You are on page 1of 78

BEYAZ KALE

Orhan PAMUK

Giri! Bu elyazmasn, 1982 ylnda, iinde her yaz bir hafta e!elenmeyi al!kanlk edindi"im Gebze Kaymakaml"na ba"l o dknt "ar!iv"de, fermanlar, tapu kaytlar, mahkeme sicilleri ve resmi defterlerle tk!tk! doldurulmu! tozlu bir sand"n dibinde buldum. Ryalar hatrlatan mavi ebrulu zarif bir ciltle ciltlendi"i, okunakl bir yazyla yazld" ve soluk devlet belgelerinin arasnda prlprl parlad" iin hemen dikkatimi ekti. Sanrm, yabanc bir el, kitabn birinci sayfasna, sanki beni daha da meraklandrmak iin, bir ba!lk yazm!t. "Yorgancnn vey Evld". Ba!ka bir ba!lk yoktu. Kenarlarna ve sayfa bo!luklarna bir ocuk elinin bol d"meli elbiseler giyen kk kafal insanlar izdi"i kitab hemen, byk bir keyifle okudum. ok ho!land"m, ama bir deftere dekopye etmeye !endi"im iin, elyazmasn, gen kaymakamn bile "ar!iv" diyemedi"i o mezbeleden, beni gzaltnda tutmayacak kadar saygl hademenin gvenini ktye kullanarak, ka!la gz arasnda antama tkp aldm. #lk zamanlarda kitab yeniden, yeniden okumaktan ba!ka, ne yapaca"m bilmiyordum pek. Tarihe olan ku!kum hl srd" iin, elyazmasnn bilimsel, kltrel, antropolojik,ya da, "tarihsel" de"erinden ok, anlatt" hikyenin kendisiyle ilgilenmek, istedim. Bu da beni, hikye yazarnn kendisine gtryordu. Arkada!larmla birlikte niversiteden ayrlmak zorunda kald"mz iin, dede mesle"i olan ansiklopedicili"e dnm!tm: Tarih ksmndansorumlu oldu"um bir "me!hurlar" ansiklopedisine kitabn yazar zerine bir madde koyma d!ncesi bu srada aklma geldi. Bylece, ansiklopediden ve ikiden artan vakitlerimi bu i!e verdim. Dnemin temel kaynaklarna ba!vurunca hikyede anlatlan kimi olaylarn pek de gere"i yanstmad"n hemen grdm.Szgelimi, Kprlnn be! yllkba!vezirli"i srasnda #stanbul' da byk bir yangn km!t, ama kayda de"er bir hastalk, hele kitaptaki gibi, geni! bir veba salgnnn hibir kant yoktu. Dnemin baz vezirlerinin ad yanl! yazlm!t, bazlar birbiriyle kar!trlm!, bazlar da de"i!tirilmi!ti!Mneccimba!larn adlar ise saray kaytlarnda gsterilenleri tutmuyordu, ama bu noktann kitapta zel bir yeri oldu"unu d!nd"m iin zerinde durmadm. te yandan kitaptaki olaylar tarihsel "bilgilerimiz" genellikle do"ruluyordu. Kk ayrntlarda bile,bazan bu "do"rulu"u" grdm.-Mneccimba! Hseyin Efendinin katlini, IV. Mehmet'inMirahor K!k'ndeki tav!an avn,Naima'nn da benzeri biimde anlatmas gibi. Okumaktan ve d!lemekten ho!land" anla!lan yazarn hikyesi iin bu tr kaynaklar, ba!ka bir y"n kitab

elden geirmi!, onlardan bir !eyler alm! olabilece"i de aklma geldi. Tand"n syledi"i Evliya elebi'nin belki yalnzca kitaplarn okumu!tu. Ba!ka rneklerde de grlebilece"i gibi bunun tersi de do"ru olabilir diye d!nyor, hikyemin yazarnn izini bulmaktan umudu kesmemeye al!yordum, ama #stanbul Ktphanelerinde yapt"m ara!trmalar umutlarmn o"unu suya d!rd. 1652 ile 1680 arasnda IV. Mehmet'e sunulan btn o risalelerin, kitaplarn hibirini neTopkap Saray Ktphanesinde, ne de oradan da"lm! olabilece"ini d!nd"m ba!ka baz ktphanelerde bulabildim. Bir tek ipucuna rastladm: Hikyede sz geen "solak hattat"nbu ktphanelerde ba!ka eserleri vard. Bir sre onlarn pe!inden gittim, ama bkm!tk artk, mektup ya"muruna tuttu"um #talyan niversitelerinden umut hnc cevaplar geliyordu: Gebze,Cennethisar ve skdarmezarlklannda yazarn kitabn kendisinden, kan, ama zerinde yazmayan adna dayanarak yapt"m ara!trmalar da ba!arsz km!t.- #z srmeyi braktm, ansiklopedi maddesini hikyenin kendisine dayanarak yazdm. Korktu"um gibi, basmadlar bu maddeyi, ama bilimsel kant yoklu"undan de"il, anlatt" ki!i yeterince nl bulunmad" iin. Hikyeye olan tutkum belki de bu yzden, daha da artt. Bir ara istifa etmeyi bile d!ndm, ama i!imi ve arkada!larm seviyordum. Bylece, bir dnem, nme gelen herkese, hikyemi, sanki onu bulmu! de"il de, yazm!m gibi, co!kuyla anlattm. Onu ilgi ekici klmak iin simgesel de"erinden, aslnda,bugnki gereklerimize de"indi"inden, gnmz bu hikye ile anlad"mdan, vb. denszettim . Bu szlerim zerine, daha ok politika, !iddet, Do"u-Bat, demokrasi gibi konulara merakl genler ilgilendiler, ama onlar da, iki arkada!larm gibi, ksa srede hikyemi unuttular. Bir profesr arkada!m, srarm zerine kar!trd" elyazmasn bana geri verirken, #stanbul'un arka sokaklarndaki ah!ap evlerde, iinde bu tr hikyelerin kayna!t" elyazmalarndan on binlerce oldu"unu syledi. E"er ev sakinleri, onlar Kuran sanp ykseke bir dolabn stne kaldrmyorlarsa, sobalarn yakmak iin sayfasayfa yrtyorlarm!. Bylece, yeniden, yeniden dnp okudu"um hikyeyi, elinden sigara d!meyen gzlkl bir kzn da yreklendirmesiyle yaymlamaya karar verdim. Kitab gnmzTrkesine evirirken hibir slup kaygs gtmedi"imi okuyanlar greceklerdir; Bir masann zerine koydu"um elyazmasndan bir iki cmle okuduktan sonra, k"tlarmn durdu"u ba!ka bir odadaki teki bir masayageiyor , aklmda kalan anlam gnmz kelimeleriyle anlatmaya al!yordum. Kitabn adn, ben de"il, yaymlamaya raz olan yaynevi koydu. Ba!taki ithaf grenler, belki, bunun zel bir anlam olup olmad"n soracaklardr. Her !eyi birbiriyle ilgili grmek, sanrm gnmzn hastal"dr. Bu hastal"a ben de kapld"m iin bu hikyeyi yaymlyorum. FarukDarvno"lu 1 Venedik'ten Napoli'ye gidiyorduk, Trk gemileri yolumuzu kesti. Biz toputopu gemiydik, onlarn ise sisin iinden kan kadrgalarnn arkas gelmiyordu bir trl. Gemimizde bir anda korku ve tel! ba!lad; o"unlu"u Trk veMa"ripli olan krekilerimiz sevin "lklar atyordu; sinirlerimiz bozuldu. Gemimiz burnunu teki iki gemi gibi, karaya, batya evirdi, ama teki gemiler gibi hzlanamadk biz. Esir d!erse cezalandrlmaktan korkan kaptanmz krek klelerini !iddetle krbalatmak iin bir trl emir veremiyordu. Sonralar, btn hayatmn kaptann bu korkakl" yznden de"i!ti"ini ok d!ndm. $imdiyse, kaptanmz ksa sren o korkakl"a kaplmasayd hayatm asl o zaman de"i!irdi, diye d!nyorum. nceden belirlenmi! bir hayat olmad"n, btn hikyelerin aslnda birer rastlantlar zinciri oldu"unu biroklar bilir. Ama gene de, bu gere"i bilenler bile, hayatlarnn bir dneminde, geri dnp ona baktklarnda, rastlant olarak ya!adklar !eylerin birer zorunluluk oldu"una karar verirler. Benim de yle bir dnemim oldu.- $imdi, sisin iinde hayalet gibi beliren

Trk gemilerinin renklerini d!leyip, eski bir masann zerinde kitabm yazmaya al!rken, yle bir dnemin, bir hikyeye ba!layp onu bitirmek iin en uygun zaman oldu"unu d!nyorum. teki iki geminin Trk gemilerinin arasndan syrlp sisin iinde kayboldu"unu grnce kaptanmz umutland, bizim de zorumuzla esirleri sk!trmayacesaret edebildi, ama ge kalm!tk artk; stelik zgrlk tutkusuyla heyecanlanan klelere krbalar da sz geiremiyordu. Sisin sinir bozucu duvarn rengrenk aralayan ondan fazla Trk kadrgas bir anda zerimize geldi. Kaptanmz, bu sefer, d!man de"il, sanrm kendi korkakl"n ve utancn yenmek iin sava!maya karar verdi; esirleri acmaszca krbalatrken toplarn hazrlanmasn emretti, ama ge alevlenen sava! tutkusu da ksa srede snd gitti. $iddetli bir borda ate!ine tutulmu!tuk, hemen teslim olmazsak gemimiz batacakt, teslim bayra" ekmeye karar verdik. Durgun denizin ortasnda Trk gemilerini beklerken kamarama indim, btn hayatm de"i!tirecek d!manlarm de"il de, konuklu"a gelen baz dostlar bekler gibi e!yalarma ekidzen verdim, kk sand"m ap dalgndalgn kitaplarm kar!trdm. Floransa'dan byk paralar vererek ald"m bir cildin sayfalarn evirirken gzlerim nemlendi; d!ardan gelen ba"r!lar, tel!l ayak seslerini, grltleri duyuyordum, az sonra elimdeki kitaptan uzakla!trlaca"m aklmdayd, ama bunu de"il, kitabn sayfalarnda yazlanlar d!nmek istiyordum. Sanki kitaptaki d!nceler, cmleler, denklemler arasnda kaybetmek istemedi"im btn gemi!im vard; gzmerastgele taklveren satrlar dua eder gibi mrldanarak okurken btn kitab aklma kazmak istiyordum ki, onlar gelince, onlar ve bana ektireceklerini de"il, severek ezberlenmi! bir kitabn sevgili kelimelerini hatrlar gibi gemi!imin renklerinihatrlyaym . O zamanlar annesinin, ni!anlsnn ve dostlarnn ba!ka bir adla a"rdklar ba!ka bir insandm. Bir zamanlar ben olan,ya da !imdi yle sand"m o ki!iyi arada bir hl ryalarmda gryorum ve terle uykudan uyanyorum. Soluk renkleri, sonralar yllarca uydurdu"umuz o olmayan lkelerin, hi ya!amam! hayvanlarn, inanlmaz silhlarn d!sel renklerini hatrlatan bu insan yirmi ya!ndayd, Floransa'da, Venedik'te "bilim ve sanat" okumu!tu, astronomiden, matematikten, fizikten ve resimden anlad"na inanyordu; tabi kendini be"enmi!in tekiydi, kendinden nce yaplan !eylerin o"unu yutmu!tu, hepsine de dudak bkyordu; daha iyilerini yapaca"ndan ku!kusu yoktu; benzersizdi; herkesten akll ve yaratc oldu"unu biliyordu: Ksaca, sradan bir genti. Sevgilisiyle tutkular, tasarlar, dnyay ve bilimi konu!an, ni!anlsnn kendisine hayran olmasn do"al kar!layan bu gencin sksk yapt"m gibi, kendime bir gemi! uydurmam gerekti"i zamanlarda, ben oldu"una inanmak gcme gidiyor. Ama, bir gn bu yazdklarm sabrla sonuna kadar okuyan birka ki!i, o gencin ben olmad"m anlayacaklardr, diye kendimi teselli ediyorum. Belki de o sabrl okuyucular, benim !imdi d!nd"m gibi, hayatna sevgili kitaplarm okurken ara veren o gencin hikyesine kald" yerden bir gn devam etti"ini de d!neceklerdir. Rampaclar gemimize ayak basarlarken kitaplarm sand"ma koyup d!ar ktm. Gemi anababa gnyd.D!arda herkesi toplam!lar rlplak soyuyorlard. Bir ara aklmdan o kar!klkta denize atlamak geti, ama arkamdanoklarlar , yakalayp hemen ldrrler diye d!ndm, zaten karaya ne kadar yakn oldu"umuzu da bilmiyordum. nce bana ili!mediler. Zincirlerinden zlen Mslman kleler sevin "lklar atyordu, bazlar da !imdiden krbalardan intikam almann pe!ine d!m!t. Az sonra beni kamaramda buldular, ieri girdiler, e!yalarm ya"maladlar. Altn arayarak sandklarm kar!trdlar, kitaplarmn bazlarn,

btn e!yam aldktan sonra bir ba!kas, elde kalan bir iki kitab dalgndalgn kar!trrken beni tutup kaptanlardan birine gtrd. Sonradan Ceneviz dnmesi oldu"unu "rendi"im Reis iyi davrand bana; neden anlad"m sordu. Kre"e verilmemek iin hemen astronomi bilgimden, geceleri yn bulabilece"imdenszettim , ama ilgilenmediler. Bunun zerine, bende braktklar anatomi cildine gvenerek hekim oldu"umu ileri srdm. Az sonra gsterdikleri kolu kopmu! birini grnce cerrah olmad"m syledim. fkelendiler, beni kre"e vereceklerdi ki, kitaplarm gren Reis sordu: #drardan ve nabzdan anlyor muydum hi? Anlad"m syleyince hem kre"e verilmekten kurtuldum, hem de bir iki kitabm kurtarm! oldum. Ama bu ayrcal"m da bana pahalya patlad. Kre"e verilen teki Hristiyanlar hemen benden nefret ettiler. Ellerinden gelse geceleri birlikte kapatld"mz ambarda ldrrlerdi beni, ama Trklerle hemen ili!ki kurdu"um iin korkuyorlard da. Kaz"a oturtulan korkak kaptanmz yeni lm!t, krbalar, burnunu kula"n kesip ibret olsun diye bir sala koyup denize brakm!lard. Anatomi bilgimi de"il de, aklm kullanarak tedavi etti"im birka Trk'n yaras kendili"inden kapannca herkes hekim oldu"uma inand. Trklere hekim olmad"m syleyen baz kskan d!manlarm bile geceleri ambarda bana yaralarn gsterdiler. #stanbul'a gsteri!li bir trenle girdik. ocuk padi!ah bizi seyrediyormu!. Btn direklerin tepesine sancaklar ektiler, altlarna da bizim bayraklar, Meryem Ana tasvirlerini, halar tersinden asp klhanbeylerine a!a"danoklattlar . Derken toplar yeri g" inletmeye ba!lad. Sonralar, bir o"unu karadan hzn, bkknlk ve ne!eyle seyretti"im tren ok uzun srd, gne!ten baylanlar oldu. Ak!ama do"ru Kasmpa!a'da demirledik. Bizleri Padi!ah'a karmak iin zincire vurdular, askerlerimizi gln gstermek iin zrhlarn ters giydirdiler, kaptanlarn ve subaylarn boyunlarna demir emberler taktlar, gemimizden aldklar borularmz, trampetlerimizi alayla ve keyifle alarak e"lenee"lene bizi saraya gtrdler. Yollara dizilmi! halk ne!e ve merakla bizi seyrediyordu. Padi!ah, biz onu gremeden, hakkna d!en esirleri seip ayrtt. Bizi deGalata'ya geirip Sadk Pa!a'nn zindanna tktlar. Zindan berbat bir yerdi, kk izbe hcrelerinde yzlerce esir pislik iinde ryordu. Yeni mesle"imi uygulamak iin bolbol insan buldum orada, bazlarn da iyile!tirdim. Srt, bacaklar a"ryan gardiyanlar iin reeteler yazdm. Bylece beni gene tekilerdenayrdlar , gne! !" alan iyi bir hcre verdiler. tekilerin halini grp kendi durumuma !kretmeye al!yordum ki, bir sabah beni onlarla birlikte kaldrdlar, al!maya gidece"imi sylediler. Hekim oldu"umu tptan, bilimden anlad"m syleyince gldler bana: Pa!a'nn bahesinin duvarlar ykseltiliyormu!, adam lazmm!: Sabahlar, gne! do"madan zincirlere vuruluyor, !ehir d!na karlyorduk. Btn gn ta! topladktan sonra ak!amlar gene zincirlerle birbirimize ba"l zindanmza dnerken #stanbul'un gzel !ehir oldu"unu, ama insann burada kle de"il, efendi olmas gerekti"ini d!nrdm. Gene de sradan bir kle de"ildim. Yalnz zindanda ryen klelere de"il, hekim oldu"umu i!iten ba!kalarna da bakyordum artk. Hekimlik creti olarak ald"m parann byk bir ksmn beni gizlice d!ar karan kle khyalarna ve gardiyanlara vermek zorundaydm. Onlardan karabildi"im parayla Trke dersleri alyordum. Hocam, Pa!a'nn ufak tefek i!lerine bakan ya!l, iyi bir adamca"zd.Trkeyi hzla "rendi"imi grdke sevinir, benim ksa zamanda Mslman olaca"m da sylerdi. Ders cretini her seferinde sklaskla alyordu. Bana yiyecek

getirmesi iin de ona para veriyordum, kendime iyi bakmaya kararlydm nk. Sisli bir ak!am hcreme khya geldi, Pa!a beni grmek istiyormu!. $a!rdm, heyecanlandm, hemen hazrlandm. Yurdumdaki becerikli akrabalarmdan biri, belki babam, belki gelecekteki kaynpederim kurtarmalk gndermi!tir, diye d!nyordum. Sisin iinde, kargack burgack dar sokaklarda yrrken birden evimize geliverece"imizi,ya da onlar, bir ryadan uyanr gibi kar!mda buluverece"imi sanyordum.Bazan da, birisini, bir yolunu bulup araclk etmek iin yollam!lardr, diye d!nyordum, hemen ayn sisin iinde bir gemiye koyup beni lkemeyollyacaklard , ama Pa!a'nn kona"na girince, yle kolaykolaykurtulamyaca"m anladm. #nsanlar parmaklarnn ucuna basarak yryorlard. nce bir sofaya aldlar beni, orada beklerken bir odaya soktular. Kk bir sedirde kk, sevimli bir adam, zerine bir battaniye ekmi! uzanyordu. Yannda iriyar bir ba!kas vard. Uzanan Pa!a'ym!, beni yanna a"rd. Konu!tuk: Biraz sordu: Aslnda, astronomi, matematik ve biraz da mhendislik okudu"umu, ama tptan da anlad"m, biroklarn iyile!tirdi"imi syledim. Soruyordu, daha da anlatacaktm ki,Trkeyi bu kadar abuk "rendi"ime gre akll biri olmam gerekti"ini syleyerek ekledi: Bir derdi varm!, teki hekimlerin hibiri are bulamam!, beni de i!itti"i iin bir denemek istemi!. Pa!a derdini anlatmaya yle bir ba!lad ki, bunun, d!manlar iftiralaryla Allah' kandrdklar iin yeryznde bir tek Pa!a'nn yakaland" zel bir hastalk oldu"unu d!nmek zorunda kaldm. Oysa, derdi, bildi"imiz nefes darl"yd. #yice sorup soru!turdum, ksr"n dinledim, sonra, mutfa"na inip orada bulduklarmla naneli ye!il haplar yaptm; bir de ksrk !urubu hazrladm. Pa!a zehirlenmekten korktu"u iin gstererek !uruptan bir yudum iip haplardan bir tane yuttum. Kimseciklere grnmeden konaktan dikkatlice kp zindana dnmemi syledi. Khya sonra aklad: Pa!a teki hekimler kskansn istemiyormu!. Ertesi gn de gittim, ksr"n dinleyip ayn illar verdim. Avucuna brakt"m renkli haplar ocuk gibi seviyordu. Hcreme dnnce iyile!mesi iin dua ediyordum. Sonraki gn poyraz kt, pfrpfr bir hava, insan istemese de bu havada iyile!ir, diye d!nyordum, ama kimse beni aramad. Bir ay sonra, gene bir gece yars a"rdklarnda, Pa!a ayakta, hareketliydi. Rahatrahat soluyarak birilerini azarlad"n i!itince sevindim. Beni grnce memnun oldu, hastal"n iyile!tirdi"imi, benim iyi bir hekim oldu"umu syledi. Ondan ne istiyormu!um? Beni hemen azat edipyollamyaca"n biliyordum; hcremden, zincirlerimden !ikyet ettim; tpla, astronomiyle, bilimle u"ra!p onlara yardm edebilece"imi syledim, a"r i!lerde benibo!ubo!una yorduklarn anlattm. Ne kadarn dinledi, ne kadarn dinlemedi bilmiyorum. Kese iinde verdi"i paralarn byk bir o"unu da gardiyanlar elimden aldlar. Bir hafta sonra bir gece gelen khya,kamyaca"ma yemin ettirdikten sonra zincirlerimi zd. Gene i!e karlyordum, amaesirba!lar artk kayryorlard beni. gn sonra khya bana giyecek yeni e!yalar getirince Pa!a'nn beni kollad"n anladm. Geceleri gene konaklardan a"ryorlard. Romatizmalar tutan ihtiyar korsanlara, mideleri yanan gen askerlere illar veriyor, ka!nts olanlardan, rengi atanlardan,ba!a"rs tutanlardan kan alyordum. Bir keresinde bir u!a"n kekeme o"lu iirdi"im !uruplardan bir hafta sonra alp konu!maya ba!laynca bana bir !iir okudu.

K! byle geti. Bahar ba!nda, beni aylardr sordurmayan Pa!a'nn donanmayla Akdeniz'e ald"n "rendim. Scak yaz gnleri boyunca, umutsuzlu"uma ve fkeme tank olan bir iki ki!i halimden !ikyeti olmamam gerekti"ini, hekimlikten iyi para kazand"m sylediler. ok seneler nce Mslmanl"ageip evlenen bir eski kle de bana kamam "tledi. #!lerine yarayan kleyi, bana yaptklar gibi oyalarlar, lkesine dnmesine hibir zaman izin vermezlermi!. Onun yapt" gibi Mslman olursam azat ettirirmi!im kendimi, o kadar. Bunlar, belki de a"zm aramak iin syledi"ini d!nd"mden kamaya hi niyetim olmad"n syledim. Niyetim de"il, cesaretim yoktu. Kaanlarn hepsini pek uza"a gitmeden yakalyorlard. Sonra dayaktan geirilen bu talihsizlerin yaralarna, geceleri hcrelerinde merhemi ben srerdim. Sonbahara do"ru, Pa!a donanmayla seferden dnd; top at!laryla Padi!ah' selmlad, geen yl yapt" gibi !ehri ne!elendirmeye al!t ama, besbelli, bu sefer mevsimi hi de iyi geirmemi!lerdi. Zindana da pek az esir getirebildiler. Sonradan "rendik: Venedikliler alt tane gemiyi yakm!lar. Bir yolunu bulup esirlerle konu!aym, belki lkemden haber alrm, diyordum,#spanyolmu! o"u: Sessiz, cahil, rkek !eyler, yardmdan ve yiyecek dilenmekten ba!ka bir !ey konu!acak halleri yoktu. Yalnzca bir tanesi ilgimi ekti: Kolu kopmu!tu bunun, ama umutluydu; ayn servenlerin atalarndan birinin de ba!ndangeti"ini , sonra kurtulup kopmayan koluyla bir !valye roman yazd"n, kendisinin de ayn !eyi yapmak iin kurtulaca"na inand"n sylyordu. Sonralar, ya!amak iin hikyeler uydurdu"um yllarda, hikyeler uydurmak iin ya!amay d!leyen bu adam hatrladm. okgemeden zindanda bula!c bir hastalk ba!lad, gardiyanlar r!vete bo"arak kendimi saknd"m bu u"ursuz salgn, klelerin yarsndan fazlasn ldrp uzakla!t. Sa" kalanlar yeni i!lere gtrmeye ba!ladlar. Ben gitmiyordum. Ak!amlar sylyorlard:Taa Hali'in ucuna gidiyorlarm!, orada marangoz ustalarnn, terzilerin, boyaclarn emrine verilip el i!lerindeal!tnlyorlarm! : mukavvadan gemiler, kaleler, kuleler yapmak iin. Sonra "rendik: Pa!a, o"luna,Ba!vezirin kzn alyormu!, gsteri!li bir d"n yapacakm!. Bir sabah Pa!a'nn kona"ndan a"rdlar. Nefes darl"nn yeniden ba!lad"n d!nerek gittim. Pa!a me!gulm!, bekleyeyim diye beni bir odaya aldlar, oturdum. Az sonra odann teki kaps ald, ieri bendenbe!alt ya! byk biri girdi, yzne baknca !a!rdm, korktum birden!

Odaya giren inanlmayacak kadar bana benziyordu. Ben oradaym!m! #lk anda byle d!nm!tm. Sanki bana oyun etmek isteyen biri, benim girdi"im kapnn tam kar!sndaki

kapdan ieri beni bir daha sokuyor ve !yle diyordu: Bak, aslnda byle olmalydn sen, kapdan ieri byle girmeliydin, elini kolunu byle oynatmal, odada oturan teki sene byle bakmalydn!Gzgze gelince selmla!tk. Ama o !a!rm!a benzemiyordu pek. O zaman bana yle ok benzemedi"ine kararvrdim , sakal vard onun; hem kendi yzmn de, ben, neye benzedi"ini unutmu!tum sanki. O kar!mda otururken aklma bir yldr aynaya bakmad"m geldi. Az sonra benim girdi"im kap ald ve onu ieri a"rdlar. Beklerken bunun ustaca dzenlenmi! bir !aka de"il, benim skntl aklmn kurgusu oldu"unu d!ndm. O gnlerde srekli hayl gryordum nk: Eve dnyormu!um, herkes beni kar!lyormu!, beni hemen brakyorlarm!, aslnda hl gemide kamaramda uyuyormu!um, btn bunlar bir ryaym! trnden teselli masallar. Bunun da o masallardan biri oldu"unu, ama gerekle!ti"ini,ya da her !eyin bir anda de"i!ip eski dzenine dnece"inin bir belirtisi oldu"unu d!nmek zereydim ki, kap ald, beni a"rdlar. Pa!a, benzerimin az tesinde, ayaktayd. Ete"ini ptrd,hatnm sorunca hcrede ekti"im skntlardan, lkeme dnmek istedi"imdenszedeyim , diyordum, beni dinlemedi bile. Pa!a hatrlyormu!, ona bilimden, astronomiden, mhendislikten anlad"msylemi!im, pekiya gkyzne frlatlan o fi!eklerden, baruttan anlyor muymu!um hi? Hemen anlad"m syledim, ama bir an tekiylegzgze gelince bana bir tuzak hazrladklarndan ku!kulandm. Pa!a yapaca" d"nn e!siz olaca"n sylyordu, bir de fi!ek gsterisi hazrlatacakm!, ama bundan ncekilere hi benzememeliymi! yaplacak !ey. Bundan nce, Sultan'n do"umunda, sonradan len birMaltal'nn ate!bazlarla hazrlad" gsteride, Pa!a'nn yalnzca "Hoca" dedi"i benzerim de al!m!, bu i!i biliyormu! biraz, ama Pa!a benim de ona yardm edebilece"imi d!nm!. Birbirimizi tamamlayacakm!z! #yi bir gsteri yaparsak Pa!a bizi sevindirecekmi!. Srasdr diye, istedi"imin lkeme geri dnmek oldu"unu sylemeye kalktm, Pa!a geldi"imden beri hi kadnlarla yatp yatmad"m sordu bana, cevabm "renince, o i!i yapmayacaksam zgrl"n neye yarayaca"n syledi. Gardiyanlarn kulland" kelimelerle konu!uyordu, aptalaptal bakm! olmalym, bir kahkaha att. "Hoca" dedi"i benzerime dnd sonra: Sorumluluk ondaym!. ktk. Sabah benzerimin evine giderken ona "retilebilecek hibir !eyimin olmad"n d!nyordum. Ama onun da bilgisi benden fazla de"ilmi!. stelik bilgilerimiz birbirini tutuyordu da: Btn sorun iyi birkfuri kar!m elde etmekti. Bunun iin yaplacak !ey terazi ve leklerle tartp dikkatle hazrlad"mz kar!mlar geceleriSurdibi'nde ate!lemek ve grdklerimizden sonu karmakt. Hazrlad"mz fi!ekleri, bizi seyreden ocuklarn hayran olduklar adamlarmza ate!letirken, biz, ok sonralar, gn !"nda o inanlmaz silh iin al!rken yapt"mz gibi, karanlk a"alarn altnda dikilir merak ve heyecanla sonucu beklerdik. Sonra, kimi zaman ay !"nda, kimi zaman kr karanlkta, kk bir deftere ben grdklerimizi yazmaya al!rdm. Gece ayrlmadan nce Hoca'nn Hali'e bakan evine dnyor,ve sonular zerine uzunuzun konu!uyorduk. Evi kk, skntl ve sevimsizdi. Nereden akt"n hibir zaman "renemeyece"im pis bir suyun amurla!trd" kargack burgack bir sokaktan giriliyordu. #erde neredeyse hi e!ya yoktu, ama eve her giri!imde iim daralr tuhaf bir skntya kaplrdm. Belki bu duyguyu bana, dedesinden kalan adn sevmedi"i iin, kendisine "Hoca" dememi isteyen bu adam veriyordu: Beni gzetliyordu, benden bir !ey "renmek ister gibiydi, ama o srada sanki o !eyin ne oldu"unu

bilmiyordu. Duvar diplerine serdi"i sedirlere oturmaya al!amad"m iin, deneylerimizi tart!rken, ben ayakta durur, kimi zaman da sinirlisinirli odada bir a!a" bir yukar yrrdm. Sanrm, Hoca ho!lanrd bundan, O oturuyordu, bylece soluk bir lmbann !"nda da olsa beni doyadoya seyrederdi. Bak!larn zerimde hissederken aramzdaki benzerli"ifarketmemesi beni tedirgin ederdi. Bir iki kere de benzerli"i sezdi"ini, ama bunun farknda de"ilmi! gibi davrand"n d!ndm. Sanki bana bir oyun oynuyordu; beni kk bir deneyden geiriyor, benim anlayamad"m baz bilgiler ediniyordu. nk, ilk gnlerde hep yle bakard: Bir !ey "reniyormu!, "rendike meraklanyormu! gibi. Ama bu tuhaf bilgiyi derinle!tirmek iin bir adm daha atmaya sanki ekiniyordu. Bana sknt veren, evin iini bo"ucu yapan bu kopukluktu i!te! Geri ekingenli"i beni cesaretlendiriyordu, ama rahatlatmyordu. Bir keresinde, deneylerimiz zerine konu!urken, bir ba!ka seferinde, bana niye hl Mslman olmad"m sorarken, beni, belli belirsiz, bir tart!maya ekmek istedi"ini anlaynca kendimi tuttum. Bu ekingenli"imi hissetti; beni kmsedi"ini anladm, bu da fkelendirdi beni. O gnlerde zerinde anla!t"mz tek konu belki de buydu: #kimiz de birbirimizi kmsyorduk. $u fi!ek gsterisini kazasz belsz ba!aryladzenlersek, belki lkeme dnmeme izin verirler, diye d!nyor, kendimi tutuyordum. Bir gece ola"anst bir yksekli"e trmanan bir fi!e"in verdi"i zafer heyecanyla Hoca syledi: Bir gn, ta Ay'a kadar gidecek bir fi!ek bile hazrlayabilirmi!; sorun yalnzca gerekli barut kar!mn bulmak ve bu barutu ta!yabilecek hazneyi dkebilmekmi!. Ay'n ok uzakta oldu"unu sylyordum, szm kesti, o da biliyormu! Ay'n ok uzakta oldu"unu, ama Dnya'ya en yakn yldz da o de"il miymi!? Ona hak verince, sand"m gibi rahatlamad, daha da huzursuz oldu, ama ba!ka bir !ey de sylemedi. #ki gn sonra, birgeceyars yeniden sordu: Ay'n en yakn yldz oldu"undan nasl bu kadar emin olabiliyormu!um? Belki de bir gz yanlsamasna kaptryormu!uz kendimizi. O zaman, ona, grd"m astronomi e"itiminden ilk defaszettim ,Ptoleme kozmo"rafyasnn temel kurallarn ksaca anlattm. Merakla dinledi"ini gryordum, ama merakn a"a vuracak bir !ey sylemekten ekiniyordu. Bir sre sonra, ben susunca,Batlamyus hakknda kendisinin de bilgisi oldu"unu, ama bunun Ay'dan daha yaknlarda bir yldz olabilece"i konusundaki ku!kusunu de"i!tirmeyece"ini syledi. Sabaha do"ru, o yldzdan, varl"nn kantlarn !imdiden elde etmi! gibiszediyordu . Ertesi gn, elime kt bir el yazsyla yazlm! bir kitap tutu!turdu. YetersizTrkeme ra"men skebildim:Almageist'in , sanrm, kendisinden de"il, ba!ka bir zetinden karlm! ikinci bir zetiydi; beni yalnzca gezegenlerin Arapalar ilgilendirdi, onlara da, o srada snacak gibi de"ildim. Hoca, bir kenara brakverdi"im kitabn beni heyecanlandrmad"n grnce fkelendi. Yedi altn vermi! bu cilde, kendimi be"enmi!li"i brakp, sayfalarn evirip birgzatmam do"ru olurmu!. Uslu bir "renci gibi, sabrla yeniden at"m kitabnsayfalann evirirken,ilkel bir !emaya rastladm. Dnya'ya gre gezegenler, basit izgilerle izilmi! krelere yerle!tirilmi!ti. Geri krelerin yerleri do"ruydu, ama aralarndaki dzen konusunda ressamn hibir d!ncesi yoktu. Sonra, Ay'la yeryz arasnda, kk bir gezegen arpt gzme; biraz dikkat edince, bunun elyazmasna sonradan eklendi"i, mrekkebinin tazeli"inden anla!lyordu. Yazmay sonuna kadar kar!trdktan sonra, Hoca'ya geri verdim. Bana, o kk yldz bulaca"n syledi; !aka yapar hali yoktu hi. Bir !ey sylemedim, benim kadar onun da sinirlerini bozan, bir sessizlik oldu. Ba!ka hibir fi!e"i, sz astronomiye getirebilecek kadar yukar

trmandramad"mz iin, bu konu bir daha almad. Kendi kk ba!armz, srrn elde edemedi"imiz bir rastlant olarak kald. Ama !"n ve alevin !iddeti ve parlakl" konusunda ok iyi sonular alyor, ba!armzn srrn da biliyorduk: Hoca tektek gezdi"i #stanbul aktarlarnn birinde, dkkncnn da adn bilmedi"i bir toz bulmu!tu; mkemmel bir parlaklk veren bu sarms tozun kkrtle gzta! kar!m oldu"una karar verdik. Sonralar, parlakl"a renk versin diye toza akla gelebilecek her maddeyi kar!trdk, ama birbirine yakn bir kahverengiyle, soluk bir ye!ilden ba!ka bir !ey elde edemedik. Hoca'nn dedi"ine gre, bu kadar bile, !imdiye kadar #stanbul'da yaplanlarn en iyisiymi!. D"nn ikinci gecesi yapt"mz gsteri de yleymi!, herkes yle syledi bunu, arkamzdan dolaplar evirerek i!imizi elimizden almak isteyen d!manlarmz bile. Hali'in kar! kysndan, Padi!ah'n bizi seyretmeye geldi"ini syledikleri zaman ok heyecanlandm, bir !ey ters gidecek, yllarca lkemednemiyece"im diye dm kopuyordu; ba!layn, dedikleri zaman dua ettim. nce, konuklan selmlamak ve gsteriye hazrlamak iin dimdik trmanan renksizfi!ekleri ate!ledik; hemen arkasndan Hoca'yla "de"irmen" dedi"imiz emberli dzeni harekete geirdik; gk bir anda krmz, sar ve ye!il oldu, korkun da bir grlt, bekledi"imizden de gzeldi; fi!ekler frladka ember hzlanarak dnd, dnd ve birden etraf gn gibi aydnlatarak durdu. Bir an kendimi Venedik'te sandm, sekiz ya!ndaydm, byle bir gsteriyi ilk defa seyrediyordum ve !imdiki gibi mutsuzdum, nk yeni krmz elbisemi bana de"il, nceki gn st ba! kavgada yrtlan a"abeyime giydirmi!lerdi; fi!ekler de o gece giyemedi "im ve bir daha giymemeye yemin etti"im bol d"meli elbisemin krmzsyla patlyorlard, d"meler de a"abeyime dar gelen elbiseyle ayn renkti. Sonra e!me dedi"imiz dzeni harekete geirdik; be! adam boyu yksekli"indeki bir atnn a"zndan alevler dklmeye ba!lad; kar! kydakiler alev oluklarn daha iyi gryor olmalydlar; sonra, e!menin a"zndan fi!ekler f!krmaya ba!laynca bizim kadar heyecanlanm! olmallar, ama heyecanlarnn yat!masn istemiyorduk: Hali zerindeki sallar kprdadlar. nce, mukavva kuleler ve hisarlar, burlarndan fi!ekler salarak geerken yanp tutu!tular; bunlar gemi! yllardaki zaferleri temsil ediyorlarm!! Benim esir d!t"m yln gemilerini geirirken, teki gemiler yelkenlimizi fi!ek ya"muruna tuttu, bylece, ben, esir d!t"m gn bir daha ya!adm. Mukavva gemiler yanp batarlarken iki kydan dar"Allah, Allah!" diye ba"rdlar. Sonra, a"ra"r ejderhalarmz geirdik; burun deliklerinden, a"zlarndan, kulaklarndan alevler f!kryordu. Birbirleriyle dv!e tutu!turduk onlar; tasarlad"mz gibi, nceyeni!emediler ; kydan att"mz fi!eklerle havay daha da kz!trdk, sonra gk biraz kararnca, sallarn iindeki adamlarmz arklar harekete geirdiler ve ejderhalar a"ra"r g"e do"ru ykselmeye ba!ladlar; i!te, hayretle, korkuylaba"r!yorlard ;ejderhalar grltyle yeniden birbirlerine girince sallardaki btn fi!ekler ate!lendi; yaratklarn gvdesine yerle!tirdi"imiz fitiller de tam zamannda yaklm! olmal ki, ortalk istedi"imiz gibi, tam bir cehennem yerine dnd. Ba!ard"mz yaknmzdaki bir ocu"un ba"raba"ra a"lad"n i!itince anladm; babas o"lan unutmu!, a"z ak, korkun g"e bakyordu. Artk lkeme dnerim, diye d!nyordum. Derken, cehennemin iine, benim "$eytan" dedi"im yaratk, altnda kimsenin gremedi"i kk kara salyla birlikte girdi; o kadar fi!ek ba "lam!tk ki ona, adamlarmzla birlikte btn sal havaya uacak diye korkuyorduk, ama i!ler yolunda gitti; dv!en ejderhalar alevlerini tketerek kaybolurlarken $eytan bir anda ate!lenen fi!ekleriyle birlikte gkyzne frlad; sonra, btn gvdesinden, havadatarrakalarla patlayan alev toplar sat. Bir an btn #stanbul'u terr ve korkuya bo"du"umuzu d!nerek heyecanlandm; sanki ben de korkmu!tum; sanki hayatta

yapmak istedi"im !eylere sonunda cesaretle ba!lam!tm; sanki hangi !ehirde oldu"umun o srada hibir nemi yoktu: $eytann, orada, hepsinin stnde alevlerini saarak btn gece asl kalmasn istiyordum. Biraz sa"a sola salndktan sonra, kimseye ili!meden, iki kydaki herkesi co!kuyla ba"rtarak, Hali'e indi. Suya batarken hl zerinden alevler sayordu. Ertesi sabah, Pa!a, Hoca'ya, tam masallardaki gibi, bir kese altn yollam!. Gsteriden ok memnun kald"n, ama $eytan'n zaferini yadrgad"n sylemi!. Gsteriye on gece daha devam ettik. Gndzleri yank maketleri onarttryor, yeni oyunlar tasarlyor ve zindandan getirtti"imiz tutsaklara fi!ek doldurtuyorduk. On torba barutla birlikte suratn da yakan bir kle kr oldu. D"n !enlikleri bitince Hoca'y gremez oldum. Btn gn beni gzetleyen bu merakl adamn kskan gzlerinden kurtuldu"um iin rahatlam!tm, ama aklm onunla geirdi"imiz hareketli gnlere de taklmyor de"ildi. lkeme dnnce, bana bu kadar benzemesine ra"men bu benzerlikten hiszetmeyen bu adam herkese anlatacaktm. Hcremde oturuyor, vakit geirmek iin hastalara bakyordum; Pa!a'nn beni a"rd"n duyunca heyecanla, neredeyse mutlulukla ko!arak gittim. nce aceleacele vd beni, fi!ek gsterisi herkesi memnun etmi!, ok e"lenmi!ler, ben ok yetenekliymi!im, filn. Sonra, birdenbire syleyiverdi: Mslman olursam beni hemen azat edecekmi!. $a!rdm, aptalla!tm, lkeme dnmek istedi"imi syledim, o aptallkla kekeleyerek annemden, ni!anlmdanszetmek gibi bir kklk bile yaptm. Pa!a, beni hi i!itmemi! gibi yeniden ayn !eyi syledi. Biraz sustum. Aklma nedense tembel ve haylaz ocukluk arkada!larm; babalarna el kaldran ve nefret edilen ocuklar geliyordu. Din de"i!tirmeyece"imi syleyince, Pa!a bana fkelendi. Hcreme dndm. gn sonra Pa!a bir daha a"rd. Bu sefer keyifliydi. Din de"i!tirmemin kamama yarayp yaramayaca"n kartamad"m iin bir karara varamam!tm. Pa!a d!ncemi sordu, burada beni gzel bir kzla kendi eliyle evlendirirmi!! Bir cesarete kaplarak, dinimi de"i!tirmeyece"imi syleyince, Pa!a !a!rd biraz, sonra, aptal oldu"umu syledi. Dinimi de"i!tirdim diye yzne bakamayaca"m kimse yokmu! ki evremde. Sonra, biraz #slmiyet hakknda konu!tu. Susunca hcreme geri yollad beni. nc gidi!imde Pa!a'nn huzuruna kartmadlar. Bir khya kararm sordu. Belki kararm de"i!tirirdim, ama bana bunu bir khya sordu diye de"il! $u srada din de"i!tirmeye hazrlkl olmad"m syledim. Khya kolumdan tutup a!a" indirdi beni, bir ba!kasna teslim etti. Uzun boylu, ryalarmda sksk grdklerim kadar ince bir adamd bu,koluma girdi, bir yatala"a yardm eder gibi !efkatle, beni bahenin bir k!esine gtrrken, yanmza ryalara girmeyecek kadar gerek bir ba!kas geldi, iriyaryd bu. #kisi, bir duvar dibinde durup ellerimi ba"ladlar, pek de byk olmayan bir balta vard ellerinde: Mslman olmazsam, Pa!a boynumun hemen vurulmasn emretmi!. Kalakaldm. Bu kadar abuk de"il, diye d!nyordum. Bana acyarak bakyorlard. Bir !ey sylemedim. Bari, bir daha sormasnlar diyordum, biraz sonra sordular. Bylece dinim gzmde u"runa kolayca can verilecek bir !ey oluverdi; kendimi nemsiyor, bir yandan da soru sorduka dinimden dnmemi zorla!tran o ikisi gibi kendime acyordum. Ba!ka bir !ey d!nmek iin kendimi zorlaynca, gzmn nnde, evimizin arka bahesine bakan bir pencereden grdklerim canland: Bir masann stndeki sedef kakmal tepsinin iinde !eftaliler ve kirazlar duruyordu, masann arkasnda hasrdan rlm! bir sedir vard, zerine pencerenin ye!il erevesiyle ayn renkte ku!ty yastklar konmu!tu; daha arkada kenarna bir serenin kondu"u

kuyuyla zeytin ve kiraz a"alarn gryordum. Onlarn arasndaki ceviz a"acnn ykseke bir dalna uzun iplerle ba"lanm! bir salncak, belli belirsiz bir rzgrda, hafifhafif kprdanyordu. Bir daha sorduklar zaman, dinimi de"i!tirmeyece"imi syledim. Orada bu ktk varm!, diz kertip ba!m dayadlar. nce gzlerimi kapadm, ama sonra atm. Biri baltay ald. br, belki de pi!man oldu"umu syledi; beni do"rulttular. Biraz daha d!nmeliymi!im. D!nrken, kt"n hemen yannda topra" kazmaya ba!ladlar. Beni hemen oraya gmeceklerini d!ndm, iimde lmden ba!ka, bir de, lmeden gmlme korkusu uyand. Onlar mezar kazana kadar kararm veririm diyordum ki, kk bir ukur kazp yanma geldiler. O zaman, burada lmenin okaptalca olaca"n d!ndm. Mslman olmaya niyetlendim, ama vakit yoktu buna. Zindana, artk al!t"m sevgili hcreme dnersem, btn gece oturup d!nr, sabaha kadar din de"i!tirmeye karar verebilirdim; ama hemen de "il. Hemen tutup gtrdler, ktrdler. Ba!m kt"e dayamadan nce a"alarn arasndan uar gibi geen birini grerek !a!rdm: Ben, sakallarm uzam!, orada, ayaklarm topra"a de"meden sessizce yryormu!um. A"alar arasndangeip giden kendi grntme sesleneyim dedim, sesim kmad, ba!m kt"e yaslanm!t. O zaman, yakla!an !eyin uykudan farksz olaca"n d!nerek kendimikoyverdim , bekledim, ensem ve srtm !yordu, d!nmek istemiyor, ama !yerek d!nyordum. Sonra beni kaldrdlar ve sylendiler: Pa!a ok kzacakm!! Orada, ellerimi zerlerken azarladlar beni: Allah, Muhammet d!manym!m. Yukar, kona"a kardlar. Pa!a ete"ini ptrdkten sonra gnlm ald; dinimden hayatm pahasna dnmedi"im iin beni sevdi"ini syledi, ama az sonra atp tutmaya ba!lad: Bo! yere inat ediyormu!um, hem #slmiyet daha yce bir dinmi! filn. Sylenesylene daha da fkelendi; beni cezalandrmaya kararlym!. Sonra birisine sz verdi"ini anlatmaya ba!lad, bu szn ba!ma gelecek baz ktlklerden beni kurtard"n anlyordum, sonunda sz verdi"i ve anlattklarndan tuhaf biri oldu"unu anlad"m adamn Hoca oldu"unu kardm. O srada da Pa!a beni Hoca'ya hediye etti "ini syleyiverdi. Pek bir !ey anlamadan bakyordum nce; Pa!a aklad: Artk Hoca'nn klesiymi!im, ona bir k"t da vermi!, beni azat edip etmemek Hoca'nn elindeymi!, bundan sonra ne yaparsa yaparm! bana. Pa!a odadan kp gitti. Hoca da konaktaym!, beni a!a"da bekliyormu!. Bahede, a"alar arasnda grd"mn o oldu"unuo zaman anladm. Yryerek evine gittik. Benim dinimden dnmeyece"imi ba!tan beri bildi"ini syledi. Evin bir odasn benim iin hazrlam! bile. A olup olmad"m sordu. Hl lm korkusu vard zerimde, bir !ey yiyecek halim yoktu. Gene de nme koydu"u ekmekle yo"urttan birka lokma yiyebildim. Lokmalarm i"nerken, Hoca da keyifle beni seyrediyordu. Pazardan yeni ald" gzel atn beslerken ona ileride yaptraca" i!leri d!nerek keyiflenen kyl gibi bakyordu bana. Hoca'nn, Pa!a'ya sunaca" saatin ve kozmo"rafya kuramnn ayrntlarna gmlp beni unuttu"u zamana kadar bu bak!n sksk hatrladm. Sonra, ona her !eyi "retece"imi syledi; Pa!a' dan beni bunun iin istemi!, beni ancak ondan sonra azat edebilirmi!. Bu "her !ey"in ne oldu"unu "renebilmem iin aylargemesi gerekti. Okullarda, medreselerde "rendiklerimmi! "her !ey"; orada, benim lkemde "retilen btn astronomi, tp, mhendislik, bilim! Sonra hcremde duran ve ertesi gn getirtti"i kitaplarda yazlanlar da, btn duyduklarm ve grdklerim de, nehirler, gller ve bulutlar ve denizler hakkndaki d!ncelerim de, zelzelelerin vegkgrltsnn nedenleri de...Geceyarsna do"ru

yldzlar ve gezegenleri en ok merak etti"ini ekledi. Ak pencereden ieriay!" giriyordu, bana, Ay ile Dnya arasndaki o yldzn varl",ya da yoklu"u konusunda hi olmazsa kesin bir kant bulmamz gerekti"ini syledi. Ben, lmle ha!r ne!ir oldu"um bir gnn korkulu gzleriyle, aramzdaki sinir bozucu benzerli"i yeniden, hi de istemeden gzlerken, Hoca, artk, ""retmek" kelimesini kullanmyordu: Birlikte ara!tracaktk, birlikte bulacaktk, birlikte yryecektik. Bylece, kap aral"ndan kendilerini dinleyen bykleri evde olmad" zamanlarda da derslerini inanla al!an iki iyi "renci, iki iyi karde! gibi al!maya ba!ladk. #lk ba!larda, ben daha ok, tembel karde!i kendisine yeti!sin diye eski bildiklerini gzden geirmeye raz olan iyi niyetli a"abey gibi hissediyordum kendimi; Hoca ise, a"abeyinin bildiklerinin pek fazla bir !ey olmad"n kantlamaya al!an zeki karde! gibi davranyordu. Aramzdaki bilgi fark, ona gre, yalnzca, hcremden getirip bir gze dizdi"i ve benim hatrlad"m ciltlerin says kadard. Ola"anst al!kanl" ve zeksyla, sonralar daha da ilerletece"i #talyanca'y skp, alt ay iinde btn kitaplarm okuyup, btn hatrladklarm da bana tekrarlatt" zaman hibir stnl"m kalmam!t benim. Oysa kendisinde, o"unun de"ersizli"ini kendisinin de kabul etti"i kitaplarn a!an, "renilmi! !eylerden daha do"al ve daha derinden gelen bir bilgi varm! gibi davranyordu. #!e ba!ladktan alt ay sonra, artk birlikte "renen, birlikte ilerleyen bir ift de"ildik. O d!nyor, ben ise yalnzca, onun yle yapmas iin baz ayrntlar ona hatrlatyor,ya da bildiklerini yeniden gzden geirmesine yardm ediyordum. o"unu unuttu"um bu "d!nceler"! daha ok geceleri buluyordu, ak!am yedi"imiz uydurma bir yemekten, mahallede btn lmbalar sndkten ve etraf sessizli"e brndkten ok sonra. Sabahlar iki mahalle tedeki caminin sbyan okuluna hocal"a gidiyor, haftada iki gn de, benim admm hi atmad"m, uzak bir mahalle camiininmuvakkithanesine u"ruyordu. Geri kalan zaman,ya bu gece "d!nceler"ine hazrlanmakla,ya da onlarn pe!inden srklenmekle geiriyorduk. O sralarda, yakn bir zamanda lkeme dnece"ime umutla inanyordum, Hoca'yla, ayrntlarn pek de merakla dinlemedi"im "d!nceler"ini tart!mann, dn!m, olsaolsa geciktirece"ini d!nd"m iin ona hi kar! kmazdm. Bylece ilk yl d!sel yldznn varl"nn,ya dayoklu"unun kantlarn aramak iin iine gmld"mz astronomiyle u"ra!arak geirdik. Byk paralar dkerekFlemenk'ten mercekler getirtip yaptrd" teleskoplarla, rasat aletleri ve cetvelleriyle al!rken d!sel yldz sorununu unuttu Hoca; daha derin bir soruna girdi"ini,Batlamyus'un dizgesini tart!ma konusu yapaca"n syledi, ama tart!myorduk; o sylyor ben dinliyordum: Yldzlarn asl durduklar saydam krelerin samal"n anlatyordu; belki de onlar orada tutan ba!ka bir !ey vard, szgelimi, grlmeyen bir g, bir ekim gc, belki; sonra, belki de Gne! gibi, Dnya'nn da ba!ka bir !eyin evresinde dnd"n ileri srd, belki btn yldzlar, bizim varl"mzdan haberdar olmad"mz ba!ka bir merkezin evresinde dnyorlard. Daha sonraBatlamyus'tan ok daha kapsaml d!nece"ini ileri srerek, ok daha geni! bir kozmo"rafya iin yeni bir y"n yldz inceledi, yeni bir dizge iin ortaya kuramlar att; belki de Ay, Dnya'nn, Dnya da Gne!'in evresinde dnyordu; belki de merkez Zhre'ydi; ama bunlardan da abuk bkt. Sonralar, !imdiki sorununun, bu yeni d!nceleri ortaya atmak de"il, yldzlar ve hareketlerini buradakilere tantmak oldu"unu, bu i!e de Pa!a'dan ba!layaca"n sylyordu ki, Sadk Pa!a'nn Erzurum'a srld"n "rendik. Ba!arsz bir kumpasa katld"syleniyormu! .Pa!a'nn srgnden dn!n bekledi"imiz yllarda Bo"az'daki akntnn nedenleri zerine yazaca" bir risale iin aylarca Bo"az srtlarnda, iliklerimize i!leyen bir rzgr iinde, denizin ak!n

seyrederek ve vadilerde, ellerimizdeki kaplarla Bo"az'a dklen derelerin ssn ve akntsn lmeye al!arak gezindik. Pa!a'nn ricas zerine, bir i!ini grmek iin gidip ay kald"mz Gebze'de camiler arasndaki namaz vakitlerindeki tutarszlk, Hoca'ya ba!ka bir d!nce verdi: Namaz vakitlerini gsteren kusursuz bir saat yapacakt. Masa denilen !eyi ona o srada "rettim, llerini vererek bir marangoza yaptrd"m e!yay eve getirince, Hoca nce ho!lanmad, bu yeni e!yay musalla ta!na benzetiyordu, u"ursuz oldu"unu sylyordu, ama sonralar sandalyelere de, masaya da al!t; byle daha iyi d!nd"n ve yazd"n da syledi. Namaz saatleri iin, gne!in dn! emberine ko!ut eliptik di!liler dktrmek iin #stanbul'a dnerken, masamz bir e!e"in srtnda, arkamzdan geliyordu. Masaya kar!lkl oturup al!t"mz o ilk aylarda, Hoca, dnyann yuvarlakl" yznden, gndzle gece arasnda byk zaman farkllklar olan so"uk lkelerde, namaz ve oru vakitlerinin nasl belirlenece"ini anlamaya al!yordu. Ba!ka bir sorusu da, Mekke'den ba!ka, ne yana dnerse dnsn insann kbleye bakabilece"i bir ba!ka nokta olup olmad"yd. #ten ie kmsedi"im bu sorunlarla ilgilenmedi"imi grdke, Hoca beni hor grrd, ama benim "stnl"m ve farkll"m" sezdi"ini d!nyordum o sralar, o da benim bunu sezdi"imi d!nd" iin fkeleniyordu belki: Uzunuzun bilimdenszetti"i kadar zekdan daszederdi ; Pa!a'y, #stanbul'a dnd" zaman tasarlaryla, daha da geli!tirece"i ve bir modelle anla!lr klaca" yeni kozmo"rafya kuramyla, yeni saatle etkileyecek; burada bir dirili!in tohumlarn, kendi iindeki merak herkese bula!trarak atacakt: #kimiz de bekliyorduk.

O gnlerde, saatin her hafta de"il de, en azndan her ay kurulup ayarlanmasn sa"layacak daha byk bir di!li mekanizmas nasl geli!tirilebilir, diye d!nyordu; byle bir di!li takmn geli!tirdikten sonra, ylda bir kere ayarlanan bir namaz saati yapmak vard aklnda; btn sorunun bu byk saatin kurma aralklar uzadka artan ve a"rla!an di!lilerini harekete geirebilecek kuvveti bulmakta oldu"unu d!nyordu ki,muvakkithanedeki dostlarndan Pa!a'nn Erzurum'dan dnd"n "rendi. Ertesi sabah Pa!a'y kutlamaya gitti. Misafir kalabal" iinde, Pa!a, Hoca'yla ilgilenmi!, bulu!lar merak etmi!, beni bile sormu!. O gece saati skpskp yeniden kurduk, evren modelinin !urasna burasna bir !eyler ekledik, elimizdeki fralarla yldzlara boya srdk. Hoca, dinleyicilerini etkilemek iin gsteri!li ve !iirsel bir dille kaleme alp ezberledi"i metinden bana paralar okudu. Sabaha do"ru yldzlarn dn! mant"na ili!kin bu metni, heyecann

yat!trmak iin bir de tersinden okudu. Sonra, a"rtt" bir arabaya aralarmz ykletip Pa!a'nn kona"na gitti. Aylardr evi dolduran saatin ve modelin tek atl arabann ykl"nde kck kalmasna !a!arak baktm. Ak!am ok ge dnd. Aralar bahesine indirdikten ve Pa!a, bu tuhaf !eyleri !akadan pek de ho!lanmayan tatsz bir ihtiyarn so"uklu"uyla inceledikten hemen sonra, Hoca ezberledi"i metinleri ona okumu!. Pa!a da beni hatrlam!, yllar sonra Padi!ah'n da syleyece"i !u sz sylemi!: "O mu "retti sana bunlar?" #lk tepkisi yalnzca buymu!. Hoca ise Pa!a'y daha da !a!rtan bir tepki gstermi!. "Kim?" Sonra, ama hemen anlam!szkonusu olann ben oldu"umu. Pa!a'ya benim, okumu! bir aptal oldu"umu sylemi!. Bunu bana anlatrken benimle ilgilenmiyordu, akl Pa!a kona"ndaki olup bitenlerdeydi hl. Sonra srarla, hepsinin kendi bulu!u oldu"unu sylemi!, ama Pa!a ona inanmam!, bir sulu arar gibi hli varm! ve o sulunun da ok sevdi"i Hoca olmasna sanki gnl bir trl raz olmuyormu!. Bylece yldzlardanszedeceklerine bendenszetmi!ler . Hoca'nn bu konuda konu!maktan pek de ho!lanmad"n anlyordum. Bylece bir sessizlik olmu!, Pa!a'nn da dikkati evresindeki di"er konuklara kaym!. Ak!am yeme"inde Hoca yldzlardan ve bulu!larndanszetmek iin bir giri!imde daha bulununca, Pa!a, benim yzm hatrlamaya al!t"n, ama aklna Hoca'nn yz geldi"ini sylemi!. Sofrada ba!kalar da varm!, insanlarn ift yaratld" konusunda bir gevezeliktir ba!lam!, bu konuda abartlm! rnekler hatrlanm!, annelerinin birbirine kar!trd" ikiz karde!lerden, birbirlerini grnce korkan, ama bylenmi! gibi birbirlerinden bir dahaaynlamayan benzerlerden, susuzlarn yerine geen haydutlardanszetmi!ler . Yemek bitip konuk kalabal" da"lrken Pa!a, Hoca'dan kalmasn istemi!. Hoca yeniden anlatmaya ba!lad"nda, Pa!a nce pek e"lenmiyormu!, hatta pek de anla!lr gzkmeyen birtakm kar!k bilgilerle keyfi yeniden karld" iin memnun da de"ilmi!, ama sonra, Hoca'nn ezberden okudu"u metni nc defa dinledikten ve modelimizdeki dnyann ve yldzlarn birka kere fldrfldr gznn nnde dnd"n grdkten sonra, bir !eyler anlar gibi olmu!, en azndan, belli belirsiz bir merak duyup Hoca'nn anlattklarn dikkatle dinlemeye ba!lam!. O zaman Hoca, yldzlarn herkesin sand" gibi yle de"il, byle dnd"n heyecanla tekrarlam!. "Peki," demi! Pa!a sonunda, "anladm, yle de olabilirler, niye olmasnlar sanki." O zaman Hoca susmu!. Uzun bir sessizlik olmu!tur diye d!ndm. Pencereden d!arya, Hali'in karanl"na bakan Hoca sylendi. "Neden duraklad, neden daha ileri gitmedi?" Bir soruysa bu, cevabn ben de onun gibi bilmiyordum: Belki ilerideki gidilecek o yer konusunda Hoca'nn bir d!ncesi vardr, diye ku!kulanyordum geri, ama o da bir !ey sylemedi. Herkesin kendisine benzememesinden huzursuzluk duyuyordu sanki. Pa!a, daha sonra saatle ilgilenmi!, iini atrp di!lilerin, mekanizmann, a"rl"n neye yarad"n sormu!. Sonra karanlk ve rpertici bir ylan deli"ini kar!trr gibi, korkakorka parma"n tkrdayan aletin iine sokmu! ve ekmi!. Bu srada Hoca saat kulelerini anlatyormu!, herkesin ayn kusursuz anda klaca" namazn gcndenszediyormu! ki, birden Pa!a parlayvermi!. "Kurtul ondan!" demi!. "#stersen zehirle, istersen azat et. Rahatlarsn." Bir an korku ve umutla Hoca'ya bakm! olmalym. Onlar i!in farkna varncaya kadar beni azat etmeyece"ini syledi. Farkna varlacak !eyin ne oldu"unu sormadm. Belki de, Hoca'nn da bunu bilmedi"ini "renmekten, bir nseziyle korkuyordum. Sonra, ba!ka !eylerdenszetmi!ler , Pa!a somurtup

nndeki aralara kmseyerek bakyormu!. Pa!a'nn yeniden ilgilenece"ini umutla bekleyen Hoca, artk pek de istenilmedi"ini bilebile ge saatlere kadar konakta oturmu!. Sonra aralarn arabaya yklettirmi!. Arabann karanlk ve sessiz dn! yolundaki bir evde, yata"nda uyuyamayan birini d!ledim ben: Tekerleklerin grlts arasndan iri saatin tkrtsn duyuyor ve meraklanyordu. Hoca gn aydnlanana kadar ayakta kald. Snen mumun yenisini yakacaktm, yaktrmad. Bir !eysylememi istedi"ini bildi"im iin: "Pa!a anlayacaktr," dedim. Karanlktayken sylemi!tim bunu, belki o da biliyordu inanmad"m, ama biraz sonra kar!lk verdi: Btn i!, Pa!a'nn duraklad" o ann srrn zmekteymi!. #lk frsatta bu srr zmek iin Pa!a'ya gitti. Bu sefer Pa!a ne!eyle kar!lam! onu. Olup biteni,ya da niyetlerini anlad"n sylemi!, Hoca'nn gnln aldktan sonra bir silh iin al!masn "tlemi! ona."D!manlarmza dnyay zindan edecek bir silh!" Byle demi!, ama bu silhn nasl bir !ey olaca"n sylememi!. Bilime merakn bu yne aktrsa, i!te o zaman Pa!a desteklermi! Hoca'y. Tabii, bekledi"imiz dirlikten hiszetmemi! . Yalnzca Hoca'ya ii ake dolu bir kese vermi!. Evde ap saydk, on yedi taneydi, tuhafrakkam ! Padi!ah', Hoca'y dinlemeye kandraca"n bu keseyi verdikten sonra sylemi!. ocu"un "byle !eylere" merakl oldu"unu anlatm!. Ne ben, ne de kolayca umutlanan Hoca hevese kapldk bu szden, ama bir hafta sonra bir haber getirdiler. Pa!a bizi, beni de, evet, iftardan sonra Sultan'a karacakm!. Hazrlk olarak Hoca, Pa!a'ya okudu"u metni dokuz ya!ndaki bir ocu"un anlayaca" !ekilde de"i!tirerek ezberledi. Ama akl Padi!ahta de"il nedense Pa!a'dayd, Pa!a'nn neden duraklad"nda. Bunun srrn bir gn ke!fedecekmi!. Pa!a'nn yaplmasn istedi"i silh nasl bir !ey olabilirdi? Benim syleyecek pek bir !eyim kalmam!t, kendi kendine al!yordu. Hocageceyarlarna kadar odasna kapanrken, ben artk lkeme ne zaman dnece"imi bile d!nmeden, aptal bir ocuk gibi, penceremin nnde bo!bo! oturur hayl kurardm: Masann ba!nda al!an Hoca de"il benmi!im, istedi"im zaman istedi"im yere gidebilirmi!im! Ak!amst aralarmz bir arabaya ykleyip saraya gittik. #stanbul sokaklarn seviyordum artk, grnmeyen adam oldu"umu, onlar arasndan, bahelerdeki iri nar, kestane ve erguvan a"alar arasndan hayl gibigeti"imi d!lerdim. Aralar, ba!kalarnn da yardmyla, gsterdikleri yere, ikinci avluya kurduk. Padi!ah, boyu ba!na gre ksa, krmz yanakl sevimli bir ocuktu. Aralar, kendi oyuncaklarym! gibi elliyordu. Onunla akran ve arkada! olmak istedi "imi o zaman m, yoksa ok sonra, on be! yl sonra yeniden kar!la!t"mz zaman m d!nd"m karamyorum !imdi; ama ona hakszlk etmemek gerekti"ini hemen hissettim. O srada Hoca bir tutukluk geiriyor, Padi!ahn evresindeki kalabalk da, merakla onu bekliyordu. Sonunda ba!layabildi; hikyesine yepyeni !eyler eklemi!: Yldzlardan akllar olan canl yaratklar gibiszetti , geometri ve aritmetik bilen ve bildiklerine gre uyumla dnen, ekici esrarl yaratklara benzetti onlar. Arada bir ba!n kaldrarak g"e hayranlkla bakan ocu"un etkilendi"ini grdke co!uyordu. #!te, zerinde asl durarak yldzlarn dnd" saydam kreleri burada gstermi!ti, i!te Zhre !uradayd ve byle dnyordu ve !urada duran kocaman !ey de Ay'd ve o da, demek ki, yerini ba!ka trl de"i!tiriyordu. Hoca yldzlar dndrdke modele takl zil, ho! sesiyle alyor, kk padi!ah korkarak bir adm geriliyor, sonra cesaretini toplayp nlayan arac; sihirli bir kutuya sokulur gibi yakla!arak anlamaya al!yordu.

$imdi, anlarm toparlayp kendime bir gemi! uydurmaya al!rken, bunun tam ocuklu"umda dinledi"im masallara, o masallar resimleyen ressamlara uygun bir mutluluk tablosu oldu"unu d!nyorum. Pastaya benzeyen krmz daml evlerle, tersine evrilince kar ya"dran o camdan kreler eksikti bir tek. Sonra ocuk sormaya, Hoca da cevap yeti!tirmeye ba!lad. Bu yldzlar havada yle nasl duruyorlard? Saydam krelere aslydlar! O kreler neden yaplm!t? Kendilerini saydam yapan saydam bir maddeden! Birbirlerine arpmyor muydular? Hayr, maketteki gibi kat kattlar! O kadar yldz vard, niye o kadar kre yoktu? nk onlar ok uzaklardaydlar! Ne kadar ok? ok, ok! teki yldzlarn da, dndke alan zilleri var myd? Hayr, zili yldzlarn bir tam dn! yaptklar anla!lsn diye biz koymu!tuk!Gkgrltsnn bununla ilgisi var myd? Yoktu! Neyle ilgisi vard? Ya"murla! Yarn ya"acak myd? G"e baklrsa ya"mayacakt! Gk, Padi!ah'n hasta aslan iin ne diyordu? #yile!ece"ini, ama sabrl olmak gerekti"ini; vb. vb. Hasta aslan hakknda d!ncesini belirtirken, Hoca, yldzlar hakknda konu!urken yapt" gibi, gene g"e bakm!t. Eve dndkten sonra bu ayrntdan kmseyerekszetti . nemli olan ocu"un bilim ile safsatay birbirindenayrmas de"il,bir!eylerin farkna varmasym!. Gene ayn kelimeyi kullanyordu, stelik farkna varlacak !eyin ne oldu"unu benfarketmi!im gibi yapyordu bunu. Ben ise artk Mslman olsam da bir, Mslman olmasam da diye d!nyordum. Saraydan karken verdikleri keseden tam be! altn km!t. Hoca, Padi!ah'n yldzlarda olup bitenlerin arkasnda bir mantk oldu"unu sezdi"ini syledi. Ah Padi!ah, sonra, ok sonra, tandm onu! Ayn Ay'n, bizim evin penceresinden gzkmesi !a!rtt beni, ocuk olmak istiyordum! Hoca kendini tutamayp ayn konuya dnd: Aslan sorunu nemli de"ilmi!, ocuk hayvanlar seviyormu!, o kadar. Ertesi gn odasna kapanp al!maya ba!lad: Birka gn sonra saati ve yldzlan gene arabaya ykletti, pencere kafeslerinin arkasndaki o merakl bak!lar altnda sbyan okuluna gittiler bu sefer. Ak!am dnd"nde can skknd, ama susacak kadar de"il: "ocuklarn da Sultan gibi anlayacaklarn d!ndm, ama yanldm." dedi. Yalnzca korkmu!lar, Hoca anlattktan sonra, sorunca, bir ocuk gkyznn te tarafnda cehennem oldu"unu sylemi!, a"lamaya ba!lam!. Ondan sonraki haftay Padi!ah'n anlay!na olan inancn peki!tirmekle geirdi; ikinci avluda geirdi"imiz dakikalar bana tektek hatrlatyor, kantlarn onaylatyordu: ocuk zekiydi evet; d!nmesini !imdiden biliyordu, evet; evresinin basksndan !imdiden kurtulabilecek kadar ki!ilik sahibiydi, evet! Sonralar, Sultan bizim iin ryalar grmeye ba!lamadan nce, biz onun iin rya grmeye byle ba!ladk i!te. Hoca, saat iin de al!yordu bu arada; silh iin de bir !eyler d!nd"n sanyordum, nk a"rld"nda Pa!a'ya yle demi!. Ama Pa!a'dan umudunu kesti"ini seziyordum. "tekiler gibi oldu," dedi onun iin. "Bilmedi"ini bilmek istemiyor artk!" Bir hafta sonra Padi!ah gene a"rd, gitti. Sultan, Hoca'y ne!eyle kar!lam!. "Aslanm iyile!ti," demi!, "dedi"in kt." Sonra, evresindeki kalabalkla birlikte avluya km!lar. Havuzdaki balklar gstermi! Padi!ah, onlar nasl buldu"unu sormu!. Bunu bana anlatrken. "Krmzydlar," dedi Hoca, "ba!ka syleyecek bir !ey de aklma gelmiyordu." Balklarn hareketlerinde bir dzen sezmi! o an; sanki aralarnda konu!up bu dzeni kusursuzla!trmaya al!yorlarm!. Hoca balklar akll buldu"unu sylemi!. Padi!ah'a durmadan annesinin "tlerini hatrlatan harema"alarnn birinin yanndaki bir cce, bu

sze glnce, Sultan onu azarlam!. Arabalara binerlerken de ceza olsun diye krmz sal cceyi yanna almam!. Arabalarla At Meydan'na gitmi!ler,aslanhaneye . Eski bir kilisenin stunlarna, Padi!ah'n Hoca'ya tekerteker gsterdi"i aslanlar, leoparlar, kaplanlarzincirlerle ba"lym!. Hoca'nn iyile!ece"ini bildi"i aslann nnde durmu!lar, ocuk konu!mu! onunla, aslan Hoca'ya tantm!. Sonra bir k!ede yatan ba!ka bir aslann yanna gitmi!ler, tekiler gibi pis kokmayan bu hayvan gebeymi!. Padi!ah, gzleri parlayarak sormu!: "Bu aslan ka tane do"urur, ka erkek ka di!i olur?" Siniri bozulan Hoca sonradan bana, "hata ettim," dedi"i bir !ey yapm!, astronomiden anlad"n, ama mneccim olmad"n Padi!ah'a sylemi!. "AmaMneccimba! Hseyin Efendi'den daha iyi biliyorsun!" demi! ocuk. Hoca cevap vermemi!, evredekilerden i!iten olur da Hseyin Efendi'ye yeti!tirirler, diye korkuyormu!. Can sklan Padi!ah stelemi!: Yoksa Hoca hibir !ey bilmiyor muymu!, yldzlara bo! yere mi bakyormu! yoksa? Bunun zerine Hoca, ok daha sonralar sylemeyi tasarlad" !eyleri hemen anlatmak zorunda kalm!: Yldzlardan ok !eyler "rendi"ini, bu "rendiklerinden ok yararl sonular kard"n sylemi!. Gzlerini aarak dinleyen Padi!ah'n suskunlu"unu iyiye yorarak yldzlar gzleyecek bir rasathane yaplmas gerekti"ini sylemi!; tpk rahmetli dedesi I. Ahmet'in dedesi III. Murat'ntaa doksan yl nce buyurup rahmetliTakiyddin Efendi'ye yaptrtt" ve sonradan ilgisizlikten yklan o rasathane gibi bir !ey; hayr, ondan daha da geli!mi! bir !ey: Birbilimlerevi ki, iinde yalnz yldzlar de"il, btn lemi, nehirleri ve denizleri, bulutlar ve da"lar, iekleri ve a"alar ve tabii, hayvanlar da,gzlemliyen bilginleryanyana gelsinler ve gzledikleri !eyleri konu!akonu!a ilerletsinler ki, aklmz geli!sin. Hoca'dan, benim de ilk defa duydu"um bu tasary, tatl bir masal dinler gibi dinlemi! Padi!ah. Arabalarla saraya dnerlerken bir daha sormu!: "Aslan nasl do"uracak dersin?" Hoca, daha nce d!nd" iin sylemi! bu sefer: "Do"an yavrular birbirlerine denk olacak!" Bana evde bu szn hibir tehlikesi olmad"n syledi. "O aptal ocu"u avucumun iine alaca"m," diyordu, "Mneccimba!Hseyin Efendi'den daha becerikliyim!" Padi!ah'tanszederken bu kelimeyi kullanmas beni !a!rtm!t; dahas nedense alnm!tm da. O sralarda, i skntsyla ev i!leriyle u"ra!yordum. Sonra, o kelimeyi btn kilitlere uyan sihirli bir anahtar gibi kullanmaya ba!lad: Aptal olduklar iin ba!larnn stnde gezinen yldzlara bakp d!nmyorlard, aptal olduklar iin "renecekleri !eyin nce neye yarayaca"n soruyorlard, aptal olduklar iin ayrntlara de"il zetlere meraklydlar, aptal olduklar iin birbirlerine benziyorlard vb. Birka yl nce, lkemde, bu tr aklamalar yapmaktan ben de ok ho!lanmama ra"men, Hoca'ya bir !ey sylemezdim. O sralarda benimle de"il aptallaryla ilgiliydi zaten. Benim aptall"m ba!ka trlym!. Grd"m bir ryay o gnlerdeki bo!bo"azl"mla ona anlatm!tm: Benim yerimegeip lkeme gidiyor, ni!anlmla evleniyor, d"nde kimse onun ben olmad"nfarketmiyordu , bense bir Trk kyafetiyle bir k!eden seyretti"im e"lencenin ortasnda annem ve mutlu ni!anlmla kar!la!yor, beni uykudan uyandrangzya!larma ra"men ikisi de kim oldu"umu anlamadan bana srtn dnp uzakla!yorlard. O sralarda iki kere Pa!a'nn kona"na gitti. Pa!a, galiba, Hoca'nn, kendi denetimi d!nda

Padi!ah'la yaknlk kurmasndan ho!lanmyordu; sorguya ekmi! onu: Beni sordu"unu, hakkmda ara!trma yaptrd"n ok sonra, Pa!a #stanbul'dan srldkten sonra bana syledi; yoksa gnlerimi zehirlenme korkusuyla geirecektim. Gene de, Pa!a'nn, Hoca'dan ok bana ilgi duydu"unu seziyordum; Hoca'yla aramzdaki benzerlikten, benden daha ok Pa!a'nn tedirgin olmas gururumu ok!ard. O sralarda, sankibu benzerlik, Hoca'nn hibir zaman "renmek istemeyece"i ve varl" bana tuhaf bir cesaret veren bir srd: Kimi zamanlar, srf bu benzerlik yznden Hoca ya!arken tehlikeden uzak oldu"umu d!nrdm. Belki de bu yzden Pa!a'nn da o aptallardan biri oldu"unu syledi"inde Hoca'ya kar! kardm; o zaman sinirlenirdi. Benden hem vazgeemedi"ini, hem de utand"n sezmek, al!mad"m bir arszl"a iterdi beni: Durupdurup Pa!a'y, Pa!a'nn ikimiz iin dediklerini sorar, Hoca'y, nedeni galiba kendisine de ak olmayan bir fkeye bo"ardm. O zaman, inatla tekrarlayarak sylerdi: Pa!a'nn da aya"n kaydracaklarm!, yaknda Yenieriler bir !ey yapacaklarm!, sarayn iinde de bir !eyler tezghland"n seziyormu!. Bu yzden, Pa!a'nn dedi"i gibi, silh iin al!acaksa, bunu gelip geici bir vezir iin de"il, Padi!ah'a sunmak iin yapmalym!. Bir ara, yalnzca bu belirsiz silh tasarsyla u"ra!t"n d!ndm; u"ra!yor ama ilerletemiyor, diyordum. #lerletseydi nk, bana alaca"ndan, beni kmsemeye al!arak da olsa, ne d!nd"m "renmek iin kurduklarn bana anlataca"ndan emindim. Bir ak!am, iki- haftada bir yapt"mz gibi, Aksaray'daki o eve gitmi!, mzik dinledikten sonra kadnlarla yatm!, eve dnyorduk. Hoca, bana, sabaha kadar al!aca"n syledi, sonra, kadnlar sordu, hi yapmad"mz bir !eydi kadnlardanszetmek , "d!nyorum," dedi sonra birden, ama neyi d!nd"n sylemeden eve gelir gelmez odasna kapand. Ben de, artk sayfalarn bile evirmeye !endi"im kitaplarn arasnda kaldm ve onu d!ndm: ilerletemedi"ine inand"m herhangi bir tasary,ya da d!ncesini, kapand" odada hl btnyle al!amad" masaya oturup nndeki bo! k"tlara bakt"n, masann ba!nda saatlerce utan ve fkeyle bombo! oturdu"unu... Geceyarsndanok sonra odasndan kt, kkbir soruna takld" iin yardm isteyen "rencinin alakgnll utangal"yla beni ieri a"rd, masasnn ba!na. Hi ekinmeden, "Yardm et," dedi bana. "Beraber onlar d!nelim, tek ba!mailerliyemiyorum ." Bir an, bunun kadnlarla ilgili bir !ey oldu "unu d!nerek sustum. Bo!bo! bakt"m grnce, "aptallar zerine d!nyorum," dedi ciddiyetle. "Niye o kadar aptallar?" Sonra, benim cevabm biliyormu! gibi ekledi: "Peki, aptal de"iller, ama kafalarnda bir !ey eksik." "Onlarn," kim oldu"unu sormadm. "O bilgiyi kafalarnn iinde tutabilecekleri bir yer yok mu?" dedi, sanki bir kelime aryordu, evresine baknd. "Kafalarnn iinde bir kutu, kutular, !u dolabn gzleri gibi, kar!k !eyleri iine yerle!tirebilecekleri bir k!e olmas gerekir, ama sanki yok yle bir !ey. Anlyor musun?"Bir!eyler anlad"ma kendimi inandrmak istiyordum, ama pek ba!aramyordum bunu. Uzun bir sre kar!lkl sustuk. "#nsann niye yle,ya da byle oldu"unu kim bilebilir ki zaten?" dedi sonunda. "Ah, ke!ke gerek bir hekim olsaydn da bana "retseydin," dedi sonra, "gvdelerimizi, gvdelerimiz ve kafalarmzn iini." Sanki biraz utand. Beni korkutmak istemedi"i iin taknd"m sand"m sa"lkl bir tavrla aklad: Teslim olacak de"ilmi!, sonuna kadar gidecekmi!, hem sonunda ne olacak diye merak etti"i iin, hem de yaplacak ba!ka bir !ey olmad" iin. Anlamyordum, ama btn bunlar benden "rendi"ini d!nmek ho!uma gidiyordu. Sonralar, ne anlama geldi"ini ikimiz de biliyormu!uz gibi, bu szn sksk tekrarlad. Ama taknd" bu kararllkta daha ok soru soran hlyal bir "rencinin edas vard; sonuna kadar

gidece"ini her syleyi!inde, ben, ba!na gelenlerin nedenlerini soran aresiz bir!kn hznl ve fkeli ilenmelerine tank oldu"umu sanrdm. O sralarda ok da sk sylyordu bu sz; yenierilerin bir isyan hazrl"iinde oldu"unu "rendi"i zaman sylyordu, sbyan okulundaki "rencilerin yldzlardan ok melekleri merak etti"ini bana anlattktan sonra sylyordu, ok paralar vererek ald" bir elyazmasn daha yarsna gelmeden fkeyle bir kenara attktan sonra ve artk srf al!kanlk yzndenmuvakkithanede bulu!up syle!tikleri dostlarndan ayrldktan sonra sylyordu ve iyi stlmam! hamamda !ttkten sonra ve evresine ve iekli yorgannn stne serdi"i sevgili kitaplaryla yata"na uzandktan sonra ve cami avlusundaabdest alanlarn budalaca konu!malarn dinledikten sonra sylyordu ve donanmann Venediklilere yenildi"ini "rendikten ve ya!nngemekte oldu"unu syleyerek onu evlendirmek iin ziyarete gelen mahallelileri sabrla dinledikten sonra, gene tekrarlyordu: Sonuna kadar gidecekmi!. $imdi d!nyorum: Bu yazdklarm sonuna kadar okuyan kim, olup biteni,ya da, hayl edip anlatabildi"im her !eyi sabrla izleyen hangi okuyucu, Hoca'nn bu szn tutmad"n syleyebilir?

Yaz sonuna do"ru bir gn,Mneccimba! Hseyin Efendi'nin cesedinin #stinye kysnda bulundu"unu duyduk. Pa!a katli iin fetvay en sonunda alm!, o da sakland" yerde rahat durmayp, Sadk Pa!a yaknda lecek, belirtisi var, diye sa"a sola k"tlar yollad"ndan yerini belli etmi!. Anadolu'yagemek isterken celltlar sandalna yeti!ip bo"mu!lar. Malna mlkne el konuldu"unu "renince HocaMneccimba!nn k"tlarn, kitaplarn, defterlerini ele geirmek iin harekete geti; bunun iin, birikmi! ne kadar paras varsa r!vete harcad. Bir ak!am eve koca bir sandk iinde getirdi"i binlerce sayfay bir hafta iinde yuttuktan sonra, fkeyle bundan ok daha iyisini yapabilece"ini syledi. Dedi"ini yaparken ben de ona yardm ettim. Padi!ah'a sunmaya karar verdi "i Hayat-l-Hayvan veAcaib -l-Mahlkat adl iki risale iin onaEmpoli'deki evimizin geni! bahelerinde, ayrlarnda grd"m gzel atlar, alelade e!ekleri, tav!anlar, kertenkeleleri anlattm. Hocann,hayalgcmn ne kadar snrl oldu"unu sylemesi zerine, nilferli havuzumuzdaki byklfrenk kurba"alarn, Sicilya lehesiyle konu!an mavi papa"anlar ve iftle!meden nce kar!lkl oturup birbirlerinin tylerini temizleyen sincaplar hatrlayarak anlattm. Sultan'n ok ilgilendi"i, ama Saray'n birinci avlusunun a!r temizli"i yznden yeterince bilgi sahibi olamad" bir konu olan, karncalarn hayat, zerinde uzunuzun dikkatle al!t"mz bir blm oldu.

Hoca, karncalarn dzenli, mantkl hayatn kaleme alrken ocuk padi!ah e"itece"imizi de d!lyordu. Bu ama iin, bildi"imiz kara karncalar yetersiz bulunca, Amerika'daki krmz karncalarn dzenini anlatt. Bu da ona, Amerika denilen ylanl lkede ya!ayan ve ya!adklar hayat hi de"i!tirmeyen hmbl yerlilerin ba!larna gelenler zerine, hem ackl, hem de hisseli bir kitap yazma d!ncesini verdi: Bana ayrntlarn anlatrken, hayvanlara ve ava d!kn bir ocuk kraln bilimle ilgilenmedi"i iin, sonunda nasl #spanyol gvurlar tarafndan kaz"a oturtuldu"unu da yazaca"n syledi"i bu kitab, sanrm bitirmeye cesaret edemedi hi. Kanatl mandalar, alt bacakl kzleri, iki ba!l ylanlar daha anla!lr klmak iin a"rd"mz minyatr ustasnn izdikleri ikimizi de memnun etmedi. "Gerek eskiden byleydi," dedi Hoca. "$imdiyse her !ey boyutlu, gerek glgeli, baksana; en sradan karnca bile glgesini, arkasnda ikizini ta!r gibi sabrla katlanarak ta!yor." Sultan hi sordurtmad" iin, risaleleri Padi!ah'a, Pa!a'nn aracl"yla sunmaya karar vermi!ti, ama sonra ok pi!man oldu bundan. Pa!a, yldz ilminin safsata oldu"unu,Mneccimba! Hseyin Efendi'nin boyundan byk i!lere kar!t"n, siyasi dolaplar evirdi"ini, Hoca'nn da, !imdi onun bo! kalan yerinde gz olmasndan ku!kuland"n, bilim denen !eye inand"n, ama bunun yldzlarla de"il silhlarla ilgisi oldu"unu,Mneccimba!l"n u"ursuz bir i! oldu"unu, bunun o greve gelenlerin hepsinin sonunda ldrlmelerinden,ya da, daha da kts, gnn birinde srra kadem basp yok olmalarndan anla!ld"n, ok sevdi"i ve bilimine gvendi"i Hoca'nn da bu yzden, bu grevi almasn hi istemedi"ini, zaten yeniMneccimba!nn bu i!i gere"ince yapabilecek kadar aptal ve saf olan Stk Efendi olaca"n, Hoca'nn eskiMneccimba!nn kitaplarn elde etti"ini duydu"unu, bu i!le ilgilenmemesini istedi"ini sylemi!. Hoca da ona, bilimden ba!ka bir !eyle ilgilenmedi "ini syleyerek, Padi!ah'a ula!trmasn istedi"i risaleleri vermi!. Ak!am, evde bilimden ba!ka bir !eyle ilgilenmeyec e"ini, ama bu bilimi yapabilmek iin gerekli her !eyi de yapaca"n syledi; ilk i! olarak da Pa!a'ya lanet okudu. Sonraki ay, hayl gcmzn renkli hayvanlarna ocu"un nasl bir tepki gsterece"ini merak ederken, Hoca, hl saraydan neden a"rlmad"n d!nyordu. Ava a"rdlar sonunda; o Padi!ah'n yanna, ben, uzaktan seyretmeye, K"thane deresi kysndakiMirahor k!kne gittik; kalabalkt.Bostancba! her !eyi hazrlam!: Tav!anlar ve tilkileri koyuverip arkasndan tazlar saldlar, seyrettik: Tav!ann teki arkada!larndan ayrlp kendini suya atnca herkes onu izledi; yzeyze kar! kyya geince bostanclar oraya da kpek salmak istediler, ama biz uzaktakiler de duyuyorduk. Padi!ah "tav!an azat olsun," diye izin vermedi. Ama yabanc bir kpek te yakadaym!, tav!an gene kendini suya att, ama kpek yeti!ip yakalad onu, bostanclar hemen !!p kpe"in a"zndan tav!an aldlar. Padi!ah'n huzuruna getirdiler. ocuk hemen hayvan inceletti, zerinde cidd bir yara olmad"n grnce sevindi; da" ba!na gtrlp tav!ann salverilmesini buyurmu!. Sonra, aralarnda Hoca'y ve krmz sal cceyi de grd"m kalabalk, Padi!ah'n evresinde topland. Ak!am Hoca anlatt: Padi!ah bu olay neye yorulmal diye sormu!. Herkesten sonra, sra kendisine geldi"inde, Hoca, Sultan'n hi beklenmedik yerden d!manlar kaca"n, ama tehlikeyi kazasz belsz atlataca"n sylemi!. D!manlar, lm tehlikesindenszeden , hatt Padi!ah'la tav!an bir tutan bu yorumu ktlemeye kalkm!larsa da, aralarnda yeniMneccimba! Stk Efendi de olan kalabal" Sultan susturmu!, Hocann szlerinin kula"na kpe olaca"n sylemi!. Sonra do"anlarn ba!na !!tkleri karaku!un, can havliyle kendini savunmasn ve arsz tazlarn kk paralaraayrdklar bir tilkinin ackl sonunu seyrederlerken, Sultan, aslannn biri di!i biri erkek, birbirine denk iki yavru do "urdu"unu, hayvanlar kitaplarn ok

sevdi"ini sylemi!,Nil evresindeki ayrlarda rastlanan mavi kanatl bo"alar ve pembe kedileri sormu!. Hoca tuhaf bir zafer sarho!lu "u ve korku iindeydi. Saray'da bir !eyler oldu "unun haberini bundan ok sonra aldk: Ksem Sultan, yenieri a"alaryla anla!m!, Sultan' ve annesini ldrtp yerine $ehzade Sleyman' geirmek iin bir dzen kurmu!, ama skmemi!. Ksem Sultan' a"zndan burnundan kan gelene kadar bo"up ldrm!ler. Hoca, olup biteni,muvakkithaneye gelen aptal dostlarnn dedikodularndan "reniyor, bir de, okula gidiyor, ba! ka hibir yere kmyordu. Sonbaharda, bir ara kozmo"rafya kuramn yeniden ele almay d!nd, ama umutsuzlu"a kapld: Rasathane gerekiyordu; stelik aptallarn yldzlara metelik vermemesi gibi, yldzlar da aptallara metelik vermiyordu. K! geldi, kapal gnler ba!lad, bir gn Pa!a'nn azledildi"ini "rendik. Onu da bo"duracaklarm!, amaValde Sultan raz olmam!, maln mlkn alp Erzincan'a srm!ler. Bir daha da lmnden ba!ka haberini almadk. Hoca, artk kimseden korkmad"n syledi, kimseye de on paralk minnet borcu yokmu!, bunu sylerken benden bir !ey "renip "renmedi"ine ne kadar karar vermi!ti, bilmiyorum. ocuktan da, anasndan da ekinmiyormu! artk. "Yadevlet ba!a,ya kuzgun le!e," diyecek gibiydi, ama evimizde, kitaplar arasnda kuzukuzu oturuyor, Amerika'daki krmz karncalardanszederek yeni birkarncanamenin d!lerini kuruyorduk. Ondan ncekiler ve ondan sonraki biroklar gibi o k! evde geirdik; hibir !ey olmad. So"uk gecelerde, poyrazn kapsndan bacasndan girdi"i evin alt katnda sabaha kadar oturur konu!urduk. Benikmsemiyordu artk,ya da kmser gibi yapmaya !eniyordu. Bu yaknl", ne saraydan, ne de saraya yakn bir evreden kimsenin onu aramamasna ba"lyordum.Bazan da, aramzdaki benzerli"i benim kadar grd"n d!nrdm, bana bakarken kendini gryor artk, diye meraklanrdm: Neydi d!nd"? Hayvanlar zerine uzun bir risale daha bitirmi!tik, ama Pa!a srgn edildi"i, Hoca, saraya girip kan uzak tandklarn hibirinin a"z kokusunu ekmeye hazr olmad"n syledi"i iin masann zerinde duruyordu. Arada bir, bo! geirdi"im gnlerin skntsyla, sayfalarn aar, izdi"im mor ekirgelere, uan balklara bakar, Padi!ah'n bu satrlar okuyunca ne d!nece"ini merak ederdim. Hoca'y ancak bahar ba!nda a"rdlar. ocuk onu grnce ok sevinmi!; Hocann dedi"ine gre, her hareketinden, her sznden kendisini uzun zamandr d!nd", ama evresindeki aptallarn basksyla aramad" anla!lyormu!. Padi!ah, hemen sz babaannesinin kumpasna getirmi!, Hocann bu tehlikeyi ngrd"n sylemi!, ama Sultan'n bu tehlikedensa"salim kurtulaca"n da ngrm!m! Hoca. O gece, sarayda, canna kastedenlerin "lklarn i!itirken hi korkmam! ocuk, aklna tav!ana di!leri i!lemeyen hain kpek gelmi! nk. Padi!ah, vg szlerinden sonra, Hoca'ya uygun bir yerde bir dirlik verilmesini buyurmu!. #! kehanete kalmadan, Hoca kmak zorunda kalm!, dirlik berat iin yaz sonunu beklemesini sylemi!ler. Beklerken, Hoca dirli"in gelirine gvenerek baheye kk apta bir rasathane kurmay tasarlad; kazlacak kuyunun boyutlarn, yerle!tirece"i aralarn maliyetini hesaplad, ama bu sefer abuk bkt: O srada bir sahaftaTakiyddin'in yapt" rasatlarn sonularn toplayan kitabn, kt bir el yazsyla karlm! bir nshasn bulmu!tu. #ki ayn, rasatlarn do"rulu"unu denetlemeye harcad, ama sonunda,hangi yanl!n kendi ucuz aralarndan, hangisininTakiyddin'den , hangisinin deelyazs kt ktibin dikkatsizli"inden kaynakland"n, karamad" iin, i!i fkeyle brakt. Sinirini daha da bozan !ey, altm!lk usullehesabedilmi!

trigonometrik izgi cetvellerinin arasna, kitabn nceki sahiplerinden birinin sk!trd" vezinli kafiyeli msralard. Kitap sahibi,ebced hesab ve ba!ka yntemler kullanarak dnyann gelece"i konusunda alakgnll gzlemlerde bulunmu!tu: En sonunda, drt kzdan sonra, bir erkek ocu"u olacak, gnahsz gnahkrdanayran bir veba kacak, kom!usuBahattin Efendi lecekmi!. Hoca, bu kehnetleri okurken nce e"lendiyse de, sonra umutsuzlu"a kapld. Kafalarmzn iinden, tuhaf ve korkutucu bir kararllklaszediyordu artk: Kapa"n ap iine bakabilece"imiz sandklardan, odann iindeki dolaplardanszeder gibi konu!uyordu. Padi!ah'n szn verdi"i dirlik, ne yaz sonunda ba"lanabildi, ne de k!a do"ru. Ertesi bahar ise, Hoca'ya, yeni bir tahrir yapld"n sylemi!ler; beklemeliymi!. Bu arada, az da olsa saraya a"rlyor, atlayan bir aynann,Yassada aklarna d!en ye!il bir yldrmn, durup dururken tuzla buz olan vi!ne suyuyla dolu kan rengindeki bir srahinin neye yorulmas gerekti"i ve en son yazd"mz risaledeki hayvanlar zerine, Padi!ah'n sordu"u sorular cevaplyordu. Eve dnd"nde, ocu"un bulu" a"na girdi"ini sylerdi; insann en kolay etkilenece"i a"m! bu, Padi!ah' avucunun iine alacakm!. Bu amala yepyeni bir kitaba ba!lad. BendenAztek'lerin sonunu,Cortez'in anlarn dinlemi!ti, aklnda, bilime aldrmad" iin kaz"a oturtulan zavall bir ocuk kraln hikyesi nceden de vard. #yi insanlar uyaklarken toplaryla, aralaryla ve masallar ve silhlaryla onlar yenip kendi dzenlerine boyun e"diren namussuzlardanszediyordu o sralar; ama kapanp yazd" !eyleri uzun bir sre saklad benden. Hissediyordum, nce benim ilgilenmemi bekliyordu, ama o gnlerde birden beni ola"anst bir mutsuzlu"a iten yurt zlemim, ona duydu"um kini arttrm!t; merakm bastrdm, ucuza buldu"u iin okudu"u ciltleri yrtk kt kitaplardan ve benim anlattklarmdan yola karak yaratc zeksnn vard" sonular merak etmez grnmeyi ba!ardm. Bylece, nce kendine, sonra da o srada yazmaya al!t" !eye olan gvenini yava!yava! yitirdi"ini, gn be gn keyifle seyrettim. Kendi al!ma odas haline getirdi"i, yukardaki kk odaya kyordu, yaptrd"n masamza oturuyordu, hatta d!nyordu da, ama yazamyordu, seziyor, dahas biliyordum yazamad"n; d!ndklerini, benim nasl buldu"umu "renmeden yazabilecek cesareti olmad"n biliyordum. Onu kendine inanmaktan alkoyan, kmser gzkt" benim basit d!ncelerimin eksikli"i de tam de"ildi: Benim gibilerin, "onlarn", bana btn o bilgileri "reten, kafamn iine o kutular, o bilgi gzlerini yerle!tiren tekilerin d!ncelerini "renmek istiyordu asl. Onlar bu durumda ne d!nr acaba? Bana sormak iin can att", ama soramad" buydu i!te! Gururunu ayaklar altna alp, bu soruyu bana cesaretle sormasn ne kadar ok bekledim! Ama sormad. Bitirip bitirmedi"ini bilemedi"im bu kitab, bir sre sonra brakp, yeniden o "aptallar" nakaratna dnd. Yaplmas gereken asl bilim, onlarn neden yle aptal olduklarn anlamaktangeiyormu! ; kafalarnn iinin neden yle oldu"unu bilip ona gre d!nmekten! Ayn !eyleri umutsuzluktan tekrarlyor diye d!nrdm, saraydan bekledi"i ikbalin i!aretlerini alamad" iin. Zaman bo!u bo!una akyor, Padi!ah'n bulu" a", pek de bir i!e yaramyordu. Ama Kprl Mehmet Pa!a'nnba!vezir olmasndan nceki yaz, sonunda Hoca dirli"e kavu!tu; hem de kendi istedi"i yeri seerek: Gebze yaknlarndaki iki de"irmenle, kasabaya bir saatlik yoldaki iki kyn gelirini birle!tirmi!ler. Hasat zaman Gebze'ye gittik, bir rastlant sonucu, bo! olan eski evi tuttuk, ama Hoca burada geirdi"imiz aylar, marangozdan getirdi"im masaya nefretle bakt" gnleri unutmu!tu. Sanki evle birlikte anlar da eskimi!, irkinle!mi!ti; zerinde gemi!te kalan hibir !eyle ilgilenmeyecek bir sabrszlk vard zaten. Kylere birka kere gidip

denetledi; bundan nceki yllarn gelirini "rendi, dedikodusunumuvakkithanedeki dostlarndan duydu"u Tarhuncu Ahmet Pa!a'nn etkisiyle de, dirli"in hesaplarn ok daha basit ve anla!labilir bir biimde gsteren bir defter tutma usul buldu"unu iln etti. Ama zgnl"ne ve yararll"na kendisinin de inanamad" bu bulu!uyla yetinemedi: Eski evin arka bahesinde g"e bakp oturarak bombo! geirdi"i geceler iindeki astronomi tutkusunu yeniden alevlendirmi!ti nk. D!ncelerini bir adm daha ileri gtrece"ini sanarak, bir ara ben de cesaretlendirdim onu; ama niyeti, gzlem yapmak,ya da akl yrtmek de"ilmi!: Kyde ve Gebze'de tand" en akll genleri, ocuklar, en yksek ilmi "retece"ini duyurarak eve a"rd, beni yollayp #stanbul'dan getirtti"i modeli, zillerini tamir edip, ya"layp, arka baheye onlar iin kurdu ve bir ak!am, nereden ald"n anlayamad"m bir umut ve gle, yllar nce Pa!a'ya, daha sonra Padi!ah'a anlatt" o gk kuramn hibir !ekilde kabala!trmadan heyecanla tekrarlad.Geceyars , tek bir soru bile sormadan evlerine dnen kalabalktan ve astronomiden umudunu son defa kesebilmesi iin, ertesi sabah kapmzn nnde, iinden hal lk bir kan szan okunmu! bir koyun yre"i bulmamz yetti. Ama bu yenilgisini de fazla bytmedi: Elbette, dnyann ve yldzlarn nasl dnd"n anlayacakolan onlar de"ildi; !imdilik onlarn anlamalar da gerekmiyordu; anlamas gereken artk bulu" a"n bitirmek zereydi; belki de yoklu"umuzda bizi aram!t da o, burada, hasattan sonra elimizegeecek -be! kuru! iin bo! yere frsat karyorduk biz. #!lerimizi yoluna koyup, o akll genlerin en akll gzkenini de khya tuttuktan hemen sonra, #stanbul'a dndk. Ondan sonraki yl en kt yllarmz oldu. Her gn, bir ncekinin, her ay, geirdi"imiz ayn, her mevsim ya!ad"mz ba!ka bir mevsimin bktrc, sinir bozucu bir tekraryd: Ayn !eyleri ac ve umutsuzlukla yeniden gryor ve adlandramad"mz bir yenilgiyi bo! yere bekliyorduk sanki. Gene, arada bir saraydan a"ryorlar, suya sabuna dokunmayan yorumlar yapmasn bekliyorlard, gene, her per!embe "leden sonramuvakkithanede bilim dostlaryla bulu!up konu!uyor, eskisi kadar dzenli olmasa da, gene sabahlar "rencileri gryor ve dvyor, gene arada bir kendisini evlendirmeye gelenlere, bu sefer azck kararszlk geirirse de, direniyor, gene kadnlarla yatmak iin, artk sevmedi"ini syledi"i o mzi"i dinlemek zorunda kalyor, gene aptallarna duydu"u nefrettenbazan bo"ulacak gibi oluyor, gene odasna kapanyor, serdi"i yata"na uzanp evresindeki elyazmalarn, baya" kitaplar orasndan burasndan fkeyle kar!trdktan sonra, saatlerce tavana bakarak bekliyordu. Mutsuzlu"unu daha da arttran !ey,muvakkithaneye devam eden dostlarndan ayrntlarn "rendi"i Kprl Mehmet Pa!a'nn zaferleriydi. Donanmann Venediklileri yendi"ini, Bozcaada veLimni 'nin geri alnd"n,ya da isyanc Abaza Hasan Pa!a'nn ezildi"ini bana sylerken, bunlarn en son ve geici ba!arlar oldu"unu ekliyordu; yaknda ahmakl"n ve beceriksizli"in amuruna gmlecek olan sakatn son kprdan!laryd bunlar: Birbirini tekrarlayarak bizi daha da ok yoran gnleri de"i!tirecek bir ktlk bekliyordu sanki. stelik, bilim diye tutturdu"u !eyin de uzun boylu zerinde duracak sabr ve umudu kalmad" iin oyalanamyordu da: Yeni bir d!ncenin heyecanna bir haftadan fazla dayanamyor, ksa bir sre iinde aptallarn hatrlayarak her !eyi unutuyordu. Zaten !imdiye kadar d!ndkleri yetmez miydi onlar iin? zerlerinde bu kadar kafa yormaya de"er miydi? Bu kadar fkelenmeye? Belki de, o zamanlar kendini onlardanayrmay daha yeniyeni "rendi"i iin, bu ilmin ayrntlarna inecek gc ve iste"i toplayamyordu. Ama kendisinin onlardan ba!ka oldu"una da inanmaya ba!lam!t.

Aydnlatc olan ilk heyecan, dpedziskntsndan do"du. Artk, kafasn hibir konuya uzun uzadya veremedi"i iin, o gnlerde vaktini, tpk kendi kendilerine oyalanamayan bencil ve aptal ocuklar gibi, evin iinde bir odadan tekine girip karak, bir kattan brne kp inerek, pencerelerden bo!bo! bakarak geiriyordu. Ah!ap evi tkrtkr tkrdatan bu sonu gelmeyen sinir bozucu gezintilerin arasnda bana u"rad" zaman, benden oyalanacak bir e"lence, bir d!nce ve umut sz bekledi"ini bilirdim. Ama, ylgnl"ma ra"men ona duydu"um fke ve nefret gcnden hibir !ey kaybetmedi"i iin bekledi"i sz sylemezdim. Benden bir cevap alabilmek iin gururunu krp, alttan alarak birka cmle syledi"i zamanlar da sylemezdim istedi"i sz; saraydan ald" iyiye yorulabilecek bir haberi,ya da direnip arkasndan giderse di!e dokunur bir sonuca ula!trabilece"i yeni bir d!ncesini i!itti"imde,ya duymazlktan gelirdim,ya da syledi"i !eyin en baya" yann hemen ortaya kararak heyecann sndrrdm. Bo!lukta, umutsuzluk iinde kvran!n seyretmek ho!uma gidiyordu. Ama, sonralar, kendini oyalayacak yeni d!nceyi de bu bo!lu"un iinde buldu; kendi kendine kalabildi"i iin belki, belki de hibir !eyin zerinde ayrntlaryla duramayan akl kendi sabrszl"nn d!na ta!amad" iin. O zaman, ona cevap da verdim, cesaretlendirmek istiyordum nk; aklna gelen !ey benim de ilgimi ekmi!ti; belki, bu arada, beni defarkeder diye d!nyordum. Bir ak!amst evi tkrdatarak gezinen ayak sesleri odama girip, Hoca, gnlk ve ola"an bir !eydenszeder gibi bana, "Niye benim ben?" dedi"i zaman, onu cesaretlendirmek isteyerek cevap verdim. Niye kendisi oldu"unu bilmedi"imi syledikten sonra, bu sorunun, orada, onlar arasnda, ok soruldu"unu, her gn daha ok soruldu"unu ekleyiverdim. Bunu sylerken aklmda bu szm dayandraca"m hibir rnek, hibir d!nce yoktu, hibir !ey yoktu, yalnzca, soruyu istedi"i gibi cevaplamak istemi!tim, belki, basit bir igdyle, oyundan ho!lanaca"n sezdi"im iin. $a!rd. Bana merakla bakyordu, devam etmemi istiyordu; ben susunca sabredemedi, tekrarlamam istedi: Demek onlar bu soruyu soruyorlard? Glmseyerek kendisini onaylad"m grnce hemen fkelendi: Onlar soruyor diye sormuyormu! bunu, onlarn bunu sordu"unu bilmeden kendi kendine sormu! o, onlarn ne yapt" da kendisine vz gelirmi!. "Sanki kulaklarmn iinde bir ses, srekli bana !ark sylyor," dedi sonra tuhaf bir edayla. Kula"n dibindeki bu !arkc ona rahmetli babasn hatrlatm!, lmnden nce onun da yle bir !arkcs varm!, ama onun trkleri ba!kaym!. "Benimki hep ayn nakarat sylyor," dedi, biraz utanr gibi oldu, syleyiverdi: "Ben benim, ben benim, ah!" Az daha bir kahkaha atacaktm, kendimi tuttum. Ho! bir !akaysa bu, onun da glmesi gerekirdi; glmyordu; ama glnl"n e!i"inde oldu"unun da farkndayd. Bana d!en, hem bu glnl"n,hemde nakaratn anlatt" !eyin farknda oldu"umu gstermekti; nk devam etsin istiyordum bu sefer. Nakaratn ciddiye alnmas gerekti"ini syledim; tabii, kula"nn dibinde o trky syleyen kendisinden ba!ka biri de"ildi. Bu szmde bir alayclk bulmu! olacak ki, fkelendi: O da biliyormu! bunu; merak etti"i o sesin bu sz neden syleyip durdu"uymu!! Canskntsndan, demedim tabii, ama, akas, yle d!nyordum: Bencil ocuklarda grlen can skntsnn byle verimli,ya da sama sonular oldu"unu yalnz kendimden de"il, karde!lerimden de biliyordum. Bu nakaratn nedenini de"il, anlamn d!nmesi gerekti"ini syledim. O zaman, aklma, belki de, bu bo!lukta delirece"i geldi; ben de umutsuzluk ve korkakl"ncanskmtsmdan onu izleyerek kurtulurdum. Belki, bu sefer, gerekten hayran da olurdum ona; bunu yaparsa, ikimizin de hayatnda, bu sefer, gerek bir !ey olurdu. "Ne yapaym

yani?" dedi sonunda aresizlikle. Niye ben oldu"unu d!nmesini syledim, ama "t verir gibi demedim bunu; ben ona bu konuda yardm edemeyece"im iin i! ona kalyordu da ondan. "Yani ne yapaym, aynaya m bakaym?" dedi alayclkla. Ama rahatlam! gzkmyordu. D!nmesi iin sustum. Tekrarlad: "Aynaya m bakaym?" Birden fkelendim, Hoca'nn kendi kendine hibir yere varamayaca"n d!ndm. Bunufarketmesini istedim, bensiz hibir !ey d!nemeyece"ini yzne sylemek geldi iimden, ama cesaretim yoktu; uyu!uk bir tavrla aynaya bakmasn syledim. Hayr, cesaretim de"il, halim yokmu!. fkelendi, kapy vurup karken ba"rd: Ben aptalm!m. gn sonra, konuyu yeniden at"mda, sz gene "onlara" getirmek istedi"ini grnce oyunu srdrmek istedim; nk, nasl olursa olsun, i!in zerinde durmas bile, o srada umut vericiydi. Onlarn aynaya baktklarn, hem de, buradakilerin yaptklarndan ok daha fazla aynaya baktklarn syledim. Yalnz krallarn, prenseslerin, soylularn saraylar de"il, sradan insanlarn evleri de, zenle erevelenip, duvarlara dikkatle aslm! aynalarla doluydu; ama bir tek bundan de"il, durupdurup kendilerini d!ndkleri iin de bu i!te ilerlemi!lerdi. "Hangi i!te?" diye sordu beni !a!rtan bir merak ve saflkla. Sylediklerime kelimesi kelimesine inand"n d!ndm, ama sonra glmsedi: "Demek, sabahtan ak!ama kadar aynalara bakyorlar!" lkemde braktklarmla ilk defa alay ediyordu. fkeyle cann yakacak bir sz aradm, d!nmeden, inanmadan hemen syledim: Ne oldu"unu insan ancak kendisi d!nebilirdi, ama Hoca'da bu i!i yapacak cesaret yoktu. Suratnn istedi"im gibi acyla arpld"n grnce keyiflendim. Ama bu keyif bana pahalya patlad. Beni zehirleyip ldrmekle tehdit etti"i iin de"il; onun gsteremedi"im syledi"im cesareti, birka gn sonra, gstermemi benden istedi"i iin. nce, i!i !akaya vurmak istedim, aynalara bakmak gibi, insann ne oldu"unun kendisinin d!nebilmesi de bir !akayd; o szleri onu kzdrmak iin fkeyle sylemi!tim; ama bu dediklerime inanmaz gzkyordu: Cesaretimi kantlamazsam yiyece"imi azaltmakla, dahas, odaya kilitlemekle tehdit etti beni: D!np, ne oldu"umu bir k"da yazmalym!m; bu i!in nasl yapld"n, ne kadar cesur oldu"umu grecekmi!.

nce, karde!lerim, annem ve anneannemle birlikte,Empoli'deki iftli"imizde geirdi"imiz o gzel gnleri anlatan birka sayfa yazdm. Benim niye ben oldu"umu anlamak iin, bunlar anlatmay neden seti"imi aka bilmiyordum; belki de yitirdi"im o gzel gnlere duymam gereken zlemdendi; stelik, fkeyle syledi"im o gereksiz szlerden sonra, Hoca beni yle bir zorlam!t ki, tpk !imdi yapt"m gibi, ayrntlar sevdirmeye al!arak, okuyucuyu inandraca"m bir !eyleri hayl edip yazmak zorundaydm. Ama, nce be"enmedi Hoca o

yazdklarm; herkesin d!np yazabilece"i !eylermi! bunlar, aynaya baklarak d!nrken yaplanlarn bu oldu"unu sanmyormu!, benim Hoca'da eksikli"ini grd"m cesaret de bu olamazm! nk. Babam ve karde!lerimle kt"mz bir av srasnda kar!ma kan bir Alp aysylagzgze gelip nasl uzunuzun bak!t"mz ve kendi atlar tarafndan gzmz nnde i"nendikten sonra yata"nda len sevgili arabacmz iin hissettiklerimi okuyunca da ayn kar!l" verdi: Herkes yazabilirmi! bunlar. Bunun zerine, orada herkesin yapt"nn da bundan ileri olmad"m syledim, ilk szm fkeyle sylenmi! bir abartmayd, bundan fazlasn Hoca benden beklememeliydi. Ama beni dinlemiyordu; odaya kilitlenmekten korktu"um iin hayllerimi yazmaya devam ettim. Bylece, iki ay iinde, bu trden, kk, ama hatrlanmas ho! bir y"n any keyif ve acyla yeniden kurdum ve gzden geirdim; esir d!ene kadar ya!am! olmam gereken iyi kt ne varsa d!ledim ve ya!adm: Sonunda da bu i!ten zevkald"mfarkettim . Artk yazmak iin, Hocann beni zorlamas da gerekmiyordu; istedi"inin bunlar olmad"n her syleyi!inde, daha nceden yazmay kararla!trd"m bir ba!ka anya, bir ba!ka hikyeyegeiyordum . Uzun bir sre sonra, Hocann da yazdklarm okumaktan keyif ald"n grnce onu bu i!e ekmek iin uygun bir zaman kollamaya ba!ladm. Onu hazrlamak iin, ocuklu"umdaki baz deneyimlerimdenszettim : Hi sonu gelmeyen uykusuz bir gecenin korkusunu, ayn anda ayn !eyleri d!nme al!kanl"n geli!tirdi"imiz bir genlik arkada!ma duydu"um yaknl", sonra, onun lmn ve benim ld sanlp onunla birlikte diridiri gmlme korkumu anlattm: Bunlardan ho!lanaca"n biliyordum! Ksa bir sre sonra, bir ryam anlatmaya cesaret ettim: Gvdem benden ayrlarak, karanlkta, yz gzkmeyen bir benzerimle anla!yor ve ikisi bana kar! i!birli"ine gidiyorlard. Hoca da, o gnlerde, o gln nakarat yeniden ve daha yo"un olarak i!itti"ini sylyordu. Ryadan istedi"im gibi etkilendi"ini grnce, bu tr yaznn onun da denemesi gereken i! oldu"unu srarla syledim. Hem bu bitip tkenmeyen bekleyi!ten kurtulur, hem de aptallaryla kendisiniayran gerek snr izgisini bulurdu. Saraydan a"ryorlard arada bir, ama umut verici bir geli!me yoktu hi. nce, biraz nazland, ama ben steleyince merakla ve utana skla deneyece"ini syledi. Gln bulunmaktan korktu"u iin, bir !aka bile yapt: Birlikte yazd"mz gibi birlikte aynaya da bakacak mydk? Birlikte yazmak, derken, benimle ayn masaya oturmak isteyece"i aklmda yoktu hi. O yazmaya ba!laynca, tembel klenin aylak zgrl"ne yeniden dnece"imi sanyordum ben; yanlm!m. Masann iki ucuna oturup kar!lkl yazmamz gerekti"ini syledi: Bu tehlikeli konular kar!snda tembelle!mek isteyen akllarmz ancak yle yola girermi!, al!ma ve dzen duygusunu birbirimize ancak byle verebilirmi!iz. Ama bahaneydi bunlar, biliyordum: Yalnz kalmaktan, d!nrken tek ba!na oldu"unu hissetmekten korkuyordu. Bo! k"tlayzyze gelince bana duyuracak !ekilde mrldanmaya ba!lamasndan da anladm bunu; yazmak istediklerini pe!inen onaylamam bekliyordu. Birka cmleizi!tirdikten sonra ocuksu bir alakgnlll" hatrlatan bir gurur eksikli"i ve merakla yazdklarn bana gstermeye ba!lad: Yazmaya de"er miydi acaba bunlar? Tabii ki onu onaylyordum. Bylece, iki ay iinde, hayat hakknda on bir ylda "renemedi"im kadar !ey "rendim. Sonradan Padi!ahla birlikte gitti "imiz Edirne'de ya!yorlard. Babas ok erken lm!t, suratnya hatrlyor,ya hatrlamyordu. Annesi al!kan bir kadnd. Sonra, bir daha evlenmi!ti. #lk kocasndan biri kz biri erkek iki ocu"u vard. teki kocasndan ise drt tane erkek ocu"u olmu!tu. Yorgancym! bu adam. Okumaya en merakl karde!, tabii ki, kendisiymi!. Karde!leri

arasnda en akll, en becerikli, en al!kan ve en gl olann da kendisi oldu"unu "rendim; en drstleri de oymu!. Kz karde!leri d!ndaki karde!lerini nefretle anyordu, ama btn bunlarn yazmaya deyip deymeyece"inden emin de"ildi pek. Belki de, sonralar, bu slubu ve hayat hikyesini kendimin klaca"m o zamandan sezdi"im iin onu cesaretlendirdim. Dilinde ve tutumunda sevdi"im ve "renmek istedi"im bir !ey vard. #nsan, seti"i hayat sonradan benimseyecek kadar sevmeli; seviyorum da. Tabii, erkek karde!lerin hepsin in aptal oldu"unu d!nyordu; yalnzca para istemek iin aryorlard onu; ama o kendini okumaya vermi!ti. Selimiye Medresesi'ne kabul edilmi!ti, bitirecekken bir iftiraya u "ram!. Bu soruna bir daha dnmedi, kadnlardan da hiszetmedi . #lk ba!ta, bir kere evlenmek zere oldu"unu yazd, sonra, fkeyle yazdklarnn hepsini yrtt.D!arda pis bir ya "mur vard o gece. Sonralar bir o"unu ya!ad"m o korkun gecelerden ilkiydi. Bana hakaretler etti, yazdklarnn yalan oldu"unu syledikten sonra, hepsini yeniden yazmaya kalk!t; benim de kar!snda oturup yazmam istedi"i iin, iki gn uykusuz geirdim. Benim yazdklarma artk bir gz bile atmyordu; masann br ucunda oturuyord!gcm bile zorlamadan ayn !eyleri yeniden yazp gzmn ucuyla onu izliyordum. Birka gn sonra Do"u'dan getirtilen o pahal ve temiz k"tlarn stne, her sabah, "niye benim ben" diye yazmaya ba!lad, ama bu ba!l"n altna tekilerin neden o kadar a!a"lk ve ahmak oldu"undan ba!ka bir !ey yazamyordu. Gene de, annesinin lmnden sonra ona hakszlk edildi"ini, eline geen parayla #stanbul'a geldi"ini, bir ara bir tekkeye dadand"n, ama oradakilerin hepsinin alak ve sahtekr oldu"unu grdkten sonra ayrld"n "rendim. Bu tekke macerasn biraz daha anlattrmak istedim; onlardan kurtulmasnn, Hoca'nn gerek bir ba!ars oldu"unu d!nm!tm: Kendiniayrabilmi!ti . Bunu ona syledi"imde fkelendi, irkin ayrntlar bir gn ona kar! kullanmak iin merak etti"imi syledi; zaten !imdiye kadar "rendiklerim fazlaym!, bir de stne o tr kaba denilen cinsel kelimelerden birini kulland burada ayrntlar "renmek istemem onu !phelendiriyormu!. Sonra, uzunuzun kz karde!i Semra'y anlatt, onun iyili"ini ve kocasnn ktl"n; onu yllardr gremedi"i iin duydu"u zntdenszetti , ama ben bu konuyu merak edince !phelendi, bir ba!kasna geti: Elinde kalan son paray kitaplara verdikten sonra uzun bir sre nasl okumaktan ba!ka bir !ey yapmad"n, sonra, sa"da solda kk ktiplik i!leri buldu"unu, ama insanlarn ne kadar namussuz olduklarn anlatyordu ki, ksa bir sre nce Erzincan'dan lm haberini ald"mz Sadk Pa!a'y hatrlad. O srada tanm! onu, bilim merakyla hemen gzne girmi!, sbyan okulunda hocal" da o bulmu! ona, ama, aslnda aptaln tekiymi!. Bir ay sren bu yaz i!inin sonunda, bir gece pi!manl"a kaplp btn yazdklarn yrtt. Bu yzden o yazdklarn ve kendi gemi!imi, !imdi, hayl gcme dayanarak yeniden kurarken sevdi"im ayrntlara kaplmaktan korkmuyorum hi. Son bir heyecanla, "Yakndan Tand"m Aptallar" diye bir ba!lkla snflandrdklar zerine bir !eyler yazd, ama fkelendi: Btn bu yazlar hibir yere ula!trmam!t onu; yeni bir !ey "renmemi!ti, niye ben oldu"unu !imdi de bilmiyordu. Ben onu aldatm!, hatrlamak istemediklerini bo! yere yeniden d!ndrtm!tm. Beni cezalandracakm!. Onunla geirdi"imiz ilk gnleri hatrlatan bu ceza sz, o gnlerde aklna neden takld bilmiyorum.Bazan , sz dinleyen uslu bir korkak oldu"um iin onu cesaretlendirdi"imi d!nrdm. Gene de, cezadan ilkszedi!inde direnmeye karar verdim. Hoca hatrlamaktan iyice bknca, bir sre evin iinde a!a" yukar gezindi. Sonra, yeniden bana geldi ve asl d!nceyi yazmamz gerekti"ini syledi: Aynaya bakarken nasl grn!n seyrediyorsa insan, kendi d!ncesinin iine bakarak da zn seyredebilirdi.

Benzetmenin i!aret etti "i parlak !ey beni de heyecanlandrd. Hemen masann iki ucuna oturduk. Bu sefer, ben de, yan alayclkla da olsa sayfann ba!na "niye benim ben" diye yazdm. Hemen, o srada aklma ki!ilik zelli"im diye o geldi"i iin, ekingenli"imi anlatan bir ocukluk ansn yazmaya ba!ladm. Gene, ba!kalarnn ktl"nden yaknan Hoca'nn yazdklarn okuyunca, aklma, o an nemli oldu"una inand"m bir d!nce geldi ve syledim: Hoca da kendi ktlklerini yazmalyd. O srada, benim yazdklarm okudu"u iin, bana korkak olmad"n syledi. Kar! koydum; evet, korkak de"ildi, ama her insan gibi elbette onda da olumsuz bir !eyler vard, onlarn zerine giderse asl kendini bulacakt. Ben yle yapm!tm, o da benim gibi olmak istiyordu; bunu sezdi"imi syleyince fkelendi"ini grdm, ama kendini tuttu, ll olmaya al!arak syledi: Ba!kalaryd kt olan, herkes de"il elbet, ama, tekilerin o"u eksik ve olumsuz oldu"u iin byle yanl!t her !ey. Bunun zerine, kt, ok kt yanlar oldu"unu, bunu kendisinin de bilmesi gerekti"ini syleyerek ona kar! ktm. Kstaha ekledim: Hoca benden de ktyd. Bylece, o gln ve korkun ktlk gnleri ba!lad! Beni sandalyeye ba"layp masama oturttuktan sonra, kar!mageiyor , bana istedi"i !eyi yazmam emrediyordu, ama bunun ne oldu"unu kendisi de bilmiyordu artk. Aklnda o benzetmeden ba!ka bir !ey yoktu: Tpk aynada d!n seyretti"i gibi, insan d!nerek beyninin iini de gzlemleyebilmeliymi!. Ben biliyormu!um bunu yapmay, ama srrn ondan saklyormu!um. Hoca kar!ma oturup bu srr yazmam beklerken, ben nmdeki k"tlar kendi ktl"mn abartlm! hikayeleriyle dolduruyordum: ocuklu"umun kk hrszlklarn, kskanlk yalanlarn, kendimi karde!lerimden daha ok sevdirmek iin kurnazca evirdi"im dolaplar, genli"imin cinsel sularn abartaabarta ve keyifle yazyordum. Hoca onlar, merakla ve beni !a!rtan tuhaf bir haz ve korkuyla okuduktan sonra bana daha da fkeleniyor, artk lsn kard" eziyeti arttryordu. Belki de sahiplenece"ini sezdi"i bu gemi!in ktl"ne katlanamad" iin isyan ediyordu. Dpedz vurmaya ba!lam!t. Bir gnahm okuduktan sonra "seni namussuz," derken !akayla kar!an bir fkeyle srtma yumruk indiriyordu; kendini tutamayp tokat att" da oldu. Saraydan daha da az arand", benden ve kendisinden ba!ka ilgilenecek bir !ey bulamayaca "na artk kendisini inandrd" iin, dpedzcanskntsndan yapyordu belki de bunlar. Ama, ktlklerimi okuduka ve kk ocuksu cezalarn arttrdka tuhaf bir gvene kaplyordum ben: #lk defa onu avucumun iine ald"m d!nmeye ba!lam!tm. Bir keresinde, iyice canm yaktktan sonra, bana acd"n grdm. #nsann kendisiyle hi mi hi e!it grmedi"i birine duydu"u tiksintiyle kar!k kt bir duyguydu bu; yle oldu"unu artk bana nefret etmeden bakabilmesinden de anlyordum. "Artk bir !ey yazmayalm," dedi. "Yazman istemiyorum," diye dzeltti sonra, nk, haftalardr ben ktlklerimi yazarken, o yalnzca seyrediyordu. Gittike daha derin bir kasvete gmlen evden kp bir geziye, belki de Gebze'ye gitmemiz gerekti"ini syledi. Astronomi al!malarna yeniden dnecekti, karncalarn hayat zerine daha ciddi bir risale yazmay d!nyordu. Bana olan saygsn btnyle kaybetmek zere oldu"unu grerek korktum ve ilgisini ayakta tutmak iin kendimi en a"r !ekilde a!a"layan bir hikye daha uydurdum. Yazd"m tutku ve keyifle okuduktan sonra Hoca fkelenmedi bile; yalnzca, bu kadar kt bir insan olmaya nasl katlanabildi"imi merak etti"ini seziyordum. Belki de, o srada, sonuna kadar kendi olarak kalmaya razyd. Elbette, bunda bir oyun pay oldu"unu ok iyi biliyordu. O gn, onunla adam yerine konmad"n bilen bir saray soytars gibi konu!tum; gittike artan merakn drtklemeye al!tm: Benim nasl yle biri olabildi"imi anlamak iin Gebze'ye gitmeden, son bir kere, kendi de kendi ktlklerine ili!kin bir !eyler yazarsa ne kaybederdi ki! stelik yazdklarnn do"ru olmasna,ya da onlara kimsenin

inanmasna gerek de yoktu. Bunu yaparsa benim ve benzerlerimin nasl birileri oldu"unu anlayacakt; bir gn i!ine yarayabilirdi bu bilgi! Sonunda, merakna ve benim gevezeli"ime direnemeyip, ertesi gn deneyece"ini syledi. Tabii, bunu benim aptal oyunlarma kand" iin de"il, kendisi yle istedi"i iin yapt"n eklemeyi unutmad. Ertesi gn, kleli"imin en keyifli gn oldu. Artk beni sandalyeye de ba"lamyordu, ama btn gn yava!yava! ba!ka bir insan olu!unu keyifle gzlemek iin, kar!snda oturarak geirdim. Yapt" !eye nce o kadar inanyordu ki, o gln "ben niye benim" szn sayfann zerine yazmaya bile !endi. Sonra, e"lenceli bir yalan arayan kk !akac ocu"un gvenini taknd; hl kendi sa"lam dnyasnda oldu"unu gzmn ucuyla gryordum. Ama, bu bo! gven ok srmedi; bana ynelik bir gsteri!le taknd" o yapmackl sululuk duygusu da ok srmedi. Ksa bir sre iinde, taknlm! alayclk endi!eye, oyun gere"e donuverdi; yalancktan da olsa kendini sular gibi yapmak Hoca'y !a!lacak kadar korkutuyordu. Yazd" !eyi, bana gstermeden karalad hemen! Ama merak da iine girmi!ti bir kere, benden de utanyordu sanrm, devam etti. Oysa, aklna ilk gelen !eyi yapp masadan hemen kalksayd, belki de huzurunu bozmadan kurtulurdu. Sonraki saatlerde a"ra"r zl!n seyrettim. Kendini sulayan bir !eyler yazyor, sonra, yazdklarm bana gstermeden yrtyor, her seferinde kendine olan gven ve saygsn daha da kaybetmi! olarak, ama kaybettiklerini bulma umuduyla yeniden ba!lyordu.Szmona , bana gsterecekti o ktlk itiraflarn; karanlk kt" zaman okumak iin can att"m o yazlarn tek kelimesini grememi!tim, hepsi yrtlp atlm!, Hoca'nn da gc tkenmi!ti. Bunun irkin bir gavur oyunu oldu"unu, bana hakaretle ba"rp sylerken, kendine olan gveni o kadar zayft ki, ona kstaha cevap bile verdim: O kadar zlmemesini, kt olmaya al!aca"n syledim. Belki de benim bak!larma katlanamad" iin evden kt gitti, gece ok ge dnd, zerine sinen kokudan anladm, tahmin etti"im gibi, o eve, o baya" kadnlarla yatmaya gitmi!. Ertesi "leden sonra onu i!e devam etmeye k!krtmak iin, Hoca'ya, byle kk oyunlarla yaralanmayacak kadar gl oldu"unu syledim. Hem, bu i!i vakit geirmek iin de"il, bir !ey "renmek iin yapyorduk, i!in ucunda, aptal dediklerinin neden yle oldu"unu anlamak vard. Birbirimizi sonuna kadar tanmak yeterince ekici bir i! de"il miydi? #nsann, en kk ayrntsna kadar tand" birisinin bysne, korkulu bir ryay sever gibi kaplaca"n ileri srdm. Bir saray ccesinin soytarlklar kadar ciddiye ald" bu szlerim yznden de"il,gm!"nn verdi"i gvenle yeniden masaya oturdu. Ak!am masadan kalkt"nda, kendine nceki gnden de az gveniyordu. Gece gene kadnlara gitti"ini grnce acdm ona. Bylece, her sabah, kendini o gn yazaca" ktlklerin zerine karabilece"ini sanarak, bir gn nce kaybettiklerini kazanma umuduyla masaya oturuyor ve ak!am, elinde kalanlarn birazn daha masaya brakarak kalkyordu. Kendini hor grd" iin beni hor gremiyordu artk; onunla geen ilk gnlerimde bir yanlsamayla varsayd"m e!itlik duygusunu sonunda buldu"umu d!nyordum; ok memnundum. Benden tedirgin oldu"u iin masann ucuna oturmam gerekmedi"ini de sylemi!ti; bu da iyi bir i!aretti, ama yllardr biriken fkem, heyecanla gemi azya alm!t. #ntikamm almak, saldryagemek istiyordum; onun gibi, ben de kantarn topuzunu karm!tm: Hoca'y kendinden biraz daha !pheye d!rebilsem, benden dikkatle saklad" o itiraflarndan birazn okuyup onu dikkatle a!a"lasam, bana yle geliyordu

ki, artk kle ben de"il deo, evin kt insan ben de"il de o olacakt. Bunun belirtileri de vard zaten: Arada bir kendisiyle alay edip etmedi"imden emin olmak istedi"ini seziyordum; kendine gvenemeyen btn o zayf insanlar gibi benden onay beklemeye ba!lam!t; kk gndelik konularda benim d!ncemi daha ok soruyordu artk: Kyafeti yerinde miydi, birisine verdi"i cevap iyi miydi,elyazsn gzel buluyor muydum, ne d!nyordum? Umutsuzlu"a kaplp oyunu brakmasn diye kendimibazan a!a"lyordum ki, rahatlasn. "Seniseni ," diyen o bak!la bakyordu, ama yumruk vuramyordu artk; kendisinin de bir yumru"uhaketti"ini d!nd"nden emindim. Kendisini bu kadar hor grmesine yol aan o itiraflarn neler oldu"unu ok merak ediyordum. O gnlerde, kendi kendime de olsa, onu a!a"lamay al!kanlk edindi"im iin itiraflarn bir takm basit, sudan ktlklerden olu!tu"unu d!nrdm. $imdi, gemi!imi inanlr klmak iin, tek bir satrn okuyamad"m bu itiraflardan bir-ikisini ayrntlaryla kuraym, dedi"imde, hikyemin ve d!ledi"im hayatmn dengesini" bozmayacak kadar Hoca'ya yak!acak ktl" bulamyorum bir trl. Ama, benim durumumdaki birinin kendisine yeniden gven duyaca"n tahmin edebiliyorum: Hoca'ya farkna vardrmadan bir ke!if yaptrd"m, kendisinin ve benzerlerinin pek kesin ve ak olmasa da zayf noktalarn ortaya kard"m sylemi! olmalym! Yalnz onun de"il, tekilerin de canna okuyaca"m gnlerin uzak olmad"n d!nm!tm herhalde; kt olduklarn kantlayarak onlar ykacaktm: Sanrm, hikyemi okuyanlar Hoca'nn benden "rendi"i kadar benim de ondan "renmi! olmam gerekti"ini anlyorlardr artk! Belki de, insan ya!ll"nda, simetriyi, hikyelerde bile daha ok arad" iin byle d!nyorum !imdi. Yllarca birikmi! kinimin heyecanyla co!mu! olmalym. Hoca'ya" kendini iyice a!a"lattktan sonra, kendi stnl"m hi olmazsa, zgrl"m kabul ettirecek, sonra da, azat k"dm kstaha isteyecektim. Mrn krn bile edemeden beni serbest brakaca"n d!lyor, lkeme dnnce servenlerim ve Trkler zerine yazaca"m kitaplarn ayrntlarn d!nyordum. ly ne kadar kolay karabiliyormu!um! Bir sabah bana getirdi "i bir haber her !eyi de"i!tiriverdi. $ehirde veba km!! Bunu #stanbul'dan de"il de, ba!ka, uzak bir !ehirdenszeder gibi syledi"i iin inanamadm nce; haberi nasl duydu"unu sordum, ayrntlar "renmek istedim. Bakm!lar ki, durup dururken lverenler o"alyor, bir hastalk oldu"unu anlam!lar! Belki de veba de"ildir diye d!ndm, hastalk belirtilerini sordum. Hoca bana gld: Merak etmemeliymi!im, yakalanrsam hi !phelenmeden anlarm!m yakaland"m, bunu anlamak iin hastal"n ate!iyle geirdi"i gn oluyormu! insann. Kiminin kulaklarnn altnda, koltuk altlarnda, karnnda!i!ikler oluyor, hyarcklar kyormu!, sonra, bir ate! bastryormu!; kimi zaman yaralar da patlyormu!, kimi zaman ci"erlerden kan geliyormu!, veremli gibi ksrerek lenler de varm!. Her mahalleden er be!er gitti"ini ekledi. Heyecanla bizim mahalleyi sordum: Duymam! mym, ocuklar bahesindeki elmalar yiyor, tavuklar da duvarndan ieri giriyor diye btn mahalleliyle kavgal olan duvar ustas, bir hafta nce ate!ler iinde ba"raba"ra lm!. Herkes onun vebadan ld"n yeni anlam!. Gene de inanmak istemiyordum; d!arda her !ey o kadar ola"an, pencerenin nnden geen insanlar o kadar sakindi ki, vebann varl"na inanmam iin tel!m benimle payla!acak birini bulmam gerekiyordu sanki. Ertesi sabah, Hoca okuluna gidince, sokaklara frladm. On bir yl boyunca burada tanyabildi"im #talyan dnmelerini aradm. Biri, yeni adyla Mustafa Reis, tersaneye gitmi!; teki Osman Efendi kapsn yumruklar gibi almama ra"men nce ieri almad beni, u!a"na evde olmad"n sylettirdi ama dayanamayp arkamdan seslendi. Nasl oluyor da, hl, hastalk gerek mi diye sryormu!um; ta!nan o tabutlar hi grmyor muymu!um?

Sonra, korktu"umu syledi bana, suratmdan anlam!, hal Hristiyanlkta direndi"im iin korkuyormu!um! Beni azarlad; burada mutlu olmak istiyorsa Mslman olmalym! insan, ama kendi evinin nemli karanl"na kapanmadan nce, ne elimi skt, ne de dokundu bana. Namaz vaktiydi, camiavlulanndaki kalabalklar grnce korkuya kaplarak hzlhzl eve dndm. Felket anlarnda insann zerine sinen o aptallk ve !a!knlk vard zerimde. Gemi!imi de unutmu!tum sanki, belle"im rengini kaybetmi!ti, tutukla!m!tm. Mahallede tabutunu yklenmi! bir topluluk grnce sinirlerim iyice bozuldu. Hoca okuldan dnm!, halimi grnce sevindi"ini sezdim. Beni korkak buldu"u iin kendine olan gveninin artt"n gryor, sinirleniyordum. Korkusuzlu"un bo! gururundan kurtulsun istedim: Heyecanm denetlemeye al!arak btn tbbi ve edebi bilgimi ortaya dktm;Hipokrat'dan ,Thukidides'den ,Boccacio'dan aklmda kalan veba sahnelerini anlattm, hastal"n bula!c oldu"una inanld"n syledim, ama szlerim beni daha da hor grmesinden ba!ka bir !eye yaramad: Vebadankorkmuyrm! , nk hastalk Allah'n takdiriymi!, insann lece"i varsa olurmu!; bu yzden de benim korkaka samalad"m gibi, eve kapanp d!aryla ili!kiyi kesmek,ya da #stanbul'dan kamaya al!mak faydasz-m!. Yazlm!sa orada da gelir lm bizi bulurmu!. Niye korkuyormu!um? Gnlerdir k"tlara yazd"m o ktlklerim yznden mi? Bunu sylerken glmsedi; gzleri umutla parlyordu. Bu sylediklerine inanp inanmad"n birbirimizi kaybedene kadar anlayamadm. Pervaszl"ndan bir an korkmu!tum, ama sonra, masa ba!nda konu!tuklarmz, o korkulu oyunlar aklma gelince ku!kulanm!tm da. Dnpdnp sz kar!lkl yazd"mz ktlklere getiriyor ve beni fkeden ileden karan bir kendini be"enmi!likle hep ayn akl yrtyordu: lmden bunca korktu"uma gre, ben, cesaretle yazar grnd"m ktlklerimin stne km! de"ildim hi. Sularm ortaya dkerken gsterdi"im cesaret basit bir arszlktan ileri geliyordu! Oysa, Hoca'nn bu gnlerde geirdi"i o kararszlk en kk ktl"n zerinde kl krk yararak dikkatle durmasndand. $imdi rahatlam!t artk, veba kar!snda duydu"u derin korkusuzluk, susuz oldu"una onu gnl rahatl"yla inandrm!t. Aptalca inand"m, bu aklamadan tiksinerek onunla mcadele etmeye karar verdim. Korkusuzlu"unun, gnl rahatl"ndan de"il, lmn yaknl"n bilmemesinden ileri geldi"ini safsaf syledim. lmden saknabilece"imizi anlattm, vebaya yakalananlara dokunulmamas, llerin kireli kuyulara gmlmesi, insanlarn birbirleriyle ili!kiyi en azna indirmesi, Hoca'nn da o kalabalk okula gitmemesi gerekti"ini syledim. Bu son dedi"im, aklna vebadan da korkun !eyler getirmi!! Ertesi "le st ocuklarn hepsine tektek dokundu"unu syleyerek ellerini bana do"ru uzatt; korktu"umu, dokunmak istemedi"imi grnce keyifle yakla!p sarld bana; ba"rmak geliyordu iimden, ama bir ryadaki gibi ba"ramyordum. Hocaysa, ok sonralar ke!fetti"im bir alayclkla bana korkusuzlu"u "retece"ini sylyordu.

Veba hzla yaylyordu ama, Hoca'nn korkusuzluk dedi"i !eyi "renemiyordum bir trl. Geri ilk gnlerdeki kadar da saknmyordum kendimi. Yatalak bir kadn gibi bir odaya tklp gnlerce pencereden d!arya bakmak sabrm ta!rm!t. Arada bir evden frlayp sarho! gibi sokaklara kyor, ar! pazar al!veri! eden kadnlara, dkknlarnda i! gren esnafa, yaknlarm gmdkten sonra kahvelerde toplananlara bakp vebaya al!maya al!yordum. Birazck al!acaktm da belki, ama Hoca zerimezerime geliyordu. Btn gn boyunca insanlara de"dirdi"ini syledi"i ellerini, geceleri bana do"ru uzatyordu. Hi kprdamadan beklerdim. Uykudan uyanr da akrebin zerinizde gezindi"ini grp ta! kesilirsinizya , yle i!te! Parmaklar benimkilere benzemezdi; onlar so"ukso"uk zerimde gezdirirken Hoca sorard: "Korkuyor musun?" Kprdamazdm. "Korkuyorsun. Neden korkuyorsun?"Bazan elini itip dv!mek gelirdi iimden, ama bunun, fkesini daha da arttraca"n bilirdim. "Ben syleyeyim neden korktu"unu. Sulu oldu"un iin korkuyorsun. Burana kadar gnaha batt"n iin korkuyorsun. Benim sana inand"mdan ok, sen bana inand"n iin korkuyorsun." Masann iki ucuna oturup bir !eyler yazmamz gerekti"ini de o syledi. Niye ben oldu"umuzu, asl !imdi yazmalym!z. Ama sonunda, gene tekilerin neden yle oldu"undan ba!ka bir !ey yazmad. Yazdklarn bana ilk defa gururla gsteriyordu. Nedense, okuduklarmdan utanmam bekledi"ini d!nnce tiksintimi saklayamadm ve Hoca'ya, kendini aptallaryla ayn kefeye koydu"unu ve benden nce kendisinin lece"ini syledim. En etkili silhmn bu sz oldu"una, o sralarda, karar verdim. Bunun zerine, ona on yllk al!masn hatrlattm, kozmo"rafya kuram iin harcad" yllardan, gzlerini bozma pahasna saatlerce gkyzn izleyi!inden, burnunu kitaplardan karmad" gnlerdenszettim ; bu sefer, ben onun zerine gittim; vebadan saknp ya!amak varken, bo!u bo!una lvermenin ne kadar sama olaca"n syledim. Szlerim, !pheleriyle birlikte cezalarm daarttnyordu . O srada yazdklarm okuyunca, bana olan yitirilmi! saygsn yeniden istemeyeistemeye bulur gibi oldu"unu sezdim. Bahtszl"m unutmak iin, o gnlerde, yalnz geceleri de"il, "le uykularmda da sksk grd"m mutluluk ryalaryla sayfalar doldurmu!tum. Anlamla hareketin bir oldu "u o d!leri, uyandktan sonra, her !eyi unutmak iin, !iirli bir dille zene bezene kaleme alyorum: Evimizin biti!i"indeki ormann a"alar arasnda yllardr "renmek istedi"imiz srlar bilen insanlar vard, ormann karanl"na girmeye cesaret etti"iniz zaman onlarla dost oluyordunuz; glgelerimiz gne! batnca yok olmuyor, biz, temiz ve serin yataklarmzda huzurla uyurken, "renilmesi ve yanlmas gereken binlerce kk !eyi birbir elden geiriyor ve hi de yorulmadan, tekerteker bunlarn farkna varyorduk; ryalarda yapt"n resimlerdeki insanlar, boyutlu gzel insanlar olmakla kalmyor, evrelerinden kp aramza da kar!yorlard; annem, babam ve ben, arka bahemizde i!leri bizim yerimize gren elik aralar kuruyorduk...

Hoca, bu ryalarn kendisini lmsz bilginin karanl"na ekecek !eytan tuzaklar oldu"unu sezmiyor de"ildi, ama gene de, her soru!unda kendisineolan gveninin birazn yitirdi"ini bilebile , bana soruyordu: Ne anlama geliyordu bu sama ryalar, ben onlar gerekten gryor muydum? Bylece, yllar sonra birlikte Padi!ah'a yapaca"mz !eyi, ilk nce ben ona yaptm; ryalarmzdan ikimizin gelece"i iin sonular kardm: Hastalk bir kere bula!t m, tpk vebada oldu"u gibi, insann bilimden de kaamayaca" ak bir !eydi; hastal"n Hoca'ya bula!t"n da sylemek zor de"ildi, ama gene de Hoca'nn ryalarn merak ediyordu insan! Aka alay ederek dinliyordu beni, ama soruyu soracak kadar gururunu krd" iin de pek zerime varamyordu; hem, anlatrken gryordum, sylediklerim onu meraklandryordu. Hoca'nn vebayla birlikte taknd" huzurun sarsld"n grdke, kendi lm korkum azalmyordu ama, hi olmazsa, korkunun yalnzl"ndan kurtuldu"umu sanyordum. Tabii, bunu gece eziyetleriyle dyordum, ama bo!una mcadele etmedi"imi anlam!tm bir kere: Ellerini bana yakla!trdka, Hoca'ya, benden nce kendisinin lece"ini, korkmayanlarn bilgisizli"ini, yarda brakt" yazlarn, o gn okudu"u benim mutluluk ryalarn hatrlatyordum. Ama bu sylediklerini de"il, barda" ba!ka bir !ey ta!rd. Bir gn, okuldaki "rencilerinden birinin babas, eve geldi. Kendi halinde bir adamca"za benziyordu, bizim mahallede oturuyormu!. Ben, evin uyu!uk kedisi gibi bir kenara ekilip dinliyordum, !undan bundan uzunuzun konu!tular. Sonra misafirimiz baklay a"zndan kard: Halasnn kz, kocas geen yaz sonunda aktard" damdan d!nce dul kalm!. Bir ok isteyeni varm! !imdi, ama konu"umuzun aklna Hoca gelmi!, nk mahalleliden biliyormu! kendisini evlendirmek isteyenleri kabul etti"ini. Hoca, beklemedi"im kadar kaba bir tepki gsterdi: Evlenmek istemedi"ini, ama istese bile dul kadn almayaca"n syledi. Bunun zerine, misafirimiz Muhammed'in, Hatice'yi dullu"una bakmadan, hem de ilk kar olarak ald"n hatrlatt. Hoca, o dul kadn i!itti"ini, onun Hazreti Hatice'nin trna" bile olamayaca"n syledi. Bunun zerine, tuhaf burunlu kom!umuz, Hoca'ya kendisinin de pek bir matah olmad"n sezdirmek istedi: O inanmyormu!, ama mahalleli, Hocann dpedz keileri kard"n sylyormu!; yldzlara bakmasn, merceklerle oynayp tuhaf saatler yapmasn kimse iyiye yormuyormu!. Konu"umuz, alaca" mal ktleyen tccarn hrsyla ekledi: Hocann, yeme"ini melip ba"da! kurarak de"il, gavurlar gibi masaya oturarak yedi"ini; kitaplara keselerle para verdikten sonra onlar yere atp iinde peygamberin ad olan sayfalarn stne bast"n; gkyzn saatlerce seyretmekle iindeki !eytan yat!tramad" iin, gn!"nda yata"na yatp evinin kirli tavann seyretti"ini, kadnlardan de"il, yalnzca o"lanlardan ho!land"n, benim onun ikiz karde!i oldu"umu, ramazanda oru yedi"ini ve vebann da onun yznden yolland"n sylyormu! mahalleli. Misafiri savdktan sonra, Hoca bir fke buhran geirdi. tekilerle ayn duygular payla!maktan,ya da yle grnmekten duydu"u huzurun sonuna geldi"ine karar verdim. Ona son bir darbe vurmak iin, vebadan korkmayanlarn bu herif gibi aptal olduklarn syledim. Tedirgin oldu, ama kendisinin de vebadan korkmad"n belirtti. Nedense, bunu itenlikle syledi"ine karar verdim. ok sinirliydi, elini kolunu koyacak yer bulamyor, son zamanlarda unuttu"u "aptallar" nakaratn tekrarlayp duruyordu. Karanlk ktkten sonra, lmbay yakp ortasna yerle!tirdi"i masaya oturmamz istedi. Bir !eyler yazmalym!z. Tpk, bitip tkenmeyen k! gecelerini geirmek iin fal bakan iki bekr erkek gibi, masann iki ucuna kar!lkl oturmu!, nmzdeki bo! k"tlara bir!eyler iziktiriyorduk. Gln buluyordum kendimizi! Sabah, rya diye Hoca'nn yazdklarn okuyunca onu kendimden de gln buldum. Benim ryalarma zenerek bir rya da o yazm!t, ama grlmedi"i her !eyinden anla!lan

uydurma bir ryayd bu: Biz karde!mi!iz! Kendine, bana a "abeylik etmeyi yak!trm!t; ben de usluuslu onun bilimsel szlerini dinliyormu!um. Ertesi sabah, kahvalt ederken, mahallelinin, bizim ikiz karde!ler oldu "umuz yolundaki dedikodusu iin ne d!nd"m sordu. Ho!uma gitti bu soru, ama pek fazla da gururumuok!amadi ; bir !ey sylemedim. #ki gn sonra, yazd" o ryay, bu sefer gerekten grd"n syleyerekgeceyars beni uyandrd. Belki de do"ruydu, ama nedense aldrmadm. Ertesi gece vebadan lmekten korktu"unu syledi. Eve kapanmaktan skld"m iin, ak!amst sokaklara km!tm: Bir bahede ocuklar, a"alara km!lar, renkli ayakkablarn da a!a"da brakm!lard; e!me ba!larnda kuyruk olan geveze kadnlar, ben geerken artk susmuyorlard; ar! pazar al!veri! edenlerle doluydu; iti!ip dv!enlerle onlarayranlar keyifle seyredenler vard. Salgnn gcn yitirdi"ine kendimi inandrmaya al!yordum, ama Beyazt Camii avlusundan arka arkaya kan tabutlar grnce sinirlerim bozuldu, aceleacele eve dndm. Odama girerken, Hoca seslendi: "Gelip bir baksana !una." Mintannn d"melerini zm! gbe"inin altndaki kk bir !i!li"i, krmz bir lekeyi i!aret ediyordu. "Her yeri bcek sard." Yakla!p dikkatle baktm, kk, krmz bir lekeydi, hafif bir!i!ik , byke bir bcek sr" gibi, ama niye gsteriyordu bana? Yzm daha fazla yakla!trmaktan korktum. "Bcek sr"," dedi Hoca. "yle de"il mi?" Parma"nn ucuyla !i!li"e dokundu. "Yoksa pire mi?" Sustum, hi yle pire sr" grmedi"imi sylemedim. Bir bahane bulup gne! batana kadar bahede kaldm. Artk evde durmamam gerekti"ini seziyordum, ama aklmda gidilecek bir yer yoktu. Hem, gerekten de bcek sr"na benziyordu o leke, veba hyarc" kadar byk ve geni! de"ildi; ama, biraz sonra ba!ka bir !ey aklma geldi: belki de bahede hzla ye!eren otlar arasnda gezindi"im iin, kzarkl"n iki gn iinde !i!erek bir iek gibi ap patlayaca"n, Hoca'nn aclar iinde lece"ini d!nyordum. Belki de bir hazmszlk bandr, diyordum, ama yle de"ildi, bcek sr"na benziyordu, ne bce"i oldu"u aklma hemen gelecekti, d!nyordum, geceleri gezen, iri bir scak lke bce"i olmalyd, ama hayletimsi hayvann ad dilimin ucuna bile gelmiyordu. Ak!am yeme"ine oturdu"umuzda Hoca ne!eli gzkmeye al!t, !akalar yapt, bana takld, ama ok srmedi bu. Sessizce yedi"imiz yemekten kalktktan ve rzgrsz ve sakin bir karanlk ktkten ok sonra Hoca: "Canm sklyor," dedi. "Efkr bast. Masaya oturalm, bir !eyler yazalm." Ancak byle oyalanabiliyormu!. Ama yazamad. Ben gnl rahatl"yla yazarken, o bo!bo! oturuyor gznn ucuyla bana bakyordu. "Ne yazyorsun?" Mhendislik okulunun ilk yl bitip de tatil ba!nda tek atl bir arabayla evime dnerken nasl sabrszland"m yazm!tm, okudum. Ama okulu ve arkada!larm da ok seviyordum; tatilde yanma ald"m kitaplar bir su ba!nda tek ba!ma okurken, onlar nasl d!np zledi"imi okudum. Ksa bir sessizlikten sonra, Hoca, birden bir sr verir gibifsldyarak sordu: "Hep yle mutlu mu ya!yorlar orada?" Sorar sormaz pi!man olaca"n sandm, ama hl ocuksu bir merakla bana bakyordu. Ben de fsldadm: "Ben mutluydum!" Yznde hafif bir kskanlk belirdi, ama korkutucu de"ildi. ekineekine anlatt: Edirne'deyken, on iki ya!ndayken, bir ara, annesi ve kz karde!iyle Beyazt CamiiDar!!ifa'sna giderlermi!; annesinin babas midesinden hasta oldu"u iin. Sabah, annesi, daha yryemeyen teki karde!i kom!ulara brakr, Hoca'ylakzkarde!ini ve erkenden hazrlad" muhallebi kabn alr, birlikte yola karlarm!; kavak a"alarnn glgeledi"i ksa, ama e"lenceli bir yoldan giderlermi!. Dedesi onlara hikyeler anlatrm!. Hoca severmi! o hikyeleri, amahastahaneyi

daha ok sevdi"i iin yanlarndan kap etraf seyredermi!. Bir keresinde akl hastalar iin alnan mzi"i dinlemi!, fenerinden !k alan byk bir kubbenin altnda; su sesi de olurmu!, akar suyun sesi; sonra, iinde tuhaf ve renkli !i!elerle kaplarn prlprl parlad" ba!ka odalar da gezermi!; bir keresinde yolunu kaybetmi!, a "lamaya ba!lam!, Abdullah efendinin odasn buluncaya kadar btnhastahaneyi odaoda gezdirmi!ler ona; annesibazan a"larm!,bazan kzyla birlikte dedenin hikyesini dinlermi!. Sonra, dedenin verdi"i bo! kab alp dnerlermi!, ama eve gelmeden nce, annesi onlara helva alrm!, kimse grmeden yiyelim, dermi!. Su kysndaki kavaklarn arasnda bir yerleri varm!, ayaklarn suya do"ru uzatarak oturur, kimse grmeden yerlermi!. Hoca susunca, bizi tuhaf bir karde!lik duygusuyla huzursuz ederek birbirimize yakla!tran bir sessizlik oldu. Hoca uzun bir sre bu tedirginli"e dayand. Sonra, yakndaki bir evin kaba kaps d!ncesizce ve grltyle kapandktan sonra syledi: Bilime ilgiyi ilk defa o zaman duymu!, hastalar ve onlara !ifa veren o renkli !i! eler, kaplar, teraziler yznden. Ama dedesi lnce oraya bir daha gidememi!ler. Hoca da hep, byyp tek ba!na gidece"ini d!lyormu!, ama bir yl, Tunca ta!vermi!, hastalar yataklarndan karlm!,hastahanenin odalarn dolduran kirli vebulank su, uzun bir sre ekilmemi!, ekildikten sonra da, gzelimhastahane yllarca temizlenemeyen pis kokulu lanet bir amurun iinde kalm!. Hoca gene sustu"unda birbirimize yakn de"ildik artk. Masadan kalkm!t, gzmn ucuyla odann iinde gezinen glgesini gryordum, sonra, masann ortasnda duran lmbay ald, arkama geti, ne glgeyi grebiliyordum ne Hoca'y; dnp bakmak istiyordum da bakamyor, bir ktlk bekleyerek endi!eleniyordum sanki. Az sonra, karlan bir elbisenin h!rtsn duyarak korkuyla dndm. Belden yukars plakt, aynann kar!sna gemi!, zerine lmbann !" vuran g"sn ve karnn dikkatle inceliyordu. "Allahm," dedi, "ne ban bu?" sustum. "Gelip baksana !una." Yerimden kprdamyordum, ba"rd: "Gelsene diyorum!" Cezalandraca" bir "rencisi gibi korkuyla yakla!tm. plak gvdesine bu kadar yakla!mam!tm hi; ho!lanmyordum bu yaknlktan. nce, ona bu yzden yakla!amad"ma inanmak istedim, ama bandan korktu"umu biliyordum. O da anlad. Oysa, anlamasn diye, ba!m yakla!trm!, bir hekim tavryla gzlerimi o !i!kinli"e, kzarkl"a dikmi!, bir !eyler mrldanyordum. "Korkuyorsun, de"il mi?" dedi sonunda Hoca. Korkmad"m kantlamak iin ba!m daha da yakla!trm!tm. "Veba hyarc" diye korkuyorsun." O kelimeyi duymazlktan geldim, bir bce"in srd"n syleyecektim, daha nceden beni de bir kere bir yerde sran tuhaf bir bcek olmalyd, ama ad aklma hl gelmiyordu yarat"n. "Dokunsana!" dedi Hoca. "Dokunmadan nasl anlarsn, bana dokunsana!" Dokunmad"m grnce ne!elendi. $i!kinli"in zerinde gezdirdi"i parmaklarn yzme yakla!trd. Tiksintiyle irkildi"imi grnce bir kahkaha att, basit bir bcek sr"ndan korktu"um iin alay etti benimle, ama ok srmedi bu ne!e. "lmden korkuyorum," deyiverdi. Sanki ba!ka !eylerdenszediyordu ; zerinde utantan ok fke vard; hakszl"a u"ram! birinin fkesi. "Sende yok mu bu bandan, emin misin, karsana stn!" steleyince, ykanmaktan nefret eden ocuk gibi gmle"imi kardm. Oda scakt, pencere kapalyd, ama bir yerden serin bir esinti geldi; bilmiyorum, belki de beni rperten aynann so"uklu"uydu. Grntmden utand"m iin bir adm attm, erevenin d!na ktm. Bu sefer, aynada benim gvdeme ba!n yakla!tran Hoca'nn yzn yandan gryordum; benimkine benzedi"ini herkesin syledi"i o kocaman kafa gvdeme do"ru e"ilmi!ti. Ruhumu zehirlemek iin, diye d!ndm birden; oysa tam tersini

yapyorum, ben ona "retiyorum diye, yllardr gururlanyordum ben. Aklma gelmesi bile glnt, ama lmbann !"nda arszla!an o sakall kafann kanm emmek zere oldu"unu d!ndm bir an! Demek ki, ocuklu"umda dinledi"im o korkulu hikyeleri severmi!im. Byle d!nrken,parmaklann karnmda hissettim; kamak istiyordum, kafasna bir !ey vurmak istiyordum. "Yok sende," dedi. Arkamageip , koltuk altlarm, boynumu, kulaklarmn arkasn da incelemi!ti. "Burada da yok, bcek seni srmam!." Eliniomuzuma koyarak yanma geti. Dertle!ti"i bir ocukluk arkada!ydm sanki. Parmaklaryla ensemi iki yanndan sk!trd, beni ekti. "Gel birlikte aynaya bakalm." Baktm ve lmbann i" !" altnda, bir daha grdm ne kadar ok benze!ti"imizi. Sadk Pa!a'nn kapsnda beklerken onu ilk grd"mde de bu duyguya kaplm!tm, hatrladm. O zaman, olmam gereken birini grm!tm; !imdiyse, onun da benim gibi biri olmas gerekti"ini d!nyordum. #kimiz birmi!iz! $imdi, bu bana ok ak bir gerekmi! gibi geliyordu. Elim kolum ba"lanm!, tutulup kalm!tm sanki. Kurtulmak iin bir hareket yaptm, sanki benim, ben oldu"umu anlamak iin: Aceleyle elimi salarmn iinde gezdirdim. Ama, o da yapyordu ayn !eyi, stelik ustalkla, aynann iindeki simetriyi hi bozmadan. Bak!m da taklit ediyordu, kafamn duru!unu, aynada grmeye katlanamad"n, ama korkunun merakyla gzm alamad"m deh!etimi de tekrarlyordu: Arkada!nn szlerini ve hareketlerini taklit ederek onu sinirlendiren bir ocuk gibi ne!elendi sonra. Ba"rd! Birlikte lecekmi!iz! Ne sama, diye d!ndm. Ama korktum da. Onunla geirdi"im gecelerin en korkuncuydu. Sonra, vebadan ba!tan beri korktu "unu ileri srd, her !eyi beni denemek iin yapyormu!, Sadk Pa!a'nn celltlar beni ldrmek iin gtrdklerinde de yleymi!, ba!kalar bizi birbirimize benzetirken de: Ruhumu ele geirdi"ini syledi sonra; tpk, az nce hareketlerimi taklit ederken yapt" gibi, artk ne d!nyorsam o biliyormu!, ne biliyorsam o d!nyormu!! Sonra, o an ne d!nd"m sordu bana, aklmda ondan ba!ka bir !ey yoktu, hibir !ey d!nmedi"imi syledim, ama beni dinlemiyordu, "renmek iin de"il, yalnzca korkutmak iin konu!uyordu nk, kendi korkusuyla oynamak iin, o korkudan ben de paym alaym diye. Yalnzl"n hissettike ktlk yapmak istedi"ini seziyordum; elini yzlerimizin zerinde gezdirirken, o tuhaf benzerli"in bysyle beni deh!ete d!rmek isterken ve benden ok kendisi heyecanlanp co!arken, ktlk etmek istedi"ini d!nyordum: Ktl" bir anda yapmaya gnl bir trl raz olmad" iin de, ensemi sk!trarak aynann kar!snda beni tutuyor, diyordum, ama bsbtn sama ve aresiz bulmuyordum onu: Haklyd, sylediklerini ve yaptklarn ben de sylemek ve yapmak istiyordum, benden nce davranp vebann ve aynann iindeki korkuyla oynayabildi"i iin onu kskanyordum. Ama o kadar korkmama, kendime ili! kin dahanceden d!nmedi"im !eyleri sezdi"imi d!nmeme ra"men, bu oyun duygusundan da kurtulamadm bir trl. Ensemi skan parmaklar gev!emi!ti, ama aynann kar!sndan ekilmiyordum. "Senin gibi oldum ben," dedi sonra Hoca. "Nasl korktu"unu biliyorum artk. Ben sen oldum!" Anladm dedi"ini, ama bugn yarsnn do"rulu"undan ku!kum olmayan bu kehneti sama ve ocuksu bulmaya al!tm. Dnyay benim gibi grebildi"ini ileri srd; "onlar" diyordu gene, "onlar" nasl d!nyor, duyuyor en sonunda anlyormu! !imdi. Bak!n aynann d!na ta!rarak lmbann aydnlatt" yar karanlk masaya, bardaklar, sandalyelere, nesnelere bakp konu!tu biraz. Sonra, daha nce gremedi"i iin syleyemedi"i !eyleri, !imdi syleyebildi"ini ileri srd, ama yanld"n d!nyordum ben: Kelimeler de aynyd, nesneler de. Yeni olan tek !ey korkusuydu. O da de "il; korkuyu ya!ama

biimi; ama nasl bir !ey oldu"unu !imdi de aka yazamayaca"m bu biimin de, aynann kar!snda taknd" bir !ey, yeni bir oyun oldu"unu d!nyordum. Sanki, kendi iste"i d!nda, bu oyunu da bir yana brakarak, dnpdnp o krmz bana akl taklyordu ve bcek mi, veba m oldu"unu soruyordu. Bir ara, her !eye benim kald"m yerden devam etmek istedi"ini syledi. Hl yar plaktk ve aynann kar!sndan ekilmemi!tik. O benim yerimegeecekmi! , ben de onun, kyafetlerimizi de"i!tirmemiz ve o sakaln keserken benimkoyvermem yeterliymi! bunun iin. Bu d!nce, aynadaki benzerli"imizi daha da korkun yapt, sinirlerim iyice gerildi, dinledim: O zaman, ben onu azat edecekmi!im: Benim yerime geen onun, lkeme dnnce yapacaklarn keyifle anlatt. ocuklu"um ve genli"im konusunda ona anlattklarmn hepsini, en kk ayrntsna kadar aklnda tuttu"unu, o ayrntlardan, kendine gre, tuhaf ve gerekd! bir d!sel lke kurdu"unu grerek !a!tm. Hayatm kendi denetimimden km! da, onun elinde ba!ka yerlere srkleniyor, benim de, ba!ma gelenleri rya grr gibi uzaktan seyretmekten ba!ka, elimden bir i! gelmiyordu sanki. Ama, ben olarak lkeme yapaca" yolculu"un ve orada ya!ayaca" hayatn gln bir tuhafl" ve safl" vard ki, beni ona bsbtn inanmaktan alkoyuyordu. Bir yandan da d!sel ayrntlardaki tutarll"a da !a!yordum: Bunlar da olabilirmi! demek geliyordu iimden, byle de ya!ayabilirmi!im demek. O zaman, Hoca'nn hayatna ili!kin daha derin bir !eyi ilk defa sezdi "imi anladm, ama bunun ne oldu"unu syleyebilecek gibi de"ildim. Yalnzca, yllardr zlemle d!nd"m eski dnyamda yaptklarm !a!knlkla dinleyerek, vebann korkusunu unuttum. Ama bu ok srmedi. Hoca, bu sefer, onun yerine geince benim ne yapaca"m sylememi istedi. Benze!medi"imize ve bann bcek sr" oldu"una inanmaya al!arak o tuhaf durumda dikilmek sinirlerimi o kadar bozmu!tu ki, hibir !ey gelmedi aklma. steleyince, bir zamanlar, lkeme dnnce anlarm yazmay kurdu"umu hatrladm, syledim: O zaman, belki bir gn, ba!ndan geenleri iyi bir hikye yapp yazann dedi"imde, tiksintiyle kmsedi beni. Onun beni tand" kadar, ben onu tanmyormu!um ki hi! Beni itip aynann kar!sna tek ba!na geti: Yerime geince benim ba!ma gelecekleri o syleyecekmi!! nce bann veba hyarc" oldu"unu syledi; lecekmi!im. Sonra, lmden nce nasl aclar iinde kvranaca"m anlatt; !imdiye kadar farkna varmad"m iin hazrlksz oldu"um korku, lmden de betermi!. Hastal"n aclaryla nasl bo"u!aca"m sylerken Hoca aynann kar!sndan ekilmi!ti; az sonra, bakt"mda, yere serili da"nk yata"na uzanm!, ekece"im aclar ve a"rlar anlatyordu. Eli karnnn zerindeydi, sanki anlatt" o a"rnn da zerinde, diye d!ndm. Tam o srada, seslendi, korkuyla yanna gittim ve pi!man oldum hemen; elini gene bana srmeye kalk!m!t. Nedense, artk onun yalnzca bir bcek sr" oldu"unu d!nyordum, ama, gene de korkuyordum. Btn gece byle srd. Hastal" ve korkusunu bana bula!trmaya al!rken benim o, onun da ben oldu"umu tekrarlayp durdu. Kendi d!na kp kendisini seyretmenin zevkini alyor da ondan, diye d!nyordum, ryadan uyanmak isteyen biri gibi kendi kendime tekrarlyordum: Oyun oynuyor; nk kendi de sylyordu bu "oyun" szc"n, ama te yandan da a"ra"r terliyordu; scak bir odada bo"ucu szlerinin korkusuyla bunalan biri gibi de"il, gvdesinde sakatlk olan hasta biri gibi. Gne! do"arken yldzlardan ve lmdenszediyordu , uydurma kehnetlerinden, Padi!ah'n aptall"ndan, dahas nankrl"nden, kendi sevgili aptallarndan, "bizlerden" ve "onlardan", bir ba!kas olmak istedi"inden! Artk dinlemiyordum, baheye ktm. Nedense aklma, lmszlk zerine eski bir kitapta okudu"um d!nceler taklm!t. Ihlamur a"alarnn iinde terek hzla

yer de"i!tiren serelerden ba!ka d!arda hibir hareket yoktu. $a!rtc bir durgunluk! #stanbul'daki teki odalar ve veballar d!ndm. Hoca'nnki vebaysa, lene kadar byle srecekti, de"ilse, o krmz!i!ik kaybolana kadar, diye d!ndm. Bu evde daha fazla kalamayaca"m seziyordum artk. Eve girerken nereye kaabilece"im, nerede gizlenece"im aklmda hi yoktu. Hoca'dan, vebadan uzak bir yer d!lyordum. Birka para elbisemi bir torbaya sk!trrken, bu yerin, yakalanmadan kaabilece"im kadar yakn olmas gerekti"ini biliyordum, o kadar.

Zamannda, Hoca'dan ufak tefek alarak biraz para biriktirmi!tim, oradan buradan kazandklarm da vard. Evden kmadan nce onlar saklad"m yerden, artk hi okumad" kitaplarn durdu"u sandktaki orabmdan aldm. Meraka kapld"m iin Hoca'nn odasna gittim sonra, lmba yanyordu, ter iinde uyuyakalm!t. Hibir zaman btnyle inanamad"m o sihirli benzerlikle beni btn gece korkutan aynann kkl"ne !a!tm. Hibir !eye dokunmadan aceleacele evden ktm, mahallenin bo! sokaklarnda yrrken hafif bir rzgr esti, iimden ellerimi ykamak geliyordu, nereye gidece"imi biliyordum, memnundum. Sabah sessizli"inde sokaklarda yrmek, denize do"ru yoku!lardan inmek, e!melerde ellerimi ykamak, Hali'i seyretmek ho!uma gitti. Heybeliada'y ilk, oradan #stanbul'a inmi! gen bir rahipten duymu!tum;Galata'da kar!la!t"mzda bana co!kuyla adalarn gzelli"ini anlatm!t. Aklmda yer etmi! olmal ki, mahalleden karken biliyordum oraya gidece"imi. Konu!tu"um sandalclar ve balklar beni adaya gtrmek iin korkun paralar istediler, canm skld, kaak oldu"umu anladlar, diye d!nyordum, Hocann pe!imden yollayaca" adamlara da yerimi syleyeceklerdir! Sonradan bunun, vebadan korktuklar iin kmsedikleri Hristiyanlara verdikleri bir gzda" oldu"una karar verdim. Fazla dikkati ekmemek iin, konu!tu"um ikinci kaykyla anla!tm. Gl kuvvetli bir adam de"ildi, kreklere aslaca"na konu!uyor, vebann hangi sularn cezas oldu"unu anlatyordu. Vebadan kamak iin adaya s"nmann para etmeyece"ini de ekledi. Konu!urken onun da benim kadar korktu"unu anladm. Yol alt saat srd. Adada mutlu gnler geirdi"imi sonralar d!ndm. Az bir paraya, kimsesiz bir Rum balknn evinde kalyordum, ortalkta grnmemeye al!rdm, huzursuzdum. Kimi zaman, Hoca'nn ld"n d!nrdm, kimi zaman da pe!ime takaca" adamlar. Benim gibi vebadan kaan ok Hristiyan vard adalarda, ama onlara grnmek istemezdim. Sabahlar balkyla birlikte denize alyor, ak!amst dnyordum. Bir ara zpknla stakoz ve

pavurya avna merak sardm. Hava bal"a klmayacak kadar ktyse adann evresinde yrrdm, manastrn ba"na girip asmalarn altnda tatltatl uyudu"um olurdu. Bir de incir a"acna yaslanm! ardak vard, havann ak oldu"u gnlerde,taaAyasofya gzkrd oradan, altna oturur, #stanbul'a bakarak saatlerce hayl grrdm. Bir seferinde, ryamda adaya gelirken sandala e!lik eden yunuslarla birlikte Hoca'y grm!tm, onlarla dosttu, beni soruyordu, pe!ime d!m!t demek; ba!ka seferindeyse annemle birlikteydiler, beni ayplyorlard, neden ge kald"m soruyorlard. Yzme vuran gne!in teriyle uyandktan sonra, bu ryalara yeniden dnmek ister, dnemeyince kendimi zorlayarak d!nrdm: Hoca'nn ld"n d!nrdmbazan ,terketti"im bo! evin iindeki ly, cesedi kaldrmaya gelenleri, kimsesiz cenazenin sessizli"ini: sonra kehnetlerini d!nrdm, ne!eyle uydurdu"u o e"lenceli !eyleri ve nefret ve fkeyle uydurduklarn da; Padi!ah' da, Padi!ah'n hayvanlarn da; zpknm srtlarndan sokup karnlarndan kard"m#stakozlarla pavuryalar, bu gndz d!lerine kskalarn a"ra"r oynatarak e!lik ederlerdi. Yava!yava! lkeme kaabilece"ime kendimi #nandrmaya al!yordum. Bunun iin, adann kaps bacas ak evlerinden para almam yeterliydi; ama daha nce Hoca'y unutmam !artt. Durupdurup ba!ma gelenlerin bysne, anlarn ekicili"ine kaplyordum nk: Bana o kadar benzeyen bir insana lmeterkettim diye neredeyse kendimi sulayacaktm. $imdiki gibi onu tutkuyla zlyordum; bana gerekten anlarmdaki kadar benziyor muydu, yoksa kendimi aldatyor muydum; sonra, bu on bir ylda bir kere olsun yzne doyadoya bakmad"ma karar veriyordum; oysa ok yapm!tm bu i!i. #imden #stanbul'a yeti!ip cesedine son bir kere daha bakmak bile geldi. zgrle!ebilmek iin aramzdaki benzerli"in yanl! hatrlanan bir an, unutulmas gereken tatsz bir yanlsama oldu"una kendimi inandrmam, buna al!mam gerekti"ine karar verdim. #yi ki al!amam!m. Bir gn Hoca'y kar!mda grverdim nk! Balknn arka bahesinde uzanm!, kapal gzlerimi gne!e evirmi!, hayl kuruyordum, glgesini, hissettim, kar!mdayd glmsyordu, oyunu kazanm! biri gibi de"il sanki beni sevdi"i iin! Ola"anst bir gven vard zerimde, beni korkutacak kadar. Belki de gizliden gizliye bunu bekliyormu!um: nk hemen tembel klenin, boyun e"en u!a"n sululuk duygusuna brnverdim. knm hazrlarken Hoca'dan nefret edece"ime kendimi hor gryordum. Balkya olan borcumu da o dedi. Yanna iki adam alm!, ift krekle gelmi!ler, abuk dndk. Hava kararmadan evdeydik, ev kokusunu zlemi!im. Ayna da duvardan indirilmi!ti. Ertesi sabah, Hoca beni kar!sna alp syledi: Suum ok a"rm!, yalnz kat"m iin de"il, bir bcek sr"n veba hyarc" sanp onu lm yata"nda brakt"m iin de beni cezalandrmaya can atyormu!, ama !imdi vakti de"ilmi!. Anlatt: Padi!ah, bir hafta nce, en sonunda, Hoca'y a"rm!, buvebann ne zaman bitece"ini, daha ka can alaca"n, kendi hayatnn tehlikede olup olmad"n sormu!. ok heyecanlanan Hoca, hazrlksz oldu"u iin yuvarlak cevaplar vermi!, yldzlarla al!mas gerekti"ini syleyerek vakit istemi!. Etekleri zil alarak eve dnm!, Padi!ah'n merakn nasl ynlendirmesi gerekti"ini kestiremiyormu!. Bylece beni getirmeye karar vermi!. Adada oldu"umu oktan beri biliyormu!; ben katktan sonra bir so"uk algnl" geirmi!, gn sonra pe!ime d!m!, balklarn orada izime rastlam!, kesenin a"zn biraz anca geveze kayk beniHeybeli'ye gtrd"n sylemi!. Hoca, adalardan ba! ka bir yere kaamayaca"m bildi"i iin arkamdan gelmemi!. Padi!ahla kurdu"u bu son ili!kinin hayatnn en nemli frsat

oldu"unu syleyince ona hak verdim. Benim bilgime ihtiyac oldu"unu da aka syledi. Hemen al!maya ba!ladk. Hoca'da ne istedi"ini bilen insanlarn kararl" vard, onda daha nce pek grmedi"im bu kesinlik duygusu ho!uma gidiyordu. Ertesi gn gene a"rlaca"n bildi"imiz iin vakit kazanmaya karar verdik. zerinde hemen anla!t"mz ilke, ok fazla bilgi vermemek, ama verdi"imizi hemen do"rulatmakt. Sevdi"im o akl keskinli"i Hoca'y, "kehnet bir !eytanlktr, ama aptallklar etkilemekte gzelgzel kullanlabilir" gr!ne getirmi!ti hemen. Anlattklarm dinlerken Hoca, vebann ancak sa"lk nlemleriyle geriletilebilecek bir felket oldu"unu do"rular gzkyordu. O da benim gibi, Allah'n felketle olan ili!kisini inkr etmiyordu, ama dolaylyd bu ili!ki; bu yzden, biz lmller de, paalar svayp felkete kar! bir !eyler yapabilirdik ve bu, Allah'n gururunu hi incitmezdi. Hazreti mer de,Ebubeyde'yi , ordusunu vebadan korumak iin, Suriye'den Medine'ye a"rmam! myd? Hoca, Padi!ah' korumak iin, ba!kalaryla ili!kisini en aza indirmesini isteyecekti. Bu nlemleri almaya zorlamak iin Padi!ah'n yre"ine lm korkusu salmak aklmzdangemedi de"il, ama tehlikeliydi bu; Sultan !iirsel bir lm tasviriyle korkutulabilecek kadar yalnz kalmyordu; Hoca'nn gevezeliklerinden etkilense bile, evresinde korkusunu ap yenebilece"i bir aptal kalabal" vard; sonra, bu yzsz aptallar, her an, Hoca'y dinsizlikle sulayabilirlerdi. Bu yzden benim edeb bilgime dayanarak bir hikye uydurduk. Hocann gzn en ok korkutan !eyse, vebann ne zaman bitece"ini kestirmekti. Gnlk lmrakkamlar zerinde al!mamz gerekti"ini seziyordum; bunu Hoca'ya syledi"imde ok etkilenmedi, bu konuda saylar elde edebilmek iin Padi!ah'tan yardm isteyecekti, ama bu da ba!ka bir hikyeyle maskelenecekti. Matemati"e o kadar ok inanmam, ama elimiz kolumuz da ba"lyd. Ertesi sabah o saraya gitti, ben de !ehrin ve vebann iine. Eskisi gibi gene korkuyordum vebadan, ama hareketin ve hayatn !iddeti, dnyay biraz olsun ele geirmek iste"i ba!m dndrm!t. Rzgrl serin bir yaz gnyd; lenlerin ve llerin arasnda gezinirken yllardr hayat bu kadar sevemedi"imi d!ndm. Cami avlularna giriyor, bir k"da tabut saysn yazyor, sonra, mahallede gezinerek grdklerimle l says arasnda bir ili!ki kurmaya al!yordum: Btn evleri, insanlar, kalabal", ne!eyi ve kederi ve sevinci anlamlandrmak kolay de"ildi. stelik tuhaf bir alkla gzm yalnzca ayrntlara taklyordu, ba!kalarnn hayatlarna, bir ev iinde kendi yaknlklarn ve karde!liklerini ya!a yan insanlarn mutluluklarna, aresizliklerine, kaytszlklarna. "leye do"ru, kalabal"n ve llerin sarho!lu"uyla kar! kyya,Galata'ya getim, tersane evresindeki i!i kahvelerinde gezindim, ekineekine ttn itim, srf anlama tutkusuyla bir a!evinde yemek yedim, pazarlara, dkknlara girdim. Her !eyi tekerteker kafama kazmak istiyordum ki, bir sonu karabileyim. Ak!am karanl"ndan sonra, yorgun argn eve dndm, saraydan gelen Hoca'y dinledim. #!ler yolunda gitmi!. Uydurdu"umuz hikye Padi!ah'n iine i!lemi!. Vebann, tpk !eytan gibi, insan kl"na brnp onu kandrmak isteyece"ine Padi!ah'n akl yatm!; her yabancnn sarayasokulmamasa karar vermi!; giri! k!lar sk bir denetim altna alnm! Vebann ne zaman ve nasl bitece"i soruldu"unda Hoca yle bir dil dkm! ki, Padi!ah !ehrin iinde sarho! gibi gezinen Azrail'i gzlerinin nnde canlandrabildi"ini korkuyla sylemi! gzne kestirdi"ini elinden tutup ekiyormu!. Hemen tel!la dzeltmi! Hoca, Azrail de"il, insan lme ayartan

$eytanm! o. Hem de sarho! de"il, ok kurnazm!. Hoca, tasarlad"mz gibi, $eytanla sava!mak gerekti"ini de belirtmi!. Vebann ne zaman !ehri rahat brakaca"n anlamak iin nerelerde gezindi"ini grmek gerekiyormu!. evresindekilerden, vebayla u"ra!mann Allah'a kar! gelmek oldu"unu syleyenler km!sa da, aldrmam! Padi!ah; sonra, bir de hayvanlarn sormu!; !ahinlerine, do"anlarna, aslanlarna, maymunlarna veba !eytan ili!ir miymi!? Hoca hemen, !eytann insanlara insan kl"nda, hayvanlara da fare kl"nda geldi"ini sylemi!. Sultan vebann u"ramad" uzak bir !ehirden be! yz kedi getirilmesini, Hoca'ya da, istedi"i kadar adam verilmesini buyurmu!. Emrimize verilen on iki ki!iyi hemen #stanbul'un drt bir yanna da"ttk, mahallemahalle dola!yor, grdklerini ve l saysn bize bildiriyorlard. Masamzn zerine, benim ba!ka kitaplardan dzelterek izdi"im kaba bir #stanbul haritas yaym!tk. Geceleri, vebann nerelerde gezindi"ini haritann zerine korku ve keyifle i!aretler, Sultan'a sylememiz gerekenleri tasarlardk. Ba!ta iyimser de"ildik pek. Veba !ehirde kurnaz bir !eytan gibi de "il, amasz bir serseri gibi geziniyordu. Bir gn Aksaray'dan krk can alyor, sonra oray rahat brakp teki gn Fatih'e u"ruyor, derken, kar! kyda, Tophane'de, Cihangir'de gezindi"i anla!lyor, ertesi gn de bir bakyorduk, oralara da pek az u"ram!, Zeyrek'e gitmi!, Hali'e bakan bizim mahallemizin iine girip yirmi ki!iyi ldrvermi!. l saylarndan da bir !ey karamyorduk; bir gn be! yz ki!i gidiyordu, ertesi gn yz. Veba'nn kurbann nerede ldrd"ne de"il, ilk nerede yakalayp iine girdi"ine bakmamz gerekti"ini anlad"mzda, ok vakit gemi!ti, Padi!ah, gene Hoca'y a"ryordu. D!ndk ta!ndk, Hoca, Padi!ah'a, vebann kalabalk ar! yerlerinde, insanlarn birbirlerini kazklad" pazarlarda, kucak kuca"a oturup dedikodu yaptklar kahvelerde gezindi"ini sylesin, dedik. Gitti, ak!am geldi. Sylemi!. Padi!ah da, "ne yapalm?" demi!. Hoca, ar! pazarn, !ehir iindeki gidi! geli!in sopa zoruyla kstlanmasn sylemi!: Sultan'n evresindeki o ukallar hemen kar! km!lar tabii: $ehir nasl beslenecekmi!, ticaret durursa hayat da dururmu!, vebann insan kl"nda gezindi"i, i!itenlerin dn patlatrm!, kyametin geldi"ine inanp gemi azya alanlar karm!; sonra, kimse iinde veba !eytannn gezindi"i bir mahallede sk!p hapis kalmak da istemezmi!, isyan karm!. "Haklydlar," dedi Hoca. Bu srada, bir aptal da halk bu kadar skacak adam nereden bulaca"n sordu"unda, Padi!ah fkelenmi!; gcnden !pheye d!enleri cezalandraca"n syleyerek korkutmu! herkesi. Bu fkeyle de, Hocann dediklerinin yaplmasn buyurmu!, ama evresine dan!may da unutmam!.Mneccimba! Stk Efendi, Hoca'ya di! biledi "i iin, vebann #stanbul'u ne zamanterkedece"ini hal syleyemedi"ini hatrlatm!. Sultan'n ona hak vermesinden korkan Hoca, gelecek geli!inde takvimi getirece "ini sylemi!. Masann zerindeki haritay i!aretler verakkamlarla doldurmu!tuk ama, vebann hangi akla uyarak !ehirde gezindi"ini karamyorduk bir trl. Bu arada, Padi!ah yasa" da uyguland ve gnden de fazla srd. ar! giri!lerini, ana caddeleri, sandal iskelelerini kesen yenieriler gelip geeni sk!trp: "Kimsin? Nereye gidiyorsun? Neden gidiyorsun?" diye sorguya ba!lam!lar. rkek, !a!kn yolcular, bo!bo! gezinenleri gerisin geriye evlerine yollam!lar ki, veba onlar kandrmasn.Kapalar!da , Unkapan'nda hayatn yava!lad"n "rendi"imizde son bir aydr toplad"mz lm rakamlarn k"tlara yazm!, duvara asm!, d!nyorduk. Hoca'ya gre, vebann bir mant"a gre hareket etmesini bo!una bekliyorduk, kelleyi kurtarmak iin bir !eyler uydurup Padi!ah' oyalamalydk.

#zin k"d usul de bu srada kt. Yenieri A"as ticaret durmasn ve !ehir beslensin diye gerekli grdklerine izin k"tlar da"tyormu!. Bundan ok para kazand"n ve haraca ba"lanmak istemeyen kk esnafn da isyan hazrl"na giri!ti"ini "rendi"imizde, ben, ilk defa lm rakamlarnda bir mantk sezmeye ba!lam!tm.Ba!vezirKprl'nn esnafla birlik olup kuraca" dzenleri anlatan Hoca'ya syledim bunu, vebann yava!yava! kenar mahallelerden, yoksul semtlerinden ekildi"ine onu inandrmaya al!tm. Anlattklarma pek akl yatmad, ama takvimi hazrlama i!ini bana brakt. Padi!ah' oyalamak iin hibir anlam olmayan ve okuduktan sonra kimsenin hibir sonu karamayaca" bir hikye yazd"n syledi. Ba!ka bir zaman sordu: Verece "i okumaya da dinleme zevkinden ba!ka hibir sonucu ve anlam olmayan bir hikye uydurabilir miydi insan? "Mzik gibi mi?" deyiverdim, !a!rd Hoca. Sonra, iyi birhikyenin ba! masal gibi ocuksu olmal, diye d!ndk, ortas korkulu rya gibi korkutucu, sonu da ayrlkla biten bir a!k hikyesi gibi ackl olmalyd. Saraya gitmesinden nceki gece oturmu!, ne!eyle gevezelik ediyor, tel!la al!yorduk. Yan odada Hoca'nn hal sonunu getiremedi"i hikyesinin ba! ksmlarn temize eken dostumuz solak hattat vard. Sabaha do"ru ben, elimdeki kstl rakamlarla, gnlerdir kurmaya al!t"m denklemlerden, vebann en son kurbanlarn ar! yerlerinden alp, yirmi gn sonra !ehriterkedece"i sonucunu karm!tm. Hoca, bu sonucu neye dayandrd"m sormad, yalnzca kurtulu! gnnn fazla uzak. oldu"unu syleyip, takvimi iki haftaya gre yeniden dzenlememi ve sreyi de ba!ka rakamlarla gizlememi istedi. O kadar iyimser de "ildim, ama dedi"ini yaptm. Hoca, hemen orackta takvimin baz tarihlerine msralar dzp, i!ini bitirmekte olan hattatn eline tutu!turdu; benden de msralarnn bazlarn resimlememi istedi. "leye do"ru, ebrulu, mavi bir kapakla alelacele ciltlettirdi"i risaleyi yanna alp giderken ne!esizdi, skntlyd, korkuyordu. Bana, takvimden ok, hikyesine tk!tk! doldurdu"u o pelikan ku!larna, kanatl bo"alara, krmz karncalara ve konu!an maymunlara gvendi"ini syledi. Ak!am dnd"nde heyecan iindeydi, kehnetinin do"rulu"unu Padi!ah'a btnyle kabul ettirebildi"i o hafta boyunca srd bu heyecan: Ba!langta, "Her !ey olabilir," diyordu, ilk gn hi umutlu de"ildi; gzel sesli gen bir o"lana okutturulan hikyelerini dinlerken, Padi!ah'n evresinde toplanan kalabalktan glenler bile km!; besbelli, Hoca'y kmsemek, Sultan'n gznden d!rmek iin kendilerini zorlayarak yapm!lar bunu, ama Padi!ah, onlar susturup azarlam!; yalnzca, vebann iki hafta sonra bitece"ini hangi belirtilere dayandrd"n sormu!. Hoca da, her !eyin kimsenin anlamad"hikyenin iinde oldu"unu sylemi!. Sonra, kendini Padi!ah'a ho! gstermek iin, Trabzon'dan gemilerle getirilen ve yalnzca i avlular de"il, odalar da kprkpr dolduran renkrenk kedilere sevgi gstermi!. #kinci gn geldi"inde, sarayn ikiye ayrld"n syledi: AralarndaBa!mneccim Stk Efendi'nin de bulundu"u bir takm, !ehirdeki btn nlemlerin kaldrlmasn isterken; Hocayla birlikte di"erleri, "$ehre nefes aldrmayalm ki, iinde gezinen veba !eytan da alamasn," diyorlarm!. Ben, gnbegn lm rakamlarnn d!mesine bakarak umutlanyordum ama, Hoca hl heyecan iindeydi, ilk takmn,Kprl'yle anla!p bir isyan hazrl"na giri!ti"i syleniyormu!; maksatlar vebay nlemek de"il, d!manlarndan kurtulmakm!. Birinci haftann sonunda lm saysnda gzle grlr bir d!! vard, ama hastal"n bir hafta sonra bitmeyece"i de benim hesaplarma gre ortaya km!t. Hazrlad"m takvimi de"i!tirdi"i iin Hoca'ya syleniyordum, ama o umutlanm!t artk; heyecanlaBa!vezir hakknda

sylenenlerin arkasnn gelmedi"ini anlatt. Bunun zerine, onlar da,Kprl'nn kendileriyle birlik oldu"unu yaym!lar. Btn bu dolaplardan iyice ylan Padi!ah ise, huzuru kedilerinde aryormu!. #kinci hafta biterken, !ehir vebadan ok, alnan nlemlerden bo"uluyordu; her geen gn daha az insan lyordu, ama bunu bizim gibi i!lerin farknda olanlar biliyordu yalnzca. Alk sylentileri km!t, #stanbul terkedilmi! korkun bir !ehir gibiydi; mahalleden d!ar kmad"m iin, bana Hoca anlatyordu: Btn o kapal pencerelerin ve avlu kaplarnn arkasnda vebayla bo"u!an insanlarn aresizli"ini ve vebadan ve lmden ba!ka bir !ey bekledi"ini insan hissediyormu!. Sarayda da hissediliyormu! bu beklenti, yere bir fincan d!t m, birisi.grltyle ksrd m, birden fsrfsr konu!an ve Sultan bugn bakalm ne karar verecek, diyerek bekleyen o ukal kalabal"nn d patlyormu!, ama bir !ey olsun da, ne olursa olsun, diyen aresizler gibi de, hemen heyecanlanveriyorlarm!. Hoca da kaplyordu bu heyecana; Sultan'a vebann yava!yava! geriledi"ini, kehnetlerinin do"ru kt"n anlatmaya al!m!, ama ok fazla etkileyememi! onu, sonunda, gene hayvanlardanszetmek zorunda kalm!. #ki gn sonra, camilerde yaplan bir saymdan hastal"n iyice geriledi"i sonucunu karm!t, ama o cuma gn Hoca'nn sevinci bundan de"ildi: Umutsuzlu"a kaplan kk esnaftan birtakm, yollar tutan yenierilerle at!maya giri!mi!, alnan nlemlerden huzursuz olan ba!ka bir ksm yenieriyi, mahalle camilerinde vaaz veren bir iki aptal imam, ya"ma heveslisi baz serserileri, i!siz gszleri yanlarna ekmi!ler, vebann Allah'n i!i oldu"unu, ona kar!lmamas gerekti"ini sylyorlarm!, ama olaylar bymeden hemen bastrlm!. $eyhlislmdan fetva alnnca, belki de olaylar oldu"undan daha byk gstermek iin, yirmi ki!i hemen ldrlm!. Hoca hayatndan ok memnundu. Ertesi ak!am zaferini iln etti. Artk sarayda, nlemlerin kaldrlmasndanszedemiyormu! kimseYenieria"as davet edildi"inde isyanclarn saraydaki yanda!larndan daszetmi! ; Sultan fkelenmi!; d!manlklaryla Hoca'ya zor gnler ya!atan o takm da il yavrusu gibi da"lm!. Bir zamanlar, onlardan yana oldu"u sylenenKprl'nn , isyanclara kar! sert nlemler alaca" syleniyormu!. Sultan' bu yolda kendisinin de etkiledi"ini Hoca keyifle syledi. #syan bastranlar da, Sultan' ikna etmek iin vebann geriledi"ini anlatyorlarm!. stelik, do"ruydu da bu sz. Padi!ah, Hoca'ya,!imdiya kadar hi sylemedi"i vg szlerini sylemi!; Afrika'dan getirtti"i maymunlarn gstermek iin, yaptrtt" kafesin yanna gtrm! onu. Pislikleri ve edepsizlikleri Hoca'y tiksindiren maymunlar seyrederlerken, Padi!ah, onlarn papa"anlar gibi konu!ma "renip "renemeyeceklerini sormu!. Sonra, evresindekilere dnerek, artk Hoca'y daha ok yannda grmek istedi"ini, hazrlad" takvimin do"ru kt"n sylemi!. Bir ay sonra, bir cuma gn HocaBa!mneccimdi ; hatt ondan ba!ka bir !eydi de: Sultan veba bitti diye btn !ehrin katld"Ayasofya'daki cuma namazna giderken, Hoca onun birazarkasndaydi ; nlemler kaldrlm!t, Allah'a ve Padi!ah'a !kreden o cvlcvl kalabalk arasnda ben de vardm. Padi!ah atyla nmzden geerken evremdekiler btn gcyle ba"ryordu; sonra kendilerinden getiler, bir iti! kak! oldu, kalabalk dalgaland, yenieriler geri ittiler bizi, bir ara, bir a"ala stme y"lanlarn arasna sk!tm, kalabal"dirsekleyerek kendimi ne att"mda, drt be! adm temde memnun mesut yryen Hoca'ylagzgze geldik. Gzlerini benden kard, sanki beni tanmam!t. O korkun grlt ierisinde birden budalaca bir co!kuya kapldm, Hoca'nn o an beni grmedi"ine inandm, btn gcmle ba"rarak ona seslendim, benim varl"mdan haberdar olsun istiyordum, benifarkederse kalabal"n iinden

sanki ekip kurtaracakt da, ben de, zaferi ve gc ellerinde tutanlarn o mutlu yry!ne katlacaktm! Ama bunu, zaferden bir pay koparmak,ya da yaptklarmn kar!l"n almak iin istemiyordum; iimde bamba!ka bir duygu vard: Ben orada olmalydm, nk ben Hoca'nn kendisiydim! Tpk, sksk grd"m korkulu ryalarda oldu"u gibi, d!ardan grd"m kendimden ayr d!m!tm; kendimi d!ardan gzleyebildi"im iin, demek ki, bir ba!kasydm; kimli"ine brnd"m bu ba!kasnn kim oldu"unu "renmek bileistemyor , nmden beni tanmadan geen kendime korkuyla bakarken, bir an nce katlmak istiyordum ona. Ama, hayvan gibi bir asker btn gcyle beni geriye, kalabal"n iine itti.

Vebadan sonraki haftalar iinde, Hoca yalnzcaMneccimba!l"a getirilmekle kalmad, Sultanla, yllardr umutla bekledi"imizden de sk bir yaknlk kurdu:Ba!vezir , o kk ve ba!arsz isyan hareketinden sonra, Padi!ah'n evresine toplad" o maskaralardan artk kurtulmas gerekti"ini annesine sezdirmi!; esnaf da, yenieriler de, Sultan' bo! laflaryla kt yola eken ukal kalabal"n felketlerin sorumlusu olarak gryorlarm! nk. Bylece,kumpasda parma" oldu"u sylenen eskiMneccimba! Stk Efendi'nin takm, srgn ve grevle saraydan kovuluncaonlann i!i de Hoca'ya kald. Artk her gn, padi!ahn konaklad" saraylardan birine gidiyor, kendisine dzenle vakitayran Padi!ahla konu!uyordu. Eve dnd"nde heyecan ve zafer duygusuyla bana anlatrd: Her sabah, nce Padi!ah'n gece grd" ryay ona yorumluyordu. Devrald" i!ler arasnda belki de en ok bunu seviyordu: Padi!ahn rya grmedi"ini hznle itiraf etti"i bir sabah, ona bir ba!kasnn ryasn yorumlamay nermi!, Sultan da, merakla bu d!nceyi benimseyince, Bostanclar hemen iyi rya gren birini arayp bulup huzura getirmi!ler, bylece, her sabah bir ryann yorumlanmas vazgeilmez bir al!kanlk olmu!tu. Geri kalanvakitde avlularda, iri nar ve erguvan a"alarnn glgeledi"i bahelerde yrrlerken, kimi zaman Bo"az'da sandallarla gezerlerken, tabii ki, Sultan'n sevgili hayvanlarndan, bizim hayli hayvanlarmzdan daszederlerdi . Ama bana co!kuyla anlatt" ba!ka konular da Padi!ah'a ayordu: Bo"azdaki akntlarn nedeni neydi? Karncalarn dzenlihayatlannda "renip anlamaya de"er ne vard? Mknats gcn Allah'tan ba!ka neden alyordu? Yldzlarn !yleya da byle dnmesinin nemi neydi? Gvurlarn hayatnda gvurluklarndan ba!ka bilinmeye de"er bir !ey bulunabilir miydi? Onlar nmze katp kovalayacak bir silh yapmak mmkn myd? Bunlar, Sultan'n ilgiyle dinledi"ini syledikten sonra, heyecanla masann ba!na geer, o silh tasars iin pahal ve iri k"tlara, uzun namlulu toplar, kendi kendini harekete geiren ate!leme mekanizmalar, grn! !eytani hayvanlar andran silh biimleri karalar, beni de masann ba!na a"rp, gerekle!tirme vaktinin ok yakn oldu"unu syledi"i bu hayllerin !iddetine tanklk etmemi isterdi.

Oysa ben, onlar Hoca'yla payla!mak da istiyordum. Belki de bu yzden, aklm hl bize o korkulu karde!lik gnlerimizi ya!atan vebadayd. Veba !eytanndan kurtulduk diyeAyasofya'da hep birlikte !krederek namaz klm!lard, ama hastalk daha !ehri bsbtn brakmam!t. Hoca sabahlar Sultan'n sarayna ko!arken, ben merakla !ehirde gezinir, gdk minareli mahalle camilerinden, kiremitleri yosun tutmu! yoksul mescitlerinden hl kaldrlan cenazelerin saysn tutar, nedenini pek deanlyamad"m bir drtyle, hastal"n !ehri ve bizi brakp gitmemesini isterdim. Hoca bana, padi!ah nasl etkiledi"inden, zaferindenszederken ben ona, hastal"n daha !ehri brakmad"n, nlemler kaldrld" iin de yeniden alevlenebilece"ini anlatyordum. Beni fkeyle susturup zaferini kskand"m sylerdi. Ona hak veriyordum,Mneccimba! olmas, Padi!ahn ona her sabah ryalarn anlatmas, btn o ahmak kalabal" evresinde de"ilken Padi!ah'a kendini dinletebilmesi, on be! yldr bekledi"imiz !eylerdi bunlar, zaferdi; ama onlardan niye yalnzca kendi zaferiymi! gibiszediyordu ? Vebaya kar! nlemleri benim nerdi"imi, pek de do"ru kmayan, ama yleymi! gibi kar!lanan takvimi benim hazrlad"m unutmu! gzkyordu; daha da gcme giden !ey, beni tel! iersinde adadan nasl apar topar getirdi"ini de"il, yalnzca benim oraya nasl gitti"imi hatrlamasyd. Belki de haklyd, belki de duydu"um !eye kskanlk denebilirdi, ama onunfarketmedi"i karde!e bir duyguydu bu. Bunu anlasn diye vebadan nceki gnlerde bir masann iki ucuna, yalnzlk gecelerinin skntsn unutmak isteyen iki bekr erkek gibi nasl oturdu"umuzu hatrlatt"mda, kimi zaman onun, kimi zaman da benim nasl korkulara kapld"mz, ama bu korkulardan ne ok !ey "rendi"imizi, hatta Ada'da tek basmayken o geceleri lesiye zledi"imi hatrlatt"mda, btn bu sylediklerimi, kendisinin hi katlmad" bir oyunda benim su yzne kan sahtekrl"ma ibretle tank olur gibi, kmseyerek dinler, o karde!lik gnlerine geri dnece"imize ili!kin hibir umut ve sz vermezdi bana. Mahallemahalle gezdike gryordum artk: nlemlerin kaldrlmasna ra"men, sanki Hoca'nn zafer dedi"i !eye glge d!rmek istemedi"i iin, veba, yava!yava! !ehirden ekiliyordu.Bazan lmn karanlk korkusu aramzdan ekilip gidiyor diye niye yalnzlk duydu"umu merak ederdim.Bazan Padi!ahn ryalarndan,ya da Hoca'nn ona anlatt" tasarlardan de"il de, gene bunlardanszedelim isterdim: Duvardan indirdi"i korkutucu aynann kar!sna,yanba!mda lm korkusu bile olsa onunla birliktegemeye oktan hazrdm! Ama Hoca uzun zamandr kmsyordu artk beni,ya da kendini yle gsteriyordu; daha da kts, kimi zaman bunu bile yapmaya !endi"ini sanyordum. Onu tekrar o eski mutlu hayatmza ekmek iinbazan , artk yeniden birlikte masann ba!nagememiz gerekti"ini sylerdim. Bu i!te ona rnek olmakiin, bir iki kere, gene, k"tlar doldurmay da denedim; vebann korkusuna, korkunun ye!ertti"i o ktlk yapma iste"ine, yarda kalm! ktlklerime ili!kin abartlm! sayfalarm ona okumaya kalkt"mda beni dinlemedi bile. Belki de, kendi zaferinden ok, benim aresizli"imden ald" bir gle kstaha syledi: Btn o yazlarn samalktan ba!ka bir !ey olmad"nn o gnlerde de farkndaym!, zamannda o oyunlar sonu nereye varacak diyeiskntsndan oynam!, biraz da, beni denemek iin: Vebaya yakaland"n sanp kat"m gn, benim nasl biri oldu"umu anlam! zaten. Suluymu!um! #nsanlar ikiye ayrlyorlarm!; onun gibi hakllar benim gibi sulular.

Zafer sarho!lu "una yormaya al!t"m bu szlerine cevap vermedim. Geri zekm eskisi gibi parlakt, kk gnlk olaylara hiddetlendi"imi grd"mde gerekti"inde fke duymaya hazr oldu"umu da anlardm, ama Hoca'nn kar! saldry a"ran o szlerine duyaca"m tepkiyle, onu nereye srece"imi, nereye sk!traca"m bilmiyordum sanki. Ondan kap Heybeliada'da geirdi"im gnlerde hedefimin bulankla!t"n sezmi!tim. Venedik'e dnsem ne olacakt? Bu on be! ylda annemin ld"ne, ni!anlmn da evlenip oluk ocu"a kar!t"na aklm oktan yatm!t; onlar d!nmek iimden gelmiyordu, ryalarma da gittike seyrekle!erek giriyorlard, stelik kendimi, o ilk yllarda oldu"u gibi, Venedik'te onlarn arasnda de"il, ryalarmda, onlar, #stanbul'da, bizim aramzda gryordum. Venedik'e dnersem, yarda brakt"m bir hayata kald"m yerden devam edemeyece"imi biliyordum. Olsaolsa , ba!ka bir hayata yeniden ba!layabilecektim. Bir zamanlar Trkler ve klelik yllarm zerine yazmay tasarlad"mbiriki kitap d!nda, o hayatn da ayrntlar beni heyecanlandrmyordu artk. BazanHoca'nn bendeki bu yurtsuzluk ve amaszl" sezdi"i, zayfl"m anlad" iin, beni kmsedi"ini d!nrdm,bazan da bunlar bile sezdi"inden ku!kulanrdm. Her gn, Padi!ah'a anlatt" hikyelerinden, ayrntlarn d!ledi"i ve Sultan' mutlaka etkileyece"ini syledi"i o inanlmaz silhn hayallerinden ve zaferinden yle sarho!tu ki, benim neler d!nd"mn belki de farkna bile varmyordu. Kendi kendisiyle dopdolu olan Hocann bu mutlulu"unu gptayla izlerken yakalardm kendimi. Seviyordum onu, abartt" zaferinden ald" o yapmackl co!kuyu, bitip tkenmeyen tasarlarn, Padi!ah' avucunun iine alaca"n sylerken avucunun iine bak!n seviyordum. Byle d!nd"m kendime itiraf bile edemezdim, ama hareketlerini, gnlk davran!larn izlerken, kimi zaman kendimi izliyormu!um gibi bir duyguya kaplrdm. #nsanbazan bir ocu"un, bir gencin davran!larnda kendi ocuklu"u ve genli"ini grr de sevgi ve merakla onu izler: Korkum ve merakm yleydi; beni ensemden tutup, "ben sen oldum," dedi"i sksk aklma geliyordu, ama o gnleri ona hatrlatt"mda Hoca beni susturur,ya Sultan'a o gn inanlmaz silh inanlr klmak iin neler syledi"ini anlatr,ya da o sabah ryasn yorumlarken Padi!ahn akln nasl eldi"ini ayrntlaryla hikye ederdi. Ballandrarak anlatt" bu ba!arlarn parlakl"na ben de inanabileyim isterdim.Bazan hayallerimin snrszl"na kaplp kendimi mutlulukla onun yerine koyup inand"m da olurdu. O zaman, onu ve kendimi, bizi daha ok sever, ho! bir masal dinleyen alk gibi a"zm ak, anlattklarna dalp giderken, gelecekteki o gzel gnlerden ikimizin hedefiymi! gibiszetti"ini sanrdm. Sultan'n ryalarn yorumlarken ona byle katldm! Hoca yirmi bir ya!ndaki Padi!ah', iktidar daha ok sahiplenmeye k!krtmaya karar vermi!ti. Bylece, Padi!ahn ryalarnda sksk grd" drtnala ko!an yalnz atlarn, sahipsiz olduklar iin mutsuz; hain di!leriyle d!manlarnn grtlaklarna saldran kurtlarn da, kendi i!lerini kendileri grdkleri iin mutlu olduklar; a"layan ya!l kadnlarla gzel kr kzlarn ve karanlk ya"murda yapraklarn hzla dken a"alarn onu yardma a"rdklarn; kutsal rmceklerle, gururlu !ahinlerin yalnzl"n erdemlerine i!aret etti "ini ona anlatt. #ktidar sahiplendikten sonra, Sultan bizim bilimimize ilgi duysun istiyorduk; bunun iin kbuslarndan bile yararlandk. Av merakllarnn o"u gibi, uzun ve yorucu av seferlerinin gecelerinde, Padi!ah, avla nann kendisi oldu"unu d!ledi"inde, taht kaybetme korkusuyla, ryasnda, kendi tahtnda kendi ocuklu"unu oturur grd"nde, Hoca ona, tahtnda hep gen kalaca"n, ama hi uyumayan d!manlarmzn tuzaklarndan ancak onlar kadar stn silhlar yaparak kurtulaca"n anlatrd. Dedesi Sultan Murat'n kol gcn kantlamak iin, bir kl vuru!uyla ikiye bld" e!e"in iki yarsnn ko!turarak birbirlerinden

uzakla!tklarn; babaannesi olacak Ksem Sultan denen cadalozun kendisi ve annesini bo"mak iin dirilip rlplak zerine geldi"ini; At Meydan'ndaki nar a"alarnn yerine biten incir a"alarndan incir yerine kanl cesetler sarkt"n; yz kendi yzne benzeyen kt adamlarn onu ellerindeki uval,lara sokup bo"mak iin kovalad"n,ya da skdar'dan denize giren bir kaplumba"aordjusunun srt!lanndaki mumlarn rzgrdan bir trl snmeyen! alevleriyle saraya do"ru yrd"n, Padi!ah d!ledi"inde, biz, onun devlet i!lerini brakt"n, avdan ve hayvanlarndan ba!ka kafasnda bir !ey olmad"n syleyenlerin ne kadar haksz oldu"unu d!' nur, benim sabr ve keyifle bir deftere yazarak snflandrd"m bu ryalar da, bilimin ve yaplmas gereken inanlmaz bir silhn yararlarna yormaya al!rdk. Hoca'ya gre, yava!yava! onu etkiliyorduk, ama ben ba!araca"mza inanmyordum artk. Bir rasathaneya dabilimevi kurmak iin, yeni bir silh yapmak iin ondan sz alp, co!kuyla hayl kurdu"u gecelerin arkasndan, bu konular Sultan'la bir kere olsun ciddiyetle konu!amad" aylargeiyordu . Vebadan bir yl sonra, Kprl lnce, Hoca umutlanmak iin bir bahane daha buldu:Kprl'nn gc ve ki!ili"inden korktu"u iin Sultan kafasndakileri uygulamaktan ekiniyordu, !imdiBa!vezir ld"ne, yerine de babas kadar gl olmayan o"lugeti"ine gre, Padi!ah'tan cesur kararlar beklemenin srasyd. Ondan sonraki yl, bu cesur kararlar beklemekle geirdik. Artk beni !a!rtan !ey, d!leriyle avlar arasnda !a!knla!an Sultan'n hareketsizli"i de"il, Hocann hal umutlarn ona ba"lyabilmesiydi. Btn bu yllar boyunca, umutlarn kaybedip bana benzeyece"i gn bekliyordum ben! Artk, zafer dedi"i !eyden eskisi kadarszedemiyor , vebadan sonraki aylarda duydu"u o co!kuyu duyamyordu geri, ama Sultan' byk bir tasar dedi"i !eye kandrabilece"i gnn haylini de hal canl tutabiliyordu. Her zaman bir bahane buluyordu: #stanbul'u kasp kavuran o byk yangndan hemen sonra, Sultan'n byk tasarlara para dkmesi karde!ini tahta geirmek isteyen d!manlarna frsat verirdi; Padi!ah !imdi bir !ey yapamyordu, nk, ordu Macaristan'a sefere km!t; ertesi yl da Almanlara kar! bir saldryagetikleri iin bekliyorduk; sonra bitirilmesi iin byk paralar harcanan ve Turhan Sultan ve Padi!ah'la birlikte Hocann da sksk gitti"i, Hali kysndaki o Yeni Valide Camii'nin in!as vard daha, benim katlmad"m o bitip tkenmez av seferleri vard sonra. Ben, Hocann avdan dn!n evde beklerken "dn tutmaya al!r, "byk tasar,"ya da "bilim" dedi"i o !ey iin parlak d!nceler arartembeltembel pinekleyerek sayfalar evirirdim. Uygulansa da verece"i sonuca pek aldrmad"m bu tasarlarn haylleri bile beni e"lendirmiyordu artk. Tan!kl"mzn ilk yllarnda astronomi, co"rafya,ya da do"a bilimleri konusunda d!nd"mz !eylerin elle tutulur bi r yan olmad"n Hoca da benim kadar biliyordu; saatler, aralar, modeller bir kenarda unutulup oktan paslanm!t. Her !eyi, onun "bilim," dedi"i bu belirsiz i!i uygulamaya koyaca"mz gne ertelemi!tik; elimizde bizleri ykmdan kurtaracak byk bir tasardan ok bu tasarnn hayli vard. Beni hi kandrmayan bu renksiz hayle inanabilmek ve Hoca'yla beraber olabilmek iin,bazan evirdi"im sayfalara,ya da aklma geli!igzel taklveren d!ncelere onun gzyle bakmaya, kendimi onun yerine koymaya al!rdm. Avdan dn!lerinde, bana zerinde kafa yormam iin brakt", herhangi bir konuda, yeni bir gere"i ortaya karm!, her !eyi de, buna dayanarak de"i!tirebilirmi!iz gibi yapardm: "Denizin ykselip ekilmesinin nedeni ona dklen rmaklarn ssyla ilgilidir," dedi"imde;ya da: "Veba havann iindeki taneciklerle bula!yor, hava de"i!ince ekip gidiyor";ya da: "Byk bir silh yapp uzun namlusu ve tekerlekleriyle herkesi nmze katp kovalamamz mmkndr";ya da: "Dnya gne!in evresinde dnyor, Gne! de Ayn evresinde," dedi"imde

zerindeki tozlu av elbiselerini de"i!tiren Hoca beni sevgiyle glmseten ayn cevab verirdi hep: "Ve bizim ahmaklar bu gere"in farknda bile de"iller!" Sonra, !iddetiyle beni de pe!inden srkleyen bir fke buhranna kaplr, Padi!ah'n bir !a!kn domuzun pe!inden saatlerce at srmesinin,ya da tazlarna yakalatt" tav!ana gzya! dkmesinin samal"ndanszeder , av boyunca szlerinin Sultan'n bir kula"ndan girip tekinden kt"n istemeyeistemeye itiraf eder ve nefretle tekrarlard: Bu ahmaklargereklerin farkna ne zaman varacaklard? Bu kadar aptaln birbirini bulmas bir rastlant myd zorunluluk mu? Niye bu kadar aptaldlar? Bylece, yava!yava! , "bilim" dedi"i !eye, bu sefer onlarn kafalarnn iini anlamak iin, yeniden ba!lamas gerekti"ini seziyordu. Bir masann ba!na oturup, birbirimizden nefret ederek, birbirimize benzedi"imiz o gzel gnleri aklma getirdi"i iin, bu "bilim"e giri!meye ben de hevesliydim, ama ilk deneylerden sonra anladk, artk i!ler eskisi gibi de"ildi. Bir defa, onu nereye, neden srp sk!traca"m bilemedi"im iin stnestne gidemiyordum bir trl. Daha nemlisi, hissediyordum, aclan ve yenilgileri sanki benim aclarm ve yenilgilerimdi. Bir seferinde, inanmad"m halde, buradakilerin aptall"n abartlm! rneklerle ona hatrlattktan, onlar kadar, kendisinin de yenilgiye mahkm oldu"unu sezdirdikten sonra onu gzledim: Geri bana hiddetle kar! kyor, yenilginin bir zorunluluk olmad"n, onlardan nce davranp kendimizi bu i!lere verirsek, szgelimi, !u silh tasarsn gerekle!tirebilirsek zerimizezerimize akarak bizi gerisin geriye iten bu rma"n ak!n, gene, istedi"imiz yne evirebilece"imizi sylyordu, geri tasarlarndan de"il, umutsuzluk zamanlarnda yapt" gibi "tasarlarmzdan"szederek beni de sevindiriyordu, ama yakla!an kanlmaz bir yenilginin deh!etine de kaplm!t: Kimsesiz bir ocu"a benzetiyordum onu, bana kleli"imin ilk yllarn hatrlatan fkesini ve hznn seviyordum; ben de onun gibi olmak istiyordum. Odann iinde a!a" yukar gezinirken, karanlk bir ya"mur altndaki amurlu pis soka"a,ya da Hali kysndakibiriki evin hl yanan soluk ve titrek lmbalarna, sanki orada umut ba"layabilece"i yeni bir belirtinin izlerini arar gibi, bakarken, bir ara odann iinde kvranarak gezinenin Hoca de"il de kendigenligim oldu"unu d!nrdm. Bir zamanlar, ben olan ki!i, beni brakp gitmi!ti de, bir k!ede pinekleyen ben, sanki kaybetti"im heyecan yeniden bulmak iin ona zeniyordum. Bitip tkenmeden kendini tekrarlayan bu heyecandan da bkm!tm artk.Mneccimba! olduktan sonra, Gebze'deki topraklar bym!, gelirimiz daha da artm!t. Padi!ahla gevezelik edip vakit geirmesinin d!nda, ba!ka bir i!le u"ra!masna da gerek yoktu. Arada bir, Gebze'ye gidip krk dkk de"irmenleri ve herkesten nce bizi toraman oban kpeklerinin kar!lad" kyleri gezerek gelirlerini denetliyor, kaytlar kar!trarak Khya'nn bizi ne kadar aldatt"n anlamaya al!yor, kimi zaman gl!erek, o"u zaman da skntyla i ekerek Padi!ah iin e"lenceli risaleler yazyor, ba!ka bir !ey de yapmyorduk. Ben srar etmeseydim, ho!a vakit geirip sonunda, gzel kokulu kadnlarla yatt"mz o alemleri de dzenletmeyecekti belki. Sinirlerini daha da bozan !ey, Almanya seferiydi, Girit kalesiydi, diye, ordularn ve pa!alarn #stanbul'u ba!bo! brakmasndan ve annesinin de ona sz geirememesinden cesaretlenen Padi!ahn, saraydan kovulan btn o enebaz ukalalar, maskaralar, taklitileri evresine toplamasyd. Nefretle tiksindi"i bu sahtekrlardan kendiniayrmak , stnl"n onlara kabul ettirmek iin, Hoca aralarna hi girmemeye kararlyd, ama Padi!ahn srar zerine, bir iki kere

konu!up tart!tklar !eyleri dinlemek zorunda kald.Hayvanlann ruhu olabilir mi, hangisinin vardr, hangisi cennete hangisi cehenneme gider, midye di! i midir erkek mi, her sabah kan gne! yeni bir gne! midir, yoksa ak!am batan eski gne! bir arka yoldan dolanp sabah te taraftan gene ba!n m karyor, gibi !eylerin konu!uldu"u bu toplantlardan gelecekten umudunu keserek kar, bir !eyler yapmazsak yaknda Padi!ahn elden gidece"ini sylerdi. "Bizim" tasarlarmzdan, "bizim" gelece"imizdenszetti"i iin sevinle ona katlyordum. Bir seferinde Sultan'n aklnn iinde ne oldu"unu anlamak iin, benim yllardr tuttu"um defterleri, ryalar, anlarmz ortaya dktk. Bir dolabn ekmecelerinden kan vrzvrn dkmn yapar gibi, . Padi!ah'n aklnn etelesini tutmaya al!tk; sonu umut verici de"ildi hi: Hoca hal bizi kurtaracak olan o inanlmaz silhlardan,ya da aklmzn iinin bir an nce zlmesi gereken srlarndanszedebiliyordu geri, ama yakla!makta olan korkun bir ykmn da farknda de"ilmi! gibi davranamyordu artk. Bu konuda aylarca ene yorduk. Ykmdan imparatorlu"un elindeki lkeleri birbir kaybetmesini mi anlyorduk? Haritalarmz masann zerine yayar, nce hangi lkenin, sonra hangi da"larla hangi nehirlerin elden kaca"n hznle saptardk. Yoksa, ykm, insanlarn ve inanlarn farkna varmadan de"i!mesi anlamna m geliyordu? Btn #stanbullularn bir sabah scak yataklarndan ba!ka birer insan olarak kalktklarn d!lerdik; elbiselerini nasl giyeceklerini bilemiyorlar, minarelerin neye yarad"n hatrlamyorlard. Belki de ykm, tekilerin stnl"n grerek onlara benzemeye al!mak demekti: O zaman, bana Venedik'teki hayatmdan bir para anlattrr, sonra, buradaki tandklardan bazlarnn ba!larnda !apkalar, ayaklarnda pantolonlarla benim anlarm yeniden ya!adklarn d!lerdik. Kurarken vaktin naslgeti"ini anlayamad"mz bu d!leri son bir kurtulu! aresi olarak Padi!ah'a sunmaya karar verdik. D!lerin renkleriyle canlandrlan btn bu ykm sahneleri, belki onu da tel!landrr, diyorduk. Bylece, sessiz ve karanlk geceler boyunca, aylarca hzn ve umutsuz bir ne!eyle kurgulad"mz o yenilgi ve yknt d!lerinden f!kran, btn o boynu bkk fukaralar, amurlu yollar, yarm kalm! yaplar, karanlk ve tuhaf sokaklar, her !ey eskisi gibi olsun diye anlamadklar dualar okuyanlar, dertli analarla zavall babalar, ba!ka lkelerde yaplan ve yazlanlar bize aktarmaya mrleri yetmeyen mutsuzlar, al!mayanmakinalar , o eski gzel gnlere a"tlar yakan gz ya!llar, bir deri bir kemik sokak kpeklerini, topraksz kylleri, !ehirlerde ba!bo! gezinen i!sizleri, okuyup yazamayan pantolonlu Mslmanlar ve sonu yenilgiyle biten btn sava!lar bir kitaba doldurduk. Kitabn ba!ka bir ksmna benim soluk anlarm koyduk: Annem, babam ve karde!lerimle Venedik'teyken ve okul yllar srasnda ba!mdan geen mutlu ve "retici olaylardan renklibiriki sahne: Bizi yenecek olan tekiler byle ya!yorlard i!te, bizim de onlardan nce davranp yle yapmamz gerekiyordu! Solak hattatmzn temize ekti"i sonu ksmnda ise, Hocann pek bayld" o ykl dolap benzetmesiyle beyinlerimizin kara bilmecesinin kar!k srlarna bir giri! saylabilecek ll bir !iir vard. Gururlu ve .sessiz diyebilece"im bu !iirin ince dokunmu! sisi, Hoca'yla birlikte yazd"mz kitap ve risalelerin en iyisini hznle bitiriyordu. Hoca, kitab Sultan'a teslim ettikten bir ay sonra, ondan !u inanlmaz silhn yapmna giri!mesi iin emir ald. $a!knlk iindeydik, ba!armzn ne kadarn bu kitaba borlu oldu"umuza bir trl karar veremedik.

"D!manlarmz peri!an edecek o inanlmaz silh yap da grelim," derken, belki de Sultan, Hoca'y snyordu, belki Hoca'dan saklad" bir ryas vard, belki zerine varan annesine ve pa!alara, evresine toplad" o ukallarn bir i!e yaradklarn gstermek istiyordu, belki de, vebadan sonra, Hoca'nn bir ba!ka mucize daha yaratabilece "ini d!nyordu, belki de kitabmza doldurdu"umuz o yknt d!lerinden gerekten etkilenmi!ti, belki de ykntdan ok, birka askeri ba!arszlktan sonra, korktu"u gibi, yerine karde!ini geirmek isteyenlerin onu tahttan indireceklerini d!nerek tel!lanm!t. Btn bunlar Padi!ah'n silh geli!tirelim diye gelirlerini bize brakt" kylerden, hanlardan, zeytinliklerden gelecek korkun paralar !a!kn!a!kn hesaplarken d!nrdk. Sonunda Hoca !a!mamz gereken !eyin !a!knl"mz oldu"unu syledi: Yllardr Sultan'a anlatt" btn o hikyeler, yazd"mz risaleler ve kitaplar do"ru de"il miydi ki, onlara inannca ku!kulanyorduk. Dahas da vard: Padi!ah, beyinlerimizin iindeki o karanlkta da neler dnd"n merak etmeye ba!lam!t. Hoca heyecanla bana soruyordu: Yllardr bekledi"imiz zafer de"il miydi bu? yleydi; stelik bu sefer onu payla!arak i!e ba!lam!tk; i!in sonunu onun kadar merak da etmedi"im iin, ben de mutluydum. Silh geli!tirmeye al!t", ondan sonraki alt yl, en tehlikeli yllarmz oldu. Barutla al!t"mz iin de"il, kskan d!manlarmznhasetini zerimize ekti"imiz iin; herkessabrszlanarak zaferimizi,ya da yenilgimizi bekledi"i iin; biz de ayn !eyleri korkuyla bekledi"imiz iin. tehlikedeydik. nce, masa ba!nda al!arak vakti bo! yere harcad"mz bir k! geirdik. Heyecanlydk, hevesliydik,, ama silhn d!ncesinden ve d!manlarmz nne nasl katp kovalayaca"n hayl ederken aklmza taklan o belirsiz ve !ekilsiz ayrntlardan ba!ka hibir !ey yoktu elimizde. Sonra, barutla al!maya, ak havaya kmaya karar verdik. Tpk birlikte fi!ek gsterisi hazrlad"mz haftalardaki gibi, biz yksek a"alarn altndaki serin glgeli"e ekilirken, adamlarmz, bizim reetelerini hazrlad"mz kar!mlar uzakta ate!lerlerdi. Kopan trl e!itli grltyle, kan renkrenk dumanlar izlemeye, #stanbul'un drt bir yanndan merakllar geliyordu. Daha sonra, dktrd"mz toplarn, uzun namlularn, hedeflerimizin ve adrlarmzn yerle!ti"i ayrn evresi merakl kalabal"ndan bir bayram yerine dnd. Yaz sonunda bir gn de anszn Sultan'n kendisi geldi. Onun iin bir gsteri yaptk, yeri g" inlettik; iyi sk!trlm! barut kar!mlar iin hazrlatt"mz kovanlar, glleleri, yeni toplar ve daha dklmemi! namlularn kalp plnlarn, kendi kendine harekete geen ate!leme mekanizmalarnn taslaklarn tektek gsterdik. Onlardan

ok, benimle ilgilendi. nce, Hoca beni Padi!ah'tan uzak tutmak istemi!ti, ama gsteri ba!laynca, emirleri onun kadar benim de verdi"imi, adamlarmzn, Hoca kadar, bana da sorduklarn grnce merak etmi!. On be! yl sonra, ikinci defa huzuruna knca, Padi!ah bana nceden tand", ama !imdi kim oldu"unu karamad" biriymi!im gibi bakt; gz kapal tatt"meyvann hangisi oldu"unu karmaya al!an biri gibi. Ete"ini ptm. Yirmi senedir burada oldu"umu, ama hal Mslman olmad"m "renince fkelenmedi. Akl ba!ka bir !eye taklm!t: "Demek yirmi yl?" dedi. "Tuhaf !ey!" Sonra, bana o soruyu soruverdi: "Sen mi "retiyorsun bunlar ona?" Ama benim cevabm "renmek iin sormam!t bunu, barut ve gherile kokan hrpani adrmzdan km! gzel beyaz atna do"ru yryordu; birden durdu, tam o srada,yanyana dikilen bize, ikimize dnd ve Allah'n insan soyunun gururunu krmak, samal"n duyurmak iin yaratt" o e!siz harikalardan birini, kusursuz bir cceyi,ya da tpatp benze!en ikiz karde!leri grm! gibi glmseyiverdi. Gece onu d!ndm, ama Hocann istedi"i gibi de"il. Hoca hl nefretleszediyordu ondan, bense ona nefret duyamayaca"m, onu kmseyemeyece"imi anlam!tm: Rahatl", sevimlili"i, aklna gelen her !eyi syleyiveren o !martlm! ocuk hali ho!uma gitmi!ti. Ben de onun gibi olmak isterdim,ya da dost olmak isterdim onunla. Hocann fke buhranndan sonra, yata"mda uyumaya al!rken d!ndm: Sanki aldatlmay hak eden biri de"ildi Padi!ah, ona her !eyi sylemek istiyordum. Ama neydi her !ey? #lgim kar!lksz de"ilmi!. Bir gn Hoca, Padi!ah'n, sabah kendisiyle birlikte beni de bekledi"ini istemeyeistemeye syleyince, ben de onunla gittim. Deniz ve yosun kokan o gzel sonbahar gnlerinden biriydi. Btn sabah, dklen krmz yapraklarla kapl byk bir koruda, erguvan ve nar a"alarnn altndaki nilferli bir havuzun evresinde geirdik. Sultan havuzu kprkpr dolduran kurba"alardanszedelim istedi. Hoca ona yz vermedi, haylden ve renkten yoksun basmakalp bir iki lf etti. Beni ok !a!rtan bu !markl"a Sultan aldrmad bile. Daha ok benimle ilgiliydi. Bylece, kurba"alarn srama mekani"i, kan dola!mlar, gvdeden dikkatleaynlrsa uzun bir sre atan yrekleri, yedikleri sinek ve bcekler zerineuzunuzun konu!tum. Bir yumurtann havuzdaki yeti!kin kurba"alara benzemek iin geirdi"i evrimi daha iyi gstermek iin k"t kalem istedim. Yakut kaklm! gm! bir divit iinde getirilen kam! takmyla resimleri izerken Padi!ah ok ilgilendi. Aklmda kalan kurba"al masallar e"lenerek dinledi, sra kurba"a pen prensese gelince "rerek yzn ek!itti, ama Hocann szn etti"i aptal delikanlya benzemiyordu hi; daha ok gne bilim ve sanatla ba!lamak isteyen akl ba!nda bir yeti!kin gibiydi. Hocann somurtarak geirdi"i o gzelim saatlerin sonunda Padi!ah elindeki kurba"a resimlerine bakarak bana !yle dedi: "Hikyeleri senin uydurdu"undan zaten !pheleniyordum. Demek resimleri de sen iziyormu!sun!" Sonra bana bykl kurba"alar sordu. Padi!ahla ili!kim i!te byle ba!lad. Artk her seferinde, Hoca'yla birlikte ben de saraya gidiyordum. #lk zamanlarda Hoca suskundu, daha ok Padi!ahla biz konu!urduk. Sultanla ryalarndan, heyecanlarndan, korkularndan ve gemi!le gelece"indenszederken , kar!mdaki bu !akac, akl ba!nda adamn, yllardr Hocann bana anlatt" Padi!ah'a ne lde benzedi"ini d!nrdm ben. Ustaca sordu"u sorulardan, kk kurnazlklarndan da, Padi!ah'n, kendisine sunulan kitaplardan yola karak, Hocann ne kadar Hoca, ne kadar ben, benim de ne kadar ben,

ne kadar Hoca oldu"umuzu merak etti"ini anlardm. Hocaysa, budalaca buldu"u bu meraklarla ilgilenmeyecek kadar toplar ve dktrmeye al!t" uzun namlularyla me!guld o srada. Toplarla al!maya ba!lamamzdan alt ay sonra, bu i!lere burnumuzu sokmamznTopuba!n fkelendirdi"ini, adamn,ya kendisinin grevden alnmasn,ya da yenilik yapaca"m diye topulu"u aya"a d!ren biz delilerin #stanbul'dan kovulmasn istedi"ini "renince Hoca tel!land; ama uzla!maya hazr gzkenTopuba!'yla anla!mak iin de bir ara yol aramad. Bir ay sonra, Padi!ah, bize silh geli!tirmek iin toplardan ba!ka aralar bulmamz buyurunca, Hoca ok zlmedi. Dktrd"mz yeni toplarn, namlularn, yllardr kullanlan eskilerden stn olmad"n ikimiz de biliyorduk artk. Bylece, Hoca'ya gre her !eyi yeni ba!tan kurup d!leyece"imiz bir yeni dneme daha girmi!tik, ama fkesine ve hayllerine artk al!t"m iin, bana yeni gelen !ey, yalnzca Padi!ah' tanmakt. Padi!ah da bizleri tanmaktan ho!nuttu.Bilyalarn kar!trarak kavgaya tutu!an iki kaidesi, "bu senin, bu da senin", diyerek birbirindenayran dikkatli bir baba gibi, o da, szlerimiz ve davran!larmz gzleyerek, bizi birbirimizdenayryordu . Kimi zaman ocuka, kimi zaman da zekice buldu"um bu gzlemler beni meraklandrrd: Kendi ki!ili"imin benden ayrlp Hocannkiyle, Hoca'nn ki!ili"inin de benimkiyle biz farkna varmadan birle!ti"ine, Padi!ahn da, bu d!sel yarat" yerli yerine yerle!tirerek bizleri, bizden daha iyi tand"nainanasm geliyordu. Ryalarn yorumlarken,ya da o sralarda yalnzca hayalleriyle u"ra!t"mz yeni silhtanszederken , padi!ah birden durup ikimizden birine dnerek, "Hayr, bu senin de"il, onun d!ncesi," deyiverirdi.Bazan da hareketlerimizi birbirindenayrrd : "$imdi, onun gibi bakyorsun, kendin gibi bak!" Ben !a!knlkla glmserken de eklerdi. "#!te byle, aferin. Siz hi birlikte aynaya baktnz m?" Aynaya bakarken, hangimizin kendisi olmaya ne kadar dayanabildi"ini sorard. Bir keresinde de, yllardr ona yazp verdi"imiz btn o risaleleri, hayvan kitaplarn, takvimleri getirtti, sayfasayfa evirip okurken neresini kimin yazd"n, neresini kimin kendisini tekinin yerine koyarak d!ledi"ini syledi. Ama Hoca'y asl fkelendiren, beni de byleyerek !a!kna eviren !ey, biz yanndayken huzuruna a"rtt" o takliti oldu. Ne yz ne de gvdesi bize benziyordu bu adamn, ksa boylu ve !i!mand, kyafeti de bamba!kayd, ama konu!maya ba!laynca korktum: Sanki o de"il de Hoca konu!uyordu. Onun gibi, bir sr verirmi! gibi Padi!ahn kula"na e"iliyor, onun gibi dikkatli d!nceli bir tavrla ayrntlara girerken sesini a"rla!tryor, derken, tpk onun gibi, sylediklerinin heyecanna kaplp elini. kolunu kar!sndakini inandrmak iin ate!liate!li sallarken soluk solu "a kalyordu, ama Hoca'nn vurgularyla konu!urken yldzlara,, inanlmaz silhlara ili!kin tasanlar anlatmyor, yalnzca, saray mutfa"ndan "rendi"i yemeklerin ve onlar pi!irmek iin gerekli vrzvrn ve baharatn adlarn sayyordu. Padi!ah glmserken, takliti, Hoca'nn yzn allak bullak eden i!ine, #stanbul Halep arasndaki menzilleri tektek sayarak devam etti. Sonra Padi!ah, mukallitten beni de taklit etmesini istedi. $a!kn!a!kn a"z ak bana bakan o adam bendim: Aptalla!m!tm. Padi!ah, yans Hoca, yars ben olan birisini taklit etmesini istedi"inde, bylendim. Adamn hareketlerini izlerken, tpk Padi!ah gibi, benim de iimden "bu benim, bu da Hoca" demek geliyordu, ama mukallit parma"yla bizleri i!aret ederek kendi yapyordu bu i!i. Padi!ah iltifat edip adam savdktan sonra, bize bu yolda d!np ta!nmamz buyurdu. Ne anlama geliyordu bu sz? Ak!am Hoca'ya Padi!ahn bana yllardr anlatt" insandan ok

daha zeki oldu"unu sylyordum, onu ekmek istedi"i yne Sultan artk kendi iste"iyle geliyor diyordum, Hoca gene bir fke buhranna kapld. Bu sefer ona hak da verdim, taklitinin hneri dayanlacak gibi de"ildi. Hoca bundan sonra, zorda kalmadka saraya ayak atmayaca"n syledi. Yllardr bekledi"i frsat, en sonunda, eline gemi!ken kendini o aptallar arasna sokup hrpalatmaya hi niyeti yokmu! artk. Padi!ah'n meraklarn bildi"im, o maskaralklar yapacak kadar kafam i!ledi"i iin saraya onun yerine ben gidecekmi!im. Hocann hastaland"n syleyince Sultan bana inanmad. "Silh iin al!sn bakalm," dedi. Bylece Hocann silh tasarlayp harekete geirebildi"i o drt ylda ben saraya gittim, o da eskiden benim yapt"m gibi evde hayalleriyle kald. Hayatn bir bekleyi! de"il de, tat alnabilecek bir !ey olabilece"ini bu drt ylda "rendim. Padi!ah'n, Hoca gibi, bana da de"er verdi"ini grenler, neredeyse her gn yaplan o trenlere, e"lencelere beni de a"ryorlard. Bir gn vezirin kz evleniyor, bir ba!ka gn Padi!ah'n bir ocu"u daha do"uyor, sonra o"ullar snnet ediliyor, ertesi gn Macarlardan geri alnan bir kale iin e"leniliyor, sonra $ehzade okula ba!lad diye trenler dzenleniyor, derken ramazan ve bayram !enlikleri ba!lyordu. o"u gnlerce sren bu !enliklerde ya"l et ve pilv tknmaktan, !ekerden ve fstktan yaplm! o aslanlardan, deveku!larndan, denizkzlarndan at!trmaktan ksa zamanda !i!manladm. Gnlerimin o"u, baylana kadar gre!en ya"l gre!ileri, caminin minareleri arasna gerdikleri ipe kp srtna ald" sopayla dans eden, di!leriyle at naln kran, orasna burasna baklar, !i!ler batran cambazlar, cppelerinin iinden ylanlar, gvercinler, maymunlar karan, ellerimizdeki fincanlar, ceplerimizdeki paralar, ka!la gz arasnda yok eden hokkabazlar, kfrlerine bayld"m KaragzleHacivat seyretmeklegeiyordu . Geceleri fi!ek gsterisi yoksa, herkesin da"ld" o saraylardan, konaklardan birine, o"unu o gn tand"m yeni dostlarmla birlikte gider, saatlerce rakya da !arap ierek mzik dinledikten sonra, uykulu geyikleri taklit eden gzel danszlerle, su stnde yryerek oynayan yak!kl keklerle, yank sesleriyle ili ve ne!eli !arklar syleyen !arkclarla kadeh toku!turarak e"lenirdim. Beni ok merak ettikleri o eli konaklarna da sksk gidiyor, sevimli kzlarla o"lanlarn ko!u!turdu"u bir baleyi seyrettikten,ya da Venedik'ten getirilmi! bir mzik toplulu"unun en son zppeliklerini dinledikten sonra, yava!yava! artan nmn tadn karyordum. Eliliklerde toplanan Avrupallar, ba!mdan geen o korkun maceralar sorarlard bana, ne kadar ac ekti"imi, nasl direndi"imi, hl nasl katlanabildi"imi merak ederlerdi. Btn hayatm drt duvar arasnda pineklemek vesamasapan kitaplar yazmakla geirdi"imi saklar, tanmak istedikleri bu ilgin diyar hakknda, tpk Sultan'a yapt"m gibi, al!kanlkla uyduruverdi"im inanlmaz hikyeler anlatrdm. Yalnz, evlenmeden nce babalarn grmeye gelen gen kzlar,ya da benimle kr!tran eli karlar de"il btn o kellifelli eliler, ktipler uydurdu"um kanl din ve vah!et hikyelerini, harem ve a!k entrikalarn bana hayran olarak dinlerlerdi. ok stme varrlarsa, hemen orackta uydurdu"umbiriki devlet srrn kulaklarna fsldar, Sultan'a kimsenin bilemeyece"i tuhaf al!kanlklaryak!tnrdm . Daha ok bilgi almak istedikleri zaman, kendime esrarl bir hava vermekten ho!lanrdm; her !eyi syleyemeyecekmi!im gibi yapar, Hocann bizleri benzetmeye al!t" bu budalalar daha da meraklandran bir sessizli"e brnrdm. Ama bilim gerektiren byk ve esrarl bir tasaryla, korkun paralar gerektiren belirsiz bir silhn d!ncesiyle ilgili oldu"umu da aralarnda fslda!tklarn biliyordum. Grd"m gzel vcutlarn hayalleriyle, iti"im ikilerin dumanlaryla kafam bulutlu, bu konaklardan, saraylardan ak! am eve dnnce Hoca'y, yirmi yllk masamzn ba!nda al!rken

bulurdum. Onda !imdiye kadar hi grmedi"im bir al!ma hzna kaptrm!t kendini, masann st anlamn zemedi"im tuhaf !ekillerle, resimlerle, asab el yazsyla doldurdu"u k"tlarla tk! tk!t. Benden gn boyunca yaptklarm, grdklerimi anlatmam ister, biraz sonra arszca ve ahmaka buldu"u btn bu e"lencelerden tiksinerek szm keser, ve "bizlerden ve "onlar"danszederek bana tasarsn anlatmaya ba!lard. Bir kere daha, gene her !eyin, kafalarmzn iiyle ilgili oldu"unu sylyordu, btn tasarsn buna dayandrm!t, beyin dedi"imiz, vrzvrla dolu dolabn simetrisinden,ya da karma!kl"ndan heyecanlaszediyordu , ama buradan yola karak, btn umutlarn, umutlarmz ba"lad" o silh nasl biimlendirebilece"ini anlayamyordum. Bunu, ne ba!ka bir kimsenin, ne de kimi zamanlar d!nd"m gibi, kendisinin bile anlayabilece"ini sanmyordum. Bir gn, birisinin kafalarmzn iini aarak btn bu d!ndklerini do"rulayaca"n sylyordu bana. Veba gnleri srasnda, aynaya birlikte bakarken, sezdi"i byk bir gerektenszediyordu , !imdi hepsi aklnda akl"a kavu!mu!tu, i!te silh bu gerekten yola kyordu! Sonra, bu heyecanl szlerden pek de bir !ey anlayamadan etkilenen bana, sinirli parmaklarnn ucuyla k"tlarn zerindeki tuhaf ve belirsiz bir biimi gsterirdi. Her gsteri!inde biraz daha geli!ti"ini grd"m bu biim, sanki bana, bir !ey hatrlatrd. Resmin "!eytani", diyebilece"im o karanlk lekesine bakarken, bir an, grd"m !eyi neye benzetti"imi hemen syleyiverece"im sanrdm, ama bir tutukluk geirerek,ya da aklmn bana bir oyun oynad"n d!nerek susardm. Ayrntlar k"tlarnn arasna da"lan, her seferinde biraz daha geli!erek kesinlik kazanan bu biimi, en sonunda, yllarca biriken btn o paralar ve insan eme"ini yutarak gerekle!tirebildi"i o drt yl boyunca, hep byle grdm. Kimi zaman gnlk hayatta, kimi zaman ryalarmzda, bir iki kere de birbirimize anlarmz anlatt"mz eski yllarda grd"mzya da szn etti"imiz bir !eye benzetti "im de oluyordu onu, ama aklmdan geenlere aklk kazandracak bir adm daha atamaz, d!ncelerimin belirsizli"ine boyun e"erek, silhn kendi srrn bana kendisinin amasnbo!ubo!una beklerdim. Drt yl sonra, o kk leke, btn #stanbul'un szn etti"i koca bir cami boyundaki o tuhaf yarat"a, o korkun grntye, Hoca'ya gre de gerek bir silha dn!t" zaman bile, herkes onu bir !eye benzetirken, ben Hoca'nn silhn gelecekteki zaferi zerine gemi!te anlatt" ayrntlar arasnda kayboluyordum. Saraya gitti"im zamanlarda, bu parlak ve korkutucu ayrntlar, tpk belle"in sabah inatla unutmak istedi"i bir ryay, insann hatrlamaya al!mas gibi, Sultan'a tekrarlamaya al!r, Hocann banakimbilir ka kere anlatt" o tekerleklerden, arklardan, kubbeden, barut ve kaldralardanszederdim . Kelimeler benim kelimelerim de"ildi, sylediklerimde Hocann ate!li szlerinin scakl" da yoktu, ama gene de Padi!ahn etkilendi"ini grrdm. Akl ba!nda buldu"um bu adamn, bu belirsiz sz y"nndan, benim yalnzca kabala!trarak aktarabildi"im Hocann o co!kulu zafer ve kurtulu! !iirinden umutlanmas beni de etkilerdi. Evde kalan Hocann, ben oldu"unu sylerdi Padi!ah. Aklm iyice kar!tran bu zek oyunlarn kanksam!tm artk. Benim Hoca oldu"umu syledi"inde, hibir !ey anlamamak daha iyi, diye d!nrdm, nk az sonra btn bunlar Hoca'ya benim "retti"imi ileri srerdi. $imdiki uyu!uk ben de"ilmi!, ama, bunu yapan, eskiden de"i!tirmi!im Hoca'y! O gnk e"lencelerden, hayvanlardan, !enliklerden,ya da hazrlklar yaplan esnaf alayndanszetsekya , diye d!nrdm ben. Sonra, herkesin bu silh tasarsnn arkasnda benim oldu"umu bildi"ini syledi Padi!ah.

Beni en ok korkutan da buydu i!te. Hoca, yllardr ortalkta gzkmyordu, onu neredeyse unutmu!lard, konaklarda, saraylarda, !ehrin iinde, Padi!ahnyanba!nda sksk grdkleri hep bendim; beni kskanyorlard artk! Yalnzca, dedikodusuhergn daha da artan bu belirsiz silh tasarsna onca kyn, zeytinli"in, hann geliri ba"land diye de"il, Sultan'a bu kadar yaknm diye de"il, bu silhla ba!kalarnn i!lerine burnumuzu sokuyoruz diye de, ben, gvura di! biliyorlard. #ftiralarna kulaklarmtkyamad"m zamanlarda, endi!elerimi Hoca'ya da Sultan'a da aardm. Ama pek oral olmazlard. Hoca tasarsna sonuna kadar gmlm!t! Bir gencin tutkusuna imrenen ihtiyarlar gibi fkesine imreniyordum. K"tlarn stndeki o belirsiz ve karanlk lekeyi ayrntlarla besleyip geli!tirerek, beni korkutan bir ucubenin, kalp plnlarna dn!trd", kalplara da inanlmaz paralar dkerek, hibir gllenin i!leyemeyece"i kadar kaln elikler dktrd" o son aylarda, aktard"m kt sylentileri dinlemezdi bile; yalnzca bunlarn konu!uldu"u eli konaklaryla ilgilenirdi: Bu eliler naslinsanlardlar , kafalar nasl al!yordu, bu silh iin bir !ey d!nyor muydular? Ve en nemlisi: Sultan niye devleti o lkelerde srekli temsil edecek eliler yollamay d!nmyordu hi? Kendisinin bu grevi istedi"ini, onlar arasnda ya!amak, bu ahmaklardan kurtulmak istedi "ini sezerdim, ama tasarsn gerekle!tirmekte zorluk ekti"i, dktrd" eliklerin atlad",ya da parann yeti!meyece"ini sand" umutsuzluk gnlerinde bile, bu iste"inden akaszetmedi . Yalnzca, bir iki kere, "onlarn" yeti!tirdikleri bilim adamlaryla ili!ki kurmak istedi"ini a"zndan kard; kafalarmzn iine ili!kin buldu"u gerekleri onlar anlard belki; Venedikli,Flemenkli ,ya da o srada hangi lke geliyorsa aklna, i!te o uzak lkelerin bilim adamlaryla mektupla!mak istiyordu. Acaba onlarn en iyileri kimlerdi,, nerede ya!arlar, onlarla nasl yaz!lr, bunlar elilerden "renebilir miydim? Kendimi e"lenceye brakt"m ve gerekle!mekte olan silhla pek ilgilenmedi"im o son gnlerde, d!manlarmz keyiflendirecek bir karamsarl"n izlerini ta!yan bu ricay unutuverdim. D!manlarmzn dedikodularna Padi!ah da kulaklarn tkam!t. Hoca'nn silh denemek iinokorkun elik y"nnn iine girip, geniz yakan pas ve demir kokusu iinde arklar evirecek cesur adamlar arad" gnlerde, ben sylentilerden yaknnca, Sultan beni dinlemedi bile. Her zaman yapt" gibi, bana Hoca'nn anlattklarn tekrarlatt. Ona inanyordu, her !eyden memnundu, ona bel ba"lad" iin pi!man de"ildi hi: Btn bunlar iin bana te!ekkr ediyordu. Tabi, gene ayn nedenden: Hoca'ya her !eyi ben "retti"im iin. O da Hoca gibi kafalarnn iindenszediyordu ; bu ilgisine ko!ut olarak, sonra, teki sorunu hatrlatyordu; tpk Hoca'nn bana bir zamanlar sordu"u gibi, Sultan da, orada, o lkede, benim eski lkemde nasl ya!adklarn sorard bana. Ona bir y"n hayal anlatrdm. Tekrarlyatekrarlya bugn o"una inand"m bu hayallerin, genli"imde gerekten ya!ad"m !eyler mi oldu"unu, yoksa kitabm yazmak iin her masaya oturu!umda kalemimin ucuna geliveren d!sel hikyeler mi oldu"unu karamyorum !imdi: Kimi zaman, o srada aklma gelen bir iki e"lenceli yalan atveriyordum, uydurauydura geli!tirdi"im baz masallarn vard, Padi!ah bu ayrntya merak etti"i iin, hepsinin elbiselerinde ok sayda d"me oldu"unu hep tekrarlardm, ayrntlarn anlarmdan m, ryalarmdan m kard"m kestiremedi"im hikyeler de sylerdim. Ama yirmi be! ylda hl unutamad"m bir iki gerek de vard: Annem, babam ve karde!lerimle hlamur a"alar altnda kahvalt ederken aile sofrasnda konu!tuklarmz! En az bunlarla ilgilenirdi Padi!ah. Bir keresinde bana, aslnda btn hayatlarn birbirine benzedi"ini sylemi!ti. Nedense, korkmu!tum bu szden, Sultan'n

yznde onda, daha nce hi grmedi"im !eytan bir anlatm vard, ona bu szn ne anlama geldi"ini sormak istedim. Sonra, yzne korkuyla bakarken, iimden "ben benim," demek geldi. Sanki bu sama sz sylemeye cesaret edebilseydim, beni ba!ka biri yapmak iin dolaplar eviren btn o dedikoducularn, Hoca'nn ve Padi!ahn oyunlarn bo!a karacak ve kendi varl"m iinde huzurla ya!amaya devam edecektim. Oysa, rahatm tehlikeye atabilecek her trl belirsizli"in sznden bile rkenler gibi korkuyla sustum. Bu baharda olmu!tu, Hoca'nn silh bitirdi"i, ama al!tracak adamlar toplayamad" iin daha deneyemedi"i gnlerde. Ksa bir sre sonra, Padi!ah orduyla birlikte Lehistan'a sefere knca !a!rdk. D!manlarmz nne katp kovalayacak silh niye sefere gtrmemi!ti, beni niye yanna almam!t, bize gvenmiyor muydu? #stanbul'da kalanlar gibi, biz de, Sultan'n aslnda sava! iin de"il, av iin sefere kt"na inanyorduk. Hoca, bir yl daha kazand" iin memnundu; benim ba!ka yapacak i!im ve e"lencem de yoktu; birlikte silh iin al!tk. Arac harekete geirecek adamlar bulmak iin ok u"ra!tk. Korkun grn!l, ne oldu"u belirsiz aletin iine girmeye yana!myordu kimse. Hoca, ok para verece"ini sylyordu,!ehire tellllar karttk, tersane evresine, Tophane'ye adamlar saldk, i!siz kahvelerinde, serseriler, maceraclar arasnda adam aradk. Bulabildiklerimizin o"u korkuyu yenip, demir y"nnn iine girseler bile, o tuhaf bce"in iinde tk!tk! sk!p scakta pi!erek ark evirmeye dayanamayp kayorlard. Yaz sonunda, arac harekete geirebildi"imiz zaman, yllardr bu i! iin biriken parann hepsi bitmi!ti. Merakllarn !a!kn ve korkulu bak!lar ve zafer "lklar arasnda silh hantalhantal kprdand, hayli bir kaleye saldrp sarslasarsla toplaryla ate! etti ve durdu. Kylerden, zeytinliklerden para akmaya devam ediyordu, ama Hoca masrafl olaca" gerekesiyle zorlukla toplad"mz takm da da"tt. K! beklemekle geti. Padi!ah seferden dndkten sonra, ok sevdi"i Edirne'de kalm!t; bizi arayp soran yoktu, yalnzdk. Sabahlar sarayna gidip hikyelerimizle e"lendirece"imiz ve geceleri konaklarnda e"lenece"im kimse olmad" iin, i!siz gszdk de. Ben Venedik'ten gelen bir ressama portremi yaptrarak, ut dersleri alarak gnlerimi geirmeye al!yordum; Hoca ikide birKuledibi'ne , ba!nda bir beki brakt" silhn grmeye gidiyordu. Arac, orasna, burasna bir !eyler ekleyip geli!tirmeye kalkmad da de"il, ama abuk skld bundan. Birlikte geirdi"imiz son k!n gecelerinde, bana silhtan ve onunla yapacaklarndan daszetmedi . zerine bir durgunluk km!t, ama tutkusunu kaybetti"i iin de"il, ben onda heyecan uyandrmad"m iin byleydi. Geceleri, vaktimizin o"unu beklemekle geirirdik, rzgrnya da karn dinmesini bekliyorduk, ge vakit bozacnn son defagemesini , sobaya odun atmak iin ate!in kllenmesini bekliyorduk, Hali'in kar! kysndaki son titrek lmbann snmesini ve bir trl gelmeyen uykumuzun gelmesini ve sabah ezann bekliyorduk. ok az konu!up, sksk hayllere dald"mz o k! gecelerinden birinde, Hoca, birden bana, ok de"i!ti"imi, artk bamba!ka biri oldu"umu syleyiverdi. Midem acyla yand, srtm ter bast; kar! koymak istedim ona, haksz oldu"unu, eskisi gibi oldu"umu, benze!ti"imizi, benimle eskiden ilgilendi"i gibi gene ilgilenmesi gerekti"ini, konu!acak daha ok, ok !eyimiz oldu"unu ona sylemek istedim, ama haklyd; gzm, ressamdan o sabah alp eve getirerek, bir duvara dayad"m portreme taklm!t; de"i!mi!tim: Ziyafetlerde tknmaktan !i!manlam!, gdm sarkm!, etlerim gev!emi!, hareketlerim a"rla!m!t; daha da kts yzm de bamba!kayd; o lemlerde iip p!mekten dudaklarmn kenarna bir arszlk bula!m!, yerli yersiz uyku ekmekten, szp kalmaktan

gzlerim mahmurla!m!, hayatlarndan, dnyadan ve kendilerinden memnun o aptallar gibi, bak!ma baya" bir huzur sinmi!ti, ama biliyordum, yeni halimden memnundum: Sustum. Sonralar, Padi!ah'n bizi silhla birlikte Edirne'ye sefere a"rd"n "renene kadar, sksk ayn ryay grdm: Kar!kl" #stanbul'daki e"lenceleri hatrlatan bir e"lencede, Venedik'te bir maskeli balodaym!z: Yzlerindeki "baya" kadn" maskelerini indirince kalabalkta grd"m annemle ni!anlm tanyarak umutlanyor, ben de, beni artk tansnlar diye, .kendi maskemi indiriyordum, ama onlar benim ben oldu"umu anlamyorlard bir trl, sapndan tuttuklar maskeleriyle, arkamdaki birini gsteriyorlard; dnp bakt"mda, benim ben oldu"umu anlayacak bu adamn Hoca oldu"unu gryordum. Beni tanmas iin, bu sefer de ona umutla yakla!nca, Hoca olan adam, bana hibir !ey sylemeden maskesini indiriyor ve altndan, beni sululuk duygusuyla korkutarak ryamdan uyandran genli"im kyordu.

10

Yaz ba!nda, Padi!ah'n bizi ve silh Edirne'de bekledi"ini "renir "renmez Hoca harekete geti. Her !eyi hazr tuttu"unu, da"tt" silh takmyla ili!kisini k! boyunca srdrd"n o zaman anladm. gn sonra sefere hazrdk. Hoca son gnn gecesini, yeni bir eve ta!nyormu!uz gibi, ciltleri yrtk eski kitaplar, yarm kalm! risaleleri, sararm! msveddeleri, e!yalarn, vrzvr kar!trarak geirdi. Paslanm! namaz saatinin zilini al!trd, astronomi aralarnn tozunu ald. Yirmi be! yldr yazd"mz kitaplarn, hazrlad"mz aralarn taslaklar, karalamalar arasnda sabaha kadar e!elendi. Gn do"arken, dzenledi"imiz o ilk fi!ek gsterisi iin yapt"mz deneylerin gzlemleriyle doldurdu"um kk defterin yrtlp solmu! sayfalarn kar!trrken grdm onu; ekinerek sordu: Bunlar yanmza almal mydk; bir i!e yarar myd acaba? Bo!bo! bakt"m grnce, fkelenip elindekileri bir k!eye att. Ama gene de, on gn sren bu Edirne yolculu"unda, gemi! yllardaki kadar olmasa bile, birbirimize yakndk. Her !eyden nce, Hoca umutluydu; korkun gcrtlar, tuhaf grltlerle a"ra"r yol alan ve ucube, bcek, !eytan, oklu kaplumba"a, yryen hisar, kara demir, toraman, tekerlekli kazan, dev, tepegz, canavar, domuz huylu,karao"lan , gk bak!l garabet, diye anlan silhmz, Hoca'nn istedi"i gibi, grenleri deh!ete d!rerek, tahmin etti"inden daha sratle, ilerliyordu. Yol boyunca, evre kylerden gelen merakllarn kenar tepelere dizilip korkudansokulamadklan arac heyecanla seyrettiklerini grnce Hoca keyiflenirdi. Geceleri, gn boyunca kan ter iinde kalan adamlarmz adrlarnda derin bir uykuya dalnca crcr bceklerinin bld" bir sessizlikte, Hoca bana, toramannn d!manlarmza yapaca" !eyleri anlatrd. Geri eski heyecan yoktu, Padi!ah'n evresinin ve ordunun, silha nasl bir tepki gsterece"ini, ordunun saldr dzeninde araca nasl bir yer verilece"ini, o da benim gibi

endi!eyle merak ediyordu ama, "son talihimiz "den, rma"n ak!n istedi"imiz yne evirebilece"imizden ve daha nemlisi, heyecann her zaman canl tutan "onlardan ve bizlerden" gnl rahatl"yla ve inanarakszedebiliyordu hl. Silh, Edirne'ye, Padi!ah'tan ve evresindeki birka katksz dalkavuktan ba!ka kimsenin sevgiyle kar!lamad" bir gsteriyle girdi. Padi!ah eski bir dostu kar!lar gibi kar!lam!t Hoca'y, bir sava! ihtimalindenszediliyordu , ama pek fazla hazrlk ve tel! yoktu; gnlerini birlikte geirmeye ba!ladlar. Onlara ben de katlyordum; atlarna binip evredeki karanlk ormanlara ku! cvlts dinlemeye, Tunca ve Meri'te sandal gezintisi yapp kurba"alar gzlemeye, kartallarla sava!rken yaralanp Selimiye avlusuna inen leylekleri sevmeye ve marifetlerini bir daha grmek iin silh incelemeye gittiklerinde yanlarnda hep ben de olurdum. Ama acylafarkediyordum : Konu!tuklar !eylere katabilece"im, ilgiyle dinleyecekleri ve onlara itenlikle syleyebilece"im hibir szm yoktu. Belki yaknlklarn kskanyordum. Ama bkt"m biliyordum artk: Hoca hl ayn !iiri okuyordu: Zaferden, tekilerin stnlklerinden, silkinip artk, hareketegememiz gerekti"inden, gelecekten ve kafalarmzn iindenszeden ayn uydurulmu! hikyeye Padi!ah'n kanmasna !a!yordum artk. Sava! sylentilerinin yo"unla!t" yaz ortasnda, bir gn, Hoca, gl kuvvetli birine ihtiyac oldu"unu syleyerek, beni yanna ald. Edirne'nin iinde hzlhzl yrdk, ingene ve Yahudi mahallelerinden, daha nceden decanskntsyla gezindi"im klrengi baz sokaklardan, o"u birbirine benzeyen yoksul Mslman evleri arasndan getik. Solumda grd"m sarma!kl evlerin sa"mageti"inifarkedince ayn sokaklarda doland"mz anladm, sordum;Fildam mahallesindeymi!iz. Hoca birdenbire bir evin kapsn ald. Ye!il gzl, sekiz ya!larnda bir ocuk at kapy. "Aslanlar," dedi Hoca ona, "Padi!ah'n sarayndan aslanlar kam!, aryoruz." ocu"u iterek evin iine girince ben de arkasndan gittim. Toz, ah!ap ve sabun kokuyordu ierisi,yankaranlkta , gcrdayan merdivenden aceleyle, yukarya, bir sofaya ktk; Hoca nne gelen kaplar amaya ba!lad. Birinci odada, bitkin bir ihtiyar di!siz a "z ak, uyukluyordu, ona bir !ey sormak iin sakalna uzanan iki ne!eli ocuk kapnn ald"n grnce korktular. Hoca kapy kapad, bir ba!kasn at; ieride bir y"n yorgan ve yorganlk kuma! vard. nc odann kapsn, sokak kapsn aan ocuk Hoca'dan nce tuttu: "Burdaaslan yok, annemle yengem var," Hoca gene de at kapy, srtlan bize dnk iki kadn soluk bir !"n iinde namaz klyorlard. Drdnc odada yorgan diken bir adam vard, sakalsz oldu"u iin daha ok bana benziyordu, Hoca'y grnce kalkt. "Niye geldin, deli herif?" dedi. "Bizden ne istiyorsun?" "Semra nerede?" dedi Hoca. "On yl nce #stanbul'a gitti," dedi adam. "Vebadan lm!. Sen niye geberemedin?" Hoca, hibir !ey sylemeden merdivenden inip evden kt. Pe!inden giderken, arkamdan ocu"un ba"rd"n ve bir kadnn ona cevap verdi"ini duydum: "Aslanlar gelmi! anne!" "Hayr, amcanla karde!i!" Belki olup biteni bir trl unutamad"m iin, belki yeni hayatma ve hl sabrla okudu"unuz bu kitaba hazrlk olsun diye iki hafta sonra, bir sabaherkenden gene ayn yere gittim. I!k beni aldatt"ndan olacak soka" ve evi bulmakta zorlandm nce; bulunca da daha nceden ynn kestirdi"im Beyazt CamiiDar!!ifas'na gidecek en kestirme yolu karmaya al!tm. Belki de, en kestirme yolu seeceklerini d!nerek yanld"m iin kprye ula!an ve kavak a"alarnn glgeledi"i ksa yolu bulamadm bir trl; buldu"um kavakl yolun kysnda ise, insann kenarna oturup seyrederek helva yiyece"i bir nehir yoktu.Hastahanedeyse d!lediklerimizin hibiri yoktu, amurlu de"ildi, tertemizdi belki, ama ne su sesi vard, ne de renkli !i!eler. Zincirlere vurulmu! bir hasta grnce dayanamayp bir hekime sordum: !k olmu!, delirmi!,

o"u deliler gibi kendisini bir ba!kas sanyormu!; daha anlatacakt, dinlemeden dndm. Artk kmayaca"n sand"mz sefer karar yaz sonunda, hi de beklemedi"imiz bir gn alnd: Geen ylki yenilgiye ve ondan ok vergiye dayanamayan Lehliler, "vergiyi gelin de kllarnzla aln," diye haber yollam!lar. Ondan sonraki gnlerde Hoca fkeden bo"ulacak gibiydi; ordu yry! dzenine hazrlanrken kimse silh iin bir yer d!nmyordu; kimse sava!rken bu kara demir y"nn yannda grmek istemiyordu; kimse bu dev kazandan bir marifet de beklemiyordu; dahas, u"ursuz da buluyorlarm! onu! Hoca, seferden bir gn nce sava!n gelece"i iin ahkm keserken d!manlarmz sz buraya getirmi!ler, silhn, zafer kadar lanet de getirebilece"ini aka sylemi!ler. Bu lanetin arkasnda, Hoca'dan ok, benim oldu"umu da d!ndklerini, Hoca bana anlatrken korkuya kapldm. Padi!ah Hoca'ya ve silha gvendi"ini belirtmi!, tart!ma kmasn diye de, silhn sava! srasnda do"rudan kendine, kendi kuvvetlerine ba"l olaca"n sylemi!. Eyll ba!nda, scak bir gn Edirne'den ayrldk. Herkes sefere kmak iin ge bir mevsim oldu"unu d!nyordu, ama pek konu!ulmuyordu bu konu. Sefer srasnda askerin d!man kadar, kimi zaman d!mandan da ok, u"ursuzluktan korktu"unu, u"ursuzluk korkusuyla sava!t"n yeni "reniyordum. Bakml, zengin kylerden, silhmzn zeminini inletti"i kprlerdengeerek kuzeye gitti"imiz ilk gnn gecesi, Sultan'n adrndan a"rlnca !a!rdk. Askerleri gibi ocukla!m!t Padi!ah, zerinde yeni bir oyuna ba!layan ocu"un merak ve heyecan vard, tpk askerleri gibi Hoca'ya gn boyunca olup bitenleri nelere yordu"unu sordu: Batan gne!in nndeki kzl bir bulut, alaktan uan !ahinler, bir ky evinin krk bacas, gneye inen leylekler, ne anlama geliyordu bunlar? Tabii ki Hoca hepsini iyiye yordu. Ama i!imiz bitmemi!ti; Padi!ah'n sefer gecelerinde korkulu, merakl hikyeler dinlemeye pek d!kn oldu"unu ikimiz de yeni "reniyorduk. Hoca yllar nce Sultan'a verdi"imiz, o en sevdi"im kitabmzdaki co!kulu !iirden yola karak karanlk bir resim izdi, ller, kanl yenilgiler, ba!arszlklar, ihanetler ve sefaletle kayna!an kprkpr irkin bir resim, ama zaferin alevi Padi!ah'n korkulu bak!larnn grebilece"i bir k!ede parlyordu da: Onu krklemek iin aklmz, kullanmalydk, "onlarn ve bizlerin", sonra, kafalarmzn ilerinin, Hocann yllardr bana anlatt" ve artk unutmak istedi"im btn teki !eylerin, bir an nce farkna varmal, silkinmeliydik! Belki de, Padi!ah'n da artk kanksad"n d!nd" iin, bana bkknlk veren bu tatsz hikyenin karanl"n, irkinli"ini, deh!etini Hoca her gece biraz daha arttryordu. Gene de kafalarmzn iindenszedilirken Padi!ahn keyifle rperdi"ini hissederdim. Av seferleri, yry!mzn haftasnda ba!lad. Srf bu i! iin orduyla gelen bir takm nden gidiyor, blgede ke!if yaptktan, elveri!li araziyi setikten, kylleri harekete geirdikten sonra, Padi!ah, biz ve avclar, yry! kolundan ayrlarak, ceylnlaryla nl bir koruya, yaban domuzlarnn ko!turdu"u bir da"n yamalarna,ya da tilkilerle tav!anlarn kayna!t" bir ormana gidiyorduk. Saatler sren, bu kk ve e"lenceli av seferlerinden sonra yry! koluna, zaferle bitirdi"imiz bir sava!tan dner gibi tantanayla dner, ordu Padi!ah' selmlarken bizler de onu hemen arkasndan izlerdik. Hoca'nm fke ve nefretle kar!lad" bu trenleri ben seviyordum; ak!amlar yry!ten, ordunungeti"i kylerin ve kasabalarn halinden,ya da d!mandan gelen son haberlerden ok, Padi!ahla birlikte avdanszetmekten ho!lanrdm. Sonra, Hoca'nn ahmaka ve budalaca buldu"u bu gevezeli"in fkesiyle !iddetini her gece biraz daha arttran hikyeler ve kehnetleri ba!lard. Padi!ah'n, korkutucu olmaya al!an bu hikyelere, kafalarmzn iiyle ilgili bu masallara inanmas evresindekiler gibi, artk beni de zyordu.

Ama daha da ktsne tank olacakm!m! Gene avlanyorduk; ona yakn ky bo!altlm!, ahalisi ellerindeki tenekelere vurarak karttklar yaygarayla domuzlan ve geyikleri, bizlerin atlarmz ve silhlarmzla bekledi"imiz k!eye srsn diye, ormana yaylm!t, ama "lene kadar hibir hayvana rastlayamam!tk. Biraz da "le sca"nn etkisiyle, zerimize ken sknty hafifletmek iin, Padi!ah, Hoca'dan geceleri kendisini rperten o hikyeleri anlatmasn istemi!ti. ok uzaklardan gelen, belli belirsiz duyulan teneke u"ultusunu dinleyerek a"ra"r ilerliyorduk ki, bir Hristiyan kyne gelince durduk. Hoca'yla Padi!ahn bo! ky evlerinden birini i!aret ettiklerini, kap aral"ndan ba! uzanan clz bir ihtiyarn koltuklanarak onlarayakla!tnld"n o srada grdm. Az nce, gene, onlardan", kafalarn.ilerindenszetmi!lerdi , suratlarndaki merak, ve Hoca'nn ihtiyara evirmen aracl"yla bir !eyler sordu"unu grnce, aklma gelen !eyden korkarak onlara yakla!tm. Hoca, hi d!nmeden, hemen cevap vermesini isteyerek ihtiyara soruyordu: Hayatndaki en byk gnah, i!ledi"i en byk ktlk neydi? evirmenin bize a"ra"r aktard" bozuk bir Slav diliyle mrldanyordu kyl: susuz, gnahsz zavall bir ihtiyarm!; ama Hoca, tuhaf bir hiddetle steliyor, ihtiyardan kendindenszetmesini istiyordu. #htiyar ancak, Sultan'n da Hoca kadar merakl oldu"unu grdkten sonra suunu kabul etti: Evet, suluydu, o da btn kyle birlikte evinden kmal, o da hayvanlar kovalayan hem!erileriyle birlikte ava katlmalyd, ama hastayd,zr vard, btn bir gn boyunca ormanda ko!turabilecek kadar sa"lkl de"ildi, eliyle yre"ini gsteriyor, af diliyordu ki, Hoca fkelendi; ba"rd: Onu de"il, gerek gnahlarn soruyordu asl; ama kyl, evirmenimizin tekrarlayp durdu"u soruyu anlayacak gibi de"ildi, elini yre"inin zerine acyla bastrp, tutulup kalm!t. #htiyar gtrdler. Getirdikleri bir ba!kas da ayn !eyleri syleyince Hoca kpkrmz kesildi. Bu ikincisine kolaylk olacak ktlk ve gnah rnekleri diye benim ocuklu"umun sularn, kendimi karde!lerimden daha ok sevdirmek iin att"m yalanlar; niversitede okurken i!ledi"im cinsel gnahlar, Hoca, kylye, adsz bir gnahkrn ktlklerini anlatr gibi anlatrken, ben, bu kitab yazarken zlemle and"m o veba gnlerimizi tiksinti ve utanla hatrlyordum. En son getirilen bir topal kyl, derede ykanan kadnlar gizlice seyretti"ini fsldayarak itiraf edince Hoca yat!t biraz. Evet, i!te "onlar" ktlkleri kar!snda byleydiler, onu yzleyebiliyorlard; ama kafalarn iinde olup biteni artk bilmesi gereken bizler, vb. vb. Padi!ahn pek de fazla etkilenmedi"ine inanmak istiyordum. Amameraklanm!ti ; iki gn sonra, geyiklerin pe!inden ko!tu"umuz ba!ka bir av srasnda, belki Hocann srarna dayanamad" iin, belki de sorgulamadan sand"mdan daha ok ho!land" iin, ayn hikyenin gene ba!lamasna gz yumdu.Tuna'y gemi!tik bu sefer; gene bir Hristiyan kyndeydik, ama Ltin kkenli bir dille konu!uyorlard. Hoca'nn sordu"u sorulardaysa pek fazla bir de"i!iklik yoktu. Veba gecelerinin, ona ktlklerini yazdrmay ba!ard"m o !iddetini bana hatrlatan bu sorulardan ve onlar soran, kim oldu"u belirsiz yargla, onu sessizce destekleyen Sultan'dan korkan kyllerin cevaplarn nce dinlemek bile istemedim. Tuhaf bir tiksintiye kaplm!tm; Hoca'dan ok, ona kanan,ya da irkin oyunun ekicili"ine kar! koyamayan Padi!ah'a ierliyordum. Ama bu irkin meraka benim de kaplmam ok da srmedi; dinlemekle bir !ey kaybetmez insan, diye d!ndm, onlara yakla!tm. Kula"ma daha zarif ve ho! gelen bir dille anlatlan gnahlarn ve sularn o"u birbirine benziyordu: Basit yalanlar, kk aldatmacalar; bir iki kalle!lik, bir iki vefaszlk; en fazlas da, birka kk hrszlk! Ak!am Hoca, kyllerin her !eyi anlatmadklarn, gere"i sakladklarn syledi; zamannda,

ben ok daha ileri gitmi!tim: Onlar, bizlerdenayran ok daha derin, ok daha gerek gnahlar olmalyd. Padi!ah' kandracak, bu gerekleri elde etmek, "onlarn", sonra da "bizlerin" nasl oldu"unu gsterebilmek iin gerekirse !iddet de kullanacakt. Ondan sonraki gnler, gittike daha artan, gittike daha samala!an bu irkin !iddetle geti. #lk ba!larda her !ey daha basitti; o gnlerde, oyunlarnn orta yerine, ho! grlebilecek bir iki kaba !aka sk!trveren ocuklar gibiydik; sorgulama saatleri uzun ve e"lenceli av seferlerimizin ortasnda dzenlenmi! kk birer ortaoyunu gibiydiler; ama sonrasonra, btn istemimizi, dayankll"mz, sinir gcmz tketen ve nedense bir trl vazgeemedi"imiz trenlere dn!t. Hocann sorularnn ve nedeni anla!lmayan fkesinin deh!etiyle !a!knla!m! kylleri gryordum; kendilerinden istenilenin ne oldu"unu tam bilseler, belki de anlatacaklard; ky alannda toplattrlm! di!siz ve yorgun ihtiyarlar gryordum; gnahlarnya da sahte gnahlarn kekeleyerek anlatmadan nce, umutsuz gzlerle evrelerinden, bizlerden yardm dilenirlerdi; itiraflar ve ktlkleri yeterli bulunmayarak hrpalanan, itilip kaklan genleri gryordum: Masa ba!nda yazdklarn okuduktan sonra, "seniseni ," diyerek srtma bir yumruk indirdi"ini, nasl yle biri oldu"umu anlayamad" iin fkeyle sylenerek kendi kendini yedi"ini hatrladm. Ama, pek de kesin olmasa bile, artk neyi arad"n, hangi sonuca ula!mak istedi"ini daha iyi biliyordu. Ba!ka yntemler de denedi: #kide bir itirafnn .szn kesip yalan syledi"ini ileri srerdi; o zaman adamlarmz suluyu hrpalarlard.Bazan da itirafnn szn ba!ka bir arkada!nn onu yakalad"n belirterek keserdi. Bir ara, onlar iki!eriki!er huzura a"rmay denedi. O zaman gereklerin pek de derine inmedi"ini, adamlarmzn kararllkla uygulad" !iddete ra"men, kyllerin birbirlerinden utandklarn grnce fkelenirdi. Bir trl dinmeyen ya"murlar ba!lad"nda olup bitene artk ben de al!m! gibiydim. amurlu bir ky alannda, pek bir !ey syleyemeyen, pek bir !ey sylemeye de niyeti olmayan kyllerin saatlerce bo! yere dvlerek srlsklam bekletildiklerini hatrlyorum. Av seferleri de gittike snkle!erek ksalyordu. Arada bir, Padi!ah' hznlendiren, gzel gzl bir ceylan,ya da iri bir yaban domuzunu vuruyorduk geri, ama hepimizin aklnda artk avn ayrntlar de"il, tpk av gibi, hazrlklarna ok daha nceden ba!lanlan bu soru!turmalar vard. Geceleri, gn boyunca yaptklarndan sululuk duyar gibi, Hoca bana i dkyordu. Olup bitenden, !iddetten, kendi de huzursuzdu, ama bir bilgiyi kantlamak istiyordu, hepimize yarayacak bir bilgi: Sultan'a da gstermek istiyordu; sonra, o kyller gere"i niye saklyorlard sanki? Sonra, bir Mslman kynde de ayn deneyi ya!amamz gerekti"ini syledi; ama ba!arl olamad bunda: Pek de sk!trmadan soru!turmasna ra"men, onlar da, Hristiyan kom!ular gibi, a!a", be! yukar ayn itiraflar etmi!ler, ayn hikyeleri anlatm!lard. Ya"murun bir trl dinmedi"i o berbat gnlerden biriydi, Hoca onlarn gerek Mslmanlar olmad" yolunda bir !eyler mrldand, ama gryordum, ak!am olup biteni yorumlarken, bu gere"in Sultan'n da gznden kamad"nfarketmi!ti . Bu da fkesini daha da arttrmaktan, artk Sultan'n da tank olmaktan pek ho!lanmad", ama, belki de benim gibi, srf merakla pe!inden srklendi"i !iddeti son bir umutla daha ok kullanmasndan ba!ka bir i!e yaramad. Kuzeye ilerleyeilerleye , yeniden, kyllerin bir Slav diliyle konu!tu"u ormanlk bir yreye gelmi!tik; kk !irin bir kyde, bir ocukluk yalanndan ba!ka bir !ey hatrlamayan yak!kl bir delikanly kendi elleriyle dvd"n grdk. Bir daha bunu hi yapmayaca"n syledi; ak!am benim gere"inden de fazla buldu"um tuhaf bir sululuk duygusuna kapld. Bir ba!ka seferinde sarms bir ya"murun iinde kyl kadnlarn, erkeklerinin ba!na gelenlere uzaktan a"ladklarn grm! gibiyim. #!lerinde ustala!an

adamlarmz da bkm!lard olup bitenden;bazan bizden nce gzlerine kestirdikleri itirafy onlar seip getirirler, hiddetinden yorgun gzken Hoca'dan nce ilk sorulan evirmenimizin kendisi sorard. Hikyesinin kyden kye efsanele!erek dola!t"n duydu"umuz !iddetimizin,ya da srrn zemedikleri, yce bir adaletin korkusu ve!a!kml"yla yllardr, bu sorgu gnn iten ie bekliyormu! gibi, "itiraflarn uzunuzun anlatan ilgin kurbanlarla da hi kar!la!madk de"il; ama birbirlerini aldatan karkocalarn, zengin kom!usunu kskanan fakir kyllerin hikyeleri ilgilendirmiyordu artk Hoca'y Daha derin bir gerek oldu"unu srekli tekrarlyordu, ama kendisi de, sanrm, bizler gibi, buna ula!aca"mzdan zamanzaman !pheye d!yordu. En azndan, bizim ku!kumuzu sezerek fkeye kaplrd, ama brakmaya niyeti olmad"n, biz de, Padi!ah da seziyorduk. Belki de bu yzden, ipleri btnyle eline almasna seyirci kaldk. Bir keresinde, annesine kt davranan vey babasndan ve vey karde!lerinden nefret eden bir delikanly, bir at altna ekilerek korundu"umuz bir sa"ana"n altnda, srlsklam slanarak saatlerce sorguya ekti"ini grnce umutlandk; ama sonra, ak!am, onun da unutulmaya de"er sradan bir delikanl oldu"unu syleyerek konuyu kapad. Kuzeye, daha kuzeye km!tk; yry! kolu yksek da"larn arasnda kvrlarak derin ve karanlk ormanlar iindeki amurlu yollarda ok yava! ilerliyordu. am ve kayn a"alaryla kapl ormanlardan gelen o serin ve karanlk havay, !phe uyandran sisli sessizlikleri, belirsizli "i severdim. Kimse bu ad kullanmyordu ama sanrm, ocuklu"umda babamn elinde grd"m kt bir ressamn yapt" Avrupa haritasnda, geyikler ve gotik !ato resimleriyle sslenmi!Karpatlar'n eteklerindeydik. Ya"murlarda !ten Hoca hastayd, ama gene de, sanki hedefine daha ge varmak iin kvrlan yoldan, her sabah ayrlp, ormanlarn iine giriyorduk. Av seferleri unutulmu! gibiydi artk; bir su kysnda, bir uurumunkenannda geyik vurmak iin de"il, sanki, bizler iin hazrlanan kylleri bekletmek iin oyalanyorduk! Sonra, vaktin geldi"ine karar vererek, kylerden birine girer, yapaca"mz yaptktan sonra da, her seferinde, arad" cevheri bulamayan, ama hrpalayp dvdklerini ve umutsuzlu"unu unutmak iin, hemen, ba!ka bir kye ko!mamz isteyen Hoca'nn pe!inden srklenirdik. Bir keresinde, bir deney yapmak istedi; sabr ve merak beni !a!rtan Padi!ah, onun iin yirmi yenieri getirtti; ayn sorular bir onlara, bir de evlerinin nnde !a!kn bekleyen sar!n kyllere sordu. Bir ba!ka seferinde, kylleri yry! koluna gtrd, onlara amurlu yollarda Sultan'n askerlerine yeti!mek iin tuhaf gcrtlarla zorlanan aracmz gsterdi, ne d!ndklerini sordu, cevaplarn ktiplere yazdrtt, ama belki de, dedi"i gibi, biz gerekten anlamad"mz iin, belki bo! !iddetinden kendi de yld" iin, belki geceleri kapld" sululuk duygusundan, belki ordunun ve pa!alarn silh ve ormanda olup bitenler konusundaki homurdanmalarndan usand" iin, belki yalnzca hastalktan, bilmiyorum; gc tkenmi!ti artk: ksrkl sesi eskisi gibi gr kmyordu; cevaplarn ezberledi"i sorular eski heyecanyla soramyordu; geceleri zaferden, gelecekten, silkinip kurtulmamz gerekti"indenszederken , sylediklerine, sanki gittike kslan kendi sesi de inanmyordu. En son, onu, yeniden ba!layan, soluk bir kkrt duman rengindeki ya"murun iinde, !a!kn birka Slav kylsn inanszca sorguya ekerken grd"mz hatrlyorum. Biz, artk dinlemek istemedi"imiz iin uzaktaydk; onlar, ya"murun silikle!tirdi"i hayletsi bir !"n iinde, Hoca'nn elden ele dola!trd" yaldz ereveli koskoca bir aynann slak yzne bo!u bo!una bakyorlard. Bir daha bu "av" seferlerine kmadk; rma"geip Leh topraklarna girmi!tik. Gittike artan berbat ya"murun amurla!trd" yollarda ilerleyemeyen silhmz, artk sratle hareket etmesi gereken yry! kolunun hzn kesiyordu. Pa!alarn zaten sevmedi"i aracmzn u"ursuzlu"una, lanet getirece"ine ili!kin sylentiler bu srada daha da artt; Hoca'nn yapt" deneylere katlan

yenierilerin dedikodular da tuz biber ekiyordu buna. Her zamanki gibi, Hoca'y de"il, daha ok ben gvuru suluyorlard. Hoca, artk Padi!ah' bile bktran o !iirsel gevezeli "e ba!layp, silhn gereklili"inden, d!mann gcnden, silkinip hareketegememiz gerekti"indenszetti"i zaman, Padi!ah'n adrnda onu dinleyen Pa!alar, bizim sahtekrl"mza ve silhn u"ursuzlu"una daha ok inanrlard. Hoca'ya yoldan km!, ama bsbtn de umut kesilmeyecek bir hasta gzyle bakyorlard; asl tehlikeli olan, asl sulu, Hoca'yla Padi!ah' kandrarak bu u"ursuzluklar tezghlayan bendim. Geceleri adrmza ekildi"imiz zaman, Hoca hastalkl sesiyle onlardan, eski yllarda aptallarndanszetti"i gibi, tiksinti ve fkeyleszederdi , ama, o yllarda ayakta tutabildi"imize inand"m ne!e ve umut kalmam!t artk. Gene de, gryordum, ipin ucunu yle pek kolay brakacak gibi de"ildi. #ki gn sonra, silhmz ya"murdan balkla!m! bir amura saplanarak yry! kolunun orta yerinde kalverince, ben btn umutlarm kaybetmi!tim; Hoca, hasta haliyle sava!t. Kimse adam vermiyordu bize. at bile vermiyorlard; Sultan'a kp krka yakn at buldu, toplarn zincirlerini sktrtt, adam toplad; btn gn u"ra!tktan sonra, ak!ama do"ru, amura batp kalmas iin dua edenlerin bak!lar altnda, atlar fkeyle krbalayarak dev bce"imizi kprdatt. Ak!am da, silhn yalnz u"ursuzluk de"il, asker glkler de getirdi"ini syleyerek bizlerden kurtulmak isteyen Pa!alarla sava!t, ama artk zafere inanmad"n da hissediyordum. Gece adrmzdaydk, elimde sefere giderken yanma alverdi"im ut vard, onunla bir !eyler karmaya al!yordum, elimden alp bir kenara att. Benim kellemi istediklerini syledi, sordu, biliyor muymu!um bunu? Biliyordum. Benim yerime onun kellesini isteselermi! mutlu olurmu!. Bunu da seziyordum, ama bir !ey demedim.Utumu yeniden elime alacaktm ki, beni tuttu, oray, lkemi anlatmam istedi. Padi!ah'a yapt"m gibi bir iki kk uydurulmu! hikye anlatnca, fkelendi. Gere"i istiyormu!, gerek ayrntlar: Annemi, ni!anlm, karde!lerimi sordu. Ben "gerek" ayrntlar anlatrken araya girdi, benden "rendi"i#talyancasyla , anlamn pek de karamad"m bo"uk kelimeler, ksa ve kesik cmleler mrldand. Ertesi gnlerde, nc kuvvetlerin ele geirdi"i yakp yklm! d!man palankalarn grnce, son bir umutla, baz tuhaf ve irkin d!ncelere kapld"n hissettim. Sabah, ate!e verilmi! bir kyn iinden a"ra"rgeiyorduk , bir duvarn dibinde can eki!en yarallar grnce atndan inip yanlarna ko!tu. nce onlara yardm etmek istedi"ini sandm, yannda evirmen olsayd, sanki, onlara dertlerini soracakt, uzaktan onu seyrediyordum; sonra, bir co!kuya kapld"n anladm, nedenini sezer gibiydim bu co!kunun, onlara ba!ka bir !eyler soracakt. Ertesi gn, Padi!ahla birlikte, yolun sa"nda, solunda temizlenmi! palankalar, kk hisarlar grmeye gitti"imizde de ayn heyecan iindeydi: Yerle bir edilmi! yaplarn, top ate!iyle delik de!ik edilmi! ah!ap duvarlarn arasnda, kafas hl kopartlmam! bir yaral grd" zaman yanna ko!uyordu. Onu benim kandrd"m d!neceklerini bilebile , irkin bir !ey yapmasn diye, belki de dpedz baya" bir meraktan, pe!inden gidiyordum. Gvdeleri mermilerle, glle delikleriyle paralanm! yarallar, lmn maskesini yzlerine geirmeden nce, ona bir !ey syleyeceklerdi sanki; Hoca sylesinler diye onlara sormaya hazrlanyordu; her !eyi bir anda de"i!tirecek o derin gere"i onlardan "renecekti, ama lmleha!r ne!ir olmu! o yzlerdeki umutsuzlu"u hemen kendi umutsuzlu"uyla zde!le!tiriverdi"ini grrdm, onlara yakla!tka tutulup kalyordu. O gn ak!amst bir trl ele geirilemeyenDoppio kalesinin Padi!ah' fkelendirdi"ini "renince gene ayn co!kuya kaplarak Sultan'a kt. Dnd"nde ku!kuluydu, ama ku!kulanacak !eyin ne oldu"unu bilmiyor gibiydi de. Sultan'a silhn sava!a srmek istedi"ini,

arac yllardr bugn iin hazrlad"n sylemi!. Sultan, benim sand"mn tersine, bunun vaktinin geldi"ini, ama daha nce ayn i! iin grevlendirdi"i Sar Hseyin Pa!a'y beklemesi gerekti"ini buyurmu!. Niye sylemi! bunu? Yllardr bana m, kendisine mi sordu"unu anlayamad"m sorulardan biriydi; nedense ona artk yaknlk duymad"m, huzursuzluktan usand"m d!nyordum; kendi cevap verdi: nk zaferden pay almasndan korkuyorlarm!. Bu cevaba, Sar Hseyin Pa!a'nn kaleyi hl alamad"n "rendi"imiz ertesi "leye kadar kendini inandrmak iin btn gcn harcad. U"ursuz ve casus oldu"um sylentileri ok yayld" iin, Padi!ah'n adrna ben gitmiyordum artk. Gece, gnn olaylarn yorumlamaya gitti"inde, Hoca, Padi!ah'n inanr gzkt" zafer ve mutluluk hikyeleri anlatmay ba!arm!. adrmza dnd"nde, en sonunda !eytann baca"n kraca"na inanan birinin iyimserli"ini taknm!t. #yimserli"ini de"il, onu ayakta tutmak iin gsterdi"i abay izleyerek onu dinledim. O eski hikyeden, bizlerden ve onlardanszetti gene, gelecekteki zaferden, ama sesinde bu hikyelere e!lik etti"ine hi tank olmad"m bir hzn vard; ortakla!a ya!ad"mz iin ikimizin de pek iyi bildi"i bir ocukluk anmzdanszediyordu sanki.Utumu elime alnca da ses karmad, onu acemice tngrdatnca da: Gelecekte, rma"n ak!n istedi"imiz yne evirince ya!ayaca"mz gzel gnlerdenszediyordu , ama ikimiz de biliyorduk gemi!tenszetti"ini : Gzmn nnde sakin bir arka bahenin huzurlu a"alar, !l!l aydnlatlm! scak odalar, akraba kalabal"yla kayna!an bir yemek masas vard. Yllardr, ilk defa bana huzur veriyordu; buradakileri sevdi"ini, ayrl"n zor gelece"ini syledi"inde ona hak verdim. Bu insanlar zerine biraz d!ndkten sonra, aptallarn hatrlayarak fkelenince de hak verdim ona. Sanki iyimserli"i taknlm! bir !ey de"ildi; belki ok yakndaki yeni hayat ikimiz de sezdi"imiz iin, belki onun yerinde olsam ayn !eyleri yapaca"m d!nd"m iin, bilmiyorum. Ertesi sabah, silhmz denemek iin yolumuzun yaknndaki kk d!man palankalardan birinin zerine yollad"mzda, ikimiz de aracn pek bir !ey beceremeyece"ini tuhaf bir nseziyle biliyorduk. Padi!ahn bizi desteklesinler diye verdi"i yze yakn adam, silhn ilk saldrsnda da"lp gitti. Bazlarn silhn kendisi ezerek paralad, bazlar birka isabetsiz at!tan sonra amura budalaca saplanan aracn korumas d!nda kalnca vuruldular. U"ursuzluk korkusuyla kap ekilen o"unlu"unu ise toparlayp yeni bir saldrya hazrlayamadk. #kimiz de ayn !eyi d!nyor olmalydk. Sonra, $i!man Hasan Pa!a'nn adamlar, palankay pek de kayp vermeden, bir saatte alverince, Hoca o derin bilgiyi, yeniden, bu sefer, benim de pek iyi anlad"m sand"m bir umutla kantlamak istedi, ama palankann btn nfusu kltan geirilmi!ti; yakp yklan duvarlar arasnda can eki!en bile yoktu. Padi!ah'a gtrlmek iin bir kenarda toplanan kafalar grnce de, ne d!nd"n hemen anladm; dahas, merakna hak da verdim, ama bu kadarna tank olmak istemiyordum artk: Ona srtm dndm. Az sonra, meraka yenilerek yeniden bakt"mda, kafalarn yanndan uzakla!yordu; ne kadar ileri gitti"ini "renemedim hi. "le vakti yry! koluna dnd"mzde,Doppio'nun hl alnamad"n sylediler. Sultan fke iindeymi!, Sar Hseyin Pa!a'y cezalandrmaktanszediyormu! : Btn ordu oraya gidiyormu!uz! Hoca'ya, ak!ama kadar kale d!mezse, sabahki saldrya aracmzn da katlaca"n sylemi! Padi!ah. O arada kk bir palankay, btn bir gnde alamayan beceriksiz bir komutann ba!n vurdurtmu!. Yry! koluna yeti!en aracmzn palanka nndeki ba!arszl",ya da u"ursuzluk dedikodularyla da ilgilenmemi! bile. Hoca, artk, zaferden

alnacak paydanszetmiyordu ; sylemiyordu, ama biliyordum ne d!nd"n: Bundan ncekimneccimba!larn sonunu;ya da ocuklu"umu ve iftli"imizdeki hayvanlar d!lerken onun da kafasndan ayn !eyleri geirdi"ini biliyordum; onun da, kaleden gelecek zafer haberinin son talihimiz olaca"n d!nd"n, ama bu talihe aslnda inanmad"n, onu istemedi"ini, bir trl ele geirilemeyen kalenin fkesiyle yakp yklm! bir kyn alevler iindeki kk bir kilisenin ve yanan an kulesinin, sonra, cesur papazn mrldand" duann yeni bir hayat a"r!trd"n; kuzeye karken solumuzdaki ormanlk tepelerin arkasndan batan gne!in benim kadar onda da sessizce ve dikkatle tamamlanmakta olan bir !eyin kusursuzluk duygusunu uyandrd"n biliyordum. Gne! battktan ve yalnz Sar Hseyin Pa!a'nn ba!arszl"n de"il,Doppio'ya , Lehlilerden ba!ka, Avusturyallarn, Macar ve Kazaklarn da yardm yeti!tirdi"ini "rendikten sonra, kalenin kendisini grdk. Ykseke bir tepenin zerindeydi, bayrakl kulelerine batan gne!in belli belirsiz kzll" vurmu!tu, ama beyazd; bembeyaz ve gzel. Nedense, insann byle gzel ve eri!ilmez bir !eyi ancak ryasnda grebilece"ini d!ndm. O ryada, karanlk bir ormann iinde kvrlan bir yolda, tepedeki aydnlk, beyaz yapya yeti!mek iin tel!la ko!arsnz; sankiorada, sizin de katlmak istedi"iniz bir e"lence, karmak istemedi"iniz bir mutluluk vardr, ama her an bitiverece"ini sand"nz yol bir trl bitmez. Karanlk ormanla, yamacn etekleri arasndaki dzlkte, sksk ta!an rma"n yapt" pis bir bataklk oldu"unu, onu a!abilen piyadelerin, topu ate!inin deste"ine ra"men, yamac bir trlgeemediklerini "rendi"imde, bizi buraya getiren yolu d!nyordum ben. Sanki her !ey, zerinde ku!larn uu!tu"u beyaz kalenin, gittike kararan kayalk yamacn ve durgun ve karanlk ormann grnts gibi kusursuzdu: Yllardr rastlant olarak ya!ad"m birok !eyin, !imdi zorunluluk oldu"unu, askerlerimizin, kalenin beyaz kulelerine hibir zaman eri!emeyeceklerini, Hoca'nn da benim gibi d!nd"n biliyordum. Sabah saldryageti"imizde , aracmzn, iindeki ve yanndaki adamlar lmeterkederek , batakl"a yatverece"ini, sonra, u"ursuzluk sylentisini, korkuyu, ve askeri yat!trmak iin onlarn nne benim kellemi atmak isteyeceklerini de, Hoca'nn da benim kadar grd"n ok iyi biliyordum. Yllar nce, bir kere, onu kendisini anlatmaya k!krtmak iin, ayn anda ayn !eyleri d!nme al!kanl"n geli!tirdi"imiz bir ocukluk arkada!mdanszetti"imi hatrladm. Onun da ayn !eyleri d!nd"nden hi ku!kum yoktu. Gece ge vakit gitti"i Sultan'n adrndan bir trl dnmedi. adrdaki pa!alara, gn ve gelece"i yorumlamasn isteyen Padi!ah'a ne syleyece"ini ok iyi tahmin etti"im iin, bir ara, hemen orackta ldrld"n ve cellatlarn, az sonra da bana gelece"ini aklmdan geirdim. Sonra, adrdan kp, bana haber vermeden, do"ru, karanlkta beyaz duvarlar parldayan kaleye gitti"ini, nbetileri, batakl" ve orman a!arak oraya oktan ula!t"n d!ledim. Pek de fazla bir heyecan duyamadan, yeni hayatm d!nerek sabah bekliyordum ki, geldi. adrdakilere, tahmin etti"im !eyleri syledi"ini, ok sonra; yllar sonra, onlarla dikkatle ve uzunuzun konu!tuktan sonra "renebildim. Bana bir !ey anlatmad, yolculu"a kmadan nce tel!lanan biri gibi acele ediyordu. D!arda yo"un bir sis oldu"unu syledi, anladm. Gn !yana kadar, ona, lkemde braktklarm, evimi nasl bulabilece"ini,Empoli'de Floransa'da nasl tannd"mz, annemi, babam, karde!lerimi, huylarn anlattm. #nsanlar birbirindenayran baz kk, zel ayrntlardanszettim . Btn bunlar, ta kk karde!imin srtndaki iri bene kadar, ona daha nce de anlatm! oldu"umu, anlattka hatrlyordum. Ama Padi!ah'a anlatrken,ya da !imdi bu kitab yazarken, kimi zaman, gere"i de"il, yalnzca hayallerimi yanstt"n sand"m bu hikyelere, o srada inanyordum da: Kz karde!imin hafif kekeme

oldu"u da do"ruydu, elbiselerimizin ok d"meli oldu"u,ya da evimizin arka bahesine bakan pencereden grdklerim de. Sabaha do"ru, bu hikyelere, belki de kaldklar yerden, ge de olsa, sreceklerine inand"m iin kand"m d!ndm. Hoca'nn da ayn !eyi d!nd"n, kendi hikyesine sevinle inand"n biliyordum. Elbiselerimizi, tel!a kaplmadan ve konu!madan, de"i!tirdik. Ona yz"m ve yllarca ondan saklamay ba!ard"m madalyonumu verdim. #inde anneannemin annesinin resmi ve ni!anlmn kendi kendine beyazla!an salar vard; sanrm sevdi onu, boynuna takt. Sonra adrdan kp gitti. Sessiz sisin iinde a"ra"r kaybolu!unu seyrettim. Ortalk aydnlanyordu, ok uykum vard, onun yata"na girip huzurla uyudum.

11

Kitabmn sonuna geldim artk. Belki de akll okuyucularm aslnda hikayemin oktan bitti"ine karar vererek onu ellerinden atm!lardr bile. Bir zamanlar ben de ayn !eyi d!nyordum, yllar nce yazd"m bu sayfalar bir daha okumamak zere bir k!eye tkm!tm. O sralarda aklm, Padi!ah iin de"il, kendim iin keyifle uydurdu"um teki hikyelere, kurt olup onlar arasna kar!an bir tacirle, hi grmedi"im lkelerde ssz ller ve buzlu ormanlarda geen a!k hikyelerine vermek niyetindeydim; bu kitab, bu hikyeyi unutmak istiyordum. Duydu"um onca sylentiden, ya!ad"m onca !eyden sonra, pek de kolay olmayaca"n bildi"im bu i!i ba!aracaktm da belki, ama iki hafta nce beni grmeye gelen bir konu"umun szlerine kannca kitabm yeniden ortaya kardm. Bugn, en sevdi"im kitabmn bu oldu"unu biliyorum artk; onu gerekti"i gibi, istedi"im gibi, d!ledi"im gibi bitirece"im. Kitabm bitirmek iin ba!nageti"im eski masamzdan,Cennethisar'dan kalkp #stanbul'a giden kk bir yelkenliyi, uzaktaki zeytinlikler iindeki bir de"irmeni, bahenin a!a"larnda, incir a"alar arasndan iti!erek oynayan ocuklar, #stanbul'dan Gebze'ye giren tozlu yolu gryordum. Yoldan karda k!ta pek geen olmaz, baharlarda ve yazlar, do"uya, Anadolu'ya, ta Ba"dat'a, $am'a giden kervanlar grrm; en ok, a"ra"r ilerleyen o krk dkk ka"nlar geer,bazan da uzaktan kyafetini seemedi"im bir atly grerek heyecanlanrm, ama yakla!nca yolcunun bana gelmedi"ini anlarm: Sonzamanlarda kimse gelmiyor, gelmeyeceklerini de biliyorum artk. Ama !ikyeti de"ilim; yalnzlk diye bir derdim yok:Mneccimba!lk yapt"m yllarda ok para biriktirdim, evlendim, drt ocu"um var; belki de, mesle"imin bana kazandrd" bir sezgiyle yakla!makta olan felketleri ngrerek i!imi zamannda braktm: Sultann ordular Viyana'ya gitmeden, yenilgilerin fkesiyle evresindeki soytarlarn, benden [

sonrakimneccimba!nn boynu vurulmadan, hayvanlara d!kn Padi!ahmz tahttan indirilmeden ok nce, buraya Gebze'ye katm; bu kona" yaptrp, sevdi"im kitaplarm, ocuklarm ve bir iki adammla yerle!tim.Mneccimba!yken evlendi"im karm benden ok kk, ev i!lerinden ok iyi anlyor, btn evi, ba!ka ufak tefek i!lerimi o ekip eviriyor, yetmi!ine merdiven dayayan beni de kitaplarm yazaym, hayal kuraym diye btn gn bu odada yalnz brakyor. Bylece hikyeme ve hayatma uygun bir son bulmak iin doyadoya O'nu d!nyorum. Oysa ilk yllarda bunu hi yapmamaya al!rdm. Bir iki kere Padi!ah, O'ndanszetmek istedi"inde, benim bu konudan hi ho!lanmayaca"m grm!t. Sanrm o da memnundu bundan; yalnzca merak ediyordu; ama neyi, ne kadar merak etti"ini hibir zaman karamadm. Bana O'ndan etkilendi"im, O'ndan "rendi"im iin utanmamam gerekti"ini ilk ba!larda sylemi!ti. Ona yllarca sundu"um btn o kitaplar, takvimleri, kehnetleri O'nun yazd"n ba!tan beri biliyormu!; ben evde batakl"a saplanarak kalan silhmzn tasarlaryla u"ra!rken de, O'na sylemi! bunu; O'nun da bana, tpk benim O'na her !eyi syledi"im gibi, bunu anlatt"n da biliyormu!. Belki, o srada, ikimiz de ipin ucunu daha tam karmam!tk, ama Sultan'n ayaklarnn yere daha iyi bast"n seziyordum. Padi!ah'n benden daha zeki oldu"unu, bilinmesi gereken her !eyi bildi "ini beni avucunun iine iyice almak iin oyun oynad"n o sralarda d!nrdm. Belki de, bataklkta biten o bozgundan ve u"ursuzluk sylentisine kuduran askerlerinin fkesinden beni kurtard" iin ona duydu"um minnetin etkisi de vard bunda. Gvurun kat"n "rendiklerinde askerlerinden bazlar benim kellemi istemi!lerdi nk. #lk yllarda aka sorsayd, sanrm Sultan'a her !eyi anlatrdm. O zamanlar daha benim ben olmad"m yolundaki sylentiler de kmam!t, olup biteni birileriyle konu!mak istiyordum, O'nu zlyordum. Yllarca birlikte oturdu"umuz evde tek ba!ma ya!amak sinirlerimi daha da bozdu. Ceplerim para doluydu, esir pazarna aya"m o srada al!t; arad"m bulana kadar aylarca oraya gittim geldim. Sonunda, bana da, O'na da, aslnda pek de fazla benzemeyen bir zavally satn alp eve getirdim. Gece, ona, her !eyi bana "retmesini, lkesini, gemi!ini anlatmasn, dahas ktlklerini ortaya dkmesini syledi"imde, aynann kar!sna geirdi"imde korktu benden. Berbat bir geceydi, acdm zavallya, sabah azat edecektim, pintili"im tuttu, gtrp kle pazarna geri sattm. Sonra, evlenmeye karar vererek mahalleye haber saldm. En sonunda beni de kendilerine benzeteceklerini, soka"a huzur gelece"ini d!ndkleri iin sevinle geldiler. Ben de onlara benzemekten memnundum, iyimserdim, sylentilerin bitti"im, yllarca Padi!ahma hikyeler uydurup huzurla ya!ayaca"m d!nyordum. Karm dikkatle setim; geceleri bana ut da alard. Sylentiler yeniden ba!lad"nda, nce, bunun Padi!ah'n bir oyunu oldu"unu sandm, nk endi!emi gzlemekten, beni !a!rtan sorular sormaktan ho!land"n sanyordum. #lk ba!larda, bana durupdurup , "kendimizi tanyor muyuz, insan kim oldu"unu iyi bilmeli," gibi szler etti"inde ok da fazlatel!lanmam!tm; bu sinir bozucu sorular, evresine yeniden toplamaya ba!lad" o soytarlar arasndaki Yunan felsefesine merakl ukaldan "renip inand"n d!nrdm. Bu konuda bir !eyler yazmam istedi"inde, ona, kendileri zerinde hi durmadklar ve kim olduklarn hi bilmedikleri iin mutlu olan ceylanlardan ve serelerdenszeden en son kitabm sundum. Kitab ciddiye alarak keyifle okudu"unu "renince rahatladm biraz, ama sylentiler benim kulaklarma da geliyordu. Sultan' aptal yerine koyuyormu!um, nk yerinegeti"im kimseye benzemiyormu!um bile, O daha zayf ve inceymi!, bense

!i!manlam!m; O'nun bildi"i her !eyi bilemeyece"imi syledi"im zaman yalan syledi"imi anlam!lar; bir gn, bir sava! srasnda ben de u"ursuzluk satktan sonra kaacak, O'nun yapt" gibi, sava! srlarn da d!mana vererek yenilgiyi kolayla!tracakm!m, vb. vb! Sultan'n kard"n sand"m bu sylentilerden korunmak iin elimi aya"m e"lenceden ektim, ortalkta pek grnmez oldum, zayfladm ve o son gece Padi!ah'n adrnda konu!ulanlar dikkatle soru!turarak "rendim. Karm birbiri ardndan ocuklar do"uruyordu, gelirim iyiydi, sylentileri, O'nu, gemi!i unutup huzurla i!ime devam etmek istiyordum. Yedi yla yakn da dayandm; belki sinirlerim daha sa"lam olsayd, dahas, Sultann evresinde yeni bir temizlik yaplaca"n sezmeseydim, sonuna kadar da giderdim; nk Padi!ah'n bana at" kaplardan geegee unutmak istedi"im eski kimli"ime, onu unutarak brnvermi!tim. #lk zamanlar da beni tedirgin eden kimlik sorularna da pi!kinlikle cevap veriyordum artk: "#nsann kim oldu"unun ne nemi var," derdim, "nemli olan yaptklarmz ve yapacaklarmzdr." Padi!ah aklmn dolabna sanrm bu kapdan girdi! Benden, O'nun kat" lkeyi, #talya'y anlatmam istedi"inde, pek fazla bilgimolmad"n syleyince fkelendi: O, bana her !eyi anlatt"n Sultan'a da sylemi!, hem niye korkuyormu!um, O'nun anlattklarn hatrlamam yeterliymi! bunun iin. Bylece O'nun ocuklu"unu ve bir ksmn bu kitabma ald"m gzel anlarn, Sultan'a birbir yeniden anlattm. #lk ba!larda sinirlerim o kadar bozulmam!t, Sultan beni gerekti"i gibi, ba!kasndan dinledi"ini anlatan birini dinler gibi dinliyordu, ama sonraki yllarda daha ileri gitti; anlattklarm O'nu dinler gibi dinliyordu artk: Ancak O'nun bilebilece"i ayrntlar sorduktan sonra benden korkmamam, aklma hemen geliveren cevab sylememi isterdi:Kzkarde!inin kekemeli"i hangi olaydan sonra ba!lam!t,Padua niversitesine niye alnmam!t, Venedik'te seyretti"i ilk fi!ek gsterisinde a"abeyi hangi renk elbise giyiyordu? Bu ayrntlar, kendi ba!mdan gemi! gibi Padi!ah'a anlatrken,ya bir sandal gezintisinde,ya kurba"alarla kayna!an nilferli bir havuzun ba!nda,ya edepsiz maymunlarn gm! kafesinin nnde,ya da bir zamanlar birlikte gezdikleri iin ortak anlaryla kayna!an o bahelerden birinde olurduk. O zaman, hikyelerden ve belleklerimizin bahesinde aan ieklerin oyunundan ho!lanan Padi!ah, bana daha da yaknla!r, bize ihanet eden eski bir arkada! arar gibi O'ndanszederdi : O'nun kamasnn iyi oldu"unu, yoksa kendisini o kadar e"lendirmesine ra"men kstahl"na dayanamayp onu ldrtmeyi ok d!nd"n bu sralarda syledi. Sonra, hangimizdenszetti"ini pek kestiremedi"im iin, beni korkutan baz aklamalar yapt, ama hiddetle de"il sevgiyle konu!uyordu: Kendini bilmezli"ine dayanamayp fkeyle onu ldrtece"im diye korktu"u gnler olmu!, son gece de az daha celltlar a"ryormu!! Sonra, benim kstah olmad"m syledi; kendimi dnyann en akll, en becerikli insan da sanmyormu!um; vebann deh!etini kendi karm iin yorumlamayakalkmazm!m; kaz"a oturtulan ocuk krallarn hikayeleriyle geceleri kimsenin uykusunu karmazm!m; Sultann ryalarn dinledikten sonra eve ko!up alay ederek onlar anlataca"m kimsem de yokmu!, onu kandrmak iin birlikte sama ve e"lenceli hikyeler yazaca"m kimsem de! Bunlar dinlerken, bir ryadaki gibi kendimi ve ikimizi d!ardan grd"m sanr, ipin ucunu kard"mz korkuyla sezerdim, ama son aylarda Sultan sanki beni delirtmek iin daha da anlatrd: Ben O'nun gibi de"ilmi!im, O'nun gibi, aklm, onlarla bizleriayran safsatalara da kaptrmam!m! Ta yllar nce, birlikte dzenledi"imiz ve Padi!ahn sekiz ya!nda, bizleri tanmadan nce, kar! kydan seyretti"i fi!ek gsterisinde, O'na karanlkgltteki !eytan zafere ula!tran benim !eytanm, !imdiO'nunla birlikteymi!,O'nunla birlikte huzur bulaca "n sand" lkeye gitmi!! Sonra, birbirini tekrar eden o bahe gezilerimizin ortasnda Sultan dikkatle sorard: #nsanlarn, drt iklim yedi bucakta, hep birbirlerine benzedi"ini anlamak iin acaba Padi!ah m olmak gerekiyormu!? Korkuyla susardm; sanki son direncimi de krmak iin bir daha sorard; insanlarn her yerde

birbirinin ayn oldu"unun en iyi kant onlarn birbirlerinin yerinegeebilmesi de"il miymi!? #!in ivisi km!t artk. Bir gn, Sultan'n, benimle birlikte O'nu unutmay ba!araca"n umdu"um, daha ok para biriktirmeyi d!nd"m iin belki bunlara da sabrla katlanacaktm; belirsizli"in korkusuna al!m!tm nk; ama Sultan bir tav!ann pe!inden at srerken yolumuzu kaybetti"imiz bir ormanda, geli!igzel gezinir gibi, aklmn kaplarn acmaszca ap kapyordu; stelik, herkesin nnde yapyordu artk bunu; evresine gene o soytarlar doldurmu!tu, yeni bir temizlik yaplaca"n, hepimizin malna mlkne el konulaca"n d!nd"m, yakla!an felketleri sezdi"im iin korktum. Bana Venedik'teki kprleri, O'nun ocuklu"unda kahvalt etti"i masann rtsndeki dantelleri, Mslman olsun diye, az daha kafasnn vurulaca" srada hatrlad", evinin arka bahesine bakan pencereden grdklerini anlattrd" gn, btn bunlar, sanki kendi ba!mdan gemi! kendi hikyelerim gibi, bir kitapta yazmam buyurdu"unda, en ksa zamanda #stanbul'dan kamaya karar verdim. O'nu unutmak iin Gebze'de ba!ka bir eve yerle!tik. #lk zamanlarda Saray'dan adamlarn gelip beni gtrmelerinden korkardm, ama arayan soran olmad, gelirlerime de ili!mediler; beniya unutmu!lard,ya da Padi!ah'n gizli gzetimi altndaydm. Aldrmadm, i!lerimi yoluna koydum, bu evi yaptrdm, arka baheyi iimden gelen drtlere uyarak, istedi"im gibi dzenledim; vaktimi kitaplarm okumakla, kendi keyfim iin e"lenceli hikyeler yazmak ve eski birMneccimba! oldu"umu "renip dan!maya gelen konuklarm, daha ok paras iin de"il, e"lencesi iin, dinlemekle geiriyordum. ocuklu"umdan beri iinde ya!ad"m lkemi, belki de en ok bu srada tandm: Sakatlara, o"lunu, karde!ini kaybeden !a!knlara, aresiz hastalara, evde kalm! kzlarn babalarna, boyu bir trl uzamayanlara, kskan kocalara, krlere, gemicilere, gz dnm! kara sevdallara geleceklerini sylemeden nce, uzunuzun hayatlarn anlattrr, geceleri, tpk bu kitapta yapt"m gibi, sonralar hikyelerime sokmak iin dinlediklerimi defterlere yazardm. Odama, kendisiyle birlikte derin bir hzn getiren o ihtiyar da o yllarda tamdm. Benden on, on be! ya! byk olmalyd. Evliya'ym! ad, yzndeki kederi grr grmez derdinin yalnzlk oldu"una karar verdim, ama yle demedi: Btn mrn gezilere ve bitirmek zere oldu"u on ciltlik bir seyahatnameye vermi!, lmeden nce, Allah'a en yakn yer olan Mekke'ye ve Medine'ye gidecek, oralar da yazacakm!, ama kitabnda onu huzursuz eden bir eksiklik varm!, e!melerinin ve kprlerinin gzelli"ini ok duydu"u #talya'y da okuyucularna anlatmak istiyormu!, acaba #stanbul'da nn duydu"u iin grmeye geldi"i ben, ona anlatabilir miymi!im? #talya'y hi grmedi"imi syledi"imde, bunu herkes gibi kendisinin de bildi"ini belirtti, ama bir zamanlar oradan gelmi! bir klem varm!, o bana her !eyi anlatm!; ben de ona anlatrsam, Evliya da kar!l"nda bana e"lenceli !eyler anlatrm!: Hayatn en ho! yan ho! hikyeler uydurup ho! hikyeler dinlemek de"il miymi!? antasndan ekineekine bir harita karm!t, grd"m en berbat #talya haritasyd, anlatmaya karar verdim. Bir ocu"unkini andran tombul eliyle haritasndaki bir !ehri i!aret ediyor, adn heceleyerek okuduktan sonra, anlatt"m d!lerimi dikkatle k"da geiriyordu. Her !ehir iin, bir de, tuhaf hikye istiyordu. Bylece, kuzeyden gneye on gece, on !ehirde hayatmda ilk defa grd"m btn bu lkeyi getik. Btn bir sabah alan bu i!ten sonra, Sicilya'dan gemiyle #stanbul'a dnd. Anlattklarmdan ok memnun oldu"u iin o da beni sevindirmeye karar vererek,Akka gklerinde kaybolan cambazlar, Konya'daki fil do"uran kadnla o"lunu,Nil

kysndaki mavi kanatl bo"alar, pembe kedileri, Viyana'daki saat kulesini, orada yaptrp bana glmseyerek gsterdi"i n di!lerini, Azak kysndaki konu!an ma"aray, Amerika'daki krmz karncalar anlatt. Nedense, bende tuhaf bir hzn uyandryordu bu hikyeler, iimden a"lamak da geliyordu: Btn gne!in kzll" odama vurmu!tu; Evliya, bende de byle !a!rtc hikyeler olup olmad"n sordu"unda, onu gerekten !a!rtmak isteyerek, adamlaryla gece yatsna kalmasn syledim: Birbirinin yerine geen iki insan zerine sevebilece"i bir hikyem vard. Gece, herkes odasna ekildikten, eve ikimizin de bekledi"i o sessizlik ktkten sonra, yeniden odaya dndk. Bitirmekte oldu"unuz bu hikyeyi ilk o zaman d!ledim! Anlatt"m, sanki uydurulmu! de"il de, ya!anm! bir hikyeymi! gibi, sanki btn bu kelimeleri bana ba!ka birisi usulca fsldyormu! gibi, cmleler birbiri ardndan a"ra"r diziliyordu: "Venedik'ten Napoli'ye gidiyorduk, Trk gemileri yolumuzu kesti..." Geceyarsndanok sonra, hikyem bitti"inde, uzun bir sessizlik oldu. seziyordum, konu"um da, ben de, O'nu d!nyorduk, ama benimkinden bamba!ka bir O vard Evliya'nn kafasnda. Kendi hayatn d!nd"nden hi ku!kum yok! Ben de kendi hayatm, O'nu, hikyemi sevdi"imi d!nyordum; ya!ad"m ve d!ledi"im her !eyden gurur da duyuyordum: #inde oturdu"umuz oda, ikimizin de bir zamanlar olmak istedi"imiz ve oldu"umuz !eylerin hznl anlaryla dopdoluydu; O'nu bir daha unutamayaca"m, bunun da beni hayatmn sonuna kadar mutsuz edece"ini de o zaman ak seik anladm; hibir zaman tek ba!ma ya!ayamayaca"m biliyordum artk: Hikyemle birlikte, sanki,geceyars odann iine, ikimizi de meraklandrarak tedirgin eden ekici bir hayaletin glgesi vurmu!tu. Sabaha do"ru, konu"um hikyemi ok sevdi"ini syleyerek beni mutlu ettikten sonra, baz !eylere kar! kaca"n da ekledi. Belki de, ikimizin sinir bozucu ansndan kurtulmak, bir an nce yeni hayatma dnmek iin ilgiyle dinledim onu. Hikyemdeki gibi tuhaf ve !a!rtc olan aramalym!z; evet, dnyann bu bkknlk verici skcl"na kar! yapabilece"imiz belki de tek !ey buymu!; bunu, hep ayn !eylerin tekrarland" o ocukluk ve okul yllarndan beri bildi"i iin, hayatta drt duvar arasna kapanmay aklna bile getirmemi!; bu yzden btn mrn gezilerde, bitip tkenmeyenyollarda hikyeler arayarak geirmi!. Ama, tuhafve!a!rtc olan, dnyada aramalym!z, kendi iimizde de"il! Kendi iimizdekini aramak, kendi zerimizde o kadar uzun boylu d!nmek mutsuz edermi! bizleri. Benim hikyemde insanlarn ba!na gelen de buymu! i!te: Bu yzden kahramanlar kendileri olmaya bir trl katlanamyor, bu yzden hep bir ba!kas olmak istiyorlarm!. Sonra, sordu bana: "Bu hikyede olup bitenin gerek oldu"unu d!nelim," dedi. "Birbirlerinin yerine geen o insanlarn yeni hayatlarnda mutlu olabileceklerine, ben, inanyor muymu!um? Sustum. Sonra, nedense bana hikyemdeki bir ayrnty hatrlatt: Kolu kopuk bir #spanyol klesinin umutlarna kendimizi kaptrmamalym!z! O zaman, o tr hikyeleri yazayaza , tuhafl" kendi iimizde arayaaraya , bizler de ba!ka biri olurmu!uz, Allah korusun, okuyucularmz da. #nsanlarn hep kendilerinden, kendi tuhaflklarndanszetti"i , kitaplarn ve hikyelerin de hep bunu anlatt" o korkun dnyay d!nmek bile istemiyormu!. Ben istiyordum! Bu yzden, bir gnde seviverdi"im bu ufak tefek ihtiyar, Mekke'ye gitmek iin, gn do"arken adamlarn toplayp, ty gibi, yola knca, hemen oturup kitabm yazdm. Belki de, gelece"in o korkun dnyasnn insanlarn daha iyi d!leyebilmek iin, kitabma kendimi ve kendimdenayramad"m O'nu elimden geldi"i kadar ok koydum. Ama elimden ok da gelmedi"ini, on alt yl nce bir kenara at verdi"im bu kitab, bu gnlerde yeniden okurken d!ndm. Bunun iin, insann kendisinden hele duygu ta!knlklarna kaplarak sz

etmesinden ho!lanmayan okuyucularmdan zr dileyerek bu sayfay kitabma ekliyorum: Seviyordum O'nu, O'nu ryamda grd"m kendi aresiz, amas grntm sevdi"im gibi, bu grntnn utanc, fkesi, suu ve hznyle bo"ulur gibi, kederle len yabani bir hayvan kar!snda utanca kaplr gibi, kendi o"lumun arszl"na fkelenir gibi, kendimi aptalca bir tiksinti ve aptalca bir sevinle tanr gibi seviyordum; belki de, en ok byle: Elimin kolumun bir bcek gibibo!ubo!una kprdan!na al!t"m, aklmn duvarlarnda her gn yanklanarak snen d!ncelerimi bildi"im, amas gvdemden kan nemin benzersiz kokusunu, bitkin salarm, irkin a"zm, kalemimi tutan pembe elimi tand"m gibi: Bunun iin aldatamadlar beni. Kitabm yazp O'nu unutmak iin bir kenara attktan sonra, kan btn o sylentilere, nmz duyup, bundan yararlanmak isteyenlerin oyunlarna kanmadm hi! Kahire'de bir Pa!a'nn koruyucu kanatlar altnda yeni bir silhn tasarlarn yapyormu!! Viyana bozgununda !ehrin iindeymi!, bir an nce yenilmemiz iin d!mana akl veriyormu!! Edirne'de dilenci kl" iinde grm!ler O'nu, kendi k!krtt" bir esnaf kavgasnda bir yorgancy baklayp kayplara kar!m!! Uzak bir Anadolu kasabasnda mahalle camiinde imamlk yapyormu!, birmuvakkithane kurmu!, bunu anlatan yeminler ediyordu; bir de saat kulesi iin para toplamaya ba!lam!! Vebann pe!inden gitti"i #spanya'da kitaplar yazarak zengin olmu!! Zavall Padi!ahmz tahttan indiren siyas dolaplar O'nun evirdi"ini bile sylediler! Slav kylerinde, en sonunda ula!abildi"i gerek itiraflar dinleyedinleye , saral efsane bir papaz gibi el stnde tutularak bunalml kitaplar yazyormu!! Anadolu'da geziyormu!, budala padi!ahlar ala!a" edece"ini syleyerek, kehanetleri ve !iirleriyle byledi"i bir gruhu pe!inden srklyor, yanma beni de a"ryormu!! O'nu unutmak, gelecekteki o korkun insanlarn, o korkun dnyalaryla oyalanabilmek, hayallerimin tadn karmak iin hikyeler yazd"m o on alt ylda bu sylentilerin daha ba!kalarn da duydum, ama hibirine inanmadm. Bilmiyorum, ba!kalarna da oluyor mu.Bazan , Hali srtlarndaki o drt duvar birbirimize zindan ederken,bazan , bir konaktan,ya da saraydan bir trl gelmeyen bir a"ry beklerken,bazan birbirimizden keyifle nefret ederken,bazan da kar!lkl gl!erek Padi!ahmz iin bir risale daha yazarken, gnlk hayat iinde, bir an, ikimiz de, bir kk ayrntya taklverirdik: Sabah birlikte grd"mz slak bir kpek, iki a"a arasna aslm! ama!r dizisinin renk ve biimlerindeki gizli geometri, hayatn simetrisini ortaya karveren bir dil srmesi! $imdi en ok bunlar zlyorum i!te! lmnden yllar, belki de yzyllar sonra bir meraklnn bizden ok kendi hayatn d!leyerek okuyaca"n sand"m, aslnda, kimse okumasa da pek fazla aldrmayaca"m ve bunun iin de O'nun adn ok da derine olmasa da gizleyerek gmd"m glgemin kitabna bunun iin dndm: Veba gecelerini, Edirne'deki ocuklu"umu, Padi!ah'n bahelerinde geirdi"im gzel saatleri, O'nu o sakalsz haliyle Pa!a'nn kapsnda ilk grd"m zaman srtmda duydu"umu sand"m rpertiyi yeniden d!lemek iin. Kaybetti"imiz hayat ve d!leri yeniden ele geirmek iin, onlar yeniden d!lemek gerekti"ini herkes bilir: Ben hikyeme inandm! Kitabm, onu bitirmeye karar verdi"im gn anlatarak bitirece"im: #ki hafta nce, gene masamzda oturup, ba!ka bir hikye d!lemeye al!rken #stanbul tarafndan gelen bir atly grdm. Son zamanlarda O'ndan haber getirmek iin kimse gelmiyordu bana, belki de onlara ketum davrand"m iin, bundan sonra geleceklerini de pek sanmyordum, ama o tuhaf pelerinli, eli !emsiyeli yolcuyu grr grmez bana geldi"ini anladm. Odama girmeden nce duymu!tum. O'nun kadar olmasa bile, O'nun yanl!laryla Trke konu!uyordu, ama odama girer girmez #talyanca'ya evirdi. Yzm ek!itti"imi, hi cevap vermedi"imi grnce, bozukTrkesiyle , benim, biraz olsun #talyanca bildi"imi sand"n syledi. Sonra anlatt: Adm, kim oldu"umu O'ndan "renmi!. lkesine dndkten sonra O, Trkler arasnda geirdi"i inanlmaz servenleri

zerine, Trklerin hayvanlar seven en son padi!ah ve ryalar zerine, Trkler ve veba zerine, saray ve sava! kurallarmz zerine bir y"n kitap yazm!. Aristokratlar ve zellikle kibar hanmefendiler arasnda yeniyeni yaygnla!an o byl Do"u merak yznden, yazdklar ilgiyle kar!lanm!, kitaplar ok okunmu!, akademilerde dersler vermi!, zengin olmu!. Dahas, yazdklarnn romantizmine kaplan eski ni!anls, ya!na bakmadan kocasndan ayrlm!; evlenmi!ler, da"lp satlan eski aile evini yeniden alp yerle!mi!ler, evi, baheyi, eski hline sokmu!lar. Btn bunlar biliyormu! konu"um, nk kitaplarna hayran oldu"u iin O'nu evinde ziyaret etmi!. ok nazikmi! O, konu"uma btn bir gnn vererek, sorularn cevaplam!, kitaplarnda yazd" servenleri bir daha anlatm!. Benden de uzunuzun , i!te o sradaszetmi! : "Yakndan Tand"m Bir Trk" ba!l"yla, benim zerime bir kitap yazyormu!; Edirne'deki ocuklu"umdan, ayrl! gnne kadar, benim btn hayatm, O'nun Trklerin zellikleri zerine zekice yazd" ki!isel yorumlaryla desteklenerek merakl #talyan okuyucusuna sunulmak zereymi!. "Kendinizi ne kadar da ok anlatm!snz O'na!" dedi konu"um. Sonra, beni !a!rtmak iin, baz sayfalarn okudu"u kitaptan ayrntlar hatrlad: ocuklu"umda, mahalle arkada!larmdan birini acmaszca dvdkten sonra, yapt"mdan utanarak zntyle a"lam!m, akllym!m, O'nun bana "retti"i btn astronomiyi alt ayda kavram!m, kz karde!imi ok severmi!im, dinime d!knm!m, hep namaz klarm!m, vi!ne reeline baylrm!m, vey babamn mesle"i olan yorgancl"a zel merakm varm!, btn Trkler gibi insanlar ok severmi!im vb. vb. Bana gsterdi"i bunca ilgiden sonra, bu budalaya so"uk davranamayaca"m vebylelerinin merakl olduklarn bildi"im iin ona, odaoda evimizi gsterdim. Sonra bahede arkada!laryla oynayan kk o"ullarmn oyunlaryla ilgilendi; yalnzca elik oma"n de"il, onlara anlattrd" krebe, birdirbir ve pek de sevemedi"i uzun e!e"in kurallarn bir deftere yazd. Bir Trk dostu oldu"unu o srada syledi. Ba!ka yapacak bir !ey olmad" iin, "leden sonra ona bahemizi, sonra Gebze'yi veO'nunla yllar nce kald"mz evi gsterirken de ayn !eyi syledi. Pek merak etti"i kilerimizde reel ve tur!u kavanozlar, zeytinya" ve sirke g"mleri arasnda dikkatle yrrken, Venedikli bir ressama yaptrd"m ya"lboya portremi grnce, biraz daha ileri giderek, aslnda, O'nun gerek bir Trk dostu olmad"n, Trkler iin irkin !eyler yazd"n sr verir gibi syledi: Bizim artk yoku!u inmeye ba!lad"mz yazyormu!, kafalarmzn iinden eskipskyle dolu pis bir dolaptanszeder gibiszediyormu! , iflah olmazm!z, kurtulmamz iin bir an nce onlara boyun e"mekten ba!ka aremiz yokmu!, bundan sonra, yzyllarca, boyun e"diklerimizi taklit etmekten ba!ka bir !ey yapamayaca "mz sylyormu!. Daha fazla uzatmasn diye, "Ama O bizleri kurtarmak istiyordu," deyiverdim, hemen syledi: Evet, bunun iin bir de silh yapm!, ama anlamam!z biz O'nu; ara sisli bir sabah, tpk frtnada kayalara oturan korkun bir korsan gemisinin le!i gibi, sapland" i"ren bir bataklkta kalvermi!. Sonra ekledi: Evet, bizleri kurtarmay ok, ama ok istemi!. Bu onda !eytan bir ktlk olmad" anlamna gelmezmi!. Btn dhiler byleymi! i!te! Portremi eline alm! yakndan dikkatle bakyor, bir yandan da deha zerine bir !eyler mrldanyordu: Bizlere esir d!meyip de mrn lkesinde geirseymi! on yedinci yzyln Leonardo'su bile olurmu! O. Sonra, gene o pek sevdi"i ktlk konusuna dnd. O'nun iin sylenen ve aklmda kalmayanbiriki irkin parasal dedikoduyu anlatt. "Tuhaf olan," dedi sonra, "sizin O'ndan hi etkilenmemeniz!" Beni tanm!, sevmi!; hayretini belirtti: Onca yl birlikte ya!ayan iki ki!i nasl olur da birbirine bu kadar benzemezmi!, anlayamyormu!. Korktu"um gibi, resmimi istemedi; ald" yere braktktan sonra, bana sordu: Yorganlar da grebilir miymi!? "Hangi yorganlar?" dedim bo!bo! . $a!knlkla sordu: Bo! vakitlerimi yorgan dikerek geirmiyor muymu!um? On alt yldr elime almad"m kitab ona gstermeye o srada karar verdim. ok heyecanland, Trke okuyabildi"ini,O'nunla ilgili bir kitab, tabii ki, ok merak etti"ini

belirtti. Yukarya, arka baheye bakan al!ma odama ktk. Masamza oturdu, on alt yl sonra, kitabm onu dn brakm!m gibi tkt"m yerde buldum; nne ap koydum.Trkeyi , a"r da olsa okuyabiliyordu. Btn gezginlerde grd"m ve beni fkelendiren, kendi sa"lam ve gvenli dnyasndan ayrlmadan !a!rtlmak iste"iyle, kitabma gmld. Onu yalnz braktm, baheye ktm, ak pencereden onu grebilece"im bir yere, hasr sedire oturdum. nce ne!eliydi, pencereden bana seslendi: "#talya'ya admnz atmad"nz nasl da belli oluyor!" Sonra ama, unuttu beni; arada bir gzmn ucuyla onu szerek, orada, saat bahenin iinde oturup kitab bitirmesini bekledim. Bitirirken anlam!t; yz allakbullakti ; bir iki kere, silhmz yutan batakl"n arkasndaki beyaz kalenin adn syledi ba"rarak; benimle bo! yere #talyanca konu!maya bile kalkt. Sonra, okuduklarn, !a!knl"n hazmetmek, dinlenmek iin dnp pencereden d!ar dalgndalgn bakt. Keyifle gryordum, ilk ba!ta, byle durumlarda insanlarn hep yaptklar gibi, bo!lukta sonsuz bir noktaya, olmayan bir oda"a bakyordu, ama sonrasonra , bekledi"im gibi, grd de: Pencerenin erevesi iinden grdklerine bakyordu bu sefer. Hayr, akll okuyucularm anlam!lardr, sand"m kadar aptal de"ilmi!. Bekledi"im gibi, hrsla kitabmn sayfalarn evirmeye ba!lad, aryordu, ben de keyifle bulmasn bekliyordum, sonunda arad"m bulup okudu. Sonra yeniden, evimin arka bahesine bakan o pencereden grebileceklerine bakt. Ne grd"n, tabii ki ok iyi biliyordum: Bir masann stndeki sedef kakmal tepsinin iinde !eftaliler ve kirazlar duruyordu, masann arkasnda hasrdan rlm! bir sedir vard, zerinde pencerenin ye!il erevesiyle ayn renkte ku!ty yastklar konmu!tu; yetmi!ine merdiven dayam! ben orada oturuyordum; daha arkada kenarna bir serenin kondu"u kuyuyla zeytin ve kiraz a"alarn gryordu. Onlarn arkasndaki ceviz a"acnn ykseke bir dalna uzun iplerle ba"lanm! bir salncak, belli belirsiz bir rzgrda, hafifhafif kprdanyordu.

1984 85

SON

BEYAZ KALE

ZER#NE

ORHAN PAMUK

$u diyeceklerimi, kitaplarn, onlar sevip ok!ayarak yazacak kadar akll yazarlar bilirler: Kimi romanlar vardr, yazarlarn ne kadar mutlu eden, yerli yerinde bir 'son'la biterlerse bitsinler, kahramanlar, yaymlanan kitap d!nda servenlerine yazarn hayallerinde devam ederler. 19. yzyl yazarlarndan bazlar bu hayalleri 2. ve 3. ciltlerde anlatmay denemi!lerdir. Kurulmu! bir dnyay yeniden kurmann tuzaklarna d!mek istemeyen ba!kalarysa, sanki kitabn srp gidebilecek bu yeni ve tehlikeli ya!amn bitirmek iin, romanlarnn sonuna kahramanlarnn olas geleceklerini aceleacele tketen bir blm eklerler, okuruz: "Yllar sonraDorethea iki kzylaAlkingstone'daki iftli"e geri dnd..." "Razarov'uni!leri sonunda dzeldi, artk iyi bir geliri var, vb." Bir de ba!ka tr kitaplar vardr, bunlar yazarlarnn hayalindeki yeni ya!amlarn kahramanlarnn yeni servenleri aracl"yla de"il, dpedzkitaplann kendi hikyeleri yznden srdrrler. Kitap, yazarn aklna dolu!an yeni d!nceler, imgeler, sorular, karlm! baz frsatlar,okuyuculann , yakn dostlarn tepkileri, anlar ve ba!ka baz tasarlar yznden yazarn kafasnda de"i!ir durur. Sonunda, yazarn kafasndaki kitap imgesi, kitap dkknlarnda satlan ve yazarn niyet etti"i kitaptan bamba!ka bir !ey olmaya ba!laynca, yazar elinden kap gitmekte olan bu yeni ucubeye onu nasl ortaya kartt"n hatrlatmak ister. Beyaz Kale'nin hayletimsi ilk hayli, sanrm Cevdet Bey ve O"ullar bitti"i zaman aklmda vard: Birgeceyans , mavi sokaklardan a"rl oldu"u saraya yryen bir khin. Kitabn ad da buydu o zamanlar. #yi niyetle, 'bilim'le i!e ba!layan Khin'im, pek bir heyecanla kar!lanmayan bu bilgisini Saray'a kabul ettirebilmek iin hi de sevmedi"i, ama astronomi merak yznden kolayca "rendi"i mneccimlik sanatn nce istemeyerek uyguluyor, sonra da kehnetlerinin getirdi"i g ve iktidarla ba! dnnce dolaplar evirmeye ba!lyordu. Gerisini bilmiyordum. O sralarda, aklma gelip duran bu 'tarih' konulardan ekindi"im, kendimin de, ba!kalarnn da sksk sordu"u !u sorudan tedirgin oldu"um iin, d!nceyle onu harekete geirebilecek kadar ilgilenmedim: Niye tarih romanlar yazyorsunuz? Daha nce, 23 ya!mdayken, tarih hikye yazm!tm, Cevdet Bey iin de 'tarih' diyorlard; bu sorunun cevab sanki benim edeb zevklerimle de"il de ruhsal e"ilimlerimle ilgili olmalyd : Kkken, sekiz ya!ndayken, diye sanki aklamam gerekiyordu, her !eyin birbirini tekrar etti "i ve radyonun hep ayn zrltlar ald" bizim kattan karanlk mobilyalarn karartt" babaannemin katna kt"m bir gn, Amerika'dan hi dnmeyen doktor amcamn tozlu tp kitaplar ve sararm! eski gazeteler arasnda Re!at Ekrem Kou'nun hazrlad" byk ve resimli bir kitap geti elime. Bylece her gn saatlerce tozu alnan karanlk apartman katnda tozlar glgeler gibi gene birikirken, ben, fuh!a alet olduklar d!nld" iinAzapkap'daki maymuncu dkknlarndan alnarak a"alara aslan biare maymunlarn hikyesini okurdum. fkeli ama!rmakinasyla birlikte herkesin bir kaynar su ve arapsabunu fkesine kapld" ama!r gnlerinde bir deli"e sk!r, vebaya yakalanarak cezalanan Melek Girmez Soka"'nn fahi!elerinin karakalem resimlerine bakardm. Koridordaki sarkal saatler yeni bir saat ba!n sabrla beklerken, ben sabrsz bir korkuyla, kollar bacaklar krlarak bir topun a"zna

yerle!tirilip bir glle gibi g"e frlatlarak idam edilen sulunun hikyesine dalardm. Yazd"m ilk tarih hikyelerden birini okuyan bir ele!tirmen, benim gnn nemli sorunlarndan kamak iin tarihe s"nd"m sylemi!. Do"rusu bu d!nce, Sessiz Ev'i bitirdikten sonra, gene gzmn nnde tarih hayaller cirit atmaya ba!laynca, bana do"ru gzkt. Uzun romanlar arasnda ksa bir !ey yazaym, diyordum, hikyenin n plnda oldu"u, yazarken beni dinlendirecek, e"lendirecek birnuvel . Bylece Khin'im iin bilim ve astronomi kitaplarna keyifle gmldm. AdnanAdvar'n o e"lenceli ve e!siz Osmanl Trklerinde #lim'i bana arad"m atmosferin renklerini verdi (Evliya elebi'nin de bayld" tuhaf hayvan hikyelerini anlatanAcaibl Mahlkat trnden kitaplar, ba!ka kitaplardan de"i!tirilerek uyarlanm! co"rafya risalelerinin olmayan lkeleri vb.)ArthurKoestler'inUykudagezerler'deki Kepler yorumu (Niye benim ben?), Leonardo da Vinci'ninocuksulu"u ve inanlmaz bir silh yapma tutkusu (tekilere yeti!mek ve onlara derslerini vermek iin yanp tutu!anlarn vazgeilmez hayli), Ktip elebi'nin aresiz kitap kurtlu"u (evrelerinde aclarn ve nazlarm payla!acak kimse olmad" zamanlar daha da hznl bir gzelli"e brnen bu hastalar sevgiyle selmlyorum), kahramanlarma ister istemez bula!t. nl Osmanl astronomuTakiyddin'i bana tantan Prof. Sheylnver'in #stanbul Rasathanesi adl kitabnda varl"n "rendi"imTakiyddin'in kuyruklu yldz hakknda Padi!ah'a takdim etti"i, bugn kayp olanmuhtrai ilmiyeyi kahramanma buldurup yorumlatmay tasarlarken astronomiyle astroloji arasndaki snrn belirsizli"ini biliyordum. Bir ba!ka kitapta ise astroloji konusunda !yle yazyordu: "Bir dzenin yklaca" tahminini yrtmek o dzeni devirmek iin fena bir yol saylmaz." Btn siyasetiler gibiBa!mneccim Hseyin Efendi'nin de bu kehnet ilkesini can havliyle uygulamaya al!t"n, daha sonralarNaima tarihinde okudum. Hikyemin renklerini bir yanda biriktirmekten ba!ka pek de kesin bir amac olmayan bu okumalardan yoruldu"umda elimde, dnya edebiyatnda, zellikle bizim edebiyat ve hayatmzda ok grlen bir tema vard: #yilik yapmak, ba!kalarna yararl olmak iin yanp tutu!an bir kahraman! Okuyucularn kahramanlarn yarsna di! bileyerek, yarsna da hayranlkla gzya! dkerek okuduklar o romanlardaiyilik dolu bu iyi kahraman ktler haince engeller. Daha iyi romanlardaysa iyilerin, yava!yava! kar! ktklar ktlkler tarafndan yutuldu"unu, de"i!tirildi"ini okuruz.Kimbilir , belki ben de buna benzer bir !eyler yazacaktm, ama 'iyili"in', kahraman harekete geiren btn o bilgi ve bulu! heyecannn kayna"n bulamyordum bir trl. Belki de, insanlarn kendilerini, okuduklar kitaplarla de"il, i!ittikleri szler ve ba!kalarna duyduklar hayranlklarla de"i!tirdi"i bir lkede ya!ad"mz iin, khinimin, bilimi 'Bat'dan gelen birisinden "renmesine karar verdim. O uzak lkelerden gemiler dolusu gelen kleler bu i! iin biilmi! kaftand.Hegel'i hatrlatan o efendi kle ili!kisi i!te byle kt ortaya. Hocamla, klesinin birbirlerine her !eyi anlatacaklarn, birbirlerini e"iteceklerini d!nyordum, uzunuzun konu!malar gerekiyordu, onlar karanlk !ehrin iinde, bir odadaba!ba!a kuruyordum. Bu ikili arasndaki ruhsal ili!ki ve gerilim bir anda hikyemin temel noktas oluverdi. Biriktirdi"im renklerle allayp pullad"m bu hayl ve hikye paracklarnn kahramanlarna, kitabmdaki dnyann sayfalar arasnda onlar gezindirecek birer gvde de bulmaya karar verdi"im zaman Hoca ile #talyan klesini grsel olarak yle pek fazla birbirlerindenayramad"mfarkettim . Belki de hayl gcmn bir anlk tutuklu"undan, bylece, bir zde!lik d!ncesi do"du. Bu noktadan sonra edebiyat tarihi denilen hazinenin o nl, ikizler, benzerler, birbirlerinin yerine geen iftler temasna atlayabilmek iin benim yle ok fazla hayl kurmam gerekmedi"ini, edebiyatseverek tanyan okuyucularm hemen karar vereceklerdir.

Bylece hikyem, kendi i mant"nn zorlamalarnnya da benim hayl gcmn tembelli"i yznden beni de heyecanlandran bamba!ka bir biim alverdi. Kendinden ho!nut olmad", mzisyen olmak istedi"i iin yknd" Mozart'n adn kendi adna ekleyiveren E.T.A.Hoffmann'n ift temas zerine kurulu kitaplarnn farkndaydm tabii, Edgar Ailen Poe'nun sinir bozucu hikyelerinin de, son blmde, Slav kylerindeki saral papaz efsanesiyle selmlad"m Dostoyevski'nin teki adyla evrilen isyan ettirici romannn da. Beyaz Kale yaymlandktan sonra bu listeyi daha ne kadar uzatabilirim diye e!elendi"im bir Amerikan niversitesinin Ktphanesinde, edebiyatta, buikizbenzer temasyla kimlerin neler yapt"m biraz okuduktan sonra bo"ulur gibi oldum. Byle durumlarda ferahlamak iin insann kendinden kardklarn hatrlamas belki en iyisidir. Ortaokuldayken biyoloji hocamz snfmzn irkin ikizlerini birbirindenayrtetmekle vnrd, ama szl snavlarda biri tekinin yerine geerdi onlarn. nce$arlo'nun Byk Diktatr filminin taklitlerini grp sevdim, sonraysa asln grp sevmedim. Kkken, bir resimli romann srekli klk de"i!tirenBinbirsurat adl kahramanna hayrandm: Benim yerimegeseydi ne yapard acaba? Amatr bir psikologun yerinegeerek belki de sylerdi: Aslnda btn yazarlar bir ba!kas olmak isterler; Dr.Jekyll veMr .Hyde ' daHoffmann'dan ok Robert LouisStevenson'un kendi ruhsal durumunun yansmalar vardr: Gndz vatanda!, gece yazar! Belki yerime geen benzerim okurlarma benim ikizler burcundan oldu"umu hatrlatmaya da kalk!rd, ama byle !eylere inanmad"n bir yerde okudu"umu syleyerek onu sustururdum ben. Bu kar!kl"n kitabm bulup ona nsz yazan Faruk' tan sonra, kitabn sonunda bir de benim konu!maya kalk!mamdan kan kar!kl"a benzedi"ini hakl olarak baz okuyucularm syleyeceklerdir. Amacmz aklk oldu"una gre, aklamaya al!aym. Beyaz Kale'nin elyazmasn, #talyan klenin mi, Osmanl Hoca'nn m yazd"n ben de bilmiyorum. Sessiz Ev'in kahramanlarndan tarihi Faruk'a duydu"um yaknl", Beyaz Kale'yi yazarken kar!ma kan baz teknik zorluklardan (okuyucu iin gerekli baz aklamalar, zorunlu baz tarihsel bilgileri aktarmak vb.) saknmak iin kullanmaya karar verdim. Onun aracl"yla zd"m bir slp ve teknik sorunu : Kahramanlardan birinin "dn tutarak kitab sonuna kadar okumayan baz okuyucular, (yazardan ok kahramanna inanmak bizim roman gelene"imizin nemlihalkalarmdandr ) bir Trk'n bir #talyan'n a"zndan kitap yazmasnn sakncalarndanszettiler . Kitabmn ilk ve son blmlerinde selmlad"m Cervantes de zamannda ayn endi!elere kaplm! olmal ki, Arap tarihi CideHameteBenengeli (SeyyitHamitbin Engeli )'ninbir elyazmasndan yararlanarak yazd" DonKi!ot'u kendisinemaletmek iin bo! yere kelime oyunlarna ba!vurur. Sessiz Ev'i bilenlerin hatrlayaca" Gebze ar!ivinde buldu"u elyazmasn Faruk da tpk Cervantes gibi vatanda!larnn diline aktarrken ba!ka kitaplardan da metne bir !eyler eklemi! olmal. Bu arada tpk Faruk gibi benim de ar!ivlerde al!t"m, ktphanelerin tozlu raflarnda elyazmalar arasnda e!elendi"imi d!nen okurlarma, Faruk'un yapt" i!leri zerime almak istemedi"imi belirtmek isterim. Benim yapt"m, yalnzca Faruk'un buldu"u baz ayrntlardan yararlanmak oldu. Onlar, ilk tarih hikyelerimi yazarken severek okudu"umStendhal'in #talya Hikyeleri'nden "rendi"im o eski, bulunmu! elyazmas yntemiyle Faruk'a yazdrd"m giri! blmne serpi!tirdim. Bylece hem belki, bir ba!ka zaman yazaca"m teki tarih hikyelerim iin Faruk'u tpk dedesiSelhattin Bey'e yaptrd"m gibi hizmetimde al!trmaya al!tryordum, hem de okuyucuyu damdan d!er gibi bir kostml baloya sokmann tarih romann en zor yeri tehlikelerinden kurtuluyordum.

Hikyemi, yalnzca tarihsel olarak uygun d!t"ya da renkli ve civcivli bir dnem oldu"u iin de"il, ayn zamanda kahramanlarnNaima , Evliya elebi ve Ktip elebi'nin yazdklarndan yararlanabilsinler diye 17. yzyln ortalarna oturtmaya karar verdim, ama daha nceki ve sonraki yzyllarda ya!anm! birok kk hayat parac" da, seyahatnameler aracl"yla kitabma szd. #yi niyetli, iyimser #talyan'm Hoca'nn klesi yapabilmek iin (gemiyle esir d!me ve sahte hekimlik gnleri) bir yzyl nce tpk Cervantes gibi Trklere esir d!en adsz bir #spanyol'un #kinciFilip'e sundu"u bir kitaptan yararlandm. Cervantes'le ayn yllarda Osmanl gemilerinde krek kleli"i yapan Baron W.Wratislaw'n zindan gnleri klemin hcre hayatna rneklik etti. #stanbul'a onlardan krk yl nce gelen bir Fransz'n,Busbecq'in mektuplarndan veba gnlerini (alelade bir ban bile veba korkusu verirdi!) ve #stanbul adalarna s"nan Hristiyanlar yazarken yararlandm. Fi!ek gsterisine, kimi #stanbul manzaralar ve gece e"lencelerine (AntoineGallant,LadyMontagu , Baron deTott ) padi!ahn sevgili aslanlarna veaslanhanesine (Ahmet Refik), ordunun Lehistan seferine (Ahmet A"a'nn Viyana Ku!atmas Gnl", ocuk padi!ahn kimi ryalarna (Babaannemin evindeki ktphanede okudu"um Re!at Ekrem Kou'nun ayn malzemeyle yazd" ba!ka bir kitap: Tarihimizde Garip Vakalar), #stanbul'un ba!bo! kpeklerine, vebaya kar! alnabilecek nlemlere (HelmutvonMoltke'ninTrkiye Mektuplar), kitaba adn veren Beyaz Kale'ye (TadeutzTrevanian'nTransilvanya'daYolculuklar adl gravrl kitabnda kalenin tarihesinden ba!ka ktphanesindeki, bir barbarla bir Fransz romancsnn yer de"i!tirmesine ili!kin bir romandan da sz ediliyor) ili!kin baz ayrntlar da hikyemingeti"i dnemin de"il, ba!ka baz devirlerin tanklarndan derledim. zerlerine l topra" serpilmi! nice uykulu lkeyi ya!anlr klan kitap kurtlarnn dake!fedemiyece"i ve kitab bir ikizimin yazabilece"i bir kitap olmaktan karan noktalardan bir ikisi: Edirne'deki Beyazt Camii klliyesindeki tmarhanenin ve hastalar iin alnan sihirli mzi"in tan" tabi ki Evliya elebi'dir,ama bu gzelim yapy basan amuru, bulutlu ve kimsesiz bir bahar sabah karmla ben rpererek ve hznle grdk. Padi!ah heyecanlandran leyle"i de. Avc Mehmet'in grd" ve kahramanlarmn yorumlad" ryalardan bazlarn aslnda ben d!ledim (eli uvall karanlk adamlar). Tpk #talyan kleme ocuklu"unda yapld" gibi benim de yeni elbisemi, stn ba!n paralad" iina"bime giydirdiler, ama kitaptaki gibi krmz de"il, mavi beyazd. So"uk k! sabahlarnda benle karde!imi gtrd" bir gezintinin dn!nde annem bize bir yiyecek alrsa (helva de"il, acbadem kurabiyesi) Hoca'nn annesi gibi sylerdi: "Kimse grmeden !unlar yiyiverelim." Kitaptaki krmz sal ccenin, ocuklu"umuzun klsi"i Krmz Sal ocuk'laya da yazd"n ve yazaca"m kitaplarn cceleriyle ilgisi yoktur: 1972 ylnda Be!ikta! ar!snda grdm. Hoca'nn tasarlad", uzun bir sre kurulup ayarlanmadan namaz saatlerini gsterecek bir saat yapma d!ncesinin benim ergenlik hayllerimden biri oldu"unu sanrdm, yanlm!m. Hl gerekle!tirilmemesine !a!t"m bu tasaryla ok ilgilenen kt; birisi de Japonlarn byle bir kol saati yaptklarn syledi, ama grmedim. Belki sras gelmi!tir: #nsano"lunu, kltrleri birbirlerindenayrmak iin yaplm! ve yaplabilecek olas snflamalardan biri olanDo"uBat ayrmnn gerekli"e ne kadar uygun d!t", tabi ki Beyaz Kale'nin konusu de"ildir. Kt bir slp ve sradan gzlem ve heyecanlarla kaleme ald" o giri! yazsyla Faruk'un hibir okuyucuyu kandramayaca" d!nld"nde, yalnz kitap kahramanlarnn de"il, kitap okuyucularnn daDo"uBat ayrmyla ilgilenir grnmeleri !a!rtcdr. Tabi !unu da eklemek gerek: Bu ayrmn heyecanyla yzyllardr yaplm! onca gzlem, yazlm! onca sayfa ve inanlm! onca kuruntu olmasayd bu

hikye de kendini ayakta tutacak renklerin biro"unu bulamazd. Vebann,Do"uBat ayrm iin bir turnusol k"d gibi kullanlmas da eski bir d!ncedir. Baron deTott , anlarnn bir yerinde !yle der: "Veba bir Trk' ldrr, birfrenge strap ektirir!" Byle bir gzlem, benim iin bir samalkya da bir bilgelik krnts de"il, yalnzca, srlarnn birazn vermeye al!t"m bir kurgu serveni srasnda yararlanlabilecek bir renktir. Belki yazarna sevdi"i bir gemi!i ve kitab hatrlatmaya yarayabilir, ama renklerin nasl bulundu"u vebiraraya getirildi"i anlatmakla bitmez. Temmuz 1986

You might also like