You are on page 1of 32

1

ALİ BAKIR’ IN ANISINA

VASİYET ÜZERİNE DERLEYEN

ERDOĞAN ILDIZ

BU ÇALIŞMAYI DERLEYENİN NOTU

Meslektaşım Ali Bakır ölmeden 2 ay önce bu çalışmayı topluma mal etmemi rica
etmişti. Ben onun hasta olduğunu o gün öğrenmiş ve oldukçada şaşırmıştım. Ali Bakır güler
yüzlü, canlı kanlı neşeli iyi bir adamdı. Sanki hiç hastalanmayacakmış gibi bir havası vardı.
Karaciğerinden hastalandığını ve elindeki bir takım fotokopilerden yararlanarak rahatlayacak
formüller üretebildiğini söylüyordu. Bizim meslekte yazmaya çizmeye meraklı birilerini bulmak
oldukça güç olduğu için bana bu fotokopileri derlememi ve oluşan eserden de çıktılar alarak
bunları hem kendisine hem de çevremizdeki ihtiyaç sahiplerine vermemi istiyordu. Gittiği
doktordan bu fotokopileri rica minnet almıştı. Basılı bir eserden geriye sadece bu fotokopiler
kalmıştı ve bu fotokopi de oldukça silik bir halde idi. Okuması güç çoğaltılması eziyetli olduğu
için eseri dijital ortama sokmayı üstlendim,görevi severek kabul ettim. Elindeki fotokopilerden
kopyalar alarak orijinal kopyaları ona ilettim. Görüşmenin ardından ofisime geldiğimde
kardeşim Erkan Ildız, Ali Bakır’ın kanser olduğunu fazla yaşamayacağını söyledi. Nitekim de
öyle oldu. Bu eserin toparlanmasını Ali Bakır görmedi ama onun vasiyeti üzerine bu eseri
yaşatmaya çalışacağım. Umarız Ali bakır’ın dermansız hastalığına yakalanmadan,iş işten
geçmeden insanlar bu bilgilerden şifa bulur,yaşamın nimetlerinden daha uzun süre
yararlanırlar. Bu bilgileri derleyip eseri ortaya çıkaran Fransız sanatçı hanımefendiye de
çalışmayı ortaya çıkardığı için hem Ali Bakır hem de tüm insanlık adına teşekkür etmeyi bir
borç olarak gördüğümü de belirtmek isterim.

Sağlıklı ve neşeli bir yaşam dileğimle

YAZARIN ÖN SÖZÜ

Aylarca şarkı söylemedim.Turneleri,konserleri ve gösterileri iptal ederek , oturup bir


kitap yazdım. Niçin? Sizlere insanın hastalıklarını atlatıp iyileşebileceğini,gençleşebileceğini,
daha başka türlü ve daha iyi yaşayabileceğini söylemek için. Bu tamamen size bağlı bir şey.
Ben başardım, sizde başarabilirsiniz. Bilin ki hepimizin içinde tanımadığımız veya yeterince
tanımadığımız bir ben daha var.Onu anlaya bilmek için her girişimde bulunmalıyız.Çünkü
bilinçaltımızın zekası ondadır. Sandığımızdan çok daha iyi şeyler yapabileceğimizi keşfetmek
için ille de bir savaşı,bir çığ veya sel felaketini mi beklemek zorundayız?
Şimdi bu gücümüzün bir bölümünü,kötü alışkanlıklardan,bize hastalık ve felaketler getiren
yanlış davranışlardan kurtulmak için seferber edelim. Hiç kararsızlık göstermeyim ve bugünden
başlayarak yeni ve mutlu bir yaşamın yeni kurallarını öğrenin.
2

DOĞA İLAÇLARININ KEŞFİNE DOĞRU

Bir 9 Kasım günü...O hantal Amerikan arabası Lincoin Continental,şiddetli yağmur ve


rüzgar altında kayarcasına yol alıyordu.Paris daha çok uzaklardaydı.Doğu Fransa’da
düzenlenen bir gösteriden dönüyoruz.Arkadaşım Jacelyne ön tarafta yanımda oturuyor.Kocam
Jean-Pierre Magnler,kullanıyor arabayı. Şiddetli rüzgar arabayı savuracak gibi
silkeledikçe,direksiyona daha sıkı sarılıyor.Allah kahretsin,şimdi de dolu başladı,diye
mırıldanıyor Jean – Pierre. Bir bu eksikti. Güvercin yumurtası iriliğinde dolu tanecikleri
arabanın karoserini ve ön camları kıracakmış gibi dövüyor. Arabaya hakim olamıyorum,diye
yineliyor,Jean pierre.İçimde garip bir önsezi var.Bakışları yolda,susuyor.Koca Lincoin kah
sağa,kah sola kayar gibi oluyor.Lastiklere bile bakmayı öneremiyorum.Çünkü beşinci kontrol
olacak bu. Privins’e yaklaşıyoruz kasabaya girmeden önce yol tehlikeli biçimde
yükseliyor.Sislerin arasında bir ev ve bir çukur fark ediyorum.Yolun eksenini arayarak,ağır ağır
yol alıyoruz.Birden çok şiddetli sağanak bizi rampaya doğru sürüklüyor.Jean-Pierre’in yüzü
sapsarı.Olanca gücüyle direksiyonu sağa kırıp gaza basıyor.Fakat saatte 140 kilometre hızla
esen acımasız rüzgar bizi boşluğa ve dibindeki eve doğru fırlatıyor.
Korkunç bir çarpma.Araba,betonun üzerinde parçalanıyor.Jean-Pierre direksiyona yığılıyor,
Jacelyne ön cama çarpıyor.Ben bir dizi görüntüden sonra her şeyi
unutuyorum,uyuyorum,ölüyorum.

Altı gün komada.Ancak bu bitmeyen gecelerden sonra kazanın boyutlarını


öğreneceğim.Jean-Pierre’in kaburgalarında ve sol omuz kemiğinde kırıklar,dizinde
parçalanma,burun ve üst çenesinde çatlaklar,yırtılan dudaklar,yarılan alın...Jacelyne’de alt ve
üst çenede yara-bereler,kalça kemiğinde çifte kırık. Bana gelince:İki omurgada çatlak,bel
kemiğinde ezilme,sol el kaslarında parçalanma,bilekte kırık,kafa tasında üç yerde şiddetli
travma. Klinik vaka olarak halimiz değerlendirilince,sırtınız ürperir. Fakat sakın dramatik
anılarla içimi karartığımı sanmayın. Uzun zamandır,altın değerinde bir kurala sıkı sıkıya
bağlıyım. Elimden geldiğince kazalardan,hastanelerden,cenazelerden kaçıyorum. Felaketlere
ancak bir yardımım dokunacaksa,teselli vereceksem yaklaşıyorum.Yoksa uzak duruyorum.
Kızım Yael,iki gün önce geldiğinde benimle konuştuğu halde anımsamadığımı görünce baş
ucumda ağlıyor. Hocalar, doktorlar,hemşireler,Jean Pierre’in ıstıraplarını dindirmek için
ellerinden geleni yapıyorlar ama benim için yapabilecekleri pek bir şey yok.Çünkü kemiklerimin
kaynamadığı öğreniliyor.Üstelik kemik dokusunda kanser belirtisi saptanmış durumda. Birkaç
hafta sonra durumumun ciddiyetinin henüz farkında olmadığım için, Bruno Coquatrix ile
Olympia ‘daki gelecek programım hakkında planlar yapmaya başlıyorum. Şimdiden kendimi
sahnede görür gibiyim.Fakat tomografi ( dokuların durumunu derinlemesine gösteren bir tür
röntgen ) sonuçları,acı gerçeği gündeme getiriyor.

:
Tıp benim bir daha yürüyemeyeceğim, hatta fazla uzun yaşayamayacağım
görüşünde. En sonunda bir akşam çevremdekilerin benim bir daha asla yürüyemeyeceğimi
düşündükleri kafama dank ediyor. Bir daha asla yürüyememek. Yael ve Jean-Pierre tekerlekli
sandalyede ölümü bekleyen bir kadınla nasıl yaşayacaklar? Ya şarkılarım? Ya o çok sevdiğim
sahne? Kafamın içinden başarılı olmuş sevilmiş şarkılarım geçiyor:” Exodus ” , “ Hava Na “,”
Askerliğini Yaparken ”, “ Kaza çok “ .- Bu çok ünlü şarkıların Türkçe okunuşları,herhalde
okuyucunun sanatçıyı daha iyi anımsaması için yapılmış olsa gerek - Ve bir akşam elimi
başucumda duran uyku haplarına doğru uzatıyorum. Ardından toparlanıyorum.Yaşlar
gözlerimden aşağı yanaklarıma iniyor.Yanımda uyuyan Jean-Pierre’i uyandırmamak için
hıçkırıklarımı tutuyorum.Ona daha çok ıstırap vermek istemiyorum. Günler gelip geçiyor.
Acıdan bitkin,neredeyse harap vücudumu olduğu gibi kabul edeceğim.O gece şafak söküp gün
3

aydınladığında,içime bir umut doğuyor. Kararlıyım.Bir sakat olarak kalmayacağım.Teslim


olmayacağım! Asla pes etmeyeceğim! Sakat kalmayacağım!
Ertesi gün Bruno Coquatrix’e telefon edip,kendisine en kısa zamanda vereceğim konser için bir
tarih saptamasını istedim. Kekeledi ,bocaladı sonra razı oldu. Daha sonra dostum Raymond
Dextreit’i aradım. Geçirdiğim kazayı gazetelerden öğrenmişti. En kısa zamanda ziyaretime
gelmesini rica ettim.Ertesi günü geleceğini vaat etti. Önceden onun vejetaryen olduğunu
biliyorum ve doğa ilaçları üzerine altmış kadar kitap yazdığından da haberim vardı.Ayrıca
kökçülüğün bayraktarlığını yapan bir derginin yazı işleri müdürüydü. Sözünde durdu ve geldi
de.Kötü bir beslenmenin ve iflas etmiş bir özümsemenin kurbanı olan bedenim ,kalsiyumsuz
kalmıştı ve kemiklerim bu nedenle kaynamıyordu.Ayrıca kükürt,demir,fosfor,enzimler ve
vitaminler bakımından da iyice fakir kalmıştım.Raymond Dextreit’i dinlerken doğa ilaçlarının ve
bunların nimetlerinin temel kurallarını da yavaş yavaş anlamaya başladım. Doğa
ilaçları,bünyemizin içinin kirlenmesini ortadan kaldırıyor organizmayı adeta süzgeçten geçiriyor
hücrelerimizin hayati yüzeyine sağlık veriyor; zayıflayan organları güçlendiriyordu.

Doğa ilaçları sayesinde bünye her türlü hastalığın saldırısını püskürtebiliyorlar;organlar,


kazalarda meydana gelen kırık ve yaraların tahribatını onara biliyor,bünyemiz ilaçlara gerek
kalmadan kendi tedavisini kendi başına gerçekleştiriyor. Doğa ilaçları benim durumumda tam
bir mucize gerçekleştirdi ve işte bu sayede önce küçük adımlarla bağladım işi,gerçek
anlamda yürümeye kadar vardırdım.Kazadan sonra yürüyüp ilk sahneye çıktığım günkü
heyecanı hiçbir zaman unutamam. Bir lokma alkol bile içmediğim halde sarhoş gibiydim.
Orkestranın çaldığı müziği işitiyor,fakat sesler bana sanki çok uzaklardan geliyormuş gibi
ulaşıyordu.Perde açılınca,kendimi seyircinin karşısında,bir daha adımımı atamayacağımı
tahtaların üzerinde buldum.Seyirci, bana cesaret vermek için çılgınca alkışlıyordu. Boğazım
dilim kurumuştu.Mideme kurşun oturmuştu sanki. Bütün endişe ve üzüntülerimden sıyrıldım.
Mucize gerçekleşmişti.Önce yürümeyi başardım. Ardından da amansız hastalığı yendim.
Şimdi hepinize sağlık veriyorum.Sağlıklı besinlerle beslenin,sebzeler ve meyveleri çiğ
yiyin,tahıl oranını arttırın,peynire,yumurtaya ve bala itibar edin Ve bu kitapta önerilen bütün
doğa ilaçlarına güvenin. Siz kendinize yardımcı olun .Doğa ilaçları da size yardım edecektir.

KENDİNİ KENDİ KALIBI İÇİNDE


İYİ HİSSETMEK

Doğa ilaçları: Mutfaktaki ecza dolabı:

En sonunda ben de sağlıklı olmanın gerçek ve müthiş belirtisiyle eşsiz ve biricik bir ecza
dolabının sırrını keşfettim.
Belirti şu: Duş yaparken birden ıslık çalmaya ve şarkı mırıldanmaya başlarsam demek ki
demir gibiyim diyorum kendime.Hücrelerimin toksinle yüklü olmadığını,besin artıklarının
karaciğerimi istila etmediklerini ve kanımın damarlarımda serbestçe dolaştığını çok iyi
hissediyorum.

Ecza dolabı: Benim ecza dolabım,sadece mutfağım. Yani benim ecza dolabımda adları
sadece bitki,sebze ve meyve olan mucize ilaçlar bulunuyor.İnsanın kendi evinde kendi başına
tedavi edebileceği hastalıklar için uzak ülkelere kalkıp gitmeye hiç gerek yok, ve işte “ bizden
yana “ ve ” bize karşı ” olan besinlerin bir genel listesi:

Bizden yanalar: Sebzeler salatalar,taze meyveler,kuru meyveler,bal,tahıllar,zeytin yağı ve


bitkisel yağlar,peynirler,yoğurt,yumurta ve taze tereyağı,biyolojik mayalar.
4

Bize karşılar: Et ve şarküteri,Şeker,Hamur işleri pasta ve beyaz ekmek,


Alkol,Konserveler,Çay,kahve,kakao,çikolata,Tuz.

YAŞASIN BİTKİLER:

Ne Mozart ne Beethoven sebzeler ve meyveleri övmek için senfoni besteledi,ama bana


sorarsanız yazık ettiler. Nedense en büyük sanatçılar ,yalnız aşk terennüm ettiler.Oysa
bitkilerin nimetlerine şöyle bir göz atalım.Şekere karbonhidratlara,vitaminlere,hangisi
A,B,C,D,E,K,U mu? – Eligo - elementlere,madensel tuzlara mı ihtiyacınız var? Sebze ve
meyveler bunların hepsini karşılayabilir.Hepsi bol bol enzim maya ve temel yağları
içerir.Öyleyse niçin vazgeçeceksiniz? Bir küçük bahçesi olan talihli insanlardansanız ,sabahtan
bahçenizdeki nimetlerden toplamaya başlayın,hem de bu arada güneşin nimetlerinden
yararlanın.Kendi sebze ve meyvenizi taze taze toplamak fırsatından yoksunsanız,manav ve
sebzecilerdeki taze ürünlerden yararlanın.Hepsini iyi yıkayın ama vitamin ve madensel tuzlarını
yitirmemeleri için suda uzun süre bırakmayın. Meyvelere layık oldukları yeri verin.Hatta bazen
sofradan yalnız meyve yiyerek kalkmayı deneyin.Bu arada bütün öğünlere bir meyve yiyerek
başlamayı alışkanlık haline getirin.Çünkü değerli zenginlikleri bünye tarafından aç karnına,tok
karnına olduğunuzdan daha kolay ve iyi sindirilir.Bir restoranda yemeğe meyve yiyerek
başladığınızı gören garsonun gözleri fal taşı gibi açılırsa,hiç çekinmeden bunu size.Michael
Jackson’un tavsiye ettiğini söyleyin.Haftada iki üç kez iş yerinize bir miktar taze meyve ve kuru
yemiş getirerek öğle yemeklerini bununla geçirin.Böylece iki üç kez dışarıda bir lokantada veya
kurumun yemek hanesinde yemekten kurtulmuş olursunuz. Zaman zaman meyveler ve sebze
kürleri yapmayı da ihmal etmeyin.

İşte bazı ” doktor ” bitkiler :

• Ürik asit,soğan ve üzümden fellik fellik kaçar:


• Albümin taze fasulye karşısında duramaz:
• Kansızlığın havuç,üzüm,ıspanak,pancar,lahana,dereotu,kayısı,elma ve erik karşısında
yüzü sapsarı kesilir.
• Kan dolaşımı bozuklukları ve damar setliği,limon,maydanoz,sarımsak,domates,ve armut
karşısında daima pes eder.
• Keza romatizmanın yine limon,çilek,ahududu,üzüm,elma,armut,domates,pırasa,taze
fasulye,soğan ve kereviz karşısında elleri ayakları titrer
• Astım,nardan nefret eder.
• Safra ve böbrek taşları ,domates,armut,üzüm,pırasa ve armudu görünce düşüp bayılır.
• Selülit limonun karşısında erir biter.
• Dereotu saç dökülmesine karşı bire birdir.
• Kolesterol karahindiba ve enginarı görünce kaçar.
• Yorgun kalp kerevizle,üzümle,soğanla ve narla içli dışlı olursa güçlenir.
• Spazmlar ve sinir krizleri ile uykusuzluk mandalina armut ve marul karşısında daima pes
eder.
• Kabızlık,ancak zeytinyağı,pırasa,erik,kiraz ve üzümle sökülür atılır.
• Kalsiyum ve mineral eksikliklerinin
havuç,pırasa,şalgam,lahana,pancar,badem,ıspanak,üzüm,elma,kiraz ve çilek karşısında
hep korkudan dişleri takırdar.Şeker,soğan,enginar,pancar,zeytin ve zeytin yağını
fındığı,cevizi ve bademi gördü mü erir gider.
• İshal,havuç,limon,nar ve kaysıdan nefret eder.
5

• Siğil,sarımsakla yumuşar.
• Ödemler ve bünyenin su tutma hali soğan,karşısında buharlaşır gider.
• Ülser ve midede asitlenme,havuç,lahana,limon,üzüm,elma ve ananasla çözülür.
• Kanser ve kansere yatkınlığın düşmanı sarımsak ve kırmızı pancardır.
• Karaciğer yetersizliği,karaciğerin büyümesi,karahindiba,kuşkonmaz,havuç, enginar,
zeytin,kereviz,turp,zeytin yağı ve greyfurt karşısında gerilir.
• Boğaz ağrıları,dut,Frenk üzümü,sarımsak,ıhlamur ve yosunu görünce barış çubuğu
tüttürmeyi yeğiler.
• Basur karpuz,ve üzüm karşısında ufalır.
• Herpes’in amansız düşmanı elmadır.
• Tansiyon yüksekliği de sarımsak maydanoz,limon,Frenk üzümü ve armut karşısında
hemen tonunu indirir.
• Bağırsak enfeksiyonları ve mide ekşimeleri ise çay üzümü,tarhun otu,limon,elma ve
domates çıkagelince kuşatmayı derhal kaldırır.
• Menopoza karşı tek çare Frenk üzümüdür.
• Sinir depresyonu ve sinir zaafları,portakal,havuç,armut,şalgam,soğan, kuşkonmaz,
badem, erik,incir ve diğer kuru meyvelerin huzurunda hemen diz çöker.
• Şişmanlık armudu görünce söner gider.
• Pankreas zafiyeti,patlıcan saldırısına karşı hiç direnemez.
• Deri hastalıkları enginar,limon,salatalık,kereviz,kuş konmaz ve turp karşısında renk
değiştirir.
• Böbrek bozuklukları daha üzüm elma kavun kereviz karahindiba ve tekesakalı görünür
görünmez kirişi kırarlar.
• Ciltteki kırışıklıklar havucun temasıyla düzelir.
• Enginar domates üzüm ve çay üzümü çıkageldi mi üre bütün serinkanlılığını yitirir.
• Damarların zayıflığını,portakal,yeşil biber takviye eder.
• Solunum yolları hastalıkları ve akciğer arızaları,turp,sarımsak,şalgam ve dereotu
yanlarına yaklaşınca nefes bile alamazlar..
• Prostat ve idrar yolları hastalıkları,turp,ceviz,tere otu,soğan ve çay üzümünü görünce
merhamet dilenirler.

Şimdi de meyve ve sebze kürleri:

Zaman ve fırsat buldukça ,hafta sonu tatillerinizde bir çeşit “ forma girme günleri ”
haline getirin.Uygulayacağınız kür için Pazar yerini dolaşıp,bol meyve ve sebze seçin. Her tür
için iki üç ayrı gün ayırın. Sabahları bir veya iki çiğ meyve yiyin.Öğle yemeğinden önce ,bir
bardak meyve suyu için ,sonra bir çiğ meyve daha yiyin.Akşam yemeğinden önce de bir
bardak meyve suyu için,sonra bir çiğ meyve yiyin.Bu teknik ,iki üç gün içinde bünyenizdeki
toksinlerin büyük bir bölümünü tasfiye etmeye yeter.Bu sayede kendinizi çok daha hafif
hissedebilirsiniz.
Büyük yaz tatili boyunca uygulayacağınız on günlük bir kür şöyle uygulanır.

İlk üç gün:

Sabah : Bir bardak meyve suyu için,bir veya iki çiğ meyve yiyin ( tek tür bir meyve seçmeyi
yeğleyin )
6

Öğlen : Yemekten yarım saat önce ,bir bardak kaynatılmış bir ot çayı için ( ıhlamur olabilir
yorgun kara ciğerler için ). Bir meyve suyu için. Bir veya iki çiğ meyve yiyin. Çiğ salata ve
sebzelere devam edin.Karışık ve katılanmış olabilir.

Akşam : Tıpkı öğlen yemeğinde olduğu gibi.

Yatmadan önce: Dışarı çıkmanızı kolaylaştıracak ve kanı arındıracak bir ot çayı için.
Organizmayı arıtan bu üç günlük uygulamadan sonra,aynı biçimde beslenmeye devam
edin.Ölçülü olarak öğle ve akşam yemeklerine tahıl,peynir,yoğurt ve yumurta katın.
On günün sonunda bedeninizin,tıpkı iyi sulanmış bir bitki gibi dimdik forma girdiğini
görebilirsiniz.Ayrıca güneşle ilk temastan meydana gelebilecek çirkin sivilcelerden de
çekinmenize gerek kalmayacaktır.

Sağlık kokteyli:

Kokteyl denince,akla alkollü içki gelir.Fakat benim önereceğim sağlık kokteyllerinin o türle bir
ilgisi yok. Alkollü kokteyller ,sağlık için büyük zarar verirken benim bir kaç önerim ise,sizi pek
çok hastalıktan koruyabilecek.Elveda rom,votka,viski,cin,yaşasın
B1,B2,C,D,E,F,PP,U,kalsiyum
,potasyum,magnezyum,fosfor,demir,sodyum,manganez,silikat,iyot,brom,klor,bakır,çinkokükürt,
klorofil ve temel yağlar. Bu arada pancarda bulunan radyoaktif element rubidyumu da
unutmayalım.Bizi en şiddetli enfeksiyonlardan bile koruduğunu aklımızdan çıkarmayalım.

GENÇLEŞME KÜRÜ:

Hücrelerimi gençleştirmek,ömürlerini uzatmak ve hayatiyetlerini artırmak için onlara bu çeşitli


kokteylleri öneriyorum.Size de elbette.

GENÇLEŞME KOKTEYLLERİ:

1. Havuç ,lahana,dereotu: 4 havucu yıkayıp soyun.İki yaprak lahanayı yıkayın.Bir avuçta


dereotunu.Mikserde karıştırıp ağır ağır için.

2. Domates – ıspanak: 2 domatesi yıkayın.Bir avuç çiğ ıspanağı da iyice yıkayın.Hepsini


mikserde karıştırın.Ağır ağır için.

3. Kavun –kaysı-kiraz-badem: Kabukları çıkarılmış 3 badem,çeyrek karpuzu yıkayıp


kabuğunu soyun ve çekirdeklerini ayıklayın.Ayrıca 3 kaysıyla ,10 kirazı da yıkayıp
çekirdeklerini çıkarın.Hepsini mikserden geçirin ağır ağır için.

4. Portakal –limon-badem: Üç bademin kabuklarını soyun.Bir büyük portakalla,bir limonu


yıkadıktan sonra ,soyun.Hepsini mikserden geçirin.Ağır ağır için.

YORGUNLUK SAVMA KÜRÜ: Atlattığım sinir depresyonu sırasında bazı sağlık kokteyllerinin
bu hastalık karşısında etkili olduklarını gördüm.Ama benim “ tanık ifademin ” tek örnek
olduğunu sanmayın sakın.

NEŞE KOKTEYLLERİ:
7

Çiğ pancar-havuç-lahana-badem :

Üç bademin kabuklarını soyun.Orta boy bir pancarı,orta boy iki havucu yıkayıp soyun.İki de
lahana yaprağı yıkayın.Hepsini mikserden geçirin.Ağır ağır için.

Havuç –şalgam-pırasa-badem:

Üç bademin kabuklarını soyun. Bir şalgamı,bir pırasayı,2 havucu yıkayıp soyun.Hepsini


mikserden geçirin.Ağır ağır için.

Elma –erik-üzüm-kaysı:

Bir elmayı,4 eriği,4 kaysıyı yıkayıp ,çekirdeklerini çıkartın.Bir salkım üzümü de ( yaklaşık 20
tane ) iyice yıkayın.Hepsini mikserden geçirin.Ağır ağır için.

ENERJİ KOKTEYLLERİ :

Ben her yaz turnesinden önce ,her yeni plak kaydı arifesinde ,bu kürleri uygularım.Yarışlara
hazırlanan sporculara da tavsiye ederim.

Erik –şeftali-badem :

4 erik ve 2 şeftaliyi yıkayıp çekirdeklerini çıkartın.Önceden üç bademin kabuklarını


soyun.Hepsini mikserden geçirin.Yavaş yavaş için.

KAN ARITMA KOKTEYLLERİ:

Yaz başlarında derimizi sivilceli ve renksiz görürsek,umutsuzluğa kapılmayalım,İyi bir


kremden medet ummak yerine ,( ben bütün kremlerimi de kendim hazırlıyorum ),kokteyllere
umut bağlayın.

Kuşkonmaz – turp-salatalık - yaprak kereviz – sarımsak :

İki kuş konmazı,5 turpu,1/2 salatalığı yıkayıp soyun.İki kereviz yaprağını da iyice yıkayın.Bir
baş sarımsağı ayıklayın.Hepsini mikserden geçirin.Yavaş yavaş için.

KANSIZLIK SAVMA KÜRÜ :

İster ailenizden biri ,ister bir dost,ister bizzat siz olun,kansızlık çekiyorsanız bu iki kokteylli
dönüşümlü için.

Kırbaç kokteylli : Pancar – havuç – ıspanak :

Bir pancarı,iki havucu yıkayıp soyun.Bir avuç kadar ıspanağı çok iyi yıkayın.Hepsini mikserden
geçirin.Yavaş yavaş için.

Lahana – pırasa-havuç - ıspanak :


8

Bir pancarı iki havucu yıkayıp soyun.Bir avuç kadar ıspanağı çok iyi yıkayın. Hepsini mikserden
geçirin.Yavaş yavaş için.

Lahana – pırasa – havuç :

Üç havuç,1 pırasayı,yıkayıp soyun.İki yaprak lahanayı iyice yıkayın.Hepsini mikserden


geçirin.Yavaş yavaş için.

ROMATİZMA SAVMA KOKTEYLLERİ:

Romatizmanın ıstırabını çeken bilir.Bu nedenle sabırla uygulayın.

Onarma kokteyli :

Domates – maydanoz - kereviz yaprağı - soğan:Bir domatesi,bir miktar maydanozu,iki üç


kereviz yaprağını yıkayın.1/2 baş soğanı soyun.Hepsini mikserden geçirin.Yavaş yavaş için.

Çilek – ahududu – badem :

15 adet çilek 15 adet ahududuyu yıkayın 3 bademinde kabuklarını soyun.Hepsini mikserden


geçirin.Yavaş yavaş için.

KARA EKMEĞİN YARARLARI

İnsanlık 17 bin yıldan beri tahıl ürünleri yetiştirerek yaşamını sağlıyor.Daha doğrusu
sağlıyordu demek,gerek,çünkü,günümüzde beyaz undan yapılan ekmek,sağlığımıza katkıda
bulunmaktan çok zarar sağlıyor.Çünkü kara buğday ekmeğinin aksine beyaz
ekmek,bünyemize getirdiği fazla kilolarla şişmanlığa sebep oluyor. Aslında kara buğday
ekmeğini yeğlememiz için iki ciddi neden var.Sağlığımıza yarar sağladığı gibi daha da
ekonomik.Fırından aldığınız beyaz ekmek size boş kalori sağlarken,kara buğday
ekmeği,vitaminler başta olmak üzere,temin ettikleri ile eczanelerden uzak kalmanızı da garanti
ediyor.

Tahıl ürünleri,Orta çağ da devrin hem ekmeği hem de başlıca öğünü olarak itibar
görüyordu.Genellikle tahıl türü sofraya getirilir,tek öğün yemek hangisiyse üzerine dökülerek
yenirdi.Eski Mısırlıların ekmek yapmayı bildikleri anımsanırsa,insanın tahıl ürünlerine
sevgisinin eskiliği daha iyi anlaşılır.Doğanın bütün zenginliklerini ve yararlarına kısa bir göz
atalım.

Yulaf :

Özellikle kuzey ülkelerinin halkları,çok eskilerden beri yulafa itibar ediyor.Yulaf,tiroit bezinin
çalışmasını hızlandırıyor,vücuda ısı veriyor.Bu nedenle yazdan çok kışın yenmesi
yeğleniyor.Vikinglerin güçlü kuvvetli yapılarını göz önüne getirin ve yulafın yulafın nimetlerini
daha iyi anlayın.Toksin savar olan yulaf bu nedenle de üre,şeker ve cinsel iktidarsızlık
çekenlere de tavsiye ediliyor.Ayrıca bir büyüme hormonu içerdiği çeşitli vitaminler ve madensel
tuzlar barındığı için ( en başta D vitamini ) özellikle çocuklara salık veriliyor.Kışın sabah
kahvaltılarında kaynatılıp lapa şeklinde yenebilir.İçine ayrıca kuru yemiş veya bal da katılabilir.
9

Mısır :

Yaz mevsiminde özellikle Ortadoğu ülkelerinde sokaklar haşlanmış veya kebap mısır satan
seyyar esnafla dolar.Tuzlanarak uzatılan mis kokulu haşlanmış bir mısır koçanının lezzetine
doyum olmaz.Kebabının nefis kokusu ise,adeta iştah açar.Yulafın aksine,mısır yazın yenen bir
tahıl ürünüdür.Tiroit bezinin faaliyetini sakinleştirir.Vücuda serinlik verir.Dünyanın genellikle
sıcak yörelerinde yetiştirilmesinin bir nedeni de budur. Mayalar,Aztekler ve İnkalar mısırı ilk
yetiştiren kavimler olarak biliniyor.Kristof Kolomb sayesinde,mısır bütün dünyaya yayılan bir
tahıl ürünü oldu.Patates ve domates de yine aynı yoldan dünyaya yaygınlaştı.Mısırın yazın
çocuklara bol bol yedirilmesi yerinde olur.

Darı :

Fransa’da öncelikle Galyalılar tarafından çok sevilen bir tahıl ürünü.Özellikle,A vitamini demir
ve magnezyum açısından çok zengin. Bunlar da hücreleri yenileyen öğeler.İçerdiği fosfor
ise,beyin faaliyetini hızlandırırken ,yorgunluğun atılmasına sebep oluyor.Düzenli darı
tüketenlerin,nezle,grip,bronşit gibi hastalıklara yakalanmadıkları,diş çürüğü nedir
bilmedikleri,saç sağlıklarının çok yerinde olduğu söyleniyor.Darı tek başına yenilebileceği
gibi,pilav gibi,bir başka yemeğe eşlik edebilir.

Pirinç :

Dünyada insanların hemen hemen yarısı pirinçle besleniyor.Asya’da dünyaya gelen bu tahıl
ürünü,buradan bütün dünyaya yayıldı.O kadar ki,bugün İtalya ve Fransa’da yetiştirilen pirinçler
bile,Asya kökenli olanlar kadar revaçta.Buğdayda olduğu gibi,pirincin de bütün besleyici ve
yararlı unsurları kabuğunda.Bu nedenle beyazlatılan cilalanan yani işlem gören pirinç besleyici
özelliklerini yitiriyor.Bembeyaz bir pirinçten yapılan bir tabak midenizi şişirip kabız olmanıza yol
açabilir.Bunu bilin ve kırıklı kahverengiye yakın renkteki pirinç türlerini yeğleyin.

Çavdar :

Çavdar ise damar sertliği kan dolaşımı bozuklukları yüksek tansiyon gibi rahatsızlıkları olanlara
özellikle öneriliyor.Ayrıca çavdar çok lezzetli bir tahıl ürünü.Vücuda enerji sağlıyor.Kara buğday
eğmeğiyle çavdar ekmeğini dönüşümlü olarak yemek tavsiye ediliyor.

Arpa:

Dünyanın en eski tahıl ürünlerinden biri de hiç kuşkusuz arpa.Çünkü Mısır’da yapılan
kazılarda arpa tohumları bulunduğu biliniyor.Şöyle yaklaşık bir tahminle arpanın 17 bin yıllık bir
geçmişi olduğu öne sürülüyor.Fakat tek meziyeti bu değil. Çok büyük faydaları var.Kemiklere
kalsiyum sağlıyor,hücrelerin sağlığını koruyor ve sinir hücrelerini takviye ediyor.

Kara buğday:

Fransa’nın özellikle.Bretagne bölgesinde yaygın olarak tüketilen kara buğdayın eczacılıkta da


pek çok ilacın üretilmesinde kullanıldığı anımsanacak olursa,nimetlerinin ne kadar çok olduğu
kendiliğinden ortaya çıkar.Ama siz siz olun çorba halinde sofranıza getirerek yemeyi
yeğleyin.Kara buğdayda P vitamininden ( damarları kuvvetlendirir ) başka dişleri koruyan flüor
da bol bol var.
10

Buğday:

Buğdayı ekmek,hamur işleri,galeta çorba gibi çok çeşitli şekillerde tüketiyoruz.Oysa buğday
tohumunun kendiside başlı başına bir besin maddesi olabiliyor.Hem de ilaç değerin de ilaç
değerinde bir besin.Hatta ” mucize bir ilaç ” demeye bile cüret edeceğim.Kendi üzerimdeki
deneyimimden biliyorum buğday lapası kadar kuvvetlendirici bir besin görmedim.Yakalandığım
sinir depresyonundan buğday lapasıyla kurtuldum.Buğdayın içerdiği fosfatlar ona bu özelliği
sağlıyor sanıyorum.Magnezyum bakımından da çok zengin bir tahıl. Ayrıca sindirim sisteminin
çalışmasını kolaylaştırıyor.Kalsiyumu,fosforu,B vitamini ( özellikle de B1 )de cabası.Bir diğer
meziyeti daha:E vitamini içermesi.Bu sayede satım,şeker,kalp hastalıkları,bazı kanser
türleri,kısırlık gibi illetlere karşı da birebir bir besin-ilaç.Potasyumu,demiri ve çinkosuyla da
kansızlık illetini alt ediyor. Bir buğday taneciğinin böyle mucizeler yaratacağına
inanmıyorsanız,deneyin görün.

DOSTLARIMIZ KARBONHİDRAT VE PROTEİNLER

Bir kez daha anımsatalım:Bünyemizin sağlığı için ihtiyaç duyduğumuz başlıca


öğeler,proteinler,karbon hidratlar,yağlar,vitaminler,madensi tuzlar,oligo-elementler,enzimler ve
klorofil.
Et ve yararlı proteinler arsındaki ilişki: Proteinler,bedenimizin yapıcı öğeleridir. Uzun
bir süre bu sevgili dostlarımızın yalnız ette bulunduğu düşünüldü.Daha sonra soyada,kuzu
mantarında,kuru sebzelerde,bademde,peynirlerde,kara ekmek ve tahılda,yumurta ve kuru
meyvelerde de bol miktarda protein bulunduğu anlaşıldı.

İŞTE DURUMU AYDINLATAN TABLO

100 gram: Protein (gram olarak)


Mantar 35-36
Kuru sebze 20-25
Peynirler 23-29
Badem 20-21
Et 15-20
Ceviz fındık 16-17
Yumurta sarısı 16
Yulaf unu 15
Kara ekmek 13

Yineliyorum,et bize yalnız protein değil,aynı zamanda bol bol da toksin taşıyor.Bunların
tasfiyesi için de bünye boş yere yoruluyor.Bir başka deyişle et,ikinci elden gelen proteinler
sağlıyor bize.Bunları hayvan kendi dokuları için önceden kullanmış oluyor.Kullanılmış ve
yorgun proteinler elden düşme sayılıyor.

Ayrıca hayvan eti bünyemize gereksiz hormon ve antibiyotiklerde getiriyor,bunların


sindirimi de bize çok pahalıya mal oluyor.Her gün karaciğer ve böbreklerimiz bu zehirleri
zararsız hale getirmek için gereksiz yere kedi kendilerini harap ediyorlar.Bu durumda
11

proteinler daha soylu ve daha ayrı kaynaklardan sağlamak gerektiği,kendiliğinden ortaya


çıkıyor.

Etin zararları bilindiği halde,yakayı etten kurtarmak kolay değil.Et obur kişi,biraz alkol
bağımlısına benziyor. İkisi de düşkün oldukları maddeyi tükettikten sonra büyük zevk aldıkları
hatta güçlendikleri duygusuna kapılıyorlar. Ama bu güçlülük hissi gelip geçince de büyük bir
yorgunluk duyuyorlar.Elbette bir anda et tüketimini kesip ot obur hale gelmek söz konusu
değil. Ancak aşamalı bir yöntemle işe başlaya bilirsiniz. On beş gün sonra haftada bir hiç et
yemeyin.Bu etsiz günleri arttırarak etsiz rejime yönelin. Şeker ve yararlı karbon- hidratlar
arasındaki ilişki.
Proteinler bünyemiz için nasıl vazgeçilmez öğelerse karbonhidratlar için de aynı şey
söylenebilir.Bir otomobilin nasıl hareket etmek için benzine gereksinimi varsa bünyemizin de
hareket edebilmesi için şekere ihtiyacı var.Ancak karbonhidratlar sayesinde koşar yürür ve
şarkı söyleyebilirsiniz. Ama şeker var,şekercik var. Bünyemize en yararlı olanları “ basit ” diye
nitelendirilen türlerdir.Çünkü sindirim gerektirmezler.Buna karşılık bol enerji sağlarlar.

Basit şekerler şu besinlerde bulunuyor :

Bal.
Şekerli kuru meyveler.
Taze meyveler.

Diğer türü yani “ bileşik ” şekerlerin enerjisinden yararlanabilmek için organizma bunları
sindirmek zorunda kalıyor.

Sözünü ettiğimiz bu birleşik şekerler ise şu besinlerde bulunuyor :

Bütün tahıl ürünleri ( özellikle kara undan yapılmış hamur işleri ve ekmek ).
Mercimek.
Sebzelerin kökleri.
Süt.

Beyaz şeker: Ben bildiğimiz beyaz toz veya kesme şekerine üçüncü bir tür gözüyle bakıyor
ve hırsız şeker diyorum.Onları kedilerini hep evinize davet ettiren fakat bir keresinde olsun bir
çiçek getirmeyen ayrıca her ziyaretinde bazen bir küçük gümüş kaşık bazen de bir biblo
yürüttüğünü fark ettiğimiz insanlara benzetiyorum.Kesme şeker de hep elleri boş gelir
bünyenizi ziyarete:Ne vitamin ne enzim veya madensel tuz getirir.Daha da beteri sindirimi,
kendi B1 vitamini rezervlerimizi tüketerek gerçekleştirir. Beyaz toz şekerin veya kesme
şekerinin üretim şekli bile bu zararlı besinden vazgeçmemiz için yeterli bir sebeptir.

Bal: Bize bal sağladığı için arıya ne denli teşekkür etsek azdır.İdeal bir doğal besin olan balın
iki etkinliği var.Hem besliyor hem tedavi ediyor.” Basit ” şekerlerin en büyük kaynaklarından
biri olduğu gibi bol miktarda madensel tuz oligo—elementler ve vitaminler içeriyor.Fakat baldan
en üst düzeyde yararlanmak istiyorsanız doğal bal satan özel yerlerden satın almanızı salık
vereceğim.Baldan aşağıdaki alanlarda yararlanabilirsiniz.Mide – bağırsak - zayıflama ve
depresyon sorunlarınızı çözümler.Nezleye ve bronşite karşı ıhlamur balının etkisi
kesindir.Yorgunluk bitkinlik durumları ve karaciğer yorgunluğunu da balla atabilirsiniz.
Uykusuzluğa sinir gerginliğine kalp çarpıntılarına karşıda birebirdir.
12

Kuru incir: İşte bir değer “ basit ” şeker kaynağı.Şekerinin özümlenmesi çok kolaydır.İçerdiği
A ve B vitaminleriyle hücrelerimiz güçleniyor.Yemek yiyecek vakit bulamadığım veya getirilen
yemeğin kalitesi hoşuma gitmediği zaman atıştırabilmek için yanında daima üç-beş kuru incirle
diğer kuru yemişlerden bulundururum. Üstelik incir lezzetli bir meyvedir .Çok çiğneyerek
vitaminlerinden yararlanmak da olası. Fakat çok kalori sağladığı için az yemeyi yeğliyorum
.
Kuru üzüm: İşte gerçekten harika bir başka meyve.Üzümün kurusunda da tazesinde de
hazine değerinde madensel tuz, A ve B vitaminleri var.Ayrıca bir değer “ basit ” şeker
kaynağı.
Sınav sırasında da öğrenciler için birebir.Bu arada hurmayı da hatırlatmak isterim.Kuru meyve
bölümünü bitirmeden size bir mönü önermeden edemeyeceğim:
Üç olgun hurmaya dövülmüş veya parçalanmış 10 adet bademi ve birkaç kuru üzümü
karıştırın.Sonra küçük bir kaşıkla iyice çiğneyerek yiyin.Bu “ yemeğin ” üzerine bir de ballı
ıhlamur içmenizi önereceğim.Yaşamın tadına varacaksınız.

Yağlar, koşuyor, koşuyorlar

Yağ ve yağlı maddeler dendi mi insanın aklına hemen kolesterol geliyor.Kolesterol söylendiği
kadar korkunç bir şey mi.Hem evet hem hayır.Aslında bu biraz miktarına bağlı.Çok yükseldiği
zaman tehlike oluşturduğu gerçek.Organizmada kolesterol miktarının artmasında hayvansal
yağların,piyasada satılan rafine yağların ve şekerin rolü büyük.Buna karşılık kaliteli yağlı
maddeler,hiçbir kolesterol yüklemesine sebep olmuyor.Öyleyse aşağıda sıralanan kaliteli yağ
kaynaklarına itibar edeceksiniz:

o Soğukta bir kere ezilerek elde edilen zeytin yağları.


o Taze tereyağı
o Badem yağı
o Zeytin
o Yumurta
o Peynirler.

Zeytinyağı her zaman yar olmayan bir dost:

Görünümleri ne kadar iştah açıcı olursa olsun zeytinyağlarının kaliteli oldukları iddia
edilemez.Çok kez azami randıman elde edebilmek ve son damla yağı bile çıkarta bilmek için
zeytin çekirdekleri ısıtılarak içine “hexne” adlı bir de kimyasal madde katılıyor.
Ardından fosforik asit işleminden geçirilen yağ sodayla nötrleştiriliyor.Renk açma işlemlerinde
de karbon ve sülfürik asitli toprak kullanılıyor.220 derece ısıda buharla da kokusu
alınıyor.Bütün bu işlemlerin ne gibi tehlikeli artıklar yaratabileceğini artık varın siz
hesaplayın.Oysa en iyi zeytinyağının rafine değil en az işlem görmüş ilk ezilmeden elde edilen
yağ olduğunu bilin.

Margarinler: Kolesterolünü düşürmek için hiç kimsenin margarin yağı yemeye başladığını
işittiniz mi?Bilin ki margarinler hayvansal yağların veya bitkisel yağların hidrojenlenip
katılaştırılmasıyla elde ediliyor.İşlemler çok yüksek ısılarda gerçekleştirildiği için kanser yapan
maddelerinde ortaya çıktığı ileri sürülüyor.Bunca tehlikenin yanı sıra margarinlerin sindirimi
güçleştirdikleri kolesterolü artırdıkları da gerçek.

Açıl susam açıl :Pek çok Ortadoğu ülkesinde olduğu gibi,İsrail’de de insanlar tahin adı
verilen susam yağını kullanıyor.
13

Şahsen bende tahine bayılırım.Bal ve pekmezle yenebileceği gibi ekmeğe de sürüle bilir
domates salatasına konabilir.

KURTARIRSA KARACİĞER KURTARIR

Adı : Karaciğer
Yaşı : İyi ve kötü alışkanlıklara göre değişir
Görevi : Hücresi, özgür cumhuriyetimizin başkanı.
Özellikleri : Bir kitaptan biraz daha büyükçe olup hiçbir laboratuarın hiçbir bilgisayarın hiçbir
kimya fabrikasının ( ne kadar büyük olursa olsun ) yapamayacağı çok sayıda operasyonu
sırayla gerçekleştirir. Biyolojik eylemleri kalpten de önemli olan karaciğer birkaç yüz kimyasal
değişikliği birkaç saniye içinde hatasız gerçekleştirebilir.

Karaciğerin dokuz özelliği:

Karaciğer her gün yarım veya bir litre arasında değişen miktarda safra adı verilen tadı acı bir
sıvı salgılar.Bu sıvı yağların sindirimini gerçekleştirir. Bağırsakları dezenfekte ederek ishal ve
kabızlığa karşı korur.Yorgun karaciğer yeterince safra salgılayamaz. Bu nedenle yağların
sindirimi güçleşir.Karaciğer vücudumuza giren bütün maddeleri hücrelerimizi zedelemeden
besleyebilmeleri için değiştirip insana uygun hale getirir.Yorgun karaciğer bu görevi yerine
getiremez ve zararlı maddelerin birikimine yol açar.Karaciğer sindirilen maddelerin tamamını
alıp sıkı bir denetimden geçirir.Fazla besinleri atar.Toksinleri bağırsaklara gönderir bakterileri
yok eder.Yorgun bir karaciğer ise vücudumuzu savunma işlerini gerektiği gibi
gerçekleştiremez. Bazı hastalıklar ve zehirlenmeler böyle meydana gelir.Karaciğer hücresel
veya kassal etkinliklerinden dolayı oluşan zehirler gibi dışardan alınan zehirleri de zararsız
hale getirir:Alkol,ilaç,et şarküteri vs.Yorgun karaciğer bedenimizi zehirleyen maddeleri
gerektiği gibi tasfiye edemez.Karaciğer hücrelerinden pek çoğu özellikle alkolle temas ettikleri
zaman ölür.Bu ölüm olayları her gün binerse karaciğer daralıp sertleşir.Sonu da sirozdur.
Karaciğer bir barajın akarsu sistemlerini kontrol etmesi gibi kan dolaşımını denetler.Bir sünger
gibi davranarak kalbi rahatsız edecek kan iltihaplarını önler.Yorgun karaciğer ise bu miktarda
çok kanı emebilecek esneklikten yoksundur.Böylece bünye önemli bir düzenleme aygıtından
yoksun kalır.Karaciğer kan hormonlarının dozunu ayarlar,yağ,karbonhidrat metabolizmasını
düzenler,gerektiği zaman kullanılmak üzere vitamin ve şeker stoklar. Yorgun karaciğer
vücudun vazgeçemeyeceği hormonları sağlayamadığı için yaşlanmamızı engelleyemez.
Vazgeçemeyeceğimiz yağları ve karbon hidratları sindiremez.Karaciğer bünyemizin ısısının
aynı kalmasını sağlar.Yorgun karaciğer bu görevi de yapamayacağından sıcak ve soğuktan
ciddi olarak çekeriz.Karaciğer kan için vazgeçilmez olan bazı maddelerde üretir.Özellikle kanın
pıhtılaşmasına,akarlılığına ve bünyeyi bazı enfeksiyonlara karşı koruyan maddeler
( protrombin,fibrin,globulin gibi )Yorgun bir karaciğer insanı hemoraji ( iç kanama )tehlikesiyle
karşı karşıya bırakır.Kan koyulaşarak kalp ve damarlar için tehlikeler yaratır.Hastalıklara bizi
teslim eder.Kan dengesinden de karaciğer sorumludur.Alyuvarlardaki demir miktarını da o
dengeler.Bu dokuz gerçekten sonra karaciğerin yorgunluğunun sebep olabileceği hastalıkları
da sıralayalım.
14

Kötü bir sindirim.Kabızlık ve ishal olayları.Apandisit.Şeker


hastalığı.Şişmanlık veya zayıflık.Kansızlık.Kolibasiloz.Bağırsak iltihapları ekşimeleri
spazmları. Mineral eksiklikleri . İşitme ve görme bozuklukları. Cilt hastalıkları ve
aklaşma.Mafsal romatizması.Tansiyon yüksekliği. Sinüzit,nezle ve kronik bronşit.
Astım,saman nezlesi ve diğer alerjik olaylar. Bacaklarda şişme ve kızarma.
Salgıbezlerinde dengesizlik. Kas zafiyeti. Düz tabanlık. Varis hemoroit. Kısırlık ve cinsel
iktidarsızlık. Selülit. Sorunlu adet kanamaları. Verem. Kanser.

Şükür ki doğa bu korkunç hastalıklardan önce karaciğerinizde işlerin yolunda


gitmediğini bu değerli organın yorgun düştüğünü bazı ön belirtilerle gösterir.Bunların başlıcaları
da şunlardır.

Paslı bir dil ve nefes kokusu,mide bulantısı ve kalp ağrıları,midede şişkinlik ve


gazlanma,baş ağrıları ve başta ağırlık,uykusuzluk,çok berrak veya aksine çok yüklü idrar,sarı
bir ten ve yorgunluğu belli eden bakışlar,kırmızı bir burun ve yüzde lekeler.

Karaciğerin dostları bizimde dostlarımızdır.....Düşmanlarına gelince.......

Karaciğerinizin sağlığı için tam bir “ kimyasal ürün ” ürün olan toz ve kesme
şeker,ondan hiç farksız olan rafine beyaz tuza,rafine yağlara,margarinlere ve hayvansal
yağlara,konservelere,beyaz francala ekmeğine,beyaz undan yapılan hamur işleri ve
pastalara,kırmızı etlere ve şarküteri ürünlerine,kimyasal besinlere,ilaçlara,alkolü içkilere ve
sigaraya,sürmenaj ve hep oturarak çalışmaya hayır.
Buna karşılık bala meyvelere ( özellikle limon ) şekerli kuru meyvelere,kaya
tuzuna,kimyasal maddeler katılmamış ve bir kere ezilerek elde edilen zeytin yağına,ayçiçeği
yağlarına,pişmiş veya çiğ sebzelere,havuca.pancara,lahanaya,enginara,
kerevize, karahindibaya, pırasaya,sarımsağa,kara unla yapılmış hamur işlerine,kara
ekmeğe,tahıl ürünlerine,yumurtaya,peynirlere,soyaya,kuru yemişlere,gerektiği gibi dinlenmeye
ve fizik egzersizlerine EVET.

SAĞLIKLI YAŞAM YASASI

Kötü alışkanlıklar içimize işlemişken elbette yeni bir yaşam tarzına ayak uydurmak kolay
değil.Fakat bazı kurallara uyarak ilk adımı atabilirsiniz.

Alışveriş için altın kurallar :

En kısa zamanda beyaz francala ekmeğinden etten sanayi ürünü yağlardan şeker ve rafine
tuzdan konservelerden sigara ve alkollü içkilerden vazgeçerek bunları satın almamakla işe
girişelim.Çarşıya alışverişe çıkarken neler satın almayacağınızı ve neler satın alacağınızı bir
liste halinde belirleyin ve ondan sonra alış verişe yönelin.

Mutfak için altın kurallar :

Çiğ yenen besinler besleyici değerini olduğu gibi korur.Sindirimi de daha kolaydır.Bu nedenle
hızla “çiğ yeme”alışkanlığına yönelin.Aslında ısı besinlerimizin pek çoğunun bozulmasına yol
açar.Fermantasyon öğelerinin çoğunu tahrip ederek sindirimi güçleştirir.Yine pişme olayı
sırasında vitaminlerin büyük bir kısmı yok ulur madensel tuzlar yitirilir.Pişirseniz bile besinleri
15

hep kısık ateşte pişirin.Bu sayede su gaz ve elektrikten de tasarruf etmiş olursunuz. En az
zararlı olanından en zararlısına doğru da pişirme yöntemlerini şöyle sıralayabiliriz:

• Kısık ateşte çelik tencere içinde kendi suyuyla veya bir miktar bitkisel yağla domates ve
soğan ilavesiyle üstü kapalı olarak pişirin.
• Fırında pişirme. Çok sıcak havanın dolaşmasıyla sağlanan bu yöntemi sık kullanmayın.
• Izgarada pişirme yönteminde besinler yine kendi suyuyla veya pek az yağla ateşte
pişirilir.Yine ifrata kaçmamakta yarar var.
• Kızartma kızgın yağ içinde pişirmek demektir.En zararlı yöntem olup özellikle yağı
yakmamaya dikkat edin.Sık kullanmamakta yarar var.
• Haşlama pişirmede besin kaynar suya atılarak bir süre pişirilir.Fakat besleyici
özelliklerinin çoğu bu sırada yok olur.
• Düdüklü tencerede pişirme.Besinler çok çabuk pişer ama besinlerin en büyük değer
kaybına uğradıkların yöntemdir.

SOFRA İÇİN ALTIN KURALLAR:

Unutmayın yemeklerinizi hazırlama yönteminiz kadar yeme tarzı da önemlidir.Bazı ilkelere


uymayı alışkanlık haline getirin.İnsan ne yiyorsa yediğinin bileşkesidir.Bu nedenle en sağlıklı
bir biçimde pişirerek yiyeceğiniz besinleri seçin.Sindirimin ağızda başladığını unutmayın. Hızlı
yemek yemeyin ve iyice çiğnemeden lokmanızı yutmayın.Gürültü ve heyecandan kaçının sakin
ortamda karnınızı doyurun. Askeri bir marş temposunda yemek yemeyin Her lokmadan sonra
çatal ve bıçağınızı bırakın.Sindirimi aksatmak istenemiyorsanız yemekten önce ve sonra
sinirlenmemeye öfkelenmemeye bakın.Yemeklerini ağızlarını yakacak kadar sıcak yemeye
bayılan kazakları taklit etmeyin.Çok sıcak yemekler tad alma sinirlerinin iyi çalışmasını
engeller.Buzlu besinlerden de kaçının.Sindirim aksaya bilir.Her öğün yemeye olgun ( ezik
çürük değil ) bir meyve yiyerek başlayın.Çünkü meyvelerdeki şeker yemekten önce alınırsa
daha kolay sindirilir demiştik.Meyveden sonra çiğnenecekleri ve salataları yeğleyin.Salatadan
sonra da tahıl ve sebzeler gelebilir.Bunları da en sağlıklı biçimde hazırlayın.Acıkmadan sofraya
oturmayın. İfrata kaçıldığı takdirde en sağlıklı besinlerin bile zarar vereceğini bilin.Vücudun
ihtiyacını aşan bütün besinler zehir demektir.Kimse akıl etmemekle birlikte zaman zaman bir iki
gün oruç tutmayı deneyin.Fakat oruç tutuğunuz gün bol su içmeyi de ihmal etmeyin.

BİR YILLIK MÖNÜ VE TARİFLERİ

Doğadan uzak yaşamaya o kadar alıştık ve alıştırıldık ki belki hangi mevsimde hangi sebze ve
meyveler bulunur onu bile unuttuk.Hoş şimdi yapay yöntemle her mevsimde her tür meyve ve
sebze bulunuyor ama biz sizleri doğru yola çekmeyi denemek istiyoruz.
Bu arda bazı “ kılavuz ”sebzeleri sofranızdaki salatalardan hemen hiç eksik etmemeye
bakın.Bunlar havuç lahana şalgam pancar pırasa kereviz soğan ve sarımsak. Pancarı,
Bürüksel lahanasını ve ıspanağı çiğ yemekte büyük yarar olduğunu da anımsayın.Mutfağınıza
renk katacak bazı güzel kokulu otlarla baharatı da akıldan çıkarmayın.Bir hatırlatma: Melek
otu,anason,fesleğen,tarçın,kapari,maydanoz,sarmısak,kişniş,kornişon,kimyon,tarhunotu
,zencefil,karanfil,defne,nane,hardal,hindistan cevizi,yabani mercanköşk,kırmızı
biber,kara biber,biberiye,safran,kekik,adaçayı,yaban kekiği ve vanilya.

OCAK AYI

Taze meyveler: Ananas.limon,mandalina,portakal,greyfurt,elma,armut.


16

Kuru meyveler: Kaysı,badem,hurma,incir,fındık,ceviz,erik,üzüm.


Sebzeler : Lahana,Bürüksel lahanası,sarımsak,hoş kokulu
otlar,avokado,pancar,havuç,kereviz,mantar,karnıbahar,yerelması,
Rezene,kurufasulye,marul,mercimek,şalgam,soğan,zeytin,karahindiba,patetes,pırasa,kara
trup,domates,kırmızı turp,balkabağı.

BİR GÜNLÜK MENÜ:

Sabah kahvaltısı: Bir meyve, kuru üzümle yoğurt, iki dilim ballı kara ekmek, ballı kekik çayı
Öğle yemeği: Bir meyve, çiğ lahana salatası ( yeşil ve kırmızı lahana ) yulaf ezmesi, peynir.
Akşam yemeği: Bir meyve, karışık salata ( tarife bakın )kereviz çorbası, bir dilim kek.

AYIN TARİFİ : KARIŞIK SALATA

Dört kişi için:

Dört havuç, kıvırcık salata ( doğranmış ) dört çiğ pancar,dört çiğ havuç,iki katı yumurta,üç
ceviz,bir limon,dört çorba kaşığı ayçiçek yağı,maydanoz ve tarhun otu,kaya tuzu

Hazırlanışı:

Pancar ve havuçları ince ince kıyın.Karıştırıp salata tabağının ortasına yerleştirin.Çevresine taç
gibi kıvırcık salatayı koyun. Dilim dilim keseceğiniz katı yumurta ile kıvırcık salatanın üstünü
süsleyin.Katığını bir kasede hazırlayın.Yağı limon suyunu dövülmüş cevizleri maydanoz ve
tarhun otunu iyice karıştırın. Hemen sofraya getirin.

ŞUBAT AYI

Taze meyveler: Ananas,limon,mandalina,portakal,greyfurt,armut,elma.


Kuru meyveler: Kaysı,badem,hurma,incir,fındık,ceviz,kuru erik,kuru üzüm.
Sebzeler : Sarımsak,hoş kokulu otlar,avokado,pancar.havuç,kereviz,mantar,lahana,Bürüksel
lahanası,karnı bahar,hindiba,kuru fasulye,marul,mercimek,kıvırcık
salata,soğan,zeytin,karahindiba,pırasa,patates,domates.

Bir günlük menü:

Sabah kahvaltısı: Bir meyve, beyazpeynirli üç dilim kara ekmek ,ballı biberiye çayı.
Öğle yemeği: Bir meyve, karışık salata, patates dolması ( tarife bakın )kuru yemiş
Akşam yemeği: Bir meyve, kremalı kereviz çorbası , yeşil salata.

AYIN TARİFİ : PATATES DOLMASI


Dört kişi için:

Dört büyük patates.İki fincan darı.50 gram gravyer rendesi.Maydanoz ve kaya tuzu.

Hazırlanması:

Patatesleri yıkadıktan sonra kabuklarıyla birlikte haşlayın ( 20 dakika ) Haşlandıktan sonra


soğuk suda soğutun.Patatesleri uzunlamasına kesip içlerini boşaltın.Yaklaşık bir cm’lik bir
kalınlıkta bırakın. İçlerini hacminin iki katı tuzlu suda haşlayacağınız darıyla doldurun.
17

Doldurduğunuz patateslerin üzerine gravyer rendesini serpin.Sofraya getireceğiniz zaman ince


kıyılmış maydanozu üzerine serpin.Sıcak olarak ikram yapın.

MART AYI

Taze meyveler: Ananas.limon.portakal.greyfurt.armut.elma.


Kuru yemişler: Kaysı.badem.hurma.incir.fındık.ceviz.erik.üzüm.
Sebzeler: Sarımsak.hoş kokulu otlar. enginar. avokado. pancar. havuç. kereviz. mantar.
lahana. Bürüksel lahanası.karnıbahar.rezene.kuru fasulye.bezelye.yeşil salata. şalgam.
soğan.zeytin.karahindiba.pırasa.kara turp.kırmızı turp.domates.

BİR GÜNLÜK MENÜ:

Sabah kahvaltısı: Bir meyve suyu,patatesli omlet,( tarife bakın ) ballı kaynamış ada çayı.
Öğle yemeği: Bir meyve,karışık bir salata,karışık sebze çorbası,komposto.
Akşam yemeği: Bir meyve,kremalı pırasa çorbası,bürüksel salatası, artı yeşil salata,yoğurt.

AYIN TARİFİ : PATATESLİ OMLET

Dört kişi için:

Üç küçük patates,üç yumurta,bir çorba kaşığı ayçiçeği yağı.

Hazırlanışı: Patatesi kabuklarıyla haşladıktan sonra parçalayın. Ayrı bir kasede yumurtaları
iyice çırpın ve çok hafif kızdıracağınız yağı üzerine dökün.Patatesleri de ilave edip hepsini
karıştırın.

NİSAN AYI

Taze meyveler: Ananas.limon.çilek.portakal.greyfurt.elma.


Kuru yemişler: Kaysı.badem.hurma.incir.fındık.ceviz.erik.üzüm.
Sebzeler: Sarımsak,hoş kokulu otlar,kuşkonmaz,pancar,havuç,kereviz, mantar,lahana,
Bürüksel lahanası, dereotu, hindiba, ıspanak,rezene,bakla,kuru fasulye, marul,
bezelye,şalgam,soğan,zeytin, kuzukulağı, pırasa, patates,kara turp,kırmızı turp,teke
sakalı,domates.

BİR GÜNLÜK MENÜ

Sabah kahvaltısı: Bir meyve suyu,ezme ( tarife bakın ) balla karışık kekik çayı.
Öğle yemeği: Bir meyve,kekikli kuşkonmaz,pirinç çorbası,beyaz peynir.
Akşam yemeği: bir meyve,enginar,kuzukulağı çorbası,limonlu turta.

AYIN TARİFİ : YULAF EZMESİ

Dört kişi için: yulaf unu,badem sütü,kuru üzüm,rendelenmiş badem ve elma


18

Hazırlanması: Çukur bir kase içine yulaf ununu doldurun ve üzerine badem sütünü
dökün.Karıştırıp beş dakika dinlendirin. Bir gün önceden suya bastırdığınız kuru üzümleri
süzdükten sonra içine ilave edin.Badem ve elma rendesini de katın.Hepsini iyice
karıştırın.Yulaf ezmesini ister soğuk ister sıcak yiyebilirsiniz.

MAYIS AYI

Taze,meyveler: Ananas,kiraz,limon,çilek,portakal,greyfurt,elma.
Kuru yemişler: Kaysı,badem,hurma,incir,fındık,ceviz,erik ,üzüm.
Sebzeler : Sarımsak,hoş kokulu otlar,enginar,kuşkonmaz,pancar,havuç,kereviz, mantar,
lahana, karnıbahar,hıyar,kabak,dereotu,bakla,kuru fasulye,marul,bezelye,taze soğan,zeytin,
kuzukulağı,pırasa,patates,kara turp,domates.

BİR GÜNLÜK MENÜ:

Sabah kahvaltısı: Çilek ,badem ezmesi sürülmüş üç dilim kara ekmek,ballı biberiye çayı.
Öğle yemeği: Bir meyve ,rendelenmiş havuç salatası,krep dolması ( tarife bakın )limon peltesi.
Akşam yemeği: Bir meyve,rendelenmiş havuç salatası,domatesli bakla,yeşil salata.

AYIN YEMEĞİ : PIRASALI KREP DOLMASI

Dört kişi için:


Krep hamuruna 7 büyük çorba kaşığı kara un,çeyrek litre badem sütü,bir çorba kaşığı ayçiçeği
yağı,bir tutam kaya tuzu,( içi için )300 gram pırasa,500 gram beyaz peynir,100 gram gravyer
rendesi,2 çorba kaşığı ayçiçeği yağı,hindistancevizi,kara biber,kaya tuzu.

Hazırlanışı:

Unu,sütü,yumurtaları,yağı bir salata tabağı içinde karıştırın.Tuzlayın.Hamuru üç saat


dinlenmeye bırakın.Krep halinde hazırlayın.Pırasaları haşlayıp süzün ince doğrayın.Doğranmış
pırasayı bir tavada yağ içinde hafif döndürün.Bir toprak kap içinde pırasaları,beyaz peyniri
( çatalla ezilmiş ) ve rendelenmiş gravyerden üç çorba kaşığı katın.Uzun süre karıştırıp,
katığının tadına bakın.Gerekirse tuz ilave edin.Hindistan ceviziyle kokulandırın.Bu içten iki
çorba kaşığı alarak krepleri ayrı ayrı doldurun. Fırına koyacağınız bir kaba yerleştirin.Kalan
gravyer rendesini üzerine serpin.Üzerini alüminyum folyo ile kapatıp sıcak fırına verin.Beş
dakika,gravyerler eriyene dek fırında tutun. Sıcak olarak sofraya getirin.

HAZİRAN AYI

Taze,meyve: Kayısı,ananas,kiraz,limon,çilek,ahududu,kavun,portakal,şeftali,armut,erik.
Kuru yemişler: Badem,hurma,incir,fındık,ceviz,üzüm.
Sebzeler: Taze sarımsak,hoş kokulu otlar,enginar,kuşkonmaz,taze havuz,mantar, karnıbahar,
hıyar,kabak,dereotu,ıspanak bakla,teze fasulye,marul,mercimek,taze soğan,zeytin,pırasa,
patates,kırmızı turp domates,

BİR GÜNLÜK MENÜ :


19

Sabah kahvaltısı: Mevsim meyveleri kokteyli,yoğurt,ballı bir dilim kara ekmek , ballı bir bardak
ada çayı.
Öğle yemeği: Bir meyve,ceviz ezmesi garnitürlü salata ,fesleğen garnitürlü buğday lapası.
Akşam yemeği: Bir meyve, domates salatası, biber dolması ( tarife bakın )

AYIN TARİFİ : BİBER DOLMASI

Dört kişi için:

Dört etli dolmalık biber,bir kase haşlanmış kırık pirinç,iki yumurta sarısı ( pişmiş ),bir kase
yoğurt,24 zeytin,üç çorba kaşığı ayçiçeği yağı ,tarhun otu ve kaya tuzu.

Hazırlanması:

Biberleri yıkayıp uzunlamasına kesin,saplarını ve çekirdeklerini çıkartın.Yağ koyacağınız


tavaya biberleri alıp hafif sararana dek kızartın. Bir salata tabağı içinde haşlanmış pirinci
çatalla ezip ufalayacağınız katı yumurta sarısını,çekirdekleri çıkartılmış zeytinleri,yoğurdu,
tuzu,doğranmış tarhun otunu karıştırın.Bu içi yarık biberlerin içine doldurun.
Soğuk olarak sofraya getirin.

TEMMUZ AYI

Taze meyveler: Kaysı,muz,Frenk üzümü,limon,çilek,ahu dudu,kavun,portakal, şeftali,armut,


erik.
Kuru yemişler: Badem ,hurma,incir,ceviz,fındık,üzüm.
Sebzeler : Sarımsak,hoş kokulu otlar,enginar,patlıcan, pancar,kavun,kereviz,mantar, hıyar,
kabak, dereotu,ıspanak,barbunya fasulyesi (taze),yeşil fasulye,mercimek,soğan,zeytin
,pırasa,dolmalık biber,patates,kara turp,kırmızı turp,domates.

BİR GÜNLÜK MENÜ:

Sabah kahvaltısı: Taze meyve salatası,fındık ezmesi sürülmüş bir dilim kara ekmek,ballı bir
bardak biberiye çayı.
Öğle yemeği: Bir meyve,karışık salata,patlıcan ( domatesle pişirilmiş ) tuzsuz peynir.
Akşam yemeği: Bir meyve,hıyar salatası,naneli yoğurt,badem kremalı şeftali (tarife bakın).

AYIN TARİFİ : BADEM KREMALI ŞEFTALİ

Dört kişi için: Dört büyük şeftali,bir büyük muz,iki yumurta,100 gram badem (dövüle bilir),100
gram bal,bir çorba kaşığı ayçiçeği yağı,bir portakalın suyu.
Hazırlanması:
Toprak bir kap içinde yumurta sarılarını bademle karıştırın,sonra balla yağı ilave edin.Çırpılmış
katı yumurta akını da ekleyin.Portakal suyunu da boca edin.Kabuklarını soyacağınız ve
çekirdeklerini çıkartacağınız şeftalileri dörde bölün.Bir salata tabağına yerleştirin.Üzerine ince
muz dilimleri yerleştirin.Badem kreması ile örtün.Dört saat soğuttuktan sonra ikram
edebilirsiniz.
20

AĞUSTOS AYI

Taze meyveler: Kaysı,muz,limon,kavun,karpuz,zerdali,şeftali,armut,erik,üzüm.


Kuru yemişler: Badem,hurma,incir,fındık,ceviz.
Sebzeler: Sarımsak,hoş kokulu otlar,enginar,patlıcan,pancar,havuç,mantar,hıyar,kabak,taze
barbunya fasulyesi,yeşil fasulye,marul,mercimek,soğan,zeytin,dolmalık biber,patates,kırmızı
turp,domates.

BİR GÜNLÜK MENÜ:

Sabah kahvaltısı: Kırmızı erik,bademli ve kuru incirli yoğurt,ballı biberiye çayı.


Öğle yemeği: Bir meyve patates salatası,un çorbası,yoğurt.
Akşam yemeği: Bir meyve,karışık salata,kabaklı turta ( tarife bakın ),balla dövülmüş ceviz .

AYIN TARİFİ : KABAKLI TURTA

Bir kilo kabak,250 gram badem sütü,120 gram gravyer rendesi,üç yumurta,kaya tuzu.

Hazırlanması:

Bir tencerede kabakları soyduktan sonra haşlayın.Suyunu çıkartmak için çatalla ezin.
Süzgeçten çekirdeklerini ayırın. Bir toprak kap içinde yumurta,süt ve peyniri karıştırıp,kabağı
içine ilave edin.Tuzlayıp yine karıştırın.Dibini yağlayacağınız fırın tepsisine karışımı dökün.Orta
ateşte 25 dakika pişirin.Sıcak olarak sofraya getirin.

EYLÜL AYI

Taze meyveler: Ananas,muz,limon,çilek,ahududu ,kavun,dut,fındık,ceviz,greyfurt,karpuz,


kaysı, şeftali,armut,erik,üzüm.
Kuru yemişler: Kaysı,badem,hurma.
Sebzeler: Sarımsak,hoş kokulu otlar,avokado,pancar,kereviz,havuç, mantar,lahana,hıyar,
kabak,ıspanak,rezene,barbunya fasulyesi,yeşil fasulye,marul,mercimek,yeşil salata,mısır,
soğan,zeytin,şalgam,dolmalık biber,patates,kara turp,kırmızı turp,domates.

BİR GÜNLÜK MENÜ

Sabah kahvaltısı: Çilek,beyaz peynir sürülmüş üç dilim kara ekmek,bir bardak ballı ada çayı.
Öğle yemeği: Bir meyve mısır salatası,( tarife bakın ),ayçiçeğiyle pişirilmiş türlü,yoğurt.
Akşam yemeği: Bir meyve,sarımsaklı un çorbası,domatesli yeşil salata taze fındık.

AYIN TARİFİ : MISIR SALATASI

Dört kişi için:


Dört taze mısır,dört yeşil sivri biber,dört küçük domates,dört arpacık soğanı,bir limon,4 kaşık
zeytin yağı veya ayçiçeği yağı,kişniş,kaya tuzu.

Hazırlanması:
21

Bir kap içinde mısırı on dakika süreyle haşlayın.Bir salata tabağının içine mısır tanelerini
ayıklayın,dilim dilim kesilmiş domatesleri ilave edin.Biberleri de yuvarlak olarak
doğrayın.Soğanla kişniş otunu da rendeleyip içine atın.
Katık için zeytin yağını ,bir limonun suyunu ve tuzu iyice çırpıp salatanın üzerine
dökün.Karıştırıp hemen sofraya getirin.

EKİM AYI

Taze meyveler: Badem,ananas,kestane,limon,incir,kavun, fındık,ceviz,greyfurt,karpuz,


armut,elma,üzüm.
Kuru yemişler: Hurma,erik.
Sebzeler: Lahana,karnabahar,kabak,ıspanak,rezene,yeşil fasulye,marul,mercimek,
şalgam,soğan,zeytin,pırasa,dolmalık biber,patates,kara turp,kırmızı turp,domates.

BİR GÜNLÜK MENÜ

Sabah kahvaltısı: Bir meyve suyu,tahıl lapası,ballı bir bardak biberiye çayı.
Öğle yemeği: Bir meyve karışık salata,mantarlı krep,peynir.
Akşam yemeği: Bir meyve,kırmızı turp,çılbır,elmalı turta ( tarife bakın )

AYIN TARİFİ : ELMALI TURTA

Dört kişi için:


Yarım kilo elma,200 gram kara un,50 gr. bal,iki yumurtanın sarısı,150 gr. Bitkisel yağ,kaya
tuzu.

Hazırlanması :

Bir salata tabağı içine unu yumurta sarılarını,yağı ve tuzu karıştırın.Hamuru yoğurup,bir saat
dinlenmeye bırakın.Yağlayacağınız bir turta kabının içine soyulup kalınca dilimlenmiş elma
dilimlerini yerleştirin.Üzerlerini balla örtün.Hamuru oklavayla turta kabının büyüklüğüne erişince
elmaların üzerine örtün.Orta ısıda fırında bir saat pişirin.Fırından alıp çevirerek turtayı
çıkartın.Soğumaya bırakın ılık veya soğuk olarak sofraya getirilebilir.

KASIM AYI

Taze meyveler: Ananas,kestane,limon,portakal,greyfurt,armut,elma,üzüm.


Kuru yemişler: Kaysı,badem,incir,fındık,ceviz,erik.
Sebzeler: Sarımsak,avokado,pancar,havuç,kereviz,mantar,lahana,Bürüksel lahanası,
karnıbahar,ıspanak,rezene,kuru fasulye,marul,mercimek,şalgam,soğan,zeytin,pırasa,kara
turp,kırmızı turp,domates.

BİR GÜNLÜK MENÜ

Sabah kahvaltısı: Bir meyve,üzümlü arpa lapası ( tarife bakın ),bir bardak ballı biberiye çayı.
Öğle yemeği: Bir meyve,çiğ kereviz salatası,peynir soslu yeşil salata,komposto.
Akşam yemeği: Bir meyve,çiğ rezene salatası,mantarlı yumurta,peynirli turta.

AYIN TARİFİ : ÜZÜMLÜ ARPA LAPASI


22

Dört kişi için:

Bir fincan arpa,iki fincan badem sütü,50 gram kuru üzüm ve bir fincan su,bir çorba kaşığı bal.

Hazırlanması:

Bir gün önceden kuru üzümleri bir fincan suya bastırın.Arpayı elektrikli bir kahve değirmeninde
çekin.Sonra çekilen arpayla iki fincan badem sütünü bir kase içinde karıştırın ( iki fincan su
içine iki çorba kaşığı kadar koyun.) Ertesi gün kuru üzümleri kuruttuktan sonra bir cezve içinde
kısık ateşte pişirin.Kabarınca ateşten indirip içine bir çorba kaşığı bal katın.Sıcak olarak ikram
edebilirsiniz.
ARALIK AYI

Taze meyveler: Kestane,badem,incir,ceviz,fındık,erik.


Sebzeler: Sarımsak,havuç,kereviz,pancar,mantar,lahana,Brüksel lahanası,karnabahar,
hindiba, rezene,kuru fasulye,mercimek,yeşil salata,nohut,şalgam,soğan,zeytin,pırasa,
patates,kara turp,kırmızı turp,domates.

BİR GÜNLÜK MENÜ

Sabah kahvaltısı: Bir meyve,badem püresi sürülmüş üç dilim kara ekmek,ballı bir bardak
biberiye çayı.
Öğle yemeği: Bir meyve,pancarlı yeşil salata,fırında mantarlı darı ( tarife bakın )yoğurt.
Akşam yemeği: Bir meyve,yeşil salata,etsiz çiftlik kebabı,kuru yemiş ( karışık ).

AYIN TARİFİ : FIRINDA MANTARLI DARI

Dört kişi için:

16 çorba kaşığı darı,200 gram mantar,200 gram beyaz peynir,3 çorba kaşığı zeytin yağı
( rafine olmayacak ),maydanoz,sarımsak,hindistancevizini ,bir kahve kaşığı kaya tuzu.

Hazırlanışı:

Darıyı hacminin iki katı tuzlu su içinde pişirip süzün.Yağ koyacağınız tavada dilim dilim kesilen
mantarları harlı ateşte döndürün.Pişim sonunda maydanoz ve sarımsağı,Tavayı ateşten alıp
darıya katarak iyice karıştırın.Yağlanmış bir fırın tepsisi içine bir kat darı bir kat mantar
karışımı,bir kat da ezilmiş peynir serin.Tuzunu yağını ve hindistancevizini de üzerine
dökün.Sıcak olarak sofraya getirin.

VİTAMİNLER

Vitaminler,organizmamıza bütün hastalıklara karşı direnmelerini sağlayan ve formda kalmamızı


olası kılan adeta sihirli maddelerdir.Fakat kimyasal yollardan hazırlanan vitaminlerden bir şey
beklemeyin.
Vitaminleri doğal yollardan sağlayın.İşte size rehberlik edecek bir liste.

A vitamini: A vitamini yetersizliği şu hastalıklara yol açıyor.Görme zafiyeti ( özellikle akşama


doğru ),baş ağrısı ,uykusuzluk,yüksek tansiyon ,tırnakların kırılması,enfeksiyonlara karşı
dirençsizlik.
23

Yeterince A vitamini alanlarda: Cinsellik hormonları dengeli faaliyet gösteriyor,kemik


,kıkırdak,saç ve tırnaklar güçleniyor,enfeksiyonlara karşı özellikle gebelikte direnç
artıyor,hücreler gençleşiyor,tansiyon dengeleniyor,iyi uyunuyor.

Nelerde var:Yeşil sebzeler,havuç, domates,patates,sarımsak,soğan,mercimek,şalgam,


peynir,yumurta sarısı,bitkisel yağlar,tahıl ürünleri,bal,kuru yemişler,limon,portakal,kaysı.

B vitamini: ( B1,B2,B5,B6,B12,PP ):Yetersizliğinin sebep olduğu hastalıklar.Sinir ve ruhsal


bozukluklar karaciğer ve sindirim sistemi bozuklukları,kansızlık,gözdeki kılcal damarların
genişlemesi ( yanma ve akıntı ),katarak,dudaklarda çatlama,aftalar,felç,ölüm.

Yeterince B vitamini alanlarda: Sinirsel denge,Alyuvarlar ve hemoglobin üretimi,kalp ve


karaciğerin iyi çalışması,sindirim ve kas sistemlerinde denge kaybına karşı iyi mücadele,cilt ve
tırnakların iyi muhafazası.

Nerelerde var: Tahılların özellikle kabuklarında,ceviz,kuru sebzeler,soya,lahana,taze


bitkiler,yumurta tereyağı,taze meyveler,bal,besin mayaları.

C vitamini: Yetersizliğinin sebep olduğu hastalıklar:

Diş çürümeleri,selülit,çeşitli iç kanamalar,romatizma,kas zafiyeti,böbreküstü bezlerinin


yetersizliği.

Bol C vitamini alanlarda: Kan dolaşımı kanallarının iyi çalışması,diş etlerinin güçlenmesi,
böbreküstü bezlerinde düzenli çalışma.

Nerelerde var: Sivri biber,kırmızı lahana,domates,maydanoz,tarhun otu,dereotu,patates,


ıspanak, salata,soğan,turp,limon,portakal,mandalina,bal.

D vitamini: Yetersizliğinin sebep olduğu hastalıklar:

Raşitizm,kalsiyum eksikliği,diş çürümeleri,büyüme bozuklukları.

Yeterince D vitamini alanlarda: İskelede güçlenme,normal gelişme.

Nerelerde var: Zeytin yağında,taze toplanmış yeşil sebzelerde ve güneş banyolarında.

E vitamini: Eksikliğinin sebep olduğu hastalıklar:

Kısırlık ,cinsel iktidarsızlık,cinsel salgı bezlerinde zafiyet,bazı egzama türleri.

Varlığı : Döl bereketine,cinsel yaşamın düzene girmesine katkıda bulunur.


Nelerde var: Buğday,marul,dereotu,bitkisel yağlar,yumurta,bal.

YALNIZLIKTAN, DEPRESYONA

Uzun yıllar çeşitli sinirsel bunalımlar ile burun buruna geldim.Önce farklı bir insan olmak
istedim:Daha zayıf daha uzun boylu olmak gibi.Şarkıcı olduktan sonra da en başarılı olma
24

tutkusuna kapıldım.Sonunda dipsiz bir kuyuya yuvarlandım.Sıkıntı krizleri birbirini


kovalıyordu.Bunlar öyle şiddetli ve inatçı bunalımlardı ki,normal yaşantımı ve çalışmamı bile
etkilemeye başlamıştı.Pek çokları gibi ben de bu krizleri tevekkülle kabul ediyordum.
Alın yazım gibi geliyordu çektiğim sıkıntı bana.

Depresyon nasıl atlatılır :

Çektiğim bütün baş ağrılarına baş dönmelerine ,kalp çarpıntılarına rağmen,bazen soluk alacak
zaman da buluyordum.Bunu da içtiğim ilaçlarla sağlaya biliyordum.İşte o zamlar ,Kudüslü köylü
kızı Rika,gerçekten iyileşmek istediğini düşünüyordu.

İlk kez Jean-Pierre İsviçre’de iken bana Paris’ten doğal yaşam kurallarını anlatan yaklaşık otuz
kitap getirdi.İşte bu kitapları okuduktan sonra hayatımın akışı değişti.Bunlar arasında sabahları
yapılacak banyoların nimetlerinden ruhsal denge için sağlıklı beslenmeye dek ,türlü öğütler
formüle edilmişti.

Klinikten çıkıp Paris’e döndükten sonra kesinlikle et ve şarküteri yememeye karar verdim.

Ruh dinginliği için size bir beslenme formülü:

Sabah: Bir veya iki meyve,sonra da ballı kekik çayı.

Öğle: Meyve ,salata ( zeytinyağı kaya tuzu ile katıklanmış karışık çiğ sebzeler,limon
suyu,soğan,sarımsak,maydanoz ve her çeşit kokulu ot. )
Akşam : Meyve ,yeşil salata,çiğ sebze ( bir önceki katıkla ) veya taze sebze çorbası.

Depresyonları alt etmek için deha başka etkili yollar da var.Örneğin taze sebze suları
içmek.Bunlar organizmayı yormadan ve kirletmeden besler.Vücut yorulmadan sindirimi
tamamlar.Gerekli pek çok yaralı öğeyi de sağlamış olur.Bize güç veren,besleyen ve mineral
sağlayan başlıca sebzeler şunlardır:Havuç,pancar,şalgam,pırasa.Bunların sularını tek tek veya
karışık olarak için.

Özellikle şu iki kokteyle itibar edin:

Saat 11’de bir bardak havuç,şalgam,pırasa suyu kokteyli için.


Saat 17’de bir bardak havuç,lahana,pancar suyu için.
Bu kokteyller sinir hücrelerini güçlendiren vitamin,madensel tuzlar ve oligo-elementleri
rahatlıkla sağlar.

Özetlemek gerekirse:

Sinirsel bunalımlardan korunmak ve yakalandınızsa iyileşmek için.

A-
Aç karnına bir ” yumurta-limon ” kürü yapın.
Her sabah bir soğuk duş yapın.
Sinir hücrelerinizi sağlıklı temiz besinlerle güçlendirin.
Her öğüne bir meyve ile başlayın.
Öğünler arasında sağlıklı sebze ve meyve kokteylleri için.
Yemeklerden önce karaciğerin çalışmasını kolaylaştıran sıcak birer kök çayı için.
25

Uygun bir kök çayı ile her gün dışarıya çıkmayı sağlayın.
Uykudan önce uykusuzluğa karşı bir kök çayı için.
Yatmadan önce bel kemiğinize masaj yaptırın.

B–

Sık sık derin nefes alıp verin ve depresyona karşı en önemli silahın düzenli solumak olduğunu
unutmayın.
Her gün yürüyüş yapın ve jimnastiği ihmal etmeyin.

120 YAŞINA KADAR

HAZRETİ Musa’nın zamanında insanlar 120 yaşına kadar yaşarmış.Bugün niçin


yaşamasınlar? İşte bunu gerçekleştirmek için 21 altın kural:

1. Sağlıklı ve doğru beslenin.Şehrinizde en temiz ve sağlık besinleri satan kurumlar


saptayın.Alacaklarınızı listeleyin ve en geniş zaman ayıracağınız günlerde pazara çıkın.
2. Sabah kahvaltılarında tahıl ürünlerinden lapalara itibar edin.Yulaf ,buğday,mısır lapası
gibi.Bunlara taze veya kuru meyveleri katabilirsiniz.
3. Evinizde daima kara buğday veya çavdar ekmeği bulundurun.Buna bitkisel yağ,bal veya
susam ve badem ezmesi sürerek yiyebilirsiniz.
4. Çikolata,çay ve kahve yerine kaynatılmış kekik veya biberiyle çayları için.Bunlara bal
da katın.
5. Haftada bir gün ailece on kadar badem,fındık ,ceviz,birkaç kuru üzümle bir öğün
geçiştirmeyi alışkanlık haline getirin.Karaciğeri yorabilecek olan bu yemişleri siz de
çocuklarınız da bol miktarda yemeyin
6. Arada sırada iş yerinize kara ekmekle yapılmış bir sandviç götürün.Veya birkaç taze
meyve.İşyerindeki yemek yerine bunu yemekle yetinin.
7. Dışarıda satılan pasta ve bisküviler yerine evde yapılanları tercih edin ( beyaz undan
ve şekerden sakınmak için ).
8. Zor sebze yemekleri hazırlamaya vaktiniz kalmadığı zamanlarda bir tas buğday lapası
veya pirinç lapası ile yetinin fakat bu öğüne bir yeşil salata eklemeyi de ihmal etmeyin.
9. Sadelik gerektiği zaman karmakarışıklıktan kaçının.
10. Birkaç taze sebze veya meyve kara ekmek,bal peynir ve yumurtayla organizmamızın
en iyi şekilde besleneceğini bilin.
11. Solumak,yaşamaktır.Odanızı ve çalışma yerinizi sık sık havalandırın.Otomobilinize hep
binmeyin.Sık sık açık yerlerde gezmeye gidin.
12. Güne daima soğuk bir duşla başlayın ki organizmanız uyansın.
13. Sabah kahvaltısından önce biraz jimnastik yaparak kan dolaşımını hızlandırın
14. Yürümekten çekinmeyim.Zaman zaman asansöre binmeyip merdivenleri çıkmayı
yeğleyin
15. Sinirlenmeden çalışın ve çevrenizdeki sinirli havalara kendinizi hiç kaptırmayın.Sesinizi
yükselterek daha etkili olacağınızı sanmayın
16. Sert bir zemin üzerinde ,yeterince uyuyun.Uyuduğunuz oda havadar olsun ve fazla
ısıtılmasın.
17. Kahve çay çikolata sigara ve içkiden başlayarak sinir hücrelerinizi zehirleyen
maddelerden kaçının.
26

18. Zaman zaman bir gün oruç tutarak ,yoga yaparak organizmanızı toksinlerden arındırın.
19. Hayata ihtirasla bağlanın ve başkalarıyla ilgilenin.
20. Dünyanın size sunduğu nimetlere ve güzelliklere göz yummayın.Doğayı seyredin durup
güzel bir kediyi veya köpeği okşayın.
21. Endişe ve dertlerin sizi ezmesine izin vermeyin.İyimser olun ve daima olumlu şeyler
düşünün.En dramatik olayları bile mantıklı karşılamayı deneyin.

KAYNAMIŞ KÖK TEDAVİLERİ

Bazı bitkiler ve kökleri kaynatılarak içildiği takdirde size büyük yararlar sağlaya bilir.Adeta
saldırgan etkili ve kimyasal kökenli tıbbi ilaçların aksine bunların etkileri yumuşak ve hayırlıdır.

Hazırlanması:

Kaynamış,kökler,ateşe,dayanıklı,kaplar,içinde,hazırlanır.Payreks,porselen,toprak kaplar
gibi.Alüminyum kap asla kullanmayın.Kullanılacak bitkiler tutam ,kaşık veya avuçla ölçülür.
Bütün kaynamış kökler ve bitkiler bir gün önceden hazırlana bilir.Bir gece dinlendikten sonra
daha etkili hale gelir.Kaynatılmış bitki suları bir pencere kenarında balkonda sıcak olmayan
yerlerde saklana bilir.Hemen her hastalıkta üç haftalık bir kür gerekir.Bir başka bitkiye
geçmeden önce bir haftalık bir dinlenmede yarar vardır.Kür iş yerinizde de devam etmelidir.Bu
nedenle kaynatılmış bitki suyunu termosta işinize götüre bilirsiniz.Tıpkı killi toprak gibi bitkilerde
canlıdır.Bitkiler bir dal saklana bilir.

İdrar söktürücü kaynamış kök:

Mısır ( tane ),karahindiba ( yaprak ve kök ),süpürgeotu ( çiçeği ),ayrıkotu ( kök ),dağ çiçeği
( kök ),yapışkanotu,( bitki ),atkuyruğu ( bitki ),hepsinden 20 gr.

Hazırlanması :

Karışımdan sekiz çorba kaşığı alıp kaba koyun.8 büyük bardak su ilave edin.Kaynadıktan
sonra üç dakika daha ateşte tutun.İndirip üstünü kapatın.15 dakika dinlendirin.Süzüp günde
yemeklerden uzak saatlerde iki bardak için.

Soğan ,lahana,kepek lapası :

Karaciğeri dinlendirmek ve böbrekleri açmak için çok etkili bir ilaç.


Lahana ( 4 yaprak ),soğan ( 3 adet ),kepek ( 250 gr.)

Hazırlanması:

Lahana yapraklarını doğranmış soğanı ve beş avuç kepeği bir kaba koyun.Yoğun bir sıvı
oluşturacak kadar su ekleyin ve karıştırın.Suyunu tamamen çekene kadar karıştırarak kaynatın
( yaklaşık 10 dakika ).Karışımı bir beze yayın.Kalınlığı 2 cm olmalıdır.Yüzeyi de uygulanacak
yerden daha geniş olsun.Dayanılacak kadar sıcak olarak katlayacağınız bezi tedavi edilecek
organın üzerine koyun.Bir bantla hafifçe sarıp en az bir buçuk saat organın üstünde tutun.Lapa
gece uygulanırsa bütün gece kalabilir.Bir kere kullandıktan sonra atın.

Karaciğer ve safra kesesi iltihabı için:


27

İşte karaciğer iltihabına karşı ve safra kesesi taşlarını eritmek için olağan üstü bir kök ilacı:
Pelin ( çiçekli uçları ),kasıkotu ( yaprakları ),öküzgözü ( çiçekleri ),kızılağaç ( kök ),kantaron otu
( yaprağı ),labada ( kökü ),mine çiçeği ( bitki ) hepsinden 20 gr.

Hazırlanması:

Bu karışımdan altı çorba kaşığı bir kaba koyun.Altı büyük bardak su katın.Kaynatın indirip
üstünü kapatın.On beş dakika dinlendirin.Günde üç defa yemek aralarında üç bardak için.

Yorgun karaciğer için:

Kasıkotu ( çiçeği ),akdiken ( yaprağı ),meyan kökü ( kök ),biberiye ( yaprağı ),hepsinden 10
gr.,enginar ( yaprağı ),yoğurtotu( çiçekli uçları ),karahindiba( kökü ),aynı sefa( çiçeği )
,hepsinden 20 gr.

Hazırlanması:

Karışımdan dört çorba kaşığını bir kaba koyun.Üzerine dört bardak su katın.Kaynatın ve üç
dakika kaynatmayı sürdürün.İndirip üstünü kapatın 15 dakika dinlendirin.Her öğünden öne bir
bardak için.

Safra taşları ve kabızlığa karşı:

Safra taşlarına ve kabızlığa karşı etkili bir ilaç olduğu kadar karaciğeri de ferahlatır.

Bir limon,bir çorba kaşığı zeytinyağı,

Hazırlanması:

Bir limon suyunu bir çorba kaşığı zeytinyağı ile iyice karıştırın.
Sabah kahvaltısından 15 dakika önce aç karnına karışımı için.
Üç haftalık bir kür yapın.Bir hafta dinlenin.Üç haftalık bir kür yapın.
Bir hafta dinlenin.Haftada üç sabah içerek kürü devam ettirin.
Diğer sabahlar killi su için.Sabır ve inatla sürdürülürse,olağanüstü sonuçlar verir.

Ülserliler için :

Mercanköşk ( bitki ),oğulotu,nane,portakal ( yaprak ve çiçeği ),Cezayir menekşesi ( bitki ),mine


çiçeği,adaçayı ( yaprakları ve çiçeği ) hepsinden 20 gr.

Hazırlanması :

Karışımdan dört çorba kaşığını bir kaba koyun.Üzerine dört bardak su katın.Kaynadıktan sonra
üç dakika daha sürdürün.İndirip üstünü kapatın 15 dakika dinlendirin.Süzüp,her öğünden sonra
bir bardak için.
Sıcak limonata :

Sıcak limonata,sindirimi son derece kolaylaştıran bir ilaç.Ayrıca midedeki gazları,asitleşmeyi


önler,kan damarlarını açar.
Bal ,bir limon.
28

Hazırlanması :

Bir kahve cezvesi içine bir kahve kaşığı bal koyun.Üzerine yarım fincan sıcak su
dökün.Karıştırarak balı eritin.Bir limonun suyunu sıkıp,cezveye katın.Karıştırıp,telaşsız,tadına
vara vara için.Öğle ve akşam yemeklerinden sonra,kahve yerine için.

Kabızlığa karşı :
Kara akça ağaç ( kabuğu ),Frenk üzümü ( yaprağı ),yabani hindiba ( yaprağı ),yabani yasemin
( kökü ),ebegümeci ( çiçeği ),ısırgan otu( kökü ),ışgıotu ( köksapları),ıhlamur ( çiçeği )
,hepsinden 20 gr.,sinameki, ( iki folyo ).

Hazırlanması :

Karışımdan iki çorba kaşığını bir kaba koyun.Üzerine iki bardak su ilave edin.kaynadıktan
sonra iki dakika daha devam edin.Ateşten indirin.İki yaprak sinamekiyi de katıp hepsini iyice
karıştırın.Üstünü kapatın.On beş dakika dinlendirin.
Süzüp,gece yatmadan önce bir bardak için.Dilerseniz bir kahve kaşığı bal da katabilirsiniz.

Şeker hastaları için :

Kasıkotu ( yaprağı ),okaliptüs ( yaprağı ),sardunya,fasulye ( kabuğu ) ,çay üzümü ( yaprağı ) ,


çobandeğneği,atkuyruğu ( bitki ),hepsinden 20 gr.

Hazırlanması :

Karışımdan dört çorba kaşığını bir kaba koyun.Üzerine dört bardak su katın.Kaynadıktan sonra
üç dakika daha ateşte tutun.İndirip kapatın.15 dakika dinlendirin.Süzüp günde iki bardak
için.Bu kürü üç ay sürdürün;üç hafta devam ettikten sonra bir hafta dinlenin.Sonra yeniden
başlayın.

Kolesterole karşı :

Çöğen ( yaprağı veya kökü ),aynı sefa ( çiçeği ),10’ar gr.,dulavratotu ( kökü ),yabani hindiba
( kökü veya yaprağı ),fasulye ( kabuğu ),yapışkanotu ( bitki ),farekulağı ( bitki ),20’şer
gr.,enginar ( yaprağı ),erkeksakalı ( yaprağı ),25’er gram.

Hazırlanması :

Karışımdan 4 çorba kaşığını bir kapta kaynatın.İndirip üstünü kapatın.15 dakika dinlendirin.Her
gün iki bardak için.

Diş apselerine karşı:

Bir kuru incir,biraz süt.


29

Hazırlanması :

Bir kuru inciri ikiye bölün,kapta kaynatın.Üzerini örtecek kadar süt katıp birkaç dakika
pişirin.İncirin kesilmiş kısmını apsenin üzerine koyarak iki saat kadar tutun.Gerektiği kadar
işlemi yenileyin.

Kalsiyum eksikliği,yorgunluk ve sinirsel depresyona karşı :

Bir çiğ yumurta iki limon.

Hazırlanması :

İyi yıkanmış bir yumurtayı akşamdan bir kahve cezvesine koyun.Üzerine iki limonun suyunu
sıkın.Limon suyu çiğ yumurtayı iyice örtsün.Bütün gece limon suyunda bırakın.Sabah aç
karnına yumurtayı cezveden çıkarıp cezvedeki limon suyunu için.

Uykusuzluk ve sinire karşı :

Lavanta ( çiçeği ),portakal ( yaprak veya çiçeği ),söğüt ( tırtılsı dalı ) 10’ar gr.,badem ( yaprağı )
,akdiken ( çiçeği ),mercanköşk ( yaprağı ) ,oğulotu ( yaprağı ),yaban kekiği ( yaprağı ),kediotu
( kökü ),20’şer gr..

Hazırlanması :

Karışımdan 4 çorba kaşığını bir kaba koyup kaynatın.İndirip üstünü örtün.15 dakika
dinlendirin.Her gün iki bardak için.

Yüksek tansiyona karşı :

Soğan .

Hazırlanması :

Bir kilo beyaz soğanı rendeleyin,ikiye ayırıp birer ayak büyüklüğündeki bezlere
bölüştürün.Yatarken doğrudan doğruya deriye temas edecek şekilde iki ayağa
uygulayın.Bantla sarıp bütün muhafaza edin.Bu değerli lapa çok yüksek tansiyon halinde ve
bir beyin kanaması tehlikesi olduğu zaman kullanılır.

Menopozda sıcak ter basması halleri için :

Akdiken ( çiçeği ),kara Akçaağaç ( kabuğu ),ökseotu ( yaprağı ),civanperçemi ( bitki )10’ar
gr.,ceviz ( yaprağı ),adaçayı ( yaprağı ),30’ar gram,kırmızı üzüm,asma yaprağı,40 gram.

Hazırlanması :
30

Bir kaba dört kaşık karışımdan koyun kaynatın.Dört bardak su yeterlidir.İndirip üstünü
kapatın.15 dakika dinlendirin.Süzdükten sonra sabah ve akşamları aç karnına birer bardak
için.Kürü bir ay devam ettirin.

Hemoroite karşı :

Meşe ağacı kabuğu (1 kilo)

Hazırlanması :

Bir kaba beş avuç kabuk atıp üstüne sekiz bardak su katın ve kaynatın.Kaynadıktan sonra 15
dakika kısık ateşte devam edin.İndirip üstünü kapatın.Soğumaya bırakın.Üçte birini süzüp
soğuk suya katın.Aç karnına popo banyosu yapın.Kalanı diğer bir banyo için muhafaza edin.

Astıma karşı :

Mercanköşk ( çiçeği ),nane ( yaprağı ),10’ar gram,aslankuyruğu( çiçeği ),gelincik ,okaliptüs


( yaprağı ),diken,yersarmaşığı,çam,( dikenli ),ciğerotu,yabani kekik,hepsinden 20’şer gram.

Hazırlanması :

Karışımdan 4 çorba kaşığını bir kaba koyup üzerine 4 bardak su katın ve kaynatın.İndirip
üstünü örtün.15 dakika dinlendirin.Süzüp günde iki defa yemekler dışında,daha da iyisi kriz
sırasında için.

Virüslü hastalıklar,ateş,açık yaraların kapanması için :

Şimşir yapraklarının kaynatılmış suyu gerek dahili gerekse harici kullanışta etkindir.Yaraların
kapanmasına,terlemeye yol açar.Ayrıca bugüne dek virüslere karşı bilinen en güçlü silahtır.
400 gram şimşir yaprağı.

Hazırlanması :

Üç çorba kaşığı yaprağı bir kaba koyup üzerine üç bardak su katın ve kaynadıktan sonra 15
dakika daha sürdürün.İndirip üstünü kapatın.

Hastayı terletmek için :

Süzüp on beşer dakika arayla üç kerede içirin.

Grip karaciğer iltihabı ,zona gibi virütik hastalıklarda :

Süzdükten sonra günde üç bardak için.Kür enfeksiyon süresince devam edebilir.Yemeklerden


uzak saatlerde için.

Yaraları dezenfekte ve tedavi için :

Yerel kompresler yaparak uygulayın.


31

Yaban kekiği çayı :

Yaban kekiği sindirim sistemi için eşsiz bir dezenfektan sayılır.


Sabah kahvaltısında ve gün boyunca içilebilir.
Termosla yanınıza alarak kahveden kurtula bilirsiniz.

Taze veya kuru yaban kekiği dalları :

Hazırlanması :

Bir çorba kaşığı kekiği veya iki dal taze kekiği çaydanlığa koyun.İki büyük bardak su katın.On
dakika kaynatın.Süzüp içine bal ilave edin.
Kekik ayrıca buğusu yapılarak nezle ve sinüzite karşı da kullanılır.

Zayıflama için :

Meyankökü ( 10 gr ),ayrıkotu ( kökü ),çöğen ( çiçeği ),deniz yosunu,20’şer gr.,kaşıkotu


( yaprağı ),şahterotu ( bitki ),adaçayı ( çiçeği ),asma yaprağı 30 gr.,kara akça ağaç
( kabuğu),40 gr.

Hazırlanması :

Karışımdan 8 çorba kaşığını bir kaba koyup üzerine 6 bardak kaynar su katın.
Üstünü örtün.Bütün bir gece dinlendirin.Süzdükten sonra bir gün içinde üç bardak için.

Saç dökülmesine karşı :

Şimşir ( yaprağı ),biberiye ( yaprağı ),20’şer gr.,dulavratotu( kökü ),ısırgan otu ( yaprağı ),
Kekik( yaprağı )50’şer gram.

Hazırlanması :

Karışımdan 5 çorba kaşığı bir kaba koyup,üç bardak su katın.Kaynadıktan sonra kısık ateşte
15 dakika daha kaynatın.İndirip üstünü kapatın.Sabah ve akşamları bu suyla saç derinize
masaj yapın.Her seans için yarım bardak süzülmüş su yeterlidir.

Harika bir “ yanma ” kremi :

Lavanta ( çiçeği ),ebegümeci( yaprağı ),nane,mürver ( çiçeği ),10’ar gram,aslan kuyruğu


( çiçeği),ayrıkotu ( kökü ),kuşburnu,ebegümeci( çiçeği ),,ısırgan otu( bitki ),reçellik gül
( yaprakları ),adaçayı ( yaprağı ve çiçeği ),ıhlamur ( çiçeği ) 20’şer gram,süpürge otu
( çiçeği ) ,frenkmaydanozu 30 gram,
Bütün bitkileri karıştırın.Yarısını benmari usulünü uygulayacağınız bir kaba koyun.üzerine iki
bardak bademyağı ilave edin.Kabı iki saat benmari yöntemiyle ısıtın.Tahta bir kaşıkla sık sık
bitkileri karıştırın.On gün dinlendirin.Serin yerde saklayın.İsterseniz bitkileri sürerek yağı başka
bir kaba alın.Dilerseniz içinde bırakın.Her güneş banyosundan önce yüzünüze ve vücudunuza
sürün.
32

You might also like