiyat Enstitsnn kuruluu (1924) ile Trkolojinin bir ilim dal olarak Trkiyede yerlemesinde nemli rol oynamtr (nalck 2002:28). Daha ncede ifade ettiimiz zere Trklerin Trk kltr zerine almalarnda Kagarl Mahmudun Divanu LgatitTrk adl eseri ile Ali ir Nevainin Muhakemetul-Lugateyen isimli almas nemli bir yer tutar. Ancak daha sonraki dnemlerde Trk kltr zerine almalar ihmal edilmitir. Yurt dnda ise Trk kltr zerine almalar zellikle 16. yzyln ortalarndan itibaren younlaarak devam etmitir. Buna karlk Osmanl imparatorluunun hemen her alanda ke gemesi ve girdii savalardan yenilgi ile kmas mparatorluun kurtuluu iin Osmanlclk, slamclk ve Trklk hareketlerinin ortaya kmasna yol amtr. Osmanl devletinin son yllarnda, zellikle Balkan sava yenilgisinden sonra, bir Trk kimlii bilinci her zaman olduundan daha ak bir ekilde ortaya kmtr. Trklk hareketinin balangcnda Trk dili, tarihi ve kltrn bir btn olarak gren ve bu alanlarda eserler veren Ahmet Vefik Paa ve Sleyman Paay grmekteyiz. Daha sonra bunlara destek veren Ziya Gkalp, Yusuf Akura, Hamdullah Suphi Tanrver Trkclk harekatnn gelimesine katk salamlardr. 1915de Darulfnun muallimlerinden Ziya Gkalp ve Fuad Kprl, bir sr-i slmiyye ve Milliye Encmeni kurulmasnda nayak olmulardr. Bu bilim kurumu, slami konulardan daha ziyade ynetmeliinde, Trklere ait messest muht-i itimasi iinde aratrma grevini stleniyor. Din, ahlk, hukuk, iktisat, lisan, estetik, fenniyat (teknoloji) ve bnye-i ictimaiyye aratrma alanlar olarak tespit edilmi; ve bir Mill Metebbular Mecmuas karlmas kararlatrlmtr. lk says 1915de kan mecmuada, Ziya Gkalp ve Fuad Kprl, Trk kimlii ve Trk kltrne arlk veren incelemeler yaynlamaya balamlardr (nalck 2002:34). Ancak Trk kltrnn aratrlmasna ve Trk kimlii bilincinin gelitirilmesine ynelik bu destekler belirli bir noktaya kadar ilerleyebilmitir. Esas ilerleme Cumhuriyetin ilanndan sonra Mustafa Kemal Atatrkn yeni devletin temelini mill kltr zerine oturtmas ile salanmtr. Atatrk Trk kltrne verdii nemi 1924 ylnda Trk tarihinin, dilinin, edebiyatnn, sanatnn bir btn olarak Trk kltrnn aratrlabilmesi iin Trkiyat Enstitsn, daha sonra ise Trk Dil Kurumu ve Trk Tarih Kurumunu kurdurarak gstermitir. Atatrkn istei zerine 1924 ylnda Fuad kprl tarafndan stanbul niversitesine bal olarak kurulan Trkiyat Enstitsnn amac

Kreselleme Srecinde Trkiyat Aratrmalarnn Yeri ve nemi

37

Trk dili, edebiyat, tarihi, sanat, mzii, folkloru, corafyas ve benzeri alanlarda aratrmalar yrtmek, bunlarn sonularn yaynlamakt. Enstitnn ktphanesinin en nemli kayna Katanovun ahsi ktphanesiydi. Katanovun ktphanesinde Sovyetler Birliindeki Trkler hakknda ok deerli kitaplar mevcuttu. Ancak gnmzde bu ktphanenin durumu pek de iyi olmayp, baz kitaplar ise yok olmutur. Burada ok sayda Trkiyat mecmuas ve kitap baslmtr (Devlet 1987: 47). lk Trkiyat Enstitsn kuran M. Fuad Kprl, Trk kltr tarihi zerinde Avrupa metotlarn (hermentiki) ilk kez tam bir baar ile kullanan ve Batl oryantalistlerin takdirini kazanan Trk bilim adamdr. Mill kltr, edebiyattan ekonomiye kadar tm sosyal ve kltrel etkinlikleriyle bir btn sayan Gkalp-Kprl ekol, bu sentezi bir tarihi sentez olarak alglar ve Trklerin bin yl slam kltr dairesinde tarihi deneyiminin sonucu sayar (nalck 2002:34). Kprlnn kurduu Trkiyat Enstits yalnz dnyaca tannm bir Trkoloji merkezi haline gelmekle kalmam, ayn zamanda Trk edebiyat tarihi, Trk filolojisi ve folkloru alanlarnda bir ok deerli aratrmaclarn topland, yetitii, eser verdii bir merkez olmutur. Fuad Kprlnn at rda, halk edebiyat ve folklor (P.N. Boratav, O.. Gkyay), din tarihi (Abdlbki Glpnarl, Abdulkadir nan), Trk tarihi (Osman Turan, M.A. Kymen, . Kafesolu), genellikle Trk kltr aratrmalar byk bir gelime gstermitir (nalck 2002:35). lki 1924 ylnda kurulan Trkiyat aratrmalarnn gnmzdeki says ise 8dir. Trkiye niversitelerinde yer alan Trkiyat Aratrma Enstitleri ve merkezlerinin bal olduu niversiteler aadaki gibidir. 1) stanbul niversitesi Trkiyat Aratrmalar Enstits 2) Marmara niversitesi Trkiyat Aratrmalar Enstits 3) Seluk niversitesi Trkiyat Aratrmalar Enstits 4) Atatrk niversitesi Trkiyat Aratrmalar Enstits 5) Hacettepe niversitesi Trkiyat Aratrmalar Enstits 6) Ege niversitesi Trkiyat Aratrmalar Enstits 7) Marmara niversitesi Trkiyat Aratrma ve Uygulama Merkezi 8) ukurova niversitesi Trkiyat Aratrmalar Merkezi Yurt dnda da, rnein ABD, Almanya ve ngiltere bata olmak zere ok sayda Trk kltrn aratrma merkezleri yer almaktadr. Kreselleme Sreci ve Trkiyat Aratrmalarnn nemi Mill kltrlerin ve ulus-devlet yaplarnn ok byk bir bask altnda bulunduu 21. yzylda, Trk kltr varlklarnn tarihde ve gnmzdeki unsurlarnn disiplinler aras bir yaklamla aratrlmas byk nem tamaktadr. Kreselleme olarak adlandrlan yaadmz dnem Trkiye ve Trk dnyasna byk imkanlar sunarken ayn zamanda ok ciddi tehditlerde de bulunmaktadr. Kreselleme srecine deinmeden nce

38

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

ksaca tarihe bakacak olursak, Dnyann XVI. Yzyla kadar klsik imparatorluk dzeni ile ynetildiini grrz. Bu tarihten itibaren smrgecilik hareketleri ile balayan yeni bir yar, bu anlay deitirmeye balamtr. Bu gelimeler de XVI-XVIII. Yzyllar arasnda yeni bir dzeni, Ulusu smrgeci imparatorluklar dzenini ortaya karmtr. Tm dnyay etkisi altna alan sz konusu gelimeler Trk dnyasn da etkisi altna almtr. Trk dnyas bu gelimelerden ok olumsuz ekilde etkilenmitir. Trk dnyas, hem Avrupa smrgecilik ve hem de Avrupa Egemenlik hukuku yayl hareketinin en ar bedelini demek zorunda kalm, UralKafkas-Basra krfezi ekseninin dousu Rusya, in ve ngiltere tarafndan smrgeletirilmitir (Yldrm 1998:20). Mill devletler ve iki kutuplu yapnn hkm srd XIX. ve XX. Yzyllar da Trk dnyasn ok derinden etkilemitir. Bu dnemde Trk dnyasnn byk ounluu bask, asimilasyon ve yok edilme sreciyle kar karya kalmtr. XX.yzyldan itibaren Urallarn dousu Ulu Trkistan (Sibirya dahil) Rus ve in smrgecilii arasnda paylald. Bir ksm ngiliz smrgecilii altnda ran ve Afganistana verildi. Sovyet Rusya, in, Afganistan ve ran kltr, dil basks ve dzenlemeleri iinde Ulu Trkistan Trkleri ekseninin dousunda, d dnyaya kapal bir hayat yaamaya mahkum edildi (Yldrm 1998:28). Kafkasyada, Urallarda, Krmda, Balkanlarda ve Orta Avrupada yaayan Trkler, yeni Marksist grnml Slav/Rus kltr iinde eritilmeye alld. Arap yarmadas ve Kuzey Afrika kylarnda yaayan Trkler ise, Araplaarak asimilasyonla kar karya kaldlar (Yldrm 1998:28). XX.yzyln son dneminde Sovyetler Birliinin k iki kutuplu dnya anlaynn yklmasna yol aarken ayn zamanda Trk dnyas asndan ok olumlu gelimelere imkan vermitir. Sovyetler Birliinin dalmas ile birlikte Trk dnyasnn bir ksm: Azerbaycan, Trkmenistan, Kazakistan, zbekistan ve Krgzistan bamszlklarn kazanmlardr. Ancak uzun yllar Slav kltrnn basksna maruz kalan, bamszlklarn yeni kazanm olan bu Trk Cumhuriyetlerini, Trkiye Cumhuriyetini ve Trk dnyasnn geri kalan ksmn baka tehlikeler beklemektedir. Bunlarn banda kreselleme sreci ile birlikte gndeme gelen ve mill kltrlerin yerine ikame edilmeye allan Bat-deer merkezli kresel kltr anlay gelmektedir. Bilindii gibi ideolojilere dayal iki kutuplu yapnn kmesi ile birlikte dnya yeniden bir yaplanma srecine girmitir. Bu sre kreselleme sreci olarak adlandrlmaktadr. 1960l yllarda yazl literatre giren, 1980li yllarda zellikle akademik evrelerce tartlan kreselleme gnmzde hemen herkes tarafndan konuulmakta, yararlar ve zararlar konusunda byk tartmalar yaplmaktadr.

Kreselleme Srecinde Trkiyat Aratrmalarnn Yeri ve nemi

39

Kreselleme ile ilgili tartmalarn genellikle mallarn ve parann serbest akna ya da ekonomik kreselleme zerine odaklanmasna karlk kreselleme srecinin dier boyutlar ile ilgili tartmalarda youn bir ekilde devam etmektedir. Bu tartmalar genellikle bak as erevesinde ekillenmektedir. Bunlardan ilki kreselleme srecine olumlu bir ekilde bakan Kreselciler, ikincisi; Kreselleme srecine phe ile bakan pheciler, ncs ise; Kreselleme srecine tarihsel dnm asndan bakan Dnmclerdir. Bu almada bu bak alarna ve onlarn temel tartma konularna deyinmeyeceiz. Yalnz unu ifade etmeliyiz ki bu tartmalar genel olarak mill devletin ve mill kltrlerin gnmzde ve gelecekte siyasal, ekonomik, teknolojik, ekolojik ve kltrel alardan alaca ya da almas gereken ekiller ve bu sre zerinde hakim olan temel gler zerine odaklanmaktadrlar. rnein kresellemenin kltrel ynne dikkat eken Larraine gre, kreselleme, esas olarak, nc toplumlarn kltr kodlarnn ulalmas gereken amalar haline getirilmesi ve homojenletirmeyi hedef alan bir tahakkm sreci olarak ortaya kmtr(Larrain 1995:216). Baumana gre ise, son zamanlarn moda kavram olarak karmza kan kresellemede anlamn bulan ey eylerin elimizden kat hissidir. Kreselleme fikrinden kan en derin anlam da; dnya meselelerinin belirsiz, kuralsz ve kendi bana buyruk doasdr; bir merkezin, bir kontrol masasnn, bir ynetim kurulunun, bir idari bronun yokluudur (Bauman 1999:69). Kreselleme ile ilgili tartmalara bakldnda kimi yaklamlara gre kreselleme byk oranda kontroll olarak gelien bir sre olarak grlrken baz yaklamlara gre ise kendiliinden gelien bir sre olarak kabul edilmektedir. Bu bak alarna paralel olarak ta kreselleme sreci getirdii faydalar veya zararlar asndan kimilerine gre olumlu bir sre (Kreselleme taraftarlarnca) kimilerine gre ise (Kresellemeye phe ile bakanlarca) ounlukla olumsuzluklar iinde barndran bir sretir. Bu elikili ve tartmal durumu Cochrane ve Pain u ekilde dile getirmektedirler: Kreselleme ktmser olarak grld kadar iyimser olarak ta grlebilinir. Kreselleme toplum iin faydal olduu kadar riskte tar. Yerel mekanlar ve kltrler kresel aklar tarafndan artan oranda tehdit ediliyor eklinde grlebilecei gibi, buna alternatif bir ekilde, yeni ve eitli yollarla yeniden icat edilebilir ekilde de grlebilmektedirler (Cochrane ve Pain 2000:15). Bu bak asndan; Bazlarna gre, kreselleme onsuz mutlu olamayacamz eydir; bazlarna gre ise, kreselleme mutsuzluun nedenidir (Bauman 1999:7). Trk kltr ve Trk dnyas asndan baktmzda da kreselleme sreci kimi noktalarda olumlu grlrken baz gelimeler asndan ise olumsuz olarak deerlendirilmektedir. Yukarda da ifade ettiimiz zere kreselleme

40

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

srecine paralel olarak souk savan sona ermesi, Sovyetler Biriliinin dalmas ve bu sreci takiben Azerbaycan, Trkmenistan, Kazakistan, zbekistan ve Krgzistann bamszlklarn kazanmas Trk dnyas asndan byk bir ans olmutur. Ancak kreselleme srecine paralel olarak mill devletler ve mill kltrler zerindeki giderek artan siyasal, kltrel ve ekonomik basklar ise kreselleme srecinin olumsuz ynleri olarak Trk dnyasn da etkilemektedir. Baka bir ifade ile bamszln kazanan Trk cumhuriyetleri bamsz olmalarna sevinemeden, kendilerinin bamsz kalmalarna yol aan kreselleme sreci yada kreselleme srecinde etkili olan gler tarafndan tehdit edilmeye balamlardr. Kreselleme srecinin olumsuz etkilerini, zellikle siyasal ve kltrel alanlar bata olmak zere, Trkiyede de grmekteyiz. Kreselleme taraftarlarnca ileri srlen mill kltrlerin yerine kresel kltr ve mill devlet anlaynn nemini yitirdii dorultusundaki grlere kar Trk dnyasnn varln ve sahip olduu kltrel deerleri koruyabilmesi, ancak onlarn aratrlmas ve Trk dnyas ierisinde kltrel, siyasal, ekonomik ve teknolojik balarn gelitirilmesi ile mmkn olur. Bu adan kreselleme srecinde mill kltrlerin varln srdrebilmesi ancak onlarn farknda olabilmesi ve ona sahip kmas ile mmkn olur. ki kutuplu dnya dneminde, dier bir ifadeyle Sovyetler Birlii dalmadan nce Trk dnyasnn byk bir blm hakknda bilgilere ulamak, onlarn iinde bulunduu durumlar aratrma ans yoktu. Ancak gnmzde Trk dnyasnn byk bir ksm hakknda bilgilere ulamak, aratrmalar yapmak mmkndr. Bu aratrmalar yapmak zere Trkiye Cumhuriyetinin kuruluundan sonra baz birimler oluturulmutur. Bunlar arasnda TTK, TDK ve Trkiyat Aratrmalar Enstitleri ile niversitelerin Tarih, Dil ve Edebiyat blmleri, yar resmi ve resmi olmayan kurumlar yer almaktadrlar. Uzun bir tarihi gemie sahip, corafi bakmdan ok geni bir alana yaylan ve eitli kltrler ile devaml etkileim halinde olmu olan Trk kltrnn btn ynleriyle aratrlmas hem dnya iin hem de Trk dnyas iin nem tamaktadr. rnein dnya tarihini bir btn olarak gren Barthold Avrupa tarihini anlamak iin Dou tarihini aratrmann gerektiini belirtir. Bartholdun dou aratrmalar tarihinde de Trklerin ve Trk kltrnn zel bir yeri vardr. (nalck 2002:23). Trk kltrne ynelik almalarn bir ok alanda nem arz ettiini ifade eden Bennigsende, Doudaki (Asyadaki) Trkler ile ilgili olarak, bu alanlarn balcalarn ksaca aadaki gibi dile getirmektedir (Bennigsen 1987:14): I- Tarih aratrmalar alannda. Asyadaki btn Trkler dnya tarihinde ok byk ve nemli bir yere sahiptirler. nk Trkler dnya

Kreselleme Srecinde Trkiyat Aratrmalarnn Yeri ve nemi

41

imparatorluklarnn ve bu imparatorluklarn Buhara, Samerkand, Kagar, Tebriz, Bahcesaray ve Kazan gibi dnya kltrnn en byk merkezleri arasnda yer alan ehirlerinin kuruculardr. II- Trklk aratrmalarnn ikinci nemli sebebi Trklerin demografik deiiminden kaynaklanmaktadr. III- - nc olarak ise kltr, din, siyaset ve ideoloji alanndaki almalar asndan Trk kltrne ynelik almalar nem arz etmektedir. Bennigsenin bu tespitleri btn Trk dnyasnn aratrlmas asndan da nem arz etmektedir. Trk kltr varlklarnn tarihi sre ierisinde aratrlmasnda bir takm zorluklar bulunmaktadr. Bu zorluklarn banda Trk kltrnn uzun bir tarihi gemie sahip olmasnn yannda, geni bir corafi alana yaylmas ve ok sayda kltr ile etkileim halinde bulunmas gelmektedir. Bu durum Trk kltrnn aratrlmasndaki temel zorluklardan birisi olarak karmza dil meselesini karmaktadr. nk Trk kltrnn aratrlabilmesi iin, etkileim de bulunduu kltrlerin fazlal dolaysyla, ok sayda yabanc dilin bilinmesine ihtiya duyulmaktadr. ok sayda yabanc dili bilmenin dnda ok saydaki Trk lehelerinin de bilinmesi gerekmektedir. Dolaysyla Trk kltrne ynelik aratrmalarn gelitirilebilmesi ve yaplabilmesi iin sadece ngilizce, Almanca ve Franszca bilgisine sahip uzmanlarn deil, ince, Arapa, Bulgarca, Yunanca, Romence ve daha bir ok dile hakim ve bu kltrler hakknda bilgiye sahip uzmanlarn varlna ihtiya duyulmaktadr. Ayrca bu uzmanlarn Trkenin gemite ve gnmzde dnyann bir ok blgesinde konuulan lehelerine de hakim olmas gerekmektedir. Altay dilleri arasnda yer alan, Avrasya da ok geni bir corafyaya yaylm olan Trke bu gn bir ok diyalekte ayrlmtr. Trkmence, Tatarca, Bakurtca, Nogayca, Balkarca (veya Malkarca), zbekce, Krgzca, Kazaka, Kara Kalpaka, uvaa, Yakuta gibi. Alman asll Rus Trkolog Wilhelm Radloffun vurgulad gibi, dnya dilleri arasnda Trk dili kadar geni bir alana yaylm baka bir dil yoktur (Eren 1998:1). Trk kltrnn aratrlmasnda dilin yannda din de nemli bir yer tekil etmektedir. nk Trk dnyas ierisinde Mslman Trklerin byk ounluu oluturmasnn yannda farkl dinlere mensup olanlar da vardr. Bunlar kk guruplardr. Gagauz, Mier, Nagaybek Trkleri Hristiyandr; Karaim Trkleri Musevidir. Saha (Yakut), Altay, uva, Tuva ve Tofa Trkleri, hem Ortodoks, hem aman hem de Budist inanlar, bir karmaa iinde, bir arada yaar. inin orta blgesinde yaayan Sar Uygurlar Lamaisttir (Yldrm 1998:25-27). Dolaysyla Trk kltrne ynelik almalarda Trk lehelerinin bilinmesi yannda bir ok yabanc dilin, Mslmanln yannda da dier inanlarnda bilinmesi gerekmektedir.

42

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Sonu olarak Trk kltrnn hem tarihsel adan geirdii aamalarn, etkili olduu corafyalarn ve etkileimde bulunduu kltrlerin aratrlmas hem de kreselleme srecinde kltrel, ekonomik ve siyasal gelimeler balamnda Trk dnyasnn alaca ekil konusunda Trk kltrn aratrma birimlerine nemli grevler dmektedir. Bu aratrma birimlerinden biride 1924 ylnda Atatrkn istei zerine kurulan Trkiyat Aratrmalar Enstitsdr. Trkiyat Aratrmalar disiplinler aras yaklamyla Trk kltrnn tarihteki ve gnmzdeki varlklarn aratrmaya, etkileimde olduu kltrleri incelemeye ve Trk dnyasna ynelik aratrmalaryla bilimsel alanda Trk kltrne nemli katklar salamaktadrlar. Yaplmas gerekenler noktasnda ise balangta hemen her alanda Trk dnyas ile ilgilenen uzmanlarn saysnn artrlmas, Trk dnyasnn eitli blgelerinde Trk kltr ile ilgili ortak almalar yrtlmesi ve bilimsel kongrelerin dzenlenmesi, Trk lehelerin renilmesini ve retilmesinin salanmas, ksaca ncelikle Trk dnyas ierisinde her alanda ibirliinin salanmas gerekmektedir. Btn bunlarn yaplabilmesi iinde disiplinler aras bilimsel yaklamn benimsenerek Trk kltrnn tarihi, bugn ve gelecei zerine ynelik almalarn daha da hzlandrlarak ve Trk dnyasnn da katlmnn salanarak yaplmasna ihtiya duyulmaktadr. Bu noktada da Trk kltr zerine aratrmalar yapan btn resmi, yar resmi ve resmi olmayan kurumlara nemli grevler dmektedir.

Kaynaka
BAUMAN, Zygmunt (1999). Kreselleme, Toplumsal Sonular,(1997)(ev. Abdullah Ylmaz), stanbul, Ayrnt Yaynlar. BENNGSEN, Alexandre (1987). Why Turkic Studies are Important, Turkic Studies in the World and Turkey (Ed. N. Devlet, . Enginun and E. GrsoyNaskarl), stanbul:13-29, Fatih Matbaas Yaynevi. COCHRANE, A.; K.PAN (2000). A Globalizing Society?, D. HELD (Ed.), An Introduction to the Social Sciences: Understanding Social Change, a Globalizing World? Culture, Economics, Politics, London and New York: The Open University, s.5-45. DEVLET, Nadir (1987). Turkic Studies in Turkey, Turkic Studies in the World and Turkey (Ed. N. Devlet, . Enginun and E. Grsoy-Naskarl), stanbul: 41-56, Fatih Matbaas Yaynevi. EREN, Hasan (1998). Trklk Bilimi Szl I. Yabanc Trkologlar, Ankara, Atatrk Kltr, Dil ve Tarih Yksek Kurumu Trk Dil Kurumu Yaynlar Say: 705.

Kreselleme Srecinde Trkiyat Aratrmalarnn Yeri ve nemi

43

NALCIK, Halil (2002). Hermentik, Oryantalizm, Trkoloji, Dou-Bat, s. 13-39. KARAKU, Mehmet (2000). Trk Ulusuluunun naas, Vadi Yaynlar. LARRAN, J (1995). deoloji ve Kltrel Kimlik, (ev. N.H. Domani), stanbul. ORKUN, H. Namk (1977). Trkln Tarihi, Ankara, a Matbaas. JOHANSON, Lars (2002). Trk Dili Haritas zerinde Keifler (ev. Nurettin Demir, Emine Ylmaz), Ankara, Grafiker Yaynlar. YILDIRIM, Dursun (1998). Trk Bitii, Ankara, Aka Yaynlar.

44

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Trkoloji ve Dilbilim : Trkiye Balamnda Gzlemler, Dnceler

45

Trkoloji ve Dilbilim : Trkiye Balamnda Gzlemler, Dnceler

Nalan BYKKANTARCIOLU *

Deerli Katlmclar, Hepinizi saygyla selamlayarak balamak istiyorum Bugn bizi bir araya getiren iki nemli nedenden biri bilim ise, dieri ve belki de daha nemli olan kltrmze ve anadilimiz Trkeye olan sevgimiz, diye dnyorum. Ben bir dilbilimciyim. nsan dilinin ok ynl zelliklerini dilbilimin kuramsal ya da uygulamal ynleriyle incelerken, Trkiyedeki dier meslektalarm gibi, anadilimiz Trke zerine alyorum. Dier bir deyile, anadilimiz Trke, Trkologlarn olduu kadar, Trk dilbilimcilerinin de alma alann oluturuyor. Trkolojinin dilbilime, dilbilimin de trkolojiye nemli katklar salayabilecei gerei ortadayken, lkemizde bu iki alann yeterli bir etkileim iinde olduunu syleyebilmek ne yazk ki mmkn deil. Tm dnyada disiplinleraras almalarn giderek arttna, disiplinleraras kuramlarn retildiine tank olurken, Trkoloji ve Trk dilbilimi alanlarnn neden birbirlerine yeterince yaklaamadklarn, neden el ele vererek Trke zerine daha verimli almalar yapamadklarn anlamak ilk bata gerekten zor grnyor. Bu durumun, gerek Trkologlardan gerek dilbilimcilerden kaynaklanan nedenleri olmal, kukusuz. Belki bilimin tesinde ideolojik, tarihsel, politik baka nedenler de aramak gerekecektir. Konumann snrl sresi iinde bunlarn tmne deinmek mmkn olmasa da, ortak
*

Do. Dr., Hacettepe niversitesi, Edebiyat Fakltesi, ngiliz Dilbilmi Blm

46

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

sevgimiz ve alma alanmz Trkenin bilimsel olarak incelenmesine, gelitirilmesine ve retimine ynelik konularda bu iki alann hangi alardan ayr kald, bunun ne tr sorunlara yol at ve neler yaplabilecei konularna kendi bak amdan ksaca deinmek istiyorum. 1 : Alan tanmlar ve yntem sorunu Kubak bir deerlendirmeyle, herhangi birisi Trkiyede Trkolojinin ilgi alannn daha ok art-zamanl olduunu; dilbilimin ise ezamanl yntemlerle altn syleyebilir. Bu tmyle yanl bir aklama olmasa da, ne dilbilimin ne de Trkolojinin grev kapsamn yeterli biimde ifade etmektedir. Trkoloji filoloji gelenei iinde Trk dilinin, Trk edebiyat ve kltrnn incelenmesini tarihsel bir bak asyla yaparken, Trkiye Trkesinin gnmzdeki szl ya da yazl dilsel zelliklerine ada dilbilimin deiik alt-alanlarndaki kuram ve yntemlerden yararlanarak eilmemektedir. Deiik niversitelerdeki izlencelerde snrl sayda dilbilim dersleri varsa da, bu dersler daha ok kk-lekli dilbilim olarak adlandrlan ve yapya ynelik bilgilerin sunulduu dersler olarak dikkat ekmektedir. Kald ki, bu bilgilerin aktarmnda terim, kavram ve tanm asndan Trkologlarla dilbilimciler arasnda kesin bir gr birlii olmad da zaman zaman izlenmektedir. Trkoloji blmlerinde rencilerin genel dilbilim bilgilerini yeterince edinmeden filoloji almalarna girmeleri dili anlama ve inceleme sorununu da beraberinde getirmektedir. Benzer biimde, dilbilim blmlerinde Trkenin tarihsel dnemlerine, bu dnemlerdeki zelliklerine, kkenbilimine tarihsel dilbilim dersleri iinde ksmen deinilmekteyse de, ou dilbilim mezunu iin Trkenin gemii bilgisi yeterli olarak allm bir konu deildir. Daha ok Bat-temelli kuramlarla alan Trk dilbilimi, incelemelerini bu kuram ve yntemler balamnda gerekletirirken, dilbilimin nemli alt-alanlarndan biri olan tarihsel dilbilimsel incelemeleri gz ard edilmekte; tarihsel dilbilim hakknda dersler verilmesine karn, Trke zerine gerek anlamda tarihsel dilbilimsel almalar yaplmamaktadr. Bunun bir nedeni 20. yzylda e-zamanl kuram ve yntemlerin arlk kazanmas, tarihsel ve karlatrmal incelemelerin 19. yy.daki adyla filolojinin Batda da ikinci plana

Trkoloji ve Dilbilim : Trkiye Balamnda Gzlemler, Dnceler

47

dm gzkmesi ise, ikinci nedeni de Trkiyede Trkoloji ve dilbilim etkileiminin yeterli dzeyde olmamasdr. Dili aratrma konusu olarak alan bu iki disiplin, bylece daha batan ayr dmekte; bu durumda, yaayan Trkenin gerek kk-lekli yapsal, gerek toplumdilbilim, ruh-dilbilim, sylem zmlemesi, vb. byk-lekli incelemeleri yalnzca dilbilimciler tarafndan yrtlyor gzkmektedir. Nitekim, her yl yaplan Ulusal Dilbilim Kurultaylarna ya da iki ylda bir yaplan Uluslararas Trk Dilbilimi Kurultaylarna katlan Trkologlarn says bir elin parmaklarn gemez. Benzer biimde, Trkologlarn dzenledii toplant, sempozyum ya da konferans tr etkinliklerde de dilbilimci katlm olduka snrldr. Bunun iletiimsizlikten ya da nyarglardan kaynakland dnlebilir; ancak, Trke zerine alan bu iki disiplinin kopukluunun nemli bir gstergesi olarak ele alnmaldr. Oysa, hem Bat dilleri zerine yaplan almalara, hem de Batdaki Trkoloji almalarna baktmzda yaklamlarn bu iki komu disiplin balamnda yan yana gittiini grebilmekteyiz. Alan tanm sorununun temelinde, Trkiyede Trkolojinin ve dilbilimin kurulu ve geliim sreci nemli bir rol oynamtr : Trkolojinin Trkiyede oluumu ve geliimini siz deerli katlmclara anlatmama gerek yok Ancak, Trkiyede dilbilimin oluumuna ve tarihsel srece ksaca bakmak yararl olacaktr : Dilbilim kavram Trk aydn iin 20. yzylda yeermi bir kavram deildir. Bu kavramn daha nceden de bilindiinin en nemli kant emsettin Saminin 1887de yazd Lisan balkl 128 sayfalk dilbilim ya da o dnemdeki deyiiyle ilml lisan kitabdr. Daha sonra, rnein, mer Seyfettinin Dil Yazlar onun Saussure bildiini ortaya koyar. Baka rnekler de verilebilir. Oysa dilbilimin bir bilim dal olarak Trkiyede kurumsallamas ok sonra, farkl bir etkileimle gelimitir. Dilbilimin, bence, Cumhuriyet dneminde iki nemli grnmnden sz edilebilir : Bunlardan birincisi ve en nemlisi Dil Devriminin kendisidir. Dieri ise dilbilimin yksek retim bnyesinde yer almasdr. Balangta Dil Devrimi ile balayan szlk almalarndan , dilin szdizim, biimbilim, sesbilim gibi dier yapsal incelemelerine duyulan gereksinme erevesinde stanbul niversitesinde filolojiye bal bir altbirim olarak dilbilim krss 1933te alm; ilk greve de Ragp Hulusi

48

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

zdem atanmt. DTCFde ise dilbilim 1936dan sonra Dilemre ve Dilaarla balad. Bu sre stanbul niversitesinde krs dzeyinde olsa da - Ragp Hulusi zdem, Bazell, deerli hocalarmz zcan Bakan, Berke Vardar ve Tahsin Ycelle ; Ankara DTCFde ise Saim Ali Dilemre, Necip ok, A. Dilaar, deerli hocamz Doan Aksan ile srm, yetitirdikleri rencilerle yaylmtr. Bugn nc kuakla birlikte dilbilimi akademik olarak alanlarn says ile dilbilim mezunu olanlarn says olduka yksektir. Dilbilimin Trkiyeye ikinci bir koldan girii ise, eitim enstitleri ile olmutur. 1955ten sonra ABDden yaylan itsel-Dilsel yabanc dil retim yntemiyle dilbilim, yabanc dil kadar anadilin de yapsal olarak betimlenmesini gerektirdii iin ilk nce Gazi Eitim Enstitsne, daha sonra dier eitim enstitlerine girmitir. nce anabilim dal , sonra blm yaplanmasyla Hacettepe niversitesinde dilbilimi balatanlarn hemen hepsi ya yabanc dil retimi alanndan ya da ngiliz dili ve edebiyat blmlerinden yetimitir. Grlecei zere, Trkiyede dilbilimin yaplanma sreci belli isimlerin dnda Trkolojiden fazla destek grmemi; daha ok Bat dilleri retimi ya da Bat Dilleri edebiyatnn katklaryla yaplanmtr. Balangtaki bu kopukluk gnmze dek srmtr. Saylar az da olsa, bugn, gen Trkologlarn dilbilimsel yaklamlarla baarl almalar yaptklarna tank olmak memnuniyet vericidir. alma alan dil olan bu iki disiplinden hibiri iin Trkeyi almak, elbette, bir tekel anlay iinde olamaz. Bu noktada nemli olan, Trkiyede her iki alann da inceleme konusu olan Trkeye ynelik aratrma ve bak as ortaklnn salanabilmesidir. Bu trden bir alma ortakl, daha ok Bat dilleri erevesinde oluturulan ve bir ksm da Trkeyi yeterince aklayamayan kimi kk lekli yapsal kuramlar Trkeye zoraki uygulamak yerine, Trkeye uygun, zgn kuramlarn oluturulmasna da katk salayacaktr. 2. Terimler Batda dilbilimin 20.yy. ikinci yarsndan balayarak alt alanlar ve yeni kuramlarla hzla gelimesi, bu gelimeleri yakndan izleyen Trk

Trkoloji ve Dilbilim : Trkiye Balamnda Gzlemler, Dnceler

49

dilbilimcilerini Trke terim karlklar bulmaya itmi ve bu srete bata deerli hocalarm Berke Vardar ve zcan Bakan olmak zere pek ok deerli dilbilimcinin bireysel ya da ortak katklaryla yeni terimler retilmitir. Dilbilimin Trkeyi incelerken kulland terim ve kavramlarn Trkoloji alannda ne lde tannd ya da kullanld bir sorun; bu terimlerin retiminde ortak alma geleneinin olumam olmas ise bir baka sorundur. Bir dier sorun da, ayn kavrama ynelik olarak dilbilimcilerin ve Trkologlarn arasnda bir terim birliinin bulunmaydr. Yabanc terimlere Trke karlk bulmak kadar, bu karlklar kullanma sokmak ve yerleiklik kazanmalarn salamak da yine dilcilere dmektedir. 3 : Trkenin anadili ve yabanc dil olarak retimi Bugn ilk ve ortaretim kurumlarnda Trke dersleri Trk Dili ve Edebiyat Blm ya da Eitim Faklteleri Trke retmenlii mezunu retmenler tarafndan verilmektedir. Bu blmlerin izlencelerine bakldnda, dilbilim derslerinin bulunmad; bunun yan sra, anadilinde rencinin okuma-yazma -dinleme- konuma gibi drt temel becerisini szl ve yazl dil kullanm balamnda gelitirecek yntemlerin gelecein retmenlerine ada kuramlar erevesinde yeterince verilmedii; dilin doru ve etkin kullanmna destek olacak bir dil farkndal gelitirme program uygulanamad grlmektedir. Geleneksel dilbilgisi dersleri ve okuma metinleriyle verilen Trke dersleri, zellikle liselerde Cumhuriyet ncesi yazn rnekleri arlkl olarak srmekte; gnmz Trk yazn rnekleri ise rencilerin yalnzca okul-d okuma ilgilerine seslenmektedir. Bugn pek ok lise, hatta niversite mezununun Trkeyi szl ya da yazl olarak doru kullanamad yaplan aratrmalarla ortaya konulmutur. Trkenin anadili olarak retimi konusunda Trkologlarn ve dilbilimcilerin ortak yaklamlar benimsemesi byk nem tamaktadr. Trkenin yabanc dil olarak retimi konusu ise, ne yazk ki, temellenmemi giriimler olarak belirsizliini korumaktadr. Bugn stanbul, Yldz Teknik ve Dokuz Eyll niversitelerinde yksek lisans dzeyinde Yabanc Dil Olarak Trke programlar yrtlmektedir. DTCF Dilbilim blm ile Dokuz Eyll niversitesi Dilbilim Blm lisans programlar Trkenin anadili ve yabanc dil olarak retimine belli snrlarda yer vermektedir. Trkenin yurt dnda retiminde grev alan Trke retmenlerinin amalanan hedeflere ulaamadklar bilinmektedir. Bu

50

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

alann temelden ele alnmas ve Trkenin gerek anadili gerek yabanc dil olarak retimi konularnda iki alann mutlaka birbirlerinden yararlanmalar gerekmektedir.

4 : Trkiye Trkesinin ncelenmesi Bundan neredeyse 20 yl nce, 1987 ylnda Hacettepe niversitesi Dilbilim Blmnn dzenledii 1. Ulusal Dilbilim Kurultaynda konuan Prof. Dr. Doan Aksan Hocamz, konumasnda dilbilimin Trkoloji alanna salayabilecei katklardan ayrntl olarak sz etmiti. Doan Aksan hocamzn o zamanlar belirttii kimi noktalar ksaca hatrlamak, aradan geen 20 yl iinde Trkoloji ile dilbilimin ne lde ibirliine gitttiini de sanrm aklayacaktr : 1. 2. 3. 4. 5. 6. 7. 8. 9. Sesbilim ve grevsel sesbilim balamnda Trke lnl dilin ve azlarn ses laboratuarlarnda ses dizgelerinin belirlenmesi, Belli kavramlar erevesinde Anadolu azlar sz varlnn toplanmas ve bunlarn anlambilim, toplumdilbilim, sesbilim yntemleriyle incelenmesi, lnl dil ve az kullanmlarna gre dil haritalarnn dzenlenmesi, Toplanacak belgelerle eksiksiz bir Anadolu azlar arivinin kurulmas, Kii ve yer adlar ile ilgili olarak adbilim almalarnn kkenbilimsel olarak yrtlmesi ve derlenmesi, Trke szvarlnn ve dilin edimbilimsel zelliklerinin bir btnce oluturacak biimde toplanmas; bilgisayarla eitli zelliklerin ayrtrlmas, Szeylem kuram balamnda Trkenin anlam yapsnn incelenip, edimsel zelliklerinin belirlenmesi, Kaybolmakta olan stanbul az rneklerini yaayan az sayda konumacdan derleyerek ses ve sz varl zelliklerinin belirlenmesi, Atasz, deyim, ve kalp szler alan iindeki derlemelerin toplumdilbilimsel olarak ele alnmasve dierleri.

Hi kukusuz geen 20 ylda Trkiyede dilbilim almalar Batdaki rnekleri ile yaracak nitelikte byk admlarla ilerlemitir. Bunu yaplan

Trkoloji ve Dilbilim : Trkiye Balamnda Gzlemler, Dnceler

51

tezlerden, yaynlanan kitap, makale, bildiri tr aratrmalardan izleyebilmekteyiz. Trkoloji alannda da ok deerli almalar yaplm ve yaplmaktadr. Genel bir kan olarak sylemek gerekirse, Trkiyede Trkoloji alan dilbilimde, dilbilim alan da Trkolojide yaplan almalar yeterince tanmamaktadr. Yine genel bir kan olarak belirtmek gerekirse, bir alan dier alanda neler yapldn da fazlaca merak etmiyor gzkmektedir. almalar, snrl sayda aksi rnekleri saymazsak, alan-ii biliminsanlar arasnda paylalmakta; braknz niversiteler aras ibirliini, ayn niversite-ii blmler aras ibirlii rnekleri de, ne yazk ki, grlememektedir. Bu hem nemli bir eksiklik, hem de dilenen dorultuda ibirliine gidecek admlarn atlmasna engel bir durumdur. Ama Trkeye hizmet ise, iki alann, farkl ilgi alanlar ya da bak alar sz konusu olsa bile, Trke adna gerekli konularda ortak almalar yapmas ve karlkl katklar salamas byk nem tamaktadr. Bu, hepimizin grevidir. Szlerime son verirken, bu yl 1.si dzenlenen Trkiyat Aratrmalar Sempozyumuna emei geen deerli meslektalarma gerek byle bir toplanty dzenledikleri iin, gerek konumam konusundaki nazik davetleri iin teekkr etmek istiyorum. Bu sempozyumun gelecek yllarda da srmesi dileiyle, hepinize sayglarm sunuyorum. Teekkr ederim.

Trkiyat Aratrmalarnda nternetten Nasl stifade Edilebilir?

53

Trkiyat Aratrmalarnda nternetten Nasl stifade Edilebilir? Fatma ACUN *


Bilgisayar alarnn a anlamna gelen Internet, dnyadaki byk, kk alarn birbirine balanmasndan olumaktadr. 1960l yllarn banda Amerikan Savunma Bakanlnda askeri amala kullanlan ARPANET (Advanced Research Project Agency Net) adl bilgisayar a nternetin balangcn tekil etmektedir. Zaman iinde gelierek lkedeki niversite, enstit ve aratrma kurumlarnn bilgisayarlarn da dahil eden ARPANET, bilim adamlar arsnda hzl iletiim ve bilgi paylamn gerekletirmek zere oluturulmutu. 1990l yllara gelindiinde, ARPANET yerini gnmzde kullandmz nternete brakt. nternet, Trkiyeye ODT'nn almalaryla, 1993 ylnda geldi. 1990l yllardan itibaren ticari ve dier tr amalar iin de kullanlmaya balanan nternet, hzla gndelik hayatla btnleti. nternete bal bilgisayarlar arasnda her gn bilim, eitim, ticaret, elence vs. gibi konularla ilgili belki binlerce ktphanelik bilgi ak gereklemektedir. Gc, kullanm kolay programlar ve dk maliyeti sayesinde, iletiim kurma, bilgiye ulama ve yayma konularnda herkese ak hale gelen nternet, dnya apnda yaygnlaarak, son yirmi yln en yaygn kullanlan ve en hzl gelien teknolojisi oldu, bilgi toplumlarnn simgesi haline geldi. nternetin metin, ses ve grntnn tek bir sistemle btnleik biimde yaylmas ve eriilmesine imkn vermesi, nternette yaynlanan bilgi miktarnda ve kullanc saysnda patlamaya yol at. 1 Bugn nternet, 12 binden fazla bilgisayar an bnyesinde barndran kresel iletiim arac haline geldi. Dnya nternet statistikleri (Internet World Statistics) verilerine gre 2005 yl sonu itibaryla, dnyada 1 milyar 18 milyon nternet kullancs, 400 milyon civarnda nternete bal bilgisayar, 100 milyona yakn alan ad
* 1

Do Dr., Hacettepe niversitesi, Atatrk lkeleri ve nklp Tarihi Enstits Ramazan Acun, nternet ve Telif Haklar, Bilgi Dnyas 1/1(Nisan 2000), s.5-26.

54

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

ve a, 10 milyar akn web sayfas bulunmaktadr. Trkiye'de ise 15 milyon nternet kullanan insan, 700 bin civarnda bilgisayar, 320 bin alan ad ve 1 milyon 850 bin hzl nternet (ADSL) kullancs mevcuttur. Dnyadaki 1 milyar 18 milyonun zerindeki nternet kullancsnn % 35.7'si Asyada, % 28.5'i Avrupada, % 22.2'si Kuzey Amerikada bulunmaktadr. nternet kullanclarnn toplam nfusa oranlanmasyla ortaya kan eriim oran ise, Kuzey Amerika iin % 68.1, Avustralya iin % 52.9, Avrupa iin % 35.9, Latin Amerika iin % 14.3, Asya iin % 9.9, Afrika iin % 2.5 dir. Dnyann genel nfusu iinde nternet kullanm oran % 15.7 dir (bu rakam dnya nfusunun yaklak 1/6 sna tekabl etmektedir). lke esasnda, ABD 203.8 milyon nternet kullancsyla listenin banda gelmekte, onu 111 milyon kullancyla in, 86.3 milyonla Japonya, 50.6 milyonla Hindistan ve 48.7 milyonla Almanya izlemektedir. Trkiye 10.2 milyon kullancyla listenin 20. srasnda yer almaktadr. Eriim oran bakmndan ise, Trkiye % 13.7 ile dnya ortalamasnn altnda, Rusya (% 16.5), Meksika (% 16.2) ve Brezilya (%14.1) gibi lkelere yakn bir yerdedir. ABD, Japonya, Gney Kore, Kanada ve ngiltere gibi lkelerde eriim oran % 60'n zerindedir. 2 nternetin gelitii 1990l yllar Trk dnyasnn alm dnemine rastlamtr. Adriyatikten in Seddine uzanan bir Trk dnyasndan sz edilmeye baland bu dnemde ve sonrasnda, nternetin salad imkanlardan yeterince istifade edebilmi midir, edildiyse bu istifadenin derecesi ve mahiyeti nedir? Bu bildiride, aratrma ile snrl olmak kaydyla bu sorulara cevap aranmaya allacak ve baz nerilerde bulunulacaktr. ncelikle belirtmek gerekir ki, Amerikada ortaya kt ilk dnemde, bilim insanlar arasnda hzl iletiimi ve bilgi paylamn salama ve aratrma amal olarak ortaya kan daha sonra, ticari ve dier sektrlere yaygnlaan nternetin kullanm, Trkiye iin tam tersi bir izgi takip etmitir. Yani, nce ticaret, eitim, elence vb. amalar iin kullanlm, bilimsel amal kullanm ardndan gelmitir. Bu da, tabii olarak, nternetin bilimsel amal kullanmnda tecrbesizlikle birlikte yetersizlii beraberinde getirmitir. nternetin yukarda bahsedilen kapasitesi gz nne alndnda, Trk dnyas ve Trkoloji ile ilgili aratrmalarda yeterince istifade edilip
2

statistikler takip eden nternet adresinden alnmtr: http://www.milliyet.com.tr/2006/04/17/yazar/ulagay.html

Trkiyat Aratrmalarnda nternetten Nasl stifade Edilebilir?

55

edilmedii anlaml bir soru haline gelmektedir. Bu maksatla, nternette yaptmz ufak bir taramann sonular yledir. Trk kelimesi 11.200.000 defa geerken, American kelimesi 2.380.000.000 defa, English: 2.880.000.000 defa, French 943.000.000 defa gemektedir. Bu ufak taramada grlen kayt skl bile, nternetin farkl lkeler tarafndan ne derece etkin kullanldna dair bir fikir vermektedir. Taramaya, devam ettiimizde, Trkoloji kelimesinin 116.000; Trklk kelimesinin 191.000; Trklk Bilgisi kelimesinin 13.700 ve Trklk Aratrmalar kelimesinin 28 defa getii grlr. Bu sonular bir ey gsteriyorsa o da, Trkoloji ile ilgili aratrma kaytlarnn nternetteki greli azldr. Kaytlar yakndan incelediimizde, bunlarn nemli bir ksmnn Trk kltr ve aratrmalarna hasredilmi bamsz siteler olmaktan ziyade, eitli metinlerde geen kelimeler olduu grlmtr. Trkoloji ile ilgili, Trkiye adresli web sitelerinin ou, niversitelerin bnyelerindeki Trkiyat Aratrmalar Merkezlerinin tantmna yneliktir. Bu siteler arasnda, 2002 ylnda nternete konulan, ukurova niversitesi, Trkoloji Aratrmalar Merkezinin kapsaml web sitesi kayda deerdir. Tantmn tesinde, bilgi sunma amacna ynelik olarak tasarlanan sitede, Trkoloji almalar (ukurova aratrmalar, halk edebiyat, eski Trk edebiyat, Eski Trk dili, Yeni Trk dili, dilbilim vb) hakknda 1.000 civarnda makale ve bildiri; eitli dergilerin dizinleri ve eitli konularda 20.000i akn bibliyograflya ieren veritabanlar (Belleten Dizini, Trk Dili Dergisi Dizini, Dil Aratrmalar Kaynakas, Halkbilim Aratrmalar Kaynakas,); szlk (mitoloji szl), Bilgisayar terimleri karlklar klavuzu, Trk Dil Kurumu Trke szl, TDK yayn katalou, haberler faaliyetler, Trkologlar yer almaktadr. Srekli gncellenen, Trkiye adresli, bilgi kaynakl bu site, Trkloji szc iin Googleda ilk srada kan, en sk ziyaret edilen sitedir.3 Trkoloji aratrmalarna kaynaklk edecek web sitelerinin sayca azlna ve konu bakmndan snrlna dikkat ekmek gerekiyor. Alanla ilgili temel kaynaklarn, szlklerin, tasnifli bibliyografyalarn nternet

ukurova niversitesi, Trkoloji Aratrmalar Merkezinin tantm hakknda bkz. Erman Artun, Gnmz nternet Ortamnda Trkoloji Aratrma Merkezleri web sitelerinin Trk Kltrnn tantmna katklar. Bu makaleye takip eden nternet adresinden ulalabilir: http://turkoloji.cu.edu.tr/GENEL/artun_internet.pdf.

56

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

ortamnda aratrmaclara ve ilgililere sunulmas ve gncel tutulmasnn aratrmalara salayaca fayda aikardr. 4 Bilgi sunma ve bilgi alverii salama amacyla tasarlanan forumlar mevcuttur. Trk tarihi ve kltrn konu alan Trklk Aratrmalar Forumu (http://turkoloji.forump.org), henz ok yenidir, 5 Mart 2006da yayna konulmutur. Sitede gncel konular (Trkiye gndemi, Trk dnyasndaki gelimeler, dnyadaki gelimeler, haberler), Jeopolitik (Trkiye Trk dnyas), Trk Dnyas ve Komular, Dilbilim (dilbilim aratrmalar; dil sorunlar, ada Trk leheleri, Trk dili (eski Trk dili, yeni, Trk dili), Trk tarihi, Trk edebiyat, Trk halk bilimi, Trk dnyas, Trk kltr, Trk devlet gelenei, Trk dn hayat, Trklerde sosyal ve iktisadi hayat, Trk Hukuku, Trk sanat, Trkologlar (hizmet edenler ve yaayanlar, bu ksm aktif henz deil), filimler, yaynlar, kaynak eserler (bu ksm Trk kltr kaynaklar ile ilgili ok az yaz var) yer almaktadr. Bu konular ve alt konular, site yelerin gnderdii yazlarla beslenmektedir. Kaytl 126 yesi vardr ve toplam 357 mesaj gnderilmi. Aktif ye says az olmakla birlikte, gelimeye ak, Trkologlar arasnda haberleme ve bilgi alverii imkan salayan bir sitedir. Trk dnyas ile ilgili aktel konularda srekli gncellenen bilginin mevcut olduu bir baka site Trkistan forumudur (http://www.forum.uz). Haberler, TV dizileri hakknda yorumlar, gncel konular yer almaktadr. nternetteki dier bir grup site, Haber gruplardr. Bunlar ilgili devlet hakknda haberlerin yer ald sitelerdir, Kazaklist, KrgzL, Uygur-L Habarlar-L Centralasia-L, Trkistan-N gibi. Trkoloji aratrmalarnda nternetten en fazla istifade edilecek konu e-dergiler olmasna ramen, en az kayt bu konudadr. Hatta, taramalarda yalnzca bir adet e-dergiye rastlanmtr. A.. DTCF, ada Trk Leheleri ve Edebiyatlar Blm tarafndan yaynlanan Modern Trklk Aratrmalar Dergisi, yldr yaynlanmaktadr. 1998de ukurova niversitesi tarafndan nternette yaynlanan ve btn Trkologlar sanal dnyada buluturmay hedefleyen Sanal Trkoloji Aratrmalar Dergisi, Haziran 2004de yayndan kaldrlmtr.
4

Trkiye dndaki Trk devletleri ile ilgili nternetteki sayfalar hakknda bilgi iin bkz. kr Haluk Akaln, nternetteki Trkoloji Dnyas. Bu makaleye takip eden nternet adresinden ulalabilir: http:/www.tdk.gov.tr/Hal1.html.

Trkiyat Aratrmalarnda nternetten Nasl stifade Edilebilir?

57

E-dergilerin yan sra, pek ok derginin nternette sayfas ve tantm mevcuttur. Hacettepe niversitesi, Trk Dili ve edebiyat Blm tarafndan 2000 ylnda yayna balayan ve ylda iki kez yaynlanan Trkbiligin sayfasnda derginin tantm ve makale zetleri mevcuttur. Trke-ngilizceRusa Aylk Neriyat Haberleri Dergisi (http://www.bulak.com.tr) olan ve Trkoloji, beeri ve sosyal bilimler, kltr ve sanat konularnda yeni yaynlar tantmak maksadyla yaynlanan Trklk Bilgisi, tannm yazarlarn edebi yazlar, tez listeleri, Trkologlarn biyografileri, toplant haberleri ve haberleme sayfalar ile Trkoloji almalarnn bavuru kayna niteliindedir. Yukarda rnekleri sunulan web sitelerinin, nternette mevcut sitelerin tamamn kapsamad yalnzca kabaca bir tasnifleme olduu ve her trden bir ka rnek verildiini ncelikle sylemeliyiz. Dier yandan, Trk kltr ile ilgili belli kelimeler, rnein Dede Korkut, tarandnda 473 bin kayt, Karacaolan tarandnda 126 bin kayt karmza kmaktadr. Saylar yzbinlerle ifade edilen Trkoloji ile ilgili kaytlara ve web sitelerine ulamak bir yana, bu sitelerin iinde ne olduunu belirlemek ve tasniflemek bal bana bir problemdir Bu durumda, nternetin bilgiye ulamada salad kolaylk, sunulan bilginin dzensizlii karsnda adeta kullansz hale gelmekte, eitli sitelerde yer alan datk haldeki bilgiye, ilgili balantlar kurulamad iin, uzmanlarn bile ulamas mmkn olmamaktadr. Nitekim bildiri hazrlama esnasnda, tam gn boyunca nternet taramas yapm olmama ramen, neticede Trkoloji almalar ile ilgili sistematik bilgiye ulaamam olmam, nternet ortamnda sunulan bilginin datk olmasndan kaynaklandn syleyebilirim. nternete konulan bilgi oaldka, bunlar gruplayan, hangi bilgiye nasl ulaaca konusunda aratrmacya yol gsteren, rehber niteliindeki web sitelerine ihtiya duyulmaktadr. A Bilgi Merkezi veya nternet Kayna adyla anlan bu tr siteler, belli sahayla ilgili, nternetteki btn sitelere balant kurmakta ve bu balantlar belli kategoriler altnda aratrmacya sunmaktadr. Bu suretle, konunun uzman olsun veya olmasn bir ahsn, rnein Trkoloji ile ilgili, nternette ne tr bilgi kategorilerinin yer aldn bulmas ve ilgili kategoriye gittiinde, bu bilgi kategorilerini ieren sitelere ulamas ok kolay olmaktadr. nternet taramalar esnasnda, bilgi ynlar arasnda adeta kaybolduum srada rastladm bu trden bir

58

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

web sitesinin, Trkiyedeki Trkoloji ile ilgili web sitelerine ulam kolaylatrmas iin rnek olmas maksadyla tafsilatl biimde vermeyi uygun buldum. Bahsettiim site Colombia Universitesi Ortadou Aratrmalar Merkezi tarafndan tasarlanmtr. Tam ad Ortadou Aratrmalar nternet Kaynaklar (Middle Eeast Studies Internet Resources: http://www.columbia.edu/cu/lweb/indiv/mideast/cuvlm/)dr (bkz. EK 1). Siteyi tasarlyanlar amalarn, nternette mevcut, Ortadou ve Kuzey Afrika ile ilgili elektronik bibliyografik kaynaklar ve aratrma materyallerini derleyerek bir araya getirme eklinde belirlemitir. Ortadou ile ilgili elektronik kaynaklar, blgelere, lkeye ve konuya gre gruplandrlmtr. Derlenen btn material, yazarlar, bilgi trleri ve konu n planda tutularak, alt gruplar halinde ve aratrma amac n planda tutularak dzenlenmitir. Bu sitede neler mevcuttur? ncelikle, Ortadou ile ilgili koleksiyonlar bulunan dnyann nemli ktphanelerinin kataloglar ve bunlara balantlar vardr. . Colombia niversitesi ktphanesi ve dnyadaki dier aratrma merkezlerinin bibliyografyalar, Ortadou zerine ihtisaslam elektronik dergi ve haber arivleri, elektronik sanat mzeleri, Ortadou tarihi ve modern kltryle ilgili metinler, grnt ve sesli materyaller, akademik kurululara ilikin bilgi ve balantlar ve Ortadou uzmanlar rehberi mevcuttur. Bunlardan bazlarn aarsak, son bahsettiim rehberde, tm dnyada Ortadou aratrmalarna bir ekilde katlm olan kiilerin isimleri, temas adresleri ve aratrma alnlarna dair zet bilgi biraraya getirilmitir. Bibliyografya kategorisi konulara gre dzenlenmitir rnein, Arap ve Trk mzii bibliyografyas, Trk-srail ilikileri bibliyografyas gibi bibliyograflalar mevcuttur. Berzeri trden bir site de, Texas niversitesi, Ortadou aratrmalar merkezi tarafndan 1994 ylnda hazrlanm olan Ortadou A Bilgi Merkezi (Middle East Network Information Center, MENIC: http://inic.utexas.edu/menic.html )dir (bkz. EK 2). Ortadou aratrmalarna ilikin bilgi veren web siteleri ve online veritabanlarna balantlarn bir araya getirildii sanal balant sitesidir. nternette, Ortadou ile ilgili en kapsaml, kullanm kolay, on-line kaynak rehberidir. Yukarda zetle tasvir edilen rehber sitelerin benzerlerinin, Trkoloji ve Trk dnyas ile ilgili biimde dzenlenmesi iin gereken sanrm, yalnzca, insiyatifi ele almaktr. niversitelerin bnyesinde yer alan

Trkiyat Aratrmalarnda nternetten Nasl stifade Edilebilir?

59

Trkoloji Aratrma Merkezleri, bu ii stlenecek en uygun kurumlar olarak grnmektedir. nternetin kapasitesinden tam manasyla istifade etmek zere bir baka neri de, Trk dnyasnda AR-GE alannda ibirlii yaplmasdr. Bu ibirlii, Trk devletlerinin ekonomik ve teknolojik ynlerden birbirlerine yaknlamalar ve giderek artan kresel rekabette birlikte var olabilmeleri iin gereklidir. nternet zerinden kullanlabilir bir Trk dnyas AR-GE Bilgi Bankasnn oluturulmas bu maksada ynelik nemli bir adm olarak deerlendirilebilir. Trk dnyas ile ilgili eitli alanlarda, tamamlanm, devam etmekte olan ve teklif edilen projeler, bu bilgi bankasna dahil edilebilir. Her bir proje ile ilgili bilgi, proje yrtcs, projenin konusu, sresi, alanlar, mali profili ve sonularna dair teferruatl bilgi yer almaldr. Eriimin kolay olmas iin, projeler alanlarna gre gruplandrlmaldr, tp, mhendislik, biliim teknolojileri, sosyal bilimler gibi. Bu suretle, rnein, ulamla ilgili proje gelitiren bir ahs, bilgi bankasndan konuyla ilgili projeler hakknda bilgi alabilecek ve ilgililerle temasa gee bilecektir. Veya, bir projeye katlmak isteyenler, bilgi bankasn sorgulayarak, ilgili alanda katlmc arayan projeleri bulabilecek ve projeye katlma mracaatn nternet zerinden yapabilecektir. Bu bilgi bankas ayn zamanda proje gelitirme ortam olmaldr. Yeni bir proje gelitirmek isteyenler fikirlerini bu bilgi bankasna koyabilmeli, fikrini ortaya att proje iin mali kaynak, alan vs. bulabilmelidir. lkelerin ekonomilerinin gelimesi, gnmzde bilim ve teknolojinin gelimesine, bunu da gelimesi AR-GE faaliyetlerine baldr. lkelerin ekonomik, siyasi ve kltrel ynlerden, giderek bamsz deil, tam aksine, birbirine baml hale geldii gnmz dnyasnda, ibirliine ynelik giriimlerin oluturulmas byk nek tamaktadr. Kolay ulam, dk maliyeti, ve mekan kavramn adeta ortadan kaldrmasyla nternet bu tr giriimlerin oluturulmas iin en uygun ortam olarak grnmektedir.

60

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

EK 1

Trkiyat Aratrmalarnda nternetten Nasl stifade Edilebilir?

61

EK 2

Trk Diyalektolojisinin Aratrma Yntem ve Tekniklerine Dair Birka Sz: Bak ve Hedefler

63

Trk Diyalektolojisinin Aratrma Yntem ve Tekniklerine Dair Birka Sz: Bak ve Hedefler F. Sema BARUTCU ZNDER *
Diyalektoloji dil bilimi aratrmalarnn en nemli disiplinlerinden biridir ve adndan hareketle ksaca diyalekt bilimi olarak tanmlanabilir. Trkiye diyalektolojisinde olduu kadar dnya diyalektolojisinde de diyalekt terimi birok anlama sahiptir. En geni anlam ile diyalekt, her hangi bir konuma sistemidir. Diyalekt vurgu/aksan/iveden daha fazla bir eydir; yalnzca telffuza deil, kullanlan szlere ve gramere de iaret eder. Bununla birlikte, yine de vurgu/aksan/ive (accent) diyalektle birlikte yrr. Ancak bir standart trn stn kaplad bir diyalekt alannda, ve kitle iletiim aralarnn yaygnl orannda btn diyalekt konuurlar kendi diyalektlerinde, fakat standart trn vurgusuyla konuabilirler. Trkiye diyalekt alannda bunun lm henz yaplp tespit edilmemitir. Fakat gzlemle diyebiliriz ki, Trkiye nfusunun hatr saylr bir ksm daha kendi diyalektlerini kendi vurgularyla konumaktadr. Bu sylediklerimiz Trk dilinin dier diyalektleri iin de geerlidir. Problem belki ilk bakta Polonyadan Saha Yerine, Salar-Sar Uygur-Uygur yerlerinden Balkanlara uzanan geni bir corafya zerindeki ayn bir dilin, Ana Trk Dilinin dhil, sosyal ve idrak etkenlere bal olarak dil deimesinin doal srelerini geirerek bugne gelebilen modern Trke konuurlarnn konuma sistemlerini nasl adlandracamza dayanr gibi gzkse de, bu ksa konumada Trkiyede byk bir problem olarak alnp alglanan ve hatta Bat Trkolojisinin de daha ok son on yllarda devrald Sovyet mirasnn terminolojisi olarak Trk dilinin trlerine/deikelerine Trk/Trk diller(i) mi, Trk diyalektleri/leheleri mi denilip denilemeyeceine dair ksr ve daha ok artk bir ideolojik gsterge olarak alglanan ve bence hi de bilimsel derinlii olmayan bir tartmann iine srklenmeye niyetli deilim. Yine daha nceki Trk
*

Prof.Dr., Ankara niversitesi, Dil ve Tarih-Corafya Fakltesi, ada Trk Leheleri Blm.

64

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

diyalektolojisine dair ortaya konmu, ve bence hepsi de bundan sonraki aratrmalar iin ierdii malzemesi bakmdan kullanmaya deer almalardaki eksik ve/veya yanla gtren deerlendirme ve inceleme yollar iin de syleyecek szm yoktur. Burada yalnzca hem bir Eski Trkeci, hem de Trk dilinin tarihisi olarak son onbe yldr ada Trk Leheleri ve Edebiyatlar Blmnde verdiim lisansst (master ve doktora) derslerimin kavramsal erevesine ve dolays ile terminolojik snrlamalarna balanarak konuma ana hatlar ile yaklamaya alacam. Ama modern diyalektoloji aratrmalarna yaklammn bu iki ilgi alannn, zellikle ikincisinin belirlediini de batan sylemek isterim, zira ilki ikincinin ancak alt aamalaryla beraber bir aamasndan ibarettir. Trk dil biliminin bir alt disiplini olarak Trk diyalektolojisi Trk diyalektolojisi Trk dil biliminin bir alt disiplinidir. Trkler ngilizler veya Japonlar gibi kk adalar halk deildirler; tarihsel tkeni merkeze alarak Asyann gney ve kuzey dousundan balayp Avrupann gney dousuna uzanan bir alanda bugn yaylm olarak yaamaktadrlar. Bugnk bu yaam alanlar geleneksel olarak yer adlaryla daha da belirginletirilebilir: Balkanlar, Karadenizin kuzeyi (eski Det-i Kpak), n Asya, tesiyle berisiyle Kafkaslar, dil-Urallar, Trkistan ve geni Sibirya bugn de Trklerin hayat alanlardr. Bunlar ksmen Trk diyalekt btnlkleriyle (tek. continuum) de denkleir. Merkeze ehir Trkistan alarak Gney-bat diyalekt btnl, Kuzey-bat diyalekt btnl, Gney-dou diyalekt btnl, Kuzey-dou diyalekt btnl gibi. Biz bu diyalekt btnlklerinin her birini, ak ve net olsun diye en az btnle benzer noktalarndan alanlara da ayrabiliriz: Trkiye diyalekt alan, Azerbaycan diyalekt alan, Trkmen diyalekt alan, zbek diyalekt alan, Tuva diyalekt alan gibi. Bylece bir ani geie en benzeyen durumu bulduumuz yerlerdeki diyalekt alanlar arasnda snrlar da izebiliriz. Fakat bu snrlarn kat, srekli ve sabit olmadklarn bilerek, nk bir diyalekt alann dierinden ayran izgiler bir yol haritasndaki gibi oto yollar veya demir yollar zerindeki her hangi bir kesin noktay dierinden kolaylkla ayrr ekilde yerletirilemez (Trudgill 1990:6-7). Ksaca yle de diyebiliriz, Trk diyalektleri bir Trk btnln (Turkish continuum) olutururlar ve bugnk bu btnln yaylma kua (spread zone) moda adlandrma ile Merkez Avrasya, ve yaylma yrngesi de esasen batdr. Bu 2000 yl akn bir zaman ncesinde de byledi idi. Bu arada modern insann

Trk Diyalektolojisinin Aratrma Yntem ve Tekniklerine Dair Birka Sz: Bak ve Hedefler

65

da daha iyi bilinen tarihinin bu kadarlk bir zaman dilimine isabet ettiini syleyelim. nl ngiliz diyalektolou Trudgill The Dialects of England/ngilterenin Diyalektleri baln tayan almasnda dil biliminde ska sorulan u sorular tekrar sormutur: Farkl diyalektler nereden ortaya kyor? Niin diyalektler var? lkenin farkl ksmlarndaki o halk neden farkl konuuyor? Trudgill bu sorularn cevabna giden yolda bu sorular tersine de evirip sormutur: Niin ngilterenin her yerindeki herkes ayn konumuyor? Trudgill btn dil bilimci ve diyalektologlarn paylat u noktaya gelip dayanmtr: Dil deimesi gizemli ve byl bir eydir/fenomendir. Bugn dil deimesinin en kolay aklanabilen paras d etkenlere dayal deimedir ve dil deimesinin bu nemli paras zerinde yaplan almalar son yllarda temas dil bilimi (contact linguistics) denen dil biliminin bir alt disiplinini dourabilmitir. Ad byle olmasa bile Trk temas dil bilimi zerinde de son yz yldr, fakat belirlenen terminoloji ve temas sonularnn detaylandrlmas erevesinde ise son yllarda dikkate deer Trk dil temaslar sonularna dair almalar yaplmtr. Bu konuda yukarda kabaca izdiimiz snrlar kapsayan alan iinde tarihsel ve modern Trk dil ilikilerinin ve onun sonularnn inceden inceye belirlenip modern ve tarihsel diyalektolojinin kullanmna sunulmas hem Trk diyalekt btnlklerinin tarihsel aamalarnn belirlenmesinde hem de modern Trk diyalektlerinin geleceinin ngrlmesinde pek nemlidir. *** Tarihsel dil bilimi ile diyalektoloji arasnda sk bir ba vardr. Elimizde Trk dilinin yazl rnleri, ikincil kaynaklarn fikir verdirecek miktardaki bilgi ve kaytlar olmasayd bile, biz yalnzca bugn, idrak ettiimiz Trk dilinin trlenmelerine, diyalektlerine bakarak ilk diyalektal farkllamann muhtemelen Mildn ilk yzyllarnda gerekletiini syleyebilir, ve alt-diyalektleriyle uva diyalektinin Proto-Our diyalektinin bugnk tek ardl, kalan diyalekt ve alt-diyalektlerin tamamnn da Proto-Ouz diyalektinin ardllar olduunu syleyebilirdik. Bilindii gibi, uva diyalekti bugn tamamen ayr (separate) ve kendi kendine yeten (selfcontained) diyalekt grnmndedir. Ancak bu ayr ve kendi kendine yeten bir diyalekt kimliinin ortaya kmasndaki etkenlerin ne olduu zerinde bilinenler varsa da, ve her ne kadar getiimiz yzyln 50li yllarna kadar grd ilgi nispetinde deerli szlksel alntlama aratrmalar yaplmsa da soy dil biliminin (genetic linguistics) alan dil bilimi (areal linguistics) ve temas dil bilimi (contact linguistic) ile kesitii noktalar bir btn hlinde

66

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

ele alp konuyu btn ynleriyle inceleyen aratrmalara henz sahip deiliz. Bu diyalekte ait tarihsel dil bilimi adna yaplan almalar ise bu ilk diyalektal bakalamann (dialectal diversity) sebep ve sonularnn ne olduu konusunun kysna bile urayamam, tablolamalar veya listelemelerden ibaret kalmtr. Ayn durum Proto-Ouz diyalektinin zaman iinde bakalamaya uram bugnk tepsilcileri iin de geerlidir. Ama biz yine de Proto-Ouz diyalektinin uzun zaman ve yaylma mekn (space) iindeki trlemesi ile ilgili daha ok bilgi ve kayda sahibiz. Byle olmakla birlikte, Proto Ouzlarn ardllarndan kalma zaman getike hem miktar hem de karmakl artan bir kayt yn iinde olduumuz hlde, bugnk trlemenin aamalarn henz lykyla tayin edemedik, mevcut tarihsel bilgi ve kaytlarla modern kaytlarn ilikilendirmesini yapamadk. Bu ilikilendirmede, phesiz Proto-Ourun bugnk tek temsilci uvaa gre ok daha byk zorluklar ve kr noktalar birletirip diyalektologlar ve dil tarihilerini aresiz brakan karanlk alar vardr. Ama bu noktada dil bilimi ok da aresiz deildir ve tarihsel Trk dil biliminin veya zelletirerek diyalektolojinin dayanaca yntem ve teknikler vardr. nemli olan Trk diliminde de bu yntem ve tekniklerin zerinden yalayarak gemek yerine iine dalarak i yeniden kurmay (internal reconstruction) bilmek yeterlidir. Bunu pr dil bilimciler yapamaz, nitekim yapamyorlar da. Fakat filolog dil bilimcilerin artk metin okuma ve metin derlemenin ve derlenen veya okunan metnin dil zelliklerinden ibaret tanmlamalar ile listelemelerinin bir adm tesine geip bir yandan da dil biliminin ve tarihsel ve modern diyalektolojinin genel geer yntem ve tekniklerini de kullanmay denemelerinin artk zaman gelmi gzkmektedir. nk gerekten de artk elimizde kullanmaya deer miktarda hem tarihsel hem de modern malzeme birikimine sahibiz. Ama dil deimesi ve bakalamas durmaz, ancak ldnde durur. Dier yandan Trk dilinin edeb ynden veya oluturma tarihi bakmndan bugne kadar okunmaya deer grlmeyen, fakat Trk diyalektolojisi aratrmalar bakmndan gerekten deerli metinlerinin ortaya konup ilenmesi yannda okunmu metinlerin de tarihsel Trk dil bilimi ve tarihsel ve modern Trk diyalektolojisinin boluklarn doldurabilmek iin ok ynl bir aratrmasna da artk girimek gerekir. Tek bir rnek, hl Divann bile asl mstensihi ile ikinci/daha sonraki ellerin tasarruflarnn tarihsel dil bilimi, zelleirsek tarihsel diyalektoloji asndan bir incelemesi yaplmamtr (Barutcu 1999). Ayn ekilde Kutadgu Biligin nsha farklarnn tarihsel diyalektoloji iin ne kadar deerli sonular verdiini ok yllar nce yaptrdm doktora dnem devlerinden biliyorum. Eer orijinal yazmas yoksa filologlarnn dil aac

Trk Diyalektolojisinin Aratrma Yntem ve Tekniklerine Dair Birka Sz: Bak ve Hedefler

67

karmayla tam da ayn olan zamana ve mekna yaylan nshalarn soy aacn karabilmek iin yaptklar edisyon kritiklerin dil bilimsel deeri nedir ki zaten? Bu bildiri bu ksa sre iinde bildiri sahibinin Trk diyalektolojisine btn bakn ve hedeflerini yanstmamaktadr. Ancak, tekrarn dileyerek byle ortamlarda konuya ilikin gr ve dncelerini sevinerek paylaacann szn de vermektedir. Sayglarmla. Kaynaka
BARUTCU ZNDER, F. S., (1999a), Mahmut Kgarl ve Dil Anlay. 7-8 Mays 1999, Kgarl Mahmut Bilgi leni, TDK-TRKSOY, Ankara. (bildiri). TRUDGLL, P. (1990) The Dialects of England. Basil Blackwell: Cambridge.

Trkiyat-Oryantalizm-Misyonerlik Kavanda Emperyalizm

69

Trkiyat-Oryantalizm-Misyonerlik Kavanda Emperyalizm

Yaar KALAFAT

GR: Biz bu bildirimizde, bazen Trkiyeden ve bazen da Trkiye dndan Trk dnyasn grmee altk. Bildirimize katldnz toplantlar ve yaptmz seyahatlerdeki konu ile ilgili intibalarmz aldk. Trk Dnyasnda inisiyatif elde edebilmenin, oryantalizm, misyonerlik ve giderek emperyalizm balantsnn bilinmesi gerektii zerinde durduk. Bu arada Trk vizyonu ve Trklk bilgisi balants zerinde durmaya altk METN: Dnya Trkl ile ilgilenebilmek; ciddiyet, samimiyet ister: gereki ve ilmi olmay gerektirir. Geen 10-15 yl deerlendirirken, gemiten gelen ciddi bir bilgi birikimi ve deneyimin olmad bir gerektir. Ancak hala devam eden hazrlksz yakalandk nakaratn da brakmak gerekir. Bu konuya girmeden Trk tanmlamak Trkten ne anladn anlatabilmi olmak gerekir. Bize gre Trk bir yaam biimi ve Trklk bir kltr olaydr. Dnya Trklnn hayrna mesai verebilmek iin , Trk soylu olma artnn aranmas, ne derece ve hangi hallerde zorunludur? Rus medeniyet tarihinden Trk kkenli Rus aileleri karacak olsanz, Rus bilim ve estetiinin kmeyecei hibir dal kalmaz. En az soy kadar belki de daha fazla nemli olan milli ruhu ve uuru verebilmektir. Boyarlar ve Kolaklar Trk soylu deil mi idiler? Balkanlarda Evlad Fatihann ektii, milli
*

Dr. Aratrmac

70

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

kimliine sahip klamam olan Bulgar Trklerindendir. Sapna ramen baltann orman kesmesi gibi, olay bir uur ve kltrleme meselesidir. Kuzey Afrika ve Arap dnyasnda Trklk sfrlanm iken, Balkanlarda ve Kafkasyada, anadili ve soy snrn aarak, Trk kltrl olabilmek, Trk olabilmek iin yetebilmektedir. Trk olarak domak, Trk olarak kalabilmek ve Trk olabilmek, tarihi kltr sosyolojisi itibariyle incelenebilmeli. Gregoryan Trkleri gerek yerlerine oturtamadmz iin, Trklk Kafkasyada ve Anadoluda ciddi kayba uramaktadr. Trkl hala anadili Trke olan Mslman halk emberinden karamamz. Dnya Trkl ile ilgilenmi olma adna bir ok ey yapabilirsiniz, ancak sadece kendi normlarnza gre ilgilenmi olursunuz. Tutumuzda gereki ve tutumunuzla geerli olmak zorundasnz. Ciddi, samimi, gereki ve ilmi bir ilgiden yana iseniz, lkin kltrn bir stratejik obje olduunu kabullenip, bu tespit ve tercihinizi, Dnya Trlnn zel paralarndan birisi olan Trkiyede hayata geirebilmelisiniz. Trkiyeden Dnya Trklne ynelebilmek Trkiye gerekleri yok saylarak mmkn deildir. Ham demirden has kl olmaz daha dorusu bir rpda olmaz. Dnya Trkln, slam olduunuz iin Avrupadan ve laik olduunuz iin slam dnyasndan dlandnz zaman veya terrle mcadelede, enerji sknts ektiinizde hatrlarsanz, Trkiye dndaki Trklerin size itibarlar, sizin ciddiyetinizi ve samimiyetinizi anlaynca biter. Trkiyeden Dnya Trklne yneltilen hareket, hala romantik dnemini tamamlayamamtr. Bu sre daha uzun mddet devam edecee benzemektedir. Zira yaanlan dnem, romantizmi iimize sindirme dnemi de deildir.Yaanlan dnem, ilgili kavramlara yklenilen anlamlardaki kargaa dnemidir. Bir ksm Trkiye Trkologlar, ierisinde uzun zamandan beri almakta olduklar kurumlarn, gerek kurulu amalarnn, genel anlamda Trklk bilgisi olduunu kavrayamam, Trkoloji ile sadece Trk dilini ve edebiyatn anlar ve anlatr olmaya devam etmektedirler. Trkolojinin Trklk bilimi olduu, bu bilimin Trk milli kimliinin gereine uygun oluturulmas ihtiyacndan doduunu anlayamamak, bu bilim daln iir ile nesir arasna hapsetmektedir. Bu

Trkiyat-Oryantalizm-Misyonerlik Kavanda Emperyalizm

71

zihniyetten; kresel kltrel kimlik ve etnik kimlik karsnda, Trk milli kimliinin yapsna dair mahsuldar olmasn beklemek mmkn deildir. Kltrlerin, kltrel kimliklerin sava alan olan gnmz dnyasnda, sorun ok ynl kimlik iken, Trklere ait olann, yani Trk kltrel kimliinin yetkilisi ve sorumlusu, geni anlamda Trk Trkolojisi ve Trk Trkologudur. Tespitler ve zmler muhakkak Trkiye Trklnden balatlmaya bilir. Ancak Trk Trkologu bilhassa Trkiye Trk Trkologu bu snav, Trkiye artlarnda vererek dnya Trklne almak zorundadr. Krdoloji daha doum sanclarn ekerken, Trkoloji erginlik an oktan gemiti. Trkiye Trkolojisinin hedef belirlemede ve hedefe ynelmedeki gecikme ve aktivite yetersizlii, adeta sosyal bilimler alannda tinercileri sokaa hakim hale getirmitir. 1930 larn Doubeyazt veya Ahlat demografisi, 1950 lerde % 50 ve 1990 larda % 80 ve gnmz itibariyle % 100 deimi ise, bu yapsal deiim sorun yaratyor ise, sorun topla tfekle deil, sosyal bilimlerle zlebilir. Zira karlalan tablo oryantalist bir projenin rndr. stanbul Trkiyat Enstits 1980-1990 l yllar arasnda faaliyet alanna Trk mimari ve ssleme sanatn, musikisi, etnografyas folkloru ve benzeri sahalar da almken, Trkolog un bu sava alannn savas olduu baz kesimlerde bazlarnca hala anlalamamtr. Biz Trkologun faaliyet alan konusunda bu kadar ile de yetinmiyor, genel Trklk biliminin; sosyoloji, felsefe, mantk gibi ilmi disiplinleri de iermesini, ok daha nemlisi, diplomasi, uluslar aras ilikiler ve evrecilik gibi alanlar da kapsamas gerektiini dnyoruz. Bize gre; vatandalk haklar alnan 60.000 Bat Trakya Trknn sorunu, Ya Trkoloji birikimi olan diplomas ile veya diplomas, uluslararas hukuk bilgisi de olan Trkologlarca zmlenebilir. Nkleer silahl ran, Dnya ve blge Trkl itibariyle ne ifade eder? Trkiye merkezli Bir Trk hareketin karsnda ran nkleer gcn tehdit olarak kullanabilir mi? ran nkleer donanma ular ise, Trkiye kendisi iin bunu bir vesile yapabilir mi? ran ana dili Trke olan ve mezhebi ii Caferi olmayan corafyada etkinlik itibariyle Trkiyeye fark atm mdr? Nkleer enerji ran Trk slam dnyasnda cazibe merkezi yaparsa, bu gelime Trkiyeye yeni mevziler yitirdir mi? zel kolejler modeli ile, Trkiye Trk Dnyasnda rana fark atmken, nkleer enerji bu farkn ran lehine dnmesine yol aabilir mi?

72

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Uluslar aras prosedr itibariyle, Nkleer enerji konusunda ran gerekli formaliteye icabet etmi iken, gerekli mevzuata uymu, gerekli taahhdlerde bulunmu iken, sper gcn karc siyasi basks Trkiyeye yansyabilir mi? Bu bask ne ekilde tezahr eder, Trkiye bu filmi evvelce grm mdr? Bylesi bir gelime karsnda Trklk bilimciye den grev nedir? Yaln Trkoloji ile bu grevin stesinden gelinebilir mi? Trklk bilimcisinin sylenilecek , yazlacak sz olmamal m? Bize gre, bu ve benzeri sorulara cevap arayamayan ve Dnya Trkl ile ilgileniyorum diyen bir zihniyet, sloganlarn dahi gncelletirememitir. Biz, Kltr Milliyetilii tanm ile, Trk kltrl halklarn her trl hukuki, siyasi, ekonomik ve benzeri haklarnn, hibir halka hakszlk ve dmanlk yapmakszn slenilmi olmasn anlyoruz. Bize gre Trkoloji, Trk Bilimcilik sadece ve muhakkak san alan ve mal da deildir, olmamaldr da. Trkolojiyi sola kar deil, mafyalamaya, oryantalizme, emperyalizme ve ahlakszla kar korumak gerekir. Kanaatimize gre; Trk kltr milliyetisi ki, bize gre bunun ilimle donatlm tiplemesinin karl Trkologdur. Ekonomi almad iin, d borlanmann veya bozuk ekonomik yapnn i ve d politikaya nasl yansyaca konusunda srprizle karlam, hayal krkl yaam, snfta kalmtr. Ekonomik bunalmdaki zamanlama, Trkiye Trk dnyas ilikilerini sadece duraklatmam, adeta alt st etmitir. Trkiyede terrn sahnelenmesi dnemi, uranlan maddi zarar nedeni ile kaynaklarn yn deitirmesi sonucu, Trk dnyasna dnk almalara denek ayrlamam olmas, mesai alanlarn deitirilmi olmas, Trkolojinin olmas gereken alan ve Trkologun evsaf itibariyle baka bir rnektir.Trkolog; Emperyalizm- terr, Emperyalizm- etnisite ve kimlik konularn alm olmak durumundadr. Bu alandaki bir baka rnek de, TrkmenistanTrkiye arasndaki enerji hatt ile ilgili olarak yaanlanlardr. Ekonomik manevrada yenik drlen Trkiye, Trkmenistanla olan ve Trklkten gelen, Bamszlklarndan sonra da, onca gayretle ykseltilen dostluk derecesini sfrn altna, eksiye drmtr. Bu zarar, bu psikolojik ykm, bu ksknlk yz tane Dede Korkut ve 300 tane Karacaolan Sempozyumu ile izale edilemez. Trk dnyasna ynelik almalarmza, sosyal ve psikolojik lm getirebilmeliyiz. Trkiyenin bamszl tartr hale getirilmi ekonomik uygulamalar yok sayarak, dnya Trkl ile nasl ilgilenme imkan bulabileceksiniz? Dnya Trkl ile ilgilenme durumunda olan Trk kltr adamnn sorunu yoksulluk deil, yolsuzluktur. Trk kltr milliyetilii

Trkiyat-Oryantalizm-Misyonerlik Kavanda Emperyalizm

73

mtegallibenin elinden kurtarlmaldr. Sovyetler Birlii daldktan sonraki periyotta, Trkiyenin Trk dnyas politikalar, bu arada Trkle hizmet edebilecek bilimler itibariyle izledii politika, Trkiyenin i politikasndan bamsz deildir ve olamazd da. Geen yllara ramen, Yksek Kurumun mevzuatn yenileyip atamalarn yapamyoruz. Yakn gemite, lkemizdeki sa ve sol fikri hareketin arkasnda yer alan yabanc glerin, her iki alanda da rol alabildiklerini grebilmitik. imdilerde Trkiye, Dnya Trkl politikalar gelitirirken, arka plann gvene alabilmelidir. Yapacaksak hata, hatamz da milli olmaldr. Konuyla ilgili bir iki misal daha vermek istiyoruz. Trk dnyas, bamsz Trk devlerinden olutuu kadar, bamszln kazanamam, kaderleri birlikte yaadklar halklarn adeta iradesine braklm Trk kltrl halklardan da olumutur. Bu halklarn yerel ve st parlamentolarnda alnm,Trkleri de bir ekilde ilgilendiren kararlar annda takip imkannz yok ise, ki bu alan byk lde bas-yayn ve enformasyon gibi branlar kapsar, beher niversitenizde, ayr ayr ortak Trk dili sempozyumlar yapsanz ne anlam ifade edilebilir. phesiz bu tespit sadece Trk dili ile deil, idare balantlardan tutun da, vatandalk haklarna kadar birok ilgili disiplini de kapsar. Milletimizde gn tespit edip deerlendirip tedbir almak deil de, Ermeni saldrlarnn bir sonucu olarak, daha ziyade ille de arivden yola karak hareket etme temayl vardr. Aktaliteyi ilgili ilmi disiplinlerden hareketle takip edebilmek gemii bilmekten daha az nemli deildir. Sz sempozyumdan alm iken, Trkiyede yaplan ve konusu dnya Trkl olan sempozyumlarda ama ile ara karm, hedef ok kere kaybolmu, alnmas amalanm mesafe belirlenememi, ksaca dier benzeri almalarda olduu gibi, yaplan almalar llebilir normlardan, sosyal lmden uzak kalmtr. Bazen kurumlar arasnda yar, bazen desinler diye ve bazen de alk alma adna yaplm ahsi veya kurum tatminini geememidir. Bu konuya ayrca deineceiz. Trkiye Trk aydn, Trk dnyasnda katld Genel anlamda Trklk merkezli stratejik araylarn da yeterince farknda ve uurunda deildir. Bunlar; son 8-9 yldan beri yaplan, faaliyet corafyas olarak; Kazakistan, Krgzistan, Trkmenistan , Azerbaycan semi olan faaliyetlerdir. Bazen A takm bilim adamlar ve bazen de B takm bilim adamlar ile yrtlen bu faaliyetlere daha ziyade akademisyenler katlrlarken bir ekilde devlet ricalinden de katlmlar olmakta mnavebeli ev sahiplikleri ile, bu lkelerin stratejist beyinleri tarafndan yrtlmektedirler. Bu toplantlarn genel ad, Trk Medeniyetinin Dn

74

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Bugn ve Gelecei, eklindedir. Trkiyeden, bazen de Tacikistandan katlmlar olmaktadr. Buradan hareketle Trkiyeye yansm bir fikri aray uzantsna yeterince ahit olmadk. Trkiye Trk aydn, belirtilen trden almalarn, anlan lkelerin resmi politikalarna nasl ve ne derece yansdn da, yanlmyorsam takipte zorluk ekmektedir. Mesela Sayn Nazarbayevin ekonomik, siyasi, kltrel boyutlar da olan, Asya Trkl ncelikli stratejik araynn, Trk stratejistlerince yeterince tartld zor sylenilebilir. Esasen bu ok doal bir sonutur. Zira, Trk dnyas ile birlikte strateji retme durumunda olan Trkiyenin, Trkl stratejik bir obje olarak alabilecek arayn, Trk dnyasndaki fikri, siyasi, ideolojik akmlar potansiyelleri, teorik grleri ve yaynlar ile birlikte bilmesi gerekir ki, bu konunun, zel snrl saydaki ilgilisinin dnda, biliniyor olduuna fazla ihtimal vermiyoruz. Konuya ilgi duyanlardan byk bir ksm, zel imkanlar ile, ferdi arivlerini oluturan, ve ok kere bilgilerini yenileme imkan bulamayan kimseler iken, asl vahim olan, niversitelerdeki gen, istekli, sahas az ok konuyla ilgili, lisan bilgisi olan kimselerin, stratejik dnce misyonlarnn olmayndadr. Yzlerce bu durumdaki memleket evlad, Trkiyenin aktif stratejistler ordusuna katlmay beklemektedirler. Bylesi bir projenin uygulanabilmi olmas, Trkiye Trk Dnyas ilkilerinde ciddi bir srama salar Dier tarafta, Trkiyede, Trk Trkologu tarafndan ilenilmeyi bekleyen, kltr hayatmza tanmalar gereken, binlerce sosyal bilimler ierikli lisansst alma yatmaktadr. Gelien dnya artlar yarn bunlara ulalmasn ve kullanlr hale getirilmelerini engelleyebilir. ehitlerin ruhlar, zamannda yaplmadklar iin, lkenin bu noktaya gelmesine yol aan almalarn, hi olmasa gelecek iin yaplmasn hakl olarak beklemektedirler. Dou Anadoludan derlenilmi efsanelerle Avrupada ocuk masal yapp, mahalli dilde hazrlanm onbinlerce kitabn datmna, Trkologun tepkisi, alanndaki benzeri faaliyeti, zamanndan evvel yapabilmesi olmal. Bu yaplamyor ise Trkiye, ran, Irak, Suriye, Azerbaycan Trkl ile ilgili alma yapabilmek, ortak Trkolog kadrolar yetitirmek durumundadr. Blge insanna ortak hizmet verebilmek iin, bu corafyann etnisitesine ortak hareket edebilme dinamiinin emperyalizm tarafndan verilmi olmas da yetmiyor ise, sylenilecek bir tek ey kalmtr, Trkiye oryantalizme son kalesine kadar teslim olmutur.

Trkiyat-Oryantalizm-Misyonerlik Kavanda Emperyalizm

75

Oryantalizm, batnn dndakini dou olarak alglama, dounun smrs iin douyu, bu anlamda tanmlama srecini tamamlam, doudan bat zihniyetlileri, emperyalist bat adna inisiyatif kazandrp harekete geirmitir. Trk dnyas, slam alemi, oryantalist Truva atlarnn elinden, ancak Milli Trkologlarca kurtarlabilir. Oryantalistlerin Dnya Trkl iin yaptklar hayrl bir i vardr. Kendi stratejileri iin kardklar bize ait olan envanteri arivledikleri iin, bu vesile ile muhafaza edilmelerini salam olmaktadrlar. Ecdadmza ait alnm mezar talar bu vesile ile inaat temelinde kullanlmam olmaktadr. Resmi ve gayri resmi Trk aydnnn, genelde anlamadn sandmz husus misyonerliktir. Bir insan Hristiyan ise, onun misyonerlik yapmas dinin kanlmaz gereidir. Misyonerlik tamamen ve muhakkak din ierikli olmayabilir. Hibir Hristiyan hkmet, lkesinin misyonerinin misyonerlii karsnda tavr alamaz. lm misyonerliin hedefi dini olduu kadar milli ve milli olduu kadar da dinidir. Milli bir hareket sadece ekonomik, sadece siyasi ve sadece kltrel veya askeri olmayp, ok kere ok maksatldr. Hibir Hristiyan misyonerlik organizasyonu veya onun azok arkasnda bulunan resmi yaplanma, kar misyonun doal olarak faaliyetine frsat vermez, onun organize olmasn engellemek iin siyasi, ekonomik, vesaire imkanlarn kullanr. Bunun iindir ki, misyonerlik hareketinin karsna, ancak kar misyonerlikle klabilir.Yani misyonerlikten mteki iseniz, milli misyonerinizi, onun organizasyonu hazrlayp aktif hale getirmek durumundasnz. Bunu iin ilkin milli misyonun belirlenilmesi gerekecektir. Daha sonra misyonerinizin donanmna sra gelecektir. Bunun iin de, tarihinize dnecek, bir misyon tadnz m? Bu misyon ne idi, nasl organize olup, nasl ilev kazandrdnz ona bakmalsnz. Bu arada eitli dinamikleri nazara alp, misyonerinizi an donanm ile donatmalsnz. En azndan, bu yola gnll girenlerin gidiatn, kar misyonlarn talebinden hareketle engellememelisiniz. Btn bunlardan sonra sempozyum tr, dnya Trklne ynelik faaliyetlerde, llebilirlikle neyi kastediyoruz. Sz konusu faaliyet ile alnmas beklenen mesafenin ne kadar alnmtr. Alnamayan menzilin alnamay nedeni nedir? Mteakip toplant iin hangi engelleyici faktrler izale edilmilerdir. Nihai sonuca hangi tarihte varlacaktr. Tam haslann alnabildiinin tespiti nasl yaplacaktr? Anlan hedefe varma srecinde, hangi ulusla yarld? Onlarn ald mesafe ile, bizim kat ettiimiz mesafe arasndaki fark nedir, nerededir? Krgzistanda sadece Manas niversitesi

76

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

yok, dier lkelerin Krgzlarla olan ortak projelerinde amaca ulamadaki fark nedir, nerededir? Ahmet Yesevi niversitesine yaptm yatrmla, hedefe daha abuk varabileceimiz baka bir proje finans edilebilirimiydi? Bu sahada geen yllara gre hangi deneyimleri kazandk? Trk dnyas gibi bir dnya, srailin veya Amerikann elinde olsa idi, alnan haslada ne gibi farkllklar olurdu? Trkiye, Trk dnyasna alrken yapt ise yersiz duygusallk, ihmal, suiistimal, takipsizlik, tarafgirlik gibi noksanlar ve hatalar, Trkiyenin dier projelerindeki tutumundan farkl mdr? Bir dier nokta, Trkiye Trk, Trk dnyasna gtrd hizmeti sadece Trkiye penceresinden bakarak grmemelidir. htiyalarn belirlenilmesi, nceliklerin tespiti ve beklentiler itibariyle, ilgili lke ile birlikte karar alnmaldr. Yaplmas gerekiyordu, yaptk oldu zihniyeti sadece israfa yol amaz, bazen ters tepki de yapabilir. Btn bunlarn bilinmeleri, kayt altna alnabilmeleri deneyimlerin ve imkanlarn bizi daha gl giriimlere hazrlamasn salayacaktr. SONU Trklk asgari 200 yldr, sosyal bilimler merkezli organize glerin smr ve kontrol altndadr. Bu emberin krlabilmesi iin, Trk gzidesine yeni bir misyon yklenilmelidir. Trkologlarmz bu evsafta bir yaplanmay gerekletirebilirler.

Sanat Tarihi Aratrmalarnda Anadolu Beylikleri Dnemi

77

Sanat Tarihi Aratrmalarnda Anadolu Beylikleri Dnemi Nermin AMAN DOAN


Bu almada Seluklularla e zamanl olan Trkmen beylikleri ile Seluklu ve lhanl dnemleri ksaca vurgulanarak konumuz olan 14- 15. yzyllarda Anadoluda etkin olan Beylikler dnemi sanatn konu alan almalar tartlacaktr. 1071 Malazgirt Sava zaferiyle Anadolunun Trkleme ve slamlama srecini izleyen yllarda Seluklularla paralel olarak Dou, Gneydou ve Anadolu blgelerinde yerleen ve ksa srede beylikler kurarak lk / Erken Beylikler Dnemi adyla bilinen ok paral bir dnem sz konusudur. Bu beylikler Erzurum ve evresinde kurulan Saltuklular, Erzincan ve Divrii evresindeki Mengcekliler, Diyarbakr, Mardin, Urfa blgesindeki Artuklular, Sivas, Amasya, Kayseri ve Tokat evresindeki Danimendliler, Diyarbakrda nal / Ynaloullar, Bitlis ve Ahlat evresine hakim olan Ahlatahlar (Skmenler), zmir ve evresinde aka ve Tanrbermi beylikleridir. Trk Sanatn ya da slam Sanatn konu alan genel yaynlarn ounda sz edilen beylikler yeterince aratrlp incelenmemitir. F. Smerin (1990) Mengckller, Saltuklular ve Ahlatahlar beyliklerini tantt Seluklular Devrinde Dou Anadoluda Trk Beylikleri kitab bu anlamda ayrcalkldr. zellikle A. Gabriel in (1931) kitaplar / kent monografileri ilk olmalar, eski fotoraflar ile plan ve kesit izimleri iermesi asndan deerlidir. Bu balamda A. Altun tarafndan yaymlanan (1978), Anadoluda Artuklu Devri Mimarisinin Gelimesi kitab zel bir nem tar. Artuklu tarihinin ksaca sunulduu kitapta dnemin yaptlar klliyeler, camiler, medreseler, hamamlar, kprler, sivil ve askeri yaplar olarak ilevlerine gre gruplanarak deerlendirilmitir. Ayrca bu beyliklerin mimari rnekleri genel yaynlar ve baz makalelerde de tantlmtr. Mengcekliler dneminde ina edilen plan, mimari zellikler, malzeme

Yrd. Do. Dr., Hacettepe niversitesi, Edebiyat Fakltesi, Sanat Tarihi Blm

78

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

teknik ve ssleme anlay ile bu dneme damgasn vuran Divrii Ulu Camii ve Darifasn konu alan monografik ve genel yaynlar bulunmaktadr (nge- Ate ve dierleri, 1978; Kuban, 1997). S. Mlayim (1984) Anadolu Trk Sanatnn slup devrelerini tartt bir makalesi, 11. yzyl iinde Anadoluda ilk mimari eserlerini vermeye balayan; Artuklu, Mengcekli, Saltuk ve Danimendli beylikleri, henz ok yeni olan yerli etkileri btnyle sindirememi olan bir formasyon devrinin ncleri olarak grlmektedir. Bu dnemde tam bir slup btnlnn olmay, ksmen ran Byk Seluklu Sanatnn devam, ksmen de yeni bir kltr corafyasnda grlen artc formlarn birlikte devreye girmesinden kaynaklanmaktadr. Bu dnemin slup zelliklerinden bazlar, 12. yzyla da sarkarak gerek Anadolu Seluklu slubunu hazrlamtr sz edilen beyliklerin sanatna ilikin yorumlar iermektedir. Anadoluda Trk Sanatnn ilk rnekleri oluturan ve az allan bu yaplarn doal felaketlerin yan sra insan eliyle yaplan tahribatlar da ok olduu iin gnmz teknolojisiyle dijital ortama aktarlarak ivedilikle belgelenmesi ve yeniden incelenmesi gerekmektedir. Erken beylikler dnemi yaplarnda uygulanan / denenen birok zellik daha sonraki rneklere kaynak oluturmaktadr. Ayrca bu beyliklerin mimari rneklerinin dnda tarihi, ekonomisi, sosyal ve kltrel ortam btncl bir yaklamla yeniden deerlendirilmelidir. Seluklular nce ksa sreli znik, daha sonra Konyay bakent yaparak Orta Anadolu blgesine hkim olmulardr. znik evresinde siyasi mcadelelerle geen yllarda Seluklularn imar faaliyetlerinde bulunmadklar anlalmaktadr. Uzun sre bakent olan Konya ve evresinde ise I. Mesud (1116- 1155) dneminden itibaren imar faaliyetlerinin balad ksa srede dini, sosyal ve askeri mimari rnekleriyle kentin donatld grlmektedir. 1243 Kseda Sava yenilgisiyle Anadolu da etkin olan Moollar dnemiyle birlikte Seluklularn k / ykl dnemi balam, yeni oluan siyasi ortam sanat rnlerine yansmtr. Bu dnem ynetimde Seluklu sultanlarnn yerine vezirlerin etkili olduu dolaysyla yap yaptran sultanlar yerine vezirlerin bani olduu gzlenmektedir. Banilerdeki deiimle birlikte yaplarn planlarndan ok n cephelerinde bir baka deyile en ok grnen / alglanan cephelerinde kurgu, malzeme-teknik ve ssleme zelliklerinde farkllklar grlr. Ayrca bu dnem zellikle antsal ifte minareli medreselerin yapmyla dikkati eker. Sslemede motif eitlilii, kompozisyon dzeni ve slubunda yeni bir dil hkim olmaya balamtr.

Sanat Tarihi Aratrmalarnda Anadolu Beylikleri Dnemi

79

Moollarn basklaryla gcn kaybeden Seluklular 1308 ylna kadar direnebilmitir. Gelien bu ortamda Anadolunun eitli blgelerindeki yaklak saylar yirmiyi bulan U Beyleri bamszlklarn ilan ederek Tavif-i Mlk adyla bilinen Trk Beyliklerini kurmulardr. Bu beylikler: Ermenek, Karaman, Konya ve Aksaray evresinde Karamanoullar. Alanya evresinde Aliye Beyleri Beyehir ve evresinde Erefoullar. Afyon ve Ktahya blgesinde Germiyanoullar. Isparta ve Antalya evresinde iki kol halinde Hamidoullar. zmir ve Aydn yrelerinde Aydnoullar. Mula ve evresinde Menteeoullar. Manisa ve evresinde Saruhanoullar. Kastamonu ve Sinop civarnda Candaroullar. Balkesir havalisinde Karasioullar. Sivas ve Kayseri dolaylarnda Eretnaoullar. Mara, Kayseri civarnda Dulkadiroullar. Adana ve evresinde Ramazanoullar. Diyarbakr, Mardin yrelerinde Akkoyunlular. Van havalisinde Karakoyunlular. St merkez alarak Sakarya evresinde etkin olan Osmanoullar dr. Trk Sanat zerine yaplan almalar incelendiinde Beylikler Devri adyla tanmladmz 14- 15. yzyllar ieren Ortaan en nemli kesiti byk lde gz ard edilmitir. Bugne kadar yaplan almalarda baz beyliklerin tarihi ayrntl olarak incelenmekle birlikte, dnemin mimari, el sanatlar ve resim sanat rnleri genel yaynlar ile snrl monografik makale dnda ele alnmamtr. Ayrca bir sanat yaptnn deerlendirilebilmesi iin tarihi corafyas, dnemin siyasi ve toplumsal tarihi, edebiyat, felsefesi, mzii, arkeolojisi ve antropolojisinin de ayrntl bilinmesi gerektiinden yaplan yorumlar tekil kalmaktadr. Bunun nedeni kukusuz ki Beylikler Devrine genel olarak nasl bakld ya da bu dnemin nasl grlmek istendiiyle balantl olmaldr. Baz aratrmaclar bu dnemin ok paral ve ksa bir kesit olmas, siyasi ve kltrel balamda eitlilik/ karmaa gstermesinin ilgiyi azaltan, cesaret krc olduunu vurgulamaktadrlar. Oysa tarihsel olarak incelendiinde beyliklerin ounun yaklak 100- 150 yl, Karamanoullar beyliinin ise yaklak 250 yl, Osmanoullarnn ise sreklilik gsteren bir devlete dnt gzlenir. Bu balamda Karamanoullarnn varl Seluklu devletinin Anadoluda etkin olduu 227 yllk sreten daha uzundur. Bu nedenle Karamanoullar ounlukla ayn corafyay paylamas nedeniyle kltrel anlamda da

80

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Seluklularla en ok ilikilendirilen bir beyliktir. Karamanoullar Beyliinin sanat incelendiinde zellikle dnemin karmak siyasi yapsndan ve kltrel ilikilerinden kaynaklanan farkl sluptaki rneklerle (mimari, el sanatlar ve kitap sanatlar) karlalmaktadr. Ayrca ksa srede geni bir alana yaylan Karamanoullarnn mimari yaptlarnn says dier beyliklere gre olduka fazladr. Karamanoullar, ayn zaman diliminde Anadoluda Seluklular, lhanllar, dier beylikler, Osmanllar ve Memluklarla karlaarak bazen bark, genelde varlklarn srdrebilmek amacyla mcadeleci bir siyaset izlemilerdir. Dier Anadolu beyliklerine baktmzda, Seluklu ve Osmanl dnemlerinde grlen merkezi ynetim baarsna ulaamam olsalar da, ksa sreli ve sanatn her dalnda yeniliklerle dolu bir sre yaanmtr. Beylikler Devrini konu alan aratrmalar ncelikle tarihiler tarafndan yaplmtr. Bunlar arasnda Mehmed Arif (1912- 1914) ve H. Edhemin (1926) Tarih-i Osmn Encmeni Mecmuasnda yaymlanan bir dizi makaleleri, ikarinin (1944) Karamanoullar Tarihi, Akpaazadenin (1992, 2003) Osmanl Tarihi, .H.Uzunarlnn (1929, 1988) kitap ve makalelerini, H. Aknn (1968) Aydn Oullar Tarihi Hakknda Bir Aratrma, M. . Varlkn (1974) Germiyan-oullar Tarihi (1300- 1429), Y.Ycelin (1980) XIII- XIV. Yzyllar Kuzey-Bat Anadolu Tarihi, obanOullar Candar-Oullar Beylikleri, F. Smerin (1984) Karakoyunlular, P.Wittekin (1886) Mentee Beylii, R.Ynann (1989) Dulkadir Beylii, K.Gdenin (1994) Eratnallar (1327- 1381) konu alan almalar saylabilir. Kaynaklardan ikari ve Akpaazadenin almalar dneminde yazlm tarih kitaplar olduu iin olduka nemlidir. Daha sonra dnemin bata mimarisi, el sanatlar ve kitap sanatlar (minyatr, tezhip) gibi eitli sanat dallarn ieren eserler yaymlanmaya balanmtr. rnek olarak E. Diez- O.Aslanapa- M. Komann (1950), Karaman Devri Sanat, A. Kzltann (1958), Anadolu Beyliklerinde Cami ve Mescitler, M. Szenin (1970- 72), Anadolu Medreseleri, Seluklu ve Beylikler Devri I-II, O. Aslanapann (1977), Yzyllar Boyunca Trk Sanat (14. Yzyl), G. neyin (1989), Beylikler Devri Sanat XIV- XV. Yzyl (1300- 1453), E. H. Ayverdinin (1989), stanbul Mimari ann Menei, Osmanl Mimarisi lk Devri. 630- 805 (1230- 1402), G. ney- R.H. nal ve dierlerinin (2000), Akdenizde slam Sanat Erken Osmanl Sanat Beyliklerin Miras kitaplar ile S. Mlayimin (1991), Anadolu Trk Sanatnda 14. Yzyl konulu makalesini verebiliriz. O. Aslanapann dnemin kltrel yaamn da konu alan kitabnda mimari, ini, keramik, hal, minyatr, kitap, ahap, maden, edebiyat, ilim, musiki gibi eitli konular btncl bir yaklamla incelenmitir. Eser kltr tarihi iinde bir

Sanat Tarihi Aratrmalarnda Anadolu Beylikleri Dnemi

81

dnemi ele aldndan gnmzde de zgnln korumaktadr. G. neyin az sayda rneklerle snrl olan yayn mimari, el sanatlar ve minyatr sanat rneklerini ierdiinden ayr bir nem tar. S. Mlayimin almasnda Beylikler Sanatnn Tarihi Alt Yaps, Sosyal ve Kltrel Zemin, Mimari Alannda Sonular, konografik Dnm, Beylikler Devri in Temel Tutumlar olarak belirledii balklarla bu dnemi sorgulamakta ve ayrntl olarak tartmaktadr. Bu yaynlarn dnda vakfiyeler ve yazl kaynaklar, bir beyliin sanatn inceleyen yaynlar, ehir monografileri, yap trleri, yap tipleri, mimari geler, kltrel ilikiler gibi konularda kitap ve makaleler ile son yllarda ivme kazanan Yksek lisans ve Doktora tezleri mevcuttur. Bu dnemi inceleyen aratrmaclardan bazlar yaynlarnda Beylikler, bazlar 14. ya da 15. Yzyl Sanat, kimi Ortaa, kimisi ise Osmanl ncesi Trk Sanat gibi farkl balklarla ayn dnemi incelemilerdir. Beylikler Devri aratrmalarnda bu dneme ilikin farkl belirlemeler ve betimlemeler ortaya kmaktadr. Aratrmaclar, dnemi Selukludan Osmanlya gei evresi, Osmanl dneminin hazrlaycs, Seluklu mimarisinin devam ve slup eitlilii sunan biiminde drt temel fikir zerinde yorumlamlardr. Aratrmaclardan S. etinta (1946) bu dnemi, Seluklu imparatorluu lkesinde yer yer tremi olan beyliklerin mstakil hkmet hayatlarnda tatbik ve takip etmi olduklar mimari aynen Seluklu mimarisiydi eklinde tanmlar. rnein A.S. lgen (1953: 21)e gre bu sre, Seluk devri mimari anlaynn byk bir inkilp geirerek Sinan devrinin klsik olgunluuna ulamasnda en byk mil olan Beylikler a mimari slbu, bugne kadar incelenmemi ve bu deiikliin sebepleri ve olu tarz zerinde durulmamtr. Halbuki bu intikal ann sanat tarihimizdeki mevkii ve hatta nazar dikkati celbetmi olsayd Trk mimarlnn btnlnden phe edenlerin yanl gr ve telakkileri deil, bunlarn dimalarnda phelerinin glgesi dahi yer bulmazd olarak tanmlanr. Aratrmac zellikle Trk mimarisinin anlalmas iin btn dnemlerin ayrntl olarak incelenmesi gerektiini vurgular. S.K. Yetkin (1956: 257) Beylikler Devrini konu alan makalesinde Toplu Geni Mekn, Revakl Avlu, Son Cemaat Yeri, Portallerin Sadelemesi, Doluluk ve Boluk Ahengi ve ve D Ahengi gibi eitlilik gsteren alt balkta konuyu tartmaktadr. Ona gre ise,

82

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Bu Trkmen beylikleri XIV. ve XV. yzyllarda bo durmamlar, bir yandan Bizansllarla ve birbirleriyle urarlarken, bir yandan da fikir ve sanat hareketlerini tutmasn ve gelitirmesini bilmilerdir. Osmanllarn ilk yaplarn iine alan, Seluklularn yap ve ssleme sanatna birtakm yenilikler getiren beylikler devri mimarisini gzden geirmeksizin Klsik Osmanl mimarisinin oluumunu anlamaya imkn yoktur . A. Kuran (1964: 2) Erken Osmanl camilerini inceledii kitabnda Osmanl Devletinin gebe bir u beyliinden yerlemi, ehirlemi bir imparatorlua ykseli sresini kapsayan XIV. ve XV. Yzyllar geleneksel Seluklu ve slm mimari formlleri ve Osmanl mimari yarat melekesinin mahall yap malzemesi ve metodlaryla kaynat devirdir eklinde bu dnemi betimler. C. E. Arseven ( 1971, 1998: 2087) grlerini, Bu devrin sanat eserleri Seluklu devri sanatyla Osmanl devri sanat arasnda bir geit tekil eden ve Seluklu sanatndan baz deiikliklerle ayrlan eserlerdir. Vakaa bu beylikler devrinin sanatlarn Seluk eserlerinden bariz bir surette ayrmak mmkn deilse de istiklllerini kazanan bu beyliklerin artk merkeze tbi olmayp kendi intihap ettikleri ve dier memleketlerden celb ettikleri sanatkrlar ve mimarlara i vermeleri ve daha ziyade mahall sanatlara uymalar, eski Seluk mimar balarnn ananelerinden farkl yeni eserler vcuda getirmelerine mil olmutur biiminde ifade etmektedir. O. Aslanapa ( 1972: 187,1977: 31), Anadoluda Seluklu mimari slubu XIV. yzyl sonlarna ve hatta XV. Yzyl balarna kadar etkisini gstermekle beraber, bu zamanda kurulan birok Trk devletlerinde yeni aratrmalarla birok deiik slup gelimeleri kendini belli etmektedir szleriyle slup eitliliini vurgulamaktadr. A.Altun ( 1988: 70), Beylikler devrinde, Anadolu Trk mimarisinde ortaya kan ve doudan batya doru uzandka daha fazla beliren btn yenilikler ve balang halindeki slup gelimeleri, yine bu beyliklerden birisi olup, sonradan merkezi idaresi altnda birletirerek Anadolunun birliini yeniden kuracak olan Osmanllarn elinde, en iyi ekilde deerlendirilip, evrensel boyutlar iinde, Dnya apnda bir Osmanl Trk Mimarisinin yaratlmasna yol amtr ifadeleriyle bu dneme dikkat ekmektedir.

Sanat Tarihi Aratrmalarnda Anadolu Beylikleri Dnemi

83

G. ney (1989: 2), Baz slup eitlemelerine ramen Anadolu Beyliklerinin, birbirlerinden kesin farkllklar gsteren ayr birer sanat olduunu syleyemeyiz. Birinde denenen bir yenilik, komu bir dier beylikte de izlenebilmektedir. Yeni denemeler rzgarn nne katlm tohumlar gibi farkl blgelerde yeermektedir biiminde grlerini aklar. S. Mlayim (1984: 104) slup tartmas yapt makalesinde, Beylikler slubu , Seluklu slubundan sonra gelen, birdizi farkllama, daha ok bir dalma devrinin yanks olarak grlr. Siyasal nedenleri Timur istilasna balanan zlme sonunda, ortaya kan pek ok beylik arasnda, Karamanllar, eski Seluklu geleneinin mirass olarak baz zellikleri srdrebilmiler; baz yenilikleri de sluplarna katarak, Osmanl slubunun bir bakma hazrlaycs veya mjdecisi olmulardr. Bununla birlikte Beylikler devri sanatn bir gei devrinden ok, kendine zg karakteri olan bir slup devresi eklinde grenler de vardr bu dneme ilikin belirlemeler yapar. S. Mlayim (1991: 2) baka bir makalesinde de, Anadolu Trk sanatnn kronolojik erevesi iinde nisbeten ksa sren fakat, nemli yeniliklerle dolu olduu anlalan bu devrede, Seluklu ve Osmanl siyasi bnyelerinde grlen merkezi ynetim baarsna ulalamam, karmak olaylar dizisiyle rl bir manzara btn Anadoluya hkim olmutur. Beylikler Devri probleminin zlmesi, bu slubun btn boyutlaryla anlalr hale gelmesi, Seluklu ve Osmanl sanatlaryla ilgili baz sorunlarn da zmn getirecektir szleriyle dnemin nemini belirtir. Sunulan grler bu dnemin alglanma biimini yanstmaktadr. Aratrmaclarn ou blgesel slup zellikleri tayan, mimari zmleme ve eitlilik yanstan Bat Anadoludaki Aydnoullar, Menteeoullar ve Saruhanoullar beyliklerinin sanat etkinliklerini tartr. Ortaa deniz ticaretine hkim sahillere ve limanlara sahip olan bu beylikler zellikle mimari alanda deneme ve araylar iindedirler. Cami mimarisinde grlen mekn anlay ya da merkezi kubbe uygulamas, revakl avlu, son cemaat yeri, malzeme kullanmlar ve bezeme anlaylar ile ne karlrlar. Bat Anadolu blgesi tarihin her kesitinde deniz ticareti asndan nem tad iin 14. yzylda da bu ticari yaamn canll farkl kltr evreleriyle beslenme olana sunmu olmaldr.

84

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Yalnzca Bat Anadolu Beylikleri deil, farkl corafyalarda konumlanan dier beyliklerin yaplarnda da plan emas, malzeme- teknik ve ssleme dilinde yeni denemeler sunulmutur. ncelenen rneklerde asimetrik dzenlenebilen n cephelerde mimari elemanlarn yeri deimi, cephe- takap orannda farkllama, byk boyutlu pencere, ni, payanda, kemer, silme gibi gelerle yaratlan devinim, kesme tan yan sra mermer kullanm ve yapdaki dalm, bitkisel bezemenin tercih edilmesi gibi ortak zellikler grlr. Sslemede Seluklu motif dnyasndan geometrik ve figrl bezemeler bata olmak zere baz gelerin tamamen kaybolduu izlenirken,14. yzylda bitkisel bezemenin arlkta olduu bir deiim, beeni yaanmtr. Aratrmaclardan S. Mlayimin (1991: 2- 14) makalesinde vurgulad gibi " Asiyatik alt yap " nn silindii bir sre olan bu dnemde slamiyetten nceki Trk kltrnn bir uzants olan hayvan slubuna balanan temalar tmyle ortadan kalkmtr. 14. Yzyl avcgebe yaam biimini deitiren halkn Anadolu'da ehir kltrne geilerin yaand bir sretir. Dede Korkut hikyelerinin Yunus Emre'nin tasavvuf dnyasna dnmesi toprak ve bitkiler evreninin yakndan hissedilmesi zellikle bezeme dilinin yeni oluumunda etkilidir. Bezemede ounlukla dz ya da krk izgiler, drtgen ve okgenlerin kesimesi / yinelenmesiyle biimlenen yldz rgler gibi geometrik motifler ile fantastik yaratklarla kurgulanan evren imgesi yerini, kvrk dal, yapraklar, palmet, rumi, lotus ve akayk gibi eitli ieklerle oluturulan doa betimlerine baka bir deyile sembolik cennet bahelerine brakmtr. Yunus Emre'nin yaad barl ortam dnemin dier edebi rnlerinde de yakalamak mmkndr. Bu yzyl ayn zamanda Ak Paann Garipnamesi, Kad Burhaneddin Divan, mdeddin Nesimi Divan ve Ahmedi skendernamesi gibi nemli edebi eserlerin yazld ve bazlarnn resimlendii ortamdr. 14. yzyln ortasna gelindiinde beyliklerin ou Osmanl Beylii ile yaplan mcadelelere yenik derek ortadan kalkmtr. Karamanoullar Beylii var olma mcadelesini 15. yzyln ortalarna kadar srdrmse de fazla direnememiler ve Osmanl Beylii topraklarna katlmlardr. Bugne kadar Beylikler sanatna ynelik yaplan almalar belli corafyalarda younlam ve o blgede hkim olan beyliin eserleri daha ok kent leinde incelenerek tekil kalm / ne karlmtr. zellikle corafya / beylik / kent ayrm yaplmakszn dnemin yaptlar ve dier eserleri gnmz teknolojisi kullanlarak belgelenmeli, ayn zamanda siyasi, sosyal, ticari ve kltrel zellikleri asndan irdelenerek yeniden deerlendirilmeli ve yorumlanmaldr.

Sanat Tarihi Aratrmalarnda Anadolu Beylikleri Dnemi

85

Kaynaka
Aka, smail.(1991), Timur ve Devleti, Ankara: Trk Tarih Kurumu Basmevi. Akda, Mustafa. (1979), Trkiyenin ktisadi ve timai Tarihi I,II, stanbul: Tekin Yaynevi. Akn, Himmet. (1968), Aydn Oullar Tarihi Hakknda Bir Aratrma, Ankara: Ankara niversitesi Basmevi. Altun, Ara. (1978), Anadoluda Artuklu Devri Trk Mimarisinin Gelimesi, Ankara: Kltr Bakanl Yaynlar. Aslanapa, Oktay. (1977), Yzyllar Boyunca Trk Sanat (14. Yzyl), stanbul: Milli Eitim Bakanl Yaynlar. Akpaazade, Osmanl Tarihi, (Haz. N. Atsz), stanbul: Milli Eitim Bakanl Yaynlar. Akpaazade, Osmanl Tarihi, (Haz. K.Yavuz, M.A. Sara), stanbul: K Kitapl. Ayverdi, Ekrem Hakk. (1989), stanbul Mimari ann Menei. Osmanl Mimarisinin lk Devri. 630- 805 (1230- 1402), stanbul: Fetih Cemiyeti Yaynlar. Bakrer, mr. (1976), On ve Ondrdnc Yzyllarda Anadolu Mihraplar, Ankara: Trk Tarih Kurumu Basmevi. etinta, Sedat. (1946), Trk Mimari Antlar. Osmanl Devri Bursadaki lk Eserler, stanbul: Milli Eitim Basmevi Diez, E - O. Aslanapa- M. Koman. (1950), Karaman Devri Sanat, stanbul: stanbul niversitesi, Edebiyat Fakltesi Yaynlar. Edhem, Halil. (1926), Garbi Anadoluda Selukilerin Varisleri: Tavif-i Mlk, stanbul: Matbaa-i Amire. Gabriel, Albert. (1931- 1934), Monuments Turcs d Anatolie I-II, Paris: Gde, Kemal.(1994), Eratnallar (1327- 1381), Ankara: Trk Tarih Kurumu Basmevi. Gndodu, Hamza. (1986), Dulkadrl Beylii Mimarisi, Ankara: Kltr ve Turizm Bakanl Yaynlar. Kuban, Doan. (1999), Divrii Mucizesi Seluklular anda slam Bezeme Sanat zerine Bir Deneme, stanbul: Yap Kredi Yaynlar. Kuran, Abdullah. (1964), lk Devir Osmanl Mimarisinde Cami, stanbul: Ortadou Teknik niversitesi Mimarlk Fakltesi Yaynlar. Mehmed Arif. (1912), Anadolu Tarihinden: Hamidoullar , Tarih-i Osmn Encmeni Mecmuas, 15: 939- 947. Mlayim, Seluk. (1991), Anadolu Trk Sanatnda XIV. Yzyl , Sanat Tarihi Aratrmalar Dergisi, 10: 2- 14. Mlayim, Seluk. (1984), Plastik Sanatlarda Anlatm Biimleri ve slup , Arkeoloji- Sanat Tarihi Dergisi, II: 97- 114. ney, Gnl. (1989), Beylikler Devri Sanat XIV- XV. Yzyl (1300- 1453), Ankara: Trk Tarih Kurumu Basmevi.

86

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

ney, Gnl- R. H. nal. (1999 ), Akdenizde slam Sanat Erken Osmanl Sanat Beyliklerin Miras, stanbul: Arkeoloji ve Sanat Yaynlar. nge, Ylmaz- . Ate ve dierleri. (1978), Divrii Ulu Camii ve Darifas, Ankara: Vakflar Genel Mdrl Yaynlar. Sevim, A.- Y. Ycel. (1989), Trkiye Tarihi Fetih, Seluklu ve Beylikler Dnemi, Ankara: Trk Tarih Kurumu Basmevi. Szen, Metin. (1970), Anadolu Medreseleri, Seluklu ve Beylikler Devri I, stanbul: stanbul Teknik niversitesi, Mimarlk Fakltesi Yaynlar. Szen, Metin. (1972), Anadolu Medreseleri, Seluklu ve Beylikler Devri II, stanbul: stanbul Teknik niversitesi, Mimarlk Fakltesi Yaynlar. Szen, Metin. (1981), Anadoluda Akkoyunlu Mimarisi, stanbul: Trkiye Turing ve Otomobil Kurumu. Smer, Faruk. (1984), Kara Koyunlular (Balangtan Cihanaha Kadar), Ankara: Trk Tarih Kurumu Basmevi. ikari, (1946), Karamanoullar Tarihi, Konya: Yeni Kitap Basmevi. Uzunarl, brahim Hakk. (1988), Anadolu Beylikleri ve Akkoyunlu, Karakoyunlu Devletleri, Ankara: Trk Tarih Kurumu Basmevi. lgen, Ali Saim. (1953), Trk Mimarisinin Beylikler slubunda Fatih ann Rol Hakknda Dnceler , Trkiye Turing Otomobil Kurumu Belleteni: 21- 22. nal, Rahmi Hseyin.(1982), Osmanl ncesi Anadolu-Trk Mimarisinde Takaplar, zmir: Ege niversitesi Yaynlar. Wittek, Paul. (1986), Mentee Beylii, 13- 15. Asrda Garbi Kk Asya Tarihine Ait Tetkik, (eviren. O. . Gkyay), Ankara: Trk Tarih Kurumu Basmevi. Varlk, Mustafa etin.(1974), Germiyan- oullar Tarihi (1300- 1429), Ankara: Ankara niversitesi Yaynlar. Yetkin, Suut Kemal. (1960), Beylikler Devri Sanatndan Klasik Trk Sanatna , V. Trk Tarih Kongresi, Ankara 12- 17 Nisan 1956, Ankara: 257- 267. Yinan, Refet. (1989), Dulkadir Beylii, Ankara: Trk Tarih Kurumu Basmevi. Ycel, Yaar. (1980), XIII- XV. Yzyllar Kuzey-Bat Anadolu Tarihi, obanOullar Candar- Oullar Beylikleri, Ankara: Trk Tarih Kurumu Basmevi.

Trk Halk nanlarnn Gncel Deeri

87

Trk Halk nanlarnn Gncel Deeri Ahmet Hikmet EROLU *


Halk arasnda yaayan, gemiten gnmze tanan ve her hangi bir messes dine ait olmayan inanlarn btnne halk inanlar diyebiliriz. Bu inanlar mutlaka her toplumda kendini hissettirmektedir. Bu adan halk inanlar evrensel bir yaygnlk arz etmektedir. Halk inanlarnn her toplumda yaygn olmas, her eyden nce insann zelliklerinden kaynaklanmaktadr. nsan, snrl bir varlk olmasna kar onun beklentileri, mitleri, istekleri, arzular snrszdr. Bu yzden insan, nn alamad isteklerini gerekletirecek, kurtulamad korkularn, kayglarn giderecek insanst varlklara inanma ihtiyacndadr. Ayrca o, etrafnda olup bitenleri, tabiat olaylarn, beklenmedik gelimeleri, olaanstlkleri anlamlandrmak istemektedir. Bu yzden, halk inanlar ortaya kmakta ve toplumda etkin bir rol stlenmektedir. Her ne kadar halk inanlar, insann bireysel ve toplumsal zellikleri, ihtiyalar asndan ele alnsa da Mircea Eliadenin ifadesiyle insan; din bir varlktr (Homo Religious) 1 . Bir bakma insan, yaratl gerei inanma ihtiyacndadr. Onun bu zellii, halk inanlar aratrmalarnda gz ard edilmemesi gereken bir husustur. Halk inanlar,ister dindar olsun isterse dine mesafeli olsun insanlarn ounluunu etkisine almaktadr. Dindar insan, mensup olduu dinin gereklerini yerine getirdii gibi bu dinin inan ve uygulamalar ile ilgisi olmayan inanlara da sahip olmaktadr. Bu inanlar bazen batl inan, hurafe olarak bilinir ve kmsenir. Buna ramen ou zaman bunlarn etkisinin dna klamaz. Din adamlar tarafndan bu inanlarn dine uymad ve bu inanlarn terk edilmesi gerektii telkin edilir. Bazen de halk inanlar, bir dinin baka bir inancyla btnlemi olarak bulunur. Messes bir dinin inancyla btnlemi olan inanlar daha ok etkilenilen ve benimsenen inanlardr.

* 1

Prof.Dr., Ankara niversitesi, lahiyat Fakltesi. Bkz. Mircea Eliade, Dinin Anlam ve Sosyal Fonksiyonu, (ev. Mehmet Aydn), Kltr Bakanl yaynlar, Ankara 1990, 8.

88

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Halk inanlarnn genellikle krsal kesimlerde geni kitleler tarafndan kabul gren inanlar olduu dnlr. Buna karlk ehirlerde, halk inanlarnn daha az etkili olduu kanaati egemendir. Ancak halk inanlarnn, yaygnlnn eitim dzeyiyle ilgili olmad da gzlemlenmektedir. Halk inanlarna ok eitimli kimseler arasnda rastland gibi eitim dzeyi dk olanlar arasnda da rastlanmaktadr. Bu da insanlarn gemie ballklarndan, beklentilerinden, kayglarndan, duygusallklarndan ya da halk inanlarnn tarih aan zelliinden kaynaklanmaktadr. Trkiyede ve Trk dnyasnda da halk inanlar olduka yaygn ve etkilidir. Bu inanlarn bir ksm eski Trk inanlarndan, bir ksm da Trklerin karlat toplumlardan gelmitir. Bu bakmdan halk inanlar, bir tarih kke, derinlie sahiptir ve her adan anlamldr, deerlidir. Bunlar hurafedir, batldr, dine aykrdr mlahazalar ile bir kenara itilerek halk inanlarnn ilevini ortadan kaldrmak mmkn deildir. Bu inanlar yok saymak da anlamadan, zmlemeden reddetmek de, onlarn halk tarafndan kabul grmesini, benimsenmesini engellemez. Ayrca bu, dine de zarar verir. rnein baz insanlar, iinde bir ok halk inanc ve uygulamasn barndran Mevlid okutmann slam dini asndan bir anlam olmadn hatta bunun dine aykr olduunu sylemektedirler. Bu adeti ortadan kaldrmay dini bir grev saymaktadrlar. Halbuki onlar, slam dinine zarar vermektedirler. nk din, bir kltr iinde yaanr, kltrn ekillenmesinde dinin etkisi olduu gibi dinin yaanmasnda da kltrn byk etkisi vardr. Bunu gz nne aldmzda onlarn, Trk kltrnde tamamen kklemi olan bir kltrel geyi kaldrarak dinin halk arasndaki temellerinin yklmasna katk saladklarn rahatlkla syleyebiliriz. slam dini adna Trk kltrnde yerlemi geleri kaldrmaya alanlar bulunduu gibi, baz kimseler de Hristiyanln Trk kltrnde kklemesi iin Hz. sann doum gnnde Mevlid okutmay teklif etmektedirler. Hristiyanlar, 23 Nisan 23 Eyll tarihlerinde Bykadada yaplan Ortodokslarn trenlerine Trklerin katlmalarn tevik etmektedirler. Bu trenlere ok sayda Mslman Trk de katlmakta, plak ayakla yoku kmakta, ip balamakta dilek tutmaktadr. Halk inanlar, ou zaman da messes bir dinin inanlar arasnda varln srdrmektedir. Bu inanlar, ekil deitirerek messes dine ait bir inanla btnlemi olarak da yaayabilmektedir. Gnmzde; Mslman, Hristiyan veya Musevi Trk topluluklarnda, eski Trk inanlarndan gelen bir ok ortak inan varln devam ettirmektedir. Din farkll bu inanlarn

Trk Halk nanlarnn Gncel Deeri

89

yaatlmasna engel olmamaktadr. zellikle kurban konusundaki ortak inanlar hangi messes dini kabul ederse etsin Trk topluluklarnda az veya ok varln devam ettirmektedir. Her nasl bulunursa bulunsun, halk inanlar, halk arasnda etkinliini her zaman korumaktadr. Halk inanlar bazen de benimsenen dinin bir zellii ile btnleerek devamllk arz etmektedir. rnein; eski Trk inanlar arasnda yer alan, ocuklarn ve kadnlarn koruyucusu olduuna inanlan Umay, Trkiyede umac olarak dlanrken, ocuklar ve kadnlar korunmasz braklamayacandan onun yerini Fadime Ana, Zhre Ana inanc almtr. Bu anlay, Anadoludan Orta Asyaya kadar Trk topluluklarnda yaayan ortak bir inantr. Trkiyenin aksine dier Trk topluluklarnda Umay inancnn mahiyeti ayn kalm, sadece isim deitirmitir. Hatta baz Trk topluluklarnda Umay Ana ile Fadime Ana birlikte anlmaya devam etmektedir. Bu zelliinden dolay halk inanlar ile messes dinlere ait inanlar ou zaman ayrt etmek gtr. nk zaman zaman bu inanlarn messes dinin muteber saylan kaynaklarna girebildiine bile ahit olunmaktadr. Halk inanlar, alan bulduklar zaman olduklar ekilde, doal seyri iinde de kltrlerde devam etmektedir.

Halk nanlarnn Trkiye Asndan nemi Trk Halk inanlar, Trkiye ve Trk dnyas asndan her zaman byk nemi haiz olmutur. nk, ok geni bir corafyada yaayan Trk topluluklarn birbirine balayan en nemli unsurlar halk inanlarnda bulunmaktadr. Trkiyede, Alevi veya Sunni Trklerin ortak paydalarn, slam dininin inan ve ilkeleri olduu kadar halk inanlar oluturmaktadr. Trk halk inanlarn anlamadan Trkiyede Alevileri de Snnileri de anlamak, doru bir ekilde deerlendirmek mmkn deildir. nk, Aleviler iin eski Trk inanlar ne kadar sz konusu ise Snniler iin de bu inanlar ayn ekilde sz konusudur. Trk halk inanlar, Aleviler arasnda yaygn olduu kadar Snniler arasnda da yaygndr. Aleviler arasnda dede, baba ile ilgili inanlar, onlara atfedilen olaanst olaylarn benzerleri Suniler arasnda veli, eyh, keramet eklinde kendini gstermektedir. Yzyllar boyu bir inanca sahip olmu toplumlarn, baka bir inanc benimseyerek onu hemen zmsemesi, iselletirmesi, eski inan ve uygulamalarn terk etmesi mmkn deildir. Bu yzden Trklerin de slam

90

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

dinini kabul ettikten sonra eski inanlar ile ilgilerini tamamen kestikleri dnlemez. Nitekim durumun byle olmadn da yaplan aratrmalar aka gstermektedir. 2 Halk inanlar aratrmalarnda, dinin, kltr iinde yaandn da gz ard etmemek gerekmektedir. Trkiyede byk bir ounlukla insanlar slam dinine mensuptur. slam dinine dayanan bir ok inan ve uygulama halk inanc veya halk kltr ile desteklenmektedir. rnein; Kandil geceleri ile ilgili bir ok inan ve uygulama halk inanlar ile desteklenmekte, halk kltr ile beslenmektedir. Doum, cenaze merasimleri ve cenaze ile ilgili bir ok uygulama, slam dininin buyruk ve tleri yannda kltrel unsurlarla rlmtr. lm vukua gelmeden ncesinden balayan ve l defnedildikten sonra da devam eden bir ok uygulama eski Trk inanlar ile slam dininin bir ok uygulamasn bir arada bulundurmaktadr. l iin verilen yemekler, eski Trk inanlar arasnda yer alan ata ruhu inanc ile balantldr. Hatta l iin Kuran- Kerim okutulmasnn bile bu inanlarla ilgisi bulunmaktadr. Krgzistanda, Kazakistanda zbekistandaki lm ile ilgili inan ve uygulamalar incelendiinde bu husus aka grlmektedir. Halk inanlarnn Trkiye asndan gncel deerinin aratrmaya deer ynlerinden birisi de kamuoyundaki baskn gr, fikir ve empozelerin aksine, Orta Asyadaki Trk halk inanlar ile Anadolunun Dou ve Gney Dou blgelerindeki halk inanlarnn artc bir biimde mahiyet itibariyle benzerlik ve ayniyet arz etmesidir. zellikle yatr, trbe etrafnda oluan inan ve uygulamalarn, randaki, zbekistandaki, Kazakistandaki ve Krgzistandaki inan ve uygulamalarla byk benzerlikleri vardr. ok kapsaml aratrmalara dayanmadan, gzlemlerimize dayanarak sylediimiz bu kanaatimizi, halk inanlar konusunda yaplacak mukayeseli aratrmalar rahatlkla kantlayacaktr. Trkiye asndan halk inanlarnn deer ifade eden bir yn de etnik gruplarla ilgilidir. Trkiyede, yzyllar boyunca ayn dini benimseyerek yaayan ve Trk milletini oluturan farkl etnik gruplar bulunmaktadr. Bu gruplar, Trk milletini oluturan unsurlardandr. Halk inanlar bakmndan bu gruplarn birbirleri ile ok geni bir ortak paydalar

Alevi ve Bektai inanlarndaki slam ncesi inanlarndaki temelleri konusunda bkz. Ahmet Yaar Ocak, Alevi ve Bektai nanlarnn slam ncesi Temelleri, letiim yaynlar, 5. bask, stanbul 2005.

Trk Halk nanlarnn Gncel Deeri

91

vardr. Bu inanlar, bidat, hurafe olarak dlandnda bu ortak paydaya da zarar verilmektedir. Baz aratrclarn, Trklerin Mslman olmalarnda slam dini ile eski Trk inanlarndaki benzerlii n plana karmalar ou zaman eletiri almaktadr. Daha ok, derinlemesine aratrma ve karlatrma yaplmadan, yeterince temellendirilmeden byle sonularn sylenmesi bu eletirilere hakllk kazandrmaktadr. Ancak, baka bir kltre mensup insanlarn farkl bir kltr iinde ortaya km bir dini bu kadar geni bir kabulle benimsemesinin de bir izahn yapmak gerekmektedir. Trklerin, uzun yllar slam dini ile eski inanlarn birlikte nasl muhafaza ettikleri ortaya konulmaldr. Trk Halk inanlar batl inan, hurafe gibi mlahazalarla tamamen dland takdirde yaanan Mslmanlk asndan da bir ok sorun kacaktr. nk slam dini ile bu inanlarn ou btnlemitir. Bu inanlar ve uygulamalar ortadan kaldrldnda Trk slam anlay ortadan kalkacak, slam dini Trk kltrne yabanc bir unsur gibi kalacaktr. Mslmanlk adna Kuran slam veya baka sloganlarla ortaya karak dinin kltrel boyutunu dlayanlar, en byk zarar Mslmanla vereceklerdir. Buna karlk Avrupallar, Misyonerlik faaliyetleri ile Hristiyanlatrdklar toplumlarn kltrlerinde Hristiyanl kkletirmenin gayreti iindedirler. Bu kanaati daha iyi aklayabilmek iin dinlerin kltrlere kk salmas yani inculturation konusunda birka hatrlatmada bulunmak gerekir. Bilindii gibi Hristiyanlkta ilk tartma; Yahudi eriatine uyup uymama konusunda ortaya kmtr. nk Hz. sa, Yahudi toplumunun mensubu idi ve ncillere gre retisini Yahudilere anlatmt. Hatta o, kendisinin Yahudi eriatini ykmaya deil tamamlamaya geldiini sylemiti. Hz. saya inananlar, daha nceki din uygulamalarn devam ettiriyorlard. Ancak ondan sonra, Hristiyanlk pagan dnyaya alnca paganlarn Hristiyan olmalar halinde Yahudi eriatine uyup uymayacaklar meselesi ba gstermiti. Bu mesele, Pavlusun yorumlar ile halledildi. Pavlus, Hristiyanl pagan kltr ve inanlarnda kkletirerek, onu bir bakma paganlkla uzlatrarak sorunu zmtr.. Hristiyanlar asndan ayn sorun gnmzde de devam etmektedir. Bu yzden Hristiyanlar inculturation konusuna byk nem vermektedirler. nk, Hristiyanlk Bat dnyasndan dier yerlere genellikle misyonerler aracl ile yaylmtr. Tarihte misyonerler smrgecilerle birlikte hareket etmilerdir. Smrgecilerle ibirlii sonucunda Hristiyanlatrlan yerli halklar ister istemez bu durumu

92

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

sorgulamaktadrlar. Onlarda; Hristiyanlar geldiler, bizim zenginliklerimizi smrdler, ilkel bulduklar inanlarmz deitirdiler, bizi Hristiyanlatrdlar. Ancak yz yllar gemesine ramen onlar hal zengin biz ise hal fakiriz. Karlkl ilikilerimizde yine hep onlar yararl kyorlar. Acaba smrgecilik farkl bir ekilde devam ediyor mu? Hristiyanlmz bu durumu yani smrgecilii merulatrmaya m hizmet ediyor? kanaati bulunmaktadr. Bu durumda Hristiyanlk hal byle toplumlarn kltrlerine yabanc gibi durmaktadr. Hristiyanlar da, farknda olduklar bu durumu ortadan kaldrmak iin yerli kltrde Hristiyanl kkletirmek istemekte, bunun iin inculturation modelleri gelitirmektedirler. Onlar, inculturation rneklerini de tarihten bulmaktadrlar. Hristiyanl yerli kltrlerde kkletirmek yani inculturation iinde tarihte Metod ve Kiril kardelerin en baarl olduunu dnmektedirler. Onlarn Kiril Alfabesi olarak adlandrlan bir alfabe hazrlayp bu alfabe ile Slavlara Hristiyanl retmelerinin Slavlar arasnda Hristiyanln kklemesini salad tespitinde bulunmaktadrlar. Slavlar Hristiyan olmalarna ramen Slav Hristiyanl olumu, Hristiyanlk yabanc bir unsur gibi kalmamtr. Gnmzde de hem Hristiyanlatrlacak toplumlarn hem de Hristiyanln kklemedii toplumlarn kltrlerinde Hristiyanl kkletirebilmek iin inculturation modelleri zerinde almaktadrlar. Trkler, slam dinini kabul ettikten sonra bu din, ok ksa bir sre iinde Trk kltrnde kklemeye balamtr. slam dinine giren Trkler bu dini benimsemilerdir. Hatta Batda, XVI. Yzyldan itibaren slam dini yerine Trklerin dini kavram kullanlmtr. Trk kltrnde kklemi olan slam dinini bu kklerden koparmak her halde Mslmanla hizmet olmayacaktr. Hurafe denilerek halk inanlar hemen reddedilirken, dinin kltr iinde yaanabilecei gerei gzden karlmaktadr. Kltrde kklemeyen din, varln korusa bile din ilevini yerine getirememektedir. Dinin ekilsel zellikleri ne kmakta, manevi boyutu ihmal edilmektedir. Dinin kurucu ilkelerine ve ibadetlerine ballk, kltrel unsurlarn gz ard etmeye hizmet etmemelidir. Yaanan Mslmanln kltrel unsurlar dlandnda insanlar, baka dinlerden medet umar hale gelmektedir. Toplum ve milletlerin hayatnda da bu kadar nemli bir ilevi olan Halk inanlar sadece tek bir disiplinin bak asyla izah edildiinde eksiklik ortaya kmaktadr. Dinler Tarihi alan ile ilgilenmeyen bir etnolog, bir halkbilimci veya antropolog iin inan, sosyolojik, psikolojik veya kltrel bir olgudur. Dini ve metafizik boyut onlar fazla

Trk Halk nanlarnn Gncel Deeri

93

ilgilendirmemektedir. rnein Pritchard, antropoloun inan karsndaki tutumunu u ekilde belirtmektedir: Bir antropolog iin inan, sosyolojik bir olgudur, teolojik deildir. Onun ii dinler arasndaki ya da dinlerle toplumsal olaylar arasndaki ilikilerle uramaktr. Onun inceledii sorun bilimseldir, metafizik ya da ontolojik deildir. 3 Bu yzden halk inanlar disiplinler aras bir yaklamla ele alnmaldr. Ancak bu ekilde aratrmalar isabetli sonular ortaya karacaktr.

Halk nanlarnn Trk Dnyas Asndan nemi Trklerin, geirdikleri uzun tarihi tecrbelerinde zaman zaman eitli din ve inanlar kabul ettikleri grlmtr. Ancak bu kabuller, geni kitleler halinde olmam, blgesel kalmtr. slam dini ile karlanca, bu din, Trklerin byk ounluu tarafndan kabul grm ve benimsenmitir. Bugn de Orta Asyadan Balkanlara geni bir corafyada yaayan Trklerin byk ounluu Mslmandr. Bununla beraber Trklerden tarih boyunca slamdan baka bir ok dini benimseyenler de olmutur. Bunlardan bazlar varln gnmze kadar devam ettirememitir. Trkler arasnda yaylm olan Nesturi Hristiyanln mensubu kalmamtr. Zerdtlie mensup olan Trk topluluklar da gnmzde mevcut deildir. Ayrca bir zamanlar Uygurlarn benimsemi olduu hatta devlet dini olarak kabul ettii Maniheizme mensup Trk topluluu da gnmzde bulunmamaktadr. Her ne kadar Trkler, tarihte benimsedii baz inanlar ve dinleri gnmze kadar muhafaza etmemise ve halen byk ounluu Mslman olsa da baka dinleri benimsemi Trk topluluklar gnmzde de mevcuttur. 4 Bu topluluklardan birisi Gagauzlardr. Gagauzlar, Moldova Cumhuriyeti ve Ukraynada youn olmak zere eitli lkelerde varln srdrmektedir. 5 Hristiyanln Ortodoks mezhebine mensup olan Gagauzlar, gnmzde 200 bin civarnda nfusa sahiptir. Gagauzlar zerinde zellikle Baptist ve Adventistlerin misyonerlik faaliyetleri vardr. Bu Protestan topluluklar, zellikle daha nceki SSCBnin iinde bulunan Trk topluluklarna kendilerinden olanlar Hristiyanlatrarak onlar vastas ile etki etmenin daha kolay olacan dnerek Gagauzlar zerinde
3

Edward Evans-Pritchard, lkellerde Din, (ev. Hseyin Portakal), teki yaynevi, 2. bask, Ankara 1999, 24. 4 Bu topluluklarn sistematik bir tasnifi iin bkz. Harun Gngr, Trk Bodun Bilimi Aratrmalar, stanbul, Kivilcim, 1998, 15-18. 5 Bkz. Harun Gngr-Mustafa Argunah, Gagauzlar, tken yaynlar, stanbul 1998, 85-88.

94

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

misyonerlik faaliyetlerini younlatrmlardr. Bu faaliyetler sonucunda Protestan inancn benimseyen Gagauzlar da bulunmaktadr. 6 Hristiyan Trk topluluklarndan birisi de uvalardr. uvalar, slam dinini devlet dini olarak kabul eden ilk Trk devleti olan dil Bulgarlarnn bakiyelerindendir. Onlar Gagauzlardan ayran en nemli zellik, daha nce Mslman iken XVIII. Yzyldan itibaren Rus Ortodoks Kilisesinin giriimi ile bask ve zulm altnda yaplan Hristiyanlatrma ve Ruslatrma faaliyetleri sonucunda Hristiyan olmalardr. Onlarn bir zellii de Hristiyanl benimsemelerine ramen eski Trk inanlarn canl olarak yaatmalardr. uvalar, gnmzde Rusya Federasyonu ats altnda zerk cumhuriyet olarak varln srdren uvaistanda yaamaktadrlar. 7 Ayrca, saylar 300 000 civarnda olan Krein Tatarlarn da bu erevede zikredebiliriz. 8 Gagauzlar ve uvalardan baka Hristiyanl benimseyen Trk topluluklar da gnmzde varlklarn devam ettirmektedirler. Bunlardan Hakaslar, Hakas Cumhuriyetinde yaamaktadrlar. Onlar da Rus misyonerlerinin yapt almalar sonucunda Hristiyan olmulardr. Hatta, Hristiyan olmalarna ramen onlarn inan sistemlerinde amanik unsurlar Hristiyan inanlarna gre daha arlktadr. Hakasyada Trklerin milli kimliklerini koruma refleksi, Hristiyanln gerilemesini, buna karlk amanik inanlarn ve geleneklerin daha baskn olmasn salamaktadr. Gorno-Altay, Saha (Yakut) Trkleri ve Yakutistanda yaayan Dolganlar, resmen Hristiyan olan ancak daha ok eski inan ve geleneklerini devam ettiren Trk topluluklarndandr. 9 Tarih sre iinde, Trkler arasnda benimsenen dinlerden birisi de Museviliktir. Musevilii benimseyen ve gnmze kadar muhafaza eden Trk topluluklarndan birisi Karaimlerdir (Karay, Karai). Krm, Polonya, Azerbaycan ve dier baz lkelerde yaayan Karaimler, Museviliin sadece Tevrat kabul eden Karai mezhebine mensupturlar. Ancak onlarn, bu mezhebin inanlar ile gnmzde fazla bir ilgilerinin kald da sylenemez. Karaimleri, VIII. Yzylda Musevilii kabul eden Hazarlarn ve
6 7

Bkz. Gngr, Trk Bodun, 15. Bkz. Durmu Ark, Hristiyanlatrlan Trkler (uvalar), Aziz Anda yaynlar, Ankara 2005, 241-402; Nuri Yce, uvalar, DA, VIII/388-392; Gngr, Trk Bodun, 15-16. 8 Bkz. Durmu Ark, Trk Kltrnn Farkl Bir Boyutu Olarak Kresin (Hristiyan) Tatarlarn Din nanlar, VI. Uluslar aras Trk Kltr Kongresinde sunulan baslmam bildiri. 9 Bkz. Gngr, Trk Bodun, 15-16.

Trk Halk nanlarnn Gncel Deeri

95

Kuman Kpaklardan bu inanc benimseyenlerin bakiyeleri tekil etmektedir. Gnmzde saylar ok azalan Karaimlerin byk ounluu Krmda yaamaktadr. 10 Onlar, kendilerini, Museviliin Karai mezhebine mensup Trk soylular olarak ifade etmektedirler. Trklerden Musevilii kabul eden dier bir topluluk da Krmaklardr. Onlarn, sadece Tevrat kabul eden Karaimlerden fark, Tevrat yannda Hahamlarn yorumlarndan oluan Talmutu da kabul etmeleridir. Saylar ok az olan Krmaklar gnmzde Krm Akmescitte kk bir cemaat halinde yaamaktadrlar. 11 Gnmzde, Budizmin Tibet biimi olan ve Lamaizm olarak adlandrlan inanca mensup Trk topluluklar da yaamaktadr. Rusya Federasyonunun ats altndaki Tuva Cumhuriyetinde yaayan Tuva Trkleri Budizmin Lamaist kolundandr. Ayrca, Dou Trkistann Kansu eyaletinde yaayan ve Yugur adyla bilinen Trkler de Budist inanca mensuptur. Burada, Gorno-Altay blgesinde yaayan baz topluluklarn inan sisteminin de Ak-Yang (Ak Din) veya Budizmo-amanizm olarak adlandrldn da zikretmek gerekir. 12 Gnmzde, yukarda saylan topluluklar dndaki Trkler, slam dinine mensuptur. slam dinini belirli bir srete de olsa bu ekilde Trklerin tamamna yakn bir ekilde kabul etmesi dikkat ekici bir durumdur. nk, insanlarn tarihten beri getirdikleri, atalarndan tevars ettii inanlarn deitirmesi ok zor gereklemektedir. Bu yzden, Trklerin Mslmanlamas olgusu, din tarihi ve tarih aratrclarn ister istemez bunun nedenlerini dnmeye sevk etmektedir. Trk halk inanlar, tarihten gnmze karlalan bir ok din ve kltre ramen gnmze kadar Mslman Trklerde devam ettii gibi Hristiyan hatta, milli bir din haline gelmi olan Musevilii din olarak benimsemi olan Trklerde de devam etmektedir.

10

Bkz. aban Kuzgun, Hazar ve Karay Trkleri, Geniletilmi II. Bask, Ankara 1993, 299320; Hikmet Tanyu, Trklerin Dini Tarihesi, Burak yaynevi II. Bask, stanbul 1998, 2972; Ahmet Gkbel, Kpak Trkleri (Siyasi ve Dini Tarihi), tken Neriyat, stanbul 2000, 303-343; Durmu Ark, Trk Yahudiler: Krm Karaileri, Dini Aratrmalar, C. VII, S. 21, s. 27-49. 11 Gngr, Trk Bodun, 15-16, 259-269. 12 Gngr, Trk Bodun, 17.

96

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Trk dnyasnda zellikle ruh inanc ve buna dayal dier inan ve uygulamalar byk lde benzerlik hatta zde ayniyet gstermektedir. Anadoludan Balkanlara kadar Trk topluluklar arasnda rastlanan ancak kkeni bilinmeyen bir inancn, bizi, o inancn izi srlerek ran, Azerbaycan, Trkmenistan, zbekistan, Krgzistan ve Kazakistan yoluyla en teferruatl ekilde Altaylarda, Yakutistanda bulmann ve zmlemenin mmkn olaca sonucuna ulatrmtr. Ancak bu bizi, Trk inanlarnn en otantik halinin corafi adan en u noktada olan Trk topluluklar arasnda bulunabilecei gibi bir genelleme yapmaya da gtrmemelidir. Bazen Hakasyada Yakutistanda varl devam etmeyen inanlara Anadoluda da rastlayabilmek mmkn gzkmektedir. Eski Trklerdeki ruh inancnn gnmzde baz durumlarda mulak olduu, bununla beraber, ata ruhlar konusunda berrak olduu gzlemlenebilmektedir. Bu inan, zellikle Mslman Trklerde veli, evliya, eren inancna dnm, Hristiyan Trklerde ise aziz inanc ile btnlemitir. Onlarn mezarlar klt ve ziyaret merkezleri haline gelmi, bu tr yerler ve evresi eitli adaklara, uygulamalara konu olmutur. Eski Trklerdeki ata ruhlaryla ilgili inanlarda olduu gibi, velilerin de bu dnyada olanlara yararnn veya zararnn dokunabilecei mantnn egemen olduu bir inan ve uygulamalar btn ortaya kmtr. Ruh inancnn, Mslmanlk inancyla btnlemi ekilde devam ettirilme ekillerinden birisi de belirli gnlerde llerin ruhlar iin Kuran- Kerim okutulmas ve eitli uygulamalarn yaplmasdr. Anadoludan Orta Asyaya Trkler, Perembeyi Cumaya balayan gecede gemilerinin ruhlar iin Kuran- Kerim okumakta, dua etmektedir. Trk topluluklarnn ounda bu gecede dini adan ho grlmeyen davranlardan kanmaya zen gsterilmekte, hatta tereya ile bir eyler kavurarak yemek yaplmakta, koku karlmaya allmaktadr. Bunlardan, evin etrafnda, muhtemelen bacasnda bekleyen gemilerin ruhlarnn istifade edecei dnlmektedir. Geleneksel Trk inanlarnda ok nemli bir yer tutan kurban uygulamas, Mslman Trklerde slam dininde de bu ibadetin bulunmasndan dolay devam etmitir. Bununla beraber kutlu saylan yerlerde adak adayp kurban kesme uygulamas da paralel olarak varln korumutur. Ayrca kansz kurban kapsamnda olan sa uygulamalar, Mslman olduktan sonra da Trkler arasnda yaatlmtr. Sa ile baz dileklerin gerekleeceine ve baz belalarn defedilebileceine inanlmtr. Hristiyanlkta kanl kurban uygulamas bulunmamasna ramen Hristiyanl benimsemi olan Trk topluluklar, eitli vesilelerle, eskiden

Trk Halk nanlarnn Gncel Deeri

97

beri getirdikleri kanl gerekletirmektedirler.

kurban

uygulamalarn

gnmzde

de

Sonu olarak Trk halk inanlar hem Trkiyedeki farkl gruplar hem de Trk dnyasn bir arada tutan nemli unsurlardandr. Bu inanlara nem vermek, hem Trkiyede hem de Trk dnyasnda Trk merkezli dnmeye, dnyay bu ekilde alglamaya katk salayacaktr.

zbek Halk Edebiyatnda Latife, Laf, Askiya

99

zbek Halk Edebiyatnda Latife, Laf, Askiya

Naciye YILDIZ *

zbek halk edebiyatnda glme ve mizaha dayal olarak gelien ve bu zelikleri ile az-ok birbirine benzeyen; ama baz noktalardan da birbirinden ayrlan tr vardr. Bunlar latife, laf ve askiyalardr. Bu tebliin konusunu, bu trn zellikleri, birbirleriyle mukayeseleri ve Anadoludaki paralelleri tekil edecektir. zbek halk edebiyatnda fkra karl kullanlan latife, zbek bilim adamlarnca, kk hacimli, birka epizottan meydana gelen, keskin bir hiciv, ince bir alay, nazik kinayeler ihtiva eden bir tr (Yoldaeva, 1989; 141), yada halkn ince zekas ile meydana getirilen gln ksa hikye (Hamidiy-Abdullayeva-brahimova, 1967;89) olarak tanmlanmaktadr. Anadolu sahasnda da 16. yzyldan itibaren yazl kaynaklarda rastladmz bu Arapa ismin yannda, zbek halk edebiyatnda anekdot terimi de kullanlmaktadr; ancak, anekdot, daha ok tarih ahslarla ilgili ksa hikyeler olarak, latife trnden ayrlr. zbek halk edebiyatnda sz ustal, hazrcevaplk, mizah slp gerektiren latife, zamanla daha ok Nasriddin Efendi olarak tannan Nasreddin Hoca fkralarnn genel ismi hline gelmitir. Nasriddin Efendi latifelerinin, zbek Trkleri arasnda ne zamandan beri anlatlageldii konusunda ise, bilim adamlarnn elikili grlere sahip olduu anlalmaktadr. Baz bilim adamlar bu latifelerin IX. yzyldan itibaren (Devletov, 1959), baz bilim adamlar ise, 19. yzyln ikinci yarsndan itibaren anlatldn (Yoldaeva, 1989; 139) sylemektedirler. Anadoluda, Nasreddin Hoca fkralarnn 13. yzyldan itibaren anlatlmaya baland dnldnde (Kprl, 2004) bunun bir eliki olduu anlalmaktadr. Eski Anadolu Trkesinden aatay Trkesine aktarlm bir metin, Hadi Zarifovun zel ktphanesinde
*

Do.Dr., Gazi niversitesi Fen-Edebiyat Fakltesi, ada Trk Leheleri ve Edebiyatlar Blm.

100

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

bulunduuna gre (zkan, 1999;19), Nasreddin Hoca fkralarnn, kesin bir tarih verilemese de, 19. yzyldan evvel; nce szl kaynaklarla, sonra el yazmalaryla, 1845ten sonra da matbu eserlerle bu corafyaya yayldn dnmek mmkndr. Kazanda 1845 ylndan itibaren Nasreddin Hoca fkralarnn Arap alfabesi ile birok basksnn yaplmas, fkralarn geni bir kitleye yayldnn gstergesidir. zbek edebiyatnda, Nasreddin Efendi ile ilk deerlendirmeler de, genellikle bu latife kitaplarnn nszlerinde yer almaktadr. Hadi Zarif, erif Rza, Abdulla Kahhar, Sabir Abdulla, Edhem Rahmet, Rustem Kamilov gibi zbek aratrmaclarn da, 20. yzylda, Nasriddin Efendi fkralarn derleme ve yaynlama konusunda byk katklar olmutur. zbek Nasriddin Efendi latifelerinin kahraman, zamanla, yaygn hayat kurallardan biraz daha farkl alglaylar olan, karakter bakmndan farkl kiilerin de sembol hline gelmi ve halk arasnda bu tr kiiler iin efendige ohaydi gibi de bir benzetme gelimitir; ancak, son dnemlerde birok Nasriddin Efendi latifesinde, Nasreddin Hocann, dinsizlik propogandas iin ara olarak kullanld, bu amala yeni latifeler tretildii de mlumdur. Bu sebeple, Efendi, slm dininin zorla kabul ettirilmesi, etmeyenlerin cezalandrlmas ile ilgili, sonradan tretilmi latifelerde de karmza kar. Bu ilaveler sebebiyle, Trk dnyasnda yaymlanan Nasreddin Hoca kitaplar iinde, fkra says en fazla olan zbek versiyonudur (zkan, 1999; 23). Takentte Efendi Latifeleri adyla yaymlanan kitapta 791 fkra bulunmaktadr (Sarmsakov-Yoldaeva, 1989). zbek halk edebiyatnda gzel latife anlatanlara latife-guy veya latifei denir; halk arasndan bu ite kabiliyetli olan herkes latife anlatabilir; ancak, latifei veya latifeguylar kendilerine has bir slba sahiptirler, dinleyenlerin psikloljisine uygun latifeler seerler, anlattklarn mimik ve ses dzenlemeleri ile zenginletirirler. zbek latifelerinde, Nasriddin Efendi kadar mehur olmayan baka fkra tipleri de vardr. Bunlar, Mir Ali ve Mereb isimli tiplerdir. Mir Ali, Ali ir Nevainin fkra kahraman hline getirilmi tiplemesidir. Mir Ali ile Hseyin Baykara, latifelerde olumsuzluklar su yzne karmak zere yer alan, birbiri ile dost, tarih ahslardr (zbek Sovet Entsiklopediyas VII; 261). Mereb (Babarahim Mereb), 1657 ile 1711 yllar arasnda yaam, mehur bir airdir. Belh hakimi Mahmud Katagann emri ile daraacna aslarak ldrlen ve mezar Afganistann Hanabad ehrinde bulunan Mereb etrafnda oluan fkralar, din yobazlklarla ve batl inanlarn yerilmesi ile ilgilidir (zbek Sovet Entsiklopediyas VII; 71-72). Bu tarih

zbek Halk Edebiyatnda Latife, Laf, Askiya

101

ahslarn dnda, molla, kad, imam, dana, dehkan, nakka, tabib, fakir, dervi, kembagal, air, hakim, bay latifeleri de yaygndr. Latifelerde hkmran snf daima akl-feraset ynnden zayf, ahmak, zalim olarak gsterilir. Nasriddin Efendi her roln aktr gibidir. Bunlarda mizah bazan hafif yollu, bazan da kzgnlkla verilir. Latifelerde, her trl sosyal olay ilenebilir, aklllk-ahmaklk, alkanlktembellik, drstlk-hilekrlk gibi, zt kavramlar vurgulanr ve bunlardan olumlu olan ynnde fkrann dm zlerek bir mesaj verilir. Laflar da zbek halk edebiyatnda glmeye dayal trlerdendir. Arapa bir isim olan laf, mbalaaya dayal, ksa bir anlatm trdr (zbek Sovet Entsiklopediyas VI; 437; Sarmsakov, 1989;115). Laf syleme geleneini srdren kiilere lafbaz veya lafi; bu gelenee de laf uru veya laf ayt denmektedir. Laflarla ilgili olarak geni bilgi zbek Halk Ogzaki Poetik cad isimli eserde yer almaktadr (RazzakovSabirov-Mirzayev-mamov, 1890; 184-186). Burada yer alan bilgilere gre, laf, genellikle bir olaya bal olarak anlatlan bir kompozisyon deildir, iki kiinin karlkl olarak mbalaal sz sylemesine dayal olarak kurulur. Trk halk edebiyatnda palavrac fkralar olarak tanmlayabileceimiz bu trde, birinin syledii mbalaal sze, karsndakinin daha mbalaal olarak cevap vermesi esastr. Lafta yer alan mbalaa, hayatta hi bir zaman gerekleemeyecek, dinleyicinin aklnn ucundan bile gemeyecek derecededir; buna guluv mbalaa denir. Ressam lafinin bir gnde yedi yz portre izdiini sylemesine karlk, yazar lafinin bir gnde on yedi roman, krk kadar da hikye yazdn sylemesi gibi. Laflar, genellikle karlkl olarak sylenen iki cmleden meydana gelir. Bazan ilk lafi ikinci lafinin szne inanmadn, byle birey olamayacan belirtince ikinci lafi ikinci bir cmle ile szn kuvvetlendirir. Mesela, birinci laf, Size bir ucu Semerkanta kadar uzayan bir kilim hediye getirdim dediinde, ikinci laf, buna, ok iyi etmisiniz, misafirhanedeki kilimin az bir yerine ate dp yanmt, o getirdiinizi oraya yama yaparz eklinde cevap verir. Eer birinci lafi buna itiraz etmezse laf kapanr; ancak byle ey olur mu dediinde, ikinci lafi ona senin yle yle dediin yerde, bu da byle olur kalbnda bir cevap verir. zbek laflar, derlenerek ayr bir tr olarak yaymlanmamtr; ancak mizah Mutum dergisinde laf rnekleri yaygn bir ekilde yer almaktadr (Sarmsakov, 1989;152). Lafilar, zbek halk tiyatrosunun komik sanatlar olan masharabazlar ve kizikiler ile benzer yapda tiplerdir. Bu gurupta

102

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

da mbalaal syleyi ve abartl davran kalplar, gldrmeyi tetikleyen unsurlardr. Lafilik gelenei, halk arasnda, bu ie kabiliyetli kiiler tarafndan srdrlmekle birlikte, bizdeki k-rak mnasebeti ustaz ile agird arasnda da vardr; yani lafilar, usta lafilar tarafndan yetitirilir. Karlkl olarak laf uran lafilarn Ahmet lafi/Rahmet lafi, Salim lafi/Hakim lafi gibi, birbiri ile kafiyeli isimler tadklar da grlr (Sarmsakov, 1989;156). Her zaman bunun gibi iki isim yanyana gelemeyeceine gre, tpk masallarda olduu gibi, sylenenlerin gerek olmadna dinleyiciyi hazrlama, bu isimlerin kullanlma sebebidir diye dnmek mmkndr. Lafilar her trl meslekten gelebilir; ky hayatnda ifti, oban v.s. olabildii gibi ehir hayatnda da buna uygun berber, ofr gibi hatta ressam lafi ile yazar lafi gibi meslekler tercih edilebilir. Askiya, genellikle sayil denilen ve baharda dzenlenen elencelerde, ayhanelerde, toylarda ve dier merasimlerde icra edilir (Razzakov-Sabirov-Mirzayev-mamov, 1890; 33-34). Askiya, hazrcevaplk, zeka, tez kavrama ve cevaplama ile birlikte dil zenginlii, estetik zevk de gerektirir. Askiya, drama dayal bir trdr. Sosyal hayatn eitsizlikleri yannda, askiyalarda kiisel aksaklklar da dostane bir ekilde dile getirilir. Sovyet dneminde, eski dnemleri ktleyip yeni rejimin propagandasn yapmak iin de askiyalar kullanlmtr. Askiyalarda mecaz, cinas, kinaye gibi sz sanatlarndan, allegoriden, mbalaadan, ataszleri ve deyimlerden faydalanlr. Askiya syleme adeta bir yarmadr; iki veya daha fazla olan askiyabazdan hangisi daha ustaca sz syler ve dili de zengin bir ekilde kullanrsa, o galip saylr. Askiya geleneini srdren kiiler genel olarak askiyabaz; Zerafan, Kakadeya ve Surhan civarlarnda da suhanpardaz olarak adlandrlrlar (Sarmsakov, 1989;163). Ansiklopedik bilgilere gre, askiya gelenei halk arasnda 15. yy.dan beri vardr; ancak terim daha sonraki yzyllarda ortaya kmtr. Askiyabazlar, icra ortamlarna gre; sarayda yetien ve sarayda sanat icra eden askiyabazlar, halk arasnda yetiip sarayda sanat icra edenler ve halk arasnda yetiip yine halk arasnda sanat icra edenler olarak gruplara ayrlmaktadrlar. Ayrca kabiliyetlerine gre de heveskrlar ve profesyoneller olmak zere iki gruba ayrlrlar. Heveskrlarn icra ortamlar genellikle ayhanelerdir; profesyoneller ise zel

zbek Halk Edebiyatnda Latife, Laf, Askiya

103

trenlerde sanat icra ederler. Ayrca askiyabazlarn Margulanlk Celil gibi ehir isimleri ile anldklar da grlr. Mir Sarbaraha, Mevlana Burhan, Said Giyeseddin, Mevlana Halil Sahaf, Mevlana Abdulvasi, gibi isimler, en eski askiya ustalar olarak kaytlarda yer almaktadr. 19. yzylda Fergana ve Takent civarnda askiya geleneinin parlad grlmektedir. Bu dnemin mehur askiyaclar ise Dehkan Yzbai, Kari Kerimov, Mamayusuf Tillebayev, Yusufcan ekercanov, Mathalik askiya, Mirzavali Kelle, Usta Hamrakul, Kalmuhtar, Abdulla Fanus, Saidahmed askiya, smet askiya, Mamacan Kavak, Mirzarahim Kulak, Niyaz Baki, Zahid Burun, Molla Mamatbuva Vahabovdur. Sovyet devrinde askiyann peyrav denilen bir tr geliir. Bu dnemin usta askiyabazlar Tursunbuva Aminov, Aka Buhar Zakirov, Curahan Sultanov, Mamurcan Uzakovdur. Asrmzn son eyreinde de Ganican Gamatov, akasm acelilov, Mamarazik shakov, Resul Kari Mamadaliyev, Rahmatkul, Abdullacan Yaarov, Abdulhan Mahsum Kazakov, Mamacan Mamadinov gibi isimler askiya geleneini srdrmtr (zbek Sovet Entsiklopediyas, I; 502). Askiyalarn zaman iinde baz trleri meydena gelmitir. Bunlar u ekilde zetleyebiliriz (Sarmsakov, 1989;167-168): 1. Kafiye tr: Askiyabazn szleri kafiyelidir. Bunlara kafiyebaz askiyac da denir. Zeka ve hazrcevaplln yansra, dile hakimiyeti de gerektirir. Bunlara Yusufcan Kzk ile kel lakapl Usta Mutavalli arasndaki diyalog rnek verilebilir: Darahtsiz havliga kirdim, baimdan aftab tdi/ Kaddingden rgiley canan, sening kadring yaman tdi (Sarmsakov, 1989;169). 2. Ohatdim tr: Ohatdim, benzettim, demektir (Sarmsakov, 1989;169-170). Bunda bir askiyac dierini bir nesneye, ounlukla bir hayvana benzetir. 3. irinkrlik: Semerkend, Buhara ve Surhanderyada yaygndr. Bunlarda taklma, alay, gldrme had safhadadr. nsanlarn eksiklikleri, balarndan geen maceralar dile getirilir. 4. Peyrav: Askiyann en karmak eklidir. Sadece usta askiyaclar tarafndan yaplr. Peyravlarda bir tema etraflca ilenir; Hayvanlar, meyveler, baclk gibi iler, al-veri; son zamanlarda da futbol, traktr gibi konular, bu askiyalarn konusunu tekil eder. Temann dna kldnda, kan askiyacnn yenilmi olduuna hkmedilir. Baz

104

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

askiyabazlar, baz konularda mehurdur. mamov, 1890; 33-34).

(Razzakov-Sabirov-Mirzayev-

Askiyalarn halk tiyatrosunun ortaya kmasnda byk etkisi vardr. kinci Dnya Savandan sonra, askiyalar tiyatro sahnesine de tanmtr.

Sonu Anadolu sahas halk edebiyat malzemesi ile karlatrldnda, zbek halk edebiyatndaki bu tr ile paralellikler olduu, hatta yaplacak daha geni ve mukayeseli almalar sonucunda, dier Trk boylar ile de paralelliklerin tespit edilebilecei anlalmaktadr. Latifeler konusunda, terim adndan -ki 16.yy. dan 19.yy.a kadar Osmanl Trkesinde de latife terimi kullanlmtr-, Anadoludan kp Trk dnyasnn ortak fkra tipi hline gelen Nasreddin Hocaya kadar, byk bir ortaklk sz konusudur. zbek edebiyatnda yer alan Mir Ali veya Mereb gibi fkra kahramanlarnn paralelleri, Anadolu sahasnda da vardr; Namk Kemal veya Neyzen Tevfik gibi. zbek halk edebiyatndaki laflar, Anadolu sahasnda anlatlagelen palavrac fkralar ile birebir rtmektedir. zellikle avc fkralar buna verilebilecek rneklerdir. Askiyalarn Anadoludaki paralelleri ise, bir metne bal olmakszn, belli bir konu etrafnda sze dayal olarak icra edilen orta oyunu ve glge oyununun muhavere ksmlardr. Her trn ve Anadoludaki paralellerinin ortak noktalarn u ekilde tespit edebiliriz: 1. Mizaha dayanmaktadrlar. 2. Sz ustal, hazrcevaplk yannda ince bir zek ve mizah duygusu da gerektirmektedirler. 3. Bir yandan gldrrken bir yandan da dndrme esastr. 4. Hepsinde belli tipler vardr; laf ve askiyalar yaratan lafi ve askiyabazlar da bu trlerin tipleridir. Anadoluda da bu zellii,

zbek Halk Edebiyatnda Latife, Laf, Askiya

105

Nasrettin Hoca, avc gibi fkra tiplerinde; Karagz-Hacivat ve Kavuklu-Piekr gibi halk tiyatrosu tiplerinde grebiliriz. Ayrlan ynleri: 1. Latife ve laflar ksa kompozisyonlardr. Askiyalar ve paralleleri olarak dndmz Anadoluda geleneksel halk tiyatrosunun muhavere blmleri daha uzundur. 2. Latife ve laflar herhangibir trene veya zel gne bal olmakszn her yerde anlatlabilirler. Askiyalar ve askiyann ve muhaverelerin icra ortamlar vardr. 3. Laflarda ve askiyalarda, tasvir veya giri yoktur, dorudan konuya girilir. Latifelerde ise, konuya giri yaplr. 4. Lafi ve askiyabazlar ustalar tarafndan yetitirilir. Anadoluda halk tiyatrosunda da usta-rak eitimi sz konusudur. Latifeler ise, herkes tarafndan anlatlabilirler. 5. Askiyalar ve geleneksel tiyatromuzda bir blm olan muhavereler, topluluk nnde iki veya daha fazla kii tarafndan icra edilir, yani zel seyircileri vardr. Kaynaka
Devletov K. (1959), "Nasriddin Efendi Obraznn Gelip k ve Ehemmiyeti", zbek Edebiyat Meseleleri, Takent. Hamidiy H., .Abdullayeva, S.brahimova (1967), Edebiyatunaslik Terminleri Lugati, Okutuvi Ne., Takent. Kadirov M, Askiya, zbek Folklor Oerkleri III, Fen Neriyat, Takent. Kprl M.F. (2004), Hasreddin Hoca, Aka Yay. zbek Sovet Entsiklopediyas I (1971), Takent. zbek Sovet Entsiklopediyas VI (1975), Takent. zbek Sovet Entsiklopediyas VII (1976), Takent. zkan, . (1999), Huca Nasretdin Mezekleri/Nasreddin Hoca Fkralar,TKA Yay., Ankara. Razzakov H., A. Sabirov, T. Mirzayev, K. mamov (1980), zbek Halk Agzaki Poetik cadi, Takent. Sarmsakov, B., F. Yoldaeva (1989), Efendi Latifeleri, Takent. Sarmsakov B.. (1989), Laf, zbek Folklor Oerkleri III, Fen Neriyat, Takent. Yoldaeva F. (1989), Latifa, zbek Folklor Oerkleri III, Fen Neriyat, Takent.

Cengiz Aytmatovun Gn Uzar Yz Yl Olur Romannda Dzenin Yabanclamas ve nsann Kendisi Olmas Problemi

107

Cengiz Aytmatovun Gn Uzar Yz Yl Olur Romannda Dzenin Yabanclamas ve nsann Kendisi Olmas Problemi

Cafer GARPER *

Cengiz Aytmatovun Gn Uzar Yzyl Olur roman, salam kurgusu ve roman tekniklerinin baaryla kullanlnn yannda, estetik yapyla birleen geni bir fikir tabakasna da sahiptir. Bu eser, bir tarafyla modernizmin yaratt problem alanlarn ve souk sava yllarnda iki sper g arasndaki ekimeyi dikkatlere sunarken, dier yandan Sar zek bozkrnda srdrlegelen gelenekli hayat, bu corafyann mitolojik-tarih zamandan modern zamana uzayan yazgsn, rejimin insanlar zerinde deitirici, dntrc ve tekiletirici baskc uygulamalarn kurmaca dnyaya tar. nsann uzun yzyllarn ierisinde rettii yaama tarzndan, hayat algsndan ve btn deerler sisteminden koparlarak nceden tasarlanm bir modele gre ekillendirilmek istendii bu yapda, sonunda yeni nesiller kendilerini hayata balayan btn st deerlerden uzaklamaya balarlar. Rejimin dayatmas ve modernizmin etkisiyle tabiattan, gelenekten, evrenden, Tanrdan kopu insan yeryznde tekiletirip kimliksizlie srkleyerek savunmasz ve plak brakr. Yeryznde yeniden bir kimlik kazanmak, mankurtluktan insan seviyesine ykselmek tabiata, evrene, gelenee, Tanrya ve insann kendi zne dnyle mmkn olacaktr. nsann kendisi olmas savanda Cengiz Aytmatovun Gn Uzar Yzyl Olur romannda insan-evren-Tanr btnl ve uyumu felsef derinlii olan nemli bir tez olarak ortaya kar. almamzda bu konu, ad geen romanda baskc otoritenin etkisiyle dzenin yabanclamas ve buna bal olarak insann evrenden, Tanrdan ve kendisinden kopuu problemi erevesinde ele alnacaktr.

Yrd. Do. Dr., Sleyman Demirel niversitesi, FenEdebiyat Fakltesi, Trk Dili ve Edebiyat Blm.

108

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Edeb eserde ideolojik dnce yahut geni manasyla fikir, ham malzeme veya propaganda unsuru olmaktan kp estetik geye ve kurgu unsuruna dntnde anlam kazanr. Probleme bu bak asndan yaklatmzda Cengiz Aytmatovun Gn Uzar Yzyl Olur romannda fikir tabakasnn romann ierisinde estetik geye ve kurgu unsuruna dntn grrz. Bu fikirler, ideolojik temellere dayanmaktan uzak olup, yazarn hayatn ierisinden reterek kartt, rneklerine daha ok 19. yzyln byk romanclarnda rastlanan, felsef derinlie sahip fikirlerdir. Rejimin dayatmalaryla gelenein kesintiye uramas, modernizmin, teknolojinin insann hayatn ve evreyi deitirmesi, hrriyet alannn daralmas, Tanr bann gevemesi ve giderek yok olmas, buna bal olarak insann i dnyasnda yitimi yaayarak evreye ve kendisine yabanclamas gibi temel problemler eserin kurmaca dnyasnn fikir tabakasn oluturur. Rejimin dtan mdahalesi, kiilerin uygulad baskc otorite ve modernizmin getirdii teknolojiyle dzenin yabanclamas, sonunda insan tabi evresine, evrene, mensup olduu kolektif bilince, insana, Tanrya ve kendisine yabanclatrarak tekiletirir. Cengiz Aytmatovun Gn Uzar Yzyl Olur roman ayn zamanda bu yabanclamann ve tekilemenin iinde dn izleklerini de bnyesinde tar. Buna gre insann kendisi olmas ancak kolektif bilinle btnlemesi, tabiata ynelmesi, Tanrya ve kendine dnmesiyle mmkn olacaktr. Eserde Sar zek Bozkrnn yaad hayat maceras, hkim bak asna sahip anlatcnn bak asndan gemi, hl ve gelecek olmak zere zamann boyutuyla bir gnn ierisinde toplanr. Yedigeyin yakn dostu Kazangapn cenazesini Ana Beyit mezarlna gtrmesi imdiki zamandaki asl vakay oluturur. Bir gnlk zamanda cereyan eden bu vakann ierisine Yedigeyin bilincinde hatrlamalar ve armlarla ekillenen ferd hayat maceras ile bu maceraya kolektif bilin plnnda eklenen Nayman Ana efsanesi ve dier hikye halkalaryla mitolojik anlatlar girer. Btn bunlar zaman, romann adna uygun olarak, hlden yakn gemie, yakn gemiten mitolojik dzlemde gelien uzak gemie doru geniletir. Dier yandan ayn corafyada Nayman Ana mezarlnn bulunduu alana kurulan uzay aratrmalar ss zamann ynn gelecee evirir. Bylece Sar zek Bozkrnda srdrlen hldeki hayat araclyla gemi-hl-gelecek izgisindeki yaama tarznn ve kolektif bilincin oluumu, dtan baskc otoritenin, rejimin ve modernizmin mdahalesiyle dzenin yabanclamas ve bilin yitimi sergilenir.

Cengiz Aytmatovun Gn Uzar Yz Yl Olur Romannda Dzenin Yabanclamas ve nsann Kendisi Olmas Problemi

109

boyutlu zaman kurgusunun mitik dzlemde gemi yzyllara uzanan ucunda Sar zek Bozkrn igal eden Juanjuanlarn tutsaklarn kafalarna deve derisi geirerek korkun ikenceler yapmas ve bu yolla bilinlerini kaybettirmesi anlatlr:
nce tutsan kafasn kazrlar, bu arada sa diplerini deip kanatrlard. Bu ilem srerken usta kasaplardan biri iri bir deveyi hemen oraca yatrp keser, kestikten sonra derisini yzerdi. () boyun derisinden bir para kesilir, taze taze tutsan kafasna geirilirdi. () bu rt, tutsan kafasn smsk kavrard. (...) Kafasna deri geirilen tutsak ban yere srtmesin diye boynuna tahta kalp taklr, yrek paralayc lklarn kimse duymasn diye ssz bir yere gtrlrd. Kollar, bacaklar bal tutsak orada gnein alnacnda a susuz birka gn kalrd. Bana deri geirilenlerden ou acya dayanamayp lr, sa kalanlarsa belleklerini yitirerek gemilerini anmsamayan 1 birer mankurt -kle- olurlard. (s. 125).

Bu ikencenin uyguland kiilerden ou lr, be alt kiiden ancak biri hayatta kalabilir (s. 126). Baskc otoritenin istedii dorultuda bilinci kaybettirilerek hayatta kalan, bylece evresine ve kendisine yabanclatrlan mankurt kim olduunu, soyunun sopunun nereden geldiini, adn, ocukluunu, anasn-babasn bilmezdi; ksacas insan olduunu bile bilmezdi. Benlik bilincini yitirdii iin efendisine iktisadi adan byk avantajlar salard. Efendisine ihaneti ve kamay dnemeyen mankurt, efendisinin sznden kmaz, sahibine kpekler gibi sadk kalr, bakasnn szn dinlemez, biyolojik ve fizyolojik ihtiyalarnn dnda hibir eye ihtiya duymaz ve dnemez. Byle bir mankurt seme on tutsaa bedel saylr. En kirli, en ar iler mankurtlara verilir; sonsuz sabr isteyen bktrc, skc, sinir trpleyici iler onlara yaptrlr (s. 126). nk mankurt, gemiin lzm olduka kendiliinden gelip hal ile kaynamasndan ibaret 2 olan hatrlama melekesinden mahrum braklmtr. Hatrlama, ayn zamanda yaratc bir sretir. Bilincini kaybederek hatrlama melekesinden mahrum kalan insansa, hayatn dzenleme ve yaratc etkinliklerde bulunma gcnden de mahrum kalr.
1
2

Metin ierisinde gsterilen sayfa numaralar u baskya aittir: Cengiz Aytmatov, Gn Uzar Yzyl Olur, (ev. Mehmet zgl), Cem Yaynlar, stanbul 1982. M. ekip Tun, Bergsonun Felsefesi, H. Bergson, Yaratc Tekml, (ev. M. ekip Tun), MEB Yaynlar, stanbul 1947, s. XXVIII.

110

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Zihn melekeleri ortadan kaldrlarak bata kendisine ve kendisine kimlik kazandran btn deerlere, hayat tecrbesine, dier taraftan da evresine yabanclatrlan mankurt, dzenin yabanclamasna bal olarak bakalatrlp tekiletirilerek kimliksizlii yaamak zorunda braklr. Uzun aramalardan sonra olu Jolaman bulan Nayman Ana, mankurtlatrlan olunun efendilerinin emri zerine att okla yaralanp yere derken bile oluna adnn ne olduunu, babasnn kim olduunu hatrlamasn telkin eden u szleri tekrar haykrr:
Adn ne senin? Kimin olusun? Anmsa adn! Senin baban Dnenbay, Dnenbay, Dnenbay, Dnenbay, Dnenbay!.. (s. 145).

Bu abayla kiinin kendi adn ve babasnn adn hatrlamas istenmekte, bylece soy ve soya bal btn kolektif bilincin gizli ifresinin zm beklenmektedir. Bu kelimeler, baskc otoritenin tekiletirdii, kimlik yitimine uratt mankurtun kendi bilincine dnteki ifrenin anahtar durumundadr. Fakat, yaral mankurt iin ifreleri zmek mmkn olmayacaktr. nk, bu lmcl yaralar bilin yitimini getirmitir. Walter Benjaminin ifadesiyle bellek yalnzca gemii hatrlamak iin yararlandmz bir ara deil, bellek ayn zamanda gemiin zerinde sergilendii bir sahne, znenin kendisini hatrlama srecinde kendi hayat hikyesini izleyen bir seyirci konumunda hissettii bir gsteri mekn 3 durumundadr. Bilin yitimi ise, gemiten hle ve hlden gelecee doru uzayan bir olu eklinde beliren dnme 4 yetisinin nnde engel olarak durmaktadr. Byle bir durumda ne gemiin canlandrlmas, ne de kiinin kendisini gsteri meknnda grmesi ve seyretmesi mmkn olacaktr. Bylece bilin yitimiyle kiinin kendisine dn yolu kapanm, kendisi olmasnn nne engel konmutur. Kafaya deri geirme ilemi, insann yalnzca mankurtlatrlarak belirli amalar dorultusunda, belirli ilerde kullanlmas anlamna gelmez. Ayn zamanda Tanrnn varlk kazandrd insann tabiatna, yaratl zelliklerine de bir mdahaledir. Bu noktadan itibaren roman, ok katmanl fikir rgsnn ierisinden insan ontolojik olarak da tartmaya aar. nsann en temel haklarndan biri olan ve kendisine Tanr tarafndan verilen

r Sayn, Edebiyat ve Anmsama, Bellek, Mekn, mge Prof. Dr. Nilfer Kuruyazcya Armaan, Multilingual [Yaynlar], stanbul 2006, s. 39-40. 4 M. ekip Tun, Bergsonun Felsefesi, H. Bergson, Yaratc Tekml, (ev. M. ekip Tun), MEB Yaynlar, stanbul 1947, s. XXIX.

Cengiz Aytmatovun Gn Uzar Yz Yl Olur Romannda Dzenin Yabanclamas ve nsann Kendisi Olmas Problemi

111

iradesine sahip olma hakk elinden alnm ve o, bu melekeden, dolaysyla insan znden koparlmtr. Romann kurmaca dnyasna gre, nereden geldikleri bilinmeyen, kksz gebe bir toplum olan Juanjuanlar, igal ettikleri topraklarda srdrlen hayata dardan mdahale ederek orada yaayan insanlarn hayat tarz zerinde nemli deiikliklere gitmek isterler. Esir aldklar genlerin bilinlerini yok ederek onlara lmden daha byk ceza vermi olurlar. Kafasn uurarak ldrme cezas, insann belleini kreltme, bilincine zarar verme, onun son nefesine dein tek zenginlii olarak kalan, bakalarnn kolay kolay anlayamayaca insanlk deerini kknden yok etme cezasnn yannda ok hafif kalr. Juanjuanlar, insann bu en kutsal zne el uzatarak, klelerin canl belleklerini zorla ellerinden alma yntemini bulmakla insan tabiatna dnlm veya dnlmemi en byk ktl yapm olurlar (s. 127). Gn Uzar Yzyl Olur romannn kurmaca dnyasnda hldeki vakada da benzer ekilde rejimin ve modernizmin dtan mdahalesiyle dzenin yabanclamas gereklemi ve buna bal olarak bir toplumun bilinci nemli lde yaralanmtr. Hayatn birok alannda olduu gibi bilin dzleminde de mitolojik zamandan modern zamana Sar zek Bozkrnn yaad yazg pek deimeden gelmektedir. Nitekim sz konusu sreklilik fikrini romann kurmaca dnyasnda yer yer tekrarlanan bu yerlerde trenler doudan batya, batdan douya gider-gelirlerdi leitmotivi de sezdirecek mahiyettedir. leri yataki nesil bilin yaralanmasn dk seviyede yaarken gen nesil bunu ileri seviyede yaamak durumunda kalmtr. Yal neslin kolektif bilinle balarn srdrmesini salayan kpr, gelenekli hayatn rettii mterek bilinle belirli seviyede ocukluk dnemlerine uzanan ortaklama alanlarnn olmasdr. Zira, kii kltrn byk akmlaryla iletiime getiinde, bu akmlar ynlendiren byk ilkeler nazarnda ne bir kopma ne de bir sapma grr. nk, deiime ramen bir eyler srp gitmekte, bir eyler kendilerini zamann przlerinin zerinde tutmaktadr.5 Ancak, gen nesil ortak bilinci yitirmi, kendi kltr dairesinin zihinsel birikimine ve retimine yabanclam, bir baka syleyile tekilemitir. Esasen dzenin yabanclamasyla birlikte kolektif bilin de geriletilmi, yerinden sklerek alan bolua yeni bir dnya anlay ve algs konmak istenmitir. Bu uygulama yava yava kolektif bilincin yitimini getirecektir. Bunun dikkate deer rneini kk yata
5

Daryush Shayegan, Yaral Bilin Geleneksel Toplumlarda Kltrel izofreni, (ev. Haldun Bayr), 4. bask, Metis Yaynlar, stanbul 2002, s. 16.

112

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

devlet okullarna alnarak belirli bir sistem dahilinde yetitirilen ocuklarda grrz. Kk yata moral deerlerin ve gelenee bal almlarn merkezi olan aile ortamndan ve evden ayrlarak blge yatl okuluna gtrlp orada yetitirilen Sabitcan, mensup olduu topluma kendisi olma zelliini veren btn st deerlerden uzak ve yaltlm bir tip olarak romann kurmaca dnyasndaki yerini alr. Onun, iine geleceki bilimkurgu gelerinin de kart propaganda edas tayan yeni bir dinin mridi gibi syledii,
Eskiden insanlar tanrlara inanrlard. () Aslnda yoktu byle tanrlar; bunlar birer sylence (mitoloji), birer masald. Oysa bizim tanrlarmz hemen urackta, yanbamzdaki uzay alannda yayorlar. Btn dnyaya kar vn duyduumuz bu tanrlar herkes kolay kolay grp konuamaz, her can isteyen () elini uzatp tanamaz, tanmas da gerekmez. ok doaldr ki, bu gerek tanrlarn bir ayrcal vardr. lerde yle gnler gelecek ki, insanlar da aygtlar gibi telsiz dalgalaryla ynlendirilecekler. Hem de en knden en byne kadar btn insanlar imdiden bu konuda bilimsel veriler elde edilmitir. nsanln yksek karlar iin alan bilim bu gce erimitir ite! () Canlakm denilen bu telsiz dalgalar insana, insan bilincine her an ileyecek. Bundan kimse kap kurtulamayacak. nsanlar her eylerini bir merkezden yaynlanan izlencelere (programlara gre yapacaklar. Herkes cannn ektii gibi yaadn ya da bir eyi isteine gre yaptn sanacak; oysa her ey yukardan verilen bir ynlendirmeye gre gerekleecek. Kimse kesinlikle izlencenin dna kamayacak. ark m sylemen gerekiyor? Bir iaret, hemen ark syleyeceksin. Dans m edilecek, yoksa allacak m? Sana gnderilen sinyalle dans edecek ya da alacaksn. Hem de yle dans edecek, yle alacaksn ki, aknlktan herkes parman sracak! Artk hrszlk, kavgaclk, su ileme gibi eyler unutulacak; bunlar yalnz eski kitaplarda okunan kavramlar olarak kalacak. nk btn davranlar, dnceler, istekler nceden insann beynine yanstlacak. () stersen savatan bir rnek alalm. Gene her ey verilen iarete gre gerekleecek. Atee mi atlmak gerekiyor, paratle mi atlanacak, tankn altnda atom

Cengiz Aytmatovun Gn Uzar Yz Yl Olur Romannda Dzenin Yabanclamas ve nsann Kendisi Olmas Problemi

113

maynyla birlikte havaya m uulacak? nsanlar btn bunlar gzlerini krpmadan yapacaklar. (s. 45-47).

szleri bunu gsterir. Dzenin yabanclamasyla yeni eitim kurumlarnda gelecein toplum tasars erevesinde bellek yitimine uratlan Sabitcan, ada bir mankurt, yeni zamann robotlaan insan olarak karmza kar. O, mitik dnemin derin yapsndaki mankurt tipinin, yeniden tab edilerek grnt seviyesine karlm ekliyle mitin gerek ynn temsil eder. 6 Oysa bellek, yalnzca gemie dnk hatrlama alan deil, imdinin zerine gelecein ina edilecei bir alandr. Kiilerin ve toplumlarn bellek yitimine uramas yahut uratlmas onlarn kendi kkleri zerine gelecek ina etmelerinin nne geilmesi demektir. Sabitcann temsil ettii yeni nesil bellek yitimine uratlarak gelecek inas elinden alnm kimselerden oluur. Bu alana artk hkim gler istedikleri kiilii ina edeceklerdir. Devlet okullarnda yatl okuyarak bellek yitimine uratlan, gelecek zamanlarn yeni mankurt tipine inandrlan Sabitcan, bunun canl rnei durumundadr. Buna bal olarak o, yalnzca gelenekten, Tanrdan ve insan znden kopmakla kalmaz, btn deerler sistemine yukardan kmseyici gzle bakma yoluna giden bilgi kiilie brnmeye alr. Kimliksizletirme ve kiiliksizletirme ileminde Tanrszlatrlm insan, tam da ideolojinin ngrd hedef dorultusunda yalnzlatrlan, evrenle ontolojik anlamda ban koparan, btn i ve d saldrlar karsnda plak ve savunmasz braklan insandr. Bu insan artk ideolojik temeller zerine oturtulmu gelecein topik erevede nceden tasarlanm, fakat ii doldurulamam dnyasna ait insan modelinin oluturulmasnda her trl ekillendirmeye aktr. Sabitcan, dikey boyutta varlk kazanan Tanry yok sayarak ideolojik devlet aygtnn eitim kurumlarndaki zihin kodlamas dorultusunda yatay boyutta bilim erevesinde yeni bir Tanr algsnn szcln yapmaya koyulur. Bu yeni tanr, insan aklnn ve zeksnn yeryzndeki bilim merkezli retiminin bir sonucudur. Bilimin, dikey boyutta gelien inan sistemini sarsarak onun yerine gemesi ve onun ynn yatay boyutta dntrerek maddeler lemine evirmesi, kendi etrafnda yeni bir inan sistemi ina etmeye kalkmas demektir. Bu da bilimin, bir tarafyla ideolojik mahiyet alarak inan sistemine dnmesi ve insan zihninin daralmas anlamna gelir. Nitekim ideolojik devlet aygtnn eitim kurumlar araclyla kendisine ykledii bu yeni din anlaynn szcln yapan Sabitcan, canlakm denilen bu telsiz dalgalar ile
6

Ramazan Korkmaz, Aytmatov Anlatlarnda tekileme Sorunu ve Dn zlekleri, Trksoy Yaynlar, Ankara 2004, s. 72.

114

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

insanlarn nasl birer ada mankurta dnerek robotlaacan dile getirmekte rol stlenir. Bu tasar erevesinde dikey dzlemde Tanr bandan koparlp bilimin madde zerindeki bulu ve keifleriyle snrlandrlacak insan, hrriyet alann nemli lde yitirecek, ada mankurta dnecektir. Nitekim, uygulanan ikence ile bilin kaybna uratlan Jolamann annesini ldrmesine karlk, kltrel hafza ve deer yitimi yaayan Sabitcan da babasnn vasiyetini hie sayarak onun cesedini Nayman Ana gmtl yerine yakn bir yere gmerek kurtulmak ister. Aslnda mankurtlatrlan Jolamann, kendisini arayp bulan annesini btn yalvarp yakarmalarna ramen efendilerinin buyruuna uyarak ok atp ldrmesiyle, ada bir mankurt olarak Sabitcann babasnn cesedi karsndaki bu tutumu arasnda fazla fark olduu sylenemez. Byle bir istein iinde kutsall yamalanan, dikey boyutta gelien inan sisteminden koparlan insann kksz ve bilinsiz davranlar kodlamasnn ifreleri gizlidir. Romann derin yapsnda varlk kazanan temel izleklerden biri de hrriyet fikridir. Dzenin yabanclamasyla hrriyetsizletirilen insan, btn insan deerlerden uzaklatrlr. yleyse insann deerlerine yeniden sahip olabilmesi, kendileebilmesi iin hrriyetine kavumas gerekir. Bu da dzenin yabanclamasnn tersine evrilerek kendilemesi anlamna gelir. Bunun iin de ncelikle baskc otoritenin ortadan kaldrlmasna ihtiya vardr. Romann kurmaca dnyasnda yer alan vaka halkalarnn byk ounluunda hrriyet fikrini ve ona bal bir yn problem alann buluruz. Kolektif bilincin yitimi, ortak duygu ve dnce dnyasnn boalmasna dolaysyla geni bir boluk alannn almasna yol aar. te alan bu boluk alan, yeni dzenin hkim gleri tarafndan doldurulacaktr. Yeni dzenin hkim gleri, kolektif bilincin srekliliine izin vermez. Nitekim, ortak bilincin tayclar durumundaki halk trklerini, masallar, efsaneleri, destanlar, hikyeleri derleyen retmen Ebutalipin gizli servis tarafndan nce birok defa srgne tbi tutulmas, sonra bask uygulanp intihara srklenerek ldrlmesi bunu gsterir. Ebutalipin bask altna alnmas ve ldrlmesinin romann kurmaca dnyasnda benzerlerini grrz. Raymal Aa hikye halkas ile Kazangapn babasnn lm bunlar arasndadr. Halk anlatlarna gre bir halk ozan olan Raymal Aann ya ilerledike kendisini kskanan yaknlar ve davranlarn karlarna ters bulan kk kardei Abdilhan tarafndan nce dnlerde trk syleyip gezmesine kar klr. Sonra Raymal Aaya gnln kaptran ve kendisi de halk ozan olan bir gen

Cengiz Aytmatovun Gn Uzar Yz Yl Olur Romannda Dzenin Yabanclamas ve nsann Kendisi Olmas Problemi

115

kza duyduu aka engel olunmak istenir. Nitekim halk ozan on dokuz yandaki Begimayla halkn karsnda karlkl trk sylemeleri utan kayna olarak grlr ve buna engel olmak iin Raymal Aann kardei tarafndan nce emektar at kesilir, sonra kendisi de aaca balanarak lme terk edilir. Bylece insann k olma, tabiatn ortaya karma, var olma z basklanr, yaama hakk elinden alnr. lme terk edilen Raymal Aann ak yaamasnn nne geildii gibi, onun susturulmasyla kolektif bilincin canl damar trkler de kesilmi olur. Bu trkler ancak halk arasnda yaylarak kolektif bilince mal olur. Kardei Abdilhann ve yaknlarnn Raymal Aaya ynelik cezalandrma biimi, hlde de benzerleri grlen, insan ze uzak, baskc ve yabanc bir uygulamadr. Baskc uygulamalar sonucunda dzenin yabanclamasnn grnrlk kazanm ekillerinden biri de babasnn lm zerine Kazangapn bulunduu yeri terk edip ssz bozkra kamasdr. nk Sovyet rejiminin baskc uygulamalar insanlar ideolojik kalplar erevesinde yarglayan, sulayan, yaama alanlarn daraltan, aileleri datan, hatta lme srkleyen bir yapya sahiptir. Bu tr uygulamalarla karlaanlardan biri olan Kazangapn babas, mlk sahipleri snfnn ayklanmas (tasfiyesi) srasnda srlm, ama varlkl olmad anlalp geriye gnderildii srada yolda lm ve ailesi dalmtr. Onun gibi orta hallilerin bou bouna, daha dorusu yanllkla ar basklara uratlmas birok rnekleri grlen, yaygn bir uygulamadr. stelik Kazangap, srgn kurullarnn gemi azya alm yelerince bask altnda tutularak, babasn topluluk iinde sulamaya zorlanr. Kendisinden gnn siyasal tutumunu onayladn, babasn topluma yabanc bir e olarak knadn, onu babalktan reddettiini, babas gibi snf dmanlarna dnyada yer olmadn, bylelerini gebertmek gerektiini aka sylemesini isterler. Sonunda byle bir yz karasna dayanamayan Kazangap, ban alp gider (s. 76-77). Bu erevede romana yaklatmzda her iki dnemde de bakalamann ve tekilemenin baskc otoriteyle ve dzenin yabanclamasyla birlikte yrdn, ona bal olduunu grrz. Birincisinde Kazak toplumunun topraklarnn gneyden gelen gebe igalci g durumundaki Juanjuanlar tarafndan, ikincisinde ise ayn topraklar bu defa Ruslar tarafndan ideolojik bir aygta dntrlen devlet mekanizmasnca ele geirilir. Juanjuanlarn insan beynine deve derisiyle dtan yapt basknn benzerini Ruslar, gelitirdikleri ideolojik devlet aygtyla iten yaparlar. Bunun da yolu yeni kurulan okullarla, eitli propaganda aralaryla, baskc uygulamalarla o corafyann insanna varlk

116

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

kazandran deerler btnn geriletmek, onlar hayatn dna itmek ve yok saymaktr. Yerine de ideolojik aygtn ngrd yeni bir insan modeli koymaktr. Byle bir aba insan, tabiattan, evreden, evrenden, mensup olduu aileden, milletten, moral deerlerden, sonunda Tanrdan ve kendi znden koparr ve an mankurtlar durumundaki robot insanlarn ortaya kmasna yol aan bir mekanizmaya dnr. Ferd boyutta Ebutalip ve Raymal Aa vaka halkalar da bu erevede anlamn bulur. Gizli servis tarafndan bask altna alnan Ebutalip ile buna benzer ekilde Abdilhan ve yaknlar tarafndan bask altna alnmak istenen Raymal Aa rneinde grdmz gibi insann hrriyeti kstlanarak ya da ortadan kaldrlarak o, kendi hayat tarzn deil bakalarnn ngrd yaama biimini srdrmeye zorlanr. Buna kar direndiinde de hayatn kaybeder. Romanda bozkrn bilgesi Kazangap, her eye ramen dzenin yabanclatrmasna kar koyma sava verenlerdendir. Nitekim o, bu sava biyolojik hayatnn sonrasna da tamak ister. lmnden sonra Nayman Ana Gmtlne gmlmek istemesi de hem kolektif bilinle, hem de kutsal alanla irtibatn srdrme abasnn rndr. Ayn zamanda Kazangapn Yedigey, lnce Ana-Beyite gm eklindeki vasiyeti, dnya yaamnda tm kutsallklar hunharca yamalanm bir insann, adil ve ilahi sonsuzlua snma istemini iermektedir. Kazangap, canice bir varolu biimi saylan mankurtlatrmann, halen yrrlkte olduunu Nayman Anaya syleyecek ve kutsal glerden, dnyada kalanlar iin yardm isteyecektir. Zira lleri ziyaret etme, Trk kltr iin nemli bir deer belirtecidir. Sz gelimi Manas destannda olu olmayan Cakp Hann uursuzluuna mezarl yeri ziyaret etmemesi neden olarak gsterilir. Kazangap Nayman Ana Gmtlne ulatrma abalarnn arkasnda bylesi bir kltr kodunun olduunu da unutmamak gerekir.7 Gelenekle ve kutsal alanla her eye ramen iletiimini srdrebilen Yedigey, Kazangapn cenazesinin nnde dua okumaya balamadan nce, duaya giri olarak ban nce saa, sonra sola evirir, sonra srasyla yere eer, yukar kaldrr. Bylece, insanolunun bir rastlant sonucu geldii, fakat gnlerle gecelerin birbirini izlemesi gibi, ayn amazlkla gn gelince brakp gidecei bir dnya, kendi dzeni iinde deimez bir dnya yaratt iin Yaradana selam vermi olur (s. 333). Yedigeyin duaya giri olarak ban nce saa, sonra sola evirmesi, sonra srasyla yere emesi ve yukar kaldrarak selmlamasyla insan-evren-Tanr dzeninin kurulduuna ahit oluruz. Byle bir selmlama slm motifin yannda gelenek kodlamas
7

Age, s. 25.

Cengiz Aytmatovun Gn Uzar Yz Yl Olur Romannda Dzenin Yabanclamas ve nsann Kendisi Olmas Problemi

117

dzleminde Trklerin eski inan sistemlerinden gelen ritelleri de iinde barndrr. Ey tanrm, dedelerimizin ezberledikleri kitaplardan okuduum dualar gerekten iitiyorsan beni de iit. nk birinin tekine zarar yoktur, biri tekine engel deildir. (s. 333) diyen Yedigey, aslnda kendisi de kopuu ve tekilemeyi ksmen de olsa yaamak durumunda kalmtr. Yapt dua dedelerinin ezberledii kitaptan ok, kendi i dnyasndan gelen szler olarak deer kazanr. nk iinde yaanan modern zamanda dzenin yabanclamasyla kaynaa gidi yollar nemli lde kesilmitir. Ancak, Yedigeyin bilincinin gelenekle ve gelenek yoluyla Tanryla ban srdren kanal tamamen tkanmam, bu noktada henz tam bir kopu yaanmamtr. Dolaysyla Boranl Yedigey, kolektif bilincin henz tamamen kapanmam olan bu kanalndan Tanryla temas kurma imknna sahiptir. Yedigey, kolektif bilincin kodlad ve ferd gemiin tecrbe alannn hazrlad erevede dedelerinin ezberledii kitaptan dua etmeye baladnda kaynan kolektif bilinci oluturan ruhta bulan, fakat daha ok onun ahsnda insann i dnyasnn scakln ve samimiyetini veren bir dua ortaya kar:
Yaadma, dndme ve byle bir saatte Sana seslendiime gre beni sonuna dek dinle! Biz kullarn Sana yakarmaktan baka bir ey beceremeyeceimiz iin ac, esirge bizi, yardmn eksik etme Biz kullarn doru olsun, yanl olsun her eyi Senden bekleriz. Bir kaatil bile Seni kendi yannda grmek ister. Oysa Sen hep susarsn. zellikle bamz skt zamanlar, yalnz zamanlar gklerdeymisin gibi dnrz, ite bunun iin insanz biz. Bunu sylemeye ne gerek? Yakarlarmzn sonu yok, sana ne zor geldiini anlyorum. nk teksin Ama ben bir ey dilemiyorum Senden, yalnzca byle bir zamanda aklma gelenleri iletmek istiyorum. (s. 334).

Romann kurmaca dnyasnda bir tarafyla Sabitcann ateist dncelerine cevap mahiyeti de tayan insann Tanr karsnda samimi duygu ve dncelerinin ifadesi durumundaki bu dank szler, ayn zamanda yaral bilincin lm hdisesi etrafnda grnrlk kazanmas demektir. Yedigeyin duas, inanan bir varlk olarak insann Tanr karsndaki durumunu sergiledii kadar, belki daha da fazla, duyan ve dnen bir varlk olarak insann, yceltilen st deer konumundaki Tanrnn yok sayld bir alanda yaamasnn zorluklarn dile getirir. Gn

118

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Uzar Yzyl Olur romannda zaten asl nem tayan da insann yceltilen varlk olarak Tanry kendi hayat iinde konumlandrabilmesi ve ona bir yer verebilmesi meselesidir. Tanrya seslenirken Bir kaatil bile Seni kendi yannda grmek ister diyen Boranl Yedigeyin bu sz, insann Tanrsz bir alanda olamayacan, ontolojik anlamda da byle bir alanda varlk kazanamayacan ifadeye ynelik bir deer tar. nk Tanr, sulu yahut susuz btn insanlar iin ihtiya duyulan, skldnda bavurulan, insann yeryznde kendisini ancak onunla konumlandrabildii akn varlk durumundadr. Boranl Yedigey, szlerinin devamnda,
Nayman-Anann yatt kutsal gmtle bundan byle gelemeyecek oluumuza ok zgnm. O yzden Anamzn ayann bast Malakumdap topraklarnda benim de bir yerim olsun, ilerde ben de oraya gmleyim. u anda topran verdiimiz Kazangapn yaknnda bulunaym. (s. 334).

diyerek Sar zek Bozkr halknn kutsallk ykledii Ana Beyit mezarlna bir daha gelemeyecek olmann strabn dile getirir. nk, bozkr halk iin kutsallk tayan mezarln bulunduu alana devlet tarafndan uzay ss yaplmtr. Bu durum, ideolojik temelli devlet yaplanmas erevesinde dzenin yabanclamasnn yannda modernizmin ve teknolojinin hayata mdahalesi anlamna gelir. deolojik temelli devlet aygtnn Nayman Ana mezarlnn bulunduu yere kurduu uzay ss, yzyllardr o blgede yaayan insanlarn kutsallk alanna dardan tahrip edici bir mdahaledir. Buna ramen Yedigey, dostu Kazangapn cesedini Nayman Ana mezarlna yakn bir yere gmer ve ldkten sonra kendisinin de oraya gmlmesini ister. Bu uygulama ve istek, bir tarafyla, dzenin yabanclamas ile birlikte yklan kutsall yeniden ina denemesidir. Dier yandan da kolektif bilince eklemlenme abasnn bir sonucudur. Boranl Yedigey, kolektif bilincin tayp getirdii izgide inan sisteminin lm evresinde oluturduu anlay temsil etme gcn elinde bulundurmaktadr. O, bedenle ruh ayrmna gidebilecek kadar kolektif bilinle btnleme imknna sahiptir. Nitekim,
lmden sonra insan ruhunun baka bir yarata getii doruysa, ben karnca olmak istemiyorum. Karnca olacama bir aylaa dneyim daha iyi. u ta ykseklerde uan, Sar zek krlarna bakmaya

Cengiz Aytmatovun Gn Uzar Yz Yl Olur Romannda Dzenin Yabanclamas ve nsann Kendisi Olmas Problemi

119

doyamayan akkuyruk gibi te benim isteklerimin hepsi bu (s. 334).

eklindeki szleri bunu gsterir. Ruhun lmden sonra varln srmesi ve lmden sonra baka bir varla gemesi fikri, kaynan slmlk ncesi Budist dnemde bulan tenash anlayna kadar kar. Ancak burada daha nemli olan Yedigeyin lmden sonra insan ruhunun baka bir yarata getii doruysa eklindeki belirlemesinden sonra karnca deil de aylak olmak istemesidir. Karncayla gkyzndeki aylak arasndaki paradoksu kavrayan Yedigey, yatay boyutta ilerleyen topraa baml sembolik deer olarak karncay belki de kendi yazgsyla birletirmektedir. Oysa dikey boyutta aylak olumluk yklenen bir varlk durumundadr. Karncann yerde srnmesine karlk o, Sar zek Bozkrn yukardan seyretme, istedii yne uma hrriyetine sahiptir. Sar zek Bozkrnda yaayan insanlarn ortak bilinci durumundaki efsaneye gre Nayman Anann mankurt olu tarafndan okla vurulup ldrlmesi esnasnda da "ak yazmas beyaz bir ku olup gklere ykselmitir (s. 145). yleyse bu manada gkyz, gk tanr inancyla birleen ekilde hem kutsalln hem de hrriyetin alan durumundadr. Boranl Yedigeyin duasnn sonunda dzenin yabanclamasyla birlikte sistemin rettii gen nesle ynelik eletirel bak da yerini alr:
Vasiyetimi benimle buraya gelen genlere brakyorum, beni buraya gmmek onlarn boynunun borcu olsun. Ancak aralarnda dua edecek birini gremiyorum. Ne Tanrya inanyorlar, ne de dua edebiliyorlar. (s. 334).

Bu szler, Yedigeyin bak asndan gen neslin iinde bulunduu durumu gsterir. Tematik g durumundaki Yedigeyin dua etmeyi bilmeyen ve Tanrya inanmayan genlere ynelttii bak, sulayc olmaktan ok acma duygusunun elik ettii bir baktr. Nayman Anann savata Juanjuanlar tarafndan tutsak alnan ve mankurtlatrlan oluna acma ve merhamet dolu bakyla benzerlik gsterir. Dzenin yabanclamasna ramen gelenekle ve Tanryla ban srdren Boranl Yedigeyin duas insan-Tanr ilikisi yannda Tanrnn varl problemini de ierir:

120

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Tanrnn olup olmadn bilebilir, renebilir miyiz? Kimin elinde bu? Kimileri var, kimileri de yok, diyorlar. Ben senin varlna, dncemdeki varlna inanmak istiyorum. Sana dualarmla seslendiim zaman aslnda Senin araclnla kendime seslenmi oluyorum, byle saatlerde sanki benim yerime Sen dnyormusun gibi dncelere kaplyorum. te iin asl bu, ey Tanrm! Oysa genler bunu bilmiyorlar, dualarn kmsyorlar. Bu duruma gre ecel saati gelince kendilerine, bakalarna ne diyecekler? Acyorum hepsine. Bir kimse kendini kendi gznde Tanrym gibi yceltmezse o kimse insan kutsallna, yceliine nasl eriir? Kutsal varlna saygszlk ettiim iin bala beni, Tanrm! Bu genlerin hibiri Tanr olamaz, o zaman senin varlndan da eser kalmaz. Bir kimse kendinin de, Senin kullarn esirgediine inandn gibi herkesi esirgeyen bir Tanr olduuna iin iin inanmazsa, kendini byle grmezse, o zaman sen de varln koruyamazsn ey Tanrm! Oysa senin yoklara karman istemiyorum te benim zntlerim, skntlarm bunlar. Eer yaramaz bir ey syledimse bala beni. Ben basit bir insanm, ancak bu kadar dnebiliyorum. (s. 334-335).

Duasn daha doru syleyile Tanryla konumasn bitiren Yedigey, gkyzne zlemle, imrenerek bakar. Duada haklarnda ne dndn Yaradanna dert yanarak syledii kiilere dner. Bylece Tanryla konumasn tamamlar (s. 335). Kazangapn farkllklarn biraradalna zemin hazrlayan lm, Sovyet toplumundaki Tanr ve insan anlaynn iki deiik yzn dikkatlere sunar. Bunlardan ilki; yazarn benimsenmi deerlerini ve gelenein yer altnda devam eden rtk/gizli yzn kiisel dzlemde temsil eden Yedigeyin dndkleridir. Yedigeye gre Tanr insan bilincinde balang ile sonun, yaam ile lmn uyumazln uyuturan () gtr. Evrende ztlklarn ontik birliini, derin uyumunu salayan Tanr, grnmezdir ve dualar bu derin uyuma katlmak isteyen insann gizemli yakarlardr.

Cengiz Aytmatovun Gn Uzar Yz Yl Olur Romannda Dzenin Yabanclamas ve nsann Kendisi Olmas Problemi

121

Sonlu ile sonsuzun zn, varlnda tayan lml, bu iki zddyetin atmasn ancak ycelik alglamalarnn merkezi olan Tanr ile uyuma dntrebilmektedir. 8 Yedigey, duasnda insann ancak Tanr ile varlk kazanaca ve kendisi olabilecei fikrini de getirir. Tanrnn varl ve ycelii zerinden kendisine seslenen bu bozkrn bilgesi, insann ancak yceltilmi akn bir varl i dnyasnda byterek kendisinin de yceleceini bilmektedir. Yazarn benimsenmi deerlerini temsil eden Yedigeye gre dualar, insan Tanrya olduu kadar kendine de tar. Dualarla Tanrya yakaran insan aslnda ruhundaki kendi lmezlik imgesine seslenmektedir. 9 Bunun yannda Tanr, insann snma ve korunma duygusuna cevap veren balca varlktr. O, dikey boyutta gelien moral deerleri yitiren insann yeryzndeki klmlnn ve aresizliinin farkndadr. yleyse insan klmln ancak Tanryla aacaktr. Kazangapn cesedini mezarn iine indirdikten sonra Yedigey, ona Eer bama kt bir ey gelmezse, kendi ecelimle lrsem, topran altna burada senin yannda gireceim, gene birlikte olacaz. Bylece ikimiz de Sar zek toprana karacaz. (s. 335-336) eklinde seslenir. Bu cmlelerde insann toprakla btnlemesinin kanlmaz yazgs vardr. Bununla birlikte, bir dostun cesedinin de yatt kutsal deer yklenen toprakla btnlemek arzusunun ve midinin verdii duygu lm dncesini bir tarafyla amaya yneliktir. Kazangapn topraa verilmesi treni cesedin, insann madd varlnn topraa dnmesi, yani bir paras olduu evrenle btnlemesi, ruhun ise Tanr varlna kavumas ritelidir. Bu ritel, lmde lmszl arayan insan denen varln yetmi seksen yllk mrn aan, hatta zaman fikrini de ap kolektif bilin dzleminde sonsuz olanla btnleme dncesinin yahut arketipinin yansma alan bulmas olarak yoruma aktr. Dzenin yabanclamasna kar koyma mcadelesinde olan Yedigeyin, ierisine Hint mistisizminden gelen tenash inannn da kart tasavvuf dzlemde anlam kazanan szleri, inan katmannn, insanevren-Tanr anlayyla uyumunun saf ve yaln ifadesi durumundadr. Yedigey, bu halk bilgesi, zeminini daha ok gelenein hazrlad, Tanr8 9

Age, s. 184. Age, s. 185.

122

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

evren ve insan arasnda ba kurabilen, dnce gelitirebilen bir zihn arka plna sahiptir. Buna gre, - Tanr insan iin gereklidir, insan onunla varlk kazanacaktr, - Tanr da insanla vardr, insanla varlk kazanr, - Tanr, insann kendisindedir. Boranl Yedigeyin insanTanr ilikisinde gelitirdii felsefe bu temel fikir etrafnda toplanabilir. Felsef plnda gelien bu temel fikrin arka plnnda ise insan Tanrya gtrecek kanallarn ak bulunmas art ve hrriyet dncesi yatmaktadr. Romann kurmaca dnyasnda dikkate deer vaka halkalarndan biri de uzay aratrmalar evresinde ekillenir. nc zaman dilimini balatan uzaydaki bilim adamlarnn almalar ise, daha ncekilere benzer ekilde bu defa da insan yeni bir tasar erevesinde dntrmeye ynelik ve ucu ak bir gelecek kodlamas durumundadr. Uzay aratrmalar iin Parite uzay gemisinde ortak proje yrten Sovyet ve Amerikan kozmonotlarnn kendileriyle irtibat kuran baka galaksideki Orman Gsller gezegenine gitmeleri, orada insana benzeyen gelimi akll varlklarla karlamalar ilgi ekicidir. Savan ve insan varlna zarar veren birok unsurun ortadan kalkt bu topik dnyada srdrlen hayat, dnyaya alternatif ileri bir yaama alan sergiler. Kozmonotlarn karlatklar bu yeni ve ileri yaama tarz hakknda verdikleri bilgi, baskc otorite tarafndan engellenmek istenir. Sovyet ve Amerikan ynetimleri, bu ideal hayat dzeninin kendi vatandalar tarafndan duyulmalarn nlemek iin dnyann etrafna her trl iletiimi nleyecek manyetik bir kalkan yerletirirler. Bu manyetik kalkan robot-insan temsil eden Mankurtun, gemite bana geirilen deve derisi, hlde mevcut rejimin ta kendisidir. Bu manyetik kalkan btn dnyaya giydirilmi bir deve derisidir, bir ideoloji, bir totaliterizmi temsil eden bir semboldr. Bylelikle totaliterizme bal her iki ynetim kendi dzenlerini korumaya alrlar. Orman Gs gezegeninde canllarn kendi tabiatlarndan km bir ideal hayat dzeninin varl her iki devleti de huzursuz eder.10 Bu durum iki sper gte temsil edilme erkini bulan devlet mekanizmasnn btn insanla ynelik kresel baskc ve snrlayc tavrn gsterir.
10

Ali hsan Kolcu, Mill Romantizm Asndan Cengiz Aytmatov, tken Neriyat A. ., stanbul 1997, s. 203.

Cengiz Aytmatovun Gn Uzar Yz Yl Olur Romannda Dzenin Yabanclamas ve nsann Kendisi Olmas Problemi

123

Cengiz Aytmatovun Gn Uzar Yzyl Olur romannda getirdii eletirel bak yalnzca ideolojik devlet sisteminin uygulamalarna deil, belki onun kadar modernizmin ve teknolojinin btn insan deerlerin zerine karak feti hline dntrlmesinedir. nk feti hline getirilen, yceltilen teknoloji sonunda insana kendisi olma hakkn tanyan deerler btnn yok etme mekanizmasna dnmeye balar. Bu, bir yardmc ge olarak insann hayatn kolaylatrmas gereken bilim ve teknolojinin onun hayatnda asl unsur konumuna gelmesi, onu kleletirmesi, efendi ile klenin yer deitirmesi demektir. Bu erevede rejimin bilin yitimine uratt Sabitcan ve arkadalarnn rejim karsndaki kiiliksizlikleri ayn zamanda modernizm ve teknoloji karsnda klelie dnr. Onlar romann kurmaca dnyasnda kolektif bilincin sembol deeri olan Nayman Ana efsanesinden de uzaklamlardr. Bu durum Sabitcann ve arkadalarnn kimliksizleerek XX. Asrn mankurdu, 11 birer ada mankurt hline gelmeleri demektir. Stuart Hallin de ifade ettii gibi Kimlikler, gemiin anlatlar tarafndan konumlandrldmz ve kendimizi iinde konumlandrdmz deiik tarzlara verdiimiz adlardr. 12 Gemiin hayat tecrbelerinden kopan insan sonunda kimliksizlemeye mahkmdur. Yanl alglanan modernizm ve teknoloji, insanlarn zihin dnyalarnda yaptna benzer ekilde, yaama alanlarn ve tabiat da tahrip eder. Sar zek Bozkrn ortadan ikiye ayrarak geen demir yolu ve uzay ss de bunlar arasndadr. Sar zek Bozkrn ikiye blen demiryolu ve etrafa korkun grltler, siyah dumanlar yayarak saarak ilerleyen tren imgesi tabiatn insan tarafndan bozulan ynn iaret eder. 13 Olay rgsnn balangcnda beliren tabi dzenin temsilcisi ve sembol durumundaki tilki, yiyecek bulmak igdsyle demiryolu raylarnn arasna kadar sokulur. Dzenin yabanclamasyla denge bozulmadan nce bozkrda yiyecek bulabilen tilki, artk yiyecek bulabilmek iin demiryoluna kadar inmektedir. Buna benzer ekilde insanlar da demiryolunun evresine toplanm ve yeni yaama alanlar kurmaya almtr. Tilki, karmza bozkr halknn temsilcisi olarak karken tren ve uzay ss baskc otoritenin sembol olarak deer kazanr. Lokomotifin projktrnn
11

erif Akta, Bir Corafyann Kaderi Gn Uzar Yzyl Olur, Trk Edebiyat, nr. 123, Ocak 1984, s. 54. 12 Andreas Huyssen, Alacakaranlk Anlar Bellek Yitimi Kltrnde Zaman Belirlemek, Metis Yaynlar, stanbul 1999, s. 11. 13 Ramazan Korkmaz, Aytmatov Anlatlarnda tekileme Sorunu ve Dn zlekleri, Trksoy Yaynlar, Ankara 2004, s. 172.

124

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

yayd ktan ve tekerleklerin grlts, raylarn gcrtsndan rken tilkinin hli ile son satrlarnda anlatlan Sar zek uzay alannda frlatlan fzenin grltsnden ve evreye yayd ktan korkan Yedigeyin durumu arasnda yalnzca derece fark vardr. Her ikisi iin de bu ses ve k yabancdr, korkutucudur ve tabi deildir. Her ikisini de hedefinden uzaklatrmtr. 14 Ancak Yedigey, bozkrn yazgsnn farkndadr. Sar zek Bozkr buna benzer ekilde gemi alarda da yabanc topluluklar tarafndan igal edilmi, kurak bir dnem geirmi, tabiatn dengesi bozulmutur. Fakat, sonra bu igalci toplum Sar zek bozkrnda tutunamam, kaybolup gitmitir. Hlde yaananlar deta gemi alarda yaananlarn yeniden grnt dzlemine km eklidir. Gn Uzar Yzyl Olur romann derin yapsnda yer alan temel tezlerden biri insann kendisi olmas gerektii tezidir. Romann kurmaca dnyasnda eitli vaka halkalar araclyla dtan yaplan basknn insann kendisi olmasnn nne geii anlatlr. Eserde anlatc, Nayman Ana efsanesinden Sabitcana ve oradan uzay aratrmalarna, Rayman Aa hikye halkasndan Yedigeyin Ebutalipin dul ei Zarifeye kar ak duygusuyla balayan yneliine kadar birok vaka halkasnda insann d etkiyle, eitim kurumlarnn artlandrmasyla yahut toplum basksyla kendisi olmasnn nne nasl geildiini sergiler. Dtan uygulan mdahale insann kendisi olmasnn nne geer, dolaysyla onun kendisi olma hrriyetini elinden alr. yleyse insann temel varlk alanna bu mdahale ortadan kalkmad srece, insann kendisi olmas mmkn olmayacaktr. Yaplmas gereken devlet mekanizmasnn, toplum kurallarnn, kar odaklarnn, ideolojik artlandrmalarn almas, insann geni hrriyet alannda kendisi olmasnn yolunun almasdr. Bu gereklemedii srece insann ak duygusunu yaamas, Tanry idrak etmesi ve kendi beni etrafnda bir kiilik ina etmesi mmkn olmayacaktr. Sonu olarak anlatlanlarn hepsi, insann ancak kendi z deerleriyle varlk kazanabileceini ve kendisini gerekletirebilme artnn da hrriyetini elinde bulundurmasyla mmkn olabileceini gsterir. Dzenin yabanclamasyla dtan ve iten yaplan baskc mdahale insan evrene, topluma, Tanrya ve kendisine yabanclatrmaktadr. Bu da insan kendisi olmaktan uzaklatrmakta, onu varolu balamndan koparmaktadr. nsann kendisi olabilmesinin art, zerindeki deitirici ve dntrc bask unsurunu amas, insan zne dnmesi, ancak varolma hrriyetini
14

erif Akta, Bir Corafyann Kaderi Gn Uzar Yzyl Olur, Trk Edebiyat, nr. 123, Ocak 1984, s. 53.

Cengiz Aytmatovun Gn Uzar Yz Yl Olur Romannda Dzenin Yabanclamas ve nsann Kendisi Olmas Problemi

125

kazanmasyla mmkn olacaktr. Probleme bu erevede yaklatmzda Cengiz Aytmatovun Gn Uzar Yzyl Olur romannn insann kendisi olma yazgsnn ve araynn roman olduunu sylemek doru olacaktr. Kaynaka
Akta, erif, Bir Corafyann Kaderi Gn Uzar Yzyl Olur, Trk Edebiyat, nr. 123, Ocak 1984. Aytmatov, Cengiz, Gn Uzar Yzyl Olur, (ev. Mehmet zgl), Cem Yaynlar, stanbul 1982. Tun, M. ekip, Bergsonun Felsefesi, H. Bergson, Yaratc Tekml, (ev. M. ekip Tun), MEB Yaynlar, stanbul 1947. Huyssen, Andreas, Alacakaranlk Anlar Bellek Yitimi Kltrnde Zaman Belirlemek, Metis Yaynlar, stanbul 1999. Kolcu, Ali hsan, Mill Romantizm Asndan Cengiz Aytmatov, tken Neriyat A. ., stanbul 1997. Korkmaz, Ramazan, Aytmatov Anlatlarnda tekileme Sorunu ve Dn zlekleri, Trksoy Yaynlar, Ankara 2004. Sayn, r, Edebiyat ve Anmsama, Bellek, Mekn, mge Prof. Dr. Nilfer Kuruyazcya Armaan, Multilingual [Yaynlar], stanbul 2006. Shayegan, Daryush, Yaral Bilin Geleneksel Toplumlarda Kltrel izofreni, (ev. Haldun Bayr), 4. bask, Metis Yaynlar, stanbul 2002.

Metinleraras likiler Balamnda Cumhuriyet Dnemi Trk iirine Genel Bir Bak

127

Metinleraras likiler Balamnda Cumhuriyet Dnemi Trk iirine Genel Bir Bak G. Gonca GKALP ALPASLAN *

Dnya yznde soylenmemi sz olmad deyii, edebiyat kuramnda metinleraras ilikilerin karl olarak dnlebilir. Bir metnin dorudan ya da dolayl olarak, aka veya rtl biimde baka metin ya da metinlerle balantl olmas halinde metinleraras iliki doar. Aslnda hemen her metin iin kanlmaz bir ekilde bu trden balantlar sz konusudur; nk dnya sonsuz ve snrsz bir metinler alandr. Her sanat, her yazar, eserini yaratma srecinde bilinli ya da olarak, ak ya da kapal biimde baka eserlerden etkilenir, onlardan kendi eserine baz izler tar. Ve bu izler, eseri derin yapda okuyabilecek bilince, birikime, okuma deneyimine sahip okurlar tarafndan zlebilir ancak. Kuramsal olarak XX.yzylda ortaya ksa da uygulamada en eski yazl edeb rnlerden beri varolan metinleraraslk (intertextuality) kavram, kaynan Mikhail Bakhtinin syleimcilik (dialogism) kuramndan alr. Bakhtinin dncesi, metnin nceki metinlerle, daha nceden sylenmi/yazlm olanlarla, tarihsel ve toplumsal evreyle ilikisine ve metnin iindeki okseslilie dayaldr. Bakhtin, her sylemin baka sylemlerle aktn, nceden sylenmi, bilinen, ortak bir dnceyle youn ve canl bir etkileime girmesinin kanlmaz olduunu dnr(Aktulum 1998: 49-50). Bakhtine gre her metin, kendinden nceki veya kendi dnemindeki dier metinlerle kanlmaz bir iliki iindedir. Saf metin yoktur diyen Bakhtine gre gnderenle gnderilen arasndaki iletiim sreci hibir zaman tamamlanamaz; her metin ancak dier metinlerle ve evresiyle kurduu ba sayesinde zgnleebilir; yani metnin anlamn ve deerini belirleyen, metinleraras ilikidir.

Dr., Hacettepe niversitesi, Edebiyat Fakltesi, Trk Dili ve Edebiyat Blm

128

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Julia Kristevann Semeiotike (1969) adl kitab sayesinde Fransz aydnlar Bakhtinden haberdar olur. Bu kitapta Kristeva Bakhtine dayanarak metinleraraslk kuramn oluturur. Julia Kristeva, metinlerarasl bir metinler permtasyonu; verili bir metin alannda baka metinlerden alnm, bir dieriyle akan ya da onu etkisizletiren pekok sz olarak tanmlar(Kristeva 1980a: 36). Her szck, en azndan bir baka szcn okunabildii bir kavaktr der ve ekler: Her metin bir alntlar mozaii olarak yaplanr; her metin bir bakasnn emilimi ve deiimidir (Kristeva 1980b: 65-66). Kristevaya gre metinleraraslk metinlerin yer deitirmesi, srekli bir alveri yeri, metinsel bir devinimdir; baka metinlerin taklidi ya da onlarn yeni bir metne olduu gibi sokulmas ii deil, yer ya da balam deitirme ilemidir(Aktulum 2000: 42-43). Kristevann kuramn destekleyen Roland Barthes, her metnin kendisini evreleyen toplumla ve daha nceki metinlerle bana iaret ederek metni Kristevaya benzer ekilde yle tanmlar: Her metin bir metinleraraslktr; dier metinler o metnin iinde farkl derecelerde ve az ya da ok tannabilir biimlerde bulunur. Her metin, gndermelerin dntrld yeni bir dokudur(Orr 2003:33). Barthes, metni srekli alan bir retim alan olarak grr. Barthes, eski yaptlara yeniden dnmeyi ve onlar srekli olarak tekrar yazmay nerirken, basmakalp dnceleri tekrarlamaktan kanmay amalar. Onun bu dncesi, gemite yazlm olanlarla srekli bir ilikiyi ierir. Barthesn eski yaptlara dn fikri, Gerard Genettenin nerdii palempsest1 kuramyla rtr. Palempsest, bir metnin altndan eskiden baka biri tarafndan yazlm ilk metnin kmasdr: Tm yazarlar, baka metinlerden ya da ortak bir metinden aldklar paralar, kesitleri kendi yaptlarna katarak, eskiyle srekli iliki ierisinde olan yeni bir yapt retirler, daha nce yazlm yeniden yazarlar; eski ve yeni metinler arasnda srerlilik ve btnlk ilikisi vardr(Aktulum 2000: 217-219). Metinleraraslk, sadece edebiyat ii ilikilerle snrl deildir, edebiyatla sanatn her dal ve popler kltrn btn rnleri arasnda da metinleraras iliki grlebilir ve bu, hayatn her alannn kapsar. Byle geni bir iliki ann metne katks ise, anlamn zenginlemesi, okurun
1

Palempsest yle tanmlanr: Matbaa ncesi kltrde kt ktlnda elyazmas metinleri silip yerine yeni bir metnin yazlmasna, daha dorusu byle kullanlm kda verilen addr(Parla 2002: 323). Bunun resim sanatndaki ad pentimentodur ve tuvaldeki resmi astarlayp silerek zerine yeni bir resim yapmak olarak tanmlanan pentimento terimi, edebiyata da geerek metinde bir nceki metnin izlerini srmek ve bunu da dikkatli okuyucuya sezdirmek ya da buldurmak amacn tar (Sazyek 2006: 99).

Metinleraras likiler Balamnda Cumhuriyet Dnemi Trk iirine Genel Bir Bak

129

yakalad her ipucuyla kendini yeni ve daha derin bir anlam evreninde bulmas, bu sayede metnin verdii hazzn artmas olabilir. nk son yzylda metin kavram byk lde deiime uramtr ve artk metin yazl, szl, grsel- baka birok metnin kesime noktasdr. Metinleraras ilikiler kuram dorultusunda Cumhuriyet dnemi Trk iirine bakldnda, ok canl ve zengin bir tabloyla karlalr. nk ada Trk airi birok kaynakla iliki iindedir: Bat edebiyat, Dou edebiyat, XIX.yzyl edebiyat, halk edebiyat, Divan edebiyat, klasik ve modern sanat eserleri, popler kltr; radyo, televizyon, internet gibi iletiim aralar... XX. yzylda ou kez gelenei srdrmek ya da gelenei krmak olarak deerlendirilen ve sklkla tartlan kaynaklarla iliki, Bat edebiyatyla iliki, taklit, alnt, alnt, etkilenme, halk kltrnden ya da Divan iirinden yararlanma sorunlarnn aslnda metinleraraslk kuram dorultusunda yeniden ele alnmas doru olacaktr. Bu alma kapsamndaysa, bu sorunlara ve tarihsel srece girmeksizin, modern Trk iirinin metinleraras iliki biimlerini kullannn rneklendirilmesi amalanmaktadr. lhan Berk, airin Kannda airi besleyen kaynaklar, airin topran Nuhun gemisine aldklardr (Berk 1992: 41) diyerek betimler; bu szde iirin sonsuz bir metinleraras ilikiler alan olduu dncesi yatar. Aslnda iirde metinleraras ilikileri zmek hibir zaman tam anlamyla mmkn deildir; her air sonsuz ve snrsz bir metinleraras evrenden beslenir ve bir szckle birden ok esere, anlatya, iire, sanatya gndermede bulunabilir. O nedenle burada metinleraras iliki biimlerinden ksaca bahsederek, ada Trk iir evreninden seilebilecek sonsuz sayda rnek olmasna ramen snrl ve belirgin rneklerle yetinerek ilerlemek doru olacaktr. Alnt: Alnt, bir yazarn bir baka yazarn eserinden ksa ya da uzun bir paray kaynan aka belirterek, olduu gibi kendi metnine aktarmasdr. Yazarn alnt yaparken beklentisi, alnt araclyla kendi metninin duygu, dnce ya da okurda yarataca etki bakmndan desteklenmesi, glenmesidir. iirde alntnn ilevine bir de estetik duyu ve btnleme eklenebilir. Behet Necatigilin Genilie vg iirinde geen, Gzel demi diyen air, Mesih Kim bilir ol bir bahra kim lp kim kala sa Bu can bize verilmedi,

130

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Alr bir gn yalan dnya (Necatigil 1991: 323) Melih Cevdet Andayn Kydaki Karanlk iirinde geen, Ve dizeler yazdm der Rilke, Genken yazlan dizelerin deeri nedir ki? Beklemeli, nasl geti ocukluumuz, Yok olan eski uygarlklar, Homer (Anday 1998: 163) Mesih, Rainer Maria Rilkeden alnt dizeler, iir iinde geen alntlara rnek olarak verilebilir. air, iirine bir alntyla balayarak kendi anlatmak istediini daha etkili klmay amalayabilir. rnein zdemir Asafn Andante iiri, Danteden bir alntyla balar: ANDANTE Bakalarnn ekmei ac, bakalarnn merdivenlerinden kmak eziyetlidir DANTE Ben bir hayvandm, deyelim/ Vurdunuz. nce siz yaralandnz, sonra ben yaralandm. Ben durunca, durdunuz. Souktu, donuyordum. Yaralarm vard, sardnz. Bir denizde bouluyordum, Kurtardnz. Adm, deyelim/ Bir simid istedim sizden. Ya ben sylemesini bilmedim, Ya da siz simidden korktunuz(Asaf 1987: 196).

Metinleraras likiler Balamnda Cumhuriyet Dnemi Trk iirine Genel Bir Bak

131

iirde insanlar aras ilikinin can actc yanlar ilenmekte ve Dantenin szyle birlemektedir. Bylece iirin balndaki Andante szc, bir mzik terimi olarak ifade ettii yava ritmin dnda, Danteyi an! anlam da yklenmektedir. Melih Cevdet Andayn Tarih Okurken balkl iiriyse Ahmet Hamdi Tanpnarn XIX. Asr Trk Edebiyat Tarihinden bir alntyla balar. Bu alnt, Andayn iirinde geen kiilerin anlalmasn salad gibi airin Osmanlnn son dnemine ilikin alayc yaklamn da belirginletirir: TARH OKURKEN Namk Kemal, Kanun- Esasi mnasebetiyle Abdlhamide verdii mtalanamesinde, mutlak msavatn mmkn olamayacandan bahsederken, aksi takdirde stanbulda o zaman pek tannm bir deli olan plak Mustafann zekda Sait Paa ile - o zamanki mabeyin ferii- servette Sarraf Zarifi ile llmesi lazm geldiini syler. Bu demektir ki, insanlar msavi domadklar gibi, msavi yaamazlar da. Fakat kanun karsnda msavidirler. (On Dokuzuncu Asr Trk Edebiyat Tarihi- A.H.Tanpnar) Mabeyin ferii Sait Paann Saray korumak ii Bir Sarraf Zarifi Bey, bir de plak Mustafa Etti mi kii. Kim ola Sarraf Zarifi Ad stnde sarraf kr kr altn saymak ii Ya kim ola plak Mustafa O da ehirin delisi O da ehrin fakiri Biri korur, biri sayar, biri... Korumak, saymak, soyunmak ileri Korumak, saymak, soyulmak ileri Tarih bin sekiz yz yetmi alt Tanr bu kiiyi hr yaratmt

132

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Kanun da onlar eit kld Oldu bitti Sait Paa, Sarraf Zarifi, plak Mustafa Sarraf Sait, Zarifi Paa, plak Mustafa Sait Zarifi, Sarraf Paa, plak Mustafa plak Mustafa, plak Mustafa, plak Mustafa... (Anday 2003: 76-77) Orhan Veli, 1939 tarihli Karanfil adl iirinde ad vermeden Ahmet Haimin nl Karanfil iirinden bir dizeyi alntlar. Ancak burada airin amac, alnt sayesinde bir iir anlayna, bir dneme keskin bir eletiride bulunmaktr. Ahmet Haimin Yarin dudandan getirilmi / Bir katre alevdir bu karanfil/ Ruhum acsndan bunu bildi (Ahmet Haim 1983: 232) dizeleriyle balayan iiri, onun iiri anlaynn btn izlerini tar. Orhan Veliyse II. Dnya Savann aclar karsnda sanatn ve edebiyatn tamas gereken sosyal sorumlulua iaret eder. Orhan Velinin Ahmet Haimden yapt alnt, iirin ac ve keskin bir tat brakmasna neden olur: KARANFL Hakknz var, gzel deildir ihtimal Mbalaa sanat kadar Varovada lmesi on bin kiinin Ve benzememesi Bir motrl ktann bir karanfile Yarin dudandan getirilmi (Orhan Veli 1991a: 192) Benzer ekilde bazen airler, kaynak gstermeden, sanatnn adn belirtmeden baka iirlerden alntlar yapabilirler. Attil lhann Ferda iirinde, Tevfik Fikretin Ferda, Sis, Doksanbee Doru iirlerinden alntlanm blmler bulunur. air, Mustafa Kemalin ardndan Anadoluya geen yurtseverleri iledii iirinde o yllarn ruhunu yanstmak iin Tevfik Fikretin dizelerine bavurur. Bu alntlarda lhann dizeleri aynen koruduu sadece sayfa zerindeki dzeni deitirdii grlr: gnlerce yine boazii edebiyat- cedide bulutlar

Metinleraras likiler Balamnda Cumhuriyet Dnemi Trk iirine Genel Bir Bak

133

sarm yine fkn bir dud-i muannid bir zulmet-i beyza ki peyapey mtezayid bir doktor sabiha ki arpa arpa alan duvarlarn getirdii (...) ne kadar ok sabiha tanzimattan beri utlarn eyh-l-islam titremeleriyle silah seslerine yatkn bir tir leylim terel dudaklarnda msralar ve arap harfleriyle bir devr-i eamet yine inendi yeminler inendi yazk milletin mmid-i blendi kanun diye topraklara srtld cebinler kanun diye kanun diye kanun tepelendi katlr adrvanlar boyunca su arklar geceye(lhan 1983: 116, 118) iirlerinde sk sk anonim halk edebiyat rnlerine ynelen Bedri Rahmi Eyubolu da trklerden ve halk deyilerinden alntlarla iirini birletirir: Elemtere fi Kem gzlere i Benim bir yrim var mthi Bazen yedi yanda bazen yetmi (Eyubolu 1990: 280) Elemtere Fi TELGRAFIN TELLER Telgrafn tellerini arnlamal Yr stne yr seveni kurunlamal Tam be defa kuruna dizildi Mernu Ya kurunu skan YR deildi Ya kurun kurun deildi Ya Mernu Mernu deildi (Eyubolu 1990: 310)

134

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Orhan Velinin Ben Orhan Veli balkl iirinde ise, airin kendinden alnt yapm olmas ilgintir. Orhan Veli kendini tantrken nl Kitabe-i Seng-i Mezar iirinden bir dizeyi, fakat o dnemde Trk edebiyatnda byk tartma yaratan ve Garip iirinin neredeyse tanm haline gelen dizesini, alntlar: Ben Orhan Veli, Yazk oldu Sleyman Efendiye Msra- mehurunun mbdii... (Orhan Veli 1991: 194) Benzer bir rnek de Behet Necatigilin ilk kitaplarnda grlr. 1942de yaynlanan Lades iirinde, LADES Uzayacaa benzer Tututuumuz lades. i gc brakp Mezarla nazr Bir eve tandm. lm sen beni aldatamazsn, Aklmda! (Necatigil 1991: 17) diyen air, 1951de yaynlanan evre kitabnda da ayn balkla bir iire yer verir ve ilk iirine gndermede bulunur: LADES Vaktiyle yazdm gibi: Uzayacaa benzer Tututuumuz ldes. Bak, ka sene geti Aldatamadn beni lm karde! (Necatigil 1991: 109) Bazen sanatlar, iir kitaplarn ya da kitap iindeki blmleri baka airlerden alntlanm dizelerle balatrlar. Ama, alntlanan dizelerle bu kitap ve alnt yaplan airle kendisi arasnda ba kurulmasn salamak; deeri klasiklemi bir dizenin gzelliini ve zn onaylamak, belki de

Metinleraras likiler Balamnda Cumhuriyet Dnemi Trk iirine Genel Bir Bak

135

farkedilmemi veya unutulmu bir gzellii ortaya kartp hatrlatmak olabilir; Attil lhan ve Hilmi Yavuzun kitaplarnda olduu gibi. rnein Attil lhann sadece Korkunun Krall (1995) kitabnda bile her blm Nzm, Bk, Nev, Muhibb, eyhlislam Yahya, Fuzlden birer beyitle balar. Bu, modern airin klasik Trk iiriyle kopmaz bann bir iaretidir. Gnderme(Atf): Gnderme, bir eserin ya da yazarn, airin adn anmakla yetinmek, bylece okuru o esere, o sanatya ynlendirmektir. Gnderme belirli bir esere olabilecei gibi bir yazara, o sanatnn sadece en bilinen dizesine, cmlesine ya da gnlk hayattan, popler kltrden, dnya gndemini belirleyen olay ve eserlerden birine vs. olabilir. Bu adan bakldnda Cumhuriyet dnemi Trk iirinin ok zengin bir gnderme dnyas olduu sylenebilir. nk halk edebiyatna, Divan iirine, XIX.yzyl Trk iirine, Bat edebiyatna ya da Trk ve Bat sanatnn byk sanatlarna ve sanat eserlerine... gndermelerde bulunan birok rnek belirlemek mmkndr. Cemal Sreya Yunus ki Stdileriyle Trkenin adl iirine, Yunus ki st dileriyle Trkenin Ne gzel bimiti gk ekinini, Dman mman girmeden araya Dolanp btn yukar illeri Toz duman iinde yollar boyunca Canndan szdrmt iiri; Vasf- Halinde yle esrikti Ac dirlii k Paann, Gnlk gibi havay doldururdu Sevginin ve kimyann retisi (Sreya 2000: 95) dizeleriyle Yunus Emre ve k Paay anarak balar. air, uzun iiri boyunca k Garip, Krolu, Pir Sultan, Kad Burhanettin, Gedayi, Karacaolan, Kayk Kul Mustafa, Bayburtlu Zihni, Dadalolu, Glehri, Emrah, Sleyman elebiye gndermede bulunur.; Bylece Anadolu sahas Trk iirinin btn byk halk ozanlarn bugne tar. Benzer ekilde Metin Altok da Benden te Aka Doru adl iirine, Koca bir Divan sahip km Leyl ve Mecnuna Nazmsa yceltmi Ferhatla irini Ve Asldan ayrp o nl iirinde Bir baka sevdayla yakmtr Keremi Dier ikililer destanlarla gelmiler bugne,

136

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

te Arzu ile Kamber, Tahir ile Zhre... (Altok 1998: 310) dizelerinden balayarak Fuzuliye, Nazm Hikmete, Cemal Sreyaya, Hilmi Yavuza gndermede bulunur. air Leyla ile Mecnun, Ferhat ile irin, Kerem ile Asl, Arzu ile Kamber, Tahir ile Zhre hikyelerininse hem halk anlats halini hem de Fuzulinin mesnevisini, Nazm Hikmetin Ferhat ile irin oyununu ve Kerem ile Asl iirini anar. Melih Cevdet Anday ise Macbethin Yalnzl iirinde Shakespearein Macbeth oyunu zerinde dnr ve Macbethin amazlarn yorumlar: Kral olmakta gzm yoktu benim Evii bir sabah yeterdi bana Herkese yeterdi krallk olmasa Ve rastladm utkulardan sonra Yreime geceleyen sz dedi bana Kral olmakta gzm yoktu benim (Anday 1998: 229) Cumhuriyet dnemi Trk iirinde edeb gndermenin saysz rnei bulunabilir. Ama kimi kez de baka sanat dallarna ve sanat eserlerine iaret eder, iir. Mesela Bedri Rahmi Eyubolu Van Gog iirinde ressam Vincent Van Goghun trajik hayatna ve onun nl oto-portresine gndermede bulunur: VAN GOG Dn gece Van Gogu grdm ryamda alyordu Gznn stnde bir pamuk Pamuktan kan szyordu Dn gece Van Gogu grdm ryamda alyordu Bir kulan kesip Arkadana gtrmt Ama kula deil Gzleri kanyordu Dn gece Van Gogu grdm ryamda alyordu (Eyubolu 288)

1990:

Metinleraras likiler Balamnda Cumhuriyet Dnemi Trk iirine Genel Bir Bak

137

Antrma: Antrma ise konunun yabancs olmayan birine ima yoluyla, yani st kapal olarak anlatma, sezdirme(Ayta 2003: 325) olarak tanmlanr. Bu durumda antrma, rtl bir metinleraras iliki biimidir. Divan edebiyatnda telmih adyla anlan bir sz sanatdr, antrma. Gnderme gibi antrma da sadece edeb ve sanatsal rnlere deil, gndelik yaamdan ya da tarihten olay, durum, kii ve eserlere ynelik olabilir. Hilmi Yavuzun bir iirinde ok uzun anlatmak gerekti / Ve biz, sadece im ile getik (Yavuz 1999: 149) dedii gibi, antrmann en nemli ve vurucu zellii, iaret ettii ey araclyla kendi anlam evrenini zenginletirmesi ve glendirmesidir. Bu durumda metnin anlam, okurun o my anlayacak ve balantlar kuracak okuma deneyimine, birikimine sahip olmasna baldr. Cumhuriyet dnemi Trk iirine bu adan bakldnda ok zengin ve hem geni hem derin bir tabloyla karlarz. Burada, antrmaya dair binlerce rnek arasndan sadece birka tanesini vermekle yetineceiz. Asaf Halet elebinin He iiri, Ferhat ile irin hikyesinin bir yorumu niteliindedir. Ancak airin odak noktas, Ferhat szcnn Osmanlca yazmnda kullanlan gzel he harfidir: HE vurma kazmay ferhaad henin iki gz iki eme aahhh dan iinde ne var ki gm gm ter ya senin iinde ne var ferhd ejderha bakl henin iki gz iki eme ve ayaklar yamyass kasrnda irin de byle alyor ferhaad(elebi 2001: 10) Ferhad ile irin hikyesini bilmeyenler ya da yzeysel bilenler iin bu iir pek bir ey ifade etmez. Oysa air burada hikyenin en trajik noktas olan Ferhadn da delme mcadelesini anmsatr. Benzer ekilde Hilmi Yavuzun Bo bak uykulu yaz leleri / Yitik Yusuf karanlk kr

138

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

kuyularda(Yavuz 1999: 39) veya ete kemie brndn artk / gergedandan daha kaln ve lifli (Yavuz 1999: 115) dizelerini anlamak iin Yusuf kssasn ve Yunus Emrenin iirini, Cahit Stk Tarancnn skntsn anlamak iin Robenson Crusoe romann ve onun adasn bilmek gerekir: Robenson, akll Robensonum, Ne imreniyorum sana bilsen! Gstersen adana giden yolu; Bam dinlemek istiyorum. (...) Robenson, halden bilir Robenson, Adan hl batmadysa eer, Alp gtrsen beni oraya, Deniz yolu kapanmadan evvel (Tranac 1987: 146147) Bazen airlerin baka airlerden nl dizeleri dorudan ya da dolayl olarak antrdklar grlr. Cemal Sreyann Karacaolan iirinde geen, Ya otuz be dantel gibi ortasndan Sessizce yrtlm temiz yzl haclar (Sreya 2000: 207) dizesi Cahit Stknn nl Otuz Be Ya iirinin Ya otuz be! Yolun yars eder. / Dante gibi ortasndayz mrn (Taranc 1987: 187) eklindeki ilk dizelerine bir antrmadr. Metin Altokun hem bir gndreme hem bir alnt hem de bir yeniden yazm gibi dnlebilecek olan ndeyii, Konstantin Kavafisin ehir iirini ve zellikle de Yeni bir lke bulamazsn, baka bir deniz bulamzsn / Bu ehir arkandan gelecektir dizelerini antrr: NDEY Yeni bir lke yoktur, Diyor o nl air; Ne de yeni denizler. Nereye gitsen bu kent, Seni peinden izler. Ama gitmektir benim Yenilmezliim dnyada. Ve ben durmaz giderim, Bu can tende durduka (Altok 1998: 12)

Metinleraras likiler Balamnda Cumhuriyet Dnemi Trk iirine Genel Bir Bak

139

Attil lhan ise ocuklar uyumamtr / bymemitir derken hepimizin bildii uyusun da bysn ninnisini, ite geldik gidiyoruz / kahrolasn/ kahrolasn istanbul ehri derken ite geldik gidiyoruz/ en olasn Halep ehri trksn, da ban efkr alm / gm dere durmaz alar dizeleriyle da ban duman alm diye balayan mar -anlamsal olarak dntrse de- syleyi biimiyle anmsatr(lhan ?: 66, 93). yknme (Pasti): yknme bir metnin biemini, ieriini, izleini ya da bir kii veya dnem slbunu taklit etmedir(Aktulum 2000: 133; Ayta 2003: 361). Behet Necatigilin Divane ve Turgut Uyarn Divan (1970) kitaplar yap olarak klasik Trk iirindeki divanlara ada birer yknmedir. Uyarn Divannda da klasik divanlardaki gibi mnacat, naat, gazeller, rubai, kaside, fahriye balkl iirler bulunur; bu iirlerin rubailer hari hepsi beyitler halinde ve gazel uyak dzeniyle yazlmtr. Sadece birini rnek verecek olursak, airin biimsel benzerlie karn Divan iirinden ok farkl bir duyu ve syleyie sahip olduu anlalacaktr: biten bir yaza benim kararllm bir sonuca idi sular iirdim olmad ben anam isterim herkes bir kysndan tuttu ekti bytt kenti kprlerden geirdim olmad ben anam isterim bir kark sularda byttm her eyi urulardan kardm olmad ben anam isterim kimseler tutmad elimden koskoca bir yaz bitti yaylalara grdm olmad ben anam isterim kalbim koskoca bir yaz bitti kalbim aklmdan neler geirdim olmad ben anam isterim(Uyar 2004: 349) Benzer ekilde Attil lhan ve Metin Altokun gazelleri olduunu, Cemal Sreya ve Cahit Klebinin gazel 2 , Hilmi Yavuzun kaside, mit

Bkz. Gkalp 2001.

140

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Yaar Ouzcan, Attil lhan, Nazm Hikmetin rubailer 3 yazdn anmsayabiliriz. Halk iirine yknerek yazlan iirlerden ada ve gzel bir rnek olarak Cahit Klebinin Karacaolan iirini verebiliriz. air, koma biiminde yazd iirde Karacaolann imgelerine deinip geer: KARACAOLANA Bacanak, senin sevdiin Kzlarn gelinlerin Kemikleri srme oldu ama Yaad trklerin. Sevmeye Hrnn beli Yry Esmenin Bacanak, Elifi unuttun mu? Erciyeste grdn gelin. Her sabah her sabah kalkp Ard sra glerin imdi de yurdumuzda Geziyor trklerin(Klebi 1985: 96). Melih Cevdet Andayn Atom balkl iiriyse bilmecelere bir yknmedir: ATOM H Evimin bir odas var inde deli dner Elektron at burda at ayn arkasnds Hem burda hem ayn arkasnda ekirdek Fenerin kapsn aldm Zrzopun biri at (Anday 2003: 110)

Bkz. etin 2004.

Metinleraras likiler Balamnda Cumhuriyet Dnemi Trk iirine Genel Bir Bak

141

ada Trk iirinde halk ve Divan iirine yknme yoluyla yazlm ok sayda iirle karlamak mmkndr. Bu iirlerde sanatlarn aslyla ayn zellikleri tayan iirler yazmayp, onlar modernize ederek ve ada bir durumun ya da duyuun ifadesi iin bu yola gittikleri grlr. Ama, klasiklemi deerlerle ba koparmadan yenilemek ve onlardaki iirsel gzellii yeniden kefetmektir. Yanslama (Parodi): Bir metni deiime uratarak yeni bir anlama ulamak anlamna gelen parodinin en belirgin zellii, ele alnan metni glnletirme amac tamasdr; bu durumda ilk metinle ikinci metin arasnda eletirel ve mesafeli bir iliki domaktadr. lk metnin yeniden yazlrken sradanlatrlmas da, bir eit parodidir; yani basite indirgeyerek eletirmedir. Modern ve postmodern dnemde parodiye bavurulmasnn nedeni ise, eski metinlerin, gelenein ve tarihin ironik bir eletirisini yapabilmektir(Melikolu 2004: 74). rnein Orhan Velinin Eskiler Alyorum iirindeki Bir de rak iesinde balk olsam (Orhan Veli 1991: 69) dizesi Ahmet Haimin Gllerde bu dem bir kam olsam dizesinin parodisi olarak deerlendirilebilir. Cumhuriyet dnemi Trk iirindeki parodi rnekleri ounlukla klasik Trk iirine yneliktir. Orhan Velinin Kaside iiri, Divan edebiyatnda vgye dayal bir iir tr olan kasidelerin zyle deta dalga geer. Kasidelerde nl ve deerli insanlarn vgs yaplr; zarif ve yceltici ifadeler kullanmaya dikkat edilir. Oysa burada bkn bir sokak serserisine duyulan hayranlk, argoya yaklaan basitlikte ve sradan bir dille ifade edilmektedir: KASDE Elinde Bursa aks Boynunda krmz yazma; Denek soyarsn akamlara kadar, Filya tarlasnda. Ben sana hayran Sen cama trman (Orhan Veli 1991: 58) Attil lhann Tarz- Kadim iiri, Divan iirine antrma ve gndermelerle biimlendirilmi ama aslnda Divan edebiyatn eletiren, onun parodisini yapan bir iirdir. olmuyor neyleyim olmuyor velinmetim efendim

142

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

olmuyor yirminci asrda tarz- kadm zre gazeller sylemek beiktaa yakn hnesi yerle yeksan oldu nedimin bki o enis-i dilden bir yahya kemal kald hl-i hzrda ayptr efendim i bde gzel dev demek var ise akl uurun ayptr bu zamanda yr deyip yr iitmek kvlcmlar kaymal insanlarm dedike air kaleminden zaten mrmz rzgrl sular gibi dalgal kimseler baalamaz medar- maiet derdinden kim okur kim dinler siham- kazay? yalnz alp verilr bir selam kalmtr nbi efendiden (lhan ?: 91) Bu dizelerde Ziya Paann bade gzel sev var ise akl uurun / Dnya var imi ya ki yo olmu ne umurun beyitini dolayl olarak alntlayan, Nefnin eseri Siham- Kazaya gndermede bulunan Attil lhan; nl beyitlerini anmsatarak Nedim, Nabi gibi Divan airleriyle Yahya Kemalin iir ve yaam anlaynn XX. yzylda sona erdiini dnr. Geri Attil lhan bu ironik tavrn sonradan yava yava yumuatm ve Divan airleriyle daha derin bir ba kurmutur ama bu iir, uzun zaman klasik Trk iirine ynelik eletirel tavrn szcs olmutur. Modern airlerin zellikle Divan iirindeki biimlerin parodisini yapmaktaki amac, o tr bir duyu ve ifade edi biiminin artk devrini tamamladn kantlamaktr. Bununla birlikte Divan iirini ada iirin kaynaklarndan biri olarak grdklerini, yknme blmnde verdiimiz rnekler gstermektedir. Montaj: Montaj, belirli paralar alp zgn eserin iine yaptrmaktr. Eserlere gazete haberleri, szler, iirler, mektuplar, belgeler, resimler eklenmesi buna rnek olarak verilebilir. Montajda ama yazlanlara dnsel destek salamak, kantlamak, gereklik etkisini artrmak olabilir. Bazen de eklenen para araclyla ayrklk yaratmak ve yabanclatrma etkisi salamak sz konudur. Dardan tanan paralar okuru yadrgatarak metnin anlam akn kesintiye uratr ve bylece metnin anlamn deitirir.

Metinleraras likiler Balamnda Cumhuriyet Dnemi Trk iirine Genel Bir Bak

143

rnein Metin Altokun Uyarlar iirinde gnlk hayatta sk sk karlatmz uyar tabelalar, koyu renkle yazlarak grsel ayrklk olutursa da, iirin anlaml bir paras niteliindedir: UYARILAR 1. nsan dediin saaktaki Gvercinin farknda olacak Ve bir iek aacak kendince. Bu ak var ya bu ak; Dikkat! Yangnda ilk kurtarlacak. 2. Sevmeye balaynca birini Kendimi ykp yeniden kurarm nk bu yeni bir aktr Ve temeldeki yerini mutlaka alacaktr. Yabanclar iin inaata girmek Tehlikeli ve yasaktr. 3. Bir akam tek banza Bir otele giderseniz inizde yaral bir akla, Ucuz bir otele ama temiz; Kymetli eyanz Mdriyete teslim ediniz (Altok 1998: 89). Attila lhann bugnk ve dnk stanbul ortamnda, geriye doru iirsel bir projeksiyon (lhan 1995: 123) olarak tanmlad O Eski Adamlar balkl iir dizisinde eski gazetelerden haber balklar kullanlarak devrin havas canlandrlr: (ankara/ a.a.: 26 terin-i evvel 1933 cumhuriyetin 10. sene-i devriyesi mnasebetiyle aff- umumi iln edildi / hapishaneler boalyor) bekleme salonunda ensesi tral bir kadn

144

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

kalarn evde unutmu dudaklar sonbahar durup durup nedense camlardan raylara bakyor (lhan 1995: 95) (istanbul/ cumhuriyet: eyll mellifi mehmet rauf beyin bir mddetten beri hasta olduu teessrle renilmitir) yorgun ksrklerle dolu ahap konak yavrular cumbalar sarkm karanfilli ttn dumanlarna sarmaklar kimbilir nice ah nice gnah gizliyor o serin yaz sabahlar fincanlarda ay birden sour (...) (istanbul / akam: kiralar ykseliyor drt be odal harap evlere ilide yz lira istiyorlar)(lhan 1995: 98) Bazen de iirlere baka iirlerin yaptrld grlr. Orhan Velinin 1945 ylnda yazd Yol Trkleri adl uzun iirinde yer verdii halk trkleri de, montaj tekniinin kullanlmasna rnek gsterilebilir 4 . Orhan Veli, Anadolu gzlemlerini kendi iiriyle halk iirlerini ustaca birletirerek aktarmtr. Ancak bu rneklerdeki montajlarla, yadrgatcln deil iirsel syleyi, duyu ve dnn btnletirilmesinin amaland aktr: Ada yolu kestane Aman dklr tane tane Ada demek Adapazar demek: Kadehler ie olur arkn banda; Zaten efkrlsn. Ayan denk al ekerim.

Halk iiriyle modern iirin montajlanmasna ilk ve zgn rneklerden biri olarak Faruk Nafiz amlbelin Han Duvarlar iiri verilebilir. Faruk Nafiz, koma tarz yazlm iirin drtlklerini kurgusal dnyann btnleyici bir paras olarak kullanm ve Maral eyholu Satlm adnda bir air yaratmtr.

Metinleraras likiler Balamnda Cumhuriyet Dnemi Trk iirine Genel Bir Bak

145

Hkmet nnden getim Oturdum bir kahve itim Hendekte bir gzel grdm Yavuklumdan vazgetim: Hendein yollar tatan Sen kardn beni batan Sabahlar erken kalklyor yolculukta; Doan gnee kar (Orhan Veli 1991a: 74). Kimi zaman da airlerin baka dillerden dizeleri, cmleleri iirlerine yaptrdklar grlr. Yine Orhan Velinin Kitabe-i Seng-i Mezar iirinin ikinci blmnde, Mesele falan deildi yle, To be or not to be kendisi iin; Bir akam uyudu; Uyanmayverdi(Orhan Veli 1991a: 46) dizelerinde Shakespearein Hamlet oyununda geen ve herkese bilinen Olmak ya da olmamak cmlesi ngilizce haliyle kullnalr. airin bu yaptrmadan kast, Sleyman Efendinin yaamn iinden, sradan bir insan oluunu vurgulamaktr. Ancak cmlenin ngilizce olarak verilmesi, iir iinde yadrgatc bir etki yaratarak okuru dndrmektedir. Kolaj: Kolaj, modernizmden itibaren plastik sanatlarda sklkla karlalan bir tekniktir; farkl malzemelerin st ste kullanlmasyla yeni bir anlam retilmesine dayanr. Gnlk hayattan, teknolojiden, sanatsal rnlerden alnan paralar, hem koparldklar btnden izler tarlar hem de paras haline getirildikleri yeni rnn anlamn dntrrler. zellikle postmodernizmle birlikte edeb rnlerde de bavurulan bu teknik, baka metinlerden kesilip alnan paralarn (cmle, dize, paragraf, ansiklopedi ya da szlk maddesi, makale ya da keyazsndan bir para, haber metni...) yeni bir metin oluturmak zere birletirilmesi iidir ve gndelik yaamda karmza kan her eit metin ya da grsel malzeme (resimler, grafikler, izimler, fotoraflar, ilstrasyonlar, notalar, afiler, ilanlar, reklamlar, gazete paralar, telefon defterinden sayfalar...) yeni metne katlabilir. Behet Necatigilin Bir Szlkte Kitap Adlar iiri, kolaj iin ok arpc ve farkl bir rnektir: BR SZLKTE KTAP ADLARI

146

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Ararken nsanlar Av Dnya 1+1 Evi

Ak- Memnu Avare Yllar Bir Adan

Aksz Ayr Bir l Bozuk

Bozgun Bozgunda Dzen Glge Glgeler Glgeleri Kullanmak Havada Bulut - - Yok Havadan Sudan Korku Kuyularda Yusuf Yaban Yaadka Yaamasz Yank Hava Yanarda Yanarta (Necatigil 1982: 37)

Kuyuda

Necatigilin Kareler (1975) adl kitabnda yer alan deneysel iirlerden biri olan Bir Szlkte Kitap Adlar 5 yatay, dikey, apraz dzlemlerde okunabilme ve her seferinde anlaml bir btn oluturabilme derinliine sahiptir. Satrlar halinde okunduunda alfabetik srayla gittii grlen szckler, gerekte Trk edebiyatndan -iir, tiyatro, roman trlerinde- eser adlardr ve air bu adlar kullanarak hem her birine hem de hepsinin biraraya geldiinde oluturduklar btne gndermede bulunmaktadr. Necatigilin Edebiyatmzda simler Szl ve Edebiyatmzda Eserler Szl adl ansiklopedik bavuru kitaplarn yazdn bilen bir okur, bu iirin Necatigilin kendi eserlerine de bir gnderme niteliinde olduunu hemen farkeder. lgin olan, Necatigilin sadece seip yerletirme grevi stlendii paralarla yani kitap adlaryla yeni ve bambaka bir yap kurmu olmasdr. Turgut Uyarn Gazete balkl uzun iiri, bir eit kolaj olarak dnlebilir. airin gazetelerin haber, magazin, spor sayfalarndan haberleri ve yorumlar arka arkaya dizip aralara kendi yorumlarn katarak

Bkz. Gkalp 1998.

Metinleraras likiler Balamnda Cumhuriyet Dnemi Trk iirine Genel Bir Bak

147

oluturduu iir, gnlk gazetelerdeki metinlerin baka bir balamda deerlendirilmesidir: haftann plklar (okuyucularn setii) Sev kardeim sev kardeim elini ver bana nee getirdim sana ye, i, gl, oyna... (okuyucularn semedikleri) bonsoir Marie, Marie bonsoir iyi Marie, iyi geceler Marie daha iyi geceler, en iyi bak Marie iyi geceler Herkes en iyi uyurken Marie bak sen de uyu Marie sonra fena olur... tefrika yle eyler grdk ki unutmam artk unutma artk (...) spor bir koca kreyi savurdu imdilik faysalolu Brandt ayakland ve hakemi ard Fenerbahe 3-0 dou-bat berabere (Uyar 1994: 490-491) Gazete III Bu dizelerdeki haberlerin bir ksmnn kurmaca bir ksmnn gerek olduu aka bellidir. Ama iirler boyunca birok para sraszca arka arkaya getirilerek kolaj etkisi yaratlmtr. Yeniden yazma: Yeniden yazma, hangi trden olursa olsun, nceki bir metnin, onu taklit eden, dntren, ak ya da kapal bir biimde ona gnderen bir baka metinde yinelenmesidir; bazen de yazar herhangi

148

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

bir nedenle kendi eserini yeniden yazabilir(z yeniden yazma)(Aktulum 2000: 236). Bilinen, klasik saylan eserlerin yeniden yazm ise daha sk karlalan bir durumdur. Antik Yunan oyunlarnn Latin edebiyatnda ve klasik dnemde yeniden yeniden yazlmas, modern ve postmodern dnemlerde ise farkl alardan yorumlanmas, bunun en ok eserle kantlanabilecek rneidir. lhan Berkin Gzel Irmak adl iir dizisinin ilk blm e.e.cummingsin All in green went my love riding dizesiyle balar(Berk 1992: 9). Berk, Ara balkl iirinde de J.C.Giroudnun Szcklerin anlamlar yoktur, kullanmlar vardr cmlesini kullanr(Berk 1992: 71). Her iki seferinde de lhan Berk, sadece cummingsin ve Giroudnun ifadesini verir; bana ya da sonuna bir ey eklemez; sadece bu alnt dizeyi/cmleyi balklandrmakla yetinir. Bylece lhan Berk, cummings ve Giroudyla ayn dnce ve duygu evreninde olduunu kantlamak ister gibidir. Melih Cevdet Andayn Kollar Bal Odysseus, Troya nnde Atlar kitaplarnda Homeros destanlarn, lmszlk Ardnda Glgamta ise Smerlerin Glgam Destann yeniden yazmas ada Trk iirinden verilebilecek rneklerdendir. Anday, Nergis ile Yank, Defne ile Avc iirlerinde de ok bilinen mitolojik hikyeleri iirletirmitir. Defne ile Avc u dizelerle balar: Eskiden, ok eskiden yeryznde Gzellii dillere destan Bir kz vard, ad Defne, Upuzun salar altn sarsyd Dolard kuytu ormanlarda btn gn Postu rengrenk hayvanlarn peinde, Defne peri padiahnn kzyd (Anday 2003: 133) Behet Necatigil eski Trk masallarndan olan Turunlar hem oyun hem iir olarak yeniden yazmtr. Orhan Velinin La Fontaine masallarn ve Nasrettin Hoca fkralarn iir halinde yeniden yazmas (1949), halk kltrnn anonim rnlerinin farkl bir biimde ve bireysel slpla yeniden yazlmasna rnek verilebilir: PE UN SERM Bir gn bir komusu gelip Hocaya amar ipi ister.

Metinleraras likiler Balamnda Cumhuriyet Dnemi Trk iirine Genel Bir Bak

149

Hemen balar istirhama, ricaya. - im biter bitmez getiririm der. Hocaysa bir trl yanamaz buna; Binbir glk karr komusuna. Olmayacak sebepler icat eder; Mesela der ki: - pe un serdiler Komusu cevap verir: - Canm Hoca! pe un serilir mi? Bu ne biim itir ki? Hoca kzar: - Vermeye niyetim olmaynca yle bir serilir ki. (Orhan Veli 1991b: 102) mit Yaar Ouzcan ise Trk edebiyatnn nl iirlerini devrin sosyal ve siyasal olaylarnn eletirisini yapabilmek iin parodik bir yaklamla nl iirleri yeniden yazma yoluna gider. Yahya Kemalin Sessiz Gemi, Veda, Ahmet Haimin Piyale, Orhan Velinin Sereserpe iirleri, onun ironik bir slpla yeniden yazd iirlerdendir: SZ GEM - Yahya Kemalin Sessiz Gemisine BenzetmeArtk demir almak gn gelmise iktidardan Onlar ki ne serden geerler ne yardan Sallanr bu kalkta tekmeler ve tokatlar Hibiri bilmez her seim millete neye patlar Yoklamada kaybeden bu sonutan elemli Gnlerce genel merkeze gider gzleri nemli Biare adaylar zlmeyin ne son seimdir bu Nice yelikler var, ne de son seimdir bu Zavall semenler yolunuzu nafile bekler, Bilmez ki drt seneden nce gelmeyecekler Seilenler memnun ki maayla iinden Birok seneler gese ayrlamaz peinden (Ouzcan 1966: 107) SERESERPE

150

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

-Orhan Velinin Sereserpe iirine BenzetmeBir partici nutuk ekiyor sereserpe Kravat yana kaym hafiften Kolunu kaldrm Sk gzkyor Bir eliyle de gbeini tutmu Yapacaz diyor Edeceiz diyor Szlerinde palavradan baka bir ey yok Biliyorum Bizde de yutacak gz yok ama Olmaz ki Byle de atlmaz ki! (Ouzcan 1966: 109) Sonu Cumhuriyet Dnemi Trk iirinden belirgin rneklerle sergilemeye altmz metinleraras iliki biimleri, iirlerin yapsnda tekil ve bamsz bir halde bulunmazlar. Alntyla montaj, yknme ve parodiyle yeniden yazma i ie geer. Bazen sadece bir szckle ok eski bir hikyeye ya da kitaba gndermede bulunulabilir. Bylece her metin, szckler dzeyinden itibaren halka halka genileyerek baka metinlerle ilikiye geer ve metnin iinde baka metinlerle syleim balar. Bu, metnin anlam evrenini genileten, zenginletiren, derinletiren bir dokunutur ve iir bu trden ince dokunulara en uygun edeb trdr. imdilik snrl sayda rnekle yetinsek de aslnda bu, birok alandan aratrmacnn zerine eilebilecei bir konudur. Kaynaka
AHMET HAM (1983) Btn iirleri (Hazrlayan: Asm Bezirci), stanbul: Can Yaynlar. AKTULUM, Kubilay (1998) Metinleraraslk, okseslilik, Syleimcilik, Edebiyat ve Eletiri, 36, Mart-Nisan: 47-56. ------------------------ (2000) Metinleraras likiler, Ankara: teki Yaynevi. ALTIOK, Metin (1998) Bir Avya Kirac(Btn iirleri), stanbul: Yap Kredi yaynlar. ANDAY, Melih Cevdet (1998) lmszlk Ardnda Glgam (Toplu iirleri II), stanbul: Adam Yaynlar. ----------------------------- (2003) Rahat Kaan Aa (Toplu iirleri I), stanbul: Adam Yaynlar.

Metinleraras likiler Balamnda Cumhuriyet Dnemi Trk iirine Genel Bir Bak

151

ASAF, zdemir (1987) Bir Kap nnde, stanbul: Adam Yaynlar. AYTA, Grsel (2003) Genel Edebiyat Bilimi, stanbul: Say Yaynlar. BAKHTIN, Mikhail (2001) Karnavaldan Romana: Edebiyat Teorisinden Dil Felsefesine Seme Yazlar (eviren: Cem Soydemir, Derleyen ve nsz: Sibel Irzk), stanbul: Ayrnt Yaynlar. BERK, lhan (1992) Gzel Irmak, stanbul: Adam Yaynlar. ELEB, Asaf Halet (2001) Btn iirleri, stanbul: Yap Kredi Yaynlar. ETN, Nurullah (2004) Cumhuriyet Dnemi Trk iirnde Ruba, Ankara: Hece Yaynlar. EYUBOLU, Bedr, Rahmi (1990) Dol Karabakr Dol, Ankara: Bilgi Yaynevi. GKALP, G.Gonca (1998) Gstergebilim Asndan Bir iir Deerlendirmesi: Bir Szlkte Kitap Adlar , Prof.Dr. Dursun Yldrm Armaan, (Ed. Metin zarslan-zkul obanolu), Ankara: 363-378. ------------------------ (2001) ada Trk iirinde Gazeli Yeniden Yaratanlar, 21.Yzyla Girerken Yaznda Dil Kullanmlar: Alkanlklar-YeniliklerAykrllar-Sapmalar (I.Dil, Yazn, Deyibilim Sempozyumu Bildirileri), (Ed. nsal znl- Mehmet Ali Glel), Denizli: 1-24. LHAN, Attil (?) Sisler Bulvar, Ankara: Bilgi Yaynevi. ------------------(1995) Korkunun Krall, Ankara: Bilgi Yaynevi. KRISTEVA, Julia (1980a) The Bounded Text, Desire in Language: A Semiotic Approach to Literature and Art by Julia Kristeva, (Ed.Leon Roudiez), New York: Columbia University Press, 36-63. ---------------------- (1980b) Word, Dialoque, and Novel, Desire in Language: A Semiotic Approach to Literature and Art by Julia Kristeva, (Ed.Leon Roudiez),New York: Columbia University Press, 64-91. KLEB, Cahit (1985) Btn iirleri, stanbul: Adam Yaynlar. MELKOLU, Esra (2004) Metinleraraslk ve okseslilik, Disiplinleraras Ortam ve Yntem Sorunlar, (Ed. Nedret ztokat), stanbul, Multilingual: 72-79. NECATGL, Behet (1982a) Btn Eserleri II / iirler II, stanbul: Cem Yaynevi. -------------------------- (1982b) Btn Eserleri III / iirler III, stanbul: Cem Yaynevi. -------------------------- (1991) Btn Eserleri I / iirler I, stanbul: Cem Yaynevi. ORHAN VEL (1991a) Btn iirleri, stanbul: Adam Yaynlar. ------------------- (1991b) La Fontainein Masallar, Nasreddin Hoca Hikyeleri, stanbul: Adam Yaynlar. ORR, Marry (2003) Intertextuality: Debates and Context, Cambridge&Oxford: Blackwell. PARLA, Jale (2000) Don Kiottan Bugne Roman, stanbul: letiim Yaynlar. SAZYEK, Hakan (2006) Kolaj ve Romandaki Yeri, Kitaplk, 92, Mart: 92-99.

152

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

SREYA, Cemal (2000) Sevda Szleri (Btn Yaptlar: iirler), stanbul: Yap Kredi Yaynlar. TARANCI, Cahit Stk (1987) Btn iirleri, (Derleyen ve dzenleyen: Asm Bezirci) stanbul: Can Yaynlar. UYAR, Turgut (2004) Byk Saat, stanbul: Yap Kredi yaynlar. YAVUZ, Hilmi (1999) Gln Ustas Yoktur (Toplu iirler I), stanbul: Can Yaynlar.

Kad Burhaneddinin iirlerinde Cinasn Yeri

153

Kad Burhaneddinin iirlerinde Cinasn Yeri

Cafer MUM *

Edebiyat tarihimizde, cinas sanatnn kendi kiisel slplarnda belirleyici ve ayrt edici bir unsur olarak yer ald baz airler vardr. Bu airlerin en nemlilerinden biri de XIV. yzyl airlerimizden Kad Burhaneddin (. 1398)dir. Onun iirlerinde cinas, herhangi bir edeb sanat dzeyinde deil, kendi slbunda belirleyici ve ayrt edici bir unsur olarak yer almaktadr. Bu bildirimizde, airin ilk 500 iirinden hareketle onun cinas sanatna ne kadar dkn bir ahsiyet olduunu ortaya koymaya alacaz. Bildirimizde nce cinas eitlerini Kad Burhaneddinden setiimiz rneklerle aklayacaz; daha sonra ise, sz konusu 500 iirdeki cinaslar inceleme sonucu ulatmz verileri sizlerle paylamaya alacaz. Fakat konuya girmeden nce, Kad Burhaneddinin iirlerindeki cinaslar zerinde almam konusunda tavsiye ve tevikte bulunmak suretiyle, bu almann olumasna vesile olan Prof. Dr. Cem Dilin hocamza huzurlarnzda teekkr etmek istiyorum. Bilindii zere cinas sanat, iirin msik unsurlarndan biri olarak kabul edilir (emss 1374a: 153; 1374b: 39). Hemen her belgat kitabnda cinas sanatna geni yer verilir; bu sanatn tanm ve tasnifi yaplrken, deiik airlerden konu ile ilgili rnekler de zikredilir. En genel anlamda, iki lafzn anlamlar ayr olduu hlde telaffuz veya yaz bakmndan birbirine benzer olmas (Muallim Nc 1307: 341) eklinde tarif edilmesi mmkn olan cinasn biri ses, dieri ise anlam olmak zere iki ayr yn vardr. Cinas, szde belli bir msikyi oluturmann yan sra, ayn lafzlara farkl anlamlar ykleyerek kiiyi hem zihn bir faaliyetin iine eker, hem de onun muhayyilesini geniletir. Bunlar ise, sanat ve estetii ortaya karan faktrlerdir. nk sz, gzellik ve gcn iki eyden
*

Dr., nn niversitesi, Fen-Edebiyat Fakltesi, Trk Dili ve Edebiyat Blm

154

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

alr. Bunlardan biri, szcklerin henk ve tns, yani msiksi; dieri ise, farkl anlamlar ortaya karmann kiiye verdii zevktir. Cinas sanatnda, lafzdaki benzerlik ile anlamdaki eitlilik omuz omuza vererek ortak bir edeb zevk ortaya karr. nk cinasl szcklerle muhatap olan kii, nce bu szcklerden tek bir anlam karr, sonra bunun yeterli olmadn fark ederek, bu defa dier anlamlarn peine der ve onu bulduunda da yapt bu iten zel bir zevk alr. Cinas sanatnn ilgi grmesinde, sz konusu zevk alma faktrnn yan sra, insan psikolojisinin ak ve ikr eylere nazaran, kapal ve mphem olan eylere daha fazla ilgi duyma zellii de etkili olmaktadr (geni bilgi iin bk. Tecll 1367: 2-3). Cinas sanat, Tanzimat sonras yazlm baz belgat kitaplarnda uralmaya demez bir edeb sanat olarak grlmse de (bk. Red 1328: 265; Muallim Nc 1307: 251; Thir [ty.]: 131), bu grlere katlmak mmkn deildir. nk edebiyat, iletiimden ziyade heyecan verme ve etkilemenin n plnda olduu bir sz sanatdr. Kendi duygu ve dncelerini en iyi bir ekilde aksettirebilecek imajlar yakalayan air; okuyucularn estetik zevkine hitap edebilmek amacyla ses ve sz tekniklerinden yararlanarak sradan kelimeleri yeniden canlandrmaya alr. Bu ses ve sz dzenlemelerinin btn iirin genel msiksini oluturur... Cinaslarn, iirin anlamnn yannda bilhassa ses yapsnda nemli bir yeri vardr. Bu sanat, aralarnda syleyi ve yaz birlii olan kelimelerin bir nkte amacyla bir araya getirilmesine dayanmas sebebiyle, Trk iirinin en nemli ses aralarndan olan tekrarlar arasnda yer alr (Horata 1998: 65-66). Trk Halk iirinde cinas ilgi gren bir sanat olmutur. zellikle kesik mani olarak adlandrlan maniler cinasl sylenen manilerdir (bk. Dilin 1995: 284-286; Dizdarolu 1969: 59-61). Kerkk hoyratlarnda da en fazla ne kan husus hoyratlarn cinasl olmasdr (hoyrat iin bk. Dakk 1998: 259/260). Divan iirinde ise zellikle kurulu dnemleri olan XIII, XIV ve XV. yzyllarda airlerimiz arasnda bu sanata byk bir nem verilmitir (bk. Dilin 1986: 102-103). zellikle tuyuglarda cinasn aranan bir zellik olmas, tuyugun Azer ve aatay airlerince ok kullanlmas ve birok iiri cinasl kafiyelerle balayan Kad Burhaneddin ve Nesmnin zer sahasna mensup airler olmas, Azer Trkleri arasnda cinas eiliminin fazla olduunu gstermektedir (bk. Horata 1998: 67-68; ayrca Kad Burhaneddin iin bk. Alparslan 2000: XXXIII). Yine ayn dnemde bir sre Azerbaycanda Karakoyunlu skender b. Kara Ysufun hizmetinde bulunan ranl airlerden Ktib-i Nbr (l. 838-39/1434-1435)nin Dehbb- Tecnst adl btn beyitleri cinasl kafiyelerden oluan bir mesnev yazm olmas da mnidrdr. Bu eser, XVI. yzylda skpl Ata

Kad Burhaneddinin iirlerinde Cinasn Yeri

155

tarafndan Tuhfetl-Uk adyla Trkeye de kazandrlmtr (bk. Trkmen 2000). Ayn dnemin airi olan Germiyanl eyhnin de birok iirinde cinasl yaplar grlmektedir (Karada 2000: 367-368). XVI. yzyl airlerinden Gedizli Kabulnin iirlerinde de cinas nemli bir yer tutmaktadr (Pala 2000: 195-203). Cinasa ilgi XVI. yzyldan itibaren zayflamtr. Ancak XVIII. yzyldan itibaren cinasn tekrar ilgi grmeye balad grlmektedir (Horata 1998: 69). Bu yzylda cinasn yeniden ilgi grmeye baladnn en nemli kant Halepli Edb Efendi (. 1748)dir. Onun iirinde de Kad Burhaneddinde olduu gibi, cinas herhangi bir edeb sanat olarak deil, airin slbunu birinci dereceden belirleyen bir unsur olarak yer alr (bk. Mum 2004: 40-52). Bu airlerin slplarnda cinas sanat, belirleyici ve ayrt edici ortak bir payda olarak yer almaktadr. Farkl dnemlerde farkl airlerin kiisel slplarnda nemli bir yere sahip olan bu edeb sanatn dilbilim ve anlambilim gibi yeni birtakm disiplinlerin yntemleriyle ele alnp incelenmesi sonucunda, onun ne kadar nemli bir sanat olduunun ok daha iyi anlalaca kanaatindeyiz. Bize gre cinas sanat, hem air asndan hem de okuyucu asndan tam bir zek ve dil sanatdr. airin bu sanat kullanmas ve okuyucunun onu anlamas, her eyden nce dile hkimiyeti ve kvrak bir zeky gerektirir. nk cinasl sz nkteli, yani dml bir szdr. Bu dm balamak ve onu zmek iin dile hkim olmak ve kvrak bir zekya sahip olmak lzm. Bu sanatn mizah ile de ilikilendirilmesi imkn dahilindedir. zellikle telaffuz bakmndan btnyle birbirinin ayn olan tam cinaslarda, farkl anlamlardan birinin ses benzerlii yoluyla nce gizlenmesi, daha sonra balamdan hareketle ortaya karlmas kiiye zevk vermenin yan sra, ayn zamanda tebessm de ettirir. Szcklerden birinin argo anlam tayan mstehcen ifadelerden seildii rneklerde, cinas sanatnn bu mizah boyutu ok daha ak olarak grlmektedir. Belgat kitaplarnda bu sanat, bed sanatlar iinde ve lafzla ilgili sanatlar arasnda cins veya tecns balklaryla ele alnr; cinas ve tecns terimleri de ounlukla birbirinin yerine kullanlr (Bilgegil 1989: 182, 308). Cinaslar zelliklerine gre farkl isimler alr. Tanmlarn byk bir ekseriyetinde zerinde durulan telaffuz veya imladaki benzerlik drt adan incelenir ve bu incelemeye gre cinaslar farkl isimler alr. Bunlar, a) harflerin tr, b) harflerin says, c) hareke ve skundan oluan heyet ile d) btn bunlarn tertibi, yani diziliidir (Tecll 1367: 16). Lafzlar arasndaki benzerliin oran ve eidine gre cinaslar farkl isimlerle anlr (Thir [ty.]: 129). Burada cinas eitlerini anlatrken rneklerimizi Muharrem Ergin tarafndan yeni harflerle yaymlanan Kad Burhaneddin Divanndan iir ve

156

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

beyit numaras ile vererek airin bu sanata olan hkimiyetini ortaya koymaya alacaz (1980: 1-197) 1 . 1. Cinas- Tm: Eer cinas iin kullanlan lafzlar arasndaki benzerlik, yukarda sz edilen harflerin tr, says, heyeti ve tertibi bakmndan tam bir uyumluluk dzeyinde ise, bu cinasa, tam cinas denir. (Muallim Nc 1307: 241; Rec 1353: 396). Yr yaradur gz gamzeleri yarasn Billh zih yaradur ki yaradur ayra (KBD 314/3) 2 Beytindeki yr/yara ve yaradur/yaradur szckleri kendi aralarnda tam cinas ilikisine sahiptir. nk harflerin tr, says, harekesi ve tertibi bakmndan aralarnda tam bir uyum vardr. Dnyda yine ben koca bir gence iridm Vrne iinde sanasn gence iridm (KBD 487/1) Bu beyitteki genc szckleri arasnda da her bakmdan tam bir uyum vardr. Bu nedenle tam cinasa gzel bir rnek saylr. Tam cinasn da kendi iinde eitleri vardr. Eer cinasl lafzlar, isim, fiil veya edat olma bakmndan da ayn ise, cinas- mmsil; ayn deilse, cinas- mstevf adn alrlar (Smdd 1375: 113; Tecll 1367: 16-17, 20-24). Yr dir bu cihn halk yar ahar azndan Ben yr aa direm ki k yregin yara (KBD 343/3) beytinin ilk msranda geen yar szcklerinin her ikisi de isimdir. lki sevgili, dieri ise az suyu anlamndadr. vesi ol nigru dil mi kod bu tende Ya sylemege derdin dil mi kod bu tende (KBD 37/1) beytinde cinasl kafiye olarak kullanlan dil szcklerinden ilki gnl anlamndaki Farsa isim, dieri ise Trke bir duyu organ ismidir. Fakat, Kanad kanamad yrek leblere hi Kanad var ise irie kana degl mi (KBD 478/6) beytinde geen kanad szcklerinden ilki kanamak fiilinin ekimli hli iken, ikincisi kanat isminin ek alm biimidir.

1 2

Bundan sonra bu kaynak, KBD ksaltmas ile verilecektir. Bizim Yr diye okuduumuz szck, KBDde Yara biimdedir.

Kad Burhaneddinin iirlerinde Cinasn Yeri

157

Gz ceml gricek olur karr Gz ki grmeye cemli karr (KBD 367/1) Bu beyitte de cinasl kafiye uygulamas vardr. lk msradaki karr szc sevinli, neeli anlamnda Arapa bir isim, karr ise bulanklar, grmez olur anlamnda Trke ekimli bir fiildir. Yukarda verdiimiz rneklerlerde her lafz birer szckten ibaret olduu iin bunlar, basit/tam cinas olarak adlandrlrlar. 2. Cinas- Mrekkep: Birbiriyle cinas ilikisi iinde bulunan lafzlardan en az birinin mrekkep olmasdr. Eer lafzlardan biri basit, dieri mrekkep ise, cinas- mrekkeb-i makrn; cinasl lafzlarn her ikisi de mrekkepse, cinas- mrekkeb-i mefrk; her iki lafz da mrekkep olmakla birlikte, yazl ve hareke bakmndan birbirinden farkl ise cinas- mrekkeb-i mleffik olarak adlandrlr (Tecll 1367: 39-42). Cinasl lafzlardan biri kendi bana bamsz, dieri baka bir szcn bir blmyle beraber mrekkepse, buna da cinas- merf denir (Rec 1353: 397-398; Tecll 1367: 42-43; Muallim Nc 1307: 245). Ben kemer balaram bilme ki t Balamayam dah kemer kem ere (KBD 140/2) Yukardaki beyitte kemer lafz sade, kem er ise iki ayr szckten olutuu iin mrekkeptir. Gzi ohlad bizi karakla Miskn itdi gss kara kla (KBD 142/1) 3 lk msradaki bakyla anlamna karak--la, ikinci msrada iki ayr szckle (kara kla) karlanmaktadr. Girmez ele dnyede ger diler ise yr Kendzi bu derd ile iy dil erise yar (KBD 87/1) 4

Bizim karakla (karak--la) olarak okuduumuz szck, KBDde kara kla biimindedir. Orijinal metinde de (bk. Kad Burhanettin Divan I Tpkbasm, stanbul: TDK Yaynlar, 1943, s. 63) kara kla ile ayn biiminde yazld iin burada imlnn yanltc bir rol stlendiini dnyoruz. Hlbuki beytin anlam dikkate alndnda ibarenin bakyla anlamn gerektirdii aktr. Bu da benzer zellikteki metinlerin okunmasnda cinas sanatnn mutlaka dikkate alnmasnn ve kendi iinde tutarl bir anlama ulamann ne kadar gerekli olduunu gstermektedir. Bu balamda, her ne kadar yeni harflerle baslmsa da (Ergin 1983), Kad Burhaneddin Divannn zerinde allmaya muhta bir eser olduunu syleyebiliriz. Nitekim zaman zaman farkl okuma nerileri ileri srlmektedir (Tren 2000: 209-219). 4 kinci msran son szc olan yar- fiili, KBDde yr olarak okunmutur.

158

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Bu beyitte ise her iki lafz da mrekkep olup bnyelerinde birden fazla szck bulunduruyorlar. Cinas- mrekkep iin verdiimiz bu rnekler, harflerin tr, says, harekesi ve sras bakmndan tam bir uyum iinde olmalar bakmndan ayn zamanda tam cinas iinde yer alrlar. Buna gre tam cinas, kendi iinde basit ve mrekkep olmak zere iki gruba ayrlmaktadr. 3. Cinas- Nks: Cinasta her zaman tam bir uyum salamak kolay deildir. Yani cinastaki lafzlar, harflerin tr, says, heyeti ve tertibi bakmndan bazen farkllk gsterebilir. Bu tr farkllklar tayan cinaslar, gayr- tam veya nks balklar altnda incelenir (Tecll 1367: 24). Baz cinaslarda lafzlardan birinin bir harfi dierinden fazladr. Bu tr cinasa, tecns-i zid de denir. Eer fazla olan harf bata ise, cinas- merdf (veya cinas- mezd (bk. Sebzevr 1369: 88); ortada ise, cinas- mktenif; sonda ise, cinas- mutarraf olarak isimlendirilir. Fazla olan harfin sonda yer ald cinas eidine merf ve mzeyyel de denilmitir (Tecll 1367: 24-26). Baz almalarda bu isimlerde farkllklar grlr. Mesela sondaki harf fazlal iin kullanlan mutarraf ismi (Mr Sdk 1376: 53; Rec 1353: 400; Tecll 1367: 26; Smdd 1375: 102), baz almalarda bataki harf fazlal iin kullanlr (Dilin 1995: 473; emss 1374b: 42). Mevve isminin de, baz almalarda birden fazla cinas grubuna giren almalar iin kullanldn gryoruz (Tecll 1367: 53). Bataki fazla harfe rnek: Gzler ohna ben h nine gelmiem Mkile ddgm bu ki zlfe ne gelmiem (KBD 181/1) Dikkat edilirse bu beyitte cinasl lafzlardan ilki, sadece bandaki ne harfiyle dierinden ayrlmaktadr. Ayn balamda a/ya (KBD 146/1), yahma/oyahma (KBD 117/1), yazalar/azalar (KBD 88/1), ll/al (KBD 84/1), cr/mecr (KBD 83/1) gibi cinaslar da zikredebiliriz. Cinasl lafzlardan birinin batan ilk iki harfi dierinden fazla ise, o zaman da cinas- mtevvec adn alr (Tecll 1367: 34): Ger yr ise aa kiiyi grmegil ayr Zr ki hu olmaya ayr iiginde (KBD 488/3) Buradaki ayr szcnn, yr szcne kyasla bata iki harf fazlal vardr Ortadaki bir harf fazlalna rnek:

Kad Burhaneddinin iirlerinde Cinasn Yeri

159

Sen gelicek bu sohbete bu tenmze cn gelr riicek bu devlete sanki yii cihn gelr (KBD 227/1) Beyitte geen cn ve cihn szckleri, eski yaz bakmndan sadece ortadaki he harfi ile birbirinden ayrlrlar. Ayn balamda ahvel/ahvl (KBD 104/2), kmet/kymet (KBD 82/1), hm/ham (KBD 3027) gibi rnekleri zikretmek mmkn. Sondaki harf fazlalna rnek: Bir zemzeme kl ki gz yan zemzem idelm Sinle saf eyleyelm bir dem idelm (KBD 439/1) Burada zemzeme szc ile zemzem szc arasndaki tek fark, eski yaz bakmndan ilkinin sonunda yer alan he harfinin fazlaldr. Ayn balamda fern/fern (KBD 444/5), gl/gle (KBD 147/1), serve/server (KBD 4/9), cn/cn (KBD 405/1), ifh/if (KBD 152/3), a/aa (KBD 139/2) gibi rnekler zikredilebilir. Bu tr cinasa, zellikle bir isim ve onunla e sesli olan bir fiil kknn ekimli hli arasnda cinas yaplrken bavurulmaktadr. Harflerin tertibi bakmndan da gndeme gelen cinaslar vardr. Baz kitaplarda cinastan ayr balkla verilen kalb (Dilin 1995: 481-483), dier baz kitaplarda cinas bal altnda incelenmekte; harflerin dizimi ters ve dz olarak yapldnda cinas- maklb veya cinas- bj-gn, dzensiz olarak yapldnda ise cinas- kalb-i baz eklinde isimlendirilmektedir (Tecll 1367: 54-55; Rec 1353: 403; Muallim Nc 1307: 248). Cinas- kalb-i baz iin rnek: Greli h yzden bir ceml Kalmad yzi grmege mecl (KBD 372/1) Beyitte geen ceml ile mecl szckleri ayn harflerden olutuklar hlde, harflerin tertibi bakmndan birbirinden ayrlyorlar. Tertip dzensiz olduu iin de cinas- kalb-i baz grubuna girmektedirler. Kalb veya maklb iinse Kad Burhaneddin Divannn taradmz blmnde herhangi bir rnek dikkatimizi ekmedi. 4. Cins- Muzr: Ayn olan iki lafzn sadece ilk harflerinde, mahre bakmndan benzer harflerle birbirinden ayrlmas durumunda ortaya kan cinasa, cinas- muzr denilmektedir (Tecll 1367: 29; Rec 1353: 401).

160

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Yakanda kz gibi gz bini gark- hn itmez Vel gl yahar oda vcd yakanda (KBD 282/4) Glene bah yrumu kirimesini gr Ikyile cnumu girimesini gr (KBD 393/1) Bu beyitlerdeki kz/gz ile kirime/girime szcklerinin ilk nszleri mahre bakmndan birbirine yakn nszlerdir. Ayn balamda sevb/savb (88/4), gl/kl (KBD 112/4), ky/gy (KBD 464/6), od/d (KBD 336/5), kendm/gendm (KBD 67/5), eng/ceng (KBD 480/1) gibi rnekleri vermek mmkn. 5. Cins- Lhk: Cinasl lafzlardan birinde bir harfin farkl olmasdr. Fakat bu harfte mahre bakmndan benzerlik yoktur. Farkl harf bata bulunabilecei gibi, ortada veya sonda da yer alabilir (Dilin 1995: 475-476; Tecll 1367: 31). Dil sana vard degdi gzi ohna Grdi siyhn u alamad siphn (KBD 91/4) Beyitte yer alan siyh ile siph szckleri arasnda y/p nsz farkll vardr. Bu nszler birbirine yakn ve benzer sesler de deildir. Ayn balamda meydna/merdne (KBD 182/4), mr/mr (KBD 350/7), saz/sz (KBD 277/2), rn/rn (KBD 350/6), endhte/endhte (KBD 305/8), shte/shte (KBD 305/6), efrhte/efrhte (KBD 278/2), tefrd/tecrd (KBD 209/5), sefne/defne (KBD 177/1) gibi rnekler anlabilir. 6. Cinas- Hatt: Bu da lafzlarn harflerin tr bakmndan birbirinden ayrlmasdr. Cinasl szcklerin nokta gz nnde bulundurulmadnda ayn olmasna cinas- hatt denilmitir (Mr Sdk 1376: 35; Tecll 1367: 47; Rec 1353: 405; Thirl-Mevlev 1329: 38). Subh-demdr al ele engi begm Giderelm arada cengi begm (KBD 480/1) Beyitte geen eng ile ceng szckleri arasndaki fark, engin bandaki harfin noktalardr. Bu noktalar kalktnda aradaki farkllk da ortadan kalkmaktadr. Baz almalarda ise, cinas- hatt ismi, cinas- muharref iin kullanlmtr (Smdd 1375: 101). 7. Cinas- Muharref: Cinas oluturan lafzlar harflerin tr, says ve tertibi bakmndan ayn olduklar hlde, hareke bakmndan farkl

Kad Burhaneddinin iirlerinde Cinasn Yeri

161

olurlarsa, buna cinas- muharref ad verilir (Muallim Nc 1307: 249; Rec 1353: 400; Tecll 1367: 43). Derdiyile esrgem drdiyile yazam humr Pes nidelm hastayuz derdmze dev gerek (KBD 14/5) Mk-i zlfdr sanasn ylda bir yeld klan Zra nesne yoh cihnda kim anu esbb yoh (KBD 371/2) Yukardaki beyitlerde geen derd/drd ve ylda/yeld szckleri arasndaki farkllk harekeler ile snrldr. Ama harflerin tr, says ve sras bakmndan birbiriyle uyumludurlar. Ayn balamda ehre/hre[t] (KBD 464/6), gel-/gl (KBD 112/1), mihr/mhr (KBD 358/4), ins/ns (KBD 353/4), zhre/zehre (KBD 463/6), karakla/karakla (KBD 142/5), yahn/yahan (KBD 92/5) gibi rnekler daha da oaltlabilir. 8. Cinas- Mugyir: Lafzlarn her bakmdan ayn olmakla birlikte, sadece edde bakmndan farkllk gstermesidir (Tecll 1367: 38). Muallim Nc, eddeli harfin cinasta muhaffef harf hkmnde olduunu syleyerek, bu zellikte olan cinas da cinas- muharrefe dahil eder (bk. 1307: 249). rneklerin birounda eddenin yan sra hareke farkllnn da var olduu dikkate alndnda bu yaklamn son derece yerinde bir yaklam olduu grlmektedir. Kank dndedr rev bu hl ki Ben humr u lebler hammr ola (KBD 90/8) kr ki ekker ahar leblerden iy dil-ber kr ki gslaru sad leme anber (KBD 116/1) 9. Cinas- Mkerrer: Genelde kafiyede bulunan bu cinas eidi, szcn son ksmnn tekrar edilmesi eklinde olur. Ayn cinasa cinas- mzdevic de denilmektedir (Dilin 1995: 477-478; Tecll 1367: 46; Rec 1353: 404: Ktib-i Belh 1362: 9). Blbl yine ard ki feryd yd ola Kadd yine salnd ki imd d ola (KBD 26/1) matlal gazelde byle bir zellik vardr. Bu gazelin her kafiyesi, bir nceki szcn son hecesinin tekrardr. Dier beyitlerdeki yaplar yledir: bdd dd, zd zd, ayd yd, gam-bd bd. Baka bir gazelde ise dild d, Badd dd, cihn-bd bd, zd zd, ayd yd, irsd sd yaplar ile karlayoruz (KBD 455/1-5).

162

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

10. Cinas- Lafz veya Cinas- Lafz: Yazllar ayn olmamakla birlikte, ayn ekilde telaffuz edilen szckler arasnda yaplan cinastr (Mr Sdk 1376: 53; Tecll 1367: 49; Thirl-Mevlev 1329: 38-39). Hvb koyalum u srh b ahdalum anca ki Kalmaya bizden vcd cihn-bd bd (KBD 455/2) Ceml ile bu glm benm nazr ola m Bu lem ire sin gibi b-nazr ola m (KBD 136/1) Bu beyitlerin ilkinde geen hvb szc ile srh b szckleri arasnda cinas ilikisi vardr. Lafzlardan biri kendi bana bir szck, dieri ise bir szck ve kendinden nceki szcn bir parasyla beraber mrekkep bir yapda olduu iin buradaki cinas, ayn zamanda cinas- merf saylr. Fakat hvb szcnde yer alan labial h yazda var olmakla birlikte okuyuta herhangi bir ses deeri tamadndan hb eklinde okunmakta, bylece telaffuzda dier lafzla paralellik gstermektedir. Bu nedenle cinas lafz olarak da deerlendirilebilir. kinci beyitte ise nazr szcklerinden ilki dat, dieri z ile yazld hlde, Trkede her ikisi de ayn ekilde seslendirilmektedir. Bylece bu da cinas- lafz olarak kabul edilebilir. Yukarda saylan cinas eitleri dnda, baz kaynaklarda itikak sanatnn da cinasa dahil edildii grlr. Hatta baz son dnem almalarnda, nl veya nsz ses tekrarlarna dayanan baka bir cinastan da sz edilir. Fakat bu sanatlarn cinasa dahil edilip edilmemesi tartmal bir konudur. Bir de cinas- manev diye bir kavram var ki byle bir cinas eidinin var olup olmad, varsa bundan ne kastedildii ok net deildir (konu ile ilgili geni bilgi iin bk. Mum 2004: 49-52). Bu konulardaki tartmalardan uzak durmak iin, imdilik bu konulara girmek istemiyoruz. Bu bildiriyi hazrlarken Kad Burhaneddin Divannn ilk 500 iirini tarayarak kullanlan cinaslar tespit etmeye altk. Bu tarama neticesinde 600den fazla cinas yapldn grdk. Harflerin tr, says, sras ve harekeleri balamnda kendi aralarnda tam bir uygunluk iinde bulunan 388 tam cinas tespit edebildik. Bu da cinaslarn te ikiye yakn bir blmnn tam cinas olarak kullanldn gstermektedir. Bunlarn 297si basit cinas dediimiz iki lafzdan her biri birer szck olan tam cinas eididir. 91i ise mrekkep cinas dediimiz lafzlardan en az birinin iki ayr unsurdan meydana geldii tam cinas eididir. 297 basit cinastan 105i, 91 mrekkep cinastan ise 47si olmak zere toplam 152 tam cinas, iirde cinasl kafiye olarak kullanlmtr. Bu ise Kad Burhaneddinin iirlerinde tam cinaslarn neredeyse yarya yakn bir blmnn cinasl kafiye olarak yer aldn gsterir. Ayrca taradmz 500 iirin 11inde, btn beyitlerin

Kad Burhaneddinin iirlerinde Cinasn Yeri

163

cinasl kafiye ile yazld grld (KBD 20/1-5; 94/1-5; 142/1-5; 383/1-5; 409/1-5; 416/1-5; 448/1-5; 472/1-5; 499/1-5; cinas- mkerrer rnekleri ise KBD 26/1; 455/1-5). 500 iirin taranmas sonucunda, naks grubuna giren 221 cinas tespit edildi. Naks cinaslar tespit edilirken, zellikle hareke bakmndan farkl olanlar, bata veya sonda bir ya da iki fazla harfe sahip olanlar, yazllar farkl olmakla birlikte benzer ekilde okunanlar dikkate alnd; fakat ortada harf fazlalna sahip olanlar ve herhangi bir ses yaknl olmayan harflerle birbirinden ayrlan yaplar sadece rneklendirme amacyla alnm olduklar iin hepsinin tespit edilmesi yoluna gidilmedi. Kad Burhaneddin Divannda yer alan cinaslarda kullanlan szckler iinde Trke szcklerin ok fazla olduu da grlmektedir. Filediimiz szckler arasnda yabanc szck says ten daha azdr. Geriye kalan szckler ise Trkedir. Hlbuki XVIII. yzyl airlerimizden Halepli Edbin iirlerinde Kad Burhaneddindekinin aksine yabanc szckler ok daha fazladr (karlatrma iin bk. Mum 2004: 1385-1600). SONU Divanndaki ilk 500 iirden hareketle, Kad Burhaneddinin cinas sanatna ar dkn bir air olduunu, cinaslar zellikle kafiye olarak ve Trke szcklerle yaptn, cinas yapmada baary yakaladn, bu sanatn onun kiisel slbunda belirleyici ve ayrt edici bir unsur olarak yer aldn kolaylkla syleyebiliriz. Bu da airin en nemli cinas airlerinden biri olduunu gstermektedir. Kaynaka
ALPARSLAN, Ali (2000). Kad Burhaneddin Divanndan Semeler, 2. bask, Ankara, Kltr Bakanl Yaynlar. BLGEGL, M. Kaya (1989). Edebiyat Bilgi ve Teorileri (Belagt), stanbul, Enderun Kitabevi. DAKK, brahim (1998). Hoyrat maddesi, TDVA, C. 18, stanbul, s. 259-260. DLN, Cem (1986). Divan iirinde Gazel, Trk Dili Aylk Dil Dergisi Trk iiri zel Says II (Divan iiri), S. 415-417, s. 78-247. DLN, Cem (1995). rneklerle Trk iir Bilgisi, 3. bask, Ankara, Trk Dil Kurumu Yaynlar. DZDAROLU, Hikmet (1969). Halk iirinde Trler, Ankara, Trk Dil Kurumu Yaynlar.

164

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

ERGN, Muharrem (1980). Kad Burhaneddin Divan, stanbul: Edebiyat Fakltesi Yaynlar. HORATA, Osman (1998). Ses, Anlam Btnl ve Gazel-i Tecnsler., Dou Akdeniz Trk Dili ve Edebiyat Blm Dergisi, S. I, s. 65-75. Kad Burhanettin Divan I Tpkbasm, stanbul: TDK Yaynlar, 1943. KARADA, Metin (2000). Ktahyal eyhnin iirlerinde Halk Kltr Balantlar, Ktahyal airler Sempozyumu I, (4-5 Haziran 1998), Ktahya. KTB- BELH, Redddin Muhammed [Marf be-Vatvt] (1362). HadykusSihr f Dakyk-ir, (Tashh-i Abbs kbl-i tiyn), Tehrn. MR SDIK, Meymenet [Zl-Kadr] (1376). Vje-nme-i Hner-i ir, p- Devvum, Tehrn. Muallim Nci (1995). Lgat- Nci, stanbul, ar Yaynlar. MUM, Cafer (2004). Halepli Edb Dvn (nceleme-Tenkitli Metin-Cinaslar Szl), Hacettepe niversitesi Sosyal Bilimler Enstits Yaymlanmam Doktora Tezi. PALA, skender (2000). Bir Cinas Ustas: Gedizli Kabul, Ktahyal airler Sempozyumu I, (4-5 Haziran 1998), Ktahya. REC, Muhammed Hall (1353). Meliml-Belga der-lm-i Men v Bed u Beyn, Tehrn. RED (1328). Nazariyt- Edebiye, C. I-II, stanbul. SEBZEVR, Mrz Hseyin Viz-i Kif (1369). Bedyiul-Efkr f anyiilEr, (Vrste: Mr Celleddin-i Kezz), Tehrn, Ner-i Merkez. SMDD (1375). Ferheng-i Istlht- Edeb, Tehrn. EMSS, Srs (1374a). Klliyt- Sebk-ins, p- Sevvum, Tehrn, ntirt- Firdevs. EMSS, Srs (1374b). Nigh Tze be-Bed, Tehrn, ntirt- Firdevs. THR, Menemenli-zde (ty). Osmanl Edebiyt, yy., Kasbar Matbaas. THRL-MEVLEV (1329). Seci ve Kfiye Lgtna Zeyl, Der-Saadet. TECLL, Cell (1367). Cins der-Pehne-i Edeb-i Frs, Tehrn, Messese-i Mutlat u Tahkkt- Ferheng. TRKMEN, Seyfullah (2000). Uk-nme zerinde Dil ncelemesi, Krkkale niversitesi Sosyal Bilimler Enstits Yaymlanmam Yksek Lisans Tezi. TREN, Hatice (2000). Kad Burhaneddin Divannda Baz Yeni Okuyular, lm Aratrmalar, S. 9, stanbul, s. 209-219. Yeni Tarama Szl, (Dzenleyen: C. Dilin), Ankara, Trk Dil Kurumu Yaynlar, 1983.

Terr rgtlerinde Dil Kullanm ve Terrist Sylemlerin Dil Bilimsel Yntemlerle Merulatrlmas

165

Terr rgtlerinde Dil Kullanm ve Terrist Sylemlerin Dil Bilimsel Yntemlerle Merulatrlmas Ser EKER * Giri Terrle mcadele, devletin ve rejimin bekasn salamada szcklerin seimi hayati derecede nemlidir. Szckler savan ya da terrn arac olarak kullanlabilir. Terr rgtlerine, siyasal ve asker kimlik kazandrarak onlara meruiyet salamak amacnda olan evreler, szckleri maniple etmektedirler. Devlet gleri tarafndan terristler, terr rgt vb. sfatlarla anlan terr rgtleri ve elebalar iin komutan, rgt militanlar iin gerilla, asker; bunlarn tekilatlanmalar iin birlik, karargah, kuvvet; terr faaliyetleriyle ilgili sava, dadaki kuvetler, atekes, grme vb. terimlerin kullanlmas, szcklerin anlamlarn ve balamlarn tahrif ederek bu rgtlerin hedeflerine ulamasna yardm eder. Devletin ve rejimin karsnda, dilin imknlarndan bilinli ve etkili olarak yararlanan gruplar vardr. 1. Mevcut Siyasi ve Fiil Durum Trk Devleti, kendisini blmeye, paralamaya, anayasal dzeni deitirmeye ya da ykmaya odaklanm, siyasi yelpazenin en sandan en soluna dein silahl organize gruplar ve bunlarn legal uzantlar ile yasalara dayal olarak mcadele etmektedir. Bu srete, gvenlik glerinin karsnda, st dzey elebalarnn entelektel birikimi bulunan, medyay, elektronik a iyi kullanan, ou diaspora destekli, yabanc lkelerden mal ve lojistik yardm gren, ciddi eitim srelerinden gemi, amalarna
*

Yrd.Do.Dr., Bakent niversitesi, Trk Dili ve Edebiyat Blm

166

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

ulamak zere iddeti esas alan, lme ve ldrmeyi sradanlatrm rgtler bulunmaktadr. Ar sa, blc veya Marksist tabanl bu rgtler hedeflerine ulamak zere iddete dayal ve iddete dayal olmayan devrim tekniklerini kullanmaktadrlar. Devletin otoritesini tanmamaya, sarsmaya odakl iddete dayal olmayan teknikler arasnda genel grevler, kitlesel gsteriler, sivil itaatsizlik eylemleri, basn aklamalar, yresel bayramlar, imza kampanyalar, cenaze trenleri vb. sralanabilir. Bu teknik, geni ve kkrtlm kitlelerin eylemselliklerine dayaldr. iddete dayal olmayan hareketler, ou zaman, iddete dayal kampanyalarn balang aamas, mteakip aamalarda ise savamn cephesidir (bk. Kishore 1989: 5-8). 2. Mevcut Dil Bilimsel Durum Terristlerin hedeflerine ulamak iin silahtan daha etkili olan propaganda yntemlerinden yararlandn biliyoruz. Rejim muhalifi terr rgtleri genellikle saldrgan, uzlamaz sylemlerle kendi ideolojilerini yanstan bir jargonu benimserken, zellikle blc terr rgt, rgtbann ynergeleriyle, eylemlerinin meruiyet snrlar iinde deerlendirilmesini, ayrlk kampanyann uluslararas toplumun ilgi hatta mdahale alanna girmesini salayabilecek kontroll sylemler gelitirmektedir. Bu sylemin tehdit ve saldrganlk dzeyinin, rgtbann kontrolnden uzaklatka artt; kontrolne girdike barl sylemli yzey yapnn altna, derin yapya ilitirildii grlmektedir. Gvenlik glerinin ise ilgili mevzuat erevesinde bu rgtlerin yasad niteliini vurgulamaya, dil ile ilgili maniplasyonlarn bloke etmeye ynelik sylemler kulland dikkati ekmektedir (bk. Tablo 1). Aktif mcadelenin dnda kalan evrelerin sylemleri ise niyet ve maksada bal olarak Bebek Katilinden sayna (!) dein uzanan geni bir payda yer almaktadr (bk. Tablo 3). 3. Terrizm Kavram ve Blc Terr Kelimelerin seimi, ou zaman farkl bak alarn da yanstr: Ahmet cimridir veya Ahmet tutumludur cmleleri nesnel bir gerekliin, farkl biimlerde deerlendirilme tarzlarn yanstr. Bu tr leksik seimler zellikle politik sylemlerde nemlidir. Avustralya beyazlara gre iskn edilmi, yerlilere gre igal edilmitir; Amerika kefedilmi veya Amerika

Terr rgtlerinde Dil Kullanm ve Terrist Sylemlerin Dil Bilimsel Yntemlerle Merulatrlmas

167

yerlileri katledilmitir. ran rneinde, rejim kart kesim kesimleri iin Halkn Mcahitleri olan rgt, rejim iin Halkn Mnafklardr. Latince korkutmak anlamndaki terrrreden treyen terristin temel anlam, korkutandr. Terrist kampanyalar, amalarna ulaabilmek iin hedef kitlede dehet ve korku yaratmay amalayan psikolojik savan parasdr. Terrizm modern dnyann en tartmal kavramlarndan biridir. Ayn politik gruplar farkl evreler tarafndan terristler veya kurtulu savalar olarak nitelendirilebilmektedir. Filistinlilere gre srail, sraillilere gre Filistinliler terristtir. Amerikallara gre Irakl direniiler, direniilere gre Amerikallar terristtir. Ancak kitle iletiim ve basn-yayn dnyasn en iyi yneten evreler, terrist teriminin erevesini ve hedef ald gruplar belirler. BBC gibi kimi yayn kurulularnn ise terr, terrist terimlerini kimin gerekten terrist olduunun bilinemeyecei savyla kullanmamaya alt bilinmektedir. 1 1945ten bu yana tutulan kaytlara gre terrizmin drt tr vardr: blc, ulusal devrimci, uluslararas devrimci ve sa kanat terrizm. Terr rgtlerinin blc tr, mevcut bir devletten ayrlarak bamsz devlet kurmay veya baka bir devletle birlemeyi hedef alan organizasyonlardr. Bu organizasyonlar genellikle yasal ya da yasa d siyasal partilerden geliir. Blc terristler, belirli bir corafi blge zerinde tarihi hak iddialarna dayal ortak bir sylem etrafnda birleen etnik gruplarn yeleridir (bk. Atkins 1992: 10). Terrn Trkiyedeki tanm, Terrle Mcadele Kanunundaki tanma dayaldr. 2 Blc terr rgt ise eylemlerini meru savunma olarak
1

Terrist kelimesinin kullanm BBC'de yasak deildir. Ancak BBC, objektif kalmak amacyla bu kelimeyi ok dikkatli kullanr. Dinleyici ve izleyicinin olaylar anlamasna yardmc olacak biimde haber vermeye gayret eder. Habere konu olanlarn kimlii hakknda dinleyicilerin ve izleyicilerin kendilerinin karar vermesini hedefler. BBC iddet olaylar ile ilgili haber yaparken kullanaca dile ilikin olarak ok dikkatli davranmaya alr. Fakat asl amacmz btn haberleri doru, tam ve sorumlu ekilde aktarmaktr. Bu tr iddet olaylarn gerekletirenlerden sz ederken her olayn zgl koullarn gz nne alarak, bombaclar, saldrganlar, silahl kiiler, adam karanlar, isyanclar, militanlar ve benzeri daha tanmlayc kelimeler kullanmay tercih ederiz. Terrist kelimesi BBC yayn kurallarna gre mmkn olduunca kullanlmasndan kanlmas tavsiye edilen bir kelimedir. rnein ngilterede yllarca bombal saldrlar yapan rlanda Cumhuriyeti Ordusu IRA iin terrist rgt ifadesi benimsenmemitir. Bundan uzak durulmutur. rlandadaki Katolik halkn tepkisini ekmemek iin bu yaplmtr. (BBC). 3713 sayl Terrle Mcadele Kanununa gre terr bask, cebir, iddet, korkutma, yldrma, sindirme veya tehdit yntemlerinden biriyle anayasada belirtilen cumhuriyetin

168

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

kabul etmektedir (!). rgte gre terr Meru savunma snrlarn aan tm iddet biimleri aan iddettir. Trk igal ve ilhakna son vermeyi amalayan (!), bu yolda konjonktrel zm formlleri olarak otonomi, federasyon, konfederasyon, bar ve demokratik birlik zm (!) gibi kavramlar gndeme getiren terr rgtne kar Trkiye Cumhuriyetinin, yrtt mcadele, onu btnyle etkisiz duruma getirip yok etmek zere, uluslararas arenada rgtn terrist kimliinin altn izmeye ve onu muhatap kabul etmemeye dayaldr. Terr rgtnn temel stratejisi ise aktif saldrdan aktif savunma aamasna getiini ilan ederek atekes, bar, geri ekilme, grme, diyalog, zm vb. sylemlerle Trkiye Cumhuriyetinin inkr politikasn deitirmesini (!) salamak, terrist imajndan syrlmak ve uluslararas dnyadaki tecridine son vermektir. 1960l yllarda Devrimci Dou Kltr Ocaklar dnemine dein uzanan Marksist tabanl, krt gelenekle beslenen rgt, bugn arkaik Marksizm, iddet kltr ve uluslararas konjonktr sarmalnda yeni bir dil ve slup gelitirmeye almaktadr. 4. Politik Jargonlar Farkl ideolojilerin klieleri, sloganlar, terminolojileri ideoloji mensuplarnn dncelerini biimlendirmekte, ynlendirmektedir. Bu terim, klie, slogan vb. sylemlerin kayna, ideolojilerin dnyaya bak ve dnyay kavray tarzlardr. Marksist sylemin smr, smren, smrlen; ezen, ezilen vb. terimlerine karlk, din referans alan evrelerde istikbar, mstekbir, mustazaf, hizbullah, hizbeytan vb. terimler karmza kar. Dilin aslnda, birok dilden olutuunu corafyaya, zamana ve toplumsal katmanlara gre eitlendiini biliyoruz. Meslek, ya, cinsiyet, toplumsal stat gruplar vb. ayrmlarn yaratt bu deikelere, farkl siyasi dncelerin dillerini de dahil ederek bunlarn tamamna politik jargon adn verilebiliriz. Politik jargonlar toplumsallamann, bir gruba ait olmann en nemli gstergesi, ayn sylemi kullananlar gruplarn dayanma aracdr (bk. Chambers 1995: 152, 153).
temel niteliklerini, siyasi, hukuki, sosyal, laik ve ekonomik dzenini deitirmek, devletin lkesi ve milletiyle blnmez btnln bozmak, Trk Devletinin ve Cumhuriyetinin varln tehlikeye drmek, devlet otoritesini zaafa uratmak ve ykmak veya ele geirmek temel hak ve hrriyetleri yok etmek, devletin i ve d gvenliini, kamu dzenini veya genel sal bozmak amacyla bir rgte mensup kii veya kiiler tarafndan giriilecek her trl eylemlerdir.

Terr rgtlerinde Dil Kullanm ve Terrist Sylemlerin Dil Bilimsel Yntemlerle Merulatrlmas

169

Politik jargonlar, toplumsal-siyasal olgularn, sorunlarn toplumdilbilimsel yansmasdr. Ar ideolojilerin mensuplarnn ve iddeti bir ara olarak kullanan rgtlerin jargonu; lnl dilin snrlar iinde, ancak sz varl, sz varlna yklenen anlamlar, kimi klie dilbilgisel yaplar ile bazen onunla ortak, bazen belirli rgt ya da gruplara zg zel bir dil ve sluptur. Kukusuz, dini referans gsteren bir terr rgtnn diyalekti ile, blc terr rgtnn diyalekti ortak paydal sylemler bulunmakla birlikte, temelde birbirinden farkldr. Her gn aura, her yer Kerbela, kresel istikbar gler, mustazaf halk ynlarnn iradeleri zerinde tahakkm ve btn dnya iileri birlein, 2003 planlamas temelinde kapsaml zgrlk yrynn uygulayclar ve nc komutanlar vb. klie ifadeler, farkl dilleri ve sluplar yanstyor. Geri dini referans alan sylemler, Marksist sylemlerden yararlanmaktadr: Marksist ve blc tabanl sol sylemlerin ehit vb. birka klie dnda, din terminolojiyi kullanmad grlyor. Ayn ideolojiden ya da inantan beslenen gruplar arasnda da sylem farkllklarnn, deta, ayn diyalektin, alt deikelerinin bulunduunu gryoruz. Dilbilimsel farkllklar ile politik farkllklar arasnda BonakSrp-Hrvat, Hintli-Pakistanl ve Soran-Krmanc ayrmlarnn temsil ettii siyasal gruplar rneklerinde olduu gibi, dorudan bir iliki vardr. Bu siyasal gruplar birbirinden ayran farklar genellikle etnik ve dilbilimseldir. 4.1. Politik Jargonlarn Baz Ortak zellikleri Bir Sapir-Whorf varsaym olarak dil, dnyay alglama biimini tayin eder (Thomas & Wareing 1999). Politik jargonlar yaz dilinin zel tr olarak kimi belirgin zelliklere sahiptir. Bu zellikler sempatizan ve militanlarnn dnyaya bak alar, dnce ve eylemleri ile dorudan ilgilidir. 4.1.1. deolojik ierik: Anlatmn youn bir ideoloji iermesi, politik jargonlarn en nemli zelliidir. rgt sylemleri, ideolojilerinin yaratt kuram ve pratiklerin da vurumudur. Mutlak dorular ieren (!) bu sylemler her anlam dzeyinde kendi dorularn empoze etmeye dayaldr, doal olarak uzlamaya deil, atmaya eilimlidir. tek yol., kahrolsun klieleri yaygndr, zaman zaman yaya. seenei de sunulabilir.

170

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

4.1.2. Baat dil ve slup: deolojik rgtler, doalar gerei toplumsal yap iinde en etkin gruplardr. Mevcut siyasal sisteme kar kan, sistemi deitirmeyi ve ykmay hedefleyen rgtler, bu misyonlarna uygun Halklarn birleik devrimci duruunu yaratalm! gibi baat bir dil ve sluba sahiptirler. Dil, konuya bal olarak ksmen azalmak ya da oalmakla birlikte, youn bir enerji ierir. Bu enerjinin kayna, ideolojinin yaratt politik gtr. 4.1.3. Karmak dil ve slup: rgt sylemlerinin soyutlama, sz dizimsel karmaklk ieren sekin anlatm biimlerine (elaborated code) bavurduklarn gryoruz. Bu kontroll karmak dil ve slup, genellikle ideolojinin karmaklndan kaynaklanr. Bir tr gizli dille kaleme alnm temel kaynaklar aklayan ve yorumlayan teorisyenler bir yandan kutsal metinleri erh etmenin saygnlna sahip olurken, bir yandan da sempatizan ve militan kitle, bir mrit itiyak ve heyecanyla, anlamaya altklar bu dil ve slubun Mankurdu hline gelir. 4.1.4. Youn arptma ve Yanltmacalar: Politik sylemler, beer olgular ideolojilerin kalplaryla ve bak alaryla yorumlamaya deerlendirmeye dayaldr. Ancak ideolojilerin ok boyutlu beer olgular donmu bak alaryla deerlendirmeleri, sorunlar zmesi mmkn deildir. Bu durumda, gerein ve dorunun nesnel koullarla deerlendirilmesi yerine, dnyay ideolojinin alglad biimde grmeye ynelik youn bir arptlm kavramlar dnyas gndeme gelir. Ayn gsteren ve gsterilen birbirine taban tabana zt kavramlar oluturur. Artk sava, sava deil, barn kurulmasdr; terr, terr deil, meru savunmadr. 4.1.5. Kavramlarn klieletirilmesi ve klie dil bilgisel yaplar: Politik jargonlar, genellikle, ait olduklar ideolojilerin felsefelerini, sistemle ilgili farkl alanlardaki analiz ve zmlerini kitlelere ulatracak imknlara sahip deildir. Bu durumda ideolojilerin temel kavramlar, anlamaya deil, inanmaya hazr kitlelere, sihirli formller ieren klieler hlinde sunulur. rgt militan ve sempatizanlarnn zihnine hakkedilen bu klieler bir sre sonra, dnce dnyasnn kuatlm snrlarn oluturur. rgt mensuplar ancak ideolojinin ve rgtn yaratt klielerden oluan dilin izin verdii lde alglama, deerlendirme ve anlatma becerisine sahiptir. nemli bir blm eitimsiz ya da ilkretim dzeyinde eitim gren rgt militanlar temelinde, .eylem koymak, eylemsellik gibi klie dilbilgisel yaplar, emperyalist sava, egemen snflar, halklarn mcadelesi, ii ve emeki hareketi gibi klasik terimlerle kendi dzeylerini ve ait olduklar toplumsal

Terr rgtlerinde Dil Kullanm ve Terrist Sylemlerin Dil Bilimsel Yntemlerle Merulatrlmas

171

katman aan, st katmanlarn dilinin prestijinden snrl bir sz varlyla yararlanmaya koullandrlr. 4.1.6. Yazl dile yakn szl dil: Tarihi materyalist felsefenin Marksizme kaynaklk ettiini biliyoruz. Materyalizmden ve Marksizmden yola kan siyasi ideolojik hareketlerin sylemleri de bu nedenle, bir lde kitabidir. Marksist terr rgtlerinin klielemi kavramlar ve klie cmle kalplar araclyla, konuma dilinin snrlar dna taan bu kitabi sylemden geni lde yararlandklarn gryoruz. 4.1.7. Sz envanterinin nitelii: Sol ve blc rgtlerin genel olarak Arapa ve Farsa kkenli szcklerden kanmaya altklar, buna karlk bat kkenli ideolojik ierikli terimleri serbeste kullandklar grlyor. Dini referans alan terr yanls sylemlerde de, z Trke szcklerden beklenenin aksine geni lde yararlanld, sz envanterinin iine din ieriin serpitirildiini gryoruz. Ancak her ekol, kendilerine zg stereotip sylemlere ve sz envanterine sahiptir (bk. Tablo 3). 4.1.8. rgtba ve rgt jargonu: Blc terr rgt ve yandalar, rgtba tarafndan gelitirilen kaynan ar sol ve blc sylemden alan Trkenin zel bir varyantn kullanmaktadr. ztrke szcklerle modernletirilen, Marksist terimlerle beslenen, somutlatrlmam, zaman zaman uzun ve anlalmas zor cmlelerden oluan ve anlalmazln yaratt mistisizmden beslenen bu varyantn, terr rgt sempatizanlar ya da mensuplar iin yukarda belirtildii gibi, byleyici bir etki yaratt, rgt mensuplar ve yandalarnn bu varyant model aldklar, klieler ve hazr kalplar hlinde bundan yararlandklar grlyor. Bu sylemde, zaman zaman, blcbann (dada len terristler iin) her lmle benim bir param eksiliyor, beni eksiltmeye ne hakknz var?3 gibi meczup bir sevgi ve liderlik refleksi yanstan romantik unsurlar da tadn gryoruz. Aslnda ideolojik rgtlerin liderlerinin ve mensuplarnn slupta 1. kii azndan anlatmdan kanmalar, cemaate aidiyetin altn izen, kiisellii arka plana atan ben dnda baka bir zneyi tercih etmeleri beklenir. rgtbann, beninin birer paras olarak niteledii rgt elemanlar stnde, rgt ve rgtba ilikisinin snrlarn aan manevi bir kudret ve tasarruf gcne sahip olduuna vehmettii anlalyor. rgt zerinde madd ve manevi otorite sahibi olarak, paralarnn yok olularnn ayn zaman da kendi yok oluu anlamna
3

rgtbannMeru Savunma Glerine balkl mektubundan.

172

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

geldiini, paralarn ise btn yok etmeye haklarnn olmamas gibi, karmak dil ve mantk bulmacalarna dnen bu slup, derin yapdaki normal d duygu ve dnce dnyasnn, yzey yapya vurmu ifade tarzlar olabilir. Birey dilinde blgesel diyalekt zelliklerinin korunmas ile eitim dzeyi arasnda ters orant bulunmas doaldr. Eitim dzeyi arttka syleyiteki yerel zelliklerin azalmas ya da tersine, syleyite yerel izler arttka eitim dzeyinin dmesi beklenir. Yerel syleyiler, toplum sesbilgisinin bir konusu olarak toplumsal katmanlar belirleyen katman belirleyicilerinin tipik bir izidir (bk. Chamber 1995). Syleyilerinde youn az zellikleri tayan ve %60 cahil-okuryazar ya da ilkrenim dzeyinde formal eitim gren terr rgt mensuplarnn ve yandalarnn rgtbanca gelitirilen klielerin ska yer ald bu varyant kullanarak kendilerini avam halktan ayran prestijli bir st dil (?), bir rgt dili yarattklarna tank oluyoruz. 4 Aslnda btn bu politik jargonlar bir bakma farkl dnceleri saydamlatrmakta, ayn kalptaki ortak tepkilerin, stereotip tepkilerin ve sylemlerin tannmasn kolaylatrmaktadr. Politik jargonlar deta bu ynyle toplumdilbilimsel bir turnusol kd ilevi grmektedir. 5. Aldatmann Dili: Dil Bilimsel Yanltmacalar ve Maniplasyonlar Dil, dnceleri kontrol etmede bir ara olarak kullanlabilir. Belirli rgtsel sylemlerle, rgt yelerinin ve kitlelerin dnceleri ynlendirilebilir, kontrol altna alnabilir. Politik mcadeleler, bir noktada, szcklerin anlamlarnn maniple edildii dilbilimsel mcadelelerdir. Marksizmden, Nazizme dein hemen hemen btn ideolojiler ve politik grler arptma ve yanltmacalardan yararlanr. arptma ve yanltmacalarla beslenen sylemler bireyin alglamasn, dnce tarzlarn etkileyerek istenilen ynde dnmesini ve hareket etmesini salar. Szcklerin, klie sloganlar kimi zaman gerek anlamlarnn dnda koullanm bireyler iin byl bir nitelik tayabilir. deoloji mensuplar ve sempatizanlar bu byl kelimelerin kendisinden geirdii, nesnel akl yrtme melekelerini yitirmi hahaiyun hline gelir. Bylelikle dil rtl bir ikna arac hatta silah hline getirilir ve bu silh basn yayn organlar ve kitle iletiim aralar ile etkin biimde kullanlr.
4

renim Durumlarna Gre Dalmlar:

% 11 niversite, % 16 Lise, % 13 Ortaokul, % 39 lkokul, % 12 Okur-yazar, % 9 Cahil (http://tem.iem.gov.tr/biliyormusunuz/ biliyormusunuz6.php).

Terr rgtlerinde Dil Kullanm ve Terrist Sylemlerin Dil Bilimsel Yntemlerle Merulatrlmas

173

Konuyla ilgili olarak George Orwellin Bin Dokuz Yz Seksen Drt (ilk basks 1949) adl roman rnek olarak gsterilebilir. Orwell romannda bu tr yanltmacalar arpc biimde sergiler. Baskn politik sistem ngsosun (ngiliz Sosyalizmi) uyguland hayal totaliter bir toplumda, sistem btn vatandalar Yenidil olarak adlandrlan dili kullanmak zorunda brakr. Bu dil insanlar, sistemin ngrdnn dnda hibir ey dnemez hle getirir. Terr rgtnn propaganda stratejisinin, belirli sylemlerin ayrlk nasyonal-sosyalist ideoloji ile ekillendirilmi Yenidilin arptmalarna dayal olduunu gryoruz. Bu dilbilimsel arptma ve yanltmacalar u balklar altnda toplanabilir (kavramlarla ilgili olarak bk. Mesthrie vd. 2003: 330).: rtmece ve kartrma Abartma Yeni Kavramlar Yaratma ve Arkaik Kavramlardan Yararlanma Kendine mal etme Etno linguistik farklar gndeme getirme Yerel dilden yararlanma Harf ve alfabe farkllklarn vurgulama Etnik zel adlar gndeme getirme 5.1. rtmece ve Kartrma: Dil ii doal gelimelerin dnda, arptmalarla, szckler, kendi kavram alanlarnn dnda, kimi zaman anlattklarnn tam tersini ifade edecek biimde kullanlabilir. rnein, Bosna Sava ile gndeme gelen etnik temizlik ifadesi aslnda kitlelerin vahice ldrlmesi anlamna tayordu. rtmece ve kartrma saldrgann, kendi saldrganln gizlemesi, eylemlerini kabul edilebilir, hatta ideal hareket tarzlar olarak gstermesidir. Trkiye Cumhuriyetinin niter yapsn deitirmeye, topraklarnn bir ksmn koparmay amalayan bu yolda binlerce kiiyi katleden blc terr rgt Krdistan i Partisi (pkk) adyla emekle, i ve iiyle hibir ilgisi bulunmayan terr yoluyla sahneye kmtr. Krdistan zgrlk ve Demokrasi Kongresi (kadek), Halk Kongresi (kongra-gel) vb. taktik ad deitirmeler de benzer biimde kavram kargaas yaratmaya yneliktir. Terrist hareketin jargonunda terr, nder aponun nclnde gelien barl, zmleyici mcadele sreci, demokratik, zgrlk, eitliki ulusal kurtulu stratejisi; kitlelerin rgt tarafndan kkrtlmas, sokaa

174

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

dklmesi pasifizmi kran eylemler; bu tr eylemlerde kadnlarn n plana kartlmas ise nderliin kadn duyarllyla sahiplenilmesi anlamnda kullanlmaktadr. Kartrma ise rtme ile i ie olmakla birlikte, belirli faaliyetleri gizleyen bir jargon kullanlmasdr (bk. Mesthrie 2003: 330). rnein, saldr szcnn saldrganl yerine, savunma szcnn masumiyetinden yararlanarak gvenlik glerine kar bombalama, taciz, baskn, maynlama, sabotaj vb. terr eylemleri dzenlenmesinin aktif savunma ya da savunmaya ynelik kar gc uratrma olarak adlandrldn; bar, demokrat ierikli, savunma grnml szcklere terrist ieriin ustalkla ilitirildiini gryoruz. 5.2. Abartma: En az aba ile en ok verimi almaya alan, lenden ok, korkan kitleler isteyen terr rgtleri yrttkleri propaganda srecinde kar tarafn alabildiine ktlenmesi ya da kendi eylemlerinin yceltilmesini esas alr. Gvenlik glerinin kitlesel kkrtmalara kar kanunlar erevesindeki nlemleri, rgt jargonunda halka ynelik dmanca tutum, demokratik eylemlerde bulunan kitlelere saldrma; terrist eylemlere kar yapt operasyonlar ise imha sava, iddetten medet umma, inkr ve imha politikalar sylemleriyle mahkm edilmeye allrken, terr rgtnn terr anti smrgeci savamdr (bk. Tablo 2). Psikolojik harp yntemlerinden biri olarak, aslsz ve arptlm bilgiler ve szckler srekli olarak tekrarlanarak kamuoyunda nce phe uyandrlmakta, ardndan kimi evrelerde bu dezenformasyon, bir gerekmi gibi alglanmaya balamaktadr. 5.3. Yeni kavramlar yaratma ve arkaik kavramlardan yararlanma Leksik yaratmalar, dilde var olmayan yeni sylemlerin oluturulmasdr. Arkaik kavramlardan yararlanma ise, unutulan ideolojik terminolojinin canlandrlmasdr. rnein Trke szlkte yer almayan eylemsellik szcnn blc kampanyann btn fraksiyonlarnda sklkla kullanldn gryoruz. Souk Sava dneminin arkaik demokratik cumhuriyet ifadesi blc rgt tarafndan canlandrlan arkaik bir kliedir. Demokratik cumhuriyet, bir yandan yeni bir devlet yaplanmasn ifade ederken, bir yandan da mevcut cumhuriyetin demokratik olmad yargsn bilinaltna ilemektedir. Baka bir leksik yaratma rnei olan demokratik

Terr rgtlerinde Dil Kullanm ve Terrist Sylemlerin Dil Bilimsel Yntemlerle Merulatrlmas

175

konfederalizm nderi, Trkiye Cumhuriyetinin tek merkezli yapsna bir seenek olmak zere konfederalizmi dile getirmekte, dolaysyla terr rgtnn bana da bu konfederal siyasi yapnn nderlii grevini vermektedir (!). Marksist literatrn, devrimci iddet olgusunu hatrlatan iddetin yozlatrlmas yaratmas ise aslnda rgtsel stratejinin dna taan, rgtn amalarna hizmet etmeyen, iddet anlayn ifade ediyor. Bu yaratma, ayn zamanda iddetin bir ara ve yntem olarak kabul edildiinin de zmn bir itirafdr. Meru mdafaa amal devlet glerini uratrma ise rgt literatrnde gvenlik glerine ve devlet birimlerine ynelik terrist eylemlerdir (bk. Tablo 2). Leksik yaratmalar ve metaforlar yasad ya da nyargl sylemleri zahiren de olsa, merulatrmakta veya kabul edilebilir hle getirmekte, en azndan belirli kesimler iin ykc, blc olarak nitelendirilemeyecek sylemlere (!) dntrmektedir. Kitle iletiim aralar ve propaganda makinesi ile srekli olarak tekrarlanan bu sylemler, bir sre sonra zerinde tartlabilir hle gelmektedir. 5.4. Mal etme: Ulusal ve uluslararas hukuk, askerlik, siyaset vb. alanlardaki kavramlarn terr rgtlerinin ideolojilerini ve eylemlerini legalize edecek biimde jargonlarna aktarmalardr. Atekes, gerilla, asker, diyalog, zm vb. uluslararas hukuka gre meru, hkmi ahsiyet olan organizasyonlar arasndaki ilikilerle ilgili terimlerdir. Gvenlik gleri, bu tr terimleri kullanmaktan kanrken (bk. Tablo 1) terr rgt ve yandalarnca kullanlan tek tarafl yrtlen atekes, atekesin kalc olmas vb. sylemler meruiyet kazanma srecinin birer parasdr. Gerilla dar anlamyla asker, silahl sava, geni anlamyla gayrinizami harbin bir gesi olarak silahl kuvvetlerin terminolojisinde bulunan bir terimdir. Blc terminolojinin benimsenmesi durumunda terristlerin sulu olarak yarglanmalar yerine sava esiri saylarak uluslararas hukuka tbi olmalar gndeme gelecektir. Bu konu terrizm ve medya arasndaki ikilemin nemli bir parasdr (konuyla ilgili olarak bk. Latter 1988: 28, 29). 5.5. Etno-linguistik farklar vurgulama: Etnik gruplar biimlendiren, dierlerinden ayrt eden en nemli ge dildir. Toplumdilbilimsel aratrmalar toplumlarn, blgesel, yresel gruplarn mensuplarna kar olumlu ya da olumsuz tavr takndklarn gstermektedir. Bu tavrlar, konuurun ait olduu hissedilen blge, yre ve dil grubuna bal olarak deimektedir. Kitleler, genel olarak, yksek statl aksanlara (ve dillere) kar olumlu, dk statl aksanlara (ve dillere) kar olumsuz tavr taknma eilimindedir. Benzer biimde, kamusal alanda farkl dillerin kullanlmasna

176

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

kar tavrlar da genellikle olumsuzdur. Bu durumdaki gruplarn yeleri ise, baskn gl gruba tbi olmak yerine, yasal ya da yasa d direnme yoluna gidebilmektedir (bk. Padilla 1999: 110-119). Etnik ayrlk-soyalist ideolojiye dayal terrn hareket noktasn, dayand tabann farkl etnik kimlie sahip olduunu simgeleme ve bu amala dil farkllklarn ortaya koyma dncesi oluturur. Bu dnce, Trk vatandalar arasndaki toplumdilbilimsel farklar her trl yol ve vesile ile gndeme getirerek, terrist faaliyetlere zemin hazrlayacak atma ortam yaratmay hedefler. iddet ve atma ortam ise terr propagandasnn en nemli gesidir. Bu amala, ocuklara etnik ayrmcl tevik eden isim koyma, Trk alfabesinde bulunmayan harfleri talep etme, kamu kurumlarnda Trke bilmediini ifade ederek tercman isteme vb. aamalardan Trkenin dnda bir dilin resmi dil olmasn talebe kadar uzanan geni bir marjda dilbilimsel terr faaliyetlerine de bavurulur. Terr rgt iin gerekte dil ve kltr haklarnn tannmas vb. retorikler ise, kabul edilebilir, tatminkr tavizler deil, aksine hareketi geveten, zayflatan taktiklerdir. 5.5.1. Yerel dilden yaralanma: bij serok apo bij newroz vb. yerel dille retilen sloganlar zellikle terr rgtlerine yakn basn yayn organlarnda kullanlmaktadr. Filistinlilerin sraile kar kitlesel bakaldrsn ifade eden Arapa indifada szcn rnek alarak serhildan szcnn ayn ierik ve balamlarla Trkeye sokulmaya alldn gryoruz. Bu klieler, blc psikolojik savan bir paras olarak yandalar birletirip rgtlerken, hedef alnan Trkiye Cumhuriyeti devletine kar yaplan kitlesel gsterilerde Filistin modeli erevesinde, i ve d kamuoyunu etkileyecek ortam yaratmay amalar. 5.5.1. Etnik zel adlar gndeme getirme: Terr rgt mensup ve yandalarnn Gneydou Anadoludaki yer adlarnn Trkedeki karlklar yerine Amed, Botan, Dersim, Serhad vb. adlarn kullanmnda zel bir gayret ve titizlik gsterdiklerini gzlemliyoruz. Toponomi ve roloji terimleri dilbilimsel tapular olarak corafyann mlkiyeti ile ilgili bir kanttr. Bu corafya paralarnn Trkede tescil edilmi biiminin dnda bir dille adlandrlmas, devletin egemenlik haklarnn reddi, ayrlk ve blc talepleri gndeme getirme, zamanla bu taleplere meruiyet kazandrma plannn bir parasdr. Son dnemlerde ocuklara yresel olarak kullanlan geleneksel adlar yerine, kimi evrelerde etnik kimlii n plana karan zel adlarn

Terr rgtlerinde Dil Kullanm ve Terrist Sylemlerin Dil Bilimsel Yntemlerle Merulatrlmas

177

verilmesinin tevik edildiini, bir ksm arkc, trkc ahsn, farkl etnik kkeni simgeleyen x, w gibi yabanc harflerle destekli bu tr adlar kullandn gryoruz. Etnik kimlii vurgulayan bu, siyasi amal ve sistemli ad koyma giriimleri, yeni harf taleplerini de gndeme getirerek hukuki meruiyet kazanmaya almaktadr. 1587 sayl Nfus Kanununun 15. maddesindeki mill kltrmze, ahlak kurallarna, rf ve detlerimize uygun dmeyen ve kamuoyunu inciten adlar konulamaz. hkm, Trk demokrasisinin eksiklii devlet basks vb. sylemlerle ulusal ve uluslararas alanda mahkm edilmeye allmaktadr. ve d evrelerin bu giriimleri, niter devlet yapsn deitirmeye ynelik dilbilimsel terr kampanyann parasdr. 5.5.2. Harf ve alfabe farkllklarn vurgulama Irak ve Suriyede Arap harfleri kullanlrken, Trkiyede, yerel dilin yazm iin Trk alfabesini model alan ancak , w, x harflerinin de yer ald bir alfabenin gelitirildiini, gryoruz. 5 newroz szcyle simgeleen bu harfler etnik ve linguistik farkll vurgulamaya yneliktir. Alfabeler de devletin bamszlnn ve egemenliinin simgesidir. ve d siyasi dayatmalarla, egemen devletlerin alfabelerini yeniden dzenlemelerine ilikin bir rnek yoktur. Trk dilinin sesbirimlerini gsteren Trk alfabesine, Trk dilinde bulunmayan sesbirimlerin karlklarnn konmas, zmnen, baka bir dilin yasal srelerde geerli yaz dili hline gelmesinin ilk basaman oluturacaktr.

Dil her eyden nce szl bir sistemdir. Herhangi bir dil, yaplacak dzenlemelerle tm alfabelerle yazya geirilebilir. Ancak kimi alfabeler belli dillerle deta zdelemitir. Farkl topluluklarn dillerini yazya geirirken tercih ettikleri alfabeler, bu topluluklarn kltrel kimlikleri ve gelecekle ilgili iradeleri ile yakndan ilgilidir. Kiril alfabesi, Slav dnyasnn, Grek, Ermeni, Sryani alfabeleri bu kltrlerin, Arap alfabesi slam dnyasnn simgesi olarak deerlendirilir. ada Bat kltrn model alan veya yaz sistemine ge sahip olan topluluklar genellikle Latin tabanl alfabeleri kullanmaktadrlar. Ancak Latin tabanl alfabeler bile farkl kltrlerin farkllklarn simgelemesine engel deildir. Umlaut olarak bilinen st iki noktal a harfi () Alman kimliinin, aksanl eler (, ) Fransz kimliinin birer simgesi olarak deerlendirilir. Benzer ekilde 1928 Alfabe Devrimi ile , vb. harflerle bu alfabeye dierlerinden farkl olduunu ortaya koyan, Trk kimlii kazandrmay amalayan yaklam gryoruz. Sovyetlerin dalmasnn ardndan Latin alfabesini benimseyen Trk cumhuriyetlerinde ortak bir alfabede buluamamann temelinde, dil ii nedenlerin yan sra, etnik kimliini vurgulama, dierlerinden farkllatrma iradesini de seziyoruz.

178

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

6. Basnda Terr Haberlerinin Verilii ile ilgili Dil ve slup Terr rgtlerinin faaliyetlerini srdrebilmeleri iin silahl ve silahsz propagandann ne denli nemi olduu biliniyor. Bir blm basn yayn kuruluunun haber ve yorumlarn sunarken zaman zaman terr rgtlerinin propaganda taktiklerinin tuzana dtkleri anlalyor. 6 Gvenlik birimlerinin, rgtn koulsuz/sresiz atekes ilan edecei beklentisi iinde bulunduu, bir siyasi partinin atekes ars, dadaki silahlarn susmas, dadaki kuvvetler, sava, bar ars, PKK ss, PKK kuvvetleri komutan vb. medya terminolojisi ve dili, terrn meru gren rgtn, kendi dnda merulama araynn nemli bir aamasdr. Terr rgtlerinin sylemlerini ve eylemlerini merulatrmak amacyla kullandklar dilbilim savann, sempatizan basn tarafndan baarl biimde gelitirildiini gryoruz. Yerli, yabanc; legal ve illegal sempatizan organlar yazl, szl, grntl ve elektronik ortamdaki yayn faaliyetleri araclyla terr rgtlerinin sylemlerinin ve terminolojisinin esas olduu, ou dmanca ve rk bir dil ve slupla dorudan terr szcl yapmaktadrlar. Bylelikle herhangi bir blc terr eylemi, ulusal basnn nemli blmnde olduu biimiyle verilirken, sempatizan yayn organlarnda pozitif yansmalarla yer bulmaktadr. Medyann potansiyel gcnn, ayn olay ya da kiilerle ilgili haber verilirken farkl hatta birbirinin aksi ynlerde kullanlabilmesi, yani ayn olayn yklenmesindeki farkl versiyonlar ve bak alar dilbilimcilerin ilgi alanndadr. Aada 2005 yl Temmuz ay iinde Erzincan civarnda karlan bir asker ile ilgili olarak basn kurulular tarafndan ulusal
6

Bu tuzaa dmenin yol aabilecei sonular ve kitlelerde yaratabilecei izlenimler, ncelik sras olmakszn, u ekilde zetlenebilir: Terristlere istihbarat salanmas Terristlere baarsz eylemlerinden ders karmalarn salayacak verilerin sunulmas Gvenlikle ilgili zafiyetlerin ve ak noktalarn sergilenmesi Gvenlik glerinin operasyonlaryla ilgili ayrntlarn verilmesi, gvenlik glerinin tehir edilmesi Terristlerin eylemlerine hak verdirecek, kamuoyunda sempati havas yaratacak ortam yaratlmas, bu yolla terr faaliyetlerine meruiyet kazandrlmas Terr rgtlerinin kurumsallam, resmi organizasyonlar olarak kabul edilmesi, doal olarak devlet organlarnca muhatap kabul edilmesi Terr rgtnn gvenlik gleri ile baa kabilecek g ve kudrete sahip olmas Terr rgtlerinin jargonunun ve terminolojisinin kullanlmas vb.

Terr rgtlerinde Dil Kullanm ve Terrist Sylemlerin Dil Bilimsel Yntemlerle Merulatrlmas

179

medyada ve terr rgt sempatizan bir basn organnda verilen haberin ilk cmleleri dil, slup ve terminoloji asndan deerlendirilmitir: PKKl terristler Tunceli-Erzincan Karayolunda yolcularn para ve ziynet eyalarna el koyup, bir jandarma erini kard. (Hrriyet, 12 Temmuz 2005). Ulusal basnda yaymlanan haberin veriliindeki baz nemli noktalar yle sralanabilir:

rgtn bilinen ad veriliyor. rgtn terrist nitelii vurgulanyor. Yer adlar resm biimleriyle veriliyor. Olayn sivil yolculara ynelik soygun, gasp ve askerin karlma eylemi olduu bildiriliyor.
Haber meydana geldii biimiyle yanstlyor. Karma olayn ulusal medyadan daha nce renen (!) ve bunu ayrntlaryla gndeme getiren terr rgt sempatizan basn organlarnda ise haberin devam yle sunulmaktadr: Koma Komaln Kurdistan (KKK) Yrtme Konseyi Bakan..Dersimde HPG gerillalar tarafndan esir alnan askeri serbest brakmaya hazr olduklarn syledi. (11 Temmuz 2005). Bu haberle ilgili blc rgt sempatizan basn organnda yer alan ifadede ise; I. Terr rgt ibaresi kullanlmyor. Haber, eylemi gerekletiren rgtn elebasnn azndan veriliyor. rgtn biriminin ad yerel dille ve Trke olarak veriliyor. Trk alfabesinde bulunmayan, yerel dil iin hazrlanan alfabe kullanlyor.

180

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Tunceli yerine Dersim, Terrist yerine gerilla, Karmak yerine esir almak terimleri kullanlyor. Haberde rgtn, terrist niteliini vurgulayan herhangi bir ibare grlmyor; aksine kurulu emasna uygun olarak ad ak biimde yazlyor. Ak adn yannda, resm yazma tekniine uygun biimde ksaltmas gsteriliyor. Yrtme konseyi gibi terimlerle rgt kendisine nem atfetmeye alrken, bu atf sempatizan basn tarafndan da benimseniyor. Bylelikle, rgtn kurumsallam, hkmi ahsiyet kazanm siyasi-asker bir organizasyon olduu temas ilenirken, devletin karsnda resm bir oluum bulunduu havas yaratlyor. Haber, olay gerekletiren rgtn elebasnn azndan ve tam metin verilerek, rgte dorudan propaganda imkn salanyor. Haberin ieriinin ve sunulu tarznn, terr rgtnn sivil toplum rgtleri araclyla devlet organlar ile temas kurma, muhatap alnma, doal olarak zmnen tannma taktiini gelitirmeye ynelik olduu grlyor. Haber metninde rgtn ad ve elebann grevi verilirken, harfinin kullanlmas, Krdistan yerine Kurdistan imlas, yerel dil iin gelitirilen yazm kurallarnn esas alnd dikkati ekiyor. Bylelikle ayr bir dil ve alfabe, dolaysyla ayr bir etnik grup ve bu etnik grubun rgt vurgulanm oluyor. Resm ad Tunceli olan blge Dersim olarak adlandrlyor, bu yolla bir yandan devletin egemenlik hakk yok saylrken, bir yandan da blc, ayrlk etnik ve siyasi-corafya tezi gndeme getiriliyor. Terr rgtnn gerilla kapsamna girmek iin gsterdii aba, basn organ tarafndan HPG gerillalar vb. ifadelerle desteklenirken, terrist nitelik gndemden drlyor. stelik esir almak ifadesiyle uluslararas hukuka, Cenevre Konvansiyonuna tbiyeti gerektiren asker terminoloji kullanlyor, ayn zamanda blgede terr deil, iki silahl g arasnda bir sava durumu bulunduu vurgusu yaplyor. Bylelikle gvenlik gleri ile bu glerin karsnda bulunan blc terr rgt yerine ayn uluslararas hukuka tbi iki asker gcn ulunduu izlenimi yaratlyor.

Terr rgtlerinde Dil Kullanm ve Terrist Sylemlerin Dil Bilimsel Yntemlerle Merulatrlmas

181

7. Sonu Kk ve snrl gruplar temsil eden ar sa ve sol terrizmin sylemlerinde genellikle, biz ve onlar (dman) ayrmna dayanan, dmanca bir slup, hatta pejoratif bir dmanlk slbu sergilenmektedir. Terr rgtnn sylemlerinin ise dikkatli ve zenli dil kullanm rnekleri olduu sylenebilir. rgtba tarafndan meru savunma rgt (?) olarak nitelenen blc rgtn aklamalarnda zmn gelimesi iin meru savunmann esas alnmas, meru savunma izgisinin mcadelenin temel izgisi, barn ve zmn ana dinamii olmas vb. sylemlerle, srekli olarak meruiyet vurgusu yaptn gryoruz. rgtn, rtmecelerle gizlemeye alt iddet eylemlerini srdrrken, sylemlerin ciddiyet rol oynama, barl mesaj verme, kendisini madur ve hakl durumda gsterme, Trkiye Cumhuriyeti tarafndan muhatap alnma vb. amalarla bilinli ve kontroll biimde kurguland anlalyor. TC, TC Devleti vb. szm ona tahkir gelerine ise bu aklamalarda pek yer verilmediini gryoruz. Ayrca rgt; taban bulduu zannndan hareketle, rgtban kurtarma, terr sorununu etnolinguistik temelli meru halk sava konseptine oturtarak konuya uluslararas evrelerin mdahil olmasn salamak amacndadr. Bu nedenle, terr rgt eylem ve sylemlerini yeniden dzenleme, kendisini kontrol etme ihtiyac iindedir. pkk/kongra-gel gelitirdii rgt jargonuyla meru savunma snrlar amama (!) ilkesini benimsemi, savunma savan (!) Birlemi Milletlerin karar ald meru mdafaa hakkna gre ve uluslararas yasalara uygun biimde yrtmeyi esas almtr (!).Blc terr rgtnn bu taktikleri, eylemlerinin polisiye olay ve terr suu saylmasnn yaratt uluslararas olumsuz koullardan kurtulmak ve terminolojik arptmalarla asker stat kazanmaktr. Barl, iyi niyetli, demokratik bir grnm veren, ancak ulusal ve uluslararas asker ve siyasi terminolojiyi arptarak, maniple ederek kullanan bu sylem, rgtn ksa ve uzun vadeli taktik ve stratejisinin nemli bir parasdr. Terr rgt dil ve kltr haklarnn tannmas vb. sylemleri dahi halkn kendi varlk nedeni olan deerlerden uzaklamas ve krt ulus rgtllnn bertaraf edilmesi olarak kabul etmektedir. Aktif saldr aamasndan aktif savunma aamasna geen (!) terr rgtnn

182

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

demokratik cumhuriyet, demokratik konfederalizm sylemleri, drt paradan oluan krdistann birletirilmesi yolunda ancak ara bir aama olacaktr. Terr rgtlerinin jargonunda yer alan seilmi terimlerin medyada ve kamuoyunca bilinsizce kullanlmas, bu terimlerin ierikleri ile birlikte dile nfuz etmesini ve dnce dnyasnda yer bularak doallamasn salayacaktr. Blc rgtn dili kullanma ve maniple etmedeki becerisi, ulusumuzun ve devletimizin, donanml, hazrlkl d destekli bir i dman ile kar karya olduunu gsteriyor; ancak tarihsel, toplumsal, siyasal, tabanl sorunlar smren terrizmle mcadelede zm yalnzca terr rgtlerinin silahla yok edilmesine dayal deildir. Bu yolda terre kar, terr rgtnn kavram ve terminolojisiyle hareket etmeyecek kontroll bir dil ve slup gelitirilmesi de gerekiyor.

Terr rgtlerinde Dil Kullanm ve Terrist Sylemlerin Dil Bilimsel Yntemlerle Merulatrlmas

183

Tablo 1 Gvenlik Glerinin Sylem rnekleri TERR RGT VE TERRSTLER

terristler terr rgt pkk/kongra-gel terr rgt

operasyon blgenin huzur ve gvenlii iin icra edilen arama tarama faaliyeti atma emniyet grevi icra etme Gvenlik Glerinin, terr rgt ile mcadelesi snr tanmayan uluslararas terrle mcadele tehditlere kar mcadele terr rgt mensuplar ile karlama/bir grup terrist ile temas salama blge (olayn cereyan ettii mahal) terristlerin yakalanmas eylem/ terr eylemleri Gvenlik grevlisini ehit etme mevcut huzur ve gven ortamn bozma terr eylemleri terr rgtnn kontrolndeki yayn organlar ve internet siteleri terr saldrlar ate ama silahl saldr terr trmandrma varln srdrdn kantlamaya alma Trkiye aleyhinde kamuoyu oluturma

TERRZMLE MCADELE TERRSTLERN FAALYETLER

184

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Tablo 2 Terrist Sylem rnekleri polis, zel tim, ajan vb. gvenlik kuvvetleri TC TC devleti smrgeci TC devleti Trk devleti Trk devletinin ordu gleri krdistan zgrlk gerillalar gerilla/sava hpg (halk savunma gleri) gerillas halk kurtulu kuvvetleri kkk (koma komaln kurdistan ) sistemine bal gler krdistan silahl kuvvetleri krt politik gleri gerilla gleri aktif savunma stratejisi krdistan ulusal kurtulu savam anti smrgeci savam demokratik, zgrlk, eitliki ulusal kurtulu stratejisi direni gerillalarn eylemleri kendi topraklarnda kendini savunma hakl ve meru silahl savam meru savunma erevesinde cevap verme meru savunma kapsam iinde silahl direni meru savunma sava/mcadelesi /izgisi/sreci zgrlk hareketi/davas sava/direnme/mcadele/atma sava kontrol altnda yrtme/savunma sava sava uluslararas yasalara uygun biimde gelitirme savunmaya ynelik kar gc uratrma ulusal kurtulu sava krt ulusal ve demokratik hareketi

GVENLK GLER TERR RGT VE TERRSTLER TERRST EYLEMLER

Terr rgtlerinde Dil Kullanm ve Terrist Sylemlerin Dil Bilimsel Yntemlerle Merulatrlmas

185

barl, demokratik eylem direni Amed serhildan eylemsellii devam ettirme eylemsellikleri 8 mart ve newroz sreci ile btnletirme kitlelerin yrtt demokratik eylemsel sre pasifizmi kran eylemler sivil itaatsizlik siyasal demokratik mcadele yasal kitlesel eylemler ile serhildan hareketini gelitirme TC ve TSKnin sindirmeci ve datmac saldrlar demokratik eylemde bulunan kitlelere saldr/tahammlsz davranma devlet terr gerillaya ve halka kar pervas iddet ve devlet terr uygulama halka ynelik dmanca tutum halkn zgrlk dinamiklerini ortadan kaldrma imha operasyonlar/ sava inkr ve imha politikalar yok etmeci operasyonlar saldr anti krt cephe yaratma iddetten medet uman yaklamlar Trk devletinin krt halkna kar yrtt sava Trk devletinin psikolojik zel sava yntemleri TCnin smrgeci devlet politikalar

SLAHSIZ TERR VE AYAKLANMA PROVALARI GVENLK GLERNN NLEM VE OPERASYONLARI

186

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Tablo 3 Terristba ve Terr rgt le lgili Stereo Tip Sylemlere rnekler rgtbann adlandrlmas Devletin resm sylemi terr rgt kartlarnn sylemi terr rgtnn sylemi terr rgt yandalarnn sylemi hkml a terr rgt eleba a bebek katili siyasi irade bakan apo krdistan demokratik konfederalizm nderi (sayn)(!) krt ulusal nderi pkk/kongra gelin adlandrlmas terr rgt eli kanl ete gerilla meru savunma gleri silahl muhalefet dadakiler gerilla

Kaynaka 7
Atkins, Stephen E. (1992), Terrorism : A reference handbook, Calif., U.S.A.: ABCClio. Chambers, J. K. (1995), Sociolinguistics Theory, London & New York: Routledge. Latter, Richard (1990), Terrorism and media: Etical ve Practical Dilemmas for Government, Journalists and Public, London: HMSO. Kishore, Nand (1989), International Terrorism: A New Kind of Conflict, Ram Nagar, New Delhi: S. Chand & Company Ltd. Padilla, Amoda M. (1998), Psychology, Language and Ethnic Identity, Oxford. Mesthrie, R & J. Swann (2003), Introducing Sociolinguistics, Edinburgh: Edinburgh University Press. Thomas, Linda S. Wareing (1999), Language, Society and Power, An Introdiction, London & New York: Routledge. http://tem.iem.gov.tr/biliyormusunuz/biliyormusunuz6.php http://www.bbc.co.uk/turkish/europe/story/2005/07/050714_erdogan_bbc.shtml

Bu almada terr rgtleri ve sempatizanlarnn yaynlaryla ilgili bibliyografik knye verilmemitir.

Kafkasya in Trkiyat Aratrmalarnn nemi

187

Kafkasya in Trkiyat Aratrmalarnn nemi


Ufuk TAVKUL *

Kafkasya, Trkiyenin yan banda yer alan, Karadeniz ile Hazar Denizinin arasnda bir silsile halindeki efsanev Kafkas Dalarnn koynunda uzanan, hakknda ok ey bildiimizi zannettiimiz, ama aslnda pek az bildiimiz bir corafya parasnn addr. Sahip olduu coraf konum sebebiyle tarih boyunca stratejik bir nem tayan Kafkasya, bata Rusya ve eitli Avrupa devletleri olmak zere pek ok devletin gz diktii ve ele geirmek iin urat bir toprak paras olmutur. Kafkasya adnn kkeni, eski Yunan kaynaklarnda gnmzde bat Kafkaslarda yaamakta olan Adige halknn atalar olarak zikredilen Kavkas terimine dayanmaktadr. Eski Yunanllardan Romallara Kavkasus olarak geen bu ad, Kafkas sradalarnn ad olarak kullanlmtr. Orta a boyunca unutulan ve Kafkasya halklarnn hi biri tarafndan yaadklar blge iin kullanlmayan Kafkasya ad, 18. yzyl balarnda ar 1. Petro idaresinde Kafkasyann Rusya tarafndan igalinin ardndan, I. Petronun Petersburg ehrinde kurduu mparatorluk limler Akademisinin bilim adamlar tarafndan tekrar canlandrlm ve Rusyann yeni igal ettii bu dalk corafyay tanmlamak iin eski Yunanllarn ve Romallarn kulland Kavkasus ad, Kavkaz () biiminde Rus diline ve literatre girmitir (Krzolu 1993:XV). Nitekim Kafkasya ile ilgili eski Osmanl ariv belgelerinin hi birinde Kafkasya adna rastlanmaz. Onun yerine erkezistan ( ) , Kuban ( ) , Dastan () , gibi isimler yer alr. Osmanl belgelerinde Kafkasya ad ancak Rusya tarafndan
*

Do. Dr., A.. ada Trk Leheleri ve Edebiyatlar Blm

188

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Ruslar, Kafkas Dalarnn zerinde ve kuzeyindeki dzlklerde yaayan eitli Kafkasya halklarnn yer ald bu corafyay Kafkasya olarak adlandrrlarken, kuzeyden bakldnda Kafkas sradalarnn arkasnda kalan Grcistan, Azerbaycan ve Ermenistan topraklarna da Kafkas tesi anlamnda Zakavkaz () adn vermilerdir. Bu adlandrmada, Kafkasya halklarnn da Kafkas dalarnn tesindeki lkeler iin Da Ard tabirini kullanmalar etkili olmutur. Nitekim, Kafkasyada konuulan Trk lehelerinden Karaay-Malkar Trkesinde, Kafkas tesi lkeleri ve bilhassa Grcistan iin Tav Art (Da Ard) ismi kullanlmaktadr (Tavkul 2000: 384). 19. yzylda Kafkasyada aratrmalar yapan eitli bilim adamlar ve seyyahlar da eserlerinde Kafkasya olarak Kafkas Dalarnn zerini ve kuzeyinde uzanan blgeleri ifade etmilerdi. Szgelimi, J. Klaproth 19. yzyl balarnda Almanca, Franszca ve ngilizce olarak yaymlanan Kafkasya seyahatnamesinin adn Kafkasya ve Grcistana Seyahat olarak koymu ve Grcistan etnik ve kltrel adan Kafkasyann dnda brakmt. 1 Kafkasyay ve Kafkasllar yakndan tanyan Tolstoy, Pukin, Lermontov gibi 19. yzyl Rus yazarlar iin de, Kafkasya, Kafkas sradalarnn zerinde ve kuzeyinde yer alan, Adigelerin, Karaayllarn, eenlerin, Osetlerin, ilerinden Hac Murat ve eyh amil gibi kahraman savalar karm Dastanllarn yaad, romantik ve ayn zamanda korku verici lkenin adyd. Rus yazar Pukin 1829 ylnda Moskovadan Tiflise ve oradan Erzuruma uzanan seyahatini anlatt Erzurum Yolculuu adl eserinde, Kafkas Dalarnn zerinden Tiflise ulam salayan Daryal Boazn ap Grcistan topraklarna geiini u szlerle ifade eder: Korkun Kafkastan sevimli Grcistana birden gei byleyici bir ey (Pukin 1993: 30)

KLAPROTH, J. (1812), Reise in den Kaukasus und nach Georgien.-Berlin. KLAPROTH, J. (1814), Travels in The Caucasus and Georgia.-London. KLAPROTH, J. (1823), Voyage au Caucase et en Georgie.-Paris.

Kafkasya in Trkiyat Aratrmalarnn nemi

189

Dolaysyla, 20. yzyl balarna kadar yukarda bahsettiimiz blge Kafkasya olarak adlandrlmaktayd. Kafkas Dalarnn ardndaki Grcistan, Ermenistan ve Azerbaycandan ise Osmanl kaynaklarnda Mavera-i Kafkasya, Avrupa kaynaklarnda Transcaucasus, Rus kaynaklarnda ise Zakavkaz, yani Kafkas tesi olarak bahsedilmekteydi. Kafkasya pek ok etnik halk topluluunu bir arada barndrrken, pek ok kltre de ev sahiplii yapan bir corafya paras olarak tarih boyunca insanlarn ilgisini zerine ekmitir. Deiik dillerde konuan fakat Karadenizden Hazar Denizine kadar uzanan topraklarda hayat tarz, detgelenekler, dnya gr, folklor asndan ortak bir kltre sahip olan ok eitli halklar topluluu Kafkasya Halklar olarak tannmlar ve yzyllarca sren komuluk ve etnik karm neticesinde birbirleriyle etnik adan da akraba topluluklar halini almlardr. Kafkasya Halklarn konutuklar dil gruplarna gre ana grupta deerlendirmek mmkndr. 1-Kafkas Dilleri Grubuna dahil Kafkas halklar Bunlar Karadenizin dou kylarndan Orta Kafkaslarn dzlklerine kadar uzanan blgede yaamakta olan Abhaz-Adige halklar, Dou Kafkaslarda yaamakta olan een-ngu halklar ile Hazar Denizi kylarndan Kafkas Dalarna kadar uzanan Dastan blgesinde yaamakta olan Avar, Lezgi, Lak, Darg, Tabasaran gibi halklardr. 2-Hint-Avrupa (ran) Dilleri Grubuna dahil Kafkas halklar Bunlar Orta Kafkaslarda, Daryal geidinin kuzeyinde ve gneyinde yer alan vadilerde yaamakta olan Osetler ile Dastanda yaamakta olan Yahudi kkenli Tat halklardr. 3-Trk Dilleri Grubuna dahil Kafkas halklar Bunlar Orta Kafkaslarda, Kafkas Dalarnn zirvesi Elbruz Dann dousu ve batsndaki yksek dalk blgede yaamakta olan KaraayMalkarllar ile Dastann kuzey dzlklerinden Hazar Denizi kylarna kadar uzanan topraklarda yaayan Kumuk halklardr. Kafkasya halklar farkl dillerde konuuyor olmakla birlikte, yzlerce yllk bir srete etnik ve sosyo-kltrel adan birbirleriyle karm ve

190

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

beraber meydana getirdikleri ortak bir Kafkas kltr etrafnda birlemi halklar topluluudur. Kafkasyada yaamakta olan Trk topluluklarndan sz edecek olursak, bunlardan Karaay-Malkarllar ve Kumuklar, Kafkasyada ortaya km, etnogenezlerini-etnik oluumlarn Kafkasyada tamamlam, dier Kafkasyal unsurlarla tarih boyunca sk bir biimde kaynam ve karm Trk boylar olarak dikkati ekmektedirler. Kafkasya halklar grubuna dahil olmayan, ancak son birka yzyl iinde eitli sebeplerle Kafkasyann kuzey bozkrlarna getirilip yerletirilen baz Trk boylar da bugn Kafkasyada yaayan Trk topluluklar olarak deerlendirilmektedir. Bunlardan en nemlileri Kafkasyann kuzeyinde dank bir biimde yerletirilmi olan Nogay Tatarlardr. Nogay Tatarlar farkl fizyonomileri, deiik hayat tarzlar sebebiyle Kafkasya Halklar ile bir btnlk iine giremeseler de, onlarn baz det ve geleneklerini benimsemiler, zamanla ilerinden baz unsurlar Abaza, Adige, Karaay, een, Kumuk gibi Kafkasya halklar arasna kararak oralarda asimile olmular ve farkl etnik kimlikler kazanmlardr. Nogay Tatarlar ile birlikte Karaay-Malkarllar ve Kumuklar konutuklar Trk lehelerinin zellikleri sebebiyle Kpak grubuna girmektedirler. Bugn Kafkasyann Stavropol eyaleti bozkrlarnda Trkmenistandan g ederek gelip yerlemi Trkmenler ile Dastann Derbent ehri civarnda yerlemi olan Azer topluluklar Kafkasyada yaamakta olan Ouz grubu Trklerini temsil etmektedirler. Tarih boyunca kuzeyden gelen Hun-Bulgar, Avar, Peenek, Hazar, Kpak gibi Trk kavimlerinin hkimiyeti altna giren, Altn Ordu mparatorluu ve Krm Hanl gibi Trk devletlerine tbi olan Kafkasyada, bugn nfus asndan Trk kkenli dil konuan topluluklarn aznlkta olmas artcdr. Kafkasyann nfus yapsna baktmz zaman Kafkas kkenli dillerde konuan etnik gruplarn ezici ounlukta olduklarn gryoruz. Sz gelimi, nfuslarnn byk blm 19. yzylda Osmanl topraklarna g ettirilen Abhaz-Adige halklarnn bugn Bat Kafkaslarda 1 milyona yakn bir nfusa sahip olduklar grlmektedir. Dou Kafkaslarda nfuslar 1.750.000 civarnda olan een-ngular ile Dastanda nfuslar 2.300.000 civarnda olan Avar, Lezgi, Lak, Darg gibi halklarn nfuslar ile birlikte, gnmzde Kafkas kkenli dil konuan halklarn Kafkasyadaki nfuslar 5 milyonu bulmaktadr. Hint-Avrupa dillerinin ran kolunda konuan Osetlerin

Kafkasya in Trkiyat Aratrmalarnn nemi

191

ve Tatlarn nfuslar da 750.000 civarndadr. Trkenin eitli lehelerinde konumakta olan Karaay-Malkar, Kumuk ve Nogaylarn nfuslar ise 850.000 civarndadr. Bu durumda Kafkasyada yaamakta olan Trk kkenli halklarn, Kafkasyal dier halklarn ancak % 15ini oluturduklar grlmektedir. Tarih boyunca Kafkasyada hkimiyet kurmu olan Trk kavimlerinin pek ok unsurlarnn Kafkasyada yaamakta olan halklarn etnik yaplarna kart, onlarn kltrlerini, hayat tarzlarn, sosyal yaplarn, toplumsal kurumlarn derinden etkiledii bilinmektedir. Ancak Kafkasya konusundaki Trkiyat aratrmalarnn eksiklii ve yetersizlii bu konuda kendisini hissettirmekte ve aslnda eski Trk kavimlerine ait pek ok kltrel deer bugn Kafkasyada yaamakta olan ve Trkenin dnda farkl dilleri konumakta olan etnik gruplara mal edilmektedir. Karaay-Malkarllarn ve Kumuklarn Kafkasyada hkimiyet kurmu eski Trk kavimlerinin torunlar olduklarn, bundan birka yzyl nce Avrupal gezginler ve bilim adamlar anlamlard. Szgelimi, 1600l yllarn ortalarnda Kafkasyada bulunan talyan misyoner A. Lamberti, Karaayllarn eski bir Trk dili konutuklarn ve onlarn Kafkasyada eski devirlerde hkimiyet kurmu olan Hun Trklerinin soyundan geldiklerini yazmaktadr (amanlan 1987:180). 19. yzyl balarnda Kafkasyada bulunan Rus tarihisi G. Tokarev de, Karaayllarn Nogay ve Moollarla hibir benzerliklerinin bulunmadn, onlarn Kpak Trklerinin soyundan geldiklerini kaydetmektedir (amanlan 1987: 77). 19. yzyl balarnda Kafkasyada aratrmalar yapan Macar dilbilimcisi J. Klaproth, Kumuklar Hazarlarn torunlar olarak kabul etmektedir. Bekir obanzde, Kumuklarn Hazarlar zamannda bu blgeye yerletiklerine hkmetmenin mmkn olmayaca ve bunlarn KaraayMalkar ve Krm Trklerinden ayrlm bir boy olduklar kanaatine varmaktadr (Tavkul 2005: 29). Sovyet dneminde, Kafkasyada yaamakta olan Karaay-Malkar ve Kumuk Trklerinin etnik kkenleri ile ilgili grlerin tamam onlarn Kafkasyann eski yerli ahalisine dahil olduklar, ancak zamanla dil asndan Trkletikleri eklindeydi.

192

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Szgelimi, A. Samoylovie gre Karaay-Malkarllar ve Kumuklar aslnda Kafkasyann eski yerli halklarnn soyundan gelirken, zamanla dil asndan Trklemi, etnik adan kark Kafkasya halklarydlar. Sovyet Trkologlarna gre Nogaylar da zaten Trklemi Mool kabilelerinden olup, Kafkasyaya son birka yzyl iinde getirilip yerletirilmi halklardand. Sovyet Trkolojisi, Kafkasyada yaayan Trk topluluklarnn aslnda etnik adan Trk deil, Kafkasyal veya Mool olduklarn, dil asndan Trkletiklerini ileri sryordu. Kafkasyadaki kkenleri en az 2.500 yl ncesine dayanan Karaay-Malkar ve Kumuk Trklerinin atalar ile ilgili her trl bilimsel deer tayan buluntularn ya zeri kapatlyor, ya da Kafkasyada yaayan dier halklarn atalarna mal edilerek, elde edilen bilimsel verilerin eski Kafkas veya Hint-Avrupa halklarna ait olduklar iddia ediliyordu. Sovyetler Birliinin en karanlk dnemlerinden biri olan Stalinin diktatrl srasnda, Rus bilim adamlarndan biri cesurca bir k yapt. Profesr A. Miller, Kafkasyada yapt arkeolojik aratrmalar neticesinde Hun Trklerinin Kafkasyada uzun sren bir hkimiyet dnemi yaadklarn, Kafkasya halklarn pek ok ynden etkilediklerini ortaya koydu. Bilimsel almalar sonucunda elde ettii bilgilere dayanarak, Kafkasyann sarp da boazlarnda yaamakta olan Karaay-Malkar Trklerinin, Hunlarn bir kabilesi olan Kara Bulgarlarn torunlar olduklarn eitli ynlerden ispatlad (Miller 1985:42). Ancak A. Miller, 1933 yl sonlarnda Sovyet hkmeti tarafndan tutuklanarak Sibiryaya srld. Millerin Sibiryada lmyle birlikte Kafkasyada Hun-Bulgar Trklerine ait yaztlar ve eserler meselesi rafa kaldrlm oldu. Sovyetler Birliinin kuruluundan itibaren, bu ynetime ba kaldran ve her frsatta isyan eden Karaay-Malkar halknn btn aydn tabakas, Stalin tarafndan yok edildi. Trkoloji ile ilgilenecek bilim adamlar kalmayan Karaay-Malkarllarn 2. Dnya Sava srasnda Sovyet ynetimine kar ayaklanarak gerilla harbine balamalar ve Almanlarn Rusyadan ekilmelerinin ardndan 1943-1944 yllarnda top yekn Sibirya ve Orta Asyaya srlmeleriyle birlikte, Kafkasyada Hun-Bulgar Trklerine ait yazt ve eserler aratrlmaya muhta bir halde sahipsiz kald. Bu srada baz Adige kkenli bilim adamlar, bulunan yaztlarn eski Adige-erkes dilinde yazlm olduunu ileri srerek, okuduklarn iddia ettiler. Fakat bu iddialar havada kald.

Kafkasya in Trkiyat Aratrmalarnn nemi

193

Kafkasyada yaamakta olan Oset halknn Hint-Avrupa kkenli eski kavimlerden skitlerin, Sarmatlarn ve Alanlarn torunlar olduklarn ileri sren baz Rus ve Oset kkenli bilim adamlar, bu yaztlarn eski Alan dilinde yazlm olduklarn ve ancak Oset dilinin yardmyla zlebileceklerini iddia ettiler. V. Kuznetsov gibi Rus ve V. Abayev gibi Oset bilim adamlar Karaay blgesinde Zelenuk rma kylarnda bulunan pek ok harabe ve yaztn Osetlerin atalar Alanlara ait olduklarn ileri srerek, onlar Osete olarak okumay denediler, ancak baaramadlar. Karaay-Malkarllarn 1957 ylndan itibaren Kafkasyaya dnmeye balamalarnn ardndan, yetien Karaay-Malkarl bilim adamlar bu arkeolojik kalntlara ve yaztlara yeniden el attlar. Gktrk-Orhun yaztlarna benzeyen bu runik harfli yaztlar, Orhun yaztlarndan ok daha nce olumu bir yaz sistemini ve Hun-Bulgar Trkesinin zelliklerini yanstmaktayd. Yaztlar zerinde 1960l yllardan itibaren Karaayl iki Trkolog, M. Habiev ve Soslanbek Bayorov titiz bir biimde almaya baladlar. Bu almalar neticesinde Soslanbek Bayorov, yaztlarn kesin olarak HunBulgar Trkesi ile yazlm olduklarn ve Dou Avrupadaki dier Bulgar dnemi runik yaztlarla paralelliini ortaya koydu (Bayorov .1989: 277). Bu arada baz Rus Trkologlar da Kafkasyada yaamakta olan Karaay-Malkar ve Kumuk halklarnn etnik kkenlerine dair bilimsel aratrmalara giritiler. Y. P. Alekseyevann yazd ve 1963 ylnda yaymlanan Kafkasyann Eski Halk: Karaay-Malkarllar adl Rusa kitap, Bulgarlar, Hazarlar ve Kpaklarn Kafkasyadaki torunlar ve miraslarnn Karaay-Malkarllar olduklarn pheye yer vermeyecek bir ekilde ortaya koymas asndan, bilim evrelerinde yank buldu. Ayn kitabn ikinci basks 1993 ylnda Moskovada tekrar yaymland (Alekseyeva 1993). Karaayl bilim adam, tarihi-arkeolog H. Biciyev, Hazarlar konusu zerinde younlaarak, bilhassa Orta Kafkaslarn dalk blgelerinde yapt aratrmalar neticesinde, Karaay-Malkar blgesinde Hazarlara ait pek ok yerleim yeri, kale ve mezarn kalntlarn ortaya kard. Bu aratrmalarn neticesinde Hazar Trklerinin Kuban rmann yukar ksmlarnda, bugnk Karaay blgesinde, Kafkas tesine aan pek ok da geidinin gzergh zerinde yerleim birimleri ve kaleler kurduklar anlald (Biciyev 1993: 334).

194

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Karaayl bilim adam K. Laypanov ile Malkarl bilim adam . Miziyev, Kafkasyann Trk kkenli halklarnn tarihleri ve kkenlerine ynelik Trkiyat aratrmalarn daha da genilettiler. Her iki bilim adam da Kafkasyadaki Trk kkenli halklarn etnik kkenlerini ve tarihlerini Smerlere, Kimmerlere, skitlere kadar dayandran aratrmalar yaptlar (Laypanov-Miziyev 1993). zellikle . Miziyev, Karaay-Malkarllarn Kpaklara dayand tezini reddederek, onlarn etnik atalarn Hint-Avrupa kkenli deil, ProtoTrk kkenli olduklarn ileri srd skitlere ve onlarn Kafkasyada Orta adaki uzantlar saylan Alanlara ve Bulgar Trklerine dayandrd. Miziyevin aratrmalarna gre Karaay-Malkarllarn atalar skitler, Bulgarlar ve Alanlard. Kpaklar Cengiz Han ve Timurun ordularnn nnden kap, 13-14. yzyllarda ilerinden bazlar Kafkas dalarna sndklarnda, Karaay-Malkar Trkleri oktan etnik oluumlarn tamamlam ve Bulgar-Alan kkenli bir halk olarak Kafkasyadaki yerlerini almlard. Miziyevin tezine gre onlarn arasna snan Kpak unsurlar zamanla dillerinin de Kpak karakteri almasna yol atlar (Miziyev 1991). Sovyetler Birlii dneminde aka dile getirilmese de, 1990 ylnda Sovyetlerin dalmasnn ardndan Kafkasya halklar arasnda ortaya kan etnik gerilimler ve atmalar, bilim dnyasnda da yanklanmaya balad. zellikle Adige-erkes etnik grubuna mensup bilim adamlarnn ortaya att tezlere gre, Kafkas kltrnn yaratclar ve asl sahipleri, Kafkasyann otokton-yerli halklar adn verdikleri Adigeler, Abhazlar, eenler ve Dastanllard. Onlarn tezlerine gre Osetler de kken olarak Kafkasyann yerli halklarna dayanmakla birlikte, dil asndan ranllamlard, dolaysyla onlar da otokton saylrd. Bu bilim adamlarnn iddialarna gre, Trk kkenli Karaay-Malkar, Kumuk ve Nogay halklar Kafkasyaya ok sonralar gelmiler, Kafkasya halklarnn yarattklar stn kltr ve medeniyet unsurlarn sorgusuz-sualsiz kabul etmiler, ancak her nedense dillerini korumay baarmlard. Balangta, Kafkasyada Trkiyat aratrmalarnn hem zayf oluu, hem de Sovyetler Birlii dneminde Trkiyat aratrmalarnn neredeyse yasaklanmas yznden, Kafkasyann Trk kkenli halklar bu iddialar karsnda sessiz kalmlard. Ancak yukarda bahsettiimiz bilim adamlarnn 1960l yllardan itibaren yaptklar aratrmalar, ortaya koyduklar eserler Trk kkenli halklarn Kafkas Kltr iindeki inkr edilemez paylarn gzler nne sermitir.

Kafkasya in Trkiyat Aratrmalarnn nemi

195

Kafkas kltr adn verdiimiz ve bugn Abhaz-Adige, Oset, eenngu, Avar, Darg, Lak, Lezgi halklar ile birlikte Karaay-Malkar ve Kumuk Trklerinin de ortak kltrel deerleri olan sosyolojik unsurlar, eski Trk kavimlerinin kltrlerinden derin izler tamaktadr. Kafkasya halklarnn hayat tarzlar, giyim-kuam kltrleri, aile, geleneksel hukuk, eski inan sistemleri gibi toplumsal kurumlar eski Trk kltrnn pek ok zelliklerini barndrmaktadr. Deiik dillerde konuan Adige, Abhaz, Oset, een, Avar, Lezgi gibi Kafkasya halklarnn dillerinde, Karaay-Malkar ve Kumuk Trkelerine ait binden fazla kltr kelimesi yaamaktadr (Tavkul 2002). Kafkasyaya ynelik Trkiyat aratrmalar henz karanlkta olan pek ok soruya cevap bulacak, tarih ve sosyolojik gerekler gn yzne kacaktr. Kafkasya iin Trkiyat aratrmalarna arlk verilmesi, son dnemlerde Kafkasyada ortaya kan etno-politik sorunlarn zm iin de gereklidir. Sovyetler Birliinin dalmasnn ardndan Kafkasyada ba gsteren etnik atmalar, komu yaayan halklarn birbirlerinden toprak talepleri, meseleyi yine Kafkasyann otokton-yerli halklar ile, sonradan gelen halklar tartmasna getirip dayandrmtr. Burada da yine, nfus asndan gl olan ve Kafkasyann asl yerlisi olduklarn ileri sren etnik gruplar, Trk kkenli gruplarn binlerce yldan beri yaadklar ata yurtlarna gz dikmekte ve bu topraklar terk etmelerini istemektedirler. Kafkas Dalar zerindeki yzlerce zirvenin, rman, vadinin, yaylann, buzulun Trke adlar tad, eski Trk kavimlerinin bu topraklara damgalarn silinmez bir biimde vurduklar, ancak Trkiyat aratrmalarnn gelitirilmesi ile bilim dnyasna aklanabilecektir. Bir rnek vermek gerekirse, yalnzca ran kkenli bir dil konuan Osetlerin yurdunda Trke kkenli 147 da, rmak ve yer ad tespit edilmitir (Mz ulu 1994: 41). Trke kkenli yer adlar Kabardey erkeslerinin, eenlerin topraklarnda ve Dastanda da yzlerle ifade edilmektedir. Kafkasya halklarnn ortak mitolojik destanlar saylan Nart destanlar da Trkiyat aratrmalarnn ilgisini beklemektedir. Bat Kafkaslardaki Abhaz ve Adigeler, Nart destanlarnn asl yaratclarnn kendi atalar olduunu ve bu destanlarn Yunan mitolojisine bile kaynak tekil ettiini ileri srerlerken (zbay 1990), kendilerini Hint-Avrupa kkenli saydklar skit, Sarmat ve Alanlarn torunlar olarak kabul ettirmeye alan Osetler de, Nart destanlarnn asl sahiplerinin kendileri olduklarn iddia etmektedirler (Canayt 1977).

196

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Karaay-Malkarllara ait Nart destanlarnn derlenip yaymlanmasnn ardndan, bu destanlarn tad gebe-bozkr Trk kltrne ait izler, Nart destanlarnn eski Trk mitolojisi, Ouz destan ve Dede Korkut hikyeleri ile ilikisini ortaya koymutur (Curtubaylan-Malkondulan 1995). Abhazlarn, Adigelerin ve Osetlerin sahiplendikleri Nart destanlar da Trkiyat aratrmalarnn derinletirilmesi sayesinde asl sahiplerine kavuacaktr. Netice olarak, Kafkasya Trkiyat aratrmalar asndan henz karanlkta olan pek ok konunun a kavumay bekledii bir saha olarak karmzda durmaktadr. Kaynaka
ALEKSEYEVA, Y.P (1993), Karaayevts i Balkarts Drevniy Narod Kavkaza, Moskva. BAYOROV, S. Ya. (1989), Drevnetrkskie Runieskie Pamyatniki Evrop, Stavropol. CANAYTI, van (1977), Asetinlerde Nart efsaneleri / ev. lhan Tekin, Kuzey Kafkasya Kltr Dergisi, 8 (43), 6-8. CURTUBAYLANI Mahti - Malkondulan Hamit (1995), Nartla , Nalik: Elbrus. KIRZIOLU, Fahrettin (1993), Osmanllarn Kafkas Ellerini Fethi (1451-1590), Ankara: Trk Tarih Kurumu Yaynlar LAYPANOV, K.T. ve I.M. Miziyev (1993), O Proishojdenii Trkskih Narodov, erkessk: zdatelstvo PAO. MIZI ULU, smayl (1994), Tarih-Halkn Baylgd. Mingi Tav (Nalk), (4):2354. MZYEV, .M. (1991), Oerki storii i Kultur Balkarii i Karaaya XIII-XVIII vv., Nalik: Nart. ZBAY, zdemir Yismeyl (1990), Mitoloji ve Nartlar,Ankara: Kaf Da yaynlar. PUKN, A.S. (1993), Erzurum Yolculuu, (ev. Z. Batmar), Ankara: Yaba Yaynlar. AMANLANI, brahim (1987), Koban Banda. Tarih Haparla, erkessk. TAVKUL, Ufuk (2000), Karaay-Malkar Trkesi Szl, Ankara: Trk Dil Kurumu Yaynlar. TAVKUL, Ufuk (2002), The Socio-Linguistic Aspect of Cultural Interaction Among the Peoples of the Caucasus, Acta Orientalia, 55 (4), 353-377. TAVKUL, Ufuk (2005, Kumuk Trkleri. Tarihleri, Sosyal Yaplar ve Dilleri zerine Bir nceleme, Krm Dergisi, 13 (50), 29-39.ss.

Kafkasya in Trkiyat Aratrmalarnn nemi

197

198

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Kafkasya in Trkiyat Aratrmalarnn nemi

199

200

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Kafkasya in Trkiyat Aratrmalarnn nemi

201

202

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Moolistanda Trkolojinin Geliimi ve Moolistanda Yaplmas Gerekli Trkoloji almalar zerine

203

Moolistanda Trkolojinin Geliimi ve Moolistanda Yaplmas Gerekli Trkoloji almalar zerine *

Blent GL *

A. Moolistan Trkolojisine Ksa Bak: Rus Arkeolog Nikolay Mihaylovi YADRNTSEV tarafndan, 1889 ylnda Orhun nehri evresinde Trk Runik harfli Orhun yaztlarnn bulunmasndan sonra, Moolistan bir aratrma alan olmaya balamtr. Daha sonraki yllarda yaplan almalar ile bu blgede yeni yaztlar bulunmu ve bu yaztlarla ilgili ok nemli incelemeler yaymlanmaya balanmtr. Mool bilim adamlar da 1950li yllardan sonra bu konuya bal Trkoloji almalarna katlmaya balamlardr. Moolistanda Trkoloji ile ilgili ilk alma A. AMUR tarafndan 1924 ylnda yaymlanan Mongol ulus-n tobi teke adl eserdir. Ancak, Moolistandaki Trk yaztlar zerine yaplan ilk ve dnemi iin ok nemli alma ise, B. RNENe aittir. RNEN, Moolistan corafyas iindeki arkeolojik buluntularla ilgili katolog hazrlayan ilk Mool bilim adamdr. Onun, 1968 ylnda yaymlad Mongol nutag dah hadn biees, gerelt hnii zil adl atlas, dnemi iin ok nemli olup, Moolistandaki Trk antlarnn bilim evresinde tannmasna yardmc olmutur. RNENin atlas almasndan
*

Bu bildiri Moolistan Devlet niversitesi Trkoloji Blmnde altmz 2001-2002 yllar arasnda yaptmz aratrmalar sonucunda hazrlanmtr. Moolistan Trkolojisi zerine hazrlam olduum Moolistanda Trkoloji almalar adl bildiride (A.. ada Trklk Aratrmalar Sempozyumu, Ankara, 2003) de, Mool Trkologlarn yapm olduu aratrmalara geni lde yer verilmitir. Bu bildiride sunulan konu ile ilgili fotoraflar, Prof. Dr. Dursun Yldrmn yrtclnde hazrlanan Trk Dilinin Tarihi Geliimi ve Dilbilimsel zellikleri adl DPT leri Aratrma Projesi erevesinde yaplan ilm aratrma gezisi srasnda tarafmzdan ekilmitir ve proje arivinde yer almaktadr. Dr., Hacettepe niversitesi Trk Dili ve Edebiyat Blm

204

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

nce, Mool arkeologlar tarafndan Moolistandaki Trk antlar ve yaztlaryla ilgili eitli aratrmalar da yaplmtr. lk nemli almalar yapanlar arasnda Ts. DORCSREN, N. SER-ODJAV, H. PERLEE ve D. TSEVEENDORC gibi arkeologlar sayabiliriz. Ts. DORCSREN, 1956/57 yllarnda Arhangai vilayetinde; N. SER-ODJAV, 1964 ylnda Selenge vilayetinde; H. PERLEE, 1965 ylnda vrhangai vilayetinde; 1974 ylnda D. TSEVEENDORC, Arhangai vilayetinde arkeolojik aratrmalar yapm ve bu almalarn kitap, rapor ve makale olarak yaymlamlardr 1 . Bir ok Trk yazt da bu ekilde bilim dnyasna duyurulmutur. Moolistanda 1950li yllardan sonra balayan Trkoloji almalarna, yukarda adlarn verdiimiz arkeologlarn ok nemli hizmetleri olmutur. Bir ok Trk yaztnn ve antnn bulunmasnda, zellikle S. HARCAUBAY, H. PERLEE, M. NEH ve N. SER-ODJAV gibi arkeolog ve Trkologlarn emei oktur. zellikle, HARCAUBAY, PERLEE ve NEH gibi Mool bilim adamlar, bu dnemde artk sadece yaztlarn bulunmas zerine deil; bulunan yaztlarn dil incelemesini de yapmaya balamlardr. Moolistanda 1950-1990 yllar arasnda yer alan bu aratrma ve inceleme dnemini, yaztlarn arkeolojik ynden aratrld ve yava yava dil incelemelerinin de yapld nemli bir dnem olarak kabul edebiliriz. zellikle son dnem, yni 1990l yllardan sonra yaplan Trkoloji almalar, Moolistanda Trkolojinin gelimek zere olduunu gstermektedir. Moolistanda son yirmi yl iinde bir ok yazt daha bulunmutur. D. BAYAR ve D. ERDENEBAATAR tarafndan Bayan lgii aymanda Nogoon Nur kasabasnda Zurk uul yazt, Deluun kasabasnda Ant yazt; D. ERDENEBAATAR tarafndan Bugut aymanda Eren Harganat yazt bulunmutur. D. TSEVEENDORJ, E. JAKOBSON ve B. D. KUBAREVin aratrma gezileri sonucunda da Tsagaan Nur kasabasnda Har Magnay yazt; Ulaan Hus aymanda Baga Oygor yazt ve Zuun Oroy yaztlar bulunmutur. Dund Govi aymanda Olziit Sum adl kasabada 1992 ylnda D. HUUHENBAATAR tarafndan Del Uul Yazt I, II, III, bulunmutur. Yine ayn yerde, yaztn drdncs Ts. BATTULGA tarafndan 1997 ylnda ortaya
1

Bkz. Blent Gl, "Moolistan Halk Cumhuriyetinde Trklk Bilimi", A.. DTCF ada Trk Leheleri ve Edebiyatlar Blm, ada Trklk Aratrmalar Sempozyumu, Ankara, 5-7 Mays 2003 (Baskda).

Moolistanda Trkolojinin Geliimi ve Moolistanda Yaplmas Gerekli Trkoloji almalar zerine

205

karlmtr. Bu yeni yaztlar da gstermektedir ki, Moolistanda hl Trklere ait buluntular bulunabilmektedir. Bir rnek daha vermek gerekir ise, 2001 ylnda, Trk ve Mool kaz ekibince bulunan Bilge Kaan hazinesi verilebilir. Moolistan Trkoloji almalar balk altnda toplanabilir: 1. Arkeoloji almalar: Bu almalar, zellikle, Hun ve Kk Trk (Orta Asya Trk mparatorluu) dnemlerine ait kurganlarn aratrlmas ile ortaya kan Trk yaamna ait eitli bulgularn bulunmas; Trk runik harfli yaztlarn ve yine Trklere ait eitli heykellerin bulunmas ve incelenmesi erevesinde gelimitir. Moolistan Trkolojisinin zellikle bu ynde ok gelimi olduu sylenebilir. Trk arkeologlarn Mool arkeologlarla birlikte proje almalar yapmalar, Trkiyedeki Orta Asya arkeolojisi uzman eksikliinin giderilmesine yardmc olacaktr. 2. Trk Runik Harfli Metinlerle lgili almalar 2 : 1950li yllardan itibaren zellikle Mool arkeologlarn almalar ile gelien bu aratrmalar da iki blme ayrmak gerekir. Bu yllarda yaplan almalar, ncelikle Trk runik harfli yaztlarn bulunmasna yneliktir; metin yaymlar ise zellikle HARCAUBAY, NEH ve PERLEE gibi bilim adamlar tarafndan yaplmaya balanmtr. 1990dan sonra bulunan kk yaztlar ise Ts. BATTULGA tarafndan dilbilimsel ynden incelenmitir. 3. Tarih almalar: Moolistanda Trk tarihi ile ilgili almalar, genellikle Mool ve Orta Asya tarih aratrmalar iinde deerlendirilmitir. Bu alanda da maalesef henz byk bir gelime gsterilememitir. Bu alandaki en nemli almalar, A. AMUR tarafndan yaymlanan Mongol ulus-n tobi teke, 1924, adl eser ile, N. SER-ODJAV tarafndan yaymlanan Ertnii Tregd (VI-VIII zuun), 1970, adl eserdir. Bugn Moolistanda Trkoloji zerine alan bilim adamlarnn says dne gre daha da azalmtr. Yaztlar zerine alma yapan Trkologlar arasnda S. HARCAUBAY, Ts. BATTULGA ve L. BOLDu sayabiliriz. Arkeoloji almalar ise, D. BAYAR ve rencileri tarafndan
2

Trkoloji alannda bu yaztlarn yazs ile ilgili deiik adlandrmalar bulunmaktadr. Runik yaz, Orhun yazs, Gktrk yazs gibi adlandrmalar kullanlmaktadr. Bu yaz ile yazlm dile de Orhun Trkesi, Orhon Trkesi, Gktrke gibi adlandrmalar kullanlmaktadr. Ancak, bu yaz ile yazlm metinlerin sadece talara yazlmamas ve sadece Orhun blgesinde deil, bilkis Yenisey, Trkistan ve Dou Avrupa gibi blgelerde de yazlm olmasndan dolay, biz, Prof. Dr. Sema Barutcu-znderin kulland Trk Runik Harfli Metinler adn kullanmay tercih ettik (Bkz. Barutcuznder, 2002: 481-501).

206

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

yaplmaktadr. Trke Moolca karlatrmal dil almalar zerine younlaan M. UGAANBAYAR ve T. BAASANJAV da Trkiyede doktoralarn tamamlayp, bu alanda almaya balamlardr. Ancak, TKAnn desteinde Moolistan Devlet niversitesinde alan Trkoloji blm, Trkoloji zerine alacak Mool akademisyenlerin yetimesini de salayacaktr. Bu nedenle de, Moolistanda Trkolojinin hzla geliecei umut edilmektedir. Trkiyede Moolistan sahas ile ilgili almalara baktmzda ise Trk Trkologlarn daha ok Trk runik harfli metinler zerine altklarn grmekteyiz. zellikle H. Namk ORKUN, Talat TEKN, S. BARUTCU-ZNDER, O. F. SERTKAYA, M. ERGN ve C. ALYILMAZn isimleri belirtilmelidir. Ahmet TEMR ve Tuncer GLENSOY da, Moolca zerine alma yapm aratrmaclardr 3 . Ancak, Moolistan sahas ile ilgili Trkiyedeki tarih, arkeoloji ve sanat tarihi almalarnn ok yetersiz olduunu ifade etmek gerekir. Bu bildiride Moolistann Trk kltr tarihi asndan ne kadar nemli olduu zerinde durulmayacaktr. Bildiride incelenmek istenen asl problem, Moolistanda hem Trk, hem de Mool aratrmaclar tarafndan yaplmas zorunlu almalar ile ilgilidir. Dolaysyla bildiride, yaptm tespitler, gr ve neriler zerinde durulacaktr. Aada maddelendirdiimiz konularla ilgili, ya ok az alma yaplmtr; ya da, zellikle Trk aratrmaclar tarafndan hi aratrma yaplmamtr. phesiz, bu konularla ilgili plnl aratrmalarn yaplmas bir zorunluluktur. rnein, Trk kkenli Duhalarn nfusu sadece 200 kii civarndadr. Bunlarn dili ve kltr zerinde eer acil alma yaplmaz ise, belki de ileride aratrma yapacaklar iin, bu insanlardan ortada kimse kalmayacaktr 4 . Moolistanda Hun, Kktrk ve Uygur dnemlerine ait ok sayda eser bulunmaktadr. Bu eserlerden bazlar Moolistann eitli blgelerindeki kurganlardan karlmtr. Baz eserler ise yzyllar boyunca bozkrn zerinde ayakta kalabilmitir. Tabii, Bilge Kaan, Kl Tigin, Bugut vb. yaztlar da, maalesef corafya artlarndan dolay paralanmaya maruz kalmlardr. Ancak, Moolistanda daha bizim bilemediimiz, daha bulunamayan Trk eserleri de vardr. 2001 ylnda Trkler tarafndan bulunan Bilge Kaan hazinesi buna bir rnektir. Yeri yzyl nce bilinmekte
3 4

Bu konuda bk. Blent Gl, (2002), "Trkiyede Mongolistik Aratrmalar", Altaica, II, Ulaanbaatar: 124-136. Duhalarla ilgili Hacettepe niversitesi retim yesi Prof. Dr. Dursun Yldrm bakanlnda bir projenin yrtlmekte olduunu burada belirtmek isterim.

Moolistanda Trkolojinin Geliimi ve Moolistanda Yaplmas Gerekli Trkoloji almalar zerine

207

olan Bilge Kaan klliyesinde yaplan kaz sonucunda bulunan bu hazine, bize bir kere daha Trklerin ve Trkiyenin de, Moolistan sahas arkeolojik almalarna katlmasnn gerekliliini gstermektedir. Moolistanda kaz yaplmam Hun, Kktrk ve Uygur dnemlerine ait yzlerce kurgan bulunmaktadr. Buralarda da kazlarn yaplmas ve Trkiyenin de bu ie katk salamas gerekir. B. Moolistanda Aratrlmas Gereken Konular: 1. Trk Runik Harfli Yaztlar Moolistanda Orta Asya Trk mparatorluunun kinci Kaanlk dnemi ile devamnda kurulan tken Uygur Devleti dneminde talara, kayalara, eitli metallerin zerine yazlm eski Trk runik harfli metinler bulunmaktadr. Bu metinlerin, 1889 ylnda bulunmasndan itibaren bu alanda, zellikle kaanlk yaztlar olan Bilge Kaan, Kl Tigin, Tonyukuk gibi byk yaztlarla ilgili ok nemli almalar yaplmtr. zellikle, 1990l yllardan sonra Moolistanda kk apl yeni yaztlar da bulunmutur. Yeni bulunan yaztlar ile Moolistandaki yaztlarn says 56y bulmutur (Bkz. Battulga 2001: 47). Bu durum, Moolistanda daha baka yeni yaztlarn da bulunabileceini gstermektedir. Moolistan corafyasn bilenler, orada yeni yaztlarn ve Trklere ait yeni buluntularn bulunmasnn mmkn olduunu bilirler. nk, daha Moolistanda el dememi bkir yerler bulunmaktadr. Moolistanda bulunan bu yeni yaztlara rnek olarak u yaztlar verilebilir: D. HUUHENBAATAR tarafndan 1992 ylnda Dund Govi aymanda Olziit Sum adl kasabada Del Uul yazt I, II, III; ve yine ayn yerde, yaztn drdncs Ts. BATTULGA tarafndan 1997 ylnda bulunmutur. Ayn aymag iinde, Govi Ugtaalda, 1997 ylnda Ts. BATTULGA tarafndan h Biigt yazt bulunmutur. Japon TAKAHAMA, 1999 ylnda Govi Ugtaalda Tsetsuuhey yaztn bulmutur. D. ERDENEBAATAR, Bugut ilinde 1990 ylnda Ereen Harganat yaztn bulmutur. Bayan lgii aymann Tsagaan Nuur kasabasnda, 1994 ylnda, D. TSEVEENDORJ, E. JAKOBSON ve B. D. KUBAREV tarafndan Har Magnai yazt; yine ayn aratrmaclar 1995 ylnda da bir satrlk Baga Oigor yaztn bulmulardr. Radlloff atlaslarndan sonra Moolistandaki Trk yaztlar ile ilgili eitli katologlar ve bu yaztlarla ilgili bilgi veren eitli yaynlar yaplmtr. zellikle RNEN (1968), BOLD (1990 ve 2000 5 ) ve SERTKAYA-ALYILMAZBATTULGA (2001) yaynlar birer albm eklindedir. SERTKAYA (1995) ve
5

Bu eserle ilgili olarak bkz.: GL, Blent (2005), L. Bold: Orxon bigiin dursgal II, Trkbilig, 2005/10: 153-156.

208

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

BARUTCU-ZNDER (2002) yaynlarnda ise yaztlarla ilgili genel bilgiler verilmitir. Son yayn olan BARUTCU-ZNDERin makalesinde bu yaztlardan 42 tanesinin ad verilmitir. Bunlar, 1. yr, 2. Hangiday-Had, 3. Ongin, 4. Kl--or (he-Ht), 5. he-Ashete (Hl-Asgat), 6. h Hanuy Nuur, 7. Kl Tigin, 8. Kl Tigin Ant Kaplumbaa Kaide zerindeki Yazt, 9. Kl Tigin Klliyesinden ki aretli Kerpi, 10. Tonyukuk, 11. Tonyukuk Harabelerindeki Svalar zerinde Yazlar, 12. Bilge Kaan, 13. HoytoTamir Yaztlar (I-X), 14. ivet Ulandan Tamga Stela Ortasnda Baz Runik Graflar, 15. Moyun-or (ine-Usu), 16. Tez Yazt, 17. Terh (Taryat), 18. Servey Yazt, 19. Suci Yazt, 20. Karabalgasun Yaztlar I-II, 21. Gurvan Mandal Yaztlar I-II, 22. Bayan-lgey Ait Nur Yazt, 23. Gurvaljin Uul Yazt, 24. Ar Xanangiy Yazt, 25. Beger Yaztlar I-IV, 26. Kutlug Yazl Tamga Yazt, 27. Para, 28. Zriyn Ovoo Yazt (Somon-Tes), 29. Tev Yaztlar I-III (Arts Bogdo), 30. Hutag Ula Yazt, 31. Doloodoy Yazt (Ulankom), 32. Tmr Tsorgo Yazt, 33. Har Tsagaan Us Yazt, 34. Ait Nuur Yaztlar I-II (Ovs Ayma), 35. Kitap zerindeki Trk Yazs/Sahte Yazt, 36. Darvi Yaztlar I-II (Tsagan Tolgoy I-II), 37. vr Drvlji yazt, 38. Hanan Had Yazt (Yaman-Us), 39. Tsahir Yazt, 40.rk Had Yazt, 41. Raaan Had Yaztlar I-II (Hentey II-III), 42. Tsenher Mandal Yazt (Hentey I), 43. Yaymlanmayanlar (Barutcu-znder 2002: 487)6 .

Resim 1: Kl Tigin Yazt


6

Resim 2: Tonyukuk Yazt

Barutcu-znderde 37. ve 40. maddede maddi hata ile vr Drvlji Yazt verilmi, ayrca 42. nolu yazt yazlmamtr, toplam 45 yazt ad verilmek istenmitir (Bkz. Barutcu-znder 2002: 487).

Moolistanda Trkolojinin Geliimi ve Moolistanda Yaplmas Gerekli Trkoloji almalar zerine

209

Moolistanda bulunan ve bulunacak yeni yaztlarn incelenmesi, sadece Trk dili asndan deil, Trk kltr tarihi asndan da byk nem tamaktadr. Muharrem ERGN, Orhun Abideleri adl eserinin nsznde Eski Trk Runik Harfli Orhun yaztlarn u ekilde anlatmaktadr: Trk adnn, Trk milletinin isminin getii ilk Trke metin. lk Trk Tarihi. Talar zerine yazlm tarih. Trk devlet adamlarnn millete hesap vermesi, milletle hesaplamas. Devlet ve milletin karlkl vazifeleri. Trk nizamnn, Trk tresinin, Trk medeniyetinin, yksek Trk kltrnn byk vesikas. Trk askeri dehasnn, Trk askerlik sanatnn esaslar. Trk gururunun ilhi ykseklii. Trk feragat ve faziletinin byk rnei. Trk itimai hayatnn ulvi tablosu. Trk edebiyatnn ilk aheseri... (Ergin 1997: XIV). Gerekten de yaztlar, Trk kltr tarihi asndan bizlere ok nemli bilgiler verir. Uygur Kaanl yaztlarndan Taryat yazt, Trklerin kendi deyimleriyle konar-ger yaam tarzn benimsedikleri ve Orhun ile Selenge rmaklar arasnda tarlalar olduu bilgisini bize ulatrr: trt bul(u)d(a)q bod(u)n (i) k b()rr y(a)()m bl()k yoq bol[t tk()n ()li t()gr()s ()li] ()k(i)n (a)ra l(a)m t(a)r()l(a)()m s()k(i)z s()l() orqun tola s()b(i)n t()l()d q(a)r(a)a buru ol y()r(i)m(i)n sub(u)m()n qon(a)r k()r b()n. Drt bucaktaki halk i g verir. Dmanm Blk yok oldu. (tken eli ile Tegres eli); ikisi arasnda vadilerim, tarlalarm: sekiz kollu Selenga, Orkun, Tola, Sebin, Teled, Karaa, Burgudur. Bu yersuyumda konar gerim. (Tekin 1983: 806-810). Trk dili ve kltr asndan son derece nemli olan bu yaztlarla ilgili, onlar eitli ynlerden ele alan almalarn yaplmasna ihtiya vardr. Moolistandaki yaztlarn tamamn iine alan bir atlasn hazrlanmas, Trk aratrmaclar iin byk fayda salayacaktr. SERTKAYA-ALYILMAZ-BATTULGA yayn Moolistandaki Trk Antlar Projesi Albm, nemli bir yayn olmakla birlikte, Moolistandaki yaztlarn tamamn incelemez. Bu nedenle, yeni aratrmalar yaplmas kanlmazdr. Trk-Mool ortak projeleri erevesinde, Moolistanda bir yazt taramasnn yaplmas da, yeni yaztlarn bulunmasn salayabilir. 2. Trke Moolca Karlatrmal Dil almalar Altay Dilleri Teorisi ile akraba olduklar ileri srlen Trke ve Moolca arasndaki ilikinin zmlenebilmesi iin karlatrmal almalarn yaplmas zorunludur. zellikle, Altay Dilleri Teorisi ile ilgili

210

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

ok nemli almalar yaplmtr ve yaplmaktadr. Ancak, Trkiye 7 ve Moolistan dil ilikileri balamnda yaplan aratrmalarn says ok yetersizdir. Bu nedenle, konu zerinde yeniden duracak, yeni aratrmalar yapabilecek akademisyenlerin yetimesi gerekmektedir. Son dnemde Trkiyede Prof. Dr. Sema BARUTCU-ZNDERin yetitirdii M. UGAANBAYAR ve Terbi BAASANJAV, Trk ve Mool dillerini karlatrmal olarak almaktadrlar. Ancak, Trkiyede bir Mongolistik blmnn kurulamam olmas, bu konularda aratrma yapacak aratrmaclarn yetiememesine neden olmaktadr. Moolistanda ise, TKAnn destei ile Moolistan Devlet niversitesinde (Mongol Ulsn x Surguul-MUIS) bir Trkoloji blm almtr. Bu blmden mezun olacak rencilerin Altayistik ve zellikle de, Eski Trke alanlarnda almalar iin gerekli yardmn yaplmas zorunludur. Trkiyede de, Mongolistik blmlerinin almas, Trk dilinin tarih geliimini anlamak bakmndan ve Orta Asya tarihi ve arkeolojisini bilen akademisyenler yetitirmek asndan faydal olacaktr. 3- Arkeolojik Aratrmalarn Arttrlmas Trklerin ata yurdu olan Moolistanda Trklere ait eitli ehirler ile, yzlerce anonim kurganlar bulunmaktadr. Bilindii zere, eitli arkeologlarn yapm olduu almalar sonucunda Hun ve Orta Asya Trk mparatorluunun kaanlklarna ait ok nemli kap-kacaklar, ok ular, ss eyalar gibi tarih malzeme de burada yaplan kazlarda bulunmutur. Bu buluntularn bir ksm, Moolistan Devlet Mzesinde sergilenmektedir. Bu buluntularn arasndaki baz eserler hakknda bilgi vermek faydal olacaktr. Hun dnemlerine ait bulunmu olan eitli tohumlar ile saban tileri, bu dnemdeki Trk yaamnda yer alan tarm hakknda bilgi verir. Yine bu dneme ait eitli tahl saklama kaplarnn bulunmu olmas da bunun gstergesidir.

Trkiyede yaplan almalar ile ilgili olarak bkz.: GL, Blent (1999), Trkiye'de Altayistik Alannda Yaplan almalarn Aklamal Kaynakas zerine Bir Deneme", Trk Dnyas Dil ve Edebiyat Dergisi , TDK Yay., say: 7, Bahar: 119-172.

Moolistanda Trkolojinin Geliimi ve Moolistanda Yaplmas Gerekli Trkoloji almalar zerine

211

Resim 3: Tahl Saklama Kaplar. Yaplan kazlar sonucunda zengin bir kltr malzemesi ortaya karlmtr; ancak, Moolistanda Hun, Kktrk ve Uygur dnemlerine ait daha kazs yaplmam yzlerce ehir ve anonim mezar bulunmaktadr. zellikle resmini verdiimiz Karabalgasun ehri, kaz yaplmay beklemektedir. Trk birlii ve Kalknma daresi Bakanlnn (TKA) MOTAP Moolistan Trk Antlar Projesi adl alma erevesinde, Trk ve Mool bilim adamlar ortak almalara balad. Bu proje sayesinde Moolistan corafyasn bilen Trk bilim adamlar yetimeye balamtr. Bu projenin 2001 ylnda yaplan Bilge Kaan klliyesindeki kaz almas son dnemlerin en byk hazinesinin bulunmasn salamtr. Trkler iin madd anlamndan ok, tarih ve kltrel adan bedeli biilemeyecek olan bu hazine, yaklak 4000 paradan olumaktadr. Bilge Kaana ve ailesine ait olduu ileri srlen bu hazine, Trk kltr, Trk sanat ve Trk estetii asndan bize ok nemli bilgiler sunmaktadr. Kaanlklar dneminde bu kadar zengin bir sanat anlayna sahip olan Trklerin bu sanat eserlerinin acilen sanat tarihi asndan incelenmesi gerekmektedir. Bugn Moolistan Devlet Mzesindeki Trk blmnde sergilenmeye balanan bu hazine, onlar aratrp inceleyecek Trk uzmanlarn beklemektedir.

212

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Resim 4: Bilge Kaan Hazinesi

Resim 5: Bilge Kaan Hazinesi

Moolistanda yaztlarn dnda Trk kltr tarihine k tutacak olan ok sayda heykel bulunmaktadr. Bu heykellerin bir ksm insan ve hayvan heykelleridir. Bunlarn yan sra, balbal olarak kullanlan bazlar figrl heykeller de vardr. D. BAYARn bu konuda nemli bir aratrmas yaymlanmtr 8 . Trkiyede bu heykellerle ilgili henz herhangi bir alma bulunmamaktadr. Bozkrlarla kapl bu lkede, bulunan Trk eserleri, bulunacak olanlarn ok azdr. Bu nedenle Moolistanda ok dzenli, programl ve bilinli ekilde aratrmalar yaplmaldr.

Resim 6: Karabalgasun ehir kalntlar

Bu eserle ilgili bkz.: GL, Blent (2003), Eski Trk Heykelleri zerine Moolca Bir Eser, Trkbilig, 2003/6: 180-183.

Moolistanda Trkolojinin Geliimi ve Moolistanda Yaplmas Gerekli Trkoloji almalar zerine

213

4-Trk ve Mool Bozkr Yaamnn Aratrlmas Tarih boyunca ayn topraklarda beraber yaam olan Trk ve Mool halklar, ayn corafya artlarnda kendi kltrlerini gelitirmilerdir. Birbirlerini etkileyen bu iki halkn yaamna eitli adlar verilmitir: Gebe yaam, atl-gebe medeniyet, konar-ger yaam ve bozkr yaam gibi. Bozkr yaamnn Trklere ve Moollara kltrel ynden ne tr etkisinin olduu, yaam artlarnn insanlar hangi noktalara getirdii gibi konular aratrlmaldr. Moolistandaki bozkr yaam zerine yaplacak aratrmalar ile, Trk kltr tarihine k tutacak bilgilere ulalaca phesiz bir gerektir. eitli Trk halklarnn yaam konusunda nemli aratrmalar yaplmtr. Ancak, Trklerin eski yurdu olan Moolistann coraf artlar ve kltr yaamna etkisi zerinde duran almalarn says olduka azdr. Moolistan bozkr yaamnn incelenmesi, Trk bozkr yaamnn boyutlarnn renilmesini ortaya karacaktr. Eer bu tr aratrmalar yaplr ise, bugn aklanamayan bir ok soruna cevap bulunabilir. 5- Mool ve Uygur Budizminin Karlatrlmas Bilindii zere Uygur Trklerinin ve Moollarn hayatnda Budizm etkili bir din olmutur. zellikle Budist Uygur evresi eserleri, Trk yazl edebiyatnda nemli bir yere sahiptir. Budizmin daha Orta Asya Trk mparatorluu Kaanlklar dneminde Trkler tarafndan kabul edildii de dnlr ise (Bkz. Barutcu-znder 2002: 481-501), bu dinin Trk kltr yaamndaki etkisinin ne kadar fazla olduu anlalr. Kaanlklar dneminden sonra kurulan Uygur Devletinde ise, Budist evre eserlerin okluundan, Budizmin ok yaygn ekilde kabul edildii anlalr. Uygur Trkleri, zellikle ince ve Tibete gibi dillerden bu retinin nemli kitaplarn Trkeye evirmilerdir. Ayrca, Budizm ile ilgili bir ok eserin Uygur Trkesinden Moolcaya evrildii de bilinmektedir9 . Bugn Budizm dinine inanan Trk halk kalmam olsa da, tarih adan bu dinin Trk kltr yaamnda ne kadar etkili olduu bilinmektedir. Budizmin Tibet koluna bal olan bugnk Moollarda, hlen bu din, etkili bir ekilde yaamaktadr. Bu nedenle de, hem Eski Uygurca-Moolca e metinler, hem de, Budizm dininin Trk ve Mool halklarnn kltrne etkisi, karlatrmal olarak incelenmelidir.
9

Bu tr eserlerden birine rnek olarak bkz.: CLEAVES, Francis Woodman (1959), An Early Mongolian Version of The Alexander Romance, Harvard Journal of Asiatic Studies, Vol. 22, (Dec., 1959): 1-99.

214

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

6- Trk ve Mool amanizminin Karlatrlmas Trkler iin ok nemli bir din de amanizmdir. amanist yaam tarzna sahip eitli Trk halklar bugn de vardr. Her ne kadar dnyadaki Trklerin ounluu slm dinine girmi olsalar da, Mslman Trkler arasnda da, eski Trk yaamnn ve eski Trk dini olan amanizmin etkilerinin hlen eitli detlerde grldn sylemek gerekir. Bugn, Moollarn da amanizmi brakp Budizm dinine girmi olduklarn grlyor. Ancak, Moollarda da, amanist detler, Trkiye Trklerinde olduu gibi hlen grlmektedir. amanizmde nemli olan atalar kltnn yan sra, kutsal tabiat unsurlar ile kutsal hayvanlara sayg, Moollar arasnda devam etmektedir. Ovoolara mavi renkli kumalarn aslmas, evresinde dolaarak dua edilmesi; kutsal yerlere kmz veya stten sa yaplmas gibi detler bugn de yaamaktadr. Ayrca, bizim amzdan Moolistann bir dier nemli yan da, yine bu amanizm ile ilgilidir. nk, Moolistanda yaayan Trk kkenli Tsengel Tuvalar ve Duhalar (Tsaatanlar) hl amanist hayat tarzn srdrmektedirler. Bu nedenle, amanist yaam tarznn incelenmesi, Moolistanda yaplacak aratrmalar iinde ayrca nem tamaktadr. 7-Moolistandaki Yaplmas Trk Halklar le lgili Aratrmalarn

Moolistanda eitli boylar, kendi kltrlerini de yaatarak yaamaktadrlar. Moolistanda asl Mool boyunu oluturan Xalxa boyunun dnda kalan Buryat, Darhad, Durvud, Bayat, Oyrat, Uzemcin, Barga, Dorganga, Hosut, Hotgoid, Myangad, Oold, Torgud, Sartuul, Zahin gibi kk Mool topluluklarnn yan sra, Kazak, Duha (Tsaatan), Tsengel Tuvalar, Urianhay ve Hotonlar gibi Trk kimliini tayan boylar da yaamlarn srdrmektedirler. Trk aratrmaclarn sadece Trk kkenli boylar deil, yukarda adlarn verdiimiz dier boylar da dil, tarih ve kltr ynnden aratrmalar gerekmektedir. nk, yzyllarca bu topraklarda yaayan bu boylarda eitli kltrel ve dilsel etkilenmeler fazlasyla olmutur. Mesela, Hotonlar, Uygur asll bir boy olarak bilinmekte ise de dilleri bugn Moolcadr. zellikle Duhalarn dili ise, lmek zere olan diller iindedir. Bu nedenle de aratrmalarn bir an nce yaplmas zorunluluktur. Moolistandaki Trk haklar ile ilgili nemli bir projenin Prof. Dr. Dursun Yldrm ile birlikte hazrlandn da burada belirtmek isterim.

Moolistanda Trkolojinin Geliimi ve Moolistanda Yaplmas Gerekli Trkoloji almalar zerine

215

Moolistanda yaayan Trk halklar iinde nfusu en fazla olan Kazaklar, Moolistann Bayan lgiy eyaletinde yaamaktadrlar. Bunlar yaklak 152.000 kiidir. Kazaklar, Mslmandr ve geleneklerine bal bir ekilde yaamaktadrlar. Trk kkenli 26.000 civarnda Urianhay ve 6000 civarnda Hoton Trkleri farkl dinlerde yaamaktadrlar. Moolca ve Trke kark bir dil ile konuan ve Altay dalarnda yaayan Urihanhay'lar ve Hotonlar, hayvanclk ve avclkla geimlerini salamaktadrlar. Bu topluluklarn yaamlarnn incelenmesi Trk bozkr kltr asndan nemlidir. Ayrca nfus bakmndan ok kk topluluklardan olan Duha (Tsaatan) ve Tsengel Tuvalar da Trk kkenli topluluklar olarak kabul edilmektedir. zellikle Duha, Tsengel Tuvalar, Hoton ve Urianhaylar hakkndaki aratrmalar neredeyse yok denecek kadar azdr. Moolistann en kuzeyinde yaayan Duhalar, geimlerini ren geyii besleyerek yapmaktadrlar. Bu nedenle dier halklara gre yaamlar ok farkldr. amanist olan Duhalarn ve Tsengel Tuvalarnn kltrel yaamlarnn incelenmesi, eski Trk inan sisteminin ortaya karlmasna byk katk salayacaktr. Konuurlarnn saysnn ok az olmas ve eitli sebeplerden dolay Duhalarn dilleri yok olma tehlikesiyle kar karyadr. Moolistanda Xvsgl aymann Ulaan-uul ve Rinenlxmbe kasabalarnda yaayan, saylar iki yz kadar olan 10 , Trkiyede haklarnda aratrma yaplmayan ve bilinmeyen Duhalarn, hem dilleri hem de kltrel zellikleri Trkoloji iin ok nemlidir. Ts. AGDARSREN, almasnda Onlar kendilerine duha adn vermekte ve Tuvalar kendilerinin bir paras olarak kabul etmektedirler. Darhadlar ise onlar Uygur olarak, dillerini de Uygur dili olarak kabul ederler (agdarsren 1974: 74) demektedir. Duhalarn dilleri, ren geyii yetitirmeleri, kzlderili adrna benzer bir adrda yaamalar, amanist kltre sahip olmalar gibi zelliklerinden dolay incelenmesi gereken bir Trk boyudur. C. Sonu: Moolistann Trk kltr tarihi asndan nemi zerine ok eyler sylenebilir. Bundan sonra yaplacak aratrmalarn da yukarda belirtilen erevede ve ana maddeler etrafnda dzenli bir biimde yrtlmesi
10

Duhalar hakknda geni bilgi iin bkz.: AGDARSREN, Ts. (1974), Mongoln Tsaatan Bgiin Tuxai, Aman Zoxiol Cudlal / Studia Folclorica, Tomus VIII, Fasc. 6,Ulaanbatar: 74-93.

216

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

gerekir. Bunlarn dnda, tarm, yeme-ime, yemek, giyim-kuam gibi ynlerden yaplacak karlatrmal kltr almalarnn yaplmas da Trkoloji aratrmalarnn ilerlemesine hizmet edecektir. Kaynaka
BARUTCU-ZNDER, Sema (2002), Eski Trklerde Dil ve Edebiyat, Trkler, C.III, Ankara: 481-501. BATTULGA, Ts. (2001), Moolistan'da Yeni Bulunan Gktrk yaztlar, Trk Dili Aratrmalar Yll Belleten 2000, Ankara: 47-58. BOLD, L. (1990), BNMAU-n nutag dax xadn biees (treg bigiin dursgal) I, Ulaanbaatar. BOLD, L. (2000), Orxon Bigiin dursgal II, Ulaanbaatar. CLEAVES, Francis Woodman (1959), An Early Mongolian Version of The Alexander Romance, Harvard Journal of Asiatic Studies, Vol. 22, (Dec., 1959): 1-99. ERGN, Muharrem (1997), Orhun Abideleri, 21. bask, stanbul, 1997. GL, Blent (1999), "Trkiye'de Altayistik Alannda Yaplan almalarn Aklamal Kaynakas zerine Bir Deneme", Trk Dnyas Dil ve Edebiyat Dergisi , TDK Yay., Say: 7, Bahar: 119-172. Gl, Blent (2002), "Trkiyede Mongolistik Aratrmalar", Altaica, II, Ulaanbaatar: 124-136. GL, Blent (2003), "Moolistan Halk Cumhuriyetinde Trklk Bilimi", A.. DTCF ada Trk Leheleri ve Edebiyatlar Blm, ada Trklk Aratrmalar Sempozyumu, Ankara, 5-7 Mays 2003 (Baskda). GL, Blent (2003), Eski Trk Heykelleri zerine Moolca Bir Eser, Trkbilig, 2003/6: 180-183. GL, Blent (2005), L. Bold: Orxon bigiin dursgal II, Trkbilig, 2005/10: 153156 (Tantma). GL, Blent (2006). Mongoln nutag dax tx soyoln dursgal, Trk Kltr, Yl XLIV, Say 515-516, Mart-Nisan 2006: 122-128. Moolistandaki Trk Antlar Projesi 2001 Yl almalar, Tika Yayn, Ankara, 2003. RNEN, B. (1968), Mongol nutag dax xadn biees, gerelt xnii zil, Ulaanbaatar. SERTKAYA, Osman Fikri (1995), Gktrk Tarihinin Meseleleri, TKAE Yay., Ankara.

Moolistanda Trkolojinin Geliimi ve Moolistanda Yaplmas Gerekli Trkoloji almalar zerine

217

SERTKAYA, Osman Fikri, C. ALYILMAZ, Ts. BATTULGA (2001), Moolistandaki Trk Antlar Projesi Albm, Tika Yayn, Ankara. AGDARSREN, Ts. (1974) .Mongoln Tsaatan Bgiin Tuhai, Studia Folclorica (Aman zohiol sudlal), C. VIII, fas. 6, Ulaanbaatar, 74-93. TEKN, Talat (1983), Kuzey Moolistanda Yeni Bir Uygur Ant: Taryat (Terhin) Kitabesi, TTK Belleten, c. XLVI, say 184: 795-838.

Trkiyede Geleneksel Motiflerin Grafik Sanatlarnda Kullanm

219

Trkiyede Geleneksel Motiflerin Grafik Sanatlarnda Kullanm Filiz ENLER *

Giri Sanat subjektif (znel) bir kavram olduu iin kesin bir tanmn yapmak mmkn deildir. Baz tanmlara gre de, sanat insann kendini tanmasdr. nl sanat eitimcisi Herbert Reade gre; sanat maddeye biim verme isteidir. Estetik bilimci Hegel ise sanat, ruhun madde iindeki grnmdr diye tanmlamaktadr. Bu tanmlar oaltmak mmkndr, ancak hangi tanm yaplrsa yaplsn, sanatn ierisinde form (biim) kaygs sz konusudur (Tepecik 2002;7). Kltr, insanlarn toplumsal birliini salayan yaam biimi ve davranlar topluluunun tm olarak tanmlanabilir (Kongar 1986). Kltrn iinde dil, inan ve treler bulunur. nk bunlarn tm bir toplumun ortak deerlerini oluturur. Sanat ise kltr kaynandan beslenen bir zellie sahiptir. Sanat retecei eserlerini ilk nce yerel veya yresel kltryle oluturur, daha sonra evrensel kltre ulamaya alr (Tepecik 2002;12). Bir sanat dal olmakla beraber, birtakm ihtiyalara zm retmeyi ama edinen tasarm alan olan grafik ise szck olarak, izmek, yazmak, grntlemek ve oaltmak anlamna gelmektedir. Grafik sanatlarda tasarlama, zihinde hazrlanan bir dnceyi bir eylemi gerekletirmektir. Tasar, izilen ilk biim anlamna gelmektedir. Tasarm, zihinde tasarlanan bir dncenin, bir eserin ilk biimi saylabilir. Tasarm almalarnda konu tek bana bir ey ifade etmez: Sonuca ulamak iin z ve biim ilikisini, konu ortaya karmaktadr. nsann yaad ortamda her olay ve varlk bir tasarm konusudur. Tarih boyunca konular, insann kendi yaratt efsaneler, mitolojik ykler, din ve toplumlarn arasndaki sosyal, ekonomik ve kltrel ilikiler sanatsal tasarmn asl kaynan oluturmaktadr.
*

Dr., Hacettepe niversitesi, Gzel Sanatlar Fakltesi, Grafik Blm

220

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Grafik Sanatlarn Gemii Grafik sanatlar tarihini, insanln ilk haberleme sistemine kadar gtrmek mmkndr. Zira grafik sanatlarn iinde oaltm tekniinin kullanlmas bu alann tanmlanmasn daha kolay hale getirmektedir. Bununla birlikte yaklak 400.000 yl kadar ncesine uzanan insanln el hneri retimleri Paleolitik (Eski Ta a ve Kabata a olarak adlandrlmaktadr) dneme kadar gitmektedir. Bu dnemde tan en temel ara olarak kullanld bilinmektedir (Tepecik 2002;17). Maara duvarlarna yaplan veya kaznan resimler, kk heykelcikler, insann sanat asndan ortaya koyduu ilk belgelerdir ve insan-evre/ insan-hayvan ilikilerine dair anlatmlardr. Bu motifler, ayn zamanda grsel iletiimin de balangcn oluturur. Resimsel zelliklerin zamanla soyutlaarak sembollere dnmesiyle yazya ulalmtr. Zamanla iki ayr iletiim arac olarak gelien yaz ve resmin, ayn ortamda birbirlerini tamamlayarak kullanlmasyla yeni bir iletiim tr olarak da grafik tasarm olumutur. Aslnda grafik sanatlarn tarihteki kimliini kazanmas, yaz sanatnn kefiyle mmkn olmutur diyebiliriz.

oaltm tekniklerinden, fotoraf, serigrafi, litografi... gibi, sonunda graf eklenen tm alanlar, grafik sanatlar tanmnn ierisinde yer almaktadr. Bu da, grafik szcnn olduka geni bir kullanma sahip olduunu gstermektedir. Dier yandan, grafik tasarm zmlemelerini sadece bask teknolojisi sorunu olarak deil, daha ok grsel iletiim problemi olarak grmek daha doru olacaktr. Zira bask teknolojilerini devreye sokmadan da grafik tasarmn yapldn ve yaplabileceini gnmzde teknolojinin de hzla gelimesiyle birlikte dijital ortamda

Trkiyede Geleneksel Motiflerin Grafik Sanatlarnda Kullanm

221

hazrlanan web sayfas tasarmlarn bir rnek olarak- ifade etmek mmkndr. Bu dnemden balamak zere grafik tasarm da, iletiim aralarnn geliimine paralel olarak, her geen gn daha byk oranda insann yaamnda yer almaya balamtr. Bugn ise artk dnyay saran iletiim a iersinde ada dnyann vazgeilmez bir esi olmutur (Bekta 1992) Grafik ve Geleneksel Trk Sanat Trk grafik sanatlarna kaynaklk edebilecek ilk rneklere ulalabilmek iin Trk sanat denebilecek retimlerin ilk kez grld M.. 4000li yllarn Orta Asya sanatna bir gz atmak gerekir (Kuban 1993; 38). Bu dnemin toplumsal yaamnda esas unsur olan Bozkr Kltrnde, savalara, iklim artlarna ve gda ihtiyacna bal olarak gebeliin, aile ya da klan dzeyinde deil kabile boyutunda olmak zorunda olduu sylenebilir (Kuban 1993; 40). Topraa bal olmayan bu ekonomik sistem, hayvancl ve ona bal yan rnleri nemli bir hale getirmitir. Bu sebepten dolay Trk grafik sanatna kken noktas oluturacak ilk rnekleri de, bu kavimlerdeki insanlarn hayatlar boyunca grdkleri tek sabit mekan olan adrlarn iinde aramak gerekir (Akdenizli 2005; 119). Trk kltrnde, yaz ncesi aa ait bu trden verilerin kant ve rnekleri, Kurganlarda yaplan kazlar sonucunda ortaya kartlmtr. Trk tarihinde yazl eserler olarak Gktrk alfabesi ve Uygur alfabesi ile retilen eserler gnmze kadar ulatrmtr. Gktrklere ait olmak zere ve adna Orhun Kitabeleri de denilen kitabeleri brakt bilinmektedir. Kaplumbaa heykeli zerine oturtulmu metre boyunda kabartma ta yaztlarn gnmzde Moolistan snrlar ierisinde korunduklar bilinmektedir (Tepecik 2002; 20). Yaztlarda kullanlan Alfabede yer alan motifler grafik sanat asndan nemli bir veri ve ilham kayna tekil edecek niteliktedir. lkemizde, Orhun Abideleri ile ilgili bilgiler, ilk kez Necib Asm tarafndan 1924 ylnda yaynlanm olmasna ramen gnmze kadar hibir ekilde grafik dnyamzda kullanlmalar sz konusu olmamtr.(Akdenizli 2005; 119). Aada, Gktrk alfabesinden alnm baz harf ve iaretler verilmitir. Bu harf ve iaretlerin modern grafik sanatlar asndan bir deerlendirmesini yapmak ve harflerle toplumsal yaamn nemli unsurlar arasnda sezinlenen balanty takip etmek mmkndr.

222

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Grafik sanatlar ve Trk sanat tarihini aklarken kullanlan baz tanmlar:

Resim 1. Gktrk Alfabesinden baz harfler. Soldan saa: T harfi (ayn zamanda at
motifi), B harfi (ayn zamanda adr motifi), Baka bir B harfi (ayn zamanda yine adr motifi), M harfi, Y harfi, harfi (Akdenizli, 2005;115)

Resim 2. Orhun Abideleri zerindeki baz amblemler (Akdenizli,


2005;116)

Resim 3. Orta Asyada arkeolojik ta ve yaztlardaki amblemlerden bazlar (Akdenizli, 2005;117)

Trkiyede Geleneksel Motiflerin Grafik Sanatlarnda Kullanm

223

Orta Asyadaki eski Trk sanatna dahil edilebilecek veriler sadece bu yazlardan ibaret deildir. Bunlara eklenebilecek ok sayda baka eserler de bulunmaktadr. Bunlar arasnda Pazrk Kurgannda ele geen ok sayda gndelik eya (kap kacak), ss malzemesi ve sava aletleri de bulunmaktadr. Burada elde edilen hallardaki motifler ilk ve en eski Trk hal motifleridir.

Resim 4. Trkler tarafndan yaplan bilinen ilk hal motifi

Resim 5. Afi Tasarm: Filiz enler

224

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Yukardaki afi tasarm Hacettepe niversitesi Trkiyat Aratrmalar Enstits, 1. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu iin yaplmtr. Burada sade, vurucu, anmsanabilen ve kolay alglanabilen bir afi tasarm yaratlmaya allmtr. Afiin orta yerinde hal motifi yer almaktadr. Bu hal ilk ve en eski Trk hal motifi (geleneksel grafik rn) olmas nedeniyle ilham kayna olmu ve afi, istenilen ama ve ereveye uygun olarak, gemie ait bir grafik eseri, orijinal hali gz ard edilmeksizin afi motifi olarak kullanlmtr. Bylece binlerce yllk bir tasarm, yaadmz zamann ihtiyalar dorultusunda yeniden yorumlanarak gncellenmi ve kitlelerin kullanmna sunulmutur. slam dnyasnda ise her trl tasarm inan felsefesine dayal bir anlayla ele alnmtr. slam, teneffs edilen ortamn, dokunulan her nesnenin ilev ve estetik adan Allah hatrlatmas ve Onun her yerde hissedilmesini istemitir (Tepecik 2002; 28)

Resim 6. Ku Tasarml Kaligrafi


Tepecik 2002; 28

M.S. 9. yzylda Mslmanl kabul eden Trkler, bu dnemden itibaren Arap yaz sistemini kullanmaya balamlardr. 1000 yllk Anadolu ve Orta Asya Trk tarihinde ok sayda eser bu yazyla retilmi ve bunlarn bir ou gnmze kadar gelmitir. Seluklular dneminde Arap yazlar ta zerine kaligrafik olarak ilenmitir. Gerek Anadoluda olsun gerekse Orta Asyada bulunsun, Seluklular dnemine ait hemen her tr mimari yapda karmza kan duvar sslemeleri, kufi yazyla oluturulmu kitabe ve bezemeler, kaligrafik sanatlar asndan son derece dikkat ekici unsurlar ve rnekler sunmaktadr. Trklerde grafik sanatnn asl geliimi ise Osmanl Devleti dneminde grlmtr. Mesela, Osmanl padiahlarnn dnyevi ve dini

Trkiyede Geleneksel Motiflerin Grafik Sanatlarnda Kullanm

225

gcn simgeleyen tipografik 1 bir iaret oluturmak amacyla hazrlanan ve sultani bir motif olan turalar bu adan deerlendirmek gerekir. Bunlar birer grafik zmleme rnleridir ve her biri ayr ayr incelenmeye deer sanat eseri niteliindedir. Bu da gsteriyor ki, tarih boyunca bir ok yaz ustas, bazen resmi veya kurumsal ihtiyalar erevesinde bazen de sadece bireysel tercihler dorultusunda yaratclklarn sergilemiler ve grafik tasarmn erken ncleri olarak sanat tarihimizdeki mstesna yerlerini almlardr. Ancak bu trden serlerin, Trkiyedeki modern grafik sanat rnlerine ilham kayna olarak yansmak konusunda yeterince deerlendirilmediklerini ifade etmek gerekir.

Resim 7. Hattat Mustafa Rakmn resmi


(Ana Britanika)

Tipograf: Grsel iletiim amac iin harfleri kullanmakta uzmanlam tasarmc, zellikle harf seimi ve snflandrmalar konusunda uzmandr (Livingston, 1994;196).

226

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Resim 8. Orhan Gazinin Turas (2006)

Resim 9. Kanuni Sultan Sleymann Turas (2006)

Resim 10. II. Abdlhamitin Turas (2006) Tura, Osmanl Sultanlarnn gz alc kaligrafik nian veya armas, bir eit imzasdr. Sultann ve babasnn adn ve ounda da el muzaffer daima dua ibaresini ierir. Tura tek bana Osmanl kltr, sanat ve egemenliini temsil eder. Tura kelimesi Osmanllardan nce var olsa ve yine tura benzeri semboller daha eski Trk devletlerinin belgelerinde kullanlm olsalar da Osmanl turalarnn kendilerinden ncekilerle isim benzerlii dnda ortak yan pek yoktur. lk Osmanl turasnn sahibi Orhan

Trkiyede Geleneksel Motiflerin Grafik Sanatlarnda Kullanm

227

Gazinin turasnda yazl Orhan ve Osman kelimelerinin yazl ekli kendinden sonra gelen turalarn iskeletini oluturmutur(: http://yayim.meb.gov.tr/dergiler/143/2.htm-Boyda 2002). Turalar, sultann mhrlerine de kaznmtr. En eski Osmanl turas ikinci sultan Orhan Gaziye aittir. Birinci sultan Osman Gaziye ait bir turaya gnmze dek hibir yerde rastlanmamtr. Bu nedenle 36 Osmanl padiah ama 35 Osmanl padiah turas vardr. Tura, nceleri fermanlar gibi pek ok resmi evrak zerine resmiyet kazandrmak iin ekilirken daha sonralar hkmdarlk (hanedan) sembol olarak paralar, bayraklar, pullar, resmi abideler, resmi binalar, camiler ve saraylarda da kullanlmtr (http://yayim.meb.gov.tr/dergiler/143/2.htm-Umur 1980). Osmanl devletinin kuruluundan yklmasna kadar ok eitli yerlerde kullanlm olan turalar, hat sanatnda bir kol olmu ve resmi grevini tamamladktan sonra tarihe mal olmutur (http://yayim.meb.gov.tr/dergiler/143/2.htm-Umur 1980). Halen hat sanatn icra edenlerce sanatsal amal olarak yaatlmaktadr. Turalardaki grafik zmlemeleri, gnmz grafik sanatlarna ilham kayna olmas asndan nemlidir. Dier bir nemli nokta ise, Tura ile logotype 2 ve trademark 3 (ticari marka-tescilli marka) arasndaki tanmsal benzerlii, amblem 4 ve sembol 5 ile tamga 6 iin de sylemek yerinde olacaktr. Bir baka deile, tura geleneksel bir motif, logotype ise onun ada karl olarak dnlebilir. Sembol ve iaretler, evremizi anlamamzda, nesneleri amacmz dorultusunda kullanmamzda, toplumsal ilikilerin dzenlenmesinde nemli bir yere sahiptir (Uar 2004; 23). Trk grafik sanatlar tarihinde nemli bir aama da Osmanl Devletinde tiyatro sanatnn kurulu ve geliim gsterdii dnemde kaydedilmitir. Bu dnemde retilen Tiyatro afilerinin Trk grafik tarihinde nemli bir yeri vardr. Dier taraftan, Tercman- Ahval, Tercman-
2

Logotype: Birbirine benzetilerek evreden ayrt edilebilecek bir forma dntrlm kelime ya da harflerdir.Ticari bir marka ya da kurumsal kimliin oturtulmasnda kullanlr (Livingston, 1994; 124). Trademark: Belirli bir irket ya da satc tarafndan salanan rn ya da hizmeti kimlikletirme veya ayrt etmek iin kullanlan sembol ya da logotype biimindeki kimlik bildirici arma, iaret (Livingston, 1994; 192). Amblem: rn ya da hizmet reten kurululara kimlik kazandran, szck zellii gstermeyen; soyut ya da nesnel grntlerle veya harflerle oluturulan simgelerdir (Becer, 1999;194). Sembol: Bir aktivite, fikir ya da objeyi tantan tasarlanm harf ya da simgedir. Semboller, soyut ya da resimsel olabilirler ve kltrel, sosyal, politik ve ticari bir balamda kullanlabilirler (livingston 1994; 187). Tamga: 1-Bir eyin zerine bir nian, bir im basmaya yarayan ara, 2- bu arala baslan nian, im (Glensoy, 1989; 11).

228

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Hakikat, Tasvir-i Efkar gibi gazetelerde dnemin ynetimini hicveden karikatrler yaynlanyordu ev bu eserler de grafik sanatnn rnleri olarak tarihteki yerlerini aldlar. Servet-i Fnun ile Diyojen adl dergileri de Trk grafik sanat tarihi bakmnda zikretmek gerekir ( Tepecik 2002; 21-22).

Resim 11. 1917de karlan


Mecmua degisinin kapak dzeni (Tepecik 2002;22)

Cumhuriyet Dnemi Trk Grafik Sanat Birinci Dnya Savana katlan Osmanl Devleti savan ykm ve yenilgisi ile her alanda olduu gibi basmclkta da etkisini kaybetmitir. Kurtulu Sava dneminde ise Anadolu ve Ankaradan sava yneten Mustafa Kemal, Trk Ordusunun moralini yksek tutmak iin eitli basl ilanlar ve yaynlar kartlmasn istemitir. Trkiye Cumhuriyetinin kurulmas ve Latin Alfabesinin kabul edilmesiyle birlikte matbaaclk ve basm sanayi de lkemizde ok hzl bir geliim gstermeye balamtr. Tanzimat (1838) ile balayan modernleme sreci her alanda kkl deiimleri beraberinde getirmitir. Her deiim aslnda belirli oranda yozlamay da ierebilir. Fakat yeni kurulan Cumhuriyet, modernleme

Trkiyede Geleneksel Motiflerin Grafik Sanatlarnda Kullanm

229

srecinin tam bir krlma noktasna karlk gelir. Devrimlerle sanatta, edebiyatta, kltrde yepyeni ve yaratc bir evrenin balamas sz konusudur. Ancak bu dnemde geleneksel kltr alanlar ve bunlardan beslenme kanallarnn yeterince kullanlmad da sylenebilir. 1 Kasm 1928de Harf Devrimi ve Latin harflerinin kabul edilmesiyle birlikte birok grafik tasarmcsnn Cumhuriyet ncesinin tipografik anlamdaki birikimlerini yok sayarak reddetmesine ramen, Hat sanatnda geleneksel kaligrafi ustalarnn (rnein, Hattat Hamit Ayta) almalar bir sre varln srdrmtr (http://www.grafiturk.com; 2004). Bir baka deyile Harf Devrimi ile Cumhuriyet ncesindeki grafiksel anlamda yaz zerine elde edilen kazanmlar bir kenara braklm ve srdrlmemitir. Cumhuriyetin ilk yllarnda tipografi alannda bu gelenei srdren dier sanat da Emin Barandr. Emin Baran zellikle Osmanl dneminde sarayda yaratlm olan Divani Yaz (Turalarn stili) ve bugnk mimari estetie uyan Kufi yaz stilindeki almalarna ada yorumlar getirirken yeni yazyla da dzenlemeler yapmtr. Meng Ertel ise, ah Faysal Camii dzenlemelerinde Emin Barann hat almalarndan yararlanmtr. Ayun ekilde, Antkabirde Mozoleye giri kapsnn iki yanndaki dzenlemeler Emin Barana aittir(http://www.grafiturk.com ; 2004).

Resim 12. slam sanatndan makl bir ssleme yaz rnei (Akdenizli, 2005;120)

Resim 13. Emin Barann benzer tarzda Latin Harfleri kullanarak oluturduu bir Uyarlamas (Akdenizli, 2005;120)

230

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Resim 14. Emin Barann bir kaligrafi tasarm (Tepecik, 2002;73)

Afi tasarmclnn geliiminde ise endstrilemeyle birlikte, sosyal ve kltrel gelimelerin nemli bir pay olduunu vurgulamakta yarar vardr. Cumhuriyetin ilk yllarnda yeni kurulan Trk Devletinin kimlik oluturma abalarnda nemli bir grafik tasarmc ve ressam olan hap Hulusi Greyin eserlerinin etkisi byktr. Yapt almalar ve eserleri gnmzde hala varln srdrmektedir. Trk grafik tasarmcs hap Hulusi, Ziraat Bankasna hazrlad afilerinde kylnn hasad kaldrdktan sonraki umutlu ve sevinli ruh halini ok iyi analiz ederek resimlemitir. Bu da hap Hulusi Greyin kendi toplumunun sosyal ve kltrel yapsn ok iyi tanmasndan kaynaklanmaktadr.

Trkiyede Geleneksel Motiflerin Grafik Sanatlarnda Kullanm

231

Resim 15. hap Hulisi Greyin Spor Toto Tekilat in hazrlam olduu bir afii (Tepecik 2002; 73)

Resim 16. Cumhuriyet dneminin ilk grafik tasarnclarndan, hap Hulusinin bir almas (Tepecik 2002; 22)

Sanat, tasarmlarnda zgrdr ama yaad topumun sosyal ve kltrel deerlerine de ilgisiz kalmamaldr. hap Hulusiden sonra yetien grafik sanatlar da lkemizin kltrel deerlerinden yola karak geleneksel motiflerimizi amza uyarlayarak yeniden yorumlamlardr. zellikle 1950li yllardan sonra Trk grafik sanatnn nemli bir atlm yapt grlr. Bu balamda, Trk kltr ve sanatndan izler tayan afiler yapan Meng Ertel (1931-1999), geleneksel halk kltr elerini tasarmlarna tayan Yurdaer Altnta gibi isimler, Trk grafik sanatna yenilikler getirmilerdir.

232

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Resim 17. Afi: Meng Ertel (Tepecik, 2002;23)

Resim 18. Meng Ertelin bir afi tasarm (Tepecik 2002;74)

Meng Ertelin Bytmeler adn verdii sergisinde, su bazl boya ve hat kalemiyle yapt almalarn dijital bask tekniiyle hazrlanm olan 15 adet Byltmesi yer almaktadr. Yaklak 15 metrekareye kadar byltlen bu almalarda sanat, sinema ve tiyatro dnyasndan belirli tiplemelerden (Hamlet, Keanl Ali, Cengiz Recai, Zbk gibi) yola km ve onlar yeni bir slupla, grafik dili ile anlatmtr.

Trkiyede Geleneksel Motiflerin Grafik Sanatlarnda Kullanm

233

Resim 19. Meng Ertel/Byltmeler, Dolmabahe Kltr Merkezi, 1999


(http://arsiv2.hurriyet.com.tr/tatilpazar /turk/99/04/25/eklhab/04ekl.htm;2002)

Resim 20. Meng Ertel/Byltmeler,


Dolmabahe Kltr Merkezi, 1999 aykutkoksal/makale19.htm;2002)

Yurdaer Altntan Karagz ve Hacivat tiplemelerine dayanan tasarmlar da ses getiren nemli almalar arasnda yer alr.

Resim 21.Yurdaer Altntan Karagz tasarm


(Tepecik 2002;74)

Resim 22.Afi: Yurdaer


Altnta (Tepecik, 2002;23)

234

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Afi almalar ve reklam grafii srerken 60l yllardan sonra yaymclk da hz kazanmtr. Basm-yaym alanndaki gelimeler kitap kapa tasarmna da yansmtr. Sait Maden ve Erkal Yavi gibi tasarmclar bu konuda bir estetik dzey tutturulmasnda srarl olmulardr. Sait Maden, yaynclkta grafik tasarmn yeri ve nemini kabul ettirmek iin gsterdii srarl abas ile ne kmaktadr. Ayrca kendisinin, Trk Grafik Tasarmn yaratma abalar da dikkat ekmektedir. Sanat burada, geleneksel kltrmzle balant kurmann nemi zerinde durmakta ve ancak bu ekildeki yaklamlarla ada, modern ve kimlikli yorumlar yapabileceimizi vurgulamaktadr(http://www.grafiturk.com/modules.php?name=News&file= article&sid=182 ;2004).

Resim 23.
Kapa, Erkal Yavi, 2005 Grafist 9/ sergiler 2005; 21

Resim 24.
Kitap Kapa, Erkal Yavi, 2003 Grafist 9/ sergiler 2005; 12

Trkiyede Geleneksel Motiflerin Grafik Sanatlarnda Kullanm

235

Resim 25.
Katolog Kapa, Erkal Yavi, 2004 Grafist 9/ sergiler 2005; 15

1960l yllardan itibaren Trkiyede kentleme srecinin hzlanmas, retimin eitlenmesi, 1970 ve sonrasnda ise siyasi hareketlerin younlamas ile grafik sanatlar ok daha n planda yer almaya balamtr. Avrupa ve Amerika ile olan teknolojik ve kltrel ilikiler, bask tekniklerinin daha da gelimesi ve yerlemesine zemin hazrlam, zellikle Amerikan tarz giyim kuam ve sanat, gnlk yaamn ierisinde youn bir ekilde yer almaya balamtr. Bu da doal olarak grafik sanat alannda da tasarm ve retim eitliliini beraberinde getirmitir. Tm bu eitlilik ierisinde kalc olan gelecek belirleyecektir. Ancak uras muhakkak ki bu kalclkta gelenekten ve geleneksel kltrel ve toplumsal elerden ilham alnarak tasarlanp evrensel niteliklere uygun olarak retilen eserlerin pay byk olacaktr. Sonu olarak, olduka geni bir corafyada yzyllardan beri var olagelmi Trk Kltrne ait grafik rnlerin, yaratc, rafine ve dnemine gre evrensel bir dnce ve sezginin rn olduunu ifade etmek mmkndr. Yaratc sezgi ve dncemin tekaml olan bu eserlerin, gnmz grafik tasarmclarna da ilham kayna olmasn beklemek yanl olmayacaktr. Cumhuriyet Dnemi Trkiyesinde bu zengin birikimin eitim kurumlarnda yeterince kullanlmayarak atl tutulmas, hatta yok saylmas, bu deerlerin sadece geleneksel sanatlarn unutulmamas iin almalar

236

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

yapan kuramclar tarafndan yaatlm olmas son derece zcdr. Trk grafik tasarmclarnn, eserlerini olutururken, yukarda sadece birka rnek almada gsterildii gibi, gemie ait bu birikimleri gz ard etmeden, yaad zamann ihtiyalar dorultusunda yeniden yorumlayarak ada ve evrensel nitelikte eserler retmeleri, Dnya apnda eserler ortaya koymak iin yeterli olacaktr. Kaynaka
BECER, Emre, 1999, letiim ve Grafik Tasarm, Dost Kitabevi, stanbul. BOYDA, Nihat. Osmanl Turalarna Eletiri Asndan Bir Bak nternet adresi: http://yayim.meb.gov.tr/dergiler/143/2.htm Grafist 9 /9. Uluslar aras stanbul Grafik Tasar Gnleri, stanbul, 2005. GLENSOY, Tuncer, 1989, Orhundan Anadoluya Trk Damgalar (Damgalar, mler, Enler), teki Yaynlar, stanbul. KUBAN, Doan, 1993, Batya Gen Sanatsal Evreleri (Anadoludan nce Trklerin Sanat Ortaklar) , Cem Yaynevi Kltr Dizisi, stanbul. LIVINGSTON, Alan and Isabella, 1994, Encylopaedia Of Graphic Desing + Designers, London. TEPECK, Adnan, 2002, Grafik Sanatlar (Tarih-Tasarm-Teknoloji), Detay&Sistem Ofset, Ankara. UAR, Tevfik Fikret, 2004, Grsel letiim ve Grafik Tasarm, nklap Kitabevi, stanbul. UMUR, S. 1980, Osmanl Padiah Turalar. Cem Yaynevi. stanbul. http://www.grafiturk.com ; 2004 http://arsiv2.hurriyet.com.tr/tatilpazar/turk/99/04/25/eklhab/04ekl.htm;1999 http://www.arkitera.com/v1/diyalog/aykutkoksal/makale19.htm

Maniheist ve Budist Trke Metinlerle lgili almalar zerine Bir Deerlendirme

237

Maniheist ve Budist Trke Metinlerle lgili almalar zerine Bir Deerlendirme Ferruh ACA
Bu bildiride, balangcndan gnmze, Uygur Trklerinden kalan ve ounluu Maniheist ve Budist evrelerde yazlm metinlerden oluan Uygur Trkesi dnemi ile ilgili yaplm almalar ele alnacak ve bu almalarn gnmzde geldii nokta zerine bir deerlendirmede bulunulacaktr. Maniheist ve Budist Trke metinlerle ilgili bugne kadar yaplm almalar; metinlerin yaymlanmas, dnemle ilgili gramer almalar ve leksikolojik almalar olmak zere ayr alanda yaplagelmitir. Maniheist Trke metinlerin yaym gnmzde hemen hemen tamamlanm olsa da Budist evreden kalan metinlerin tmyle yaymlandn syleyemeyiz. Mesela Altun Yaruk gibi hacimli Budist Trke metinlerin Berlinde muhafaza edilen fragmanlar hl yaymlanmay beklemektedir. Bunun gibi eitli koleksiyonlarda yaymlanmay bekleyen Budist klliyata ait fragmanlar bulunmaktadr. Bildirinin snrlar, dnemle ilgili yaplm btn almalar zikretmeye imkn veremeyecei iin, tek tek ele alnmayacak, hacimli eserlerin ya da Uygur Trkesi asndan dnm noktasnda bulunan metinlerin yaymlar zerinde durulacak, buna karlk gramer ve leksikolojik almalar mmkn olduu kadar ayrntl deerlendirilmeye allacaktr. Tarm havzasnda ounluu Maniheist ve Budist evrelerde yazlm Trke metinlerin kefi, tpk Trk runik harfli yaztlarn bulunuu gibi, bir anlamda tesadfn sonucudur. Dou Trkistandaki Uygur, Sod, Sanskrit ve Toharca gibi dillere ait fragmanlarn bulunuu, blgeye daha sonra yaplacak olan aratrma gezilerinden nce, bu blgede bulunan batl grevlilerin vastasyla gereklemitir. 1890 ylnda, Dou Trkistann Kua ehrinde iki Trk kyls tarafndan bulunan ve zerinde yazlarn yer ald kayn aac kabuu, blgede bulunan ngiliz subaylardan Bowere satlr. Bower satn ald kayn aac kabuuna yazlm bu metni, hemen

Dr., Osmangazi niversitesi, Fen-Edebiyat Fakltesi, Trk Dili ve Edebiyat Blm.

238

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

ilgili yerlere teslim eder ve 4. yzyl Sanskritesine ait bir metin olduu anlalr. Yine 1892 ylnda, Fransz seyyah Dutreuil de Rhin, Hotanda baka bir eser bulur. Bu eser de 2. yzyla ait Sanskrite bir metindir (Arat 1987: 508). Tesadf sonucu bulunan bu iki metin, batl aratrmaclarn btn dikkatlerini blgeye evirmi, birok lke oluturduu aratrma ekipleriyle blgede eser aramaya koyulmutur. Finliler, Ruslar, ngilizler, Almanlar, Japonlar, Franszlar ve inliler, 20. yzyln balarnda heyetler hlinde blgede aratrmalar yapmlardr. Dou Trkistana ilk giden aratrma ekipleri Finliler ve Ruslardr. 1898 ylnda blgeye giden Otto Donner bakanlndaki Fin aratrma ekibi, pek de baarl olamamtr. Ancak ayn yl blgeye giden Ruslar, baz yazmalar bularak Rusya limler Akademisine gtrmlerdir. 1889-1990 yllarnda, M. V. Pevtsov ve beraberindekiler, baz Trke yazmalar bulurlar. Rusya limler Akademisindeki yazmalarn byk bir blm, yaklak 4.073 para, N. N. Krotkov tarafndan bulunur (Elverskog 1997: 2). Ruslar tarafndan bulunan yazmalarn says, daha sonra S. S. Oldenburgun 1909-1910 ve 1914-1915, S. E. Malovun 1909-1911 ve 1913-1914 yllarndaki gezilerinin sonucunda bulunan metinlerle artmtr. Malov, ilk aratrma gezisinde, Altun Yaruk adl Budist metnin 1687 ylnda istinsah edilen ge nshasn da bulmutur. Ruslar tarafndan bulunan metinler, bugn St. Petersburgdaki Vostokovedenija koleksiyonunda muhafaza edilmektedir. Dou Trkistana Ruslarn hemen ardndan ciddi anlamda giden aratrma heyeti, ngilizlere aittir. ngiltere, Macar asll Aurel Steini her anlamda donatarak, onun Dou Trkistan ve Dunhuanga ayr aratrma gezisi gerekletirmesine imkn salamtr. Aurel Stein ngiltere adna bu blgelere 1900-1901, 1906-1908 ve 1913-1915 yllarnda aratrma gezisi dzenlemitir. Stein, 1906-1908 yllarndaki aratrmalarnda, daha nceden varlndan haberdar olduu Dunhuangdaki Bin Buddha Maaralarn kefetmi, burada bulduu sandklar dolusu yazma eserleri ngiltereye tamtr. Aurel Stein bakanlndaki ngiliz aratrma heyetinin, Dunhuangda bulunan Bin Buddha Maaralarndaki Trke ve dier dillere ait yazmalar kefetmesi, tarihsel Trk dili aratrmalar asndan byk neme sahiptir. Bilindii gibi, blgedeki Trke ve dier dillere ait yazmalar, 1028 ylndaki Tangut saldrsndan saklanmak maksadyla Dunhuangdaki dalar oyularak yaplan mehur Bin Buddha maaralarna konulmu ve duvarn n de bir

Maniheist ve Budist Trke Metinlerle lgili almalar zerine Bir Deerlendirme

239

duvarla rlerek kapatlmtr. Bundan dolay 17 numaral Bin Buddha maaralarnda bulunmu olan metinler, en ge 11. yzyln balarna tarihlendirilmektedir. Steinin ilk gezisinden elde ettii neticeleri, Hamburg Msterikler kongresinde duyurmasyla, Almanlar hemen blgeye aratrma heyetleri gndermeye balarlar. Dou Trkistanda daha sistemli ve itinal aratrmalar Almanlar tarafndan gerekletirilmitir. Toplam drt gezinin dzenlendii aratrma gezilerinin ilki, Albert Grnwedel ve Albert von Le Coq idaresinde, Turfan ve Karaahra 1902-1903 yllarnda yaplmtr. Bu ilk geziden elde edilen eser says fazla deildir ancak ilk gezi, daha sonraki yllarda yaplacak gezilere hazrlk mahiyetinde olmutur. kinci Alman aratrma gezisi, Albert von Le Coq idaresinde, 1904-1907 yllarnda yaplmtr. Albert Grnwedelin sonradan, 1905 ylnda katld bu gezi, pek ok yazmann bulunmasyla 1905 ylnda sona ermitir. nc aratrma gezisi de Albert Grnwedel ve Albert von Le Coq bakanlnda 1908-1912 yllarnda yaplmtr. Bu aratrma gezisinde birok Maniheist ve Budist Trke yazma bulunarak Almanyaya tanmtr. Almanlarn son aratrma gezisi ise, 1913-1914 yllar arasnda gereklemitir (Arat 1987: 510-511). Dou Trkistana batllar tarafndan yaplan aratrma gezileri iinde, Uygur metinleri asndan en verimli olan, phesiz Almanlara aittir. A. Stein de lkesine yzlerce sandk dolusu yazma ile dnmtr ancak bunlar arasnda Maniheist ve Budist Trke metinlerin says, Alman aratrma ekiplerinin elde ettii kadar fazla deildir. Almanlar tarafndan bulunan yazmalar, Uygur Trkesi asndan ok zengindir. Bu aratrma gezilerinde elde edilen yazmalar, bugn Berlinde Berlin-Brandenburgische Akademie der Wissenschaftendeki Turfan koleksiyonunda ve yine Berlinde Museum fr Indische Kunstta korunmaktadr. Dou Trkistandaki aratrma gezilerine Almanlarla ayn ylda, 1902 ylnda Japonlar da katlr. Japonlar, Dou Trkistana, 1902-1904 yllarnda Kont Otani idaresinde, 1908-1909 ve 1910-1914 yllar arasnda da Tachibana Zuich bakanlnda gezi dzenlerler. Bu gezilerden yaklak 2.800 Uygur metnini Japonyaya tarlar. 1908-1909 yllarndaki gezide Dunhuangdaki birok Trke yazma, Japonlar tarafndan Kyotoya gtrlmtr. Bu yazmalarn ou bugn Kyotodaki Rykoku niversitesi ktphanesinde muhafaza edilmektedir. Fransa da Dou Trkistanda kefedilen bu hazineye kaytsz kalmaz ve Paul Pelliot bakanlndaki aratrma ekibini, 1906 ylnda Dou

240

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

Trkistana gnderir. P. Pelliot, Steinden sonra Dunhuangdaki Bin Buddha Maaralarnda kalan yazmalar, uzun uralar sonunda Fransaya gtrmeyi baarr. Steinin Bin Buddha maaralarndan Londraya tad yazmalar daha ok Trke dndaki dillere aitken, P. Pelliot bakanlndaki Fransz heyet bu maaralardan Trke asndan ok zengin bir klliyatla Parise dnmtr. Pelliotun burada bulduu Prens Kalyanamkara ve Papamkara Jatakas (yi ve Kt Prens yks), birok bakmdan Budist Uygur edebiyatnn en deerli eserleri arasndadr. P. Pelliotun 1906-1909 yllar arasnda srdrd aratrma gezisinden elde ettii yazmalar, bugn Pariste bulunan Bibliothque National ve Muse Guimette muhafaza edilmektedir. Dou Trkistan inin snrlar iinde yer almasna karn in, bu blgeye yaplan aratrma gezileri sonucunda sandklar dolusu yazmann Avrupaya tanmasnn ardndan, biraz ge kalm olarak, blgedeki baz metinlerin Pekine tanmasn emretmitir. Bugn Pekindeki Mill Ktphanede muhafaza edilen metinler arasnda, Maitrisimitin sonradan bulunan Hami nshas, Huan-Tsang Biyografisinin baz blmleri ve Daakarma gibi Budist klliyata ait hacimli eserler yer almaktadr. Yukarda ifade edilen aratrma gezilerinin sonucunda elde edilen ve ilgili lkelerin ktphanelerinde saklanan Maniheist ve Budist Trke metinler, ok az da olsa, bu koleksiyonlarn dnda, baka lkelerin ktphanelerinde de bulunmaktadr. sveli Sven Hedin, blgedeki gezisi srasnda elde ettii 41 para Budist Trke yazmay Stockholme gtrmtr. Bu fragmanlar bugn Folkens Museumde muhafaza edilmektedir. Yine Carl Mannerheim tarafndan bulunan Uygur Trkesine ait 65 fragman, Helsinki niversitesi ktphanesindedir. Bu koleksiyonlar dnda, stanbul niversitesi Ktphanesi ve Ankara Etnorafya Mzesinde de Uygurlara ait fragmanlar tespit edilmitir. Trkiyedeki bu ktphanelere ne zaman ve hangi yolla geldii bilinmeyen bu Trke fragmanlar, RET RAHMET ARAT tarafndan kefedilmitir. 20. yzyln balarnda Dou Trkistanda bulunan ve byk bir hzla Avrupaya tanan Uygur metinleri, hemen hemen ayn yllarda, byk bir hzla yaymlanmaya balanr. Ancak bundan nce, Dou Trkistana yaplan aratrma gezilerine ait raporlarn yaynlandn gryoruz. Bu anlamda 1906 ve 1907 yllarnda Alman Albert Grnwedel ve Albert von Le Coq ile Macar asll ngiliz Aurel Steinin birbirinden bamsz olarak yaynladklar raporlar kayda deerdir. Yine 1907 ylnda, Berthold Laufer tarafndan

Maniheist ve Budist Trke Metinlerle lgili almalar zerine Bir Deerlendirme

241

kaleme alnan Zur buddhistischen Litteratur der Uiguren (TP 8: 391-409) adl makale, Trk Budizmi adna yazlm ilk yazlar arasnda deerlendirilebilir. Uygur metinlerinin ilk yaymlar, e zamanl olarak Rusya ve Almanyada balamtr. Albert von Le Coq, 1908 ylnda Ein manichischuigurisches Fragment aus Idiqut-schahri (SKPAW 19: 398-414); 1909 ylnda ise, Ein christlisches und ein manichisches Manuskriptfragment in trkischer Sprache aus Turfan (SKPAW 48: 1202-1218) adl makaleleri yaymlar. Fredrich Wilhelm Karl Mller, 1908 ylnda Uygur Trkesi metinlerini yaymlamak zere Uigurica adl bir seri balatr ve ayn yl serinin ilk cildini yaymlar: Uigurica [I], 1. Die Anbetung der Magier, ein christliches Bruchstck, 2. Die Reste des buddhistischen Goldglanz-Sutra, AKPAW, Berlin. Ayn yllarda Rusyada Wilhelm Radloff, Uygur metinlerini yaymlamaya balar. Radloff, 1909 ylnda, daha sonra alt seriye ulaacak olan Alttrkische Studies adl almasnn ilkini yaymlar. Radloff yine 1909 ylnda, Maniheist Uygur metinlerinden Huastuanifti yaymlar: Chuastuanift, das Bussgebet der Manicher, St. Petersburg, 1908. Radloff 1910 ylnda ise, bu defa Budist Trke metinlerden Tiastvustik adl metni ve Alttrkishe Studies serisinin II. ve III. ciltlerini yaymlar. Radlofftan sonra A. von Le Coq, 1911 ylnda Chuastuaniftin Berlindeki nshasn yaymlar: Chuastuanift, ein Sndenbekenntnis der manichaischen Auditores, AKPAW, Berlin. W. Radloff Alttrkische Studies adl serinin 1911 ylnda IV. ve V,, 1912 ylnda ise son cildi olan VI. cildini yaymlarken, ayn yl Almanyada Albert von Le Coq, Maniheist Uygur metinlerini yaymlayaca yeni bir seri balatr: Trkische Manichaica aus Chotscho I, AKPAW Berlin 1912. Le Coq tarafndan balatlan bu seri, 1919 ylnda II. ve 1922 ylnda da III. ciltleriyle toplam cilt hlinde km olacaktr. Le Coq bu seride, Maniheist Trke metinlerin bir ksmn topluca yaymlam olur. Sergej Efimovi Malov, Dou Trkistanda bulduu Altun Yarukun 1687 ylnda istinsah edilmi olan ge nshasn, 1913 ylnda W. Radloff ile birlikte Uygur harflerine dkerek iki cilt hlinde yaymlar: S. E. MALOV- W. RADLOFF, Suvarrnaprabhasa (sutra zolotogo bleksa), Tekst ujgurskoj redakcii 1-2, St. Petersburg 1913. Bundan bir yl sonra, Budist Uygur edebiyatnn bir dier nemli metni yi ve Kt Prens yks, Paul Pelliot tarafndan Pariste bir makalede ele alnr: Paul Pelliot, La version ouigoure

242

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

de lhistoire des princes Kalyanamkara et Papamkara, TP 15, 1914: 225272. 1910 ve 1920li yllarda Willi Bangn Eski Trke grameriyle ilgili makaleleri yaymlanmaya balanr. Bangn birok makalesi arasnda, 1921 ylnda yaymlad Vom Kktrkischen zum Osmanischen ve 1923 ylndaki Das negative Verbum der Trksprachen (SPAW 17: 114-131) adl yazlar Trkoloji iin bugn de deerini muhafaza eden almalardr. Willi Bang ve Annemarie von Gabain, Uygur Trkesi metinlerini yaymlamak zere 1929 ylnda Trkische Turfan-Texte adl yeni bir seri balatrlar. Toplam on cilt yaymlanan bu serinin ilk be cildi, I (1929), II (1929), III (1930), IV (1930) ve V (1931), Bang ve Gabain tarafndan kartlr. Bang ve Gabain 1931 ylnda, V. cildin yan sra ilk be cildin analitik indeksini de yaymlarlar. Trkische Turfan-Textein VI. cildi, Bang, Gabain ve Arat tarafndan 1934 ylnda, VII. cildi Arat tarafndan 1936 ylnda, VIII. cildi Gabain tarafndan 1954 ylnda, IX. cildi Gabain ve Werner Winter tarafndan 1958 ylnda ve X. cildi de Gabain tafandan 1959 ylnda yaymlanr. Bu serinin II ve III. ciltlerinde, Maniheist Trke metinler, dierlerinde ise Budist ve din d Trke metinler yaymlanmtr. R. R. Arat tarafndan yaymlanan VII. ciltte zellikle salk bilgisi ile ilgili din d metinler, Gabain tarafndan yaymlanan VIII. ciltte ise, Brahmi alfabesiyle yazlm Trke metinler bir araya getirilmitir. Maniheist ve Budist evrelere ait Trke metinler, 1930lu yllardan itibaren Trkiyede de yaymlanmaya ve bunlar zerine almalar yaplmaya balanr. R. R. Arat, W. Bang ve A. von Gabain ile birlikte Avrupada balatt Maniheist ve Budist Trke metinlerin yaymn 1930lu yllardan itibaren Trkiyede de srdrmeye balar: Bang-Arat, Trl Cehennemler zerine Paralar (TM 4, 1934: 251-263); R. R. Arat, Uygur Trkesinin Trk dili tarihindeki yeri (TD 12 1935: 83-88); Uygurca yazlar arasnda [I] (Trk Tarih, Arkeologya ve Etnografya Dergisi 3, 1936: 101-112). 1934 ylnda Ahmet Caferolu, 1968 ve 1993 yllarnda ilveli yeni basklar yaplacak olan, Uygur Szl adyla Uygur Trkesinin ilk szln karr. Hseyin Namk Orkun, P. Pelliotun 1914 ylnda yaymlad yi ve Kt Prens yksn yeniden gzden geirerek Prens Kalyanamkara ve Papamkara Hikayesinin Uygurcas (1940) adyla yaymlar. Ayn yllarda A. von Le Coqun daha nce yaymlad Huastuanift, S. Himran tarafndan Trkeye evrilerek TDK tarafndan

Maniheist ve Budist Trke Metinlerle lgili almalar zerine Bir Deerlendirme

243

yaymlanr (1941). S. Himran, Uigurica IV Adaki atani Bey Hikyesini de Trkeye evirir (1945). Ayn yl Saadet aatay, Altun Yaruktan iki para, 1. K Tavn canllar ldrdnden dolay grd ceza, II. prensle pars hikyesi (Prens Mahasatvi), ADTCF yay., adl eserini yaymlar. 1941 ylnda Annemarie von Gabain, Kk Trk yaztlar ve Uygurlardan kalan metinleri dahil ederek Eski Trkenin ilk gramerini yaymlar: Alttrkische Grammatik, Leipzig 1941. Gabainin yazd gramer, Kk Trk yaztlar ile o gne kadar yaymlanm Uygur metinleri esas alnarak hazrlanmtr. Gabain daha sonra, bugn de nemini koruyan, Alttrkisches Schrifttum (Berlin 1950), adl makalesini yaymlar. Gabain 1955 ylnda ise, baz Maniheist ve Budist Trke metinlerin yazl tarihlerini yorumlad Alttrkische Datierungsformen (UAJb 27, 1955: 191-203) adl makalesini yaymlar. Yine Gabain 1957 ve 1961 yllarnda, Maitrisimitin Sengim/Murtuk nshasnn tpkbasmn yaymlar. inasi Tekin 1960 ylnda Saddharmapundarika-sutradan Kuani im pusar adl Budist metni yaymlar: Uygurca metinler I, Kuani im pusar (ses iiten ilh), Vap hua ki atlg nom eeki sudur (Saddharmapundarika-sutra), Erzurum 1960. . Tekin 3 yl sonra 1963 ylnda, Mani dininin Uygurlar tarafndan devlet dini olarak kabul ediliinin 1200. yldnm dolays ile birka not (762-1962) (TDAY-B 1962: 1-11) adl makalesinde Trk tarihinin en nemli olaylarndan biri olan Maniheizmin Trkler tarafndan kabul ediliinin tarih servenini ve nemini ele almtr. . Tekin, Uygur edebiyatnn meseleleri (ekiller-vezinler) (TKA 2, 1965: 26-67) adl makalesinde ise, Uygur iirinin baz sorunlarn deerlendirmitir. inasi Tekin 1970 ylnda ise, Budist Uygur edebiyatnn ge dnem metinlerinden Abhidharma-koa-bhsya-tk Tattvrtha-nmann tpkbasmn New Yorkta yaymlar. Kursiv yazyla yazlm ge dneme ait bu metnin tigsizler adl blm, Sema Barutcu-znder tarafndan transkripsiyonu, gnmz Trkesine evirisi, aklamalar ve indeksiyle birlikte yaymlamtr: tigsizler, Giri-Metin-Tercme-Notlar-ndeks-XXX Levha, TDK yay: 672, Ankara, 1998. R. R. Arat 1965 ylnda, Uygurlardan kalan manzum paralar yaymlad ve tahlil ettii Eski Trk iiri (1965) adl nemli almasn yaymlar. Aratn bu eserinde, Maniheist, Budist ve slam evrelerde yazlm Uygurlardan kalan Trke iirler ilk defa bir araya getirilmi ve yaplarna, konularna gre incelenmitir. 1965 ylnda J. Peter Asmussen, Maniheist Uygur edebiyatnn en hacimli metinlerinden olan Huastuanift

244

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

zerine en kapsaml almay yapmtr: Xuastuanift, Studies in Manichaeism, Copenhagen 1965. Peter Zieme de 1967 ylnda Huastuaniftin farkl fragmanlarn yaymlad makalesini yazar. 1960l yllarn sonlar ile 1970li yllardan sonra Uygur metinlerinin yaym daha sistemli bir hl alm ve hzlanmtr. zellikle Georgy Kara, Georg Hazai ve Peter Zieme, ard ardna Uygur metinlerini yaymlamaya balar. 1971 ylnda Berliner Turan-Texte (BT) adl serinin 1. says olarak, Georg Hazai ve Peter Ziemenin Fragmente der uigurischen Version des Jingangjing mit den Gths des Meister Fu ve 2. says olarak da Klaus Rhrbornun Eine uigurische Totenmesse. Text, bersetzung, Kommentar adl eserleri yaymlanr. Bylece Maniheist ve Budist Trke metinleri yaymlamak zere, 20. yzyln balarnda ard ardna kan M, TT gibi serilerden sonra, 1970li yllarda yeni bir seri balatlm, metinlerin toplu hlde yaymlanmas iin bir imkn yaratlm olur. Uygur Trkesi dnda, Sodca, Sanskrite, ince ve Moolca gibi dillerde yazlm metinlerin de yaymland Berliner Turfan-Texte serisi, gnmzde de yeni saylarn karmaya devam etmektedir. Bu serinin 1971-2001 yllar arasnda, 30 yl boyunca Trke ve dier dillerde yaymlanm saylar unlardr: BT 1 HAZAI, G. & ZIEME, P. (1970), Fragmente der uigurischen Version des "Jin'gangjing mit den Gths des Meister Fu", Berlin 1970. BT 2 RHRBORN, Klaus, Eine uigurische Totenmesse, Text, bersetzung, Kommentar, Berlin 1971. BT 3 TEZCAN, Semih, Das uigurische Insadi-Stra, Berlin 1974. BT 4 SUNDERMANN, W., Mittelpersische und parthische kosmogonische und Parabeltexte der Manicher, Berlin 1973. BT 5 ZIEME, P., Manichisch - trkische Texte. Texte, bersetzung, Anmerkungen, Berlin 1975. BT 6 SCHMITT, G. & THILO, T. Katalog chinesischer buddhistischer Textfragmente, Band 1, Berlin 1975. BT 7 KARA, G. & ZIEME, P., Fragmente tantrischer Werke in uigurischer bersetzung, Berlin 1976. BT 8 KARA, G. & ZIEME, P., Die uigurischen bersetzungen des Guruyogas "Tiefer Weg" von Sa-skya Pandita und der Majusrnmasamgti, Berlin 1977. BT 9 TEKIN, inasi, Maitrisimit nom bitig. Die uigurische bersetzung eines werkes der buddhistischen Vaibhsika-

Maniheist ve Budist Trke Metinlerle lgili almalar zerine Bir Deerlendirme

245

Schule, 1: Transliteration, bersetzung, Anmerkungen. 2: Analytischer und rcklufiger Index, Berlin 1980. BT 10 TAUBE, M., Die Tibetica der Berliner Turfansammlung, Berlin 1980. BT 11 SUNDERMANN, W., Mitteliranische manichische Texte kirchengeschichtlichen Inhalts, Mit einem Appendix von N. Sims-Williams. Berlin 1981. BT 12 SIMS-WILLIAMS, N., The Christian Sogdian manuscript, Berlin 1985. BT 13 ZIEME, P., Buddhistische Stabreimdichtungen der Uiguren, Berlin 1985. BT 14 THILO, T., Katalog chinesischer buddhistischer Textfragmente, Band 2. Berlin 1985. BT 15 SUNDERMANN, W., Ein manichisch-soghdisches Parabelbuch, Berlin 1985. BT 16 CERENSODNOM, D. & TAUBE, M., Die Mongolica der Berliner Turfansammlung, Berlin 1993. BT 17 SUNDERMANN, W., Der Sermon vom Licht-Nous, Ein Lehrschrift des stlichen Manichismus, Edition der parthischen und soghdischen Version, Berlin 1992. BT 18 ZIEME, P., Altun Yaruq Sudur, Vorworte und das erste Buch, Edition und bersetzung der alttrkischen Version des Goldglanzstra, Turnhout 1996. BT 19 SUNDERMANN, W., Der Sermon von der Sele, Ein Lehrschrift des stlichen Manichismus, Edition der parthischen und soghdischen Version, mit einem Anhang von P. Zieme, Die trksichen Fragmente des "Sermons von der Seele", Turnhout 1997. BT 20 ZIEME, P., Vimalakrtinirdesastra, Edition alttrkischer bersetzungen nach Handschriftfragmenten von Berlin und Kyoto. Mit einem Appendix von J. Ebert, Ein VimalakrtiBildfragment aus Turfan. Turnhout 2000. BT 21 WILKENS, J. Die drei Krper des Buddha (trikya), Das dritte Kapitel der uigurischen Fassung des Goldglanz-stras (Altun Yaruq Sudur), eingeleitet, nach den Handschriften aus Berlin und St. Petersburg herausgegeben, bersetzt und kommentiert, Turnhout 2001. 1971 ylnda James Russell Hamilton, Tun-Huangda Bin Buddha Maaralarnda bulunmu olan mehur Budist eserlerden yi ve Kt Prens yksn yaymlar: Manuscrits ougours de Touen-Houang, Le conte

246

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

bouddhique du bon et du mauvais prince en version ougoure, Paris. inasi Tekin de 1971 ylnda, Peter Shulz ve Klaus Rhrbornun katklaryla, Altun Yaruk zerine, Die Kapitel ber die Bewutseinslehre im uigurischen Goldglanzsutra (IX und X), Wiesbaden adl kitabn karr. 1975 ylnda Larry Clark, doktora tezi olarak Uygurlarn din d metinlerini inceler: Introduction to the Uyghur Civil Documents of East Turkestan (13th-14th cc.), Bloomington. Ayn yl Semih Tezcan, doentlik almas olarak Hsan-Tsang Biyografisi zerine alr: Eski Uygurca Hsan Tsang Biyografisi, X. Blm, Ankara. Bu eserin 4. blm ise, 1977 ylnda P. Toalster tarafndan doktora tezi olarak hazrlanr: Die uigurische Xuan-Zang-Biographie, 4. Kapitel mit bersetzung und Kommentar, Gieen 1977. inasi Tekin ise, Kuani im pusarn yaymndan sonra bu defa, Budist Uygur edebiyatnn en hacimli ve nemli eserlerinden Maitrisimitin Sengim/Murtuk nshasn yaymlar: Uygurca Metinler II, Maytrisimit, Ankara 1976. Tekin, Maitrisimit adl eserin transliterasyonu, Almanca evirisi, aklamalar ve dizinini Berliner Turfan-Texte serisinin 9. says olarak 2 cilt halinde tekrar yaymlayacaktr. 1976 ylnda ise, Marcel Erdal, 1991 ylnda genileterek Old Turkic Word Formation adyla iki cilt hlinde yaymlayaca doktora tezini hazrlar: Voice and Case in Old Turkic, Jerusalem. 1970li yllarn sonlarnda Uygur Trkesi ile ilgili ok nemli almalar yaplmaya devam etmitir. Bunlar arasnda, P. Schulzun Eski Trke fiil ve zarf-fiil ekleriyle ilgili Verbalnomina und Konverbien als adverbiale Ergnzungen im Alttrkischen, Gieen 1978 adl eseri; Semih Tezcann eski Trk dili metinlerinin topluca deerlendirildii En Eski Trk Dili ve Yazn, Bilim, Kltr ve renim Dili Olarak Trke, Ankara 1978: 271323; Marcel Erdaln Eski Trke metinleri dil zelliklerine gre snflandrd The Chronological Classification of Old Turkish Texts CAJ 23, 1979: 151-175 adl makalesi, yine Eski Trkede deiken zarf-fiil ve geni zaman eklerinin incelendii Die Konverb- und Aoristendungen im Alttrkischen, UAJb 51, 1979: 104-126 adl makalesi ve Die Morphemfuge im Alttrkischen, WZKM 71, 1979: 83-114 ile Peter Ziemenin Eski Uygurlarn Burkanclkla ilgili Alliterasyonlu Kouklar zerine, I. Milletleraras Trkoloji Kongresi 1979: 562-581 adl almalar, bu evrelerde yazlm Trke metinlerin dil ve edebiyatlar zerine yazlm nemli almalar olarak ele alnabilir. 1970li yllar, Eski Trke zerine szlk almalarnn da youn bir ekilde yapld yllardr. Ruslar, 1969 ylnda Drevnetyurskiy Slovar, Leningrad, adl bir szlk karrlar. 1972 ylnda ise, Trk runik harfli

Maniheist ve Budist Trke Metinlerle lgili almalar zerine Bir Deerlendirme

247

yaztlar ile Uygur ve Karahanl metinlerinin dahil edildii Trkenin 13. yzyldan nceki dnemlerini iine alan etimolojik szl Gerard Clauson tarafndan yaynlanr: An Etymological Dictionary of Pre-ThirteenthCentury Turkish, Oxford. Son olarak Klaus Rhrborn, 1977 ylnda btn Uygur metinlerini tarayarak, Uigurisches Wrterbuch adyla, Uygur Trkesinin ayrntl szln fasikller hlinde karmaya balar. Ne var ki bu ayrntl szln bugne kadar kan alt fasikl /a/ ve /e/ nlleriyle balayan szcklerden ibarettir. Rhrbornun bugne kadar kard fasikller, yllara gre unlardr: Uigurisches Wrterbuch, Sprachmaterial der vorislamischen trkischen Texte aus Zentralasien, 1. a-agrg (1977), 2. agrglan- - anta (1979), 3. antaasanke (1981), 4. asankelg-ayat- (1988), 5. ayatl- - mgklig (1994), 6. mgksin- - rk (1998). 1980li yllarda Uygur Trkesi metinlerinin yaymna byk bir hzla devam edilmitir. . Tekin Yan (Kubilay Han) dnemine ait iki metni 1980 ylnda aklamalar ve Almanca evirisiyle birlikte yaymlamtr: Buddhistische Uigurica der Yan Zeit, 1. HSIN Tzin Okdta Nom, 2. Die Geschichte von Sdaprarudita und Dharmodgata Bodhisattva, Budapest. 1981 ylnda Andrs Rna-Tas ve beraberindekiler, Clausonun EDPT adl etimolojik szlnn indeksini karmlardr: SIR GERARD CLAUSON: An Etymological Dictionary of Pre-Thirteenth-Century Turkish, 1-2. Index, Szeged. Ahmet Bican ERCLASUN ise, Uygur Edebiyat, Byk Trk Klasikleri, stanbul 1985: 79-113 adl makalesinde Trk dilinin bu dnemini btn olarak deerlendirmitir. J. R. HAMLTON, 1986 ylnda Dunhuangda bulunmu 36 metni bir araya getirerek tpkbasmlaryla birlikte iki cilt hlinde yaymlamtr: Manuscrits ougours du IXe-Xe sicle de Touen-houang, 1-2, Paris. Ayn yl Jens Peter LAUT ise, ilk Budist Trke metinlerden olan Sekiz Ykmek Sutrann Londra nshas ve Maitrisimiti, dil bakmndan incelemitir: Der frhe trkische Buddhismus und seine literarischen Denkmler, Wiesbaden. Geng Shimin ve Hans-Joachim Klimkeit 1988 ylnda Maitrisimitin Hami nshasnn ilk be blmn yaymlar: Das Zusammentreffen mit Maitreya. Die ersten fnf Kapitel der Hami-Version der Maitrisimit, 1-2, Wiesbaden. 1990l yllarda da Uygur Trkesi zerine yaplan yaymlar hzla devam etmitir. F. Sema Barutcu-znder, Abhidharmakoabhsyatktattvrtha-nmann Eski Uygurca Tercmesinden Bir Para (ADTCF Dergisi 34, 1990: 11-25) adl makalesinde ad geen eserden bir para yaymlam, aklamalarda bulunmutur. Louis Bazin 1991 ylnda yazd Les Systemes chronologiques dans le monde turc ancien, Budapest/Paris adl

248

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

eserinde, Trk dilinin dier evrelerinde yazlm metinlerin yan sra, Maniheist ve Budist Uygurlar tarafndan yazlm metinlerin de yazl tarihlerini yorumlamtr. Bu yllarda Budist Uygur iiri zerine Peter Zieme tarafndan ok nemli bir alma yaplmtr: Die Stabreimtexte der Uiguren von Turfan und Dunhuang, Budapest 1991. Bu yllarda, Uygur iiri zerine bir dier eser Gerhard Doerfere aittir: Formen der lteren trkischen Lyrik, Szeged, 1996. Klaus Rhrborn ise, Hsan-Tsang Biyografisinin VII. blmn 1991 ylnda, VIII. blmn ise 1996 ylnda yaymlamtr: Die alttrkische Xuanzang-Biographie VII, Wiesbaden 1991, Die alttrkische Xuanzang-Biographie VIII, Wiesbaden 1996. Bu nemli eserin III. blm ise 1992 ylnda Kahar Barat tarafndan yaplmtr: The Uighur Xuanzang Biography, Volume III, TUBA (JTS) 16, 1992: 5-65. Hsan-Tsang Biyografisi zerine en son yayn, Mehmet lmez ve Klaus Rhrborn tarafndan yaplmtr: Xuanzangs Leben und Werk, Teil 7, Die alttrkische Xuanzang-Biographie III, Wiesbaden 2001. 1992 ylnda F. Sema Barutcu-znderin iki nemli makalesi yaymlanr: Eski Trkede Buddhann 32 laksanas (TDAY-B 1987: 1133) ve Eski Trke kalt ve nelk kelimeleri zerine (Trkoloji Dergisi 10, 1992: 71-76). Barutcu-znder, Maniheist ve Buddhist evrelerde Trk iiri (TDAY-B 1991, 1994: 69-87) adl makalesinde ise bu evrelerde yazlm Trk iirinin zellikleri zerindeki tespitlerini ifade etmitir. Ayn yl P. Zieme, Maniheist ve Budist Trke metinlerdeki kolofon kaytlarndan yola karak Uygur toplumunun din ve sosyal hayatn inceledii ok nemli bir eser yaymlar: Religion und Geselschaft im Uigurischen Knigreich von Qoo, Kolophone und Stifter des alttrkischen buddhistischen Schrifttums aus Zentralasien, Berlin, 1992. Gerhard Doerfer, Versuch einer linguistischen Datierung lterer osttrkischer Texte, Wiesbaden, 1993 adl eserinde, Uygur Trkesi metinleri de dahil olmak zere Eski Trke metinleri tarihlendirir. Talat Tekin ise ayn yl, Trk runik harfli Uygur metinlerinden Irk Bitigi yaymlar: Irk Bitig, The Book of Omens, Wiesbaden 1993. 1993 ylnda Nobuo Yamada, din d Uygur metinlerini bir araya toplad 3 ciltlik dev eserini yaynlar: Sammlung uigurischer Kontrakte, 1-3, Osaka 1993. 1997 ylnda Johan Elverskog, Budist Trk edebiyat zerine en ayrntl almalardan birini yaymlamtr: Uygur Buddhist Literature, Turnhout 1997. Altun Yarukun Leningrad nshas, Berlindeki tespit edilen fragmanlaryla karlatrlarak Ceval Kaya tarafndan diziniyle birlikte 1994 ylnda yaymlanmtr: Uygurca Altun Yaruk, Ankara 1994.

Maniheist ve Budist Trke Metinlerle lgili almalar zerine Bir Deerlendirme

249

2000li yllarda bir taraftan Uygur metinlerinin yaym srerken, dier taraftan dnem hakknda ve metinlerin dil zellikleri hakknda yaplan incelemeler younluk kazanmtr. Bu anlamda F. Sema Barutcu-znderin Trk runik harfli yaztlar ile Maniheist ve Budist evrelerde yazlm metinleri ve bu metinler hakkndaki problemleri etraflca ele alp deerlendirildii Eski Trklerde Dil ve Edebiyat (Trkler C. 3, Ankara 2002: 481-501) adl makalesi, Eski Trk Dili aratrmalar iin nemli bavuru kaynaklarndan biridir. Dier taraftan Jens Peter Laut ve Jens Wilkens 2002 ylnda, Alttrkische Handschriften adl serinin sekizincisini, Manichisch-trkische Texte der Berliner Turfansammlung adyla karrlar. Jens Wilkens, 2003 ylnda ise ayn serinin dokuzuncusunu yaymlar: Alttrkische Handschriften, Teil 9, Buddhistische Beichtexte, Stuttgart 2003. Son olarak Marcel Erdal, Annemaire von Gabainden sonra Eski Trkenin gramerini yeni dilbilim bak asyla yeniden yazmtr: A Grammar of Old Turkic, Leiden-Boston 2004. Erdal almasna, zamanna kadar yaymlanm btn Uygur metinlerini dahil etmi, metinlerdeki farkl ekilleri tek tek deerlendirmitir. Bu eser, Kk Trk ve Karahanl Trkesi metinlerini de ierse de, zellikle Uygur dnemi zerinde younlam, bylece eserde gnmze kadar pek ilenmeyen Uygur dneminin ses ve ekil zellikleri incelenmitir. Uygurlarn kda yazl en erken tarihli metinlerinin genellikle 8. yzyln 2. yarsna ait olduu kabul edilir. Bu tarihten 14. yzyln sonlarna kadarki zaman diliminde yazlm eitli evrelere ait metinlerin hangi tarihlerde yazldklar byk lde belirsizdir. Bu anlamda tarihi belli olmayan metinleri, yazm, ses ve ekil zelliklerindeki deiiklikleri dikkate alarak tasnif etmek ve tarihlendirmek, dnem zerindeki alma konularndan biri olmutur. Maniheist ve Budist Trke metinler, ses ve ekil zelliklerine gre bugne kadar M. Erdal (1979) tarafndan tasnif edilmi, G. Doerfer (1993) tarafndan ise hem tasnif edilmi hem de tarihlendirilmitir. Ancak her iki almada da Maniheist ve Budist metinlerin yan sra, Trk runik harfli yaztlar ve ilk slm Trke metinler gibi Eski Trk dilinin dier alanlarnda yazlm eserler de deerlendirilmitir. Sadece Maniheist ve Budist Trke metinler ise yazm, ses ve ekil zelliklerinden oluan dillik ltler ile yaz, kt ve cilt tr gibi dil d ltlere gre F. Aca (2006) tarafndan yzyllara gre tasnif edilmi ve tarihlendirilmitir. Sonu olarak, Uygur Trklerinden kalan Maniheist, Budist, Hristiyanln Nestur ve din d evrelere ait Trke metinler, bugn de yaymlanmaya devam etmekte, buna paralel bir ekilde gramer ve

250

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

leksikolojik aratrmalar da yaplmaktadr. Ancak dneme ait btn metinlerin yaymlandn syleyemeyeceimiz gibi, bu Trke metinlerin tamamlanm bir szlnn ve gramerinin yazldn da syleyemeyiz. Bugne kadar Uygurlardan kalan btn metinlerin bir grameri yazlmamtr. Zieme, Untersuchungen zur Schrift und Sprache der manichaisch-trkischen Turfantexte (1969) adl yaymlanmam doktora tezinde, Maniheist metinleri ses ve ekil zelliklerine gre incelemi olmasna karlk, sadece Budist Trke metinlerin ses ve ekil zellikleri ile sz varl bugne kadar henz yazlmamtr. Budist Trke metinlerin gramerinin yazlmasnn, 8. yzyldan 14. yzyln sonlarna kadar devam eden yaz dilindeki bir takm deiikliklerin ne zaman baladn ve bu metinlerin dier evrelerde yazlm metinlerden ne gibi deiikliklerle ayrldn gstermesi bakmndan nemli bilgiler vereceinden kuku yoktur. Ayn ekilde bugne kadar yaymlanan metinlerden Uygur yaz dilinin sz varl aa yukar belli olmutur. Ancak din d Trke metinler de dahil olmak zere, bu yzyllar arasnda yazlm metinlerin leksikolojik almas da btn hlinde ortaya konmu deildir. Kaynaka
ACA, Ferruh (2006), Eski Uygur Trkesiyle Yazlm Eserlerin Ses ve ekil zelliklerine Gre Tarihlendirilmesi, Hacettepe niversitesi Ankara (Yaymlanmam Doktora Tezi). ARAT, Reit Rahmeti (1987), Eski Trk Hukuk Vesikalar: I. ark Trkistanda Yaplan Aratrmalara Ksa Bir Bak, Makaleler C. 1 (Haz: Osman Fikri Sertkaya), TKAE yay. 65 Ankara: 508-513. BARUTCU-ZNDER, F. Sema (2002), Eski Trklerde Dil ve Edebiyat, Trkler, C. 3, Ankara: 481-501. DOERFER, Gerhard (1993), Versuch einer linguistischen Datierung alterer osttrkischer Texte, Harrassowitz Verlag, Turcologica 14, Wiesbaden. ELVERSKOG, Johan (1997), Uygur Buddhist Literature, Silk Road Studies I, Brepols, Turnhout. ERCLASUN, Ahmet Bican (1985), Uygur Edebiyat, Byk Trk Klasikleri, tken-St, stanbul: 79-113. ERDAL, Marcel (1979a), The Chronological Classification of Old Turkic Texts, CAJ 23: 151-175. TEZCAN, Semih (1978), En Eski Trk Dili ve Yazn, Bilim, Kltr ve retim Dili Olarak Trke, TTK yay., Ankara: 271-323.

Tarih ve Tarihiliimiz zerine Baz Dnceler

251

Tarih ve Tarihiliimiz zerine Baz Dnceler


Mehmet z Toplumlarn karmak ve aklamakta zorlandklar deiim ve bunalm dnemlerinde tarihe bavurmalar olaandr. Gnmzde de, tarihin sonunun ilan edilmesinden balayarak dnyann ve insanln yeni kar karya olduu derin ve kapsaml deiim srecini anlamlandrmak iin ska tarihe ve tarih birikimlerin sonucu oluan kltrlere atfta bulunulmaktadr. Her ne kadar gnmze ait olgular olarak grnseler de, kreselleme ve blgeselleme sreleri, dnya hakimiyeti mcadeleleri, toplumlar arasndaki refah ve gelimilik farklarnn kkenleri, -sanal veya gerek- medeniyetler atmas vb. bir dizi mesele tarih analize bavurulmadan anlalamaz. Peki, o halde tarih bize bu mnda nasl yol gsterebilir veya yardmc olur? Bir baka ifadeyle tarihin faydas var mdr, varsa nedir? Bu gibi sorularn kestirme ve kolay cevaplar olduu gibi karmak ve zor cevaplar da vardr. Tarihteki hadise ve olgularla grnteki benzerliklerden yola karak tekerrrler zerinden tarihi yorumlamak, zellikle siyas-ideolojik yaklamlar ar basanlar iin ounlukla tercih edilir. Pozitivist eilimli ve objektiflik peinde koan akademik tarihiler iin ise tekil ve zgl olanla ilgilenmek daha cazip olduu gibi doru olan tavrdr da aslnda... Bu iki u arasnda eitli eilimler kendini gsterir. Hi phesiz tarih, bugnn meseleleri ve zihniyetinden tamamen syrlm bir biimde, sadece ve yalnz gemi ile ilgilenen bir disiplin deildir. Gemite yaanm gereklii, modern akademik tarihiliin kurucusu saylan Rankenin mehur ifadesinde olduu gibi, vuku bulduu ekilde yeniden ina etmek imknsz olduuna gre (ki Rankenin de tam olarak bunu kastetmedii aktr), bilimsellik ve nesnellik ltlerine ne kadar mmknse- azam derecede uyulsa da, tarihilerin ina ettii anlamda

Bu yaz, Muhafazakar Dnce dergisinde (Yl 2 Say 7, 2006) yaynlanmtr. Metnin son eklini almasndaki katklarndan dolay kadim dostum Do. Dr. A. Nezihi Turana teekkrlerimi ifade ediyorum. Prof. Dr., Hacettepe niversitesi, Edebiyat Fakltesi, Tarih Blm retim yesi.

252

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

tarih yoruma aktr. Bir baka ifadeyle yaanm gemi, tecrbe (res gestae) anlamndaki tarihin aynen yazlmas imkansz olduuna gre tarihiler bu gemii, ondan kalan izleri incelemek ve yorumlamak suretiyle bilgiye (historia rerum gestarum) dntrrken kendilerini, yaadklar an ve kltrel evrenin, kiisel birikim, merak ve ilgilerinin etkisinden tamamyla azade klamazlar. Yani popler alglamann aksine tarih gerekleri aynen, olduu gibi yaz(a)maz; phesiz ki gerekleri ortaya koyma abasnn tarihi asndan nemi ve tarihinin bu balamdaki sorumluluu vardr. Bununla birlikte bir kez olup geen olaylar ve gemiin olgularn ancak sahip olduu bak as, bilgi birikimi ve ilgisi vb. kaytlar erevesinde ele alp ortaya koyabilir Gnmz meselelerinin tarih temelleri hakknda da farkl yorumlar olacaktr, hatt bunlar bizim bak amz geniletmeye ve zenginletirmeye yarar... 1 Bu balamda -burada zerinde ayrntl olarak durmayacam- postmodernist tarih anlayn savunanlarn ne srd tarihin salt bir kurgu olduu eklinde ar bir yorumu paylamadm ifade etmeden geemeyeceim. Tarihi ilgi duyduu/ilgi ekici bulduu konularda gemi hakknda elde ettii kantlar bir kurgu erevesinde yeniden ina eder, ama bu gerek-d/ gerekle ilgisiz bir kurmaca deildir. Esasen nde gelen postmodernist tarihiler de tek tek olgu dzeyinde tarih gerein kantlanabilir olduunu kabul ederler, ama bunu tarihin gerek dzeyinin altnda grrler. 2 te yandan, tarih hakkndaki yorumlarmz ile gnmz alglaymz ve gelecek tasavvurumuz da belli bir i tutarllk arz etmelidir. Geleceimiz hakknda dnrken tarih tecrbeyi gz nne almalyz. Bununla birlikte, geleceimizi kurarken gemi anlamndaki tarihin esiri olmak, tarih dmanlklar temelinde siyaset ina etmeye almak gibi garbetlere dmenin ne lemi ne de faydas vardr. Bu istihfaftan lkelerin ve devletlerin tarih ve corafyalarndan kaynaklanan rekabetleri gz ard ettiimiz gibi bir anlam karlmamal; fakat tarihin bize rettii eyler varsa bunlardan birisi de insanlar ve toplumlar aras ilikilerin dinamik ve deiken olduudur. Dolaysyla, mesel kendi tarihimize bakarken ve ondan bir fayda istihsal etmeye alrken dikkat edilecek hususlarn banda, yaanmlklar tenkid szgecinden geirmeyi katiyen ihml etmemek, olanlar yaanmam saymamak ve istikble ilikin nerilerde
1

Bu balamda mesela, isteyen Osmanlnn anl tarihini, isteyen de kanl tarihini yazabilir. Demek istiyorum ki, setiiniz malzeme ve yaklam, 600 yllk karmak ve devasa bir fenomenin cmbzla ekilmi bir ynn tarihin en nemli yn, cephesi olarak grmenizi/gstermenizi salayabilir ama bu ilm tarihilik deildir. 2 R.J. Evans, Tarihin Savunusu, ev. U. Kocabaolu, Ankara 1999, s. 241.

Tarih ve Tarihiliimiz zerine Baz Dnceler

253

bulunurken gemiin ayak balarndan gerektii yerde kurtulmay bilmek, gelmelidir. Byle bir hatt- hareketi benimsemeyen ve kat ideolojik tutumlarn (muhafazakr, geleneki hangi ad altnda olursa olsun) baar ansnn bulunmad aktr. Tarihiliin genellikle kabul edilen bir zellii de, gemi ile gelecek arasnda dinamik bir diyalojik ilikiyi iermekle birlikte, kehaneti olmaydr. Tarih zmlemelerden hareketle gelecee ynelik senaryolar yazlabilir ama bunlar sadece senaryodur. Determinist bir bak as veya yaklamla kabul edilemezler. Mesela, tarihin kestirim gc olan yasalar koyamayaca kanaatini paylaan Evans, Paul Kennedynin bizde de ok satan mehur eseri Byk Glerin Ykselii ve knde yer alan (yazl 1987), Sovyetler Birliinin knn yakn olmad iddiasnn nasl birka yl iinde yanl ktn hatrlatr. 3 Onun iin gncel meselelerimiz zerinde tahliller yaparken gemiteki baz benzer gelimeleri tespit edip aceleci, kestirme ve kolayc zmlemelere gitmek yerine, olay ve olgulara, deienleri ve yeni ortaya kan deikenleri de hesaba katan bir bak asyla yaklamaldr. Tarihin insanlar, gruplar ve toplumlar iin en nemli fonksiyonlarndan birisi, dnyay anlamlandrma abalarna ve gelecei ina etme projelerine temel alnmasdr. Btn fikirler, ideolojiler veya dnya grleri, onlar ina edenler veya gelitirenler tarafndan tarih temellere dayandrlr. Gnmzde ksmen Annales ekolnn ksmen de post-modern tarih yazmnn etkisiyle, daha nce tarih yazmnn -zellikle de akademik tarihiliin- kenarnda veya hatt dnda kalan marjinal gruplar, dier sosyal bilimlerde olduu gibi, tarihte de artk temel konular arasna girmilerdir. Sapknlk veya gayr meruluk atfedilen davranlar ve bunlar sergileyen kii ve gruplar, tarihiler tarafndan aratrld gibi, kendi konumlarn temellendirme ve merulatrmada tarihe giderek daha fazla bavurmaktadrlar. Bir politik ideoloji olarak milliyetilik de bu erevede deerlendirilebilir. Trkiyede milliyetilik fikriyatnn douu ve gelimesi tarihine kubak bakldnda, tarihin bu alandaki hakim konumu hemen gze arpar. XIX. Yzyln zellikle ikinci yarsnda, Osmanl mparatorluu bnyesindeki gayrimslim halklarn, baka faktrlerin yannda, milliyetiliin de etkisi altnda giritikleri ayrlk-bamszlk hareketleri karsnda Osmanllk siyasetinin gdld malumdur. Tanzimat ve Islahat Fermanlaryla gayrimslim tebaann daha nce tahayyl edilmesi mmkn olmayan yeni haklara kavumas bu siyasetin bir paras idi. Merut idare
3

Evans, s. 67.

254

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

de ayn erevede Osmanl mparatorluunun btnln koruma refleksinin bir rn olarak tasarlanmt. Ne var ki btn bu tedbirler ayrlk hareketleri, Byk Glerin mdahalelerini ve toprak kayplarn nleyemeyince II. Abdlhamidin ttihad- slam siyaseti gndeme geldi. Bu dnemde aslnda fikr seviyede Trk milliyetilii dncesinin tohumlanmaya balad da grlmektedir. XX. Yzyln balar mparatorluun ksa srede dalmasna varan gelimelere sahne oldu. Bu dal sreci Trkl n plana karrken ayn dnemde tarihilik alannda da modern Bat tarz tarihilik anlay lkemize girmeye balad. mparatorluun dalmasn takiben verilen Mill Mcadele sonrasnda Trkiye bir mill devlet olarak yeniden yaplanma srecine girdi. ttihad ve Terakki dneminin Turanclndan syrlmakla birlikte yeni snrlar iinde kltr temeline dayal bir milliyetilik anlayn benimseyen Trkiye Cumhuriyeti, mill devleti ina hedefini tahakkuk ettirmede tarihe zel bir nem vermitir. Atatrkn zellikle 1930larda tarih almalaryla bizzat ilgilendii malumdur. Her trl ideolojik yaklamla tarih arasndaki ilikide en ok zerinde durulan ve eletirilen noktalardan birisi tarihin aralatrlmasdr. Milliyeti tarihilikle ilgili Uluslama Sreleri ve Ulusu Tarih Yazm zerine 4 balkl bir yazsnda lhan Tekeli bu meseleye farkl yaklamlar u ekilde ortaya koyar: 1. Tarihin neo-pozitivist bir bilim alan olduu (vurgular benim) inancna dayanan tutum gerek tarihin yazlmasyla ulusu tarihiliin mitoslarn demistifiye edebilir; buna ilaveten de ulusu tarihiliin tarihini yazabilir. 2. Ulusu tarihilik konusunda alnan ikinci konum ulusu tarihin arasal kullanlmasndan domaktadr. 3. Ulusu devletin almakta olduu inancna ve kresellemenin bir gereklik olduu varsaymna dayanan konum ise milliyeti tarihilii yaanan gereklerle elikili olarak yorumlar. 4. Tarihin tarafsz ve nesnel olarak yeniden inasnn mmkn olmadn, gemiin tekliine karlk bunun zerinde ok sayda tarih yazlabileceini kabul eden post-modernist anlaytan hareket edildii takdirde ise milliyeti tarihilii

Tarih ve Milliyetilik-1. Ulusal Tarih Kongresi, Bildiriler, 30 Nisan-2 Mays 1997, Mersin niversitesi Fen-Edebiyat Fakltesi, yayn yeri ve tarihi yok, ss. 121-138.

Tarih ve Tarihiliimiz zerine Baz Dnceler

255

mmkn olan tarihiliklerden birisi olarak deerlendirmek sz konusudur. Ksa bir deerlendirme yapacak olursak unlar ifade edebiliriz: Esasen buradaki deerlendirmeyi (3. madde hari), ulusu tarih yazm ifadesi yerine bakalarn (sosyalist tarih yazm, liberal tarih yazm vb.) koyarak da geniletebiliriz. Tarihin aralatrlmas meselesinin milliyeti tarihilii aan bir mahiyeti vardr ve bu mesele en katsndan en yumuana kadar btn ideoloji ve dnya grleri iin geerlidir. Tarihinin kimliinden bamsz bir tarih mmkn olabilseydi ya da bilim adamlar laboratuarlarna, arivlerine, ktphanelerine vb. girdiklerinde btn felsefi dncelerini vestiyerde brakabilselerdi aralatrmadan kesin bir biimde bahsedilmeyebilirdi. Bu mmkn olmadna gre, aralatrma meselesinde, milliyeti tarihilik ile dier anlaylar arasnda ancak yaklamlar itibariyle farklar olabilir, o kadar... Ayn durum, resm tarih kavram iin de geerlidir. Kanaatimizce alternatif resm tarihler de vardr ve alternatif olmak doru olmak anlamna gelmedii gibi, resm de kanlmaz bir ekilde tahrif edilmi, arptlm anlamna gelmez. Nitekim evrenselci bak asyla yaplan giriimlerde dnya bar, toplumlar aras diyalog vb. idealler ne karlmaktadr. Bunlarn insanln hayrna olduu ileri srlerek mer gsterilmesi mmkndr, buna katlmalyz da; fakat burada da tarihin semeci bir yorumu ve (yeniden) yeniden inas sz konusu herhalde. Byle bir eilime kar, tarihinin grevinin, gemiin ho ve naho taraflarnn bir btn olarak ortaya konulmas olduu fikri ileri srlebilir. Btn bunlar dikkate alndnda u sonucu vurgulamalyz: Tarihinin grevi, snrlarn ve imknlarn bilerek gemii geni bir perspektiften deerlendirmektir. * * * * * * * * * Bu genel deerlendirmeden sonra biraz da Trkiyede modern tarihiliin geliimi ve baz zellikleri zerinde durmak istiyoruz. Trkiyede zelde tarihin, genelde ise modern sosyal bilimlerin geliimi XIX. Yzyldaki batllama/modernleme abalaryla ilikilidir. Sosyal bilimlerin temeli olan tarih alannda geleneksel tarih yazclndan modern tarih yazclna gei bakmndan en nemli ahsiyet M. Fuad Kprl olmakla birlikte, anlay deiikliinin izleri daha geriye gitmektedir. Bu balamda zellikle XIX. Yzyl Fransz dncesine, pozitivizme ve dayanmac toplum anlayna dikkati ekmek gerekiyor. II. Merutiyet devrinde ise Trk Dernei, Trk Yurdu Mecmuas ve Trk Oca nclnde Trklk uurunu ve mill tarihi n plana karan almalar yapld. Ayn dnemde kurulan Trih-i Osman Encmeni Mecmuas

256

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

(Cumhuriyet devrinde Trk Tarihi Encmeni Mecmuas) ilm tarihiliin gelimesinde nemli rol oynad. Cumhuriyet dnemine gelindiinde artk hanedan-merkezli bir tarih anlay dnda Batda gelien modern tarihiliin yntem ve yaklamlarna aina bir anlayn kklemeye baladn ancak siyas-asker tarihe arlk veren tarihiliin hl arln yitirmediini grmekteyiz. Belki en dikkat ekici deime, genelde slm tarihini ve zelde de Osmanl tarihini merkeze alan yaklamn yerini, slm-ncesi dnemlerden balayarak Trk tarihini ne karan milliyeti bir tarihiliin almasdr. Bu milliyetilik anlaynda, zamanla, Anadolunun eski tarihine zel bir yer verildii ve Hititlerin Trkl gibi bilimsel olarak yanl bir takm tezlerin ortaya atld bilinmektedir. Burada asl nemli olan udur: Bata Mustafa Kemal Atatrk olmak zere Cumhuriyetin kurucular mill devlet ina srecinde tarihin temel bir rol oynadna inanmaktaydlar ve tarih almalar bu bakmdan tevik edilmeliydi. Fuad Kprl gibi ada tarihiliin lkemizde yerlemesinde nc rol oynam bir ahsiyet ile onun yetitirdii tarihi ve edebiyat tarihilerinin almalaryla slm-ncesi ve slm dnem Trk tarihinin bir btn olarak ele alnmas ve tarih olay ve olgulara ok-faktrl bir nedensellik iinden baklmas gerektii dncesi kklemitir. Fuad Kprlnn fikr yapsnda Trklk biricik faktr deildi. H. Berktayn isabetle belirttii gibi, onun fikir yapsnda, ..alt yzyllk mparatorluu tmyle reddetmek yerine, zellikle kltr alannda o birikimle devamllklar arayan laik ama lml bir Osmanl tavr da nemli rol oynamtr. 5 Dneminde Batda ve zellikle de Fransada ortaya kan yeni tarih anlayn yakndan izleyen Kprl mill tarihin salkl bir biimde ancak genel tarih iinde incelenebileceini vurgulamtr. Kprlden sonraki neslin yeleri, belki de uzmanlamann gereklerinden tr, onun btnc yaklamndan uzaklap belirli dnemler zerinde younlamlardr: Orta Asya Trk tarihinde Bahaeddin gel, Seluklu tarihinde Osman Turan, Mehmet Altay Kymen ve brahim Kafesolu, Osmanl tarihinde . H. Uzunarl, mer Ltfi Barkan, Halil nalck ve Mustafa Akda gibi. Fuad Kprl, . L. Barkan ve Halil nalck gibi tarihiler ve takipileri Fransz Annales Okulunun siyas tarihten ok sosyo-ekonomik tarihe ve uzun dneme ehemmiyet veren yaklamndan etkilenmilerdir. Ziya Gkalp ve Fuad Kprlyle balayan ilm Trklk hattnda Barkann yansra Nihal Atsz, Osman Turan, Abdlbaki Glpnarl, Abdlkadir nan ve Orhan aik Gkyay akademik almalarnda
5

Tarih almalar, Cumhuriyet Dnemi Trkiye Ansiklopedisi, C. IX, s. 2466.

Tarih ve Tarihiliimiz zerine Baz Dnceler

257

kendi alanlarnda uzmanlatlar. 6 Bu nesilden O. Turan Seluklu tarihi ile ilgili zgn almalarnn yannda, hocas Kprlnn de etkisiyle, Trk tarihini btnc bir perspektifle ve Trk-slm sentezi erevesinde yorumlayan genel mahiyetteki almalaryla hem milliyeti-akademik tarihilik hem de daha genelde milliyeti tefekkr zerinde byk etkileri olan bir ahsiyet olarak dikkati ekti. Bu meyanda en etkili eseri olan Trk Cihan Hakimiyeti Mefkresi Tarihi Trkiyedeki ideolojik saflamada zaman ierisinde adeta milliyeti hareketin felsefesinin temelini oluturdu. 7 Ayn dorultuda . Kafesolunun Trk Mill Kltr ve Trkslam Sentezi gibi almalarnn da nemli bir rol oynad zikredilmelidir. Bu stad tarihilerden sonra, seksenli yllardan gnmze dnya leindeki muazzam deiimlere ramen, ferd dzeydeki akademik tarihilikleri bir yana- milliyeti tarihiliin kapsaml ve derinlikli yeni sentezler rettiini sylemek mmkn grnmyor. Genel olarak bakldnda, zellikle 1980lere kadar tarihiliimizin en nemli eksii, Trk ve Trkiye-merkezli oluudur. Hatt son dnemlerde Osmanl-ncesi Trk tarihinin bile ihmal edildii izlenimi yaygndr. Bu ise hl, gelimi lkelerdeki gibi, komu lkelerden balayarak btn dnya kltrlerini tanmaya ynelik bir aratrma faaliyetinin ok uzanda olduumuzu gsteriyor. Bu eksiklikte, acaba salt milliyeti-muhafazakr tarih anlayndan ziyade Cumhuriyet dneminde, zellikle 1980lere kadar ksmen ie-dnk bir dnya grnn etkilerini mi aramak gerekir? Bu sorunun cevab gerekten de uzun bir tahlili gerektirir. Bu ise, Dil ve Tarih Corafya Fakltesinin kurulu esprisinin zaman ierisinde kaybedilmesi, braknz dnyay kendimizi bile laykyla aratramaymz, sosyal bilim geleneimizin byk lde ithal mal paradigmalar ve problematiklerin dna kamay vb. bir dizi meseleyi derinliine anlamak ve aklamakla mmkndr. Burada bu zorlu ie sadece temas etmekle ve 1980 sonras tarihilikle ilgili ksa bir deerlendirme yapmakla iktifa edeceiz. 1980lerden balayarak ve zellikle Souk Savan sona ermesiyle birlikte, giderek artan bir ekilde Trkiyenin yakn evresi veya Osmanl bakiyesi lkeler bata olmak zere Trkiye d blgelerin tarihine ynelik akademik ilgi geniledi. Balkanlar, Kafkaslar, Orta-Dou zerinde doktora tezleri ve dier aratrmalarda kayda deer gelimeler yaanrken bu da dnk tavrda Neo-Osmanlc dnceler kadar Osmanl gemiiyle iftihar eden bir milliyeti-muhafazakar tarihilik anlaynn da katks olduu
6 7

A.g.m. Osman Turann tarihilii ve Trk siyas ve fikir hayatndaki tesirleri iin bkz. Prof. Dr. Osman Turann Eserinde Tarih ve Tarihi likileri, haz. B. Yediyldz-F. Unan-Y. Hacalolu, Ankara 1998.

258

I. Trkiyat Aratrmalar Sempozyumu Bildirileri

aikrdr. Cumhuriyetin, zellikle 1940larda iyice belirginleen Kemalist ve laik izgideki milliyeti/ulusalc anlay bir lde Souk Sava dneminin ie dnk tarihiliiyle uyumluydu. Yeni dnemde ise Osmanl gereinin ve nostaljisinin tesiriyle ufuklar genileyen bir tarihilik u vermeye balad. Nitelik olarak Trkiyede tarihilik Annales okulunun tesirleriyle, karlatrmal tarihle ve evrensel tarih temalaryla tankt ama milliyetimuhafazakar eilimli tarihiler, ounlukla, tuhaf bir biimde bu temalar da adeta bize zg tarih tasarmnn bir paras haline getirmiti. Dier taraftan bu yeni dnemde sol-liberal eilimli tarihilik daha ziyade kresellemeci, ok-kltrc bir anlay ve yaklam erevesinde davranrken, anti-kresellemeci sol tarihilik madunlarn, alt-snflarn, marjinal gruplarn tarihlerine daha fazla ilgi gstermektedir. Buna mukabil, Trkiyedeki akademik gelenein byk ounluu, ak bir biimde olmasa dahi, muhafazakr-milliyeti bir dnya grne paralel olarak Osmanl hinterlandnn tarihine ve bilhassa milliyetilik yn ar basan tarihilik bunun yannda- Trk dnyasnn tarih problemlerine eilmektedir. Hi phesiz, akademik gelenek klasik konularn byk lde devam ettirmekte, ama yeni gelimelere uyum salamak zere alann coraf ve tematik olarak geniletmeye almaktadr. Btn bu geni yelpazeye rnekler vermek gerekirse, kltr tarihilii eitli rn ve zevklerin tarihiliine dair hacimli rnler ortaya koymakta, (Marmara niversitesinde Emine Grsoy Naskalinin nclnde dzenlenen sempozyumlarn bildirilerini ieren Ttn Kitab, Tuz Kitab vb.), hapishaneler, fahieler vb. konular tarihilik alannda daha fazla ilgiye mazhar olurken misyonerlik, Ermeni meselesi gibi gncel meselelerle yakndan ilgili konular da youn bir ekilde incelenmektedir. Bu kez daha aka vurgulayalm: Ne tarih ne de dier sosyal bilimler salt akademik kayg veya entelektel merak ile at koturulan alanlar deildir. Mamafih, bu doru, tarihi, sosyal ve beer bilimleri tamamen ideolojik yaklamlarn esiri ve arac haline getirmek anlamna gelen, hakikatin tahrif edilmesinin gerekesi ve dayana olmamaldr. Daha somut sylersek, zellikle son dnemlerde kimlik tartmalaryla da gndeme geldii ekilde, Trkiyenin kltrel yapsn tarih tecrbesiyle aklarken ne kat milliyeti bir yaklamn ngrd gibi dlayc ve tamamen kendine zg bir yapdan bahsetmek ne de ok-kltrc, liberalsol anlayn grmek istedii gibi, slm ve Trklk bileenlerinin neredeyse tannmaz veya tal nemde olduu bir mozaikten olumu Trkiye kltr ve kimliinin varln iddia etmek mmkndr.

Tarih ve Tarihiliimiz zerine Baz Dnceler

259

yle zannediyorum ki, toplumumuzu salkl bir tahlile tbi tutmamzda, tarihiliin evrenselcilikten milliyetilie uzanan geni yelpazesinin btn renklerinin hesaba katlmas gereklidir. Tarihe bakmz, tarihin yararlar ve kullanm hakkndaki kanaatimiz ne olursa olsun, dnya tarihi ve dnya tarihilii ile yakndan ve kurumsal iliki kurmam bir tarihilik -ve ayn zamanda bir sosyal bilim- anlay gemii salkl bir zemine oturtmaya ve bylece toplumun gelecek tasavvuruna yn vermeye alan dnrlere yardmc olamaz. te yandan, toplumunun ve tarihinin zgllklerini hafife alan, kendi tarihini ada medeniyet ad altnda Bat tarihinin zgl kstaslaryla deerlendiren 8 bir anlayn da ayn derecede sorgulanabilir olduunu gzden rak tutmamalyz.

Mesela, son gnlerde, Weberin Protestanln Kapitalizmin gelimesindeki rolne dair gr, kesin bir ilm gerekmi gibi kabul edilerek Trkiyedeki birtakm gelimeler Kalvinizm olarak yorumlanmaktadr. Bu konudaki tartmada, Webere ve onu tenkid bir surette deerlendirmekle birlikte kendi zamanndaki tarih aratrmalarnn verilerinden hareket etmesi tabi karlanmas icap eden lgenere dayanarak genellemeler yaplmasna ve bu genellemelerin de bilimin sz olarak dile getirilmesine dikkati ekiyoruz. lgenerin ticaret yollarndaki kayma tespitine dayandrd yorumlara (ktisadi zlmenin Ahlak ve Zihniyet Dnyas, 2. bs., stanbul 1981, s.132-148) karlk keifler sonrasnda Dou ticaretinin zannedildii gibi ykc bir tarzda Osmanl topraklarn terk etmedii ampirik aratrmalarla ortaya konulmutur. (Msl. bkz. S. Faroqhi, Krizler ve Deiim 1590-1699, Osmanl mparatorluunun Ekonomik ve Sosyal Tarihi, ed. H.nalck-D. Quataert, ev. A.Berktay vd. stanbul 2004, ss. 601-655.)

You might also like