Professional Documents
Culture Documents
Her sabah hesabınıza 86.400 altın yatırılan bir bankanın olduğunu düşünelim.
Gün boyunca, bu altından istediğiniz kadar altını harcamakta veya harcamamakta
serbestsiniz. Ancak o gün size ayrılan altından harcamayı başaramadığınız kısmı,
ertesi güne devretmiyor. Yani bir önceki altının tamamını harcamış veya hiçbir
bölümünü harcamamış da olsanız, ertesi sabah bankanızın hesabında yine 86.400
altın olduğunu görüyorsunuz.
Eğer böyle bir durumda karşılaşılsaydı her insan altınları harcamak için
mutlaka bir yol bulurdu. Gün içersinde süre kısıtlı olduğu için acil ihtiyaçlara öncelik
vermemiz altınların etkin kullanımı için mantıklı bir yol olacaktır. Önemli olan altınları
yatıracak bir yer bulup, uzun vadede en büyük getiriyi sağlamak olacaktır.
Drucker’a göre zaman “en kıt” ve “en eşsiz”, Mackenzıe’e göre “son derece
nazik”, Lakıen’e göre ise “temel” bir kaynaktır.
1
Bu noktadan hareketle yönetici için düşünülen zaman kavramının, bir fabrika
işçisi için düşünülen zamandan; bir sporcu için düşünülen zaman kavramının da, bir
akedemisyen için düşünülen zaman kavramından farklı olacağı açıktır.
Gelişmiş toplumlarda günlük hayatın akışı, yapılan işleme göre belirli zaman
dilimlerine ayrılmıştır: Mesai saatleri, dinlenme, eğlence, spor, hobiler vb. Düzenli
yaşamayı, bilgi toplumunun gereği olarak yapmak zorunda olan insanlar, bunu
zamanını planlayarak yapar. Aslında insan zamanı yönetemez. Akreple yelkovanın
hareketi denetimimiz dışındadır. Durmaksızın hareket ederler ve biz ne yaparsak
yapalım zaman önceden kararlaştırılmış bir hızla akıp gider. Mesele saati yani
zamanı yönetmek değil, kendimizi zaman içinde yönetebilmeyi kavramaktır.
ZAMAN LİMİTİ:
GÜNDE 24 SAAT
HAFTADA 168 SAAT
2
Okul
Ders Saatleri 20-30
Ders Çalışma 10-20
Toplam 40-50
Görüldüğü gibi aslında herkesin yapmak istediği işler için yeterli zamanı
bulunmaktadır. Peki neden bir türlü hiçbir işimiz yetişmiyor ve karmaşa yaşıyoruz? Bu
sorunun yanıtı kuşkusuz "zamanımızı iyi planlayamadığımız için" olacaktır. Zamanı
doğru biçimde planlamayı öğrenmek, yaşamımızda yapmak istediğimiz tüm işlere
zaman ayırabilmek ve stresten mümkün olduğunca uzak yaşayabilmek için gerekli bir
adımdır.
3
İyi yetişmiş, yetkin, liderlik özelliklerine sahip yöneticiler, zamana hükmetme
konusunda üst düzeyde yeterlilikleri olan kişilerdir. Zamana hükmetmek, zamanı
kontrol altına almak, zamanı yönetmek demektir. Zamanı yönetmek olayları ve
olguları önceliklerine göre sıraya koyabilmektir.
4
"değişim korkusuna" karşı "oyalanma" savunmasını harekete geçirilmiş
demektir. Bu duruma "analiz felci" adı verilir. Sürekli öğrenme, sorup
soruşturma işleriyle uğraşırken gösterdiğimiz çaba, bizi sahte bir "bir şeyler
yapıyormuş" duygusuna iter. Bu duygunun verdiği rahatlık ve oyalanmanın
getirdiği korkudan kaçınma, hiçbir zaman harekete geçememe durumuna
yol açabilir. Bu aşamada gerekli bilgileri edindikten sonra fazla
oyalanmamalı sonraki bir aşamaya geçilmelidir.
5
denemede bu işi başardıklarını göstermektedir. Genelde her değişim en az
üç denemede gerçekleşmektedir. Yaşamın bazı dönemlerinde eski
alışkanlıklara geri dönme olasılığı olduğunu kabul etmek ve böyle bir
durumda yeniden harekete geçip kazanmak istenilen alışkanlığa tekrar
dönülebileceğini bilmek önemlidir. "Bir daha asla bu kötü alışkanlıkları
tekrarlamayacağım!" gibi bir ifade kararlı olunduğu anlamına
gelmemektedir. Kararlı olmak, gerçekçi olmayı, başarısızlıklardan
yılmamayı ve gerekirse bir şeyi tekrar tekrar deneyebilmeyi içerir.
Herkes zamanı israf eder. Bu, insan olmanın bir gereğidir. Bazen boş
geçirilen anlar yararlı olabilir. Çünkü dinlenmemize veya sinirlerimizi yatıştırmamıza
yardımcı olur. Bununla beraber bunların dışında kaybedilen zaman hayal kırıklığına
yol açabilir. Bu yaptığımız şeyi yapmadığımızdan bunun yerine yapabileceğimiz
şeyler daha eğlenceli ve önemsiz olduğunda bilhassa doğrudur.
• Mükemmeliyetçilik:
Hepimiz yaptığımız işin iyi olmasını isteriz. Aynı şekilde yaptığımız planların da
yolunda gitmesi en büyük arzumuzdur. Ne var ki bazen işler istediğimiz gibi
gitmeyebilir. Bazen de kendimizden yapacağımız işler konusunda insan üstü bir
potansiyel bekleyebiliriz. Hedeflerimiz hiç de gerçekçi olmayabilir. İşte hedeflerimizin
ve beklentilerimizin gerçekçi olmaması ve yaşamda olayların bazen istediğimiz gibi
gitmeyebileceğini hesaba katmama gibi durumlar bizim mükemmeliyetçi
olduğumuzun en büyük göstergeleridir. Mükemmeliyetçi kişi, işler yolunda
gitmediğinde büyük bir düş kırıklığı yaşar, işleri bırakır, umutsuzluğa kapılır.
Yine böyle bir kişi, kendine gerçekçi olmayan hedefler belirlediğinden, yaptığı
işlerden bir türlü tatmin olmaz, yüksek beklentileri nedeniyle harekete geçemez.
Böylece de iyi yapabileceği şeyleri, "mükemmeli başarmak" adına ya
yapabileceğinden daha kötü yapar ya da hiç yapmaz. Zaman yönetiminde de
"mükemmel" bir zaman planlayıcısı olmak gibi bir hedefe sahip olmak, kısa bir süre
6
sonra düş kırıklığı yaşamak ve vazgeçmekle eşanlamlıdır. Hedefleri belirlerken esnek
olmak ve olası aksilikleri göz önünde bulundurmak önemlidir.
• Erteleme:
Ertelenen İşler:
Sosyal İşler: E-mail atma, arkadaşa doğum günü hediyesi alma vb..
Boş Vakit: Sinemaya gitme, spor yapma, düzenli egzersize başlama vb..
Ev/ Yurt İşleri: Günlük temizlik, odanın toplanması, yemek yapma vb..
Bireysel Bakım: Yeni giyecekler alma, saç kesimi, bireysel temizlik ve bakım
vb.
7
Böyle bir liste hazırladıktan sonra ertelenen işler ne kadar erteleniyor? erteleme
sebeplerimiz nelerdir? soruları sorulur ve ayrıntılı olarak araştırılır. Ertelediğimiz işin
karşısına mazeretlerimiz ve ne kadar ertelediğimiz yazılır. Mazeretler
değerlendirildiğinde birçoğunun yetersiz olduğu anlaşılacaktır. Bu sorunu çözmek için
ertelenen her iş için “belirgin” bir “işe başlama zamanı” belirlenir. Bazen bir işe
karar verdiğimizde bu kararımızı belirgin olmayan ifadelerle ifade etmemiz harekete
geçemememize neden olur. Örneğin "artık çalışmaya başlayacağım" ya da "sigarayı
bırakacağım" gibi ifadeler belirsiz ifadelerdir. Bunların yerine "saat 19:30'da
çalışmaya başlayacağım" ya da "Perşembe günü, günlük içtiğim sigara miktarını 8'e
indireceğim ve on beş gün boyunca 1'er azaltarak bırakacağım" gibi belirgin ifadeler
kullanmak harekete geçmeyi kolaylaştırır.
• Hayır Diyememe:
8
• Hafife Alma:
"Bu toplumda organize olmak mümkün değil!": Her zaman her şey için
mükemmel koşulların bulunmayabileceğini akılda tutmak zaman yönetimini oldukça
kolaylaştıracaktır. İdeal koşullarda herkes zamanını yönetebilir. Mükemmel bir zaman
yöneticisi olmaktan çok bu koşullar altında yapabileceğimizin en iyisini yapmaya
çalışmak yeterli olacaktır.
"İnsanlar beni sürekli arıyor ya da benden bir şeyler istiyorlar.": Her tür
aranma ve rahatsız edilmeden kendimizi uzak tutmamız olanaksızdır. Bu tür
durumlarla nasıl başa çıkılabileceğimizi öğrenmek en önemli adımlarımızdan biri
olacaktır.
• Düzensizlik:
9
Düzensizlik, boşa geçen zamanların en büyük suçlusudur. Düzensizliğin
en büyük göstergesi çalışma mekanımızdır. Eğer yerleri değişmiş ya da yanlış
yerlere konulmuş şeyleri ararken zaman harcanıyorsa veya karışıklığa bağlı olarak
vakit harcanıyorsa, bunlar da bir iş bitmeden birkaç defa başlamamızı ve durmamızı
gerektiriyorsa, o zaman çalışma mekanımızı değerlendirmek zorundayız. Çalışma
mekanımız acaba verimli olmamızı sağlayacak şekilde mi? Malzeme ve hareket akışı
serbest mi? Sık sık kullanılan gereçlerin yakında olması ve aktif dosyalara
ulaşabilirliğimiz tam mı?
Eski bir sözdeki “Her şey için bir yer ve her şey yerinde” ifadesi ihtiyacımız
olan bilgiyi düzenlememiz konusundaki en iyi tavsiyedir. Devam eden iş için dosyalar
hazırlanmalı ve el altında bulundurulmalıdır. Hızlıca bakabilmek için dosyalar indeks
hazırlanmalıdır. Gelecekte yapılacak işler için hatırlatıcı şeyler gerekir. Posta, telefon
veya ziyaretle gelen güncel şeyler için bir klasör tutulmalı ve ne yapılması gerektiğini
görmek için bu her gün kontrol edilmelidir.
• Ziyaretçiler :
Ziyaretçilerin işgal ettiği zamanı kontrol etmek hem incelik ve hem de kararlılık
gerektirir. Başlangıç olarak çalışma odamıza çağırdığımız insanların sayısına bir limit
koymalıyız. Eğer bir arkadaşımıza danışacaksak, onun odasına gitmeliyiz bu şekilde
işimiz bittiğinde odadan serbestçe ayrılabiliriz. Çalışma odamızdan insanları
uzaklaştırmak, bizim onların odalarından uzaklaşmamızdan daha zordur.
10
• Telefon Görüşmeleri :
Telefon görüşmelerinde her zaman sarf edilen kelimeleri kısa tutmalı, kısa
cevaplar vermeli ve görüşme amacına ulaştığında nazik bir şekilde görüşmeyi
bitirmeliyiz.
• Posta :
Her postayla bir kez bakmayı öğrenmeliyiz. Onu okuduğumuz zaman neyin
istendiğine kesin karar vermeli ve hemen işe başlamalıyız. Eğer gelen posta sadece
bilgi içeriyorsa hemen okunmasına gerek yoktur daha uygun bir zamana
erteleyebiliriz.
• Bekleme :
• Toplantılar :
11
Bu hususta zaman kaybı iki yönden olur; bizim düzenlediğimiz toplantılar ve
katıldığımız toplantılar.
• Aksaklıklar :
12
5. ZAMAN YÖNETİMİ YAKLAŞIMLARI
Zaman yönetimi konusunda değişik bakış açıları söz konusudur. Burada genel
kabul gören, geleneksel ve yeni yaklaşım sınıflandırmasına gidilip, aşağıdaki
açıklamalar yapılabilir:
1. Geleneksel Yaklaşım
Geleneksel zaman yönetimi teknikleri ilk olarak 1973 yılında Alan Lakein’in
“How To Get Control of Your Time and Yoer Life” isimli eserinin yayınlanmasıyla
popüler olmuştur. O zamandan bugüne abartısız yüzlerce kitap, makale, eğitim
filimler ve video kasetleri vasıtasıyla zaman yönetiminin çok çeşitli prensipleri
tanıtılmıştır. Hemen hemen bu sunumların hepsi, bir yapılacaklar listesi hazırlamanın
üstünlüklerini açıklar.
MacKenzie’ ye göre, bu listede sadece en önemli görevler yer almakta ve belirli bir
gün içinde yapılmasına ihtiyaç duyulanlara önem sırasına göre numara verilmektedir.
13
Benzer şekilde Lakein’ in yapmış olduğu liste söz konusu gün için yüksek
önceliğe sahip olan ve bunları gerçekleştirmek için herhangi bir özel çabanın
gerekmediği uzun vadeli amaçlar listesinde yer alan önemli faaliyetleri içermektedir.
Yapılacaklar listesi, geleneksel zaman yönetimi çalışmasının en önemli unsurudur.
Öncelikleri belirlemek ve toplantıları tekin bir şekilde idare etmek, yapılacaklar listesi
sayesinde kolaylaştırmaktadır.
2. Yeni Yaklaşım
Scott “hangi değer verdiğiniz şeyleri elde etme, işinizi anlamlı ve tatmin
edici kılmaktır?” sorusu üzerinde odaklanmak gerektiğini ifade etmektedir. Aynı
vurgulama Winston’ un çalışmasında da tekrarlanmaktadır.
14
Zamanın nereye ve nasıl harcandığının belirlenmesi ancak zamanı analiz
etmekle mümkün olacaktır. Zamanın nasıl kullanıldığını analiz etmenin en iyi yolu bir
ay yada iki hafta boyunca her gün, her on beş dakikada bir yapılan tüm işleri ve bu
işlerin niteliğini, sürelerini ve saatlerini bir forma kaydetmektir. Buradan elde edilen
veriler, “zamanınızı kendiniz mi kontrol ediyorsunuz?” yada “zamanınız dışsal
etkiler veya alışkanlıklar tarafından mı kontrol ediliyor?” sorusunun yatını
verecektir.
ZAMAN PROBLEMLERİNİ
G
TANIMLAMA
E
KENDİNİ TANIMA
R
AMAÇ VE ÖNCELİKLERİ İ
BELİRLEME
B
PROGRAM HEDEFLERİNİ E
UYGULAMA PLANLARINA S
AKTARMA L
M
GÜNLÜK PROGRAMLAR VE
E
REHBERLER HAZIRLAMA
GELİŞTİRME 15
SÜRECİN İZLENMESİ VE YENİDEN
ANALİZ
16
* Ben hangi işlerden zevk alıyorum?
* Hayatta ne tür bir ilişki kurmak istiyorum?
* Hangi alanlar benim ilgimi çekiyor?
Bu iki amaç gurubunun çatışması bir zorunluluk değildir. Birey bunlar arasında
belli bir denge kurarak bir arada ve aynı anda gerçekleşmesini sağlayabilir. Amaç ve
hedeflerin olabildiğince açık ve kesin olarak belirlenmesi, zamanın etkin
kullanılabilmesi için zorunludur. Amaç ve hedeflerin içeriği anlaşılmadığında
çalışmaların günlük konular üzerinde yoğunlaşması söz konusu olmaktadır.
FAALİYET PLANI
Öncelikli Hedefler
1.----------------------------
2.----------------------------
3.----------------------------
FAALİYET PLANI
Hedefe Ulaşmak İçin Faaliyet Planı Zaman
Yapılması Gereken Gerekli Kaynaklar
17
iş ve faaliyetler (Para, insan, zaman vb.)
1
2
3
4
5
......
Salı
Çarşamba
Perşembe
Cuma
18
Cumartesi
Pazar
Günlük Hedef :
19
Günlük planda, gün içinde yapılması gereken tüm işler ve bunlara ilişkin
zaman solda en üst bölümde yer almalıdır. Ayrıca, bir önceki günde tamamlanmamış
ancak sonradan ortaya çıkan yeni faaliyetler de diğer faaliyetler başlığı altında sağ en
üst bölümde yer almalıdır.
Gün içinde yapılması düşünülen öncelikli işler ve bu işlerin öncelik sırası ise,
diğer faaliyetlerin aşağısında listelenmelidir.
Günlük planlarda, yapılması düşünülen tüm iş ve faaliyetlerin önem ve
öncelikleri göz önünde bulundurularak bir yapılacaklar listesi hazırlanmalıdır.
Bu liste günlük planın taslağını çıkarmak için kullanılmalıdır. Ayrıca bu listede
toplantıları, randevuları bunlara ek olarak diğer öncelikli maddeleri gerçekleştirme
zamanını göstermelidir.
Liste hazırlanırken, işler bireyin kendi biyolojik ritmini bilmesi ve buna
göre en verimli zamanlarını en önemli işler için planlaması gerekir.
Dikkatini önemli işler üzerinde yoğunlaştıran ve öncelikleri belirleyen birey,
listenin başından başlamalıdır. Her iş günü sonunda tamamlanan iş ve faaliyetleri
gözden geçirmeli ve tamamlanması gereken ancak gün içinde yapılmamış işleri
de ileriye taşıyarak, bunları yarının yeni maddelerine eklemelidir.
Günlük plan, günün hedeflerini belirleyip tercih edilen yolun çizilmesini sağlar.
Bu yolun çizilmesinde; duvar tabloları, elektronik günlükler, cep bilgisayarları, masa
takvimi ajanda yardımcı planlama araçlarıdır. Bu araçların kullanılması günlük olarak
randevuların, adres ve telefonların, hedeflerin, harcamaların, özel günlerin
kaydedilmesi ve planlamasına yardımcı olmaktadır.
20
Zaman yönetiminde başarı, geliştirilen programların dikkatli ve titiz bir şekilde
uygulanması, aşamaların ileriye dönük izlenmesi ve analizin tekrarı ile mümkün
olabilmektedir. Ancak en önemli nokta, kişinin zamanını kontrol etmeye yönelik
bilgiler çerçevesinde, kendini zamanını yönetmeye adaması olmaktadır.
Birey, zaman yönetimine karar verdiği zaman, bunu ancak kendisi yapacaktır.
Kendisinden başka bir yardımcısı yoktur. Birey zamanını en iyi şekilde ancak
kendisi kullanabilir, planlayabilir ve kendi bir düzene koyabilir. Diğer bir ifadeyle
bireyin zamanını iyi planlayabilmesinin, yönetebilmesinin tek yolu, bu yolda yalnız
olduğunu bilmesi olmaktır.
Zamanı kullanma bir anlamda işleri iyi yapmaktan çok, doğru işleri doğru
zamanda yapmaktır. Etkinlik, doğru iş yapmak anlamına gelmektedir. Yapılacak
doğru işler tamamlandıktan sonra, kişiler işleri doğru yapmaya yoğunlaşmalıdır. İşte
bu verimliliktir. İşleri doğru yapma, onu tam olarak yanlışsız bir şekilde yapmayı ifade
etmektedir.
21
Verimlilikte zamanın ve diğer kaynakların en az kullanılması söz konusudur.
Verimlilik etkinlikten sonra gelmektedir. Çünkü amaçlara doğrudan veya dolaylı olarak
katkıda bulunmada başarılı olunamadığı bir durumda işlerin iyi yapılmasının bir
önemi olmamaktadır.
Ast-üst ilişkilerinde ilginç bir gerçek de ters ya da yukarı doğru olan yetki
devridir. Astlarda bazıları verilecek görevlerin riskinden kaçmak için veya
başaramama korkusu, aşırı iş yükü, işi bitirmek için gerekli bilgi ve yeteneğe
sahip olmamaları gibi nedenlerle verilen görevleri almayabilirler. İstemeyerek
aldıkları durumlarda da sürekli yöneticiye danışarak, onun zamanını alabilirler. Bu
durumda yetki devri geri dönmüş olur. Yetki devrinin geri dönmesi zaman yönetimi
açısından istenilmeyen bir durumdur.
22
ulaşabilmek için gereken işleri belirlemeli, daha sonra da bu işleri önem derecesine
göre sıralamalıdır. Bu ise iyi bir planlamayı gerektirmektedir.
Yöneticiler belirli bir zaman dilimi içinde tek bir iş üzerinde çalışmalıdır.
Bir önceki işi bitirmeden yada çalışmaya geçici olarak ara vermeden yeni bir
çalışmaya geçilmemelidir. Bir görevi belirli bir zaman içinde bitirmek; iş ikinci kez ele
alındığında, konuyu hatırlatmak ve kavramak için zaman harcamak
gerekmeyeceğinden yöneticiye çok zaman kazandıracaktır.
Uzun süreli planların yanı sıra günlük programlar hazırlama yöneticiye zaman
kazandırmaktadır. Bunun için astlarla konuşma saatlerini ve benzeri konuları
programlamak zamanın düzenli kullanılmasını sağlayabilmektedir. Yöneticiye
önerilen yöntemlerden birisi de Cuma günü öğleden sonra, takip eden haftada
yapılacak işleri belirlemektir. Haftalık olarak düzenlenmiş işler günlük programlar
haline dönüştürülerek düzenlik sağlanmış olmaktadır.
Yöneticilerin günlük faaliyetlerini ve çalışmalarını belli bir plan ve
program içinde gerçekleştirememeleri yapacakları işin kalitesini ve aktivitesini
en aza indirmektir. Hatta yapılması gereken oldukça önemli işlerin ve faaliyetlerin
diğer yıllara sarkmasına ve tamamının gerçekleştirilememesine neden olmaktadır.
Bütün bu benzeri nedenlerle yöneticiler günlük çalışmalarını belirli bir plan ve
program içinde gerçekleştirmelidirler. Ayrıca programlarının esnek olmasına, gün
boyu oluşabilecek kesintiler ve ortaya çıkan yeni durumlara uyabilecek nitelikte
hazırlanmaya özen göstermelidir.
23
duyduklarını ve böylece zaman kazanabildiklerini ortaya koymaktadır. Ayrıca
planlama, yöneticilerin dikkatini amaca yöneltmekte, çabaları uyumlaştırmaya olanak
sağlamakta ve emek savurganlığını azaltmaktadır.
Yönetim olayı planlama ile başlar, plansız yapılan her girişim başarısızlıkla
sonuçlanabilir. Plansız yapılan işlerin karışmasına, kimin ne işle uğraştığının
bilinmemesine, o gün için öncelikle yapılacakların neler olduğunun
görülememesine, en önemlisi de açık ve net bir amaç ortaya konulamamasına
neden olmaktadır. Kısaca, önceden ne yapılacağı, nasıl yapılacağı, ne zaman
yapılacağı karar altına alınamamaktadır. Bu kararsızlık durumu ise, işlerin kısa
sürede tamamlanmasını ve daha olumlu sonuçlar elde edilmesini engellemektedir.
• Öncelikleri Belirlemek
24
Zamanı etkin kullanma konusunda ilk olarak dikkate alınması gereken husus
herşeyi yapmak için yeterli zamana asla sahip olunmayacağı gerçeğinin kabul
edilmesidir.
Şimdi, bir şirketin kıdemsiz çalışanını düşleyin, ona Ayşe diyelim, Ayşe oldukça
basit bir iş yapmaktadır. Ayşe’nin yapması gereken işlerin sorumluluğu 40 birimdir ve
bu işi yapmak için haftada 40 saat çalışmaktadır. Her şey dengededir ve Ayşe Cuma
günleri kafasında hiçbir düşünce olmadan mutlu bir şekilde eve gitmektedir.
birimi
Sormululuk
40 40
Gün
25
birimi
Sormululuk
60 60
Gün
birimi
60 Sormululuk 40
Gün
Bu iki seçenekten hangisinin daha mantıklı olduğu çok açıktır. Burada basit bir
ilke vardır: “Şirkette üstlendiğiniz sorumluluğun ağırlığıyla, bu sorumluluğun
gerektirdiklerini yapmak için gereken kişisel zaman arasında hiçbir ilişki
yoktur.” Sorumluluk ve zaman arasında bir ilişki olması olanaksızdır. Önemli olan
sorumlulukların yerine getirilmesi için yapılacak öncelik sırasının ve planlamanın
doğru yapılmasıdır. Hiç uyumayan bir iş tutkununun bile haftada sadece 168 saati
vardır. İşinizde etkili olmanın yolu her zaman kaldıraç dengesini korumaktır.
Yöneticilerin öncelikleri belirlemede kullanabilecekleri bir takım teknikler
bulunmaktadır. Lakein’in ABC sistemi, Pareto Analizi ve Zaman Kullanım Matrisi
önceliklerin belirlenmesinde kullanılabilecek belli başlı teknikler olmaktadır. ABC
sistemi önceliklerin belirlenmesi açısından yeterli olacaktır.
ABC Sistemi
26
kaldıkça yapılmalıdır. C kalem işler ise, önemsiz ve yapılması zorunlu olmayan
işlerdir.
Önce A kalem işleri yaparak B ve C kalem işleri sonraya zamanı en iyi biçimde
değerlendirmek mümkündür. Günün saatleri ve kalemlerin aciliyeti de göz önünde
bulundurularak bu kategoriler de örneğin A kalem işler A-1, A-2, A-3, A-4 haline
gelecek şekilde bölünebilir. ABC kalem işler bireyin bakış açısına, listede nelerin
olduğuna bağlı olarak değişebilmektedir. Bugün A olan bir şey yarın C haline
gelebilmektedir. Bu nedenle birey zamanını en iyi nasıl değerlendireceğine bakıp
önceliklerini sürekli yenilemelidir.
Hiç kimse karmaşık bir makineyi, içinde nelerin olup bittiğini anlatan çeşitli
göstergeler ve ölçüler olmadan kullanmayı düşünemez. Ancak biz insanların da kendi
kişisel göstergelerimizle karmaşık aygıtlar olduğumuzu ve bunun en verimli
zamanımızın en azını kullanarak daha fazla iş yapma yeteneğimize etkisini ölçen
göstergeler diyebiliriz.
Sabah : Fırın harıl harıl yanarken uyanırsınız, bomba gibisinizdir. Öğle vakti
zirveye ulaşır ve sonra yavaş yavaş soğumaya başlarsınız. Akşamüzeri
hemen hemen bütün günün enerjisini yakmışsınızdır.
Her zaman hazır: Bu mutlu kişi diğer iki tipin en iyi yönlerini almıştır; sabah
erken kalkar, öğlene doğru soğur ve öğleden sonra yeniden ısınmaya başlar.
27
HANGİ VERİMLİLİK KALIBINDANSINIZ?
Bir günün akışı içerisinde zihinsel ve fiziksel veriminiz büyük ölçüde değişir.
Her yirmi dört saat içinde, içsel verimliliğinizin bir en yüksek, bir de en düşük olduğu
iki zaman vardır. Bu düşüş ve yükselişler hemen hemen her gün aynı saatlerde olur
ve verimlilik kalıbınız denilebilecek şeyi oluşturur. Çoğumuz zirve noktasına
kahvaltından yaklaşık bir saat sonra ulaşırız. Ondan sonra, öğle yemeğiyle
başlayacak biçimde önce yavaş sonra da daha hızlı biçimde düşüşe geçeriz.
Sevimsiz ve zor işlere optimum zamanı ayırmanız gerekir. Bunları daha ileriki
ve daha yavaş olacağınız bir zamana bırakmak, işleri sadece daha sevimsiz ve zor
kılar. En büyük ve zor işleri Pazartesi ya da Salı günleri yapılması uygun olur. O
zaman daha yüksek enerjiye sahip olursunuz. Zor işleri erkenden yapmak, haftanın
“kamburundan” kurtulduğunuz için size psikolojik bir rahatlık sağlar.
Zamanı etkin kullanmak veya yönetmek, sahip olunan her saati, her dakikayı
belirli bir hedef ve amaç doğrultusunda planlayarak kullanmak anlamına gelmektedir.
Zamanı etkin kullanmaya yönelik olarak yapılan bilinçli çabaların hem yöneticiler hem
de iş görenler için sayısız yararları bulunmaktadır.
- Elde edilen enerji ve zaman, iş ve özel hayatta daha dengeli bir yaşama
ulaşmaya imkan verebilmektedir.
28
iyi denetleyebilmeleri, bugünün işini yarına bırakma dürtüsünü
engellemeleri, toplantıları daha verimli yönetmeleri ve takım ruhunu daha
kolay yaratmaları mümkün olabilmektedir.
Etkili zaman yönetimi, yapılamak istenenler için zaman bulma anlamına gelir.
Etkin zaman yönetimi bireye, ailesine ve yakınlarına zaman ayırması, yaratıcı olması
ve hayattan zevk alması için zaman vermektedir.
Yöneticilerin bir çok ve önemli görevi sınırlı bir zaman içerisinde yerine getirme
zorunluluğu yönetsel etkinliği olumsuz etkilemektedir.
Tüm bireyler için günde yirmi dört saatle sınırlı olan zamanı etkili bir biçimde
kullanamayan yöneticiler, yönetsel fonksiyonlarını gereğince yerine getirmede
29
yetersiz kalmaktadırlar. Bunun yanısıra, zamanlarının önemli bir kısmını örgütün
günlük olağan işlerini yerine getirmede ve yapılanları denetlemek için
harcadıklarından birçok yönetici kendini geliştirmek ve yenilemek için zaman
ayıramamaktadır.
Zamanın etkili bir biçimde kullanımı konusunda yeterince bilgi sahibi olmayan,
zamanı etkili kullanma olanakları ve fırsatlarını yaratamayan yöneticilerin, işlerini
gerçekleştirme süreçlerinde zamanı yanlarına değil karşılarına almaları söz
konusudur. Zamanı karşılarına alan yöneticilerin yaşantıları da çok dengeli
olmayabilir. Bu tipler, işleri için çok zaman harcamalarına karşılık, kendilerine,
ailelerine ve arkadaşlarına çok az zaman harcarlar.
Yönetici, yetenek ve kapasitesi ile başarılacak işler ile zaman arasında uyum
sağlayamazsa, işlerin yoğunluğu ve baskısından uzaklaşamaz. Günümüzde gelişmiş
ülkelerde, boş zamanların nasıl harcanması gerektiğini düşünenler yöneticiler
değildir. Aksine, onlar her yerde uzun saatler boyunca çalışmakta ve karşılamaları
gereken ve giderek artan zaman talepleri ile karşı karşıya kalabilmektedirler.
12.SONUÇ
Zaman kavramı işletmeler için önemli bir kavramdır. Zamanı etkin kullanmak
örgütlerin en önemli ilkesi olmalıdır. Organizasyonlarda zaman kullanımı ile ilgili
mutlaka plan yapılmalıdır.
30
faaliyet yerine getirilmelidir. Yapılacak eylemlerde öncelik işletmenin misyonuna
verilmelidir. Planda değişiklik yapılacaksa stratejiler belirlenmeli buna göre yeniden
değerlendirilmelidir. Kısa ve uzun vadeli amaçlara ve planlara göre saptanacak
faaliyetler tekrar zaman envanterine ve çizelgeye göre belirlenmelidir. Zamanla ilgili
planda sürekli iyileşme ve gelişme prensibine uyulmalı ve kendimizi buna göre
disipline etmeliyiz. Zamanı en iyi nasıl kullanabiliriz diye kendimize sormalı ve cevap
aramalıyız. Bu da gelişmeyi beraberinde getirecektir.
31