You are on page 1of 14

T.C. ULUDA NVERSTES LAHYAT FAKLTES Cilt: 12, Say:2, 2003 s.

133-145

Boethiusta Tanrnn Bilgisi ve nsan Hrriyeti


smail ETN
Yard. Do. Dr.; U.. lhiyat Fakltesi
zet Tanrnn bilgisi ve insan hrriyeti, ilh sfatlar ve onlarn evrendeki korrelatlar konusuyla ilgilenen filozoflarn ska karlat problemlerden biri olmutur. Bu problemi zmek iin youn aba harcayan filozoflardan bazlar, Tanrnn mutlak bilgisi yannda insan hrriyetinden sz edilemeyecei sonucuna ularken, bazlar da, Tanrnn sonsuz ve kusursuz bilgisi ile insan hrriyeti arasnda kabul edilebilir bir uzlatrma yaplabileceini gstermek iin, eitli izah denemeleri gelitirmitir. Szn ettiimiz denemelerden biri de ilk Hristiyan filozoflarndan Manlius Boethiusa (480-524) aittir. Boethius, Tanrnn bilgisi ile insan hrriyeti arasnda bir atma olmadna ve bunun rasyonel kalplar iinde temellendirilebileceine inanyordu. Bu makale, Boethiusun ilh bilgi ve insan hrriyeti problemini zmek iin ortaya koyduu, etkileri gnmze kadar gelmi olan grlerini ele almay amalamaktadr. Abstract Divine Omniscience and Human Freedom in Boethius Philosophy The question of Divine Omniscience and human freedom has been one of the problems which were engaged by philosophers interested in divine attributes and their correlates in universe. In trying to solve this problem, while some philosophers said that there can not be any freedom for human beings beside the absolute knowledge of God, others introduced various explanations to demonstrate that it is possible to make a rational reconciliation between Gods endless-faultless knowledge and human freedom. One of these explanations belongs to Manlius

Boethius, an early christian philosopher. Boethius believed both that there is not any conflict between Gods knowledge and human freedom and that it is easy to support this fact with rational arguments. So, this article aims to investigate Boethius views introduced to solve the problem of divine omniscience and human freedom. Anahtar Kelimele r: Boethius, insan hrriyeti, Tanrnn bilgisi Key Words : Boethius, human freedom, Divine knowledge

Tanrnn varl problemiyle ilgilenmek isteyen bir insan, kanlmaz olarak,Tanrnn sfatlar konusu zerinde de durmak zorundadr. nk,Tanrnn var olduunu sylemek, ayn zamanda, birtakm ilh sfatlara sahip bir varln var olduunu iddia etmek demektir. Tanr vardr nermesinin doru ve anlaml kabul edilmesi, byk lde, Ona yklenen sfatlarn tutarl ve birbiriyle uyumlu bir ekilde aklanabilmesine baldr. Anthony Kenny, Tanrnn sahip olduu sfatlarn tam bir tutarllk iinde bulunmasn Tanrnn varlnn yeterli olmasa bile- zorunlu bir art olarak 1 grmektedir . ster felsef, ister din olsun btn teistik sistemlerin geleneksel olarak Tanrya ykledii birtakm sfatlar bulunmaktadr: birlik, ezel-ebedlik, kudret, irade ve bilgi bu sfatlarn en bata gelenleridir. Tanrya yklenen sfatlar arasnda filozof ve ilhiyatlar en ok megul edeninin ilh bilgi olduunu sylemek mmkndr. Bunun iki temel sebebi vardr: ilk olarak, bilgi sfatnn kendi bana anlalmas bu sfat zerinde kafa yormay gerektirdii gibi, dier sfatlar ve onlarn lemle ilikileri konusu aratrlmak istendiinde de bilgi sfatna ba vurmak kanlmaz olmaktadr. nk, Tanrnn 2 dilemesi, yaratmas, hesaba ekmesi vb. hep bilgisine gredir. Bilgi sfat yeterince anlalmadnda dier birok sfatn anlalmas ve anlatlmas da imknsz grnmektedir. kinci olarak, Tanrnn bilgisi zerinde dnlmeye ve konuulmaya balandnda, yalnz Din Felsefesini deil, Ahlk Felsefesinden Bilim Felsefesine kadar geni bir alan ilgilendiren ok sayda yeni problem kendiliinden ortaya kmaktadr. Tanrnn sahip olduu bilgi, dier btn varlklarn bilgisinden farkl, sonsuz ve kusursuz bir bilgidir (omniscience). Dolaysyla O, gemi, imdi ve gelecei, baka bir ifadeyle, olmu, olmakta ve olacak olan eksiksiz
1

Kenny, A., The God of the Philosophers, Clarendon Press, 4 th Imp., Oxford 1992, s.5. Bkz. Aydn, M., Din Felsefesi, Dokuz E. . Yay., zmir 1987, s.112.

134

olarak bildii gibi, bu bilgide herhangi bir yanlma da sz konusu deildir. Szn ettiimiz problemler, byle bir bilginin Tanrnn dier sfatlar ile olduu kadar lemdeki varlklarn yap ve ileyiiyle de uyumlu bir ekilde aklanmas ihtiyacndan 3 kaynaklanmaktadr. Sz gelimi, Tanr sonsuz bilgisiyle her eyi bildiine gre, Onun srekli deimekte olan varlklar bilmesiyle ezel-ebed ve deimeyen bir varlk oluu, ayn zamanda nasl kabul edilecektir? Eer Tanr insann btn ihtiyalarn, arzularn ve niyetlerini eksiksiz olarak zaten bilmekte ise, Tanrya dua ve niyazda bulunmann, Ona ibadet etmenin ne anlam olabilir? Tanr, gelecek de dahil olmak zere, her eyi hatasz olarak biliyorsa, gelecekteki mmknlerle (future contingents) ilgili yarglarn doruluk deeri nedir? nsann gerekletirecei davranlarla ilgili niyet ve seimler henz bu insann kendisinde olumamken szkonusu davranlar Tanr tarafndan biliniyorsa, insann davranlarn seme ve gerekletirmede hr olduu ve ahlk bir sorumluluk altnda bulunduu nasl sylenebilir? Saylarn daha da oaltabileceimiz bu sorular esasnda Din Felsefesinin bir problemi olan Tanrnn bilgisi konusunda konumaya baladmzda baka alanlar ilgilendiren problemleri de ele almak zorunda kalacamz gsteren birer rnektir. Ancak, makalemizin konusu asndan bizi burada asl ilgilendiren sonuncu sorudur. nsan hrriyetinin Ahlk Felsefesi ile ilgili eserlerde nemli bir yer igal ettii bilinen bir husustur. Bununla birlikte, ilh bilgi konusunda Tanrnn gelecekteki mmknlerle ilgili bilgisinden sz edilmeye balandnda, tartmann insan hrriyetini de ilgilendiren bir boyut kazanmas kanlmaz olmaktadr. Biraz nce de iaret edildii gibi, Tanrnn her eyi bilen, sonsuz bilgi sahibi bir varlk olduunu kabul etmek, ayn zamanda, Onun gemi, imdi ve gelecei eksiksiz olarak bildiini ve bu bilgide herhangi bir yanlma olamayacan da kabul etmi olmak demektir. Gemi ve hlihazr bilmeyi bir yana brakrsak, acaba Tanrnn, insan fiilleri de dahil olmak zere, gelecei eksiksiz olarak bilmesi ve bu bilgide herhangi bir yanlmann imknsz olmas bir fatalizm ya da determinizme yol amaz m? Tanrnn gelecei de kuatan nbilgisi (foreknowledge) yannda, insan fiillerinde, baka trl de davranabilirdim anlamnda bir hrriyetin mevcut olduunu kabul etmek ne lde mmkndr?
3

Kenny, A., age., s.6-7; Swimburne, R., The Chorence of Theism, Clarendon Press, 3 rd Imp., Oxford 1989, s.167 vd.; Douglas, C. L., Gods Willing Knowledge, The Pennsylvenia State Univ. Press, USA 1986, s.3-4; Wainwright, W. J., Philosophy of Religion, Wadsworth Publishing Comp., California 1988, s.22 vd.

135

Tanrnn sonsuz bilgisi ile insan hrriyeti birlikte dnldnde ortaya kmas kanlmaz olan etin gl aadaki nermelerin birbiriyle olan ilikisinde aka grmek mmkndr: a. Tanr sonsuz bilmektedir. bilgisiyle her eyi eksiksiz olarak

b. Herhangi bir insann t2 zamannda yapaca bir i Tanr tarafnda t1 zamannda bilinmektedir. c. Bu insan t2 zamannda yapaca ii gerekletirmekten vazgeme hrriyetine sahiptir. Birinci ve ikinci nermenin ayn anda doru olarak kabul edilmesinin nnde herhangi bir engel bulunmamaktadr. Gerekte, birinci nermenin kabulnn ikinci nermenin kabuln de gerektirdiini syleyebiliriz. Ancak, ikinci nerme ile nc nermeyi bir arada gz nnde bulundurduumuzda durum deimektedir. Sonsuz ve kusursuz bir bilgiye sahip bir varln t1 zamannda, t2 zamannda meydana gelecek bir olay biliyor olmas, bu olayn meydana gelmesinin kanlmaz (zorunlu) olduunu akla getirmektedir ki, bu, nc nermenin doruluunu tehdit eden bir durumdur. Dier yandan nc nermenin doruluunu kabul etmek, yani insann gerekletirilecei Tanr tarafndan biliniyor olan bir davrantan vazgeme hrriyetine sahip olduunu iddia etmek ise Tanrnn bilgisinde yanlmay akla getirmektedir ki, bu da, Tanrnn sonsuz bilgi sahibi olduunu ifade eden birinci nerme ile aka elien bir husustur. Ksacas meseleye nereden baklrsa baklsn, nemli bir problemle kar karya kalnaca tartma gtrmez bir gerektir. Tanrnn nbilgisiyle insan hrriyeti arasnda kabul edilebilir bir uzlatrma yapmay hedefleyen abalar olduka erken 4 dnemlerde balam olup hlen devam etmektedir. Bu uzlatrmay salamaya ynelik eitli yollar gelitirilmitir. Mesel, baz dnrler, Tanrnn nbilgisi yannda insan hrriyetinin de varolduunu gsterebilmek iin snrl bilgi (limited knowledge) kavramndan yola karak, insann plan, program ve seimlerine imkn salamak adna Tanrnn kendi bilgisini yine kendisinin 5 snrlandrdn sylemilerdir.
4

Craig, W. L., The Problem of Divine Foreknowledge and Future Contingents from Aristotle to Suarez, Leiden 1988, s.XII; Hasker, W., God, Time and Knowledge, Cornell Univ. Press, Ithaca and London 1989, s.1 vd. Bu gr savunan dnrlerin banda J. R. Lucas gelmektedir. Bkz. Lucas, The Freedom of the Will, Oxford 1970, s.75 vd. Lucasn bu konudaki

136

Baz dnrler de, nbilgi ve insan hrriyeti problemini, gnmzde olduka revata olan sre felsefesi nda zmeye almlardr. Onlara gre, gelecek henz gereklik kazanmam bir imknlar sahasdr; Tanr bu sahay olmu bitmi olaylar olarak deil, mmknler alan olarak bilir. Dolaysyla, insann gelecekteki seimlerinin ve bu seimlere dayal davranlarn Tanr tarafndan bilinmesi, bir realitenin deil, henz gereklik kazanmam olann imknnn bilinmesi demektir. Byle bir bilginin insan hrriyetini 6 ortadan kaldrmas sz konusu olamaz. Hemen belirtmek gerekir ki, Tanrnn nbilgisi ve insan hrriyetini teizmin birbiriyle uzlatrlmas mmkn olmayan iki kabul olarak gren; tutarl olmak isteniyorsa, bu kabullerden birinin mutlaka terk edilmesi gerektiini savunan dnrler de yok 7 deildir . nbilgi ve insan hrriyeti ile ilgili tartmalarn zenginlik ve eitliliine baklacak olursa, bu tartmann insanlkla birlikte varln srdreceini sylemek sanrz yanl olmayacaktr. Tanrnn nbilgisiyle insan hrriyetini uzlatrma abalarnn olduka erken dnemlerde baladn biraz nce belirtmitik. Bu abalar zengin ve daha sonraki dnemler zerinde derin izler brakan rnlerini miladi 4. ve 5. yy.larda vermeye balamtr. Hristiyan ilahiyatnn nde gelen temsilcilerinden biri olan St. Augustinein (354-430) eserleri, Tanrnn bilgisi ve insan hrriyetinin elikiye dlmeksizin ayn anda kabul edilebileceini gstermeyi hedefleyen 8 pasajlarla doludur. nbilgi ve insan hrriyeti problemine zm bulma grevini Augustineden devralan ve bu dorultuda ortaya koyduu grleriyle, daha sonraki dnrler zerinde Augustineden daha
grlerinin deerlendirilmesi iin bkz. Aydn, M., age., s.126; Helm, P., Eternal God, Clarendon Press, Oxford 1988, s.47 vd.
6

Bu konuda geni bilgi iin bkz. Aydn, M., Sre Felsefesi Inda Tanr-lem likisi, Ank. . lhiyat Fak. Dergisi, c. XXVII, Ank. 1985, s. 66 vd. rnek olarak bkz., Flew, A., God and Philosophy, Hutchinson of London, London 1966, s.45-57 ; Conpatibilism, Free Will and God, Philosophy (48) 1973, s. 231-244; Divine Omnipotance and Human Freedom, New Essays in Philosophical Theology, (ed.) A. Flew ve A. C. Machintyre iinde, London 1958, s. 144 vd.; Kretzmann, N., Omniscience and Immutability, Journal of Philosophy (63) 1966, s. 409 vd.; Zagzebski, L. T., The Dilemma of Freedom and Foreknowledge, Oxford Univ. Press, Oxford 1991, s. 3vd. Bkz. St. Augustine, The Confessions of St. Augustine, (Trans. Edward B. Pusey), Random House, New York 1949, Book II, s. 252 vd.; St. Augustine on Free Will, (Trans. Caroll M. Sparrow), Univ. Of Virginia Press, Charlottesville 1947, Book III, s. 93 vd.; The City of God, (Trans. Marcus Dods), Random House, New York 1950, Book V, s. 153 vd.; ayrca bkz., William L. Rowe, Augustine on Foreknowledge and Free Will, Review of Metaphysics (1964), XVIII/356-363.

137

fazla etkisi olan filozof Manlius Boethius (480-524) olmutur. Augustinein bu konu zerinde dururken ilh inyete fazla vurgu yapmas ortaya konan zmde insan hrriyetinin yeterince temellendirilemedii izlenimine yol amaktadr. Buna karlk, Boethiusun zm hem ilh bilgiyi hem de insan hrriyetini ayn gle savunmakta, byle olduu iin de, varlmak istenen sonu asndan daha elverili grnmektedir. Bu nedenle, Augustinein zm insan hrriyetine pek scak bakmayan 16.yy.daki Reform hareketine kadar fazla itibar grmezken, Boethius, konu ile ilgili zm abalarnda kendisine ska bavurulan bir otorite olma 9 zelliini yaad yy.dan gnmze kadar srdrmtr . imdi, sz daha fazla uzatmadan, Boethiusun Tanrnn bilgisi ile insan hrriyetini nasl uzlatrd sorusunun cevabn aratrmaya geelim. Boethius, The Consolation of Philosophy (Felsefenin Tesellisi) adl temel eserinde, insann gerekletirdii davranlar kendi hr iradesiyle setiini ve Tanrnn sonsuz ve kusursuz bir bilgiye sahip olduunu belirttikten sonra, sonsuz bilgi (omniscience) ile insan hrriyeti arasnda zlmesi olduka zor bir glk bulunduunu da aka ifade etmektedir: Eer Tanr her eyi biliyor ve bu bilgisinde asla yanlmyorsa, bundan, Onun nceden bildii her eyin zorunlu olarak gerekleecei sonucu kar. Bylece, eer O ezel olarak insanlarn yalnz davranlarn deil, fikirlerini ve niyetlerini de biliyorsa, insann hr iradesinden bahsedilemez. nk, insanda, yanlmas mmkn olmayan Tanrnn daha nceden bildiinin aksine bir davran ya da iradenin bulunmas szkonusu deildir. Eer olaylar Tanr tarafndan daha nceden bilinenden farkl bir istikamette geliecek olsa, bu durumda, Tanrnn olacak olan hakknda salam bir bilgisi deil de sallantl bir fikri olurdu ki, bana gre bu, Tanrya inanmamakla ayn kapya kan bir ey 10 demektir . Boethiusun bu ifadeleri Tanrnn bilgisi ile insan hrriyeti arasndaki problemi ak bir ekilde ortaya koymaktadr. Probleme hangi adan baklrsa baklsn zm zor bir glkle kar karya kalnaca muhakkaktr. Eer Tanr insanlarn iradeleriyle ne ekilde seimde bulunacaklarn hlihazrda biliyorsa, her ey Tanrnn yanlmayan bilgisine gre gerekleecek, bylece de insann baka trl seimde bulunma hrriyeti ortadan kalkm olacaktr. Dier yandan, insann Tanr tarafndan bilinenin dnda bir seimde bulunma hrriyetine sahip olduu kabul edilecek olursa da,
9 10

Kr., Hasker, W. age., s. 6. Boethius, The Consollation of Philosophy,(trans. and ed. James J. Buchanan, New York 1957, book V,prose 3, 6-16.

138

Tanrnn sonsuz ve kusursuz bilgisi zaman zaman yanl da kabilen bir bilgi durumuna indirgenecektir ki, bu, teistik tanr anlayyla aka elien bir husustur. Tanrnn bilgisi ve insan hrriyeti arasndaki etin gle dikkat eken Boethius, bu gl ortadan kaldracak bir uzlatrma gelitirmeyi kendisine grev olarak grmtr. Ancak, filozofumuz, kendi zmn ortaya koymadan nce, yaad dnemde revata olan baka bir zm eklini deerlendirmeyi de ihmal etmemitir. Boethiusa gre, bazlar, Tanrnn bilgisi ile insan hrriyeti arasndaki problemi insan hrriyetini feda etmeden zebilmek iin, insanlarn davranlarn Tanr yle bildii iin gerekletirmediklerini; insanlarn hr iradeleriyle zaten yle davranacaklar iin Tanrnn bu davranlar bildiini iddia etme yoluna gitmilerdir. Boethiusa gre, bu, insan hrriyetini kurtarmak adna Tanrnn ulhiyetini ortadan kaldrmaktan baka bir ey deildir. nk, davranlarn Tanr tarafndan bilindikleri iin gerekletirilmediklerini; insanlar hr iradeleriyle zaten yle davranacaklar iin Tanrnn bu davranlar bildiini sylemek, insan davranlarn zorunluluktan kurtarmak isterken Tanry zorunluluk altna sokmak demektir. Hibir ey Tanrnn sonsuz bilgisi dnda kalamayacana gre, bu bilgi, insanlarn zgrce seip gerekletirecei davranlardan haberdar olmak zorundadr. Btn bunlar gz nnde bulundurulduunda, byle bir zmn 11 kabul edilmesi mmkn deildir. Boethiusa gre, Tanrnn bilgisi ile insan hrriyeti arasndaki gl, hem Tanrnn bilgisine, hem de insan hrriyetine zarar vermeden zmek mmkndr. Ancak, bu zmn ortaya konmasnda Tanrnn bilgisinin doru bir ekilde anlalmasnn bir n art olduunu bilmemiz gerekmektedir. Tanrnn bilgisini doru bir ekilde anlamnn yolu da, Tanrnn bir dier sfat olan ezellik (eternity) hakknda yeterli bilgiye sahip olmaktan geecektir. nk Tanrnn kendisi gibi bilgisi de ezeldir. O halde Tanrnn ezel olmas ne demektir? Felsefenin Tesellisinde ezellik u ekilde aklanmaktadr:
Tanrnn ezel olduu akl sahibi btn varlklarn paylat ortak bir kabuldr. O halde, ezelliin ne olduu zerinde biraz dnelim. nk, ezelliin ne olduunu bilmek, bizim hem ilh mahiyeti, hem de ilh bilgiyi doru bir ekilde anlamamz salayacaktr. Ezellik, kesintisiz bir btn olarak yaanan snrsz bir hayatn tamamna, kusursuz bir ekilde ve bir kerede sahip olmak (complete possession all at once of illimitable life) demektir. Bu nedenle, kesintisiz ve snrsz hayata bir btn olarak, bir kerede sahip olan ve kendisinde gelecein
11

Boethius, age., book V, prose 3, 19 vd.

139

hibir parasnn eksik olmad, gemiin hibir parasnn yok olup gitmedii eyin ezel olduunu syleyebiliriz. Byle bir Varlk, zorunlu olarak ve daima btn mahiyetiyle, deimeden kendi kendine hzr ve nzr olaca gibi; deien zamann ak da (gemi, imdi ve gelecei ile) Onun iin tek bir imdiden ibaret olacaktr .
12

Bu ifadelerde alt izilmesi gereken baz noktalar bulunmaktadr: a) Boethiusa gre ezel varlk, her eyden nce hayat (life) sahibi olmaldr; saylar ve cansz varlklar gibi eylerin ezel olduu sylenemez. b) ikinci olarak, bu hayat, herhangi bir hayat deil, kesintisiz ve snrsz bir hayat olmaldr; o herhangi bir balang ya da sonla snrlanmayan, her trl deimeden uzak bir hayattr (illimitability). c) son olarak, ezel varlk, bu hayata bir kerede ve kusursuz bir ekilde sahip olmaldr. Dolaysyla, Tanrnn ne kadar sreden beri varolduunu sormak ya da Onun hayatn 13 zaman dilimlerine blmek tamamiyle anlamsz bir eydir. u halde, Boethius Tanrnn ezel olduunu sylerken Onun zaman iinde yer almadn anlatmak istemekte, Tanr iin gemi, imdi ve gelecek ayrmnn yaplamayacandan hareketle zaman-d (timeless) bir tanr anlayn savunmaktadr. Filozofumuza gre, Tanrnn zaman d olmas, Onun ezel-ebed hayatnda gemi, imdi ve gelecek ayrmnn ortadan kalkmas, bu zaman diliminin de bir ve ayn olmas demektir: Tanrnn ezeli olduu ifadesi, gemi, imdi ve gelecein tamamn iine alan tek bir imdi ( a single 14 present)yi anlatr . Boethiusun Tanrnn zat gibi bilgisini de ezel kabul ettiini biraz nce belirtmitik. Filozofumuza gre Tanrnn ezel olmas nasl gemi, imdi ve gelecei iine alan tek bir imdiyi anlatyorsa, Onun ezel-ebed bilgisi iin de ayn ey geerlidir. Dolaysyla ilh bilgi sz konusu olduunda, Tanrnn her eyi, gemi, imdi ve gelecek ayrm olmakszn, kendi ezel imdisinde ve bir kerede (all at once) bildiini syleyebiliriz. Boethiusun bu konudaki ifadeleri olduka aktr:
Her bilme gc bildiklerini kendi mahiyetine (nature) gre kavradna (comprehends) ve Tanr da bitip tkenmez bir ezel imdi (eternal present)ye sahip olduuna gre, Onun bilgisi zaman btn deimeleri aar ve kendi ezel imdisinde nasl ise ylece kalr. Bu bilgi, gemi ve gelecein btn sprntlerini birletirir ve her eyi, kendi dolaysz bilmesi iinde sanki onlar imdi meydana
12 13 14

Boethius, age., book V, prose 6, 9-11. Kr. Helm, P., age., s.23-24; Craig, W. L., age., s.92. Boethius, age., book V, prose 6, 25.

140

geliyormuasna grr. Bundan sonra, Tanrnn her eyi kendisi vastasyla grd nbilgiyi (foreknowledge) bir dn, dilersen; onun, gelecein nceden bilinmesi eklinde deil de, asla deimeyen imdinin (never changing present) bilinmesi olarak anlalmasnn daha doru olduunu greceksin. O halde, ilh bilginin, nceden grme (prevision) deil de, topluca grme (provision) olarak adlandrlmas yerinde olacaktr. nk bu bilgi, btn aa (lowly) eylerin stndedir ve onlar, sanki bir dan en stndeymi gibi ileriye doru grr .
15

Bu ifadelerde, Boethiusun Tanrnn bilgisi ile insan hrriyeti arasnda ortaya koyduu uzlatrmann zn grmekteyiz. Ona gre, Tanr, insanlarn gelecekteki davranlarn ve bu davranlarla ilgili seimleri bilir. Ancak bu, bir nceden bilme deil, ezel imdide ve davranlarn olutuu anda bilmedir. Boethiusa gre ezel imdide gemi, imdi ve gelecek ayrmnn ortadan kalktn biraz nce grmtk. Dahas, bu ezel imdi, zamann iinde yer alan geici imdi (temporal now) gibi para para (piecemeal) deil, her zaman var olan ve var olacak tek bir btndr. Geici imdide gemi arkada kalm, gelecee ise henz ulalmamtr; buna karlk, ezel imdide gemi, imdi ve gelecek bir ve ayn eyi ifade etmektedir. Byle olduu iin, Tanr insanlarn gelecekteki davranlarn nceden deil, kendi ezel imdisinde ve davranlarn 16 olutuu anda bilmektedir. Byle bir bilginin insanlarn seim ve davranlarn belirledii, dolaysyla da hrriyeti ortadan kaldrd nasl sylenebilir? yle grnyor ki, Boethius asndan bakldnda, Tanrnn bilgisi ile ilgili olarak, Tanr bir eyi biliyorsa, o zorunlu olarak gerekleecektir deil de, Tanr bir eyi biliyorsa, o zorunlu olarak gerektir dememiz daha doru bir ifade olacaktr. Dikkat edilecek olursa, Boethius, Tanrnn bilgisi ile insan hrriyetini uzlatrmak isterken, insan davranlar ile bu davranlara ait ilh bilgi arasnda bir ncelik-sonralk ilikisinin bulunmadn, deyim yerindeyse, onlarn zamanda olduunu sylemektedir. Eer davranlar ve onlara ait ilh bilgi arasnda bir ncelik-sonralk yoksa, bu ikisi arasnda nedensel bir ilikinin bulunmas ve iki taraftan herhangi birinin dierini belirlemesi ya da zorunlu klmas elbette sz konusu olamaz. Nedensellik ilkesi gereince, iki ey arasnda nedensel bir ilikinin varlndan sz edilebilmesi iin, neden olarak adlandrlan nce gelirken sonu da her zaman onu izlemelidir. nk nedensellik, belirli varlk ya da olaylar arasndaki srekli ve kesintisiz art arda gelii (succession)

15 16

Boethius, age., book V, prose 6, 14. Boethius, age., book V, prose 6, 68-69.

141

grmemiz zerine akln ulam olduu bir ilkedir. Halbuki, Boethiusa gre, insan davranlar ile bu davranlara ait ilh bilgi arasnda art arda geli deil, bir arada bulunma (coexistence) ilikisi vardr. ki eyin her zaman bir arada bulunmalarna bakarak onlar arasnda nedensel bir ilikinin var olduunu dnmek, nedensellik ilkesinin snrlarnn dna kmak demektir. Boethius, Tanrnn bilgisi ile insan davranlar arasnda adeta bir simetri bulunduunu dnmektedir. Bununla birlikte, simetrinin iki ucu arasnda nedensel (causal) bir zorunluluk da yoktur; ne ilh bilginin davranlara, ne de davranlarn ilh bilgiye neden olduu sylenebilir. lh bilginin davranlara neden olduunu dnmek, insan hrriyetinin ortadan kalkmas anlamna gelen fatalizme yol aacaktr; davranlarn ilh bilgiye neden olduunu dnmek ise, hem Tanry insana baml klacak hem de ilh bilgide deimeyi akla getirecektir ki, filozofumuza gre, her iki ihtimal de byk mahzurlar beraberinde tamaktadr. nsan hrriyeti ortadan kalktnda, ahlk sorumluluktan bahsedilemeyecei gibi, suluyu cezalandrmann da, erdemliyi dllendirmenin de bir anlam kalmayacaktr. Tanrnn insana baml klnmas ilh bilgide deimenin kabul edilmesi durumunda 17 ise, yce Varln mkemmellii tartmal hale gelecektir. Tanrnn bilgisi sonsuz ve kusursuz olduu iin, Onun bilgisi ile insan davranlar arasnda bir uyuma vardr. lh bilgide yer ald halde gereklememi bir davran olamayaca gibi, gerekleen hibir davrann da ilh bilginin dnda kalmas mmkn deildir. Bu gerek gz nnde bulundurulduunda, ilh bilgi ile insan davranlar arasnda nedensel olmasa da, baka tr bir zorunluluun bulunduunu kabul etmek gerekmez mi? Bu gerekliliin farknda olan Boethius iki tr zorunluluktan sz etmektedir:
ki tr zorunluluk vardr: lki, btn insanlar lmldr nermesinin doruluunda olduu gibi, basit zorunluluk ( simple necessity) ; ikincisi de, eer bir insann yrdn gryorsanz, bu insan yryor dediinizde ortaya koyduunuz nermenin doruluunda (yani,o insann yryor olmas gerektiinde ) olduu gibi, arta bal zorunluluk (conditional necessity). Bir insann gerekten bildii bir durumun bilinenden farkl olmas mmkn deildir. Ancak, buradaki arta bal zorunluluk basit zorunluluktan btnyle farkldr. nk bu zorunluluk, varln kendi tabiatna (nature) deil, ilve bir artn varlna borludur. Admlarn atmakta olduunu grdmz bir insann yryor olmas zorunlu olmakla birlikte, kendi hr iradesiyle yryen bir
17

Boethius, age.,book V, prose 6, 72 vd.

142

insan hibir zorunluluk yrmeye zorlayamaz O halde, insanlarn gerekletirdii hr davranlar ilh bilgi ile irtibatlandrldklarnda, arta bal zorunluluk anlamnda zorunlu olurlar... Bu davranlar kendi balarna ele alndklarnda ise, kendi tabiatlarndaki kusursuz hrriyetten (perfect freedom) hibir ey kaybetmezler. phesiz Tanrnn bildii her ey gerekleir; ancak, onlardan belli bir ksm hr iradeyle ortaya kar .
18

Aktarm olduumuz bu alntda Boethius bir analoji yapmakta ve Tanrnn ezel imdisinde insanlarn davranlarn biliyor olmasn, herhangi bir insann u anda yapmakta olduu bir eyin baka bir insan tarafndan hlihazrda bilinmesine benzetmektedir. Ona gre, u anda yryen bir insann yrmekte olduunu bilmemizin doruluu nasl bu insann yrmesini zorunlu klmyorsa, Tanrnn insan davranlarn ezel imdide biliyor olmas da bu davranlar zorunlu klmamaktadr. Tanr yalnzca her yerde deil, her anda da hzr ve nzr olduu iin, insanlar sadece iinde bulunduklar anda olmakta olanlar bilirken, O ezel imdisinde insanlarn btn davranlarn bu davranlar gerekletirilirken bilir ve onlarn hrriyet iinde gerekletirilmelerine de engel olmaz. Burada nemle iaret etmek gerekir ki, Boethius insan davranlar ile Tanrnn bu davranlara ait bilgisi arasnda arta bal zorunluluk bulunduunu sylerken, davranlarn meydana gelmesini Tanrnn bilgisi iin bir art olarak grmemektedir. Biraz nce de grdmz gibi, Tanry insana baml klan ve ilh bilgide deimeyi akla getiren byle bir eyi Boethius kesinlikle reddetmektedir. Filozofumuza gre, Tanr insanlarn davranlarn, bu davranlarn gerekletirilmi olmalaryla deil, btn zamanlar 19 kuatan kendi ezel basitliiyle (by His own eternal simplicity) bilir. Sonu olarak, Boethiusa gre, Tanrnn balangc ve sonu olmayan (everlasting) ezel imdisi gemi, imdi ve gelecei birletiren bir btndr. Bu nedenle, Tanrnn bilgisini, gelecein nceden bilinmesi eklinde deil de, asla deimeyen ezel imdinin bilgisi olarak grmek gerekmektedir. Gemi, imdi ve gelecei ile zamann btn paralar Tanrnn ezel imdisinde bir ve ayn eyi ifade ettiine gre, Onun gelecek davranlarmz bilmesi, herhangi bir insann hlihazr bir davranmz bilmesi gibidir. Herhangi bir insann gerekletirmekte olduumuz bir davran gryor ve biliyor olmas nasl davranmz gerekletirmedeki hrriyetimizi ortadan kaldrmyorsa, ayn davranmzn Tanr tarafndan biliniyor olmas
18 19

Boethius, age.,book V, prose 6, 16-17. Boethius, ayn yer.

143

da hrriyetimize bir zarar vermemektedir. Bu durumda, Tanrnn sonsuz bilgisi ile insan hrriyeti arasnda bir uyumazlk bulunduunu iddia etmek iin ortada bir neden kalmamaktadr. Hemen belirtelim ki, filozofumuza gre, insann plan ve kararlarn sk sk deitiren bir varlk olmasndan kalkarak ilh bilgi ile insan hrriyeti arasnda bir uzlatrmann yaplamayacan sylemek de doru deildir. nsan kendi davranlarn seme hrriyetine sahip olduuna gre, davranlarna ait plan ve niyetlerini de diledii kadar deitirebilir. Ancak, Boethiusa gre, yalnzca davranlar deil, davranlarn ncesinde insann geirmi olduu btn zihn ve ruh hazrlklar da Tanrnn ezel imdisinde grlmekte ve bilinmektedir. Bu nedenle, insan herhangi bir davrana ait karar ya da seimini srekli olarak deitirecek olsa bile, her bir deitirme Tanrnn ezel imdisinde grlecek ve bilinecektir:Planlarnz dilediiniz kadar deitirebilirsiniz Bununla birlikte, Tanrnn her yerde hzr ve nzr olan gereklii byle bir gce sahip olduunuzu grd gibi, onu kullanp kullanmayacanz da elbette grecektir. Hr iradenizle eitli seimlere ynelseniz bile, size bakmakta olan bir gz tarafndan grlmekten nasl kurtulamyorsanz, ilh bilgiden de 20 kaamazsnz . u halde, Boethiusa gre, Tanrnn sonsuz bilgisi insan hrriyetini ortadan kaldrmad gibi, insanlarn hr iradeleriyle yaptklar seimleri diledikleri kadar deitirebilecek olmalar da Tanrnn sonsuz bilgisinin kabul asndan bir engel tekil etmemektedir. Boethiusun Tanrnn bilgisi ile insan hrriyeti arasndaki gl gidermek iin ortaya koyduu abalarn bu tarih problemi kknden zdn ya da btn insanlarn ittifakla kabul edebilecei bir aklama sunduunu iddia etmek elbette mmkn deildir. Konuyla ilgili tartmalarn btn canllyla hlen devam ediyor olmas, byle bir iddiann doru olamayacan aka 21 gstermektedir . Ancak, belirtmek gerekir ki, Boethiusun abalar

20 21

Boethius, age., book V, prose 6, 21-22. Aslna baklacak olursa, ilh bilgi ve insan hrriyeti problemi hakknda niha bir zm ortaya koymann mevcut bilme yetilerimizi aan bir ey olduu da kabul edilmesi gereken bir gerektir. nk, bu problemi kesin olarak zmek iin nce ilh bilgiyi ve insan hrriyetini eksiksiz bir ekilde bilmek, sonra da onlarn arasnda bir atma olmadn gstermek gerekmektedir. Mevcut bilme yetilerimizi kullanarak ilh bilgiyi ve onun varlk dnyas ile olan ilikilerini tam olarak bilmemiz ise sonlu olann sonsuzu kavramas demektir ki, byle bir eyin imknszl ortadadr. Bu nokta dikkate alndnda, ilh bilgi ve insan hrriyeti problemini zmek iin ortaya konan her abay kesinlik deeri tayan bir kantlamadan ziyade rasyonel bir izah denemesi olarak grmek, kanaatimizce, yerinde olacaktr.

144

ilh bilgi ve insan hrriyeti problemini kknden zememi olsa da, onun grleri, szkonusu problemi zme almalarnda nemli bir adm olduu gibi, sonraki dnemlerde ayn amala ortaya konan birok almada kendisine ska ba vurulan bir otorite olma zelliini gnmze kadar srdregelmitir. Boethiusun sunduu zme bu nemi kazandran sebepleri iki noktada toplamak mmkndr: lk olarak, filozofumuz Tanrnn bilgisi ile insan hrriyeti arasndaki gl zmeye alrken hem ilh bilgiyi hem de insan hrriyetini ayn gle savunmakta, birinin lehine dierini feda etmemektedir. Eer insann davranlarndan sorumlu olduu ve her bir davranndan hesaba ekilecei syleniyorsa, onun davranlarn seme ve gerekletirmede hr olduu, Tanrnn bilgisi de dahil, hibir faktr tarafndan belirlenmedii gsterilmelidir. Dier yandan, eer Tanrnn varl gibi bilgisi de sonsuzsa, insan hrriyetini kurtarmak adna, Lucas vb.nin yapt gibi, ilh bilgide bir snrlandrmaya gidilmemelidir. Biraz nce ayrntl olarak grdmz gibi, Boethius, ilh bilgi ve insan hrriyeti problemi iin ortaya koyduu zmde, insan hrriyetini anlalr kalplar iinde temellendirmeye alrken ilh bilginin sonsuzluunu en gl anlamnda savunmaya devam etmektedir. Bu husus, Boethiusun zmnn teistik evrelerde kolaylkla kabul grp benimsenmesinde nemli rol oynamtr. kinci olarak, Boethiusun ilh bilgi ve insan hrriyeti problemini zmeye alrken ortaya koyduu zaman-d ( timeless) Tanr anlay, birok teist dnre gre, sonsuz bilgi sahibi bir varlk olan Tanrnn srekli deimekte olan varlklar bilirken nasl olup da kendisinin deimeden uzak kalabildii sorusunun cevabn nemli lde kolaylatrmtr. Tanr, olmu, olmakta ve olacak olan her eyi asla deimeyen kendi ezel imdisinde bildiine gre, Onun deime iinde olan varlklar bilmesinin kendi zatnda bir deimeye yol aabileceini dnmek btnyle anlamsz olmaktadr. Bu da, Boethiusun ortaya koyduu zm, Tanrnn deimezliine (immutability) byk nem veren teistik evreler iin 22 ekici klan ikinci bir nokta olarak karmza kmaktadr .

22

Kr. Swinburne,R., age., s.218-219.

145

146

You might also like