Professional Documents
Culture Documents
ŞALTERİ SEÇİMİ
Münir Karıncaoğlu
Elektrik Mühendisi
Direk yol verme sırasında, motor kalkış akımının ne olacağı motor imalatçısı
tarafından verilmektedir. Genel olarak anma akımının 6,5 katı olarak alınan bu
değer, motor yüküne bağlı değildir. Motorun yani rotorun özellikleri tarafından
belirlenmektedir. Verimi yüksek motorlarda bu değer anma akımının 7 katı
olabilir. Bu akımın ne kadar süreceği ise, yüke bağlı olmaktadır.
Gerçekte motor kalkış akımı tabiri belirli bir andaki akımdan ziyade saniyelerle
ölçülen bir süre içindeki akımı anlatmaktadır. Bu süre, birkaç saniyeden 10
saniyeye kadar uzayabilmektedir (istisnai olarak uygulamanın durumuna göre
daha uzun olabilir). Standart motorlarda süreyi belirleyen asıl faktörün yük
olması nedeniyle, uzun kalkış süreleri için, yol verici üzerinde bir takım
değişikliklerin yapılması gerekir.
Özel rotor direnci tasarımıyla daha uzun süreli ve düşük akımla kalkış yapmak
mümkündür. Bu tür motorlarda kayma yüksektir. Motorlarda ısınma etkisi,
çekilen akımın büyüklüğüne ve süresine bağlı olarak artmaktadır. Bu durumda
motordan beklenen özellik, ısınma etkisiyle tahrip olmamasıdır. Isınma etkisini
azaltmanın bir yolu çekilen akımın sınırlandırılarak zaman kazanılmasıdır. Bu
konudaki en iyi yöntem rotor çubuklarının geometrisinin özel olarak
tasarlanmasıdır. Motor hızlandıkça, rotor iletkenleri, geometrileri gereği her
frekansta giderek azalan rotor direnci sergiler. Bunu yaparken herhangi bir
mekanizmayı kullanmaz. Motor, anma hızında en küçük rotor direnci değeri ile
çalışır. Böylece kalkış akımı şebekeyi zorlamadan ve benzer güçteki diğer
motorlardan daha fazla kalkış momenti üreterek yükü kaldırılır.
Yüksek verimli motorlarda ise, rotor direnci son derece düşük tutulmaktadır.
Bunun sonucunda kalkış akımları yükselmekte, motor kalkış momenti düşmekte
ve kalış akımı, motorun anma akımının 7 katına çıkmaktadır.
Yapılan ikinci hata ise kalkış akımının, bir kısa devre şeklinde başladığı, yani
sinüs ekseninde simetrik değil asimetrik olduğudur. Motorun kalkarken çektiği
akımı, iki ayrı zaman bölgesi aralığında incelemek doğru olacaktır. Birinci bölge
motorun çalıştırılmasının sonrasındaki ilk 6 periyot içinde kalan kısımdır. Bu
bölgede sinüsün tamamı pozitif bölgeye kaymış, yani asimetrik durumdadır.
Dalgalı olmasına rağmen, doğru akım şeklindedir. İkinci bölge ise normal kalkış
akımının çekildiği simetrik bölgedir. Bu bölgede sinüs pozitif ve negatif yapısına
geri dönmüştür. Yani 6. periyodun sonunda kısa devre akımı, anma akımının
9,165 katına düşerek simetrik bir yapıya kavuşur. İlk periyotta asimetri
yüzünden, anma akımının tepe değeri olan 9,165 kat akımın iki katı kısa devre
ani akımı olarak görülür. Yani, ani akımın tepeden tepeye değeri 18,33 katı
olmaktadır.
Bu değerlerden yola çıkarak örnek bir motor koruma şalteri seçimi ve ayar
değerleri aşağıda verilmiştir.
125 amperlik bir şalterin termik akım ayarı 0,832 X 125= 104 A olarak
yapılabilecektir. Bu şalterin manyetik özelliği 10 katı akıma müsaade ediyorsa
1250 ampere ayarlanabilir demektir. Eski ayar düşüncesine göre 104A X 7= 728
A olacağından şalter kabul görecektir. Halbuki uygulamada kalkış anında şalter
manyetik koruma amacıyla gereksiz yere açabilecektir. Sorunsuz ayarlanabilir
şalter ise 1906 amperi sağlayacak özellikte olması gerektiğinden 10 çarpanı ile
200 amperlik şalter bu iş için uygun olacaktır. Burada kablo empedansı kalkış
anında sıfır ohm olarak alınmıştır. Motor besleme kablosunun uzun olması
durumunda 160 amperlik bir şalter uygun olabilir.
Bu durumda motor koruma şalteri 200 amper olmalıdır. Termik ayar için
de, 104 rakamına (uç değer olarak alınmamak kaydıyla) ayarlanabilen termik
ayar sahası olmalıdır.