You are on page 1of 32

Kamu-; C:10, S:1/2008

YABANCILAMANIN TEORK GELM VE TARHSEL SRE NDE FARKLI ALANLARDA GRNMLER

Yrd.Do.Dr.Gkhan OFLUOLU Zonguldak Karaelmas niversitesi BF. letme Blm

Ar.Gr.Ozan BYKYILMAZ Zonguldak Karaelmas niversitesi BF. letme Blm

ZET
Yabanclama yzyllardr felsefe, psikoloji, sosyoloji ve siyaset biliminde nemini koruyan bir kavram durumundadr. Gnmzde de hem gelimi hem de gelimekte olan toplumlar iin yabanclama byk bir problem olma zelliini devam ettirmektedir. Yabanclama probleminin alabilmesi yabanclama kavramnn dikkatlice incelenmesine ve iyi bir ekilde anlalmasna baldr. Dolaysyla kavramn daha iyi anlalabilmesi ve yabanclamann ortadan kaldrlmas yolunda uygun zm nerilerinin gelitirilebilmesi iin, yabanclamann geliim srecinin incelenmesi ve grnm alanlarnn belirlenmesi gerekmektedir. Bu alma, yabanclama kavramnn, eitli yazarlar ve dnrler tarafndan tarihsel sre ierisinde ne ekilde tanmlandn ve incelendiini ortaya koymay amalamaktadr. Bunun yannda yabanclamann farkl alanlarda grn biimlerinin neler olduu aratrlmakta ve yabanclama srecinin insan zerinde meydana getirdii olumsuz durumlarn toplumsal hayat zerindeki etkilerine deinilmektedir. Anahtar Szckler: Yabanclama, Sanayileme, Teknoloji. 113

Kamu-; C:10, S:1/2008

GR
Sanayi devrimi ile balayan ve gnmzde de devam eden hzl deiim ve teknolojik ilerleme ile toplumsal ve kltrel yapda, rgtlenme biimlerinde ve buna bal olarak da deer sistemlerinde temel dnmler meydana gelmektedir. Dolaysyla gnmz insan ekonomik, toplumsal, siyasal alanlarda hzl deiim ve dnmlerin yaand bir dnyada yaamaktadr. zellikle teknolojik alanda yaanan hzl deiimler insann yaam tarzn hem olumlu hem de olumsuz olarak etkilemektedir. Teknolojik gelimeler toplumlarn st ve alt yaplarn, sosyo-kltrel yaplarn ekillendirmekte, bu durum da insann topluma ve kendi zne uyumunda sorunlar meydana getirmektedir. nsann doas, evresi ya da iinde bulunduu toplum ile olan ilikilerinde bozulmalar meydana gelmekte ve mutsuzluk hali giderek n plana kmaktadr. Gnmzde ekonomik tatmin artk insan iin tek bana yeterli olamamakta, manevi anlamda da tatmin salayamayan insan giderek yalnzlamakta ve yabanclamaktadr. ada toplumlarn byk bir sorunu olarak karmza kan yabanclama kavramnn tam bir tanmn yapmak da olduka zordur. Genel olarak bireyin toplumsal, kltrel ve doal evresine uyumunun azalmas, evresi zerinde denetimini kaybetmesi ve giderek aresiz kalarak yalnzlamas eklinde veya kiinin kendini bir topluma veya bir gruba ait hissedememesi olarak tanmlanabilir. Yabanclama kavramn sosyo-psikolojik bir olgu olarak birok dnr farkl ekillerde ele alm ve yorumlamtr. Yabanclama kavram zellikle amzda, gndelik dilde de kullanlan bir kavram olmutur ve toplumun yabanclamas, kltrn yabanclamas, dilin yabanclamas, dinin yabanclamas, siyasetin yabanclamas, insann kendine yabanclamas ve daha birok ekilde ifade edilmektedir. Btn bu yabanclama ekilleri zellikle sanayi toplumuna geile birlikte ortaya km, 21. yzylda kreselleme olgusuyla birlikte kendini daha ok hissettirmeye balamtr.

1. YABANCILAMA KAVRAMI VE TANIMI


Eski Yunancada alloiosis ve bundan tretilen Latince alienatio kkenli olan yabaclama kavram, esrime, kendinden geme, benliinin dna kma anlamnda kullanlmtr. Helenistik dnemde ise, Bir ve Tek Olanla, dier bir ifadeyle Tanryla btnleme anlamnda kullanlmaya balanmtr. Bu dnemde 114

Kamu-; C:10, S:1/2008

yabanclama, ruhun daha alt bir varlk biiminden, baka bir ifadeyle kendi varoluundan syrlarak, her eyin kayna olan Bir ve Tek ile btnlemesi halini tanmlamaktadr(Demirer ve zbudun, 1998:10). Pratik olarak yabanclama kavram ilk kez putlara tapmakla ilgili olarak ortaya kmaktadr. nsan kendi eliyle meydana getirdii putlar kutsal sayarak, kendi gcne ve potansiyeline yabanclamaktadr. nsann kendi gc, kendini bask altna almakta ve insan, kendi varlnn zelliklerine ancak putlarn yaamna boyun eerek dolayl yoldan ulaabilmektedir(Tolan, 1981:143). nsann kaytsz, hatta dman bir evrende kendi bana yalnz olduu anlamna gelen yabanclama neredeyse tm insan ve toplum bilimlerinde, felsefede ve edebiyatta iki yz yldr nemini koruyan bir temadr(Marx, 2003:10). Ksaca insann kendi znden, rnnden, doal ve toplumsal evresinden koparak onlarn egemenlii altna girmesi eklinde tanmlanabilecek yabanclama kavram, ayn zamanda insan makineletiren, metalatran ve sonunda kleletiren rasyonalist ve teknokratik bir uygarlk biimine kar oluan bakaldrnn bir simgesi haline gelmi bulunmaktadr. Yabanclama, hem sosyolojik, hem psikolojik, hem siyasal, hem de felsefi bir anlam tamaktadr(Tolan, 1981:3). Yabanclama terimini ilk kullanan Hegel olmutur. Hegele gre yabanclama, insann fiziki ve ruhi varl arasndaki ayrm sonucu ortaya kmaktadr. nsan kendisine ve evresine yabanclamakta, kendisini dnen ve hisseden bir varlk olarak grmemektedir (Salerno, 2003:53). Hegele gre bu ruhun yabanclamas anlamna gelmektedir. Dolaysyla yabanclama, ruhun kendi yaratt maddi dnyadan duygusal anlamda uzaklamas ya da farkllamas sonucu ortaya kmaktadr(Fischer, 1976:38). Yabanclama terimini etraflca tartp tanmlayarak ilk kullanan ise Karl Marxdr. Ayrca Marx, yabanclamann bireyselliin kayb anlamna geldiini ve bu tr bir kaybn da aslnda birey asndan ve toplum genelinde istenilmeyen bir durum olduunu ortaya atan ilk kiidir(Kanungo, 1992:414). Marx(1970:110)a gre yabanclama, emein iinin dnda olmas, onun zne ilikin olmamas ve iinin kendi emeini, retimini yadsmas sonucu iine, emeine, iinde yaad doaya, kendi z doasna ve dier insanlara uzaklamasna neden olan eylemdir. Marx iin yabanclamann gstergeleri emek, iblm ve zel mlkiyettir. blm ve zel mlkiyet gelitike ii kendi emeine kar yabanclamaktadr. Emei sonucu 115

Kamu-; C:10, S:1/2008

rettii nesne, kendi rn, iinin karsnda onu retenden bamsz, yabanc bir g olarak durmaktadr. Bylece emek artk iinin doasnn bir paras olmaktan kmtr. Marxa gre bu emein nesnelemesidir(Marx, 1970:108109). Yabanclama gnmzde birok ekilde karmza kabilmektedir. nsann retimi sonucunda ortaya kan rne yabanclamas, alt ortama yabanclamas veya dmanca bir iliki iinde bulunmas yabanclama ekillerine rnek olarak verilebilir. Fakat genel olarak yabanclamann be ekilde karmza kabileceini sylememiz mmkndr. Dolaysyla yabanclama be boyutlu bir olgudur. lk olarak yabanclaan insan, kendi davran sonucunda istediklerini elde edemeyeceini dnmesinden kaynaklanan gszlk duygusuna sahip olabilir. kinci olarak yabanclaan insan neye inanacana karar verememekte, anlamszlk durumu iine girmektedir. nc olarak toplumca belirlenen amalara ulamak iin toplum tarafndan yasaklanan yntemlere ve davranlara bavurmasndan kaynaklanan kuralszlk durumu iinde olabilir. Drdnc olarak toplum tarafndan zellikle yksek deer verilen eylere dk deer vermesinden dolay tecrit edilmilik durumuyla karlaabilir ve son olarak ise kendinden uzaklam dier bir ifade ile kendine yabanclam olabilir. Dolaysyla yabanclama kiinin tam olarak duygusal ynden toplumdan kopmas anlamna gelmektedir. Yabanclama; nsann gerek znden uzaklamasdr.

2. YABANCILAMA LE LGL DER KAVRAMLAR


Yabanclama kavramn daha iyi anlalabilmesi asndan yabanclamayla ilgili dier kavramlarn incelenmesi yerinde olacaktr.

2.1. Anomi
Anomi; kurallar geerliliini yitirmi ve herkes tarafndan benimsenecek yeni kurallar yaratamam bir toplumda, bireyleri toplumsal btne balayan balarn kopmas durumunu ifade etmektedir.(Tolan, 1996:286). Marks(1974:330) anomiyi organlar arasndaki ilikinin dzensizlii sonucu, toplumsal dayanmann eksik olmas durumu olarak tanmlamaktadr. Merton(1938:674676)a gre ise, bireyin, toplumsal yap tarafndan oluturulan kltrel hedefler ve bu hedeflere ulamak iin kullanlabilecek kurumsallam aralara gveninin ve inancnn azalmas sonucu anomi durumu ortaya 116

Kamu-; C:10, S:1/2008

kmaktadr. Bu durumda birey, belirlenen hedeflere ulaabilmek iin toplumsal kabul grmeyen davranlara bavurma eiliminde olacaktr. Anomi kavram en fazla bilinen anlamyla Emile Durkheim tarafndan kullanlmtr. Durkheim toplumu, mekanik dayanmaya ve organik dayanmaya dayal toplumlar olarak ikiye ayrmaktadr. Durkheim(2006:405)e gre mekanik dayanmadan organik dayanmaya geite, iblmnn toplumsal gelimeyi destekleyici bir etkisi bulunmaktadr. Fakat iblmnn her ne kadar toplumsal dayanmay arttrc bir etkisi bulunsa da, btnyle farkl, olumsuz sonular dourmas da mmkndr. blmnn olumsuz sonular ile toplumda ortak inan ve deerler etkinliini yitirmekte ve bunun sonucunda anomi durumu ortaya kmaktadr Nettler(1957:672)e gre anomi ve yabanclama kavramlar kesinlikle birbirleriyle ilikili kavramlardr. nk her iki kavram da kiinin kendi zihninde oluturduu atma durumu, bireysel hedeflerin bulunmamas, i tutarlktan yoksun olma gibi dzensizlik durumlar ile zdelemektedir. Tatsis(1974:230)e gre de yabanclama ve anomi kavramlar aslnda ayn olgu zerine younlamaktadr. Her iki kavram da toplumsal dzensizlik durumunu incelemekte, nedenlerini arayarak zm nerileri getirmeyi amalamaktadr. Eer toplumsal yapdaki anomi durumu engellenemezse, sonu olarak toplumda bir zlmeyle sonulanabilmekte ve dolaysyla da bireyde bir yabanclama haline neden olabilmektedir. Anomiye yol aan birok durumun kesinlikle yabanclama probleminin bir blmn oluturduunu sylemek mmkndr.

2.2. Stres
Stres modern toplumlarda insann her zaman kar karya olduu olumsuzluklarn banda gelmektedir ve ayn zamanda alann yabanclamasna neden olan faktrlerden biridir. Kii zerinde rahatszlk ve skntya neden olan her trl etken sonucu stres ortaya kabilmektedir. Stres; kiinin d uyarclara baka bir ifadeyle stres vericilere gsterdii duygusal ve fiziksel tepki olarak tanmlanabilir(Cryer vd., 2003:102). Ivancevich vd. (1985:60)e gre ise, zarar verici bir olay veya durum ile kii arasndaki karlkl etkileim sonucu stres ortaya kmaktadr. Iacovides vd. (2003:210)e gre stresin ortaya kmas iin, zel veya byk bir stresli olayn gereklemesi art deildir. Gnlk 117

Kamu-; C:10, S:1/2008

yaamdaki kk olaylarn ve zorluklarn giderek birikimi de stres kayna olabilmektedir. Stres vericiler karsnda kiinin tepkisi, byk lde ihtiyalar, karlar, amalar, beklentileri, motifleri, tutumlar ve deer yarglar gibi temel ve sosyo-kltrel faktrlerin ekillendirdii alglama tarzyla yakndan ilgilidir(Erolu, 2004: 374).

2.3. atma
atma, fizyolojik ve sosyo-psikolojik ihtiyalarn tatminine engel olan skntlarn meydana getirdii gerginlik halidir. Thomas (1992:265) atmay, kiinin hedeflerine ulaamayacan dnmesi veya kendi varl ile ilgili olarak baz kayglar duymas sonucunda ortaya kan bir sre olarak tanmlamaktadr. Pondy(1967:298) ise atma kavramnn drt farkl durumu tanmlamak amacyla kullanldn belirtmektedir. Bu durumlar u ekilde sralanabilir; Kaynaklarn kt olmas, alanlarn tutumlarndaki farkllklar nedeniyle oluan atmac davranlar, Stres, gerilim, endie, dmanlk gibi birey ile ilgili duygusal durumlar, alann atma durumunun farknda olup olmamasyla ilgili alglayna dayanan zihinsel durumlar, Kastl yaplan saldr ile ortaya kan pasif direni sonucu gerekleen atmac davranlar. atma olgusu da yabanclamaya neden olan faktrlerden biri olarak saylabilir. Gerek rgtsel gerek bireysel nedenlerle ortaya kabilecek olan sorunlar atmaya ve daha ileriki admda da yabanclamaya yol amaktadr.

3.YABANCILAMA KAVRAMININ TEORK GELM


Yabanclamayla ilgili literatr incelendiinde, kavramn Hegel ile ortaya ktn, fakat kavram daha popler hale getiren ve bilimsel alana tayan dnrn Karl Marx olduunu sylenebilir. Yabanclamann tarihsel sre ierisinde ne ekilde geliim gsterdiinin anlalabilmesi amacyla, bu alanda aratrmada bulunan

118

Kamu-; C:10, S:1/2008

ve kavramn geliimine katkda bulunan dnrlerin teorilerini incelemek yerinde olacaktr.

3.1. Hegele Gre Yabanclama


Yabanclama kavram ilk olarak Hegel tarafndan kullanlmtr. Hegel yabanclama kavramn ilk yazlarnda pozitiflik adyla ileri srmektedir. Hegele gre insanlk tarihi ayn zamanda da insann yabanclamasnn tarihi anlamna gelmektedir(Overend, 1975:306). Hegelin felsefesi Mutlak Ruhun yabanclamas zerine kurulmutur. Bu felsefe, Mutlak Ruhun srekli hareket iinde kendisini gerekletirmesi srecinde ifadesini bulmaktadr. Diyalektik sre iinde Mutlak Ruhun hareketi, bir yabanclama hareketi olduu kadar, ayn zamanda bir yabanclamadan kurtulma hareketidir(Tolan, 1996:284). Hegele gre yabanclama, insann fiziki ve ruhi varl arasndaki ayrm sonucu ortaya kmaktadr. Hegelin yabanclama kavramnda insan, evresine yabanclamakta, kendisini dnen ve hisseden bir varlk olarak grmemektedir. nsann doaya ve kendi ruhuna yabanclamasnn sebebi rettii mal ve eyalardr. nsan, varln ancak rettii mal ve eya araclyla kantlayabildiine inanmakta, bylece de insan yaam, mutsuz bilincin ve korkularn bir rn haline gelmektedir (Salerno, 2003:53). Hegel iin tek gereklik olan Mutlak Ruh, yabanclama ve yabanclamadan kurtulma sreci iinde etkinlik gsteren dinamik bir benliktir. Hegel, Mutlak Ruhun geliiminin bir evresinde insann kendisini tamamen birey olarak algladn sylemektedir. Baka bir ifadeyle insan kendisini, toplumsal kurumlara uzak, bamsz varln srdren kii eklinde tanmlamaktadr. Hegele gre bu evre, insann kendi ruhunun farkna varmasnn bir ifadesi ve geliimin bir iaretidir. Toplumdan bu kopu tam anlamyla salanmad srece gerek bir zgrlkten bahsetmek de imknszdr. nsan ruhunun geliimi bireysel farkllklarn ve zn korunduu bir birlemeye dorudur. Dolaysyla Hegel felsefesinde birey ile toplumsal kurumlar arasndaki birleme, bir kopula, bir yabanclama sreciyle gereklemektedir (Schacht, 1989:39). Hegele gre, doa, Mutlak Ruhun bir grntsdr ve Mutlak Ruhun kendine yabanclamas ya da kendini dsallatrmas 119

Kamu-; C:10, S:1/2008

sonucunda ortaya kmtr. Ruh, ne olduunu yalnzca kendi zn dsallatrarak anlayabilir. zn dsallatrd bu srete, ruh kendini ikiye blmektedir. Birinci blm doadr ve bilinen nesne durumundadr. kinci blm ise bilen zne, insandr. nsan snrl ve bitimlidir, zaman ve mekan iidir. Buna karlk Mutlak Ruh snrsz, evrensel ve bitimsizdir. Mutlak Ruh, zaman ve mekan snrlarnn dnda olup, insanln evrensel zn oluturur (Tolan, 1996:285). Hegele gre doaya yabanclama ruhun tipik bir zelliidir. Ancak, ruh geliimini tam anlamyla tamamladnda insan yabanclam benliinin stesinden gelebilecektir. Yabanclama, mutlak ruh iin kanlmazdr. Ruh, bu yabanclamadan diyalektik sre iinde kendiliinden kurtulmaktadr. Dolaysyla yabanclama, Mutlak Ruhun kendini dsallatrmas iin zorunludur ve Mutlak Ruhun kendine dnme srecinde alacaktr (Sayers, 2003:120). Hegel yabanclamaya, insann geliebilmesi iin geirmesi gereken bir evre olarak bakmaktadr. Ksaca Hegel felsefesinde yabanclama, insan ruhunun daha sonra yeniden birlemek zere toplumsal kurumlardan ayrlmas ve bireysellemesi eklinde tanmlanabilir.

3.2. Karl Feuerbacha Gre Yabanclama


Feuerbacha gre yabanclamann kayna dindir ve Tanr yabanclamann gerek nedenidir. Yabanclama problemi, insan bilincinin Tanr ve maddi dnya arasnda tecrit hali sonucu ortaya kmaktadr (Overend, 1975:307). Feuerbach, Hegelin yabanclama zerine ortaya koyduu sistemi tamamen tersine evirmitir. Hegelde kendine yabanclaan Mutlak Ruh, kendisini doa ve insanda ortaya koymaktayd. Feuerbacha gre ise Mutlak Ruh yani Tanr, Hegelin sylediinin aksine insann yabanclamasnn bir ifadesi olarak ortaya kmaktadr. nsan znel olan, dier bir ifadeyle yalnzca dncesinde, hayalinde var olan, dncesi ve hayali dnda bir varlk haline getirmektedir(Tolan, 1996:286). Hegel yabanclama kavramn Mutlak Ruhun kendini dsallatrmas olarak kullanm ve buna olumlu bir anlam katmtr. Feuerbach ise Hegelin yabanclama ile ilgili dncelerini eletirerek olumsuz bir anlam getirmektedir. Feuerbacha gre insan z niteliklerini tamamen kaybederse ve bunlar Tanr inancna brakrsa gerekten yabanclam demektir(Bloch vd., 1970:120121). 120

Kamu-; C:10, S:1/2008

Feuerbacha gre, insan kendi doasnn dna kamaz. Btn alg ve dnceleri znel yaam ile snrldr. Bir baka deyile insan, olgusal olan znel olarak yaar ve kendi inan ve dncelerine balanr. Dinsel deerlerin tm ve Tanr inanc yalnzca insann znel doasnn ve beklentilerinin yansmasdr. Dolaysyla insan olmadan Tanr da olmaz. nk insan Tanrnn kendisidir(Aydn, 2000:190). Feuerbach, yabanclamann alabilmesi iin, insann kendi zn insan olarak kavramas gerektiini sylemektedir. nsann bir takm zsel nitelikleri bulunmaktadr. Bunlar, irade, akl ve sevgi olmak zere tanedir. Bu zellik ayn zamanda insan geliiminin aralar durumundadr. nsan, bu zsel niteliklerini insan olarak kendisinde toplad anda yabanclamaktan ve Tanrnn klesi olma durumundan kurtulacaktr(Tolan, 1996:286).

3.3. Emile Durkheime Gre Yabanclama


Durkheim kavram olarak yabanclamay hi kullanmamtr. Fakat sonu olarak yabanclama olgusunu douracak olan anomi kavramn literatre sokmutur. Toplumsal blm ve ntihar adl eserlerinde anomi zerinde youn olarak durmutur. Durkheim(2006:161165), dayanma ve iblm asndan toplumlar, mekanik dayanmaya ve organik dayanmaya dayal toplumlar olarak ikiye ayrmaktadr. Mekanik dayanma zerine kurulu toplumlarn temel zellii bireyler arasndaki benzerliin fazla, farklln yok denecek kadar az olmasdr. Bu dayanma biiminde iblm gelimemi ve roller farkllamamtr. Toplumun tm yeleri bireyler olarak benzetikleri iin aralarnda bir ekim olumaktadr ve bu nedenle topluma ballk en st dzeydedir. Organik dayanmaya dayal toplumlarda ise bireyler arasnda farkllama sz konusudur. Bireyler arasnda benzerlikler ortadan kalkm, bireyler birbirini tamamlar durumdadr. Uzmanlama ve iblm yaygndr. ada toplumlarda, toplumsal farkllama, bireysel zgrl salamak iin bir nkoul niteliindedir. Birey, ancak toplumsal bilincin kapsaycln ve katln yitirdii bir toplumda belirli bir dnce ve eylem zerkliine sahip olabilmektedir(Marks, 1974:330). Durkheim organik iblm olgusunu genellikle olumlu karlamakta, bunu toplumlarn normal ve mutlu geliimi olarak deerlendirmektedir. Durkheime gre(2006:164), mekanik dayanmadan organik dayanmaya geite iblmnn toplumsal gelimeyi 121

Kamu-; C:10, S:1/2008

arttrc bir etkisi bulunmaktadr. blm ilerledike her birey topluma daha sk bir biimde baml olmakta, her bireyin yapt i uzmanlatka daha fazla kiisel nitelik almaktadr. Durkheim(2006:405409) ayrca, olaan durumda iblmnn toplumsal dayanmaya yol asa bile, bundan ok farkl, dahas buna kart sonular da ortaya koyabildiini sylemektedir. blm, farkllama ile birlikte doas gerei zc bir etkide de bulunmakta ve bu etki kendisini zellikle grevlerin ar uzmanlam olduu yerlerde gstermektedir. blmnn olumsuz sonular ile, toplumda ortak inanlar ve deerler etkinliini yitirmekte ve bunun sonucunda anomi durumu ortaya kmaktadr. Bu durumda iine gmlen birey, kendi etkinlii iinde her eyden soyutlanmakta, artk yan banda alan i arkadalarn kendisiyle ayn iin iinde alglamamaktadr. Dahas, onda artk byle bir ortaklaa i dncesi bile bulunmamaktadr. Toplumsal iblmnn bir dayanmaya neden olmamas durumunda, bunun organlar aras ilikinin dzenli olmad anlamna geldiini ve bunun bir anomi ortam douracan ne sren Durkheim, iblmnde durumda anominin mevcut olduundan bahsetmektedir. Ayrca anominin sadece bu durum iin geerli olmadn eklemekte, bu durumlar dnda da anominin ortaya kabileceini sylemektedir. Fakat bu durumun en yaygn ve en ar trler olduunu belirtmektedir(Durkheim, 2006:406). lk anomi durumu, sanayi ya da ticaret yaamndaki bunalmlar, iflaslar sonucu ortaya kmaktadr. Bu durum organik dayanma sonucunda birok kesimde meydana gelen bozulmay ve gerekten de organizmann kimi noktalarnda kimi toplumsal ilevlerin birbirlerine uyarlanmam olduunu gstermektedir. kinci anomi durumu ise emek ile sermaye arasndaki kartlk durumudur. Sanayi ilerinde uzmanlama arttka, dayanmann artmasna karn ii ve iveren arasndaki kavga daha iddetli bir hal almaktadr. Durkheim, iin daha az blnm olduu kk sanayi kesiminde ii ve iveren arasnda greceli bir uyumun olduunu sylemektedir. Ona gre bu kavga, dolaysyla anomi durumu, byk sanayi kesiminde ileri dzeydedir. nc anomi durumu bilimin ar paralanmas ve uzmanlamas sonucu bilgi alannda ortaya kmaktadr. Durkheime gre birbiriyle bulumayan, ok sayda ayrnt-incelemelerine blnen bilim artk salam bir btnlk oluturmamaktadr(Durkheim, 2006:406409). Durkheim, ntihar adl eserinde ise daha ok anomi faktrn oluturan ortamn kuralszlk olduunu vurgulamaktadr. Toplumda 122

Kamu-; C:10, S:1/2008

bireyler tarafndan kabul edilen balayc ahlaki kurallarn yokluu sonucu anomi ortamnn oluacan, toplumsal kurallarn birey zerinde uyumlatrc bir etki yarattn sylemektedir. Durkheim(2002:284285)e gre her eyden nce insann tutkularnn snrl olmas gerekmektedir. Tutkular, ancak snrlandnda yetilerle uyum iinde olabilir ve ancak bu sayede giderilebilir. Fakat bireyin kendisinde, tutkulara bir snr koyabilecek herhangi bir g bulunmadndan, bu snr zorunlu olarak bireyin dndaki bir gten gelmelidir. Ayn zamanda bu g, bireyin sayg duyduu ve nnde iten gelen bir biimde eildii bir otoriteden kaynaklanmaldr. Bu dzenleyici rol de, ya dorudan doruya bir btn olarak, ya da organlarnn biri araclyla yalnz toplum oynayabilir. Fakat toplum, acl bir bunalm veya beklenmedik mutlu bir dnm ile sarsldnda geici bir sre iin dzenleyici etkisini gerekletiremez. Ekonomik ykm durumlarnda, kimi bireyleri birdenbire o zamana dein bulunduklar konumun aasna iten bir snf alaltmas olur. Bylece bu bireyler isteklerini azaltmak, kendilerini daha ok denetlemek zorunda kalrlar. Toplumsal etkinin btn yararlar onlar bakmndan kaybolmutur ve manevi eitimlerinin yenilenmesi gerekmektedir. Artk neyin olanakl, neyin olanaksz, neyin hakl neyin haksz olduu, meru istek ve beklentilerin neler olduu, hangilerinin ly at bilinmez olur. Bylece istek ve dileklerde bir snr kalmam olur. Ama toplum onlar bir anda bu yeni yaama uyarlayp, alk olmadklar bu artm zdenetimi gerekletirmelerini retemez. Sonu olarak onlara kabul ettirilen duruma uymazlar ve toplumsal btnden bir kopma gsterirler. Bunalm, g ve servette beklenmedik bir arttan kaynaklandnda da durum farkl olmamakta, ayn ekilde toplumda bir bozulma ya da bir kuralszlk durumu ortaya kmaktadr (Durkheim, 2002:289290). Baka bir ifadeyle anomi durumu, toplum dzeninin salanmasnda etkili olan toplumsal gcn etkisini kaybetmesi ve bu nedenle toplumun bireyler zerinde geerli olan kontrol gcnn azalmas sonucunda ortaya kmaktadr(Tatsis, 1974:224). Durkheimin bu kuralszlk tipi, ancak arada srada grlen ani klar olarak ve iddetli bunalmlar biiminde grnmektedir. Fakat Durkheim(2002:291293)e gre, toplumsal yaamn bir alan vardr ki, orada kuralszlk fiilen ok arlam bir durumdadr. Durkheime gre bu alan sanayi ve ticaret dnyasdr. Bunalm ve kuralszlk durumu sanayi ve ticaret dnyasnda yle arlam bir durumdadr ki, srekli ve hatta normal bir durum olarak kabullenilmitir.

123

Kamu-; C:10, S:1/2008

3.4. Adam Smithe Gre Yabanclama


Yabanclama ile ilgili olarak yaplan almalarda Adam Smithin konu ile ilgili dncelerine ok fazla deinilmemektedir. Buna ramen baz yazarlara gre, Adam Smith kapitalist sistemle gelien iblmnn fabrika iileri iin baz olumsuz etkileri de beraberinde getirdiini sylemekte ve bu etkileri Marxn yabanclama teorisine gre yorumlamaktadr(Lamb, 1973:275). Kanungo (1992:414) da, Adam Smithin verimli bir ekonomi iinde alan iilerin sorunlarn fark ettiini sylemektedir. i kolaylatrma ve iblmnn ynetim kademesi tarafndan uygulanmas, Smith e gre iilerin evkini krarak, bedensel ve zihinsel yeteneklerini tam olarak kullanamamalarna yol amaktadr. Adam Smithin genel teorisi iblm zerinedir. Smith, Uluslarn Zenginlii adl eserinin birinci kitabnda iblmne retimi arttrc bir faktr olarak bakmaktadr. Smithe gre iblm, toplumun uygarlamasnn temel faktr durumundadr. Ayrca iblm, gelimi toplumlarn ilkel toplumlara gre refah seviyesindeki artn nedenlerini ve makinelerin kefinin koullarn aklamay mmkn klmaktadr(Esin, 1982:16). Smith iblmn, yalnzca meslek uzmanlamas ile snrlamamaktadr. Smithe gre iblm kalifiye igc iin geerli olduu kadar kk ileri gerekletiren iiler iin de geerlidir. kinci aamada ise Smith iin iblm, igcnn eitli i srelerine datm anlamna gelmektedir. Bu ikinci aamann da sermaye birikimi ve gelimesi sreci iin nemli bir role sahip olduunu sylemektedir. Smith, Uluslarn Zenginlii adl eserinin beinci kitabnda ise iblmnn baz olumsuz etkileri zerinde durmaktadr. Smith, birinci kitapta iblm olmadan iilerin miskin ve tembel bir hal alacaklarn sylerken, beinci kitapta iblmnn iileri ahmak ve bilgisiz duruma getirdiini sylemektedir(West, 1964:26). Yazar bu kitabnda tm yaamn az sayda ve basit ilemleri yerine getirerek geirmek zorunda kalan bireyin kendi bulu yeteneini gelitirme frsatna uzak kaldn, belirli bir topluluun aktif yesi olduunu unuttuunu ve bu topluluun karlarna ilgisiz kaldn belirtmektedir(Esin, 1982:17). Smith, ayn zamanda iblmnn insanlarn geliimleri zerinde de olumsuz etkileri olduunu sylemektedir. Smithe gre, sradan insanlar kiisel eitimleri ve geliimleri iin yeterli zaman ayrmamaktadr. Bunun nedeni de, iblm sonucu eitimin faydalarnn insanlar tarafndan tam olarak alglanamaydr. Smith, eitime verilen nemin artmasnn, iblmnn kltrel evre 124

Kamu-; C:10, S:1/2008

zerindeki olumsuz etkilerini ortadan kaldrmak iin bir are olduuna inanmaktadr (West, 1969:10). Smithin iblm ile ilgili olarak olumsuz dnceleri, West (1964:25) ve Lamb(1973:276)n ifadesiyle yabanclama paragrafnda kendini gstermektedir: blm srecinde toplumun ve igcnn byk bir kesimini oluturan iiler, birka basit ilemle, genel olarak bir veya iki ilemle snrlandrlmaktadr. Toplumun ounluunu oluturan bu kesimin fikir ve dnceleri de, alma yaam iinde gerekletirdikleri bu basit ilemler sonucunda olumaktadr. alma yaam bir veya iki basit ilemden ibaret olan ii, fikirlerini gstermek veya dncelerini uygulamaya koymak amacyla uygun yntemler gelitirmek iin hibir frsat bulamamaktadr. Belki de sonu ou zaman ayn, hatta hibir zaman deimemektedir. Bu nedenle, doal olarak iinin i iin sarf ettii abada bir azalma meydana gelecek ve ii ahmak ve bilgisiz bir hal alacaktr. blm sonucu iinin beyni uyuacak, bu uyuuklukta iinin sadece hayattan zevk alamamasna neden olmakla kalmayacak, ayn zamanda da cmertlik, asillik, duyarllk gibi duygularn yok olmasna neden olacaktr. Hamowy(1968:258), Smithin yabanclama paragraf ncesinde iblmnn toplum zerindeki olumsuz etkilerinden bahsetmediini, bu paragrafla birlikte ilk olarak iblmne kart bir adan baktn belirtmektedir. Hamowy, Smithin burada aka yabanclama kavramndan bahsettiini ve yabanclamay iblmnn bir sonucu olarak grdn de ayrca eklemektedir. West(1969:713), yabanclama paragrafyla Smithin iiler zerinde daha ok kendine yabanclama duygusunun etkin olduunu anlatmak istediini belirtmektedir. Weste gre, Smith dier eserlerinde de yabanclamann tek trnden bahsetmekte, iiler zerinde gszlk ve topluma yabanclama duygusunun etkili olmadn sylemektedir. Buna karlk Lamb(1973) ise, Smithin yabanclama paragrafn farkl yorumlamaktadr. Lamba gre Smith, iblmnn sadece kendine yabanclamay ortaya karmakla kalmayacana, ayn zamanda gszlk ve topluma yabanclama boyutlarn da ortaya kartacana inanmaktadr. Lamb(1973:281), Westin yorumunun tam anlamyla yanl olmadn da eklemekte, Smithin arlkl olarak

125

Kamu-; C:10, S:1/2008

zerinde durduu yabanclama biiminin kendine yabanclama olduuna deinmektedir. Lamb(1973:275276) ayrca, Smithin yabanclamay, Marxn kavram nl bir hale getirdikten sonra kullanmaya baladn, o zamana kadar ise yerine satma, sat anlamna gelen sale kelimesini kullandn belirtmektedir. Ayrca Smithin yabanclama paragrafnn, ticaret-sanayi toplumunun insanlar zerindeki olumsuz etkileriyle ilgili yazd yegne cmleler olmadn da eklemektedir.

3.5. Karl Marxa Gre Yabanclama


Marxn kapitalizm zerine yapt felsefi ve toplumsal eletiri, piyasa ekonomisinin iilerin ekonomik refahlar ve zel yaamlar zerindeki olumsuz etkileri konusunda younlamaktadr. Kapitalizmle birlikte gelien zel mlkiyet ve iblm, iilerin aalanmasna ve kiiliksizlemesine neden olmakta ve Marxn ska kulland yabanclama kavramyla ifade edilen olumsuz bir durumun ortaya kmasna sebebiyet vermektedir(West, 1969:1). Marxa gre yabanclam durumdaki iiye yapt i artk kendi dnda bir varlk gibi grnmekte, istemeyerek yerine getirdii bir sre durumundadr. inin varolan zgrl yalnzca yeme, dourma gibi hayvansal fonksiyonlaryla snrldr(Overend, 1975:307). Genel olarak Marxn yabanclama kavramna bak, sadece iinin kapitalist toplumda kar karya kald olumsuzluklar zerinde durmamakta, ayn zamanda bu olumsuz durumlarn ahlaksal adan knanmasn da iermektedir. Marx, yabanclamann eitli ekillerde ortaya kabileceini belirtmekte ve yabanclama kavramn drt boyutta incelemektedir (Ferguson ve Lavalette, 2004:300302; Tolan, 1981:145156; Overend, 1975:308309); Emee yabanclama, i srecine yabanclama, doaya yabanclama ve kendine yabanclama. Marxn zerinde durduu ilk yabanclama boyutu iinin emeine yabanclamasdr. Marxa gre kapitalist sistem ierisinde ii; emei zerinde, dolaysyla da emei sonucu ortaya kan rn zerinde kontrol salayamamaktadr. Bylece iinin emei ve emei ile rettii rn, ii iin giderek farkl bir durum arz etmektedir. i retim srecinde bedensel ve zihinsel emek gcn tam kapasiteyle kullanamamakta, rettii eyay hibir ekilde satn alamayacak 126

Kamu-; C:10, S:1/2008

duruma gelmektedir. inin emei sonucu ortaya koyduu rn, artk iinin karsnda yabanc bir nesne olarak durmaktadr. Baka bir ifadeyle kontrol dnda ii tarafndan retilen mal daha sonradan iinin karsna yabanc bir nesne olarak kmaktadr(Ferguson ve Lavalette, 2004:300). Marx, emee yabanclamann insanlk tarihinde her zaman iin varolduunu sylemektedir. Fakat Marxa gre kapitalist toplumda bu olgu en u noktaya ulamakta ve ii snf dier snflara oranlara ok daha fazla yabanclamaktadr. Bunun nedeni de, iinin retimin rgtlenmesi, planlanmas ve kontrolnde hibir etkisinin bulunmamas ve bir makineyle ayn deere sahip olmasdr(Tolan, 1981:147). Marxn yabanclama teorisinin ikinci boyutu, iinin i srecinde kontrole sahip olamamas sonucu ortaya kmaktadr. Marx i srecine, yalnzca yapt i karlnda iiye yeterli cretin denmesi eklinde dar anlamda bakmamakta, i srecini, iinin yapt ie kendi yaratcln ve akln da katabildii faaliyetler btn olarak grmektedir. Marxa gre kapitalist sistemde iinin, hedeflerin belirlenmesi ve retimin sonulanmas gibi eitli faaliyetlerde hibir etkisi bulunmamaktadr. Ayrca i sreci de iinin kontrol dnda gereklemektedir. Bylece ii yapt ie hibir anlam verememekte fakat yerine getirmektedir(Ferguson ve Lavalette, 2004:301). Marx (1970:110111), i srecinde yabanclamay u ekilde ifade etmektedir: i ancak almad zaman kendi varln hissedebilir, alt zaman ise kendini kendi dnda hisseder. almad zaman evinde gibidir, almaya balad zaman ise kendini evinde hissetmez. Dolaysyla almas istemli deil, zorlamadr. alma, bir ihtiyacn karlanmas iin deil, yalnzca alma d ihtiyalarn karlanmas amacyla yerine getirilmektedir. Ferguson ve Lavalette(2004:301), Marxn bu aklamalarnn gnmz alma yaamnda da byk lde geerli olduunu sylemektedir. Fabrikalarda, ofislerde ve daha birok iyerinde alanlarn i srecinde karar verme inisiyatifleri kstlanmakta ve alanlar i sreci zerinde hibir ekilde kontrol salayamamaktadr. Marxn zerinde durduu nc yabanclama boyutu da doaya yabanclama eklindedir. nsan-doa ilikisinde insan dier canllardan ayran zelliklerin banda doaya egemen olabilmesi, onu deitirebilmesi ve gerek gereksinimleri dorultusunda kullanabilmesi 127

Kamu-; C:10, S:1/2008

gelmektedir(Tolan, 1981:152). Marxa gre kapitalizm sonucu ortaya kan yabanclam emek, insan dier canllardan ayran bu zelliini ortadan kaldrmakta, insan kendi doasna yabanclatrmaktadr (Marx, 1970:112114). Marxa gre yabanclamann drdnc boyutu ise insann kendine yabanclamasdr. Kendi rnne ve i srecine yabanclaan ii, Marxa gre giderek kendi z benliine de yabanclamaktadr. i kapitalist sistem ierisinde kendi yaratc gcn kullanamamakta, bu da insann kendi z varlna yabanclamas anlamna gelmektedir (Petrovic, 1963:421). Marx, kendi z varlna yabanclaan insann, dier insanlara da yabanclaacan sylemektedir. nsan kendi z etkinliine yabanclam olduu iin, dier insanlarla ilikilerinde de kendi z benliiyle hareket etmeyecektir(Marx, 1970:116).

3.6. Herbert Marcusea Gre Yabanclama


Marcuse eserlerinde, Marxn yaad dneme oranla sosyal yaamn birok deiiklie uradn belirtmektedir. Marx, kapitalist toplum iinde yabanclaan snfn ii snf olduunu ileri srmekteydi. Buna karlk Marcuse, ileri sanayi toplumunu incelemi ve yabanclamann toplumun tm temel snflar iin geerli olan bir olgu olduunu ileri srmtr(Andrew, 1970:250). Marx, yabanclama olgusunu incelerken, iileri ve ii snfn odak noktas olarak almaktadr. Yabanclamann almas da ancak bu snfn bilinlenmesi, iinde bulunduu durumun farkna vararak zm yollarn retmesiyle mmkndr. Marcuse ise, ii snfnn Marxn bekledii dorultuda yabanclamay sona erdirebilecek g olmaktan artk uzaklam olduunu vurgulamaktadr(Tolan, 1996:299300). Marcusee gre ii snf, kapitalizmin nceki evrelerinde bedenini altrarak hayatn zorunluluklarn ve lkslerini salayan, pislik ve yoksulluk iinde yaayan bir yk hayvan durumundayd. Bu dnemde toplumdan atlm bir canlyd. Fakat teknoloji toplumunun ileri kesimlerinde rgtlenmi olan ii, bu atlml daha az duyulur biimde yaamaktadr. Toplumsal iblmnn dier insani nesneleri gibi artk ii snf da teknoloji toplumu ile btnlemektedir. Marcuse, yeni teknolojik i dnyasnda artk ii snfnn olumsuz tutumunun zayflamakta olduunu ve ii snfnn kurulu dzenin canl kart olmadn sylemektedir(Tolan, 1981:160). Dolaysyla da 128

Kamu-; C:10, S:1/2008

ileri derecede sanayilemi kapitalist toplumlarda, sistemle ar lde btnlemi iilerden bir ey beklemek mmkn deildir(Tolan, 1981:159). Marcusee gre ileri derecede sanayilemi kapitalist toplumlarda insanlar kendilerini satn aldklar rnlerle tanmlamak-tadrlar. Ruhlarn, satn aldklar lks otomobillerde, villalarda, evlerde bulmaktadrlar. Bireyi topluma balayan sistem deimi ve artk toplumsal denetim, bireyin retmi olduu ihtiyalar erevesinde salanmaktadr(Andrew, 1970:253). Marcuse kapitalist sistemin modern insan zerinde yaratt bir baka olumsuzluun da, insana kendini ifade etmesini ve sosyallemesini salayacak zaman brakmamas olduunu sylemektedir. Kapitalist sistemde modern insan tm zamann youn olarak almak ve bu younluk sonucu yorgun den vcudunu dinlendirmek iin harcamaktadr. Dolaysyla da bireyin d dnyayla ve dier insanlarla dorudan iliki kurabilmesi iin zaman kalmamaktadr (Andrew, 1970:247248). D dnyayla dorudan iliki kurmaya zaman bulamayan insan da, bu ihtiyacn byk lde kitle iletiim aralaryla gerekletirebilmektedir. Kitle iletiim aralarnn da yardmyla insan tmyle smrgelemekte, tutum ve eylemleri ile d dnyayla ilikilerinin bilincine varamayan, ama toplumu ynetenlerin istedii eyleri, istedii lde, istedii yer ve zamanda tketen bir robot haline gelmektedir(Tolan, 1996:301).

3.7. Charles Wright Millse Gre Yabanclama


Charles Wright Mills, hizmet sektrnde alan, saylar giderek artmasna ramen oluturduklar toplumsal gcn bilincinde olmayan cretlilerin yabanclama koullar zerinde durmaktadr(Tolan, 1981:162). Beyaz Yakallar isimli almasnda yaad dnemde beyaz yakallarn yabanclama nedenlerini aratrmaktadr. Mills bu almasnda bir nceki yzyldaki eski ve nitelikli orta snfn deimekte olduunu, yeni ve cretlerle kandrlan bir snfa dntn belirtmektedir. Bu deiimin de byk lde zgrlk kstlamas eklinde gerekletiini sylemektedir(Gillam, 1981:6). Mills, beyaz yakallarn yabanclama srecini u ekilde ifade etmektedir(Tolan, 1981:162): amz bunalmnn nedenleri temel bir olguda yatmaktadr: Politikada ve ekonomide, aile yaamnda ve dinsel yaamda ve yaantmzn tm alan ve blmlerinde, 18. ve 19. yzyllarn sarslmaz 129

Kamu-; C:10, S:1/2008

gerekleri ya yklm ya da zlm bulunmakta, buna karlk ada yaam ereveleyen grenekleri belirginletiren yeni toplumsal deerler grlmemektedir. Bylece ne kabul etme, ne de reddetme olanana sahibiz; ne isyan ne de mit etmek iin bir evk ve heyecanmz kalmad. Yaammz yn gsterici bir izgiden yoksun bulunuyor. Beyaz yakallarda bu bunalm daha da byk; zira belirli bir inan sisteminin yokluu onlar bireysel dzeyde silahsz brakm ve kolektif dzeyde gsz klm bulunuyor. Vahi an olduka yeni bir rn olan beyaz yakal, kendisini douran ve kendisine kar gittike daha fazla yabanclatrmak iin aba sarfeden kitle uygarln saymazsak, kendine zg bir kltre de sahip deildir. Kendisini gvenlik iinde hissetmek iin balar aramakta, ancak hibir topluluk, hibir rgt onun bu gereksinmesine cevap vermemektedir. Bu yalnzl onu, basn, sinema, radyo ve televizyon gibi ucuz halk kltrnn yapay rnleri iin bulunmaz bir mteri haline getirmektedir. Beyaz yakal yaratmad bir dnyada yaamaktadr. Mills, Amerikan toplumundaki g ilikilerini ve siyasal yapy inceledii ktidar Sekinleri adl eserinde de yabanclamaya deinmektedir. Mills bu eserde, kitle toplumu olarak nitelendirdii Amerikan toplumunda grnrde demokratik bir nitelik tayan mekanizmann sosyolojik anlamda hibir geerlilii ve ilerlii olmad savn ne srmektedir. Aslnda zerk, etkin ve sz sahibi gibi grnen kitle rgtlerinin, meslek kurulularnn, derneklerin ve dier kamu kurulularnn toplumsal karar almada ve uygulamada sz sahibi olmadn vurgulamaktadr. nk Amerikan toplumu, siyasal ve toplumsal adan yabanclam bireylerin oluturduu kitle toplumu eklindedir(Tolan, 1981:163). Millse gre yabanclamann youn olduu kitle toplumunun zellikleri unlardr(Tolan, 1981:163): Bakalarnn fikir, dnce ve kanaatlerini dinleyenler pek ok, buna karlk kendi fikir, dnce ve kanaatlerini ifade edebilenler pek azdr. Tamamen toplama bireyler yn durumuna indirgenen kamu, kitle haberleme aralarnca biimlendirilmektedir. Kitle haberlemesinin rgtlenme biimi, bireylerin annda ve etkinlikle yantta bulunmalarna olanak vermemektedir. Kamuoyu, kitle haberleme aralar tarafndan oluturulduktan sonra kamunun gerekletirebilecei eylemler yine kitle haberleme

130

Kamu-; C:10, S:1/2008

aralar kanalyla resmi makamlar ya da iktidar sekinleri tarafndan denetlenmektedir. ktidar kurumlar karsnda kitlelemi kamunun bamszl kalmamakta, iktidar kurumlarnn ve resmi makamlarn grevlisi olan kimseler, kitleler zerinde ak ya da rtl olarak nfuzunu kullanmakta, kiilerin karlkl ve zgr tartma yoluyla kamuoyu yaratabilme zgrlklerinin daha olumadan nlenmek istendii ve nlendii grlmektedir. Millse gre kitle toplumunda insanlar aras birincil etkileim yoktur. Bu da bireyi umutsuzlua itmektedir. Artk orta snflarn en geni toplumsal tabakalar oluturduu bu tr toplumlarda, askeri, ekonomik ve siyasal sekinlerden meydana gelen oligariler, insanlar ynlendirmektedir.

3.8. Erich Fromma Gre Yabanclama


Fromm(1991:117)a gre yabanclama, bireyin kendisini, kendisine yabanc gibi duyduu deneyim biimidir. Bu durumda kii kendisini dnyasnn merkezi, hareketlerinin yaratcs olarak grmemektedir. Artk hareketleri ve davranlarnn sonular, kiinin boyun edii efendileri durumundadr. Yabanclam birey, nesneleri alglarken kendisi ve d dnya ile retici bir iliki iinde deildir. Fromm, ada toplumda yabanclamann her yeri kaplad dncesindedir. Yazara gre kapitalist sistemin retim ekli nedeniyle insan, korkak ve yabanclam bir hale gelmektedir. nk bu sistem, bireyin onlarn karsnda kendini aciz ve aresiz hissettii, giderek byyen ekonomik ve brokratik devler yaratmaktadr. Bu durumda da bireyler toplumsal oluumlara aktif olarak daha az oranda katlabilmektedir. Bu sistem iinde korkak bir hale gelen insann tek aresi de tketmektir. Bu yolla insan pasiflie yneltilmekte ve dnyada hibir eyi aktif olarak yaayamamaktadr(Fromm,2004:6667). Fromm(1996:99)a gre, bireyin ekonomik amalarn arac olarak boyun emesi, sermaye birikimini ekonomik etkinliin amac ve hedefi haline getiren kapitalist retim biiminin garipliklerinden kaynaklanmaktadr. Kii kar salamak amacyla alr ama salad kar harcanmayacak, yeni yatrma dnecektir. Yalnzca sermaye birikimi uruna alma ilkesi nesnel olarak insanolunun gelimesi asndan ok byk bir nem tamakta, ancak znel olarak insan 131

Kamu-; C:10, S:1/2008

kiisel olmayan amalar iin almak durumunda brakmaktadr. nsan adeta kendi elleriyle ina ettii makinenin klesi haline getirmektedir. Bylece de insan kiisel nemsizlik ve gszlk duygusuyla doldurulmaktadr. Fromm, kapitalizmi bireyi yalnzlatrmas, nemsizlik ve gszlk duygularyla ezmesi nedeniyle eletirmektedir. Bununla birlikte kapitalizmin olumlu yanlarn da belirtmektedir. Fromma gre kapitalizm, insan feodal balardan koparmakla kalmayp, olumlu anlamda zgrle, etkin, eletirel dnceye sahip ve sorumlu bir benliin gelimesine katkda bulunmutur. Her ne kadar kapitalist ekonomik dzenin bireyci yaps tartlmaz bir gerek olsa da, Fromma gre bu ekonomik bireyselliin bireyin yalnzln arttrmadaki etkisi kukuyla karlanabilir(Fromm, 2003:100101). Fromm, kapitalist toplum ierisinde yalnzca ekonomik ilikilerin deil, insanlar arasndaki kiisel ilikilerinde yabanclam olduunu syler. Fakat Fromma gre bu tketim ve yabanclama ruhunun belki de en nemli ve en ykc rnei, bireyin kendi benlii ile olan ilikisinde grlmektedir. Fromm(1996:105106), bu ilikiyi u ekilde aklamaktadr: nsan yalnzca meta satmaz, kendisini de satar ve kendisini de bir meta olarak grr. Eliyle koluyla alan ii, fiziksel enerjisini satar; iadam, doktor, memur kiiliklerini satarlar. rnlerini ya da hizmetlerini satabilmek iin kiilik sahibi olmalar gerekir. Bu kiiliin hoa gitmesi gerekir, ama ayrca onun sahibinin daha baka nitelikleri de olmaldr. Tpk dier metalarda olduu gibi, bu insansal niteliklerin deerini bien, hatta ve hatta varolup olmadklarn saptayan pazarn kendisidir. Bir kiinin sunduu nitelikler ie yaramyorsa, bunlarn kullanm deeri yoksa o insann hibir nitelii yok demektir. Dolaysyla zgven, benliini hissetme bakalarnn o kii hakknda bitii deerin gstergesinden baka bir ey deildir. Pazardaki baars ne olursa olsun, bakalar tarafndan sevilsin ya da sevilmesin, kendi deerini bien, kiinin kendisi deildir. Aranyorsa bir kimsedir, bakalar ondan holanmyorsa hi kimse deildir. Kiinin kendine deer vermesinin, kiilikin baarsna bal olmas, amz insan iin popler olmann neden byk bir nem tadn aklamaktadr. Yalnzca kiinin gnlk yaantsndaki baars deil, kendine olan saygs, gvenini koruyup koruyamayaca ya da aalk duygusunu uuruma yuvarlayp yuvarlayamayaca, popler olup olmadna baldr. Fromm, kapitalizmin bireye getirmi olduu yeni zgrln, bireyi daha yalnz, daha soyutlanm hale getirdiini sylemektedir. 132

Kamu-; C:10, S:1/2008

Bylece birey kendi dndaki ezici glerin elinde bir ara haline gelmektedir. Fromma gre kapitalizmle birlikte insan bir bireye dnmekte fakat ortaya kan bu birey akn ve gvenlik duygusundan yoksun durumdadr.

3.9. Melvin Seemana gre Yabanclama


Seeman(1967:273) modern toplum ya da endstriyel dzen ierisinde ie yabanclamann tipik bir olgu olduunu sylemektedir. Ayrca Seemana gre modern toplum ierisinde yabanclam alanlarn saysnn ok fazla olmas, yabanclama olgusunun yalnzca bireysel anlamda incelenemeyeceini ortaya koymaktadr. Seeman yabanclamann, politik dmanlk, rk ayrm, zaman boa harcama, toplumsal hareketlilik gibi birok toplumsal sonucu da olabileceini belirtmektedir. Seeman(1959:784790; 1975:94113)a gre yabanclamann be ayr boyutu bulunmaktadr. Bunlar; Gszlk: Kiinin sahip olduu beklentiler ve inand olaslklarn kiinin kendisi tarafndan belirlenememesi ve sonucunu deitirebilmek iin elinden hibir ey gelmediini dnmesi; Anlamszlk: kiinin hayal ettii geleceine ulaabilecei ile ilgili olarak umutsuz olmas, dncelerini gerekletiremeyeceine inanmas; Kuralszlk: kiinin hedef ve amalarna yalnzca toplumsal olarak kabul grmeyen davranlar sonucu ulaabileceine inanmas; Topluma Yabanclama: toplum tarafndan yksek deer verilen amalar ve inanlarn birey iin bir anlam ifade etmemesi; Kendine Yabanclama: kiinin belirli bir davrannn, gelecee ynelik beklentileri ile uyumamas, beklentilerinin dna karak farkl davranmasdr. Seeman (1983:172)a gre yabanclama konusunda ortaya kan en byk sorun, kavramn tek ve tam bir tanmnn bulunmamasdr. Bu nedenle de Seeman, oluturduu bu ayrmn test edilebilir varsaymlar ortaya koymaya yardmc olacan ileri srmektedir. 133

Kamu-; C:10, S:1/2008

Esin (1982:108)e gre Seemann amac, toplum iinde hareket eden bireyin kiisel adan yabanclamasn incelemektir. Seemann almalarndan karabileceimiz sonu, ileri kapitalist toplumlarda varolan yap ve ilikiler erevesinde birey-toplum etkileiminin, zellikle bireylerin kendilerini ve toplumu alglamalar alannda nemli sorunlar yaratmasdr(Tolan, 1996:304).

4.

YABANCILAMANIN TARHSEL SRE NDE FARKLI ALANLARDA GRNMLER: GENEL BR DEERLENDRME

Sanayi devriminin balangcndan gnmze kadar teknik dnya ile toplum arasnda giderek byyen mesafe, insann makineli retime zor uyum salamasna ve ii ile doal evresi arasnda bir duvar rlmesine neden olmutur. Batl kapitalist lkelerde teknolojik gelimenin ve buna bal olarak gelien yeni retim biimlerinin sonucunda toplumsal dzeyde meydana gelen rgtlenme ve dzenlemeler, insanlar kurulu dzenin bir dilisi biimine indirgemi bulunmaktadr. Bunun sonucunda da insani faaliyetlerini kendi dndaki glerin ynlendirmesine ve denetimine brakmak zorunda kalan bireyler, giderek yalnzlamakta ve yabanclamaktadrlar(Tolan, 1981:142). Yabanclamann tarihsel sre ierisindeki geliimini anlayabilmek iin, retim biiminde ve toplumsal yapda meydana gelen deiimleri incelemek gerekmektedir.

4.1. Sanayileme ve Yabanclama


Sanayileme sreci, ii snfnn giderek bymesine ve bu bymeyle birlikte yaam koullarnn giderek sefalet dzeyine varmasna neden olmutur(Gksal,2003:4344). i snfnn olumasnda iki temel gcn etkisi bulunmaktadr(Ouz,2001:50). Bunlar: Sanayilemeyle birlikte kyllerin topraktan kopartlmas, Kapitalist retimin, modern endstrinin ve tarmn geni apta gelimesidir. Aron (1997:6566), sanayileme sonucu ortaya kan sanayi toplumunda ilk olarak iletmenin kkl olarak aileden ayrldn 134

Kamu-; C:10, S:1/2008

belirtmektedir. Sanayi toplumunda aile tipi iletmeler yerini, birbirlerini tanmayan iilerin oluturduu byk iletmelere brakmtr. Byk iletmelerin saylarndaki art, ii snfnn bymesine neden olmu, iletme ii farkl tutum, davran ve kiisel amalarda ayn lde artmtr. Byk iletmelerin ortaya kmas, ayn zamanda orijinal iblm modelini gelitirmitir. Baka bir ifadeyle, sanayi toplumu sadece kyller, tccarlar, meslek sahipleri, ekonomi kesimleri arasndaki ibirliini deil, ayn zamanda iletme iindeki teknolojik ibirliini de mecburi klmaktadr. Sanayileme sonucu gelien retim teknolojisi, iileri yan yana olmaktan uzaklatrm, her birinin fabrikann farkl blmlerinde almasna neden olmutur. i artk retimi btn ile gerekletiren kii olmaktan km, retim srecinin ufak bir paras haline gelmitir. Hatta ii, makinelerin kullanm sonucu bir fazlalk olarak grlmeye balanmtr. Makinelerin sanayiyi yava yava ele geirmesi ii zerinde ykc bir etki meydana getirmitir(Ouz, 2001:139140). Gksal(2003:76)a gre sanayi devrimiyle beraber, insann deersizleme sreci de balamtr. nsan tek tipletiren bir anlayla, herkesi birbirine eitleme mantna gidilmitir. Birbirine benzeyen ya da ie benzetilen insanlar yaratma istei, fabrika retimini kolaylatrsa da, d dnya da yaratcl ve zgrl kstlamtr. Ouz(2001:161162), sanayilemeyle birlikte, makinenin retim srecinde kullanlmasnn olumsuz sonularn; iinin i aletinden ve i bilgisinden uzaklamas, kalifiye ve eitimli ii olarak adlandrlan iilerin sanayinin genel ihtiyac olmaktan kmas ve eitimli, eitimsiz, kalifiye veya vasfsz btn iilerin kapitalist igcnn bir unsuru olarak gndeme gelmesi olarak sralamaktadr. Bylece ii retim srecinin entelektel deerine yabanclamakta ve makinenin bir paras durumuna getirilmektedir.

4.2. Kentleme ve Yabanclama


Kentleme, gelimi-gelimemi, Batl-Doulu tm ada toplumlarda izlenen belki de en kapsaml ve nemli toplumsal olgulardan biridir (Tolan, 1996:147). Sanayi ncesi kentin toplumsal yapsn tanmlayan, kat tabakalama sistemi, aile, ekonomik yap, din ve eitim rgtlenmeleri, gl bir sosyal kontroln varln gstermektedir. Toplumsal rgtlenme organik enerjiye dayanan iktisadi yaama uygundur. Toplumsal kontrol oluturan mekanizma-lar arasnda en nemlileri din, aile kurumu ve lonca rgtlenmeleri olarak sralanabilir. Bu kurumlar, birbiri ile sk skya ilikili bir toplumsal ve ekonomik dzeni yanstmaktadr. Sanayi ncesi kentte kiisel hayat 135

Kamu-; C:10, S:1/2008

toplumsal kurumlar tarafndan denetlenmektedir (Aslanolu, 2000:32 37). Sanayi devrimiyle birlikte makinelemenin ve ussallamann sistemli bir biimde ve geni lde uygulanmas, zihniyet ve davranlarn bu yeni kapitalist retim biiminin isterlerine uydurulmaya balanmas, geleneksel kent yapsnn deimesine neden olmutur. Sanayi kentinde ekonomik yaam ok gelimi durumdadr. Etkili bir rgtlenme, ussal alma ve standardizasyon vardr. Gelimi teknolojiye bal olarak elde edilen fazla retim, yar retici ve retime katkda bulunmayan gruplar yaatmaya yeterlidir. Sanayi toplumu, topra ileyen kyller ve onlardan sayca ok fazla olan sanayi veya hizmetlerde alanlarla, bu snflar zerinde kontrol gc olan st tabakalardan olumaktadr. Bu toplumsal tabakalama sistemi sanayi ncesi kentin aksine dikey hareketlilie uygundur(Aslanolu, 2000:4344). Sanayi devrimiyle birlikte kentler her trl toplumsal kontroln dnda salksz bir biimde genilemitir. gcne youn talep gibi sna retimin acil gereksinimleri ve ucuz ve asgari koullardan yoksun konut mahallerini douran karllk ilkeleri, bu yndeki belirleyici etkenlerdir. Bylece oluan byk kentlere zg patolojik zellikler giderek nem kazanm ve kent, byk oranda ruhunu yitirmitir (Tolan, 1981:259). Sanayileme ile hzlanan kentleme, krsal alandan kentlere g eden insan saysnda da bir arta sebep olmutur. Kentleme olgusu g eden insanlara i bulma konusunda yeni olanaklar salamakla birlikte, toplumsal ve kltrel sorunlara da neden olmaktadr. Bu kapsamdaki en nemli sorunlarn banda ise, insanlarn kalabalk iinde giderek yalnzlaarak iinde yaadklar topluma veya kendilerine yabanclamas gelmektedir. Dolaysyla krdan kente g eden insanlar, hem bir btn olarak toplumun yaad yabanclamann etkisi altnda kalmakta, hem de derin bir yabanclamann etkisi altnda bulunan ve bu dorultuda hzla dnen byk kentin yeni bir yesi olmaktadrlar(Tolan, 1981:256).

4.3. Teknoloji ve Yabanclama


Teknoloji insann yaayabilmek, ihtiyalarn karlayabilmek amacyla kulland ara ve gerelerin tamam olarak tanmlanabilir. Shepard(1977:2), teknolojiyi maddi ve manevi olmak zere iki boyutta ele almtr. Maddi boyutu, doal kaynaklar rne veya hizmete 136

Kamu-; C:10, S:1/2008

dntrmek iin kullanlan makineler, enerji kaynaklar gibi mekanik aletlerdir. Manevi boyutu ise, bu rn veya hizmetleri retilebilmek iin gereken bilgi ve teknik becerileri kapsamaktadr. nsann ihtiyalarn karlayan, retimi, zenginlii ve refah arttran teknoloji, gnmzde insann bulunduu her mekna yerlemitir. nsan hayatnn her annda teknolojiyle yaamakta ve salad faydalardan yararlanmaktadr. Fakat her alanda var olan bu teknoloji, sonunda insan kendisine baml klm, denetimi altna almtr. Teknoloji insann inisiyatif kullanma alann daraltm, yeteneklerinin yok olmasna neden olmutur. nsan artk bir rn meydana getirmenin mutluluunu yaayamamakta, emei sonucunda ortaya kan rnne yabanclam durumdadr. Teknoloji sonucunda iblmnde de deiim olmu, alma hayat gittike monoton bir hal almtr(Demirer ve zbudun, 1998:8991). Teknolojik gelime ncesi, retim iin kullanlan aralar ii kullanmakta, ie kendi zihinsel ve bedensel yeteneklerini katabilmekteydi. Makine, iiye baml olarak kullanlmaktayd. Teknolojik gelime sonucu ise, iinin grevi makinelere aktarlm grnmektedir. Bu sefer ii makineye baml duruma gelmitir. sreci hzlanm, nemli ileri makine stlenmitir. i kendisini sadece retim yapan bir robot olarak grmekte ve rgt yaamndaki beklentilerine ulaamamaktadr. Oysa i srecinin kavramsal erevesinde teknoloji, insan etkinliinin aktarcs, insanla doa arasndaki ilikinin aracs durumundadr. Fakat gnmzde artk iinin bu amala kulland ara ve gerecinin yerini makineler almtr(Esin, 1982:80 88). Pappenheim(2002:3133) da, teknolojinin insana kendi yaamn ekillendirme olana tanmadn sylemektedir. yaam, teknolojik gelime ile birlikte daha etkin, daha dzgn bir hal alm olsa da, sonucunda insan kiilikten yoksun brakmaktadr. Pappenheim, kiilikten yoksun kalmann da, gittike artan bir duyarszla yol atn ve insann artk kendini iinde ifade edemediini belirtmektedir. Ayrca yaamn giderek makinelemesi, doaya ve topluma kar hesapl bir bak as dourmakta ve bireyin bunlarla arasndaki birlik ban yok etmektedir. Pappenheime gre teknoloji anda yaayan insan, iinden, kendinden ve toplumdan yabanclam durumdadr. Fullan(1970), almasnda teknolojinin eitli ynlerden alanlarn iletmeye ballndaki ve uyumundaki etkilerini incelemektedir. Fullana gre, alann ballnn tek belirleyicisinin teknoloji olmamasna karn, yine de teknoloji ball azaltc bir unsur durumundadr. Aratrmann sonucunda, ayn teknoloji 137

Kamu-; C:10, S:1/2008

seviyesine sahip endstri iletmelerinde farkl ballk dzeyleri veya yabanclama dzeyleri ortaya kmtr. Shepard(1977:1516) da teknolojinin her aamada iin doasnda etkili olduunu sylemektedir. Teknoloji tipinin veya seviyesinin nemli olmadn, teknolojik gelime sonucunda deien iblmnn alan zerinde yabanclamaya neden olduunu da ayrca eklemektedir. Susman (1972) ise, teknoloji sonucunda retim srecinde ortaya kan otomasyonun alanda yabanclamaya yol at sonucuna ulamaktadr. Fakat Susman da alann iine kar yabanclamasnn sadece teknolojinin i srecinde meydana getirdii otomasyonla aklanamayacan, farkl organizasyon zelliklerinin de ayrca etkili olduunu eklemektedir. Teknolojik gelime sonucunda retimin artan dzeyde makinelemesi, tek bana veya dorudan alann yabanclamasna yol amasa da, yabanclamaya katkda bulunan ana etmenlerdendir.

4.4. Din ve Yabanclama


Tolan (1981:143)a gre, insanolu kendi yaam ile ilgili zel nitelikleri nesnelere aktarmakta ve kendisini gerekletirerek ama yerine kendi varl ile ancak bir eylere tapma yoluyla iliki kurabilmektedir. nsan bylece kendi gcne ve kendisinde varolan potansiyelin zenginliine yabanc kalmakta ve kendi varlnn zelliklerine, ancak inand, tapt varla boyun eerek dolayl yoldan ulaabilmektedir. Demirer ve zbudun (1998:4647) ise dini, iktidarn merulatrc unsuru olarak grmektedir. Din, ynetilenlerin sahip olduklar varolu koullarn, dnyevi olmayan bir d g tasarmnn ve bu tasarmn temsilcilerinin denetimine brakmaya raz etmektedir. Bylece din insanlarn elinde olanla yetinmesini istemekte, mutluluu bir te-dnyaya ertelemeye raz etmektedir. Demirer ve zbuduna gre din, insan kendi tasarmlarna tabi kld lde yabanclatrcdr. nsan iinde bulunduu depresyon ve ruhsal atalet durumunu denkletirmek iin kendisine devleti, bir siyasal partiyi, dini veya Tanry seer. Bu onun iin artk hibir tartma kabul etmez tek mutlak olmutur. Bylece yaam bir anlam kazanm ve setii puta kr krne balanmakla kendisini tahrik etmekte ve coturmaktadr. Ancak bu cokunluk yaratc bir sevincin dourabileceinden ok farkldr. Scak ve iten bir cokunluk deil, donuk ve cansz bir duyarszln zerine ina edilmi durumdadr(Tolan, 1981:143). 138

Kamu-; C:10, S:1/2008

Fromma gre (1996:4243), Tanrnn buyruklarna kar davranta bulunarak insan gnah ilemi ve sonucunda da cennetten kovulmutur. Fromm, bu durumu insanolunun zgrlnn balangc olarak deerlendirmektedir. Yetkenin buyruuna kar davranta bulunarak bir gnah ilemek, insan asndan olumlu ynyle ilk zgrlk hareketi, baka bir ifadeyle ilk insansal harekettir. Fakat Fromm, bu ilk zgrlk ediminin baka sonular olduunu da vurgulamaktadr. Sonucunda insan doadan ayrlm, bir birey haline gelmekle insan olma yolunda ilk adm atmtr. Doay amak, doadan ve bir baka insandan yabanclamak, insan rlplak ve utanl bir hale getirmitir. Kazanlan zgrlk olumlu deil, olumsuz ynde bireyi yalnzlatran, yabanclatran bir zgrlktr. Tucu (2002:149159)da zgrlk kavramn Frommun bak asndan ele almaktadr. Tucu (2002:155158)ya gre insan potansiyel olarak zgrle ve bu zgr olabilme potansiyelini yaama geirebilme iradesine sahiptir. Fakat zgr olabilme iradesi, dorudan doruya zgrln kendisi, olumsuz bir olgudur. nk bu iradenin hedefi ve son snrlar Tanr olma istemidir. nsan insan yapan hedef belirleme ve yeniden kurgulama yetisi, zgr olabilme, insann yok edicisi durumundadr. Baka bir ifadeyle zgr olmak isteyen zgrln yitirir. Tucu(2002:158)ya gre yabanclamann alabilmesi insann i huzurunun salanmas ile gerekleebilmektedir. Dolaysyla huzur, yabanclamay kapnn nne koymakta insann yabanclamasn engellemektedir.

SONU
leri sanayi toplumunun nimetleri olarak ortaya kan ileri teknoloji, ar iblm, hzl toplumsal ve kltrel deiimler, ar ve salksz kentleme, insann uyum mekanizmalarn bozmakta, insan topluma ve kendi doasna uyumsuz hale getirmektedir. ada yaamn bu bunalml ortam ierisinde yaamak zorunda kalan insan da, belirtilen bu sosyo-psikolojik faktrlerden olumsuz olarak etkilenerek kendisini yalnz, tkenmi ve yabanc hissedebilmektedir. Yabanclama olgusu, gnmzde gelimi veya gelimekte olan tm toplumlar etkisi altna almakta, btn insanln ortak bir sorunu durumundadr. Yabanclama yzyllardr felsefe, psikoloji, sosyoloji ve siyaset biliminde nemini koruyan bir kavram olarak karmza kmaktadr. Dolaysyla kavramn daha iyi anlalabilmesi ve yabanclamann ortadan kaldrlmas iin uygun zm nerileri getirilebilmesi asndan, sanayilemeden gnmze yabanclamann geliim 139

Kamu-; C:10, S:1/2008

srecinin aratrlmas gerekmektedir.

ve

grnm

alanlarnn

belirlenmesi

Bu alma, tarihsel sre ierisinde birok aratrmac tarafndan incelenmi olan yabanclama kavramnn, eitli yazarlar ve dnrler tarafndan ne ekilde tanmlandn ve incelendiini ortaya koymay amalamaktadr. Bunun yannda yabanclamann farkl alanlarda grn biimlerinin neler olduu aratrlmakta ve yabanclama srecinin insan zerinde meydana getirdii olumsuz durumlarn toplumsal hayat zerindeki etkilerine deinilmektedir. alma kapsamnda bata Hegel ve Marx olmak zere birok dnrn yabanclama kavramna bak as deerlendirilmi ve bu dnrlerin yorumlar erevesinde yabanclamann insan hayat zerinde meydana getirdii olumlu ve/veya olumsuz etkilere deinilmitir. Genel olarak bakldnda toplumsal hayatta nemli grlere sahip bu dnrlerin yabanclamay toplumsal hayat zerinde olumsuz bir faktr olarak algladklar ve yabanclamay insann hayat kalitesini azaltc bir etken olarak tespit ettikleri sylenebilir. Bunun yannda ise baz yazarlarn yabanclamaya olumlu bir anlam atfettii ve yabanclamay insann gelimesi iin gerekli bir sre olduunu sylemek yanl olmayacaktr. Yabanclama kavramnn toplumsal hayat ve insan iin nemli bir olgu olarak ortaya kmasna katkda bulunan bu dnrler kapsamnda, yabanclamann tarihsel sre ierisinde insana ilikin birok alanda grldn sylemek yanl olmayacaktr. Sre incelendiinde yabanclamann sanayi devrimiyle birlikte ortaya kan bir kavram olduu dolaysyla sanayileme, kentleme ve teknoloji kavramlaryla yakndan ilikili olduu grlmektedir. Bunun yannda din kavramnn da yabanclama zerinde olumlu ve/veya olumsuz etkisi bulunabilecei alma kapsamnda deinilebilecek sonular arasndadr.

YARARLANILAN KAYNAKLAR

Andrew, Edward (1970); Work and Freedom in Marcuse and Marx, Canadian Journal of Political Science, Cilt: 3, Say: 2, s. 241256. Aron, Raymond (1997); Sanayi Toplumu, (ev.: Emine Grsoy), 2. Bask, Dergah Yaynlar, stanbul. 140

Kamu-; C:10, S:1/2008

Aslanolu, Rana A. (2000); Kent, Kimlik ve Kreselleme, 2. Bask, Ezgi Kitabevi, Bursa. Aydn, Ayhan (2000); Dnce Tarihi ve nsan Doas, Alfa Basm Yayn, stanbul. Bloch, Ernst, Anne Halley ve Darko Suvin (1970); Entfremdung, Verfremdung: Alienation, Estrangement, The Drama Review, Cilt: 15, Say: 1, s. 120 125. Cryer, Bruce, Rollin McCaty ve Doc Childre (2003); Pull The Plug on Stress, Harvard Business Review, Cilt: 81, Say: 7, s. 102107. Demirer, Temel ve Sibel zbudun, (1998); Yabanclama, teki Matbaas, Ankara. Durkheim, Emile (2002); ntihar, (ev.: zer Ozankaya), Cem Yaynevi, stanbul. Durkheim, Emile (2006); Toplumsal blm, (ev.: zer Ozankaya), Cem Yaynevi, stanbul. Erolu, Feyzullah (2004); Davran Bilimleri, 6. Bask, Beta Basm, stanbul. Esin, Pars (1982); blm, Yabanclama ve Sosyal Politika, Ankara niversitesi Siyasal Bilgiler Fakltesi Yaynlar, No: 502, Ankara. Ferguson, Iain ve Michael Lavalette (2004); Beyond Power Discourse: Alienation and Social Work, British Journal of Social Work, Cilt: 34, Say: 3, s. 297312. Fischer, Claude S. (1976); Alienation: Trying to Bridge the Chasm, The British Journal of Sociology, Cilt: 27, Say: 1, s. 3949. Fromm, Erich (1991); The Sane Society, 2. Bask, Routledge Classics, London. Fromm, Erich (1996); zgrlkten Ka, (ev.: emsa Yein), 4. Bask, Payel Yaynevi, stanbul. Fromm, Erich (2003); zgrlk Korkusu, (ev.: Selma Koak), Doruk Yaymclk, Ankara. Fromm, Erich (2004); ada Toplumlarn Gelecei, (ev.: Aydn Artan ve Kaan H. kten), Artan Yaynevi, stanbul. 141

Kamu-; C:10, S:1/2008

Fullan, Michael (1970); Industrial Technology and Worker Integration in The Organization, American Sociological Review, Cilt: 35, Say: 6, s. 1028 1039. Gillam, Richard (1981); White Collar from Start to Finish: C. Wright Mills in Transition, Theory and Society, Cilt: 10, Say: 1, s. 130. Gksal, Gken (2003); ngiliz Sanayi Devrimi, Kora Yaynclk, stanbul. Hamowy, Ronald (1968); Adam Smith, Adam Ferguson and The Division of Labour, Economica, Cilt: 35, No: 139, s. 249259. Iacovides, Apostolos, Konstantinos N. Fountoulakis, St. Kaprinis ve G. Kaprinis (2003); The Relationship Between Job Stres, Burnout and Clinical Depression, Journal of Affective Disorders, Cilt: 75, Say: 3, s. 209221. Ivancevich, John M., Michael T. Matteson ve Edward P. Richards (1985); Whos Liable For Stress on The Job?, Harvard Business Review, Cilt: 63, Say: 2, s. 60-72. Kanungo, Rabindra N. (1992); Alienation and Empowerment: Some Ethical Imperatives in Business, Journal of Business Ethics, Cilt: 11, Say: 56, s. 413422. Lamb, Robert (1973); Adam Smiths Concept of Alienation,Oxford Economic Papers, Cilt: 25, Say: 2, s. 275285. Marks, Stephen R. (1974); Durkheims Theory of Anomie, The American Journal of Sociology, Cilt: 80, Say: 2, 329263. Marx, Karl (1970); Economic and Philosophic Manuscripts of 1844, (ev.: Martin Milligan), Lawrance and Wishard Ltd., London. Marx, Karl (2003); Yabanclama, (Der.: Barta Erdost), 2. Bask, Sol Yaynlar, Ankara. Merton, Robert K. (1938); Social Structure and Anomie, American Sociological Review, Cilt: 3, Say: 5, s. 672682. Nettler, Gwynn (1957); A Measure of Alienation, American Sociological Review, Cilt: 22, Say: 6, s. 670677. Ouz, Hasan (2001); Kresel Kapitalizmin Tarihsel Snr ve i Snfnn Anatomisi, Scala Yaynclk, stanbul. 142

Kamu-; C:10, S:1/2008

Overend, Tronn (1975); Alienation: A Conceptual Analysis, Philosophy and Phenomenological Research, Cilt: 35, Say: 3, s. 301322. Pappenheim, Fritz (2002); Modern nsann Yabanclamas: Marxa ve Tnniese Dayal Bir Yorum, (ev.: Salih Ak), Phoenix Yaynevi, Ankara. Petrovic, Gajo (1963); Marxs Theory of Alienation, Philosophy and Phenomenological Research, Cilt: 23, Say: 3, s. 419426. Pondy, Louis R. (1967); Organizational Conflict: Concepts and Models, Administrative Science Quarterly, Cilt: 12, Say: 2, s. 296320. Salerno, Roger A. (2003); Landscapes of Abondonment Capitalism, Modernity and Estrangement, State University of New York Press, New York. Sayers, Sean (2003); Creative Activity and Alienation in Hegel and Marx, Historical Materialism, Cilt: 11, Say: 1, s. 107128. Schacht, Richard (1989); Social Structure, Social Alienation and Social Change, Alienation Theories and De-Alienation Strategies, (Ed.: D. Schweitzer and R. F. Geyer), Science Review Ltd., Middlesex. Seeman, Melvin (1959); On The Meaning of Alienation, American Sociological Review, Cilt: 24, Say: 6, s. 783791. Seeman, Melvin (1967); On The Personel Consequences of Alienation in Work, American Sociological Review, Cilt: 32, Say: 2, s. 273285. Seeman, Melvin (1975); Alienation Studies, Annual Review of Sociology, Cilt: 1, s. 91123. Seeman, Melvin (1983); Alienation Motifs in Contemporary Theorizing: The Hidden Continuity of the Classic Themes, Social Psychology Quarterly, Cilt: 46, Say: 3, s. 171184. Shepard, Jon M. (1977); Technology, Alienation and Job Satisfaction, Annual Review of Sociology, Cilt: 3, s. 121. Susman, Gerald I. (1972); Process Design, Automation and Worker Alienation, Industrial Relations, Cilt: 11, Say: 1, s. 3445. Tatsis, Nicholas C. (1974); Marx, Durkheim and Alienation: Toward A Heuristic Typology, Social Theory and Practice, Cilt: 3, Say: 2, s. 223243. Thomas, Kenneth W. (1992); Conflict and Conflict Management: Reflections and Update, Journal of Organizational Behavior, Cilt: 13, Say: 3, s. 265 274. 143

Kamu-; C:10, S:1/2008

Tolan, Barlas (1981); ada Toplumun Bunalm Anomi ve Yabanclama, 2. Bask, ktisadi ve Ticari limler Akademisi Yaynlar, No:166, Ankara. Tolan, Barlas (1996); Toplum Bilimlerine Giri, 4. Bask, Adm Yaynclk, Ankara. Tucu, Tuncar (2002); Yabanclama Problemi: Hristiyanln ve Marksizmin Kkleri, Alesta Yaynevi, Ankara. West, Edwin G. (1964); Adam Smiths Two Views on The Division of Labour, Economica, Cilt: 31, No: 121, s. 2332. West, Edwin G. (1969); The Political Economy of Alienation: Karl Marx and Adam Smith, Oxford Economic Papers, Cilt: 21, Say: 1, s. 123.

144

You might also like