You are on page 1of 80

SLAMIN LK ASRINDA SYASET SLAMIN LK ASRINDA SYASET

smail Yurdakk ismailyurdakok@gmail.com ZET Mslman olan ve olmayan herkes iin, Hz. Peygamberin ve sahabilerinin de yaad hicretin ilk yzylnda halkn ynetime katlmas konusu, ilgi ekecek bir konudur. slam vahye dayal bir din olmasna ramen; Hz. Peygamber, zellikle ayrntlaryla bildiimiz Medine dneminde, erkek ve kadn herkesin rahata konuabilecei, grlerini her zaman Allahn Elisine aktarabilecei bir hr dnce platformunu, Medinede oluturmutu. Bu zgr dnce atmosferi, drt halife dneminde de devam etti. Daha sonra iktidar zorla geiren Emeviler ise, sadece ynetimi veraset usulne evirmekle kalmadlar, halk zerinde uyguladklar bask sonucu, slam dnyasndaki, idarecileri uyarma geleneini de ortadan kaldrmak istediler. Fakat buna ramen, gerek sahabilerden gerekse tabin neslinden pek ok isim, basklara boyun emeyerek, ynetimi uyarmay srdrdler. Yzyln son dneminde Hasan el-Basri, pek ok sahabi ile de grm bir isim olarak, zgn bir muhalefet teorisi ile ortaya karken ayn dnemde, Medinede valilik yapm olmasnn kendisine kazandrd slami kltrel birikimle mer b. Abdlaziz de, slamda iktidar ve muhalefetin yetki snrlar konusunda orijinal grlerini evresine ve alimlere aktaryordu. almada ksa veya uzun sreli olarak, hibir halifeye/otoriteye biat etmeyen Hz. Ali, Sad b. Ubde, Sad b. Eb Vakkas ve Abdullah b. Abbas gibi sahabilerin bu durumlar da ilenmi; Hz. Peygamber, Hz. Ebubekir ve mer b. Abdlazizin isyanclara musamahakar davranmalar zerinde durulmu; ayrca hicri birinci yzylda kadnlarn siyasetteki konumuna da deinilmitir. GR Anayasa hukukusu Orhan Aldkat, Hz. Peygamberden sonra ona nip olan kimseye halife denmitir ve halifenin seim yolu ile tayini ile slam Anayasa Hukukuna cumhuriyet prensibi girmitir der. (Aldkat, 1970, 21) Hicri birinci yzyl; iinde Hz. Peygamberin de yaad, slam hukukunun kaynaklar asndan en nemli zaman dilimidir. slam hukukunun en nemli kayna olan Kuran bu dnemde inmi, inen yetlerin izaha muhta olan yerleri varsa bunlar Hz. Peygamber tarafndan aklanm ve gerek Hz. Peygamber gerekse onun uygulamalarn gren sahabiler de bu yzylda yaamlardr. Halkn ynetime katlm sonu olarak, bir insan haklar sorunudur ve slamn bu konudaki grnn, Hz. Peygamber ve sahablerin yaad hicr birinci yzyl referans alnarak ortaya konulmas nemlidir. Dier taraftan, halkn ynetime katlm, insanlk tarihi kadar eski bir problemdir. Mnci Kapani eski Yunan dnemini yle deerlendirir:Eski Yunan siteleri iinde en demokratik saylan bile gerekte dar bir aristokrasi olmaktan ileri gidememitir. (Klelerin dndaki) Yerli ahaliye gelince, bunlar da otomatik olarak vatanda saylmamaktadrlar. Bylece siyasi haklara sahip olan ve devlet idaresine katlabilen sadece belirli ve dar bir zmre idi. Fikir alannda, eski Yunann en byk iki filozofu saylan Platon ve Aristoda, insana insan olarak deer veren, ona

devlet iinde ve devlete kar herhangi bir hak tanyan dncenin izine rastlamyoruz. (Fakat bunun yannda) Eski Yunanllarn (Attik blgesinin yarm milyona varan nfusu iinde vatanda saylan yirmi-otuz bin kiinin) meydanlarda toplanp oy vermek, majistralar semek, icabnda onlar azledip muhakeme etmek, Arhont (idareci) seilmek (haklar vard). Fakat semen olmak (bile) kolay deildi. Platon zaten totaliter bir sistemi savunuyor ve kiiye en kk bir serbest hareket alan brakmyor, ona aile kurma hakk bile tanmyordu. Aristonun siyasi doktrini daha yumuak ve daha insani olmakla beraber onun dnce sisteminde de insan haysiyetine gerekten deer verildiini grmek zordur. Aristonun ideal devletinde iilerin, iftilerin, elinin emei ile geinenlerin vatanda snf iinde yeri yoktu. Kaba ilerle uraanlar, hibir zaman iyi vatanda olamazlard. Onlarn btn fonksiyonu sadece topluma hizmet etmekten ibaretti. (Kapani, 1972, 20-21) Bu konuyu daha geni olarak ileyen Philip Brook Manville, Atina Vatandalnn Geliimi: Arkaik Dnemde Fert ve Toplum (The Evolution of Athenian Citizenship: Individual and Society in the Archaic Age) isimli bir doktora almas yapmtr. (Manville, 1979) James M. Williams da, Demokrasinin Bulunmad Atina (Athens without Democracy) isimli bir dier doktora almasnda konuyu incelemitir. (Williams, 1982) Son Almanya mparatoru William II (1859-1941, hkmdarl 1888-1918) bile parlamenter almalar kk grr ve anayasay hi okumadn bbrlenerek sylerdi. Kendisinde, iinin ilhi bir yn olduuna dair, salam bir inan vard (Peter Novice, 1966, 10, 539-40) Geri ayn dnceleri tayan hkmdarlar slm dnyasnda da olagelmitir. William II ile ayn yzylda yaayan ve otuz yl Afganistan krall yapan Dost Muhammed Han (saltanat 1826-1838 ve 1842-1863) kurumsallam bir mutlak monari oluturmu ve kendisinin ilhi ikrm ile ynetici yapldn iln ettikten sonra Taht, krallar kral (melikul-mulk) olan Yaratcmz ve her eye kdir olan Allahn maldr. O krallar obanlar olarak srlerini gtsnler diye tayin eder ve bu srleri krallara emanet eder (Raees, 9, 2004) diyerek, kendisinin tayininin ilhi olduunu vurgulam ve bylece kendisine itiraz ve eletiri yolunu kapatmay hedeflemitir. slmn (daha) ilk asrnda drt halife devrinde, yneticinin yetkisinin snrlar hemen hemen net bir ekilde izilmiken, Batda bu konu ok uzun ve ztrabl bir sre takip etmitir ve ancak 17. yzyl sonundan itibaren (slam dnyasndan bin yl sonra) temel metinler ortaya kabilmitir. Adlar toplumsal szlemeyle birlikte anlan dnr Thomas Hobbes, Leviathan 1651de; John Locke da Two Treaties on Government (Hkmet zerine ki nceleme) 1690da yaynlamlar; J. J. Rousseaunun Du contract social (Toplum Szlemesi) 1762de baslmtr. (Ana Britannica, 21/100) Fakat bu ilk metinler de btn halk tabakalarnn ynetime katlmalarn temin edip edememe noktasnda eletiriye uramlardr. Batda bu konuda dier bir nemli isim olan Thomas Paine, 1791de nsan Haklar (Rights of Man) kitabn yaynladnda, ngiltere babakan William Pitt tarafndan vatana ihanetle sulanm, kendisini savunan Thomas Erskine (1750-1823) nin savunmas mahkemece baarsz bulunmu ve Painei savunduu iin Galler Prensi basavcl grevinden alnmtr. (Ana Britannica, 8, 272) Auguste Comte, John Stuart Mill, Thomas Carlyle gibi dnrler bata olmak zere 19. yzyl dnce dnyasn derinden etkileyen Saint Simon (1760-1825) ise, toplum ancak sanayici ve teknoloji bilginleri tarafndan ynetilirse daha iyi bir sosyal dzen kurulabilir demitir. (Grolier, 1966, 9, 71) slmn ilk asrndaki ynetim ve hilafet konularnda da, hem slam bilginleri hem de Mslman olmayan ilim adamlar tarafndan almalar yaplmtr. 16. Yzyl Osmanl bilginlerinden mam Birgivi (1523-1573) de Zhrul-Muluk isimli risalesinde dil sultann vlmesi, zalim sultann yerilmesi konularn ilemi ve yneticilere tler vermitir. (Arslan, 1992, 126) 19. yzylda, Bat Afrikal slm limi ve Nijerya Fuln Devletinin

kurucusu Osman b. Fudi (Osman dan Fodio)nin kardei bn Fudi (1766-1829), slam siyaset teorisi konusunda yazd eserleri ile de mehurdur. Onun Seblus-selme filimme adl almas halifenin seim ekline dairdir. bn Fudi, Ziyaul-imm fi salahi(islahi)l-enm adl almasnda hilafet konusunda idari ve anayasal teorileri ortaya koymakta; Ziyul-hukkm fi m lehum ve aleyhim adl risalesinde ise hkmet etme usuln; 1988de Kahire ve Kanoda baslan Ziyus-siyst ve fatvan-nevzil min m hve min furid-dn minel-mesilde ise slam idare sistemini anlatmaktadr.(Musa, 1999) Cezayirli alim ve slahat Abdlhamit b. Badis (1889-1940), siyasi otoritenin kayna olarak slam toplumunu grm ve yetkisini ondan almayan bir ynetimi geersiz saymtr. Ona gre hilafet, balangta tek kii tarafndan icras mmkn olan en yksek siyasi otorite iken, artlarn deimesiyle birlikte, fiilen farkl ynetimlerin ortaya kmas hilafetin sembolik bir anlamda ve tarihi bir vaka olarak kalmasna yol amtr. (Mutabbakani, 1999) ; Tunuslu slam hukukusu bn Aur (1879-1973) slamn ynetim biiminin kendi kurallarna gre oluan bir demokrasi, yani demokrasinin zel bir ekli olduunu ne srmtr. (Cokun, 1999) Muhtemelen bn Aur da; yine ayn yllarda bu konuda fikir reten Mevdd de demokrasi kelimesini serbest seimler ve denetlenebilen bir ynetim anlamnda kullanmlardr. Mevdd 1939 ylnda yapt konumada -ki daha sonra bu konuma (slamda Siyaset Teorisi) eitli dillere evrilmitir- ayet, yeni bir tabirle tarif etmeme izin verilseydi bu ynetim biimini dini demokrasi olarak tarif ederdim. Yani ilh, demokratik bir hkmet... demitir. (Mevdudi, 1992, 34) Konumuzla ilgili ilk, fakat orijinal almalardan biri de Msrl Muhammed Abdullah elArabinin slamda Ynetim Sistemi adyla Trkeye evrilen ve ilk basks 1968de yaplan almadr. Abdullah el-Arabi bu almada halife yerine devlet bakan tabirini kullanm ve halifenin Kureylilii ile halifenin azli konularnda faydal grler retmitir. Bu kitaba, slami ynetim ve slam ekonomisi konularnda nc isimlerden olan Suriyeli bilgin Muhammed el-Mubarek on sayfalk bir sunu (takdim) yazmtr ki bu yaz da (ada) slam siyaset dncesiyle ilgili gzel bir risale hviyetindedir. (el-Arabi, 1991) Davut Dursunun, stanbul niversitesinde hazrlad slamn lk Dneminde Siyasal Katlma isimli seminer almas da 1984de baslmtr. Bu ksa almada Davut Dursun ilk drt halife dneminde halifelerin seimi asndan olay izlemi ve her halifenin seiminde birbirinden farkl bir siyasal katlma y not etmitir.(Dursun, 1984) Trkede konu ile ilgili grlen ilk tercmelerden biri Abdlkerim Zeydann slam Hukukunda Ferd Ve Devlet: slam Anayasa Hukuku (el-Ferd ved-Devle fi-eriatil slamiyye) adl almasdr. Kitabn ilk evirisi Cemal Arzu tarafndan 1969da yaplm (Zeydan, 1969), daha sonra eser Aksay ncel tarafndan bir kez daha evrilmitir. (Zeydan, t.y.) Muhammed Bakr Sadrn slam Anayasa Hukuku: slam Cumhuriyeti Tezi adl kitabn Abbas Efali Treye evirmi (Sadr, 1979, 1993); Muhammed Faruk Nebhann ayn konudaki kitab da Servet Armaan tarafndan slam Anayasa ve dare Hukukunun Genel Esaslar ismiyle tercme edilmitir. (Armaan, 1980) Ahmet Akgndzn Eski Anayasa Hukukumuz ve slam Anayasas (Akgndz, 1989) ile Yksel Macitin slam Anayasa Hukukuna Giri (Macit, 1990) adl eserleri telif almalardr. Ahmet zelin konuyla ilgili makalesi Ynetici Peygamber olarak Hz. Peygamber dir. (zel, 2006) Ahmet nkal ise Hz. Osman Dneminin Siyasi Problemleri konulu bir alma yapmtr. (Bayyiit, 1990, 482) slam alimlerinin siyaset bilimi ile ilgili yaptklar almalar zerine de batl bilginlerce eitli almalar yaplmtr. bni Bccenin bu konudaki grleri zerinde J. Rosenthal tarafndan yaplan bir almann bal bn Baccenin Felsefesinde Siyasetin Yeri dir. (Rosenthal, 1951) Vehbe Zuhayli de 1984

ylnda ilk basks yaplan ve Trkeye slam Fkh Ansiklopedisi adyla evrilen almasnda, slamda Ynetim Dzeni balkl 70 sayfalk bir blm bu konuya ayrmtr.(Zuhayli, 1994) bn Teymiyyenin es-Siyaset-eriyye (fi slahir-r verraiyye) isimli 14.yzylda yazlm olan eseri -ki slam siyaset teorisi ile ilgili temel kaynaklardan birisidir ve slam hukukunun anayasa, idare, maliye ve ceza hukuku gibi kamu hukukunun alt dallarna ait baz konular da ele alan eseri ki bu yzden almay Franszcaya eviren Henry Laoust tercmesine bn Teymiyyeye gre Kamu Hukuku adn vermitir- Vecdi Akyz tarafndan Trkeye evrilmitir.(bn Teymiyye, 1985) bn Teymiyye anayasa hukuku ile ilgili olarak ayrca, Kaide muhtasara fi vucbi taatillhi ve rasulih ve vultil-umr (Riyad 1414/1994)(Allaha, Peygamberine Ve Valilere taatin Gerei le lgili Ksa Kural); Nasha zehebiyye ilel-cematil-slamiyye: Fetva fit-tati vel-beya (Riyad 1410/1990)(slam Toplumuna Altn Nasihat: taat ve Biat le lgili Fetva); Ahkmu ustil-mminn (Kahire, 1985)(syanc Mminlerin Hkm); el-synul-msellah ev ktlu ehlil-bay fi devletil-slam ve mevkiful-hkkam minh (Beyrut, 1992) (slam Devletinde Silahl syan Yahut syanclarla Sava ve Bu Konuda darecilerin Tutacaklar Yol) isimli almalarn da sahibidir (Koca, 1999: 391-405). hsan Eliak, bn Teymiyyenin siyasal konulardaki grlerini, ok az hakl, ama ounda haksz eletirilerle dolu bir yazsnda zetlemitir (Eliak, 2002: 39-49). Vecdi Akyz, devletler hukuku uzman olan Muhammed Hamidullahn anayasa hukuku ile ilgili olarak yazd eitli makale ve dier yazlarn da slam Anayasa Hukuku adyla nerederek 320 sayfalk konuyla ilgili doyurucu bir almann ortaya kmasn salamtr. Bu kitapta Hamidullah, Akabe biatlarndan balayarak slamn ilk dnemindeki seimler zerinde durmu ve Devletin teekklnde ictimai mukavele (toplumsal anlama) vasfn ilk ileri srenlerden olan ngiliz Hobbs, Lock ve Fransz J. J. Rousseau, (ayet) slamda henz (Hz. Peygamberin) Mekke dneminde (bile) tam bir irade serbestisi ile yaplan biatlardan haberleri olsayd nazariyelerine (teorilerine) acaba nasl bir ekil verirlerdi? demitir. (Hamidullah, 1995, 91) Vecdi Akyz yine Huriye Tevfik Mcahidin, Eflatundan Muhammed Abduha Siyasi Dnce (el-Fikrus-Siysi min Efltun il Muhammed Abduh) ismiyle 1986da yaymlanan eserinin baz blmlerini Farbiden Abduha Siyasi Dnce adyla Trkeye tercme etmi (Mcahid, 1995) ve bu eviriye yazd 13 sayfalk nszde hem konuyla ilgili faydal bir literatr vermi, hem de yaplabilecek almalara iaret etmitir. Msrl Nevin Abdulhalik Mustafann el-Murada fil-FikrisSiyasiyyil-slami balyla 1983te hazrlad doktora tezi de Vecdi Akyz tarafndan slam Siyasi Dncesinde Muhalefet adyla Trkeye evrilerek yaynlanmtr. (Mustafa, 1990) Akyzn ayrca Kuranda Siyasi Kavramlar isimli bir almas (Akyz, 1998) ve Asr- Saadette Siyasi Konumalar adl daha yeni bir eseri de vardr. (Akyz, 2004) Muhammed Esedin 1960 ylnda ngilizce olarak yazd ve daha sonra Arapa, Urduca gibi dillere de evrilen almas, Trkeye de ilk olarak 1977de slamda Ynetim Biimi olarak tercme edilmitir. Muhammed Esed bu almasnda seim ve uraya dayal bir hkmet ve Mslman vatandan tenkit hakkn kullanmas gibi konumuzla ilgili blmlere de yer vermitir. (Esed, 1995) Suriyeli alim Said Havvann (1935-1989) bnl-Ezrakn Bedius-Sluk adl eserini temel alarak yazd yz sayfa geniliindeki almas da slamda Ynetim ve Ynetici ismiyle Trkeye evrilmitir. slamn ilk yzylndaki ynetim anlay ile ilgili notlarn da bulunduu eserde, konu derinlemesine ilenmitir (Havva, 1990) Msrl bilgin Muhammed Umaranin slam ve nsan Haklar ismiyle dilimize evrilen almas da yararl bir eserdir. (Umara, 1992) Hz. Peygamberin hadislerinde konuyu aratran iki alma da Trkeye evrilmitir: Muhyiddin Seydi elebinin Buharide Ynetim Esaslar isimli almas Mehmet Erdoan tarafndan (elebi, 2002); Seyyid Ali Hemedaninin Hadisler Inda Ynetim lkeleri

Ynetici Nitelikleri isimli 500 sayfay aan geni aratrmasn da Necdet Ylmaz tercme etmilerdir (Hemedani, 2003) Trkiye Diyanet Vakfnca Trkiyedeki slam Hukuku bilginlerine hazrlatlan iki ciltlik lmihaldeki on altnc blm Siyasal Hayat bal altnda H. Yunus Apaydn tarafndan yazlmtr. Yetmi alt sayfalk bu almada Apaydn nce Batdaki, daha sonra da slam dnyasndaki siyaset teorileri zerinde alr; devlet bakannn azli konusunu iler ve slamda insan haklar ve kadn haklar zerinde de durur.(Apaydn, 2002, 251-328) Seluk niversitesi lahiyat Fakltesi retim yeleri de, muhtelif zamanlarda konumuzla ilgili almalar retmilerdir. lahiyat Fakltesi Dergisinde smail Hakk Atekenin Muaviye b. Yezid zerine Bir Aratrma adl almas (Ateken, 1997) ile; Hz. Osman Dnemi Olaylarnda Mervan b. Hakemin Rol (Ateken, 1999); ve bn Teymiyyenin Hz. Alinin mametiyle lgili ii Rivayet ve Yorumlar Tenkidi (Ateken, 2001) yazlar konumuzla ilgilidir. Ateken ayrca Osman Nuri Duraln Muaviye b. Ebi Sfyana Yneltilen Eletiriler konulu yksek lisans tezine danmanlk yapmtr. Bu tezin zetinde ...almada, Muaviye hakkndaki olumlu ve olumsuz rivayetler aktarlm ve bu rivayetler dorultusunda da genel bir deerlendirme yaplmtr denilmektedir.(Harmanc, 2007) Mehmet Ali Kaparn da konumuz ile ilgili almalar vardr. Kaparn slamda Beyat konulu makalesi (Kapar, 1991) ile Hz. Peygamber Dneminde Beyat (Kapar, 1994) ve Hz. Hasann Halifelii ve Hasan-Muaviye Antlamas (Kapar, 1997) balkl yazlar, yazar tarafndan daha sonra geniletilerek slamn lk Dneminde Beyat ve Seim Usul (Kapar, 1998a) ve Halifeliin Emevilere Geii Verasete Dnmesi (Kapar, 1998b) isimleriyle kitaplatrlmtr. Mehmet Ali Kaparn danmanlnda Ali Akbykn hazrlad Abdullah b. Abbas: Hayat ve ahsiyeti konulu yksek lisans tezi de konu ile ilgilidir. Tez zetinde slam tarihindeki nemli ahsiyetlerden birisi olan Abdullah b. Abbasn siyasi ilikileri bu almada ele alnmtr. Emeviler dneminde kendisini daha ok ilme veren Abdullah b. Abbas, zelikle Ali b. Ebi Talib dneminde salam siyasi kimlii ile dikkat eker denilmektedir. (Harmanc, 2007) Mehmet Ali Kaparn danmanlnda yaplan bir dier yksek lisans tezi de yine konumuzla ilgilidir: Nadir Karaku Hz. mer ve Devlet daresi balkl almada Hz. mer, Hz. Peygamberin istiare geleneini devam ettirerek, istiareye nem vermitir. Abbas b. Abdlmuttalib, Abdullah b. Abbas, Osman b. Affan, Abdurrahman b. Avf, Ali b. Ebi talib gibi kimseler onun zel maviri idiler. demektedir. (Tez zetleri, 1991, 454) Yine faklte dergisindeki bir dier yaz da Hseyin Tekin Gkmenolunun slam Kamu Hukuku ve Siyasi Dncesinde Veliahd Tayini ve stihlaf (Gkmenolu, 1997) adl almasdr. smet Kayaolu ise George Makdisinin slam Toplumunda Otorite isimli makalesini Trkeye evirmitir. (Kayaolu, 1997). Makdisinin makalesi hicri birinci yzylla ilgili pek bilgi iermese de, genel olarak slam Siyaset Tarihinde hukukularla idareciler arasndaki yetki mcadelesi ile ilgili ayrntl bir almadr. Ahmet Turan Ykselin htirastan ktidara... Kerbela-Emevi Valisi Ubeydullah b. Ziyad Dneminin Anatomisi ismiyle yaymlanan almas da burada hatrlanmaldr. (Yksel, 2001) Abdurrahman anverdinin hazrlad: lk Halife Dneminde Siyasi, Sosyal ve Dini Etkisi Ynyle Hz. Ali konulu yksek lisans tezindeki u ifadelerin zikri de konumuz asndan faydaldr: Hz. Ali, siyasi olaylar asndan baktmzda hilfet seimlerinde, kimi zaman gerekli grd durumlarda itirazlar, kimi zaman da adayl esnasnda taknd tavr ve tutumuyla en ok dikkat eken bir ahsiyet olmutu. Hz. Ali, idari manada, Hz. mer hari dier halifeler dneminde cidd bir grev almamt. Buna ramen, her halife dneminde de, her trl idar konuda istire edilen ok nemli bir danman olarak halifelerin yannda bulunmutu. (Harmanc, 2007: 241) Ahmet Yaman da Siyaset-Hukuk likisi Balamnda Ebu Hanife Dnemi balkl yazsnn ilk iki

sayfasnda hicri birinci yzyldaki halkn siyasete katlmn olumlu ve olumsuz rnekler vererek deerlendirmektedir. (Yaman, 2002) Frat niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisindeki alma da bu dnemle ilgilidir: Mehmet Atalann Hz. Muhammedin Vefatndan Sonra Hilafet Tartmalar (Atalan, 2004) ve smail Kksaln slam Tarihinde Uygulanan Devlet Bakanl Seim ekilleri ve eri Tahlili (Kksal, 2006) ve Kksaln Sad Gurabdan tercme ettii Emirsiz Ynetim (Gurab, 1996). Mehmet Mahfuz Sylemezin Emevi ktidarna Kar Kufeden lk Sivil Muhalefet: Hucr b. Adiy Hareketi (Sylemez, 2004); Muhit Mertin Michael Schwarztan tercme ettii Hasan Basrinin Kader Risalesi zerine Bir nceleme (Schwarz, 2003); ve Mustafa zkann Emevi ktidarnn leyiinde Biat Kavramna Yklenen Anlam ve Biatn Fonksiyonu (zkan, 2008) de Hitit niversitesi lahiyat Fakltesi retim yelerinin konu ile ilgili almalardr. Yine ayn faklteden Mevlt Uyankn konumuzla ilgili olarak Hasan Basrinin Kader Risalesini geni olarak ileyen almasna aada deineceiz. Konu ilk olarak Ltfi Doan ve Yaar Kutluayn bu mektubu tercme ederek Hasan Basrinin Kader Hakknda Halife Abdlmelik b. Mervana Mektubu bal ile yaynlamalar ile gndeme gelmi fakat dikkat ekmemitir. (Doan-Kutluay, 1954). Konuyu son yllarda Abdlhamit Sinanolu slamn lk Siyasallatrlma Srecinde Kader nanc isimli makalede incelemitir .(Sinanolu, 2002) Kuranda Anahtar Siyasi Kavramlar balkl Ahmad Manzooruddinin makalesi Mustafa zel tarafndan evrilmi (Manzooruddin, 2002); A. Blent nal ise lk Devir slam Dncesinde Egemenlik isimli bir kitap yaynlamtr. nal kitabnda, bu dnemde, Hz. Peygamberin ve Kurann hakimiyet anlayn, Hz. Peygambere (iyi) bir halef olma gayretiyle temsil eden Hz. Alinin egemenlik anlay; slam ncesi gelenekleri ksmen temsil eden Muaviyenin anlay ve daha ok bedevilerden mteekkil Haricilerin egemenlik anlaylar olmak zere farkl hakimiyet anlay belirmektedir der. (nal, 2007) Kad Ebu Bekir Ibn Arabinin lk Halifeler Dnemine Bak adl makale Ali Kozan tarafndan kaleme alnm (Kozan, 2006); Sleyman Gen ise dnemin nazik konularndan biri olan: Hz. Alinin Halife Seimlerindeki Tutum ve Tavr konusunu ayrntl bir makalesinde ele almtr. Ibn Kuteybe (ed-Dineveri)nin el-mame ve-s Siyasesinden yapt nakille (I/12-15) Gen, Hz. Alinin Hz. Ebu Bekire, Hz. Fatmann vefatndan alt ay sonra biat ettiini fakat bu sre zarfnda Hz. Alinin Hz. Ebu Bekire kar souk davransa da aktan muhalif bir tavr taknmadn belirtir. (Gen, 2007) (M. Bahaddin Varol el-mamenin bn Kuteybeye aidiyeti konusunda ciddi tereddtler olduunu nakleder (Varol, 2003) Muhammed Tavit et-Tancinin (1918-1974) krk sayfay geen uzun ve ok nceden yaplm bir almas vefatndan uzun bir sre sonra slamda Hilafet ve Mezheplerin Douu bal ile yaymlanmtr. (Tanci, 1996) slam tarihinde anayasa hukuku konusundaki en nemli isimlerden biri olan Maverdinin grleri hakknda da Ahmet Gner Maverdinin Hilafet Kuramnn Tarihsel Arkaplanna Bir Bak (1-2) balyla iki makale kaleme almtr. (Gner, 2002-2003) Daha sonralar Muhammed Hamidullahn lk slam Anayasas olarak tantaca Medine Vesikasn ilk ortaya karan ve maddeletiren Alman protestan oryantalist Julius Wellhausenin (1844-1918), 1901 ylnda yaymlanan Die Religiouspolitishe Oppositionsparteien Im Alten Islam adl almas slamiyetin lk Devrinde Dini ve Siyasi Muhalefet Partileri ismiyle Fikret Iltan tarafndan Trkeye kazandrlmtr. (Wellhausen, 1989) Yine Batda yaplan almalardan biri Erwin I. J. Rosenthaln Ortaa slamnda Siyasal Dnce: Taslak Mukaddime (Political Thought in Medieval

Islam: an Introductory Outline) (Rosenthal, 1958) ve W. Montgomery Wattn slam Siyasi Dncesi (Islamic Political Thought) (Watt, 1968, 1999) isimli almalardr. Bir orijinal alma da Sherman A. Jacksonn slam Hukuku ve Devlet: ehabeddin el-Karafinin Anayasal Hukuk Sistemi/Bilimi (Islamic Law and State: the Constitutional Jurisprudence of Shihab al-Din al-Qarafi) adl kitabdr. 13. Yzyln en byk Maliki hukuk teorisyeni kabul edilen Msrl ok ynl bilgin Karafinin (1228-1285) bu konudaki grleri herhalde nemlidir. (Jackson, 1996) Daha yeni bir alma Antony Blackin Peygamberden Gnmze slami Siyaset Dncesinin Tarihi (The History of Islamic Political Thought: from the Prophet to the Present) eseridir.(Black, 2001) Yine Abdlkadir Hamidin Kuran ve Siyaset: Mekke Dnemi Ayetlerinde Siyasi Dncenin Kaynaklar zerine Bir alma (The Quran and Politics: a Study of the Origins of Political Thought in the Makkan Quran) isimli almas da yeni bir almasdr. (Hamid, 2004) Adnan Demircann slam Tarihinin lk Asrnda ktidar Mcadelesi isimli mstakil almas (Demircan, 1996) yannda, M. Hanefi Palabyk Hz. Peygamberin Devlet Kurma Faaliyetleri isimli makalesinde daha ok Muhammed Hamidullahn Medine Anayasas almas zerine yorumlar yapar. (Palabyk, 2002) eitli tarihlerde yaplm u almalarda da hicri birinci yzylda siyasi hayat ve halkn ynetime katlm ile ilgili notlar bulabiliriz: Hseyin Gazi Yurdaydnn tercmesi, Hamilton A.R. Gibbin slamiyetin lk Devirlerinde Hkmet Messesesinin Tekaml (Gibb, 1956); Ethem Ruhi Flalnn Trkeye evirdii, Laura Veccia Vaglierinin makalesi Ali-Muaviye Mcadelesi ve Harici Ayrlmasnn badi Kaynaklarn Inda ncelenmesi (Vaglieri, 1973); Mehmet Said Hatipolu, slamda lk Siyasi Kavmiyetilik: Hilafetin Kureylilii (Hatipolu, 1978); Sabri Hizmetli, Tarihi Rivayetlere Gre Hz. Osmann ldrlmesi (Hizmetli, 1985); rfan Aycan, Saltanata Giden Yolda Muaviye b. Ebi Sufyan (kitap), (Aycan, 1990); rfan Aycan, Zbeyr b. Avvam ve Raid Halifeler Dneminde Siyasi Tavr (Aycan, 1993); rfan Aycan ve Abdulhalik Bakrn birlikte tercme ettikleri Takyyuddin el-Makrizinin Emevi-Haimi ekimesi isimli eviri, (Makrizi, 1993); Adem Apak, Fitne Dneminde bn Sebenin Rol Hakknda Bir Deerlendirme (Apak, 1994); (bn Sebe diye bir kiinin yaayp yaamad da tartmaldr ve son aratrmalar byle bir ahsn var olmad konusunda daha kuvvetli kantlar iermektedir); brahim Saram, Emevi-Haimi likileri (slam ncesinden Abbasilere Kadar) (kitap), (Saram, 1997); Sabri Hizmetli, Genel Olarak Raid Halifeler Dnemi Olaylar: Sonular ve Etkileri (Hizmetli, 1999); rfan Aycan-brahim Saram, Emeviler (kitap), (AycanSaram, 1999); Ali Delice, Ubeydullah b. Ziyadn Siyasi Faaliyetleri (Delice, 1999); Mustafa Kelebek, slam Hukuk Felsefesi Asndan Medine Vesikas (Kelebek, 2000); rfan Aycan, Emeviler Dneminde Bir ktidar Mcadelesi rnei: Abdullah b. Zbeyr (622-692) (Aycan, 2000); Hakk Aydn, slam Hukuku, Devlet ve Ahkam- Sultaniyye likisi (Aydn, 2001); Ali Aksu, Asr- Saadet ve Emeviler Dneminde Fikir Hrriyeti zerine Baz Mulahazalar (stiare, Emr-i Bil-Maruf Nehy-i Anil-Mnker ve Muhalefet Kavramlar balamnda), (Aksu, 2001); Hasan Kurt, Sfyani Emeviler Sonrasnda Horasan ve Mvernnehrde Mcadeleler (64-85/683-704) (Kurt, 2001); Mishal Fahm Sulami, Bat Ve slam: Bat Liberal Demokrasisine Kar ra Sistemi (The West and Islam: Western Liberal Democracy Versus the System of Shura) (Sulami, 2003); Patricia Crone, Tanrnn Ynetimi: Hkmet ve slam, slamn lk Alt Asrnda Siyasi Dnce (Crone, 2004); lyas Canikli, Ehl-i Snnet-Siyaset likisi Balamnda Hilafetle lgili Tartmalarda Rivayetlerin Rol (Canikli, 2006); Faris erinin Malik el-Etere Verdii Ahd-Nameye Gre Hz. Alinin Ynetim Anlay (eri, 2007); Murat Akarsu, Hz. Osman ve Hilafet konulu bir doktora tezi (Ankara, 2002), Mustafa zkan da Medine Vesikas konulu bir yksek lisans tezi (Ankara, 2002), (bn Hiamn

naklettii bu vesikann sahihlii, ilk dnemlerden itibaren tartlmtr; Ebu Ubeyd Kasm b. Sellam, Kitabul Garibde Medine Vesikasn eletirmitir.(Kker, 1994). Hseyin Hatemi de vesikay hem senet hem de metin alarndan eletirir (Hatemi, 2004); Mehmet Evkuran Ehl-i Snnet Siyaset Dncesinin Yaps ve Sorunlar konulu doktora tezi (Ankara, 2003); Orhan Ylmaz Hz. Aliyi ne karan Rivayetlerin Deeri konulu yksek lisans tezi (Ankara, 2003); lyas Canikli Hilafet Kavramyla lgili Hadislerin Tetkiki konulu doktora tezi (Ankara, 2004) hazrlamlardr. Sabri Ormann ifadesiyle tarihi miras, son derece zengin ve deerli bir kaynak trdr ve onun skalanmas, veya ona lakayt kalnmas, yahut iyi kullanlamamas ve hele hor kullanlmas, kaynak israf anlamna gelir. (Orman, 2001, 80) slam tarihi, hl-i hazrdaki ve btn dnyadaki siyasi hayata, anayasa hukuku ve hukuk almalarna ok faydal ve eitli girdiler aktarabilecek kapasitede ok zengin bir kaynaktr. BRNC BLM- RA VE BAT 1.1 Genel Teorik ereve Kazan Mfts Musa Carullah, yz yl nce, 20.Yzyln ilk yllarnda (1327/1907) elMuvfaktn Kazan basksna yazd nsznde yle der: Bizim fkh ilimlerde ibadetler ksm, bir noktaya kadar mkemmel ve hem de etraflca ilenmise de; mumelt ksm, genel hukuk, zel hukuk ksmlar, yine devlet idaresine ait hususlar u gne kadar tedvin edilmi fkh ilimlerimizde o kadar mkemmel derecede deildir.. ura ve idare gibi siyaset meselelerine dair ayetlerin tefsirinde tefsirciler de son derece kusur gstermilerdir. (tb, 1990, I, xviii-xix) Musa Crullahn bu ifadelerinden seksen yl sonra mslman olan Fransz bilim ve siyaset adam Garaudy de benzer ifadeler kullanr: Mehmet Erdoan, slam Hukukunda Ahkamn Deimesi adl almasnda Garaudynin u szlerini nakleder: Drt halife dneminden hemen sonra ura prensibi yerini mutlakiyete devretmi, hatta idare hukukuna ait eserlerde bile (el-Ahkamus-sultaniyye adn tayan eserler) ura blmne yer verilmemitir. Garaudy, bunun byle olmasnn, el-Ahkamussultaniyye melliflerinin iinde yaadklar (hicri 5. asr) mutlakiyet rejiminin bir tesiri olduunu syler.(Erdoan, 1994 ,211) Aslnda gerek Peygamberimiz dneminde, gerekse drt halife devirlerinde halk btn arlyla ynetime katlyordu. zmler ra araclyla ok serbest bir ekilde ortaya konuluyordu. Yunus Vehbi Yavuz slamn din olarak en nemli zellii, her ada toplumlarn sorunlarna zm getirebilecek bir fikri potansiyele sahip olmasyd der. Yavuz yle devam eder: slam, dnceye asla bir snrlama getirmedii, aksine dnceyi bir eit ibadet sayd iin, ilk Mslman bilginler, toplumsal sorunlar karsnda dncelerini ekinmeden ifade ediyorlard. Bu dnceler daha sonra ra tarafndan onaylanyor ve devlet bakan (halife) tarafndan ise yrrle konuluyordu. (Yavuz, 1992, 201) slamn bir vahiy dini olduu aklda tutularak, dnceye snrlama getirip getirmedii tartlabilir/ tartlabilecek bir konudur. Fakat slamn temel kitab Kurann, bu noktada tm insanla meydan okuyarak, tm insanl kendisinin vahiy eseri olup olmadn tartmaya armas ve aksi dnte olanlarn kantlarn sunmaya davet etmesi (mesela Kuran 2/23) slam toplumunda yaayan ve Mslman olsun olmasn herkesin geni bir fikir ve ifade zgrlne sahip olduunu gstermektedir. Emeviler dnemine kadar olan ilk dnemin en bariz zeliklerinden biri ra dieri, rey serbestsi (ifade zgrl), bir ncs de babadan oula geen bir saltanat sistemi olmamas, yneticilerin mmetin ileri gelenlerince seilmi ve halk tarafndan onaylanm

olmasdr. Bu ilkelere uymayan ynetimlerin ad ne olursa olsun, kim tarafndan ynetilirse ynetilsin slami deildir diyen Yunuz Vehbi Yavuz, Musa Carullah ve Garaudynin grleri paralelinde yle der: (daha sonra ise) Ehl-i snnet dnyasnda, slamn ynetim biimi zlerek belirtmeliyiz ki, hi tartlmam, yahut tartlamamtr. slami ynetim adna yazlm kitaplar da sultanlarn dikta ynetimlerinin kontrol altnda ve onlarn ynetim biimlerini yanstmaktan tede bir ie yaramamlardr. Yaram olsa, etkisinin geni apta grlmesi gerekirdi. (Yazlan baz) Bu (tip) kitaplar (ise) kitlelere mal olacak ekilde, slami bir ynetim biimini gndeme getirememilerdir. Bu tartma ortam bulunmaynca, pek tabii olarak Mslmanlarn ynetim sorunlar gndeme gelememi, bunun iin zmler nerilememi, dolaysyla slamn ynetim ile ilgili grleri kurumlatrlamamtr.( Yavuz, 1992 , 173) Hayreddin Karaman drt halife dnemindeki uygulamay arpc ifadelerle anlatr ve uray danma meclisi olarak grr: Bilhassa ilk drt halife zamanlarnda fkh (slam hukuku) ynetime deil, ynetim fkha uyuyor, fkha gre yrtlyordu. Halifeler sahabenin alimlerini yanlarndan uzaklatrmyor, yeni hadiseleri danma meclisine (raya) getiriyor, gerektii kadar tartp inceledikten sonra hkme balyorlard. Bu sebeple sahabe devrinde gr ayrl yok denecek kadar azdr; halbuki daha sonraki devirde fkh ynetime uymaya ,ynetime (de) keyfilik ve zmre menfaati hakim olmaya balam, danma terk edilmitir; bu sebeple de gr farklar oalmaya ve derinlemeye yz tutmutur. Burada akla gelebilecek bir soru, hicri birinci yzylda yazl (veya szl) bir anayasa var myd? sorusudur. Anayasa (hukuku) devletin eklini tanzim, atsn tesbit eder ve devlet iindeki teri, icra, kaza kuvvetlerinin birbiriyle mnasebetini, bunlarn hangi organlar vastasyla kullanldn, ayrca ferdin devlete kar olan haklarn tayin ve tanzim eder. (Karaman, 1991, 1, 22) Hayreddin Karaman Bilhassa ilk drt halife zamanlarnda fkh ynetime deil, ynetim fkha uyuyordu. Kitab (Kuran) ve Snnetin gsterdii yol manasndaki fkh bu devirde devletin anayasas mesabesinde idi, halk yneticileri serbeste denetliyor, fkha uymayan tasarruflar olursa buna kar kyordu. Bu devirde hukukularn otoritesi, sonraki devirler ile mukayese edilemez lde geni ve hakim bulunuyordu demektedir (Karaman, 1989, 160) Anayasa kelimesi kullanlmasa da, alnacak btn kararlarda Kuran ve Hz. Peygamberin sz ve davran ve uygulamas (snnet) iki temel referans idi. Karamann bahsettii o dnemdeki hukukularn otoritesi ise gerek sonraki dnemler gerekse gnmz anlayyla deerlendirmemelidir. nk hicretin ilk krk ylnda sahabenin fakihi tabiri kullanlsa da, hukuku olmayanlar da istedikleri veya kendilerini ehil grdkleri konularda gr bildirebiliyorlard ve onlarn da grleri yneticilerce nazar itibara alnyordu. Henz hukuk eitimi verilen bir okul olumam/kurulmamt. lim ve anlay sahibi olan sahabiler Kuran ve snnete gre yeni meseleler karsnda gr belirtiyorlard. Karaman ayn konuda unlar ekliyor: Bilhassa Hz. Osman zamanna kadar ra yelerinin Medineden devaml ayrlmalarna izin verilmedii iin byk sahabiler halifenin yannda bulunuyorlar, danmaya katlyorlard, bu sebeple yeni meselelerin ounda ittifak hasl oluyordu(icma hkm oluyordu). Az sayda gr fark meydana geliyorsa, bu da taassup, siyasi ve zmrevi menfaat gibi faktrlere deil, samimi dnceye ve ictihada dayanyor, birlii bozmuyordu. ura yesi tabirinin ancak 19 ve 20. yzyl slam bilginlerince kullanldn aklda tutmamz lazmdr. Fiiliyatta byle bir ura vard ve hatta bakan (emirul mminin/halife) zerinde belki imdiki parlamentolardan daha etkili idi, fakat resmi bir hviyeti yoktu, yeleri de resmi yeler deildi; bir unvanlar olmad gibi bu iten bir cret alyor da deillerdi. urann kurumlaamamas ve (mali) divanlarn teekkl ettirilmesine ramen uraya bir resmi stat verilmesindeki gecikme; zaten btn slam tarihi boyunca duyulacak skntnn da kayna olacaktr.

Hayreddin Karaman kamu hukukunun anayasa ve idare hukuku dallarnda tedvin edilen bilgiler, slami kaynaklarda toplu bir ekil ve dzende bulunmaz. Esasen Batda da bunlarn tedvin ve tasnif tarihi 18. asrdan pek teye gememektedir der (Karaman, 1991, 1, 39, 57) ve modern demokrasinin teorisyenleri iinde belki en byk isim olan J. J. Rousseaunun (. 1778) demokraside halkn hakim olduunu sylemesi dorudur, fakat halkn hkmete nasl etkili olaca konusunda hibir fikri yoktur eklindeki Hindistanl bilgin Harun Han irvaninin grn nakleder. Mnci Kapani bu konuda daha ayrntl bilgi verir: Baz yazarlara gre Rousseau, insan haklar doktrininin gelimesine en byk katkda bulunan dnrdr. O, Toplum Szlemesi (Contract Social) adl eserinde ortaya koymu olduu grlerle bu doktrini en geni ve en kesin ifadesine kavuturmutur. te yandan, dier baz yorumculara gre ise, Rousseau hibir zaman hrriyeti bir sistemi getirmi deildir. Onun kurmu olduu teori, insan hak ve hrriyetlerini gelitirmek ve pekitirmek yle dursun tam aksine, bu hak ve hrriyetleri bsbtn yok eden bir yn gsterir nsanlarn bir araya gelip medeni toplumu kurarlarken uygulayacaklar birleme ekline Rousseaunun bulduu forml yledir: Her yenin btn haklaryla birlikte kendini tamamen toplulua devretmesi. Toplum szlemesinin btn hkmleri bu tek hkme irca edilebilir Netice itibariyle Rousseaunun, toplum szlemesi hipotezinden insanlarn devlet tarafndan dokunulamayacak tabii haklara sahip olduklar sonucunu karan filozoflarla (Locke gibi) tamamen aksi kutupta bulunduunu sleyebiliriz. Siyasi iktidar kii haklar ile snrlandrma hedefini gden doktrinle, kiiyi toplum iinde eriten, aznl ounluun sultas altna sokan bir doktrin arasnda elbette karl daklar vardr. Rousseau aslnda yeni bir mutlakiyetiliin, ounluun hegemonyas fikrine dayanan mutlak demokrasi anlaynn babas olmutur. Kendisinden sonra gelen ve (Jakobin despotizminden balamak zere) tarihte eitli rneklerini grdmz otokratik ve totoliter sistemlerin, fikir kayna olarak Rousseaudan geni lde esinlendiklerine phe yoktur (Kapani, 1972, 37) nsanlk tarihi boyunca iktidar gcn ellerine geirenler, bu gc brakmak istememilerdir. Kuranda firavunlarn tutumu, tablolar halinde sergilenir. brahim peygamber dnemindeki firavun (Nemrut) Ben diriltir ve ldrrm (Kuran, 2/258) derken, Musa peygamber zamanndaki firavun da Ben sizin en stn rabbinizim (Kuran, 79/24) diyordu. XIV. Luinin (1648-1715) devlet benim demesi uzun zamandan beri cari ve genellikle kabul edilmi bir gerein ifadesinden ibarettir. (Karaman, 1991, I/57) Bu gibi sistemlerde, devlet kraln menfaati iin vardr.Firavunun devleti de, mezar gibi piramit eklindedir: en tepede btn yetkileri elinde bulunduran firavun, ve tabana doru genileyen kle snflar ya da tabakalar. (Srma, 1995, 15) Batda halkn ynetime katlm konusunda, 1787 tarihli Amerika birleik Devletleri anayasas nisbeten teferruatl ve iyi hazrlanm bir metin saylabilir. Hazrlanndan itibaren ilk yz yl iinde, 1870e kadar Birleik Devletler Anayasasnda srekli ilaveler yaplm ve en son bakanlk sresini iki defa ile snrlayan 1951 ylndaki tadil gereklemitir. (Magruder, 1961: 742) Fakat, gerek Birleik Devletler Anayasasnda gerekse dier batl devletlerde vatandalara siyasal haklar tam olarak verilmi olmasna ramen, idare birtakm bask gruplar ve lobilerin faaliyetlerine gre ekillenmektedir. Hatta seimlere katlma oran halkn tamamnn bu srece katlma durumundan ok uzak olduunu gstermektedir. Amerika Birleik Devletlerinde son (2008) bakanlk seimlerine katlm oran % 56.8 olmutur ki bu yksek bir oran kabul edilmektedir. Son elli ylda, en yksek katlm oran 1960 bakanlk seimlerinde % 63.1 olurken genelde bu oran % 55i bile nadiren bulmaktadr. ki ylda bir yaplan temsilciler meclisi ve senato ara

seimlerinde ise katlm oran daha da dmekte ve % 36 ile % 40 arasnda deimektedir. (www.infoplease.com, 2009) Zamanmzda halkn ynetime katlm konusundaki bir sknt da parti politikalar dr. Baz lkelerde birey, parti politikasnn krlamaz zincirlerine vurulmutur. Psikoloji biliminin gelimesi sonucu gerek devlet gerekse zel kurulular, zihinleri kendi izgileri dorultusunda ekillendirmenin yepyeni yollarn bulmular, basn radyo ve televizyon yayn aralar ve dier teknik imkanlar bu dorultuda kullanr olmulardr.(Selahaddin, 1989, 17) Kennith Megill, 1970de yaynlanan Yeni Demokratik Toplum isimli eserinde yle veya byle) seilmi bu gcn kontrolnn de ok nemli bir problem haline geliini yle anlatr: nsan, bir padiah veya kraln basksndan bunalp egemenlii parlamentoya devretmi, parlamento yetkisini amaya balaynca, onu anayasann hkmleri ile snrlamaya alm; ne var ki parlamento ile yrtme birleip, anayasay parampara etmi ve yoldaki bu engel ortadan kalknca, yrtme; yarg ve yasamay altedip egemenlii ele geirivermitir. (Perviz Merref ynetiminin 2007 ylnda Anayasa mahkemesi bakan ve yelerini (kanunsuz olarak) grevden al hatrlanabilir). zetle, egemenlik oradan oraya gemeye devam etmi, ama ynetenler ile ynetilenler arasndaki fark ortadan kalkmamtr. Monarinin, seilmi parlamento ile iktidarn devredilmesi sonucu kontrol altna alnmasna ramen, parlamentonun iinden despot yrtmenin kontrol altna alnamamasdr.Halkn yerini parti alm, partiyi de belli bir grup hakimiyetine almtr. (Selahaddin, 18-20) Muhammed Selahaddinin bu gr ondan yzyl nce Herbert Spencer tarafndan da dile getirilmitir. Spencer (1820-1903), nsan Devlete Kar (The Man Versus the State) isimli 1884te yaymlanan eserinde: Liberalizmin gemiteki ilevi krallarn iktidarlarn snrlamak olmutu. Gerek liberalizmin gelecekteki ilevi ise parlamentolarn iktidarlarna snr koymak olacaktr. diyordu. (Ana Britannica 1990, 19/594) 1.2. slam Tarihinde Hicri Birinci Yzyln Siyasi Olaylarnn Anayasa Hukuku Asndan Deerlendirilmesi 1.2.1. Hz. Peygamber Dnemi Siyasi Olaylar Hicri birinci yzyl, Hz. Peygamberin Mekkeden Medineye hicreti ile balyordu. Hz. Peygamber mslmanlarn filli liderliinden, ilerleyen ay ve yllarda Medine ve evresinin resmi ynetiminin ba olacakt. Mslmanlarn Hz. Peygambere itaatle ykml olmalar (Kuran, 3/32) ve gn getike inananlarn saysnn artmas, Hz. Peygamberin otoritesini yava yava kuvvetlendirecekti. Hamid Dabai daha ok ii bak asyla ve oryantalist danmanlarnn etkisinde kalarak (Pensilvanya niversitesinde) hazrlad (doktora) tezinde bu dnemi anlatrken yle der: Muhammed karizmatik hareketini geleneksel ataerkil Arap kabile otoritesine kar balatt; szkonusu otoritenin deiik unsurlar nce Peygambere ar saldrlarda bulundular ve kendi srekli varlklarna ynelik tehdidini ortadan kaldrmak iin savatlar. Ancak sonunda karlarndaki gce teslim oldular. (Dabai, 1995, 17) Balangta, Medine blgesinin (bile) eyrei veya daha az mslmanlarn elindeydi. Hz. Peygamber, on yl sonra vefat esnasnda milyon kilometre kareye hkmediyordu. On ylda milyon kilometre kare, gnde 845 kilometre kare demekti. (Hamidullah, 1995, 26) nceleri ok skntl gnler geirilmi, Medinenin iinde bile zellikle mnafklar ve yahudilerin kastl davranlar tam denetimin salanmasn geciktirmiti. Fakat zamanla, slam, Medinede devletlemi ve siyasi bir nitelik kazanmt. Hicretten nce M. 620 ve

621 yllarnda Mekke yaknlarndaki Akabe denilen yerde Allahn Peygamberi ve bir grup Medineli mslman arasnda yaplan Akabe biatlar bir taraftan slami siyaset dncesi iinde nemli bir tutarken, dier yandan da siyasal katlma olay ile yakndan ilgili akitlerdir. (Dursun, 1984 , 35) Mustafa Rafii, Hz. Peygamber dnemini Kurucu Meclis dnemi olarak niteler. Hz. Peygamberin gnderilmesi, siyasi, kltrel, sosyal ve dier hususlardaki kanunlar hep bu devirde meydana gelmitir. slam devletinin temeli de yine bu devirde atlp ykseltilmitir der (Rafi, 1986 , 12) Hz. Peygamber devri (i) siyasi olaylar hicretle balyordu. Hicretten bir sre sonra savaa izin verildi. Hicretin ikinci yl ramazan aynda da Bedir sava meydana geldi. Peygamberimiz Bedire giderken, Medinenin Avali denilen kylerinde baz kavga ve olaylar meydana geldii iitildi. Bunun zerine Peygamberimiz Asm b Adiy Aclani adl sahabiyi Kuba ve (ve dier) Avli kylerine hakem tayin ederek gnderdi. Bu olay devlet bakannn baz i problemlerde zel temsilci/arabulucu atamasna bir rnektir. Hicretin ikinci yl evval aynda Yahudi Beni Kaynuka kabilesinin Medineden ama srgn edilmesi dikkatimizi ekiyor. Hicretten sonra yahudiler, Hz. Peygamberle harp etmemek, slam dmanlarn savaa tevik ve tahrik etmemek zere anlama yapmlard. Bir mslman ldrp anlamay bozunca Allahn Peygamberi orduyla kalelerini kuatt. Mnafklarn bakan Abdullah b. bey b. Selulun sraryla ldrlmekten kurtulup srgn edildiler. Bu olay slam Anayasa Hukukunda, devlet bakannn srgn etme ve vatandalktan karma yetkilerini akla getirmektedir. nc hicri ylda, i siyaset asndan iki nemli olayn birisi yahudilerin ileri gelenlerinden air Kab b. Erefin ldrlmesi dieri de mmnafklarn savatan kamalardr. Kab b. Eref nl bir air olup Allahn Peygamberini hicvediyordu. Ayrca Bedir savanda ar bir yenilgi alan Mekkeyi ziyaret ederek, mriklere moral vermi, Bedir savanda mslmanlar tarafndan ldrlen Mekkeli mrikler iin mersiyeler syliyerek, Mekke halkn Medine mslmanlar aleyhine iyice tahrik etmiti. Uhut savann kma nedenlerinden biri de bu olay olmu, ayrca Mekkelilere Medineye ynelik bir sava balatrlarsa kendilerinin de yardmc olacaklarn vad etmiti. Evs kabilesinden olup Kabn da st kardei olan Muhammed b. Mesleme arkadalaryla beraber, Kab ldrd. Yahudiler ertesi sabah Hz. Peygambere gelip olay ikayet ettilerse de, Peygamberimiz Kabn byk bir fesat olduunu syleyince seslerini fazla ykseltemediler. Bu olayda Kabn Mekkeye gidip, Kureyi mslmanlar aleyhine tahriki zerinde durulmaldr ki; buna benzer sularn cezas, gnmz hukukunda da vatana ihanet ve idamdr. nc ylda bir dier olay, Uhut savanda mnafklarn yar yolda savamadan geri dnmeleridir. Mnafklar hicretten sonra, yllarca byk bir siyasi problem olarak gen Medine devletini uratrmlardr. Bu olayda, Hz. Peygamber bin kii ile Medineyi savunabilmek iin Uhut dana doru hareket etmi, fakat yar yolda mnafklarn reisi Abdullah b. bey kendine bal yz mnafkla savatan korkup Medineye geri dnmtr. Onlarn geri dnmesi, Hazrec kabilesinden Ben Hrise grubunu ve Evs kabilesinden Seleme oullarn da tereddde drmtr. Peygamberimiz bu asker kaaklarna savatan sonra bir ceza vermemitir. nen ayetlerde bu ekilde savatan kaanlarn kt akbeti bildirilmi (Kuran, 8/15-16), sahih hadislerde de helak edici yedi byk gnahtan birinin savatan kamak olduu vurgulanmtr; fakat ileri yllarda Tebuk savana katlmayanlar da dahil, hatta drt halife devrinde de savaa katlmayanlara hapis veya daha ar cezalar uygulanmam bunun yerine manevi ceza tercih edilmitir. Tebuk savana katlmayan seksen kadar mnafk, Hz. Peygamber bakente dnnce gelmiler,

uydurma bir mazaret beyan ederek zr dilemiler, hatta yemin etmilerdir. Allahn Elisi onlarn bu ifadelerine gre hareket etmi, bilinmeyen i yzlerini ise Allaha havale etmitir.Fakat gerek mslman olup ta savaa itirak etmeyenlere ise hukuki deil sosyolojik bir ceza, elli gn srecek olan ar bir ambargo uygulanmtr. Bu sahabi, Kab b. Malik ve iki arkada Tebuk savana katlmaynca Hz. Peygamber bunlarla kimsenin konumamasn, alveri yapmamasn hatta hanmlarnn bile kendilerine yaklamamasn emretmi, savatan kaanlar bu ekil bir dlamaya maruz kalmlardr. Bu yaklam tarz modern hukukun zerine eilmesi gereken bir konudur. Hicretin drdnc yl rebilevvel aynda, Hz. Peygamberin Medineye iki mil uzaklktaki Beni Nadir yahudileri zerine yryp, kalelerini kuatmas olay vardr. Beni Nadir, Bedir savandan sonra semavi kitaplarda bildirilen son peygamber, bu Muhammeddir demeye balamlard. Uhutta mslmanlar yenilince tavrlarn deitirdiler. Beni Nadir yahudileri bir taraftan Mekke mrikleri, dier taraftan Medine mnafklar ile haberleiyorlard. Mnafk; hicretten sonra ortaya km bir tipdir ki, mslmanlarla beraber olduklarnda biz de sizdeniz sylemini kullanan, mriklerin ve yahudilerin yanna vardklarnda ise biz mslmanlar kandryoruz diyen, bakent Medinedeki en gl muhalefet rgt idi. Gerekte iman etmemi kiilerdi fakat mescide gelip Hz. Peygamberin arkasnda namaz klarlar, Cuma namazna da katlrlard. Mslmanlara maddi bir yardm gerektiinde veya sava ktnda ise, mazeret beyan ederek yardma gelmezlerdi. Beni Nadir olaynda da mnafklarn ba Abdullah b. bey, yahudilere haber gndermi: yerinizde durunuz, biz de, Gatafan (mrikleri) da size yardm edeceiz demiti. Peygamberimizi ldrmeyi gerekletiremeyen Beni Nadir, kalelerinde mslmanlara mukavemete karar vermiler fakat ancak alt gn dayanabilmilerdir. Sonuta, mnafklar da, Gatafan kabilesi de yardma gelemeyince Beni Nadir mslmanlarla anlama yoluna gitti. Bu anlamaya gre yahudiler alt yz deveye ykleyebildikleri kadar mal ve eya ykleyip kimi Haybere, kimi de ama gittiler. Bu siyasi problem de, Beni Kaynuka olayndaki gibi srgnle sonulanyordu. Hicretin beinci ylnda yahudilerin kard bir problem ise idamlarla sonuland. Yahudiler, Hendek savann en skntl gnlerinde mslmanlarla yaptklar anlamay bozduklarn ilan ettiler. Bu sav sona erince, mslmanlar yirmi gne yakn Beni Kureyzay muhasara ettiler. Sonuta haklarnda verilecek hkme raz olarak teslim oldular ve sahabilerden Sad b. Muazn hakemliini kabul ettiler. Sad b. Muaz haklarndaki hkm verirken kendilerine sorular sormu ve Tevrata gre hkm vermitir. Buna gre savaabilen drt yz erkek lm cezasna arptrlarak hkm hemen infaz edilmitir. Sularnn gnmz ifadesiyle vatana ihanet olduunu kendileri de bildiklerinden, hkme hibir itiraz da bulunmamlardr. Hicretin altnc ylndaki Hudeybiye anlamas bir d siyasi olaydr ama, gerek anlama ncesi ve gerekse sonrasnda sahabilerin taknd tavrlar i siyasetle ilgilidir. Sahabilerin bir ksm Mekke (mrikleri) ile byle bir anlama yaplmasna raz olmamlar ve isteklerini yksek sesle Hz. Peygambere sylemilerdir. Anlamann maddelerinin yazlmas esnasnda da Peygamberimize itirazlar ykselmitir. Hz. Peygamber btn bu itirazlar (bir siyasi lider sfatyla) dikkatle dinlemi, itiraz eden mslmanlara gerekli aklamalar yapm, kzmadan sahabileri ikna etmitir. Mekkenin fethedilmesi ve Huneyn savndan sonra da ganimetlerin taksiminde bir i siyasi problem yaanmtr. Hz. Peygamber mellefe-i kulub denilen henz kalplerinde imanlar kuvvet bulmam Mekkelilerden (yeni mslman) bir gruba yzer deve ve bir

miktar gm, dier gruba da krkar deve ve bir miktar gm vermiti. Medineli Ensarn zellikle bir blm kendilerine bu kadar ganimet mal verilmediinden bahsederek aralarnda sylendiler. Dedikodu yaylnca Hz. Peygamber onlar bir yere toplam ve kendilerini ikna edici bir konuma yaparak gnllerini almtr. Bu olay yorumlarken, bn Kayyim, halifenin (devlet bakannn) bir vekil hviyetinde olduunu belirtir: ..Eer bir zaman gelir de devlet bakan aynen bunun gibi bir ihtiya ortaya karsa, bu uygulama ona caiz olur mu? denilirse, yle denilir: devlet bakan, mslmanlarn kendilerine yararl olan ve dini ayakta tutmak iin vekilidir. Eer slam mdafaa, onun hududlarn muhafaza, ve mslmanlar erlerinden koruma iin dman liderlerinin gnllerini ona ekecei bu bala belirlenmi olursa, bu ona caiz olur. Hatta bunu yapmas lazmdr. (bn Kayyim, 3, 486) Dolaysyla, slamda devlet bakanl, o asrlarda (14. Yzyl) batda kabul edildii gibi tanrsal bir hak (veya Tanrnn bahettii bir nimet deil) mslmanlarn aralarndan ilerini grdrmek zere setii bir vekildir. Bu olayda, Allahn Elisinin Ensrn gnln almak iin yapt konuma, hem slm Siyaset Tarihinin en parlak sayfalarndan biridir, hem de slam Anayasa Hukukunda vatandalarn (sadece seimden seime deil her zaman) ynetim aleyhinde konuma, ynetimin ilerini soruturma haklar olduunu gstermektedir. Hz. Peygamber, Mekkeli yeni mslmanlara, ganimetten ok hisse verilmesi konusunda oluan dedikodular bastrmak/kapattrmak/susturmak yoluna gitmemi, aksine Ensarn en sz tutulan ahsiyeti olarak Sad b. Ubdeyi arp, Ey Sad ! sen de bu dncede misin? diye sormas ve Sad b. Ubdenin de: Ey Allahn Elisi, ben de kavmimden bir fert olmaktan baka bir ey deilim diyerek son derece nazikane ve edeb bir cevap vermesi zerine, Allahn Elisi: yle ise, kavmini u bahede topla demiti. Ensarn toplanmas zerine Hz. Peygamber konumaya u szlerle balamt: Ey Ensar cemaati! Hakkmda, gnlnzde duyduunuz teessr iittim. (Ama) Siz sapklk iinde iken, ben size gelmi deil miyim ve benim vastamla Allahn hidayeti Size erimi deil midir? Siz fakirler iken benim hicretimle Allah sizi zengin yapmad m? Aranzdaki kin ve dmanlk sizi kemirirken, (benim Medineye) gelmemle Allah kalplerinizi birletirmedi mi? Ensar bu sorular: Evet, Allah ve Elisinin zerimizdeki minnet ve kran daha yksektir diyerek doruladlar. Bunun zerine Hz. Peygamber: Siz benim sorularma yle cevap verseydiniz, daha doru sylemi ve tarafmdan daha ok tasdk edilirdiniz. Siz bana: Ey Muhammed! Herkes sana yalanc derken sen aramza geldin. Biz (ise) sarslmaz bir kanaatle senin peygamberliine inandk. Herks seni terk ettii srada, biz sana yardm ettik. Seni vatanndan kovduklar zaman, yurdumuza sndrp, evimize konuk ettik deseydiniz, ben de ok doru sylyorsunuz derdim. Hz. Peygamber, sonunda Ensar vc szler syleyerek konumasn bitiriyordu. Bylece Allahn Elisinin insanlar idareciler karsnda sessiz kalmamaya, konumaya, (gerekirse) itiraz etmeye tevik etttii ak ak grlmektedir. Allahn Elisi, ilk etapta vatandalarn ikayetlerine nem vermi, daha sonra da tatllkla ama gerekli izahati de ayrntl olarak yaparak sorunu zmtr. Hz. Peygamberin burada halkn gcne verdii nem ayn gnlerdeki bir baka olayda da yle gzlemlenmektedir: Huneyn savandan sonra (ki savaa Havzin ve Sakif kabilelerinin, Mekkenin mslmanlar tarafndan fethini hazmedemeyip onbin kiilik bir orduyla mslmanlara saldrmas sebep olmutur) Hevzin heyeti (altbine ulaan) esirlerinin serbest braklmas iin gelmilerdi. Hz. Peygamberin devlet ilerinde tek bana karar vermediini gsteren bir rnek olarak, Allahn Elisi onlara: Bana ve Abdlmuttalib oullarna den esirler sizindir, serbest brakyorum. (Ama dier) Btn esirlerin aff iin de, cemaatle le namaz kldm srada namazgha geliniz (Rasulullah ve ordu henz Mekkeden Medineye dnmemitir) ve kalkp: Biz, ocuklarmz ve kadnlarmz hakknda Rasulullah vastasyla mslmanlardan, mslmanlar vastasyla da Raslullahtan efaat dileriz deyiniz (ki) ben de sizin iin isterim (sizin lehinize bir konuma yapveririm) dedi.

Allahn Elisi savatan sonra birka gn Hevzinlilerin gelip esir den kabile fertlerini kurtarmak iin grme yapmalarn beklemi, fakat onlar gelmeyince, esirler (barnma ve yiyecek ihtiyalar da acil olduundan) mslman ailelere datlmt. imdi artk, Allahn Elisi akca kendisinin halkn sahip olduu btn esirlerin teslimi konusunda yetkili olmadn, halk buna zorlayamayacan fakat esirlerin serbest braklmas iin artk ailelerinin kamuoyu oluturmas gerektiini, kendisinin buna yardmc olacan bildiriyordu. Hz. Peygamber le namazn kldrnca, Hevzin kabilesinin ileri gelenleri, Raslullahn talimi vechile(rettii gibi), halkn nnde isteklerini/ricalarn tekrar ettiler. Hz. Peygamber de: Bana ve Abdlmuttalib oullarna ait olan esirleri size (serbest) brakyorum, imdi bunlar serbesttir dedi. Bunun zerine Muhacirler: Bizim hissemize den esirler de, Raslullahn emrine tbidir dediler. Ensar da ayn istikamette hareket edince, altbin esir hrriyetine kavumu oldu.(Miras, 1974, 7/99) siyasi gelimelerden biri de hicretin sekizinci ylnda Ebu Sfyann Necran valisi olarak atanmasdr. Olu Muaviye de vahiy katiplii yapmaya balamtr. Bu ylda meydana gelen nemli iki hukuki olaydan birisi Bahreyn emiri Mnzirin mslman olmasyla Bahreyndeki Araplarn da iman etmesi, buradaki yahudi ve mecusilerin ise mslman olmayp eski din ve ayinlerine devam etmekte srarc olmalaryd. Mnzir, onlara ne gibi bir muamele yaplacan Medineye sorunca, Hz. Peygamber onlarn cizye vergisi vererek kendi dinlerine bal kalabileceklerini bildirdi. Bu ylki dier olay ise fiyatlarn ykselmesi idi. Bir ksm halk, Hz. Peygamberden fiyatlara narh koymasn istemiler, Allahn elisi ise buna yanamamtr. leriki yllarda ve asrlarda slam hukuku bu konuyu tartacaktr. Hicretin dokuzuncu ylnda, Tebuk sava dn meydana gelen Mescid-i Drar olay da mnafklarn bir tertibi idi. Kuba mescidinin cemaatini kendi yanlarna ekmek maksadyla, mnafklar bir mescid ina ettiler. Mnafklardan Ebu Amir ii daha da ileri gtrerek, mnafk arkadalarna bu mescide mmkn olduu kadar silah depolamalarn, kendisinin de Bizans imparatorundan yardm getireceini vad etmiti. Ben Kaysere gidiyorum. Rumlardan bir ordu getireceim. Muhammed ve ashabn Medineden karacam demesi (bn Kayyim, 3, 549-550) mnafklarn kendi saflarn sk tutmak ve mslmanlara kar yldrc, sindirici propaganda yapmak iin uyguladklar psikolojik savan bir paras idi. Yoksa, Bizans mparatorunun ordusuyla beraber binlerce kilometrelik Arabistan ln geip ki o zamanlar am-Medine aras iki aylk yoldurgeliri ancak kendine yeten Medineye gelmesi olmayacak bir itir. Fakat Ebu Amir arkadalarndan, bu yeni mescide silah depolamalarn da istemiti. te be nedenle, Tebukten dnte, Allahn Elisi, iki sahabiyi gndererek bu mescidi yktrd. Bu olaydan karlabilecek baz hukuksal sonular zerinde dnlebilir: devlet bakan veya illerde onu temsil eden valiler organize ve rgtl ykc blc faaliyetlere mdahale edebilirler. Veya bu tr rgtler dernek veya siyasi tekilat halinde ise bunlarn merkezlerinin kapatlmas iin mahkemeye bavurabilirler. Veya idareye byle yerleri resen kapatlmas iin bir yetki tannr buna karn brosu kapatlan kurululara mahkemeye bavurma hakk tannr. Allahn Elisinin, bakentteki (mnafk) muhalefete ne lde sabr gsterdiine bir rnek te, Tebuk seferi srasnda Allahn Elisinin kendisine suikast tertipleyenlere bile sabrl davrand olayda grlmektedir: Tebukten dn srasnda, mnafklardan bir grup bir gece azlarna ve burunlarna yamak rtp, Hz. Peygamberi ldrmek iin tuzak kurmulard.Rasulullah hemen, Huzeyfeye o grubu uzaklatrmas iin emir verdi ve kendisi de deve zerinde hzland. Daha sonra bu kiiler korkarak uzaklatlar. Allahn Elisi, Huzeyfeye bu grup iinde tandn biri oldu mu? dedi. Huzeyfe: falann ve falann bineini tandm dedi. Sahabiler hemen: emir versen de boyunlarn vursak, ey

Allahn Elisi dediler. Hz. Peygamber: (mslman olmayan) insanlarn dedikodu ederek Muhammed elini ashabnn kanna bulad demelerini istemem buyurdu ve bu kiilerin adlarn Huzeyfe ve Ammara bildirip onlarn adn gizli tutun buyurdu. (bn Kayyim, 3, 546) Suikastlar hakknda ikayeti olmam, soruturma yaptrmam, dava a(tr)mamtr. Herhalde gerek yedinci yzylda ve gerekse zamanmzda, muhalefete bu lde hogrl davranan, dnce ve ifade zgrl veren bir baka ynetim bulunmas mmkn deildir. Mnafklar resmen mslman gzktkleri halde, Hz. Peygambere ve Kurana ar hakaretler yaptklar halde, haklarnda lm cezas uygulanmamtr. Halbuki daha sonra teekkl eden fkh klliyatnda Hz. Peygambere sven kimse, mslmanlardansa ldrlr. Bu konuda ihtilaf yoktur. Ancak zimmi ise afiiye gre ldrlr. Ebu Hanife ise: Onun irki, Peygambere svmesinden daha byk gnah iken ldrlmyor, bunda da ldrlmez der. (bn Kayyim, 5, 2068) amzda Ebu Hanifenin grnn esas alnmas daha uygundur. Mslman olduu halde, Hz. Peygambere svmek esasen zaten mmkn olmayacak bir itir. Bu kii ya akln yitirmi bir kiidir ki zaten o kimse hibir dini teklifle mkellef deildir. Veya mslman deildir ki zaten o zaman, Ebu Hanifenin dedii gibi zaten irk iindedir. Bu tip olaylar karsnda mslmanlarn, soukkanlklarn korumalar, slamn gzelliklerini anlatmay srdrmeleri, Hz. Peygamberin mesajnn daha da iyi anlalmasn salayacaktr. Bir yahdinin provakatif bir cmlesi zerine (olayn bymemesi iin) Allahn Elisinin gsterdii tavr da bu konuda hatrlanmaldr: Bir defasnda (Medinede) bir yahudi ile bir mslman birbirlerine svmlerdi. Mslman yahudiye Muhammedi lemler zerine seen (Allaha) yemin ederim ki... demi, yahudinin de bunun zerine Msay alemler zerine seen (Allaha) yemin ederim ki.. demesi zerine, mslman yahudiye bir tokat vurmu, yahudi de Hz. Peygambere gelip ikayet etmi ve konuulan cmleleri tekrar etmiti. Allahn Elisi: Beni Musdan stn tutmaynz. uras muhakkak ki insanlar (kyamet gnnde) dp baylacaklar, fakat ilk aylan ben olacam (ama bir de ne greyim) Msa arn bir tarafna tutunmu (duruyor). Bilmem, Msa da baylanlardand da benden nce mi ayld, yoksa Allahn kendisini baylmaktan istisna tuttuu (bahtiyar) kiilerden midir? (Mslim, K. Fedil, B.42, Had., 160 dan Sofuolu, 1970, 7, 259) diyerek, hem hiretle ilgili bir (olacak) olay anlatm, hem de yahdi cemaatinin gnln alarak, olayn bymesini engellemitir. Deiik semv dinlere mensup vatandalarn dn inanlarna sayg da, Hz. Peygamberin bu (1400 yl nce ortaya konulmu) retisinden karlacak bir derstir. nk, Hz. Peygamberin kendisine yaplan hakaretlere kar tavr gayet nettir: Hicretin beinci ylnda Mreysi seferinden dnerken de mnafklarn ba Abdullah b. bey, Rasullulaha ar hakaretlerde bulunmutu. Peygamberimiz hakknda besle kpei seni yesin (besle kargay oysun gzn); vallahi eer Medineye dnersek, erefli(olan biz)ler (bu) erefsizleri (mslmanlar) Medineden karacak demiti. mer: Ya Rasulallh, Abbd b. Bire emret te brakn da u mnafn boynunu vursun demi fakat Hz. Peygamber izin vermemiti. (Zehebi, 3, 366) Bu tr olaylarda, Allahn Elisi ou zaman cezalandrma yerine kamuoyu basks oluturarak, problemi buzdolabna koymu/yattrm bytmemitir. Gizli olarak yrtlen Mekke fethi harektn, dmana bildirmek suuyla sust yakalanan sahabi Htb ve Htbn mektubunu Mekkeye gtrmekte olan Sre isimli kadna da hibir ceza uygulanmamtr. (Mslim, K. FedilusSahbe, B.36, Had. 161-162 ve Aynden Sofuolu, 7, 428-430) Halbuki modern hukukta bu su ok ar ekilde cezalandrlmaktadr. Muhtemelen burada vatana ihanet diyebileceimiz su teebbs halinde kalmayp icraata da dnm olduu halde sonuca ulamadndan hibir ceza verilmemitir. Bu durum slam Hukukunun musamahakr ynlerinden biri olup, amzda zerinde durulmas, karlatrmal hukuk almalar

ynnden faydal olacaktr. Allahn Elisinin ok byk tolerans gsterdii bir olay da kendisini ldrmek isteyen bir Necidliyi affetmesidir. Ztr-rika seferinde Allahn Elisi uyurken Gavres b. Hris isimli bedev klcn ekip tam Hz. Peygamberi ldrecekken, Hz. Peygamber uyanm ve bu kiiyi ikna ederek klcn elinden almt. Rasulullahn bu bedevyi cezalandrmayp affetmesi, hem bedevnin, hem de kablesinin mslman olmalarn ummasndan idi. Ama bu cinayete teebbs edenin de kablesinin de hemen mslman olmalar beklenilmedi. Fakat bir sre sonra Hz. Peygamberin arzusu tahakkuk etti ve Gavres mslman olduu gibi kablesinden pekok kii de mslman oldu. (Mslim, K. Fedil, B. 4,Had. 13den Sofuolu, 7, 163-164) Devlet bakanna kar yaplan bu cinayet teebbs bu ekilde tamamen affedilirse; devlet bakan veya devletin hkm ahsiyeti veya vliler veya devletin organlarna kar yaplacak szl hakaretlerin (belki bir kouturmadan sonra tamamen) affedilmesi mmkndr ve bu uygulama halkn devletini benimsemesi, halkn ynetimle scak ve sammi bir iliki iinde olmas ynnden de nemlidir. slm tarihinde bu durumun aksi uygulamalar olsa da Kuran ve Hz. Peygamberin uygulamalarnn af dorultusunda olduu aktr. Hicri dokuzuncu yln evval aynda ise mnafklarn reisi Abdullah b. beyin lmyle i siyasetteki en byk problem sona eriyordu. Hicretin ilk gnlerinden bu yana, Hz. Peygamber mnafklar meselesinde bir idareci olarak son derece sabrl davranmtr. Zaman zaman ak muhalefetlerinin yannda, pek ok gizli aleyhte faaliyetin de iinde olan bakentin bu en gl muhalefet cephesinin zerine fazla gidilmemitir. Aksine bu kiilerin slam toplumuna kazandrlmas iin uralmtr. Gerekten Hz. Peygamberin yllar sren bu sabrl siyaseti sonucu, Abdullah b. beyin lmyle bu tekilat tamamen dalm ve mnafklarn ok byk ounluu hulus-u kalple mslman olmulardr. Allahn Elisinin mnafklara kar tavrndan anlalan; slam Anayasa Hukukunda ferdin hak ve zgrlklerine ok nem verilmesi gerektiidir. Medine slam devleti, bu mnafk grup zerinde yldrma, ikence, fileme gibi politikalar gtmemitir. hirette urayacaklar azap kendilerine hatrlatlm ve tevbe etmeye arlmlardr: phe yok ki mnafklar cehennemin en alt katndadrlar. Artk onlara asla bir yardmc bulamazsn. Ancak tevbe edip hallerini dzeltenler, Allaha smsk sarlp dinlerini(ibadetlerini) yalnz onun iin yapanlar bakadr. te bunlar (gerekte) mminlerle beraberdirler.. (Nis, 4/145-146) Hicretin dokuzuncu ylnda dier bir ak tehdit te kendiliinden son bulmutur. Mekkenin fethinden sonra, mir b. Tufeyl, Ben mir heyetine bakanlk ederek Medineye gelmitir. Buharinin nakline gre mir devletin blnmesi teklifini ak ak Medinede telaffuz etmi ve Allahn Elisini (ve mslmanlar) bunu kabul etmeleri iin de tehdit etmitir. mir, Hz. Peygambere yle demiti: teklifim var, birini kabul et: ya ehirliler(in ynetimi) senin, lde oturanlar benim olsun, yahut hepsi senin olsun da ben sana halife olaym, hibirini kabul etmezsen Gatafan halkndan bin al (krmz) at ile bin al ksrak svarisini nme katarak sana hcum ederim. Bu teklif zerine Hz. Peygamber: lh, mirin belasn bana brakmadan (sen) def et diyerek dua etmi ve ok srmeden de vebaya yakalanan mir vefat etmitir. (Naim, 1980, Tecrid 3, 246) Grld gibi bu ok ar (hakaret ve tehdit) ieren teklifi Allahn Elisi son derece soukkanl deerlendirebilmi, olay buzdolabna koymu, gayet ihtiyatl, son derece tedbirli hareket ederek, olayn bymesine de frsat vermeden, hi kan dklmeden halletmitir. Anayasa hukuku felsefesi ynnden ok ders karlacak bir olaydr. mir bu ar ve hakaretmiz tehdidi yaptnda, Allahn Elisi onu tutuklatabilirdi, fakat onun tutuklanmas veya cezalandrlmas, byk ihtimalle kabilesini harekete geirecek ve sava kanlmaz olacak, kan dklecekti.

Onuncu hicri yldaki veda hutbesi insan haklar ynnden ok nemlidir. Hz. Peygamber bu konumasnda Ey insanlar ! Sizin hanmlarnz zerinde haklarnz vardr. Ama onlarn da sizin zerinizde haklar vardr. Onlar sizin hukukunuza riayet etmelidir. Siz de onlara gzel muamele etmelisiniz diyor ve her trl smr ve zulm kaldrdn ilan ediyordu. Onbirinci hicri yln banda Yemamede Mseylime(tl-Kezzab)nin, Yemende de Esvedi Ansinin peygamberliklerini ilan edip etraflarna adam toplamalar yeni bir i problem dourdu. ki yalanc peygamber de meru dzene silah yoluyla kalkma balattlar; Esved-i Ansi iki ay sonra Sanadaki saraynda ldrld ve problemin biri bylece ortadan kalt; fakat Mseylime i siyaseti megul etmeye devam ederken, Hz. Peygamberin dnya hayat sona erecektir. Hz. Peygamber bir ynetici olarak sradan bir kii olma zelliini srekli korumutur. Vefatndan az nceki Veda Haccnda Kabedeki erbet datlan sebil yerine gelmi ve erbet istemiti. Abbas ocuuna: Ey Fadl! Annene git, yanndaki (zel) erbetten Allahn Elisine getirsin demi, Peygamberimiz ise (Hayr) bana bu erbetten verin demitir. Abbas: Ey Allahn Elisi! Halk buradaki erbete ellerini sokuyorlar deyince, Hz. Peygamber: (Olsun) te halkn itii bu erbetten ver demi ve Abbasun sunduu umumi erbetten ierek, Zemzem kuyusuna gelmitir. (Miras, 6, 126) 1.2.2. Rait Halifeler Dnemi Siyasi Olaylar Hz. Peygamberin vefatyla vahiy gelii kesilmi oldu. Sahabiler bundan sonra hukuki problemlerin zmnde nce Kurana, Kuranda aklanmayan konularda da, Hz. Peygamberin snnetine (sz, fiil ve onayna) bakacaklar, eer snnette de bir aklk bulamazlarsa rey ve kyasla ictihad edip gereiyle hareket edeceklerdi. Ahmet Cevdet Paann konu hakkndaki yorumu, bundan sonraki otuz yl iinde anayasa hukuku ve dier konulardaki fikir ayrlklarn ho bir uslupla yanstmaktadr: ...Ashab kiram, eer snneti seniyyede dahi bir sarahat bulamazlarsa rey ve kyasla ictihad edip mucibince amel ederlerdi. te bu cihetle asr- evvelde (ilk yzylda) bir ictihad kaps ald ve gerek Ashab- gzin, gerek sair mctehidin bir meselede ittifak ettikde artk tereddd ve itibaha (pheye) mahal kalmayp ite buna icma-i mmet denildi. Halbuki: i rey ve ictihada kalnca bihasebil-beeriyye nice meselelerde ihtilaf- ara (fikir ayrl) vuku buldu ve her mctehid kendi reyi ile ve sair nas (ise) tabi olduklar mctehidin kavliyle amel etmeye mecbur oldu. Hz. Peygamberin vefat gn zuhur eden hilafet meselesi (devlet bakanl seimi) dahi bu kabildendir ki, hadis-i eriflerde ona dair bir sarahat olmadndan ashab- kiram arasnda ihtilaf- ara vuku buldu (Cevdet Paa, 1966, 1, 281) lk drt halifenin seimine aada deineceimizden, bu blmde Hz. Ebubekir dnemindeki en nemli siyasi olay olan mrtedler zerinde durulucaktr. Mrtedler byk ounlukla, peygamberlik iddiasnda bulunan ve slam tarihinde yalanc paygamber denilen ve tamamen slamn deerlerini maddi smr vastas yapan kiilerin peine taklan gruplardr. Bunlar zerine ordu gnderilip bu hareketlerin silahla ve kanl bir ekilde bastrlmas, slam devletinin ve anayasasnn ideolojik ynn ortaya koymaktadr. Yalanc peygamberlerden Esved, Hz. Peygamberin veda haccndan Medineye dnmesinden sonra hastalandn duymas zerine kendisine vahiy geldiini iddia ederek peygamberliini ilan etmi ve biraz sihirbazlk da bildiinden ilk olarak Mezhic kabilesini ikna etmi ve ardndan da bir ay gibi ksa bir zamanda Yemenin byk blmn ele geirmiti. ki ay dolmadan da Hadramut-Bahreyn izgisinin gneyi tamamen Esvedin

kontrolne gemiti. in bu boyuta ulamas zerine Allahn Elisinin blgedeki kabilelere yazd mektuplar, bu blgede bulunan Muaz b. Cebel tarafndan ilgilere ulatrlm ve olay ksa srede bastrlarak Esved ldrlm, etrafndakiler hemen tevbe ederek tekrar slama dnmlerdir. (bnul-Esir, 2008, 1, 288-292) Beni Esed kabilesinden Tuleyha da; Esved gibi dini istismar yoluna gitmi: Cebrail bana vahiy getiriyor diyerek, etrafna adam toplam ve secde edip yznz topraa srmenize Allahn ihtiyac yok, ayakta Allah anmanz yeterli diyerek, namazda secdeyi kaldrmt. Temim kabilesinden bir bayan olan Secah ile Beni Hanife kabilesinden Mseylime de bu dnemde peygamberliklerini ilan etmilerdi. Daha sonra Secah ile Mseylime evlenmiler ve Mseyime Allahn rasul olduunu ilan ederek sabah namaz ile yats namazn kaldrdm ilan et diyerek tellalna ilan ettirmi, Yemamenin mahsullerinin yarsn da Secaha vermek suretiyle anlamlard. Mseylime krk bin kiilik ordusuyla, yeni Medine devleti iin en byk tehdit haline gelmiti. stelik dini figrleri ok ustalkla kullanyor, orduya namaz kendisi kldryordu. Bu hareket, sonunda Halid b. Velidin komutasndaki slam ordusu tarafndan ok zor bir ekilde bastrlabilmi ve altyz nde gelen sahabilerden olmak zere mslmanlar ok ar kayp vererek zafer elde edebilmilerdi. Fakat Yemame savann kazanlmasndan sonra, bir nevi genel af ile bu isyanlara katlanlarn hepsi affedildi. Hatta yalanc peygamberlerden Tuleyha, Hz. Ebubekir dneminde umre yapmak zere Mekkeye giderken, Medineden gemekte olduu Ebubekire haber verilmi, Hz. Ebubekir: Ne yapaym onu, artk slama girmi bulunuyor demitir. Tuleyha, mer halife seilince de gelerek ona biat etmitir. Tuleyha iyi bir mslman olarak hayatn devam ettirmi, hatta Kadisiye savana katlm, byk yararllklar gstermiti. Kahramanlkta Tuleyha bin svariye denktir denildiinden, Hz. mer de bunu bildiinden, bakomutan Sad b. Ebi Vakkasa sava konusunda Tuleyha ile istiare etmesini fakat ona idarecilik vermemesini istemiti. (Zehebi, 1994, 5, 328) mer, Sasanilerin eski bakomutanlarndan olup, mslman olduktan sonra bakent Medinede oturan Hrmzan ile de istiare ederdi. Bir keresinde, Hz. mer, sfahan, ran ve Azerbaycandan hangisini nce fethe balamak lazm daha doru olur, diye Hrmzan ile istiare etmi, Hrmzan: Ya Emiral-mminin, sfahan ba, Fars ve Azerbeycan kanatlar hkmndedir. Kanatlardan biri kesilse, ba teki tarafa yardma koar. Eer ba kesilirse, kanatlar yere serilir. demi; mer onun fikrini doru grp uygulam ve ksa zamanda baarl olunmutur (Zehebi, V/322) Tulayhann sa kolu olan Uyeyne de esir alnarak elleri kollar bal halde Ebubekirin huzuruna getirilmi fakat o da affedilerek salverilmitir. Yalanc kadn peygamber Secah da affedilmi, o da tevbe ederek Basraya yerlemi, uzun yllar yaadktan sonra Muaviye zamannda vefat edince, cenaze namaz Basra valisi Semura b. Cndeb tarafndan kldrlmtr. slam (Anayasa) Hukukunda da devlete isyan edenlere hogrl bir tutum benimsenmitir. Drt halife dnemi haricinde, bindrtyz yllk uygulamada genelde en kk bir phe ile insanlarn hemen idam yoluna gidilmesine ramen, klasik slam hukuku kaynaklarnda asilere nce nasihat edilmesi, idare ile ilgili yanl kanaatlar varsa bunlarn gzelce aklanp ikna edilmeleri yoluna gidilmesi, asiler savaa girimeden, devletin gvenlik glerinin onlara kar harekete gememesi vurgulanmtr. Hanefiler; eer asiler silahlanmlarsa onlara kar silah kullanm konusunda ilk hcumu devlet kuvvetlerinin yapabileceini sylerlerse de, mam afii scak atmaya ancak asiler baladktan sonra, gvenlik kuvvetlerinin atmaya girmesi gerektiini vurgular. (Mergnani, t.y.: 2, 170; Mevsli, 1980: 4, 151) Grlyor ki, modern hukuk ve karlatrmal hukuk altdisiplininin, slam anayasa ve ceza hukukundaki bu hogrl tutum zerinde almalar yapmas faydal olacaktr.

Hz. Ebubekirin iki yllk devlet bakanl sonucunda vefat zerine bu greve mer seiliyordu. Hz. mer devri slam ordularnn btn cephelerde ilerledikleri byk fetihlerin meydana geldii dnemdir. nemli bir i siyasi olay, Hz. merin greve balar balamaz bakomutan Halid b. Velidi grevdev almasdr. Bu olay slam Anayasa Hukukunda devlet bakannn istedii (yksek) brokratlarla alma hakkna sahip olduunu, byle bir grevden alnmaya kar, brokratn herhangi bir hukuki hakka sahip olmadn gsterir. slam tarihi boyunca da uygulama bu istikamette olmu, gnmz bat hukukunda da (Amerika Birleik Devletleri bata olmak zere) uygulama genelde bu ekildedir. Hz. merin, Kufe halkndan baz kimselerin vali Sad b. Ebi Vakkas ikayetleri zerine, Kufeye mfetti gnderip olay tahkiki de idare hukuku ile ilgili bir olaydr. Hz. Osman dnemi, siyasi olaylarn ok fazla olduu bir dnemdir. Yirmibeinci hicri ylda, Hz. Osmann Kufe valiliine, anabir kardei olan Velid b. Ukbeyi atamas ileride ok byk olaylarn ve dedikodularn kmasna neden olacaktr. Yimidokuzuncu hicri yl hac mevsiminde Hz. Osmann Minada namazlar ksaltmayp drt rekat kl(dr)mas da, esasnda bir (kendi) ictihad() konusu olduu halde muhalefet iin byk bir aleyhte propaganda vesilesi olmu ve siyasi platforma ekilmiti. Halbuki olay dallandrlp budaklandrlacak bir mevzu deildi. Otuzunca hicri ylda, arap iip (sabah) namaz(n) yanl kldran Kufe valisi Velid greden alnd. Medineye arlp kendisine hadd-i rb (iki ime cezas) uyguland.Bu olay had cezas gerektiren bir su ilemi idarecilerin slami ynetimde grevden alnacan gstermektedir. Otuzuncu hicri yldaki bir dier nemli olay da Ebu Zerrin Rebezeye yerlemesidir. Bu olay slam hukuk, siyaset ve iktisat tarihinin en nemli olaylarndan biridir: baz kaynaklarda Ebu Zerrin Rebezeye srgn olarak gsterilen hadise (Zehebi Tezkiretulhuffazda Medineye gelmesi istenilen Ebu Zerrin, Hz. Osman tarafndan fetva vermekten men edildiini, kendisini arda bir soruya cevap verirken gren (mark) Emevi genlerinin, bunu Hz. Osmana ihbar etmeleri zerine Ebu Zerrin arda aka, boynuma kl da dayasanz Rasulullahdan duyduklarm anlatrm demesi zerine, Osman tarafndan Rebezeye gnderildiini vurgular (Sofuolu, 1970: 7, 390) amda balamtr. am valisi Muaviye ar miktarda mal yarak servet ve zenginliini oaltrken (Cevdet Paa: 1, 447) am fakihi Ebu Zerri Gfari, bu ekilde servet biriktirenleri kamuoyu nnde knamaya ve iddetle eletirmeye balar. Devlet gelirlerinin ok byk miktarda artmasnn yansra, deniz ticareti yolunun da almas ile am ve evresinde (esasen btn slam topraklarnda) byk bir zenginlik meydana gelmi, yeni bir zengin snf olumutu. Ebu Zer, eletirilerini bu snfa yneltiyor ve kiinin (ve ailesinin) gnlk nafakasn hesap edip (bunun bir yllk tutarnn) dnda kalan fazla miktarnn fakirin hakk olduunu ve hemen datlmas gerektiini savunuyordu. bnul Esir, Ebu Zerri bu ekilde konumaya itenin Abdullah b. Sebe (veya ibnus Sevda) denilen yahudi iken (szde) mslman olan bir provakatr olduunu yazar (bnul-Esir: 2, 600), Ahmet Cevdet Paa da bunu tekrarlar (Cevdet Paa: 1, 448-449) fakat son aratrmalar, byle bir kiinin var olmadn gstermitir. Zehebi de, bn Hacer de bn Sebe ile ilgili bilgilerin tek kayna olan Seyf b. merin btn biyografi alimlerine gre zayf ve metruk olan, uydurduu hadisleri gvenilir kimselere atfederek rivayet eden, hadis uyduran, rivayetleri bo olan bir kimse olduunu naklederler. Harun Reid zamannda ld bildirilen Seyf b. merin bn Sebe rivayeti, dnemin hadiselerini ciddi bir ekilde ele alan bn Sad ve Belazri gibi snni, Minkari ve Yakubi gibi ii kaynaklarda da bulunmamaktadr.(Flal, 1988: 1, 133-134) Esasen, Ebu Zer gibi, Hz. Peygamberin tebliinin ilk gnlerinden, vefatna kadar yannda bulunmu bir yce sahabinin bir

provakatrn etkisinde kalabileceini sylemek ok da isabetli olmasa gerektir. Ebu Zerr olay, daha sonraki dnemlerde sadece Ebu Zerrin zenginlerin dar gelirlilere ekonomik ykmll ile ilgili fetvas zerinde younlalarak anlatlm, olayn siyasi yn kapatlmak istenilmitir. bnul-Esirin u satrlar konuyu daha iyi aklamaktadr: Bu yl iinde Ebu Zerr amdan Medineye gnderilmi ve bu hususta birok sebep ileri srlmt. Bu sebepler arasnda Muaviyenin Ebu Zerre kfretmesi, Onu lmle tehdidi gibi eyler nakledilir ve amdan Medineye gnderilmesi ve Medineden srgn edilmesi gibi ac olaylar zikredilir. Ancak bu ac olaylarn anlatlmas pek doru olmaz. Bu doru olsa bile, Hz. Osmana bu konuda hak vermek gerekir, nk devlet bakannn emri altnda bulunanlar tedip etmeye hakk vardr. Bu ve bu gibi konularda devlet bakan yetkilidir. Fakat btn bunlara ramen bunlar anlatmaktan hi holanmyorum (bnl Esir: 2, 600) Ortaan en objektif tarihisi olarak kabul edilen bnul-Esirin (bile) bu ac olaylarn anlatlmas pek doru olmaz ve bunlar anlatmaktan hi holanmyorum diyerek konuyu kapatmaya alt grlmektedir. Ve dorudan Hz. Osmana bu konuda hak vermek gerekir, nk devlet bakannn emri altnda bulunanlar tedip etmeye hakk vardr demesi de uygun deildir. nk devlet bakannn hangi artlarda tedip yetkisini kullanaca az-ok bellidir. Ebu Zerrin konumalar sonucu amda herhangi bir olay km veya halk birbirine girmi deildir. bnl-Esir nihayet ehrin fakirleri zenginlere kar bir cephe tekil edip Ebu Zerrin yannda yer aldlar demesine ramen, bu durum ancak yoksullarn Ebu Zerre kar gsterdikleri bir sevgiden ibarettir. Cepheleme iddias muhtemelen Muaviyenin Ebu Zerrin eletirilerine tahamml edemeyip, bakente olay byterek vahim bir durum varm gibi gsterip, Ebu Zerrin Medineye arlmasn temin iindir. Nitekim bu propaganda sonunda Ebu Zerr Medineye arlm ve Ebu Zerr, amda hibir tepki veya lehine tezahrat meydana gelmeden sessizce Medineye dnmtr. Bu dnemdeki ekonomik krizin siyasal olaylara etkisi konusunda Mustafa Demirci Hz. Osman Devri Fitne Olaylarnn Sosyoekonomik Boyutlar adl bir alma yapmtr. (Demirci, 2004) Elkhalife Mohamed Omerin Erken slami Fetihlerin Medinenin Sosyal Yaps zerindeki Etkisi (Impact of the Early Islamic Conquests on the Social Structure of Madina balkl makalesi (Omer, 2008) ile Muhammad D. Bataynehin Muaviyenin Halifeliinde Devletin Maliyesi (State Finance During The Caliphate of Muaviye) balkl makalesi de (Batayneh, 2007) daha fazla bilgi edinmek iin bavurulabilecek kaynaklardandr. Mehmet Mahfuz Sylemez de ayn konuda Hz. Osman Dnemindeki Ekonomik Krizin Garnizon Kentlere Etkisi Kufe rnei- balkl makalesinde unlar kaydeder: Hz. Osmann ikinci altnc ylna gelindiinde fetihler ulalabilecek son noktaya vard iin ganimet gelirleri ortadan kalkt. Yksek bir hayat standard yakalam olan insanlar (bu yldan itibaren) hayat mcadelesi verir hale geldiler.Hz. Osmann ehir ve evresinin ekonomik, ticari ve zirai durumunu iyiletirmek iin- ald ekonomik tedbirler de bir ie yaramad ve dier siyasi ve sosyal yanllarla beraber- isyan hzlandrc bir rol oynad. Bu alma, konu hakknda Ebu Zerrin amdaki uyarlarnn daha iyi anlalmas bakmndan mutlaka okunmas gereken bir almadr. (Sylemez, 2003) Hz. Ali daha nce Hz. Osman tenkit ettii olaylarda (Minada namaz drt rekat kldrmas, Kfe valisi Velid b. Ukbeye ancak srar zerine cezalandrmas) muhalefetini snrl ve mmkn olduu kadar kapal tuttuu halde Eb Zerrin Rebezeye srlmesi olaynda Hz. Osmana akca kar km ve hatta halifeye ramen Eb Zerri, yanna Hz. Hasan ve Hz. Hseyini alarak Medineden uurlamtr. (Flal, 1989 ,DA, 2, 371-374) Muaviye-Ebu Zer mcadelesini Muaviyenin Hz. Osmann desteiyle kazanmas; Hz. Osman ynetimi asndan olayn daha da bymesine yol aarken, Muaviye ve daha sonraki yllarda kurulacak Emevi ynetiminde halkn ynetime katlmasnn engellenmesinin ilk adm olmutur. Ebu Zerrin susturulmas,

ilerleyen yllarda ve asrlarda halkn susturulmas srecinin balamasdr ve urann/halka danma usulnn rafa kaldrlmasdr. Hz. Osmann takip ettii bir dier nemli siyaset, byk valiliklere kendi boyu olan meyye oullarn (Emevileri) atamasdr. Bu tavr, gnmz tabiriyle etik (ahlaki) olmasa da hukuka uygundur. slam Anayasa Hukuku ve slam dare Hukuku, devlet bakanna kamu grevlerine istedii kiileri atama yetkisi vermektedir. Bu durum gnmz hukuk ve siyaset anlaynda da ok garip karlanmamaktadr. 1960da Amerika Birleik Devletleri Bakan seilen John F. Kennedy kardei Robert Kennedyi Adalet Bakan olarak atam ve herhangi bir tepki almamtr. Daha yakn bir tarihte, Trkiyede Babakan Turgut zaln kardei Yusuf Bozkurt zal devlet bakan olarak atamas da kamuoyunda bir tepkiye yol amamtr. Eer atanlan kii grevin gereini yerine getirebilecek donanmda ise kamuoyu bu atamalar olgunlukla karlamaktadr. Hz. Osmann atamalarnda ise kamuoyunun kabul edebilecei/tayabilecei snr ve tahamml almtr. O dnemdeki byk vilayetler; Basra, Kufe ile am ve Msrd. Basra valisi Abdullah b. Amir, Kufe valisi Said b. Asi, am valisi Muaviye, Msr valisi Abdullah b. Sad b. Ebi Serh; hepsi Emevilerdendi. Basra valisi olan kii bugnk btn ran ve Horasana hkmederken, Kufe valisine Azarbeycan ve Ermenistan bal idi. am (bugnk Suriye, Lbnan, Filistin,rdn, srail) ve Msr valileri ise birer bamsz hkmdar gibiydiler. (Cevdet Paa: 1, 460) Halbuki bn Amir, Basra valisi olduu zaman (henz) yirmi drt yanda idi. Cevdet Paa, konuyu yorumlarken yle demektedir: Bu kadar kibar- ashab- kiram varken byle yeni yetme adamlarn (srf) Emevilerden bulunduklar iin byle byk ilerde istihdam (haliyle) itiraza sebep olmutu...Emeviler gittike maryorlard. Sokaklarda tavrlarndan geilmez olmutu..Emeviler gittike yz buldular ve bulduka bunadlar; hatta Ammar b. Yasir hazretlerini Mescid-i erifte bayltncaya kadar dvmlerdi.(Cevdet Paa: 1, 461) Msrda meydana gelen byk olaylarn sebebi ve Hz. Osmana kar byk bir tepki olumasnn nedeni, vali Abdullah b. Sad b Ebi Serhin Darlhaniyye isimli byk bir saray yaptrmas ve bu sarayn yapmnn ihtilalciler tarafndan aleyhte kamuoyu oluturmada kullanlmasdr. Bu arada vali Abdullahn olay bakente ikayet edenlerden birini dverken bu adamn lmesi, Hz. Aienin de, halifeden derhal bu valinin azledilmesini istemesi (Fayda,1988: 1, 130-131) olaylarn ne boyuta vardn gstermektedir. Ahmet Cevdet Paa son asrlarn en byk hukukularndan biri olmann yannda, bn Haldunun Trkeye tercmesini tamamlayp bastran (Sayar, 1998: 87) ve tarih sahasnda da retken bir alim olarak, bu blmde takip ettiimiz eseri Ksas- Enbiyada tarihi olaylar zerine yapt sosyolojik, ekonomik ve psikolojik yorumlaryla tarih yazclnda da en az bn Haldun seviyesinde bir tarihi olduunu ortaya koyar. Sahabilerin siyaset felsefesini yorumlayan Cevdet Paann u satrlar, Emevilerin halk neden ynetime ortak yapmadn yanstmas asndan ok nemlidir: ...Sad b. Ebi Vakkas gibi bir zat erifin yerine Kufe valisi olan Velid, Kufeye vardkta, Sad hazretleri on(un byle bir greve atanmasn)a (ararak). Sen mi biz (Medine) den (ayrldktan) sonra akll oldun, yoksa biz mi senden sonra ahmak olduk (da, senin kadrini bilemiyoruz?), dedik te, Velid ona cevaben: Tela ve keder etme ya Eba shak ! Bunlarn hi biri deil. Lakin bu mlktr ki, onu bir kavim sabah ve dieri akam taam (yemei) eder demekle Sad dahi: Gryorum siz, (yksek dereceli) memuriyetleri mlk etmisiniz dedi. Cevdet Paa daha sonra yorumunu yle yapar: Ashab- gzin, bir nevi ibadet olmak zere kabul-i memuriyet (devlet grevini kabul) ederlerdi. Bu esnada meydana kanlar, alel husus Emeviler ise mansp ve memuriyetleri bir nevi yemeklik edindiler ve malikane hkmne koydular. (Cevdet Paa, 1, 429-430) Cevdet Paann, Ebu Zerrin siyasal-ekonomi konusundaki fikrine kar, Hz. Osman savunurken hukuk ve ekonomiyi disiplinleraras bir anlayla ele alarak yapt yorum da yledir: Ebu Zerr,

herkesi bir lokma ve bir hrkaya kanaat eyleyip de fazla emval-i mslimin, fisebilillah sarf olunsun diye srar ederdi. Pek gzel bir arzu. Vizler, insanlar byle fadakarlk yoluna tevik edebilirler. Ama hkmet(ler) bu konuda insanlar cebr (zorlama) edebilir mi? Malnn zekatn veren adama fazla mallarn dat, diye cebr olunabilir mi ? Hazret-i Osman ne yapsn? Halk zengin oldu, refah buldu, medeniyetten lezzet ald. nsanlk icab, gnllere tenezzh ve teferrc (elenmek iin gezip dolama ve ferahlanma) hevesi geldi. Hatta Medine ahalisi, bu esnada gvercin uurmak merakna dt. Bu ise bir bidat- seyyie (kt bir adet) olduundan Hz. Osman, onu yasak etmitir.(Cevdet Paa, 1, 451452) Hz. Osmann bu yasak uygulamasna fakihlerin bir itiraz bilinmediine gre, bu durum devlet bakannn bazan halk iin zaruri ihtiya cinsinden olmayan ve elence nevinden olan ileri yasaklayabileceine bir kanttr. Hz. Osmann yapt tartmal (ve hemen herkes tarafndan yanl bulunan) bir uygulamas da (amcas) Hakem ve ailesinin Medineye dnmelerine izin vermesi olmutur. Hakem mnafka hareketleri yznden Hz. Peygamber tarafndan Medineden srlmt. Allahn Elisinin vefatndan sonra Hz. Ebu Bekir daha sonra Hz. mere Medineye dnmek iin mracaat etmi fakat istei reddedilmiti. Hz. Osman ise Hakemin ve ailesinin dnmelerine yeil k yakt. Olayn ok orijinal bir deerlendirilmesi Ahmet Ltf Kazanc tarafndan yle yaplr: Hakemin, Medineye gelmesine ramen ona dnn bizi sevindirdi, mutlu olduk diyen olmamtr. Hz. Osmann mm Eban Aie ismindeki kzn (Hakemin olu) Mervana vermesi ve Mervan konana yerletirmesi ardndan da hilafet bakatibi (devlet bakanl genel sekreteri) yapmas da yine amcas iin uygulanan iade-i itibar proram iinde deerlendirilebilir. Fakat (Emeviler dndaki hibir aile, hibir sahabi) bu uygulama iin yaplmas gerekli olan bir i yapld dememi ve yine Hakem emirul-mminin Osmann amcas Hakem olarak deil de tariduRasulillah/Rasulullahn kovduu adam olarak anlm ve sahabiler Hakeme uygulanan ide-i itibar uygulamasn reddettiklerini akca ortaya koymulardr. (Kazanc, 1994) Fakat Hz. Osman asndan olaya baklrsa; bu uygulama daha ok, artk yalanm (ve belki de piman olmu) olan Hakem iin bir af niteliinde olup, ide-i itibar olarak grlmeyebilir. nk Hakem, hem ide-i itibara sz konusu olabilecek kadar nemli bir kii deildir, hem de kendisi hakknda verilmi olan hkmn (srgn) yanl olduu ve kendisinin masum olduu ortaya km da o nedenle cezas kaldrlyor deildir. Sadece (muhtemelen) yall dolaysyla cezasnn infaz durdurulmutur. Olu Mervann hem damat yaplp, hem de Hz Osmann konana alnmas ise, muhtemelen bu aileye (ilk etapta) kimsenin ev vermeyecei, toplumun onlar dlayaca (zaten yle olmutur) ve belki saldraca/hakaret edecei dncesiyle gvenlik ve koruma nedenleriyle yaplm bir uygulama olabilir. Dier taraftan Mervan, babas Hakem Taife srldnde, gayr- mmeyyiz ocukluk anda idi (Miras, 1974: 8, 181) ve babasnn iledii sula bir alakas yoktu. Fakat, sonunda, Emevilerden ve Hz. Osmann amca olu olup devlet (genel) sekreteri gibi bir mevkide ve bakent Medinenin iki numaral adam konumuna ykselmi bulunan Mervan b. Hakemin yapt yanl iler de tansiyonu ykseltince, eitli eyaletlerden gelen isyanclar Medineyi bastlar ve Hz. Osman katlettiler. Hz. Osmann feci bir ekilde katlinden sonra, Medinede bir hkmet buhran dodu. Toplumun ileri gelenlerinden hi kimse halife olmak istemiyordu. Darbeciler arasnda da bir birlik salanamyordu.(Dursun, 1984:110) Hz. Ali sonunda grevi kabul etmek zorunda kalyor ve bylece drdnc halife, otuzbeinci hicri yldaki kanl bir darbeden ve devam etmekte olan i karklardan sonra ve darbecilerin hakimiyetinin srd bakentte seilmi oluyordu. Bu tarihten sonraki altm be yl iinde olaylar, tarih kitaplarndan bilindii

ekilde cereyan edecek; am valisi Muaviyenin, Medinede Hz. Aliye yaplan biat tanmad gnlerde, bir dier siyasal problem de Mekkede ortaya kacak ve kamuoyunun en itibarl iki ismi Talha ve Zbeyr, Mekkeye giderek, Medinede biz Aliye zorla biat ettirildik diyerek, Hz. Aliye bakaldrrlarken, Hz. Peygamberin hanm Hz. Aie ile, Hz. Osmann devlet sekreteri Mervan da bu isyana katlacaktr. Hz. Ali bu isyanclar silah kullanarak etkisiz hale getirdiyse de, am valisi Muaviye nce am kamuoyunu kendisine itaat konusunda ikna etmi, sonra da politik oyunlarla baz kabileleri kendi tarafna ekmeyi baarmt. Sonunda Hz. Ali tarafyla Muaviyenin ordusu arasnda yaplan sava ta fiili durumu deitirmemi ve Sffinde yzon gn sren iki ordunun nce sava, sonra da bekleyiinden sonra imzalanan bir tahkimname ile mtreke (silah brakmas) imzalanmas sonucu iki taraf ta ayrlm ve bylece iki ayr slam hkmeti teekkl etmiti. Hz. Alinin hicri krk yl Ramazan aynda bir suikast sonucu katledilmesi ile Kufe halk, olu Hz. Hasana biat etmiler, Hz. Hasann halifelii (be buuk veya) alt ay srm, kendisi bir ordu tertib ederek am zerine yrm, fakat iki ordu karlatnda yaplan grmeler sonucu, Hz. Hasan halifelii baz artlarla Muaviyeye terk etmitir. artlar arasnda Muaviyenin vefatndan sonra halifeliin kime devredilecei gibi bir konu yoktur. (bnul-Esir, 3, 256) Krkdokuzuncu hicri ylda, Hz. Hasann Emevilerce zehirletilmesini, hicretin ellialtnc ylnda, Muaviyenin halk olu Yezide zorla biat ettirmesi izledi. Altmnc ylda Muaviye ld ve Yezid baa geti. Muaviye, Hz. Hasann halifelikten ekilmesinden itibaren ondukuz yldan beri tek bana slam dnyasn ynetmi, son aylarnda bunamt. (bnul-Esir, 3, 369) Yezidin idaresinin altnc aynda, kendisine biat etmeyen Hz. Hseyin ve destekileri katledilmitir. Altmdrdnc hicri ylda Yezidin lm zerine olu Muaviyeye biat alnm, onun da krk gn iinde vefatyla, Emevilerden Mervan b. Hakem tahta gemitir. Artk tahta gemek tabirini kullanabiliriz, nk Emevilerin kurucusu Muaviye(b. Ebu Sufyan)den beri taht kullanlyordu. Hatta bnl-Esr, Muaviyenin hastal artp, hastaland dedikodular kamuoyunda konuulmaya balannca kendisinin: Gzlerime srme doldurun, salarm da yalayn dediini ve bunun zerine Muaviyenin yzn yalayarak parlattklarn, daha sonra tahtnn hazrlandn ve kp oturarak, insanlarn yanna girmesine izin verildiini, girenlerin ayakta kendisine selam verdiklerini ve hi birisinin oturmadn, yanndan ayrldklarnda da: Ondan daha salkl hi kimse yok dediklerini anlatr (bnl-Esir, 3, 367) Hicri birinci yzyl, bundan sonra hep idarenin zulm ve halkn da ikide bir bu idareye isyanlaryla dolu olaylarla geecektir. Emevilere cephe almas zerine, Abdullah b. Revaha gibi byk bir sahabinin yeeni olan ve yllardr Emevileri destekleyen Numan b. Beir gibi bir sahabinin Mervann emriyle ldrlmesi (Erdem ve Kl, 1988: 1, 129130) artk normal vakalardan saylmaktadr.Yezid b. Mhelleb gibi kendi valilerinin zaman zaman isyanlarnn sebep olduklar i savalarn dnda; Abdullah b. Zbeyr, Muhtar esSakafi, Abdullah b. Hanzala, Zeyd b. Zeynel-bidinin isyanlarnda hem isyanclardan hem de bu isyanlar bastrmaya alan Emevi kuvvetlerinden onbinlerce kii can vermi; ayrca Haricilerin bir eyalette bastrldktan bir sre sonra baka bir eyalette patlak veren isyanlar ayr ve byk bir i problem olarak devam etmitir. Harici ayaklanmalarnda hem Haricilerden hem Emevilerden yine onbinlerce kii ld gibi, slam topraklarnda can gvenlii tehlikeye dmtr. Hicretin doksandokuzuncu ylnda mer b. Abdlazizin halife olmas ile halkn ve muhalefetin temsilcilerinin halife ile serbeste tartabildii bir ynetim olumu fakat Emevi hanedan mer b. Abdulazizin bu uygulamalarndan honut olmayarak Onu zehirleterek lmne sebep olmulardr.

Adem Apak Asabiyet ve Erken Dnem slam Siyasi Tarihindeki Etkileri konulu almasnda, konuyu kabilecilik anlay asndan inceler. Yazar, almasnn Hulef-i Ridn Dneminde Asabiyet adl nc blmnde, Hz. Peygamberin vefatndan sonra yaanan devlet bakanl seiminde, dini hassasiyetler yannda, asabiyetin daha belirgin rol oynadn ifade eder. Asabiyet: ayn soydan gelenlerin, ya da aralarnda yaknlk bulunanlarn inandklar deerlerde, muhaliflere kar birlikte hareket etmelerini salayan dayanma duygusu olarak tarif edilmektedir. Hz. Ebu Bekirin seiminde, Evs ve Hazrec arasnda ihtilaf yaanmas, muhacirinin Kurey asabiyetine vurgusu muhacirini avantajl konuma getirmitir. Fakat bu dnce bundan sonra Kureyliler ile Kureyli olmayan Araplar arasnda yeni bir asabiyet dncesinin temellerinin domasna neden olmutur. rtidat Hadiselerinde Asabiyet alt balnda, irtidat olaylaryla asabiyet arasnda bir ba kurularak Ridde savalarnn dini ierikli olmakla birlikte, aslnda Kurey hakimiyetine kar isyan anlamna geldii belirtilmekte ve Kureyten hi kimsenin mrtedlerin yannda yer almad gibi, onlara kar en n saflarda mcadele ettikleri de ifade edilmektedir. Hz. Ebu Bekir ve Hz. merin Asabiyetin Etkisini Azaltma Politikalar alt balnda, Hz. Peygamberin vefatndan sonra Hz. Ebu Bekir ve Hz. merin asabiyetin yeniden canlanmaya baladn grdklerinde nlem olarak kendi kabilelerini ayrca Ensar ve Ben Himi iktidardan uzak tutup ynetimde kabileler aras denge politikas gzetme yoluna gittiklerine dikkat ekilmektedir. Uygulanan bu siyaset sayesinde, ilk iki halife dneminde asabiyet ekimeleri en aza indirilmi ve ynetimde az problemli bir dnemin yaanmas temin edilmitir. Hz. merden sonra, Hz. Osman uygulamada seleflerinin aksine bir politika takip etmitir. Onun kabile merkezli yeni politikas, hem Mslmanlarn nazarnda idarenin meruiyetine zarar getirmi, hem de Emevi-Haimi rekabetinin yeniden canlanmasna sebep olmutur. Ayrca mevcut uygulamalar, Kurey ve dier Arap kabileleri arasndaki rekabetin glenmesine neden olmutur. Ali-Muaviye Mcadelesinde Asabiyet alt balnda Hz. Osmann ldrlmesinden sonra devlet bakanlna getirilen Hz. Alinin siyasi otoriteyi salamak iin yapt faaliyetlerden bahsedilmektedir. Buna gre Hz. Ali, ynetime geldiinde kadrosunu iktidardan uzak tutulan Haimiler ve Ensardan oluan bir grupla takviye etti. Siyasi hakimiyetini salamak iin ilk olarak Cemel ashabyla, ardndan Hz. Osmann kann talep iin cahiliye asabiyetiyle hareket eden Muaviye b. Ebu Sufyanla mcadele etti. Fakat en ok gvendii Irakllarn zaaflar nedeniyle mcadelesinde baarl olamad. Emeviler dneminde Asabiyet baln tayan Drdnc Blmde mellif, ictimai, siyasi ve iktisadi sebeplerle en youn bir biimde yaanan asabiyeti, Emevi hanedan i mcadelesi, Emevi-Haimi mcadelesi, Kurey-Kureyli olmayan Araplar mcadelesi, Arap-Mevali mcadelesi ve Adnani-Kahtani mcadelesi eklinde be farkl boyutta ele almaktadr. Yazara gre bu mcadelelerden her biri farkl zamanlarda etkisini hissetttirmekle beraber en etkin ekime, Adnani-Kahtani rekabeti olmutur. Nitekim ynetime geen halifeler (artk sultanlar demek daha doru olur), Araplarn iki byk soyu kabul edilen Adnani veya Kahtani taraflarndan herhangi birinin desteiyle lkeyi ynetmeye almlardr. Bu sebeple bazen Kaysllar bazen de Kelpliler n plana kmlardr. ktidara yakn olanlar dierlerini de her alanda bask altnda tutmaya almlardr. Muaviye, Abdlmelik b. Mervan, mer b. Abdlaziz ve Haim b. Abdlmelik zamanlarnda ise kabileler arasnda uygulanan denge politikalar sayesinde bu tr ekimeler asgari dzeye indirilmitir. Fakat dier halifeler dneminde bu denge unsuru bozulmaya balaynca, Emevi hilafeti kabilevi siyasetin merkezi haline, Emevi halifeleri de bu kabilelerin sembolleri haline gelmilerdir.

Asabiyet-iddet likisi: Kabile Savalar alt bal altnda Emeviler zamannda kabile asabiyetinden kaynaklanan savalara yer verilmektedir. Bu savalar Chiliyedeki mcadelelerden ayran temel unsur, bu kabilelerinin birer konfederasyon haline gelmeleri ve ehri temsil etmeleridir. Bu dnemde asabiyetin tesiriyle eski dmanlklara yenileri eklenmi ve bata Irak, Horasan, Suriye ve Endls olmak zere pek ok blgede kabileler aras mcadeleler yaanmtr. almay zetleyen Mahmut Kelpetin, Adem Apakn bu almasnn, Trkiyede bu konuda yazlan en geni alma olduunu vurgular. (Kelpetin, 2004) alma; tarihi gerekleri hemen tamamen yanstmakla beraber ilk(nc) blmdeki ...Ridde savalarnn aslnda Kurey hakimiyetine kar isyan anlamna geldii... konusu tartmaya ak bir konudur. Dk oranl bir vergi de olsa, zekatn Medineden gnderilen grevliler tarafndan toplanmas, merkeze uzak kabilelerdeki baz uyank denilebilecek kiilerin dikkatn ekmi ve bu kiiler zekata el koymak iin, kendilerini daha Hz. Peygamberin salnda (yalanc) peygamber ilan ederek etraflarna kalabalklar toplamaa muvaffak olmulard. Herhalde, Hz. Ebu Bekir deil de, halifeliin ilk aday olan Sad b. Ubde de seilmi olsayd, Hz. Peygamberin hazrlad ve Medine dnda hazr bekleyen ordu yine yola kacakt. syann ok ksa bir srede yaylmasnn bir nedeni de muhtemelen Araplarn tek merkezden ynetime alk olmamalar ve ou zaman federal bir yap da arzetse, merkeze balanmay hazmedememeleridir. Hz. merin idarede asabiyetin etkisini krmak syledii konusunu, hsan Sreyya Srma da yle yorumlar: Hz. mer, Ebu Ubeyde sa olsayd, onu (kendisinden sonra) halife aday olarak gsterebileceini, zira Hz. Peygamberin onun iin mmetin emini dediini ifade etmiti. Ardndan, Ebu Huzeyfenin klesi Slimi veliahd gsterebileceini, fakat onun da vefat etmi olduunu syledi. Slim iin de, Hz. Peygamberin: Slim Allah Tealaya muhabbet besleyen bir kiidir demesini kant gsterdi. Hz. merin, Slimin halife yaplmasnda tereddt etmeyip, daha sonra ayn meselede Hz. Ali ve Hz. Osman konusunda kesin bir kanaat belirtmemesi gerekten dikkat ekicidir. phesiz ki Slim, bu iki sahabiden stn deildi. Ancak Ali ve Osman, aileleri byk ve nfuzlu olan sahabilerdi. Biri Beni Haime, dieri ise bu ailenin rakibi Beni meyyeye mensuptu. Bundan dolay Hz. mer, hilafetin bir aile hilafeti haline dnmesini istemiyordu. (Srma, 1990:102) Hz. mer eski Arap asabiyetinin (kabile zihniyeti/kabilecilik ve yllarca sren kabile savalar, Arap yarmadasndan ok uzun sre gl bir devlet/medeniyet kmasn/domasn da engellemitir) canlanmasndan korktuundan, kendi ailesinden ve soyundan hibir kiiyi nemli bir devlet vazifesine getirmemiti. Dier yandan; Slimin, Hz. Ali ve Hz. Osmandan (idarecilik konusunda) stn olup olmad konusu da ayrca tartlabilir; bu mesele, merin enitesi Said b. Zeydin, mere birini halifelie tavsiye etmesi iin srar zerine almt. mer ben halifelik iini u (ehl-i ura olan) alt kiiye havale ediyorum dedikten sonra ah keke u iki kiiden biri yaayp sa olsayd da bu ii ona havale edebilseydim. Bunlar Ebu Huzeyfenin klesi Salim ile Ebu Ubeydedir demitir. (Ahmed b. Hanbelin Msnedi I/20den, Zehebi, 5, 70-71) Salimin bilinen en mehur zellii ok gzel Kuran Kerim okumas idi. phesiz bu onun mer tarafndan tercihi iin bir neden midir deil midir? tartlabilir. Buhari ve Mslimin mttefekun aleyh olatak naklettikleri hadiste Allahn Elisi: Kuran u drt kiiden alnz buyurmu ve Abdullah b. Mesud, Ubeyy b. Kab, Muaz b. Cebel ve Slimin adlarn saymtr. Hz. mer, Abdullah b. Mesudu Kufeye retmen ve mali ilerden sorumlu olarak gndermi, hatta Kufelilere onu (siyasi ve hukuki) danman olarak Medinede tutacaktm ama, size gnderiyorum (kymetini bilin) demitir. Muaz b. Cebel, zaten Hz. Peygamber dneminde bile fetva vermee yetkili yce bir sahabi olup, Ebu Ubeyde amda vefat ederken Muaz vekil brakmt. Hz. merin, Slimi idarecilik vasf itibariyle ok

stn, becerikli bir sahabi olduundan, onun ismini hatrlad da dnlebilir. Bir ipucu olarak, Hz. Peygamberin Medineye hicretinden nce, aralarnda mer, ve Ebu Ubeydenin de bulunduu Kubada toplanm olan muhacirlere Salimin imamlk yapp namaz kldrdn biliyoruz. (bn Sad, Tabakat, 3,187 den Zehebi, 1, 440) Slim rneinden hareketle, Kuran iyi bilmenin halifelik iin n art olduunu syleyebiliriz. Ayrca, drt halifenin tamam da, Kuran iyi bilen ahsiyetlerdi. bn Sadn naklettii bir baka nottan da, ehit olduu Yemame harbinde, Muhacirlerin bayran Slimin tadn reniyoruz. Bu harpte, mslmanlar gerileyince, Slim hi panie kaplmam ve Biz Rasulullahla beraber olduumuz zaman byle (ka) yapmazdk deyip kendisi iin bir siper kazp savunmay srdrmtr. Bu da onun devlet bakanl iin, daha sonraki siyasetnamelerde yer alacak bir art olan cesarete sahip olduunu gstermektedir. (bn Sad, Tabakat 3, 88den Zehebi, 5, 71) Bu konuda bir baka rnek isim Zeyd b. Hrisedir. Hz. Peygamber, drt halife de dahil pek ok faziletli sahabi varken (deiik zamanlarda ve birden fazla olarak) Zeyd b Hriseye komutanlk ve Medinede vekillik vermiti ki Zeyd gerekten dirayetli bir idareciydi. Hz. mer de devleti teslim edecei yetenekli bir kiiyi aryordu. Daha sonraki yllarda, (Hz.) Aienin: Eer Zeyd, Hz. Peygamberin lmnde sa olsa idi, kesinlikle onu halife tayin ederdi. dediini bn Sadn Tabaktn dan (3, 46) nakleden mam Zehebi, Hz. Aienin benzer bir szn de Ahmed b. Hanbelin Msnedi (6, 226-227-254) ve Hakim Mstedrekinden de (3, 251) nakleder: Rasulullah, gnderdii her askeri gruba kesinlikle emir tayin ederdi. Eer kendisinden sonra yaasayd, kesinlikle Zeydi halife yapard (Zehebi, 4, 174) Sahabilerin ounluu zaten gece dervine, gndz zhidne bir hayat sryorlar ise de, sadece dervilik, yneticilik iin kafi deildi. yle olsayd, aere-i mbeereden Said b. Zeyd sa idi ve tecrbeli, gvenilir, slamn ilk gnlerinde iman etmi bir sahabi idi. Said b. Zeyd, Hz. mer dneminde de amn fethinde bulunmutu. Fakat srekli bir mcahid nefer gibi hareket eder herhangi bir bakanlk ve komutanlk istemezdi. Geri Hz. merin hem amcaolu hem de enitesi olduundan Saidi istihlaf (halife tayin etmek) Hz. merin mtlsna elvermezdi.(aile iinden birini tayin etmeme siyaseti) (Cevdet Paa, 1, 414) Fakat aile dndan Huzeyfe b. Yeman, Ebudderda, Ebu Eyyb el-Ensari, Ammr b. Ysir gibi, Eb Zerr gibi mttaki sahabiler tercih edilebilirdi. Halbuki tam aksine Hz. Peygamber Eb Zerre kesinlikle idarecilik grevi almamasn tavsiye etmiti. (Mslim, mara, 1826 den Sofuolu, 6, 18) ; Zehebi, 6, 97) te yandan sadece maharetli bir idareci veya komutan olmak da yetmiyordu. O srada Eb Musa el-Eari gibi, Ahnef gibi ok baarl komutanlarn baarlar da Medine gndeminde srekli konuuluyordu. Gerek Hz. Peygamberin ve gerekse on yl gibi uzun saylabilecek bir dnem devleti idare etmi olan Hz. merin komutan, imam/retmen ve idareci tayin ederken genelde dikkat ettikleri kriterleri daha sonraki alimler gz nnde tutarak halife/devlet bakan iin gerekli (asgari) artlar ortaya koymaya almlardr ki halk/alimler ve st dzey brokrasi halife adaylar arasnda en doru tercihi yapabilsinler. Bu konu, bu alma ile direkt alakal olmadndan sadece iki (hukuku bilginin) grlerini nakledeceiz. bn Kayyim; Osman b. Ebil Asn tayininden hareketle kendi grn ortaya koyar: Taifliler Ya Rasulallah! Bize kavmimizden imamlk yapacak birini emir yap dediler. Rasulullah da, slama (slami bilgilere) olan gayretini tand Osman b. Ebil s onlara emir yapt. nk Osman, Taif heyeti hergn le scanda kaylle uykusuna yattklar zaman Rasulullaha geliyor, Ona (dini) sorular soruyor ve Ondan Kuran okumasn istiyordu. Osman nihayet gide gele dinde anlay ve ilim sahibi oldu. Hatta Rasululah uykuda bulursa Ebu Bekire giderdi. Bylece Taife doru yola kmadan nce Kurandan baz sureleri renmiti. (te) Bu kssadan anlalan bir baka fkh incelik te bir kavmin liderliine en layk olan, onlarn en faziletlisi, Allahn kitabn en iyi bileni ve Onun dininde en fakih olandr. (bn Kayyim, 3, 601) (Hanefi fakihi, mam) Matridi de yle fetva vermitir: Devlet bakannn kendi

devrinin en stn ahsiyeti olmas art deilse de, gnahlardan en ok saknan, ileri en iyi kavrayan ve kamu yararn en iyi bilen kiinin devlet bakanlna getirilmesi diyaneten daha uygundur. (zen, 2003: 28, 146-151)phesiz Muaviye bu artlarn hibirisini tamyordu. Muaviyenin tek zellii Kureyten olmasyd. Halbuki, Slim gibi, Eb Ubeyde, Abdullah b. Mesud ve drt halife gibi ahsiyetlerin en nemli zellikleri, Kureyten olmalaryla beraber, bundan daha da nemlisi ilk mslmanlardan olmalar idi. Bu kadro Mekkelilerin ar bask ve yldrma politikasna ramen imanlarnda srar etmi, denenmi, bir nevi kurucu kadro olarak, Amerikan siyasi tarihindeki founder fathersa benziyorlard. Elbette, en nemli fark, Amerika Birleik Devletleri laik bir devlet olarak kurulurken, bakenti Medine olarak hzla byyen bu imparatorluk, vahyin temel alnd bir dini devlet idi. Atamalarda, bu kurucu kadronun tercih edildiine bir rnek te yaz b. Ganmin am valiliine tayinidir. Eb Ubeyde vefat edecei srada am valiliine vekaleten onu atamt. lm haberi, Medineye ulanca, Hz. mer Eb Ubeyde yerine kimi vekil yapt? diye sordu. yaz denilince, bu ismi kabul edip vali olarak atandn bir yazyla ona bildirdi. (Zehebi, 5, 313) yaz ilk muhacirlerden olup, Bedir ve sonras btn savalara katlm, Yermuk harbinin komutanlarndan biriydi; Mekkede ikence altndaki dnemi grm, zorluklarn arasnda pimi bir kii idi. Konuya dier bir adan baklrsa, slam hakimiyetinin dnyann en eski medeniyetlerinin hakim olduu Bizans ve ran topraklarn yaylmas, bu blgelerde hakim olan, hkmdarn mutlak otoritesi dncesinin, am merkez edinen Emevileri de etkiledii dnlenilir. nk (slam ncesi) Araplar da az-ok bir meveret fikri mevcuttu. Nebi Bozkurt yle kaydeder: Araplar meveret iin bir araya gelen kabile meclislerine ndi derlerdi. mm Zer hadisinde, kocalar hakknda konuan hanmlardan biri evlerinin ndiye yakn olduunu syleyerek (Buhari, Nikah, 82; Mslim, Fadailus-sahabe, 92den) meclise katlan st dzey kimselerin kendilerine misafir olmas, varlkl ve cmert olan kocasnn bunlar arlamas ile vnr (Nevevi, erhu Mslim, 15, 215-216dan) Fakat o dnemde st dzey kiilerin ancak, raya katlabildii anlalmaktadr. Halbuki, Hz. Peygamberin mescidde yapt geni istirelerde zengin-fakir, gen-yal herkesin konuma-sz alma hakk olduunu biliyoruz. Mekkede bulunan Darunnedve (de) nemli konularda kararlarn alnd bir asiller meclisiydi. Darunnedvenin ileri gelenlerinden Ebu Cehille ilgili ayetlerde, ..o vakit arsn ndisini denilmektedir. (Elmall, 8, 5961 den aktaran, Bozkurt, 2003: 28, 241-242) Bizans ve ran medeniyetlerinin Emevileri etkiledii konusunda Abdurrahman b. Eb Bekirin yapt tesbit slam tarihinde mehurdur: Ahmed Naimin Abdurrahmann ecaati medeniyyesi (medeni cesareti) olarak takdim ettii olay,Yezide (zorla) biat alnmas hadisesinde Medinede cereyan etmiti. Muaviye b. Ebi Sufyan tarafndan Hicaz valisi Mervan b. Hakem hutbeye kalkp, Muaviyeden sonra olu Yezid iin biat istedii vakit ( nemli isim) (Hz) Hasan, Abdullah b. Zubeyr ve Abdurrahman b. Ebi Bekir kar gelmilerdi. Mervan hutbesinde: Bu, Ebu Bekir ile merin snnetidir (uygulamasdr) demiti. Abdurrahman: Hayr, Hirakl ile Kayserin (Bizans ve rann) snneti demiti. Mervan Tutunuz diye (grevlilere) emretmi, fakat Abdurrahman (ablas) Hz. Aienin odasna giriverince, grevliler oraya girememilerdi. (Naim, Tecrid, 2, 542) Bu olayda da Emevilerin tarihi olaylar ve kiileri istismar apak ortadadr. Hz. Ebu Bekir ile Hz. mer, kendilerinden sonraki devlet bakan iin aday gstermiler, halk da onlarn adaylarn kabul etmiti. Yoksa , Hz. Peygamberin bu en yakn iki sahabisi hi kimseden (Muaviyenin Yezid iin yaptrd gibi) zorla biat alm deillerdi. Hicri yzbirinci ylda mer b. Abdlazizin vefatyla, hicretin birinci yzyl sona eriyordu. Bu asrn, Hz. Peygamberin ayn zamanda siyasi otoritenin ba olduu ilk on yl

ile, Rid Halifeler denilen (ilk) drt halifenin siyasi nderliindeki otuz yl olmak zere, toplam krk yl halkn ynetime katld bir dnem olarak siyasi tarihe geerken; Muaviyenin saltanat ile balayan altm yllk Emevi dnemi herey slam iin inanc yerine herey sultan iin anlaynn hakim olduu bir dnem olmutur. 1.3. ra: Tarif, Uygulama

ra, danmak, istirede bulunmak, istirenin yapld yer ve kurum karlnda kullanlan bir isimdir.(Karaman, 1991, I/101) Mvere ise bir kimseden o konudaki grn bildirmesini istemektir (brahim Mustafa vd., t.y.: 1, 501) Mivr kelimesinin davar pazarlanacak yer anlamna geldii grlrse(Ahteri, 1311: 993), meverette de fikirlerin pazarlanaca/pazara karlaca ve sonunda bir fikir zerinde anlamann kesinleecei anlam olduu dnlebilir. Hz. Peygamber ve bilhassa Hulef-i Ridn devrinde ibadetle ilgili hkmler bile radan geiyordu. Hayreddin Karaman yle demektedir: Hz. Peygamber ve bilhassa Hulef-i Raidn devrinde hibir nemli i, ra d braklmamtr. Ancak, rann kimlerden teekkl edecei ve icra yetkisinin snrlar konusunda ise sarih nakiller yoktur. Denilebilir ki bu hususlar, zaman ve mekann deimesiyle deiecek durum ve ihtiyalara gre ayarlayabilmelerini temin maksadyla mmete braklmtr. (Karaman, 1991, 1, 101) Yunus Vehbi Yavuz da sahabe dnemindeki ra konusunda yle der: Sahabe dneminde icmalarn ok olmasnn sebeplerinden biri de, sahabenin mslmanlarn ilerini ynetme mevkiinde bulunmas, insanlarn ihtiya ve zaruretleri ile dorudan doruya karlam bulunmalar ve bunlarn zmnden direkt olarak sorumlu bulunmalar, kendi dnemlerindeki devletin rasn tekil etmeleri, hal ve akd makamnda bulunmalardr.(Yavuz, 2004) Kuranda ra ile ilgili iki ayet dikkatimizi eker: l-i mran 159.ayette i husunda onlarla istiare et ve ra suresi 36. ayette ise: ileri aralarnda ura iledir ifadeleri yer alrken, bu surenin isminin ra suresi olmas dikkat ekicidir. M. Akif Aydn: ezan rneinde olduu gibi vahyin gelmedii baz dini konularda bile Hz. Peygamberin sahabilerine dant bilinmektedir der ve Senhurinin rada alnan kararlarn balayc olduu konusundaki grn naklettikten sonra Hz. Peygamber, Uhud sava rneinde grld zere, aksi kanaatte olduu durumlarda bile, ounluun grn kabul etmi, bir anlamda ray balayc saymtr.Yine de halife kuvvetli gerekelerle rann kararlarn kabul etmeme (veto) hakkna sahiptir. der. (Aydn, 1991: 3, 161) Hayreddin Karaman halife (devlet bakan)ile ra arasnda anlamazlk olursa neler yaplabilece konusu zerinde Muhammed Hamidullah ve Abdlkerim Zeydann farkl grlerini nakleder. Abdlkerim Zeydan konu zerinde, Hz. Peygamber ve drt halife dnemini inceleyerek orijinal alternatif yollar ortaya koymutur. Zeydann almasnda: Hakem usul konunun (yksek mahkeme tipi) bir hukuk uzmanlar kuruluna gtrlmesini nerirken, bunun yannda ounluk usul (meclis ounluunun kararna uyulmas) ve referandum usulleri zerinde de allmaktadr. (Karaman, 1,102) Hz. Ebubekirin, zekat vermeyenlere kar sava almas hakkndaki kararn yrrle koyma aamasnda ortaya kan anlamazlk ve Hz. merin Irak topraklarn datmama konusundaki kararnda kamuoyundaki tartmalar bilinmektedir. Hz. mer grn kabul ettirmek iin kararn geiktirmi ve kamuoyunu ikna suretiyle istedii neticeyi elde etmitir. Hayredin Karaman: ra, idarecilerin hakk deil vazifesidir. hususunda onlarla istiare et emri ilhisi (l-i mran, 3/159) bunu ifade etmektedir. leri aralarnda meveretledir ayetinin (ra, 42/36) delletiyle ra iki tarafldr: hem idare edenler ve hem de idare edilenler reylerini (grlerini) ileri srebilirler. diye ekler. ra yelerini danma meclisi yeleri olarak

niteleyen Karaman, danma meclisi yeleri, her ite olduu gibi devlet ynetiminde de sorumlulara danmay emreden ayetler ve hadislerin mir hkmn yerine getirmek iin seilmektedir der. slamn tavsiye ettii belli bir devlet ekli yoktur diyen Ahmet Akgndz ise benzer grleri dile getirir: (fakat) devletin ilerinin yrtlebilmesi iin ngrd bir ra meclisi vardr. Devlete ait nemli ilerin bir danma meclisinde karara balandktan sonra yrtlmesini emreden Kuran ayetleri ve hadisler, gayet kesin ve aktr. Hz. Peygamber ve rid halifeler devrinde bu esas uygulanmtr. (Akgndz, 1989, 10) Hayreddin Karaman, slami hkmetin mhim zelliinden biri radr der (dierleri, Kurana dayanmas ve hilafet). M. Akif Aydn ise slam anayasasnn temel zelliini yle belirler:Dini esaslara dayanmas, ra esas ve snrl iktidar (Aydn, 1991, 3, 160-162) Karaman, ra kavram ile mslmanlk kavram arasndaki irtibata dikkat eker: Kuran raya, onu imana balayacak kadar nem vermi, danmay mminlerin vasflar arasnda saymtr: Rablerinin davetine icabet edip namaz dosdoru klanlar, ilerini birbirine danarak idare edenler, kendilerine verdiimiz rzktan bakalarna yardm iinharcayanlar...(ra, 42/38) Allah Teala, Rasulne, idare ve dier ilerde ashabyla istiare etmesini emretmitir. (l-i mran, 3/160). Bu emir Hz. Peygamberin buna muhta olmasndan ok, mmetini buna altrmak hikmetine balanmtr. ra prensibi icab hem devlet ve hkmet bakan istibdada sapamaz, hem de cemaat doru bildiini sylemee gayret eder (Karaman, 1991, 1, 80) Ebu Hreyre: ben ashab ile mavere etme hususunda Hz. Peygamberden daha fazla danan hibir kimse grmedim demitir. (Zehebi, 4, 16) ra suresi 37 ve 38nci ayetler, ra yesi olacak kiilerin byk gnahlardan kanan ve namaz klan ve cmert olan kiiler olmas gerektiine iaret etmektedir: Onlar, byk gnahlardan ve hayaszlktan kanrlar, kzdklar zaman da kusurlar balarlar. Ki onlar Rablerinin davetine uydular ve namaz kldlar. Onlarn ileri, aralarnda istire( danma) iledir. Ve kendilerine verdiimiz rzktan harcarlar/datrlar Kuran ra prensibini koymu, fakat bunun uygulama eklini belirlememek suretiyle bir esneklik getirmitir. Bylece her asrn ihtiya ve gereine gre mslmanlar bu prensibi iletebileceklerdir. (Erdoan 1994, 45) Hayreddin Karaman bu konuyu biraz daha aarak unlar vurgular: darecileri murakabe etmek ve doru yola sevketmek yine mmete amil bir selahiyet ve fonksiyon olup, onlar temsilen ra yeleri, din ve hukuk bilginleri tarafndan yerine getirilir. Her ii danarak yapmak, mslmanlara dolaysyla idarecilere emredilmitir. dareciler otorite ve selahiyetlerini mmettten almaktadrlar. Bu selahiyetin kayna olan mmet elbette mmessillerini kontrol edecektir...Rid halifeler, ilk konumalarnda halktan bunu istemi, (halka bu) vazifelerini hatrlatmlardr. (Karaman, 1, 108) Abbas Medeni de bu sorgulama grevini vurgular: slam Anayasa Hukuku, halka denetleme ve sorgulama hakk verir. Mslmann sorumluluu sadece oy verip seime katlmakla sona ermez. Liderlie setii kimseyi denetlemesi ve gerektiinde sorgulamak suretiyle ilgisini srdrmesi gerekir. Liderin de, devletin btn icraatyla alakal ayrntl raporlar kendisini seenlere sunmas ve onlarn emin olabilmeleri iin kendisini sorgulamalarna izin vermesi lazmdr. (Medeni, 1990, 90) ada bir dnr olarak Abbas Medeni toplant zgrl hakkna da dikkat eker. Toplumun toplant hakk nemli bir gerekliliktir. nk sorumluluk ortaktr ve Hilfet devletinin ileri ra iledir. ra ve ortak sorunlarn zm iin gerekli ortak abalar ancak toplantlar yaplarak gerekleecektir. Toplanma hakkndan mahrum edilen toplumlar, ynetme eyleminden de mahrum edilmiler demektir. Toplant hakkndan mahrum edilmek, zgrlkten mahrum edilmek olacaktr. (Medeni, 99)

Yine ada bir hukuku ve dnr olan Muhammed Umara ise slami ynetim felsefesinin ra olduu konusunda neredeyse icma hasl olmutur der. Umara: Kuran, radan zorunlu bir eri fariza olarak sz etmektedir dedikten sonra, rann yneticileri balayc olduu konusunda dncelerini younlatrr ve unlar syler: slam dnyasnda uzun sren monari ve istibdad zulmnn karanlk devirleri ve zalimane uygulamalar sonucu oluan rann yneticiyi balayc olmad, yneticiye gerekli olann istiare etmesi, sonra da isterse mmetin topuna birden muhalif de olsa, kendi gryle hareket edebilecei fikri tamamen yanltr. mmetim sapklk zerinde birlemez (bn Mace) hadisi mmetin ismetine delalet ediyor. mmetin masum olan gr ise: ictihad ehli, meveret artlarn tayan sekin alimlerde somutlar. ra; yneticinin slami formaliteyi yerine getirmek iin bavuraca abes bir oyun deildir. (Byle yaplrsa) Halkn (gstermelik bir danma ile) hatr ho olmu olur, ynetici de ra ve mvirlerin dediine kulak asmakszn (yine bildii gibi) kendi kararn uygulam olur. Muhammed Umara slamda aile idaresinin yolu ve usul bile ra (ile)dr diyerek Kurandan bir kantla dncesini delillendirir: Ailedeki rza ve uyum da ayn ekilde danma zerine kurulmaldr. Yce Allah, ailenin problemlerini dzenleme noktasnda, taraflarn konu zerinde karlkl rzas yolunu gsterirken yle buyuruyor: Anneler ocuklarn -emzirmeyi tamamlamak isteyen kimse iin- tam iki yl emzirirler...Eer (anababa) anlap danarak(ocuu memeden) kesmek isterlerse, kendilerine gnah yoktur. (Bakara, 2/233) Kuran, mslman toplumda raya bu kadar geni yer vermi, onu hem kk ailenin, hem de halkn ve devletin idare felsefesi yapmtr. (Umara, 1992, 25-31) Saffet Kse de, Suriyeli devlet adam ve bilgin Maruf Devlibinin ayn konudaki grlerini yle zetler: Devalibi, 1983te Beyrutta baslan almas ed-Devle ve-sSulta fil-slam (slamda Devlet ve Ynetim) isimli almasnda, slamn ana ilkeleri erevesinde ynetimin iktidar yetkisini halktan aldn, ynetim-halk ilikisinin efendikle deil sorumluluklar ve karlkl hizmet esas zerine kurulduunu, slamn toplumun hayrna olan her eye arda bulunma hrriyeti, zararna olan menetmeye davet hrriyeti, toplumun karna zararl her eyi tenkit ve takbih hrriyetini kullanmay zorunlu tuttuunu belirttikten sonra bunun slama ait bir yenilik olduu zerinde srarla durur. kinci olarak slami ynetim biiminin en temel elerinden olan ra esasnn iktidar nazariyesinde bir yenilik olduunu ve aznln ounlua ya da ounluun aznla tahakkmn engelleyen bir unsur olarak son derece nemli olduuna iaret eder. (Kse, 2005) Ahmet Klnn tercme ettii yazsnda Kamil Muhammed el-Gindi, ra ve slam Hukukunda nsan Haklar: Demokrasinin Belirginlii bal altnda ra ile demokrasi arasndaki ilikiyi inceledii makalesinin son cmlesi nemlidir: ra prensibi bat devletlerinde gereksinim duyulduu gibi herhangi bir siyasi hareket veya sivil mcadele olmakszn, eriat iinde yer almtr. (Gindi, 2008) mam Gazzalnin, Hiam b. Abdlmelik devrine kadar zulme bakaldran ve r hkmetinin kurulmasn isteyen ashab ve tabinin saysnn yirmiten fazla olduunu belirttii kaydedilmitir.(Yksel, 1985: 94) Kuran, Hak dine inanmayan topluluklarn bile raya/danmaya nem verdiini iki rnekle anlatr. lk rnekte Firavunun, toplumunun/ynetiminin ileri gelenlerine danmas nakledilir: Firavunun kavminden ileri gelenler dedi ki: Bu (Musa) sizi yurdunuzdan karmak isteyen bilgin bir bycdr, muhakkak (Firavun sordu:) O halde ne buyurursunuz? Dediler ki Onunla kardeini alkoy, ehirlere toplayclar yolla da bilgi sihirbazlarn hepsini getirsinler sana (Araf, 7/109-112) Fakat artk Musnn etrafnda kmelemeye balayan muhalefeti ezme konusunda ise, Firavun acmasz bir diktatre dnmekte ve korku salmaya ynelik bir ak tehdit ile, Musnn etrafndaki destekilerini datmay hedeflemektedir: Firavn, Brakn beni, dedi Msay

ldreyim, varsn Rabbine yalvarsn! (bakalm bir faydasn grebilecek mi?) nk ben onun dininizi deitireceinden, yahut yeryznde fesat karacandan korkuyorum (Gfir (Mmin), 40/26) Yine Kurann ifadesinden Belksn kralielii dneminde Sebe krallnda, ynetimin de karar alma mekanizmasn raya dayandrd grlmektedir: (Hdhd mektubu gtrp attktan sonra Sebe kraliesi Belks) dedi ki: Ey ileri gelenler ! Bana ok nemli bir mektup brakld. O, Sleymandan (geliyor) ve Rahman ve Rahim olan Allahn adyla (balamakta) dr. Bana kar byklk taslamayn ve bana teslim olarak gelin (diye yazyor). Ey ileri gelenler! Bu iimde bana bir fikir verin. (Bilirsiniz ki) ben siz olmadka hibir eyi (kendi bama) halledemem. dedi. (Neml, 27/29-32) Ahmed el-Katibin son yllarda yaynlanan Tetavvurul-fikris-siysi- mine-ra il velyetil-faqih (i Siyasi Dncenin Evrimi: radan Velayeti Fakihe) adl eseri de raya vurgu yapmas asndan nemli ve enteresan bir almadr. lyas zm eseri deerlendirirken unlar kaydeder: ii kkenden gelen ve yllarca ii medreselerde ders vermi, fakat almasnda kimliinin mahkumu olmam, kaynaklarn verdii bilgileri olabildiince objektif bir ekilde deerlendirmeye alm, aratrmasn eski anlaylarn desteklemek zere deil, bilgilerin kendisini ynlendirdii dorultuda yrtmeye almtr. Hz. Ali ve Ehl-i Beyte muhabbetini bir ii kimliiyle koruyan Ahmed el-Katib unlar yazar: bata Hz. Ali olmak zere, Ehl-i Beyt yeleri kesin olarak ra anlayna dayal bir imamet dncesine sahip olmulardr. Hz. Alinin Nehcul-Belagada imametle ilgili Rasulullahtan kendisine bir vasiyeti mevcut deildir. Hz. Alinin imameti hakknda ilahi bir tayin yoktur. Nitekim Hz. Ali de, Eb Bekirin halife seilmesinden sonra muayyen bir mddet geince ona biat etmekte tereddt gstermemitir. (s. 12-14) Hz. Ali, Hz. Hasan, Hz. Hseyin ve Zeynelbidin iann sonradan ekillendirdii Allah ve Rasul tarafndan tayin edilmi imam anlayna kil deillerdi. Onbirinci imam Hasan elAskerinin ocuu olmak bir tarafa evlenmediini ok uzun bir blmle (s. 111-267) kitabnda isbat eden Ahmed el-Katib almasnn son blmnde ilk dnem ii neslin siyasi konularda ray benimsediklerini, hicri ikinci asrdan itibaren bu anlaytan uzaklatktan sonra ise siyasi ve fkhi hayatta srekli problemlerle karlaldn, ulalan velayet-i fakih telakkisinin bir bakma, klasik imamet anlaynn amazlarna kar k nitelii tadn belirtmi; ancak bunun da yetmeyeceini, yaplmas gerekenin Kuranda emredildii, Hz. Peygamberin beyan ettii, Ehl-i Beytin ilk dnemde kil olduu gibi raya dayal bir siyaset anlayna ulamak olduunu ifade etmitir. (s. 441-447) (zm, 1998, 232-237) 1.4. Biat: Tarif, Uygulama Biat (beyat) karlkl anlamak ve akitte bulunmak anlamna gelmektedir. taat, ahid ve akit anlamna gelen biat; iki taraf arasndaki anlamann ortaya kmas, iki tarafn herhangi bir eyi deitirmeleri ve karlkl rzadr. Biatn deiik tarifleri yaplmtr. Bunlardan birisi: fiil ve szl bir anlama olup, halifeye senin halifeliine raz oldum denilmesi ve bunun rza ile yaplmasdr. (Kapar, 1991, 73-83) Buradaki fiil anlama, devlet bakan olan halifenin veya illerde grevlendirdii kimselerin (valilerin) ellerinin zerine el koymak bir eit tokalama yapp, yeni idarenin meruiyetinin tasdiki ve hayrl olsun manasna gelmektedir. Biat, slama zg bir siyasal kurum olup, devlet bakannn seimi ancak biatla tamamlanm olur. Bu: yaplan seimin kamu tarafndan benimsenmesini ifade ettii gibi, ynetilenlerle halife (devlet bakan) arasnda bir mukaveleyi de anlatr. (Dursun, 92) Biatn z, itaata dair sz vermedir. ki tarafl olarak kendisini gsterir. kinci taraf ki bunlar biat verenlerdir- hukukun stnlyle kaytl olarak birinci taraf roln

stlenen halifeye itaat sz verirler. (Mcahid, 1995: 61) M. Ali Kapar, Abdlkerim elHatibin u vurgusunu nakleder: Biat gerei, mslman toplumun vekili durumundaki idareci, kendisine yaplan biata, itimat ve gvene layk olabilmek iin toplumda, insanlar arasnda adaleti datmak, mazlumun zerinden zulm kaldrmak, cezalar tam olarak uygulamak, slamn g ve kuvvetini korumak durumundadr. (el-Hatib, 1965, 287 den, Kapar, a.y.) Burada belki tartlabilecek olan konu, devlet bakan vekili mutlak mdr deil midir ? sorusudur. Halk biat ile, devlet bakanna umumi vekalet mi, yoksa hususi vekalet mi vermitir? slamda siyasi bir prensip olan biat, cumhurun grne nem vermenin bir ifadesi olarak, mslman toplumun idarecisinin seiminde de her trl ihtilaf ortadan kaldrarak karlkl rza ve cumhur esasna dayanan biat kavramn kabul etmitir. Halkla ynetici arasndaki bu akitlemenin esas, zulm ve zorbalk (bask) sonucu deil, muhayyerlik ve rzaya dayal olacaktr. Devlet bakan kendi bana buyruk veya kutsal bir ahs deildir. Devlet kendisinden nceki yneticiden ona kalan bir miras,kendisi de bu mirasn varisi de deildir. Sadece akdin taraflarndan biridir. Veya bir vekil olarak toplum adna kendine den grevleri yerine getirmekle ykmldr. bn Hazm bu akdi yle aklar: Biat denilen akit, emr-i bil-maruf nehy-i anil mnker (iyilii tavsiye ktl yasaklama) esasna dayal bir nevi yardmlamadr. lk drt halifenin hayat zerinde inceleme yapanlar, biat akdinin, karlkl rza esasna dayal olduu sonucuna varacaklardr. Bu anlama devlet bakan ile halk arasnda aktedilir. (nakleden, Srr, t.y.: 112) Taha Abdlbaki Srr, hadisdeki src bir saltanat biimine dnen saltanat kavramn yle aklar: slama gre devlet bakan, er ller erevesinde tertiplenen bir seimle ibana getirilir. Devlet bakan, gcn asabiyet dediimiz akraba topluluundan deil de, bir nevi genel seim olan umumi biattan alr. Aksi taktirde devlet ynetimi; keskin dili, src bir saltanat biimine dnr. Hz. Eb Bekir ile Hz. merin boylar olan Teym oullar ile Adiyy oullar, Kureyin en zayf kollar idiler. Eer devlet ynetimi, bn Haldunun dedii gibi asabiyete bal olmu olsayd, Hz. Eb Bekirle Hz. mer daha halifelie gelilerinin ilk gnnde Haimiler (hatta Emeviler ve dierleri) tarafndan al aa edilirlerdi 1.4.1. Kuranda Biat Kuranda inananlarn itaati konusundaki ayet yledir: Ey iman edenler! Allaha itaat edin, Peygambere itaat edin ve sizden olan emir sahiplerine de (itaat edin). Eer bir konuda anlamazla derseniz, onun hallini Allaha ve Peygambere brakn...(Nisa, 59) Ali Bula bu ayetteki bir incelie dikkat eker. taat ayr mercie iken, anlamazln hallinde iki merci vardr. Yani Allah a, Peygambere ve emir sahiplerine itaat edilecek, ama halkla ynetici (veya halkn bir kesimiyle dier kesimi) anlamazla dtklerinde o zaman problem sadece Allah(n Kuran) ve Peygambere (snnetine) havale edilecek. Bula, 19 ,92) Kurandaki biatla ilgili bir baka ayet yledir: (Ey Muhammed) O seninle biatlaanlar var ya; onlar gerekte Allah ile biatlayorlar. Allahn eli onlarn elinin zerindedir. Kim ahdi bozar, dneklik ederse kendi aleyhine dneklik etmi olur. Ve kim Allaha verdii szde vefal davranrsa, Allah ona byk mkafat verecektir. (Fetih, 10) Kuranda, hicretin altnc ylnda, Hudeybiye anlamasndan nce, sahabilerin Peygamberimize verdikleri biat da anlatlr: Andolsun, Allah mminlerden, o aacn altnda sana biat ettikleri srada honut olmutur... (Fetih, 18) Bu biatla Hz. Peygamber sahabilerin kendisine balln lm ve adeta bir gven oylamas yapm oluyordu. (Kapar, 1991, 76) Mslman erkeklerin yansra mslman kadnlarn da, Hz. Peygambere biat ettiklerini Mmtehine sresi onikinci ayette gryoruz. 1.4.2. Hadislerde Biat

Hz. Peygamber, gerek Mekke gerekse Medinede, mslman olmak zere gelenlerin biatn kabul etmi, ihtiya zerine de zaman zaman ashabyla (yeniden) biatlamtr. Allahn Elisi, bir klenin ve kk yata olan bir ocuun bile biatn geri evirmemitir. Ancak buna karn, Peygamberimize biat eden bir bedevinin biat sonras hastalanmas ve Peygamberimize gelerek Benim biatm kaldr demesi zerine, Peygamberimiz de bunu kabul etmi ve bedevi ekip gitmiti. Mehmet Ali Kapar, sahabilerin (deiik zamanlarda) Hz. Peygambere biat ettii (sz verdii) konularn yirmidrt tanesini tesbit etmitir. (Kapar, 78-80) Bunlarn hemen tamamnn Allaha ortak komamak, hrszlk yapmamak, zina etmemek, gizli sz gizlemek, yaplan doru ite halkn knamasndan korkmamak gibi slamn (ve btn hak dinlerin ve hatta hemen btn inan ve felsefi sistemlerin) kabul ettii temel ahlk retiler olduu grlr. Bu da slamn ncelikle bir ahlk devrimini hedeflediini gstermektedir ve Hz. Peygamberin ben ancak gzel ahlk tamamlamak iin gnderildim szn hatrlatmaktadr. Kadnlar da Hz. Peygambere biat etmilerdir. Onlarn biatndaki ...marufta sana isyan etmemek eklindeki ifade, Diyanet Vakfnn mealinde iyi i ilemekte sana kar gelmemek olarak tefsir edilmitir. (Mmtehine 12) Ahter-i Kebirde Maruf: bilinmi malum nesne ki mnkerin zdddr denilmektedir. Hz. Peygamber ile ona biat edenler arasnda malum olan (iyi ey) slamn emirleridir. Bu ilahi ifadenin mefhumu muhalifi dnlecek olursa, Hz. Peygamberin marufa aykr bir emrine, mminlerin isyan etme haklar olduudur. Her ne kadar, Hz. Peygamber, yapt/yapaca yanl bir ite, hemen vahiyle uyarlyor ise de; buradan biat edenlerin, her eye itaat eden/edecek olan birer robot olmadklar, Hz. Peygambere itaatin bile ancak dini tebliin snrlar ile mukayyet olduu anlalmaktadr. Zaten sahabiler de, biat artlarn bu ekilde anladklarndan, baz konularda Hz. Peygambere bu vahiy mi yoksa kendi reyin (grn) mi? diye sormular ve Allahn Elisinin kendi gr olduu konularda, onlar da kart grlerini aklamlardr. Hz. Peygamberin ictihadnda yanlmasnn mmkn olup olmad konusunda, Pezdevi ...bu yanlg zerinde devama ihtimali yoktur. nk o ictihadnda yanld takdirde Allah Teala tarafndan uyarlr derken, bn Haldun, Hz. Peygamber eri hkmleri talim iin gnderildiinden, bu nitelikte olmayan dnyevi meselelerde tecrbeye dayanarak konuabildii iin yanlmas mmkndr der. (Dndren, 1998: 91-92) Hz. Peygambere itaatn, dini tebliin snrlar ile mukayyet olduu konusuna en gzel rnek Berre olaydr. Berre klelikten kurtulunca, kle olan kocasndan ayrlmt. Adam alyor ve gzyalar sakallarndan dklyor, Berrenin peinden yalvaryordu. Hz. Peygamber arac oldu ve Berreye o senin kocan ve ocuunun da babasdr dedi. Fakat Berre, Allahn Elisinin teklifini kabul etmedi ve Ya Rasulallah! Bana bunu emrediyor musun? dedi. Hz. Peygamber: hayr, ben ancak efaatiyim (aracym) dedi. Berre yine kabul etmeyince, kocasndan ayrlm oldu ve Hz. Peygamber, teklifini kabul etmediinden tr Berreye kzmad ve darlmad. (bn Kayyim, 5, 162-175) Hz. Peygamber, Akabe biatnda da ...marufda bana isyan etmemek.. zere, aralarnda Ubade b. Es-Samitin de olduu oniki sahabiden biat almtr. (Buhari, K. man; K. Diyat) Bu ifade bir alttan alma ve idarecinin tevazu gstermesi gerektii eklinde de yorumlanabilir. Hz. Peygamberin yaptm iyi ilerde bana isyan etmeyeceksiniz demesi, ynetici olarak bir kibarlktr, halka kar nezakettir, alak gnlllktr ve yneticilerin veya ynetime seilenlerin biat trenlerinde halka ho szler sylemelerine de iarettir. Dier taraftan da bu ifade, hukuksal olarak idarecinin yapaca yanl ilerde ona itaat gerekmiyecei veya hadisin aynen ifadesiyle ona isyan edilebileceine iaret vardr. Peygamberimizin sahabilerden biat ald dier mehur bir olay da, Hudeybiye Rdvan biatnda sahabilerden lmne biat istenilmesidir. Medine slam toplumu/devleti iin ok kritik bir anda yaplan bu biatta, sahabiler Hz. Peygambere lmne de olsa bu ie devam edeceklerine biat etmilerdir. Bu biatta bulunan Seleme b.

Ekvaya Hudeybiye gnnde Allahn Elisine ne zerine biat ettiniz diye sorulduunda lmek zere cevabn vermitir. (Buhari, K. Megazi, B. 36. H. 17) 1.4.3. Hi Kimseye Biat Etmemenin Hkm

Hz. Peygamber, herhangi bir kimseye biat etmeden lecek kiinin cahiliye lm zere leceini bildirmitir (Mslim, maret, 58) Fakat, Hz. Peygamberin bu szn terhib (korkutma) hadisi olarak dnmek uygun olur. Peygamberimiz bu ifade ile toplumda bir idareci olmas, baszlktan anari domamasna dikkat ekmi olabilir. nk, Sad b Ubade, Hz. Ebu Bekire de, Hz. mere de biat etmemitir. Halbuki Bedir savana (ve Hz. Peygamberle beraber btn savalara ve maddi ve manevi fedakarlklara) katlm yce bir sahabidir. Onun cahiliye lmyle ldn sylememiz iin biraz dnmemiz gerekir. Eer mslmanlar ikiye (e...) blnmse ve fitne durumu sz konusu ise, hibir taraf desteklememek, iki tarafa da yardm etmemek de tutulabilecek bir yoldur. Sad b. Ebi Vakkas, Hz. Osmann ldrlmesinden sonra kan olaylarda hibir tarafn yannda yer almam, Cemel ve Sffin savalarna da itirak etmemitir. Medineye yedi mil uzaklktaki Akkteki arazisine (inzivaya) ekilmi burada lnceye kadar yirmi yl ziraatla uramtr. Kendisine yaplan halifelik teklifini de reddetmitir. Onun Hz. Aliyi desteklemediini gren Muaviye, kendisine mektup yazarak desteini isteyince, bir gnlk yaam senin btn mrnden daha stn olan Ali tarafna (bile) gemediim halde, sana iltihak etmemi mit etmene atm diyerek ret cevab gndermi, ve ancak (Hz.) Hasann halifelikten ekilmesinden sonra Muaviyeye biat etmitir. Fakat yzne kar ey melik (kral) diyerek hitap etmi, halife veya emirul-mminin dememitir. (Naim, 1980, 2, 725-726; Cevdet Paa, 1, 619) Herhalde (Hz.) Sad b. Ebi Vakkas, Hz. Peygamberin yolculara kii olduklarnda ilerinden birini emir semelerini emrettiini biliyordu. (Ebu Davud hadis no: 2608 ve 2609 ve Beyhaki 5/357 den: bn Kayyim, 2, 501) Ve yine Sad b. Ebi Vakkas, hi phesiz, uzun yllar komutan ve vali olarak st dzey sivil ve askeri brokraside grev alm bir kii olarak, baszln doru olmayacan da takdir ediyordu. Fakat kavga/i sava bydke bu kavgaya/i savaa katlanlarn says da arttka, zayiatn da o denli arttn/artacan gryordu. Nitekim Cemel vakasnda maktul olanlarn says on bine ulamt. (Cevdet Paa, 1, 522) Yzon gn devam eden Sffin savalarnda ise Ahmet Cevdet Paann ifadesiyle frka-i bgyeden (Muaviyenin liderliindeki asiler) krkbe bin, frka-i nciyeden (Hz. Ali taraftarlar) ise yirmibe bin olmak zere toplam yetmi bin kii hayatn kaybetmiti. (Cevdet Paa, 1, 565) Zeheb de benzer rakamlar verir: bn Srnin: Sffn savanda tek tek kam denekle saylan yetmibin kii ldrld dedii nakledilir. Halfe b. Hayyat ve dierleri derler ki: ki taraf altm bin l, bir rivayette yetmi bin l brakarak ayrlabildi. Bunlardan krkbe bini am ordusundan, yirmibebini de Irak ordusundan idi.(Zehebi, 1994: 6, 290) ki taraftan birine fazladan bir kiinin daha katlmas, zyiatn daha da artmasna sebep oluyordu. Bylesi fitne dnemlerinde, mutlaka bir tarafa biat etmek lazm demek sadece taraflar/cepheleri kuvvetlendirmee yaryor ve fakat mslmanlarn dmanlarna kar potansiyel gcn azaltyor, i atmalarla dmanlara frsat vermekten baka bir anlama gelmiyordu. Benzer bir davran da Abdullah b. Abbas da gryoruz. bn Abbas, Hz. Ali tarafndan Basra valiliine tayin edilmi, daha sonra kendisi bu vazifeden ayrlarak Hicaza dnmt. Abdlmelik b. Mervan ile Abdullah b. Zbeyr arasnda (i) sava kt zaman Muhammed b. Hanefiyye ile beraber oluk ocuunu alarak Mekkeye gm ve srarlara ramen Abdullah b. Zbeyre biat etmeyip tarafsz kalmtr. Nihayet kendi taraftardarlar ile Taife gm orada ilim ve ders okutma ile megul olup siyasi ilere hi karmayp,

68.hicri ylda 70 yanda Taifte vefat etmitir. (Sofuolu, 1970, 7, 401) mr kahramanlklarla gemi olan sahabi Seleme b. Ekva da, (Hz.) Osmann ldrlmesinden sonra Medineyi terkederek Rebezeye yerlemi ve vefatna kadar krk yl oradan ayrlmam ve hibir siyasi harekete katlmamt. (Sofuolu, 6, 66) Biraz aada da, Hz. Alinin, baz rivayetlere gre, aylarca Hz. Eb Bekire biat etmemesine ramen, sahablerin olay son derece skunetle hallettiklerini greceiz. 1.4.4. Drt Halifenin Seimi

Hz. Peygamberin vefatndan sonra, Saide Oullar glgeliinde yaplan toplant, phesiz slam siyasi tarihinin en nemli birka olayndan biridir. Peygamberimizin vefat zerine Medinenin yerlileri olan Ensar burada toplanm ve Peygamberimizin yerine, kimin bakanla seilecei mzakerelerine balamlard. Ksa bir sre sonra Beni Saide Konferansndaki ibre Sad b .Ubde ynne dnd ve Ensarn bu ar bal, fedakar ve sz dinlenen ahsiyetine biat edilecei srada toplantya Hz. Eb Bekir, mer ve Eb Ubeyde girdiler. Ensar ve Muhacirlerin bu mterek toplantsnda, bir mddet tartma elektrikli bir havada cereyan ettiyse de, sonuta Hz. merin aday gstermesi ile Hz. Ebu Bekir halife seildi. Ebu Bekirin halife seilmesi Hallfn ve dier yorumcularn ifade ettii husus olan Hz. Ebu Bekirin Hz. Peygamber tarafndan hasta olunca kendi yerine imamla geirilmesi deil, Kurey kabilesinden sevilen ve nemli bir isim olmasndand. Seimin yapld bu konferansta mzakerelerden sonra Eb Ubeydenin konumas etkili olmu, o da seilecek kiinin Kureyten olmasna vurgu yapmtr. Bu nedenle de daha sonra sz alan Hz. Eb Bekir te mer, ite Eb Ubeyde; ikisinden birine biat ediniz demitir. (bnul Esir, 2, 283) Ancak ondan sonra mer, Eb Bekirin, Hz. Peygamber tarafndan namazda imam tayin edildiini gndeme getirerek ona biat etmi, dier sahabiler de hemen meri takip ederek Ebu Bekire biat tamamlanmtr. Hz. Ebu Bekirin, mer ile Ebu Ubeydeyi halifelie aday gsterirken, riyakarlk yapaca, nce kendisini gndeme getirmeyip, demagoji ve konuma ustal ile byle bir teklif yapaca dnlemez. Hallfn ve dier baz bilginlerin iddialarnn aksine(Hallf, t.y.: 57); Hz. Ebu Bekir de dier sahabiler de onun namazdaki imametinin, Hz. Peygamberden sonra onun yerine devletin bana geeceine bir delil olarak dnmemilerdir. Cevdet Paa da, buna iaret ederek Hz. Peygamber benden sonra filana biat ediniz diye emr etmemi ve bu ii ashab- kiramn intihabna (seimine) brakmt der. (1, 281) Fakat burada zerinde allmas gereken bir dier konu da sahabilerdeki seim kltr olmaldr. Bu ie hemen girien Ensarn olsun, daha sonra (hemen) bu toplantya itirak eden Muhacirlerin olsun halife-i Raslillahi seme ii nereden akllarna geldi. Kurnda ve Snnette Seim Kltrn aramak veya Sahabedeki Seim Kltrnn Kkenlerini Rasulullahn Hayatndan ve Mesajndan karmak bir dier aratrmann konusu olmaldr. phesiz sahabiler siyasi liderliin Sleyman peygamberde olduu gibi babadan oula geebilecei gibi (Kurn, Neml, 27/16); Tlt rneinde olduu gibi mal mlk olmayan, asil bir hanedandan da gelmeyen sradan bir kiinin de toplumun idaresini stlenebileceini Kuranda gryorlard.(Bakara, 2/247) Hz. Alinin Biat Etmemesinin syan Olarak Deerlendirilmemesi O gn, Ben Saidede byk bir problem ok ksa srede baarl bir sonula hallediliyordu ama yeni bir problem kapda idi: Bu toplantda bulunmayan Hz. Ali ile, Hz.

Alinin halife olmas gerektiine inanan bir grup sahabi Hz. Eb Bekire biat etmediler. Bu grubun Hz. Eb Bekire ne zaman biat ettii bilinmemekle beraber, Hz. Alinin biatnn zaman konusunda iki gr vardr. Baz kaynaklar onun, herkesin biatndan bir gn sonra, Eb Bekire biat ettiini kaydederken, baz kaynaklar da, Hz. Alinin alt ay sonra Hz. Fatmann vefatna mteakip biat ettiini kaydederler. Mslim de Sahihinde, Hz. Alinin biatnn alt ay sonra olduunu belirtir. (Sofuolu, 5, 385) Buhrde de benzer bir rivayet vardr: (Buhr bu rivayete de Fatma Aleyhisselm diyerek balar ki Buhr, Sahhinde Hz. Ftmann isminin getii her yerde Aleyhisselm ifadesini kullanmaktadr; ayrca, bu duay Ali-Fatma ailesi iin srekli kullanr: Hz. Ali iin Hz. Ali Aleyhisselm Buhr, K. Tefsril-Kuran, Zriyt; Hz. Hseyin iin, (Ali b.) Hseyin Aleyhisselm, K. Nikh, B. 19; Buhr, Muaviye iin de Radyallahu Anh tabirini kullanmaz; Buhrnin kendinden sonraki rvileri ve rihleri de bu konuda Buhrnin hassasiyetine zen gstermiler ve bu konu Buhr ve rihlerinin Muaviyeye tardiye etmemesi (Radyallahu Anh dememesi) olarak mehur olmutur. Durum byle iken, yani Ehl-i Snnetin hadis kaynaklar, Hz. Peygamberden gelen rivayetler konusunda tamamen objektif davranrken, iann, bu hadis kitaplarn kaynak olarak kabul etmeyip, sonuta dinin en nemli ikinci kayna olan hadis rivayetlerinin yzde doksann reddetmesinin bilimsel bir temeli yoktur) Ftma Aleyhisselm, Hz. Peygamberden sonra alt ay yaad. Vefat edince beyi Ali, onu gece defnetti. Ebbekire haber vermedi, cenaze namazn kendisi kldrd. (Hz. Ali, artk Ftmann) Vefatndan sonra, Ebbekirle anlama ve onunla biatlama yolunu arad. Bu kadar ay gemiti ona biat etmemiti. (Ali, Ebbekire) Haber gnderdi: Bize gel, fakat yannda kimse olmasn...le namazndan sonra, mescidde nce Ebbekir sonra da Ali birere konuma yaptlar ve Ali Ebbekire biat etti ve btn mslmanlar sevindiler (Buhr, K. Megz, B. 39, Hd, 34) Bu sre birka gn de olsa alt ay da olsa, problemsiz atlatlabilmi ok nemli dnemdir. Bu dnemde, Hz. Eb Bekir kzgnlk gsterip ben devlet bakanym, biat derhal yapsn dememi, gayet olgun davranarak, bu ok kritik siyasi bunalm buzdolabna kaldrm; biat olmu gibi hareket ederek hi etkilenmeden devletin ilerini yrtmtr. Hz. Ali de, ne kendi etrafndaki ona bal grubu ne de, Hz. Ebu Bekire biat etmi sahabileri tahrik yoluna gitmemi, her hangi bir kulis faaliyeti yapmamtr. Hz. merin, Beni Saide toplantsna giderken syledii bir sz o gnlerde sahabilerin birbirlerine nasl baktklarn da ok iyi gstermektedir: Hz. Peygamber vefat ettiinde, Ebu Bekire dedim: Haydi Ensar kardelerimizin yanna gidelim.. (Buhari, K. Megazi, B. 12) En nazik ve acele edilen bir anda bile merin azndan ...kardelerimiz.. kelimesi mutlaka kmaktadr. Bu da bize slami bir idarede iktidar ile muhalefet arasndaki ilikinin ne kadar cana yakn ve samimi olduunu/olmak zorunda olduunu gstermektedir. leriki yllarda Hz. Ali de kendisine kar savaan asilere bunlar bize kar isyan eden kardelerimizdir demitir. (Naim, 2, 390-392) Hz. Ebu Bekir 13. hicri ylda rahatszlannca, kendinden sonra bu makam kimin dolduraca konusunda deiik sahabilerle istiarede bulunmu ve sonunda sahabilerin ok byk ounluunun onayyla yerine meri vasiyet etmiti. Vefat edince de halk mere biat etti. O da camide yaplan bu seime mteakip minbere karak bir konuma yapt ve halk Irak savana davet etti ve Hicaz halknn, Hicaz muhafazas iin kendilerine yeni meralar aramalar gerektiini bildirdi. ki yl nce Eb Bekir de byle yapm ve seime mteakip minberden bir konuma yapmt. slam Anayasa Hukukunda bu usul bir gelenek haline gelmi ve halifeler bu ilk konumadan sonra grevlerine balamlardr. Seilen halifenin Kurana el basacana dair bir dini emir veya uygulama yoktur. Hz. merin Irak zerine yapt sava ars da, herkesin uymas gereken bir farz ayn cihad ars deildir. Ancak gnllleri tevik iin yaplan bir konumadr. Yeni fetih proramnda da,

Hz. Peygamber zamannda olduu gibi gnlllk esas alnm ve hibir kimse cepheye gitmeye zorlanmamtr. Hz. merin on yllk bakanl bir suikastle sona ermi ve suikastten sonra on saat daha uuru yerinde olarak yaayan mer, isimlerini verdii ve sahabilerin en saygn isimlerinden oluan alt kiilik bir kurulun kendi aralarndan birini halife semelerini istemitir. Bu alt kii sbiknu evvelin denilen ilk (Mekkeli) mslmanlardandr. merin onlar tercihinin nedeni sadece Kurey kabilesinden olmalar deildir. Byk Ridde (dinden dnme) olaylarnn zerinden henz oniki yl gemitir ve devletin dayand ilkeler ve tekilat yaps asndan bir problem yaanmamasna ramen, bir sre daha slam inanca otuzbe yldan beri tavizsiz bal kiilerden birinin bu devleti ynetmesi daha uygun olacaktr. Bu kurulda Hz. Ali ile Hz. Osmana eit oy knca, kurul bakan Abdurrahman b. Avf Osman tercih etmi ve hemen Hz. Ali de dahil bata kurul yeleri olmak zere herkes Hz. Osmana biat etmiti.

KNC BLM: HCR 1.YZYILDA HALKIN YNETME MDAHALESNN RNEKLER 2.1. Halkn Mracaat ile Hz. Peygamberin Kararn Deitirmesi veya stisna Getirmesi Hilal b. meyye, karsna zina isnadnda bulununca, Hz. Peygamber ona: Ya delil (kant) getirirsin ya da sana iftira cezas uygulanr demiti. Hilal: Ey Allahn elisi, birimiz karsn bir adamla fiilen iliki halinde grdkten sonra artk delil arar m? dedi. Hz. Peygamber hep: Ya delil getirirsin ya da iftira cezas uygulanr diyordu. Hilal sonunda yle dedi: Seni hak peygamber olarak gnderen Allaha andolsun ki ben doru sylyorum ve inanyorum ki Allah benim srtm cezadan kurtaracak vahyini mutlaka indirecektir. (aban, 1990:362) Daha sonra Nur suresi 6-8. ayetler ile Hilal durumunda olanlar hakknda nasl bir uygulama yaplaca bildirilmi, Hz. Peygamber de buna uymutur. Burada Hz. Peygamberin Hilali dinlemesi, onun da Hz. Peygamber karsnda rahata kendisini/hakkn savunmas , hararetle onunla tartmas gayet ak grlmektedir. Bir baka rnek te yledir: ki yasaklannca, Hz. Peygamber (daha nce) iki kab olarak kullanlm kaplara, herhangi bir iecek konulup kullanlmasn yasaklamt. Baz mslmanlarn, bu yasan kendilerine verdii skntdan tr yaknmalar zerine, Hz. Peygamber bu tip kaplarn kullanlmasna msaade etti: Daha nce bu kaplardaki (helal)

merubat yasaklamtm. Esasen kap, bir eyi ne helal klar ne de haram. Bundan byle dilediiniz kaptan iebilirsiniz. Ancak sarho edici eyleri imeyin (aban, 363) Benzer bir olay da Hayberin fethinin akam meydana gelmiti. O gece Hz. Peygamber, bu ateler nedir? Ne iin ate yakyorsunuz? demi, sahabiler de: et piirmek iin cevabn vermiler, Allahn Elisi: hangi et (ne eti)? diye sorunca, sahabiler: ehli merkeplerin eti demilerdi. Hz. Peygamber: o etleri dknz, kaplarn da krnz deyince, sahabilerden biri: etleri dkseler, kaplarn ykasalar olmaz m?diye sormu, Hz. Peygamber de: (madem) yahut ta yle yapn diyerek izin vermiti. (Sofuolu, 5, 473) Bedir sava ncesinde, konak yeri olarak seilen yer konusunda Hubab b. Mnzir b. Amr b. Cemuh: Ya Rasulallah! Bu konakladmz yer hakknda ne dersin? Buras Allahn seni konaklatp bir adm ileri ve geri gitmeye hakkmz olmayan bir yer mi, yoksa (size ait) bir gr olup harp ve tuzak yeri mi? diye sormu, Peygamberimiz de: Bu bir Allah emri deil, aksine (bana ait) bir gr olup harp ve tuzak olmaya msait bir yer deyince, Hubab: O zaman, buras senin konaklayacan yer deil. Bizi derhal yola kar, ta Kureyin konaklad yere yakn suya kadar gtr ve orada konaklayalm da, geride kalan btn kuyular toprakla dolduralm... Hz. Peygamber bu teklifi uygun bulmu, ve hemen Hubabn gr dorultusunda hareket etmitir (Zehebi, 3, I25) Devlet bakanna itaatin, mutlak itaat olmadna dair bir rnek te, Buhari ve Mslim tarafndan birlikte nakledilir: Bir komutan bir seferde kendisine bir konuda itaat etmeyen askerleri yakmak istemi fakat askerler bu karara uymamlard. Komutan onlara Allahn Elisi, size beni dinlemeyi ve bana itaat etmeyi emretmedi mi? diye sorunca, evet dediler. Komutan, yleyse, haydi girin atee! dedi. Asker birbirine bakt ve biz ateten(cehennemden) Hz. Peygambere (mesajna) kap snmtk dediler. Bu ekilde girelim, girmeyelim tartmas srerken, atein alevi snd, komutann da fkesi gitti. Medineye dndklerinde bu olay Hz. Peygambere anlattlar. Hz. Peygamber: Eer o zaman atee girseydiniz, kyamete kadar ondan kamayacaktnz. taat ancak marufta olur buyurdu. (Zehebi, 4, 131) Hz. Peygamberin zellikle dk gelir grubundan olanlarn seslerini ykseltebilmeleri/duyurabilmeleri iin gerekli ortam salad da bilinmektedir. Mekkenin fethinden sonra meydana gelen bir olay bu konuda apak bir rnektir: (artk (yeni) mslman olan) Eb Sufyan, aralarnda Selman, Sheyb ve Billin de bulunduu bir topluluun yanna gelmiti. Orada bulunanlar: Vallahi Allahn kllar, u Allah dmannn boynundan nasiblerini almad diyerek hayflandlar. Eb Bekir: bu sznz Kureyin eyhi ve seyyidi (yal bir beyefendisi olan Eb Sfyan) iin mi sylyorsunuz? dedi. Akabinde de, Hz. Peygambere gelip, durumu kendisine haber vermiti. Allahn Elisi: Ey Eb Bekir! Muhtemeldir ki sen onlar fkelendirdin.Yemin olsun, eer sen onlar fkelendirmi isen muhakkak Rabbini de fkelendirmisindir dedi. Bunun zerine Eb Bekir hemen o yoksullarn yanna gelip: Ey kardelerim! Ben sizleri fkelendirdim mi? diye sordu. Onlar da Hayr, Allah seni affeder, ey karde dediler. (Sofuolu, 7, 445) Yneticinin Grevi: bn Teymiyye, halkn arzuladklarn yapmak ve istemediklerini yapmamak, halka kar iyi niyet ve gzel davran deildir der ve unlar ekler: Nitekim Yce Allah Eer gerekten onlarn heveslerine uysayd, gkler, yer ve onlarda bulunanlar bozulup giderdi(Muminun 23:71) buyurmu, sahabe hakknda da Bilin ki, aranzda Allahn Peygamberi bulunmaktadr. Eer o, birok ilerde size uymu olsayd, phesiz kt duruma derdiniz (Hucurat 49:7) buyurmutur. Halka (esas, gerek) iyilik, istemeyenler olsa bile, onlarn din ve dnyalarna fayda vereni yapmaktr. Ancak istemediklerinde imama (yneticiye) den grev, onlara yumuak davranmaktr. nk Hz. Peygamber

Yumuakln sslemedii ve sertliin lekelemedii (hi) bir ey yoktur(Mslim, Birr, 78) ve Allah, yumuaktr, yumuakl sever. Sertlik dolaysyla vermediini, yumuakla verir(Mslim, Birr, 77) buyurmutur. (Ibn Teymiyye bu konuda u ayetleri de delil olarak getirir Sakn bir ey isteyeni azarlama (Duha, 93:10); Rabbinden umduun rahmeti elde etmek iin, hak sahiplerinden yz evirmek zorunda kalrsan, onlara hi deilse tatl bir sz syle (sra 17:28) ve idareciye yle nasihat eder: Bir kiinin aleyhine hkm verildiinde, o bundan ac duyar. Uygun olan sz ve eylemle gnln almak, siyasetin mkemmeliyetini salar. Bu, doktorun hastaya verdii sevilmeyen ac ilac, sevimli hale getiren nesneye (eski devirlerde genelde bal, imdi ilaca kaplanan draje) benzer. Yce Allah Hz. Musay Firavuna gnderdiinde Ona yumuak sz syleyin, belki t dinler veya korkar (Taha, 20:47) emrini vermitir. Peygamberimiz de Muaz b Cebel ve Ebu Musa el-Earyi Yemene (ynetici olarak) gnderirken: Kolaylatrn, zorlatrmayn; mjdeleyin, nefret ettirmeyin; sevdirin ve gnl aln, ayrlk karmayn (Buhari, Cihad, 164) buyurdu. bn Teymiyye bu konuda son olarak mescide ieyen kiiye, Hz. Peygamberin gsterdii hogrl tavr kaydererek, idarecilerin ok sabrl olmalar gerektiini vurgular. (bn Teymiyye,161-163) Hadislerde akca grlr ki, sahabiler Allahn Elisi ile rahata konuuyorlar ve Onun davranlarn sorgulayabiliyorlard. Kalpleri slama altrlmak istenen (mellefe-i kulba) Rasulullah (fazladan) mallar verince Sad b. Ebi Vakkas, sahabilerden birine (ismini vererek) niin vermediini sormu, Rasulullah aklama yapmaynca deiik zamanlarda bu sorusunu tekrarlam, sonunda Rasululah: Ey Sad, bir adama, Allah onu yz koyun atee atmasn diye bakasn daha ok sevdiim halde bu ekilde mal verdiim oluyor aklamasn yapmak zorunda kalmtr. (Buhari, K. man dan Naim, Tecrid 1, 40) Fakat Rasulullah bu ekilde srarndan tr Sade kzm veya onu azarlam deildir. Allahn Elisi siz beni sorgulayamazsnz, dilediime veririm veya ben Peygamberim, sizin imannza bile ben vesile oldum, ayp yapyorsunuz dememitir. Benzer bir olayda, birgn Hz. Peygamberin ikindi namazn drt rekat yerine be rekat kldrmas zerine, sahabilerden birinin hemen uyarmas zerine, Allahn Elisi hemen kbleye dnerek sehv-i secde yaptrm ve namazda bir deiiklik olsayd size (hemen) haber verirdim. Fakat ben de (nihayet) sizin gibi bir insanm. Siz unuttuunuz gibi (ben de) unuturum. (Bir eyi) unuttuum zaman bana hatrlatnz demitir. (Naim, 2, 342) Hz. Peygamberin sahabilerin isteklerini nasl soukkanlkla deerlendirdiine (ve kabul ettiine) dair bir rnek te, dnya tarihindeki ilk milli park uygulamas olan ve slam evre Hukukunun temelini tekil eden Mekkenin haremlii konusunda sahabilerle yapt konumadr. Allahn Elisi Mekkeyi fethettii gn Mekkeyi harem blgesi ilan etmi ve (Mekke) kyamet gnne kadar Allahn haram klmasyla haramdr; dikeni koparlmaz; av rktlmez;..bitkisi de koparlmaz buyurmutu. Orada bulunan Abbas: Ya Raslallh! Izhr otu mstesna (olsun). nk (bu ot) Mekkenin demircileri, dkmcleri(ne lazm olan) ve evleri(ni fareye,ylana kar tkamak) iin (de kullanlan zarri bir ihtiya maddesi)dir. dedi. Bunun zerine Allahn Elisi de (peki madem) zhr mstesndr dedi. (Mslim, Hacc, 82/445) Dier taraftan sahabiler, Rasulullah tarafndan doruyu sylemek ve (idarecileri de dahil) her mslmana nasihat etmek zere eitilmilerdir. Sahabi Cerr b. Abdullah, Hz. Peygambere gelip mslman olarak biat edeceini sylediinde, Allahn Elisi ona her mslmana nasihat etmei art komu, Cerr bu art zere biat etmitir (Naim, Tecrid, 1, 65) Her mslmana nasihat etmenin, biat esnasnda art koulsa da koulmasa da, genel olarak btn sahabilerin zen gsterdii bir vazife olarak grld izlenmektedir. Onlar, devlet bakan da olsa, yanl grdkleri bir hususta itirazlarn ykseltmilerdir.

2.2. Hulefy-i Raidn Dneminde Halkn Ynetime Mdahalesi Hem Arabistan kabileleri arasnda tannm bir ahsiyet, hem de dnemin nl bir kumandan olarak Herim b. Hayynn Hz. mer dnemindeki bir konumas nemlidir. Herim (v. 70/690), Hz. mer ve Hz. Osman devirlerinde Irak ve randaki baz savalara kabilesi Abdulkaysn emri, bazan da byk bir askeri birliin kumandan olarak katlmtr. Suhb vakasnda kumandan olan Herim, 18(639) ylnda Nsburu uzun bir kuatmadan sonra sulh yoluyla ele geirdi. Hz. mer ve Hz. Aliden birok hadis almtr. Herim, ilmiyle amel etmeyen limi lim oluuna bakmadan fsk diye yermitir. Onun, fsk limden saknn sz Hz. mere iletilince bu szn kendisine kar st kapal bir tenkit olmasndan phelenen halife Herime mektup yazarak ondan aklama istemi, Herim de kt bir niyeti olmadn, sadece mmetin iyiliini dndn, ileride ilim sahibi fsk bir kiinin devlet bakan olabileceini, onun dini hayatnn topluma kt rnek tekil edeceini, bu ekilde dinde geveklie, pheye ve karkla, hatta sapkla yol aabileceini anlatmak istediini bildirmiti (Bilgin, 1997: 17, 227-228) Bu olay, Hz. mer dneminde, hem halkn hem de yneticilerin, devlet bakannn zellikleri ve bu makama ehil olmayan birinin gelmemesi konusundaki duyarllklarn gstermektedir. Abdullah b. Mesud, Hz. merin en yakn mavirlerindendir. (Karaman, 1989, 183) Hz. mer, halka bask yaplmamas konusunda valilerini uyarr ve halka bunu aklar: Hz. mer verdii hutbede unu syledi: Allaha yemin olsun ki, ben valilerimi size amar atmak ve mallarnz almak iin gndermiyorum; fakat onlar size dininizi ve Peygamberinizin yolunu retmek iin gnderiyorum. Kime bundan bakas yaplrsa, onu bana bildirsin. Allaha yemin olsun ona (dvlen vatandaa) ksas uygulatma hakk veririm... Sakn mslmanlara dayak atmayn, yoksa, onlar alaltrsnz; haklarn engellemeyin, yoksa onlar kfre(sua) srklersiniz. (Ibn Teymiyye, 180) Halkn ynetime katlmas ile ilgili olarak, Hz. merin bir uygulamas da yle idi: mer, birini vali olarak atadnda, ona yazp (yazl bir talimat gnderip) (ehir iinde) beygire binmeyeceine (yryerek gidecek, halkn iinde karlat kiilerle konuup onlarn dertlerini dinleyecek), has un yemeyeceine, incecik (rahat) elbise giymeyeceine, idare kapsn ihtiya sahiplerinin yzne kapamayacana, bu ileri yaparsa, kendisinin cezalandrlmasn kabul etmi saylacana dair art koard. Buna Muhacirler ve Ensar da ahit tutard. (Zehebi, 5, 375) bn Kayyimin naklettii bir olay konuyu gzel bir tablo olarak gzmzn nne serer: Mervan b. Hakem anlatr: (Hz.) Osmann yannda oturuyordum. (Hz.) Alinin umre ve hacca diye telbiye getirdiini iitince Aliye, byle demek, benim tarafmdan yasaklanmad myd ? dedi. Ali de: Evet yasaklanmt ama ben Rasulullahn bu ikisini birletirerek telbiye getirdiini iitmitim. Senin sznn hatr iin Rasulullahn szn terkedecek deilim ya! dedi. Benzer bir olayda Muaviye b. Ebi Sufyann hac ettii sene Sad b. Ebi Vakkas ve Dahhak b. Kays hacca kadar umre ile temettu yapmay mzakere ediyorlard. Dahhak dedi ki: bunu Allahn emrini bilmeyen cahiller yapar Sad ise: ne kt syledin, karde dedi. Dahhak: mer b. Hattab bunu yasaklad deyince, Sad: (mer yasaklasa da) Rasulullah bunu byle yapt. Biz de onunla beraber yaptk diye cevaplad. Ayn konuda Sad b. Mseyyeb de olayn canl ahididir: Ali ve Osman Usfanda bir araya geldiler. Osman, temettu haccndan veya umreden insanlar men ediyordu. Ali dedi ki: Rasulullahn yapm olduu bir eyi yasaklamakla ne yapmak

istiyorsun Osman da sen bizi rahat brak deyince, Ali seni yle rahat brakamam dedi ve her ikisine birden niyet ederek telbiye getirdi. (bn Kayyim, 1990: 2, 691-694) te yandan bu ve benzeri rneklerle, slam dininin hr dnce ve dndklerini serbeste ifade ynnden bindrtyz yl nce, Medinede zgr bir platform oluturduu grlmektedir. Benzer ve ilgin bir tartma da mescidin yeniden inas olaynda grlmt. (Hz.) Osman, Hz. Peygamberin ina ettirdii mescidin duvarlarn yeniden ina ettirirken byk eletirilere uramt. tirazclar inaatta nakl ta ve kire kullanlmamasn istiyorlard. Halbuki kerpi duvarlar abuk geviyor, hurma gvdelerinden yaplan direkler az zamanda ryor, hurma dallarndan yaplan rt, namaza gelenleri yamurdan koruyamyordu. (Hz.) Osman itirazclara defalarca aklama yapmak zorunda kalmt. (Naim, 2, 393) Bu itirazlar etkisini gstermi ve ileriki yllarda da unutulmam ve Mescidde ssleme ancak Velid b. Abdlmelik b. Mervan zamannda yaplabilmitir ki bu dnem artk sahabe asrnn sonlarna tesadf etmektedir. Ve o dnemde artk sahabilerin says ok azalm, mevcut alimlerin ou da artk eletirel dnce (lm dahil yargsz veya yargl ama yanl mahkeme kararlaryla) nlendiinden korkudan bu inaata ses karamamlardr. (Naim, 2, 389) Eletirel dncenin azalmasnn en nemli sebebi, Emevilerin despot ve zalim uygulamalar olmakla beraber, dier bir nedeni de, hicretin birinci yzylnn ilk yarsndan itibaren (zellikle hicri krk ve ellili yllardan sonra) sahabilerin saysnn tabii lmler (veya savalarda ehid olmalar) dolaysyla hzla azalmasdr. Kad Iyazn ifadesiyle sahabiler (ok byk ounluk itibariyle) btla (yanla) kar skttan (susmaktan) (ve) yalana kar mdheneden (yaclktan) mnezzeh (uzak) kimselerdi. (Naim, 1,152) Ebu Zerrin ok yakn arkada olan Eb Msa el-Earye kar tavr mehurdur: Ebu Msa el-Ear, Eb Zerre ikram eder ve Kardeime merhaba derdi. O da: Sen artk benim kardeim deilsin. Sen devlet grevi almadan (nce) benim kardeimdin derdi. (Zehebi, 6, 99) Yneticiye rahata itiraz konusunda Hz. mer zamanndaki rnek te yledir; lde gusul abdesti almas gerekince su bulunamazsa, kumun iinde yuvarlanmak suretiyle teyemmum alnabileceine dair Ammrn Hz. Peygamberin onayn aldna daire rivayeti, nce mer tarafndan (olay unuttuundan tr) reddedilmi, fakat Ammrn srar zerine mer itirazn kesmiti. Fakat Ammrn istersen bu olay kimseye anlatmayaym demesi zerine (Hz) mer hayr (anlatabilirsin) biz seni kendi sorumluluunla babaa brakyoruz diyerek, istedii gibi fetva verebileceini bildirmitir. (Naim, 2, 249-251) merin, Hassn b. Sbitin mescidde iir okumasn engelleme giriimi de, Hassnn halifeye biraz da sert bir ekilde bu mescidde senden daha hayrls (Hz. Peygamber) hazr olduu halde ben iir sylerdim demesi ve Eb Hreyrenin de onu desteklemesi zerine yarda kalmtr. (Naim, 2, 395) (Hz.) mer (daha sonra Hz. Osmann ve Abdullah b. Zbeyrin de yaptklar gibi) temettu haccn yasaklamt. Fakat bn Abbas bilakis temettuyu emretmiti. mran b. Husayn da merin grn benimsememi ve Rasulullah zamannda biz mtemetti olarak haccederdik. Kuran da temettuu serbest brakt. Bir adam da (Hz. mer) hala gnl ne dilerse onu sylyor diyerek, Hz. meri yumuak denilemeyecek bir ifade tarz ile eletirmitir. (Miras, 6, 97) Hz.Osmann, Arafatta le namazn drt rekat kldrmas zerine meydana gelen ihtilafta da, (fakih) sahabilerin kendi ictihatlarna gre hareket ettiklerini, ynetimin onlar herhangi bir ekilde zorlamadn gryoruz. Abdurrahmn b. Avf, Hz. Osmann (iki yerine) drt rekat kldrdn duyunca, hzla onun yanna gelmi, konuyu tartm fakat birbirlerini ikna edememilerdi. Sonunda Hz. Osman bu benim ictihadmdr demiti. Abdurrahman oradan kp giderken yolda, Abdullah b. Mesda rast gelmi, bn Mesd ona: Aykrlk karmak ktdr, bana Osmann drt kld haberi ulanca, ben de yanmdakilere drt kldrdm demesi zerine, Abdurrahman: bana da onun drt kld haberi geldi ama ben iki kldrmtm, artk imdi senin gibi yapacam, drt klacam der. (Zehebi, 6, 27) Grld gibi, bn Mesd da,

Abdurrahman b. Avf ta tamamen kendi grlerine gre olay deerlendirmiler, maddi ve manevi hibir bask altnda kalmakszn fetva vermilerdir. Yani, drt halife dneminde, halifenin kutsall veya sorgulanamazl gibi bir kabul sz konusu deildi. Halbuki gerek o dnemde gerekse yzlerce yl sonrasnda bile, gerek Avrupa gerekse dnyann dier blgelerinde kral yanlmaz prensibi hakimdi ve yneticilerin sorgulanabilmesi iin bin yldan ok daha fazla bir srenin gemesi gerekecekti. Sultan yeryznde Allahn glgesidir, her mazlum ona snr eklinde rivayet edilen ve hadis denilen sz talil eden Ahmed Naim, sultan kelimesinin hkmdar anlamnda slam dnyasnda (ilk defa) kullanlmasnn Peygamberimizden ok sonra olduunu, bu kelimenin ilk defa Gazneli Sultan Mahmud iin kullanldn, ve mslmanlarn, padiahlarn Allahn glgesi olduklarna inandklarn zannetmenin din-i slama ve ehl-i slama iftira olduunu vurgular (Naim, 2, 618) bn Kayyim da sultana Allahn halfesi demek mekruhtur der: Sultana Allahn yeryzndeki halifesi, Allahn vekili demek mekruh olan szlerdendir. (nk) Halfe ve vekil yok olann yerine gelene derler (bn Kayyim, 2, 474) Nebi Bozkurt, Hz. Peygamberin Bizans mparatoru Herakleiosa gnderdii mektupta ona melik yerine Rumlarn by(Azmur-Rm) eklinde hitap ettiine dikkat ekerek, bunun mlkn gerek sahibinin Allah olduunu vurgulamay amaladn belirtir. (Buhari, stizndan, Bozkurt, 2004: 29, 13-14 Uyar yapanlar: Hz. Peygamberin, kendisine peygamberlik gelmeden nce, Hilful-fudle katlmas ve yllar sonra, Medinede imdi olsa yine katlrm demesi, halkn zulme mdahale etmesi gerektiine net bir iaretti. bn Hiamn naklettii olay Abdullah b. Cdann evinde yaplm geni katlml bir byk toplant idi. Bu toplantya Ben Haim, Ben Abdilmuttalib, Ben Esed, Ben Zhre, Ben Teym gibi kabilelerin temsilcileri katlm ve aralarnda u karar alnmt: Gerek Mekkenin eski sakinlerinden, gerek dardan Mekkeye gelip yerlemeyi seerek hemehrilik vasfn kazananlardan hibir kimse bundan byle zulme maruz olmayacaktr. Zulmn kaldrlmas, fuzli mdahalelerin reddi ve zalimden mazlumun hakknn alnmas hususlarnda alacamza her birimiz kendi nammza ve temsil ettiimiz kabileler namna ahd ve yemin ederiz. Bu yeminlemede, Hz. Peygamberin de yemin edici olarak bulunduunu ve burada bulunduundan dolay krmz develere nail olmaktan daha ok memnuniyet beyan ettiini, byle bir yeminlemeye slm devrinde de davet olunsam derhal icabet ederdim buyurduu nakledilmitir. (Sofuolu, 7, 467) Allahn Elisinin ayn konudaki bir baka ifadesi hakszlara kar mslmann alaca/almas gereken tavr aklamaktadr: slmda (hakszlk ve btlda yardmlamak zere) muhede yapmak (karlkl anlama yapmak) yoktur. (Fakat) Cahiliyet devrinde yaplm olan (iyilik urundaki) her bir yeminlemeyi ise slm dini (kabul edip) daha da iddetlendirmitir (kuvvetlendirmitir). (a.y.) (Hz.) Aie, (Hz.) Osmann baz karar ve tasarruflarnn aleyhinde faaliyetlerin balad ikinci devrede, halifeye kar son derece sert davranan muhalefet hareketinin banda yer almt. eitli blgelerden ikayet iin Medineye gelenler ondan halifeyi baz tayinlerden vazgeirmesini isterlerdi. Bu sebeple, halifenin st kardeleri olan Msr valisi bn Ebu Serh ile Kfe valisi Velid b. Ukbenin azledilmelerini srarla talep etti. te yandan halife, Abdullah b. Mesud ile Ammar b. Yasirden kendilerinde bulunan mushaflar getirip teslim etmelerini istemi, teklif kabul edilmeyince onlara kar menfi bir tavr taknmt.Bunu zerine Hz. Aie halifenin istifa etmesini istedi. Hz. Osmann onun ikayetlerinden ve muhalefetinden ok rahatsz olduu rivayet edilir. (Fayda, 1989: 2, 201-205) (Hz.) Ali de, (Hz.) Osman, Hrmznn ldrlmesi konusunda izledii deiik bir diyet uygulamas,

iki ien ve sarho olarak namaz kldran Kfe valisi Velid b. Ukbeyi ancak srar zerine cezalandrmas, hac srasnda namaz iki yerine drt kldrmas ve Eb Zerri Rebezeye srmesi gibi hususlarda eletirmitir. Hatta (Hz.) Ali, bu son vaka zerine Hz. Osmana akca kar km ve halifeye kar tavrn gstermek iin Eb Zerri oullaryla birlikte Medineden uurlamtr. (Flal, 1989: 2, 370 374) Eb Zerrin srgn olay, sahabe arasnda son derece saygn bir isim olan Ammrn da Hz. Osmana kar ak muhalefete gemesine sebep olmutur. Daha nce Hz. Osmann meyye oullarn i bana getirdiini syleyerek ona da kar kan Ammr ile halife arasndaki dier bir kriz de Abdullah b. Mesudun cenazesi dolaysyla kmtr. bn Mesudun cenazesini kendisine haber vermeden defnettii iin Hz. Osman, Ammr Medineden srmeyi dnd ise de Hz. Ali araya girerek buna engel olmutur. (Fayda, 1991: 3, 75-76) Ammrn bu kiisel muhalefeti sonunda onun Mescid-i Nebevde Emeviler tarafndan bayltlncaya kadar dvlmesiyle sonulanm (Cevdet Paa, 1, 461) fakat bu olay btn slam dnyasna ok ar gelerek, Ammrn kiisel muhalefeti kitlesel bir muhalefete dnmtr.

2. 3. Emeviler Dneminde Muhalefet

Ensarn nde gelen isimlerinden, Akabe biatnda bulunup Bedir sava ve dier btn savalara katlan Ubde b. Samit de Muviyeyi eletirenlerdendir. Hz. mer onu Suriyeye kad ve retmen olarak gndermi, Filistinin ilk kads da Ubde olmutur. bn Hacer onunla Muviye arasndaki tartmalar yle anlatmaktadr: Ubdenin, Muviye ile bir ok hadisesi, ona kar sert klar ve itirazlar vardr ki, kiminde Muviye onun szne gelip kabul etmi, kiminde onu Hz. Osmana ikayet etmitir; btn bunlar onun Allahn dinini koruma konusundaki gcn ve emr bil-marf shasndaki gayretini gstermektedir. (Karaman, 1989, 149) Ahmed Naim de Ubdenin Hz. Peygamberin salnda Kurann tamamn ezberlemi lim bir kii olduunu naklettikten sonra Muviyeye kar hayli muhalefetleri vardr demektedir. (Naim, 2, 733) Eb Hreyre de esprili bir ekilde Emevi ynetimini eletirmitir. Muviye bir ara Mervan Medine valiliinden azledip, bu greve Eb Hreyreyi tayin etmiti. Halbuki Eb Hreyre nefs feragat ve zhdi (basit) yaamn gzle izlenebilir bir rnei olarak Emevilerle uzlamas mmkn olmayan bir kii idi. Eb Hreyre bu dorultuda valilik grevini yaparken Muviye ona darlm ve azledip yerine Mervan tayin etmiti. Az bir mddet sonra Mervana da darlp azlederek tekrar Eb Hreyreyi atamt. Bu valilii srasnda Eb Hreyre bir defa (her zaman yapt gibi) daa gitmi, toplad odun demetini arkasna yklenerek Medineye getirmi, ardan geerken Ahl aln ! Emrin (valinin) mevkibi (korteji) geliyor diyerek Emevi valilerinin muhteem hayat ile alay etmitir. Kendisi bu odunlar tar, satar, yarsn sadaka verir, yars ile de geinirdi. imdi bu sanat ile nazarnda valilik hayatnn hibir fark olmadn halka gstermi oluyordu. Mehmet Sofuolu belki de Muviye tarafndan valilikten azline sebep, bu tutumu olmutur der. (Sofuolu, 7, 423) Hicr 1.yzylda temkinli muhalefet hareketinin ashab arasndaki en nemli isimlerinden biri Abdullah b. merdir. Abdullah b. mer (v. 73/692) mslmanlar arasnda eitli fitnelere yol aan savalardan ve hadiselerden hep uzak durmutur. Hz. Aliye ve (sonraki dnemde) Yezid. Muaviyeye herkes biat ettikten sonra biat etmesi; onun siyas olaylar karsndaki temkinli tavrn gstermektedir. Onun ve Sad b. Ebi Vakkasn ayn yndeki

tutumlar, daha sonra Hasan el-Basr tarafndan daha derli toplu bir siyaset teorisi haline getirilecektir. bn merin, Hz. Alinin yannda onun muhalifleriyle (el-fietul-bgye) savamad iin hayatnn son dneminde pimanln belirttii ve Haccca kar savamadndan dolay da byle bir pimanlk duygusuna kapld rivayet edilir. Fakat bu (son) iki rivayetin de doru olma ihtimali ok zayftr. nk Abdullah b. merin hayatndaki genel izgi bellidir ve olaylara hi karmamtr. bnul-Esrin de: esasen olunun uysal karakterini iyi bilen Hz. mer, onu hilfet gibi ar bir sorumluluu gerektiren grevi tayacak gce sahip bulmamt demesi yanltr. nk ashabn (ve tabinin) ounluu her zaman (gerek Hz. mere dzenlenen suikasttan sonra, gerekse Hz. Osmann katlinden sonra, daha sonra da Hakem vakas srasnda ve ertesinde ve gerekse Yezd b. Muaviyenin lmnden sonra da) bni merin bu greve layk olduunu grp, onun grevi stlenmesi iin srarc olmular, fakat o bu teklifleri kabul etmemitir. Hz. mer de, Abdullah b. meri bu grevi tayacak gce sahip bulmadndan deil, Medine merkezli devletin, byk bir imparatorlua dntn grp, bu iin hanedana dnmesini istemediinden, kendi ocuunun bu greve seilmesini istememitir. Abdullah b. merin btn teklifleri geri evirmesi, Batl aratrmaclarn da dikkatini ekmi, L. Veccia Vaglieri, onun hilafet konusundaki tutumunu takdir edemeyerek dar grl olmakla itham eden Lammensin kanaatine itirak etmemekle insafl davranmtr (Vaglieri, 1973: 147-150). Muaviye de, bir ara Abdullah b. mere halifelik teklif etmiti. Muaviye, Abdullah b. mere bir mektup gndermi ve onun halifeliine raz olduunu bildirmi ve mektubun sonunda: ...ben senin aleyhine olarak idarecilik isteinde deilim; ben idarenin sende olmasn arzuluyorum. Kabul etmezsen, ra mslmanlar arasnda kurulsun; vesselm. Abdullah b. mer bu mektuba ok sert bir cevap vermiti: ..te seni u duruma sokan ey, benim hakkmda da tamaha dtn kanaatindir. Ey Muaviye! Nefsin sana diyor ki: ben (Abdullah b. mer olarak) Aliyi, Muhacirn-i Kiram, Ensar brakp ta sana uyaym! Benim Aliye muhalif olduumu, onu tenkit ettiimi sylemene gelince; belki de ben imanda, hicret etmede, (savalar dneminde) mriklerle olan mnasebetinde, onlara zarar vermede ve Rasulullahn katndaki deerinde onun derecesinde deilim. Ama bir olay (Aliye biat) oldu. Bu hususta bende Rasulullah tarafndan verilmi bir talimat yoktu. Bu yzden korkup bu konuda durakladm ve eer bylesi (Aliye u anda yardm) bir hidayet ve fazilet ise, ben bunu terk etmi olaym; yok er ise, dallet ise, kurtulmu olaym dedim. (Ey Muaviye!) Kendi kendini artma vesselm. Abdullah b. mer, Muaviyenin esasnda kendisinin halifelii kabul etmeyeceini bildiinden, byle bir teklifle geldiini anlamt ve ak ak Muaviyenin yaptnn adam aldatmaca olduunu pek de kibar olmayan bir mektupla kendisine bildirmiti. Muaviyenin ayn ekilde destek iin mektup yazd, Sad b. Eb Vakkas ile Muhammed b. Mesleme de, bn mer gibi ok sert mektuplarla Muaviyeyi bu iten vazgemesi iin uyarmlar fakat Muaviye gelen bu mektuplara ramen, amda hutbeye kp, kendilerinin doru, Alinin ise yanl yolda olduunu syleyerek, halk harbe tevik eden bir hutbe okumutu. (Zehebi 1994, 6, 264) Abdullah b. mer, fitneye yol amamak dncesiyle, tutumlarn beenmese bile, devlet idaresine hakim olan kiilerin arkasnda namaz klmaya devam edeceini ifade ederdi. Bununla beraber, onlarn dini konulardaki ihmallerine gz yummaz, hatalarn yzlerine kar sylemekten ekinmezdi. Nitekim bir hutbede Abdullah b. Zbeyri, Kuran Kerimi tahrif etmekle sulayan Haccca, Yalan sylyorsun! Bunu ne o yapard, ne de byle bir ey yapmaya senin gcn yeter diye kmtr. Yine bir defasnda uzun konumasyla ikindi namazn geciktiren Haccc, gne seni beklemez diye uyarmt. bn merin bu ikz Haccc ok fkelendirmi, hatta bu yzden ona kar suikast hazrlam, bir

adamyla ayana zehirli bir klcn ucu deirtilmesi sonucu, birka gnlk bir hastalk sonucu vefat etmitir. (Kandemir, 1988: 1, 126-128) iz b. Amr (v. 61/680) Beyatur-rdvanda bulunan mcahid bir sahabi olup, Hz. Peygamberin vefatndan sonra Mezopotamya blgesi fethedilince Basraya yerlemi ve evini ilim retilen bir okul gibi herkese amt. Doru bildiini sylemekten ekinmeyen bir tabiata sahipti. Bir gn Basra valisi ve Hz. Hseyinin katili Ubeydullah b. Ziydn huzuruna girdi. iz zalimler en kt idarecilerdir hadisini bizzat Hz. Peygamberden duyduunu syleyerek, zulmden saknmasn tavsiye etti. Valinin ona: Peygamberin sekin ashabndansn diye yer gstermesi zerine de ashab arasnda sekinlik diye bir ey olmadn, byle eylerin sonradan meydana ktn syledi. (Mslim, Sahh, FedilusSahabe, 170 dan Sofuolu, 6, 24)) Cenaze namazn Ubeydullah b. Ziyadn kldrmasn nlemek iin ashabdan Eb Berze el-Eslemnin kldrmasn vasiyet etmiti. (Yardm, 1989: 2, 207) Mervan da vlilii esnasnda, Kuran en iyi bilen sahblerden olan Zeyd b Sbit tarafndan da sen neden akam namazlarnda hep en ksa srelerden okuyorsun diyerek knanmtr. (Naim, Tecrd, 2, 748) Allahn Elisinin ok sevdii sahabilerden sme b. Zeyd de, Emevileri kibarca eletirenlerdendir. Bir Hac mevsiminde sme: Allahn Elisi, (bugnk) emirlerin inip konaklamakta olduklar o iki da arasndaki oyua gelince devesinden indi ve iedi. (Ravi Kreyb, Hz. smenin su dkt (eherkal-me) diyerek deil de zellikle iedi dediini nakleder) Sonra abdest suyu istedi ve hafif bir abdest ald. Ben: Ey Allahn Elisi! Namaz m klacaksnz? dedim. Namaz nnde (ileride klnacak) dedi. Hadis arihleri olay yle aklamlardr; Hz. samenin bahsettii bu emirlerden kast Emevi emirleri idi. Bunlar yats namaznn vakti girmeden evvel orada iner ve snnete aykr olarak akam namazn o iki da arasnda klarlard. same onlarn bu fiillerini red ederek: Hz. Peygamber burasn ieme yeri (tuvalet) edinmiti, sizler ise namazgah edindiniz demek istemitir. (Sofuolu, 4, 162) Abdullah b. eddd, Hz. Peygamber zamannda domu muhaddis bir tabidir. Boynunun vurulmas pahasna da olsa, minbere kp sabahtan leye kadar, Hz. Alinin faziletlerini anlatmak istediini belirtecek derecede Ali taraftar olduu nakledilen Abdullah b. eddd, Ibnul-Easn yannda Haccca kar savarken Duceyl nehrinde boularak ehid olmutur. (Ak,1988: 1, 136) Muhaddis ve mfessir bir tabii olan Atyye el-Avfi (.111 h/729-730 m) de cesaretli bir bilgin olarak Emevi ynetimine kar tavrn akca ortaya koyanlardandr. Atyye, Hz. Ali taraftar olarak bnul-Easn mahiyetinde Haccaca kar savat. bnul-Eas yenilince ran ilerine katysa da yakaland. Haccac, Muhammed b Kasm es-Sekafiye Atyyeyi sorgulamasn, Hz. Aliye lanet ettii taktirde serbest brakmasn, aksi halde 400 krba vurduktan sonra sa ve sakaln da kaztmasn emretti. Atyye, Hz. Aliye hakaret etmedii iin Haccacn istedii ekilde cezalandrld. (akan, 1991: 4, 62-63) Hicretin ilk asrnda slam hukukunda Mekke ekolnn en tannm temsilcisi olan Ata b. Rebah da Emevilere kar muhalefet hareketine katlanlardandr. kiyz kadar sahabi ile bizzat gren ve Ebu Hanife, Mcahid, Evzai, Zhri, bn Ebi Leyla dahil pek ok tannm alimin kendisinden ilim tahsil ettii ve bn Abbasn: Ey Mekke halk ! At gibi bir kii aranzdayken niin benim etrafmda toplanyorsunuz diyerek vd At, Emevi hanedanna kar halifeliini ilan eden Abdullah b. Zbeyrin mcadele yllarnda (dokuz yl srekli) onun safnda yer alm ve bir arpma esnasnda kl darbeleriyle bir eli kesilmitir. (Cerraholu, 1991: 4, 35-36) At ile ada bir dier alim de am (Dmak, Suriye) blgesinin en nde gelen

hukukusu kabul edilen Mekhuldr. Mekhul de Emevilerin kendisine yapt kadlk teklifini reddetmi ve Emevi iktidarna yakn alimleri tenkit etmitir. (Kaya, 2003: 28, 552) Hz. Peygamber zamannda domu olan muhaddis tabii Abdullah b. eddad da, Emevilere iddetle kar km, bnul-Easn yannda Haccaca kar savarken, Duceyl nehrinde boularak ehit olmutur. (Ak, 1988: 1, 136) Abdurrahman b. Eb Leyl da (7-83 H./638702) uzun yllar boyunca Emevlere muhalif olarak kalm bir limdir. Babas Eb Leyla da Sffinde Hz. Ali tarafnda bulunmu ve orada vefat etmi, Evs kabilesine mensub bir sahabidir ve rivayetleri hadis kitaplarnda yer almtr. Abdurrahmann olu (torun) Muhammed de tannm bir fakih ve kaddr. Abdurrahman b Eb Leyl, rivayetleri Ktbi Sittede yer alm tannm bir hukuku idi. Babasyla beraber Medineden g ederek, Kfeye yerlemi, Hz. Ali, Abdullah b. Mesud, Enes b. Mlik, Eb Said Hudr bata olmak zere 120 kadar sahabeden hadis renmi ve nakletmitir. Biri Hz. Ali birlikte olmak zere iki defa Medine giden Abdurrahman b. Eb Leyla, Cemel, Sffin, ve Nehrevan savalarnda Hz. Alinin yannda yer alm,Cemel vakasnda Hz. Alinin bayran tamtr. Bununla birlikte Hz. Osman taraftarlaryla da iyi mnasebetler kurmu, Muaviyeye eli olarak gnderilmitir. Haccc b. Yusuf zamannda ksa bir sre Kfe kadl yapan bn Eb Leyl, Hz. Ali ile taraftarlarna kt sz sylemesi iin Hacccn yapt baskya ve ikencelere ramen istenileni yapmamtr. 82(701) ylnda Abdurrahman bnul-Eas, Haccca sava atnda birok kurra ve lim gibi bn Eb Leyl da bnul-Easn yannda yer alm ve Deyrulcemcimde yaplan sava ncesinde askerleri tevik iin eitli konumalar yapmtr. Tarihilerin ouna gre bn Eb Leyl bu savata veya daha sonra yine bnul-Eas ile Haccc arasnda meydana gelen bir baka savata hayatn kaybetmitir. (Aydnl, 1999: 19, 435-436) Ebu Mslim Havlani, Muaviyenin huzuruna girdi ve Allahn selam zerine olsun, ey ecir! (ii) dedi. Orada bulunanlar, emir demesi iin kendisini hemen uyardlar. Fakat yine aynsn tekrarlaynca, yeniden uyardlar. Ancak o sylediinde srar etti. Muaviye Ebu Mslimi brakn! O, ne sylediini daha iyi bilir dedi. Bunun zerine Ebu Mslim deSen yalnzca ecirsin. Allah, seni, bu sry gtmen iin kiralad. Eer sen, onun uyuzunu iyiletirir, hastasn tedavi eder ve hastalk sirayet etmemesi iin salamlar bir tarafa ayrrsan, sana cretini verir. Fakat, byle yapmazsan, efendin seni cezalandrr cevabn verdi. Bu tarihi olay, ibret alma hususunda gayet aktr. (Ibn Teymiyye, 42) Haccac Arefede namaz tehir edince Abdullah b. mer daha fazla beklememi ve kendi adrnda namaz klp vakfeye balamt. Haccac bundan tr Abdullah b. meri adrna hapsetmiti. Yine tabiinin byklerinden Ebu Vail de Haccacn Cuma namazn vaktinden sonraya brakmasndan dolay, herkese evlerinde namaz klp sonra Haccacn arkasnda tatavvuan (nafile olarak) namaz klmalarn tavsiye ediyordu. Zalim Emevi komutan-valilerinden Ziyada kar, Mesruk ta ayn ekilde fetva vermiti. Velidin gnnde Ata ile Mekhul ve Said b Cbeyr de namazlar (nce kendi) yerlerinde klp sonra Velid ile beraber (tekrar) klarlarm. (Naim, 1980: 2, 272) Emevilerin namazlar ge kldrmalarna kar da sahabilerin ve tabiinin aktan itirazlar bilinmektedir. Hz. Osman dneminde bu ii ilk ve en sk yapanlardan olan Kufe valisi Velid b. Ukbe b. Ebi Muayt, sk sk Abdullah b. Mesud tarafndan yzne kar eletirilmitir. Ebu Mesud el-Ensari de, yine Kufede, vali Mugire b. ubenin yanna girmi ve onu ikindi namaz ge kldrmasndan tr knam ve Rasulullahn namazlar hangi vakitte kldrdn (bilip durduu halde) byle davranmamas konusunda uyarmt. mer b. Abdulaziz de bir gn ikindi namazn geciktirince ayn ekilde Urve b. Zbeyr b. Avvam tarafndan eletirilmi ve kendisine evvelce Ebu Mesud Ensarinin Mugire b. ubeyi eletirilmesini hatrlatmt. (Naim, 1980 :2, 460-461) Yneticilerin bu ekilde uyarlmas, sahabe dneminden beri devam eden bir gelenek haline gelmiti: Muaviye bir sava sonrasnda ganimetler iinde

bulunan gmten bir kabn satlmasn emretmiti. nsanlar (mzayedede) bunu satn almak iin yartlar. Derken bu i Ubde b. Samite ulatnda ayaa kalkt ve yle dedi: Ben Allahn Elisinden iittim; altna mukabil altn, gme mukabil gm, budaya mukabil buday; arpaya mukabil arpa;hurmaya mukabil hurma; tuza mukabil tuz satmaktan yasaklyordu. Ancak ayn maddeyi ayn madde ile eit miktar lekle mubadeleye msaade etti. Artk her kim artrr yahut fazla alrsa, o haram klnan riba iini yapmtr. Bunun zerine halk alm olduklar eyleri geriye verdiler. Bu haber Muaviyeye ulanca, Muaviye ayaa kalkp halka hitap ederek: Dikkat edin! Allahn Elisinden hadisler anlatan bir takm kimselere ne oluyor? Bizler de Rasulullahla beraber bulunduk, onunla sohbet yaptk, fakat byle bir ey kendisinden iitmedik dedi. Bunu duyan Ubde b. Samit (hemen) ayaa kalkt ve daha nce syledikleri(nde srar edip)ni tekrar ettikten sonra yle dedi: Muaviya holanmasa da (veya Muaviyeye ramen) biz Rasulullahtan iittiimiz eyleri muhakkak anlatacaz... (Mslim, K. Msakat,15/80) Mervan dneminde rnek olarak iki sahabinin onun uygulamalarna itiraz ile ilgili iki olay ise yledir: Mervan, bir hutbe okumu ve bu hutbede, Mekkeyi, Mekke ahalisini ve Mekkenin haramln zikretmi, Medinenin haramlndan bahsetmemiti. (Muhtemelen Emevilerin Medinede yaptklar cinayet, zulm, talan ve yama sularn hafif gstermek istiyordu) Bunun zerine Rfi b. Hadc ona seslenip yle dedi: Bana ne oluyor ki, senin Mekkeyi, Mekke ahalisini ve Mekkenin haramln zikrettiini iidiyorum da, Medineyi, Medine ahalisini ve Medinenin haramln zikretmiyorsun. Halbuki Rasulullah onun iki kara tal arasn haram klmtr. Bu, Medinenin haraml hususu, Havlanda tabaklanan bir deri zerine yazlm olarak yanmzda mevcuttur. dedi. Bunun zerine Mervan biraz sustu ve sonra(mecburen): ben de bunun bir ksmn iittim dedi (Mslim, K. Hacc, 85/457) Eb Hreyre birgn Mervana: sen faiz alp satmay hakl kldn dedi. Mervan: ben ne yaptm ki? dedi.Ebu Hreyre:Sen (ahslar adna birtakm haklar yazlm olan) eklerin (maa tayin pusulalarnn) satn helal kldn. Halbuki Rasululah tamamyla kabz ve tesellm olunmadka taamn alnp satlmasn yasaklamtr. dedi. Bunun zerine Mervan halka bir konuma yapt ve bu eklerin alnp satlmasn yasak etti. Olay nakleden Sleyman b. Yesar: ben (bu konumadan) sonra muhafz askerlerinin bu ekleri halkn ellerinden alrlarken grdm demitir. (Mslim, Buyu, 8/40) Abdullah b. merin, hasta yatanda yatan bn mire kendisine dua etmeyeceini akca sylemesi de sahablerin yneticileri uyarma konusunda ne kadar hassas olduklarn gsteren bir baka rnektir: Abdullah b. mer, bn mirin yanna girdi. bn mir hasta idi. bn mer de ona hasta ziyereti yapyordu. bn mir: Ey merin olu! Benim iin Allaha dua etmez misin? dedi. Abdullah b. mer ise (u sert karl verdi): Ben Rasullahtan iittim ki abdestsiz namaz (da), hiynetle (haksz, haram)elde edilmi maldan (verilen) sadaka (da) kabul edilmez. Halbuki sen Basra zerinde (ynetici) bulunuyordun (Mslim, K. Tahare, B.2. Had. 224 den, Sofuolu, 1,310) Sahabilerin yneticileri eletirileri bazen de (ellerin klta olduu) en kritik zamanlarda (bile)yaplmtr. Eb ureyh el-Adevnin, Yezidin Medne valisi Amr b. Sade Mekke zerine (Abdullah b. Zbeyre kar) ordular sevkettii srada syledii sz, byle bir anda sylenmiti. Konumasna Ey Emr diyerek balyan sahabi Eb ureyh yle demiti: Mekke fetholunduunun ertesi gn Rasulullahn ayaa kalkarak okuduu hutbeyi sana haber vermeme izin ver. O hutbeyi benim u iki kulam duydu, kalbim belleyip saklad.Konuurken de iki gzm o (Nebiyi) grd. Allahn Elisi (hutbenin banda) hamd-u sena ettikten sonra dedi ki: Mekkeyi (evvelden beri) haram eden Allah Tealadr. Onu insanlar haram etmedi. Bundan tr Allaha ve ahiret gnne iman eden kimse iin Mekkede kan dkmek de, bir aaca balta vurmak da helal olmaz. ayet biri kp ta Allahn Rasulu burada savat diye bunu delil getirerek size Mekke dahilinde savaa izin

vermee kalkarsa ona Allah (Teala) yalnz Raslne izin vermitir. Fakat size izin vermemitir. deyiniz. Allah bana da (yalnz) bir gnn bir saati iin izin verdi. Ondan sonra bu gnk haraml, dnk haraml derecesine dnd. (Bu dediklerimi) hzr olanlar, gaib olanlara (burada olmayanlara veya gelecek nesillere) tebli etsin. Daha sonraki yllarda Eb ureyhe bu hadis(i naklettikten sonra) (vali) Amr sana ne dedi? diye soruldu. O da yle cevap verdi: Amr bana Ey Eb reyh! Bu ii ben senden daha iyi bilirim. Mekke hibir siyi, zimmetinde kan olan hibir kaa, firar eden hibir hrsz cezalanmaktan kurtaramaz dedi. Ahmed Naim bu olay anlattktan sonra Emevilerin hakszln ortaya koyan u yorumu yapar: (Sahabi) Eb reyh, Mekkenin fethinde Kab oullarnn bayraktar idi. Fetih vakasna (tam anlamyla) vakft. (Vali) Amr b. Sad b. s ise, Emev ilesine mensubtur, ne sahabi, ne de iyi tannm bir tbidir ki o srada Medine vlisi idi. Abdullah b. Zbeyr gibi (o srada) amn dnda btn beldelerden bat alm bir sahbyi, s, ktil, hrsz menzilesinde tutup Haremin hurmetini paralamaa kalkmas, soy ve cinsiyet gayretine ve kavmiyet asabiyetine (airetilik) tbi olmaktan baka bir eyle aklanamaz. Abdullah b. Zbeyr hem slam beldelerinin oundan biat alm olmas, hem de sahabi olmas dolaysyla, Amrn hizmet ettii kimselerden hilfete ehakt (daha laykt). Vali Amr, daha sonra, Medinedeki (valilik) nfuzuna gvenerek, Abdlmelike kar hilafet iddiasna kalkm ve ama sava amt. Sonunda Abdlmelik tarafndan sulh ve eman ile aldatlarak ldrlmtr. Mekkeye kar ordu sevk edilmemesi hakkndaki Eb ureyhin nashatna mukabil ona ilim (bilgilik) taslayarak verdii cevap ta mugalatadr (kandrc bir konumadr). (Naim, 1, 102) Binlerce kiiyi haksz yere ldttren Emevi hkmdar Abdlmelike kar, Haris b. Abdullahn medeni cesareti de bu dnemde kayda deer bir olaydr. Abdlmelik, Abdullah b. Zbeyr isyann ok kanl bir ekilde bastrdktan sonra, Haris b. Abdullah tarafndan amdaki saraynda ziyaret edilmitir. Sohbet srasnda Abdlmelik; Abdullah b. Zbeyrin, Hz. Aieden rivayet ettii ve Hz. Peygamberin nsanlar yeni mslman olup da zaman kfre yakn olmasalard, bir de bina masrafna yetiecek para bulunsayd, Hcrdan be zira miktar bir yeri Kabeye ilave ederdim sznn, Abdullah b. Zbeyr tarafndan uydurulduunu sylemitir. Haris, burada, hkmdarn konumasna mdahale etmi; Evet bu hadisi, Hz. Aieden ben de duydum demitir. Abdlmelik bunun zerine iki defa arka arkaya sen bunu hakikaten Aieden iittin mi? diye sormu, Haris de evet cevabn verince, Abdlmelik: Keke Kabeyi (Abdullah b. Zbeyrin yapt) hali zere braksaydm demitir. (Kamil Miras, 6, 43;Mslim, Hacc, 79/404) Demek ki toplumda dorular syleyen insanlar fazla olsa, zalimler o derece byk yanllar/zulmler yapamayacaklardr. Kendi dneminde doruyu syleyen alimlerden biri de Zhridir. Zhri bir gn Emevi saraynda Velid b. Abdlmelikin yannda otururken, Velid Onlarn arasndan biri kibrini (gnahn byn) omuzlad (Nr suresi ,24/11) diye (ayette) bahsi geen kii Ali b. Ebi Talibtir demi, Zhri mdahale ederek: hayr, bana Said b. Mseyyeb, Urve, Alkame ve Ubeydullah drtlsnn hepsi, (Hz.) Aie R.Anin kibrini omuzlayan kii Abdullah b. beyy idi dediini duyduklarn haber verdiler demitir. Velid peki onun suu ne imi diye sormas zerine kzan Zhri, daha ayrntl bir aklama ile Velidi susturmutur. (Zehebi, 3, 385) Yine bir baka olayda; Mervan ailesinden birinin Medineye vali tayin edildiini anlatan sahabi Sehl b. Sad, bir gn bu valinin kendisini ardn ve kendisinden (Hz.) Aliye svmesini emrettiini anlatr. Sehl b. Sad, bu emre uymaynca vali bu defa madem, Allah Ebu Trabe (Hz. Aliye) lanet etsin deyiver demi, Sehl bu ismi Aliye Hz. Peygamberin verdiini belirterek bunu da kabul etmemiti. (Sofuolu, 1970, 7, 314) Muaviye de daha nceki yllarda ayn sahabiden, Hz. Aliye svmesini istemi, Sehl de Hz. Alinin, Hz. Peygamber tarafndan vgye nail olduu olay hatrlatarak, bu istei reddetmiti. (a.g.e.,7, 307) Kab b. Ucre de bir gn

mescide girdiinde (Emevilerden)Abdurrahman b. mm Hakemin oturarak hutbe okuduunu grnce hemen u pise bakn! oturarak hutbe okuyor. Halbuki Allah Kuranda onlar bir ticaret ve elence grdklerinde hemen dalp oraya gittiler ve ayakta braktlar.. (Cumua, 62/9) buyurarak, Rasulullahn bile ayakta hutbe okuduunu bildiriyor... diyerek (Mslim, Cumua, 11/39) ok sert bir ekilde uyarmt.Yine sahabilerden Makl b. Yesar da, vefatna yakn kendisini ziyarete gelen Ubeydullah b. Ziyad yle uyarmt: benim iin bir mddet daha yaam olduunu bilseydim bu hadisi sana sylemezdim.(Fakat) Ben Allahn Elisinden iittim yle buyuruyordu: Allahn bir halk topluluunu gdp idare etmek vazifesini verdii bir kul, lecei gn idare ettiklerine aldatp zulmetmi olarak lrse, Allah ona cennetini muhakkak haram klacaktr. (Sofuolu, 6, 22-23) Alkame b. Kays (. 62/682) Hz. Peygamber zamannda domu fakat Onu grememi muhadramndandr. Kfenin en nde gelen alimlerinden biri olan Alkame hakknda, hocas (sahabi) Abdullah b. Mesud: Allahn Elisi seni grseydi sevinirdi dedii nakledilir. Kfe fkh okulunun oluumunda ok nemli yeri olan Alkame de, Emevilere kar kan alimlerden biridir. Hz. Ali ile beraber Sffin savana itirak etmi ve burada ald yarayla topal kalmtr. Medinde Hz. Alinin sohbetinde bulunan Alkame onunla birlikte Nehrevanda Hriclere kar da savamtr. (zel, 1989: 2, 467) Yine byk tabilerden Alkame b. Vakks (.86/705) -ki Ktb-i Sittede hadis rivayetleri yer almaktadr- Hz. Ali tarafnda yer alm, Cemel Vakasndan nce pek dnceli grd Talha b. Ubeydullah ile konuarak ona hi deilse olu Muhammedi bu savaa sokmamasn tavsiye ettii nakledilmektedir. (Kandemir, 1989: 2, 468) Tbiin dnemi muhaddis ve fakihi brahim et-Teym de Emevilere ak tavr alanlardandr. Rivayetleri Ktb-i Sittede yer alan brahim et-Teym (53-92 H./673-710 M.), Emevi valisi Haccc, brahim en-Nehanin yakalanmasn emrettii zaman, grevli memur brahim et-Teymnin yanna gelerek Nehayi aradklarn sylemi, o da yerini haber vermeyi doru bulmad iin brahim benim demi, Hacccn emri zerine iki kiiyle birlikte zincire vurularak Vsttaki Dms Hapishanesine atlmtr. 92de (710711 M.) ldrlm veya hapishanede lm, Haccc cesedini ple attrmtr. (Polat, 1999: 21, 357) Abdullah b. Abbsn olu Ali de Emevi ynetimine ak tavr alanlardandr. Hz. Alinin ehit olduu gn doduundan, babas tarafndan Ali ismi verilen Ali b. Abdullah b. Abbas (17-118 H./661-736 M.) Harre Savanda Medine halk ile beraber Abdullah b. Hanzalann nderliinde Emevi ordusuna kar savam, savatan sonra am ordusunun kumandan Mslim b. Ukbe el-Mrrnin huzuruna karlarak Yezide biat etmesi istenmi, fakat Ali biat etmemitir. Emeviler Alinin slam dnyasndaki arlndan ekinerek, ona birey yapmamlardr. Ali daha sonra Abdlmelik devrinde ama gitmi ve Abdlmelik kendisine iyi davranmtr. Ancak Velid onu 95 (713) ylnda amdan uzaklatrm o da am-Mekke yolu zerindeki Humeymeye yerlemitir. Daha sonraki yllarda Abbasi hareketi Alinin ol Muhammed tarafndan bu ehirde(gizlice) balatlacaktr. (Yldz, 1989: 2, 380) Emevilerin iktidar devam ederken elbette ynetime yaclk yaparak ykselen, maddi imkana kavuan bir kesim de vardr. Bu tiplere enteresan bir rnek olarak hristiyan Arap air Ahtaln dalkavuklukla geen hayat dikkatimizi eker. Ahtal (20-92 H./641-710 M.) Arabistann tannm hristiyan kabilelerinden Ben Talibin Cuem b. Bekir koluna mensuptur. lk nce; kabilesinin nl airi olan ve hristiyanken mslman olan Kab b. Cuayli hicvederek mehur olur. Ardndan Kfede kabile ileri gelenlerine medhiyeler yazmaya balar. Daha sonra saray muhitine girerek medhiyelerinde Emevi halifelerini

zellikle Yezidi, Muaviyeyi, Haccc ve Ziyad gibi ileri gelen devlet adamlarna vgler dzer. Yezidin gzdesi ve nedimi olur. Henz saltanata gemeyen Yezidin isteine uyarak Emevi dmanlar ile Ehl-i Beyti ve Ensar yeren iirler sylemee balar. Ashabtan Numan b. Berin ikayeti zerine Muaviye Ahtaln dilini kesmek istediyse de araya giren Yezid onu kurtarr. Ensar yerdii iin mslmanlar tarafndan lanetlenen Ahtal, Abdlmelik zamannda hanedann resm airliine getirilir ve sarayda ok rabet grr.Altn hayla Abdlmelikin huzuruna izinsiz girip kan Ahtal, hayat boyunca hristiyan kalm, hristiyanla fazla bal olmamasna ramen, slamiyeti kabul etmesi iin baz Emevi hanedan mensublarnn yapt teklifleri reddetmitir. (Yksel, 1989: 2, 183-184) Bu dnemde Emev ynetimine tam destek veren bir aile de Ziyd b. Ebhin anne bir kardei olan (sahab) Eb Bekre ve olu Basra kads bn Eb Bekredir. Basrann kuruluu srasnda kabilesiyle beraber gelip ehre yerleen Eb Bekre ailesi burada oluan zengin iftlik sahipleri zmresi iinde yeralmt. bn Eb Bekre nce, Ziyad b. Ebh Irak valisi olunca Farsa gnderilmi, oradaki baarl hareketinden sonra 50(670) ylnda Muaviye tarafndan Basra kadlna tayin edilmi ve Muaviyenin yakn adamlar arasnda yer almtr. Bu tayinde onun babasnn anne bir kardei olan Ziyad b. Ebh etkili olmutur. Bu ekilde artk n alan bn Eb Bekre, bir yl sonra Ziyad b. Ebh tarafndan Sstan (Sicistan) valiliine getirilmi; ilerleyen yllarda Abdlmelik b. Mervan tarafndan (Abdullah b. Zbeyrin) Basra valisi Musab b. Zbeyrin zerine gnderilen orduda birlik kumandan olarak grev almtr. Bu ekilde hayat boyunca zalimlere hizmet eden bn Eb Bekre, komularndan 160 aileye devaml yardmda bulunarak ve her bayram yz kle azd ederek kamuoyunu etkilemede de baarl olduu ve evresinin kendisine ecvedul-Arab=En cmert Arap dedii nakledilmektedir. (zkuyumcu, 1999: 19, 425426) Bu dnemde nce Hz. Ali sonra da Muaviye dnemlerinde ynetime yakn bir isim olarak Temm kabilesi reisi Ahnef (b. Kays) de her zaman doruyu syleyen tutumuyla sekin bir ahsiyet olarak dikkat ekmektedir. Cemel vakasna itirak etmemesine ramen, Temim kabilesini bu olaydan uzak tutarak Hz. Ali lehine nemli bir rol oynad ve olaylar perde arkasndan Hz. Ali lehine ynlendirdii sylenmektedir. Ahnef, Hz. Ali ile Muaviye arasndaki olaylarda Hz. Aliyi akca desteklemi ve Sffinde Muaviye kuvvetlerine kar savam, mesele hakemlere havale edilince, Eb Msann hakemliine iddetle kar km ve hakemlik grevinin kendisine verilmesini srarla istemiti. Bu noktada; hakem tayini olay da, esasnda Hz. Alinin etrafndaki halkn szne ne kadar nem verdiini gstermektedir. Hz. Ali, kendisi istemedii halde, Eb Msa el-Earnin tayinine, ounluk onu istedii iin, kabul etmitir. O srada orduya Haricilerin propagandas hakim olmu ve ounluk Eb Msann bu greve tayinini ister hale gelmiti. Hz. Ali: Eb Msa bu hususta gvenilir kii deildir. Zra benden ayrld ve insanlarn bize yardmna da engel oldu. Sonra da firar etti. Onun seimi uygun olmaz. Fakat Abdullah b. Abbas mnasibtir ve ondan iyidir dediinde, Hariciler: o senin amcaolundur. Biz ise tarafsz adam isteriz demilerdi. Hz. Ali (Madem) Eteri seelim dediinde, Bu ii alevlendiren o deil mi? diyerek (ona da bir kulp bulup) kabul etmediler. (Halbuki Eter hem cesur, hem de tedbirli bir komutan olup, daha salnda efsanelemi, btn slam dnyasnn byk hrmet ettii bir isimdi.) Hz. Ali: Demek oluyor ki, siz Eb Msadan bakasn kabul etmeyeceksiniz dediinde, evet demeleri zerine, Hz. Ali (artk) yle ise aklnza geleni yapnz dedi. Bylece o srada inzivaya ekilmi olup, siyasi olaylarla pek de megul olmayan bir kii (Eb Msa)hakem tayin edilirken, Muaviye taraf Amr b. s hakem olarak grevlendiriyordu. Amr ise Cevdet Paann ifadesiyle m fiz-zamrini ketm ile (iindekini gizleyerek) adam aldatmakta mhir idi te bu esnada Ahnef b. Kays son bir mitle Hz. Aliye bavurmutu: Hatta Ahnef b. Kays hakem olmaa slih ve

muktedir bir zt olduu halde, Hz. Aliye gelip: Y Emiral-mminn! Eb Msa bu iin racul (adam) deildir. Eer beni hakem nasb edersen iyi bir netice alabilirim.Bu olmaz ise bri beni (heyete) ikinci yaht nc hakem tayin ediniz demi ise de insanlar onu da kabul etmediinden i sadece Eb Msann eline kalmt. (Cevdet Paa, 1966:1, 386; 1, 563) Ahnef b. Kays, Muaviye devrinde de nfuz ve itibarn korudu. Muaviyenin olu Yezidi veliahd tayin etmek istedii zaman, ama arlarak fikirlerine mracaat ettii ahslar arasnda o da vard. Bu meseleyle ilgili olarak herkes muvafakat ve takdirlerini belirtirken Ahnef, Yalan sylersem Allahtan korkarm, doru sylersem sizden diyerek, muhalefetini ifade etmekten ekinmedi. Daha sonra, Abdullah b. Zbeyre yardm etti ve 67 (686-687) ylnda Muhtara kar harekete geen (Abdullah b. Zbeyrin kardei) Musabn ordusunda Temmlere kumandanlk yapt. (nkal, 1989: 2,174) Yezide biat edilmesine iddetle kar kan bir sahab de Amr b. Hazm (v. 53/673) olmutur. Daha onbe yanda iken Hendek savana, daha sonra da Tebuk savana katlan ve daha sonraki btn savalarda yer alan bu cesur sahabi Hz. Peygamber tarafndan Necrana muallim ve mil olarak gnderilmiti. Yezidi veliahd ilan etmek isteyen Muaviyeye iddetle kar kmt.(Baaran, 1991: 3, 84-85) Hicr 1.Yzyldaki muhalefet hareketini teorik bir zemine oturtma yolunda dnce reten isimlerin en nemlilerinden biri phesiz Mabed el-Chendir. Mabed (20-83/641702) hayatnn byk ksmn Medinede geirdikten sonra, Basraya gitmi ve burada Hasan el-Basr ile grmtr. Kaderiyye diye anlan hr irade dncesinin ilk temsilcilerinden olan Mabed, Medinede Eb Zerr el-Gfrden faydalanm ve byk ihtimalle onunla birlikte ama gitmi ve amda ondan ilim almaya devam etmi ve yine onunla beraber Medineye dnmtr. Emevlerin mslmanlarn mallarn Allahn mal olarak kabul etmeleri, cebir anlayn desteklemeleri (ve bunun sonucu olarak) ilhi kaderin onlar mslmanlarn ba ve beytlmalin hkimi yapt eklindeki dncelerinin Eb Zerr tarafndan eletirilmesi herhalde Mabed zerinde etkili olmutur. (Eb Zerr, Emevilerin, hazinede toplanan mal Allahn bize gnderdii bir nimet diyerek, diledikleri gibi harcamalarna kar kyor, bu para halkndr, bir kuruunu harcayamazsnz demek istiyordu). Mabed, hayatnn son yllarnda (son on yl 73/692den itibaren) Basraya giderek (muhtemelen Ata b. Yesr ile birlikte) Hasan elBasryi ziyaret etmi, Emevi hkmdarlarnn kt icraatndan bahsederek iledikleri amellerin Allahn kaderiyle cereyan ettiini belirttiklerini sylemi, Hasan el-Basr de onun dncelerine katlmtr. yle anlalyor ki Mabed ile Hasan el-Basr en azndan birbirlerini destekler mahiyette fikir alveriinde bulunmulardr. Mustafa z, Hasan elBasr ile Mabed arasndaki gr ayrln ise yle zetler: Mabedin Basraya intikalinden sonra Emevi hkmdarlarnn ilh adalet adna yaptklar zulmlere kar kmas, ardndan Abdurrahman b. Muhammed b. Easn Emevilere kar balatt harekete katlmas onun Emevi taraftar olmayan, fakat onlara kar isyan da caiz grmeyen Hasan el-Basr gibi sadece bir nazariyat deil, dncelerini eyleme geiren bir uygulayc olduunu ortaya koyar. Mabedin isyann ardndan Mekkede yaral olarak ele geirildiinde Hasan el-Basrnin tavsiyelerine uymadndan yaknmas, ikisi arasndaki yaknln derecesini gsterdii gibi Hacccn kader ve kaza konusundaki alayc sorularna cesur bir tarzda verdii cevaplar da kaynaklara aksetmi bulunmaktadr. Mabed byk bir ihtimalle, bnul-Eas ayaklanmasnn bastrlmasndan sonra Abdlmelik b. Mervan yahut Haccc b. Yusuf tarafndan kardei Saidle birlikte idam edilmitir. Mustafa z, Mabedin Eb Zerr ekolnn temsilcisi olduunu, o gnk slam toplumunun bnyesinden ortaya kan problemlerde Emevilere kar bir tepki olarak kaderi nefyetmesiyle mkellefiyetin meruluunu ve hr iradeyi savunduunu belirtir. (z, 2003: 27, 281-282) Bu dnemde hemen hemen ayn ekole mensup olan ve Emevlere souk tavr koyan bir lim de

Mekhuldr. am blgesinin en nde gelen fakihi kabul edilen Mekhul(v.112/730), kendisine yaplan kadlk teklifini kabul etmemi ve Emev iktidarna yakn limleri tenkit etmi ve (Hasan el-Basrinin olgunlatrd) kader anlay tartmalarna dnceleriyle katlmtr. (Kaya, 2003: 28/552) 2.4. Hasan el-Basr: Takvaya Dayal Bir Muhalefet Teorisi Gelitirme Hicri birinci yzyldaki Emevi icraatlarna ak ekilde muhalefet eden en nemli isimlerden birisi de Hasan el-Basridir. Hicri 21-110 (642-728 M.) yllar arasnda doksan yla yaklaan uzun bir hayat sren Hasan el-Basri, silaha bavurmadan da despot bir ynetim ile nasl mcadele edilebileceinin ok gzel rneini vermitir. Hasan el-Basrinin bu mcadelesi, genelde sradan bir fert olarak bir mslmann, zelde de bir aydn ve (resmi sfat da olmayan) bir alimin/bilginin, ynetimlerin yanllarna kar sesini nasl ykseltebileceinin bir rneidir. Mevlt Uyank, tek bana bir mmet olarak nitelendirilen Hasan el-Basrinin Emevilere kar yrtt muhalefeti slam Siyaset Felsefesinde Sivil taatsizlik Kavram Hasan el-Basri rnei isimli bir almasnda incelemitir. (Uyank, 2001) Uyank, almasnn banda M. Abid Cabirinin ifadesini nakleder: ...fikri ve siyasi bamszln koruyan Hasan el-Basri, ne mevcut Emevi devletinin icraatlarn halka benimsetmek iin dayatt cebir retisini,; ne de Haricilerin tekfir ideolojisini benimsememi, bunlarn yansra imamet mitolojisinde yok olmu Rafizileri de reddetmi, tarih yapc farkl bir muhalefet anlay gelitirmitir. Hasan el-Basri, Farabi veya bn Sina gibi, (Platon ve Aristotelesin) Greko-Romen etkisi altndaki bir siyaset teorisinden de uzaktr. Mevlt Uyank bu almasnda gayesinin Hasan elBasrinin dncelerini inceleyerek, ilk dnem slam siyaset felsefesinin teekkl srecinden bugne nasl gelindiini anlamak ve slami bir muhalefet modeli retmek olduunu vurgular: ada bir slam siyaset felsefesi kurgulamak iin, slam dnce tarihinde ilk dnemden beri srekli olarak (olumlu/olumsuz) muhalefet hareketinin varolduu dncenin kaynana gitmek ve bunu bugne tayarak mevcut realiteler erevesinde bir model retmek hedeflenmektedir. (a.g.e., 37) Hasan el-Basriye tek bana bir mmetti denilmesi, muhalefetin grup (veya kitle) olarak yaplabildii gibi (kiisel bir) davran (ile) (ve) bireysel olarak ta yaplabileceini gstermektedir. (a.g.e., 42) Hasan el-Basrinin yapt muhalefeti fiili eyleme (isyana) dntrmemesi ona takyyeci sulamas yaplmasna sebep olabilir mi ? sorusuna , Uyank u cevab vermektedir: Hz. Muhammedin (kurduu) sistemi ters evirerek geleneksel ataerkil (ebevi/patrimonyal) bir otorite kuran Muaviyenin icraatlarn (kyasya) eletiren, hatta onun yaptklarnn Allahn kaderine uygun olduunu iddia edenlere Allahn dmanlar yalan sylemektedir diyerek tavr alan bir kiinin bu tavrn, takyye yahut eylemsizlik olarak ifade etmek geersiz ve tutarsz aklama tarzdr. nk, Muaviyenin iktidar zorla ele geirmesini; (ve) iki ien, ipek gmlek giyen olu Yezidi halife tayin ederek ynetimin eklini hilafetten saltanata dntrmesini; Peygamberimizin ocuk yataa aittir hadisine ramen Ziyad nesebine katmasn; sahabi Hucr b. Adiyi ldrtmesini akca eletirerek, (Muaviyenin) mmetin arasn bozduunu ilan eden bir kiiye, takyye yapyor demek mmkn deildir. (Ahmet Cevdet Paa edebi ve fakat akc bir uslupla ayn konuyu yle anlatr: Hasan- Basrden mervdir: demi ki: Muaviyenin drt ii vardr ki, her biri mhlikedir(helak edicidir). Evvelen: beky-y sahbe ve eshb- fazilet varken meveretsiz hilafeti (kendi zerine) seyf ile (klla) ald. Saniyen:olu

Yezdi veliyy-i ahd eyledi, Yezd ise hamr (arap) ier ve harr (ipek) geyer ve tanbur alar idi. Salisen(ncs): Ziyad nesebine ilhak eyledi. Rbian(drdncs): Hucr b. Adiyyi katletti ki Mugre b. be, Kfe vlisi oldukta Emevlere arz- hulus iin cuma gnleri minberde Eb Traba (Hz. Aliye) bed dua ettike Hucr b. Adiyy, bn Hatem-i Tayy ve onunla beraber bir cemaat onu reddederlerdi. Mugre dahi (onlarn bu tepkisine) musamaha edip bir ey demezdi. Berveh-i bl Ziyad Kfe valisi olup da, minberde Hz. Osmana dua ettikten sonra Eb Trabe sebbedince (Hz. Aliye svnce) kema fis-sbk (eskisi gibi) Hucr b. Adiyy kalkp Hz. Aliyi vdkte Ziyad fkelenip onu ve (rfekas) arkadalar olan on kiiyi ahz ve girift ile (yakalayp tutarak) demir bend ettirdi (kelepeletti) ve cmlesini ama gnderdi. lerinden altsna aretleri efaat etmekle salverildiler Bki yedisiyle Hucr b. Adiyy idam edildiler. Hucr ise milletce (dince) pek byk bir zat olduundan dolay ok kimseler Muaviyeye tan eder oldular (Cevdet Paa, 1, 615) Geri Hasan el-Basri, dilin kltan daha keskin olduunun bilincinde olarak, i savalara hi katlmam, hatta yaknen tand Abdurrahman el-Easn, Emevi valisi Haccaca kar olduka baar kazand isyan hareketinde de yer almam, stelik bu isyana katlmak isteyenleri de engellemiti. Mevlt Uyank bu durumu, Emevi ynetiminin hakszlklarna kar yaplan bu eylemin meruiyyetini bilmesine ramen, silahl oluumlara katlmamasnn nedeni, insan faktrn ne alan ve tevbe ile kalplerin dnmn salamay hedef edinmek olduu kananatindeyiz eklinde izah etmektedir. (a.g.e. 43-44) Burada Hasan el-Basrinin isyann baarya ulaamayacan (tecrbe ve basiret ile, veya istihare ile) bilerek, isyana olur vermediini de dnebiliriz. nk, Easn isyanndan evvel meydana gelen (Hz. Hseyin; Abdullah b. Zbeyr; Abdullah b. Hanzala; Muhtar; Necdet el-Harici; ebib el-Harici; Mutarrif b. Mugire; Sleyman b. Surad; Yezid b. Mhelleb ve Zeyd b. Zeynel-Abidin) isyanlarn(n) hepsi baarszlkla sonulanmt. Hasan el-Basri, mevcut (Emevi) ynetim(in)in icraatlarn onaylamamakta ve (Emevi yneticileri hakknda verilecek) hkmler(in)in (zamanmzda bile hala baz evrelerde tekrarland gibi) ahirete braklmasn kabul etmemekte, fakat Emevi muhaliflerinin hkmete kar silahl eylemi ya da kl ile tayiri (zorla dzeni deitirme) de onaylamamaktadr. Horasan valisi bn Hubeyrenin, Yezid b. Abdlmelik adna misak almak istemesi zerine Basrada dnemin iki byk bilgini bn Srn ve ab takyye yaparak durumlarn kurtarmak yoluna gitmelerine ramen, Hasan el-Basri, valiye ok net cmlelerle yle demiti: Yezid(in verdii emirleri uygulama) hususunda Allahtan kork., Allah(n emirlerini uygulama) hususunda ise Yezidden korkma. Allah Yezidden seni korur, ama Yezid seni Allahtan koruyamaz.Yaratana (kar) gnah iledii durumlarda yaratlana itaat edilmez. (a.g.e., 46) Uyank, Eref-i mahlukat olan insann en doal haklarn kullanabilecei ak bir toplumda yaayabilmesi, ancak resmi sylemin tesinde kalan muhalif ya da kart dnceye de sahip klabilmesinde yatmaktadr. der. Uyank: Siyasi ve fikri farklln ifadelendirilmesi demek olan muhalefet kavram, slam dnce tarihinin btn dnemlerinde mevcut olmutur. Frka/frak, mezheb/mezahib gibi deiik terimlerle el-Milel ven-Nihal balkl/konulu eserlerde muhalif dncelerle ilgili olduka geni bilgi vardr demektedir. (a.g.e..,51) Montgomery Watt ve Abdurrahman Bedevinin, Abdullah b. mer ve Eb Zerr gibi isimlerin muhalefetini mutediller ve siyasetten tamamen uzak tarafszlar olarak nitelendiren ifadelerini hakl olarak eletiren Mevlt Uyank, dindar ve zahit

olan bu ncler ve onlarn peinden giden Hasan el-Basri (ve dier tabiin alimleri) nin gerekten tarafsz ve siyasetten uzak olup olmadklar sorusunu sormaktadr. Yukardaki rneklerde grdmz gibi bu kiiler tarafsz kalmamlar, grlerini (haktan yana tavrlarn) net olarak ifade etmilerdir. Sosyo-kltrel bir ahlaki protesto hareketi olan ia zamanla imamet ve takiyye retisi erevesinde gizli/gizemli bir harekete dnrken, br yanda Hasan el-Basri gerek Muaviye ve gerekse Haccac hakknda (gayet net ve yksek sesle) fsk hkmn vermitir. (a.g.e., 65-66) Siyasi kiiler hakknda (sahb de olsalar) bunlarn hkmlerini ahirete brakmayp aka ortaya koyan Hasan el-Basri, toplumsal bozulmann (dier) nemli iki isminin de Amr b. As ve Mugire b. be olduunu, birincisinin mzraklara Kuran sayfalar taktrp hakem olayn balattn, dierinin de Muaviyeyi kendisinden sonra Yezide biat fikrine ikna ettiini belirtip, halbuki Mugire bunu yapmasayd, kyamete kadar halifelerin i bana gelme sisteminde, ra sistemi devam ederdi der. (a.g.e., 72) Hasan el-Basri, (Hz.) Aieyi de Cemel vakasndaki tutumundan dolay eletirmitir. Onun bu kiileri isim vererek eletirmesi, muhtemelen sonraki nesillerin benzer yanllar yapmamalar iin uyarma dncesindendir. Abdlmelik b. Mervana hicri 75-80 yllar arasnda yazp gnderdii mektubunda da (Kader Rislesi) gayet net cmleler kullanan Hasan elBasri, Emevi yneticilerinin bizim ynetici olmamz, ve bu ekilde bu toplumu ynetmemiz, hem bizim hem de bu halkn kaderidir dncelerini de reddetmitir. Abdlmelik b. Mervann Emirul-mminin Abdlmelik b. Mervandan Hasan elBasriye...zamanmza kadar yaayan sahabilerden hi biri kader konusunu senin izah ettii gibi anlamamtr eklinde balayp bu husustaki grn Emirulmminine bildir. Allahn selam ve rahmeti zerine olsun ifadeleriyle biten mektubu, Bat dnyasnda ok dikkat ekmitir. lk olarak Helmut Ritter tarafndan (Ayasofya nshas) 1933 ylnda yaynlanan bu mektup (Der Islam), 1935te Julian Oberman tarafndan (JAOS), ve Michael Schawars tarafndan da 1967de (Oriens) neredilmi; Muhammed Umara (Kahire nshas) ve Macid Fahri tarafndan Arapas yaynlanan metnin Trkeye tercmesi 1954te Ltfi Doan ve Yaar Kutluay tarafndan yaplmtr. Bu mektubunda Hasan el-Basri herkes amellerine gre yarglanacana gre, kimse yapt zulmlerin ho karlanmas iin bu Allahn takdiridir deme hakkna sahip deildir. Alemlere rahmet olarak gnderilen Hz. Peygamberin bile yanlabileceini ayetten hareketle belirten Hasan elBasri, sradan insanlarn doal olarak yanlabileceini, kt iler, zulmler yapabileceini, bu nedenle de yaptklarndan sorumlu olduklarn, yaplan ktlklerin, zulmlerin Allah ile hi bir ilikisi olmadn, halifeye ok net bir ekilde belirtmektedir. nsann yanl iler yaparak kfre dmesi onun kendi fiilidir, kaza deildir. diyen Hasan el-Basri, halifeye toplumunu yoldan karan Firavun rneini vererek, sadece gnahkarlarn insanlar saptracana dikkatini ekip, ok dikkatli olmas ve Allahn szne muhalefet etmemesi tavsiyesinde bulunur. nsanlar ktln gizlisine de ikarna da yaklamamaldrlar (Kuran, 6/15) ve yaplan hakszlklara direnmelidirler. Aksi takdirde, kfrn Allahn kaza ve kaderinden olduu sylenirse, Onun kfrden honut olduunu da belirtmek gerekir ki, bunu sylemek imkanszdr. (a.g.e., 110-114) Hasan el-Basri, Emevi ynetimince desteklenen Cebriyeci anlaya kar karken, esasnda zamanmzda bile hakim olan yanl dnceyi silmek iin gayret etmekte ve byk kitlelerin zalim ynetimlere kar bu adamlarn bizi ynetmesi kaderimizmi, ne yapalm anlaynn slam ile hi alakasnn olmadn ortaya koymaktadr. Ey

Mminlerin Emiri ! Bilmi ol ki, Allah kullara yaplacak ileri kesin olarak mukadder klmamtr, fakat yle yaparsanz size byle yaparm diyor diyerek, baz ayetlerden Kurann genel ruhunu aksettiren rnekler verirken Hzr kssasn (Kehf, 18/33) da bu rneklere katmakta ve Hzrn, gzel gemilere el koyan o hkmdardan fakirlerin gemisine el koymasn engellemek iin, nasl gemide bir kusur yapp gemiyi kurtardn hatrlatmaktadr. (a.g.e., 119-133) Hasan el-Basri, bu rnekle muhtemelen, siyasi hayatta da, insanlarn zalim yneticilerden kurtulmak iin bir yol bulmalar lazm geldiini ima etmekte, fakat mektupda sk sk Ey Mminlerin Emiri diyerek nasihat etmekte, bylece kendisi zulm brakrsa ona isyana gerek kalmayacan da zmnen ifade etmektedir.

Sleyman Uluda ise Hasan el-Basrnin muhalefeti hakknda yle demektedir: Hz. Osmann ehit edilmesi, Cemel ve Sffin savalar, Kerbela vakas gibi birok fitneye ahit olan Hasan el-Basr bu konulardaki dncelerini cesaretle ortaya koymu, bu tutumuyla da halkn takdirini kazanmtr.lke olarak devlete ve siyasi otoriteye bakaldrlmasna kar olduundan, birtakm telkinlere, hatta zorlamalara ramen isyanlara katlmam, ancak zalim ve zorba devlet adamlarn hi ekinmeden tenkit ederek, bask altndaki halkn hislerine tercman olmutur. Emevi halifelerini ve onlarn valilerini adil olmaya davet etmi, Muaviyenin istiareyi bir yana brakp kl kuvvetiyle iktidara gelmesini, siyasi sebeplerle Ziyad b. Ebhi kendi nesebine katmasn, Hucr b. Adyi haksz olarak ldrmesini ve layk olmad halde Yezdi veliahd yapmasn byk hata olarak grm, bu yanllardan sadece birinin bile kiinin mahvolmasna yeteceini sylemitir. (bnulMurtaz, s.23). Emevilerin bask ve iddete dayal ynetimiyle tannan Irak valisi Haccc ar bir dille knam, onun Sad b. Cbeyri katletmesini byk bir felaket olarak grm, ancak kargaaya sebebiyet verecei endiesiyle Haccca isyan edilmesini de doru bulmamtr. te yandan Haccc ld zaman, Allahm! Onu ortadan kaldrdn gibi, kurduu ynetimi de kaldr diye dua etmi ve onun lmnden dolay Allaha kretmitir.(bn Sad, 7, 169)Ayrca Emevi halifesi mer b. Abdlazize zaman zaman mektup yazarak tavsiyelerde bulunmutur. (Cahiz, 2, 28). Siyasi olaylarda taraf tutmamas, fitneye ve isyana kar olmas, halk dnyadan uzaklatrp hirete nem vermeye davet etmesi Emevilerin iine gelmi ve bu sebeple onun eletiri ve knamalarna katlanmlardr. (Uluda, 1998: 16, 291-293) Tahsin Grgn ise, Hasan el-Basrinin ra, toplumsal barn siyasi temelleri ve alimlerin ynetime kar takip etmeleri gereken strateji konusundaki grlerini ylece zetler: Hasan el-Basri, Sabrlarna karlk Rabbinin srailoullarna verdii gzel sz yerine geldi; Firavun ve kavminin yapp ykselttiklerini de yerlebir ettik (el-raf, 7/137) mealindeki ayeti okuduktan sonra yle demitir: Bu ayete inanp ta zalim hkmdara boyun een ve zulmden korkanlara hayret etmemek mmkn deildir. Vallahi, insanlar imtihan edildiklerinde Allahn emrine sabrederlerse Allah onlarn her trl skntsn giderir. Fakat onlar kltan rkerek korkuya snyorlar. Biz byle bir ibtilnn errinden Allaha snrz. (bnul-Cevz, s. 23, 46-47) Hasan el-Basri idarecilerden u temel arta bal kalmalarn bekler: arzulara tabi olmamak, insanlardan korkmayp Allahtan korkmak ve Allahn ayetlerini ucuza satmamak (bnul-Cevz, 491) Ona gre devlet reislii(hilfet) bir emanet ve dolaysyla bir ibtil ve imtihandr...Bir insan haksz yere ldrerek kendisi ksasa konu olan bir idareciden, bakalarna ksas uygulamasn beklemek manaszdr. yi bir yneticinin en nemli zellii, uyulmasn istedii kurallara ncelikle kendisinin uymasdr.Ancak bu da kfi deildir; iyi bir idareci ayn zamanda ileri kimlerle

yrteceini de bilen insandr. Kendisi zulmetmedii gibi zulme meyyal olan insanlara da yetki vermez. Zira onun vebali sadece kendi yaptklarndan ibaret deildir; ktlk yapabilecek kiilere imkan salad iin, yetki verdii insanlarn yapt ktlkler de onun ktlne eklenir. Bundan dolay Rabbinin huzurunda kimlerle beraber olmay istiyorsa onlara yetki vermelidir. (a.g.e., 56-57) Hasan el-Basri, bir idarenin banda bulunan ahsn kimliinin idare tarzn dorudan tayin ettii kanaatindedir. dareci, ra usulne gre, en faziletlilerden biri zerinde ittifak edilerek seilmelidir. Ancak Hasan el-Basrinin, insanlarn ilerine fesat kartranlardan biri olarak grd Mure b. benin, Muaviyeye olu Yezidin veliahdla getirilmesini tavsiye etmesi ve onun da bunu uygulamasyla bu yol terkedilmi, daha sonra yneticiler tevrs usulne gre iktidara gelmeye balamlardr. Bu tatbikat Hasan elBasriyi iktidarn mahiyeti zerinde dnmeye sevketmi, neticede bir toplumun gerek ahlaki durumu ile idare ekli arasnda dorudan bir alaka olduu kanaatine varmtr. Zira bir toplum iinde iyi bir idare eklini ve onu uygulayan idareciyi bata tutacak yeterli sayda erdemli insan bulunmazsa, o idarenin ve idarecinin varln srdrmesi mmkn deildir. (a.g.e., 32-37) Bunun manas, idarecinin ve idare eklinin, toplumun hakim unsurlarnn sahip olduu zihniyetin bir yansmas olduudur. Ona gre; insan hayatnn dier alanlar gibi siyaset de insanlar iin bir ibtil vesilesidir; bu ibtilnn, bir taraftan fertlerle ilgisi olduu gibi, dier taraftan fertlerin ahlaki durumlarnn genele yansmasndan ibaret bir grnts de vardr. (bn Sad, 7,164-165) Bu sebeple toplumu oluturan btn fertlerin siyasette dolayl veya dorudan bir rol ve etkisi bulunmaktadr. Hasan elBasrinin, Slih peygamberin devesini ldrenleri kasdederek syledii (el-raf, 7/77), Deveyi bir kii ldrd; ancak Allah azab hepsine gnderdi, nk onlar buna rza gsterdiler (Chz, 3, 130) eklindeki sz, toplumsal davranlarla ilgili sorumluluun sadece bir kii veya zmrenin kendi yaptklaryla snrl olmadna iaret etmektedir. Hasan el-Basriye, dnemin ciddi bir problemi olan fitnenin ve buna sebebiyet veren eyin ne olduu sorulunca verdii u cevap ta bu hususu aydnlatacak mahiyettedir: Fitne Allahtan gelen bir cezadr ve insanlarn Allaha itaate gevek davrandklar vakit ortaya kar. Hasan el-Basri, kendi zamannda ynetimden kaynaklanan toplumsal meselelerin insanlarn hayatlarndaki deimelere bal olarak ortaya kan sonular olduunu, bunlarn zhri durumun deimesiyle deil, insanlarn iinde bulunduu ahlaki zaaflardan kurtulmalar ve toplumun kendini slah etmesiyle zlebileceini belirtir. Onun, isyanlara niin katlmad yolundaki sorulara verdii cevap ta bunu gsterir: Allah tevbe ile deitirir, klla deil (bn Sad, 7, 172). Esasen Hasan el-Basri, bizzat grd veya yakn bilgi sahibi olduu isyanlarn sonularn iyi tesbit etmitir. Dolaysyla siyasi otoriteye kar ayaklanmay tasvib etmemesi, bu tarihi tecrbenin nda olumu bir tavrdr. Hasan el-Basri, insanlarn ahlaki durumu ile siyasi gelimeler arasndaki mnasebeti, kendisinin de benzer bir meseleyle balantl olarak zkrettii Rad suresinin 11. ayetine dayanarak kurmu olmaldr: Bir millet kendinde bulunan eyi deitirmedike Allah onlarn halini deitirmez. Allah bir kavmin ktln dilerse bundan dn yoktur Bu ayetin yorumunu yle yapar: Bu mmetin iyileri ktlerle arkada olmadka, temiz insanlar gnahkarlara ve facirlere tzim gstermedike, kurr merya (limler idarecilere) meyletmedike mmet hep hayr zere kalacak ve Allah onu esirgeyecek, koruyacaktr. Eer bunlar yaparlarsa Allah onlardan rahmetini uzaklatrr; onlara zorbalar musallat ederek kendilerine dnya hayatn zindan eder; ahirette de bundan daha ktsyle karlarlar. Basra valisinin kapsnda toplanp huzuruna kmak iin bekleen limleri azarlayarak, ynetimdeki ktln bunlarn yerlerini bilmemeleriyle ilgili olduunu sylemesi de bunu gsterir. (bnul-Cevz, 53)

Toplumsal barn temini iin siyasi otoriteyi gerekli grmekle birlikte Hasan el-Basri, mmetin kurtuluunu erdemli kiilerin; insanlarn insan olarak kalmasn da limlerin varlna balamaktadr. Bu husus, onun siyasi tavrndaki nceliklerine iaret etmekte, dnemindeki siyasi gruplardan birine aktif olarak niin girmediini, kendisinin niin bir grup oluturmayp, bunun yerine neden srekli biimde insanlarn ahlaki gerekleriyle ilgilendiini de izah etmektedir. Haricilerin ortaya koyduu, iddete dayal tepkiyi onaylamayan Hasan el-Basri, onlarn bir ktle kar karken ondan daha beter bir ktln iine dtklerini syler. Ktle kar kmann yeterli olmadn syleyen Hasan el-Basri, ktl ortadan kaldrmann en salam yolunun iyilii ortaya koymak, yaatmak, gelitirmek ve yaygnlatrmak yolunda aba gstermek olduuna inanm ve bunun mcadelesini vermitir. Ahlak ve siyasetle ilgili temel dncelerinin gerei olarak, siyasi gelimeler karsnda dikkatli davranm, hibir ahsi meselesini yneticilere gtrmemi, onlarla zel ilikiler kurmam, ancak idareciler kendisine yaklamaya alarak gr ve nerilerine bavurmulardr. Bu sebeple, onun yneticilerle her zaman iyi ilikiler kurduunu sylemek zordur. Dier bir nakle gre, insann uzak durmas gerektiini syledii ey arasnda, emir bil-maruf ve nehiy anil-mnker iin bile olsa, sultann huzuruna kmay zikretmesi (bnul-Cevz, 32) dnemindeki idarecilerle ilikisi konusunda bir fikir vermektedir. (htimal hem nasihatlarnn zalim Emevi sultanlarna bir tesiri olmayacan biliyordu hem de, kendisinin am sarayn ziyaretini, Emevi ynetimi kendi lehlerine propaganda olarak kullanacan dnyordu.) Zalim sultann hakszlklarn anlatmann gybet olmadn syleyen Hasan el-Basri, dnemindeki idarecilerin zulmlerini gizleyip ktlkleri karsnda sessiz kalmak gibi pasif bir tavr benimsememitir. Ayrca ashabn kyamet alameti olarak zikrettikleri baz hususlar kendi devrinde gereklemi kabul etmesi de, onun yanl siyasi uygulamalar karsnda sessiz kalmadn gsterir. Bir toplumdaki ktlklerin sadece idarecilerin marifetiyle ortaya kmadn, bunda ileri gelenlerin de rollerinin bulunduunu ne sren Hasan el-Basrinin Basra valisi Nadr b. Amra syledii szler, onun bir idareciden neler beklediini ifade ettii gibi, idarecilerle iliki eklini de gstermektedir. Hasan el-Basri hi ekinmeden, valiye lm hatrlatp, ayetlere keyfi yorumlar getirmek suretiyle kt hallerini merulatrmaya kalkmasn kabul etmediini bildirmi, Allah sevmenin alametinin Peygambere uymak olduunu hatrlatarak, baz valilerin durumunun Allah sevgisine engel tekil ettiini belirtmitir. Hasan el-Basrinin Hulefy- Ridini insanlarn en hayrls, Amr b. s ile Mugre b. ubeyi de insanlarn en kts olarak gstermesi, onlarn yaptklarnn mmet asndan sonularnn ne olduu sorusuna verdii cevapla alakaldr. Buna gre mmet arasnda vahdeti salayan drt halife, insanlarn en hayrls olma zelliini kazanm, Amr ve Mugre ise mmetin blnmesine ve saltanat sisteminin yerlemesine yol atklar iin, insanlarn en kts olmulardr.(a.g.e., 36-38) Hacccn, Hasan el-Basriyi tehdit ettii de bilinmektedir. Ancak bu tehditten korkmayan Hasan el-Basri, bunu bir imtihan olarak grm ve Haccca kar tavrn deitirmemitir. Kendisine isnat edilen bir dua, onun Haccc ve dnemindeki idareciler karsndaki olumsuz tavrnn neden kaynaklandn ifade etmesi bakmndan ilgi ekicidir. Hasan el-Basrinin idareciler karsndaki cesur tavr, hereyden nce Allahn izni olmadan, kendisine hi kimsenin zarar veremeyeceine kesinlikle inanmasnn bir sonucudur; ayrca gelecek zararlarn da netice itibariyle bir imtihan olduunu kabul etmektedir. Nitekim Kuranda birok peygamberin ar imtihanlar geirdiinden sz edilmi, kendisinin de benzer ekilde imtihan edildiini kabul etmi, yce Allah sonuta o peygamberleri tezkiye ettiine gre samimiyet ve drstlkten taviz vermeyenlerin de peygamberler gibi tezkiye edileceine inanmtr.

Hasan el-Basrinin vali Nadr b. Amra yazd mektupta yer alan, Hyanet olarak hainlere yardmc olmak yeter eklindeki sz, Emevi idaresinin, (ancak) destekileri sayesinde yaayabildiini farkettiinin bir ifadesi ve bunu krmak iin atlm bir adm olarak anlalmaldr. Valinin, hereye ramen Allah sevdiini sylemesi zerine Hasan el-Basrinin ikazlarn daha da arttrmas ve onu herhangi bir zr beyannn kurtaramayacan vurgulamas olduka nemlidir. Yine Irak valisi mer b. Hubeyreyi Yezid b. Abdlmelike itaat etmemeye armas (a.g. e., 53) genel siyasi tavrnn bir uzants olarak kabul edilebilir. (Esasen mminlerin her gece vitir namaznda okuduklar ..ve nahlau ve netruku men yefcuruk (fsku fcur ileyeni bamzdan atarz ve onu terkederiz) ifadesi ile Zulmedenlere meyletmeyin; aksi halde size ate dokunur (Hud, 11/113) ayeti, zalim yneticilere destek olmama konusunda mslmanlar uyaran iki nemli faktrdr) Tahsin Grgn son olarak pratik olarak ne yaplmas gerektiine Hasan el-Basrinin cevabn yle nakleder: Hasan el-Basrinin siyasi durumun ktlemesi karsnda ileri srd teklif, faziletli insanlarn yer alaca meclisler oluturulup buralara devam edilmesidir. Eitim ve aydnlatma yoluyla siyasi istikrar gerekletirmek iin rgtlenme manasna gelen bu meclislerin zellii, meselelerin farknda olan kiilerin bir araya gelerek birbirlerinden feyiz ve g almalar, dorunun korunarak yaygnlatrlmas konusunda birbirlerine destek olmalardr. Bylece oluacak yeni bir ortamda insanlar iyinin ve dorunun rneklerini grecekler, evrelerinde olup bitenleri deerlendirme imkanna sahip olarak kendilerini dntrp slihler arasna katlacaklardr. Hasan el-Basriye gre bu dnce hayata geirilirse siyasi durumun dzelmemesi iin hibir sebep yoktur. (Grgn, 1998: 16, 293-301; (Ibnul-Cevz, el-Hasan el-Basri, Kahire 1350/1931, Chiz, el-Beyn vet-tebyn, 3, 125-192, bn Sad Tabakttan) Hasan el-Basrnin bu dncesi, dnemin bir dier byk alimi Meymn b. Mihrn tarafndan da desteklenmitir. Meymn b. Mihrn (40-117/660-735) o dnemin drt byk aliminden (erkn- erbaa) biridir ki, dierleri; Hasan el-Basr, Mekhl ve bn ihb ez-Zhrdir. (Bunlardan sadece Zhr, Emevilere destek olmu ve ynetimlerinde grev alm, dier ise net bir ekilde Emevilere muhalefet cephesinde yer almlardr.) Meymn b. Mihrn zellikle mal ile imtihan konusunda insanlar uyarm, onlar yneticilere yaknlk gstermekten ve resm grev talep etmekten sakndrmtr. Kendisi kuma ticareti ile geimini salayan Meymn b. Mihrn ayrca, helal-haram snrna riayet ederek nefsi terbiye etmeyi tlemi, ferdin slahn, huzurlu ve dengeli bir toplumun tesisini ngren grler ortaya koymutur. Toplumun slah iin ncelikle alimlerin ve idarecilerin davranlarn dzeltmeleri gerektiini belirten Meymn b. Mihrna gre zalim bir yneticiye doru yolu gstermekten daha byk bir hayr yoktur. (nal, 2004: 29, 506) Hasan el-Basr 17 yana kadar Medinede kalmas dolaysyla, Medinedeki sahblerin genel kltrn hazmetmi, daha sonraki hayat da Basrada getiinden buradaki sahblerin de ilimlerinden faydalanmt. Onun yerleik bulunduu ve bilimsel olarak etkilendii bu corafya aklda tutularak, aadaki Eb Hreyrenin ve Enes b. Mlikin grlerinin ve yaanan ac olaylarn da onun zerinde etkili olduu grlr. Eb Hreyrenin naklettii Buhrde geen bir hadiste Allahn Elisi yle diyordu: Yakn bir gelecekte birtakm fitneler olacaktr. (Byle) Fitne zamannda (ona karmayp) oturan kii, (karmak zere) ayakta durandan hayrldr. O hengmede ayakta duran da, (fitne sebeplerini hazrlamaa) gidenden hayrldr. Bu yolda yryen de, bil-fiil fesada alandan hayrldr. Her kim fitne oluumunu farkedip, onu grmee alrsa, muhakkak onun kahrna urar. Her kim o fitne zaman iltica edecek veya snacak bir yer bulursa hemen snsn (Olaylara karmasn). (Buhr, K. Fitenden, Miras, 1975:12, 299) Hasan

b. Basr gibi uzun yllar Basrada ikamet eden Enes b. Mlik de, mevcut (Emev) iktidar(n)a fiili isyna olumlu bakmamt. Buhrde nakledilen olay yledir: Haccc(- Zlim)n halka yapt zulmden (bir ara) Enes b. Mlike ikayet olunmutu. Enes ikayetilere: Sabrediniz. nk (siz yle bir zamanda yayorsunuz ki) bundan sonra gelecek zaman muhakkak bundan daha fena olacaktr. Ve bu fenalk (siz lp de) Rabbinize kavuuncaya kadar byle srp gidecektir. Bunu ben Nebinizden iittim Kamil Miras hadis konusunda ayrntl bilgi vermektedir: Bu konunun sahh senetle rivyet olunan hadislerinden birisi de Tabernnin naklidir ki: Dn bugnden, bugn de yarndan hayrldr buyurulmutur. Fakat unu da kaydetmek isteriz ki, mznin u andan, u ann da gelecekten hayrl olmas, umm ve mutlak bir kural deildir. Baz zaman olur ki, onda ktlk, eskisinden daha az olur. Mesel mer b. Abdlzaziz(in adaletli) zaman Haccc- Zlimin zulm yapt devirden bir mddet sonra idi ve phesiz Hulef-yi Ridn dnemini andran bir idre hakim olmutu. Bu sebeple Hasan Basr de: Hlin (u nn) istikbli (gelecei) aratmas kaidesi mutlak deil (her zaman deil), ekseriyete mahmldr (ounlukla byledir) demitir. Enes b. Mlike yaplan bu ikayet, Hacccn Irak valilii zamannda olmutu. Taifli bir ilkokul retmeninin olu olup, sradan bir asker olan Haccc, olaanst cesret ve etkili ve akc konumasyla Abdlmelik b. Mervna hizmet ettikten sonra Hicaz vlisi olmu, Abdullah b. Zbeyrin hilfet iddias ile isyanndan sonra, zerine gnderilen ordunun komutan (ve olaanst hal valisi) olarak Mekke ile Medneyi sahabe kanlaryla boyadktan sonra Irak vlilii de mkfat olarak zammeten (ilveten) verilmiti. Haccc burada da ayn mezlimi icrya balaynca, konumuz olan hadisi Hz. Enesden nakleden Kfeli Zbeyr b. Adiyy, yannda bir heyetle Enes b. Mlike gidip ikayet etmilerdi. O srada Enes b. Mlik Basrada yerlemiti. Bu ikyetin kendisine arzolunmas Enesin resm sfat hiz olmas sebebiyle deil, Hz. Peygamberin en byk ashbndan olmas itibariyle bir dert yaknmakt ve yakn bir ihtimalle Haccca kar isyankr vaziyet almak hususunda Hz. Enesin fikrini sormakt. Daha ac ve kanl bir fitne kaps almakta olduunu hissedince Hz. Enes, ikyetilere sabr tavsiye edip, daha byk bir fitnenin nn almtr. (Miras, a.g.e.,12, 296-298) Muhtemelen Enes b. Mlik isyann baarya ulaamama ihtimlini de dnmtr. Hacccn o ana kadar binlerce kiiyi ldrd ortada idi. Fakat kalklacak bir isyan baarya ulaamazsa, Hacccn katlim yaptrp, yzbinlerce kiiyi daha ldrtecei de muhakkakt. Hz. Enes, muhtemelen fitnenin ilk gnlerinden itibaren olaylar bilen bir insand. Balangta Hz. Aliyi destekleyen bir grup sahabe de olaylarn daha sonra zellikle am ynetiminin hrs sebebiyle ok kanl bir duruma dnmekte olduunu grmler ve bar yaplp, en azndan daha fazla insannn lmnn nne geilmesi hedefine ynelmilerdi. Byle dnenlere bir rnek Hz. Alinin, Sffne karken Kufeye vali olarak brakt Eb Mesud el-Ensr idi. Sfnde savalar devam ederken (baz gnler binlerce insan hayatn kaybediyordu) Eb Mesuda gelip: Vallahi, Allah, dmanlarn (am ordusunu) helak edecek ve mminlerin emri(Aliyi)ni galip getirecek diyen birisine, Vallahi ben bu iki taraftan birinin dierine galip gelmesini zafer saymam demi, halkn peki ne istiyorsun? demeleri zerine sulh olsun karln vermiti. Onun bu sz, Sffn dn Hz. Aliye ulatrlnca, Hz. Ali, Eb Mesudu grevden almt. (Zehebi 1994, 6, 419) Fakat, sadece grevden almt. Yoksa Emevilerin yapt gibi kendilerini desteklemeyenleri yargsz infazla ldrtmek, Hz. Alinin yapabilecei bir i deildi. am ynetiminde ise byle bir duyarllk yoktu. Hz. Osmann kesik parmaklarn ama gtrerek, isyann balamasna byk katks olan Numan b. Ber uzun yllar Emevileri destekledikten sonra, Yezidin uygulamalarna kar km ve bu muhalefetini daha sonra da srdrdnden, Mervann emriyle (hemen) ldrlmt. (Erdem-Kl, 1988: 1, 129-130) Daha Muaviye dneminde balayan yargsz infazlar, kendilerine biat etmeyen (hemen) herkesin

ldrlmesi politikas, hicr birinci yzyl boyunca devam etmitir. Yargsz infaz siyasetinin temellerinin atld o dnemden iki rnek yledir: Hicr 39.ylda Muaviye, Dahhaka bin asker verip Vaksn aasna kadar gidip Bedevilerden Hz. Ali yanllarna saldrmas emrini vermiti. Dahhak da nne gelen bedevileri ldrerek, Salebiyyedeki Hz. Aliye ait bir silah deposunu ele geirip yamalad. Sonra Kutkutneye kadar varp Hz. Ali ordusunda savam olan Amr b. Umeys b. Mesuda rastlad. Ailesiyle beraber hacca gidiyordu. Ona saldrp hacdan alkoydular. Olay duyan Hz. Ali, Hucr b. Adye drtbin asker verip yola kard... (Zeheb 1994, 6, 362) Bir yl gemeden, Muaviye bu sefer de Bsr b. Ert el-Kureyi Yemene bir orduyla gnderdi. Hz. Alinin Yemen valisi olan (Hz. Abbasn olu) Ubeydullah onlarn gelii zerine oradan uzaklap kat. Muaviyenin komutan Bsr, pekok kiinin gz nnde Ubeydullahn iki kk ocuu Kusemle Abdurrahman boazlarn keserek ldrd. Zeheb Tarihul-slamnda, Muaviyenin adamlarnn (karn deen Jack gibi, korkun seri katiller haline dntn gsteren) kanl katliamlarndan rnekleri nakleder ki, amdan yola karlarken bu ekilde emir almlard: Bsr yola karken, Muaviyeden kesin emir almt: Muaviye Bsr arp, emrine de drtbin savay verip: derhal sratle Yemene var ve bana biat al. Zira u anda Aliye kar durumdalar. Medine ve Mekke zerinden git. Aliye bal olan yerlerdeki halka nce ok sert dil kullan. yle ki, senin onlar kuattn ve senden yakalarn kurtaramayacaklarn sansnlar.(Psikolojik harp).Sonra da onlar affetmi gibi davran, onlar bana biata ar. Kabul etmeyenlere klcn kullan, sana kar gelmeye kalkanlar ldr. Yemene varana kadar bu uygulamay yap dedi. (Zehebi 1994, 6, 365) Muaviyenin ldr dedii, onu halifelik grevine layk grmeyen takva sahibi mslmanlardr. nk Muaviye zaten satnalnabilecek kii ve kabileleri, am hazinesini bu i iin boaltmak pahasna satnalyordu. Savunmasz bir insan olan ve grevini Emevilere biat etmediinden kendi rzas ile terkeden, (eski) Horasan valisi sahab Abdullah b. Hzimin, Emevilerce haince ldrlmesi, bu ynetimin dier sradan insanlara neler yapabileceklerini/yaptklarn gstermektedir: Abdullah b. Hzim (v. 72/691) Herat ile Serahs fetheden ve Horasan valilii yapan siyh bir sahabdir. Abdullah b. Hzimin Hz. Osmann halifelii zamannda pekok yerin fethedilmesinde baarl hizmetleri grlmt. 652de Horasan valisi tayin edildi ve lnceye (lmnden ok az sre ncesine) kadar krk yl kadar Horasan valilii yapt. 684 senesinden itibaren, Mekkede halifeliini ilan etmi olan Abdullah b. Zbeyre biat etti ve (691de) ve yedi yl onun valisi olarak Horasanda kald. Emevi Abdlmelik b. Mervan, kendisini halife olarak tanyp biat ettii takdirde yedi yl daha Horasan valiliinde kalabileceini vaad eden bir mektup gnderdi. Drst insan Abdullah b. Hzim bu teklife sinirlendi ve mektubu getiren eliye, Ben Rasulullahn sahabsinin oluna (Abdullah b. Zbeyre) yaptm biat bozup ta, Peygamberin kovduu kimsenin oluna (Abdlmelik b. Mervana) biat etmi olarak Allahn huzuruna kmak istemem dedi. Onun bu kesin tavr karsnda Abdlmelik (Horasan emniyet mdr olan kendi adam) Bukeyr b. Vih Horasan valiliine tayin etti. Abdullah bunun zerine grevini brakp, Horasandan (bar iinde) kp ailesiyle birlikte Tirmizdeki olu Msann yanna giderken Bkeyr tarafndan takip edildi ve Merv yaknlarnda ldrlerek ba Abdlmelik b. Mervana gnderildi. Abdlmelik onun ban amdaki bir meydanda halka tehir etti. (Fayda, 1988: 1, 106-107) Grld gibi ann sahablerin ounluunu Emev yanls olarak itham etmesi (ve onlardan gelen hadisleri kabul etmemesi) son derece yanl ve ilm dayana olmayan bir ithamdr. Bir dier sahab Abdullah b. Mutnin de Emevlere kar taknd tavr net ve son derece kahramancadr: Emev ynetimi aleyhindeki faaliyetleriyle mehur olan sahab

Abdullah b. Mut (v. 74/693) Medinede domutur. lk siyasi faaliyetlerine Muaviye devrinde balam ve Ziyd Medineye vali tayin etmesine iddetle kar kmtr. Bu hareketiyle Emev taraftarlarn ok fkelendirmi ve bu yzden ar itham ve hakaretlere maruz kalmtr. Yezid b. Muaviyeye biat meselesi tartlrken halk kkrtmasndan endie edildii iin Medinede hapsedilmi; fakat bata Abdullah b. mer olmak zere Ad kabilesi mensuplar buna iddetle itiraz edince hapisten karlmtr. Hz. Hseyini Kfeden gitmekten vazgeirmeye altysa da baaramaynca, Yezidin halifeliine tepki gstererek Medineyi terketmek istemiti. Ancak bn merin, bir halifeye biat etmeden lenlerin cahiliye lmyle (dinden km olarak) dnyay terketmi olacaklarn ifade eden hadisi hatrlatmas zerine Medinede kalm fakat Yezid aleyhindeki faaaliyetlerine de devam etmitir. Bu arada halkn bir ksmnn, Mekkede halifeliini ilan eden Abdullah b. Zbeyre biat etmelerini salamtr. Harre vakasnda Emevlere kar savamtr (683) ve bu Medine mdafaas esnasnda halk cesaretlendirmek iin okuduu hutbe ok mehur olmutur. Emevler Medineyi ele geirince bnuz-Zbeyrin yanna giderek, Mekkeyi kuatan Emev birliklerine kar onun safnda kahramanca savamtr. 65(684-685) ylnda bnuz-Zbyer tarafndan Kfeye vali tayin edilmitir. Burada halk bnuz-Zbeyr aleyhine kkrtarak Muhammed el-Hanefiyyeye biata davet eden Muhtar es-Sekafnin faaliyetlerinden ve tayin ettii emru-urtay ldrmesinden dolay endieye kaplp Kfeyi terkedip Mekkeye dnmtr (66/685-686). Haccc Mekkeyi muhasara ettii srada yaralanm ve bnuz-Zbeyrden ksa bir mddet nce vefat etmitir. (Fayda, 1988: 1, 122) Ayn dnemde Emevilere kar harekette cann veren bir dier sahab de, Makl b. Sinndr. Emeviler devrinde, Medine valisi tarafndan Yezid b. Muaviyeye biat etmek zere gnderilen heyette yer ald. Emev kumandanlarndan Mslim b. Ukbeye, kendilerine(Emevlere) istemeyerek biat ettiklerini syledi ve Yezidin bata iki olmak zere baz haramlar ilediini anlatt. Daha sonra Yezide kar Medinede muhalefet byd ve Medineliler hem Yezidi, hem de onun Medine valisini grevden uzaklatrma karar alp, Ensardan Abdullah b. Hanzaleye biat ettiler. Fakat bu seim Ensara stnlk salad iin bir miktar huzursuzlua yol at. Bunun zerine Kurey ve mevlsinin bana Abdullah b. Mut, muhacirlerin bana Makil b. Sinn getirildi. Yezid b. Muaviye ile Medineliler arasndaki anlamazlk Harre savana sebep oldu ve Emev kumandan Mslim b. Ukbe galip gelerek, Medinelilerden (zorla) Yezide biat ald. Buna kar kan baz kiilerle birlikte Makl b. Sinan da ldrld. (Ycel, 2003: 27, 444)

Bu dnemde, Kerbeldaki katliamdan sa olarak kurtulan Hz. Hseyinin olu Ali b. Hseyin Zeynelbidin ile Hz. Hasann olu Hasan b. Hasan (37-97 H./657-715 M.) de Emevilere kar yaplacak bir isyana, baarl olunamayaca gerekesiyle kar kmlardr. Zeynelbidinin olu Muhammed el-Bkr da ayn grte olmutur. Hicr 94te (713 M.) veya bir yl sonra babasnn lm zerine (Ehl-i Beytin) immet(i) grevini stlenen Muhammed el-Bkr, ilm almalarn srdrmesi yannda, Emevilere kar babasnn uygulad skunet politikasn devam ettirmi; ynetimle mcadele konusundaki dncelere katlmad gibi dolayl olarak da destek vermemitir. Bu sebeple kardei Zeyd b. Alinin dncelerini onaylamad ve zaman zaman onu uyard bilinmektedir. Kardei Zeyd ile samimi bir iliki iinde olduu bilinen Muhammed elBkr, onu Emevilere kar gerekletirmek istedii, hazrlklar iyi yaplmam bir isyan hareketinin fayda vermeyecei yolunda ikz etmitir (z, 2007: 30, 506-507). Nitekim, Hz. Hseyinin intikamn almak iin isyan eden Muhtr es-Sekaf ve yanndaki binlerce kii trajik bir ekilde katledilmilerdir. Muhtrn ordusunun iindeki Haebiyyenin sonlar daha da trajiktir. Haebiyye, szlkte odun ve sopa anlamna gelen haebin nisbet

isminin (haeb) oulu olup, Muhtrn syan srasnda ordusunun byk ounluunu tekil eden, silahlar sopadan ibaret Kfe mevlisi hakknda aalayc bir tabir olarak kullanlmtr. Dorusu, Muhtrn veya brahim b. Eter gibi kumandanlarn emrinde savaan mevlnin ou kendilerini klla donatamayacak derecede fakirdi. (Batl oryantalist zihniyet bu tr bir syan hemen ekonomik sebeplere balar ve yoksullarn syan olarak ekonomik sebeplerle aklamaya alr; slami duyarll anlayamayan bu zihniyet, yoksul mslman tabakadaki ulv slami siyaset dncesini kavrayamaz ve zulme kar duran ve imkanlar ne olursa olsun, zalimi (Yezid ynetimini) cezalandrma niyetiyle yaplan bir syan kavrayamaz.) Nitekim Aa Hemdn, Muhtr malup eden Basrallara, sopadan baka silah bulunmayan kimselerle uraarak elde ettikleri erefin, pek de nemli olmadn sylemiti. Muhtra kar savaan Mhelleb b. Eb Sufre de, Haeblerin eline geen Nusaybini kuatt zaman askerlerine hitaben: Bu insanlar sizi korkutmasn. Onlar sadece kledir ve ellerinde de sopadan baka bir ey yoktur demiti (z, 1997:16, 402-403). Merv kads bn Yamer (. 89/708) de korkusuzca uyarlarn yapan alimlerdendir. Basra doumlu olan bn Yamer hadis rivayetinde de nemli bir isimdir. Mervdeki bir konumasnda, (Hz.) Hasan ile (Hz.) Hseyinin Hz. Peygamberin nesebinden geldiklerini sylemesi (bile), Haccac kzdrm ve Horasandan onu huzuruna getirterek bunu ispat etmesini istemiti. bn Yamer, Enam sresinin 84 ve 85. ayetlerinde Hz. sann Hz. brahime nisbet edildiini, Hasan ile Hseyinin, Hz. Peygambere nisbetinin sann brahime olan nisbettinden daha yakn olduunu sylemi, bylece Haccac susmak zorunda kalmt. Daha sonra (tekrar) Haccac ile aras alan bn Yamer, Horasana geri gnderilmitir. Buna sebep olarak da kaynaklarda iki ayr olaydan bahsedilmi olup, bu iki hadise de onun uyar grevini yapmasndan kaynaklanmaktadr. Bunlardan biri, Haccacn yaptrd bir bina ile ilgili olarak sarfettii szler, dieri ise Haccaca Kurandaki ehabbe kelimesini (etTevbe 9/24) ehabbu okuduunu ve lahin yaptn sylemesidir (Krca, 1999: 20, 447-448). Bu dnemde dikkat eken bir dier lim de Hrice b. Zeyddir. Medineli mehur yedi byk tbiin fakihinden biri olan Hrice b. Zeyd (30-100 H./650-718 M.), mer b. Abdlazizin Medine valilii srasnda (706-712) eitli konularda grlerine bavurmak iin oluturduu on limden oluan danma kurulu yelerinden de biridir. Kiilik sahibi bir bilgin olan Hrice, mer b. Abdlazizin kaynak yetersizlii dolaysyla sadece ona balatt zel tahsisat, kendi durumundaki dier kiilere de verilmesi halinde kabul edebileceini syleyip geri evirmitir. (Erdoan, 1997:16,168) Medine tefsir ekolnn nde gelenlerinden Muhammed b. Kab el-Kuraz (40-108 H./661-726 M.) de mer b. Abdlazize zaman zaman tavsiyelerde bulunan mfessir bir tbiidir. (Maal, 2005: DA, 30, 545-546) mer b. Abdlaziz hicretin 87. ylnda Haremeyn valisi tayin edildikten sonra Medineye gelmi ve fakihlerden (hukuku) on kiiyi semiti. Ahmed Cevdet Paa bu konuyu yle anlatr: Bu on kiiyi davet eyledi ve huzuruna vardklarnda: Sizi ancak bana mvir ve muavin olmak iin celbettim. Kendi reyimle bir i grmek istemem. Her hususta sizinle mvere edeceim ve bir de memurlarmdan birinin insanlara zulm ve teadd (saldr) ettiini duyarsanz bana ifade etmelisiniz dedi. Fakihler, onun bu szlerinden fevkalade memnun olarak dndler. Bu on kii, Urve b. Zbeyr b. Avvam, Ubeydullah b. Utbe b. Mesud, Ebbekir b. Abdurrahman, Ebbekir b. Sleyman, Sleyman b. Yesr, Kasm b. Muhammed b. Ebubekirs-Sddk, Slim b. Abdullah b. mer b. Hattab, Ubeydullah b. Abdullah b. mer, Abdullah b. mir b. Raba ve Hrice b. Zeyddi. Bu

dnemin en byk bilgini Sad b Mseyyebin ynetimle ilikisi konusunda arpc bir rnek yine mer b. Abdlaziz zamannda yaanm bir olaydr: Hicretin doksanbirinci ylnda, Velid b. Abdlmelik amdan haccetmek zere Mekkeye giderken Medineye urad ve mer b. Abdlaziz tarafndan yeniden tamir edilip geniletilen Mescid-i Nebeviyi ziyaret edecei srada, Mesciddeki herkes dar kartld. Fakat Sad b. Mseyyeb kmad. Kimse de onu karmaya cesaret edemedi. Sen de kalkversen dediklerinde: Dier gnler hangi vakitte kyorsam, o vakit gelmeden kmam dedi. Bri selam iin ayaa kalksan dediklerinde Onu da yapamam dedi. mer b. Abdlaziz onun kadrini bilir ve ses karmazd. (Fakat imdi amdan Emevi ynetiminin ba gelmiti ve bir kriz kmasn diye) Velid b. Abdlmelik, Mescid-i erifde dolarken, Sad b. Mseyyebi grmesin diye, mer b. Abdlaziz onun tarafna geip perde olurdu. Velid bir ara kble ynne bakarken Sad b. Mseyyebi grd ve Bu ihtiyar kimdir?dedi. mer dahi: Saddir. lim bir zttr. Bilse ayaa kalkard. Fakat gzlerinde zayflk var (ondan gremedi herhalde) dedi. Velid: Ben onun halini bilirim. (Haydi) Biz onun yanna gidelim dedi. Yanna vardklarnda Velid: Naslsn ihtiyar dedi. O da: Elhamd lillah iyi haldeyim. Emrul-mminin nasldr, keyfi iyi midir? dedi ve asla yerinden kmldamad. Veld, mere hitaben: te insanlarn fakihi budur diyerek geri dnd. (Cevdet Paa, 1966: 1, 698-699) te Medine bilginlerinin bu ekilde ynetime katlmalar mer b. Abdlazizin yetimesini/olgunlamasn salamtr. Daha sonraki yllarda, amda halifelik grevinde iken, kendisine kar ayaklanan evzeb el-Yekrnin elilerini byk bir sabrla dinlemi ve onlarn dnyev bir arzu veya ama iin isyan etmediklerini bildiini, fakat ahireti ararken hataya dtklerini sylemiti. Bu durum, Hz Alinin son gnlerinde Haricilerin ldrlmemesini istemesi ve hakk bulmaya alrken hata edenlerin, batl arayp ona uyanlar gibi olmayacan vurgulamas (Slih-z, 1997: 16, 175-178) ile ayn dorultudaki bir uygulama idi. Hz. Alinin de deiik temsilcilerini gnderip (isyanc) Haricilerle masaya oturmasnn bir baka rneini, bu ekilde mer b. Abdlaziz dneminde de gryoruz. slam Anayasa Hukuku, isyan eden grupla, esasen bu tip grmelerin yaplmasn; Kurann emriyle (Hucurat, 49/9) istemektedir. bn Kayyim da: eer kuvvetli iseler, devlet bakannn dinden dnenlerle (isyanclarla) yazmas cizdir. Onlara ve dier kfir kardelerine Selm hidayete uyanlara olsun diye yazar demitir. bn Kayyim bu konuda Mseylime rneini verir: Mseylime, Rasulullha yle bir mektup yazmt: Allahn Rasul Mseylimeden, Allahn Rasul Muhammede. Emm badu: Ben bu ite sana ortak edildim. in yars bizim, yars da Kureyindir. Kurey adalet yapan bir kavim deildir. Mseylimenin elisi bu mektup ile Hz. Peygambere gelmi, Rasululullah da ona: Rahman ve Rahm olan Allahn ismiyle.Allahn Rasul Muhammedden, (ok)yalanc Mseylimeye. Selam hidayete uyanlarn zerine olsun. Emma badu: phesiz ki yeryz Allahndr. Kullarndan dilediini ona miras klar. (yi) Sonu (ise) Allahtan korkanlarndr. (Araf, 7/128). (bn Kayyim, 3, 611) Hz. Peygamber, grld gibi, son derece soukkanl ve sabrl davranm, muhtemelen onlarn tevbe etmelerini beklemitir. Pekok yerinde yanllar olmasna ramen, slam hukuku konusunda derli toplu bilgi veren ve Batdaki niversitelerde hala slam hukuku konusunda deimez metinlerden biri olarak takip edilen slam Hukukuna Giri isimli almasnda Joseph Schacht da, slam hukukunun bu konudaki toleransn itiraf eder ve siler (bgiler), yani imama itaati reddeden mslmanlara kar, ancak onlar itaat ettirmek iin savalr.(Toptan tenkil (yoketmek) iin deil/ar ve gzkorkutucu bir cezalandrma iin deil). Bunlar zel bir cez meyyideye tbi deildirler. Bunlara kar imkan

nisbetinde merhametle savalmas gerekir ve bunlarn mallarna el uzatlmaz. (Schacht, 1977: 192) NC BLM-HCR 1. YZYILDA KADINLARIN SYASETE KATILIMI

Bu konudaki en nl sma olan Hz. ienin aktif siyasete katlm, Hz. Osman dneminin ikinci yarsnda balam ve Hz. Ali dneminin bandaki Cemel vakasyla dorua ulam ve sona ermiti. Mustafa Fayda: Hz. Osmann ikinci devresinde, Hz. ie muhalefet hareketinin banda yer ald der ve unlar ekler: eitli blgelerden ikayet iin Medineye gelenler, Hz. ieden halifeyi baz tayinlerden vazgeirmesini isterlerdi. Bu sebeple Hz. ie halifenin st kardeleri olan Msr valisi Ibn Eb Serh ile Kfe valisi Velid b. Ukbenin azledilmesini srarla talep etti. Msrdaki isyann sebeplerinden biri de, vali Abdullah b. Eb Serhin yaptrd Drulhaniyye isimli byk sarayn, ihtilalciler tarafndan aleyhte kamuoyu oluturmada kullanlmas idi. Vali Abdullah, konunun kamoyunda tartlmasndan holanmam, bu arada ikayetilerden birini dverek ldrmt. Halka bu ekilde tahammlszlk gstermek ve stelik bu ekilde yargsz infazla bir kiiyi ldrmek, slamn douundan beri grlmemi bir olayd ve Hz. ie, halifeden valinin derhal azledilmesini istedi. (Fayda 1988: 1, 130-131) Yine bir baka olayda Hz. Osman, Abdullah b. Mesud ile Ammar b. Yasirden kendilerinde bulunan mushaflar getirip teslim etmelerini istemi, teklifi kabul edilmeyince de bu iki sahabeye kar olumsuz bir tavr taknmt. Bunun zerine Hz. ie halifenin istifasn istedi. Hz. Osmann onun ikayetlerinden ve muhalefetinden ok rahatsz olduu nakledilmitir. (Fayda 1989: 2, 201-205) Cevdet Paa da: Hz. ie aktan aa Hz. Osmann efaline (icraatlarna/uygulamalarna) itiraz ederdi. Birinci derecede muterizlerden (itirazclardan) biri de Talha hazretleriydi. Muterizlerin maksad Hz. Osman Emevlere teslm-i umr (ileri teslim) etmekten vazgeirmek zere nashatten ibaret olup.. (Cevdet Paa, 1, 503) Cemel vakasnda son karar merci yine Hz. ie idi. Mervan (b. Hakem) n ezan okumasndan sonra, Talhann m yoksa Zbeyrin mi imamlk yapaca tartma konusu olmu, Hz. ienin namaz hemrezadem (Abdullah b. Zbeyr) kldrsn demesi zerine, herkes bu karara uymutu. (Cevdet Paa, 1, 502) Cemel vakasndan sonraki uzun bir sessizlik dneminden sonra, Muviyenin Yezidi veliahd tayin etmek istemesi ile balayan ve slam (siyasi) tarihinin en ac olaylarnn cereyan edecei (Haccac gibi, Ubeydullah b. Ziyad gibi son derece kan dkc valilerin hakim olaca) bir dnemin arifesinde, Hz. ie yine sesini ykseltmi ve Muviyeyi byle bir ie teebbs etmemesi iin uyarmt. Muviye, Yezidin veliahdlna destek iin turlara balam, fakat (iki ok nemli isim) bu ii ilk ortaya atan (Kufe valisi) Mugre b. ube ile bu iin olabileceini ama acele edilmemesini tavsiye eden (Basra valisi) Ziyadn ard arda lmleri zerine, konuyu Medine valisi Mervana yazp kamuoyu oluturmasn istemiti. Hz. Hseyin, Abdullah b. mer, Abdullah b. Zbeyr, Abdurrahman b. Ebubekir gibi sahabenin drt nderi Mervann teklifine red cevab verdiler. Hz. ie de Mervan bu teklifinden tr azarlad. Bu durum amda (ve dier eyaletlerde) duyulunca, Muviye bizzat Medine ve Mekke halkn ikna iin Hicaza gitti. Fakat yukardaki drtl Medinede de Muviyeye yz vermediler ve Mekkeye gittiler. Mekke yolunda Abdurrahman b. Ebubekirin vefat etmesiyle Ahmet Cevdet Paann ifadesiyle Muviyeye muhalif olanlardan biri eksilmi oldu ve muhtemelen taziyeyi bahane ederek, Muviye Hz. ieyi ziyaret etti ve Yezidin veliahdlna destek istedi. Daha nceki yllarda sahabi Hucr b Adnin ldrlmesinden dolay Muaviyeyi ar bir dille eletirmi olan Hz. ie, bu iin de yanl olduunu, biraz da azarlayarak Muviyeye nasihat etmiti, fakat Muviye grnde srar edecektir...

(Cevdet Paa, 1, 621-622) bn Kayyim da olay yle nakleder: ...Yapacak en salam i, mminlerin annesi Aie R.Anin, Muaviyeye syledii u szleri alabilmektir (tutabilmektir): nsanlarn fkesine kar Allah raz edene, insanlarn azabna kar Allah ona kafidir. Allah fkelendirip insanlar honut edeni ise Allah(n azabn)tan hibir ey kurtaramaz. (Tirmizi 2416; Taberan 11, 268 den Zadul Mead(metin) , 3, 16) Cemel vakas ncesinde ilgin bir nokta da, Hz. Alinin Hz. ieye kar; Hz. Peygamberin dier ei mm Selemeyi, kendi yannda yer almaya davet etmesidir. Hz. Ali, bu seferde mm Selemenin kendisine refakat etmesini istemi, mm Seleme ise kendi yerine savaa olu bn Eb Selemenin katlmasn salamt. bn Eb Seleme direyetli ve yetenekli bir kimse olduundan, daha sonra Hz. Ali tarafndan Bahreyn ve Fars valiliklreri gibi nemli grevlere tayin edilmi, fakat Hz. Alinin vefatndan (40/661) sonra grevinden ayrlp Medineye dnerek, hayatnn geri kalan ksmn Medinede, siyasi hayattan uzak bir ekilde geirmitir. (Karacabey, 1999: 19, 438-439) Hz. Peygamber dneminde meydana gelen bir olay, Sofuolu tarafndan kadnlarn siyasete katlmna rnek gsterilir: (Mekkenin fethinde, mm Hn, yakalandnda ldrlecekler listesinde olan bn Hbeyreye eman (can gvenlii teminat) vermiti. Fakat Hz. Ali ben bn Hbeyreyi ldreceim diyordu. Bunun zerine mm Han durumu Hz. Peygambere aksettirmi, Allahn Elisi de: Senin emn ve teminat verdiin kimseye biz de emn verdik ya mme Hn demiti. (Mslim, Salatul-msafirn ve kasrih, 13/82) Mehmet Sofuolu olay yorumlarken ...mmin bir kadnn kfire verdii emnn mslmanlarca makbul olduu meydana kar. Bir mslimin zimmeti, btn mslmanlarn zimmeti demektir. te bu vaka da slam kadnnn siyasi hakka sahip olduunun ahitlerinden biridir demektedir. (Sofuolu, 1978: 2, 362). Kadnlarn siyasete katlm Bat iin de yeni bir konudur. 19. yzyl, kadnlarn seme seilme hakk elde etmek iin kyasya mcadele ettiklri bir asr olsa da, 18. asrn sonlarnda bile Bat dnyasnda bu konu souk karlanyordu. Bu yl (2009 yl) ilkbaharda Macaristanda katld bir toplantdan bahseden Murat Belge, bu konuda ilgin notlar aktarmaktadr: sveli bir Marksist olan Goran Therborn (imdi Cambridgede ders veriyor) George Washingtonun, (Amerikan)Bamszlk Sava ncesinde, ngilizlerin kle sahibi Amerikallara mdahalesini en temel bir insan hakknn (mlk sahibi olma) inenmesi olarak knadn anlatt. Kadn haklar diye bir eyin liberalizmin umurunda olmadn syledi. Bu rnei o vermedi ama, Fransz Devriminin banda nsan ve yurtta Haklar Beyannamesi yaynlandktan sonra, Kadn Yurttan Haklar stne bir beyanname yaymlayan Olymp de Gougesun palas pandaras giyotine gnderilmesi rnei verilebilir, kadnlar hakknda. Gelgelelim, Amerikal liberallerden biri de eletiriyi ok hafif bir demagoji dozu tayan bir cevapla ntralize etti. Bu doru ama dedi, bu demokratik haklar demokrasi bile her zaman gzetmemitir. Atinada kle vard, kadn hakk filan da yoktu!... Her a, kendi genel insanlk normlar erevesinde deerlendirmek ve yarglamak gerekir (Belge, 2009) Tekrar hicri birinci yzyla dnersek, Hz. Aienin, Hz. Aliye kar bir muhalefet hareketinin nderi olarak knda, onun kadn oluu hi bir sahabi tarafndan knanmamtr. Hi bir sahabi Aie, elinin hamuruyla bu ie karyor dememitir. Hz. Ali de onun kadn oluu zerinden bir politika yapm deildir. Her iki taraf da fikr ve askeri kozlarn ortaya srmler, sonunda Hz. Ali taraf sava kazanmt. Kuranda kadnlarn siyasete girmesini yasaklayan ak bir nas yoktu. Hatta tam aksine, kralie Belksn idarecilii anlatlyordu ve hatta Belksn kralieliinin imdiki Bat Avrupa lkelerindeki gibi sembolik deil, tam icr yetkilerle donatlm bir yneticilik olduu grlyordu. (Kuran, Neml, 27/32-35) Burada Belksn gnee tapan bir toplumun yneticisi olduu, bir peygamber olmad, dolaysyla onun durumunun eru men kablena kapsamnda bulunmad tartlabilir. Fakat Belksn, kendine bal yneticilere danmas, Hz. Sleymanla mektuplamas, ve bu esnada Slaymann saraynda yaplan deerlendirmeler, Kuranda ayrntl olarak verilirken, Hz.

Sleymann, onun kadn oluunu dile getirip zaten yneticiliinin bu yzden uygun olmadna dair bir grne/konumasna da rastlamamaktayz. Dier taraftan, genelde bu eit kssalar Kuranda bize anlatlrken, olayn anlatm arasnda veya sonunda ilh tavsiyeler de bildirilmekte iken; Belks kssasnn anlatm esnasnda, kadnlarn siyasi yetkili olamayacana dair bir Kuran ifadeye de rastlamamaktayz. Fakat aksi bir mesaj ise sahih hadise baktmzda, Hz. Peygamberin Buharideki sznde gayet net olarak grmekteyiz: ran ahnn ld ve yerine kznn getii Hz. Peygambere bildirildiinde, Allahn Elisi: (Siyasi) lerini bir kadnn emrine veren bir toplum, kurtulua ermez. buyurmulardr. Fakat olay biraz tahlil etmek istersek, u noktay hatrlayabiliriz: randa hkmdarlk makamna oturan kii, mutlak yetki sahibi oluyordu; ald kararlara kar itiraz etmek veya bir kez daha grlmesini, zerinde dnlmesini istemek mmkn deildi. Hkmdarn uymak zorunda olduu bir hukuk ta yoktu. Ast astk, kestii kestikti. Nitekim, saltanat makamna oturan kralie Burann, hi byle bir ans yokken, ah olan erkek kardei olan rveyhin makam hrs ile tahta oturduktan sonra, btn (erkek) kardelerini ldrtmesi ve fakat alt ay sonra da kendisinin eceliyle lmesi sonucu kendisine tahtn yolu almt. O devirde zellikle kralienin, tpk binyz sene sonras Fransasndaki kralie (Marie Antoinette 1755-1793) gibi halkla temasnn son derece snrl olaca, saraydan dar kmasnn son derece nadir, ve ancak sarayda etrafn evreleyen -be kiiye danabilecei dnlrse, bu durumun o devleti/toplumu, yanl/kt durumlara srekliyecei aikard. Hadisi erh eden Kamil Miras (ki 1920deki TBMMnin ilk ve ondan sonraki ikinci dnemine Afyonkarahisar mebusu olarak katlmtr) ise (1947 ylnda bitirdii Tecrid-i Sarih tercmesinde) kadnn devlet bakanlna krmz k yakmaktadr: Mukadderatn bir kadnn eline brakan millet felah bulmaz vecizesiyle Rasulullah, slamn mme (kamu) hukukunun en mhim bir kaidesini koymutur. Bu kaideye gre, slam hukukunda mme velayeti denilen devlet tekilat riyaseti (bakanl) ancak erkek bir vatanda tarafndan temsil olunur. Bu, millet otoritesini temsil edecek mevkie kadn intihb edilemez (seilemez). nk kadnn ftrat (yaratl) bir ok cihetlerden bu ok ar vazfeyi deruhde etmee (yklenmee) msait deildir. Bunun iin slam hukukunda kadnn bey ve ira (al-veri), ehdet, irket, vesyet, verset, veklet, hibe gibi her trl meden akit ve tasarruflar dier milletlerin hukukuna nisbetle en geni lde muteber ve ticr shadaki almas mer olduu halde, devlet riysetine intihb olunabilmesi hususunda kadn iin bir hak kabul edilmemitir. (Miras, Tecrid, 10/450) Dier taraftan, bu konuda hicretin ilk asrndan bir rnek de, mehur sahabi Talha b. Ubeydullahn kz iedir. Teyzesi Hz. ieden hadis tahsil eden ie b. Talhadan (v. 101/719) aralarnda At b. Ebu Rebahn da bulunduu pek ok talebesi hadis nakletmilerdir. Metanet ve dirayet sahibi bir hanm olan ie b. Talha bir defasnda halkn dert ve ikayetlerini sylemek iin ama, Hiam b. Abdlmelike gitmi, geli sebebi sorulunca da, Gkten yamur yamyor, sen de hakkmz vermiyorsun demitir. (Kazanc, 1989: 2, 206-207) Hz. mer ile kadn sahabi Havle bint Salebe arasndaki bir konuma da, kadnlarn iktidarla ilikisi konusunda ilgin ve ondrt asr ncesinden ders verici bir rnektir: Sahabler, gzel konumasyla da tannan Havleye sayg gsterirlerdi. Bir defasnda Havle, Hz. meri lafa tutmutu. Halifeyi beklemekten sklan yanndakilerden bir kii, bir kocakar yznden bu kadar adamn bouna bekletildiini syleyince Hz. mer ikayeti adama, ikayetini Cenb- Hakka duyuran ve hakknda ayetler (el-Mcadele, 58/1-4) inen bu hanm dan sz etti, sonra da kendisiyle akama kadar konuacak olsa bile, namaz dnda hibir ey iin, bu kadnn yanndan ayrl(a)mayacan belirtti. Dier bir nakle gre Hz. mer, Abdlkays kabilesinin reisi, sahab Crd b. Muall ile birlikte giderken Havleye rastlayp selam verdi. Havle: (gemite) Ukz arsnda elinde sopa ile koyun gtt gnlerde kendisine mercik dediklerini, daha sonra mer ve nihayet emrul-mminn diye hitap ettklerini

syleyerek, halifeye halka iyi muamele etmesini tavsiye etti. Havleyi tanmayan Crd, halifeye kar biraz fazla konutuunu Havleye syleyince, Hz. mer (ona) Havleyi tantt ve Allahn yedi kat gklerin tesinden sesini duyduu bir hanma merin daha fazla kulak vermesi gerektiini belirtti. (Kandemir, 1997: 16, 539) Kadnn tartlan devlet bakanl konusunun dnda ise; gnmzde nfusun yarsn tekil eden ve gnlk olaylar ve siyasi hayat en az erkekler kadar takip eden kadnlarn grlerinin ynetime yansmas, devletin ileyiinin baars asndan mutlaka lazm olan bir zorunluluktur. Fakat yine gnmzde slam dnyasnn byk kesimi iin bundan daha nemli sorun, halkn (tamamnn) hala ynetime katlmnda byk sorunlar olduudur. Sonu Bu blme; siyasal bilimci, hukuku ve tecrbeli bir akademisyen olarak on yl nce konuyla ilgili deerlendirmelerde bulunan brahim Erol Kozakn notlaryla balyoruz: ..Gerekten, slm kaynaklarda, belli kiilerin, devlet gcn ele geirerek, tm toplumu ve zellikle mstazaf denilen sosyal ve iktisadi bakmdan zayf tabakalar, otoriter ve baskc bir biimde ynetmelerine iddetle kar klmakta; bylece yneticiler mstekbirler, tagutlar eklinde vasflandrlmakta, yalnz Allaha ait olan bir hakk gasbeden ve kullanan bu kiilerin tavr tanrlk iddias olarak nitelendirilmektedir. Dier yandan, ilk halifeler dnemiyle ilgili baz tarihi gerekler; Hz. Ebbekirin halife seilince, En hayrlnz olmadm halde bu greve getirildim, eer yanlrsam, beni dzeltiniz.. eklindeki beyan; Hz. mere kar halktan birinin: Eer yanl yola saparsan seni kllarmzla dorulturuz diye ihtarda bulunmas ve yal bir kadnn: Eer benim yoksulluumdan haberi olmayacak idiyse niye halife oldu? eklindeki hesap sormaya varan serzenii, (Safahatta: Zavallnn (merin) ii pek ok, zaman bulup gelemez;/ Gidip de sylememisen, ne haldesin bilemez;/ (Peki yleyse)Niin hilfeti vaktiyle eylemiti kabl ?/ Sonunda byle rk zr kim sayar makbul (Ersoy, 1966: 96) yukarda aklanan ikinci gr (Durkheimin ve erif Mardinin darecinin Gemlenmesi) destekleyen mehur misallerdir. Bu vakalar, toplumdaki en gsz fertlerin bile sahip olduklar hak ve zgrlklerin bilincinde olduklarn ve gerektiinde, bunlar korumak iin kendilerini ortaya koymaya, mcadele vermeye hazr olduklarn gstermesi bakmndan son derece manidardr; ki bir toplumdaki otoriter(tagt) glere kar kii hak ve hrriyetlerini teminat altna almann bundan baka bir yolu da yoktur. Ne var ki, slamn siyasi planda getirdii, bu ferdi n plana alan eitliki ve hrriyeti tavr, mminlerin uyank bekilii altnda ileyecek gerekli kurumlarla btnletirilemedii, messeseletirilemedii iin ok ksa mrl olmu; zaman zaman kiilerin duygusallklarn okamaktan ileri gitmeyen, romantik ve tarihi bir hatra olarak kalmtr (Kozak, 1999: 213) . Erol Kozak, konuyu ok iyi analiz etmise de, son cmlesini ok mitsiz bir ifade ile bitirmitir. Halbuki, hicr 1. yzyldaki, zellikle Hz. Peygamber ve drt halife dnemi, daha sonra da sahablerin ve tabilerin verdikleri siyasal mcadele, romantik ve tarihi bir hatradan ok, tez metninde zaman zaman iaret edildii gibi, hukukular bata olmak zere, sosyal bilimcilerce btn insanlk iin ders karlacak rneklerle doludur. Mesela, zerinde biraz allan Hasan el-Basrinin, kendi dneminin artlarn objektif ve soukkanllkla deerlendirerek, Kuran ve Snnet nda bir (slam) Anayasal Muhalefet Teorisi gelitirdiini gryoruz. phesiz, onun gelitirdii teori, bu konuda sylenecek son sz demek de deildir. Her ne kadar Hasan el-Basr, dneminin bir tan olmak gibi bir avantaja sahipse de, Kuran ve Snnet temel alnarak, Hz. Peygamber ve takip eden drt halife dnemi zerinde younlalarak, baka muhalefet teorileri/halkn ynetime katlm konusunda farkl kuramlar gelitirmek de mmkndr. Bu yl banda 21 Ocak 2009da stanbulda konuan Seyyid Hseyin Nasr da: Politik istikrar yaratma

konusunda slam medeniyetinin baarsz olduunu, ou slam lkesinde hkmeti halkn semedii grn belirttikten sonra slam medeniyetinin, kendi politik yapsnn ve kurumlarnn ortaya kmas iin bu konuda biraz aratrma yap(l)mas lazm ifadesini kullanmtr. (Nasr, 2009) Dier yandan, Abdurrid Motenin ifadesiyle: slamda siyasal bilim (manev) deerlerden bamsz deildir. slm siyaset bilimi(nin hedefi) (her konuda) ahlak (ahlakl olmay) aratrmak/aramak olmaldr. (Moten, 1990) slamda siyaset ile ahlak birbirinden ayran/ayracak bir duvar yoktur. Byle olunca da, slamn (zellikle ilk asrnda) siyaset iin koyduu kurallarn aratrlmas, dnyada siyaset biliminin kalitesini ykseltecek, bu da siyaset yapanlarn daha etik davranmalarn, toplumlarn da daha huzurlu olmalarn salayacaktr. Hristiyan siyasal deerler (Christian political values) zerinde allan gnmz dnyasnda (Bethel niversitesi Siyasal Bilimler Blm, 2008) elbette slamn da, bu konudaki grlerini ortaya koymak, insanlk alemine faydal olacaktr. slam Anayasa Hukukunun iki orijinal kavram olan ra ve biat gerek anlamlarn ancak Hz. Peygamber ve ilk drt halife dneminde bulmulardr. Hz. Peygamberin halefi olacak, onun izinden yryecek makam olan hilafet makam ise, drt halifeden sonra mana ve fonksiyonunu kaybetmitir. Snni ulemann Emevi sarayna erkenden teslim olduu eklindeki, kaynakl iddialarn doru olmad, Hicr 1.yzylda yaayan pek ok sahab ve alimin Emevilere kar kesin ve net bir muhalefet ortaya koyduu, takvaya ve ahlaka dayal bir siyaset anlaynn egemen olmas iin youn eletirilerde bulunduklar rneklerde grlmtr. Biat kelimesi sadece itaat anlamna deil, Arapa grameri asndan karlkl anlamak ve akidde bulunmak; iki taraf arasndaki anlamann ortaya kmas; iki tarafn herhangi bir eyi deitirmeleri ve karlkl rza anlamlarna da gelmesi (Kapar, 1991:73), slam toplulumunda bu iin halkla ynetici arasnda karlkl yaplan bir akit olduunu/olmas gerektiini gayet ak olarak ifade etmektedir. Bu ynyle de biat kavram Batdaki toplumsal szleme/social contract kavramndan neredeyse bin yl nce ortaya konulmu anayasal bir kavramdr ve sadece seimden seime deil, (Hz. Peygamber ve ilk drt halife dneminde olduu gibi) halkn her an ynetime mdahale edebilmesine, sorgulayabilmesine imkan vermitir. Batda halkn ynetime katlm, slam dnyasndan ancak bin yl sonra gndeme gelmitir. Fransz ihtilalinde (bile), aristokratlarn, cumhuriyetilerin hareketini Sans-Culottism (donsuzluk/baldr plaklk) olarak tanmlamas, Bat dncesinin sradan halk tabakalarna bakn gstermektedir. Halbuki slamn ilk asrnda sradan insanlar ynetimin en st kademelerine kadar ykselmilerdir. Bu ilk dnemde yaplamayan bir i ise devlet bakan olan halifenin grev sresine bir snrlama getirilememesidir. Hz. Osmann ynetiminin ikinci devresinde baarsz olmasnn nedenlerinden birisi de ok yal olmasdr. Klasik dnem slam Anayasa Hukuku bu olaydan bir ders karamamtr. Devlet bakan iin minimum ve maximum bir ya snr konulmaldr. Bugn baz farkl hukuk sistemlerinde (devletlerde) uygulanan (en fazla) iki devre ve sekiz veya on yl sren bir grev sresi yeterli olmaldr. Esasen icra makamnda olan bakan/babakandan, oda bakanlklarna, dernek bakanlklarna kadar bu sre (en fazla on yl) yeterli olmal/almamaldr. zellikle, amzdaki badndrc siyasal, ekonomik ve sosyal deiimler ve problemlerin zm, srekli tabandan gelen ve o deiimin iinden gelip (yeni) problemlerle bym olan yeni ynetici nesle braklmaldr. Bu srekli kan deiimi Mslman toplumlar dinamik tutacaktr.

KAYNAKA Araka, Ahmet(ubat 1993). Medine Vesikasnn Deeri. Haksz Dergisi.www.haksozhaber.net/okul_v2/article_print.php?id=331, Eriim Tarihi: 27.08.2009. Ahter, Mustaf b. emseddin(1311). Ahter Kebr. stanbul: Drut-Tba el-mire Akarsu, Murat(1999). brahim Saramn Emevi-Haimi likileri (Kitab) (1997). Ankara niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, 39, 725-730 Akarsu, Murat(2001). Hz. Osman ve Hilafet., Doktora Tezi, Ankara niversitesi Sosyal Bilimler Enstits, Ankara. Akgndz, Ahmet(1989). Eski Anayasa Hukukumuz ve slam Anayasas. stanbul: Tima Yaynlar

Aksu, Ali(2001). Asr- Saadet ve Emeviler Dneminde Fikir Hrriyeti zerine Baz Mlahazalar. Cunhuriyet niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi,V/2, 203-228 Akyz, Vecdi(1998). Kuranda Siyasi Kavramlar. stanbul: Kitabevi Yaynclk Akyz, Vecdi(2004). Asr- Saadette Siyasi Konumalar. stanbul: Dergah Yaynlar Aldkat, Orhan (1970). Anayasa Hukukumuzun Gelimesi ve 1961 Anayasas. stanbul:stanbul niversitesi Yaynlar Apak, Adem(1994). Fitne Dneminde bn Sebenin Rol Hakknda Bir Deerlendirme. Uluda niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, 6, 421-424 Apak, Adem(1998). Hz. Osmann Hilafeti Dneminde meyyeoullarnn Devlet daresindeki Rol. Uluda niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, 7, 487-521 Apaydn, H. Yunus(2005). Siyasal Hayat. (Editr: H. Karaman-Ali Bardakolu-H. Yunus Apaydn). lmihal 2, slam ve Toplum(8. Bask). Ankara: Trkiye Diyanet Vakf Yaynlar Arab, Abdullah(1991). slamda Ynetim Sistemi. stanbul: ura Yaynlar Ak, Nevzat(1988).Abdullah b. eddd, DA, 1, 136 Atalan, Mehmet(2004). Hz. Muhammedin Vefatndan Sonra Hilfet Tartmalar. Frat niversitesi lahiyat Dergisi, 9-2, 55-68 Ateken, smail Hakk(1997). Muaviye b. Yezid zerine Bir Aratrma. Seluk niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, 7, 411-430

Ateken, smail Hakk(1999). Hz. Osman Dnemi Olaylarnda Mervan b. Hakemin Rol. Seluk niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, 9, 315-348 Ateken, smail Hakk(2001). bn Teymiyyenin Hz. Alinin mametiyle lgili i Rivayet ve Yorumlar Tenkidi. Seluk niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, 12, 49-70 Aycan, rfan(1990). Saltanata Giden Yolda Muaviye b. Eb Sufyan. Ankara: Aycan, rfan(1993). Zbeyr b. Avvm ve Rid Halifeler Dneminde Siyasi Tavr. Bizim Dergah Dergisi, 59, 47-56 Aycan, rfan ve Saram, brahim(1999). Emeviler. Ankara: Trkiye Diyanet Vakf Yaynlar Aycan, rfan(2000). Emeviler Dneminde Bir ktidar Mcadelesi rnei: Abdullah b. Zbeyr (622-692). Ankara niv. lahiyat Fak. Dergisi, 41, 99-115 Aydnl, Abdullah(1999). bn Eb Leyl, Abdurrahman.. DA, 19, 435-436 Baaran, Selman(1991). Amr b. Hazm. DA, 3, 84-85 Batayneh, Muhammed D.(2007) State Finance During The Caliphate of Muaviye. AlShajarah, 12/2, 127-141 Bayyiit, Mehmet(1990). S. . lahiyat Fakltesi retim Elemanlarnn lm almalar. Seluk niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, 3, 475-484 Belge, Murat. (19 Haziran 2009) www.taraf.com.tr/makale/6118. htm , Eriim Tarihi: 26.06.2009 Bethel niversitesi Siyasal Bilimler Blm Misyon(Mission Statement).(2008). www.cas.bethel.edu/catalog/acadprog/dept/polisci.html, Eriim Tarihi: 29.08.2009 Bilgin, Mustafa(1998). Herim b. Hayyn. DA, 17, 227-228. Black, Antony(2001). The History of Islamic Political Thought: from the Prophet to the Present. New York: Routledge publications Bozkurt, Nebi(2003). Meclis. DA, 28, 241-242 Bozkurt, Nebi(2004). Mektup. DA, 29, 13-14 Buhr, Muhammed b. smail. (1289). El-Cmius-Sahh. y.y. Canikli, lyas(2004). Hilafet Kavramyla lgili Hadislerin Tetkiki, Doktora Tezi, Ankara niversitesi Sosyal Bilimler Enstits, Ankara Canikli, lyas(2006). Ehl-i Snnet-Siyaset likisi Balamnda Hilafetle lgili Tartmalarda Rivayetlerin Rol. Dini Aratrmalar Dergisi, 24, 143-156

Cedan Fehmi(1989) slami Ynetim Tartmalar. stanbul:Yneli Yaynlar Cerraholu, smail(1991). At b. Eb Rebah. DA, 4, 35-36 Cevdet Paa, Ahmet(1966). Ksas- Enbiy ve Tevrih-i Hulef. stanbul:Bedir Yaynevi akan, smail Ltfi(1991). Atyye el-Avf. DA, 4, 62-63 eri, Faris(2007). Malik el-Etere Verdii Ahd-Nmeye Gre Hz. Alinin Ynetim Anlay. Atatrk niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, 28, 89-126 Dabai, Hamid(1995). slamda Otorite. stanbul:nsan Yaynlar Delice, Ali(1999). Ubeydullah b. Ziydn Siyasi Faaliyetleri. Cumhuriyet niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, 3, 321-344 Demircan, Adnan(1996). slam Tarihinin lk Asrnda ktidar Mcadelesi. stanbul:Beyan Yaynlar Doan Ltfi-Kutluay Yaar (1954). Hasan Basrnin Kader Hakknda Halfe Abdlmelik b. Mervana Mektubu. Ankara niversitesi lahiyat. Fakltesi Dergisi, 3 (3-4), 75-84 Dndren, Hamdi(1998). Zamann ve artlarn Deimesiyle slm Hkmler Deiir mi?. Uluda niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, 7, 77-113 Dursun, Davut(1984). slamn lk Dneminde Siyasal Katlma(2.Bask). stanbul: Beyan Yaynlar Eliak, hsan(2002). Snni Saltanat deolojisinin Mimarlar. Bilgi ve Dnce Dergisi, 3, 39-49 Erdem Sargon-Kl Hulusi (1988). Abdullah b. Revaha. DA, 1, 129-130 Erdoan Mehmet(1994). slam Hukukunda Ahkamn Deimesi. stanbul: Marmara niversitesi lahiyat Fakltesi Vakf Yaynlar Erdoan, Mehmet( 1997). Harice b. Zeyd. DA,16, 168. stanbul:Diyanet Vakf Ersoy, Mehmet kif(1966). Safahat. stanbul: nklp ve Aka Kitapevleri Esed, Muhammed(1995). slamda Ynetim Biimi. stanbul: Yneli Yaynlar Evkuran, Mehmet(2003). Ehli Snnet Siyaset Dncesinin Yaps ve Sorunlar, Doktora Tezi, Ankara niversitesi Sosyal Bilimler Enstits, Ankara. Fayda, Mustafa(1988 ). Abdullah b. Hzim. DA, 1, 106-107 Fayda, Mustafa( 1988).Abdullah b. Mut. DA, 1, 122 Fayda, Mustafa(1988). Abdullah b. Sad b. Eb Serh. DA, 1, 130-131

Fayda, Mustafa( 1991 ). Ammar b. Ysir. DA, 3, 75-76 Flal, Ethem Ruhi(1988). Abdullah b. Sebe. DA, 1, 133-134 Flal, Ethem Ruhi(1989). Ali. DA, 2, 371-374 Gen, Sleyman(2007). Hz. Alinin Halife Seimlerindeki Tutum ve Tavr. Dokuz Eyll niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, 26, 121-150 Gibb, H.A.R. (1956). slamiyetin lk Devirlerinde Hkmet Messesesinin Tekml (eviren: Hseyin Gazi Yurdaydn). Ankara niv. lahiyat Fak. Dergisi., 5(1-4), 198-205 Gind, Kmil Muhammed (trc. Ahmet Kln) (2008). ra ve slam Hukukunda nsan Haklar Demokrasinin Belirginlii (The Shura and Human Rights in Islamic Law Relevance of Democracy). slam Hukuku Aratrmalar Dergisi,12,201-206 Gkmenolu, H. Tekin (1997). slam Kamu Hukuku ve Siyasi Dncesinde Veliahd Tayini ve stihlaf Meselesi. Seluk niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, 7, 231-265 Grgn, Tahsin.Hasan- Basri(1997). DA, 16, 293-301. Ankara.Diyanet Vakf Gurab, Sad(1996). Emirsiz Ynetim (eviren: smail Kksal). Frat niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, 1, 639-648. Gnal, Mustafa(1998). Hz. Ali Dnemi ve Siyaset. stanbul: nsan Yaynlar Gner, Ahmet (2002-2003). Mverdnin Hilfet Kuramnn Tarihsel Arkaplanna Bir Bak, 1-2. Dokuz Eyll niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, 16-17 Hallf, Abdlvehhab(t.y.). Ilmu Uslul-fkh(8. bask).(yayn yeri ve yaynevi yok) Hamid, Abdlkadir(2001). Mekke Dneminde Siyasi Dnce Metodolojisi(eviren: Vahdettin nce). stanbul: Ekin Yaynevi Hamidullah, Muhammed(1995). slam Anayasa Hukuku. stanbul: Beyan Yaynlar Harmanc, Mehmet (2007). Seluk niversitesi Sosyal Bilimler Enstits 2007 Tez zetleri. Seluk niversitesi lahiyat Dergisi, 24, 193-244 Hatemi, Hseyin(Nisan 1994). slam Hukukunda Hak ve zgrlkler. Yeni Dnya Dergisi, 7/1994, 26-27 Hatipolu, Mehmed Said(1978). slamda lk Siyasi Kavmiyetilik: Hilfetin Kurelilii. Ankara niersitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, 23, 121-213 Havva, Said(1990). slamda Ynetim ve Ynetici. stanbul:Petek Yaynlar Hemedn, Seyyid Ali(2003). Hadisler Inda Ynetim lkeleri(eviren: Necdet Ylmaz) stanbul:.Darulhadis Yaynevi

Hizmetli, Sabri(1985). Tarihi Rivayetlere Gre Hz. Osmann ldrlmesi. Ankara niv. lahiyat Fak. Dergisi, 27, 149-176 Hizmetli, Sabri(1999). Genel Olarak Rid Halifeler Dnemi Olaylar: Sonular ve Etkileri. Ankara niv. lahiyat Fak. Dergisi, 39, 27-54 bnul-Esr(2008). slm Tarihi El-Kmil Fit-Trh Tercmesi. stanbul: Hikmet Neriyat bn Kayyim el-Cevziyye( 1989). Zdul-Med(Terceme ve Tahkik: Muzaffer Can). stanbul: Canta Yaynlar bn Teymiye(1985). Siyaset es-Siyaset-eriyye (eviren Vecdi Akyz). stanbul: Dergah Yaynlar Kandemir, Yaar (1988). Abdullah b. mer. DA, 1, 126-128 Kandemir, Yaar(1997 ). Havle bint Salebe. DA, 16, 539 Kapani, Mnci (1972). Kamu Hrriyetleri(4.Bask). Ankara: Ankara niversitesi Hukuk Fakltesi Yaynlar Kapar, Mehmet Ali(1991). slamda Beyat. Seluk niversitesi lahiyat Dergisi,4, 73-83 Kapar, Mehmet Ali(1994). Hz. Peygamber Dneminde Beyat. Seluk niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, 5, 75-84 Kapar, Mehmet Ali(1997). Hz. Hasann Halifelii ve Hasan-Muaviye Anlamas. Seluk niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, 7, 67-80 Kapar, Mehmet Ali(1998a). slamn lk Dneminde Beyat ve Seim Usul. stanbul: Beyan Yaynlar Kapar, Mehmet Ali(1998b) Halifeliin Emevilere Geii Verasete Dnmesi. stanbul: Beyan Yaynlar Karacabey, Salih(1999). bn Eb Seleme. DA, 19, 438-439 Karaman, Hayreddin(1989). slam Hukuk Tarihi. stanbul: Nesil Yaynlar Karaman, Hayreddin(1991). Mukayeseli slm Hukuku. stanbul: Nesil Yaynlar Kaya, Eyyp Said (2003). Mekhl b. Eb Mslim. DA, 28, 552 Kazanc, Ahmet Ltfi(1994). Hakem b. Ebil-As ve Srgn Olay. Uluda niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, 6, 41-51 Kelpetin, Mahmut(2004). Asabiyet ve Erken Dnem Siyasi Tarihindeki Etkileri:Adem Apak. slam Aratrmalar Dergisi, 12, 153-156

Kelebek, Mustafa(2000). slam Hukuk Felsefesi Asndan Medine Vesikas. Cumhuriyet niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, 4, Krca, Celal(1999). bn Yamer. DA, 20, 447-448 Koca, Ferhat(1999). bn Teymiyye, Takyyddin. DA, 20, 391-405 Kozak, brahim Erol(1999). nsan-Toplum-ktisat. Adapazar: Deiim Yaynlar Kozan, Ali(2006). Kad Ebbekir Ibn Arabnin lk Halifeler Dnemine Bak. Erciyes niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, 11, 141-153 Kksal, smail(2006). slam Tarihinde Uygulanan Devlet Bakanl Seim ekilleri ve er Tahlili. Frat niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, 11-1, 25-36 Kse, Saffet(2005). Prof. Dr. Muhammed Maruf ed-Devlibi (1909-2004) slam Hukuku Aratrmalar Dergisi, 6, 681-698 Kurt, Hasan(2001). Sfyn Emeviler Sonrasnda Horasan ve Mvernnehrde Mcadeleler (64-85/683-704). Ankara niv. lahiyat Fak. Dergisi, 42, 273-304 Kker, Ali(Nasan 1994). Hz. Peygamberin Hicret Srasnda Medine-i Mnevvere Szlemesi. Yeni Dnya Dergis,7/1994, 24-25 Macit, Yksel(1990). slam Anayasa Hukukuna Giri. stanbul: Tavas Albayrak Matbaas. Magruder, frank Abbott(1961). American Government(revised by William A. McLenaghan).Boston: Allyn and Bacon, Inc. Makdis, George(1997). slam Toplumunda Otorite (eviren: smet Kayaolu). Seluk niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, 7, 109-122 Makriz, Takyyuddn(1993). Emevi-Haimi ekimesi(eviren rfan Aycan-Abdulhalik Bakr). Ankara: Manville, Philip Brook (1979). The Evolution of Athenian Citizenship: Individual and Society in the Archaic Age. www.yale.edu/history/gradstudents/dissertations/1970-1979 html Manzooruddin, Ahmad(2000). Kuranda Anahtar Siyasi Kavramlar. (eviren:Mustafa zel). Dokuz Eyll niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, 15, 255-284 Mardin, erif(2000). Din ve deoloji. stanbul: letiim Yaynlar Maal, Mehmet Emin (2005). Muhammed b. Kab el-Kurazi. DA, 30, 545-546 Medeni Abbasi(1990) Modern Dncenin Krizi (ve) slami zm. stanbul: Yneli Yaynlar

Mergnn, Ebul-Hasan(t.y.) el-Hidye erh Bidyetil-mbted. Msr: irket Mektebeti ve Matbaati Mustafa el-Bb el-Haleb ve evldih Mevdd, Seyyid Ebul-Al(1991). slamda Siyasi Sistem(2.Bask). stanbul: zgn Yaynclk Mevsl, Abdullah b. Mahmd(1980). El-htiyr li-talli-l-Muhtr. stanbul: ar Yaynlar Miras, Kmil(1974). Sahh-i Buhr Muhtasar Tecrd-i Sarh Tercemesi(3. Bask)(mellif Zebd). Ankara: Diyanet leri Bakanl Yaynlar Moten, A. Rashid(1990). Islamization of Knowledge: Methodology of Research in Political Science.The American Journal of Islamic Social Sciences, 7/2, 161-175 Muhyiddin Seydi elebi(2002). Buharide Ynetim Esaslar(eviren: Mehmet Erdoan). stanbul: Darulhadis Yaynevi Ms Sleyman (1999). bn Fd. DA, 19, 494-495 Mustafa, brahim ve Zeyyt, Ahmed Hasan, ve Abdlkdir, Hmid, ve Neccr, Muhammed Ali(t.y.). el-Mucemul-Vest. stanbul: ar Yaynlar Mustafa, Nevin Abdlhalik(2001). slam Siyasi Dncesinde Muhalefet(eviren:Vecdi Akyz). stanbul: Ay Kitaplar. Mutabbakn, Mzin Salh(1999). bn Bdis, Abdlhamid. DA, 19,354-356 Mcahid, Huriye Tevfik(1995). Frbiden Abduha Siyasi Dnce(eviren: Vecdi Akyz). stanbul: z Yaynclk Naim, Ahmed(1980) Sahh-i Buhar Muhtasar Tecrd-i Sarh Tercemesi (6.Bask)(mellif Zebd). Ankara: Diyanet leri Bakanl Yaynlar Nasr, Seyyid Hseyin, (21 Ocak 2009). Star Gazetesi National Voter Turnout in Federal Elections: 19602008 www.infoplease.com/ipa/AO781453 html, Eriim tarihi 13 Mart 2009 Nebhn, Muhammed Faruk(1980). slam Anayasa ve dare hukukunun Genel Esaslar (ev: Servet Armaan). stanbul: Snmez Neriyat. Novick, Peter (1966) William II. Grolier Universal Encyclopedia, 10, 539-540. New York:American Book-Stratford Press, Inc. Okugil, K.M. Vasf(1969). ngilizce-Trke Okul Lgati. stanbul: Kanaat Yaynlar Omer, Elkhalifa Mohamed (2008). Impact of the Early Islamic Conquests on the Social Structure of Madina, Al-Shajarah, 13/2, 209-227

Orman, Sabri(2001). ktisat, Tarih ve Toplum. stanbul: Kre Yaynlar nkal, Ahmet(1989), Ahnef b. Kays. DA, 2, 174 z, Mustafa (1997). Haebiyye. DA, 16, 402-403 z, Mustafa(2003). Mabed el-Chen. 27, 281-282 z, Mustafa (2007). Muhammed el-Bkr.DA, 30, 506-507 zdemir Mehmet(2003). Hz. Peygamberin Baz Siyasi Uygulamalarnn Ahlaki Arkaplan. slamiyat Dergisi, VI/1, 15-30 zen, kr(2003). Matrd. DA, 28, 146-151 zel, Ahmet(2006).Ynetici Peygamber Olarak Hz. Muhammed. Divan lmi Aratrmalar Dergisi.Yl 11, Say, 20. stanbul zkan, Mustafa(2002). Medine Vesikas, Yksek Lisans Tezi, Ankara niversitesi Sosyal Bilimler Enstits, Ankara. zkan, Mustafa(2008). Emevi ktidarnn leyiinde Biat Kavramna Yklenen Anlam ve Biatn Fonksiyonu. Hitit niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, 13, 113-128 zkuyumcu, Nadir(1999). bn Eb Bekre. DA, 19, 425-426 Polat, Selahattin (2000). brahim et-Teym. DA, 21, 357.stanbul Raees Wahabuddin (18-19 February 2004). Historical Roots of the Afghan Conflict: General Observations. Conference on Conflicts and Conflict Resolution in the Muslim World. International Islamic University Malaysia Kuala Lumpur Rafi, Mustafa(1986). slamda Sosyal Dzen(eviren: Ahsen Batur). stanbul: Fikir Yaynlar Rosenthal, Erwin I.J.(1958). Political Thought in Medieval Islam: An Introductory Outline. Cambridge: Cambridge University Press. Sadr, Muhammed Bakr(1993). slam Anayasa Hukuku: slam Cumhuriyeti Tezi(eviren: Abbas Efali. stanbul: Hicret Yaynlar Slih M. S. Azm-z Mustafa (1997). Hariciler (Kltr ve Edebiyat). DA, 16, 175-178 Sayar, Ahmed Gner(1998). Sabri F. lgener. stanbul: Eren Yaynclk Schacht, Joseph(1977). slm Hukukuna Giri (An Introduction to Islamic Law). Ankara: Ankara niversitesi lahiyat Fakltesi Yaynlar Schwarz, Michael(2003). Hasan- Basrinin Kader Risalesi zerine Bir nceleme. (eviren: Muhit Mert). Gazi (Hitit) niversitesi orum lahiyat Fakltesi Dergisi, 3, 123-141

Selhaddin, Muhammed(1989). zgrlk Aray ve slam(2.Bask). stanbul: Pnar Yaynlar Sherman, A. Jackson(1996). Islamic Law and State: The Constitutional Jurisprudence of Shihab al-Din al-Qarafi. Leiden: E.J. Brill Sinanolu, Abdlhamit(2002). slamn lk Siyasallatrlma Srecinde Kader nanc. Ankara niv. lahiyat Fak. Dergisi, 43, 249-276 Sofuolu, Mehmet(1970). Sahih-i Mslim ve Tercemesi. stanbul:rfan Yaynevi Sylemez, M. Mahfuz(2003). Hz. Osman Dnemindeki Ekonomik Krizin Garnizon Kentlere Etkisi Kufe rnei. Gazi(Hitit) niversitesi orum lahiyat Fakltesi Dergisi, 3,63-86 Sylemez, M. Mahfuz(2004). Emevi ktidarna Kar Kufeden lk Sivil Muhalefet: Hucr b. Adiy Hareketi. Hitit niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi,6, 31-48 Sulami, Mishal Fahm(2003). The West and Islam: Western Liberal Democracy Versus the System of Shura. London: RoutledgeCurzon Srr, Taha Abdulbki(t.y.). Kuran Devleti(eviren: H. Hseyin Ylmaz). stanbul: zg Yaynlar aban, Zekiyyddn(1990). slam Hukuk lminin Esaslar(Usll-Fkh) (eviren: brahim Kfi Dnmez). Ankara: Trkiye Diyanet Vakf Yaynlar tb(1990). El-Muvfakt (eviren: Mehmet Erdoan). stanbul: z Yaynclk Tanc, Muhammed Tvit (1996). slamda Hilafet ve Mezheplerin Douu. Sleyman Demirel niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, 1, 25-68 Tez zetleri(1991). Sosyal Bilimler Enstits Tez zetleri (1986-1990). Konya: Seluk niversitesi Yaynlar Tigani, Abdelkadir Hamid(2004). The Quran and Politics: A Study of the Origins of Political Thought in the Makkan Quran. London: The International Institute of Islamic Thought Trcan, Talip(Nisan 1994). Medine Vesikas ve slam Vatandalna Katks. Yeni Dnya Dergisi, 7/1994, 33 Uluda, Sleyman(1998). Hasan- Basri. DA, 16,291-293. stanbul:Diyanet Vakf Umara, Muhammed(1992). slam ve nsan Haklar. stanbul: Denge yaynlar Uyank, Mevlt(2001). slam Siyaset Felsefesinde Sivil taatsizlik Kavram (Hasan el-Basri rnei).(2.Bask). stanbul: Kakns Yaynlar

nal, A. Blent(2007). lk Devir slam Dncesinde Egemenlik. zmir: zmir lahiyat Fakltesi Yaynlar nal, Halit(2004). Meymn b. Mihrn.DA, 29, 506 zm, lyas(1998). Tetavvurul-fikris-siys- mine-ra il velyetil-fakih:Ahmed el-Ktib. slam Aratrmalar Dergisi, 2, 232-237 Vaglieri, Laura Veccia(1973). Ali-Muaviye mcadelesi ve Harici Ayrlmasnn bd Kaynaklarn Inda ncelenmesi(eviren: Ethem Rhi Flal). Ankara niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, 19, 147-150 Varol, M. Bahauddin(2003).Hicr 1. Asrda Ehl-i Beyt maj. Seluk niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, 16, 99-121 Watt, W. Montgomery(1968). Islamic Political Thought. Edinburgh: Edinburgh University Press. Wellhausen, Julius(1989). slamiyetin lk Devrinde Dini ve Siyasi Muhalefet Partileri (eviren: Fikret Iltan). Ankara: Trk Tarih Kurumu Yaynlar Williams, James Maddox (1982). Athens without Democracy: The Oligarchy of Phocion and the Tyranny of Demetrius of Phalerum, 322-307 B.C. www.yale.edu/history/gradstudents/dissertations/1980-1989 html Yaman, Ahmet(2002). Siyaset-Hukuk likisi Balamnda Ebu Hanife Dnemi. slami Aratrmalar Dergisi,15/1-2(Ebu Hanife zel Says), 273-281 Yavuz, Yunus Vehbi (1992). Siyasal ve Sosyal Boyutlaryla slam. stanbul: Tura Neriyat Yavuz, Yunus Vehbi(2004). cmn Hakikat Ve slam Terindeki nemi. slam Hukuku Aratrmalar Dergisi, 3, 86-108 Yldrm, Ramazan(2003). Hilafetin Kaldrl Srecindeki Tartmalarn Teolojik Temelleri, Doktora Tezi, Ankara niversitesi Sosyal Bilimler Enstits, Ankara. Yldz, Hakk Dursun (1989). Ali b. Abdullah b. Abbas. DA, 2, 380 Ylmaz, Orhan(2003). Hz. Aliyi ne karan Rivayetlerin Deeri, Yksek Lisans Tezi, Ankara niversitesi Sosyal Bilimler Enstits, Ankara. Ycel, Ahmet (2003). Makl b. Sinan. DA, 27, 444 Yksel, Ahmet Turan(2001).htirastan ktidara...Kerbela-Emevi Valisi Ubeydullah b. Ziyd Dneminin Anatomisi. Konya: Yediveren Yaynclk Yksel, Sadi(1985). Ebul Kelam Azad. stanbul: Beyan Yaynlar

Zeheb, emseddin Eb Abdillah (1994). Tarihul-slam (Tahkik, Terceme ve Talik: Muzaffer Can). stanbul: Canta Yaynevi Zeydan, Abdlkerim(1969) slam Hukunda Ferd ve Devlet: slam Anayasa Hukuku (ev: Cemal Arzu). stanbul: Kalem Kitabevi Zeydan, Abdlkerim( t.y.). slam Hukunda Ferd ve Devlet: slam Anayasa Hukuku (ev: Aksay ncel). stanbul: Nizam Yaynevi Zuhayli, Vehbe(1994). slam Fkh Ansiklopedisi. stanbul: Risale Basn Yayn

You might also like