You are on page 1of 105

Aydnlanmak isteyenlerin youn ilgisine mazhar olan bu eserin ilk basks 1994 ylnda okuyucu ile bulumu ve bugne

kadar 6. basm yaplmtr. Eserin tamamn aslna sadk kalarak aynen yaynlyor ve bu yolla okuyucunun arayp da bulamamak skntlarn bir nebze giderdiimize inanyoruz. Bizlere bu imkan "Gnl" ile tanyan Sn. Cihangir Gener'e "Gnlden" teekkrlerimizle...

EZOTERK TARH

BATIN

DOKTRNLER

EZOTERK-BATIN EKOLLER Balarken..... Bu kitab yazma nedenim, insanlk tarihi kadar ve hatta, bilinen insanlk tarihinden de eski, onu en derinden etkilemi bir akm olabildiince gerilerden ele alp gnmze getirmek, bu akmn gnmzdeki en nde gelen savunucusu olan Masonluk ile, halen yaayan veya tarihin derinliklerine gmlm olan dier rgtler arasndaki benzerlik ve ayrlklar gstermektedir. "Ezoterik" ya da "Batni" doktrinler ad verilen bu akm varoluun, ancak sevgi ile alglanlabilecek ve aklclkla ortaya konulacak sebeplerini savunan ve yegane hedefi insann tekaml ederek Kamil nsan haline dnmesi ve bylece Tanr ile birlemesi olan bir akmdr. Felsefi alanda "Panteizm", slami kltr iinde Tasavvuf adn alan Ezoterik doktrinler, Masonluk ile ada dnya zerindeki en byk etkisini gstermi ve gnmz bat uygarlnn oluumunda byk rol oynamtr.

Ezoterik doktrinler ile ilgili binlerce yldan bu yana pek ok ey sylenmi, yazlmtr. Ancak bu retiler ve onlarn kurumlar bugne kadar belli bir kronolojik sralama ile ele alnmamtr. Benim yazdklarmn hibirisi yeni deildir. Zaten, eskilerin dedii gibi, "gne altnda, sylenmemi hibir sz yoktur". Benim amacm, felsefi birok akmn yansra pekok dinin de dousundaki balca unsur olan bu akm insanlk tarihi ierisinde, tarihin karanlk sayfalarndan balayarak, belli bir dzen iinde gnmze ulatrmaktr. Bunu yaparken, mmkn olduunca bir tarihi sre izlemeye ve Ezoterik inanl bir topluluun bir dierini nasl etkilediini gstermeye nem verdim. Bu kitabn yazlabilecei en mkemmel noktada, Trkiye'de domu olduum iin kendimi ansl addediyorum. Bu topraklar tm insanlk tarihinin bir buluma noktasdr. nsanlk tarihinden de Ezoterik doktrinleri soyutlamak mmkn deildir. Birok felsefi ekoln yansra, tek Tanrl dinlerin de doduu blgenin ortasnda bulunan bu topraklar bana birok akm yerinde inceleyebilme frsat tand. Bu kitab yazarken, dipnotlarn ve faydalanlan eserlerin sayfann altnda belirtilmesinden, okuyucunun dikkatinin dalmamas amacyla zellikle kandm. Faydalanlan eserler her blmn sonunda ayrca verilmitir. Kitabn olgunlamas iin deerli katklarn esirgemeyen Sayn Prof. Sahir Erman'a, Sayn Can Arpa'a, Sayn Kaya Gven'e, Sayn Prof. Bozkurt Gven'e teekkr borluyum. Kitabm, alma ortamm gzelletiren eim Seda ve kzlarm Ayim, Burcu ve Ece'ye ithaf ediyorum. Dilerim kitabm gncel Ezoterik retiye k tutmakta baarl olur ve Yce Varln Nuru bu ynde alacaklar aydnlatr. CihangirGener 10 Ekim 1993, Ankara

EZOTERK - BTIN DOKTRNLER TARH


NDEKLER

Balarken... I. BLM EZOTERK - BATIN DOKTRNLER II. BLM MU UYGARLII VE NAACALLER III. BLM

VIII. BLM SLAMYET VE BATINLER IX. BLM MUTASAVVIFLAR, ALEVLER, BEKTALER YESEVLK BEKTALK AHLK

ATLANTS VE OSRS MAYA - UYGUR KOLONLER IV. BLM MISIR VE HERMES OKULU V. BLM MUSA VE YAHUD EZOTERZM VI. BLM ANTK YUNAN EZOTERZM: PSAGOR - EFLATUN VII. BLM FARKLI BR NSYE, SA

MEVLANA YUNUS EMRE X. BLM BATI DNYASI VE EZOTERZM SMALLER VE TEMPLERLER ROSE CROIX XI. BLM EZOTERZMN ZAFER: HMANZM VE RNESANS XII. BLM MASONLUK ve EZOTERZM

I. BLM EZOTERK - BTIN DOKTRNLER


nsanolu, zeka prltlarn ilk gstermeye balad gnden bu yana nereden geldiini, ne olduunu ve nereye gideceini srekli dnm, cevab bulduunu zannettii anda, bulduu bu kutsal cevap iin, baka bir kutsal cevaba inananlarla savam, onlar ldrmekten ekinmemitir. Kitleler bu kutsal cevaplara, dier bir deyile dinlere, konulan kurallar erevesinde banazca balanrken, kutsal cevabn gerek anlamn kendilerine saklayan ilk Ezoterik retinin yaratcs rahipler, sradan insanlarn yetersiz bilgileri ile bu cevab anlayamayacaklarn dnerek bir srlar sistemi oluturmulardr. Ezoterik-Batini srlarn, sadece bu srlar elde etmeye hak kazanan belli bir zmreye verilmesi, bu doktrinin hem zayf yann hem de, bugne kadar ulap gnmz uygarlnn olumasnda byk rol oynam gl yann ayn anda iine barndrr. retilerin ancak belli bir eitim ve bireysel geliimden sonra srlarn ortaya koymas, kitlelerden kopuk doktrinler olarak kalmasna neden olmutur. te yandan, srlarn semboller dili bnyesinde son derece iyi saklamas ve sembollere her ada gelien uygarlk dorultusunda farkl anlamlar yklenebilinmesi, tm insanlk tarihi boyunca bu srlar saklayarak gnmze kadar ulatran kardelik rgtlerinin varolmasn mmkn klmtr. Bu srlar nelerdir? Gnmz uygarlnn oluumunda byk etkisi olan ve amzn laik bir akl a olmasn salayan bu doktrinin ierii nedir? Ezoterik-Batni doktrinler, felsefi alanda Panteizm olarak ifade edilir. Tek Tanrl dinlerde yaradan-yaradlan ikilemi varken Panteizm'de bu ikilem yoktur. Varolan herey Tanrdan sudur etmitir ve onunla zdetir.

Evren ve Tanr birdir. Tanr yaradan deil, varolandr-ve evrenin toplamdr. Onsuz ve sonsuz olan Tanr, Makrokozmos'da da, Mikrokozmos'da da bulunur. Tanrsal Nurun bir cz olan ruh hibir zaman lmez ve yegane amac ayrld ana kaynaa, yani Tanrya dnmektir. Bunun da tek yolu, evrensel bir yasa olan evrim, yani tekamldr. Aslolan ruh ve ruhun tekamldr. Madde onun kullanp att, bir st dzeye geme arac ve zaman ierisindeki varoluunun ifadesidir. Tanrsal fkrmann neticesinde balayan ve ancak ona dn ile son bulacak olan yaamda insan, Tanrsal varoluun bilinen en st dzeydeki ifadesidir. Ruh-can-beden lsn barndran insan Mikrokozmos'dur. Mikrokozmos, baba-ana ve oul veya, zcevher ve hayat' kapsayan Makrokozmos'un, yani Tanrnn zdeidir. Ruhun tekamln, yani kt ana kaynaa dnmesini salayan evrensel yasa, yeniden dou yasasdr. En alt dzeydeki varoluun ifadesi olan cansz varlklardan, en st dzeydeki Kamil nsan'a kadar ruhun ulumasn salayan yeniden dou zinciri ancak ruhun mkemmellie ulamas ve Tanrya dnmesi ile krlabilmektedir. Evren, Tanr ile zde olduu ve Tanrdan baka hibir varolu bulunmad iin, iyilik ve ktlk kavramlar da Tanrnn ifadeleridir. Ancak, aslolan sevgidir, iyiliktir. Tanrsal fkrmann bilinen en st dzey ifadesi olan insan, iyi ve ktnn savat alandr. Aslolan jyilik olduu, evrenin tm sevgi zerine kurulu bulunduu iin, ancak iyi bir insann ruhu, Kamil nsana dnebilir ve Tanr ile btnleebilir. Yaam boyunca iyi olmayanlar bulunduklar dzeyde yeniden doarlar. Kt davranan insan ise, yeniden dou yasas uyarnca, tekamln insandan bir nceki aamas olan hayvansal varla geri dner. Ne tr bir hayvan olarak doaca, bir nceki yaamndaki tavrlarna baldr. Tekaml yasas nedir ve nasl iler? Tanrsal fkrmann, veya bilimsel deyimi ile byk patlamann (Big Bang) neticesinde canszlar alemi meydana gelmitir. Evrenin fizik kurallar ierisinde zaman iinde gne sistemleri olumu ve en azndan bir gezegende, bizim dnyamzda, yaamn ortaya kmas iin gerekli koullar biraraya gelmitir. Bu, baka sistemlerde baka yaam tarzlarnn olmad anlamna gelmez. Zaten, Tanrsal pskrmenin yegne hedefinin sadece insanolunu meydana getirmek olduunu iddia etmek, sadece insana has benciliin bir gstergesi olur. Bilim adamlar da bugn, milyonlarca baka gezegende daha, baka canllarn bulunabileceklerini en azndan teorik olarak kabul etmektedirler. Ancak bugnk teknolojimiz bu teoriyi dorulamaya henz yeterli deildir. Bu nedenle, ruhun Tanrsal Nura ulamasndaki son dura Kamil nsan mdr, yoksa baka bir yerde daha stn nitelikli ve Tanrya daha yakn baka varlklar bulunmakta mdr, bilemiyoruz. Zaten, byle varlklar var ise, Kamil nsann bunlardan biri halinde yeniden domas doaldr. Artk bundan sonras da, o varl ilgilendiren bir meseledir. Bu nedenle kitabmz, Kamil nsana kadarki tekaml ile snrl kalmak zorundadr. Yaplan bilimsel aratrmalar, cansz varlklar olarak kabul edilen kimyasal elemanlarn, uygun ortam bulduklarnda hayatn yap talar olan "rna" ve "dna" molekllerine dntklerini gstermitir. Bu molekller tek hcreli ilk camlar, bu canllar da, zaman ierisinde, daha karmak yapl dier canllar meydana

getirmitir. lk kez Drawin ile bilimsel bir izaha kavuan bu tekaml yasasnn son aamalar, memeli hayvanlar, maymun trleri ve son olarak da insandr. Peki, Tanrnn bu tekaml yasasn harekete geirmekteki amac nedir? Bu soruya tek Tanrl dinler ile, Ezoterik doktrinler farkl cevaplar vermektedir. Tek Tanrl dinler, hereyi bilen ve tek yaratc olan Tanrnn, kendisine tapnlmas ihtiyac iinde olduu iin evreni yarattn iddia etmektedirler. Ancak, hibir eye muhta olmayan Tanrnn niin tapnlma ihtiyac duyduuna ve byle bir ihtiya iinde olsa dahi, niin sadece kendisine tapacak kullar deil de, t m evreni yaratm olduuna mantkl bir cevap getirememektedirler. Ezoterik doktrinler ise, Tanrnn tek amacnn kendisini daha iyi tanmak olduunu ne srmektedir. Tanr, kendi bnyesindeki sonsuz varlklarn varolu ve yaay deneyimleri ile kendi niteliklerinin bilincine daha ok varmakta ve daha yksek bir bilince ulamaktadr. Tanrnn kendini tanma sreci iindeki birincil kayna, engin tecrbesi ve dnce kapasitesi ile, insann en st dzeydeki temsilcisi olan Kmil nsandr. Bu aamada unu da belirtmekte fayda vardr; Tanrsal bir sudur olan insan, dolaysyla Tanrnn bir ifadesidir. Bu nedenle, insan Tanrdr ya da "ben Tanrym" demek dorudur. Ancak, Tanr insan deildir. Tanr, tm varlklarn, evrenin tm olduu iin, insan Tanrdr demek ne denli doru ise, Tanr insandr demek de o denli yanltr. Ezoterik doktrinlere gre, Tanrsal bilincin artmasnn en ncelikli arac Kamil nsan olduu iin, yegane hedef Kamil nsanlar yetitirmek olmaldr. Kamil nsanlar yetitirmek ise, ancak st dzeyde bir retiyi alglayabilecek, seilmi insanlarn eitilmesi ile mmkndr. te bu Kamil nsanlar yetitirmek iin binlerce yldan bu yana eitli rgtler kurulmu ve bir srlar sistemi oluturulmutur. Bu retinin kulland dil "semboller dili" olagelmi ve bu sembollerin, simgesel anlatmlarnn imkanlarndan yararlanlm, hemen her kavimde, her millette, binlerce sene korunarak, uygarlktan uygarla aktarlmas mmkn olmutur. Sembollerin dili ile retisini inisiyelerine *kuaktan kuaa aktaran, hakknda bilgi bulabildiimiz ilk Kardelik rgt "Naacal Kardeliidir. Bu rgt, insanln ilk bilinen byk uygarlnn beii olan ve gnmzden 12.000 yl nce sulara gmlen Pasifikteki "Mu" ktasnda kurulmu bulunan ynetici rahipler rgtdr. (1) Kaynaka 1 - Churchward James, The Children of MU (MU'nun ocuklar), Londra 1931. *- nisiye: Srlar retisine bir tren ile kabul edilen kii. 08.11.2001

II. BLM MU UYGARLII VE NAACALLER

Batk Mu ktas ve Mu uygarl hakkndaki bilgilerin ok byk bir blm, 19. yzylda yaam olan ngiliz aratrmac James Churchward'n incelemeleri neticesinde gn yzne kmtr. ngiliz silahl kuvvetlerinde albay olan Churchward, 1880'li yllarda Hindistan ve Tibet'te grevle bulunduu sralarda bu kta hakndaki ilk bilgilen edinmi, emekliliinden sonra da Orta Amerika'da aratrmalarn tamamlayarak bu batk uygarlk hakknda be eser yazmtr. Churcward'n kaynaklar, Bat Tibet'te bir mabette, bu mabedin barahibi tarafndan kendisine verilen "Naacal Tabletleri" ile, Amerikal Jeolog William Niven'in 1921-23 yllar arasnda Meksika'da ortaya kard tabletler olmutur. (1) Bilim dnyas, gerek Churchward'n ortaya kard Mu uygarlnn, gerekse bir dier batk kta olan Atlantis'in varlklarn kukuyla karlamaktadr. Ancak yine bilim dnyas, bu iki ktann batt ne srlen tarih olan 12 bin yl nce dnyada byk bir jeolojik olayn yaandn onaylamaktadr. Kald ki, dnyann hemen her yerindeki kavim ve milletlerin tufan efsaneleri de, byk bir felaketin yaandn dorulamaktadr ve bilim dnyas ister kabul etsin, ister etmesin, Msr, Maya kalntlar, Paskalya adas uygarl gibi bugn nasl ortaya ktklar izah edilemeyen birok eser bu batk kta uygarlklarnn varl ile mantkl izahlara kavuabilmektedir. Evrim kuramlar ve genel bulgulara gre, gnmzden 200 ile 500 bin yl nce iki aya zerinde dik olarak durabilen "Homo Erectus" yerini, dnebilen insan "Homo Sapiens"e brakmtr. Homo Sapiens'in ortaya k tarihini 200 bin yl nce olarak kabul etsek dahi, o gnden bu gne kadar insanolunun sadece gnmz uygarln yaratm olduunu dnmek, insanlk adna byk bir bencilliktir. 200 bin yl nce dnyaya gelen ve uzmanlarca beyin arl ve dnme kapasitesi gnmz insan ile ayn olarak kabul edilen Homo Sapiens, ne olmutur da, 194 bin yl bekledikten sonra, gnmzden 6 bin yl nce birden bire dev admlar atmaya karar vermitir? Nitekim, gnmz bilim evreleri, tekerlein ve yaznn ancak M.. 4 binlerde bulunduunu ne srmektedir. Ancak, dnyann geirdii tufan felaketi nedeniyle ok az belge ve bulgunun kalm olmasna ramen, bu belge ve bulgular, insanolunun dnya zerindeki uzun gemiinde, gnmz uygarlnn dnda en az bir byk uygarlk daha yaratm olduunu ve hatta bugnk uygarln temellerinin de bu eski uygarlkta atldn ortaya koymaktadr. James Churchward 1883'de, Bat Tibet'te bir manastrda bu belgelerin en nemlilerini gn yzne kartt. Tibet'te grevli olarak bulunan Churchward, eski dinlerin kkenleri hakkndaki aratrmalar dorultusunda Tibet'teki manastrlar dolarken, yolu Bat Tibet'te bir manastra dt. Bu manastrn, "Byk Rahipler Kardeliinin" nde gelen yelerinden olan ba rahib i Rishi, Churchward'a, gnmzden 15 bin yl nce yazlm "Naacal Tabletleri"ni gsterdi.(2) Rishi'nin Churchward'a, binlerce yldr sr olarak saklanan tabletleri niin gsterdii bilinmiyor. Ancak, kendisi de bir inisiye olan Rishi'nin, baka

kanallardan da olsa Ezoterik doktrini bnyesinde yaatan bir dier kardelik rgtne, Masonlua ye olan Churchward' kendisine yakn bulduu ve baz srlarn bat dnyasna aklanmas zamannn geldiine inand tahmin ediliyor. Rishi, bu dncelerle Churchward'a iki yl boyunca stadlk yapt ve sadece byk rahiplerin bildii, Naacal Tabletlerinin yazld l dili kendisine retti.(3) Naacal dilini renen ve tabletleri inceleyen Churchward, bu tabletlerin dorultusunda batk kta Mu ve uygarlnn izlerine rastlamak umuduyla 50 yl sren aratrma gezilerine balad. Pasifik okyanusundaki hemen btn adalarda, Sibirya ve Orta Asya'da, Avusturalya'da, Msr'da incelemeler yapan Churchward'a yeni nur kayna Meksika'da parlad. Amerikal Jeolog William Niven, 1921-23 yllar arasnda Meksika'da yapt kazlarda, 11.500-12.000 yl nce yazldklar saptanan 2600 dolaynda tablet buldu (4). Bu tabletlerdeki yazlar ne Niven tarafndan, ne de tabletler zerinde uzun bir inceleme yapan Carnegie Enstits uzmanlarndan Dr. Morley tarafndan okunamad. Tabletlerin varln duyan Churchward Meksika'ya gitti ve Tibet'te renmi olduu Naacal diliyle yazl olduklarn ispatlad Meksika tabletlerini zmeyi baard. Tibet tabletlerinde eksik kalan bilgilerini Meksika tabletleri ile tamamlayan Churchward, batk uygarlk Mu hakknda byk yanklar getiren eserlerini yazd (5). Churchward ve Niven'in bulgular, Mu ktasnn bugnk Pasifik okyanusunun olduka byk bir blmn kapladn, Hawaii, Haiti, Fiji, Paskalya adalar ile dier Polonezya adalarnn bu batk ktadan artakalan paralar olduklarn ortaya koydu. Danimarkal aratrmac ve yazar Eric Von Daniken de, birbirlerinden binlerce kilometre uzakta olan bu adalar kltrlerinin alacak derecede benzediine iaret ediyor. (6) Churchward'a gre Mu ktas, doudan batya 8 bin kilometre, kuzeyden gneye de 5 bin kilometre uzunluunda dev bir ada ktayd. Naacal tabletleri bu ktann, uygarln beii olduunu ne srmektedir. Yaklak 70.000 yllk bi r uygarlk gemiine sahip olan Mu, zaman ierisinde tm dnyada birok koloniler ve byk imparatorluklar oluturmutur (7). Mu uygalnn koloniletirdii ve daha sonra bamszlaarak birer imparatorlua dnen en nemli iki devlet, Atlantis ve Uygur mparatorluklardr (8). Ayrca, bugn Antik Msr, in, Hint ve Maya uygarlklar diye bilinen uygarlklarn kkeninde de Mu uygarl yatmaktadr. Mu uygarlnn ne zaman balad bilinmiyor. Naacal Tabletleri ve Meksika'da bulunanlar bu konuda aydnlatc olamad. Ancak tabletler, Mu'nun kolonileme ve uygarlnn temelini oluturan dinini yayma aamasna 70 bin yl nce getiini gsteriyorlar. 15 bin yanda olduklar belirlenen Naacal Tabletleri evrenin balangc ve ortaya k konusunda ayrntl ngrler kapsamakta. Bu tabletlere gre,

evrenin balangcnda sadece ruh vard. Daha sonra bu ruhtan, bir kaosun hakim olduu uzay var oldu. Zamanla kaos yerini giderek dzene brakmaya balad ve uzaydaki ekilsiz ve dank gazlar biraraya geldi. Bu gazlar gne sistemlerini ve gezegenleri oluturmak iin katlat. Katlama srasnda nce hava, sonra su olutu. Sular dnyay kaplad. Gne klar havay ve suyu stt. Bu klar ve toprak altndaki ate, zerinde su bulunan topraklar ykseltti ve bunlar ak toprak oldu. Gne klar suyun iinde ve balkta kozmik hayat yumurtalarn (Rna-Dna) oluturdu. lk hayat sudan kt ve tm yeryzne yayld. Gnmzde geerli evren ve yaamn oluumu teorilerine bu denli benzerlik tesadf olamaz. Zaten, en az 70 bin yanda olan bir uygarlktan daha farkl bilgiler ummak da samalk olur. Mu uygarlnn ulat seviyeyi gsterme asndan bir baka kaynaktan yararlanalm. Gnmzden 3 bin yl nce yazlm Mahabharata'da, uzak gemite insanolunun kulland bir silah tarif ediliyor: "Dumansz bir atein ltsna sahip olan ve alevler saan bir mermi atld. Birden heryer karanla gmld. Daha sonra, gzleri kr eden bir k ve kulaklar sar eden bir grlt kt. Ardndan meydana gelen byk sda sular buharlat. Filler, atlar, insanlar bir anda kavruldu. Aalar tamamen yand. Heryer yeniden aydnlandnda koca ordudan geriye sadece bir avu kl kalmt"... Bu efsane, atalarmzn ulat uygarlk dzeyinin yansra, onlarn dnyasn n da bugn olduu gibi, bartan yana pek nasibini almadn gsteriyor. Mahabharata efsanesi ve Sodom ve Gomora'nn yokoluu gibi dier baz efsaneler, Atlantis ve Mu ktalarnn bat teorilerinden birisini destekler niteliktedir. Ancak bu konuya daha sonra deinilecei iin imdi, Mu uygarlnn ynetili biimine ve bunun arac olan ilk tek Tanrl dine, "Mu Dini"ne gz atalm. Mu uygarl bir imparatorluktu ve imparatorlarn unvan, gnein olu da denilen "Ra Mu" idi. Mu imparatorluunun bir dier ad da "Gne mparatorluu"ydu. Mu dilinde "Ra" kelimesi, gne anlamna geliyordu. Mu'nun kolonisi olan Msr'da da gne tanrya "Ra" ad verilmitir. Ayrca, kkleri Mu uygarlna kadar uzand sanlan Japonya'da da imparatorun unvan "Gnein Olu" dur. Bunun yansra eski Maya ve nka uygarlklarnda da krallar ayn unvan kullanmlardr. mparatorun altnda, hem bilim adam hem de rahip olan "Naacaller" bulunuyordu ve bunlar ynetici snf tekil ediyordu. (9) "Kutsal Srlar Kardeliinin yesi olan Naacaller'in tm dnyaya yaym olduklar "Mu Dini", belki de insanln tand ilk tek Tanrl dindi. Naacaller bu dini, sradan insanlara, anavatan ve koloniler halklarna anlatrken, anlalmas daha kolay olan semboller dilini kullanmay tercih ediyorlard. Bu sembollerin Ezoterik anlamlarn sadece inisiye edilmi kardeler ve imparator Ra -Mu bilmekteydi. Naacaller'in sembolleri daha ok geometrik ekilleri kapsyordu. Naacal retisi, evrenin ortaya knda en nemli grevin Tanrnn geometri ve mimarlk vasflarna dtn ngrmekteydi. Mu dinine gre Tanr o kadar

kutsal bir varlkt ki, dorudan aza alnamazd. Bir sembol vastasyla ifade edilmezse, sradan insanlar tarafndan idrak edilemezdi. te bu Yce Varln sembol, Gne yani "Ra" idi (10). Tanrnn gne olduu iddiasndaki tm saptrlm iddialarn ve gne klt diye nitelendirilen inanlarn kkeninde yatan olgu budur. Naacal retisinde Gne dorudan Tanr deil, onun birliinin ve tekliinin kitleler tarafndan daha iyi anlalmas iin seilmi olan bir sembold. Sembollerin kullanlmasndaki bir dier ama da, belirli ifade tarzlarnn kalplamasn nlemek ve gelimeler dorultusunda sembollere yeni anlamlar ykleyerek, dinin banazlktan ve domalardan kurtulmasn salamakt. Ancak, uygarlk kp, ana kaynak yok olunca, zaman iinde "bu sembollerin kendileri putlat ve ok tanrl dinlerin domasna neden oldu. Semboller vastasyla tek Tanrya tapnm reten dinin byk rahibi, dolaysyla kutsal kardelik rgtnn de ba, Ra Mu'nun kendisiydi. Ancak imparatorun hibir Tanrsal kiilii yoktu ve sadece konumu nedeniyle, sembolik olarak "Gnein Olu" unvann tayordu. Naacal kardelerinin, retilerini yaydklar ve yeni yeleri inisiye ettikleri mabetler, ktann her yerine ve kolonilere dalm vaziyetteydi. Dev blok talardan yaplan bu mabetlerin damlar yoktu ve bunlara "effaf mabetler" deniliyordu. Gne klarnn inisiyeler zerine dorudan ulamas iin mabetlere dam yaplmyordu. Bu da bir tr sembold ve Ezoterik anlam, Tanr ile insan arasnda hibir engel olamayaca eklindeydi. Gnmz Masonluunda da ayn sembol kullanlmakta ve Mason mabetlerinin tavanlar, sanki st ackm gibi, gkyzn sembolize eder biimde dzenlenmektedir. Mu dini sembollerinin en nde geleni, "Mu Kozmik Diyagram "dr (11).

Bu diyagramda, tam merkezde bulunan daire Gnein, "Ra"nn, yani tek Tanrnn kollektif simgesidir. gen iindeki daire, tanrnn gznn daima insanlarn zerinde olduunun, iice gemi iki gen, iyiliin ve ktln birarada bulunduunun simgesidir. Bu genlerden yukar dnk olan iyiye, yani Tanrya ulamay, aa bakan ise yeniden dou yasas uyarnca geriye dn remzeder. Her ikisinin birarada oluturduu alt keli yldz, adaletin semboldr. Ayrca bu yldzn herbir ucu bir fazileti remzeder ve insan ancak

bu faziletlere sahip olunca Tanrya ulaabilecektir. Alt keli yldzn dndaki ember, dnyadan baka alemlerin de bulunduunu, bunun dndaki 12 fisto ise, insann uzak durmas gereken 12 kt eilimi simgeler. nsan ruhu, dier alemlere gemeden nce, bu 12 dnyasal kt eilimden kurtulmak zorundadr. Aa doru inen sekiz eritli yol ise, ruhun Tanrya ulamas iin trmanmas gereken aamalarn ifadesidir. Ruh, en alt kademeden, cansz varlktan mkemmele, yani Kamil nsan'a ulamak zorundadr. Naacal mabetlerinde ay, bir sembol olarak gnein hemen yannda yer alr. Hem baba, hem ana olan Tanrnn eril sembol gne ise, diil sembol de ay'dr. Kozmik diyagram zerinde de grlecei gibi genin ve saysnn Naacal retisindeki yeri byktr. saysna verilen nem Mu ktasnn kendisinden kaynaklanmaktadr. Mu ktas paradan olumu, ve aralarnda dar boazlarn bulunduu adalar topluluudur (12). Bu nedenle gen, hem Mu ktasn, hem de, Tanrnn eril ve diil ynleri ile onlardan sudur eden lahi Kelam, yani evreni simgeler. gen iindeki gz, ana kaynan, yani Tanrnn, varln insan zerinde daima hissettirdiini, bir biimde onu gzlediini remzeder. Bu sembol, Osiris ile nce Atlantis'e buradan Hermes ile Msr'a, Msr'dan Pisagor ile Yunanistan'a ve nihayet gnmzde Masonlua kadar ulamtr. Birok sembol gibi, Ezoterik Srlar retisinin yelerini kabul ettii inisiasyon trenlerinin kkeni de, Mu Naacal okulundadr. Deiik rgtlenmeler vastasyla gnmze kadar ulam bu inisiasyon treninde aday, uzun bir hazrlk ve soruturma dneminden sonra, layk grlmesi halinde kardelie kabul edilirdi. Naacal kardelik rgtne yelerin seilerek alndklar dnda, kabul treni ile ilgili herhangi bir bilgi bulunmamakta. Ancak, Naacal kardeliinin son dura olarak da kabul edilebilecek Msr'n Hermetik kardeliine kabul treninin Naacaller'in uyguladklar trenden daha farkl olduunu varsaymak iin hibir neden yok. Bu trenin ayrntlarna Msr uygarln incelerken dnlecei iin, imdi Naacal retisinin dier kavramlarna geri dnelim. Mu dininin drt temel kavram vardr: 1234Tanr tektir. Herey ondan varolmutur ve ona dnecektir. Ruh ile beden birbirinden ayrdr. Beden lr ve ayrrken ruh lmez. Ruh, mkemmelie ulamak iin deiik bedenlerde yeniden doar. Mkemmelie ulaan ruh Tanrya dner ve onunla birleir. (13)

Naacal retisine gre, Tanr, sevginin ta kendisidir ve tm evreni de sevgi zerine kurmutur. Ancak bu evrensel sevgiyi kavrayabilecek vasfta olan ruhlar ona geri dnebilecek yeterliliktedir. Bu vasflara sahip bir insan olabilmek ancak Naacal kardei olmakla ve" kardelerin de retiyi der ece derece sindirmeleri ile mmkndr. Naacaller, yalnzca stad rahiplerin bu aamaya ulaabileceklerini kabul ederler. Naacal retisinin bir dier temel dayana, Tanrsal Nurdan km olan drt temel gcn kainat kaosdan dzene geirmi olduklar teorisidir. Tanrnn kendi asli nitelikleri olarak kabul edilen bu drt temel g, "drt byk

inaat", "drt byk mimar", "drt byk geometri stad" olarak adlandrlr. Bu drt temel eleman, ate, yel, su ve toprak'dr (14). Semavi dinlerin douu ile bu drt temel eleman, "drt ba melek" olarak adlandrlmlardr. Naacaller bu drt temel gc gamal ha ile sembolize etmilerdir. Jeolog Niven'in bulduu tabletler zerinde rastlanan bu halardan, kollarnn drd de ayn uzunlukta olannn drt gcn eitliini, ular kvrk gamal halardan azlar sola dnk olanlarn iyilii, saa dnklerin ise ktl simgelediklerini gryoruz. Bu konular zerinde derin aratrmalar yapm olan Hitler'in, imparatorluuna sembol olarak ucu saa dnk -gamal ha semi olmas bir tesadf deildir. sa'nn da retisinde kulland ha sembol ayn kaynaktan, Mu'dan gelmektedir.

Niven tarafndan gn sembollerden bazlar

yzne

karlan,

drt

temel

gc

simgeleyen

Kaynaka 1- Bilim Aratrma Grubu - "MU, Tarih ncesi Evrensel Uygarlk" - Bilim Aratrma Merkezi Yaynlar - stanbul 1978 - Sf. 15. 2- SANTESSON Hans Stephan - "Batk lke MU Uygarl" - RM Yaynlar stanbul 1989 - Sf. 2 3- Santesson H.S. - e - Sf. 15 4- Bilim Ara. - e - Sf. 15 5- Churchward James, "The Sacred Symbols of MU" (MU'nun Kutsal Sembolleri) Londra, 1933. 6- Von Daniken, Erich - "Aussaat und Kosmos" (Kozmos ve tesi), Amsterdam, 1978. 7- Santesson H.S. - e - Sf. 87 8- Santesson H.S. - e - Sf. 95-99 9- Santesson H.S. - e - Sf. 19 10- Bilim Ara. - e - Sf. 52 11- Santesson H.S.-e-Sf. 70 12- Bilim Ara. - e - Sf. 12 13- Santesson H.S.-e-Sf. 125 14- Santesson H.S. - e - Sf. 142 10.11.2001

III. BLM ATLANTS VE OSRS


Mu uygarl gibi, insanlk tarihi zerinde etkili olmu bir dier batk kta uygarl da, Atlantis uygarldr. Atlantik okyanusun zerinde olduu iddia edilen ve varl, James Churchward'dan binlerce yl nce Msrl rahipler tarafndan, Yunanl filozof Eflatun araclyla insanla duyurulan Atlantis, kukusuz uygarln ilk beii deildi. Atlantis, Mu uygarlnn bir kolonisiydi ve zaman iinde bamszln kazanarak, bir imparatorlua dnt. Peki, Msrl rahipler, durup dururken Eflatun'a bu srr niye verdi? nk Eflatun da Msr'da in isiye edilmiti ve kardeleriydi (1). Churchward Atlantis'in, Amerika ile Afrika arasnda yer aldn sylyor. Dier baz aratrmaclar, bu batk ktay baka yerlerde aryorlarsa da, ktann batt okyanusun ayn ad tamas, Atlantis'in Atlantik okyanusu zerinde olduu savlarn glendiriyor. Eflatun Atlantis'i, Solon ve Kritias'n azndan anlatmtr. Bu iki filozof arasndaki konumaya gre, Firavun Amosis dneminde (M.. 570 -525) Sais ehrini ziyaret eden Solon burada bir stad rahip tarafndan Atlantis hakknda bilgilendirilmitir. Bu rahip Solon'a, eskiden Cebelitark boaz tesinde ok byk bir kta olduunu, Msr'dan hareket eden bir kiinin denize ulatnda, adadan adaya geerek okyanusu atn ve kar kydaki bir dier ktaya ulaabildiini sylemitir. Rahibin ifadesine gre bu kta 9 bin yl nce, (gnmzden 12 bin yl nce) byk bir tufan ve deprem neticesinde sulara gmlm ve kolonisi olan Msr ile ilikisi kesildii iin Msr uygarl gerilemitir (2). Msr'da 10 yl kadar kalan Solon'un, ynetici rahiplerle yakn temasna ramen onlarn kardelik rgtne inisiye edilip edilmedii hakknda bilgi yoktur. te yandan, bir dier Yunanl, tarihi Heredot da Msr' ziyareti srasnda yine rahiplerle konumu ve bu rahipler kendisine rgtlerinin 11 bin yldan bu yana varln srdrdn sylemilerdir. ngiliz aratrmac Churchward, Naacal tabletlerinde Atlantis'e nemli bir yer verildiini ve nceleri Mu'nun kolonisi olarak uygarlaan Atlant'llarn zaman iinde bamszlklarn kazanarak kendi imparatorluklarn kurduklarn belirtiyor. Tabletler, Mu kolonisi Atlantis'de Mu Kozmik Dinini reten okullarn bulunduunu ancak bamszlk sonras ana dinden uzaklaldn ifade ediyor. Naacal tabletlerine gre Atlantl rahipler, kendi glerini artrmak iin ana dini yozlatrmay karlarna uygun bulmulardr. Atlantis'de dini yozlatrma, Osiris'in ortaya kna kadar srd. Naacal tabletlerinden ikisi, gnmzden 22 bin yl nce Atlantis'de doan bu byk insana ayrlmtr (3). Tabletlere gre Osiris gen yanda, doduu yeri terk ederek Mu'ya gitti ve burada "Bilgelik Okullar"ndan birisine girdi. Mu ktasnda Naacaller arasnda "stad rahip ve kutsal karde" unvann alana kadar kalan Osiris, dini bir reform balatma greviyle lkesine geri dnd. Yozlam Atlantis dinine ve rahipler snfna kar sava aan Osiris, gl kiilii ile halk da yanna

ald ve yozlam rahipleri, itibarn yitiren mabelerden temizledi. lene kadar lkesinin ruhani lideri olan Osiris, kendisine teklif edilen imparatorluk unvanm reddetti. ldkten sonra takipileri ve rahip kardeleri onun ansna, yayd dine "Osiris Dini" adn verdiler. Osiris ad, Msr tanrlar arasnda gemektedir. Bu adn Msr'a Hermes (Toth) tarafndan getirildii ancak zaman ierisinde bu saf dinin yozlamas ile Osiris'in de ilkel tanrlardan birisi haline dnt sanlmaktadr. Msr tanrlar panteonunda ad daima Osiris ile birlikte geen sis, ayn tanrnn diil ifadesi, her ikisinin oullar olan Horus da kutsal kelamn ifadesidir. Hermes de, Osiris ve sis gibi, bir sre getikten sonra tanrlatrlmtr. - Maya, Uygur Kolonileri Mu uygarlnn Atlantis dndaki en nemli kolonileri Maya ve Uygur kolonileridir (4). Bunlardan, Amerika ktasndaki Maya kolonisi, Mu ve Atlantis'in varlklar hakkndaki pekok bulgunun kaynan tekil etmesi asndan nemlidir. Mu'nun ilk kolonilerinden birisi olduu sanlan Mayalar'n ve onlarn devam niteliinde olan Aztek ve nka'larn imparatorlarna "Gnein Olu" demeleri, tapnmalarnn birer gne klt olmas tesadf deildir. Ayrca, Msr ve Maya piramitlerinin benzerlii, her iki lkede bunlarn trenler iin kullanlmas ve yeniden dou inancnn yozlam bir biimi olan mumyalama ileminin aynl, bu iki uygarln ayn kkten geldiklerinin ispatdr. Yucatan'da bulunan ve bir ad da "kutsal srlar mabedi" olan Uxmal mabedi, burasnn, tpk Msr'daki benzerleri gibi inisiasyon trenleri iin kullanldn gstermektedir. Mabedin iinde, adaylarn snand ate odasnn bulunmas, tufandan sonra yaplan bu mabedin, Mu dini uygulamalarnn ilkel bir devamnn gerekletirildii mekan olduunu ortaya koymaktadr. Churchward'n aratrmalarna gre Maya rahiplik rgtne inisiye treni yedi aamaldr. Kutsal srlarn inisiye adaylar birinci aamada, birisi amur, dieri kandan oluan iki rma gemek zorunda kalmakta ve ancak byk tehlikelerle dolu bu rmaklar gemeleri halinde kendilerini bekleyen rehber rahiplere ulaabilmekteydiler. Adaylar bu noktadan itibaren rehberlerinin yardm ile krmz, yeil, siyah ve beyaz olan drt deiik yolda yolculuk etmekte ve kendilerini bekleyen 12 stad rahipten oluan konsey nne gelmekteydiler. Burada adaylara oturmalar sylenirdi. Ancak yanlp da oturan aday, oturduuna hemen piman olurdu. nk oturduu ta daha nce atete iyice stlmt. Aday ayrca, konseye gereken saygy gstermedii gerekesiyle trenden atlrd. Oturmay reddedenler ise karanlk bir eve gtrlrlerdi. In hi girmedii bu evde adaylar bir gece boyunca kalrd. Adaylar burada, kendilerine daha nce verilmi olan mealeyi, dier bir deyile kutsal nurun kaynan sabaha kadar sndrmeden muhafaza etmek zorundaydlar. Mealeyi sndrenler trenden karlrd. Bir sonraki snavda adaya ok deerli bir bitki verilir ve bu nadide bitkiyi mzrakl savalardan korumas istenirdi. Drdnc aamada aday, buz evi denilen ok souk bir ortamda bir gece kalmak zorundayd. Bir sonraki aamada vahi

hayvanlarla kar karya kalan adaylar, buradan sa kurtulurlarsa, ate evi denilen frn scaklndaki bir ortamda bir gece daha geirmek zorundalard. Tm bu snavlar geebilenler, son olarak yarasa tanrsnn evinde gecelerlerdi. eitli ldrc silahlara dolu olan bu evde adaylar srekli tetikte durmazlarsa, bu silahlardan birisi tarafndan kafalar uurulabilirdi. Mu'nun en byk kolonisi ve Churchward'n deyimi ile, "Mu'dan sonraki, insanolunun en byk uygarl", Uygur mparatorluuydu. Uygur imparatorluu hemen hemen tm Asya'y ve Avrupa'y kaplyordu. Douda Pasifik'ten bat'da Atlantik okyanusuna kadar uzanyordu ve gneyde ran, Mezopotamya ve Hindistan' ieriyordu. Churchward, tm Ari rklarnn kklerinin Uygurlara dayandn iddia ederken, Fransz aratrmac ve yazar Edouard Schure de, gnmzden 5 bin yl nce Avrupa ktasnn kadim skit lkesi olduunu yazyor (5). Bu kadar geni bir alana yaylm olmasna karn Uygur mparatorluu'nun merkezi Orta Asya dzlkleri idi. Tm dou efsaneleri byk tufan felak etinden nce Orta Asya'nn bugn ller ve bozkrlarla kapl alanlarnn son derece bereketli topraklar ve ormanlar ile rtl olduunu iddia etmektedirler. O gnlerde gl bir imparatorlua merkez olabilecek nitelikte bulunan bu topraklar, byk tufan ile denizden gelen dev dalgalarn altnda kalm ve llemitir. Gobi lnn hemen altnda bol miktarda tatl su kaynann var olmas, bir zamanlar buralarn ne denli bereketli topraklar olduunun bir iaretidir. Churchward, Uygurlar'n beyaz tenli, renkli gzl ve sar veya siyah sal olduklarn yazyor. Naacal arivlerine gre Uygur kolonisi, 70 bin yl nce Mu'lularn kurduklar ilk kolonidir. Tabletler, Mu Dininin Uygurlar'n tm lkesinde hakim olduunu ve bamsz bir imparatorlua dnmesinden sonra da Naacal kardelik rgt rahiplerinin, ynetici snf olarak varlklarn srdrdklerini belirtmekte. ngiliz aratrmac, Mu ve Atlantis'i batran tufan srasnda Uygur lkesinin byk blmnn sular altnda kaldn ve imparatorluun da son bulduunu yazyor. Churchward, tufandan ancak Tibet yaylalarnda yaayan Naacal kardeleri ile, her iki okyanusa da olduka uzakta bulunan ve bu nedenle su basknm en az zararla atlatan Babil kardelerinin kurtulabildiklerini belirtiyor. Bu rgtlerden Tibet'te bulunannda bilgilerin daha saf bir biimde gnmze ulamas, Tibet Naacalleri'nin, sularn ekilmesinden sonra Uygur arivlerini ele geirmeleri ve saklamalar ile mmkn olmutur. Rahip Rishi'nin Churchward'a gsterdii tabletler de bu arivlerin bir blmdr. te yandan, Babil kardelii, her ne kadar orijinal retiyi bir lde yozlatrmsa da, Msr "Hermes" kardelii ile birlikte Ezoterik retinin tm dnyaya yeniden yaylmasnda ve gnmz uygarlm etkilemesinde byk rol oynamtr. Uygur uygarlnn gnmze bir dier etkisi, Zerdtlk, Brahmanizm ve Budizm'in ana kayna olan Rama retisi ile oldu (6). Tufandan sonra, Uygurlar'n bir kolu olan skitler merkezden koptular ve Avrupa'da giderek yozlaan bir devlet kurdular. Bu devlette de ynetici snf, rahiplerdi. Ancak, "Druidler" ad verilen bu rahipler ana dinden o denli uzaklatlar ki, ii, kadim

uygarlklarda en deerli ey olan insan hayatn Tanrya kurban etmeye kadar gtrdler. Ayn trde yozlamalar Mezopotamya ve Orta Amerika devletlerinde de ortaya kt. te bu aamada, gnmzden 5 bin yl kadar nce, belki de o gne kadar varln srdrebilmi bir Naacal okulunun rencisi olan Rama ortaya kt. Adnn dahi, Mu imparatorlar Ra Mu'dan geldii sanlan Rama, tek Tanrl dinin yeniden egemen olmas iin Druidler ile savaa balad. Ancak bunda baarl olamad ve yandalar ile birlikte douya g etmeye zorland. Edouard Schure, ran ve Afganistan'a g eden Rama ve yandalarnn, burada skitlerin dier boylar ve sar rkla karm haldeki Turanllar ile birletiini ve byk bir g haline gelerek, birlikte Hindistan' igal ettiklerini belirtiyor. Ancak, Rama ldkten sonra, zaman yine etkisini gsterdi ve ortaya, tek Tanrl dinin yozlam versiyonlar olan Zerdtlk, Brahmanizm, Budizm ve amanizm kt. Kaynaka 1- SCHURE, Edouard - Byk nisiyeler - RM Yaynlar - stabul 1989 - Sf. 541 2- Bilim Aratrma Grubu - MU? lke Tarih ncesi Evrensel Uygarlk" -Bilim Aratrma Merkezi Yaynlar - stanbul 1978 - Sf. 58 3- SANTESSON Hans Stephan - "Batk lke Mu Uygarl" - RM Yaynlar stanbul 1989 - Sf. 93 4- Santesson H.S. - e - Sf. 95 5- Schure E. - e - Sf. 53 6- Schure E. - e - Sf. 78 11.11.2001

IV. BLM MISIR VE HERMES OKULU


Gnmz bilim dnyasnn, nasl olup da ortaya ktn aklayamad Msr uygarl, hem Mu, hem de Atlantis imparatorluklarnn bu topraklar zerinde kurduklar iki ayr koloninin tufandan sonra, zaman ierisinde birlemeleri ile meydana geldi. Her iki kolonide de balangta tek Tanrl din ve Ezoterik reti geerliyken, Mu kolonisi bir sre sonra yozlat ve ok tanrl inanca geti. Atlantis kolonisi ise, Kermes (Toth) tarafndan kurulmutu ve Osiris Dini'ni uyguluyordu (1). Osiris'in mridlerinden olan ve ondan 6 bin yl sonra yaayan Hermes, ya da dier bir adyla dris, gnmzden 16 bin yl nce, beraberindeki bir g ile Atlantis'den Nil deltasna kt. Burada bir Atlantis kolonisi kurdu ve Osiris dinini Msr'da yaymaya balad. Sais'de bir tapnak ina eden Hermes iin, Msr'n nl "ller Kitab"nda, "ilahi kelamn efendisi ve ilahi srlarn sahibi" denilmektedir. Kuzey Msr, Hermes dneminden, Firavun Menes dnemine kadar (M.. 5.000) Hermetik rahipler tarafndan ynetildi. Daha sonralar dris Peygamber olarak tek tanrl dinlerin efsanelerine giren Hermes'e Yunanllar, ayn zamanda hem kral,

hem byk rahip, hem de din kurucu olmas nedeniyle, defa byk anlamna gelen "trimejit" sfatn layk grdler. Bu noktada Hermes ve Msr'daki kardelik rgtnn geliimine ksa bir ara verip, byk ykma, bir dnemin sonra erip yeni bir dnemin almasna yol aan Tufan'a deinmek gerekiyor. Tufan, baz bilim adamlarnn iddia ettikleri gibi sadece Mezopotamya ve Ortadou ile snrl deildir. Aksine, tm dnya insanlnn hafzasnda silinemeyecek izler brakm olan bu felaketten en az etkilenmi blgelerin banda Ortadou gelmektedir. Ayn anda iki dev ktann sulara gmlmesine neden olan felaketten sz etmeyen, dini efsanelerinde, mitoslarnda ona yer vermeyen millet ya da kavim yok gibidir. skandinavyallar, Hintliler, Yunanllar, Yahudiler, Trkler, Kzlderililer, Polonezyallar, ksacas dnyann drt bir kesinden tm kavimler tufan olayndan olduka ayrntl biimde bahsetmektedirler. Bunun yansra kutup buzullarnn da en son 12 bin yl nce zldkleri bilinmektedir. Tm dnyann deilse bile, okyanuslara uzak blgeler ve yksek yerler hari her yerin dev dalgalar ve zlen buzul sular altnda kalmasna yol aan bu felakete ne sebep olmutur? nsanln neredeyse sonunu getirecek nitelikte olan bu felaketin nedeni hakknda ayr teori ne srlmektedir. Bunlardan ilki, uzaydan gelen ok byk bir meteorun, dnyann gne yrngesindeki ekseninde dahi sapmaya yol aacak kadar byk bir iddetle Mu ktasna arptn iddia etmekte. Bu teoriye gre Pasifik ukurunun olumas ve Mu ktasndan bu denli az belirti kalmasnn nedeni bu meteordur. Ancak bu teori, eksendeki sapma nedeniyle Atlantis'in de battn ne srerken, dier ktalarn bu sapmadan niin ok fazla etkilenmediklerine aklk getirmiyor. kinci teori ise, James Churchward'n ne srd, jeoloik nedelerle ktalarn batmas teorisi. Churchward, Atlantis ve Mu ktalarnn denizden ykselmelerine, bu ktalarn altndaki byk gaz ktlelerinin sebep olduunu ve zamanla baz noktalardan yeryzne kan gazlarn, iinde bulunduklar ceplerin boalmasna neden olduklarnn ne sryor. Churchward'a gre ileri boalan bu ceplerin zerindeki topraklar km ve ktalar da bu nedenle batmtr. Ancak ngiliz aratrmac, bu olayn iki ktada birden ayn anda ya da ok ksa aralklarla nasl meydana geldiini izah edemiyor. nc teori ise, uygarlk ve teknolojide ok byk aamalar kaydeden Mu ve Atlantis'in birbirleriyle savamalar ve kendi sonlarn kendileri hazrlamalar teorisi. Byk tufandan sadece 12 bin sene, kendi uygarlmzn balangc olarak kabul ettiimiz tarihten itibaren de sadece 6 bin sene sonra atomik gleri kullanabilecek aamaya geldiimiz dnlrse, en az 70 bin yl yaam olan uygarlklarn bilim ve teknoloji alanlarnda da hangi boyutlarda olabilecekleri tasavvur edilebilir. nsanolunun hrsnn gemi dnemlerde bugnknden daha az olduunu dnmek iin hibir sebep bulunmamaktadr. Dnya hakimiyetini

salamak iin ayn dzeydeki iki kuvvetin ekimesine sadece gnmzde rastlanabileceini iddia etmek komik olur. Baz eski Tibet, Maya, Hindu belgeleri ile, Tevrat gibi Ortadou dini kitaplarnda, bu iki uygarlk arasndaki savata kullanlan silahlar hakknda, efsane ile karm nitelikte eitli bilgiler gnmze kadar ulamtr. te bu atomik, ve bugnk teknolojimizin henz bulamad, bilinmeyen daha gl baz silahlarn topyekn kullanm, iki ktann karlkl olarak ayn anda batmasna ve kutup buzullarn dahi eritecek bir scaklk oku ile dev dalgalarn olumasna neden olmutur. Dev dalgalar tm dnyay kaplarken, sadece ok yksek blgeler ve her iki felaket noktasna da hemen hemen ayn uzaklkta bulunan ve Akdeniz, Karadeniz, Kzldeniz gibi nispeten kapal bir denizin i kesimlerinde olan yerler sel sularndan daha az etkilenmitir. Nitekim, Nuh efsanesi ve benzeri efsanelerde grld gibi, kimi insanlar basit tahtadan teknelere binerek dahi, bu byk felaketi atlatabilmilerdir. Ancak, tufan sonrasnda uygarlkta gerileme kanlmaz olmutur. Tibet, Maya, Msr ve Mezopotamya'da tufann nispeten daha az etkili olmas, buralardaki uygarlklarn belli bir dzeyde varlklarn srdrmelerini salarken, dnyann byk bir blmnde korkun bir gerileme yaanmtr. Buralarda, boulmaktan her naslsa kurtulmu olanlar ta devrine geri dnmlerdir. te gnmz bilminin 5-6 bin yl nce yaandn iddia ettii ta devrinin altnda yatan gerek, bu gerilemedir. te yandan, gneten uzaklaan gezegenlerin soumas gibi, ana k kaynandan yoksun kalan, ayakta kalabilen tm kardelik rgtleri ve dini reti okullar da benzeri bir gerilemenin iine girmi ve giderek yozlamlardr. Bu yozlamay nispeten yavalatabilen Tibet, Msr ve Babil gibi merkezl er ise bugnk uygarln beii olmulardr. Gnmz Msrologlar Gize'deki Keops, Kefen ve Mikerinos piramitlerinin yapm tarihi olarak M.. 3.000 yllarn verirler. Ancak, bu tarih kesin deildir ve baz uzmanlar bu pramitlerin sz konusu tarihten ok daha nce yaplm olabileceklerini kabul etmektedirler (2). Sadece Keops piramidinin yapmnda 2 milyon 600 bin adet dev blok ta kullanlmtr. Bu dev bloklar yzlerce mil tedeki ta ocaklarndan kartlm, yzeyleri przsz denecek lde dzeltilmi, yap alanna kadar tanm ve burada metrelerce yksee kartlarak birbirlerine birletirilmitir (3). Bu, 3 bin yl nceki teknoloji ile nasl mmkn olmutur? Uzmanlar, gnmz teknolojisini kullanarak dahi byle bir yapnn en az bir yzylda bitirilebileceini sylemektedirler. Gerekte, bu byk piramit tufan ncesi teknolojisi kullanlarak, Hermes rahipleri tarafndan ina edilmitir ve bugn sanld gibi sadece birer firavun mezar deildirler. Firavun mezarlar olmalarnn yansra piramitlerin asl ilevleri, inisiasyon trenlerinin yapld birer mabet olmalardr. Tufan sonrasnda yaplm olan ve ilk ne kyasla ok daha kk ve basit, adeta ocuka birer taklit niteliinde olan dier piramitlerin yegane ilevi ise firavun mezarlar olmalardr.

Yunanl tarihi Heredot, ilk piramidin ve sfenks gibi birok gizemli eserin Tufan ncesinde yapldn doruluyor (4). Msrl rahipler Heredofa, bu piramitlerin tufandan nce Msr' yneten firavun Surid dneminde, Hermes rahiplerini n "stadlk srlarn" daha sonraki nesillere ulatrmak amacyla ina ettiklerini ve aradan 341 nesil getiini sylemilerdir. Msrl rahiplerin verdii bilgiler dorulsunda yaplan kabaca bir hesaplama piramitlerin gnmzden en azndan 12-13 bin yl nce yapldklarn ortaya koymaktadr. Bu piramitten zellikle Keops piramidi ile ilgili bulgular, bu primamidin ok zel bir yap olduunu ve bulunduu noktaya da zellikle yerletirildiini gsteriyor. Piramidin yapmnda kullanlan ller, binlerce yldan bu yana matematik ve geometri bilimlerini kullanan byk mimarlarn eseri olduunun ispat niteliinde. Edouard Schure'nin, inisiasyon trenleri iin zel ina edildiini syledii (5) Keops piramidinin yksekliinin 1 milyon ile arpm, dnyann gneten yaklak uzakl olan 149 milyon kilometreyi vermektedir. Piramidin tam u noktasndan geen meridyen, kara ve denizleri iki eit paraya bler. Keops ayn zamanda 30. paralel zerindedir ve bulunduu nokta, dnyann dier gizemli noktalar ile byk bir uyum iinde birleir. Piramitin tepesinden douya uzatlan dmdz bir izgi, Tibet'in basketi Lhassa'ya ular. Bu noktadan 60 derecelik bir ayla dnldnde Atlantik okyanusuna, yani batk kta Atlantis'e varlr. Yine bir 60 derece dnldnde ise ulalan yer, Yukatan yarmadasndaki Maya piramitleridir (6). Hermes mridlerince ina edildii bu denli ak olan Keops piramidinin iinde varl saptanan eitli odalar, bunlarn ate ve lm odalar olarak trenlerde kullanmadklarn ortaya koymaktadr. Keops piramidindeki bu gizemli mabetten kimler gemedi ki? Musa, rfe, Pisagor, Eflatun ve niceleri... Hermes ve onun devam olan barahiplerin ynetimindeki Msr, Ezoterik doktrinin barna ve okulu olageldi. Ynetici firavunlarn ayn Mu'da ve Atlantis'de olduu gibi inisiye edildikleri ve rahipler rgtnn sembolik lideri olduklar Msr'da Ezoterik srlar da, bu gl rgtlenme sayesinde rahatlkla korunabildi. Tm rahipler, Srlarn dar kmamas ve retinin yozlamamas iin ketumiyet yemini ederlerdi. Yemine titizlikle uyulmasn salamak iin en kk srr dahi ifa edenlerin derhal ldrlmesi cezas konmutu. Bu arada, ilk rgtlenmelerinin Mu ve Atlantis ktalarnda balad sanlan eitli mesleki kurulular ve zellikle de inaat loncalar, piramitlerin ve dier mabetlerin yapmnda aktif rol oynadlar. Msr'daki bu loncalarn devam niteliinde olan Yahudi loncalarnn Sleyman Mabedi'nin inasnda oynadklar rol daha yakndan tannmaktadr. Msr ller Kitab'nda anlatldna gre (7), inisiye edilmeyi isteyen rahip aday, gzleri balanarak, nnde Osiris'in diil ifadesi olan sis'in yz rtl bir heykelinin bulunduu bir mabedin kapsna getiriliyordu. Burada adaya, sis'in yzn imdiye kadar hibir inisiye olmamn gremedii belirtiliyor ve dnmesi

iin halen ans olduu syleniyordu. Adaya, eer bir zaaf sonucu ya da menfaat beklentisi ile geldiyse, bulaca eyin ldrma ya da lm olaca aklanyordu. Mabedin kapsnda, biri krmz, dieri siyah iki stn vard. Krmz stun Osiris'in nuruna ulama ansn, siyah stun ise lm simgelemekteydi. Aday mabetten ieri girme konusunda srarlysa rehberi onu d avluya gtryor ve gzlerini atktan sonra oradaki grevlileri teslim ediyordu. Burada bir hafta kadar kalan aday, basit ruh arndrma ilemleri uyguluyordu. Snav akam aday, iki rak rahip tarafndan alnyor ve iinde bir dizi heykel ile bir mumya ve bir iskeletin yer ald lo bir koridordan geiriliyordu. rak rahipler adaya halen geri dnme ans olduunu sylyorlar, aday ilerlemekte srarl ise onu duvardaki ok dar bir delikten ieri sokuyorlard. inden ancak bir kiinin srnerek geebilecei bu geit Osiris tapnann, yani byk piramitin giri kapsyd. Bu kapdan ieri giren hibir zaman geri dnemezdi. Ya baarmak ya da yok olmak zorundayd. Aday bu geitte zorlukla ilerlerken derinlerden gelen bir ses, "bilim ve kudrete gz diken aklszlar burada telef olurlar" diye uyarlarda bulunuyordu. Geit giderek dik bir yoku halini alyordu. Yolun sonunda aday kendisini, dibi grnmeyen bir kuyununun banda bulundu. Adayn buradan yegane kurtulu ans, tam bann stnde bulunan ve zorlukla seilebilen dik bir merdivendi. Kuyuya dmeyen veya ne yapacan bilmeyerek orada aciz kalmayan adaylar merdiveni trmanrlar ve kendilerini dev heykellerin bulunduu geni bir salonda bulurlard. Burada aday, "Kutsal Semboller Muhafz" ad verilen grevli rahip karlar ve birinci snav baaryla tamamlad iin kendisini kutlard. Bu salonda yer alan 22 dev heykelin altnda 22 temel srr ifade eden ayn saydaki harfler ile bunlarn saysal sembolleri vard. Bunlardan 1 says ve "A" harfinin, Tanrnn ve onun yeryzndeki en yksek ifadesi olan insann sembol olduunu renen adaya dier srlar da srasyla verilirdi. Bu mabetteki tm srlar renen aday daha sonra, merkezi ate odasna gtrlrd. Bu odada dev alevlerin olduunu gren adayda doan tereddt rehberi, bir zamanlar kendisinin de ayn alevlerden gemi olduunu syleyerek giderirdi. Alevlerin arasna dalan aday, bunlarn gerek alevler olmadn, bir gz yanlgs olduunu grrd. Ate snavn su snav izler, aday ok karanlk ve iinde derin ukurlarn bulunduu bir su birikintisinden rpertiler iinde, boulmadan gemeye alrd. Bu snav da baaryla tamamlayan aday iki grevli rahip karlar ve iinde rahat bir yatan bulunduu bir odaya brakrlard. Burada aday, derinden gelen rahatlatc bir mzik sesinin de etkisiyle kendinden geerdi. Aday uyand zaman karsnda, rlplak ve ok gzel bir kadnn durduunu grrd. Kadn, adaya iki sunar ve kendisinin snavlar baaryla geenlere sunulan bir dl olduunu sylerdi. Aday, kadnn bu szlerine kanp da kendisiyle cinsel temasta bulunursa, az nce imi olduu ikinin iinde bulunan uyku ilacnn etkisiyle uyur ve uyandnda yanlz olduunu grrd. Ksa bir sre sonra odaya,

mabedin ba rahibi girer ve adaya, daha nceki snavlardan baaryla gemi olmasna ramen kendisini yenmeyi baaramadn, nefsine hakim olmay bilmeyen bir kimsenin duygularna esir olacan ve karanlk iinde yaamaya mahkum olduunu sylerdi. Bu adaylar bir daha kmamacasna bu kk odalarda hapis hayat yaarlard. Ancak aday ikiyi ve kadn reddederse, ellerinde mealeler ile 12 grevli rahip kendisini alr, ba rahibin ve grevliler kurulunun bekledii, siyah ve beyaz talarla deli Osiris Mabedi'ne gtrrlerdi. Burada Osiris'i simgeleyen bir heykel ile, onun ei olarak kabul edilen ve kucanda olu Horus bulunan sis'i n bir heykeli vard. Barahip adaya, burada grecei tm srlar hayat pahasna saklayacana dair yemin ettirir ve onu, karde rahip olarak ilan ederdi. Bylece aday, rak rahip unvann alrd. Ancak nnde, ok uzun bir renme dnemi vard. raklk sresi kiiden kiiye deiirdi. Bir rak ancak, rehberi olan stad rahibin karar ile st dereceye geme hakkna sahip olabilirdi. Yllarca srebilen bu dnemde rak, rehber stadndan srekli ders alr ve hcresinde meditasyon yapard. Bu uzun bekleme dneminde ran grevi bilmek deil, renmekti. Devaml gzaltnda tutulan, sert kurallara byk bir disiplin iinde uyan ve srekli itaat eden rak yava yava kendisinde bir bakalam hissederdi. raktaki bakalam kendisi de gzlemleyen rehberi, zamann geldiine karar verir ve hakikatin yaknda ifa edilecei mjdesini verirdi. Barahip raa, hakikatin nuruna ulamas iin lmesi ve yeniden domas gerektiini, aksi takdirde Osiris'in yce meclisine kimsenin katlmayacan sylerdi. rak, "kendimi feda etmeye hazrm" cevabn verirse, grevliler tarafndan, iinde bir kede ak bir mezarn bulunduu "yeniden dou odas"na gtrrlerdi. Barahip burada, lmn herkes iin olduunu ancak her canlnn da yeniden doacan syleyerek ra mermer mezarn iine sokar ve kapan da kapatrd. Mutlak karanlk iinde kendisiyle babaa kalan rak, mezarda ne kadar kaldn bir sre sonra alglayamaz hale gelirdi. Gerekte sadece bir gece mezarda kalan raa bu sre ok daha uzunmu gibi gelirdi. rak ancak sabaha kar bann hemen stnde kk bir deliin olduunu farkederdi. Be keli yldz eklindeki bu delik ylesine ayarlanmt ki, sabah olunca Seher yldz "Sotis"in tam bu delie vuruyor ve onun prl prl parlamasna neden oluyordu. Bu yldz, raa Tanrnn varlnn ispat ve Hakikatin Nuru gibi grnrd. In yava yava azalmaya yz tuttuu anda mezar kapa alr ve ba rahip raa mjdeyi verirdi; "Sen dn akam ldn ve Osiris'in n grerek yeniden dodun. Artk, byk srlarmz renmeye hak kazanan bir inisiye kardeimizsin"... Bu aklamadan sonra yeni stad rahip, "byk dou" denilen ve tm stad rahiplerin hazr bulunduklar geni bir salona gtrlr, tren burada devam ederdi. Kap, ieri girenlerin balarn emelerini gerektirecek kadar alakt. Douda, ba rahibin krssnn hemen stnde, bir ekenar genin ortasndaki

gzn iinden kan, kayna belli olmayan gl bir k bulunurdu. Bu sembole, hereyi gren Osiris'in gz ad verilirdi (8). "Hyorofan" ad da verilen ba rahip bu aamada yle konuurdu: "Bu noktaya kadar gelmeyi baaran sen, byk srlarn da eiine dayanm oldun. Bundan nce sana verilen srlar kk srlar, yani sis'in srlaryd. imdi ise, byk srlar, yani Osiris'in srlarn elde edeceksin. Tanr Osiris, kendisi, kars sis ve onlarn olu olan Horus'dan oluan bir lemedir. Osiris, yaamn kendisinden doduu kutsal babay, sis onun diil ve retken yann, Horus ise lahi Kelam ve maddi alemi remzeder. Tanr bir btndr ve tektir. Bu kiilik blnme zaafn deil, mkemmelliin ifadesidir. Bu Yce Varlktan kan insanlar da birer lml Tanrdr. Yce Tanrya ulamalarna ok az kalan Kamil nsanlar ise, lmsz insanlardr. lahi dzende hibir ey kk olmad gibi, hibir ey de byk deildir. Ne mutlu bu szleri anlayabilene. nk bunlar anlamak demek, yce srlara sahip olmak demektir. Bu srlar kalbine gm ve onu ancak kendi eserlerinde ifa et"... Bu szlerden sonra yeni stada, zel stad kyafeti giydirilir ve yemin ettirilirdi. Eer yeni stad Msrl ise ynetici rahip olarak mabette grev yapar, yabanc uyrukluysa da, din kurmak veya kendisine verilecek baka bir grevi yerine getirmek zere lkesine gnderilirdi. Ancak bu tr inisiyelere, ayrlmadan nce, mabedin srlarn inisiye edilmeyenlere vermeyeceklerine dair bir kez daha ketumiyet yemini ettirilirdi. Aksine davrananlara, nerede olurlarsa olsunlar kendilerini lmn bekledii hatrlatlrd. Kendisi de bir inisiye stad rahip olan Musa'nn (9), retisinde mutlak gerei aklayamamasnn ve doktrinini ancak kat sr perdesi altnda ifa etmesinin arkasnda yatan neden bu ketumiyet yeminidir. Musa, kukusuz lm korkusuyla deil, bir Kamil sdatn ettii yeminden dnmesinin erefsizlik olaca bilinciyle bu ekilde davranmak zorunda kalmtr. Kald ki, Musa retisini, tm gereklii ile aklayamayacann da farknda idi. Ezoterik retiye ne denli yakn olurlarsa olsunlar, yine de bu konularda nispeten cahil olan mridlerine, dinini retebilmek iin tm sylemlerini basitletirmek zorundayd.

Tanr Osirisin " Hereyi Gren Gz

Kaynaka 1- SANTESSON Hans Stephan -"Batk lke Mu Uygarl" - RM Yaynlan-stanbul 1989 SF. 91. 2- SCHURE Edouard - "Byk nisiyeler" - RM Yaynlar - stanbul 1989 - Sf 172 3- SCOGNAMILLO Geovanni - "Dnyamzn Gizli Sahipleri" - Koza Yaynlar stanbul 1973 - Sf. 38 4- VON DANIKEN Erich, "Tanrlarn Arabalar" - Milliyet Yaynlar - stanbul 1973 Sf. 147 5-SCHURE E. - e - Sf. 178 6- VON DANKEN E. - e - Sf. 133 7-SCHURE E. - e - Sf. 180 8- SANTESSON H.S. - e - Sf. 117 9- BLM ARATIRMA GRUBU - "MU, Tarih ncesi Evrensel Uygarlk" -Bilim Aratrma Merkezi Yaynlar - stanbul 1978 - Sf. 61 14.11.2001

V. BLM MUSA VE YAHUD EZOTERZM


Msr'da byk bir gizlilik perdesi altnda saklanan tek Tanr retisi hibir zaman kitlelere mal olmam ve sadece inisiye edilmi rahiplerin tekelinde kalmtr. Bu durum, biraz retinin yapsndan kaynaklanmsa da, biraz da tarihi gelimeler, gizlilii zorunlu hale getirmitir. Milattan 4 bin yl kadar nce, dnyann hemen her yerinde dinlerde byk bir yozlama olduu ve birok blgede ok tanrl dinlerin ortaya kt, eski sembollerin her birinin putlatrld grlmektedir. Bu yozlamadan, ka dim Uygur mparatorluunun nde gelen eitim merkezlerinden Babil gibi, Msr da kurtulamamtr. Babil'de gerileme doald. nk ana kaynak Mu'nun uzun zaman nce yok olmutu ve rahipler, kitleler zerindeki glerini daha da artrmak iin, dini yozlamaya anak tutmulard. Ancak durum Msr'da daha farklyd. Msr'daki okul Mu'ya deil, Atlantis'e dayalyd ve retiyi bu lkeye, Naacallere kyasla ok daha yeni olan Osiris'in bir mridi, Hermes getirmiti. Peki ama ne oldu? Hermes rahipleri ile tek Tanrl din retisinin hakim olduu Msr'da bu ekol niin geriledi? Bunun cevabn Mu ve Atlantis arasndaki savata aramak gerekiyor. Tufandan uzun zaman nce Atlantis'liler Nil deltasnda bir koloni kurunca, Mu'lular da bunu dengelemek ve stratejik nemi olan bu lkenin tamamen Atlantis eline gemesini engellemek iin Gney Msr'da bir baka koloni kurdular. Tufan ncesinde bu iki koloni arasnda sava, taraflardan herhangi birinin stnl olmakszn devam etti. Ana ktalarn batmasna ramen bu koloniler arasndaki sava, blgenin tufandan fazlaca etkilenmemesinden olacak, Firavun Menes (M.. 5.000) dnemine kadar devam etti. Sava, dini yozlamann daha youn yaand gneydeki kralln galibiyeti ile sona erdi (1). Tanr Ptah'a ve

yansra pekok ikincil tanrya inanan Gney Msr dini, tm lkenin resmi dini olarak kabul edildi. Kermes rahipleri yeraltna ekildiler ve retilerini de gizli olarak srdrme karar aldlar. Hereye ramen Kuzey Msr halk, tanr Osiris, sis ve Horus lemesi ile Hermes'i unutmad. Zaman ierisinde bunlarn herbiri ayr birer tanr ya da tanra olarak Msr tanrlar panteonundaki yerlerini aldlar. Yenilgiye kadar Kuzey Msr'da ynetici firavunlara, Osiris'in olu Horus unvan sadece bir sembol olarak verilirken, bu dnemden sonra tm Msr firavunlar kendilerinde bir ilahi g grmeye, birer Tanr olduklarna inanmaya baladlar. Bu dzene sadece bir tek firavun, gizli Osiris dini rahiplerince inisiye edilmi olmas kuvvetle muhtemel olan 4. Amenofis (M.. 1353 - 1335) kar kt. Amenofis, ok tanrl dini kaldrmaya ve "Aton Dini" (2) adn verdii tek Tanrl bir din oluturmaya alt. Ancak gc, ok tanrl dinin rahipler kastn yok etmeye yetmedi ve bu yobaz rahipler, iine cinler girdii iddiasyla firavunu beyninden ameliyat ettiler. Beyincii karlan Amenofis ksa sre sonra ld. Firavunluu dneminde nispeten ortaya kan Osiris rahiplerinin byk blm de, ok tanrclar tarafndan ldrld. Msr'n Babil ve Pers istilalarna uramas da Osiris dinine ayrca darbe vurdu ve kardelik-rgt faaliyetlerini byk bir gizlilik altnda yrtmek durumunda kald. te Musa da, bu kat sr perdesinin altna saklanm olan tek Tanrya inanan kardelik rgtnn inisiye bir yesiydi (3). Musa'nn eski tek Tanrl inanc ihya etmesi ve meydana kard Musevi dininden, nce Hristiyanlk sonra da slamiyet'in etkilenerek domas ile dnya, anlatmlar biraz daha kark ve amalar daha farkl da olsa, yeniden tek Tanrl dinlerin byk ounluka benimsendii bir yer haline geldi. Musa'nn ortaya koyduu retinin en byk zellii, Tanr fikrini semboller vastasyla deil, kitlelere dorudan anlatmaya almasyd. Sembollerin cahil insanlar veya karc rahipler tarafndan gerek anlamlarndan saptrldn ve putlatrldklarn gren Musa, farkl bir yaklam denemek istedi. Soyut Tanr kavramna kitleleri inandrmak iin Musa, insanlarn bu Tanrdan korkmalarn salamak zorundayd. Tek Yaratcya inanan ve ibadet edenlerin dllendirileceini, inanmayanlarn ve ktlk edenlerin ise cezalandrlacaklarn syleyen Musa, Tanr eliyle cezalandrma yntemini kendisi uygulad. Altklar gibi bir sembol vastasyla Tanrya tapnma geri dnmeye alan branileri Musa ve yandalar tamamen kltan geirmekten ekinmediler. Musa'nn kimliine ve retisinin Ezoterik ynne gz atmadan nce, onun dinini kabul eden kavimin, branilerin nereden geldiklerini ve Musa ile yollarnn nasl kesitiini grmemiz gerekiyor (4). braniler, Mezopotamya'da ve zellikle de Harran ovasnda yaayan bir kavimdi. Gebe krallklar eklinde rgtlenen ve Asur devletine baml olan braniler, Saabi dinine balydlar. Tek Tanrl inancn.yozlam bir biimi olan bu din, kadim Babil okulu retisinin halk arasnda yaylm eklinden baka birey deildi.

branilerin bir blm, lkelerinde yaanan kuraklk ve dier kavimlerin topraklarn istila etmeleri nedeniyle g etmek zorunda kaldlar ve krallar brahim komutasnda Msr'a kadar gittiler. brahim'in, yeni vatannn yneticilerine ho grnmek amacyla oullarna, tanra sis'e ithafen "shak" ve "smail" adlar verdii ne srlmekte. Ayrca, bir dier brani by olan Yakub'un, zerinde Tanr ile konutuunu iddia ettii merdivenin, Babil'in nl kulesine ve "Ziggurat" ad verilen mabetlerine atftan baka birey olmad, bunun da branilerin, Asur kkenli olduklarnn bir ispat olduu iddia edilmekte. Bu bilgilere ksaca gz attktan sonra, Saabi inancna ileride deinmek zere, Musa'ya geri dnelim. Tevrat'n, bir Yahudi kadnn olu olduunu iddia ettii, aslnda Firavun 2. Ramses'in z yeeni olan Musa (5), Ezoterik retiyi ve tek Tanr inancn Osiris rahiplerinden alm bir stadd. Tek Tanr inancnn geni kitlelere benimsetilmesi yanls olan Musa, bunu denemi olan 4. Amenofis'in bana gelenleri biliyordu. ok tanrl yaama alm olan Msr halkna ve ok tanrl din sayesinde yaamlarn srdren rahipler snfna fikirlerini kabul ettiremeyeceinin bilincinde olan Musa, bu dncelerini yaama geirmek iin en uygun halkn, o sralar Msr'da tulaclk ve talk ileriyle uraan braniler olduunu grd. braniler, Msr'a geldikten sonra, eitli mabet ve dier yaplarn inasnda altrlmlar ve zamanla ta ustalarn barndran Msrl loncalarda ounluu ele geirmilerdi. Lonca sistemini braniler, g ettikleri lkelere de gtrdler ve ortadouda bu sistemin yaylmasnda etkin oldular. Son derece iyi yetimi olmas ve Osiris rahiplerince kabul edilecek nitelikte bir kiilie sahip bulunmas Musa'nn gl bir aristokrat soydan geldiinin gstergesidir. Osiris rahiplerinin, firavunun yeeni olan Musa'y inisiye ederek ynetim evresinde glenmeye altklar tahmin edilmektedir. Nitekim Musa, firavuna yaknl sebebiyle, ksa saylabilecek bir srede, olduka nemli bir grev olan, Osiris Mabedi Kutsal Yaz Katiplii'ne getirilmitir (6). Musa'ya verilen bu grev onun ancak Barahiplerin elde edebilecei srlara ulamasn salamtr. Bu grevini yrtrken, bir yandan da braniler ile diyalogunu glendiren Musa'nn, bu kavimle olan yaknl firavunu korkutmutur. Musa'nn kendisine branilerden bir ordu kuraca ve tahtta hak iddia edecei kukusuna kaplan 2. Ramses, Musa braniler'le birlikte Sina'ya ekilmek zere harekete getii zaman arkalarndan askerlerini bu sebeple gndermitir. Halbuki, Musa ve yandalarn Msr'dan kamaya zorlayan sebep, Musa'nn tahta gz dikmesi deil, bambaka bir olayd. branileri hemen her ortamda Msrllara kar elinden geldiince k oruyan Musa, bir gn, bir brani'nin Msr'l bir grevli tarafndan dvldn grnce olaya mdahale etmi ve itikak srasnda Musa, Msr'l grevliyi ldrmt (7). Osiris yasalar ok akt. Bir insan ldren kii, kim olursa olsun mabetten kovulur ve yarglanrd.

Msr'da kendisine bir gelecek kalmadn gren Musa, yanda branilere birlikte Sina'ya ekildi. Musa burada, Saabi "Elohim" inanc ile Osiris dinini birletirerek, "On Emir" ismi altnda kendi retisinin temellerini att. Ancak, on temel balk altnda yazlan bu eserde Musa'nn kulland dil, Osiris mabedinde rendii sembolleri ieren Hiyoroglif dildi. Musa'nn kulland bu dili braniler'in ok byk bir blm bilmemektedir. Musevi dininin handikap da burada balar. nk, anlatmda ve yazmda muazzam bir ksalk ve kolaylk getiren bu dilin gerek anlamn sadece inisiye edilmi zel yol mensuplar bilebilir ve Musa'nn yandalar arasndaki bu kiilerin saylar son derece azdr. Bu anlatm tarz, sradan insanlar iin hi bir ifade tamamaktadr. rnein, Musevilerin Tanrya verdikleri ad olan "Yehova', kken olarak "Y", "H" ve "V" harflerinden meydana gelmektedir ve Ezoterik doktrindeki, Tanrnn eril ifadesi olan "Yod" ile diil ifadesi olan "Eve"in yani Osiris ile sis' in birleimidir (8). Bu durum, ileriki yzyllarda Museviliin biim deitirmesine ve dinin iine birok efsanenin karmasna yol amtr. Musa, ald eitim nedeniyle baka trl yazamazd. Bu dili de, sadece inisiye edilmiler anlayabilirdi. Nitekim, Musa'ya inananlar arasnda ok kk bir aznlk olan inisiye edilmiler, dierlerinden farkl bir yol izlediler ve Tevrat'n Ezoterik yorumu "Kabbala" zerinde alarak, dier Yahudi gruplarndan ayrldlar. te yandan, Kral Sleyman dneminde Fenike diline tercme edilen Tekvin, ilk anlatmndan byk lde sapt. Yahudilerin Babil tutsakl srasnda Arami dilinde yeniden derlenen Tevrat'da orijinale biraz daha yaklaldysa da, yer yer anlalmayan blmlerin yerine, farkl inanlardan gelen kimi efsaneler yerletirildi. Tevrat'n yeniden derlenmesi zarureti, Yahudi rahiplerinin Babil tutsakl srasnda "Caldi" ad verilen Babil Ezoterik okulunda inisiye edilmeleri ve bu inisiasyon sayesinde rahiplerin, Musa'nn gerek retisi hakknda daha gereki grlere sahip olmalar neticesinde ortaya kmt. Ancak Musa'nn kulland dil Msr Hiyoroglif diliydi ve braniler tarafndan hi bilinmiyordu. Musa'dan 800 yl sonra Tevrat' yeniden yazan Kaideli rahiplerin ba Ezra, varoluu dahi yanl alglam ve Tanry, kendisinden sudur edilen deil, tm alemin yaratcs olduu tezini savunmu ve Tevrat'a da bylece geirmitir. Bunun neticesinde birlik ortadan kalkm ve yaradan ve yaratlann olduu bir ikili sistem zerine din oturtulmutur. O gne kadar Tanrnn birliini savunan tek Tanrl inan, temellerinden deimi ve ama insanlarn Tanrya ulamas abasndan, birer kul olan yaradlmlarn dl olarak cennete gitmelerine dnmtr. Benzeri bir yanl yorumlama da Tanrnn cinsiyeti konusunda ortaya km, o gne kadar hem eril, hem de diil yanlarnn varl kabul edilen Tanrya Ezra tamamen eril bir grnt vermeyi uygun bulmutur. Bunun neticesinde, hem Yahudilikte hem de onun etkisindeki slamiyette kadn daima ikinci plana itilmitir. Ezra'nn Tevratn'daki, dier birok efsane gibi kitaba sonradan eklenmi olan Adem ile Havva efsanesinde Havva'nn, Adem'in kaburga kemiinden yaradlmas, kadnn dorudan Tanrdan deil, Tanr tarafndan topraktan yaradlm erkekten geldii dncesini dourmu ve kadnlarn toplum

iinde tamamiyle ikinci snf yarata dnmeleri ve erkek tahakkmne girmeleri salanmtr. Efsanelerinde batl inanlarn, gerek bilginin eksiklii yznden tek Tanrl dinlerin bnyelerine girmesi, bu retilerin dogmalamalarna, giderek son derece tutuculamalarna ve tamamiyle aklclktan uzaklamalarna yol amtr. Tek Tanrl dinin gerek anlamn bilen ve Ezoterik retiyi savunanlar ile daha sonra ortaya kan yaradanc dinlerin ortodoks inanrlar arasndaki amansz atma da, bu tarihten sonra balamtr. Bu atma, Yahudilerin Kabbalaclar, Katolik kilisesinin Ezoterik inanl valyeleri, Snni Mslmanlarn da Mutasavvflar sapkn olarak nitelendirmelerine yol amtr. Bu yndeki tavr da, papaln Templierleri yok etmesine, Masonluu afarozuna, Snni Mslmanlarn "Enel 'Hak" diyen Hallac Mansur'un derisini yzmelerine, smaililer ve Babailer gibi Batni gr savunanlar daima ezmeye almalarna neden olmutur. Ancak bu konular, daha sonraki blmlerin anlatlar olaca iin imdi Yahudileri incelemeye devam edelim. Musa'dan sonra Yahudiler ancak Davut dneminde gl bir krallk kurabildiler. Mitolojide Davut'un dev Goliat' yenmesi eklinde ifade edilen olay, Davut'un idaresindeki Yahudi kavminin, kendisinden sayca ok daha fazla olan dier kavimleri yenmesine ve vaadedilen topraklarda kralln oluturmasna bir atfdr. Davut, krall ile birlikte, kendilerini bir arada tutan en nemli ey olan tek Tanrl din inancn da pekitirmek istemi ve bakenti Kuds'de bu tek Tanr iin ok grkemli bir mabed yaplmasn emretmiti (9). Bu mabedi yaparken Yahudiler, Msr'daki 400 yllk yaamlar srasnda renmi olduklar talk ve duvarclk sanatn konuturdular. Bu denli byk bir mabe din yapm iin zorunlu olan rgtlenmeyi de Msr meslek loncalarn kopya ederek saladlar. Mabedin yapm iin hazrlklar hzla srerken Davut ld ve yerine olu Sleyman geti. Kadn ve ikiye dknlyle tannan Sleyman (10), mabedin yapmyla ok ilgili deildi. O nedenle de evresinde inaatn bana geirilebilecek yetenekli bir insan arad. Arad insan da Sur kentinde buldu: "Hiram"... Hiram'n tek Tanrl inancn bir mridi olduu sanlmyor. Ancak Hiram, son derece yetenekli bir rgtleyici ve bronz iilii konusunda bir deha idi. Mabedin yapmnda binlerce kii alyordu. eitli meslek dallarnn loncalar, raklar, kalfalar ve ustalar eklinde dereceli olarak rgtlenmilerdi ve sorumluluk da ustalar arasnda pay edilmiti. Her grevli derecesine gre cret alyordu. Binlerce insann hangisinin hangi derecede olduunun ezberlenmesi imkanszd. Yrrlkte olan lonca sistemine gre raklar ancak belli bir sre eitildikten sonra kalfa olabiliyorlar ve sadece ok yeteneklileri ustala terfi edebiliyordu. Hiram, bu sistemi biraz daha gelitirdi ve cret datmnda kolaylk olmas iin, ayn meslek srlan gibi, her derece salikinin hayat pahasna saklayaca birer parola verdi. Bu sistem ilerin hzlanmasn saladysa da, Hiram'n sonunu da hazrlad. Daha nce kendilerini usta gibi gsterip haksz yere yksek cret alanlarn bu yolu kapanmt. Haksz kazanca almlardan bir grup kalfa Hiram'dan ustalk parolasn zorla almaya karar verdiler. Ancak bunlarn ou

korkup eylemden vazgeti. lerinden sadece Hiram mabette sktrp parolay zorla almaya altlar. Hiram parolay vermeyi reddedince de onu ldrdler. ler bir sre iin aksadysa da, Sleyman len Hiram'n yerine bakasn buldu ve mabet bitirildi. Mabedin yaps, burasnn Msr'daki tek Tanr mabetlerinin daha basit de olsa, bir benzeri olduunu ortaya koymaktadr (11). Kapnn giriinde iki stun bulunmas, ieride gen iinde gz, gne, ay sembollerinin varl, yerin siyah ve beyaz talarla kaplanmas, sunak ya da mikap tann bulunmas bu mabedin, Msr'dakiler rnek alnarak yapldn gstermektedir. Dinle ve mabetle pek ilgisi olmayan Kral Sleyman, bir sre sonra tek bir Tanrya m, yoksa birok tanrya m inandn dahi unuttu ve sefahat iinde yaamn srdrd. Yahudi devleti de giderek zayflad ve Sleyman'n lmnden bir sre sonra, M.. 587'de Babil kral Nabukadnezar tarafndan ykld. lkede yaayanlarn nemlice bir blm igalciler tarafndan kle olarak kullanlmak zere Babil'e gtrld. Tapnak igalciler tarafndan ykld (12). Yahudiler Babil'de 50 yl yaadlar. Babil'de Smerlerden kalma Ezoterik inanlar yozlam biimde sregeliyordu. Tek Tanrl din yerini ok tanrl inana brakm, eski sembolik retilerin hepsi birer efsane haline gelmiti. Babil okulu, ok tanrl dine, inisiasyon yntemi ile "Caldi" rahibi yetitiriyordu. Yahudi toplumuyla birlikte Babil'e getirilen Museviler inisiasyonun yabancs deildiler. Lonca sisemleri tamamyle inisiasyona dayalyd. Bu nedenle, ne Babil yneticileri ne de Yahudilerin kendileri bu okula devam etmekte mahzur grmediler. Bylece Yahudi din adamlar, ne denli yozlam olursa olsun, Ezoterizmi ve, Musa'nn Ezoterik retisinde ne demek istediini daha iyi anladlar. Ancak Tevr at'a getirdikleri yeni yorumda pekok efsanenin retiye karmasna da neden oldular. Yahudilerin Babil tutsakl, Pers kral Kyros'un Babil'il igali (M.. 530) ile son buldu. Kyros Yahudilere, lkelerine geri dnerek mabetlerini yeniden yapmalar iin izin verdi. Baz kaynaklar, Pers kralnn, o dnemde olduka yaygn olduu anlalan inisiasyon yntemlerini, Ezoterizmin Zerdt dininindeki yorumunu bildiini ve bu nedenle mabetlerini yapmak iin Yahudilere izin verdiini belirtmektedirler. Kuds'e dnen Yahudiler, eskisi kadar grkemli olmasa da, Kyros'un salad maddi katk ile yeni bir mabetin yapmna baladlar. Mabed yaplrken Yahudi rahipleri, tm kutsal metinlerin ve Musa'nn on emrinin yazl hale getirilmesi gerektiine, aksi takdirde yeni bir klelik halinde tm dinin yok olup gideceine karar verdiler. Bylece Ezra ve arkadalar, daha nce deindiimiz Tevrat'n yazm ilemine baladlar. Kutsal kitaba Babil'de renilen bir sr efsanenin sokuturulmasna ok kk bir gurup kar kt ancak seslerini yeterince duyuramadlar. Bu grup Musa'nn eserini, Msr Hiyoroglif diliyle kat sr perdesi altnda yazdn ve retinin srlarn da kendi setii ve inisiye ettii 70 kiilik bir gruba verdiini aklad. "Kabbalaclar" denilen bu kk grup ve onlarn inanrlar bir sre sonra Yahudi toplumundan tamamen tecrit edildiler ve sapkn olarak nitelendirildiler. Peki bu Kabbalclar kimlerdi ve Musa'nn gerek retisi neydi? (13).

Osiris Mabedinde inisiye edilmi olan Musa, yeni dini de Osiris dini zerine ina etmi, Saabi inanlarndan da bir lde faydalanmt. Ancak Osiris dininin gerek srlar, sadece inisiye edilen ve belli bir eitimden geen kiilerin anlayabilecei nitelikte olduu iin Musa da, retisini mridlerine anlatabilmek maksadyla nispeten basitletirmi, basitletiremediini de semboller kullanarak anlatmaya almt. te Ezra'nn anlayamad ve deitirerek Musa dininin bambaka bir hviyete dnmesine neden olduu semboller bunlard. Musa, retisinin yozlamamas ve sembollerin gerek anlamlarnn yok olup gitmemesi iin eski bir yntemi kulland. Mridleri arasndan en uygun grd 70 kiiyi seti ve onlar inisiye etti, zaman ierisinde eitimlerini tamamlad ve srlarn gerek manalarn retti. Onlara, brani dilinde "kabul edilmiler" anlamnda Kabbalclar ismini verdi. Kabbala retisini benimseyen ve zorunlu gler srasnda Yahuda lnde kalan gruba Esseniler ad verilir. Ancak bu konu ilerde incelenecei iin Kabbala retisine geri dnelim. Olduka uzun bir sre Musa'nn gerek retisini inisiasyon yntemi ile takipileri arasnda yayan Kabbalaclar, yaadklar yerlerin smaililer tarafndan igal edilmesinden sonra, daha zgr davranabileceklerini grdler. Ezoterik ierikli sufi tarikatlarn ortaya kt bu ada Kabbalclar da ortamn zgrlnden yararlanarak, retilerini basl hale getirdiler. Kabbalaclarn en nemli iki eseri M.S. 1200'lerde spanya'da yazld. Mslman Endls devletinde ortaya kan bu eserler "Zohar" ve "Seferitsire" idi. Baz aratrmaclar slami Tasavvuf hareketinin Kabbala'nn da kkeni olduunu ne srmektedir. Ancak tam aksine, slami Tasavvufu yaratan kaynaklarn banda, Msr Hermetik inanlar, Yunan Pisagor-Eflatun felsefesi kadar, Kabbala felsefesi de gelmektedir. Kabbala'nn nde gelen kitab Seferitsire'ye (14) gre Evren, eitli elemanlarn araclyla yce bir varlktan tezahr etmitir. Bu elemanlarn ilki, Tanrnn ksal varl olan Ate'dir. kinci eleman bu yce ktan kan Ruh'dur ve sembol Hava'dr. ncs Su'dur ve havadan doan su, oksijen ve hidrojen'in bileimidir. Bu semboln Ezoterik anlam, suyun yaam bnyesinde barndrddr. Drdnc eleman ise, atein katlam trevi olan Toprak'dr. Seferitsire, dnyann oluumunda bu drt temel elemann yansra, alt yan gcn de kullanldndan bahsetmektedir. Bunlar drt yn, yani kuzey, gney, dou ve bat ile iki kutup, yani aa ve yukar ynlerdir. Tm evren Yce Varlktan sudur etmitir, halen onun iinde yzmektedir ve herey sonunda ona geri dnecektir. te bu nedenle tm varlklar birdir ve tm insanlar kardetir. Kabbalaclar Tanr iin, insann idrakinin dnda atlanma gelen "En -Soph" kelimesini kullanmlardr. Tanrnn nsz ve sonrasz olduunu ifade eden bu kelimenin Msr kkenli olduu ve Yunanca'da "akl ve hikmet" anlamna gelen "Sophus" kelimesiyle ayn kkten geldii sanlmaktadr. Kabalaclarn dier nemli eseri Zohar'da ayn Ezoterik anlat daha da gelitirilmitir. Zohar'a gre, yaamn zerine kurulu olduu tm sistemin amac, Tanrdan bir para olan ruhun tekaml ederek yine ona dnmesidir. Ancak Kamil

nsann, yani "Adam Kamon"un Tanrya ulamas mmkndr. Her devirde mutlaka bir veya birka Adam Kamon bulunmutur. Adam Kamon olmak bireylerin srdrd yaam tarzna baldr. Evrende en gl yasa tekaml yasasdr. Ama bir dier yasa daha vardr; o da varlklarn kendi iradeleri ile hareket edebilmeleri yasasdr. Bu nedenle bir insann Adam Kamon haline . gelebilmesi kendisine baldr. Ancak hikimse bir tek yaam iinde Kamil nsan olamaz. lmsz olan ruh, bedenden bedene geerek, mkemmeli arar. Mkemmeli, yani lahi Srr, ancak ona layk ise bulabilir. Kabbalaclar, bir yandan slam, dier yandan da Hristiyan dnyasndaki Ezoterik reti ekollerini etkilemilerdir. Avrupa Yahudileri arasnda Kabbala inanc, Haddisimler ile su yzne kmtr. Halen gnmzde varln srdren Kabbalacln bu halka inmi sekilinin din kitaplarnda, Panteist inanlar aka gzlemlenebilmektedir. Kabbala'nn Ezoterik Hristiyan ekolleri zerindeki etkilerine ilerde deinmek zere, Ezoterik doktrinler tarihinin bir baka koluna, Antik Yunan'daki inan biimlerine gz atalm.

Kaynaka 1- SANTESSON Hans Stephan - "Batk lke MU Uygarl" - RM Yaynlan - stanbul 1989 - Sf. 92 2- NAN Afet - "Eski Msr Tarihi" - stanbul 1956 - Sf. 108 3- SCHURE Edouard - "Byk nisiyeler" - RM Yaynlar - stanbul 1989 -Sf. 221 4- HOOKE Samuel Henry - "Ortadou Mitolojisi" - mge Yaynlar Ankara 1991 -Sf. 122 5- SCHURE E. -e- Sf. 229 6-SCHURE E. - e - Sf. 233 7-SCHUREE..-e-Sf. 235 8- SCHURE E. -e - Sf. 246 9- Byk Dinler ve Mezhepler Ansiklopedisi - stanbul 1964 - Sf. 172 10- DE NERVAL Gerard - "Douya Seyahat" - Kltr ve Turizm Bakanl Yaynlar - Ankara 1984 - Sf. 97 11- RS Hayrullah - "Musa ve Yahudilik" - Remzi Kitabevi stanbul 1966 -Sf. 232 12- RS Hayrullah - e - Sf. 265

13-RS Hayrullah - e - Sf. 338 14- Trk Mason Dergisi - Say 21 - stanbul 1956 - Sf. 1095 16.11.2001

VI. BOLM ANTK YUNAN EZOTERZM: PSAGOR EFLATUN


Gnmz uygarlnn temel iki beii olan Msr ile Yunan uygarlklar arasnda, uzun bir sre ierisinde byk bir etkileim meydana gelmitir. Bu etkileim daima tek tarafl, yeninin eskiden, rencinin retmemden almas gibi, Yunanistan'n Msr'dan etkilenmesi eklinde gereklemitir. Yunan uygarlnn kurucularndan rfe ile, uygarlk yolunda ok nemli birer ta olan Euclides, ieron, Pisagor ve Eflatun gibi felsefe okulu ve din kurucular hep Msr'n o nl mabedinde, "Osiris Mabedinde" inisiye edildiler. Gnmz uygarl zerinde zellikle son ikisi son derece etkili olmalarna ramen, Pisagor ve Eflatun okullarnn temellerinde Orfeik inan yatt iin bu ilk nl Yunanl inisiyeye deinmeden geemeyeceiz. Tufandan sonra ok byk bir gerileme yaayan insanolu, yeniden balamak zorunda kald iin ilkel kabileler dnemini bir kez daha yaad. Dnem, anaerkil bir dnemdi ve dolaysyla bu kabilelerde hakimiyet kadnlarn elindeydi. Mu dininde Tanrnn diil ynnn sembol olan "Ay", kadnlarn ynettii bu toplumlarda ba tanra sfatna ykseltildi (1). Dinsel yozlama neticesinde kimi yerlerde gne tanr iin insanlar kurban edilirken, bu kez de ay tanras iin insan kurban edilmeye baland. Yunanistan'da ay tanrasna tapnmn geerli olduu Baks dini ile, gne tanrsna tapnmn n planda tutulduu Apollon dini taraftarlar arasnda srekli bir atma yaanyordu. Aslnda savan gerekesi, dzenin anaerkil mi, ataerkil mi olaca idi. Apollon kelimesi, Fenike dilinde "Evrensel Baba" anlamna gelen "Ap len" den tretilmitir (2). Apollon'un ilk kez Anadolu topraklarnda ortaya km olmas da (3) onun Fenike ile, dolaysyla da dier gne kltlerinin bir nevi merkezi durumunda olan Babil okulu ile balantsn gstermektedir. Ayrca, Apollon'a ithafen yaplan "Delf' mabedinde inisiasyon treninin ilkel bir biiminin uygulanmas da, bu balantnn bir dier delilidir. rfe, Apollon'a adanm Delf mabedinin bakire rahibelerinden birisinin oludur. Bu mabette grevli rahibelerin bakire olmas zarureti, sz konusu rahibenenin tanr Apollon'dan hamile kald iddiasn ortaya kartmtr ki, ayn yndeki iddia dier birok dini inanta da akislerini bulmutur. M.. 700'lerde Yunanistan'da Apollon inanrlar aznlktayd. ounluktaki Baks taraftarlarnca yok edilmek zereydiler. te bu ortamda rfe Yunanistan'dan kat ve Msr'a geerek, Osiris rahiplerine snd. Burada inisiye edilen ve Osiris

rahipleri arasnda 20 yl geirerek srlar retisini alan rfe, Apollon dinini ihya etmek ve ona yeni bir ehre vermek greviyle lkesine geri gnderildi. Osiris'in Atlantis'de yapt gibi gl kiilii ve bilgelii sayesinde ksa srede evresine birok yanda toplayan rfe, Baks dini yandalarn yendi. Ancak, rfe kendi dinini retirken Msrl rahiplerin yntemini kulland ve retisini varolan inanlar zerine, bu arada Baks dini zerine kurdu. Bunun sonucu olarak ortaya ok tanrl Zeus ve Diyonizos dini kt. Orfeik retiye gre, tm tanrlarn en by olan Zeus, tm evrenin kendisinden var olduu Tanrdr. Diyonizos ise onun olu, yani tezahr etmi lahi Kelamdr. Bir dier ad ile, Horus'dur. nsanlar Diyonizos'dan birer paradr. nisiyeler ise, insanolunun Hermes'leri, yani ikincil tanrlardr. rfe, "Tanrlar bizde lr, bizde dirilir" der. Yeniden doua inanan rfe gerek Tanrnn tek, ancak ikincil tanrlarn sonsuz sayda ve eit eit olduklarn syler. Orfe'ye gre yar tanrlar, Kamil nsan statsne erierek yeniden dou zincirinden kurtulmu ilahi ruhlardr. rfe, Menfis'de rendiklerini aynen uygulam ve yandalarndan uygun grd kiileri seerek onlar inisiye etmi, bylece kendi okulunu kurmutur (4). "Evohe" kelimesi Orfeik inisiyelerin parolas haline gelmitir. Msr'da "od -He Vau He" eklinde telafuz edilen kelimenin Musa tarafndan kulanl biimine daha nce deinmitik. Burada od'un Osiris'i, He Vau He'nin de sis'i temsil ettiini hatrlatmakla yetinelim. Ayn kutsal kelimeyi Pisagor da parola olarak kullanmtr. Bu arada, ayn dnemlerde tpk Orfeik inan gibi, mesleki kurulular da Msr yoluya Yunanistan'a girdi. Adlar, Hermes'e atfen "Hetairies" (5) olan bu kurulular inisiyatik yntemle ye alrlard. Hermes'i pirleri olarak kabul eden ve ona defa ulu anlamnda "Trimejit" sfatn layk gren bu kurulularn yandalar kendilerini "Diyonizos ileri" olarak da armaktaydlar. Bugn hayranlkla izlenen Antik Yunan eserlerinin ve yonyen balkl stunlarn altnda bu ta stadlarnn imzas vardr. Bu kurulularn yelerine Diyonizos ileri denilmesi, onlarn Orfeik inanlarnn bir gstergesidir. Birbirlerini tanmak iin gizli kelime ve iaretlerden yararlanan Diyonezyen iilere, ilerini rahat grebilmeleri iin Solon Kanunlar ile birok imtiyazlar tannmt. Kkeni Antik Yunan'a, belki de Msr'a kadar inen bu imtiyaz tannmas gelenei, ortaada Hristiyan Avrupas'nda da devam etmi ve Masonluun varln srdrebilmesine imkan tanmtr. Orfe'nin Diyonizos'u, Apollon'dan bakas deildir. Gne tanrs olan Apollon, Iktr. Tanrsal Nur'dur. Apollon'a ithaf edilen Delf mabedinin kapsnda "Kendini Bil" ibaresi yer almaktadr. Drt Dorik stun zerindeki gen bir atdan oluan Delf mabedi, Ezoterik retinin temellerini bnyesinde barndrmaktadr. Ma bedin zerine ina edildii drt stun Mu dinindeki drt byk yaratc gcn, Msr ve Kabala Ezoterizmlerindeki drt temel elemann simgeleridir. Bu drt stun ayn zamanda, insann var olduu fiziki ortam, dnyay ve Mikrokozmos'u temsil eder. Drt stunun zerindeki, ucu yukar, yani Tanrya dnk olan gen tavan ise,

insann ulamaya alt Tanrnn yani Makrokozmos'un semboldr. atnn gen olmas Tanrsal lemeyi, eril ve diil peresiplerle, Kutsal Kelam yani oulu ifade eder. Orfe'nin lmnden sonra, kendilerini gizlemeyi baarm olan eski Baks dini yanllar ortaya ktlar ve Orfeik inanlarn yok olmasn salamak iin ellerinden geleni yaptlar. rfe kartlarnn bu sistemli almalar meyvasn o denli verdi ki, bir sre sonra "rfe" ad dahi efsanevi bir varln ad haline geldi. Gnmz Antik Yunan aratrmaclar bile Orfe'nin yaayp yaamadndan emin deildirler. Bu sistemli yok etme giriimi neticesinde Diyonizos mabedi byk lde gerilerken, Apollon'a ait olan ve zaten Orfe'den nce de varln srdrmekte olan Delf mabedi ayakta kalmay baard. Diyonizos rahipleri, Apollon rahipleri hviyetine brndler ve kendilerini ok tanrl sistemin rahipleri gibi gsterirken, bir yandan da Orfeik inisiasyonlara gizlice devam ettiler. te bu ortamda, Orfe'den iki yzyl sonra, M.. 570'de doan Pisagor (6), Delf mabedinde inisiye edilerek, Ezoterik doktrin dnyasna ilk admn att. Orfeik retiyi tamamiyle renen Pisagor bununla yetinmedi ve srlar retisini ayn rfe gibi, kaynandan renmeye karar verdi. Gen yata Menfis'e giden ve Ezoterik doktirin hakknda bilgisinin zaten var olduu Msrl rahiplerce grlen Pisagor'un Osiris kardelik rgtne kabul de kolay oldu (7). Burada 22 yl kalan ve Osiris dininin en gizli srlarn da renen Pisagor'un dikkatini zellikle saylarn Ezoterik kullanm ekti. Pisagor, ileride oluturaca sistemin rencilerince daha iyi anlalmas iin bu yntemi kullanmaya karar verdi. Msr'n, Babil kral Kambiz tarafndan igalinden sonra Pisagor, dier birok Menfis'li rahiple birlikte Babil'e gtrld. Esir olarak getirilen bu rahipler, yozlam olmasna ramen asrlardr varln srdren Babil okulu iin de taze kan oluturdular. Dier rahiplerle birlikte Babil okuluna kabul edilen Pisagor burada, hem bu okulun farkllam retilerini hem de Babil'in Persler tarafndan igali srasnda resmi din olarak kabul edilmi bulunan Zerdt dinini inceleme frsat buldu. Babil'de bulunduu srada bir kez Hindistan'a, bir kez de Kuds'e seyahat eden Pisagor Hindistan'da Kadim "Rama" dininin retilerini savunan "Gimnosophistler"le, Kuds'te de Kabbalaclarla temas kurdu. Mistik say tekniinin Kabbala'daki yorumunu da inceleyen Pisagor Babil'de 12 yl kald. Daha sonra, Babil okulundan kardei olan, kraln zel doktoru Demodes adl bir inisiyenin zel giriimleri ile kraldan zgrln elde etti ve lkesinden ayrldktan 34 yl sonra Yunanistan'a dnd. Pisagor Yunanistan'da ilk i olarak, Msr'a gitmek zere ayrld Delf mabedine geldi. Delf rahiplerine Msr ve Babil'de rendiklerinin bir sentezini sunmaya alan Pisagor, Ezoterik doktrininin sadece Msr ekoln tanyan Apollon rahiplerine kendi yorum ve fikirlerini kabul ettirmekte glk ektii iin bir yl sonra talya'ya geti ve Yunan kolonisine ait Cratona kentinde kendi okulunu kurdu (8). Pisagor'un hedefi sadece inisiasyon yntemi ile seilmilere Ezoterik doktrini retmek deil, bu doktrini kullanarak yeni bir siyasi rgtlenmeyi gerekletirecek ilk nveyi, bir enstity kurmakt. Pisagor bu hedefine ksa srede ulat. Kurduu enstitde inisiye edilen tm kardeler sadece Ezoterik

doktrin ile snrl kalmayarak, dnemin fizik, psiik, dini ve siyasi tm bilimlerini reniyorlard. Bu tr eitim tarz, bilim ann balamas iin ilk adm oluturdu ve yzyllar sonra talya'da Rnesans'n domasn salad. Pisagor, enstitye girmek isteyen adaylar ok uzun sre, bazen yllarca gzetim altnda tutduktan sonra, aralarndan ancak layk olduklarna inandklarn alrd. Enstitnn giriinde Hermes'in bir heykeli bulunmaktayd ve kaidesinde, "inanmayan uzak dursun" yazyordu. Enstitye girmeye layk olduklarna inanlanlar baz denemelere tabi tutuluyordu. Bu snavlar, Msr'daki inisiasyon snavlarn andrsa da, bunlarn ok daha yumuatlm ekilleriydi (9). Mesela aday tek bana gecelemek zere bir maaraya braklyor, bunu reddedenler veya maaradan kaanlar enstitye kabul edilmiyordu. Bir sonraki snavda adaya, hi tanmad bir Pisagor sembol gsteriliyor ve bunun hakknda yorum yapmas isteniyordu. "Bir dairenin iindeki gen neyi anlatr" ya da, "....saysnn anlam nedir?" gibi. Adaya, bu sorularn cevabn hazrlamas iin 12 saat verilir, bu arada da a ve susuz braklrd. nc ve en zor snav, adayn gururunun ve benliinin, enstitye daha nce kabul edilmi raklar tarafndan krlmas snavyd. Bu snavda adayla alay edilir, kltc szler sylenir, kzdrlrd. Aday, kendisine hakim olmay baarmak zorundayd. Aksine davranr ve fkelenir, alar veya terbiyesizce cevaplar vermeye balarsa, kendisini uzaktan izleyen Pisagor tarafndan derhal kovulurdu. Bu yntem, son derece kiilikli ve olumlu insanlar okul kazandrm olmasna ramen, enstitnn ykl sebebini de oluturdu. Enstitye kabul edi lmeyen ve bu arada gururu da krlan adaylar Pisagor'a ve mritlerine dman kesildiler. Enstitnn yklmasna ve Pisagor ile yzlerce yandann ldrlmesine neden olan olaylarn hazrlayclarnn banda, ite bunlardan birisi, Silon yer ald. Bu konuya daha sonra dnmek zere imdi Pisagor enstitsn ve okulun zerine kurulduu drt dereceli kardelik sistemini inceleyelim. Snavlardan geen ve yaplan zel bir trenle kardelie alnan adaya, acemi ya da rak anlamna gelen "Novice" unvan verilirdi. Novice dnemi, kiinin yeteneine bal olmak zere, en az iki en ok be ylla snrlandrlmt. Novice'lerden beklenen ey hi konumamalar, soru sormamalar, tartmaya girmemeleri ve sadece derslerini skunet iinde dinlemeleriydi. Bundan ama, rencinin sezgi yeteneini gelitirmekti. Grnen alemin stnde bir baka grnmez alem olduu gibi soyut bir fikrin sadece sezgi ile alglanabileceini syleyen Pisagor, raklarndan nce Tanrnn varln sezmelerini sonra da onu sevmelerini isterdi. Tm evrenin sevgi zerine kurulu olduunu belirten Pisagor, sevgiyi renmenin ilk admnn aile iinde, anne-baba sevgisi ile baladn, babann Tanrnn eril, annenin de diil ifadeleri olduklarm retirdi. Pisagor'a gre, bu ikisinden doan insan, Tanrnn yer yzndeki temsilcisiydi. Pisagor ayrca Novice'lerden ikierli gruplar oluturmalarn ve her iki Novice'in birbirlerini ok iyi tanmalarn, dost olmalarn isterdi. Dostluun, karlksz sevginini en mkemmel ifadelerinden olduunu renen Novice'e, "Dost bir baka sensin. O ve sen aslnda birsiniz" eklinde zetlenebilecek Ezoterik yorum retilirdi. Novice'lerden ayrca, stadlarma sonsuz itaat ve ballk gstermeleri, disiplinli davranmalar, salk kurallarna uymalar ve devaml temiz olmalar istenirdi. Ruhun arndrlmas amacnda olan Pisagor mridleri, ruhla beraber bedenin de

temiz olmas gereine inanr ve bazen gnde birka kez ykanrlard. Mridlerin bedenleri gibi giysileri de tertemizdi ve safln sembol olan beyaz renkteydi . Ezoterik inanlarn Pisagorculuktan alan smaili tarikat mridlerinin ve onlarn Hristiyan dnyasndaki devam niteliinde olan Templier valyelerinin giysileri de, ayn Pisagorcular gibi beyazd. Pisagor mridlerinin evlenmesi zorunluydu. Tanrnn eril ve diil ikilemini kabul eden ekol, bunun uzants olarak evlilik messesesini ve aileyi kutsal kabul ediyordu. Yine ayn gr dorultusunda enstitye hem erkekler, hem de kadnlar inisiye edilebiliyordu. Mridlerden evlilik konusunda uymalar beklene n yegane kural, kendisi gibi bir inisiye ile evlenmeleri idi. nk, inisiye edilmemilerde "Erdemi" bulmak ok zordu. Novice'e retilen son ey, tm tanrlar bir ve tek olarak mtalaa etmesiydi. retinin bnyesinde nemli bir yer tutan hogr sayesinde tm dini inanlarn hogrlmesi gerektiini renen Novice, aslnda tm tanrlarn bir ve tek olduunu, tm dini abalarn da bu tek Tanrya ulamak iin olduunu grrd. kinci derece saliklerine "Nomoteth" unvan verilir ve bu derecedeki inisiyelere "Kutsal Saylar Bilimi" retilirdi. kinci dereceye gei iin zel bir tren yaplr ve Pisagor'un da ifade ettii gibi, gereklerin retilmesine bu trenle birlikte balanrd. Matematikiler de denilen Nomoteth'lerin ve daha yukar derecelerdekilerin girebildikleri, Novice'lere yasak olan bir mabed vard ve adna da "Mzler Mabedi" deniliyordu. Yuvarlak olan bu mabedin iinde dokuz Muz ve ilahi prensibin muhafz Vesta'nn bir heykeli bulunuyordu. Mzlerin her biri, birer bilimin koruyucusuydular. Bunlardan en nemli , Astronomi ve Astrolojinin koruyucusu Uraniye, te alem bilimleri ve kehanet sanatnn koruyucusu Polimniya ve hayat ve lm bilimi ile Yeniden Dou biliminin koruyucusu Melpomen'di. Ortada duran Vesta'nn bir elinde ate vard ve die r eliyle de gkyzn gstererek, hereyin gklerdeki atele baladn anlatyordu. Bu mabette reti, tm bu Mzlerin ve Vesta'nn sembolize ettiklerinin tamamnn insann yapsnda bulunduu aklamasyla balard. Pisagor, evrenin tm anlamnn saylar sembolizmas iinde var olduunu syleyerek Nomoteth'i eitmeyi srdrrd. "Saylar evrene hkmeder" diyen Pisagor, bu ifade ile, Tanrnn saylar zellikle bir prototip semboller dizisi olarak ortaya koyduunu bu nedenle saylarn her birinin karakterleri olan birer simge durumunda bulunduunu belirtirdi. Pisagor saylar, bir, iki, , vs. eklinde deil, kendi karakterleri ile, "Monad", "Diad", "Triad" diye ifade ederdi. Pisagor'a gre 1 says "Monad" d, yani tekti. Hibir benzeri olmayan nsz sonsuz yaam, tm varlklarn bnyesinde kt eril atei, Tanrnn kendisini simgelerdi. Sembol bir nokta idi ve Yce Varln yansra, lahi Akln, yani Hikmetin de simgesiydi. Hikmeti sayesinde kendisinden dar bireyler veren ancak bu srada hi deimeyen ve deimez niteliiyle eril olan Monad, Tanr ile birlikte, onun yeryzndeki tezahr olan insann da sembolyd. Dier bir deyile Monad, hem Makrokozmosu, hem de Mikrokozmosu bnyesinde

barndryordu. Mikrokozmos'un yegane hedefinin Makrokozmos ile birlemek olduunu syleyen Pisagor, "bu ancak inisiyatik eitimle, kiinin kendisini olgunlatrmas ile mmkn olur. Bunun iin bir mr yetmeyebilir. Ama ruh, hedefine ulamak iin ne kadar gerekiyorsa, o kadar yeniden bedenlenecektir" diyordu. Tden sonra gelen 2 says evrende varolan daliteyi gsteriyordu. Blnmez z ile blnebilir cevher; hayat baheden aktif eril prensip ile hayatn oluumunu salayan pasif diil prensip; Osiris ile sis. Bir izgi ile sembolletirilen 2 "Diyad"d, hikmetten doan fikirdi. Dourgand ve bu vastfyla diildi. Hayat iinde barndran suydu. Tanrnn diil ynnn ifadesiydi. Monad ve Diyad'n birleiminden ortaya kan 3 says, yani "Triad", hikmetten kan fikirle oluan eserdi. Osiris ve sis'in olu Horus'du. Sembol bir gendi ve yaam skalasnn tm yasalarn ve zellikle de Yeniden Dou yasasn iinde barndran anahtard. Triad, lahi Kelamd, evrenin kendisiydi ve topraktaki yaam cevheriydi. nsan da, Ate, Su ve Toprak'tan meydana gelmemi miydi? Tanrnn tm tezahrlerinde, ruh, can ve beden lemesi bulunmaktayd. Ruh Ateten, can Sudan, beden de Topraktan tretilmiti. 4 says, yani "Tetrad", sonsuzluun ve lmszln sembol idi. Kare ile sembolize edilen Tetrad'n kainat kaosan dzene geiren drt temel gcn ifadesi olduu kabul edilirdi. Daha nce de deindiimiz bu drt temel g, yani ate, su, toprak ve hava'y, semavi dinler drt ba melek ya da maherin drt atls olarak isimlendirdiler. "Pentad" olarak adlandrlan 5 says, "nsann" ve zerinde yaad "Dnyann" simgesiydi ve be keli yldzla sembolize edilirdi. Naacaller dneminden bu yana kullanlan ve Msr kanalyla Pisagor okuluna geen be keli yldzn her bir ucu, Atei, Suyu, Topra; Havay ve bunlarn toplamndan oluan Dnya'y gsteriyordu. Diyad ile Triad'n toplam olan Pentad, dnyasal sevginin ve evliliin de sembol olarak grlrd. 6 says, evrenin alt ynn, kuzey, gney, dou ve bat ile yukar ve aay simgeliyordu. Alt keli yldzla sembolize edilen bu rakam ayn zamanda lahi Adaletin de ifadesiydi. Gnmzde Hz. Sleyman yldz olarak tannan yldzn, Sleyman'n adaletini remzettii kabul edilmektedir. 7 saysnn Pisagorcular iin nemi ok bykt. Kutsal l Triad ile, dzeni oluturucu Tetrad'n bileiminden meydana geldii iin, tekaml yasasnn simgesiydi ve sembol de, drtgen zerine kurulu genlerden oluan pramitti. Pisagor bylece, Msr'daki piramitlerin yapl tarzlarna da bir aklama getirmi oluyordu; "lahi Tekaml" sembolleri... Ayrca, evrende hereyin saylar zerine kurulu olduu ispat eden Mzik bilimi de, 7 nota zerine kurulmutu. In yedi renginin bileiminin beyaz, safl oluturmas gibi, mziin yedi notasnn da 1/2, 2/3, 3/4 veya 5/8 gibi llerle alnmas mzikteki mkemmel safl, ritmi ve armoniyi meydana getiriyordu.

Ruhun akord edilmesi gereine ve armonisine inanan Pisagorcular bu nedenle tm trenlerinde mzik kullanrlard. Bu inan, klasik anlamdaki ritm ve armoni bilgisinin ve armonik mziin de gelimesini salad. Bu saylar dnda ve onlarn stnde en nemli say 10'du. "Kutsal Tetraktis" ad verilen ve drt blml gen ekliyle sembolize edilen 10 says, ilk drt saynn yani Monad, Diyad, Triad ve Tetrad'n toplamndan oluuyord u. Kutsal Tetraktis, bu vasf nedeniyle mkemmelliin, Kamil nsann, Tanr ile bir olmasnn sembolyd. Sfr ile bir saylarnn yan yana gelmesiyle yazlan 10 says, hilikle tekliin ahengini de ifade ediyordu. 10, bu ahengin tezahr olan Makrokozmos'un da saysal sembolyd. Tm varlklarn Makrokozmos'da byk bir ahenk iinde yeniden biraraya geleceklerini remzederdi.

" Kutsal Tetrakis" te bu saylar bilimini tam alamyla renen mrid, ruhun tekaml yolunda bir adm daha atmaya hak kazanyor ve nc dereceye ykseltiliyordu. Saylar bilimi ile inisiyatik srlarn nszne vakf olan mrid, titizlikle saklanan bu tehlikeli srlar renmeye artk hazrd. nc dereceye ykseltme treni, ancak bu dereceye sahip mridlerin girmelerine izin verilen "Seres" mabedinin "Properzin" salonunda yaplmaktayd. Bu derecede evrenin yaps, insann yeryzndeki varoluu, lm hali ve lmden sonraki yaam, te dnya, Kamil nsanlarn yar tanrlara dnm ve yaam skalasnn son dura olan Tanrya dn konular zerinde mritler bilgilendirilmekteydi. Pisagor'a gre, evrenin merkezinde ate vardr. Gne, bu dev atein kk bir yansmasndan ibarettir. Yeryz yuvarlaktr ve dier gezegenlerle birlikte gneten sadr olmulardr. Bu gezegenler ve dnya, gnein etrafnda dnmektedir. Yldzlar, bizim gne sistemimizi yneten ayn yasalara tabi olan dier gne sistemleridir. Uzaydaki tm varlklar gibi gezegenler ve gneler de, evrensel ruhun birer czne sahiptirler. Her gezegen Tanr dncesinin deiik bir ifadesidir ve her birinin zel bir fonksiyonu vardr. Tm varlklar gibi, bu gezegenler de drt elemandan mteekkildir: Maddenin kat hali olan toprak, sv hali olan su, gaz hali olan hava ve lye, tartya gelmez hali olan ate. Pisagor bu aamadaki kardelerine, yeryznde yaamn ortaya kn da anlatrd. Ona gre bitki ve hayvan alemleri Dnya zerinde hemen hemen ayn zamanda ortaya ktlar. Pisagor hayvanlarn evriminin sadece doal ayklanma yasasna bal olmadn, bu temel yasann yansra "ok Yasas" adn verdii bir ikinci yasann da yrrllkte olduunu iddia ederdi. Pisagor'a gre, yeryznden farkl yerlerde yaayan stn varlklar zaman geldiinde, evrensel

yasalar uyarnca baz hayvan trlerinin yap talarn deitirirler ve yeni bir trn ortaya kmasn salarlard. te insan da, bu stn varlklarn maymun tr zerindeki byle bir uygulamalar neticesinde ortaya kmt. Yerkresel tekaml asndan insan nceki trlerin son aamasdr ve Kamil nsan modeli ile de, Dnya'daki ruhlarn son duradr. Pisagor, dnya insann yaratan varlklarn, Semavi nsanlk adn verdii ok st dzeydeki ruhlar olduuna inanyordu. Yerkredeki deiimler hakknda Msr'l rahiplerden ok ey renen Pisagor, bir nceki medeniyeti, Atlantis ve Mu uygarlklarn tanyordu. Bundan nce dnyann alt kez tufan olaylar ile sarsldn iddia eden Pisagor'a gre, her tufan aras dnemde insanlk byk uygarlklar kurmay baarmt ve bugnk uygarlk da ayn akibetle son bulacakt. Pisagor, Yce Varln bir denize benzediini ve denizdeki dalgalanmalarn denizin niteliini deitirmemesi gibi evrendeki olaylarn da Tanrnn niteliini etkilemediini savunurdu.' Yce varln tm alemleri ve tm varlklar srekli izlediini, bunun farkna ancak ruhunu en st dzeyde gelitirmi Kamil nsanlarn varabileceini sylerdi. Pisagor'un en byk dsturu, "Kendini bil, bu yolla tanrlar alemini de bilirsin" di. Pisagor'a gre ruh, yaam skalasnn en alt basamandan, cansz varlklardan balayarak yukar trmanrd. Yaad hayat bir st dzeye gemeye yeterli ise, ruh, bir sonraki yaamda daha stn bir varlk olarak dnyaya gelir, aksine ise, yaam skalasnn bir alt basamana geri dnerdi. nsanlar tm yaam skalasn katederek insan olmaya hak kazanmlard. Ancak byk ounluk bunun farknda olmad iin, geri dnmeye mahkumdu. Pisagor, lnce ruhu semaya kan ve yeniden doarken de ruhu semadan gelen yegane varln insan olduunu sylerdi. Hermes ve rfe gibi Pisagor da mridlerine, "Tanrya ancak kendi abalarnzla ulaabilirsiniz" demekteydi. Pisagor, tm yaamlarn doum ile lm arasnda snrl bulunduunu ve bedenin sadece, lmsz olan ruhun bir vastas olduunu sylerdi. lm annda ruhun bedenden ayrldn ve yaam srasndaki davranlar nedeniyle bir st basamaa m, yoksa bir alta m gideceine karar verilen bir geici aleme gittiini savunurdu. slamiyet'in Araf, Yahudiliin Horeb, Hristiyanln da Prgatuar (arnma yeri) dedii bu geici alemde kalma sresi, bireyin yaam srasnda yaptklarna balyd. Bu noktada bir dier evrensel yasa daha devreye giriyordu ki, bu yasa yaamlarn birbirlerine yansmas yasasyd. Bir rnek vermek gerekirse, bir nceki yaamn bir hayvann varlnda yaam insann kendi yaamnda o hayvann baz davranlarn gstermesi doald. Eer birey bu davranlarn dzeltirse, bir sonraki yaamnda daha stn bir insan olabilir, dzeltmezse de hayvansal bedene geri dnebilirdi. Bu durumu Pisagor, "her yaam bir ncekinin dl veya cezasdr" diye ifade ederdi.

Pisagor'un bir baka iddias daha vard; "Hayvanlar nasl insanlarn akrabas ise, insanlar da tanrlarn akrabalardr" diyordu. Bitkiler aleminden hayvanlar alemine, oradan da insanlar alemine birok yaam srecinden geerek ulaan insanlar sonuta tanrlar alemine gei bekliyordu. ok uzak bir gelecekte insanlarn tm evliliklerde spiritel seicilik yasasn uygulayarak, insanln en olgun dzeyine eriecei umudunda olan Pisagor'un takipilerinden Eflatun, "o uzak gelecekte tanrlar insanlarn mabetlerinde ikamet edecekler" demitir. Pisagor'a gre, mkemmel yani Kamil nsan artk yeniden bedenlenmeyecek olan, bu ksr dngy krm insandr. Byle insanlarn ruhlar tamamen saflam ve Tanrsal Ia ulamtr. Genelde Kamil nsanlar Tanrya son kez lmlerinin neticesinde ularlar. Ancak bazen, Tanrsal I bnyesinde yaarken barndran insanlar da vardr. Bu tr insanlar, ok zel grevler iin dnyaya geri gnderilmi yar tanrlardr. Bu yar tanrlar dnyaya, gzelliin ve hakikatin n saarlar. Pisagor'la birlikte inisiasyonun zirvesine varan nc derece kardelere, el alm mrid ve stad olarak drdnc ve son derece tevdi edilir. nisiasyonla ilgili artk renecek bireyi kalmam olan stadlarm vazifesi, kendi i varlklarnn derinliklerine inerek Tanrsal I grmek, hakikati zekada, fazileti ruhta ve temizlii bedende tahakkuk ettirmektir. stadlarm ikincil grevleri de, alt dereceli kardelerine gzetimcilik ve rehberlik yapmak, idari ileri yrtmektir. Ulatklar seviyeyi tm yaama aktarmalar beklenen stadlarn unvan, aydn kii anlamna gelen "Intellectuel" dir. Tm insanlar ntellectuel'lerin ynetmesi gerektiine inanan Pisagor, bu dncesini nce enstitnn bulunduu Crotona kentinde, sonra da tm gney talya'da uygulamaya soktu. Crotona'da 30 yl yaayan Pisagor, aristokrat bir ynetime sahip bu kentte birok reform gerekletirdi. Kenti, yalnz aristokratlarn ye olabildikleri Binler meclisi ynetiyordu. Pisagor bu Binler meclisinin zerinde ve sadece ntellectuel'lerin girebildikleri bir yzler meclisi oluturdu. erde grlen konular zerinde ketumiyet yeminine kesinlikle uyan yzler meclisi, kent ynetimini stlenen hkmeti de bnyesinden kartyordu. Crotona bir sre sonra gney talya'nn bakenti konumuna ykseldi. Bylece Pisagor da adeta bu devletin bakan oldu. Pisagorcularm gittikleri her yere adalet ve uyumu da beraberlerinde gtrmeleri, kitlelerin onlarn sistemini gnll olarak kabul etmelerini salamt. Bnyesindeki srlarn halkn merakn ektiinin ve bu srlarn aleyhte birok dedikodunun domasna yol atnn farknda olan Pisagor bunlar engin sabr ve hogrs ile karlamaya alt. Ama 70 yandayd ve yorulmutu. Enstitdeki sekinler ile halk arasnda byk bir kopukluk vard. Halk, enstitdekilerin kendilerini stn grdkleri kanaatindeydi. Bu arada, okula katlmak iin bavuran ancak eitli sebeplerle reddedilmi olan bir grup demagog da srekli enstit aleyhinde propaganda yapyordu. Bu grubun banda olan Silon, kamuoyundaki enstit aleyhtar havay ok iyi deerlendirip, muhalif bir klp kurdu.

Demagoglarn yansra halk liderlerini de klubne alan Silon, Pisagor'u halkn zr iradesini kstlamakla, devleti cannn istedii gibi ynetmekle, ksacas diktatrlkle sulad. Silon enstit iin, "onlar ortadan kalkmadka Crotona'llarm zgr olmalar mmkn deildir" diyordu. Silon'un ve yandalarnn bu youn propagandalar ksa srede meyvasm verdi ve bir gece, balarnda Silon olan olduka kalabalk bir kitle okulu bast. Enstit atee verildi. Pisagor dahil olmak zere ierdeki yzlerce kii yanarak can verdiler. Ayn gz dnmlk tm gney talya'da tekrarland ve Pisagoryenlerin ok byk bir blm yok edildi. Sa kalmay baaran ok az sayda Pisagorcu, Sicilya'ya snd. Olaylar yattktan bir sre sonra bunlardan bazlar talya'ya geri dndlerse de, gleri enstity yeniden canlandrmaya yetmedi. Bu Pisagoryenler, talya'da varlklarna ilk kez M.. 700'l yllarda rastlanan duvarc loncalarna, "Collegia"lara katldlar (10). Yunanistan'daki "Hetairies" rgtnn devam niteliinde olan Collegialar, Yunan duvarclarnn yaptklarnn aynsn talya'da gerekletirmiler ve nl Roma mimarisinin altna imzalarn atmlardr. Pisagorcularm bu dernee katlm ile Collegialar doktiner adan ok daha glenmi ve ilerde ortaya kacak Rnesans iin fikri bir nve oluturmulardr. CoHegialar'm Roma ve daha sonraki Hristiyan uygarlklar zerindeki rollerine daha sonra deinilmek zere, Yunanistan'a geri dnmek ve Pisagor'dan etkilenen bir baka byk ismi, Eflatun'u incelemek gerekmektedir. Eflatun, M.. 427'de Atina'da dodu (11). O srada Yunanistan, sparta ile Atina arasndaki savalara kaynyordu. Eflatunun ilk retmeni Sokrat oldu. Sokrat'n iyiyi, gzeli ve zellikle hakikati aray, ayn arayn Eflatun'un yaamnda en belirgin unsur haline gelmesine neden oldu. Sokrat, hakikati aramak ve hibir gerei halktan saklamamak eklinde zetlenebilecek felsefesi ne deniyle, kendisine teklif edilen, nl Delf mabedine inisiye edilme onurunu, ketumiyet yemini etmesi zorunluluu olduunu rendiinde geri evirmiti. Sokrat, hakikati arama yolunda o denli ileri gitmiti ki, toplumun oturmu tm manevi ve dini deerlerini sorgulamaya balam ve bu tutumundan vaz gemedii iin lme mahkum edilmiti. Sokrat'n haksz yere ldrlmesi Eflatun'u derinden yaralad ve, "onun hakikati ifade etmekteki aczini imdi daha iyi anladm" diyerek, Yunanistan' terk etti. Eflatun, hocas gibi deildi. Gerein sadece akl yrtmekle, mantk kullanmakla bulunamayacann farkndayd. O nedenle daha Sokrat sa iken, Delf mabedinde inisiye edilmeyi kabul etmi ve onun lmnden sonra da hakikati kaynandan edinmek zere Msr'a gemiti. Pisagor gibi Eflatun'un da Osiris mabedine kabulnde bir glk kmad. Ancak Eflatun, Pisagor gibi en st derecelere ulaamad nk mabette yeterince kalmad. Ksa bir sre Msra'da kalan Eflatun ancak nc dereceye kadar ykselebildi. Msr'dan talya'ya geen Yunanl filozof burada, varlklarn halen srdren Pisagorcularla tant. Pisagor'un Yunan bilgelerinin en stn olduunu bilen Eflatun, mridlerinden onun retisini rendi. Ancak o bir Pisagoryen deildi ve bu nedenle tm srlarn kendisine verilmesi imkanszd.

Osiris rahiplerinden ve Pisagoryenlerden gerein sezgi yoluyla kavranabileceim renen Eflatun, hereye karn, gerei bulmaktaki tek yolun mantk olduunu savunan Sokrat'n etkisiydeydi. Eflatun'un Ezoterik retiye katks da aklcl reti ierisinde daha salam bir zemine oturtmak olmutu. Ezoterik doktrin, kulland semboller diliyle zaten her trl domadan uzak kalmay baaryordu. Ancak Eflatun ile, olaylara mantksal yaklam ve tm gereklerin aklclkla badamalar gibi kavramlar daha bir glenmi oldu. talya'dan sonra Atina'ya dnen ve "Akademia"y kuran Eflatun, kendi felsefesini yaymaya balad. Eflatun Atina'da, Ezoterik retinin st kapal ve yumuatlm bir tarz olan "Diyaloglar"n yazd. Bu ekilde davranmak zorundayd nk o da ettii ketumiyet yemini ile balanm durumdayd. Gerek, gzel, iyi gibi soyut kavramlar halka anlatma hususunda ok baarl olan Eflatun, bu niteliin Tanrsal nitelikler olduunu sylemekte, "iyiyi, doruyu ve gerei arayan kiinin ruhu arnr ve lmszle ular" demekteydi. Eflatun, nispeten daha kolay anlalr ve srlardan, sembollerden arnm Diyaloglar ve dealar Kuram ile kendisinden sonra gelen nesilleri byk lde etkilemitir. "Yeni Eflatunculuk" felsefesi ile doan skenderiye okulunun ortaya kmasna onun fikirleri neden olmutur. Ayrca Eflatun'un Hristiyan Teozoflar ile slam Mutasavvflar zerinde de byk etkisi vardr. M.S. 3-4 yzyllarda Msr'n skenderiye kentinde ortaya kan ve en tannm temsilcileri Plotinos, Porfir ve Jamblik olan "skenderiye Okulu"nda Eflatun'un ve Pisagor'un etkilen byktr (12). Ancak Msr'daki u eski okulu, Osiris mabedini de unutmamak gerekir. Osiris mabedi M.. 385 ylnda Romal komutan Teodosius tarafndan imha edilmitir. Mabet imha edilirken, inisiasyon trenleri srasnda kullanlan mekanik aletler ve snavlarn yapld odalar o gnlerin dnyasnda byk sansasyonlar yaratmtr. Mabedin imhas Osiris mridlerine byk bir darbe olmu ve inisiasyonlar artk yaplamaz hale gelmitir. Ancak buna ramen Osiris rahipleri varlklarn bir sre daha srdrm ve skenderiye Okulunun ortaya kmasnda etken olmulardr. Bunun gibi blgedeki dier Ezoterik okullarda, Badat ve Basra'da retinin yaamasn ve smaililer, Fatimiler gibi devletlerde resmi din olarak Ezoterik doktrinin kabuln, Osiris rahiplerinin koruduu fikirler salamtr. Mabedin ykmndan sonra Simyagerlii seen bir grup Msr'l rahip Kuds'e gittiler. Burada Musevi Esenniler'in arasna katlan bu rahipler ile, simya bilimi Kabbalaclar arasna da girmi oldu. Kuds'n M.S. 1188'de Selahaddin Eyyubi tarafndan igali zerine, bu kentte yaamlarn srdren simyagerlerin yesi olduu tarikat, dier Hristiyan valye Tarikatleri ile birlikte Avrupa'ya geti ve burada kendilerine "ark valyeleri" ad verildi (13). Bu tekilatn daha sonra, dier valye Tarikatleri gibi Masonlua katld sylenmektedir.

Kaynaka l - SCHURE Edouard, - "Byk Inisiyeler" - RM Yaynlan - stanbul 1989 Sf.301 2-SCHURE E.- e-Sf. 349

3- EYBOLU smet Zeki - "Tasavvuf - Tarikatlar - Mezhepler Tarihi" - Der Yaynlar - stanbul 1990 - Sf. 45 4- Halikarnas Balks - "Anadolu Tanrlar" - Yeditepe Yaynlar - stanbul 1975-Sf. 21 5- Boucher Jules, Noudon Paul - "Masonluk, bu mehul" - Okat Yaynevi - stanbul 1966-Sf. 9 6- Eybolu .Z. - e - Sf. 53 7-SCHURE E. -e-Sf. 376 8-SCHURE E. -e-Sf. 411 9-SCHURE E.-e-Sf. 415 10- NAUDON Paul - "Tarihte ve Gnmzde Masonluk" - Varlk Yaynlar stanbul 1968-Sf. 24 11-SCHURE E.-e-Sf. 525 12-Eybolu .Z.-ie-Sf. 75 13-LKE Faruk, YAZICIOLU A. Semih - "Dnyada ve Trkiye'de Masonluk" Baak Yaynevi - stanbul 1965 - Sf. 27 22.11.2001

VII. BLM FARKLI BR NSYE; SA...


sa'nn doduu srada, o gn bilinen dnyann byk bir blm Roma mparatorluunun egemenlii altndayd. Dinsel adan ok tanrl inan sistemini kabul eden Romallar, kendi tanrlarna kar ho grl olunmas halinde, igal ettikleri topraklarn halklarnn inancna karmyorlard. Bu sis tem, birbirinden farkl bir ok inanc imparatorluk bnyesinde barndrmakta son derece faydalyd. nanlarnda zgr braklan kavimler, ynetimin bana byk dertler amyorlard. Bir tek istisna dnda;Yahudiler. Yahudiler son derece katydlar. Onlara gre bir tek Tanr vard ve onun dnda baka tanrlar olduunu sylemek en byk gnaht. te bu tutum, Romallarca kendi tanrlarnn aalanmas olarak grld ve byk tepki dourdu. yle ki, Roma yneticileri Yahudileri dinsizlikle suladlar ve imparator Septim Severus, Yahudilii, yani kendilerince dinsizlii yasaklayan bir emir yaynlad. Roma lejyonlar Yahudi halkn zerine gnderildi. Bask artrld. Yahudilik gibi daha sonraki yllarda tek Tanr inancn savunan Hristiyanlk da ayn sula madan kurtulamad. Ta ki, imparatorluunu yklmaktan kurtarmak iin Hristiyanl seen Bizans imparatoru Constantin dnemine kadar. te sa byle bir ortamda dnyaya geldi. Roma basklarndan ylm olan Yahudi halk kurtuluu mucizelerde aryor ve kendilerine Tevrat'da gelecei bildirilen kurtarc Mesih'i drt gzle bekliyordu. sa, Musa'nn retisinin Ezoterik ynn yzyllardr bnyesinde barndran Esenniler arasnda dnyaya geldi. Yahudilikteki dinsel yozlamadan uzak kalabilmek iin Esenniler Yehuda lndeki Kumran'a ekilmilerdi. sa'nn bir Esenni olduu, doduu tarih olduu iddia edilen 25 Aralk gnnden de bellidir. Bu tarih, Esennilerin Elohim adna dzenledikleri kutsal ayin gndr.

Esenniler dereceli bir inisiasyon rgt oluturmulard (1). Bu rgtn kurallarna gre Esenniler arasnda doan ya da dardan Esenniler'e katlmak isteyen kiiler uzunca sre gzetim altnda tutulurlar ve layk grlrlerse zel bir trenle rgte alnrlard. Toplulukta doup layk grlmeyenler rgte alnmazlar ve ancak topluluun ayak ilerini yapmalarna izin verilirdi. rgte kabul edilen kii iki yln mez olarak geirirdi. kinci derece'de de ayn sre geerliydi. Mridin "srail'in kutsal sekini" ya da "In olu" ad verilen nc dereceye gemesi ancak bu srelerin sonucunda gsterecei yetenee balyd. kinci derecede bekleme sresinin uzatlmas mmknd. Esenniler, tarikat srlarn aklamamak zere ketumiyet yemini ederlerdi. Ruhun lmszlne, insann tekamlne, tm insanlarn kardeliine ve iyilik yapmann en nemli ilke olduuna inanan Esenniler, gnlk yaam srasnda yemin etmeyi en byk su olarak grrlerdi. Ayinlerde temizlik esast. nsan sevgisinin n plana karlmas, yalandan nefret edilmesi, mlkiyetin ortakl Esenniler'in balca zellikleriydi. Kabul treninde yeni ye, kendisine verilecek srlar ifa etmeyeceine dair lmne yemin ederdi. te Esenniler'in sa'y reddetmelerinin arkasnda, bu yemine uymam olmas yatmaktadr. Esenni retisi, derecelerle ilintili olarak aamal verilirdi. Bu reti, Musa'nn Ezoterik doktrininden baka bir ey deildi. Esenniler genelde bekar yaayan insanlard ve sa da bu gelenei bozmad. Esenniler arasnda en st dereceye kadar kan sa, kiilii gerei bununla yetinmedi ve daha fazla ey renmek istedi. Ancak Msr okulu artk yoktu. Bunun zerine sa da, bilgisini artrmak iin Ezoterik retinin bir baka kaynana, Tibet'e yneldi. Hindistan zerinden Tibet'e giden sa, burada yaklak 10 yl kald ve Ezoterik retinin yansra dou bilimleri hakknda da en st dzeyde bilgi sahibi oldu (2). sa bu bilgilerini, Hristiyan dnyasnn mucize diye adlandrd olaylarda ortaya koydu. James Churchward, sa'nn Tibet'te bulunduu yllar ile ilgili bilgiler veriyor. Kendisini Naacaller hakknda aydnlatan rahip Rishi, sa'nn Tibet rahipleri arasnda en st dereceye kadar km olduunu syledi. Churchward'a gre sa, Tibet'te Naacal dilini rendi ve ilk tek Tanrl dini, Mu dinini ana kaynandan grd. ngiliz aratrmac, sa'nn lrken syledii son szlerinin Naacal dilini bildiini ispat ettiini ne sryor. sa'n son szleri, "Eli, eli lama sabachtani" (Allahm, Allahm beni niin braktn) olmutu. Churchward bu szlerin yanl anlaldn, sa'nn gerekte, ortadouda hikisenin anlamasna imkan olmayan Naacal dilinde, "Hele, hele lamat zabac ta ni" (tkeniyorum, tkeniyorum yzm karanlklar kaplyor) dediini iddia ediyor (3). Churchward'a gre sa'nn retisine sembol olarak setii Ha da Mu kkenlidir. Naacaller'in bu kutsal semboln sa da kullanmtr. Tibet'ten lkesine dnen sa, retisinin geni kitlelere ulamasn ve tm Yahudi halknn kurtuluunun bu yolla olmasn tasarlyordu. Halkn mesih beklentisini deerlendiren sa, kendisini Tanrnn olu olarak tantt. Ezoterik doktrin uyarnca sa, Kamil bir nsand ve Tanryla bir olmutu. te onun kulland "Tanrnn Olu" sembol, bu gerein ifadesiydi.

sa, retisini cmleler haline getirilmi sembollerle, mesellerle geni halk kitlelerine sundu nk halkn bu retiyi baka trl benimsemeyeceini iyi biliyordu. Sevginin ve kardeliin n plana karld sa retisindeki Ezoterik ierik, Yuanna ncili'nde de grlmektedir. "Kimse yeniden domadka Tanr katn gremez" veya, "herkes sudan ve ruhtan domutur" gibi cmleler, Yuanna ncili'nin Ezoterik ierikli cmlelerinden sadece ikisidir. (Yuanna 3/2 -5) Sen Jan tarafndan yazlan bu ncil, doktrinin i yzn, Ezoterik ynn ortaya koymaktadr. Bu nedenle Yuanna ncili, Ezoterik reti yanls valye Tarikatlarnca kabul edilen yegane ncil olmutur. Malta valyelerinin bir dier ad, Sen Jan valyeleridir. Protestanlarn benimsedii, Mason olan Hristiyanlarn zerine yemin ettikleri ncil hep Yuanna ncilidir (4). Hristiyanlktaki Baba-Oul ve Kutsal Ruh lemesi, Tanrnn l niteliinden baka birey deildir. Ancak, bu kutsal leme gibi birok kavramn daha, cahil halkn anlayabilmesi iin son derece basite indirgenmi olmas, retinin aslndan ok ey yitirmesine ve zamanla da bnyesine birok efsane ve hurafelerin girmesine neden olmutur. sa retisinin Ezoterik ierii bugn pekok Hristiyan tarafndan bilinmemektedir. Ancak, iyilik, doruluk, gzellik gibi kavramlarla, insanlarn kardelii gibi duygularn geni kitlelerce kabul grmesini salayarak Hristiyanlk, Ezoterik retinin bu anlatlarnn evrensellemesinde nemli bir rol oynamtr. sa'nn Yahudi ruhban snfnca sapknlkla sulanmas ve sa yandalarnn gcnden ekinen Roma'nn bu durumu frsat bilerek onu armha gererek ldrlmesinden sonra Hristiyanlk uzunca bir sre bocalad. Yandalar srekli takip edildi ve ldrld. te bu aamada Roma'l Hristiyanlar, kendileri gibi kardelik, doruluk, iyilik gibi mefhumlar savunmakta olan Collegia mensuplar ile karlatlar. Hristiyanlar, ok tanrc Collegia mensuplarnn tanrlarn birer aziz olarak kabul ederken, Collegia yeleri arasndaki kardelik balar da bu yeni gelenlerin birliklerinde getirdikleri inanlar dorultusunda kuvvetlendi. Hristiyanlar, Collegia'larda kendilerine snacak yerler buldular ve varlklarn srdrebildiler. Bat Roma imparatorluu barbar aknlar sonucunda yklnca, bu rgt Dou Roma imparatorluunda varln srdrd. Bizans'da Collegialar'n himayesinde varln devam ettiren Hristiyanlar, bu gl rgtlenme sayesinde dinlerini resmi devlet dini olarak kabul ettirebildiler. mparator Constantin, aleyhinde giriimlerde bulunan ok tanrc unsurlara kar denge salamak amacyla Hristiyanlar ve dolaysyla Collegia rgtn yanna ekmeye karar verdi. Constantin, M.S. 313 ylnda Milan fermann yaynlayarak, nce Hristiyanlarn inanlarnda zgr olduklarn kabul etti. Sonra da Hristiyanl devlet dini olarak ilan etti ve ok tanrcl yasaklad. Collegia mensuplar, Roma imparatorluu iinde, sanatlarn rahata ortaya koymalar iin her yerde dolamalarna izin verilen hr insanlard. Avrupa'nn, Roma imparatorluu dnda kalan blgelerinde dahi, yap ileri iin Collegia'clar zellikle aranyorlard. Ancak bir sre sonra Avrupa'da derebeylik sistemi ortaya kt ve bu hr sanatkarlarn dahi birer serf durumuna dmeleri sz konusu oldu. te o zaman, Collegialar manastrlara iltihak ettiler ve din adamlarna tannan

haklardan faydalanabilmek iin, inaat rahiplerden kurulu olan manastr dernekleri "Gildeleri" oluturdular (5). Ancak bu noktada tarihte geriye dnmek ve ortadouda kan yeni bir dinin, slamiyet'in Ezoterik doktrin tarihi zerindeki yerini incelemek gerekmektedir. Kaynaka 1- SCHURE Edouard - "Byk nisiyeler" - RM Yaynlar - stanbul 1989 -Sf. 605 2- SANTESSON Hans Stephan - "Batk lke Mu Uygarl" - RM Yaynlan-stanbul 1989 - Sf. 137 4- Nauodon Paul - "Tarihte ve Gnmzde Masonluk" - Varlk Yaynlar stanbul 1968 - Sf. 122 5- Naudon Paul -ie- Sf. 28 25.11.2001

VIII. BLM SLAMYET VE BATINLER


slamiyetin douunda Ezoterik retinin etkisi, ayr bir almann konusu olacak kadar geni kapsaml bir incelemeyi gerektirmektedir. Bu nedenle, bu alma erevesinde ancak zet bilgiler vermekle yetinmek zorundayz. Musa ve Yahudi Ezoterizmini incelerken, Mezopotamya'da ve zellikle Harran ovasnda yaayan Saabi inanl kavimin bir blmnn, liderleri brahim komutasnda eitli sebeplerden tr g ettiklerini ve g edenlerin Msr'a yerletiklerini grmtk. brahim'in bir cariyeden olma olu smail ve yanndaki kk bir grup, brahim'in kars Sarah'n byk tepkisi nedeniyle ana gruptan uzaklatrldlar. Sarah, kavimin liderliinin varisi olarak sadece z olu shak'n kalmasn ve smail'in gelecekte tahtta hak iddia edememesini salamak iin, smail ve beraberindekileri uzak Arabistan llerine srgn gndertti. Saabi inanl olan smail, Arabistan yarmadasnn gney ucuna yerleti ve burada Yemen Sabaalar devletinin ilk nvesini oluturdu. Ksa srede Arap yarmadasnn nemli bir blmn kontrol altna alan bu kavimin youn almalar sonucunda barajlar ve su yollar yapld. l, yeile dntrld ve bir gne klt niteliindeki Saabi inancnn gerei olan perok tapnak ina edildi. te Kabe de bu tapnaklardan birisi, Gne'e atfen yaplm olmas nedeniyle, belki de en nemlisiydi. slam peygamberi Muhammed'in ailesi, kuaklar boyu bu Gne mabedinin, Kabe'nin ynetimini elinde tutan rahiplerdi. Zaman ierisinde Kabe'nin iine pekok kavimin putlar dolsa da, Muhammed'in ailesine ve savunduklar dini inanca, tek Tanr inanrlar anlamna gelen "Hanif Din" inanrlar deniyordu. slamiyet'in, kutsal kitab Kuran dndaki en nemli kanun koyucusu, Hanif dinin uygulanmakta olan ilkeleriydi. te bu nedenle, zaman ierisinde ok farkllam olsa da, ilk kaynan Ezoterik olmas nedeniyle slamiyet'te de bu retinin izlerine ska ratlanr.

slamiyetin Ezoterik reti ile ikinci karlamas, Msr'n Mslman glerce f ethi srasnda meydana geldi. slamiyet'in Arap yarmadasndan kp tm Ortadou'ya yaylmaya balad srada Msr'da halkn bir blm Hristiyan, bir miktar Yahudi ama byk ounluk eski ok tanrl din taraftaryd. Geri Osiris mabedi yklm ve rahiplerin byk blm Kuds'e gemilerdi ancak Ezoterik doktrin varln kuaktan kuaa srdryordu. Doktrinin balca kayna, skenderiye'deki Yeni Eflatuncu skenderiye Okulu idi. Uzun zamandr gl bir devlet yapsndan uzak olan Msr, muazzam slam ordular karsnda fazlaca direnmeden teslim oldu. Halka iki seenek tannd, "ya Mslman olun ya da kltan geerilmeye rza gsterin"... Onlarn Hristiyanlar ya da Yahudiler gibi kendi dinlerini koruma lksleri yoktu. nk Mslmanlarn gznde Tanr yoluna dndrlmesi gereken putperest kafirlerdi. Baka areleri yoktu, Mslman oldular (1). Halife mer dneminde fethedilen Msr'da Mslmanlarn ilk ii skenderiye okulunu datmak ve bu okulca asrlar boyunca toplanm olan o muhteem skenderiye kitapln yakmak oldu. Okulun yesi filozoflarn yapabilecekleri tek ey vard. Mslman gibi grnerek, retilerine slami bir klf geirmek. Bunun iin filozoflar, slamiyetin iindeki muhalefetten yararlandlar ve bylece, slamn kat kurallarndan bir nebze syrlmay baardlar. Hilafet iddialar nedeniyle mer'in karsnda olan peygamberin damad Ali'nin yann tuttular. Bu filozoflar, Ali yandalar grnm altnda slamiyete bambaka bir boyut getirdiler (2). Alevilik olarak adlandrlan bu mezhebin bnyesinde, slam dininin nerdii anlam deiti. Yaradana tapnma olgusu yerini, Tanr-evren-insan lemesinden oluan varlk birliine brakt. Snni ortodoks Mslmanlar bu durumu derhal sapknlk olarak nitelenirdi. Ama yapabilecekleri birey yoktu. Karlarndakiler, peygamberin damadnn yandaydlar ve hepsi de grnte Mslmandlar. Bu inan biimi Araplarn zorla Mslman yapt halklar arasnda yle yayld ki, iilik-Alevilik ad altnda, birbirine hi benzemeyen Zerdt ranllar, Msr'l Fatmiler, amanist Trkler ayn at altna toplandlar. Hepsinin de Ali yanls grnmesine karn iiliin Alevilikle, Batnilikle ve Drzilikle benzememesinin altnda yatan gerek budur. Zerdt yanllar, kendi dinlerinin birok normunu koruyarak ii, amanist Trkler Alevi ve Msr'llar ile Ali'yi savunan dier baz Arap kavimlerinin bugnlerdeki ardllar da Drzi ya da dier baz Batni mezheplerin yeleri olmulardr. amanist Trklerin slamiyet'deki roln daha sonra incelemek zere, Msr'a geri dnelim. slamiyeti kabul eder grnen skenderiye okulu mensuplar derhal Yunanl filozoflarn ve zellikle de Pisagor ve Eflatun'un eserlerini yaymaya baladlar. Kuran'daki baz deyilerden faydalanmasn iyi bilen filozoflar, "Tanrnn sfatlarndan birisi de Alim'dir. Bu yzden Tanrya en yakn kiiler bilginlerdir" diyerek, kendilerine bir koruma kalkan kurdular ve retilerini bu hviyetleri evevesinde daha da rahat yayma frsat buldular. Bu filozoflardan Veysel Karani yle bir mertebeye ykseltildi ki, onun peygamberin retmeni olduu sylentisi dahi kt (3).

Yeni Eflatuncu filozoflarn etkilen kuaktan kuaa yaylarak srd. Onlarn grlerinden etkilenen birok kii ve mezhep oldu. Filozoflar bu akma Tasavvuf, kendilerine de Sufi adn verdiler. Baz kaynaklar Sufi kelimesinin, bu filozoflarn giydii kyafetten doduunu ne srmektedir. Ancak bu, hem zamann en gl bilginleri olan filozoflar kk drmek hem de Ezoterik retiyi kmsemek iin Snni Mslmanlarca uydurulmutur. Sufilerin isminin, Suf ad verilen giysiden geldii iddias tamamen geersizdir. Bugne kadar hangi felsefi ekol, mridlerinin giydii elbisenin adn almtr? Aksine Sufi kelimesi, bu dnce akmnn kaynann Yunan felsefesi olduunun, kklerinin Pisagor ve Eflatun'da bulunduunun delilidir. Yunanca'da Sofos kelimesi, Akl-Hikmet veya Bilgelik anlamna gelmektedir. Ayn kkten gelen sufi kelimesi de skenderiye okulu yandalarnca, bu anlamlan nedeniyle seilmitir (4). Bu arada, filozof ve felsefe szckleri de ayn kkten tretilmitir. Bu kelimeler, Yunancada sevgi ve gzellik anlamna gelen "Pilos" ile Sofos'un birleiminden domutur. Dier bir deyile felsefe, akl ve hikmetin nderliindeki gzellik ve sevgidir. Ayrca Yunanistan'da, ok akll ve bilgili olduklarn gstermek iin kendilerine "Sofistler" diyen bir grubun aslnda ok tutucu ve hatta banaz kiiler olmas, bir baka kelimenin, "Sofuluun" domasna yol amtr. Sofu, hemen her dinde ar banazlara verilen ad olmutur. Msr'da bu gelimeler olur ve Sufilik tm slam alemine yaylrken, ran'da slamiyet'e kar bir baka tepki kayna ortaya kt. O dnemde ran'da Zerdt inanrlarnn yansra, Yuanna nciline inanan ve "Sen Jan Babtist" Hristiyanlar denilen bir grup yayordu (5). Mslman istilaclar, kendilerine kar kan ran kkenli gruplarn hepsine birden "Hariciler" adn verdiler. slama kar gelenler anlamna gelen Hariciler, ve zellikle de Sen Jan Babtist Hristiyanlar zamanla slamiyeti kabul eder grndlerse de, ran'da yaylan smaililiin ve 10. yzylda ortaya kan Mutezile akmnn nde gelen bir kayna oldular. Hariciler, slamiyete inanr grnrlerse de, Muhammed'in kutsal kelam olduunu, dier bir deyile sa'nn bir yeniden douu olduunu savunurlard. Kutup yldzn uhuliyetin simgesi olarak gren ve "Nubuka" adn verdikleri bir Tanr lemesine tapnan Hariciler Pisagor'un yzler meclisini andrr ekilde, yz rahipten oluan ve "Ahyar" ad verilen bir meclis tarafndan ynetilirlerdi. Ahyar'n iinden seilen yedi kiilik hkmete de "Abrar" denilirdi. Sufiler, Msr'n yansra Mezopotamya'da da son derece etkiliydiler. Eski Babil okulunu andrr biimde Basra'da ok gl bir sufi merkezi, "hvan- Sefa" olumutu (6). Gizli dernekler haline getirdikleri tarikatlarda biraraya gelen sufiler Badat'da da ayn merkezi kurdular. Abbasiler dneminde Badat'n slam dnyasnn bakenti haline gelmesi, sufiliin de tm Mslman dnyasnda yaygnlamasna neden oldu. Sufi nde gelenlerinin yesi bulunduu Karamiler mezhebi (7), skenderiye, Kahire, Badat, Basra'nn yansra, Kuds'de, Trkistan'n birok kentinde ve Gazze sultanlnn hemen her kesinde tekke kurdu. slamiyetin kat ortodoks Snni taraftarlarna kar Sufiler son derece aklc ve gizli bir sava srdrrken, Snnilerin karsna aka kan ii'ler bir sre sonra yenilmekten kurtulamadlar. Buna karn, Emevilerin saltanatlar srasnda

uyguladklar bask ve zulm, zoraki mslmanlarn Snnilere kar nefretlerinin iten ie srmesine neden olmutu. Bu nefret, smaili ve Fatimi ayaklanmalar ile doruk noktasna ulat. Ali'nin iki olunun ve pekok yandann Kerbela'da ldrlmelerinden sonra, sa kalan tek torunu Zeynelabidin'in ve onun soyundan gelenlerin ii mezhe bi inanrlarna mam olmalarn Snni yneticiler kabul ettiler. Ancak bunu, iileri kontrol altnda tutabilmek iin yapyorlard ve mamlarn hepsi sadece birer kuklayd. "smaililer", mam Cafer Sadk'n olu smail'in imamln kabul eden Karamilere verilen ad oldu. te yandan kklerini, peygamberin Snnilerce ldrlen kz, Ali'nin kars Fatma'ya kadar gtrmeleri nedeniyle de Msrl Karamilere "Fatmiler" ad verildi (8). smaililerin hedefi, filozof Farabi'nin deyimi ile, "gerek akl devletini, kardelie ve eitlie dayanan bir cumhuriyeti kurmakt". mam smail'in lm yl M.S. 760 olduuna gre, smaili mezhebinin de bu tarihlerde kurulduu sanlyor. Ancak, 7 dereceli inisiasyona dayanan smaili rgtlenmesine, smaili eyh El Cebel'i, Meymun olu Abdullah dneminde baland biliniyor (9). lk smaili devleti, M.S. 874'de Hamat Karmat tarafndan, ran krfezinin gneyindeki Lasha'da kuruldu (10). Yaklak 150 yl kadar varln srdren bu devlet tamamiyle laikti. Lasha'da oru tutulmaz, namaz klnmazd ve bir tek bile cami yoktu. Karmatiler ad verilen ve bir meclis tarafndan ynetilen bu devletin ordular M.S. 929'da Mekke'yi igal etti ve Kabe'deki kutsal kara ta "Haceri Esved"i alarak Lasha'ya gtrd. Bu arada mezhebin ortadouya yaylm dier kollan da bo durmuyor, bata Badat olmak zere tm byk slam kentlerinde gizli hvan- Sefa dernekleri halinde rgtleniyorlard. Karmatlar bir sre sonra Badat ve tm Mezopotamyay kontrol eder hale geldiler. Badat'daki halife tam anlamyla bir kuklaya dnmt ve ipleri de Lasha'dayd. Mutezile akmnn Badat'ta ortaya k ite byle bir ortamda gerekleti (l 1). Snni slami otoritenin yokluundan faydalanan sufiler her trl dini ve siyasi fikri tartr hale geldiler. yle ki, Mslman topraklarnda Tanrnn varl dahi ilk kez tartlabildi. 10. yzylda, Badat hilafeti, ynetimi laikletirmek zorunda kald. Halifeler, teokratik birok ayrcalklarnn yansra, rnein Cuma namaznda adlarna hutbe okutmaktan bile vaz getiler. Namaz klma, oru, ha gibi ibadet zorunluluklar kaldrld. Alkoll ikilerin sat serbest brakld ve hatta domuz etinin satlmasna izin verildi. Bu arada, kadnlarn da erkekler ile eit olduu kabul edildi. Karmatlar, Badat hilafetinin ricas zerine, Haceri Esved'i Kabe'deki eski yerine koymay kabul ettiler. Badat'da ynetim "mera" denilen, hvan- Sefa derneklerine dayanan sufilerin elindeydi (12). slamiyetin bakentindeki bu zgr ortam, ran'dan Trkistan'a ve Endls'e kadar birok yerde yanklarn buldu. Bu dnemde, "Dinlerin Eletirisi" ve "Peygamberlerin Aldatcl" adlar altnda felsefi eserlerin yaynlanmas dahi mmkn oldu. M.S. 909'da, smaili inanl bir baka devlet, Fatimiler Msr'da kuruldu. Karmetiler gibi Fatimiler de, smaililiin 6. derecesine sahip kardelerden kurulu bir meclis tarafndan ynetiliyordu. Bu meclislerin banda 7. dereceye sahip smaili eyhleri, devlet bakan konumunda yer alyorlard.

Fatimiler, Msrl eski sanatkar loncalarn ihya ettiler ve yeni bir rgtlenme ile loncalar kalkndrdlar. "zciler" anlamna gelen "Ftvve" ad altnda, gen smaili sanatkarlardan kurulu muazzam bir askeri g oluturuldu (13). Dier tm Batni rgtlenmelerde olduu gibi Ftvve'de de derecelere dayal bir s istem esast. Toplam 9 dereceden oluan Ftvve tekilatnn ilk derecesi Nazil, ikincisi Tim Tarik, ncs Meyan Beste derecesi idi. 4. derece Nakip Vekili, 5. derece Nakip ve 6. derece de Ba Nakip dereceleriydi ki, bu derece mntesiplerinin en nemli grevleri askeri rgtlenmeyi dzenlemek ve her trl treni yrtmekti. 7. derece saliklerine karde anlamna gelen "Ahi" ad verilirdi. Trkler arasnda yaygnlaan Ftvvenin yan kuruluu Ahiliin, adn bu kaynaktan ald sanlmaktadr. Ftvve iinde Ahi'lerin grevleri eyh yardmcl mertebesindeydi. 8. derece, herbiri kendi tekilatnn banda olan eyhlerin derecesiydi. 9. derece ise, tpk smaili rgtlenmesinde olduu gibi sadece bir tek kiiye, eyhlerin eyhine verilirdi. Tm Ftvve tekilatnn lideri olan ve sadece devlet bakan konumundaki eyh el Cebel'e kar sorumlu olan bu kiinin unvan "eyhssyun" idi. Ftvvenin, o sralarda giderek glenen Snni inanl Seluklulara kar koyabilecek bir kuvvet olmas amalanmt. Bu kurulu daha sonra, Selahattin Eyyubi dneminde Snni Mslmanlarca da benimsendi ve ayn adl rgtlenmeyi Snniler de uygulad. Yine bu rgt, Ahilik adn alarak, Trkler arasnda yaygnlat (14). smaililik'de de, dier batini inan kurumlar gibi ketumiyet esast ve yemin ikence altnda dahi bozulmazd. smaililik'de mamn Tanrnn yeryzndeki tezahr olduuna inanlrd. mamlk soydan soya geerdi ve mamn syledii herey doru, yapt her hareket haklyd. Tarikatn lideri olan eyh el Cebel (Doann eyhi) mam soyundan gelmekteydi. smaililik inancna gre gkler ve yerler yedi kattr (15). Bu nedenle tarikatte mkemmellie 7. ve sonuncu derece ile ulalr. Bu derecenin sadece eyh el Cebel'e verilmesi, onun mkemmelliine ve Tanr ile bir olduu inancna dayanmaktadr. Dier smaililer en ok 6. dereceye kadar ulaabilirler. Yani, ancak mkemmellie yaklaabilirler fakat hayattayken onu elde edemezlerdi. smaililer, Tanrnn salt k olan yce bir varlk olduuna ondan km olan tm ruhlarn yine ona dneceine inanrlard. Onlara gre, 6. dereceye malik olabilmi kiilerin ruhlar lmden sonra Tanrya dnme mutluluuna eriirken, daha dk dereceli kardelerin ve sradan insanlarn ruhlar, gvdeden gvdeye geerek dnyada ac ekmeye devam ederlerdi. smaililer iin yeryz cehennemin ta kendisiydi. Bu nedenle de, eyhlerinin emri zerine kendilerini feda etmekten ekinmezlerdi, nk, daha iyi bir hayata doacaklarna inanrlard. smaili retisi, ruhun, gvdede bulunduu sre iinde yaptklarndan sorumlu olduunu savunmaktadr. yi bir kii olarak yaanmsa, bir sonraki hayatta daha st dzey birisi olarak dnyaya gelinecek ve bylece tm aamalarn tamamlanmas mmkn olacaktr. eriatn iddia ettii gibi bir te dnya, cennet veya cehennem yoktur. Cennet de, cehennem de bu dnyadadr. Yaamn mutlu geirmi kii cennette, mutsuz kii ise cehennemdedir. Kuran'da iddia edildii gibi Tanrnn yarglayc bir gc de bulunmamaktadr. Namaz, oru, ha, zekat gibi ibadetler gereksizdir. Gerek inancn gizlenerek, Mslman grnme adeti "takkiye"nin ilk uygulayclar smaililer olmutur.

smaililik, Pisagorculuun bir nevi devam gibidir. smaililer, 7 saysnn kutsallnn yansra, birok grlerini ve bu arada beyaz kyafetlerini, Pisagorculuun, Makedonyal Byk skender'in Mezopotamya'y igal ettii srada, retisinden son derece etkilenen Saabilikten almlardr. smaililerin giysileri beyaz tunik zerine taklan krmz kuaktan ibarettir. Bu giyisi, smaililer'den etkilenen Templier valyelerine gemi, onlarda beyaz kyafet zerine ilave edilen krmz bir haa dnmtr. smaili retisi, 7 dereceli bir tekaml zincirini iermektedir. rgte ye olmak isteyen aday bir yl boyunca incelemeye alnmakta, uygun grlmesi halinde zel bir trenle inisiasyonu yaplmaktayd. nisiye edilenlere beyaz elbise giydirilir ve sonsuz itaat ve ketumiyet yemini ettirilirdi. Birinci derecenin ad "Mminler" derecesiydi. Bu derecede slamiyet ve Kuran retilirdi. smaililer iin, semavi bir dini tam manasyla tanmayan kii, bu dinin tesindeki retileri anlayamazd. Mminler derecesinden ikinci dereceye en erken iki ylda geilebilirdi. kinci derece sahiplerine "Mkellefler" ad verilirdi. Mkelleflere, slam dininin yansra dier dinler de retilir ve tek geerli dinin slamiyet olmad, aksine tm dinlerin ayn hedefe yneldikleri gsterilirdi. Mkelleflerden beklenen, d dnyada aday olabilecek kiilerle temasa gemeleri ve onlar yanlarna ekmeleriydi. Bu derecede de ykselme sresi iki seneydi. Daha sonraki derecelerde mridler altnc dereceye kadar en erken birer sene arayla ykselirlerdi. nc derece, "Dai'ler" derecesiydi. Sr saklama ve ketumiyetin retildii bu derecede, mridlere Muhammed ve ondan nceki yedi peygamberin yaam ve grlerinin yansra, tarikatn srlar da yava yava verilmeye balanrd. Marifet kaps denilen bu dereceye haiz Dai'ler, tarikata girmek isteyenler hakknda aratrma yapar, haklarnda karar verirlerdi. Dai'lerin bir baka grevi de mezhep hakknda propaganda yapmakt. "Dai" kelimesi, Arapada "aran" anlamna gelmektedir. Dailer, kendilerinden nceki iki dereceli mridlerden sorumluydular ve aralarnda kimin ykseleceine de onlar karar verirlerdi. Drdnc derece "Dai-yi Ekber" yani, Byk Dai derecesiydi. Dai-yi Ekber derecesini alan mridlere "Baba" da denirdi. Onlar gerek kapsndan Tarikate girmeye hak kazanmlard. Daha sonraki yzyllarda Yesevilik'te ve Bektailik'te mridlere verilen "Baba" lakab smaililer'in bu geleneine dayanmaktadr. Dai-yi Ekber'ler tm Dai'lerin ba durumundaydlar. Onlar, Dai'ler kuruluna da bakanlk ederlerdi. Tarikatn gerek srlarnn verilmeye baland derece, "Tarikat kaps" ad verilen beinci dereceydi. Bu derecede tm dinlerin, bu arada slamiyet'in gereksizlii anlatlr ve saliklerine, "bir yudum emenler" anlamna gelen "Zu Massa" denilirdi (16).

Hccet ad verilen ve "Hakikat Kaps" denilen altnc derece, bir smaili'nin ulaabilecei son dereceydi. Bu derecede evrende varolan ikilik, Tanrnn l vasf ve kainat meydana getiren drt byk g gibi Batni doktrinin en nemli srlar verilir, tm peygamberlerin, dier btn din kurucular gibi sadece birer Kamil nsan olduklar retilirdi. Tanrsal nurun "Ik" olduunun belirtildii bu derecede ona ulamak iin derece salikleri ruhlarn arndrmak ve Kamil nsan konumuna ykselmekle mkelleftiler. smaililer, Tanrya ancak altnc derece sahiplerinin mkmmel bir yaam srdkten sonra, ldkleri zaman ulaabileceklerine inanrlard. Yedinci derece en mkmmel dereceydi ve Tanrsal bir nitelii vard. Bu dereceye sadece, Tanrnn yeryzndeki tezahr olduuna inanlan eyh el Cebel (Doann eyhi) sahipti. Tm smaililerin lideri olan eyhin dier unvanlar da, "Belag- Azam (Kutsal Kelam stad)" ve "Namus-l Ekber (Byk Sr stad)" idi. smaililer, Mslman dnyas zerindeki etkilerini uzunca sre devam ettirdilerse de, Snni inanl Trklerin kontrol ele geirmeleri karsnda giderek gerilediler. Karmeti devletinin yklmasndan sonra Fatmiler de nce Hallarn saldrlar, sonra i isyanlar ile sarsldlar ve nihayet, Selahattin Eyyubi komutasndaki Snni kuvvetlerince tamamen yok edildiler. Bu gelimeler karsnda smaililer kk kalelere snmak zorunda kaldlar. Bu kalelerin en nls, Hasan Sabbah'n komutasndaki Alamut Kalesiydi. Sabbah ve emrindeki fedaileri, Seluklu ynetimine kar srekli mcadele ettiler ve hem Arap, hem de Trk Snni ileri gelenlerinin korkulu ryas haline geldiler. Sabbah'n fedailerinin yaamlar pahasna Snni liderlerine suikastlar dzenlemeleri, smaililer ile ittifak halinde olan Hal valyelerinin ve zellikle de Templier'lerin onlardan byk lde etkilenmelerine neden oldu. smaililerin bir tr bugnk devam niteliinde olan Dr-ziler'in tarihi de, onlarn Hristiyanlar ile ittifakndan ve zellikle Templier valyeleri ile iyi ilikilerinden bahsetmektedir. Batni doktrinden, kurucular El Hakim'in Tanr olduu dogmasna saplanarak uzaklaan Drziler, nclleri smaililer gibi beyaz giyinirler. nsanlar, aklllar ve cahiller olarak ikiye ayran Drzilere gre aklllar kendileri, cahiller de dier insanlardr. Mezhebe kabul edilenlere "Akel" ad verilir. Drzilerin "Darasin" denilen ritellerinde, gerek kimliklerini zellikle sakladklar ve Mslman olarak grndkleri aka belirtilmektedir. smaililerin Templierlerle olan ilikilerini ve bunlarn sonularn daha sonra ele almak zere, bu mezhebin amanist inanl Trkler zerindeki etkilerine gz atalm. Kaynaka 1- DURSUN Turan - "Din Bu" - Kaynak Yaynlar - tanbul 191 Cilt 2, Sf. 52 2- Eybolu smet Zeki - "Tasavvuf- Tarikatlar - Mezhepler Tarihi" - Der Yaynlar stanbul 1990-Sf. 94 3- Eybolu .Z. - e- Sf. 05 4- Sever Erol - "Yezidilik ve Yezidiliin Kkeni" - Berfin Yaynlar - istanbul 1991 -

Sf. 48 5- MEZAHER Ali - "Otaada, Mslmanlarn Yaaylar" - Varlk Yaynlarstanbul 1972-Sf. 6 6- Mazaheri A. - e - Sf. 7 7- Eybolu .Z. - i- Sf. 385 8- Mazaheri A. - e- Sf. 11 9- Eybolu .Z. -e- Sf. 379 l O-Mazaheri A. - e-Sf. 119 11-Eybolu .Z. - e-Sf. 409 12-Mazaheri A. - e-Sf. 122 13-Mazaheri A. - e-Sf. 133 14- KPRL Fuad - "Trk Edebiyatnda lk Mutasavvflar" Diyanet leri Bakanl Yaynlar - Ankara 1984 - Sf. 213 15- DORUL mer Rza - "Hasan Sabbah'n Cennet Fedaileri" - Can Kitabevi Konya 1982-Sf. 18 16-Dorul .R. - e-Sf. 20 30.11.2001

IX. BLM MUTASAVVIFLAR, ALEVLER, BEKTALER...


Mutasavvflar, bunlarn Trkler arasndaki temsilcileri ve Batni doktrinin gnmz Trkleri arasndaki izleyicileri olan Aleviler ve Bektailer'e gemeden nce, Orta Asya ile Anadoludaki inan sistemlerini irdelememiz gerekmektedir. slamiyetin yaylma yllarnda Anadolu'da ve Mezopotamya'da Batni doktrinden kaynaklanan Saabilik inanc hkm srmekteydi (1). Anadolunun Bizans ynetimindeki topraklarnda Hristiyanlk n plandaysa da, zellikle Dou Anadolu'da, Frat evresinde Saabiler ounluktayd. Saabilik ok eskilere, kadim Uygur imparatorluuna kadar dayanan Babil okulu retisinin halka malolmu ekliydi. Tm tek Tanrl dinlere u ya da bu ekilde kaynaklk etmi olan Saabilik, Byk skender'in bu topraklar fethi srasnda Pisagorculukla tanm ve Saabi retisi yeni bir ivme kazanmt. Pisagoryen reti, Saabiler arasnda zaten var olan Batni inanlarn yenilenmesinde ve her iki akmn birleerek, smaililik denilen messesenin olumasnda rol oynamtr. Saabilik, ilerde inceleyeceimiz amanizm gibi, ilk tek Tanrl din olan Mu dininin, yce Tanrnn Sembol olarak kabul ettii Gnei, Tanrnn kendisi yerine koymu bir Gne Kltdr. Saabiler bata Gne olmak zere, yedi yldz'a tapnrlard. Bunlar, en yce tanr olan Gne tanrs "ama", onun ei olarak kabul edilen Ay tanras "Sin", Merkr tanrs "Nabu", Vens tanras "tar", Mars tanrs "Nergal", Jpiter tanrs "Marduk" ve Satrn tanras "Ninutra" idi. Saabiler bu tanr ve tanralarn yansra, Hermes'i Pisagor'u, Orfe'yi de birer yar tanr olarak gryorlard (2). Kuran'da tek Tanrl dinler arasnda Saabilik de saylmaktadr. (3) Bunun nedeni, slamiyet'in birok syleminin ve tapnm tarznn Saabilikten geliyor olmasdr. Namaz klma, oru tutma, kurban kesme ve kutsal yerleri ziyaret etme, yani hac

gibi ibadet tarzlarnn yansra, her namaz ncesi abdest alma gibi adetler hep Saabi kkenlidir. Saabilikte, yedi gezegenin her biri iin, gnde yedi kez namaz klnrken, bu say slamiyette bee indirilmitir. Ay grnnce oruca balanmas ve izleyen ayn banda bitmesi gelenei slamiyetten nce Saabiler arasnda grlmektedir. Halife Memun dneminde Mslman igalciler Harran'da Sa-abilerle karlamlar ancak, dier gne klt inanrlarnn hepsini putperest diye nitelendirerek, slamiyeti kabule zorlamlarken Saabilere, Hristiyan ve Yahudilere tannd gibi, belli bir miktar para vermeleri karlnda kendi inan sistemleri iinde kalmalar hakk verilmitir. Saabilik'te, her gezegen iin hergn namaz klnmasnn ya -nsra, haftann gnlerinin herbiri, bir gezegene zel ayinler dzenlenmesi iin ayrlmtr. Pazar gnleri Gne ayinlerine, Pazartesi Ay ayinlerine, Sal Mars, aramba Merkr, Perembe Jpiter, Cuma Vens ve Cumartesileri de Satrn ayinlerine ayrlmtr. Latince kaynakl bat dillerinde gnlerin isimleri, bu gne kltnn gnmze yansmasndan baka birey deildir. rnein Pazar "Sunday" Gne gn, Pazartesi "Monday" Ay gn ve Cumartesi "Saturday" de Satrn gndr. Bu tapnm ekli, skender igali dneminde Pisagoryen reti ile karlalnca bir nebze deimi ve Saabilik, bir Yce Varlk ve onun ynetimi altndaki alt yardmcsna inanmak ekline dnmtr. Ayn dnemde hava, su, toprak, ate gibi drt temel elemana, cansz varlklarn, bitkilerin ve hayvanlarn da ruhlar bulunduuna, Yce Varla yalnz sevgi ile ulalabileceine inanmak gibi Batni inan biimleri de Saabilie yerlemitir. Saabiler iin artk, Azimun, Hermes, rfe ve Pisagor ulu Tanr ile bir olmay baarm yce ruhlar, yar tanrlardr. Saabilik'te de, dier Batni ekollerde olduu gibi sr saklamak esastr. Saabiler, kendilerinden olmayanlara srlarn kesinlikle vermezler. Saabiliin yozlam bir devam niteliinde olan gnmz Yezidiliinde ayn sr saklama prensibi olduu gibi korunmakta ve yabanclar topluluk iine kesinlikle alnmamaktadr. Saabilerin sr ayinleri, gezegenlere ithaf edilmi mabetlerin altndaki salonlarda yaplrd. Bu salonlar, nce aslna tapnlan, Pisagoryen etkileimden sonra birer sembol haline dnm olan gezegenlerin heykelleri ile doluydu. Saabiliin bir kolu da Arap Yarmadasndayd.. Msra g eden Saabilerin bir kolu Yemen'e gitmiti. Yahudi kral Sleyman'n karlat ve ak olduu Saba Melikesi Belks bu Yemen Saabilerinin kralielerinden birisiydi. Kuran'da da bu Yemen inanna deinilmekte ve onlardan tek Tanrc " Hanif Din" inanrlar olarak bahsedilmektedir. slamiyet zerinde retileriyle etkili olan da Saabiliin bu koludur. Bir yandan Msr skenderiye okulu kkenli sufilerin grlerine, dier yandan da Saabilie dayanan smaililik, Batni inancn tm slam dnyasna yaylmasnda etken olmutur. smaililik amanist Trkler arasnda ok daha abuk yaylmtr nk, amanizm'de Batni bir yn zaten vardr. Trkistan'a ve Trk mutasavvflarna gemeden nce, slam dnyasnda byk etkiler yapm baz sufileri incelemek gerekir.

Bu sufilerin banda "Enel Hak" (Ben Tanrym) diyen ve bu sznden geri dnmedii iin Snni Ortodoks yneticiler tarafndan derisi yzlerek ldrlen Hallac- Mansur gelmektedir. (4) M.S. 850'lerde dnyaya gelen Mansur, M.S. 922'de, Halife Muktedir'in emri ile Badat'da ldrld. Mansur, insan -Tanr-evren lemesini ieren varlk birliini savunuyordu. Genliinde Kahire'de bulunan Mansur, burada skenderiye okulu ardllar ile tant ve onlarn grlerini benimsedi. Daha sonra tm Trkistan' dolat ve buradaki Sufi tekkelerinde grlerini yayd. Mansur'a gre, gerek olan "Bir"di. okluk, bu "bir"in deiik biim ve nitelikteki yansmalaryd. Evren ve insan "bir"in dnda deil iindeydi ve onunla zdeti. Bu nedenle insann "Enel Hak" demesi doruydu. nsan Tanryd, Tanrdan bir czd. Ancak Tanr sadece insan deildi, tm evrenin btnyd. Mansur'a gre evren yaradlmam, bir k ve sevgi yuma olan Tanrdan fkrmt. Onun kulland "Ik" kelimesi, hem Tanrsal nuru hem de Tanrsal sevgiyi birlikte iinde barndrmaktadr. Tm semavi dinlerin ileri srd yaradl, varoluun yanl yorumlanm bir biimidir. Gerei kavrama gcnden yoksun olanlar, tm varlklarn Tanrdan ayr birer birim olduunu ne srerler. Bunun bir yanlg olduunu anlamak ancak sezgi ile mmkndr ki, her birey kendi iine dnerek bu sezgi gcn ortaya karabilir. Bu ie kapan sonucu nce Tanrsal sevgi uyanr, sonra da gnlde Tanrsal nur ak seik grlr. le gerek sr, Tanry gnlde grmektir. "Kendini bilen Tanry bilir, kendini seven Tanry sever" diyen Mansur, Snni otoritelerce sapkn olarak tanmlanm ve dncelerinden vazgemesi iin nce kamlanm, sonra derisi yzlm ve en sonunda da Snni inanrlar tarafndan talanarak ldrlmtr. Mansur'un inanc uuruna lm semesi sufiler arasnda derin izler brakm ve onun lm ile sufi akm iine kapanacana, ahlanmtr. zellikle Anadolu sufileri zerinde etkisi bakmndan nemli olan bir baka slam filozofu da Feridettin Attar'dr (5). M.S. 1119'da Niapur'da doan ve 1193'de ayn yerde len Attar'n nemi, Batni grleri ieren "Mazhar'l Acaib" adl bir eser brakm olmasdr. Bu eseri nedeniyle dnemin yetkililerince putperestlikle sulanan Attar, ldrlme tehlikesi altnda lkesinden bir sre iin ayrld. Yneticilerin deimesinden faydalanan Attar Niapur'a geri dnd ve retisini yaymaya devam etti. "Vahted-i Vcud" (varlk birlii) kavramnn sufiler arasnda yaygnlamasndan son derece etkili bir rol oynam olan Attar'a gre varolmak, yce bir nur olan Tanrdan fkrmak, gr alanna kmaktr. Olu,Tanrdan k ve yine ona dntr. Tanrsal k, en yceden en aa kata doru basamak basamak gr alanna kar. Bu basamaklar deiik nitelikli varlk trlerini oluturur. Varolu, yoktan yaradl anlamna gelmez. Grnmeyenden grnr duruma geme eylemini belirtir. nsan Tanr ile zdetir, Tanrsal bir varlktr. Varlk trleri iinde Tanrya en yakn olan insandr ve bu nitelikleriyle de varlk birliinin, "Vahted -i Vcud"un merkezidir. Bireysel irade topyekn iradenin bir czdr.

Ruh lmszdr. Tanrdan gelmi ve ona geri dnecektir. Beden ise, ruhun yeryzndeki arac durumundadr. Ruh, tekaml ve Tanrya ulamas iin ne kadar bedene ihtiyac varsa, o kadarn eskitecektir. Attar, l eseri Mazhar-l Acaib'de, "Tanr grnmeyen durumda iken, kendisine olan sevgisi yznden grnr olmak istedi. Bylece Tanrsal sudur balad ve tm varlk trleri olutu. Sevgi, bu oluun kaynadr, ilk nedenidir" demektedir. Attar da, dier Batni doktrin yanllar gibi, ruhun eitli aamalardan geerek olgunlatn ve en sonunda Kamil nsan olarak Tanrya kavutuunu savunmaktadr. Attar'n bu grleri Anadolu mutasavvflar Yunus Emre ve Mevlana'y derinden etkilemitir. Batni grn geni kitlelerce tannmasna ve sevilmesine n ayak olan bir baka sufi de, dncelerini iire dken ve rubaileri nesilden nesile halen sylenmekte olan mer Hayyam'dr (6). Hayyam, ran'n o dnemde k kayna olan Niapur'da M.S. 1050 ylnda dodu. Sanatkar ruhlu Hayyam, dier sufilerden daha farkl bir yaam seti. araba dknlyle tannan ve sufi tekkeleri yerine araphaneleri ziyaret eden Hayyam, Trk illerini, Semerkant ve sfahan' gezdi. Hayyam'n cebir dalnda almalar olduysa da grlerini gnmze iirleri yani rubailer ile ulatrd. Hayyam'n drtlkler eklinde yazd baz rubaileri pepee sralarsak baka sze gerek kalmayacak: "Yaamn srlarn bileydin, lmn srlarn da zerdin. Bugn akln var birey bildiin yok, Yarn aklsz neyi bileceksin? Bu dnyadan baka dnya yok, arama. Senden benden baka dnen yok, arama. Vazge telerden, yorma kendini. O var sandn ey yok mu, o yok, arama. Kimi dinde imanda buldu yolu, Kimi akl, bilim yolunu tuttu. Derken bir ses geldi karanlklardan; "Gafiller, doru yol ne odur ne bu"... Hep arar dururdum dnyaya geleli, Aln yazsn, cenneti, cehennemi. Hocam kesti att salam bilgisiyle; "Aln yazs, cennet, cehennem sende" dedi. Biz aka tapanlarz, Mslman deil, Clz karncalarz, Sleyman deil.

Biz eskiler giyen benzi soluklarz, Pazarda srma satan bezirgan deil. Ben kendiliimden var deilim bu varlmla, Kendim km deilim elbet bu karanlk yola. Bir baka varlktan gelmi bendeki varlk. Ben dediin kim ola, nerede, ne zaman var ola? Gnei balkla svamak elimde deil, Erdiim srlar sylemek elimde deil. Aklm dncenin derin denizlerinden, Bir inci kard ki, delmek elimde deil. Yetmiiki millet, bir o kadar da din. Tek kaygs seni sevmek benim milletimin. Kafirlik, Mslmanlk neymi, sevap, gnah ne? Maksat sensin, araya dolambalar girmesin. Dn zledim de seni cotum birden bire, ktm, senin yerin dedikleri gklere. Bir ses ykseldi ta yukardan, yldzlardan; "Gafil" dedi, "Bizde sandn Tanr sende". M.S. 1122'de len Hayyam'n dnceleri hakknda baka birey sylemeye gerek yoktur. YESEVLK Batni doktrinler tarihi asndan nem tayan bir baka mutasavvf, kendisinden sonrakilerin ynn izmi olan Trk sufisi Ahmet Yesevi'dir. Yesevi'nin yaamna ve grlerine gemeden nce, Orta Asya Trklerinin, slamiyetin yaylma yllarndaki durumlarna ve inanlarna gz atmak gerekir. Kadim Uygur imparatorluunun miraslar olan Orta Asya Trkleri, bir gne klt olan aman dinine balydlar (7). Naacal retisinin binlerce sene iindek i bozulmu bir ifadesi olan aman dinine gre, Trkler, ayn Tanrnn eril ve diil ifadeleri olan Gne ve Ay'dan domulardr. amanizm'in rahipleri amanlar, Gne ve Ay tapnm trenlerinde krmz klah giyerler, kopuz alarlar ve dans ederlerdi. Benzeri uygulama, amanist Trklerin devam olan Anadolu Alevilerinde ve ayrca Mevlevilerde de grlmektedir. aman olabilmek, uzun bir inisiyatif yolu takip etmeyi gerektirirdi. aman adaylar zel trenlerle rahiplie kabul edilir ve ancak grsel srlar aldktan sonra aman sfatn kazanabilirlerdi. amanizme gre evrende her eyin bir ruhu, can vard. Dalar, gller, rmaklar ormanlar hep canl olarak kabul edilir ve aalara kutsallk yklenirdi. Gne ve Ay, onlarn ortaya kmasna sebep olan en byk Tanrnn, Kara Han'n olu olan Gk Tanr "lgen'in birer sembolyd (8). amanlar, Gk Tanr lgen'e ulalabilmek iin ilerine kapanr ve vecde ulamaya alrlard. aman deyimi de rahiplerin bu hallerinden gelmekteydi ve "kendinden gemi kii" anlamndayd.

Gk Tanry aklla alglamak mmkn deildi. Onun iin Gne ve Ay'n, Tanr lgen'in temsilcileri olarak sayg grmeleri, onlara tapnlmas gerekliydi. nsan ile doa arasndaki ilikilere, insan ile insan arasndaki ilikiler kadar zen gstermek gerekirdi nk bir ta, aa ya da nehrin ruhu, bir insann ruhundan daha aada deildi. Eski bir Trk destan olan "Ouz Kaan Destan"nda, Trklerin douu efsanesi yle anlatlmaktadr: (9) "Ouz Kaan, Tanr lgen'e yakarrken, gkten bir k belirdi. Bu gksel n ortasnda bir kz vard. Bu kz Ouz'a ocuk dourdu. Adlarn Gne, Ay ve Yldz koydular." Bunlar, gkten yere inen ruhu remzetmek zere, ucu aa dnk bir genle sembolize edilmitir. "Daha sonra, Ouz Kaan ormanda dolarken, bir aa kovuundan bir baka kz kt. Bu kzdan da ocuu oldu. Bulara da gk, da ve deniz adlarn verdiler. Bu alt ocuktan Trk nesli dodu". Destann ikinci blmnde yer alan, aa kovuundan kan kz doann, dolaysyla evrenin semboldr. Ondan doan ocuk da, gk Havann, da Topran ve deniz de Suyun semboldrler ve ocuun simgesi de, ruhun gkyzne, yani Tanrya dneceini.gsteren ucu yukar bakan gendir. Her iki genin birleimi, eski bir Mu simgesi olan alt keli yldz, Tanrsal adalet yldzn verir. Tm bu ipular, Orta Asya Trklerinin tek Tanrl bir inan olarak kabul edilebilecek "Gk Tanr" dinine inandklarn gstermektedir. lgen'in altndaki tanrlar ancak, ikincil dereceli tanrlardr. Buna karn, bu tek Tanr inanc Mslmanlar tatmin etmemitir. Zaten slam peygamberi Muhammed, kendisi Trkleri tanmamasna ramen, onlar dman ilan etmitir. "Ktat l Trk" bal tayan bir hadisinde Muhammed, Trklerle savamann zel bir anlam olduunu, kyametin ancak, Mslmanlarn Trkleri ldrmelerinden sonra kopabileceini sylemitir (40). Buhari'nin, "Es Sahih Kitabl Cihad" adn tayan, peygamber hadislerini derleyen eserinde Muhammed'in, "geni yzl, kk gzl, bask burunlu, yzleri kalkan gibi Trklerle ldrmedike kyamet kopmaz" dedii belirtilmektedir. Bu hadis uyarnca Arap ordular Trk topraklarna girmi ve "kafir Trklerle ldrlmlerdir". Ancak, kyamet kopmam, netice Trklerin Mslmanl kabul olmutur. Emeviler ynetimi srasda Trkistan'a giren Arap ordular son derece rk davranmlar ve onlarn bu tutumu Trk halknn byk tepkisine yol amtr (11). ki ulus arasnda ok uzun sren kanl savalar meydana gelmitir Kentlerde yayan Trk halk, igalci Araplarn baz vergi muhafiyetleri tanmas neticesinde ve youn basklar altnda daha abuk slamiyete geerken, gebelerin amanlktan kopmalar ve Mslman olmalar daha uzun bir sre almtr. Sonunda kabul ettikleri Mslmanlk da, sadece grnrde Mslmanl k olmutur. Araplarn zengin Orta Asya kentlerini igali M.S. 630'larda balad. zellikle Halife 2. Yezid dneminde Trk hakan Su-Lu'nun Arap ordularna yenilmesi, Mslmanln Trk topraklarna bir daha kmamacasna yerlemeye balamasna yol at (12). Araplar, Orta Asya Trklerinden bir blmn, kle

asker olarak kullanmak zere lkelerine gtrdler. Araplarn bu tutumu hi de ummadklar bir neticeye yol at. Byk bir Trk g balad ve zaman ierisinde, Arap egemenliindeki topraklarn tamam Trklerin ynetimine geti. Araplar iin geen yzyln sonuna kadar bitmeyecek Trk egemenlii balam oldu. Trklerin, Emevilerin getirdii smrgeci slamiyete direnmeleri, iki ulus arasnda kanl savalara ve dmanla yol at. Bu kuvvetli direncin altnda, eski inanlarn koruma isteinin yansra, Emeviler'in ar Arap milliyetilii gtmeleri de yatyordu. Trkleri, yok edilmesi gereken rk, kendilerini de stn rk olarak gren Emeviler, rk politikalarn igal ettikleri tm Arap olmayan ke ntlerde sergilediler. Bir ran veya Trkistan kentinde yerli halkn Arap igalcilerle ayn kaldrmda yrmeleri bile yasakt (13). Bir Arabn geldiini gren yerli, kaldrm deitirmek zorundayd. Emeviler iin kendileri efendi, dier uluslar kleydi. Ar ap olanlar, Arap kadnlar ile evlenemezdi. Aksine davrananlarn kellesi uurulurdu. Emevi devletinin yklmasndan sonra ortaya kan Abbasiler, Emevileri desteklemi olan Arap unsurlara gvenemezlerdi. Onun iin atlarn paral Trk askerlerine dayamak zorunda kaldlar. Bu zorunluluk, Abbasiler'in, slamiyeti kabul etmeleri kouluyla tm milletleri Araplara eit saymalar dnn getirdi. Bu arada meydana gelen bir olay, Trk-Arap yaknlamasna ve daha ok sayda Trk'n slamiyeti kabulne yardmc oldu. Orta Asya'da in-Trk rekabeti yzyllardr srmekteydi ve M.S. 700'lerde in, Bat Trkistan'n nemlice bir blmn ele geirmiti. Aradan 50 yl kadar getikten sonra inlilerin yeni bir saldr balatmalar zerine Trkler, Abbasi'lerden yardm istediler. Araplarn blgedeki ordusunun yardm ile Trk kuvvetleri Tala meydan savanda inlileri yendi ve Bat Trkistan in'in elinden kurtarld. Abbasi Halifelerinin paral Trk askerlerinden meydana getirdii ordunun baars, Trklere olan talebi artrd ve bu talep nlenemeyen muazzam bir gn balangc oldu. 9. yzylda Trkler, Horasan ve civarnda ounlua ulamlard bile. Ancak Horasan'da hakimiyet kurabilmek iin blgeye yerleen Trkler, Mslmanla gemek durumunda kaldlar. nk, Mslmanl daha nce kabul etmi blge sakinleri, baka bir dinden olanlar aralarna kabul etmiyorlard. Trkler, kitleler halinde Mslmanla geiyorlard. Ancak ounluu, Mslmanln aman dinine ok daha yakn olan smaili mezhebini seiyorlard. smaililer de blgede son derece rgtlydler ve byk bir g halindeydiler. Ahmet Yesevi, 12. yzylda byle bir dnemde dnyaya geldi (14). Horasan ve civarnda smaili Dai'lerinin yansra, yine ayn mezhebe bal Ftvve rgt de son derece yaygnd. Kendisi de, inisiye edilmi bir smaili Dai'si olan Yesevi, Horasan smaili tekkesinin eyhi konumuna ykseldi. Yesevi mridleri halk arasnda Horasan erenleri ya da "Baba Erenler" olarak tanndlar (15). Dier smaili dergahlarnda olduu gibi Horasan tekkesinde de mridlerin eyhin emirlerine kesinlikle uymalar, sembolleri ve srlar anlayabilecek olgunlua gelmek iin reticilerini sabrla dinlemeleri, szlerinde ve eylemlerinde kesinlikle doru olmalar ve ser verip sr vermemeleri beklenirdi.

Ahmet Yesevi, her ne kadar bir smaili Dai'si idiyse de, kendi tekkesinde baz deiiklikler yapt. Mesela, alt aamal olan retiyi, Ftvve tekilatlarn rnek alarak, dokuz aamaya kard. Yesevi mridinin eyh unvan alabilmesi iin bu dokuz aamay gemesi ve kurtulua ulamas artt. Bu dokuz aama yle sralanyordu: 1-Tvbe edenler, 2- Bilginler, 3- Zahidler, 4- Sabirler (Sabredenler), 5- Salihler (Kurtulanlar), 6- Raziler, 7- akirdler (renciler), 8- Muhibler (stekliler), 9- Arifler (Gnl Erenleri) (16). Her biri birer derece niteliinde olan bu aamalarn maliklerine verilen adlar, Yesevi'nin bir smaili olduunun gstergesidir. Yeseviliin son basama olan Ariflerin hedefi, Tanrsal geree ulamak, ruhun tekamln salayarak Tanr ile bir olmaktr. Yesevi'ye gre bunun yegane yntemi ie kapanmaktr. Yce Tanry us ile anlamann imkan yoktur. Bunun iin Arif kii iine dnmeli ve sezgi gcyle, kendinde var olan Tanry iinde aramaldr. e kapan, kendi benliini bir yana atmay, Tanrdan baka bir varlk dnmemeyi ve bu dnce aknn mmkn olduunca kesilmemesi iin elden geldiince azla yetinmeyi gerektirir. e kapanla salanan derin sezgi, ruhu Tanrya ulatran sevginin uyanmasna olanak salar. e kapanan Arif (Kamil) kii, aamadan geer: Kendini bilme; Gerei kavrama; Tanrya ulama. te bu noktada Kamil nsan artk Tanryla bir olmutur. Yesevilik ie kapanma yntemini amanist din adamlarndan ald ve bunu Batnilie uygulad. Bu nedenle tarikat, amanizme bal geni kitlelere hi de yabanc gelmedi ve slamn kat kurallarndan kamak iin are arayan Trkler kurtuluu Yesevilik'te buldular. Ancak gebe halk, smaillik, Yesevilik ve Ftvve araclyla Alevilii seerken, kentlerde bulunan yerleik Trkler ve onlarn yneticileri Snni gr tercih ettiler. Trk yneticilerin Snnilii semelerindeki balca etken, bu mezhebin yntemlerinin kitleleri ynlendirme asndan ok daha byk imkanlar saladn grmeleriydi. Bu yneticilerden, Snniliin kentli Trkler arasnda tutulmasn ve kurumsallamasn salayanlarn banda Seluklular gelmektedir. Daha nce de grld gibi Badat Hilafeti Mutezile ve smaili hareketlerinin basks altndayd. Seluklular glenip, Gazzelileri ve Bizans kuvvetlerini yenince Abbasi halifesi Kaim, smaili basksndan kurtulmak iin Seluklu Sultan Turul'a bir ar gnderdi. Turul kumandasndaki Seluklu kuvvetleri M.S. 1055'de Badat'a girdi. Ebu Hamid El Gazali gibi nl sufilerin de aralarnda bulunduu Badat kardelii hvan- Sefa'ya, Mtezile'ye byk bir darbe indirildi. smaili

Daileri ve S uf il er kenti terk etmeye zorland. Kadiri mezhebinin kurucusu Abdlkadir Ci-lani de Badat'tan ayrlmak zorunda kalan sufilerdendir. Bu arada, Trk illerinde balayan Mool aknlar, Trklerin byk dalgalar halinde batya g etmelerine neden oldu. Trkmenlerle birlikte, Trk illerinde yaygn olan smaili Daileri de batya g ettiler. Trkmenlerin byk ounluu Seluklu yneticiler tarafndan, Bizans ordularnn yenilmesinden sonra, iki lke arasnda tampon oluturmalar iin Anadolu topraklarna yerletirildiler. Ancak, Snni inanl Seluklu yneticileri iin kuku uyandran, yer yer korkulan topluluklar oldular. Alevilerin doal mttefiki smaililer ise, Seluklu devletini ykabilmek iin ellerinden geleni yapyorlard. smaililiin son kalesi olan Alan ut'tan Hasan Sabbah fedaileri, Seluklu yneticilerine ve dnemin dier nde gelen Snni liderlerine kar suikastlerini srdryorlard (17). Alam ut kalesi, 1256 ylna kadar Snnilerin korkulu ryas olmaya devam etti. Bu tarihte, Hlag Han komutasndaki Mool ordular kaleyi zaptetti ve fedailerin byk blmn kltan geirdi. Bu katliamdan kaabilen smailliler, Anadolu'daki yandalarnn yanna sndlar ve smaillilik nemli bir g olmaktan kt. Trklerin Anadolu topraklarna youn biimde ayak basmalarndan sadece 45 yl sonra tm lke neredeyse tamamen Trk kontrol altna geti. Anadolunun dousundan batsna bu Trk istilas srasnda eski Anadolu halklarnda n en kk bir tepki dahi domad (18). Aksine eskiler, yeni gelenlere adeta yer gsterdi. Bu nasl mmkn oldu? Eskiler, Anadolu ok tanrcl ve Apollon dini, Pisagor ve Saabilik retileriyle yorulmutu. En byk korkular Snni Mslman igaliydi. Yeni gelenler de, her ne kadar Mslmanz diyorlardysa da, slamiyetle pek alakalar yoktu. Eski ve yeniler inan bakmndan birbirlerine olduka yakndlar. Yerli halklar, Trkmenler ile uyuabileceklerini grdler. Ayrca baz tarihiler, Anadolu'da yaa makta olanlarn arasnda, ok nceleri bu topraklara gelmi Trklerin de bulunduunu belirtmektedirler. Trklerin bir kolu olan skitlerin M.. 4 binlerde Anadolu topraklarna yerletikleri, ayrca kadim Uygur imparatorluunun bir kolu olan Smerler'in de aslen Trk olduklar sanlmaktadr (19). Bu eski Trk boylarnn varl, yeni Trklerin kolayca kabulnde bir etken olmutur. Nitekim, aradan 100 yl dahi gemeden Moollar da, gl ordularnn ardndan Anadolu'ya girmelerine karn, Anadolu halklar tarafndan kesinlikle kabul grmemiler ve byk bir ksm geri dnmek zorunda kalrken, ok az Trkmenler arasnda asimile olarak bu topraklara yerleebilmilerdir. Bu gelimelerin sonucunda, Hal seferleri ile birlikte Anadolunun ad "Turchia" (Trk eli) olarak telafuz edilmeye baland. Trkmen gerler zgrlklerine son derece dkndler. Aralarnda ayrlk yoktu. Kabile reisi ile basit bir oban dahi eit ve kardeti. Kadnlar, erkeklerin bulunduu her ortamda yer alrlar, slamn gerektirdii rtnmeye de uymazlard. Bu tutumu, bir Trkmen ozan olan Knci yle dile getirmiti: "Arifler namus - rzn vermez; Tesettr ne demek akl ermez"... Ancak, Seluklularn Trkmenlere geni bir zgrlk tanmaya hi niyetlen yoktu. Snni yneticiler, Trkmenlerin de ayn gre gelmelerini salamak iin her

trl basky uyguluyorlar, Alevilii sapknlk olarak nitelendiriyorlard. Bu basklardan bunalan Trkmenlerin karsnda, Mool aknlar sonucu yklm Byk Seluklular yerine, daha zayf olan Anadolu Selular kalmt. Srekli Mool aknlar ehirlerdeki ticari hayat felce uratm, Trkistan'a yaylmas ile Ahilik adn alan Ftvve kurulular iin skntl gnler balamt. Ahi kelimesi Arapa'da "Karde" anlamna gelmektedir. te bu ortamda, 2. Gyasettin Keykubat'n sultanl srasnda Horasanl Yesevi eyhi Baba lyas, halk sultana kar isyana ard (20). Horasan'dan Amasya'ya g etmi bulunan Baba lyas'n ars ksa srede gebe Trkmenler arasnda byk bir yank buldu. Yesevi tarikatnn en st derecesi olan "Baba"la ulam lyas'a gre gerek olan bu dnyayd. Yaamdan sonra baka dnyalarda dllendirme ya da cezalandrma yoktu. "eriat'n sama hkmlerine uymaya gerek yok" diyen lyas, toplumda kadn-erkek ayrm gzetilemeyeceini, btn insanlarn eit olduunu ancak sultanlarn bu eitlii kuvvete dayanarak bozduklarn sylyordu. Batni doktrinin tm kurumlarna, ruhun lmszlne ve tekamlne, yeniden doua ve son duran Tanryla birlemek olduuna inanan lyas, "Herkes eittir. Ancak, ruhunu gelitirme yolundaki tarikat erenleri Tanrya daha yakndr" demekteydi. Baba lyas'n isyan arsna koan gmenlerin banda, yine bir baka Yesevi Baba's olan, Baba shak bulunuyordu. Baba shak'n evresinde ksa srede, Alevi Trkmenler, smaililer, Saabi inanrlar ve Ahiler'den binlerce kii topland. shak komutasndaki bu kuvvet bir ok kere, zerlerine gnderilen Seluklu ordularn yendi. Baba lyas bu srada Amasya'da Seluklularn elinde tutsak bulunuyordu. shak kuvvetleri onu kurtarmak zere Amasya'ya ynelince Seluklular yeni bir ordu kurarak, shak kuvvetlerini yendiler ve neredeyse hepsini kltan geirdiler. Bylece, tarihe "Babailer syan" olarak gemi olan halk ayaklanmas bastrld (21). Babailer syan her ne kadar yenilgiyle sonulandysa da, Aleviliin bir kurum olarak Anadolu'da ne denli yaygn ve yerlemi olduunu da ortaya koydu. Daha sonraki yzyllarda, Seluklularn devam niteliindeki Osmanllar, Yavuz Sultan Selim'in Hilafeti ele geirmesi ile Snni slam dnyasnn lideri konumuna ykseldiler. Buna karn Osmanl mparatorluunda da Alevi isyanlar hi eksik olmad. 1519'da Yozgat'daki Babai tekkesinin eyhi Baba Celal'in ayaklanmas ile balayan Celali isyanlar yzyllarca srd. nl eyh Bedrettin ayaklanmas da Osmanllar sarsan bir baka Batni ayaklanmasyd. Babailer isyannn ardndan, sa kalabilen smaili ve Yesevi dervilerinin byk blm, Hac Bektai Veli nderliinde biraraya gelerek, Bektailik tarikatini kurdular. Bektailik bylece, Alevi inancn rgtlenmi st yaps olarak ortaya kt (22). Alevilik retisi drt ana balk altnda toplanabilir. Bunlardan ilki, tm varlklarn Tanrdan sudur ettiine inanmak, ikincisi Kamil nsan teorisi, ncs Ali ak ve sonuncusu da eriatn reddidir (23).

Aleviler, "Hereyin Tanrnn bir paras olduunu bilirseniz, eriat tarafndan yasaklanan eylerden vaz gemeye, rnein iki ime yasana uymaya gerek yoktur" derler. Alevilere gre bugn kullanlan Kuran gerek Kuran deil dir. Muhammed'in Kuran, Halife Osman dneminde Osman ve yandalarnca, kendi karlar dorultusunda deitirilmitir. Anadolu Alevileri ile ran iileri, birbirlerinden ok farkl inan sistemlerine sahip olan iki ayr topluluktur. Her iki mezhebin Ali yanda olmalar, onlarn daima ayn kampta bulunduklar ididasyla ele alnmalarna yol amtr. Ancak, Zerdt dininin etkisinde kalan ve bu dinden baz blmleri slami inan sistemine sokan iilerin, zaman iinde eriatn byk bir blmn kabul etmi olmalarna karn, Batni doktrin yanls Aleviler eriat hibir zaman kabul etmemilerdir. Aleviler ve Bektailer Trkeyi tapnm dili olarak kabul etmiler ve bu sayede Anadolu 'da Trk dilinin kullanlmasn, bugnlere ulamasn salamlardr. Alevilerin Trkeye bal kalmalar sayesinda Anadolu Trk halknn Araplamas ya da ranllamas da nlenmitir. Alevilik, Allah-Muhammed-Ali lemesine inanr. Bu inan, Tanr-doa-insan birliini kapsayan lemenin bir tr devamdr. Alevilikte kadn, Snniliin tam aksine, kesinlikle toplumdan tecrit edilmemitir. O, toplumun eit bir parasdr. Dini trenlerde dahi ban rtmez. Bu trenlerde kadnlar ve erkekler birlikte dans ederler ve hatta, toplulua sayg kuraln gzetmek kouluyla iki dahi ie bilirler. Aleviler Tanrsal vahiye inanmaz. Onlara gre Tanrnn en byk vahiyi doa ve dnen insandr. imdiye kadar yazlm her ey insanlarn eseridir. zellikle kutsal kabul edilen metinlerin yazanlar da, Kamil nsanlardr. Bu nedenle, bu metinlerin Tanrsal kabul edilerek dogmalatrlmasna, baz paralar alnarak, bunlarla zorunlu bir yaam biimi belirlenmesine kesinlikle kardrlar. Aleviler tarihin her dneminde dnya zerinde 300 dolaynda Kamil nsann yaadna, bugn de aa be yukar ayn sayda Kamil nsann yeryznde bulunduuna inanmaktadrlar. Alevilikte en nemli Batni inan sudur teorisi ve Kamil nsan inanlardr. Bu konular kitap boyunca birka kez ele alnm olmasna ramen, Alevilerin dnce yapsn daha iyi anlayabilmek iin, onlarn bu teorileri yorumlay tarzn incelemek yararl olacaktr. Alevilere gre Tanrsal sudur yle gereklemitir : "Tanr ilk aamada kendi bilincinde deildi. Kendisini seven ve bilme ihtiyac iinde olan Tanr, st dzeyde bir bilince ulamak iin kendisiyle yabanclat. znden hibir ey kaybetmeksizin tm evren, bir k ve sevgi yuma olan Tanrdan fkrd. kinci aamada Tanrnn kiiliinin farkl yn ortaya kt. Hermes rahipleri bu lemeye Osiris, sis ve Horus derken Hristiyanlar, Baba-Oul ve Kutsal ruh olarak kabul ettiler. Aleviler ise, daha nce grdmz gibi lemeyi Allah Muhammed- Ali diye adlandrdlar.

nc aamada "Akl Evvel" ortaya kt. Akl Evvel, tm evreni ve bu arada dnyay kaostan kurtarp dzenli bir forma sokan kutsal glerin btnyd ve niteliinden dolay ona, "Evreni ina eden usta" da denilmekteydi. Adem, yeryznde vcut bulan Tanrsal yansmayd. Yani Mikrokozmostu. Tanrnn kendisini bilmesi iin insana, zellikle de Kamil nsana ihtiyac vard. nk, Tanrsal Nur ile birletiinde deneyimlerinden, dncelerinden faydalanarak Tarsal bilincin artmasn salayacak yegane varlk Kamil nsand. Aleviler, Kamil nsan hedefine ulamak iin Tanrdan fkran ruhlarn gelimek zorunda olduklarna inanmaktadrlar. Sdurun ilk sonucu olarak mineraller olumutur. Devrin ileriye doru devam etmesi gerekmektedir. Minerallerden bitkiler, bitkilerden hayvanlar meydana km ve hayvanlarn en st basamandaki maymundan da insan tremitir. Ruhun, Kamil nsan hedefine ulaana kadar devaml beden deitirdiine, insanlarn yeryzndeki yaamlarnn Kamil nsan hedefine ulamak iin yegane yol olduuna, bu nedenle de insanlarn iyi ve drst olmalar gerektiine de inanlmaktadr. Alevi inancna gre Tanrsal nura ulamadan nce her ruh u 14 aamay gemek zorundadr: 1-Cansz maddelerin ruhu, 2-Bitkilerin ruhu, 3-Hayvanlarn ruhu, 4- eytanlarn ruhu, 5- Cinlerin ruhu, 6- nanmayanlarn ruhu, 7- nananlarn ruhu, 8- Dindarlarn ruhu, 9- Ermilerin ruhu, 10- Evliyalarn ruhu, 11 - Peygamberlerin ruhu, 12-Meleklerin ruhu, 13-Evrensel ruh, 14- Evrensel Hikmet (24). Alevilerin Ali ve 12 imam inanc konumuzun dndadr. Ancak Alevilerin Ali'ye bir birey olarak deil, Tanrsal Kelam olarak inandklarn belirtmekle yetinelim ve bu kurumun rgtlenmi biimi olan Bektailii ve kurucusu Hac Bektai Veli'yi inceleyelim. BEKTALK Hac Bektai Veli, 1210 ylnda Horasan'da dodu (25). Burada Yesevi tarikatine katlan ve "Baba"la kadar ykselen Veli, 1240 ylnda dier Yesevi Babalan ve smaili Daileri ile birlikte Anadolu'ya geldi. Burada yakn dostu Baba lyas'n yanna gitti ve Amasya'ya yerleti. Babailer isyasnn arka plandaki rgtleyicilerinden olduu sanlan Veli, fazla deifre olmamas sayesinde byk katliamdan kurtuldu. Anadolunun birok yerini dolaan Veli, sonunda Krehir'in Sulucakaracahyk bucana yerleti ve Yeseviliin devam niteliinde olan

Bektailii yaymaya balad. Babailer isyanndan sa kurtulan Yeseviler ve smaililer ksa srede Hac Bekta etrafnda toplandlar. 1271'de ayn yerde ldnde evresinde binlerce mridi vard. "Din ayrl gereksiz. Dinler insanlar arasnda anlamazlklara neden oluyorlar. Aslnda tm dinler dnyada bar ve kardelii salamak iindir" diyen Hac Bektai Veli, bu grlerini Velayetname adl eserinde ortaya koydu. Bektailiin ncelikli hedefi, temelini sevginin oluturduu "Evren-Tanr-nsan" birliini kavramaktr. nsan bir sevgi varldr. nsan Tanrsal niteliklerle donatlmtr. Baarnn ilk basama kiinin kendisini tanmas ve sevmesidir. "Kendini seven Tanry da sever"... (26) Bektailikteki Tanr sevgisinin en gzel ifadelerinden birisi, u nl drtlkte ortaya konulmutur: "akirdleri ta yonarlar. Yonup stada sunarlar Calabn adn anarlar O tan her paresinde"... Dier Batni ekollerde olduu gibi Bektailikte de ruh lmszdr. Ruh gvdeye sonradan girmitir ve geldii Tanrsal kaynaa geri dnecektir. Ruh gvdeye sadece dirilik salamakla kalmaz, anlay, hatrlama, bilme, tanma, dnme ve akletme gibi yetilerin de kaynadr. nsan, yaad ortamda bamsz bir varlktr. Onun grevi alak gnll davranmak, zn arndrmak, olgunlamak, gsteriten uzak durmak ve yreini doa, insan ve Tanr sevgisiyle doldurmaktr. nsani bedenler ama iin sadece birer vastadr. Bu nedenle insanlar kadn-erkek diye ayrmak, ya da sosyal konumlarna veya rklarna bakarak kk grmek yaplabilecek en byk yanltr. Kadn-erkek tm insanlar eittir. Tm dinler insan olgunlatrmak, bar ve kardelii yaymak iindir. Oysa zamanla dinlerin bu anlamlar deitirilmi ve kat, ekilmez kurallar getirilerek insanlarn yaamlar kstlanm, kendilerini gelitirme imkanlarnn nne set ekilmitir. Gerek yasaklar, eriatn ngrdkleri deil, tarikatn temel ilkelerine aykr davranlardr. Bektailik, evrenin, Tanrnn sureti olduunu, insann da yer yznn Tanrs konumunda bulunduunu kabul eder. Tanr insann iinde olduundan, Tanrsal zellikler olan dnme yetisi, irade, eylem zgrl de insanda mevcuttur. Gerek ibadet, insann dncelerini kendisi zerinde younlatrmasdr. nsann kendi dndaki bir olguya ibadet etmesi gereksizdir. nsann kendi varln dnmesi, ruhsal olarak gelimesini salayacak ve birey, Kamil nsan konumuna ulaabilecektir. Kamil nsanda Tanr, bu evrende kendi bilincine varmann en st noktasna ular. Ancak Kamil nsanlar Tanrya dnebilir ve onun tarafndan zmsenir. Bektailikte ketumiyet esastr. Bektailerin trenleri halka ak deildir. Gizli, zel ritelleri vardr ve bunlardaki "Bektai Srr" byk bir zenle korunur. Riteller asndan Velayetname'nin zel nemi vardr. Ancak Bektailiin son biimi ile

kurumlamas, M.S. 1500'lerde, dnemin Bektai eyhi Balm Sultan tarafndan yaplan baz dzenlemeler neticesinde mmkn olmutur. Bir Bektai mridi, retiyi ancak bir mridin yardm ile anlayabilir. Mridin (rehberin) varl kesinlikle zorunludur. Bu nedenle yeni giren mrid'in mridine mutlak itaati, ona tamamiyle teslim olmas son derece doaldr. Tarikatn sembollerinin ve pratiklerinin anlalmas ancak onunla mmkn olur. Bektai retisi, mrid'in yaad toplum iinde rendikleriyle ok ters olduu ve zellikle de eriat retileriyle son derece uyumsuz bulunduu iin yeni gireni olas bir oktan korumak amacyla rehberlik sistemine byk nem verilmitir. Mrid sfat ile tanmlanabilir; Mrebbi, retmen ve eitici. Dier bir deyile eyhin temsilcisi, retmen stad ve ruhsal yaam sanatnda rnek alnacak ki i. Mridin varl ile, Bektailik srr yaanan bir olgu haline gelir. Mridden beklenen yegane ey zihnini srekli ak tutarak, renmesi ve rendiklerini en byk sr olarak saklamasdr. Hac Bekta, Tanrdan varolan insanlar drt grupta toplar. Bunlar Tanrya ulama konusunda farkl yntemler uygulayan insanlardr. Birinci grupta, gerei Tanrya ibadette arayan sofu kiiler vardr ve dnya zerindeki insanlarn olduka nemli bir blm bu gruptandr. kinci grupta tarikatn yolunu uygulayan ancak sofuluktan kurtulamayanlar, nc grupta Tanr hakkndaki srlar bilme ayrcalna sahip, ermiler ve nihayet sonuncu grupta da Tanr ile birlemi olanlar yer alr. te Bektailikteki bu drtl inan biimine, "Drt Kap retisi" denilmektedir. Bir Bektai, bu drt kapdan gemeden Kamil nsan olamaz. lk kap, ortodoks dinsel yasalarn retildii eriat kapsdr. Bunu, tarikatn gizli pratik ve sembollerinin verildii Tarikat Kaps ve mistik Tanr biliminin retildii Marifet Kaps izler. Bektai iin gerek ancak drdnc kap olan Hakikat Kaps ile gzler nne serilir. Drt kapnn her biri on basamaktan olumaktadr ve kii dervi olmak niyetindeyse, bu basamaklar trmanmak zorundadr. eriat kapsnda slam dininin temel ilkeleri, Aleviliin genel koullar ile "AllahMuhammed- Ali" lemesinin gizemi retilir. Bu kapnn (derecenin) mdirlerine "Belolu" ya da "Ak" denir. Ak henz nasip almam kiidir. eriat kapsnn 10 basama yle sralanr: 1- man etmek, 2- Kuran renmek, 3- Namaz, oru, zekat, ha gibi zorunlu grevleri yerine getirmek (bu zorluluklar bir sonraki kapda kalkar), 4- Drst davranmak, 5- Evlenmek, 6-Cinsel yaamdaki yasaklar bilmek, 7- Muhammed'e ve onun cemaatine uymak, 8- Herkese evkatli davranmak, 9- Her trl temizlik kaidesine uymak, 10- Emirler ve yasaklara itaat etmek.

eriat kaps koullarn tam olarak uygulayan ve mridinin de onay ile ikinci dereceye, Tarikat Kaps'na geen mride verilen unvan artk "Yol Olu" ya da seven bir dost anlamna gelen "Muhip"tir. Bir muhip ilk i olarak Pir'e ballk yemini etmek ve bundan nceki tm gnahlar iin tvbe etmek zorundadr. Bundan sonra muhip, mridi tarafndan tarikat kurallar hakknda eitilir ve bu kurallar anladn, kabul ettiini gstermek zere salarn kestirerek, giysilerini sadeletirir. Bu kapnn drdnc basaman ok sk bir alma ve disiplin terbiyesi, beinci basaman da mride ve tm kardelere hizmet oluturur. Altnc basamakta muhip alak gnll davranmak ve Tanrdan korktuunu ihsas etmek durumundadr. Yedinci basamakta Tanr korkusundan ona snarak kurtulan muhip iin daha sonraki sekizinci aama, dikkatli ve ll davranmay renmektir. Dokuzuncu basamakta maneviyat ve sevgi zerine bilgisini younlatran muhip son basamakta sevginin Tanrsal ynn tanmakta ve bir st dereceye gemeye hak kazanmaktadr. Grld gibi, slam eriatna uyma zorunluluu daha ikinci derecede sona ermektedir. Kadn ve erkeklerin birlikte katldklar bu derecede yaplan trenlere "krar ayini" ya da "Ayin'i Cem" ad verilir. nc derece, Marifet Kapsdr. Derece saliklerine "Dervi" ad verilir. Marifet Kaps treninin ad "Vakf Vcut" trenidir. Dereceyi almak iin bazen on yl dahi bekleyen Dervi'e bu trende tarikatn resmi tac giydirilir. Marifet kapsnda insann, Tanrnn, evrenin gizemleri, deerleri ve anlamlan zerinde durulur. Doktrinin nde gelen retisi olan "Birlik Yasas"nn gizemine varlr. Derviin bu kapda amas gereken on basamak yle sralanr: 1- Ahlaki davran disiplini, 2- Hogrl ve alakgnll olmak, 3- Kendini kontrol etmek ve srekli zeletiride bulunmak, 4- Sabrl olmay bilmek, 5- Cinsel yaamda temiz ve disiplinli olmak, 6- Herkese kar cmert davranmak, 7- Kibirli olmamak, 8- Batni bilimin ayrntlarn incelemek, 9- Batni bilimi uygulama aamasna sokmak, 10- Kendini tanmak ve bilmek. Kendisini tanyan ve kendisini, dolaysyla da Tanry bilen kii Bektai retisinin de son aamasna gemeye hak kazanm kiidir. Bektailiin son derecesi, Yesevilikte olduu gibi, Kamil nsan derecesi de denilebilecek, "Baba" unvannn elde edildii "Hakikat Kaps"dr. Hakikat Kaps'na zel bir trenle eritirilen Baba, Mrid olma hakkn da elde eder. Bektai tekkelerinin yneticileri Baba'lar arasndan tayin edilir. Bektai Babalar'nn da on grevi vardr: 1- Toprak ile bir olduunu kavramak, 2- Dier inan biimlerine hogrl olmak, 3- Doay ve doal dengeyi bozacak eylemlerden kanmak, 4- Dnyay tanmak ve dnya ile varlk birliini kavramak,

5- Tanrnn ycelii nnde eilmek, 6- Dereceye ait srlar yalnzca dier Baba'lar ile tartmak ve dar sr vermemek, 7- Tanry ruhsal varl iinde hissetmek, 8- Tanrsal Nuru grmek, 9- Tanrya, Tanrsal Nur iinde erimek amacyla yaknlamak ve; 10-Tanryla bir olmak. te bu aamada Bektai Babas Tanrsal bir varlktr, Kamil nsandr. (27) Bektailerin en nemli dsturu, "Gelme gelme, gelir isen dnme"dir. Bu dsturdan da anlalaca gibi, tarikate girecek kii son derece sk biimde denetlenir. Bir kez ye olundu mu da tarikatten kma sz konusu deildir. Bektailer birbirlerini tanmak iin zel cmleler, iaretler ve semboller kullanrlar. Bektailer iin Hallac- Mansur ok nemli bir Kamil nsandr. Enel Hak ilkesi iin yaamn feda etmekten ekinmeyen Mansur'a Bektailer borlarn, trenlerin yapld salonun tam ortasnda bulunan blme "Dar- Mansur" adn vererek demeye almlardr. Bektailik zellikle, yanna ekmeyi baard Yenierilerin askeri gc sayesinde Snni Osmanl ynetimine dahi direnebilmi, Yenierilerden ekinen Snni Halifesi Osmanl hkmdarlar Bektai tekkelerine dokunamamlardr (28). Yenieriler, Osmanllar tarafndan igal edilen Hristiyan topraklarndan toplanan ocuklardan kurulu bir ordudur. Bu Hristiyan kkenleri nedeniyle, kat Ortodoks Snni inanlara balanmak yerine, Bektailer'in zgr inanl ve sadece ve grnte Mslman sistemini kabul etmilerdir. Osmanl ordusunun bel kemiini oluturan bu kuvvet sayesinde Bektailer, Yavuz Sultan Selim dneminde Osmanllar'n Snni slam dnyasnn liderliini ele geirmi olmalarna karn, varlklarn srdrebilmiler ve yer yer de etkili olmay baarmlardr. Yenieriliin 1826'da kaldrlmas ve tm Yenierilerin ldrlmelerini takip eden dnemde Bektailere de byk darbeler indirilmi ve tarikat neredeyse Anadolu'dan tamamiyle silinmitir (29). Snnilerin bu yoketme dalgasndan sadece, bir bakma Osiris Mabedi ve skenderiye Okulu'nun da devam saylabilecek, Msr'daki "Kaygusuz Tekkesi" kurtulabildi. O yllarda Msr'n stanbul'dan bamszln nispeten alm olmas sayesinde Osmanl ynetiminin iddet kampanyasndan kurtulan Kaygusuz Tekkesinde halen ok deerli tarihi eserler korunmaktadr. Osmanl topraklarndaki Bektailer, tekkelerinin byk blm harap edilmi olmasna karn, iyi rgtlenmilikleri ve toplum arasnda kendilerini destekleyen nemli bir Alevi kitlesinin bulunmas sayesinde abuk toparlandlar ve ok daha zor koullar altnda da olsa faaliyetlerini srdrdler. Yaklak 700 yl Snni ynetimin basks altnda yaayan Aleviler ve Bektailer, Mustafa Kemal ile birlikte bu basklardan kurtulma ans dounca, buna drt elle sarldlar. Atatrk, Kurtulu sava srasnda bir yandan ttihat ve Terakki cemiyetinin ardllar olan Trk subaylarnca, dier yandan da Bektai ve Alevilerce desteklendi. Atatrk, milli mcadeleyi balatmadan hemen nce, 1919 ylnn 25 Aralk'nda Hac Bekta dergahn ziyaret ederek, Bektai ve Alevilerin desteini istedi. nanlar bakmndan laik sisteme zaten yzyllardr yatkn olan Aleviler, Kuvay Milliye'ye tam gleri ile destek verdiler (30). Bunun da tesinde

Trkiye Byk Millet Meclisinde Atatrk'n nde gelen destekleyicileri Alevi milletvekilleriydi. Onlarn lehteki oylar sayesinde Hilafetin kaldrlmas mmkn oldu. AHLK Batni doktrinin Anadolu'daki bir dier kurumlamas da, Ahilik rgt vastasyla meydana gelmitir. Daha nce grld gibi eski Msr loncalarnn devam niteliindeki smaili Ftvve rgt Trkler arasnda Orta Asya'da yaygnlam ve "Ahilik" adn almt. Anadolu'ya Yesevi dervileri ve smaili Dai'leri ile birlikte gelen Ahiler, meslek rgt mensubu olmalar nedeniyle krsal alanlardan ziyade, ehirlere yerletiler. Ahilik, bir meslek rgt olmann yansra, giri-davran treleri ve srlar olan Batni bir kurulutur. Anadolu Ahilerinin rgtl bir g haline gelmelerini, Horasan erenlerinden olan Ahi Evren Veli salamtr (31). Ahi Evren'in eyhlii altnda 13. yzyl balarnda Ankara'da yeniden yap lanan Ahilik tekilat ksa srede tm Seluklu ehirlerine yaylm ve Babailer syan srasnda Batnilere elden gelen tm yardm yapmt. Ahiler, daha sonraki dnemlerde de kendilerine en yakn kiiler olarak Alevileri, Bektaileri ve Mevlevileri grdler. Osmanl devletinin kuruluunda Ahiler olduka nemli bir rol oynad. Baz kaynaklar, devletin kurucusu olan Osman Gazi'nin, oul Orhan Gazi'nin ve 3. sultan Birinci Murat'n Ahi tekilat yesi olduklarn belirtmektedir. Ancak Osmanl devleti genilemeye ve imparatorlua dnmeye balaynca sultanlar, kendilerinden nceki Trk yneticilerinin yolunu semi ve kitleleri ynetmekte yneticilere ok daha fazla imkan salayan Snni tarikatlara girmilerdir. Ahilikte temel ilke, rgte ye olanlarn kesin eitliidir. yelerin hepsi birbirinin kardeidir. Ancak, aama bakmndan kkten bye doru sonsuz bir sayg vardr. Ahilie girecek olanlarda belli nitelikler aranr. yelik iin kiinin, rgt bnyesinden birisi tarafndan nerilmesi zorunludur. Kltc ilerle uraanlar, evresinde iyi tannmayanlar, rgte kt sz getirebilecei dnlenler Ahi olamazlar. rnein insan ldrenler, hayvan ldrenler (kasaplar), hrszlar, zina ettii ispatlananlar rgte katlamaz. Kasaplarn insan ldrenler ile ayn kategoriye konulmas Batni inantan kaynaklanmaktadr. rgte giri, dier Batni tarikatler gibi, zel bir tren ile olur. Trende adaya kuak balanr ve tm insanlara kar sevgi dolu, saygl olmas, doruluk ve yiitlikten ayrlmamas tlenir. yelerden kesin ballk, sonsuz itaat ve ketumiyet istenir. Dinsizler rgte kesin giremez ancak, sofularn da Ahiler arasnda yeri yoktur. Ahilik'te de bilgi edinme, sabr, ruhun arndrlmas, sadakat, dostluk, hogr yasaklara uyma gibi vasflarn verildii aamalardan geilir. Bu vasflara sahip olmann dnda Ahiliin nde gelen alt ilkesi unlardr: 1-Elini ak tut, 2- Sofran ak tut, 3- Kapn ak tut, 4- Gzn bal tut, 5- Beline sahip ol, 6- Diline sahip ol.

Ahilik'te aamal ve 9 dereceli bir inisiasyon sistemi uygulanr. Birinci aama olan eriat kapsnda mride mesleki bilgiler, Kuran bilgisi, okuma yazma, Trke, matematik ile, rgtn anayasas niteliinde olan Ftvvename retilir. kinci aama olan Tarikat kapsnda mesleki bilgi en st dzeye ulatrlr, tasavvuf bilgisi, mzik, Arapa ve Farsa zerine eitim yaplr. Bu aamada mrid ayrca askeri eitim de alr. eyh mertebesine eriilen nc aama, Marifet kapsdr. Bu aamada mridden Tanrya inanmas, benliini ldrmesi, ululara hizmet etmesi ve cehalet karsnda susmas istenir. Ahilik anayasasna gre ancak bunlarn tamamlanmasndan sonra Hakikate ulalmas, insann Kemale ermesi mmkn olur. Takipisi olduu Ftvve gibi Ahilik de 9 dereceli bir sisteme dayanr. Her kap dereceyi ierir. Bu dereceler yle sralanr: 1-Yiit, 2- Yamak, 3- rak, 4- Kalfa, 5- Usta, 6- Ahi, 7-Halife, 8- eyh, 9- eyh l Meayh. Ahiler yalnzca ekonomik bir rgtlenmeyi deil, Ortaa Avrupasnn valye Tariketleri gibi dini-askeri bir rgtlenmeyi de gerekletirmilerdi. rgte kabul edilen mride, bir profesyonel asker kadar deilse bile, kendisini savunmay bilecek kadar silah kullanma sanat retiliyordu. Bu gelenek, Msr'da ilk kurulan Fatimi Ftvve rgtnden bu yana devam etmekteydi. Seluklular dneminde, sultanlarn dzenli ordular dnda lkedeki en gl silahl rgt, gen kalfa ve ustalardan oluan Ahi mfrezeleriydi. Mool istilalar srasnda sultan kuvvetlerinin yenilip kat srada pekok kenti Ahi mfrezeleri savunmutu. Kendilerini paral askerler vastasyla koruyan beyler, emirler bile Ahilerden ekinirlerdi. Moollarn kesin zaferinden sonra, valilerin ve beylerin kentlerden kamalar zerine, onlarn grevlerini de Ahiler yrtmlerdi. Bu dnem de, Seluklularn gl veziri Pervane dahi, Ahilerin gc karsnda boyun emitir. MEVLANA Varln ve nn bir lde Ahilerin destek ve yardmlarna borlu olan, dnemin nl bir sufisi, Mevlana Celaleddin Rumi'dir (32). Celaleddin de dier birok Trk mutasavvf gibi Horasan'da dodu ve Anadoluya g etti. 1207'de Horasan'da dodu, 1273'de Konya'da ld. lk derslerini, kendisine "bilginler sultan" sfat layk grlen babas, nl mutasavvf Bahaeddin Veled'den ald. kincisi hocas, babasndan el alm olan Seyyid Burhaneddin Trmzi oldu. Batini doktirin ile i ie byyen Celeleddin, bir smaili Daisi ve Ahi yolda olan ems Tebrizi ile karlanca, yava yava kendi ekolyle ortaya kt (3).

Celaleddin Rumi'nin en nemli zellii, onun bugn dahi birok mecliste anlmasn salayan, Batini doktrini iirlerle anlatma yntemidir. iirlerinin yer ald eseri Mesnevi'de Celaleddin Tanr, insan, evren, ruh, sevgi, lm ve lmszlk gibi konulara ska yer vermitir (34). Mevlana Rumcay ok iyi okuyup, yazabiliyordu. Eflatun'un tm yaptlarn kendi dilinde okudu. Ayrca, Konya'daki Rum Ortodoks kilisesi rahipleriyle, Eflatun ve grleri zerine pek ok tartmada bulundu. Tasavvufun ve Batini inancn Yunan kkeni hakknda bylesine derinlemesine inceleme yapan Celaleddin, iirlerinde tasavvuf sanatnn doruuna ulat: "Dal ncesizliktedir akn, kk sonraszlkta. Bu ululuk, u akla, ahlaka yakr deil. Yok ol, varlndan ge. Varln cinayettir. Ak, doru yolu bulutan baka birey deildir"...(35) Celaleddin Tanrya ulamak iin insandaki en byk gcn ak olduu fikrini daima savundu. Celaleddin'e gre varolan hereyin kkeni aktr. Bir bitki, bir hayvan da sevebilir. Ancak, hem bedeniyle, hem bilinciyle, hem dncesiyle, hem bellei ile sevebilen yegane varlk insandr. Ak, ktr, nurdur, "Ik"tr. te aklarn en gzeli bu bilince ulald zaman raks, tm dnya ile akta birlemek, onun evrensel dnne ayak uydurmaktr. Semah srasnda ellerinin birinin gkyzne dnk, dierinin yeryzne bakar durumda olmas da, Tanrdan ald ak tm dnyaya sunmaktan baka birey deildir. Ruh Tanrdan fkrmadr, lmszdr. Gvdeden nce de vard, gvdeden sonra da var olacaktr. Ruh ilk kt kaynaa, Tanrya dnmenin zlemi ii ndedir. "Ney"den kan ses, ruhun ac dolu, yaknmal zlemini ifade eden sestir. lm, gvdeyi meydana getiren elemanlarn zlmesi, ruhun kurtulmasdr. Dinler, iindeki elikiler ile Tanrsal varlkla badamayacak kurumlardr. Mevlana hac iin: "Ey Hacca gidenler, nereye byle ? Tez gelin llerden dne dne, Aradnz sevgili burada, Duvar bitiik komunuz. Durun, grdnzse suretsiz suretini onun, Hac da sizsiniz, Kabe de, ev sahibi de" demekten kendini alamamtr. Tanr nsuz, sonsuzdur. Salt k, salt us, salt ruhtur. Mevlana iin; "Hep odur var olan da, yok olan da. Odur kayna acnn da, kvancn da. Yok grecek gz sende, yoksa grrdn. Yalnz o var batan aa senin varlnda"... Evren, Tanrnn engin varlk alandr. Evreni yneten sevgidir. Bu sevgiyi gnl gz ile grebilen kii kendini bilir, Tanry bilir, "Hak ile hak olur". Onun dizeleriyle, "Ey Tanry arayan, aradn sensin"...

Celaleddin Rumi, btn insanlarn kardeliine inanrd. O nl ars, "Gel ne olursan ol, gel. ster Tanr tanmaz, ister atee tapar. ister bin kez tvbeni bozmu ol. Bizim dergahmz umutsuzluk dergah deil, Gel ne olursan ol, gel", dizeleri kardelik inancnn en gzel gstergesidir. Dnya tm insanlarn bar iinde yaamalar gereken bir yerdir. Btn insanlar zdetir. nemli olan insanlarn, insanln tekamldr. Celaleddin'in bu dncesinin insanlar nasl etkiledii lmnde de grlm ve eczanesine Mevlevilerin ve Ahilerin yansra, Mslmanlar, Hristiyanlar ve Yahudiler de katlmtr. Mevlana, kadna byk deer vermekteydi. Fihi Ma Fih adl eserinde, sofu Mslmanlara bu konuda ders verirken, "Sizler kadnn kapanmasn istedike, herkesde ona grme isteini kamlam olursunuz. Bir erkek gibi, bir kadnn da yrei iyiyse, sen hangi yasa uygulasan da o iyilik yoluna gidecektir. Yrei ktyse, ne yaparsan yap, onun hibir ekilde etkileyemezsin. Kskanlk denen eyi bilme. Cahillerdir kadndan stn olduklarn sananlar. Cahiller kabadr. Sevgi ve gleryz nedir bilmezler. Bunlar hayvani niteliklerdir. Ancak hayvan erkekler kadndan stndr. Seven erkek ise, kadnla eittir" demektedir. Mevlana Celaleddin Rumi'nin emsettin Tebrizi ile karlamas hayatnda bir dnm noktas oldu. Bir smaili Daisi iken, Mool istilas ile smailliler'in dalmas zerine ran'dan ayrlan ve Anadolu'ya, Ahiler'in yanna gelen ve bir Ahi yolda olan Tebrizi, Ahiler arasnda kendi engin bilgisini paylaabilecek nitelikte kimseyi bulamaynca, oktandr nn duyduu Mevlana Celaleddin'in yanna Konya 'ya gitti (36). Tebrizi'nin Batni dncelerindeki berraklk ve, darkafalln her trlsne kar lgnca mcadele etme azmi Mevlana'y etkilerken, Mevlana'nn Tanr ve insan sevgisi de Tebrizi'yi ayn oranda etkiledi. Hakikatin gerek srrna erebilen insanlarn az bulunabildii ortamda iki Kamil nsann biraraya gelmesi, yzyllar boyunca srecek bir Batini ekoln de domasna yol amt. Her ikisi de birbirlerinde kendilerini buldular. Karsndakinin birer Tanrsal sevgili olduunu grdler. Ayrlmaz bir ikili oluturmalar yobaz kafalarca maksatl olarak yanl yorumland. Youn dedikodular, zerlerinde husumet bulutlar toplanmasna neden oldu. Halkn tepkisinden korkan Tebrizi Konya'dan birka kez ayrldysa da, Mevlana'nn youn srarlar zerine geri dnmek zorunda kald. Terbizi'nin korktuu sonunda bana geldi ve fesat evrelerince doldurulan Mevlana'nn kk olu, Tebrizi'yi ldrd. Bu durum Mevlana'y ok sarst. Ancak bir sre sonra bir baka Kamil nsanla, Ahi eyhi Sadrettin ile karlanca kendini toplayabildi. Sadrettin, Kamil nsan mevkiine Ahilik'de ulamt. Terbizi gibi arkas zayf birisi deildi. Seluklu

bakenti Konya Ahilerinin eyhiydi. Seluklu ynetimi dahi onun gcnden ekinirdi. Tebrizi hakknda kartlan dedikodular, Saddettin hakknda kartlan ad. Celaleddin'in Sadrettin ile yakn dostluu sayesinde btn Ahi tekilat Mevlana'y izledi ve ona uydu. Mool istilalar dneminde, "Senin kfrne kar iman da neymi? Zmrd Anka huzurunda bir sinek. At iin eer neyse, O'dur din iin de iman, Ama neylesin at, yolu Ak olan" diyerek, gerek gcn dinde deil halkn kendisinde olduunu belirtti ve halka byk moral kayna oldu. Mevlana'nn rencilerine "Kitap-el Esrar" (Sr Katipleri) denirdi. Bu renciler arasnda her kesimden Mslmanlar, Yahudiler, Hristiyanlar, Rumlar, ranllar, Araplar, Ermeniler, Trkler bulunmaktayd. O gne kadar, bu denli farkl din ve milletten insanlar mrid edinen bir baka ekol olmamt. Mevlana'nn iirleri ve sylevleri ite bu rencileri, sr katipleri tarafnan derlendi ve bugnlere ulatrld. Mevlana'nn kendi tekkesi dnda en huzur bulduu ortam, Sille'deki "Bilge Eflatun Manastr'yd. nl sufi bu manastrda bazen haftalarca kalrd. Celaleddin, kehanette bulunur gibi, "Tanr tanmdr, iirlerim doudan batya tm dnyay dolaacak. Tapnaklarda, lenlerde, toplantlarda her dilden okunacak, sylenecek" demiti. Celaleddin'in lmnden sonra byk olu Sultan Veled, babasnn ekoln kurumlatrd. Tarikat yelerine, Mevlana'nn yazm dili olarak kulland Farsa'da "Dnen" anlamna gelen Mevlevi denildi. Ancak, kullanlan dilin Farsa, retinin de zor kavranr olmas nedeniyle Mevlevilik hep aydn evrelerinde snrl kald ve halka inemedi. YUNUS EMRE Batni doktrini halka kendi dilinde anlatan ve sevdiren, bu anlamda da Mevlana'nn gerek varisi olduu sylenebilecek kii Yunus Emre oldu (37). Baba lyas, Hac Bektai Veli, Ahi Evren, Celaleddin Rumi ve Yunus Emre'nin ayn dnemin, ayn koullarn insanlar olmalar tesadf deildir. Nitekim daha sonraki yzyllarda, ana kaynak deimemesine ramen dnce yaps deitii iin Trkler arasndan bu denli etkili dnrler kmamtr. Hac Bekta'n Baba lyas' tand bilinmektedir. Yine Hac Bekta, Mevlanay yz yze tanmam olmasna ramen dncelerini dikkatle izlemitir. Baz kaynaklar, emsettin Tebrizi'nin Konya'ya gitmeden nce bir sre Hac Bekta'n yannda kaldn ve onun bir mridi olduunu ne srmektedirler. Bu kaynaklara gre Tebrizi, Mevlana'nn dncelerini etkilemek zere Hac Bekta tarafndan grevlendirilmi ve Konya'ya gnderilmitir.

Ayn dnemin bir dieri dehas Yunus Emre de, Mevlana'nn lmnden ksa bir sre nce Konya'ya gelmi ve ondan ders almtr. Yunus Emre; "Mevlana sohbetinde, Saz ile iaret oldu. Arif maniye dald, nbiledr ferite" derken, Celaleddin Rumi'nin derslerine katldn belirtmektedir. Ayrca Yunus, "Mevlana hdavendigar bize nazar klal, Ann grkl nazar gnlmz aynasdr" diyerek, stadna olan saygsn ve gnl birliini dile getirmitir. Yunus Emre 1245 ylnda Ankara yaknlarndaki Sarky'de dodu. Yunus Emre Horasan'da domamt ama doduu kyde yaayanlarn hepsi, Horasan'dan g eden, Yesevi tarikatna bal kiilerdi. Baz kaynaklar bu kyn "Hac smail Cemaati" olduunu, dolaysyla kyllerin Trkmen smailliler olduunu ne srmektedir. Yunus Emre'nin babasnn ismi olarak yaktrlan smail ad da, smaili inancna bir atf olarak verilmi olabilir (38). smaili olmasa dahi, Yesevi inanlaryla byyen Yunus genliinde, tasavvuf ilmini renmek amacyla dnemin en nl sufi by Hac Bekta'n yanna gitti. Ancak ok yalanm olan Hac Bekta, Yunus'u, kendisi gibi bir Yesevi Babas ve Bektai olan "Baba Taptuk"un, dier adyla Taptuk Emre'nin yanna gnderdi. Baba Taptuk, Hac Bekta'n halifesi Sar Saltuk'tan el almtr. Sar Saltuk yandalar ile birlikte, Dobruca'ya g edince Anadolu'daki Bektai tekkelerinin eyhliine Barak Baba ve Taptuk Emre getirilmilerdir. Taptuk'un yannda 30 yl geiren Yunus, Hakikat Kapsndan ayn dergahta getiini yle dile getirmektedir: "Vardmz illere, Sol safa gnllere, Baba Taptuk manasn, Satk Elhamdlillah. Taptuk'un tapsnda, Kul olduk kapsnda Yunus miskin i idik, Pidik Elhamdlillah"... Yunus'un bykl, dier Bektai erenleri gibi iirlerinde Trkeyi kullanmas ancak bunu son derece maharetle, halkn anlayaca kadar basit bir dille gerekletirmesindedir. Yunus Emre, iir dili kullanarak halka en derin felsefi konular bile anlatabilmi, felsefesinin yzyllar boyunca sevilmesini ve dilden dile sylenmesini salam ve ayrca, bu yolla ana dilinin, Trke'nin yok olup

gitmesini engellemitir. Onun iiri Batini doktrinin ztrke ile anlatmdr. iirleri lmnden 70 yl sonra derlenmi ve "Divan" ad altnda yaymlanmtr. lm konusunda baz elikiler vardr. Kimileri onun doal yoldan ldn bildirirken, kimileri de, bir dini tartma, hatta ayaklanma srasnda ldrldn iddia etmektedir. Yunus, Taptuk Emre'nin yannda drt kapdan geerek, Kamil bir nsan haline geldi. nce eriat kapsnda tm dinlerin ieriini rendi. Yunus bunun, "Drt kitabn manasn, okudum hasl ettim" eklinde ifade eder. Mantk, felsefe, Yunan fizoloflarnn yaptlar, Arapa ve Farsa, Ta ptuk tekkesinde rendii dier bilimlerdir. Yunus, devrinin mmkn olabilecek en iyi eitimini almtr. Onun, "ne elif okudum, ne cim" demesi. Batni bilmin yannda zahiri olanlara deer vermemesinden kaynaklanmaktadr. Yunus iin Ak, ya da onun tercih ettii deyimle "Ik" hereydir. Tanr Ik'tr, Doa Ik'tr. nsan Ik'tr. Yaam ve lm, yokluk ve varlk hep Ik'n eserleridir (39). "Kitap hod Ik kitabdr, Bu okunan varak nedir?" diye gerek kitabn Ik olduuna, dier tm kutsal kitaplarn nemsizliine dikkat eken Yunus, Tanry hem seven, hem sevilen, hem de sevginin (Ik'n) kendisi olarak grmektedir. Ona gre, kendisi Ik olan Tanr, ak ve mauk olmas sfatyla tm varlklar, evreni ortaya karmtr. Btn varlklar gibi, insan benlii de Tanrsal akn yansmasdr. Varolu, ilahi akn dalga dalga yaylp, genilemesinden baka birey deildir ve srgit devam etmektedir. Nitekim Astronomlar, evrenin devaml bymekte olduunu gnmz teknolojisi ile de dorulamaktadr. Dier sufiler gibi Yunus da, gerek ak sayesinde insann giderek Tanrya yaklatn ve sonuta Tanry kendi iinde bulacan savunmaktadr. nsan, Tanry kendi iinde grmesi ile tekaml etmi olur. Ruhun lmezliine inanan Yunus, u ok nl dizeleriyle ruhun daima kt ana kaynaa dnmesi abas iinde olduunu dile getirmitir. "Ikn ald benden beni, Bana seni gerek seni. Ben yanarm dn gn, Bana seni gerek seni. Ne varla sevinirim, Ne yoklua yerinirim. Ikn ile avunurum. Bana seni gerek seni. Ikn aklar ldrr, Ik denize daldrr. Tecelliyle doldurur. Bana seni gerek seni.

Ikn arabndan iem, Mecnun olup daa dem, Sensin dn gn endiem. Bana seni gerek seni. Eer beni ldreler, Klm ge savuralar, Topran anda ara, Bana seni gerek seni. Yunus durur benim adm, Gn getike artar odum. ki cihanda maksudum, Bana seni gerek seni." nsan-evren-Tanr birliine inanan ve var olann yalnzca Tanr olduunu syleyen Yunus, eitliliin sadece grntden ibaret olduunu, Tanrsal sudur neticesinde ortaya kan evren ile insan'n yaplarnn, ilkelerinin zdeliini belirtir. Bu dnce Yunus Emre'nin u dizelerinde dile gelmitir: "Ay oldum aleme dodum, Bulut oldum ge yadm, Yamur olup yere yadm, Nur oldum gnee geldim "... "Nur olup gnee (Ika) ulamak"... te Yunus'un da gerek hedefi budur. lm yoktur, yce kaynaa dn vardr. Onun deyii ile, "kilie terk et, Birlik makam tut. Canlar cann bulursun, Birlik iinde"... Yunus Emre, yetitii tekkenin retilerine uyarak, Tanrsal imanda derece kabul eder. Bunlardan ilki ve en alt dereceli olan "lm-el Yakin man"dr. Akl ve ilim yoluyla oluur. Bu tr imann yeri akldr ve alimlerin iman bu trdendir. kinci derece iman, "Ayn-el Yakin man"dr. Yeri kalptir. Hakikatin Nurunu henz grmemi olan derviler bu tr imana sahiptir. nc ve en yksek dereceli iman ise, "Hakk-el Yakin man"dr. Ruhsal sezgi gcyle elde edilir. Sadece Kamil nsanlara has imandr. Dinin imanla hi ilgisi yoktur, Yunus iin. O: "Din millet sorar isen, Aklara din ne hacet. Ak kii harap olur, Ik bilmez din, diyanet" der. Yunus iin dinsel ibadetler gereksizdir. Hatta, Tanrya ulamay engelledikleri iin zararldr bile;

Oru, namaz, gusl hac hicap aklara, Ak ondan mnehhez halis heves iinde. Ey aklar, ey aklar Ik mezhebi dindir bana, Grd gzm dost yzn, yas kamu dndr bana. Oru, namaz, zekat, hacc crm cinayettir, Fakir bundan azaddr, hass heves iinde"... Yunus Emre, gerein dinde veya onun kurallarnda deil insann kendini bilmesinde yattn savunur. O, "lim, ilim bilmektir, lim kendin bilmektir. Sen kendini bilmez isen, Ya nice okumaktr" diyerek, zellikle Kuran hfzedenlere atmtr. Yunus, "Drt kitabn manasn, Okudum hasl ettim. Ika gelince grdm, Bir uzun hece imi" diyerek, tm dinlerin Batni doktrin karsnda ne denli zayf olduklarna iaret etmitir. Yunus Emre sadece banazla ve yobazlara kar kmakla yetinmemitir. O, Tanr tanmazlar da Batni doktrini renmeye davet etmitir: "nanmayan gel sineme, Dost adm syle, ar. Kefen donum pare klp, Toprandan duru gelem" diyen Yunus, beden yok olsa dahi ruhun her seferinde geri geleceini, doru yoldaysa bu geri gelilerin her seferinde ruhun daha da arnm olacan belirtmitir (40). Trk dilinin yansra, Trk iir sanat da, byk lde Alevi -Bektai ozanlar ile gnmze ulamtr. Yunus ve Hac Bekta gibi devlerin yansra, onlarn ardllar niteliinde olan Karacaolan, Pir Sultan Abdal gibi ozanlarn z dillerine skca sarlmalar sayesinde Trke gnmz Trkiye'sinin resmi dili olabilmitir. Bu ksa hatrlatmadan sonra Anadolu Batniliinin geliimini noktalayalm ve bu doktrinin bat dnyasndaki yansmalarna gz atalm. Kaynaka 1- Dursun Turan, "Din Bu" - Kaynak Yaynlar - stanbul 1991 Cilt 2 Sf. 125. 2- SEVER Erol, "Yezidilik ve Yezidilerin Kkeni" - Berfin Yaynlar - stanbul 1993Sf. 33. 3- Dursun T. - ie- Cilt 2, Sf. 23 4- EYBOLU smet Zeki - "Tasavvuf - Tarikatlar - Mezhepler Tarihi" - Der Yaynlar - stanbul 1990 - Sf. 116. 5-Eybolu .Z.-ie-Sf. 130. 6- Eybolu Sebahattin - "Hayyam - Btn Drtlkler" - Cem Yaynevi - stanbul

1991 -Sf. 73. 7-Dursun T.-ie-Cilt 2. Sf. 17. 8- URAZ Murat "Trk Mitolojisi" - Mitologya Yaynlar stanbul 1992 - Sf. 125. 9- Uraz M. -ie- Sf. 298. 10- Dursun T. -ie- Cilt 3 Sf. 101. 11- ARSEL lhan, - "Arap Milliyetilii ve Trkler" - nkilap Yaynlan - stanbul 1990 - Sf. 62. 12- KPRL Fuad - "Trk Edebiyatnda lk Mutasavvflar" Diyanet leri Bakanl Yaynlar - Ankara 1984 - Sf. 13. 13- ARSEL . -ie-Sf. 64. 14- KPRL F. -ie- Sf. 6. 15- OCAK Mehmet Yaar - "Babailer syan" - Dergah Yaynlar stanbul 1980 Sf. 52. 16- Eybolu .Z. -ie- Sf. 277. 17- Eybolu .Z. -ie- Sf. 343. 18- DERL Anton Josef - "Anadolu Alevilii" - Ant Yaynlar stanbul 1991 Sf. 39. 19-Uraz M.-ie-Sf. 13. 20- amurolu Reha - "Tarih, Heterodoksi ve Babailer" - Metis Yaynlar stanbul 1990-Sf. 153. 21- Ocak M.Y. -ie-Sf. 133. 22- BRGE John Kingsley - "Bektailik Tarihi" - Ant Yaynlar stanbul 1991- Sf. 48. 23- ZELYUT Rza - "z Kaynaklarna Gre Alevilik" - Yn Yaynclk - stanbul 1992-Sf. 27. 24- Dierl A.J. -ie- Sf. 83. 25- Eybolu .Z. -ie- Sf. 182. ; 26-Birge J.K.-ie-Sf. 109. 27- SEZGN Abdlkadir - "Hac Bekta Veli ve Bektailik" Sezgin Neriyat-stanbul 1991 - Sf. 155. 28-Birge J.K. -ie-Sf. 85. 29- Birge J.K. -ie- Sf. 97. 30- ener Cemal - "Alevilik Olay" - Yn Yaynlar - stanbul 1989 - Sf. 135. 31- F Radi - "Bir Mutasavvf, Bir Ahi Hmanisti, Celaleddin Rumi Mev-lana" Yn Yaynlar - stanbul 1990 - Sf. 218. 32- Eybolu .Z. -ie- Sf. 240 33- Dierl A.J. - ie- Sf. 47. 34- Mevlana Celaleddin Rumi - "Mesnevi" - Devlet Kitaplar stanbul 1973. 35- Fi R. -ie- Sf. 85. 36-Fi R.-ie-Sf. 178. 37- GLPINARLI Abdlbaki - "Yunus Emre" - Varlk Yaynlar stanbul 1971 Sf. 8. 38- ERGVEN Abdullah Rza - "Yunus Emre" - Yaba Yaynlar Ankara 1982-Sf. 29. 39- BAYRAKDAR Mehmet - "Yunus Emre ve Ak Felsefesi" - Trkiye Bankas Yaynlar - Ankara 1991 - Sf. 21. 40- Bayrakdar M. -ie- Sf. 59. 04.12.2001

X. BLM BATI DNYASI VE EZOTERZM SMALLER VE TEMPLERLER

M.S. 874'den, 1256'ya kadar ortadouda smaililer'in son derece etkin olduklarna daha nce deinilmiti. Gleri o denli artmt ki, 1164 ylnda, smaili mam 2. Hasan, Ramazan aynn ortasnda eriat kaldrdn aklamt. Oru tutmann yansra, namaz klma ve dier ibadet zorunluluklarnn da kalktn duyurmutu. Olu, mam 2. Muhammed de onun sistemini devam ettirdi (1). slam dininin ngrd zorunlu ibadetlere ancak, Seluklu ynetiminin, Badat hilafeti zerindeki smaili basksn kaldrmas ile geilebildi. Seluklu igalinden sonra smailliin ran'da nemli bir g olarak varln srdrmesini mmkn klan kii Hasan Sabbah oldu. Aslen ranl olan Sabbah, Fatmi devletinin himayesindeki Kahire Batni okulunda eitim grd. 1090 ylnda Msr'dan ran'a dnd ve evresine toplad smaili mridlerinin yardm ile, Teberistan'da bulunan Alamut kalesini ele geirdi (2). Alamut'u alan ve, smaili mridlerini acmasz birer fedaiye dntren yeni bir sistem uygulayan Sabbah, Abbasi hilafeti ile Seluklu ynetimini devirmek iin giriimlerine balad. Sabbah, rgt yelerine "Assasins" adn verdi. Arapa'da "Bekiler" yada "Sr Bekileri" anlamna gelen bu kelime daha sonra, S nni Mslmanlar tarafndan "Haa ienler" manasna "Hahailer" olarak saptrlmaya alld. Fedailerin Snni yneticilere kar giritikleri suikastlar nedeniyle ayn kelime bat dillerine "Suikast" anlamnda girdi (3). Sabbah'n sr bekileri, yeniden dou inanc ile, snrsz itaat kouluyla yetitirilmi birer fedai idiler. Bu nedenle rgtn bir dier ad da "Fedayiin" oldu. Dnemin Seluklu Sultan Melikah'n elisinin gzn korkutmak iin seilmi birka fedainin kendilerini kale burlarndan aa atmalar, ayrca fedailerin yneticelere kar hayatlar pahasna giritikleri suikast eylemleri tm dnyada byk yanklar uyandrd. Seluklu ynetimi Hasan Sabbah' ve rgtn yasad ilan etti ve Sabbah'n ehirlerdeki yandalarn temizledi. Sabbah'n en nde gelen dman Vezir Nizamlmlk komutasnda bir Seluklu ordusu Alamut kalesini kuattysa da, Nizamlmlk'n bir fedai tarafndan ldrlmesi, bu arada da Sultan Melikah'n lmesi nedeniyle kuatma kaldrld. Bu karkl iyi deerlendiren Sabbah, smaillii tm ran'da, Suriye'de ve bata Horasan olmak zere tm Trk ellerinde yayd. smaillilik, 1124'de Hasan Sabbah lene kadar gcnn doruklarnda varln srdrd. Sabbah'n lmn frsat bilen vezir Kaani, nerede grlrse grlsn tm Batni inanllarn ldrlmelerini emretti. Binlerce smaili kltan geirildi. Ancak smaillilerin intikam da byk oldu ve bata Vezir Kaani olmak zere yzlerce Snni lider, fedailer tarafndan ldrld. Fedailerin, tam yok olduklar zannedildii srada greekletirdikleri bu eylemler yznden Seluklu sultan Sancar, smaililer ile bar istemek zorunda kald. Bylece Batnililik bir mezhep olarak resmen tannd ve Moollarn Alamut'u almalarna kadar da etkin bir g olarak varln srdrd. slam dnyasnda bu i sava srerken, batda bambaka bir giriim ilk meyvalarn veriyordu. Hristiyan dnyasnn ruhani ve siyasi liderleri Papalar, kutsal topraklarn kafirlerin elinden kurtarlmas iin bayrak amlard.

slamiyetin ortaya kndan sonra srekli yaylmas ve doudan Seluklular ile Anadoluya, batdan da Murabtlar ile spanya'ya kadar ulamas, Hristiyan dnyasnda byk bir endienin domasna yol at. Tm ticaret yollar Mslmanlarn elindeydi. Hristiyanlar kendilerini hapsedilmi, boulmu hissediliyorlard. Nitekim Hristiyanlar, youn abalar sayesinde Akdeniz'in Mslmanlarn tekelinden kmasn saladlarsa da, dou ile ticaret yollarnn ellerine gememesi yznden bambaka yollan denemek zorunda kaldlar ve gemilerine atlayarak, bilinen dnyann snrlarn genileten ve yepyeni bir an balamasn salayan o nl keiflerini gerekletirdiler. 10. yzylda Avrupa'da feodal derebeyleri ok glydler ve aralarndaki atmalar da dur, durak bilmiyordu. Tm bu nedenlerle Papalar, uzunca sredir douya sefer dzenlenmesini zaruri gryorlard. Bu tr seferler ekonomik hayatn canlanmasn salayacak, dounun zenginlikleri batya tanacak ve en nemlisi de Avrupa'daki Hristiyan atmalar ok daha olumlu bir yne, ku tsal topraklarn kurtarlmas amacna kanalize edilecekti. Bu yndeki ilk giriim, Papa II Urbanus'tan geldi. Urbanus arad bahaneyi Bizans ile yakalad. Seluklu kuvvetleri karsnda aciz kalan Bizans Hristiyanlarna yardm gndermek iin Urbanus propaganda faaliyetlerine balad. Urbanus II, dou Hristiyanlarna yardma koanlara Cenneti vaadederek, ksa srede etrafna ok sayda yanda toplamay baard. Ancak bunlarn hemen hibirisi profesyonel asker deil, isiz gsz takmyd ve en byk hayall eri, doudan yamalayacaklar ile lkelerine zengin olarak dnmekti. Papa, hedefin Kuds' Mslmanlarn elinden kurtarmak olduunu ilan etmiti. Papa tarafndan birletirilerek yemin eden ve geri dnene kadar mallarn ve akrabalarn Papaln himayesi altna sokan Hristiyanlar, yeminlerinin nianesi olarak giysilerine ha diktirdiler. Bylece bu kuvvetlere "Hallar" denildi. Mslman dnyasnda Snni-smaili ekimesinin devam etmesi, Fatmilerin tehlikeli bir dman olarak tanmlanmamalar ve Byk Seluklu mparatorluunun dalm olmasndan cesaret bulan hallar, ilk seferlerine 1095 ylnda baladlar. Ancak, ilk gidenler bir ordu bile deildi. Son derece disiplinsiz olan bu ncler, gerek niyetlerini gstermek iin Mslman topraklarna girmeyi dahi bekleyemediler. Bizans snrlar iinde yamaya baladlar. Bu ilk Hallarn sonlar abuk geldi. Anadolu'ya getikleri anda, nededeyse tamam Trk kuvvetleri tarafndan yokedildi. Daha dzenli birlikler, Norman kontu Baumond liderliinde Anadolu'ya yeniden ktlar. znik'i aldlar ve Trklerle yaptklar sava kazandlar. Trk kuvvetleri de, ete sava srdrerek Hallar srekli yprattlar. Hallar uzun sren bir kuatmadan sonra Antakya'y Seluklulardan aldlar. Bauemond kenti Bizans'a vermedi ve kendi egemenliinde sakl tuttu. 1099'da Hal kuvvetleri Kuds nne geldiler. O sralar Kuds, Fatmiler'in ynetimi altnda bulunuyordu. Ksa sren bir kuatmadan sonra kenti ele geiren Hristiyanlar, kentteki tm Mslman ve Yahudileri ldrdler. Kuds'de Latin Krall kurulduu ilan edildi. Kralln bana Baudoin geti. Baumond ise, Antakya Prensi unvanyla, kendi prensliinin bana geti. Ancak Baumond ksa bir sre sonra Trk kuvvetlerinin eline geti ve Antakya da yeniden Trklerin

oldu. Antakya prensinin kurtarmak iin gnderilen kuvvetlerin hepsi Trkler tarafndan pskrtld. Trklerle Hallar arasndaki mcadele bundan sonra, ancak Hallarn Anadolu topraklarndan gemeleri srasnda yaplan muharebelerle snrl kald. Hal seferleri aralklarla 1270'li yllara kadar srd. Ancak, 1187'de Selahattin Eyyubi'nin Kuds' geri almasndan ve Latin Krallna son vermesinden sonra Hallarn ortadouda ancak ksmi baarlar salayabildikleri grld. Hal seferlerinin en baarl sonucu, Akdeniz ticaretini Mslmanlarn hegamonyasndan kurtarmak oldu. Avrupa'daki ticaret canlanrken, slam dnyas giderek geriledi. Hallar ile Trklerin daha sonraki karlamalar Osmanl mparatorluu dneminde oldu. Osmanllarn dou Avrupa'da srekli topraklar almalar ve Viyana'ya kadar ilerlemeleri Avrupa'y, kutsal topraklara ynelik heveslerinden tamamen vaz geirdi ve Hristiyanlar kendi topraklarn koruyabilmek iin Osmanl ordularna kar tamamiyle Hal zihniyeti ve dayanmas iinde hareket ettiler. Osmanllara kar savalar, ilk tohumlar Kuds Latin Krallnda atlan dini -askeri valye Tarikatlarnn nderliinde yrtld. Bu tarikatlerden Templierler 1312 ylnda datldlarsa da, varln gnmze kadar srdren Rodos -Malta "Hospitalier" valyeleri, Osmanl gleri ile 18. yzyl sonuna kadar mcadele ettiler. Hal ordular beraberlerinde, yollarda eitli tahkimleri gerekletirmek ve nehirler zerinde kpr ina etmek zere manastr dernekleri "Gilde"ler yelerini gtryorlard. Roma lejyonlar da, Gildeler'in ana kayna olan Collegia inaat loncalar yelerini, ayn amala birlikte sefere gtrrlerdi. Ordunun hareket kabiliyetini ok artran bu sistem sayesinde Gilde mensuplar rahipler, zorlu yolculuklar srasnda Bizans'da Ortodoks Collegialar mensuplar ile, Trkler arasnda gl olan Ahilerle ve son olarak da smaili kuruluu Ftvve mensuplaryla karlatlar. Bu karlamalar Gilde'lerin, doudaki Batni meslek loncalar ile giderek benzemelerini salad. Bu benzemede Gildelere en byk etkiyi, smaililer ile son derece iyi ilikiler iinde bulunan Templier valyeleri yapt. Teplierler, emirleri altndaki Gilde mensuplarnn bnyelerindeki Ezoterik retiyi daha da gelitirmelerini saladlar. Avrupa'ya dnen Gilde mensuplar da, ayn rgtn Fransa'daki nispeten laik benzei olan Confreries'de (kardelik) benzeri gelimelerin olumasna neden oldular. Templier valyeleri 1118 ylnda "sa'nn Fakir Askerleri" ad altnda, San Bernardo Di Chiaravalle adl bir piskopos ve onun yeeni valye Hugs De Payens tarafndan kuruldu. De Payens ve farkl lkelerden seilen sekiz valye daha Kutsal Topraklar kafirlerden korumak ve muhta kimselere yardm etmek amacyla 1119 ylnda Kuds'e gittiler(4). Kuds Hristiyanlar tarafndan, Fatmilerin elinden alnmt. Ancak Fatmiler bunu byk bir kayp olarak grmediler. Aksine, Mslmanln, en az Katoliklik kadar tutucu kesimi olan Snnilerle savatklar iin, Hristiyanlarla ittifaka girdiler.

Kuds' geri alabilmek iin Hallarla savaanlar Snniler'di nk, Kuds onlar iin de kutsal bir ehirdi. Fatimilerin gnmzdeki ardllar olan Drziler, Mezhebe ait ritellerde Hallarla Batni Mslmanlar arasndaki dayanmann rneklerini gstermektedir. Bu mezhebin bnyesindeki Hristiyan kkenli baz inanlarn altnda da sz konusu ibirlii yatmaktadr. Selahattin Eyyubi'nin 1171 ylnda Fatimi devletine son vermesi, Snni iktidarla srekli mcadele iinde olan smaililer ile Hallarn dayanmasn daha da artrd. smaililer'in en radikal kolu olan Hasan Sabbah fedaileri ile, Hallarn nde gelenleri valyeler arasnda zaman iinde zel bir ba olutu (5). Kuds'e gelmelerinden sonra, Kral Baudouin II tarafndan Sleyman Mabedini korumakla grevlendirilen ve mabedin yerinde M.S. 540'da Bizans mparatoru Jstinyanus tarafndan ina edilmi bulunan kilisede kendilerine yer verilen "sa'nn Fakir Askerleri", yeni grevleri nedeniyle isimlerini deitirdiler ve "Knights Templar" (Mabet valyeleri) adn aldlar. Bir sre sonra bu valyelere ve rgtlerine ksaca "Templierler" denilmeye baland. valye De Payens ve beraberindekiler Kuds'e geldikten ksa bir sre sonra smaililer ile karlatlar. Gilde mensubu rahiplerden valyeler hakknda bilgi alan ve onlarn Hristiyan camias iindeki en etkili ve bilgili kiiler olduunu renen Hasan Sabbah, Mabet valyeleri ile grmeyi zellikle istedi. Bu istein altnda, Templierler'in eski bir Batni doktrin mabedini koruma grevini stlenmeleri ve mabet iinde baz kaybolmu srlar aa karmak iin yaptklar aratrmalarn da etkisi vard. Baz aratrmaclar, De Payens'in amcas olan piskopos Chiaravalle'nin Avrupa'da yaayan Kabbalaclardan, mabedin temellerinde gml olan baz Ezoterik srlarn yerlerini rendiini ve tarikat da srf bu srlarn bulunmas iin kurduunu ve Kuds'e gnderdiini ne srmektedirler. Kimi iddialara gre, aralarnda kaybolan bir kutsal kelimenin yazl olduu ta levha da dahil olmak zere, srlarn byk blm valyeler tarafndan mabedin temelleri arasnda ortaya karlmtr. Hugs De Payens ve dier valyeler, davet zerine, Hasan Sabbah' Alamut kalesinde ziyaret ettiler. Burada Sabbah'n kurduu sistemi gzleriyle gren valyeler, rgt ve Batni doktrin hakknda da ilk azdan bilgiler aldlar. Kuds'e geldikleri srada Katolik inancn en nde gelen savunucular arasnda yer alan Templierler, Hasan Sabbah ve Dailerini tandktan, smaili retisini derinlemesine inceledikten sonra, Katolik inan tarzndan giderek uzaklalar ve aklcl n plana karan Ezoterik doktrine balandlar. Templier'lerdeki bu inan deiiklii, kurduklar gl rgt sayesinde tm Avrupa'ya yaylrken, Katolik kilisesinin de giderek zayflamasna yol at. smaililerle ilikileri Templierler'in tm fel sefesini deitirmiti ancak bu iliki, rgtn sonunu getiren sulamay da bnyesinde barndrd. Templierleri yok etmek iin bahane ararken Papalk, tarikati "Mslmanlarla iliki kurmak ve hatta Mslmanlamakla" sulad. Templierler Hasan Sabbah'dan Ezoterik reti ile birlikte bir eyi daha rendiler; gerek inanlarn saklamay ve iyi birer Hristiyan gibi grnmeye devam etmeyi. O kadar ki, 1128 ylnda Papa Honarius, gsterdikleri yararllklar nedeniyle tarikatin ubelerinin tm Hristiyan dnyasnda almasna izin verdi. Yine Papa, 1139 ylnda da Templierler'in herhangi bir dnyevi ve dini otoriteye tabi

olamayacan ve sadece Papann kendisine kar sorumlu olduklarn aklad. Bu izin ile Templierler'in zerinden her trl phe ve dini bask kalkm oldu. valyeler, Hristiyan grnme zorunluluu ile Ezoterik inanlarn birarada tutabilmek iin zerine yemin etmek zere, Ezoterik bir yaps bulunan Yohanna Incili'ni setiler. Templierler'in bu seimi dier valye rgtlerini de etrkiledi. H er trl giriimde Templierler'i rnek alan dier valye rgtleri de ayn ncil zerine and imeye baladlar. yle ki, valyelik kurumunun bir dier nl mmessili olan ve savalarda yaralananlara yaptklar yardmlardan dolay kendilerine "Hospitalierler" denilen valyelerin bir dier ad da, "Sen Jan valyeleri" idi. Daha nce belirtildii gibi, sa retisinin Ezoterik ieriini anlatan ncil, Sen Jan tarafndan kaleme alnmt. rgtlenmelerini smaili tekilat yapsn rnek alarak gerekletiren Templierler, disiplin, hiyerari, tarikatn bakan olan "Byk stada mutlak ballk ve itaat gibi gibi smaili.uygulamalarn srdrdler. dereceli bir inisiasyon sistemi kurdular. "Mass" ad verilen ayinlerde, Kutsal Ruh'un sembol olarak kabul ettikleri ekmee, kirli olabilecek elleriyle dememek iin eldiven giyen Templierlerin nlkleri de koyun postundan yaplmt ve beyazd. Templier'lerin yanlzca nlkleri ve eldivenleri deil, tm giyisileri beyazd. Bu gelenei de smaililer'den alan Templierler, tek fark olarak, gslerinin zerine Hallarn sembol olan krmz bir Ha diktirirlerdi. Tarikata yeler ketumiyet yemini ederek alnrlard ve yeminini bozanlar bunu hayatlaryla derdi. valyeler birbirlerine "Karde" diye hitap ederlerdi. dereceli rgtlenme yaplarnda ilk derece sahiplerine, daha yukar dereceli yelere hizmet etme zorunluluu nedeniyle "Serving Brothers" denilirdi. kinci derecede birer "Chaplaini" olan tarikat yeleri, valye, "Knight" unvann ancak en st derecede elde edebilirdi. Tempierler'in. bayraklar, evrende iyinin ve ktnn birarada bulunduunu sembolize etmek amacyla siyah ve beyaz renklerden olumutu. Teplierler de, reticileri smaililer gibi, yce bir varla ve insann o varln bir paras olduuna inanyorlard. valyelerin en nemli prensibi, herkesi inanlarnda zgr brakmak, kendi inanlarn kimseye zorla kabule almamak olmutur. Bu durum tarikat ile Katolik kilisesi arasndaki en nemli ayrlklardan birisi haline geldi. Templierler, tpk smaililer gibi birbirlerini tanyabilmek iin gizli iaret, parola ve semboller kullandlar. Bu gizlilik daha sonraki yllarda Papaln basklarndan kurtulmak iin de ie yarad. Templierler ayrca sa'nn armha gerildikten sonra ldn, yani onun bir fani olduunu savunuyorlard. Onlara gre ge ykselen ey, sa'nn tekaml etmi ruhuydu. Yani Tanr ile birleen lahi Kelamd. Templierler, Papadan tm Avrupa'da tekilatlanma iznini aldktan sonra, bir eit bankerlie baladlar. Kutsal sava veya Hac iin kutsal topraklara gitmek zere yola kan asker ya da haclardan paralar, lkelerindeki Templier tekilat tarafndan alnyor ve buna karlk alnan parann miktarnn belirtildii bir belge veriliyordu. Asker veya hac, gittii lkedeki Templier tekilatna bu belgeyi gsterdiinde, parasn eksiksiz alyordu. Sistemin iyi almas ve drst

valyelerin elinde olmas, zamanla Templierler'e olan gveni iyice artrd. Bir sre sonra Templierler nemli miktarlarda paray iletmeye balad lar. letmecilik, muazzam bir servetin birikmesine ve bu arada da, duvarc ustalarnn ye bulunduu Masonluk ile dier mesleki kurulularn da valyelerin emri altna girmelerine neden oldu. Gl rgt yaps ve muazzam servet, byk bir gle birlikte endieyi ve kskanl da beraberinde getirdi. Selahattin Eyyubi'nin 1187 ylnda Kuds' ele geirmesi ve Latin krallna son vermesi zerine Templierler, dier valye Tarikatleri ile birlikte Kuds' terketmek zorunda kaldlar. Templierler nce Akka'ya, buradan da Kbrs'a getiler. Bu srada tarikatin Byk stad, soylu bir Fransz aileden gelen Jacques De Molay'd. O sralar, dnemin Fransa Kral "Gzel Philip" g gnler yayordu. Maddi skntlarn atlatmak iin Templierler'den byk miktarlarda bor almt ve geri demekte zorlanyordu. Karsnda maddi adan ok kuvvetli ve tm Avrupa'ya yaylm bir rgt olmas Kral Philip'i yalnz bana harekete gemekten alkoyuyordu. Daha nce de belirtildii gibi Papalk da Templierler'in Katolik kilisesini giderek zayflattnn farkna varmt ve tekilat yok etmek iin bir frsat kolluyordu. Kbrs'tan sonra Templierler merkez olarak Londra'y setiler. Yneticilerin ounluu Londra'da olmasna karn, rgtn Paris kolu son derece glyd. Kentin te biri Templierler'in kontrol altndayd ve Kral Philip'in yarglama yetkisinin dndayd. Kuruma bal tm zanaatkarlar, Papaln kendilerine verdii haklar dorultusunda zgr zanaatkarlard ve kralln tm ykmllklerinden muaftlar. Bu duruma bir son vermek isteyen ve bu arada Templierler'e olan borcundan da kurtulmak niyetinde bulunan Kral Philip, youn bir kulis faaliyeti sonucu 5. Clement'i Papala setirdi. Templierler'in uygulad laik sistemin Papalk iin ne demek olduunu iyi bilen ve ayrca Kral Philip'e borcunu demek isteyen Papa Clement, cemiyetin tm Avrupa'da lavn isteyen bir emirname yaynlad. Papa'nn bu emirnamesini yaynlamasndan hemen nce Kral Philip, yeni bir Hal seferi dzenlenecei bahanesiyle Templierler'in Byk stad De Molay'i ve rgtn dier nde gelenlerini ngiltere'den Fransa'ya davet etti. De Molay ve 60 Templier valyesi, Ekim 1307'de, Philip'in arsna uyarak Paris'e gittiler. Philip, onurlarna dzenledii bir yemek srasnda De Molay ve valyeleri tutuklatrken, Papalk da, halk onlara kar kkrtmak iin tm kiliselerde Templierler aleyhine vaazlar verdirtti. Tm Avrupa'da byk bir Templier av balad. rgtn mal varlklarna ve arazilerine krallklar tarafndan el konurken, tanabilir hazinelerin bir ksm, valyelerin bazlaryla birlikte Rochelle limanndan 18 gemi ile hareket etti. Bu gemiler ve valyeler hakknda daha sonra hibir bilgi alnamad. Papaln bu tutumu, Templierler'le birlikte, onlarla sk iliki iinde olan bir baka kuruluun, Gildeler'in de sonunu getirdi. Gilde mensubu inaat rahipler, ya rahiplik mesleini srdrmek ya da inaatl semek zorunda kaldlar. naatl seenler Masonlar arasnda katlrken, Gildeler de tarihin karanlk sayfalarna gmldler.

Takipten sa kurtulan valyelerin byk ksm skoya'ya sndlar. skoya Kral Robert Bruce, kendilerini ok iyi karlad. Bu valyeler, artk bir rgt olarak etkin olamayacaklarnn farkndaydlar. Bu nedenle o sralar kendilerinden sonraki en yaygn Ezoterik ierikli tekilat olan Masonlara katldlar. Yalnz skoya'da deil, tm Avrupa'da Mason localar Templier valyelerine kaplarn atlar (6). Bu katlma ile localara da byk bir canllk geldi. O gnden itibaren Masonluk, bir mesleki kurulu olmann yansra, Ezoterik doktrinin Avrupa'daki uygulaycs ve yaycs konumuna ykseldi. Bu arada, valyelerin ve Gilde mensubu rahiplerin katlmlar neticesinde localarda mesleki almalarn yansra fikri almalar da n plana kmaya balad. Kral Philip ve Papalk tarafndan yakalanan valyeler, bir din adamlar kurulu tarafndan yarglandlar. Onlara, ahlaka aykr trenler uygulamak, Ha'a hakaret etmek ve Salibi ayaklar altna almak, sa'nn Tanrln reddetmek, Mslmanlarla ibirliinde bulunmak ve Mslamanla yaknlamak, dini yasalardan sapmak ve sihirbazlk yapmak gibi sulamalar yneltildi. Hepsi engizisyon ikencelerinden geirildi ve itiraflar zorla alnd. rgt 1312 ylnda resmen lavedildi. Tanmaz mallar ve tm imtiyazlar, Katolik kilisesine daha yakn olarak tannan Sen Jan valyelerine verildi. 1530 ylnda Malta valyeleri adn alan bu valyeler, Templierler'in mallarn, kendi z varlklarna katmakszn bugne kadar muhafaza ettiler. De Moley ve tutsak dier valyeler, yedi yl sren hapis hayatndan sonra, 1314 ylnda direklere balanarak yakldlar. Bylece Ezoterik-Batni doktrinler Mslman dnyasnda Hallac- Mansur'dan sonra, aradan yzyllar gemi olmasna karn, Hristiyan dnyasndan da yandalarn kurban vermi oldu. Templierler'in bana gelenler, Dante tarafndan "lahi Komedi" ad altnda lmszletirildi. Viyana mzesinde bulunan bir Dante kabartmasnn arkasnda, "Kutsal Kado Tarikatinden mparatorluk Prensi Templiye Karde" ibaresinin bulunmas, aradan uzunca bir sre gemi olmasna ramen Templier tekilatnn, baka rgtler bnyesinde de olsa, varln srdrmekte olduunu gstermektedir. Dante'nin nl eserinin Ezoterik yorumuna ksaca bir gz atmak, Templierlerin inanlar hakknda da baz fikirler verecektir (7). Dante'nin talya'dan km olmas bir tesadf deildir. talya, Papaln ve Katolik kilisenin yansra Pisagor Enstits'nn, Roma Collegialar'nn, Gildeler'in vatandr. Masonluun ana kaynann Collegialar olduu dnlrse, bu rgtn doum yeri de talya olarak kabul edilebilir. Dante'nin Templier valyesi unvann Masonluk bnyesinde almas, Ezoterik doktrinin ve tarikatin varlnn Masonluk iinde srdn gstermektedir. 1265 ylnda doan Dante, 1295'de, 30 yandayken, doktor ve simyagerlerin ounlukta bulunduu bir locaya ye olmutur. Dante de, kendisinden nceki tm Ezoterik inanllar gibi laiklik taraftar olmu ve tm yaamn din ile devlet ilerinin ayrlmasna adamtr. Dante'ye gre Papalk ruhani kudretin, imparatorluk da dnyevi kudretin sahipleridir ve her ikisi de tam anlamyla eittir. Eit iki kuvvet sahiplerinden kilise devlet ilerine imparator da din ilerine karmamaldr.

Dante'nin lahi Komedi'de bir sembolizma dili kulland grlmektedir. rnein Cehennem tam Kuds'n altndadr. Bu noktadan Dnyann merkezine uzatlan hatta Araf, Cehennemle tam hizada ancak yeraltnda deil, tam tersine bir dan tepesinde Cennet bulunur. Ayn izgi gk yzne devam ettilirse, Tanrya ulalr. Dante'nin en ok kulland semboller saysal sembollerdir. Tanrsal teslisi ifade eden 3, bunun karesi 9 ve Pisagor retisini hatrlatrcasna mkemmelliin ifadesi olan 10 saylarn kullanr stad. Uhrevi alem, Cennet, Araf ve Cehennem olmak zere e ayrlr. Komedya, bu ksmdan oluur. Her ksmda 33 blm vardr. Kitap balangtaki giri blmyle birlikte 100 blmden ibarettir. Dante, 10'un karesi olan 100. blmde mkemmeli, yani Tanry grr. Dante, Cennet blmnde yedike daha ok ackan bir kurt'u anlatr. Bu kurt Katolik kilisesini remzetmektedir. stad, Templierlerin lmne neden olan Papa 5. Clement'i oban klnda bir a kurt olarak nitelendirir. Dante, insan ruhlarnn Tanrya yaklatka giderek birer a dntklerini ve Tanrya ulanca da, tarifi mmkn olmayan bu lahi Nur ile birletiklerini yazmaktadr. Bu ifade tarz, ruhun yegane hedefinin Tanrya ulamak olduunu syleyen Ezoterik retinin o dnemdeki anlatmndan baka birey deildir. Dante'ye gre, Tanrnn bnyesinde varolan l ilahi kudret Hristiyan teslisini ve sa'nn hem insan, hem Tanr oluunu izah etmektedir. Allah'n insan kendi suretinde yaratm olmasn insann Tanrsallna balayan Dante, Ezoterik srlar iin Cehennem blmnde yle yazar: "Siz ki, salkl bir akla sahipsiniz. u tuhaf msralarn arasnda saklanan doktrini kavraynz"... Bu noktada unu da ifade etmek gerekir; Dante, yaad dnemde aydnlar arasnda ok yaygn olan "Fedeli D'amore" (Ak Dostlar) edebi akmna da mensuptur. Ezoterik ierikli bu akm, dier benzeri rgtler gibi, bakalarnca anlalamayacak gizli bir dile sahipti. Dante, lahi Komedi'sinde hakikati aramaktadr. Bunun iin seyahat yapar. lk seyahati Cehennemedir ve byk engellerle doludur. kinci seyahat, yani Ar af seyahati daha kolay ve mit doludur. nc seyahat yani Cennet ise, mzik, dans ve k eliinde yaplan bir seyahattir. Bu seyahatler srasnda Dante'ye Virgil (Akl), Beatris (Gzellik) ve Sen Bernar'n simgeledii lahi rade (Kuvvet) rehberlik etmektedir. Seyahatlerinin sonunda Dante lahi Nura, yani Tanrsal Hakikate kavumaktadr. Dante, dncelerini yle dile getirmektedir.: "Beni meydana getiren ilahi kudret, en yce akl, hikmet ve ilk aktr"... Dante'nin grd lahi Nur bir gen eklindedir. Dier bir deyile o, Nurlu Deltay grmtr. Deltann ortasnda Dante'nin kendi yansmas, yani insan durmaktadr. nsan Tanrnn bir parasdr ve Tanr insann iindedir. nsan kendisini yeterince aratrrsa, iindeki vasflar gelitirirse, bnyesinde varolan srlara erecek ve arad hakikatin kendisinde bulunduunu anlayacaktr.

Fransa katliamndan sonra Templierler'in sa kurtulan yelerinin Mason localarna dahil olmalarna karn, Papalk Masonlua uzunca bir sre iin dokunmad. Onlara tannan imtiyazlar kaldrmad nk, Hristiyan aleminin kilise ve katedral yapan insanlara ihtiyac vard. Masonlar, inaat yapm srlarn byk bir titizlikle korumulard ve bu sr saklama gelenekleri varlklarnn idamesi iin de gerek sebep oldu. Gildeler'in dalmas da Masonlarn yaamalar iin bir baka nedendi. Duvarc ustalar, yaptklar iin devaml gezmelerini gerektiren trden bir i olmas nedeniyle herzaman zgr olmulard. Bu gelenek binlerce yldan bu yana sregelmekteydi ve onlarn bu zgrce dolaabilme ve rgtlenme avantajlar sayesinde birok fikir akm, Masonlar ile tm Avrupa'ya yayld. Bu nedenle rgtn ad "Free Masons" (Hr Duvarclar) rgt idi (8). Templierler'in etkisi sayesinde rgtlenmelerini, smaili zanaatkar rgt Ftvve'leri rnek alarak gerekletiren Mason localar, sadece birer inaat birlii deil, felsefi konularn da ilendii birer eitim oca durumundaydlar. Bu vasflar, valyelerin ve Gilde mensuplarnn aralarna dahil olmas ile daha da glendi. Simya bilmi hakknda ilk bilgilerini, bu bilgileri smaililer'den alm olan Templierler vastasyla elde eden Masonlar, Kabbala ile de ilikideydiler. Kabbala okulu mensuplar ile kurulan iliki sonucu Masonlar arasnda Simya olduka n plana kt. Templierler'in dalmasndan sonra Masonluk, Avrupa'da rgt bulunan yegane kurulu olarak kald. Masonlar'n o srada, tm Avrupa lkelerinde yaklak 9 bin locasnn bulunduu tahmin edilmektedir. Mason localarnn brndn yeni hviyet, asillerin ve entellektel evrenin de dikkatini ekti. rnein, 1442 ylnda ngiltere kral 5. Henry ve saraydaki pekok asil, kardelik rgtne ye oldular. Localarda metafizik, teoloji ve felsefe konuuluyordu. Ancak ortaa Masonlar, retileri uyarnca Roma kilisesine olduka uzak bir mesafedeydiler. Dnemin youn dini basklar, Masonlarn gerek inanlarn aka ortaya koymalarna engel oluyordu. Esasen duvarc ustalar, kilise ile en yakn olduklar Gilde'ler dneminde dahi, Papaln tahakkm altna girmekten zenle kanmlard. Ortaa Masonlar'nn gerek dncelerini ortaya koyabilecekleri yegane yer, kendi yarattklar eserlerdi. Masonlar eserlerinde daima Batni semboller kullandlar. En byk eserleri olan katedraller ve kiliselerde dahi, kendi sembollerinin yamsra, simya sembollerini kullanmaktan ekinmediler. Hatta biraz daha ileri giderek katedralleri, Papaln resmi tutumuyla alay edercesine, ak sak denilebilecek trden heykellerle doldurdular. Masonlar'n katedrallerde kullandklar Simya sembollerine bir rnek olarak "VTROL" kelimesini verebiliriz. Vitriol, Latince'de "Visita nteriora Tellus Rectifacando nveniens Occultam La-pidem" kelimelerinin ba harflerinin birleimi olan bir kelimedir. "Dnyann merkezini ziyaret et. Orada gizli ta (Felsefe Tan) bulacaksn" anlamna gelen bu kelimenin Ezoterik alm "her insann hakikati kendi iinde bulaca" eklindedir. Kelime, gnmz Masonluunca da bir sembol olarak kullanlmaktadr. Masonlua zg imkanlar, byk mimarlar ve ta ustalarnn yamsra, dnemin fizolozoflarnn da ok iine yaryordu. Yol stndeki Localarda barmabilme, gerektiinde dn para alnarak bir sonraki Locaya yolculuk etme, salkla ilgili her trl soruna are bulma gibi imkanlar, o dnem iin bulunamayacak nimetlerdir. Yal ve hasta kardelere, dul kalan Mason elerine yardm eden bir sandn bulunmas, dernein sosyal

ynnnn glln ve giderek Hmanizm akmnn ortaya kmasnda nasl etkin rol oynadn gstermektedir. stanbul'un 1453'de Trkler tarafndan alnmas ve Bizans mparatorluunun son buluu ile, birok Bizanl talya'ya g etti. G edenler arasnda bilim adamlar ve fizoloflarn yansra, Ortodoks Collegia kardeleri de bulunuyordu. talya'daki Mason Localarna katlan bu yeni kardeler, olaylarn ivmesinin trmanmasna neden oldular. Ayrca, Msmmanlarm elinde bulunan klasik ticaret yollarna kar alternatif yollarn bulunmas, yeni ktalarn kefi Avrupa'da refahn giderek artmasyla sonuland. Artan refahla birlikte, insan haklan gibi soyut kavramlar da gndeme geldi. 15. yzylda krallar ve giderek imparatorlar, derebeylerine kar kesin stnlk kurdular. Bunlar, Hristiyan alemini kendi tapulu mal gibi grmeye alm Papala kar, daha bamsz olabilmek iin giriimlerde bulunmaya baladlar. Ancak, Papaln elinde ok gl bir silah, "Afaroz" tehdidi vard, Papa, kim olursa olsun, bir kii ya da kurumu afaroz ettii anda, bu kii ya da kurum toplumdan tamamiyle soyutlanyordu. Afaroz edilen arlman, Papa'nn kendisini affetmesi iin gnlerce kilisenin nnde yalnayak beklemiti. Ancak bu silahn olur olmaz kullanm, geri tepmesine yol at. Giderek, Papalara tepki olarak milli hisler glenmeye balad. Sonuta milli kiliseler Papalk karsna baz hak iddialar ile ktlar. Karmaa o boyutlara ulat ki, bir ara ortaya birbirlerini afaroz eden Papann kt bile oldu. stanbul'un Trkler tarafndan fethinden ksa bir sre sonra, 1460 ylnda talya'nn Floransa kentinde "Eflatun Akademisi" kuruldu (9). Marcile Ficin tarafndan kurulan bu akademide Hristiyan felsefesi ile Ezotorik doktrin grleri uzlatrlmaya alld. Ayn nitelikli almalar dier talyan kentlerine de srad ve Venedik, Cenova, Roma gibi kentlerde yeni akademiler kuruldu. Bu akademelerin aratrmalar sonucunda, manastrlarn tozlu arivlerinde yzyllardr unutulmu eski Yunan eserleri gn yzne karld. ROSE CROIX te yandan, 1510 ylnda ngiltere'de, nl Simyagerlerin bir araya geldikleri "Mneccimler Birlii" kuruldu. Kkenini Kabbalaclardan, Kuds'den kaan ark valyelerinden ve Templierler'den alan bu dernek, 1570 ylnda Almanya'da "Rose Croix Kardeleri" cemiyetini kurdu (10). Rose Croix'larn, Mneccimler Birlii'nin bir yan kolu olarak kurulduuna dair bir belge, Michel Maier'e ait bir Manskir'de bulunmaktadr ve halen Leipzig ktphanesinde muhafaza edilmektedir. Hermes, Kabbala, Eflatun, ksaca tm Ezoterik ekollerin bir sentezi olarak kurulan Rose Croix, Eflatun'un etkisiyle, Ezoterik reti bnyesindeki aklcl n plana kard. Johan Valentin Andreae, Michael Maier, Francois Bacon, Jacob Boehme ve Robert Fluud gibi dnrlerin eserleri ile Rose Croix tm Avrupa'da, zellikle de Almanya, ngiltere ve Fransa'da etkili bir kurulu haline geldi. Ancak Rose Croix, dnyann kaderini etkileyen zirveye, Martin Luther ile ulat (11).

ngiliz Mneccimler Birlii bir sre sonra, Simya'nn giderek nemini kaybetmesi nedeniyle, tm bilim dallarn kapsayan, "Royal Society"e dnt. ok sayda ngiliz bilim adamnn ye olduu ve kraliyetin himayesinde olan bu kurulu, yelerinin aklcl n planda tutmalar ile n yapmt. Ancak yeler, bilim ile sezgisel yaklam birletirmeyi baarmlard. Royal Society'ye ye olmalarnn yansra birer Rose Croix da olanlardan John Dury, n, yani Tanrnn insann iinde olduunu yazarken, tm modern bilimlerin babas olarak tannan Francois Bocon ile deneysel Fiziin kurucularndan olan Robert Boyle, benzeri gr ieren eserler kaleme aldlar. Bacon, nl eseri "Nova Atlantis"de, Ezoterik doktrinin n planda tutulduu yeni bir dnyann kurulmas planlar yaparken, Byle da bu plan gerekletireceini umduu "Grnmez Kurul"un yaratcs oldu. Royal Society yesi olan sac Nowton'un, Rose Croix Jacob Boehme'nin etkisi altnda kalm olmas, bilim dnyasnn bu kurulutan ne denli yararlandnn gstergesidir. Rose Croix'lar, kendileri gibi Ezoterik doktrinin savunucusu Masonlarla srekli temas iindeydiler. Zaten byk blm, Mason Localarnn yeleriydi. rnein Londra localar byk stad Christoper Waren, hem Rose Croix hem de Mason'du. Ayrca, her iki kurulua da ye olan kimyac ve matematiki Robert Moray, Royal Society'nin birinci bakanyd. Rose Croix ile Masonluk prensiplerinin aynlamalar, "Hermes'e tapan ngiliz" lakab verilen Elias Ashmole ile oldu. Slayman Evi'ni yapmay kendisine ama edinen bir dernek kuran Ashmole, bu dernein Mason lokalinde toplanmasn salad. Bu iliki zaman iinde Masonluun ayn gayeyi paylamas noktasna ulat ve dernek de Masonluk iinde eridi. Bu arada Rose Croix'lara zellikle kta Avrupa'snda, bata Cizvitler olmak zere tm dini kurumlar iddetle saldrmaya balad. Bu saldrlar 1630 ylna kadar srd ve Malineler Konseyi, Rose Croix'y sihirbazlk ve dini sapknlkla suluyarak tarikatn kapatlmasn, yelerinin tutuklanmalarn isteyen bir emirname yaynlad. Bu karar zerine, Templierler'in balarna gelenler kendilerine rnek olan Rose Croix'lar, tpk onlar gibi Masonlar'a katldlar. ki kuruluun bundan sonra birlikte hareket ettikleri, 17. yzyl ortalarnda Henry Adamson tarafndan yazlm u msralardan da bellidir: "Rose Croix kardeleriyiz biz. Mason parolasna ve sezgi zelliini sahibiz"... Ayrca 1724'de yaynlanan "Masonlarn gizli tarihi" adl bir eserde de "Rose Croix'lar ve Masonlar ayn inantaki tarikatn kardeleridir" denilmektedir. 1505 ylnda Rose Croix'nn Alman rgtne ye olan Martin Luther, 1512 ylnda Teoloji Doktoru unvann ald ve Roma kilisesine kar milli Alman kilisesini savunan savamna balad. Tanry sevmeyi ve ona inanla sarlmak gerektiini savunan Luther, Hristiyanlkta hibir dogmann bulunmad sa gnlerine dnlmesini ve Tanry her Hristiyan'n sezgisi ile bulmasn istiyordu. Roma kilisesine ve Papaln afaroz etme ile, gnahlar balama gibi yetkileri bnyesinde toplam olmasna kzan Luther, zellikle yaplan maddi balar neticesinde insanlara gnahlarnn affedildiini gsteren belgeler, cennet anahtarlar verilmesini komedi olarak nitelendirdi. Luther, aka ifade etmek ten

ekinmedii bu dnceleri nedeniyle, 1520 ylnda Papa 10. Leo tarafndan afaroz edildi. Bu afaroz, Luther'in Roma'ya ve onun kutsama kuramna daha iddetle saldrmasn salayan bir kam oldu. nanc, gzle grlmez ve insann iinde olan bir duygu olarak nitelendiren Luther, Papala kar giriimlerine hz verdi. Ancak, Alman yneticileri nezdinde Papaln Afarozunun byk nemi vard ve Luther Almanya'dan kovuldu. Luther, kendisini korumas altna alan Saksonyal Frederick'in atosuna snd. Alman Teolog burada, imdiye kadar sadece Latince yaynlanm olan ncil'i 1522 ylnda Almanca'ya evirdi. Luther, bylece Alman edebiyatna da kendi dilindeki ilk byk yaptn kazandrd. ncil'in Almanca'ya evrilmesi, Alman halknn kutsal kitab daha iyi anlamasna ve Luther'in retisini desteklemelerini salad. Luthercilik zamanla tm Avrupa'ya yayld. Protestanlk adn alan Lutherci gr ile, Katolik kilisesinin toplumlar zerindeki mutlak tahakkm krlm oldu (12). 1598 ylnda Nantes fermannn imzalanmas ile, Fransa'da Katoliklerin yannda Protestanlarn da yaayabilecekleri kabul edildi. te yandan, corafi byk keifler ile, dnya nfusunun byk blmnn Hristiyan olmad ortaya kt. Bu gerek, halkn Papala olan inancn biraz daha zayflatt. Bu arada bilimsel ilerlemeler de durmuyordu. Polonyal bilgin Copernic dnyann hem gne etrafnda hem kendi etrafnda dndn ispat etti. Oysa Katoliklerin ncilinde gnein dnyann etrafnda dndn yazyordu. Kaynaka 1- DERL Anton Josef - "Anadolu Alevilii" - Ant Yaynlan stanbul 1991 Sf.33 2- Zelyut Rza. "z Kaynaklarna Gre Alevilik" - Yn Yaynlar - stanbul 1992-Sf. 42 3- Eybolu smet Zeki - "Tasavvuf - Tarikatlar - Mezhepler Tarihi" - Der Yaynlar stanbul 1990 - Sf. 343 4- NAUDON Paul - "Tarihte ve gnmzde Masonluk" - Varlk Yaynlar stanbul 1968 - Sf. 36 5- BOUCHER Jules. NAUDON Paul - "Masonluk Bu Mehul" - Okat Yaynevi stanbul 1966 - Sf. 15 6- Boucher J. - Noudon P. -ie- Sf. 20 7- Erman Sahir - "Dante ve lahi Komedyann Ezoterik Yorumu" Yenilik Basmevi stanbul 1977 - Sf. 5 8- Naudon Paul -ie- Sf. 34 9- Boucher J. Naudon P. -ie- Sf. 33 l O-Naudon P. -ie-Sf. 34 11- Boucher J. Naudon P. -ie- Sf. 31 12- BAYET Albert "Dine Kar Dnce Tarihi" - Broy Yaynlar stanbul 1991-Sf. 55 14.12.2001

XI. BLM EZOTERZMN ZAFER: HMANZM VE RNESANS


talya'da Eflatun Akademisinin nderliindeki akademisyenlerin Yunan klasiklerini gn yzne karmas tm yaamda ve zellikle de bilim ve sanatda yeni bir

atlm beraberinde getirdi. nde gelen temsilcilerinden birisininin Dante olduu Ezoterik reti, yepyeni bir dnemin balamasn salad. Bu dnem adn dahi Ezoterik retiden ald; Rnesans. "Yeniden Dou" anlamna gelen Rnesans dnrlerinin en byk hedefi, Yunan-Roma uygarl ile Hristiyanlk arasnda bir iletiim, bir iliki kurmak ve iki uygarl ayn potada eriterek yepyeni bir dnya kurmakt (1) Bizans'dan talya'ya g edenlerin beraberinde getirdikleri Yunanca eserler ile talya manastrlarmdaki Roma eserlerinin anlalr bir dille talyancaya evirilmesi, ulusal bir edebiyat ve tarih anlaynn domasna yol at. Ayn dnemde Latince ncil de talyanca'ya evrildi ve eski uygarlklar ve Hristiyanlk arasnda bir sreklilik olduu ispat edilmeye alld. Bu arada matbaann icat edilmi olmas, kitaplarn ok daha fazla sayda baslmasn ve daha ok kiinin bunlar okumasn salad. Bylece yeni dnceler pekok ortamda tartlmaya baland ve bu tartmalar sonucunda da yeni fikirler domasna imkan yaratld. Toplumdan ziyade birey n plana kt ve giderek insani deerler, btn dier deerlerin stnde tutulmaya baland. Ezoterik doktrinin binlerce yldan bu yana savunageldii bu grleri kapsayan felsefi akma "Hmanizm" ad verildi. Petrarca ve Boccacio gibi Ezotorik dnrler, insann evrenin merkezinde bulunduunu, dnyann insan ruhunu gelitirmek iin bir ara olduunu, ruhun hedefinin Tanrya ulamak olduunu, ksacas Ezoterik retinin ieriini kapsayan eserler yazdlar. Ayn konular, kimisi Eflatun Akademisinin, kimisi dier karde akademelerin yeleri olan, Manetti, Erasmus, Mirandola, Monteign gibi dnrler de ilediler. nsann stnl ve saygnl zerine eitli yaptlar ortaya koyan bu filozoflar, insann yeryznde ve daha sonraki yaamnda kaderini belirleyecek yegane eyin Tanrsal ak olduunu, insan ile Tanr arasnda bozulmaz bir birlik olduunu ifade etmekten kanmadlar. Ezoterik doktrinin byle aka ortaya konulmas, Rnesans iir ve sanat eserlerini yaratan hayal gcnn de ayn biimde serbeste kendisine yol bulmasn salad. Boccacio, iir ve dinin birbirlerini tamamladklar iddiasyla, kutsal kitabn aslnda iirsel bir dille ele alnm olduunu ne srd. Bu ve benzeri girilikler neticesinde, din d konular ileyen air ve yazarlar da, yaratclk vasflar nedeniyle kutsal bir saygnlk kazandlar ve diledikleri konularda daha rahat alma olana buldular. Hmanizm akm ile insana, insan olmaktan gurur duymas retildi. Bu dnce tarz, Ezoterik retiyi bnyesinde barndran Masonluk ile tm Avrupa'ya ksa srede yayld. retinin gzellik aray tm sanat dallarna yayld ve mkemmelliklerine bugn dahi ulalamayan yzlerce eser dodu. Leonardo da Vinci, Michelangelo, Rafaello gibi stadlarla Rnesans doruk noktasna ulat. Tm bu gelimelerin neticesinde ortaan duraan dnce sistemi ykld. Yerine, aklcl n plana karan pozitif dnce geldi. Rnesans felsefi bakmdan aklla inanc uzlatran bir sentez oldu. Hmanizm ve Rnesans'n etkileri, 15. yzyldan itibaren, genileyerek 18. yzyla kadar devam etti. Bu akmlarn giderek kendi karlarn zedelediini ve kurulu

dzene darbe indirdiini gren Papalk, 18. yzyldan itibaren zgr dnceye kar sava at. Bilime byk darbeler indirildi. Galile Galileo, "yazl hkmlere aykr bir retiden yana ok etkili kantlar tayan bir kitap yazd" iin Engizisyon mahkemesinde yargland ve sapknlk iinde olduu gerekesiyle afaroz ve hapis edildi. Fransa'da Protestanlarn Katolikler ile bar iinde yaamalarn ngren Nantes Ferman yrrllkten kaldrld. 1757'de yaynlanan bir kraliyet ferman ile, dine saldran, otoriteye kar gelen tm yazar ve yaynclarn lm cezasna arptrlacaklar duyuruldu (2). Bu karardan on yl sonra, sadece dini hogry savunan Marmontel, "deizm ve ateizm gibi her eit suu kkrtc retilerin yansra, Katolik kilisesinin temellerini sarsabilecek her trl akmn bastrlmas" gerekesiyle lme mahkum edildi. Bu karar zellikle Ezoterik doktirini mahkum etmek iin alnm bir karard. Ancak ortaa artk bitmiti ve kilisenin karsnda suskun kitleler deil, dev dnrler vard. Protestan liderler Calas ve Sir-ven'in Papalka mahkum edilmeleri zerine Voltaire, kilisenin adaletsizliine kar byk bir kampanya balatt. Toplumda derin yanklar uyandran kampanya sonucunda Katolik kilisesi Protestan liderleri serbest brakt ve Protestanlara eski itibarlar iade edildi. Buna karlk Papalk, Deni Diderot'un, adaleti doruda, gzelde ve iyide arayan Ezoterik eseri Ansiklopedi'nin yaklmasna karar verdi. Voltaire Bastil'de kapatld. Hakknda tutuklama karar kan Rousseau kurtuluu kamakta buldu. Holbach'n "L'esprit"i (ruh), Felsefe Szl de yaklan eserler arasndayd. Engizisyon, karsndaki filozoflar sindirmek iin sk sk iddete bavurdu. valye La Barre'in, ayin alayn selamlamamak ve Felsefe Szl gibi sakncal eserleri okumakla sulanp lme mahkum edilmesi, dilinin koparlarak bann kesilmesi, cesedinin yaklmas, umulann tam aksine filozoflarn birlik oluturarak tepkilerini gstermelerine yol at. Voltaire, Papa iin "ezelim ala" derken, Montequieu gibi arballyla nl bir adam dahi, "Papa, alld iin karsnda boyun krlan, modas gemi bir puttur" demekten kendisini alamad (3). 1738'de Papaln Masonlar afaroz etmesi zerine Voltaire, 80 yanda olmasna karn, kilise aleyhtar kampanyalarda kendisine byk destek salayan ve kendisiyle ayn inanlar paylaan bu insanlara bu kez kendisi destek vermek iin Masonlua girdi. Voltaire, "Hogr stne" adl yaptnda, insan haklarn ve bunun uzants olan hogrme hakkn savunurken, herkesin inanlarnda zgr olduunu, tm insanlarn, dinleri ne olursa olsun, karde olduklarn savundu. "Bir Trk, bir inli, bir Yahudi kardeim mi oluyor bylece?" diye soran Voltaire, kendi sorusuna kendisi cevap veriyordu; "Elbette. Hepimiz ayn babann, Tanrnn ocuklar deil miyiz?" Voltaie gibi Diderot, Montesquieu, Lafayette, Boucher, Danton ve Pastoren de dnemin nl Masonlaryd. Bu kadar nl filozof ve bilim adamnn bir at

altnda biraraya gelmi olmalar, Masonluun dine kar laik akm ne denli desteklediinin bir gstergesidir. Masonluun, Papala kar olan tutumu, Roma kilisesinin de Kardelik rgt yelerini mahkum etmesine neden oldu. Masonluu mahkum eden ilk emir Papa 12. Clemens tarafndan 1738'de yaynland. Bu tarihten itibaren 13 deiik papa, 1884'e kadar, Masonlar afaroz eden ve Masonluu yasaklayan emirnameler yaynladlar. Papa 12. Clemens, 28 Nisan 1738 tarihli emrinde, hi kimsenin Masonlua veya benzeri bir rgte ye olmamasn duyurdu ve yelerin afaroz edileceini aklad. Ardndan gelen Papalar da, 13. Leo'ya kadar Masonluu lanetleyen ve yeler zerin deki afarozu her seferinde yineleyen emirnamelerini yaynlamay srdrdler (4). Papa Clemens, Masonluu mahkum ederken, bu messesenin tm dnyaya fenalklar getirecei gibi anlamsz sulamalarn ya-nsra, deiik din ve mezheplerdeki kiilerin bir araya gelmelerinin nne geilmez tehlikeler douraca gibi, ancak banaz bir kafa yapsnn rnleri olabilecek sulamalarda bulunuyordu. Clemens'in en nemli gerekesi de, "kendilerince malum olan doru ve makul sebepler" idi. Papalar ve Katolik devletlerin krallar, Masonlarn birbirlerine ketumiyet yemini ile bal olmalarndan ve toplantlarnn gizli yaplmasndan endie duyuyorlard. Bu endielerinin yersiz olmadn tarihi gelimeler ortaya koydu. Fransa'da byk devrimin gerekletirilmesi ve sistemin giderek laikletirilmesinde, talya'da Papaln ekinliine son verilmesi, milli birliin salanmas ve yine sistemin laikletirilmesinde hep Masonlar en nemli rol oynad. Devlet ynetiminin Papaln ve Katolik kilisesinin etkisi altndan kartlmasn da dnm noktas olan kararlardan birisi 1714 ylnda ngiltere'de alnd. Bir yasa kartlarak, herhangi bir Katolik hkmdarn ngiltere tahtna kmas yasakland. Bylece ngiltere, Roma'nn youn basklarndan kurtulmay baard. Yeni kanunla ortaya kan bu zgr ortam Masonlarn kendilerini gvencede hissetmelerini salad ve onlar da d dnyaya kaplarn daha ok atlar. Bu tarihte Templierler ve dier valye rgt yeleri, Rose Croix'lar, Royal Society yandalar Mason localarna ye bulunuyorlard. Bunlara, asli meslekleri Duvarclk olmad ve rgte sonradan katldklar iin "Kabul Edilmi Mason" (Accepted Mason) denilmekteydi. te yandan dnyadaki teknolojik gelimeler Masonluun Ope -ratif kolunu olumsuz etkilemekteydi. naat yapm ile ilgili daha nce birer sr olarak saklanan bilgiler, giderek sr olmaktan ktlar ve okullarda okutulan bilim dallarnn konular haline geldiler. Bu durum, adlarna sonradan "Operatif Mason" denilen inaat ustalarna, okul mezunu ve rgt yesi olmayan yeni rakiplerin kmasna neden oldu. Zamanla bu ustalar i bulmakta zorlanr oldular. Operatif Masonlarn son byk faaliyetleri Londra'da oldu. 1666 ylnda Londra'da meydana gelen byk yangn sonras inaat sektrnn canlanmas ile tm Avrupa ktasnd aki Mason ustalara i bulma imkan dodu. Ancak ehrin yeniden imarndan sonra yine yaplacak i kalmad ve Masonluun el emeine dayal Operatif kolu giderek yok olmaya balad. Bu aamada devreye Kabul Edilmi Masonlar girdi. Localarn fikri almalarna katlan bu Masonlar nceleri aznlktaydlarsa da, giderek

sayca oaldlar. Mesailerinin kol iiliine deil, kafa iiliine yani fikri almaya dayanmas nedeniyle kendilerine "Speklatif Masonlar" adn uygun gren Kabul Edilmi Masonlar, 1703 ylnda bir karar yaynlayarak, bundan byle Masonluk ayrcalklarnn yalnzca yap iilerine zg olmayacan, dileyen herkesin localara ye olarak bu ayrcalklardan yararlanabileceini duyurdular. ngiltere'de Protestanln ar basmas ve Katolik kilisesinin basklarnn yok olmasndan sonra Anglikan Masonlar, localarn dzenlilii hakknda karar verebilecek ve yeni localar aabilecek yksek bir merci kurmaya karar verdiler. Bylece 1717 ylnda drt Londra locas, ngilitere Byk Locas'n kurdular ( 5). Byk Loca'nn yeni yasasn, bir Protestan rahibi olan James Anderson yazd. Bu yasann yazlmasna bir baka Protestan rahip, Desagulier de yardmc oldu. Royal Society yesi olan bu rahip, nl bilgin Newton ile de yakn arkadat. Anderson Yasalar adyla anlan bu yasann ilk blmnde, "Bir Mason, tad sfatlar nedeniyle ahlak kurallarna boyun emek zorundadr ve hibir zaman bir Tanrtanmaz (Ateist) ya da Dinsiz (Deist) olamaz" denilmektedir. 1815 ylnda ngiltere'de yeni bir Byk Loca Yasas yaynland ve Tanr ve din hakkndaki ilk blm yle deitirildi; "Sfat dolaysla bir Mason ahlak kurallarna uymakla grevlidir. Eer meslei iyi anlamsa, hibir zaman bir Tanrtanmaz ya da Dinsiz olmayacaktr. Tanrnn hereyi insanlardan daha baka trl grdn o, herkesten daha iyi anlamak durumundadr. nk insan d grn grr, Tanr ise gnlleri. Bir insan, dini tapn tarz ne olursa olsun tarikatten karlmaz. Yeter ki, yerle gn Yce Mimarna inansn ve ahlakn kutsal grevlerini yerine getirsin" (6) Bu yasa ile, Hristiyanlarn yansra Yahudi ve Mslmanlarn da rgte katlmalar mmkn oldu. Bylece Masonluk, zgr dncenin filizlendii her lkede varln gsterdi ve tm dnyaya yayld. 17. yzylda Masonluk, Fransa, talya, spanya ve Almanya'da Katolik kilisesinin youn basklar ile teknolojik ilerlemenin getirdii isizlik gibi nedenlerle son derece zayflam bulunuyordu. ngiltere ve skoya'da ise durum daha farklyd. Her iki lkede de Kabul Edilmi Masonlarn fazlal rgtn varln ve gcn srdrmesini salamt. 1649 ylnda ngiltere Kral I. Charles'n kafasnn kesilerek idam edilmesinden sonra, dul ei Kralie Hen-rietta doduu lke olan Fransa'ya dnd. Ksa bir sre sonra ok sayda sko soylusu da onun yanna geldi. Bu soylularn byk blm Kabul Edilmi Masondu (7). Bunlar, Stuart hanedannn ngiltere tahtn yeniden eline geirmesi iin faaliyetlerini, Fransa'da kurduklar Mason localarnda gerekletirdiler. Bu localarn bir ksm asker i nitelikliydi ve Stuartlarn ngiltere tahtna dn ans kalmaynca bu askeri localar Fransz ordusuna katldlar. Bylece Fransz ordusunda Masonluk yaylmaya balad. Askeri sko localarnn yansra sivil localar da, Fransa'da nceden var olan localar ile birleerek, meslein tm lkede yaylmasn saladlar. Eski geleneklere ve yzlerce yldr uygulanagelen ritellere dayanan bu Masonlua, Avrupa ktasndaki yeni yayclarna atfen, "sko Masonluu" denildi. ngilterede 1717'den itibaren uygulanmaya balanan Masonluk derece zerinden almaktayd. Buna karlk sko Masonluunda derece says 25'di.

Bir dier farkllk da, ngiliz Masonluu yanls localar, ngiltere Byk Locasndan berat alarak, dzen iinde kurulurken, sko localar eski gelenekler uyarnca, herhangi bir merciye dayanmadan, kendiliinden kuruluyorlard. ngiltere Byk Locas'na karlk Fransz localar ayn statde bir merciye kavumak iin 1736 ylnda Fransz Byk Locas ayarnda, "Grand Orient" adn verdikleri bir st kurulu oluturdular. Fransa'da, bu bamsz Fransz kuruluunun yansra, ngiltere Byk Locas'ndan berat alan bir Fransz Byk Locas da kuruldu. sko Masonluu 1761 ylnda Amerika'da yaylmaya balad. Bu ktada sko Riti'ne sekiz derece daha ilave edildi ve tm dnyann da kabul ile sko Riti Masonluu 33 derece olarak benimsendi (8). O dnemde, Masonluun kkenleri hakknda en nemli konuma, valye Ramsay tarafndan gerekletirildi. Bir sko soylusu olan ve Stuartlarla birlikte Fransa'ya geen Ramsay, 1737 ylnda Grand Orient'de, Masonluun gemii hakknda aydnlatc bir konuma yapt. Masonluun Templierler'e dayandn ve onlarn sayesinde kardelik rgtnn tm Avrupa'ya yaylm olduunu syleyen Ramsay, "Tarikatmzn kkleri, Kuds Sen Jan ovalyelerindedir. O gn bu gndr localarmz, Sen Jan Localar adn tarlar" dedi. Ramsay, nl konumas srasnda, birok Avrupa lkesinde gerilemi olan Masonluun, Templierler sayesinde skoya'da canlln korumu olduunu da hatrlatt. Fransz devrimi ncesi Masonluk bu lkede son derece yaygnlam durumdayd. Birok aristokratn yansra, burjuva nde gelenleri ve fikir adamlar da localara devam etmekteydiler. Localarda yrtlen fikri almalar sayesinde, Masonluun temel ilkeleri olan insanlarn zgrl, kardelii ve eitlii, Fransz ihtilalinin de bayra haline geldiler. Devrimin fikir babalar Bailly, Talleyrand, Brissot, La Payette, Mirabeau, Condorcet, birer Masondular. Baz kaynaklar Danton ve Robespier'in de Mason olduklarn savunmaktadr. 1789 ihtilalinde Masonluun rgt olarak bir etkinlii grlmediyse de, ihtilalin oluumu iin ana kadrolar dahi localarda hazrlanmt (9). Devrimciler, localarn gizlilii iinde biraraya gelerek, ihtilalin alt yapsn oluturdular. Ayrca, localarda yaplan aralksz laiklik propagandas da, insanlar dini her trl reformu gerekletirmeye hazrlad. Nitekim 1793'de, lkedeki tm kilise ve tapnaklarn kapatlmas, btn dini inanlarn nlenmesi gibi ar bir karar dahi alnabildi. Kilise almasn isteyenlerin tutuklanmas, rahiplerin her trl kamu grev ve haklarndan men edilmesi ngrldyse de, Danton ve Robespier'in giriimleri ile bu sert tedbirlerden vaz geildi. nan zgrlne kar her trl iddet hareketinin ve basknn yasaklanmas ile yerinildi. 1794'de devrim konvansiyonu devletle kiliseyi ayrd. Bir yl sonra, isteyenlerin kiliselerden fayadalanabilmeleri, dileyenlerin de her trl dini ibadetten uzak yaayabilmelerini ngren inan zgrl, kanuna baland. Fransa'da Katolik kilisesi kart gl lobi, devrim sonrasnda gelen direktuvarlk dnemi boyunca da etkinliini srdrd. Bu dnemde Jakobinler'in kiliseye ar bastklar grld. Napolyon'un gelii ile durum tersine dnd. Katolikler imparatorluk sresince arlklarn hissettirdiler. mparatorluk sonrasnda ise, taraflar arasndaki mcadele, herhangi birisinin kesin stnl olmakszn srp

gitti. Bu arada Mason localarndaki Katoliklerin says giderek afald. 1877 ylnda Grand Orient, localarn "Evrenin Ulu Mimar" onuruna almalar zorunluluunu kaldrdn aklad. Bu karar zerine ngiltere Byk Locas, Fransz Grand Orient'i ile tm ilikilerini derhal kesti ve bu kuruluu dzenli olarak tanmadn dnyaya duyurdu. Bylece Fransz Masonluu, evrensel Mason topluluu ile ayr dm oldu (10). Fransz Masonluunun 1877 kararnda, 1848 devriminin etkisi byk olmutur. 3. Napolyon'un dnden sonra kurulan nc cumhuriyette lkeyi ynetenlerin byk ounluu Masondur ve Katolik kilisesinin basklarndan bkp usanm durumdadrlar. Fransa'da basn zgrl Masonlar sayesinde mmkn olur. Victor Hugo, cumhuriyet parlementosunda verdii nl sylevinde tm gcyle ruhban snfna yklenir ve, "Yldzlarn dmediini syledii iin Prinelli'yi dvdrten, kann vcutta dolatn ispatlad iin Harvey'e ikence eden onlardr. Galile'yi, Kristof Colomb'u zindana attran, Pascal', Monteigne'i, Molier'i din ve ahlak adna afaroz eden onlardr. Fransa'nn yz yldr yayd byk k onlar rahatsz ediyor. O k akldan mteekkildir. Gerek mmin benim ey rahipler, sizler dinsizsiniz" der. te Fransz Masonlar, bu ruh hali iinde, aralarna Deist inanta olanlarn da katlmasn salamak amacyla, Evrenin Ulu Mimar'na inanma zaruretini kaldran bir karar onaylamlar ve Ezoterik retiye ters dmlerdir. Tm bu abalara karn Fransa'da ilk retimin laikletirilmesi ancak 1879'da mmkn oldu. Kilise'nin retim yapmas 1904'de yasakland ve devlet ile din ileri de 1905'de ayrlabildi. Nihayet 1907'de de laik yasalarn dokunulmazl kanuna baland. talya'da Masonluk, Fransa'dakine benzer bir yol izledi. Dante'nin, Boccacio'nun ve dier Ezoterik doktrin yanls dnrlerin yurdu talya'da, srlar retisi, bir geleneksel miras olarak Pisagor'dan bu yana varln srdryordu. Ancak, Katolik kilisesinin merkezinin Roma olmas dolaysyla Papaln youn basklar kendisini en ok talya'da hissettirdi. Rnesans'n beii olan bu lkede 17. yzyla gelindiinde Masonluk neredeyse tamamen silinmi durumdayd. Masonluun canlan, Fransa'da olduu gibi talya'da da Stuart hanedan yandalarnn bu lkeye gelmeleri ile balad. sko Ritine bal ilk loca bu yzyln ikinci yars iinde kuruldu. Geleneksel alt yaps haz r olan Masonluk talya'da hzla yayld ve Katolik kilisesinin karsndaki doal yerini ald (11). talya zerinde 1713 ylna kadar sren spanyol egemenlii Katolik kilisesinin glenmesini, Engizisyonun kurumlamasn ve Rnesans'n hzn yitirmesini salamt. Avusturya ve Fransa hakimiyetlerinin ardndan 1814 ylnda, Napolyon'un devrilmesi zerine talyan devletleri yeniden ortaya ktlar. Napoli krall, Sardunya krall ve Papalk devleti bamszlat. Ancak Toscana, Parma ve Modena Avusturya'ya bal hanedanlar tarafndan, Lombardia-Venedik krall da dorudan Avusturya tarafndan ynetiliyordu. Trentino, tira ve Trieste gibi talyan topraklar ise, Avusturya mparatorluu topraklarna dahil edilmiti. Avusturya igaline ve mdahalesine kar talyan aydnlarnn kurduu Carboneria tekilat ile, lkede olduka glenmi bulunan Masonlar bir ittifak

meydana getirdiler ve talya'nn birlii ve bamszl iin mcadeleye baladlar. Bu mcadele 1848 ylna kadar srd. Papalk, karmdakilerin zgr dnceli ve laik olduklarnn, kendi emirlerini kesinlikle dinlemeyeceklerinin bilinciyle talyan Birlii fikrinin karsnda yer ald. Papalarn en byk korkusu, egemenlikleri altnda bulunan son topraklarn da ellerinden gitmesiydi. Papaln youn basklarnn yansra, Avusturya ordular ile yaplan savalar neticesinde Carboneria tekilat giderek zayflad ve 1831 ylnda yokoldu. rgt mensuplarndan hayatta kalanlar, dava arkadalar olan Masonlara katldlar ve bundan sonra birlik iin kiliseye kar mcadeleyi tek bana Masonlar verdi. 1848'de Paris'deki ubat devrimi, yine ayn yl Viyana'daki Mart devrimi, talya'da da ulusal birlik devriminin balamasna yol at. Birlik iin savalar 1861 ylna kadar devam etti. Bu tarihte, Fransa himayesindeki Roma-Papa devleti topraklar hari tm talyan devletleri birletirildi ve talya krall dodu. Garibaldi, Cavour, Emanuel I, Mazzini gibi birlik iin savaan liderler hep Mason'dular. Bu aydnlar, birlemeye kar kan kilisenin karsn a Masonluk ilkeleri ile ktlar. 1786'da, Papann da destei ile Avusturya kraliesi Maria Teresa talya'da Masonluu yasaklamaya kalkt. Ancak bu lkede Masonluk geleneinin temelleri ok derindeydi. Pisagor Akademisi, Roma Col -legialar, Gilde'ler, ilk Mason localar, Eflatun Akademisi, Rneans hep bu topraklarda domutu. Bu nedenle Masonluk, Katoliklerin younluuna ramen halk arasnda da belli bir sempatiyle karlanyor ve milli duygulara hitap etmeleri yznden de byk destek buluyordu. Fransz Masonlarnn da yardm ile Avusturya kraliesinin giriimi baarsz kald. 1848 ylnda Papa 9. Pius, talya'nn bamszl iin Avusturya'ya sava ilann reddedince, Masonlar Roma'da bir ayaklanma balattlar. Papa Roma'dan kamak zorunda kald. Ancak Fransz kuvvetlerinin Roma'y ele geirmelerinden sonra Pius kente geri dnebildi. 1870 ylnda Fransa, Almanya ile savaa girince Fransz kuvvetleri Roma'dan ekildi. O tarihte kurulmu bulunan talyan krallna ait birlikler kente girdi. Roma'nn kraliyet birliklerince alnmas zerine Papa Vatikan ehri surlarnn arkasna ekildi ancak, yenilgiyi iine sindiremedi ve Masonluu lanetleme kampanyasn srdrd. Pius'dan sonra Papala gelen 10. Leo da, yeni rejimi onaylamadn gstermek iin talya Katoliklerine kraliyet parlamentosu seimlerine katlmalarn yasaklad. Ancak, bu karar neticesinde Katoliklerin politik zeminde hibir etkinlikleri kalmam oldu. talyan birliini salayan ve iktidar ellerine alan Masonlar, bata laik bir devlet sistemi olmak zere birok alanda Masonik inanlar yaama uyguladlar. rnein, ilk demokratik ceza kanunu olarak kabul edilen talyan Ceza Kanunu'nu hazrlayan Zanardelli bir Masondu ve hayata geirdii kanun birok Masonik ilkeyi kapsyordu. Zanardelli, bu kanunla dinler arasnda hibir ayrm gzetmeyerek, din zgrln kabul etmesinin yansra, bu zgrle kar kacaklarn da cezalandrlmalarn ngrmtr. Amerika Birleik Devletleri'nde Masonluk, kurulu gnnden itibaren etkili olmutur. Bamszlk iin mcadele eden liderlerin ve Amerika anayasasna imza atanlarn neredeyse tamam Masondur. Bugne kadar ibana gelen Bakanlarn

byk ounluu da Masondur ve Mason olmak byk bir onur ve sorumluluu da beraberinde getirmektedir. Bu lkede halen, her eyalette birer tane olmak zere 50 Byk Loca ve 4 milyona yakn Mason bulunmaktadr. Masonluk Amerika'da o denli yaygndr ki, Iowa eyaletinde bir kentin ad dahi "Mason City" dir. Bu lkeyle ilgili bir dier ilgin Masonik bilgi de, astronot Edvvin Al drin'in Ay'a bir Masonik plaket yerletirmi olmasdr. Aldrin 1969 ylnda, Masonluun evrenselliinin sembol olarak, Teksas Byk Locas tarafndan hazrlanm ve Ay'n, bu locann Juridiksiyonu iine alndn belirten bir levhay dnyann uydusuna brakmtr. Trkiye Cumhuriyeti'nin oynamlardr. kuruluunda da Masonlar olduka nemli rol

Osmanl mparatorluu topraklarnda ilk Mason locasnn kurulu yl'olarak 1738 tarihi verilmektedir. Bu tarihten, ilk ulusal Yksek ura'nn kurulu yl olan 19 09'a kadar Osmanl topraklarnda yabanc Byk Loca veya Yksek ura'lara bal 23 locann eitli dnemlerde faaliyette bulunduklar bilinmektedir. Yabanc obediyanslara bal bu localarda, bata Sultan 5. Murat olmak zere, ehzade Nurettin ve Kemalettin efendiler, Namk Kemal, Mithat Paa, Fuat Paa, Talat Paa, Ahmet Vefik Paa gibi nl kiiler ve sadrazamlar Masonlua katlmlardr (12). Bata Mithat Paa olmak zere bu kiilerin youn abalar sonucunda 1876'da Meruti idare kurulmutur. Ancak Sultan Abdlhamit, iki yl sonra, 1878 ylnda meclisi feshederek Merutiyeti yrrllkten kaldrm, nde gelen liderlerini, bu arada Mason ileri gelenlerini srgn etmitir. Padiahn mutlak egemenliine kar kan aydnlar, 1899 ylndan itibaren yurt iinde ve yurt dnda rgtlenerek, Jn Trkler ad altnda muhalefete baladlar. Masonlarn gcn arkasna alarak tahta km olan Abdlhamit, tm yetkileri eline almasnn hemen ardndan tam bir Mason dman kesildi. Masonlar dinsizlik ve Tanrtanmazlkla sulama konusunda Katolik kilisesi ile zdeleen Abdlhamit yine de ynetimi sresinde Mason localarnn faaliyet gstermelerine ses kartmad. Bunda iki neden etken olmutu. ncelikle Sultan Abdlhamit ok kukucu ve kurnaz bir kiilie sahipti ve Mason localarn kapatmas halinde tm Masonlarn yeraltna ekilerek, kendisi aleyhinde daha youn aba harcayabileceklerini hesaplamt. Bunun yerine localarn ak kalmasn ve hafiyeleri vastasyla srekli denetim altnda olmalarn salad. Abdlham it'in bu yntemi zellikle istanbul'da son derece etkili oldu ve stanbul Masonlar istibdat dnemi boyunca hibir varlk gsteremediler. kincil olarak Osmanl ynetimi ekonomik adan da tamamiyle baml hale gelmiti. Abdlhamit, Mason localarn kapatmas halinde, yabanc lkeler Masonlarnn byk basklar altnda kalabileceini, bunun da alnacak ekonomik yardmlar etkileyeceini hesaplamt (13). stanbul Masonlarnn pasifliine karn, Balkan yarmadasnda ve zellikle de Makedonya'da Mason localar son derece etkili bir konumdaydlar. Balkanlardaki kark durum ve ulusal nitelikli ayaklanmalar nedeniyle Sultan'n hkm Makedonya'da gemiyordu. ttihat ve Terakki Cemiyeti ad altnda Makedonya'da biraraya gelen Jn Trkler, Fransz devrimcileri ve talyan birliki eri rnek alarak, toplantlarn Mason localarnda yapmay, gizliliklerinin

korunmas asndan daha uygun buldular. ttihat ve Terakki'nini ngrd program ile Masonik ilkeler arasnda bir noktaya kadar uyum olmas, birlemeyi daha kolaylatrd. ttihat Terakki'nin nde gelenleri, bata Talat Paa olmak zere localarda rgtlendiler ve ynetime kar yrtecekleri stratejiyi saptadlar (14). ittihat ve Terakki liderlerinin en youn biimde yesi olduklar loca, Selanik'te almakta olan, talyan Obediyansna bal Makedonya Rizorta (Yeniden Doan Makedonya) locasyd. Kurucusu, Voltarie'ci, zgr dnceli bir Yahudi olan Baruh Kohen'di. Yahudiler, dier Balkan milletlerinin aksine, Osmanl uyruunda kalmay kendi karlar asndan daha uygun bulduklar iin, Trk aydnlar ile birlikte alyorlard. Bu nedenle de, Makedonya Rizorta locasnda ttihat Terakki yelerinin yansra, ok sayda Yahudi de vard. Yahudi Masonlarn ttihat Terakki'cilerle bu denli yakn olmalar, dinci evrelerin tepkisine yol at ve Masonluun Yahudi amalarna hizmet etmekte olduu gibi ciddiyetten uzak bir iddia ne srld. Musevi dininde kullanlan baz sembollerin, ayn kkenden alnm olmas sebebiyle Masonlukta'da kullanlyor olmas, bu evreler iin yeterli bir kantt. Bylece, slamiyet'in Snni kolu ile Hristiyan Katolikleri Masonluu sulama kampanyasnda ayn noktaya gelmi oldular. Osmanl Masonlar ile, Batni doktrinlerin bir dier savunucusu olan Bektailer arasnda Abdlhamit dneminde gzle grlr bir dayanma vard. Selanik'teki Masonlar toplantlar iin Bektai tekkelerinden yararlanrlarken, Tevfik Bey gibi bir Bektai Babas da Masonluu katlarak, iki rgt arasndaki iletiimi salad (15). ttihat ve Terakki, ordu subaylar arasnda hzla yaygnlat. ttihatlarla yakn temas iinde olan Mustafa Kemal'in de Selanik'te bir Mason locasna katlm olduu bilinmekte, ancak devamszlk nedeniyle bir sre sonra yelikten kt sanlmaktadr. ttihat Terakki'nin youn abalar neticesinde Sultan Abdlhamit, 1908 ylnda Merutiyeti yeniden ilan etmek zorunda kald. Cemiyet, ayn yl yaplan seimlerde mecliste byk ounluu salad. Buna karlk dinciler bir yl sonra, 1909'da stanbul'da bir ayaklanma balattlar. Ayaklanmay bastrmak iin Selanik Hareket Ordusu birlikleri stanbul'a girdi ve dinci evrelerle sk ilikide bulunan Abdlhamit tahttan indirildi. Bu arada, ayn yl ilk ulusal Mason Yksek uras kuruldu ve lkedeki btn localar bu Yksek ura'ya baland (16 ). 1. Dnya Sava sonrasnda imparatorluun dalma sreci ierisinde Mustafa Kemal Paa tarafndan balatlan Kurtulu savanda ttihat Terakkicilerin, cemiyet olarak nemli bir fonksiyonlar olmad. Ancak, savan bandaki Kuvay Milliyeci lider kadro, ttihat Terakki ve Mason ocaklarnda yetimi kiilerdi ve ayn inanc paylayorlard; zgrlk. Birinci Trkiye Byk Millet Meclisi ilk Babakan Rauf Orbay, yine Trkiye Cumhuriyeti'nin ilk babakanlarndan Ali Fethi Okyar, General Kazm Karabekir, General Kazm zalp, Cumhuriyet Halk Partisi genel sekreteri kr Kaya, ilk hkmetin ileri Bakam General Refet Bele, yine Atatrk dnemi Dileri bakan Tevfik Rt Ara, bir dier ileri bakan Mehmet Cemil Uybadn,

Trkiye'nin ilk Washington Bykelisi Muhtar Tahsin ve Atatrk'n yakn alma arkadalarndan Milletvekili Cevat Abbas Grr'n birer Mason olmalar, Masonik inanlarn Kurtulu sava ve sonrasnda kurulan Trkiye Cumhuriyeti'nde ne denli etkin olduunu gstermektedir. Atatrk ve ka drosu, Rnesans ve Reform neticesinde Hristiyan dnyasnda gerekletirilen aydnlanmay bir Mslman lkede, Trkiye'de gerekletiren ve laik sistemi baaryla uygulamaya koyan ilk kadro olmulard. Saltanat ve Hilafet kaldrlm, Trkiye ada uygarl ve gerek demokrasiyi yakalayabilen yegane Mslman lke konumuna ulamtr. Masonluk bugn, zgr dnceye dayal dier demokrasilerde olduu gibi Trkiye'de de laik ve demokratik sistemi korumak iin zerine deni yapmaktadr. Kaynaka 1- BAYET Albert - "Dine Kar Dnce Tarihi" - Broy Yaynlar-stanbul 1991-Sf. 45 2- Bayet A. -e- Sf. 74 3- Bayet A. -e- Sf. 65 4- LK Faruk, YAZICIOLU A. Semih - "Dnyada ve Trkiye'de Masonluk" Baak Yaynevi - stanbul 1965 - Sf.55 5- NAUDON Paul - "Tarihte ve Gnmzde Masonluk" - Varlk Yaynlar -stanbul 1968-Sf. 50 6- Naudon P. -e- Sf. 52 7- BOUCHER Jules, NAUDON Paul - "Masonluk Bu Mehul" - Okat Yaynevi stanbul 1966 - Sf. 21 8- Naudon P. e- Sf. 76 9- lk F. - Yazcolu A.S. -e- Sf. 47 10- Naudon P.-e-Sf. 95 11- lk F. - Yazcolu A.S. -e- Sf. 43 12- SOYSAL lhami - "Trkiye'de ve Dnyada Masonluk ve Masonlar" - Der Yaynlar- stanbul 1978 - Sf. 382 13- KOLOLU Orhan - "ttihatlar ve Masonlar" - Gr Yaynlar stanbul 1991-Sf. 72 14- Kololu O. -e- Sf. 26 15- KololuO. -e-Sf. 41 16- lk F. - Yazcolu A.S.-e-Sf. 294 16.12.2001

XII. BOLM MASONLUK VE EZOTERZM


Ezoterik doktrin Masonlukta daha 1. derece olan rak derecesinde inisiyelere verilmeye balanr. Locann yneticisi olan stad Muhterem toplanty aarken, "Bir Mason arasra gnlk hayatn kayglarndan uzaklamal ve dnceye dalmaldr. te o zaman dncelerimiz, Evrenin Ulu Mimar dediimiz Yce Varla doru ykselmeye balar. Dileriz ki, o Yce Varlkla aramzdaki mesa feyi daha abuk aabilmek iin ortak almalarmz bize yeni kuvvetler versin" der.

Bu aklamadan da grld gibi Masonlukta hedef hakikate varmak, Yce Varla erimektir. Locann dousunda, stad Muhterem krss arkasnda bir Gne, bir Ay ve her ikisinin ortasnda da gen iinde bir Gz sembol bulunmaktadr. Naacal ve Hermes retilerinde grdmz gibi Gne, Tanrnn eril embol, Ay da diil semboldr. gen iindeki gz ise, Tanrnn gznn daima insanlar zerinde olduunu remzetmektedir. Dier Ezoterik ekollerde olduu gibi Masonlukta da bakan, yani stad Muhterem, Tanrsal iradenin loca ierisindeki ifadesidir. Bu nedenle kendisine mutlak itaat zaruridir. stad Muhterem, gnein douuna atfen, douda oturur. Bir loca sembolik olarak, gnein ilk klarnn ortaya kt, yani Tanrsal aydnlanmann var olabildii anda almalarna balar. Masonlar, tm insanlk iin bir lk mabedi yapmak amacyla alrlar. Masonluun bu grevi ancak tm insanlarn mkemmele ulamalar ile son bulacaktr. Masonlara gre Tanrnn insanlara verdii en byk vasf Akldr. nsanlar akllarn kullanarak yiyi, Doruyu ve Gzeli aramakla ykmldr. Mason mabedi stun zerinde ayakta durmaktadr. Bunlar, Akl, Kuvvet ve Gzelliktir. almalar sona erdirilirken kardelerin en byk dilei Kardelik Sevgisi'nin tm dnyaya yaylmasdr. Masonlua giri treni de, Ezoterik doktrin yanllarnn kendi rgtlerine girite asrlardan bu yana kullandklar yntemlerin bir sentezi durumundadr. Aday nce her taraf kapal bir hcreye alnmakta ve dnceleriyle babaa braklmaktadr. Bu odada, eski Simyaclarn ve valyelerin kullandklar "Vitriol" kelimesi dikkati eker (l). Aday daha sonra, gzleri balanarak trenin yaplaca mabede gtrlr ve burada Dante'nin lahi Komedisinde anlatt gibi sembolik yolculuk yaptrlr (2). Yolculuk balamadan nce adaya Tanrya inanp inamad sorulur. Aday ancak Tanrya olan inancn teyid ederse tren devam edebilir. Aksi halde, geri evrilir. Zaten adayn Tanrya inanc, kabul iin doldurduu istek formunda da aratrlmtr. Tanrya inanan bir insan olduunun grlmesi zerine merasime davet edilir. Mabetdeki ilk yolculuk olduka zordur ve sonunda aday Su snavna tabi tutulur. Daha kolay olan ikinci yolculuun sonunda Ate snav, ok kolay olan nc yolculuun sonunda da Toprak snav vardr. Eski alarda son derece etin olan bu snavlar, uygarln geliimi dorultusunda giderek kolaylam ve gnmzde sembolik birer konuma gelmilerdir. Yolculuklardan sonra adaya, yok olmak veya lmn tesine gemenin kendi elinde olduu hatrlatlr ve kendisine verilecek tm srlar sakl tutacana dair yemin ettirilir. Ketumiyet yemini her derecede yinelenmektedir. Yemin, Evrenin Ulu Minar'nn adn anarak ve Kutsal Kitaplar zerine el konularak yaplr. Daha sonra adayn gzlerindeki ba alr ve Hakikatin Nurunu grr. O artk bir rak Masondur. Mabedin ortasnda bulunan yemin krssnn zerinde her semavi dinin, Yahudilik, Hristiyanlk ve Mslmanln Kutsal Kitaplar bulunur. Her kitabn varl, Masonluk iin dinler arasndaki ikincil farkllklarn neminin olmadn, yegane gerein Tanrnn varlna inanmak olduunu gsterir. Kitaplar, alma

srasnca ak tutulur. Bu da, tm dinlere kar Masonluun hogrsnn ifadesidir. stad Muhterem, alma balarken, Hakikatin Nurunun almalar aydnlattn ifade eder. Kutsal kitaplarn varl, hangi dinden olurlarsa olsunlar Masonlarn tek Tanrya inandklarn gsterir (3). Locann grevlilerinden Hatip, yeni raa hitaben yapt ilk konumada, grevinin her trl noksanlk ve kusurlardan kurtulmak olduunu, bunu baarmak iin Masonluun kendisine yardmc olacan belirtir. Birey daima kendini kontrol etmeli ve bu sayede doruya, iyiye ve gzele ynelerek srekli tekaml etmelidir. nisiasyon treninin amac yeni yede isel sezgiyi uyandrmak ve bilgilenmek iin aba harcamas gerektiini gstermektir. A.Makey'in belirttii gibi, Masonluk yelerinin zihinlerinde varolan ortaya karmak amacndadr. Bu nedenle Masonlar kendilerini, "In ocuklar" olarak da nitelendirirler (4). Yeni raa adm adm verilen retide Semboller Dili kullanlr. Bu ok eski ve evrensel retim yntemi sayesinde, sembollere her ada, an gerektirdii anlamalarn yklenebilmesi ile Ezoterik doktrin hibir zaman adalktan ve aklclktan uzaklamamtr. nisiasyon treni Masonun Tanrya ulamasndaki ilk admdr. Masonluun hedefi yelerini tekaml ettirmektir. Ancak bu tekaml, her bireyin kendi kapasitesi ile snrldr. Eski bir deyile, Masonluk bir denizdir ancak her Mason ondan, kendi elindeki kabn bykl kadar su alabilir. Sen Jan, "Tanr senin iindedir" der. Nitekim, Hristiyan Masonlar yeminlerini Sen Jan'n ncili Yoanna zerine yaparlar. Hristiyan dnyasnda ayrca, ilk derece localarna "Sen Jan localar" da denilmektedir. 1742 ylnda yaynlanan bir kitapta, yabanc bir Masonu tanmak iin sorulan "nereden geliyorsun?" sorusuna verilen cevabn, "Sen Jan Locasndan" eklinde olduu grlmektedir. Daha nce ifade edildii gibi Yoanna ncili sa'nn retisinin Ezoterik ynn bnyesinde barndrmaktadr (5). Masonluk da, Hristiyan Ezoterizminde belirtildii gibi, Tanrnn insann iinde bulunduuna inanmaktadr. nsann Tanryla zdeliini savunan Masonluk, insan, Tanr, evren birliine de inanmaktadr ve bu inanc dorultusunda Masonluun evrensel olduu belirtilmektedir. Bireyin tm insanlkla ve evrenle kaynamas, aralarndaki ortak ba, sevgi ban bulmasn salar ve bu sevgi, Evrenin Ulu Mimarna ulamann yegane yoludur. Kendisi de bir Mason olan Goethe, bu duyguyu yle dile getirmektedir: "Gnln, ne kadar byk olursa olsun, O grnmez nesneyle doldur. Yrein mutluluktan dolup tanca, Ona istediin ad ver; Mutluluk, Sevgi, Gnl, Tanr... sim grltden baka birey deildir. Gklerin ihtiamn bizden gizleyen bir sistir"... Masonlukta stn tutulan, Tanrnn Ycelii ilkesidir. Bu nedenle insanlar arasnda din fark gzetilmez. Yce Varla inanmak, ancak dinle rin

bnyelerindeki her trl dogmadan uzak kalmak, Mason olmak iin aranan artlardandr. 1924 ylnda New York'da yaplan bir Byk Loca toplantsnda, Tanrnn teklii ve tm insanlarn Tanrs olduu, kutsal kitaplarn Masonlar iin sadece birer k olduu aklanmtr. Ruhun lmezlii inancnn vurguland bu aklamada, bir Masonun en nemli grevinin Tanry ve insan sevmek olduu belirtilmitir. Masonluk, bedenin lp, ruhun canl kald inancn savunmaktadr ve Mason olmak isteyenlere, tpk Tanrya olan inanc gibi, Ruhun lmezliine inanp inanmad da sorulur. Bu inanta olmayanlar da dernee alnmaz. 1875 ylnda Lozan'da yaplan bir Uluslararas Masonik toplantda, Masonik doktrinin bir stn kuvvetin varln tanmay kapsad, bu varln "Evreni Ulu Mimar "ad altnda ilan edildii ve ayrca Masonluunun bir Kardelik rgt olduu duyurulmutur. Evrenin Ulu Mimar adnn ikinci derecede, yani Kalfalkta kullanlan ifadesi, "Evrenin Ulu Geometri stad"dr. Bu ifade tarz da Ezoterik reti yanllarnn binlerce yldan bu yana kullandklar Tanrsal "Geometri stadl" vasf ile uyum ierisindedir. raklktan Kalfala gei treninde Kalfa adayndan, tam ve kusursuz bir eser yaratmas istenir. stad Muhterem, "Bu yle bir eser olsun ki, adalet ve sevginin timsali olsun. Tm insanlk ona sanabilsin" der. aran kalfa adayna bu eserin kendisi, yani insan olduu retilir. Bu ifade, Tanrnn insann iinde var olduunun anlatmndan baka bir ey deildir. Masonluun en nemli sembollerinden birisi, be keli yldzdr. Naacallerden bu yana Hermes ve Pisagor'un da kullandn grdmz bu semboln Masonluktaki remzi de, insandr. Ancak Masonluk bu yldzn ortasna "G" harfi ilave etmitir. Yldz, insann kendisini, "G" harfi ise, ilahi prensibi yani Tanry simgeler. Dier bir deyile Tanr insann iindedir. Yldz ierisine ilk kez Birleik Amerika'da yerletirilen "G" harfinin, ngilizce'de Tanr anlamna gelen "God"dan ya da "Yce Geometri stad"ndan tretildii sanlmaktadr. Ortasnda "G" harfi bulunan bir dier sembol de, belki de dnyada en ok tannm Masonik sembol olan Gnye ve Pergel'dir. Gnye Tanrsal adaleti, Pergel ise sonsuzu kavrayabilecek a olana ile evreni simgelemektedir. kisinin birliktelii ayn zamanda Kamil nsan' da remzeder. nc derece olan stadla ykseli treni, ruhun lmszlne olan inanca ayrlmtr. Bu trende sembol olarak, Sleyman Mabedi'ni ina eden byk mimar Hiram kullanlr. Hiram bir Yahudi deildir. Yani dinin dogmatik ynnden uzaktr. Ancak, yce bir varla da inanmakta ve onun adna mabet ina etmektedir. Hiram'n stadlk srlarn vermemek uruna lm tercih etmesi, ketumiyet yeminin ne denli nemli olduunu gstermektedir. Bu derecedeki trende adayn sembolik olarak lm ve yeniden douu canlandrlr ve bireysel almalarn insan mr ile snrl olduuna, tm insanlarn ortak abas olan dncelerin ise lmszlne dikkat ekilir. Bu derecede Tanrnn ifadesi "Ycelerin Ycesi" eklindedir. Bu deyimi Tanry anarken kullanan Pisagor, Kemale ermi birok Yce insann bulunduunu, bu nedenle Tanrnn ancak,

"Ycelerin Ycesi" olarak adlandrlabileceini savunmutu. Bu ifade tarz dahi, Pisagor'un Ezoterik retisi ile Masonik Ezoterik reti arasndaki yakn ilikiyi, balanty ispatlamaktadr. Masonlua gre, doumdan lme uzanan yolculuun amac Tekaml olmaldr. Tekaml yolunda bilmin akl ve hikmete destek olduu, bu nedenle de Masonluun daima aklclk ve bilimsellikten yana olduu da vurgulanr. Daha yukar derecelerde Ezoterik retinin inisiyeye adm adm verilmesine devam edilir. nl Mason yazar Paul Naudon, Masonik dereceleri yle snflandrr: lk derecede inisiyelere Ezoterik ilk admlar attrlr ve ayrca kendilerine hakim olmalar retilir. 4. dereceden 18. dereceye kadar olan derecelerde yeler Evreni tanr ve sevgi yoluyla evrenselleme hedefi kendilerine gsterilir. 19. dereceden 30. dereceye kadar ise, insann nce evrenle, sonra Tanr ile zdelemesi yollar retilir. Bundan sonraki derece, sadece idari derecelerdir(6). Tekaml ya da olgunlama dereceleri ad verilen, ilk derecenin zerindeki yukar derecelere devam edip etmemek her Masonun zgr iradesine baldr. lk derecede retinin genel bir zeti verildii iin Tekaml derecelerine, doktrini daha yakndan tanmak isteyen Masonlar devam etmektedir. Masonluk, tabiat st kuvvetleri ve mucizeleri reddeder. Akln uygun koullar altnda, dardan gelecek her trl engellemeye karn Tekaml edeceini savunur. Akl, tekamln birincil aracdr. Tekamln amac ise, hakikati aramaktr. nsanolunun bulabilecei en son hakikat, evrenin varoluu ve yaamn srlarnn almdr. Ancak, bu srlara ulaabilmek iin sadece akl yeterli deildir. Akl, insan bir noktaya kadar olgunlatrabilir. Bu noktadan itibaren, sezgi ie balar, nk baz eyleri izahta akl yetersiz kalmtr. Bylece, diyebiliriz ki, ruhun gerek tekamlnn ve Tanrya ulaabilmesinin en nemli arac, Akln rehberliindeki Sezgi gcdr. nsan, Tanrya ulama yolunda byk bir aleve dnebilecek kvlcm kendi varl iinde saklamaktadr. nemli olan bu kvlcmn ortaya kartlmasdr. Bu da ancak, uygun ynde verilecek bir eitimin yansra, sezgi gcyle mmkndr. Masonluk, eski alardan bu yana dini ve siyasi her trl yobazla, putlara kar kmtr ve her trl dogmay ykmak en nemli grevleri arasndadr. Dar grl yobaz insanlar evrensel zekaya ancak Tanrnn sahip olduu inancndadrlar. Bu zekann aslnda, insanlk tarihi boyunca tek tek btn insanlarn zekalarnn birlemesiyle retildiini anlayamazlar. Masonluun dogmalara kar kmakta kulland en gl silahlar, bilimin rehberliinde aklclk ile fikir ve inan hrriyeti ve hogrdr. Masonluk, tm dinlere kar hogrl davranrken, yelerinin fikir ve inan hrriyetlerini kstlamamak ve hibir yere ulamayacak gereksiz tartmalardan kanmak iin, localarda dini ve siyasi tartmalar yaplmasn yasaklamtr. Masonik dnceye gre evrende hibir eyin sonu veya balangc yoktur. Herey srekli bir gelime ve deiim iindedir. Bu durum evrene hakim olan evrim ve hareket kanunlar ile aklanabilir. Evren, bu kanunlar erevesinde srekli bir devinim ve byme ierisindedir. nsan evrenin bir parasdr ve

sadece onda hakikati kavrayacak yetenek vardr. Masonluk, yoktan var edici Tanr fikrini kabul etmez. Tanr, Nur'dur, Ruh'dur, Hakikat'tir, Adalet'tir, alma'dr ve Ak'tr. Tanr nsz ve sonsuzdur. Hakikatin merkezidir ve kendisinden km olan tm ruhlarn ekim kaynadr. Btn ruhlar lmszdr ve Tanrya ulamak iin srekli gayret iindedir. evremizi saran uzayn, zamann ve yaamn sonsuzluu ile Tanrnn sonsuzluu aslnda ayn eylerdir. Evren, Tanr ile zdetir. Mikrokozmosta da, Makrokozmosta O vardr. nsanolu, ulaabildii en kkte de, en bykte de daima Onu grmektedir. Cansz varlklar, belirli koullarn biraraya gelmesi ile canl varlklara dnr. Mikroorganizmalar basit hayvanlara, bu hayvanlar daha gelimilere ve memelilere, son aamalar olarak maymun trlerine ve nihayet zincirin son halkas olan nsan'a ular. Yaamn en belirgin zellii olan Zeka, en basit hayvanlarda bile grnse dahi, en st dzeydeki ifadesine insan ile ular. nsan, dnebilen ve belli sonulara ulaarak, ulat bu sonular kendisinden sonraki nesillere aktarabilen yegane yaratktr. evresindeki olaanst dzenin bir tesadf olamayacan dnen insan, aklnn ve sezginin yardm ile Tanrnn varln kavrayabilmitir. Ancak, Tanr kavram ou zaman yozlatrlm, Tanrnn sevgi olduu unutularak, ona korkuyla yaklalmas retilmitir. Tanr ile alverite bulunduklarn iddia edenler tarafndan O, korkulacak bir varlk haline getirilmitir. Bu yndeki retiler, birok dogmann olumasna, akl ve hikmetin, yerini yobazlk ve karanla brakmasna neden olmutur. te bu nedenle Masonlarn nemli grevlerinden birisi de, felsefe ve dinler tarihini incelemek ve hakikatin kendisinde olduu iddiasnda olanlara kar, gerek hakikati ortaya koymaktr. Varlk sebeplerini mucizeler zerine kuranlara kar Masonluk, dinler tarihinin aslnda insanlk tarihi olduunu, her dinin kendisinden ncekilerden etkilendiini ve hepsinin ortak bir temele dayandn savunur (7). Kendisinden nceki tm Ezoterik ekoller gibi Masonluk da, evreni oluturan drt temel elemann Ate, Su, Hava ve Toprak olduu grn benimser. Masonluk iin, zaman iindeki kuvvet, zaman dndaki Tanrnn ispatdr. Evrende her an kuvvetten madde doduu gibi, madde de kuvvete, yani enerjiye dnmektedir. Doa, atele kvamlamakta ve olgunlamaktadr. Yedi saysnn Masonlukta zel bir nemi vardr. Pisagor ekolnde olduu gibi, Masonlukta da, yedi kollu amdanla sembolize edilen bu say, yedi gezegeni veya evrenin yedi temel unsurunu remzetmektedir. Yedi gezegenin herbirine Masonluk simgesel birer anlam yklemitir. Gezegenlerin herbiri, Tanrsal inancn, umudun, efkatin, iradenin, ihtiyatn, namusun ve adaletin semboldr. Ayrca, 7 saysnn, yedi doal renk ve yedi nota ile, ilahi iradenin de ifadesi olduu belirtilmektedir. Bir dier Masonik sembol 3 says ve lemelerdir. Masonluk'ta herey adeta 3 says ve lemeler zerine ina edilmi gibidir. Masonluk iin 3. derece olan stad derecesi en nemli derecedir ve retinin btn srlan bu derecede gizlidir. Bu nedenle stadla ulaan bir Mason olgunlua da ulam demektir. Daha nce de belirtildii gibi, sadece daha ayrntl bir inceleme yapmak ve retiyi

daha derinlemesine incelemek isteyen Masonlar yukar derecelere devam edebilirler. Bu bir zorunluluk deildir. Bir loca temel stun zerinde ykselir. Bunlar, Gzellik, Kuvvet ve Akl stunlardr. Yemin masasnn stnde, Gnye, Pergel ve Kutsal Kitaplar bir leme oluturur. Locay stad Muhterem ve onun iki yardmcs, yani kii ynetir. Locada mutlak iradeyi temsil eden stad Muhteremin sembol, hemen arkasndaki l ktr. Yine douda, Ay, Gne ve gen indeki Gz sembolleri de bir dier lemeyi oluturur. Pisagor retisinde 10 says mkemmelliin, yani tanr ile zdelemi Kamil nsan'n semboldr. Masonlukta da, inisiyeyi mkemmellie ulatran, retinin en st dzey srlar n on kat olan 30. derecede verilir. Ayrca Masonluktaki en st derece 33. derecedir ve her Yksek ura'da sadece 33 kiiye bu derec e verilmektedir. 3 says ve leme, Masonlukta daha birok yerde kullanlmaktadr. Buna bir rnek olarak Masonik Alfabeyi verebiliriz. Alfabe ve anahtar yledir: (8)

ABD Gney Jridisiyonu Ykek uras Hakim Byk Amirlerinden Alber t Pike, "Masonluun btn sav, ruhun sonsuz Tanr varlnn bir kvlcm olduu ve bu nedenle, lmsz olduudur. nsanda, Tanrsal nesnenin insani nesne ile birlemi olduu sylenebilir" demektedir. Hermes de binlerce yl nce, "nsan varoluun aynas ve zetidir. Aada olan da yukarda olan gibidir. Evren ise, byk apta bir insandr. te birlik mucizesi budur" dememi miydi?

GNYE PERGEL

BE KEL YILDIZ

Kaynaka 1-BOUCHER Jules-Naudon Paul- "Masonluk Bu Mehul" - Okat Yaynevi-stanbul 1966-Sf. 123 2- ERMAN Sahir - "Dante ve lahi Komedyann Ezoterik Yorumu" Yenilik Basmevistanbul 1977 - Sf. 11 3- LK Faruk, YAZ1CIOLU A. Semih- "Dnyada ve Trkiye'de Masonluk" Baak Yaynevi - stabul 1965 - Sf. 129 4- NAUDON Paul - "Tarihte ve Gnmzde Masonluk" - Varlk Yaynlar -stanbul 1968-Sf. 139 5-Naudon P.-e-Sf. 121 6- lk F. - Yazcolu A.S. - e- Sf. 190 7-Naudon P.-e-Sf. 150 8- Boucher J. - Naudon P. e- Sf. 170 22.12.2001

You might also like