Professional Documents
Culture Documents
TRAKYA ÜNİVERSİTESİ
YÜKSEK LİSANS
MUHASEBE – FİNANS
SEMİNER
BİLGİ YÖNETİMİ
Hazırlayan
Kasım, 2003
BİLGİ YÖNETİMİ
Yunan filozoflara göre, bilgi mythos ve logos olarak, birbirini bütünleyen ve karşılıklı
ilişki içerisinde bulunan iki farklı parçadan oluşur.
Bilgi kavramı, ilk olarak Plato tarafından kanıtlanmış inançlar olarak tanımlanmıştır.
Bilgi, bireyler ve toplum açısından birincil kaynaktır. Bilginin kullanımı arttıkça üretim
yapısı da değişmekte; bilgi, işgücü ve sermayeden de önemli bir faktör olarak üretime
girmektedir.
Bilgi yönetimi; belirli örgütsel hedeflere ulaşmak için tüm işgücünün bütün bilgi ve
becerilerinden yararlanmaya yönelik bir uygulamadır. İşletmeleri dinamik ve yaşayan sosyal
bir olgu olarak gören bilgi yönetimi, teknolojiyle ilişkili olmakla birlikte, büyük ölçüde
insanlarla ilgilidir.
Bilgi yönetimi, rekabet gücünü arttırmak için bilgiyi yaratma, bulma, elde etme,
sınıflandırma, harekete geçirme ve paylaşma sürecidir.
İlk olarak, 1986 yılında Dr. Karl Wiig tarafından işletme literatürüne kazandırılan bilgi
yönetimi; yapay zeka, bilgiye dayalı sistemler, yazılım mühendisliği, değişim mühendisliği,
insan kaynakları yönetimi ve örgütsel davranış gibi çeşitli disiplinlerden türetilen yeni bir
anlayıştır.
Bilgi yönetiminin temel amacı; bilginin ihtiyacı olanlara doğru ve hızlı ulaşmasını
sağlamaktır.
2
Bilgi kullanıldığında daha değerlidir ve değerlenir. Bilgi paylaşılmadığı sürece,
çoğalmayacaktır. Durgun olan bilginin değerinde azalma olur.Bilgi karmaşıktır ve ayırt etmek
zordur.
Küresel ekonomik rekabette, başarılı olmak için üst yönetim hızlı bir biçimde
3
dünyanın her yerinden anlamlı verilere ulaşmak ister. Çünkü, global ürün mühendisleri, yasal
mevzuat, profesyonel kodlar, ürün performansı ve müşteri gereksinimleri hakkında global
bilgiye gereksinim duyar. Bilgi sistemleri, veri tabanları ve çeşitli iletişim yöntemlerini
kullanarak, dünya çapında kıt entellektüel kaynakları etkin bir şekilde kullananın çıkarına
yönlendirmeyi sağlar.
Süreçlerdeki bilginin yönetilmesiyle, süreçler otomatik hale dönüşünce, bilgi çoğu kez bir
prosedür veya bilgisayar programında kayıtlı olmaktadır. İnsanlardaki bilginin yöneltmesiyle,
insandaki bilginin genelde etkin bir şekilde paylaşılması sağlanır. İlişkilerdeki bilginin
yönetilmesiyle, örgüt içindeki ve dışındaki amaç paydaşları ve diğer kuruluşlarla etkin işbirliği
sağlanır.
Bilgi tabanları, bilgi haritalama ( bir bilgi ağacı veya ambarını temel alarak bilgiyi
yapılandırma ve organize etme ) yöntemiyle oluşturulurlar. Bilgi haritaları sayesinde bilginin
sistematik bir biçimde yaratılması ve paylaşılması kolaylaşır.
4
gereksinimleri için bir alışveriş ortamı sağlanır. Ek uzman desteği sunulabilir ve müşteri danışma
servisi oluşturulabilir.
İşletmenin entellektüel sermayesini arttırması, hem içerideki hem de dışarıdaki bilgi akışını
iyi şekilde yönetmesine bağlıdır. Entellektüel sermaye; müşteri veya dışsal sermaye ( müşteri
türleri, işletme değeri, bilgiyi zenginleştiren müşteri, müşterilerle işbirlikleri ve ilişkiler,
stratejik ortaklıklar, tedarikçiler, yatırımcılar ve topluluklar vb. ), insan sermayesi ( know-
how, bireysel yetenekler, bilgi, deneyim ve sorun çözme yetenekleri vb. ), yapısal sermaye
( bilgi ve iletişim teknolojileri, modeller, süreçler, veri tabanları, diğer sistematik bilgiler vb. )
ve entellektüel mülkiyet ( marka değeri, tasarımlar, telif hakları vb..)’den oluşur.
Bilgi kullanımının arttığı bilgi toplumunda, üretim yapısı da değişmekte; bilgi, işgücü ve
sermayeden daha önemli bir faktör olarak üretime girmektedir. Geleceğe yönelik fırsat ve
tehditlerle olası kaynakların durumunu öngörebilen işletmeler rekabet edebilmek için bilginin
etkin yönetilmesine yönelik gayretlerini arttırmalıdırlar. Bilginin stratejik önemi sadece daha
çok, daha iyi ve daha hızlı bilgiye sahip olmak değil, aynı zamanda değer yaratmaktır.
Bilgi yönetimi, bir işletmenin işgücünün uygulamalarından elde edilen değer sürecidir.
( know –how ). Know - how, uygulamaları geliştirerek ve pazarda uygulama hızları arasında
başarılı olma ve hata yapma arasındaki fark olarak ifade edilebilir. Bilgi yönetiminin
gerçekleştirilmesi aşamasında, insan kaynakları işlevinin önem, vardır. İnsan Kaynakları,
öğrenmeyi ve bilgi edinilmeyi hızlandırma, firmanın stratejik hedeflerine ulaşabilmesi için
insan sermayesi yaratır. Öğrenen örgütler bilgi yaratmada, edinmede, yorumlamada,
kullanmada ve bu bilgilerle işlevlerini yeniden tanımlamada yeteneklidirler.
Bilgi yönetimi sürecini kuracak yapıyı ve süreci oluşturmak için know – how mümkün
olduğunca kapsam olarak belirlenmelidir.
Öğrenme ortamını destekleyen bir yapı oluşturmak için işyerinin anlamı ( çalıştıkları
ortamı önemseyen, yaratmaktan, risk almaktan, paylaşmaktan ve şirkete katkıda bulunmaktan
kıvanç duyan, amaçları benimsemiş çalışanlar yaratmaya yönelik olarak ) iyileştirilmelidir.
Bilgi yönetiminin etkinliği için; insan sermayesinin gelişimi ve ölçümü için yapılar
oluşturmalı, ödüllendirme ve performans değerlendirmesine altyapılar belirlenmeli, bireylerin
5
eğitimine ve gelişimine olanak sağlayan bireysel ihtiyaçlar doğrultusunda öğrenmeye yatırım
yapmalı ve yeni know-how uygulamalarını araştıran örgüt oluşumları desteklemelidir.
Bilgiye dayalı farklı örgütsel yeterlilik biçimleri; bilgi yaratma yeterliliği, bilgiyi
bütünleştirme yeterliliği, içsel ve dışsal bilgileri kaynaştırma yeterliliği, yeni ve dışsal
bilgilerin değerini anlama ve bu bilgileri içselleştirmeye dayalı emiş kapasitesi olarak
sıralanabilir.
Bilgi yönetimi, yönetsel, yapısal, kültürel ve teknolojik pek çok bileşene sahiptir. .
Barnard ise, bilginin yalnızca mantık ve dille ilgili bir kavram olmadığını, değerleri ve
inançları da içerdiğini ifade eden neo-klasik kuramcılardandır.
Sibernetik ( bilgiye dayalı olarak kendi kendini ayarlayan ) ve yapay zeka konuları
bilgiye verilen önemin somut göstergeleridir. Drucker, 21. Yüzyılda bilginin önemine
değinerek, bilgi edinme ve bu bilgileri uygulamalara aktarmanın örgütler için yaşamsal
önemini vurgulamıştır. Son yirmi yılda, bilgi ve bilgi yönetimi ile ilgili çalışmalar hızla
artarak önem kazanmaya devam etmektedir.
Bilginin Sınıflandırılması:
Polanyi Modeli :
6
Açık bilgilerin, örtülü bilgilerden soyutlanmaları güçtür. Açık bilgilerin temelinde
mutlaka örtülü bilgiler de bulunmaktadır. Açık bilgilere dayanan kuralları izleyen kişiler, bu
kuralları uygularken örtülü bilgilerden yararlanmaktadırlar.
Boisot Modeli :
Mülki bilgi; bilgiye ihtiyaç duyanlara aktarılmaya hazır biçimde kodlananp, örgüt
geneline yayılmamış bilgidir.
Kamusal bilgi; örgüt içinde kayıtlara geçmiş, herkesin kolaylıkla ulaşabildiği bilgidir.
Ortak anlayış; örgüt içinde yavaş bir biçimde sosyalleşme süreci aracılığıyla yayılmış
olan fakat kodlanmamış bilgidir.
Nonaka Modeli :
Bilginin örtülü ve açık bilgi arasındaki karşılıklı ilişki ile yaratıldığına yönelik olarak
örgütsel bilginin yaratılması bilgi sarmalı ile olanaklıdır.
(2) Ontolojik Boyut (Varlık Bilimi); birey, grup, örgüt ve örgütler arası
ayrımının yapıldığı boyuttur.
Spender Modeli :
Açık ve bireysel boyutta bilgiyi, bilinçli bilgi; açık ve sosyal boyutta bilgiyi, nesnel
bilgi; örtülü ve bireysel boyutta bilgiyi, otomatik bilgi; ve örtülü ve sosyal boyutta bilgiyi ise;
ortak ( kolektif ) bilgi olarak sınıflandırmıştır.
Bilgi yönetimi, işletmenin piyasa ile finansal değerleri arasındaki farkın ( entelektüel
sermaye )’nin optimum kullanımını gerçekleştirmeyi hedefler. Bilgi yönetimi, işin değerini
artırmak amacı ile hem yapısal sermayenin hem de insan sermayesinin yönetilmesi sürecidir.
7
Bilgi yönetimi sürecinin aşamalarında temel işlevler:
Diğer geleneksel yönetim alt işlevleri ise; yöneltme, liderlik, eşgüdümle, denetim,
insan kaynakları, ArGe, alt yapı, lojistik, satın alma gibi işlevler ise ek işlevler olarak ele
alınmaktadır.
Bilgi yönetimiyle, özellikle örtülü bilgiler örgüt içinde yayılarak örgütsel belleğe
aktarılırlar. Değerli bilgilere sahip çalışanların örgütten ayrılması çok önemli bilgi kayıpları
yaratabilir. Bilgi rekabet gücü kazandırır. Bilgi yönetiminin etkinliği; insan sermayesini
yapısal sermayeye (yani bilgi sistemlerine, pazarlama kanalları bilgisine, müşteri ilişkilerine
vb.) dönüştürülmesidir. Bireylerin bilgi ve deneyimleri, müşterilerle ilişkilerden doğan bilgiler
gibi entellektüel sermaye bileşenleri ile varolan bilgi ve deneyimler uygulamalara
aktarılmadığı sürece öğrenme gerçekleşemez.
Bilgi yönetimi yalnızca teknik değil aynı zamanda sosyal bir süreçtir. Örgüt içi
öğrenme sadece örgütsel değil çalışanlara bireysel faydalar da sağlayabilir.Ticari değer artışı,
yenilik vb. örgütsel faydaların yanında, bireyler için özerklikte artış, içsel motivasyonda
yükselme vb. faydaları da olacaktır.
Bilgi yönetimiyle, bir şirketin kuruluş, olgunlaşma ve yok olma veya yeniden
yapılanma tanımları değişmektedir.
8
‘’ Bilgi, ihtiyacınız olduğunda onu nereden bulacağını bilmektir. ‘’
Albert EINSTEIN
-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------
KAYNAKÇA
9. DURA, C., ATİK, H., Bilgi Toplumu Bilgi Ekonomisi ve Türkiye, Literatür, İstanbul
2002
10. İNCE, N., Kamu Kurumlarında Bilgi Yönetimi: Ekonomi Alanındaki Kurumlar,
Doktora Tezi, Hacettepe Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara 2002
12. KIRÇOVA, İ., İşletmeler Arası Elektronik Ticaret, İstanbul Ticaret Odası Yayını No:
2001 / 32
9
13. LAZAR, J., İletişim Bilimi, Vadi, Ankara 2001, Çeviri :Cengiz ANIK
18. SÜRAL ÖZER, P., ÖZMEN, Ö., SAATÇİOĞLU, Ö., Bilgi Yönetimi Modelleri, 1.
Ulusal Bilgi, Ekonomi ve Yönetim Kongresi Tebliğleri
http://www.ceterisparibus.net/kongre/kocaeli_1.htm
19. UZUNÇARŞILI, Ü., TOPRAK, M., ERSUN, O., Şirket Kültürü ve İş Prensipleri,
İstanbul Ticaret Odası Yayını No: 4, 2000
10