Professional Documents
Culture Documents
İLHAN SELÇUK
(24. Basım)
:::::::::::::::::
---
---
-Aristo bu nedir?
---
:::::::::::::::::
DALKAVUK VE SOYTARI
---
---
---
:::::::::::::::::
GÖBEK ATMAK
Ne demek bu?
---
---
---
Ya arabesk?
---
:::::::::::::::::
FELİCİTA
---
---
---
Bahar geldi.
---
---
:::::::::::::::::
MÜCAHİT YAZAR
Mücahit, savaşan kişiye denir; militan anlamına
gelir. Yeni kuşaklar bu Osmanlıca sözcüğü tanıyorlar:
çünkü gazetelerde sık sık geçiyor; Afganlı, İranlı,
Filistinli mücahitlerden söz açılıyor.
---
---
---
---
:::::::::::::::::
KONUŞMAK VE İLETİŞİM
Tepki ne olur?
-Deli mi ne?
---
-Pekala uyuyorum.
---
:::::::::::::::::
YAKMAK
---
:::::::::::::::::
"TARİHİN MÜSVEDDESİ"
---
---
---
---
Açık konuşayım:
:::::::::::::::::
ACININ SARKACI
-Buyur abi.
-Acılı mı?
-Acılı.
Seslendi:
Em emebildiğince.
-Kim ooo?
---
---
---
-İsterim, ne var?
:::::::::::::::::
AVUKATLIK DEDİĞİN NE Kİ
---
Ama öyle de olsa, böyle de olsa adaletin üçgeni,
avukat olmadan oluşmaz.
Yani?
Bir üçgendir.
Bir nokta, bir noktadır. Bir düz çizgi iki nokta arasındaki
en kısa yoldur. Ama bir üçgen için üç köşe gerekir;
üç köse için de üç nokta...
Ne yaparsınız?
---
:::::::::::::::::
OSMAN KÖKSAL
Ve yaşamadı.
Kimbilir?
---
---
1960 mayısının ortasında Cumhurbaşkanı Celal
Bayar'a şöyle bir mektup gelir:
Köksal:
:::::::::::::::::
Neden?
---
---
:::::::::::::::::
ROBOTLAR ÇAĞI
---
---
---
Yasa nedir?
:::::::::::::::::
- Ben de seni.
Ne diyeceksin?
- Ben de seni.
---
- Durum nasıl?
- Çok iyi.
Neme lazım...
Geçiyor.
---
---
:::::::::::::::::
- Bu ne?
- Cici...
- Bu?
- Teyze...
- Şu?
- Ağaç...
- Voltaire de kim?
---
- Çiçek, gül...
---
:::::::::::::::::
---
- Sus yavrum...
---
---
:::::::::::::::::
ÇOCUKLA YELKOVAN
Durup beklerdim.
---
---
- Geç kalıyorum...
- Vakit kalmadı...
- Zamanım yok...
:::::::::::::::::
SIRASI MI?
- Nasılsın?
- İyiyim.
- Okudum.
- Ne dersin?
- Saçmalamış...
- Buyur mahkemeye!
- Neden?
- Ne ilgisi var?
---
Vurulmaz.
Peki ne yapmalı?
---
- İyi biliriz.
- Neden?..
---
:::::::::::::::::
TANRIÇA PAZARLAMASI...
---
---
:::::::::::::::::
DUYARLI... DUYGULU...
---
---
Büyük tarihsel savaşlarda yüzbinlerce kişinin ölüm
kalım yazgısını biçimlendiren komutanlardan çoğunun
özel yaşamlarında duygulu oldukları saptanmıştır.
---
---
---
Duyarlı karşısındakine...
:::::::::::::::::
Üstelik keyiflendim.
---
Peki, ne yapacağız?
:::::::::::::::::
GECELER VE GÜNDÜZLER
Yıl 1956.
Doğaldır.
Ne var ki bu yergilere öfkelenen siyasal iktidar
kağıdımızı kesti. O yıllarda İzmit Fabrikası Ankara'nın
buyruklarına göre dergilere ve gazetelere kağıt veriyordu.
Kalafat:
Şaşırdım:
Alay ediyordu.
Anlamaz göründüm.
Konuşma bitmişti.
---
---
:::::::::::::::::
---
---
:::::::::::::::::
---
"-Ne diyor?"
Çevirmen ne desin:
---
---
:::::::::::::::::
LORCAN'IN BALKONU
SAĞCI PARTİLER:
Gelenekçiler ... 8
Milliyetçiler ... 1
Radikaller ... 6
İlericiler ... 6
Federalistler ... 1
SOLCU PARTİLER:
Sosyalistler ... 90
Sendikalistler ... 2
Komünistler ... 16
---
---
40 yıllık faşizim.
Ne işe yaradı?
---
Ölürsem
Ölürsem
:::::::::::::::::
VİRGÜLLERİN ÇOKLUĞUNA ALDANMAYIN
ve merhaba
kainat."
---
Sanmıyorum.
---
---
Görmek...
Ya da:
---
---
İP
- İp.
"İpimle kuşağım
Atımla uşağım..."
---
:::::::::::::::::
İp gergin olmalıydı.
---
:::::::::::::::::
GECEYARISI VE ŞAFAK...
---
Kapı açıktı.
- Merhaba!
Ve gördüm.
---
Yılbaşı da herkes için yılbaşı değildir ya da herkes
için ayrı yılbaşıdır.
:::::::::::::::::
GÖÇERKEN...
- Sen nerelisin?
- Ya sen?
- Sen?
- Sen?
- Sen?
- Sen?
- Sen?
- Sen?
Ne serüven?...
---
- Oğlun nerede?
- Almanya'da...
- Neden?
- Çalışmaya gitti...
- Kaç yıl oldu?
- Sekiz.
- Ya senin kız?
- Hollanda'da.
- Ne yapıyor?
- Fabrikada işçi.
- Dönecek mi?
- Bilinmez.
- Amcaoğlundan haber?
- Selamı var.
- Nerede?
- Belçika'da.
- İyi mi?
- Ne de olsa gurbet...
- Küçük oğlan?
- Kaçtı...
- Niçin
- Siyasi...
- Baldız?
- Fransa'da.
- İşi?
- Konfeksiyon.
---
Göç bu kadarla kalıyor mu?
:::::::::::::::::
KALK AYAĞA
- Ölüyorduk da gelmedin...
---
---
Demiş ki:
Yazar mı yazar.
---
- Kalk bakayım!..
:::::::::::::::::
SİZE DE ÇIKABİLİR!...
- Size de çıkabilir!
---
---
Tedirgindi:
---
---
- Size de çıkabilir!..
:::::::::::::::::
---
---
- Doğan'a içelim.
:::::::::::::::::
YUSUF ZİYA'DAN
---
Çok mu üzüldünüz?
---
---
Görecekler ellerimi
:::::::::::::::::
NARİSKİN'İN SAZI...
---
- Sen kimsin?
- Nariskin'in fa'sıyım.
Ya da:
- Nariskin'in si'siyim.
---
---
:::::::::::::::::
LAMARTİNE NE DEMİŞ?
---
Birileri bağırıyorlar:
- Sevr'i hortlatacağız.
---
:::::::::::::::::
Yerlinin biri
O memlekette
Göklere doğru"
---
---
---
Peki, ne yapmalı?
---
:::::::::::::::::
PAYLAŞIM...
Doğru.
Balkonda yazıyorum.
---
Duyar.
---
Mantık ne diyor?
:::::::::::::::::
Yıl 1595.
---
Demişler ki:
Mihal:
Kafir yanaşmış:
Kafir:
- N'ola?
- Neden?
---
:::::::::::::::::
EKMEK
---
EKMEK VE ŞEYLER
Önce
Ekmekler bozuldu.
Sararmadan solmadan!
Ekmekler nasıl düzelir?
UMUT
Dünya döndükçe
Ye Mehmet ye
Ye Mehmet ye...
---
:::::::::::::::::
PİTEKANTROPUS EREKTUS
Selam sana!
---
Sonra ne oldu?..
Çağlar geçti.
Kıvrılmış...
Elleri kenetli.
Sonra fikir.
Ve kıpırda bebek.
Başını dikleştir.
Gelecek yıllarda fosilini bulduklarında iki büklüm
görüp de senin hesabına utanmasınlar.
:::::::::::::::::
BİKİNİ!...
Niçin?
---
Yobaz:
Nekes:
Ukala:
Çapkın:
Filozof:
Asker:
Bir tutucu:
---
---
Kadın düşünmüş:
:::::::::::::::::
- Oynamadı, yaşadı.
---
Kim bilebilir?
---
---
- Çocuklaşma!..
---
- Yaşamadı, oynadı.
:::::::::::::::::
AZRA ERHAT
---
---
---
:::::::::::::::::
Gazetelerde okuduk.
---
---
---
:::::::::::::::::
ÇİZME
Çizme modası aldı yürüdü. Yaz sıcağında bile çizme
giyen kadınlara çokça rastlanıyor. Ne demiş atalarımız:
---
- Gümüş çizme...
- Altın çizme...
- Çizmelerimi getirin!
- Çizmelerimi çekin!
---
---
Paşa yanıtladı:
:::::::::::::::::
KE KENDİ
---
KE KENDİ
su sızmaz dışlarına
...
o defterleri dürülü
ke kendi iç içlerine
...
ke kendi ilmiklerine
...
ke kendi pe pe pençelerine
...
ne geçerse ellerine
---
- Ne dersin?
- Nerede?
- Bizde...
:::::::::::::::::
Birisi sormuş:
Ekmekçioğlu:
---
Tüccar kaygılanmış:
- Kaça satarsın? Yüz akçe daha çok verirsek malı
bize devreder misin?
---
Arkadaşları:
- Ne oluyor?
Şeyhoğlu bağırmış:
:::::::::::::::::
HANGİ HOLDİNGDENSİN?
Yanıtlarım.
- Ne?
---
Okur soruyor:
- Teşekkür ederim.
- Sağolun...
- Eksik olmayın.
- İltifat ediyorsunuz.
- Bilmem ki...
- ?..
---
- Acaba ne diyecek?
Hangilerini vuruyor?
:::::::::::::::::
ALLAHSIZ KEMİK
Ama nasıl?
---
Oyun başlayacak.
İkincisi atıyor:
-Pencü se...
---
Yanındaki:
Beriki:
---
Olur mu?
:::::::::::::::::
AN VE ANI...
---
---
---
:::::::::::::::::
---
İlk yolculuğuna ne zaman çıkmıştı Şadi Alkılıç?
Bilemem. 1916'da İstanbul'da doğan Şadi'nin babası
Birinci Dünya Savaşı'nda şehit olan Doktor Binbaşı
Hüseyin Şadi Bey'di. Küçük Şadi babasını hiç görmemişti.
Kimbilir belki annesi Fatma Talat Hanım, oğlunu
elinden tutarak eski İstanbul'un Çamlıcası'na, Vaniköyü'ne,
Kuzguncuku'na, Vefası'na götürmüştür. O
dönemde böyle bir gezinti bile yolculuk sayılırdı; ama
Şadi'nin bu gibi yolculukları bizi ilgilendirmez.
---
Yolculuk uzundu.
---
---
Çocukları anlatıyorlardı:
:::::::::::::::::
İNSANIN İNSANLAŞMASI
---
---
---
---
:::::::::::::::::
HAYVANAT BAHÇESİ
---
-Ne yiyelim?
-Siz seçin!
Azeri, garsona döndü:
Şaşmıştım:
---
-Manda yürekli...
---
---
Sakın şaşırmayın.
:::::::::::::::::
ODA VE BULUT
Ve düşündüm:
Ne çalacaklar?
---
Kimbilir.
---
Gün batıyordu.
---
Doğa eridi.
---
:::::::::::::::::
ÖLDÜRESİYE SEVMEK
Bir öğrenci:
-Öğretmenim!
-Ne var?
---
---
-Marmara ölüyor.
---
Biri ana-vatan:
Orta Asya.
İkincisi vatan:
Türkiye.
Üçüncüsü yavru-vatan:
Kıbrıs.
- Çok seviyordum.
---
Ne yapalım?
Biz böyleyiz.
:::::::::::::::::
TELEFON ÇALDI...
Telefon çaldı.
Bilemezsin.
Telefonu açtım.
---
Düşündüm:
---
---
---
---
:::::::::::::::::
HAMMER
-Bugün ne yazdın?
Abdi:
---
-Kefereyi ne yapalım?
-Öyle ya, herif sıradan birisi değil, koskaca elçi,
ama o sırada anlaşılan elçi pataklamak pek, yadırganacak
bir iş değil. Koskoca Osmanlı sadrazamı elçi
melçi dinler mi? Üç gün sonunda kararını bildirmiş:
:::::::::::::::::
Acaba?
---
-Evladım zamane...
---
:::::::::::::::::
EKMEK
---
Acaba neden?
---
Doğru mu?
Belki.
Çünkü bir atasözü daha var:
:::::::::::::::::
YÜRÜ KAPLUMBAĞA!
İkircikli.
Uçsuz bucaksız...
Ne biraz yeşillik...
Ne bir ağaç.
---
Uçuyor arabalar.
Ezildi ezilecek...
Ama hayır.
Ve de aptal.
Ya da Gobi çölü.
Kaplumbağa yürüyor.
---
:::::::::::::::::
---
---
---
Sen ile ben işin içinden çıkamadılar.
:::::::::::::::::
---
-İşte bu!
Delikanlı şaşırmış:
-Hangi anamı?
Delikanlı direnmiş.
- Yatırın.
-Kendisi.
Delikanlı:
:::::::::::::::::
-Sen ne yapacaksın?
:::::::::::::::::
- Rahatsızım...
- Normal değilim...
Dolmuşta, şoför arkadaşına anlatıyormuş:
- Sonra?
---
Soruyorsunuz:
- Neden?
- Evet.
---
---
:::::::::::::::::
ÖFKE
Öfkelendim bugün.
Yetmiyor.
Bu kez insanoğlu deterjanları buluyor. Habire deterjan
tüketiyor, şampuanmış, fayans tozuymuş, halı
temizleyicisiymiş, bulaşık kremiymiş...
Sonuç?
---
Dünyanın pisliğinden.
Neden?
---
Büyükler arasında:
- Bu düzen kokuşmuş...
---
:::::::::::::::::
---
---
---
:::::::::::::::::
MUTLULUK
Ve umutsuzluğa karşı...
Ve yazgıcılığa karşı...
Çağdaşlık da budur.
---
:::::::::::::::::
RUHİ SU
Ruhi Su gibi bir adamı nerede, ne zaman bulur
insan? Şu koskoca yeryüzünde bir Ruhi Su daha var
mı? Belki vardır, belki yoktur; bilemem. Okyanusların
ötesinde berisinde öyle halklar yaşıyor ki, halkların
öylesine güzel deyişleri, söyleşileri var ki, belki onların
içinde de bir, bilemedin iki ya da üç Ruhi çıkmış;
yüzyılların birikiminde ezgileşen türküleri derleyip
toplayıp, düzenleyip söylemiştir; hem tarihin yüreğini
dile getirmiştir hem yaşadığı çağın duyarlığını
yansıtmıştır.
---
---
:::::::::::::::::
---
---
---
---
:::::::::::::::::
ÖZNEL VE NESNEL
Hoca:
---
---
Herkes şaşmıştı.
:::::::::::::::::
112 GÜN
---
:::::::::::::::::
ŞOGUN...
---
:::::::::::::::::
KARİKATÜRCÜNÜN ÖLÜMÜ
- Kim ooo?
- Polis.
---
- İçiyorum.
- İçme.
Ustabaşı
:::::::::::::::::
---
:::::::::::::::::
KAPALI OTURUMLAR...
- Dargınlık başlamasın...
---
- Ha ha ha...
- Hi hi...
- Deme yahu?
---
---
:::::::::::::::::
ŞADİ DİNÇÇAĞ'IN SOLUĞU...
---
---
---
---
:::::::::::::::::
DOĞA VE İNSAN
---
Düşünme zamanıdır:
---
---
Ulaşabilirdik.
:::::::::::::::::
MEYHANE LİBERALİZMİ
Oooof oof...
Aç lan meyhaneci bir şişe daha!
Aç...
Ne açıyorsun?
Liberal ol lan!
Yaşamasını öğren!
Bira aç, şarap aç, konyak aç, viski aç, cin aç, Hennesy
aç, Martel aç, Napoleon aç, Camus aç, Courvoisier
aç, Johnnie Walker aç, Gordon's aç, Teacher's aç.
Chivas Regal aç...
Aç lan!..
Adam ol...
Liberalleş biraz.
Aç kapıları...
Aç şişeleri...
Vatandaş içsin...
Halk yutkunsun.
---
Aç lan aç...
Kapıları aç...
Gelsin Marlboro...
Camel...
---
Aç ki...
Vatandaş oh desin...
Halk ah desin.
Halk seyretsin.
Aç kapıları...
Aç şişeleri...
Aç...
---
Ne dedin?
Aç mı dedin?
Kim aç lan?
Sarhoş musun sen lan? Aç dedikse gümrük kapılarını
aç dedik...
Ağzını aç demedik...
Liberal ol lan...
:::::::::::::::::
A'DAN Z'YE
Harflere baktım.
Harfler susuyorlardı.
Konuşmamı sürdürdüm:
Harfler susuyorlardı.
---
O ne?
O ne?
- Bu alçağpikld...
Sordum:
Kızdım:
---
ğtwtekxjwgatolşqasn!..
Bağırdım!
:::::::::::::::::
GALİLEO'DAN GÜNÜMÜZE...
Ne diyordu bu adam:
---
---
:::::::::::::::::
İÇİNDEKİLER
Dalkavuk ve Soytarı
Göbek Atmak
Felicita
Mücahit Yazar
Konuşmak ve İletişim
Yakmak
Tarihin Müsveddesi
Acının Sarkacı
Avukatlık Dediğin Ne ki
Osman Köksal
Robotlar Çağı
Sizi İyi Görüyorum
Çocukla Yelkovan
Sırası mı?
Tanrıça Pazarlaması
Duyarlı... Duygulu
Geceler ve Gündüzler
Lorca'nın Balkonu
İp
Geceyarısı ve Şafak
Göçerken
Kalk Ayağa
Size de Çıkabilir!
Yusuf Ziya'dan
Nariskin'in Sazı
Lamartine Ne Demiş
Paylaşım
Tuz Ekmek Hakkı
Ekmek
Pitekantropus Erektus
Bikini!
Azra Erhat
Çizme
Ke Kendi
Hangi Holdingdensin?
Allahsız Kemik
An ve Anı
İnsanın İnsanlaşması
Hayvanat Bahçesi
Oda ve Bulut
Öldüresiye Sevmek
Telefon Çaldı
Hammer
Ekmek
Yürü Kaplumbağa
Öfke
Mutluluk
Ruhi Su
Öznel ve Nesnel
112 Gün
Şogun
Karikatürcünün Ölümü
Kapalı Oturumlar
Doğa ve İnsan
Meyhane Liberalizmi
A'dan Z'ye
Galileo'dan Günümüze
:::::::::::::::::