Professional Documents
Culture Documents
BaskÝ,
BaskÝ, terr
terr ve
ve tehditler
tehditler skmedi!..
skmedi!.. Üstanbul: Devletin terr skmedi!
TaksimÕdeki 1 Mayõs yasaÛõna
SÝnÝfÝn
SÝnÝfÝn devrimci
devrimci iradesi
iradesi ißi ve emekiler son verdi!
kazandÝ!..
kazandÝ!.. aÛlayanÕdan 1 MayÝsÕÝn TaksimÕine:
ok yaßa Valimiz!..
Y. Akkaya
1 MayÝsÕta
TaksimÕe ÝkÝldÝ!
2 Kızıl Bayrak Kızıl Bayrak’tan... Sayı:2007/17 4 Mayıs 2007
İÇİNDEKİLER
İşte Taksim, işte 1 Mayıs!. . . . . . . . . . . . 3
Kızıl Bayrak’tan
1 Mayıs’ın ardından... . . . . . . . . . . . . . . 4 Son bir aydır açık bir sadece kendimize yönelik şunu
İstanbul: Devletin terörü sökmedi! irade savaşına dönüşen söyleyebiliriz. Fiili bir eylem
Taksim’deki 1 Mayıs yasağına 2007 İstanbul 1 Mayıs olmasının yarattığı zorluklara ve
çatışmasının galibi işçi devletin engellemelerine rağmen
işçi ve emekçiler son verdi! . . . . . . . . 5-6
sınıfı ve emekçiler oldu. yoldaşlarımız 1 Mayıs günü
Zorbalık sökmedi, Taksim’i kazandık!. . 7 Taksim için toplanma önemli bir inisiyatif
Çağlayan’dan 1 Mayıs’ın Taksim’ine: kararlılığı gösteren göstermişlerdir. Bu durum
Çok yaşa Valimiz!.. - Yüksel Akkaya. . . 8 onbinler; tehditleri, gaz bağımsız devrimci sınıf çizgisinin
bombalarını, polis jopunu, “katılımcısı olduğumuz değil
Fiili sıkıyönetime ve azgın devlet 30 yıllık Taksim yasağını ve örgütleyicisi olduğumuz Taksim
terörüne rağmen 1 Mayıs’ta Taksim’e herşeyden önce devletin eylemi” yaklaşımı ile de Taksim
çıkıldı!.. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 9 dayatmacı tutumunu kapılarını 30 yıl sonra açan kitle
paçavraya çevirdiler. kararlılığı ile de uyumludur.
DİSK-KESK-TMMOB-TTB-TDB’den
Sermaye devleti, bu sefer Yapılması gereken bu inisiyatifli
açıklama... . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 10 yasaklarının ve bu yasakları yaklaşımın gündelik sınıf
Türk-İş’in bölücü-icazetli mitingine işçi uygulamak için kullandığı çalışmasına en üst düzeyden
tepkisi!.. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 11 zorun altında kaldı. Oluşan yansıtılmasıdır.
politik kararlılığın farkına ***
Ankara’da coşkulu ve kitlesel 1 Mayıs 12 varamayan devlet güçleri 6 Mayıs’ta Denizler’i
Adana’da coşkulu ve kitlesel 1 Mayıs! 13 polisiye yöntemlerle anıyoruz. Her 6 Mayıs devrimci
1 Mayıs’ı kazandık, Taksim iradesini kararlılığın, feda ruhunun ve
geriletebileceklerini devrime adanmışlığın
önümüzdeki dönemi de kazanacağız! . 14
sandılar. Sınıf hareketinin sembolüdür. İdam sehpasına
İzmir’de 1 Mayıs! . . . . . . . . . . . . . . . . 15 mevcut halinden, sendikal sonsuz bir inanç ve başeğmez bir
Düzenin seçim oyununu boşa çıkarmak hareketin tablosundan ve yiğitlikle yürüyen devrimimizin
için düzene karşı devrim çizgisi! devrimci hareketin “Üç fidanı” muhakkak ki layık
aşamadığı sınırlardan güç oldukları şekilde anılacaklardır.
(Orta sayfa). . . . . . . . . . . . . . . . . . . 16-17 alan düzen cephesinin pervasızca “yasak şehir” haline Denizler’in anması için düzenlenecek merkezi
Düzen içi çatışmada taraf olmayı, getirdiği İstanbul, bir kez daha militan bir gösteriye etkinlikleri dışında her çalışma alanımız buna uygun
başkaları için savaşmayı reddedelim! . 18 ev sahipliği yaptı. bir planlama içinde olmalıdır.
Fiili-meşru hattın kazandırıcılığı bir kez daha ***
Düzen cephesinde çıkar çatışması ve
görüldü. Taksim’in emekçilerin gündemi olmadığı ve Sermaye düzeni içine girdiği siyasal krizden
seçimler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 19 sınıf hareketinin mevcut şartları içerisinde öncü kurtulamak için bir kez daha seçimlere başvurmak
Türkiye’de 1 Mayıs... . . . . . . . . . . . 20-21 kesimlerin dahi devlet zoruna karşı cepheden bir zorunda kalıyor. Seçimlerin sermaye düzeninin krize
Almanya’da 1 Mayıs duruş sergileyemeyeceği iddiaları tuzla buz oldu. çözüm olup olmayacağını ise önümüzdeki dönemde
Taksim talebinin meşruluğuna inanan onbinlerin netleşecektir.
gösterilerinden... . . . . . . . . . . . . . . . 22-23 eylemi yalnız sınıf hareketinin sürekli yaşadığı iç Sermaye partileri sözde halkın “iradesini”
İsviçre’de 1 Mayıs . . . . . . . . . . . . . . . . 24 güven kaybına set olmadı. Aynı zamanda eylemin arkalarına alarak yaşadıkları meşruiyet krizini aşmaya
Dünyada 1 Mayıs gösterilerinden... . . . 25 birleşik iradesi olan devrimci siyasal güçlerin de çalışıyorlar. Biz de hiç vakit kaybetmeden seçim
Merkez Bankası’na göre “yüksek ücret” kendine olan güvenini artırdı. hazırlıklarına başlamakla ile karşı karşıyayız. Tüm
Günü kazandık ama bu kazanımın güçlerimiz geçmiş seçim deneyimlerimizi döne döne
enflasyonu olumsuz etkiliyor! . . . . . . . 26 kalıcılaştırılması sorunu çok doğrudan bundan sonra incelemeli ve başarılı bir seçim kampanyasının
Darbeci generalle kukla Başkan yapılacaklarla ilgilidir. Ve bu kazanımı koşullayan örgütlenebilmesi için şimdiden hazırlıklara
Çankaya’da! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 27 olguların doğru anlaşılması ile mümkündür. Şimdilik başlamalıdır.
Füze savunma sistemi gerginliği
tırmanıyor! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 28
Belirleyici olan ulusal ve dinsel aidiyet
değil sınıfsal konumdur . . . . . . . . . . . . 29
Demokrasicilik oyunu, darbe ve
özel savaş... - M. Can Yüce . . . . . . . . . 30
Mücadele Postası . . . . . . . . . . . . . . . . . 31
Sosyalizm İçin
Kızıl Bayrak
Çıktı!..
Haftalık Sosyalist Siyasal Gazete
l e r d e . . .
Fiyatı: 50 Ykr
Sahibi ve Y. İşl. Md.: Gülcan CEYRAN EKİNCİ
v e b a y ii
Kitapçı
EKSEN Basım Yayın Ltd. Şti.
Yayın türü: Süreli Yaygın
Yönetim Adresi:
Eksen Yayıncılık Mollaşeref Mh. Turgut Özal Cd.
(Millet Cd.) No: 50/10 İstanbul Tel: 0 (212) 621 74 52
Fax: 0 (212) 534 95 90
e-mail: kb1@tnn.net
Web: http://www.kizilbayrak.de
http://www.kizilbayrak.org
http://www.kizilbayrak.com
Baskı: Gün Matbaacılık Genel Dağıtım:
İSTANBUL YAYSAT
Tel: 0 (212) 426 63 30
CMYK
Sayı:2007/17 4 Mayıs 2007 Kapak Kızıl Bayrak 3
1 Mayıs’ın ardından...
Son yılların en görkemli 1 Mayıs kutlamasını
geride bıraktık. 2007 1 Mayıs’ı geçmiş 1 Mayıs
kutlamalarından farklı olarak tarihteki özgün yerini
şimdiden almış bulunuyor. Tarihsel bağlamda ele
alındığında, bugün, iki temel sınıfın, burjuvazi ve
proletaryanın tarihsel hesaplaşmasının sembolik
olarak kendini ifade ettiği en önemli günlerin başında
geliyor. Bir yandan baş döndürücü bir hız kazanan
güncel siyasal gelişmeler, diğer yandan ise
sermayenin işçi sınıfına yönelik saldırılarının
yoğunlaşarak sürmesi, bu yıl 1 Mayıs gösterilerini
daha da önemli kılıyordu. Fakat iş bununla sınırlı
kalmadı. Sermayenin 2007 1 Mayıs kutlamalarına
karşı takındığı saldırgan tutum konuya her
zamankinden farklı, apayrı bir önem kazandırdı. Zira
hem 1 Mayıs’ı ortak bir mutabakatla kutlamaya
hazırlanan muhalefet hareketlerinin hem de sermaye
devletinin aldığı tutumlar, 1 Mayıs kutlamasının artık
bir irade savaşına döndüğünü günler öncesinden
gösteriyordu.
Bu yılki 1 Mayıs kutlamalarını önceki yıllarda
yaşanan kutlamalardan farklı kılan, devrimci
kurumlardan sendikalara ve demokratik kitle
örgütlerine kadar geniş bir muhalefet hareketi
tarafından örgütlü bir hazırlığa konu edilmesiydi.
Bunu destekleyen önemli başka bir yan ise 1 Mayıs’ı
kutlama hazırlıklarının içeriğini belirleyen taleplerdi. geleneklerine ve tarihine sahip çıkma tutumudur. önlemlerin eylemcileri aşarak bütün İstanbullular’ın
‘77 kontrgerilla katliamının hesabının sorulması ve Savaşın esas galibini belirleyen, savaşta ne yaşamını felç etmesi ve bunun ürettiği doğal halk
faillerinin yakalanıp yargılanması; Taksim’deki 1 kazanıldığı değil ne kaybedildiğidir. Buradan tepkisi devletin “kararlılığı”nı gölgede bıraktı.
Mayıs yasağının kaldırılması ve 1 Mayıs’ın ücretli izin bakıldığında, burjuva kalemşörlerinden birinin Üsküdar’da ve Boğaz köprülerinde yüzlerce insanın
günü kabul edilerek resmi tatil ilan edilmesi, bu geniş ifadesiyle, “derdi Taksim’e girilmesini engellemek katıldığı, valiyi ve emniyeti protesto eden
mutabakatın birleştiği başlıklardı. Uzun yıllar sonra değil güç gösterisi yapmak” olan devletin son hafta bir kendiliğinden eylemler gerçekleşti.
yakalanan bu mutabakatın yarattığı güç ve hayli arttırdığı psikolojik terörünün ve 1 Mayıs günü 1 Mayıs’ın ardından geriye bıraktıklarına
motivasyonun taleplere de yansımış olmasını ayrı bir kullandığı şiddetin hükmü sökmemiştir. Bir ara bakıldığında, ‘77 1 Mayıs’ında kazanan işçi sınıfı ve
politik kazanım olarak değerlendirmek gerekiyor. elindeki gazı biten polisin silaha başvurması bile emekçiler olmuştur. Kazanım tek başına Taksim’e
Bu tabloda eksik kalan ise, politik planda kitlenin kararlılığını geriletmeye yetmemiştir. girilmesi de değildir. Devletin gerçek bir harekâta
yakalanan mutabakatın 1 Mayıs’ın pratik örgütlenmesi Taksim’in dört bir yanı polisin kuşatması altındayken çevirdiği 1 Mayıs’ı engelleme girişimi sonuçsuz
noktasında aynı düzeyde sağlanamamış olmasıydı. kitleler defalarca meydana çıkmaya çalışmış ve bunu kalmış, ‘77 şehitlerinin anısına ve kızıl 1 Mayıs
Geniş birlikteliğin ve bunun içinde yer alan başarmıştır. geleneğine sahip çıkılmıştır. Üstelik kimi sendikaların
kurumların tabanları şahsında yaratılan güçlü ve Şehir dışından İstanbul’a gelen ve Tepeören ürkek tutumuna rağmen, kararlı tutum devrimcilerle
kitlesel bir 1 Mayıs kutlaması beklentisi geriye kalan mevkiinde durdurulan yaklaşık 2 bin kişilik kitle sınırlı kalmayıp geniş bir işçi ve emekçi kitlesi
toplumsal bölükler şahsında yeteri kadar saatlerce polis ve jandarmayla çatışmış, yolu trafiğe tarafından ortaya konulabilmiştir. Bu irade savaşında
işlenememiştir. Bu konuda verilebilecek örnekler, kapatmış, kolunun, burnunun kırılması, bir dizi yara işçi sınıfı ve emekçilerin uzun yıllardır kaybettiği
Devrimci 1 Mayıs Platformu’nun ortak imza almasına karşın çatışarak ve kilometrelerce yürüyerek militan ve kararlı tutum, 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlama
kampanyası, afiş ve basın açıklamalarıyla sınırlıdır. İstanbul’a ulaşmaya çalışmıştır. Burada da isteği şahsında tekrar kazanılmıştır. Savaşın gerçek
Bu çalışmaların daha güçlü ve yaygın yapılmasının jandarmanın copu ve sıktığı kurşunlar kitlenin galibi de bu militan tutumdur.
önemli bir ihtiyaç olduğu açıktır. Hele hele de 1 Mayıs kararlılığını kırmaya yetmemiştir. Feribotta adeta Kayıp ise, kırılan kol, kafa ve yenilen cop ve gaz
kutlamalarının sermayeyle bir irade savaşına döndüğü rehin tutulanlar gemiyi işgal ederek Taksim bombası olmuştur. Uğranılan bu saldırılar ise, devletin
böylesi dönemlerde işçi ve emekçilere 1 Mayıs kararlılığını bayrak ve pankartlarını gemiye asarak katliamcı kimliğine, akla gelmedik yöntem ve
havasını taşımak, kendi geleneğine ve değerlerine ne ifade etmişlerdir. Taksim’in yakınlarına ulaşmayı araçlarla kitlelerin en meşru hak arama girişimlerini
pahasına olursa olsun sahip çıkmaya çağırmak daha da başarabilen 8-10 kişilik küçük gruplar bile defalarca bastırma çabası karşısında bir kayıp değil olsa olsa bir
önemli olmaktadır. Elbette burada esas sorumluluk çatışarak Taksim’e girmeye çalışmışlardır. Okmeydanı onurdur. Bu onur ise işçi sınıfının yüzyıllık geleneğine
devrimcilere düştüğü kadar, sendikaların da hiç ve 1 Mayıs mahallelerinde olduğu gibi militan bir tutumla sahip çıkanlara aittir.
değilse kendi kitlesini bu amaç için seferber etmesi mahallelerinden çıkmalarına yani Taksim’e Sermaye devleti açısından ise bir kazanım söz
zorunludur. Bu alanda özellikle DİSK’in ve bağlı gitmelerine engel olunarak durdurulmak istenen konusu değildir. Ne Taksim’e sokmayacağız tehditi
sendikalarının 1 Mayıs kararlılığına ve kitlesel kitleler saatlerce polisle çatışmış, çatışmalar sökmüştür ne de kitlesel 1 Mayıs kutlaması
kutlanması isteğine gölge düşüren tutumlar eylemcileri aşarak mahalle emekçilerinin de engellenebilmiştir. Zira İstanbul’un her yanı eylem
sergilediğini şimdilik belirtmekle yetinelim. katılımıyla sürdürülmüştür. alanına dönüşmüştür. Eylem halindeki kitleler tek
1 Mayıs 2007’yi olumlu olumsuz bir dizi İstanbul’un onlarca noktasında Taksim yankılandı, noktada birleşememiş olsalar bile, devletin yaratmaya
deneyimiyle birlikte geride bıraktık. Ancak 1 Mayıs’ta Taksim’e gitmesi engellenen her yer Taksim çalıştığı atmosfer, işçi ve emekçilerin 1 Mayıs’a
yüzünü Taksim’e dönmüş olan bütün bir muhalefet kararlılığıyla dolduruldu. Tam da devletin azgın terörü katılım için yola çıkmasının önüne geçememiştir.
hareketinin ve tek tek işçi ve emekçilerin 2 Mayıs’ta ve psikolojik harekâtı sayesinde İstanbul’un her yanı Bu yılın 1 Mayıs’ı işçi ve emekçilere karşı
daha da güçlü olduklarını ifade etmek kuşkusuz ki eylem alanına dönüştü. Kitlelerin polis vahşeti güvensizlik taşıyanlara, “çağırıyoruz duyarsız
abartı olmayacaktır. Nihayetinde sermaye adına ülkeyi karşısında aldığı militan tutum o kadar meşru bir davranıyorlar, işçiler hazır değil” gibi bahanelerle
ve şehri yönetenlerle girişilen irade savaşı tek başına zemindeydi ki, en olmadık yalanlarla karalama çeşitli görevlerden kaçan sendikacılara ders olmalıdır.
bir alana girilip girilememesi üzerinden kampanyasına girişen burjuva medyası ve Değil militan tutum almak, devletin saldırganlığı ve
yaşanmamıştır. Asıl saldırıya uğrayan ve tahammül kalemşörleri bile, alınan militan tutum üzerinden değil yasakçı zihniyeti karşısında bir parça kararlı ve tutarlı
gösterilmeyen işçi sınıfının devrimci inadı ve bir kampanyaya girişmek, valinin ağzından çıkan davranıldığında, bu kararlılığın kitlelerin elinde nasıl
iradesidir. Sermayenin binbir saldırısı ve eziyetine yalanları bile kullanmaya temkinli yaklaştılar. bir militanlığa büründüğü, “görmek isteyenler”
karşı boyun eğmeme, kendi öz mücadele kültürüne, Öte yandan, 1 Mayıs’ı engellemek için alınan açısından rahatlıkla görülebilmektedir.
Sayı:2007/17 4 Mayıs 2007 Taksim kazanıldı! Kızıl Bayrak 5
Anıtı’na çelenk koymak üzere yürüdüler. Süleyman Devrimci 1 Mayıs Platformu bileşenlerinin bir kısmı olarak kutladığı bir güne dönüşmüş oldu.
Çelebi burada yaptığı konuşmada İstanbul Valisi’nin İstiklal Caddesi’nde tekrar toplandı. Bu grubun başını
İstanbul’u bir hapishaneye çevirdiğini, Anadolu çektiği yaklaşık 3 bin kişilik kitle coşkulu ve kararlı Zafer kaybedilen yerde kazanılır!
Yakası’ndan 1 Mayıs’ı kutlamak için gelen 5 bin sloganlarla Taksim Tramvay Durağı’na yürüdü.
kişinin üzerine ateş açıldığını söyleyerek Vali’yi istifa BDSP, Alınteri ve Kaldıraç pankartlarının açıldığı
Gün boyunca Taksim ve başka birçok yerde
etmeye çağırdı. yürüyüşte yapılan pazarlıklar sonucunda uzlaşma
Çelebi’nin konuşmasının ardından karanfiller sağlanamaması üzerine müdahalede bulunuldu. onlarca eylem gerçekleşti. Bu eylemlerde gözaltına
Taksim Anıtı’na bırakıldı ve anma töreni bitirildi. İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah bu alınanların sayısı bini aştı.
Anma töreninin sona ermesi üzerine DİSK ve saldırıyı bizzat yönetti. İstiklal Caddesi’nde eylemin Taksim 1 Mayıs’ı bütün engelleme çabalarına,
KESK yöneticileri kitleyi dağıtmak için çaba sürdüğü sıralarda Tramvay Durağı’na kurulan bütün yasaklara, baskı ve gözaltı terörüne karşın
gösterirken, eyleme katılan coşkulu kitle, sabahki barikatın ardında kalan küçük bir grubun başlattığı gerçekleşti!
saldırılara duyulan öfkeyle alanı terk etmeme oturma eylemi çevredekilerin de katılımıyla 200 kişiyi Bir günde tek bir eylem değil, onlarcası yapıldı!
tutumunda ısrarcı oldu. Alanın iki tarafında toplanan buldu. Polisin müdahale ettiği kitle Sıraselviler’e Düzen sözcüleri tarafından “temsilcileriniz gelsin”
eylemciler sloganlara devam ettiler. The Marmara yöneldi. dayatmalarına karşın binlerce kişi ile Taksim’e girildi!
Oteli önünde zorla alandan çıkarılmak istenen İstiklal Caddesi’ndeki ara sokaklarda ve Tarlabaşı 1 Mayıs’a yansıyan, o gün alanlara çıkan,
eylemciler gözaltıların serbest bırakılması talebiyle mevkinde polis ile kitle arasındaki çatışmalar uzun barikatlara yüklenen, polisin azgın saldırılarına karşın
oturma eylemi gerçekleştirdiler. Çevik kuvvet ekipleri süre devam etti. Polisin dağıtmaya çalıştığı kitle
yüzünü Taksim’den çevirmeyen işçi sınıfının
tarafından etrafı sarılan eylemciler bir süre sonra defalarca 200-300 kişilik gruplar halinde yeni
devrimci iradesinden başka bir şey değildi! 2007 1
alandan çıkarıldılar. Taksim Meydanı’nda gerçekleşen eylemler örgütledi.
anma etkinliği dağıldığı sırada, Harbiye tarafından Bu eylemler sırasında TMMOB İstanbul Şubesi Mayıs’ı kazanılmıştır!
gelen 300 kişilik bir grup Taksim Meydanı’na girmek polis tarafından basıldı. 1 Mayıs’ta alanlardan yansıyan tablo eylemler
istedi. Polisin biber gazı ve coplarla saldırdığı İstiklal Caddesi’nde binlerce kişi 1 Mayıs boyunca coşkuyla, gururla ve inançla atılan sloganı
eylemciler Şişli yönüne doğru çekildiler. eylemini saatlere yaydı. 2007 1 Mayıs’ı kortejlerin ve doğrular niteliktedir: “İşte 1 Mayıs, İşte Taksim!”
Anma etkinliğinin ardından Taksim Meydanı düzenli yürüyüşlerin olduğu bir miting olmadı ama Kızıl Bayrak/İstanbul
sayısız eyleme tanık oldu. Alanın terk edildiği sırada binlerce kişinin 1 Mayıs’ı içeriğine ve özüne uygun
1 Mayıs’ı kazandık,
önümüzdeki dönemi de kazanacağız!
2007 1 Mayıs’ı geride kaldı. politik bir bütünsellik ve merkeziyete taşıyan ve 1
Önümüzde ise oldukça yoğun bir Mayıs sürecinde genç komünistlerin içinde bulunduğu
siyasal süreç ve bununla ilişkili ideolojik-politik saflaşmayı yansıtan bir çalışma
sorumluluklar bulunuyor. Bu olmuştur. Süren yerel çalışmalar ile eş zamanlı hayata
noktada bütünlüklü bir bakış geçirilen bu faaliyet yerel çalışmaların eksik kaldığı
oluşturabilmek için geride kalan 1 ideolojik-politik saflaşmanın aracı olurken, yerel
Mayıs sürecini, sürecin taşıdığı çalışmaları güçlendiren bir işlev görmüştür.
devrimci sorumlulukların ne Ayrıca ayrıntılı tartışılması gereken gençlik
ölçüde yerine getirilebildiğini içerisindeki kitle çalışması sorununa politik bir
değerlendirmek gerekiyor. Kendi yönlendiricilikte bulunmak amacıyla da
payımıza bir değerlendirme için örgütlediğimiz bu kampanya, bu alandaki
dönüp baktığımızda, 1 Mayıs eksikliklerimizi, pratik ile ortaya koyduğumuz,
sürecinde ortaya koyduğumuz tartıştığımız ve belli ölçülerde aştığımız bir süreç oldu.
pratiğin, gençlik içerisinde Kampanya çerçevesinde farklı yerellerde film
taşıdığımız misyonla önemli gösterimleri, sohbetler ve 1 Mayıs öncesi bir piknik ile
oranda örtüştüğünü söylemek anlamlı bir etkinlik gerçekleştirilmiştir. Bunların
mümkün. Aynı zamanda yanısıra tüm okullarla birlikte Ankara geneline
eksiklerimizi gördük, bunlardan yansıyan afişler ve bildirilerle anlamlı bir propaganda
ileriye yönelik devrimci sonuçlar çalışması yürütülmüştür. Okullarda yapılan anketlerle
çıkarmanın zeminini elde ettik. Bu kitle çalışması noktasında anlamlı adımlar atılmış ve
konuda yapılacak değerlendirme üniversitelerde 1 Mayıs’ın tarihsel anlamı, güncel
elbette ki kendi öznel önemi üzerine tartışmalar gerçekleştirilebilmiştir. 1
diyebiliriz. Elbette böylesi bir değerlendirmede tek
konumlanışımızın dışında nesnel boyutları ile gençlik Mayıs sürecinde kampanya dahilinde kitle
başına 1 Mayıs çalışmasının değil, bütünlüklü bir
alanında 1 Mayıs sürecinin değerlendirmesini çalışmasında eksik kaldığımız en temel nokta, binlerce
şekilde yıl boyunca süren politik yönelimi ve pratiği
gerektirmektedir. öğrenciye birden ulaşma olanağını ifade eden
de görmek durumundayız. Nitekim bu yönelimin
çalışmanın yurt ayağını oluşturamamış olmamızdır.
sonuçları 1 Mayıs’ı önceleyen süreçte de kendini
Etkili, canlı, gündemleşen bir süreç: ortaya koymuştur.
2007 1 Mayıs’ı Hareketin ihtiyaçlarına yanıt üreten bakıştan
Genç komünistlerin 1 Mayıs seferberliği
2007 1 Mayıs’ı gençlik içerisinde, geçen yıllardan doğan bu politik bütünsellik, geçen yıllarda da tercih Gerek gençlik hareketinin ihtiyaçlarına yanıt
farklı olarak gündemleşen, geniş gençlik kesimlerine 1 ettiğimiz öğrenci pankartları ile alana çıkışın yaşadığı oluşturan yerel çalışmalarımız, gerekse de bununla
Mayıs atmosferini yaşatan bir içeriğe sahip oldu. eksiklikleri belli yönleri ile bu yıl için aşmıştır bütünlüklü bir tarzda yürüyen kampanya çalışmamız
Bunların belli başlı nedenleri olarak, içinde diyebiliriz. ile üniversitelerde anlamlı bir pratik çalışma düzeyi
bulunduğumuz siyasal süreçte 2007 1 Mayıs’ının Bu yönelim içerisinde somut olarak örnekleyecek yakalanabildi. 1 Mayıs dönemi bizim açımızdan ciddi
taşıdığı önem, ‘77 katliamının 30. yıl dönümünün olursak, Beytepe Ekim Gençliği’nin yıl boyunca bir seferberlik süreci oldu. Genç komünistler, 1 Mayıs
yarattığı siyasal hafızanın canlanması ve Taksim ortaya koyduğu pratik anlamlıdır ve kendisini 1 Mayıs çalışmasının ihtiyaçları doğrultusunda Ankara’nın dört
nezdine ortaya konulan irade ile bu iradenin 1 Mayıs alanına da güçlü bir şekilde yansıtmıştır. 1 Mayıs’ta bir yanında işçi ve emekçilerle buluşarak, proleter
gündemini her yerelde saran bir siyasal canlılığı ifade gerçekleşen çıkış, biçimsel bir ortaklaşmayı aşan, sosyalizmi bayrağının emekçiler içerisinde de
etmesi vb. sayılabilir. Elbette bu etkenler daha ayrıntılı alanın sorunlarını işleyen, geniş gençlik kesimlerini taşıyıcısı oldular. Geçtiğimiz yıla göre daha yoğun ve
ve etki düzeyleri çerçevesinde değerlendirilebilinir. harekete geçirme iddiasıyla hareket eden yerel bir kapsamlı yürütülen bu çalışma, genç komünistler
Fakat tartışmanın bu yönü bizim açımızdan belli örgütlenme formunun hem 1 Mayıs’a kendi açısından eğitici ve misyon bilincini açığa çıkarıcı bir
ölçüde geride kalmıştır ve bugün için öne çıkan yanı gündemlerini kitlesel bir şekilde taşımasının, hem de işlevsellikte gerçekleşmiştir.
bu etkenlerin sonuçlarıdır. gençliği 1 Mayıs gibi politik bir süreçte
Bu yıl toplamında üniversitelerde 1 Mayıs süreci taraflaştırmasının ifadesi olmuştur. Adımlar daha sıkı, adımlar daha hızlı...
yaygın propaganda ve ajitasyon çalışmalarına konu Yine her yıl 1 Mayıs alanına çıkan ODTÜ Ankaralı genç komünistler, 2007 1 Mayıs’ında, 1
oldu. Asılan afişlerin, dağıtılan bildirilerin dışında Öğrencileri’nin bu yılki kitlesel çıkışını anlamak için, Mayıs’ın tarihsel mirası ve iddiasını taşıyan bir pratik
standlar, dinletiler, etkinlikler ile çok yönlü canlı bir yıl boyunca okul içerisinde mesleki yeterlilikten faşist ortaya koymuşlardır. Düzenin kriz dinamiklerinin
çalışma yürütüldü. Elbette genç komünistlerin içinde sadırganlığa kadar farklı gündemlere karşı örülen derinleştiği bir dönemde proleter sosyalizminin genç
bulundukları politik müdahalelerin ve özelinde kendi ortak politik çalışmalar bütününün yarattığı atmosfer neferleri Kızıl Bayraklar’ını daha da yükseltme iddiası
çalışmalarımızın da bunda etkisi olmuştur, ki bu yazı gözönünde bulundurulmalıdır. ile süreci göğüslemiş ve iddialarının gerektirdiği
içerisinde bunun değerlendirmesini zaten sunacağız. Bu yönelim içerisinde geçen yıllarda olduğu gibi sonuçları üretmişlerdir. Bütün bunların ışığında 1
Fakat bizim dışımızdaki siyasal öznelerin de bu 1 Mayıs alanında yaratılan öğrenci pankartları Mayıs alanında ve üniversitelerdeki atmosferde de
konuda anlamlı bir çaba ortaya koyduklarını ifade çıkışının 1 Mayıs eylemi ile sınırlı bir çıkış olduğu, kendini yansıttığı üzere genç komünistler 2007 1
etmek gerekiyor. Burjuva medyada dahi konu Taksim alana yönelik güçlü bir politik müdahaleden Mayıs’ını kazanmışlardır.
tartışmaları ve ‘77 Taksim katliamı ekseninde görece beslenmemesi gibi eksiklikleri aşamadığımız yerel Başta da ifade ettiğimiz üzere, önümüzde
geniş şekilde yer aldı. Bütün bunların sonucu, örnekler de mevcuttur. Önümüzdeki süreçte bu ağırlaşan bir siyasal süreç bulunmaktadır. Bununla
üniversitelerde 1 Mayıs’ın herkesin gündemi haline eksiklikleri aşacak bir politik hattın örülmesi bizim birlikte önümüzde devasa bir tarihsel iddia
gelmesi, üniversitelerde 1 Mayıs atmosferinin adımıza kaçınılmazdır. Bunun olumlu örneklerine de bulunmaktadır. Bu iddia sosyalizm mücadelesinin
yaratılabilmiş olmasıdır. 2007 1 Mayıs’ı içerisinde sahibiz. tarihsel haklılığı ve kararlılığının iddiasıdır. Bu iddiayı
taşıyan bizlerin önünde duran güncel sorumluluk,
Gençlik hareketinin ihtiyaçlarını gözeten Bütünlüklü 1 Mayıs kampanyası bugünü kazanırken, bugünün kazanımlarına
yaklaşımın sonuçları Genç komünistlerin bulundukları alanlarda yüklenerek geleceğe süren yürüyüşümüzü daha güçlü,
Bu yıl 1 Mayıs süreci kendi açımızdan, gençlik sürdürdükleri çok yönlü politik çalışma süreçleri, bu daha bilinçli, örgütlü, hızlı adımlarla
hareketinin ihtiyaçlarını değerlendiren, 1 Mayıs’ın yıl Ankara Ekim Gençliği adına ortaya konulan 1 gerçekleştirmektir. Şüphesiz tam da bunu yapacağız.
kazanılması ile birleşik devrimci bir gençlik Mayıs kampanyası ile de eş zamanlı olarak Gençlik gelecek, gelecek sosyalizm!
hareketinin dinamiklerini yaratmak, güçlendirmek yürümüştür. Geçen yıllarda yaşanan belli eksikliklerin Gençlik, Parti’ye, devrime, sosyalizme!
çabasının örtüştüğü bir politik çerçeveye oturdu ışığında bu yıl çalışmamız, etki alanını genişleten, onu Ankara Ekim Gençliği
Sayı:2007/17 4 Mayıs 2007 Taksim kazanıldı! Kızıl Bayrak 15
İzmir’de 1 Mayıs!
1 Mayıs faaliyetlerinden...
Valisi ve Emniyet Müdürü’nün 1 Mayıs’a dönük il
genelinde gerçekleştirdiği sıkıyönetimi aratmayan
icraatları bile, bu demokrasi çığırtkanlarının
Çiğli İşçi Platformu’ndan 1 Kızıl Bayrak/Çiğli yüzlerindeki tüm maskeleri indirmeye yetmektedir.
Mayıs pikniği... Mamak İKE’den 1 Mayıs Karşı tarafın da “laik” cephe olarak AKP karşıtlığı
üzerine yürüttükleri politikalara daha da ağırlık
Çiğli İşçi Platformu’nun 1 Mayıs hazırlıkları etkinliği... verecekleri gözükmektedir. Tandoğan, Çağlayan
çerçevesinde düzenlediği piknik 29 Nisan günü Mamak İşçi Kültür Evleri olarak 1 Mayıs’a mitinglerinin benzerlerinin devam edeceği
başarıyla gerçekleşti. Ortak kahvaltıyla başlayan yönelik hazırlıklarımızı 29 Nisan günü açıklanmaktadır. Öte yandan AKP karşıtlığı üzerinden
piknik başlangıcından bitimine kadar kardeşlik ve gerçekleştirdiğimiz “Birlik, dayanışma ve “sağı ve soluyla tüm muhalefetin birleşmesi” çağrıları
dayanışmanın, ortak paylaşımın hissedildiği bir mücadele” şenliği ile tamamladık. Tuzluçayır yapılmaktadır. Böylece toplum, özellikle de işçi ve
havada geçti. Mahallesi “1 Mayıs Menekşe Erbay Parkı“nda emekçiler iktidardaki klikler arası çıkar çatışmasında
Pikniğin 1 Mayıs ile ilgili programı işçi gerçekleştirdiğimiz şenlik saat 13.30’da başladı. taraf edilmek istenmektedir. DİSK’in, derin devletin
sınıfının kurtuluş davasında ölümsüzleşenler Etkinlik açılış konuşması ve 1 Mayıs şehitleri “saygın simaları”nın yer aldığı Çağlayan mitingine
anısına yapılan saygı duruşuyla başladı. Saygı şahsında tüm devrim şehitleri için gerçekleştirilen destek verdiğini açıklaması, işçi ve emekçiler açısından
duruşunun ardından Çiğli İşçi Platformu adına saygı duruşuyla başladı ve Mamak İKE adına durumun vahametini daha anlaşılır kılmaktadır. Öte
yapılan bir konuşma gerçekleştirildi. Konuşmada 1 yapılan konuşmanın ardından program Mamak yandan bu “kalabalıklar” daha şimdiden meclise girme
Mayıslar’ın önemi, işçi sınıfının örgütlülüğünün İKE Şiir Topluluğu’nun gerçekleştirdiği bir dinleti hayalleriyle yanıp tutuşan kimi reformist partilerin
gerekliliği vurgulandı. ile devam etti. Dinletinin devamında Mamak İKE “ağızlarını sulandırmaya” yetmektedir. Bu da sermaye
Ardından, pikniğin örgütlenmesinde büyük sokak tiyatrosu kısa bir oyun sergiledi. “Yaşasın 1 düzeninin toplum çapında yarattığı kamplaşmayı
katkıları olan Menemen’den katılan işçiler adına Mayıs!” şiarı ile sona eren oyun kitle tarafından seçimler çerçevesinde daha da büyüterek, işçi ve
bir konuşma yapılarak, 1 Mayıs’ta alanda olma ilgi ile izlendi. 1 Mayıs şenliği müzik dinletisi ve emekçilerin öfkesini sistem kanallarına akıtmada
çağrısı yapıldı. çekilen halaylarla sona erdi. önemli bir imkan demektir. Öyle ki bu taraflaşma
Serbest kürsü oluşturularak katılımcılardan Olumsuz hava koşullarına rağmen coşkulu bir sonuçta birbirini beslemektedir. Ama hangi taraf
düşüncelerini paylaşmaları istendi. Serbest kürsüde atmosferde geçen şenliğe 60 emekçi katıldı. kazanırsa kazansın, sonuçta yine kazanan sermaye
genel olarak mücadelenin gerekliliğine ve bir sınıf Şenliğin sonunda Mamak İKE’nin 1 Mayıs düzeni olmaktadır.
olarak bilinçlenmenin önemine dikkat çekildi. mitingine kaldıracağı otobüslerin hareket saatleri Gerek genel seçimler gerekse de cumhurbaşkanlığı
İşçi Kültür Sanat Evi Kadın Komisyonu’ndan ve yerleri duyurularak emekçiler 1 Mayıs alanına seçimleri çerçevesinde yaratılan bu kamplaşmadan işçi
kadınların da söz alarak konuşmaları ve şiirlerini çağırıldı. ve emekçilerin hiçbir çıkarı yoktur, olamaz. İşçi ve
paylaşmaları oldukça anlamlı oldu. İşçi Kültür Mamak İKE çalışanları emekçiler iktidarda kimin daha fazla söz sahibi olacağı
Sanat Evi Kadın Komisyonu olarak sağlık üzerine süren çatışmada taraf olmayı reddetmeli, kendi
ocaklarımıza sahip çıkmak için alana çıkma çağrısı Adana’da 1 Mayıs çalışmasına saldırı! sınıfsal çıkarlarının tarafı olmalıdırlar.
yapıldı. Serbest kürsüden sonra Çiğli İşçi 1 Mayıs faaliyeti sırasında devletin saldırısına Emperyalist haydutlara karşı Ortadoğu halklarıyla
Platformu’ndan işçilerin kendilerinin yazdığı ve uğruyor ve engellenmeye çalışıldı. Miting dayanışma, “bağımsız Türkiye”, emperyalistlerle açık-
oynadığı bir oyun sergilendi. Oldukça beğenilen güzergahı olan Mimar Sinan Açık Hava Tiyatrosu gizli tüm anlaşmaların iptali, NATO, AB, AGİT vb.
tiyatro gösteriminden sonra Kavel müzik grubu önünden başlayarak Uğur Mumcu Meydanı emperyalist kuruluşlarla tüm ilişkilerin kesilmesi,
söylediği ezgilerle, halaylarla kitleyi coşturdu. arasındaki yolu BDSP afişleriyle donatan Türkiye’deki tüm askeri üs ve tesislere el konulması
Verilen yemek arasından sonra bilgi yarışması yoldaşlarımız keyfi bir şekilde devletin kolluk vb. talepler karşısında herşeyden önce ordu ve
ve çeşitli oyunların oynandığı serbest bölüme güçleri tarafından durduruldular. “İzinsiz ve yasak hükümeti bulursunuz. İktisadi ve sosyal yıkım
geçildi. Ardından etkinliğimize destek sunan halk yerlere afiş asmak” ve bir yoldaşımız hakkında programlarına, özelleştirme saldırılarına karşı
ozanı Hüseyin Canlar’ın verdiği kısa bağlama “arama kararı” olduğu gerekçesiyle gözaltına çıkıldığında, İMF, Dünya Bankası vb. emperyalist
dinletisi yer aldı. Kavel müzik grubunun ikinci kez alındılar. Gözaltına alınanlar ilk önce Bağlar Polis kuruluşlarla kölece ilişkilere son verilmesini
söylediği parçalar eşliğinde çekilen halaylarla Karakolu’na götürüldüler. Daha sonra bir istendiğinde, dış borç ödemelerin durdurulmasını talep
piknik programı bitirildi. yoldaşımız, hakkında ceza yazılması için Zabıta edildiğinde orduyu, TÜSİAD’ı, hükümeti ve
Kapanış konuşmasında 1 Mayıs’ta alanlarda Müdürlüğü’ne götürüldü. Diğer yoldaşımız ise muhalefetiyle sermaye düzenini bir bütün olarak
omuz omuza olma çağrısı yapıldı. Pikniğe 100 işçi araması olduğu gerekçesiyle Hürriyet Karakolu’na karşınızda bulursunuz.
ve emekçi katıldı. Çekilen coşkulu halaylara götürüldü. Burada “araması olmadığı anlaşılan” Dolayısıyla işçi ve emekçiler geleceklerini,
çevrede piknik yapan birçok insan katılarak eşlik yoldaşımız serbest bırakıldı. düzenin çıkar çatışmalarına taraf olarak değil kendi
ettiler. Adana BDSP çıkarları uğruna yürütecekleri mücadelede
aramalıdırlar!
20 Kızıl Bayrak Taksim kazanıldı! Sayı:2007/17 4 Mayıs 2007
Bur sa
Eylem Grubu, Öğrenci Dayanışma Evi, devrimci
kurumlardan ise Alınteri, BDSP, DHP, ESP ve
Partizan katıldı. Sendikalardan BATİS ve TÜMTİS
coşkuları ve kitlesellikleri ile dikkat çekerken,
KESK’in katılımı sınırlı kaldı. Eğitim-Sen’in katılımı Antalya’da 1 Mayıs! Antakya’da coşkulu 1 Mayıs!
ise 25 Nisan’da gerçekleştirdiği sevk eylemine göre Antalya’da 1 Mayıs kutlamaları saat 16.00’da Bu yıl da 1 Mayıs Antakya’nın çevre ilçelerinden
oldukça sınırlıydı. Önceki 1 Mayıs’a göre katılımın ve başladı. Güllük Köy Hizmetleri önünde toplanan kitle, gelenlerin eski Maksim Gazinosu önünde
coşkunun yüksek olduğu 1 Mayıs’a devrimci güçler de Tonguç Caddesi’nden Luna Parka doğru toplanmasıyla başladı. Saat 14:30 civarı yürüyüşe
anlamlı bir katılım sağladılar. Direnişte olan TÜMTİS yürüyüşe geçti. “Yaşasın 1 Mayıs!”, “Yoksulluğa, geçildi.
üyesi Horoz Lojistik işçileri de katılımcılar ırkçılığa ve gericiliğe teslim olmayacağız!” ortak Yürüyüş boyunca tüm kortejlerde coşku hakimdi.
arasındaydı. pankartlarının açıldığı eyleme; Tüm-Emekli Sen, Arama noktasında BDSP pankartına ve flamalarına
Kortejlerin alana girmesinin ardından saygı Eğitim-Sen, TMMOB, Tümtis, Petrol-İş, 78’liler elkoymaya çalışan kolluk güçlerine tavrımız net oldu
duruşuyla program başladı. Tertip komitesi adına Antalya Girişimi, Türkiye Gazeteciler Sendikası, ve kısa bir arbededen sonra polisin bu saldırısını geri
yapılan konuşmalarda İstanbul ve Taksim’deki devlet Alevi-Bektaşi Kuruluşları Birliği Federasyonu, Pir püskürttük.
terörü protesto edildi. Birlik, mücadele ve dayanışma Sultan Abdal Kültür Derneği, DHP, reformist sol Tüm kortejler Uğur Mumcu Bulvarı’nda toplandı.
vurgusu yapıldı. Eğitim-Sen müzik grubunun partiler ile düzen solu katıldı. Miting tüm devrim şehitleri ve 1 Mayıs şehitleri adına
söylediği marş ve türkülerin ardından davul zurna “Her yer Taksim, her yer direniş!”, yapılan bir dakikalık saygı duruşuyla başladı.
eşliğinde çekilen halaylarla 1 Mayıs mitingi sona erdi. “Darbeciler halka hesap verecek!”, Ardından konuşmalara geçildi. Yapılan konuşmalarda
Komünistler eyleme coşkuları ve disiplinleriyle “Faşizme karşı omuz omuza!”, “’77’ye selam, daha çok ABD emperyalizminin Irak’ta uyguladığı
“Yaşasın işçilerin birliği halkların kardeşliği!/BDSP” mücadeleye devam!”, “Yaşasın 1 Mayıs!”, vahşet ve ülke içinde yaratılmak istenen şovenist
imzalı pankartları ve kızıl bayraklarıyla katıldılar. “Yaşasın halkların kardeşliği!” sloganları kitlenin histeri vurgulandı. Ayrıca Taksim’deki devlet terörü
“Yaşasın devrim ve sosyalizm!”, “Yeni Ekimler için çoğunluğu tarafından sıkça atıldı. lanetlendi ve direniş selamlandı.
ileri!”, “Her yer Taksim, her yer 1 Mayıs!” 1 Mayıs mitingine yaklaşık 5 bin kişi katıldı. Yapılan konuşmaların ardından Grup Nidal
sloganlarını haykıran komünistler 1 Mayıs’ta alanda Kızıl Bayrak/Antalya kürsüye çıktı. Mitingin sonlarına doğru İstanbul’dan
30 kişilik kortejleriyle yeraldılar. Taksim’e çıkıldığı haberi ulaştığı anda alandaki coşku
Kızıl Bayrak/Bursa daha da arttı. Çekilen halaylar eşliğinde miting
bitirildi.
cuma günü Ekim Gençliği imzalı pullarımızı katıldı. Petrol-İş üyesi işçilerin eyleme aileleri ile
yaparken jandarmanın müdahalesi ile karşılaştık. katılmaları da oldukça anlamlıydı.
Çalışma yaptığımız alanı abluka altına alan ÖGB ve Enternasyonal, 1 Mayıs marşı ve Çav Bella’nın
jandarma afişimizi sahiplenmemiz üzerine 3 Ekim söylendiği eylem halaylarla son buldu. Eylem boyunca
Gençliği okurunu gözaltına aldı. Her birimize 117 “İşte 1 Mayıs, alanlardayız!”, “Gün gelecek, devran
YTL izinsiz afiş asmaktan para cezası kesildi, dönecek, AKP halka hesap verecek!” ve “İş, ekmek,
hakkımızda tutanak tutulduktan sonra serbest özgürlük!” sloganları atıldı.
bırakıldık. Ardından afişlerimizi asmaya kararlılıkla Kızıl Bayrak/Bandırma
devam ettik. Üniversitenin her bölümünü, durakları
afişlerimizle süsledik. Ayrıca sınıf duyuruları yaparak Kayseri’de 1 Mayıs!
1 Mayıs çağrılarına devam ettik.
1 Mayıs Kayseri’de de coşkuyla kutlandı. Eylem
1 Mayıs’ta Nükleer Karşıtı Öğrenciler olarak
ilk olarak kitlenin, Kayseri’nin en işlek caddelerinden
“Sermaye için değil toplum için enerji!” talebiyle
An ta k ya
biri olan Sivas Caddesi üzerinde bulunan Eğitim-Sen
alanda yerimizi aldık. Tedaş önünde saat 12:00’de
önünde toplanmasıyla başladı. Yaklaşık 100 kişilik
toplandıktan bir saat sonra yürüyüşe geçtik. “İşçi
kitle buradan KESK pankartı arkasında mitingin
sınıfı savaşacak, sosyalizm kazanacak!”, “77 1
yapılacağı Merkez Mimar Sinan Parkı’na doğru
Mayıs, hesabını soracağız!”, “Katil devlet hesap döndürdü. Bunun üzerine ilk park alanında durarak
yürüyüşe geçti. Yürüyüş sırasında “Yaşasın 1 Mayıs!”,
verecek!”, “Yaşasın işçilerin birliği halkların oradan şehir içi otobüslere binip Taksim’e ulaşmaya
”Zafer direnen emekçinin olacak!”, “Parasız eğitim,
kardeşliği!”, “Gençlik gelecek gelecek sosyalizm!”, çalıştık.
parasız sağlık!”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep
“Trabzon faşizme mezar olacak!”, “YÖK kalkacak, Edirne Ekim Gençliği
beraber ya hiç birimiz!”, “İşçilerin birliği sermayeyi
polis gidecek, üniversiteler bizimle özgürleşecek!”
yenecek!”, “Askeri muhtıraya hayır!” sloganları kitle
sloganlarını sık sık attığımız eylemde coşkulu bir
korteje sahiptik.
Samsun’da 1 Mayıs! tarafından gür bir şekilde haykırıldı.
Samsun’da 1 Mayıs kutlamaları İstasyon Alana gelindiğinde, farklı bölgelerden yürüyüşe
Genç komünistler olarak 1 Mayıs’ın kızıllığını
Mahallesi’nde saat 13:00’te kitlenin toplanmasıyla geçen TÜMTİS, EMEP, ÖDP ve PSAKD ile birleşerek
attığımız sloganlarla gür ve inançlı haykırışımızla
başladı. Sloganlarla miting alanı olan Cumhuriyet türküler ve marşlar eşliğinde miting başladı. TÜMTİS
alanlara taşıdık. Kortejimiz komünist misyonumuzla
Meydanı’na yüründü. Kortejlerin alana girmesiyle alana girerken kitle, hep bir ağızdan “Yaşasın sınıf
eylemde farklı bir yere sahipti. Ayrıca “IM(F) Tipi
başlayan miting konuşmalarla, sloganlarla ve dayanışması!” sloganını haykırdı ve işçiler de aynı
üniversite istemiyoruz!”, “Emperyalizme, şovenizme
halaylarla sürdü. Kutlamalarda Taksim’in emekçilere sloganla karşılık verdiler. İlk olarak kürsüden
karşı halkların birliği!/Ekim Gençliği” dövizlerini
ve halka kapatılamayacağı, Taksim’in 1 Mayıs alanı TÜMTİS adına bir açıklama yapıldı. Yapılan
taşıdık.
olduğu dile getirildi. açıklamada işçilerin içinde bulunulan süreçte birçok
Eylem Eğitim-Sen Başkanı Recep Günay’ın
Bu yıl Samsun’da yapılan 1 Mayıs kutlamaları hak gaspına ve sosyal saldırılara maruz bırakıldığı dile
yaptığı konuşmanın ardından halaylar ve horonlarla
sönük geçti. Katılımın düşük olduğu mitingin getirilerek, birleşik dayanışmanın önemine vurgu
son buldu. Eyleme bini aşkın kişi katıldı.
gündemine düzen içerisindeki çatışmalar yansıdı. İşçi yapıldı. Ayrıca Kayseri’de yaşanan sorunlardan
Bizler NKÖ olarak 20’yi aşkın bir kitleyle eylemde
ve emekçilerin sorunlarının yansımadığı bir 1 Mayıs bahsedilerek mücadele söylemi ön plana çıktı.
taleplerimizi haykırdık.
gerçekleşti. TÜMTİS adına yapılan açıklamanın ardından
İşçi sınıfı savaşacak, sosyalizm kazanacak!
Kızıl Bayrak/Samsun KESK Kayseri Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü,
Trabzon Ekim Gençliği
Eğitim-Sen Şube Başkanı Turgut Oba bir konuşma
Sivas’ta 1 Mayıs!
yaptı.
Edirne’de engelleme! Yapılan açıklamaların ardından müzik grubunun
1 Mayıs Sivas’ta da yurdun her yerinde olduğu gibi söylediği halaylarla ve marşlarla miting sona erdi.
1 Mayıs kutlaması için sendika ve kitle coşkuyla kutlandı. Saat 15.00’de Ethem Bey Parkı’nda Eğitim-Sen, SES, Yapı Yol-Sen ve TÜMTİS tarafından
örgütlerinin Taksim ısrarı devleti korkuttu. Bu toplanan kalabalık sloganlar atarak 1 Mayıs alanına organize edilen ve Eğit-Der, İHD, PSAKD, EMEP,
korkudan kaynaklı sermaye devleti İstanbul’u kadar yürüdü. ÖDP ve CHP’nin destek verdiği eyleme yaklaşık 400
sıkıyönetim altına aldı ve bu tutum çevre illerden 1 Alanda KESK temsilcileri 1 Mayıs günü üzerine kişi katıldı.
Mayıs için İstanbul’a gelmek isteyen insanları da zor konuşma yaptılar. Ardından müzik eşliğinde halaylar Komünistler olarak “İşçilerin birliği sermayeyi
duruma soktu, keyfi uygulamaların ve çatışmaların ve sloganlarla coşkulu bir miting gerçekleşti. yenecek!”, “1 Mayıs resmi tatil ilan edilsin!”,
yaşanmasına sebep oldu. 1 Mayıs’ın iş gününe gelmesi, Taksim’e yapılan “İnsanca yaşamaya yeten vergiden muaf asgari
Bu keyfi uygulamalardan Edirne’den hareket eden ortak çağrı ve üniversitenin sınav döneminin bugüne ücret!”, “Emperyalizme ve siyonizme karşı yenilecek
konvoy da nasibini aldı. İlk olarak Edirne gişelerinde denk getirmesinin de etkisiyle katılım önceki yıllara direnen halklar kazanacak!” talep ve şiarlarımızla
tutulan araçların şehir dışına çıkış belgesi olmamasını oranla az oldu. mitingde yerimizi aldık.
bahane eden kolluk kuvvetleri, ilk araçta olan kişilere Eylemde “Yaşasın 1 Mayıs!”, “Yaşasın işçilerin Kızıl Bayrak/Kayseri
GBT ve üst araması yaptı. İkinci ve üçüncü araçta bu birliği, halkların kardeşliği!”, “Faşizme karşı omuz
uygulamaya izin verilmedi. Uzun süre kolluk
Gazi’de 1 Mayıs yürüyüşü!
omuza!”, “Direne direne kazanacağız!”, “Taksim’e
kuvvetleriyle tartışma yaşandı. Ardından öğrencilerin değil, çetelere barikat!”, “Katil devlet halka hesap
“eylemi burada yapalım” çağrısı geldi, fakat buna verecek!” sloganları atıldı. Devletin Taksim 1 Mayıs’ına yönelik terör ve
aldırış etmeyen sendikacılar tekrar geldikleri araçlarla 2 saat süren eylemin ardından “Yaşasın 1 Mayıs!” baskısı, gözaltı saldırısı 1 Mayıs akşamı Gazi
geri dönüp yeni araçlar tuttular. Fakat tutulan şiarının atılmasıyla kitle dağıldı. Eyleme yaklaşık 200 Mahallesi’nde düzenlenen yürüyüşle protesto edildi.
araçlardan birinde de şehir dışına çıkış belgesi yoktu. kişi katıldı. Saat 20:00’de kitlenin Cemevi önünde
Bu nedenle yaklaşık 45 kişinin İstanbul’a gelmesi Kızıl Bayrak/Sivas toplanmasıyla başlayan yürüyüş boyunca devlet terörü
tehlikeye girdi. Bu sefer de sendikaların, özellikle ve Taksim’in 1 Mayıs alanı olduğunu anlatan
Bandırma’da coşkulu 1 Mayıs!
Edirne Tabip Odası’nın “iki otobüs gitsin kalanlar konuşmalar yapıldı. Konuşmalarda Taksim’in işçi ve
kalsın ya da kalanlar özel firmalarla gelsin” tutumu emekçilere kapatılamayacağı vurgulandı. Polisin
başta Edirne Ekim Gençliği olmak üzere birçok Bandırma’da Liman-İş, Eğitim-Sen ve SES saldırısına rağmen kitlelerin Taksim Meydanı’na
öğrencinin protestosuyla karşılandı ve buna alternatif tarafından gerçekleştirilen 1 Mayıs kutlamalarına bin çıkma kararlılığından vazgeçmediği, polisin saldırısı
olarak Edirne’de fiili meşru bir 1 Mayıs kutlanması kişi katıldı. Özelleştirme karşıtı sloganların ön plana sonucu her yerin 1 Mayıs alanına dönüştürüldüğü
önerisi getirildi. Bu tartışmalar sırasında Edirne çıktığı eylem, saat 17:00’de başladı. ifade edildi.
Eğitim-Sen Taksim’e gelmeyeceğini söyleyerek bu Tren garında toplanan Liman-İş, Eğitim-Sen, Yürüyüşte sık sık “Gözaltılar, tutuklamalar,
tartışmaya son noktayı koydu. Çünkü Eğitim-Sen’in Petrol-İş, SES, ÖDP, EMEP ve CHP’den oluşan kitle baskılar bizi yıldıramaz!”, “Yaşasın 1 Mayıs, bıji yek
gelmemesi yer sorununu ortadan kaldırdı. Tekrar sloganlar eşliğinde Cumhuriyet Meydanı’na yürüdü. gulan!”, “Yaşasın halkların kardeşliği!” sloganları
araçlara binen kitle Edirne gişelerinde tekrar Burada program saygı duruşu ile başladı. Ardından atıldı.
durduruldu ve belge kontrolü ve GBT kontrolü Liman-İş, SES ve Eğitim-Sen adına konuşmalar Yürüyüş Cemevi’nden Dörtyol’a kadar sürdü.
yapıldı. Bu sırada TKP bileşenleri eyleme yapıldı. Burada yapılan açıklamanın ardından eylem sona erdi.
katılmayacağını söyleyerek araçtan indiler. Edirne’den Konuşmalarda BOR işletmelerinin, şeker 200’ü aşkın kişinin yeraldığı yürüyüşe BDSP,
yola çıkmamız yaklaşık olarak saat 10.30’u buldu. Her fabrikalarının ve limanların özelleştirilmesine Partizan, DHP, ESP ve DTP katıldı.
şey yoluna girmişken Mahmutbey gişelerine yığınak değinildi. Eyleme özelleştirilme girişimleri ile Kızıl Bayrak/GOP
yapan polis Edirne’den gelen konvoyu durdurarak geri gündemde olan Susurluk Şeker Fabrikası işçileri de
22 Kızıl Bayrak Yurtdışında 1 Mayıs... Sayı:2007/17 4 Mayıs 2007
Nürnberg Kö ln
Berlin Ham bu rg
Alanda “İşsizliğe, hak gasplarına ve emperyalist çıkarttı, polisle göstericiler arasında yaşanan sohbetler gerçekleştirdik.
savaşa karşı bütün ülkelerin işçileri birleşiniz!/TKİP- tartışamalar sonucunda bazı göstericiler gözaltına Stuttgart’ta iki ayrı 1 Mayıs yürüyüşü oldu.
YDÖ” imzalı bildirileri yaygınca dağıttık. alındı. Anti-Nazi gösteri devam ederken, sendikalar Sendikaların düzenlediği yürüyüş ve otonomcuların
Köln’ün belli başlı yerlerine üzerinde “İşsizliğe, tarafından konuşmacı olarak çağırılan Baverya düzenlediği yürüyüş.
hak gasplarına ve emperyalist savaşa karşı, bütün İçişleri Bakanı Günther Beckstein kürsüye çıktı. Türkiyeli kurumlar olarak bizler, Alman
ülkelerin işçileri birleşiniz!/TKİP-YDÖ” imzalı Beckstein’ın sahneye gelmesiyle birlikte, yoğun bir sendikalarının düzenlediği yürüyüşe katıldık.1 Mayıs
afişlerimizi yaygınca yaptık. Yine her zamanki gibi şekilde ıslıklar, yuhalamalarla ve sloganlarla sabahı “Yaşasın 1 Mayıs, yaşasın sosyalizm, bütün
Ford fabrikasında bildirilerimizi yaygınca dağıttık. (“Beckstein dışarı!”) Beckstein protesto edildi. Bazı ülkelerin işçileri birleşin!/TKİP“ pankartı altında
Köln TKİP taraftarları göstericiler ellerinde bulunan maddeleri sahneye yerimizi aldık. Yürüyüş boyunca ortak sloganlar
fırlatmaya başladılar. Beckstein konuşturulmadan eşliğinde elimizdeki materyalleri yol boyunca
Nürnberg’de 1 Mayıs ve sahneden indirildi. Anti-faşist gösteriye 5 bin kişi
katıldı.
dağıttık. Kortej daha alana ulaşmadan polisin bildiri
dağıtan 2 HÖC’lü arkadaşı gözaltına alması üzerine
Nazi karşıtı gösteri! Nürnberg’den TKİP taraftarları devrimci platform, arkadaşlar bırakılana kadar
yürümeme kararı aldı. Bu nedenle eylem ikiye
Essen’da 1 Mayıs!
Nürnberg’de 1 Mayıs yürüyüşü 4 bin işçi ve bölündü. Gecikerek alana girdik.
emekçinin katılımıyla gerçekleşti. Saat 10.00’da Alanda 3 bine yakın bir kitle vardı. Konuşmaların
Maffeiplatz’da başlayan yürüyüş, Alman Sendikalar Essen Bir-Kar çalışanları olarak bu yıl 1 Mayıs’a ağırlığı sosyal saldırılar ve emperyalist savaş üzerine
Birliği (DGB) binasının önündeki miting alanında iyi bir faaliyetle hazırlandık. Süreç boyunca “Bütün idi. Konuşmacılar Merkel hükümetini eleştirerek
sona erdi. 4 bin kişilik yürüyüş kolu miting alanında ülkelerin işçileri birleşiniz!” şiarı çerçevesinde önümüzdeki dönemde grevlerin yaygınlaşacağına
bekleyenlerle birleşince 6 bin işçi ve emekçi biraraya faaliyet yürüttük. Yanısıra işçi ve emekçilere dikkat çektiler.
gelmiş oldu. saldırılara karşı örgütlü bir çıkış gerektiğini anlattık. TKİP Stuttgart taraftarları
DGB’nin “Daha fazlasını hak ediyorsunuz!” Emekçileri 1 Mayıs vesilesiyle bu çıkışı yapmaya
sloganıyla düzenlediği 1 Mayıs mitinginde çeşitli çağırdık.
sendikacılar ve kurumlar konuşmalar yaptı. Sendika
adına yapılan konuşmalarda sosyal saldırılarla
Bulunduğumuz eyalette TİS’lerin tıkanması Hamburg’da 1 Mayıs
kutlaması!
üzerine greve başlayan metal işçilerinin 1 Mayıs’a
Telekom’daki taşeronlaştırma saldırısına, çalışma güçlü bir katılım sağlaması bekleniyordu. Ne var ki
saatlerinin artırılmasına ve “kapitalizmin hırsızlığı”na bu gerçekleşmedi. Geçen yıla göre genel katılım Bu yıl 1 Mayıs çalışmalarına birkaç hafta
vurgular yapıldı. (yaklaşık 2 bin kişi) daha zayıf oldu. öncesinde başladık. Merkezi 1 Mayıs Platformu’nun
Komünistler yürüyüşe, Almanca “İşçi sınıfının Bir-Kar çalışanları olarak yaklaşık 70 kişilik (ADHK, AGIF, ATIK, Bir-Kar) almış olduğu karar
kurtuluşu kendi eseri olacaktır!/TKİP” imzalı kortejimizle alandaki yerimizi aldık. Eyleme doğrultusunda diğer kurumlarla görüşme kararı aldık.
pankartları ile katılırken, yürüyüş boyunca ve miting “İşyerinde köle, okulda müşteri, savaşta asker olmak Karavana, İran Sosyalist Partisi, Hamburg Formu ile
alanında TKİP Yurtdışı Örgütü adına çıkarılan önlü- istemiyoruz!” şiarlı pankartımızla, kızıl sol ve sosyalist gruplarla görüşerek geniş bir 1 Mayıs
arkalı Almanca-Türkçe “İşsizliğe, hak gasplarına, bayraklarımızla katıldık. İşçi ve emekçilerin ilgisiyle platformu oluşturuldu. Hem Türkiyeli platformu
ırkçılığa ve savaşa karşı, bütün ülkelerin işçileri, karşılaştık. oluşturan üyelerin hem de geniş 1 Mayıs
birleşiniz!” başlıklı bildiriyi yaygınca dağıttılar. Essen’da 1 Mayıs yürüyüşü sonrası geleneksel platformunun hazırlamış olduğu bildirileri
Yıllardan beri, işçi ve emekçilerin dikkatlerini olarak gerçekleştirilen değişik uluslardan işçi ve emekçilerin yoğun olduğu bölgelerde dağıttık.
sosyal mücadeleden, kendi haklarını savunmaktan emekçilerin katıldığı siyasal ve kültürel etkinlik bu yıl Bu yılki 1 Mayıs her yıl olduğu gibi DGB
başka yere yönlendirmek ve 1 Mayıs etkinliklerini da düzenlendi. Başından itibaren bu organizasyonun tarafından organize edildi. Tüm kurumlar saat
provoke etmek amacıyla, neo-Naziler tarafından 1 içinde yeraldık. “Yaşanılacak bir dünya gerekli ve 10:00’da belirlenen alanda toplanmaya başladı.
Mayıs günü yürüyüş gerçekleştiriliyor. Bu yüzden mümkündür!” başlıklı bu etkinlikte Grup Su da Bir- Yürüyüşte en önde DGB Alman Sendikalar Birliği,
miting bitmeden biz de dahil kitlenin önemli bir Kar adına sahne aldı. Grup Su farklı dillerde arkasında IGMetal sanayi işçileri, Ver-di hizmet
kesimi, anti-Nazi gösteriye katılmak için, 1 Mayıs seslendirdiği türkü ve marşlarıyla büyük ilgi topladı. sektörü işçileri taleplerini içeren görselliklerle
alanını terketmek zorunda kaldık. Bir-Kar/Essen yürüyüşe geçtiler. Sendikaların arkasında diğer kurum
Saat 13.00’de Maffeiplatz’da toplanan yaklaşık
ve partiler yer aldı. Ardından devrimci blok olarak
Stuttgart’ta 1 Mayıs!
150 Nazi artığı, Lorenz Kilisesi’ne kadar yoğun polis
bizler yürüdük. İşsizliğe, hak gasplarına, ırkçılığa ve
koruması altında yürüyüşlerini gerçekleştirdiler.
Her yıl olduğu gibi bu yıl da 1 Mayıs’a 2-3 hafta savaşa karşı mücadeleye çağıran pankartamızı taşıdık.
Yürüyüş güzergahının tamamı polis ablukasına
kala hazırlıklarımızı yoğunlaştırdık. Merkezi ortak 1 “Yaşasın 1 Mayıs!”, “Yaşasın devrim ve sosyalizm!”,
alınmış ve nerdeyse bütün yollar kapatılmıştı. Her
Mayıs platformuna bağlı olarak Stuttgart’da (ATIK, “Yaşasın işçilerin birliği!” sloganları yürüyüş
caddede değişik gruplar tarafından protesto edilen
ADHK, AvEG-Kon, BIR-KAR, Yaşanacak Dünya sırasında sıklıkla atıldı. Yürüyüşte devrimci blok
Naziler polis eşliğinde Lorenz Kilisesi’ne kadar
Gazetesi) biraraya gelerek yapılması gereken işleri bileşenleri megafonla bildirilerini okudular. Biz de
gelebildiler. Karşı göstericiler ise birike birike alana
birlikte örgütledik. Elimize ulaşan ortak materyalleri partimiz TKİP tarafından merkezi olarak hazırlanan
gelerek, yakında bulunan 1 Mayıs miting alanındaki
işçi-emekçi bölgelerine ulaştırdık. Ayrıca partimizin bildiriyi okuduk.
kitleyle birleşerek, yaklaşık 3 saat boyunca Nazileri
çıkarmış olduğu 1 Mayıs afiş ve bildirilerini Miting alanına gelindiğinde sendikalar tarafından
ve onları en sıkı güvenlik önlemleriyle koruyan
bölgemizde geniş olarak kullandık. Düzenlediğimiz asgari ücretin yasallaşması, emeklilik yaşının 67’ye
Alman polisini protesto ettiler.
ev ziyaretlerinde 1 Mayıs’ın tarihsel anlamı üzerinde çıkartılmaması gibi taleplerin yeraldığı konuşmalar
Eylemde sık sık, “Naziler dışarı!”, “Almanya’nın
durduk. Bu yıl Taksim’de kutlanacak 1 Mayıs’a yapıldı.
Nazilere ihtiyacı yok!”, “Alman polisi faşistleri
ilişkin devletin engelleyici tutumunu teşhir ettik. 1 Eyleme 5 bin kişi katıldı.
koruyor!” sloganları atıldı. Eylemin sonunda polis
Mayıs’ın Taksim’de kutlanmasının önemi üzerine Hamburg TKİP taraftarları
abluka altında Nazileri metroya bindirerek alandan
24 Kızıl Bayrak Yurtdışında 1 Mayıs Sayı:2007/17 4 Mayıs 2007
İsviçre’de 1 Mayıs
Basel: eylem öncesinde istediğimiz düzeyde olmasa da afiş
Sendikaların, çeşitli kurum ve kuruluşların, yaptık, bildiri dağıttık. Yürüyüşe “Bütün ülkelerin
İsviçreli devrimci ve anti faşist grupların protelerleri birleşiniz!/BİR-KAR” şiarının yeraldığı
katıldığı 1 Mayıs yürüyüşü sabah saat 10’da parkartın yanısıra Türkçe, Kürtçe ve Fransızca
başladı. 2.500 kişinin katıldığı yürüyüşe en önde “Yaşasın 1 Mayıs!” şiarının yazılı olduğu
sendikalar ücretlerin yükseltilmesi talebi ve pankartımızla katıldık. Ayrıca halihazırda
saldırılara karşı mücadeleyi öne çıkaran kampanyasını yürüttüğümüz ırkçılığa ve yabancı
pankartıyla yer aldı. Ardında Almanca düşmanlığına karşı kullandığımız afişleri döviz
“Kapitalist sömürüye ve emperyalist savaşa yaparak kortejimizde taşıdık.
karşı bütün ülkelerin işçileri, birleşin!” şiarının 1 Mayıs gündemli bildirinin yanısıra BİR-KAR
yer aldığı TKİP pankartı altında kortej ve IGIF (İsviçre Göçmen İşçiler Federasyonu) olarak
oluşturuldu. Bu korteji Almanca “Kapitalist 6 Mayıs’ta birlikte düzenleyeceğimiz “Denizler ve
sömürüye, işsizliğe ve sosyal hak gasplarına ’71 Devrimci Hareketi” konulu anmaya ve panele
karşı mücadeleye” pankartıyla BİR-KAR korteji hissedilir bir çalışma örgütlediler. Bunu 1 Mayıs günü çağrı yapan bildirilerimizi eyleme katılan
izledi. İşçi Partisi nispeten anlamlı bir katılım 70 kişilik kortejleriyle somutladılar. 1 Mayıs alanında Türkiyelilere dağıttık.
sağlayan gruplardan birini oluşturuyordu. Devrimci BİR- KAR afişlerinin dev bir pankart haline BİR-KAR/Lozan
inşa grubunun anti faşist gruplarla oluşturduğu getirilerek toplanma alanına asılması ilgi çekici bir Cenevre:
”Devrimci 1 Mayıs Bloku” nispeten kalabalık ve canlı görüntü oluşturdu. TKİP ve BİR-KAR pankartları İşçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve
kortejiyle dikkat çekiyordu. Yurtseverlerin korteji bu daha kitle alana toplanmadan açılmıştı. Alanda ve dayanışma günü 1 Mayıs’ı bölgemizde coşkulu bir
yıl geçmiş yıla göre daha kalabalıktı. İtalya ve yürüyüş güzergahı boyunca Almanca ve Türkçe parti şekilde kutladık. Bu yıl 1 Mayıs çalışmasına erken bir
İspanyollar her yılki canlılıklarını bu yıl da bildirileri dağıtıldı. Özellikle de gençliğin tarihte başladık. 1 Mayıs çalışmasını, bölgemizde
sergilediler. Türkiyeli devrimci örgüt ve partiler bu yıl bildirilerimize ilgisi dikkat çekiciydi. Yürüyüşün bitiş yürüttüğümüz yabancı düşmanlığı ve ırkçılığa karşı
da 1 Mayıs’a merkezi olarak Zürich’te katıldılar. alanında İsviçreli kalabalık bir grubun Enternasyonal kampanyayla birleştirdik. Afiş ve bildirilerimizi
1 Mayıs gösterisine bu yıl sosyal saldırılar, Marşını okuması 1 Mayıs’a özel bir anlam kazandırdı. yaygınca kullandık. Anket çalışmamız ise halen
insanca çalışma koşulları, ücret artışı, yabancı TKİP Basel taraftarları sürüyor.
düşmanlığı, emperyalist saldırganlık ve İran’a yönelik Lozan: 1 Mayıs’ın hafta içine denk gelmesine rağmen
emperyalist tehdit damgasını vurdu. Taşınan pankart Lozan’da 1 Mayıs kutlaması önceki yıllara oranla katılım kısmen kitlesel oldu. Canlı geçen 1 Mayıs
ve dövizlerin yanısıra yapılan konuşmaların ana daha kitlesel geçti. Yürüyüşe binin üzerinde bir kitle eyleminde kortejlerden yükselen Enternasyonal Marşı
teması da bunlar oldu. katılımı gerçekleşti. dikkat çekti. Eylemde ağırlıklı olarak ücretlerin
TKİP ve BİR-KAR taraftarları, özellikle de son Kentteki yerli ve yabancı politik grupların 1 arttırılması talebi, eğitimin özelleştirilmesi ile ilgili
iki hafta içinde Türkçe Almanca 1 Mayıs bildirilerini Mayıs ön çalışması yetersizdi, bu nedenle 1 Mayıs sloganlarla 1 Mayıs’ı sahiplenen sloganlar atıldı.
posta kutularına yaygın bir şekilde dağıtarak, yaygın çağrısı zayıf kaldı. Eyleme 3 bini aşkın işçi ve emekçi katıldı.
afişleme yaparak, kahve gezileri örgütleyerek önden BİR-KAR olarak bu yıl Lozan’da katıldığımız TKİP taraftarları/Cenevre
Hollanda/Rotterdam’da 1 Mayıs
nedenle 1 Mayıs’a katılım azdı, ama
yine de azımsanacak bir sayı değildi.
Eylem saat 11:00’de başladı. Bizler
Avrupa ülkeleri başta olmak üzere dünyanın birçok ülkesinde 1 Mayıs, işçi sınıfının birlik, dayanışma ve mücadele
Türkiyeli göçmen işçiler olarak “Yaşasın
günü olarak tanınıyor ve resmi tatil günü olarak çeşitli etkinlikler ve yürüyüşlerle kutlanıyor. Ne var ki Hollanda’da 1
dünya işçilerinin kardeşliği!” şiarlı
Mayıs henüz resmi tatil günü değil. Buna rağmen değişik sol örgütlerden oluşan 1 Mayıs Komitesi çeşitli hazırlıkar
Fransızca pankart açtık. Eyleme Fransız
yaparak, her yıl 1 Mayıs’ı iş saati dışında düzenli olarak kutluyor.
Komünist Partisi ve öğrencilerden
Her yıl olduğu gibi bu yıl da 1 Mayıs Hazırlık Komitesi çeşitli çalışmalar yürüttü. 1 Mayıs kutlaması için yine
oluşan 150 kişi katılmıştı. CGT
Rotterdam’da saat 18.30’da Belediye binası önünde toplanıldı. Müzik dinletisi ve 1 Mayıs’a yönelik kısa vurgulu
yöneticisi 1 Mayıs’a ilişkin genel bir
konuşmaların ardından saat 19.00’da yürüyüşe geçildi. Coşkulu geçen yürüyüşe dışardan alkış ve sloganlarla destek
açıklama yaptı. Bize de söz hakkı
verildi. Yaklaşık 500 işçi ve emekçinin katıldığı 1 Mayıs eylemi başarılı geçti. Yürüyüşün sonunda çeşitli kurumlar adına
verildi. Konuşmacı arkadaş 1 Mayıs’ı ve
konuşmalar yapıldı, müzik eşliğinde halaylar çekildi.
Türkiye’deki faşist saldırıları anlattı.
TKİP taraftarları olarak 1 Mayıs öncesinde “İşsizliğe, hak gasplarına, ırkçılığa ve savaşa karşı; Bütün ülkelerin
Eylemde TKİP imzalı Fransızca
işçileri birleşiniz! TKİP Yurtdışı Örgütü” imzalı bildiriyi Türkçe ve Almanca geniş bir biçimde dağıttık. Yürüyüş anında da
bildiriler dağıtıldı ve alanda okundu.
dağıtım yaptık.
Eylem kısa bir yürüyüşün ardından
Ayrıca Bir-Kar, ADHK, ATİK, AvEG-KON ve Yaşanacak Dünya gazetesi ve demokratik kitle örgütlerinin ortaklaşa
Fransız Komünist Partisi binası önünde
çıkardığı “1 Mayıs’ın mücadele ruhunu kuşanalım!” başlıklı bildiri alanda yaygın bir şekilde dağıtıldı.
son buldu.
TKİP taraftarları/ Hollanda Bir Kızıl Bayrak okuru/Pontiv
Sayı:2007/17 4 Mayıs 2007 Dünyada 1 Mayıs... Kızıl Bayrak 25
%52’den açıklama...
* Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde 1 Mayıs
kutlamaları çerçevesinde bazı sendikaların
organizasyonuyla Lefkoşa Atatürk Meydanı’nda bir
%52 Grubu, 30 Nisan günü Galatasay Lisesi Milliyetçilik-laiklik-antilaikçilik -ulusalcılık miting düzenlendi. Devrimci İşçi Sendikaları (Dev-
önünde gerçekleştirdiği eylemde, “Biz bu korku yalanlarınıza karşı insanız, insanlığız! Ama asla İş) Genel Başkanı tarafından yapılan konuşmada,
filmini daha önce görmüştük! Tehlikenin iki slogan bir bayrağa tetikçiniz olmaya “Kıbrıs sorunu için en gerçekçi çözümün federasyon
farkındayız! Sabun olmaya hazırız!” başlığıyla kendisinden olmayana saldıran ırkçı-kinççi olacağı” belirtilerek, “dünya tarihinin en eski
bir açıklama yaptı. olmaya, militarist devletçi kitlelerinizle ordunuzun kavgası olan emek sermaye kavgasının halen devam
“Bu toprakların yüzde elli ikisi küreselinden sivil kitleleri olmaya hazır olmayacağız!” ettiği” vurgulandı. Güney Kıbrıs’tan PEO Sendikası
yereline gasp şebekesine, onun üretip pompaladığı ifadelerine yer verilen açıklamada, “Faşizme inat Genel Sekreter Yardımcısı ise, “emekçi güçlerinin,
faşizmin kitle ruhuna karşı burada! Buradayız ve yaşasın hayat!”, “Yaşasın özgürlük, yaşasın sosyal adalet ve refah için birlikte mücadele etmeye
sabun olmaya da linç edilmeye de hazırız. hayat!” sloganları atıldı. Taktıkları gaz devam edeceğini” dile getirdi.
Özgürlükten ve hayattan yana mücadelemizde maskeleriyle eylemlerini yapan grup ellerindeki * Venezüella lideri Hugo Chavez, 1 Mayıs’ta
sağdan-soldan her ‘sıradan’ faşizmini alt siyah bayraklar ve pankartlarla sloganlar atarak işçilere sürpriz yaparak, asgari ücrete yüzde 20 zam
edeceğiz. Sizler parayı götürüp iktidarlarınızı alandan ayrıldı. yaptığını açıkladı.
sağlamlaştırırken, ayak işlerinizin tetikçileri, Kızıl Bayrak/İstanbul (Basından...)
katilleri ve üniformalı cesetleri olmayacağız.
26 Kızıl Bayrak Seyirci kalamazsınız! Sayı:2007/17 4 Mayıs 2007
Estonya’da Sovyet anıtının nakline karşı gösteri bekleyeceğiz?” türünden itirazlar işitmek mümkündür.
Bu tür itirazlar eğer kapitalizmin bilinçli bir savunusu
değilse, sorunun parçalı kavranmasından kaynaklanır.
Geçtiğimiz hafta, Estonya’nın başkenti anıtının 50 yıllık işgalin simgesi olduğunu Zira kapitalizmin her gün yeniden ürettiği sorunların
Tallinn’de Sovyetler Birliği döneminden kalan bir savunarak anıtı bir mezarlığa nakletmek istemesi kökten çözümü için sosyalizmi önermek, hiçbir
heykelin nakli, Estonya’da yaşayan Rus azınlık üzerine çıktı. Ruslar ise buna, Nazi rejimine karşı koşulda bu sorunların çözümü için güncel plandaki
tarafından gösterilerle protesto edildi. Gösteride direnişi simgeleyen Sovyet asker anıtının mücadeleyi dışlamaz. Tersine, pek çok demokratik
polis ile çatışan gençlerden 1 kişi öldü. Çatışmada nakledilmesinin savaşta hayatını kaybeden kazanım veya bir takım sorunların düzen içi kısmi
40’dan fazla kişi yaralanırken 300’ün üzerinde yüzbinlerin anısına gölge düşürdüğü gerekçesiyle çözümü, tam da kökten çözümün, yani devrim ve
kişi de gözaltına alındı. karşı çıkıyorlar. sosyalizm mücadelesinin yan ürünleri/yan kazanımları
Olaylar Estonya devletinin Sovyet asker olmuştur.
30 Kızıl Bayrak Düzen cephesi Sayı:2007/17 4 Mayıs 2007
TC, yeni bir dönemeçte… Bu dönemeç, darbe ile vermek, bu mücadelede başarılı olmak mümkün
demokrasi arasındaki bir dönemeç değil, Evet, Türkiye’de bir demokrasi değildir. Demokrasi mücadelesi bir iktidar
demokrasicilik komedisi ile devletin militarist, özel
savaşçı özü, nitelikleri arasındaki paradoksun
sorunu var. Ama bu sorun gerçek mücadelesidir. Ama askeri despotik cumhuriyetin
demokratikleşmesi konusu, burjuva partilerin gücünü,
şiddetinin düzeyinden kaynaklanan bir dönemeç… anlamda bir devrim sorunudur! gelinen tarihsel noktada sınıfsal konumunu aşan bir
Genelkurmay Başkanlığı, 27 Nisan saat 23.15’te
kendi internet sitesinde bir “muhtıra” yayınladı.
Kürdistan ve Türkiye devrimleri olgudur!
Türkiye’de bir demokrasi sorunu var. Evet, bu
Muhtıranın hedefi AKP hükümetinden başkası değildi. olmadan, ya da bu devrimler özel demokrasi mücadelesi, demokrasicilik oyunu ile
Bu açıklamanın mesajı, politik hedefi ve yönü çok karıştırılmamalıdır. Hiçbir burjuva partisi, dincisi,
açıktı. Denilmek istenen ve verilmek istenen mesaj savaş iktidarını zorlayacak ve liberali, “ulusal solcusu”, cumhuriyetçisi demokrasi
şuydu: yenilgi sürecine sokacak düzeyde mücadelesinin aktörü, bileşeni değildir. Onlar ancak
“Bu devlet sahipsiz değildir. Bu devletin gerçek ve Genelkurmay karşısında esas duruşa geçen, kimi
tartışmasız iktidarı vardır. Sizin hareket alanınızın gelişmeden, devrimler gerçek durumlarda hareket alanlarını genişleterek iktidar
sınırları bellidir. Bu sınırları aşmaya kalkmayın. Bu anlamda politik bir güç, politik birer yanılsamasını yaşayan, ama zor karşısında “şapkasını
sınırlar içinde hareket edebilirsiniz, ancak gerçek alıp giden” ya da esas duruşa geçen figüranlar
iktidar olduğunuz gibi bir yanılgıya kapılmayın. Somut seçenek haline gelmeden demokrasi konumundadırlar. O nedenle Türkiye siyaset
olarak Cumhurbaşkanlığının bizim iktidarımız için sorunu çözülemez. kurumunu oluşturan meclisi, hükümeti, partileri
simgesel bir anlamı, önemli bir dengeleyici rolü demokrasinin unsurları olarak görmek, bunlar
vardır. Bununla oynamayın. Hele bu devlete ve onun aynı “Apoletli” kurum ve kültürün etkin bir parçası arasındaki dalaşı demokrasi mücadelesi olarak
temel niteliklerine özde bağlı olmayan birini, eşi değil mi? tanımlamak, yine ordu ile kimi zaman sertleşen
türbanlı olan birini cumhurbaşkanı olarak belirlemeye Peki, ortada süren “dalaşın” anlamı nedir? Hemen çekişmeleri demokrasi mücadelesi olarak
yeltenmeyin. Yoksa her yolla sizi engeller, hatta çok vurgulamak gerekir ki, öteden beri çeşitli düzeylerde değerlendirmek TC gerçeğini, onun iktidar ilişkilerinin
pişman ederiz. Buna rağmen hala demokrasicilik süren kavga, demokrasi ile militarizm arasında süren özünü kavramamak demektir.
oynamaya devam ederseniz bu, sizin de bu oyunun da bir kavga değildir. Var olan gerçekliğin en kaba özeti Bu kavrayışsızlığın sol cephedeki ideolojik ve
sonunu getirebilir. Eğer bu uyarılarımızı ciddiye şudur: politik yansıması, düzen içi çözümlere bel bağlamak,
almak istemiyorsanız cumhuriyet tarihine bakın, TC, askeri despotik bir özel savaş, bir iç savaş “yasalcılık” oyununa kendini kaptırmak, en kötü
Erbakan Hocanızın başına gelenlere bakın!” örgütlenmesidir; ordu ve onun yönetim aygıtı, bu türden reformculuktan başka bir şey değildir.
Genelkurmayın bu açık ve net darbe “muhtırasına” örgütlenmede gerçek iktidar gücüdür. Bu gerçeklik, Evet, Türkiye’de bir demokrasi sorunu var. Ama
hükümet, görünürde sert bir karşılık verdi. açık askeri darbe dönemlerinde, “Post modern darbe” bu sorun gerçek anlamda bir devrim sorunudur!
Genelkurmayın bu girişiminin hükümete karşı bir tavır dönemlerinde, “sivil” ve “demokrasili”, meclisli, çok Kürdistan ve Türkiye devrimleri olmadan, ya da bu
olarak algılandığını, görev ve yetkileri bakımından partili ve buna dayalı “sivil” hükümet dönemlerinde devrimler özel savaş iktidarını zorlayacak ve yenilgi
Başbakanlığa başlı bir kurum olduğunu ve bunun, de özde ve gerçeklikte geçerlidir! Açık, dolaylı veya sürecine sokacak düzeyde gelişmeden, devrimler
Cumhurbaşkanlığı seçimleri konusunda Anayasa post modern darbelerin en temel gerekçesi, “sivil gerçek anlamda politik bir güç, politik birer seçenek
Mahkemesini etkilemeye yönelik bir çaba olduğunu iktidarların” devletin temel duyarlılıkları, çıkarları ve haline gelmeden demokrasi sorunu çözülemez.
açıklayan Hükümetin bu tutumu, “cesur”, “kılıçların buna karşı gelişen tehlikelere karşı yetersiz kalmaları Kuşkusuz devrim olmadan, devrimler bir politik
çekilmesi” biçiminde değerlendirildi… değildir. Elbette bu da bir gerekçedir, ama esas seçenek haline gelmeden Kürdistan sorunu da
Hükümetin bu tutumu bir güç ve iktidar gösterisi gerekçe, sınırları gerçek iktidar sahipleri tarafından çözülemez. Kürdistan sorunu çözülmeden Türkiye’de
mi, yoksa karanlıkta mezarlıkta yürüyen adamın “ıslık çizilen “demokrasicilik” oyununun kimi sınırlarının demokrasi sorunu da çözülemez. Askeri despotik
çalma” çabası mı olduğu geniş bir tartışma belirsizleşmesi, güç ve iktidar konusunda kimi cumhuriyeti günlük olarak besleyen ve üreten
gerektirmiyor. Hükümet gerçekten güç ve iktidar yanılsamaların ortaya çıkması, oyunun kendisi ile öncelikle ve esas olarak Kürdistan sorunudur!
sahibi ise, bu konuda kendisine güveniyorsa yapacağı gerçek “yönetmen” arasında kurulan dengenin Bu kısa vurgulardan da anlaşılacağı gibi,
ilk şey, ordunun “komuta kademesini” görevden bozulma sürecine girmesi, yani “sivillerin” iktidar devrimcilerin duruşu ve görevleri, demokrasicilik
almak ve sonuna kadar bu kararlılığının arkasında oyununa yeltenmeleridir. Uyarıların, “muhtıraların” oyununun bir eklentisi, bir yaması haline gelmek
durmak olurdu. Bunu yapmadığı gibi, kendi amacı oyunun sınırlarını hatırlatmak ve bozulma değildir. Tersine askeri despotik cumhuriyeti, onun
partilerinden bir milletvekilinin bu doğrultudaki eğilimine giren dengenin yeniden kurulmasını gerçek iktidar güçlerini ve demokrasicilik
önerisini bastırma çabası içine girdi. Açık ki sağlamaktır. Ama uyarının yetmediği veya tam işe komedyasının figüranlarını her fırsatta deşifre etmek
hükümetin bu konuda ne gücü, ne cesareti, ne de yaramadığı noktada iktidar savaşının şiddet ve Kürdistan ve Türkiye devrimlerinin bağımsız
niyeti var… Türk siyaset kurumunun böyle “sivil” yasalarının devreye girdiği, gireceği de çok açıktır. çizgisini gerçek seçenek haline getirme mücadelesini
gelenek, kültür ve ahlakı yoktur… Hele bu AKP TC’nin iktidar ilişkileri tarihi bir bakıma budur! geliştirmektir. Halkımız, emekçiler, demokrasicilik
açısından çok daha geçerli bir olgudur. Bu gerçekliği tam kavramayanlar, demokrasicilik oyununun yönetmeni, aktörleri ve figüranları arasında
Meclisi, partileri ve hükümetiyle Türk siyaset oyununun figüranlarından gerçek aktör rolünü bir tercih yapmayı değil, bu oyunu ve onun her
kurumu, militarist-özel savaşçı iktidar ilişkilerinde bir bekliyorlar. Diyorlar ki, “gerçek iktidar sizsiniz, yasal düzeydeki oyuncularını deşifre etmeyi esas alır,
asma yaprağı, gerçek iktidar gücünü meşrulaştırma olarak size bağlı olan kurum ve ilişkilileri siz bağımsız duruşta ısrar etmenin gerçek kurtuluşa
işlevini gören bir kurumdur, bir demokrasicilik yönetmeli, denetlemeli, çizmeyi aşanları da götürecek doğru yaklaşım olduğunu her gün yeniden
oyunundan başka bir şey değildir. azletmelisiniz!” AKP’den bu tutumu bekleyenler var. yeniden kavrar…
Türkiye’de burjuva anlamda bir demokrasi var mı? Oysa AKP’nin böyle bir gücü, rolü ve niyeti yok. İki gün sonra 1 Mayıs… Askeri despotik
Anayasası, seçim, partiler ve diğer temel yasalarıyla, Kendisi burjuva anlamda demokratik bir parti değil, cumhuriyete karşı işçilerin, emekçilerin, gerçek
kurum ve pratik uygulamalarıyla bir demokrasiden söz Türkiye siyasetinde böyle bir parti de yok… Bu özel demokratların bağımsız duruşlarını ortaya koymaları
etmek mümkün mü? Partiler, bu siyasal sistemin savaş rejimine karşı, onun yasal, siyasal yapısına açısından önemli bir olanak! Bu olanağı
kendisine karşı politik duruşlarıyla, örgütlenmeleri, iç karşı, militarist yapısına ve ruhuna karşı, bunun en değerlendirmek, 1 Mayıs’ı güncel politik görevler
yapılanmaları ve yönetim anlayışı, işleyişi ve temel kaynağı konumundaki Kürdistan sorununa karşı ışığında kutlamak tarihsel önemdedir… Bunun
pratikleriyle burjuva demokrasinin neresindedirler? en sıradan demokratik bir tavır almadan demokrat başarılacağı umuduyla…
Ya egemen basın yayın kuruluşları, medyası? O da kimliğini kazanmak ve demokrasi mücadelesini 29 Nisan 2007
Mücadele Taksim emekçiye kapatılamaz!
yargılansın!”
Kadın sağlığı semineri
Genelkurmay’ın hükümet karşıtı yazılı açıklaması
üzerine İHD Adana Şubesi önünde bir basın açıklaması Sefaköy İşçi Kültür Evi Emekçi Kadın Seminerde genel olarak kadın sağlığının
gerçekleştirildi. Komisyonu olarak, 29 Nisan günü, “Kadın anlatımının yanı sıra kapitalist sistemin insana
29 Nisan günü DTP, ESP, İHD, SES, EMEP, ÖDP, sağlığı” başlıklı bir seminer gerçekleştirdik. verdiği değer ve sağlık sisteminin geldiği nokta
SDP, İşçi Mücadelesi ve THAY-DER tarafından Fabrika ve işyerinde sigortasız çalıştırmanın anlatıldı. Ardından kadınların ikinci sınıf
düzenlenen basın açıklamasını İHD Adana Şube yoğun olduğu, sağlık hizmetlerinin sınırlı ve konumu üzerinde duruldu. Emekçi kadınların bu
Sekreteri Ethem Açıkalın okudu. ücretli verildiği bugünkü koşullarda, özellikle sorunlar ile baş edebilmeleri için üretime
Açıklamada şunlar söylendi: “Türkiye’nin acı dolu işçi ve emekçi kadınlar sağlık haklarından katılması ve kendi hakları için mücadele etmesi
tarihi her askeri darbenin bahanesi ne olursa olsun yoksun kalıyor. Bir yandan eğitimsizliğin diğer çağrısı yapıldı. Seminer sonunda yeni tanışan
önce sosyalistleri, devrimcileri ve halkı ezdiğini, yandan yoksulluğun etkisi kadınların kendi kadınların birbirleriyle sohbet etmesiyle sıcak bir
demokratik hakları ortadan kaldırdığını gösteriyor. 27 sağlıkları konusunda daha da edilgen kılıyor ortam yaşandı. Seminere gelen emekçi
Nisan muhtırasıyla birlikte demokrasi ve özgürlükten Emekçi Kadın Komisyonu olarak tüm bu kadınların hemen hepsi ilk defa böylesi bir
yana tüm güçlerin askeri darbeye, askeri vesayete karşı sorunları ele alan bir seminer düzenlemeye karar etkinliğe katıldıklarını ve çok memnun
sesini yükseltmesi birinci öncelik haline gelmiştir. Yeni verdik. Seminer öncesi kadınların yoğun olarak kaldıklarını ifade ettiler. Seminere 20 kişi katıldı.
çalıştığı tekstil fabrikalarına ve semtlerdeki ev Küçükçekmece Emekçi Kadın Komisyonu
12 Eylül’lerin yaşanmaması için özgürlük ve adalet
taleplerimizi birleştirerek mücadele etmeye kadınlarına çağrı yaptık.
çağırıyoruz. Bütün darbeciler yargılansın”
gösterimi
21 Nisan günü jandarma tarafından gözaltına alınan Özlem Cihan ise, özellikle Sarıgazi ve Esenyurt’un
kontra örgütlenmenin geliştirildiği bölgeler olduğunu ve sık sık gözaltı terörü uygulandığını ifade etti.
Jandarmanın müdahalesiyle yaralanan Cihan, jandarma karakolunda ölüm ve tecavüz tehditine maruz
Sefaköy İşçi Kültür Evi’nde bir süredir
kaldığını açıkladı.
çalışmalarını sürdüren 6. sınıf öğrencileri, La
Kızıl Bayrak/İstanbul
Fontaine’den uyarlanan “Ağustos böceği ile karınca”
adlı oyunu sahnelediler. Bu oyun semtimizde daha
önce de tiyatro ile ilgilenen bir işçi arkadaşımızın
“100 yıl geçse de unutmayacağız!”
katkılarıyla sahnelendi. Hrant Dink Cinayetini İzleme Koordinasyonu, Dink’in katledilişinin 100. gününde Agos Gazetesi’nin
Oyun başlamadan önce yapılan konuşmada önünde yaptığı açıklama ile, cinayetin açığa çıkartılmasının takipçisi olacaklarını dile getirdi.
yozlaşma ve uyuşturucuya karşı ailelerin çocuklarını 29 Nisan günü Hrant Dink’in vurulduğu yerde toplanan yaklaşık 200 kişi “100 gün değil, 100 yıl geçse de
nasıl korumaları gerektiği anlatıldı ve bu oyunun bu unutmayacağız!” çağrısıyla yapılan basın açıklamasına destek verdi.
ihtiyaçtan hareketle sahnelendiği belirtildi. Eylemde, “100 gün değil, 100 yıl geçse unutmayacağız!/Hrant Dink Cinayeti’ni İzleme Koordinasyonu”
Ardından Sefaköy İşçi Kültür Evi’nin çalışmaları pankartı açıldı. Önce Hrant Dink’in öldürülmeden önce yaptığı bir konuşma ile Dink’in eşi Rakel Dink’in
hakkında bilgilendirme yapıldı. Bu tarz alternatif Hrant’ın cenaze töreninde yaptığı konuşma banttan dinlendi.
çalışmalar ve etkinliklerin çoğaltılması için ailelerin ve Ardından yapılan açıklamada Dink davasına ilişkin hukuki gelişmelere değinilerek, “Türkiye’nin
çocukların da destek vermesi gerektiği vurgulandı. geleceğini karartmak için işlendiği çok açık olan siyasi cinayeti gerçekleştiren organizasyonun bütünüyle
Sahnelenen oyun çocuklar ve aileleri tarafından sık sorgulandığı, sergilendiği bir iddianame bekliyoruz” denildi. Böyle bir sorgulama hayata geçmediği taktirde
sık alkışlandı ve ilgiyle izlendi. Oyunu aileler ve bunun bir hukuk skandalı olacağı belirtildi. Açıklama, Hrant Dink cinayetinin takip etmeye devam edileceği
çocukları da dahil olmak üzere toplam 40 kişi izledi. ve Hrant’ın katledilişinin 200. günü olan 7 Ağustos 2007 tarihinde de Agos Gazetesi önünde olunacağı
Oyunun ardından Sefaköy İşçi Kültür Evi’nde duyurusuyla sona erdi.
başlatılacak tiyatro çalışmalarına katılma çağrısı Alkışlarla sona eren açıklamada “Ne mutlu Hrant’ım diyebilene!”, Türkçe ve Ermenice “Hepimiz
yapıldı. Hrant’ız hepimiz Ermeni’yiz!” dövizleri kaldırıldı.
Sefaköy İşçi Kültür Evi çalışanları Kızıl Bayrak/İstanbul
EKSEN Yayıncılık Büroları Gazetene sahip çık! Abone ol! Abone bul!
Üsküdar (İstasyon) Cad. Pınar İşhanı 853. Sok. Bilen İşhanı No: 27/710
Adı : .......................................................................
Soyadı :........................................................................
No: 5 Kat: 4 Daire: 52 Kartal/İstanbul (0 216 353 35 82) Konak/İZMİR Tel-Fax: 0 (232) 489 31 23 Adresi : .......................................................................
Necatibey Cd. Gözlükçü İşhanı No: 26/24
........................................................................
Cemal Gürsel Cd. Shell Karşısı Vakıf İşhanı Kat: 3
Kızılay/ANKARA Tel: 0 (312) 229 06 44
Tel : .......................................................................
No: 306 ADANA Tel: 0 (322) 363 52 91
6 Aylık Yurt içi 30.000 000 TL Yurt dışı 100 Euro
Sönmez İş Sarayı Kat: 3 No: 220 Heykel/BURSA Cumhuriyet Mah. Tennur Sok. Cumhuriyet İşhanı 1 Yıllık Yurt içi 60.000 000 TL Yurt dışı 200 Euro
Tel: 0 (224) 220 84 92 Kat: 3/45 KAYSERİ Tel-fax: 0 (352) 2326671
Gülcan Ceyran adına,
Silifke Cd. Çavdaroğlu Çarşısı 2/93 Saadetdere Mah. Fırın Sok. No: 37/25 (Depo durağı) * TL için : Yapı Kredi Bankası İstanbul/Aksaray Şb. 0097680-3
* Euro için : İş Bankası İstanbul/Aksaray Şb. 10021127094
MERSİN Esenyurt/İSTANBUL No’lu hesaba yatırdım. Makbuzun fotokopisi ektedir.
CMYK
Devrim ve sosyalizm
mcadelesinde
yaßÝyorlar!..