You are on page 1of 17

ANA SAYFA

TERRN VE C!HADIN RETOR!"!: FELSEF! VE TEOLOJ!K B!R DE" ERLEND!RME[1] Yazan:Caner Taslaman Bu makalenin amac, terr ve cihad kavramlarnn retorik olarak kullanlmasnn yol at ! sorunlar ve bu retoriklerin, medeniyetlerin arasnda ileti "imsel srecin kurulmasn nasl engelledi !ini gstermektir. Bu al "mada retorik szc! ile kastedilen, dilin ikna edici biimde, belli menfaatleri,zellikle de siyasal hedefleri gerekle"tirmek iin kullanmdr. So!uk sava"n sona ermesi ile birlikte kreselle"menin nndeki tm engellerin kalkt !na dair ciddi bir iyimserlik havas hakim olmu"tu. Ancak, Pandorann kutusu 11 Eyll 2001de ald; kreselle"en dnyann Leviathan[2] olarak gzken ABDnin kalbindeki iki kuleyle beraber iyimserlik havas da kt. Bu olayla, 1991de meydana gelen Krfez Sava" nedeniyle, hakim olan iyimser bak "a zaten "pheli yakla"makta ve medeniyetler at "mas tezini savunmakta olanlarn yakla"m daha ok n plana kt. Bu olayn tetikledi !i tart "malar din felsefesinden siyaset felsefesine, dil felsefesinden etik ve hermeneuti !e, uluslararas ili "kilerden teolojiye kadar birok ayr alan ilgilendirmektedir. Makaleye, Derridann 11 Eyll saldrlarn yorumlarken yapt ! aklamalardan bir alnty aktararak ba"lamak istiyoruz: Bir filozof, kavramay ve me!rula!trmay birbirinden ayrt etmek iin, yeni bir kriter arayan ki !i olmaldr. Bir ki !i sava!a veya terre yol aan belli bir olaylar zincirini ya da kurumlar, onlar zerrece hakl karmadan, hatta onlar lanetleyerek ya da yeni kurumlar icat etmeye kalk !arak; tarif edebilir, kavrayabilir ve aklayabilir. Bir ki !i belli terr eylemlerini (devlet terr olsun ya da olmasn), onlar ortaya karan hatta me!rula!tran ko!ullar gz ard etmeksizin, ko!ulsuzca lanetleyebilir.[3] TERR KAVRAMININ RETOR!K OLARAK KULLANILMASI Bir ara"trmada terrn 109 farkl tanmnn oldu!u tespit edilmi "tir.[4] Gnmzde "u "ekilde ifadelere olduka sk rastlamaktayz: Terrn gerek tarifi., Asl terrist yapandr, Onlar bize terrist diyorlar, oysa ki.. Tm bu tanmlamalarda, terr, Platonik bir ideaym " gibi ve onun gerek anlamn[5] garanti eden de sanki ideasym " gibi ele alnmaktadr. Aslnda Wittgensteinn gstermi " oldu!u gibi, dilin, toplum tarafndan payla"lan ve toplum iinde !renilen bir aletler (tools) koleksiyonu oldu!unu ve hepimizin byk bir dil oyununun paras oldu!unu unutmamalyz.[6] Dilin sosyolojik yapsn kavradktan sonra, terrn tanmyla ilgili cmlelerimizi "u "ekilde dzeltebiliriz: #nsanlar terr kelimesiyle genelde "unu kastetmektedirler., FBIn tanmna gre terristler . veya Hizbullahn tanmna gre terroristler... Bu "ekildeki ifadeler, terrn tanmlarnn masum olmad !n, bu tanmlarn belli karlar ve ideolojiler ile ba!lantl oldu!unu fark etmemizi sa!layacaktr. Foucaultun dedi !i gibi Do"runun g vastasyla retimi ile kar ! kar !yayz.[7] Gcn bir vasta olarak kullanlma yollarndan biri de dilin nasl kullanlmas gerekti !inin dikte edilmesidir. Terr kavram ilk kez 1789 Fransz Devrimi srasnda gndeme gelmi "tir.[8] Bizim gnlk kullanmmzn aksine, burada Jakobenler tarafndan kullanlan terr kavram pozitif bir anlam ta"yordu, nk Jakobenler ortaya koyduklar terr denen "iddet ieren eylemleri, bar " dolu bir ortama eri "mek iin gerekli gryorlard. Gnmzde ise terr, hepimizin ok iyi bildi !i gibi, negatif

ortama eri !mek iin gerekli gryorlard. Gnmzde ise terr, hepimizin ok iyi bildi "i gibi, negatif bir anlam ta!maktadr.Terrn bu negatif anlamndan dolay herkes mcadele iinde oldu"u rakiplerini terrist olarak nitelendirmeye al !maktadr. Bu durum ise bir ki !inin, kimine gre zgrlk sava!s olarak, kimine gre de terrist olarak alglanmasna sebep olmaktadr. rne"in birok ki !inin terrist bir rgt olarak nitelendirdi "i Hizbullahn kurucusu Fadlallah !yle demektedir: Kendimizi terrist olarak grmyoruz, nk biz terrizme inanmyoruz. Yurdumuzu i !gal edenlere kar ! sava!mak terr de"ildir. Biz kendimizi kutsal bir sava! iin sava!an mcahitler olarak gryoruz.[9] Fadlallah organizasyonunun faaliyetlerini zgrlk iin sava!mak olarak tanmlayarak me!rula!trmaktadr. Di "er yandan FBI ise terr !yle tanmlamaktadr: Terr, siyasal yahut toplumsal bir takm amalar u"runa, bir hkmeti, sivil nfusun tamamn ya da bir blmn, sindirmek yahut zorlamak iin, bir ki !i ya da mlke kar ! gcn ve !iddetin kanun d ! kullanmdr.[10] FBIn tanmnda masum insanlar yerine sivil nfus teriminin kullanlmas, yahut hkmete (devlete) kar ! yrtlen faaliyetlerin zerinde durulmas FBIn konumu ile alakaldr. Tarihsel olarak terr kavram ilk kez Fransz Devriminde, devletin uygulad " terr belirtmek iin kullanlm !tr. Di "er yandan, 19. yzyln sonu ve 20. yzyln ba!na ait Hague Antla!malar ve 1949da imzalanm ! olan Cenevre Antla!malar gibi uluslararas antla!malar devletlerin de su ieren faaliyetlere kar !abilece"ini gstermektedir. #u halde, terr, kullanclarnn kimliklerinden de"il metotlarnn ve kurbanlarnn do"asndan do"an ahlaki bir sorundur.[11] Sivillere saldrmak etik adan kt kabul edilir, nk ordular gl silahlar ve toplar ile donanm !ken, siviller onlara ancak zayf ve plak elleriyle kar !lk verebilirler. Ancak, di "er bir yandan da, yksek teknoloji ile donanm ! ordulara kar ! sava!an pek ok asker veya militan da aslnda, ordularn kar !sndaki sivillerden pek de farkl durumda saylmazlar, nk onlar da geli !mi ! bombardman uaklar kar !snda ayn gsz ve umutsuz durumdadrlar. Habermas, bu asimetrinin ortaya kard " ahlaki soruna !u !ekilde dikkat ekmi !tir: Ancak, elektronik olarak kontrol edilen tasarm harikas ve ok amal kullanma uygun fze kmelerinin havadaki yok edici gc ile karadaki Kala!nikoflar ile donanm ! ilkel sakall sava! kmelerinin asimetrisi ahlaken tiksindirici bir grnt olarak ylece durmaktadr.[12] Terr kavramnn retorik olarak kullanmnn en ilgin rneklerinden biri Amerikallarn Afgan mcahitlere kar ! tavrnda grnm!tr. Amerika Afgan mcahitleri kutsal sava!lar olarak ilan etmi ! ve onlara Sovyet i !galine kar ! verdikleri sava!ta yardm etmi !tir.[13] Talibann saldrlar Amerikay hedef almaya ba!lad "nda ise kutsal sava!lar terristlere dn!tler ve terre kar ! sava!n da ilk hedefleri haline geldiler. Her !iddet eylemi taraflar arasnda diyalo"un kurulmasn daha da gle!tirmekte; her sivil yahut masum insann lm, uluslarn, yahut kurbanlarn kabilelerinin yelerinin intikam duygusunu krklemekte ve bylece zincirleme !ekilde intikamc reaksiyonlar !iddet dalgalarna sebep olmaktadr. Derrida, dnyadaki her terrist faaliyetin, kendisinkinden daha nce devlet tarafndan gerekle!tirilmi ! olan bir terrizme -terrizmden farkl isimler alan ve inanlrl " az ya da ok olan me!rula!trmalarn altna gizlenmi ! bir terrizme- nefsi mdafaa olarak kar !lk verdi "ini iddia etti "ini, syler.[14] Coadynin Terrizmin Ahlak adl makalesinde alntlad " !iir, terr kavramnn retorikle!mesini ironik bir !ekilde !yle sorgular: Bomba atmak ktdr, Bombardman ise iyidir, Lafn z; terrn anlam, #ktidar tacn kimin giydi "ine ba"ldr.[15] Coady !iddeti uygulayanlarn eylemlerini me!rula!trmak iin ba!vurduklar dilsel kullanmlarn arkasnda yatan motivasyonun; onlarn bizim ile olup olmamalarna ba"l oldu"unu syler.[16] Amerikal felsefeci Tomis Kapitan, terrn retorik olarak kullanlmasnn zararlarn ok gzel aklamaktadr: Retorik anlaml siyasal tart !may susturmada kullanlr. Normal ko!ullarda neden? diye soracak olanlar, terr konusunda yumu!ak yakla!mda olan biri olarak etiketlenmekten korkarlar. Retori "i militan !ekilde kullananlar, ele!tirel yakla!mla tavizkar yakla!mn farkn bilinli !ekilde tahrif etmek iin retori "i kullanrlar. Retori "e boyun e"enler kendi hkmetlerinin, sadece terrist faaliyetlere kar !anlara kar ! de"il, terristlerin iinden kt " halka kar ! da -nk terristler de o"unlukla sivillerdir ve pek de ilerine kar !madan siviller ile birlikte ya!arlar- giri !ti "i !iddet ieren eylemlerini destekleyerek intikam ve ksas halkasn glendirmektedirler. Sonu, sivil hedeflere kar ! siyasal olarak motive olmu! !iddetin -terrizmin ba!ka herhangi bir ad altnda, ksas yahut kar !terrizm ad altnda- artmas olmu!tur. Terre dair retorik yalnzca gcn dilini bilir. Kendilerini dayanlmaz adaletsizliklerin kurban ve kendilerine bask yapanlar da kabul edilebilir tavizler ile anla!maya varmaya isteksiz grenler ise, !iddete daha ok !iddet ile cevap vermeye kalkarlar .[17]

anla!maya varmaya isteksiz grenler ise, !iddete daha ok !iddet ile cevap vermeye kalkarlar .[17] !ntihar eylemcilerinin arasnda yaplan bir ara"trma, bu eylemcilerinin biro#unun sava"ta yakn bir akrabalarn yahut sevdikleri bir ki "iyi kaybetti #ini gstermektedir.[18] Bu ara"trma, Dnya bar "nn her "iddet eylemi sonucunda -bu eylemler zincirleme intikam hissi uyandrd #ndan- daha da ok tehlikeye girdi #ini do#rulamaktadr. Terr kavramnn retorik olarak kullanlmasnn, bu retori #i kullananlar asndan zararl olabilecek bir sonucu ise, birbirinden farkl hatta birbirine d"man olan gruplarn "iddet eylemleri evresinde birle"melerinin, ortak koalisyonlar kurmalarnn kolayla"trlmasdr. rne#in El-Kaide cihad ve di #er !slami kavramlar $iilere kar " da aynen ABDye kar " yapt # gibi retorik olarak kullanm " ve Afganistanda $ii katliamlar yapm "tr. $iiler ve El-Kaide, !slamc terristler gibi bir ba"lkta birle"tirilirse ve terre kar " sava" da bunlarn kar "sndaki di #er kamp olarak konumlandrlrsa; kitle imha silahlarna sahip oldu#u d"nlen !rann, bunlar El-Kaide ile payla"maya karar vermesi bu gruplar ayn ba"lkta birle"tirenler iin yeni felaketleri beraberinde getiremez mi? Ayrca, siyasi meselelerde halknn o#unlu#u Mslman olan devletlerin zerinde gr" birli #ine varabilmi " olduklar siyasal konulara ender rastlanmaktadr; ender olarak rastlanabilen bu konulardan biri ise Filistin sorununda Filistin halkna adaletsizce davranld #nn d"nlmesidir. !sraille mcadele eden Filistinli gruplar terrist ba"l # altnda El-Kaide ile ayn kefeye koymak; Dnyann bir yannda Filistinlilere kar " daha sert tepkilere neden olabilir, ancak ayn zamanda dnyann birok blgesinde de El-Kaide taraftarlarn arttrmaya yarayacaktr. Bir eylemi terre kar " sava" veya cihad terimleri ile etiketleyerek, bu eylemin do#ru oldu#unun tart "masz kabul edilmesini istemek etik adan kabul edilemez. Bu tarz retorikler ile "iddet uygulayanlar, eylemlerinin, her trl soru"turmann zerinde oldu#unu iddia ederler. Oysa isimlendirmeler ile yahut kavramlar karlara uygun tarif etmek ile, yaplan eylemlerin hakl veya haksz oldu#una dair tart "malarn zeri rtlemez. Yaplmas gereken her eylemi di #erlerinden ayrarak analitik bir bak " asyla incelemektir. Btn eylemleri tek ba"lk altnda tek bir sepete atmak, her biri sebepleriyle, hedefleriyle di #erlerinden farkl oldu#undan dolay yanl "tr. Ayrca kamuoyunu ynlendirmede bu yntemin yararl oldu#unu d"nenler, farknda olmadan d"manlarnn saysn arttrabileceklerini unutmamaldrlar.

C!HAD KAVRAMININ RETOR!K OLARAK KULLANILMASI Hi "phesiz terr kavram gibi !slam dinine ait pek ok kavram da -zellikle de cihad- retorik olarak kullanlm "tr. Fakat Mslmanlara gre, Kurani kavramlarn ontolojik statleri ile insanlar tarafndan retilmi " kavramlarn ontolojik konumlar arasnda nemli bir fark vardr. Terr kavramnn anlamn ancak sosyolojik ara"trmayla saptamaya al "abiliriz. Sosyolojik ve tarihi bir ara"trma yapmak ve siyaset-toplum ili "kilerini tespit etmek, !slami terminolojinin nasl kullanld #n anlamak iin de bir zorunluluktur. Fakat !slami kavramlar, terrden farkl olarak, kendisinden bu kavramlarn gerek anlamlarnn #renilebilece#i bir metinde -Kuranda- kullanlm "tr. Kuran metnine yaplacak tutarl bir hermeneutik yakla"m ile bu kavramlar de"ifre edilmeye al "labilir. !slama gre Kuran, Tanrnn insanlarla ili "ki kurdu#u metindir ve Hz. Muhammedin en temel grevi de bu mesaj insanlara iletmektir. Kuran, kayna# Tanr oldu#u iin insan-stdr; ancak dili, harfleri ve cmleleri ile insanlar iindir. Onun, bu insan-st boyutu, dini terimlerin gerek anlamlar iin bir gvencedir. Onun insanlar iin olmas ise bu gerek anlamlarn anla"lmas iin tutarl bir yakla"m geli "tirilmesini zaruri klar. Ancak, insani olan yorumlarn Tanrsal vahiy gibi garanti altnda olmad # unutulmadan bu konudaki al "malar yaplmaldr. !nsani menfaatler, yanl " anlamalar, eski geleneklerin tesiri ve politik ihtiyalar Kurann yanl " anla"lmasna, anlamnn kaydrlmasna veya di #er dinselle"tirilmi " kaynaklarn (mevzu hadisler veya fetvalar) nne geirilmesine sebep olmu"sa da; Kuran, gerek anlamlar ta"yan kitap olarak varl #n srdrmektedir. Her ne kadar aralarnda nemli farklar olsa da, modern dnemin !slam d"nrlerinin pek o#unun ortak bir zelli #i, hadislerin, Kurann otoritesinin nne geirilmesini ele"tirmeleridir. Seyyid Ahmed Han, Muhammed Abduh, Re"it Rza, Mehmed Akif, Ahmed Emin, Tevfik Sdk, Mahmud Ebu-Reyye, Muhammed el-Gazali, Fazlurrahman bu d"nrlerin yalnzca bir ksmdr.[19] Aslnda modern dnemde yaplan bu ele"tirilerin Peygamberin vefatndan sonraki ilk birka asrda da yo#un "ekilde yapld #n !slami kaynaklardan okumaktayz. Burada dikkat edilmesi gerekli nokta, bu "ahslarn ele"tirdi #i temel hususun, Peygamberin szlerinin Kurann nne/yerine geirilmesi olmad #dr; nk !slam inancna gre, Peygamber, Kurana aykr bir sz sylemez. Ele"tirilen husus, Peygamberin vefatndan asr sonra olu"turulan en me"hur hadis kitaplarnn iine bile insanlarn yanl "lkla, kastla veya politik sebeplerle birok mevzu rivayet sokmu" olmalardr. (Bize gre, bir hadisin mevzu oldu#unun en kesin delili Kuran ile eli "mesidir.) Sorunlar zmenin tek yolu tutarl bir hermeneutik yakla"m ortaya koyup, zellikle politik nedenlerle retilmi " yanl " Kuran yorumlarn, fetvalar ve mevzu hadisleri eleyerek; !slamn cihad, sava" ve inan zgrl# gibi

yorumlarn, fetvalar ve mevzu hadisleri eleyerek; !slamn cihad, sava" ve inan zgrl# gibi konular kar "sndaki durumunu netle"tirmektir. Hasan Sabbah ve Ha"ha"iler(12.-13. yzyllar) dini terminolojinin siyasal karlar iin retorikle"mesinin nl bir rne#idirler.[20] Yakn dnemde de dinsel kavramlarn retorikle"mesinin birok rne#i grld. 1991deki Krfez Sava" srasnda Saddam Hseyine kar " Amerikann ba"n ekti #i koalisyona katlan Mslman lkelerin liderleri, bu davran "larn me"rula"trmak iin din adamlarndan fetva alm "lardr.[21] Di #er yandan, Usame bin Ladin, Mslman din adamlarnn fetvalar ile yaplan Krfez Sava"n, Amerikaya kar " verdi #i mcadelenin (cihadn) nedenlerinden biri olarak gstermi "tir.[22] Bu olaylar cihadn ve di #er !slami kavramlarn retorik olarak kullanld # saysz rnekten sadece birkadr. Aslnda Ortado#uda !slami me"rula"trmalar kullanlmadan bir sava"n almas, bir mcadelenin verilmesi ok zordur. Bunun sebebi, !slamn kabulnden gnmze kadar !slam dininin kesintisiz olarak bu blge kltrnn en nemli unsuru olmasdr. Sava" sz konusu olunca, en sekler olanlar bile kendilerine halk deste#i olu"turabilmek iin dinsel kavramlar retorik olarak kullanm "lardr. David Rapoport, Saddam Hseyinin kktendincilere kar " sava"an sekler bir lider olmasna ra#men, Irak halkn mobilize etmek gerekince cihad nasl kulland #n "yle anlatmaktadr: Suudi Arabistann kutsal yerlerini !eytandan ve i !galden kurtarmak, kafiri (Batllar) bu topraklardan kartabilmek iin cihad a"rs yapm !t. Hseyinin Mekkedeki mescidi perkenki gmleksiz halini gsteren bir renkli foto"raf, #slamn en kutsal mescidinde asker kyafeti iinde namaz klarken gsteren bir ba!kas ile birlikte konu!masnn okundu"u srada arka fonda yer de"i !tiriyordu. Krizin ba!lad " 1990 A"ustosundan beri kulland " dilde dini referanslar yo"unluk kazand. Bu olgular pek ok ironi barndrmaktadr: Hseyinin Hristiyanlar tarafndan kurulmu! olan partisi Irak sekler bir devlet haline getirmek iin ciddi u"ra!lar vermi !ti ve de Hseyin bu konu!malar yapt " srada #slamc kkten-dincilere kar ! olduka yksek maliyetli bir sava!tan henz yeni km !t.[23]

C!HAD KAVRAMININ KURAN! ANLAMI Kuranda cihad kavram abalamak, u#ra"mak anlamlarnda kullanlmaktadr. Cihad kavram psikolojik, entellektel ve sosyal boyutlara da sahiptir. Allah adna yaplan sava"lar da cihad olarak adlandrlr, nk bu sava"lar d"mana kar " gsterilen abay iermektedir.[24] Cihad kelimesinin bu anlamda kullanld # bir Kuran ayeti "yledir: Hafif ve a"r sava#a ku#anp kn ve Allah yolunda mallarnzla ve canlarnzla cihad edin. E"er bilirseniz, bu sizin iin daha hayrldr. [25] 9- Tevbe, 41 Kuranda geen ktal ve harb kelimeleri de sava" ifade etmek iin kullanlr, fakat bu konu zerine yazlan makale ve kitaplarda cihad kelimesi daha fazla n plana km " ve !slam adna yaplan sava"lar genelde bu ba"lk altnda incelenmi "tir. Ancak !slamda sava"/cihad konusunu inceleyen biri, Kuran iinde tm bu kelimelerin geti #i ayetleri dikkate almak zorundadr. o#u kez prati #e farkl yansm " olsa da, Mslmanlarn yalnzca Allah adna yaplan sava"larda mcadeleye katlabilece#i ve kendi menfaatleri iin sava"amayacaklar konusunda ortak bir kanaat oldu#u sylenebilir. Ancak, en nemli fark cihadn Mslmanlar tarafndan uygulanan bir savunma sava" m, yoksa di #er dinlerin yelerine -srf o dinden olmalar nedeniyle- kar " giri "ilen bir sava" m oldu#u hususunda ortaya kmaktadr. E#er Kuran btnl# iinde ele alrsak, Kurann sava" ayetlerinin, Mslmanlara sava" aanlarla ilgili oldu#u rahata anla"labilir. !lgili iki ayet "yledir: Fitne kalmayncaya kadar onlarla sava#n. E"er vazgeerlerse, artk zulm yapanlardan ba#kasna kar# d#manlk yoktur.[26] 2- Bakara, 193 Kendilerine zulmedilmesi dolaysyla, onlara kar# sava# alanlara sava#ma izni verildi. $phesiz Allah, onlara yardm etmeye g yetirendir.[27] 22- Hac, 39 Grld# gibi Kuranda yalnzca saldrgana kar " sava"maya izin verilmi "tir. Hanefi mezhebinin ve baz Hanbeli ve Maliki mezheplerinin fkhlar da ayn gr"tedir. Ancak, buna kar "n $afi mezhebi ile di #er baz Hanbeli ve Maliki mezheplerinin fkhlar, !slam d "ndaki bir inancn mensubu olmay sava" sebebi olarak yeterli grm"lerdir.[28] $afi din adamlar bu konuda fikirlerini Kurann 9. suresinin 5. ayeti ile desteklemeye al "m "lardr: Haram aylar (sre tannm# drt ay) knca m#rikleri buldu"unuz yerde ldrn, onlar

Haram aylar (sre tannm! drt ay) knca m!rikleri buldu"unuz yerde ldrn, onlar tutuklayn, ku!atn ve onlarn btn geit yerlerini kesip tutun.[29] 9-Tevbe, 5 Oysa bu ayet, ait oldu!u surenin btnl! ierisinde okunursa; bu ayetin, Mslmanlarla sava"an ve aralarndaki antla"mann "artlarna uymayanlara ynelik oldu!u kolayca anla"labilir. Tevbe suresinin ilk ayetini bile okumamz, bu suredeki sava" izninin, #slam d "ndaki herkese ynelik olmayp, Peygamber ve arkada"larna kar " mcadele eden belli bir kitleye kar " oldu!unu, anlamamz sa!lar: Bu, m!riklerden kendileri ile antla!ma imzaladklarnza Allahtan ve resulnden kesin bir uyardr.[30] 9- Tevbe, 1 Tevbe suresinin sonraki ayetlerinden, bahsedilen ki "ilerin ilk saldry gerekle"tirenler oldu!u aka anla"lmaktadr: 12- Ve e"er antla!malardan sonra, yine yeminlerini bozarlarsa ve dininize hn besleyip saldrrlarsa, bu durumda kfrn nderleri ile arp!n. nk onlar, yeminleri olmayan kimselerdir; belki cayarlar. 13- Yeminlerini bozan, eliyi yurdundan srmeye abalayan ve sizinle ilk defa sava!a ba!layan bir topluluk ile sava!maz msnz? Korkuyor musunuz onlardan? E"er inanyorsanz, kendisinden korkmanza Allah daha layktr.[31] 9- Tevbe,12-13 E!er $afi fkhlar ayeti surenin btnl!nden kopartmasalard, kafir olmann bir sava" nedeni olamayaca! kanaatine kolaylkla varabilirlerdi.[32] Kurana tutarl hermeneutik bir yakla"mda bulunabilmek iin en nemli prensip, Kurann btnl!n gz nnde bulundurmak ve ayetleri ncesi-sonrasyla (siyak-sibak) birlikte de!erlendirmek olmaldr. $afiler, Mslmanlarn sava"masn, saldrya u!ramalar "artna ba!layan ayetlerin nesh edildi !ini (hkmlerinin iptal edildi !ini) syleyerek ve bir takm hadisleri kullanarak tezlerini desteklemeye al "m "lardr. . Ahmet zel, cihad ile ilgili ayetlerin birbirlerini nesh ettiklerini sylemenin bilimsel hibir ynnn olmad !n ifade eder.[33] Kurann bir ksmnn di !er ksmn yrrlkten kaldrd ! iddias (nasihmensuh) ile ahad-hadislerin dinsel hkmleri belirlemede rolnn ne oldu!u; #slamn, gnmzde de en yo!un "ekilde tart "lan sorunlarndandr. Elimizde hangi ayetlerin iptal edilmi ", hangilerinin edilmemi " oldu!una dair bir liste olmad !ndan, nasih-mensuh iddiasnda bulunanlar, seme hakkn mezhep imamlarna brakm "lardr. Muhammed Esed, Kurann iinde nasih-mensuh oldu!una dair bir iddiann, hibir Kuransal kayna! olmad !n ve hatta bu fikri savunan tek bir gvenilir hadis bile olmad !n syler.[34] Bu noktada hatrlanmas gereken bir ba"ka hkm olan zina yapan kadnn ta"lanarak cezalandrlmas -Kuran ile tamamen eli "mesine ra!men- nesih iddialarna dayandrlarak temellendirilmeye al "lm "tr. E!er Kurana hermeneutik yakla"mmzda, Kurann btnl!n korumay temel ilke kabul ediyorsak -biz yle olmas gerekti !ini d"nyoruz- Kurann bir ksmnn di !er bir ksmnca iptal edildi !ini syleyen ve iptal edilen blmlerinin hangileri oldu!una dair herkesin kabul edebilece!i bir kriter koyamayan nasih-mensuh savunucularna kar " kmak gerekir. Kurandaki bir takm ayetlerin di !erlerini iptal edebilmesi iin Kuran ayetleri arasnda eli "ki olmas gerekir. Bu sav, Kuranda eli "ki olmad !n ifade eden ayetlere ters d"mektedir: Onlar hala Kuran' iyice d!nmyorlar m? E"er o, Allah'tan ba!kasnn katndan olsayd, ku!kusuz iinde birok aykrlklar (eli!kiler, ihtilaflar) bulacaklard.[35] 4- Nisa, 82 Ayrca daha nce de belirtti !imiz gibi en gvenilir hadis kitaplarnda bile mevzu pek ok hadis vardr. Bu konu, bu al "madaki tart "malar asndan zellikle nemlidir. Kendi gr"lerine aykr olan ayetlerin iptal edildi !ini syleyen ve Kurandan ok daha geni " hacimdeki siyasi amalarla uydurulmu" olan hadisleri de ihtiva eden ciltlerden kendi fikirlerini destekleyen hadisleri seen baz fkhlarn otoritesi, pratikte Kurann nne gemi "tir. Bu fkhlarn yorumlarn iinde ya"adklar zamann siyasi "artlarn gz nnde bulundurarak de!erlendirmemiz gerekir. #slamn ilk dnemlerinde siyasetiler, kabile kavgalar yznden birbirine d"en gruplar d " d"man ile sava"trmak ve yeni fetihler iin bu insanlarn potansiyellerinden yararlanmak istemi "lerdir. Sonuta, diyebiliriz ki, cihad retori !inin olu"mas, geli "en siyasal meselelerle yakndan alakaldr. Bu retorik sadece Mslmanlara kar " kullanlmam "tr; birok durumda Mslmanlar birbirlerini de kafir ilan ederek, cihad retori !inden, kitleleri hasmlarna kar " sava"trabilmek iin faydalanm "lardr. Nasih-

mensuh iddialar ve mevzu hadisler; cihada, Kurandaki gerek anlam yerine kafirlerle sava! anlam yklenmesinde nemli rol oynam !tr; bu ise pratikte srekli-sava! demektir. Mevzu hadislerin, fetvalarn ve nasih-mensuh iddialarnn yol at " problemlerin di "er bir ksm ise inan zgrl" ile alakaldr; din de"i !tiren Mslmanlarn ve namaz klmay reddedenlerin ldrlmesini, oru gibi ibadetleri yerine getirmeyenlere sopa atlmasn syleyen "retiler bunlardan sadece birkadr. Oysa inan zgrl"nden bahseden baz Kuran ayetleri !yledir: Dinde zorlama yoktur.[36] 2- Bakara, 256 21- Artk sen, !t verip-hatrlat. Sen, yalnzca bir !t verici-bir hatrlatcsn. 22- Onlara zor ve bask kullanacak de!ilsin.[37] 88- #a!iye, 21-22 $slama gre ba!ka inanlara mensup olmann bir sava! nedeni olmad " ve $slamda zorlama olmad " net bir !ekilde anla!labilirse; bu, medeniyetler aras ileti !imin geli !tirilmesi asdan faydal olacaktr. Birincisinin nedeni aka bellidir, bu iddia (di "er inanlarn mensuplaryla sava!ma mecburiyeti) srekli sava! durumunda olmak demektir ki bu da ileti !imi imkansz klmaktadr. $kincisinin sebebi ise, ilk sebebe nazaran dolayldr, ilk bak !ta bu yalnzca $slami topluluklarn isel bir problemi olarak alglanmaktadr. Ancak unutulmamaldr ki, insanlar Allah yoluna a"rmak (tebli ") dini bir grevdir.[38] Bir yandan tekiler $slama a"rlrken, te yandan Mslman lkelerde ba!ka dine geenler ldrlrse, bu !artlar altnda ileti !im kurabilmek mmkn olamaz. (Bu tip bir anlay ! nedeniyle Afganistanda 2006 ylnn ba!nda Hristiyanl "a dnen biri ldrlmek istenmi !ti.) Kurandaki ayetlere ra"men, dinsel ambalajda sunulan yanl ! bir cihad anlay ! ve inan zorlamas bizi ileti !imsel patolojiye gtrr. Medeniyetler aras ileti !imin kurulamad " bir dnyann !iddet ile dolu olaca"n kestirmek ise pek de zor de"ildir.

KURAN ve SAVA" AHLAKI Kurann sava!a yakla!mnn etik adan kabul edilir olup olmad " hakknda pek ok tart !ma yaplmaktadr. tekine kar ! -bar ! durumu d !ndaki yakla!mlar- birazdan da gsterece"imiz gibi drt farkl !ekilde olabilir. Kurann yakla!mnn kabul edilebilir olmad "n savunan bir ki !i, di "er alternatiflerden hangisinin daha do"ru oldu"unu gstermelidir. Kurann sava! kar !sndaki tavrnn tarih boyunca ya!am ! tm Mslmanlarnkinin de"il- etik adan kabul edilebilir ve sa"duyuya en uygun yakla!m oldu"u kanaatindeyiz. Bahsetti "imiz drt farkl yakla!m !yledir: 1- Rasyonel veya makul bir sebep olmakszn sava!mak: Bu durum, daha nce gsterdi "imiz gibi Kurana aykrdr. Tarihte, Thugslar, bu davran ! tarzna uygun bir rnek te!kil ederler. Onlar, tanra Kaliye adak olarak yakaladklar, yaknlarndan geen birok masumu ldrdler.[39] Thugslarn varlklarn srdrdkleri 1200 yl boyunca bir milyon kadar insan ldrdkleri zannedilmektedir.[40] 2- Rasyonel sebepler iin sava!mak: Genelde ekonomik karlar gibi rasyonel sebeplerin sava!larn en nemli nedenini olu!turduklarnda !phe yoktur. Rasyonel sebepler iin sava!anlar, adalet veya adaletsizlik kayglarn bir yana brakarak, esas ama olarak g kazanmak ve kazanlan gc elde tutabilmek iin sava!m !lardr. Tarih boyunca bu yakla!m, yaygn olarak uygulanm ! olmasna ra"men, genelde felsefi adan onaylanmam !tr. Machiavelli bu tip bir yakla!m aka destekleyerek nl olmu!tur[41] ve ondan sonra da birok felsefi yakla!mda benzer fikirler ifade edilmi !tir (rne"in Sosyal Darwinizmde). Kurann yalnzca saldr kar !l "nda sava!ma izni veren ayetleri ( 22-Hac-39 gibi) bu yakla!ma onay vermez. Ancak !imdiye kadar inceledi "imiz rneklerde grld" gibi, dinin siyasi amalar iin kullanlmas sonucunda Kurann otoritesi, fakihlerin, nasih-mensuh iddialarn ve mevzu hadisleri kullandklar yorumlaryla a!lm !tr.Halkn sava!a te!vik edildi "i birok durumda hep kara dayal rasyonel sebepler, dinsel retorikle rtlm! ve sava!n makul sebeplere dayand " savunulmu!tur. 3- Her !artta pasivizm: Kuran, mutlak bir pasivizme kar ! olmakla beraber ba" !lamay cezalandrmaya stn tutar. Bunu a!a"da alntlanan ayetlere bakarak anlayabiliriz: #yilikle ktlk e$it olmaz. Sen, en gzel olan bir tarzda ktl! uzakla$tr; o zaman, grrsn ki seninle onun arasnda d$manlk bulunan kimse, sanki scak bir dost oluvermi$tir.[42] 41- Fussilet, 34

41- Fussilet, 34 Kim sabreder ve ba!"larsa, "phesiz bu, azme de!er i"lerdendir. [43] 42- !ura, 43 Kuran ba" #lamay stn tutar, fakat her durumda pasif kalmay onaylamaz. Bireysel olarak uygulanan -Gandi rne"inde oldu"u gibi- veya kk bir toplulu"un uygulad " pasiflik ile, bir toplumun toptan yok edilmeye al #ld " srada uygulanan pasiflik farkl perspektiflerden ele alnmaldr. Mslmanlar, saldrya u"radklarnda ve yok edilmek istendiklerinde sava#a a"rlm #lardr. Mutlak pasivizm, saldrganlarn azgnl "n arttracaktr ve ocuklarn, kadnlarn ve ya#llarn ldrlmesine izin verilmesi anlamna da gelir. Bu yzden byle bir pasivizm hem sa"duyuya aykrdr, hem de etik adan da sorunludur. 4- Makul sebepler iin sava#mak: Kuran ayetleri makul bir sebebin varl " durumunda sava#a izin vermi #tir ve bu makul sebep saldrya u"ramaktr. (Mslman olmayan herkese kar # sava# me#ru grenler, makul neden aray #n anlamszla#trm #lar ve bylece istediklerine sava# ama konusunda zgrl"e kavu#mu#lardr.) Kurann saldrya ba"l olarak sava# ama tavr etik adan, yukarda saylan mevcut #klar iinde, sa"duyuya en uygun ve en tutarl olandr. Uluslararas hukukta dahi me#ru-mdafaa insanlarn en do"al haklar arasnda saylr. Birle#mi # Milletler Antla#masnn 51. maddesine gre saldrya u"rayanlarn me#ru-mdafaa hakk vardr.[44] Kuranda, sava# srasnda olsa bile, neden insanlarn ldrlebilece"ine dair ifadelerin geti "ini merak edenler olmu#tur. Gereki bir dinin, sava# gibi istenmeyen fakat kimi zaman kanlamayan bir durumla ilgili aklamalar yapmas ok nemlidir. $slam ldrmeyi yasaklam #tr; dolaysyla e"er Kuranda sava#, ldrmenin serbest brakld " istisnai bir durum olarak gsterilmeseydi, o zaman $slamn mutlak bir pasivizmi destekledi "i sonucuna varlabilirdi. Kuranda, sava#n, nce kar # tarafn saldrmas #artna ba"lanmasnn d #nda da, sava# konusunu ilgilendiren nemli hususlar vardr. Bunlarn en nemlilerinden biri Kuranda Hz. Muhammed d #nda kararlarna vahiy ile onay verilen hibir insann bulunmad "nn bilinmesidir. Bu yzden, hibir insan di "erlerinden epistemolojik olarak farkl bir konumda oldu"unu iddia ederek sava# almas ile ilgili kararlarnn tart #lmaz oldu"unu savunamaz. Tarih iinde farkl dinlerden pek ok dini otorite, toplumun geri kalanndan farkl bir epistemolojik durumda olduklarn iddia etmi #lerdir. rne"in Kilise, Kutsal Ruhun (Cebrail) korumas altnda oldu"unu syleyerek, kendi epistemolojik konumunun halktan farkl oldu"unu ileri srm# ve tm karar ve gr#lerinin do"rulu"unu bylelikle temellendirmeye al #m #tr. Kuranda bylesi bir tavra onay olmamasna ra"men $slam dnyasnda da benzer iddialarda bulunanlar olmu#tur. Baz insanlarn evliya olduklarna ve bu ki #ilerin epistemolojik durumlar dolaysyla halkn asla eri #emeyece"i bir takm zel bilgilere sahip olduklarna inanlm #, bu ki #ilerin her kararnn tart #masz olarak kabul edilmesi gerekti "i savunulmu#tur. Evliya olma iddialarnn yannda bir ki #i, bir de Mehdi olarak kabul edilirse, o zaman kendisine duyulan ba"llk ok daha fazla artar. Bu tip inan #lar, zel konumda oldu"una inanlan bu ki #ilerin sava# ilanlarnn tart #lmaz olarak do"ru kabul edilmesine; bu sava#larn, Kurana uygun/aykr veya adil/adaletsiz oldu"u tart #malarnn ihmal edilmesine sebep olmu#tur ve bundan sonra da olabilir. Mehdi diye bir #ahsn dnyann sonuna do"ru gelece"i ve kafirlere kar # sava#p $slam muzaffer edece"i inanc hem Sunnilikte hem de !iilikte vardr. !iiler -genel olarak- bu #ahsn 1100 yldan uzun bir sredir saklanan bir ki #i oldu"unu iddia ederler. !iilikte Mehdi konusu o kadar nemlidir ki, Ayetullah Humeyninin devrim yapacak gce sahip olmasnda bile Humeyninin Mehdi ortaya kana dek ona vekalet etti "ine dair inancn rol olmu#tur. Sunnilikte ise binlerce ayr cemaatin liderleri kendilerini Mehdi ilan etmi #lerdir. Mehdi oldu"una inanlan #ahs, takipileri zerinde byk bir siyasal g kazanr. Weberci perspektiften bakld "nda, Mehdilerin karizmatik otoritenin en mutlak modelini olu#turduklar grlr. Terrizmin kkenlerine dair tm tart #malarda her zaman ismi anlan Hasan Sabbah da bu inanc istismar etmi #tir.[45] Oysa, Kuranda Mehdi ile ilgili tek bir ayet yoktur. Hadisler zerine yaplan modern ara#trmalarn biro"u Mehdi hadislerinin mevzu oldu"unu ve siyasal amalar iin ortaya atldklarn kantlam #tr.[46] Usame bin Ladinin de Mehdi olabilece"ine dair baz fsltlarn yayld "n hatrlatrsak, her halde konunun nemi daha iyi anla#labilir.[47] Sonu olarak, Kuran, Hz. Muhammedden sonra hibir insann epistemolojik olarak zel pozisyonda oldu"una onay vermez. Dolaysyla, baz insanlara stn epistemolojik zellikler atfederek adil olmayan bir sava#n almas me#rula#trlamaz. Sava# ahlak asndan sava#n ba#latlma #artlarnn yan sra, sava#n nasl srdrlece"i (jus in bello) de nemlidir. Bir sava# makul nedenlerle ba#latlmasna ra"men sava# iinde haksz eylemlerde bulunulabilece"i gibi, bir sava# makul olmayan nedenlerle ba#latlmasna ra"men adil bir #ekilde srdrlebilir. Kurann #u ayeti, sava#n srdrlme #ekline dikkat edilmesi konusunda gz nnde bulundurulmaldr: Sizinle sava"anlara kar" Allah yolunda sava"n, ancak a"r gitmeyin. Elbette Allah a"r

Sizinle sava!anlara kar! Allah yolunda sava!n, ancak a!r gitmeyin. Elbette Allah a!r gidenleri sevmez.[48] 2-Bakara, 190 Grld! gibi Kuran sava" ba"latanlara kar " sava"ma izni verirken, sava" ba"ladktan sonra her yolun mbah oldu!unu sylemez, aksine sava" srasnda da a"r gidilmemesini !tler. Her sava" yeni bir fenomen olu"turmaktadr. Eski sava" aralaryla yeni sava" aralarnn farkll ! da sava"n nasl srdrlece!i tart "masn gle"tirmektedir. Kurann sava"n srdrlmesiyle ilgili belli ana prensipler d "nda detaylar vermemesi, dnemin "artlarna uygun metotlar geli "tirme esnekli !i verir. #slam ve sava" konusunu kar "la"trmal ahlak al "malar asndan ele alan John Kelsayin de syledi !i gibi: Modern sava!n nasl srdrlmesi gerekti "ine dair !artlara #slam dnyasnn yapt " katk halen geli !me halindedir .[49] #lerleyen sayfalarda ele alaca!mz Kuranda, btn tekilerle antla"malar yaplabilece!ini gsteren ifadeler, sava"n srdrlmesi ile ilgili konuyla birle"tirilebilir. Kuranda sava"n ba"latlmas ve srdrlmesi ile ilgili prensipler oldu!u gibi, kar " tarafn bar " istemesi durumunda sava"n devam ettirilmemesi de sylenir. Bu konuyla ilgili iki ayet "yledir: E"er onlar bar!a e"ilim gsterirlerse, sen de ona e"ilim gster ve Allah'a tevekkl et.[50] 8-Enfal, 61 Allah, sizinle din konusunda sava!mayan, sizi yurtlarnzdan srp-karmayanlara iyilik yapmanzdan ve onlara adaletli davranmanzdan sizi sakndrmaz. nk Allah adalet yapanlar sever.[51] 60-Mmtehine, 8 #slamn, Hibir devletin makul sebepler d !nda rasyonel sebepler iin sava!ma hakk yoktur.[52] diyen John Rawls ile -ki sava" ahlak zerine al "anlarn o!u da ayn fikirdedir- ayn do!rultuda emirler vermi " oldu!unu syleyebiliriz. Ancak, #slam ile Mslmanlar arasnda net bir ayrm yapmak zorundayz. Mslmanlar her ne kadar #slam dininin takipileri olsalar da, sonuta onlarn da -birok zaman biro!unun dini vazifelerinin nne geen- rasyonel karlar vardr; aslnda toplumu o!u zaman mobilize eden siyasal elitin karlar olmu"tur. Sava"n nedeni rasyonel sebepler oldu!u birok durumda da fakihler, mftler sava"larn dini nedenler iin gerekli oldu!unu bildiren fetvalar vermi "lerdir. Bu fetvalar almak nemliydi, nk bylelikle sava"acak halkn gznde sava" me"rula"tryorlard ve ayrca insanlar mobilize etmek iin #slamn ontolojisinden ve eskatolojisinden de yararlanyorlard. #slamn ontoloji ve eskatolojisine gre her "eyi yaratan, her "eye gc yeten bir Tanr vardr; Tanr, bu dnyadan sonra ahirette ebedi bir ya"am hazrlam "tr ve de herkesin ahiretteki ya"antsndaki yerini bu dnyada yaptklar belirleyecektir. #slama gre Allah adna yaplan sava"ta len "ehitler ahirette cennet ile mjdelenmi "tir. Sonu olarak #slam, dnyevi karlar zerine kurulmu" hedeflerin stesinden gelecek a"kn hedefleri ontolojisi ve eskatolojisinde barndrmaktadr. #slami inan "a gre, "ehitler ksa dnyevi hayatlarn feda ederek mkemmel bir ebedi ya"ama sahip olma olana! kazanrlar. Kendi g hesaplar iin sava" yapmak isteyenler, bu ontoloji ve eskatolojiyi kullanarak kitleleri sava" iin mobilize etmeye al "m "lardr. Sonu olarak, cihad bir ikna etme mekanizmas olarak kullanlm "tr ve cihadn bir retorik olarak kullanld !n syleme sebebimiz de budur.

KURANA GRE ANTLA#MA YAPMAK ve $LET$#$MSEL EYLEM Hobbesun anlay "n takip eden Kant, Bir arada ya!ayan insanlar arasnda do"al durum (status naturalis) bir bar ! durumu de"il, ama her zaman ilan edilmi ! olmasa bile, her an patlayabilecek gibi grnen bir sava! durumudur. Byle olunca, kalc bir bar ! durumunun kurulmas gerekir.[53] der. Sava"larn, insanl !n ac ama kanlmaz gerekleri oldu!u bir dnyada, verimli bir ileti "im olmadan sava"larn stesinden gelmek ve bar " ortamnn olu"masn sa!lamak imkanszdr. Dolaysyla, #slamn tekiler ve zellikle de d"man ile ileti "im kurmak konusundaki gr"lerini anlamak son derece nemlidir. Hz. Muhammed putperestlerle Hudeybiye Antla"masn imzalam " ve evresindeki Mslmanlarn baz ho"nutsuzluklarna ra!men bu antla"may uygulam "tr.[54] Ancak putperestler antla"may bozduklar zaman Mslmanlar da antla"maya uymay durdurmu"lardr. Bu durumda bile, Mslmanlar, antla"may btn putperestlere kar " bozmam "lar, putperestlerden antla"maya uymaya devam edenlere kar " antla"maya uygun olarak davranmaya devam etmi "lerdir.[55] Bu durum "u ayette aka grlmektedir:

Ancak m!riklerden kendileriyle antla!ma imzaladklarnzdan, antla!madan bir !eyi eksiltmeyenler ve size kar! hi kimseye yardm etmeyenler ba!ka; artk antla!malarn, sresi bitene kadar tamamlayn. "phesiz, Allah muttaki olanlar sever. [56] 9-Tevbe,4 Kurandaki, Mslmanlarn szlerini/yeminlerini yerine getirmelerini !tleyen ayetler de Mslmanlarn imzaladklar antla"malara sadk kalmalarnn nemini gstermesi asndan nemlidir. A"a!daki ayet buna rnektir: Ahde vefa gsterin. nk ahid bir sorumluluktur.[57] 17-#sra,34 Mslmanlarn yaptklar antla"malara uymalar o kadar byk nem ta"r ki, ba"ka Mslmanlara yardmda bulunacaklar zaman bile, nceden yaptklar antla"malar gz nnde bulundurmalar gerekir. #lgili iki ayet "yledir: Ancak sizinle aralarnda antla!ma bulunan bir kavime s#nanlar ya da hem sizinle, hem kendi kavimleriyle sava!mak istemeyip bundan g#slerini sknt basp size gelenler dokunulmazdr. Allah dileseydi, onlar stnze saldrtr, bylece sizinle arp!rlard. E#er sizden uzak durur, sizinle sava!maz ve bar! size brakrlarsa, artk Allah, sizin iin onlarn aleyhinde bir yol klmam!tr.[58] 4-Nisa,90 Gerek !u ki, iman edenler, hicret edenler ve Allah yolunda mallaryla ve canlaryla cihad edenler ile hicret edenleri barndranlar ve yardm edenler, i!te birbirlerinin velisi olanlar bunlardr. $man edip hicret etmeyenler, onlar hicret edinceye kadar, sizin onlara hi bir !eyle velayetiniz yoktur. Ama din konusunda sizden yardm isterlerse, yardm zerinizde bir ykmllktr. Ancak, sizlerle aralarnda anla!ma bulunan bir toplulu#un aleyhinde de#il. Allah, yaptklarnz grendir.[59] 8-Enfal,72 Kurann antla"malara yapt ! vurgunun gnmz meseleleri iin ok byk nem ta"yabilece!i yeterince anla"lamam "tr. Bu makalenin yazl " sebeplerinden biri de bu vurgunun yaplabilmesidir. Kuran ayetlerinden, Peygambere d"manlk edenler ile bile antla"ma yapld ! ve Mslmanlarn bu antla"mann "artlarna uydu!u gzkmektedir. Bundan karlmas gerekli prensip, Mslmanlar iin kendisi ile asla anla"ma yaplamayaca! iddia edilecek hibir d"mann olmad !dr; d"mann kimli !i, anla"ma yaplmamasnn sebebi olarak kabul edilemez. #slama gre Peygamber Allahn zel korumasnda idi ve onun d"mana kar " hakll ! vahiy (Kuran) yoluyla Allah tarafndan onaylanmaktadr. Onun d "nda hibir kimsenin, epistemolojik olarak zel bir duruma sahip oldu!u fikri Kuran ile desteklenemez. Bundan karlacak sonu ise hibir insann kitleler zerindeki karizmasnn, Kurann bar " sava"a tercih eden beyanlarnn nne gememesi ve bar " ortamnn kurulmasnda ve korunmasnda bir arac olabilecek olan antla"malar durdurmamas gerekti !idir. Bu "ahsn tarihten gelen karizmatik bir "ahs olmas veya ya"ayan karizmatik bir "ahsiyet olmas durumu de!i "tirmemelidir. Ayrca her anla"mazlk yeni bir fenomendir; var olan anla"mazlklar ile Kuranda anlatlan olaylar arasndaki benzerlikler mutlaka gz nnde bulundurulmal ve de!erlendirilmelidir. Ancak, bu olaylarn hibirinin Kuranda anlatlan tarihsel fenomenlerle tamamen ayn olmad ! unutulmamaldr. Zaruret durumunda sava" ilan ancak Kurandaki temel prensiplerin uygulamas temelinde mmkndr. Fakat, Peygamberin dnemindeki sava" ilanlar ile, bunun d "nda sava"n gerekli oldu!unu iddia eden ki "isel yorumlar ayn kesinlikte do!ru de!ildir, nk ikincisinde Tanrsal bir vahiy yoktur. Kuran ile Mslmanlara gelen vahiy kesildi !ine gre, artk hibir cihad ilan Peygamberin dnemindeki cihad ilan gibi tart "ma-st olamaz. Bu durumdan karlacak sonu ise, Mslmanlarn, sava"n gerekli oldu!unu iddia eden yorumlara kar " ele"tirel bir bak " as geli "tirmeleri gerekti !idir. Bu bak " as, siyasal ve "ahsi menfaatler u!runa dini kavramlarn retorikle"tirilerek kullanlmasn nleyebilmek iin son derece gereklidir. Mslmanlar, ontolojileri ve vahiye olan epistemolojik yakla"mlarndan dolay, evrensel gereklerin varl !na inanrlar; bu noktada Mslmanlarn yakla"m Habermasn a"kn ontolojik gereklikleri kabul etmeyen yakla"mndan farkldr. Fakat Mslmanlar da bilir ki kabul ettikleri evrensel gerekler, herkese kabul edilmi " gerekler olmayacaktr. O zaman Mslmanlarn tekiler ile bir ileti "im kurmas mmkn mdr? Yukarda alntlad !mz ayetler bunun mmkn oldu!unu ve hatta gerekirse

kurmas mmkn mdr? Yukarda alntlad !mz ayetler bunun mmkn oldu!unu ve hatta gerekirse d"manla bile ileti "im kurulabilece!ini gsterir. Antla"ma yapmak, teki ile dil yoluyla temas kurmak, tekinin teki olarak kalmasn kabul etmek (bu #afi anlay "na tamamen terstir), tekinin farkl ontolojisine ve epistemolojisine ra!men uzla"mak ve uzla"lan hususlara sadk kalmak demektir. Felsefede ileti "imsel eylem kavram en ok Habermas ile nlenmi "tir; ona gre ileti "imsel eylem iin dil, zme varmak iin ara olarak kullanlmaldr ve taraflar anla"maya varmay amalamaldrlar.[60] Anla"maya varmak, ileti "imsel srecin sonucunda ula"lmas istenen amatr. Bu yzden, tekiler ile antla"ma yaplabilece!inin Kuranda vurgulanm " olmas zellikle nem ta"r, nk bylelikle anla"ma ncesi srecin me"rulu!u ve gereklili !i apak belli olur.

KAYNAK OLMAK !LE MOB!L!ZE ED!C! UNSUR OLMAK ARASINDAK! FARK Rapoport, dinlerin "iddeti hem azaltan hem de reten ynleri oldu!unu sylerken hakldr.[61] Yine de birok ki "inin aksine, tarihteki sava"larn biro!unun kayna!nn dinler oldu!u iddiasnn haksz oldu!unu d"nyoruz. $lk olarak dikkat edilmesi gereken nokta, yazl tarihin byk ksmnn sava"lar tarihi olu"udur ve olmas muhtemelken durdurulmu" muhakkak birok sava" vardr, fakat bunlardan tarih kitaplarnda bahsedilmez. E!er km " olan sava"larn suu dinlere yklenecekse, engellenmi " olanlar iin de dinlerin vlmesi gerekmez mi? Dinsel kurumlarn sava"lardan sorumlu olduklar dnemde bar "tan da sorumlu olmalar gerekmez mi? Dinlere yapilan sava"larn gnahn ykleyenler, durdurulan/engellenen sava"larn vgsn dinlerden esirgerler; zaten tarih kitaplar engellenmi " sava"lara dair bilgileri hemen hemen hi ihtiva etmedi !inden, bu, pek de mmkn de!ildir. Yalnzca gerekle"mi " sava"larn tarihi bilindi !inden, mantksal olarak farkl bir bak " as geli "tirmek zordur. Ayrca, hatrlanmas gereken bir nokta da bilinen tarih iinde dinlerin toplum zerinde en az etkili oldu!u dnem olan 20. asrn, sava"larda len insan saysnn en fazla oldu!u dnem oldu!udur. $nsanlk tarihinin byk blmnde insan ya"amna yn veren en nemli unsur din olmu"tur. Bu yzdendir ki,sava"larn gerek nedenleri ne olursa olsun sava"acak kitleleri mobilize etmek iin dinsel retorik kullanlmak zorunda kalnm "tr. Pek ok durumda bu retorik olmasa sava" imkansz olurdu. Tarihilerin saysz olayda gsterdi !i gibi, dinsel retorikle yaplm " birok sava"n ardndaki kaynak sebep, ekonomik ve siyasal gc arttrmak arzusu olmu"tur. Hans Morgenthaunun siyasal gerekilik (political realism) teorisi ile ortaya koydu!u gibi insanlarn rasyonel, objektif ve duygusal olmayan g hesaplar sava"n gerek kayna! olmu"tur.[62] Dini ahlakn, siyasal gerekili !in etik kayglar gz nnde bulundurmayan yakla"mna engel olu"u, genelde din adamlarnn yorumlaryla a"lm " ve bu din adamlarnn siyasal otorite ile olan yakn ili "kileri bunda nemli rol oynam "tr. Kant ahlakl siyaseti (moral politician) ile siyasal ahlaknn (political moralist) ayrmn yapar. Bunlardan ilki siyasal prensipleri ahlaka uygun olacak "ekilde yorumlayan ki "idir. Di !eri ise ahlaki kurallar kendi avantajna uyacak "ekilde de!i "tirir.[63] Siyasal ahlaklarn temel hedefleri siyasal gerekili !in gc koruma ve arttrma ilkeleridir. Retorik olarak kullanlan dini kavramlar siyasal ahlaklarn elinde siyasal gerekili !in aralar olarak kullanlm "lardr. Dolaysyla, sava"larn din adna yapld ! sanlan pek ok rnekte aslnda dinsel retori !in kitleleri sadece mobilize etmek iin kullanld !n syleyebiliriz. Etik de!erlerin galip geldi !i rnekler de olmasna ra!men, yukarda da belirtildi !i gibi, tarihin esas olarak sava"lar tarihi olmas, bu rneklerin pek de fazla dikkat ekmemesine neden olmu"tur. Bizce, dnyevi menfaatlerden daha nemli karlar oldu!unu syleyen dinsel yakla"m, gerekti !inde g kazanmak iin sava"lmas gerekti !ini ve bu dnyada g kazanma hedefinin, etik de!erler gibi duygusal yakla"mlar gz nnde bulundurulmadan gerekle"tirilmesi gerekti !ini syleyen siyasal gerekili !in yakla"mndan, dnya bar "n kurma hedefinde daha ok avantaj sa!lar. Bu yzdendir ki bar "n sa!lanmasna ve korunmasna yarayacak olan kurumlarn olu"turulmas iin gerekli olan ileti "imsel srete, "iddetin ana kayna! olan siyasal gerekilerin ekonomik kar gibi rasyonel hesaplarnn dnya bar "n tehlikeye atmaktan ekinmeyen yakla"mna kar " tm byk dnya dinlerinden yararlanlmas bir gerekliliktir. $slamn "iddet eylemlerinde kaynak unsur mu mobilize edici unsur mu oldu!u konusunun iyi ayrt edilmesi gerekti !ini d"nyoruz. Birok ki "inin bu ayrm yapmadan, $slamn mobilize edici unsur olarak kullanld ! pek ok olayda $slam "iddetin kayna! olarak gsterdi !ini gzlemliyoruz. $slamn "iddetin kayna! olmas demek, "iddetin sadece $slam onu emretti !i iin meydana gelmesi demektir. Nitekim $slam namaz kln, oru tutun gibi emirleri ve domuz eti yemeyin gibi yasaklar ile birok eylem ve yasak konusunda Mslmanlarn kayna!dr; bahsedilen emir ve yasaklarn yeter sebebi $slamdr. Mslmanlarn bahsedilen davran "lar yerine getirmelerini ve yasaklardan uzak durmalarn sa!layan tek kaynak $slamdr. Ancak, Mslmanlarn yaptklar savunma sava"larn dikkate almazsak, diyebiliriz ki yaptklar neredeyse her sava"n arkasnda ekonomik veya siyasal bir sebep olmu"tur. Hatta Mslmanlarn savunma sava" olarak yaptklar birok sava"ta bile, $slamn, namaz klmak ve oru tutmak emirlerinde oldu!u anlamda kaynak oldu!unu syleyemeyiz. Saldrya u!rayan birok toplumun Mslman olmasa dahi kendisine bir saldr yapld !nda savunma sava"na

u!rayan birok toplumun Mslman olmasa dahi kendisine bir saldr yapld !nda savunma sava"na girece!i rahatlkla sylenebilir. Ayrca, belli bir takm siyasal veya ekonomik sorunlar ya"anm " olmasayd, #slam adna yapld ! sylenen sava"larn o!u da gerekle"mi " olmazd.Demek ki #slam bu sava"larn yeter sebebi de!ildir. Aslnda, #slamc retorikle yaplan sava" ve "iddet eylemlerinin o!unda #slam kaynak de!ildir; fakat mobilize edici unsur olarak kullanlm "tr.. Medeniyetler arasnda ileti "imin kurulmas yolunda irdelenmesi gerekli teolojik, ahlaki ve felsefi sorunsallarn yan sra, problemlerin merkezindeki somut sorunlar da zlmeye al "lmaldr. Huntingtona gre, medeniyetler arasndaki ana problem ekonomik de!il, kltrel ve dinidir, yani farkl dinlerden olmak medeniyetlerin at "masnn nedenidir.[64] Bu tip bir yakla"m, Bat ile Mslman lkeler arasndaki problemlerin ekonomik boyutunun yeterince anla"lamamasna neden olur. Habermas, Huntingtonn yakla"mn reddeder, nk o, kreselle"menin getirdi !i ileti "imsel sorunlarn nedeninin kltrel de!il ekonomik oldu!u kansndadr.[65] Mslman lkeler, dnyann en zengin do!algaz ve petrol yataklarna sahip olmalarna ra!men, dnyann en fakir lkeleri arasndadrlar. Dnya nfusunun yzde 22sinin Mslman olmasna ra!men dnyadaki gelirin yalnzca yzde 3.8i Mslmanlarca retilmektedir.[66] Ekonomik olarak smrldklerini ve Filistinde hakszl !a u!radklarn d"nmeleri Mslmanlarn nemli bir blmnde Batya kar " bir nefret hissi olu"turmu"tur. (Bu makalede Mslmanlarn ekonomik olarak smrlp smrlmedikleri yahut Filistinde hakszl !a u!ratlp u!ratlmadklar tart "lmyor. Ancak, bu konulardaki yakla"m ne olursa olsun, Mslmanlarn o!unun genel zihniyeti anla"lmadan, sorunlar zecek bir ileti "imsel sre olu"turulamayaca! aktr.) Nefret hissi medeniyetler aras ileti "imi tahrif etmekte ve "iddet eylemleri gerekle"tiren devletler yahut gruplar tarafndan bu hissiyat kullanlmaktadr. Mslman devletlere ynelik olan veya #slam adna yaplan "iddet eylemlerinde -Habermasn da dikkat ekti !i gibi- en temel sorunun ekonomik meseleler oldu!unu syleyebiliriz. #nan ve kltr miras perspektifinden bakld !nda, her ikisi de #brahimi gelenekten gelen Bat ve #slam medeniyetleri birbirlerine dnyann di !er birok medeniyetinden daha yakndrlar. E!er baz #slami gruplar Batya kar " -Huntingtonn ima etti !i gibi- yalnzca din ve kltr farkll !ndan dolay "iddet uyguluyor olsalard, dini anlamda kendilerinden ok daha farkl olan Japonyaya yahut ine daha nce saldrmalar gerekmez miydi? Ya da, baz lkelere yalnzca Hristiyan yahut Batl olduklar iin "iddet uyguluyor olsalard, Amerika ve #ngiltereye kar " takndklar tavr #svire ve Brezilyaya kar " da taknmalar gerekmez miydi? Huntingtona gre, Bat iin temel problem #slami kkten-dincilik de!il, #slamn kendisidir. Onun yakla"mn payla"anlar, Mslman dnyann kltrn zorla de!i "tirmeye veya kendi kltrlerini her yolu deneyerek empoze etmeye kalk "abilirler, fakat bu tip abalar sadece yeni "iddet eylemlerinin tetiklenmesine sebep olacaktr. Abdul Aziz Said ve Meena Sharify Funkn bir makalelerinde dedikleri gibi: Huntingtonn modeli dzenli, gven iinde ve istikrarl bir dnya iin tm dnyann Batnn normlarna ve de!erlerine uymas gerekti !i ko"ulunu ne sren kltrelstnlk iddialar ile dopdoludur. E!er di !erleri ayak uydurmay ba"aramazsa, o zaman problemler ve/veya at "malar kanlmaz olur.[67] Di !er yandan, Habermas gibi d"nenler ise ekonomik sorunlar zmeye al "rlar. Sorunun kayna! yanl " tespit edilirse uygulanacak tedavi de yanl " olacaktr. Birok ki "i #slam gerek sorun olarak gstermeye al "maktadr ve medeniyetler at "mas tezi,bir medeniyetler at "mas meydana getirmenin arac olarak kullanlmaktadr.

OLA! ANST AC"L"YET "ST"SNASI $iddeti elden brakmak istemeyenler kitlelere sava"larnn me"ru oldu!unu kabul ettirmek ve onlar d"mana kar " mobilize etmek iin baz yerlerde terr, baz yerlerde de cihad retorik olarak kullanm "lardr ve kullanmaktadrlar. Dnyann bir k"esindekiler medyadan, ekonomik gten ve son teknoloji kullanlarak retilmi " silahlardan yararlanrlarken; di !er k"esindekiler, elektronik donanml ordulara gerilla sava" taktikleri ile kar "lk vermeye al "maktadrlar. Terr retorik olarak kullananlar tm hareketlerinin tart "masz olarak kabul edilmesini istedikleri gibi, cihad retorik olarak kullananlar da kendilerine kar " gelmenin #slama kar " gelmek oldu!unu iddia edip tart "lmaz olmaya al "maktadrlar. Her iki taraf da kendilerine gelen itirazlar kendi (terr ve cihad) retorikleri ile susturmaya al "rlar. Bir taraf sivillerin arasna saklanan eylemcileri yakalayamad !ndan krlan gururunu onarmak iin lkelere sava" ap sivillerin lmne sebep olmakta, di !er taraf ise teknolojik stnl! tart "lmaz rakiplerinden intikam almak iin sivil hedeflere saldrlar dzenleyip binlerce sivilin lmne sebep olmaktadr. Sonu olarak, her iki tarafta da birok ocuk, kadn ve ne oldu!undan habersiz insan lmektedir. Kantn Hibir devlet sava"ta, ileride bar " yaplabilece!i zaman devletlerin birbirlerine kar "lkl gven duymalarn olanaksz klacak yollara ba"vurmamaldr. [68] ilkesi srekli i !nenmektedir. Asl tehlike bugn ya"ananlarn gelecekte daha byk ve engellenemez olaylara gebe olmasdr. Bu olduka tehlikeli amazdan kurtulabilmek iin medeniyetler arasnda verimli bir ileti "im sreci olu"turmak d "nda bir zm gzkmemektedir. Sivillerin lmne gerek cihad gerekse terr ile sava" retori !i ile sebep olanlar davran "larn kabul ettirmek iin e"itli nedenler ne srerler. Bunlar genellikle Michael Walzern tabiriyle duvara-

kabul ettirmek iin e!itli nedenler ne srerler. Bunlar genellikle Michael Walzern tabiriyle duvarask !m ! (back-to-the-wall) argmanlardr; yani sava!ta teamllere uygun kar ! koyma yollaryla direnmek umutsuz ve kullan !sz ise kazanmak iin her yol mbah olur.[69] Walzern tarihten verdi "i rnek 1940larn #ngilteresidir: Nazi tehdidinin onlar yok edebilme ihtimali dolaysyla, masum insanlarn haklarnn gz ard edilmesini ve sava! antla!masnn bozulmasn gerektirecek ola"anst aciliyet durumu do"mu!tur.[70] Walzer, Bizi mecburiyet durumuyla kar ! kar !ya getiriyorlar ve mecburiyet kural tanmaz[71] demektedir. Rawls da ola"anst aciliyet istisnasn kabul eder. Rawls, Bu istisna -baz zel durumlarda- sivillerin normal !artlar altnda bir sava! srasnda do"rudan saldrya u"ramalarn engelleyen kesin olarak belirlenmi ! statlerini bir yana koymamza izin verir der.[72] Andrew Fialann da i !aret etti "i gibi terr ile sava!n kabul ettirilebilmesi iin kullanlan felsefi savlardan biri ola"anst aciliyet istisnas yakla!mdr.[73] Ancak, duvara-sk !m ! durumda, ola"anst aciliyet istisnas uygulanabilece"i tezini terr ile sava! savunucular kadar terr savunucular da hareketlerini hakl gstermek iin kullanabilirler. Di "er yandan, istisna kabul etmeyen Kant ahlak[74] savunucular iin sebebi ne olursa olsun sivillerin lmne neden olan iki tarafn her ikisi de hakszdr. Bu tablo felsefi adan ironik sonulara yol aacaktr: Rawlsu ola"anst aciliyet yakla!m, her iki tarafn da kendi hakllklarn temellendirmeye al !rken kullanabilecekleri bir tez iken; Kant yakla!m, iki tarafn da kar ! taraf sularken kullanabilecekleri bir tez olabilir. Aslnda, sava!an iki tarafn ikisinin birden hakllklarn me!rula!trmak ile ikisinin birden haksz oldu"una karar vermek arasnda, pratik sonu asndan bir fark gzkmemektedir. Felsefi adan, uygulanan !iddet eylemlerinin etik durumunu tart !mak elbette ki gereklidir; ancak bu tart !malar sonucunda fikir birli "ine varmak ve pratikte !iddeti durduracak sonular elde etmek pek de olas gzkmemektedir. Bu yzden, felsefi tart !malar daha ok sonu alnacak alanlara odaklamak daha faydal olacaktr. ncelikle medeniyetler aras ileti !imin nasl kurulaca", sonra ise uluslararas bar ! kuracak ve koruyacak somut kurumlarn neler olmas gerekti "i ve bu kurumlarn nasl kurulaca" hususuna ynelmek gerekmektedir. Hannah Arendtin de i !aret etti "i gibi bireyleri zarara u"ramaktan koruyacak en iyi arelerden biri siyasal srece aktif olarak katlmlardr.[75] Bu sebeple, Mslmanlarn aznlk olduklar yerlerde ve o"unlu"u Mslman olan devletlerde aznlk olarak ya!ayanlarn da o lkelerde kamusal/siyasal alana katlmalar nemlidir. Daha da nemli bir nokta ise halknn o"unlu"u Mslman olan lkelerin uluslararas srelere yo"un katlmdr. Bylelikle, nfusunun o"unlu"u Mslman olan lkeler, bu organizasyonlarn koruyuculu"undan daha fazla yararlanabilirler ve bu organizasyonlar da Mslman kitlelerin gznde me!ru hale gelip sorun zme yeteneklerini arttrabilirler. zellikle, Gvenlik Konseyinin daimi yelerinin veto hakkna ili !kin yaplmas gerekli reformlar, bu organizasyonun, glnn de"il haklnn yannda oldu"unu gsterebilmesi iin nemlidir. Bu organizasyonun, me!ruiyetini glendirecek somut admlar atldktan sonra, aktif ve e!it taraflar olarak Mslman lkeleri de kapsayan, sava!n ne !ekilde engellenmesi ve yrtlmesi gerekti "ini konsensse ba"layan antla!malar hazrlanmaldr. #leti !imsel sre, Birle!mi ! Milletlerin d !nda olu!turulacak kurum ve ortamlarla da birok farkl !ekilde yrtlebilir. Her iki tarafta da ileti !im kurmak istemeyenler olacaktr, ancak her iki taraftan da kararl olanlar, di "erlerini dikkate almadan bu sreci geli !tirmek iin u"ra!maldrlar. Ekonomik olarak belirlenmi ! karlarn neden oldu"u sava!lar ele!tirerek ve !iddetin dili yerine diyalogun dilini te!vik ederek ileti !imsel sreci geli !tirebiliriz. $iddetin pazarlanmasnda ara olarak kullanlan retoriklerden kendimizi kurtarabilirsek, diyalog ve bar ! aray !nda nmze kan ok byk bir engelden kurtulmu! oluruz. Bu konu ile ilgili gerekle!tirilmesi gerekli en yararl felsefi ba!ar, siyasal ahlaklarn (political moralists) iktidarda oldu"u dnemlerde bile, dnya bar !n en iyi !ekilde koruyacak somut kurumlarn neler olabilece"ini tarif edebilmek ve bunlar kuracak ileti !imsel srecin tasla"n olu!turabilmektir.

KAYNAKA Al-Faruqi, Ismail. The Nature of Islamic Dawah, Christian Mission and Islamic Dawah iinde, The Islamic Foundation, 1982. Arendt, Hannah. The Origins of Totalitarianism , Harvest Books, 1973. Arbo"an, Deniz lke. Tarihin Sonundan Bar !n Sonuna, Tima! Yaynlar, 2003. Borradori, Giovanna. Philosophy in a Time of Terror , The University of Chicago Press, 2003. Civelek, Mehmet Ali. Kreselle!me ve Terr, Saldrganlk Gere"i , (topya Yaynevi, 2001). Coady, C.A.J. The Morality of Terrorism, Philosophy 60, 1985.

Co!kun, Ali. Mehdilik Fenomeni , "z Yaynclk, 2004. Derrida, Jacques. Autoimmunity: Real and Symbolic Suicides, A Dialogue with Jacques Derrida, Giovanna Borradori ile rportaj, Philosophy in a Time of Terror iinde, ev: Pascale-Anne Brault and Michael Naas, gzden geiren: Jacques Derrida, The University of Chicago Press, 2003. Elik, Hasan. Dini znden Okumak , Marmara niversitesi "lahiyat Fakltesi Vakf Yaynlar, 2004. Esed, Muhammed. Kuran Mesaj , ev: Cahit Koytak ve Ahmet Ertrk, "!aret Yaynlar, 1996. Esposito, John L. Unholy War , Oxford University Press, 2002. Fiala, Andrew. Terrorism and the Philosophy of History: Liberalism, Realism and the Supreme Emergency Exemption, Essays in Philosophy, April 2002. Foucault, Michel. Power, Right, Truth, ed: Robert E. Goodin and Philip Pettit, Contemporary Political Philosophy iinde, Blackwell Publishers, 2002.. Habermas, Jurgen. Fundamentalism and Terror: A Dialogue with Jurgen Habermars, Giovanna Borradori ile rportaj, in Philosophy in a Time of Terror iinde, ev: Luis Guzman, gzden geiren: Jurgen Habermas, The University of Chicago Press, 2003. Habermas, Jurgen. The Theory of Communicative Action, ev: Thomas McCarthy, Cilt 1, Beacon Press, 1985 Hamidullah, Muhammed. Hudeybiye Antla!mas, Trkiye Diyanet Vakf "slam Ansiklopedisi, Cilt 18, Trkiye Diyanet Vakf Yaynlar, 1993. Hoffman, Bruce. Inside Terrorism, Columbia University Press, New York, 1998. Huntington, Samuel P. The Clash of Civilizations and The Remaking of World Order , Simon and Schuster, 1997. Kant, Immanuel. Critique of Practical Reason, ev: James Creed Meredith, Clarendon Press, 1978. Kant, Immanuel. To Perpetual Peace A Philosophical Sketch, ev: Ted Humphrey, Perpetual Peace and Other Essays iinde, Hackett Publishing Company, 1983. Kapitan, Tomis. Terrorism As a Method of Terrorism, ed: G. Meggle, Ethics of Terrorism and Counter Terrorism iinde, Ontos-Heusenstamm, 2004. Kapitan, Tomis. The Rhetoric of Terrorism and Its Consequences, Journal of Political and Military Sociology, Summer 2002. Karl #a, Bekir. Cihad ve Terr, Karizma, Mart 2002. Kelsay, John. Islam and War , John Knox Press, 1999. Krba!o#lu, M. Hayri. "slam D!ncesinde Hadis Metodolojisi, Ankara Okulu Yaynlar, 1999. Krba!o#lu, M. Hayri. Alternatif Hadis Metodolojisi , Kitabiyat, 2004. Kuran- Kerim, ev: Ali Bula, Bak ! Yaynlar. Machiavelli, Niccollio. Discourses, ev: Leslie J. Walker, Penguin Books, 1955. Morgenthau, Hans J. Politics Among Nations: The Struggle for Power and Peace, Alfred A. Knopf, 1978. zaydin, Abdulkerim. Hassan Sabbah, Trkiye Diyanet Vakf "slam Ansiklopedisi,Cilt 16 , Trkiye Diyanet Vakf Yaynlar, 1997. zel, Ahmet. Cihad, Trkiye Diyanet Vakf "slam Ansiklopedisi , Cilt 7, Trkiye Diyanet Vakf Yaynlar, 1993. Pazarc, Hseyin. Uluslararas Hukuk , Turhan Kitabevi, 2005. Rapoport, David C. Some General Observations on Religion and Violence, Journal of Terrorism and Political Violence, No:3, 1991.

Rawls, John. The Law of Peoples, Harvard University Press, 2002. Reich, Walter. Origins of Terrorism, Woodrow Wilson Center Press, 1990. Schmidt, Alex. Albert Jongman, et al, Political Terrorism, Transaction Books, 1988. Swetham, Michael S. Alexander,Yonah. Bir Terrist A!nn Profili:Usame Bin Ladin, Gncel Yaynclk, 2001. Terrorism Definitions ( Code of Federal Regulations, 28 Section 0.85) http://www.pa-aware.org/what-is-terrorism/pdfs/B-2.pdf , 20 Nisan 2006. Yazr, Elmall M. Hamdi. Hak Dini Kuran Dili , Cilt 4, Zehraveyn. Szen, Ahmet. Kreselle"menin Getirdikleri ve ABDnin #kilemi , Karizma, Ocak,Subat,Mart 2002. Said, Abdul Aziz. Sharify-Funk, Meena. Dynamics of Cultural Diversity and Tolerance in Islam , ed: Abdul Aziz Said, Meena Sharify-Funk, Cultural Diversity and Islam iinde, University Press of America,2003. Tavlas, Nezih. Terr Tanmlamak, Strateji Dergisi, 2, 1995. Walzer, Michael. Just and Unjust Wars, Basic Books, 1992. Wittgenstein, Ludwig, Philosophical Investigations, Blackwell Publishing, 2001.

[1] Bu makalenin nemli bir blmn, Tokyo niversitesinde misafir akademisyen (visiting scholar) olarak bulundu!um dnemde bitirdim. Tokyo niversitesine, buradaki al "mamn gerekle"mesine katkda bulunan de!erli !retim grevlileri Masataka Takeshita ve Harun Anaya te"ekkr ederim. [2] Leviathan,Eski Ahitte bahsedilen bir deniz canavardr. Siyaset bilimi ve felsefe alanlarnda ise Thomas Hobbesun kitabnn ismi olarak nldr. Leviathan ile Hobbes, egemen yneticinin mutlak gcn, topluma kaosun hakim olmasnn daha kt oldu!unu syleyerek me"rula"trr. [3] Jacques Derrida, Autoimmunity: Real and Symbolic Suicides, A Dialogue with Jacques Darrida, Giovanna Borradorinin rportaj, Philosophy in a Time of Terror iinde, ev: Pascale-Anne Brault and Michael Nass, gzden geiren: Jacques Derrida, (The University of Chicago Press, 2003), s. 106-107 [4] Nezih Tavla", Terr Tanmlamak, (Strateji Dergisi, Say 2, 1995), s. 125 [5] Pek ok ki "i terrn anlamn bilinsizce bu "ekilde kulland ! halde, hi kimsenin Platonik bir dnyada terre kar "lk gelecek bir ideann bulundu!unu iddia edece!ini sanmyorum. [6] Ludwig Wittgenstein, Philosophical Investigations, (Blackwell Publishing, 2001). Bu kitap Wittgensteinn ikinci dnemdeki felsefesini ortaya koydu!u eseridir. [7] Michel Foucault, Power, Right, Truth, ed. Robert E. Goodin and Philip Pettit, Contemporary Political Philosophy iinde, (Blackwell Publishers, 2002), s. 543 [8] Bruce Hoffman, Inside Terrorism, (Columbia University Press, 1998), s. 15 [9] Bruce Hoffman, ibid, s. 31 [10] Terrorism Definitions, www.fbi.gov/publications/terror/terror2000_2001.html ,Code of Federal Regulations 28. Maddesi, Blm 0.85, (20 Nisan 2006) [11]Tomis Kapitan, Terrorism as a Method of Terrorism, ed: G. Meggle, Ethics of Terrorism and Counter Terrorismi n iinde, (Ontos-Heusenstamm, 2004), s. 23 [12] Jurgen Habermas, Fundamentalism and Terror, A Dialogue with Jurgen Hobermars, Giovanna Borradorinin rportaj, Philosophy in a Time of Terror iinde, ev: Luis Guzman, gzden geiren: Jurgen Habermas, (The University of Chicago Press, 2003), s.28 [13] Mehmet Ali Civelek, Kreselle"me ve Terr, Saldrganlk Gere!i , (topya Yaynevi, 2001), s. 288

[14] Jacques Derrida, Ibid, s.103 [15] C.A.J. Coady, The Morality of Terrorism, (Philosophy 60, 1985), s. 47 [16] C.A.J. Coady, ibid, s.63-64 [17] Tomis Kapitan, ibid, p.28, ayrca baknz; Tomis Kapitan, The Rhetoric of Terrorism and Its Consequences, (Journal of Political and Military Sociology, Summer 2002) [18] Deniz lke Arbo!an, Tarihin Sonundan Bar !n Sonuna, (Tima" Yaynlar, 2003), s.78 [19] M. Hayri Krba"o!lu, "slam D!ncesinde Hadis Metodolojisi, (Ankara Okulu Yaynlar, 1999), s. 14-15 [20] Abdlkerim zaydn, Hasan Sabbah maddesi, Trkiye Diyanet Vakf "slam Ansiklopedisi, 16. Cilt (Trkiye Diyanet Vakf, 1997) s. 348-350 [21] John L. Esposito, Unholy War , (Oxford University Press, 2002), s. 34 [22] Michael S. Swetham, Yonah Alexander, Bir Terrist A#nn Profili: Usame Bin Laden, (Gncel Yaynclk, 2001), s. 129-130 [23] David C. Rapoport, Some General Observations on Religion and Violence, (Journal of Terrorism and Political Violence, no:3, 1991), s. 122 [24] Bekir Karl !a, Cihad ve Terr, (Karizma, Mart, 2002), s. 118-119 [25] Kuran- Kerim, ev: Ali Bula, (Bak " Yaynlar), s. 119 [26] Kuran- Kerim, ibid. s. 30 [27] Kuran- Kerim, ibid. s. 201 [28] Ahmet zel, Cihad maddesi, Trkiye Diyanet Vakf "slam Ansiklopedisi, Cilt 7, (Trkiye Diyanet Vakf Yaynlar, 1993), s. 528-529 [29] Kuran- Kerim, ibid. S. 116 [30] Kuran- Kerim, ibid. S. 115 [31] Kuran- Kerim, ibid. S. 116 [32] Hasan Elik, Dini znden Okumak , (Marmara niversitesi #lahiyat Fakltesi Yaynlar, 2004), s. 165-182 [33] Ahmet zel, ibid, s. 529 [34] Muhammed Esed, Kuran Mesaj, ev: Cahit Koytak, Ahmet Ertrk, (#"aret Yaynlar, 1996), s. 3031 [35] Kuran- Kerim, ibid, s. 62 [36] Kuran- Kerim, ibid, s. 37. [37] Kuran- Kerim, ibid, s. 358 [38] #smail Al-Faruqi, The Nature of Islamic Dawah, Christian Mission and Islamic Dawah iinde, (The Islamic Foundation, 1982), s. 33-38 [39] Walter Reich, Origins of Terrorism, (Woodrow Wilson Center Press, 1990), s. 121 [40] Bruce Hoffman, Inside Terrorism, (Columbia University Press, 1998), s. 89 [41] Niccollio Machiavelli, Discourses, ev: Leslie J. Walker, (Penguin Books, 1955), s. 135 [42] Kuran- Kerim, ibid, s. 284 [43] Kuran- Kerim, ibid, s. 289 [44] Hseyin Pazarc, Uluslararas Hukuk , Turhan Kitabevi, (2005), s. 512-513

[45] Ali Co!kun, Mehdilik Fenomeni , ("z Yaynclk, 2004), s.343-345 [46] M. Hayri Krba!o#lu, Alternatif Hadis Metodolojisi , (Kitabiyat, 2004), s. 369-370 [47] Timothy R. Furnish, Bin Laden: The Man Who Would Be Mahdi , (The Middle East Quarterly, Spring 2002) [48] Kuran- Kerim, ibid, s. 30 [49] John Kelsay, Islam and War , (John Knox Press, 1999), s.76 [50] Kuran- Kerim, ibid,s. 114 [51] Kuran- Kerim, ibid, s. 329 [52] John Rawls, The Law of Peoples, (Harvard University Press, 2002), s. 91 [53] Immanuel Kant, Srekli Bar ! stne Felsefi Bir Deneme, ev: Nejat Bozkurt, Seilmi ! Yazlar iinde, (Remzi Kitabevi 1984) s. 233 [54] Muhammed Hamidullah, Hudeybiye Antla!mas maddesi, Trkiye Diyanet Vakf "slam Ansiklopedisi, Cilt 18, (Trkiye Diyanet Vakf Yaynlar, 1993) s. 297-299 [55] Elmall M. Hamdi Yazr, Hak Dini Kuran Dili, Cilt 4, (Zehraveyn), s. 278-279 [56] Kuran- Kerim, ibid, s. 115 [57] Kuran- Kerim, ibid, s. 166 [58] Kuran- Kerim, ibid, s. 63 [59] Kuran- Kerim, ibid, s. 115 [60] Jurgen Habermas, The Theory of Communicative Action, eviren: Thomas McCarthy, Cilt 1, (Beacon Pess, 1985) [61] David Rapoport, ibid, s. 118 [62] Hans J. Morgenthau, Politics Among Nations: The Struggle for Power and Peace, (Alfred A. Knopf, 1978) [63] Immanuel Kant, ibid, s. 128 [64] Samuel Huntington, The Clash of Civilizations and The Remaking of World Order, (Simon and Sshuster, 1997) [65] Giovanna Borradori, Philosophy in a Time of Terror , (The University of Chicago Press, 2003), s. 65 [66] Ahmet Szen, Kreselle!menin Getirdikleri ve ABDnin "kilemi , (Karizma, Ocak-Mart 2002), s. 55 [67] Abdul Aziz Said, Meena Sharify-Funk, Dynamics of Cultural Diversity and Tolerance in Islam, Cultural Diversity in Islam iinde, ed. Abdul Aziz Said, Meena Sharify-Funk, (University Press of America, 2003), s. 19 [68] Immanuel Kant, ibid, s. 230 [69] Michael Walzer, Just and Unjust Wars, (Basic Books, 1992), s. 252 [70] Michael Walzer, ibid, s. 259 [71] Michael Walzer, ibid, s. 254 [72] John Rawls, ibid, s. 98 [73] Andrew Fiala, Terrorism and The Philosophy of History: Liberalism, Realism and Supreme Emergency Exemption, (Essays in Philosophy, April 2002) [74] Immanuel Kant, Critique of Practical Reason, ev: James Creed Meredith, (Clarandon Press, 1978)

1978) [75] Hannah Arendt, The Origins of Totalitarianism, (Harvest Books, 1973)

You might also like