Professional Documents
Culture Documents
Yazılıdan kötü not alması sınıfta kalmasını sağladı. Cümiede "etmek" yardımcı eylemi gereksiz. "şüphe
tr etmek" yerine "şüphelenmek" kullanılmalı.
uj
Cumhuriyet 1923 tarihinde ilan edilmiştir. o
c/3 6) Tamlama Yanlışları: Tamlama eklerinin yanlış ya da
Bu cümlede "tarihinde" yerine "yılında" sözcüğü m
CL eksik kullanımı, tamlama unsurları arasındaki
getirilmelidir. uyumsuzluklar ya da tamlama unsurlarından birinin
3) Sözcüğün Yanlış Yerde Kullanılması: Sözcüklerin kullanılmayışı anlatım bozukluğuna yol açar.
cümle içinde doğru yerde kullanılmaması anlamda Bir toplumdaki normal karşılanan bir davranış başka
belirsizliğe yol açar. bir toplumda anormal karşılanabilir.
Gazeteniz, herkesi ücretsiz üniversite sınavına (Bu cümlede "-ki" eki gereksiz kullanılmıştır. Bu ek
hazırlıyor. atılırsa cümle kusursuz olur.)
Ağrısız kulak delinir. (Kulak ağrısız delinir.)
CÜMLE DÜZEYİNDE ANLATIM
Yukarıdaki cümlede üniversitenin ücretsiz olduğu BOZUKLUKLARI
anlamı çıkıyor.
Cümle: Anlam, anlatım ve yargı birliğidir. Türkçe'de
Aslında anlatılmak istenen "hazırlama" eyleminin
anlatımın temel birimi cümledir. Anlatımın etkili olması,
ücretsiz yapılacağıdır.
okuyucunun anlatılmak isteneni algılaması cümlelerin
4) Birbiriyle Karıştırılan Sözcükler: Özel - özgü, etken doğruluğuna, dilbilgisi kurallarının uygunluğuna bağlıdır.
- etkin, ayrıcalık - ayrılık... gibi sözcükler. Bunlar Cümle düzeyindeki anlatım bozukluklarını şu başlıklar
arasındaki anlam ayrımına dikkat edilmelidir. altında inceleyebiliriz.
Bu ürün Brezilya'ya özeldir. ("özel" yerine, "özgü" 1) Özne Eksikliğinden Doğan Yanlışlar: Gerekli olduğu
getirilmelidir.) halde, cümlede öznenin bulunmayışı anlatımı bozar.
Özne yanlışlıkları her yükleme ayrı ayrı özne buldurucusu
5) Gereksiz Sözcük Kullanımı: İyi bir cümlede, anlama
sorular yöneltilerek belirlenir.
katkıda bulunmayan bir sözcük yer almamalıdır. Gereksiz
sözcükler cümlede üç şekilde görülebilir. "Baraj inşaatı, bu ayın sonunda bitecek ve çok
miktarda elektrik üretecektir."
-GENEL YETENEK GENEL KULTUR DERGISI.
Bu cümlede iki ayrı yargı ve iki ayrı yüklem vardır. Bu şiiri okuyun, bunu defterinize yazın. (altı çizili
Birinci yargıda özne belirtilmiş, ikinci yargıda özne sözcüğe gerek yoktur: çünkü baştaki "bu şiiri"
belirtilmemiştir. nesnesi cümledeki yüklemler için uygundur.)
Bu yüzden anlatım bozukluğuna yol açmıştır. 7) Ekeylem Eksikliğinden Doğan Yanlışlar: Dilimizde
Doğru cümle şöyle olmalıdır: Baraj inşaatı, bu ayın "idi, imiş, ise" sözcüklerine ekeylem denir. Ekeylemin
sonunda bitecek ve baraj çok miktarda elektrik gerektiği yerde kullanılmaması anlatım bozukluğuna yol
üretecektir. açar.
2) Özne - Yüklem Uyuşmazlığından Doğan Yanlışlar: 0 yıllarda ben on yaşında, annem ise otuz dört
Bir cümlede özne ile yüklemin kişi, tekillik - çoğulluk yaşındaydı. (virgülden önce "idim" ekeylemi
yönünden tutarlı oluşuna uygunluk denir. Bu kurata getirilerek anlatım bozukluğu giderilebilir.)
uyulmaması durumunda anlatımda bozukluk olur.
8) Noktalama Yanlışları: Virgül veya noktalı virgül,
Bu tür duygular gözlerimi yaşartırlar (cümlesi kullanılmadığında veya yanlış kullanıldığında anlatım
anlatım bakımından bozuktur. Çünkü soyut bozukluğuna neden olabilen iki noktalama işaretidir. Bu
kavramların çoğulları özne olduğunda yüklem tekil işaretlerin kullanılmaması, zaman zaman özn9
olur. Cümledeki bozukluk, yüklemin "yaşartır" belirsizliğine yol açabilmektedir. Bazen de isim ve sıfat
yapılmasıyla giderilebilir.) tamlamalarının beiirsizliğine neden olmaktadır.
3) Yüklem Eksikliğinden Doğan Yanlışlar: Sıralı Dana ahırına koştu.
cümleİ9rde, gerekli olduğu halde bir yükleme yer
Büyük şehirde oturuyor.
verilmeyişi ya da bileşik cümlel^rde yardımcı eylem
kullanılmayışı anlatımı bozar. (Bu cümlede "büyük" özne olarak kullanılmışsa,
"büyük"ten sonra virgül konulmalıdır. Aksi halde "büyük
Görevlilerin kravat ve beyaz renk ceket giymeleri 2
şehir" bir sıfat tamlamasıdır.)
gerekiyor. g
Doğallık: Kendini zorlamadan, doğal bir biçiminde nazari) bilimi, güzel duyu.
söyleyişe dayalı olan anlatım tarzı. ♦ Güzellik duygusu ile ilgili olan ya da güzellik
Gerçekçilik: Gerçeğin dışına çıkmadan, abartmadan, duygusuna uygun olan.
hayale yer vermeyen, nesnel anlatım tarzı. Faktör: Etken, etmen. Etki yapan her şey.
Popüler: Geniş kitlelerin beğenisine uygun. ♦ Birlikte ya da ayrı ayrı etkisini gösteren ve belli bir
Yeti: Zihinsel yetenek. sonuca götüren güçlerden, şartlardan, öğelerden
her biri.
Kuram: Görüş, teori, nazariye.
Fantezi: Sonsuz, sınırsız hayal.
Yadsıma: Dışlama, kabul etmeme, inkar etme.
? Değişik heves, değişik beğeni, değişik düşünüş.
Yetkin: Başarılı, gücü yeten
? Süslü ve türü değişik olan.
Bütünlük: Yazının konu dışına çıkmadan anlatmak
Görece: Varlığı başka bir şeyin varlığına bağlı olan, kesin
istediği konuyu bir uyum içinde anlatması.
oimayıp kişiden kişiye, zamandan zamana, yerden yere
Tutarlılık: Konunun, çelişkiye yer vermeden belli bir değişebilen; bağıl, izâfi.
mantık dairesi içinde anlatılması.
Güdümlü: Güdülebilen, yönetilebilir. Güncel:
Tema: Şiirin okuyanda uyandırdığı his. Konu ile tema
Günün konusu olan, şimdiki, bugünkü. Haz: Hoşa,
birbirine karıştırılmamalıdır. Savaş sahnesinin anlatıldığı
bir şiirde konu savaş iken, tema kahramanlık olabilir. giden duygular (etkilenme), hoşlanma.
Duygulu: Hislere, insani duygulara hitap eden. İçgüdü: Bir canlı türünün bütün bireylerinde akıl ve
düşünceden bağımsız olarak, doğuştan gelen her türlü
Duygusal: Davranışlarını mantıktan ziyade duyguları
eylem ve davranış.
yönlendiren.
İletişim: Duygu, düşünce ya da bilgilerin akla gelebilecek
Betimleme: Tasvir etme, anlatılan konunun okuyucunun her türlü yolla başkalarına aktarılması, bildirişim;
zihninde resmini çizme. haberleşme.
Aktüel: Güncel, içinde yaşadığımız günierle ilgili. ♦ Televizyon; telgraf, telefon, radyo gibi aygıtlardan
Bilinç: Şuur, insanın kendisini ve çevresini tanıma yararlanarak yürütülen bilgi alışverişi.
yeteneği.(mec) Temel bilgi. İmge: Zihinde tasarlanan ve gerçekleşmesi özlenen soy
Bilim: Evrenin ya da olayların bir bölümünü konu olarak düş, hayal, imaj.
seçen, deneysel yöntemlere ve gerçekliğe dayanarak ? Duyu organlarının dıştan algıladığı bir nesnenin
yasalar çıkarmaya çalışan düzenli bilgi. bilince yansıyan benzeri; hayal imaj.
? Genel geçerlik ve kesinlik nitelikleri gösteren
? Duyularla alınan bir uyaran söz konusu
yöntemli ve sistematik.
olmaksızın bilinçte beliren nesne ve olaylar.
? Belli bir konuyu bilme isteğinden yola çıkan, belli
İşlev: Bir nesne ya da kimsenin gördüğü iş; iş görme
bir amaca yönelen bir bilgi edinme ve yöntemli
yetisi; görev, fonksiyon.
araştırma süreci.
♦ Bir yapının gerçekleştirilebileceği ve onu başka
Çağdaş: Aynı çağda yaşayan.
yapılardan ayırt etme imkanı veren eylem türü ya
♦ Bulunulan çağın anlayışına, şartlarına uygun da türler.
olan.
İzlenim: Bir durum ya da oiayın duyular yoluyla insan
Devinim: Hareket. üzerinde bıraktığı etki, intiba.
Duyarlık: Hassasiyet. Kanı: inanılan düşünce, kanaat.
Tenkit: Bir edebiyat ya da sanat eserini her yönüyle Kavram: Bir nesnenin zihindeki soyut ve genel tasarımı;
inceleyip açıklamak, anlaşılmasını sağlamak ve mefhum.
değerlendirmek amacıyla yazılan yazı türü.
♦ Nesnelerin ya da olayların ortak özelliklerini
Estetik: Sanat amacıyla ortaya çıkarma işinin genel kapsayan ve bir ortak ad altında toplayan genel
yasalarıyla, sanatta ve hayatta güzelliğin kuramsal(teorik, tasarım.
-GENEL YETENEK GENEL KULTUR DERGISI.
Kuram: Uygulamalardan bağımsız olarak alınan soyut Ölçüt: Bir yargıya varmak ya da değer biçmek için
bilgi. başvurulan ilke, kıstas.
? Belirli bir konudaki düşüncelerin, görüşlerin tümü. Özveri: Bir amaç uğruna ya da gerçekleştirilmesi istenen
herhangi bir şeyi için kendi yararlarından vazgeçme.
? Sistemli bir biçimde düzenlenmiş birçok olayı
Fedakarlık.
açıklayan ve bir bilime temel olan kurallar, yasalar
bütünü. Özümlemek: Edinilmiş olan bilgileri bireyin öz malı
durumuna getirmek.
? Teori, nazariye.
Popüler: Halkın beğenisine uygun, halk tarafından
Kültür: Tarihi ve sosyal gelişme süreci içinde meydana
tutulan.
getirilen bütün maddi ve manevi değerler ile bunları
ortaya çıkarmada, sonraki kuşaklara iletmede kullanılan, ? Herkesin tanıdığı.
insanın doğal ve sosyal çevresine egemenliğinin Realite: Gerçek, gerçeklik.
ölçüsünü gösteren araçların tümü.
Salt: Yalnız, tek, sırf.
? Bir topluma ya da halk topluluğuna özgü düşünce
? İçinde yabancı öğe bulunmayan, mutlak.
ve sanat eserlerinin tümü.
♦ İçine, kendisine yabancı hiçbir şey karışmamış,
? Muhakeme, beğeni ve eleştirme yeteneklerinin
arı.
öğrenim ve yaşantılar yoluyla geliştirilmiş olan
biçimi. Sanat: Bir duygunun, tasarının ya da güzelliğin
anlatımında kullanılan yöntemİ9rin tümü ya da bu anlatım
? Bireyin kazandığı bilgi.
sonucunda ortaya çıkan üstün yaratıcılık.
Mistik: Aklın erişemediği, açıklanamayan ya da
? Belli bir uygarlığın anlayış ve beğeni ölçülerine
çözülemey^n şeylere ait olma durumu.
uygun olarak ortaya konulmuş anlatım.
Nesnel: Gerçeğe varmak amacıyla, taraf tutmadan
? Bir şey yapmada gösterilen ustalık.
inceleme yapan, hüküm veren.
♦ Bir meslekte uyulması gereken kuralların tümü.
♦ Bireyin kişisel görüşünden bağımsız olan.
Saygın: Saygı gören, sayılan, hatırlı, itibarlı, muteber.
Nitelik: Bir şeyin nasıl olduğunu belirten, onu başka
şeylerden ayıran özeilik. Somut: Gerçekliği algılanabilen. Müşahhas.
? Bir şeyin iyi ya da kötü oluşu, kalite. ♦ Beş duyudan biriyle ya da birkaçıyla belirlenen
varlık.
? Bireyi, nesn9 ya da yaşantının bir yönünü,
ötekilerden ayırt etmeye yarayan ve ölçülebilen Soyut: Beş duyu aracılığıyla algılanamayan varlık.
özellik. Keyfiyet. ? Anlaşılması, kavranılması güç.
Orijinal: Özgün. Alışılagelenden değişik, şaşırtıcı nitelikte ? Düşünce yoluyla kabul edilen varlık. Mücerret
olma durumu.
Sentez: Terkip. Parçaların ya da öğelerin bir araya
Özdeş: Her türlü nitelik bakımından eşit olan, ayırt getirilip bir bütün olarak birleştirilmesi. Bu biçimde oluşan
ediİ9meyecek kadar benzer olan, aynı. bütün.
♦ Bir ve aynı olan ve aynı anlama gelen. Süreç: Aralarında birlik olan ya da belli bir düzen içinde
yinelenen, ilerleyen, gelişen olay ya da eylemler dizisi.
Özdeşlemek: Özdeş duruma gelmek.
Süregelen: Ne kadar süreceği belli olmaksızın sürüp
Özgü: Özellikle birine ya da bir şeye ait olan, belli bir
giden. Müzmin.
kimsede ya da şeyde bulunan. Has, mahsus.
Özgün: Yalnız kendine özgü bir nitelik taşıyan. Teknoloji: Bir sanayi dalı ile ilgili yapım yöntemlerini,
kullanılan araç, gereç ve aygıtları kapsayan bilgi.
? Bir buluş sonucu olan, nitelikleri bakımından
Tem: Tema. Bir hitabede, öğretici ya da edebi bir eserde
benzerlerinden ayrı ve üstün olan.
işlenen konu, düşünc9, görüş.
? Çeviri (t9rcüme) olmayan, asıl olan metin.
? Herhangi bir sanat eserinde işlenen konu.
Öznel: Nesnelerin gerçeğine değil, bireyin düşünce ve
duygularına dayanan. Subjektif. ? Bir besteyi oluşturan temel motif. (müzik)
-TÜRKÇE-
4. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım 7. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "onu" sözcüğü
bozukluğu vardır? gereksiz kullanılmıştır?
A) Bu yıl çalışmak istediği kurumla anlaşmak için A) Ahmet'e bir hediye aldım, onu başarısından
bir gece Bursa'ya gidip hemen döndü. ötürü kutladım.
B) Tatilini bu yaz dağ evinde geçirmek için B) Bizi izleyen kadına baktım, onu bir yerden
şimdiden hazırlık yapmaya başladı. tanıyor gibiyim.
C) Dersanede birçok öğrencisine kendi hazırladığı C) Çorbaya tuz ilave ettim, onu servise hızırladım.
soruları çözdürdü. D) Ülkemizde en çok satan gazeteyi okuyorum;
D) Köylerinin ortasından geçen yolu temizletmek onu hep beğeniyorum.
üzere belediyeye başvurdu. E) Döneminde yalnız olan şairde bir farklılık var;
E) Saçlarını bahar gelince kazıtıp kafasına yeni saç onu anlatmakta zorlanıyorum.
kökleri ektirdi.
6. Aşagıdaki cümlelerin hangisinde bir sözcüğün Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım
yanlış anlamda kullanımından kaynaklanan bir bozukluğu vardır?
anlatım bozukluğu vardır?
A) Öğrencilerimiz son aylarında birçok konu ve soru
A) Ozon tabakasının delinmesi canlıların yaşamını çözerek eksiklerini tamamlamalılar.
olumsuz yönde etkiliyor, B) Bütün insanlar, insanlığın iyiliği için yapılan
B) Tarım Bakanlığı'nın izni olmadan üretilen ilaçlar bilimsel çalışmaların önünde durmamalıdır.
ağaçların verimini düşürüyor. C) İhtilallerle çözüım olmayacağını dünya, her
C) Ani sıcaklık değişiklikleri topraktaki çölleşme ihtilalde anlamıştır.
oranını yükseltiyor. D) Ticarette, üretilen, malların çok olmasındansa
D) Makinelerin kapladığı alan arttıkça insanlar için tüketilen malların çok olması daha önemlidir.
yaşama alanı daralıyor. E) Kimya dersinin gazlar konusunu anlamayan
E) Radyasyonlu çayları içmek sakat çocukiarın öğrenciler, hocalarına soru götürerek konuyu
doğmasına neden oluyor. anlamaya çahşmalıdırlar.
-TÜRKÇE-
10. Biraz ilerledikten sonra küçük eve girdi. 13. Ankara'dan 17:30'da hareket eden kafilemiz büyük
bir ihtimalle istanbul'a saat 23:30'da varmış olabilir.
Bu cümledeki anlatım bozukluğunun benzeri
aşağıdakilerden hangisinde vardır? Bu cümledeki anlatım bozukluğu nasıl
giderilebilir?
A) Kardeşim, lise öğrenimini Ankara'da tamamladı.
B) Hayat; insana, dayanmayı çabuk öğretir. A) "hareket eden" yerine "kalkan" sözcüğü
C) Yaralı polise elini uzatmaya çalışıyordu. getirilerek
D) Sanat, insanın yeryüzünde kalıcı olma çabasıdır. B) "ihtimalle" yerine "olasılıkla" sözcüğü getirilerek
E) Onunla ilk defa bir yemekte tanışmıştık. C) "17:30'da" sözünden önce "saat" sözcüğü
getirilerek
D) "kafilemiz" yerine "bizim grubumuz" sözü
getirilerek
E) "büyük bir ihtimalle" sözü cümleden çıkarılarak
12. 'Yine" sözcüğü aşağıdakilerin hangisinde 15. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde aynı anlama
gereksiz kullanılmıştır? gelen sözcüklere yer verilmemistir?
A) Bu kitapları bir dahaki ay yine okuyacağım. A) Bu ay demeğimiz çok ihtişamlı, gösterişli
B) Evimize, yine bir takım koltuk almayı etkinlikler düzenleyecek.
düşünüyorum. B) Arkadaşlarımızla çetin ve zor bir dönemin
C) Yaptığımız toplantıya bu kez de yine gelmemeyi kapılarını araladık.
göze alamaz. C) Öğrencilerin rehberlik servisinde sorunları,
D) Aldığım sütten hiç içmeden süt yine bitti. problemleri çözüme kavuşturulmalıdır.
E) Ağaçlarımız yağmurlardan sonra yine D) Onunla bu konuyu tartışmak için ne vaktim ne
ilaçlanacakmış. zamanım var.
E) Biz müşterilerimizi iyi, güzel sözlerle avutmayız.
8- -GENEL YETENEK GENEL KÜLTÜR DERGİSİ.
16. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım 19. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım
bozukluğu vardır? bozukluğu vardır?
A) Kitabın kapağında yayıncımız mavi, sarı ve yeşil A) Telefon modelleri, tanıtıldıkları kadar özelliğe
renkleri kullanmış. sahip değil.
B) Köyümüzün kenarından g^çen ırmak bu yıl daha B) Telefon üreticileri ve biz alıcılar aramızda hiç
gür akıyor. anlaşamadı.
C) Boş vakiîlerimde yaptığım işler arasında en çok C) Telefonların hızla hayatımıza yerleşmesi bizi
kitap okumayı severim. biraz robotlaştırdı.
D) Diş fırçalama alışkanlığı, çocuklara küçük D) Telefon firmaları bu yıl kıyasıya bir rekabete
yaşlarda kazandırılması gereken bir özelliktir. girdiler.
E) Söylediklerimi tek tek not alıyor, bunlarla ilgili E) Telefonu bundan iki yüzyıl önce Graham Bell
bana soru soruyordu. bulmuştu.
5. "Hiçbiri yakın tarihimizin gelişiminden doğru dürüst Aşağıdaki cümlelerin hangisinde anlatım
haberdar değiller." bozukluğu vardır?
Bu cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni A) Beni her yerde aramış bulamayınca da not
aşağıdakilerden hangisidir? bırakmış.
A) Gereksiz iyelik eki kullanımı B) Çağımızın en önemli hastalığı kanserdir.
B) Sözcüğün yanlış yerde kullanılması C) Hayatında hiçbir önemli iş yapmayan insanlar,
C) Yüklemin çoğul kullanılması S2 başkalarının başarılarını küçümserler.
D) Dolaylı tümleç eksikliği 'o D) Dilin korunması konusunda sanatçılara büyük
cr görev düşüyor.
E) Ekeylem eksikliği UJ
Q E) İletişimin en önemli aracı dildir.
</>
m
a.
5§
'S
6. Bu yolu yayan yürüyerek bitiremeyiz.
10. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde gereksiz
Bu cümledeki anlatım bozukluğunun benzeri
sözcük kullanımından kaynaklanan anlatım
aşağıdakilerden hangisinde vardır?
bozukluğu vardır?
A) Yemek, çok sıcakta kaldığından ekşimiş.
A) Dostların kırıcı sözleri asla unutulmazlar.
B) Beyaz kar taneleri beni hep duygulandırmıştır.
B) Anlattıklarımı birçok kişiler anlamadılar.
C) Kitaplarını rafları düzenli bir şekilde yerleştirdi.
C) Oturduğu yerden ayağa kalkarak bana doğru
D) Bulduğu her şeyi çantasına koyup gidiyor.
geldi.
E) Davete hasım akraba birçok misafir geldi.
D) Ellerin V9 ayakların sıcak tutulması gerekir.
E) Bütün canlılar bir gün ölümü tadacak.
ÇIKMIŞ SORULAR
hepsi(lll) de(V)
A, B, C ve E seçeneklerinde altı çizili sözcükler
ve ÇÖZÜMLERİ
cümleyi anlam bakımından tamamlamaktadır. Onun
için cümleden çıkarılamaz. Fakat D seçeneğindeki
1. Bûtün(l) "olarak" kelimesinin kullanımına gerek yoktur,
vardı. cümleden çıkarıldığında anlamda değişme olmaz.
o>
"Bütün" ve "hepsi" kelimeleri aynı anlamı ifade
etmektedir. Hepsi kelimesi cümleden atılırsa anlam Yüzden fazla bulgunun ortak adı olan(l) romatizmal
bozulur ancak bütün kelimesi atılırsa cümlenin hastalıklar, pek çok(ll) ölümlere neden olmasa bile
yol açtığı yıkım(lll) işgücü kayıpları ve tedavi
anlamı bozulmaz. Onun için doğru cevabımız "E"
harcamaları acısından(IV) günümüzün önemli
seçeneğidir. saglık(V) sorunlarından birini oluşturur.
(Cevap E)
Bu cümledeki anlatım bozukluğunun giderilmesi
2. Pahalı(l) mobilyalarla döşenmiş olan(ll) ve için numaralanmış sözlerden hangisinin
kapısında(lll) "genel müdür" levhası bulunan(IV) çıkarılması gerekir? (99 DMS OÖ)
oda, her zaman olduğu qibi(V) kapalıydı.
A B)ll. 0) III. D) IV. E)V.
Yukarıdaki cümlede altı çizili sözlerden hangisi
atılırsa, cümlenin anlatımında bir bozulma ya da
anlamında daralma olmaz? (99 DMS OÖ) "Pek çok" sözü anlatım bozukluğuna neden
A) I. B)ll. olmaktadır. Bu sözün çtkarılması gerekir.
0) III. D) IV. E)V.
(Cevap B)
(Cevap A) (Cevap E)
14- -GENEL YETENEK GENEL KULTUR DERGİSİ.
11. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım 13. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım
bozukluğu vardır? (99 DMS ÖL) bozukluğu vardır? (99 DMS ÖL)
A) Sonunda biz de çalışmamızın karşılığını aldık. A) Hem sözüımü dinlemiyorsun hem de yardım
B) Açık pencereden, odanın duvarına asılmış bekliyorsun.
resimier görünüyor. B) Gerek işyerinde ya da g^rekse evd9, bu konuda
C) Karşıdaki küçük tahta kulüb9d9 kitap ve gazete dikkatli olmalısın.
satılıyor. C) Ne benim görüşümü alıyorsun ne de başkalarına
D) Bu zor günümde hem halam hem de sen danışıyorsun.
yanımdaydm. D) Sen d9 yakınların da bu konuda yanlış
E) Babası ve annesi, yıllarca onun sıkıntılarına düşünüyorsunuz.
ortak olmuşlar. E) Ya bizimle gel ya da arkadaşınla tatile çık.
"Bu zor günümd9 h9m halam hem d9 sen B seçeneğinde "ya da" bağlacı gereksiz
yanımdaydın." cümlesinde "yanımdaydın" yüklemi kullanılmıştır.
"halam" ve "S9n" öznelerinin ortak yüklemi olarak
(Cevap B)
kullanılmıştır. Fakat "halam" öznesiyte
"yanımdaydın" yüklemi uyumsuzdur. Cümİ9nin
doğrusu şöyledir: "Bu zor günümde hem halam
yanımdaydı hem S9n yanımdaydın."
(Cevap D)
zo
>■
Ç2
"Q
Uâ
"(3
«0
D
16. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, eşanlamlı
sözcüklerin birlikte kullanılması anlatım
bozukluğuna yol açmıştır? (99 DMS L)
A) Hizmetin niteliğini ve kalitesini yükseltmek için
bunların yerine getirilmesi gerekiyor.
B) Salt para kazanmak için değil, sevdiğim bir işi 18. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, yakın anlamlı
yapmak için de çalışmak istiyorum. sözcüklerin bir arada kullanılması anlatım
C) Eskiden geceleri bütün kent uyurken ben sabah bozukluğuna yol açmıştır? (99 DMS L)
dörde kadar çalışırdım. A) Seninle görüşmeyeli neredeyse yirmi yıl oluyor.
D) Okumak için evden kaçtığını, aç kaldığını, çileli B) Gözleri buğulanmıştı, sevinçten neredeyse
bir öğrencilik dönemi geçirdiğini anlatırdı. ağlayacaktı.
E) Önce, kısa öyküyü çok önemli bir yazım türü C) Hava birden bozdu, neredeyse soğuktan
saydığımı belirtmek isterim. donuyorduk.
D) Az daha, neredeyse arabanın altında
kalacaktım.
A seçeneğinde "nitelik" ve "kalite" aynı anlama E) "Çabuk, neredeyse bul getir!" diye bağırdı.
gelmektedir.
(Cevap A)
D seçeneğinde "az daha" ve "neredeyse" yakın
anlama gelmektedir.
(Cevap D)
16- -GENEL YETENEK GENEL KULTUR DERGISL
8. Arkadaşım(l) bu(ll) sorumluluğu(lll) birlikte(IV) 11. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım
paylaşmalıyız(V) dedi. bozukluğu vardır? (2001 KMS)
Numaralanmış sözcüklerden hangisi çıkarılırsa A) Çok sesli müziğin geleceğinin halk türkülerinde
cümlenin anlamında daralma ya da bozulma olduğunu söylüyor ve uyguluyordu.
olmaz? (2001 KMS) B) Toplumun eğitimi için yararlı olacağını
A) B)ll 0) III D) IV E)V düşündüğü müzikli oyunlar ve operetler
besteledi.
C) Müziğe olan yeteneği, çok küçük yaşlarda
Paylaşmak eylemi karşılıklı yapılan bir işi ifade annesinden duyduğu şarkıları söylediğinde
etmektedir. Bunun için "birlikte" kelimesinin ortaya çıktı.
kullanımına ihtiyaç yoktur. Cümleden atıldığında D) Hastalığı yüzünden uzun süre okula gidemedi ve
herhangi bir anlaım daralması olmaz. müzik alanındaki çalışmaları yarım kaldı.
E) Müzikseverlerin yardımıyla bir dernek kurdu bu
(Cevap D)
derneğin başkanlığını yaptı.
9. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde anlatım
bozukluğu vardır? (2001 KMS)
A) Bu konuda bir açıklama yapılıp yapılmayacağı A seçeneğindeki tümceye "neyi uyguluyordu?" diye
söylenmedi. sorulduğunda kopukluk ortaya çıkıyor, yanıt
B) Saat kaçta burada olacaklarını öğrenemedik. alınamıyor. Oysa "... çok sesli müziği uyguluyordu"
C) Buraya hangi yoldan gelip gelemeyeceklerini olması gerikiyordu.
kestiremiyorum. (Cevap A)
D) Ameliyattan ne kadar iyileşip iyileşemeyeceği
bilinmiyor.
E) Bununla ilgili bir sorusu olup olmadığını sordum.
10. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım A) Bu fotoğraf sergisinde, su altındaki gizemli
bozukluğu vardır? (2001 KMS) dünyanın gözler önüne serilmesine çalışılmış.
B) Yoğun trafikte, ani fren yapıldığında çocuklar
A) Uzmanlık alanındaki bütün araştırmaları ilgiyle
mutlaka başlarını bir yere çarpabilirler.
izlerdi.
C) Sporcularımızın kazandığı kupa ve madalyalar
B) Uzmanlar, konuyla ilgili görüşlerini belirttiler.
bu bölümde bulunuyor.
C) İş yaşamının da uyulması gereken birtakım
D) Sıcak yaz akşamlarında, deniz kenarında
kuralları vardır.
oturmanın zevki bir başkadır.
D) Çocuklar, ailenin ve öğretmenin ortak çabasıyla
E) Dağcılık, ülkemizde de çok ilgi gören bir spor
iyi eğitilebilir.
dalıdır.
E) Bu durum, aldığımız başarısız sonuçlardan
dolayı kaynaklandı.
18. Yazıların 12 puntoyla yazılıp dört sayfayı 20. Şon (I) yıllarda (II) sık sık kendi kgndime (IV)
aşmamasını rica ediyoruz. özeleştiri (V) yapıyorum.
"Sağlamak" olumlu anlamda kullanılır. "Zarar" Tepki bırakılmaz, gösterilir. 0 yüzden "etki bırakmak"
olumsuz olduğu için ikisi bir arada kullanılmaz. ifadesi daha doğru bir kullanım olur.
"Sağladı" yerine "getirdi" kullanılarak anlatım (Cevap D)
bozukluğu giderilebilir.
(Cevap B)
27. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım 29. Aşagıdaki cümlelerin hangisinde, bir anlatım
bozukluğu vardır? (2004 KPSS) bozukluğu vardır? (2005 KPSS)
A) Bu çiniler dünya insanlığının gözdesi oldu. A) Sorunlara çözüm bulmak için bir toplantı
B) Çocukları çok sever, onlarla daha çok vakit düzenleyebiliriz.
geçirmek isterdi. B) Ellerine geçen fırsatları iyi değerlendirdiler.
C) İyi bir çocuk kitabı, yetişkinlere de seslenir. C) Gezilecek yerleri önceden saptamalıyız.
D) İki haftada, aldığı kitapların hepsini okudu. D) Davranışlarıyla çocuklara örnek olmaya
E) Baz9n günlerini resim yaparak geçiriyormuş. çalıştılar.
E) Yaptığı suçları bir bir sıraladılar.
ÇÖZÜM:
A seçeneğinde gereksiz sözcük (dünya)
kullanılmasından kaynaklanan bir anlatım bozukluğu "Yapmak" sözcüğü anlamına uygun olarak
var. Cümledeki anlatım bozukluğu şu şekilde kullanılmamıştır. Cümienin doğru şekli "işlediği
düzeltilebilir. suçları bir birsıraladılar."
Bu çiniler insanlığın gözdesi oldu. (C^vap E)
(C^vap A)
28. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım o 30. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım
bozukluğu vardır? (2005 KPSS) bozukluğu vardır? (2005 KPSS)
A) Programında kültürel ve sanatsal konulara A) Onun, bugün ya da yarın geleceğini sanıyorum.
ağırlıkveriyor. B) Bu yıt iyi bir karne getirmesini bekliyorum.
B) Yaşlılığınızda, torunlarınızın varlığı mutlu edecek C) Desteğinizin ileride de sürmesini düşünüyorum.
ve yalnız hissetmenizi önleyecektir. D) Bu koşulların işinizi zorlaştıracağına inanıyorum.
C) Onun, sesleri birbirinden ayıran çok iyi bir müzik E) Evin bütün yükünü sizin taşıdığınızı biliyorum.
kulağı var.
D) Sunuculann, canlı yayınlarda konuşmalarına
daha çok özen göstermeleri gerekir. "Desteğinizin ileride de sürmesini düşünüyorum."
E) Yakınları, bu yeteneğini babasından aldığını Cümİ9sinde "düşünmek" sözcüğü kullanıldığt
düşünüyor. cümleye uygun düşmemiştir. Bunun yerine "istemek,
dilemek" sözcüğü kullanılabitir.
(Cevap C)
B seçeneğindeki cümlenin doğru hali şöyle olmalıdır:
"Yaşlılığınızda, torunlarınızın varlığı sizi mutlu
edecek ve kendinizi yalnız hissetmenizi
önteyecektir".
UYARI: Anlatım bozukluğu sorularında verilen
cümlelerin tamamına bozuk otabileceği ihtimali
dahilinde bakılmalıdır. Bir cümİ9de anlatım
bozukluğuna seb9p olabilecek bütün madd9İ9r,
anlatım bozukluğu sorularının seçenekferi okurken
akılda tutulmalıdır.
(Cevap B)
-MATEMATİK- 23
m
ÖRNEK:
ÜJ
150 70
70
150'de 70 V ; olur.
kârvarsaoran:
150
(Cevap C)
24- -GENEL YETENEK GENEL KULTUR DERGİSİ-
(Cevap D)
1. (0 - 5) 5 dakikada 5m m -> 1 dakikada 1
(Cevap E)
-GENEL YETENEK GENEL KÜLTÜR DERGİSİ- 25
Satış (milyon
ÇOZUMLU TL) A
KAVRAMA TESTİ
©
İ2
"o
sr
LU
Q
C/5
m
a.
2. Su miktarı (ton)
-Zaman
10
(saat)
Yandaki grafik bir
karışımdaki A, B ve C
maddelerinin dağılımını
göstermektedir.
O, dairelerin merkezi,
Yukarıdaki grafikte 36 tonluk bir havuzdaki su
m(OTM) _ 180°
miktarının tamamına göre değişimi verilmiştir. Havuzu
ilk 2 saat B musluğu sonraki 8 saat A musluğu m(OFZ) -
doldurmuştur.
OT = | TM
Başlangıçtan itibaren sadece A musluğu açık
olsaydı havuz kaç saatte dolardı? 4. 7200 gr lık bir karışımda kaç gram A maddesi
bulunur?
A) 8 B) 12 C) 16 D) 20 E) 24
A) 500 B) 750 E) 1600 C) 900
D) 1200
26- -GENEL YETENEK GENEL KULTUR DERGİSİ-
A) 4 B) 6 C) 8 D) 10 E) 12 A) 25 B) 28 C) 30 D) 32 E) 35
(bin adet) o
6. >■
g Öğrenci sayısı
Notlar
Ününler
60
3 0 4 Ö ----- MaliV et
(milyon TL)
A) 13 B) 15 C) 16 D) 17 E) 18
Yandaki grafik A e B bitkilerinin boylarının zamana
göre değişimini göstermektedir.
3
12 Hacim(m
Yandaki grafik dolu
k 36 bir havuzun zamana
göre boşalmasını
göstermektedir.
t (saat)
B karışımları
içindeki
tuz miktarını
göstermektedir.
Kar| |m
20 28 Ş
(kg) işçiler
18.
'Yaş o >~
18 20 22 25 30 Ü7
19 Boy(cm)
10 B Zaman
(saat)
1 fin A
ÇOZUMLER aracı 8 sn'de 160 m yol alır. => 1 sn'de — = 20
1. Veli 4 günde 8 milyon TL biriktirirken, Ali 5 m yol alır.
günde 15 milyon TL harcar. Ali'nin tüm parası 240 B
aracı 8 sn'de 240 m yol alır. => Isn'de — = 30
30 milyon TL olduğuna göre,
m yol alır.
15 milyon 5 günde
30 milyon x t + 4 saniye sonra A aracı 20 (t + 4) = 80 + 20t yol
alırken B aracı sadece t saniye gitmiştir. (4sn. sonra
x =■
harekete başlıyor!)
= 10 günde parası biter
15
B aracı t saniyede 30t m. yol gider. 80 +
Veli 4 günde
8 milyon TL biriktirirse 20t = 30t => 10t = 80 => t = 8sn.
10 günde
x
(Cevap C)
x=
4 = 20 milyon TL biriktirir.
(Cevap D)
6. Çemberin içi 360° olduğundan
Geriye 36 -12 = 24 ton kalmıştır. A malı: 120° => 12 bin adet üretiliyorsa B
(Cevap C) (Cevap D)
30- -GENEL YETENEK GENEL KÜLTÜR DERGİSİ-
% 100 kâr elde ediliyor. 15. 360° satış fiyatını 75° kârı temsil ediyor.
(Cevap E)
Buna göre,
(Cevap C)
ei[ 16. İşçilerin toplam üretimi 4 + 5 + 6 = 15 tondur.
o
«i 15 ton 360° ile gösterilirse
12. l . y o l 4ton x
(Cevap A)
+ 6 = 40
6 36
- = — =>
k 8 k
48
Havuzun tamamı 48 litre ise, yarısı (% 50'si)
24 litre olur.
912
Yaş ortalaması =------- = 22,8
48 40
(Cevap C)
(Cevap C)
-GENEL YETENEK GENEL KULTUR DERGISI- 31
19.
Boy CEVAPLI
KAVRAMA TE5Tİ
60
Satış (TL)
20 30
-> Zaman 25
10 |B XB-
20
10
15 ♦----♦
10
xB 60 3XB - 30 = XB^>2 XB = 30 5
Ahş (TL)
5 10 15
=> XB = 15 saat
R
E
A) 60 B) 75 C) 80 D) 90 E) 50
xA 40
=*2 ( X A - 1 0) XA ©
= "çg
D
E
K
L
İ
İ
XA = 20 saat m 40
B'nin 4cm kalması için 56 cm yanması s 30 10
boyunun
gerekir.
■ Zaman (saat)
B'nin 60 cm'i 15 günde yanarsa 3 8 10
Boşalan
4. Yandaki grafikte, K
ve L depolarındaki
su
mik
tarının
Zaman 7. zamana göre
değişimi verilmiştir.
Zaman
Yukarıdaki grafik bir havuzdaki suyun zamana göre
(saat)
değişimini göstermektedir. İlk 5 saatte yalnız X
musluğu açıktır. 5 saat sonra Y musluğu da açılmıştır. Başlangıçtan 1 saat sonra depoda kalan su
miktarları eşit olduğuna göre, başlangıçta K
deposunda kaç litre su vardır?
A)70 B) 75 C)80 D) 90 E) 100
8. -. Milyar (TL)
Kar oranı (%)
Yanda bir tüccarın
5.
parasının zamana
z. bağlı değişim grafiği
o
>~ görülmektedir.
ço
'a
2— UJ +* Zaman
4 6
Zaman (yıl)
A)30 B) 36 C)40 D) 45 E) 48
54 27
© "o
DC UJ Şekil -1 Şekil - II
-*- Kontör
100 200 m
100 200 co
Kontör a, Bir terazid e 15 kg lık bir ağırlık tartıldığı zam an
kadran 25° lik açı yapmaktadır.
Milyon (TL) Milyon (TL) 14.
27
15
-♦- Kontör
100 200
■** t (sn)
-»•Zannan
0 (dk)
, Hacim (It)
16. Bir işyeri, işe 4 işçi ile başlamış ve her ay 3 yeni işçi Şekitdeki grafik boş bir havuza su akıtan
Kv9 L musluklarına aittir.
almıştır.
İşçi sayısının (y), aylara (x) göre değişimini Havuz dolduğunda K musluğu, havuzun
gösteren grafik aşağıdakilerden hangisidir?
*► Zaman (dk)
0
A -2
E) 19.
C
U -4
D)
10 Boy (m)
Dikildikten kaç yıl sonra
4 -*- x A ve B ağaçlarının boyları
0 -3 farkı 6 m olur?
2S Zaman
o ço A)12
UJ 3 B)
E)6
C)10 D)9
11
Buna göre, III. mal ile IV. mal arasındaki satış farkı
yüzde kaçtır?
Satış (TL) A)5 B)8 C) 10 D) 15 E) 20
17.
CEVAPANAHTARl
■ Ahş (TL) 1 2 3 4 5 6 7 8
0 B A C D E C B D
Yukarıda bir malın alış fiyatı ile satış fiyatı arasındaki 9 10 11 12 13 14 15 16
bağıntının grafiği verilmiştir. B D D B E D C
c
17 18 19 20
Bu malın satışından yüzde kaç kâr elde
C c A A
edilmiştir?
A)100 B) 150 C)200 D) 250 E) 300
-GENEL YETENEK GENEL KÜLTÜR DERGİSİ- 35
ÇIKMIŞ SORULAR 2.
C
ve ÇÖZÜMLERİ
A
10 km/sa^
Grafikteki A, B ve C noktalarının koordinatları üç
değişik malın maliyetlerini ve satış fiyatlarını
8km/sa göstermektedir. Bu üç maldan birer adet
Saatteki hızları 8 km ve 10 km olan iki koşucu satıldığında toplam kâr ya da zarar durumu ne
şekildeki ABC dik üçgeninin A noktasından aynı olur?(1999LDMS)
anda koşuya başlıyor ve 3 saat sonra, ilk kez A) 3 milyon TL kâr B) 4 milyon TL kâr
koşuculardan biri B, diğeri ise C noktasına varıyor.
C) 5 milyon TL kâr D) 3 milyon TL zarar
Bu durumda koşucuların ulaştıkları B ve C E) 4 milyon TL zarar
noktaları arasındaki x uzaklığı kaç km dir? (99
DMSL)
A malından elde edilen kâr = 7 - 5 = 2 milyon B
A) 12 B) 14 C) 16 D) 18 E) 20
malından elde edilen zarar = 7 - 5 = 2 milyon C
malından elde edilen kâr = 1 1 - 8 = 3 milyon T =3 +
© 2 + (-2) = 3 milyon kâr
"eg
'o (Cevap A)
£T
30. ÜJ
Q
OT
m
€
A 24 B
3.
Saat Saat
f&M&Ma Not 1 2 3 4 5
Oğrenci 10 2 10 8 X
Litre km
sayısı
40 80
— = 8 litre (saatte) = 40 km
~. . Nottoplamları .
8 litre benzinle 80 Ortalama = ----------------- olur.
40 km giderse x
Kişi sayıay
litre benzinle km gider.
3 _; (10.1) + (2.2) + (3.10) + (4.8) + (5.x)
8x = 80 . 40 x 30+ x
= 400 km 90 + 3x = 76 + 5x
(Cevap E) 14 = 2x=>x = 7 kişidir.
(Cevap B)
s:
o
100 >
Yıl
1990
f Konut sayısı
Kâr (milyon TL) Yerleşim yeri
200
140
100
Yıl Yukarıdaki
1990 ? 1996 sütun grafiği A, B, C, D yerleşim
Önce yıldaki kâr payını bulalım. yerlerindeki konut sayılarını göstermektedir.
Bu grafikteki bilgiler grafik ile ifade edildiğinde,
y 400-100 300
m = — = -------------- = = 50milyon A yerleşim yerindeki konut sayısını gösteren
x dilimin merkez açısı kaç derece olur? (2002
1996-
KPSS)
1990 6 100 milyon + x(50) milyon = 200 milyon
A) 140 B) 100 C) 70 D) 60 E) 50
x = 2 yıl sonra ise 1992 yılında 200 milyar kâr eder.
(Cevap B)
-GENEL YETENEK GENEL KULTUR DERGISI- 37
A=100
B = 140
C = 280
Zaman (saat)
+ D = 720 Tam açı 360°
Yukarıda aynı anda, aynı yönde harekete başlayan
olduğundan
A ve B araçlarının yol-zaman grafiği verilmiştir. 3.
saatin sonunda A aracının hızı aynı kalırken, B
aracının hızı 5 katına çıkıyor ve bu değerde devam
ediyor.
Buna göre, harekete başladıklarından kaç saat
sonra B aracı A ya yetişir? (2002 KPSS)
A) 3 B) 5 C) 6 D) 8 E) 10
(Cevap E)
©
"o
cc
ÜJ Q
a.
B (cm) A 12 3 4
7.
o
3
Q 30.t = 10.3 + 50(t-3)
0 UJ
2 >■ 20t = 120
8 30.t = 30 + 50t-150
1
2 t=6 saat sonra
-----1 ---- 1 -----i— (Cevap C)
> Zaman (ay) u
1 2 'â 4
Aşağıdaki grafik bir kırtasiyecinin satılan silgi, kalem
Yukarıdaki A ve B fidanlarının boy zaman grafiği ve defterlerin satış fiyatlarını göstermektedir.
verilmiştir. Bu grafiğe göre, B bitkisi ayda kaç cm
büyümektedir? (2002 KPSS) Satış fiyatı (milyon TL)
A) 1 B) 2 C) 3 D) 6 E) 5 defter kalem
silgi
Adet
(Cevap D)
38- -GENEL YETENEK GENEL KULTUR DERGİSİ-
11. Ahmetve Burak birlikte çalışarak I. işia, II. işi b, III. işi
c saatte bitiriyor.
Defter -» d
Silgi -» s Buna göre, aşağıdaki sıralamalardan hangisi
doğrudur? (2003/2 KPSS)
Kalem -» kolsun.
A)a<c<b B)b<a<c
7d = 5.600.000 -» d -> 600.000 C)b<c<a D)c<a<b
9s = 4.500.000 -> s -> 500.000 E) c < b < a
l.iş II. iş III. iş 12. Ahmet I. işte çalışırken, Burak III. işi bitirip ara
vermeden II. işte çalışıyor. Ahmet I. işi bitirdikten
Ahmet 6 8 12
hemen sonra Burak ile birlikte II. işte çalışıyor.
Burak 12 4 3
Çalışmaya aynı anda başladıklarına göre, ikisi bu
üç işi toplam kaç saatte bitirir? (2003/2 KPSS)
(Cevap C)
-GENEL YETENEK GENEL KULTUR DERGISI- 39
13. Toplamları, sabit bir pozitif k sayısına eşit olan a 15. Bu işyerinde çalışanların % kaçı orta öğretim
ve b sayısının grafiği aşağıdakilerden hangisi mezunudur? (2004 KPSS)
olabilir? (2003/2 KPSS)
A) 29 B)30 C)25 D) 40 E) 45
A) fb B)
360derece %100ıse
90derece % xolur
360,
C) D) 4
x = % 25
7 olur
E) (Cevap C)
"o 120
/ilköğretirr UJ
\ / \. / mezunu >■
(Cevap E)
Toplam personel sayısı 120 olduğuna göre; Aşağıdaki grafik, bir işletmenin 2001-2005 yıllarını
14. Bu işy erinde lisans mez unu çalışan kaç kişi kapsayan dönemde alıp sattığı bir malın birim alış
vardır? (2004 KPSS) ve satış fiyatlarını göstermektedir.
120.150 _ . . . .
x = ------------= 50 kışı
150 dereceyi temsil eder I
I I
360
4
1
3 Yıllar
2001 2002 2003 2004 2005
2
(Cevap C)
40- -GENEL YETENEK GENEL KÜLTÜR DERGİSİ-
17. İşletme. 2005 yılında bu maldan yüzde kaç kâr 19. İşletme 2004 yılında bu maldan 5000 birim alıp
elde etmiştir? (2005 KPSS) hepsini satmıştır.
A)60 B)65 C)70 D) 75 E) 80
Bu satıştan elde edilen kârın tümüyle 2003 yılı
fiyatından kaç birim mal alınabilir? (2005 KPSS)
2005 yılında kâr: 9 A)750 B) 1000 C) 1250
D) 1500 E)1750
- 5 = 4 YTL Ahş :
ÇÖZVM:
5 YTL ise
alınır.
2005 yılında % 80 kâr edilmiştir.
(Cevap C)
(Cevap E)
o
>-S2
18. Bir birim malın 2002 yılı satış fiyatı, 2001 yılı satış
fiyatına göre yüzde kaç azalmıştır?
A) 12,5 B) 15 C) 17,5 D) 20 E) 25
= 145
(Cevap A)
-TARIH- 41
TEMEL ILKELER
Atatürk'ün devlet hayatı, fikir hayatı ve ekonomik
hayatı ile toplumun temel kurumlarını ilgilendiren Bu ilkeler 1924 Anayasasında 5 Şubat 1937'de
görüş ve ilkelerinin bütününe Atatürkçü Düşünce yapılan bir değişiklikle Anayasaya konmuştur. Söz
Sistemi - Atatürkçülük denir. konusu maddede yapılan değişiklik "Türkiye Devleti
Atatürkçülüğün Nitelikleri: Atatürkçülüğün önde Cumhuriyetçi, milliyetçi, haikçı, devletçi, laik ve
gelen niteliği, aklın ve bilimin ışığında yol inkılâpçı'dır, resmi dili Türkçe'dir, makamı Ankara
göstermesidir. Atatürkçülüğün bir diğer niteliği de şehridir."
her çağda Çağdaş olmayı gerektirmesidir. Kişi hak
ve hürriyetlerine önem verir. Tam bağımsızlık ve CUMHURİYETÇİLİK
milli egemenlik ilkelerinin Türkiye Cumhuriyeti'nin
Cumhuriyet yönetimi, halkın kendi kendisini
temel unsuru olarak kabul etmek, gerçekçi ve laik
yönetmesi, devlet başkanını ve diğer yöneticilerini,
olmak, yurtta ve dünyada barıştan yana olmak,
milli irade ile bizzat seçmesi gerçeği üzerine
Atatürkçü Düşünce Sistemi'nin vazgeçilmez
kurulmuştur. Diğer bir ifade tarzı ile, milli iradenin,
unsurlarıdır. Atatürkçü Düşünce Sistemini oluşturan
milli egemenliğe sahip olması demektir.
temel nitelikler, Atatürk ilkeleri'dir.
Kurtuluş Savaşından sonra Türk Milletinin tekrar
İlkelerin Ortak Özellikleri mutlakiyet rejimine dönmesi beklenemezdi. Bu
Türk toplumunun ihtiyaçlarından doğmuştur. nedenle, insan onuruna en çok yaraşır bir yönetim
Evrensei olarak benimsenen değerlerdir. biçimi seçilmeliydi. İşte bu rejim uygar toplumların
uyguladığı cumhuriyet rejimidir. Çünkü bu rejim, ülke
Temeli Türk tarihi ve kültüründen oluşur. Akla
yönetiminde halkı doğrudan doğruya söz sahibi
ve bilimsel doğrulara aykırı değildir. İlkeler yapıyordu. Atatürk, 1924 tarihinde yaptığı
bir bütündür. Birbirinden ayrı konuşmada, "Türk milletinin tabiat ve şiarına en
değerlendirilemez. mutabık (uygun) olan idare cumhuriyet
♦ Türk milletini çağdaş medeniyet seviyesine jdaresidir." demiştir. Cumhuriyet yönetimi, milletle
ulaştırmayı amaçlar. devlet arasında kaynaşma sağlar. Cumhuriyet
rejimimiz herhangi bir biçimde değişmemek üzere,
1923 yılından itibaren bütün anayasalarımıza
Atatürk ilkeleri; temel ilkeler ve bütünleyici ilkeler
girmiştir. 6 Kasım 1982'de kabui edilin yeni
olmak üzere iki ana bölümde incelenir. anayasamızda da; Madde 1: "Türkiye devleti Bir
Cumhuriyettir" denilmektedir.
Cumhuriyetçilik ilkesi doğrultusunda yapılan
1 ____ i İnkılaplar:
» TBMM'nin açılması
mmimrnsst unkı... ı.x ., ı mmmmmmm
pilllllllllSIIIII
Cumhuriyetçılık
Mılli egemenlık » 1921 ve 1924 anayasalarının hazırlanması
Milliyetçilik Milli bağımsızlık » Saltanatın kaldırılması
Halkçılık Milli birlikve beraberlik
>> Cumhuriyetin ilan edilmesi
Devletçilik Yurttasulh, cihanda sulh
Laiklik Akılcılık ve bilimsellik
» Siyasi partilerin Kurulması
inkılapçılık Çağdaşlık ve batılılaşma » Kadınlara Seçme ve Seçilme hakkının
insan ve insanlık sevgisi
verilmesi
>> Ordunun siyasetten ayrılması
42- -GENEL YETENEK GENEL KÜLTÜR DERGİSİ-
2. Herkesin kanun önünde eşit olması ve kimseye 6. Aşağıdakilerden hangisi Cumhuriyetçilik ilkesi ile
ayrıcalık tanınmaması aşağıdaki ilkelerden doğrudan ilgili değildir?
hangisiyle ilgilidir? A) Saltanatın kaldırılması
A) Laiklik B) Devletçilik B) TBMM'nin açılması
C) Halkçıhk D) İnkılapçılık C) Kadınlara seçme ve seçilme hakkının verilmesi
E) Cumhuriyetçilik D) Tevhid-i Tedrisat kanunu
E) Halifeliğin Kaldırılması
z.
o
>
.m
Ui
«3
A) Laiklik A) Yalnızll
B) Milliyetçilik B) Ivell
C) Halkçıiık C) Ivelll
D) Devletçilik D) llvelll
E) Cumhuriyetçilik E) I- II- III
-TARİH- 45
A) Yalnız B) Yalnız I
o I C) I ve II D) II ve III
cr
UJ
O
W
tn
CL
ÇIKMIŞ SORULAR
Halkçılık ilkesinde halkın bütün fertleri kanun önünde
ve ÇDZÜMLERİ
eşittir. Herkes devlet hizmetlerinden eşit olarak
yararlanma hakkına sahiptir.
(Cevap B)
1. Kanun önünde eşitliğin sağlanması ve her türlü
ayncalığın reddi anlamına gelen "Halkçılık"
aşağıdakilerden hangisiyle doğrudan ilgilidir? (99
DMS ÖL) 4. Türkiye de devletçilik ilkesi hangi yıldan
başlayarak uygulamaya konulmuştur? (2000 DMS)
A) Özgürlük B) Inkılapçılık
C) Devletçilik D) Demokrasi A)1927 B)1929 C)1933 D)1939 E)1940
E) Bağımsızlık
A) Milliyetçilik
Atatürk bu sözü ile bilimin önemini belirtmiştir. Buda
B) Halkçılık
inkılâpçılıkilkesi ile ilişkilidir.
C) Cumhuriyetçilik
D) İnkılapçılık (Cevap D)
E) Devletçilik
48- -GENEL YETENEK GENEL KULTUR DERGİSİ-
(Cevap A)
(Cevap D)
50- -GENEL YETENEK GENEL KULTUR DERGISI-
DEPREM
MADENLER
Bor Mineralleri (Balıkesir-Susurluk çevresi)
Mermer (Marmara Adası ve Bilecik)
Volfram (Bursa-Uludağ)
Linyit (Çanakkale, istanbul)
Demir (Kaz Dağı etekleri)
Doğalgaz (Kırklareli-Hamitabat)
SANAYI
Dokuma San. (Bursa, istanbul)
Otomotiv San. (Bursa, İstanbul)
Petro Kimya (izmit)
Seramik San. (Çanakkale, Bilecik)
Santral (Kırklareli-Hamitabat)
Gemi San. (Gölcük)
SANAYİ
Dokuma San. (Denizli, izmir)
Yağ San. (Edremit, Ayvalık)
Santral (Yatağan, Tunçbilek,
Soma Termik Santrali, Denizli-Sarayköy,
Jeotermal Santral) Halıcılık
(Uşak, Gördes, Simav, Kula)
Mermer San. (Afyon) Şeker
Fab. (Uşak, Kütahya, Afyon)
TURİSTİK DEĞERLERİ
Edremit, Ayvalık, Çeşme, Kuşadası (Deniz turizmi)
Ege Bölgesi'nin Türkiye Ekonomisindeki Yeri BARAJLAR Bergama, Efes, Bodrum, Sard (Tarihi turizm)
GÖLLER Pamukkaie Travertenleri (Denizli)
Kemer (B. Menderes üzerinde)
Çamiçi Demirköprü (Gediz üzerinde)
(Bafa) Adıgüzel (B. Menderes üzerinde)
Gölmarmara
Akdeniz Bölgesi'nin Türkiye Ekonomisindeki Yeri
SANAYI
Çimento San. (Konya, Karaman, Kayseri, Niğde
Yozgat, Sivas, Ankara)
Şeker Fab. (Konya, Karaman, Kayseri, Sivas)
Dokuma San. (Karaman, Konya, Kayseri)
Halıcılık (Kayseri) Silah San.
ve Rafineri (Kırıkkale)
Otomotiv (Aksaray)
Lokomotif Fab. (Eskişehir)
Uçak ve motor fab. (Eskişehir)
içki ve Besin San. (Ankara)
İç Anadolu Bölgesi'nin Türkiye Ekonomisindeki Yeri Tarım Aletleri (Ankara, Konya)
MADENLER
GÖLLER AKARSULARI Krom (Eskişehir, Sivas, Kayseri)
TURİSTİK DEĞERLERİ
Tuzgölü Demir (Kayseri, Sivas) Civa
Kızılırmak orta ve yukarı kısmı
Akşehir Hacı Bektaş Veli ve Mevlana Türbesi (Dini turizm) (Konya-Sarayönü)
Porsuk Delice
Eber Nevşehir, Ürgüp, Göreme (Peri Bacaları) Tuz (Tuzgölü)
Seyte BARAJLAR Hattutaş, Yazıhkaya, Alacahöyük, Gordion (Tarihi turizm) Lületaşı (Eskişehir)
Tuzla Eskişehir, Ankara, Niğde, Kayseri (kaplıca ve içmeceler) Jips (Sivas)
Hotamış Hirfanlı (Kızılırmak üzerinde) Erciyes, Elma Dağı (Dağ turizmi) Kayatuzu (Çankırı)
Mogan Sarıyar (Sakarya üzerinde) Bor (Eskişehir, Seyitgazi)
Eymir Kesikköprü (Kızılırmak üzerinde) Linyit (Beypazarı, Çayırhan)
Gökçekaya (Sakarya üzerinde) Mermer (Kırşehir)
— DOĞU ANADOLU BÖLGESİNİN KISA KİMLİĞİ ~
DAGLARI
OVALARI
Munzur Dağları Karasu
Elbistan
Dağları Aras Dağları
Erzurum
Şerafettin Dağları
Erzincan
Tendürek Dağfl
Malatya
Süphan Dağı lVo]kanjk
Muş
Nemrut Dağı [Dağiar
Iğdır
Ağrı Dağı J Yüksekova
Elazığ
Kjyısı
Ccivd.ıı Sckcıpancarı
Yrap.ıgı
SANAYİ
Şeker Fabrikası (Elazığ, Erzincan, Muş, Erzurum, Ağrı)
Çimento Fab. (Elazığ, Van)
Sigara Fab. (Bitlis) Santral
Buğday (Elbistan Termik Sant.)
Arpa
Sut
TURİSTİK DEĞERLERİ
Palandöken Dağları (Erzurum - Kış turizmi)
Munzur Vadisi (Tunceli) Milli Parkı
Doğu Anadolu Bölgesi'nin Türkiye Ekonomisindeki Yeri Ağrı, Süphan (Dağ Turizmi)
MADENLER Nemruz Krater Gölü Van
ve Çevresi (Tarihi turizm)
GÖLLER PLATOLAR AKARSULAR Linyit (Erzurum, Elbistan, Afşin)
Van Gölü (Volkanik Set) Erzurum - Kars Demir (Divriği, Hekimhan)
Nemrut (Krater Gölü) Kura Krom (Guleman, Ergani, Maden)
Nazik] Aras Kurşun (Elazığ - Keban)
Erçek İTektonik
BARAJLAR Fırat (Murat - Karasu) Bakır (Elazığ, Ergani, Maden)
Çlldir [Göller Dicle Amyant (Erzurum)
Keban (Fırat üzerinde)
HazarJ Tercan (Karasu üzerinde)
Barit (Muş)
Oltu taşı (Erzurum - Oltu)
Karakaya (Fırat üzerinde) Kaya tuzu (Erzincan, Tercan)
Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin Türkiye Ekonomisindeki Yeri
CEVAPLI HOHU i 0/ i 0/ i 0/ l i 0/
1
. . ,
KAVRAMA TESTİ /O
10
0- 1 100-
50
1 100-
1 100-
I 100-
1
50 m : Bölge
' nüfusu50-El: Göçle
50- gelen nüfus
50- oranı
-
H_ 1
1. Aşağıdaki grafikler Türkiye'nin 1927 ve 1990
yıllarındaki kır ve kent nüfus oranlarını
göstermektedir. IV.
Kır
Yukarıdaki grafiklerde bölgelere gelen göç
oranları dikkate alındığında bu bölgelerdeki
sanayinin gelişmişlik sıralaması en fazla
olandan en az olana doğru nasıldır?
<N Bölgeler
£■ 4. DoğuAnadolu 47
> G.D Anadolu 38 I
Karadeniz 51
iç Anadolu 31
Akdeniz
Ege
Marmara
Kent Köy
6. : Erkek
100--80--60--40--20-- öî
0 o.
1990 1991 1992 1993
1994
ÜJ
Yukarıdaki grafikte Türkiye'de
cinsiyete göre ölüm oranlarının
1990 - 1994 yılları arasındaki gidişi
verilmiştir.
0/
Milyon kişi Doğurganlık oranı % /o
i
9. 11. i,
-- 5 60-■
7--
50-■
6-- -- 4
5-- 40-■
-- 3 30-•
4-.
n
«4.
3-■ -- 2 20-■
2-- 10--
- ■ 1
1 0--
0 0
Kent | |: Köy
Yukarıda üç bölgemize göre üretim oranları
Nüfus Doğurganlık verilen tarım ürünü aşağıdakilerden hangisidir?
Grafiğe göre,
12. Aşağıda bazı tarım
I. Kent nüfusu kır nüfusundan fazladır.
ürünü ve en çok yetiştirildiği bölge ile ilgili
II. Kırdaki doğum oranı daha fazladır. yapılan eşleştirmelerden hangisi yanlıştır?
İHRACAT(1991) İTHALAT(1991)
Yukarıdaki grafiklerde Türkiye'nin 1991 yılında 18. Karadeniz Bölgesinde kır yerleşmelerinin
çeşitli ülkelerle yaptığı ticaretin ithalat ve ihracata dağınıkolmasında,
göre oranları gösterilmiştir.
I. Yağışın bol olması
Aşağıdakilerden hangisi grafiklerden
II. Yerşekilerinin engebeli olması
çıkarılabilecek bir sonuçtur?
III. Su kaynaklarının bol olması
A) Türkiye'nin dış satımında en fazla paya İslam
ülkeleri sahiptir. IV. Falezlerin yaygın olması
B) Türkiye daha çok sanayi ürünleri satmaktadır.
V. Tarım alanlarının parçalı olması
C) Hem dış satım hem de dış alımda en fazla paya
sahip ülke Almanya'dır.
gibi faktörlerden hangisinin etkisi voktur?
D) Türkiye dış ticaretinden en önemli pay ortak pazar
ülkelerine aittir.
E) İslam ülkeleri ile yaptığımız dış alım giderek A)V B ) IV C) D) II E) I
azalmaktadır.
62- -GENEL YETENEK GENEL KÜLTÜR DERGİSİ-
19. Aşağıdaki ürün çiftlerinden hangisi Doğu 24. Marmara Bölgesinin ülke ekonomisine katkısı,
Karadeniz Bölümü halkı için en fazla gelir
sağlar? I. Endüstride
■|
İU
9. B 10 E 11 B 12 D
. .
13. D 14 C 15 D 16 B
.
17. D 18 B 19 C 20 E
.
21. D 22 B 23 E 24 C
. .
31. Aşağıdaki ürünlerin hangilerinin üretiminde
25. B 26 E 27 A 28 E
Güneydoğu Anadolu Bölgesi ilk sırada yer alır?
(Cevap B) (Cevap E)
68- -GENEL YETENEK GENEL KULTUR DERGİSİ-
z.
o >-
Ü3
-GÜNCEL: TÜRKİYE'NİN SOSYO-EKONOMİK KONULARI- 69
Önemli bir bölümü 1980 yılında başlatılan ve yılına kadar sanayi büyük bir gelişme göstermiştir.
ihracata yönelik düzenlemelerle birlikte döviz Sanayi katma değerinde, ihracat hacminde ve ihracat
kazandırıcı faaliyetleri teşvik eden önlemler, içerisinde imalât sanayinin payında önemli artışlar
sanayinin rekabet gücü kazanması ve ihracatın olmuştur. Sanayi katma değerinde ortalama yıllık
artırılması yönünde büyük katkılar sağlamıştır. büyüme oranı 1980-90 döneminde % 6,6, 1990-2000
Türkiye'de açılmış bulunan serbest bölgeler ve döneminde ise % 4,2 olarak gerçekleşmiştir. Bu oran
ulusiararası fuarlar ise Türk sanayinin gelişmesi ve 2001 yılında % -7,5, 2002 yılında ise % 9,4 olarak
dünya pazarlarıyla bütünleşmesi yönünde oldukça gerçekleşmiştir. Sanayinin GSMH içindeki payı 1980'de
etkili olmuşlardır. Sanayi kesiminin gelişmesine % 18,3 iken, 2000 yılında % 23'e, 2002 yılında ise
yönelik olarak gösterilen bütün bu gayretler yüzde 25,6'ya ulaşmıştır. İmalât sanayi üretimi, 1980-
sonucunda, Türkiye'nin toplam ihracatında sanayi 1990 döneminde yıllık ortalama % 7,1, 1990-2000
ürünlerinin payı, 1980-1998 yılları arasında %36'dan döneminde ise % 4,2 artış göstermiştir. Bu oran 2001
%77.4 seviyesine yükselmiştir. yılında % -9,5, 2002 yılında ise % 10,9 olarak
Sanayi sektöründeki büyümenin esas kaynağı, öze! gerçekleşmiştir.
sektörün yatırımları ve dinamizmidir. Son yıllarda Sanayideki büyümenin en önemli yansıması dış
mevcut sanayi yapısının iyileştirilmesi çalışmalarına ticarette gözlenmiştir. Toplam ihracat 1980'den
paralel olarak, kamu kesiminin yürüttüğü iktisadi sonra hızlı artış göstermiş; 1980 yılında 2,9 milyar
faaliyetlerin özelleştirilmesi çalışmalarına hız ABD Dolarından, 2000 yılında 27,8 milyar ABD
verilmiştir. Kamu kesiminin sanayi üretimine yönelik Doları, 2002 yılında ise 35,8 milyar ABD Doları
olarak yaptığı yatırımlar da azalmıştır. Ayrıca Türk seviyesine ulaşmıştır. Sanayi mallarının ihracat
özel sektörü tarafından yürütülen Araştırma- içerisindeki önemi artmış ve imalât sanayii
Geliştirme (AR-GE) faaliyetleri, 199O'lı yılların mallarının toplam ihracat içerisindeki payı 2000
ortasından itibaren devlet tarafından sistemli bir yılında 25,3 milyar ABD Doları ile % 91'e, 2002
şekilde desteklenmeye başlanmıştır. Ayrıca 1995 yılında ise 33,3 milyar ABD Doları ile % 93'e
yılında AR-GE faaliyetlerinin devlet yardımlarıyla ulaşmıştır. Ekonomideki büyümenin bir sonucu
desteklenmesine ilişkin mevzuat yürürlüğe girmiştir. olarak, ithal edilen yatırım ve ara mallarının hacmi
Dünya pazarları ile bütünleşme yönünde yürütülen de artmıştır. Toplam ithalât 1980 yılında 7,5 milyar
çalışmalar bütün hızıyla devam etmektedir. Türk ABD Doları iken, hızlı bir artışla 2000 yılında 54,5
sanayi, elde ettiği tecrübe ve birikimlerle Ortadoğu, milyar ABD Dolarına ulaşmış, 2002 yılında ise 51,3
İslam ülkeleri ve 1990 sonrası dönemde milyar ABD Doları olarak gerçekleşmiştir. İmalât
bağımsızlığını kazanmış Orta Asya Cumhuriyetleri sanayii ithalâtı ise 2000 yılında 45 milyar ABD
başta olmak üzere tüm dünya ülkelerinde Dolarına ulaşarak, toplam ithalâtın % 82,6'sını
yapılmakta olan ortak yatırımları üstlenebilecek ve oluşturmuştur. Bu değerler 2002 yılında sırasıyla
yönlendirebilecek bir seviyeye ulaşmıştır. 41,9 milyar ABD Doları ve % 81,7 olmuştur.
Sanayileşme süreci etkisini istihdam yapısı üzerinde
Ülkede özellikle 1980'li yılların başından itibaren de göstermiştir. Toplam istihdam, 2000 yılında 21,7
altyapı maliyetlerini azaltmak ve sınai faaliyetlerin milyona ulaşmış ve istihdam içerisinde sanayinin
çevreye zarar vermesini önlemek amacıyla, payı 1980 yılında % 11,6'dan, 1990 yılında %
organize sanayi bölgeleri ve küçük sanayi sitelerinin 15,6'ya ve 2000 yılında da % 17,8'e yükselmiştir.
kurulması ve ülke genelinde yaygınlaştırılması fikri, 2002 yılında ise ortalama 20,3 milyon olarak
giderek daha fazla destek görmektedir. Avrupa gerçekleşen istihdamın % 19,5'i sanayi sektöründe
Birliği ve Türkiye arasında 1996 yılından itibaren gerçekleşmiştir.
yürürlüğe giren Gümrük Birliği Anla şması
sonucunda daha ucuz ve kolay bir şekilde ithal Türkiye ekonomisi, 2001 yılında karşı karşıya kaldığı
edilebilen ara ve yatırım malları, sanayi kesiminde finansal krizin ardından hızlı bir toparlanma sürecine
yapılan üretim kalitesini yükseltmektedir. girmiş ve geçen dört yıllık sürede uzun dönem
eğilimini yeniden yakalamıştır. Yaşanılan kriz
Bu reformlar özel sektörün dinamizminin artırılmasına
ertesinde sürdürülebilir büyüme kavramı ülke
önemli katkılar sağlamış ve Türk ekonomisinin iç ve dış
gündemine alınmış ve bunun başarılabilmesi için
etkilere karşı uyum yeteneğini artırmıştır. Böylece, son
öncelikle enflasyonun kalıcı olarak düşürülmesi
yıllardaki endüstriyel büyümenin kaynağını özel
gerekliliği kabul görmüştür. Geride bırakılan dört
sektörün yatırımları ve dinamizmi oluşturmuştur.
yıllık süre zarfında, enflasyonun düşmesi fiyat
Sonuçta, ekonomik krizlerin olduğu yıllar dışında, 2000
belirsizliğini azaltmış ve kontratlarda vadelerin
-GÜNCEL: TÜRKİYE'NİN SOSYO-EKONOMİK KONULARI- 71
uzaması yoluyla da iç talebi artırmıştır. Ekonomik Yabancı sermayeli çok sayıda firma mevcuttur.
programın kararlılıkla uygulanması, güven ortamının Sektörde yaklaşık 4 milyon kişi istihdam
ve dolayısıyla da makroekonomik istikrarın yeniden edilmektedir, Vasıflı işgücü konusunda herhangi bir
tesis edilmesinde büyük rol oynamıştır. Türkiye sorunla karşılaşılmamaktadır. Tekstil ve konfeksiyon
genelinde işsiz sayısı, geçen yılın aynı dönemine üretiminin en yoğun olduğu şehirler arasında
göre % 3 (62 bin kişi) artarak 2 miiyon 390 bin kişi İstanbul, Bursa, Denizli, Adana, Gaziantep,
olmuştur. Türkiye genelinde işsizlik oranı % 9.5, Kahramanmaraş, Kayseri, Antalya, Mersin ve
tarım dışı sektörlerde işsizlik oranı ise %14 olarak Malatya bulunmaktadır.
tahmin edilmiştir. Geçen yılın aynı döneminde ise bu
Sektördeki ihracat gelirlerinin, %75'i hazır giyim ve
oranlar, sırasıyla % 9.4 ve % 14.2 olarak
%25'i tekstilden elde edilmektedir. Türkiye, 1997
hesaplanmıştı. Söz konusu dönemde kayıt dışı
yıiında hazır giyim ihracatında dünyada altıncı
istihdam oranı ise %55.4'e çıkmıştır.
sırada yer almıştır. Hazır giyim sektörünün 1998 yılı
2002 ve 2003 yıllarından sonra 2004 yılında da ihracatı ise bir önceki yıla göre %5.6 oranında artış
enflasyon hedeflerine ulaşılmış ve enflasyon %9.3 göstererek 7 milyar doları aşmıştır. Avrupa Birliği
ile hedeflenenin 2.7 puan altında kalmıştır. ülkelerine yapılan tekstil ve konfeksiyon ihracatında
Uygulanan sıkı para ve maliye politikaları Türkiye, Çin'in hemen arkasından başı çekmektedir.
neticesinde, ekonomide güven artışı sağlanmış ve Ülkeler bazında ise Almanya, ABD, İngiltere,
bu sayede enflasyon bekleyişleri başarılı bir şekilde Fransa, Hollanda ve Rusya Federasyonu,
yönetilmiştir. Türkiye'nin en önemli pazarları arasında yer
almaktadır.
TÜRKİYE'NİN KAYITDIŞI EKONOMİ SORUNU
Deri Sanayi: Türk deri sanayi gerek üretim değeri
Kayıt dışı ekonomi, Türkiye ekonomisinin en ciddi gerekse ihracat potansiyeli açısından ülkenin en
sorunlarından biri olmaya devam etmektedir. önemli sektörlerinden biridir. Sahip olunan deneyim,
Türkiye'de kayıt dışılığın büyüklüğünü %15 teknolojik düzey ve yüksek üretim kapasitesi
düzeyindeki OECD ortalamasının oldukça nedeniyle ülkede deri işleme sanayi çok gelişmiştir.
üzerinde yer almaktadır. Özellikle Tuzla, Menemen ve Çorlu Organize Deri
Türkiye'deki vergi sistemi ve idari ve bürokratik Sanayi Bölgeleri'nin devreye girmesi ile deri işleme
altyapı, kayıt dışı ekonomi için uygun zemini kapasitesinde önemli bir artış meydana gelmiştir.
yaratmaktadır. Gıda Sanayi: Gıda sanayi, sanayi sektöründe
oluşturulan toplam katma değer içinde %20'lik bir
paya sahiptir. Gıda sanayinde faaliyet gösteren özel
SANAYİ
sektör kuruluşları veya işletmeleri, Batı Anadolu ve
Ülkemizin bazı sanayi dalları ile ilgili çeşitli bilgiler Marmara bölgelerinde, buna karşılık kamuya ait
aşağıdasunulmuştur. olanlar ise Orta Anadolu'da yoğunlaşmışlardır.
Türkiye'de kamu kesimi gıdayla ilgili olarak özellikle
Tekstil ve Konfeksiyon Sanayi: Türk tekstil ve
şeker, çay, tütün ve alkollü içki üretimi yapmaktadır.
konfeksiyon sanayi, ülke kalkınmasında lokomotif
Bununla birlikte, 199O'lı yıllarda kamuya ait gıda
görevi yapan önemli bir yere sahiptir. Dünya pamuk
kuruluşlarının önemli bir bölümü özelleştirilmiş,
üretiminde altıncı sırada bulunan Türkiye, tekstil ve
geriye kalanlar da özelleştirme programına
konfeksiyon konusunda da dünyanın önemli
alınmışlardır. Gıda sanayi, daha çok küçük ve orta
üreticileri arasında yer almaktadır. Sektör üretiminin
ölçekli işletmelerin ağırlıklı olduğu bir sektördür.
%70'i ihraç edilmektedir. İhraç edilen ürünlerin
Sektörde istihdam edilen kişi sayısı 250 bin
%80'ini pamuklu ürünler oluşturmaktadır. civarındadır.
Türk tekstil ve konfeksiyon sanayi, günümüzde
Türkiye'de un ve unlu mamüller, dondurulmuş sebze
dünyanın önde gelen 10 ülkesindeki tekstil üreticisi
ve meyveler, domates salçası ve konserveler,
rakipleri ile rekabet edebilecek seviyeye ulaşmıştır.
çekirdeksiz kuru üzüm ve kuru kayısı gibi geleneksel
Son yıllarda özellikle boya-baskı-apre ve
gıda ürünleri üretimi giderek artmaktadır. Bu ürünler
konfeksiyon sanayinde kapasite artışları
dünyanın hemen hemen her yöresine ihraç
gerçekleştirilmiş, iplik ve dokuma alt sektörlerinde
edilmektedir. Ayrıca ülkede üretilen zeytinyağı ve
modernizasyon ya da yenileme yatırımları ağırlık
sofralık zeytin, fındık, şeker ve şekerli mamüller,
kazanmıştır.
lokum ve helva dünya çapında bir üne sahiptir.
72- -GENEL YETENEK GENEL KÜLTÜR DERGİSİ-
Meyve ve sebze konserveleri ihracatının en önemli Para ve Bankacılık: Türkiye'de para politikaları,
kalemini, domates salçası oluşturmaktadır. Türkiye Cumhuriyet IVterkez Bankası tarafından
yönlendirilmektedir. Banknot çıkarma yetkisi de, bir
Yüksek kalite ve fiyatların uygunluğu nedeniyle
Anonim Şirket gibi kurulmuş olan Merkez
uluslararası piyasalarda rekabet üstünlüğü sağlamış
Bankası'na bırakılmıştır. Merkez Bankası'nın
bir diğer gıda alt sektörü de makarna sanayidir.
emisyona gitmenin dışında para politikasını
Dünyanın önemli makarna ihracatçısı ülkeler
yürütmek, para arzını düzenlemek, bankalara kredi
arasında olan Türkiye'nin makarna ihracatı hızlı bir
verm^k, para politikası araçlarını oluşturmak ve
şekilde büyümektedir.
döviz kurlarını belirlemek gibi görevleri
Otomotiv Sanayi: Türk otomotiv sanayinin temelleri bulunmaktadır. Döviz kurları, Merkez Bankası'nın
1950'li yıllarda atılmıştır. İlk kez 1954 yılında askeri denetiminde ve serbest piyasa şartlarında
jip ve kamyonet montajıyla başlayan otomotiv oluşmaktadır. Merkez Bankası politikalarında
sanayi üretimi, ticari kamyon ve otobüs montajlarıyla Hazine Müsteşarlığı önemli bir ağırlığa sahiptir. Bu
devam etmiştir. Otomobil üretimi alanında ise ilk kurum, özellikle bankacılık sisteminin çalışmasına
ciddi seri üretime 1966 yılında geçilmiştir. 1998 yılı ve yönlendirilmesine katkıda bulunmaktadır.
otomotiv ana ve yan sanayi ihracatı 1.5 milyar
dolara, 2004'te 10,7 milyar dolara ve 2005 yılında Türkiye'de bankacılık sektörü, 24 Ocak 1980
13 milyar dolara ulaşmıştır. kararlarına paralel olarak uygulamaya konan
Yapısal Uyum Programı'nın öncesine kadar, yerli ve
Otomotiv sanayi gelişmiş ülkelerde olduğu gibi yabancı bankaların piyasaya girişine kapalı, faiz
Türkiye'de de teknolojik gelişmenin temelini oraniarının idari kararlarla belirlendiği bir yapı
oluşturmaktadır. Bu sanayinin kurulması ile göstermiştir. 1980 sonrası yeni dönemde ise ortaya
Türkiye'de başta demir çelik olmak üzere lastik, konan finansal politikalar, sektörde varolan
plastik, cam gibi temel sanayiler yanında özellikle kısıtlayıcı düzenlemeleri kaldırmış ve bu yolla
parça üreten yan sanayide çok önemli gelişmeler r^kabet ortamının gelişmesini sağlamıştır. Yerli ve
olmuştur. Kuruluş halindeki savunma sanayinin de yabancı bankaların giriş ve çıkışlarının
temel taşını otomotiv sanayi oiuşturmaktadır. Sektör kolaylaştırılması ve faizlerin serbestleştirilmesi gibi
ekonomi içinde doğrudan ve dolaylı olarak yarım liberal poütikaiarın uygulamaya konulması da
milyon kişiye iş imkanı sağlamaktadır. bankacılık sektörüne canlılık getirerek hızla
büyümesine sebep olmuştur. Uygulanan liberal
Dayanıklı Tüketim Malları: Türkiye'de beyaz eşya
politikalar sayesinde sisteme yeni giren bankalar ile
sektörü başta olmak üzere dayanıklı tüketim malları
birlikte kamu sektörünün sistem içindeki ağırlığı da
canlı bir dönem yaşamakta ve sektöre olan talep
azalmıştır.
gün geçtikçe artmaktadır. Sektörün ihracat miktarı
ithalat miktarından daha fazladır. Madencjlik: Türkiye maden yataklan, çeşitlilik ve
rezervleri bakımından oldukça zengin bir ülkedir.
Kimya Sanayi: Türk kimya sanayi 1950'lerden bu
Maden yatakları açısından birçok madende
yana önemli gelişmeler kaydetmiştir. Bu tarihten
dünyanın en büyük rezervlerine sahiptir. Krom,
önce tamamen ithalat yoluyla karşılanan yurtiçi
mermer, trona ve many^zit gibi rezervlerin yanında
talep, bugün %60 oranında yurtiçi üretim ile
dünya bor rezervlerinin üçte ikisi Türkiye'de
karşılanmakta ve yılda 1 milyar dolardan fazla
bulunmaktadır. Ülkede bugün madenciük
ihracat yapılmaktadır. Kimya sanayi alt
sektöründe 53 farklı maden ve mineralin üretimi
sektörlerinden olan Eczacılık Sektörü, üretim ve
yapılmaktadır. Kamu sektörü mineral yakıtlar ve
ihracat imkanına sahip, katma değeri yüksek olan
metaiik cevher üretiminde ağırlığını korurken, özel
sektörlerden biridir. İlaç üretiminde kullanılan
sektör endüstriyel minerallerin üretiminde
hammaddelerin yaklaşık %80'i ithalatla
yoğunlaşmıştır.
sağlanmaktadır.
Ülkede madencilik faaliyetlerinin başlangıcı, 1810'lu
Elektronik Sanayi: Girdi konusunda dışa bağımlılığı
yıllara kadar gitmektedir. Bakır üretimine 1812,
büyük çapta devam eden sektör, tasarım ve
kömür üretimine 1849 yılında başlanmıştır. Krom
teknolojisini önemli ölçüde üretir hale gelmiştir. Hem
yatakları ise 1848 yılında bulunmuş, bu madenin
üretim hem de ihracat miktarı her geçen yıl hızla
ileri teknoloji ile değerlendirilmesine 1930 yılında
artmaktadır.
başlanmıştır. Madenciliğin büyük yatırımlar
gerektirmesi ve özel sermayenin sınırlı olması
-GÜNCEL: TÜRKİYE'NİN SOSYO-EKONOMİK KONULARI- 73
sebebiyle, 1933 yılında dönemin Ekonomi ham petrol üretimi 1980 yılında 2 milyon 370 bin ton
Bakanlığı'na bağlı olarak çalışan "Petrol Arama ve olmuştur. 1991-1993 yılları arasında yıllık bazda 4
İşletme İdaresi" ve "Altın Arama ve İşletme İdaresi" milyon metrik tonu geçen ham petrol üretimi, 1998
adıyla iki kuruluş meydana getirilmiştir. Bu kuruluşlar yılında 3 milyon 224 bin metrik ton olarak
yerlerini 1935 yılında kurulan "Maden Tetkik ve gerçekleşmiştir. Ham petrol üretiminde sağlanan
Arama Enstitüsü"ne bırakmışlardır. Maden arama, artışlar, büyük ölçüde Türkiye Petrolleri Anonim
işletme ve değerlendirme çalışmaları, daha sonraki Ortaklığı tarafından gerçekleştirilen çalışmaların
yıllarda da aynı hızla sürdürülmüştür. sonucunda sağlanmıştır. Sektörde linyit ve ham
petrol üretimi, toplam üretimin yaklaşık %60'ını
Petrol fiyatlarında gözlenen yükselişler, altı ayda bir
karşılamaktadır. Ayrıca yurtdışında petrol arama ve
petrol fiyatlarına göre ayarlaması yapılan, doğalgaz
üretimine yönelik girişimlerde de bulunulmaktadır.
fiyatlarını da doğrudan etkilemiş ve doğalgaza
Bu kapsamda Mısır ve Kazakistan'da ortak arama
Temmuz, Ekim, Kasım ve Aralık aylarında, her
sonucu tespit edilen sahalarda, sınırlı da olsa, petrol
defasında %5 civarında olmak üzere, zam
yapılmıştır. Bunlara ek olarak, Ağustos ayında da üretimi çalışmaları sürdürülmektedir.
doğalgazdan alınan ÖTV tutarı üç misline Demir Cevheri: Ağır sanayinin en önemli
çıkarılmıştır. Son dönemde hidrolik üretimin tercih hammaddesi olan demir cevheri, başta İç
edilmesi söz konusu olmakla birlikte, elektrik enerjisi Anadolu'da Sivas ve Kayseri illeri olmak üzere,
üretiminin yaklaşık %40'ı doğalgaz kaynaklıdır. ülkenin çeşitli yörelerinde çıkarılmaktadır. Yıllık
Ayrıca, ülkemizde tüketilen doğalgazın %60'ından üretim 6 milyon tonun üzerindedir.
fazlası da yine elektrik üretimi amaçlı
kullanıldığından, elektrik üretimi bu gelişmelerden Son yıllarda bakır, krom, bor minerali, alüminyum,
olumsuz etkilenmektedir. kurşun, civa, kükürt, zımpara taşı ve lületaşı
yanında, mermer üretimi de giderek artmaktadır. 5.2
Türkiye'de üretilen en önemli madenlerden bazıları milyar metreküp mermer rezervine sahip olan
şunlardır: ülkede, mermer sektöründe entegre üretim yapan
Taşkömürü: Batı Karadeniz'deki Zonguldak-Ereğli tesislerin artmasıyla işlenmiş mamul üretiminde
havzasında bol miktarda bulunan taşkömürü, 1937 büyük artışlar sağlanmıştır. Nitekim madencilik
yılında devletleştirilmiş ve kalori değeri yüksek sektöründe mermer ve sert taş ihracatı ilk sırayı
olduğu için uzun yıllar evlerde yakacak olarak almaktadır.
kullanılmıştır. Daha sonra alınan bir kararla sadece 40 milyon ton krom rezervi bulunan ülkede üretilen
sanayide kullanılmaya başlanmıştır. Ülkenin kromun büyük bir bölümü hammadde, bir miktarı da
taşkömürü rezervi 1.1 milyar ton olup, bunun ferrokrom olarak ihraç edilmektedir. Ayrıca dünyanın
yaklaşık %82'si koklaşabilir özelliktedir. Yıllık en büyük ikinci trona yatağı 1979 yılında Ankara
ortalama 2.5 milyon tondan fazla taşkömürü Beypazarı'nda tesbit edilmiştir. 240 milyon tonluk bu
üretilmektedir. Ülkede taşkömürü üreten tek kuruluş kaynağın ekonomiye kazandırılması için çalışmalar
olan Türkiye Taşkömürü Kurumu Genel Müdürlüğü, devam etmektedir.
yeraltı madencilik yöntemi ile 5 müessesede işletme
faaliyetlerini sürdürmektedir. Enerji Sektörü: Enerji, yenilenebilir ve yenilenmeyen
enerji olarak ikiye ayrılır. Yenilenmeyen kaynaklar
Linyit ve Ham Petrol: Türkiye'nin hemen her arasında petrol, doğalgaz, kömür, linyit ve nükleer
bölgesinde linyit yataklarına rastlanmaktadır. Bilinen enerji sayılabilir. Yenilenebilir enerji kaynakları ise,
linyit yataklarının en önemlilerini Afşin-Elbistan, yakacak odun, hidrolik, rüzgar, güneş, jeotermal,
Muğla, Soma, Tunçbilek, Seyitömer, Beypazarı ve gel-git ile biyogazdır. Enerji sektörü, elektrik enerjisi
Sivas havzaları oluşturmaktadır. ülkenin toplam linyit dahil, kömür, petrol, doğalgaz, odun, hayvan ve bitki
rezervleri 8.4 milyar ton olup, yıllık linyit üretimi 60- artıkları gibi bütün enerji kaynaklarını
65 milyon ton civarındadır. Ülke linyit rezervleri kapsamaktadır. Geleneksel enerji kaynaklarının
bakımından dünyada yedinci ve üretim tükenme eğilimine girdiği, enerji fiyatlarının arttığı,
sıralamasında ise altıncı durumdadır. Linyit enerji kullanımından kaynaklanan çevre sorunlarının
madenciliğinin ekonomiye katkısı esas itibariyle büyüdüğü bir dönemde enerji planlaması, özellikle
enerji üretimi alanında olmaktadır. Ham petrol ise enerji kaynakları kıt, ithal kaynaklara bağımlı,
Türkiye'de ilk defa 1940 yılında Güneydoğu yetersiz döviz kaynaklarına sahip ülkeler için bir
Anadolu'da Raman Dağı eteklerinde bulunmuştur. zorunluluktur.Türkiye'de enerji üretim ve tüketim
Daha sonraki yıllarda yeni petrol kuyuları açılmış ve değerleri son kırk yılda hızla gelişen ve büyüyen
74- -GENEL YETENEK GENEL KULTUR DERGISI-
ekonomiyle birlikte önemli artışlar göstermiştir. oligopol durumundadırlar. Bu üretim dalları arasında
Üretim, büyük ölçüde kamu kuruluşları tarafından madencilik, demir-çelik, alüminyum, petrol, petro-
gerçekleştirilmiştir. Üretimin talebi karşılamadığı kimya, yüksek alkollü içkiler, sigara ve tütün ürünleri,
enerji türleri, ithalat yoluyla sağlanarak tüketiciye elektrik enerjisi, lokomotif.vagon, ulaştırma ve
sunulmuştur.Türkiye, enerji üretimi bakımından dışa haberleşme sayılabilir. Özelleştirme veya çok genel
bağımlı bir ülkedir. Türkiye'de oluşan enerji talebi, ifadesiyle Kamu İktisadi Teşebbüslerinin
günümüzde ortalama %50 oranında dış kaynak mülkiyetlerinin özel sektöre satışı, dünya
kullanımı ile karşılanmaktadır.Türkiye'de enerji ekonomisinde son 20 yıl içinde en önemli
tüketiminde taşkömürü, linyit, petrol, doğalgaz, konulardan biri haline gelmiştir. Geniş anlamda
hidrolik ve jeotermal enerji, odun, hayvan ve bitki özelleştirme, devletin ekonomik faaliyetlerinin
artıklan gibi birincil enerji kaynakları ile güneş azaltılması amacıyla kamu sektörünün denetimi
enerjisi kullanılmaktadır. Elektrik enerjisi ve kok ise, altındaki ekonomik kuruluşların özel sektöre
ikincil enerji kaynağı olarak değerlendirilmektedir. devredilmesidir. Özelleştirmede temel amaç,
Birincil enerji tüketiminde son yıllarda linyit, ekonomide etkinliği arttırmaktır. Türkiye'de 1980
doğalgaz ve güneş enerjisinde bir artış yılından bu yana izlenen liberal ekonomik politikalar
gözlenmiş,taşkömürü ve petrol tüketiminde ise doğrultusunda ağırlıklı olarak 1986 yılından itibaren
azalma olmuştur. uygulamaya konulan özelleştirme programının amaç
Tarım Sektörü: Türkiye'de tarım sektörü Çiftçilik, ve hedefleri, diğer ülkelerden pek farklı değildir. Bu
Ormancılık ve Kara ve Su avcılığı alt sektörleri amaçlar arasında, piyasa güçlerinin ekonomiyi
altında ele alınmaktadır. Türkiye 77.6 milyon hektar harekete geçirmesine izin vermek, üretkenlik ve
araziye sahiptir. Bunun 28 milyon hektarı işlenebilir verimliliği arttırmak, sınai mülkiyeti tabana yaymayı
topraklardır. Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana teşvik etmek ve KİT'lerin bütçe üzerindeki yüklerini
tarım sektöründe önemli gelişmeler kaydedilmiştir. azaltmak sayılabilir.
1970 yılında 27 milyon hektar olan ekili ve dikili alan
1980lerin ortalarından itibaren ve özellikle
1992 yılına kadar yaklaşık 1 milyon hektar artmıştır. 1990'larda Türkiye ekonomisinin en önemli
Buna karşılık önemli tarım ürünleri üretiminde 2 ila sorunlarından birisi, devletin iç ve dış borçlarıdır.
10 kat arasında artışlar meydana gelmiştir.Tarımsal
üretim içinde cari fiyatlarla ifade edildiğinde % 70.3 Ulaştırma sektörü, sanayi ve tarım gibi mal üreten
oranı ile en büyük pay bitkisel ürünlerde olup, bunu bir sektör değildir. Ancak, sosyal, kültürel, politik ve
%25.4 ile hayvansal ürünler izlemekte daha sonra ekonomik bakımdan oldukça önem taşıyan bir
%3.4 ile orman ürünleri ve %1.2 ile su ürünleri sektördür. Özellikle ekonomik kalkınmayı
gelmektedir. Tarımsal yapıdaki bozukluklar gerçekleştirmek, verimliliği artırmak, iç ve dış ticareti
nedeniyle tarım işletmelerinin büyük bir kısmında geliştirilmek açısından önemlidir. Ulaştırma sektörü
işletme sermayesi yetersiz, girdi kullanımı ve Türkiye Milli Gelirindeki yaklaşık %13,5 luk payı ile
tarımsal teknoloji düzeyi düşüktür. Dolayısıyla oldukça önemlidir. Milli gelirimizdeki payı itibariyle
tarımda verimlilik düşük ve çiftçi gelirleri yetersizdir. sanayi, tarım ve ticaretten sonra dördüncü sırada
yeralmaktadır.
Kamu teşebbüsleri sadece kâr amacıyla değil, kamu
hizmeti ve sosyal amaçlarla kurulurlar. İnşaat sektörü Türkiye'de katma değer yatırım
tutarı, istihdama katkısı ve konut sorunun çözümüne
Cumhuriyet'in ilk yıllarında başlayan kamu olan katkıları ile ekonominin en önemli
girişimciliği ile devlet, öncelikle imalat sanayi ile sektörlerinden biridir. Konut açığı günümüzde
Madencilik sektörlerinde önemli adımlar atmıştır. ülkemizin önemli sorunlarından birisidir. Konut açığı
1950'lerden sonra KİT'ler, özel sektörü her yönden nedeniyle gecekondulaşma hızla artmıştır.
güçlendirmek için bir araç olarak kullanılmışlardır. Gecekondulaşma ise bir çok sosyal ve ekonomik
1980 sonrası dönemde KİT'lerin ekonomi içindeki sorunu beraberinde getirmektedir. Ülkemizde konut
payının küçültülmesi hedeflenmiş olmakla beraber, sorunun çözmek amacıyla 2985 sayılı Toplu Konut
bunda istenilen başarıya ulaşılamamıştır. Yasası çıkarılarak toplu konut yapımı özendirilmeye
Cumhuriyet'in ilk yıllarından itibaren Türkiye çalışılmıştır.
ekonomisindeki sanayi.tarım, bankacılık, ulaştırma,
haberleşme gibi temel sektörlerde KİT'ler,daima
Bankalar enflasyondaki düşüşe paralel olarak konut
önemli bir yere sahip olmuşlardır. Bazı ve mal ve
kredilerinde vadeyi 30 yıla kadar uzatırken, aylık
hizmetlerin üretiminde tekel, bazılarının üretiminde
faizleri de yüzde 1 düzeyine çekti.Konut kredilerinde
-GUNCEL: TURKIYE'NIN SOSYO-EKONOMIK KONULARI- 75
uzun vadeli uygun koşullu kredi imkanı sağlayacak Ana faali\ ret kollarına göre GSMH (Milyon YTL)
Mortgage yasa taslağı da Meclis gündeminde. 1998 2000 2002 2003 2004
Tarım 8,8 17,0 31,5 41,5 48,3
Dış Ticaret Sanayi 11,1 28,0 67,3 JŞ5,7 107,0
Türkiye'nin ihracatında 19801i yıllarda önemli bir İnşaat 2,9 6,3 10,7 12,0 15,3
yapı değişikliği ortaya çıkmıştır. Tarım ürünleri Hizmetler 27,7 68,1 157,4 206,7 240,8
ihracatının toplam ihracat içindeki payı, 1970'te %75
ve 1980'de %57 gibi çok yüksek düzeylerde iken,
1998 yılında %18.7 olmuştur. Sanayi ürünleri GSMH
ihracatının payı ise 1970'teki %18 ve 1980'deki %36 (sabit fiyatlarla, ytilık % değişme)
C5
cc
LU
2. Türkiye'de 1999 sonunda uygulamaya başlayan o C/3 /
ekonomik istikrar programı 2000 yılının Kasım
ayında krizle sonuçlanmıştır. Aşağıdakilerden
hangisi, 2000 yılının Kasım ayında başlayan krizin
öncü göstergelerinden biri degildir? (2001 KMS)
A) Türk lirasının aşırı değer kaybetmesi
B) İthalat ve ihracat farkının artışından
kaynaklanan cari açığın gayri safi yurt içi
hasılaya oranının büyümesi
C) Bankacılık kesimi pozisyonunun döviz rezervine
oranının büyümesi
D) Kamu bankaları ve KİT'lerden kaynaklanan
açıkların büyümesi
E) Faiz oranlarının hızla düşmesi
ÇOZUM:
ÇÖZÎIMLU
KAVRAMA Ülk9mizde yapılan özelleştirme ihalelerine TC
vatandaşı olmayan yabancılarda girebilmektedir.
Hatta yabancı sermayenin ülkeye gelmesi için
yabancıların özelleştirmeye katılması özellikle
1. Ülkemizde son yıllarda özelteştirme faaliyetlerinde
istenmektedir.
artış gözlenmektedir.
(Cevap C)
Aşağıdakilerden hangisi özelleştirmenin
amaçlarından değildir?
A) Devletin adalet ve güvenlik konusunda
etkinliğini artırması Aşağıdakilerden hangisi yurtdışındaki işçilerin
B) Serbest Pazar ekonomisine geçmek Türk ekonomisine sağladığı yararlardan biri
C) İşsizliği azaltmak degildir?
D) Devletin finansman ihtiyacını karşılamak A) Türkiye'de işsizliğin azalmasına katkı
E) Kitlerin devlet üzerindeki yükünü azaltmak B) Dış ticaret açığının azalmasına katkı
C) Döviz girişlerinin artmasına katkı
.5
D) Ülkelerarasındaki yakınlaşmaya katkı
işsizliği azaltmak özelleştirmenin amaçlarından biri E) Bilgi ve görgülerin artması
değildir. Hatta özelleştirilen kurumların yeni sahipleri
daha az personel çalıştırdığı için özelleştirme
genellikle işsizliği artırıcı bir etki yapaktadır. işsizliğin ve dış ticaret açığının azalması, döviz
Seçeneklerdeki diğer maddeler ise özelleştirmenin girişlerinin artması ve ülkeler arasındaki
amaçlarıdır. yakınlaşmaya katkı sağlaması yurtdışındaki işçilerin
(C9vap C) ülkemize sağladığı yararlardır. Bilgi ve görgülerin
artması orta vadede bu kapsamda düşünülem^z.
2. Ülkemizde ilk özelleştirme hangi yıl yapılmıştır? (Cevap E)
A) 1952
B) 1974
C) 1982
D) 1985 Aşağıdakilerden hangisi, Türkiye ekonomisinin
E) 1996 karşı karşıya bulunduğu temel sorunlardan biri
degildir?
A) Yükselen 9nflasyonun, reel dengeleri bozması
Türkiye'de ilk özelleştirme 1985 yılında Kars Süt B) Konsolid9 bütçenin faiz yükü altında ezilmekte
Mamülleri müess9sesi'nin özelleştirilmesidir. olması
(Cevap D) C) Kayıt dışı ekonominin büyüklüğünün kamu
gelirlerini sınırlandırması
3. Özelleştirme konusunda aşağıdaki ifadelerden D) Sosyal güvenlik kurumlarının açıklarının
hangisi yanlıştır? sürmesi
E) Lüks tüketim ağırlıklı ithalatın dış ticaret açığını
A) İlk özelleştirme 1985'te yapıimıştır. büyütmesi
B) Sadece 2005 yılı içinde yapılan özeileştirme,
daha önceki 15 yılın toplamından daha fazladır.
C) Özelleştirmeden yabancılar
Son yıllarda enflasyonla mücadelede büyük bir
yararlanamamaktadır.
başarı sağlanmış ve enflasyon ülke ekonomisi için
D) Özelleştirmeierin çoğu blok satış yöntemiyle
büyük bir sorun olmaktan çıkmıştır.
yapılmaktadır.
E) 2005 yılında 8 milyar dolardan fazla (Cevap A)
özelleştirme gerçekleşmiştir.
-GÜNCEL: TÜRKİYE'NİN SOSYO-EKONOMİK KONULARI- 79
A Demir cevherı
B Bakır cevheri
)
C Fosfat 22
"es
)
D Maden kömürü tx.
ÜJ Q
)E Kükürt <O
Cfi
) 10. Ülkemizde bölgelerin kendi içindeki gelir dağılımı
incelendiğinde, gelir dağılımının en çarpık olduğu
Bakır cevh9ti konusunda ülkemiz dünyada en büyük bölge, aşağıdakilerden hangisidir?
r^zervlere sahip ülkelerden biridir, dolayısıyla dışa A) Marmara Bölgesi
bağımlı değildir. B) Eg9 Bölgesi
(Cevap B) C) Akdeniz Bölgesi
D) Karadeniz Bölgesi
E) Doğu Anadolu Bölgesi
(Cevap D)