You are on page 1of 412

T u rn e rin Atn Dal tablosu: Bir Sybil, N em ideki tapnakta altn dal tutuyor.

JAMES G. FRAZER

ALTIN DAL
DNN VE FOLKLORUN KKLER

ngilizce aslndan eviren M EH M ET H. DOAN

paye!
PAYEL YAYINEV

stanbul

Yaptn zgn ad: The Golden Bough The Roots of Religion and Folklore

ngilizce ilk basm: 1890

Trke birinci basm: Aralk 1991 kinci basm: Nisan 2004

NDEKLER
BRNC
BRNC

CLT
BLM

ORMANIN KRALI
1. 2. 3. 4. 5. Aricia K o ru su .............................................................................. lkel nsan ve D o a st ............................................................. Bedenlemi Tanrlar ................................................................. Aaca Tapnma .......................................................................... Eskil alarda Aaca T a p n m a ................... ...........................
KNC BLM

1 8 33 57 100

RUHUN KORKULARI
1. Krallk ve Rahiplik Tabular .................................................... 2. R uhun Yaps .............................................................................. 3. Krallk ve Rahiplik Tabular (devam) ...................................
NC BLM

111 120 147

TANRIYI LDRME
1. 2. 3. 4. 5. 6. 7. 8. 9. Kutsal Kral ld rm e ................................................................ Aa-Ruhu ldrme ................................................................ lm Dar T a m a ................................................................ Adonis .......................................................................................... Attis ............................................................................................. O s iris ............................................................................................ Dionysos ...................................................................................... D em eter ve Proserpina ............................................................. Lityerses ...................................................................................... 211 234 247 268 284 288 311 323 352

DOSTUM W ILLIA M R O B E R T S O N S M IT H E GNL BORCU VE HAYRANLIKLA

LK

SZ

A L T IN DAL, 1890da ilk basmnn kndan beri doksanl yllar da birok kimse iin byl bir kitap olmutur. Onun kendi alan olan antropolojinin ok tesinde kltr ve yazn zerindeki etkisi, ok byk olmutur. Fakat Sir James George Frazerm ad, D ar win, Marx ve Freud gibi on dokuzuncu yzyl kltr devrimcileri kadar azlarda dolamamtr. Bu kitap nedir, ilk okurlar iin neydi? Frazerm balangtaki amac, alakgnll bir eydi, eski bir talyan halk tresini akla mak istiyordu. Kaak bir kle, zel bir altn aatan bir dal kopara bilirse, Nemideki kutsal ormann kralyla lmne dvmeye ve belki de ormanlarn ondan sonraki kral olmaya hak kazanrd. lgin fakat artc olmayan bir tre, diye dnebilirsiniz. Fakat Frazer, Nemideki altn daln, Vergiliusun epik iirindeki kahra man Aeneasa yeraltma girme iznini veren ve onun yeraltnn gizle rini renmesini salayan altn dalla benzerlii zerinde uzun uzun dnd. Frazer buradan yola karak, altn daim, kraln ve onun yaam iin verdii savam, lmnn ve yerine bir bakasnn geii nin ne anlama geldiini aklamaya alrken, gemi sylencelerin ta en bandan gnndeki ilkel halklarn uygulamalarna kadar tm bir mit ve dinsel tren dnyasnn kaplarm am oldu. Uygar top lumun tre ve boinanlarnn ilkel halklarn inanlar ve uygulamala ryla birok bakmdan karlatrlabilir olduunun kefi, Frazerm kltre baml dnyas iin artc bir keifti. Frazer, ilk kez, hem kolay anlalr hem de biem bakmndan gzel bir dille, daha o zamandan klmeye balam olan bir dn yada gezginlerin rastgele edindikleri gzlemlerini bize sunuyor ve dnyann en cra kelerinden dnen her gn daha ok saydaki

XII

LK SZ

bilimsel gzlememin dncelerini, yorumlarn ortaya seriyordu. Sonu, yeni bir bilim dal olan antropolojinin ilk zaferlerinden biri oldu, Frazer'n kendi dnyasnn kltrl okurlarna nerdii ey, geri ve ilkel halklarn edimlerinin anlalabilir eyler, hatta kendi anlaylaryla akla uygun eyler olduu idi. Fakat bundan daha dev rimci bir ey vard ortada: Frazer, bizim "yabandlar"dan renebile ceimiz eyler olduunu bildiriyor ve ilkel kurumlarm incelenmesi nin kendi toplumumuz zerine k tutacan sylyordu. Frazer bir ngiliz niversite aratrmacsnn olaysz, sakin zel yaamm yaad. H atta uzun sre de ders vermedi. Krk be yan da, bir dulla ge bir evlilik yapt. ocuklar yoktu, birbirine son derece yakm bir ifttiler. Frazer yeryznn her kesinden ok sayda kimseyle mektuplamasna karn Y unanistandan te ngilte re snrlar dna kmamt. Kendi kiisel tarihi, yaamyksn yazan eski sekreterinin yazdklarna baklrsa tekdzeydi: "Onun yaamnn gerekleri, aslnda bir kitap listesinden ibarettir." Ama bu kitaplar, zellikle de bu kitap: Altn Dal btn dnya y sarst. Frazer, Freudu okumay reddetse de, orak lke yi anla lmaz da bulsa, Freud da, T.S.Eliot da Frazern yazdklarndan etkilenmitir. Biz bu kitapta, birou Frazerla ada kaynaklardan olmak zere eklediimiz resimlerle birlikte 1890 tarihli iki ciltlik ilk bas m sunuyoruz size, ksaltmadan ve Frazern zgn dipnotlaryla. Bu basm, Frazern, kitab, temel dncesini gizleyebilecek, cilt ler dolusu rneklerle, resimlerle tka basa doldurmadan nce, teki kltrlere yaklamn en ak cmlelerle vermektedir. Frazern baarsnn z, baka kltrleri anlamak iin kendi kltrnn dnda durmak gereksinimini grmesinde yatmaktadr. Bu amaca tam anlamyla ulaamad baarsz kald ve "yabanl ve onun yntemleri" gibi ahlki glnlklere snd oldu zaman zaman. Ama o sralar biz de bu amaca ulaamamtk henz. Fra zer, baka kltrlerde bazan temelsiz boinanlar gibi grnen eyle rin, onlar gerek olarak kabul eden halklarn gznde karmak nan sistemlerinin birer paras olduu anlayna yaklamakta

LK SZ

XIII

bize yardmc olmaktadr. Ve de tersi bizim en aziz bildiimiz inanlarmzn bakalarna aptalca bir kendini aldatma gibi grne bilecei anlayna. Frazer grlerini yle zetliyor: "Her ey olup bittikten san ra, bizim yabanla olan benzerliklerimiz, ondan farkllklarmzdan ok daha fazladr; onunla ortaklaa sahip olduumuz ve bile isteye elimizde gerek ve yararl olarak tuttuumuz eyleriyse yabanl ata larmza borluyuzdur."

NSZ
BR S RED R ilkel boinan ve din zerine genel bir alma hazr lamaktaym. Dikkatimi eken sorunlar arasmda Aricia rahipliinin bugne kadar aklanmam olan kural da vard; geen ilkbaharda, okumalarm srasmda, daha nce not ettiklerimle birletirilince sz konusu kurala bir aklama getiren baz gereklerle karlatm. Bu aklama, eer doruysa, ilkel dinlerin baz karanlk yanlarna k tutar gibi grnd iin onu tmyle gelitirmeye ve genel al m amdan ayrarak ayr bir inceleme olarak yaymlamaya karar ver dim. Bu kitap kt ortaya. lk bata bana kendini zorunlu olarak ancak d izgileriyle gs termi olan kuram bugn btn ayrntlaryla ortaya ktnda, baz yerlerde onu ok fazla zorlam olabileceimi hissetmeden ede miyorum. Eer durumun byle olduu ortaya karsa, hatam bana gsterilir gsterilmez kabul edip dzeltmeye hazrm. Bu arada, denemem, zor bir sorunu zmek ve eitli dank olgular bir tr dzene ve sisteme sokmak iin bir ilk giriim olarak ie yarayabilir. Avrupa kyllerinin baharda, yaz ortasnda ve hasat zaman yaptklar halk enlikleri zerinde niin o kadar fazla durduumun bir aklamas gerekiyor belki de. Henz genel olarak bilinmedii iin unu ne kadar tekrarlasak fazla saylmaz: kyllerin ok bili nen boinanlar ve treleri, eksik gedik olmalarna karn, Arilerin ilkel dini hakknda sahip olduumuz en tam ve en gvenilir kantlar dr hl. Aslnda, ilkel Ari, zihinsel yap ve dokusuyla ilgili her eyiyle soyu tkenmi deildir. Hl aramzdadr. Eitimli dnyay batan aa sarsm ve deitirmi olan byk entelektel ve moral gler, kylleri pek etkilememitir. Onlar, en derindeki inanlar ynnden, bugn Rom ann ve Londrann bulunduu yerlerde

XVI

NSZ

ormanlarda aalarn hl boy att ve sincaplarn oynat gnler de atalar ne idiyse hl odurlar. Bundan dolay. Ar ilerin ilkel diniyle ilgili her aratrm a ya ky lln boinanlarndan ve trenlerinden balamak ya da en azn dan hep bunlara bavurularak denetlenm ek ve yoklanmak zorunda dr, Yaayan gelenein salad kantlarla karlatrlrsa, ilk din ler konusunda eski kitaplarn tankl ok az deerlidir. nk yazl edebiyat dncenin ilerleyiini yle hzlandrr ki, fikirlerin szl geliimini llemeyecek derecede geride brakr, ki ya da kuan yazl edebiyat dncenin deimesinde iki ya da bin yllk geleneksel yaamdan daha ok ey yapabilir. Fakat kitap okumayan halk kitlesi, edebiyatn yaratt zihinsel devrimden etki lenmemi olarak kalr; bu yzden bugn Avrupada szl olarak bugne gelmi olan boinanlar ve uygulamalar genellikle Ari rkn en eski edebiyatnda tanmlanan dinden ok daha eski tiptedir. Buna dayanarak, eski bir talyan rahipliinin anlamn ve kke nini tartrken, ada Avrupann popler tre ve boinanlarma byk bir dikkatle eildim. Konumun bu blmnde rahm etli W. M annhardtn yaptlarndan ok yararlandm; gerekten onlar olm a sayd kitabm pek yazlamazd. Benim tam olarak aktaramadm ilkelerin gerekliinin tam am en farknda olan M annhardt, kyll n yaayan boinanlarn sistemli bir biimde toplamak, karlatr mak ve aklamakla ie balamtr. Bu geni alandan kendisi iin ayrd zel blm orm anda yaayanlarn ve iftilerin dini idi; bir baka deyile, aalarla ve dikili bitkilerle ilgili boinanlar ve tren lerdi. Folklor yaznn aratrmak yoluyla olduu kadar szl soru turmayla ve tm Avrupaya datt basl sorularla, bir blmn bir dizi esiz yaptla yaymlad bir ym kant toplad. Fakat her zaman bozuk olan sal, tasarlam olduu kapsaml ve gerekten geni emay tamamlamasma izin vermedi; toplad malzemenin byk ksm ok erken lmyle yaymlanmam olarak kald. El yazmas belgeleri bugn Berlinde niversite Kitaplnda durm ak tadr; yaamn adad alma adma, bunlarn gzden geirilmesi,

NSZ

XVII

kitaplarnda kullanmad blmlerin dnyaya sunulm as hepimizin dileidir. Onun yaymlanm yaptlarndan en nemlileri, nce, iki kk brordr: Roggenwolf un d Roggenhund, Danzig 1865 (ikinci basm, Danzig 1866), ve Die Komdamonen, Berlin 1868. Bu kk yaptlarn birer deneme olduunu ileri sryor, aratrm alarna ilgi uyandracaklarn ve bu yolla bunlar srdrm ede bakalarnn yar dmm salayacan umuyordu. A m a kltrl birka topluluk dn da, fazla dikkati ekmedi bunlar. abalarnn byle souk karlan m asndan ylmayarak durmadan alt ve 1875te bayapt olan Der Baumkultus der Germanen un d ihrer Nachbarstamme yi yaym lad. Bunu 1 8 7 7 de Antike Wald - und Feldkulte izledi. lm nden sonra yaymlanan Mythologische Forschungen, 1884te kt.1 M annhardta borlu olduumdan daha da fazlasn dostum Profesr W. Robertson Smithe borluyum. Bende toplum un erken tarihine ilgi uyandran ilk ey, zihnimi daha nce dleyemediim bir grnme am olan Dr. E.B. T y lo rm yaptlardr. Fakat bir konuya duyulan canl bir ilgi ile onu dizgesel bir biimde inceleme arasnda uzun bir adm vardr; bu adm atm am da dostum W. Robertson Smith etkili oldu. Onun geni bilgi daarcna, fikirleri nin bolluuna ve verimliliine, bitmek bilmez nezaketine olan bor cumu eksiksiz dile getirmek zor benim iin. Onun yazdklarn oku mu olanlar ondan ne kadar etkilenmi olduumu, yeteri kadar olmasa da, bir derece anlayabilirler. Encydopaedia Britannica' "Kurban" m addesinde ortaya koyduu ve son yapt The Religion o f the Sem iiesta daha da gelitirdii kurban etme zerine grleri dinin tarihsel incelemesinde yeni bir k noktasn belirler; bu kitapta bunlarn izlerine ok sk rastlanacaktr. G erekten de, dene m em in temel fikri ldrlen tanr kavram dorudan dostum dan gelmektedir sanyorum. Fakat tanry ldrm e zerine sundu um genel aklamadan onun hibir ekilde sorum lu olmadm da
1 Notlarda hazan ksalk ynnden M anhardtn yaptlarna srasyla Roggenv o lf (gndermeler birinci basm sayfalarna gredir) Korndmonen, B.K., A.W.F., ve M.F. biiminde gnderm eler yaplmtr.

XVIII

NSZ

eklem ek gerekir burada. Provalarn byk blm n okudu ve genellikle benim de kabul ettiim birok deerli neride bulundu; fakat adnn getii yerler ya da ifade edilen grlerin onun yaym lanm yaptlaryla akt yerler dnda, bu kitapta ileri srlen kuram lar onun m utlaka onaylad dnlmemelidir. Leydenden Profesr G.A. W ilkenm yaptlarnn beni, budunbilimciler iin ok nemli bir alan olan Dou H int A dalar konusun da zgn otoritelerin en iyilerine yneltmede byk yarar oldu. Kitapta kendi yerlerinde anlacak olan baz ilgin bilgiler iin Pitsligodan Rahip W alter G regora teekkr borluyum. Mr. Francis Darwin, botanik zerine baz sorularda kendisine danma izni ver m e inceliini gsterdi. Zam an zam an bavurduum elyazs belge ler, benim dnp dnp geldiim budunbilimsel sorularn bir liste sine yantlar oluturm aktadr. U m arm bunlarn ou Journal o f the Anthropological Institute t yaymlanacaktr. Kapa ssleyen Altn Dal resm i dostum Profesr J.H . M iddle tonun kalem inden kmadr. Kitabn ilerlemesine gstermi olduu devaml ilgi ve yaknln byk yardmn grdm, yreklendirdi beni. Dizin, Cam bridge niversitesi Kitaplndan M r. A. Rogers tarafndan yaplmtr.

TR IN ITY CO LLEG E, CA M BRID G E, 8 M art 1890

J. G. FR A ZER

CLT I

Aeneas Altn D al buluyor

BRNC

BLM

ORMANIN KRALI
Aricianm aalan altnda uyuyan Cam gibi sakin gl Aalar ki lo glgelerinde Korkun rahip egemendir, ldreni ldrm, Kendisi de ldrlecek olan rahip MACAULAY

1 Aricia Korusu
TU R N ER TN ALTIN DAL tablosunu kim bilmez ki? T u rn e rm olaanst aklnn en sradan doa grnm n bile iine dald rp gzelletirdii altn parlaklndaki imgelemin yayld sahne, eskilerin "D ianann Aynas" dedii Nemideki kk orm an gl nn de benzer grnmn verir. Alban Tepelerinin yemyeil bir ukurunda yer alan bu sakin suyu gren biri bir daha unuta maz onu. Kenarlarnda tem bel tembel uzanan tipik iki talyan ky ve yine teraslanm baheleri gle dimdik inen talyan sara y, sahnenin sessizliini hatta yalnzln hi bozamaz. D iana hl bu tenha kylar terk edemiyor, hl bu vahi orm ana gelip gidi yor olabilir.

ORMANIN KRALI

Eskil alarda bu orm an grnm , durm adan yinelenen garip bir trajedinin getii sahneydi. Gln kuzey kysnda, bugn Nemi kynn zerinde konumland dimdik uurumlarn hemen altnda Diana Nemorensis ya da O rm an D ianasnn kutsal korusu ve tapma bulunuyordu.1 Gl ve koru bir zamanlar Aricia gl ve korusu olarak bilinirdi.2 Ama Aricia kasabas (bugnk La Riccia) mil uzakta, Alban Danm eteklerinde bulunuyordu ve dan kenarnda kk bir kratere benzeyen ukurdaki glden dik bir bayrla ayrlyordu. Bu kutsal koruda bir tr aa yetiirdi, evresin de, gnn her saatmda, belki de gecenin ge saatiarm a kadar garip bir figrn gizlenmeye alarak dolat grlrd bu aacn. E lin de knndan syrlm bir kl tard, sanki her an zerine bir d m ann saldracan bekler gibi dikkatle evresini gzlerdi.3 Bir rahip ve bir katildi o; grmek iin baknd adam, er ya da ge onu ldrecek ve rahiplii onun elinden alacakt. Kutsal yerin kural buydu. Rahiplie aday olan, ancak rahibi ldrerek o yere geebilir di; onu ldrerek getii bu yerde de daha gl ya da daha zeki biri tarafndan ldrlnceye kadar kalrd. Bu garip kuraln klasik eskil alarda bir koutu daha yok, onu aklayabilecek bir ey yok. Bir aklamasn bulabilm ek iin ok daha ilerilere gitmek zorundayz. Byle bir trenin barbarlk an akla getirdiini kimse yadsmayacaktr belki de; ve im paratorluk gnlerine kadar yaadma gre, ksack kesilmi imlerin arasn dan ykselen bir eski kaya gibi, gnn incelmi talyan toplumu ortasnda dimdik, yapayalnz durm akta. Onu aklama um udunu bize veren de, trenin bu ilkellii ve barbarldr. nk insann
1 Blge 1885tc. ngiltere'nin Roma bykelisi Sir John Savile Lumley tarafn dan kazld. Blgenin genel betimlemesi ve kazlar iin bkz. Aihenaeum , 10 Ekim 1885. Bulgularn ayrntlar iin bkz. Blletiro dclV i/stittto di Corm pondenza Archeologica, 1885. s. 149 ve devam, 225 ve devam. 2 Ovid, Fasti, vi, 756; Prisciann alntlad Cato, bkz. P e te rn Historic. R om an . Fragmanla, s.52 (t. bas.); Statius, Sy/v iii.I, 56. Strabonun betimlemesi byle (v.3, 12); "orada yalnz bana gezindiini" gr m olabilir.

ARCA KORUSU

erken tarihi konusundaki son aratrmalar, insan aklnn, yzeysel birok farkllklar altnda, ilk kaba yaam felsefesini gelitiriivle temel bir benzerlii ortaya koymaktadr. Buna dayanarak, Nemi rahipliindeki gibi barbarca bir trenin baka bir yerde de var oldu unu gsterebilirsek; bu trenin ortaya kma yol aan nedenleri saptayabilirsek; bu nedenlerin insan toplumunda geni bir alanda, belki de evrensel olarak ilemi olduunu, eitli koullarda zgl olarak farkl fakat tr olarak benzer eitli kurumlar meydana getir diini kantlayabilirsek; ve son olarak, ayn nedenlerin, onlardan tremi baz kuram larla birlikte, klasik eskil alarda gerekten iler durumda olduunu gsterebilirsek; o zaman, ayn nedenlerin daha uzak bir ada Nemi rahipliini dourmu olduu sonucunu pekl karabiliriz. Rahipliin gerekten nasl ortaya kt konu sunda dorudan kantlar olmad iin de, byle bir karsama hi bir zaman somutluk kazanamaz. Ama yukarda belirtilen koullan karlayabildii derecede az ok bir olaslk kazanacaktr. Bu kita bn amac, bu koullar gerekletirerek, Nemi rahiplii konusunda elden geldiince olas bir aklama sunmaktr. Bu konuda bize kadar gelmi olan az saydaki olgu ve sylence yi bildirmekle balyorum. Bir ykye gre, Nemideki Diana tap m, Orestes tarafndan balatlmtr; Orestes, Tauris Yarmadas (Krm) Kral Thoas ldrdkten sonra kz kardeiyle birlikte tal yaya kam, yannda Tauris D ianas imgesini de getirmitir. Sy lencenin bu tanraya balad kanl dinsel tren, klasik okurlarn yabancs deildir; kyya kan her yabanc bu tanrann sunanda kurban edilmektedir. Fakat bu tren talyaya getirilince daha yumuak bir ekil almtr. Nemideki tapmakta zerinden dal koparlamavan bir aa yetimektedir. Ancak sahibinden kam bir klenin, eer gc yeterse, onun dallarndan birini koparmasna izin verilmektedir. Bu giriiminde baarl olan kleye rahiple bir tek dv yapma hakk verilir ve eer onu ldrrse O rm anlar Kra l (Rex Nemoremis) unvanyla onun yerine egemenlik srerdi. Sy lence, yazgy belirleyen bu daim, Sibyllann buyruuyla, A eneasm ller lkesinde tehlikelerle dolu gezisine kmadan nce kopard

ORMANIN KRALI

Altn D al olduunu sylyor. Klenin ka, sylendiine gre, O restesin kan temsil ediyordu; onun rahiple dv ise bir zam anlar Tauris D ianasna sunulan, insan kurbanlarn bir kalnts idi. Bu kl zoruyla ardl olma kur ah im paratorluk gnlerine kadar gzlenmektedir; nk Caligula benzeri birok kaklklar arasn da, Nemi rahibinin grevinde ok uzun sre kaldn dnerek onu ldrm ek zere daha gl bir alak kiralam t.4 Nemideki Diana tapmmm tem el iki zellii bugn hl fark edilebilir. Birincisi, blgede m odern alarda bulunan adaklardan, D ianaya zellikle, ocuk ya da kolay bir doum isteyen kadnlarn tapt anlalm aktadr.5 kincisi, ona tapnm a trenlerinde atein ok nemli bir rol oynad grlm ektedir. nk yln en scak zamannda kutlanan yllk D iana enlikleri sresince, koru ok say da mealeyle aydnlatlmaktayd, m ealelerin kzl klar gln sularnda yansrd; o gn batan aa btn talyada her evin oca nda kutsal trenler yaplrd.6 Ayrca, dualar tanra tarafndan duyulan kadnlar adaklar gerekletiinde koruya mealeler geti4 Vergilius, Aen. vi. 136 ve devam; Servius, ad 1.; Strabon, v.3. 12: Pausanias. .27; Solinus. ii. II; Suetonius. Caligula, 35. "Orman K ral unvan iin bkz. Suetoni us, I.e.; ve Statius'Ia karlatrn, Sylv. iii. I, 55 ve devam: Jamque dies aderat, profugis cum regibus apttn Fumat Aricinun Trrnae nemus; Ovid , Fasti, iii. 271, "Regna tenent fortesque mam, pedibtisque figaces; ve Ars am. i. 259 ve devam. "Ecce suburbanae templum nemorale Dianae, Partaque per gladios regna nocente m a m ." 5 Bulletino deli' Instituto, 1885. s. 153 ve devam; Athenaeum, 10 Ekim 1885; Preller, Rmische Mythologie, i. 317. Bu adak kurbanlardan bazlar kollarnda ocuklar olan kadnlardr; bir tanesi doumu temsil etm ektedir, vb. 6 Statius, Sylv. iii. I. 52 ve devam. M artialden, xi. 67, Aricia enliklerinin A ustosun 3iine rastlad anlalmaktadr. Ama bu karsama pek inandrc grlm em ektedir, Statiusun anlatm u: "Tempus erat, caeli cum ardentissimus axis Incum bit terris, ictusque Hyperione multo Acer anhelantes ircendit Sirius agros."

4RCA KORUSU

Nem ideki orm anda bulunan tapnakta kendisine tapnlan Rom a orm an ve koru tanras D iana.

ORM ANIN KRALI

ARICA KORUSU

rirdi.7 Son olarak, Aricia Dianasnn8 tad Vesta unvan, tapm a nda devaml kutsal ate yakldm nerdeyse kesinlikle gstermek tedir. Yllk Diana enliinde btn genler onun onuruna bir arn ma treninden geerlerdi; kpeklere ta giydirilirdi; len, zerin de dumanlar tten yapraktan tabaklarda sunulan olak eti, arap ve reklerden oluurdu.0 Fakat Diana, Nem ideki korusunda tek bana egemenlik sr mezdi. Orm an tapnam kendinden daha kk iki tanrayla pay lard. Bunlardan biri, volkanik kayalardan doduktan sonra ok gzel alayanlarla, Le Mole diye adlandrlan yerdeki gle dk len berrak sularn perisi Egeria idi.i0 Bir ykye gre, orman nce, uzun ve sekin bir gemii olan Manius Egerius adl ata tarafndan Dianava verilmiti. "Ariciaeda birok M anius vardr" atasz bura dan gelmektedir. Bakalar bu ataszn ok farkl biimde akla makta. Bunun, ok sayda irkin ve sakat insann olduu anlamna geldiini sylyor ve ocuklar korkutmak iin sylenen, cin ya da umac anlamndaki Mania szcne gnderm e yapyorlar.1 1 Bu kk tanrlardan tekisi Virbius idi. Sylenceye gre Virbius, gen Yunan kahraman Hippolytos idi, Saronik Krfezi kyla rnda atlar tarafndan ldrlmt. D ianay mutlu etmek iin, hekim Aesculapios onu paralarndan yeniden hayata getirmiti. Fakat lml bir insann lmn kaplarndan geri dnmesine ok kzan Jpiter bakalarnn ilerine burnunu sokan bu hekimi Hadese atmt; Hippolytosa duyduu ak yznden Diana onu talyaya getirdi ve Virbius adnda bir orman kralnn egemenlik
' Ovid. Fasa, iii. 269: Propertius. iii. 24 (30), 9 ve devam, cd. Palev 8 nscnpt. Lat. bas. Orelli, No. 1455. g Statius, l.c.; G ratius Falscus, v.483 ve devam. 10Athcnaeum, 10 Ekim 1885. Bu suyun ak yolu birka yl nce A lbanoyu besleyecek ekilde deitirildi. Egeria iin bkz. Strabo, v. 3, 12: Ovid, Fasti, iii.273 ve devam: ve Mel. xv: 487 ve devam. 11 Festus, s. 145, ed. Mller: Schol, on Persius. vi. 56 ap. Jahn on Macrobius, .7, 35.

ORMANIN n u n

srd Nemi vadilerinde fkeli tanrdan gizledi. Atlar koruluktan ve tapm aktan srld, nk onlar ldrm t Hippolytosu .1 2 Bazlar Virbiusun gne olduunu dnrd|i. Onun hayaline dokunmak yasakt.1 3 Onun tapmma, Flam en Virbialis denilen zel bir rahip bakard.1 4 Nemi rahiplii konusunda eskil alardan bize kalan olaylar ve kuramlar bunlar ite. Bu kadar kk, bu kadar az gereten, soru na bir aklama getirmek olanaksz. Geriye, daha geni alanda yap lacak bir aratrmann bize aradmz ipucunu salayp salayama yacan denemek kalyor. Yantlanmas gereken iki soru var: birin cisi, rahip, ncelini neden ldrmek zorundayd? kincisiyse, onu ldrmeden nce neden Altn Dal koparm as gerekiyordu? Bu kitabn bundan sonras bu sorulan yantlamaya alacaktr.

2 ilkel nsan ve Doast


Tutunduumuz ilk nokta rahibin unvan. Neden O rm ann K ra l deniyordu kendisine? Yerinden neden Krallk diye sz ediliyor du?1 5 Bir krallk unvannn rahiplik grevleriyle birliktelii eski tal yada ve Yunanistanda yaygnd. Rom ada ve teki talyan kentle rinde, Kurban Kral ya da Kutsal Trenler Kral denilen bir rahip vard (Rex Sacrifchs ya da Rex Sacronm ), karsysa Kutsal T ren ler Kraliesi unvann tard.1 0 Cumhuriyet A tinasnda devletin ikinci byk yetkilisine Kral, karsna da Kralie denirdi; her ikisi nin ilevi de dinseldi.1 7 teki birok Yunan demokrasilerinde,
u Vergili us. Aen. vii.761 vc devam; Servius. a d Ovid. Fat, .265 ve deva m; id . M e X V . 497 ve devam; Pausanias. i.27. J Servius on Vergili us. Aen. vii.776. A nscnpt. Lat. ed. Orelli, Nos. 2212.4022. 1457 kayt numarasnn (O reli i) yan l olduu sylenir. b Bkz. s. 4. not 4. 16 M arquardt, Rmische Staatsverwaltung, iii. 321 ve devam. (j. G ilbert, Handbuch der griechischen Staatsalterhmer, t. 241 ve devam.

LKEL N SA N VE DOAST

yalnzca unvanda kalan, grevleri, bilindii kadaryla, rahiplikle ilgi li olan krallar vard.1 8 Rom ada gelenek vleydi: Kurban Krallar, krallarn kovulm asndan sonra daha nce onlar tarafndan verilen kurbanlar sunm ak zere atan rd .1 9 Y unanistanda rahip krallarn kkeniyle ilgili buna benzer bir grn egem en olduu grlm ek ted ir.20 T ek bana alnrsa, olaslktan uzak deildir bu gr ve tarihsel alarda ynetim de krallk eklini srdrm tek katksz Yunan devleti olan S parta rnei bunu dorulam aktadr. nk Sparla'da btn krallk kurbanlar, tanr soyundan gelen krallarca sunulurdu.2 1 Rahiplik ilevlerinin krallk yetkesiyle byle birlem esi herkesin bildii bir eydi. rnein, Kk Asya, binlerce "kutsal kle" nin doldurduu ve ortaalar R om ansndaki papalar gibi, ayn zam anda geici ve ruhani yetkeyi ellerinde tutan barahiplerin ynettii eitli byk dinsel bakentlerin bulunduu bir yerdi. Zela ve Pessinus raliplerce ynetilen bu t r kentlerdi.2 2 T o to n krallar nn da puta tapnlan o eski gnlerde ayn d u ru m d a olduklar ye yce rahiplerin gcn kullandklar grlyor. in m paratorlar kamusal kurbanlar sunarlar, bunun ayrntlar tren kitaplar ta ra lndan belirlenir.2 3 Bununla birlikte, kralln erken tarihinde kuralddan ok kuraln ne olduuna degin rn ek len oaltmann g ere i yok. A m a eski alardaki krallarn genellikle ayn zam anda rahip olduklarn sylerken, grevlerinin dinsel ynn tam anlamyla anlatm olmuyoruz. O alarda bir kraln evresindeki kutsallk aylas hi de bo bir sz deil, ciddi bir inancn ifadesiydi. Krallar, birok d u ru m d a yalnzca rahip olarak deil, yani insanla tanr a r a snda bir arac olarak deil, genellikle insann elinin uzanam ayaca
15 G li'cri. u.g.Y., i.. 323 ve devam. Lvy. u.2. I: Dionysos italic, iv. 74. 4. "J D em osthenes, contra Neacr. Prg., 74. s. 1370. Pluiarkios. (Jaest. Rom. 63. Xenophon. Rcph. Lac. c. 15, kare., c.g.y., 13; A ristoteles, Pol. iii. 14, 3. 22 Strabo, xii. 3. 37. 5, 3: cp. x. 4, 7. xii. 2. 3. 2. 6. 3, 31 ve devam, 3. 34. 8, 9. 8. 14. bkz. Encvc. Br., "Rahip maddesi. xix. 729. L' G nm m . Deutsche Rechtsaltenhiimcr. s.243.

10

ORMANIN KRALI

bir yerde olduu varsaylan ve ancak insanst ve grnm ez varlk lara sunulan dua ve kurbanlarla ulalabilen iyilikleri kullarna ve kendine tapm aniara verebilecek tanrlar olarak sayg grrlerdi. Dolaysyla tanrlardan, mevsimi gelince yamuru yadrmas, gne i atrmas, rn olgunlatrmas... vb. beklenirdi. Bu beklenti bize ne denli yabanc gelirse gelsin ilk dnce biimlerinin ayrl maz bir parasyd. Bir yabanl, daha ilerlemi halklarn doa ile doast arasna genellikle izdii izgiyi kavrayamaz pek. Ona gre, dnya ounlukla doast glerce, yani tepilere ve nedenle re kendi malym gibi hkmedebilen; kendisi gibi, acmalarna, kor kularna ve um utlarna bavurulardan etkilenebilen kiisel varlklar ca ynetilir. Byle kavranlan bir dnyada doann gidiini kendi yararna etkileme gcne snr tanmaz o. Dualar, szvermeler va da korkutm alar, kendisine tanrlardan iyi hava ve bol rn salaya bilir; ve kimi zaman inand gibi, bir tanr kendi kiiliinde bedenleecek olursa, o zaman daha yksek bir gce bavuru gereksinimi duymaz; o, yani yabanl, kendi mutluluunu, yaknlarnn mutlulu unu daha da ileri gtrm ek iin gerekli btn glere sahiptir. nsan-tanr fikrine ulamann bir yolu budur. Ama bir baka yol daha var. lkel insanda, tinsel glerle dolu bir dnya gryle yan yana, bir baka kavram daha vardr: ada doa yasas kavra mnn, ya da doay hi deimeyen bir dzen iinde, kiinin kar mas olmakszn gelien olaylar dizisi olarak alan grn ilk tohu munu bu kavram da bulabiliyoruz. Szn ettiim tohum, ou boinan dizgelerinde byk bir rol oynayan, duygusal by diyebilecei miz eyde bulunm aktadr. Duygusal bynn ilkelerinden biri, her hangi bir etki, onu taklit ederek elde edilebilir ilkesidir. Birka rnek verelim buna. Eer birini ldrm ek istiyorsanz onun bir imgesini yaratr ve yok edersiniz; insann, kiiyle onun imgesi ara sndaki yaknlk (sem pati) yoluyla, imgeye yaplan zarar sanki ken di bedenine yaplm gibi hissettiine ve imge yok edilirse kendisi nin de ayn zam anda yok olmas gerektiine inanlr. Fasta, aya na krmz bir paketik balanm bir kmes hayvan ya da gvercin grrsnz bazan. Paketiin iinde by vardr, by ku tarafn

LKEL NSAN VE DOAST

11

dan devaml oradan oraya gtrlnce, by yaplan erkek ya da kadnn kafasnda da devaml bir huzursuzluun olacana inan lr.2 4 Nias adasnda bir yaban domuzu kendisi iin alm olan uku ra dnce, dar karlr ve srt aatan dm dokuz tane yap rakla ovulur; byle yapmakla, dokuz yaprak nasl aatan dmse dokuz domuzun daha ukura deceine inanlr.2 5 Kamboyal bir balk alarn atp topladnda hibir ey yakalayamazsa, rlp lak soyunur, biraz uzaklar oradan, dnte sanki grmemi gibi ann zerinde dolar, bilerek yakalanr alara ve barmaya ba lar, "Hey! Nedir bu? Yoksa aa m yakalandm?" Bundan sonra a balk karmayacaktr artk.26 Thringende, keten tohumu eken adam, tohum lan om uzlarn dan dizlerine kadar inen uzun bir torbada tar, torba arkasnda ile ri geri savrulsun diye de uzun admlarla yrr. Byle yapnca keten tohumu rnnn rzgrda dalgalanacana inanlr.27 Sum atramn i blgelerinde pirin kadnlar tarafndan ekilir; kadnlar pirinci ekerken saplar kaim ve salam olsun, bol rn tasn diye salarm srtlarna upuzun brakrlar.2 8 Yine, bir insanla sa ya da trna gibi onun bedeninden kesilmi, koparlm bir ey arasnda byl bir yaknln bulunduuna inanlr; o kadar ki, bu sa ya da trna eline geiren kii, bunlarn kesildii kii zerinde, ne kadar uzakta olursa olsun, iradesini kullanabilir. Bu boinan btn dnyada yay gndr. Dahas, sz konusu yaknlk dostlar ve akrabalar arasnda da vardr, zellikle zor zamanlarda. D ostlan balkta, avda ya da savatayken geride kalm kimselerin nasl davranacan dzenle yen ayrntl kurallar buna dayanr. Evde kalan kimse bu kurallar bozarsa, uzaktaki kiinin bama, kuraln bozulma biimine bal
24 A. Leared, Morocco a n d The Moors, s. 272. 25 J.W. Thomas, "De jacht op bet eiland Nias."

Tijdschriftvoor Indische

Taal-Land-en Volkenkunde, xxvi. 277. 26 E, Aymonier, "Kamboyallarn boinan tre ve inanlar zerine", Cochinchine Franaise, Excursions et Reconnaissances'da, No. 16. s. 157. 27 Witzschel, Sagen, Sitten und Gebruche aus Thringen, s.218, N o.36. 28 Van Hasselt, Volksbeschrijving van Midden-Sumatra, s.323.

12

ORMANIN KRALI

olarak kt bir ey geleceine inanlr. B u yzden de, bir Dyak kafatas avmdayken, kars ya da evli deilse kz kardei, erkek hep silahlarn dnsn diye, gece gndz bir kl kuanmak zorunda dr: ayrca kocas ya da erkek kardei uykusunda dmana yakala nr korkusuyla gndzleri uyuyamaz, geceleriyse sabahn ikisinden nce yataa girem ez.2 9 Laosta bir fil avcs ava karken, karsna kendisi yokken san kesmemesini ya da bedenini yalamamasn tembih eder; nk eer sam keserse fil alar koparacak, bedeni ni yalarsa alarn iinden syrlp kaacak dem ektir.3 0 Btn bu rneklerde (benzeri rnekler sonsuza kadar oaltabilir) bir eylem yaplr ya da ondan saknlr, nk bunun yapl nn, eylemin kendisine benzer iyi ya da kt trden sonular birlik te getireceine inanlr. Bazan bysel yaknlk, eylem yoluyla, var saylan niteliksel benzerlikle olduu kadar etkili olmaz. rnein, baz B echuanalar by olarak bedenlerine ince bir bant sararlar, nk yaam a ok bal olunca, bu banim kendilerinin ldrlmesi ni gletireceine inanrlar.3 1 Baka Bechuana savalarysa kendi salar aram a kz kl sokar ve gmleklerinin zerine kurbaa derisi ilitirirler, nk kurbaa kaygan, kln alnd kzse boy nuzsuz olduu iin yakalanmas gtr; byiece bu byleri takn m olan sava o kz ve kurbaa kadar tutulm as g olacana
inanr.3 2

Gryoruz ki, duygusal byde bir olayn mutlaka ve dei mez bir biimde bir baka olayca izlenmesi gerekmektedir, araya herhangi bir ruhsal ya da kiisel arac girm emektedir. Aslnda bu ada fiziksel nedensellik kavram dr; gerekte kavram yanl uygu lanm aktadr, am a ne olursa olsun, vardr. O halde burada, ilkel insann doay bir baka tarzda kendi istekleri nnde emeye alj.C.E. Tromp, "De Rambai en SebroeangDajaks," Tijdschnftvoor Indische Taal-Land-en Volkcnkundc, xxv, 118. J E. Ay monier, Notes sur le Laos, s,25 ve devam. J J. Campbell, Travels in South Africa (ikinci gezi), ii. 206: Barnabas Shaw, Memorials o f South Africa, s.66. 32 Casalis, The Basutos, s.272.

LKEL N SA N VE DOAST

13

iini gryoruz. Belki de, doann gidiini duygusal byyle byle etkileme gcne sahip olduuna inanmayan bir yabanl bulmak g tr; bu gre gre, bir insan-tanr, bu ortak gc olaanst yk sek derecede kullanabildiine inanlan bir bireyden baka bir ey deildir. Yani, nceki ya da esinlenmi tipten bir insan-tanr, kutsal lm, etten bir yuvada mesken tutmu bir tanrdan alrken, sonraki tipten bir insan-tanr doast gcn doayla belli bir fiziksel yaknlktan almaktadr. O, yalnzca kutsal bir ruhu iinde tutan bir ey deildir. Onun tm varl, bedeni ve ruhu, dnyann uyumuna yle duyarl bir biimde ayarlanmtr ki, elinin bir dokunuuyla ya da ban bir dndryle, eylerin evrensel erevesi iinde titre en bir duygu dalgas gnderebilir; bunun tersine, onun kutsal orga nizmas, sradan lmlleri hi etkilemeyecek kk deiikliklere son derece duyarldr. Fakat bu iki tip insan-tanr arasmdaki izgi, kuramsal olarak ne derece kesin izersek izelim, pratikte ayn kesinlikle izlenemez pek, bundan sonrasnn zerinde ben de diret meyeceim. Doal yasa kavramyla uzun sreden beri tan olan okurlara, ilkel insann, doa glerini ynetebileceine olan inanc o kadar yabanc gelecektir ki, bunu baz rneklerle gsterm ek yerinde ola caktr. lk toplumlarda, hi de tanr olduklar savnda bulunmayan insanlarm yine de doast glerle donatlm olduklarna genellik le inandklarn grrsek, gerekten kutsal olarak baklan bireylere atfedilen glerin olaanst geniliini anlam akta daha az glk ekeceiz. Btn doal olaylardan belki de hibiri, uygar insana yamur, gne ve rzgr kadar aresiz hissettirem ez kendisini. Oysa btn bu olaylar yabanllarca genellikle bir dereceye kadar kendi kontrollarmdaym varsaylr. Yamur yadrmayla balayalm. Rusyada D orpat yaknnda bir kyde, yamura ok gereksinim olduunda adam eski bir kut sal korulukta kknar aalarna trmanrd. Bunlardan biri, gk grltsn taklit etmek iin bir ekile bir kazana ya da kk bir fya vururdu; kincisi imei taklit etm ek iin yanar iki odun par-

14

ORMANIN K RA LI

asm birbirine srter, kvlcmlar karrd; "yamurcu" diye adlan drlan ncsyse bir dem et ince dalla bir kovadan sular serperdi her vana.3 3 Bu bir duygusal by rneidir; arzulanan olaym, onu taklit yoluyla meydana getirildii varsaylmaktadr. Yamur oun lukla byle taklitle yadrlr. Yeni G inenin batsnda byk bir ada olan H alm aherada (Gilolo), bir byc zel trden bir aa daln suya daldrmak ve bununla evreye su serpmek yoluyla ya m ur yadrr.3 4 C eram da, zel bir aacn kabuunu ruhlara ada mak ve suya yatrmak yeterlidir.35 New Britainde yamurcu, krm z ve yeil izgili bir sarman yapraklarm bir muz yaprana sarar, bunu suyla slatr ve yere gmer; som a azyla yamur sesi karr.36 Kuzey Am erika Om aha Kzlderilileri arasnda, rn, yam ursuzluktan kurumaya yz tutunca, kutsal Buffalo Topluluunun yeleri byk bir kab suyla doldurur ve evresinde drt kez dans ederek dner. Biri, suyun birazm azna alr ve havaya pskrtr, ince ince yaan bir yamuru taklit eder. Sonra kab sarsalar, suyu yere dker; bunun zerine, dans edenler yere atlp suyu ierler sonuna kadar, yzleri gzleri amur iinde kalr. Son olarak, suyu havaya pskrterek ince bir sis olutururlar. Bylece rn kurtarl m olur.37 Avustralya W otjobaluklari arasnda yamurcu, kendi sandan bir tutam suya batrr, sonra bu suyu em er ve batya do ru pskrtrd, ya da slak sa tutamn bann evresinde dnd rerek yamur taklidi yapard.38 Azdan su fkrtmak Bat Afri kada da bir yamur yadrm a yoludur.39 Bir baka usul de zel bir ta suya daldrmak ya da zerine su serpmektir. Bir Samoan
33 W. M annhardt, A ntike W ald-und Feldkulte, s.342. not. ^ C .F .I I . Campen "De G ods-dienstbegrippen der H alm aherasche Alfoeren" Tijdschrift voor Indische Taal-Land-en Volkenkunde, xxvii. 447. 35 Riedel, De sluik-en kroesharige rassen tussclien Selebes en Papua, s. 114. 36 R. Parkinson. Im Bismarck Archipel, s. 143. 3' j. Owen Dorsey, "Omaha Sociology". Third A nnual Report o f the Bureau o f Ethnology (Washington), s. 347. Kars., Charlevoix, Voyage dans VAmrique septentri onale, ii. 187. 38 Journal o f the Anthropological Institute, xvi.35. Kars., Dawson, Australian Aborigines , s.98. 9 Labat, Relation historique de l Ethiopie occidentale, ii. 180.

LKEL NSAN VE DOAST

15

kynde belli bir ta, yamur yadran tanrnn temsilcisi olarak dik katle saklanrd; kuraklk zamannda da ta koruyan rahip onu trenle getirir, bir akarsuya daldrrd.40 New Soth W alesdeki Ta-ta-thi kabilesinde yamurcu kuvars kristalinden bir para kopa rr ve ge doru atar: kristalin kalann devekuu tylerine sarar, tylerle birlikte suya sokar, sonra da dikkatlice saklar onlar.4 1 New South W alesdeki Keramin kabilesinde byc bir dere yatana ekilir, yuvarlak, dz bir ta zerine su damlatr, sonra da bu ta bir eye sarar ve saklar.42 Brecilien ormanndaki romantik nl Baranton Pnar kyllerin gerek duyduklarnda bavurduklar bir yerdi; sudan bir m arapa alrlar ve kaynan yaknndaki bir aa tan kopardklar kabuk zerine dkerlerdi.43 Apai Kzlderilileri yamur istediklerinde, belli bir pnardan su alp onu bir kayann tepesinde belli bir noktaya savururlar; ok gemeden bulutlar topla nr ve yamur yamaya balar.44 Snowdonda, "yksek ve tehlikeli kayalarla evrili karanlk bir vadide", Dulyn ya da Kara Gl dive adlandrlan tek bana bir da gl vardr, kayalardan bir sra ta basamak gle uzanr; eer bir kimse bu talara basar da. Krmz Sunak denilen en uzak basamaa su atarsa, "mevsim ok scak da olsa, gece basmadan nce mutlaka yamur yaar."45 Bu durum lar da, Sam oadaki gibi, taa bir tr kutsal ey gibi baklyor olmas ola sdr. Bu, yamur elde etmek iin Baranton Pnarna ha daldrlma s gibi bazan gzlenen gelenekte de grlmektedir; nk bu, ak a, tan zerine su serpilmesi gibi eski bir usuln yerine gemi tir.46 M ingreliada yamur yadrmak iin, yamur yaana kadar
40 Turner. Samoa, s. 145. 41 Journ. Anthrop. Inst. xiv. 362. 42 Journ. Anthrop. Inst. I.e. Kars. Curr, The Australian Race, ii. 377. 43 Rhys. Celtic Heathendom, s. 184; Grimm, Deutsche Mythologie i. 494. Kar. San M arte. Die Arthur Sage, s. 105 ve devam. 153 ve devam. 44 The American Antiquarian, viii. 339. 45 Rhys. Celtic Heathendom, s. 185 ve devam. 46 A.g.y., s. 187. Bretanyada, Geveze yaknndaki Sainte Anne kaynandaki gibi. Sebillot. Traditions ct Superstitions de la H aute Bretagne, i. 72.

16

ORMANIN KRALI

lier gn bir kutsal tasvir suya daldrlr,47 N avarreda St. Peterin tas viri elre gtrlr, orada bir ksm insanlar yamur iin ona dua ederken, bakalar suya daldrlmasn barr.48 Burada suya daldr mak bir korkutm a esi olarak kullanlmakta; ama balangta, aa daki rnekte olduu gibi, belki de bir duygusal byyd. Yeni Kaledonyada yamurcular kendilerini tepeden trnaa karaya boyarlar, bir ly mezardan karp, kemiklerini bir maaraya gtrp birletirirler ve iskeleti taro yapraklan zerine asarlard. skeletin zerine su dklr, sular yapraklardan aa akard. "l m olan insann vcudunun suyu ald, bunu yamura evirip yeni den aa yadrd kabul edilirdi."4 < ) A v n m otif Gney Dou Avru pada eidi halklarn uygulad bir yamur yadrma usulnde aka kendini gsteriyor. Kuraklk zamannda Servianlar bir gen kz soyarlar, bandan ayana kadar, yz bile gizlenecek ekilde, ot, yeillik ve ieklerle rterler. Bylece klk deitiren kza Dodola denir; bir grup gen kzla birlikte kyn iinde dolar. H er evin nnde dururlar, Dodoia dans eder, teki kzlarsa onun etrafn evirerek Dodoia arklarndan birini sylerler, evin kadn da kzm bandan aa bir kova su dker. Syledikleri arklardan biri yledir:
Biz kyden geeriz B ulutlar gkyznden geer Biz hzlanrz. Bulutlar da hzlanr; Bize yetiirler, rn ve balar slatrlar.

Buna benzer bir tre Yunanllar, Bulgarlar ve Romanyal4' Lamberti, "Relation de la Colchide ou Mingrlie", Voyaqes au Nord, vii. 174 (Amsterdam, 1725). 48 Le Brun, Histoire critique des pratiques superstitieuses (A m sterdam . 1733), i. 24S ve devam. 49 Turner, Samoa, s. 345 ve devam.

LKEL NSAN VE DOAST

17

larda da gr lm ekted ir.50 Bu gibi t relerd e, zeri yaprakla rtl gen kz bitkilerin ruhunu temsil etm ektedir, onun suyla slatlm a sysa yam urun bir taklididir. Rusyada. Kursk D evletinde, yam u ra ok gereksinim olduunda, kadnlar o ra d an geen bir yabancy yakalayp nelrc atarlar, ya da batan aa slatrlar.5 1 lerde, o ra
dan geen bu yabancnn ou kez, burada olduu gibi, bir tanr ya da ruh olarak kabul edildiini greceiz. Kuzey Celebes'li Minalassalar arasn d a rahip, yam ur bys olarak, ykanr.52 G rcistann Kafkasya E yaletinde, kuraklk uzun srdnde, evlilik ama gel mi gen kzlar ikier ikier boyundurua koulur, bir papaz dizgin leri tu tar ve kzlar byiece koulu durum da dua ederek, haykrarak, alayarak, glerek nehirlerin, kirli su birikintilerinin, bataklklar nn iinden g eerler.5 3 Transilvanyann bir blgesinde, toprak susuzluktan kavrulduunda, birka kz rlplak soyunur, yine p lak bir yal kadnn eliinde bir trmk alarak tarlalarn iinden bir aya g t r rler ve suda yzdrrler. B undan sonra trmn ze rine o tu rarak her iki ucunda bir saat sreyle yanan kk bir ate tutarlar. D aha sonra trm suda brakp eve d n erle r.34 Hindis tanda buna benzer bir yamur bysne bavurulur; plak kad n lar bir sabam geceleyin tarlann bir ucundan tekine srkler.' Saban bir dereye attklar ya da zerine su serptikleri sylenmiyor. A m a bu yaplm adan bv tam am lanm olm az.

Bazan by bir hayvan araclyla etkisini gsterir. Perulular yam ur yadrmak iin bir tarlaya kara bir koyun balarlar, zerine chic dkerler ve yamur yameaya kadar yivecek bir ey verm ez
,u M annhartit. Batnkuls, s. 329 ve devam; Grim m, D.M. i.403 ve devam: W. Schmidt. Das Jahr and seine Tage in Meinmg and B nueh der Romdnen Siebenbrgens, s. 17; E, G erard. The L a n d bevond the Tresi, ii. 13. M M annhardt; B.K. s.331 j.G .r . Ricdel. "De Minahasa in 1825", Tijdsclrift v. Indische Taai-Land-rn Volkenkunde. xvii. 524. J. Reinegg, B eschm bung des Kaukasus, i, i 14. 54 M annhard. B.K. s.553; e ra rd , The .and heyond the Tresi, ii. 40. x Panjab Notes and Ouenes, iii. No. 173, 513.

18

O RM AN IN K R A L I

ler hayvana.56 Sum atramn bir blgesinde, kyn btn kadnlar, yar plak nehre giderler, suda yrrken birbirlerine su atarlar. Suya bir kara kedi atlr ve bir sre yzmeye zorlanr, daha sonra kyya kamasna izin verilir, kadnlar arkasndan su atarlar.57 Bu durum larda hayvann rengi bynn bir parasdr; kara olduu iin gkyzn karartacak ve yam ur bulutlarn toplayacaktr. Bechuanalar da akamleyin bir kzn ikem besini yakarlar, "kara d u m anlarn b u lutlan toplayacan ve yam uru getireceini" syler ler.-'8 T im o re s e ie r yam ur iin bir kara dom uz, gne iinse beyaz ya da krm z bir dom uz kurban e d e rle r.59 G a ro lar kuraklk zam a nnda ok yksek bir dan tepesinde kara bir kei kurban ed e r
le r.60 B azan insanlar yam ur tanrsn yam ur verm eye zorlam aya alrlar. inde kttan ya da odundan yaplm, yam ur tanrsn tem sil ed en kocam an bir ejder, trenle evrede gezdirilir; am a bunun sonucunda yamur gelmezse, ejdere svlr saylr ve para para ed ilir,0 1 B una b enzer durum larda, S en eg am b ia'k Fcloupe'ler fetilerim yerlere atp tarlalarda srklerler, yam ur yancava dek k fre d e rle r."2 Baz Orioco Kzlderilileri karakurbaalara taparlar ve gerektiinde o nlardan yam ur elde etm ek zere kaplarn iinde sak larlar onlar; dualarna yant gelm eyince kurbaalan dverler.6 3

Bir kurbaay ldrm ek bir Avrupa yamur bysdr/'4 Ruhlar


56 A costa, Historv o f the indies, bk. vxh.28. A.I.. van Hassell, Volksbeschrifving i v n Midden-Sutv.atra. s.320 ve devam.

" 8 South African Folk-lore Journal, .34.


j9 J.S.G . Gram berg, "Ec;ic maand in dc binncniar.den van Tim or. Verhandelingen 'ran het B anniansch Ccnootsc/uip von Knsten cn iVetensduippen, xxxvi. 209. 60 D alton, Ethnology o f Bengal, s.88. 61 flue, L'empire dunois, \. 241, 6z B crenger-Fcraud. Lespcuplades de la Senegamhie, s. 291. Colombia, being a geographical etc. account o f that cowan:, i. rt42 vc deva m; A, B asnan, Die Culturlnder des alten Amerika, ti. 216. ,> 4 A. Kuhn, Sagen, Gebruche und Mhrehen aus Westfalen, ii. s.80: G crani. The L a n d beyond the Forest, ii. 13,

il k e l

n s a n

ve d o a st

21

yamuru ya da gn n verm ediklerinde Komaniler bir esiri kr balarlar; tan rlar hl inat ederlerse, kurbann derisi canl canl yzlr. B u rad a insan, yaprak giysili Godola gibi, tanry temsil ediyor olabilir. U zun sren kuraklk pirin rnn tehdit ettiin de, Siamn bir eyaleti olan Battam bang yneticisi, tan tan al bir trenle bir p ag o dava (kule eklinde kat kal tapm ak, ev.) gider ve
yamur iin Buda/ya yakarr. S onra yam ndakilerin eliinde, ark a snda byiik bir kalabalk, pagodamn arkasndaki bir ovaya yolla nr. Burada b ir kukla yaplr, parlak renklerle giydirilir ve ovann ortasna yerletirilir. lgn bir m zik almaya balar; davullarn, zil lerin ve atapatlarn grltsyle deliye dnm , srclerinin k krtt filler kuklann zerine saldrrlar ve p aram para e d e rler onu. B undan sonra B uda ok gem eden yam ur verecektir.' 6 Yamur tanrsn zorlam ann bir baka yolu da onu sk sk ziyaret ederek rahatsz etm ektir. Y am urun, kutsal bir kayna b o zm a nn bir sonucu olduuna inanlm asnn nedeni bu gibi grnyor. D ardlar baz kaynaklara bir sr derisi ya da tem iz olm ayan h e r hangi bir ey konursa, bunun frtna getireceine in an rlar.'7 G er va si us, iine bir ta ya da bir sopa atlrsa hem en yam ur yadran ve atan slatan bir kaynaktan sz ediyor. 08 M unster'de byle bir kay nak vard, bir insan dokunacak, hatta bakacak olsa, tm eyaleti d e r hal sele board yamurla.'*1 B azan tanrlarn acm asna snlr. rnleri susuzluktan yanarken, Zulular bir "gksel-ku" arar, onu ldrr ve bir su birikintisinin iine atarlar. O zam an gkler, kuun lm ne duyduu acdan erir; "yamur yadrarak feryat eder, l nn arkasndan atlar yakar."70 Kuraklk zam anlarnda TeneriffeU
Bancroft. Native Races o f the Pacific Slaws, i. 520. Bricn, "Aperu sur la province de Battambang", Cochinchine francaisc, Exairsio/is et Reconnaissances, N o.25, s. 6 ve devam. Bidciulph. Tribes o f the Hindoo Koosh, s. 95. Gervasius von Tilburg, ed. Liebrecbi, s.41 ve devam. Giraldus Cambrensis. Topography o f Ireland, ch. 7. Kar. Mannhardt. A. IV.F. s. 341 not. /0 Callaway, Religious System o f the Aniazulii, s.407 ve devam.

00

O R M A N IN K R A L I

G u an ch elar koyunlarm kutsal yere gtrr, orada, ackl m elem e leri tanrnn yreini yum uatr diye, kuzularn analarndan ayrr lard.7 1 Puta tapan A rap larn uygulad garip bir yam ur yadrm a usul vard. Srlarnn kuyruklarna ve arka ayaklarna iki tr al balar, allar tu tu tu rd u k tan sonra, yam ur iin dua ed e rek srla rm b ir dan tepesine s re rlerd i.72 Bu, W ellhausenin ileri srd gibi7 3 ufukta grlen yldrm n bir taklidi olabilir. A m a gkyzn korkutm ann bir yolu da olabilir; baz B at A frika yam urcularnn atein zerine bir to p rak kap iinde yanc m addeler koyup alevleri flem esine b en zem ektedir bu, eer gkler yam ur gnderm ezse, yukarya bir alev gnderip gkleri atee verm ekle k o rkutm aktadr lar tan rlar.7 4 G ney A vustralya D iey e rielerinin kendilerine zg bir yam ur yadrm a usulleri vardr. Y aklak drt m etre boyunda, iki m etre geniliinde bir ukur kazlr, bu ukurun zerine aa ktklerinden, dallarndan bir kulbe yaplr. M o o ra m o o radan (iyi R uh) zel bir esin alaca varsaylan iki adam n kollarnn i yan, yal v e sz geen biri tarafndan keskin bir akm ak tayla alr; kan, birbirine sokulm u otu ran kabilenin teki erkeklerinin zerine aktlr. Ayn zam anda, kollar kanayan iki erkek havaya avu avu ku ty atar, bunlardan bir ksm kanl yerlere yaprken bir ksm da h a v a d a uuur. K ann yam uru, tylerinse b u lu tlan tem sil ettii dnlr. T ren srasnda kulbenin o rtasn a iki iri ta yerletiri lir; bunlar, bulutlarn toplanm asn tem sil eder ve yam uru haber verir. S onra k anlan aktlan erkekler talar yaklak on be mil te ye g t r r ve en yksek aacn tepesine yerletirir. Bu arada, teki erk ek ler al ta toplayp toz haline g etirirler ve bir su ukuru iine atarlar. M o oram oora bunu grecek ve derhal b u lu tlan gnderecek tir gkyzne. Son olarak, adam lar kulbenin evresini a l r , b a l a r n kulbeye vururlar, zorla ieri g irerle r v e br taraftan tekrar
71 Rccius, Nouvelle Gographie Universelle, xi. 100. /2 Rasmusscn, Additanumia a d historiam rahum ante Iskunismum, a. 67 vc devam. Reste arabisehen Hcidentumcs, s. 157. '* Labat, Relation historique de l'Ethiopie occidentale, ii. 180.

LK EL N SA N VE D O A ST

karlar, kulbe yklmcaya kadar bunu tekrarlarlar. Bu hareketi yaparken ellerini ya da kollarm kullanm alar yasaklanm tr; am a o rtad a ar ktklerden baka ey kalmaynca, bunlar elleriyle ek m elerine izin verilir. "Kulbeyi balaryla paralam alar, bulutlarn paralanm asn temsil eder; kulbenin yklmasysa yam urun ya n."75 Bir baka Avustralya yam ur yadrm a usul insan sa yak m aktr. '* ' teki halklar gibi Y unanllar ve R om allar da, dualar ve tren alaylar7 7 etkisiz kaldnda, byyle yamur yadrm a yollarn ara m lard. rnei A rkadiada, rnler ve aalar susuzluktan yanp kavrulduunda, Z eus rahibi Lycaeus T epesindeki bir kaynaa bir m ee dal daldrrd. Bylecc yz dalgalanan su bir bulut gnderir gkyzne, ok gem eden bir yam ur dklrd bu buluttan yery z n e.78 Buna benzer bir yam ur yadrm a usul, daha nce g rd m z gibi, Yeni G ine yaknnda H a lm ah e rada hl uygulanm akta dr. T esaiyada C rannon halknn bir tapnakta saklad bronz bir arab alar vard. Bir saanak istediklerinde arabay sallarlar ve saa nak b alard .7 5 Belki de arabann kard takrt sesi gk grlem e sini taklit etm ek anlam na geliyordu; R usya'da yalanc gk grlt snn ve imein yam ur bysnn bir blm n oluturduunu grm tk, Tesalval mitoloji kahram an Salm oneus, arabasnn arkasnda tun kovalar srkleyerek ya da arabasn tun bir kpr zerinde srerek, bir yandan da imei taklit am acyla havaya yanar m ealeler atarak sahte gk grlts karrd. Z eu s'u n gk lerde giirldcverek dolaan arabasn taklit etmek, tanrlara kar kma arzusuvdu onun. Rom ann surlar dndaki bir M ars fap,s S. Gijson. "The Dievcric tribe." Native Triha o f S-Austraha, s.276 ve deva m. W. Smnbndge. On lt* Aborigines of V ictoria. Trans. Ethnol. Soc. o f L o n don. 1.300. ' Marcus Antoninus. v.7: Pctronius. 44: Tcrtuilian, ,tpolo*. 40; Kare., a.v.. s. 22 ve 23. Pau.sanias. viii. 38, 4. 9 Antigonus. Hisior. Mirah. 15 (Script, mirab. Cracci, ed. Westermann. s.(6). 80 Apolkxtoros, Bibi .9, 7; Vergilius, Acn. vi. 585 ve devam: Servius on Vir gil, I.e.

24

UMANIN KRALI

nam a yakn bir yerde, lapis m analis diye biiinen bir ta saklanrd. Kuraklk zam annda bu ta srklenerek Rom a'va getirilirdi, bunun hem en yam ur getirecei varsaydrd.8 1 Y am ur yadran ya da su k aynaklan kefeden Etrsk bycleri vard, am a hangileri olduu kesin bilinmiyor. Y am uru ya da suyu karnlarndan kard sandrd bunlarn.82 R o dosda sylencesel T elklin'ler, ekillerini deitirip buiut. yam ur ve kar getirebilen bycler olarak tanm

lanyor.*4 3 Ayni ekilde, ilkel insan, gnei douracan, oun douunu hzlandrp geciktirebileceini hayal eder. G ne tutulmasnda. OjebvvavIer, binlerinin gnei sndrdne inanrlard, Bunun iin de havaya ucu ateli oklar atarlar, bylece gnein snm ekte ola n yeniden yakacaklarn um ut ederlerdi.8 4 Bunun tersine, ay tutulmas srasnda Orinocolu Kzlderili kabileleri, topraa yanar odun paralar gmerlerdi; nk, sylendiine gre, eer ay snecek olursa, ayn gznden saklanm olann dnda, yervzndeki btn ateler de onunla birlikte snecekti/'1' Yem Kaledonvada bir byc gne yapmak istediinde, mezarla baz bit kiler ve m ercanlar gtrr, onlar bir dem et haline getirir, buna
yaayan bir ocuun (m m knse kendi ocuunun) sandan iki

bukle, ayrca bir atann iskeletinden alnm a iki di ya da ene kem i inin tm n ekler. Daha sonra tepesi sabah gneinin ilk klarn yakalayan yksek bir daa trm anr. B urada, tur bitkiyi dz bir ta zerine brakr, onlarn yanna bir dal kuru m ercan yerletirir ve byler demetini tan zerine asar. Ertesi sabah bu kaba saba
< MFcstus, s\v. aiuaeiicnim ve Manalem lapidan, s.2, 128, ed. Miiller: Nonius Marccllus. sx. rlhn. ;;.6?7. eti. Oneherar. Servi us on Virgil, Acn. iii. 175; Fulgcntus, Expos, so m . unu g., s\\ mancles lapides. Mvtlogr. i.a. ed. Stave ren, s. 769 ve deva n!. * * Nonius Marccllus. :>v. aquilex, s. 69. cd. Q uicheraf. Aqitiicx vamurcu ola rak alnca, aqinw liditm da yamur vadrna anlam nda kullanlyor. Kars, K.O Miiller. Die Eirusker, ed. W. Deeekc, n. 318 ve devam. ;'J Diodorus, v. 55. > Peter Jones, History o f the Ojebway Indians, s. 84, i0 Gumilla. Histoire dc I'Orenoque. iii. 245 ve devam.

LKEL NSAN VE DOAST

25

sunaa dner, gnein tam denizden doduu anda sunan zerin de bir ate yakar. Dum anlar ykselirken, kuru m ercan taa srter, atalarn uyandrr ve unlar syler: "Gne! Bunu, ate gibi yana sn ve gkvzndeki btn bulutlan yiyip bitiresin diye yapyorum." Ayn tren gn batnmda da tekrarlanr.86 Gne, bulutlarn arasn dan doduunda Gney A frikann parlak gklerinde ender bir olaydr bu Bechuanallarm Gne klan bunun yreklerini szlat tn syler. Btn iler durur, bir nceki gnn btn yiyecekleri ocuklu ev kadnlarna ya da yal kadnlara verilir. Bu yiyecekleri kendileri yiyebilir, bakmakta olduklar ocuklarla paylaabilir, ama anlarn dnda kimse tadamaz. nsanlar nehre inerler, batan aya a ykanrlar. H er erkek kendi evinin ocandan ald bir ta neh re atar, onun yerine nehrin yatandan alnm bir ta koyar. Kye dnlerinde, ef kendi kulbesinde bir ate yakar, kabilesindeki herkes gelir ve oradan ate alr. Bunun ardndan toplu dans gelir.87 Bu rneklerde, yeryznde parlayan alevin gne ateini yeniden tututuraca varsaylyor gibi grnm ektedir. Byle bir inan, Bechuana Gne klan gibi, kendilerini gnein gerek akrabas sayan insanlara doal gelmektedir. M elanezyallar yapay bir gnele gn n doururlar. Yuvarlak bir tan evresine krmz bir erit sar lr ve zerine gnein nlarn temsil eden bayku tyleri yaptr lr; daha sonra bu, yksek bir aaca aslr. Ya da ta yere konur, evresine, gnee benzeterek, nlar biiminde denekler yerletiri lir.88 Bazan gnei dourma usul yamur yadrmadakinin tersi dir. Daha nce, gne iin beyaz ya da krmz bir domuzun, yamur iinse kara bir domuzun kurban edildiini grm tk.8 9
86 G laumont, "Usages, moeurs et coutum es de No-Caldoniens", Revue d'Etnographie, vi. 116. 8' A rbousset ve Daumas. Voyage d'exploration au Nord-es de la Colonie du Cap de Bonne-Esprance, s.350ve devam. Klann adn ald kutsal eya ile akraba lk iin bkz. a.g.y., s. 350, 422, 424. teki insanlar. Kuzey Amerika N atchezleri (Vo yages au Nord, v.24) ve Peru nkalar gibi, gnele akraba olduklarn ileri srm ekte dirler. s8 Codrington, Journ. Anthrop. nsti. x. 278. 89 Bkz. s. 18.

26

ORMANIN K RALI

Yeni Kaledonyallarn bazlar yamur yadrmak iin bir iskeleti slatrlar, gnei karmak iinse yakarlar.90 P eru A ndlarnda bir boazda birbirine kart iki tepe zerinde iki ykk kule bulunmaktadr. Bir kuleden tekine bir a germ ek amacyla kulelerin duvarlarna dem ir halkalar aklmtr. An ere i gnei yakalamaktr.9 1 Fijide kk bir tepenin doruunda ufack bir alanda kam yetiirdi, ge kalmaktan korkan yolcular, gnein batmasn nle mek iin birka kamn tepesini bir araya getirip balard.92 Ama belki de gnei kamlara dolatrmakt, tpk Perulularn onu a ile yakalamaya almalar gibi. Gnei bir tuzaa drp yakalam olan adam lara ait ykler ok yaygndr.9 3 On beinci yzyl balarnda puta tapan Litvanyallar arasnda dolaan Pragueli Jerom e gnee tapan ve iri bir demir ekici kut sal sayan bir kabileye rastlad. Rahipler ona bir zam anlar gnein aylarca grlmediini, nk gl bir kraln onu salam bir kuleye kapatm olduunu anlattlar; fakat on iki bur ite bu ekile kule nin kaplarn krp am ve gnei serbest brakmt. ekici bu yzden kutsal sayyorlard.94 Bir Avustralya yerlisi, kendisi eve varn caya kadar gnein batm asn nlemek istediinde, bir aa atal na bir im paras yerletirir ve yzn tam batm akta olan gnee evirir.95 Ayn amala, bir Yucatan Kzlderilisi batya doru gider ken bir aaca bir ta yerletirir ya da kirpiklerinden bazlarn kopa rr ve gnee doru frr.96 Gney Afrika yerlileri, dolarlarken
00 T urner, Samoa, s.346. bkz. s. 16, 'n Bastia. Die Vlker des stlichen Asien, iv. 174. Ad. Andahuayllastr bu yerin. 92 Th. Williams. Fiji and the Fijians, i.250. 93 Schoolcraft. The Am erican Indians, s, 97 vc devam: Gill. Myths and Songs o f the South Pacific, s. 61 ve devam; Turner. Samoa, s. 200 ve devam. 94 A eneas Sylvius, Opera (Bale. 1571). s. 418 [yanllkla 420 olarak num aralan mtr]. 95 Brough Smyth. Aborigines o f Victoria, ii. 334; Curr, The Australian Race, i. 50. 96 Fancourt. Histoty o f Yucatan, s. 118.

LKEL NSAN VE DOAST

27

bir aa dalna bir ta koyarlar ya da yolun zerine bir para ot yer letirip onun zerine de bir ta koyarlar: bunun, kendileri dnnce ye kadar arkadalarnn yemei bekletmesini salayacana inanr lar.97 Btn bunlarda, daha nceki rneklerde de olduu gibi, ama cn gnei ertelem ek olduu apaktr. Am a bir aaca bir tan ya da bir im paracnn konmasnn bu etkiyi douracana niin inanlyor? Bir baka Avustralya tresi buna ksmen bir aklama getiriyor. Yerliler, gezilerinde, yerden farkl ykseklikteki aalara talar kovmay alkanlk edinmilerdir, bundan amalar, belli bir aacn yanndan getikleri anda gnein gkteki yksekliini iaret lemektir. Arkalarndan gelenler bvlece ndeki arkadalarnn ne zaman o noktadan getiini bilebilirler.98 Gnein ilerleyiini bu ekilde iaretlemeye alm olan yerliler, giderek, gnein hareketi ni iaretlemenin onu belirlenen, noktada tutmak olduunu hayal edecek bir yanlgya dm olabilirler. te yandan, AvustralyalI lar, gnei daha abuk batrmak iin havaya ta atarlar ve azlary la gnee doru flerler.'5 0 Bir kez daha yineleyelim: yabanl, rzgr estirebileceini ya da dindirebileceini sanr. Bir Yakut, gn ok scaksa ve gidecei daha uzun bir yol varsa, rastlantyla bir hayvann ya da bir baln iinde bulduu bir ta alr, zerine bir at kln birok defa dolar ve onu bir sopann ucuna balar. Sonra da bir by syleyerek sopay havada sallar. Az sonra serin bir yel esmeye balar.1 0 0 O m ahada Rzgr klan sivrisinekleri kovacak bir rzgr balatmak iin batta niyelerini havada sallarlar.1 0 1 Bir Haida Kzlderilisi serin bir rzgr istediinde, oru tutar, bir kuzgun vurur, atein zerinde ter ve deniz kenarna giderek yank tyleri, rzgrn esmesini istedii yn de denizin yzeyine drt kez sprr. Sonra da kuzgunu arkasna frlatr, fakat daha sonra tekrar yerden alr ve bir ladin aacnn
0/ South African Folk-lore Journal, .34. 98 E.J.Eyre, Journals o f Expeditions o f Discovery into Central Australia, .365. 99 Curr, The Australian Race, .145, 100 Gmelin, Reise durch Sibirien, .510. 101 Third A nnu a l Repon o f the Bureau o f Ethnology (Washington), s.241.

28

ORMANIN KRALI

dibine, yz istenen rzgra dnk oturur durum da yerletirir. Bir sopa ie gagasn ak durum da destekleyerek, birka gnlne serin bir rzgr ister; sonra oradan uzaklaarak, bir baka Kzlderi li gelip ona ka gn rzgr istediini sorana kadar rts zerine ekili yerde uzanr, yantlar bu soruyu.1 0 2 New B ritainde bir by c belli bir ynden rzgr estirm ek isterse, devaml ark syleye rek havaya yanm kire serper. D aha sonra evresinde zencefil dal lar sallar, havaya frlatr ve yeniden yakalar, Bundan sonra, kire tozunun en kaln olarak dt noktada bu dallarla bir ate yakar, ark syleyerek atein evresinde dolanr. Son olarak klleri toplar ve suyun yzne serper.1 0 3 Fladdahuan adasnda (H ebridelerden biri) Fladda apelinin sunann zerinde, her zaman nemli olan mavimsi yuvarlak bir ta bulunur. Rzgrszlktan lim andan kama yan balklar, gnein hareketi ynnde apelin evresinde yrr ler, tan zerine su dkerlerdi, bunun zerine aniden uygun bir rzgr balard m utlaka.1 0 4 Finlandiya'da bycler, frtnadan deni ze kamayan denizcilere rzgr satarlard. Rzgr dm iin de saklanm olurdu; birinci dm aarlarsa lml bir rzgr ba lard; kinciyi aarlarsa, fazla sert olmayan bir frtna eserdi; ncy aarlarsa, bir kasrga.1 0 5 Laponvada, Lewis A dasnda ve Adam Adasnda da byclerin ve sihirbazlarn ayn eyi yaptklar sylenm ektedir.1 0 6 Bir Norveli byc, iine rzgr kapad bir torbay aarak bir gemiyi batrmakla vnrd.1 0 7 Ulvsses, rzgrla r deri bir torba iinde, Rzgrlar Kral Aeolustan alrd.1 0 8 Lit102 G.M .Dawson, "On the H aida Indians of the Q ueen C harlotte Islands", Geological Swvey o f Canada, report o f progress for 1S78-IS79, s. 124 B. 103 W. Powell, Wanderings in a Wild Country, s. 169. luJ Miss C.F. G ordon Cumming, !n the Hebrides, s. 166 ve devam; M artin. "Description of the W estern Islands of Scotland", Pinkerton. Voyages and Travels, iii.627. l5 Olaus Magnus. Gentium Septentr. Hist. iii. 15. 1 (1 6 Scheflcr, Lapponia, s. 144; G ordon Cumming, In the Hebrides, s. 254 ve devam; Train. A ccount o f the Isle o f Man, ii, 166. l0' C. Leemius. De Lapponibus Finmarchiae etc. commentatio, s, 454. m Odyssey, x. 19 ve devam.

LKEL NSAN VE DOAST

29

vanya rzgr tanrs Perdoytus da rzgrlar deri bir torba iinde saklar; ordan katklarnda arkalarndan gider, onlar dver ve yeni den torbaya kapatr.1 0 9 Yeni G inede M otum otular frtnalarn bir Oiabu bycs tarafndan gnderildiini dnrler; bycnn her rzgr iin islediinde at bir bambusu vardr.1,0 Fakat bura da (bizim imdilik ilgilendiimiz tek ey olan) trelerden mitolojiye getik. Shetland denizcileri, rzgrlar ynettikleri savnda olan ya l kadnlardan hl rzgr satn alrlar. Bugn Lerwickte rzgr satarak geinen kadnlar var hl.1 1 1 H otantolar rzgrn yavala masn istediklerinde, en kaln derilerinden birini alp bir kazn ucuna asarlar, rzgrn eserek deriyi aa indirmeye alrken btn gcn yitireceine ve dineceine inanrlar.1 1 2 Avusturyann baz blgelerinde byk bir frtna srasnda pencereyi ap darya avu dolusu yiyecek, saman ya da ty atarak rzgra "Al, btn bunlar senin, dur artk!" demek tredendir.1 1 3 Kuzey-Ba rzgrla r, buzlan kyda fazla uzun tuttuu, yiyeceklerin giderek azald zamanlarda Alaska Eskimolar rzgr yattrmak iin bir tren yaparlard. Sahilde bir ate yaklr, erkekler evresinde toplanr ve ark sylerlerdi. Daha sonra yal bir adam atee doru yrr ve tatl, yumuak bir sesle rzgr eytann atein altna girip kendini stmaya arrd. eytann gelmi olduu varsayld bir zamanda, yal bir adam, orada bulunanlarn hepsinin elbirliiyle doldurduu bir kova suyu atein zerine dkerdi ve hemen arkasndan atein bulunduu noktaya bir ok yaylm at yaplrd. eytann, kendisine bu kadar kt davranld bir yerde kalmayacan dnrlerdi. Etkiyi daha da artrmak iin tfeklerle eitli ynlere ate edilirdi,
,09 ;. Veckenstedt. Die Mvthen, Sagen, and Leenden der Zam anen {Limiter), i. 153. 110.1. Chalmers. Pioneering in Mew Guinea, s. 177. lU Rogers, Social Life in Scotland, iii. 220; Sir W. Scott, Pirate, not, vii.; Shaks. Macbeth, Perde i. Sahne 3 ,1.II. 112 Dapper, Description de l Afrique (A m sterdam , 1686), s.389. 113 A. Peter. Volkstiuimliches aits Oesterreichisch Schlesien, ii. 259.

30

O RM AN IN K M L

Avrupa gemisinin kaptanndan rzgrn zerine top at yapmas istenirdi.1 1 4 Gney A m erikada Payagualar, rzgr kulbelerine doru estiinde, yanar odun paralarn kapp rzgra kar koar ve onu alevli odunlarla korkuturlard, o srada tekiler frtnay kor kutmak iin yumruklaryla havay dverdi.115 Guaycurular iddetli bir frtna tehditi altndayken, erkekler silahlarn kuanp dar fr lar, kadnlar ve ocuklarsa eytan korkutm ak iin sesleri kt kadar barrlard.1 1 6 Sum atrada B atta ky oturanlarnn bir frt na srasnda, kl ve mzraklarn kuanp evlerinden dar frladk lar grlm tr. R aja balarna geer, lklarla, naralarla grl mez dman kesip bierlerdi. Yal bir kadnn elindeki uzun kl la havay sadan soldan kamlayarak evini savunmada canm diine takt gzlenm itir.1 1 7 Bu rneklerin nda, H erodotosun anlatt, ada eletir m enlerinse bir hayvan masal olarak deerlendirdikleri bir yk ina nrlk kazanm aktadr. H erodotos, masaln gerek olduuna yemin etmeksizin der ki, bir zam anlar Psylli lkesinde bugnk Tripo li Sahradan esen bir rzgr btn su sarnlarn kurutm utu. Bunun zerine halk bir araya toplanp dantktan sonra gney rz grna sava aarak tek vcut halinde zerine y r d . Am a le gir diklerinde, sam yeli onlar pskrtt ve tek adam kalncaya kadar kum lara gmd onlar.11 8 yk, sava dzeninde, davul ve zil sesle ri arasnda onlarn fr fr dnen kzl kum bulutu iinde yitip gittikle rini izlemi olan biri tarafndan anlatlm da olabilir. Dou Afrika Bedevileri zerine hl anlatlr: "bir kasrga toza dum ana katarken ortal, peinde m utlaka ucu atall hanerlerini ekmi, iddetle esen kudurmu rzgra bindii dnlen kt ruhu uzaklatrmak iin hanerlerini toz stununa saplayan bir yn vahi de vardr."9
]U Arctic Papers for the Expedition o f 1875 (R. Geogr. Soc.), s. 274. 115 Azara, Voyages dans l A m rique Mridionale, ii. 137. 116 Charlevoix, Histoire de Paraguay, .74. 117 W .A. Henry, "Bijdrage tot de Kennis d er Bataklanden." Tijdschrift voor Indische Taal-Land-en Volkenkunde, xvii. 23 ve devam. 118 H erodotos, iv. 173; Aulus Gellius. xvi. II. 119 H arris, Highlands o f Ethiopia, i. 352.

Pek ok dua ve kuttrenden sonra Yam ur Tanrs vant veriyor.

32

O R M iN IN K RALI

AvuM rulva Y e rlile ri

BEDENLERM TANRILAR

33

Ayn ekilde, Avustralyada, yerli siyahlar, bir l blgesini bir utan bir uca hzla geen koskoca kzl kum stunlarnn oradan geen ruhlar olduuna inanrlar. Bir defasnda bir siyah delikanl bu hareketli stunlarn arkasndan koup bum eranglarla ldrm ek istemitir. ki saat kotuktan sonra yorgunluktan bitkin durum da geri dnd ve Koocheeyi (eytan) ldrdn syledi, am a Koochee ona hrlam, nerdeyse lecekm i.1 2 0 Bu toz stunlarna saldrl n ad yerlerde bile onlara hl korkuyla baklmaktadr. Hindis tann baz blgelerinde, onlarn G anjda ykanmaya giden bhust 1ar olduu varsaylmaktadr.1 2 1 California Kzlderilileri onlarn gksel lkelere kan mutlu ruhlar olduunu dnrler.1 2 2 Breton kylleri aniden patlayan bir rzgr ayrda otlar hava ya savurduunda, eytann otlar kaldrp gtrmesini nlemek iin bir bak ya da trmk frlatrlar o n a.1 2 3 Alm an kylleri, iinde bir byc ya da kt bir ruh tad iin kasrgaya bak ya da apka savururlar.1 2 4

Bedenlermi Tanrlar

Yeryiizndeki btn uygarlamam halklarn inan ve uygula m alarndan alnm olan bu rnekler, ister Avrupal ister baka yer lerden olsun yabanllarn, bize bugn o kadar ak gelen doa ze rindeki gcnn snrlarm bilemediini kantlamaya yeterli. H er insana, bizim bugn doast diye adlandracamz glerin az ya da ok balanm olduu var saylan bir toplum da, tanrlarla insanlar arasnda bir ayrmn biraz bulank olduu, ya da pek o rta ya kmad aktr. nsandan tam am en farkl ve ona stn, insa120 Brough Smyth, Aborigines o f Victoria, i. 457 ve devam; kar., a.g.y., ii.270; Journ. Anthrop. Inst. xiii. s. 194 not. 121 Denzil C.J., Ibbetson. Settlement Report o f the Panipat Tahsil and K am a! Parganah o f the Karnal District, s. 154. 122 Stephen Powers, Tribes o f California, s. 328.

1 2 3 Sebillot, C outum espopulates de la Haute-Bretagne, s. 302 ve devam.


124 Mannhardt, A. W.F. s. 85.

34

ORMANIN KRALI

mn sahip olduu glerle ne derece ne de tr bakmndan karlat rlamayacak gler kullanan doast varlklar olarak tanr kavra m, tarihin ak iersinde ok yava gelimitir. Balangta, doas t eylere, insandan o kadar da stn gzyle baklmyordu; nk bunlar insan tarafndan korkutulabiliyor ve istediini yapmaya zorla nabiliyordu. Dncenin bu aamasnda dnya byk bir dem okra si olarak grlmektedir; Dnyadaki, doal ya da doast btn varlklarn, olduka eit bir dengede bulunduklar varsaylmaktadr. Fakat insan, bilgisinin artmasyla birlikte doann usuz bucaksz olduunu, onun yannda kendisinin ne kadar kk ve zayf olduu nu aka grr. Bununla birlikte, kendi umarszln tanmas, hayalinde btn evreni dolduran bu doast varlklarn da gsz olduklar gibi bir inanc beraberinde getirmez. Tersine, onlarn g ll dncesini daha da artrr. nk sabit ve deimez yasala ra uygun hareket eden bir kiiliksiz gler sistemi olarak dnya fik ri henz tam olarak sezinlenmemi ya da belirmemitir kafasnda. Bu fikrin bir tohumu vardr kafasnda ve yalnzca by sanatnda deil fakat ayn zamanda gnlk yaamdaki ilerin ounda da buna gre davranmaktadr. Fakat fikir gelimemi olarak durm akta dr; iinde yaad dnyay bilinli olarak aklama giriiminde bulunduu zamanlarda, onu bilinli istencin ve kiisel gcn bir belirtisi olarak hayal etm ektedir kafasnda. O zaman, kendisinin o kadar zayf ve kk olduunu hissederken, o dev doa makinesini kontrol eden varlklar kim bilir nasl byk ve gl sanmaktadr! Bylece tanrlarla o eski eitlik duygusu yava yava yok olurken, doann ileyiini baka bir eyin yardm olm adan kendi kaynakla ryla, yani byyle, ynlendirme um udunu da yitirir ve giderek tan rlara bir zamanlar kendileriyle paylatn ileri srd o doas t glerin tek kayna olarak bakar. Bu nedenle, bilginin ilk geli mesiyle birlikte, dua ve kurban, dinsel trenlerde nde gelen yerle rini alr; bir zamanlar yasal bir eit olarak onlar arasnda sraya giren by ise, yava yava arka sraya itilir ve kt ruhlar arma derekesine iner. imdi ona, tanrlarn alanna, ayn zam anda bo ve saygszca bir saldr gzyle baklm aktadr; bylece, nleri ve etki

BEDENLEM TANRILAR

35

leri tanrlar minkiyle birlikte artan ya da eksilen rahiplerin devaml direniiyle karlamaktadr. Bundan dolay, daha ge bir dnemde dinle boinan arasnda bir ayrm ortaya ktnda, kurbann ve duann, topluluun dindar ve aydnlanm kesiminin kayna olduu nu, bynnse boinanlar olanlarn ve bilisizlerin bir sma oldu unu gryoruz. Am a daha da sonra, kendi balarna etkiler olarak temel gler kavram, doa yasasnn tannmasna yol atnda, kiisel istenten bamsz, zorunlu ve deimez bir neden ve etki srecine dolayl olarak bal olan by, iine dm olduu karan lktan ve saygnsz durum dan tekrar ortaya kar ve doadaki neden sel sralanmalar aratrarak dorudan bilime giden yolu hazrlar. Simya, kimya bilimine gtrr. nsan-tanr ya da tanrsal veya doast glerle donanm bir insani varlk kavram, temelde dinler tarihinin daha erken bir dne mine: tanrlara ve insanlara henz ayn trden varlklar olarak bakl d ve aralarnda alan almaz uurumla henz birbirlerinden ayrlmadklar bir dneme aittir. Bu yzden, insan eklinde bedenlemi bir tanr fikri bize garip grnebilirse de, ilk insan iin ok irkiltici bir ey deildir: o, insan-tanrda ya da tanr-insanda, tam bir inanla kendisinde de olduunu ileri srd ayn doast g lerin daha yksek bir derecesinden baka ey grmemektedir. Bu tr bedenlemi tanrlar yabanl toplumda yaygndr. Bedenleme geici ya da devaml olabilir. Geiciyse, bedenleme genellikle esin ya da cin tutm a olarak bilinir kendini doast bir g eknde olmaktan ok doast bir bilgi eklinde gsterir. Dier bir deyile, genel belirtileri tansklardan ok bilicilik ve yalvalktr. te yandan, bedenleme geici olmakla kalmayp, kutsal ruh bir insan bedenine yerlemise, tanr-insann tansklar gstererek bu zelliini kantlamas beklenir kendisinden. Ancak, dncenin bu dneminde, insanlarn tansklara doa yasasn krma olarak bakma dn anmsamamz gerekir. Doa yasasnn varln kavrayama yan ilkel insan onun bozulmas, krlmas diye bir eyi de kavrayamaz. O na gre bir tansk, ortak bir gcn allmam, arpc bir belirtisidir.

36

ORMANIN K R AU

Geici bedenlemeye ya da esinlenmeye inan btn dnyada yaygndr. Baz kiilerin zaman zam an bir ruh ya da tanr tarafn dan ele geirildii varsaylr; bu ele geirilme devam ettii srece onlarn kendi kiilikleri askdadr, ruhun varl, insann btn bede ninin rpnarak titremesi ve sarslmasyla, lgnca hareketler ve delice baklarda gsterir kendini: btn bunlar o insann kendine deil, onun iine girmi olan ruha balanr; ve bu anorm al durum da azndan kan her ey onun iine yerlemi, onun azndan konuan tanrnn sesi olarak kabul edilir. M angaiada, ilerine zaman zaman tanrlar giren rahiplere "tanr-evleri" ya da ksaca "tanrlar" denirdi. Bunlar, tanrlar gibi kehanetlerde bulunmadan nce sarho edici bir iki ier ve bylece yaratlan vecit halinde sy ledii lgnca szler tanrm n sesi olarak kabul edilirdi.1 2 5 Fakat bu tr geici esinlenme rnekleri dnyann her tarafnda o kadar yay gn, budunbilim kitaplarnda o kadar sk rastlanan eylerdir ki, genel ilkeye ilikin aklamalar burada vermek gereksizdir.1 2 6 Bununla birlikte, geici esinlenme yaratan iki zel tarza gnderm e de bulunmak yerinde olacaktr, nk bunlar belki tekilerden daha az bilinen ve ilerde bavurm a frsat bulacamz eyler. Bu esinlenme yaratma yollarndan biri, kurban edilen eyin kanm imektir. Argosta, Apollo D iradiotes tapmanda ayda bir kez geceleyin bir kuzu kurban edilirdi; bir iffet kuralna uymak zorunda kalm bir kadn, kuzunun kanm tadard, tanr tarafndan bylece esinlenerek kehanetlerde bulunur ya da gelecei haber verirdi.1 2 7 Achaea'daki A egirada Yeryz rahibesi kehanette bulunm ak iin maaraya girm eden nce taze boa kan ierdi.1 2 8 Gney H indis tanda bir eytan-dans "kafas kesilmi keinin grtlam azma tutarak kurbann kann ier. Sonra, yeni bir hayat kazanmasna
125 Gill, Myths and Songs o f t/te South Pacific, s. 35. 126 rnekler iin bkz. E.B.Tylor. Primidve Cdnre, ii. 131 ve devam. lz/ Pausanias. ii.27.1. 28 pjjr|y<\iaL [jist xxvi. [47 Pausanias (vii. 25, 13), boann kannn iilii nin. rahibenin iffetini snamak iin b ir etin snav olduunu sylyor. Hi kukusuz her iki amaca yarad sanlyordu.

BEDENLEM TANRILAR

37

zilli oman sallamaya, hzl fakat lgnca kararsz admlarla dans etmeye balar. Birden bire esin bastrr. Ve hi kukusuz, o dik dik baklar, o kendinden gemi sramalar da. A t gibi horuldar, gzle rini diker, dner. eytan, bedenini esir almtr artk; konuma ve hareket gcn elinde tutuyorsa da, her kisi yine de eytann kon trol altndadr, kendi bilinlilii askdadr... eytan-dansya imdi orada var olan bir tanr gibi tapnlr; her seyirci, hastal, gereksin meleri, orada olmayan akrabalarnn sal, arzularnn yerine gel mesi iin yaplmas gereken adaklar, ksaca, stninsann bilgisinin olabilecei her ey hakknda ona danr."1 2 9 Kuzey Celebeste bir Minahassa enliinde, domuz ldrldkten sonra, rahip fkeyle ona doru koar, bam ldrlm hayvann vcuduna gm er ve kann ier. Sonra srklenerek hayvandan zorla ayrlr ve bir iskemle zerine oturtulur, bunun zerine o yl pirin rnnn nasl olaca konusunda kehanetlerine balar. Hayvann bedenine ikinci kez koar ve yine kan ier; ikinci kez zorla iskemlesine oturtu lur ve biliciliini srdrr. inde, kehanet gc olan bir ruhun olduuna inanlr.13 0 Bat Slavlarnm byk bir dini bakenti olan R hetrada rahip, daha iyi kehanette bulunabilmek iin kurban edil mi kzlerin ve koyunlarm kanm tad ar.1 3 1 Baz Hinduku kabilele ri arasnda bir Dainyalin ya da bilicinin gerek denenmesi, ba kesilmi bir keinin boynundan kan emmesiyle olur.1 3 2 Geici esin yaratma tarzlarndan burada sayacam bir bakas, kutsal bir aa129 Caldwell. "On dem onolatry in Southern India," Journal o f the Anthropologi cal Society o f Bombay, i. 101 ve devam. 130 J.G .F. Riedel, "De Minahasa in 1825." Tijdschrift v. Indische Taal-Land-en Volkenkmde, xviii. 517 ve devam. Kar. N. G raafland, De Minahasa, i. 122; D um ont dUrville. Voyage autour du Monde et ta recherche de L a Perouse, v. 443. 131 F.J. M one. Geschichte des Heidcnthtms im nrdlichen Europa, i. 188. 132 Biddulph, Tribes o f the Hindoo Koosh, s. 96. R ahiplerin ve tanrlarn vekil lerinin, kurban edilen hayvann scak kann imelerine degin dier rnekler iin bkz. Tijdschrift v Nederlandsch Indi, 1849, s.395; Oldfield, Sketches from Nipal, ii 2% ve devam: Asiatic Researches, iv. 40, 41, 50, 52 (8vo. ed.); Paul Soleillet, L A fri que Occidentale, s. 23 ve devam. K urbann kokusunu koklam ann da ayn ekilde esin yarataca varsaydrd. Tertullian. Apologet. 23.

38

ORMANIN KRALI

cm bir dal ya da yapraklaryla yaplandr. H indukuta kutsal sedir aacnn ufak dallaryla bir ate yaklr; Dainyal ya da kadn bilici bana bir rt rterek bedeni titrem elere tutulup da duyarsz bir biimde yere dnceye kadar ar, keskin kokuyu cierlerine eker. Az sonra ayaa kalkar ve tiz bir sesle arkya balar, dinleyi cileri de ona katlr ve tekrarlar arky.13 3 Apollo bilici kadn da kehanete balam adan nce kutsal defne dalndan yerdi.1 3 4 R ahip ya da bilici kadar kurbann da rpnma biiminde beden hareketleriy le esinlenme belirtileri verii gzleme deer; eer hayvan srarla hareketsiz kalrsa, onun kurbana uygun olmadn dnrler. Yakutlar kt bir ruha kurban verirlerken, hayvann brmesi, debelenmesi gerekir, bunu, kt ruhun hayvann bedenine girdii nin bir belirtisi olarak kabul ederler.1 3 5 Apollo bilicisi kadn, kur ban edilecek hayvann bam a arap dkldnde her baca ayr ayr titrem ezse kehanette bulunamazd. Fakat sradan Yunan kur banlar iin kurbann yalnzca bam sallamas yeterdi; byle yapma s iin bandan aa su dklrd.1 3 6 D aha birok halklar (Tonkinliler, H indular, uvalar, vb.) uygun bir kurban iin ayn denemeyi kabul etm ilerdir; hayvann bama su ya da arap dkerler; eer hayvan bam sallarsa kurban olarak kabul edilir; sallamazsa kabul edilm ez.1 3 7
133 Biddulph, Tribes o f the Hindoo Koosh, s. 97. 134 Lucian, Bis accus. 1; Tzetzes. Schol. a d Lycophr., 6. 135 Vam bery, D as Trkenvolk, s. 158. !3 < > Plutarkhos, D e defect, oraca I. 46, 49. 137 D. Chwolsohn, Die Ssabier und der Ssabismus, i.37; Lettres difiantes et curieuses, xvi. 230 ve devam; Panjab Notes a n d Queries, iii. N o,721; Journal o f the Anhropological Society o f Bombay, i. 103; S. M ateer, The L a n d o f Charity, 216; a.y.. Native L ife in Travancore, s.94: A.C. Lyall, Asiatic Studies, s. 14; Biddulph. Tribes o f the H indoo Koosh, s. 131; Pallas. Reisen in verschiedenen Provinzen des russischen Reiches, i. 91; Vambery, Das Trkenvolk, s. 485: E rm an, Archiv fr wissenschaftliche Kunde von Russland, i. 377, Kaehhh Rao bir buffalo kurban ederken boynuzlan arasna su serpilir; hayvan bam saa sola sallarsa, uygun deildir, ne doru sallar sa kurban edilir. P anjab Notes and Queries, i. No.911. Belki de bu eski t renin yeni bir yanl yorum udur.

BEDENLERM TANRILAR

39

Geici olarak esinlenen kiinin yalmzca kutsal bilgiler deil ayn zamanda, en azndan ara sra, kutsal g edindiine inanlr. Kamboyada bir salgn belirdiinde, eitli kylerde oturanlar bir araya gelir ve balarnda bir mzik takm, yerel tanrnn geici bedenlemesi iin setiine inandklar adam aramaya karlar. Bulunca, adam tanrnn sunana getirilir, bedenleme ayini orada yaplr. Adam, kabile arkadalar iin bir tapnm a nesnesi olur, ky bu beladan korumas iin ona yalvarlr.1 3 8 Phokiste Hylaede ki Apollon tasvirinin stninsan gc verdiine inanlrd. Onun esinledii kutsal insanlar, koskoca aalar kklerinden sker ve onlar srtlarnda en dar geitlerden geirirlerdi.1 3 9 Esinlenmi der vilerin gsterdii yiitlikler de ayn snfa girmektedir. Buraya kadar, doay kontrol etme yeteneinin snrlarn sezemeyen yabanln kendisinde ve btn insanlarda, bizim bugn doa st dememiz gereken baz gler hayal ettiini grdk. Ayrca, baz kimselerin, bu genel doastclkten baka, kutsal bir ruh tarafndan geici olarak esinlendiinin ve iine girmi olan tanrnn bilgi ve gcn geici olarak kullandnn varsayldn grdk. Buna benzer inanlardan, baz kimselerin bir kutsal ruh tarafndan devaml olarak tutulduu, ya da tarif edilemez bir baka yoldan, tanrlar arasnda saylacak ve dua, kurban gibi sayg belirtilerini kabul edecek derecede yksek doast glerle donatld kans na kolayca varlabilir. Bu insan tanrlar bazan yalnzca doast ya da ruhsal ilevlerle snrldr. Bazan buna ek olarak ok byk bir politik g de kullanrlar. Bu durumda, tanr olduklar kadar kral drlar da, ynetim ise teokrasidir. H er ikisinin rneklerini de vere ceim. Markiz Adalarnda, btn yaamlar boyunca tanrlatrlm bir snf insan vard. Elem entler (toprak, hava, ate ve su, ev.) zerinde doast bir gleri olduuna inanlrd bunlarn; bol rn salayabilirler ya da topra kralatrabilirlerdi; hastalk ya da lm verebilirlerdi. Bunlarn gazabndan korumnak iin
138 Moura. Le Royaune da Cambodge, i. 177 vc devam. ,9 Pausanias, x.32, 6.

40

ORMANIN KRALI

insanlar kurban edilirdi. Saylar ok deildi, her adada en fazla bir iki tane. Gizemli bir yalnzlk iinde yaarlard. Gleri her zaman deil ama bazan kaltsald. Bir misyoner, kiisel gzlemlerine gre bu insan-tanrlardan birini anlatyor. Tanr, byk bir evde bir hc rede yaayan yal bir erkekti. Evde, bir tr sunak vard, evin tavan kirilerinde ve evresindeki aalarn zerinde ba aa aslm insan iskeletleri vard. Hcreye, tanrnn hizmetine adanm kiiler den baka kimse giremezdi; ancak insan kurbanlarn sunulaca gnlerde sradan kimseler bu blgeye girebilirdi. Bu insan tanr btn teki tanrlardan daha fazla kurban alyordu; ou kez evinin nnde kurulmu bir yksek yerde oturur ve her defasnda iki ya da insan kurban isterdi. H er defasnda bunlar getirilirdi, nk evreye verdii korku ok bykt. A dann her tarafndan ona ba vurulur, her yerden sunular gnderilirdi.1 4 0 Yine Gney Denizi Ada lar zerinde, her adada, tanry temsil eden ya da kiiletiren bir adam olduu syleniyor. Bu adam lara tanr deniyordu, zleri tanrlarnkivle karmt. nsan-tanr bazan kraln kendisi olurdu; ama ou kez bir rahip ya da ikinci dereceden bir kabile bakan olur du.1 4 1 Raiatea Kral Tanatoa, ba tapm akta yaplan bir trenle tanrlatrlmt. "Bu yzden, uyruunun tanrlarndan biri olarak krala tapnlr, bilici olarak danlr ve kendisine sunulan kurbanlar ve dualar kabul ederdi."1 4 2 Ayrks bir durum deildi bu. A da krallar usule uygun olarak, tahta klarnda tanrlatrldkiar iin tanr sal onurlardan yararlanrlard.1 4 3 Tahiti Kral greve baladnda krmz ve sar tylerden kutsal bir kuak sarmrd, "bu onu yery znde en yce makam a getirmekle kalmaz, ayrca tanrlarla bir dzeye ykseltirdi."1 4 4 Samoa tanrlar genellikle hayvan eklinde
140 V incendon-D um oulin ve Desgraz, Iles Marguises, s. 226, 240 ve devam. 41 M oerenhout, Voyages aux lies du Grand Ocan, i. 479; Ellis. Polynesian Rese arches, iii. 94. l42Tyerman ve Bennet, Journal o f Voyages a n d Travels in the South sea Islands, China, India, etc., i. 524; kar. s.529 ve devam. 143 Tyerman ve Bennet. ci.g.v., i.529 ve devam. 144 Ellis. Polynesian Researches, ii. 108.

BEDENLEM TANRILAR

41

grnrd, fakat bazan kehanetler bildiren, sunular (ara sra insan eti gibi) kabul eden, hastalar iyiletiren, dualar yantlayan, vb. insanlarda devaml olarak bedenletikleri de olurdu.1 4 5 Fijililerin, zellikle de Som osomoda oturanlarnn eski dinine ilikin olarak, unlar anlatlyor: "gm ruhlar ve tanrlar arasnda, h atta tan r larla yaayan insanlar arasnda belli bir snr izgisi olm ad grl yor, nk rahiplerin ve eski bakaniarn ou kutsal kiiler olarak kabul ediliyor, ou da kendilerine kutsallk hakk istiyor. Tuikilakila, Ben tanrym , derdi; ve buna inanrd d a .1 4 0 Pelew Adalarnda, her tanrnn bir adam tutacana ve onun azndan konuabilecei ne inanlrd. Tutm a ya geici ya da kalc olabilir; kalc ise, seilen kimseye korong denir. T an r seim inde zgrdr, bunun iin de
korong'un bu d u rum u kaltsal deildir. Bir korong'un lm nden sonra, tanr bir sre tem silsiz kalr, sonra birden yeni bir A vatar grnm nde ortaya kar. Bu ekilde seilen kii, garip davran lar g stererek tanrnn iinde bulunduu iaretlerini verir; esner, etrafta k oturur ve birtakm anlam sz iler yapar. H alk nce gler ona. am a zam an gelince kutsal grevi tannr ve devlette kendisine uygun konumu alm aya arlr. Bu konum genellikle sekin bir konum dur ve tm topluluk zerinde ona gl bir etkinlik salar. A dalarn bazlarnda, tanr, lkenin politik ynden tek egem enidir; bundan dolay, kkeni ne kadar aa olursa olsun, yeni bedenlemesi avm yksek rtbeye karlr ve btn teki bakanlar zerin de tanr ve kral olarak hkm s re r.1 4 7 Sava ve salgn hastalk gibi toplu felaket gnlerinde M olucca.Adallar dini bir festival d ze n le r lerdi. Eer bundan iyi sonu alam azlarsa, bir kle satn alp bir ba ka festivalde sunak yerine gtrrler, belli bir bam bu aacnn altn da kurulan ykseke bir yere oturturlard. Bu aa gkleri tem sil ederdi ve daha nceki festivallerde tanrnn imgesi olarak lulan145 T urner, Samoa, s. 37. 48. 57. 58. 59. 73. 146 iiaziewood. Erskine'in Cruise among the Islands o f he Western Pacific'inJe. s. 246 ve devam. Kars. Wilkes, Narrative o f the U.S.Exploring Expedition, iii. 87. l4/ Kuhary. "Die Religion d er Pelauer." Bastian. A llerleiaus Volks-und Menschenkunde, .30 ve devanu.

42

ORMANIN KRALI

m olurdu. D aha nce tanrya sunulan kurbandan bir para imdi kleye verilirdi, o da tanr adma ve tanr yerine onu yer ve ierdi. Bundan byle kleye iyi davranlr, dini festivaller iin saklanr ve tanry temsil etmek, onun adma sunular alm akta kullanlrd.1 4 8 Tonkinde her ky, ounlukla kpek, kaplan, kedi ya da ylan gibi bir hayvan eklindeki koruyucu ruhunu kendisi seer. Bazan koruyu cu kutsal kii olarak yaayan bir kii seilir. Bir defasnda bir dilen ci, ky halkn onlarn koruyucu ruhu olduuna inandrd; onlar da onu onurlara bodular, ellerinden geldii ekilde arladlar.14 9 H in distanda "her krala, var olan bir tanrnn biraz k gzyle baklr."1 5 0 H int yasa kitab, M anu daha ileri gidiyor ve diyor ki, "o cuk bir kral bile, bir lmlden baka bir ey olmad dncesiyle kmsenmemelidir; nk insan eklinde byk bir tanrdr o.1 '1 5 1 Orissada ba tanrlar olarak ngiltere Kraliesine tapan bir m ez hep olduu sylenmektedir. Bugne kadar da H indistanda, gleri ya da cesaretleri ya da kendilerinde varsaylan tansk gc nedeniy le dikkati eken yaayan insanlar kendilerine tanr diye tapnlma tehlikesi altndadr. Punjaubta bir mezhep Nikkal Sen dedikleri bir tanrya taparlard. Bu Nikkal Sen, nl G eneral Nicholsondan ba kas deildi ve general ne yaptysa, ne dediyse hayranlarnn bu co kusunu sndrem edi. Onlar ne kadar cezaiandrdysa, ona tapnr ken duyduklar dini korku da o derece artyordu.1 5 2 Gney Hindis tandaki Neilgherry Tepelerinde yaayan oban halk T odalar ara snda m andra bir tapmaktr, oraya bakan st (pll) ise bir tanr dr. Toda larn gnei selamlayp selam lamadklar sorulduunda bu kutsal stlerden biri yle bir yant verdi: "Bu zavall insanlar selamlar, ama ben," gsne vurarak, "ben, bir tanrym! neden selamlayacakmm gnei?" Herkes, hatta kendi babas bile st nn nnde yere atar kendini ve hibiri onun herhangi bir isteini
148 F. Valertyn, O ud en nieuw Oost-ndicn, iti. 7 ve devam. 149Bastian, Die Vlker des stlichen Asien, iv. 383. !;> < ) M onier Williams, religious Life and Thought in India, s. 250. 151 The Law s o f Manu, vii. 8. ev. G. Biihler. 152 M onier Williams, a.g.y. s. 259 ve devam.

BEDENLERM TANRILAR

43

reddetmez. Bir baka st dnda hibir insani yaratk dokuna maz ona; kendisine danmaya gelen herkese bir tanr sesiyle konu arak kehanetler bildirir.1 5 3 ddah Kral, Nijerya Keif Kurulundan ngiliz subaylarna y le diyordu: "Tanr beni kendi hayaline gre yaratt; ben Tanrnn aynsiyim; ve o beni Kral olarak atad."1 5 4 Bazan insan biimindeki tanrnn lm zerine, kutsal ruh bir baka adamn bedenine g eder. Dou Afrikada Kaffa Krall nda, halkm puta tapan blm Dece denilen bir ruha tapnr, ona dualar ve kurbanlar sunarlar, btn nemli durum larda ona bavururlar. Bu ruh, kralla hemen hem en ayn dzeyde, byk ser vete ve etkiye sahip bir kii olan byk bycnn ya da papann bedeninde grnr, kral geici gcn kullanrken o ilahi gc kul lanr. Bir ara, kralla bir Hristiyan misyonerinin gelmesinden ksa bir sre nce bu Afrikal papaz ld; misyonerin, lm papann yerini alabilecei korkusuyla rahipler Decema krala getiini, bun dan byle ilahi ve geici gc kendinde birletirerek onun tanr ve kral olarak egemenlik sreceini iln ettiler.1 5 5 Bir Laos kynde iiler tuzla havuzunda almaya balam adan nce yerel bir tanrya adakta bulunur. Bu tanr bir kadnda bedenlemitir, ldnde bir baka kadnn bedenine g eder.1 5 6 Bhotanda devletin tinsel ba Dhurm a Raja diye adlandrlan bir kiidir, tanrlarn devaml kendi sinde bedenletii varsaylr. Onun lmnde, yeni bedenlemi tan r kendini annesinin stn emmeyip bir inein stn yeleyen bir ocuk olarak gsterir.1 5 7 Budist Tatarlar, en nemli m anastrlarn
153 Marshall, Travels among the Todas, s. 136, 137: kar., s. 141. 142; Metz, Tri

bes o f the Neilgheryy Hills, s. 19 ve devam. IM Allen ve Thomson. N anative o f the Expedition to the River Niger in 1841, i.
288

155 G. Massaja, Im ic i trentacinque anni di missione m ilalta Etiopia (Rom a ve Milano, 1888), v.53ve devam. 150 E. Aymonier, Notes stir le Laos. s. 141 ve devam. 157 Robinson, Descriptive A ccount o f Assam, s. 342 ve devam; Asiatic Researc hes, xv. 146.

44

ORMANIN K M L

banda bulunan Y ce Lam alar olarak grev gren ok sayda Budaya inanrlar. Bu Yce L am alardan biri lnce m ezleri yas tutm azlar, nk bilirler ki o bir ocuk biim inde yeniden domu olarak ok gem eden yeniden grnecektir. M eraklandklar tek ey onun doaca yeri bulm aktr. T am o srada bir gkkua grrlerse, bunu lm olan L am a'm n kendilerine gnderdii, doaca yeri g sterecek bir iaret olarak alrlar. Bazan kutsal ocu un kendisi aklar kimliini. "Ben Yce L am aym" der, "Filan tapm an yaayan B ud as. Beni eski m anastrm a g trn. Ben ora nn lm sz baym." Budanm doum yeri hangi yolla kendini gs terirse gstersin, ister Budann kendi szleriyle isterse gkte bir iaretle., adrlar sklr, ou kez balarnda kraln ya da krallk ailesinin en nem li kiilerinden birinin bulunduu bir hac grubu ocuk tanry bulm ak ve yurduna getirm ek zere nee iinde yola koyulur. G enellikle kutsal toprak T ib e tle doar, kervan ona ula mak iin ou kez en korkun lleri am ak zorundadr. En sonun da ocuu bulduklarnda kendilerini yere atar ve tapnrlar ona. B ununla birlikte, O nun, kendi aradklar Yce L am a okluunu tamnradan nce, kimlii hakknda inandrc kantlar verm ek zorunda dr onlara. Ba olduunu ileri srd m anastrn ad, oradan ne kadar uzakta olduu, iinde ka keiin yaad sorulur; ayn zam anda lm olan Lamamn alkanlklarn, nasl ldn anlatm ak zorundadr. O ndan sonra, nne dua kitaplar, aydanlk lar, av bardaklar gibi eyalar konur ve nceki yaam nda kullan m olduu eyleri gsterm esi istenir. E er hi hatasz yaparsa bunu, sav kabul edilir ve zafer t ren leri iinde m anastra gtr l r.1 5 8 B tn L am alarn banda, T ib e tin R om a's savlan Lhasa Dalai L am a bulunur. O na yaayan tanr gzyle baklr, lm halin de onun kutsal ve lm sz ruhu yine bir ocukta ortaya kar. Baz an latlara gre, D alai L am am n bulunu ve tanm biimi, biraz nce anlatlan, srad an bir Yce L am a bulunu yntemine ben zer. Baz aklam alarda, bir kuravla seim den sz ediliyor. Dalai Lam a n ered e dom usa, bitkilerin ve aalarn yeerdii, yaprak
!i8 Hue, Souvenirs d'un Voyage dans la Tartane et le Thibet, .279 vc devam cd. 12mo.

BEDENLERM TANRILAR

45

verdii sylenir; onun sylemesi zerine iekler aar, pnarlar orta ya kar; ve onun varl kutsal nimetler saar etrafa. Saray her eye hakim bir ykseldiktedir; yaldzl kubbeleri millerce uzaktan gne nda parldar.1 5 9 Scak, rutubetli vadilerden Kolombiya Andlarm n yksek dz lklerine kan spanyol fatihleri, aada scak cangllarda braktk lar yabanl srlerin aksine, olduka ileri bir uygarlk dzeyinde, tarm yapan ve H um boldtun Tibet ve Japonya teokrasilerine ben zettii bir hkm etin ynetiminde yaayan bir halk bulunca ard lar. Bunlar, bakentleri Bogotada ve Tunjada iki kralla bln m, fakat Sogamozo ya da Iraca yce piskoposluuna kutsal bal lkla birlemi Chibchalar, Muyscalar ya da M ozcalar idi. Bu ruhani ynetici, uzun ve ileli bir adaylk dnem inden sonra, yle bir kutsallk kazanm saylrd ki, sular ve yamur ona boyun eer di, hava koullar onun arzusuna balyd.1 6 0 Hava koullarna hk meden krallar A frikada yaygndr. O rta Afrika W aandalan, bazan bir erkek ya da kadnn bedeninde m esken tutan bir Nyanza Gl tanrsna inanrlar. Bu bedenlemi tanrdan, kral ve kabile bakanlar da iinde btn halk ok korkar. Bir bilici gibi ona dan lr; bir tek szyle bir hastal bulatrabilir ya da iyiletirebilir, yamuru durdurabilir, ktla neden olabilir. Dncesi sorulduun da byk hediyeler sunulur ona.1 6 1 ou kez, hava koullarn
159 Huc, a.g.y., ii. 279, 347 ve devam; M einers, Geschichte der Reiigionen, i. 335 ve devam; Georgi, Beschreibung aller Nationen des Russischen Reic/s, s. 415; A. Erman, Travels in Siberia, ii. 303 ve devam. Journal o f the Roy. Geogr. Soc., xxxviii. (1868), 168, 169; Proceedings o f the Roy. Geogr. Soc. N:S. vii. (1885) 67. Journal Royda, Geogr. Soc., I.c. Lam aya Lama G ru denir, fakat balam dan bunun Lhasa'm n Yce Lam as olduu anlalyor. 160 Alex. von. H um boldt. Researches concerning the Institutions and M onu ments o f the A ncient Inhabitants o f America, ii. 160 ve devam; Waitz, Anhropologie der Naturviker, iv. 352 ve devam; J.G . Mller, Geschichte der Amerikan ise hen Urreligionen, s. 430 ve devam; Martius, Z ur Ethnographie Amerikas, s.455; Bastian, Die Cdturlnder des alten Amerika, ii. 204 ve devam. 161 R.W .Felkin, "Notes on the W aganda T ribe of C entral Africa," Proceedings o f the Royal Society ofE dinburg xii 762; C.T.Wilson ve R.W . Felkin, Uganda a n d the Egyptian Soudan, i. 206.

46

ORMANIN KRALI

kraln kontrol ettii varsaylr. Loango kral, halk tarafndan "bir tanrym gibi yce tutulur; ve tanr anlam na gelen Sambee ve Pango adyla arhr. Can istedii zaman kendilerine yamur gndere bileceine inanrlar; ve ylda bir kez, Aralk aymda, ki yamur iste dikleri bir zamandr bu, halk yamur balamas iin gelip ona ba vurur." O zaman, tahtnda ayakta duran kral gkyzne, yamur getirecei varsaylan bir ok frlatr.1 6 2 M ombaza kral iin de buna ok benzer eyler anlatlyor.1 6 3 Dou Afrikada Qiteva Kral, tanr lar arasnda sralanr; "gerekten de, Caffrelar kendi monarklarndan baka tanr tanmazlar ve teki kabilelerin gklere yneltmeyi yeledikleri dualarn onlar krallarna ederler... Dolaysyla bu talih siz varlklar, krallarnn bir tanr olduu inanc iinde, gereksinimle ri olan eyi daha kolaylkla elde etm ek iin ellerindekini avularndakini tketirler, hediye diye perian olurlar. Bylece, bitkin bir halde onun ayaklarna kapanr, hava uzun sre kurak gitmise, tan rlara araclk edip yamur gnderm elerini, gereinden fazla ya mur dmse, gzel havalar vermelerini salamas iin yalvarrlar ona; bylece, rzgr, frtna ve buna benzer her durumda ya ho nutsuzluklarn belli ederler ya da yalvarrlar.1 6 4 Yukar Zam be side bir kabile olan BarotseTer arasnda, "kabile bakammn bir yar tanr olduuna ilikin bir inan vard ve iddetli frtnalarda B arotseler yldrmdan korunmak iin kabile bakammn bahesine ylrlar. Onlarn bakann nnde diz kp gklerdeki su depolarm amas n ve bahelerine yamur gnderm esini yalvarrken grmek byk ac verdi bana... Kraln hizmetkrlar, Tanrnm (yani kralm) hizm et krlar olduklar iin yenilmez olduklarn ileri srer."1 6 5 Yeni
162 "The Strange A dventures of A ndrew B attel. Pinkerton, Voyages and Tra vels, xvi. 330; Proyart, "History of Loango. Kakongo, and o th er Kingdoms in A fri ca." Pinkerton, xvi. 577; D apper, Description de l A frique, s.335. 163 Ogilby, Africa, s.615; D apper, a.g.y., s.400. 164 D os Santos, "History of E astern Ethiopia," Pinkerton, Voyages a n d Tra vels, xvi. 682, 687 ve devam. 165 F.S. A rnot, Garengauze; or. Seven Years Pioneer Mission Work in Central Africa, Londra, N.D. (1889 tarihli nsz), s.78.

BEDENLERM TANRILAR

47

Ginede Mowat Bakannn rnn yetimesini iyi ya da kt yn de etkileme gcne, dugongkn ve kaplumbaalar drt bir taraftan oraya gelip kendilerini yakalatmaya kandrma gcne sahip olduu na inanlr.1 6 6 M adagaskar Antaymourlan arasnda kral rnn yetimesin den ve halkn bana gelecek her trl ktlkten sorum ludur.1 6 7 Birok yerde, yamur yamazsa ya da rn iyi yetimezse kral ceza landrlr. Bylece, Bat Afrikann baz blgelerinde, krala edilen dualar, verilen hediyeler yamur yadramaymca, kabile adamlar onu iplerle balar ve zorla atalarnn mezarna gtrrler, gereksin dikleri yamuru oradan elde edebilir diye belki.1 6 8 skitlerde de yiye cek kt olduunda krallarn balama gibi bir tre var gibi grn yor,1 6 9 Bat A frikada Banjarlar, krallarnda yamur ya da gzel hava yaratm a gc varsayarlar. Havalar iyi gittii srece onu tahl ve sr hediyelerine boarlar. Fakat uzun kuraklk ya da yamur rn bozm a tehlikesi gsterince, hava koullan deiinceye kadar onu aadarlar, dverler.1 7 0 Loango halk, hasat baarszsa ya da kyda bala klamayacak kadar dalga varsa, krallarn "kt yreklilik"le sular, azlederler.1 7 1 Pepper Coastta, yce rahip ya da Bodio topluluun salndan, topran bereketinden ve rmaklarla denizlerdeki baln bolluundan sorumludur; lke bu konulardan herhangi birinde skntya derse Bodio grevinden alnr.1 7 2 Burgundililer de rn kt olduunda krallarn azlederlerdi.1 7 3 Baz halklar daha da ileri gider ve ktlk zamanlarnda krallarn ldrr lerdi. sve Kral Dom alde zamannda, yllarca sren iddetli bir kt lk olmutu, ne hayvan ne de insan kanyla durdurulamyordu. Bu
166 MS. notlar, E. Beardmore. 167 Waitz, Anthropologie der Natrvlker, ii. 439. 168 Labat. Relation historique de l Ethiopie Occidentale, ii. 172-176 169 Schol. on Apollonius Rhod. ii. 1248. 1/0 H .H ecquard, Reise an der Kste und in das hwere von West Afrika, s. 78. 171 Bastian. Die Deutsche Expdition an der Loango-Kiiste, i. 354, ii. 230. 172 J. Leighton Wilson, West Afrika, s. 93 (Almanca evirisi). 1/3 Ammianus Marcellinus. xxviii. 5, 14.

48

ORMANIN KRALI

yzden Upsalada byk bir halk meclisi topland, kabile bakanlar bu ktln nedeninin Kral Dom alde olduuna ve mevsimlerin dzelebilmesi iin onun kurban edilmesi gerektiine karar verdiler. Bylece, onu ldrdler ve kanm tanrlarn akarlarna srdler. Yine, bize anlatldna gre, sveliler iyi ya da kt rn alnmas nn nedenini krallarna balarlard. Bu yzden. Kral O la f m ege menliinde, kt gnler ve ktlk olmutu, halk ise hatann kralda olduunu, nk kurbanlarnda pintilik ettiini dnyordu. Bu yzden, bir ordu toplayarak kraln zerine yrdler, sarayn kuat tlar ve sarayn iinde yaktlar onu, "iyi rn elde etmek iin Odine kurban vermilerdi onu."1 7 4 1814te Chukchlarn ren geyikleri ara snda bir salgn hastalk ortaya knca, am anlar sevgili bakanlar Kochun kzgn tanrlara kurban verilmesi gerektiini akladlar; bunun zerine bakann olu bir kamayla babasn ldrd.1 7 5 Gney Pasifikte Niue m ercan adasnda ya da Vahi A dada bir krallar hanedan egemenlik sryordu. Fakat krallar ayn zamanda rahip olduklar ve yiyeceklerin gelimesini salamaktan sorumlu olduklar iin, ktlk zamanlarnda halk onlara kzm ve ldrm t hepsini; sonunda bir biri ardndan krallar ldrlp de ortada kral diye bir ey kalmaynca monari de son bulm utu.1 7 6 Bu rnek lerde olduu gibi kutsal krallar gibi, eski M srda da kutsal hayvan lar sorumluydu doann gidiinden. Bir lkede salgn hastalk ya da baka trden felaketler baladnda, uzun sren ciddi bir ktlk sonucunda, rahipler kutsal hayvanlar geceleyin gizlice yerlerinden alrlar, tehdit ederlerdi, fakat ktlk yine de srerse hayvanlar keserlerdi.1 7 7 Yabanl toplumlarda krallarn iinde bulunduu dinsel konu mun bu aratrmasndan, Msr, Meksika ve Peru gibi byk tarih1/4 Snorro Starleson. Chronicle o f the Kings o f N onvav (ev. S. Laing), saga i chs. 18, 47. Kar. Liebrccht, Z ar Volkskunde, s. 7; Scheffer. (Jpsalia, s. 137. 1,5 C. Russwrm. "Aberglaube in Russland." Zeitschrift pir Deutsche Mythologie m d Sitenkunde, iv. 162; Liebreclt, a.g.y., s. 16. I/0 T urner, Sarnoa, s. 304 ve devam. Plutarkhos, [sis et Osiris, 73.

ERDENLEM TANRILAR

49

Bir frtna b u l u t u y l a s a v u a n Frtna-Savalan. Resim: Frederic Remington.

50

ORMANIN K R A U

Msr mitolojisinin ba tanrs Osiris.

BEDENLEM TANRILAR

51

sel imparatorluklarn m onarklannn kutsal ve doast glere sahip olduklar savnn, temelsiz bir kendini beenmilik sonucu ya da bo bir yaltaklanma ifadesi olmadn karsayabiliriz; eskiden beri gelen yaayan krallarn tanrlatrlmas yabanl tresinin bir devam ve uzantsyd yalmzca. rnein, Peru nkalar, Gnein ocuklar olarak tanr saygnl grrlerdi; yanl bir ey yapmazlar d onlar, hi kimse, monarkn ya da krallk soyundan gelen herhan gi bir kimsenin kiiliine, onuruna ya da mlkiyetine saygszlkta bulunmay aklndan geirmezdi. Yine bundan dolay nkalar, ou kimse gibi, hastala bir ktlk gzyle bakard. Bunun, babalan Gnein, oluna gelip gklerde kendisiyle birlikte dinlenmesini bil dirmek iin gnderdii bir haberci olduunu dnrlerdi. Bu yz den de, nkann, yaklaan sonunu bildirdii allm szler unlar olurdu: "Babam beni dinlenmem iin yanma aryor." yilemek iin kurban sunarak babalarnn isteine kar gelmezler, aka onun kendilerini yanma ardn bildirirlerdi.1 7 8 Meksika krallar greve balarken, gnein parlamasn, bulutlarn yamur vermesi ni, nehirlerin akmasn ve topran bol rn vermesini salayacakla rna degin yemin ederlerdi.1 7 9 in tresine gre imparator, iddet li kuraklktan sorumlu saylrd, Peking Gazette in sayfalarnda bu konuda yaymlanm birok kendini sulama fermanlarna rastlana bilir. Fakat in m paratoru, bir tanrdan ok bir yce rahip olarak tar bu sulamay; nk ar durum larda gklere kiisel olarak dualar etmek, kurbanlar sunmakla ktle bir are bulmaya al r.1 8 0 Arsakes hanedanndan Part m onarklar kendilerini gnein ve ayn erkek kardeleri olarak adlandrrlar, kendilerine tanr ola rak tapruhrd. Bir kavgada Arsakes ailesinden herhangi bir kimse ye vurmak kutsal eylere saygszlk olarak kabul edilirdi.1 8 1 Msr krallan yaamlar sresince tanrla tn lir lar d, onlara zci tapnak
178 G acilasso de la Vega, First Part o f the Royal Commanarics o f the Yncas, bk. ii. chs. 8 ve 15 (cilt i. s. 131. 155, Markhara evirisi). 179 Bancroft, Native Races o f the Pacific States, ii. 146. 180 Dennys. Folk-lore o f China, s. 125. 181 Ammianus Marcellinus, xxi. 6, 5 ve 6.

52

ORMANIN KRALI

larda, zel rahiplerce ynetilen ayinlerde tapndrd. G erek ten de


bazan k rala tapnm ann, tan rlara tapnm ay glgede brakt bile olurdu. rnein, M erenra saltanatnda bir yksek grevli, kraln, lm sz M erenramn ruhu, "btn teki tan rd a rd an daha ok" dua alsn diye birok kutsal yer ina ettirm i olduunu aklam tr. 1 8 2 M sr Kral, rnlerde herhangi bir baarszlk suunu kutsal hay vanlarla paylar g r n m ek ted ir/ 0 K endisine u adlarla seslendir di, "G klerin Sahibi, yeryznn, gnein ve tm dnyadaki yaa m n sahibi, zam ann sahibi, gnein seyrinin ics, insanlar iin T um , refah tanrs, haatn yaratcs, lm llerin yaratcs ve yap cs, btn insanlara ruh veren, btn tan rlara hayat veren, gkle rin tutucusu, yeryznn eii, h er iki dnyann dengesini tutucu, zengin hediyelerin sahibi, rnn bytcs, vb.lSJ F ak at bekle necei gibi, krala bu ekilde verilen abartl gler, trnden ok derecesi ynnden her Msrlnn kendisi iin ileri srd gler den farklyd. Tielenin gzlem ine gre, "her iyi insan lnce Osiris olduu, tehlikede ya da gereksinim halinde herkes byl tm celer kullanarak bir tanr biim ine girdii iin, kraln nasl olup da yalnz ca lm den sonra deil de daha yaarken tanrlarla ay dzeye konulduu olduka anlalr bir eydir."1 8 5 Bylece, yle grnyor ki, N em ide Ormann- Kral, R om ada K urban Kral, A tinadaysa K ral A rkhon gibi karm za kan bir krallk unvanyla uyuan ayn kutsal ilevler birlii, klasik eski ala rn snrlar dnda da sk sk ortaya km aktadr ve barbarlktan
182 C.P. T id e. Histoy o f the Egypian Rcligion, s, 103 ve devam. Krallara tapn

ma konusunda ayrca bkz. E. Meyer. Gcschichte des Altcrtms, i. 52: A. Erman. Aegypten m d aegvptisches Leben im Altertm, s. 91 ve devam; V. von Strauss ve Carnen. Die Altagyptischcn Gtter m d Gttersagen, s. 467 ve devam. iK Ammianus Marcellius, xxviii. 5, 14; Plutarkhos. sis et Osiris, 73. :iU V. von Strauss ve Carnen, a.g.y., s.470. I& Tiele, Histoy o f tle Egyptian Religion, s. 105. Babil ve Asur krallarna da lanr gzyle baklrd; en azndan yaztlardaki en eski kral adlarnn banda, "tanr'n belirtisi olarak bir yldz bulunur. Ama Babilde ve A surda krallara tapnma iin tapnak ya da rahiplerin izine rastlanmyor. Bkz. Tiele, Babvlonisch - Assyrische Gescluchte, s. 492 ve devam.

.J

BEDENLEM TANRILAR

53

uygarla toplum larn btn aam alarnda ortak bir zelliktir. Ayr ca, krallk rahibinin adca olduu kadar gerekte de ou kez bir kral olduu ve rahip asasm olduu gibi krallk asasn da tad grlmektedir. Btn bunlar, eski Yunan ve talya devletlerindeki ister yalnzca kral isterse rahip kral unvanlarnn kkenlerindeki gelenei dorulamaktadr. En azndan, Greko-talyan geleneinde izleri kalm, tinsel ve geici gcn birleiminin birok yerde gerek ten var olduunu gstererek, gelenee balanabilecek herhangi bir elaszlk kukusunu ortadan kaldrm bulunuyoruz. Bu nedenle, imdi hakl olarak sorabiliriz: O rm ann Kral, olas bir gelenein Rom ann Kurban Kralna ve A tinann Arkhon Kralna verdii buna benzer bir kkene sahip olmu olamaz m? Dier bir deyile, Ormann Kralnn kendinden nce grev banda bulunmu olan ncelleri, bir krallar soyu olamaz m; cumhuriyeti bir devrim onla rn politik glerini ellerinden alp, onlara yalnzca dinsel ilevlerini ve bir tacn glgesini brakm olam az m? B soruyu olumsuz ola rak yantlamak iin en azndan iki neden var. Bir neden Nemi rahi binin oturduu yerden, tekiyse onun unvanndan: Orm ann Kral, gelmektedir. Eer onun ncelleri doal anlamyla kral olmu olsa lard, onu mutlaka, Rom a ve A tinann dk krallar gibi, krallk asasnn intikal ettii kentte yayor bulacaktk. Bu kentse, daha yakn bir bakas olmad iin, Aricia olmas gerekirdi. Am a daha nce de grdmz gibi Aricia, onun gl kysndaki orman tapm a ndan mil uzaktadr. Eer, kentte deil de orm anda saltanat srdyse, yine, unvan olan O rm ann Kral, onun szcn genel anlamnda bir kra! olduunu varsaymamza pek izin vermeyecektir. Daha ok, doann, doann zel bir yresinin, yani ormann kraly d o, unvanm da oradan alyordu. Doa blmlerinin krallar diye bileceimiz, yani doann belli eleri ya da yanlan zerinde ege men olduu varsaylan kii rnekleri bulabilseydik, bunlar, doa zerindeki kontrollar zel olmaktan ok genel olan, bundan nce grdmz kutsal krallardan ok Orm ann Kralna daha yakn bir rnekseme verebilirdi bize. Bu tr blmse! kralhk rnekleri pek eksik deildir.

54

ORMANIN KRALI

Yam ur ve Frtna Kral Namvulu Vumu, Bom m ada (Kon gonun az) bir tepe zerinde o tu ru r.1 8 6 Sylendiine gre, Yukar Nil zerindeki kabilelerden bazlarnn bilinen anlam da krallar yok tur; onlarn byle kabul ettikleri kiiler yalnzca. Yamur Krallar Mata Kodou dur: bunlarn uygun zamanda, yani yamur mevsimin de yamur getirm e gcne sahip olduklar varsaylr. M art sonunda yamurlar yamaya balam adan nce, lke kavruk, plak bir l dr; halkn balca varln oluturan srlarsa otsuzluktan krl maktadr. Bu yzden, m art aynn sonu yaklarken, her aile sahibi Yamur Kralna bavurur, ksa zaman iinde yamur yadrsn diye bir inek sunar. Eer yamur yamazsa, halk toplanr ve kraln ken dilerine yamur vermesini ister; gkyz yine bulutsuz giderse, frt nalar iinde sakladna inandklar karnn yararlar onun. Bari kabilesi iinde, bu yamur Krallarndan biri, topraa bir el an ze rinden sular serperek yamur yadrrd.1 8 7 Habeistann d blgelerindeki kabileler arasnda buna ben zer bir grev bir gzlemci tarafndan yle anlatlyor: "Bareahlarn ve Kunam allarm verdii adla, Alfai rahiplii ilgin bir rahiplik; yamur yadrabileceine inanlr onun. Bu grev daha nce Algedler arasnda da vard, Nuba zencileri arasnda hl yaygn grnyor. Kuzey Kunam allann da bavurduu B areas Alfaisi, T em badere yaknnda bir dada ailesiyle yalnz bana yaar. Halk giyecek ve meyva eklinde hediyeler getirir ve byk bir tarlay onun adna eker bier. Bir tr kraldr o, grevi kalt yoluyla erkek kardeine ya da kz kardeinin oluna geer. Onun yamur arabi lecei ve ekirgeleri yreden kovabilecei varsaylr. Ama halkm bekleyilerini boa karr ve lkede byk bir kurakhk ba gsterir se, Alfai lnceye kadar talanr, ona ilk ta atmaya zorlananlar da en yakn akrabalardr. Biz lkeden geerken, Alfai grevini hl yal bir adam yrtyordu; am a duydum ki, yamur yadrmak
186 Bastian, Die Deutsche Expedition an der Loango-Kste, ii,230. 187 "Excursion de M. Brun-R ollet dans la rgion suprieure du Nil." Bulletin de la Socit de Gographie, Paris, 1852.

BEDENLEM TANRILAR

55

onun iin ok tehlikeli olmaya balamt, bunun zerine o da gre vinden ayrdd."1 8 8 Kamboya ormanlarnda, Ate Kral ve Su Kral diye bilinen gizemli iki kral yaar. nleri byk in Hindi yarmadasnn gne yinde yaygndr; fakat Batya doru gidince bu n ok zayflar. Bilin dii kadaryla onlar bugne kadar hibir Avrupai grmemitir; bir ka yl ncesine kadar, onlarla yldan yla hediye al verii yapan Kamboya Kral ile aralarnda dzenli iletiim olmam olsayd, onlarn birer masal yarat olduklar sylenebilirdi. Kamboyalla rn gnderdii hediyeler hedefine ulancaya kadar kabileden kabile ye iletiliyordu; nk hibir Kamboyal o uzun ve tehlikeli yolculu u gze alamyordu. Ate Kral ile Su Kralnn aralarnda yaad kabile Chreais ya da Jaray kabilesidir: Avrupai yz hatlar tayan, yalnz daha soluk benizli olan bu rk, Kamboyay A m m andan ay ran orm anlarla kapl dalarda ve yksek bir dzlkte yaar. Bunla rn krallk ilevleri tam am en gizemli ve tinsel bir dzeydedir; poli tik yetkeleri yoktur; almlarnn teriyle, bir de inananlarn sunulary la yaayan basit kyllerdir onlar. Bir ykye gre, mutlak bir yal nzlk iinde yaarlar, birbirleri dnda bir tek insan yz grmez ler. H er yl srasyla birinden dierine geerek, yedi tepenin zerine tnemi yedi kulede yaarlar. Halk gizlice onlara yaklar ve varlk larn srdrm eleri iin gerekli eyleri ellerinin uzanaca bir yere atar. Krallk yedi yl srer, birbiri ardndan yedi kulede oturulmas iin gerekli zamandr bu; fakat birou sreleri dolmadan lr. Bu grevler bir ya da (bakalarna gre) iki krallk ailesi arasnda kalt sal olarak srer: bu ailelere byk sayg duyulur, kendilerine ayrl m gelirleri vardr ve topra ekip bime zorunluluundan bak trlar, Fakat doallkla bu saygnlk pek zlenen bir ey deildir, grevde bir boalma olunca, seilmeye elverili btn erkekler (g l ve oluk ocuk sahibi olmalar gerekir bunlarn) kap bir yere gizlenirler. Kaltsal adaylarn krallk tacn giymede gnlszln kabul eden bir baka yk de, onlarn yedi kuledeki ileli mnzevi
188 W. Munzinger, Ostrafrikanische Stdien, s. 474 vechaffhausen, 1864).

56

ORALININ KRALI

yaamm onaylamyor. nk bu ykde halk, bu gizemli krallar ne zam an ortaya ksa onlarn ayaklarna kapanm olarak gsterili yor; bu sayg belirtisi gsterilm ezse korkun bir kasrgann lke ze rinde patlayacana inanlyor. Ayn raporda, bu ikisinin en nemlisi olan ve doast gleri tartm a konusu edilm eyen A te K ralm n evlenm elerde, enlikler de ve kurban t renlerinde Y an'm onuruna bakanlk ettii syleni yor. Bu gibi durum larda ona zel bir yer ayrlr; zerinden geecei yol zerine beyaz pam uklu kum alar serilir. Krallk onurunun ayn aileye verilm esinin bir nedeni, bu ailenin baz tlsm lar elinde bulundurm asdr, bunlar aile dna kacak olsalar glerini yitirir ya da tm den kaybolurdu. Bu tlsm lar tr: yzyllarca nce top lanm olduklar halde hl taze ve yeil olan Cni adl bir sarm a n meyvas; yine ok eski fakat hl kurum am olan bir lit kam : son olarak da, iinde onu devaml olarak koruyan ve onunla ta n sklar yaratan bir Y anm ya da ruhun bulunduu bir kl. Bu art c tipten tlsm lara, yam ur yadrm as iin srlar, dom uzlar, kmes hayvanlar ve rd ek ler sunulur kurban olarak. Pam uk ve ipek iinde sarl olarak saklanr; Kam boya Kralnn h er yl g n d e r dii hediyeler arasnda bu kutsal klc sarp sarm alam ak iin pahal

kumalar da bulunur. Buna karlk olarak A te ve Su Krallar ona balm um undan yaplm koca bir m um ve iki su kaba gnderirdi. Biri pirinle, teki susam la dolu. M um un zerinde A te K ralnn o rta parm a nn izi bulunurdu. M umun, iinde atein tohumunu tad dn lyordu belki de, bylelikle Kamboya M onark, A te Kralnn k en disinden taze ate tohumu alm oluyordu. Kutsal mum kutsal kulla nm lar iin saklanrd. Kam boya bakentine getirildiinde Brahmanlara teslim edilir, onlar da bunu kralln tren ara gereleri
nin bulunduu yerde saklar, ondan, kutsal gnlerde ak a rlard a yak lacak kk adak m um lar yaparlard. M um , A te Kralnn zel bir hediyesi olduuna gre, pirincin ve susam n da Su K ralnn zel hediyesi olduunu karsayabiliriz. Hi kukusuz, bu sonuncu kral suyun olduu kadar yam urun da kralyd, yeryznn bu yem ile

A ACA TAPINMA

57

riyse onun insanlara balad nimetlerdi. Salgn hastalk, sel vc sava gibi felaket zamanlarnda, bu kutsal pirin ve susamn biraz, "kt ruhlarm gazabn yattrmak iin" topraa salrd.1 8 9

Aaca Tapnma

Avrupadaki Ari rkn dinsel tarihinde aalara tapnm a nem li bir rol oynamtr. Bundan daha doal bir ey de olamazd. n k tarihin afak vaktinde Avrupa usuz bucaksz doal orm anlarla kaplyd; bunlarn iindeki urada burada grlen aklklar bir yeil okyanus iindeki adacklar gibi grnyor olmalyd o zam an lar. sadan nceki birinci yzyla kadar Hercynian orm am R en neh rinden douya doru usuz bucaksz ve ad bilinmeyen bir alanda uzanrd; Sezarn sorguya ektii Alm anlar bu ormann iinde iki yl yol gelmilerdi de hl ucunu bulam am lard.1 9 0 Bizim lkemiz deyse Kent, Surrey ve Sussex orm anlar byk A nderida orm annn kalntlardr, bir zamanlar adann gney dou blm nn tm n kaplard. H am pshiredan Devona kadar uzanan bir baka orm anla birlemek zere batya doru uzanyordu herhalde. II. H enrynin saltanat srasnda Londra halk, H am pstead orm annda hl yaba ni kz ve domuz avlyorlard. H atta son Planatagenetler yneti minde krallk ormanlarnn says altm sekizi buluyordu. A rden ormanlarnda ta m odern alara kadar, bir sincabn hem en hem en btn Warwickshire boyunca aatan aaca srayarak gidebilecei sylenirdi.1 9 1 Po vadisindeki tarihncesi kylerinin kazyla ortaya karlmas Kuzey talyann, R om anm ykseliinden belki de kuru luundan nce karaaa, kestane, zellikle de mee ormanlaryla kapl olduunu gsterm itir.1 9 2 Arkeoloji burada tarih tarafndan
189 J. Moura, Le Royaume du Cambodge, i. 432-436; Aymonier, "Notes su r les eoutumes et croyances superstitieuses des Cambodgiens," Cochinchine Francaise, Excursions et Reconnaissances, No. 16. s. 172 ve devam; a.y., Notes sur le Laos, s. 60. l9 Caesar, Bell. Gali. vi. 25. 191 Elton. Origins o f English Histoy, s. 3. 106 ve devam, 224. 192 W. I-lelbig, Die ltaiiker in der Poebene, s. 25 ve devam.

58

ORMANIN K RALI

dorulanm aktadr; nk klasik yazarlar bugn ortadan kaybolmu olan talya orm anlarndan sz etm ektedirler birok yerde.1 9 3 Bugn Y unanistanda bulunan ormanlar, eski alarda byk alanlar kap layan ve ok daha uzak bir dnem de Yunan yarmadasn denizden denize rtm olabilecek olan orm anlarn bir blmnden baka bir ey deildir.19 4 Grimm, "tapmak" karh T ton szcklerinin zmlemesini yaparak, Alm anlar arasnda en eski tapnm a yerlerinin aatan yaplm olmasnn olas olduunu gsterm itir.1 9 5 Bu doru olabilir se de, aaca tapnmann, Ari kknden gelen btn byk Avrupa aileleri arasnda geerli bir ey olduu iyi bilinm ektedir. Keltler ara snda, D ruidsdeki mee-tapm herkesin bildii bir eydir.1 9 6 Kutsal korular eski Alm anlar arasnda yaygnd, aaca tapnma ise onlarn gnmzdeki ardllar arasnda ortadan kalkm deildir.1 9 7 svein eski dini bakenti U psalada, iindeki her aacn kutsal kabul edildi i bir koru vard.1 9 8 (Bir Slav halk olan) eski Prusyallar arasnda dinin ba zellii, kutsal m eelere duyulan saygyd; bunlarn en by Rom ovedayd, kutsal koruda mee odunundan atei sn drm eden srdren bir rahipler grubunun gzetimindeydi.1 9 9 Litvanyallar on drdnc yzyln sonlarna kadar Hristiyanla ge memilerdi, bu tarihlerdeyse aralarnda aalara tapnma yaygn bir eydi.200 Eski Yunanistanda ve talyada aaca tapnmann yay193 H. Nissen, Italische Landeskunde, s. 431 ve devam. 194 Neum ann ve Partsch, Physikalische Geographie yon Griecheniand, s. 357 ve devam. 195 Grimm, Deutsche Mythologie, i. 53 ve devam. 190 The tocus classicus is Pliny, Nat. Hist. xvi. 249 ve devam. 197 Grim m, D. M. i. 56 ve devam. 198 A dam of B rem en, Descriptio Insl. Aqttil. s. 27. 190 'T risca antiquorum Prutenorum reiigio,1 ' R espublka sive Status Regni Polo niae, Lituaniae, Pnssiae, Livoniae, etc. (Elzevir, 1627), s. 321 ve devam; Dusburg, Chroncon Pnssiae, ed. H artknoch, s. 79: H artknoch, A lt - m d Netes Prenssen, s. 116 ve devam. 200 M athias Michov, "De Sarm atia Asiana atque Europea." Novus Orbis regiontm ac insularum veleribus ineognitarum (Paris, 1532), s. 455 ve devam., 456 (yan l olarak 445, 446 diye verilmitir); M artin Crom er, De origine et rebus gestis Polonorum (Basel. 1568), s. 241.

A A C A TAPINMA

K utsal ilevleri bir Kraliyet unvanyla birletiren Roma K urban Kral.

60

ORMANIN KRALI

Eski D ruidler

AACA TAPINMA

61

gnlyla ilgili bir hayli kant vardr.2 0 1 Bu eskil din biimi eski dn yada belki de byk m etropoln kendisinden baka hibir yerde bu kadar iyi korunmam tr. Rom a yaamnn en megul m erkezi olan Forum da R om ulusn kutsal incir aacna ta im paratorluk gnleri ne kadar tapndrd, onun gvdesinin kurumas btn kente dehet salmaya yeterdi.202 Yine, Palatine Tepesinin yamalarnda, Rom ada en kutsal eylerden biri saylan bir kzlck aac yetiirdi. Aa ne zaman oradan geen birine solmaya, kurum aya yz tut mu grnse, adam lklar atmaya balar, sokaklardaki insanlar da ayn la katlnca ok gemeden her yandan ellerinde kova kova suyla koturan bir kalabahk grnrd, (Plutarkhosun dedii ne gre) sanki bir yangn sndrmeye koarlard.2 0 3 Fakat aaca tapnmann dayand kavramlar biraz ayrntl bir biimde incelemek gerekir. Yabanllar iin dnya genellikle can ldr, aalar da bu kuraln dnda deildir. O nlarn da kendileri gibi ruhlar olduuna inanr ve buna gre davranr onlara. rnein, Dou Afrikada W anikalar her aacn, zellikle de her hindistance vizi aacnn bir ruhu olduunu hayal eder; "bir hindistancevizi aa cnn yok edilmesine ana katillii gzyle baklr, nk ana nasl ocuuna hayat ve besin verirse o aa da ayn eyi yapar insanla ra.2 0 4 Siyaml keiler, her yerde ruhlar olduuna ve herhangi bir eyi yok etm enin onu zorla ruhundan etm ek dem ek olduuna inana rak, "susuz bir kimsenin kolunu nasl krmazlarsa" bir aacn dal n da kesmezler.20 5 Bu keiler hi kukusuz Budisttirler. Fakat Budist animizmi felsefi bir kuram deildir. Yalnzca, tarihsel bir din sistemine katlm, sradan bir yabanl domadr. Benfey ve dierleri gibi, Asyann uygarlamam halklar arasnda geerli ani mizm ve ruh g kuramlarnn Budizmden ktn varsaymak,
201 Bkz. Btticher, Der Baum kultus der Hellenen. 21)2 Pliny, Nat. Hist. xv. 77; Tacitus, Arn. xiii. 58. 203 Plutarkhos. Romulus, 20. w J.L. Krapf, Travels, Researches, and Missionary Labors dtring an Eghteen Years' Residence in Eastern Africa, s. 198. i05 Loubere. Histoncal Reiaton o f the Kingdom o f Sicim, s. 126.

62

ORMANIN KRALI

gerekleri tersine dndrm ek olur. Bu bakmdan, bu kavram Budizm yabanllardan almtr, yabanllar Budizm den deil. Ayn ekilde, Dyaklar, aalarn ruhlar olduunu dnr, yal bir aa c kesmeye cesaret edemezler. Baz yerlerde, yal bir aa kendili inden devrildiinde onu yemden ayaa kaldrr, zerine kan srer ve "aacn ruhunu yattrmak iin" gvdesini bayraklarla donatr lar.206 Kongoda halk, aalar susaynca isin diye baz aalarn dibine kabaklar iinde hurm a arab koyarlar.207 H indistanda urup lar ve aalar birbirleriyle ya da putlarla resm en evlendirilirler.208 Hindistann Kuzey Bat Eyaletlerinde bir evlilik treni, yeni dikil mi bir meyva bahesi onuruna yaplr; elinde Salagran tutan bir erkek, dam ad, kutsal Tulsiyi (Ocymun sanction) tutan bir baka sysa gelini temsil eder.2 0 1 Ylba gecesi Alm an kylleri, meyva aalarn hasr iplerle birbirine balar, bylece onlarn evlenmi olduklarn syleyerek meyva tutacaklarna inanrlard.2 1 0 Molk Adalarnda karanfil aalan iekteyken onlara gebe kadn davran gsterilir. Yaknlarnda grlt yaplmaz; geceleyin yanlarndan kla ya da atele geilmez; hi kimse banda apkayla onlara yaklamaz, banda ne varsa karmak zorundadr. Bu nlemler, aalar korkmasn ve meyva tutm azlk etmesin diye al nr, yoksa gebelii srasnda bir eyden korkmu bir kadn gibi ok gemeden meyvasn dker.2 1 1 Cavallar, pirin rn iekteyken onun gebe olduunu syler ve tarlann yaknnda grlt yapmazlar
206 Ilupe "O ver de godsdienst, zeden. enz. d er Dajakker's" Tijdschrift voor Neerland's Indie. 1846. d. iii. 158. M erola, "Voyage to Congo." Pinkerton. Voyages a n d Travels, xvi. 236. 208 M onier Williams, Religious L ife and Thought in India, s. 334 ve devam. 209 Sir H enry M. Eliot ve J. Beames. Memoirs on the Histoiy etc. o f the Races o f the North Western Provinces o f India, s. 233. 210 Die gestriegclte Rockenphilosophie (Chemnitz. 1759), s. 239 ve devam; U. Jahn, Die Deutsche Opfergebrduche bei Ackerbau and Viehzucht. s. 214 ve devam. 2,1 V an Schmid. "Aanteekeningen, nopens de zeden. gewoonten en gebruiken. etc.. der bevolking van de eilanden Saparoea, etc." Tijdschrift v > . N eerlands Indie. 1843, dl. ii. 605; Bastian. Indonesien, i. 156.

AACA TAPINMA

63

(tabanca atmazlar, vb.), byle bir ey yaparlarsa rnn srf sam an olacandan, et tutmayacandan korkarlar.21 2 O rissa'da da yeti mekte olan pirin "gebe bir kadm olarak kabul edilir ve ona aynen diilere uygulanan trenler uygulanr.2 1 3 Aalar canl kabul edildikleri iin kendilerine yaplan hasarla r, yaralanmalar hissettikleri varsaylr doallkla. Bir mee aac kesilirken "sanki meenin koruyucu ruhu alyormu gibi bir mil teden bir tr feryat ya da inleme sesi karr. E.Wyld, Esq., bir ok kez iitmitir bunu."2 1 4 Ojebwayler "yeil ya da canl aalar pek ender keserler, nk bunun onlara ac vereceine inanrlar; byc hekimlerinden bazlar baltayla kesilirken aalarn alad n iittiklerini syler.215 Avusturyann baz blgelerinde yal kyl ler orman aalarnn canl olduuna ve zel bir neden olmakszn gvdelerinde bir kesik yaplmasna izin vermeyeceklerine hl ina nrlar; babalarndan aacn bir kesiin acsn yaral bir adamn yarasndan daha az hissetmeyeceini duymulardr. Bir aac keser ken, ondan kendilerini balamasn dilerler.21 6 Jarkino'da da orm ana, kestii aalan zr diler.21 7 Yine, bir aa kesildiinde kan aktna inanlr. Baz Hintliler belli bir bitkiyi kesemezler, nk krmz bir sv kar kesilince, bunu bitkinin Ram olarak kabul ederler.21 8 Samoada hi kimsenin aa kesmeye cesaret ede medii bir koru vard. Bir defasnda baz yabanclar bunu yapmaya kalkm, fakat aatan kan fkrm ve saygsz yabanclar hastala np lmt.219 1855e kadar Tyrolde N auders'te kutsal bir kuzeyam vard, ne zaman kesilse kanadna inanlrd; dahas, aac kesmekte kullandan elik aaca ne kadar girmise ormancnn
212 Van Hoevell. A m non m meer bepaaklclijk de Delusers, s. 62. /!3 The Indian Antiquary, \. 170. M J. Aubrev, Renuunes o f Gentiiisme, s. 2-17. 215 Peter Jones, History o f the Ojcbway Indians, s. 104. 216 A . P eter, Volksthiimliches aits Osterreiclusch-Schlesicn, ii. 30. 217 Bastian, Indoncsien, i. 154: kar.. a.v.. Die Voiker des O stlkhcn Asien, ii. 457 ve devam, iii 251 ve devam, iv. 42 ve devam. 21S Loubere, Siam, s. 126. 219 Turner. Samoa, s. 63.

64

ORMANIN KRALI

vcuduna da o derinlikte girecei ve aacn zerindeki yarayla a d a mn vcudundaki yarann birlikte iyileecei varsaydrd.220

Bazan, aalara can verdiine inanlan ey llerin ruhlardr.


G ney Avustralya D ieyerie kabilesi, biim deitirm i b a b a la n v ar saydklar baz aalara ok kutsal olarak bakarlar; bundan dolay da bu aalan kesm ezler, oraya yerleen yabanclarn da kesm esine kar karlar.2 2 1 Baz Filipinliler atalarnn ruhlarnn belli aalar da okluuna inanrlar ve bu aalar korurlar. E er bu aalardan birini kesm ek zorunda kalrlarsa, bunu kendilerine yaptrann rahip olduunu syleyerek kendilerini affettirirler.222 Bir A nnam ite yk snde yal bir balk, sahile srklenmi bir aacn gvdesinde bir yeri keser; fakat kesik yerden kan fkrr, denize atlm bir im paraforieylc kznn aacn gvdesine girm i olduklar ortaya kar.2 1 1 Vergilius okurlar P olydoros'un yksn anmsayacaklar

dr.
Bu rneklerde, ruhun aacn iinde olduu dnlm ektedir;

bu ruh aaca can verir, onunla birlikte ac ekm esi ve lm esi g e re kir. A m a hi kukusuz daia ge bir tarihe ait olm as gereken bir
baka gre gre, aa bir vcut deil, yalnzca aa-ruhun m eske nidir, insanlar harap olmu evlerini nasl terk ederse onlar da yara lanm aac terk edebilirler. rnein, Pelew A dallar bir aac keserken, aacn ruhuna oray terk etm esi ve bir baka aaca girme si iin yalvarrlar.224 Assam'l Padam'lar bir ocuk kaybolduunda onu orm andaki ruhlarn aldna inanrlar. Bu yzden de ocuu buluncaya kadar aalar keserek ruhlardan intikam alrlar. Ruhlar barnacaklar aa kalmayaca korkusuyla ocuu serbest brakr
~A' Matn ha rdt. Baumkdtts, s. 35 ve devam. ~ 21 Native 'I'ribes o f South Austraia, s. 280.
B lm em rit. "Der A h n en cu ltu s und d ie

religsen A n sch au u n gen d er

Malaien d e s Philippinen-Archipels", Mittheilmgcn der Wiener Gcogr. Gesellschaft, 822, s. 165 ve devam!. 223 Landes, "Contes et lgendes annamites." N o . 9, Cochinchine Franaise, Excursions et Reconnaissances, No.20. s.310. 224 Kubarv, Bastianm, Allcrlei ans Mensch-und Volkenkundc kitabnda. .52.

AACA TAPINMA

65

lar, ocuk da bir aacn atalnda bulunur.225 Katodiler ormanda bir aac kesmeden nce ayn trden bir baka aa seip ona hin distancevizi, yanar tts sunarak, krmz bir boyayla boyayarak tapnrlar ve yaplanlar balamasn rica ederler.226 Niyet, belki de, kesilecek olan aacn ruhunu bir baka aaca gemeye inandr maktr. Bir orm an yerini temizlerken, bir Galelezenin iindeki ruh uzaklamaya kandrlncaya kadar son aac kesmemesi gerekir.22 7 M undar iler, toprak aatan temizlenirken, orm an tanrlar aala rn kesilmesinden rahatsz olup blgeyi terk etm esin diye baz bl geleri kesmeden kutsal koru olarak brakrlar.228 A ssam da M iriler elde henz ekilmemi topraklar olduu srece tarm iin yeni top raklar amak istemezler; nk aalar gereksiz yere keserek orman ruhlarm gcendirmekten korkarlar.2 2 9 Sum atrada bir aa kesilir kesilmez hem en yerine gen bir aa dikilir; ayn zamanda zerine bir yemi ve birka ufak para braklr.230 Burada ama ak. Aacn ruhuna, yal aacn kk zerine ekilen gen aaca yeni bir yuva sunulm akta ve ona verilen rahatszlk, yemi ve para sunularyla karlanmaya allmaktadr. Ayn ekilde, Chedooba adasnda, byk bir aa devrilirken ormanclardan biri elinde bir filizle orada bekliyor olurdu, aa dev rilir devrilmez koar ve filizi devrilen aacn kknn ortasna yer letirirdi.2 3 1 Alman ormanclar ayn amala, aa devrilirken kesik gvdenin zerine bir ha iareti yaparlard, bununla aacn ruhu nun kk zerinde yaamaya devam edeceine inanrlard.23 2
225 D alton, Etimolog/ o f Bengal, s. 25: Bastian, Vlkerstmme am Brahmapura, s. 37. 220 Journal R. Asiatic Socety, vii (1843) 29. 22; Bastian, lndonesien, i. 17. ^ D a l t o n , Ethnology o f Bengal, s. 186, 188: kar. Bastian, Vlkerstmme am

Brahmaputra, s. 9.
229 D alton. a.g.y., s. 33; Bastian, a.g.y., s. 16. Kar. W. R obertson Smith, The Religion o f the Semites, i. 125. 230 Van Hasselt, Volksbeschrijving van Midden-Smatra, s. 156. 231 H andbook o f Fotk-lore, s. 19 (proof). 232 M annhardt. Bamkultus, s. 83.

66

ORMANIN K RALI

Yani aaca bazan aa-ruhun vcudu bazan da yalnzca evi gzyle baklmakta; ruhlarn meskeni olduklar iin kesilemeyen kutsal aalar konusunda okuduum uz eylerdeyse, ruhun varl nn aacn iinde nasl dnldn kesinlikle sylemek olanakl deil. Aadaki rneklerde, aalar, belki de ruhlarn vcudu olmaktan ok oturduklar yer olarak dnlm ektedir. D aha nce de sylendii gibi yal Prusyallar tanrlarn, mee gibi yksek aa larda oturduklarna, sorulanlara orada iitilebilir yantlar verdikleri ne inanrlard; dolaysyla, bu aalar kesilmez, tanrlarn evleri ola rak tapndrd.23 3 Romovodaki byk mee aac tanrnn zel m es keniydi; zeri bir rtyle rtlyd, am a tapm anlarm kutsal aac grebilmesi iin kaldrlrd.23 4 Sum atral B attalarn, yaplan hasa ra kzabilecek gl ruhlarn meskeni olduu iin baz aalan kes medikleri bilinmektedir.2 3 5 Hindistanl Curka C olear aalarn tepelerinde ruhlarn oturduuna, aalarn kesilmesinden rahatsz olup alacaklarna inanrlar.236 Sam ogitianar, herhangi bir kimse baz korulara zarar verecek, korudaki kulan ya da hayvanlan rahatsz edecek olursa, ruhlarn onun ellerini ya da ayaklarn eip bkeceine inanrlard.237 O rm an ruhlarndan hi sz edilmedii yerlerde bile genellikle
233 Erasm us Stella. "De Borussiae antiquitatibus. N ovus Orbis regionum ac insulam m veteribus incognitarum, s. 510; Lasiczki (Lasicius), "De diis Samagitarom caeterorunique Sarm atarum ." Respublicasive .Status Rcgni Poloniae, Lituaniae, Prussiae, Livoniae, vb. (Elzevir, 1627), s. 299 ve devam. Lasiczkinin yaptnn W. M ann hardt tarafndan yaplm iyi ve ucuz b ir basks. Magazin herausgegeben von der L ei tisch-Literrischen Gesellschaft, xiv. 82 ve devam (M itau, 1868) de bulunabilir. 234 Simon G rnau, Preussische Chronik, ed. Perlbach (Leipzig 1876), s.89; "Prisca antiquorum Prutenorum religio," Respublica sive Status Regni Poloniae vb. s. 321. 235 B. Hagen, Beitrge zur Kenntniss d er Battareligion," Tijdschrift voor indische Taal-Land-en Volkenkunde, xxviii. 530 not. 23ft Bastian, Die Vlker des stlichen Asien, i. 1.34 237 M atthias Michov, N ovus Orbis regionum ac insulam m veteribus incogmtarum, s. 457.

AACA TAPINMA

67

bir koru kutsal ya da bozulamaz ise, bunun, ya orman tannlarnm oturduu veya can verdii yer olduuna inamld iin byle olduu nu varsayabiliriz. Livoniada, herhangi bir kimse bir aa keser ya da bir dal krarsa bir yl iinde leceine inandan kutsal bir koru var.238 W otjaklarin kutsal korular vardr. Bunlarn birinde herhan gi bir aaca balta vurmaya cret eden bir Rus hastalanr ve ertesi yl lrd.239 Aalarn kesilmesinde sunulan kurbanlar hi kuku suz orm an-ruhlarn yattrmak anlamm tayordu. Gilgitte, hangi trden olursa olsun bir aa kesilmeden nce zerine kei kam serpmek bir dettir.24 0 R o m a l bir ifti bir koruyu seyreltmeden nce korunun tanrsna ya da tanrasna bir domuz kurban etm ek zorundayd.2 4 1 Rom ada Arval Kardeler rahip okulu, kutsal koruda rk bir dal yere derse ya da yal bir aa bir frtnayla devrilirse veya dallarnda biriken karn arlndan yere eilirse kefaret demek zorunda kalrd.2 4 2 Bir aa, artk aa-ruhun bedeni olarak deil de yalnzca onun istedii zaman terk edebilecei meskeni olarak dnlmeye balandnda, dinsel dncede nemli bir ileri adm atlmtr. Animizm oktanrcha dnyordur. Bir baka deyile, her aaca canl ve bilinli bir varlk gzyle bakmak yerine, insan onda, uzun ya da ksa bir sre doast bir varln oturduu cansz, hareketsiz bir ktle gryordur: bu varlk aatan aaca zgrce geebildiine ve bylece aalar zerinde belli bir iyelik hakkndan ya da sahiplik ten yararlanabildiine gre, bir aa-ruh olmaktan kar ve bir orman tanrs olur. Aa-ruh bylece tek tek aalardan bir lde zgr kalr kalmaz, eklini deitirmeye balar ve btn tinsel, soyut varlklara somut insani biim vermek gibi ilkel dnceye zg genel bir eilim yznden bir insan bedenine dnr. Klasik sanatta orm an tanrlar bundan dolay insan eklinde izilir, orm an
238 Grimm, Deutsche Myhologie, i. 497: kar. ii. 540, 541. 239 Max Buch. Die Wotjaken, s. 124. 240 Biddulph, Tribes o f the Hindoo Koosh, s. 116. 241 Cato, D e agri cultura, 139. 242 Henzen, A cta fratrum aivalium (Berlin, 1874), s. 138.

68

ORMANIN KRALI

l zellikleri bir dalla ya da buna benzer ak bir simgeyle belirti lir.2 4 3 Fakat bu ekil deiiklii aa-ruhun temel karakterim etkile mez. Bir aa-ruh olarak kulland gler bir aata toplanr, hl aalarn tanrs olarak kullanmaya devam eder bu gleri. imdi bunu ayrntl olarak anlatacam. nce canl varlklar olarak d nlen aalarn yamur yadrma, gnei atrma, srleri ve sr lar oaltma ve kadnlar kolayca dourtm a gcne sahip olduuna inanldm gstereceim; ikinci olarak, bu ayn glerin, insan bii minde varlklar ya da yaayan insanlarda gerekten bedenlemi ola rak kabul edilen aa-tanrlara yorulduunu gstereceim. O halde, nce, aalarn ya da aa-ruhlarn yamur ve gne verdiine inanlyor. Prag misyoneri Jerom e puta tapan Litvanyallan kutsal korularm kesmeye kandrrken, birok kadn Litvanya Prensine onu durdurm as iin yalvard: misyoner, orm anla birlik te, yamur ve gne almaya altklar tanrnn evini de yok edi yordu.2 4 4 Assamda M undariler kutsal korudaki bir aa kesilirse, orman tanrlarnn yamur yadrmayarak honutsuzluklarn gste receini dnrler.245 Kamboyada her kyn ya da eyaletin, bir ruhun meskeni olan kutsal aac vardr. Yamur yamakta gecikir se, halk bu aaca kurban verir.24 6 Aa-ruhtan yamur almak iin, yukarda da grdmz gibi, baza bir dal suya daldrlr.247 Bu gibi durum larda ruhun hi kukusuz daln iinde olduu ve bu ekil de ruha verilen suyun bir tr duygusal byyle yamur meydana getirdii varsaylr; tpk, yukarda grmtk, Yeni Kaledonyada yamurcularn, lm bir kimsenin ruhunun suyu yamura dn243 Roma orm an-tanns Silvanusun resimleri iin P reller in Rmische Mytholo gie. i 393 notda Jo rd an a bkz.: Baumeister. Denkmler des classischen Altertums, iii. 1665 ve devam, Silvanusun elinde bir am dal tayan gzel b ir resmi, H. Hoffm annm Sale C atalogueunda, Paris, 1888, resim ii. grlebilir. 244 A eneas Sylvius, Opera (Ble, 1571), s.418 (yanl olarak 420 numaras veril mitir); kar. Erasm us Stella, "De Borussiae antiquitatibus, N ovus Orbis regionum ac insulartim veteribus incognitarum, s. 510. 245 Dalton, Ethnology o f Bengal, s. 186. 246 Aymonier, Excursions et Reconnaissances, No. 16. s. 175 ve devam. 247 Bkz. s. 14, 23,

A AC A TAPINMA

69

Y eni G inede bir aa tanrsnn onuruna yaplan tren.

70

ORMANIN KRALI

Aa-ruha kurban suna b ir kabile (Liberya).

AACA TAPINMA

71

treceine inanarak bir iskeletin zerine su cikleri gibi.248 Mannhardtm, yazdnm, W hitsuntide haftas ve hasat gibi baz halk enliklerinde kesilen aalan suyla slatma Avrupa greneini bir yamur-bys diye aklamasndan kukuya yer yoktur. ^ Yine, aa-ruhlar rn gelitirir. M undariler arasnda her kyn bir kutsal korusu vardr, "koru tanrlar rnden sorum ludur ve btn byk tarm enliklerinde zellikle onurlandrlrlar."2 5 Altn Sahili zencileri arasnda, baz yksek aalarn dibinde kurban kesme grenei vardr, bu aalardan herhangi biri kesilirse yeryzndeki btn rnlerin yok olacana inanrlar.2 5 1 sveli kyller, msr tarlalarnda sabann at her kara yaprakl bir dal batrr lar, bunun bol rn getireceine inanrlar.2 :1 2 Ayn dnce Alman ve Fransz Hasat Dal greneinde de kendini gsterir. zeri msr psklleriyle donatlm byke bir dal ya da btn bir aa rn alman tarladan son araba zerinde eve getirilir ve iftlik evinin ya da ahrn atsna tutturulur, bir yl sreyle orada kalr. M annhardt, bu daim ya da aacn genel olarak bitkisel gelime ruhu kabul edi len aa-ruhu cisimletirdiini kantlyor; onun canlandrc ve verimli kalc etkisi bylece zel olarak msr zerinde toplanm oluyordu. Bundan dolay Swabiada Harvest-M ay (Hasat-Dal), tar lada braklm son msr saplar arasna balanr; baka yerlerde, msr tarlasna dikilir ve kesilen son demet onun gvdesine bala nr.2 5 3 Almanyadaki H asat-D almn eski Yunanistanda karl eiresionedir.25 4 Eiresione, evresi kordelalarla sarlp zerine eitli meyvalarn asld bir zeytin ya da defne dalyd. Bu dal hasat enli inde trenle tanr ve evin kapsnn zerine tutturulurdu, bir yl

249 M annhardt. B.K. s. 158, 159. 170. 197, 214, 351. 514. 250 D alton, Ethnology o f Bengal, s. 188. 251 Labat. Vovage du Chevalier des Marchais en Guine, Isles voisines, et Cayenne (Paris. 1730), i.338. 252 L. Lloyd, Peasant Life in Sweden, s. 266. 253 M annhardt. B.K. s. 190 ve devam. 254 M annhardt. /!. W.F. s. 212 ve devam.

ORMANIN KRALI

sreyle orada kalrd. H asat-D aln ya da eiresioneyi bir yl sakla m ann amac, daim yaam-verme gcnn btn yl boyunca r nn bymesini salamasdr. Yln bitiminde daln bu gcnn tkendii varsaylr ve yenisiyle deitirilir. Baz Sarawakl Dyaklar ayn dnce izgisini izleyerek, pirin hasadnda, beyaz ve gzel kokulu ieklerden gzel bir ta tayan baz soan kkl bit kilerin kklerini dikkatle karrlar. Bu kkler pirinle birlikte am barda saklanr ve gelecek mevsim pirin tohumlaryla birlikle yeniden ekilir; Dyaklar bu trden bir bitki tarlada olmazsa pirincin yedemeyeceini sylerler.2 5 5 H asat-Dal gibi trelerin Hindistan ve A frikada var olduu grlmektedir. Gney Dou Hindistanda Lhoosai hasat enliinde kabile bakan halkyla birlikte orm ana gider ve byk bir aa keser, kesilen aa kye tanr ve meydana dikilir. Kurbanlar sunu lur, zerine iki ve pirin serpilir. Tren, yalnzca evlenmemi erkeklerin ve kzlarn katld bir len ve dansla b ite r /56 Bechuanalar arasnda diken ok kutsaldr, yamur mevsimi sresince bir dal dikeninden kesip kye tamak ok ciddi bir su oluturur. Fakat msr pskl olgunlatnda insanlar baltalarn alp orm a na gider ve her adam kutsal dikenli bir dal getirir evine, bununla kyn aln onarrlar.25 7 Gney Dou Afrikada birok kabile, rn henz yeilken aa kesmez, bunu yaparlarsa, donun, dolu nun ve erken ayazn rn yok edeceinden korkar.258 Yine, aacn meyva yapc gc, hasatta olduu gibi tohum zamannda da ortaya kar. Hindistann kuzey bat snrnda Gilgitli Ari kabileleri arasnda kutsal aa, bir sedir tr olan (Junipens excelsa) C/n'//dir. Buday ekiminin balangcnda halk Raja'nn am barndan bir miktar buday alr; buday, kutsal sedir aacnn filizleriyle kartrlan bir kabuk iine konur. Sedir odunlaryla byk bir enlik atei yaklr ve ekilecek buday dumann zerine
255 II. Low, Sarawak, s. 274, 256 T. H. Lewin, Wild Races o f South-eastern india, s. 270. 257 J. Mackenzie, Ten Years north o f the Orange River, s. 385. 258 Rahip J. M acdonald, MS. not.

AACA TAPINMA

73

tutullr. Geriye kalan tlr ve byk bir rek yaplr. Ayn atete piirilerek rgatlara verilir.259 Burada niyetin kutsal sedir aa c yoluyla tohum u bereketlendirm ek olduu aktr. Btn bu rneklerde rnn, genellikle de yetitirilen bitkilerin bymesini artrma gc aalara balanmaktadr. Buysa doaya aykr bir ey deildir. nk aa, bitki dnyasnn en byk ve gl yesidir, insansa tahl yetitirmeye balam adan nce farkna varmtr bunun. Dolaysyla, daha zayf ve kendisine gre daha yeni bitkiyi doallkla daha yal ve daha gl olann egemenliine brakr. Yine, aa-ruh, srlarn oalmasn salar ve kadnlara ocuk balar. Gilgitin kutsal Chili si ya da sedir aacmn rn bereketlendirm e gcnn yannda bu gce de sahip olduu varsay lr. Buday ekiminin balangcnda, seilen evlenmemi gen, gn sreyle her gn ykandktan ve arndktan sonra yanlarna arap, ya, ekmek ve her tr meyva alarak sedir aalarnn yetiti i daa doru yola kard. Uygun bir aa bularak arab ve ya onun zerine serper, ekmei ve mcvvalarysa kurban leni olarak kendileri yerlerdi. Sonra dal keser ve kye getirirlerdi, sevin lklar arasnda dal, bir akarsuyun kenarndaki bir tan zerine konurdu. "Bundan sonra bir kei kurban edilir, kan sedir dal zeri ne aktlr, lgn bir dans yaplrd; bu dansta, silahlar savrulur, boazlanm keinin ba yukarda tanr, daha sonra da oklar ve at talimi iin hedef olarak yksek bir yere yerletirilirdi. Her iyi at bir su kaba dolusu arap ve bir para kei etiyle dllendirilir di. Et bitince kemikler dereye frlatlr ve herkes topluca ykanrd, bundan sonra her erkek bir para sedir dal alarak evine giderdi. Eve vardnda evin kapsn yzne kapal bulurdu, ieri alnmas iin kapya vurduunda kars sorard: 'N e getirdin? Buna, ocuk istiyorsan ocuk getirdim sana; yiyecek istiyorsan, yiyecek getirdim; sr istiyorsan, getirdim; ne istiyorsan var bende. yantn verirdi. O zaman kap alr ve adan elinde sedir dalyla ieri girerdi. Kadn birka yaprak alp zerine arap ve su dktkten sonra ate in zerine koyard, kalan ise zerine un serpildikten sonra tavana
259 Bidduiph, Tribes o f the H indoo Koosh, s. 103 ve devam.

74

ORMANIN KRALI

aslrd. Daha sonra kadn kocasnn bana un serper ve yle sesle nirdi ona: Ai Shiri Bagerthum, perilerin olu, uzaklardan gelmi sin! Shiri Bagerthum, Heybetli K ral, gereksinm elerin karlanm a s iin dua edilirken sedir aacna sesleni biimidir. Ertesi gn kadn baz rekler piirir ve onlar yanma alarak ailenin keilerini Chili tana srerdi. Tan etrafnda toplannca, bir yandan Chiliyi arrken bir yandan da keileri talard. Keilerin ka ynne gre, gelecek vl iin beklenen olak saysna ve cinsiyetine ilikin kehanetlerde bulunulurdu. D aha sonra Chili ta zerine ceviz ve nar konur, rekler datlr ve yenir, keilerin kat ynde otlaa gidilirdi. Bundan sonraki be gn btn evlerde u ark sylenirdi:
Heybetli Peri Kral, sana kurban veriyorum Ne soylu duruun var! evimi tka basa doldurdun. Karm yokken b ir kan getirdin bana. Kz evlatlar yerine oullar verdin bana. D oru yollan gsterdin bana. Bir dolu ocuk verdin ."m

Burada keilerin, zerine sedir aacnn konmu olduu taa doru srlmesi aka onlara sedirin bereketlendirici gcn ver mek anlamna geliyor. Avrupada M ay s-aacnn (Mays-direi) hem kadnlar hem de srlar zerinde benzeri glere sahip oldu u varsaylr. Almanyann baz blgelerinde 1 Mays gn kyller ahrlarn ve inek damlarnn kaplarna Mays-aalar dikerler: her at ve inek iin bir Mays-aac; bunun ineklere daha fazla st verdi recei dnlr.2 6 1 Camden, rlandallar zerine unlar sylyor: 1 Mays-gn evin zerine tutturulan yeil bir aa dalnn o yaz ok st salayacam hayal ederler.*2
2" Biddulpl. a.g.y., s. 106 ve devam. 261 Mannhardt, B.K. s. 161; Fi. Meier. Deutsche Sagen, Sinen und Gebruche aus Schwaben, s. 397: A. Peter. Volkstm liches aus srcrreichisch-Schlesicn, ii. 286: Reinsbetg-D ringsfeld, Fest-Kalcndar aus Bhmen, s. 210. 262 } 3 ran(jjn alnts. Popular Antiquities, i. 227. Bohn basm.

AACA TAPINMA

75

in inanlarna gre, bir aa kesildiinde aa-ruhun bir boa eklinde kp kat grlebilir.

76

ORMANIN KRALI

Elisabeth dneminde bir Mays-direi. Mays-direinin, kadnlar ve srlar zerinde bereketi artrc bir gce sahip olduu sanlrd.

AACA TAPINMA

11

W endlerden bazlar, Temmuzun 2sinde, kyn ortasna, tepesine demir bir horoz tutturulmu bir mee aac dikerlerdi; daha sonra evresinde dans ederler, daha salkl olmalar iin sr lar bunun evresinde kotururlard.2 6 3 Baz Estonyallar, ormanda yaayan ve srlarn salm elin de tutan M etsik adl bir kt ruha inanrlar. H er yl yeni bir tasviri hazrlanr onun. Saptanan bir gnde btn kyller toplanr ve hasrdan bir adam yaparlar, ona giysiler giydirirler ve onu kyn ortak otlana gtrrler. Burada tasvir yksek bir aacn zerine tutturulur ve evresinde grltyle dans edilir. Srlar korusun diye hemen hemen yln her gn ona dualar edilir, kurbanlar sunu lur. M etsikin tasviri bazan msr sapndan yaplr ve orm anda yk sek bir aaca tutturulur. Halk, M etsiki rn ve srlar korum a ya raz etm ek iin onun karsnda ilgin soytarlklar yapar.2 6 4 erkezler arm ut aacna srlarn koruyucusu gzyle bakar. Bunun iin de, ormandan gen bir arm ut aac kesip dallarna ay rrlar ve eve tarlar, evde kutsal bir ey gibi tapnlr ona. H em en hemen her evin byle bir arm ut aac vardr. Sonbaharda, enlik gnnde trenle, mzik sesleriyle ve onun m utlu geliini kutlayan tm ev halknn sevin lklar arasnda eve getirilir. zeri m um larla kaplanr, tepesine de bir para peynir tutturulur. Aacn evre sinde yenilir, iilir ve ark sylenir. Sonra ona veda ederler ve tek rar avluya gtrlr, yln geri kalan blmnde, duvara dayal ola rak, herhangi bir sayg grmeksizin orada kalr.26 5 Avrupada grlen, 1 Mays Gn sevilen bir gen kzn evinin nne taze bir al brakma gibi yaygn bir tre belki de aa-ruhun bolluk ve bereket getirici gcne olan inantan dom utur.266 Kara
263 M annhardt, D.K. s. 174. 2a Holzmayer, "Osiliana" Verhandlungen der Estnischen Gesell. zt Dorbat, vii. 10 ve devam; M annhardt, B.K. s. 407 ve devam. 265 Potocki. Voyage dans les steps d Astrakhan et du Caucase (Paris, 1829), i. 309. 266 M annhardt. B.K. s. 163 ve devam. Sardinya iin, R. Tennant, Sardinia and its Resources (R om a ve Londra, 1885), s. 185 ve devam.

78

ORMANIN KRALI

Krgzlar arasmda, ksr kadnlar ocuk dourabilmek iin tek ba na bir elm a aacnn altnda yerde yuvarlanrlar.2 ''7 Son olarak, ocuk doururken kadnlara kolay bir doum sa layan g, hem svete hem de A frikada aalara dayandrlr. svein baz blgelerinde nceleri her iftliin yaknnda bir bardtrd ya da koruyucu aa (hlamur, dibudak ya da karaaa) bulu nurdu. Hi kimse bir tek yapran bile koparam azd kutsal aacn, ona yaplacak herhangi bir hasar, uursuzluk ya da hastalkla ceza landrlrd. G ebe kadnlar kolay bir doum yapabilmeleri iin kolla ryla sararlard aac.268 Kongo blgesinde baz zenci kabilelerinde gebe kadnlar, belli bir kutsal aacn kabuundan kendilerine giysi ler yaparlar, bu aacn kendilerini ocuk doururken karlaacakla r tehlikelerden koruduuna inanrlar.2* Letonun Apollonu ve Artem isi doururken bir palmiye ile bir zeytin aacna ya da iki defne aacna sarlmas yks belki de doumu kolaylatrmada baz aalarn etkili olduu Yunan inancna iaret etm ektedir.2 7 0 Aa-ruhlara ortak olarak balanan hayrl nitelikleri bylece gzden geirdikten sonra, Mays-aac ya da Mays-direi gibi tre lerin Avrupa kyllerinin popler enliklerinde neden bu kadar yay gn olduunu ve gze arptn anlamak daha da kolaylam olu yor. Avrupann birok yerinde, baharda ya da yazn balangcnda hatta Yaz gndnm nde orm ana gidip bir aa kesmek ve onu kye getirip sevin lklar arasm da bir yere dikmek bir treydi ve hl da yledir. Ya da insanlar dallar kesip her evin duvarna tuttu rur. Bu trelerden ama, aa-ruhun verme gcnde olduu nim et leri kye ve her eve tamaktr. Baz yerlerde grlen, her evin n ne bir Mays-aac dikme ya da kyn Mays aacn, her aile nim etlerden paym alabilsin diye, kapdan kapya tama grenei
267 Radloff, Proben der Volkslitteratur der nrdlichen Trkischen Stmme, v.2. 268 M annhardt, B.K. s. 51 ve deva m. 2W Merolla, "Voyage to Congo," Pinkerton, Voyages a n d Travels, xvi. 236 ve devam. 270 B tticher. Der Baum ktus der Hellenen, s. 30 ve devam.

AACA TAPINMA

79

de buradan gelmektedir. Bu konudaki saysz kanttan birka rnek seilebilir. Sir H enry Piers, 1682de yazd Description o f Westmeath adl kitabnda unlar sylyor: "1 Mays gn arifesinde her aile kaps nn nne, zeri ayrlarda bol bol bulunan sar ieklerle kapl yeil bir al diker. Tomruun bol olduu lkelerde uzun ince direk ler dikerler, bunlar hemen btn yl orada dimdik durur; yle ki, kye yaklaan bir yabanc btn bunlarn bira satclarnn iaretleri olduunu, btn evlerin birahane olduunu sanr."2 7 1 N ortham p tonshireda 1 Mays Gnnde her evin nne, canl ve byyor grnmnde drt m etre yksekliinde bir aa dikilirdi.2 7 2 "Cornwallllar eski bir grenei hl srdrm ekte: kaplarn ve balkonlarn 1 Mays gn yeil firavun inciri ve akdiken dallaryla sslemekte, evlerinin nne aa ya da aa ktkleri dikmekteler."2 7 3 ngilterenin kuzeyinde, genlerin 1 Mays gn erkenden kalkp, mzik sesleriyle orm ana gitmeleri bir treydi, orada aalar dan dallar kesip onlar demet demet iekle, elenklerle sslerler di. Bundan sonra gnbatmma yakn kye dner ieklerle ssl dallar evlerinin kaplarna ve pencerelerine asarlard.2 7 4 Berkshire, Abingdonda eskiden halk Mays sabah gruplar halinde, neeli ar klar syleyerek dolard:
Btn gece dolap durduk; Biraz da sabahleyin; Geriye dnyoruz artk, Bamzda elenklerle. Parlak ieklerden bir elenk size; te kapnzdayz; Batan aa tomurcuklu bir dal. Tanrmzn eli demi besbelli.275 271 B randin alnts. Popular Antiquities, i. 246 (ed. Bohn). 272 Dyer, British Popular Customs, s, 254. 2/3 Borlase, alnty yapan Brand, a.g.y., i. 222. 274 Brand, a.g.y., i. 212 ve devam. 275 Dyer, Popular British Customs, s. 233.

80

ORMANIN KRALI

Essexte Saffron Walden ve D ebden kylerinde 1 Mays gn kk kzlar, ellerinde elenkler, yukardakine benzer bir ark sy leyerek gruplar halinde kap kap dolarlar; her elengin ortasna beyazlar giydirilmi bir yapma bebek konur genellikle.276 Seven O aks5ta Mays Gn ocuklar ellerinde dallar ve elenkler kap kap dolap bozuk para isterler. elenkler, apraz biimde birbiri iine geirilmi, orm andan ve allardan toplanm mavi ve sar ieklerle kaplanm iki halkadan oluur.277 Vosges Dalarnn baz kylerinde Mays aynn ilk pazar gen kzlar gruplar halinde Maysa vgler dzen bir ark syleyerek kap kap dolarlar, bu arkda "Maysla birlikte gelen ekmek ve yemekten" sz edilir. Kendilerine para verilirse, kapya yeil bir dal ilitirirler; verilmez se, ailenin birok ocuu olmas am a onlar besleyecek ekmei olmamas dilenir.2/8 M ayennede (Fransa) Maillotins adn tayan erkek ocuklar 1 Mays gn neeli arklar syleyerek iftlik iftlik dolarlard, bunun iin para ya da bir iki alrlard; kk bir aa ya da bir dal dikerlerdi yere.2 7 Q Pentikosttan nceki perembe gn Rus kylleri "ormana gider, arklar syler, elenkler yapar ve gen bir kayn aac kesip kadn elbiseleri giydirirler ya da renk renk kuma kesikleri veya kor donlarla sslerler. Bundan sonra bir len olur, lenin sonunda giydirilmi kayn aacn neeli arklar ve danslar eliinde kye getirirler, evlerin birine dikerler, aa orada Pentikosta kadar say gn bir konuk olarak kalr. Aradaki iki gn boyunca konuklarn bulunduu evi ziyaret ederler; fakat nc gn, Pentikostta, onu bir dere kenarna gtrp suya atarlar", yaptklar elenklerle birlik te. "Pentikostun hem en ncesinde btn Rusyada her ky, her kasaba bir tr baheye dnr. Sokaklar boyunca her yerde gen kayn aalan sra sra dizilmi durum da durur, her ev, her oda dal larla sslenmitir, hatta demiryolu zerindeki lokomotifler bile
2/6 Chambers. Book ofD ays, i 578; Dyer, a.g.y., s. 237 ve devam. 277 Dyer, a.g.y., s. 243. z78 E. Cortet, Ftes religieuses, s. 167 ve devam. 279 Revue des Traditions populaires, ii. 200.

AACA TAPINMA

81

o gnn onuruna yeil yapraklarla sslenir."28 0 Bu Rus greneinde kayn aacna kadn giysileri giydirilmesi, aacn bir kii olarak dnldn aka gstermektedir; onun dereye atlmas da byk bir olaslkla bir yamur-bysdr. A ltm arkm bir kynde, hizmetkrlarn, uaklarn ve srtmalarn Pentikost haftasnda ift lik iftlik dolap iftilere kaym dallarndan ve ieklerden yaplma elenkler datmas bir treydi bir zamanlar; bu elenkler ertesi yla kadar evlerin duvarlarnda asl dururdu.2 *1 Alzasta Z abern yaknlarnda insanlar gruplar halinde, Mays-aalar tayarak dolar. Bunlarn aralarnda bir adam beyaz bir gmlek giyinmi, yz siyaha boyanmtr; onun nnde byk bir Mays-aac tanr, ama gruptan herkesin elinde yine kk bir aa vardr. G ruptan birinin elinde byk bir sepet var dr, yumurtalar, domuz etleri burada toplanr.28 2 svein baz blge lerinde 1 Mays G nnn arifesinde delikanllar ellerinde yeni top lanm, tmyle ya da ksmen yaprakl kayn filizleri tayarak ky iinde dolarlar. Balarnda kyn kemancs. Mays arklar syle yerek ev ev dolarlar; gzel hava, bol rn, dnya ve ahret nimetle ri iin dua anlamna gelir bu. Delikanllardan biri, verilen yumurta ve benzeri hediyelerin topland bir sepet tar. Eer iyi karlanr larsa, evin kapsnn zerine yaprakl bir dal tuttururlar.2 8 3 Fakat svete bu trenlerin yapld mevsim, aslnda yaz orta sdr. Aziz John gnnn (23 Haziran) arifesinde evler batan aa temizlenir ve yeil dallar ve ieklerle donatlr. Kap giriine ve ift liin teki evlerinin bulunduu yerlere gen kknar aalan yerleti rilir; ou kez de bahede kk glgelik ardaklar kurulur. O gn Stockholmda bir yaprak-pazan kurulur: yapraklarla, ieklerle, renkli kt eritlerle, kamlarn zerine dizili boyal yumurta kabuklaryla, vb. ssl, on be santime drt m etre binlerce Mays280 Ralston. Songs o f the Russian People, s. 234 ve devam. iS1 A. Kuhn. Mrkische Sagen und Mrchen, s. 315. 82 M annhardt, B.K. s. 162. 283 L. Lloyd. Peasant Life in Sweden, s. 235.

82

ORMANIN KRALI

direi (Maj Stanger) satlr bu pazarda. D alarda enlik ateleri yaklr, halk bunlarn evresinde dans eder, zerlerinden atlar. Fakat gnn ba olay M ays-direinin dikilmesidir. zerindeki dal lar temizlenmi, uzun, dz bir dilber amdr bu. "Bunun zerine kimi zaman emberler, kimi zaman apraz olarak konmu tahta paralan aralkl olarak balanr; bir ksmnn zerine de yaylar konur, szm ona elleri brnde bir adam temsil eder bunlar. Yalnzca Maj Stang (Mays-direi) deil, ayn zam anda em ber ler, yaylar vb. de yapraklar, iekler, eitli kum a eritler, boyal yumurta kabuklaryla vb. donatlmtr; ve direin tepesine bir yel kovan konur, bir bayrak da olabilir bu." Sslemesini kyn gen kz larnn yapt Mays-direinin dikilmesi birok trenle yaplan bir itir; drt bir yandan insanlar r evresine ve byk bir halka olup dans ederler.2 fM Bohemyann baz blgelerinde de Aziz John Arifesinde bir Mays-direi ya da yazortas aac dikilir. Delikanl lar orm andan uzun bir kknar ya da am alrlar ve yksek bir yere dikerler, orada kzlar, demet demet iekler, elenkler ve krmz eritlerle donatrlar on. Sonra aacn evresine al rp, kuru odun ve dier yanabilir eyler yarlar, hava karardnda da tmy le atee verirler bunlar. Ate yanarken, delikanllar aaca trm a np, kzlarn balad elenkleri ve eritleri almaya alrd; fakat bu kazalara yol at iin bu tre daha sonra yasaklanmtr. Bazan genler havaya yanar al sprgeleri atar, onlarla birlikte tepeden aa kotururlar. Aa yanp bittiinde delikanllar ve sevgilileri atein nnde kar karya durur, elenklerin ve alevlerin arasn dan, gerek sevgililer olup olamayacaklarn, evlenip evlenemeyeceklerini grmek iin birbirlerini szerler. Sonra elenkleri iin iin yanan atein zerinden kez birbirlerine atarlar. Ate sndn deyse, iftler elele tutuup korlarn zerinden kez atlarlar. Alaz lanm elenkler eve getirilir ve btn yl boyunca dikkatle saklanr. Ne zaman imekli, yldrmh bir frtna ksa bu elenklerden bir para alnp ocakta yaklr; srlar hastalandnda ya da buza254 L. IJoyd. a.g.y., s. 257 ve devam.

AACA TAJPINMA

83

ladmda bu elenklerden bir para yedirilir. enlik ateinin kmrlemi kzleri, evi ve tarlay kt hava koullarndan ve hasardan korum ak iin tarlalara, ayrlara ve evlerin atlarna yer letirilir.2 8 5 Mays-Gn, bir ky Mays-aac ya da Mays-direi dikme greneini aklamak pek gerekli deil. Ancak bir nokta kyn Mays-aacnn yenilenmesi zerinde durulmaldr. ngilterede, en azndan daha ge tarihlerde, kyn Mays-aacmn yldan yla yenilenmek yerine kural olarak kalc hale geldii grlm ektedir.2 8 6 Bununla birlikte, bazan her yl ycmienirdi. Bu konuda Borlase, Cormvallllar iin unlar yazyor: 1 Mays arifesinde kasabalar dan insanlar krlara hcum eder, yksek bir karaaa kesip enlik iinde kasabaya getirirler, ucuna dz, sivri ulu bir koni koyup onu da boyadktan sonra kasabann en kalabalk yerine dikerler, tatil ve enlik gnleri iekler, elenkler ya da bayrak ve flamalarla ssler ler onu."287 Yldan yla yenilenme, bir Priten yazar olan Stubbm, Mays-direinin yirmi ya da krk kz tarafndan eve tanmas greneini anlatnda da grlm ektedir.2 8 8 Alm anyann ve Avustur yann baz blgelerinde Mays-aac ya da Pentikost-aac her yl yenilenir, eskisinin yerine taze kesilmi bir aa dikilir.2 8 9 Balangta, uygulamann her yerde her yl yeni bir Mays-aa c dikme olduundan kukulanmamza yer yok. Ama, bitkiler dn yasnn baharla birlikte yeni uyanm bereketlendirici ruhunu sala mak olduuna gre, yeil ve zl, canl bir aa yerine her yl ayn yal, kurumu aac dikmekle ya da bir kez dikilmi aac orada devaml olarak brakmakla bu ama ortadan kalkm oluyordu. Ama grenein anlam unutulduunda ve Mays-direine yalnzca bir tatil elencesinde evresinde toplanlacak bir ey olarak baklma ya balandnda, insanlar her yl gen bir aac kesmek iin bir
285 Reinsberg-Dringsfeld, Fest-Kalendar aus Bhmen, s. 308 ve devam. 286 Hone, Every-day Book, i. 547 ve devam; Chambers, Book o f Days, i. 571. 287 B randin alnts, a.g.y., i. 237. A.g.y i 235. 289 Mannhardt, B.K. s. 169 ve devam, not.

84

ORMANIN K R ALI

neden grmyor ve ayn aacn orada devaml olarak braklmasn yeliyor, yalnzca, M ays-gnnde ieklerle sslyordu onu. Ama Mays-direi byle sabit bir ey haline dntnde bile, ona l bir direk deil taze bir aa grnm verme gereksinimi zaman zaman hissediliyordu. rnein, Cheshire, W everham de "o gn (1 Mays Gn) eski saygnln gerektirdii byk bir dikkatle ssle nen iki Mays-direi vardr; yanlarna elenkler aslr, tepesine yap raklar zerinde bir kayn ya da baka trden bir aacn dal ekle nir; tepeden tabana kadar bir tek aa grnm verm ek iin de eklenen bu aacn kabuklar soyulur ve diree alanr gibi birletiri lir.2 1 Yani Mays-aacnn yenilenmesi, H asat-D aim in yenilenmesi gibidir; ikisi de, bitki dnyasnn bereketlendirici ruhunun taze bl mn salamaya ve onu bir yl boyunca saklamaya yneliktir. Fakat Hasat-Dalnm etkinlii rnlerin bymesini salamakla snrl olduu halde, Mays-aacnn ya da Mays-dalnnki, grdmz gibi, kadnlara ve srlara kadar uzamaktadr. Son olarak, Mays-aacmn bazan yl sonunda yaklmas da dikkate deer. rnein, Prag yresinde genler kamunun ortak Mays-aacndan paralar koparp odalarndaki kutsal resimlerin arkasna koyarlar, bunlar gelecek 1 Mavs-Gnne kadar orada saklanr ve sonra da ocakta yaklr.2 ''1 W rtem bergte, Palm Sunday gn evlerin zerine konan allar bir yl sreyle orada braklr sonra da yaklr.-2 9 2 Eiresione (Yunanistann H asat-D al) da yl sonunda belki yaklyordu.2'3 Aala birlemi ya da aacn iinde varsaylan aa-ruhu iin bu kadar yeter. imdi, aa-ruhun ou kez aatan ayr olarak dnldn ve insan giysileri iinde temsil edildiini, hatta yaa yan erkek ve kadnlarda cisimlerildiini gstermemiz gerekiyor.
290 Hone, Evety-day Book, ii. 597 ve devam. 291 Reinsberg-Dringsfeld. Fesr-Kalendar aus Bhmen, s. 217: M annhardt. B.K. s. 566. 292 Birlinger, Vlksthmches aus Schwaben, ii. 74 ve devam; Mannhardt, B. K. s. 566. 293 A ristophanes, Pltitus, 1054: M annhardt. A. IV. F. s. 222 ve devam.

AACA TAPINMA

85

Aa-ruhun bu insanbiimsel temsilinin kantlar Avrupa kylleri nin halk trelerinde bol bol bulunmaktadr. Aa-ruhun ayn anda hem bitki hem de insan biiminde gste rildii ve sanki aka birbirini aklamak istermi gibi yan yana konduu retici birtakm rnekler vardr. Bu rneklerde, aa-ru hun insan olarak temsili bazan bir yapma bebek ya da kukla, bazan da yaayan bir kiidir; ama ister bir kukla, ister bir kii olsun, bir aacn ya da bir daim yanma yerletirilmitir; yle ki, kii ya da kuk la, aa ya da dal hep birlikte bir tr iki dilde bir betim lem e olutu rur, denebilirse, biri tekinin evirisidir. Bu yzden burada aacn ruhunun gerekten de insan biiminde temsil edildiine degin bir kukuya yer yoktur artk. rnein, Bohemyada, byk perhizde drdnc Pazar gn genler lm ad verilen bir kuklay suya atar; daha sonra kzlar orm ana gider ve gen bir aa kesip buna bir kadna benzeyecek ekilde beyaz giysiler giydirilmi bir kukla balarlar; bu kukla ve aala birlikte ev ev dolaarak hediye toplar lar ve u nakaratla biten arklar sylerler:
lm kyden dar sryor, Yaz kye getiriyoruz.294

Burada daha sonra da greceimiz gibi, "Yaz" baharda geri dnen ya da canlandrc bitki ruhudur. Bu lkede baz yerlerde ocuklar Mays-direinin kk taklitleri ve Mays M eryemi diye adlandr dklar gzelce giydirilmi bir bebekle dolaarak bozuk para ister ler.29 5 Bu rneklerde aa ve kukla aka birbirinin eiti olarak grlmektedir. Alzas, Thannda, Kk Mays Gl diye adlandrlan beyaz lar giyinmi bir kz zerine elenkler ve kordelalar taklm kk bir M ays-aaa tar. Beraberindekiler ark syleyerek kap kap hediye toplar:
294 Reinsberg-Dringsfeld, Fest-Kalendar aus Bhmen, s. 86 ve devam; Mannhardt, B.K. s. 156. 295 Ciambers, Book of'ays, i. 573.

86

ORMANIN K R A U

Kk Mays Gl kere dn, D nver de grelim seni, Maysn Gl, yeil orm ana gel de H ep birlikte elenelim Maystan gllere gidelim bylece.

arknn gidii iinde, hibir ey vermeyenlerin tavuklarn sansar kapsn, asmalar salkm tutmasn, aalan ceviz vermesin, tarlalar rn vermesin diye bir dilek dilenir; yln rnnn bu Mays ark clarna sunulan hediyelere bal olduu varsaylr.296 B urada ve daha nce verilmi olan rneklerde, ocuklarn 1 Mays gn elle rinde yeil dallarla kap kap dolap hediye toplam alarnn anlam, bitkilerin ruhu ile evlere iyi ve bol ans getirmeleri ve bunun kar l olarak da dllendirilmeyi beklemeleridir. Rus Litvanya smda, 1 Mays gn insanlar kyn karsna yeil bir aa dikerlerdi. B undan sonra ky delikanllar en gzel kz seer ve ta giydirir ler, onu kaym dallarna sarar ve Mays-aacnn yanma korlard; orada dans ederler, ark sylerler ve "O May! O May!" diye ba rrlard.297 Briede (Fransz Adas) kyn ortasm a bir Mays-aac dikilir; tepesine ieklerden bir ta yerletirilir, daha aas yaprak larla ve filizlerle sarlr, onun da altna byk yeil dallar sarlr. Kzlar evresinde dans eder, ayn zam anda yapraklara sarl, Baba Mays denilen bir delikanl aacn evresinde dndrlr.298 Bavyera'da, Maysn ikinci gn, bir tavernann nne bir Walber (?) aa c dikilir ve msr psklleri bamn zerinde bir ta oluturacak ekilde batan ayaa kadar saplara sard bir adam bunun evresinde dans eder. Walber denir bu adam a ve tren alay iinde, kayn aa larnn filizleriyle donatlm sokaklardan geirilir.299 Carinthiada, AlZz George Gnnde, genler enlikten bir gn nce ormandan kesilmi bir aac iekler ve elenklerle sslerler. Bundan
296 M annhardt, B.K. s. 312. 297 A.g.y., s. 313. m A.g.y., s. 314. 299 Bavcna, Landes-nd Volkskunde des Knigreic/s Bayern, iti. 357; M ann hardt, B.K. s. 312 ve devam.

AACA TAPINMA

87

sonra aa tren alayyla, mzik ve neeli barmalar eliinde ta nr; tren alayndaki ba kii, batan ayaa yeil kayn dallan ve yap raklarna sarl, Yeil George denilen bir delikanldr. Trenlerin bitiminde Yeil George, yani onun bir kopyas, suya atlr. Yeil George rolndeki delikanlnn amac, yapraktan kalbnn dna sy rlmak ve kopyasn hi kimsenin deiiklii fark edemeyecei bir ustalkla kendi yerine koymaktr. Ama baz yerlerde, Yeil Georgeu oynayan delikanlnn kendisi bir nehir e ya da su birikintisine daldrlr; burada ama, aka, yamurun yazm tarlalar ve otlakla r yeillendirmesini salamaktr. Baz yerlerde srlarn bana ta lar balanr ve bir ark eliinde ahrlarndan dar karlr:
Yeil G eorgeu getiriyoruz. Yeil Georgela birlikteyiz, Srlarmz iyi beslesin, Yoksa, atarz, onu suya.300

Burada, aala birlemi olarak kabul edilen aa-ruha bala nan ayn yamur yadrma ve srlar besleme glerinin ayn zamanda canl bir insanla temsil edilen aa-ruha balandn gr yoruz. Bitki ruhunun bir aala ve canl bir insanla ikili temsilinin bir rnei de Bengalden. Oraonlar, sal aacnn iek at bahar da bir enlik yaparlar, nk topran evlenmesinin bu srada kut landna ve sal ieklerinin de tren iin gerekli olduuna inanr lar. nceden kararlatrlan bir gnde kyller rahipleriyle birlikte Sarnaya giderler: Sarna, tanra Sarna Burhinin ya da koru kadn nn oturduu varsaylan eski sal ormannn kalnts kutsal korudur. Tanrann yamur zerine byk etkisi olduuna inanlr; rahip, grupla birlikte koruya varnca tanraya be kmes hayvan kurban eder, orada bulunan herkese bir lokma verilir bundan. Sonra sal iekleri toplarlar ve bunlarla birlikte kye dnerler. Ertesi gn rahip, iekleri geni, ak bir sepette tanyarak ev ev dolar. Her evin kadnlar onun yaklatn grnce ayaklarn ykamak iin su
300 M annhardt, a.g.y., s. 313 ve devam.

88

ORMANIN KRALI

getirir, diz kp onun ayaklarn ykamak bir sayg belirtisidir. D aha sonra rahip onlarla dans eder ve sal ieklerinden bir blm n evin kapsna ve kadnlarn salarna takar. Bundan hem en son ra kadnlar ellerindeki su testilerini rahibin zerine boaltp derisi ne kadar slatrlar onu. Bunu bir len izler, genler, salarnda sal iekleri btn gece kyn otlanda dans ederler.3 0 1 Burada, iek tayan rahibin, iek veren-aa tanrasna karlk olduu apak ortada. nk tanrann yamuru etkiledii varsaylr, papazn suy la slatlmasysa, kukusuz, Bavyerada Yeil G eorgeun suya batrl gibi bir yamur bysdr. Ayn ekilde, rahip, aa tanras nn kendisiymi gibi, yamur datarak ve her eve, zellikle de kadnlara bereket balayarak kap kap dolar. Ayn etkiye ilikin daha fazla rnek verm eden bundan nceki paragraf M annhardtm szleriyle zetleyebiliriz: "Anlan treler, bu bahar trenlerinde bitki ruhunun ounlukla hem Mays-dalyla hem de buna ek olarak yeil yapraklar ya da ieklerle donatlm bir erkek ya da ayn ekilde sslenmi bir kzla temsil edildii sonu cunu karmak iin yeterlidir. Aaca can veren ve daha kk bitki lere de etkili olan, bizim M ays-dalmda ve H asat-D ahnda grd mz ayn ruhtur. Buna olduka uygun bir ekilde, ruhun, baharn ilk ieklerinde varln ortaya koyduu ve kendini hem bir Mays-gln temsil eden kzda ve hem de rn verici olarak Walberin kiiliinde gsterdii varsaylyor. Kutsalln bylece temsil edildii tren alaynn, kmes hayvanlar, meyva aalan ve tahl rn zerinde tanrnn kendisinin varlyla ayn yararl etkiyi yap tna inanlyordu. Dier bir deyile, maskeli oyuncuya bir tasvir olarak deil, bitki ruhunun gerek temsilcisi gzyle baklyordu; Mays-gln ve Mays-Dahn tayanlarn dile getirdii, kendileri ne yumurta, domuz eti vb. hediye vermeyenlerin, kap kap dolaan larn balama gc ierisinde olan nimetlerden pay olmamas dilei de buradan gelmektedir. M ays-aalan ya da Mays-dallary la kap kap dolaarak ("Mays' ya da yaz getiren) bu yakar alay~ '01 Dalton. Ethnoiogy o f Bengal, s. 261.

AACA TAPINMA

89

iarmn her yerde balangta ciddi ve deyim yerindeyse, kutsal bir anlam olduu sonucuna varabiliriz; insanlar, bytc tanrnn dahn iinde grnm eden var olduuna gerekten inanyordu; tren alayyla, nimetlerini vermesi iin tek tek her eve getiriliyordu. Bitki lerin insan biimindeki ruhunu ifade eden Mays, Baba Mays, Mays Meryemi, Mays Kraliesi gibi adlar, glerinin en gze ar par biimde kendini ortaya koyduu mevsimin kiiletir ilmesiyle karmtr.302 Buraya kadar, aa-ruhun ya da bitkilerin ruhunun genellikle ya yalnzca bitki biiminde bir aa, bir dal ya da iekle ya da ayn zam anda bitki ve insan biiminde bir kukla ya da canl bir insanla birlikte bir aa, bir dal ve iekle temsil edildiini gr dk,. Geriye, onun aala, dalla ya da iekle temsilinin bazan tam a men terk edildiini, canl bir insanla temsilinin ise srdn gs termek kalyor. Bu durumda, kiinin temsil zellii genellikle, erkek ya da kadn, onun yaprakla ya da ieklerle donatlmasyla belirgindir; bazan da erkek ya da kadn, onun tad adla gsteri lir. Rusyada Pentikostta bir kayn aacnn kadn elbiseleri giydi rilerek eve kurulduunu grdk. Bunun aka edeeri bir tre de, Pinsk yresinde Rus kzlarnn W hit-M onday gn yaptklar bir trendir. Aralarndan en gzeli seiyor ve kayn aalarndan ya da akaaalardan topladklar bir yn yapraa sardktan sonra kyn iinde dolatryorlar. Kk Rusyann bir yresinde, sama renkli iekler takm olan bir kzn temsil ettii bir "kavak" aacm dola tryorlar.303 Ain linde (Fransa) 1 Mays gn sekiz on olan ocu u bir araya gelip aralarndan birini yapraklarla giydirdikten sonra kap kap dolaarak hediye isterler.3 0 4 H ollandada Pentikostta yok sul kadnlar, Pentikost iei (Pinksterbloem , belki de bir tr ssen) adn verdikleri kk bir kz ocuunu yanlarna alarak ev ev dolap, vardm dilenirler; kz ieklerle sslenir ve bir arabada
302 M annhardt. B.K. s. 315 ve devami. ',03 Ralston, Songs o f the Russian People, s. 234. 304 M annhardt, B.K. s.318.

ORMANIN KRALI

oturur durum da olurdu. Kuzey B rabanta adm ald iekler takar ve bir ark sylenir:

Pentikost iei yle bir dnver.305

R uhlada (Thringen) aalar baharda yeillenmeye balar ba lamaz, ocuklar bir pazar gn toplanr ve orm ana giderler, orada oyun arkadalarndan birini Kk Yaprak Adam olarak seerler. Aalardan dallar koparp, ocuu, yapraktan m antosundan ancak ayaklan grnene kadar bu dallarla sararlar. nn grebilmesi iin gz yerine delikler alr, Kk Yaprak Adam tkezlemesin ya da dmesin diye ocuklardan ikisi ona yol gsterir. arklar sy leyerek, dans ederek onu ev ev dolatrrlar, yiyecek (yumurta, kre ma, sosis, rek) isterler. Son olarak, Yaprak Adam suyla slatr lar ve toplam olduklar yiyeceklerle kendilerine len ekerler.306 ngilterede, bu yaprak giymi taklitilerin en tannan Yeilli Jack tr: piram it eklinde rlm bir sepet iinde yryen bir baca temizleyicisidir bu, sepetin zeri oban pskl ve sarmakla rt ldr ve ieklerden ve eritlerden yaplma bir ta takldr tepesin de. Bu giysileriyle 1 Mays gn bozuk para toplayan bir grup baca temizleyicinin banda dans eder.307 Fransann baz blgelerinde de bir delikanl zeri yapraklarla rtl bir sepet iinde dolatrlr.308 Frickthalde (Aargau) buna benzer bir sepete Pentikost Sepeti denir. Aalar tomurcuklanmaya balar balamaz, orm anda bir yer seilir ve burada kyn delikanllar, bakalar kendilerinden nce davranm asnlar diye gizlice bir kafes yaparlar. Yaprakl dallar iki em ber etrafna sarlr, bunlardan biri tayann om uzlarnda durur,
35 viannhardt, B.K. s. 318; Grim m. Deutsche Mythologie, ii. 657. 306A.g.y., s. 320; Witzschel, Sogen, sinen u n d Gebruche aus Thringen, s. 211. 30' M annhardt, a.g.y., s. 322; H one, Every-day Book, i. 583 ve devam: Dyer, British Popular Customs, s. 230 ve devam. 308 M annhardt, a.g.y., s. 323.

AACA TAPINMA

91

tekiyse baldrlarm sarar; gzleri ve az iin delikler alr; hepsi nin zerine de byk bir demet iek konur. Bu klkta, akam duas srasnda birden ortaya kar kyde, ocuk stten yapl m borularn ttrerek nnde yrmektedir. Tayclarnn byk amac, Pentikost Sepetini ky kuyusunun yanma dikmek ve Pentikost Sepetini oradan alp kendi kuyularnn yanma dikme yolla rn arayan komu kylerden delikanllarn btn abalarna karn onu orada tutm aktr.309 Ertingen (W rtemberg) dolaylarnda, T em bel Adam (Latzmann) diye bilinen ayn trden bir maskeli adam Yazdnm Gnnde ky dolar; byk bir piramit ya da koni eklinde, buuk drt m etre yksekliinde bir sepetin altna giz lenmitir, sepet batan aa kknar filizleriyle kapldr. Elinde dolarken ald bir an vardr, zel ekilde giyinmi bir grup insan ona elik etmektedir: bir piyade eri, bir albay, bir kasap, bir melek, eytan, doktor, vb. Tek sra halinde yrrler ve her evin nnde dururlar Tembel Adamn dnda her biri kendi tipini konuturur, o hibir ey sylemez. Kap kap dolaarak topladklar eylerle kendilerine bir len ekerler.3 1 0 Yukardaki rneklerde, kap kap dolatrlan yaprakla kapl kiinin Mays-aac, Mays-dah ya da hediye isteyen ocuklar tara fndan kap kap dolatrlan Mays-bebeiyle edeerlii ak. H er ikisi de, evlere ziyareti para ya da yiyecek eklinde bir hediyeyle dllendirilen yararl bitki ruhunun temsilleridir. Bitkinin ruhunu temsil eden yaprak giysili kii ou kez kral ya da kralie olarak bilinir; rnein, Mays Kral, Pentikost Kral, Mays Kraliesi gibi adlarla arlr. M annhardtm gzlemine gre bu unvanlar, bitkilerin iine girmi olan ruhun, yaratc gc her yere uzanabilen bir ynetici olduunu anlatmak istem ektedir.3 1 1 Salzwedel yaknnda bir kyde Pentikostta bir Mays-aac dikilir ve ocuklar ona doru yar ederler; ona ilk ulaan kii kral
309 Ayn yerde. 310 Birlinger, Volksthmliches aus Schwaben, iii, 114 ve devam: M annhardt, g.y., s. 325. 311 M annhardt, a.g.y., s. 341 ve devam.

92

ORMANIN KRALI

dr; ieklerden bir elenk taklr boynuna, elinde bir Mays-als tar, bununla, alay yrdke yerdeki ebnem leri sprr. Her evde bir ark syler, evdekilere iyi anslar dilerler, yumurta, domuz eti gibi hediyeler isterler; "ahrdaki kara inein beyaz st verdii, yuvadaki kara dii kuun beyaz yumurta yumurtlad 'ndan sz edilir arklarda.31 2 Brunswickin baz kylerinde, Pentikostta bir Mays Kral btnyle bir Mays-als iine konur. Tringenin baz blgelerinde de Pentikostta bir Mays Kral vardr, ama farkl bir biimde sslenir. inde bir adam n ayakta durabilecei byk lkte tahtadan bir kafes yaplr; her taraf kayn dallaryla rtlr ve tepesine kayn ve ieklerden yaplma bir ta konur, tacn iine bir an balanmtr. Bu kafes orm ana konur ve Mays Kral iine girer. tekiler oradan ayrlp onu aramaya balar, bulduklarnda onu tekrar kye, yargcn, rahibin ve dier yetkililerin karsna geti rirler, bunlar, yeillikler iinde kimin olduunu tahm in edecekler dir. Yanl tahmin ederlerse Mays Kral bam sallayarak an alar, baarsz tahminci ceza olarak bir bira ya da buna benzer bir ey demek zorundadr.3 1 3 Bohemyann baz blgelerinde, Pentikosttan sonraki pazartesi gn delikanllar kayn kabuundan yapl m, ieklerle ssl uzun klahlarla gizlerler kendilerini. Bunlar dan biri kral gibi giyinir ve bir kzak zerinde kyn otlana ta nr, yolda bir su birikintisinden geerlerse kzak m utlaka onun iine ters dndrlr. Otlaa varnca kraln evresinde toplanrlar; tellal bir tan zerine frlar ya da bir aaca trm anr ve her ev zerine, ev halk zerine talamalar syler. Daha sonra aa kabuundan klahlar karlr ve bayram giysileri iinde, bir Mays-aac taya rak ve dilenerek kyn iinde dolarlar. Bazan rek, yumurta ve msr verilir bunlara.31 4 Langensalza yaknnda Grossvargulada geen yzyl Pentikostta bir Otlak Kral tren alayyla dolatrlrd. Kavak dallarndan yaplm, tepesi dallar ve ieklerden bir
512 Kuhn ve Schwartz, Norddeutsche Sagen, Mrchen and Gebruche, s. 380. 313 Kuhn ve Schwartz, a.g.y., s. 384; M annhardt, a.g.y., s. 342. 314 Reinsberg-Dringsfeld, Fest-Kalendar aus Bhmen, s. 260 ve devam; M annhardt, a.g.y., s. 342 ve devam.

A A C A 'TAPINMA

93

krallk tacyla ssl bir piram it iine konurdu. zerindeki bu yap raklardan yaplma piramitle bir ata bindirilir, piramidin alt ular yere deerdi, yalnzca yz blmnde bir aklk olurdu. Etrafnda bir grup atl delikanl, alay halinde belediye binasna, papazn evine gtrlr, orada hep birlikte bira iilirdi. D aha sonra yakndaki Som m erbergin yedi hlamuru altnda O tlak Kral yeil kafesinde soyulurdu; ta Belediye bakanna teslim edilir, dallarsa, keten tohumu fidanlar boy atsn diye keten tohum u tarlalarna sokulur du.315 Bu son zellikte, aa-ruha balanan bereketlendirici etki aka grnyor. Pilsen (Bohemya) yaknlarnda, Pentikostta kyn ortasna, yeil dallardan yaplma, zerinde herhangi bir kap s olmayan koni eklindeki bir kulbe kurulur. Kyden bir delikanl grubu, balarnda bir kralla birlikte bu kulbeye gider atlaryla. Kral bir kl kuanmtr, banda sazlardan yaplma kelle ekeri biiminde bir apka vardr. Arkasnda bir yarg, bir tellal ve Kurbaa-yzc ya da Cellat denilen bir kii vardr. Bu sonuncusu, bir tr klksz soytardr, pasl bir kl tar ve zavall bir beygire bin mitir. Kulbeye varnca, tellal attan iner ve kulbenin evresini dolaarak bir kap arar. Bulamaynca, "Ha, belki de sihirli bir ato buras," der, "cadlar yapraklarn arasndan szlyordur ieriye, kapya ne gerek." Sonunda klcn eker ve dallan kese paralaya ieri girer, bir sandalye vardr ierde, oturur ve evredeki kzlar, iftileri ve iftlik hizmetkrlarm kafiyeli bir dille eletirmeye ba lar. Bu bitince, Kurbaa-sovucu ileri kar, iinde kurbaalarn bulunduu bir kafesi gsterdikten sonra bir daraac kurar ve fare leri dizi dizi asar bu daraacnda.316 Plas yresinde bu tren baz noktalarda farkldr. Kral ve askerleri ieklerle ve eritlerle sslen mi aa kabuklarna brnmtr balan ayaa; hepsinde kl var dr, yeil dallar ve ieklerle sslenmi atlara binerler. ardakta, kyn kadnlan ve kzlar eletirilirken, tellal bir kurbaay gizlice sktrr, drter, kurbaa vraklayncaya kadar. Kral tarafndan kur
315 M annhardt. B.K. s. 347 ve devam: Witzschel. Sagen, Sten und Gebruche aus Tringen, s. 203. 316 Reinsberg-D ringsfcld, Test-Kalendar aus Bhmen, s. 253 ve devam*

l)4

ORMANIN KRALI

baaya idam cezas verilir; cellat kurbaann kafasn keser ve hl kanayan vcudu seyircilerin arasna frlatr. Son olarak, kral kulbe den gtrlr, askerleri onu izler.317 Kurbaann sktrlmas ve kafasnn kesilmesi, M annhardtn gzlemine gre hi kukusuz bir yamur bysdr.318 O rinoco'lu baz Kzlderililerin yamur yadr ma gibi ak bir amala kurbaalan dvdklerini, kurbaay ldrmeninse bir Alman yamur bys olduunu grmtk.319 Bitki ruhu ou kez baharda bir kral yerine bir kralieyle tem sil edilir. Libchowic yresinde (Bohemya), Paskalyadan nceki byk pehrizin drdnc pazar, beyazlar giyinmi, salarna ilk bahar iekleri meneke ve papatyalar takm kzlar, Kralie deni len ve banda ieklerden bir ta tayan bir kz kyn iinde dolatrrlar. Byk bir ciddiyetle ynetilen tren srasnda kzlar dan hibiri hareketsiz duramaz, devaml ark syleyerek evrede dnerler. H er evde Kralie baharn geldiini bildirir ve evdekilere iyi ans ve ksmet dileinde bulunur, bunun karlnda hediyeler alr.320 Almanya M acaristannda kzlar aralarnda en gzel kz Pentikost Kraliesi olarak seerler, alnna ykseke bir ta balarlar ve ark syleyerek sokaklardan geirirler onu. Durduklar her evde eski baladlar syler ve hediye alrlar.3 2 1 Gney Dou rlandada 1 Mays gn blgenin en gzel kz on iki aylna Kralie olarak seilir. Bana yabanl iekler taklr; bunu len, dans ve ky spor lar izler, geceleyin de byk bir alayla trenler sona erer. Bir yllk grev sresince kralie, danslarda ve elencelerde genlerin toplan tlarna bakanlk eder. Ertesi 1 Maystan nce evlenecek olursa yetkesi biterdi, ama o gn gelinceye kadar ardl seilmezdi.322
J' R einsberg-D ringsfeld, Fest-Kalendar aus Bhmen, s. 262; M annhardt, B.K. s. 353 ve devam. 318 B.K. s. 355. 319 Bkz. s. 18. 320 R einsberg-D ringsfeld, Fest-Kalendar aus Bhmen , s. 93; M annhardt. B.K. s. 344. 321 M annhardt. B .K s.343 ve devam. 322 Dyer. Briish Popular Customs, s.270 ve devam..

AACA TAPINMA

95

Mays Kraliesi Fransada yaygn,323 ngilteredeyse bilinen bir ey dir. Bitki ruhu kimi zaman da bir kral ve kralie, bir lord ve lady va da bir gelin ve gveyle temsil edilir. Burada da aa-ruhun antropomorfik ve bitkisel temsili arasnda bir koutluk vardr, nk daha nce aalarn bazan birbiriyle evlendirildiini grmtk.3 2 4 Kniggratz (Bohemya) yaknnda bir kyde Pentikosttan sonraki pazartesi gn ocuklar kralclk oynuyorlar, bu oyunda bir kral ve kralie bir sayvan altnda yrrler, kralienin boynunda bir elenk vardr, kyn en gen kz arkalarnda bir tepsi zerinde iki elenk tar. Sadlar ve nedimeler diye arlan erkek ve kz ocuklar bunlara elik eder, hediyeler toplayarak kap kap dolarlar.325 Fransada Grenoble yaknnda 1 Mays gn bir kral ve kralie sei lir ve herkesin grmesi iin bir tahta oturtulurlar.326 Oxford yaknn da Headingtonda 1 Mays gn ocuklar ev ev elenk tarlard. Her elengi iki kz tar, bunlar bir lord ve lady izlerdi her biri nin bir ucundan tuttuu beyaz bir mendille birbirine balanm, eritler, kordelalar ve ieklerle sslenmi bir kz ve olan ocuu olurdu bunlar. H er kapda bir iir sylerlerdi:
Baylar ve bayanlar, Mutlu Mayslar dileriz Bir elenk gstermeye geldik size, G nlerden 1 Mays nk.

Lord para verilince kolunu ladynin beline kor ve onu per di.327 Baz Sakson kylerinde Petikostta bir delikanl ve bir gen
323 M annhardt, B.K. s. 344 ve devam: Cortet. Ftes religieuses, s. 160 ve deva m. Monnier, Traditions populaires compares, s. 282 ve devam: Brenger-Fraud, Rminiscences populaires de la Provence, s. ve devam. 324 Bkz. s. 62. 325 Reinsberg-Dringsfeld. Fest-Kalendar ansBohm en, s.265 ve devam: M ann hardt. B.K, s. 422. 326 Monnier, Traditions populaires compares, s. 304: M annhardt, B.K. s. 423. 32, Brand, Popular Antiquities, i. 233 ve devam. Bohn basm: M annhardt. B.K. s. 424.

96

ORMANIN KRALI

kz klk deitirerek kyn dndaki allar ya da yksek otlar iin de gizlenirler. Sonra btn ky halk mzik eliinde "evlenecek it ti aramaya" kar. ifti bulunca etrafm alrlar, mzik alar ve evle necek ift nee iinde kye gtrlr. Geceleyin dans edilir. Baz yerlerde bu ifte prens ile prenses denir.3 2 8 Brianon yresinde (Dauphin) 1 Mays gn delikanllar, sev gilisi kendisini terk etmi ya da bir bakasyla evlenmi bir genci yeil yapraklara sararlar. Delikanl yere uzanr ve uyuyormu gibi yapar. Sonra onu seven ve onunla evlenecek olan bir kz gelir uyan drr onu, ayaa kaldrarak kolunu sunar ona, bir de bayrak verir. Bylece meyhaneye giderler, dans balatrlar. Ama bir yl iinde evlenmesi gerekir bu iftin, yoksa gekin bekr ve evde kalm kz davran grrler evreden, ve genler grubuna alnmazlar bir daha. Delikanlya Mays aynn gveyi (le fianc du mois de May) denir. Meyhanede, yapraktan giysisini karr, danstaki ei bunlar dan, aralarna iekler de katarak bir demet yapar ve ertesi gn tek rar meyhaneye giderlerken gsne takar bunu.329 Nerechta yre sinde Pentikosttan nceki perem be gn yerine getirilen bir Rus grenei var buna benzer. Kzlar kayn ormanna gidip grkemli bir kayn aacnn gvdesine bir kuak ya da erit sararlar, alt dalla rn bir elenk eklinde kvrrlar ve elengin iinden ifter ifter bir birlerini perler. elengin iinden birbirini pen kzlar birbirlerine dedikodular anlatrlar. Sonra kzlardan biri ne kar ve sarho bir adam fak lit ederek kendini yere atar, otlarn zerinde yuvarlanr ve uykuya dalm gibi yapar. Bir baka kz uyuyormu gibi yapan uyandrr ve per; sonra btn grup arklar syleyerek orm anda dolar, eienkler rerler ve bunlar suya atarlar. Suvun stnde yzen eienkler in yazgdarnda kendi yazglarn okurlar.330 Bu treE. Sommer, Sagcn, Marchai itini Gcbriiuchc ans Sachscr md Thiinngcn, s. 151 ve devam; M annlardt, U.K. s. 431 ve devam. ,29 Bu tre M annlard'a 1870-71 savasnda bir Fransz esir tarafndan anlatl mtr, U.K. s. 434. M anhardt, B.K. s. 434 ve devam.

AACA TAPINMA

91

ORMANIN KI14U

t T
^ v rp f-v -p \ t r\ - \ t -

D Vm R'V'maT^&rJ o Down, V .9 1
r
D rt'^r,

' < 7
i

y K t i y ,l y i e?cJ 5

I L KLANIN I
\ / nO K
^ r -^

. W h*r*iav,y D m ^ X * iK att:

ii
ff 1

'f X ^ y

fini,

N o O n 'L e a f t Branch -frsrs Iftj34h ntl

f y F
ii ^

f\e.ny Sofalin-r Tov iial


P - H ,w sh

-i-,

'

-i?
Meryem Yortusu gecesi evin hanm ve hizmetiler, iyi rn alma umuduyla yatm adan nce bir Briid yata hazrlarlar.

AACA TAPINMA

99

de uyuyan kiinin rol bir zam anlar belki de bir delikanl tarafn dan oynanyordu. Bu Fransz ve Rus trelerinde terk edilmi bir erkek ve kz nianl gryoruz. Byk perhizin arifesinde Oberkrainh Slovenler, hasrdan bir kuklay neeli lklar atarak kyn iinde bir aa bir yukar srklerler; sonra kuklay ya suya atarlar ya da yakarlar, ve alevlerin yksekliine bakarak gelecek hasadn bolluuna karar verirler. Grltc kalabal maskeli bir dii izler, ucuna bir ip balad irice bir tahtay srkler ve kendisinin terk edilmi bir gelin olduunu ilan eder.3 3 1 Daha nceki bilgilerimizin nda dnrsek, bu trenlerde ki terk edilmi uyuyann uyandrlmas belki de baharda bitki dnya snn canlanmasn temsil etmektedir. Fakat terk edilmi gveyin ve onu uykusundan uyandran kzn rollerini tayin etmek o kadar kolay deildir. Uyuyan kii, yapraksz orman mdr, yoksa plak k topra mdr? Onu uyandran kz, taze yeillik midir, yoksa baha rn hayat verici gn mdr? Elimizdeki kantlara bakarak bu sorular yantlamak pek olas deil. Anmsanacaktr, Bengalli O raonlar, sal aac baharda iek atnda yeryznn evlenmesini kutlarlar. Fakat bundan Avrupadaki trenlerde uyuyan gveyin d gren toprak, kznsa bahar iekleri olduu yargsna kolay kolay varamayz. skoyann dalk blgelerinde baharda bitkiler dnyasnn canlanmas grafik olarak yle temsil edilirdi: Meryem Yortusunda (2 ubat) H ebridlerde "her ailenin hanm ve hizmetileri bir demet yulaf alr ve ona kadn giysileri giydirip byk bir sepetin ii ne korlar, yanma bir sopa brakrlar, buna Brdn yata adn verirler; daha sonra hanm ve hizmetiler kez barrlar: Brd geldi, Brd ho geldi. Bunu tam yatmadan nce yaparlar, ertesi sabah uyandklarnda, Brdn sopasnn izini grmek umuduyla kllerin iine bakarlar; izi grrlerse bunu, iyi bir rnn ve bir bolluk ylnn gerek bir belirtisi olarak alrlar, aksini kt bir belir ti olarak grrler."332 Ayn tre bir baka tank tarafmdan yle
331 A.g.y., s. 435. 332 Martin. "Description of the W estern Islands of Scotland." Pinkerton, Voya ges and Travels, iii, 613: Mannhardt, B.K. s. 436.

100

ORMANIN KRALI

anlatlyor: "Meryem Yortusundan bir gece nce, evin kapya yakn bir blmnde saptan sam andan bir yatak yaplr, zerine rtler yaylr. Bu hazr olunca, bir kii dar kar ve kez tekrarlar... Bridget, Bridget, ieri gel; yatan hazr. Bir ya da daha fazla say da mum yatan yannda btn gece yanar durum da braklr."3 3 3 Baharda bitki dnyasnn ruhunun evlendirilmesi, dorudan temsil edilmese de, ruhun insan biimindeki temsiline "Gelin" ad nn verilmesinden ve ona gelin giysileri giydirilmesinden bellidir. rnein, Altta ar kn baz kylerinde Pentikostta olan ocuklar ellerinde bir Mays-aac tayarak ya da yapraklara ve ieklere sarlm bir olan gezdirerek kyn iinde dolarken, kzlar, gelin giysileri giydirilmi, bana byk bir demet iek taklm bir kz: Mays Gelinini gezdirirler. Ev ev dolarlar, Mays Gelini ark sy leyerek hediye ister; evdekilere, eer kendisine bir ey verirlerse, onlarn da btn yl bir eyler alacaklarn syler; bir ey vermezler se, kendilerinin de bir eyleri olmayacaktr.334 W estphaliann baz blgelerinde kzlar, iekten bir ta giymi, "Pentikost Gelini" ad verilen bir kz kap kap gezdirirler, bir ark syleyerek yumurta isterler.335 Bressede Mays aynda, la Marie ad verilen bir kz kordelalar ve ieklerle sslenir ve k bir delikanl tarafndan gezdiri lir. nnde, yeil bir Mays-aac tayan bir gen gider ve duruma uygun arklar sylenir.336

5 Eskil alarda Aaca Tapnma


Bizim Avrupa kyllerinin trelerinde aa-ruhun ya da bitki lerin ruhunun temsil yollarndan bazlar bunlar. Bu tr trelerin
333 Scotland and Scotsmen in the Eighteenth Century, John Ramsay'in Elyazmalan. Yaymlayan: Alex. AJlardyce (Edinburgh, 1888), i. 447. 334 Kuhn. Markische Sagen und Mrchen, s. 318; M annhardt, B.K. s. 437. 335 M annhardt. B.K. s.438. 336 M onnier, Traditions populaires compares, s. 283 ve devam; Cortet, Ftes religieuses, s. 162 ve devam; M annhardt, B.K. s. 439 ve devam.

ESKL ALARDA A AC A TAPINMA

11

btn Avrupada grlmesi ve birbirine benzerliinden, aaca-tapnmanm A vrupadaki Ari rknda bir zam anlar nemli bir e oldui ve tapnm a ayin ve trenlerinin ler yerde byk bir aynlk gsterip kyllerimizin baharda ve yazdnm enliklerinde hl uygulad ya da son zamanlara kadar uygulam olduklarndan nemli bir ayrlk gstermedii sonucuna varmakta hakl olduumu zu anlyoruz. nk bu ayinler, ilerinde o byk eskil alardan izler tayor, bu i kamtlar da bu ayinlerin baka yerlerdeki uygar lamam halklarn ayinlerine olan benzerlikleriyle 'dorulanyor.337 Bu nedenle halk trelerinin birbirine uyumundan, A vrupann teki Ari halklar gibi Yunanllarn ve Rom allarn da bir zam anlar aaca-tapnmann bugn kyllerimizin hl uyguladklarna benzer ekillerini uyguladn karsamak fazla acelecilik olur. Eski Uygar ln m utlu gnlerinde, hi kukusuz, bu tapnm a tpk bizim ara mzda olduu gibi sradan boinan ve ky elenceleri dzeyine kadar batmt. Bu nedenle bu tr popler ayinlerin izlerinin eski edebiyatta az sayda ve nemsiz olmas bizi artmamaldr. a da Avrupann yksek edebiyatnda byledir; bir durum da ne kadar olumsuz kant varsa tekinde de o kadar vardr. Bununla bir likte, rneksem eden karlacak varsaym dorulayacak kadar olumlu kant bulunmaktadr. Bu kantlarn ou W. M annhardt tarafndan onun her zamanki bilgisi ve yarglama gcyle toplanm ve zmlenmi durum dadr.338 Ben burada eski zam anlarda ngiliz 1 Mays gnnn klasik edeerleri gibi grnen baz Yunan enlik lerine deinmekle yetineceim. Plataeada Boiotiallar birka ylda bir Kk D aedala adn verdikleri bir enlik yaparlard. enlik gn, gvdeleri dev kalnlk ta eski bir mee orm anna giderlerdi. Burada yere bir miktar kayna m et brakrlar ve onun evresine toplanan kulan seyrederlerdi. Bir kuzgunun etten bir para koparp bir mee aacna konduunu grnce halk onu izler ve o aac keserdi. Aacn odunundan bir
337 Bkz. s. 72. 87 ve devam. 338 zellikle onun Antike Wald-urd Feldkulte adl yaptna bkz.

0RM/N1N KRALI

heykel yapp gelin elbisesi giydirirlerdi, sonra da onu bir kz ara basna koyarlard, arabann yannda bir nedim e bulunurdu. yle anlalyor ki araba Asopos nehrinin kysna gtrlr, oradan da mzikli dansl bir kalabaln eliinde kasabaya getirilirdi. enlik ten sonra heykel kaldrlr, altm ylda yalnzca bir kez yaplan Byk D aedala kutlamasna kadar saklanrd. Bu byk gnde, Kk D aedala kutlam alarndan birikmi olan btn heykeller ara balarda, grkemli bir alayla nce Asopos nehrine oradan da Cithaeron D ann tepesine gtrlrd. Burada birbiri iine gemi kp eklindeki aa bloklardan yaplm olan bir altar bir yn al ln zerine yerletirilirdi. A ltar zerinde yaklarak hayvanlar kur ban edilirdi, daha sonra da heykeller altarn kendisiyle birlikte alev lere braklrd. Sylendiine gre, alevler ok ykseklere kar ve millerce teden grlrd. enliin kkenim aklamak iin, bir zam anlar H e ra nn Z eusla kavga ettii ve byk bir fkeyle onu terk ettii anlatlrd. Zeus, onu geri getirm ek iin, Asopos nehri nin kz su perisi Plataea ile evlenmek zere olduu haberini yayar ortala. Odundan bir heykel yaptrr, onu bir gelin gibi giydirtir, yzne duvak rter ve bir kz arabasnda tatr. fkeden ve ks kanlktan deliye dnen H era hemen arabaya koar, sahte gelinin yzndeki peeyi yrtar ve kendisine oynanan oyunu anlar. fkesi glmeye dnr ve kocas Z eusla barr.339 Bu enliin baz Avrupa bahar ve yazdnm enliklerine ben ze rlii olduka yakndr. Rusyada Pentikostta kyllerin orm ana gidip bir kaym aac kestiini, kadn giysileri giydirdiini ve dans ve ark eliinde onu kye getirdiklerini grmtk. nc gn de suya atlrd.340 Yine, Bohem yada Yazdnm gn arifesinde ky delikanllarnn yksek bir kknar ya da am aac kesip yksek bir yere diktiklerini ve onu elenklerle, demet dem et ieklerle, kordelalarla sslediklerini, sonra da yaktklarn grm tk.3 4 1 Aacn yaklma nedeni daha sonra anlalacak; grenein kendisi m odern
339 Pausanias, ix. 3; Plutarklos, ap. Eusebius, Praepar. Evang. iii. I ve devam. 340 Bkz. s. 80 ve devam. 341 Bkz. s. 82.

ESKL ALAMDA AACA TAPINMA

13

Avrupada bilinmeyen bir ey deildir. Pireneierin bir blmnde 1 Mays gn yksek ve ince bir aa kesilir, Yazdnm Arifesine kadar saklanr. O gn bir tepenin zerine yuvarlaya yuvarlaya ka rlr, orada dikilir ve yakdr,342 Angoulemede Aziz Peter Gn, 29 H aziranda, pazar yerine yaprakl, uzun bir kavak aac dikilir ve yaklr.343 Cornwallda "bir zamanlar yazdnm arifesinde byk bir enlik atei yakdrd; ortada byk bir yaz direi dikilir, evresi ne yakacak eyler ylrd. En tepede de byk bir al olurdu.3 4 4 Dublinde 1 Mays sabah ocuklar dar gidip bir Mays als kese rek kasabaya getirir ve yakarlard.34 5 Boiotia enlii belki de ayn tren grubuna aitti. Ayn olaym modern Avrupada Mais Kral ve Kraliesi, Beyi ve Hanm ile tem sil edilii gibi, bu enlik de baharda ya da yazdnmnde bitki dn yas glerinin evlenmesini temsil ediyordu. Rus enliinde olduu gibi Boiotia enliinde de kadn giysileri giydirilmi aa treni, ngiliz Mays-direi ve Mays kraliesini temsil ediyor. Unutulma maldr ki btn bu trenler yalnzca seyirlik ya da dram atik gsteri ler deildir, en azmdan balangta yle deildi. Dram atik olarak temsil ettikleri etkiyi yaratmak iin dzenlenmi bylerdir. Eer baharda bitkilerin canlan uyuyan bir kiinin uyanmasyla temsil ediliyorsa, aslnda bu temsilin amac, yapraklarn ve ieklerin by mesini hzlandrmaktr; bitki dnyas glerinin evlenmesi bir Mays Kral ve Kraliesi ile temsil ediliyorsa, dnlen ey, bu ekilde temsil edilen glerin bu trenle gerekten de daha retken olmalarnn salanacadr. Ksacas, btn bu bahar ve yazdnm enlikleri, duygusal by bal altma girmektedir. Yaratlm ak iste nen olay dram atik olarak temsil edilir ve bu temsilin istenen olayn meydana gelmesini etkilediine ya da en azmdan ona katkda bulun duuna inanlr. D aedala yksnde H erann Zeusla kavgas ve onun ask suratla sahneden ekilii belki de fazla zorlanmadan kt
342 B.K. s. 177. 343 B.K. s. 177 ve devam. 344 Brand, Popular Antiquities, i. 318, Bohn basm; B.K. s. 178. 343 H one, Every-day Book, ii. 595 ve devam; B.K. s. 178.

104

ORMANIN KRALI

bir mevsimin ve rn azlnn mitsel bir anlatm olarak yorum lana bilir. Felaket getirici ayn etkiler, D em eterin, kz Proserpinay kaybettikten sonraki fkesine ve inzivaya ekiliine balanyordu.346 mdi, bir enliin kuruluu ou kez belli bir felaket durum unda olaylarn mitsel bir yksyle aklanyor, enliin gerek amac da bunlarn nlenmesidir; yle ki, enliin tarihsel kkenini aklamak iin anlatlan miti bilirsek, enliin kutlanmasndaki gerek niyeti bundan karabiliriz. Bu nedenle, Daedala kkeni, bir kt rn ve bunun sonucu alk yksyle aklanyor idiyse, enliin gerek amacnn, bu tr felaketleri nlemek olduunu karabiliriz; ve ben enliin yorumunda haklysam, amacn, bitki dnyasnn retimiyle en yakndan ilikili tanrlarn evlenmesinin dram atik temsiliyle etki lendii varsaylyordu.347 Zeus ile H e ra nn evlenmesi Yunanistann eitli blgelerinde ki yllk enliklerde dram atik olarak temsil edilirdi,348 bu trenlerin nitelik ve amacnn, D aedaladaki Plataea enliinde belirlediime benzer olmas en azndan doru bir varsaymdr; baka bir deyile, bu enliklerdeki Zeus ile H era, Mays Beyi ve H a n m n n Yunan edeerleridir. Tpk M iltonm Zephyros ile A uroramn cilveleme sini anlat gibi ("bir kez Maysta rastlamt ona"), H om erosun izdii, taze safranlar, smbller zerine uzanm Zeus ile H era resmi de349 yaamn kendisinden almayd belki.
',46 Pausanas, viii. 42. 347 Bir zamaiar. ard ardna b ir sr kt hasattan balar derde giren Rusval W otjak'iar bu felaketi, tanrlarndan biri olan Kereme?in evlenmemi olm asndan duyduu fkeye yordular. Bunun iin de bir geline ev ararken yaptklar gibi, canl bir biimde sslenmi arabalarda alay halinde kutsal koruya gittiler. Kutsal koruda btn gece elendiler, ertesi sabah korudan kare eklinde bir im karp yanlarn da eve getirdiler. Bunu bize anlatan yazar, "bu evlenme treniyle neyi kastettikleri ni hayal etmek kolay deil. diyor. "Belki de, Bechterew in dnd gibi, Kerenct'i, bundan byle devaml etkileyebilsin diye, loprak-ana. sevecen ve verimli mukylc in ile evlendirmeyi kastediyorlard." Max Buch, Die Wotjaken, eine ethnologische Studie (Stuttgard, 1882), s. 137. 348 Girit, Knossosta, D iodoros. v. 72; Samosta Lactantios, Instit. i. 17; A ti nada Photios, sv. Etymolog. Mang. sv. s. 468-52. 349 lyada? xiv. 347.

ESKL ALARDA AACA TAPINMA

arap ve bitki tanrs Dionysos

O RM AN IN K R A L I

ESKL ALARDA AACA TAPINMA

107

Ayn zellik, Kralienin Dionysosla A tinada baharn iekli Aynda (Anthesterion) her yl yeniden evlenmesi konusunda da ile ri srlebilir.350 nk ilerde greceimiz gibi, Dionysos temelde bir bitki tanrsyd, A tinadaki Kralie ise tamamen dinsel ya da rahiplikle ilgili bir grevliydi.35 1 Dolaysyla, baharda yllk evlenme lerinde Maysn Kral ve Kraliesinden baka bir ey olamazlard. Evlenme treninde Kralieye elik eden kadn, Mays kraliesine elik eden nedimelerinin karlyd.352 Yine, airlerin ve ressamla rn ok sevdii, Dionysosun uyandrp evlendii terk edilmi uyu yan gzel A riadne yks de 1 Mays gn Fransz Alplerinde ky llerin oynad kk dr amaya35 3 o kadar yakndan benziyor ki, Dionysos karakterini bir bitki tanrs olarak dnnce, bunu Franszlarmkine denk den bahar treni betimlemesi gibi grmemezlik edemeyiz. Gerekten de, Preller, Dionysosun Ariadne ile evlenme sinin G iritte her bahar oynandna inanm aktadr.3 5 4 Aslnda gs terdii kantlar kandrc deil, ama grn kendisi olas grn yor. Karlatrmay doru yapyorsam, Fransz ve Yunan trenleri arasmdaki balca ayrmn yle olmas gerekirdi: birincide uyuyan kii, terk edilen gveydi, kincisindeyse terk edilen gelin; dlemsel olarak A riadnenin evlilik tac35 5 diye grlen gkyzndeki yddz grubu da Mays Kraliesini oynayan Yunanl kznn takt elengin gkyzne uygulanmasndan baka bir ey olamazd. Genel olarak, tpk m odern halk-trelerindeki ve eski dini trenlerle mitolojideki benzerlikler gibi, bizim kyllerin bahar ve yazdnm enliklerinde kendini gsteren aaca-tapnmanin eski biimlerinin tarihncesi zam anlarda Yunanllar ve Rom alarca uyguland sonucuna varmakta hakl kmaktayz. O halde, aaca350 Dem osthenes. Neaer. s. 73 ve devam, s. 1369 ve devam; Hesychius. sw. Etymol. Mang. s\\; Pollux, viii. 108; Aug. M ommsen, Heortologie, s. 357 ve devam; Hermann, Gotesdiemche Alterthimer, paragraf 32. 15, 58. liv e devam. 351 Bkz. s. 8 ve devam. 352 Bkz. s. 95. 353 Bkz. s. 96. 354 Preller. Griech. Mythol. i. 559. 355 Hyginus. Astronomica, i. 5.

108

ORMANIN KRALI

tapnmann bu ekillerinin, aratrm am zn konusu olan Aricia rahipliini aklamada bize yardm olur mu? Sanyorum olur. nce, Aricia korusunun tanras D ianann nitelikleri, bir aaruhun ya da orm an tanrsnn nitelikleridir. O na tapnm a yerleri koruluklardayd, aslnda her koru ona tapnma yeriydi,356 ve ou kez betim lem elerde orm an-tanrs Silvanusla edeerdir.357 Bir aa-ruh gibi o da doumda kadnlara vardm ederdi ve bu bakm dan n, yerinde bulunan adaklara dayanarak sylersek, Aricia korusunda hayli ykseklerde gibi grnm ektedir.358 Ayn zamanda, yabanl hayvanlarn da koruyucusuydu o;359 tpk Finlandiyada orman-tanrs T apionun orm anda babo dolaan yabanl yaratk lar koruduuna inanld gibi, bu hayvanlarn da onun mal olduu dnlyordu.3 Ayn ekilde Samogitliler de orm anlardaki kula r ve hayvanlar, hi kukusuz orm an tanrsnn korumas altnda olduklar iin, kutsal sayarlard.3 6 1 Yine, evcil hayvanlarn da D iana tarafndan korunduuna degin iaretler var,362 bunlarn Silvanus taralndan korunduklar zaten varsaylmaktayd.363 Fakat hayvanlar zerindeki zel etkinin orm an-ruhlarna balandn grmtk; Finlandiya'da srler hem ahrlarnda hem de orm anda dolarken orm an-tanrlarnn korumas altndaydlar.364 Son olarak, kaynayan kutsal pnarda ve Aricia korusunda hi snm eden yanan atete3 6 5 orm an-tanrlarnn teki niteliklerinden, yamur yadrma ve gne i aydnlatma gcnn izlerini saptayabiliriz belki de.366 Bu son
5 < s Servius, Vergilius zerine. Georg, iii. 332, nam, ut dbcimts, et om nis quer e m Jovi esi consecrata, et omnis lucus Dianae. 357 R oscher in Lexikon d. Grieeh u. Rm. Mythologie, c. 1005. 358 Bkz. s, 4. D iaa'm n bu zellii iin bkz. Roscher, a.g.y., c.1007. j59 Roscher, c. L006 ve devam. 360 Castren. Finnische Mythologie, s. 97. > < li M athias Michov, "De Sarm ada Asiana atque E uropa," Novus Orbis regionum ac insularum veteribus incognitarum, s. 457. Livy, .45: Plutarkhos, Quaest. Rom. 4. Vergilius, Aen. viii. 600 ve devam: Servius'un notuyla birlikte. 364 Castren, a.g.y., s, 97 ve devam. 365 Bkz. s. 4. 366 Bkz. s. 68.

ESKL ALARDA AACA TAPINMA

109

nitelik, Nemideki tanra D ianamn ei Virbiusun gne olduuna bazlarnn niin inandm aklayabilir,367 Yani Aricia korusu tapm temelde bir aa-ruhu ya da orman tanrs tapm idi. Fakat Avrupa halk-treleri zerine incelememiz bir aa-ruhunun ou kez yaayan bir kiiyle temsil edildiini, aa-ruhunun cisimlemesi olarak baklan bu kiinin onun bereketlendirici gcne sahip olduuna inanldn gsteriyordu; ilkel inan zerine aratrmamz da, tanrnn bir insanda bedenlemesi kavramnn yabanl rklar arasnda yaygn olduunu kantlyordu. Ayrca, aa-ruhun iine girdiine inanlan yaayan insana ou kez kral dendiini ve bu bakmdan tam am en .aa-ruhunu temsil ettii ni grmtk. nk Gilgit kabilelerinin kutsal sedir aacna, gr dmz gibi, "Heybetli Kral" deniyor;368 Finlerin, kahverengi bir sakal, kknar kozalaklarndan yksek bir apkas ve aa yosunla rndan bir giysisi olan yah bir adamla temsil edilen, Tapio adl ba orman tanrs O rm an Kral, Orm ann Efendisi, O rm ann A ltn K ra l gibi adlarla bilinirdi.3 6 9 O zaman, Aricia korusundaki O rm ann Kral neden, Mays Krah, Otlak Kral, vb. gibi, aa-ruhunun ya da bitki ruhunun bir bedenlemesi olmasn? Ad, kutsal grevi, orm an da kald yer de bizi bu sonuca gtryor, ayrca Altm D alla iliki si de bunu doruluyor. nk Orm ann Kralna ancak Altm D al koparm olan kimse saldrabileceine gre, bu dal ya da onun ze rinde byd aa salam kaldka, yaam, saldrya kar gven liydi. Dolaysyla, bir anlamda, yaam aacn yaamyla birbirine bamlyd; bunun iin de, aala olan ilikisi, bir dereceye kadar, birleik ya da ikin aa-ruhun aala olan ilikisinin aynyd. Aa-ruhunun hem Orm ann K rah hem de Altm D alla temsili (nk, Altm D ala korunun tanrsal yaamnn ok zel bir belirti si olarak bakdd tartlamaz bir eydir) bizi artm amaldr, n k aa-ruhunun byle ikili olarak: nce bir aa ya da dalla, ikinci olarak da canl bir insanla temsili seyrek rastlanan bir ey deildir.
367 Bkz. s. 8. 368 Bkz. s. 74. ,6y Castren, Finnische Myho/ogie, s. 92, 95.

110

ORMANIN K RA LI

O zaman, onun kral ve rahip olarak ifte zelliini, Altm Dal ile ilikisini ve korunun tanrsnn kesin orm an zelliim dnr sek, O rm ann Kralmn, tpk Mays Kral ve onun Kuzey Avrupal hemcinsleri gibi, aa-ruhunun canl bir cisimlemesi sayldn imdilik varsayabiliriz. Ancak bylelikle, halk arasnda aa-ruhu nun kendisine balanan, yamur ve gne gnderm e, rnleri bytme, kadnlar dourtma, srleri ve hayvanlan oaltma gibi tansksal glerle donatlabilirdi. Byle yce glerin anl anl sahi binin ok nemli bir kii olmas gerekirdi, gerekten de etkisinin usuz bucaksz olduu grlm ektedir. nk370 evredeki krsal ala nn hl, Latin Birliini oluturan kk kk kabileler arasnda paylalm olduu gnlerde A lban Dandaki kutsal korunun, bu kabileler iin ortak bir sayg ve endie konusu olduu bilinm ekte dir. Ve tpk Kamboya krallarnn, tropikal orm anlarn lo derinlik lerindeki gizemsel Ate ve Su K rallarna sunular gnderii gibi, geni Latian ovasnn her kesinden talyan haclarnn gzlerinin ve admlarnn, Apeninlerin soluk mavi izgisine ya da uzaklardaki denizin koyu mavisine kar dimdik duran Alban Dann nlerinde ykseldii vere, Neminin gizemli rahibinin, O rm ann Kralnn vata nna dnm olduuna pekl inanabiliriz.
370 Historic, Roman, Fragm. ed. Peter, s. 52, (birinci basm).

KNC

BLM

RUHUN KORKULARI

Ey sevgili geici Ruh yie korkulu ve alym ki! H EIN E

1 Krallk ve Rahiplik Tabular


BUNDAN NCEK blmde ilk toplam larda kraln ya da rahibin ou kez doast glerle donatlm biri, ya da bir tanrmm bedenlemi biimi olduuna inanldn; bunun sonucu olarak da doann gidiinin az ok onun kontrol altnda olduunun varsayldn; kt havadan, rnn iyi olmamasndan ve buna benzer fela ketlerden onun sorumlu tutulduunu grmtk. Buraya kadar yle grnyor ki, kraln doa zerindeki gcnn, uyruu ve kle leri zerindeki gc gibi, istenli belli edim ler yoluyla kullanld varsaylmaktadr; dolaysyla, eer kurakhk, kthk, salgn hastalk ya da frtna gibi afetler ortaya karsa, halk bu felaketi krallarnn sav saklamasna ya da gnahna balar, onu uygun biimde krbala ya da hapisle cezalandrr; hl yumuamazsa tahttan indirir ya da ldrr. Bununla birlikte bazan doann ileyiinin, krala bal ola rak dnlse de, ksmen onun istencinden bamsz olduu varsay lr. Kiilii, deyim yerindeyse, doann devingen merkezi olarak

112

RUHUN KORKULARI

' dnlr, g izgileri bu m erkezden gklerin drt bir yanma yay lr; yle ki, onun herhangi bir hareketi ban evirmesi, elini kal drm as doann herhangi bir parasn anmda etkiler ve ciddi

biimde rahatsz eder. O, dnyann dengesinin bal olduu destek noktasdr; onun tarafndaki en kk bir dzensizlik, hassas denge yi bozar. Bu yzden, hem kendisinin ok dikkatli olmas, hem de ona ok dikkat edilmesi gerekir; tm yaam en kk ayrntlarna varncaya kadar yle ayarlanmaldr ki, onun istenli ya da istensiz hibir hareketi doann yerleik dzenini bozamasm ya da rahatsz edemesin. Bu m onarklar snfndan olan Japonyann kutsal im para toru Mikado ya da Dairi, tipik bir rnektir. O, tanrlar ve insanlar da iinde btn evreni yneten gne tanrasnn bedenlemi hali dir; btn tanrlar ylda bir kez ona sayg ziyaretinde bulunur ve bir ay onun saraynda kalrlar. "Tanrsz" denilen bu ay sresince, terk edilmi olduklarna inanld iin hi kimse tapm aklara gitm ez.1 M ikadonun yaam tarznn aadaki betimlemesi yaklak iki yz yl nce yazlmtr:2

Bu aileden gelen prenslere, zellikle de tahtta olanlarn ocukla rna, bugn bile kendilerinden kutsal kiiler ve doutan Papa olarak baklr. Bu yararl kavramlarn, uyruklarndaki kimselerin kafasndan kmamasn salamak iin de kutsal kiiliklerine olaanst bir dik kat harcamak ve teki uluslarn trelerine gre incelendiinde gln ve uygunsuz grnebilecek eyler yapm ak zorundadrlar. Bunlardan burada birka rnek vermek yersiz olmayacaktr. mparator, ayann yere demesinin saygnlna ve kutsallna ok aykr bir ey olduu nu dnr; bu nedenle, bir yere gitmek istedii zaman, insanlarn omuzlan zerinde tanmas gerekir onun. Kutsal bedeni ak havaya
1 Manners and Customs o f the Japanese in the Nineteenth Century, From Recent Dutch Visitors to Japan, and the German o f Dr. Ph. Fr. von Siebotd (Londra. 1841), s. 141 ve devam. 2 Kaempfer, "History of Japan", Pinkerton, Voyages a n d Travels vii. 716 ve devam,

KRALLIK VE RAHPLK TABULARI

113

kacak diye rpnrlar; gne, onun banda parlayacak kadar deer li bir ey deildir. B edeninin her paras yle kutsal saylr ki, san, sakaln ya da trnaklarn kesemez. B ununla birlikte, ok fazla kirlen mesin diye de onu geceleyin, yuyorken temizleyebilirler; nk, dediklerine gre, o saatte onun bedeninden alnan bir ey ondan alnm olacak, byle bir hrszlk da onun kutsallm ya da saygnl n bo zm a m olacakt. E ski zam anlarda, im parator her sabah ba na mparatorluk tacn giyip birka saat tahtnda oturm ak zorunday d; fa k a t tam bir heykel gibi: ellerini, ayaklarn, ban, gzlerini hatta 'vcudunun hibir parasn km ldatm aksam ; nk, imparatorluun da ban ve huzuru bu yolla srdrebilecei dnlrd; kazara u ya da bu ya n a dnse, veya topraklarnn herhangi bir parasna don uzunca bir sre baksa, lkeyi ykm a uratacak sava, ktlk, yangn ya da herhangi bir felaketin hem en yaknda olduundan korkulurdu. Fakat daha sonralar, imparatorluk tacnn bir gvenlik arac olduu, onun hareketliliinin imparatorlukta ban koruyaca anlalnca, yalnzca i ya pm am aya ve zevklere adanm olan im paratonn kiili ini bu ar grevden kurtarmann uygun olaca dnld, bu vzden. im d i ta her sabah birka saat tahtn zerine braklmakta. Yiye ceklerinin her gn yen i kaplarda hazrlanmas, m asada yeni tabaklar da sunulm as gerekir: kaplar ve tabaklar tem iz ve sadedir, yalnzca kil den yaplmadr; nk bir kez kullanldktan sonra bir kenara atlm a lar ya da krlmalar byk m asraf gerektirineyecektir. Bunlar, sra dan insanlarn ellerine geer korkusuyla genellikle krlr, nk dinsel inanlanna gre, sradan bir insan yiyeceini bu kutsal tabaklardan

yiyecek olursa ier ve azm, boazn yakard. Dairinin kutsal giysi lerinin de buna benzer kt etkilerinden korkulur; halktan biri, im pa
ratorun ak izni ya da emri olm adan bunlun giyecek olursa, vcudu nun her yerinde im eler ve sanclar belireceine inanlr. M ikadoyia ilgili eski bir anlatda ayn konularda unlar yazl: Ayayla yere y le bir dolanm as bile onun iin utanlacak bir aalanm a olarak grlrd. G ne ve ayn onun banda parlam asna izi verilmezdi. Vcudunun fazlalklarndan hibiri hibir zam an alnam azd ondan.

114

RUHUN KORKULARI

ne salar, ne sakal, ne de trnaklan kesilirdi. Yedii her ey yeni kap larda piirilirdi.3 Buna benzer raiip krallar, daha dorusu kutsal krallar, barbar ln daha alt dzeyinde, A frikann bat kysnda bulunur. Aa G inede Cape Padron yaknnda Shark Pointte rahip kral Kukulu tek bana bir orm anda yaar. Bir kadna dokunamaz, evinden ayr lamaz; aslnda koltuundan bile ayrlamaz, onun zerinde oturur durum da uyumak zorundadr, nk eer yere uzansa rzgr k maz, deniz ulam da dururdu. Frtnalar dzenler, genellikle de yararl ve dengeli hava koullar salar.4 Kongo krallnda (Bat Afrika) Chitom ya da Chitomb adl bir yce Papa vard, zenciler ona yeryzndeki tanr gzyle bakarlard, gkyznde de ayn derecede glyd. Bundan dolay yeni rnleri kendileri tatm adan nce ilk meyvalar hep ona sunarlard, bu kural inerlerse balar na trl eitli bela geleceinden korkarlard. Kendi yel ki snrlar iindeki baka yerleri ziyaret etmek zere oturduu yerden ayrld nda, btn evli insanlar, o evinden uzak olduu srece sk bir perhiz uygulamak zorundaydlar, nk herhangi bir nefsini tutamav eyleminin onun iin ldrc olaca varsaydrd. Onun doal bir lmle lmesi halinde dnyann yok olacan, gc ve m arife tiyle ayakta tuttuu yeryznn hemen ortadan kalkacan sanrlar d.5 spanyol fethi srasmda Yeni Dnyanm yar barbar uluslar ara snda Japonyadakine benzer hiyerariler ve teokrasiler bulunuyor du. Bunlardan bazlarm daha nce grdk.6 Fakat Gney Meksi kadaki Z apoteklerin yksek piskoposunun M ikadoyla daha yakn bir koutluk gsterdii grlyor. Kraln kendisine gl bir rakip
3 Caron. "Account of Jap an , Pinkerton, Voyages a n d Travels, vii. 6(3. Vareniusla karlatrn, Decsriptio regni Japoniae, s. II, N unquam aitingebani (qucm admodum a hodie id observai) pedes ipsiits terrain: radiis Solis caput nunquam illustrabatur: in apertum arem non procedebat, vb. 4 A. Bastian, Die deutsche Expedition an der Loango-Kiiste, i. 287 ve devam, kar. a.g.y., s. 353 ve devam. J Labat. Relation historique de l Ethiopie Occidentale, i. 254 ve devam. 6 Bkz. s. 45. 51.

KRALLIK VE RAHPLK TABULARI

115

olan bu ruhani efendi, kralln balca kentlerinden biri olan Yopaay mutlak bir egemenlikle ynetirdi. Sylendiine gre, ona kar duyulan derin saygy gzde bytmek olanakszdr. Ona bir tanr gzyle baklrd, yeryz onu zerinde tutacak, gnese ze rinde parlayacak deerde deildi. Ayann yere bir dokunmas bile kutsalhn kirletmeye yeterdi. Tahtrevann om uzlarnda tayan grevliler en yksek ailelerin yeleriydi; evresindeki herhangi bir eye gnl drp de bakmazd; onunla karlaan herkes, onun glgesini bile grseler lme yakalanacaklarndan korkarak hemen yzst yere kapanrlard. Zapotek rahiplerine, zellikle de yce piskoposa nefsini tutm a kural dzenli olarak uygulanrd; fakat "her yl, lenlerle ve danslarla kutlanan belli gnlerde yce rahibin sarho olmas tredendi. Ne gklere ne de yeryzne ait deilmi gibi grnd bu durumda, tanrlarn hizmetine ayrlm erden kzlar m en gzeli ona getirilirdi." Kzm ona dourduu ocuk bir erkek olursa, bir prens olarak yetitirilirdi, en byk oul babasn dan sonra papalk tahtna otururdu.7 Bu papaya balanan doast gler kesinlikle belirlenmemitir, ama Mikado ve Chitom' ninkilere benzemesi olasdr. Japonya ve Bat Afrika gibi, doann dzeninin, hatta dnya nn var oluunun kraln ya da rahibin yaamyla ilikili varsayld her yerde, uyruklarnn ona hem snrsz ltuf ve iyilik kayna, hem de snrsz tehlike kayna olarak bakaca aktr. Bir yandan, halk, dnya yemilerini byten, gelitiren yamur ve gne iin, gemileri kylarna getiren rzgr iin, hatta ayaklarnn altnda ki yerin varl iin ona teekkr etmek zorundadr. A m a verdiini vermeyebilir de; doann onun kiiliine bamll o kadar sk, merkezi olduu gler sisteminin dengesi o kadar hassastr ki, onun ynnden gelebilecek en kk bir dzensizlik yeryzn tem ellerinden sarsacak bir titrem e yaratabilir. Eer Doa, kraln en kk, istensiz hareketiyle rahatsz olabiliyorsa, lmnn
7 Brasseur de Bourbourg, Hist. de nations civilises du Mexique et de l'Am enque-centrale, iii. 29 ve devam: Baneroft. Native Races o f the Pacific States, ii. 142 ve devam.

116

RUHUN KORKULARI

neden olaca karmaay anlamak kolaydr. D aha nce de grd mz gibi, Chit ornnur lmnn dnyann yok olmasna neden,ola ca sandrd. Bu yzden de, kraln dncesizce bir hareketinin, dahas lmnn tehlikeye atabilecei kendi gvenlikleri yznden, halk, kralndan ya da rahibinden, kendi varlnn devam ve sonu olarak halknn ve dnyann devam iin yerine getirilmesi gerekli bu kurallara sk skya uymasn isteyecektir. lk krallklarn, halkn yalnzca kral iin var olduu despotluklar olduu fikri, bizim u anda zerinde durduumuz m onarilere hi uygun dmez. Tersi ne, bu m onarilerde kral yalnzca uyruklar iin vardr; yaam, doann gidiini halknn yararna dzenleyerek konumunun gerek tirdii grevleri yerine getirdii srece deerlidir. Bunu yapamaz duruma gelir gelmez, daha nce ona bol bol verdikleri zen, bal lk, dini sayg biter ve kine, nefrete dnr; rezilce grevden alnr ve kap hayatn kurtarabilirse ne l. Bir gn nce tanr diye tapn dklar biri ertesi gn bir sulu olarak ldrlr. Fakat halkn bu deien davrannda keyfi ya da aykr bir ey yoktur. Tersine, dav ranlar uyumludur. Krallar tanrlarysa eer, ayn zamanda kendi lerini koruyan kimsedir ya da yle olmak zorundadr; ve eer onlar koruvamyorsa, bunu yapacak bir bakasna devretmelidir bu gre vi. Bununla birlikte, beklediklerine yant verebildii srece, ona gs terdikleri ve onu kendi kendine gstermeye zorladklar zenin, dik katin snr yoktur. Bu trden bir kral, trensel kurallarn, bir yasak lar ve usuller ann etrafna evirdii bir it iinde yaar; bu yasak lar ve kurallar onun saygnlna, dahas rahatna katkda bulunmak iin deil, doann uyumunu bozarak, kendini, halkn ve evreni genel bir felakete srkleyebilecek bir davranta bulunmasn nle mek iin konmutur. Bu kurallar, usuller, onun rahatn artrmas vle dursun, her hareketini kstekleyerek zgrln ortadan kal drr ve ou kez halkn korumay ama edindikleri yaam bir yk ve znt kayna yapar onun iin. Loango'nn doast glerle donanm krallar iin yle sy lenir: bir kral ne denli glyse, uymak zorunda olduu o denli faz la tabu vardr; bunlar, onun btn eylemlerini, yrmesini durmas

KRALLIK VE RAHPLK TABULARI

117

n, yemesini imesini, uyumasn, uyanmasn dzenler.8 Tahtn kalts daha bebekliinden bu kstlamalara bal kalmak zorunda dr; fakat ya ilerledike, uymas gereken yasaklarn ve trenlerin says artar, "tahta ktndaysa bir dinsel trenler ve tabular okya nusu iinde kaybolmutur artk."9 Daha nce de grdmz gibi1 0 Msr krallarna tanr diye taplr d, gndelik yaamlar mm program kesin ve deimez kurallarla en ince ayrntsna kadar dzenlenmi ti. Diodoros, "Msr krallarnn yaam, sorum suz olan ve canlarnn istediini yapabilen dier monarklarmkine benzemiyordu," diyor.1 1 "Tersine, onlar adna her ey, yalnzca resmi grevleri deil, gnlk yaamlarnn ayrntlar bile yasalarla saptanm tr... Gnn ve gece nin hangi saatinde, houna gittii iin deil de, yasalar yle istedii iin ne yapaca nceden dzenlenmiti... Yalnzca kamu hizm etle rini grecei ya da yargya bakanlk edecei saatler deil, yryece i, ykanaca, karsyla yataca, ksacas yaamnda yapaca her eylemin saatleri nceden saptanmt. Tre sade bir yemei em redi yordu; yiyebilecei tek et dana ve kaz etiydi, ancak bildirildii l de arap iebilirdi." Rahiplere uygulanan tabular hakknda, Romada Flamen Dialis:in uyduu yaam kurallar dikkat ekici bir rnek salyor bize. D a h a nce d e grdmz gibi12, N em ideki Virbius tapm, belki de O rm ann Kralnm kendisi olan v e yaam tarz R om a Flameninkine benzeyen bir Flam en tarafndan yerine getirildiinde, bu kurallar bizim iin zel bir nem tayor. yle: Flamen Dialis ata binemez hatta ona dokunamazd, silahl bir asker gremez, krk olmayan bir yzk takam azd, giysilerinin her hangi bir ksmnda dm olamazd; kutsal atein dnda hibir ate evinden dar kamazd: buday ununa y a da mayal ekmee dokunamazd; bir keiye, kpee, i e te , fasulyeye v e sarmaa dokunamaz, hatta adlarn azna alamazd; bir asmann altn
8 Bastian. Die deusche Expdition an der Loango-Kse, i. 355.
9

D apper, Description de l A frique, s. 336.

10 S. 51 ve devam. 1 1 Bibi. His. i. 70. 12 5. 7 ve devam.

118

RUHUN KORKUL4RI

dan geemezdi; yatann ayaklarna amur bulatrlmas gerekirdi; salar ancak zgr bir insan tarafndan ve bronz bir bakla kesile bilirdi, salarnn ve trnaklarnn, kesildikten sonra uurlu bir aa altna gmlmesi gerekirdi; bir lye dokunamaz, birinin yakld bir yere giremezdi; kutsal gnlerde alldm gremezdi; ak havada zerindeki eyler karlamazd; eh kolu bal bir adam onun evine ahnrsa, onun zlmesi ve iplerin atdaki bir delikten ekilip sokaa sarktlmas gerekirdi. Kars, Flaminica, aa yukar ayn kurallarn yannda kendine ait baka kurallara da uymak zorun dayd, Yunan merdiveni denilen bir merdivenden basam aktan fazla kamazd; belli bir enlikte salarn t arayamazd; ayakkaplar, doal lmle lm bir hayvann derisinden yaplamazd, ancak kesilmi ya da kurban edilmi bir hayvann derisinden yaplmas gerekirdi; gkgrlts iitirse, kefaret olarak bir kurban sununcaya kadar tabu saylrd.1 3 Krallk ya da rahiplik grevine balanm olan bu ar treler, grenekler kendi doal etkilerini ortaya kard. Hi kimse grevi kabul etmiyor, bylelikle de grevin bolukta kald oluyordu; ya da kabul etseler bile onun arl altnda ruhsuz yaratklara, bir yere kapatlm mnzevilere dnyorlar, ynetimin dizginleri de bunlarn ellerinden, adlarm kullanmakszn gerek egemenlii kul lanm akla yetinen insanlarn gl penelerine kayyordu. Baz lke lerde, yce gteki bu atlak, tinsel ve zamanh glerin tmyle ve devaml ayrlna kadar derinleiyor, kraliyet saray tam am en din sel ilevlerini elinde tutarken, sivil hkm et daha gen ve daha g l bir kuan eline geiyordu. Baz rnekler verelim.. Kamboyada Ate ve Su Krallklarnn ou kez isteksiz ardllara zorla verildiini,1 4 Vahi A d ada, sonun da hi kimse o tehlikeli ayrcal kabul etmeye kandrlamad iin
l3 Aulus Gellius, x. 15; Plutarkhos, Quaest. Rom. 109-112: Pliny, Ata. Hst. xxviii. 146; Servius on V e r g i l i u s , i. w . 179. 448, iv. 518; Macrobius, Sattm, i. 16. 8 ve devam: Fesfus. s. 161 A, ed. Mller. D aha fazla ayrnt iin bkz. M arquardt. Rmische Staatsverwaltung, iii. 326 ve devam. 14 S. 55.

K R A L L IK VE R AH P LK TA BU LA RI

i 19

monarinin gerekte sonlandm1 5 grmtk. Bat A frikann baz blgelerinde, kral lnce, onun ardlm semek iin bir aile meclisi gizlice toplanrd. Seilen kii birden yakalanr, balanr ve feti evi ne atlrd, tac kabul etmeye raz oluncaya kadar orada hapiste tutulurdu. Bazan da kaltnn, zorla kabul ettirilm ek istenen onur dan kama yollarn bulduu olur; zalim bir bakann, kendisini tah ta oturtm a giriimine zorla kar koymaya kararl, devaml silahl dolat biliniyor.1 6 Japon Mikadolar, yce gcn onurunu ve ykn bebek yandaki ocuklarna aktarm a yollarm arayanlarn ilklerindendi; lkenin uzun sredir geici egemenleri olan Tycoon larm ortaya k, bir M ikadonun yandaki olu lehine tahttan ekiliine kadar gidiyor. Egemenlik, bebek prensin elinden bir zor ba tarafndan ele geirilince, M ikadonun davas, cesur ve akll bir adam olan Y oritom o tarafndan savunuldu: Yoritom o, zorbay devirdi ve glge M ikadovu tahta oturttu, asl gcyse o elinde tutu yordu artk. Kazanm olduu gc ve rtbeyi kendi torunlarna miras olarak brakt, bylece Tycoon soyunun kurucusu oldu. On altnc yzyln son yarsna kadar Tycoonlar etkin ve gl ynetici lerdi; fakat yazglar M ikadolarnki gibi oldu; iinden klmaz ayn tre ve yasa ana dolanca, onlar da saraylarndan pek kmayan, anlamsz trenler emberinde dolanp duran kuklalara dntler, gerek devlet ileriyse devlet konseyince yrtlyordu.1 7 Tonkinde monari buna benzer bir yol izledi. Selefleri gibi kadns ve tembel bir yaam sren kral, bir balkyken Yce M andarinlie ykselmi, Mack adnda hrsl bir servenci tarafndan tahttan indi rildi. Fakat kraln erkek kardei Tring zorbay devirdi ve kral yeni den tahta kard, ama btn birliklerin generali unvann kendisi ve ardllar iin elinde tutmay srdrd. Bundan sonra krallar ya da dova lar, egemen unvan ve grkemini tamalarna karn, artk devleti ynetemez durum a geldiler. Onlar saraylarnda dardan
15 S. 48. 10 Bastian. Die detttsche Expedition an der Loango-Kste, 9,
I I.

i.

354 ve devam; ii.

1' Manners and Customs o f the Japanese, s. 199 ve devam; 355 ve devam.

120

RUHUN KORKULARI

soyutlanm olarak yaarken, gerek politik gcn tam am kaltsal general ve chova lar kuam ca kullanlyordu.1 8 T aliki krallarnn, bir oullan doar dom az tah ttan ekilm e tresi oul h em en ege m en ilan ediliyor ve babasnn saygnlm alyordu belki de, M ik ad o larn ara sra uyguladklar benzeri t re gibi, skc krallk ykn baka om uzlara aktarm a arzusundan dom utur; nk ba ka yerlerde olduu gibi T a litrd e de kral, skc bir yasaklar sistem i ne bal tutuluyordu. 1 9 Bir baka Polinezya adas olan M angalada dinsel ve sivil yetke ayr ayr ellere braklyordu, dinsel ilevler, kaltsal bir krallar soyu tarafndan yerine getiriliyordu, oysa sivil hkm et zam an zam an m uzaffer sava kom utanlarna teslim edili yordu, bununla birlikte onu bu greve g etirm ek krahn iiydi. E n iyi to p rak lar krala ayrlyor, her gn en sem e yiyeceklerden sunular kabul ediyordu.2 0 Y etkenin bir im parator ile bir papa arasnda pay lalm asnn A m erik adaki rneine M eksika ve K olom biyann erken tarihi anlatlrken deinilm iti.2 1

2 Ruhun Yaps
A m a kutsal kraln ya da rahibin uyduu tabularn am ac onun yaamnn korunm as ise u soru ortaya kyor o zam an: O nlarn bu uyum larnn bu am ac nasl gerekletirdii dnlyor? Bunu anlam ak iin kraln yaam m tehdit eden tehlikenin yapsn bilm eli yiz; nk korunulmava allan tabunun am ac da bdur. Bu yz den unu sorm am z gerekiyor: lk insanlar lm den ne anlyor?

Bunu hangi nedenlere balyor? Ve buna kar nasl korunulacan


sanyor?
18

Richard. "History of Tonquin", Pinkerton. Voyages and Travels, ix. 744 ve

devam. 19 Ellis. Polynesian Researches, iii. 99 ve devam. 1836 basm. 20 Gill, Myths and Songs o f the Sennit Pacific, 21 S. 45. 114,
s.

293 ve devam.

RUHUN YAPISI

121

Yabanl, genellikle cansz doa srelerini, nasl, grnglerin (phenomena) iinde ya da gerisinde alan canl varlklarca meyda na getirildiklerini varsayarak aklyorsa, yaamn kendisinin grn glerini de yle aklar. E er bir hayvan yayor ve hareket ediyor sa, onun dncesine gre, bu ancak iinde onu hareket ettiren kk bir hayvan olduu iindir. Eer bir insan yayor ve hareket ediyorsa, bu ancak iinde onu hareket ettiren kk bir insan oldu u iindir. Hayvann iindeki hayvan, insann iindeki insan, ite ruh budur. Ve bir hayvann ya da bir insann eylemi nasl bir ruhun varl ile aklanyorsa, uyku ve lm dinlenmesi de onun yokluuy la aklanr; uyku ya da kendinden geme, ruhun geici, lmse devaml yokluudur. Dolaysyla, lm ruhun devaml yokluuysa, ona kar korunmann yolu, va ruhun bedenden ayrlmasn nle mek ya da eer ayrlmsa onun geriye dnmesini salama alm ak tr. Yabanllarn bu am alardan birini ya da brn salama almak iin kabul ettii nlemler, yasaklar ya da tabular eklini alr; bunlar ruhun devaml varln ya da geriye dnn salamaya ynelik kurallardan baka eyler deildir. Ksacas, bunlar yaam esirgeyen ya da koruyan eylerdir. Bu genel ifadeleri imdi rnek lerle gsterelim. Baz AvustralyalI zencilerle konuan Avrupah bir misyoner y le sylyor: "Sizin sandnz gibi ben bir tek kii deil iki kiiyim." Bunun zerine gldler. "stediiniz kadar glebilirsiniz," diye devam etti misyoner, "Bir vcudun iinde iki kii olduumu sylyo rum size; bu sizin grdnz, byk vcut; onun iinde grlm e yen kk bir vcut daha var. Byk vcut lr, gmlr, ama kk vcut by lnce uar gider." Baz zenciler buna yle karlk verdi: "Evet, evet. Biz de ikiyiz, bizim de gsmzde kk bir vcut var. ldkten sonra kk vcudun nereye gittii sorulduunda, bazlar alln arkasna, bazlar denize gittiini, bazlarysa bilmediklerini syledi.22 H uronlar ruhun bir ba ve vcu du, kollan ve bacaklar olduuna inanrlard; ksacas, insann ken22 Journal o f the Anthropological Institute, vii. 282.

122

RUHUN KORKULARI

diinin tam bir kk modeliydi ruh.23 Eskim olar "ruhun, ait oldu u vcudun eklini gsterdiine, fakat daha nazik ve daha uucu bir yaps olduuna" inanrlar.2 4 M ankenin insana, baka bir deyile ruhun vcuda benzerlii o denli tam dr ki, iman vcutlar, zayf vcutlar olduu gibi, iman ruhlar, zayf ruhlar da vardr;25 ar vcutlar, hafif vcutlar, uzun vcutlar, ksa vcutlar olduu gibi, ar ruhlar, hafif ruhlar, uzun ruhlar, ksa ruhlar da vardr. Nias (Sum atramn batsnda bir ada) halk, her insana, dom adan nce ne boyda ve ne arlkta bir ruh istediinin sorulduunu ve ona iste dii arlk ve boyda bir ruhun verildiini dnrler. Verilen ruhun bugne kadar en ar on gram kadardr. Bir insann yaam nn uzunluu ruhunun uzunluuyla orantldr; erkenden len ocuk larn ruhlar ksa boyludur.26 Bununla birlikte, bazan, ilerde grece imiz gibi insan ruhu insan deil de hayvan eklinde dnlr. Ruhun genellikle vcudun doal aklklarndan, zellikle azdan ve burun deliklerinden kat varsaylr. Bundan dolay, Celebeste hasta bir insann burnuna, gbeine ve ayaklarna, ruhu kamaya alrsa oltalara taklsn ve gidemesin diye balk oltalar taklr.27 H aida byc-hekiminin "zel eyalarndan biri, ii oyuk bir kemiktir, kaan ruhlar onun iine doldurur ve sahiplerine geri verir.2 8 M arquesanlar, ruhunun kamasn engelleyerek hayatta tut m ak iin lmekte olan bir insann azn ve burnunu tutarlard.2 9 H indular karlarnda biri esnerse, daima baparm aklarn aklatr lar, bunun ak azdan kaan ruhu engelleyeceine inanr23 Relations des Jesuites, 1634, s. 17; a. y., 1636, s. 104; a.y.. 1639, s. 43 (Kanada basm). 24 H. Rink, Tales an d Traditions o f the Eskimo, s. 36. ^ Gill, Myths an d Songs o f the South Pacific, s. 171. 26 H. Sundermann. Die Insel Nias und die Mission daselbst", Allgemeine Mis sions-Zeitschrift, bd. xi. Ekim 1884, s. 453. 27 B.F. M atthes. Over de Bissoes o f heidensche priesters en priesteressen der Boeginezen, s. 24. 2SG.M. Dawson, "On the H aida Indians of the Q ueen C harlotte Islands," Geological Survcyt>f Canada, Report o f Progress for 1878-1879.s. 123 B, 139 b. 29 Waitz. Anthropologie der Natunvlker, vi. 397 ve devam.

RUHUN YAPISI

123

lar.30 Gney Am erikada Itonam alar, lmekte olan bir insann gz lerini, azm ve burnunu kapatrlar, ruhu dar kp da tekileri de gtrmesin diye.3 1 Gney Celebeste, ocuk doururken bir kad nn ruhunun kamasn nlemek iin, ebe, gebe kadnn vcuduna smsk bir bant sarar.32 Bir bedenin ruhu, doar domaz kap da kaybolmasn diye, Celebesli Alfoerler, doum olmak zereyken, evdeki her akl, hatta anahtar deliklerini bile dikkatle tkarlar; duvarlardaki her yar ve atla kapatrlar. Ayn zamanda, evin iindeki ve dndaki btn hayvanlarn azlarm balarlar, ilerin den biri ocuun ruhunu yutmasn diye. Ayn nedenle, evdeki her kes, hatta annenin kendisi bile doumun bandan sonuna kadar azn kapal tutmak zorundadr. Burunlarn da neden tutmadklar sorusu ortaya athnca ocuun ruhu bunlardan birine girebilecei ne gre yamt u oldu: burun deliklerinden soluk alnd gibi verildii iin ruh daha bir yere yerleemeden soluk vermeyle dar atlr da ondan.3 3 R uh genellikle uup kamaya hazr bir ku olarak kabul edilir. Bu dncenin belki de ou dillerde izleri vardr,34 iirde de ereti leme olarak srmektedir. Fakat bugn m odern Avrupal air iin eretileme olan ey, yabanl atas bir air iin ok ciddi bir eydi, birok kimse iin hl da yledir. Malayallar sz konusu dnceyi pratik sonularna kadar gtrrler. Eer ruh, kanatlan olan bir ku ise, pirinle cezbedilebilir, bylece korkulan ka nlenmi olur. Bu yzden Javada bir ocuk ilk kez yere konduunda (uygar olmayan insanlarn zellikle tehlikeli grd bir andr bu), bir tavuk kafesine konur ve annesi civcivleri aryormu gibi bir ses karr.35 Sum atrah Battalar arasnda, bir erkek tehlikeli bir iten
30 Panjab Notes atici Queries, i. No. 665. 31 D Orbigny, L'H om m e Amricain, ii. 241; Transact. Ethnol. Soc. of. London, - 322 ve devam; Hastian. Culturlnder des alten Amerika, i. 476. 32 B.F. Matfies. Bijdragen tt de Ethnologie van Zuid-Celebes, s. 54. ,3 Z im m ennann, Die Inseln des Indischen und Stillen Meeres, ii. 386 ve devam. 34 Eski Yunanca szcklere baknz. 35 G.A. VVilken. Het animisme bij de Voiken va den indischen A rchipel. De Indischc Gids, Haziran 1884. s. 944.

124

RUHUN KORKULARI

dndnde, bama pirin taneleri konur, bu tanelere padiruma tondi, yani "ruhu (tondi) evde tutacak ey" denir. Javada da byk bir tehlikeden kurtulmu ya da kendilerinden um ut kesilmiken bek lenmeyen bir zamanda eve dnm kiilerin balarna pirin konur.36 Celebeste bir gveyin ruhunun evlenme srasnda uup git me eiliminde olduu dnldnden onu kalmaya kandrabilmek iin zerine renkli pirin taneleri serpilir. Ve genellikle Cele besteki enliklerde, onuruna enlik yaplan kimsenin bama pirin salr, bundan ama, bu gibi zam anlarda kskan cinler tarafndan kandrlp gtrlmek gibi zel bir tehlike iinde olan ruhu durdur m aktr.3 7 Uyuyan bir insann ruhunun vcuttan kp gerekte dnde grd yerleri ziyaret ettii varsaylr. Fakat ruhun bu yokluunun birtakm tehlikeleri vardr, nk herhangi bir nedenle vcudun dnda alkonursa, kii, ruhtan yoksun olduu iin lecektir.38 Bir ok ey, uyuyan kimsenin ruhunu alkoyabilir. rnein onun ruhu, uyuyan baka bir kimsenin ruhuyla karlap iki ruh kavgaya tutua bilir; Gineli bir zenci sabahleyin kemikleri szlayarak uyanrsa, ruhunun uykuda bir baka ruh tarafndan dvldn dnr.3 9 Ya da henz lm bir kimsenin ruhuyla karlaabilir ve onun tara fndan karlm olabilir; bundan dolay, A ru Adalarnda ev halk lmden sonraki gece evde yatmaz, nk len kimsenin ruhunun hl evde olduu varsayldmdan dte onunla kardam aktan kor karlar.40 Yine, ruhun dn fiziksel gle de nlenebilir. Santal36 Wilken, I.e. 3/ B.F. M atthes. Bijdragen tot de Ethnologic van Zuid-Celebes, s. 33: a.y.. Over de Bissoes o f heidcnschepriesters en priesteressen der Boeginezen, s. 9 ve devam; a.y., Makassaarsch-Hollandsch Woordenboek, w . Kere ve soemdng, s. 41, 569. Bu iki szckten ilki, kmes hayvanlarn arrken karlan ses, kincisiyse ruh anlamna gelir. Parada anlatlan trenler iin kullanlan terim se pakoetroe soem ngtr. 38 Slway Yoe. The Burman, his Life and Notions, ii. 100. 39 J.L. Wilson. West Afrika, s. 162 ve devam (Almanca evirisi). 40 J.G .F. Riedel, De sluik-en kroesharige rassen tussehen Selebes en Papua, s. 267. Uyuyann ruhunun ruhlarca hapsedilii ve sonucundaki ktlkler iin M asona da bkz. Bastian'm Die Vlker des stlichen Asien, ii. 387 not alntsnda.

RUHUN YAPISI

125

lar, bir insann uyuya kaldn, ruhunun ok susad iin bir ker tenkele eklinde bedenini terk ettiini ve su imek iin bir su testisi ne girdiini anlatr. Tam o srada testinin sahibi testinin azn kapatr ve ruh bedene dnemedii iin adam lr. Adam n arkada lar cesedi yakmaya hazrlanrlarken birisi su almak iin testinin tpasn aar. Kertenkele bylece kaar ve bedene dner, adam da hemen canlanr, ayaa kalkar ve arkadalarna neden aladklarm sorar. Arkadalar kendisini ld sandklarn ve cesedini yakmak zere olduklarn sylerler. A dam su almak iin bir kuyuya indiini, fakat kmakta zorluk ektiini, henz dndn syler onlara. Bylece hepsi grmlerdir bunu.41 Buna benzer bir yk Transilvanyada yle anlatlmaktadr: G een yzyl M hlbachta bir cad nn yarglanmas srasnda, bir kadnn banda altrmak zere iki adam tuttuu anlatlyor. le zeri her zamanki gibi dinlenmek zere yere uzanrlar. Bir saat sonra adam lar kalkarlar ve kadn uyandrmaya alrlar, fakat uyandran azlar. Kadm, az ak, kmldamadan yatmaktadr. G ne batarken gelip bakarlar, hl bir ceset gibi yerde uzanmaktadr. Tam o srada byk bir sinek vzldayarak geer vanlarmdan, adam lardan biri yakalar ve deriden torbasna hapseder sinei. Sonra yine kadn uyandrmaya alrlar, ama uyandramazlar. Daha sonra sinei brakrlar; sinek uarak doru kadmn aznn iine girer ve kadm uyanr. Adamlar bunu grr grm ez kadnn bir cad olduundan kukular kalmaz artk.42
41 Indian Antiquary, 1878, vii. 273; Bastian, Vlkerstmme am Brahmaputra, s. 127. Buna benzer bir yk (ruhun kertenkele ekline girdii sylenmekszin) Hindular tarafndan da anlatlyor. Panjab Notes and Queries, iii No. 679. 42 E. G erard, The L a n d beyond the Forest, ii. 27 ve devam. Buna benzer bir yk H ollanda'da anlatlr. J.W. Wolf. Nederlandsche Sagen, No.251, s.344 ve deva m. H erm otim us ile Kral G unthram m yks ayn trdendir. Bu sonuncu ykde, kraln ruhu azndan bir ylan eklinde dar kar. A risteasn ruhu azndan bir kuzgun eklinde kar. Pliny, Nat. Hist. vii. 174; Lucian. Musc. Encom. 7; Paulus, Hist. Langobardorum, iii. 34. Ayn trden bir Bat H indistan yksnde uyuyann ruhu burnundan b ir ekirge eklinde kar. Wilken, D e Indische Gids, Haziran 1884. s- 940. Bir Suabia yksnde bir kzn ruhu beyaz bir fare eklinde azndan dar szlr. Birlinger, Volksthmliches aus Schwaben, i. 303.

126

RUHUN KORKULARI

Uyuyan bir kimseyi uyandrmamak ilkel insanlarda genel bir kuraldr, nk ruhu dardadr ve geriye dnm ek iin zaman bula mayabilir; bu yzden insan, ruhu olm adan uyandrlacak olursa has talanr. Uyuyan uyandrmak mutlaka gerekiyorsa, ruhun dnmesi ne zaman brakm ak iin ok yava yaplmaldr bu.43 Bombayda, uyuyan bir kimsenin yzn acayip renklerle boyayarak ya da bir kadna byk takarak grnmn deitirm ek onu ldrm ekle bir tutulur. nk ruh dndnde bedenini tanyamayacak ve kii le cektir.44 Srplar uyuyan bir cadnn ruhunun, bedeni ou kez bir kelebek biiminde terk ettiine inanrlar. Ruhun yokluu srasnda cadnn vcudu, ayaklar bann bulunduu yere gelecek ekilde dndrlrse, ruh geri dndnde vcuda girm ek iin az bula m ayacandan cad lecektir.45 Fakat bir insann ruhunun vcudunu terk etmesi iin onun uykuda olmas gerekmez. Uyank olduu saatlerde de onu terk ede bilir, sonunda insan hastalanr ya da (yokluk uzarsa) lr. Bu yz den M oollar hastal bazan hastann ruhunun yokluuyla aklar lar, ruh ya bedenine dnmek istemiyordur ya da dn yolunu bula m am tr. Bu nedenle ruhun vcuda dnn salamak iin bir yandan vcudu olabildiince ekici yapmak, te yandansa ona dn yolunu gsterm ek gerekir. Vcudu ekici bir grnm e getir m ek iin hasta insamn btn en iyi giysileri ve en deerli eyalar yanma konur; ykanr, ttsler yaklr ve olabildiince ekici duru m a getirilir; btn arkadalar, hastann adn seslenerek ve ruhunu dnmeye ararak kulbenin evresinde kez dnerler. Ruhun yolunu bulmasna yardm etm ek iin hastann bandan kulbenin
43 Shway Yoe. The Burman, ii. 103; Bastian, Die Vlker des stlichen Asien, ii. 389; B lum entritt, "D er A hnencultus und die religisen Anschauungen der Malaien des Philippinen-Archipels," Mittheilungen d. Wiener Geogr. Gesellschaft, 1882. s. 209; Riedel. De sluik-en kroesharige rassen tusschen Selebes en Papua, s. 440: a.y.. "Die Landschaft Dawan o der W est-Tim or." Deutsche Geographische Bltter, x. 280. 44 Panjab Notes a n d Queries, ii. No. 530. 45 R alston. Songs o fth e Russian People, s. 117 ve devami.

RUHUN YAPS

127

kapsna kadar renkli bir ip gerilir. Rahip, zel giysileri iinde bir sr korkutucu eyler okur, ruhlarn urayabilecei ve onlar beden lerinden uzaklatrabilecek tehlikeleri sralar. Sonra hastaya ve ev resinde toplanm olan arkadalarna dnerek "Geldi mi?" diye sorar. Herkes Evet diye yant verir ve geri dnen ruhun nnde ei lerek hasta adamn zerine tohum serperler. Bundan sonra, ruha yolunu gsteren ip toplamr ve hastanm boynuna sarlr, hasta yedi gn hi karmakszm takacaktr bunu. Vcuduna henz ahmam olan ruhu tekrar kamasn diye hi kimse hastay korkutamaz ya da incitemez.46 Bir Hint yksnde bir kral, ruhunu bir Brahm ann l bedenine geirir, bir kambursa ruhunu kraln terk edilmi bede nine geirir. imdi kambur bir kral, kral ise bir Brahm andr. Bununla birlikte, kambur, ruhunu bir papaann l bedenine akta rarak ustalm gstermeye kandrlr, bylece kral kendi bedenine yeniden sahip olma frsatm yakalar.47 Bir baka Hint yksnde bir Brahman bir kraln l bedenini kendi ruhunu ona geirerek canlandrr. Bu arada Brahm ann vcudu yaklmtr, ruhu ise kra ln bedeninde kalmak zorundadr artk.48 Ruhun gidii her zaman isteyerek olmaz. Hayaletler, cinler ya da bycler tarafndan kendi istei dnda bedenden ayrlabilir. Bundan dolay, Burm al Karenler, evin nnden bir cenaze alay geerken, ocuklarm zel bir iple evin belli bir yerine balarlar, ocuklarn ruhlar bedenlerini terk edip gemekte olan cesede gir mesin diye. Cenaze gzden kaybolun caya kadar ocuklar bal ola rak tutulur.49 Ceset mezara yerletirildikten sonra fakat zerine top rak atlmadan nce, atlar ve lnn dostlar ukurun evresine sralanrlar, her birinin bir elinde boyuna yarlm bir bambu, teki elindeyse kk bir sopa vardr; her biri elindeki bambuyu mezara batrr ve sopay bambunun yar boyunca srterek ruhuna m ezar
40 Bastian. Die Seele und ihre Erscleinurgwesen in der Ethnographie, s. 36. 4' Pantschatantra, Beniey, s. 124 ve devam. 48 Kahc Sari! Sgara, eviren, Tawney, .21 ve devam. 49 E.B. Cross, "On t he Karens", Journal o f the American Oriental Societv, iv. 311.

128

RUHUN KORKULARI

dan kolayca dar trmanabilecei yolu gsterir. ukura toprak dol durulurken, bam bular iinde ruhlar olmasm ve ukura atlan top rakla birlikte gmlmesin diye uzakta tutulur; insanlar oradan ayr lrken ruhlarna kendileriyle birlikte gelm elerim rica ederek bam bu lar yanlarnda gtrrler,50 D aha sonra, m ezardan dnte her K aren kendine aa dallarndan yaplma kk atal bulur, ruhu na kendisini izlemesini syleyerek ksa aralarla arkasna dner ve ruhunu atala takyormu gibi bir hareket yapar, sonra da atal topraa saplar. Canlnn ruhunun lnnkiyle birlikte geride kalm a sn nlemek iin yaplr bu.5 1 Bir anne geride kk bir ocuk bra karak lrse, Burm ahlar, "kelebek"in ya da bebein ruhunun annesininkini izleyeceine ve eer geriye getirilmezse ocuun leceine inanrlar. Bunun iin de bebein ruhunu geriye almak iin bilge bir kadn arhr. Kadn, lnn yanma bir ayna, aynann zerineyse pam uktan, tyl hafif bir kuma paras yerletirir. Aynann dibin de. ak ellerinde bir kuma tutarak kzgn szlerle anneye "kelebe i" ya da ocuun ruhunu beraberinde gtrmemesi, geri gnder mesi iin yalvarr... Ty gibi kuma paras aynann yznden aa kayarken elindeki kum ala yakalar ve onu sevecenlikle bebein g sne koyar. Ayn tren bazan, birlikte oynayan iki ocuktan biri ldnde, oyun arkadann ruhunu ruhlar lkesine ard d nldnde de yaplr. Kimi zaman da geride kalan koca ya da kar iin yaplr.52 Keisar adasnda (Bat H int A dalar) hayaletler oradan geenin ru h u n u yakalar ve brakm az korkusuyla geceleyin bir m eza ra yaklamak saknmszhk saylr.5 3 Key Adallar, atalarnn ruhlar nn kendilerine yiyecek verilmeviine kzarak, ruhlarn yakalayp insanlar hasta ettiklerine inanrlar. Bunun iin de mezarn zerine yiyecek sunulan brakr ve hastann ruhunun geri dnmesine izin
i0 A .R .M M ahon, The Karem o f the Golden Chersonese, s. 318. 51 F, Mason, "Physical C haracter of tle Karens," Journal o f the Asiatic Socierv o f Bengal, 1866, pt. ii s. 28 ve devam. 52 C.J.S.F. Forbes. Brtish Burma, s. 99 ve devam; Shway Yoe, The Burman, ii. 102; Bastian, Die Vlker des stlic/en Asien, ii, 389, 53 Riedel, De sluik-en kroes/tarige rassen tussehen Selebes en Papua, s. 414.

RUHUN YAPISI

129

vermeleri ya da yolda oyalanacak olursa abucak eve gnderm eleri iin atalarna yalvarrlar.5 4 Bat Celebeste bir blge olan Bolang M ongondoda her trl hastalk, hastann ruhunu karm olan ata ruhlarna yorulur. Bu yzden de ama, hastann ruhunu geri getirm ek ve ac eken insa nn bedenine yerletirmektir. H asta bir ocuu iyiletirme abalar na gzyle tank olmu biri bunu yle anlatyor: hekimlik yapan rahibeler bezden bir bebek yapp yal bir kadnn dik tuttuu bir mzran ucuna baladlar. Rahibeler bu bez bebein evresinde dans ediyor, byl szler sylyor, bir kpei arr gibi ses ka ryorlard. Sonra yah kadn, rahibeler bebee eriebilsin diye m z ran ucunu biraz aa indirdi. Bu srada hasta ocuun ruhunun bebein iinde olduu varsaylyordu, byyle getirilmiti oraya. Rahibeler ayaklarnn ucuna basarak dikkatle yaklatlar ona ve ruhu yakalayp ellerinde sallamakta olduklar ok renkli kumalarn iine koydular. Daha som a ruhu ocuun bama yatrdlar, yani ocuun bam ruhun iinde bulunduu kum alara sarddar ve bir sre ellerini hastann ba zerinde tutarak byk bir ciddiyetle hareketsiz durdular. Birden bir silkinme oldu, rahibeler fsldayor ve balarm sallyorlard, kuma zld ruh kamt. Rahibeler evin evresinde defalarca dnerek ruhun peine dtler, gdakl yor, tavuklar kmese sokuyorlarm gibi hareketler yapyorlard. Sonunda merdivenin dibinde yakaladlar ruhu ve eskisi gibi sahibi ne verdiler.55 AvustralyalI bir byc hekim, hasta bir adamn kayp ruhunu hem en hemen ayn ekilde bir kuklann iine sokar ve kuk lay onun gsne bastrarak ruhu eski yerine koyar.56 Loyaute A d a larndan biri olan U eada llerin ruhlarna, yaayanlarn ruhlarn alma gc verildiine inanlr. nk bir insan hastalandnda, ruh-doktoru, kalabalk bir kadn erkek topluluuyla mezarla
54 Riedel, a.g.y., s. 221 ve devam. 35 N. Ph. Wilken ve IA .Schw arz, "Het heidendom en de slam in Bolaang M.ongondou", Mededeenlirigen van wege het Nederlandsche Zendeting-genootschap, 1867, xi. 263 ve devam. 36 Jam es Dawson. Australian Aborigines, s. 57 ve devam.

130

RUHUN KORKULARI

giderdi. Burada erkekler flt alar, kadnlar ruhu eve ekmek iin hafife slk alard. Bu bir sre devam ettikten sonra sraya dizilinir ve eve doru yola klrd; yol boyunca flt sesleriyle, kadnlar slk alarak babo dolaan ruha yol gsterip avu ileriyle onu nazike geriye getirirlerdi. Hastann oturduu eve girince ruha yk sek sesle bedenin iine girmesi em redilirdi.57 M adagaskarda hasta bir insan ruhunu yitirince, arkadalar aile mezarlna gider, m ezar da bir delik aarak hastann babasnn ruhuna, ruhu olmayan olu iin kendilerine bir ruh vermesini yalvarrlard. Byle diyerek deli in zerine bir balk kapatrlar, ruhu bunun iine sokarak hastaya getirirlerdi, hasta bal bana giyer ve bvlece yeni bir ruh alm olur ya da kendi eski ruhuna kavuurdu.58 Bir insann ruhunun karlmas genellikle cinlere balanr. A nnam iteler bir insan cinle karlap konuursa, cinin insann soluunu ve ruhunu iine ektiine inanrlar.59 Bir Dyak yalnz ba na yrd bir orm andan ayrlmak zereyken, cinlerden ruhunu geri vermelerini istemeyi asla unutmaz, nk orm an cinlerinden biri onu alp kam olabilir. Bir ruhun karlmas, sahibi onu kay bettiini farketmeksizin de olabilir, uyankken de olabilir, uyyorken de olabilir.60 M oluk Adalarnda bir insann sal iyi deilse, ruhunun bir eytan ya da cin tarafndan aaca, daa ya da cinin oturduu bir tepeye karld dnlr. Bir byc cinin oturdu u yeri gsterir, hastann arkadalar oraya halanm pirin, meyva, balk, i yum urta, bir tavuk, bir pili, ipekli bir giysi, altn, pazubentler vb. gtrr. Yiyecekleri sraladktan sonra dua eder ler: "Ey cin, biz buraya sana bu yiyecek, giyecek, altn vb. sunulan sunmaya geldik; al ve adna dua ettiimiz kiinin ruhunu serbest brak. Ruh, bedenine dnsn de imdi hasta olan o iyilesin. Son ra biraz bir eyler yerler ve hastann ruhunun fidyesi olarak tavuu
37 W.W. Gill, Myths a n d Songs o f the South Pacific, s. 171 ve devam. 58 G .A. Wilken, "H et animisme." D elndische Gids, Haziran 1884, s. 937. 39 Landes, "Contes et lgendes annamites," No. 76 Cochinchine Franaise, Excursions et Reconnaisances, No, 23, s. 80. 60 Perelaer, Ethnographische Beschrijving der Dajaks, s. 26 ve devam.

RUHUN YAPISI

131

serbest brakrlar; bir de i yumurtalar yere brakrlar; fakat ipek li elbise, altn ve pazubentleri kendileriyle birlikte eve getirirler. Eve varr varmaz hastann bana, iinde geriye getirdikleri sunula rn bulunduu dz bir een koyarlar ve ona yle sylerler: "Ru hun artk serbest, salarn aar ana kadar sa salim yaayacaksn bu yeryznde.'"'1 Ayn blgeden daha ada bir ykde, hastann arkadann, kayp ruhun bulunduu varsaylan yere sunular brak tktan sonra nasl kez hastann adm seslendii ve unlar ekledi i anlatlyor: "Benimle gel, benimle gel." Sonra ruhu elindeki kuma paras iine sokmu gibi bir hareket yaparak geri dnyor. Ne sana ne soluna bakmamas, rastlad kimselere tek szck sylememesi, doruca hastann evine gitmesi gerekiyor. Kapda duruyor ve hastann adn seslenerek geri dnp dnmediini soru yor. Evden dnd yantn ahnca ieri giriyor ve ruhu yakalad kuma parasn hastann boazna koyuyor, "Artk yuvana dndn" diyerek. Bazan da ruhun yerine verecek bir ey bulunur; cicili bicili giydirilmi ve gelin telleri taklm bir yapma bebek, hastann ruhu na karlk cine sunulur: "Aldn irkin bebei ver, onun yerine u gzeli al."62 Ayn ekilde, Moollar da kayn aac kabuundan bir at ve bir bebek yaparlar ve cini, hasta yerine bebei aldktan sonra ata binip oradan uzaklamaya arrlar.6 3 Yeni bir eve henz girmi kimseler cinlerden korkarlar. Bun dan dolay Celebesli A lfoerler arasnda, yeni eve girildii iin veri len yemekte rahip, ev halknn ruhlarm yenilemek amacyla bir tren yapar. Sunu yerine bir torba asar ve bir tanrlar listesini okur. O kadar ok sayda tanr vardr ki, hi durmakszn btn bir gecesini alr bu. Sabahleyin tanrlara yumurta ve pirin sunar.
61 Fr. Vaiety, Otd en nieuw Oost-Indien, iii. 13 ve devam. 62 Van Schmidt, "Aanteekeningen, nopens de zeden, gewoontet en gebruiken, benevens de vooroordeelen en bijgelovigheden der bevolking van de eilanden Saparoea, Haroekoe. Noessa Laut. en van een gedeelte van de zuidkust van Ceram," Tijdschrift voor Neerlands Indie, 1843. d. i. 511 ve devam. 63 Bastian, Die Seele, s. 36 ve devam; J.G . Ginelin, Reise drch Sibirien, ii. 35 ve devam.

132

RUHUN KORKULARI

Bu srada ev halknn ruhlarnn torbada topland varsaylr. Rahip torbay alr ve aile reisinin bann zerinde tutarak unlar syler: "te ruhun - (ruha) yarn yine git." Sonra ayn eyleri sy leyerek ayn eyi evin hanmna ve ailenin teki yelerine de yapar.6 4 B u Alfoerier arasnda, hasta bir adam n ruhunu yerine getirmenin bir yolu da bir kaseyi bir bel kemeriyle pencereden aa sarktm ak ve ruh kaseye yakalanp da yukar ekilinceye kadar orada balk gibi avlamaktr,65 Ayn halk arasnda, bir rahip, bir kuma paras ile yakalad hasta bir adam n ruhunu geri getirir ken, bir kz nclk eder ona; kz, rahibin ve ruhun, yamur yaar sa slanmamas iin byk bir palmiye aac yapran rahibin ba zerinde emsiye gibi tutmaktadr; onun arkasndan da, baka ruh larn yakalanm ruhu kurtarm a giriimlerini nlem ek iin elindeki klc savurarak yryen bir adam gelm ektedir.66 Samoallar, iki gen bycnn, bir kabile bakanmn ok has ta olarak yatt evin nnden geerken dadan bir grup tanrnn evin kaps nnde oturduunu grdklerini anlatyor. lm ekte, olan kiinin ruhunu elden ele dolatrm aktadrlar. Ruh bir yapraa sarlm ve evin iindeki tanrlar tarafndan kap nnde oturanlara uzatlmtr. Tanrlardan biri, ruhu, karanlkta tanr zannederek byclerden birine uzatr, vakit gecedir nk. Sonra btn tanr lar ayaa kalkarlar ve uzaklarlar; am a bakann ruhu bycde dir. Sabahleyin, birka kadn, ellerinde ince hasrlardan hediyeler, nl bir hekimi bulup getirmeye giderler. Kadnlar geerken by cler kyda oturm aktadr, kadnlara seslenirler, "Hasrlar bize ver, onu iyiletirelim." Bylece bakann evine giderler. ok hastadr, enesi aa sarkmtr, sonu gelmie benzem ektedir. Am a byiic64 P.N. Wilkcn, "Bijdragen tot de kennis van de zeden en gewoonten der Alfoeren in de Minalassa," Mededeelingen van wege het Nederlandsche Zendelinggenooschap, 1863, vii. 146 ve devam. Rahibin, ruhu yerine koymuken ona niin tekrar git dedii, aka bilinmiyor. 65 Riedel, "De Minahasa in 1825," Tijdschrift voor Indische Taal-Landen Volkenkunde, xviii. 523. 66 N. G raaflad. De Minahassa, i. 327 ve devam.

RUHUN YAPISI

133

ler yapra aarlar ve ruhu tekrar onun iine sokarlar, bunun zeri ne bakan hem en canlanr ve yaamaya balar.6 7 Sum atrah Baltalar yaayan bir insann ruhunun bir hayvann bedenine g edebileceine inanrlar. Bundan dolay da, rnein, doktorun, hastann ruhunu bir kmes hayvannn ruhundan kar mas istenebilir bazan, kt bir ruh onu oraya gizlemitir.6 8 Bazan da ruh gze grnr bir ekilde geri getirilebilir. Melanezyada, bir komusunun lmek zere olduunu bilen bir kadn, evinde bir hrt duyar, sanki bir pervane kanat rpmaktadr, tam bu anda bir alama ve inleme sesi ona ruhun umu olduunu sy ler. Titrem ekte olan eyi yakalar ve ruhu yakaladm bararak komaya balar. Fakat avucunu cesedin aznn zerinde aarsa da ceset canlanmaz .m O regondan Salish ya da Dzkafa Kzlderilileri, bir insanm ruhunun, lme neden olmakszn ve sahibi farknda olmakszn bir sre iin bedeninden ayrlabileceine inanrlar. Bununla birlikte, kayp ruhun vakit geirmeden bulunmas ve eski yerine konulmas gerekir, yoksa adam lr. Ruhunu kaybetmi olan insann ad, byc-hekime bir dte aklanr, hekim bu kay b haber vermek iin adam a koar. Genellikle ok sayda insan avm zamanda byle bir ruh kaybna uramtr; btn adlar byc-hekime aklanmtr, hepsi de ruhlarm geri almak iin onu kullanr. Bu ruhsuz insanlar btn gece dans ederek ve ark syleyerek evden eve dolar. Gn masna yakn ayr bir eve giderler, ierisi kapkaranlk olsun diye ev smsk kapaldr. Bunun iin atda bir delik alr, byc-hekim bir dem et tyle ufak kemik paralar ek lindeki ruhlar bu delikten ieri sprr ve bir hasr paras zerine toplar. Bundan sonra bir ate yaklr, byc-hekim bu atein n da ruhlar trlerine gre ayrr. nce lm kimselerin ruhlarn bir
67 G. T urner, Samoa, s. 142 ve devam. * 1 6 . Neuraann, "Het Pane en Bila-stroom gebied op het eiland Sumatra," Tijdschrift van het Nederlandsch Aardrijkskundig Genoot-schap, ii. de Serie. d. iii., A fdeding: m eer uitgebreide artikelen. No.2 (1886), s.302. 60 Codrington, "Religious Beliefs and Practiees in M elanesia," Journal o f the Anthropological Institute, x. 281.

134

RUHUN KORKULARI

kenara kor, genellikle ok saydadr bunlar; nk lm bir kimse nin ruhunu yaayan birine verecek olursa adam annda lecektir. Sonra, orada bulunan herkesin ruhlarm seer ayrr ve herkesi kar sna oturtarak her birinin ruhunu alr: bir kemik, aa ya da kabuk paras eklindedir bunlar; her birini sahibinin ba zerine koyar, kalbe ininceye, bylece uygun yerine yerleinceye kadar bir sr dualar ve eilip bklmelerle ruhlarn zerine hafif hafif vurur.7 0 Am boinada bycler cinlerin kard bir ruhu yerine getirm ek iin bir aatan bir dal koparr, bir ey yakalamak ister gibi onu ileri geri sallayarak hasta adamn adn seslenir. Geriye dnerek hastann bana ve vcuduna dalla vurur: kayp ruhun daln iine girmi olduu, oradan da yeniden hastaya dnd var saylr.7 1 Babar A dalarnda byk bir aacn (wokiorai) kkne kt ruhlar iin sunular braklr, ayn aatan bir yaprak koparlp hastann alnna ve gsne bastrlr; yapran iinde olan kayp ruh bylece sahibine dndrlm olur.7 2 Ayn denizdeki dier baz ada larda, bir adam, orm andan hasta ve dili tutulmu bir durum da dnerse, byk aalarda oturan kt ruhlarn onun ruhunu yakala d ve brakm adna yorulur bu. Bu yzden bir aacn altna yiye cek sunulan braklr ve ruh bir para balmumu iinde eve getiri lir.73 Sarawakl Dyaklar arasnda rahip kavp ruhu ararak bir kabn iine sokar, erginlenmemi olanlar onu orada bir tutam sa, erginlenmi olanlarsa m inyatr bir insan eklinde grebilir. Bu ruhun rahip tarafndan hastann tepesindeki bir delikten ieri sokul duuna inanlr.74 Niasta hasta adamn ruhu, yalnzca bycye
/0 H oratio Hale, U.S. Exploring Expedition, Ethnography and Philology, s. 208 ve devam. Kar. Wilkes, Narrative o f the U.S. Exploring Expedition (Londra, 1845). iv. 448 ve devam. n Riedel. De sluik-en kroesharige rassen tusschen Selebes en Papua, s. 77 ve devam. A.g.y., s. 356 ve devam. 73 Riedel. a.g.y., s. 376. '4 Spenser St. John, L ife in the Forests o f the Far East, i. 189. Ruh bazan da pam uk tohum larna benzer, (ib.) Kar. a.y., i. 183.

RUHUN YAPISI
135

Y a r d m c l a r kadn

avclarla

avdan

dnen

D ian a

Bir Kongo ky

RUHUN YAPISI

137

grnebilen bir ate bcei eklinde eski yerine konur, byc bir kuma iinde yakalayp hastann alnnn zerine yerletirir ruhu.7 5 Ruhlar yalnzca hayaletler ve cinler tarafndan deil, insanlar, zellikle de bycler tarafndan da bedenlerinden kartlabilir ve alkonabilir, Fijide, sulu suunu itiraf etmezse, kabile bakan, "se fil adamn ruhunu uzaklatrmak iin" bir barts getirir. Sank, bunu grnce hatta daha barts laf geer gemez, itirafa ba lar. nk itiraf etmezse, barts, ruhu onun iine girinceye kadar bann zerinde sallanacak, ruhu yakalar yakalamaz dikkatle katlanp bakanm kaynn ucuna ivilenecektir; ruhsuz kalmca da sulu zayflayacak ve lecektir.76 Tehlike Adasnn bycleri, ruh lar iin tuzaklar kurarlard. Tuzaklar, be on m etre uzunluunda salam dallardan yaplrd, her iki yannda, farkl byklkte ruhla ra uyacak gibi farkl byklkte halkalar olurdu; iman ruhlar iin geni halkalar, zayf ruhlar iin kk halkalar olurdu. Byclerin kin baladklar bir adam hastalandnda, evinin, yaknnda bu ruh-tuzaklarn kurarlar, ruhunun kamasn beklerlerdi. Eer tuza a bir ku ya da bir bcek eklinde yakalanrsa hasta mutlaka le cek dem ekti.7 7 Senegam bial Serereler arasnda, bir insan dma nndan almak istediinde Fitaureye (hem bakan hem rahip olan biri) gider, hediyelerle onu dmannn ruhunu krnz toprak tan yaplma geni bir kpn iine kapatmaya raz eder, kp daha sonra kutsal bir aacn altna gmlr. Ruhu kpe kapatdan adam ok gemeden lr.78 Kongolu baz zenciler byclerin insan ruh larm ele geirebileceine inanr, bycler bu ruhlar bir hayvann az dii iine kapatr ve beyazlara satar, beyazlar da onlar deniz
'5 Nieuwenhuisen en Rosenberg, "Verslag om trent het Eiland Nias," V a h a n del, van het Batav. Genootsch. Van kunsen en Wetenschappen, xxx. 116: Rosenberg, Der Malayische Archipei, s, 174. > ( >Williams, Fiji and the Fijians, i. 250. " Giil, Myths and Songs o f the South Pacific, s. 171; ve, Life in the Southern Isles, s. 181 ve devam. '8 L.J.B. B renger-Fraud, L es Peuplades de la Sngambie (Paris. 1879), s.

277.

138

RUHUN KORKULARI

altndaki lkelerinde altrr. Kyda alan iilerin ounun bu ekilde elde edildiine inanlr; bu yzden de bu insanlar oralara ticarete gittiklerinde umutla, lm yaknlarm aranrlar evrede. Ruhu bu ekilde kle olarak satlm olan kimse, "hemen deilse bile belli bir sre iinde" lr.79 H aw aide, yaayan insanlarn ruhlarm yakalayp su kabaklan iine hapseden, sonra da yemeleri iin insanlara veren bycler vard. Yakalanm bir ruhu ellerinde skarak insanlarn gizlice gmlm olduu yerleri kefederlerdi. Kanada Kzlderilileri ara snda, bir byc bir inam ldrm ek istedii zaman, kendi tan ruhlarn gnderirdi, onlar da kurbann ruhunu ta ya da buna ben zer bir biimde getirirdi. Byc bir kl ya da baltayla kanatmcaya kadar ruha vururdu, ruh kanadka ait olduu insan da gten der ve lrd.8 1 A m boinada bir hekim bir hastann ruhunun bir daha ele geirilmez ekilde gtrldne inandrlabilirse, onun yerini bir baka insandan alnm bir ruhla doldurm a yollarn arar. Bu amala geceleyin bir eve gider ve sorar: "Kimse yok mu?" Eer ierdeki yant verm e dncesizliini gsterirse, kapnn nnden bir avu toprak alr, vamt veren kiinin ruhunun bu toprak iine gemi olduuna inanlr. Bu topra hasta adamn yastnn altma serer, birtakm hareketler yapar, byiece alman ruh hastann bede nine aktarlm olur. Daha sonra hekim evine dnerken, ruhun asl sahibine dnmemesi iin onu korkutm ak amacyla iki el ate eder/'2 Bir Karen bycs uyuyan bir kiinin serbest dolamakta olan ruhunu yakalayp lm bir adamn bedenine aktarabilir. Uyu yan kii lrken, lm olan kii yaama dner. Fakat uyuyann arkadalar da uyuyan bir baka kiinin ruhunu almak iin bir byc tutarlar, bu kez o canlanrken br lr. Bu ekilde son
,9 W .II. Bentley. Life on the Congo (Londra. 1887), s. 71. ,> 0 Bastian. Allerlei aus Volks-und Menschenkunde (Berlin. 1888). . 119. 81 Relations des Jsuites, 1637. s. 50. 52 devam. Riedel, De sluik-en Krncsharige rassen msschen Selebes en Papua, s. 78 vc

RUHUN YAPISI

139

suz sayda lme ve yeniden yaama kavuma olaynn olduu varsa ylr.8 3 ngiliz Kolombiyas Nass Nehri Kzlderilileri, bir hekimin, hastasnn ruhunu yanllkla yutabileceim dnr. Bunu yapt na inanlan hekim baka hekimler tarafndan hastann zerine diki lir, ilerinden biri parmaklarm hekimin boazna sokarken bir ba kas parm aklarnn eklem yerleriyle midesine bastrr, ncsyse srtna vurur. Eer ruh hekimin iinde deilse ve ayn ilem yine lendikten sonra yine baarsz olunursa, ruhun ba-hekimin kutu sunda olmas gerektii sonucuna varlr. Bunun zerine bir grup hekim evinde ziyaret eder onu ve kutusunu karmas istenir. Hekim kutuyu karp iindekileri yeni bir hasr zerine dizince, onu topuklarndan tutup ba demede bir deliin zerine gelecek biimde havaya kaldrp bu durumda bam ykarlar, "ykanmadan arta kalan su alnr ve hasta adamn bandan aa dklr. 'w Ruhlarn geriye arlmas ve yerine konmas konusundaki dier rneklerle ilgili gnderm eler de aadadr.8 5
83 E.B. Cross. "On t he Karens," Journal o f the American Oriental Sociey, iv. 307. 84 J.B. McCullagh. The Church Missionarv Glcaner, xiv. No. 164 (Austos. 1887), s. 91. Ayn yk "North Star"dan alnmtr (Sitka, Alaska. Aralk 1888), Jour nal o f American Foi/c-lore, ii. 74 ve devamnda. T re nin ikinci ksmna ait Mr, McCullaghm anlatm (m etinde aynen verilmitir) pek ak deil. yle grnyor ki. ruhu ba-hekimin kutusunda bulamaylar zerine, tpk teki doktorlarn daha nce yapm olduu gibi, onu yutmu olabilecei gelir akllarna. Bu varsaym dene mek iin, ruhu iinden dar boaltm ak amacyla topuklarndan tutup ba aa geti rirler; kayp ruh. bann ykand suyun iinde olabilecei iin hastann bandan aa dklr, bylece ruh yerine konmaya allr. Daha nce de grdmze gre, bulunan ruh genellikle hastann bana aktarlyordu. 85 Riedel. De Topannuasu o f oorspronkclijkc volksstammcn van Central Selehes (O vergedruki uif de Bijdragen tot de Taal-Land-en Volkenknde van Nedcrlandsch-Indie. 5e volgr. i.), s. 17. Neumann. "Het Pane en Biia-stroomgebied," Tijdschrft van het Nederlandsch Aardrijksktndig Genootschap, ii. de Serie. d. ii., Afdeeling: rneer uitgebreide artikeien. No.2 (1886), s. 300 ve devam; Priklonski, "Die Jakuten". Bastian. Allcrlei as Volks-und Menschcnktnde, ii. 218 ve devam;

140

RUHUN KORKULARI

Fakat burada sraladm ruhsal tehlikeler, yabanl insan teh dit eden tehlikelerin hepsi deildir. Yabanl ounlukla glgesine ya da yanssna ruhu diye, ya da her durum da kendisinin canl bir paras olarak bakar, byle olunca da m utlaka kendisi iin bir tehli ke kaynadr. nk ayaklar altna alnr, dvlr ya da baklanr sa, acy bu hareket kendisine yaplm gibi hisseder; kendisinden btnyle ayrldndaysa (bunun olabileceine inand iin) lr. W etar adasnda, glgesini mzrakla yaralamak ya da bir klla kes mek yoluyla bir insan hasta edebilen bycler vardr.* Sankara run, Hindistandaki Budistleri ortadan kaldrdktan sonra N epale gittii, orada da Yce Lam ayla dnce ayrlna dt syle nir. Doast glerini kantlamak iin gkyzne utu. Fakat Yce Lama, o ykselirken glgesinin yerde salndm grnce ba n glgeye batrd, o zaman Sankara yere dt ve boynu krld.8 7 Babar A dalarnda cinler, bir insamn glgesini smsk tutmak ya da dvmek ve yaralamak yoluyla bir insann ruhuna egemen olurlar.8 8 M elanezya'da zerine bir insamn glgesi derse tadaki cinin ______________________________ * _______________
Basian. Die Vlkcr cles siichen Asicn, ii. 388. iii. 236: ve Vikcrsummc am B rahm a putra, s. 23; ve "Hgelstamme A ssam s. Verhandlungen d. Berlin. Geseil. f. Anthropol. Ethnol. and Urgesduchte, 1SS1, s. 156; Shway Yoe. The Burman, i. 283 ve deva m, ii. 101 vc devam; Sproat, Scenes and Studies o f Savage Life, s. 214: Doolittle. Social Life o f the Chinese, s. 110 ve devam (ed. Paxton Mood); T. Williams. Fiji and the Fijians, i. 242; E.B. Cross. "On the Karens", Journal o f the American Oriental Society, iv. 309 ve devam; A.W. Howitt", "On some A ustralian Beliefs", Journ. Anthrop. Inst. xiii. 187 ve devam; ve "On A ustralian Medicine Men", Journ. Anthm p. Inst. xvi. 41; E.P. H oughton, On the Land Dayaks of U pper Saraw ak, Memoirs o f the Anthropological Societv o f London, iii. 1% ve devam; L. D ahle. Sikidy and Vintarta," Antananarivo A nnual and Madagascar Annual, xi. (1887) s. 320 ve devam; C. Leemius, D e Lapponibus Finmarchiae eorumque lingua, vita et religione pristma commentatio (Copenhagen, 1767), s, 416 ve devam. Bir sre nce dostum Profesr W. Roberston Smith, Ezekiel xiii, 17 ve devamnda anlatlan ruh avlama uygulamas nn metinde anlatlanlara benzer olmas gerektiini syledi bana. 86 Riedel. D e Sluik-cn kroesharige rassen tussehen Selebes en Fapta, s. 440. 8/ Basian, D ie Vlker des stlichen Asen. v. 455. Riedel. a.g.y., s. 340.

RUHUN YAPISI

141

insann ruhunu ekip ald talar vardr.89 Ekvator yaknnda iki ada olan Am boina ve Uliasede leyin ok az ya da hi glge d mez yere, bunun iin de gn ortasnda evden dar kmamak bir kuraldr, nk karsa insann ruhunun glgesini kaybedecei var saylr.90 M anganianlar gl sava Tukaitawanm yksn anla trlar: gc, glgesinin uzunluuyla artar ve azalrm. Sabahleyin, glgesi en uzun durumdayken gc doruunda olurmu; ama le ye doru glgesi ksaldka gc de onunla birlikte ekilirmi, tam leyin en aa dereceye gelinceye kadar; leden sonra glge uza dka, gc yerine gelirmi. Bir kahram an, Tukaitawanm gcnn gizini kefetmi ve tam le vakti ldrm onu.9 1 Tropiklerin dn daki topraklarda bile leyin glgenin klmesi olgusu, eski ve ada Yunanhlar, Transilvanyadan Rom anyallar gibi eitli halk larn bu saate kar duyduu boinana dayanan korku duygusunu yaratm olmasa bile glendirmi olabilir.92 Bu olgudan da, le saatinin Yunanhlar tarafndan, glgesiz llere kurban verme saati olarak niin seildiini anlayabiliriz.93 Eski insanlar A rabistanda bir srtlan bir insann glgesine basarsa, onun konuma ve hareket etme gcn elinden alacana; ay nda dam da duran bir kpe in glgesi yere der de bir srtlan ona basarsa, kpein sanki bir iple ekilmi gibi damdan deceine inanrlard.94 Bu rneklerde
89 Codrington. "Religions Beliefs and Practices in Melanesia," lourn. Anthrop. Instit. x. 281. 90 Riedei, a.g.y., s. 61. 91 Gill, Myths and Songs o fth e South Pacific, s. 284 ve devam. 92 B ernard Schmidt, Das Volksleben der Neugriechen, s. 94 ve devam; 119 ve devam; Grim m, Deutsche Mythologie, ii. 972; Rochholz. Deutscher Glaube und Bra ndi, i.62 ve devam; E. G rard, The L a n d beyond the Forest, i. 331. 93 Schol. on A ristophanes. Ran. 293. 94 fA ristoteles] Mirab. Auscult. 145 (157); Geoponica xv. I. Sonuncu pasajda. KUTye iavrhv 'i k. ary okumalyz: balamn gerektirdii, Bochartm alntlad ve evirdii Damri pasajnn dorulad bir dzeltm edir bu, Hierozoicon, i.c. 833, "cum ad itmam calcat umbram canis, qui supra tectura est, canis ad eam jscil. Hyaenam] decidit, et ea ilium de\>orat. " Kar. W. R obertson Smith, The Religion o f the Semites, i. 122.

142

RUHUN KORKULARI

glge, aka ruhun edeeri deilse bile en azndan insann ya da hayvann canl bir paras olarak grlmektedir, yle ki glgeye yaplan bir zarar kii tarafndan sanki bedenine yaplm gibi hisse dilmektedir. A rkadiada Lycaeus Dandaki Zeus tapnana kim girerse, glgesini kaybedeceine ve bir yl iinde leceine inanlr d.'5 5 Glgenin yaama ya da ruha edeer oluu belki de hibir yer de, Gney Dou Avrupada bugne kadar uygulanan baz trelerdekinden daha ak bir ekilde grlmez. ada Y unanistanda, yeni bir binann temeli atlrken, bir horoz, bir ko, ya da koyun kesmek ve kann temel tam a aktmak, daha sonra da kesilen hayvan bu tan altna gmmek bir tredir. Kurbann amac binaya salamlk ve kalclk verm ektir. Fakat bazan, binay yapan kimse bir hayvan kesmek yerine bir adam kandrarak temel tama arr, vcudunu ya da vcudunun bir parasn gizlice ler ve ly temel tann altma gm er; ya da tem el tam adamn glgesi zerine yatrr. Ada mn bir yl iinde leceine inanlr.96 Bulgarlar halen buna benzer bir tre uygularlar. Eer bir insan glgesi bulamazlarsa, o tarafa gelen ilk hayvann glgesini lerler.97 Transilvanyada RomanyalI lar, glgesi bu ekilde hapsedilen kiinin krk gn iinde leceine inanr; bunun iin de yapm srecinde olan bir binann yanndan geen insanlar bir uyar sesi duyabilirler: "Dikkatli ol, glgeni al masnlar!" Yakn zam anlara kadar, ileri, m im arlara duvarlarn salamlatrmak iin glge salamak olan glge tccarlar vard.9 8 Bu rneklerde glgenin lm ne glgenin kendisinin bir edeeri olarak baklyor, onun gmlmesiyse, ondan yoksun kald iin le cek olan adam n yaamnn ya da ruhunun gmlmesidir. Bu gre nek, yapya g ve kalclk vermek iin yeni bir binann duvarlarna canl bir insann kapatlmas ya da temel tann altnda ezilmesi eski greneinin yerini almtr.
Pausanias, viii. 38, 6; Polybius, xvi. 12,7; Plutarkhos, Quaest. Graec. 39. 96 B. Schmidt, D as Volksleben der Neugriechen, s. 196 ve devam. 0/ R alston, Songs o f the Russian People, s. 127, '> s W. Schmidt, Das Jahr u n d seine Tage in Meinung u n d Brauch der Romnen Siebenbrgens, s. 27; E. G erard, The L a n d beyond the Forest, ii. 17 ve devami.

j j

:
j |

RUHUN YAPISI

143

Bazlar bir insann ruhunun glgesinde olduuna inanrken, bazlar da (ya da ayn kiiler) onun suda ya da aynada yansmasn da olduuna inanr. "Andamanllar glgelerine deil (aynadaki) yan smalarna ruhlar gzyle bakarlar."" Fijililerin bazlar insann, biri aydnlk, biri kara olmak zere iki ruhu olduunu sanrlard; koyu olan Cehenneme gider, aydnlk olan ise onun sudaki ya da aynadaki yansmasdr. !0 Yeni Gineli M otumotular, bir aynada suretlerini ilk kez grdklerinde, yansmalarnn ruhlar olduunu sanrlard.1 0 1 Yansma-ruh, insann dnda olduu iin glge-ruhla ayn tehlikelere aktr. Glge baklanabildii gibi o da baklanabi lir. Bundan dolay, bycleri evden uzak tutmann Azteke bir yolu, kapnn arkasna iinde bak bulunan bir kova su brakmak tr. Bir byc eve girdiinde suda bak lanm yanssn grnce ylesine korkard ki geri dnp kaard.1 0 2 Zulular, iinde yansma larm alp gtrecek bir hayvan olduuna ve o zaman da lecekleri ne inandklar iin karanlk bir su birikintisine bakmazlar.1 0 3 Basutolar timsahlarn, yansmasn su altna ekerek bir insan ldrme gcne sahip olduunu sylerler.1 0 4 Semer Adasnda (Melanezya) bir glck vardr, "iine bakan lr; kt ruh, sudaki yansmasn yakalayarak yaamn elinden alr insann. "U to Eski Hindistanda ve eski Yunanistanda bir insann sudaki yansmasna bakmamasnn neden bir atasz olduunu ve Yunanl larn bir insann dte kendisini bu ekilde suda yansm grmesini
99 E.H. Mann. Aboriginal Inhabitants o f the A ndam an Islands, s. 94. 100 Williams. Fiji, i. 241. 101 Jam es Chalmers, Pioneering in New Guinea (Londra, 1887), s. 170. 102 Sahagun, Histoire gnrale des choses de la Nouvelle-Espagne (Paris, 1880), s. 314, inliler, kt ruhlarn eve girip de aynada kendilerini grnce korkup kaa caklarna inandklar iin evlerinde idollerin zerine pirin aynalar asarlard (China Review, ii. 164.). 103 Callaway, Nursery Tales, Traditions, and Histories o f the Zulus, s. 342. 104 A rbousset ve Daumas, Voyage d explorations au Nord-est de la Colonie du Cap de Bonne-Esprance, s. 12. 105 Codrington, "Religious Beliefs and Practices in Melanesia." Journ. Anthrop. Instit. X . 313.

144

RUHUN KORKU'LARI

neden bir lm iareti savdn imdi anlayabiliriz.1 0 6 Sudaki ruhla rn kiinin yansmasn (ruhunu) suyun altna ekmesinden ve onun ruhsuz kalp lmesinden korkarlard. Sudaki yansmasn grme sonucu zayflayp len gzel Narkissos klasik yksnn kkeni buy du belki de. Kendi gzel hayaline k olduu iin ld aklama s belki de daha sonra, yknn eski anlam unutulduktan sonra uydurulmutur. Ayn eski inan, zayflam bir biimde, bir su peri si gren kiinin zayflayp lecei gibi bir ngiliz boinamnda hl srmektedir.
Yazk, ay bir parlamasn gkyznde Gstermek iin insana grmemesi gerekeni! Bir gen kz grdm derede. Byle de gze] olur mu ki! Bakakaldm yzne, birazck aralad Dudaklarn, ark syleyecekti sanki; Sular yzn kaplad Bir sr halkalarla. Biliyorum solup gidecek yaamm, Biliyorum szleceim bo yere, lml amurdan yaplma bir adamm, O ise bir ilahe!

Dahas, bir lmden sonra evdeki aynalarn yzn rtm e ya da duvara dndrme gibi yaygn bir treyi de aklayabiliriz imdi. nsann iinden aynadaki yansmas eklinde dar frlayan ruhun, gmlene kadar evin iinde dolat varsaylan lenin hayaleti tara fndan karlmasndan korkulmaktadr. Bylece tre, bir dte bedenden dar kan ruhun hayalete rastlayp karlaca korku suyla, l km bir evde uyumama gibi bir A ru tresiyle tam bir koutluktadr.1 0 7 Oldenburgta, bir insan bir lmden sonra kendi
106 Fragmenta Philosoph, Graec. ed. Mullach, . 510; A rtcm idorus. Onirocr. ii. 7; Laws o f Mam, iv. 38. 10/ Bkz. s. 124 ve devam.

RUHUN YAPISI

145

sini aynada grrse kendisinin de leceine inanlr. Bunun iin de evdeki btn aynalarn yz beyaz bir kumala rtlr.10 8 A lm an yann baz yerlerinde bir lmden sonra yalnzca aynalarn deil, parlayan, ldayan her eyin (pencere camlar, saatler, vb.) st rtlr,1 0 9 hi kukusuz, insann hayalini yanstabileceklerinden dolay. Bir lmden sonra aynalarn rtlmesi ya da yzlerinin duvara evrilmesi grenei ngiltere'de skoyada ve M adagas karda da kendini gsteriyor.1 1 0 Bombayda Snni M slmanlar, lmekte olan bir insann bulunduu odadaki aynay bir bezle rter, l gmlmek zere gtrlnceye kadar da amazlar. Bir de gece leyin uyumak zere yataklarna ekilmeden nce yatak odalarnda ki aynalar rterler.1 1 1 H astalarn aynaya bakm am alarnn ve bir has ta odasndaki aynann rtlmesinin nedeni de ak; ruhun kolaylk la uabildii hastalk zamannda, aynadaki yansma yoluyla ruhun bedenden dar frlamas zellikle tehlikelidir. Bu nedenle bu kural, baz insanlarn uygulad hastalar uyutmama kuralyla kesin likle kouttur;1 1 2 nk uykuda ruh bedenden dar frlar ve bir daha dnmemesi tehlikesi her zaman vardr. "Raskolniklerin d n cesine gre, bir ayna, eytann icat ettii lanetli bir eydir,1 '1 1 3 belki de bunun nedeni, aynann, yansma halinde ruhu ekip alma ve bylece yakalanmasn kolaylatrma gcdr. Glgeler ve yansmalar iin sylenen eyler portreler iin de geerlidir; portrelerin genellikle kiinin ruhunu tadna inanlr ounlukla. Bu inanta olan kiiler doallkla, suretlerinin alnma sndan nefret ederler; nk eer portre ruh ise, ya da en azndan
108 W attke, Der Deutsche Volksaberglabe, paragraf 726. 109 Ayn yerde. 110 Folk-lore Journal, ili. 281; Dyer. English Folk-lore, s. 109; J. Napier. Folk-lo re, or Superstitious Beliefs in the West o f Scotland, s. 60; Ellis. History o f Madagascar. i- 238; Revue d'Ethnographic, v. 215. U1 Panjab Notes and Queries, ii. 906, 112 Folk-lore Journal, vi. 145 ve devam; Panjab Notes and Queries, ii.. N o.378, 113 Ralston. Songs o f the Russian People, s. 111. Bununla birlikte, bu kar k yalnzca sofuca bir ey olabilir. P rofesr W. R obertson Smith, bana Raskolnik lerin garipliklerinin byk lde abartlm sofulua bal olduunu sylyor.

RUHUN KORKULARI

portresi, yaplan kiinin canl bir parasysa, portreye sahip olan kii, onun asl zerinde ldrc bir etki yapabilecektir. rnein Gney Am erikah Canelos Kzlderilileri ruhlarnn resimle almp gtrldn dnrler. Bunlardan ikisi, fotoraflar alndktan sonra o kadar korkarlar ki, ruhlarnn almp gtrldnn ger ek olup olmadm sorm ak iin ertesi gn fotorafya gelirler.1 1 4 M r. Joseph Thomson, Dou Afrikada baz W ateitalann fotoraf larm ekmeye kalknca, onun, ruhlarn ele geirmeye alan bir byc olduunu, eer suretlerini alrsa kendilerinin artk tam am en onun elinde olacaklarn dndler.1 1 5 Wied Prensinin, portresini yapmak istedii bir Kzlderili, bunun lmne neden olacana inand iin izilmesini kabul etm edi.1 1 6 M andanlar da portreleri bir bakasnn elindeyse ok gemeden leceklerine ina nrlard; hi olmazsa, bir panzehir ya da garanti olarak portreyi yapan sanatnn resminin de kendilerinde olmasn isterlerdi.1 1 7 Ayn inan Avrupann eitli yerlerinde hla yaamn srdrm ek tedir. Yunan Carpathus adasnda baz yal kadnlar, birka yl nce, gten dp lecekleri dncesiyle resimlerinin yaplmas na ok kzmlard.1 1 8 Rusyada baz kimseler siletlerinin alnmas n kabul etmezler, nk bu yaplrsa yl sona erm eden leceklerin den korkarlar.1 1 9 skoyann Batsnda, "uursuzluk getirir diye suretlerinin alnmasna kar kan; fotoraflar ekildikten sonra bir gn bile salkl yaamam olan birok arkadalarm rnek gsteren" kimseler vardr.1 2 0
114 hm . ix. 392. A. Simson. "Notes on the .livaros ad Canelos Indians." Journ, Anhrop.

11 :1 J. Thom son. Through Masai Land, s. 86. 116 Maximilian Prinz zu Wied. Reise in das innere N on-Am erika , i. 417. u 7 A.g.y., ii. 166. 118 "A far-off G reek Island." B lackw ood s Magazine, ubat. 1886, s. 235. 119 Ralston, Songs o f die Russian People, s. 117. 120 Jam es Napier, Folk-lore: or, Superstitious Beliefs in the West o f Scotland, s. 142. Ayn trden daha baka rnek iin bkz. R. A ndree. Ethnographische Parallelen und Vergleiche, Neue Folge (Leipzig, 1889), s. 18 ve devam.

KRALLIK VE RAHPLK TABULARI

147

3 Krallk ve Rahiplik Tabular (devam)


R uh ve onun ak olduu tehlikeler konusunda ilkellerin dn celeri zerine syleyeceklerimiz bu kadar. Bu dnceler bir tek halkla ya da bir tek lkeyle snrl deildir; ayrntlarda eitli dei ikliklerle btn dnyada ayn dncelere rasdanm akta ve daha nce de grdmz gibi ada Avrupada da halen yaamaktadr. Bu kadar derine kk salm, bu kadar yaygnlam inanlar ilk kral lklarn iine dkld kalbn ekillenmesine m utlaka katkda bulunmu olmas gerekir. nk her birey kendi ruhunu, onu bir ok ynlerden tehdit eden tehlikelerden korumak iin byle rpn dna gre, btn insanlarn mutluluu, refah hatta varl kendisi ne bal olan, bunun iin de korunmas herkesin ortak kar olan kral iin kimbilir nasl dikkat harcanyordu? Bu nedenle, kraln yaamm, ilkel toplumda her insann kendi ruhunun gvenlii iin uyguladklarndan ok daha fazla sayda ve ok daha ince bir nlem ler ve sakntlar sistemiyle korunuyor olarak bulmamz gerektiini dnyoruz. Gerekten de, daha nce grdmz ve imdi daha ayrntl olarak greceimiz gibi, ilk krallarn yaam kl krk yaran bir kurallar topluluu ile dzenlenirdi. Bu durumda, bu kurallarn, kraln yaamn korumak iin uygulandn a priori tem ellere daya narak anladmz nlemlerin ayn olduunu varsayamaz myz? Bu kurallarn kendilerinin incelenmesi bu varsaym dorular. nk bundan yle anlalyor ki, krallarn uyduu kurallardan bazlar, tek tek kiilerin kendi ruhlarnn gvenlii bakmndan uyduu kurallarn ayndr; hatta krala garip grnen kurallarn hepsi olma sa bile ou, bunlarn kraln gvenliini korumaktan baka bir ama tamad varsaymna dayanarak kolayca aklanabiliyor. imdi bu krallk kurallarndan ya da tabularndan bazlarn srala yp her biri zerinde, kuraln ilk amacn kendi nda yerine oturt maya yarayacak yorumlar ve aklamalar sunacam. Krallk tabularnn amac kral btn tehlike kaynaklarmdan soyutlamak olduu iin, sonuta, o uyduu tabularn say ve skl na gre az ya da ok tam bir inziva durum unda yaamaya zorlan yor olmaktadr. Btn bu tehlike kaynaklarmdan hibiri, bir yaba-

148

RUHUN KORKULARI

mJ iin, byden ve byclkten daha korkun deildir, yabanl da bu byclk iini yapan btn yabanclardan kukulanr. Dola ysyla, yabanclarn isteyerek ya da istemeyerek ortaya kard bu zararl etkilere kar korunm ak yabanl nlemin temel bir buyruu dur. Bu yzdendir ki, yabanclarn bir yreye girmesine izin verilme den nce, en azndan yre halk iine zgrce karm alarna izin verilmeden nce, yabanclarn by glerini ellerinden almak, onlardan geldiine inanlan zararl etkileri karlamak ya da deyim yerindeyse, beraberlerinde getirdikleri varsaylan kirli havay mik roptan arndrmak amacyla lkenin yerlileri baz trenler yapar ounlukla. rnein, Nanum ea adasnda (Gney Pasifik) gemiler den kan ya da baka adalardan gelen yabanclarn, hepsi ya da tekilerin temsilcisi olarak birka adadaki drt tapnan her biri ne gtrlp, tanrnn bu yabanclarn beraberlerinde getirmi ola bilecekleri herhangi bir hastal ya da ihaneti nlemesi iin dualar edihnceve kadar, halkla iliki kurm alarna izin verilmezdi. Sunakla ra etler braklr, tanrnn onuruna arklar sylenir, danslar edilir di. Bu trenler yaplrken rahiplerin ve onlara yardm eden kiilerin dnda btn halk ortalkta grnm ezdi.1 2 1 Mr. New ve grubu, yredeki kabilelerin tehlikeli eytanlarn yuvas olduuna inandkla r Afrikann yce da Kilim anjaroya bir trman denemesinden dnlerinde, oturulan blgenin snrlarna girer girmez orann otu ranlar taralndan, zerlerine "kt etkileri yok etm e ve kt ruhla rn bysn uzaklatrma gcne sahip olduu varsaylan, profes yonelce hazrlanm bir iki" serpilerek bylerden arndrlmlar d.1 2 2 Yorubann (Bat Afrika) i blgelerinde kentlerin giri kapla rndaki nbetiler genellikle Avrupal gezginleri kabul edilmeden nce karanlk knceye kadar bekletirler; yabanclar gndz vakti ieri alnrsa onlarn arkasndan cinlerin de gireceinden korkulur nk.1 2 3 Borneolu Ot D anom lar arasnda, yreye giren ya
121 Turner, Samoa, s, 291 ve devam. 122 Charles New. Life, Wanderings, and Labours in Eastern Africa, s. 432. Kars, a.g.y., s. 400, 402. Kilimanjarodaki cinler iin bkz. Krapf. Travels Researches etc. Eastern Africa, s. 192. 123 Pierre Bouche. La Cote dcs Esciaves et le Dahomey, s. 133.

KRALLIK VE RAHPLK TABULARI

149

banclarn yerlilere belli m iktarda para dem esi tredendir: bu para, topran ve suyun ruhlarn yabanclarn orada bulunuuna raz etmek ve lke halkmdan ltuflarm esirgememeye, pirin-hasadm vb. kutsamaya ikna etmek iin onlara kurban edilecek hayvan lara (yaban sr ya da domuz) harcanr.1 2 4 B orneoda belli bir yre nin insanlar, kendilerini hasta eder korkusuyla bir Avrupal gezgi nin yzne bakm aktan korkarak, karlarm ve ocuklarn ona yak lamamalar iin uyarrd. M eraklarn yenemeyenler kt ruhlar yattrmak iin kmes hayvanlar keser ve kanlarn zerlerine srerlerdi.1 2 5 Laosta bir yabancya iten davranlm adan nce ev sahibinin ata ruhlarna sunularda bulunmas gerekir; bu yaplmazsa ruhlar gcenip ev halkna hastalk yollayabilirdi.126 Mentawej A dala rnda bir yabanc, ocuklarn bulunduu bir eve girince baba ya da evin bir baka yesi, ocuklarn salarna taktklar ssleri alp yabancya uzatr, o da bunlar bir sre elinde tutar sonra geri verir. Bunun, ocuklar bir yabancy grmenin onlar zerine getirecei kt etkiden koruyaca dnlr.1 2 7 oban A dasnda Kaptan Moresby, tayfasn karaya karmadan nce byden kurtulma ile minden geirilmiti. Karaya atladnda bir eytan-adam sa elini yakalam ve bir deste palmiye yapram kaptann bann zerinde sallamt. Sonra "azna kk yeil bir filiz koyarak ve elimi hl smsk tutarak yapraklar sol elime tututurdu, daha sonra byk bir aba harcyormu gibi filizi azndan ekti bylece kt ruhu karyordu ve uzaa frlatrm gibi kuvvetle dar fledi. imdi ben azmda bir filiz tutuyordum, ayn ilemi tekrarlad." D aha son ra her ikisi, yere saplanm ve ucu bklerek yapraklar balanm bir ift sopa evresinde yarr. Baka birtakm trenlerden sonra, eytan-adam, Kaptan Moresbynin om uzlan dzeyine kadar defalar ca srayarak (elleri kaptann omuzlarna dokunur) ilemi bitirir: "eytan yendiini ve imdi onu yerde ayaklar altnda inediini
l2 a C.A.L.M. Schwaner. Borneo, ii. 77. m A.g.y., ii. 167. l2i> E. Aymonier. Notes sur le Laos, s. 196.

127 Rosenberg, Der Malayische Archtpel, s. 198.

150

RUHUN KORKULARI

gstermek istermi gibidir.1 2 8 Kuzey A m erika Kzlderilileri "yaban clarn, zellikle de beyaz yabanclarn ou kez kt ruhlarn eli inde olduunu dnrler. Zararl eyler yapmaktan holandklar iin bu ruhlardan ok korkarlar. Ba-hekim in grevlerinden biri bu ruhlar kovmaktr. Bazan beni hi kimsenin tanmad ya da gelme mi beklemedii bir kampa giderdim ya da iinden geerdim, epe evre kulbelerin ortasnda ayakta duran ve bir sr anlalmaz sz leri tekdze bir geniz sesiyle bararak tekrarlayan uzun boylu, yar plak bir yabanlla yz yze gelir dim. "1 2 y Crewaux Gney Am eri kada dolarken Apalai Kzlderililerinin kyne girdi. Oraya var ndan birka dakika sonra Kzlderililerden bazlar ona bir sr iri kara karnca getirdi, srmalar ok ac veren trden bu karncalar bir palmiye yapra zerine konmutu. Sonra kydeki btn insan lar, ya ya da cinsiyet ayrm olmakszn, karsna geldi, yzlerini kalalarn karncalara sokturm ak zorundayd onlarn. Bazan karn calar tenin zerine hafife koyduunda, "Daha! Daha!" diye bar yorlard; derileri sanki srganla dvlm gibi kabar kabar olunca ya kadar srtyorlard kendilerini.1 3 0 Bu trenin amac, Am boina ve Uliasedeki bir grenekten aklk kazanyor: insanlar orada, kendi lerine de yapabilecek olan hastalk eytanm karncalanm a duyu suyla uzaklatrmak iin hastann zerine zencefil ve karanfil gibi iyice toz haline getirilmi ac baharat serperlerdi.1 3 1 Baz Borneo ve Celebes yerlileri buna benzer bir amala, vcudunu tehlikeli ruhla rn sard varsaylan bir kimsenin bama ya da vcuduna pirin ser perler; daha sonra getirilen bir kmes hayvan kiinin bandan ya da vcudundan pirinleri gagalayarak alrken, derisine bir kozalak gibi yapm olan ruhu ya da cini de birlikte uzaklatrm olur ora dan. Bu i, rnein, bir gmme trenine katlm ve bu nedenle
128 K aptan John Moresby, Discoveries a n d S n eys in New Guinea, s. 102 ve devam, 129 R. I. Dodge, Our Wild Indians (H artford, Conn.: 1886) s. 119. 130 J. Crewaux, Voyages dans VAmenque du Slid, s. 300. * 31 Riedel, De sluik-en kroesharige rasscn tusschen Selebes cn Papua, s. 78.

KRALLIK VE RAHPLK TABULARI

351

vcuduna lnn hayaletinin girdii dnlen kiilere yaplr.1 3 2 Ayn ekilde, bir ly mezara gtrm olan Basutolar ellerini, baparman ucundan iaretparmamn ucuna kadar bir bakla kaztrlar ve yaraya byl bir madde srerlerdi,1 3 3 kukusuz, bun dan ama derilerine yapm olabilecek hayaleti kovmakt. Nias halk, satn aldklar silahlar ve giysileri dikkatle ovarak ve silerek, bu eyalarla onlar satn aldklar kimseler arasndaki btn ilikile ri silmeye alrlar.1 3 4 Yabanclardan bu korku, belki de, onlar onurlandrmaktan ok, bazan kabullerinde onlara uygulanan ama niyetin dorudan belirtilmedii baz trenlerin nedenidir. Afganis tanda ve rann baz blgelerinde, gezgin, bir kye girm eden nce ounlukla bir hayvan, yiyecek ya da ate ve tts adayla karla nr. Son Afgan Snr Komisyonu, Afganistandaki kylerin yanndan geerken ounlukla ate ve ttsyle karlanm tr.1 3 5 Bazan da gez ginin atnn ayaklan altna bir tepsi kz atarak "Ho geldin" diye barrlar.1 3 6 Emin Paa, O rta A frikada bir kye girdiinde iki kei kurban edilerek karlanmtr; keilerin kanlan yola serpilmi ve kabile bakan, Em ini karlamak iin bu kann zerine basmt.1 3 7 Cumberland Koyundan Eskimolar arasnda, bir kampa bir yabanc geldiinde onu karlamaya byc kar. Yabanc kollarn kavutu rur ve yanan ortaya karmak iin ban bir yana eer, byc yanana yle mthi bir tokat atar ki bazan onu yere devirir. Bun dan sonra da byc yanan gsterir ve yabancdan bir tokat yer. Sonra birbirlerini perler, tren biter ve yabanc konukseverlikle
132 Perelaer, Ethnographische Beschrijving der Dajaks, s. 44. 54, 252: Matthes. Bijdragen to de Ethnologie van Zuid-Celebes, s. 49. 133 H. G rtzner. "U eber die Gebrauche der Basutho," Verhandl. d. Bertin. Oesell. f. Anthropologie, ete. 1877, s. 84 ve devam.
134 \ ' i e w e n h i s e n e n R o s c n b e r g , " V e r s l a g o m t r e n t h e t e i l a n d N i a s . " V e rh a n -

del v.h. Bamv. Genootscl. v. Kunsten en IVetenschappen, xxx. 26. 135 Journal o fth e Anthropological Society o f Bombay, . 35. 136 E. O 'D onovan, The M a v Oasis (Londra, 1882), ii. 58. 137 Emin Pasha in Central Africa , being a collection o f his Letters and Journals (Londra. 1888), s. 107.

152

RUHUN KORKULAR]

kabul edilir.1 3 8 Yabanclardan ve onlarn sihir inden korku bazan onlar kabul etmeye hibir ekilde izin verm eyecek kadar byktr. rnein Speke bir kye vardnda, yerliler kaplarm yzne kapa mlar onun, "nk o gne kadar ne bir beyaz adam ne de adamla rn tad teneke kutular grmlerdi: Bu kutularn, bizi ldrme ye gelen, ekil deitirmi W atuta olmadm kim bilebilir? Sizi kabul etmeyeceiz," demilerdi. Hibir ey onlar inandramam ve grup ondan sonraki kye doru yola dzlmek zorunda kalm t.1 3 9 Yabanc ziyaretilerden duyulan bu korku ou kez karlkl dr. Yabanl, yabanc bir topraa girerken byl topraa bastn hisseder ve orann eytanlarna kar, orada oturanlarn byclk lerine kar korunmak iin baz nlem ler alr. rnein, M aori'1er yabanc bir topraa giderken, bu gidiin daha nce tapu (kutsal) ola ca korkusuyla onu noa (sradan) yapmak iin baz trenler yapar lard.1 4 0 Baron Miklucho-Maclay Yeni G ine'nin Maclay Sahilinde bir kye giderken, ona elik eden yerlilerden biri aatan bir dal koparr ve yannda yrrken bir sre bir eyler fsldar dala; sonra gruptakilerden her birine teker teker giderek srtlarna bir ey tk rr ve dalla birka kez vurur. Son olarak, orm ana girer ve dal cangln en youn ksmnda rm yapraklarn altna gmer. Bu tre nin, yaklamakta olduklar kydeki her trl ihanet ve tehlikeye kar grubu koruduuna inanlmaktayd.1 4 1 Belki de buradaki dnce, kt etkilerin kiilerden karlp daim iine sokulmas ve dalla bir likte ormann derinliklerine gmlmesiydi. Avustralyada, yabanc bir kabile bir blgeye arldnda, topran sahibi olan kabilenin kamp yerine yaklalrken, "yabanclar ellerinde, yanar aa kabuk lar ya da sopalar tarlar, dediklerine gre, bylece havay temizli
L,s Narrative oftle Second Arctic Expdition nude by Charles F. Hail, yaymla yan Prof. J.G. Nourse, U.S.N. (W ashington. 1879) s. 269, not. !j9J.A. Grant, A Walk across Africa, s. 104 ve devam. 1 * E. Shortland, Traditions and Superstitions o f thc New Zeaknders, s. 103. 1 4 1 N. von Miklucho-Maclay, "Ethoologischc Bemcrkungcn iiner die Papuas der Maciay-Kiiste in Net-Guinea", Naturktmdig Tijdschrift voor Nederlandscl Indie , xxxvi. 317 ve devam.

KRALLIK VE RAHPLK TABULARI

153

yor ve artyorlardr,"1 4 2 ki Yunan ordusu birbirine kar hcuma kalkarken, her ordunun nnde kutsal kiiler yanar m ealeler ta yarak yrrlerdi, bunlar iki ordu arasnda yere frlatrlar ve kendi lerine saldrlmakszm geri ekilirlerdi.1 4 3 Yine, yolculukta olan bir insann, yol boyunca karlat yabanclardan byye urayaca sanlr. Bundan dolay, eve dnn ce kabilesine ve arkada topluluuna yeniden kabul edilmeden nce baz armdrc trenlerden gemek zorundadr. rnein, Bechuanalar "yabanclardan by ve sihir yoluyla bir ktlk alm olmaktan korkarak, yolculuklardan sonra salarn kazyarak tem iz lenmi ve arnm olurlar."1 4 4 Bat Afrikann baz blgelerinde, bir erkek uzun bir ayrlktan sonra evine dndnde, karsnn yanma girmeden nce zel bir svyla ykanmak ve bycye alnna belli bir iaret koydurmak zorundadr; bunun amac, evden uzak kald srada yabanc bir kadnn ona yapm olabilecei byy bozmak ve bynn onun araclyla kyn kadnlarna bulamasn nle mektir.1 4 5 Yerli bir prensin ngiltereye gnderdii ki H indu b ykeli, lkeye dndnde, yabanclarla ilikiden yle kirlenmi kabul edilmilerdi ki, yeniden domaktan baka hibir ey onlar eski temiz hallerine dndrem emiti. "Yeniden domak amacyla, doann dii gcnn, ya bir kadn ya da bir inek eklinde, saf altn dan bir heykelinin yaplmas emredilir. Yeniden doacak kii bu heykelin iine kapatlr ve iinden srtlerek karlr. Norm al boyutlarda saf altndan bir heykel ok pahal olaca iin, yeniden doacak kiinin iinden geecei kutsal Yoni nin bir heykelinin yaplmas yeterlidir." Prensin emri zerine saf altndan byle bir heykel yapld ve bykelileri onun iinden srtlerek yeniden dodular.1 4 6
142 Brough Smyth, Aborigines o f Victoria, i. 134. 143 Scholiast on Euripides. Phomiss. 1377. Bu insanlar sava tanrs A res'e ada nrlar ve arpm alarda hep korunurlard. 144 John Campbell, Travels in South Africa, being a N a native o f a Second Jour ney in the Interior o f that Country, ii. 205. 145 Ladislaus Magyar. Reisen in Sild-Afrika, s. 203. i4hAsiatick Researches, vi. 535 ve devam; 4. basm (s. 537 ve devam. 8, basn).

154

RUHUN KORKULARI

D am aralar uzun bir yokluktan sonra eve dndklerinde kendi lerine belli hayvanlarn, zel bir gc olduu varsaylan yalarndan kk bir para verilir.1 4 7 Baz Molucca adalarnda, bir erkek kar de ya da kan ba olan bir gen uzun bir yolculuktan dndnde, bir gen kz kapda karlar onu, elinde bir caladi yapra tutar, yap ran iinde su vardr. Suyu delikanlnn yzne serper ve ho gel din der ona.1 4 8 Vahi A da (Gney Pasifik) yerlileri, yalnzca kylar na srklenmi tehlike iindeki btn yabanclar deil, ayn zaman da bir gemiyle adadan uzaklap da sonra yurda dnen kendi halkn dan kimseleri de ayrm yapmakszn ldrrlerdi. Hastalk korku sundan yaparlard bunu. Gem ilere kma cesaretini gstermelerin den ok sonra, buralardan elde ettikleri eyleri hemen kullanmaz lar, allklara asarak haftalarca karantinaya alrlard.1 4 9 Genel olarak halk, yabanclarn bulatrd varsaylan kt etkilere kar korum ak iin byle nlem ler alndna gre, kral ayn sinsi tehlikelerden korumak iin zel nlemlerin uygulandm grm ek bizim iin artc olamayacaktr. Ortaalarda, bir Tatar Hann ziyaret eden eliler, hann karsna kmadan iki ate ara sndan geirilirlerdi, yanlarnda getirdikleri hediyeler de bu ateler arasndan geirilirdi. Bunun nedeni atein, yabanclarn H ana yapa bilecekleri herhangi bir by etkisini ortadan kaldrabilecei dn cesiydi.15 0 Baml kabile bakanlar, adamlaryla birlikte Kalambay (Kongo Havzasnda BashilangeTerin en kudretli kabile baka n) ilk kez ya da bir bakaldrdan sonra ziyarete geldiklerinde, kadm erkek hep birlikte, iki gn st ste iki derede ykanmak ve geceleri pazar yerinde ak havada geirmek zorundayd. kinci ban yodan sonra, rl plak Kalam banm evine giderler; Kalamba, her
147 C.J. A nderson, L a k e N g a m s . 223. 148 Franois VaJentyn, O ud en nieuw Oost-Indien, iii. 16. 149 T urner. Samoa, s. 305 ve devam. 150 De Plano Carpini, Historia M ongolomm quos nos Tartaros appeilamus, ed. D Avezac (Paris, 1838), cap. iii. iii. s. 627, cap. ult. i.x. s. 744, ve Ek, s. 775; T rav els o f William de Rubriquis into T artary and C hina. Pinkerton. Voyages a n d Travels, xii. 82 ve devam.

KRALLIK VE RAHPLK TABULARI

155

birinin gsne ve alnna uzun beyaz bir iaret koyar. Bundan son ra pazar yerine dner ve giyinirler, daha sonra da biber snavna girerler. H er birinin gzne biber dklr, bu yaplrken ac eken kimse btn gnahlarm itiraf etmek, kendisine sorulabilecek btn sorular yantlamak ve baz yeminler etm ek zorundadr. Tren bununla biter, yabanclar artk kasabada kalacaklar yere git mek, istedikleri kadar sre orada kalmakta zgrdrler.1 5 1 Dou Afrikada Kilemaya bir yabanc geldiinde, uzaktan getirilmi belli bir bitki ya da aatan bir ila yaplr, bir koyun ya da keinin kany la kartrlr. Y abana kraln huzuruna kabul edilmeden nce bu karma bulanr ya da zerine bu karmdan serpilir.1 5 2 Monomotapa Kral (Gney-Dou Afrika), zehirli olduu korkusuyla herhangi bir yabana ey giyemez, takam az.1 5 3 Kakongo Kral (Bat Afrika), metaller, silahlar ve tahtadan, fildiinden yaplm eyalar dnda Avrupa mallar edinemez, hatta onlara dokunamaz. Yabanc eyler giyen, takan kimseler, ona dokunmasnlar diye dikkatle ondan uzak tutulurlar.1 5 4 Loango Kral beyaz bir adamn evine bakam az.1 5 5 Yabanllarn dncesine gre, yeme ve ime ii zel bir tehli ke tar iinde; nk bu srada ruh azdan kaabilir ya da orada bulunan bir yabancnn yapaca bir byyle bedenden karlabilir. Bu yzden bu tehlikelerden korunmak iin nlemler alnr. rne in, Sum atral Baltalarn "ruh bedeni terk edebildiine gre, ona en ok gereksinimleri olduu durum larda ruhun kap gitmesini nlemek iin her zaman dikkatli olduklar" sylenir. "Ama bir ruhun kap gitmesini nlemek ancak insan evde olduu zaman
151 Paul Pogge, "Bericht iiber die Station Mukenge," Mittheilungen der Afrika nischen Gesellschaft in Deutschland, iv. (1883-1885) 182 ve devam. 152 J.L. Krapf, Travels, Researches and Missionary Labours during an Eighteen Years Residence in Eastern Africa, s. 252 ve devam. 153 D apper, Description de l Afrique, s. 391. 154 Proyart, "History of Loango, Kakongo", vb., Pinkerton, Voyages and Tra vels, xvi. 583; D apper, a.g.y., s. 340; J. Ogilby, Africa (Londra, 1670), s. 521. Kar. Bastian, Die deutsche Expdition an der Loango-Kste, i. 288. 155 Bastian, a.g.y., i. 268 ve devam.

156

RUHUN KORKULARI

mmkndr. lenlerde ruh (tondi) evde kalsn ve nne konan gzel eylerden yararlansn diye btn evin kapatld olur."1 5 6 Fijide, kendilerine kar bazlarnn fesat hazrladndan kukula nan kimseler onlarm yannda yemek yemekten kanrlar, ya da geride hibir yiyecek krnts brakmamaya dikkat ederler.1 5 7 M ada gaskarda Zafim anelolar yemek yerken kaplarn kilitlerler, hi kimse onlar bir ey yerken grem ez.1 5 8 W arualar yerken, ierken hi kimsenin kendilerini grmesine izin vermezler; daha da ilginci, kar cinsten hi kimse kendilerim yerken ya da ierken gremez. "Kendisini bir ey ierken grebilmem iin bir adam a para de mem gerekirdi; bir kadnn, kendisini bir ey ierken grmesine ise asla raz edemezdiniz bir erkei." W arualara bir pom be ikisi sunulduu zamansa genellikle ierken arkasna gizlenecekleri bir bez isterlerdi. Dahas, her erkek ve kadnn kendi yemeini kendisi nin piirmesi gerekir; herkesin kendi atei olmas gerekir.1 5 9 Bunlar sradan kimselerin ald olaan nlemler olduuna gre, krallarn ald nlem ler olaanstdr. Loango Kralm yerken ya da ier ken grmenin cezas, insan ya da hayvan olsun, lmdr. ok sevi len bir kpek, Kraln yemek yedii odaya gizlice girince, kral hemen orackta ldrlmesini buyurmutu. Br keresinde, kraln kendi olu, on iki yanda bir olan ocuu, istemeyerek kral ier ken grmt. Kral onun hemen gzelce giydirilmesini ve lenle arlanmasn buyurmu, arkasndan da drt paraya ayrlmasn ve kral ierken grd iln edilerek kentin iinde dolatrlmasn emretmiti. "Kral bir ey imek istedii zaman bir bardak arap getirtir; arab getiren adamn elinde bir ngrak olur, barda kra la verir vermez yzn evirir ve ngra almaya balar, bunun
156 J.B. Neumann, "Het Pane-en Bila-Stroomgebied op let eiland Sumatra," Tijdschrift van het Nederlandsch Aardrijkskundig Genootschap, ii. de Serie, d. iii., Afdeeiing: neer uitgebreide artikelen, No.2. s. 300. 157 Th. Williams. Fiji and the Fijians, i. 249. 158.1. Richardson, "Tanala Customs, Superstitions and Beliefs," The A n ta n a narivo A n n u a l and Madagascar Magazine, No. ii. s. 219. 159 Yzba Cameron, Across Africa, ii. 71 (1877 basm); ve Journ. Anthrop. Inst. vi. 173.

KRALLIK VE RAHPLK TABULARI

157

zerine orada bulanan herkes yere kapanr ve kral ikisini iinceye kadar yle kalr... Yemek yemesi de buna ok benzer, bunun iin ayr bir evi vardr, yiyecekleri orada bir bensa ya da masa zerine konur; oraya girer ve kapy kapar; iini bitirdiinde kapya vurur ve dar kar. Bylece hi kimse kral yerken ya da ierken gre mez. nk herhangi bir kimse onu bu srada grecek olursa kra ln hemen leceine inanlr.1 ''0 Komu Kakongo Kralnm uygulad kurallar da buna benziyordu; uyruundan herhangi bir kimse kendisini ierken grnce kraln leceine inanlrd.1 6 1 Dahom ey Kralm yemek yerken grmenin cezas lmdr. Olaanst durum larda yapt gibi herkesin nnde iki itii zaman ya bir perde arkasna gizlenir ya da bann evresi mendillerle sarlr ve herkes kendini yzkoyun yere ata r.1 6 2 M uato Jam woyu (Kongo Havzasn da byk bir hkm dar) yerken ya da ierken gren herhangi bir kimse mutlaka ldrlrd.1 6 3 Tonga Kral yemek yerken herkes srtn ona dnerdi.1 6 4 Pers Krallarnn saraynda karlkl iki yemek odas olurdu; birinde kral, tekindeyse konuklar yemek verdi. Kral kapya aslan bir perdeden onlar grebilirdi, am a konuklar onu grmezdi. Genellikle, kral yemeini tek bana yerdi; fakat bazan kars ya da oullarndan biri onunla birlikte yiyebilirdi.1 6 5 Bununla birlikte, bu rneklerde ama ruhun kamasn nle mekten ok, kt etkilerin bedene girmesini engellemek olabilir. Baz Afrika sultanlarnn yzlerini peeyle rtm e tresi, kinciden
160 ".Adventures of Andrew Battel," Pinkerton, Voyages and Travels, xvi. 330: Dapper. Description de 1 A frique, s. 330; Bastian, Die Deutsche Expedition an der Loango-Kiisie, i. 262 ve devam; R. F. B urton, Abeokuta and the Cameroons M ounta ins, j. 147. *61 Proyart, "History of Loango. Kakongo," vb.. Pinkerton, Vovagcs and Tra vels, xvi. 584. 1021.L. Wilson, West Africa, s. 148 (Almanca evirisi); John Duncan. Travels in Western Africa, i. 222. Kars. W.W. Reade, Savage Africa, s. 543. li> 3 Paul Pogge, Im Reiche des M uato Jam wo (Berlin. 1880), s. 231. li>! Kaptan Jam es Cook. Voyages, v. 374 (1809 basm). 1(0 Heraelides Cuman us in Athcnaeus. iv. 145 B-D.

158

RUHUN KORKULARI

ok birinci amaca balanabilir. D arfur Sultam yzn, nce azm ve burnunu, sonra da alnn rten, bann evresinde birok kez dolandrlan bir msn kumala sarar, yalnzca gzleri grlebilir. Bir egemenlik iareti olarak aym yzn peeyle rtlmesi grenei nin O rta Afrikann baz blgelerinde de uyguland syleniyor.1 6 6 W adai Sultam hep bir perdenin gerisinden konuur; yaknlar ve ayrcalkl birka kii dnda hi kimse yzn grem ez.1 6 7 Sah ra da Tuaregler arasnda (kadnlar deil ama) btn erkekler yzle rinin alt ksmm, zellikle de azlarm hep rtl olarak tutarlard; pee hibir zaman, hatta yerken ya da uyurken bile, karlmaz.1 6 8 Sam oada, aile tanrs kaplumbaa olan bir erkek, kaplumbaa yiye mezdi, kaplumbaay kesmede ve piirmede bir komusuna vardm edecekse, bir embriyo boazndan ieri kaar, karnnda byr ve lmne neden olur korkusuyla aznn zerine bir band sarard .m Bat T im orda, konuan bir kimse, bedenine cin girmesin ve konu tuu kii byyle ruhuna bir zarar vermesin diye konuurken sa elini aznn nnde tu tar.1 7 0 New South W aleste, bir zenci delikan l kabile gizlerine erginlenmesinden sonra bir sre (bu srada ruhu kritik bir durum dadr), bir kadnn yannda azm bir bezle rtmek zorundadr.1 7 1 Uygarlam halklarn dillerindeki ok bilmen baz deyimler, rnein yrei azna gelmek gibi, vaamm ya da ruhun

1 < y M oham med Ibn-O m ar el Tounsy, Voyage au Darfor (Paris. 1845), s. 203; Travels o f an Arab Merchant [Mohammed Ibn-O m ar ei Tounsy] in Soudan, Fransizcadan ksaltarak eviren Bayie St. John. s. 91 ve devam. l0' M oham med Ibn-O m ar el Tounsy, Voyage au Quady (Paris, 1851), s. 375. 168 H. Duveyrier, Exploration du Sahara. Les Touareg du Nord, s, 391 ve deva m: Reclus, Nouvelle Gographie Universelle, xi. 838 ve devam: Jam es Richardson. Travels in the Great D esen o f Sahara, ii. 208. A raplar arasnda erkekler bazan yzle rine pee rterler, Wcllhausen, Reste Arabischen Heidentumes, s. 146. l6,> T urner, Samoa, s. 67 ve devam. 1/0 Riedel. "Die Landschaft Dawan o d e r W est-T im or. Deutsche Geographisc he Bltter, x. 230. 1,1 A.W. Howitt. "On some A ustralian Cerem onies of Initiation, Journ. Aruhrop. Inst. xiii. 456.

KRALLIK VE RAHPLK TABULARI

159

RUHUN KORKULARI

M a ! \ 1 k m a d a l a r n d a T i m o r ifti

K R A L L IK VE R AH P LK TA B U LA R I

azdan ya da burun deliklerinden kaabilecei dncesinin ne denli doal olduunu gsterir bize.1 7 2 Bu gibi nlemlerin daha da geniletilmesiyle, bazan krallarn saraylarndan ayrlmalar kesinlikle yasaklanmtr; ya da, bunu yap malarna izin verilse bile uyruklarnn onu darda grmesi yasaklan mtr. Bat Afrika, Shark Pointte rahip kraln evinden hatta san dalyesinden hibir zaman ayrlamayacam, sandalyesinde oturur durumda uyumak zorunda olduunu daha nce, grmtk.1 7 3 Loango Kral tahta getikten sonra sarayna hapsedilir. Bir daha hi ayr lamaz oradan.1 7 4 bo Kral (Bat Afrika) "Tanrlar yattrmak iin bir insan kurban edilmedike sarayndan dar kente adm atamaz: bu durum da bile toprann hudutlar dna kamaz."1 7 5 Etiyopya Krallarna tanr diye tapndrd, fakat ounlukla saraylarnda kapa l olarak tutulurlard.1 7 6 A rabistann baharat lkesi Saba Krallar nn saraylarndan dar kmalarna izin verilmezdi; bunu yapar larsa, kalabalk tarafndan talanarak ldrlrd.1 7 7 Fakat sara yn tepesinde demirlerine bir zincir balanm pencere olurdu. Birinin bir ikayeti olursa zinciri eker, kral da onu kabul eder, ieri alarak yargsn bildirirdi.1 7 8 Kiilikleri kutsal olan ve "nerdeyse tanrlar gibi onurlandrlan Kore Krallar bugn bile on iki, on be yalarndan sonra saraya kapatlrlar; bir davac kraldan adalet isteyecek olursa, sarayn karsna den bir dada byk bir
172 Karlatr: Dio Chrysostomus, Orat. xxxii. i. 417, ed. Dindorf: m ihi anim a in naso esse, stabam tanquam moruus, Petronius, Sat, 62: in primis labris anim am habere, Seneea, N aur Quaest. iii. praef. 16. 173 Bkz. s. 114.

1/4 Bastian, Die Loango-Kste, i. 263. Bununla birlikte, belgelere gre, savaa gitmek zere ayrlabiliyordu (a.g.y., i. 268 ve devam).
175 S, Crow ther ve J.C. Taylor, T/re Gospel on the Banks o f the Niger, s. 433. 379. sayfada, kraln "ylda bir kez halka grnm esinden1 1sz ediliyor, ama bu "topra nn hudutlar" iinde olabilir. 176 Strabon. xvii. 2, 2. 177 Strabon, xvi. 4, 19; D iodoros Siculus, iii. 47. 1/8 Heraclides Cumanus in A thenaeus, .. 517.

162

RUHUN KORKULARI

ate yakar; kral atei grr ve davadan haberi olur, Tonkin Kral nn ylda iki ya da kez, baz dinsel trenlerin yerine getirilmesi iin darda grnmesine izin verilirdi; ama halk ona bakamazd. Dar kndan bir gn nce, kentte ve lkede oturan herkese kra ln geecei yoldan uzak durm alar uyars yaplrd; kadnlar evle rinde kalmak ve kendilerini gsterm em ek zorundaydlar, buna kar gelenlerin cezas lmd, birisi bilmeyerek de ilemi olsa bu suu, hem en olduu yerde yerine getirilirdi bu ceza. Yani kral askerleri ve subaylar dnda herkes iin grlm ezdi.18 0 Mandalayda, etraf duvarlarla evrili kentin, ve kraln bir gn olur da ge me olasl olan d m ahallelerin her bir caddesi, iki m etre yksek liinde, salam kafeslerle evrilir, bu kafeslerin zam anla onarlmas na zen gsterilirdi. Kral ya da kralielerden herhangi biri dar ktnda kentteki herkes, evlerden elli altm santim etre uzaktaki bu itin arkasnda durm ak zorundayd. Alay yrye getikten son ra grevliler tarafndan bu itin dnda yakalanan herhangi bir kim seye gerekli ilem yaplrd, yalnzca dayakla kurtulursa kendini ansl sayard bu kii. Ayrca iekli fundalarla ksmen kapatlm olan itin deliklerinden kimse bakam azd.1 8 1 Yine, bir adama, paylat yiyeceklerin kalntlar ya da iin den yedii tabaklar yoluyla da bysel zarar verilebilir. rnein, Gney Avustralyada N arrinyeriler eer bir insan kabilesinin kut sal hayvanm (totem ) yerse ve bir dman o etten bir paray ele geirirse, bu paray, o eti yiyen kimsenin iinde oaltabileceine ve lmne neden olacana inanr. Bu nedenle bir insan totemini yerse, hepsini yemeye ya da kalann gizlemeye veya yok etmeye
179 Ch. D ailet, Histoire de l Eglise de Corec (Paris, 1874), i. xxiv-xxvi. Bazan. seyrek de olsa, sarayndan ayrlr kral. Bu durum da, daha nceden halka haber sal nr. Btn kaplar kapatlr, her evin reisi eiinin nnde bir elinde sprge ve fara diz km durum da bekler. B tn pencereler, zellikle de sttekiler, yukar dan krala kimse bakam asm diye kt eritlerle kapatlm olmaldr. W .E. Griffis. Corea, the Hermit Nation, s. 222. 18 R i c k a j - d , "History o f Toqun," Pinkerton, Voyages a n d Travels, ix. 746. 181 Shway Yoe, The Burman, i, 308 ve devam.

KRALLIK VE RAHPLK TABULARI

163

dikkat eder.1 8 2 Yeni H ebridlerden biri olan Tanada, insanlar yiye ceklerinin artklarm, hastalk-yapclarm eline gemesin diye gmerler ya da denize atarlar. nk eer bir hastalk-yapc, bir yemein kalntlarm, diyelim bir muzun kabuunu, bulursa, alr ve atete ar ar yakar. O yandka, muzu yemi olan kimse hasta der ve hastalk-yapcya haber gnderip muz kabuunu yakmay brakrsa kendisine hediyeler gndereceini syler.1 8 3 Bundan dola y, Loango Kralnn tabanda brakt yiyecee kimse dokunamaz; yere bir ukur alp iinde yakhr. Ayrca hi kimse kraln bardan dan iemez.1 8 4 Ayn ekilde, hi kimse Fida Kralyla (Gine) ayn kaptan ya da bardaktan bir ey iemez; "onun daim a kendine ait bir barda vardr; bu bardak bir kez olsun bir bakasnn dudana dese, atele temizlenebilir bir m adenden yaplm olsa bile onu bir daha kullanmaz."1 8 5 Celebesli A lfoerler arasnda Leleen All bir rahip vardr, grevi pirin rnn bytmektir. levleri pirin eki minden yaklak bir ay nce balar ve rn eve alndktan sonra biter. Bu sre iinde baz tabular gzetmek zorundadr; rnein bir bakasyla bir ey yiyemez ve iemez, yalnzca kendi kabndan imek zorundadr.1 8 6 M ikadonun yemeinin her gn yeni kaplarda piirildiim ve yeni tabaklarda verildiini grmtk; hem kaplar hem de tabak lar, bir kez kullanldktan sonra krlabilsin ya da atlabilsin diye adi topraktan yaplrd. Bir baka kimse yemeini bu kutsal tabaklar dan yiyecek olursa aznn ve boaznn ieceine ve tutuacana inanld iin bunlar genellikle krlrd. Eer biri M ikadonun giye ceklerini onun izni olmadan giyecek olursa aym kt etkiye uraya182 Native Tribes o f South Australia, s. 63; Taplin. "Notes on the mixed races of Australia," Joum. Anthrop. Inst. iv. 53. 183 Turner, Samoa, s. 320 ve devam. m D apper, Description de l Afrique, s. 330. 185 Bosman, "Guinea." Pinkerton, Voyages and Travels xvi. 487. 186 P.N.Wilken, "Bijdragen tot de kennis van de zeden en gevoonten der Aifoeren in de Minehassa," Mededeelingen van wege bet Nederlandsche Zendelinggenootschap, xi. (1863) 126.

164

RUHUN KORKULARI

ama, btn vcudunda arl ilikler oluacana inanlrd.1 8 7 Mikadonun kaplarn ya da giysilerini kullanma sonucunda ortaya kaca varsaylan kt etkilerde, kutsal kraln ya da tanr-krahn karakterinin teki yzn gryoruz, buna daha nce dikkat ek mitik. Kutsal kii, bir kutsama kayna olduu kadar bir tehlike kaynadr da; yalnzca onu korumakla kahnmayp, ondan da korunulmas gerekir. Bir tek dokunula bozulacak kadar duyarl olan organizmas, ayn zamanda, kuvvetli bir tinsel gle elektriksel ola rak ykldr, ona dokunann zerine ldrc bir biimde boalr. Bundan dolay, insan-tanrmn bakalarndan yaltlmas, kendi gvenlii iin olduu kadar onlarn gvenlii iin de gereklidir. (3nun kutsall bir atetir, uygun sakntlar altnda sonsuz nimetler, iyilikler getirir, fakat dncesizce dokunul ursa ya da snrlar alr sa dokunan eyi yakar, yok eder. Bir tabunun bozuluundan felaket dourucu etkiler kaca varsaym buradan gelir; saldrgan, kendi sini hem en o anda yakp kl edecek kutsal atee daldryordur elini. Sz konusu tabuya bir rnek verelim. Yeni Zelandal, yksek rtbe li ve ok saygn bir bakan, yemeinin artklarn ortalkta brakm. Bakan oradan ayrldktan sonra oraya gelen gl kuvvetli ama a bir kle henz bitirilmemi yemei grm ve sorgu sual etmeden yiyip bitirmi. ini henz bitirmi ki, kenarda dehetten donup kal m onu seyreden biri yedii yiyecein bakann yiyecei olduunu haber vermi ona. "Zavall suluyu iyi tanyordum. C esarette st ne yoktu, kabile savalarnda kendine bir ad yapm bir kiiydi... ldrc haberi iitir iitmez, akl almaz titrem elere yakaland, midesine kram p girdi ve bunlar ayn gn batnmda lnceye kadar dinmedi. Gl bir adamd, yaamnn en gzel dnemindeydi, eer bir pakeha [Avrupah] zgr dnceli insan, tem as yoluyla yiyecee bulam olan bakann tapusu [tabu] ile lmeyeceini sy leyecek olsayd ona, bu bilisizliinden ve apak kantlar anlayama d iin kmseyerek, acyarak dinlerdi onu."1 8 8 Tek bir rnek
187 Kaempi'et, "History of Japan." Pinkerton. Voyages and Travels, vii. 717. 188 Old New Zealand, Pakeha Maori (Londra, 1884), s. 96 ve devann.

KRALLIK VE RAHPLK TABULARI

165

deildir bu. Biraz meyva yedikten sonra bunlarn yasaklanm bir yerden alnd kendisine sylenen bir M aori kadn, kutsall bylece bozulmu olan bakamn ruhunun kendisini ldreceini syle yerek barmaya balad. Bu olay leden sonra oluyordu, ertesi gn saat on ikiye kadar kadn ld.1 8 9 M aorileri ok iyi tanyan bir gzlemci unlar sylyor: "Tapu [tabuj korkun bir silahtr. Tapuya urad gn hemen len gc kuvveti yerinde gen bir insan grdm; kurbanlar tapu altnda gleri sanki su gibi ilerin den akp gittii iin lrler."1 9 0 Bir Maori bakanmn kav akmak kutusu bir zam anlar birok insan ldren bir aletti; bakan kutuyu kaybetmi, birtakm insanlar bulmu ve pipolarn yakmakta kullan mt, fakat kime ait olduunu renir renmez korkudan ldler. Avm ekilde yksek bir Yeni Zelanda bakanmn giysileri de giyen leri ldrr. Bir misyoner, bir bakann, tayamayaca kadar ar gelen bir battaniyeyi bir uurum dan aa attn grr. Misyoner, battaniyeyi, oradan geebilecek bir gezginin kullanabilmesi iin bir aaca niin brakmadn sorduunda bakan yle yantlar: "Onu oraya atmamn nedeni bir bakasnn onu alabilecei korkusudur, nk birisi onu rtnecek olursa benim tapum (yani tem as yoluy la battaniyeye oradan da insana geecek olan kutsal gc) onu ld rr."1 9 1 Bu nedenle, yabanllarn bu insan tanrlar, tehlikeli similar olarak grd eyler aram a koymasnda ve birine uygulad yasaklarn aynn tekine de uygulamasnda alacak bir ey yok tur. rnein, l bir vcuda dokunmakla kirlenmi olan kimseleri Maoriler ok tehlikeli bir durum da sayarlar ve ondan titizlikle uzak dururlar, yaltrlar onu. A m a bu kirlenmi kimselerin uyduu ya da onlara kar uygulanan tabular (rnein, yiyecee elleriyle dokuna mazlar, onlarn kulland kaplar bakalar tarafndan kullanla maz), kutsal kabile bakanlarmn uyduu ve kendilerine kar uygu
189 W. Brown. New Zealand a n d its Aborigines (Londra. 1845) s. 76. Ayn tr

den baka rnekler iin bkz. a.g.y., s. Tl ve devam. 19 ^ -]['regear< xa Maoris of New Zealand," Journ. Anthrop. Inst. xix. 100. 191 R. Taylor, Te Ika a Maui: or, New Zealand an d its Inhabitants, s. 164.

166

RUHUN KORKUL/R

lanan tabularn ayndr.1 9 2 Ve genellikle belli kimselerin giysilerim, kab kaam kullanmaya kar yasaklar ve bir kuraln bozulmasnn ardndan gelecei varsaylan etkiler, bu eylerin ait olduu kiiler kutsal olsun olmasn, ya da kirli ve kirlenmi olsun olmasn hep ayndr. Kutsal bir bakann dokunm u olduu giysiler, onlara el srecek olanlar ldrecei gibi, avbas olan kadnn dokunduu eyler de ayn etkiyi yapar. Ayba dneminde karsnn kendi batta niyesi zerine uzandn anlayan AvustralyalI bir zenci karsn ldrm, kendisi de iki hafta iinde korkudan lm tr.1 9 3 Bundan dolay bu dnemlerinde AvustralyalI kadnlarn erkeklerin kulland eyleri kullanmalar yasaktr, bunu yaparlarsa cezalan lmdr. ocuk dourduklarnda dier insanlardan ayrlrlar, bu inziva dne minde kullandklar kab kacak da yaklr.1 9 4 Baz Kuzey Amerika Kzlderilileri arasnda da kadnlarn ayba dnemlerinde erkekle rin kab kaana dokunmalar yasaktr, bunlar kadnlarn dokunm a syla yle kirlenirler ki, daha sonra kullanldklarnda bir zarar ya da ansszlk getirebilirler.195 Alaska Eskimolar arasnda hi kimse, lohusalk dnem inde bir kadnn kulland bardaktan ya da kullan d tabaktan, baz bylerle arnmcaya kadar isteyerek bir ey imez ya da yemez.1 9 6 Kuzey Am erika Tinneh Kzlderililerinden bazlar arasnda, kzlarn ergenlik dnemindeki inzivalar srasnda yemek yedikleri tabaklar, "baka hi kimse tarafndan kullanlmaz ve tmyle onlarn kullanmna braklr."1 9 7 Baz Kuzey Amerika Kzlderili kabileleri arasnda, dmanlarn ldrm olan erkek
192 A.S. Thom son, The Story o f N ew Zealand, i. 101 ve devam; Old New Z ea land, yazan: Pakeha Maori, s. 94, 1,04 ve devam. 193 Journ. nhrop. Jnst. ix. 458. 194 W. Ridley, "Report on A ustralian Languages and Traditions." Journ. A nthrop. Inst. ii. 268. 195 A lexander Mackenzie, Voyages from Montreal through the Continent o f North Am erica cxxiii. 196 R epon o f the International Polar Expedition to Point Barrow, Alaska (W as hington. 1885), s. 46. ,9' "Customs of the New Caledonian W om en. Journ. Anthrop. Inst. vii. 206.

KRALLIK VE RAHPLK TABULARI

167

ler, ldrm eden sonra uzun bir sre kirli durumda saylrlar, kendi lerininkinden baka tabaktan yiyemezler, iemezler, kendilerinin kinden baka pipodan iemezler. Hi kimse de onlarn tabaklarn ya da pipolarn bilerek kullanmaz. Bu sre iinde bir tr inziva iinde yaarlar, bunun sonunda inzivalar sresince kullandklar tabaklar ve pipolar yaklr.1 9 8 Kafirler arasnda, snnet srasnda erkek ocuklar zel bir kulbede bakalarndan ayr olarak yaar lar, iyiletiklerindeyse inziva srasnda kullandklar btn kab kacak ve daha nce giymi olduklar ocukluk gmlekleri kulbeyle birlikte yaklr.1 9 9 Gen bir Kzlderili yiit ilk kez sava yoluna kt nda iinden yedii itii kab kaaa hi kimsenin dokunmamas gerekir.2 0 0 Yani kutsal krallarn, bakanlarn ve rahiplerin, adam ldren lerin, ocuk douran kadnlarn vb. uyduu trensel temizlik kural lar baz bakm lardan birbirine benzemektedir. Bize gre, bu farkl snflardan kiiler, zellik ve durumlar ynnden birbirinden tmyle ayrlyor grnmektedir; bunlardan bazlarna kutsal diyebi liriz, dierleriniyse kirli ve kirlenmiler snfna sokabiliriz. Fakat yabanl, bunlarn arasnda byle trel ayrm yapmaz; kutsallk ve kirlilik gibi kavramlar kafasnda henz ayrmsanmamtr. Ona gre, btn bu kiilerin ortak zellikleri, tehlikeli ve tehlike iinde olmalardr, iinde bulunduklar ve bakalarm uratabilecekleri teh like, bizim tinsel ya da doast diye adlandrmamz gereken, yani hayali bir tehlikedir. Bununla birlikte bu tehlike hayali olduu iin daha az gerek deildir; imgelem, insan yer ekimi kadar etkiler, bir doz siyanr kadar kesinlikle ldrebilir onu. Bu kimseleri, kor kulan tinsel tehlikenin onlara ulaamayaca, onlardan dar yaylamayaca biimde dnyann geriye kalan ksmndan yahtmak,
198 S. H earne. A Journeys from Prince o f Wales s Fort in Hudson's Bay to the Northern Ocean, s. 204 ve devam. 199 L. Alberti, De Kaffers (Amsterdam, 1810), s. 76 ve devam; H. Lichtenste in. Reisen tm siidhchen Afrika, i. 427. 20(1 N am ith'e o f the Captivity and Adventures o f John Tanner (Londra, 1830), s. 122.

RUHUN KORKULARI

uymak zorunda olduu tabularn amacdr. Baka bir deyile, bu tabular elektriksel yaltkanlar gibi etki yapar, bu kiilerin yklenmi olduklar tinsel gc, ac ekmekten ya da d dnyayla temas edin ce zarar verm ekten korurlar.2 0 1 Tahiti Kral ve Kraliesinin bedenine hi kimse dokunamaz;2 0 2 Kamboya Kralna da hi kimse, amac ne olursa olsun, onun ak emri olmakszn dokunamaz. 1874 Tem m uzunda kral, arabasndan dm, kendinden gemi durum da yerde yatyordu, fakat adamla rndan hibiri ona dokunmaya cesaret edemiyordu; o srada oraya gelen bir Avrupal yaral kral sarayna tad.2 0 3 Hi kimse Kore Kralna dokunamaz; kendisi uyruundan herhangi bir kiiye dokun ma alakgnllln gsterirse dokunduu nokta kutsal olur, bylece onurlandrlm kii yaamnn sonuna kadar zerinde gr nr bir iaret tamak zorundadr (genellikle krmz ipekten bir kor don). H er eyden nce, demirden yaplm hibir ey dokunamaz kraln bedenine. 1820de Kral Tieng-tsong-tai-oang srtnda kan bir tm r yznden ld de hi kimsenin aklna neter kullanmak gelmedi, belki de hayatm kurtarabilirdi bu. Anlatldna gre bir kral, duda zerinde bir bandan korkun ac ekiyormu. En sonunda hekimi br soytar artm saraya, onun gsterdii m aska ralklar kral yle gldrm ki, ban patlam .2 0 4 Rom a ve Sabine rahipleri, demir deil yalnzca bronz usturalarla ya da makaslarla tra olabilirlerdi;205 Rom adaki Arval Kardeler kutsal korusuna, ne zaman, ta zerine yaz kazmak iin dem irden bir oyma aleti geti rilse. kefaret olarak bir koyun ve domuz kurban edilirdi, alet koru201 T abunun doas zerine, zellikle bkz. W. R obertson Smith, Religion o f the Semites, i. 142 ve devam: 427 ve devam. 202 Ellis, Polynesian Researches, iii. 102. 203 J. M oura, L e Royaume du Cambodge, i. 226. 264 Ch. D aliet. Histoire de l glise de Core, i. xxiv ve devam: Griffis, Corea, the Hermit Nation, s. 219. 205 M acrobius, Sat. v. 19. 13; Servi us on Virgil, Aen. i. 448; Joannes Lydus, De mens. i. 31.

KRALLIK VE RAHPLK TA BUL/IHI

169

ikili/ liH

M ! !

;rs:!i

Kafir genci

R U H U N K O R K U LA R I

Bir Afrika kralnn tapnmas

KIrlLU K VE RAHPLK TABULAR!

171

dan gtrlrken de ayn ey tekrarlanrd.206 G iritte, kurbanlar demir kullanmakszm sunulurdu M enederausa, nk, sylendii ne gre, M enedemus Troya Savanda demirden bir silahla ldrl mt.207 Plataeae Ar konu demire dokunamaz; ama ylda bir, Plataeae arpmasnda lm olanlar anma treninde, boay kurban edecei bir kl tamasna izin verilirdi.20 8 Bir Hotanto rahibi bugn bile demir bak kullanmaz, bir hayvan kurban ederken ya da bir olan ocuunu snnet ederken keskin bir kuvars ta kulla nr,2 0 9 A rizonal Moquisler arasnda tatan baklar, baltalar artk gnlk kullanmdan kalkmtr, ama dinsel trenlerde hl bulun maktadr.210 Altn Sahili zencileri fetilerine dantklarnda zerle rindeki btn demir ve elik eyleri karrlar.2 1 1 skoyada ihtiya-atei yakanlar zerlerindeki btn madeni eyleri karmak zorundadrlar.212 Burgheadde, clavie (bir tr Noel ate-emberi) yapmnda eki kullanlamaz, eki yerine bir ta kullanlmas gere kir.-20 Yahudiler arasnda, Kudsteki tapnan yapmnda ya da bir sunak yapmnda hibir demir alet kullanlmamtr.2 1 4 Romada, kutsal kabul edilen eski tahta kpr (Pons Sublicius) demir ya da bronz kullanmakszm yaplmt ve onarmmda da ayn kurala uymak zorunluydu.21 5 Furfodaki Jupiter Liber tapmann
20bAcra Fratrum Ars-alttan, ed. Henze, s. 128-135; M arquardt, Rmische Sta atsverwaltung iii. (Das Sacralwescn), s. 459 ve devam. 207 Callimaehus, alnty yapan ve notlayan: Ovid, Ibis. Bak: Callimachus. ed. Blomfield, s. 216; Lobeck, Aglaophamus, s. 686. 208 Plutarkhos. Aristides, 21. Bu pasaj Mr. W . Wyse'a borluyum, 209 Theophilus Hahn. Tsum-Goam, thc Supreme B ang o f the Khoi-Khoi, s. 22. 210 J. G. Bourke. The Snake Dance o f thc Moguis o f Arizona, s. 178 ve devam. 211 C. F. G ordon Cumming, In thc Hebrides (1883 basm), s. 195. 212 James Logan. The Scottish Gacl (ed. Alex. Slewart), ii. 68 ve devam. 213 C. F. G ordon Cumming, In the Hebrides, s. 226; l i J. Guthrie. Old Scottish Citstoms, s. 223. 214 I Kings vi. 7; Exodus x.x. 25. 215 Dionysos Ilalicarn. Anttqiut. Roman, iii. 45. v. 24; Plutarkhos. N uma, 9; Pliny, Nat. Hist, xxxvi, 100.

RUHUN KORKULARI

demir aletlerle onardabilecei yasayla aka yasaklanmt.216 Cyzicustaki danma meclisi binas demir ivi kullanlmakszn aatan yaplmt, kiriler, karlp yerine yenisi konacak ekilde dizilmi ti.21' Vicerov Danma Meclisinii bir yesi olan ve Hindu Prensle rinin en aydn ve en saygdeerlerinden biri olarak tanmlanan rah metli R aja Vijyanagram, kendi blgesi iinde bina yapmnda demir kullanlmasna izin vermezdi, nk demir kullanmnn ka nlmaz bir biimde iek hastalm ve baka salgn hastalklar geti receine inanrd.2 1 8
D em ire kar bu boinansal kar k, toplum un tarihinde, dem irin henz yeni bir ey olduu ve birok kimse tarafndan ku ku ve nefretle deerlendirildii erken zam anlardan gelm ektedir bel ki de. nk yeni olan her ey, yabanln korkusunu ve rkn uyandrm aya yatkndr. Son zam anlarda B o rn eo da bulunan nc lerden biri unlar sylyor: "u Duunlaruki de garip bir boinan, balarna gelen her eyi iyi olsun kt olsun, uurlu olsun uur suz olsun lkelerine gelm i olan yeni b ir eye balyorlar. rn e in, benim K indram da kalm son gnlerde havalarn son derece scak gitm esine neden olm u,"2 1 '1 D em ird en saban kulaklarnn Polonyaya ilk giriinin ardndan arka arkaya kt hasat alnd iin, iftiler rndeki bu ktl d em irden saba kulaklarna yor m ular ve onular atarak eski aatan kulaklar getirm ilerdi.220 Din alannda kendini her zam an kuvvetle hissettirm i olan yenilie kar genel honutsuzluk duygusu, krallarn ve rahiplerin dem ire kar
~,h Acra Frarrm A m ilin in , ed. Ilenzen. s. 132; Corps Uscripionum Lminarm, ;. N o . 603.
P lin y . I. c. llb Indian Antqtary, x. ( 1 8 8 ] ) 364. " w F r a n k H a to n ,

Nard Bornco s 1886), s. 233.

2" Alexand. G u a g n i n u s , " D e d u c a u Samogitiae." Rcspublica sve Sats Rcgm Poloniae, Lituaniae. Pntssiae, Livoniae e te . (Elzevir 1627), s. 276; Johan. Lasicus.
" D e d iis

Samogiarum caetcrorumquc Sarmanm." Respublica, ete. (ut. supra). s. Mannhardt. Magazin hcrausgeg, von der Leuisch-Lierr. Gescllsd. bd.

294 (s. 84 e d . xiv).

KRALLIK VE RAHPLK TABULARI

173

besledikleri ve tanrlara baladklar boinansal nefreti tek bana aklamaya yeter; Polonyada dem irden saban kulaklarm gzden drm olan art arda kt hasat mevsimleri gibi bir rastlantsal neden, baz yerlerde bu nefreti daha da younlatrm olabilir. Fakat tan rlarn ve onlarn yeryzndeki vekillerinin demiri iine drdkleri bu saygnszlk durum unun bir baka yan daha vardr. Demirin kutsal varlklara kar irkin, saygsz olduu varsaym, insanlarn eline yeri geldiinde bu varlklara kar kullanlabilecek bir silah da vermektedir. D em ire kar nefretleri, bu lanetli metal tarafndan korunan kiilere ve eylere yaklamalarn nleyecek kadar byk olduu iin, demir, cinleri ve teki tehlikeli ruhlar engellemek iin pekl bir silah olarak da kullanlabilir. Ve ou kez kullanlmtr da. rnein, sko Balklar denizdeyken, ile rinden biri tanrnn adn saygsz bir biimde andnda, onu ilk ii ten kimse "Cauld airn" diye barr, [sko lehesiyle "Souk demir", ev.}, bunun zerine btn tayfalar hem en elleri altnda ki bir demir parasn yakalar ve bir sre elinde tutard.2 2 1 Fasta demir, eytanlara kar byk bir korunm a olarak kabul edilir; bunun iin de hasta bir insanm yastnn altna bir bak ya da han er konmas dettendir.222 H indistanda, "lm kiinin azna ate sokulmas trenini yerine getiren at, yannda bir demir paras tar: bir anahtar, bir bak ya da basit bir demir paras olabilir bu ve btn inziva sresince (nk bir sre iin kirlidir o, hi kimse ona dokunmaz, onunla birlikte yemez, imez, giysilerini deitire mez223) kt ruhlar kendinden uzak tutm ak iin o demir parasn yannda tar. Kalktada Devlet Kuram larndaki Bengalli m em ur lar, ba at olduklarnda parm aklarndan birine kk bir anah tar takarlard."22 4 Kuzey Dou skoyada, lmden hem en sonra
221 E. J. G uthrie, Old Scottish Customs, s. 149; Ch. Rogers. Social Life in Scot land (Londra. 1886), iii. 218. 222 A. Leared, Morocco and the Moors, s. 273. 223 Okuyucu, atlara konan tabularn krallara konanlara ne denli yakndan benzediini grebilir. Bu benzerliin nedeni, daha nce anlatlanlardan aka anla labilir. 224 Panjab Notes and Queries, iii. No. 282.

174

RUHUN KORKULARI

evdeki btn yemek, tereya, peynir, et ve viski gibi eylere, "ileri ne lmn girmesini nlem ek iin" bir ivi ya da rg ii gibi bir demir paras batrlrd. Bu nlem savsaklanmsa, ksa zam an iin de yiyeceklerin ve ikinin bozulaca sylenir; viskinin st gibi beyazlat grlm tr.225 Bu H indu ve sko trelerinde olduu gibi demir, bir lmden sonra koruyucu bir by olarak kullanld nda, bu nlemin yneltildii ruh lm olan kiinin hayaletidir.2 2 6 B urm ada, Zengvvihin kuzeyinde, Sotihlerin en yce ruhani ve geici yetke olarak saydklar bir rahip kral vardr, evine hibir silah ya da kesici let getirilem ez.227 Bu kural belki de eitli halkla rn lm den sonra uyguladklar bir treyle aklanabilir; lm olan kiinin hayaletinin yaknlarda bir yerde olduu varsayld srece onu yaralamamak iin kesici letler kullanmaktan saknrlar. rnein Transilvanyada Rom enler lmden sonra, cenaze evde kald srece, bir ba kesici yz yukar doru brakmamaya dik kat ederler, "yoksa ruh, kesici kenar zerine binmeye zorlanabi lir."228 inliler, cenaze lm den sonra yedi gn evde kald iin bu sre iinde bak, ine, hatta yemek ubuu kullanmaktan saknr lar, yemeklerini elle yerler,2 2 9 Alaska Innitleri (Eskimolar) arasn da, kydeki kadnlar lmden sonra drt gn sreyle diki dikmez, erkeklerse be gn sreyle baltayla odun kesmez.2 1 0 Eski PrusyalI lar ve Litvanyallar, cenaze treninden sonraki nc, altnc,
225 Y/aiiej- G regor, The Folk-lore o fth e Norrl-East ofScotlatd, s. 206. 226 Bu. Panjab Notes a n d O ueries de aka dile getirilm ektedir, iii. N o.846. Koruyucu b ir by olarak dem ir konusunda ayrca bkz. Liebrecht, Gevasits von Tilbry, s. 99 ve devam; a.y., Zr Volkskunde, s. 311; L. Strackerjan, Aberglabc und Sagen aus dem Hcrzogthm Oldenbrg, 233; W attke. Der Deutsche Volksaberglaube, 414 ve devam; Tylor, Primitive Cdntre, i. 140; M annhardt, Der Baumkltus, 132 not. 227 B astian. Die Vlker des stlichen Asien, i. 136. 228 E. G erard, The L a n d bevond the Forest, i. 312; W. Schmidt. D os Jahr und seme Tage in Meimng und Brach der Rom anen Siebenbi'rgens, s. 40. 229 J. H. Cray, Chna, i. 288. 230 W. H. Dall. Alaska a n d its Resources, s. 146: ve American N anralistde. xii. 7.

KRALLIK VE RAHPLK TABULARI

175

dokuzuncu ve krkmc gn bir yemek hazrlarlar, kapda durarak lm olan kiinin ruhunu yemee arrlard. Bu yemeklerde, masann evresinde sessizce otururlar, bak kullanmazlard, yeme i datan kadnlar da bak kullanmazd... M asadan yere yiyecek bir ey dse onu, kendilerine yiyecek verecek yaayan yaknlar ya da dostlar olmayan garip ruhlar iin ylece yerde brakrlard. Yemein sonunda, rahip eline bir sprge alr ve "Sevgili ruhlar, yediniz, itiniz. Gidin artk. Haydi gidin" diyerek ruhlar evin dma sprrd.2 3 1 Gney Celebeste lm bir prensin trnaklarm kes mede, sam taram ada ban ve taran yalnzca tersi kullanlabi lir.23 2 Alm anlar bir ban kesici taraf yukar doru braklmamas gerektiim sylerler, nk Tanr ve ruhlar orada otururlar, ya da Tanrnm ve meleklerin yzn keser.2 3 3 Burmal piskoposun evine neden hibir kesici let sokulmadm artk anlayabiliriz. Birok rahip kral gibi o da kutsal kabul ediliyordu belki, bu yzden de onun kutsal ruhunu, havada grnmez olarak dolamak ya da uzak yerlerdeki bir greve uarak gitmek iin bedenini terk ettiinde kesilme ya da yaralanma tehlikesine ak brakm am ak doru bir nlem olmaktadr. Flamen Dialisin i ete dokunmasnn, hatta adm azna almasnn bile yasaklandn grmtk.2 3 4 Pelew Adalarnda bir kye baskn yaplp birinin kafas kesildiinde, kafas kesilen ada mn yaknlar tabulu hale gelir, onun hayaletinin gazabndan kurtul malar iin baz yasaklara uymalar gerekir. Evlerine kapatlrlar, i ete dokunmazlar, bycnn zerine okuduu bir bcei ine mek zorundadrlar. Bundan sonra, ldrlen adamn hayaleti kati
231 Jo. M eietius. "De religione et sacrificiis veterum Borussorum," De Russonm Muscovtarum et Tartarorum religione, sacrificiis, nuptianm, funerum rint (Spires, 1582). s. 263: H artknoch. A l und neues Prenssen (Frankfurt ve Leipzig, 1684), s. 187 ve devam. 232 B. F. M atthes, Bijdragen tot de Ethnologie van Zuid-Celebes, s. 136. 233 T ettau ve Tenim e, Die Volkssagen Ostpreussens, Lihauens und Westpreussem, s. 285: Grimm, Deutsche Mythologie, iii. 454; kar., a.g.y., s. 441. 469: Grohmann, Aberglauben und Gebruche aus Bhmen und Mhren, s. 198. 234 Plutarkhos. Quaest. Rom. 110; Aulus Gellius. .v. 15, 12.

176

RUHUN KORKULARI

linin peinde dmann lkesine gider.23 5 Tabu, belki de hayvann ruhunun ya da cannn kanda olduu ortak inancna dayanmakta dr. Tabulanm kiilerin korkulacak bir durum da olduklarna ina nld iin rnein, ldrlen kiinin yaknlar, onun kzgn haya letinin saldrlarna urayabilirler ruhlarla temaslarn nlemek iin onlar dierlerinden ayrmak zellikle gereklidir; i ete dokun ma yasa bundan ileri gelmektedir. A m a bilindii gibi, tabu, genel bir kuraln belli koullar altnda zel yaptrmndan baka bir ey deildir; dier bir deyile, ona uyulmas, zellikle uygulanmas iste nen koullarda emredilir, fakat byle zel koullardan ayr olarak, yasak, daha az titizlikle de olsa sradan bir yaam kural olarak da uygulanr. rnein, Baz Estonyahlar kam azlarna dedirmezler, nk kanm hayvann ruhunu tadna ve bu ruhun kan tatm olan insann bedenine gireceine inanrlar.236 Kuzey Am erikada baz Kzlderili kabileleri, "gl bir dinsel ilkeden dolay, bir hayva nn kann imekten titizlikle kanrlar, nk kanda hayvann yaa m ve ruhu bulunmaktadr."237 Bu Kzlderililer "yeni vurduklar bir geyiin etini (yemek iin hazrlam adan nce) genellikle atein duman ve alevleri iinden birok kez geirirler, hem bir kurban etme yoludur bu, hem de hayvann kannn, yaamnn ve iindeki hayvan ruhlarnn yok edilmesidir, nk eti bunlarla birlikte yemek ok kt bir eydir. "Slave, H are ve Dogrib Kzlderililerinin ou, av hayvanlarnn kanm tatm ak istemez; bu kabilenin avclar, kan hayvann ikembesi iine toplayp kara gm er.238 Yahudi avc lar vurduklar av hayvannn kanm yere aktp zerini toprakla rterler. Hayvann ruhunun ya da yaamnm kanda olduuna, ya da aslnda kan olduuna inandklar iin kan tatm azlar d.2 3 9 Ayn
235 J. Kubary, Die socialen Einricltt-ungen der Pelauer (Berlin. 1885), s, 126 ve devam. 236 F. J. W iedemann, A us dem inneren nd usscrn Lcbei der Ehsten (St. Petersburg, 1876), s. 446. 478. 237 Jam es Adair. History o f the Am erican Indians, s. 134, 117. 238 E. Petitot, Monographic des Dn-Dindji, s. 76. 239 Leviticus xvii. 10-14. II. Dizede ngilizceye "yaam" olarak evrilen szck "ruh anlamna gelir (yeni basmda dipnotu olarak konmu). Rar. D euteronom y xii. 23-25.

KRALLIK VE RAHPLK TABULARI

177

inan Rom allar240, A raplar2 4 1 ve Yeni G ineli baz Papuan kabilele ri tarafndan da paylalyordu.24 2 Kral kannn yere dklmemesi yaygm bir kuraldr. Bundan dolay, bir kral ya da onun ailesinden biri ldrlecek olduunda, kral kannn topraa dklmesini nleyecek bir idam tarz bulun mutur. 1688 dolaylarnda, ordu bakomutan, Siyam Kralna bakaldrm ve onu "lm cezasna arplm krallara ya da ayn kan dan gelen prenslere uygulanan tarza uygun olarak idam etmiti; buna gre, bu tr sulular byk bir demir kazana konuyor, odun tokmaklarla vurula vurula paralanyordu, nk kral kannn bir damlasnn bile yere dklmemesi gerekiyordu, dinlerine gre, kut sal kan toprakla kartrp kirletmek byk bir gnaht."2 4 3 Siyamllarm kral soyundan bir kiiyi idam etme yollarndan bazlar da alktan ldrme, boma, onu krmz bir kuma zerinde gererek midesine ho kokulu bir odun ubuk saplam a244 ya da sonuncusu, onu iri bir tala birlikte deriden bir torba iine dikip nehire atma gibi yollardr; bazan suya atlmadan nce idam mahkm unun boy nu sandal aacndan bir sopayla krlr.245 Kubilay Han, kendisine bakaldrm olan amcas Nayan yenip ele geirdiinde, bir halya sardrp lnceye kadar oraya buraya arptrarak ldrtmtr, "nk kendi m paratorluk soyundan gelen bir kiinin kann yere aktamaz ya da Tanrnn gzleri nnde, Gnein nnde meydan da brakamazd."246 "Frer Ricold bir T atar kuralndan sz ediyor: Bir Han, tahtm ele geirmek iin bir baka ham ldrr, am a
240 Servi us. Vcrgilius zerine, Aen. v, 79; kar. a.y., Aen. iii. 67. 241 J. Wellhausen, Reste Arabischen Heidentumes, s. 217.
A.

G oudswaard. De Papoewas van de Geelvinksbaai (Schiedam,

1 8 6 3 ),

s. 77. 24j Hamilton, "Account of the East Indies", Pinkerton, Foyages and Travels,
V .

469. Kars. W. Robertson Smith. Religion o f the Semites, i. 349. not 2. 244 De ia Loubere, A New Historical A ccount o f the Kingdom o f Siam (Lond

ra, 1693), s. 104 ve devam. Pallegoix, Description du Royaume Thai on Siam, i. 271. 365 ve devam. 246 Marco Polo. ev. Albay II. Yule (2. basm. 1875). i. 335.

178

RUHUN KORKULsiRI

kannn yere akm am asna byk zen gsterir. nk dediklerine gre Byk H an n kannn yere akmas son derece uygunsuz bir eydir; bunun iin, kurban u ya da bu ekilde bodurur. Buna benzer bir duygu Burma saraynda da grlyor, orada kral soyun dan gelen prenslerin kan aktmadan ldrlmesi iin garip bir idam yntemi vardr."247 Tonkinde allan idam biimi ba kesmedir, fakat kral kanndan gelen kiiler boulur.24 8 A antide kral ailesin den olmayan kimselerin kan dklebilir; am a eer onlardan biri byk bir sutan hkm giyerse Dah nehrinde boulur.2 4 0 Madagas karda soylularn kan aktlamaz; nitekim bu snftan drt Hristi yan lm cezas aldnda, canl canl yaklmt.250 U gandada gen bir kral erikin yaa ulanca, iki ya da dnda btn erkek kar deleri yaklr, onlar da krall srdrm ek iin saklanr.2 5 1 Kral kam dkmeye kar isteksizliin, genel olarak kan dkmeye ya da en azndan yere kan dkmeye kar isteksizliin zel bir rnei olduu grlyor. M arco Polo, zamannda, uygunsuz saatlerde Cambaluc (Pekin) sokaklarnda yakalanan kiilerin tutuklandn ve herhangi bir kt hareketten sulu bulunurlarsa bir sopayla dvldklerini anlatyor. "Bu cezalandrma srasnda insanlarn ld olur, ama kan dkm ekten saknmak iin bunu kabul eder ler, nk onlarn Bacsis%r\ insan kan dkmenin kt bir ey oldu unu syler."2 5 2 Kaptan Christian 166da Restorasyon dneminde Manx Hkm eti tarafndan kuruna dizildiinde, kan yere akma sn divc kuruna dizilirken durduu yerin altma beyaz rtler yayl mt.2 5 3 Baz ilkel halklar arasnda, kabile yelerinden birinin kan tm aktlmas gerektiinde kann vere dklmesine izin verilmez,
24/ Albay H. Yuie. Marco Polo. /. e. :48 B aron. "Description of the Kingdom of T onqucen." Pinkerton. Voyages and Travels, ix. 691. J 9 T .E . Bowdich. Mission from Cape Coast Castle to Ashantee (Londra. 1873), s. 207. 250 Sibree. Madagascar an d its People, s. 430. C.T. Wilson ve R. W. Ielkin. Uganda and the Egyptian Soudan, i. 200. 252 M arco Polo. i. 399, Y ulenin evirisi. 2. basm. 253 Sir W alter Scott, not 2. Pevenl o f the P eaklc ch. v.

KRALLIK VE RAHPLK TABULARI

179

kabile arkadalarnn bedenleri zerinde toplanr. rnein, baz Avustralya kabilelerinde snnet edilecek ocuklar kabile yelerinin canl bedenlerinin oluturduu bir platform zerine yatrlr;2 5 4 bir olan ocuunun dii, bir erginleme treni gereince sklrken, bir erkein om uzlan zerine oturtulur, kan onun gsne akar ve silinmez.255 Avustralya zencileri, ba ars vb. arlarn tedavisi iin birbirinin kanm akttklarnda bir damla kam bile yere dkmemeye zen gsterirler, birbiri zerine serperler.250 Avustralyada yamur yadrma treninde aktlan kann, yamuru taklit ederek kabile yelerinin zerine aktldn daha nce grm tk.2 57 Gney Cele bes adalarnda, ocuk doumunda (yerden yukarda direkler zeri ne kurulmu olan) evin altnda bir kadn kle durur ve bambu de meden damlayan kam bann zerinde tuttuu bir leen iinde top lar.2 5 8 Kann aktlmamasma gsterilen zen baz halklar tarafndan hayvanlarn kanma kadar uzanr. Dou Afrikada W anikalar yemek zere srlarm kestiklerinde, "kan vere aktmamak iin hayvan lnceye kadar ya talarlar ya da sopayla dverler.0 Dam aralar arasnda yenecek srlar boularak ldrlr, fakat kur ban edildiklerinde m zraklamr.2 6 0 Ama Afrikadaki ou krsal kabi leler gibi W anikalar ve D am aralar da srlarm pek ender olarak ldrrler, genellikle kutsal sayarlar onlar.2 fil Easter Adallar ye
04 Native Tribes o f South Australia, s. 230: E. J. Eyre, Journal o f Expeditions of Discovers into Central Australia, ii. 335: Brough Smyth, Aborigines o f Victoria, i. 75 not. 255 Collins, Account o f the English Colony o f New South Wales (Londra. 1798),
s. 580.

256 Native Tribes o f South Australia, s. 224 ve devam: Angas. Savage Life and Scenes in Australia and New Zealand, i. 110 ve devam. 257 Bkz. s. 22. z58 B. F. Vlatthes. Bijdragen tot de Ethnologic van Zuid-Celebes, s. 53. ^ Yzba Emery, Journal o f the R. Geogr. Soc. lii. 282. m Ch. Andersson. Lake Ngami, s. 224. 201 Ch. New, Life, Wanderings, and Labours in Eastern .Africa, s. 124: Francis Calton, "Domestication of Animals." Transactions o f the Etimolog. Soc. o f London, (if. 135. Evcil hayvanlarn ilk kutsallklar zerine her eyden nce bkz. W. R obert son Smith. The Religion o f the Semites, i. 263 ve devam. 277 ve devam.

180

RUHUN KORKULARI

mek iin hayvan ldrdklerinde kann aktmazlar, fakat yumruk vb. eylerle ldrrler ya da dum an iinde boarlar.262 Yere kan dkmeye kar ekingenliin aklamas belki de, ruhun kanda oldu u, dolaysyla kann zerine dt topran tabulaaca ya da kutsallaaca inancnda bulunabilir. Yeni Z elandada, yce baka nn kannn bir damlasnn bile rastlantyla zerine damlad her hangi bir ey, onun iin tabu ya da kutsal olur. rnein, bir grup yerli yepyeni gzel bir kano iinde bakan ziyarete gelmitir, ba kan kanoya binerken ayana bir kymk batar ve kanonun zerine kan damlar, hemen o anda kano onun iin kutsal olur. Kanonun sahibi dar atlar. Kanoyu sahile, bakann evinin karsna eker ve orada brakr. Yine, bir bakan, bir misyonerin evine girerken ban kirilerden birine arpm ve kam akmtr. Yerliler, eskiden olsayd evin bakana gemesi gerektiini sylerdiler.26 3 Evrensel uygulamalar olan tabularda genellikle olduu gibi, bir kabile yesi nin kanm yere dkme yasa, bakanlara ve krallara uygulandn da kendine zg bir titizlik kazanr ve sradan kimseler iin artk uygulanmaz hale geldikten ok sonra bile bunlara hl uyulur. Flamen Dialisin bir ardaa sarlm asm ann altndan yr mesine izin verilmediini daha nce grm tk.2 Bu yasan nede ni belki de uydu: Bitkilerin, kesildikleri zaman kanayan canl var lklar olduu, baz bitkilerden akan krmz svya bitkinin kan gzyle bakld gsterilmiti.265 Bu yzden zm svs doallkla asmann kan olarak alglanmaktadr.266 Ve biraz nce grdmz gibi, ounlukla, ruhun kanda bulunduuna inanld iin, zmn suyu, asmann ruhu, ya da ruhu iinde tayan bir ey olarak grl mektedir. Bu inan, arabn sarho edici etkileriyle daha da glenL. Linton Palmer, "A Visit to E asier Island," Journ. R. Geogr. Soc. xl. (1870) 171. 263 R. Taylor, Tc Ika a Maui; or, New Zealand and its Inhabitants, s. 164 ve devam. M Plutarkhos. Quaest. Rom. 112; Aulus Geliius, x. 15, 13. 2,0 Bkz. s, 63. 260 Kar. W. R obertson Smith, a.g.y., s. 213 ve devam.

KRALLIK VE RAHPLK TABULARI

181

mektedir. nk, ilkel anlaya gre, sarho olma ya da lgnlk gibi btn anorm al zihinsel durum lara cinin kiinin bedenine girm e si neden olmaktadr; baka bir deyile, bu tr zihinsel durum lara cin tutm a ya da esin gzyle baklmaktadr. Bu yzden arap, bir cin ya da cini iinde tayan bir ey olarak dnlr; nce, krmz bir sv olarak bitkinin kanyla zdeletirildii iin, sonra da sarho ettii, ya da esin verdii iin. Dolaysyla, eer Flam en Dialis bir ardaa sarlm asmann altndan yrse, zm salkmlar iinde bulunan asmann ruhu hemen bann zerinde sallanr durum da olacak, belki de dokunacakt bana, bu da devaml bir tabu207 duru munda bulunan onun gibi bir kimse iin son derece tehlikeli olacak t. nce, arabn baz halklar tarafndan gerekten kan, sarho olmanmsa bu kan imenin meydana getirdii esinlenme olarak alg landm; ikinci olarak da. kan imenin ya da ba zerinde canl bir insan bulundurmann zellikle tabulu kimseler iin tehlikeli kabul edildiini gsterebilirsek, yasa bu trl yorumlamamz bir olasdk kazanacaktr. Birinci noktayla ilgili olarak Plutarkhos bize, eski Msr kralla rnn ne arap itiklerini ne de tanrlarn pay olarak bir ksm ara b yere dktklerini sylyor; nk arabn, bir zam anlar tanrlara kar dvm olan varlklarn kan olduuna, asmam nsa onlarn ryen bedenlerinden fkrm olduuna inanrlard, diyor; sarho luk taknl ise sarho insann tanrlarn dm anlarnn kanyla dolu olduu varsaymyla aklanyordu .m Aztekler, insanlar onun etkisi altnda lgnca eyler yapt iin, pulkueye ya da araba kt gzle bakarlard. Fakat bu lgnlklarn sarho olan insann deil, onu ele geirmi ve esinlemi olan arap tanrsnn eylemleri olduuna inanrlard; ve bu esin kuram o denli ciddiyetle savunulur du ki, birisi kalkp da sarho bir insan iin kt eyler sylese ya da onu aalasa, mridinde bedenlemi olan arap-tanrsna saygsz
26' Dialis cotidie feriatus est, Aulus Gellius, x. 15, 16. 2 (x H Plutarkhos, Ists et Osiris, c. 6. Buna ok benzer bir mit baz yerli Msr yaz larnda hl bulunm aktadr. Bkz. Ad. Erm an, Aegypten utul aegyptisches Leben n Altertm , s. 364.

182

RUHUN KORKULARI

lktan cezalandrlabilirdi. Sahagunun, pek de yersiz olamayarak, Kzlderililerin aykken ileselerdi m utlaka cezalandrlacaklar su lar, bak tutulmak iin, bilerek sarhoken ilediklerini sylemesi bundandr.258 Bu durum da yle grnyor ki, ilkel grne gre, arabn m eydana getirdii sarholuk ya da esinlenme, hayvanlarn kanm im enin meydana getirdii esinlenmeye tam am en kout bir eydir.270 R uh ya da hayat kandadr, arapsa asmann kandr. Dola ysyla bir hayvann kanm ien kii, hayvann ruhuyla ya da daha nce grdm z gibi,2 7 1 hayvann iine daha kesilmeden girmi olduu varsaylan tanrnn ruhuyla esinlenmi olur; arap ien kii ise, asm ann tanrsnn kann imi ve bylece tanrnn ruhunu ya da cinini iine alm olur. kinci noktayla, kann ya da canl bir kimsenin altndan geme korkusuyla ilgili olarak, baz Avustralya zencilerinin eik bir aa cn, hatta bir itin parmaklklar altndan gemekten korktuklar syleniyor. N eden olarak da, aacn ya da itin zerinde bir kad nn olabilecei ve ondan aa ya da it zerine kan damlam olabi lecei ya da geerlerken kendileri zerine kan damlayabilecei ola slm ileri sryorlar.272 Salomon A d a la rn d an biri olan Ugide, bir erkek, eer mmknse hibir zam an yolun zerine devrilmi bir aacn altndan gemez, nk kendinden nce bir kadn onun ze rinden gemi olabilir.2 7 3 Burm al K arenler arasnda "bir evin altn dan, zellikle de iinde kadnlar varsa, gem ekten saknlr; bir de, dallan belli bir ynde aa sarkm aalarn ve devrilmi aalarn u dallar altndan.2 7 4 Siyamllar, zerine kadn amarlar aslm bir ipin altndan gemeyi uursuzluk sayarlar, bunu yapan kiinin
260 R ernardino de Sahagut, Histoire gnrale des choses de la Notirelle-Espag-

ne, evirenler: Jourdanet ve Simon (Paris, 1880), s. 46 ve devam.


270 Bkz. s. 36. 271 S. 37. E. M. Curr. The Australian Race (M elbourne ve Londra, 1887), iii. 179. 273 H. B. Guppy, The Solomon Islands and their Natives (Londra, 1887), s, 41, - '4 E. B. Cross, "On the K arens. Journal o fth e American Oriental Society, iv. (1854) 312.

KRALLIK VE RAHPLK TABULARI

183

doacak kt sonulardan saknmak iin toprak-ruhuna kk bir tapmak yaptrmas gerekir.275 Btn bu rneklerde kural, belki de kana, zellikle de kadnla rn kanma dokunma korkusuna dayanmaktadr. Bir Maori, buna benzer bir korkuyla srtn hibir zaman bir yerlinin evinin duvarna dayamaz.276 nk kadnlarn kannn erkekler zerinde ok kt etkileri olduuna inanlr. Gney Avustralyada Encounter Krfezi kabilelerinde erkek ocuklar, kadnlarn kann grrlerse salar nn erkenden krlaaca ve glerini vakitsiz yitirecekleri konusun da uyarlrlar.27" ' Boandik kabilesi erkekleri, kadnlarnn kanlarn grrlerse dmanlarna kar dvemeyeceklerine ve ldrlecek lerine inanrlar; bir dvte gne gzlerim kamatrsa, dvten sonra karlaacaklar ilk kadnn onlardan gzel bir sopa yemesi kanlmazdr.278 W etar adasnda, bir erkek ya da delikanl, bir kadn kanna rastlarsa, savata ve dier ilerinde anssz olacana, bu uursuzluktan saknmak iin alaca btn nlemlerin boa ka cana inanlr.2 7 9 Ceram halk da kadnlarn kann gren erkekle rin savata yaralanacaklarna inanr.2 8 0 Ayn ekilde, Gney Afrika Ovahererolar (Damaralar), doumdan hemen sonra lohusa bir kadn grecek olurlarsa korkak ve zayf olacaklarna ve savaa git tiklerinde vurulacaklarna inanrlar.2 8 1 Bir Estonva inancna gre, kadnlarn kann gren erkeklerin derilerinde kzart ve dknt olur.2 8 2 Yine, bir asma ya da kadn kam gibi tehlikeli eylerin altndan gememe nedeni, ba ile tem asa gelebilme korkusudur; nk ilkel
275 Baslian. Die Volkcr des stlichen Asicn, iii. 230. 276 Nedeni iin bkz. Shortland. Traditions and Superstons o f the Mew Zealan ders, s. 112 vc devam, 292. 277 Native Tribes o f South Australia, s. 186. 278 Mrs. Jam es Smith, The Boandik Tribe, s. 5. 2,9 Riedel. De sluik-en kroeshange rassert tusschen Seiches cn Papua, s. 450. 280 Riedel, a.g.y., s. 539: kar. s. 209. 2A I E. D annert, "Customs o f the Ovaherero at the Birth of a Child," (South African) Folk-lore Journal, ii. 63. 282 F. J. Wiedemann, Aits dem innem und aussern Lcben der Ehsten, s. 475.

184

RUHUN KORKULARI

insanlar arasnda ba zellikle kutsaldr. Baa verilen bu zel kutsal lk, ban bazan yaralanmaya ya da saygszla kar ok duyarl olan bir ruhun oturduu yer olduu inancyla aklanmaktadr. rnein, Karenler, tso denen bir varln ban st ksmnda oturdu unu ve orada kald srece yedi Kelah ya da bedenlemi tutkular ne yaparsa yapsn insana hibir zarar gelmeyeceini varsayarlar. "Ama tso dikkatsiz ya da zayf olursa bunun sonucu kiinin bana bir ktlk gelecektir. Bundan dolay ba dikkatle korunur ve giyim kuam gibi fto'nun houna gidecek btn olas nlem ler alnr."2 8 3 Siyamllar, insann bann iinde Klan ya da Chom Kuan ad veri len bir ruhun oturduuna, bunun ban koruyucu ruhu olduuna inanrlar. Bu ruhun her trl yaralanm adan dikkatle korunmas gerekir; bundan dolay sa ya da sakal tra gibi iler birok m era simle yaplr. Klan onur konularnda ok duyarhdr, iinde oturdu u kafaya bir yabanc el dokununca lm derecesinde aalanm hisseder kendini. Dr. Bastian, Siyam Kralnn bir kardeiyle bir konuma srasnda, anlatmakta olduu tbbi bir konuyu aklamak iin elini kaldrp da prensin bana dokunm ak isteyince, yere diz km oturan huzurdakilerin azndan ykselen ters ve tehdit edi ci bir mrlt, ilemekte olduu bir grg kural suu konusunda uyard onu: nk Siyamda yksek rtbeli bir kimsenin bana dokunmaktan daha byk bir aalama olamaz. Bir Siyaml bir bakasnn bana ayayla dokunursa, her ikisi de lanetten kurtul mak iin toprak-ruhuna kk tapm aklar yaptrmak zorunda kalr lar. Ban koruyucu ruhu, salarn ok sk ykanmasndan da holan maz; bu onu yaralayabilir ya da rahatsz edebilir. Burm a Kralnn bann nehrin ortasndan alnm suyla ykanmas byk bir tren di. Dr. Bastianm Mandalaydaki Burm allar zerine kendisinden ders ald yerli retm en ne zaman bam ykatacak olsa kural olarak ayda bir olurdu bu genellikle gn ortalkta grnm ez di: bu sre, ba ykama ilemine ve ondan sonra kendine gelmeye
z83 E. B. Cross. "On the Karens." Journal o f the American Oriental Societv, iv. 311 vc devam.

KRALLIK VE RAHPLK TABULARI

185

harcanrd. Dr. Bastiann bam her gn ykama alkanl bir sr sylentiye yol amt.2 8 4 Yine, Burm allar balarnn zerinde birisinin, zellikle de bir kadnn bulunmasn bir aalama olarak dnrler, bu nedenle de Burmallarm evleri hibir zaman tek kattan fazla olmaz. Evler yerden yukarda direkler zerinde ykselir, odann tabanndan aa ya bir ey decek olsa, Dr. Bastian bir hizmetiyi gidip onu getir meye ikna edebilmek iin byk glkler ekerdi. R angoonda bir hastaya arlm olan bir rahip, m erdivenlerden yukar kmaktansa duvara bir m erdiven dayayp pencereden ieri girmeyi yelemi ti, nk evin merdivenine ulamak iin bir koridordan gemesi gerekiyordu. R angoon'dan dindar bir Burmal, bir geminin kam ara snda baz Buda tasvirleri bulunca, denizciler gvertede yryerek onu kk drm esinler diye byk bir fiyat nerm iti bunlar satn almak iin.285 Kamboyallar da ayn ekilde bir insann bana dokunmay ciddi bir su sayarlar; kimileri, balarnn zerinde her hangi bir eyin asl olduu bir yere girmezler; en orta halli bir Kamboyal bile iinde insan yaayan bir odann altnda oturmak istemez. Bundan dolay evler ancak tek katl yaplr; Hkm et bile, ev ne kadar yerden yksekte yaplm olursa olsun, bir mahkumu evin altndaki ceza odasna koymama dncesine sayg duyar.2 8 6 Ayn boinan M alayahlar arasnda da vardr; ilk gezginlerden biri, Javada halkn "balarna hibir ey rtm ediklerini... balarnn ze rinde hibir eyin olamamas gerektiini sylediklerini, birisi kalkar da elini balarna koyacak olursa onu ldreceklerini; birbirinin ba zerinde yrmemek iin evlerini ok katl yapmadklarn" bil diriyor. 2 X 7 Ayn tre btn Polinezyada da tam olarak geerlidir.
284 Bastia, Die Vlker des stlichen Asien, ii. 256, iii. 71. 230, 235 ve devam. 285 Bastian. a.g.y., ii. 150; Sangermano, Description o f the Burmese Empire (Rangoon, 1885), s. 131; C.F.S. Forbes, British Burma, s. 334; Shway Yoe, The Bur man, i. 91. 286 J. Moura, L e Royaume du Cambodge, i. 178, 388. 28' D uarte Barbosa, Description o f the Coasts o f East A frica and Malabar in

the Beginning o f the Sixteenth Century (Hakluyt Society, 1866), s. 197.

186

RUHUN KORKULARI

rnein, bir M arquesan bakan olan G attanew amn, "tepesine ya da banda tad herhangi bir eye dokunm ann kutsal bir eye saygszlk olduu" anlatlyor. "Onun bann zerinden gemek, asla unutulmayacak bir aalama saylrd. Gattanewa, yalnz o mu, btn ailesi zeri kapal bir geitten gemeyi ya da kapal bir eve girmeyi kendileri iin klme sayard; her ey, kendi zgr, snrsz yaama tarzlar gibi ak olmalyd. E er evresinden dola mak ya da zerinden gemek olasl varsa, insan eliyle kurulmu herhangi bir eyin altndan gemezdi. O nun ou kez, bizim su varillerinin arasndan gemektense evimizin evresindeki itin etra fndan dolatn grm m dr; geitten geeceine, hayatn tehli keye atarak bir duvarn gevek talar zerine trm anr."288 Marquiseli kadnlarn, altta bulunmas olasl olan bakanlarnm balar zerinden geerim korkusuyla gemilerin gvertelerinde yrmeyi kabul etm edikleri biliniyor.2 *' Ama balan kutsal olanlar yalnzca M arquise bakanlar deildi; her M arquiselinin ba tabu idi, hi birinin bam a bir bakas dokunamaz ya da zerinde yryemezdi; hatta bir baba bile uyuyan olunun bann zerinden geem ezdi.2 9 0 Hi kimsenin, Tonga kralnn bandan daha yukarda bulunmasna izin verilmezdi.2 9 1 Hawaide (Sandvi Adalar) bir kimse bakann evinin tepesine trm anrsa ya da bahesinin duvar zerine karsa lm cezasna arptrlrd; ba beyaza boyal ya da bir elenkle ss l veya slak olarak bakann evinin glgesinden yrrse, cezas yine lm d.292 Tahitide, kral ya da kralieden daha yukarda otu ran veya elini onlarn bann zerinden geiren bir kii lm cezas giyebilirdi.2'3 Tahitili bir bebek, zerinde belli trenler yaplncaya
288 David Porter. Journal o f a Cruise m ade to the Pacific Ocean in the U.S. Fri gate Essex (New York, 1822). ii. 65. V incendon D um oulin ve Dcsgraz, lies Marquises, s. 262. 290 Langsdorff, Reise um die Welt, i. 115 ve devann. 291 Kaptan Jam es Cook. Voyages, v. 427. (1809 basm). 292 Jules Remy, Ka Mooolelo Hawaii, Histoire de l'Archipel Hawaiien (Paris ve Leipzig, 1862), s. 159. 293 Ellis, Polynesian Researches, iii. 102.

KRALLIK VE RAHPLK TABULARI

187

kadar zellikle tabu saylrd; bu durumdayken ocuun bama deen herhangi bir ey kutsal olurdu ve ocuun evinde bu maksat la etraf evrili bir yerde tutulurdu. ocuun bama bir aacn dal dokunsa, aa kesilirdi; bu aa devrilirken bir baka aaca kabuu nu delecek kadar hasar vermise, kirlenmi ve artk kullanlamaz duruma gelmi olduu iin o aa da kesilirdi. Trenler yapldktan sonra bu zel tabular kalkard; fakat bir Tahitilinin ba her zaman kutsald, zerinde bir ey tayamazd, ona dokunmaksa bir su tu.2 9 4 Bir M aori bakannm ba o denli kutsald ki, "parmaklaryla ona yalnzca dokunsa bile, parmaklarn hem en burnuna gtrmek ve onlarn dokunmakla kazand kutsalh koklamak ve bylece onu alnd yere yemden koymak zorunda idi.295 Baz durumlarda tabulu kiinin bama dokunmas kesinlikle vaaktr. rnein, Kuzey A m erikada ergenlik andaki Tinneh kzlarnn, erkeklie erginlenme yl sresince Creek delikanllarnn ve ilk kez savaa giden genlerin parmaklaryla balarm kamalar yasaktr, bu ama iin onlara birer sopa verilir.296 Am a biz tekrar M aorilere dnelim. Bann kutsall nedeniyle "bir M aori bakam, azyla atei fleyemez, nk kutsal olan soluu bu kutsall atee gei rir, ateten geriye kalan kzleri ya da yanmam paralan bir kle ya da baka kabileden biri alabilirdi, veya ate yemek piirme gibi baka bir maksatla kullanlabilir, bylece onun lmne neden ola bilirdi."297 Yeni Zelandada kutsal bir kiinin, taran ya da bana dokunmu olan herhangi bir eyi yemek piirilen bir yerde brakm a s ya da dudaklarna dokunmu bir kaptan bir bakasnn imesine
294 Jam es Wilson, A Missionary Voyage to the Southern Pacific Ocean (Londra, 1799), s. 354 ve devam. 295 R. Taylor. Te Ika a Maui; or, New Zealand and its Inhabitants, s. 165. 296 "Customs of the New Caledonian W omen," Joum. Anthrop. Inst, vii, 206: B. Hawkins, "Sketch of the Creek Country," Collections of the Georgia Historical

Society, iii. pt. i. (Savannah, 1848), s. 78; A. S. Gatschet, Migration Legend of the Cre ek Indians, i. 185: Narrative of the Captivity and Adventures of John Tanner (Londra. 1830), s. 122; Kohl, Kitschi-Gami, ii. 168. 297 R. Taylor. 1. c.

188

RUHUN KORKULARI

izin vermesi bir sutur. Bundan dolay, bir bakan herhangi bir ey ierken dudaklarn asla kaba dokundurmaz, ellerini azna yaklat rarak bir oluk meydana getirir, baka bir kii suyu bu oluun iine dker, bakan da bylece suyu imi olur. Piposunu yakmak iin bir ate gerekse, ateten alnan kzn kullanlr kullanlmaz atlma s gerekir; nk pipo, onun azna dokunduu iin kutsallar; kz, pipoya dokunduu iin kutsallar; kutsal kln bir paras sra dan bir ocaa konacak olursa, ate de kutsallaacak, bu yzden de yemek piirme iinde kullanlamayacaktr artk.298 Baz M aori ba kanlar!, tpk teki Polinezyallar gibi, balarnn zerinden teki insanlar geer korkusuyla bir geminin kam arasna inmek iste m ez.2 9 9 M aoriler, balan zerinde bir hayvansal yiyecek maddesinin asl olduu bir eve giren kiileri korkun bir uursuzluun bekledi ine inanrlard. "Tavandan sarkan l bir gvercin ya da bir para domuz eti, bir uursuzlua kar, bir nbetiden daha iyi bir koru madr."300 Eer yanlmyorsam, bann zerinde hayvansal yiyecek bulunmasna kar koymann nedeni, kutsal ba hayvann ruhu ile temas durum una getirme korkusudur; tpk Flam en Dialisin bir asmann altndan gemeyiinin nedeninin, kutsal ban asmann ruhuyla tem asa getirme korkusu oluu gibi. Ba, ar bir su ilemeksizin dokunulamayacak kadar kutsal saylnca, sa kesilmesinin de nazik ve zor bir i olaca aktr. lkellerin grne gre, sa kesiminin glk ve tehlikeleri iki tr ldr. nce, ban ruhunu rahatsz etm e tehlikesi vardr, sa kes me srasmda ba yaralanabilir ve kendisini rahatsz eden kiiden alabilir. kincisi, kesilmi olan salarn ne yaplaca sorunu. nk
298 E. Shortland, The Southern Districts of New Zealand, s. 293: ve Traditions and Superstitions of the New Zealanders, s. 107 ve devam. 299 J. Dumond D Urville, Voyage autour du Monde et la recherche de La Prouse, excut sous son commandement sur la cotvette Astrolabe. Histoire du Voya ge, ii. 534. 300 R. A. Cruise, Journal of a Ten Months Residence in New Zealand (Lond ra, 1823), s. 187; D um ont D Urville, a.g.y., ii. 533; E. Shortland, The Southern Dis tricts of New Zealand (Londra, 1851), s. 30.

K R A L L IK VE R AH P LK T A B U L A R I

189

190

RUHUN KORKULARI

Yem

ZelandalIlar

KRALLIK VE RAHPLK TABULARI

yabanl, kendisiyle bedeninin her paras arasnda var olan duygu sal ilikinin, bu fiziksel iliki koptuktan sonra bile devam ettiine ve bu yzden de krplm salar ya da kesilmi trnaklar gibi bedenin den ayrlm paralarn bana gelebilecek herhangi bir zarardan kendisinin de zarar greceine inanr. Bu nedenle de kendisinden ayrlm paralarn, kazayla zarar grebilecei ya da kendisine kt lk yapmak, kendisini ldrmek iin bunlar bir by olarak kulla nabilecek kt niyetli kim selerin eline geebilecei yerlere brakm a maya dikkat eder. Bu gibi tehlikeler herkes iin vardr, am a kutsal kiiler sradan kiilerden daha ok korkmaldr bunlardan, bunun iin de bunlarn ald nlemler nispeten daha skdr. Tehlikeden kanm ann en basit yolu, elbette, sa hi kesm em ekdr; tehlikenin her zamankinden daha byk olduu yerde tutulan yol da budur. Frank krallarnn salarnn kesilmesine izin verilm ezdi.3 0 1 Bir Haida byc-hekimi salarn ne kesebilir ne tarayabilir, bunun iin de sa
lar hep uzun ve karm akarktr.302 C eleb e s'li A lfoerler arasnda Leken ya da pirin tarlalarnn koruyucusu olan rahip, zel ilevleri ni yerine getirdii zam an iinde, yani pirin ekilm eden bir ay nce sinden

hasat

am bara

alnncaya

kadar,

salarm

kesem ez.'0 3

C eran'da erkekler salarn kesm ezler: evli erkekler salarn kese cek olursa kanlarm kaybederler: delikanllar salarm kesecek olur

sa zayflarlar ve gten derler. 3 0 4 Tim ourlatla evli erkekler Ceramdaki nedenle salarn kesem ezler, am a dul erkekler ya da yolculukta olan erkekler bir kmes hayvan ya da bir dom uz kurban
ettikten sonra bunu yapabilirler.30 ' B urada yolculukta olan erk ek
! Agathias i. 3; Grimm. Deutsche Rcclusalertliimer. s. 239 ve devam. 3u (j.M . Dawson "On the ifada Indians ol' the Q ueen C hariolte Islands." Geological Survcv o f Canada, Report o f Progress for 187$- 79, s. 123 B. j.i p \j \\rjlken, "Bijdragen tot de kennis van de zedcn cn gewoonten dcr Alfoeren in de Minahassa." Medcdceliren van nvgc hci Nedcrlandschc Zendtiingoenootschap, v . (1 8 6 3 ) s. 126, 3(M Riedei. Dc sluik-cn kroeshange rassen msschcn Sclcbcs cn Papua, s. 137.
3(t> R ie d e i,

a.g.y., s, 292 v e d e v a m .

192

RUHUN KORKULARI

lere salarm kesm eye zel olarak izin verilir; fakat baka yerlerde, yurt dnda yolculukta olan erkekler yurda dnm ceye k adar sala rn kesm eden brakm ak alkalndadr. Bu sonuncu trenin nedeni, belki de daha nce grdmz gibi, bir yolcunun aralarn da kald yabanclardan gelebilecek bylere ak olm alar tehlike sidir; bu yabanclar onun kesilmi salarn ele geirebilirlerse bu yolla onu yok edebilirler. Bir yolculukta olan M srllar eve dnnceye kadar salarn kesm ezler,50" "TaiPte yolculuktan dnen bir erkein k grevi R abba'y ziyaret edip san kestirm ekti."307 Tehli keli bir yolculuk srasnda salarn kesm em e tresinin ara sra da olsa Romallar tarafndan da uyguland grlm ektedir.3 AJkhilleus sar salarn kesm iyordu, nk babas, olu deniz tesi sava tan yurda dnerse Sperkheios rm ana adam t onlar. 3 ()g Yine, bir alma yemini elm i olan erkekler bu yem inlerini yerine getirene kadar salarm kesm ezlerdi. rnein, M arquesanlarm "ara sra >. '.-e bir tutam hari balarn tmyle kazttklar, bu tutam serbraktklar ya da dm ledikleri" syleniyor. Fakat bu sonuncusunu ancak vaktn akrabalarndan birinin lm nn cn almak iin byk yemin ettiklerinde uygularlar. Byle bir durum da . . 1 . a a,, szlerini verine getirinceye kadar hi kesilm ez. '1 0 Bir jin S akson, dmanlarndan alncaya kadar saana -ejderine, sakallarn tra etmeyeceklerine yemin elm! . Bir keresinde bir Huvvai tabusunun oluz yi srd, "bu sre iinde erkeklerin sakallarm krpmalarna, vb. izin verilmedii" sy l e n i y o r . Bir N azaritc vcrim devam etlii srcce saclarn kes! ireDiodoros Sicilus. m. Valenu.s tlaccu.s. Argonum. . 278 ve devam: - "Tecs el En'ticn <envto ('/.*//(/ apiliK ent pater Aonias redacem iondetn a d ur,s. " i iomeros. livada, ii. 141 ve devam. 18.

e m

" \V kobertsou Smith. Kilis'tin and M a m u le in i\arlv< Inia. s. 52 ve deva

D. lotcr. Jornai u f a Uruise m ade u> h: Pacific Ocean, ii. 20. ; Paulus Diacoms, Uis. Lanvohard. jj. 7.
-,i i 'Uis,. Poiynesum Rescarches, iv, 387.

KRALLIK VE RAHPLK TABULARI

193

mezdi: "Btn yemin sresince bama ustura demeyecektir."313 Bu durumda tabulu bir erkein bana demirle dokunmaya kar zel bir engel vard belki de. Daha nce de grdmz gibi Romal din adamlar bronz baklarla tra olurlard. Belki de ayn duygu, ocuklarn yaamlarndaki ilk yl trnaklarnn kesilmeyeceini, ama mutlaka gerekliyse annesi ya da dads tarafndan srlarak kopartl mas gerektiini syleyen bir Avrupa kuralna yol amt.314 nk dnyann her yerinde kk bir ocuun doast tehlikelere zel likle ak olduuna inanlr ve onu bu tehlikelere kar korumak iin zel nlemler alnr; dier bir deyile, ocuk bir sr tabu altn dadr, demin szn ettiimiz de bunlardan biridir. "Hindular ara snda, genel tre, ilk ocuun trnaklarnn alt aylkken kesilmesini sylyor. tekiler iinse, bir ya da iki yl geebilir."31 5 Slavlar, Kuzey Am erika H are ve Dogrib Kzlderilileri, kz ocuklarn tr naklarn drt yama gelinceye kadar kesmezler.316 Almanyann baz blgelerinde bir ocuun salar, yaamnn ilk ylnda taranr sa ocuun anssz olaca dnlr;317 ya da bir erkek ocuunun salar yedi yandan nce kesilirse korkak olacana inanlr.318
',13 N um bers vi. 5. 314 J. A. E. Khler. Volksbrauch, vb. im Voigtlande, s. 424; W. Henderson. Folk-lore o f the Northern Counties, s. 16 ve devam; P. Panzer. Beitrag zur deutschen Mythologie, i. 258; Zingerle. Sitten, Bruche u n d Meinungen des Tiroler Volkes,2 Say 46, 72; J. W. Wolf. Beitrge zur deutschen Mythologie, i. 208 (No. 45), 209 (No. 53); Knoop, Volkssagen, Erzhlungen, vb. aus dem stlichen Hinterpommern, s. 157 (No. 23); E. Veckenstedt, Wendische Sagen, Mrchen und aberglubische Gebruche, s. 445; J. H altrieh. Zur Volkskunde der Siebenbrger Sachsen, s. 313; E. Krause, "Aberg lubische Kuren u. sonstiger Aberglaube in Berlin," Zeitschrift f r Ethnologie, xv. 84. 31:> Panjab Notes and Queries, ii. No. 1092. 31h G. Gibbs. "Notes on the Tinneh o r Chepewyan Indians of British and Rus sian America," A n nua l Report o f the Smithsonian Institution, 1866, s. 305; W. Dali, Alaska and its Resources, s. 202. Kzlderililerin ileri srdkleri neden (kzlarn tr naklan daha erken kesilirse tembelleecekleri ve kirpi okuyla nak leyemeyecekle ri) belki de daha ge bir tarihte bulunmu bir zrdr, tpk A vrupa'da buna benzer bir tre iin bulunan nedenler gibi (bunlardan en bilineni, ocuun hrsz olaca). 317 Knoop. I.e. jl8 Wolf. Beitrge zur deutschen Mythologie, i. 209 (No.57).

194

RUHUN KORKULARI

A m a sa kesmek gerekiyorsa, gelecek tehlikeleri azaltmak iin nlem ler alnr. M aoriler arasnda sa kesimi srasnda birok by yaplr; rnein, san kesildii obsid tandan ba kutsa m ak iin by okunurdu; sa kesmenin neden olacana inandan gk grlts ve imei nlemek iin bir baka by sylenirdi.3 1 9 "San kestiren kii, dorudan A tuamn (cinin) saldrsna aktr; ailesinden ve kabilesinden uzaklatrlr, onlarla temas ettirilmez; yiyeceine kendisi dokunamaz; bir bakas besler onu; her zamanki ilerine bir sre devam edem ez ya da arkadalaryla bir araya gele mez.320 Sa kesen kii de tabuludur; elleri kutsal bir baa dokundu u iin onlarla yiyecei tutam az ya da baka bir ie giriemez; kut sal bir ate zerinde piirilmi yiyecekleri bir bakas yedirir ona. Ertesi gne kadar tabulu durum dan kamaz, ellerini, kutsal bir ate zerinde piirilmi patates ya da ereltiotu kkyle ovar ertesi gn; bu yiyecek ailenin kadn soyundan bana gtrlr ve onun tarafndan yenir, elleri ancak bundan sonra tabudan kurtulmu olur. Yeni Zelandann baz blgelerinde yln en kutsal gn sa kesimi iin kararlatrlm olan gndr; o gn btn evreden ok sayda insan toplanr.3 2 1 Kamboya kralnn sann kesilmesi bir devlet iidir. R ahipler berberin parm aklar zerine, krala uurlu ruhlar tadna inanlan iri tal baz eski yzkler koyar, sa kes me olay srasnda Brahm anlar kt ruhlar karmak iin grltl bir mzik tuttururlar.322 M ikadonun salar ve trnaklar ancak uykudayken kesilebilirdi,323 belki de ruhu o srada bedeninde olma d iin makasla onu daha az incitme ans olduu iin. Fakat salar ve trnaklar gvenlik iinde kesilmi olsalar bile, geriye onlar elden karma sorunu kalm aktadr, nk sa ve tr
319 j ayior jyew Zealand and its Inhabitants, s. 206 ve devam.

320 Richard A. Cruise. Journal o f a Ten M onths' Residence in New Zealand, s. 283 ve devam. Kar. D um ont D Urville, Voyage am our du Monde et tt la recherche de la Perouse. Histoire du Voyage (Paris, 1832), ii. 533. 321 E. Shortiand, Traditions and Superstitions o f the New Zealanders, s. 108 ve devam: Taylor, I.e. 322 J. M oura, La Royaume du Cambodge, i. 226 ve devam.
323 s

KRALLIK VE RAHPLK TABULARI

195

nak sahibi onlarn bana gelecek herhangi bir ktlkten kendisi nin de ac ekeceine inanr. rnein, ateli bir hastala tutulmu olan bir AvustralyalI kz, hastaln, bir delikanlnn birka ay nce arkasndan gelip sandan bir tutam kesmi olmasna yormutu; delikanlnn onu gmm olduundan, salarnsa imdi rmekte olduundan emindi. "Salarm, diyordu kz, "bir yerlerde ryor ve Marm-bu-lam (bbrek ya) eriyor, salarm tam am en rdk ten sonra ben de leceim."3 2 4 M arkiz Adalarndan bir kabile baka n stemen Gam blee ok hasta olduunu, nk H appah kabilesi nin bir tutam san aldn ve bir muz yapra iinde yere gm dklerini, amalarnn kendisini ldrmek olduunu sylemiti. stemen Gam ble onunla tartmt, ama nafile; sa ve muz yap ra kendisine geri verilmedike mutlaka lecekti; bunlar geriye almak iin de Happah kabilesine servetinin byk bir ksmm ver meyi nermiti. Banda, gsnde ve brlerinde ar arlardan yakmyordu.325 AvustralyalI bir zenci, karsndan kurtulmak istedi inde, kars uykudayken sandan bir tutam keser, mzrak atcsna balar, onunla birlikte komu bir kabileye gider ve sala birlikte mzra bir arkadana verir. Arkada mzra her gece kamp atei nin nnde yere saplar, mzrak vere dtnde, arkadann kars nn ldnn iaretidir bu.326 Bynn ileme ekli Mr. Howitt'e bir M irajuri erkei tarafndan yle aklanmt: "Gryorsun," dedi, "bir zenci doktor bir erkee ait olan bir eyi ele geirir de ba ka eylerle piirirse ve zerine bir eyler okursa, ate erkein koku sunu yakalar, bu da adamn iini grr."327 Alm anyada, yaygn bir
324 Brough Smyth, Aborigines o f Victoria, i. 468 ve devam.' 325 D. Porter. Journal o f a Cruise made to the Pacific Ocean, ii. 188. 326 .I. Dawson, Australian Aborigines, s. 36. 327 A.W. Howitt, "On A ustralian Medicine-men," Journ. Anthrop. Inst, xvi, 27. Kar. E Palmer. "Notes on some A ustralian Tribes", Journ. Anthrop. Inst. xiii. 293; James Bonwick, Daily Life o f the Tasmanians, s. 178.; Jam es Chalmers, Pioneering in New Guinea, s. 187; J. S. Polack, Manners and Customs o f the New Zealanders, i. 282; Bastian, Die Vlker des stlichen Asien, i. 270; Langsdorff, Reise tun die Welt, i. 134 ve devam. A. S. Thomson, The Story o f New Zealand, i. 79. 116 ve devam; Ellis, Polynesian Researches, i. 364; Zingerle, Sitten, Bruche u n d Meinungen des Tiroler Volkes2 No. 178.

196

RUHUN KORKULARI

sam vardr: eer kular bir kiinin kesilmi salarn ele geirir de yuvalarm onunla yaparsa, o kii ba ars eker;32* bazat salar nn dkleceine inanlr o kiinin.329 Yine, taranp ya da kesilip at lan san, yamur ve dolu, gk grlts ve yldrm yaratarak hava koullarn etkileyeceine inanlr. Yeni Zelandada gk grltsn den ve yldrmdan saknmak iin sa kesilirken byl szler sy lendiini grmtk. Tirolde, cadlarn dolu yadrmak ya da doluyla birlikte yl dirimli frtna yaratmak iin kesilmi ya da tara np atlm sa kullandklar varsaylr.330 Thlinket Kzlderililerinin frtnal havay, bir kzn evinin dnda san taradna yorduklar bilinmektedir.3 3 1 Romallarn da buna benzer grleri var gibi grnyor, nk bir teknede frtnal bir hava dnda yani kt hava koullar zaten varken, sa ya da trnak kesilmeyecei332, bir alaszyd. Bat A frikada, Chitombe M anisi veya Jum ba ldn de, insanlar kalabalk halinde cesete koar, salarn, dilerini ve tr naklarn sker, bunlar bir yamur bys olarak saklarlard, yok sa yamurun yamayacana inanrlard. Anzikos M akokoiar mis yonerlere sakallarnn yarsn bir yamur bys olarak verm eleri ni rica ederlerdi.3 3 3 Baz Victoria kabilelerinde byc, kuraklk zamannda insan sa yakard; baka zamanlarda, iddetli yamur ve sel korkusuyla asla yaklmazd. Yine nehrin sular alaldnda, byc, nehrin suyunu artrm ak iin insan sa sokard akntya.3 3 4
328 Meier, Deutsche Sagen, Sitten und Gebruche aus Sehwaben , s. 509: Pan zer. Beitrag zur deutschen Mythologie, i. 258; J. A. E. Khler. Volksbrauch im Voigt lande, s. 425: A. Witzschel, Sagen, Sitten und Gebruche aus Thringen, s. 282: Zingerle, a.g.d., No. 180: Wolf, Beitrge zur deutschen Mythologie i. 224 (No. 273). 329 Zingerle, a.g.d., No. 181. 330 Zingerle, a.g.d., No. 176, 179. 331 A. Krause. D ie Tlinkit-lndianer. (Jena, 1885), s. 300. -i32 pelro n iu$, Sat. 104. J3 " Bastian. Die deutsche Expedition an der Loango-Kiiste, i. 231 ve devam: ve Ein Besuch in San Salvador, s. 117. 334 W. Stanbridge, "On the Aborigines of V ictoria. Transact. Etimolog. Soe. o f London, .300.

KRALLIK VE RAHPLK TABULARI

197

Kesilmi salar ve trnaklar zarar grm ekten ya da bycle rin onlar sokacaklar tehlikeli kullanmlardan korum ak iin, emin bir yerde saklamak gerekir. Bundan dolay Maidive yerlileri, kestik leri salarn ve trnaklarn dikkatle saklar ve biraz suyla birlikte mezarlklara gmerlerdi; "nk byle yapmazlarsa herkes onlar iner ya da atee atard; dediklerine gre, bunlar vcudun parala rydlar ve onlar da vcut gibi gmlmeyi beklerdi; gerekten de onlar pamuk iersine katlarlard; bu insanlardan ou, tapmak ya da cami giri kapsnda tra edilmekten holanrd.1 ,3 3 5 Yeni Zelan dada kesilmi salar, "herhangi bir kimsenin onlara rastlantyla ya da bile bile dokunmasn nlemek iin" baz kutsal toprak parala rnda saklanrd.336 Bir kabile bakamnm kesilen salar byk bir dikkatle toplanr ye yakndaki bir mezarla konurdu.337 Tahitililer kesilmi salarm tapnaklara gm erlerdi.338 Fam en Dialisin kesi len sa ve trnaklar bir ans aacnn altna gm lrd.339 Vesta Erdenlerinin salar eski bir lotus aacna aslrd.3 4 0 Almanyada sa krpklar genellikle yal bir al altna gm lrd.3 4 1 Oldenbergde, kesilen sa ve trnaklar bir beze sarlp yeni ay kmadan nce gn yal bir aacn bir kovuunda tutulur, daha sonra da kovuk tkanr.342 Northum berlandin Batsnda bir ocuun ilk tr nak kesikleri bir kl aacnn altna gmlrse ocuun ilerde iyi bir arkc olacana inanlr.3 4 3 Am boinada bir ocuk sago-ezmesini ilk kez tatm adan nce, baba ocuun sandan bir tutam keser ve bir sago hurm a aacnn altna gm er.34 4 A ru Adalarnda, bir
335 Franois Pyrarci, Vovages to the East Indies, the Maldives, the Moluccas, and Brasil. ev. Albert Gray (Hakluyt Society. 1887). i. 110 ve devam. 3j6 Shortland, Traditions and Superstitions o f the New Zealanders, s. 110. 33/ Polack. Manners and Customs o f the New Zealanders, i. 38 ve devam. 338 James Wilson, A Missionary Voyage to the Southern Pacific Ocean, s. 355. j39 Aulus Gellius. A '. 15, 15. 340 Pliny, Nat. Hist. xvi. 235.; Festuss. v. capillatam vel capillarem arborem. 341 W uttke. Der deutsche Volksaberglaubc2, 464. 342 W. M annhardt. Germanisehe Mythen, s. 630. 343 W. H enderson. Folk-lore o f the Northern Counties, s. 17. ',44 Riedel, De sluik-en kroesharige rassen tusschen Selebes en Papua, s. 74.

198

RUHUN KORKULARI

kadn akraba ilk kez komaya baladnda, ocuun sandan bir tutam keser ve bir muz aacnn zerinde gizler.345 Roti adasnda, ocuun ilk kan salarnn kendi salar olmadna ve kesilmezse ocuun zayf ve hastalkl olacana inanlr. Bunun iin de ocuk yaklak bir aylkken salar byk bir trenle kesilir. Trene arl olan dostlardan her biri eve girince ocua doru gider ve sandan bir para keser, ii su dolu bir Hindistan cevizi kabuu iine atar. D aha sonra baba ya da bir baka akraba salar alr ve yapraklar dan yaplm kk bir paket iine koyar ve bir palmiye aacnn tepesine balar. Sonra palmiye aacnn yapraklarn iyice sallar, aa iner ve hi kimseyle konumakszn doruca evine gider.3 4 6 Alaska Yukon blgesi Kzdderilileri kesilmi sa ve trnaklarn atmaz, kk dem etler halinde balar ve aa atallar ya da hay vanlarn dokunamayaca bir yerde gizlerler. nk "hayvanlar bu atklara dokunursa hastalanacaklar gibi bir boinanlar vardr.''3 4 7 Verdiimiz bu rneklerde grld gibi krklm sa ve trnaklar ou kez, m utlak bir tapmak ya da mezarla veya bir aacn altna deil herhangi bir gizli yere gmlyor. Swabiada, sylendiine gre, kesilmi salarn ne gne ne de ay n almayacak bir yere, dolaysyla topraa, bir ta altna vb. gmlmesi gerekir.348 Danzigte, bir torbaya konup eik altna gm lr.349 Solomon Adalarn dan biri olan Ugide insanlar, bir dmann eline geer de kendileri ne by yaplp hastalk ya da herhangi bir felaket gelir korkusuyla salarn gm erler.350 Zend Avesta, sa kesiklerinin ve trnak para larnn ayr ayr ukurlara konmasn ve her ukurun evresine madeni bir bakla , alt ya da dokuz ark almasn buyurur,3 5 1
345 Riedei, a.g.y., s. 265. 346 G. Heijm ering "Zeden en gewoonten op het eiland Rottie." Tijdschnft voor Neerland's Indie ( 1843), d. ii. 634-637. 347 W. DaL A laska and is Resources, s. 54; F. W hymper, T he Natives of the Youkon R iver. Transact. Etimolog. Soc. o f London, vii. 174. 348 E. Meier. Deutsche Sagen, Sinen und Gebrauche aus Schwaben, s. 509. 349 W. M annhardt, Germanische Mythen, s. 630. 350 H. B. Guppy. The Solomon Islands and their Natives, s. 54. 351 Fargaard, xvii.

KRALLIK VE RAHPLK TABUL/iRI

199

Grihya-Strasta birinci, nc, beinci ya da yedinci yanda bir ocuun bandan kesilen salarn topraa, zeri otlarla kapl bir yere ya da bir su yaknma gmlmesi art koulur.352 Orta Afrika Madi ya da Moru kabilesi, trnak kesiklerini topraa gmer.3 5 3 Kafirler, kendilerinden herhangi bir parann dmann eline ge me korkusunu daha da ileri gtrrler; bu yzden de kesik salar n ya da trnaklarn kutsal bir yere gmmekle kalmayp, ilerinden biri bir bakasnn bam temizlediinde bulduu haarat saklar ve "bunlar ait olduu kimseye vermeye zen gsterir, nk kendi dncelerine gre, bunlar desteklerini o adamn kanndan aldkla r iin, ondan baka bir insan tarafndan ldrlecek olurlarsa, komusunun kam haarat ldren kimsenin eline geecek ve byle ce o insanst bir etki gcne sahip olacaktr.354 O rta Afrikada Wanyorolar arasnda btn sa ve trnak kesikleri dikkatle yatak altnda toplanr ve daha sonra yksek otlar arasna serpilir.355 Kuzey G inede bunlar, "ait olduu kiinin yok edilmesi iin bir feti olarak kullanlmasn diye" dikkatle gizlenir (nereye olduu sylen mez).350 Bolang Mongondoda (Celebes), bir ocuun bandan kesilen ilk sa, ou kez evin nnde dallan atnn altna sarkan gen bir Hindistancevizi aac iinde saklanr.357 Kesilmi sa ve trnaklar, bazan bir bycnn ellerine dme sini nlemek iin deil, bunlarn sahibi, baz rklarn umutla bekle dikleri gibi, bedenin yeniden dirilmesi durum unda kullanabilsin diye saklanr. rnein, Peru nkalar "kesilmi ya da bir tarakla
3;> 2 Grihyc-Stras, ev. H. O ldenberg (Oxford, 1886), cilt i. s. 57. 353 R. W. Felkin, "Notes on the Madi o r Moru tribe of C entral Africa," Proce edings o f the Royal Society o f Edinburgh, .xii. (1882-1884), s. 332. 354 A. Steedman. Wanderings and Adventures in the Interior o f Southern Africa (Londra, 1835). i. 266. 35:3 Emin Pasha in Central Africa, being a Collection o f his Letters and Journals (Londra, 1888). s. 74. 3) J. L. Wilson. West Africa, s. 159 (Almanca evirisi). 3:>' N. P. Wilken vc J. A. Schwarz, "Allerlei over het land en volk van Bolaang M ongondou. Mcdedeelingen van wege het Nederiandsche Zendeling-genootschap. xi. (1867) s. 322.

200

RUHUN KORKULARI

taranrken yolunmu salarn saklamak iin byk zen gsterir ler; onlar duvar ilerindeki deliklere ya da yuvalara korlar, oradan decek olurlarsa bunlar gren bir baka Kzlderili yerden alr ve eski yerlerine kor. ou kez, eitli zamanlarda baka baka Kzl derililere, ne syleyeceklerini duymak iin, niin byle yaptklarn sordum, hepsi de ayn szcklerle yantladlar beni: 'Biliyorsun ki domu olan her insan bir gn yaama dnecektir (yeniden dirilme yi anlatacak szckleri yoktur bunlarn) o zaman ruhlar mezarlarn dan kendilerine ait olan her eyleri tam am olarak kalkmak zorunda drlar. Bunun iin de bizler, akn ve acele iinde kalkacamz bir zamanda salarmz ve trnaklarmz aram ak zorunda kalmamak iin, onlar kolayca bir araya getirilebilecekleri bir yere kovarz, ayrca, mmkn olduu her zaman ayn yere tkrmeye dikkat ede riz."35 8 ilidc, kesilmi salar duvar deliklerine koyma tresine hl uyulmakla, salar atmak byk bir saygszlk olarak dnl m ektedir.359 Ayn ekilde Trkler de kestikleri trnaklarm asla atmaz, yeniden dirildiklerinde gereksinmeleri olaca inancyla duvar va da tahta yarklarnda dikkatle gizlerler.3 6 ,0 Estonyallardan bazlar el ve ayak trnaklarnn kesiklerini, kyamet gnnde kendi lerinden istendiinde ellerinde bulunsun diye gslerinde tar lar.3 6 5 O rta Afrikal Forlar bir bakasnn trnam kesmezler, n k kesilen para kaybolur da sahibine geri verilmeyecek olursa, lmden sonra bunlarn u ya da bu yolla sahibine denmesi gere kir. Kesikler topraa gmlr.362 Kesilen sa zerine atm adan nce tkrmek, Avrupann baz blgelerinde onlarn cadlarca kullanl358 Garcilasso de la Vega, First Part o f the Roval Commentaries o f the Ytteas, bk. i. ch. 7 (cilt i. s. 127, M arkham'n evirisi). j59 Melusine, 1878, e. 583 ve devam. /a j j e p C O p ie o f Turkey; yazanlar: Bir K onsolos' un kz ve kars, ii. 250. Jf> 1 Boecler-Kreutzwald, Der Ehsten aberglubische Gebruche, Weisen und Gewohnheiten, s. 139; F. J. Wiedemann, A us dem Innern und usern Leben der Ehsten. s. 491. 362 R. W. Felkin, "Notes on the For T ribe of Central Africa", Proceedings o f the Royal Society o f Edinburgh, xii. (1884-86) s. 230. Jo3 Zingerle. Sitten, Bruche und Meinungen des Tiroler Volkes, Sav 176. 580: Melusine, 1878. c. 79.

K IM L L IK V E R AH P LK TA B U LA R I

202

RUHUN KORKULARI

KRALLIK VE RAHPLK TABULARI

203

masn nlemek iin yeterlidir.3 6 3 Koruyucu by olarak tkrme ok iyi bilinen bir eydir. Baz kimseler dklen salarn byclerin eline dmesini nlemek iin yakarlar. Patagonyallarla baz Victoria kabileleri by le yapar.364 Gney Afrikal Makolololar ya yakarlar ya da gizlice gmerler,365 ayn usuller hazan Tirolliler tarafndan da uygulanr.36 6 Pomeranyada ve bazan da Liegede, kesilen ve taraktan kan sa lar yaklr.367 Norvete, trnak kesikleri, cinler ya da Finliler bulup da onlardan mermi yapp srlar vurmasn diye ya yaklr ya da gmlr.368 Bu salar ya da trnaklar yok etme ii aka bir dn ce uyumazln iermektedir. Yok etmenin amac aka, vcuttan kesilen bu paralarn bycler tarafndan kullanlmasn nlemek tir. Fakat bunlarn byle kullanlabilme olasl, bunlarla kesilmi olduklar insan arasnda olduu varsaylan duygu ilikisine baldr. Eer bu duygu ilikisi hl var ise, bu kesilmi paralarn insana zarar vermeden yok edilebilmeleri de aka olanaksz olacaktr. Belki de zerinde ok fazla durduum bu konuyu terk etm e den nce, Rotide, kk bir ocuun sann kesilmesine balanan nedene dikkati ekmek yerinde olacaktr.3 6 1 ' Bu adada, ilk kan sa lara, ocuk iin bir tehlike gzyle baklr, bunlarn bedenden uzak latrlmas tehlikeyi nlemeye yneliktir. Bunun nedeni, kk bir ocuk dnyann hemen her yerinde yasakl ya da tehlikeli bir durumda olduu varsavidndan, deyim yerindeyse tabunun vir syle hastalanm yani tehlikeli olduklar iin tabuyu ortadan kald rarak ocuun bedeninin bu ayrlabilir paralarn yok etmek gere
!M Musters. "On the Races of Patagonia." Joum. Anthrop. Inst. i. 97: J. Daw son, Australian Aborigines, s. 36. !a'>David Livingstone, Narrative o f Expedition to the Zambesi, s. 46 ve devam. 366 Zingerle. a.g.d.. Sav 177, 179. 180. * M. Jahn, Hexenwesen und Zauberet in Pommern, s. 15; Melusine, 1878. c.

79.
368 E. I-I. Meyer. Indogermanische Mythen, ii. Achillcis (Berlin. 1887) s. 523. vw Bkz. s. 198.

204

RUHUN K O RK U LAR]

kir. Dolaysyla ocuun salarnn kesilm esi, yasakl (tabulu) kii nin kullanm olduu kap kaan yok edilm esine tam am en kout bir ey o lacaktr.370 Bu gr, baz A vustralyalIlarn uygulad, inzi vas sresince kulland her kabn yaklm as, ocuk dourduktan sonra kadnn salarndan bir ksm nn yaklmas gibi bir pratikten d o m u tu r,3 7 1 B urada kadnn salarnn yaklmas aka onun kul land kaplarn yaklmasyla ayn am aca hizmet eder gibi grn m ekledir; kaplar, tehlikeli bir hastalkla kirlenm i olduklar inancy la yakldklarna gre, ayn eyi salar iin de dnebiliriz. Dolay syla, birok halklarn bir ocuun salarnn ilk kez kesiliine verdi i nemi ve bu ileme elik eden ayrntl trenleri anlayabiliriz.3 7 2 Yine, bir erkein bir geziden dndkten sonra salarn niin krp mas gerektiini de anlayabiliriz.3 7 3 nk bir geziye kan kimse nin ou kez yabanclardan tehlikeli bir hastalk kapm olacana inanldn, bu yzden de eve dnte kendi halk iine zgrce karmasna izin verilmesi iin ncc eitli arnma trenlerine katl mak zo ru n d a olduunu yukarda grm tk.'8 " Salarn krplm as nn bu arndrm a ve m ikroplardan tem izlem e trenlerinden biri olduunu ileri sryorum ben. Bir yem inden sonra saclarn kesilme si de ayn anlama gelebilir. Yemin sresince iinde bulunduu yasakllk, kutsallk ve kirlilik gibi tehlikeli durum un (btn bunlar, ayn ilkel anlay iin kullanlan farkl ifadelerden baka bir ey deildir) bulatrd evden o erkei kurtarm ann bir yoludur bu. Ayn ekilde, Hindularm nehir kenarlarndaki baz kutsal yerlerde, byk su ilemi ya da vicdan rahatszl eken erkeklerin kutsal suya dalm adan nce btn salar m eslekten b erberler taralndan kaznm akla, ancak ondan sonra b sulardan 'yeni varlklar olarak.
. s. 163, 166 ve devam. *v. Rtdjey, "R epon on Ausralia Laguagcs and T radm u ns." Joum. \tuhnp. insi. n. 268. B k z . G .A . Wilken, Ucber das Haaropfer und einige nden Trauergebrtcie bei den Vlkern Idmesicns, s. > 4 ve devam: M. Floss. Das Kind in Brauch und Sitte der Vlker-, j. 28v re devam . J /' Bkz. s. 191. 192 ve devam. ,w B kz. s. 54 ve devam.

K R A L L IK VE R A H P L K T A B U L A R I

205

uzun bir yaam boyu birikmi sulan silinmi olarak km aktadr lar."375 Beklenilecei gibi, yabanln boinanlar yiyecek konusu evre sinde toplanm aktadr daha ok; yabanl, sala yararl ve besleyici bir sr hayvan ve bitkiyi, srf u ya da bu nedenle, yiyen iin tehli keli ya da ldrc olarak dnd iin yemekten saknr. Bu t r l perhizin rnekleri burada verilemeyecek kadar ok sayda ve her kesin bildii eylerdir. Fakat sradan insann boinana bal korku lar yznden eitli yiyeceklerden yararlanmas byle yasaklanrsa, krallar ya da rahipler gibi kutsal ya da tabulu kimselere yklenen bu trden yasaklamalarn saysn ve skln siz dnn. Flamen Dialisin birok bitki ve hayvan yemesinin hatta adn azna alm a snn bile yasaklanm olduunu, Msr krallarnn et besinlerinin dana ve kaz etiyle snrlandrlm olduunu grm tk.37' Loango Sahilinin Gangah s ya da feti rahiplerinin eitli hayvan ve balkla r yemeleri hatta grmeleri bile yasaktr, bunun sonucu bunlarn et besinleri son derece snrldr; ou kez, taze kan iebilmelerine karn yalnzca otlarla ve bitki kkleriyle yaarlar.377 Loango taht kaltsnn ta ocukluundan balayarak dom uz eti yemesi yasaktr; erken yalarndan balayarak bakalaryla birlikte cola kullanmas yasaktr; ergpnlik anda, bir rahip tarafndan, kendi yakalad, kendi piirdii dnda ku eti yememesi retilir ona; bylece ya ilerledike tabular giderek artar.378 Fernando P oda kraln tahta k tktan sonra cocco (anm acaule), geyik ve kirpi eti gibi insanlarn her gnk yiyecekleri olan eyleri yemesi yasaktr.379 M anipur M urram lar arasnda (Burma snrnda, Bat H indistanda bir blge) "hem hayvan hem de bitki olarak kabile bakannn yemesi gereken yiyecekler konusunda birok yasak vardr, M urram lar, bakanlk
3/5 M onier Williams, Religious Thought and Life in India, s. 375. 376 Bkz. s. 117. j77 Bastian. Die deittsehe Expedition an der Loango-Kiiste, ii. 170. B unlar kan bir esin arac olarak iebilirler. Bkz. s. 36 ve devam. 378 D apper, Description de T Afrique, s. 336. j79 T. J. Hutchinson, Impressions o f Western Africa (Londra, 1858), s. 198.

206

R U H U N K O RK U LARI

grevinin ok rahatsz bir grev olmas gerektiini sylerler."3* Bel li bir yiyecein btn bir kabileye ya da kabilenin baz yelerine yasaklanm olmasnn temel nedenini aklamak, kabilenin tarihi ve inanlaryla ilgili bugn elimizdekinden ok daha derin bilgiler gerektirir. Bu tr yasaklamalarn genel nedeni, kukusuz, btn tabu sisteminin, yani kabilenin ve bireyin korunmasnn altnda yatan nedenin ayndr. Krallk ve rahiplik tabularnn listesini uzatm ak kolay, ama yukarda verilenler rnek olarak yeterlidir. Konumuzun bu blm n bitirm ek iin geriye yalnzca, aratrmalarmzn buraya kadar bizi ynlendirdii genel sonulan zet olarak verm ek kalyor. Yaba nl ya da barbar toplum da ou kez kabile arkadalarnn, kendisin de doann genel gidiini kontrol etm e yetisi olduunu varsayd insanlar vardr. Bu yzden bu tr kiilere tapnlr ve tanr davran gsterilir. Bu insan tanrlarn ayn zam anda, kabile arkadalarnn yaamlar ve yazglar zerinde geici etkiye sahip olup olmadklar, ya da ilevlerinin yalnzca tinsel ve doast olup olmad, baka bir deyile tanr olduklar kadar kral m yoksa yalnzca tanr m olduklar bizi burada pek ilgilendirmeyen bir ayrmdr. Onlarn var saylan kutsallklar bizim zerinde durm am z gereken temel ey dir. Bu bakm dan, onlar, insanln varlm srdrm ek iin bal olduu fiziksel grnglerin devam ve dzenli bir biimde yinelen mesi ynnden, kendilerine tapanlara kar kutsal bir zveri ve garantidirler. Bu yzden, doallkla, bu tr bir tanr-insam n yaam ve sal, m utluluklarn ve hatta varlklarn kendisine balam olan insanlarn byk ilgi konusudur; doal olarak, en son kt durum olan lm de iinde insan bedeninin ak olduu belalardan saknm ak iin ilk insann akimn bulduu bu tr kurallara uymaya zorlanr onlar tarafndan. Bu kurallar, incelememizin de gsterdii gibi, ilkel gre gre, yeryznde uzun sre yaamak istiyorsa az ck akl olan her insann uymak zorunda olduu genel ilkelerden
380 G. W att (Albay W. J. M 'Cullochtan alnt) "The Aboriginal Tribes of M anipur," Journ. Anthrop. Inst. xvi. 360.

K R A LL IK VE R AH P LK T A B U L A R I

2(17

baka eyler deildir. Ama sradan insanlar ele alndnda bu kural lara uyulmas kiinin kendi seimine brakld halde, sra tanr-in sana geldiinde, bu yksek grevinden ahnma hatta lm gibi ceza lar altnda kendisine zorla uygulanr bunlar. nk ona tapnanlar, ona bu yasaklar konusunda hile yapmasna izin veremeyecek kadar ok eyler balamlardr onun yaamna. Bu yzden de, yabanl filozoflarn zeksnn ok uzun zaman nce gelitirmi olduu ve kocakarlarn k akam lan ocak banda atein evresinde toplan m torunlarna paha biilmez hazineler olarak hl aktard btn bu garip boinanlar, eski-dnya ataszleri, saygn deyiler evet btn bu eskil hayaller, kuruntular stste ylmtr, beynin btn bu rmcek alan, eski kraln, o insan tanrnn izi evresinde rl mtr; tpk bir rmcein tuzana dm bir sinek gibi bunlara yakalanm olan bu kral, bu insan-tanr elini ayan oynatamaz durumdadr, nk sonsuz bir labirent iinde birbirine tekrar tek rar gemi olan, "hava kadar hafif ama demir halkalar kadar sa lam" trenin iplikleri, bir kurallar a iine smsk balar onu, ora dan ancak lm ya da grevden alma kurtarabilir onu. Gemii aratranlar iin eski krallarn ve rahiplerin yaam byle bilgilerle doludur. Dnya daha genken akl yerine geen her ey onun iinde zetlenmi durumdadr. O, her insann rnek ala rak yaamn ekillendirmeye alt kusursuz bir rnekti; bir bar bar felsefenin izdii izgiler zerinde kesin bir dorulukla kurul mu kusursuz bir model. Bu felsefe bize ne denli kaba ve yanl grnrse grnsn, ondaki mantksal salaml yadsmak haksz lk olurdu. Canl varlk iinde var olan ama ondan farkl, ondan ayrlabilen minik bir varlk ya da ruh gibi yaamsal bir ilke kavra mndan yola karak, yaam pratik olarak ynlendirmek iin, bir kurallar dizgesi karr: bu dizge genel olarak tutarldr ve olduka tam ve uyumlu bir btn oluturur. Bu dizgenin atla ldrc bir atlaktr bu kendi uslamlamasnda deil, ncllerinde yatmak tadr; kavramdan ortaya kard sonularn konud oluunda deil, yaamn doas kavramndadr. Fakat, yanllklarm kolayca saptayabildiimiz iin bu nclleri gln olarak damgalamak felse-

208

RUHUN KO RK U LARI

fed olduu kadar nankrlk de olurdu. Bizler, bizden nce gelip gemi kuaklarn att tem eller zerinde duruyoruz; bugn ula m olduumuz ve pek de yksek saylmayacak noktaya kadar yk selebilmek iin insanln harcad acl ve uzun abalar ancak y le byle fark edebiliriz. Sabrl dnceleri ve etkin abalan bizi bugn olduumuz duruma getiren o adsz ve unutulmu alkan insanlara minnet borluyuz. Bir an, elbette ki bir tek insann ortak hzineye ekleyecei bilgi toplam kktr ve biz byk bilgi ynna ekleme ayrcalna ulatmz birka krntyla vnrken, o yn grmezlikten gelmek, nankrlkten ayr olarak aptallk ve onursuzluk olur. Gerekten de, m odern alarn ve hatta klasik antik alarn insan rkmzn genel ilerlemesine yapm olduu kat klar gerei gibi deerlendirem eme tehlikesi yok bugn. Ama bu snrlar atmz zaman durum farkl. Kk grme ve alay ya da lorgr ve sulama ou kez yabamla ve onun tarzlarna ltfen gs terilen tek tanmadr. Am a gnl borcuyla anmamz gereken kimse lerden birou, belki de byk ounluu yabanllard. nk btn olup bitenlerden sonra bizim yabanlla olan benzerliklerimiz, ondan ayrldmz taraflardan sayca ok daha fazladr; onunla ortak olan, gerek ve yararl olarak geriye kalan nemiz varsa, bunu, bizim bugn zgn ve sezgisel olarak bakmaya eilimli olduumuz o grnte tem el dnceleri deneyimle yava yava elde etmi ve kalt olarak bize aktarm olan yabanl atalarmza borluyuz. Yz lerce yldr bize aktarlm akta olan bir servetin kaltlar gibiyiz biz ler; bu serveti yapm olanlarn anlar oktan unutulmu, imdilik onu ellerinde tutanlarsa ona dnyann balangcndan beri rklar nn zgn ve deitirilmez bir mlkiyeti olarak bakmaktalar. Fakat dnnce ve aratrnca, ou kez kendimizin olarak kabul ettii miz eylerin ounu atalarmza borlu olduumuzu; onlarn yaptk lar hatalarn bilinli taknlklar ya da deli sam alan deil, ortaya konduklar zam anda hakl grlebilir olan am a daha eksiksiz dene yimlerin yetersiz durum a getirdii basit varsaymlar olduunu anla yacaz. Hakikat, en sonunda, ancak varsaymlarn birbiri ardndan denenmesi ve yanln atlmasyla ortaya kmtr. Nelerden sonra

K R A L L IK VE &11PLK TA BU LA RI

bizim hakikat dediimiz ey, en iyi ekilde yrd anlalan varsa ymdan baka bir ey deildir. Bu nedenle, yabanl alarn ve rkla rn dncelerini ve pratiklerini gzden geirirken, onlarn hatalar na hakikatin peinde koarken yaplm kanlmaz srm eler ola rak sevecenlikle bakmak ve gnn birinde bizim de gerek duyabile ceimiz hogry gsterm ek aklllk olacaktr: cm ejcusationc itaque veteres adiendi suni (Sularn balanmasyla eskiler dinle meye deer oldular).

NC

BLM

TANRIYI LDRME
Gizemleri dinle badamayan birtakm samalklar stnlk kazanm... b u n lar insann lm nden sonra, kutsal olmamasna karn, kutsalln tanklar d u ru muna getirilmitir. FIRM ICU S M A TERN US (De erroreprofanarum religionun, c. 6.)

1 Kutsal Kral ldrme


LKEL NSAN sonsuz zaman fikrinden yoksun olduu iin, doal lkla tanrlarn da kendisi gibi lml olduunu varsayar. Grnlandllar rzgrn, en gl tanrlarn bile ldrebileceine ve tanrnn bir kpee dokunursa m utlaka leceine inanrlard. Hristiyan T an rs diye bir eyin olduunu rendiklerinde, onun hi mi lmedii ni sorup durdular, lmediini rendiklerindeyse ok atlar ve onun gerekten de iyi bir tanr olmas gerektiini sylediler.1 Bir Kuzey Amerikal Kzlderili, Albay Dodgeun sorularna verdii yantta, dnyann Byk Ruh tarafndan yaratldn syledi. H an gi Byk R uh'tan, iyisinden mi yoksa ktsnden mi sz ettii sorulduundaysa, "Yo, onlardan hibiri," diye yant verdi, "dnyay yaratm olan Byk R uh oktan lm. Bu kadar uzun yaayamad belki de."2 Filipin A dalarnda bir kabile, spanyol fatihlerine
1 Meiners, Geschicie der Religionen, i. 48. 2 R. I. D odge, Our Wild Indians, s. 112.

212

TA N R IYI LD RM E

Yaratcnn mezarnn Cabunian Dann tepesinde olduunu syle miti.3 H otantolarm bir tanrs ya da kutsal kahram an olan Heitsi-eibib birok kez lm ve yeniden yaama dnm t. M ezarlar na genellikle dalar arasndaki dar geitlerde rastlanr.4 Yunanis tann byk tanrs Zeusun m ezar ziyaretilere daha amzn balangcna kadar Giritte gsterilirdi.5 Dionysosn vcudu Delfide altn Apollon heykelinin yannda gm ldr, mezar tanda unlar yazldr: "Burada Semelenin olu Dionysosun ls yat maktadr."0 Bir ykye gre A pollonun kendisi D ell?de gml dr; nk Pythagorasm tanrnn m ezar zerine onun piton tara fndan nasl ldrldn ve ayakl altarm altna nasl gmld n anlatan bir yazt yazd sylenm ektedir.7 Cronus, Sicilyada gm ldr,8 Hermes, Aphrodite ve A resin m ezarlar Hermopolis, Kbrs ve Trakyada gsterilmektedir.9 Grlmeyen byk tanrlarn byle ld varsaylrsa, bir insann etinde ve kannda eyleen bir tanrnn ayn yazgdan kama s beklenemez. Daha nce dc grm olduumuz gibi, bugn ilkel halklar kendi gvenliklerinin hatta dnyann gvenliinin bu tanr insanlardan ya da bedeninde tanry tayanlardan birinin yaamna bal olduuna inanr. Bu yzden de doallkla onun yaamnn korunmasna kendilerininki hatrm a en byk zeni gsterirler. Am a ne kadar zen ve dikkat gsterirlerse gstersinler, bu tanr insann yalanmasn, zayflamasn ve en sonunda lmesini nleye mezler. Ona tapm anlar hesaplarn bu zc zorunlulua dayamak
3 Blum entritt, "D er Ahnencultus und die relig. A nschauungen der Malaien Philippinen - Archipels." Mittheilungen d. Wiener Geogr. Gesellschaft. 1882. s. 4 Theophilus H ahn, Tsuni-Goam, the Supreme Being o f the Klioi-KJtoi, s. 56, 69. 3 Diodoros, iii. 61: Pomponius Mela. ii. 7, 122; Minucius Felix. Oetavius, 21. 0 Plutarkhos, Isis et Osiris, 35; Philochorus. Fragm. 22; Mller, Fragm. Hist. Graec. i. s, 387. ' Porphvry, Vit. Pythag. 16. 8 Philochorus, Fr. 184, Fragm. Hist. Graec. it. s. 414. 9 Lobeck. Aglaophamus, s. 574 ve devam.

des

198.

K U TSA L K R A L I LD RM E

213

ve bunu en iyi biimde karlamak zorundadr. Tehlike korkuntur; nk eer doann gidii insan-tanrnn yaamna balysa, onun glerinin yava yava zayflamasndan ve en sonunda lmle orta dan kalkm asndan ne felaketler beklenm ez ki? Bu tehlikelerden kurtulmann bir tek yolu vardr. Tanr kraln, glerinin zayflama ya balad belirtilerini gsterir gsterm ez ldrlmesi ve ruhunun tehdit edici rmeyle ciddi bir biimde bozulmadan nce gl kuvvetli bir ardlma aktarlmas gerekir. nsan-tanry yallktan ve hastalktan lmeye brakm aktansa ldrm enin yararlan yabanla gre ok aktr. nk eer insan-tanr bizim doal lm dedii miz biimde lrse, yabamla gre bu, onun ruhunun ya isteyerek bedeninden ayrld ve geri dnmeyi kabul etmedii anlamna ya da daha yaygn olarak bir eytan veya byc tarafndan bedenin den alnd veya babo dolamalar srasnda alkonduu anlam na gelir.1 0 Bu durum lardan hangisinde olursa olsun insan-tanrnn ruhu ona tapnanlar iin kaybolmu demektir; bununla birlikte refahlar da gitmi, varlklar tehlikeye girmitir artk. lmekte olan tanrnn ruhunu, dudaklarndan ya da burun deliklerinden ayrld srada yakalayp bir ardlma aktarabilseler bile ilerine yaramayacaktr bu; nk hastalktan lmekte olan ruh tanrnm bedenini zayfln ve tkenmenin son aam asnda terk edecektir, byle olunca da aktarlabilecei bedende ayn zayf varl srdre cektir. Oysa ona tapnanlar onu ldrmekle, nce, ruhunu kaar ken yakalamay ve uygun bir ardla aktarmay garanti altna alabil mekte; ikinci olarak da, doal gc azalmadan nce onu ldrm ek le, insan-tanrnn bozulmasyla dnyann da bu bozulmaya srklen memesini gven altna almaktadrlar. Dolaysyla, insan-tanry bylece ldrm ek ve ruhunu, henz gc kuvveti yerindeyken, gl bir ardlma aktarm akla amaca ulalmakta ve btn tehlikelerden saknlm olmaktadr. Zorlu bir lm yallktan ya da bir hastalktan yava lme yeleme nedenlerinden bazlar aka insan-tanrya olduu kadar sradan insanlara da uygundur. rnein M angaianlar "doal bir
10 Bkz. s. 121 ve devam.

214

T A N R IY I LDRM E

lmle lenlerin ruhlarnn, bedenleri zlme halinde olduu iin, zayf ve gsz olduunu; oysa savata lenlerin ruhlarnn, bedenle ri hastalkla gten dmemi olduu iin, gl ve salam olduu nu" dnrler.1 1 Bundan dolay insanlar bazan zayf dmeden ken dilerini ldrmeyi ya da ldrlmeyi yelerler; bylece, gelecek yaam da ruhlar, yallktan ve hastalktan zayflam ve ypranm olacana bedenlerinden ayrld andaki gibi taptaze ve gl kuv vetli balayacaktr yaamaya. rnein Fijide "kendini kurban etme hi de ender bir ey deildir ve bu yaam terk ederlerken sonsuza kadar hep byle kalacaklarna inanrlar. Bu da, yalln zayfln dan ya da ktrm bir durum a dmekten gnll bir lmle ka mak iin gl bir neden olutur ur."'2 Ya da Fijilileri gzlemleyen bir baka kiinin daha doru olarak ileri srd gibi "yal erkekle rin gnll olarak kendilerini ldrm e tresi en olaanst usul leri arasndadr bu ayn zam anda gelecek yaamla ilgili boinanlaryla balantldr. Kiilerin cennet hazlanna lm anndaki zihinsel ve bedensel yetenekleriyle kavutuklarna, ksacas, tinsel yaamn, bedensel varln son bulduu yerde baladna inanrlar. Bu gr te olunca, yalandka zihinsel ve bedensel gleri onlar zevk alma yeteneklerinden yoksun brakacak derecede zayflamadan bu dei iklikten gemeyi arzulam alar doaldr. Bu nedene, sava bir top luluk iinde bedensel zayflktan nefreti, artk kendilerini koruya maz durum da olanlar bekleyen hakszlklar ve aalamalar da eklem ek gerekir. Bu yzden, bir kii, yann ilerlemesiyle birlikte gcnn azalmakta olduunu anlaynca ve ok gemeden bu yaam daki grevlerini yerine getiremeyeceini, gelecekteki zevkleri payla amayacan hissedince, yaknlarn yanma toplar ve onlara kendisi nin artk tkendiini ve yararsz durum a geldiini, herkesin kendi sinden utanr hale geldiini grdn, yerin altna girmeye karar verdiini syler." Bylece kararlatrlan bir gnde buluurlar ve o
1 1 Gill, Myths and Songs o f the South Pacific, s. 163. 12 Ch. Wilkes. Narrative o f the U.S. Exploring Expedition (Londra, 1845), iii. 96.

KUTSAL K R A L I LDRM E

215

kiiyi canl canl gm erler.1 3 V atde (Yeni H ebridler), yallar ken di istekleriyle canl canl gmlrlerdi. Yalanm bir aile reisi canl olarak gmlmemise, aile iin bir yz karas olarak kabul edilirdi bu.1 4 H abeistanda bir Yahudi kabilesi olan Kamantlarn "kiiyi hi bir zaman doal lmle lmeye brakmadklar, yaknlarndan biri lmeye yakn bir yaa gelmise boazn kesmesi iin kyn rahibi nin arld, eer bu i yaplmamsa, giden ruhun kutsanm kii lerin sarayna giremeyeceine inandklar" bildiriliyor.15. Fakat biz burada zellikle tanr-insanm kutsal kral ya da rahip lmyle ilgileniyoruz. D aha nce de grm olduumuz gibi, Kongo halk, papalar Chitom doal bir lmle lecek olursa dnyann yok olacana, sadece onun gc ve ustalyla ayakta tut tuu yeryznn ortadan kalkacana inanrd. Bunun iin de, papa hastalanp lmeye yz tutunca onun ardl olacak olan insan elinde bir ip ve bir sopayla papann evine girerek onu boar ya da lnce ye kadar sopayla dverdi.1 6 M eroeli Etiyopya krallarna tanr gibi tapndrd; fakat rahipleri ne zaman istese, krala bir haberci gnde rirler, lmesini em rederlerdi ona, emre yetke olarak da tanrlarn bir kehanetini gsterirlerdi. Krallar, Msr Kral II. Ptolemaiosun ada olan Ergam enesin saltanatna kadar bu emre hep boyun emilerdi. Ergamenes, kendisini yurttalarnn boananlarndan kurtaran Yunan eitimi grd iin, rahiplerin emirlerini dikkate almama cesaretini gsterdi, bir grup askerle Altn Tapnaa girerek rahipleri kltan geirdi.1 7 O rta A frikada Unyoro Krallnda tre hl kral ciddi biimde hastalanrsa ya da yallktan dolay zayflar 13 U.S. Exploring Expeditions, Ethnology and Philology, yazan: H. Hale (Phila delphia, 1846), s. 65. Kars. Th. Williams. Fiji and the Fijians, i. 183: J. E. Erekine. Journal o f a Cruise am ong the islands o f the Western Pacific, s. 248. 14 Turner, Samoa, s. 335, 15 M artin Flad, A Short Description o f the Falasha and Kamants in Abyssinia,
s. 19.

16 J. B. Labat, Relation historique de l'Ethiopie Occidentale, W. Winwood Reade, Savage Africa; s. 362. 17 D iodoros Siculus', iii. 6: Strabon, xvii. 2, 3.

i.

260 ve devam:

216

TANRIYI LD RM E

sa kendi kardan taralndan ldrlmesini gerektiriyor; nk eski bir kehanete gre kralm doal bir lmle lmesi halinde taht hane

dann elinden gitmi olacaktr.1 8 Yukar Kongoda Kibanga kral sonuna yaklar gibi olduunda bycler boynuna bir ip geirirler ve lnceye kadar ipi skarlard.1 9 Yznde krklklar belirmeye ya da salar krlamaya balaynca kral ldrmek, bir Zulu tresi gibi grnyor. En azndan, bu yzyhn balarnda, kt nl Zulu liram Chakann saraynda bir sre yaam olan birinin yazd aa daki paradan bu anlalyor: "Kralm bana olan fkesinin allm n tesinde sertliine, o acayip kocakar ilac, sa ya vesile olmu tu; Mr. Farewell ilacn btn ya belirtilerini ortadan kaldrdna inandrmt onu. Byle bir ilacn yaplabilir olduunu iittii ilk andan balayarak onu elde etmeye ca atyordu, her frsatta bu konuda endiesini bize anmsatmay unutmuyordu; zellikle de mis yonerlik grevine klarmzda verdii emirler bu ilala ilgili olu yordu. Zoolalarn barbarca trelerinden birine gre, krallarnn, seilm elerinde ya da baa getirilmelerinde ne yznde krklar ne de kr salar olm am as gerekm ektedir, nk bunlar savasever bir halkn hkm dar olacaklarn sahip olmamas gereken belirgin ia retlerdi. Ayn ekilde, krallarnn hibir zaman saltanata uymazlk ya da yetersizlik belirtileri de g sterm em esi zorunludur; bu yzden, onlarn bu belirtileri ellerinden geldiince gizlemeleri nemli olmaktadr. Chaka salarnn yaknda krlaacandan ok korkar olm utu; ay altndaki bu dnyadan ekilm eye hazrlanm asnn bir iareti olacakt bu, bunun ardndan da kraln lm geliyordu
tabii."2 0 Krallarn, herhangi bir kiisel kusur gsterir gsterm ez ldrl m eleri tresi, iki yzyl nce bugnk Z ulu lkesinin kuzeyine

18 Emin Pasha in Central Africa, being a collection o f his Letters a n d Journals (Londra, 1888), s. 91.
*' P. Guilleme, " C r e d e n z e r e lig io s e dei N e g r i di K ib a n g a n e l l A l t o C o n g o ," Archivio per to studio delie tradizioni popolar, vii, (1 8 8 8 ) s. 231. Ji Nathaniel Isaacs. Travels and Adventures in Eastern Africa, i. s. 295 ve deva

m, kar. s. 232, 290 ve devam.

KUTSAL K R A L I LDRME

217

den Sofala'nn Kafir krallklarnda da geeriiydi. B Sofala kralla rna, daha nce de grdmz gibi2 1 halklar tanr gzyle bakar lard, yamur ya da gn , hangisini isliyorlarsa vermesi iin ona yakarrlard. Bununla birlikte, bedence hafif bir kusur, diyelim bir di kayb, eski bir tarihinin aada yazdklarndan rendiimize gre, bu tanr-insanlar ldrm ek iin yeterli bir neden olarak gr lyordu: "Ouilevanm (Sofala nehriyle snrda lkenin krai) top raklarna komu, Sedanda adnda bir baka prensin topraklar var dr. Bu prens czzama yakaland iin, lkenin yasalarna uygun olarak, hastalnn tedavi edilmez olduunu anlayarak kendini zehirlemeye karar vermiti; yoksa bu hastalk kendini halknn gznde yle iren bir durum a koyacakt ki onu zor tanyacaklar d. Sonunda, yerine geecek kimseyi belirledi, nk onun dnce sine gre her eyde halklarna rnek oluturmas gereken hkm darlarn, kiiliklerinde bile, hibir kusuru olmamas gerekiyordu; olur da balarna byle bir ey gelecek olursa, yaamaya ve toprak larn ynetmeye haklan kalmyordu artk; yasay inemenin ayb n tayacana, bu yasaya uygun olarak, lm yaama yeliyorlar d. Fakat Guitevalardan biri bu yasaya ayn titizlikle uymad: bir diini kaybetmiti, ncllerinin uygulamasna uyma niyetinde olm a d iin de, halka, kendisini, grdklerinde tanyabilsinler diye bir diini kaybetmi olduunu duyurdu; bir de, kullarnn refah iin varlm zorunlu sayd iin, olabildiince yaamaya ve hkm sr meye kararl olduunu bildirdi. Ayn zamanda, ncllerinin uygula masn aka knyordu: rastlantyla balarna gelen kazalardan dolay kendilerini lme yargladklar iin dpedz basiretsizlikle, hatta lgnlkla suluyordu onlar; doann gidii bile onu bu sonu ca gtrm olsa lme boyun emek onun iin ok acnlacak bir ey olacakt. Ayrca, akl olan herhangi bir kimsenin, nerde kald bir kral, zaman trpann vaktinden nce kullanmak zorunda olma dnn da farkndayd; bu lm yasasn kaldrarak btn ar21 Bkz. s. 45 ve devam.

218

TANRIYI LDRME

dllarmm, akl banda olmak kouluyla, kendi verdii rnei ve kendisinin koyduu yeni yasay izlemelerini emrediyordu."2 2 Bu nedenle bu Sofala Kral, Etiyopya Kral Ergam enes gibi yrekli bir reformcuydu. Etiyopya krallarm lme yarglamann nedeninin, Zulu ve Sofala krallarnn durum unda olduu gibi, bedensel herhangi bir kusurun ya da kme belirtisinin kiiliklerin de ortaya k olduunu varsayabiliriz; rahiplerin, kralm ldrl mesine yetki veren kehanetiyse, bedeninde herhangi bir kusur olan kraln ynetiminden byk felaketlerin doaca anlamna geliyor du; tpk "topal bir saltanata" yani topal bir kralm saltanatna kar Spartallar uyaran kehanet gibi.2 3 Etiyopya krallarnn, bu ldrme yasas kaldrlmadan ok nce bedence irilikleri, gleri ve gzellik lerine gre seiliyor olmas da bu varsaym doruluyor.24 Bugn bile W adi Sultannn gzle grnr bedensel bir kusuru olmamas gerekir; bir Angoy kral, krk ya da doldurulmu bir di ya da eski bir yara izi gibi bir tek kusuru varsa tahta kamaz.2 5 Dolaysyla, zellikle nm zde teki A frika rnekleri dururken, Etiyopya kral nn kiiliinde grlen herhangi bir bedensel kusurun ya da yallk belirtisinin onun ldrlmesi iin bir iaret olduunu varsaymak doal bir ey olmaktadr. D aha ileri bir tarihte, Etiyopya Kralnn bedeninin herhangi bir yerinde bir sakatlanm a olursa, sarayndaki herkesin de ayn ekilde sakatland kaydediliyor.26 Ama bu kural,
22 D os Santos, H istory of E astern Ethiopia" (Paris 1684), Pinkerton, Voyages and Travels, xvi. 684. 23 Plularkhos. Agesilatis, 3. 24 H erodotos, iii. 20; A ristoteles. Politics, iv. 4, 4: A thenaeus, xiii. s. 566. Nico laus D am ascenusa gre (Fr. 142, Fragrn. Historic. Graecor. ed. C. Mller, iii. s. 463), kral yasal bir ardl brakm adan lrse, ardllar kz kardelerinin oullan ise, ancak en yakkls ve en cesuru tahta karlyordu. Fakat baka yetkeler bu snrla madan sz etm iyor. G o rd io lular arasnda en iman erkek kral seilirdi; Syrako'lular arasnda en uzun boylu ya da kafas en uzun olan erkek kral seilirdi. Zenobius, v. 25. 25 G. N achtigal Sahar und Sdn (Leipzig, 1889). iii. 225; Bastian, Die deusche Expedition an der Loango - Kste, i. 220. 26 Strabon. xvii. 2, 3; D iodoros, iii. 7.

KUTSAL KRALI LDRME

219

herhangi bir kiisel kusurdan dolay kraln ldrlmesi yasas kald rldktan sonra bir tarihte konmu olabilir; rnein bir diini kaybet tii iin kral lme zorlamak yerine, btn adamlar bir dilerim kaybetmek zorunda kalyor, bylece adamlarnn krala kar herhan gi bir haksz stnl ortadan kaldrlm oluyordu. Byle bir kural ayn blgede D arfur Sultanlarnn saraynda hl uygulanmak tadr. Sultan ksrdnde, herkes dilini damana vurarak ts ts sesi karr; haprdnda, btn cemaat alaya benzer bir ses karr; attan dse, peindeki herkesin de onun gibi attan dmesi gerekir; bir tanesi eyer zerinde kalrsa, rtbesi ne olursa olsun yere yatrlr ve dvlr.27 O rta A frikada Uganda Kralnn sarayn da, kral gldnde herkes gler; haprsa herkes haprr; tse herkes tm gibi yapar; san kestirse herkes san kestirir.2 8 Celebeste Boninin saraynda, kral ne yaparsa btn sarayllarn da ayn eyi yapmas bir kuraldr. Ayaktaysa onlar da ayaktadr; otu rursa onlar da oturur; atndan derse onlar da atlarndan der; ykanrsa onlar da ykanr, oradan geenlerin, iyi ya da kt, zerle rinde ne varsa ylece suya girmeleri zorunludur.2 9 A m a biz kutsal insann lmne dnelim. Eski Prusyallar, tanrlar adna kendileri ni yneten bir yneticiyi yce efendileri olarak kabul ederlerdi ve bu kii Tanrnm Szcs (Kirwaido) olarak bilinirdi. Kendini zayf ve hasta hissettiinde, arkasnda iyi bir ad brakmak istiyorsa, diken li al-rpdan byk bir yn yaptrr, zerine kar ve halka uzun bir sylev ekerdi, tanrlara yararl iler yapmalarm tler, tanrla ra gideceine ve halk adna onlarla konuacana sz verirdi. Sonra kutsal mee aacnn nnde yanmakta olan sonsuz ateten bir par a alr ve al ynn tututurarak atete kendini yakar.30
27 M oham m ed E bn-O m ar E l-T o u n sy , Voyage au Darfour (Paris, 1845), s. 162 ve devam; Travels o f an A rab Merchant in Soudan, Franszca'dan Bayie St. John tarafndan ksaltlm (Londra, 1854), s. 78; Bulletin de la Socit de Gographie (Pa ris) IV. Dizi, iv. (1852) s. 539 ve devam. 28 R. W. Felkin, "Notes on the W aganda T ribe of Central Africa," Proceedings o f the Royal Society o f Edinburgh, xiii. (1884-1886) s. 711. 29 Narrative o f events in Borneo and Celebes, from the Journals o f James Bro oke, Esq., Rajah o f Sarawak. Yazan: Kaptan R. Mundy, i. 134. 30 Simon G runau, Preussische Chronik, herausgegeben von Dr. M. Perlbach (Leipzig, 1876), i. s. 97.

220

TANRIYI LDRME

Yukarda anlatlan durum larda halk, kutsal kral ya da rahibi, salnn bozulduuna ya da yann ilerlediine degin herhangi bir grnr belirti kendilerini uyarncaya kadar grevde brakr, bundan sonra artk kutsal grevlerini yerine getirmeye uygun deil dir; fakat bu tr belirtiler grnnceye kadar ldrlmez. Bununla birlikte baz halklar en kk bir belirtinin ortaya kmasn bekle menin gvensiz olduunu dnp, kral henz yaamnn en canl dnemindeyken ldrmeyi yelemektedir. Buna gre de, artk hal kn ynetemeyecei bir sre saptamakta, bu dnemin bitiminde onu ldrm ektedir; bu dnem, arada fiziksel bakm dan k olas ln ortadan kaldracak kadar ksa olmaktadr. Gney Hindis tan'n baz blgelerinde bu sre on iki yld. rnein, eski bir gezgi ne gre Quilacare eyaletinde "Bir Pagan Dua Evi vardr, burada ok nem verdikleri bir put vardr, her on iki ylda bir onun onuru na byk bir len verirler, btn Paganlar bir bayrama katlr gibi katlr bu lene. Bu tapman birok topra ve bir hayli geliri var dr; byk bir itir bu. Bu eyaletin bir kral vardr; jbileden jbile ye on iki yl hkm srer. Yaam tarz yledir: on iki yl tam am lan dnda, len gn saysz insan toplanr oraya, Brahm anlara yiye cek vermek iin bol para harcanr. Kral aatan bir iskele yaptrr, zerine ipek kum alar yayar; o gn byk trenler ve mzik eliin de bir glde ykanmaya gider, bundan sonra putun yanna gider ve ona yalvarr, iskelenin zerine kar, orada btn halkn nnde ok keskin baklar ahr eline ve nce burnunu, sonra kulaklarn, dudaklarn ve btn organlarn kesmeye balar, yapabildiince faz la et kesmeye alr vcudundan; ve bunlar aceleyle etrafa saar, o kadar kan akar ki vcudundan, baylmaya yz tutar, en sonunda da grtlan keser. Bu kurban treni puta adanmtr; on iki yl hkm srm ek ve put akna byle kurban olmak isteyen kii orada bulunmak ve bunlar seyretmek zorundadr; bulunduu yerden onu alp kral olarak iskeleye karrlar.",1
3! Barbosa. A Description o f the Coasts o f Eas Africa and M alabar in the begnning o f the SLxteenth Century (Hakluyt Society, 1866), s. 172 ve devam.

KUTSAL KRALI LDRME

221

Eski gnlerde Samorin ya da M alabar Sahilinde Calicut Kral da on iki yllk krallnn sonunda halkn nnde grtlam kesmek zorundayd. A m a on yedinci yzyln sonuna doru bu kural yle deitirildi: "ada Sam orinler yeni bir tre izliyorlar, on iki yln sonunda, jbile yaplaca btn lkede duyuruluyor, geni bir ova da kral iin bir adr kuruluyor, on-on iki gn sreyle byk bir len veriliyor, herkes sevin ve nee iinde eleniyor, gece gndz tfekler patlyor havada, lenin sonunda, tehlikeli bir eylem sonun da bir ta kazanmak isteyen drt konuk kraln muhafzlaryla dv e dve adra yanap Samorini adrnda ldrmeye alyor, bunu yapan kii onun yerine geiyor. 1695 ylnda bu jbilelerden biri yapld ve adr, Calicutun on be fersah gneyinde bir liman olan Pennany yaknnda kuruldu. Bu tehlikeli ie giriecek adam kt, kllar ve kalkanlaryla muhafzlarn arasna dtler, birok kiiyi ldrdkten ve yaraladktan sonra kendileri de ldrldler. Bu gz dnm kiilerden birinin on be, on alt yanda bir yee ni vard, muhafzlara saldrrken amcasnn yanndan ayrlmyordu, amcasnn dtn grnce delikanl muhafzlarn arasndan ad ra dald ve M ajestelerinin bana bir darbe indirdi, bann zerin de yanan koca bir pirin lam ba darbeyi boa karmasayd, kesin ii ni bitirmiti kraln; ama bir ikinci darbeye giriemeden muhafzlar tarafndan ldrld; ve sanrm, hl ayn Samorin hkm sr yor. ans eseri sahile o zam anlarda gelmitim, gn gece ard aras kesilm eden tfek sesleri duydum."3 2 Baz yerlerde yle grnyor ki haik kraln bedence ve aklca bir yldan fazla salam kalacana gvenemiyordu; bundan dolay da bir yllk saltanatn sonunda kral ldrlyor, yerine bir yllk krall sonunda ldrlmek zere yeni bir kral atanyordu. Aa daki kantlar en azndan bu sonuca gtryor bizi. Bir Babil rahibi olarak yce bir bilgelikle konuan tarihi B erosusa gre, Babilde her yl kutlanan bir Sacaea enlii vard. Lous aynn 16nc gn balar be gn srerdi. Bu be gn iinde efendiler ve kleler yer
Alex. Hamilton, "A new Account of the East Indies." Pinkerton, Voyages and Travels, viii. 374.

222

TANRIYI LDRME

deitirir, kleler emir verir, efendiler bu emirleri yerine getirirdi. lm e yargl bir mahkm a kraln giysileri giydirilir, kraln tahtna oturtulur ve yemek, imek, elenmek ve kraln cariyeleriyle yatmak gibi istedii em irleri vermesine izin verilirdi. A m a beinci gnn sonunda krallk giysileri zerinden karlr, kamlanr ve haa geri lirdi.33 Bu tre, byle sevinli gnlerde mutsuz bir sulunun srtn dan denmi zalim bir davran olarak aklanabilirdi ancak. Ama bir durum yalanc krala verilen, asl kraln cariyeleriyle yatma izni bu yoruma kesinlikle ters dyor. Doulu bir despotun hareminin nasl kskanlkla yabanclardan korunduunu dnr sek, oraya girilme izninin despotun kendisi tarafndan, kimseye deil de yargl bir suluya verilmesi, ok ciddi bir neden olmadka mmkn grnm em ektedir bize. Bu neden, yarglnn kraln yerine lmek zere olmasndan baka bir ey olamazd: bu yerine geme iini kusursuz hale getirm ek iin sulunun ksa saltanat srasnda kralln tm haklarndan yararlanm as gerekiyordu. Bu yerine ge mede alacak bir ey yoktur. Kraln, ya bedence kme belirtileri nin ortaya kmas ya da saptanan bir srenin sonunda ldrlmesi gerektii kural yle bir kurald ki, krallar eninde sonunda bunu
33 A thenaeus. xiv. s. 639 C; D io Chrysostom. Orat. iv, s. 69 ve devam (Cilt i. s. 76, ed. D indorf). D io Chrysostom, kaynak gstermiyor, am a B erosus ya da Ctesias olmas mm kn. Yalanc kraln ldrlm esi A then aeu sun B erosus'tan alntlad parada grlmyorsa da bu atlama belki de A thenaeus'un amacna uygtn grn medii iindir, nk onun amac yalnzca efendilerin kendi uaklarna hizmet ettii bir enlikte olup bitenleri iletmekti, ioyvts 'in ldrlm esi daha sonra Macrobius tarafndan gsterilmitir. Sat. iii. 7. 6, "ilenen suun karln vermeyi dnen Grekler gerekten kutsal insann ruhunu yardma aryorlar." B urada Zanas' belki de fa ya va s olarak okumam z gerekecektir, Liebreeht Philologus. xxii. 710 ve Bachofen. De Sage von Taaguil, s. 52, not 16. Bizim yetkelerimizden anlald kada ryla bu tre Babil'dc Pers tahakkm nden daha gerilere gitm em ektedir; ama belki de daha da eskiydi. D io C hrysostunfun parasndaki Kpe/u.a(ra> "haa gerilme" (ya da "kaza kaklma") olarak evrilmesidir, "aslma" olarak dt^i!. G ariptir ki, Kpenavvvjx 'nin. idam lara uygulanan bu uygun anlamnn Liddell ve Scottn Greek Lc.yk:o/;'unun en son basksnda bile farkna varlmamtr. Aslma, b ir kendini ldrm e biimi olsa da. eski alarda, ne douda ne de batda bir idam ekli deil di. L. ve S .'nin alntlad paralardan birinde "asma" szcnn anlam iin (Plutarkhos, Caes. 2) "haa germe" aniam kyor balamdan.

KUTSAL KRALJ LDRME

223

ortadan kaldrma ya da deitirme yollarm arayacaklard. Etiyop yada ve Sofalada bu kuraln aydnlanm hkm darlarca cesaretle bir kenara atldn grmtk; Calicutta, on iki yl sonunda kral ldrme eski kural, herhangi bir kimseye, on iki yln sonunda kra la saldrma ve eer ldrrse onun yerine geme izni hahne dn mt; bu srada kral etrafnn muhafzlarnca evrili olmasna dik kat ettii iin, verilen bu izin bir ekil deiikliinden te bir ey deildi. O eski kat kural deitirmenin bir baka yolu biraz nce anlattmz Babil tresinde grlyor. Kraln ldrlme zaman yaklatnda (Babilde bunun bir tek yllk saltanatn sonunda oldu u grlyor) birka gnlne krallktan ekilmekte, bu sre iin de geici bir kral hkm srmekte ve onun yazgsn zerine almak tayd. nceleri bu geici kral susuz biri, olaslkla kraln kendi aile sinin bir yesi olabiliyordu; fakat uygarln gelimesiyle birlikte, susuz bir insann kurban edilmesi kamusal duygulara korkun gel mi ve bunun iin de onun yerine ksa ve lml bir saltanat sre cek olan lme yargl bir sulu getirilmi olabilir. D aha sonra, le cek bir kral temsil eden sulu iin daha baka rnekler bulacaz. nk unutmamamz gerekir ki, kral, bir tanr kimliinde ldrl mektedir, onun lm ve yeniden dirilmesi, kutsal yaam bozulma m olarak srdrmenin tek yolu olarak, halknn ve dnyann kur tuluu iin zorunlu kabul edilmektedir. Baz yerlerde bu eski trenin bu deiik ekli daha da yumua tlmtr. Kral ylda bir kez ksa bir sreyle yine ekilmekte ve yeri az ok saymaca bir kral tarafndan doldurulmaktadr; fakat bu ksa saltanatn bitiminde ikinci kral artk ldrlmemekte, ama bazan gerekten ldrld zamann bir ans olarak sahte bir ldrme eylemi hl yaamaktadr. rneklere bakalm. Kamboya Kral, her yl Meac (ubat) avnda gnlne ekiliyordu. Bu sre iin de hibir yetkisini kullanamyor, m hre dokunamyor, zaman gel mi gelirlerini bile alamyordu. Onun yerine Sdach Meac yani ubat Kral adl geici bir kral ynetiyordu. Geici krallk grevi, krallk saray ile uzaktan ilikili bir aileye kalt olarak geiyordu, oullar babalarn, kardeler aabeylerin yerini alyordu, tpk ger

224

TANRIYI LD RME

ek hkmdarln geiinde olduu gibi. Yldz falclarnn saptad uygun bir gnde geici kral yksek grevlilerce bir zafer alayyla greve gtrlyordu: Kraln filleri zerinde, kraln tahtrevannda, Siam, Annam, Laos vb. komu halklar temsil eden uygun giysiler giymi askerlerin nclnde... Altndan ta yerine siperlikli bir balk giyiyordu, krallk nianlan, zeri elmas kakmal altndan deil ilenmemi aatan oluyordu. Saltanat gnlne teslim ald gerek krala sayglarn sunduktan sonra, o srada gelen btn gelirleri de yannda tayarak (ama bu son det bir sre iin kaldrlmtr) alay halinde sarayn evresinde ve bakentin sokakla rnda dolatrlyordu. nc gn, allm olaylardan sonra, gei ci kral, fillerin, etraf pirin demetleriyle sarl bambudan yaplm bir iskele olan "pirinten da" ayaklar altnda inemesi emrini veriyordu. Halk dklen pirinleri topluyor, herkes gelecek haatn iyi bir hasat olmasn salamak iin evine biraz pirin gtryordu. Biraz da krala gtrlyordu, kral da bu pirinci piirip keilere veriyordu.1 4 Siam:da, altnc aym altnc ay gnnde (Nisann sonu), gn sreyle kralln ayrcalklarndan yararlanan geici bir kral atanr, gerek kralsa saraynda kapal tutulur. Bu geici kral ok sayda bendesini, pazarda ve ak dkknlarda ne bulurlarsa toplayp gaspetmek zere drt bir yana gnderir; bu gn iinde limana gelen gemiler ve yelkenliler bile onun adna gaspedilir ve daha son ra paras denerek geri alnmas gerekir bu mallarn. Kral kentin ortasnda bir alana gider, sslenmi kzlerin ektii, yaldzl bir saban getirilir oraya. Saban yalandktan, kzler gzel kokularla ovulduktan sonra yalanc kral sabanla dokuz kark aar, yal saray hanmlar peinden yryerek mevsimin ilk tohumlarn saar topra a. Dokuz kark alr almaz, seyirci kalabal karklara koar ve lenz ekilmi olan tohum lar kapr, bunlar pirin tohumuyla kartrnca bol rn alacana inanr. Daha sonra kzler zlr,
34 E. Aynonier, Noice sur Ic Cambodge, s. 61; J. Moura, Le Royaume dit Cambodge, i. 327 ve devam. Geici kral ailesinin krallk sarayyla ilikisi iin, bkz. Aymonier. a.g.v., s. 36 ve devam.

KUTSAL KRALI LDRME

225

nlerine pirin, msr, susam, sago, muz, eker kam, kavun, kar puz vb. yiyecekler konur; hangisini nce yerlerse, gelecek yl o r nn deerli olacana inanlr, ama bu fal tersine yorumlayanlar da vardr. Bu sre iinde geici kral sa ayam sol dizi zerine koy mu, bir aaca yaslanarak ayakta durur. Byle bir aya zerinde dinelerek durmasndan dolay halk arasnda Seksek-Kral diye bili nir; fakat onun resmi unvan Phava Phoilathep, ''M eleklerin Efendi s id ir.35 Bir tr Tarm Bakamdr o; tarla, tohum zerine btn anlamazlklar ona gnderilir. Bundan baka onun kral canlandrd bir tren daha vardr. kinci ayda (souk mevsime rastlar bu) olur ve gn srer. Alay halinde Brahman Tapmann tam kar snda bir bo alana gtrlr, burada M ays-direkleri gibi sslen mi, zerinde Brahmanlarn salland birtakm direkler vardr. Onlar sallanr ve dans ederken "Meleklerin Efendisi"nin, tuladan yaplm, zeri sval, beyaz bir kumala kaplanm ve bir hah asl m bir ykseltinin zerinde tek aya stnde durmas gerekir. Y al dzl bir sayvan olan aatan bir ereveye dayanr, her iki yannda birer Brahm an durur. Dans eden Brahm anlar bufalo boynuzlar tarlar, bunlarla byk bir bakr kazandan su alrlar ve halkn ze rine serperler; bunun, halkn bar ve skn iinde, en ve esen yaamasn salayarak ans getirdiine inanlr. M eleklerin E fendi sinin tek ayak zerinde durm ak zorunda olduu sre yaklak saattir. Bunun "Devattalarm ve ruhlarn dzenini saladna" ina nlr. Ayam yere dedirirse, "btn maln mlkn kaybedecek ve ailesi kraln klesi olacaktr; nk bunun devletin ykmn ve tahtn dayankszlm nceden bildiren bir fal olduuna inanlr. Fakat sapasalam ylece durursa, kt ruhlar zerinde bir zafer kazanm olduuna ve bundan baka yalandan da olsa, bu gn iinde limana girebilecek olan gemiyi ele geirip iindekileri
35 Pallegobc, Description dit Royaum e Thai ou Siam, i. 250: Bastan. Die Vlker

des stlichen Asien, iii. 305-309. 526-528; Turpin, Histoty o f Siam, Pinkerton, Voyages and Travels, ix. 581 ve devam. Bowring (Siam, i. 158 ve devam) her zamanki gibi Paegoixden kopya ediyor.

226

TANRIYI LDRME

alma, kasabada ak bir dkkn bulup cannn istediini alp gtr me ayrcalna sahip olacana inanlr."3 6 Yukar M srda Coptic hesabna gre gne ylnn ilk gnn de, yani 10 Eyllde, Nil nehri genellikle en yksek dzeye ulatn da normal ynetim gnlne askya alnr ve her kasaba kendi yneticisini seer. Bu geici ynetici bir tr yksek soytar apkas giyer, uzun sar bir sakal takar ve garip bir mantoya sarnr. Elinde bir grev denei, yazc, cellat vb. klklarna brnm adamlarla birlikte Yneticinin sarayna doru ilerler. Ynetici grevden vazge er; yalanc kral ise tahta oturarak, asl yneticinin ve m em urlar nn bile uymas gereken kararlar almak iin yetkilileri toplar. gnn sonunda yalanc kral lme mahkm edilir; iine sarld rt ya da kabuk atee tutulur, kllerinden Fellah kar srne rek.3 7 Bazan geici kral, taht her yl deil de her saltanatn balang cnda yalnzca bir kez igal eder. rnein, Jambi Krallnda (Su m atra) yeni bir saltanatn balangcnda halktan birinin taht igal etmesi ve bir tek gnlne krallk ayrcalklarn kullanmas bir tredir. Bu trenin kkeni yle bir gelenekle aklanyor: bir zam anlar kraln be olu varm, drt byk karde eitli bedensel kusurlar nedeniyle ta hakkndan vazgeerek tac en kk karde lerine brakmlar. Fakat en by bir gnlne tahta km ve kendisinden sonra gelenlere her saltanatn balangcnda buna ben zer bir ayrcalk vermi. Geici krallk grevi, kraln akrabas bir aile iinde babadan oula geer.38 Bilspurda, bir Rajann lmn den sonra bir Brahm ann l Rajanm elinden pirin yemesi ve taht bir yllna igal etmesi bir tre gibi grnyor. Yln sonunda
'6 Y arbay Jam es Low, "On the Laws of Muung Thai o r Siam," Journal o f the Indian Archipelago, i. (Singapur, 1847) s. 339: Bastian, Die Vlker des stlichen A si en, iii. 98, 314, 526 ve devam. 3' C. B. Klunzinger, Bilder aus Obergypten, der Wste und dem Rothen Meere, s. 180 ve devam. s i. V V . Boers, "Oud volksgebruik in het Rijk van Jam bi," Tijdschrift voor N eerland s Indie, iii. (1840), dl. i. 372 ve devam.

KUTSAL KRALI LDRME

227

Brahmana hediyeler verilir ve lke topraklarnn dna karlr, bir daha oraya dnmesi kesinlikle yasaklanr. "Anlatlmak istenen belki de u: Rajann ruhu, ldnde, elinden khir (pirin ve st) yiyen Brahmanm bedenine girer, bunun iin de Brahm an btn yl sre since dikkatle gzleniyor, uzaklamasna izin verilmiyor." Ayn ya da benzeri bir trenin Kangra yresindeki dalk devletlerde de bulunduu sanlyor.39 Bir Carinthia prensinin tahta knda, gre vini babasndan devralm olan bir kyl, geni bir vadide evresi ayrlarla evrili bir mermerin zerine kard; sanda kara bir inek, solunda huysuz bir ksrak dururdu. evrelerini bir kyl kala bal alrd. D aha sonra kyi klna girmi ve elinde bir oban denei tayan gelecein prensi sarayllarn ve yarglarn eliinde yaklard. Kyi onu fark edince barrd, "Kim u kabara kabara gelen?" Halk cevap verirdi, "lkenin prensi." O zaman kyl, alt) peni, inek ve ksrak, bir de vergiden baklk karl m erm er ze rindeki yerini prense vermeye raz olurdu. Fakat yerini vermeden nce prensin yanana hafife vururdu.4 0 Kantlarn bir baka blmne gemeden nce bu geici kral lar zerine baz noktalarda zellikle durmaya deer. nce, Kam boya ve Siam rnekleri, bunlara geici olarak devredilen eyin zellikle kraln kutsal ya da doast ilevleri olduu gereini ak a ortaya koyuyor. Bu, Siamm geici kralnn bir ayan havada tutarak kt ruhlar zerinde bir zafer kazanaca, aa indirirse devletin varlm tehlikeye ataca inancndan ortaya kyor. Yine, Kamboyallarn "pirin da"n ayaklan altnda ineme treni, ya da Siamllarn toprakta kark ama ve tohum ekme treni, bol rn almak iin yaplan bylerdir, bu da inenmi pirincin ya da topra a ekilmi tohumun birazm evine getirenlerin bu yolla iyi bir r n salama alaca inancndan ortaya kyor. Am a geici krallara verilen, rnleri bytme grevi, ilkel toplumda normal olarak
39 Panjab Notes and Queries, i. 674. 40 Aeneas Sylvius,- Opera (Ble, 1571), s. 409 ve devam; Grimm, Deutsche Rechtsalterthmer, s. 253. (Aeneas Sylvius'a gnderm ede bulunm ayan) G rim m e gre inek ve ksrak kylnn yannda deil prensin yannda dururdu.

228

TANRIYI LDRME

krallarn yerine getirmesi gereken doast ilevlerden biridir. Yalanc kraln pirin tarlasnda ykseke bir yerde bir aya zerin de durmas kural belki de rnn boy atmasn salayacak bir by anlamna geliyordu balangta; en azndan, eski Prusyallarm yapt buna benzer bir trenin amac buydu. Bir ykselti zerinde tek aya zerinde duran, kuca reklerle dolu, sa elinde bir bar dak brendi ve bir para karaaa kabuu ya da hlamur kabuu tutan kyn en uzun boylu km , tanr W aizganthosa keten fidan nn kendi durduu yere kadar uzamas iin dua ederdi. D aha sonra elindeki barda boaltp yeniden doldurtur, brendiyi Waizganthosa bir sunu olarak yere dker, rekleriyse tanrya elik eden cinlere, perilere atard. Btn tren boyunca tek aya zerinde durabilirse, keten rnnn iyi olacann iareti olurdu bu; ama ayan yere basarsa, rnn zayf olabileceinden korkulurdu.4 1 Siaml yalanc kraln ark at yaldzl saban, Etrsklerin kent kur ma trenlerinde kullandklar bronz sabanlara benzetilebilir;42 her iki durumda da demir kullanm boinana dayanan nedenlerden dolay yasaklanmt belki de.4 3 Bu geici krallar konusunda zerinde durulmas gereken bir baka nokta, her iki yerde de (Kamboya ve Jambi) kral ailesine yakn olduuna inanlan bir kuaktan gelmeleridir. Buradaki, bu geici krallarn kkeni ile ilgili gr doruysa, geici kraln bazan gerek kralla ayn soydan gelmesi hazr bir aklama olasl sunu yor bize. Kral, ilk kez bir bakasnn yaamn almay kendisininki yerine bir kurban olarak kabul ettirmeyi baardnda, o bakasnn lmnn kendi lm kadar amaca hizmet ettiini kantlamak zorundayd. imdi kral, bir tanr olarak lmek zorundayd; bu yz den kendisi yerine len kiinin, hi olmazsa bu vesileyle, kraln kut sal nitelikleriyle donatlm olmas gerekiyordu. Biraz nce grd
41 Lasicius, "De diis Samagitarum caeterorum que S arraatarum ,1 ' Respublica Sive Satts Regni Poioniae, Lituaae, Pnrniae, Livoniae, ete. (Elzevir, 1627), s. 306 ve devam: ayrca W. M annhartdn yaymlad Magazin herasgegeben von der Lettisch-Litem rischen Gesellschafta, xiv. 91 ve devam. 42 Macrobius, Sanm , v. 19, 13. 4j Bkz.. s. 168.

KUTSAL KRALI LDRME

229

mz gibi. iara ve Kamboya geici krailarm m durum u byleydi; bunlara, toplum un erken aam alarnda kraln zel nitelikleri olan doast ilevler veriliyordu. Hi kimse, kutsal zellii iinde kral, babasnn kutsal esinini paylat varsaylan olu kadar iyi temsil edemezdi. Bu yzden, kral iin, onun araclyla da tm halk iin lmeye kraln olundan daha uygunu bulunamazd. Bat Asyann Smi rklar arasnda (bir baka kiinin kurban edilmesiyle kraln yaamnn kurtarlmas ileminin, Sacaean enliinde o kadar ak biimde ortaya kt ayn blge) kral, ulusal bir tehlike annda kendi olunu halk adna kurban ederdi. rnein Bybluslu Philo, Yahudiler zerine yaptnda unlar sylyor: "Byk bir tehlike annda bir kentin ya da ulusun yneticisinin alc m eleklere bir fidye olarak btn halk adna kendi sevgili olunu kurban vermesi eski bir treydi; bu ekilde sunulan ocuklar gizemli dinsel trenler le ldrlrd. rnein, lkenin kral olan Cronus, Fenikeliler Israel derdi ona Jeoud adl biricik oluna (nk Fenike dilinde Jeoud biricik oul demektir) kral giysileri giydirdi ve bir sava zamannda bir sunan zerinde kurban etti, lke dman tehlikesi altndayd."44 Moab Kral srailliler tarafndan kuatldnda, ilerde kendi yerini alacak olan en byk olunu duvarn zerinde yaklm sunu olarak verdi.45 Fakat Smiler arasnda ocuklarm kurban etme ii yalnzca krallara ait bir ey deildi. Salgn hastalk, kurak lk ya da savata yenilme gibi byk felaket gnlerinde, Fenikeliler en sevdikleri ocuklarndan birini Baale kurban ederlerdi. Eski a lardan bir yazar, "Fenike tarihi bu tr kurbanlarla doludur," diyor.46 Kartacallar yenilip de Agathokles tarafndan sarlnca, bu felaketlerini Baalin gazabna yordular; nk eskiden ona kendi ocuklarm kurban ederlerken, son zam anlarda ocuklar satn alp kurban olarak yetitirmek gibi bir det edinmilerdi. Bunun iin de, fkeli tanry yattrmak iin en soylu ailelerden iki yz ocuk kurban edilmek zere seildi; kurbanlarn kuyruu, babayurdu iin
44 Bybluslu Philo,-alntlayan Eusebus. Pracpar. Evang. i. 10, 29 ve devam. 4: Kings. iii. 27. 46 Porphyry, De abstin. ii. 56.

230

TANRIYI LDRME

gnll olarak lmek isteyen daha en az yz kiiyle uzadka


uzad. B irer birer, pirinten tasvirin sarkk kollarna yerletirildiler, oradan iinde ate yanan bir ukura yuvarlandlar.47 E er bir aris tokrasi bylece kendileri yerine baka insanlarn ocuklarm kurban ediyorsa, krallar da pekl onlar izier ve rnei yerletirirlerdi. T renin yumuatlmasna son bir rnek, susuz kurbanlarn yerine yargl sulularn konulm as olacaktr. Byle bir uygulamann R o d o s'la Baale h e r yl verilen insan kurbanlarnda grld bilin m ektedir.48 ocuklarn, zellikle de ilk ocuklarn kurban edilm esi tresi, Smilere zg bir ey deildir. New South W alesda baz kabileler de, her kadnn ilk doan ocuu bir dinsel trenin paras olarak kabile taraln d an yenirdi.40 F lorida Kzlderilileri ilk erkek ocuklar n kurban e d e rlerd i.50 D ou A frikada S enjero halk arasnda, bir ok ailenin "ilk doan oullarn ku rb an olarak sunm ak zorunda olduklar, syleniyor, "nk bir zamanlar, k ve yaz kt bir mev sim de birbirine karp da yeryznn yem ileri olgunlam adnda, biliciler byle em retm iti. O zam anlar, bakentin giriinde dem ir den koca bir direin bulunduu syleniyor, bilicilerin nerisi ve kra ln emriyle bu d irek devrildi, bunun zerine de m evsim ler yeniden eski dzenine dnd. M evsim lerin bir daha bu biim de birbirine girm esini nlem ek iin bilicilerin krala ylda bir kez direin krlm kaidesinde, bir de tahtn zerinde insan kan dkm e uyarsnda bulunduklar bildiriliyor. O gnden bu yana belli aileler ilk doan oullarm saptanan bir zam anda ku rb an edilmek zere teslim etm ek zorundadrlar."5 1 Putatapar Ruslar ounlukla ilk ocuklarn tanr Peruna kurban ederlerdi.52
4/ Diodoros. XX 14. 48 Porphyry. De absin. ii. 54. 4Q Brough Smyth , Aborigines o f Victoria. ii. 311. 30 Strachcy, Historie o f travaille into Virginia Britannia (Hakluyt Society), s. 84. 31 J. L. Krapf, Travels, Researches, and Missionary Labours during an Eighteen Years Residence in Eastern Africa, s. 69 ve devam. Treyi ikinci elden bildiren Dr. K rapf direin varlnn kukulu olduunu, fakat yknn geri kalan ksmnn Afri kallarn boinanlarna uyduunu dnyor. 52 F.J. M one. Geschichte des Heidenthums im nrdlichen Europa, i. 119.

KUTSAL KRALI LDRME

231

nkaann sa kesmesi

T A N R IY I L D R M E

KUTSAL KRALI LDRME

233

M srda yalanc kraln sulu bulunmas ve ldrlr gibi yapl mas belki de onu yakma gibi gerek bir trenin kalntsdr. Kutsal kiileri yakma uygulamasnn kantlarna ilerde deinilecektir. Bilaspurda kraln tahtn bir yl sreyle igal etmi olan B rahm ann kovulmas onu ldrmenin yerine geen bir ey olabilir. B urada kut sal kiileri ldrme tresine ilikin olarak yaplan aklama, ldr len kutsal varln ruhunun onun ardlna getii fikrini kabul edi yor, en azndan kolayca birleiyor onunla. Bu geile ilgili doru dan kantlarn yok; u ana kadar bu zincirde bir halka hl eksik. Fakat ldrlen tanrnn ruhunun bir baka kiide srn gerek rneklerle kantlayan asam bile, byle bir eyin varsayld en azn dan bir olaslk olduu gsterilebilir. nk daha nce insan bede nine girmi tanrnn ou kez lmde bir baka bedene g ettii nin varsayldm gstermitik;53 lm doal bir lmken byle bir ey gerekleiyorsa, zorla bir lmde neden gereklemesin? Hi kukusuz, len bir kimsenin ruhunun kendinden sonra gelen kiiye geebilecei fikri ilkel halklara ok vakm gelen bir eydir, Niasta en byk oul genellikle bakanlkta babasnn ardldr. Fakat byk oul herhangi bir bedensel ya da zihinsel kusur nedeniyle ynetmekten aciz ise, oullarndan hangisinin kendi yerine geecei ni salnda baba belirler. Bununla birlikte, babann ardl olarak setii oulun bu ardllk hakkm kazanabilmesi iin lmekte olan bakann son nefesini ve onunla birlikte ruhunu azyla ya da bir torba iinde yakalamas zorunludur. nk son nefesini kim yaka larsa, babann belirledii ardlla eit haklara sahip bakan olur. Bundan dolay teki erkek kardeler, kimi zaman da yabanclar, geerken ruhu yakalamak iin lmekte olan adamn evresine y lrlar. Niasta evler direkler zerinde topraktan ykseltilmitir, lmekte olan adam yzkoyun demede yatyorken, adaylardan birinin demeye bir delik ap bakann son nefesini bir bambu kamyla emdii de olmutur bazan. Bakann olu yoksa, ruhu bir torbaya konur, leni temsil etm ek zere yaplm bir tasvire bala53 Bkz. s. 43.

234

TANRIYI LDRME

mr; o zaman ruhun tasvirin iine girdiine inanlr,54 Kuzey Bat Am erika Takilis ya da C arrier Kzlderilileri arasnda, bir ceset yaklrken, rahip lenin ruhunu birok kez ap kapad elleriyle yakalarm gibi yapar. D aha sonra ellerini len adamn ardlna do ru frlatarak ve frerek yakalanm ruhu ona geirir. Bylece ruhun geirildii kimse lenin adn ve unvann alr. Bir bakann lmnde rahip bylece sorum lu ve etkin bir rol stlenir, nk genellikle norm al ardllk izgisini izlerse de, ruhu kendi istedii kimseye de geirebilir.55 A nne olmak isteyen Algonkin kadnlan, geen ruhu alabilmek ve ruhtan gebe kalabilmek umuduyla lmek te olan bir insann yanna rler. Florida Seminoleleri arasnda bir kadn ocuk doururken lrse, bebek onun uzaklamakta olan ruhunu alsn diye onun yznn zerinde tutulur.56 Romallar lmekte olan dostlarnn ruhlarn azlaryla yakalar, bylece g m olan kimsenin ruhunu kendi ilerine alrlard?7 Ayn trenin Lancashirede hl uyguland syleniyor.58 Dolaysyla, kutsal kral ya da rahip ldrldnde ruhunun onun ardlma getiine inanl dn pekl varsayabiliriz.

2 Aa-Ruhu ldrme
Geriye, kutsal kral ya da rahibi ldrm e tresinin bizim ara trma konumuza nasl bir k tuttuunu sormak kalyor. Birinci
'4 Nieuwenhuisen en Rosenberg, "Verslag om trent net eiland Nias." VerbndeUngen van hei Batav. Genootschap van Knsten en Wetcnschappen, xxx. 85; Rosen berg, Der Maiayisc/ie Archipel, s. 160: Chatelin. Godsdienst en b ijg e lo o f der N iassers." Tijdschrift voor Indische T a a l- L a n d - e n Volkenkunde, xxvi. 142 ve devam: Sunderm ann, "Die Insel N ia s und die M ission daselbst. Allgemeine Missions -Z e itschrift, xi. 445. Ch. Wilkes, Narrative o f the U. S. Exploring Expedition (L on d ra, 1845), iv. 453: U. S. Exploring Expedition, Ethnography a n d Philology, H. Haie. s. 203. D. G. B r in to n , Myths o f the N ew World, s. 270 ve devam. Servi us: V erg il i us zerine. Aen. iv. 685: Cicero. In var. ii. 5. 45: K. F. H er mann. Griech. Privataiterthihncr, ed. B lu m n cr. s. 362 not I. H a rla nd ve Wilkinson, Lancashire Folk-lore, s. 7 ve devam.

AA-RUHU LDRME

blmde Orm ann Kralna, aa ruhunun ya da bitkilerin ruhunun bir bedenlemesi olarak bakldn; byle olunca, ona tapm anlann inancna gre, aalara meyva verdirme, rnleri bytme... vb. gibi doast bir g balandm varsaymak iin nedenler oldu unu grmtk. Bu yzden ona tapm anlar iin onun yaam ok deerli olmalyd; belki de, birok yerde tanr-insanm yaamm cin lerin ve byclerin kt etkilerine kar koruyan nlem ve yasakla ra benzer ayrntl bir nlemler ve yasaklar dizgesi iinde hapsoimu durumdayd. Fakat insan-tanrnn yaamma verilen ayn dee rin onun kanl lmn de gerekli kldn grmtk, nk onu yalanmann kanlmaz knden korumann tek yolu buydu. Ayn akl yrtme Orm ann Kralna da uygulanabilirdi; onda bedenlemi olan kutsal ruhun hi ypranmam olarak ardlna aktarlabil mesi iin onun da ldrlmesi gerekirdi. Daha gl biri onu ldrnceye kadar grevde kalma kuralnn, hem onun kutsal yaamm btn gcyle korumay hem de bu g bozulmaya balar balamaz uygun bir ardda iletmeyi salad varsaylm olmal. nk bilek gcyle durum unu koruyabildii srece doal gcnn ypranma m olduu karsanabilir; oysa yenilii ve bir bakasnn eliyle l m, gcnn azalmakta olduunu, kutsal yaamnn daha az ykma uram bir konuta yerletirilme zamannn geldiini kantlyordu. Ormann Kralnn ardl tarafndan ldrlmesi gerektii kuralnn bu biimde aklam, en azndan bu kural tam am en anlalr kl maktadr. Ayrca, yaamyla dnyay ayakta tutan ve bu yzden zayflama belirtileri gsterir gstermez ardl tarafndan ldrlen Clitombe ile benzerlik de bunu desteklemektedir. Yine, daha son ralar Calicut Kralnn grevde kalma koullar, Orm ann Kralnn greviyle ilgili koullarn ayndr, ne var ki, Orm ann Kralna bir aday herhangi bir zamanda saldrabildii halde, Calicut Kralna yal nzca on iki ylda bir saldrlabiiiyordu. Fakat Calicut Kralna veri len, zerine gelenlere kar kendini savunabildii srece egemenlik srme izni, yaamna belli bir sre bien eski kuraln bir yumuatl mas olduuna gre, Orm ann Kralna verilen benzeri bir iznin de belli bir srenin sonunda ldrlmesi gibi eski bir trenin yumua-

236

TANRIYI LDRME

timas olduunu varsayabiliriz. H er iki durum da da yeni kural, en azndan bir yaama frsat veriyordu tanr-insana, oysa eski kurala gre bu hak tannmyordu ona; belki de halk, bu deiiklie zorla da olsa raz oluyordu: tanr-kral kendini btn saldrganlara kar klcyla savunabildii srece lml kn baladndan kork mak iin hibir neden yoktu. Orm ann Kralnn, nceleri, bir yaam frsat verilmeksizin sap tanan srenin sonunda ldrld sans, Kuzey A vrupada, teki benzerlerini: aa-ruhun insan temsilcilerini ldrm e tresi kant larla gsterilebilirse dorulanm olacaktr. G erekten de, byle bir tre kyllerin krsal enliklerinde amaz izler brakm tr kendi sinden. rneklere bakalm. Aa Bavariada, aa-ruhun Pentikosttaki insan temsilcisi Pfingstl diyorlard ona batan ayaa yapraklar ve ieklerle donatlrd. Bana, ular omuzlarna dayanan sivri ulu bir klah giyerdi, yalnzca iki delik bulunurdu gzler iin. Klah su iekleriy le kaplanr, stne bir akayk demeti tutturul urdu. Ceketinin kolla r da su bitkilerinden yaplm olurdu, vcudunun geriye kalan blmleri akaaa ve fndk yapraklarna sarl olurdu. ki yann da, Pfngstlm kollarn tutan iki olan ocuu yrrd. Bu iki ocuk yaln kl yrrlerdi, tren alayn oluturanlarn ounluu da yle. H er evin nnde dururlar ve bir hediye beklerlerdi; gizlenen halksa yaprakla rtl ocuun zerine suyla saldrrd. ocuk srl sklam olunca hepsi neelenirdi. En sonunda yar beline kadar suya girerdi derede; bunun zerine kprnn stnde duran ocuklar dan biri onun ban kesiyor gibi yapard.59 Swabia, W urm lingende birok gen Whit-Monday gn beyaz gmlekler, beyaz pantolon lar giyer, boyunlarna krmz earplar takarlard, earplarndan kllar s allanr d. A tlara binip, balarnda iki borazan, borularn ala ala orm ana giderlerdi. O rm anda yaprakh mee dallan kesip, atyla kyden son kan arkadalarn batan ayaa bu dallara sarar lard. A m a ayaklar, yeniden atna binebilsin diye ayrca sarlr59 Fr. Panzer, Beitrag zur deutschen Mythologie, i. 235 ve devam: V V . M an n -

hatd. Baumkultus, s. 320 ve devam.

AA-RUHU LDRME

237

di. D aha sonra ona, tepesinde yapma bir ba ve yapma bir yz ta yan uzun bir yapma boyun verirlerdi. Sonra bir Mays-aac kesilir di, genellikle yaklak m etre boyunda bir kavak ya da bir kayn olurdu bu; aa, renkli mendillerle, kurdelelerle sslendikten sonra zel bir Mays- taycs" mn eline verilirdi. D aha sonra bu atl alay mzik ve ark eliinde kye dner. Alayda grlen kiiler arasn da, yz isle karartlm, banda bir ta bir M aribi kral, bir Dr. Demir-Sakal, bir er ve bir cellat vardr. Kyn otlanda dururlar ve her biri uyakl bir konuma yapar. Cellat yaprak-giysili adamm idama yargl olduunu bildirir ve yalanc kafasn koparr. Daha sonra atllar, biraz uzaa dikilmi olan Mays-aacna doru yar yaparlar. Drtnala yanndan geerken aac yerinden skmeyi baa ran ilk kii bunu btn ssleriyle birlikte saklar. Bu tren her iki ylda bir yaplr.6 0 Saksonyada ve Thringende, "allktan Vahi Adam yakala ma" ya da "ormandan Vahi Adam bulup getirme" ad verilen bir Pentikost treni vardr. Bir delikanl yapraklar ya da yosunla sar lr, adm a Vahi Adam derler. Bu adam orm anda saklanr, kyn teki delikanllar onu aram aya kar. Bulurlar ve esir alarak orm andan karrlar, kurusk m erm ilerle zerine ate ederler. lm gibi yaparak yere der, fakat doktor giysileri iinde bir deli kanl kann aktr ve yeniden yaama dner. Bunun zerine sevinir ler ve onu bir arabaya smsk balayarak kye getirirler, orada h er kese Vahi Adam nasl yakaladklarm anlatrlar. H er evden bir hediye verilir onlara.6 1 Erzgebirgede, on yedinci yzyln balarnda Shrovetide gnnde aadaki tre her yl uygulanrd. Biri al ve yosunla, tekiyse tahl saplaryla Vahi Adam klna girmi olan iki adam sokaklarda dolatrlr, en sonunda da pazar yerine getirilirdi, ora da aa yukar kovalanr, zerine ate edilir ve baklamrd. Y ere
60 E. Meier, Deutsche Sagen, Sitten und Gebruche aus Schwaben, s. 409-419; W. M annhardt, Baumkultus, s. 349 ve devam. 61 E. Sommer. Sagen, Mrchen u n d Gebruche aus Sadtsen u n d Thringen, s. 54 ve devam; W. M annhardt, Baumkultus, s. 335 ve devam.

238

TANRIYI LD RM E

dmeden nce garip hareketlerle dnerler ve ellerindeki keseler den halkn zerine kan sratalard. Y ere dnce avclar onlar tahtalar zerine alrlar ve meyhaneye gtrrlerdi, yanlarnda yr yen madenciler, soyl avc ban yakalamlar gibi madenci aletle riyle yksek sesler karrlard.62 B una ok benzeyen bir tre, Schluckenau (Bohemya) yresinde hl uygulanmaktadr. Vahi Adam olarak giydirilmi biri, nne ip gerilmi dar bir sokaa kadar kova lanr. pin zerinden atlarken yuvarlanr, yere der ve kovalayan lar ona yetiip yakalarlar. Cellat koar Vahi A dam m vcudunun evresine dolanm olarak tad kanla dolu bir torbaya klcm saplar; bylece Vahi Adam lr, akan kanlar yeri krmzya boyar. Ertesi gn, Vahi A dam a benzer biimde yaplm bir saptan-adam bir tahtrevana konur, byk bir kalabalk eliinde bir su biri kintisine gtrlr, cellat oraya atar saptan-adam . Bu trene "Kar naval Gmme'' denir.6 3 Semicte (Bohemya) Kraln bann kesilmesi tresi Whit-Mondavde yerine getirilir. Bir grup delikanl klk deitirir; her biri aa kabuundan bir kuaa sarlr ve elinde tahta bir klla st aacnn kabuundan yaplm bir boru tar. Kral, ieklerle sslen mi aa kabuundan uzun bir giysi giyer, banda ieklerle ve dal larla sslenmi aa kabuundan bir ta vardr, ayaklarna ereltiotlar sarlr, bir maske yzn gizler, asa olarak da elinde bir akdi ken dal tar. Bir delikanl, ayana balanm bir iple onu kyn iinden geirir, tekilerse evrelerinde dans ederler, borularn tt rrler, slk alarlar. Kral, her ky evinde odann iinde kovalanr, gruptan biri, o grlt ve amata iinde Kraln aa kabuundan giysisine klcyla vurur. Sonra bir hediye istenir.64 Burada fazla nemsenmeyen ba kesme treni, Bohem yann baka blgelerinde geree daha byk bir benzerlik iinde yerine getirilir. rnein
62 W. M annhardt, Baumkultus, s. 336. 63 R einsb erg-D ring sfeld , Fest-Kalender aus Bhmen, s. 61; W. M annhardt. Baumkultus, s. 336 ve devam. 64 R einsberg -D ring sfeld , F est-K alender aus Bhmen, s. 263; W. M ann hardt, Baumkultus, s. 343 ve devam.

AA-RUHU LDRME

239

Kniggrtz yresinde baz kylerde W hit-Mondayde kzlar bir hla mur aac altnda toplanrlar, erkeklerse bir baka hlamur aac altmda, kurdelelerle sslenmi en gzel giysilerini giyinmilerdir. Delikanllar Kralie iin, kzlarsa Kral iin bir elenk yapar. Kral ve Kralieyi seince ikili ikili alay halinde meyhaneye giderler, mey hanenin balkonundan tellal Kraln ve Kralienin adn ilan eder. D aha sonra her ikisine onur nianlar verilir ve mzik alarken ieklerden talar giydirilir. Sonra birisi bir sraya kar ve Kral srlara iyi davranmad vb. eitli sularla sular. Kral tanklara bavurur ve bir yarglama balar, bunun sonunda makamnn iareti olarak beyaz bir denek tayan yarg, "sulu" ya da "sulu deil" kararn aklar. Eer karar "sulu" ise yarg deneini krar, Kral beyaz bir rt zerine diz ker, herkes apkasn karmtr, bir asker Kraln bana hepsi birbiri iine geirilmi drt apka koyar. Bundan sonra yarg "sulu" kararn kez yksek sesle tek rarlar ve tellala kraln bann kesilmesini buyurur. Tellal, tahtadan klcyla Kraln apkalarn uurarak buyruu yerine getirir. Fakat bu taklit idamlarn bizim amacmz ynnden en reti ci olan, daha nce ksmen anlatlm olan u Bohemya rneidir.(> 6 Bohemyann Pilsen blgesinde W hit-Monday gn Krala, iekler ve kurdelelerle sslenmi aa kabuundan giysiler giydirilir; yaldz l kttan bir ta giyer, yine ieklerle sslenmi bir ata biner. Bir yarg, bir cellat ve baka iki karakter eliinde, arkalarnda hepsi de atl bir dizi asker, ky meydanna gider, orada Mays-aalar nn altna bir kulbe ya da yeil dallardan bir ardak kurulmutur; Mays-aalar taze kesilmi, ucuna kadar soyulmu ve ieklerle, kurdelelerle sslenmi kknardr. Kyn kadn ve kzlar eletiril dikten ve yukarda anlatld ekilde bir kurbaann ba kesildikten sonra atl alay, daha nceden saptanm dmdz, uzun bir sokaa gider. O rada iki safa ayrlrlar ve Kral kaar. Ksa bir ara verilir ona, btn hzyla koturur, arkasndan da btn grup. Eer onu yakalayamazlarsa bir yl daha Kral olarak kalr, arkadalar akam meyhanede onun iki parasn demek zorundadr. Ama eer ona
65 R e in sb e rg -Diiringsfeld, Fest-K alender aus Bhmen, s. 269 ve devam.

240

TANRIYI LDRME

yetiir de yakalarlarsa fndk ubuuyla kamlanr ya da tahtadan kllarla dvlr ve attan indirilir. Sonra cellat sorar, "u Kraln kafasn keseyim mi?" Yant verilir, "Kes", cellat baltasn sallar, ve "Bir, iki, , Kraln kafas u!" szleriyle birlikte Kraln bandaki tac uurur. Oradakilerin amatas ortasnda Kral yere der; sonra bir teskereye yatrlr ve en yakn iftlie gtrlr.6 7 Taklit olarak ldrlen bu kiilerde, kendini baharda gsterdi i varsaydd iin, aa-ruhunu ya da bitki ruhunu tanmam ak ola nakszdr. Oyuncularn zerlerine giydikleri aa kabuklar, yaprak lar, iekler ve bunlarn grld mevsim gsteriyor ki, bunlar da ayr Kral, Mays Kral, Yeilli Jack ve birinci blmde incelemi olduumuz bitkilerin ilkbahar ruhunun teki temsilcileriyle ayn snftandr. Bu konudaki herhangi bir kukuya yer vermemek iin, iki rnekte68 ba kesilen bu adamlarn (daha nce grdmz gibi) kii olmayan Mays-aalaryla dorudan ilikiye sokulduunu gryoruz, oysa Mays Kral, ayr Kral, vb... aa-ruhun kiisel temsilcileridir. Dolaysyla, Pfingstlin suyla slatlmas ve derenin ortasna kadar suya sokulmas da daha nce anlatlanlar gibi ya mur bysdr.6 9 Fakat eer bu kiiler baharda bitkilerin ruhunu temsil ediyor larsa, ki gerekten de yledir, u soru kyor ortaya: Niin ldr lyorlar? Bitkilerin ruhunu durup dururken, her eyden nemlisi de hizmetlerine en fazla gereksinim olduu bahar zaman ldrm e nin amac nedir? Bu soruya verilecek yant, kutsal kraln ya da rahi bin ldrlmesi tresi iin nerilen aklam ada var gibi grnyor. Maddi ve lml bir bedende cisimlemi olan kutsal yaam, bir sre iin saygyla konuk edildii kolay bozulur ortam n zayfln dan bozulmaya ve rmeye yatkndr; cisimletii beden yalan66 Bkz. s. 93 ve devam. 6/ R einsberg-D ringsfeld, Fest-Kalender aus Bhmen, s. 264 ve devam; W. M annhardt, Baumkultus, s. 353 ve devam. 68 Bkz. s. '237, 239. 69 Bkz. s. 15 ve devam.

A A -R U H U LDRM E

Yabanl

242

TANRIYI LDRME

AA-RUHU LDRME

243

dka giderek artan zayfl zorunlu olarak paylamasndan korun mak isteniyorsa, daha gl bir ardla aktarlmak zere kme belirtileri gstermeden nce ya da en azndan gsterir gstermez ondan ayrlmaldr. Bu, tanrnn yal temsilcisini ldrm ek ve kut sal ruhu ondan yeni bir bedene tamakla yaplr. Tanrnn yani onun insan temsilcisinin ldrlmesi, bu yzden, daha iyi bir biim iinde canlanmas-ya da dirilmesi iin atlmas gerekli bir admdan baka bir ey deildir. Kutsal ruhun ortadan kaldrlmas ne demek, daha temiz ve daha gl bir biimde belirmesinin bir balangc dr. Eer bu aklama kutsal krallarn ve rahiplerin ldrlmesi tresi iin geerliyse, aa ruhunun ya da bitkilerin ruhunun her yl baharda ldrlmesi tresine daha rahata uygulanabilir. nk kn bitkisel yaamn zayflamas ilkel insan tarafndan bitki ruhu nun zayflamas olarak kolayca yorumlanmaktadr; (onun dnd ne gre) ruh yalanr ve zayflar, bu yzden de ldrlmek ve daha gen, daha aze bir biimde yeniden yaama dndrlmek yoluyla yenilenmesi gerekir. Yani aa-ruhun temsilcisinin baharda ldrlmesine, bitkilerin bymesini artrm ann ve hzlandrmann bir yolu olarak baklmaktadr. nk aa-ruhun ldrlmesi daima dolayl olarak (yle varsayabiliriz) bazan da aka onun daha gen ve daha gl bir biimde canlanmas ya da yaama yeni den dnmesiyle birliktedir. rnein Sakson ve Thringen tresin de, Vahi Adam vurulduktan hemen sonra bir doktor tarafndan yeniden yaama dndrlmektedir;7 0 Wurmlingen tresindeyse, bel ki de bir zamanlar benzer bir rol oynam olan Dr. Demir-Sakal figr ortaya kyor; gerekten de, (birazdan anlatlacak olan) bir baka bahar treninde Dr. Demir-Sakal lm bir insan yaama dndrrm gibi yapar. Fakat tanrnn bu canlanmas ya da diril mesi konusunda biraz ilerde daha syleyecek ok eyimiz olacak. Bu Kuzey Avrupa kiileriyle bizim aratrm a konumuz -Or mann Kral ya da Nemi rahibi arasndaki benzer noktalar yeteri kadar dikkat ekicidir. Kuzeyin bu maskelilerinde krallar gryo70 Bkz. s. 237.

244

TANRIYI LDRME

rz: yeil dallardan kulbesi, altnda adam laryla birlikte topland kknar aac yannda aa kabuundan ve yapraktan giysileri de onlarn, tpk talyan benzeri gibi, O rm ann K rallar olduunu ak a ila etm ek ted ir bize. O nlar da O rm ann K ral gibi kanl bir ekil de lr; fakat onun gibi, beden gleri ve eviklikleriyle bir sre iin bu d u ru m dan kurtulabilirler; nk bu kuzey trelerinin biro unda kraln ka ve kovalanm as trenin nem li bir blm dr; birindeyse, peinden gelenlerden d ah a hzl koabilirse yaamsm k urtarr ve bir yl daha grevde kalr. Bu sonuncu durum da, aslnda kral, ylda bir kez yaam iin yarm a kouluyla grevi elinde tut m aktadr, tpk daha eski zam anlarda C alict K raltun, zerine gelenlere kar kendini savunm a kouluyla grevde kal, yine Nemi rahibinin herhangi bir zam anda herhangi bir saldrya kar kendini savunm a kouluyla grevde kal gibi. B tn bu rnekler de tar-insam n yaam, kavga ya da ka gibi ciddi bir fiziksel yarta, bedensel gcnn tkenm ediini, dolaysyla er ya da ge kanlmaz olan kanl lm n imdilik ertelenebileceini g sterm e si kouluyla uzam aktadr. Kam aya gelince, bunun, O rm ann Kral sylencesinde uygulam ada da kendini gsterii dikkate deer. T ap nm geleneksel kurucusu O re stesin kamas ansna uygun olarak kaak bir kle (fg itim s) olmak zorundayd; bundan dolay O rm a nn Krallar, eski bir yazar tarafndan hem kolu gl hem de aya na abuk" olarak tanm lanm aktadr.7 1 Belki A ricia korusu dinsel trenini tam olarak bilseydik, krala tpk Bohemyal kardei gibi kaarak yaam m k u rtarm a frsat verildiini anlayabilirdik. R om ada rahip kraln ylda bir kez kann (regifgium)12 balan gta ayn t rd en bir ka okluunu varsayabiliriz; baka bir deyile onun, balangta ya belli bir sre sonunda ldrlen ya da gl kolu ve abuk ayayla kutsallklarnn sapasalam olduunu kantla m asna izin verilen kutsal krallardan biri olduunu varsayabiliriz. Italyan O rm an Kralyla onun kuzeyli benzeri arasndaki bir b en z er nokta d ah a var. Saksonyada ve Thringen'de aa-ruhun temsilci71 B kz. s. 3.
M arquan.ll,

Rm sde Staas\vrwa/twrg, i i i / 323 v e d e v a m .

AA-RUHU LDRME

245

si, ldrldkten sonra bir doktor tarafndan yeniden yaama kavu turulur. Sylence, Nem i'deki Orm ann ilk Kralnn, Hippolytus ya da Virbiusun bana bvie bir ey geldiini doruluyor: atlar tara fndan ldrldkten sonra hekim Aesculapius onu yeniden yaa ma kavuturm utu.7 3 Byle bir sylence, O rm ann Kralnn ldrl mesinin onun ardlnda canlanmasnn ya da dirilmesinin ilk adm n dan baka bir ey olmad kuramyla tpatp uyuuyor. Kuzey A vrupa halk tresinde V ahi Adamn ve Kraln yalan
dan ldrlm esinin onlar gerekten ldrm e eski tresinin yerine getii varsaylm aktadr. H alk tresinde yaam n inatln ve uygarln gelimesiyle birlikte ciddi bir dinsel trenden bir tren alayna, bir elenceye doru zayflama eilim ini iyi bilenler bu var saymn gerekliini aratrm aya pek yanam ayacaklardr. nsan k u r banlarn genellikle Kuzey Avrupa uygar rklarnn atalar (K eltler,

Ttonlar ve Slavlar) tarafndan sunulduu kesindir.74 Bu nedenle,


ada kyllerin, atalarnn bir zam anlar gerekten yapt eyi bugn taklit olarak yapm alar alacak bir ey deildir. G erekten

de, dnyann birok yerinde gerek insan kurban etm enin yerini yalanclarnn aldn biliyoruz. Yal bir kabile efi, K aptan Bourkea A rzona K zlderililerinin bir zam anlar gnlerin en ksa olduu
Ate leninde insan k urban ettiklerini sylem iti. R ahiplerden biri kurbann boazn keser, gsn aar ve kalbini dar karrd. Bu t re M eksikallar tarafndan kaldrld, fakat deiik bir biimi uzun bir sre daha aadaki gibi gizlice uyguland. G enellikle bir delikanl ola kurbann grtla kesilir ve kan serbeste akm aya b ra klrd; am a byc hekim alan yarann zerine "ila" serper, yara hem en iyileir ve adam yaam a d n erd i.'5 A i k a 'd a H a la e de Artemis adna yaplan dinsel t ren d e bir adamn, boaz kesilir, kan ak
73 Bkz. s. 7. /'1 Caesar, Bell. G ali yi. 16; B rem en li Adam. Descripi. Insul. Aaul. e. 27; Olaus Magnus, iii. 6; Grimm. Deutschc Mythologie, i. 35 ve devam, Mone. Geschichte des nordischen Heulenlums, i. 69, 119, 120, 149, 187 ve devam. 75 J. G. Bourke, Snake D ance o f (he Moquis o f Arizona, s. 196 ve devam.

TANRIYI LDRME

t dr fakat ldrlmezdi.76 Bir kabile bakanmn gmme treninde Nias kleleri kurban edilir; salarndan bir para kesilir, daha son ra da balan kesilir. Bu amala genellikle kurbanlar satn alnr, kurbanlarn says lenin varl ve gcyle orantldr. Am a gere ken say ok fazlaysa ya da elde edilememise bakann kendi kle lerinden bazlar yalandan kurban edilir. Onlara balarnn kesilece i sylenir, onlar da inanrlar; kafalar bir ktk zerine yerletirilir ve bir klcn tersiyle boyunlarna vurulur. Bazlar korkudan ld rr.77 Bir Hindu, bir maymunu, belli trden bir av kuunu ya da bir kobra ylanm, Vishnuya tapanlarn nnde ldrrse ya da bunla ra kt davranta bulunursa, bu suunun cezasn bir insan yalan dan kurban etm ek ve yeniden diriltmekle demesi gerekir. Kurba nn kolunda bir yara alr, kan akar, adam fenalar, yere der ve lm gibi yapar. Daha sonra zerine Vishnuya tapanlardan biri nin kalasndan aktdan kan serpilerek yaama dndrlr. Seyirci kalabal bu taklit lmn ve yaama dndrlm enin gerek oldu una tam olarak inanr.78 Yalandan ldrm e bazan canl bir insan da deil de bir tasvir zerinde yapdr. Bir Hint yasa-kitab olan Calica Puran, aslanlarn, kaplanlarn ya da insanlarn kurban edil mesi gerektiinde, tereya, macun ya da arpa unundan bir aslan, bir kaplan ya da bir insan tasviri yaplacan ye bunlarn kurban edileceini sylyor.7 9 Hindistanl G ondlardan bazlar nceleri isan kurban ederlerdi; bugn insan yerine saptan-adam kurban ediyorlar.80 Albay D altona, baz kylerde Bhagatlarm (Hindulam O raonlar) "her yl aatan bir insan tasviri yapldm, zerine elbise giydirilip ssler takddm ve sonra M ahadeo sunann n
6 Euripides. Iphg. in Taur. 1458 ve devam. " N ie u w e n h u ise n e n R o sen b erg , " V e r s ia g o m ir e n t het eiland Nias." Verhandeimgen van het Batav. Genootsch. yan Kunsten en Wctenschappen, xxx. 43. '8 J. A. Dubois, Moeurs, institutions et Crmonies des Peuples de l'Inde, i. 151 ve devam t. 9 T h e Rudhiradliyay. or sanguinary chapter," Calica PuraiT dan W. C. Blaquiere evirisi, Asiatick Researches'Xo, v. 376 (8 Cilt, Londra, 1807 basm). 80 D alton, Ethnology o f Bengal, s. 281.

LM DIARI TAIMA

24?

ne getirildiini anlatyor, Rahip grevi gren kii orada unlar sy ler: Ey M ahadeo, eski trelere gre bu adam sana kurban ediyo ruz. Bize mevsiminde yamur ver, bol rn ver. Sonra bir balta vuruuyla tasvirin kafas koparlr, beden oradan alnarak gm lr.8 1

3 lm Dar Tama
Buraya kadar, Nemi rahibinin ardl tarafndan ldrlmesi kuralna bir aklama sundum. Bu aklamann bir olasdktan te bir ey olma sav yok; treye ve onun gemiine degin eksik bilgile rimiz bunu nlyor. Am a bu olaslk, ierdii dncenin nedenleri nin ve biimlerinin ilkel toplumda iledii kantlanabildii lde artacaktr. imdiye kadar, lm ve yeniden diriliiyle ilgilendii miz tanr aa-tanrs oldu. Aa-tapmma belki de dinin tarihinde, tanrlar ounlukla hayvanlar olan avc ve oban dini ile, tapmmda ekili topraklarn baat bir rol oynad ifti dini arasnda orta bir yer tutuyor gzyle (bir varsaym da olsa bu) baklabilir. yley se tanry ldrme tresinin ve onun diriliine inancn, ldrlen tanrnn hayvan olduu avc ve oban toplum aamasnda ortaya k tn ya da en azndan var olduunu; ve ldrlen tanrnn tahl ya da tahl temsil eden insan olduu tarm aamasna kadar yaadn gsterebilirsem, aklamamn olasl byk lde artm olacak tr. Bu blmn bundan sonraki ksmnda bunu yapmaya alaca m; bu arada hl sren baz karanlk noktalar aydnlatacam ve okurda doabilecek baz itirazlar yantlayacam umuyorum. Kaldmz noktadan balayalm yine: Avrupa kylsnn bahar tresi. u ana kadar anlatlm trenlerin yannda, kutsal ya da doast bir varln yalandan lmnn nemli bir zellik oldu u, birbirine benzer iki tren daha var. Bunlar genel olarak "Karna valn Gmlmesi" ve "lmn dar srlmesi ya da atlmas" diye bilinmektedir. Her iki t re d e balca Germen ya da Slav temelli
S! Dalton. Ethnology o f Bengal, s. 258 ve devam.

248

TANRIYI LDRME

olarak uygulanm akta, en azndan yle tannm aktadr. Bu t reler den ilki K arnavaln son gn yani Shrove T uesday (Fastnacht) (b yk perhizin arife gn, ev.) ya da L en tin ilk gn, yani A sh Wed nesday gn kutlanm aktadr. kincisi, genel o larak L en tte (byk perhiz, ev.) D rdnc P aza r gn kutlanm aktadr, bundan dolay da l P azar adn alr (Todtensonntag); fakat baz yerlerde bir haf ta nce kutlanr; B ohem ya ekleri arasndaysa bir hafta sonra. lk balarda "lm n dar tanm as" kutlam as iin bir tarih saptan mam, fakat ilk krlangcn ya da dier baz grnglerin grlm e sine bal kalnd sanlmaktadr.8 2 "K arnaval G m m e" tresinin bir B ohem ya uygulam asn d ah a nce anlatm tk.8 3 A ada verece imiz Suabiji tarz da bunun bir benzeridir. T ubingen yresinde Shrove T uesdayde, Shrovetide Ays ad verilen bir saptan-adam yaplr; eski bir pantolon giydirilir zerine, boynuna taze yaplm bir kara sosis ya da ii kanla dolu iki to rb a sokulur. R esm i bir sula m adan sonra ba kesilir, bir tabuta yatrlr ve Asl W ednesdayde kilisenin avlusuna gmlr. Bu trene "K arnavaln G m lm esi (die Fastnacht vergrabm ) denir .84 Trasilvaya S aksonlarnn bazla r Karnaval! asarlar. rnein, B ralierde Asl Wednesdayde ya da Shrove T uesdayde, zerine beyaz rtlere sarlm bir saptan-ada mn yerletirildii bir kza iki beyaz, iki d o ru at eker; sap lan -ad a mn yannda devam h dnen bir araba tekerlei durur. Yal adam gibi giyinmi iki delikanl alayarak izlem ektedir kza. Kyn te ki delikanllar ata binm i ve kurdelelerle sslenm i olarak tren alayna elik eder; alayn banda, yeil yapraklardan ta tayan ve bir araba ya da kzak zerinde ekilen iki kz bulunur. B ir aacn altnda yarglam a yaplr, asker giysileri giymi olan delikanllar
Grimm. Deutsche Mythologie, i. 645; K. liau p i. Sagcnbuch der Lausitz, i.
58; R d n s b e r g - D r in g s f e ld . Fesi -K alender aus Bhmcn, s. 8 6 vc d e v a m ; ve Das

fesliche Jahr, s. 77 ve d e v a m . B y k P e r h i z i n D r d n c Pazar, M id - L e n t olarak


d a b i l i n m e k l e d i r , n k B v k P e r h i z i n ortasn a rastlam aktadr; ya da o gn uygula

nan a y i n i n ilk s z c n d e n t r Laeare diy e b i l i n m e k t e d i r . R o m a ' t a k v i m i n d e

Gl P a z a r r d r , Dorncmca Rosac.
S3 Bkz. s. 238.

M E. Meier. Deutsche Saen. Sinen tnl Ocbraiche aus Schwaben, s. 571.

LM DIARI TAIMA

249

lm kararn ilan ederler, tki yal adam saptan-adam kurtarm aya ve onunla birlikte kamaya akr, am a yararszdr bu; iki kz, saptan-adam yakalar ve cellata teslim eder, o da bir aaca asar. Yal adamlar bo yere aaca trmanp onu aa indirmeye alrlar; hep yere derler, sonunda umutlarm yitirmi olarak yere atarlar kendilerini ve aslan adam iin alarlar, feryat ederler. Sonra bir grevli bir konuma yapar ve Karnavaln lme yarglanm olduu nu ilan eder, nk ayakkaplarm eskiterek, onlar yorarak, uykula rn getirerek zarar dokunm utur kendilerine.85 Lechrainde "Kar naval Gmme" treninde drt adam, siyah giysiler giyinmi kadn klnda bir adam, bir tahtrevan ya da bir teskere zerinde tar; siyahlar giyinmi kadn kdndaki adam lar alayp feryat eder, son ra kyn gbre yn nnde yere atlr, zerine su dklr, gbre yn iine gmlr ve zeri sam anla rtlr.* Buna benzer bir biimde, Schmberg yaknnda Schrzingende "Karnaval (Shrovtide) Delisi" bir teskere zerinde btn ky iinde tanr, nde beyazlar giyinmi bir adam vardr, siyahlar giyinmi, yrrken n grdatt zincirler tayan bir eytan onu izlemektedir. G ruptakiler den biri hediyeleri toplar. Tren alayndan sonra Deli, saman ve gbre altna gm lr.87 Rottweilde "Karnaval Delisi" Ash W ednes dayde sarho edilir ve yksek sesle alamalar ortasnda samana gm lr.88 W urmlingende Deliyi sapa samana sarlm bir delikan l temsil eder, Shrove Tuesdayde ve ondan nceki gn, bana bir ip geirilerek bir "Ay" gibi kyn iinde dolatrlr. Flt eliinde dans eder. D aha sonra Ash W ednesdayde bir saptan-adam yaplr, bir tekneye yerletirilir, davul sesleri ve bir at mzii eliinde
85 J. Haltrich, Zur Volkskunde der Siebenbrger Sachsen ("Viyana, 1885), s. 284 ve devam. 86 Leoprechting, A u s dem Lechrain, s. 162 ve devam: M annhardt, B aum kul tus, s. 411. 87 E. Meier, Deutsche Sagen, Sitten und Gebruche aus Schwaben, s. 374; kar. Birlinger, V olkstm liches aus Schwaben, ii. 55. 88 E. Meier, a.g.y., s. 372.

250

TANRIYI LDRME

kyn dna gtrlr ve bir tarlaya gm lr.89 A ltd o rf ta ve Wein gartende Ash W ednesday gn bir saptan-adam la temsil edilen Deli dolatrlr ve kederli bir mzik eliinde suya atdr. Swabia nn baka kylerinde delinin roln canl bir kii oynar, tren ala yyla dolatrldktan sonra suya atlr.90 Westfalia, Balwede, Shro ve Tuesday gn bir saptan-adam yaplr ve sevin lklar iinde suya atlr. H er zamanki gibi, "Karnavaln Gml" denir buna.9 1 Estonyahlar, Shrove Tuesdayin akam nda metsik ya da "aa-ru hu denilen sam andan bir figr yaparlar; figre bir yl bir erkek ceketi ve apkas giydirilir, ertesi yl bir balk ve etek giydirilir. Bu figr uzun bir direin tepesine tutturulur ve sevin lklar iinde kyn bir ucundan bir ucuna tanr ve orm anda bir aacn tepesi ne balanr. Bu trenin her trl talihsizlie kar bir koruyucu olduuna inanlr.92 Bazan lm gibi yapan bir adam n diriltilmesi oyunu oynanr. rnein, Swabiamn baz blgelerinde, Shrove Tuesday gn D r. Dem ir-Sakal hasta bir adam n kanm aktma gs terisi yapar, adam bunun zerine lm gibi yere der; fakat dok tor bir borudan adam n iine hava fleyerek sonunda yaama dn drr onu.93 H arz dalarnda, Karnaval bittiinde, bir adam bir ham ur teknesi iine yatrlr ve atlarla bir m ezara tanr; fakat m ezarn iine adam n yerine bir bardak brendi konur. Bir konuma yaplr, daha sonra halk ky otlana ya da toplant meydanna dner, orada gm m e trenlerinde datlan uzun kil pipolarla ttn ier. Ertesi yl Shrove Tuesday sabah brendi kazlarak karlr ve herkesin, dediklerine gre yeniden yaama kavumu olan brendiden tatmasyla enlik balar.94 "lm dar tama" treni "Karnavaln Gmlmesi"yle ok yakm zellikler tar; u farkla ki, lm figr gm lm ekten ok
89 E. Meier. a.g.y., s. 373. 90 E. Meier, a.g.y., s. 373. 374. 91 A, Kuhn. Sagen, Gebruche u n d Mrchen aus Westfalen, ii. 130. 92 F. J. W iedemann, A u s dem inneren u n d usseren Leben der Ehsten, s. 353. 93 E. Meier, a.g.y., s. 374. 94 H. Prhle, Harzbilder, s. 54.

LM DIARI TAIMA

251

suda boulur ya da yaklr, lmn dar tanmasn ise genellikle bir tren izler, ya da en azndan Yaz, Bahar ya da Yaam geri getirme gibi bir gsteriyle birlikte yaplr. rnein, Thringenin baz kylerinde Lentin D rdnc Pazarnda, ocuklar kyn iin de hu aacnn ince dallarndan yaplm bir kukla gezdirirler, son ra da onu "Yal ly obann eski kulbesinden dar tayoruz; Yaza kavutuk, Krodenin(?) gc yok oldu" arksn syleyerek bir su birikintisine atarlar.95 Thringenin bir kynde (G era yak nndaki Dobschwitz), "ly Dar Srme" treni her yl M artn birinci gn hl yaplr. Delikanllar sap saman ya da buna benzer gerelerden bir figr yaparlar, kydeki evlerden dilendikleri eski giysileri giydirirler ve kyn dna gtrerek nehire atarlar. Kye dndklerinde olay kyllere anlatrlar ve dl olarak yumurta ve benzeri yiyecekler alrlar. Thringenin, Slav kkenli halkn yaad teki kylerinde kuklann dar gtrlmesine bir ark elik eder; yle balar ark: "imdi lm kyden dar tayoruz, Baharysa ieri."96 Bohemyada ocuklar lm temsil eden bir saptan-adam la kyn u snrna kadar giderler, orada aadaki ark y syleyerek onu yakarlar:
imdi biz lm kyn dna tayoruz, Yeni Yaz kyn iine, Hogeldin sevgili Yaz, Kk yeil dane!97

T aborda (Bohemya) lm figr, aadaki arknn eliinde kasabann dna tanr ve yksek bir kayadan suyun iine atlr:
lm suyun zerinde yzyor. ok gemeden yaz gelecek buraya, Sizin iin uzaklatrdk lm,
95 Aug. Witzschel; Sagen, Sitten und Gebruche aus Thringen, s. 193. 96 Witzschel, a.g.y., s. 199. 91 Grimm, Deutsche Mythologie, . 642.

252

TANRIYI LDRME

Yaz getirdik. Sen de bize Ey kutsal Marketa yi bir yl ver Budaymz avdarmz bysn.08

Bohemyann baka blgelerinde lm ark syleyerek kyn sn rna kadar tarlar:


lm kyden dar tarz Yeni Ylysa kye Gzel Bahar, ho geldin diyoruz sana Yeil ot, ho geldin diyoruz sana.

Kyn arkasnda bir yere odunlar ylr, saptan-figr sverek, aa layarak bunun zerinde yakarlar. Daha sonra arklar syleyerek kye dnerler:
lm kyden uzaklatrdk, Yaamysa geri getirdik, Kyde yerine yerleti artk yaam, Neeli arklar syleyelim biz de.

Nrnbergde, yedi yandan on sekiz yama kadar kzlar en gzel elbiselerini giymi olarak, iinde bir kefenin altnda gizli bir bebe in bulunduu ak, kk bir tabutu sokaklardan geirirler. Dier leri, ucuna ba olarak bir elma tutturulm u bir kayn daln st ak bir sandkta tarlar. ark sylerler: "lm suya tayoruz, ne iyi, ya da "lm suya tayoruz, ieri dar ta onu yine."'*9 lm tasvirine ou kez korkuyla baklr, nefret ve aalama ile karlanr. Lusatiada figr bazan bir evin penceresinden ieri baktrlr ve evden birinin, yaamn para vererek rehinden kurtar
98 Reinsberg - Dringsfeid, Fest - Kalender aus B hm en , s. 90 ve devam. 99 R einsberg-D ringsfeld, a.g.v., s. 91.

LM DIARI TAIMA

253

mazsa bir yl iinde leceine inanlr.1 0 0 Yine, tasviri tayanlar onu uzaa attktan sonra, lm kendilerini izlemesin diye doru eve kaarlar; ilerinden biri kaarken derse, bir yl iinde leceine inanlr.1 0 1 Bohemya, Chrudim de, lm figr bir hatan yaplr, tepesine bir ba ve maske tutturulur ve zerine sk skya bir gm lek geirilir. L entte Beinci Pazar gn bu tasviri en yakn dereye ya da su birikintisine gtrr ve bir sra halinde durarak suya atar lar. D aha sonra hepsi de onun arkasndan suya dalar; fakat figr yakalanr yakalanmaz artk kimse suya girmez. Suya girmemi ya da son girmi olan ocuk bir yl iinde lecektir, lm geriye kye tamak ona dmektedir. D aha sonra tasvir yaklr.10 2 te yandan, lm figrnn karld evden bir yl iinde hi kimsenin lmeye ceine inanlr;1 0 3 lmn dar srld kyn hastala ve veba ya kar korunaca varsaylr bazen.1 0 4 Avusturya Silezyasnm baz kylerinde, l Pazar'dan nceki cumartesi, lm kyden uzakla trmak amacyla eski kumalar, saman ve saptan bir tasvir yaphr. Pazar gn, sopa ve kaylarla silahlanm olan halk, figrn konak lad evin nnde toplanr. D rt delikanl neeli bartlar ortasn da figr kyn iinde srtr, bu srada dierleri ellerindeki sopa ve kaylarla figr dver. Komu bir kye ait olan bir tarlaya varn ca figr yere yatrrlar, sopalarla grltl bir biimde dverler ve paralarm tarlaya serperler. Halk, lmn bylece uzaklatrld kyn btn bir yl herhangi bir bulac hastala kar bakl ola cana inanr.1 0 5 Slavoniada lm figr sopalarla dvlr, daha sonra da ikiye paralanr.1 0 6 Polonyada, kendir ve saptan yaplm
100 Grimm, Deutsche Mythologie, ii. 639 ve devam; M annhardt, Baunkultus, s. 412. * 01 Grimm, a.g.y., - 644; K: Haupt, Sagenhtch der Lausitz, ii. 55. 102 Vernaiecken, Mythen and Brache des Volkes in Oesterreich, s. 294 ve deva m; R einsberg-D ringsfeld, Fest-Kalender a us Bhmen, s. 90. 103 Grimin. Deutsche Mythologie, ii. 640. 104 J. A . E. Khler, Volksbrauch Abergiauhen, Sagen nd andre aile Ueberliefentngen im Voigtlande, s. 171. 105 R einsberg-D ringsfeld, Das feslkhe Jahr, s. 80. 106 Ralston, Songs o fth e Rssian People, s. 211,

254

TANRIYI LDRME

olan figr, "eytan alsn seni" szleriyle bir suya ya da batakla fr latlr.1 0 7 talya ve Fransada Lentte Drdnc Pazar gn uygulanan ya da bir zam anlar uygulanyor olan "Yal K adnm biilmesi" tre si, G rim m in de ileri srd gibi, "lmn uzaklatrlmas" tresi nin deiik bir eklinden baka bir ey deildir. Kyn en yal kad nn temsil eden ok irkin, byk bir figr, sr anlar, tencere ve tavalarla karlan byk bir grlt ortasnda kyn dna srkle nir ve ikiye biilir.1 0 8 Palerm oda tren daha da gereki olurdu. M id-Lentte bir arabaya bindirilmi yal bir kadn sokaklardan geirilirdi, yannda, lme yargl m ahkm lara elik etmek ve onla r avutmak ilevini yklenmi bir cemiyet ya da dini mezhep olan Compagnia de'Bianchi'nin giysilerini giymi iki erkek olurdu. Halk meydanna tahtadan bir ykselti kurulurdu; yal kadn onun zeri ne kar, tam o srada iki sahte cellat belirirdi ortada, grltl hurralar ve el rpm alar ortasnda kadm boynundan, ya da daha ok nceden boynuna balanm ii kan dolu bir keseden ikiye ayrrd. Kan fkrr ve yal kadn ikiye biilmi ve lm gibi yapard. Bu yalanc idam larn sonuncusu 1737de yaplmtr.1 Floransada on beinci ve on altnc yzyllarda, Yal Kadn, ii ceviz ve kuru incir le doldurulmu ve bir merdivenin tepesine balanm bir figr tem sil ederdi. M id-Lentte bu figr, M ercato Nuovonun Loggiesi altnda ortasndan ikiye biilir, iinden yere dklen kuru yemiler kalabalk tarafndan kaplrd. Bu trenin izleri hl uygulamada grlm ektedir: yaram az ocuklar, M id-Lent sabah sokakta gr len aa snflardan kadnlarn omuzlarna gizlice kttan yaplm m erdivenler inelerler.1 1 0 Buna benzer bir tre R om ada ocuklar arasnda da yaygndr; Napolideyse olan ocuklar 1 Nisan gn
107 A.g.v., s. 210. l0S Grim m. Deutsche Mythologie, ii. 652; H. U sener. "Italische M ythen, Rhei nisches Museum, N.F. xxx. (1875) s. 191 ve devam. 109 G. Pitre. Spettacoli e festepopolari siciliane (Palerm o, 1881), s. 207 ve deva m. 110 Archh'io per to Studio delle tradizionipopolari, iv. (1885) s. 294 ve devam.

LM DIARI TAIMA

255

testere eklinde kum atan eritler keserler, arkasna altozu srer ler ve gelip geenlerin arkasna bu "testereleriyle vururlar, bvlece giysilerinin arkasnda bir testere eklinde iz brakrlar.1 1 1 Calabria, M ontaltada, olan ocuklar M id-Lentte ellerinde kamtan yapl m testerelerle sokaa karlar ve yal insanlarla elenirler, bu yz den onlar da o gn evden dar kmazlar. Calabrial kadnlar o gn toplanp incir, kestane, bal, vb. eylerle len ekerler kendile rine; buna "Yal Kadn bime" derler eski Florentino tresi gibi bir trenden kalma bir izdir belki de bu.1 1 2 Barcelonada ayn gn ocuklar, bazlar ellerinde testere, baz lar odun paralar, bazlar da iine aldklar hediyeleri doldurduk lar bezlerle sokak sokak dolarlar. Bir ark sylerler dolarken: M id-Lentin onuruna, ikiye bimek zere kentin en yal kadnn aradklarn sylerler; en sonunda onu bulmu gibi yaparak herhan gi bir eyi ikiye bierler ve yakarlar. Buna benzer bir tre Gney Slavlar arasnda da vardr. Hrvatlar, Lentte ocuklarna, yal bir kadnn leyin kentin kaplar dnda ikiye biileceini sylerler; Carniolada da M id-Lentte yal bir kadnn kyn dna gtr lp ikiye biildii sylentisi yaygndr. Kuzey Slovenlerinin, MidLenti saklamak iin kullandklar deyim babu rezatidir, yani "Yal Kary bim e."1 1 3 Bundan nceki trenlerde Baharn, Yazn ya da Yaamn, l mn srlmesinin bir sonucu olarak geri dn yalnzca ima edil mekte ya da en ok haber verilmektedir. Aadaki trenlerdeyse aka temsil edilmektedir. Bohemyann baz blgelerinde lm tasviri, gn batarken yaklr; daha sonra kzlar orm ana giderler, ucu yeil gen bir dal kesip kadn giysileri giydirilmi bir bebei onun zerine asarlar, tiimn yeil, krmz ve beyaz kurdelelerle
111 H. U sener. a.g.y., s. 193. u Vicenzo Dorsa, La. tradizione greco-latna negli usi e netle crcdenze popola r della Calabria citenore (Cosenza. 1884) s. 43 ve devam. 113 Grim m, Deutsche Mythologie,. ii. 652; H. U sener. "Italische Mythen," Rhei nisches Museum, N. F. xxx. (1875) s. 191 ve devam.

256

TANRIYI LDRME

sslerler ve ellerinde L ito lar (Yaz) hediyeler toplayarak ve ark lar syleyerek alay halinde kye dnerler:
lm kyn dna tadk, Yaz kye getiriyoruz.1 1 4

Silezyann birok kynde lm figr, kendisine sayg ile dav ranldktan sonra giysileri soyulur ve lanetlerle suya atlr ya da bir tarlada para para edilir. Daha sonra kurdelelerle, renkli yumurta kabuklaryla ve rengarenk kuma paralaryla sslenmi bir kknar aac ocuklar tarafndan sokaklarda dolatrlr, hem bozuk para toplar, hem ark sylerler:
lm dar tadk, Gzel Yaz geri getiriyoruz, Mevsim Yaz, aylardan Mays Btn iekler am.1 1 5

Eisenachta L en fin Drdnc Pazar gn halk lm temsil eden bir saptan-adam bir tekere balar, yuvarlaya yuvarlaya bir tepenin stne karrd. Sonra tasviri atee vererek tekerle birlikte tepeden aa yuvarlarlard. Bundan sonra uzun bir kknaraac kesip kurdelelerle ssler, dzlk bir yere dikerlerdi. D aha sonra erkekler kurdeleleri aa indirmek iin aaca trm anrd.1 1 6 Yukar Lusatiada, sap saman ve eski bezlerden yaplan lm figrne, ky de evlenen son gelinin verdii pee taklr ve son lnn kt evin verdii bir gmlek giydirilir. Bylece sslenmi olan figr uzun bir direin ucuna tutturulur ve en uzun boylu, en gl kzlar tarafn
114 R einsberg-D ringsfeld, F est-K alender aus Bhmen, s. 89 ve devam; W.

M annhardt, Baumkultus, s. 156. Bu treden daha nce sz edilmiti. Bkz. s. 85. 11 :1 R e i n s b e r g - D r i n g s f e l d , Jahr, s. 82; Philo vom W alde, Schlesi en in Sage und Brauch (N. D. 1883 tarihli nsz), s. 122. 116 Witzschel. Sagen, Sitten und Gebruche aus Thringen, s. 192 ve devam.

LM DIARI TAIMA

257

dan son sratie tanr, bu srada tekiler sopa ve ta atariar figre. Figr kim vurursa btn yl yaayacak dem ektir. lm bylece kyn dna gtrlr ve suya atlr ya da komu kyn snrna braklr. Eve dnerlerken herkes yeil bir dal koparr ve kye girin ceye kadar nee iinde tar bu dal, sonra da atar. Bazan toprakla rna figrn atld komu kyn delikanllar, lm aralarnda istemedikleri iin, arkalarndan koarak geriye pskrtrler onlar. Bu yzden iki grubun bazan kavgaya tututuu da olur.117 Bu rneklerde lm, atlan kukla, Yaz ya da Yaam, geriye getirilen dallar ya da aalar temsil ediyor. Fakat bazan lm tasvi rinin kendisine yeni bir yaam gc yklendii de olur ve bir tr dirilmeyle genel canlanmanm bir arac haline gelir. rnein, Lusatiamn baz blgelerinde lm dar tama yalnzca kadnlarn ii dir, hibir erkek bu ie karmaya kalkmaz. Btn gn zerlerin den karmadklar yas kyafetine brnp sam andan bir kukla yaparlar, beyaz bir gmlek giydirirler zerine ve bir eline bir spr ge, tekine bir trpan verirler. Pelerinde ta atan yaramaz ocuk lar, arklar syleyerek kuklay ky snrna gtrrler ve orada par a para ederler. Daha sonra ince bir aa kesip gmlei zerine asarlar ve arklar eliinde kye getirirler.1 1 8 H erm anstadt (Transilvanya) yaknndaki bir kyde S aksonlar, M ira Gnnde "lm dar tama" trenini yle yapar. Sabah duasndan sonra btn okullu kzlar, ilerinden birinin evinde toplanp lm giydirirler. Dvlm bir buday demeti kabaca balanarak ba ve gvde mey dana getirilir, kol yerine yatay olarak sprge sopalar konur. Fig re bir ky kadnnn Pazar giysileri giydirilir. D aha sonra lesonu duasna giden herkesin grebilmesi iin bir pencerede sergilenir. Akam duas bittikten hemen sonra kzlar tasviri alp bir ilahi eli inde kyn evresinde dolatrrlar. Olan ocuklar alnmaz bu alaya. Alay ky bir utan tekine getikten sonra, figr bir baka
11' Grimm, Deutsche Mithologie, ii. 643 ve devam; K. Haupt, Sagenbuch der Lausitz, ii. 54 ve devam; M annhardt, Baumkultus, s. 412 ve devam; Ralston, Songs o fth e Russian People, s. 211. 118 Grim m. a.g.y., ii. 644; K. H aupt, a.g.y., ii. 55.

258

TANRIYI LDRME

eve gtrlr ve giysileri kartlr; plak sap dem eti pencereden olan ocuklarna atlr, onlar da gtrp en yakn akarsuya atar lar. Oyunun birinci perdesidir bu. kinci perdede, daha nce tasvi rin giydii giysiler ve ssler ciddi ciddi kzlardan birine giydirilir; o da tasvir gibi alay halinde ve ayn ilahiler eliinde kyn evresin de dolatrlr. Tren, ba rol oynam olan kzn evinde verilen bir lenle biter; daha nce olduu gibi olanlar bu lene de aln maz. "Halk inanana gre, ancak bugnden sonra meyva yenilmesi ne izin verilir, nk lm , yani salkszlk meyvalardan uzaklat rlmtr. lm n iinde boulduu nehirin de artk halkn ykan masna uygun olduu kabul edilir. Yaplmas grenek haline gelmi olan kyde bu tren savsaklanrsa, byle bir savsaklamann genler den birinin lmne ya da kzlardan birinin nam usunu yitirmesine yol aaca varsaylr."1 1 9 Bu iki trenden birincisinde, lm figr paralandktan sonra eve getirilen aa besbelli daha nceki trelerde lm dar atldk tan ya da paralandktan sonra Yazn ya da Yaamn temsilcisi ola rak geriye getirilen aalarn ya da dallarn edeeridir. Fakat lm tasvirinin giydii gmlein aaca aktarlmas aka gsteriyor ki, aa, paralanm tasvirin yeni bir biim iinde bir tr diriltilmesidir.12 0 Transilvanyadaki trede de ayn ey kyor ortaya; lm n giydii giysilerin bir kza giydirilmesi ve onun ayn arklarla aynen lm gibi kyn evresinde dolatrlmas gsteriyor ki, kz, tasviri ksa bir sre nce paralanm olan varln bir tr canlanmas yeri ne geiyor. Dolaysyla bu rnekler, bu trenlerde temsili olarak yaklp paralanan lm e, bizim lm den anladmz anlam da salt yok edici bir ey gzyle baklamayacan dndryor insa na. Eer baharda canlanan bitki dnyasnn temsili olarak geriye getirilen aaca, ksa sre nce yok edilmi olan lm n giydii gmlek giydiriliyorsa, ama, bitkilerin canlanmasn durdurm ak ve ona kar kmak olamaz; ancak onu coturmak, hzlandrmak ola
119 E. G erard, The La n d beyond the Forest, ii. 47-49. 120 Bu tre M annhardt tarafndan da byle yorum lanm tr, Baumkdtus, s. 419.

LM DIARI TAIMA

259

bilir. Dolaysyla, ksa sre nce yok edilen varla lm denilen eye , bitkiler hatta hayvanlar dnyasna da geebilecek, canland rc, hzlandrc bir etki baland varsaylmak gerekir. Bu, lm figrne hayat verici bir erdem atfedilmesini, baz yerlerde uygula nan bir tre de kukusuz hale getiriyor: bu treye gre, samandan lm tasvirinin paralar toplanyor, rn bytsn diye tarlalara, ya da hayvanlar tavlansn diye yemliklere konuyor. rnein, Spach en d ro fta (Avusturya Silezya's) sap, saman, al ve kuma parala rndan yaplm olan lm figr, lgnca arklarla kyn dnda ki bir aklk alana gtrlr ve orda yaklr, o yanarken, plak ellerle ateten ekilip alman paralar iin bir kavga balar. Tasvirin bir parasn eline geiren herkes onu bahesindeki en kaim aacn bir dalma balar ya da tarlasna gmer, bunun rn daha iyi by teceine inanr.1 2 1 Troppau yresinde (Avusturya Silezya's) Lentte olan ocuklarnn yapt samandan figre kzlar kadn giysileri giy dirir, zerine kurdeleler, gerdanlk ve iekler takar; uzun bir dire in ucuna balanan figr, bir glp, bir alayan kz, olan bir gen ler grubu tarafndan arklar sylenerek kyden dar gtrlr. Gidilecek yere varlnca kyn dnda bir tarladr bu figr giy silerinden ve sslerinden soyulur; bundan sonra kalabalk onun ze rine saldrr ve para para edilir, paralar kaplr. H erkes figrn yaplm olduu samandan bir tutam ele geirmeye alr, nk bir tutam samann, yemlie konduunda, srlar gelitireceine inanlr.1 2 2 Ya da sam an kmese konur, bunun tavuklarn yumurta dan kesilmelerini nleyecei ve soylarm dzeltecei varsaylr.1 2 3 lm figrne bu bereketlendirici g balama dncesi, bu fig r tayan kii, onu attktan sonra, srlara rastlar da onlar sopay la dverse, bunun srlar dourgan yapaca inancnda da gr lr.1 2 4 Sopa belki de daha nce lm dvmekte kullanlm,1 2 5
121 Vemalecken, Mythen m d Bruche des Volkes in Oesterreich, m. 122 Reinsberg-Dringsfeld, D as festliche Jahr, s. 82. 123 Philo vom W alde, Schlesien in Sage nd Brach, s. 122. 124 Grimm, Deutsche Mythologie, ii. 640 ve devam. 125 Bkz. s. 253 ve devam.
s.

293 ve deva

TANRIYI LDRME

bylece figre balanan bereketlendirici gc elde etmiti. Leip zigte M id-Lentte en aa smftan erkekler ve kadnlar samandan yaplma bir lm figrn sokaklarda dolatrr, gen evli kadnlara gsterirdi, daha sonra da nehire atard; bunun, gen karlar dour gan, kenti temiz yapacam, o yl iin kentlileri vebadan ve teki hastalklardan koruyacam ileri srerlerdi.1 2 6 lm yok edildikten sonra kye getirilen aalar Mays-aa larndan ayrmak pek mmkn grnmyor. Onu kye tayanlar, Yaz tadklarn ileri sryor;127 dolaysyla aalar besbelli Yaz temsil ediyor; bazan Yaz-aacna balanan bebek ise Yazm bir ikinci temsilidir, tpk Maysn bazan ayn zam anda bir Mays-aac ve bir Mays Hanmyla temsil edilii gibi.1 2 8 Dahas, Yaz-aalan da Mavs-aalar gibi kurdele vb. ile ssleniyor; Mays-aalar gibi, iriyseler, yere dikilip zerine trmanlyor; yine Mays-aalar gibi, kkseler, ark syleyip para toplayan olan ya da kz ocuk lar tarafndan kap kap dolatrlyor.1 2 9 Ve Yaz-aacm tayanlar, iki tre grubunun zdeliini gsterm ek ister gibi, Yaz ve Mays kye getirdiklerini ilan ediyorlar.00 Dolaysyla, Mays ieri tama ve Yaz ieri tam a treleri tem elde ayndr; Yaz-aac ise, Mays-aacnn bir baka eklidir, aradaki tek ayrm (adlarndan baka) kye getirilme zamanlardr; nk Mays-aac, 1 Mays gn ya da W hitsuntideda getirilirken, Yaz-aac L entte Drdn c Pazar gn getirilir. Bu yzden, eer burada benimsenen Mays-aac aklamas (yani, onun aa-ruhun ya da bitki ruhunun bir bedenlemesi olduu) doruysa, Yaz-aac da ayn ekilde aa-ruhun ya da bitki ruhunun bir bedenlemesi olmaldr. Fakat Yaz-aacmn baz durum larda lm tasvirinin bir canlanmas oldu unu grmtk. Dolaysyla bundan, bu durum larda lm adl tas
120 K. Schwenk, Die Mythologie der Slawen, s, 217 ve devam. 127 Bkz. s. 256. 128 Bkz. s. 86, 256. 129 Bkz. s. 256 ve Grim m. Deutsche Mythologie, ii 644; R ein sb erg -D iirin g sfeld. Fest - Kalender aus Bhmen, s. 87 ve devam. 130 Bkz.. s. 256.

LM DIARI TAIMA

261

virin, aa-ruhun ya da bitki ruhunun bir bedenlemesi olmas gerektii sonucu kar. Bu karsama, nce, lm tasvirinin parala rnn bitkisel ve hayvansal yaam zerinde yaptna inanlan canlan drc ve bereketlendirici etkisiyle dorulanm aktadr;1 3 1 nk bu etkinin, birinci blmde grdmz gibi, aa-ruhun zel bir nite lii olduu varsaylyor. Bu karsama, ikinci olarak, u gzlemlerle de dorulanyor: lm tasviri bazan hu aacnn srgnlerinden, kayn aac dalndan, dvlm tahl saplarndan ya da kendir otun dan yaplyor;132 bazan da kk bir aacm zerine aslyor ve para toplayan kzlar tarafndan ylece dolatrlyor,1 3 3 tpk Mays-aac ve Mays Hanmna, Yaz-aac ve ona ilitirilmi olan bebee yapl d gibi. Ksacas, lmn kovulmasna ve Yazn arlmasna, en azndan baz durumlarda, baharda Vahi A dam m ldrlmesi ve diriltilmesi eklinde temsil edilen bitki ruhunun lm ve canlan drlmasnn bir baka biimi olarak bakma durumundayz im di.1 3 4 Karnavaln gmlmesi ve diriltilmesi belki de ayn fikri dile getirm e nin bir baka yoludur. Eer lmn tasvirine balanana benzer hz landrc ve bereketlendirici bir etkiye sahip olduu varsayhyorsa, Karnavaln temsilcisinin bir gbre yn altna gmlmesi de doal dr. G erekten de, Estonyahlarda Shrove Tuesdayde bilindii gibi kyn dna tanan saptan figr Karnaval deil de O rm an-ruhu (Metsik) diye adlandrlr; onun orman ruhu ile zdeliini de, daha sonra orm anda bir aacn tepesine balanmas, orada bir yl srey le kalmas ve hemen hemen her gn dualar ve sunularla, srleri korumas iin ona yalvarlmas gsteriyor bize; nk gerek bir orm an-ruhu gibi Metsik de srlarn koruyucusudur. Metsik bazan da buday destelerinden yaplyor.13 5 Bu nedenle, Karnaval, lm
131 Bkz. s. 258 ve devam. 132 Bkz. s. 250. 253, 257; ve Grimm, D.M. ii. 643. 133 Reinsberg - Dringsfeld, F est-K alender aus Bhmen, s. 88. Bazen de lm tasviri (aa olmakszn) hediye toplayan olan ocuklar tarafndan dolatrlr. Grimm, D.M. ii. 644. 134 Bkz. s. 237. 135 W iedemann. A us dem inneren und usseren Leben der Ehsten, s. 353; Holz mayer, "Qsiliana", Verhandlungen der gelehrten Estnischen Gesellschaft zu Dorpat, vii. D efter 2, s. 10 ve devam; W. M annhardt, Baumkultus, s. 407 ve devam.

262

TANRIYI LDRME

ve Yaz adlarnn, yukarda anlatlan trelerde kiiletirilen ya da bedenletirilen varlklarn nispeten ge ve yetersiz ifadeleri olduu nu rahata varsayabiliriz. Adlarn soyutluu da ada bir kkeni gsteriyor bize; Karnaval ve Yaz gibi zamanlarn ve mevsimlerin, ya da lm gibi soyut bir kavram n kiiletirilmesi, pek ilkel ola maz. Fakat trenlerin kendisi tarihi belirsiz bir eskilliin damgasn tayor; dolaysyla bedenletirilen fikirlerin, kkenlerinde daha basit ve daha somut bir dzene sahip olduunu varsaymaktan kendi mizi alamyoruz. Bir aa kavram, belki de belli trden bir aa kavram (nk baz yabanllarn aa iin genel bir szckleri yok tur), hatta bir tek aa kavram, aamal bir genelletirm e sreciyle daha geni bir bitki ruhu kavramna ulaabilmek iin bir temel sa layacak kadar som uttur. Fakat bu genel bitki kavram, bitkinin ken dini gsterdii mevsimle kolayca kartrlabilirdi; bundan dolay aa-ruhun ya da bitki ruhunun yerine Bahar, Yaz ya da Maysm konmas kolay ve doal bir ey olurdu. Yine somut bir len aa ya da len bitki kavram, benzeri bir genelletirm e sreciyle, genel bir lm dncesine kayabilirdi; yle ki, lmekte olan ya da lm bit kinin (onun yeniden canlandrlmasna bir hazrlk olarak) dar tanmas, uzaklatrlmas yerine, zamanla, lm n kendisinin uzaklatrlmasna varacazdr. Bu bahar trenlerinde lm n, balangta lmekte olan ya da lm k bitkisi anlam na geldii grn W .M annhardt da kuvvetle destekliyor; ve bunu olgun tahln ruhuna uygulanan adla lm adnn benzerliiyle dorulu yor. Yaygn olarak, olgun rnn ruhu, lm olarak deil de ya lanm olarak kavranyor, Yal Adam ya da Yal Kadm -adlar da buradan geliyor. Fakat baz yerlerde, genellikle tahl ruhunun mes keni olduuna inanlan hasatta kesilen son dem ete "lm Kii" deniyor; lm tahln iinde oturduu iin ocuklara ekin tarlasna girm em eleri tenbih ediliyor; ve Transilvanyada Sakson ocuklarn msr haatnda oynadklar bir oyunda, lm, msr yapraklaryla batan aa kapl bir ocuk temsil ediyor.1 3 6
136 W. M annhardt. Baumkultus, s. 417-21.

LM DARI TAIMA

263

Bu bahar trenlerinde bedenletirildikleri ekilleriyle lm, Karnaval, Yaz, vb. kavramlarn gerisinde daha eski ve daha somut dncelerin gizlendii varsaymna, Rusyada "Karnavaln Gml mesi" ve "lmn Dar T anm asna benzer gmme trenlerinin lm ya da Karnaval adlan altnda deil de Kostrubonko, Kostroma, Kupalo, Lada ve Yarilo gibi baz mitsel figrlerin adlaryla kut lanmas da bir dereceye kadar izin veriyor. Bu Rus trenleri hem ilkbaharda hem de yaz ortasnda yaplr. rnein "Kk Rusyada (Ukrayna, ev.) bir zamanlar ilkbahar tanrs Kostrubenkonun gmme trenini Paskalya mevsiminde kutlamak bir treydi. lm gibi yere uzanm bir kzn evresinde ember yapan bir grup ark c ark syleyerek ar ar dnerdi:
ld, ld, Kostrubonkomuz ld! ld, ld, sevgili varlmz ld.

ark, kz aniden yerinden srayncaya kadar srer, bunun zerine koro neeyle haykrrd:
Dnd, Kostrubonkomuz yaama dnd! Sevgili varlmz yaama dnd!137

Aziz John Arifesinde (Yazdnm Arifesi) sam andan bir Kupalo figr yaplr ve "kadn giysileri giydirilir, boynuna bir gerdanlk, bana ieklerden bir ta taklr. Sonra bir aa kesilir, kurdeleler le sslendikten sonra daha nceden seilen bir yerde dikilir. Saman dan figr, M arena [Ka ya da lm] adn verdikleri bu aacn yan na bir masayla birlikte konur, masann zerinde ikiler ve yiyecek ler durm aktadr. D aha sonra bir enlik atei yaklr, delikanllar ve gen kzlar ellerinde figr tayarak ift ift bunun zerinden atlar lar. Ertesi gn aac ve figr sslerinden soyarlar ve her ikisini de akarsuya atarlar."1 3 8 Aziz Peter Gnnde (29 Haziran) ya da onu
13/ Ralston, Songs o f the Russian People, s. 221. 138 Ralston, a.g.y., s. 241.

264

TANRIYI LDRME

izleyen pazar, Rusyada "Kostromamn Gm m e T reni (Ladann ya da Yarilonun gmme treni de olabilir b) kutlanr. Penza ve Simbirsk Eyaletlerinde "gmme treni" yle yaplrd: Haziramn 28inde bir enlik atei yaklrd, ertesi gn gen kzlar Kostroma roln oynamak zere aralarndan birini seerlerdi. Arkadalar onu byk bir saygyla selamlarlar, bir tahtann zerine yerletirip bir akarsu kenarna gtrrlerdi. O rada suda ykarlard onu, bu srada en yal kz hlamur aac kabuundan bir sepet yapar ve davul alar gibi alard. Sonra kye dnerler ve gn geit trenle ri, oyunlar ve danslarla bitirirlerdi.1 3 9 M urom yresinde kostromoyu kadm giysileri giydirilmi, ieklerle sslenmi sam andan bir figr temsil ederdi. Figr bir tekneye yatrlr ve arklar eliinde bir gl ya da nehir kysna gtrlrd. B urada kalabalk ikiye ayr lr, bir taraf figre saldrrken teki taraf korurdu onu. Sonunda sal dranlar kazanr ve figrn elbiselerini ve sslerini karrlar, para larlar ve samanlarn ayak altnda ineyip suya atarlard; bu srada savunucular ellerini yzlerine kapatp K ostrom amn lmne alar m gibi yaparlard.1 4 0 Kostrom a yresinde Yarilonun gmlmesi 29 veya 30 Haziran gn kutlanrd. Halk yal bir adam seer ve ona iinde Yariloyu temsil eden Priapusa benzer figrn bulundu u kk bir tabut verirlerdi. Yal adam bunu kentin dna tar d, peinden atlar syleyerek, znt ve kederlerini gsteren hare ketler yaparak kadnlar gelirdi. Ak alanda bir m ezar kazlr, at lar, figanlar arasnda figr bunun iine indirilirdi, bundan sonra "es ki zamanlarda pagan Slovenlerin kutlad gm me oyunlarn anm satan" oyunlar ve danslar balard.1 4 1 Kk Rusyada, Yarilo fig r bir tabuta yatrlr ve gn batnmdan sonra, znt iinde dur madan "ld! ld!" diye baran sarho kadnlarn ortasnda sokak lardan geirilirdi. Erkekler, l adam tekrar yaama dndrmeye alr gibi figr kaldrr, sallarlard. D aha sonra kadnlara, "Kadn lar, alamayn. Baldan tatl bir ey biliyorum ben," derlerdi. Fakat
139 Ralston, a.g.y., s. 243 ve devam: W. M annhardt, Baunkultus, s. 414. 140 W. M annhardt, Baumkultus, s. 414 ve devam; Ralston, a.g.y., s. 244. 141 Ralston, fl.g.y., s. 245: W. M annhardt, Baumkultus, s. 416.

LM DIARI TAIMA

265

kadnlar gmme trenlerinde yaptklar gibi alamalarm ve arkla rn srdrrlerdi. "Gnah neydi? yle iyiydi ki. Bir daha ayaa kalkamaz artk. Ah, nasl ayrlacaz senden? Sensiz yaam ne ki? Ayaa kalk, bir saatik olsun! Am a kalkmyor, kalkmyor." Sonun da Yarilo bir ukura gm lrd.1 4 2 Bu Rus treleri, Avusturyada ve A lm anya'da "Karnavaln Gmlmesi" ve "lmn Dar Srlmesi" diye bilinen trelerle aka aym yapdadr. Dolaysyla, benim sonuncularla ilgili yoru mum doruysa, Rus Kostrom asnn, Yarillosunun, vb. da balan gta bitki ruhunun bedenlemeleri olmas gerekirdi, lmlerine de, yeniden canlanmalarnn gerekli bir hazrl olarak baklyor olmalyd. lmn devam olarak yeniden canlanma, anlatlan trenlerin birincisinde, Kostrubonkonun lm ve dirilmesinde temsil edilir. Bu Rus trenlerinde bitki ruhunun lmnn yaz orta snda kutlanmasnn nedeni, yazm Yazdnm G nnden balaya rak gcn yitirmesi olabilir, bundan sonra gnler ksalmaya, gne aaya doru dn yapmaya balar:
Kn ayazlarnn yatt, Karanlk ukurlara doru.

Bitki dnyasmn da yazn henz balam ama pek fark edilmeyen kn paylat dnlebilirse, yln byle bir dnm noktas, ilkel insan taralndan, bitkisel yaamn kn durdurmay, hi olmazsa yeniden canlanmay salamay umduu o by trenlerine bavurmak iin pekl uygun bir zaman olarak seilmi olabilir. Am a bitki dnyasnn lm bu bahar ve yazdnm trenleri nin hepsinde, yeniden canlanmas ise bazlarnda temsil ediliyor grnd halde, bunlarn bazlarnda yalnzca bu varsayma daya narak aklanamayacak baz zellikler vardr. ou kez bu trenle rin zellii olan ciddi gmme treni, alam alar ve girilen klklar, yararl bitki ruhunun lmne gerekten de uygun eylerdir. Ama tasvir tanrken gsterilen sevince, dvld sopa ve talara,
142 W. M anthardt, 1. c.; Ralston, i. c.

266

TANRIYI LDRME

yzne kar yaplan alaylara ve aalam alara ne diyeceiz? Tay clar onu atar atm az aceleyle eve seirttiklerine gre tasvirden duyulan korkuya; tasvirin bakt evden birinin ok gem eden lece i inancna ne diyeceiz? Bu korku belki de bitkinin lm ruhun da, yaknndakileri tehlikeli yapan bir bulac hastalk olduu inan cyla aklanabilir. A m a bu aklama, biraz zorlam a olmas yann da, lmn dar tanmasna elik eden sevinci kapsamyor. Bu nedenle bu trenlerde birbirinden ayr ve grnte birbirine zt iki zellik tanm am z gerekiyor; bir yandan, lm iin duyulan znt ve lye duyulan sayg ve sevgi; te yandan, lden korku ve nefret le, onun lmnde duyulan sevin. Buraya kadar, bu zelliklerden birincisinin nasl aklanabileceini gstermeye altm; bundan sonra, kincisinin nasl olup da birinciyle o kadar ilikili durum a gel dii sorusunu yantlamaya alacam. Baka konulara gemek iin bu Avrupa trelerini terk etm e den nce, lmn ya da mitsel bir varln kovulmasnn, bazan kovulan kiiliin grnr herhangi bir temsilcisi olm adan yapld n da grmemiz yerinde olacaktr. rnein, Grlitz (Silezya) yak nnda Knigshainde gen ya da yal btn kyller, ellerinde tahl saplarndan m ealeler, Todtenstein (lm-ta) adn verdikleri kom u bir dan tepesine karlard, orada mealelerini yakarlar ve "l m dar srdk, Yaz geri getiriyoruz" arksn syleyerek eve dnerlerdi.1 4 3 A rnavutlukla delikanllar Paskalya Yortusu arifesin de reine odunundan mealelerini yakp alay halinde kyn iinden geerlerdi bunlar sallayarak. Sonunda, "Oh, Kore, bir daha geri dnmeyesin diye seni bu mealeler gibi nehir e frlatyoruz," diyerek m ealeleri nehire atarlard. Bazlar bu trenden amacn k dar srmek olduunu sylyor. Am a Kore, ocuklar yiyip yutan kt bir yaratk olarak anlalm aktadr.1 4 4 H indistanda Knagr yresinde baharda gen kzlarn yerine getirdii bir tre vardr, biraz nce anlattmz Avrupa bahar
143 Grimm. Deutsche Mythologie, ii. 644. 144 J. G. von H ahn, Albanessche Studien, i. 160.

LM DIARI TAIMA

267

trenlerine yakndan benzemektedir. Ral Ka mel ya da Ral pana yr denir buna; Ral, Sivamn ya da Prvatnin topraktan yaplm kk bir tasviridir. Chet (M art-Nisan) iinde uzun bir sre, Baiskh Sankrantna (Nisan) kadar devam eder, btn Knagr yre sinde saygn bir tredir. Kutlanmas btnyle gen kzlarla snrl dr. M art aynda bir sabah kydeki btn gen kzlar, db otu ve iekleri dolu kk sepetlerini alp daha nceden saptanm bir yere gider, onlar stste yarlar. Bu ynn evresinde dans edip ark sylerler. O n gn sreyle her gn yaplr bu, ta ki ot ve iek yn olduka ykselinceye kadar. Sonra ormandan, bir banda sivri ucu olan iki dal keserler ve bunlar, sivri ular aa gelmek zere iek ynnn zerine yerletirirler, bylece iki tane ayak l sehpa ya da piramit olumu olur. Bir tasvirciye kilden iki tasvir yaptrtp bu dallarn tek tek en u noktalarna koyarlar: biri Sivay, tekiyse Prvatrvi temsil eder. Sonra kzlar, biri Siva, tekiyse Prvat yanda olmak zere iki gruba ayrlrlar ve allm ekilde tas virleri evlendirirler, evlendirme treninin hibir blm atlanmaz. Evlenmeden sonra, giderleri ana-babalarnn verdii yardmlarla karlanan bir len verirler. D aha sonra, gelecek Sankrntta hep birlikte nehir kenarna giderler ve tasvirleri derin bir su birikintisi ne atarlar ve gmme treni yapyorlarm gibi tasvirleri attklar yer de gzya dkerler. ou kez yrenin olan ocuklar, tasvirlerin arkasndan dalp su yzne kararak ve onlar alarken tasvirleri ellerinde sallayarak kzdrr kzlar. Panayrn amacnn iyi bir koca bulmak olduu syleniyor.1 4 5 Bu Hint trenindeki Siva ve Prvat tanrlarnn, bitki ruhlar olarak anlald, tasvirlerinin bir ot ve iek yn zerindeki dal lara yerletirilmesiyle kantlanabilir gibi grnmektedir. ou kez Avrupa halk-tresinde olduu gibi burada da bitki tanrlar) ikili ola rak temsil ediliyor, bitkilerle ve kuklalarla. Bu Hint tanrlarnn ilk baharda evlenmeleri, bitkilerin gen ruhlarnn Mays Kral ve Krali esi, Mays Gelini, Mays Gveyi, vb.1 4 6 ile temsil edildii Avrupa
143 Kaptan R.C. Temple. Indian Antiquary, xi. (1882) s. 297 ve devam. 46 Bkz. s. 95 ve devam.

268

TANRIYI LDRME

trenlerine karlk olmaktadr. Tasvirlerin suya atlmas ve arkala rndan alanmas, bitkinin lm ruhunu (lm, Yarilo, Kostroma, vb. adlar altnda) suya atm a ve arkasndan alama Avrupa treleri nin edeeridir. Yine, ou kez Avrupada olduu gibi Hindis tanda da bu dinsel tren yalnzca kzlar tarafndan yaplr. Trenin kzlara koca bulmada etkili olduu dncesi, bitki ruhunun bitki sel yaam zerinde olduu kadar insansal ve hayvansal yaam ze rinde de hzlandrc ve bereketlendirici bir etkiye sahip olduu inancyla aklanabilir.1 4 7

4 Adonis
A m a bitkinin lm ve dirilmesinin ada A vrupadakilere benzer trenlerle en yaygn ekilde kutland yer Msr ve Bat Asyadr. Msrllar, Suriyeliler, Babilliler, Frigyahlar ve Yunanl lar, Osiris, Adonis, Tammuz, Attis ve Dionysos adlar altnda, bitki dnyasnn kn ve canlann dinsel trenlerle temsil ederler di; bunlar, eskilerin de kabul ettii gibi, tem elde aynyd ve bizim Avrupa kylsnn bahar ve yazdnm treleriyle koutluklar bulunmaktadr. Bu tanrlarn yaplar ve taprtlar bilgili birok yazar tarafndan btn ayrntlaryla tartlmtr; benim burada yapmak istediim btn i, onlara ait tren ve sylencelerde, bura da onlarn doalaryla ilgili grmz kantlyor gibi grnen belirgin zelliklerim kabataslak vermektir. Adonis ve Tam m uzla balyoruz. A donise Suriyenin Smi halklar tarafndan tapndrd; Yunanllar bu tapm sadan nce beinci yzyl gibi erken bir zamanda onlardan almlardr. Adonis ad Finike dilinde A don dur: "efendi".14 8 Yakkl bir gen olduu, A phrodite (Smilerin Astartesi) tarafndan sevildii fakat genliinin baharnda bir yabani
14' Bkz. s. 73 ve devam. 148 Baudissin, Studiert zur semitischen Religionsgeschichte, i. 299; W. M ann hardt. A ntike W a ld -u n d Feldkulte, s. 274,

ADONS

269

domuz tarafndan ldrld sylenir. lm ne her yl, bata kadnlar olmak zere alanarak yas tutulurdu; cesede benzeyecek biimde giydirilmi tasvirleri gmlmek zere tanr, sonra da deni ze ya da su kaynaklarna atlrd;1 4 9 baz yerlerde yeniden yaama dn ertesi gn kutlanrd.1 5 0 Fakat bu trenler farkl yerlerde kutlanmalarnda biim ve mevsim ynnden biraz deiiklik gste rirdi. skenderiyede Adonis ve Aphrodite tasvirleri iki divanda gs terilirdi; yanlarnda her trden olgun meyvalar, rekler, iek sak slarnda yetien bitkiler, anason bitkisi sarlm yeil Kameriyeler olurdu. klarn evlenmeleri bir gn kutlanrd, ertesi gn A do nisin tasviri, at giysileri giyinmi, salar arkalarna dkk, gsleri plak kadnlar tarafndan deniz kenarna tanr ve dalga lara braklrd.1 5 1 skenderiyede bu trenin, yapld tarih aka belirtilmiyor; fakat olgun meyvalar dan sz edildiine gre yazn sonlarnda yapld karsanabilir.1 5 2 Byblusta her yl alanarak, feryat edilerek ve gs dvlerek Adonisin lmne yas tutulur du; fakat ertesi gn yaama yeniden dndne ve kendisine tapan larn nnde ge ykseldiine inanlrd.1 5 3 Bu kutlamann bahar da yapld anlalyor; nk tarihi Adonis nehrinin renk deitir mesiyle belirlenirdi, ada gezginler de bu renk deitirmenin baharda olduunu gzlemlemektedir. O mevsimde, yamurlarn dalardan aa indirdii krmz toprak nehrin sularn, hatta bir yere kadar denizi de kan krmzsna boyar; bu kan krmzs ren gin, her yl Lbnan Dalarnda yabani dom uz tarafndan yaralanp
149 Plutarkhos, Alcibiades, 18; Zenobius, Centur. i. 49; Theocritus, xv. 132 ve devam; Eustathius; H om eros zerine, Od. xi S90. 150 Luciandan baka (aada verilmitir) Jero m ea bkz. Comment, in Ezechiel. viii. 14, ... yce bir inan urunda ldrlen kimse, sonradan yeniden yaama kavuur, vlr... nitekim A donisin ldrlmesi ve yeniden dirilmesi de sonradan se\indirici bir olay gibi gsterilip srdrlr (bu para m etinde Latince olarak gei yor).

1 5 1 Theokritos\v.
b2 W. M annhardt, a.g.y., s. 277. 153 Lucian, De dea Syria, 6. c's rbv typa rip-rovcr szleri, bu ge ykse liin tapm an kalabaln gzleri nnde deilse bile karsnda meydana geldiinin varsayldn ima ediyor.

270

TANRIYI LDRME

len Adonisin kan olduuna inanlrd.1 5 4 Yine, krmz gelinci in1 5 5 Adonisin kanndan geldii sylenirdi; gelincik, Suriyede Pas kalya Yortusuna yakn atna gre Adonis enliinin, ya da hi olmazsa enliklerinden birinin baharda kutlandnn yeni bir kant dr. iein ad belki de A donisin sfatlarndan biri olan Naam andan ("sevgili") tremitir. A raplar gelincie hl "Naam anm yaralan" adn veriyor.1 5 6 Bu trenlerin, daha nce anlatlm olan H int ve Avrupa tren leriyle benzerlii aktr. zellikle de, biraz pheli kutlama tarihi nin dnda, skenderiye treni Hint treniyle hem en hemen ayn dr. H er ikisinde de, bitki yaamyla balantlar, iine sarldklar taze bitkilerden belli olan iki tanrnn evlenmesi tasvirlerle kutlanr, tasvirlerse daha sonra atlardan sonra suya atlr.15 7 Bu trelerin birbirine ve ada Avrupadaki bahar ve yazdnmii trelerine benzerliinden, hepsinin ortak bir aklamaya uygun geleceini doallkla bekleyebiliriz. Dolaysyla, burada sonuncular iin kabul edilen aklama eer doru ise, Adonisin lm ve dirilmesi treni nin de, bitki dnyasnn knn ve canlanmasnn bir temsili olmas gerekm ektedir. Bylece trelerin benzerliine dayandrlan bu karsama, sylencedeki ve Adonis trenindeki u zelliklerle dorulanm aktadr. Bitki yaamyla ilikisi her eyden nce herkesin bildii doum yksnde ortaya kyor. Bir mersin aacndan do duu sylenmektedir, on aylk bir gebelikten sonra aacn kabuu atlam ve iinden dnya gzeli bir bebek km. Bazlarna gre,
154 Lucian, a.g.y., 8. Nehrin ve denizin renk deitirdiini M aundrell 17/27 M art 1696/1697de gzlemlemitir. Bkz. "Journey from A leppo to Jerusalem ." B ohnun Early Travels in Palestine'inde, hazrlayan: T hom as W right, s. 411. Renan bu renk deitirmeyi ubatn balangcnda gzlemlemitir: Baudissin, Sntdien, i. 298 (R enana gnderm e. Mission de Phenicie, s. 283). M ilton'un dizelerinin ounu okur anmsayacaktr. 155 Ovid, Metan. x. 735. Bion i. 66 ile karlatr. B ununla birlikte bu sonuncu su, gelinciin A donisin gzyalanndan, glnse kanndan geldiini sylyor. 156 W. R obertson Smith. "Ctesias and the Semiram is legend." English Histori cal Review, Nisan 1887, L agardedan sonra. 157 Fakat skenderiye treninde denize atlann yalnzca A donisin tasviri oldu u ortaya kyor.

ADONS

271

lmn alegorik bir temsili

272

TANRIYI LDRME

Gzellik ve ak tanras Afrodit A donisin sevgilisiydi.

ADONS

273

bir yaban domuzu zun diiyle kabuu yarm ve bebee kacak bir delik am. Annesinin Myrrh adnda bir kadn olduu, bebee gebe kaldktan hem en sonra bir m ersin aacna dndrld sy lenerek sylenceye zayf bir aklc renk verilmitir.15 8 Yine, Ado nisin yln yarsn, bakalarna greyse te birini yeraltnda, kala nysa yukardaki dnyada geirmesi1 5 9 en basit ve en doal biimde, onun, yln yarsn topran altnda gml olarak geiren, teki yarsmda tekrar yeryzne kan bitki dnyasn, zellikle de tahl temsil ettii varsaylarak aklanyor. Kukusuz, bitkilerin sonbahar da ve ilkbaharda kaybolup yeniden grnmesi kadar ylda bir lme ve dirilme fikrini aka gsteren bir baka doa grngs daha yoktur. Adonisin gne olduu varsaylmaktadr, am a gnein l man ve tropik blgeler iindeki yllk seyrinde, onu yln yars ya da te birinde l, teki yar ya da te birinde canl olduunu gste recek bir ey yoktur. Aslnda, kn zayflam olduu dnlebi lir'60 fakat l olduu dnlemezdi; her gn yeniden grn bu varsaymla eliir. Gnein enleme gre, ylda bir kez yirmi drt saatle alt aylk bir sre arasnda kaybolduu kuzey kutup dairesi iinde, yllk lm ve dirilii elbette aka bu dnceyi akla getire bilirdi; ama Adonis tapmm n bu blgeden geldiini hi kimse ileri srm em ektedir. te yandan, bitkilerin yllk lm ve dirilmesi, yabanlln ve uygarln her dneminde insanlara kendini kolayca gsteren bir kavramdr; bu her yl rm e ve yeniden can ianma
L,ii A poilodoros, Biblioth. in. 14. 4: Schol. Theokritos zerine, i. i09: A ntoni nus Liberalis, 34; Tzetzes: Lycophron zerine, 829; Ovid. Metam. x. 489 ve devam; Servi us: Vergiiius zerine. y?, v. 72, ve Bucol zerine, x. 18; Hyginus, Fab. 58. 164; Fulgentius, iii. 8. M yrrha ya da Smyrna szc Finike dilinden alnm tr (Liddell ve Scott. Greek Lexicon, s. v.). Bundan dolay da oulun olduu kadar annenin ad da dorudan Sm dilinden alnmayd. b9 Schol. T heokritos zerine, iii. 48: Hyginus, Astronom, ii. 7; Lucian, Dialog, dear. xi. I; Cornutus, De natura deorum, 28. s. 163 ve devam, haz. O sannus; Apollodoros, ii. 14, 4. 160 rnein, Msrllar gz lmndan sonra "gnein bastonlarnn doumunu'' kutlarlard, nk, gne her gn gkte eilir, ss ve azalrken yrm esine des tek olacak bir eye gereksinimi olduu varsaydrd. Plutarkhos, Isis et Osiris, 52.

274

TANRIYI LDRME

olaynn ok byk lde oluu, varlm srdrebilm esi iin insa nn buna yakndan baml oluuyla birlikte alnnca, onu doada, hi olmazsa lman blgelerde yln en gze arpc grngs duru m una getirir. Bu kadar nemli, bu kadar arpc ve evrensel bir grngnn, birbirine benzer fikirler akla getirerek birok kara par asnda birbirine benzer dinsel trenler ortaya karm asnda ala cak bir ey yoktur. Bu nedenle, doa olgularyla ve baka baka bl gelerdeki benzeri dinsel trenlerin benzeimiyle bu kadar iyi uyu an, ayrca eskiler arasndaki byk bilgi birikimiyle de desteklenen bir Adonis aklamasn olas kabul edebiliriz.1 6 1 Tahl ruhu olarak Tam m uz ya da Adonis karakteri, bir onuncu yzyl A rap yazarnn anlatt bir enlik yksnde aka ortaya kyor. H arran'dan Suriyeli putataparlarn yln eitli mevsimlerin de yaptklar dinsel trenleri ve kurbanlar anlatrken, unlar yaz yor: "Tammuz (Temmuz). E l-B gtn, yani alayan kadnn en lii bu ayn ortasm dadr ve bu T-uz enliidir, tanr T-uzun onu runa kutlanr. Efendisi onu zalimce ldrd, kemiklerini bir deirmende tt ve sonra rzgra sat iin kadnlar ona alarlar. Kadnlar (bu enlik sresince) deirm ende tlm hi bir ey yemez, beslenm elerini slatlm buday, tatl burak, hur ma. zm ve benzeri eylerle snrl tutarlar."1 6 2 B urada Tam muz (T-uz onun bir baka biimde syleniidir) Burnsn John Barleycornu gibidir:
16 1 Schol. T heokritos zerine, iii. 48. Jerom e: Ezechiel zerine, c. viii. 14. ... bylecc, kim i ozanlarn iledikleri bu tiir yakksz ilikileri ieren yklerde, Adonis'in ldrlmesi, yeniden dirilmesi yce bir olay gibi gsterilir, sevinle izlenir: Adonis'in lmnden sonra reme aygtndan ld vere, baka krlara dklp yaylan erkek lik tohumlarndan yeni bir canllk (yem bir kuak) ortaya km gsterilir (m etinde Latince). Ammanus Marcellinus. xix. I, II, in sollemnibs A dom dis sacris, quod simulacrum aliquod esse frgm adultarm religiones nysticae docent. A.g.y., xxii. 9. 15. amato Veneris, ut fabulae fingmt, apri dente ferah deleto, quod in adulto flre sec tarian est indicium frugttn. Clemens A iexandr. Horn. 6. fi (alntlayan: W. M annharcit. Antikc W a ld -n d Feldkultc, s. 281). 162 D. Chwolsohn, Die Ssabier u n d der Ssabisms, ii. 27; ve Ueber Tam m z and die Mensc/enverchnng bei den a/ten Baby/oniern, s. 38.

ADONIS

275

Yok ettiler kavurucu alevler zerinde Onun kemiklerini; Ama bir deirmenci en beterini yapt ona ki ta arasnda un ufak etti.1 6 3

Fakat Adonisin bitki tanrs olduunun en gzel kantn bize belki de Adonis baheleri ad salyor. Bunlar, ileri toprakla doldu rulmu, en ok ya da yalnzca kadnlarn, ilerine buday, arpa, marul, rezene ve trl eitli iekler ektii ve sekiz gn sreyle bakt sepet ya da sakslard. Gnein scaklyla beslenen bitkiler hemen kar, fakat kkleri olmad iin de hem en solarlard; sekiz gnn sonunda lm Adonisin tasvirleriyle birlikte gtrlr, onlarla birlikte denize ya da su kaynaklarna atlrlard.li> 4 Atinada bu trenler yazdnmnde yaplrd. nk biliyoruz ki, Atinann Syrakusaya kar donatt filo yok edilince A tinann gc bun dan byle zayflamt yazdnmnde denize almt ve uursuz bir rastlantyla zc Adonis trenleri de tam bu zam anda kutlanr d. Askerler gemilere binmek zere limana doru yrrken, getik leri sokaklarn iki yannda tabutlar ve cesete benzer tasvirler sralan mt, gkyz, Adonisin lmne alayan kadnlarn feryatlaryla inliyordu. Bu durum, A tinann denize gnderebildii en parlak sava gcnn denize alnn zerine kasvetli bir hava rtm t.1 6 5 Bu Adonis baheleri ok doal olarak Adonisin temsilleri ya da onun gcnn belirtileri olarak yorumlanyor; onu balangtaki doasna uygun olarak bitki biiminde temsil ediyor, oysa dar
1 (X 1 Karlatrmay Felix Liebrechte borluyuz (Zur Volkskunde, s. 259). 164 Bkz. W. M annhardt. Antike W a ld -u n d Feldkuhe, s. 279, not 2, vc s. 280. not 2: bunlara unlar da eklenebilir: Diogenianus. i. 14: Plutarkhos, De sera num. vind. 17. Adonis bahelerini dikenlerin kadnlar olduunu Plutarkhos sylyor, i c.; Julian. Convvum, s. 329 ed. Spanheim (s. 423 ed. H enlein); Eustathius: Homeros zerine, Od. xi. 590. 165 Plutarkhos, Alcibiades, 18: ve Nieias, 13. Filonun denize alma tarihini Thukydides veriyor, vi. 30.

276

TANRIYI LDRME

tanp suya atlan tasvirleri onu daha sonraki insanbiimsel haliyle temsil ediyordu. Eer doruysam, btn bu Adonis trenleri en balangta, bitkilerin bymesi ve canlanmas iin by olma am a cm tayordu; bu etkiyi meydana getirecekleri ilkesi de duygusal byye dayanyordu. Birinci blmde akland gibi, ilkel halklar, oluturmak stedikleri etkiyi temsil ederek ya da taklit ederek onu gerekten meydana getireceklerini varsayarlar; rnein su serperek yamur yadrrlar, ate yakarak gne m karrlar... vb. Buna benzer bir biimde, rnn bymesini taklit ederek iyi bir hasat almay umarlar. Adonis bahelerinde budayn ve arpann hzla bymesi rnn hemen kmasna ynelikti; bu bahelerin ve tas virlerin sya atlmasysa bereketli yamur gereksinimini salamak iin bir byyd.1 6 6 ada A vrupann buna e trenlerinde lm ve Karnaval tasvirlerinin suya atlmasndaki amacn da ayn olduu nu kabui ediyorum ben. Yaprakla kapl bir adamn (hi kukusuz bitkileri temsil ediyordu) suyla slatlmas tresine, besbelli yamur yadrma amacyla bugn A vrupada hl bavurulduunu grm tk.10 7 Buna benzer bir biimde, hasatta biilen son rnn ya da onu eve getiren kiinin zerine su atma tresinin (Almanya ve Fran sa'da, son zamanlara kadar da ngilterede ve skoya'da uygulanan bir tre), baz yerlerde gelecek yln rn iin yamur salamak amacyla yerine getirildii aka itiraf ediliyor. rnein, Wallactiada ve Transilvanvadaki Romanyahlar arasnda, bir kz hasatta biilen rnn son baaklarndan yaplma bir ta getirdiinde, kar sna kan herkes aceleyle zerine su atar, bu am ala iki rgat bekle tilir; nk bu yaplmazsa gelecek yl rnn susuzluktan yok olaca na inanlr.1 6 8 Bunun iin, Transilvanya Saksoniar arasnda bii156 Msr ve Bat Asya'nn Smi blgeleri gibi, bitkilerin byk lde va da

tamamen sulamaya bal olduu gneyin scak lkelerinde, bynn amac hi ku kusuz nehirlerden bol su akmasn salamaktr. Fakat son erek ve bunu salamak iin yaplan byler her iki halde de ayn olduuna gre, aradaki ayrm gsterm ek gerekli say 1 m a maktadr. l6/ Bkz. s. 16. 168 W. M am hardt. Baumkultus, s. 214; W. Schmidt, Des Jahr utul seme Tage in Meinung ttnd Bm ch der Romncn Siebenbitrgcns, s. 18 ve devam.

ADO NS

277

len son rnden yaplma elenk giyen kii (bazan son rn bien orak da giyer bu elengi) srlsklam slatlr; nk ne kadar sla nrsa, gelecek yln rn de o kadar iyi olacak, o kadar fazla rn har m anlanacakt r.1 w Prusyada baharda ift srlrken, ift sren ler ve tohum ekenler akamleyin tarladaki ilerinden eve dndkle rinde, iftinin kars ve uaklar zerlerine su serperlerdi. Sabanc lar ve tohum ekenler de onlar teker teker yakalayarak havuza atar, balarm suya daldrrlard. iftinin kars ceza deyerek kurtulabi lirdi bundan; fakat geri kalan herkesin suya daldrlmas zorunluy du. Bu treyi yerine getirerek tohum iin gerekli yamuru salama y um arlard.1 7 0 Prusyada da hasattan sonra biilen son rnden yaplm bir elenk giyen kii suyla slatlrd, bu srada bir duac "bu rn su gcyle nasl kp oaldysa, ahrda ve am barda da yle ksn ve oalsn szlerini sylerdi.1 7 1 Bir Babil sylencesin de, tanra Istar (Astarte, Aphrodite), lm olan T am m uzu yeni den hayata kavuturacak yaam suyunu bulup getirm ek iin H adese iner; yle grnyor ki, su onun zerine, erkeklerin ve kadnlarn Tam m uzun yaklaca odun yn evresinde alayarak durduu byk bir yas treninde atlyordu.1 7 2 M annhardtm belirtti i gibi bu sylence, Suriyedeki Adonis enliine benzeyen bir Babil enliinin mitsel bir aklamasdr belki de. Kukusuz, Tam muz aynda (haziran-temmuz) dolaysyla yazdnmnde yaplan bu en likte l Tammuz belki de tasvirle temsil ediliyor, zerine su dk lyor, o da yeniden yaama kavuuyordu. Dolaysyla bu Babil sy lencesi nemlidir, nk Adonis tasvirlerinin ve bahelerinin suya atlma amacnn tanry diriltmek, yani bitkilerin canlanmasn sa160 G. A. Heinrich, Agrarische Sitten und Gebruche unter den Sachsen Sieben brgens (H erm anstadl. 1880), s. 24: Wsissocki, Sitten und Brauch der Siebenbrger Sachsen (Hamburg, 1888), s. 32. 1/0 M atthus Praetorius, Delliciae lrussicae, 55: W. M annhardt. Baumkultus, s. 214 ve devam, not. ii! Praetorius. a.g.y., 6o; W. M annhardt. Bcuinikultus, s. 215. not. 1/2 A. H. Sayce. Religion o f the ancient Babyiomans (H ibbert Leclures, 1887). s. 221 ve devam: W. M annhardt, A ntike W a ld -a n d Feldkulte, s. 275.

278

TANRIYI LDRME

iamak olduu grn doruluyor bize. Tammzun bitkilerle ili kisi bir Babil ilahisinden bir parayla kantlanyor; burada Tammuz dnyann ortasnda byk bir aacn iinde oturuyor olarak anlatl yor.1 7 3 Adonis bahelerinin temelde bitkilerin, zellikle de tahln bymesini hzlandrmak iin byler olduu; ve yukarda anlatlan ada Avrupann bahar ve yazdnm halk-treieriyle ayn snfa girdii gr, kant olarak yalnzca durumun isel olaslna dayanmyor. Neyse ki, (deyimi genel bir anlam da kullanabilirsek) Adonis bahelerinin hl ekildiini gsterebiliyoruz: nce, ekim mevsiminde ilkel bir topluluk tarafndan, ikinci olarak da yazdnmnde Avrupa kylleri tarafndan. BengalTi O raonlar ve Mundalar, tohum ocaklarnda bym olan pirin fidesini tarlaya ekme zamam gelince, erkekli kzl genler orm ana gidip gen bir Karma aac ya da onun bir daln keserler. Dans ederek, arklar syleye rek ve davullar alarak zafer alayyla geriye dnp kyn dans alan nn ortasna dikerler bu aac ya da dal. Aaca bir kurban sunulur; ertesi sabah kzl erkekli genler kolkola girer, renkli kuma erit ler, sahte bilezikler ve rlm saptan gerdanlklarla sslenmi K ar ma aacnn evresinde byk bir halka oluturup dans ederler. enlie bir hazrlk olarak, kyn reisinin kzlar garip bir tarzda arpa yapraklan yetitirirler. Tohum, zerdealla kartrlp rutubetli kumlu topraa ekilir, yapraklarsa soluk sar ya da uha iei ren ginde srer ve alr. enlik gn bu kzlar bu yapraklan alr ve sepetler iinde dans alanna getirir, kendilerini saygyla yzkoyun yere atarak bunlardan bazlarn K arm a aacnn nne korlar. En sonunda, Karma aac gtrlp bir dereye ya da gle atlr.1 7 4 Bu arpa yapraklarnn ekilip Karma aacna sunulmasnn anlam hak knda bilinmeyecek bir ey yok. Aalarn, rnlerin bymesi ze rinde hziandrfc bir etki yaptklarm; ad geen halklar arasnda M undalar ya da M undariler "koru tanrlarnn rnden sorum173 A.H. Sayce, a.g.v., s. 238. 1/4 D alton, Ehnology o f Bengal, s. 259.

ADONS

279

iu tutulduklarm" daha nce grm tk,!7S Bu yzden, M undalar, pirin ekme mevsiminde eve bir aa getirip ona ok byk sayg gsterirken, am alan, tarlaya ekilmek zere olan pirin fidesinin bymesini bu yolla hzlandrmaktan baka bir ey olamaz; arpa yapraklarnn hzla srdrlmesi ve daha sonra bunlarn aaca sunulmas, belki de aa-ruha, rnlere olan grevini anmsatma ve bu gzle grnr hzl bitki bytme rneiyle onu uyararak ayn amac gerekletirmeye ynelikti. Karma aacnn suya atlma s bir yamur bys olarak yorumlanacaktr. A rpa yapraklarnn da suya atlp atlmadndan sz edilmiyor; fakat, benim treyi yorumum doruysa, onlar da atlyor olmal. Bu Bengal tresiyle Yunanllarn Adonis trenleri arasndaki ayrm, ilkinde aa-ruhun kendi ekliyle bir aa olarak grnmesidir; oysa Adonis taprtmda Adonis, insan biiminde, l bir adam temsiliyle grnr, fakat onun bitki doas Adonis baheleriyle gsterilir, bunlarsa bir aaruh olarak asl gcnn ikincil bir grndr. Sardinyada Adonis baheleri, Aziz John adn tayan byk yazdnm enliiyle ilikili olarak hl dikilmektedir. M artm sonunda ya da 1 Nisan gn kyden bir delikanl bir kzm karsna kar ve ondan comare si (arkada ya da sevgilisi) olmasn ister, kendisi de onun compare si olacaktr. Bu neri kzm ailesi tarafn dan bir onur olarak alnr ve sevinle kabul edilir. Maysn sonun da, kz m antar aacnn kabuundan bir saks yapar, toprakla doldu rur ve iine bir avu buday ve arpa eker. Saks gnee brakld ve sk sk suland iin rn hemen kar, vazsonu Arifesine kadar (Aziz John Gecesi, 23 haziran) iyice ba tutar. O zaman saksya Enne ya da Nennei denir. Aziz John Gnnde en gzel giysilerini giymi olan delikanl ve. kz, pelerinde uzun bir kalabalk, nlerin de neeyle glp oynayan ocuklar alay halinde kyn dndaki bir kiliseye giderler. Burada saksy kilisenin kapsna atarak krarlar. Sonra bir halka halinde ayrda oturup flt eliinde yumurta ve yeillik yerler. Bir bardan iinde arap kartrlr ve elden ele dolatrlr, herkes sras geldiinde ier. Sonra el ele verirler ve fltler ayn havay alarken "Aziz Johnm Sevgilileri" (Compare e
175 Bkz. s. 71

280

TANRIYI LDRME

comare di San Giovanni) arksn tekrar tekrar sylerler. ark sy lemekten usannca ayaa kalkarlar ve akama kadar bir halka halin de neeyle dans ederler. Genel Sardinya tresi budur. Ozierideki uygulannda kendine zg baz yanlar vardr. Maysta yukarda anlatld zere m antar kabuundan sakslar yaplr ve tohum eki lir. Aziz John Arifesinde, pencere eikleri zengin kumalarla rt lr, sakslar bunlarn zerine konur, krmz ve mavi ipekle, eitli renklerden kurdelelerle sslenmitir. Sakslardan her birinin zeri ne, kadn giysileri giydirilmi bir heykelcik ya da bez bebek, veya hamurdan yaplm Priapusa benzer bir figr konurdu; fakat Kilise tarafndan iddetle yasaklanan bu tre bugn artk kullanlmyor. Kyn gen klar kme kme, sakslara ve sslerine bakmak iin dolarlar, enlii kutlamak iin meydanda toplanan kzlar bekler ler. Burada byk bir enlik atei yaklr, evresinde dans edilir, elenilir. "Aziz Johnm Sevgilileri" olmak isteyenler yle hareket ederler: Delikanl atein bir yannda durur, kzsa teki yannda, uzun bir sopann bir ucundan o, bir ucundan br tutarak ellerini birletirirler, sopay atein zerinden ileri geri kez geirirler, bylece ellerini hzla alevlerin iine sokmu olurlar. Bu birbirivle olan ilikilerinin mhr olur. Dans ve mzik gecenin ge saatleri ne kadar srer.1 7 6 Bu Sardinya sakslarnn Adonis bahelerine tam bir benzerlik gsterdii anlalyor, onlarn iine nceden yerletiri len tasvirlerse, bahelerdeki Adonis tasvirlerini karlyor. Bu Sardinya tresi, bir zamanlar A vrupada birok yerde kutla nan yazclnm trelerinden biridir: bunlarn balca zellii, hal kn evresinde dans ettii ve zerinden atlad byk enlik atei dir. Bu trelerden rnekler daha cince sve ve Bohemyadan veril miti.1 7 7 Bu rnekler yazdnm enlik ateinin bitkilerle ilikisini
17h Antonio Bresciani, Dei costumi d eli isola di Sardegna comparati cogli am khissim popoli oriemali (Roma ve T onno, 1866), s. 427 ve devam; R. Tennant. Sardinia and tts Resources (Roma ve Londra, 1885), s. 187; S. Gabriele, "Usi dei contadini della Sardegna." Archivio per lo sudio d e lk rradizioni popolar, vii. (1888), s. 469 ve devam. Tennant, sakslarn lo ve scak bir yerde tutulduunu, ocuklarn ate zerinden atladn sylyor. l " Bkz. Blm i. s. 81 ve devam.

ADONIS

281

yeterince kantlyor; nk hem svete hem de Bohemyada enli in tem el bir blm, bir Mays-direi ya da Yazdnm-aacnn dikilmesidir, Bohem yada, bu aa enlik ateinde yaklr. Yine, yukarda ad geen Ruslarn yazdnm treninde178 bitki dnyas nn temsilcisi Kupalonun sam andan figr, bir Mays-direi ya da Yazdnm-aacnn yanma konur, daha sonra bir enlik ateinin zerinde ileri geri hareket ettirilir. Kupalo burada iki ekilde temsil edilmekte: Yazdnm aac tarafndan aa eklinde, saman tas vir tarafndan insan biiminde; tpk Adonisin hem bir tasvir hem de Adonis bahesiyle temsil edilii gibi; Adonisinki gibi Kupalo nun ikili temsilleri de sonunda suya atlr. Sardinya tresindeki Aziz Jo h n n Arkada ya da Sevgilisi, belki de Mays Beyi ve H an mna ya da Kral ve Kraliesine denk dyor. Blekinge eyaletinde (sve), yazdnm enliinin bir blm, bir Yazdnm Gelini nin seiliidir, o da kendi gveyini seer; kendilerine imdiden kar koca olarak baklan ift iin yardm toplanr.1 7 9 Bu tr Yazdnm iftleri belki de, tpk Mays iftleri gibi, yeniden retm e yetenein deki bitki ruhunun temsilcileridir; Hint trenindeki Siva ile Prvatnin, skenderiyede Adonis ile A phroditenin tasvirlerinin tasvir olarak temsil ettikleri eyi onlar canl olarak etleri, kanlaryla tem sil ederler. Amac bitkilerin bymesini hzlandrmak olan trenle rin neden enlik ateleriyle birlikte yapld; zellikle bitki dnyas nn temsilcisinin aa eklinde neden yakld ya da tasvir veya can l bir ift olarak atein zerinden geirilmesi gerektii daha sonra aklanacaktr. Byle bir birliktelii burada kantlam ve dolaysy la enlik atelerinin bitki yaam ile ilikisi olmadn syleyerek benim Sardinya tresi yorumuma kar klmasn nlemi olmak imdilik yeterli. Bunun tam tersini kantlamak iin bir kant daha verilebilir. Alm anyann baz blgelerinde, gen erkek ve kzlar, keten ya da kenevir bitkisinin boy atmasn salamak gibi ak bir amala yazdnm enlik ateleri zerinden atlarlar.1 8 0 Dolaysyla,
178 Bkz. s. 263. 179 L. Lloyd, Peasant Life in Sweden, s. 257. 180 W. M annhardt, Baumkulms, s. 464: Leoprechting, As dem Lechrain, s. 183.

282

TANRIYI LDRME

Sardinya tresindeki, yazdnm enlii iin sakslarda bymeye zorlanan, Adonis bahelerine o kadar yakn den buday ve arpa saplarnn, ilk balangtaki amac bitkilerin, zellikle de tahln bymesini hzlandrmak olan o ok yaygn yazdnm trenlerin den birini oluturduunu varsayabiliriz. Fakat, fikirlerin kolay bir uzants olarak, bitki ruhunun hayvansal yaam kadar insansal yaam zerinde de yararl bir etkisi olduuna inanldna gre. Adonisin bahelerinin de, tpk M ays-aalar ya da Mavs-dallar gibi, onlar dikmi olan aileye ya da kiiye ans getirecei dnle bilirdi; hatta gerekten iyi ans getirdikleri fikri terk edildikten son ra bile, ailelerin ya da kiilerin iyi ya da kt anslar hakknda nbililer, fallar hl karlabilir bunlardan. By de bylelikle nbiliye doru klr. Bu yzden, yazdnmnde yaplan, az ok Adonis bahelerine benzeyen nbili biimleri bulabiliriz. rnein on altnc yzyldan ad bilinmeyen bir talyan yazar, Aziz John en liinden (Yazdnm Gn) ve hatta Aziz Vitus enliinden birka gn nce arpa ve buday ekmenin bir tre olduunu; tohum salk l olarak ba verirse, bunlarn adna dikildii kiinin zengin olaca n, iyi bir koca ya da iyi bir kar bulacam, ama kt karsa, kadn ya da erkek o kiinin anssz olacan kaydetm ektedir.1 8 1 talyann eitli yerlerinde ve btn Sicilyada Aziz John Arifesinde suya ya da topraa bitkiler dikmek hl geerli bir tredir; Aziz John Gn bitkinin yeermesi ya da solmasna gre, zellikle akta talihle ilgili nbililer yaplr. Ciuri di S.Giuvanni (binbirdelikotu?) ve srgan otu bu amala kullanlan bitkiler arasndadr.1 8 2 ki yz yl nce Prus yada iftiler Yazdnm Arifesinde ya da Yazdnm Gnnde (Aziz John Gn) hizmetilerini, zellikle de hizmeti kzlar bin birdelikotu toplamaya gnderirlerdi. Bunlar toplayp getirdiklerin181 G. Pitre. Spettaeoli e feste popolai siciliane, s. 296 ve devam. 182 G. Pitre, a.g.y., s. 302 ve devam; A ntonio de Nino, Usi Abruzzes, i. 55 ve devam; G ubernatis. Usi Ntziali, s. 39 ve devam. Kars. Arc/vo per lo studio delle radizoni popolari, i. 135. Smyrna'da bir agnus casls Aziz John G nnde ayn amala kullanlr, fakat bundan nbililerin anlalma usul ayrdr. Archivio per lo Studio delle tradizkmi popolari, vii. (1888), s. 128 ve devam.

ADONS

283

de, ifti ne kadar kii varsa o kadar ot alr ve onlar duvara ya da kiriler arasna yaptrrd: otu iek amayan kiinin ok geme den hastalanaca ya da lecei dnlrd. Bitkilerin geriye kala n demet yaplr, bir direin ucuna balanr ve avlu kapsna ya da gelecek hasatta rnn ieri alnaca vere dikilirdi. Bu demete Kupole denirdi; bu tren de Kupole enlii diye bilinirdi; bu tren de ifti iyi bir ot, vb. rn almak iin dua ederdi.1 8 3 Bu Prusya tresi zellikle dikkate deer, nk yukarda dile getirdiimiz, Kupalonun (kukusuz Kupole ile ayn eydi bu) ilk balangta bir bitki tanrs olduu fikrini kuvvetle dorulam aktadr.1 8 4 nk bura da Kupalo, halk-tresinde yazdnmyle zellikle ilgili olan bitkile rin bir demetiyle temsil ediliyor; ayrca onun bitkiler zerindeki etkisi, bu vesileyle iyi bir rn almak iin edilen dualarla olduu kadar onun bitki biimindeki temsilinin hasatm ieri alnd yere yerletirilmesiyle de aka gsterilmi oluyor. Bylece, Kupaloya, Yariloya benzerlii gsterilmi olan lm n balangta bitki dn yasnn, zellikle de kn len bitkilerin kiiletirilmesi olduu sonu cunu destekleyen yeni bir kant elde etmi oluyoruz. Dahas, benim Adonis baheleriyle ilgili yorumum, bu Prusya tresinde Adonis bahelerini (yle diyebiliriz bunlara) ve tanrnn tasvirini yapmak iin tam da ayn tr bitkilerin kullanld bulgusuyla dorulanyor. Adonis bahelerinin, tanrnn kendisinin bir baka beliriinden ba ka bir ey olmad grn hibir ey bundan daha iyi aydnlatamazd. Adonis baheleriyle ilgili vereceim son rnek de u: Sicilyal kadnlar, Paskalya Yortusu yaklarken tabaklara buday, m erci mek ve ku yemi ekerler, bunlar karanlk bir yerde tutarlar ve iki gn arayla sularlar. Tohum lar ok gemeden kar; saplar krmz kurdeleyle balanr, iinde bulunduklar tabaklarsa, Paskalya yortu
183 M a tth u s P raetoriu s, Delicine Prussicae, yaymlayan Dr. W . P ierson (B er

lin. 1871), s. 56. 184 Bkz. s. 265 ve devam.

284

TANRIYI LDRME

sundan nceki Cuma gn,1 8 5 Rom an Katolik ve Yunan kiliselerin de mezarlarn zerinde l sann tasviriyle yaplan sunak yerleri ne konur, tpk Adonis bahelerinin lm Adonisin m ezar stne konuu gibi.1 8 6 Btn tre filizlenmekte olan tohum sakslar gibi sunak yerleri de Adonis taprtmn deiik bir ad altnda devamn dan baka bir ey deildir belki de.

5 Attis
Saymaca lm ve yeniden dirilmesi Bat Asya dinsel inan ve trenlerine byle derin kkler salm olan tanrlarn kincisi, Attis dir. Adonis Suriye iin ne idiyse o da Phrygia iin oydu. Adonis gibi onun da bir bitki tanrs olduu, lmne ve yeniden diriliine her yl baharda yaplan bir enlikle yas tutulduu ve sevinildii anla lyor. Bu iki tanrnn sylenceleri ve trenleri birbirine o denli benziyor ki, eskiler bile onlar bazan bir tutuyor.1 8 7 A ttisin, byk Frigya tanras Kybelenin k olduu ok gzel bir delikanl oldu u sylenirdi. lm hakknda birbirinden farkl iki yk anlatl makta. Birine gre, o da Adonis gibi bir yaban domuzu tarafndan ldrlmtr. tekine greyse, bir am aac altnda erkekliini keserek kan kaybndan lmtr. Bu ikinci yknn, Kybele tapmmn byk merkezi Pessinus halk tarafndan anlatlan yerel bir yk olduu syleniyor; btn sylencenin yalnzca bir paras bu; sylencenin tm, onun eski alara ait olduunu kuvvetle gsteren bir iddet ve vahet zellii tayor.18 8 Fakat teki yknn gerek
185 G. Pitre, Spetacoli e feste popolari siciliane, s. 211. Caiabria, Cosenza'da buna benzer bir tre uygulanr. V in cen zo D orsa, La tradizione greco-latina, vb. s. 50. Yunan Kilisesindeki Paskalya Y ortusu trenleri iin bkz. R- A. A rnold. From

he Levan (Londra, 1868), i. 251 ve devam. 186 Eustathius: H om eros zerine, Od. xi. 590.
187 Hippolytus. Refut. omn. haeres. v. 9, s. 168, ed. D u n ck er ve Schneidewin;
S ok rates, Hist. Eccles. iii. 23. 51 ve devam, s. 204.

188 A ttisin bir yaban dom uzu tarafndan ldrld, .. drdnc yzylda yaayan bir at airi olan H erm esianax tarafndan syleniyor (Pausanias, vii. 17);

ATTS

285

lii bir de kendisine tapanlarn, zellikle de Pessinus halknn domuz eti yememesiyle dorulanyor gibi.1 8 9 ldkten sonra A ttisin bir am aacna dnt syleniyor.1 9 0 enliinde yaplan trenler tam olarak bilinmiyor, am a bunlarn genel srasnn yle olduu sanlyor.1 9 1 lkbahar lmnda (22 M art) orm andan bir am aac kesilir ve Kybele tapmana getirilir, orada bir tanr gibi dav ranlr ona. Yn eritler ve m eneke elenkleriyle tapndrd, nk menekelerin A ttisin kanndan boyatt sylenmekteydi, tpk ane m onlarn Adonisin kanndan yeerii gibi; aacn ortasna da gen bir erkek tasviri balanrd.1 9 2 kinci gn (23 M art) balca trenin, borularn alnmas olduu sanlyor.19 3 nc gn (24 M art) Kan Gn diye bilinirdi: Yce rahip kolunu kanatr ve bir sunu olarak sunard.1 9 4 Attis iin o gn ya da gece bir tasvir zerinde yas tutulur du belki de, bundan sonra da saygyla gm lrd.1 9 5 D rdnc gn
Kar. Schol. N icander zerine, Alex. 8. teki yk, fazla tannmayan bir yazar olan T knotheusa dayanarak A rnobus tarafndan anlatlyor (Adversas nationes, v. 5 ve devam), Tim otheus bunu uradan kardn ileri sryor: ev reccmdits antiquitaturt Ubris et ev ntms mysteriis. Pausanias'n anlatt Pessinustaki yknn aka ayns. 189 Pausanias, vii. 17; Juliat. Orat. v. 177 B. 190 Ovid. Metan. x. 103 ve devam. 191 enlik hakknda zellikle bkz. M arquardt. Rmisehe Staatsverwaltung, iir. 370 ve devam: D arem berg ve Saglio. Dictionnaire des Antiquits grecques et romai nes, i. s. 1685 ve devam; ("Cyble" maddesi); W. M annhardt, Antike Wald-und Feldkulte, s. 291 ve devam; ve Baumkultus, s. 572 ve devam. 192 Julin, Orat. v. 168 C; Joannes Lydus, De mensibus, iv. 41: Arnobius. Advers. nationes, v. cc. 7. 16 ve devam; Firmieus M aternus. De errore profan. relig. 27, 193 Julin 1. c. ve 169 C. 194 Trebellius Poio, Claudias, 4: T ertullian, Apoioget. 25. teki gnderm eler iin bkz. M arquardt, Le. 195 Diodoros, iii. 59; Firmieus M aternus. De eir, profan. relig. 3; Arnobius. Advers. nat. v. 16: Schol. Nicander zerine, Alex. 8; Servius: Vergilius zerine, A en. ix. 116; A rrian, Tactica, 33, Firmieus M atera usta anlatlan tren, c. 22 (geceleri bar

naa yukarda sylenen kutsal koruyucu nesne konur, gzya dklr... mezara koru yucu bir dol yerletirilir, gvdeye dvmeler yaplr... ) e. 3te daha ksa bir ekilde
deindii, A ttise yas ve gmme treni olabilir.

286

TANRIYI LDRME

(25 M art) Sevin enliiydi (Hilaria), bunda A ttisin dirilii kutlan yordu belki de en azndan diriliinin kutlanmasnn lmnn hem en ardndan yapld anlalyor.1 9 6 R om a enlii, Almo deresi ne bir tren alayyla 27 M art gn kapanrd, tanrann bir kz arabas, tasviri ve dier kutsal eyalar derede ykanrd. Fakat tanr ann bu ykanmasnn Asyadaki yurdundaki enliin de bir bl mn oluturduu biliniyor. D ereden dnnce, araba ve kzler taze bahar iekleriyle sslenirdi.19 7 A ttisin bir aa-ruhu olarak zgn karakteri, sylencesinde ve treninde am aacnn oynad rolden aka ortaya kyor. O nun am aacna dnm bir insan olduu yks, mitolojide o kadar sk rastladmz eski inanlarn aka akla uydurulmas giri im lerinden biridir yalnzca. Onun aa kkeni ayrca, erden bir kz dan doduu, kzn gsne olgun bir badem ya da nar koyarak gebe kald yksnde de bildiriliyor.1 9 8 am aacnn m enekeler le ve yn eritlerle sslenmi olarak orm andan getirilmesi, ada halk-trelerindeki Mays-aacnn ya da Yaz-aacnn getirilmesine denk dyor; am aacna balanan tasvir ise aa-ruhun ya da A ttisin ifte temsilinden baka bir ey deildi. M enekelerin ve
^Hilaria konusunda bkz. Macrobius, Sanm, i. 21. 10; Julian, Orat. v. 168 D. 169 D: Damascius. Vita sdan, Photiusda s. 345 A 5 ve devam, ed. Bekker. Dirili zerine bkz. Firmieus M aternus. 3, Figyallar, kralielerine olan sevgilerini yllk matem trenleriyle kutsallatrdlar; kadnlarnn taknlklarn yattrmay ya da pi manlk yollar arayarak yeniden yaama kavuturmay dndkleri lyii gmmeden ksa bir sre nce birtakm din ilemlerim uyguladlar... kendi lmz diyerek onun serpilen dllcyici tohumlarnn her yl yeniden toplandna, yemden yaama kavutu una mandilar... onlarn lyle ilgili birtakm dollen vard, bunlar da mezar idoli't, l gmmeyle ilgili idol, dvme idoli't gibi nesnelerdi. Ayrca, kar. a.g.y., 2 2 . 1dolum sepelis. dolum plangis, idolm de sepultura profers et miser cm laec fcceris qaudes;
ve Damascius. 1. c... Bu son pasaj. Firmieus Maternustaki kuralla karlatrldn da. c. 22.

Onun znde doutan, bir kiinin deil Btn iyilikseverlerin koruyucu gc sakldr
Firm icus'un anlatt trenin, c. 22. A ttisin dirilii olmasn olas klyor. 197 Ovid. Fast. iv. 337 ve devam; A m m ianus Marcellims. xxiii. 3. teki gn derm eler iin bkz. M arquardt ve M annhardt. 11. cc. 198 Pausanias. vii. 17; Arnobius. Adv. nationes, v. 6; kar.. Hippolytos. Refut. omn. haeres. v. 9. s. 166. 168.

A T T IS

287

tasvirin trenin hangi aamasnda aaca baland sylenmiyor, fakat biz bunun taklit lmden ve gmlmeden sonra yapldm varsaymak zorundayz. Tasvirinin aaca balanmas ancak o zaman onun aa eklinde yeniden yaama dnnn bir temsili olabilir di, tpk lm tasvirinin gmleinin bir aacn zerine braklmn bitki ruhunun yeni bir biimde canlanmasn temsil edii gibi.1 '99 Tas vir aaca balandktan sonra bir yl saklanr, sonra yaklrd.2 0 0 Bunun bazan Mays-direiyle yapldm daha nce grm tk;2 0 1 imdi de, hasatta yaplan tahl-ruhu tasvirinin ou kez gelecek yln haatnda yeni bir tasvirle deitirilinceye kadar saklandm greceiz. Tasviri bu biimde bir yl saklayp ertesi yl yenisiyle deitirmenin ilk balangtaki amac hi kukusuz bitki-ruhunu taze ve canl tutmakt. Kybelenin tasvirinin ykanmas belki de bir yamur bysyd, tpk lm n ve Adonisin tasvirlerinin suya at l gibi. Attisin, genel olarak aa-ruhlar gibi, rnn bymesi zerinde etkili olduunun sanld, hatta rnle zdeletirikiii anlalyor. Onun belgelerinden (epithet) biri "ok bereketli" idi; ona "rnn biilmi yeil (ya da sar) baa" diye seslenilirdi; ek tii aclarm, lmnn ve yeniden diriliinin yks, oraknn yara lad, am bara gmd ve topraa ekilince yeniden yaama kavu an olgun dane olarak yorumlanrd.2 0 2 Ona tapnanlar bitkilerin tohumlarn ve kklerini yemezlerdi,2 0 3 tpk Adonis trenlerinde kadnlarn bir deirmende tlm tahl yemekten kanmalar gibi. Bu tr eylemler, tanrnn yaamn, ezilmi paralanm vcu dunu saygszca paylama olarak kabul ediliyordu belki de. Yaztlardan anlalyor ki, yce Kybele rahibi hem Pessinusta hem de R om ada hep Attis diye adlandrlyordu.2 0 4 Dolaysyla her
199 Bkz. s. 256 ve devami. 2 p jrrmcus Maternus. 27. 201 Bkz. s. 84. 202 Hyppolytos. Ref. omn. haeres. v. cc. 8. 9, s. 162, 168: Firmicus M aternus, De enore prof. relig. 3. 203 Julian. Oral, v, 174. A.B. 04 D uncker, Geschichte des Ahcrihwns , i. 456. not 4; Roscher, Ausfhrliches Lexikon d. 'riech, it. rm. Mythologie, j. c, 724. Kar?. Polybius, xxii. 20 (18).

288

TANRIYI LDRME

yl yaplan festivalde yce rahibin, sylencese! Attis roln oynad n sylemek, akla yakn bir varsaymdr.205 Kan G nnde kollarn dan kan akttn, bununsa A ttisin am aacnn altnda kendine verdii lm cezasnn takliti olabileceini grmtk. A ttisin bu trenlerde bir tasvirle temsil edilmesi bu varsayma aykr bir ey deildir; nk kutsal varln nceleri yaayan bir kiiyle, daha son ra da tren sonunda gmlen ya da baka trl yok edilen bir tas virle tem sil edildii rnekler grm tk.206 Belki de imdi bir adm daha atp, rahibin gerekten kann aktarak kendini yalandan ldr mesinin (eer byle idiyse) baka yerlerde olduu gibi Phrygiada da, eski zamanlarda sahiden sunulan insan kurbann yerini aldn varsayabiliriz. Phrygia ile ilgili btn sorularda yetkesi tartmasz kabul edilen Profesr W .M .Ramsay, bu Phrygia trenlerinde "tanr nn temsilinin, her yl, belki de tpk tanrnn kendisinin l gibi, vahi bir ekilde ldrld fikrindedir.207 Strabondan bildiimi ze gre208 Pessinus rahipleri, bir zam anlar rahip olduklar kadar kraldlar da; dolaysyla grevleri her yl halklar ve dnya iin lmek olan o kutsal krallar ya da rahipler snfndan olabilirler. H er yl ldrlen bir bitki tanrs olarak Attisin temsili, kuzey Avrupa halk trelerindeki vahi Adam, Kral, vb. ile talyan Nemi rahibine kout tutulabilir.

6 Osiris
Eski Msrn byk tanrs Osirisin, ylda bir lm ve dirilii nin, birok lkede kutlanmakta olan bitki tanrsnn kiiletirmele rinden biri olduuna inanmak iin baz nedenler var gibi grn yor. Fakat tanrlarn ba olarak teki tanrlarn niteliklerini de
205 Bu varsaym H enzen'indir, Armal. d. nsi. 1856. s. 110, Roscher. Ic .d e aln l. 200 Bkz. s. 86, 226.

207Encyclopaedia Bntanica'da "Phrygia" maddesi, dokuzuncu basn, xviii. 853.

OSRS

289

zerine alm gibi grnyor; yle ki, karakteri ve trenleri bir ayr k eler karm aas sunuyor bize, elimizdeki bu kadar az kantla bunlar snflandrmann olana yok. Bununla birlikte, Osirisin, ya da hi olmazsa birletirildii tanrlardan birinin, Adonise ve Attise benzer bir bitki tanrs olduu grne destek salayan olgulardan bazlarm bir araya getirm ek zahm ete deebilir. Sylencesinin ana izgileri yle:209 Osiris, yeryz tanrs G ebebin oluydu (ya da baka abcyle yazldnda, Seb).2 U ) Yery znde egemenlik srerken, Msrllar yabanllktan kurtarm, onla ra yasalar vermi ve tanrlara tapmay retmiti. Onun zamann dan nce, M srllar yamyamm. Fakat Osirisin kz kardei ve kar s sis, yabani ekilde byyen buday ve arpay bulur, Osiris de halkna bu danelerin tarmn retir, o gnden sonra yamyaml terk ederler ve tahl besi dzenine geerler.2 1 1 Bundan sonra Osiris btn dnyay gezer, nereye gittiyse uygarln nimetlerini yayar. Fakat yurda dnnde, kardei Set (Yunanllar Typhon derler) yet mi iki kiiyle birlikte bir komplo hazrlar ona, ok gzel sslenmi bir sanda kapatr onu, sand iviledikten ve eritilmi kurunla lehim ledikten sonra Nil nehrine atar. Sandk yzerek denize ular. Bu olay A thyr aynn on yedinci gn olmutur. sis m atem e gir er, bir trl teselli bulamayarak dolar, kocasnn vcudunu arar, en sonunda onu Suriye sahilinde, Byblos kentinde bulur, dalgalarla oraya kadar srklenmitir sandk. Bir erica aac bitmi ve sand gvdesi iine almtr; Byblos kenti Kral aaca hayran kalp onu kestirmi ve sarayna stun olarak diktirmitir. sis kraldan aacn gvdesini am a izni alr, iinden sand kararak yurduna getirir. Fakat D eltada Butus kentindeki olu H orusu ziyarete giderken
209 Sylence, birleik bir biimde, yalnzca Plutarkhostan biliniyor, sis et Osi ris, cc. 13-19. M sr kaynaklarndan elde edilen baz ek ayrntlar A dolf Erm an'n Aegypten und Aegyptisches Leben im Altertumda bulunabilir, s. 365 ve devam. 210 Le Page Renouf, Hibbert Lectures, 1879, s. 110; Brugsch, Religion und Mythologie der alten Aegypter, s. 614; Ad. Erm an, 1. c.; Ed. Meyer, Geschichte des AlterUms, i. 56 ve devam. 211 Plutarkhos, isis et Osiris, 13; D iodoros, i. 14; Tibullus, i. 7, 29 ve devam.

290

TANRIYI LDRME

sand geride brakt iin, dolunayda domuz avlarken Typhon tarafm dan bulunur.21 2 Typhon, Osirisin vcudunu tanr ve on drt paraya ayrarak etrafa serper. sis, papirs bir tekne iinde batak lklarda dolaarak paralan arar, her paray bulduka gmer. te bu yzden M srda Osirisin birok mezar bulunmaktadr. Bakala r, Osirise birok yerde birden taplabilsin ve bir de Typhon gerek vcudu buhm asm diye, sisin her kentte Osirisin vcuduymu gibi bir tasvirini braktm sylemektedir. D aha sonra olu H orus Typhona kar dvr, onu vener ve smsk balar. Fakat sis kendisi ne teslim edilmi olan Typhonu zer ve serbest brakr. Bu H orusu kzdrr ve tac anasnn bandan ekerek alr; fakat K e r mes tacn yerine kz ba eklinde yaplm bir mifer koyar. Typ hon daha sonra iki arpm ada daha yenilir. Sylencenin bundan sonraki blm nde H orusun bedeninin paralara ayrlmas ve sisin bann kesilmesi anlatlyor. Osiris sylencesi hakknda bu kadar bilgi yeterli. Ylda bir yap lan lm ve gm me trenleri hakknda ne yazk ki ok az ey biliyo ruz. Yas be gn sryordu213, Athyr2 1 4 aynn 8inden 12sine kadar. T renler "topran srlmesi"yle, yani Nilin sular alalm a ya baladnda tarm alanlarnn almasyla balard. teki tren ler Osirisin paralanm vcudunun aranmasn, bulunmasndan duyulan sevinci ve saygyla gmln ierirdi. Gm m e treni Kasmn l l inde olur, ayin kitaplarndan atlar okunarak yaplrd. M odern alarda birou bulunmu olan bu atlar sis ile O sirisin
212 Plutarkhos, isis et Osiris, 8. 213 Brugsch'a gre, a.g.y., s. 617. Plutarkhos, a.g.y., 39.. A thyr aynn Tsinden balayarak d rt gn srdn sylyor. 214 skenderiye ylnda A thyr ay Kasma denk dyordu. Fakat eski Msr yl karmak olduu iin, yani ekgtin kullanmad iin, her enliin gkbilimsel tarihi, gkbilimsel yl tam b ir evrim yapncaya kadar her yl deiik gne rastlard. Bu yz den, takvim sabit hale getirilince A thyr ay Kasma denk geldii iin, O sirisin lm gnnn balangta hangi tarihte yapld hakknda b ir tahmin yrtlem iyor. Bylece M srda hasat Kasmda deil Nisan da olmasna karn, bunun ilk balan gta bir hasat enlii olmas pekl olanakldr; Parthey: Plutarkhos zerine, isis et Osiris, c. 39.

OS/RIS

291

Eski Msrn ulu tanrs Osiris, bitki tanrsnn kiiietirilmilerinden biriydi.

292

TANRIYI LDRME

ahin bal bir tanr olan Horus, resim de yannda grlen O sirisin oluydu.

OSRS

293

kz kardeleri Nephthy Terin azndan yazlmtr. Brugsch, bunlarn "aka, Adonis trenlerinde, lm tanr zerine sylenen atlar anmsattn" sylyor.215 Ertesi gn neeli Sokar enlii vardr; Sokari, ahin bal Osiris ile M emphise dua edilirken kullanlan addr. O gn btn o tantanah bayraklar, tasvirler ve kutsal arm a larla tapm aklar dolaan arbal rahip alaylar, eski M srda gr lebilecek en grkemli gsterilerdi. Btn enlik 16 Kasm gn Tat, tat, ya da ded direinin dikilmesi diye adlandrlan zel bir din sel trenle biterdi.216 Bu direin tepesinde, bir gemi direinin yatay kollar ya da bir stunun zerine yerletirilmi balklar gibi apraz kollar olan bir stun olduu anlalmaktadr antlardan.217 Bir Teb mezarnda, kraln kendisi, yaknlarnn ve bir rahibin yardmyla, direin ykseltildii iplere aslm ekerken gsteriliyor. Bu direk, en azndan daha sonraki Msr tanrbiliminde, Osirisin omurgas olarak yorumlanrd. Yapraklar syrlm bir aacn bilinen temsili de olabilir pekl; ve eer Osiris bir aa-ruhu idiyse, bir aacn plak gvdesi ve dallar doallkla onun omurgas olarak tanmlana bilir. yleyse stunun dikilmesi, E rm ann yorumuna gre, Osi risin diriliinin bir temsili olabilirdi; Plutarkhostan rendiimize gre onun mysterialarnda kutlanm aktadr bu da.218 Belki de, Plutarkhosun enliin nc gnnde (Athyr aynn 19uncu gn) yapldn syledii bu tren de yeniden dirilii gsteriyor olabilir. O gn rahiplerin kutsal sand denize kadar tadklarm sylyor. Sandn iinde, ime suyu doldurulmu altn bir tabut olurdu. O zaman Osirisin bulunduunu barrd birisi. Sonra biraz toprak
215 Brugsch, i. c. Bu atlarn bir rnei iin bkz. Brugsch, a.g.y., s. 631 ve devam; Records o f the Past, ii. 119 ve devam. O siris'in bulunmas ve gmlmesi yl lk trenleri iin bkz. Firmicus M aternus. De m o re p r o f ananm regionum, 2. 3; Servius: Vergilius zerine, Aen. iv. 609. 216 Brugsch, a.g.y., s. 617 ve devam: Erman, Aegypten und aegyptisches Leben im Altertum, s. 377 ve devam. 217 Erm an, i.e.; Wilkinson. Manners and Customs o f the A ncient Egyptians (Londra, 1878), iii. 68, 82; Tiele, History o f the Egyptian Religion, s. 46. 218 Plutarkhos. Isis et Osiris, 35.

294

TANRIYI LDRME

suyla kartrlr, oluan ham urdan yarm ay eklinde bir tasvir yap lr, zerine giysiler giydirilir, sslenirdi.2 1 9 Osiris sylencesinin ve treninin Adonis ve Attisinkilere genel benzerlii ak. durum da da, zamansz ve kanl lmne onu seven bir tanra tarafndan yas tutulan ve tapm anlar tarafndan yl da bir anlan bir tanr gryoruz. nsanlara tahln kullanlmasn ilk reten olduu sylencesi ve yllk enliinin topra srmekle balamas, bir bitki tanrs olarak Osirisin karakterini ortaya kar yor. Onun asma yetitirilmesini de balatt syleniyor.2 2 0 Philaede ki byk sis tapm anda Osirise ayrlm blm elerden birinde, Osirisin l vcudu, zerinden fkran tahl saplaryla gsteriliyor, bir rahip elinde tuttuu bir su kabndan saplar suluyor. Hem en yanndaki yaztta unlar yazl: "Geri dndrc sulardan fkran, gizemlerin Osirisinin, o ad konulamayanm eklidir bu."2 2 1 Osirisi tahln kiiletirilmesi olarak temsil etm ek iin bundan daha resim se! bir anlatm bulunam azd gibime geliyor; oysa yaz bu kiiletir menin tanrnn gizemlerinin z, yalnzca erginlenenlere aklanan en derin bir giz olduunu sylyor. Osirisin sylencesel karakterini saptam ada bu anta ok byk arlk vermek gerekir. Paralanm kalntlarnn yeryzne sald sylencesi ya tohum ekmenin ya da danelerin savrulmasnn mitsel bir anlatm biimi olabilir. sisin, Osirisin kesilmi kol ve bacaklarm bir kalbura koyduu yks ikinci yorumu destekliyor.2 2 2 Ya da sylence, bir insan kur ban kesip (belki de tahl-ruhunun temsilcisi olarak kabul edildii iin) etini datma ya da bereket salamak iin kllerini tarlalara serpm e tresinin bir kalnts olabilir. ada Avrupada "lm" figrnn bazan para para edildiini, paralarn daha sonra r nn iyi bymesini salamak iin tarlalarda yakldn grm tk.2 2 3 lerde, aym ekilde davranlan insan kurban rnekleriyle kar laacaz. Eski M srllarla ilgili olarak, M anethonun yetkesine dayanarak, kzl sal erkekleri yaktklarn ve kllerim savurucu
z19 Plutarkhos. isis et Osiris, 39. 220 Tibullus. i. 7, 33 ve devam. 221 Brugsch, a.g.y., s. 621. 222 Servius: Vergilius zerine. Georg. i. 166. 223 Bkz. s. 259.

OSRS

295

yelpazelerle evreye satklarm reniyoruz.2 2 4 Bu trenin, kimileri nin akima gelebilecei gibi, hncm yabanclardan almann bir yolu olmad bunlar arasndaki kzl sallar, Msrllar arasndakinden genellikle daha oktu kurban edilen kzlerin de krmz olduu gereinden ortaya kyor; bir hayvann zerinde bir tek siyah ya da beyaz kl bulunmas, onun kurbanlk snfndan karl mas iin yeterdi.2 2 5 yleyse insan kurbanlarn kzl sal olmas kurald belki de; bunlarn genellikle yabanc olmas bir rastlantdan baka bir ey deildir. Eer, sandm gibi, bu insan kurbanlar rnlerin bymesini hzlandrmak amacyla kurban ediliyor idiyse ler kllerinin havaya savrulmas da bu gr destekliyor gibi grnyor krmz sal kurbanlar belki de tahl danesinin altn rengini simgelemeye en uygun olduklar iindi. nk bir tanr can l bir insanla temsil edildiinde, insan temsilcinin tanrya benzerlii sansna dayanarak seilmesi doaldr. Bundan dolay eski Meksika lIlar, msrn, ekim zamanyla hasat arasnda tm bir yaam srecin den getiini dnerek, msr dikildiinde yeni domu bebekleri, filiz verdiinde biraz daha byk ocuklar kurban ederlerdi, yal erkekleri kurban ettikleri msrn tam yetime zamanna kadar by le srerdi bu.226 Osirisin bir ad da "tahl" ya da "hasat" idi;227 eski ler bazan onu tahln kiiletirilmii olarak aklarlard.22 5 Fakat Osiris yalnzca bir tahl-ruhu deildi; avn zamanda bir aa-ruhu idi ve belki de bu ilk karakteriydi onun; nk, daha
224 Plutarklos. his et Osiris, 73. kar. 33; Diodoros, i. 88. Plutarkhos, a.g.y., 31; H erodotos, ii. 38. 226 H errera. alnt yapan: Bastian. Clturlcinder des altcn Amerika, ii. 639. 247 Lefebure. Le Myhe Osirien (Paris. 1874-75), s. 188. m Firmicus Materns, De erroreprofanarmt rcligionum, 2, 6, Osirisin dllcyici tohumlan denen nesneler, onu koruma amacyla, uygun bir ynteme gre yeniden

toplanr, bu dank tohumlarn topran scaklyla diri kaldna inanlr: topraa dalan bu dirilik gc tayan tohumlarda yeniden yaama dnme, yeniden biterek yeryiizi'tnc canllk getirme yetenei vardr. Bu tohumlar, bylecc, her yl ortalk snn ca yeererek topraktan fkrr, dalan tohumlardan yeni bir yaam ortaya kar, Osi ris'in lsnde sakl kaldna inanlan yaama gcnn, serpilen tohumlarla korun duuna inanlr, yle sylenir, bu nedenle yeni bir kuak onaya kar... Osirisin serpi len tohumlarndan yaama kavuma, yeniden dirilme olaynn doal bir gerek oldu u inana yaygndr. Eusebius . Praepar. Evang. iii. 11, 31. O, buiin mutluluun, sevin cin, kalcln koruyucusu olarak nitelenir, onda yeniden yaama kavuma gcii sakl dr. (M etinde Yunanca.)

296

TANRIYI LDRME

nce grdmz gibi, tahl-ruhu, eski aa-ruhunun bir uzantsn dan baka bir ey deil gibi grnyor. Br aa-ruhu olarak karak teri Firmicus M aternusun anlatt bir trende ok resimsel olarak temsil edilmiti.229 Bir am aac kesilir, ortas oyulurdu, buradan kan odunla bir Osiris tasviri yaplrd, daha sonra bu tasvir, aa cn oyuunda "yaklrd". Burada da, iinde kiisel bir varln otur duu bir aa kavramnn bundan daha ak bir biimde nasl anlat labileceini dnmek zordur. Bu ekilde yaplan Osiris tasviri bir yl sreyle saklanr, daha sonra yaklrd, tpk am aacna tutturu lan Attis tasvirine yapld gibi. Firmicus M aternusun anlatt gibi aac kesme treninden Plutarkhos da sz ediyor gibi.230 Belki de sylencedeki erica aac iine kapatlm olan Osirisin vcudu nun bulunmasnn ei bir trendi bu. Yllk Osiris enliinin kapan nda Tatu direinin dikiliinin,2 3 1 Firmicusun anlatt trenle ede er olduunu varsayabiliriz; sylencede erica aacnn Kraln sara ynda bir stun oluturduu anmsanacaktr. Attis trenlerindeki bir am aac kesip ucuna bir tasvir tutturulm as gibi benzeri bir tre gibi, bu tren de, en bilineni Mays-direinin eve tanmas olan trenler smfmdand. zel olarak am aacna gelince, Denderahta Osirisin aac kozalakh bir aatr, Osirisin vcudunun iin de bulunduu sandk da burada bir aa iine kapatlm olarak temsil ediliyor.232 Bir am kozala ou kez antlarda Osirise sunu lurken gsteriliyor, Louvredan bir uzman da Osiristen kan bir sedir aacndan sz ediyor.23 3 Firavuninciri ve lgn da onun aala rdr. Yaztlarda Osirisin onlarn iinde oturduundan sz edili yor;2 3 4 anas Nut ise ou kez bir firavuninciri olarak temsil edilir.23 5
229 A.g.y., 27, paragraf 1. 230 sis et Osiris, 21. 42, 231 Bkz. s. 293. 232 Lefebure, Le Mythe Osirien, iv. 66 ve 72. 233 Lefebure, a.g.y., s. 195, 197.

s.

194. 198, M arietteye gnderm e, Denderah,

234 Birch. W ilk in so n in Manners and Customs o f the Ancient Egyptiansna (Londra, 1878), iii. 84. 235 Wilkinson, a.g.y., iii, 63 ve devam; Ed. Meyer, Geschichte des Alterthums, i. 56. 60.

OSRS

291

B ir Msr kurban treni

298

TANRIYI LDRME

Plaoe of Sacrfce sho\mu> tieiho


yf ih e S ca a /'Jkrf.
M _____________________ tt> Sj>

*ctt.dittg'U,U \ett)i8Stojk

rta sm (>RtKeWefft .e thjEi ajrem? Stqs

Bir Meksika kurban tapna: zgn kurban saraynn ykntlar vc planlan.

OSRIS

299

H ow 'da (Diospolis Parva) bir m ezarda bir dgm aac O siris'in san dnn zerine glge yapar biimde gsterilmi; Philaede byk sis tapm anda sylencesel Osiris yksn gsteren bir sra hey kelde, bir lgn aac, iki adam zerine su dkerken izilmi, Brugsch, bu son ant zerindeki yaznn, yeryznn yeilliinin aa cn yeilliiyle ilikili olduuna, heykelinse Philaedeki Osirisin mezarm gsterdiine inanld konusunda kukuya yer brakmad n sylyor; Plutarkhos, sand, herhangi bir zeytin aacndan ok daha uzun olan methide bitkisinin glgelediini sylyor. Bu heykelin, Osirisin, iinden kan tahl baaklaryla temsil edildii ayn blmede olduu grlebilir.236 Yaztlarda Osirise "aacn iin deki" ya da "akasyann iindeki yalnz adam" vb. deniyor.23' Antlar da bazan bir aala ya da bitkilerle kapl bir mumya olarak grn yor.23* Ona tapnanlarm meyva aalarm yaralamasnn yasaklan mas, Osirisin aa-ruhu karakteriyle; gneyin scak topraklarnda sulama iin o denli nemli olan su kuyularn kapatm alarna izin verilmemesi de onun genel olarak bir bitki tanrs karakteriyle uyu uyor.2 3 9 Tanra sisin ilk anlamn belirlemek, kardei ve kocas Osi risinkini belirlemekten ok daha zor. Onun sfatlar ve belgeleri o kadar ok saydayd ki, hierogliflerde "ok adl", "bin adl", Yunan yaztlarndaysa "on bin adl" deniyor ona.24 0 Tiele, "sis karakterinin nce hangi doal grngy gsterdiini kesinlikle sylemenin
236 Wilkinson, a.g.y., ii. 349 ve devam: Brugsch, Religion rtd Mythologie der alien Aeg ptcr, s. 621; Plutarkhos. sis et Osiris, 20. Plutarkhos'ta I.e. Parthey xvpKi)% szcn olarak okumay neriyor, b varsaym Wil kinson laratm dan kabul edilmi grnyor, l.c. 23 ' Lefbure L e mvthc Osirien, s. 191. 238 Lefbure, a.g.y., s. 188. !9 Plutarkhos, Isis a Osiris, 35. isis ve D em eter sylencelerinin birbirine uydu u noktalardan biri, her iki tanrann da kayp sevgililerim ararken, zgn ve yor gun bir kuyunun kenarnda oturuyor olm alardr. Bundan dolay, Eleusiste ergin lenmi olanlarn bir kuyu zerine oturm alar yasakt. Plutarkhos, Isis et Osiris, 15; Hom eros. Hymn to Demeter, 98 ve devam: Pausanias. i. 39, f: Apollodoros, i. 5, 1; Nicander. Theriaca, 486: Clemens Alex., Protrcpt, ii. 20. 240 B urgsd, Religion and Mythologie dcr alien Aegyptcr, s. 645.

300

TANRIYI LDRME

bugn olanaksz olduunu" akyreklilikle itiraf ediyor.2 4 1 Mr. Renouf, sisin afak demek olduunu sylyor,242 fakat bu belirle me iin herhangi bir neden vermiyor. Onda bir tahl tanras gr memiz iin en azndan baz nedenler var. Dayand yetkenin Msr l tarihi M anetho olduu anlalan Diodorosa gre, budayn ve arpann bulunuu sise balanm akta ve bu tanrann enliklerinde, onun insanlara balad iyilikleri anmak iin bu rnlerin baak lar tanmaktayd. Ayrca, hasat zaman, Msr oraklar ilk saplar kesince bunlar yere yatrr ve gslerini dverler, bir yandan da alayarak sisi arrlard.243 Yaztlarda ona verilen belgeler ara snda, "gk ekinin yaratcs", "yeillii yeryznn yeilliini and ran yeil" ve "ekmein sahibesi" gibileri var.244 Brugscha gre, o "yeryzn rten bitkilerin taze yeilliinin yaratcs olmakla kal mayp, ayn zamanda bir tanra olarak kiilemi yeil ekin tarlas nn kendisidir."24 5 Bunu "ekin tarlas anlamna gelen belgeleri de doruluyor, Coptic dilinde hl duran bir anlam dr bu.246 Yunanl lar sisi ekin-tanrasnn bu karakteriyle anlyorlar, bunun iin de onu D em etere e tutm ulard.247 Bir Yunan yaztnda o "yeryz nn meyvalarm douran", "ekin baaklarnn anas" olarak betimle niyor;2 4 8 onun onuruna bestelenmi bir ilahideyse kendinden "bu day tarlasnn kraliesi" olarak sz ediyor ve "bereketli arn bu daydan zengin izinin bakmndan sorumlu" olarak betimleniyor.2 4 9 Osiris bazan gne-tanr olarak yorumlanmaktadr; bu gr
241 C.P. Tieie, History o f Egyptian Religion, s. 57. 242 Hibben Lectures, 1879. s. III. * '43 Diodoros, i. 14. Eusebius (Praeparat. Evang. iii. 3) D iodoros'tan (i. 11-13) M sr'n eski dini zerine uzun bir pasaj aktaryor ve alntnn bana Yunanca: "Bu konuda M aneho da daha geni bilgi vardr, Diodorostan daha inandrcdr" szleri ni koyuyor: bundan D iodorosun M anetho'yu zetledii anlalyor. 244 Brugsch. a.g.y., s. 647. 245 Brugsch, a.g.v., s. 649. 2 4 f> Brugsch, l.c. 24' Herodotos, ii. 59, 156: Diodoros, i. 13, 25. 96; Apollodoros, ii. 1, 3: Tzetzes. Schol, in Lycophron. 212. z4S Aniholog. PUnd. 264, I. z4y Orphica, ed. Abel, s. 295 ve devam.

OSRS

301

m odern ada o kadar ok sayda sekin yazar tarafndan savunul m aktadr ki, buna birka szckle yant vermek gerekir. Osirisin hangi kantlara dayanarak gnele ya da gne-tanrsyla zdeleti rildiini aratrrsak, kantlarn ok az sayda, kesinlikle deersiz olmadklar zamansa nitelike kukulu olduu grlecektir. Msr dini zerine yazan klasik yazarlarn tanklklarn toplayan ve incele yen ilk aratrmac olan alkan Jablonski, Osirisin gne olduu nun birok ekilde gsterilebileceini; bunu kantlayacak ok sayda tanklk retebileceini, ama hibir bilgili insan bunun cahili olmad iin byle bir ie girimenin gereksiz olduunu sylyor.25 0 Alnt yapma alakgnllln gsterdii yazarlardan, Osirisi gnele aka zdeletiren ikisi yalnzca Diodoros ile M acrobiustur. D iodorosdaki pasaj yle:25 1 "Msrn ilk halk gkyzne bakar ken, evrenin yapsndan korku ve aknla dp, gne ve ay diye sonsuz ve kadim iki tanr olduunu dndler ve bunlardan gne e Osiris, ayaysa sis adn verdiler." Diodorosun bu tmcedeki kay na M anetto bile olsa, olduuna inanm ak iin bir neden de var nk,252 fazla bel balanamaz bu fikre. nk Msr dininin ilk kkenlerinin dpedz felsefi, bu yzden de ge bir aklamasdr bu; bize, ilkel halklarn kaba sylencelerinden ok K antm yldzl gkler ve ahlk yasas hakkmda sylediklerini anmsatyor. Jablons kinin ikinci yetkesi Macrobius bundan daha iyi deil, hatta daha kt. nk Macrobius, btn tanrlar ya da ounu gnee bala yan byk sylencebilimci ailesinin babasyd. Ona gre M erkr gneti, Mars gneti, Janus gneti, Satrn gneti, Jpiter de yle, Nemesis de, Pan, vb. de yle.253 Bu nedenle onun Osirisi gnele zdeletirmesi doal bir eydi.254 Fakat Profesr Maspero nun o denli itenlikle ilan ettii, btn tanrlarn gne olduu ("Commc tous les dieuc, Osiris est le soleil")255 genel ilkenin dnda,
250 Jablonski, Panheon A gaptiorum (Frankfurt, 1750), i. 125 ve devam. 251 i. 11. 252 Bkz. s. 300. N ot 243. 253 Bkz. Satrnalia, bk. i. 254 Satrn, i. 21, 11. 25:1 Maspero, Histoire ancienne despeuples de l'Orient (Paris, 1886), s. 35.

302

TANRIYI LDRME

M acrobiusun Osirisi zellikle gnele zdeletirmek iin gstere cei fazla kamt yoktur. Osirisin gne olmas gerektiini, nk onun simgelerinden birinin gz olduunu ileri sryor. ncl (premise) doru,256 fakat bunun sonula ne ilgisi olduu ak deil. Osi risin gne olduu fikrini Plutarkhos da sylyor257 am a kabul etmi yor, Firmicus M aternusa gnderm e yaplyor.258 ada Msrbilimciler arasnda Lepsius, Osirisi gnele ele tirm ede daha ok D iodorosun biraz nce alntladmz pasajna gveniyor gibi. Fakat ayn zamanda unlar ekliyor: "antlar da gs teriyor ki, Osiris ok eskiden R a olarak anlalrd bazan. Bu niteli inden dolay llerin Kitabnda bile Osiris-Ra diye arlrd, sis ise ou kez R ann krallk ei" diye adlandrlrd.259 R anm hem fiziksel gne hem de gne-tanrs olduu elbette tartmasz; ama Lepsius gibi byk bir bilim adamnn yetkesine ne kadar sayg duyarsak duyalm, byle bir zdeletirmenin, Osirisin ilk balan gtaki karakteri iin kant olarak alnp alnamayaca kukuludur. nk eski M srn dini260 yerel tapm larn bir birlii olarak tanm lanabilir, bunlar birbirlerine kar belli lde bir kskanlk hatta dmanlk srdrm elerine karn yine de politik merkeziyetilik ve felsefi dncenin birbirine karmas, birbiri iinde erimesi gibi bir olaym etkisi altndaydlar hep. Dinin tarihi daha ok, bu zt gler ya da eilimler arasndaki atmadan ibaret gibi grnyor. Bir yandan, yerel tapmlar btn kendilerine zg zellikleriyle, anmsanamayacak kadar eski gemiten nasl gelmise yle, taze, sivri ve canl korumak gibi tutucu bir eilim vard. te yandan, hal256 Wilkinson, Manners a n d Cstoms o f the A ncient Egyprians (Londra, 1878). iii. 353. 257 Isis et Osiris, 52. 258 De errore profan, religionum. 8. 259 Lepsius, "U eber den ersten aegyptischen G tterkreis und seine geschicht lich -m ythologische E ntstehung, "Abhandlungen der kniglichen A kadem ie der Wis senschaften zu Berlin, 1851, s. 194 ve devam. 260 B urada M sr dini tarihi zerine ileri srlen grler. E rm an n Aegypten und aegyptisches Leben im A ltertum undaki ksa tanm a dayanyor, s. 351 ve devam.

OSRS

303

km gl bir merkezi hkm et altnda kaynamasnn kolaylatrd , nce bu yerel farkllklarn sivri kenarlarm trplemek, en sonunda da onlar tam amen ykp bir tek ulusal din iinde birletir mek gibi ilerlemeci bir eilim vard. Tutucu parti, belki halkn byk ounluunu saflar iinde birletiriyor, onlarn nyarglarm ve sevgilerini, ta ocukluktan beri tapmaklar ve dinsel trenleriyle tan olduklar yerel tanrlar lehine smscak kucaklyordu; halkn, eski birliin sevimli yznn etkisi altnda deimeye kar isteksizli i, tapmaklarn herhangi bir biimde kmesiyle maddi karlar mutlaka zarar grecek olan yerel rahipler snf kendilerini daha az dnm olsalard daha da glenebilirdi. te yandan, gleri ve utkular ulusun politik ve dinsel ynden birlemesiyle artm olan krallar dinsel birlemenin doal savunucular idiler; ve abalan, yerel dinsel trenlerdeki barbarca ve bakaldrc birok eden sar slmamas olanaksz olan kltrl ve dnen aznln yardmn da grecekti. Byle durum larda her zaman olduu gibi, dinsel birle me sreci, eitli yerel tanrlar arasndaki gerek ya da hayali ben zer noktalarn bulunmasndan .bunlarn ayn tanrnn farkl ad ve belirtilerinden baka bir ey olmadklar ilan ediliyordu derinden etkilenmi grnyor. lerinde ok sayda kk tanrlar topladklar iin ekim odaklar olarak etki gsteren bu tanrlar arasnda en nemlisi hi kukusuz gne tanrs Ra idi. Msrda gemite onunla zdeleti rilmeyen ok az tanr olmu. T ebli Ammon, Doulu Horus, E d fu iu Horus, Elephantineli Chnum, Heliopolisli A tum a hep bir tanr: gne tanrs olarak baklrd. Su tanrs Sobk bile, timsah ekline karn, ayn kaderi paylamaktan kurtulamamt. G erek ten de bir kral, IV. Am enhtep, bir vuruta btn tanrlar bir kenara itip onlarn yerine bir tek tanry: "gnein byk canl tekeri"ni koyma grevini stlendi.2 6 1 Onuruna bestelenm i ilahilerde, bu tanr "yannda bir bakas daha olmayan, gnein canl tekeri" ola rak tammr. "Uzak gkyzn, insanlar, hayvanlar ve kulan ya
261 D inde bu devrim giriimi zerine bkz. Lepsius, Verhandl d. knigl. Akad.

d. Wissensch. zu Berlin. 1851. s. 196-201; Erman, a.g.y., s. 355 ve devam.

304

TANRIYI LDRME

ratt; nlaryla gzleri glendirdii, yzn gsterdiinde btn ieklerin yaad ve byd, ykseldiinde ayrlarn yeerdii, onu grnce mest olduu, btn hayvanlarn ayaa frlad, ayr daki kularn keyifle kanatland" syleniyor. "Yllar getiren, ayla r yaratan, gnleri oluturan, saatlar hesaplayan, odur, insanlara say saydran, zamanlarn efendisidir" o. Kral, onun scaklnda tan rsal birlik iin, btn teki tanrlarn adlarnn antlardan silinmesi ni, tasvirlerinin yok edilmesini buyurdu. fkesi en ok da tanr Ammonayd, ad ve tasviri nerde bulunursa silindi; nefret edilen bu tanry anmsatacak her eyin yok edilmesi iin mezarn kutsall bile bozuldu. Carnac, Luxor ve dier yerlerdeki byk tapnakla rn koridorlarnda, rastlantyla bir ikisi dnda btn tanr adlar kaznarak silindi. Bu kraln ynetiminde kazlm hibir yazda gne dnda hibir tanrnn ad gemiyordu. A m m ondan bir ey ler bulunduu iin kendi ad A m m enhtepi bile deitirdi, onun yerine "gne tekerinin n anlamna gelen Chuen-eten adn ald. lmn iddetli bir tepki izledi. Eski tanrlar eski rtbelerini ve ayrcalklarn yeniden kazandlar; adlar ve tasvirleri eski yerlerine kondu; yeni tapnaklar kuruldu. Ama len kraln ykselttii btn tapmaklar ve saraylar yerle bir edildi; da yamalarndaki kaya m ezarlar zerine yaplm, onu ve tanrsn gsteren heykeller bile kaznd ya da alyla dolduruldu; ad artk antlarda grlmyor, btn resmi ad listelerinden dikkatle karlyordu. IV. A m enhtepin bu giriimi, geriye doru izleyebildiimiz kadaryla, Msrn dini zerinde etkili olmu olan bir eilimin bir u rneinden baka bir ey deildir. Dolaysyla, bir Msr tanrs nn ilk karakterini bulma giriimimizde balang noktasna dne cek olursak, onun teki tanrlarla, hele hele gne tanrs R a ile zdeletirilmesini fazla nemseyenleyiz. Bu zdeletirmeler, izi izlememize yardm etmek yle dursun, onu bozar ya da kartrr. Msr tanrlarnn ilk karakteriyle ilgili en iyi kant, bilindikleri kada ryla (ne yazk ki bu bilgiler olduka azdr) onlara ait dinsel tren lerde ve sylencelerde, bir de yaztlar zerindeki resimli temsillerin de aranmaldr. Osirisi bir bitki tanrs olarak yorumlarken, en ok bu kaynaklardan karlan kantlara dayanyorum.

Tahl tanras ss'e. topran verimliliini birok ynden artrmas nedeniyle sayg duyulurdu.

306

TANRIYI LDRME

sis ile O sirisin olu H orus

OSRS

307

D aha gen bilim adamlar kuandan Tiele, O sirisin gne olduu grndedir, nk "ilahilerde, babasnn tahtna k, gnein douuna benzetilmekte ve hatta onun hakknda unlar sy lenmektedir: O ufukta parhyor, ift teleinden k nlar gnderi yor, dnyay a bouyor, en yce gklerdeki gne gibi."262 Ayn nedenlerle, Marie A ntoinettein de sabah yldz tanras olmas gerekirdi, nk Burke onu Versailleda "tam ufukta, ykselmi kreyi ssleyerek ve enlendirerek sabah yldz gibi parlayarak, yaam, grkem ve sevinle dolu saraya giriyordu" eklinde anlat yor. E er bu tr karlatrmalar bir eyi kantlarsa, olsa olsa Osi risin gne olmadm kantlar. Bir karlatrma yapmak iin her zaman iki terim olmas gerekir; bir ey kendi kendisiyle karlatr lamaz. Ama Tiele ayn zamanda antlara da bavuruyor. Burada kantlar nedir? Osiris bazan, bann zerinde "Tat stunu" denilen eyle izilir resimlerde; "zerinde stun balklarna benzer eyler bulunur bunlarn, ilerinden bir tanesinin zerine kaba, gl bir yz kaznmtr." Tiele bu kaba, gl yzn "hi kukusuz, parla yan gnei temsil etmek zere izildii" fikrindedir.2 6 3 Eer her "ka zlm kaba, gl yz, parlayan gnein simgesi olarak alnacaksa, gne-tapm hi umulmadk baz yerlerde de bulunabilir. Fakat, her ey bir yana, Tiele de Jablonski gibi, sakntyla, belirsiz genelle melerin yce zemininden ayrlamyor bir trl; olur da ara sra g e r ekler dzeyine inerse, fazla uzun sre kalamyor oralarda. "Ayrnt lara inecek olsaydk," diyor, "ve ufak deiikliklere kulak verecek olsaydk, bir simgecilik ve gizemcilik okyanusunda yitip giderdik."2M De Quineeyin cinayet karsndaki tavrna benziyor bu. "Genel ilke ler neriyorum. Ama herhangi bir zel durum a gelince, hi mi hi ilgim olamaz onunla." Byle yce yerlerdeki insana erimenin bir yolu yok. M r. Le Page Renoulf da Osirisin gne olduunu kabul edi yor245, hem onun durumu Tieleinkinden de gl. nk Tiele
262 Tiele, History o f he Egypian Religion, s. 44. 263 Tiele. a.g.y., s. 46. 264 A.g.y., s. 45. 2fo Le Page Renouf, Hibbert Lectures, 1879, s. III ve devam.

308

TANRIYI LDRME

ileri srd gr iin kt kantlar retirken, Mr. Renoulf hibir ey retmiyor, bu yzden de bir trl kar klamyor ona. Baz yeni yazarlarn O sirisin gnele zdelii konusunda dayanr grndkleri temel, onun lmnn doadaki herhangi bir baka grngden ok gne grngsne uyduu yksdr. Gnein her gn grn ve kayboluunun, ok doal olarak onun lm ve dirilii sylencesiyle dile getirilebilecei kolayca kabul edilebilir bir ey; Osirise gne olarak bakan yazarlar da, sylencenin uyduunu dndkleri eyin, gnein yllk deil gn lk seyri olduunu vurgulamaya zen gsteriyorlar. Mr. Renoulf, Msr gneinin grnr hibir nedene dayanarak km lm gibi kabul edilemeyeceini aka kabul ediyor.2 * Ama her gnk l m sylencenin tem a's idi madem, neden yllk bir trenle kutlan yordu? Yalnzca bu olgu, sylencenin gn batm ve gn douu ola rak yorumlanmasn olanaksz klyor. Dahas, gnein her gn ld sylenebilirse de, para para edilmesini hangi anlam da yorum layabiliriz.2 6 7
260 Hibbert Lecutres, 1879, s. 113. Kar. M aspero, Histoire ancienne, s. 35; Ed. Meycr. Geschichte des Alten/utnts, i. 55, 57, 26' Osiris'i gneten ok ayla zdeletirm ek iin ok daha akla yakn neden ler var: 1. Onun yirmi sekiz yl yaad ya da egemenlik srd sylenirdi; Plutarkhos, sis et Osiris. cc. 13, 42. Bu kam er ay iin sylencese! bir deyim olarak kabul edilebilir. 2. Vcudu on drt paraya ayrlmt (a.g.y. cc. 18. 42). Bu bir kamer ay nn ikinci yarsn oluturan on drt gnn h er birinde bir parasn yitiren klme dnem indeki ay olarak yorum lanabilir. T yphon'un O siris'in bedenini dolunayda bul duu aka belirtiliyor (a.g.y., 8): yani tanrnn paralara ayrlmas ayn klmesiy le balyordu. 3. sis'in O sirise seslendii varsaylan bir ilahide, Thoth. Senin ruhunu M a - a t. kabuuna senin adnla AY T A N R I adyla yerletirdi. deniyor. Yine, Sen ki her ay bize bir ocuk olarak gelen, Bir an olsun kmyorsun aklmzdan G rnn artryor parlakln G k kubbedeki rion yldznn, vb. Record o f the Past, i. 121 ve devam; Brugsch, Religion und Mythologe der alten Aegf)ter, s. 629 ve devam. O zaman burada Osiris belli terim lerle ayla zdeletin-

OSRS

309

A ratrm am z sresince, inanyorum ki, lm ve dirili kavra mnn, gnein douu ve bat kadar uygulanabilir olan ve gerek ten de halk- tresinde byle anlalm ve temsil edilmi olan bir baka doal grngnn var olduu aka ortaya kondu. Bu grn g bitkilerin yllk bymeleri ve lmeleridir. Osirisin lmn gnein batndan ok bitkilerin lmyle yorumlamak iin, Osiris, Adonis, Attis, Dionysos ve Dem eter tapm ve sylencelerini tem elde ayn tipten dinler olarak bir arada snflandran eski yazar larn (birbiriyle uyumlu olmasa da) genel sesinde gl bir neden bulunm aktadr.268 Eski dncede bu konuda grlen oybirlii bana bir hayal olarak hemen reddedilemeyecek kadar byk grnyor. Osiris trenleri Byblus'taki Adonis trenlerine o denli yakndan benziyor ki, Byblus halkndan bazlar, yasn tuttuklar lmn Adonis3in deil Osiris1in lm olduunu ileri srerlerdi.269 ki tan
liyor. Eer ayn ilahide "Ra (gne) gibi bizi aydnlatyor deniyorsa, daha nce gr dk bunu, onu gnele zdeletirmemiz iin hibir neden yok demektir. Tam tersi. 4. Baharn balangc olan Phanem oth aynn yeni aynda. M srllar "Osirisin aya girii dedikleri olay kutlarlard. Plutarkhos. Is. er Os. 43. 5. Osiris'in ruhunun bir imgesi olarak baklan Apis kz (Is. et Os. cc. 20, 29) ayn gebe braktna inanlan bir inek olarak dom utu (o.g.y., 43). 6. Ylda bir kez, dolunayda aya ve O sirise ayn zam anda dom uz kurban edilirdi. H erodotos, ii. 47; Plutarkhos, is. et. Os. 8. Dom uzun O sirisle ilgisine daha sonra deinilecek. Benim Osiris olarak aldm bir bitki tanrsnn ay ile neden bu kadar yakn ilikiye sokulm asna gerek duyulduunu ayrntlaryla aklamaya girimeksizin, bit kilerin bymesiyle ayn evreleri arasnda var olduuna inanlan yakn ilikiye bavu rabilirim. Bkz. Pliny, Ata, Hist. ii. 221, xvi. .190, xvii. 108, 215, xviii. 200, 228, 308, 314; Plutarkhos, Qmes. Conviv. i. 10, 3; Aulus Gellius. xx. 8, 7; Macrobius. Satrn, vii. 16. 29 ve devam. Eski yazarlardan tarm zerine birok rnek verilebilir. rnein. Cato, 37. 4; V arro, i. 37; Geoponica, i.6. 268 H erodotos, ii. 42, 49, 59. 144, 156; Plutarkhos Isis et Osiris, 13, 35; ve Quocst. Conviv. v. 5, 3; Diodoros, i. 13, 25, 96. v. I; Orphica, Hymn 42; Eusebius. Praepar. Evang. iii. 11, 31; Servius: Vergilius zerine. Aen. xi. 287; a.g.y., Georg. z. i. 166; Hippolytos, Refit. omn. haeres. v. 9, s. 168; Sokrates, Eccles. Hist. iii. 23, s. 204: Tzetzes. Schol. in Lycophron, 212, xxi. 2, Mythographi Graeci, ed. Wcstermann. s. 368; Nonnus. Dionys. iv. 269 ve devam; Cornutus, De natura deorum, c. 28. Clemens Alexandr. Prorept. ii. 19; fFirm icus Maternus. De erroreprofart. relig. 7. di) Lucan, De dea Syria, 7.

310

TANRJY] LDRME

rnn trenleri byle ilerdeyse birbirinden ayrlamayacak kadar bir birine benzer olmasayd bu tr bir gr savunulamazd kukusuz. Yine, H erodotos, Osiris ve Dionysos trenleri arasndaki benzerlii o kadar byk gryordu ki, kincisinin bamsz bir ekilde ortaya kabilmesini olanaksz buluyordu; bunlarn, ufak deiikliklerle Yunanllar tarafndan Msrllardan daha yenilerde alnm olmas gerektiini dnyordu.270 Yine, karlatrmal dinde ok zeki bir yetke olan Plutarkhos, Osiris trenlerinin Dionysos trenlerine ok ayrntl benzerlii zerinde inatla duruyor.2 7 1 Kendi bilgi alanlar iindeki bu ak konularda bu denli zeki ve gvenilir tanklarn kantlarn reddedemeyiz. Dinsel taprtlarn anlam sorgulamaya ak olduu iin, bunlarn tapmlar zerine aklamalarn reddet mek gerekte olanakldr; fakat trenlerin benzerlikleri birer gz lem konusudur. Dolaysyla, Osiris'i gne olarak aklayanlar, ya eskilerin Osiris, Adonis, Attis, Dionysos ve D em eter trenlerinin birbirine benzerlii konusundaki t anklklar m yanl olarak kabul edip etm eme, ya da btn bu trenleri gnee tapnm a olarak yorumlama gibi bir seenee srklenm ektedirler. ada bilim adam larm dan hibiri bu seenein iki yanyla da ne yz yze gelir ne de kabul ederdi. lkini kabul etmek, bu tanrlarn trenlerim, onu uygulam, en azndan gzlemi olan insanlardan daha iyi bildi imizi sylemek olurdu. kincisini kabul etmekse, M acrobiusun bile ekindii gibi, sylence ve trenin anlamn zorlama, m akasla ma, paralam a ve saptrm a olurdu.272 te yandan, btn bu trenle rin znn bitki dnyasnn yalandan lm ve dirilmesi olduu gr, onlar kolay ve doal bir yolla ayr ayr ve kolektif olarak aklar ve eskilerin onlarn aslnda benzerlikleriyle ilgili tanklklar na uyar. Adonisi, A ttisi ve Osirisi bu ekilde aklamak iin elde ki kantlar okura sunulmu bulunmaktadr; geriye, ayn eyi Diony sos ve D em eter iin de yapmak kalyor.
270 H erodotos, ii. 49. 271 Plutarkhos, sis et Osiris, 35. 272 Osiris, Attis, Adonis ve D ionysosu hep gne olarak aklamt o: fakat D em ete r e (Ceres) gelince durm utu, onu ay olarak yorum luyordu. Bkz. Saturnalia, bk. i.

DIONYSOS

311

7 _ Dionysos
Yunan tanrs Dionysos ya da Bakkhos1 en ok, arap tanrs olarak tannr, fakat o genellikle bir aa tanrsyd da. rnein, btn Yunanllarn "aacn Dionysos"una kurbanlar verdii syleni yor.2 Boeotiada onun unvanlarndan biri "aacn iindeki Diony sos idi.3 Onun tasviri ya da simgesi ou kez, dallan olmayan ama bir rtye sarl dz bir direkti yalnzca; ba temsil eden sakall bir maske, tanrlnn niteliini gstermek zere batan ya da beden den dar frlayan yaprakl dallar olurdu bir de.4 Bir vazo zerinde ki kaba tasviri, bodur bir aatan ya da bir allktan belirirken gs teriliyor.5 Yetitirilen aalann koruyucusuydu o;6 aalan byt sn, gelitirsin diye dualar edilirdi ona;7 zellikle de iftiler, en ok da meyva yetitiriciler tarafndan ululamrd, meyva bahelerine onun doal aa kt eklinde bir simgesi dikilirdi.8 Onun, iin de elm ann ve incirin zellikle adnn getii btn meyva aalar nn bulucusu olduu sylenirdi;9 bir iftinin iini yaptndan sz edilirdi.1 0 "Bol meyval", "yeil m eyvann tanrs", "meyvalar by ten" gibi sanlar vard." Unvanlarndan biri "dourtan" ya da (canl
1 Dionysos zerine genellikle bkz. Preller, Griechische Mythologie, i. 544 ve devam; Fr. Lenormant, "Bacchus" D arem berg ve Saglio, Dictionnaire des A ntiqui ts grecques et romaines, i. 591 ve devam; Voig vc Thraem er, "Dionysos" maddesi. R oscherm, Ausfiihrliches Lexikon der griech und mm. Mythologiesm i, i.e. 1029 ve devam. 2 Plutarkhos, Oaest. Conviv. v. 3. Hesychius, s.v. 4 Onun eski vazolardan alnm tasvir resim len iin bkz. Btticher, Bamktlttts der Hellenen , tablo 42, 43, 43 A. 43 B, 44; D arem berg ve Saglio. a.g.y., i. 361. 626. ' D arem berg ve Saglio, a.g.y., i. 626. 6 Cornuts. De natura deorun, 30. ; Pindaros. alnt yapan: Plutarkhos. Isis et Osiris, 35. 8 Maximus Tvrius, Dissertt, viii. I. l> Athenaeus, iii. s: 78 C. 82 D. 10 Himerius. Oral. i. 10. 11 Orphica, Hymn 1. 4, liii. 8.

312

TANRIYI LDRME

ksm ya da iekleri) "patlatan" idi;1 2 ve A ttikada bir iekli Dionysos ile Achaeada Patrae vard,1 3 Ona adanan aalarn ara snda asmaya ek olarak am aac da bulunurdu.1 4 Delphoi bilicisi, Korinthoslulara zel trden bir am aacna "tanrlara denk bir biimde" tapm alarn emretmiti, bu yzden onlar ayn aatan, kr mz yzl ve bedeni yaldzl iki Dionysos tasviri yapmlard.1 5 Resim sanatnda, tanr ya da ona tapanlar, ucunda bir am kozala olan bir denek tar.1 6 Yine, sarmak ve incir aac zellikle onunla ilikiliydi. Acharnaenin Attika blgesinde bir Dionysos Sar ma vard;1 7 Lakedaemonda bir ncir Dionysosu vard; incire meicha denen Naksostaysa bir Dionysos Meilichios vard, tasviri nin yz incir odunundan yaplrd.1 8 zerinde durduumuz teki bitki tanrlar gibi Dionysosun da kanl bir lmle ldne, fakat yeniden yaama dndrldne inanlrd; ektii aclar, lm ve yeniden dirilii kutsal trenlerin de canlandrlrd. Firmicusun anlattna gre, Girit sylencesi ylevdi: Bir Girit kral olan Jpiterin (Zeus) yasad oluydu Diony sos. Jupiter yurtdma karken tahtn ve asasm ocuk Dionysosa brakr, fakat kars Junonun (H era) ocua kar kskanlk dolu bir nefret beslediini bildii iin Dionysosu ballklarna gvenebi leceine inand muhafzlarn bakmna em anet eder. A m a Juno muhafzlara rvet vererek ocua elenmesi iin oyuncaklar verir;
12/\elian. Var. Hist. iii. 41; Hesychius. 5,v. Kars., Plutarkhos. Otaest. Conviv. v. 8, 3. 13 Pausanias, i. 31. 4: ve vii. 21, 6 (2). 1 4 Plutarkhos, (Quaest. Conviv. v. 3. Pausanias, ii. 2, 6 (5) ve devam. Pausanias aacn cinsini sylemiyor; ama Euripides'in akkhalar'm dan. 1064 ve devam, ve Philostratos'un /m aandan , 17 (18), bunun bir am aac olduunu karabiliyoruz; te yandan T heokritos (xxv. II) bunun bir sakz aac olduundan sz ediyor. *6 M ller- Wieseler, Denkmler der alten Kunst, ii. pl. xxxii. vc devam; Baume ister. Denkmler des klassischen Altertums, i. figurcs 489, 491, 492, 495. Kar., Lenormant. Daremberg ve Saglio, i. 623; Lobeck. Aglaophamus, s. 700, 1' Pausanias, i. 31, 6 (3). 15 Athenaeus. iii. s. 78 C.

TsiNJUYl LDRME

Jpiterin b ir baka kadrodan olma olu D ionysosu yokeden Juno. J p ite rin kars.

DIONYSOS

315

ustaca yaplm bir ayna, ocuu bir alln iine eker, orada onun emrindeki Titanlar ocuun zerine saldrr, bacaklarn, kol larn koparr, bedenini eitli otlarla kaynatp yerler. Ama bu ola ya kendisi de karm olan kz kardei M inerva onun kalbini saklar ve dndnde Jpitere verir, ilenen cinayetin tm yksn anla tr ona. Jpiter fkeye kaplp Titanlar ikenceyle ldrtr, olunu yitirmekten duyduu acy dindirmek iin bir tasvir yapar ve ocu un kalbini onun iinde gizler, daha sonra da onun onuruna bir tapmak yaptrr.1 9 Bu anlatda, Jpiter ve Junoyu (Zeus ve H era) bir Girit kral ve kraliesi olarak gstermek yoluyla sylencede gele neksel olaylarla bir benzerlik yaratlmtr. Ad geen muhafzlar, bebek Z eusun evresinde grltyle dans ederek dnd syle nen sylencesel Kuretalardr.2 0 Anem onlar Adonisin, m enekeler se A ttisin kanndan nasl fkrmsa, narlarn da Dionysosun kanndan fkrm olmas gerekiyor.2 1 Bazlarna gre, Dionysosun kesilmi olan kol ve bacaklar, Z eusun buyruu zerine, onlar Parnassosta gmm olan Apollon tarafndan birletirilmiti.22 Diony sosun m ezar Delphoi tapmanda Apollonun altndan bir heykeli nin yannda gsterilmektedir.2 3 u ana kadar ldrlen tanrnn dirilmesinden sz edilmedi, fakat sylencenin teki anlatlarnda deiik biimlerde dile getirilmektedir bu. Dionysosun D em eterin olu olarak gsterildii bir anlatda onun kesilmi kol ve bacaklar nn anas tarafndan bir araya getirilip yeniden genletirildii ileri
19 Firmicus M aternus, De errore profanarum religionum, 6. 20 Clemens Alexandr., Protrept. ii. 17. Kar. Lobeck, Aglaophamus, s. III1 ve devam. 21 Clemens Alexandr., Protrept. ii. 19. 22 Clemens Alexandr., Protrept. ii. 18; Proclus: P latonun Tim aeusu, iii. 200 D, alntlayan: Lobeck, Aglaophamus, s. 562, ve Abel, Orphica, s. 234. Bakalar, par alanm bedenin Apollon tarafndan deil de Rhea tarafndan bir araya getirildii ni sylemektedir. Com utus, De natura deorum, 30. 23 Lobeck, Aglaophamus, s. 572 ve devam. Eski yetkelere ve az sayda kalnt nn incelenmesine dayanlarak, tapmakta yapld varsaylan bir onarm konusunda bkz. Profesr J.H . M iddleto'un Journal o f Hellenic Studies dergisindeki bir yazs, cilt. ix. s. 282.

316

TANRIYI LDRME

srlm ektedir.24 tekilerde, yalnzca, gm lnden ksa sre son ra dirilip ayaa kalkt ve gklere ykseldii syleniyor;25 ya da Zeusun onu lm derecesinde yaral olarak yerde yatarken ayaa kaldrd;26 ya da Dionysosun kalbini Zeusun yuttuu ve ortak sylencede Dionysosun anas olarak grlen Semelenin onu canl olarak yeniden dourduu.27 Ya da bir baka anlatda, kalp ezilmi ve bir ila iinde Sem eleye verilmiti, o da bu yolla onu karnna almt.2 8 Sylenceden dinsel trene dnersek, Giritlilerin, Dionysosun aclarnn ve lmnn btn ayrntlaryla temsil edildii, iki yl da2 9 bir yaplan bir enlikleri olduunu grrz.30 Diriliin, sylence nin bir blmn oluturduu yerlerde, trenlerde dirili de temsil edilirdi,3 1 hatta genel bir dirili ya da hi olmazsa lmszlk reti sinin tapm anlara telkin edildii grlmektedir; nk Plutarkhos kz ocuklarnn lmnde karsn teselli etmek iin ona yazd mektupta, gelenein rettii ve Dionysos mysterialarmda ortaya kt gibi lmszlk dncesiyle onu rahatlatr.32 Dionysosun
24 D io d o r o s , iii. 62. 25 M a c r o b iu s . Comment, in Somu. Scip. i. 12, 12; Scriprores renim mythic anm Latini tres Romae nuper repcrt ( G e n e llik le Mythographi Vatkan d iy e a n lr ) , e d . G .H . B o d e ( C e llis , Lobeck,

1834),

iii.

12, 5, s. 246; O r i g e n , c.

Cels. iv. 171, a ln tla y a n :

Agiaophamus, s. 713. 26 H im e r iu s , Orat. ix. 4.


z7 P r o c lu s ,

H ymn to Minetva, L o b e c k . Agiaophamus, s. 561; Orphic a, e d . A b e l, Fab. 167.

s. 235. 28 H y g in u s .

29 D io n y s o s e n l i k l e r i b i r o k y e r d e ik i y llk t. B k z . S c h m a n n , G n e c h i s c h e
A lte rth m cr, ii. 5 0 0 v e d e v a m . B e lk i d e e n l i k l e r d a h a n c e y llk t d a d a h a s o n r a

Baunkultts. s. 172, 175. 491, 5 3 3 v e d e v a m , 598. F a k a t D io n y s o s e n l i k l e r i n d e n b a z la r y in e


te k i e n l i k l e r d e g r l d g ib i s r e l e r i u z a t lm t. B k z. W .M a n n h a r d t . y llk t.

30 Firmicus M aternus, De en.prof, relig. 6.


31 M y th o g r. V a tic, e d . B o d e , I.e. 32 P l u t a r k h o s ,

Consol, ad uxor. 10. K a r ., Isis et Osiris, 35; De et D elphko, 9;

De est camittin, i, 7.

DIONYSOS

317

lm ve dirilii sylencesinin bir baka eklinde Dionysos, anas Semeleyi ller lkesinden yukar karmak iin H adese iner.-3 Yerel Argos geleneinde, Alcyonian glnden aa iner; yeralt dnyasndan dn, bir baka deyile dirilii her yl, ller dnyas nn muhafzna bir sunu olarak gle bir koyun atarken boru sesleriy le onu sudan yukar aran Argoslular tarafndan o noktada kutla nrd.3 4 Bunun bir bahar enlii olup olmad ortaya kmyor, fakat Lidyallarn, Dionysos'un ortaya kn baharda kutladklar kesin; tanrnn kendisiyle birlikte bahar da getirdii varsaydrd,3 5 Yln beli bir blmn yeraltnda geirdikleri varsaylan bitki tan rlarna, giderek, doallkla yeralt dnyas ya da ller dnyas tan rlar gzyle baklr olmutur. H em Dionysos, hem de Osiris byle dnlrd.36 Dionysosun syleneesel karakterinde, ilk bakta onun bir bit ki tanrs olarak niteliine uymaz gibi grnen bir zellii, ou kez hayvan eklinde, zellikle, ya da en azndan boynuzlaryla, bir boa eklinde anlalyor ve temsil ediliyor olmasdr. rnein, ondan "inekten domu", "boa", "boa eklinde", "boa yzl", "boa aln l", "boa boynuzlu", "boynuz tayan", "iki boynuzlu", "boynuzlu" diye sz edilmektedir.37 Hi olmazsa ara sra boa olarak grnd ne inanlrd.3 8 Tasvirleri. Cyzicusta okluu gibi boa eklinde3 9 ya da boa boynuzlaryla40 yaplrd; ve boynuzlu olarak resmedilirPausanias. ii. 31, 2, v e 37, 5; A p o i l o d o r o s . isi. 5, 3. Isis e Osiris, 35; Quaest conviv.

'4 P a u s a n ia s , a , 37. 5 v e d e v a m ; P l u t a r k h o s , iv. fi, 2.

5 Himerius, Onu. iii. 6, xv. 7,


>n D io ty s o s iin b k z . L e n o r m a n t n D a r e r n b e r g v e Sagiio'su. i,632. Osiris iin bkz. W ilk in s o n , Manners and Csoms o f the A n d e n t Egypans ( L o n d r a . 1878). iii.

65.
P l u t a r k h o s . sis et Osiris, 35.; Quest. (iraec. 36; A t h c a e u s . x. 476 A; C le Aiexandr.. Pnuvpt. ii 16: Orp/ica, Hvmn xxx. v. 3, 4. x lv . L ii. 2. Iiti. 8: Ftripides. Bacduc, 99; S c lo l: A r i s t o p l a n e s z e r in e . Frogs, 357: Stcamfcv. Alcxip/htntum ens
ca,

31: I .u c i a n ,

B acch u s,

2.

Bacchae, 920 v e d e v a m : 1017. JV P l u t a r k h o s . sis et Osiris, 35; A t h e n a e u s , !.c.


E u r p id e s ,

4 0 D io d o ro s .

iii. 64. 2. iv. 4, 2; C o r n u t u s .

De natura deontm, 30.

318

TANRIYI LDRME

di.4 1 Boynuzlu Dionysos tipleri, antik adan kalma hl salam antlarda bulunm utur.42 Bir heykelcikte ba, boynuzlan ve toynak lar arkada sarkan bir boa postuna brnm olarak grlm ekte dir.43 enliklerinde Dionysosun boa eklinde grndne inan lrd. Elis kadnlar onu bir boa olarak selam larlar, boa ayayla gelmesi iin dua ederlerdi. yle bir ark sylerlerdi: "Gel Diony sos, kutsal tapnana denizden gel; boa ayanla koarak, Gzel Kz Kardele (Graces) tapmana gel; Ey gzel boa, Ey g l boa!"44 Sylenceye gre, titanlar onu boa eklindeyken para para etm ilerdi;45 Giritlilerse Dionysosun aclarm ve lmn temsil ederlerken canl bir boay dileriyle paralarlard.46 Gerek ten de, canl boalarn ve danalarn paralanp yok edilmesinin, Dionizyak trenlerin uygun bir zellii olduu grlm ektedir.47 Tanry boa eklinde ya da bir boann baz zellikleriyle birlikte temsil etm e uygulamas, kutsal trenlerde tapnanlarm a bir boa eklinde grnd inanc ve paralara ayrld srada bir boa ek linde olduu efsanesi btn bunlar, birlikte alndnda, enliin de canl bir boay paralayp yerken, ona tapm anlarm tanry ld rp etini yediklerine ve kann itiklerine inandklar konusunda ku kuya yer brakmyor. Dionysosun, klna girdii varsaylan teki hayvansa keiydi. Onun adlarndan biri de "olak" idi.48 Babas Zeus onu H e ra nm
41 D io d o r o s , I. e . ; T z e tz e s , (1 5 ). 42 M l l e r - W i e s e i e r .

Schol. in Lycophr. 209; P h i l o s t r a t u s , Imagines, i. 14

S a g lio . i. 6 1 9 v e d e v a m . 631; R o s c h e r ,

Denkmler der alten Kunst, ii. p l. x x x iii.; D a r e m b e r g v e Ausfi't/vi. Lexikon, i.e. 1149 v e d e v a m . 43 W e l c k e r , A lte Denkmler, v. ta f . 2.

Quaest. Graec. 36; v e Isis et Osiris, 35. Dionys, vi. 205. 46 F ir m ic u s M aternus, D e erroreprofan, religionum, 6. 47 E u r i p i d e s , Baccluie, 735; S c h o l; A n s t o p h a n e s z e r i n e , F r o g s 'd a , 357.
44 P l u t a r k h o s , 45 N o n n u s ,

s.v . 'd e b u n a d e g in k k b i r a k la m a v a r . S t e p h a n u s B y z a n t a k la n a c a k t r . [ H o m e r o s ] , Hymn xxxiv. 2; Porphyry, De Abstin. iii. 17; D io n y s o s . Pereg. 576; Etymolog. Magman, s.
48 H e s y c h iu s , s '.v .'d e b e lir tti i u n v a n b e lk i d e a y n e k il d e 371, 57.

I
DIONYSOS

1 1
319 aikiayan M i n e r v a , D i o n y s o s un k i x k a r d e s j i

D i o n y s o s un k a t l e d i l m e s i n i J p i t e r e

320

T A N R IYI LDRM E

DIONYSOS

321

hmndan korumak iin bir olaa dndrm t;49 ve tanrlar Typhonun hiddetinden kurtulmak iin Msra katklarnda Dionysos bir keiye dndrlm t.50 Bundan dolay, ona tapnanlar canl bir keiyi paralayp i i gvdeye indirirlerken5 1 tam nn bedenini yiyip kanm itiklerine inanyor olmalydlar. imdi daha ayrntyla inceleyeceimiz bu tanry hayvan eklin de ldrm e tresi insanlk kltrnde ok erken bir aamaya aittir ve daha sonralar yanl anlalm olmaldr. Dnce ilerledike, eski hayvan ve bitki tanrdar hayvan ve bitki kabuklarndan soyup geriye bunlarn insani niteliklerini (kavramn z olmutur hep) brakm a eilimindedir. Baka bir deyile, hayvan ve bitki tanrlar tam am en insan eklinde olma eilimindedir. Tmyle ya da hemen hemen byle olduklarndaysa, balangta kendileri tanr olan hay vanlar ve bitkiler kendilerinden ortaya km olan insan eklindeki tanrlarla belirsiz ve yanl anlalan bir ilikiyi hl srdrrler. Tanrlk ile hayvan ya da bitki arasndaki iliki unutulmu olduun dan bunu aklamak iin eitli ykler uydurulur. Bu aklamalar, kutsal hayvan ya da bitkiye kar gsterilen allm ya da srad davrana gre iki yoldan birini izleyebilir. Kutsal hayvan genellikle korunur, ancak ender durum larda ldrlrd; buna gre, niin korunduunu ya da niin ldrldn aklamak iin sylence yaratlabilir. Sylence, niin korunduunu aklamak iin uyduruldu unda, hayvann tanrla yapt bir hizmeti, yarar anlatrd; ikinci durumdaysa hayvann tanrya verdii bir zarardan sz edilirdi. Dionysosa kei kurban etm e konusunda gsterilen neden, ikinci
49 A p o l l o d o r o s . ii. 4, 3.

M Ovid. Meam. v. 329; A ntoninus L i b c r a lis . 28;


86. s. 29.

M y th o g r .

V a tic. e d . B o d e . i.

51

A rnobius. Adv. naones, v. 19. K a r . Suidas, s.v. n k D i o n y s o s t r e n l e

r i n d e k a r a c a l a r n d a p a r a l a n d g r l m e k t e d i r ( P h o t u s , s.v. H a r p o c r a t o n , s.v.), k a r a c a n n , t a n r n n b i r b a k a b e d e n l e m i o lm a s o l a s d r . A m a b u a d e g in d o la y s z k a n t y o k . K a r a c a - d e r ile r i h e m ta n r , h e m d e o n a t a p n a n l a r t a r a f n d a n g iy ilird i ( C o r n u t u s , D e n a t u r a d e o rm , le rd i.

c.30). A y n e k il d e k a d n B a k k l a l a r k e i d e r i s i g iy e r

322

TANRIYI LDRME

trden sylencelerin bir rneidir. Sylendiine gre, keiler asma ya zarar verdikleri iin kurban ediliyordu.52 Bu durum da kei, daha nce de grdmz gibi, balangta tanrnn kendisinin bedenlemi haliydi. A m a tanr kendisini hayvan karakterinden soyup da tem elde insan biimine girince, ona tapnrken keinin ldrlmesi ne artk tanrnn kendisinin ldrl olarak deil de ona verilen bir kurban gzyle baklmaya baland; niin zellikle keinin kur ban edilmesi gerektii konusunda bir neden belirlemek gerektii iin de, bunun, tanrnn zel bakmnn nesnesi olan asmaya zarar verdii iin keiye uygulanan bir ceza olduu ileri srlmt. By lece kendi kendisinin dman olduu iin kendine kurban edilen bir tanr grnmyle kar karya geliriz. Ve tanr kendisine sunu lan kurban yemeye katlma durum unda olduuna gre u sonuca varm oluruz: kurban, tanrnn eski-kendisi ise, tanr kendi etini yiyor demektir. Bundan dolay kei-tanr Dionysos pimemi kei nin kann ier biimde temsil edilm ektedir;53 boa-tanr Diony sosa ise "boa yiyen" ad verilm ektedir.5 4 Bu rneklerin benzerlii ne dayanarak, bir tanrnn belli bir hayvann yiyicisi olarak tanm lan d yerde, sz konusu hayvann balangta tanrnn kendisinden baka bir ey olmadm varsayabiliriz.55 Bununla birlikte btn bunlar bir bitki tanrsnn niin hayvan biiminde grlmesi gerektiini aklamaz. Fakat bu nokta zerin de dnmeyi D em eter1in karakteri ve nitelikleri zerinde tartn caya kadar ertelem em iz yerinde olacaktr. Bu arada, baz yerlerde
52 V arro, De re rustica i.2, 19; V e r g i l i u s , Georg, ii. 380, v e Servius, ad
1., v e

Aen. z e r in e iii. 118; O v id , Fasti, i.3 5 3 v e d e v a m ; a y n y e r . Metan. xv. 114 v e d e v a m ; C o m u t u s , De natura deorum, 30. 53 E u r i p i d e s , Bacchae, 138 v e d e v a m .
** S c h o l. 55 H e r a

A ristophanes z e r in e , Frogs, 357.

S partada, Pausanias, iii. 15, 9 ( k a r ., H erann b i r k e i p o s t u n a b r n m , b a n n z e r i n d e h a y v a n n b a v e b o y n u z la r y la te m s ili, Denkmler der alten Kimsi, i. N o . 299 B ); A p o l l o n E l i s te , A thenaeus, 346 B ; A r t e m i s Samosta. Hesychiu s, i.v . k a r ., a y n y e r , .s.v. H a y v a n la r l d r m e d e n t r e y e n k u ts a l u n v a n la r d a b e n z e ri b i im d e a k l a n a b i l i r b e lk i. r n e i n D io n y s o s , P a u s a n i a s ix. 8, 2; R h e a y a d a

H ekate, T z e tz e s , Schol in Lycophyr. 77; A p o l l o n , S o p h o k le s , Elektra, 6; A p o llo n .


P lin y ,

Nat. Hist, xx x iv . 70.

DIONYSOS

323

Dionysos trenlerinde bir hayvan yerine bir insann paralandna iaret etmeliyiz. Khiosta (Sakz) ve Tenedosta (Bozcaada) tre buydu.56 Potniaede, Boeotiadaysa sylenceye gre, nceleri kei-ldren Dionysosa bir ocuk kurban etme tresi yrrlktey di, daha sonra onun yerine bir kei kondu.57 O rkhom enosta insan kurban Oleiae ad verilen beli bir ailenin kadnlarndan alnrd. H er yl yaplan enlikte Dionysos rahibi elinde yahn kl bu kadnla r kovalard, bunlardan birini yakalarsa ldrm e hakkna sahipti. Bu hak Plutarkhosun zamanna kadar geerliliini srdrd.58 ldrlen boa ya da kei ldrlen tanry temsil ettiine gre, insan kurbann da onu temsil ettiini varsayabiliriz. Bununla birlik te, insan kurban etm e geleneinin bir zamanlar, bir hayvan kurba na bir insan gibi davramld bir kurban etm e treninin yanl yorumlamas olmas da olasdr. rnein, Tenedosta Dionysosa kurban edilen yeni domu bir danaya potinler giydirilir, anne ineeyse doum halindeki bir kadna gsterilen zen gsterilirdi.5 9

8 Demeter ve Proserpina
Yunan sylencesi Dem eter ve Proserpina aslnda Suriye sy lencesi Afrodite (Astarte) ve Adonis, Frigya sylencesi Kibele ve Attis, Msr sylencesi sis ve Osirisle ayn eydi. Yunan sylence sinde, Asyal ve Msrl benzerlerinde olduu gibi, bir tanra De meter bitki dnyasn, daha zel olarak da baharda yeniden do m ak zere yazm60 len tohumu kiiletiren sevgili birinin Proser pina kaybnn yasm tutar. Fakat Yunan sylencesinde kaybolan sevgili kii, tanrann kocas ya da deil de kzdr; kz kadar
^ P o r p h v r y , D e a b s a n , ii. 55. 5/ P a u s a n ia s , ix. 8.2. 58 P l u t a r k h o s , Q u a e s t. G ra e c . 38. 59 A e iia n . N a t . A n . xii, 34. K a r ., W .R o b e r t s o n S m i th , R e l i g i o n i. 2 86 v e d e v a m . 60 A k d e n iz k y la r n d a h a a tn h i b i r z a m a n s o n b a h a r a k a lm a d a n m s a n m a l d r .

o f the

Sem ites,

324

TANRIYI LDRME

ana da tarm tanrasdr.6 1 Yani, ada bilginlerin de tand gibi,6 2 D em eter ve Proserpina ayn doal grngnn sylencesel bir tekrarndan baka ey deildir. Yunan sylencesinde anlatld gibi63, Dem eter iek topluyordu, yer yarld ve ller dnyas tanr s Pluto derinlerden karak altn arabasnda onu kars olmas iin karanlk yeralt dnyasna gtrd. zntl anas D em eter kara da ve denizde arad, kznn bana gelenleri G neten renince, tohumu yeertecei yerde topran iinde tuttu, bylece eer Zeus Proserpinay yeralt dnyasndan bulup getirmezse tm insan soyu alktan lecekti. Sonunda Proserpinan n yln te birini, bazlar na greyse yarsnM Plutoyla birlikte yeraltnda geirmesi, baharda yukar kp anas ve dier tanralarla birlikte st dnyada oturm a s zerinde bir anlamaya varld. H er yl l ve dirilii, yani her yl yeraltna inii ve oradan k, adma yaplan trenlerde temsil edilmektedir. Dem eter adma gelince, M annhardtn ileri srdkleri akla yat61 T a r m - t a n n e a s o l a r a k D e m e t e r iin b k z . M a n n l a r d t , M y t h o l o g is c h e F o r s c

h u n ge n , s. 224 ve d e v a m : a y t k a r a k t e r d e k i P r o s e r p i n a i in b k z . C o m u t u s , D e nat. deor. c. 28; V a r r o

Augustine'de, C iv .

D e i, v ii. 20; H e s y c h iu s ,

s.v.: F ir m c u s M a t e r

n u s . D e erro re p rof, reiig. 17. M a n n h a r d t , b ir t a r m - t a n r a s o l a r a k D e m e t e r e ili k in d ik k a tli a n l a t s n d a H i p p o l y t o s 'u n u o k n e m li if a d e s in i a tla m g r n y o r


(Reft. o m n . haeres.

v.8, s. 162, e d . D u n c k c r v e S c h n e id e w i n ) : E l e u s is Mysterialan-

n a e r g i n l e m e d e ( D e m e t e r t r e n l e r i n i n e n n l s ) e r g in le n e r e g s te r ile n a sl m y s te ria o lg u n b i r b u d a y b a a y d . 04 W e l c k e r , G r ie c h is c h e G tte rle h rc, ii. 532; P r e l l e r . P a u ly n in R e a l - E n c y c l o p d e fi'r d a s s . A l t e r t h u m s w is s in e . vi. 107; L e n o r m a n t . D a r e m b e r g v e S a g lio , D i c t i o n n a ir e d e s A n t iq u it s g r e c q u e s et r o m a in e s , i.p t.ii. 1047 v e d e v a m .

< > 3 H o m e r o s . H y m n to D e m e t e r ; A p o l l o d o r o s . i. 5; m . M e ta/ n .

Ovid,

F a sti, iv. 425 ve d e v a

v. 385 ve d e v a m .

04 H o m e r o s 'a g r e te b iri. H . t o D em eter, 399. v e A p o llo d o r o s , i.5.3: O v id 'e g r e y a rs , F a sti, iv. 614: M e t a m . v. 567; H y g in u s , F a b . 146. 65 S c h m a n n , G rie c h . A lte rth iim e r, ii. 393: P r e l l e r . G rie c h . M y th o lo g ie , i.628 ve

d e v a m . 644 v e d e v a m , 650 v e d e v a m . B u k o n u z e n n d e e s k il e r d e n g e le n k a n tla r ta m v e k e s in o lm a s a d a y e t e r l i d i r . B k z . D i o d o r o s , v .4 .; F ir m ic u s M a t e r n u s , cc. 7, 27; P lu t a r k h o s . Is i s et O siris, 69; A p u le iu s . M et. vi. 2; C le m e n s A le x . Protrept. ii. 12. 17.

D EM ETER ME PRO SERPNA

325

kr gelmektedir: szcn ilk blm, "arpa1 ' anlamna gelen Girite deai den gelmektedir;67 yani D em eter, Arpa-ana ya da tahl-ana anlamna geliyor; nk szcn kk, Arilerin eitli kollarnca hatta Yunanllarca bile deiik trden daneler iin kulla nlmtr. Girit Dem eter tapmmm en eski blgelerinden biri ola rak grndne gre6 9 adnn Girit kkenli olmas artc deil dir. D em eter adnn bu aklamas, M annhardtn byk abasyla ada Avrupa folklorundan toplanm olan bir yn benzerlikle desteklenm ektedir, bunlardan bazlar unlardr: Almanyada tahl ou kez Tahl-ana ad altnda kiiletirihr. rnein baharda, rz gr ekini dalgalandrdnda kyller, "te Tahl-Ana geliyor," ya da "Tahl-ana tarlann zerinde kouyor," ya da "Tahl-ana ekinin iinde dolayor" der.7 0 ocuklar mavi peygamber ieklerini ya da krmz gelincikleri, koparm ak iin tarlaya girmek istediklerinde, bunu yapmamalar, nk Tahl-anann ekinin iinde oturduu ve onlar yakalayaca sylenir kendilerine.7 1 Yine rnn cinsine gre avdar-ana ya da Nohut-ana diye arlr; ocuklar avdar-ana ya da N ohut-anadan korkarak avdar iinde ya da nohutlarn arasnda yollarm kaybetmemeleri iin uyarlrlar. Norvete de Nohut-anann nohutlar arasnda oturduu sylenir.72 Benzeri deyimler Slavlar arasnda da geerlidir. PolonyalIlar ve ekler ekinin iinde oturan Tahbanaya kar ocuklar uyarrlar. Ya da ona Yal Tahl-kadm derler ve ekinin iinde oturup kendisini ineyen ocuklar bo
66 Myt/toi. Forschungen, s.292 ve devam. 67 Etymol. Magnm. s.264. 12 ve devam. 68 O .Schrader. Sprachvergleichung und Urgeschichte~ (Jena, 1890), s.409, 422; V .H ehn. Kulturpflanzen und Hausthiere in ihrem Uebcrgang aus Asien, s.54. Hi ku kusuz etim olojik olarak anairim edeeridir, ou kez bylenmek olarak alnr, ama bu kesin deil. w Hesiodos. Theog. 971; Lenorm ant, D arcm berg ve Saglio. i.pt. ii. s.1029. ' W .M annhardt. Mythol. Forsch, s. 296. 71 A.g.y. s.297. i2A.g.y. s,297 ve devam.

326

TANRIYI LDRM E

duunu sylerler.73 Litvanyahlar, "Yal avdar-kadm ekinin iinde oturur" derler.74 Yine Tahl-anann ekinleri byttne inanlr. rnein, M agdeburg yresinde bazan yle sylenir: "Bu yl keten iin iyi bir yl olacak; K eten-ana grld." Dinkelsbhlde (Bavaria) on be yirmi yl ncesine kadar, belli bir iftlikteki rn evre deki rnlerle karlatrldnda ktyse, halk bunun nedeninin, Tahl-anann o iftiyi gnahlarndan dolay cezalandrmas olduu na inanrd.75 Styriamn bir kynde, Tahl-anann, ekinin son deste sinden yaplan ve beyazlar giydirilen bir kadn kukla eklinde gece yans tarlalarda grlebilecei sylenir, tarlalarn iinden geerken onlar bereketlendiriyordur; ama bir iftiye kzmsa onun btn rnn kurutur.76 Tahl-ana ayrca hasat trelerinde de nemli bir rol oynar. T ar lada son olarak biilm eden braklan bir tutam rn iinde var oldu una inanlr; bu bir tutam rn de kesilince yakalanm, kovalan m ya da ldrlm olur. Birinci durumda, yani yakalandnda son dem et neeyle eve tanr ve kutsal bir varlk olarak ululanr. A m bara konur ve harm anda ekin-ruh yeniden ortaya kar.7 7 Hadeln blgesinde (Hanover) oraklar son demet evresinde topla np, iinden Tahl-anay dar karmak iin sopalarla dem eti dver ler. Birbirlerine yle seslenirler, "te urada! Vur! Dikkatli ol, seni yakalamasn!" D aneler tam am en dklnceye kadar bu dvme ii srer; daha sonra Tahl-anann kovulduuna inanlr.78 Danzig yresinde rnn son baaklarm kesen kii onlar bir bebek haline sokar, Tahl-ana ya da Yal Kadn ad verilen bu bebek son arabay la eve getirilir.79 H olsteinm baz blgelerinde son dem ete kadn
13A.g.y. s.299. 74 A.g.y. s.300. 75A.g.y. s.310. /6 W .M annhardt, M yhol Forsch. s.310 ve devam. 77A.g.y. s.316. 75 A.g.y. s.316. 19A.g.y. s.316.

DF,METER VE PROSERPNA

327

Y unan rmtolojisine gre Tahl-Anas D em eter

328

TANRIYI LDRME

D em ele rin hasat zellikleri

DEMETER VE PROSERPNA

329

giysileri giydirilir ve T ahl-ana denir. Son arabayla eve getirilir, ba tan aa suyla slatlr. Suyla slatm a kukusuz bir yam ur bys d r.80 S ty ria'd a B ruck yresinde T ahl-ana denilen son dem et, ky deki en yal evli kadn tarafndan elli elli be yanda bir kadn ek line sokulur. zerindeki en gzel baaklar koparlr, bir elenk yaplr onlardan, ieklerle sslenir, kyn en gzel kz bu elengi banda iftiye ya da eraftan birine getirir, T ahl-anaysa fareleri uzak tu tm ak iin am barda yere yatrlr.8 1 Ayn blgeden baka ky lerde, T ahl-A na haatn bitim inde, iki delikanl tarafndan bir d ire in ucunda tanr. elengi bana takm bir kzn arkasndan ky aasnn evine yrrler, bey elengi alp koridora asarken T ahl-ana bir odun ynnn zerine yerletirilir, hasat akam yem einin ve dansn m erkezidir artk o. D ah a sonra am b ard a duvara aslr ve dven sonuna kadar orada kalr. D vende son vuruu yapan adam a T ahl-anam n olu denir; T ahl-anann iine sarlr, dvlr ve kyn iinde dolatrlr. elenk ertesi pazartesi kilisede kutsanr; Paskalyadan nceki akam yedi yanda bir kz elengin iindeki daneleri karr ve taze ekinin iine saar. N oelde elengin sap ks m hayvanlan gl klmas iin yemlie k o n u r.82 B urada Tahl-ananm berekcliendirici gc, bedeninden (elenk, Tahl-anadan yapl m tr nk) karlan dairelerin yeni rn iine salm asyla aka ortaya karlmtr; hayvansal yaam zerindeki etkisiyse sapn yemlie koymakla gsterilmektedir. Saksonya'da VVesterhsendc biilen son rn kordelalar ve kum alarla ssl bir kadn biim ine getirilir. Bir diree balanr ve son arabayla eve getirilir. A ra b ad a ki insanlardan biri devaml sallar direi, zerindeki ekil canlym gibi hareket eder. Dven alanna konur ve dvm e ii yaplncaya kadar o rada kalr.a Slavlar arasnda da son dem el ekin, rnn irie gre avdar-ana, Buday-ana. Y ulaf-ana. A rpa-ana vb. ola rak bilinir. Tarno\v, Galiya blgesinde, son saplardan yaplan
Rkz. s. 16 ve devam, 276 ve dev am. S 1 W .M annhardt. a.i.y., s.317. < '2 s.317 ve devam, s.318.

330

TA N R IY I LD RM E

elenge Buday-ana, avdar-ana, ya da N ohut-ana denir. Bir kzn bana konur ve bahara kadar saklanr, o zam an danelerden bazla r tohumlua kartrlr.84 Burada da Tahl-anann bereketlendirici gc belirtilm ektedir. Fransada da Auxerre yresinde son demet ekin Budayn Anas, A rpann Anas, avdarn Anas, Yulafn A na s adlaryla geer. Son araba eve doru yola koyuluncaya kadar tar lada dikili braklr. D aha sonra bir kukla yaplr ondan, iftinin giysileri giydirilir zerine, bir ta ve mavi ya da beyaz bir earpla sslenir. Kuklann gsne bir dal paras saplanr, bu durum da Ceres adm almtr artk. Akamleyin dansta, odann ortasma yer letirilir Ceres, en hzl orak kyn en gzel kzn kendine e tuta rak bunun evresinde dans eder. D anstan sonra bir odun yn yaplr. Balarm a elenk takm btn kzlar kuklay soyar, para para eder ve bunlar sslemek iin kullanlm ieklerle birlikte odun ynnn zerine yerletirirler. D aha sonra bime iini ilk biti ren kz yn atee verir, herkes C eresin bereketli bir yl vermesi iin dua eder. Burada. M annhardtm da gzlemledii gibi, eski tre, Ceres ad birazck okulumsu da olsa, salam kalm tr.85 Yuka r Bretanyada son saplar her zaman insan ekline sokulur; fakat eer ifti evli biriyse, ift yaplr ve bynn iine yerletirilmi daha kk bir sap kukladan oluur. Buna Ana-dem et denir. ifti nin karsna teslim edilir, o da bunlar zer ve karlk olarak iki-paras verir getirenlere.86 Son demet bazan Tahl-ana deil de H asat-ana ya da Byk-ana diye adlandrlr. Osnabrck eyaletinde (Hanover) H asat-ana denir ona; kadm eklinde yaplr, sonra da oraklar onunla dans eder. W estphaliamn baz blgelerinde avdar haatndaki son demet, iine ta balanarak zellikle arlatrlr. Son arabayla eve getirilir ve zel bir ekle sokulmam olsa da Byk Ana diye ar lr. E rfurt blgesinde ok ar bir dem ete (mutlaka sonuncu deil)
84 M annhardt, Mythol. Forsch, s. 318. 85 A.g.y., s.318 ve devam. 86 Sbillot, Coutumes populaires de la Hattte-Bretagne, s.306.

DEMETER VE PROSERPINA

331

Byk Ana ad verilir ve son arabayla am bara tanr, orada aka lar, glmeler arasnda herkesin yardmyla arabadan indirilir.87 Yine bazan son demete Bvkana denir, iekler, kordelalar ve bir kadn nlyle sslenir. Dou Prusyada, avdar ya da Bu day haatnda, oraklar, son demeti balayan kadna "Yal Bykanay alyorsun." diye barrlar. M agdeburg yresinde erkek ve kadn hizmetiler Bykana ad verilen son demeti kim yapacak diye yara giriirler birbirleriyle. Son demeti kim yaparsa gelecek yl evlenecek, ama ei yal biri olacaktr; eer bir kz yapmsa, bir dulla evlenecektir; eer bir erkek yapmsa bir kocakaryla evlene cektir. Silezyada, Bykana son demeti balayan tarafndan yaplm ya da drt demetk koskoca bir badr bu nceleri gln bir insan ekline sokulurdu.88 Belfast yresinde son demete bazan Ninecik denir. Allm ekilde biilmez, btn oraklar oraklarm zerine atar ve onu devirmeye alrlar. Sargs bii m inde rlr ve (ertesi?) sonbahara kadar saklanr. Onu elde eden yl iersinde evlenecek demektir.8 9 ou kez de son demete Yal Kadn ya da Yal Adam denir. Alm anyada, bir kadn ekli verilir ve kadn giysileri giydirilir, onu bien ya da balayan kiinin "Yal Kadm ald" sylenir.90 Swa biada Altisheimda bir iftliin bir erit dnda btn rn biildi inde, btn oraklar bu eritin nnde bir sraya dizilirler; her biri kendi payna deni hzla bier, son ekini bien "Yal Kadn alr."91 Dem etler st ste ylrken, demetlerin en by ve en kalm olan Yal Kadm alm olan kii dierleri tarafndan m atra a alnr, "Yal Kadn ald, elinden karmamal," arksn syler ler.92 Bazan da son demeti balayan kadm kendisine Yal Kadn adm verir ve gelecek yl iinde evlenecei sylenir.93 Bat Prusya,
87 W Mammmii. M.F. s.319. 88 A.g.y. s.320, 89 M annhardt, Mythol. Forsch, s.321. 90 A.g.y. s.321, 323, 325 ve devam. 91 A.g.y. s.323; Panzer, Beitrag zur deutschen Mythologie, il. s.219. No. 403. 92 W .M annhardt, a.g.y., s.325. 93 A.g.y. s.323,

332

TANRIYI LDRME

Neusaassta hem ceket ve apka giydirilmi, zerine kordelalar


taklm olan son dem ete hem de onu balayan kadna Yal Kadm denir. H e r ikisi birlikte son arabada eve tanr ve suyla slat lr.1 '4 Tiegenhof (Bat Prusya) yaknnda H ornkam pede, bir kadm ya da erkek rn balam ada tekilerden geride kalrsa, teki orak lar son dem eti bir kadm va da erkek eklinde balar ve dem ete geriye kalan kim senin ad verilir: "htiyar M ichael" ya da "tem bel T rin e1 1 gibi. Son arabayla eve getirilir, eve yaklalrken yolun ky snda toplanm olanlar geriye kalm olan kiiye "Yal K adn aldn, elinden karm am alsn," diye barrlar.yS M annhardtn da belirttii gibi, bu t ren le r de son dem etin adyla arlan ve son arab ad a onun yannda oturan kii besbelli onunla zdeletirilm ektedir; erkek ya da kadm , son dem et iinde yakalanan tahl-ruhu temsil etm ektedir; baka bir deyile, tahl-ruhu ikili olarak tem sil edilm ektedir, bir insanla ve bir d em etle.96 Kii nin dem etle zdeletirilm esi, son dem eti bien ya da balayan kii nin onun iine sarlm as tresiyle daha da ak hale gelm ektedir, rn e in Silezva, H e rm sd o rf ta, son dem eti balayan kadn dem e tin iine balam ak bir zam anlar bilinen bir treydi.97 Bavaria, W eid en de, son dem etin iine balanan kii onu ba yapan deil bien kiidir.1 '8 B urada rnn iine sarlan kimse tahl-ruhu temsil edi yor, tpk dallara ya da yapraklara sarlan kiinin aa- ruhu temsil edii gibi.' Yal Kadm olarak belirlenen son dem et ou kez bykl ve arlyla teki dem etlerden ayrdedilir. rnein Bat P rusya nn baz kylerinde Yal K adm norm al bir dem etin iki kat uzunlu unda ve kalnlnda yaplr, ortasna da bir ta balanr. Bazan o kadar ar yaplr ki, bir adam zor kaldrr.1 0 0 Bazan Yal Kadn
1 ,4 Avm yerde. s.323 ve devam. W .M annlardt. t.y.y., s.324. 1,7 .-l.g.v. s.320.
^ A . g . y .

s.325. J3kx, s. 85 ve devam.

uj W.MannhanJt, a.g.v., s.324.

DEMETER VE PROSERPNA

333

yapmak iin sekiz dokuz demet bir araya balanr, onu kaldran erkek arlndan yaknr.1 0 1 Saxe-Coburg, Itzgurnda Yal Kadm denilen son demet, ertesi yl iyi rn alnsn diye bilerek byk yap lr.102 Yani son demeti genellikle byk ve ar yapma tresi, ertesi yl bol ve dolgun rn almay salamak iin, duygusal by yoluyla alan bir bydr. Danim arkada da son dem et dierlerinden daha byk yaplr ve Yal avdar-Kadm ya da Yal A rpa-K adn ad verilir. Hi kim se onu balamak istemez, nk bu ii kim yaparsa onun yal bir kadn ya da yah bir adamla evleneceine inanlr. Bazan, Yal Buday-Kadm diye adlandrlan son buday demeti ba, kollar, bacaklar olan bir insan eklinde yaplr, zerine giysiler giydirilir ve son arabada eve tamr, hasatlar yannda oturur, iki ier, nara lar atarlar.1 0 3 Son demeti balayan kiinin, erkek ya da kadm, "Ya l avdar-Ana" olduu sylenir.1 0 4 skoyada, Hallowmastan sonra son rn biildiinde, ondan yaplan dii figr bazan Carlin ya da Carline, yani Yah Kadm diye adlandrlr. Ama Hallowmastan nce biilirse M aiden (Gen Kz) denir buna; gnbatmnda biilirse, kt ans getirecei varsayla rak Cad denir.1 0 5 Gen Kza birazdan dneceiz. A ntrim Eyaletin de, daha birka yl ncesine kadar, bier dverler ora safd bra knca, tarlada biilmeden braklan birka sap rn bir arada r lrd; daha sonra oraklar, gzleri kapal olarak oraklarm bu rl m saplarn zerine atard, rastlantyla onu kesen kii beraberinde evine gtrr ve kapsnn zerine asard. Bu rn dem etine Carley1 0 < >denir belki de Carlin ile ayn szck. Benzeri treler Slav halklar arasnda da geerlidir. rnein
101 A.g.y. s.324 ve devam. 102 A.g.y. s.325. 103 W .M annhardt, a.g.y., s.327. 104 A.g.y. s.328. 105 Jamieson, Dictionary o f the Scottish Language, s.v. "Maiden"; W .M ann hardt, Mythoi. Forschungen, s.326. 106 Cork, Q ueens Collegeden dostum Prof. W.Ridgeway tarafndan bildiril mitir.

334

TANRIYI LDRME

Polonyada son demete genellikle Baba denir, yani Yal Kadn. "Son dem ette Baba oturur" denir. D em etin kendisine de Baba denir, bazan bir arada balanm on iki kk dem etten oluur.1 0 7 Bohemyann baz blgelerinde son dem etten yaplan Baba banda byk bir hasr apka tayan bir kadm figrndedir. Son hasat ara basnda eve tanr ve iki kz tarafndan, bir elenkle birlikte iftiye verilir. D em etleri balarken, kadnlar sonuncu olmamaya aba gs terirler, nk son dem eti balayan kadnn ertesi y bir ocuu olur.1 0 8 Son demet dierleriyle birlikte byk bir ba halinde bala nr ve tepesine yeil bir dal dikilir.1 0 9 Bazan hasatlar son demeti balayan kadna, "Babay ald," ya da "O Babadr," diye barrlar. Bu durum da kadm, saplardan bazan kadm, bazan da erkek eklin de bir kukla yapmak zorundadr; kuklaya bazan giysiler giydirilir, ou kez de yalnzca iekler ve kordelalarla sslenir. Son demeti balayan kadar son sap kesen de Baba diye adlandrlrd. Son dem etten H asat-kadn ad verilen bir bebek yaplr ve kordelalarla sslenirdi. En yal oraknn, nce bu bebekle sonra da iftinin karsyla dans etm esi gerekirdi.1 1 0 Cracow blgesinde, bir adam son demeti balarsa, "inde Bykbaba oturuyor," derler; bir kadnsa bu, "inde Baba oturuyor" derler, kadnn kendisi de demetin iine sarlr, ancak ba grnr dem etin dndan. Bylece demetin iine kapatlm olarak son hasat arabasnda eve getirilir, orada tm aile suyla slatr onu. Dans bitinceye kadar dem etin iinde kalr, bir yl sreyle B aba adm tar.1 1 1 Litvanyada, son dem etin ad, Polonyanm Babasna karlk Bobadr (Yal Kadm). B obanm, tarlada biilmeden braklan son rn iinde oturduu sylenir.1 1 2 Son dem eti balayan ya da son patatesi karan kii elence konusu olur, ya avdar-Kadm ya da Yah Patates-K adn adm alr ve kolay kolay yitiremez bu ad.1 1 3
107 W .M annhardt., a.g.y., s.328. 108 Ayn yerde. 109 A.g.y. s.328 ve devam. 110 A.g.y. s.329. 111 A.g.y. s. 330. 112 W .M annhardt, a.g.y., s.330. U3/l.g.v. s.331.

DEMETER VE PROSERPINA

335

Son demet Boba bir kadn ekline sokulur, son hasat arabasn da kyn iinde trenle gezdirilir ve iftinin evinde suyla slatlr; sonra herkes birer birer dans eder o n u n la /1 4 Rusyada da son demet bir kadn ekline sokulur ve kadn giysi leri giydirilir, arklar ve danslarla iftlie tamr. Bulgarlar son dem etten Tahl-kraliesi ya da Tahl-ana dedikleri bir bebek yapar lar; zerine bir kadn gmlei giydirilir, daha sonra gelecek yln rn iin bol yamur ve i salamak amacyla nehire atlr. Ya da yaklr, klleri, hi kukusuz bereketli olsun diye, tarlalara serpi lir.115 Son demete verilen Kralie adnn Kuzey A vrupada benzerle ri vardr. rnein Brand, Hutchinsonun History o f Northumber land adl kitabndan unlar aktaryor: "Baz yerlerde, ok k bir biimde giydirilmi, banda ieklerden bir ta tayan, kolunun altnda bir demet tahl, elinde bir orak tutan bir tasvirin, son ekin bime gnnn sabahnda kyn iinden mzikle ve oraklarn bar ar arasnda tarlalara tandm grdm; orada btn gn bir direin zerinde durdu, bime ii tamamlandnda ayn ekilde eve getirildi. Buna H asat Kraliesi diyorlar ve Romallarn Ceres'ini temsil ediyor." 6 Cam bridgeten Dr. E.D . Clarke da, "on larn diliyle Hawkiede (H arm an sonunda), kadn giysileri giydiril mi, yz boyal, ba baaklarla sslenmi, zerinde baka Ceres simgeleri tayan bir soytarnn bir arabann iinde byk bir tanta nayla sokaklardan geirildiini grdm, atlarn zeri beyaz rtler le rtlyd; bu trenin anlamn sorduumda, H asat Kraliesini ektikleri yantm verdiler,"11 7 diye bildiriyordu. ncelemekte olduumuz treler ou kez hasatm yapld tar lada deil de dven alannda yerine getirilir. rn bierlerken oraklarn nnden kaan tahhn ruhu, kesilmi rnden ayrlr ve am bara snr, orada ya dvenin sopas altnda yok olmak ya da komu iftlikteki henz dvlmemi rne kamak zere son
114 A.g.y. s.331. 115 Ag.y. s.332. 116 Hutchinson, History o f Northumberland, ii, a d finem, 17. B randin alnts, Popular Antiquities, ii, 20, Bohn ed. 117 B randin alnts, a.g.y., ii. 22.

336

TANRIYI LDRME

demet iinde grlr.1 1 8 Dvlecek olan son rne Ana-tahl ya da Yal Kadn denir. Bazan elindeki sopayla son vuruu indiren kiiye Yal Kadn denir ve son demetin saplan iine sarlr, ya da srtna bir demet sap balanr. ster sapa sarlsn, isterse saplar srtnda tasn, byk glmeler arasnda kyn iinde arabayla dolatr lr. Bavariann baz blgelerinde, Thringende, vb. son demeti dven kiinin Yal Kadn ya da Yal Tahl-Kadm ald syle nir; saplar iine sarlr, ky iinde arabayla ya da tanarak dolatr lr, sonunda bir gbre ynnn zerine braklr ya da dvenini henz bitirmemi olan komu iftinin dven verine gtrlr.1 1 9 Polonyada dvmede son vuruu indiren kiiye Baba (Yal Kadn) denir; rne sarlr ve kyn iinden arabayla geirilir.1 2 0 Litvanvada bazan son demet dvlmez de kadn ekline sokulur ve dv me iini henz bitirmemi olan bir komunun am barna gtr lr.1 2 1 svein baz blgelerinde dven yerinde yabanc bir kadn belirdiinde, vcudunun evresine bir dvme sopas konur, boynu na saplar sarlr, bana baaklardan bir elenk yerletirilir ve dvenciler barr, "Tahl-Kadna bakn." Burada, aniden beliren yabanc kadn rn saplarndan dvme sopalaryla karlm tahlruhu olarak alnm aktadr.1 2 2 Baka yerlerde tahl-ruhunu iftinin kars temsil eder. rnein, Poiret Kantonu (Vende), Salign Komnnde iftinin kars, son demetle birlikte bir arafa sarlr, bir tahtrevana yerletirilir ve dven makinesine tanr, onun altna sokulur. Daha sonra kadn saplardan dar ekilir, demet dvlr, fakat kadn (savurma hareketini taklit ederek) araf iinde havaya frlatlr.1 2 3 Kadnn tahlla zdeliini, onu dvme ve savurma h are ketinin bu canl taklitinden daha ak olarak vermek mmkn deil dir. Bu trelerde, olgun tahl ruhuna yal ya da en azndan olgun
118 W .M annhardt, Mythol, Forsch. s.333 ve devam. 119 A.g.y. s.334. 130 A.g.y. s.334. 121 W .M annhardt. o.g.y., s.336. A.g.y. s. 336. 122 A.g.v. s.336; Baumkultus. s.612.

DEMETER I T PROSERPINA

337

yata olarak baklr. A na, Bykana, Yal Kadn, vb. adlar d a b u ra dan gelm ektedir. A m a baka rn ek lerd e tahl-ruhu gen olarak, bazan da oran vuruuyla annesinden ayrlm bir ocuk olarak dnlr. Son bir avu rn bien adam a, "G bek kordonunu kestin, diye bardan Polonya tresinde bu son gr ortaya k y o r.1 2 4 B at Prusyann baz blgelerinde, son dem etten yapdan fig re Pi d en ir ve iine bir ocuk sarlr. Son dem eti balayan ve T ahl-anay tem sil eden kadnn doum yatana yatrlm ak zere olduu sylenir; doum yapm akta olan bir kadn gibi barr, b ykana k arak terin d e yal bir kadn ebe rol yapar. S onunda ocu un doduu bir lkla haber verilir; bunun zerine d em ete sarl m olan olan ocuu bir bebek gibi alar, yaygaray basar. B ykana belek balam a taklit i yaparak gya yeni dom u ocuu bir torbaya sarar ve ocuk ak havada souk alm asn diye nee iinde a m b ara g t r l r.1 2 5 Kuzey A lm anyann teki yerlerinde, son dem ete ya da ondan yaplan kuklaya ocuk, H asat ocuu, vb. denir. n g ilterenin kuzeyinde son bir avu tahl, orann en gzel kz tara ln d a n biilir, T ahl Bebei ya d a T ohum B ebei olarak giy dirilir; m zik eliinde eve getirilir, hasat yem einde herkesin g re bilecei bir yere yerletirilir ve genellikle yl sonuna kadar konuk odasnda saklanr. O nu bien kz H asat Kraliesi idi. !26 K e n tle, S a r m ak Kz, "tarlada yetien en iyi rnden yaplm vc elden g eld i ince insan ekli verilm i bir figr"dr (ya da yleydi), "bu figr d ah a so n ra kadnlar tarafndan dikkatle giydirilir, balk, yaka, men dil vb. eylere benzeyecek ekilde kesilm i ince kt sslerle ssle nir. T arlad an bir araba zerinde son rnle birlikte eve getirilir; btn bu ileri yapanlar kendilerini ev sahibinin evinde a ka m yemeine arl sayarlar."127 P erthshire, B alqthidder yresinde son bir avu r tarladaki en gen kz tarafndan kesilir ve kabaca bir Die Korndmoncn, s . 28. l.c. l2l> A y n y e r ; I l e n d e r s o n . Folk-lore oj'the Northern Counties, s . 87: B r a n d , Popular Antiqtities, ii. 20, Boln ed.; Chambers, Hook of Days, ii. 377 ve devam. Kars., Folk-lore Journal, vii. 50.
124 W . M a n n h a r d t . 125 W . M a n n h a r d . l2/ B r a n d .

a.g.y.. ii. 21 v e d e v a m .

338

TANRIYI LDRME

kadn bebek ekline sokulur, kttan bir elbise giydirilir zerine, eritlerle sslenir. Gen Kz denir ona, epey bir sre, kimi zaman ertesi yln Gen Kz eve getirilinceye kadar iftlik evinde, genellik le bacann zerinde saklanr. B u kitabn yazar, 1888 Eyllnde Balquhidderde bir Gen Kz bime trenine tank olm utur.1 2 8 Dum bartonshire, Garelochta baz iftliklerde yaklak altm yl nce tarladaki son bir avu rne Gen K a z denirdi. kiye blnr, r lr, daha sonra da bir gen kz tarafndan orakla kesilirdi, bunun gen kza ans getirecei, ksa zam anda evlenecei dnlrd. Kesilirken oraklar bir araya toplanr ve oraklarm havaya atarlar d. Gen Kz kordelalarla sslenir ve m utfakta atya yakn bir yere aslrd, orada zerine ilitirilmi tarihe kadar yllarca saklanrd. Bazan bir defada be ya da alt Gen Kz asl olurdu engellerde. H asat akam yemeine Kirn denirdi.1 2 5 G arelochtaki teki iftlik lerde son avu rne Genkz Ba ya da Ba denirdi; dzgn bir biimde rlr, bazan kordelalarla sslenir ve danelerin kmes hay vanlarna verildii zamana kadar bir yl sreyle mutfaa aslrd.1 3 0 skoyanm Kuzeyinde Gen Kz Noel sabahna kadar saklanr, son ra "btn yl boyunca iyi geliebilsinler diye" srlara datlrd.1 3 1 A berdeenshireda da (clyack dem et denilen) son demet, nceleri, B alquhidderdeki gibi tarladaki en gen kz tarafndan kesilirdi; son ra kadn giysileri giydirilir, zafer alay iinde eve getirilir ve Noele ya da Ylba sabahna kadar saklanr, o gn gebe bir ksraa, yok sa, en yal inee verilirdi.1 3 2 Son olarak, Alm anyada ve skoyada son dem ete ve onu balayan kadna verilen Gelin, Yulaf-gelin ve Buday-gelin adlaryla lahl-ruha biraz daha olgun, ama yine de
,2 Folk-lore Journal, vi. 268 ve devam. 129 G arelochhead, Rowm oreda bahvan Archie Leitch'den alnm olan bilo 1'

(T1.

lj0 Gareloch, Faslane'den Mr. M acfarlane tarafndan bildirilmitir. 13 1 Jam ieson, Dictionary o f the Scottish Language, s.r. "Maiden." 132 W. G regor, Resntes ties Traditions popukiires, iii. 533 (485B); Folk-lore o f the North-East o f Scotland, s: 182. Gen Kz'a verilen eski bir sko ad (aamnals nvm phula) Rapegyrne idi. Bkz. Fordun. Scotichron. ii. 418, alnt Jam ieson'un Diet, o f the Scottish I Ainguagem d e . s.v. "Rapegyrne.''

DEMETER VE PROSERPINA

339

gen bir ya belirlenir.1 3 3 Bazan bu adlarla anlatlmak istenen ey, bitkideki retici gleri gelin ve gvey olarak temsil etmek yoluyla daha eksiksiz bir biimde ortaya kar. rnein, Almanyann baz blgelerinde saptan giysiler giyinmi, Yulaf-kadn ve yulaf erkek, ya da Yulaf-gelin ve Yulaf-gvey denilen bir erkek ve kadn hasat enliinde dans ederler; daha sonra ekinleri biilmi bir tarla gibi plak kalncaya kadar zerlerindeki baaklar birer birer koparlr. Silezyada son demeti balayan kadna Buday-gelin ya da Yulaf-ge lin denk. Banda hasat tac, yannda bir gvey ve ardnda nedime ler, bir dn alaynn btn resmiyetiyle iftlik evine getirilir.1 3 4 Biraz nce anlattmz hasat treleri, birinci blmde gzden geirdiimiz bahar treleriyle arpc bir benzerlik gsteriyor. (1) B ahar trelerinde aa-ruhun hem bir aa hem de bir insan tara fndan temsil edilii gibi!35 hasat trelerinde de tahl-ruhu hem son demetle hem de onu bien ya da balayan veya dven kimseyle tem sil edilmekte. Kiinin demete eit olduu, erkek ya da kadna dem e tin adnn ya da demete onlarn adnn veriliiyle; erkek ya da kad nn demetin iine sarlyla; baz yerlerde uygulanan, demete Ana dendiinde en yal evli kadn tarafndan, fakat G en Kz deniliyor sa en gen kz tarafndan kesilmesi gerektii kuralyla gsterilmek tedir.1 3 6 Burada tahl-ruhu temsil edenin ya tahl-ruhun varsaylan yayla uyumaktadr, tpk Meksikallarn, msrn bymesini hz landrmak iin sunduu insan kurbanlarn msrn yayla deimesi gibi.1 3 7 nk Avrupa tresinde olduu gibi M eksika tresinde de insanlar belki de tahla sunulan kurban olmaktan ok tahl-ruhunun temsilcileriydi. (2) Yine, aa-ruhun bitkiler, srlar hatta kadnlar zerinde gsterdii varsaylan ayn bereketlendirici etki1 3 8 tahl!jJ W .M annhardt, Die Korndmonen, s.30: F olklore Journal, vii. 50. 134 W .M annhardt. I.e.; Sommer. Sagen, Mrehen und Gebruche ans Sachsen und Thringen, s. 160 ve devam, ',s Bkz. s. 85 vc devam. 130 Bkz. s. 326, 337. !37 Bkz. s. 295. b8 Bkz. s. 68 vc devam.

340

TANRIYI LDRME

ru h ta da varsaydr. rnein, onun bitkiler zerinde varsaylan etki si (tahl-ruhunun her zam an iinde bulunduu varsaylan) son dem etin danelerinden bazlarnn alnp bah ard a gen daneler iine salmas uygulamasyla g sterilir.1 3 9 Srlar zerindeki etkisi, son dem etin saplarnn, aka iyi beslenm eleri am acyla srlara veril mesiyle gsteriliyor.1 4 0 Son olarak, kadnlar zerindeki etkisi, G ebe bir kadna benzetilm i olan A n a -d e m e tin iftinin karsna teslim edilm esiyle;m son dem eti balayan kadnn gelecek yl bir ocuu olaca inancyla;14 2 bir 4e belki onu ele geiren kiinin gelecek yl evlenecei dncesiyle1 4 3 gsterilm ektedir. Bu yzden, bu bahar ve hasat treleri aka ayn eski dnce tarzlarna dayanm akta ve ayn ilkel putatapm anm blm lerini olu turm aktadr; b u nlar hi kukusuz, tarihin gnei dom adan uzun sre nce atalarm z tarafndan uygulanyordu, tpk bugne kadar onlarn torunlarnn da uygulad gibi. lkel bir dinin belirtileri a ra snda unlar sayabiliriz: (1) D ini trenleri yapm ak zere zel bir snf ayrlm am tr; dier bir deyile, rahipler yoktur. T renler, du ru m a gre, herhangi bir kimse tarafndan yaplabilir. (2) Dini trenlerin yaplaca herhangi bir yer ayrlm am tr; dier bir deyile, tapm aklar yoktur. T renler, durum a gre, h e rh a n gi bir yerde yaplabilir. (3) T anrlar deil, ruhlar bilinir, (a) R uhlar, tan rlard an farkl olarak, ilevlerinde doann belirli blm leriyle snrlandrlm tr. A dlar geneldir, zel deil. Sfatlar geneldir, bireysel deil; dier bir deyile, her snftan sonsuz sayda ruh vardr ve b ir snfn birey leri hep birbirine benzer; kesin belirlenm i kiilikleri yoktur; kken lerine, yaam larna, servenlerine ve karakterlerine degin h er
134 Bkz. s. 329. 330. 140 Bkz. s. 329, 338. 141 Bkz. s. 330 vc devam.
142 Bkz. s, 334; kar., Kuhn. Westflische Sagen, Gebrauche und Mrchen, ii.
N o . 516.

143 Bkz. s. 33], 332, 338.

DEMETER VE PROSERPNA

341

kesin kabul ettii sylenceler yoktur, (b) te yandan tanrlar, ru h lard an farkl olarak, ilevlerinde doann belirli blm leriyle son d erece snrldr. T m nn, kendi zel lkeleri olarak, zerinde egem enlik srdrdkleri tek tek ayr blm leri vardr; fakat kat bir biim de onunla snrl deillerdir; iyilik ya da ktlk glerini doann ve yaam n dier birok alanlarnda gsterebilirler. Ayn zam anda, C eres, P roserpina, B akkhos gibi bireysel ya da zel adlar tarlar; ve bireysel k arakter ve tarihleri geerli sylenceler ve sanat tem silleriyle saptanm tr. (4) A yinler yattrc olm aktan ok byseldir. D ier bir deyi le, isten en am alara, kurban, dua ve vg yoluyla kutsal varlklarn ltfunu kazanarak deil, daha nce de akland gibi144 doann gidiini, ayinle ayinden elde edilm esi am alanan etki arasndaki fiziksel yaknlk ya da benzerlik yoluyla d o rudan etkilediine inan lan t ren lerle ulalr. Bu testlere vurulduunda, bizim A vrupa kylsnn b ah ar ve h asat treleri ilkel olarak snflandrm ay hak ediyor. nk b unla rn yapl iin zel bir snf insan ve zel yerler ayrlm deildir; efendi ya da uak, kadn ya da kz, olan ya da kz ocuk, herhangi bir kim se tarafndan yaplabilir; tapm aklarda ya da kiliselerde deil, o rm anlarda ve ayrlarda, am barlarda, hasat alanlarnda ve evlerde yaplabilir. V arlklar kendi ilerinde kukusuz olarak kabul edilen doast yaratklar tanrlar deil, ruhlardr; ilevleri doann ok iyi belirlenm i blm leriyle snrldr; adlar, C eres, P ro serp in a ve B akkhos gibi zel adlar deil, A rpa-ana, Yal Kadn, G en Kz gibi genel adlardr. G enel sfatlar bilinir, fakat bireysel tarihleri ve k arak terleri sylencelerin konusu deildir. nk bireylerden ok snflar halinde vardrlar, h er snfn yeleri birbirinden ayrlam az. rnein, her iftliin kendi T ahl-anas ya da Yal Kadn" veya G en Kzt vardr; fakat her T ahl-ana tek tek teki 'Tahl-anaya ok benzer, Yal K adnlar ya da G en Kzlar iin de ayn ey. Son olarak, b ah a r trelerinde olduu gibi hasat trelerinde dc ayin,
144 Bkz. s. 10.

342

TANRIYI LDRME

yattrc olmaktan ok byseldir. rn iin yamur ve nem sala mak amacyla Tahl-anann nehire atlmas;145 gelecek yl daha bol rn elde etm ek iin Yal Kadnn arlnn talarla artrlm as;1 4 6 son dem etin danelerinin baharda gen danelerin arasna serpitirilm esi;1 4 7 ve iyi gelimelerini salamak iin son dem etin saplarmn srlara verilmesi14 8 hep bunu gsteriyor. Bundan baka, kuklann tahl-ruhun temsilcisi gelecek haata kadar saklanmas tresi, tahl-ruhu btn yl boyunca canl ve etkin bir durum da tutacak bir bydr.1 4 9 Eski Perulularn uygu lad benzeri bir tre bunu kantlyor, tarihi A costa unlar anlat yor: "iftliklerindeki en bol rn veren Maysin [yani msr] bir bim n alyorlar, baz trenlerle, Pim a dedikleri bir tahl ambar na koyuyorlar ve gece gzlyorlar onu; bu Maysi sahip oldukla r en zengin giysilere saryorlar ve bylece sarlm ve giydirilmi bu Piruayd tapmyorlar ve onun kendi m iraslar Maysin anas olduu nu syleyerek ona sayg duyuyorlar ve bu yolla Mays artyor ve sak lanyor. Bu ayda Maysa denk den altnc ay] zel bir kurban veriyorlar ve byc kadnlar bu Pinadan soruyor, gelecek yla kadar devam etmeye gcnn yetip yetmeyeceini; hayr diye yant verirse, bu Maysi yakmak zere her erkein gcne gre nerden aldlarsa o iftlie gtryorlar; sonra, ayn trenlerle bir baka Mays yapyorlar, onu yenilediklerini syleyerek, Maysin tohumu yok olmasn diye, ama daha uzun sre kalacak gc olduunu sy lerse, gelecek yla kadar ayn yerde brakyorlar onu. Bu ahmaka
145 Bkz. s. 335. w < Bkz. s. 332. 147 Bkz. s. 329. kar. 330. 148 Bkz. s. 329. 3.38. 149 Bkz. s. 337: W .M annhardt, Korndmonen, s.7. 26. W endler arasnda, bir kukla haline dntrlen ve Yal A dam ad verilen son demet, gelecek yln Yal A dam ' eve getirilinceye kadar koridorda asl olarak saklanr. Schulenburg, Wen disches Volksthum, s. 147. Invem ess ve Sutherlandde Gen Kz gelecek haata kadar saklanr. Folk-lore Journal, vii. 50.53 ve devam. Kar.. Kuhn. Westflische Sagen, Gebruche und Mrchen, ii. Say: 501, 517.

DEMETER VE PROSERPNA

343

bo inan bugne kadar srm, Kzlderililer arasnda bu Pirualara sahip olmak ok yaygn bir ey."50 Trenin bu anlatlnda bir hata var gibi grnyor. Perulularn tapt ve Msrn Anas olarak bakt ey tahl ambar (Pirua) deil, giydirilmi kuatlm msr destesiydi belki de. Peru tresi zerine bir baka kaynaktan ren diimiz ey de bunu doruluyor. Sylendiine gre, Perulular btn yararl bitkilere, onlarn bymesine neden olan kutsal bir varhk tarafndan can verildiine inanrlard. Bitkisine gre, bu kut sal varlklar M sr-ana (Zara-mama), Quinoa-ana (Quinoa-mana), Koka-ana (Cocoa-mama), Patates-ana (Axo-mama) diye adlandr lrd. Msr balarndan, quinoa ve coca bitkilerinin yapraklarndan bu kutsal analarn tasvirleri yaplr, kadn giysileri giydirilerek tap ndrd bunlara. rnein Msr-anay, msr saplarndan yaplm ve batan aa kadn giysileri giydirilmi bir kukla temsil ederdi; Kzl derililer "onun, ana olarak, ok m iktarda msr retm e ve dourma gcne sahip olduuna" inanrlard.5 Dolaysyla, belki de Acosta kendisine bilgi veren kimseyi yanl anlamt; onun betimledii Msrn Anas tahl ambar (Pirua) deil, zengin giysiler giydirilmi msr destesiydi. Balquhidderdeki hasat Gen Kz gibi, Perulularn Msr Anas da, msr byyebilsin ve oalabilsin diye bir yl srey le saklanyordu. Fakat gc o yl geirmeye yetmez diye, yl iinde kendini nasl hissettii soruluyordu ona, eer kendini zayf hissettii yantn verirse, yaklyor ve "Mays tohumu yok olmasn diye yeni bir Msr Anas yaplyordu. Burada, tanry hem zamanl olarak hem de ara sra ldrme tresinin daha nce yaplm aklamas nn glii bir biimde dorulandn gryoruz. Msrn Anasnn, bir kural olarak bir yl yaamasna izin veriliyordu, bu sre gc nn bozulmam olarak srebilecei akla yakn olarak varsaylan
1 :> 0 Acosta.
/st. o f t h e

Indies, v.c. 28, cilt ii. s. 374 (Hakluvt Socety, 1880).

bl W.Mannhardt. Mythol Forsch. s.342 ve devam. Mannhardn tankl bir spanyol kitapndan geliyor: (Cana pastoral de cxortacion e mstruccon contra ks idolatrias de los Indias del arcobspado de L im a / Lima Bapiskoposu P ed ro d e Villagomez tarafndan. 1649da Limada yaymlanmtr. M annhardt'a ise J J . v. Tschudi tarafndan iletilmitir.

344

TANRIYI LDRME

bir dnem dir; fakat gcnn azalm aya baladn gsteren herhan gi bir belirtide ldrlyor ve varl ona bal olan m sr zayflam a sn, bozulm asn diye taptaze ve gl bir Mays A nas onun yerini alyordu. M eksikal Z apoteklerin bir zam anlar yerine getirdii hasat trelerinde de ayn dnce izgisi ayn aklkla ortaya kyor. H asat zam an, soylularn ve halkm tayin ettii rahipler, alay halinde msr tarlalarn a gidiyor, orada en byk ve en gzel dem eti seiyor du. Sonra bunu byk trenlerle kasabaya ya da kye getiriyor ve tapnakta, yabani ieklerle sslenm i bir sunan zerine yerletiri yorlard. H asat tanrsna kurbanlar verildikten sonra, papazlar, dem eti ince bir keten bezine dikkatle saryor, tohum zam anna kadar saklyorlard. Ekim zam an rahipler ve soylular yeniden tap nakta toplanyorlar, ilerinden biri ayrntl bir biim de sslenm i bir yaba m hayvan derisi getiriyordu, dem etin iinde bulunduu keten bezi bu deriye sarlyordu. B undan so n ra dem et bir kez daha trenle alnd tarlaya gtrlyordu. B urada deerli dem et, eit li rt lere sarlm halde, daha nceden hazrlanm olan kk bir ukura ya da yeraltnda bir yere braklyordu. Bol bir r'm verm esi iin tarlalarn tanrlarna kurbanlar sunulduktan sonra, ukur ya da z e l blm e k a p a tly o r, zeri toprakla rtlyordu. B unun hem en ardndan da ekim balyordu. Son olarak, hasat zam an yaklatn da, gm lm olan dem et rahipler tarafndan to p rak ta n karlyor, isteyen herkese datlyordu. Bu ekilde datlm olan dane paket leri hasat zam anna kadar tlsm olarak dikkatle saklanyordu.1 5 2
I sp a n y o l fethinden ok sonralara kadar her yl yaplan bu t ren le r

de. en gzel dem etin, tohum ekm e zam anndan hasat zam anna kadar msr tarlasnda gm l olarak saklanm asndan am a hi ku kusuz m srn yetim esini hzlandrm akt. Jm na nehrinin dousunda P en cap ta, pam uk elm alar p atla maya baladnda, "tarladaki en byk bitkiyi seip, zerine ayran
' v B rasseu r d e Bourbourg, Histoire des Nations civilises du Mexique, iii. 40 ve devam .

DEMETER VE PROSERPINA

345

ve pirin suyu pskrttkten sonra tarladaki teki fidanlardan aln m pam uk paralaryla sarp sarmalamak" usuldendir. "Seilmi olan bu fidana Sirdar ya da Bhogaldai denir; yani ana-pamuk, bhogla, byk pamuk tohumuna bazan verilen bir addr, (daiya karl ) dai ise ana demektir; sayg gsterilerinden soma, teki fidanla rn da rn bolluu ynnden ona benzem esi iin dualar edilir."1 5 3 Okur, kyllerimizin uygulad hasat trelerinin ilk anlam konusunda hl herhangi bir kuku duyuyorsa, bu kukular, Borneotu Dyaklarm hasat treleriyle yaplacak bir karlatrmayla giderilebilir. Kuzey Borneolu Dyaklarm hasat zamannda zel bir enlikleri vardr; bu enliin amac, "pirincin ruhunu korumak, sa lam latrmaktr, eer byle yaplmazsa, tarlalarn rn hzla r yecek ve bozulacaktr. Pirincin ruhunu korum a ve salamlatrma yolu deiik kabilelerde farkl biimlerdedir. Bazan rahip, onu bir ka pirin danesi eklinde yakalar ve beyaz bir bezin iine kor. Bazan kyn dnda byk bir sundurm a kurulur, onun yanma yk sek ve geni bir sunak yerletirilir. Sunan ke direkleri, tepeleri yaprakl uzun bambulardandr, bunlardan birinden beyaz kumatan uzun, dar bir bayrak sarkar. Burada parlak, canl renklerden giysi ler giyinmi kadn ve erkekler yava ve ciddi admlarla dans eder ler. Birden yallar ve rahipler beyaz bayraa doru koup ucundan yakalarlar ve lgnca bir mzikle, seyircilerin barlar ortasnda dans etmeye ve ileri geri sallanmaya balarlar. Yallardan biri sunan zerine frlar ve bambular iddetle sallamaya balar, bunun zerine dans edenlerin ayaklarnn dibine kk talar, pirin fdesinin lifleri ve daneleri dklr, bunlar oradakiler tarafn dan dikkatle toplanr. Bu pirin daneleri pirincin ruhudur. Pirin ekimi zaman bu pirin ruhundan bir ksm teki tohumlarla birlik te dikilir, "bylece o ruh srdrlm ve yaylm olur."1 5 4 rnn gelimesi istendiine gre, pirincin ruhunu koruma ve salama
153 H.M . Elliot,- Supplemental Glossary o f Terms used in the North Western Pro vinces, hazrlayan: J.Beames, 254. 154 Spenser St. John, Life in the Forest o f the Far E ast2, i. 187, 192.

346

TANRIYI LDRME

alma gereksinimi, Burm al Karenler tarafndan da iddetle duyulur. Bir pirin tarlas yeillenmiyorsa, pirincin ruhunun (kelah) u ya da bu biimde pirincin iinden kamad dnlr. Eer ruh geriye arlamazsa rn iyi olmayacaktr. Pirincin kelah m (ruhunu) geri armada aadaki forml kullanlr: "Haydi gel, pirin-kelah, gel! Tarlaya gel. Pirince gel. H er cinsin tohumuyla birlikte, gel. Kho nehrinden gel, Kaw nehrinden gel; bulutuklar yerden gel. Batdan gel, Doudan gel. Kuun gagasndaysan gel, maymunun midesindeysen gel, filin grtlandaysan gel. N ehirlerin kaynakla rndan, azlarndan gel. Shan ve B urm an eyaletlerinden gel. Uzak krallklardan gel. Btn tahl am barlarndan gel. Ey pirin -keiah, pirince gel."1 5 5 Yine, Avrupadaki tahl-ruhu gelin ve gvey gibi ikili biimde temsil etm e tresiyle,1 5 6 Javada hasat enliinde uygula nan bir tre arasnda bir koutluk vardr. Oraklar pirinci bimeye balam adan nce, rahip ya da byc bir miktar pirin baa seer ve bunlar birlikte baladktan sonra zerine ya srer ve ieklerle ssler. Bylece donatlm olan baaklara padi-penganten denir, yani Pirin-gelin ve Pirin-gvey; evlenme trenleri kutlanr, hemen sonra da pirinci bime ii balar. Daha sonra, pirin rn ieri alnrken, am barda bir gerdek odas hazrlanr, yeni bir hasr, bir lamba ve her tr tuvalet gereci konur oraya. Pirin-gelin ve Pirin-gveyin yanma dn konuklarn temsil edecek pirin deste leri yerletirilir. Bu yaplncaya kadar haatn tam am am bara aln maz. Pirin ieri alndktan sonraki ilk krk gn, yeni evli iftleri rahatsz etm em ek iin hi kimse am bara girem ez.1 5 7 Y unanistann D em eter ve Proserpinas, Alm anyann Tahl-anas ve Balquhidderin hasat Kz ile karlatrldnda, bunlar din sel gelimenin son rnleridir. Fakat, Ariler gibi Yunanllar da bir zamanlar, Keltlerin, Ttonlarn ve Slavlarn hl uyguladklarna, Arilerin dnyasnn ok tesinde P erunun nkalar, Borneonun
155 E.B. Cross, "On the Karens," Journal o f the Am erican Oriental Society, iv. 309. 156 Bkz. s. 339. 157 V eth. Sava, .i.524-526.

DEMETER VE PROSERPNA

341

Dyaklar ve Javamn Malaylar tarafndan uygulanmakta olanlara benzer hasat treleri uygulam olmallar bu trelerin dayand dncelerin bir tek rkla snrl olmad, tersine, tarmla uraan btn gelimemi halklarn kafalarna doallkla doduuna degin yeterli kant vardr. Dolaysyla, Yunan sylencebiliminin o grkem li ve gzel D em eter ile Proserpinasnm, ada kyllerimiz arasn da hl geerli olan ayn basit inan ve uygulamalarndan domu olmas ve canl tasvirleri Fidias ve Praksitelesin usta elleriyle tunca ve m erm ere ilenmeden ok nce birok hasat tarlasnda sapsan dem etlerden yaplma kaba kuklalarla temsil edilmi olmalar olas dr. O ok eski zamann bir ans hasat-tarlasmn bir izi diyelim buna Gen Kz (Kore) unvannda sonuna kadar gelmitir, Proserpina bu unvanla tannr. Yani D em eterin ilkrnei Almanyann Tahl-anasysa, Proserpinamn ilkrnei de, Balquhidderin yama larnda her sonbaharda son dem etlerden hl yaplan hasat Gen Kzdr. Gerekten de, eski Yunanm kvl-iftileri hakknda daha ok ey bilseydik, belki de klasik zam anlarda bile her yl hasat tarla larnda olgun rnden kendi Tahl-analarn (D em eter) ve Gen Kzlar (Proserpina) yapmaya devam ettiklerini renebilecektik. Fakat ne yazk ki, bizim bildiimiz D em eter ve Proserpina kasabal drlar, gururlu, grkemli tapnaklarn grkemli sakinleridirler; eski alara dkn kibar yazarlarn gzleri bu tr tanrlardan bakasn grmez; rnler arasnda kyllerin yapt bu tr kaba ayinler onlarn gr alarnn dna der. Bunlar fark etmi olsalar bile, ekini biilmi gneli tarladaki, rn saplarndan yapm kuk lalarla tapman glgeli serinliindeki m erm er tanr arasnda her hangi bir ilikiyi asla akllarndan geirmemilerdir. Yine de, bu kentte yetimi kltrl kimselerin yazdklar, bize, kyda kede kalm bir Alm an kynde grlebilecek, kabann kabas bir D em e ter'grnm n az da olsa veriyor. rnein, Iasionun kez srl m bir tarlada D em eterden Plutos adnda (bolluk", "zenginlik") bir ocuu olduu yks,1 5 8 Bat Prusyann hasat tarlasnda yalan
158 Hom eros, Od. v.125 ve devam; Hesiodos, Thcog. 969 ve devam.

348

TANRIYI LDRME

dan ocuk dourma tresiyle karlatrlabilir.1 5 9 Bu Prusya tresin de yalanc ana, Tahl-anay {Zytniamatka) temsil eder; yalanc ocuksa Tahl-bebe; trenin tam am gelecek yl iyi bir rn sala mak iin yaplan bir bydr.1 Hem baharda hem de hasatta veri ne getirilen ve ocuk Plutosun doumu sylencesiyle belki de ok daha yakndan ilikili baka halk treleri vardr. Bunlarn genel anlamlan, tarlalara, zerinde doum olaym gerekletirmek ya da en azndan taklit etm ek yoluyla bereketlilik verm ektir.1 6 1 Yabanln, uygarlatrlm D em eterin etkisi altnda nasl grndn daha sonra, bu tarm tanrlarn bir baka ynleriyle incelerken grece iz. Okuyucu, ada halk trelerinde tahl ruhun genellikle hem bir Tahl-ana hem de bir Gen Kzla deil, ya bir Tahl-ana (Yal kadn vb.) ya da bir Gen Kzla (Tahl-bebek, vb.) temsil edildiini gzlemlemi olabilir. yleyse Yunanllar tahl neden bir ana ve bir kz olarak temsil ediyorlard? Breton tresinde ana-dem et son dem etten yaplan ve iine kk bir tahl-bebek konan byk figr aka hem Tahl-an ay hem de Tahl-kz temsil ediyor, kincisi henz domam durum dadr.1 6 2 Yine, biraz nce anlatlan Prusya tresinde Tahl-ana roln oynayan kadn, olgun tahl
159 Bkz. s. 337. 160 Bir Kbrs A riadne tapmnda yaplan bir trenin bu nitelikte olmas olas dr. Plutarkhos, Theseus, 20. A riad n eye neden bitki tanrs olarak bakabileceimizi yukarda grdk (s. 107). Bununla birlikte, eer Syro-M acedonian takvimine gnder me yaparsak (bunda G orpiaeus Eylle rastlam aktadr, D arem berg ve Saglio, i.831) bu tren bir hasat kutlamas deil b ir babozumu kutlamas olabilir. Kuzey A m eri ka'da Minnitareeler arasnda Neuwied Prensi, uzun boylu gl bir kadnn, karnn dan bir msr baa dourur gibi yaptn grm tr: trenin amac gelecek yl iyi bir msr lasat salamakt. Maximilian, Wied Prensi, Reise in das innere N ord-A m e rika, .269. lM W .M anhardt. Bnmklttts, s.468 ve devam: Antike Watd-und Feldkulte, s.288 ve devam; Mythologische Forschungen, s. 146 ve devam; 340 ve devam; Van Hocvell, A m bon en de Oeliasers, s.62 ve devam; Wilken, Indische Gids, Haziran 1884, s.958, 963 ve devam. Kar., Marco Polo, eviren Yule2, .212 ve devam. *62 Bkz. s. 330 ve devam.

DEMETER VE PROSERPNA

349

temsil ediyor; ocuk, gelecek yln rnn temsil etm ek zere orta ya kyor; buna doallkla bu yln rnnn ocuu olarak bakla bilir, nk gelecek yln rn ancak bu yln haatnn tohum un dan ortaya kacaktr. yleyse D em eter bu yln olgun rn, Proserpina ise ondan elde edilen ve baharda tekrar grlmek zere sonbaharda ekilen tohum-tahldr. Proserpinanm yeralt dnyasna inii1 6 3 tohum un ekiliinin sylencesel bir anlatm olmaldr; bahar da yeniden ortaya k1 6 4 ise gen tahln filiz vermesini anlatacak tr. Bylece bu yln Proserpinas gelecek yln D em eter'i olur, bu da sylencenin ilk ekli olmaldr. Ama dinsel dncenin ilerlem e siyle birlikte, tahl, artk bir yl iinde btn bir doum, byme, retm e ve lm evriminden geen bir varlk olarak deil, lmsz bir tanra ile kiiletirilir durum a gelince, tutarllk, iki kiiden biri nin anann veya kzn kurban edilmesini gerektirir. Fakat tahln ana ve kz olarak ikili anlal, halkn kafasnda mantkla sklp atlamayacak kadar eski zamanda ve derinde kk salmt, bunun iin de yeniden biimlenmi olan sylencede hem anaya hem de kza bir yer bulmak zorunluydu. Bu da, D em eter, kznn her yl yeraltnda kaybolmasna alayan, baharda ortaya kna sevinen tahl anann biraz karanlk ve iyice belirgin olmayan roln oynama ya braklrken, Proserpinaya sonbaharda ekilen ve ilkbaharda filiz veren tahl rol verilerek yapld. Bylece, biim deitirmi olan sylence, biri bir yl doan ve ertesi yl kendi ardln douran kut sal varlklarn dzenli bir biimde birbirinin yerine gemesi yerine, biri her yl yeraltnda kaybolan ve sonra yeniden ortaya kan, tekiyse uygun zamanlarda alamaktan ve sevinmekten baka yapacak bir eyi olmayan iki kutsal ve lmsz varlk anlayn sergiler. Yunan sylencesindeki tahln bu ifte kiiletirilmesinin bu
163

Kar. Preller. Gricch. Mythol. .628, not 3. Y unanistan'da Proserpna'n

lcr yl yeraltna iniinin, Byk Eleusis M ysterialannda ve T hesnophoriada, yani aa yukar sonbahar ekimi srasnda olduu grlm ektedir. Fakat Sicilyada onun yeraltna iniinin tahl tam olgun iken, yani yazn kutland grlm ektedir (Diodoros. v.4). l>* Homeros, Hymn w Demeter, 401 ve devam; Preller, l.c.

150

TANRIYI LDRME

aklamas, her iki kiiletirmenin (D em eter ve Proserpina) zgn olduunu varsayar. A m a Yunan sylencesinin tek bir kiiletirmey le balam olduunu varsayarsak, ikinci kiiletirmenin sonradan ortaya kmas belki de yle aklanabilir: u ana kadar gzden geirilmi kyl hasat trelerine bir daha bakarsak, bunlarn birbi rinden ayr iki tahl-ruhu kavram ierdiklerini grrz. nk baz trelerde tahl-ruhuna tahln iinde kendiliinden var olarak bak lrken, dierlerinde onun dnda grlr. rnein, belli bir dem e te tahl-ruh ad verilip giysiler giydirilerek saygyla karlandn da, 1 6 5 tahl-ruhunun tahlda kendiliinden bulunduu kabul ediliyor. Am a tahl-ruhunun, tahln iinden geerek onu bytt, gelitir dii, ya da garaz olduu kimsenin tahln kuruttuu sylendiin de, 1 6 6 zerinde g uyguluyor olsa da tahldan tam am en ayr olarak kabul edildii aktr. kinci durum kabul edildiinde, tahl-ruhu, eer zaten yle deilse, hakl olarak bir tahl tanrs olacaktr. Bu iki anlaytan, tahl-ruhunun tahln iinde kendiliinden bulunduu anlay kukusuz daha eskidir, nk doann iinde oturan ruhlar tarafndan canlandrld grnn, onun kendi dndaki ruhlar tarafndan ynetildii grnden nce olduu grlm ektedir; ksa ca sylersek, animizm (canlclk, ev.) deiznf den (Nedentanrclk, ev.) ncedir. Bizim Avrupa kyllerinin hasat trelerinde, tahl-ruhun tahln iinde olduu anlaynn geerli bir gr olduu grl mektedir; onun dnda olduu anlay ise daha ok bir istisna ola rak ortaya kar. te yandan, Y unan sylencebiliminde, D em eter aka ikinci ekilde anlalmaktadr; o, tahln iinde kendiliinden var olan bir ruhtan ok tahln tanrsdr.1 6 7 Bir dnce tarzndan tekine geii oluturm ada esas olarak arac gibi grnen dnce sreci, insanbiimciliktir (anthropom orphism ), ya da ite varolan
lfo Baz yerlerde, son dem etin nnde diz kmek, baz yerlerdeyse onu pm ek tresi vard. W.Mannhardt. Korndmonen, 26; Mytholog. Forschungen, s.339: Folk-lore Journal, vi. 270. 166 Bkz. s. 315. l6/ H om erosun D em e te r e lahisinde, tahln bymesini kontrol ediyor ola rak temsil edilir. Bkz. s. 324.

DEMETER VE PROSERPNA

351

(ikin) ruhlara giderek daha fazla nsan sfatlar verilmesidir. nsan lar yabandlktan ktka tanrlarna insanbiimi verme ve onlar insanlatrma eilimi g kazanr; bu tanrlar ne kadar insan biimi ni alrsa, onlar, balangta yalnzca canlandrc ruhlar ya da can lar olduu doal nesnelerden ayran yark o kadar geniler. Fakat yabanllktan yukar doru ilerleme iinde, ayn kuaktan insanlar yan yana ayn dzeyde yrmez; insan biimi alm tanrlar daha ile ri durum a gelmi bireylerin dinsel gereksinimlerini doyurabildii halde, topluluun daha geri yeleri eski canlclk kavramlarna sarlmay yeler. mdi, herhangi bir doal nesnenin (tahl diyelim) ruhu insan nitelikleriyle donatlp nesneden ayrldnda ve onu kontrol eden bir tanr haline dntrldnde, nesnenin kendisi de, ruhunun iinden kyla, cansz olarak kalr, deyim yerindeyse ruhsal bir boluk haline gelir. Fakat byle bir bolua taham ml ohnayan, baka bir deyile herhangi bir eyi cansz olarak kabul edemeyen halk imgelemi, hemen yeni bir sylencesel varlk yaratr ve ii bo nesnenin iini bununla doldurur. Bylece, ayn doal nes ne, sylencebilimde birbirinden ayr iki varlkla temsil edilmekte dir; ilkin, imdi ondan ayrlm ve tanr dzeyine ykseltilmi olan eski ruhla, ikinci olarak da daha yksek bir leme ykselirken eski ruhun boaltt yeri doldurmak zere halk imgeleminin yaratt yeni ruhla. O halde sylencebilimin nndeki sorun, ayn nesnenin birbirinden ayr iki kiiletirmesine sahip olduktan sonra bunlarla ne yaplacadr. Birbirleriyle olan ilikileri nasl ayarlanacak, sy lence sisteminde her ikisine de nasl yer bulunacaktr? Eski ruh ya da yeni tanr, sz konusu nesneyi yaratan ya da reten olarak anla lnca, sorun kolayca zlm olur. Nesnenin eski ruh tarafndan yaratldna ve yenisi tarafndan canlandrldma inanld iin, nesnenin ruhu olarak kincinin de varlm birinciye borlu olmas gerekecektir.; bylece eski ruh, yeninin karsnda, retilmi olann reteni konum unda olacaktr, yani (sylencedeki gibi) ocuun anababas konumunda; eer her iki ruh dii olarak kavranyorsa, iliki leri ana ve kzn ilikileri olacaktr. Bu yolla, sylence, tahln dii olarak bir tek kiiletiriliinden yola karak zamanla ana ve kz ola

352

TANRIYI LDRME

rak ifte kiiletirmeye varacaktr. D em eter ile Proserpina sylence sinin gerekten de byle biimlendiini ileri srmek fazla acelecilik olurdu; fakat Dem eter ile Proserpinamn bir rnek salad tanrla rn ikiletir ilmesinin bazan belirtilen tarzda ortaya kabildii akla uygun bir varsaym gibi grnmektedir. rnein, zerinde durduu muz tanr iftleri arasnda, hem sisi hem de onun yolda tanr Osirisi tahln kiiletirilmii olarak grmek iin nedenlerin olduu gsterilm ektedir.1 6 8 Biraz nce nerilen varsaymda, sis eski tahlruhu, eski ruhla ilikisi, kardei, kocas ve olu gibi eitli ekiller de aklanan Osiris ise yeni ruh olacakt;1 6 9 nk, sylence elbette iki tanrnn birlikte bulunuunu birden fazla ekilde aklamakta her zaman zgr olmutur. Dahas, bu varsaym, Virbiusun Arician Diana ile ilikisine en azndan olas bir aklama getirmektedir. kincisi, daha nce grdmz gibi,1 7 0 bir aa-tanras idi; ve eer sandm gibi, Flam en Virbialis Nemi rahibinin kendisinden yani Ormann Kralndan baka biri deildiyse, Virbiusun da bir aa-ruhu olmas gerekir. Bu varsaymda, eski ruhla (D iana) ilikisi onu en sevdi,i kimse ya da olarak temsil etmesiyle aklanan yeni aa-ruhtu o. Bununla birlikte, unutmamak gerekir ki, Dem e ter ile Proserpina, sis ile Osiris, Diana ile Virbius gibi tanr iftleri iin nerilen bu aklama tam amen tahminidir ve yalnzca kiisel bir dnce olarak ortaya atlmaktadr.

9 Lityerses
Bundan nceki sayfalarda, Kuzey Avrupann Tahl-ana ve hasat Gen Kznda bizim D em eter ile Proserpinann ilkrneklerini bulduumuzu gstermeye altk. Fakat bu benzerlii btnlemek iin hl temel bir zellik gerekmektedir. Yunan sylencesin de nde gelen bir olay Proserpinann lm ve yeniden diriliidir;
168 Bkz. s. 294, 299 ve devam. 109 Pauly, Real-Encyclopdie der class. Aherthumswiss. v. 1011. 1/0 Bkz. s. 108 ve devam.

LTYERSES

353

bir bitki tanrs olarak tanrann doasyla birletirildiinde, sylen ceyi Adonis, Attis, Osiris ve Dionysos tapmlaryla birbirine bala yan da bu olaydr; sylencenin bu blmde dnlmesi de bu olay yzndendir. Dolaysyla, geriye, bu byk Yunan ve Dou tapmlarm da yle belirgin bir biimde ortaya kan, ylda bir lme ve dirilme dncesinin kkeninin tahl-demetleri ve asmalar arasnda oraklarn ve baclarn yapt ky ayinlerinde de olup olmadn grm ek kalyor. Eskilerin yaygn boinanlar ve treleri konusundaki genel bil gisizliimizi daha nce itiraf etmitik. Fakat eski dinin ilk ular ze rinde asl duran bu karanlk, neyse ki bugnk durum da bir dere ceye kadar dalmtr. Osiris, Adonis ve Attis tapmlarmn, daha nce grdmz gibi srasyla Msr, Suriye ve Frigyada yerleri vardr; bu lkelerin her birinde belli hasat ve babozumu treleri nin yerine getirildii bilinmektedir; bunlarn birbiriyle ve ulusal ayinlerle benzerlii eski insanlarn da dikkatini ekmiti, ada kyllerin ve barbarlarn hasat treleriyle karlatrldklarnda sz konusu ayinlerin kkenine biraz k (uttuklar grlmektedir. Eski Msrda oraklarn, tahln bulunuunu kendisine borlu olduklar sisi tanra olarak yardma ararak, biilen ilk demet iin alama alkanlnda olduklarn D iodorosun yetkesine daya narak belirtm itik.1 7 1 Msrl oraklarn syledii arkya, attklar la Yunanllar M aneros adm veriyordu ve bu ad bir ykyle aklyorlard: ilk Msr kralnn tek olu olan M aneros tarm bul mutu, vakitsiz ld iin de halk onun bu vakitsiz lmne al yordu.1 7 2 Bununla birlikte, M aneros adnn, eitli Msr yazlarnda rnein llerin Kitabndaki sise atta bulunmu olan m-ne-hra "sen geri dn" formlnn yanl anlalm olmasndan geldii ortaya kyor.1 7 3 Bundan dolay, m-ne-hra lm, biil mi ekin zerine oraklarn tahl-ruhunun (sis ya da Osiris) l
1/1 D iodoros, i: 14. 172 H erodotos, ii. 79; Pollux, iv. 54; Pausanias, ix. 29; Atheaeus. 620 A. 1,3 Brugsch, Adonisklage tnd Linoslied, s.24.

354

TANRIYI LDRME

mne yaktklar bir at ve onun geri dnmesi iin bir dua olduu nu varsayabiliriz. lk, biilen ilk baaklara atldna gre, yle grnyor ki, Msrllar tahl-ruhunun biilen ilk baakta olduuna ve orak altnda ldne inanyorlard. J avada ilk pirin baaklar nn Tahl-gelin ve Tahl-gvey olarak kabul edildiini daha nce grm tk.1 7 4 Rusyann baz blgelerinde, ilk dem ete, baka yerler de aynen son dem ete kar davranld gibi davranlr. iftinin kars tarafndan biilir, eve gtrlr ve kutsal resimlerin yannda ki onur yerine konur; daha sonra ayr olarak dvlr, danelerinden bir ksm gelecek yln tohumluuna kartrlr.1 7 ,5 Fenikede ve Bat Asyada, babozumunda ve olaslkla (arada ki benzerlie dayanarak) hasatta, Msrl oraklarn sylediine benzer hznl bir ark sylenirdi. Yunanllar, bu Fenike arksna Linus ya da Ailinus adn verir, tpk M aneros gibi, Linus adl bir gencin lmne at olarak aklarlard.1 7 6 Bir ykye gre Linus bir oban tarafndan bytlm fakat kpekleri tarafndan para lanmt.1 7 7 Fakat tpk M aneros gibi Linus ya da Ailinus ad yle grnyor ki szel bir yanl anlam adan dom utur ve Fenikelilerin Adonis iin yaktklar atta syledikleri olas ai lam lndan "vah bize!" baka bir ey deildir;17 8 en azndan Sappho, A do nis ile Linusa birbirinin edeeri olarak bakyor gibidir.1 7 9 Bithyniada M ariandyli oraklar buna benzer, Bormu ya da Borimus ad verilen hznl bir mani sylerdi. Borm u yakkl bir genmi, Kral U piasn ya da zengin ve saygn bir adamn oluy mu. Bir yaz gn, tarlasnda alan oraklar seyrederken, onlara iecek su aram aya km ve bir daha da gren olmam. Bunun
174 Bkz. s. 346. 175 Ralston, Songs o f the Russian People, s.249 ve devam. 176 H om eros. l. xviii. 570; Herodotos. ii. 79; Pausanias. i.x. 29; Conon. Narrat. 19. Ailinusun ekli iin bkz. Suidas, .s.v.; Euripides, Orestes, 1395; Sophokles. Ajax, 627, Kar., Moschus. Idyl. iii. I; Callimachus. Hymn to Apollo, 20. 177 Conon. I.e. 178 M annhardt, A. W.F. s-,281. 179 Pausanias, I.e.

LTYERSES

355

iin de oraklar onu aram, hznl arklarla ona seslenmiler, ondan sonra da bu arklar her zaman syler olm ular.1 8 0 Frigyada hasatlarn hem ekin bime hem de dvme zamanla rnda syledikleri bunun karl arknn ad Lityerses idi. Bir ykye gre, Lityerses, Frigya Kral M idasm yasad oluydu. Ekin bierdi ve korkun itahlyd. Bir yabanc tarlaya girmesin ya da kenarndan gemesin, Lityerses ona bol bol yiyecek ve iecek verir, sonra da M enderes kylarndaki tarlalara gtrr, birlikte ekin bimeye zorlarm onu. Sonunda, onu bir ekin demeti iine sarar, bir orakla kafasn keser, gvdesiniyse ekin saplan iine sarl olarak uzaklatrrm oradan. Fakat sonunda kendi kafas da H er cules tarafndan kesilmi ve vcudu nehire atlm.1 8 1 Herculesin, Lityersesi, Lityersesin dierlerini ldrd gibi ldrd bildiril diine gre (Theseusun Sini ve Scirona yapt gibi), bundan, Lit yersesin kurbanlarnn cesetlerini nehire attn karabiliriz. yk nn bir baka ekline gre, M idasm oullarndan biri olan Lityer ses insanlar kendisiyle birlikte ekin bime yarma arr, eer yenerse onlar dvermi; fakat bir gn kendisinden daha gl bir orakyla karlam, bu orak da onu ldrm .1 8 2 Bu Lityerses yklerinde bir Frigya hasat tresinin tanmm bulduumuzu sylemek iin birtakm nedenler var: bu treye gre, baz kimselere, zellikle de hasat yaplan tarlann yanndan geen yabanclara, tahl-ruhunun bedenlemi ekli olarak baklrd, byle olduu iin de oraklar tarafndan yakalanr, desteler iine sarlr ve balar kesilirdi; ekin saplarna sarl cesetleriyse bir yamur bys olarak nehire atlrd. Bu varsaymn nedenleri unlar:
180 Pollux, iv. 54; Athenaeus, 619 F, 620 A; Hesychius, sw . 181 Bu yk, Sositheus tarafndan Daplnis adl oyununda anlatlmaktadr. Dizeleri, ad bilinmeyen bir yazarn dinsel kitapnda saklanmtr. Bkz. Scriptores renim mirabilium, ed. W estermann, s.220; A thenaeus, 415 B; Schol. Theocritus ze rine. x. 41; Photius, Suidas ve Hesychius, s.v. Lityerses; Apostolius, x. 74. Photius oraktan sz ediyor. Lityerses, M annhardtm zel bir alma konusudur (Mytholo gische Forschungen, s. 1 ve devam), ben de onu izliyorum. 182 Pollux, iv. 54.

356

TANRIYI LDRME

birincisi, Lityerses yksnn Avrupa kyllerinin hasat treleriyle olan benzerlii; kincisi, yabanl insanlarn tarlalarn verimliliini artrm ak iin insan ldrm e alkanlnda olmalar. Bu nedenleri, birincisinden balam ak zere srasyla inceleyeceiz. Bu yky A vrupann hasat treleriyle karlatrrken10 noktaya zellikle dikkat etmek gerekir: I. orak bime yar ve insanlarn desteler iine balanmas; II. tahl-ruhunun ya da onun temsilcisinin ldrlmesi; III. hasat alanna gelen ziyaretilere ya da oradan geen yabanclara davran. i. lk balkla ilgili olarak ada A vrupada son desteyi bien, balayan ya da dven kiiye ou kez ahma arkadalar tarafn dan ok kaba davranldm grmtk. rnein, son dem et iine sarlr, bylece hapsedilmi ekilde tanr ya da arabayla evrede dolatrlr, dvlr, suya daldrlr, bir gbre ynnn tepesine braklr... vb. Ya da, bu eek akasndan kurtulursa en azndan bir glnlk konusu edilir veya yl iinde bama bir talihsizlik gelecei ne kesin gzle baklr. Dolaysyla, hasatlar doallkla son biici, son dvc ya da son dem eti balayc kimse olmak istemezler; almann sonuna doru bu isteksizlik, alanlar arasnda bir yar dourur; herkes sonuncu olmann kt sonularndan kaabilmek iin iini olabildiince abuk bitirmeye aba gsterir.1 8 4 rnein, Danzig yresinde, k rn biilip byk ksmyla dem etler balan dnda, hl balanm am ksm kadm demetiler arasnda blt rlr, her birine eit uzunlukta biilmi ekin verilir. Oraklar, ocuklar ve isizlerden bir kalabalk toplanr evreye yarmay gr mek iin; "Yal Adam Yakala szleri zerine kadnlar ie giriir, kendilerine ayrlm saplan olabildiince hzl demetlemeye a
183 Bu karlatrm ada M annhardt yakndan izliyorum, Myth. Forsch. s. 18 ve devam. 184 Bkz. s. 334. te yandan, son dem et bazan da bir istein ve yarmann am a cdr. s. 331. B akjuhidder de de byledir bu, Folk-lore Journal, vi. 269; eskiden Gareloch. D um banonsh re'da da byleyd. onu son kesme onurunu kazanmak iin bir yar yaplrd, biilmemi birka avu rn saklanrd destelerin altna. (Archie Leitchden alnan bilgi. Bkz. s. 338deki not.)

LIYERSES

357

lr. Seyirciler yakndan izler onlar, dierlerine adm uydurama yan, sonu olarak son demeti balayan kadn Yal Adam (yani, bir adam ekline sokulmu olan son demeti) iftlie tamak ve u szlerle iftiye teslim etm ek zorundadr: "Aln size Yal Adam getirdim .1 Bunu izleyen akam yemeinde Yal Adam masaya konur ve bol miktarda yiyecek verilir kendisine; yiyecekler, o yiye meyeceine gre onu tam olan kadnn payna der. D aha son ra Yal Adam avluya konur ve herkes evresinde dans eder. Ya da son dem eti balayan kadn Yal Adam la uzun bir sre dans eder, bu srada dierleri bunlarn evresinde bir halka oluturur; bundan sonra da herkes, teker teker, halkann evresinde bir dnmelik dans eder onunla. Ayrca, son demeti balayan kadn, gelecek haa ta kadar Yal Adam adn tar, ou kez "Bakn Yal Adam geli yor" baryla alaya alnr.1 8 5 Bavaria, Aschbachta, ekin bime ii bitmeye vakm, oraklar, "imdi Yal A dam dar sreceiz," der ler. H er biri kendisine biilecek bir alan ayarlar ve olabildiince hz l bier; son bir avu rn ya da son sap kesen kii, dierleri tara fndan bir sevin lyla selamlanr: "Yal Adam senin." Bazan oraknn yzne kara bir maske taklr ve kadn giysileri giydirilir; ya da orak kadn ise erkek giysileri giydirilir; bunu bir dans izler. Akam yemeinde, Yal Adam a tekilerin iki kat yiyecek verilir. Ekin dvmede ilemler ayndr; son vuruu yapan kiinin Yal A da m ald sylenir.1 * Bu rnekler, iini cn son bitiren kiinin urad gln ve rahatsz edici durum lara katlanmak istemedikleri iin, hasatlar arasnda orak bimede, dvmede ve deste balamada olagelen yarlar gsteriyor. Bime, balama ya da dvme iinde sonuncu olan kiiye, tahl-ruhunun temsilcisi olarak bakld anm sanacak tr,187 bu dnceyse, kadn ya da erkek onu rn saplan iine ba lam ada tam olarak kendini gsteriyor. Bu sonuncu tre, daha nce
185 W .M annhardt, Myth. Forsch. s, 19 ve devam. l8 < >A.g.y. s.20. Panzer, Bcrag zr deutschcn Mythologie, ii. 217. 187 Bkz. s. 339 ve devam.

358

TANRIYI LDRME

anlatld, am a birka rnek daha eklenebilir buna. Stettin yaknnda Kloxinde, hasatlar son desteyi balayan kadna yle barrlar: "Yal Adam senin, onu korumalsn." Yal Adam , ieklerle ve kordelalarla sslenmi ve kabaca insana benzetilmi koskoca bir dem ettir. Bir trma balanr ya da bir atn zerine sarlr ve mzik eliinde kye getirilir. Yal A dam iftiye teslim ederken, kadnlar u arky syler:
te, sevgili Efendim, Yal Adam. Bundan byle tarlada kalamaz, Gizlenemez bundan byle, Kye girmek zorunda. Bayanlar baylar, ne olur nazik olun da Yal Adama bir hediye verin.

Krk elli yl nce tre, kadnn kendisini bezelye saplan iine sarm ak ve mzik eliinde iftlik evine getirmek eklindeydi, orada hasatlar bezelye saplar zerinden dalp dklene kadar onunla dans ederdi.1 8 Stettin evresindeki dier kylerde, son hasat araba s yklenirken, kadnlar arasnda her zaman bir yar yaplr, her biri, sonuncu olmamaya alr. nk arabaya son desteyi koyan kiiye Yal Adam denir ve batan ayaa saplara sarlr; ayrca ieklerle sslenir, bana iekler ve saptan bir balk konur. Ciddi bir tren alay iinde hasat tacn kyn efendisine getirir, bir dizi hayr dua ederek tac onun bann zerinde tutar. Bundan sonra balayan dansta, Yal Adam (genellikle kadndr) kendi eini se me hakkna sahiptir; onunla dans etm ek bir onurdur.1 8 9 Potsdam blgesinde, Blankenfeldede avdar haatnda son desteyi balayan kadm, "Yal A dam senin" baryla selamlanr. O zam an son dem et iine bir kadn yle bir biimde balanr ki, sadece ba darda kalr; salar da avdar saplarndan yaplm ve kordelalar ve ieklerle sslenmi bir balkla rtlr. H asat-adam denir ona,
188A.g.y. s.22. 189 A.g.y. s.22.

LTYERSES

359

son hasat arabas beyin evine varncaya kadar arabann nnde dans etm ek zorundadr, orada bir hediye verilir kendisine ve kabn dan karlr.1 9 0 Magdeburg yakmnda G m m em de, son baa kesen orak, batan ayaa ekin saplar iine sarlr, yle ki, dem e tin iinde bir insan var m, yok mu grlemez. Byle sarlm biim de bir baka iri yar orakmn srtna yklenir ve hasatlarn sevin lklar iinde tarlann evresinde dolatrlr.1 9 1 M erseburg yakn larnda Neuhausende son desteyi balayan kii yulaf baaklar ii ne sarlr ve Yulaf-adam olarak selamlanr, bunun zerine dierleri onun evresinde dans eder.1 9 2 Fransann bir adas olan Briede ift inin kendisi ilk demet iine balanr.1 9 3 Transilvanya, Udvarhelyde hasat-evinde, bir kii rn baaklar iine balanr, bana son rn baaklarndan yaplma bir ta giyer. Kye ulaldnda tekrar tekrar suya daldrlr.1 9 4 Erfurt blgesinde Dingelstedtde yak lak elli yl nce son demet iine bir insann balanmas bir trey di. Yal Adam diye arlr, yaa ve mzik sesleri arasnda son ara ba zerinde eve getirilirdi. iftlik avlusuna gelindiinde ambarn evresinde yerde yuvarlanr ve suyla slatlrd.1 9 5 Bavaria, Nrdlingende dven iinde son vuruu yapan kimse, saplara sarlr ve dven alannda yerde yuvarlanr.1 9 6 Bavaria, Oberpfalzm baz bl gelerinde "Yal Adamn yakalanp saplara sarld ve dven iini henz bitirmemi bir komuya gtrld syleniyor.1 9 7 Thringende dven iinde son demet iine bir sosis sokulur ve demetle birlikte dven alanna atlr. Barrenwurst ya da Bazenmrst denir buna ve btn dvenciler tarafndan yenir. Bunu yedikten sonra, bir adam bezelye saplar iine sokulur ve bu giysiler iinde kyn iinde dolatrlr.1 9 8
190/4 ..}>. s.22ve devam 191 A.g.y. s.23. 192 A.g.y. s.23 ve devam 193 A.g.y. s.24. 194 A.g.y. s.24. 195 A.g.y. s.24. m A .gv. s.24 vedevam 197 A .g .y s.25. 198 VVitzschel, Sagen, Sinen nd Gebruche aus Thiiringen, s.223.

360

TANRIYI LDRME

"Btn bu rneklerde, ortak yan, tahln ruhunun bitkinin Yal Adam son biilen ya da son dvlen rn iinden dar srld ve k sresince am barda yaad dncesidir. Ekim zaman, ba veren rn iinde canlandrc g olarak etkinliini srdrm ek zere yeniden tarlalara dner."1 9 9 Hindistanda da son rne buna ok benzer dnceler yakt rlr; nk, O rta Eyaletlerde, "bime ii bitmeye yakn, iftinin topranda yaklak bir bisva, diyelim bir dnmlk rn biilme den braklr, oraklar biraz dinlenir. Sonra bu bisva ya saldrrlar, darmadan ederler ve kimin malysa ona, O m kar M aharaja ya da Jhamaji'ye ya da Rmji D asa zafer szckleri bararak havaya atarlar. Bu rnden bir demet yaplr bir bambuya balanr ve son hasat arabasna balanr, zafer iinde eve getirilir. Dven alannda bir aaca ya da bir hayvan sundurm asna balanr, oradaki ilevi kem gzleri nlemek iin esastr.20 0 II. Lityerses yksyle Avrupa hasat treleri arasndaki kar latrmann ikinci noktasna geerken, kincide tahl-ruhunun ou kez bime ve dvme srasnda ldrldne inanldn grmeli yiz artk. Rom sdalda ve Norvein dier blgelerinde, ot bime ii bitirildiinde, halk "Yal Saman-adamn ldrldn" syler. Bavariamn baz blgelerinde dvende son vuruu yapan kiinin rnne gre Tahl-adam , Yulaf-adam, Buday-adam ldrd sylenir.2 0 1 Lothringende, Tillot Kantonunda, son dem eti dvme srasnda adamlar, dverlerken "Yal Kadn ldryoruz! Yal Kadn' ldryoruz!" diye bararak sopalaryla tem po tutarlar. Eer evde yal bir kadn varsa, kendisini korumas, yoksa dvle rek ldrlecei sylenir,2 0 2 Litvanyada Ragni yaknnda son bir avu rn, "Yal Kadn (Boba) burada oturuyor" szleriyle ylece kesilmeden braklr. Sonra gen bir orak trpann biler ve gl
il>J W .M annhardt, a.g.y., s.25 ve devam. z0 C.A.Eiiot, H oshangabad Scttlement Repon, s. 178. Panjab N otes a n d Oer( 5'de alnt, iii. Say: 8. 168. 201 YV.Mannhardt. Myil. Porsch. s.31. 202 A.g.y. s.334.

LTYERSES

361

bir vurula o bir avu ekini bier. imdi onun "Bobann ban uur duu" sylenir; iftiden bir hediye alr, iftinin karsysa bandan aa bir testi su dker.20 3 Bir baka anlata gre, her Litvanyal orak grevini bitirm ek iin acele eder; nk Yal avdar-kadn yaamaktadr son baakta ve son baa kim keserse Yal avdar-kadn ldrr, onu ldrmekle de bana dert am olur.20 4 Wikischende (Tilsitin yresi) son rn kesen kii "avdar-Kadnn katili" adyla anlr.205 Yine Litvanyada tahl-ruhunun bime srasmda olduu kadar dvme srasnda da ldrldne inanlr. Dvlecek yalnzca bir yn rn kalnca, btn dvcler birden sanki bir emir almasna, birka adm geriye atarlar. Sonra sopala rn byk bir hzla ve gayretli bir biimde sallayarak ie giriirler, son desteye gelinceye kadar. Bunun zerine kendilerinden gemi gibi fke iinde saldrrlar, tek tek btn sinirleri gerilmitir, vurur lar da vururlar, nderlerinin "D ur! szc havada nlayana kadar. D ur emri verildikten sonra hem en sopas en son dm olan adamn evresine toplanp "Yal avdar-kadm vurup ldr d" diye barrlar. Adam onlara brendi vererek cezasn demek zorundadr; son rn kesen adam gibi o da "Yal avdar-kadnn katili" olarak tannr.206 Litvanyada bazan ldrlm tahl-ruhu bir kukla bebekle temsil edilir. rn saplarndan bir kadn figr yaplr, giysiler giydirilir ve dven alannda en son dvlecek ekin ynnn altna yerletirilir. Bundan sonra dvende en son vuruu yapan kii "Yal Kadn ldrm" olur.207 Tahl-ruhunu temsil eden figrn yakldna degin rnekleri daha nce grdk.208 Bazan da tahl-ruhu, son demet altma uzanan bir adamla temsil edi lir; dvme sopalaryla vcuduna vurulur ve insanlar "yal Adam dvlerek ldrlyor," der.2 0 9 Kimi zaman iftinin karsnn son
203 A.g.y. s.330. 204 Ayn yerde. 205 A.g.y. s.331. 206 A.g.y. s.335. 207A.g.y. s.335. 208 Bkz. s. 330. 335. M2. 209 W .M annhardt. Korndm., s.26.

362

TANRIYI LDRME

dem etle birlikte, sanki dvlmek zere dvme makinesinin altna itildiini daha sonra da savrulur gibi yapldm grm tk.2 1 0 Tirolde Voldersde, dvende son vuruu yapan kiinin ensesine rn kabuklan yaptrlr, saplardan yaplma bir elenkle boaz sklr. Adam uzun boyluysa rnn gelecek y boylu olacana ina nlr. Sonra bir demete balanr ve nehire atlr.2 1 1 C arinthiada son vuruu yapan dvenci ile dven alannda son demeti zen kiinin elleri ve ayaklar saplarla balanr, balarna saplardan yaplma elenkler konur. Sonra bunlar yz yze balanrlar, bir kzak ze rinde kyn iinde srklenirler ve bir dereye atlrlar.212 Tahl-ruhunu suyla slatma tresi gibi bir dereye atma tresi de, bilindii gibi, bir yamur bysdr.21 3 III. Buraya kadar, tahl-ruhunun temsilcileri genellikle son r n bien, balayan ya da dven erkek ya da kadn idi. imdi tahlruhunun ya hasat alanndan geen bir yabanc (Lityerses masalnda olduu gibi) ya da ilk kez hasat alanna giren bir ziyaretiyle temsil edildii rneklere geldik. Btn A lm anyada, oraklarn ve dvencilerin oradan geen yabanclar yakalayp rn saplarndan yapl m a bir iple balamalar ve bir kefaret deyinceye kadar brakm am a lar bir tredir; iftinin kendisi ya da konuklarndan biri hasat ala nna ya da dven alanna ilk kez girmi olsa bile kendisine ayn ekilde davranlr. Bazan ip yalnzca koluna, ayaklarna ya da boy nuna balanr.2 14 Kimi zaman da uygun bir biimde ekine sarlr, rnein, Norvete Solrde, ister efendi, ister bir yabanc olsun, tarlaya kim girerse bir deste iine sarlr, kurtulmak iin fidye de mesi gerekir. Soest yresinde ifti, keten skcleri ilk kez ziyaret ettiinde, batan ayaa keten saplarna sarlr. Oradan geenler de kadnlar tarafndan sarlr, ketene balanr ve brendi smarlamaya zorlanr.2 1 5 Nrdlingende yabanclar saptan yaplm iplerle yaka
2)0 Bkz. s. 336. 211 W .M annhardt, M .F. s.50. 212 A.g.y. s.50ve devam. 213 Bkz' s. 276, 329, 332, 335. M W .M annhardt, a.g.y., s.32 ve devam. Kars.. Revue des Traditions populai res, ii. 598. 215 W .M annhardt, Mythol. Forsch, s.35 ve devam.

LTYERSES

363

lanr ve bir fidye deyinceye kadar bir deste ekin iinde bal tutu lurlar. Fransz Adas Briede, iftlikten olmayan biri hasat alann dan geecek olursa, oraklar ardndan koar. Eer yakalarlarsa bir deste iine sarar ve srayla alnndan srrlar, bir yandan da "Tarla nn anahtarn tayacaksn," diye barrlar.216 "Anahtara sahip olmak", baka yerlerde hasatlarn son demeti bime, balama ve dvme anlam nda kulland bir deyimdir;217 dolaysyla, "Yal Adam senin oldu," "Yal Adam sensin" gibi, son demeti bien, ba layan ya da dvene sylenen cmleler, "Anahtara sahip olmak"la ayn anlamdadr. Bu yzden, Briede olduu gibi, bir yabanc bir demete balanp da onun "anahtar tayaca" sylendiinde, bu, onun Yal Adam olduunu, yani tahl-ruhunun bedenlemi ekli olduunu sylemekle birdir. Yani Lityerses gibi ada oraklar da oradan geen bir yaban cy yakalayp demetin iine saryorlar. Yabancnn bam keserek koutluu tam amlamalar beklenmemelidir; fakat byle bir iddet giriiminde bulunmuyorlarsa da, en azndan dilleri ve hareketleriy le bunu yapma arzusunu gsteriyorlardr. rnein, M ecklenburgta ekin bimenin ilk gnnde, iftliin sahibi ya da kars veya bir yabanc, hasat alamna girse, ya da yalnzca oradan gese, btn oraklar, trpanclar yzlerim ona doru dner ve biley talarm hep birlikte trpanlarna srterek onlar bilerler, sanki bimeye hazrlanr gibi. O zaman, biicilerin bandaki kadn yabancya do
m A.g.y. s.36. 217 Kantlar iin bkz. A .g .y, s.36, not 2. Deyimin altnda yatan anlam, aada vereceimiz Cingalese tresiyle aklanabilir gibime geliyor. "Goigete ad verilen dven alannda garip bir tre vardr: tarmcnn dm nn balanmas. Bir ekin dem eti dvldnde, rn ortadan kaldrlmadan nce daneler bir yn yaplr, saylar genellikle alt olan dvcler bunun evresinde toplanr, ucunda baak bulu nan birka sap alnr, birletirilerek zerine dm atlr ve ynn iine gmlr. Btn dem etler dvlnceye, daneler savrulup tartlmcaya kadar orada braklr. Bu trenin amac, kt ruhlarn yndaki rnn miktarn azaltmasn nlem ek tir." C.J.R. Le M esurier, "Customs and Superstitions connected with the Cultivati on of Rice in the Southern Province of Ceylon, Journal o f the Royal Asiatic Society, N.S., xvii. (1885) 371. Avrupa tresindeki "anahtar" belki de Cingalese tresindeki "diim"n yerini tutmaktadr.

TANRIYI LDRME

ru bir adm atar ve sol koluna bir bant balar. Artk bir fidye de mesi gerekir bu durumdan kurtulm ak iin.218 R atzeburg yaknlarn da, iftlik sahibi ya da sekin biri hasat alanna girdiinde ya da yanndan getiinde, btn hasatlar ii brakr, oraklar trpanla ryla en nde, hep birlikte ona doru yrrler. Yanma geldiklerin de, kadn erkek bir sra halinde dizilirler. Erkekler trpanlarnn saplarn, bileme srasnda yaptklar gibi, yere dayarlar; sonra ap kalarm karp trpanlar mm zerine asarlar, bu srada balarndaki adam ne doru kar ve bir konuma yapar. Konuma yapldktan sonra belli bir sre hep birlikte trpanlarn bilerler, bundan sonra da apkalarm giyerler. Deste balayc kadnlardan ikisi ne kar; bunlardan biri iftlik sahibini ya da yabancy (hangisiyse o srada) baaklarla ya da ipek bantlarla balar; tekiler uyakl bir sylev eker. Bu srada oraklarn yapt konum alardan bazlar aada verilmitir. Pom eranyanm baz blgelerinde, hasat alannn yann dan geen herkes ekin saplarndan yaplma bir iple yolu kesilerek durdurulur. Oraklar evresini alr ve trpanlarn bilerler, bu sra da balarndaki adam unlar syler:
Adamlar hazr,
T rpanlar eik,

rn byk ve az. Beyimiz biilme li.

Sonra trpanlar bileme ii tekrarlanr,2 1 y Stettin blgesinde R am inde, oraklarn ortasm da duran yabancya yle seslenilir:
Beyimizi okayacaz Otlaklar ve tarlalar bitiimiz Yaln kllarmzla. Prensleri ve efendileri dorarz.
Irgatlar susuzdur hep;

Beyimiz bira ve brendi smarlarsa


218 W .M annhardt, a.g.y., s.39. 219 W .M annhardt. Myh. Forsch, s.39 ve devam.

LTYERSES

365

akann sonu gelir abucak. Ama, ricalarmz kabul etmezse Klcn hakk vardr kesmeye.22 0 Bu trelerdeki, trpanlar bilem e iinin gerekten bimeye bir n hazrlk anlamna geldii daha nceki trelerin aadaki deiik eklinden ortaya kyor. Lneburg yresinde, hasat alanna herhan gi bir kimse girerse, iyi bir ii mi tutm ak istedii sorulur ona. Evet, derse, hasatlar bararak, lk atarak biraz ekin bierler, sonra da ondan bir iki paras isterler.2 2 1 Dven alanndaki yabanclara tahl-ruhunun bedenlemii ola rak da baklr ve buna gre davranlr. Schleswigte Wiedinghardede dven alanna bir yabanc geldiinde ona "Sopa dansn re teyim mi sana?" diye sorulur. Eer evet derse, dvme sopasnn kolunu boynuna geirirler (sanki bir ekin demetiymi gibi adam) ve hep birlikte yle kuvvetle bastrrlar ki, adam boulacakm gibi olur.222 W erm landin (sve) baz blgelerinde, dvencilerin al m akta olduu dven alanna bir yabanc girdiinde ona "dven ar ksn reteceklerini" sylerler. Sonra boynuna bir dvme sopas geirirler, vcudunu saptan bir iple sararlar. Yine, daha nce gr dmz gibi, yabanc bir kadn dven alamna girecek olursa, dvenciler vcuduna bir dvme sopas, boynuna baaklardan bir elenk geirirler ve "Tahl-kadna bakn! Bakm! Tahl-kz ite buna benziyor!"2 2 3 diye barrlar.
22a A.g.y. s.40. Yabancy ya da efendiyi balayan kadnn yapt konum alar iin bkz. a.g.y., s.41; Lemke, Volksthiimliches in Ostpreussen, i.23ve devam. 221 W .M annhardt, Myh. Forsch, s.41. 222 W .M annhardt, a.g.y., s.42. 223 A.g.y. s.42. Bkz. s. 336. T hringende b ir zam anlar Sap-kesici denen bir yaratktan ok korkulurdu. Aziz John G nnn sabahnda tarlalarn iinde dola may alkanlk edinmiti: yrdke, bileklerine bal oraklarla ekini yol yol bier di. O nu yakalayabilmek iin, yedi deste al, dven alannda dvme sopasyla sessiz ce dvlrd, bu dvme srasnda am barn kapsnda grnen yabanc Sap-kesici olurdu. Witzschel, Sgen, sinen und Gebruche aus Thringen, s.221. Binsenschnei der ile Bilschneider'i karlatrn. Panzer, Beitrag zur deutschen Mythologie, ii. 210 ve devam.

366

TANRIYI LDRME

H em hasat alannda hem de dven alannda uygulanan bu tre lerde oradan geen bir yabancya tahln, bir baka deyile tahl-ru hunun bir kiilemi ekli olarak baklr; ve bierek, balayarak ya da dverek ona tahl gzyle bakldn anlatan bir gsteri yaplr. Eer okuyucu hl Avrupal kyllerin oradan geen bir yabancya bu gzle baktklarndan kuku duyuyorsa, aada anlatacamz tre onun bu kukusunu datacaktr. Zealandin H ollanda blge sinde, kzlkk haatnda, insanlarn kk kardklar bir tarlanm yanndan geen bir yabanc onlara Koortspillers (ayp bir sz) diye barr. Bunun zerine ilerinden en hzl koan ikisi arkasndan seirtir, eer yakalarlarsa tarlaya geri getirirler ve en az yar beline kadar topraa gm erler, bir yandan da elenirler onunla; sonra yzne kar ihtiya giderirler.2 2 4 Bu son hareket yle aklanmakta: Tahln ve dier ekilen bitkilerin ruhu bazan bitkide kendiliin den var olarak deil de onun sahibi olarak var kabul edilir; dolay syla hasatta ekinin biilmesi, kklerin karlmas ve meyva aala rndan meyvanm toplanmas ilemlerinin her biri ve hepsi yama ilemleridir, onun maln elinden alma ve onu yoksullua drme demektir. Bu nedenle ou zaman "Yoksul Adam", ya da "Yoksul Kadn" olarak bilinir. rnein, Eisenach yresinde, tarlada kk bir dem et braklr "Zavall Yoksul Kadn" iin.22 5
224 W .M annhardt. a.g.y., s. 47 ve devam. 225 A.g.y. s.48. H alk trelerine ait akla uygun birok aklamalarda olduu gibi bu treye de akla uygun bir aklama bulm ak yanl olaca iin, az m iktarda r nn tarlada "Zavall Yal Kadn"dan baka ad lar altndaki bir ruh iin brakldna iaret edilebilir. rnein, Tilsit blgesindeki b ir kyde, son dem et "Yal avdarKadm" iin tarlada braklr. M.F. s.337. N eftenbachta (Zrich K antonu) biilen ilk baak "Tahl-Anay honut etm ek ve gelecek yln rnn bol klmak iin" tarla da etrafa atlr. Ayn yerde. T hringen'de tarlada kalm olan saplar (Grumnet) am bara alnrken, kk bir yn tarlada ylece braklr; balad eylere karlk "Kk O rm an-Kadn"a aittir bu. Witzschel, Sagen, Sitten ud Gebrauche as Thilringen, s.224. Bavaria. K upferbergte, ekin biildikten sonra biraz tarlada braklr. O rada ylece braklan bu rn iin, "Yal Kadm 'ndr" derler, u szlerle adanr ona: O nu Yal K adn'a veriyoruz; Saklamas iin.

U TYERSES

367

Eisenach yaknnda MarksuhTda, son dem etten yaplan kukla ya "Yal Kadn" denir. Silesiada Alt Lestte son demeti balayan adama Dilenci denir.226 Z ealandda (Danim arka) Roeskilde yaknn da bir kyde, eskiye bal kyller bazan son demeti kaba bir kukla haline sokarlar, avdar-dilencisi ad verilir buna.22 7 Gney Schonende son balanan dem ete Dilenci denir; tekilerden iri yapdr, bazan da elbise giydirilir zerine. Olm tz blgesinde son demete Dilenci denir; yal bir kadma verilir, kadnn bu demeti, tek aya nn zerinde zplaya zplaya eve tamas gerekir.228 Yani, tahl-ruhu, hasatlar tarafndan soyulmu ve yoksullua drlm bir varlk olarak dnldnde, onun temsilcisinin oradan geen yabancdr bu hasatlara barmas, onlar azarlamas da doal dr; ayn ekilde onlarn da onun kendilerini izlemesini ve aldklar mal yeniden ele geirmesini nleme yollarm aram alar da doal dr. mdi, eski bir boinana gre, soygunun yapld yerde ihtiya gidermekle soyguncular yakalanmalarn bir sre iin nlemi olur lar.2* Dolaysyla, boya kk toplayclarnn yabancy grnce bu ileme bavurmalar, kendilerini soyguncu, yabancy ise soyulan kimse olarak dndklerini kantlar. Byle baklnca, yabancnn, kklerin doal sahibi olmas gerekir; yani onlarn ruhu ya da cini;
Gelecek yl bize kar Bu ylki kadar nazik olsun. M.F, s.337 ve devam. Bu son deyiler olduka inandrc. Bir de bkz. M annhardt, Korndamonen, s,7 ve devam. Rusyada biilmemi bir para rn tarlada braklr ve baaklar birbirine dm edilerek balanr; buna "Volos'un sakaln rm e denir. "Biilmemi ekin parasna tabu gzyle baklr, herhangi bir kimse buna dokunacak olursa vcudunun kuruyacana ve bu rlm baaklar gibi iri br olacana inanlr." Ralston. Songs o f 1 he Russian People, s.251. skoyan Kuzey dousunda bazan "aul" adam iin birka baan biilmemi olarak brakld olur. W. Gregor. Folk-lore o f the Norh-Easr o f Scorfand, s. 182. Buradaki "aul man". A lmanya'daki Yal Adamn (der A ile) edeeri olabilir. 226 M.F. s.48. 221 A.g.y. s.48 ve devam. 228 A.g.y. s.49. 229 A.g.y. s.49 ve devam: W uttke. Der deusche Volksaberglaube2 , paragraf 400: Tppen. Aberglaube as Masurer, s.57.

368

TANRIYI LDRME

bu dnceyle, onu tpk boya kkleri gibi yere gm erler.230 Y unan llar da geen bir yabancnn tanr olabilecei dncesine tan idi ler. Homeros, tanrlarn, yabanc klnda kentlerde bir aa bir yukar dolatklarn syler.2 3 1 Yani, ada Avrupann bu hasat trelerinde son ekini bien, balayan ya da dven kiiye, dem etlere sarlarak, tarm aralaryla yalandan ldrlerek ve suya atlarak tahl-ruhunun bedenlemii davran gsterilir.23 2 Lityerses yksyle bu benzerlikler, Lityersesin eski bir Frigya hasat tresinin katksz bir tanm olduunu kantlar grnmektedir. Fakat ada koutluklarda tahl-ruhunun kiisel temsilcisinin ldrlmesi zorunlu olarak terk edildii iin, hi olmazsa yalnzca yalandan yerine getirildii iin, yabanl toplum da tarlalarn bereketliliini ykseltmek iin bir tarm treni olarak genellikle insanlarn ldrldn gstermek gerekir. Aadaki rnekler bunu aklayacaktr. Guayaquil Kzlderilileri (Ekvador) tarlalarn ektiklerinde insan kam dker, erkeklerin kalplerini kurban ederlerdi.33 M eksi ka hasat enliinde, mevsimin ilk yemileri gnee sunulurken, bir sulu, birbiriyle karlkl dengelenmi iki koca kayann arasna yer letirilir, kayalar birbirinin zerine dnce adam ikisi arasnda ezi lirdi. Kalntlar gmlr, bunun ardndan enlik ve dans balard. Bu kurban edi "talarn bulumas" diye bilinirdi.23 4 M eksikada msr rnn zenginletirmek iin sunulan bir baka grup kurbana daha nce deinilmiti.235 Pawneeler her yl baharda tarlalarn ekerken bir insan kurban ederlerdi. Kurbann, onlara Sabah yldz tarafndan ya da Sabah yldznn kendilerine haberci olarak gnder dii bir ku tarafndan emredildiine inanrlard. Kuun ii doldu230 Trenin bu yorumu M annhardta aittir. M.F. s.49. 2,1 Odysseia, xvii. 485 ve devam. Kars.. Platon, Sophis, 216 A. '2 Suya atm a iin bkz. s. 362. Cieza de Leon, Trawls, eviren: M arkham, s.203 (Hakluyt Society. 1864). 234 B rasseur de Bourbourg, Histoire des Nations civilises du Mexique, .274; Bancroft. Native Races o f the Pacific States, ii. 340. 23:1 Bastian, Die Culturlnder des alten Amerika, ii. 639 (H erreradan alnt). Bkz. s. 295.

LYE R SE S

369

Borneolu bir Dyak genci

370

TANRIYI LDRME

M eksikada insann kurban edilmesini betimleyen iki kabartm a

LTYERSES

371

rulur ve gl bir "ila" olarak saklanrd. Bu kurban verilmezse btn msr, fasulya ve kabak rnlerinin tam am en yok olacan dnrlerdi. Kurban her iki cinsten bir esir olurdu. Esire en renk li, en pahal giysiler giydirilir, en seme yiyeceklerle imanlatlr, bana gelecekler kendisinden gizlenerek dikkatle korunurdu. Yete rince imanlaynca, herkesin nnde bir haa balanr, dinsel bir danstan sonra ba sava baltasyla yarlp, oklarla vurulurdu. Bir tccarn anlattna gre, bundan sonra kzlderili kadnlar kurba nn vcudundan para para et kesip bunlarla apalarm yalarlar d; fakat bu trende bulunmu olan bir baka tccar bunu yalanl yor. Kurban verildikten hemen sonra halk tarlasn ekmee balar d. Pawneelerin 1837 ya da 1838 Nisannda bir Sioux kzm kurban edi yks bugne kadar gelmitir. Kza alt ay baklm ve iyi davranlmt. Kurban edilmeden iki gn nce, btn bakanlar konse yi ve savalar eliinde adr adr dolatrlmt. Her adrda ken disine kk bir odun paras ve biraz boya verilmi, o da bunlar hemen yanndaki savaya vermiti. Bylece avn odun ve boya hediyelerini ala ala her adr ziyaret etmiti. 22 Nisan gn, her biri onun elinden alnm iki odun paras tayan savalarn eli inde, kurban edilmek zere dar karlmt. Hafif bir ate ze rinde bir sre yaklm, daha sonra da oklarla ldrlmt. Daha sonra ba kurbanc, kzn yreini kopararak karm ve yemiti. Eti henz lkken kemiklerinden ayrlarak ufak paralara bln m, kk sepetlere konmu ve yredeki msr tarlasna gtrl mt. Burada byk reis bir sepetten bir para el alm, henz topraa konmu msr danesi zerinde skarak bir damla kan akt mt bunun zerine. Dierleri de btn tohum kanla slanmcaya kadar onun yaptn yapmt; daha sonra da toprakla rtmlerdi tohumlarn stn.2 3 6
236 E. James. Account o f an Expedition from Pittsburgh to the Rocky Mountains, ii. 80 ve devam; Schoolcraft. Indian Tribes, v. 77 ve devam: De Smet, Voyages aux Montagues Rochcuses, yeni basm. 1873. s.121 ve devam. Schoolcraft ile De Smet'in Sioux kzn kurban edilme ykleri birbirinden bam szdr ve birbirini tamamlyor.

372

TANRIYI LDRME

Bir Bat Afrika kraliesi, her yl M art aymda bir erkek ve bir kadn kurban ederdi. Bunlar kreklerle ve apalarla ldrlr, cesetleri henz srlm bir tarlann ortasna gm lrd.237 Gine, Lagosta, iyi bir rn almak iin her yl bahar lmndan hem en son ra bir gen kzn canl canl kaza oturtularak ldrlmesi tresi vard. Kzla birlikte koyunlar ve keiler de kurban edilir, bunlar, yerelmalar, msr koanlar ve muzlarla birlikte kzm her iki yann dan kaza aslrd. Kurbanlar kralm saraynda bu amala yetitirilir di, kafalar feti adamlarca yle gl bir biimde ilenirdi ki, yazg larna glerek giderlerdi.23 8 Buna benzer bir kurban Gine, Beninde her yl hl verilmektedir.2 3 9 Bir Bechuana kabilesi olan M arim o lar rn iin bir insan kurban ederler. Seilen kurban genellikle ksa, gl bir erkektir. Zorla ya da sarho edilerek yakalanr ve ta r laya gtrlr, "tohum" olarak (onlar byle diyor) i grmesi iin budaylar arasnda ldrlr. Kam gnete phtlatktan sonra aln kemii boyunca, ona bal etleri ve beyni yaklr; klleri topra bereketlendirsin diye etrafa salr. Vcudun geriye kalan ksm yenir.2 4 0 Bir Dravidian rk olan Hindistanl G ondlar, Brahm an ocuk larm karp eitli vesilelerle kurban etmek zere saklarlard. Ekin ekme ve bime zamanlarnda, bir zaferden sonra bu delikanl lardan biri, zehirli bir okla vcudu delinerek ldrlrd. Kan, srlm tarlaya ya da olgun ekinler zerine salr, etiyse yenir di.2 4 1 Ama iyi rn almak iin sistemli olarak sunulan insan kurban larnn en bilinen rneim, Bengalde bir baka Dravidian rk olan Khondlar ya da Kandhlar veriyor bize. Haklarndaki bilgimiz, krk
Labat. Relation historique de Ethiopie occidentale , i. 380. m John Adams. Sketches taken during Ten Voyages in A frica between the years 1786 and 1800, a.25. P. Bouche, La Cte des Esclaves, s. 132. 240 Arbousset ve Daumas, Vovage d exploration au Nord-est de la Colonie du Cap de Bonne-Esperance, s. 117 ve devam. *Panjab Notes and Queries, ii. No. 721.

LTYERSES

373

elli yl nce onlar bastrm akla grevli ngiliz subaylarndan kaynak lanyor,242 Kurbanlar, Yer Tanras Tari Pennu ya da Bera Pennuya sunulurdu ve bunun iyi bir rnn yan sra btn hastalk ve belalardan baklk salayacana inanlrd. zellikle de hintsafran yetitirilmesinde gerekli olduu kabul edilirdi; Khondlar, kan dklmezse hintsafranmn koyu krmz bir renk almayacan ileri srerlerdi.24 3 Kurban ya da M eriah, ancak satn alnmsa ya da bir kurban olarak domusa yani kurban bir babann ocuu ise ya da babas veya velisi tarafndan daha bir ocukken adanmsa kurban olarak kabul edilirdi tanraya. Skntya den Khondlar ou kez kurban olarak satarlar ocuklarm, "ruhlarn mutlulua kavuturduklarn ve lmlerinin insanln yararna en onurlu bir olanak olduunu dnrler." Bir gn Panua kabilesinden bir ada mn, kendi ocuunu kurban olarak satt iin bir K hondda kfr ler ettiini, sonunda da yzne tkrdn grmler; Panual, o ocukla evlenmek istiyormu nk. Bunu gren bir grup Khond hem en ocuunu satan kiiyi teselli etmeye komular, yle diyorlarm ona: "Senin ocuun btn dnya yaayabilsin diye ld, Yer Tanras o tkr silecektir senin yznden."2 4 4 Kurbanlar kurban edilmeden nce yllarca bekletilirlerdi. Kutsanm kiiler olarak kabul edildikleri iin bunlara byk sevecenlik gsterilir, say g duyulur, nereye giderlerse ho karlanrlard. Bir M eriah genci ne, olgunluk ama varnca genellikle bir kadn verilirdi, ou kez bu kadn da bir M eriah ya da kurban olurdu; kadn da onunla bir likte biraz toprak ve hayvan sahibi olurdu. Bunlarn ocuklar da kurbandlar. Yer Tanrasna insan kurbanlar, hem zamanl enlik lerde hem de olaand olaylarda kabileler, kabile kollan ya da kyler tarafndan verilirdi. Zamanl kurbanlar genellikle kabileler ve kabile blmleri tarafndan yle ayarlanrd ki, her aile reisi, en
242 Binba S.C. M acpherson, M enum als o f Setvicc in Iulia, s. 113 ve devam; Albay John Campbell, IVd Tribes o f Khondstan, s.52-58, vd. 243 J. Campbell, a.g.y., s.56. 244 S.C.Macpherson, a.g.y., s. 115 ve devam

374

TANRIYI LDRME

az ylda bir kez, ba rn am bara alnd srada tarlalar iin bir para et bulabilirdi.24 5 Bu kabilesel kurbanlarn verili ekli yleydi: K urbandan on, on iki gn nce, o zam ana kadar sa hi kesilmeyen kurban, sa kesilerek adanrd. Kurban olayna tank olmak iin kadnl erkekli bir kalabalk toplanrd; kurbann "btn insanlk iin" olduu iian edildiinden hi kimse gelmemezlik edemezdi. K urbandan nce bir ka gn lgn elenceler ve sefahat yaanrd.24 6 Bir gn nce, yeni giysiler giydirilmi kurban bir tren alay ortasnda mzik ve dans eliinde kyden M eriah korusuna doru yola karlrd; Meriah korusu, kyden az uzakta, balta grmemi yksek orm an aalarn dan oluan bir koruydu. Kurban bu koruda, bir sre nce iki sankissar als arasna dikilmi bir diree balanrd. Ya, tereya, zerdealla yalanr, ieklerle sslenirdi; btn gn boyunca, "tapnma dan ayrdedilmesi kolay olmayan bir tr sayg" gsterilirdi ona.247 Onun bedeninden, giysilerinden en ufak bir yadigar kapabilmek iin byk bir m cadele balard o zaman; srnd zerdeal m acunundan bir para, ya da tkrnden, salyasndan bir damla, zellikle kadnlar iin, ok deerli bir ila saylrd. Kalabalk, dire in evresinde mzie uyarak dans eder, topraa seslenerek, "Ey Tanr, bu kurban sana sunuyoruz; bize iyi rn, iyi bir mevsim ve salk ver."2 4 8 Son sabah, geceleri de pek kesilmeden sren elenceler yeni den balar, lene kadar devam ederdi, o zaman her ey durur, kur ban etm e ii balard. K urban yeniden yalanr, herkes, yalanm ksma dokunur ve ya kendi kafasnda silerdi. Baz yerlerde, kur ban bundan sonra kyn iinde kap kap dolatnlrd alay halinde, kimi kafasndan sa koparr, bir bakas bir damlack salyas iin yalvarrd, bunu salarna srerlerdi.249 Kurban balanamayaca
245 A.g.y. s. 113. 240 S.C. M acpherson, a.g.y., s. 117 ve devam: J.Campbell, s. 112. 24/ S.C.M acpherso. s. 118. 248.!.Campbell, s.54. 249 A.g.y. s.55. 112.

LTYERSES

375

iin, ayrca herhangi bir diren gsterisinde bulunmamas iin, kol kemikleri, eer gerekiyorsa bacaklar krlrd; ama ou kez bu nleme gerek kalmazd, nk afyondan akn halde olurdu kur ban.2 5 0 Kurban ldrme ekli blgelere gre deiirdi. En yaygn usullerden biri bomak ya da sktrarak ldrm ek gibi grnyor. Yeil bir aacn bir dal ortasndan aa doru yarlr, kurbann boynu (baka yerlerde gs) bu yara sokulurdu, sonra rahip btn gcyle, yardmclarnn da desteiyle bu yar kapamaya alrd.2 5 1 D aha sonra baltasyla kurban hafife yaralard, bunun zerine kalabalk kurbann zerine saldrr, etlerini kemiklerinden ayrrd, baa ve barsaklara dokunulmazd. Bu kesme ii bazan can l canl yaplrd.252 Chinna Kimedyde, kurban, evresinde kalaba lk, tarlalar boyunca srklenirdi; kalabalk, bana ve barsaklarna dokunmakszm baklaryla etlerini interlerdi vcudundan, ta ln ceye kadar.25 3 Ayn blgede bir baka ok yaygn kurban etme ekli, kurban, kaln ve salam bir direk evresinde dnen aatan bir filin hortum una balamakt; fil hzla dndke kalabalk hl canl olan kurbandan etler koparrd. Binba Campbell, baz kylerde, kurbanlarda kullanlm bu aa fillerden on drt tane bulmutu.2^ 4 Bir blgede, kurban atele ar ar ldrlrd. Her iki yan at gibi ykselen alak bir sahne yaplrd; rpnmasn kstlamak iin bedeni, kollar, bacaklar iplerle bal kurban bunun zerine yerle tirilirdi. Bundan sonra ateler yaklr ve kurbann vcuduna, onu sahnenin eimleri boyunca olduunca uzun sre aa yukar yuvar latacak kzgn kzler uygulanrd; nk ne kadar ok gzya dkerse o kadar bol yamur alnacak demekti. Ertesi gn ceset par alara ayrlrd.2 5 5
250 S.C.Macplerson, s .119: J.Campbell, s .113. 251 A.g.y. s. 127. Campbell, yeil bir aa dal yerine, salam iki kaln tahtadan ya da bambudan (s.57) veya yarlm bir bambudan sz ediyor (s. 182). 252 .J.Campbell, s.56. 58. 120. 253 D alton, Ethnology o f Bengal, s . 2 8 8 , Albay Cam pbellin raporundan alnt. 254 J.Campbell, s. 126. Burada fil. fil eklinde dnlen Yer Tanrasnn ken disini temsil ediyordu: Campbell, s.51. 126. G oom sur'un tepelik blgelerinde tavus kuu eklinde temsil edilirdi, kurbann baland direin zerinde tavus kuu tasvi ri olurdu. Campbell, s.54. 255 S.C.Macplerson, s. 130.

376

TANRIYI LDRME

Kurbandan kesilen etler, ler kyn onlar getirmek iin setii kii tarafndan hemen kye gtrlrd. Etin abucak kye varma sn salamak iin hazan yorulduka deitirilen adamlarla gnderi lir, elli altm millik yolu bir posta arabas hzyla alrd.2 5 fi H er ky de, evde kalm olan kimseler et gelinceye kadar ok sk bir perhiz de olurdu. Eti getiren, onu, halkn topland bir alanda rahibe ve aile reislerine teslim ederdi. Rahip bunu iki ksma ayrrd, birini arkas dnk olarak ve bakmakszn yerde bir delie gmmek yoluy la Yer Tanrasna sunard. Sonra her erkek bir para toprak atard deliin zerine ve rahip bir su kabayla su dkerdi o noktaya. Etin br ksmm, orada ne kadar aile reisi varsa o kadar paraya bler di. Her aile reisi kendi payna den eti yapraklara sarar ve en verimli tarlasna gmerdi, o da rahip gibi elini arkasna gtrerek ve bakmakszn yapard bu gmme iini.257 Baz yerlerde her erkek kendi pavma den eti, tarlalarn sulayan su akntsna gtrr, ora da bir diree asard.2 5 8 Bundan sonra gn ev spiirlmezdi; bir blgede de kesin bir sessizlik uygulanrd. Darya ate verilmez, odun kesilmez, eve yabanc kabul edilmezdi. nsan kurbandan geri ye kalan ksmlar (yani, ba, barsaklar ve kemikleri) kurbandan sonraki gece boyunca gl kuvvetli kiilerce beklenirdi; ertesi sabah bir cenaze atei zerinde btn bir koyunla birlikte yaklrd. Klleri tarlalarn zerine salr, evlerin ve tahl ambarlarnn zeri ne macun olarak srlr, ya da haarattan korumas iin yeni tohum iine kartrlrd.2 5 9 Bununla birlikte, bazan ba ve kemikle ri yaklmaz, gm lrd.2 nsan kurban etm e yasaklandktan son ra, bunlarn yerini baz yerlerde adi kurbanlar ald; rnein. Chinna Kimedyin bakentinde insan kurbann yerini bir kei ald.2 6 J
D allon. Ethnology o f Bengai, s.288. Albay C am pbell-in raporuna gnder me. S.C. M acpherson. s. 129. Kars., J.Campbell, s.55, 58, 113. 121. 187. 258.1. Campbell, s. 182. S.C.M acpherson, s. 128; D alton, I.c. ~ 'M 1 Campbell, s . 55. 182. 2 1 ,1 J.Campbell, s. 187.

LTYERSES

377

Bu Khond kurban trenlerindeki M eriahlar bizim yetkeler tarafndan, Yer Tanrasn yattrmak iin sunulan kurbanlar ola rak gsteriliyor. Fakat kurbanlara lmden nce ve sonra gsteri len davrantan, bu trenin yalnzca yattrc bir kurban etme ii olarak aklanamayaca ortaya kyor. Etin bir ksm elbette Yer Tanrasna sunuluyordu, ama geriye kalan her aile reisi tarafn dan tarlasna gmlyordu, klleriyse tarlalarn zerine salyor, tahl ambarlarnn zerine srlyor ya da yeni tohuma kartrl yordu. Bu son treler gsteriyor ki, M eriahm bedeninde, tanrnn inayetini kazanmak iin bir sunu olarak sahip olabilecei dolayl etkisinden tam amen bamsz olarak, rnleri bytmek gibi dolay sz ya da kendiliinden bir gcn varolduuna inanlyordu. Dier bir deyile, kurbann etine ve kllerine topra bereketlendiren bysel ya da fiziksel bir g balanm olduuna inanlyordu. Ayn kendiliinden g M eriahn kanm a ve gzyana da atfedili yordu: kan, zerdealm krmz rengini veriyor, gzyaysa yamur yadryordu; nk hi olmazsa balangta, gzyann, yamuru yalnzca tahmin etmekle kalmayp yadrd da varsayldndan pek kuku duyulamaz. Ayn ekilde M eriahn gmlm klleri zerine su dkme tresi de hi kukusuz bir yamur bysyd. Yine, M eriahn sfat olarak kendinde varolan doast g, sala r ve salyas gibi onun bedeninden kan herhangi bir eyde bulun duuna inanlan ila zelliinde de ortaya kyor. M eriaha byle bir gcn atfedilmesi, onun bir tanry yattrmak iin kurban edi len bir insandan daha fazla bir ey olduunu gsteriyor. O na gste rilen ar sayg da ayn sonuca gtrr bizi. Binba Campbell, M eriaha "bir lmlden daha fazla bir ey olarak bakldndan" sz ediyor,2 6 2 Binba M acphersonsa yle sylyor: "tapnmadan ayrdedilemeyen zel trden bir sayg gsteriliyor ona."2 6 3 Ksacas, M eriaha kutsal gzyle bakld kyor ortaya. Byle olunca, ba langta Yer Tanrsn ya da belki de bir bitki tanrsn temsil ediyor
161 i.C am pbell, s, 112. 263 S.C.Macpherson, s. 118.

378

TANRIYI LDRME

olabilir; daha sonralar kendisine bedenlemi bir tanr olarak deil de, daha ok, bir tanrya sunulan bir kurban olarak baklr duruma gelmi olsa da. M eriaha degin bu son gr bir tanrdan ok bir kurban olduu gr zerinde, Khond dinini anlatm olan Avrupal yazarlar gereinden fazla durmu olabilir. yiliini kazan mak iin bir tanrya yaplan bir sunu olarak daha ge dneme ait bir kurban fikrine alkn olan Avrupal gzlemciler, btn dinsel amal ldrm eleri bu anlam da yorumlamaya ve nerede byle bir ldrme varsa orada mutlaka kendisine kurban vermenin uygun grld bir tanr olduunu varsaymaya eilimlidir. Bylece onlar daki bu nyargl fikirler, yabanln dinsel trenlerini anlatrken tanmlamalarm bilinsizce bozmakta ve arptm aktadr. Khond kurban trenlerinde gl izlerine rastladmz, bir tanrnn temsilcisini ldrme tresine yukarda anlattmz teki insan kurban etm e trelerinin bazlarnda da saptanabilir belki de. rnein, kurban edilmi M arim onun klleri tarlalarn zerine sa lyordu; Brahm an delikanlsnn kan rne ve tarlaya aktlyordu; Sioux kznn kannn tohum larn zerine dam lam asna izin veriliyor du.2''4 Yine, kurbann rnle zdeletirilmesi, dier bir deyile, onun tahln bedenlemii ya da ruhu olduu gr, onunla bedenletirdii ya da temsil ettii doal nesne arasndaki fiziksel iletiimi salad kabul edilen aclarda da ortaya kyor. rnein, M eksika lIlar taze rn iin genleri, olgun rn iin yallar ldrrlerdi; M arimolar, "tohum" olarak, ksa, iman bir adam kurban ederler; bedeninin ksal taze rnn ksalna, imanl ise rnn ula mas istenen durum una e dmektedir; Pawneelerse, belki de ayn grle kurbanlarn imanlatrlard. Yine, kurbann rnle zde letirilmesi, A frikada krekler ve apalarla ldrlmesi tresinde, Meksikadaysa tpk tahl gibi iki ta arasnda tlmesi tresinde ortaya kyor. Bu yabanl trelerde bir noktaya daha iaret etm ek gerekiyor. Pawnee reisi Sioux kznn kalbini, M arim olar ve Gondlarsa kur
2M Bkz. s. 371, 372.

L7YERSES

379

bann etini yiyorlard. Eer, bizim varsaydmz gibi, kurbana kut sal olarak baklyor idiyse, bundan, ona tapnanlar onun etini yemekle tanrlarnn bedenini paylayorlard sonucu kar. Bu nok taya daha sonra dneceiz. Biraz nce anlatlan yabanl ayinleri, Avrupadaki hasat trele riyle baz benzerlikler gsteriyor. rnein, tahl-ruhuna atfedilen bereketlendirici zellik, yabanllarn kurbann kanm ya da kllerini tohum a kartrmalar tresinde, AvrupalIlarnsa son demetten al nan daneleri baharda taze tohum a kartrmalar tresinde ayn ekilde grlyor.2 6 5 Yine, kiinin tahlla zdeletirilmesi, yaban ln, kurbann ya ve beden yapsn rnn (gerek ya da umut edi len) ya ve beden yapsna uydurma tresinde aynen grlyor; skoya ve Suriyedeki, tahl-ruhu Gen Kz olarak dnldn de son rnn gen bir kz tarafndan, Tahl-ana olarak dnld ndeyse yal bir kadn tarafndan biilecei kurallar;266 Lothringianda, Yal Kadn ldrldnde, yani son rn dvlrken, ya l kadmlara yaplan, kendilerini korumalar uyars;267 Tyrolesede, tahl dvme iinde son vuruu yapan kii uzun boyluysa, gelecek yln rnnn de uzun olaca beklentisi;268 ayrca, yabanllarn tahl-ruhunun temsilcisini apalar ve kreklerle ldrme ya da ta arasnda vtme, ezme tresiyle, Avrupallarm onu orakla ya da dvme sopasyla ldrr gibi yapma tresi arasndaki zdelikten de sz edilebilir. Son olarak, kurbann gmlen eti zerine su dk me Khond tresi, tahl-ruhunun kiisel temsilcisi zerine su dkme ya da onu bir su akntsna daldrm a Avrupa treleriyle kouttur.2 Hem Khond hem de Avrupa treleri yamur bysdr. imdi Lityerses yksne yeniden dnyoruz. Gelimemi top lumda rnlerin yetinesini hzlandrmak iin genellikle insanlarn ldrldn grmtk. Dolaysyla, bir zamanlar Frigyada da,
265 Bkz. 266 Bkz. 267 Bkz. 268 Bkz. s. s. s. s. 329. 330. 328, 337. 338. 360: 361.

269 Bkz. s. 276 ve devam, 332, 335, 362.

380

TANRIYI LDRME

Avrupada da buna benzer bir amala insanlarn ldrlyor olma larn pekl varsayabiliriz; birbiriyle yakndan uyuan Frigya sy lencesi ile Avrupa halk tresi, insanlarn bu ekilde ldrld sonucuna gtrdne gre, en azndan imdilik, bu sonucu kabul etmek zorundayz. Dahas, hem Lityerses yks hem de Avrupa hasat treleri, ldrlen kiinin, tahl-ruhunun temsilcisi olarak ldrldn gstermekte; buysa yabanllarn kurban vermenin rnn yetimesini etkiliyor olduu grne uygun dyor. yley se genellikle, hem Frigyada hem de A vrupada tahl-ruhunun tem silcisinin haatn yapld tarlada her yl ldrldn pekl var sayabiliriz. Buna benzer biimde Avrupada aa-ruhun temsilcisi nin her yl ldrldne inanmamz iin nedenleri daha nce ver mitik. Birbirine yakndan benzeyen bu dikkate deer iki treyle ilgili kamtlar birbirinden tam amen bamszdr. Aralarndaki rast lant benzerlik, her ikisi lehine yeni varsaymlar retmeye uygun gibi grnyor. Tahl-ruhunun temsilcisinin nasl seildii sorusuna verilen bir yant daha nce grdk. Hem Lityerses yks hem de Avrupa halk tresi gsteriyor ki, oradan geen yabanclara, biilmi ya da dvlm olan tahldan kaan tahl-ruhunun belirtisi olarak bakl makta, bunun iin de yakalanmakta ve ldrlmekteydi. Fakat kantlarn akla getirdii tek yant bu deildir. Frigya sylencesinin bir deiik ekline gre Lityersesin kurbanlar, oradan geen kim seler deil de ekin bime yarmasnda yendii kimselerdi; onlar ldrd deil de yalnzca dvd sylenmesine karn, yknn deiik bir biiminde yenilen oraklarn, tpk bir baka eklindeki yabanclar gibi, Lityerses tarafndan rn demetlerine sarldnn ve balarnn kesildiinin anlatldn varsaymaktan alkoyamyoruz kendimizi. Avrupa hasat-treleri de bu varsayma yardm ediyor. Avrupada sonuncu olmaktan kurtulmak iin oraklar arasnda bazan bir yar yapldm, bu yarmada yenilen kiiye, yani son rn bien kiiye ou kez kaba davramldn grmtk. Doru, onu ldrr gibi yapldna degin bir ey bulamamtk; ama te yandan dvende son vuruu yapan kiinin, yani dven yarmasnda

LTYERSES

381

yenilen kiinin ldrlr gibi yapldn grmtk.270 mdi, son rn dven kii, tahl-ruhunun temsilcisi karakterinde yalandan ldrldne gre ve ayn temsili karakter (grdmz gibi) son rn dvene olduu kadar biene ve balayana da verildiine gre ve yine hasatlar bu ilemlerden herhangi birinde sonuncu olmaya kar ayn isteksizlii gsterdiine gre, son rn dvenin olduu kadar bienin ve balayann da genellikle ldrlr gibi yapldm, eski zamanlarda ise gerekten ldrldn varsayabiliriz. Bu var saym, son rn bien kiinin ok gemeden leceine degin yay 7 1 Bazan tarlada son demeti gn boinanla da desteklenm ektedir.2 balayan kiinin gelecek yl iinde lecei dnlr.272 Son rn bienin, balayann ya da dvenin, tahl-ruhunun temsilcisi olarak seiliinin nedeni de bu olabilir. Tahi-ruhunun, biiciler, balayc lar ve dvcler alrken onlarn nnde her an biraz daha geriye ekilerek tahln iinde olabildiince uzun sre gizlendii dnl yor. Am a biilen son rn ya da balanan son deste ya da dvlen son rn iindeki son smandan da zorla dar atlnca, bundan nce giysisi ya da bedeni olmu olan rn saplarndan baka bir ekil almak zorunda kalyor. Dar atlm olan tahl ruhu, zorla dar srld rne en yakm duran kiininkinden daha doal hangi ekli alabilirdi ki? Am a bu sz konusu kii zorunlu olarak son rn bien, balayan ya da dven kii olacaktr. Bu nedenle, erkek ya da kadn, her kimse yakalanyor ve tahl-ruhunun kendisi gibi davranlyor ona. Yani, hasat alannda tahl-ruhunun temsilcisi olarak ldrlen kii, ya oradan geen bir yabanc ya da ekin bimede, balamada veya dvmede sonuncu olan hasat olabilmektedir. A m a eski sy lencenin ve ada halk-tresinin ayn ekilde iaret ettii bir n c olaslk daha vardr. Lityerses yabanclar ldrmekle kalmad; kendisi de, hem belki de bakalarn ldrd ekilde, yani rn destesine sarlp ba kesilerek ve nehire atlarak ldrld; ve
2/0 Bkz. s. 361 vc devam. 2.1 W .M annhardt. Korndmonen, s.5. 2.2 Pfannenschmid. Germanische Erntefeste, s.98.

382

TANRIYI LDRME

bunun Lityersesin kendi topraklarnda yapld syleniyor. Buna benzer olarak, ada hasat trelerinde yalandan ldrmenin yabanclar zerinde olduu kadar sklkla efendinin (ifti ya da bey) zerinde yapld grlyor.27 3 imdi Lityersesin Frigya Kral nn olu olduunun sylendiini anmsar da, bunu, anlaldna gre, tahl-ruhunun bir temsilcisi olarak ldrld sylencesiyle birletirirsek, bu bizi burada, Bat Asyann birok yresinde, zel likle de Frigyada egemenlik srdrm olan kutsal ya da rahip krallardan birinin her yl ldrlmesi gibi bir baka trenin izlerini bulduumuzu varsaymaya gtrr. Daha nce de grdmz gibi,2 7 4 bu tre baz yerlerde yle deimitir ki, kraln yerine kraln olu ldrlmekteydi. Dolaysyla, Lityersesin yks byle bir deiikliin bir ans olabilir. imdi Frigyal Lityersesin Frigyah Attis ile ilikisine dnelim: Pessinusta rahip kralln merkezi yce-rahibin, bir bitki tanr s olan A ttisin karakterinde ylda bir kez ldrld ve A ttisin eski bir yetke tarafndan "rnn biilmi baa" olarak tanmland anm sanacaktr.275 Yani, tahl-ruhunun bir bedenlemii olarak, temsilcisinin kiiliinde ylda bir kez ldrlen A ttisin. sonunda Lityersesle zde olduu, bu sonuncunun Attis devlet dininin iin den gelitii kyl tipinden baka bir ey olmad dnlebilir. Byle olabilir; am a te yandan, Avrupa halk-tresiyle olan benzer lik bizi, ayn insanlar arasnda iki farkl bitki tanrsnn ayr ayr kii sel temsilleri olabilecei, her ikisinin de yln farkl zam anlarnda tanr karakterinde ldrld konusunda uyaryor. nk daha nce grdmz gibi, Avrupada, genellikle bir adamn baharda aa-ruhu karakterinde, bir bakasmnsa sonbaharda tahl-ruhu karakterinde ldrld grlyor. Frigyada da byle olmu ola bilir. Attis zellikle bir aa-tanrsyd, tahlla ilikisi ise Hasat-M avs benzeri trelerde belirtildii gibi bir aa-ruhunun gcnn uzantsndan baka bir ey olmayabilir.276 Yine, A ttisin temsilci
2,3 Bkz. s. 363 ve devam. 274 Bkz. s. 229. 275 Bkz. s. 287. 276 Bkz. s. 71.

LTYERSES

383

sinin baharda ldrld grlyor; oysa Litverses, Frigyadaki hasat zamanna gre yazn ya da baharda ldrlm olmalyd.2 7 7 O zaman, genel olarak, Lityersesi A ttisin ilkrnei olarak grm e miz doru olmamasna karn, her ikisine de ayn dinsel dnce nin kout rnleri olarak baklabilir; birbiri karsndaki durumlar da, Avrupadaki haatn Yal A dam nn baharn Vahi A dam , Yaprak A dam vb... karsndaki durumu gibi olabilir. Her ikisi de bitki ruhu ya da tanrs idi, her ikisinin de kiisel temsilcileri vdda bir kez ldrlrd. Ama Attis tapm bir devlet dinine dnme onurunu kazand ve talyada yayld halde Litverses trenleri hibir zaman anayurdu Frigyann dna kmam, hep hasat tarla snda kyllerin yapt kyl trenleri zelliini korumu grn yor. Khondlar arasnda olduu gibi en fazla birka ky, ortak kar lar iin tahl-ruhunun temsilcisi olarak kurban etmek zere bir insan kurban bulmak iin birlemi olabilirler. Bu tr kurbanlar ralip krallar ya da kralcklar ailelerinden alnyor olabilirdi, Lityersesin Frigya Kralnn olu sylencesel zellii de byle aklanabi lir. Kyler bu ekilde bir araya gelemediinde, her ky ya da her iftlik, kendi tahl-ruhu temsilcisini, oradan geen bir yabancy ya da son demeti bien, balayan ya da dven kiiyi lme mahkm ederek salyor olabilirdi. Avrupada olduu gibi Frigyada da, hasat tarlasnda ya da dven alannda bir insan .ldrme gibi eski barbarca bir trenin hi kukusuz klasik adan ok nce sahte bir gsteriye dnm okluunu; belki de oraklar ve dvencilerin kendilerinin bile buna hasat sahibi evin izniyle, oradan geen bir yabancya, arkadalarndan birine hatta hasat sahibinin kendisine bile oynadklar kaba bir oyun olarak baktklarn burada eklemeye pek gerek yok. Litverses arks zerinde ok ayrntl olarak durdum, nk bize Avrupa ve yabanl halk-treleriyle birok karlatrma olana sunuyordu. Yukarda zerine dikkat ektiimiz278 Bat Asya ve
iu Frigya'da tahln ne zaman olgunlatn bilmiyorum: ama lkenin yksek yayla zellii dnlrse, orada hasat Akdeniz kylarmdaknden daha ge olabilir. 278 Bkz. s. 353.

384

TANRIYI l,DRME

Msrn teki hasat arklar, ok daha ksa zamanda ortadan kalk m olabilir, Bithynial Borm uun Frigyal Lityersesle olan ben zerlii,279 Lityerses hakkmdaki yorumumuzu destekliyor. lmne, daha dorusu ortadan kaybolmasna oraklarn ylda bir kez hzn l bir arkyla yas tuttuu Bormu, tpk Lityerses gibi, bir kral olu ya da en azndan zengin ve sekin bir adamn oluydu. Seyrettii oraklar, kendi tarlalarnda alma halindeydi, onlar iin su ara maya ktnda ortadan kayboldu; yknn bir ekline gre ymphaiar (su) tarafndan karlmt.2 8 0 Lityerses yks ve Avrupa halk-tresi nda bakldnda, Borm usun bu ortadan kayboluu belki de iftinin kendisinin tahl demeti iine balanp suya atlma s tresinden kalma bir eydir. Oraklarn syledii yas trks, biilen ekin iinde ya da insan temsilcisinin kiiliinde ldrlen tahl-ruhu zerine bir alay idi belki de; ona yaptklar an ise tahl-ruhu gelecek yl taze bir gle dnsn diye yaplan bir dua ola bilir. Fenikeli Linus arks, H onerostan rendiimize gre hi olmazsa Kk Asyann batsnda, babozumunda sylenirdi; bu da, Syleus sylencesiyle birletirildiinde, eski zam anlarda oradan geen yabanclara ba bozumcular ve ktk dikicilerin tpk orak Lityersesin yabanclara davrand gibi davrandn akla getiriyor. Sylencede anlatldna gre, Lydiah Syleus, Hercules gelip de onu ldrnceye ve btn zm ktklerini skp attcaya kadar, geen yabanclar kendi zm banda kendisi iin ktk dikmeye zorlard.2il Bunun, Lityersesikine benzer bir sylencenin tasla olduu grlyor; ama ne eski yazarlar ne de ada halk-tresi, ayrntlar bulmamza, yerme yerletirmemize olanak salyor.2 8 2 Ama bundan da te, Linusun arks belki de Fenikeli oraklar tarafndan da syleniyordu, nk H erodotos onu, daha nce
279 Bkz. s. 355. 28 Hesychius, s.v. A pollodoros, . 6, 3. 252 Hem eski hem de modern alarda, baclar, babozumcular ve yoldan geenler arasnda birbirine kar kullanlan svgler, az bozukluu farkl bir kate goriye aitmi gibi grnyor. Bkz. W .Marmhardt. Mvr/, forcsh. s.53 ve devam.

LTYERSES

385

de grdmz gibi, Msrl oraklarn biilen ekine yaktklar bir at olan Maneros arksyla karlatryor. Ayrca, Linus, Adonis ile zdeletiriliyordu, Adonisinse zellikle bir tahl-ruhu olarak grlme gibi baz savlar var.2 Yani Linus at, hasatta syleniiy le, Adonis atyla zde olabilirdi; her ikisi de l tahl-ruh zeri ne oraklarn ykselttii bir att. Fakat Attis gibi Adonis de gr kemli bir sylence figr durumuna geldii, yurdu Fenikenin ok tesindeki byk kentlerde kendisine tapmld, at yakld hal de, Linusun rn desteleri ve zm ktkleri arasnda oraklarn ve abozumcularm syledii basit bir mani halinde kalm olduu grlyor. Lityerses ile hem Avrupa hem de yabanl halk-treleri arasndaki benzerlik, Fenikede ldrlen tahl-ruhunun l A do nis nceleri bir insan kurban ile temsil edilmi olabileceini akla getiriyor; bu da, Thammuzun (Adonis) zalim efendisi taralndan ldrlp, kemiklerinin bir deirmende tlp rzgra savruldu u H arran sylencesiyle destekleniyor.2 !U nk M eksikada, daha nce de grdmz gibi, hasattaki insan kurban, iki ta arasnda eziliyordu; Hindistan'da ve Afrikada da kurbann klleri tarlalarn zerine salyordu.2 8 5 Ama H arran sylencesi, tahln deirmende tlmesi ve tohumun tarlaya salmasnn yalnzca syecesel bir anlatm olabilir. Lous aynn 16smda Babilde Sacae enliinde yl da bir ldrlen sahte kraln, Tham m uzun kendisini temsil ediyor olabileceini ileri srebiliriz gibi grnyor. nk, enlii ve onun tarihini, kaydeden tarihi Berosus belki de, yazdtarihi Antiochus Sotere adadna gre, Makedonya takviminikullanyordu; ve onun zamannda M akedonyada Lous avnn Babilde Tham m uz ay na rastlad grlyor.28 6 Eer bu varsaym doruysa, Sacaeada sahte kraln bir tanr kimliinde ldrld gr de saptanm olacaktr.
283 Bkz. s. 273 ve devam. 2X 4 Bkz. s. 274 ve devam. 285 Bkz. s. 368. 372. 376. zSo Metindeki varsaymn dorulanmas ynnden o kadar uygun den ayla rn bu olas rastlamas olgusunu, bana aadaki notu da veren dostum Prof. W.

386

TANRIYI LDRME

Msrda ldrlen tahl-ruhunun l Osiris bir insan kur banla temsil edildiine, oraklarn bunu hasat tarlasnda ldrd ne, lmne bir atla yas tuttuuna, Yunanllarnsa szel bir yanl anlam adan dolay bu ata M aneros ad verdiine degin bir yn kant var.287 nk Busiris sylencesi, bir zamanlar Msrlla rn Osiris tapmyla ilikili olarak sunduu insan kurbanlarndan izler saklyor gibidir, Busirisin, btn yabanclar Zeus suna ze rinde kurban eden bir Msr kral olduu sylenmekteydi. Trenin kkeni Msr topram dokuz yl krm geirmi olan bir ktla kadar uzanyordu. Kbrsh bir bilici, Busirise her yl Zeusa bir insan kurban edilirse ktln son bulacan bildirmiti. Bylece Busiris kurban tresini balatm oldu. Ama H ercules M sra geldi inde, kurban edilmek zere sunaa srklenirken balarn para lad ve Busiris ile olunu ldrd.288 Burada, M srda rnn kt olmasn nlemek iin her yl bir insan kurban edildiine degin bir sylenceyle ve kurbandan kamlrsa nlenmesi am alanan ktln yeniden balayacana degin bir inanla kar karyayz. Bunun iin de Pawneeler, daha nce de grdmz gibi, ekin ekilirken insan kurban etm ezlerse bunun, rnlerinin tm den yok olmas sonucunu vereceine inanyorlard. Busiris ad gerekte bir kentin adyd: pe-Asar, "Osirisin yurdu".2 ' Kent, Osirisin mezar orada olduu iin bu adla anlyordu. nsan kurbanlarn onun m ezarnda sunulduu, kurbanlarnsa kzl sal erkekler olduu, kllerinin
R obertson Sm ithe borluyum: "Syro-Makedon takviminde Lous, Tam m z'u deil A b i temsil eder. B abilde farkl myd bu? Sanrm farklyd, bir ay farklyd, en azndan Asyadaki Yunan tekerkinin (m onarisinin) ilk zam anlarnda. nk Almagestte bir Babil gzleminden (ideler, i. 396) biliyoruz ki, .. 229da Xanthicus 26 ubatta balamt. Dolaysyla lm ay'ndan nceki ayd. Nisan deil A d a rd , sonu olarak da Lous, kamer ay Tam m uza karlk oluyordu. 287 Bkz. s. 353. 288 A pollodoros. ii. 5, 11; Schol. A pollonius Rhodius zerine, iv. 1396: Plutarkhos, Parall. 38. H erodotos (ii.45) M srllarn insan kurban ettikleri dncesini kabul etmiyor. Ama onun yetkesi, bunu dorulayan M anetho'nunki karsnda fazla arlk tamyor (Plutarkhos, Is.et. Os. 73). 289 E. Meyer, Geschichte des Alterthms, i. 57.

D ian ay a sayg tren i

TA N R IYI LDRM E

LTYERSES

389

savur ucu yelpazelerle darya sald sylenirdi.290 Dem in aklad mz tartm alarn nda, bu Msr tresi uygun ve olduka akla yatkn bir aklamaya olanak salyor. Tahl-ruhu Osirisi her yl hasatta bir yabanc temsil ediyordu, kzl salar onu olgunlam rne uygun bir temsilci yapyordu. Bu insan, temsili karakteriyle, hasat alannda oraklar tarafndan ldrlyordu; oraklar bir yan dan onun lmne yas tutarken bir yandan da tahl-ruhunun gele cek yl yenilenmi bir gle canlanp geri dnm esi (m-ne-rha, M aneros) iin dua ediyordu. Son olarak, kurban ya da onun bir ks m yaklyor, klleri, savurucu yelpazelerle tarlalara savruluyordu bereketlendirm ek iin. Burada, temsilcinin, temsil edecei tahlla benzerliine dayanarak yaplan seim, daha nce anlatlan M eksika ve Afrika trelerine uyuyor.2 9 1 Romallar da, rnlerin bylece olgunlaaca ve kzaraca inancyla baharda kzl sal kpekler kurban ederlerdi;2 9 2 bir Bavarial bugn bile buday ekerken, bu day sapsan olgunlasn diye bazan altn yzk takar.3 Yine, M sr l kurbann kllerinin savrulmas M arimo ve Khond tresiyle zde tir.2 9 4 Tohum la zdelii, kllerinin yelpazelenmesi olgusunda bir kez daha ortaya kyor; tpk V endeede olduu gibi: tahl-ruhunun bedenlemii olarak baklan iftinin kars yalandan dvlyormu ve yelpazeleniyormu gibi yaplyor; ya da M eksikada olduu gibi, kurban iki ta arasnda tlyor; ya da A frikada okluu gibi, kreklerle, apalarla ldrlyor.295 Osirisin cesedinin paralarnn lkenin her yanma sald ve sis tarafndan bulunduu yerde gmld yks296 bir trenin kalnts olabilir, tpk Khondlarm uygulad, insan kurban para para edip, paralarn birbirinden
290 Diodoros. i.88; Plutarkhos, Is.e Os. 73; kar.. a.g.y. 30, 33. 291 Bkz. s. 295, 372, 378. 292 Festus, xv. Camiana. Kars., Ayn yapt, s.v. rutlae cancs; Columelia. x. 343; Ovid. Fasti, iv. 905 ve devam; Pliny, N .H . xviii. 14. 293 Panzer, Beitrag zur deutschen Mythologk, ii.207. No. 362; Bavaria. Landes-und Volkskunde des Kngreicls Bayern, iii. 343. 294 Bkz. s. 372, 377. 295 Bkz. s. 368. 372. 296 Plutarkhos. Is. et Os. 18.

TANRIYI LDRME

millerce uzaklkta tarlalara gmlmesi tresi gibi. Bununla birlikte, Tham muz zerine anlatlan benzeri yk gibi O sirisin paralanm a s yks de, tohum un salmasnn sylencesel bir anlatmndan baka bir ey de olamayabiiir. Bir kez daha yineleyelim, Osirisin bir sanda kapatlan cesedinin Typhon tarafndan Nil nehrine atl mas yks, belki de kurbann cesedinin ya da en azndan bir par asnn bir yamur bys olarak, daha dorusu Nilin kabarmasn salamak iin Nil nehrine atlmas tresini gsteriyor bize. Frigyal oraklar buna benzer bir amala kurbanlarnn tahl destesi iine sarlm basz cesetlerini bir nehire atyor, ya da Khondlar insan kurbann gmlm cesedi zerine su dkyorlard. Belki de Osiris artk bir insan kurbanla temsil edilmez olduunda, onun bir sureti her yl Nil nehrine atlyordu, tpk Suriyeli kopyasnn suretinin skenderiyede denize atl gibi. Ya da sadece zerine su dkl yordu, daha nce adn verdiimiz, bir rahibin, rn saplarnn f krd Osirisin bedeni zerine su dkerken grld antta oldu u gibi. Antn zerindeki "Geri dnen sulardan frlayan, gizemle rin Osirisidir bu," yazs, Osiris m ysterialarnda (gizemlerinde) tas viri zerine su dkerek ya da Nil nehrine atlarak bir su-bysnn ya da sulama-bysnn daima yapld grn destekliyor. Kzl sal kurbanlarn Osirisin temsilcileri olarak deil de onun dman Typhonun temsilcisi olarak ldrld sylenerek kar klabilr; nk kurbanlara Typhoncular deniyordu ve kzl Typhonun, kara ise Osirisin rengiydi.*7 Bu kar ka imdilik yant vermeyelim. Bu arada, eer Osiris antlarda ou kez siyah olarak gsteriliyorsa, bundan daha sk olarak yeil olarak da resm e dildiine298 iaret edilebilir: tohum topran altndayken siyah, da r fkrnca yeil olarak dnlebilen bir tahl-tanrsna ok uygun den bir eydir bu. Bunun iin de Yunanllar hem yeil hem de
297 Plutarkhos. Is.ct Os. 22, 30, 31, 33. 73. ~> s Wilkinson, Manners and Customs o f the Ancient Egyptians (1878 basm), iii. 81.

L TYE R SES

39 L

siyah bir D em eler tanyorlar,2 9 9 yeil D em etere baharda enlikler ve cmblerle kurban sunuyorlard.3 0 0 Yani, eer haklysam, Osiris gizemlerinin anahtar, Osirisin kyl ilkrnei tahl-ruhunun lmn ilan eden, Msrl orakla rn kederli hmdadr, bu ln ta Romallar zamanna kadar her yl tarlalardan ykseldii duyulabilirdi. Daha (ine de grd mz gibi, bu gibi lklar Bat-Asyann btn hasat tarlalar ze rinde de iitilirdi. Eskiler arklardan sz ediyorlar; fakat Linus ve M aneros adlarnn zmlemesinden yola karak deerlendirecek olursak, belki de bunlar, uzak mesafeden duyulabilen, uzadka uza yan bir nota iinde sylenmi birka szckten ibaretti. Birtakm gl seslerin hep birlikte ykselttii byle gr ve uzun sren lk lar arpc bir etki yapyor olmalyd, bunu iitecek uzaklkta bulu nan bir yolcunun dikkatini ekmemezlik edemezdi. Boyuna yinele nen sesler, uzaktan da olsa belli bir kolaylkla seilebiliyordu belki de; am a Asyada ya da Msrda dolaan bir Yunanl gezgin iin bir anlam olamazd bu seslerin; o da bunlar ok doal olarak, orak larn ard birinin ad olarak alabilirlerdi (Maneros, Linos, Lityerses, Bormu). Ve eer gezileri onu, rnler olgunlarken, Bithynia.ve Frigya, Fenike ve Msr gibi birden fazla lkeye srklemi se, eitli halklarn eitli hasat lklarn karlatrma frsatn elde etmi olabilirdi. Bu hasat lklarnn Yunanllar tarafndan ou kez farkna varlp birbiriyle karlatrlmas olgusunu bylece kolay bir biimde aklayabiliriz. Oysa bunlar bildiimiz sradan ar klar olmu olsayd, bu kadar uzaklktan duyulamazd, bu yzden de o kadar gezginin dikkatini ekemezdi; ayrca, gezgin bunlar ii tebilecek uzaklkta olsayd bile, szlerini bu denli kolaylkla yakala yamazd. Devonshire oraklar bugn bile ayn trden lklar atm akta ve tarlada, eer yanlmyorsam, Osiris ayinlerinin kken ald trene tamamen benzer bir tren yapmaktalar. Bu lk ve bu tren, bu yzyln ilk yarsnda yaam ve yazm olan bir gz
299 Pausanas, i.2 2 . 3. v'i. 5. 8, viii. 42, I. 30 Q j r n u tu S [)e un. deor. c.28.

392

TANRIYI LDRME

lemci tarafndan yle anlatlmakta: "Devon5 m kuzeyindeki ou iftlikte budayn tm biildikten sonra hasatlar baran boyun dedikleri bir tre uyguluyorlar. Bu uygulamann lkenin bu blge sindeki byk iftliklerde pek atlanm adan yerine getirildiini sanyo rum. yle yaplyor. Yal bir adam ya da bu gibi durumlarda (r gatlar son buday tarlasn bierlerken) yaplan trenleri iyi bilen herhangi bir kii, desteler ve km eler arasnda dolaarak bulabildi i en iyi baaklan seip kk bir demet yapyor; bu demeti ok dzgn ve temiz bir ekilde balyor, saplar ok zevkli bir biimde ryor ve dzenliyor. Buna budayn boynu deniyor ya da budaydan-kulak deniyor. Tarla tam am en biildikten ve su testisi bir kez daha dolatrldktan sonra, oraklar, desteciler ve kadnlar bir hal ka oluturuyorlar. Boyunu her iki eliyle tutan kii ortada duruyor, nce eiliyor ve demeti yere yaklatryor, halkay oluturan adam lar apkalarn karyorlar, yere doru eilerek apkalarn iki elle yere doru yaklatryorlar. Sonra hepsi birden ok uzun ve uyumlu bir tonda boyun! diye barmaya balyorlar, ayn zamanda ar ar doruluyor, kollarm ve apkalarn balarnn zerine kaldr yorlar; boyunu elinde tutan kii de onu kaldryor. kez yineleni yor bu. Sonra wee yen! way y e n ! diye barmaya balyorlar olaanst bir uyum ve etkiyle, ncekinin ayn uzun ve ardan ayn sesi karyorlard, kez. Bu son barma, boyun diye barrken yaptklar ayn kol ve beden hareketleriyle birlikte oluyordu... By lece kez boyun, kez de "wee y e n , 'way y e n diye bardktan sonra hepsi birden apkalarn, balklarn havaya atarak, srayp oynayarak, belki de kzlar perek grltl ve neeli bir ekilde glmeye balyorlar. O zaman ilerinden biri 4boyun u kapyor ve iftlik evine doru btn hzyla komaya balyor, orada st kz ya da gen kz hizmetilerden biri kapda elinde bir kova suyla bek liyor oluyor. Boyunu elinde tutan kii, herhangi bir biimde, grl meden ya da ak ak ama elinde bir kova suyla bekleyen kzn dur duu kapdan baka bir yerden eve girebilirse, kz yasal olarak pme hakkm kazanyor; ama bunu yapamazsa, kovann iindeki su. zerine boca ediliyor. Sakin, ok gzel bir sonbahar akam,

LTYERSES

393

boyunun bar uzaktan harika bir etki brakyor insann zerin de, L ord Byronut o kadar vd, Hristiyanln btn o anlar na yelenir dedii Trk mezzinin sesinden daha gzel bir etki... Bir iki kez, yirmiden fazla adamn bardn, bazan da bir o kadar kadn sesinin bunlara katldm iittim. Yaklak yl nce, insan larmzn hasat yaptklar ykseke bir yerde, bir gece alt yedi kii nin boyun diye bardn iittim, ama onlardan bir ksmnn drt mil uzakta olduklarn biliyordum. Sessiz, sakin gecenin iinde ne kadar uzakta olsalar iitilebiliyorlar."3 0 1 Yine, Mrs. Bray Devonshi reda gezerken nasl "ykseke bir yerde, oraklarm yukar kaldra rak duran bir grup oraky grdn," anlatyor. "lerinden biri ieklerle birbirine balanm baaklan yukar kaldrmt, tekiler kez (aynen onun yazd gibi) A m ack, amack, amack, ive haven, we haven, we haven diye bardlar. Ellerinde iek dallar tayan, baran, ark syleyen ocuklar ve kadnlar eliinde eve dndler. Mrs. Bravin yannda bulunan uak, Eleniyorlar, dedi, h aatn ruhuna, her zaman yaparlar bunu."302 Burada, Miss Burnen de belirttii gibi, " amack, we haven! besbelli Devon lehesinde: bir neck-boyun (ya da nack)! we have un!" demek oluyor. "Boyun" genellikle iftlik evine aslyor, bazan iki yl orada kalyor.30 3 Buna benzer bir tre, dostum Prof. J.H .M iddletonm bana syledi ine gre, Cornwallm baz blgelerinde hl uygulanyor. "Son des te kordelalarla ssleniyor. Gr sesli iki adam seiliyor ve (biri des teyle birlikte) bir vadinin karlkl iki yakasna yerletiriliyorlar. Biri baryor, Ive gotten it. (Buldum onu). teki baryor, What hast gotten? (Neyi buldun?). lki yant veriyor, l s gtten the neck. (Boyn buldum)" Bu Devonshire ve Cornish trelerinde, zel bir baak demeti, genellikle ayakta duran son deste,30 4 tahl-ruhunun boynu olarak
'ot Hone. Evev-day Book, li. c. 1170 ve devam. Miss C.S. Burnc ve Miss G.F. Jackson. Shropshire Folk-lore, s.372 ve deva m; Mrs. Bray'n Traditions o f Devon 'una gnderm e, i. 330. j03 H one, a.g.y., ii. 1172. 304 Brand. Popular Antiquities, ii. 20 (Bohn basm); Burne ve Jackson, a.g.y., s. 371.

394

TANRIYI LDRME

kabul ediliyor. Sonunda o dem et de kesildiinde ba kesilmi olu yor. Ayn ekilde Shropshireda "boyun" ya da "kaz boynu" ad genellikle btn rn biildikten sonra tarlann ortasnda ylece kalan bir avu baaa verilir. Bir araya balanr ve on ila yirmi adm tede dinelen oraklar oraklarm ona doru atarlar. Baakla r kim keserse kazn boynunu kestii sylenir onun. "Boyun", gele cek hasat mevsimine kadar "ans getirsin diye" onu evde saklayacak olan iftinin karsna gtrlr.305 Trves yaknnda, ayakta kalan son rn bien adam "keinin boynunu uurmu" olur.306 Gareloch, Faslanede (Dum bartonshire), ayakta duran son bir avu r ne bazan "ba" denir.307 Dou Friesland, Aurichte son rn bien kii "tavann kuyruunu kesmi" olur.308 Fransz oraklar, bir tar lann son kesini bierlerken bazan yle barrlar: "Kediyi kuyru undan yakaladk."309 B ressede (Bourgogne) son deste tilkiyi tem sil ederdi. Onun yannda bir m iktar baak, kuyruu oluturm ak ze re biilmeden braklr, oraklardan her biri birka adm geriliye rek oran buna doru frlatr. Kesmeyi baaran kii "tilkinin kuyru unu uurmu" olur ve erefine "You cou cou!" diye barr teki ler.310 Bu rnekler Devonshire ve Cornishte, son desteye uygula nan "boyun" deyiminin anlam ndan kukuya yer brakmyor artk. Tahl-ruhu insan ya da hayvan eklinde dnlyor, biilmeden duran son dem etse onun vcudunun bir paras boynu, ba ya da kuyruu oluyor. D aha nce de grdmz gibi, ona bazan da gbek ba olarak baklyor.31 1 Son olarak, Devonshireda "boy nu getiren kiinin suyla slatlmas tresi, birok rneini grd mz bir yamur-bysdr. Bunun Osiris mysterialarmdaki kou tu, Osirisin tasviri zerine ya da onu temsil eden kimsenin zerine su dklmesiydi.
305 B urne vc Jackson, I.e. 306 W .M annhardt. Myth.Forsch. s. 185. 307 Bkz. s. 338. 308 W .M annhardt. Myth. Forsch. s. 185. 309 Ayn y a-cle. > 1 Revue des Traditions populaires, ii. 500. 311 Bkz. s. 337.

LTYERSES

395

Almanyada oraklar son rn de biince Waul! ya da Wol! veya Wold! diye barr. Bu yzden de biilmemi duran son ri'me 'Wau/-avdan" denir baz yerlerde; iine, ieklerle sslenmi bir sopa sokulur, baaklar bu sopaya balanr. Sonra btn oraklar apkalarn karp kere Waul! Waul! Waul! diye barrlar. Bazan da bu barlara hileyi talarn oraklarna srterek elik ederler.3 5 2
5,2 U. Jahn, Die dcuschcn Opfergebruche bei Ackerbau und Viehzucht, s 166-169; Pfanncnschmid, Germanische Erntefeste, s. 104 vc devam: Kuhn, Westflisc he Sagen, Gebruche und Mrchen, ii. Say 491. 492: Kuhn ve Schwarte, Norddeutsc hc Sagen, Mrchen und Gebruche, s.395, Mo.97; Lynker. Deutsche Sagen und Sitte/ in hessischen Gauen, s. 256. No. 340.

BRNC CLDN SONU

You might also like