You are on page 1of 197

DEVLETE ARPAN KAMYON HAYRETTN BULUT

MZAH DZS - 7 GENEL D Z - 1 3 7

1. Basm-Ocak 1997

D E V L E T E A R P A N K A M Y O N (Mizah ykleri) / Hayrettin Bulut/ Kapak: Mahmut zcker/ Bayrak Matbaaclk'ta baslmtr / Y A L IN Y A Y IN L A R I: Ankara Caddesi No. 45 Gncer Han Kat 4 Caalolu 34410 STANBUL Tel. : 0212 519 31 35

HAYRETTN BULUT

DEVLETE ARPAN KAMYON

KAPAK: MAHMUT ZEKER

YALIN YAYINLARI

Yaamma giren gzel hanma; H .- Z . T.-T . B.'ye... 1. Not: Soyadlar, yasa karsnda yalnzca brokratik bir ayrnt olduundan ve kendi inisiyatiflerini kullanarak almadklarndan, bu ithafta dikkate deer bulmadm. 2. Not: Sralamada alfabetiksellii deil, ta rihsel durumu dikkate aldm. 3. Not: nz de ok seviyorum.

KTAP ZERNE OKURA ALTIN DEERNDE NERLER

1 - Bu kitab okuduktan sonra, yalnz banza yrrken, iindeki ykleri dnmeyiniz, riskli olabilir. Durduk yerde ya da duramadnz yerde glmeye balayabilir ve yanl anlalabilirsiniz. Ama kitabm srekli olarak elinizde tarsanz, herhangi bir sorunla karlamazsnz. Kitabm byle bir durumda delil yerine geecektir. 2 - Kitabm, zellikle toplutatlarda okuyunuz. Ve ra hata, sklmadan glnz. Hatta baka komik eyler de dnp, glmenizi uzatabilirsiniz. Unutmayn ki her gl, bir kalem pirzolayla edeerdedir. Bylece; ki tabmn karl olarak, bol bol et gereksiniminizi de gi dermi olacaksnz. Hem de, bnyenize ar kolesterol yklemeden gerekletireceksiniz bunu. Kitabmn kapan ise baka insanlara gstermekten saknmaynz. Saknm yoluna bavurursanz ok bencilce bir davran sergilemi olursunuz. Bencillik herkes ta rafndan ayplanan, anne ve babalarmzca
5

ocukluumuzda, bizlere sk sk "Bencillik yapma yav rucuum, bu ok kt bir davrantr," diye yinelenen bir tmcedir. 3 - imdi bu ilk satrlar okuduunuza gre, byk olaslkla kitabm aldnz. Ya da banzda vd vd et meyen, kitap satan bir kitapda bu altn deerinde nerileri okuyorsunuz. Ama henz kitabm almadnz. Bu duruma gre iki olaslk var. Ya kitabm alacaksnz ya da almayacaksnz. Aldysanz sorun yok. Ama almadysanz, kk bir sorun var. Bir arkadanzn nerisiyle zaten ala caksnz. Buysa sizin iin zaman kaybdr. Ve bu ge rekenin nda ltfen kitabm hemen alnz. nk in sann bu dnyadaki en deerli eyi zamandr. Her eyi bir kez ya da birok kez alma ansnz var, fakat geen za man asla geri alamazsnz. Onu gereksiz harcamaynz. 4 - Kitabm, nnze gelen ya da sizin her nne git tiiniz kitap dkkanna sorunuz. Ve hatta, baka rnler satan dkkanlara da sorabilirsiniz. "Buras kitap dkkanna benziyor mu?" gibi bir soruyla karlamanz halinde, bunu yalnzca "Pardon," szcyle yantlamanz size hibir ey kaybettirmeyecektir. nann olduka dikkat ekeceksiniz. Eer birinin "Var," yantyla karlaacak olursanz, "Aldm zaten, yalnzca sizde de olup olmadn merak etmitim," demeniz yeterlidir. nann herhangi bir yaptrmla karlamazsnz. Bu kk katknz so nucunda, aradan geen kk bir srete btn kitap dkkanlarnda ve hatta vitrinlerinde yer alacak olan ki tabm; okura ulamak iin, En ok Satan Kitaplar" lis tesine girecektir. Bu boyutta, bol miktarda, says kmsenmeyecek kitap satcsna ulam olan kitabm;
6

henz kitap kurtlar, kitapseverler, kitap dostlar, kitap biriktiricileri, kitap okurlaryla bulumam dahi olsa "En ok Satan Kitaplar" arasnda yer alacaktr. Ve listeye girdikten sonra, doal olarak satacaktr. Siz de bylece, "En ok Satan Kitaplardan birini en nce okuyan, ailenizin ge lecek kuaklarna bu kitabn ilk basmlarndan birini miras olarak brakma ansna sahip nclerden olacaksnz. 5Kitabmn zerine birka satr yaz yazp; gazete, dergi ve TV'lerin kltr-sanat sorumlularna yollaynz. Ve hatta baka blmlerin sorumlularna da yollarsanz, ok daha sorumlu bir davran sergilemi olacaksnz. Ayrca, arkadalarnza bu dorultuda telkinlerde bulununuz. Bu yazdklarnz fotokopi makinelerinde oaltmanz, Telif Haklar Yasas'na aykr deildir. Ben imdiden, bu tr mektuplardan ilk bin adedini, deiik adlar altnda im zalayp, postalama ilemini gerekletirmi bulunuyorum. sim konusunda, telefon rehberi bana olduka kolaylk salamtr. Yntemlerden bu yolu seecek olanlara, bu davranm rehber olarak kabul edilmelidir. Sahibi ol duunuz kitabn birok yerde yaplacak olan tantm, sizi mutlu klacaktr. Bylesi davranlar, demokratik katlmn en gzel rnekleridir. Unutulmamaldr ki, lkemizdeki de mokrasi, ancak katlmclklarla mesafe alacaktr. Bu tr bir katlm karlnda yapacanz harcama, sanrm sizi sarsmayacaktr. "lkemize eriat gelmeli midir, gelmemeli midir?" Polis, gsteri yry yapanlar coplamal mdr, coplamamal mdr?" "Babakan, basn toplantlarn gzlkl m yapmaldr, gzlksz m yapmaldr?" "niversite rencilerinin her birine birer polis tahsis edil meli midir, yoksa tahsis edilmemeli midir?" "mam osu
7

rursa cemaat smal mdr, smamal mdr?" trnden, kamuoyu oluturma ve gelitirme ilevi gren anketler iin 900'l hatlara, sizin bu mektuplara yapacanz har camalardan daha fazlas yaplmaktadr. Gene unu tulmamaldr ki; demokrasi, yle bedavadan sahip ola bileceimiz bir ey deildir. 6Kitabm, Kltr -Bakanl'na bal devlet ktphanelerinde araynz. Hem bulunduunuz kentte, hem de tatil iin olsun, i iin olsun gittiiniz dier kent lerde... Sizde kitabmn olmas bir eyi deitirmez. Dnnz ki, bu kitab daha ok insan okumaldr. Kltr bencillikle badamaz. Kltr nce ulusal, sonra evrensel olmaldr. Bylesi bir davranla, devlet ktphanelerinde de bir talep yaratabilirsiniz. Bu taleplerin, ok az bir blm de olsa, Kltr Bakanl'na yansyacaktr. Onlarsa, Yaymlar Daire Bakanl kanalyla, kk bir olaslk dahilinde de olsa; dorudan, kitabmn yaymland yaynevine talepte bulunacaktr. nk yaynevim, bu ie ban, yan, parasn koyarak yllarn tketmi pro fesyonel bir kurulu olmasna ve ilerinden bazlar birden fazla baskya ulam, yzlerce yazarn kitabn yaymlamasna karn, nasl pratik bir yol izlerek baarya ulaldn henz bulamam. Yaynevim, -be kitap yaymlayp da, devlet ktphanelerine kitaplar giren yaynevlerinin getii yollar izlemek istememektedir. Ken disine anlatld kadaryla bu yollar pahaldr. Kendisi biraz da aristokrat olan yayncm, Ankara yollarna dmeden, kap kap dolap para harcamadan, normal, yasal yol lardan kitap satmak istemektedir! bu alt maddeden oluan, bu alakgnll altn
8

deerinde neriler, yaynevi sahibinin srarl talepleri so nucu, yazan (yani ben, baka bir yazar deil) tarafndan kaleme alnm, taraflar arasnda kitaba nsz olmak zere kararlatrlm, test edilmek zere onaylanarak, sz lerin okumas iin yrrle girmitir.

HAYRETTN BULUT

DEVLETE ARPAN KAMYON

"Alo!" "Buyrun." "Tam drt saattir aryorum. Bir trl dremedim! Hep megul, hep megul." "Haklsnz beyefendi. Telefonu drme ansna erien herkes, ayn tmceyle balyor konumasna. zgnm, ama yapabileceim bir ey yok!" "Bir ihbarda bulunmak istiyorum." "Buyrun, alyorum." "Bir trafik kazas..." "Normal mi, siyasi mi?" "Tam olarak bilemeyeceim. Siyasiye benziyor. Sizin incelemeniz sonucu ortaya kacaktr." "l var m? l!.." "Ben telefon etmeye gelirken, l de vard, yaral da..." "Biraz aar msnz?" "Asam bile, grebileceinizi sanmyorum!" Sekreter, sorusuna ald yant karsnda kzd, fakat ilikiyi sonlandrmamak iin telefonu kapatmad. Telefon
11

belki de, gerekten ok nemliydi. Ama gene de, yant karlamak iin bir eyler syleme gereksinimi duydu: "Ne biim konuuyorsunuz siz yle?" dedi. Adam: "Sizinle anlaamayacaz galiba. Orada anlama ya da antlama yapabileceim birisi yok mu? Mdrnz balayn." "Mdrm balayamam!" "Neden?" "Mdrm baml zaten." "Ne yapacaz imdi? Ben canlardan sz ediyorum. Hem hayat, hem de memat meselesi bu." "Mdr bey, birok mdr gibi megul birisidir. Ne laf anlamaz adamsnz!" "Ne megul, ense yapyor herhalde!" "Bakn, herhalde diyorsunuz, siz de emin deilsiniz. Delilsiz konumayn ltfen. Ense mense yapmyor." "Size mi inanaym, gzlerime mi? Eskiden p adamd mdrnz. Tanrdm. imdi maaallah var. En sesi de yapl, gds da... nerim o ki; daha fazla iler letmesin bu geliimini. Tanmladm blgelerin de bir snr vardr. Onun hayranlar olarak zlrz sonra!" "Bakn, beni fazla megul etmeye baladnz. Dier te lefonlar da vzr vzr alyor. u konuyu bana, tam olarak bir anlatn bakaym." "Mdrnzle konuacam. Anlatmam. Size kar susma hakkm kullanyorum." "Bakn beyefendi, mdr bey akama hazrlk yapyor. u anda bir tecavzcy sorguluyor." "Benim olaym daha nemli. Mdrnz telefona
12

arn." Sekreter bayan bakt olmayacak: Bekleyin biraz. Bakaym bitirmi mi sorgulamasn?" dedi. Sekreter, telefonu fon yaynna balad.Fona gzel bir mzik hakimdi. Fakat birtakm tmceler de mzik eliinde yinelenip duruyordu. En sk yineleneniyse: "Nerde bu dev let, nerde bu insanlard. Telefondaki beklenti sresi uzam, fona reklamlar girmiti. gazete, iki jilet, bir ko operatif, be deterjan reklamndan sonra, otomatik fon yayn son buldu. Mehur mdr telefonun kar uun dayd. Canl balant kurulmutu. Buyrun ben mdr. Ltfen, abuk ve z konuun. Srada bekleyen bir sr konu var. Anlaynza snyorum." "Anlayma snabilirsiniz. O snakta tam gvence verebilirim, hatta bu konuda ak ek bile sunabilirim. Size hak vermiyor deilim. Hakkinizin sonuna kadar sa vunucusu ve destekisiyim. Olabilecei kadar ksa an lataym. Kimlik dkmm yapmakla ie balayaym m? Ana adm, baba adm, doum yerim, doum ylm, medeni halim, kan grubum, dinim, nfus czdanmn verildii nfus idaresi, verili nedeni, czdan kayt no... "Hayr kardeim, hayr! Brak brokrasiyi, onlar sonraki konu. Hem brokrasiden ikayet edersiniz, hem de brokrasisiz yapamazsnz." Biz demokrasiden de ikayet ederiz, ama demokrasisiz de yapamayz. Bildiiniz gibi, demokrasi ile brokrasi arasnda diyalektik olarak bir ilgi vardr." Vardr tabii sevgili kardeim. Fasulye ile karpuz,
13

arn." Sekreter bayan bakt olmayacak: Bekleyin biraz. Bakaym bitirmi mi sorgulamasn?" dedi. Sekreter, telefonu fon yaynna balad.Fona gzel bir mzik hakimdi. Fakat birtakm tmceler de mzik eliinde yinelenip duruyordu. En sk yineleneniyse: "Nerde bu dev let, nerde bu insanlard. Telefondaki beklenti sresi uzam, fona reklamlar girmiti. gazete, iki jilet, bir ko operatif, be deterjan reklamndan sonra, otomatik fon yayn son buldu. Mehur mdr telefonun kar uun dayd. Canl balant kurulmutu. Buyrun ben mdr. Ltfen, abuk ve z konuun. Srada bekleyen bir sr konu var. Anlaynza snyorum." "Anlayma snabilirsiniz. O snakta tam gvence verebilirim, hatta bu konuda ak ek bile sunabilirim. Size hak vermiyor deilim. Hakkinizin sonuna kadar sa vunucusu ve destekisiyim. Olabilecei kadar ksa an lataym. Kimlik dkmm yapmakla ie balayaym m? Ana adm, baba adm, doum yerim, doum ylm, medeni halim, kan grubum, dinim, nfus czdanmn verildii nfus idaresi, verili nedeni, czdan kayt no... Hayr kardeim, hayr! Brak brokrasiyi, onlar sonraki konu. Hem brokrasiden ikayet edersiniz, hem de brokrasisiz yapamazsnz." Biz demokrasiden de ikayet ederiz, ama demokrasisiz de yapamayz. Bildiiniz gibi, demokrasi ile brokrasi arasnda diyalektik olarak bir ilgi vardr." "Vardr tabii sevgili kardeim. Fasulye ile karpuz,
13

karnca ile aa arasnda da diyalektik bir balant var. Ama siz hemen konuya gelin." Geleyim, ama bir konuya da burada k tutmak is tiyorum. Hibir ey karanlkta kalmamal." "Tamam sevgili kardeim, tamam! Ama o lkemiz somut gereklerini gz nnde bulundurarak kullann. Biz de, kii bana den kilovat saat ile, Bat'da kii bana den kilovat saat arasndaki fark hibir zaman unut mayn. lkemiz, bir enerji darboaz ile kar karyadr. Gerekleri dinlediniz. Bundan haberdar msnz?" "Anlayamadm! imdi siz karanl m sa vunuyorsunuz?" "Yok be kardeim! Ne karanl? Enerji tketiminin en fazla olduu yerlerden birinde alyorum. nanmazsan gel, elektrik faturalarn gstereyim sana. Elektrik bizim iimizin nemli bir paras. Gizlimiz, saklmz yok. Her eyi gzler nnde yapyoruz. Btn zamanlarn en ok iz lenme rekoru bize ait. Telefonuna yant vermeye gel meden nce, bir sap sorguluyordum. stersen, te lefonun bana getireyim, ne boyutta elektrik kullandmz ona sor. Siz imdi, u konuya gelin ltfen. Nerede, nasl, ne biimde bir kaza bu? Kazann anatomisini bir izin ba kalm." "Kamyonla, bir Mercedes..." Eee... Kamyon mu Mercedese vurmu, Mercedes mi kamyona?" "Ne fark eder? ok ey fark eder!" "Mercedes kamyona vurmu, ama su kamyonda." Bak kardeim, pein yargda bulunma. Yargsz in14

fazclar gibi davranma. nce yarglayalm, infaz sonra ya parz. Unutma, nce yarg, sonra infaz. Sralamay armayalm. Suu muu, her ikisini birlikte, koy imdi bir kenara. Yorum yapmadan objektif olarak anlat!" "Kaza annda objektifim yoktu, o yzden, an be an, delilleriyle tespit edemedim. Ama bundan sonra, elden dme olsun, atmalarda ya da itimelerde yere dmlerden olsun, mutlaka bir kamera edineceim ve gzlemlerimi somutlayacam. nk bu trden vakalarn artaca anlalyor. Vatanda olarak bunu grev edi neceim." "Kardeim kaza... Kazaya gel... Diyalektikten baladn, objektife girdin. k u objektiften." "Medyatik olmak yalnz sizlere mahsus bir ey mi? Bi zim vatanda olarak objektife girmeye hakkmz yok mu?" "f be kardeim, sktn ama! Tamam, gzel bir ey ya kalamsn, oynayp, oynatp durma! Anlat, seni medyatik yapaym. Ama, nce bir karar verelim. Bakalm dndn, dndmz gibi bir ey mi veriyorsun bi ze?" "Hop, dur orada mdr bey! Bize ocuklar anlattlar. 'Abi' dediler, 'kalite okeydir.' Atladk gittik arabayla. Grdk; dolatrdlar bize olay mahallini. Hepsi okumu ocuklar! Ylmlar kamyonla, Mercedes'in bana. Okul dan dalmlar, belli... Hepsi mektep niformas tayorlar. Bak, tabanca, susturucu, lav silahndan sz ettiler. De dim; 'durun orada, bize uymaz.' 'Yanl anladn,' dediler hep bir azdan. 'Mercedes'ten kaza annda yere dkld,' diye eklediler." "Evet evet, girdin ite konuya. lgin, sonra?"
15

"Kamyonun hemen hemen her yannda birer tmcelik plakalar asl. Kazadan sonra bunu bizzat ben de grdm. En ilginci de kamyon kasasnn arkasndaki... Bu yazlar dikkat ekiyor ve ektii gibi de, datyor dikkati tabii. Yani yazlarn ikili bir ilevi var. Dikkatin hem ekilip, hem de datlmas, trafikte Seyreden aralarn, bunlar sey reden ofrlerinin bazen arpp, aralaryla birlikte dalmasna yol aabiliyor. Neyse; kamyon bir de hzl gi diyormu. Tabii arkasndaki Mercedes de hzl... Kamyona bir yanap, bir uzaklayormu. Aslnda istese, kamyonu geip gidebilirmi. Ama gememi. Mercedes ofr, kamyonun her yanndaki yazlar okumu, bir tek kasann arkasndaki hari. Bir rivayete gre; o yazy da okuyup, basp gaza gidecekmi. Kamyon hzl, Mercedes hzl... Bu hz yaparlarken, kamyon ofrnn, yol kenarndaki bir uyar levhasna gz taklm. Levhada 'Srat felakettir' yazyormu. Kamyon ofr uyary dikkate alp, frene aslm. Durup, uyar dorultusunda, yoluna yava yava devam edecekmi. Mercedes ofrnn de gz tm dik katiyle kamyon kasasnn arkasndaki yazdaym. Tam yazy okuyup bitirecekken, fren yapan kamyona arkadan bindirmi." "Ne yazyormu kamyon kasasnn arkasnda?" "Kazadan sonra, ben okudum. Hem de ok rahat oku dum. Okurken, herhangi bir tehlikeyle karlamadm. nk kamyon duruyordu." Ne yazyordu?" "Kasann arkasndaki plakada m?" Evet orada!" "Hzl yaa gen l, cesedin yakkl olsun."

16

"Peki, fren yapan kamyona bindiren Mercedes ne ol mu?" "Hi... Kamyon gibi, o da kaza mahallinde duruyor." "Nerede duruyor, durduu yeri tarif edebilir misin?" "Tarif etmek ok kolay. Bu tarifi bir ocuk bile ya pabilir." "Yap yleyse." "Kamyonun altnda!" "Mercedes'in tamam m girmi kamyonun altna?" "Hayr, bagaj smam." "Sonra, sonra..." "Sonra Mercedesin n yok olmu, st umu, yan kaplar tarlaya dalm." "Devam, devam..." "Tabii, Mercedes'in arkasna bal rmork da payn alm kazadan. O da param para." "Ne rmorku? Nereden kt rmork?" "Traktrden." "in iinde traktr de mi var?" "Traktr, iin iinde deil, dnda." "yleyse nereden kardn traktr?" Traktr bir yerden karmadm. Traktr benim falan da deil. Ayrca traktr kullanmasn bilmem." "Traktr kimin peki? Nerede imdi?" "Traktr de Mercedes de ayn ahsn. Mercedes'in ye rini tanmladm. Ama traktrn yerini tanmlayamam.' Niye tanmlayamazsn?" u anda bulunduu yeri bilmiyorum da onun iin. stersen soruturaym, reneyim, yeri konusunda sana bilgi vereyim."
Devlete arpan Kamyon

17/2

"Dur, imdi bir ey soruturma, renme ve bu ko nuda bilgi verme. Bunu geelim, sona brakalm. Baa dnelim!" "En baa m? Sekreterle konutuklarmdan m balayaym, yoksa sana anlattklarmdan m?" "Yok hayr, rmorke dnelim. Rmorkten al!" "Ne alaym? stediin zel bir ey var m?" "Kardeim, istediim zel bir ey yok. Kazadan pay alm dedin ya, hani param para olmu! Neden o da pa ram para olmu?" "O da kazann bir paras. Olayn ba kahramanlar arasnda. Kazada rol dalm yaplrken, ona da dierleri gi bi eit bir pay ve deer biilmi." "Buraya kadarn anladm. Rmork burada ne ilgi? Ya ni ne alaka? Rmorke kadar kaza gzel, anlalyor. Ama rmork kel alaka..." "Kel alaka tanmnn muhatab ben deilim." "Kim yleyse?" "Aa!" "Hangi aa?" "Rmorkun sahibi olan aa." O nereden kt imdi?" "Mercedes'ten." "Nasl yani?" "Camdan uarak! lk grenler yle syledi." "Orada, yannda m imdi?" "Yok kazann olduu yerde." arsan, gelebilir mi? "Gelemez, nk ller arasnda!" "Peki anladm. Buraya kadar yle gzel anlattn ki, TV
18

belgesellerinde, anlatmn rnek olarak alnabilir. Ama baz talar eksik. O talar yerine oturabilirse daha iyi olacak." "Ne gibi talar? Deerli mi, deersiz mi?" "Bak gzel kardeim! Sevgili, gzel, pek deerli ve pek muhterem kardeim! Talar zerine kurduum tmceyi ya da tmceleri unut. Byle bir tmceyi ne ben syledim, ne de sen duydun! Tamam m? Bu gzel gzel gelien diyaloumuzdan talar sil at. Ben de atacam. Sen bildiin gibi anlat. Ben seni dinlemeye hazrm." "Ha... yle mi? yleyse anlatyorum, dinle. Ya rallardan biriyle konutum. O anlatt. Mercedes'in sahibi airet reisiymi. ki Mercedes ile kalm yola demi. Ama korumalarna szn geirememi. Korumalar Nuh demi, peygamber dememiler. Konuan yaralnn yorumu, ka zann Nuh yznden kt dorultusunda." "Kamyon ofrnn ad Nuh muymu?" "Ne bileyim ben. Kaza yerine geldiimde, kamyon ofr kamt oradan." "O zaman, Mercedes'i kullanann ad Nuh'mu, yle mi?" "Hayr! Adn bilmiyorum, ama mesleini rendim." "Neymi, neymi?" "Sylerim, ama ne vereceksin?" "Dile benden ne dilersen!" "Utanrm, syleyemem!" "Utanma, utanma! Bak ben utanyor muyum? Haydi syle... Haydi syle, seni bo'yla tantraym!" "Hangisiyle? Cilalsyla m cilaszyla m?" "Cilal bo ocukluumuzda kald. Gncel olanyla tantracam."
19

"bo'yu ne yapacam?" "Kendi dkkanlarnn birinde hazrlanm acl lah macunu, sana elleriyle yedirsin, viski yudumlatsn. stersen bir de ark syletirim." Olmaz! stemem! Ben baka bir ey isterim." "ste, iste!" "Utanrm ama... "De hadi! Bitirelim u ii. Fato'nun kameramann m istiyorsun?" "O kadn rezil eder insan. Erzurumlu demokrat ta rikatnn ecinsel porno filmlerini, tkten bile korkmakszn tm lkeye izletti. Hem benim o taraklarda bezim yok." "Kim o tk?" "Hani canm, u mehur tk! Btn TV kanallarnn belals! Kafasna estike: 'Bugn alamazsnz, ieriye kimseyi brakmam, skysa girip de yayn yapn bakalm,' diyen ve halkn; haber alma, elenme, bilgilenme, zlme, alama, glme, dedikodu, zaman deerlendirme, zaman ldrme hakkna gz koyan tk!" "t de geelim! Nerde bezin var, onu syle. Syle bezinin rengini, ne olduunu syleyeyim sana." "Benim isteim ok basit. Ne zamandr kulam kanyor." "Eee... Kulan m kayalm?" "Siz kayamazsnz. Bulun bana bir kadn, o kasn kulam!" Deiik fantazileri olan bir adamsn. Ama sz... stediin kadn olsun. Sz... Ayr bir program yapp, seni canl yayna karacam. Oradan, bu istein
20

dorultusunda, misak- milli snrlar dahiline ve hatta snr tesi, sinir tesi ulaabildiimiz yerlere seslenirsin. imdi syle u ofrn mesleini!" "ofr!" "ofr, ofr, ne ofr? Meslei ne ofrn?" "ofr dedim ya! Meslei, airet reisinin ofrl. Ama bak, sz verdin. Benimle bu konuda ayr bir program yapacaksn!" "Yapacam, yapacam... Devam et, Nuh'ta kalmtk!" Kaza Nuh yznden olmu. nk korumalar Nuh deyip, peygamber dememiler ya... Peygamberin adn an madan yola ktklarndan bu kaza balarna gelmi. Yaral byle syledi." "Rmork! Rmork!" Airet reisinin ehre inerken kulland korumalar o gn izindeymiler. Yasal, haftalk izin gnleriymi o gn. Korumalarn tm sendikalymlar. Sendika ile airet reisi arasnda yaplan toplu szlemede taraflar arasndaki tm ilikiler maddeler halinde sralanm. Szlemede; airet reisinin, korumalarn izin gnlerinde, fazla mesai creti dese bile, istekleri yoksa, rgat gibi altramayaca ok ak bir biimde belirtilmi. Korumalar ayrca, aralarnda bir de dernek kurmular. Sendikann ad ile derneklerinin adn birlikte ieren bir byk tabela da yazdrmlar. almalarn yrttkleri yeri ise aadan ske ske almlar. Aa bunlara, be ahrndan en byn tahsis etmek zorunda kalm. Tabelay ahrn giriine asmlar. Tabelada kocaman harflerle, KOR-SEN-DER" yazyormu. Tabii bu ahra hayvanlarn girii yasaklanm.
21

Korumalar kendi ahrnda, hayvanlar kendi ahrlarnda toplanyormu. Dzen gayet iyi salanm. Neyse, gelelim kazayla ilgili blme. Airet reisi ehre inme gereksinimi duymu. ehre srekli indii korumalarna haber salm, gelmelerini buyurmu. Fakat aann ehir korumalar, ehre ineceklerini nev srp, aayla ehre ge lemeyeceklerini bildirmiler. Airet reisi de srarn yararsz olacan kavradndan, ky ii korumalarna bavurmu. Ve bu birlikte kaza geirdikleri korumay, fazla mesai creti deyeceine sz vererek ikna edebilmi. Ancak, ko rumalar Mercedes'e binmeyi reddetmiler. Buna kesinlikle yanamamlar. Altklar ara ile grevlerini ya pabileceklerini aaya bildirmiler. Aa, bunlar ikinci bir Mercedes'e binmeye ikna edememi. Tarladaki traktrlerden birinin rmorku sklp, aann Mercedes'ine balanm. Bu ekilde kmlar yola." "Bunlar kim anlatt sana?" "Kaza geiren yaral." Yaralnn durumu iyiydi herhalde? Ya dierleri?.." "Bu yaralnn durumu, dierlerinden farkl deildi. Yani hemen hemen, de ayn durumdayd. Benim grebildiim kadaryla, de olduka kt durumdayd." "Anlatmnda bir eliki var. Sana bunca eyi anlatan yaral, pek yle, doru dzgn ifade kullanamaz gibi ge liyor bana!" Doru dzgn ifade kullandn sylemedim ki sana. Epey eziyet ektim, epey zaman harcadm, bu anlatlar alabilmek ve sana aktarabilmek iin. En az iki saatim gitti. Dier yarallarla konuanlarn durumu da benden farkl deildi. Kan gl iinde yatan yarallardan ifade almak,
22

pek yle kolay olmuyor." "Peki, ne kadar alana yaylmt bu insanlarn kanlar?" "Ben diyeyim , sen de on metre kare kadar. Asfaltn bu blm hemen hemen krmzya bulamt. Ben okuldaykene; metre kare, metre kp ilerine pek aklm bas mazd. retmenlerden ok tokat yedim. Bir gn, bir retmenimiz vard..." "Brak imdi retmenini! Korumalarn ve ofrn dnda kalanlarn mesleklerini renebildin mi?" "Evet." "Neymi, onlarn meslekleri neymi?" "Hepsi aann adamlar. Biri kahya. br deirmen yneticisi. Bir dieriyse, byk ve kkba hayvanlarn ba oban." "Be kardeim, sen beni niye aradn? Bu kadar zaman beni niye megul ettin? Yazk deil mi bu devlete, yazk deil mi bu insanlara? Telefona gelmesem ya da pat diye suratna kapatsam, medya ilgilenmedi dersin deil mi?", "stersen kapat, sen kaybedersin! Aarm telefonu baka bir medyacya, onlara anlatrm. Haydi kapat er keksen?1 1 "Anlat anlat... Heyacanl oluyor... Benim kadar sabrlsn bulabilecek misin bakalm?" "Peki o zaman... Sana iyi gnlerrr... Devlete arpan kamyonu da onlara anlatrm." Dur, dur kapatma. Nerde devlet, nerde insanlar, ner de o kamyon?" "Devlet de burada, insanlar da burada, kamyon da... Devlet bu iten byk bir hasar ald. Kamyonun durumu iyi. Kazann ilk okunu atlatan insanlar, olay zerine yo
23

rumlara baladlar. Kazann birinci dereceden ilgilileri sus kun, bu iin iinden nasl syrtabilirim hesaplar yapmaya baladlar." "Ne hesab yapyorlar?" "Para!.. Prestij!.." "Nereden biliyorsun?" "Gzlerimle ahit oldum." "Para ve prestijin ne ilgisi var kazayla?" "Olur mu ne ilgisi var?! Son model bir Mercedes, dan dik bir kamyona vuruyor ve Mercedes paralara ayrlyor, kamyondaki hasar ufacck. lenler ld, kalan salar he saba oturdu." "Benim aslan kardeim, bari u kazay az tadyla bi gzel anlat! N'olur herhangi bir katkda bulunma." "Biz yolun bu tarafnda l ve yarallarla ilgilenirken, kar yolda da bir kamyonla, bir Mercedes birbirine girdi." "Eee... Onlardaki durum ne?" "ki l, bir ar yaral." "Peki, onlarla da ilgilendin mi?" "lgilenmez olur muyum? Bu benim vatandalk grevim. nce doruyum, sonra alkanm, ondan sonra da grevlerimin bilincindeyim. vnyorum, alyorum, gveniyorum. Yasam; kklerimi korumak, byklerimi saymaktr." "ok gzel... vnmene, almana ve gvenmene devam et. Bu kaza, dierinden farkl m? Siyasi yan var m iin iinde?" "Dedim ya, devlete kamyon arpm... Olay tamamen siyasi. Yaral kurtulana yardm etmek istedik, yoldan kaldrp tayalm dedik. Yardm sever biri, ceplerini
24

kartrmaya balad. Yaralnn cebinde kaln bir czdan bulmu, yanl anlarz diye amacn aklamak gereksinimi duydu. Kimliini renmek iin, nfus czdann aryormu. Ar yaral ahs, kendisine dokunmamamz is tedi. Kurcalanmak kendisini rahatsz etmi olmal, uramayalm, didiklemeyelim diye, dokunulmazl ol duunu syledi. Milletvekiliymi. ok zor durumdayd, acdm dorusu. Szckleri kullanrken zorlanyordu. Yanl bir ey sylememek iin bin dnp, bir sylyordu. Suskunlua gmlmeden nce son tmceleri: 'Bir ey hatrlamamaya baladm. Hatrlayamyorum... Hatrlayamyorum... Hafzam kaybediyorum,' oldu." "ld m sonra?" "Hayr, lmedi. Ama hafzasz yayor." "Dierleri... Ya dierleri?!" "Birinci l, bir devlet grevlisi. st dzey bir em niyeti. kincisi mafya... Mafya da ld. Fakat bu kincisi, kazay yorumlayanlarn ikiye blnmesine yol at." "Mafyann meslektalar m var orada?" "Hayr." "yleyse... l nasl bler insanlar?" "Evet haklsn. Baya bld! Bunu gzlerimle grdm, ben de atm." "Blnme birbirine eit mi? "Bilemeyeceim! Bu, sizin uzmanlk alannza giriyor." "Nasl yani?" "900'l hatlarnz devreye sokarak!" "Tamam, tamam... Anladm kadaryla, oradaki blnme fiziksel bir blnme deil." "Hayr, deil. Kaza yerinde toplu olarak bulunanlarda
25

herhangi bir vukuat yok. Blnme tamamen fikirsel. Bir blm mafya diyor, dier bir blm lkc mafya diyor. Kazanan taraf hangisi olacak, bu henz belli olmad. Ben ce bu tartma uzar gider. Mafya ya da lkc mafya; ba ya da tannan biriymi. n yurt dna tam. Oralarda da tannan ve aranan biri olmu. Yorumculardan duydum. Bunun iin, krmz bir davetiye mi, krmz bir blten mi ne, bastrmlar. Ama bir trl kendisine ulaamyorlarm. Davetiyeyi bizim devlete brakmlar: 'Bulursanz ve rirsiniz, bizi durumdan haberdar edersiniz,' demiler. Bi zim devlet de: 'imdi burada deil, grrsek iletiriz,' de mi. Bir sylentiye gre de, o davetiye mi, krmz blten mi nedir, len o st dzey emniyetinin cebindeymi ve lmeseymi, len br ilgiliye, yani mafyaya verecekmi. Yani senin anlayacan biraz kark, karmakark bir i... Biri daha vard. O da bunlarla birlikteydi. Fldr fldr gzleri olan bir adam. 'Biz bu yola ba koyduk civanm, arabaya ta koyduk,' diye dnenip duruyordu." "Ne ta koymu ki arabaya? Tarihi eser kaakl m yapyorlarm?" "Bilmem o ie de mi el atmlar?" "Sen dedin ya be kardeim, 'arabaya ta koyduk,1di yormu." "Yok! O ta, bildiin talardan deil, szn gelii. Sz yle geldii iin, kafiyeli olsun diye sylemi. Hani yarm kafiye, tam kafiye meselesi..." "Kafiyeyi brak imdi. Devam et." "te o, 'biz bu yola ba koyduk civanm, arabaya ta koyduk,' diye dnenip duran, laf evirdi. Ve 'arabamza ta koydular,' deyip toz oldu ortadan."
26

"Ortadan toz olan kim?" Fldr fldr gzl adam." "Kim o adam, ilgisi ne?" "lgisi ok yakn. O da sizin baka bir iiniz. leriniz st ste ylp duruyor. Bakalm bu ilerin altndan nasl kalkacaksnz?" "Peki, kim bu adam? Biraz tanmla adam. Henz bir ey anlam deilim. Anladmsa Arap olaym." "O zaman anlatmam!" Ne gzel anlatyordun, gene baladn!" "Anlatrsam seni kaybederiz." "Tehlikeli biri mi?" "Evet tehlikeli, ama salt bu tehlikeden tr olmaz se ni kaybediimiz." Neden kaybedersiniz? Niin kaybedersiniz? Gz altnda m kaybolurum, gzler stmdeyken mi kay bolurum? Hem muammal, hem de gizemli bir alana ektin konuyu." "Syleyeyim mi?" "Syle!" Anlatrsam, Trk vatandalndan kmayacaksn ama!" "O denli mhim ve de vahim mi anlatacaklarn?" "Yoo... Bizde byle vakalar olur. Ama Trk polisi ya kalar. stersen tmceyi yaygn olarak bilinen ekliyle yi neleyeyim: 'Olur byle vakalar, Trk polisi yakalar'." "yleyse..." "Anlarsan, Arap vatandalna geeceinden sz et tin ya!.. "Ha! Ha! Ha! Glme taklidi yaptm duyduun gibi.
27

Kim? Bu adam kim?" "Hem airet reisi, hem de milletvekiliymi. Bilmem ki, bu kadar ileri gitmem doru olur mu? Konu bir yanyla da iilerini ilgilendiriyor. ilerini bir tartsnlar bakalm! Bi ze, darya olay nasl yansyacak? Bekleyelim, grelim." "Baka sayn kardeim... Gzne arpan baka bir ey oldu mu? Silah, beyaz falan, filan gibi..." "Silah!.. Var tabii... Ama br Mercedes'ten kanlarla, bununkiler birbirine kart. Hemen hemen, ondan da, br gibi bu tr silahlar kt. Makineli tfekler, ta bancalar, susturucular, lav silah... Ama bunda bir de elik kutu var. Kutunun stnde uranyum mu ne yazyor. Mek tepten dalan veletler btn silahlar birbirine kattlar. Yer de bulduklar silahlarla oyun oynamaya kalktlar. Tabii ok kt kzdk. Toparladk hepsini ellerinden, dzenli bir biimde yere dizdik. Yalnzca, zerinde uranyum yazan kutuyu ellemediler. Biz de ellemedik. Hi kimse ne ol duunu bilmiyor. Allah muhafaza... Dzenli olarak sraladmz silahlarn ve uranyum kutusunun bana iki kii diktik nbeti olarak. Ben bu konularda ok tecrbeliyimdir. Ben askerkene, Azimet adnda bir avuumuz vard. Kylolu kyl biriydi, nbet ilerinde benden yardm isterdi. Ve bir gn, benim onba olmam iin..." "Ne olur, u senin onbal baka bir programa er teleyelim. nan, uzun zamanl bir programda szn kes meden, senin onbal tm kamuoyuna duyurmak iin elimden geleni yapacam. Sz... Sz veriyorum! Ne olur anlat! Sonra ne oldu?" "Sonra onba oldum."
28

"Peki, onba olduktan sonra ne oldu?" "avu olamadan terhis oldum." "Be canm kardeim! Sonra ne oldu?" "Terhis olduktan sonra m?" Hayr be hayatm! Hayr! Cann seveyim, kazadan .sonra ne oldu? Uranyumun ve silahlarn bana iki nbeti diktiniz. Sonra ne oldu?" lenleri de sraladk. Bu Mercedes'ten kanlar bu Mercedes'in yanna, o Mercedes'ten kanlar o Mer cedes'in yanna dizdik. Kazann olduu yerde top lananlarla anlap, aramzda para topladk. En yakn ba yiden, en ucuzundan olan gazeteleri satn aldk, rahmetlilerin stne serdik. Hak gemesin diye, aldmz gazetelerde eitlik ilkesine uyduk. Yaralananlar yer deitirip, artmaca vermesinler diye, gzlerimizle (jzlem altna aldk, kazadan nce bulunduklar aralarn plaka numaralarn birer kada yazp, ceketlerinin cebine koyduk." "kinci kazada koruma falan yok mu?" "Korunamamlar ki, kaza yapmlar." "Hayr, o anlamda sylemedim. Koruma, koruyucu ya da korucu gibi..." "Vard." "Onlar ne oldu?" "Onlar gitti." "Nereye gittiler." "Bilmiyorum. Bizlerle ilgilenmediler bile. Kendi Mercedeslerinden hzla inip, bir ksm, kaza yapan ndeki Mercedeslerinin yanna gitti. Dier bir blmyse, kaza yapan Mercedes'ten sapa salam kp, kendi kendine sylenip,
29

ortada dnenen adamn yanna gitti. Demin bu blm para para, paralar halinde, paralanm Mercedes de dahil olmak zere anlattm. Ceplerinden kat kalem kartp, kazada dalp, hurda ynna dnm Mercedes'in sana soluna bakp, birtakm hesaplar yaptlar. Hatta, bir ara, hesap yapanlardan biri bana dnerek, alt kere yedi ka eder diye sordu. O anda, ona otuz alt diye yant verdim, ama sonradan bu yanlm dzeltemedim. nk gitmilerdi. Yanlarnda gtrdkleri fldr fldr gzl adamn, milletvekili ve airet reisi olduunu ise, ifade biimlerinden kardm. Adama bazlar: 'Sayn mil letvekilim,' bazlarysa: 'Aam,' diye hitap ediyordu. Zaten bu insanlarn, klk kyafetlerinde bir btnlk yoktu. Bir ksm kravatl takm elbiseli, bir ksmysa alvarlyd ve balarna pou takmlard. Kravatllarn hitabeti; sayn mil letvekilim, alvarllarnki ise aamd." "Sonra, sonra?! Neler gtrdler yanlarnda?" "Kaza yapan Mercedes'in bagajndan bir anta ve bir teyp aldlar, gtrp salam Mercedeslerinin bagajna yer letirdiler. Milletvekili aalarna dnp, hazr olduklarn, gi debileceklerini sylediler. Aa onlara, bagajdaki giysilerini de almalarn syledi. lerinden biri, ald talimat hemen yerine getirdi. Bagaja, aalarnn alvar ve pousunu da yerletirmilerdi. Milletvekili aalar belki de ileride bir yer de elbisesini deitirecekti. nk takm elbisesinin sa taraf hemen hemen yrtlm, kravatna da kan bu lamt." Sonra?" "Gittiler! Salam Mercedes'e binip, hzla kaza blgesinden uzaklatlar."
30

"Kazaya urayan Mercedeslerinden kan silahlar niin gtrmediler?" "Onu, ben de dndm, ama olas deildi. Kendi ara balar da tka basa silah doluydu. O silahlar da alsalard, aralarndaki en az iki kiiyi kaza alannda brakp gitmek zorunda kalrlard." "Tm bu anlattn olaylar geliirken, gelimelere am bulans katlmad m?" "Katlmaz olur mu? adet ambulans katld. lk gelen ambulanslar tam teekkllyd hem de." "Ne yaptlar?" "Durdular. ofr ve hademelerle konutuk. Gittiler." "Yaral ve ller!?" "Yaral ve ller bizimle kald. Ambulans grevlileri, sekiz saat nce aldklar bir ihbar deerlendirmeye gi diyorlarm. Durum olduka zcym. Bir otobs dolusu l ve yaral varm. Bizden sekiz-on kilometre tede imi bu kaza? Adamlar hakl bulduk ve yolladk." "Ya nc ambulans? O ne zaman geldi yannza?" O da, seninle konumaya gelmeden biraz nce gitti yanmzdan." "O ka kiiyi gtrebildi?" "Bir kiiyi. Tercihini en ar yaraldan yana m yapt?" "Hayr! Kaza yerinde toplananlardan biri kylsym, tercihini ondan yana yapt. Evleri yan yanaym, giderken onu da ald yanna. Mesaisi bitmi ve evine dnyormu. Ambulansta sedye, sedye tayan grevli, gereken dier cihazlar yokmu. Ayrca, gnlerdir ba arsndan kvranan karsn, akama frkye gtrecekmi. Randevuyu
31

zor alm. Randevu iin, araya adamlar sokmu, hatrl iki kiinin kartvizitini kullanm. frknn gnleri do luymu. Bu randevuyu karrsa, kars kim bilir ka hafta daha aclar iinde srnrm." "Sonra?!" "Sonrasn ben bilmiyorum. Sana telefon etmek iin, drt saat bu telefonun banda zaman harcadm. Bir sa attir de konuuyoruz." "Kaza mahallini bulunduun yerden gryor musun?" "Gryorum bir para." "Ne gryorsun? Grdklerini anlat." "Anlattm ya! Yeniden mi anlataym?" "Hayr, hayr! Yeterli! Seni bu akam konuum olarak kabul edeceim." "Evin nerede?" "altm yere be kilometre kadar var. Niye sor dun?" "Konuum ol dedin ya! Adresini alaym." "Evimde de konuk ederim, ama yanl anladn. Seni programmda konuk edeceim. Yerinden kmldama. Ben seni helikopterle aldracam. Sen, bu arada bana u anki durumu anlat." "Bir deiiklik yok ki, neyi anlataym? Kazann banda birikenlerin bir ksm sklp gitti. nsan saysnda olduka azalma var. Hatta ben oradayken bazlar, ye meklerini yiyip, akam haberlerinde kazay izleyeceklerini, oradan daha net bir bilgi edineceklerini syleyerek git milerdi. nsan saysndaki azalmann ok eitli nedenleri var. stersen, burada o konuya girmeyeyim. Trafik ise bi raz yava ilerliyor. Yolda belli bir ara ylmas var. Bir
32

para bekleyebilirsen, bir kou gidip, yarallarn durumuna bakaym. l saysnda art olup olmadn buradan fark edemiyorum." "Sen oradan ayrlma, bir helikopter yola kt bile. Olayn canl ahidi olarak, seni canl yayna kartacam. Bekle orada."

Medya mdrnn, telefon ile balant kurduu adam, helikopterden inip, televizyon binasndan ieri girerken sa atine bakt. Yannda ona elik eden grevli de saatine bakt. Henz bir saatten fazla zamanlan olduunu syledi. Grevli, adam byk bir salona ald. Salon l ld ve iyi denmiti. Salona ilerlerlerken yanlarndan geip gi den birtakm yzleri tand adam. Ekranda sk grd bu yzlere ailesinden binleriymiesine ainayd. Yldzlara bu denli yaknd. Kolunu uzatsa dokunabilirdi onlara. Fakat byle bir ey yapmad. Bir saat sonra tm lke onu iz leyecek, o da yldzlaacakt. Grevli onu salonda yalnz brakt ve oradan ayrld. Baka baz insanlar da oturuyordu burada. El ele tu tumu, neredeyse azlarnn iine decek kadar, bir birlerine dudaklarn yaklatrm kadn ile erkei tand. Onlar, deiik televizyon kanallarnda defalarca grmt. nce teker teker, sonraysa birlikte... Demek ki bugn, kaza olmasa ve evinde otursa, bir canl elence ya da rating artrmay kafaya takm bir baka yapmcnn programnda, gene birlikte izleyecekti bu bay ile bayan. Bu iki insann evli olduunu biliyordu. Ama, duru ve otu ru ekillerini yadrgamt. Kadn, ok mehur olmu bir
Devlete arpan Kamyon

33/3

filmin yatak sahnesinden etkilenerek, kocasyla benzer et kileimi salarken bak darbeleriyle szgee dndrmt onu. Filmdeki ayn sahneyi yaam ve yaatmt. Evliliklerinin ve yaamlarnn mutsuzlukla nok talanacak bu olay, yeni bir balang olmu, bugnk mutlu gnlere ulaarak medyann gz bebei konumuna ykselmilerdi. Adam onlar izlerken, kendisini buraya brakan grevli ieri girdi. Elini ileri doru uzatarak: "Buyrun." dedi. "Tamam m? Balyor muyuz? Mdr beyin yanna m gidiyoruz?" "Hayr! Mdr beyin yanna byle kamazsnz! Mak yaj yapacaklar size, ondan sonra biraz bekleyeceiz. Mdr bey hazr olunca alacak sizi yanna." Hop hop, dur orada! N'oluyoruz? Ne makyaj hemerim? Ben kamera karsna gemek iin gelmitim buraya. Yanl yapma!" "Ne yanl beyefendi? Burada herkes profesyonel. lerini drt drtlk yaparlar. Hi lk ya da iki ikilik yapmazlar. Burada yanl yaplmaz. Mdr beyden nce, makyaj odasndaki arkadalarn elinden gemek zo rundasnz. ok sert bir grnmnz var. nce onlar, sizi biraz yumuatacaklar. Ondan sonra sra mdr beye ge lecek. Buradaki hiyerari byle alyor. nce makyaj odasndakiler, sonra mdr bey..." "Annamadm! Medyatik olacaz diye... Bu yatan sonra olmaz yle ey! nce makyaj odasndakiler ey ya pacak, sonra mdr ha? Kalsn kamera mamera... De likanl doduk, delikanl leceiz."
34

"Neler samalyorsunuz? Ciddi bir programa kacaksnz." "Makyaj nesi oluyor peki? Yumuatlma, mumuatlma!?" "Eer kamera karsna geip, milyonlarca kiiye ulamak istiyorsanz, bu yollardan geeceksiniz. Biraz diinizi skacaksnz. Sizin izlediiniz tm erkekler ve kadnlar, bu yollardan geip kamera karsna ulatlar. O, ok sert grnml mafya babalar bile dahil buna." "Yapma ya! Demek onlar da ha? Vah vah... Ben de onlar bir ey sanyordum. Demek bu medya dnyas de nilen yerde, byie yryor iler ha?" "Tabii byle yryor. Ne sandnz. Bakmayn siz o sylentilere. Aslnda buras ciddi yerdir. Dier TV ka nallarn bilemem, ama burada byle yryor. Herkes makyaj odasndan geer. Oradaki grevli berber, in sanlar gerekirse tra eder, gerekirse san tarar. Yz, ka mera karsnda parlamasn diye pudra falan srlr." "Baka?" "Baka ne yaplacak beyefendi? Kamera, kokuyu te levizyon ekranlarna iletmediinden, banyo falan yaptrlmaz. Bu sylediim trden eyler... Baka bir ey yok! Hepsi bu..." "Yalnz bu saydklarnz m?" "Evet! Size yapacaklarn sayaym. Birincisi sakal tra, kincisi sa tarama, ncs elmack kemikleriniz parlamasn diye biraz pudralama. te o kadar. u anda sert bir grnmnz var. Saydm uygulamalardan son ra bu sertliiniz gidecek. zleyici zerinde biraz inandrclk kazanacak yznz. Biz grnt satyoruz beyefendi."
35

"Gerekten bana da bunlar m yaplacak?" "Evet, gerekten bunlar! O odada snnet, ameliyat, yz germe, ya alma falan gibi eyler yaplmaz. Yalnzca bunlar..." "Tamam o zaman..." Makyaj odasndan ktklarnda, sylenenlerin hepsi yaplm, mdrle telefon grmesi yapan adam, surat olarak canl yayna hazr hale getirilmiti. Grevli tarafndan, canl yaynn yaplaca salonun, ilgililer iin kullanlan blmne getirilip oturtulmu ve ieri alnncaya kadar bu radan ayrlmamas gerektii kendisine bildirilmiti. Trafik kazasnn ahidi olan adam, bekleyenler iin yaptrlm ve oraya konmu banka otururken selam verdi: "Selamnaleykm." "Aleykmselam hemerim." Kaza ahidi, hemen yannda oturan ve selamn alan adama: "Grevli misiniz? dedi. "Hayr sra bekliyorum." Sra sizin mi?" "Hayr, benim deil, yanmdaki beyin?" Bu kez dier oturana dnd ahit: "Sana da selamnaleykm bey." dedi. "Esselamnaleykm verahmeturullah." "Sra sizin mi?" "Allah nasip ettiyse benim." "Ne demek nasip ettiyse? Nasip etmi ki, sra sizin ol mu." "Oras belli olmaz. Allah istemezse, insan uradan uraya gidemez. Her ey Allah'n isteiyle olur. Sra da
36

yle..." "Hemerim, o kadar uzatacak bir ey yok. Sadece bir soru sordum. Sen uzattka uzattn. Sran alacak deiliz. stersen, kalkp ayakta bekleyebilirim. Sormadan oturdum, kusura bakma. Grevli otur dedi, oturdum." "Otur hemerim, otur. Biz hepimiz kullarz. Bizde sen ben yok. O'nun huzurunda hepimiz biriz. Makamlar, mev kiler, koltuklar geicidir. Baki olan O'dur. Yalnzca O'nun hikmetinden sual olunmaz. O ki yaratandr. Otur hemerim otur. Bu koltuk bize geici verilmitir. Koltuk hrsmz yok tur. Biz u anda geici kiraclarz." "Satn almadnz anladm kadaryla. Kiraladnz, yle mi?" "Haa! Nasl konuuyorsunuz, satn almak ne sz! Ki ralamadk da. Bizi emin grdler, emniyet ettiler, gvendiler, verdiler... Gvenlerine mashar olduksa ne mutlu bize." "Bedava m?" "Bedava tabii... Ne sandn sen bizi? Bunlar hep batllarn uydurmalar. Hak geldi, batl zayii oldu. Bu mcadele hak ile batln, inanan ile inanmayann mcadelesi. Bunlar Batc, rantiyeci, faizci... Faizci bunlar, faizci..." "Faiz mi alyorlar?" "Faiz alyorlar tabii!" "Kafam orbaya dnd. Bir ey anlamadm." "Vatanda, bunlar senin kafan orbaya evirmek iin hep tuzaklar kurarlar. evren tuzaklarla dolu. Cumhuriyet kurulal beri, bu tuzaklar hazrlanmakta, kurulmakta... indeki kini, nefreti unutma. Yeryznde tek bama da
37

kalsam, bu zulm dzeni deiecek." Medya mdrnn arsn bekleyen trafik kazas ahidi olan adam yanndakine dnd, kulana ksk sesle: Kim bu geri zekal aklaban, tanyor musun? Benim gzm bir yerden sryor, ama karamadm. Bir sray ne relere kadar srkledi?" diye sordu. Yannda oturan: "Benim de gzm sryor, ama karamadm. Ben kamyoncular dernei bakanym, yelerimiz arasnda byle biri yok. dedi. Trafik kazas ahidi adam konumasna ksk sesle devam etti: "nce srann kendisinin olduunu syledi. Sonra ki racym, dedi. Onu da beenmedi. Bedava szne sarld. Ksa bir sre sonra ie faizi de katt. Bu irketin tefecisi mi acaba? Belki, verdii faizli paralarn nerelerde kul lanldn denetliyor burada oturup! Evet evet, ikimizin de gz srdna gre, gazetelerde falan resmini grm olacaz. Bu herif byk tefecilerden. Bu televizyon irketinin kann emen slklerden olacak. Burada otur mu, maln gzlyor. Sra mira palavra... Herhalde sizi de kazklam olmal, sra benim diye..." "O bana bir ey sylemedi, ben geldiimde, burada sessiz sakin oturuyor, tespih ekiyordu." Trafik kazas ahidi yeniden, garip diyalou kurduu insana doru, onun duyabilecei bir ses tonuyla: "Hit hemerim, sra konusundaki aklamalarndan pek tatmin olmadm, ama syler misin niye bekliyorsun bu sray? Srann banda beklemesen birileri alp kaar m sanyorsun?"
38

"Sra nasl karlabilir ki?" Ne bileyim ben, hayatmda hi sra karmadm ki! Madem bu kadar srarl bekliyorsun, kukulandn birileri var herhalde!?" "Sen kukulu deil misin?" "Yoo, benim yle bir derdim yok." "Ama olmal, sen de dert edinmelisin kendine. Cum huriyet dnemi baladndan bu yana kukulanmalsn. Ssl psl grndme bakp da sakn aldanma. Belki babakanlarn, bakanlarn, milletvekillerinin baz mec buriyetleri vardr. Ancak senin hibir mecburiyetin yok." "Hemerim, sana bir ey soracam? Kendimi zorunlu ve sorumlu duyumsadmdan soracam bu sorumu!" "Sor! Sor tabii. Aydnlataym seni. Sorular soracaksn ki, bilesin. Bilirsen sorarsn! Sorarsan bilirsin! Sorup da gelmen iin; kprler kurduk, kaplar atk, paralar satk." "Benimki, yle felsef falan bir soru deil! Seni gzm bir yerlerden sryor. Manisa'da bulundun mu hi?" "Evet, bir ara bulundum. Niye sordun?" "iviciyi tanr msn?" "Manisa'da deil, ama kendi ehrimdeki ivicileri tanrm. ok yakn ahbabmdr onlar. Manisa'da da uzantlar m var?" "Srf Manisa'da deil, her yerde uzantlar olduundan eminim. Ama onlar henz kendini tantamadndan, bi lemeyeceim. Bu szn ettiim; ivicilerin en mehuru. Manisa'da kalan iviciyi ok yakndan tanyorum." Yaknn m olur?" "Yok canm. Yaknm falan olmaz. Medyadan tandm onu? Manisa Akl Hastanesi'ni ikametgah olarak kul
39

lanyor." "Fakir mi? "Bilmem! Medyada, malvarln konu etmediler. Niye sordun? "kemetgah olarak akl hastanesini kullanyor dediin iin. "Zorunlu kullanyor, kendi isteiyle deil. Kafay yemi biraz. Alt kiiyi katletmi." Benim tandm iviciler ok byk bir topluluktur ve henz imdiye kadar bunlarn arasnda tandm hibiri katliam falan yapmad. Kahramanmara'ta ve Sivas'ta ufak bir giriimleri oldu belki, ama o kadar. Devede kulak misali... O ManisalI bunlardan olamaz, onun tepkisi bi reysel bir tavr." "Peki, senin iviciler, toplumsal bir tavr m ko yacaklar?" "Niye olmasn kardeim. Bu dzende, insanlarn toplu cinnet geirmemesi iin bir rnek ver bana. Mesala ben inancmza sayg duyulmad bir dnemde, iim kan alayarak bugnk trenlere katldm." "Trenler sizin iin kkrtc m oluyor?" "Evet, tren dendi mi, zellikle de trene katldm m kk ryorum." "Peki, peki anladm... D grnnden de pek bir ey anlalmyor." "Sana syledim, ssl psl grndme bakp da sakn aldanma." Trafik kazas ahidi, syleinin byle bir kanala gir mesiyle, artk susmasnn ve yeni bir soru sormamasnn gerektii sonucuna varmt. Zaten aradan ok fazla bir
40

sre gemesine gerek kalmadan, oturduklar srann karsndaki kap alm, takm elbiseli biri belirmiti. Tra fik kazas ahidi, takm elbiseli adam da tand. Hem de hemen tand. Bu adam, oturduu kasabann adliyesinde uzun yllar hizmet vermi, sonra emekli olmu bir grevliydi. Kahvehanede, yolda sk sk grr, ara sra da selamlarlard. Adam, mbair niformasn, i saatleri dnda da hi zerinden kartmazd. Emekli olduktan sonra bir daha grememiti mbairi. Demek ki, hem emekli ayln alyor, hem medya mdrnn yannda grevini srdryordu. Bugn ne ok tandk yze rast lamt bu televizyon binasnda. Medya mdrnn grevlisi, elinde tuttuu kad yksek sesle okuyarak: "Trafik kazas ahidi, kamyoncular dernei bakan, belediye bakan!" diye bard. Bulunduklar mekanda nden baka kimse bu lunmamasna karn, oturan kii de yerinden kmldamad. nk de ayr ayr ifade vermeye artlamt kendisini. Takm elbiseli, yeniden elindeki kada bakarak yi neledi deminki arsn: "Trafik kazas ahidi, kamyoncular dernei bakan, belediye bakan! fadeleriniz toplu olarak-alnacak, buy run ieri!"

41

TORBADA KEKLK

Ev sahipleri: Bu yky okumadan evinizi kiraya vermeyiniz! Kiraclar: Bu yky okumadan ev kiralamaynz!

Apartman yz yirmi daireli, mhendisliin ve mi marln hem teorik hem de pratik olarak baarl bir almas sonucu birbiriyle irtibatlanm iki bloktan oluan dev bir yapyd. Bloklar on beer katlyd ve her katta drt daire vard. Bu dairelerden drdnde oturan; Ferhunde, Serpil, Rahmiye, Sema Hanmlar ve onlarn kocalar Beir, Ren gin, Temel Dursun, Besim Beyler ok iyi anlaan, bir birlerini seven, adeta yedikleri itikleri ayr gitmeyen komulard. Yiyecekleriyle iecekleri bir btnlk arz edi yordu. Besim Bey ve kars Sema Hanm B blok on nc, dier aile de ayn bloun on ikinci katnda otu ruyorlard.
42

ki bloklu, yz yirmi daireli apartmanda, birbiriyle bu denli hem sklk hem de fklk asndan bir baka rnek yoktu. Baka bir rnekleme yaplacak olursa, dier daire sakinleri, genellikle ekirdek ailenin bilimsel tanmna uy gun sakince bir yaam sryorlard. Onlar iin her ey; d dnya ile irtibatlarn salayan ve snr grevi gren daire kaplarnda balayp bitiyordu. Ylda bir kez yaplan apart man genel kurul toplants bile, olaan ilk toplantsnda ye terli ounluu toplayamayp, bir sonraki hafta bir araya gelen on-on be kiiyle yasa gerei sonuca ulayordu. Ve bu apartmann bilinen gemiinde ise hi olaanst bir toplant yoktu. Toplantlar hep olaan bir seyir izliyordu. Son drt yldr da, bu ve benzeri nedenlerden tr hep ayn insan ynetici seiliyordu. lk oturumda yaplamayan genel kurulun, ikinci hafta bir araya gelen mdavimleri, daha da alm, ak sak bir ifadeyle, apartman genel kurulcular, oybirliiyle, drt yl nce emekli olup, emek lerinin karln bu apartmandaki bir dairenin mlkiyeti ile takas yapan topu albay, ynetim kurulu bakan seiyorlard. ki yardmc, deneti ve ikierden drt adet de yedek olmak zere toplam on kii apartmann ynetimini paylayordu. Yani, ikinci hafta, genel kurul top lantsna katlanlarn hemen hemen her biri birer grev alyorlard ama, bir yl boyunca da albay hari, hibiri grev yapmyordu. Zaten albayn da arzusu bu dorultudayd. Albayn dnce sistematiine gre, ma tematiksel olarak, ok kafadan doal olarak ok ses ktndan, sesler birbirini etkileyip ve ayn zamanda da etkilenip, uyumsuzlayordu. Yl boyunca, yalnzca albayn kan sesi, uyum iini tam bir baarya ulatryordu.
43

Topu albay aslnda iyi birisiydi. Hem z, hem sz bir btnlk iindeydi. Ne z, ne de sz, bu btnl bozacak ekilde birbiriyle elikiye dmyordu. Ama al bay, emeklilikten nce ve emeklilikten sonra diye iki ana balkta toplanan balklar birbirine kartryordu. Bu karklktan tr de, emeklilie uyum salayamyor, ken dini klalarn birinde sanyordu. Apartmann drt adet kapcs vard ve bunlarn her biri sabah servisine balamadan nce, albayn bizzat hazr bulunduu sabah itimana kmak zorundaydlar. tima her gn sabah saat altda olurdu. tima saatinde ise mev simsel herhangi bir deiiklik sz konusu deildi. En kdemlisi tekmil verir, albayn st-ba ve temizlik de netiminden sonra kapclar; gazete, ekmek, st almak zere evre esnafn dkkanlarna dalrlard. Topu albayn soyad da emeklilik ncesi askersel kimliiyle rtyordu. Albayn ad Evren, soyad Topu'ydu. Yani, Topu Albay Evren Topu... Apartmann giriindeki diafonun knyesinde ve kendi dairesinin kap giriindeki zil butonunda on iki punto harflerle aynen byle yazyordu. Topu Albay Evren Topu... Yerin msait ol mamasndan olacak, "Emekli" ya da ksaltlm olarak "Em." yazmyordu nvan olarak. Albay Topu ya da Topu Albay da ynetimde grev alan dier komular gibi pek bir ey yapmyordu aslnda. Bina iin para harcama yanls biri deildi. Komularnn parasn, kendi parasndan daha kutsal gryor ve har camalarda ktsal yntemi uyguluyordu. Komu sitelerde ve hatta blgesel bazda ondan daha az aidatla binasn yneten ynetici yoktu. Onun ynetici seilmesinin asl
44

kayna da, bu az harcamann gereklerle iliki kuruyor olup, oradan kaynan alyor olmasyd. Esnaf, albaydan ekiniyordu. Binann herhangi bir blmnde arza olduu zaman gelmek istemiyorlard. nk albay, emeklerinin karl olduunu savladklar demeyi deil, kafasnda oluturduu rakam ellerine sktrp, onlar savsaklyordu. Sapla saman, savla sav saklamay bir btnlk iinde birbirine kartryordu. Ayrca onlar emireri, atalarn syleyi biimiyle emirberi gibi gryordu. Yine de istemeye istemeye de olsa, dier sitelerle diyaloglar bozulmasn diye, albayn arlarn yantsz brakmyor, mutlaka ona bir yant veriyorlard. Al bay, dier apartmanlarla ilikilerini zedeleyebilirdi. Ze delenmi ilikiyle i yapmalar zorlard. Artk ekmek as lann azndan midesine inmiti ve bazen tm abalarna, zverilerine, cesaret giriimlerine karn, ekmein mide civarndan daha alt ksmlara doru yol aldn yaam pra tiklerinden karyordu evre esnaf. Emekli oluncaya kadar birok ehir gezmi, her trden insan tanm olan albay, her eyi bilirdi. Maydonozun faydalarndan, kazan dairesindeki brlrn stnde yer alan cvatalara kadar her eyi... Bildikleri aslnda yzeyseldi ve pratikte hibir kymet, mana veya ehemmiyet ifade etmiyordu. Ama o bildiini biliyordu. Ve bu da kendisine yetiyor ve her eye karyordu. Esnaf ve kapclar onu artk yle kabul etmilerdi. O, onlarn "Al baym"! idi. Hele bir de bu "Albaym" topuk selamyla btnletirdiklerinde, Topu Albay Evren Topu'nun iinin yalar eriyip, ya miktar azalm vcuduyla daha bir zin deleiyordu.
45

Topu Albay Evren Topu'nun bir de lakab vard o evrede... ocuklar takmt ona... Kel Evren... nk o da kafay hem ocuklara, hem de kargalara takmt. Apartman evresini saran bahelere ne ocuklar so kuyordu, ne de kargalar. Her gn bir kapc, gnein ken dini gstermesinden, gn .batmna dein apartman evresi bahelerin nbetisiydi. Kapclar bu ii, deiim ve dnm erevesinde yapyorlard. Her gn ayr biri grevliydi kargalar ve ocuklar iin. Hatta Evren Albay izelge bile yapmt bu alma iin. Kapclar, bahe grev emrini bu izelgeyi izleyerek gerekletiriyorlard. ocuklar ve kargalar emir gerei baheden uzak latrlyorlard. Emir mhim eydi ve demiri keserdi. Topu Albay Evren Topu'nun salar dkk ol duundan - o yata zaten hemen hemen herkesin salar dklr- Kel Evren lakabn takmlard ocuklar ona. Ona kzdklarndan ve bahelerin kendi paylarna den kul lanm hakkndan yararlanamamaktan kaynaklanyordu ocuklarn tavr. Yoksa apartmanda oturanlarn yarsndan fazlasnn sa dkkt ve hibirine kel lakabn takmamt ocuklar. Bazen birou bir araya gelip, drdnc katta oturan Topu Albay Evren Topu'nun dairesine kafalarn kaldrp, Kel, kel, kendine gel," diye barp, sonra da bu davrann doal sonucu olan hareketi gerekletirip, karlard. Bu ii de daha ok, tam le saatlerinde ya parlard. Albay Topu, le yemeini yemi ve bir sa atliine koltua uzanp uyumu olurdu bu uyumlu koro balamadan nce. Albayn uykusu kaar ve kaan uy kusunu yakalayamadndan, o gn ekilmez olurdu. En kaln halatlarla bile her yanndan balansa, ne evinde, ne
46

ynetimi altndaki kapclarca, ne de nc tekil ya da oul ahslar tarafndan ekilmesi olas deildi. Topu Albay Evren Topu bykler iin de sk sk ta limatlar hazrlar, apartmann uygun yerlerine asard. Bu ta limatlar, sokak kaplarnn nasl alp kapatlacandan balar, asansr kullanmna ve hatta baz dairelerde bu lunan panjurlarn aklk derecesine -d a r a, dik a, geni a gibi... Bunun iin baknz Liseler in Geometri, MEB Basmevi- kadar trl konular ierirdi. Aksaklklar pra tikten karr ve hemen eski talimatlar yerinden karp ek lemeler yapar, yenilerini, gncelletirilmilerini asard. Komulardan biri -bugne kadar kimliini hi kimse saptayamad- bu talimatlardan birinin altna, bir gn byk harflerle; "1. ve 2. Bloklar Skynetim Komutan" tmcesini, albayn imzasnn hemen stne tkenmez bir kalemle yazmt. Hatta son szcn, son harfinin tam olarak kmamasndan da, tkenmez kalemini burada tketmi olduu anlalyordu. Bu yaz, Topu Albay Evren Topu'nun grip olduu iin dar kamamasndan ya rarlanlarak, garip bir gnde yazlmt. Kapclar dahil hi kimse bu yazy bulunduu yerden kaldrmam, stn izmemi ve hatta albaya haber vermemiti. Albay; gn yatak, drdnc gn toprak atasznn doruluunun test edilmesine bir gn kala, nc gnn akamnda iyilemi, sabah itimalarn yeniden uy gulamaya koymu, bahe ve blok denetimini yapm, gnlk yrylerini balatm, fakat bu yaz yerinde kalmt. Yaz, tam on be gn korumutu kendisini orada. Gene albayn, bir yaknn ziyarete gittii bir gn, -o n beinci gn- byk olaslkla yazlan el tarafndan,
47

stndeki talimatla birlikte oradan alnmt. Topu Albay Evren Topu bu yazy grmemi miydi? Bunu olaslklar iinde dnmek g! nk "Albaym", bahede bulunan yzlerce glden biri kopartlsa hemen fark ederdi. Dikkatlilii "Albaym"n en nemli zelliidir. Her eye pheyle bakar, h,er eyi sorgular... Netekim de yle oldu. Talimatnn yrtldn, yaknn ziyaretten dnd gece fark etti. Gnn yorgunluunu stlerinden karp atma hazrlna girimi kapclarn, pijamalarn stlerinden karttrp, gece toplants dzenledi ve kim liini aratrmaya giriti apartmana szan hainin(!) "Albaym"n ynetiminde; yz yirmi daireli, iki bloktan oluan dev yap, aslnda tkr tkr, -tk r tkrdan baka ses kmakszn- nemli bir aksaklk olmadan idare ediliyordu. Bina da henz yeni saylrd. Alt yllkt... Byk ansszlklar olmazsa, byk teknik aksaklklarn kmasna -takurtu ve tukurtu seslerinin kmasna- daha ok zaman vard. "Albaym"n ynetiminin drdnc ylnda B blok on ikinci kattaki Asude Hanm gzlerini yaama kapatt. Asude Hanm, etliye stlye karmaz, kendi halinde; yal, tonton biriydi. Bir nceki tmcede ifade edildii gibi; dairesinin mutfanda et piirene de, st kaynatana da karmaz, aspiratrn ikinci ya da nc ayarda altrr, kokularn mutfana girmesine engel olurdu. Kim senin kapsn alp da; sen niye et piiriyorsun, sen niye st kaynatyorsun demezdi. Asude Hanm, her tr pikinlik ve kaynatmaya olgun bir ekilde yaklar, hi hamlk yap mazd. "Albaym", Asude Hanmn cenazesine, genel kurulda
48

alnan karar gereince, iekiyle pazarln yapp elenk gnderdi ve rahmetlinin defnedildiinin akam da, yaarken oturduu daireye gelerek oluna basal di ledi. Asude Hanm, hakkn rahmetine kavumadan nce dairesindeki yaamn yalnz bana srdryordu. Hemen hemen her cenaze evinde olduu gibi, Asude Hanmn evi de kapatlmad. Bata olu ve gelini olmak zere, baz dier akrabalar evde basal dileklerini kabul ettiler, helvasn kavurdular, duasn yaptrdlar. Asude Hanmn olu, Ankara'da ikamet ediyordu ve devlette st dzeyde bir memurdu. Asude Hanm vefat edince iyerinden izin alm, eiyle birlikte, annesine olan son grevlerini yerine getirmiti. lm hak miras helaldi, ama Asude Hanmn olu Erol Bey tok gzl biriydi. Bu tok gzll tek miraslndan m, yoksa kendisi epey zengin olduundan m kaynaklanyordu? Bu sorunun yant bilinemez! nk, byle bir soruyu kimse soramazd Erol Beye. Asude Hanmn topraa verildii akam, baz komular birbirlerine hep ayn soruyu sormulard! Daire imdi ne olacak? Ama hepsi de sorunun dorudan mu hatab olmadklarndan, gene birbirlerine verdikleri yantlarn da hibir kymeti yoktu. Bylesi bir soru yant, gerekle ilikilenemediinden, son tahlilde -am a daha nce btn tahlillerin eksiksiz yaplmas kouluyla-Trke Szlk'te; "Konusu ekitirme veya knama olan ko numa" diye aklamas yaplan dedikodu oluyordu. Erol Bey iinden snrl bir sre iin izin almt ve an nesinin topraa giriinin nc gn, dairenin kapsn kiDevlete arpan Kamyon

49/4

lifleyerek Ankara'ya utu. Tabii ki uarken, Yeilky Ha vaalanndan kalkan bir uan yolcu koltuunu kulland. Erol Beyin uaca saatte, rastlantsal olarak VIP salonu botu. Herhangi bir bakan ve onun uzak ya da yakn bir akrabas, arkada, partida, bu trden tandklar da bek lenmediinden uak tam zamannda havaalanndan ha valand. Bu gn iinde de eve gelerek; merhumeye Tanr'dan rahmet, kederli ailesine sabr ve basal di leyen, hanmefendinin ebediyete intikalinden duyduu sonsuz acy dile getiren komu ve yaknlara da dairenin gelecei hakknda hibir aklamada bulunmamt Erol Bey. Gnler gnleri, gnler haftalar, haftalar aylar izledi. A ve B bloktan oluan on be katl apartmanda her ey es kisi gibi srmeye devam etti. "Her ey eski tas eski ha mam" atasznn tam anlamyla gereklemesini, iki da iredeki banyo tadilat ve birka dairenin de bozulan bataryalarnn deitirilmesi bozdu, ama genelde pek byk deiimler ve geliimler yaanmad apartmanda. Asude Hanm da, miras oul Erol Bey de unutuldu. Daire kapalyd ve botu. Ama Erol Bey her ay ba, annesinin alkanln ve sistemini bozmam, apatmann aylk fon giderlerini bankann ynetim hesabna havale etmiti. Olu da annesi gibi bu demelerde ya birinci ya ikinci, en kt olaslkla da nc oluyordu. Erol Beyin bu disiplini, "AlbayrrV'n takdirini kazanyordu. nk "Albaym", da iresini bo tutan ve stanbul dnda bulunan baz daire sa hipleriyle zaman zaman cebellemek zorunda kalyordu. stanbul dndaki bu trden daire sahipleri, uzakta ol
50

mann avantajlarn kullanmak istiyor ve fon giderlerini ha vale etmiyorlard. "Albaym"sa ayn biti gn akam, ka leme kada sarlp, cezalar da ekliyor, bu daire sa hiplerine taahhtl mektuplarn postalyordu. Fon giderlerini cezal da olsa tahsilde zorluk ekiyordu Topu Albay Evren Topu. nk genel kurulca tayin edilen ce za yzdesi, kredi faizlerinin ve enflasyonun altnda kalyordu. Uzakta olmann avantajn ay pei peine kullanan bir daire sahibini bu yzden icraya vermiti "Al baym". Erol Beyin sistem ve bir disiplin altnda demesini yapmas, bylesi nedenlerden dolay "A!baym"n beenilerine mashar olmutu. Asude Hanmn lmnn stnden be ay gemiti. Bu beinci ayn bir gn "Albaym"n telefonu ald. Albaym"n telefonu hep alard. almaz deil... "Albaym" da normal olarak telefon abonmanlarn, faturalarn za mannda derdi, bu yzden onun da telefonu dier abo neler gibi alard. Bu allarda belki biraz ses fark vard, nk o, PTT'nin verdii makineyi bodrumdaki odasna kaldrm, bir dkkandan ses ve grnt olarak farkl bir makine almt. Ayrca "Albaym"n yneticiliinden kay naklanan normal d bir durumu da sz konusuydu ve te lefonu biraz fazla alrd. Telefonu, Erol Bey Ankara'dan aldryordu. Bir is tirham vard. "Albaym" rahmetli annesinden dinlemiti. Duyarl, titiz, elik disiplinli biriydi. Bunlar sylemekle balad telefondaki konumasna Erol Bey. "Albaym," dedi. "Sizin de onaynzdan gemi birine dairemi kiralamak istiyorum. Tandk birileri var mdr aca ba? Sizin dzeninize uyacak, komularla uyum
51

salayacak birilerini bulabilir miyiz? Mnasip midir?" Topu Albay Evren Topu: "Mnasip birilerini bulalm Erol Bey!" dedi. Ve karlkl telefonlar kapattlar. nk, konuma her ikisi tarafndan da bitirilmiti. ki taraftan birinin, su koyvererek telefonu kapatmamas bukluk olurdu. Zaman gene ilerledi. nk zaman ilerlemek stne programlanmt. Erol Bey kirac aryor, "Albaym" mnasip midir, deil midir, diye dnp onaylamas iin, onlara uyup, zaman duramazd. Zaman milyarlarca kiiyi il gilendiriyordu. Bylece iki ay daha her zamanki normal seyrinde ilerledi zaman. Ne bir fazla, ne bir eksik... Albaym" Topu Albay Evren Topu, Erol Beyle yaptklar telefon grmesini unutmu, her zamanki me saisiyle emeklilik gnlerini deerlendiriyor, apartman oto park blgesinin denetimini yapyordu. Ve bu srada B bloun nne, ii yarsna kadar eya dolu bir kamyon ya nat. Kamyonun ofr aracndan indi, gidip aalardan birinin altna ayaklarn uzatarak oturdu. Kamyonun st ak kasasndan aa da, rtnme biimlerinden hamal olduklar anlalan iki kii atlayarak indi. Hamallarn zerindeki giysilere gerekten giysi demek iin, insann bu yzylda ve bu ehirde; grg, bilgi, belge, deneyim, bak s edinmemi olmas gerekiyordu. Zavalllar, vcutlarn gizlemek, na mahreme sergilenmemek iin adeta rtnmlerdi. Gene de rtnme iinde baar saladklar sylenemezdi. Vcutlarnn gbek, srt, bacak gibi baz uzuv paralar birka santim de olsa akta kalmt. nsanlarnsa onlara, akta bir ey grm gibi bakmas doald.
52

"Albaym" binaya ait aralarn, park izgilerini ihlal edip etmediini, nizami duru eklini iyi ayarlayp ayar lamadn denetlerken, ilgisi B bloun otoparkna giren kamyona yneldi. Ve tabii hemen ilgisinin yneldii kam yona kendisi de yneldi. ofrn yanna gidip: "Kalk ordan!" dedi. ofr bir anda ne olduunu kavrayamamt, fakat zplayarak ayaa kalkt. "Biraz dinleneyim demitim de..." dedi. Topu Albay Evren Topu, ofr ayaklar stne di kerek, birinci emrinin yerine gelmi olmasnn verdii ka zanmla: "Buras zel mlkiyettir! Burada dinlenilmez! Git ka muya ait bir yerde dinlen!" dedi. ofr: "Gidemem!" dedi. "Albaym" ikinci kazanm da salamak iin: "Adamlarn ve kamyonunu da a!, git diyorum sana!" diye ikinci emrini yineledi. ofr ortama ayak uydurmutu artk ve bu kezki ka zanm o salayacakt. "Eyalar tanmadan urdan uraya bir adm atmam!" dedi. "Albaym"n akl bana gelmiti. "Aibaym"n akl banda duruyordu ve hibir yere gitmemiti tabii ki... Ama bylesi aknlk belirtileri olumaya baladnda sylenen bir deyimle konuya k tutulduunda, yaygn syleyi biimi bu olduundan, akl bana gelmiti. Yok sa akl da ba da yerindeydi. Demek ki eya tanacakt apartmana! Ama eski
53

psk, hemen hemen yatak yorgandan oluan bu eya ki me gelmiti? "Kime?" dedi "Albaym" sertliini bozmadan. "On ikinci kat, krk yedi nolu daire." dedi ofr. "Albaym" bir an dnd: "Bo daire..." dedi. "Ben bilemem! Bo mu, dolu mu?.. Bana, bu eyalar gtr dediler, param da verdiler! Boluu, doluluu beni il gilendirmez!" dedi ofr. "Sana bir ey demedim," dedi "Albaym". "Kendi ken dime dnyordum. 'Bo daire1 sz, ben sessizce dnrken, arma sonucu sesli olarak kullandm blmden ibarettir!" Sormas ayp olmasn ama, sen kimsin amca?" dedi ofr. "Ben Topu Albay Evren Topu!" dedi Albaym". Ynetim kurulu bakan!" diye de ekledi. ofr bir anda toparland. Askerden teskeresini al masnn stnden henz iki ay gemiti. Albay szcyle, istemi dnda bacaklar birbiriyle bititi, kol lar yanna dt. Tam anlamyla hazrola gemiti alkanlkla. Albaym"n ofre kan kaynad. "Peki evladm, dedi. "Emir ver adamlarna, tasnlar eyalar!" Hamallar eyalar tadlar. Ama dnceler AlbaynrTn kafasna takld. Gn boyu da terk etmedi dnceler onu. Hani onaylayacakt geleni? Hani mnasip mi, deil mi karar verecekti? Akam saat sekizden sonra, telefon creti indirime gi
54

rince Ankara'y arad. Erol Bey evdeydi. "Erol Bey!" dedi. "Hani mnasip birileri olacakt?" Erol Beyden hi beklemedii bir yant ald: "Mnasebetsizler mi acaba Evren Bey?" dedi Erol Bey. "Sizin iki ayda bulamadnz kiracy, emlaki iki gnde buldu. Tam iki gn nce verdim emlakiye daireyi. ki ay ilgilenmediniz. Ayrca kiracy tanmadan, nereden kardnz bu mnasebetsizlii. Daire benim mlkiyetimde, istediime veririm. Bir daha telefon edip, mnasebetsiz mnasebetsiz konumayn!" diye uzun bir konuma yapt "Albaymla. "Albaym"n hi beklemedii ve ummad bir tarzd bu tr konuma. Saygszcayd. Yardm isterken, evini kiraya vermesi iin ricalarda bulunurken "Albaym"dan baka bir szckle hitap etmemiti kendisine. Ama ii bittiinde adyla sesleniyordu ve neler neler sylyordu mnasebetsiz adam. "AlbayrrTn penceresinden baknca, ikiyzllkt bu! Yeni kiraclar, hamallarn eya boaltmasndan bir gn sonra geldiler B blok krk yedi numaraya. Tempra bir oto mobilden, on sekiz-yirmi yalarnda zayf bir kzla, krk-krk be yalarnda iman bir kadn indi. Kz mini, dar etek ve iri gslerini akta brakan bluz giymiti, elinde de cep telefonu vard. Mini eteine, mini etek demek, kiiden kiiye deiebilirdi. Buna bazlar mini, bazlar da mini mi ni diyebilirlerdi. Ve her iki bak da doru idi. nk bu tr durumlar iin konunun uzmanlar tarafndan net bir tanmlama yaplmamt henz. Kz ayakta dururken giy dii kilodun rengi ve modeli belli olmuyordu, ama bir yere oturunca, bu konuda aydnlanmak iin, bu blme
55

yalnzca bir bak atmak ya da o bak frlatmak yeterliydi. Kz ayrca gzeldi de... iman kadnsa, olduka irkin ve giyimi de o lde kapalyd. Neredeyse yerleri spren bir etei, biri indikten sonra, dieri etkiye tepki gsterip kalkan kalalarn rten bir kazak vard st tarafnda. Bo yatal ya da boyayal ok zaman getii belli olan, st yan tmyle siyah, kafaya yakn ksmlarndaysa beyazln yer yer gze arpt, kark renkli bir grnm vard salarnda. Bazlar krlm trnaklar ise salaryla uyum iindeydi. tici bir grnm vard iman kadnn. Daha sonraki gnler, Tempra ile gelen iki kiiden bakalar da geldi B blok on ikinci kat krk yedi numaraya. Evi kiralarlarken, kiinin ikamet edeceini bil dirmilerdi daire sahibine. Baba, anne ve kk yav rular ... Daha sonra, her birinin ayr soyad tad bu in sanlara yenileri eklendi. Day olu, teyze kz... Ortalama gnlk nfuslar alt kiiye kmt. Bu say zaman zaman artyor, eksiliyordu. lk gnler deiik soyadl baba da yan larndayd, fakat bir ay gemeden baba ortadan yok oldu. Apartmann bilinen ve grnen yerlerinde dolamyor, sa kinler tarafndan bilinmeyen, fakat aratrlrsa ya da izi srlrse bulunabilecek bir yerde oturuyor, dolayor, ye mek yiyor, uyuyor; ksaca herkesin yaarken yapt eyleri yapyordu. Ama ayn belli gnleri geliyordu eve. Ve genellikle de geceleri kalmyordu. Evin anas ve babas roln stlenmi bu iki insan, sz edilmeye allan ko nu ahlak zabtasna intikal etmediinden, kimsenin dorudan ahit olmad, aralarnda her trden al-verii kapal kaplar ardnda -apartman ana giri kaps, daire kaps ve oda kaplar- gn nda bitiriyorlard. Ev artk,
56

giderek deiik day kzlar, teyze kzlarnn geici urak yeri olmutu. Evi ziyaret eden day ve teyze kzlarnn za hir grntsn belleklerinde tutamyordu komular. Kzlar, evin asl kz gibi dekolte giyimli oluyordu ve ge nellikle de gzeldiler. Fakat hibiri dierine benzemiyordu. Akrabalarn birbirine benzemesi gibi genel geerli bir kural yok, ama bir ya da birka bir anlamda birbirine benzeyen organlar tayabilirlerdi. Burun, az, gz, sa ekli gibi... Bu akrabalarn, bu trden organlar arasnda hibir ben zeme ya da benzeim olmad gibi "andrma" da yoktu. Apartmanda da dekolte giyen, tam kapal olan, yar kapal dolaan hanmlar vard. Vard ama, bu hanmlarn hibirinin giyim tarz kimsenin dikkatini ekmiyordu. "Albaym"n hakkn yememek gerek, o bile bu trden gi yimleri dikkate almyor, zerinde dnmyordu bile. Ama apartmanda, dekolte giyim tarzn semi hanmlar arasnda bile, B blok krk yedi nolu dairenin dekoltesi dilden dile dolayordu. Bu dolam epey mesafe katetmiti. Apartmandaki dillere yeni bir konu kmt. Artk gnlerini bu dorultuda deerlendiriyorlard. "Albaym" iin bile, artk kargalar ve ocuklar ikincil plana itilmi, bu konu gncellik kazanmt. Drt kapcy da konu hakknda uyard bir sabah itimanda "Albaym". Kapclarn nbetilik sistemini ortadan kaldrd. Tm bir den, tm mesailerini ve fazla mesailerini bu ie hasredeceklerdi. Tabii aldklar yeni emir ve talimatlar dorultusunda... Temel gereksinimler dnda kalan iler erteleniyor, bu konuda younlayordu artk kapclar. On ikinci kat krk yedi numaraya sk sk otomobilli bey ler de gelmeye balad. Otomobilleriyle park izgilerini ih
57

lal ediyorlar, apartman sakinleri aralarnn genellikle uy duklar nizami duru ekillerine aldr etmiyorlard. On be dakikadan balayp, iki- saate uzayan srelerde apart man otoparkn igal ediyorlar, daha sonra onlarn park ye rini boaltmasyla yenileri ayn grnty sergiliyorlard. Apartmann otoparkndaki hareket, bir ksmna mafyann da el att dedikodusu yaplan ticari otoparklarla ekiir hale gelmiti. Baz beylerin otomobilleriyse, fazla sk ol mamakla birlikte, bir tam gn, gece ve gndz olmak zere kalyordu otoparkta. Kapclarn her biri, her gn yeni ve taze bilgiler tayordu "Albaym"a. Artk "Albaym" sabah itimalarnn mutat kontrollerini bile savsaklyor, itimalarn asl konusu on ikinci kat krk yedi numara oluyordu. zellikle B blokta ikamet eden kapclar rahatszd durumdan. Gece yarlar ikide, te onlarn zilleri alnyordu. Gelenlerin ieri gir mesi iin kap otomatiiyle saladklar iliki, uykularnn blnmesine neden oluyordu. On ikinci kat krk yedi nu mara, onlar iin artk bir blcyd. Uykularnn blcs... Bir sabah itimanda B blok kapclar zam istediler "Albaym"dan. Bu kapda yirmi drt saat grev yapyorlard, geceleri gndzlerine karmt. Kark, karmakark bir yaam sryorlard. "Albaym"n hiddeti ok iddetliydi. "Artk o kapy, gece on ikiden sonra kapal tu tacaksnz. B blok ana giri kapsndan gece giri-k, ikinci bir emre kadar yasaklyorum!" dedi. Kapclarn zam isteinin yars azlarndan km, yars henz kmam, duruyordu. Yarm kalmt
58

azlarnda zam istemleri, ama alnan sistemli karardan memnundular. Hi olmazsa artk kesintisiz uyu yabileceklerdi geceleri. Uykular blnmeye uramayacakt. En doal haklar olan uykularn bir araya toplayabileceklerdi. Ama bir sorun vard, ya dier daire sa kinlerinden gece on ikiden sonra gelen olursa ne olacakt? Onlarn da m giri klar engellenecekti? "Albaym" o kadar sinirlenmiti ki, gece giri-k zerine talimatn verirken, sivil apartman kullanm kuraln gz ard etmiti. Ayrca, kapclardan ald bu akla da bo zulmutu. "AlbayrTn bir zellii daha vard. O zellii de birok zelliinin yannda yer alyor, baka yerde yer almyordu. Sz konusu edilen zellii, zellikle uydu: Kendi istemi dnda, hi kimseden bir ey almazd. Buna akl da dahildi. Kendisi karar verir ve kendisi karar alrd. Bu tr al-verileri tmyle kendisi yapard, hi kimseyi kartrmaz, inisiyatifi tamamen elinde bulundururdu. Onu elinden hi karmazd. Hibir eyin etkisi altnda kal mazd. Bu konuda ok duyarlyd. Televizyon reklamlar bi le onu etkileim alannda tutamazd. Adeta amarlara ayr bir salamlk kazandran Aye Abla'nn amar su yunu, en ok reklam yaplan bol kpkl sabunu veya ha fifliinden tr uup gklerde kaybolan, oturan insanlar yerekiminden muaf klp tavanlara yaptran zeytinyan semez, semt pazarndan markas olmayan rnleri alrd. Ve hatta, "Bunu al, onu alma abi," diyen pazarcnn baka nerilerini sralamasna olanak tanmadan, karsnn al veri listesinde bulunmayan herhangi bir rn, rnein li monu alr, eve gtrp suyunu skar, eker katmadan ierdi. Byle bir adamd "Albaym". Ama bu akl almak zo
59

rundayd, nk gemiinde byle bir ey olmam altm dairenin, gelecei sz konusuydu bu akln iinde. Krk yedi numara hari tutulsa bile, dier elli dokuz daire sakininin ya da kullanm hakk sahibinin, geceleri de ge lebileceklerini dnnce sknt bast yzne. Yanl emrini geri ald. "Gece sabaha kadar giri-k serbest, ama daireler kendi ilerini kendileri grsnler. Diafon ve her dairenin ana kap anahtar var. Gece gelene kapy siz amayacaksnz!" diye yumuatt emrini "Albaym". "Albaym" kafaya takmt B blok krk yedi numaray. Bir an nce zecekti. Kafasndaki takntdan kurtaracakt kafasn. Apartman oturanlar ve "Albaym" tarafndan emin olu nan bir durum vard artk ortada. Tm plaklyla her kesin yzne arpyordu gerek. Gerek ve gne balkla svanamazd. Gnein konuyla bir ilgisi olmadndan, o imdilik konu d braklabilirdi. Ama gerek... Oydu imdi asl konu... Gerek, adeta rlplak soyunmu, erotik bir film eviriyordu. B blok krk yedi numara bir iletmeydi. Hem de iyi bir iletme. Ailelerin yer ald bu apartmanda bir kerhane kurulmutu. Kerhen de olsa, bu kerhaneye gz yumulamazd artk. Gzler almt ve aklk mu hafaza edilmeliydi. Kerhanenin kr hanesi gittike ykseliyordu ve krn ykseliiyle doru orant kuran mterilerin saysal katsays da artyordu. "Albaym", nihayet duruma otoparklar blmnde el koydu bir gn. Bu dnyada, pezevenk roln kendisine uygun grm k byk iman kadn; Tempra'sn park etmi aracndan iniyordu ki, "Albaym"n duruma
60

mdahalesiyle hareketini erteleme gereini duydu. "Sen srekli bu izgileri ihlal ediyorsun ve aracn dierlerinin hizasnda tutmuyorsun!" dedi "Albaym". Kadn yant vermeksizin Tempra'sn yeniden altrd, bir-iki hareketle hem izgilerin arasna girdi, hem de dier aralarla ayn hizaya geti. "Albaym" bu hareketleri yapan otomobilin hemen ardnda duruyordu ve kadnla konuacaklar bitmemiti henz. Pezevenk kadn, "Albaym"n isteini yerine getirmi olarak otomobilinden indi. "Oldu mu?" dedi. "Albaym", oldu ya da olmad gibi bir yantla karlamad kadnn sorusunu. Olmak ya da olmamak, asl sorun bu deildi burada. Burada sorular o sorard. Doal olarak yantlar da bakas verirdi. "Sana ok gelen-giden var! Ayrca geceleri de vzr vzr iliyor oturduun daire!" dedi. Kadn bu kez, "Albaym" daha da alttan almak ge reksinimi duydu. nk kadn, konumann balangcnda epey altta kalmt ve "Albaym" ne de olsa binann yneticisiydi, iyi geinmek gerekiyordu. "Albaym", geimini engelleyecek bir konumdayd. "Biz Douluyuz albaym, bu sebepten dolaydr ki, gelenimiz-gidenimiz ok olur. Ayrca geldik geleli, bir ho geldine gelmediniz ynetim kurulu bakan olarak! Fa kirhanemize terif buyurursanz ikramda kusur etmeyiz!" dedi. Albaym"a, albaym diye hitap ederek konuan bi rinin, ilk defa hitabetine icabet etmedi "Albaym". Ve hatta
61

kzd iinden. Kadn "AlbayrrTa st kapal rvet teklif ediyordu. st kapal da olsa, ak da olsa rvet rvetti "Albaym" iin. kramnn ne olaca da malum... "Albaym"a zel, bedava pezevenklik yapacakt kadn. Albaym" kzgnln belli etmeden souka: "Apartman yz yirmi daireli ve baka Doulular da var. Onlara da gelenler, tabii ki durmuyor sonra da gi diyorlar. Ama sana gelen-gidenler gibi dikkat ekmiyorlar!" Kadn bu kez glmseyerek: "Bana gelip-gidenler dikkat ekiciyse, bunda benim suum ne? Siz de giyiminiz, kuamnz, yakkllnz ile dikkat ekicisiniz albaym!" dedi. "Albaym" konunun, tamamen konu dna kartlmas giriimine iyice kzd. Ve bu kez kzdn belli etmek zo runda kald kzardndan. Yz kpkrmz olmutu "Al baym" n. "Bak!" dedi beyaz kadn taciri kadna -aslnda pa zarlad etler arasnda bir de zenci vard kadnn-, Bak hanm sana sylyorum! Senin hanen fakir midir, yoksa baka hane midir, iinde bulunduumuz koullarda tartma konusudur! Ayan denk al, admn denk at! Denklii bozma!" dedi. "AlbaynV'n diklenmesine, diklenme ile yant verdi kadn. yle pabu brakacak cinsten biri deildi. Ayrca bayraklyd da... Deminki azn brakm, yeni bir az edinmiti kendisine: "Sen!" dedi. "Sen burann days msn?" Emekli Topu Albay Evren Topu armt. Hi byle bir soru beklemiyordu. Ayrca hibir zaman ken disine bu soru sorulmamt. O yzden hazrlkszd. Bu
62

soruya hazrlksz yakalanmt, dolaysyla karlnda verecei yantn doruluundan emin olamazd. Ama soru da o kadar karmak deildi. ki yant kk vard karlk olarak. Bu yantlardan birini tercih etmek zorundayd "Al baym". Ve hakkn kulland: "Evet!" dedi. "Ben burann daysym!" Yant vermi ve sonucu bekliyordu. Pezevenk kadnn yzne dik dik ve dikkatlice bakmaya balad. Acaba doru yant m vermiti? ncelikle bunu, kadnn suratnn alaca durumdan kartacakt. Ama kadnn surat ka rakteri buna uygun deildi. Yapt iin etkileiminden ola cak, kadnn karaktersiz bir surat vard. Doru mu, yanl m yant verdiini bu surattan karamamt. Kadn Albaym" fazla ikircikli brakmad, sonucu he men aklad: "yi yleyse!" dedi. "Burada iki day olduk!" imdi i tam sarpa sarmt. Yanta yle bir yant ve rilmiti ki, ayak st yaplan bu konumayla, yarmann galibi belli olmamt. Anlalan oydu ki; bu szlerle yarmadan galip olarak kacak olan insann kim olaca haftalara, aylara yaylmt. Yarmay "Albaym" m ka zanacakt, canl et satcs m? "Albaym" etin bir cevize atmt. zetle, bu otopark syleisinde ana ve ara balklaryla yle bir durum kyordu ortaya: 1 - Kadn yle pabu brakacak cinsten biri deildi. A) Kadnn baka pabucu yoktu! O yzden "Albaym"a pabu kadar diliyle, pabu brakmayacakt. Pabucunu so nuna kadar savunacak ve ya kazanacak ya kazanacakt. B) Gene kadnn baka pabucu yoktu! Pabucunu
63

mcadele sonucu kaybedip, yalnayak kalacak ve byle dolanca da ya hastalanacak ya hastalanacakt. Olaslklarn en kyle de, ayaklarnn altnda nasr oluacakt. Sonu olarak ya pabucu eline verilerek ya pa bucu ters giydirilerek ya da pabucu dama atlarak apart mandan yollanacakt. C) Kadnn evinde baka pabular vard, ama para sayarak ald pabucunu bedavadan brakmayacakt. Pa bucu kirli ve kara parasyla alm, ama dkkan sahibinin verdii KDV dahil fiine elini silip, bulaan kirlerinden arnmt. Kara ve kirli paras bylece ykanp aklanm, te miz bir pabuca dnmt. O yzden bu mal kymetliydi. Yani pabucu pahalya satacakt. D) Gene kadnn evinde baka pabula vard ve "Al lah kahretsin"in yeni versiyonu ,'Kahretsin"i, her hecesini vurgulayarak kullanp, ayandakini brakacak, br pa bularndan birini giyip apartmandan ayrlacakt. Ya da srekli pabu brakmas durumunda, boyna kunduraclara para dkmek zorunda kalacak, ekonomisi sarslacakt. Belki de sonunda pabusuz kaacakt. E) Bu kkn en son ve belki de en uygunsuz maddesi olarak, kundurasna kum dolacak, "Kundurama kum dol du, atmaya krek gerek," diye bararak dolaacakt. 2 - Kadn bayrakl biriydi. A) Anlalan oydu ki, kadnn kendine ait bir bayra vard. Acaba "Albaym"a bayrak kaldrr myd? B) Bu bayra, Bayrak Kanunu'na uygun asar myd? "Albaym" bu konuda uratrr, olur olmaz gnlerde bay ran aar myd? 3 - Son olarak, etin ceviz konusuna gelince:
64

A) Kadn evinde cevizleri krarken ya da krdrrken, kan sesler evre komular rahatsz m ederdi, yoksa zendirir miydi? B) Kadnn krd ya da krlmasna araclk ettii ce vizler bini anca ne yaplabilirdi? Say bir nem arzeder miydi? Evet "Albaym"n ii vard. Bunca iinin yanna bir i daha eklenmiti. Ve ak sylemek gerekirse, bu kez "Albaym"n gz korkmutu. mrnn kalan ksmn korkak bir gzle birlikte geirmek tehlikesi belirmiti. "Albaym"la, B blok krk yedi numara sakinlerinin tem silcisi pozisyonundaki bayan arasndaki fikr tartma, kul lanlan son szcklerin sertliine karn, her iki tarafa da fiil bir saldrganla dntrlmediinden, uygarlk l ve snrlar dahilinde kalmt. Ama bu fikir al-verii apart man otoparknda kamuya ak yapldndan, otopark snrlarnda kalmam, snr tanmayp tm dairelere szmt. Otoparkta ikisinden baka kimse yoktu grnrlerde, ama buna ramen bilgiler yava yava, farkl yorumlar ierecek ekilde de olsa tm apartman sakinlerine szmt. Sznt farkl yorumlar ieriyordu, nk bilgiler tek bir azdan ve birinci elden deildi. Ve sakinler, bu bil gileri olayn gerek kahramanlarna, dorulatamyorlard. Dorulatma ileminin doruluu, ancak iki tarafn birlikte dorulamasndan geiyordu. Buysa olanakl deildi. Her iki taraf da son tmceleriyle, ip inceldii yerden kopar di yerek, ipleri kopartmlard. pin ucu hibirinin elinde kal mam, her ikisi de ipin ucunu karmt. pe sapa gelmez, ipe un serer konumalarla, neredeyse birbirlerini bir ipe
Devlete arpan Kamyon
65/5

ekmedikleri kalmt. zellikle kadn, ipten kazktan kur tulmu biriydi ve "Albaym"n, iplii pazara karp, ser gileme giriimini engellemi, adeta onu ipipullah sivri klah ortalk yerde brakarak ipi krm, B blok krk yedi nolu dairesine kmt. Artk daire sakinleri de, sakinliklerini kaybederek konu hakknda fikir retimine balamlard. retimi en youn olan daire sakinleri ise, sakinlikleri gn getike bozulan B blok on ikinci kattaki krk be, krk alt, krk sekiz nolu dairelerde oturan Glat, Sardurdu ve Ofli soyadl, birbirlerini seven, ok iyi anlaan, yedikleri itikleri ayn yerden giden ailelerdi. nce bu konuyu tartmak zere ailenin kadnlar bir araya geldiler. Toplantlarna ayn bloktan on nc kat elli numaral dairedeki Sema Hanm da dahil ettiler. Sema Hanmn yedii itii de ayr katta olmasna karn, dier komularnnki gibi ayn yere giderdi. Yenen ve iilenlerin ayn yere gidii, sistemin ortak bir pik boruyla ka nalizasyona balanmas deildi. Zaten bu drt hanm sk sk bir araya gelirlerdi. Ama toplant iin zel ve tek gndem maddesi saptayp bir ara ya geldile,. Tek maddelik gndem; krk yedi numaral da irenin hal ve gidii ana bal altnda; a) al, b) gndem zerine yorun.!ar, c) strateji oluturma, d) dilekler, e) sz geen dairenin ibra edilip edilmeyecei, alt balklarndan oluturulmutu. Hanmlar kesinlikle gndem dna kmayacaklar, baka konular konumalarna alet et meyeceklerdi. Ve hatta konumalarn dalmamas, hem derii hem de toplu gitmesi iin; ay, kahve, kek, leblebi, ekirdek, fstk gibi elencelikler, bira ve bilumum dier al
66

koll keyif verici ikilerin kullanm toplant sonuna braklmt. On ikinci kat krk yedi nolu daire yorumlandndan habersiz, yorumcular tarafndan, sonu itibariyle iyiye yo rumlanmayacak biimde yorumland ve birtakm kararlar alnd. Kararlardan bazlar yleydi: Krk yedi numarann tam stndeki daireyi kirac ola rak kullanan Sema Hanm, her gn dzenli olarak bal konunu ykayacak ve yine her gn ylmakszn bir halsnn temizliini, rpmak ve tokala dvmek ya da ubuklamak suretiyle gerekletirecekti. Temizlik imandan gelirdi, ma halle imamndan ya da ehir limanndan deil. mandan gelen bu temizlik eylem klavuzu yaplacak ve ie iman gcyle aslnlacakt. Temizlenen hal ieri alndktan son ra, ertesi gn ayn ilemlerden geecek olan dier iri kym bir hal, yeterli gvenlik nlemleri alnp, balkon par maklklarndan aslarak aa sarktlacakt. "Albaym"n bir talimatla, alt kat camlarnn pislenmesi nedeniyle ya saklad balkon ykama ve hal rpma emri, geici bir sre askya alnacakt. Askda bekletme sresi u anda belirsizdi, durum ve artlar belirsizlii belirleyecekti. Krk yedi numarann gnele ve gn yla balants da, bu balamda balarndan kopartlacakt. Hanmlardan biri vakit yitirmeksizin, hemen toplant bi timinde, byk boy bir kartona: "Salam kafa, salam vcutta bulunur," diye yazacak ve krk yedi numarann stne isabet eden on nc kat elli numarann salon duvarna asacakt. Ve hanmlar da hi aksatmakszn, sa bah en erken saatte elli numaral dairede bir araya gelip,
67

kltr fizikle balayp, daha ar sporlara geeceklerdi. Ve mutlaka kltr-fizik her sabah yaplacak, bu tr fa aliyetlerden zaman kalmad iin edebiyat, matematik gibi uralar sonraki belirsiz bir tarihe ertelenecekti. p at lamak iin, beylerden birine drt adet, zamana ve hzl ha rekete dayankl ip smarlanacakt. Yine bu numaral da irenin iki ocuunun yanna, mmkn olduu kadar okul ve mahalle arkada bir araya getirilerek, oyun oynamalar salanacakt. ocuklar zellikle birdirbir, uzun eek, sek sek, top oynamak iin zendirilecek, oyun alanlarnn daire snrlar ve on ikinci kat sahanlnda kalmas iin tm tevikler devreye sokulacakt. Krk yedi numaral dairenin zil sesine kar direncini lmek iin, ana giri kaps yannda bulunan zil, olaslklar dahilinde altrlacak, bu konuda da ocuklarn ilgisi bu yne ekilecek ve bu iin srekliliini salayacak bir oyun program hazrlanacakt. Krk yedi numaradakilerin kua benzetilerek, ku gibi uup gitmeleri ya da ku uykusunda uyumalar iin, gene st kat balkonundan kubak biiminde; kukonmaz, kuekmei, kuyemi, kukirazn kukusuzca atp ya da baz durumlarda kuku uyandrlrsa, kudiliyie haberleip, ku merakls kubazlar gibi alarak, balkon kuhaneye evrilecekti. Daire ilerinde reyen pler, kapcya her gn ve rilmeyecek, tasarruf yoluna gidilecekti. Atklarn ayrmas, zelmesi, kelmesi, rkl duruma gelip, rmekte olan karbonlu maddelerden kan renksiz metan gaznn ehir plerinin topland merkezleri tehlikeye sok mamas iin, en az haftasn doldursun diye daire kaplarnda bekletilecekti. Bu ilemi yalnzca krk be, krk
68

alt, krk sekiz nolu daireler uygulayacakt. Kendilerinin, ai lelerinin ve dier dairelerde oturanlarn burnunun direi krlncaya ve bu uzvun dayanabildii lde; krk yedi nu marann burnundan yakalayp, burnundan fitil fitil getirip, burnunu krmak, burnunu srtmek iin, bu yaplana burun kvrp, burunlarnn dikine gideceklerdi. On ikinci kat sahanl her gn temizlenecekti. Kapcnn yapt merdiven temizlii dikkate alnmayacak, her gece krk be, krk alt, krk sekiz nolu dairelerin son aile yesi eve girdikten sonra, sahanla bol sabun kp dklecek, mikroplarn sabaha kadar cebellemesinden sonra sabah erkenden silinecekti. Bu ilem de her gn ke sintisiz uygulanacakt. On ikinci kattaki hanmlar artk televizyon, teyp, mzik seti gibi ses veren iletiimsel ve iletimsel aletlerin, can alc en yksek volmne kulaklarn altracaklard. Ve dolaysyla, krk yedi numarann da bu alkanl ka zanmas iin zel bir gayret iine gireceklerdi. Ok yaydan kmt ve artk okun kanlmaz olarak ya paca tek bir ilem kalmt: Hedefini bulmak zere iler lemek ve vurmak... Gerekten de yle oldu ve kararlar, byk bir ka rarllkla uygulama alanna konuldu. Zaman ilerledi. On ikinci kat krk yedi nolu dairenin kullanm hakk sa hipleri ya da onlar ziyarete gelen herhangi biri, Allah Al lah, bu nasl ey?" "Olacak ey deil!" veya "atm kaldm!" gibi ve benzeri hibir ifadeyi kullanmadlar yaplan uygulamalar iin. te bu ifadeleri ya da sahibinin retecei zgn bir ifadeyi kullanmalarn gerektirecek
69

birok veri vard ortalk yerde. Hem de srf ortalk yerde deil, kenar, ke, st, yan gibi yerlerde de... Bunca eye karn hibir hareket, giriim veya bunlarn belirtisi bile yoktu krk yedi numarada. Yaplanlara ses-soluk karmyor, ana faaliyet konusunu srdryordu. Krk yedi numarann, giriimler karsndaki sus kunluu ayn kattaki krk be, krk alt, krk sekiz ve st kattaki elli numaray daha da ileden kartt. ileden kp, eskiden de birbirlerine bal drt aile, bu kez bir yu mak olmulard. Birliktelikleri daha sklam, fakat hu zursuzluklar daha ok artmt. Huzursuzluklar bir birlerinden deildi, krk yedi numaradan kaynan alyordu. Bu kayna ya kurutacak ya kurutacaklard. Ke sin kararlydlar. En sonunda geniletilmi, egdmsel bir toplantya karar verdiler. Bu kez hem hanmlar, hem de beyler ek siksiz katlacakt toplantya. Toplandlar... Krk be numaradan Beir ve Ferhunde Glat, krk alt numaradan Rengin ve Serpil Sardurdu, krk sekiz numaradan Temel Dursun ve Rahmiye Ofli, elli numaradan Besim ve Sema Mutlu iftleri, ifter ifter katldlar toplantya. Yine her tr iki ve yiyecek toplant d tutuldu. Oflu Temel Dursun Ofli, toplantnn aln kesin so nu getirici bir tmceyle at: "Furalim oni!" Ei Rahmiye Hanm: "Kimi ha Temel Dursin?" dedi telala. "Kirac ya da ev sahibi pezevengi!" dedi Temel Dur sun.
70

"Ksa yoldan gidiyorsun," dedi Rengin Bey. "Byle bir karar uygulamaya koyarsak, bu toplant ok abuk biter." diye ekledi. Beir Bey: "Temel gidip fursin onlardan birini, biz devam edelim toplantya!" dedi. Besim Bey: "Durun arkadalar, ne yapyorsunuz? Vurmayalm!" Temel Dursun Bey: "Furmayalum da ne edelum. Pu poh yyanlar," dedi. "Syle ha baha!" Besim Bey iyice sulandrd konumalar. Konumalar vck vck oldu: "Fistuk ilen besleyelum!" aka ve ciddi blmlerin yzdesi tam olarak saptanamasa bile; hemen hemen ya da yaklak olarak yar aka, yar ciddi saate yakn bir toplant yapt bu drt ai le. Daha nce toplantnn kadn yelerince alnan ka rarlara, baka daha sert kararlar da ekleyerek, ge niletilmi bu toplantda, geniletilmi kararlar aldlar. Hanmlarn daha nce alm olduu kararlara eklenen bu yeni kararlar ii iyice sertletirecee benziyordu. aka yol lu ortaya atlan "Furalm", "Besleyelum" gibi neriler bu kararlarn dnda tutulmutu. Fakat bu kararlarn iinde aldklar ve ailelerin tamam tarafndan da hafif grlen, ama uygulanmasnda da herhangi bir saknca sap tanamayan bir karar daha almlard. Aldklar kararlar iinde, ok kk bir ayrnt gibi yerini alan bu karara gre, krk yedi numarann ev sahibini durumdan haberli klacaklard. lerinden biri, krk yedi nolu dairenin sahibi
71

Erol Beye, Ankara'ya telefon edecek ve oturanlarn du rumunu tm plaklyla, adeta anadan ryan biimde an latacak, ne gibi bir nlem almay dndn soracakt. Derin bir denize dmler, krk yedi numarann yeni sahibi Erol Beye sarlacaklard. Acaba Erol Bey yzme bi liyor muydu? Ya da yzme biliyor da, kurtarlmak iin el uzatan birini kurtarmak iin el uzatr myd? Erol Beyi hi mi hi tanmyorlard. Bu nedenle, yantn istekleri dorultusunda bir sonu douracandan ise hi umutlu deillerdi. Telefonla irtibat kurma iine Temel Dursun Bey talip oldu. Doma byme Oflu olan Temel Dursun Bey, gelime yllarnda ailesiyle birlikte stanbul'a g etmi bir Ka radenizliydi. Yresel dilini de, stanbul dilini de ayr ayr ok iyi kullanrd. Ve bu drtl aile grubunun hem grsel, hem szsel glmece kaynayd. Yaznsal alan ise iinin younluu nedeniyle hi deneyememiti. naat mhendisiydi ve mezuniyet konusu alanna giren mal zemelerin pazarlamasn yapyordu. Toplantnn yapld gn izleyen gecenin sabahnda Temel Dursun Bey, "AlbaynY'dan krk yedi nolu dairenin yeni sahibinin telefonunu ald. "Albaym" ok ksa sren bir sorgulamadan sonra, Erol Beyin telefonunu Temel Dursun Beye verdi. Telefon edilme gerekesini Temel Dursun Bey ksaca zetleyince, "Albaym" herhangi bir yaptrmla karlama riskini almamak ya da stlenmemek iin te lefon numarasn hemen vermiti. Bu konuda, kendisi her hangi bir giriimde bulunma belirtisi dahi gstermemiti. Bunun nedeniyse, krk yedi numarann hem sahibiyle,
72

hem de kiracsyla ac-tatl birtakm anlarnn olmasyd. Anlar bellek kvrmlarnn arasndan hayali bir ekilde akp gemiti. O anlar canlandrp, arln daha fazla yi tirmek istemiyordu. Gerekten de otopark tartmas son ras uzun sre evine kapanm, dler ve dnceler gir dabnda fiziksel arlndan iki kilo kadar kaybetmiti. Temel Dursun Bey, i yerinin bulunduu semte ulanca arabasn park etti, sekreterine gnaydn de dikten sonra, cebinden kard telefon numarasn ve rerek Erol Beyi aramasn rica etti. Sekreterin araclk ettii telefonun teki ucundaki Erol Bey, konuyu dinleyince, bir nceki gnn gecesinde, top lantda tadklar kayglarn yersizliini duyumsatt Temel Dursun Beye. Erol Bey konu zerine ok duyarl dav ranmt, Temel Dursun Bey, aka yollu da olsa nceki ge ce yapt konumalar anmsaynca, olduka zld. Erol Bey, telefonu kapatr kapatmaz konuyla il gileneceini ve zaman yitirmeksizin bu hatasn telafi ede ceini, kiraclarn evini terk etmesi iin elinden gelen abay gstereceini syledi. nce bin, sonra bir zr da ha dileyerek, zrn bin bir kez olmak zere Temel Dur sun Beye aktard, dier komulara aralarndaki iletiimi zet olarak da olsa iletmesi iin ricalarda bulundu. Bu telefon konumasnn zerinden tam bir ay gemiti ki, krk yedi nolu dairenin kiraclarnn buraya yer leirken gerekletirdii ilemin tersini uygulamak zere apartman otoparkna bir kamyon yanat. lemin basit olarak aklamas uydu: Krk yedi nolu daire tanyordu. Evet bu kadar basitti! Krk yedi nolu daire boald.
73

Dairenin kiraclardan arndrlmasndan sonra, gene bu kez, drtl grubun temsilcisi sfatyla Temel Dursun Bey, sekreterini bile arac olarak kullanmadan telefona sarld, Erol Beye bin bir zrnn karlnda, bin bir teekkr ederek telefonu kapatt. Telefon konumas bittikten bir sre sonra sonra, olayn heyacamyla sarld telefonu, ait olduu yere zor brakt. Birka kez daha telefona sarlmak iin hamle yapt, artk telefonla sarma-dola olma aamasna varyordu ki Erol Beyin numaralarn yeniden tulad. Erol Bey, tm nazikliiyle telefona "Alo," deyince, Te mel Dursun Bey de tm nazikliiyle zr diledi ve ayn gn ikinci telefonun al gerekesini skntl bir ifadeyle aklad: "sterseniz dairenizin kiralama iiyle ben ve komularm ilgilensin, ne dersiniz?" dedi. Erol Beyin yant ksa ve netti: "ok memnun olurum, ilginiz mutlu etti beni." deyip, ayrca teekkr de etti. ki tarafn da konumalar ok itendi. D kulvarlarda dolamayp, itenlik boyutlarnda gelien, deiik zamanlardaki birka telefon grmesi, birbirini hi grmemi bu iki insan, aralarndaki yzlerce kilometre mesafeye karn birbirlerine olduka yak latrmt. Uzakln ya da yaknln yaklamla yakinen bir ilintisi vard. Yaklamla ulalamayan ya da ksaltlp yok edilemeyen uzaklk yoktu. Temel Dursun Bey, Erol Beyle yapt telefon ko numasnn heyecann zerinden henz atmadan, bu heyecan dier komularyla da paylamak iin yeni bir te lefon trafii balatt. Akama kendi dairelerinde bir
74

grme ve durum deerlendirmesi yapmak istiyordu. Beir ve Rengin Beyi arad. Beir Beyi, akama bir i ye meine davetli olmasna karn ikna etti. Fakat her ikisine de ayrntl bilgi vermedi. Tm bilgileri aktarma iini akama saklyordu. u anda dierlerine gre ayrcalkl bir konumdayd. Sra Besim Beyin telefonuna gelmiti. Onu da arad. Fakat Besim Bey, zgn bir ses tonuyla karlad Temel Dursun Beyi. Temel Dursun Beyin fazla srar etmesine ge rek kalmadan zgn ses tonununun, ton farknn neden kaynaklandn aklad Besim Bey. Evde dokuz aylk bir mrleri kalmt. Evin sahibi biraz nce telefon etmi ve ylbanda kznn yurt dndan geleceini ve evlenip bu dairede ikamet etmeye balayacan sylemiti. Temel Dursun Bey sevinli bir sesle: "Sema Hanma kuma m getireysun ev sahibunun kizunu dokuz ay sonra uaum?" dedi. "Brak dalga gemeyi Temel Dursun!" dedi Besim Bey. "Yan senlan deul, bakasynan mu evlenecaymu da, sznla brlkta mu oturacamu uaum dokuz ay son ra? Anlamadum ha, ak et!" diye srdrd Temel Dursun Bey konumay. Besim Bey: "Temel Dursun, dokuz ay sonra yokuz burada di yorum sana! Ev aramaya balayacam." dedi. Temel Dursun Bey: Saha ev mu yok ha uaum, inarsun bir alt kata! Akam gel bize, auklayacaum saha!" dedi. Besim Bey de karsyla birlikte gelecekti Temel Dur
75

sun Beylere. Temel Dursun Bey tm ince ayarlar yapm, toplant ayarlanmt. Akam bu drt aile verilen adresteydiler. Bu kez masa kurulmu, yemekler ve ikiler sralanmt. Temel Dursun Bey komularn merakta brakmadan, Erol Beyle olan telefon grmesini onlara aktard. Kirac da hazrd. Besim Beyle Sema Hanm... Yemek ve iki faslna balamadan Erol Beyi evinden arad Temel Dursun Bey. Besim Beyle Sema Hanmn du rumunu anlatt. Erol Bey dinledi. Ve hemen kararn verdi. Evi, Besim Beyle Sema Hanma hayrl olsundu. Ayrca bir daire sahibi oluncaya kadar da evini kirac olarak kul lanabilirlerdi. lerde ne kendisi gelecekti, ne de kz ya da olu... Satmak gibi bir niyeti de yoktu dairesini. Temel Dursun Beyden sonra telefonu Besim Bey ald. Erol Bey, kendisine tm gvenceleri veriyordu. Kira mik tarn konutular. O da tamamd. u anda oturduklar da irenin sahibi Hicabi Kukonmaz'a dedikleri kira mik tarnda anlatlar. Erol Bey stne stlk, ilk aylk kiray da istemiyordu. Tanmada geecek zaman, eski ev sahibine denecek o ayn kirasn gereke olarak gsteriyordu ev sahibi... Tersine bir ilem ya da anlayla, gereke ev sa hibi tarafndan gsteriliyordu. Kirac adna yaplan depo anlamna gelmesi gereken ve enflasyonist bask ya da enflasyonun galebe almas sonucu, ev sahibi tarafndan deve yaplan paraya dnen depozito da istemiyordu Erol Bey. Ev artk Besim Beyle einindi. Anahtar kapcdan alp, gerekli hazrlklar yapp, hemen tanabilirlerdi. Kont rat sorun deildi, Erol Bey stanbul'a gelince yaplabilirdi. Erol Bey olaanst bir insand. Byle ev sahibi az bu
76

lunurdu. Telefon grmeleri biter bitmez hazrlanan yemek ve ikilere byk bir keyifle sarldlar. Toplant bitiminde, kadn erkek ayrm olmakszn, biri bile sallanmadan du ramyordu ayakta o akam. Tamam sarho olmulard. Gece ge vakit ayrldlar birbirlerinden,, evlerinde uyumak zere. Besim Mutlu Bey, ertesi gn, oturduu evin sahibi Hicabi Kukonmaz' arad. Bir aylk kirasn deyip, ken disinin de istedii gibi evini boaltacan, ev bulduunu syledi. Telefon grmelerinde genellikle bu trden du rumlarda uyguland gibi sra teekkr blmne gelmiti ki, Besim Beyin hi beklemedii, hibir kiracnn da bekleyemeyecei bir tepki gsterdi Hicabi Kukonmaz: "Evimi bu kadar kolay terk edemezsin!" "Nasl terk etmemi isterdiniz Hicabi Bey? Size borcum mu var? Ayrca, oturmayacam ayn kirasn da deyeceim." dedi Besim Bey. "Ben size evimi terk edemezsiniz diyorum! Elimde kap gibi kontratnz var!" dedi Hicabi Kukonmaz bararak. "Anlayamadm!" dedi Besim Bey ararak. "Siz bana, evimi dokuz ay iinde boaltn, ylbanda kzm yurt dndan gelecek, evlenip bu dairede oturacak demediniz mi?" Ayn yksek ses tonundan hibir ton fark kay betmeksizin Hicabi Kukonmaz yant durumuna geti. nk kendisine bir soru sorulmutu. "Dedim!" dedi. "Ama, kzm ylbanda gelecek! Ben, imdi mi gelecek dedim sana! Sen evimi ancak ylbanda
77

bo olarak teslim etmek zorundasn!" Besim Bey gene anlamamt: "Anlayamadm!" dedi. "Gerekten anlayamadm, zr dilerim. Sizi yoruyorum, ama bir kez daha baka biimde aklarsanz belki anlarm! imdi siz, kzm ylbanda ge liyor, sen de ylbanda boalt diyorsunuz, deil mi?" "Evet, bunda anlalmayacak bir ey yok, anlamsn ite!" Besim Bey: "Bu ksm anladm da, teknik olarak bu nasl mmkn olacak, onu anlamadm. Ben buradan tanrken, kznz da buraya tanacak, yle mi?" "Evet yle!" dedi Hicabi Kukonmaz. "Ama tanma annda, benim eyalarmla kznzn eyalar birbirine karabilir. Kznzn eyalarn tayan ha mallarla, benim eyalar tayan hamallar kamyonlar bir birine kartrabilirler!" "Siz de kendinize akll hamallar bulun, kartrmazlar!" Besim Bey glmsemeye balamt, fakat telefon ile konutuklarndan, Hicabi Kukonmaz bunu gremiyordu. Besim Beyin glmsemesi, glmeye dnmemiti henz. "Yani, hamallara i vermeden nce bir snavdan geirmemi neriyorsunuz anladm kadaryla... sterseniz bir de diploma art koaym eya tamalar iin!" dedi Besim Bey. "Valla senin ne art koacan beni hi mi hi il gilendirmez! Ben artm kotum sana! Sen imdi istediin yere ve yne koabilirsin, ama ylbandan nce kamazsn! Eer karsan, ylbana kadar olan kiralarm
78

alrm senden! Kontratn var elimde! Ylbanda da kacaksn evimden!" Besim Bey: "Bak Hicabi Bey, konumamz boyunca evim, evim deyip durdun!" dedi. Hicabi Kukonmaz: Besim Beyin konumasnn arasna girerek: "Evim tabii! Benim evim! kuru kira dedin diye, evimi kendi evin mi sandn? Ben oraya uvalla para dedim!" dedi. "uvalla m dedin, torbayla m dedin bilemem! Pa ray tadn eyin cinsi beni hi ilgilendirmez. Ayrca sen doru bir adam deilsin! Grntn bile yamuk! Doru mu sylyorsun, eri mi sylyorsun, bir sen bilirsin bunu!" derken, gene azndan sz Hicabi Kukonmaz kapt. Ama bu kez Besim Bey kararlyd ve ilk szcn ilk he cesinde geri ald azndan kaplan sz. "Ev senin! Ben evine sahip kmyorum! Ama sana kuru falan deil, tam yirmi milyon sayyorum ayda! Uyardn ok iyi oldu, mliyede alan bir arkadam kanalyla, dediim kiray kuru gsterip gstermediini aratracam, bunu da bilmende yksek bir yarar var. Yedi senedir evinde otu ruyorum, hep yeni kirac gibi deme yapyorum. Buna hibir zaman itiraz da etmedim. Benimle birlikte bu bi naya tanan, hatta daha sonra tananlar bile, benim yarm kadar kira demiyorlar ev sahiplerine. Her yl kont rat yeniledin, her yl tahliye taahhtnamesi aldn. Ne dedinse yaptm, ne istedinse verdim! Brak da evinden kaym! Sonra piman olursun! Otel mi buras, ben karken bakas gelsin?"
79

Hicabi Kukonmaz diretiyordu: "Beni tehdit mi ediyorsun? kamazsn!" Besim Bey: "Peki!" dedi. "kmyorum! Kalyorum! Kalmaya karar verdim, hibir zaman da kmayacam! Ylbandan sonra da kmayacam ve artk kira zamlarn yaparken senin dediin deil, benim dediim olacak!" dedi ve Hicabi Kukonmaz'n da baka bir ey sylemesine olanak tanmadan telefonu kapatt. Besim Bey olduka zlm, evin sahibi Hicabi Kukonmaz'n tavrndan tr bir bolua dmt. Boluun apn, enini-boyunu, derinliini bilemiyordu. Kr bir boluktu bu. Buradan nasl kacakt? Hibir ey dnemiyordu. Beyni boalmt sanki. Epeyce bir sre, ylece koltua ylp kald. Telefon sesiyle kendine geldi. Bu dnyadan elini-eteini ekip gitmiti sanki. Telefon sesi adeta onu bu dnyayla yeniden irtibatlandrmt. Ahizeyi kaldrp, kulana gtrd. Aslnda, ev sa hibiyle konumak ylesine etkilemiti ki, ahizeyi baka bir yerine de gtrebilirdi. Ama, baz iler gibi -yem ek ye mek, yrmek, araba kullanmak- bu i de omirilik soan marifetiyle gerekletiinden, kulana gtrmt ahi zeyi. Arayan, en yakn komusu ve arkada Temel Dursun Ofli'ydi. Boyac bulmutu tanaca daireyi boyatmas iin. Boyac hem iyiydi, hem de uygun bir fiyatla yapacakt ii. Temel Dursun Beyin yakndan tand birisiydi. Besim Bey, Temel Dursun Beyi sonuna kadar dinledi ve yalnzca tek bir szckle dnebildiini ve hl var ol
80

duunu duyumsad ve duyumsatt: "Yatt!" Teme! Dursun Bey, bir anda birok anlam ieren, ierdii anlamlarla birok yere ekilebilecek szcn alm halini sorma gereksinimi duydu. Anlamadm, yatan nedir? Ya da kim kimle yatt?" "Kimse kimseyle yatmad, bizim i yatt! Evden karlmyorum!" "Gene anlamadm! Evden karlmamak ne demsk?" "u anda oturduum, ikamet ettiim, kontratla bal olduum evden, ev sahibi tarafndan km yasakland!" Ve Besim Bey ev sahibiyle aralarnda geen ve ge lien diyalou olduu gibi olmasa da, benzeri biimde, geree en yakn ekliyle, mealen aktard. Diyaloga her hangi bir katkda bulunmayp, bilerek ya da isteyerek arptmayp, yalnzca anmsayabildii, belleinde ka labildii kadaryla Temel Dursun Beye aktard. Temel Dursun Bey ararak dinledi Besim Beyin an lattklarn. Anlatmn ak bozulmasn diye, yalnzca din lediini ve aknln belirtir, tek heceli szckler kul land: "Ya!", "Ha!", "Vay!", "Oo!". Heyecan, aknlk, kzgnlk, zgnlk ifade eden tek heceli szcklerin tm ona, atalarndan yadigar kalan szcklerdi. Son yllarda tretilen szckleri ise haznesine almamt. Bu szcklere snamad gibi, stp stp piyasaya srenlere de kzyordu. rnein son yllarn en zde szc "Vav!" gibi. Temel Dursun Bey de zlmt, aresiz insanlarn bavurduu tmceyle telefon grmesini sonulandrd:
Devlete arpan Kamyon
81/6

"zlme, bir aresi bulunur elbet!" dedi. Besim Bey telefonu kapattktan sonra, biraz daha ra hatlam duyumsad kendini. Temel Dursun Bey, bir an lamda psikologu olmutu. Biraz daha bekleyip, iyice ken dine geldikten sonra, Ankara'dan Erol Beyi arayp, gelimeleri ve dairesini kiralayamayacan bildirmeye ka rar verdi. Erol Beye kullanaca tmceleri ve szckleri belleinde tasarlamaya giriti. Tasarmnda epey yol almt ki, alan telefon sesi, bu tasarmlarn param para etti. Tasarmlarn paralayan, telefonun teki ucundaki sesti. Ses, ksa zaman nce konutuu Temel Dursun Beye aitti. "Uaum!" diyordu Temel Dursun Bey, sesinin tonu ve konumasnn slubu nee sayordu. Yresinin ivesini kullanarak konumas, bunun en nemli kantyd. "Uaum sakn ola ki Erol Beyi aramayasun! Evi tutmayacaunu sylemayasun. Ha bak aklma gelenleri, aklumdan gitmadan syleyacaum saha! Dinle peni!" Besim Bey dinledi Temel Dursun Beyi. Dinledike o da neelendi, sevindi. Ve bu kez Besim Bey, Temel Dur sun Beyin konumasn dinlediini ve sevinciyle karm, i ie geip harmanlanm aknln ifade etmek iin; Temel Dursun Beyin kurduu tmcelerin arasna: "Yapma ya!", "Olur mu?", "Byle de olmaz ki!" gibi kesik kesik, tek bana herhangi bir mana ve ehemmiyeti olmayan, bir anlam ifade etmeyen szcklerle girdi. Temel Dursun Bey, stanbul Bykehir ivesiyle so nulandrd konumasn. "Bayrampaa, Sinop, Diyarbakr ve adn burada ana82

madiim dier cezaevlerinden insanlar; tnel kazp, gar diyan elbisesi giyip ya da baka yntemler kullanarak kayorlar. Sen bu cezaevlerinde kalanlardan daha avan tajl bir konumdasn ve bu avantajn, elini-kolunu sal layarak, tereyandan kl eker gibi evinden ayrlarak kul lanacaksn! Ve inan elin yalanmayacak bile! Akam, Rengin ve Beir Beylerle de bir araya gelip bu konuyu detaylandralm." dedi. Akam bu ii detaylandrdlar. Zaman yitirmeksizin, detaylar ertesi gnden balamak zere uygulamaya koydular. Temel Dursun Bey, le yemeinden az nce Besim Beyin ev sahibi Hicabi Kukonmaz' telefonla arad. Te lefona kan bayana, en yumuak ses tonunu kullanarak, Hicabi Beyi rica ettiini syledi. Hicabi Bey karsndayd. Yine ayn yumuak ses tonuyla Hicabi Beyi rahatsz et mesinin gerekesini aklad: "Sayn beyfendi, sizin kiralk bir daireniz olduunu duydum.Telefonunuzu kapc kanalyla bina yneticisinden aldm." dedi. Hicabi Bey: "Yanl bilgi almsnz, benim dairemde halen kiracm oturuyor. Duyduum kadaryla bo daire, benim dairemin bir alt katnda olacak. Size yanl telefon vermiler." Temel Dursun Bey, telefonun kar tarafa ka panmasn engellemek iin, Hicabi Beyin konumas biter bitmez konumay srdrd. Telefonun bir kez ka panmas detaylar asndan sakncalyd. Bu ilk telefon grmesi, u ya da bu veya baka biimde asla Hicabi Kukonmaz tarafndan sonulandrlmamalyd.
83

"Evet beyfendi biliyorum, c daire bo, fakat tutulmu. Kapc bana yle syledi." "Tutulmusa benim yapabileceim bir ey yok. Bir takm insanlarn syledii gibi, sizin adnza ok zldm de diyemeyeceim. Ancak, buna zlmesi gereken biri varsa, o da siz olmalsnz. Deil mi efendim? Doal olan bu deil mi?" dedi Hicabi Bey. Temel Dursun Bey: "Tutulmu, fakat sizin kiracnz tarafndan tutulmu Hi cabi Bey." Hicabi Kukonmaz aksilenir gibi oldu: "Tutamaz kardeim! Benim kiracm tutamaz! Sana yanl bilgi verilmi." dedi. Hem ayrca, o binada kiralk ev kalmamsa, mutlaka baka bir yerde, baka bir ev bu labilirsiniz." "Hicabi Bey, bakn anlataym size." diye araya girdi Temel Dursun Bey hemen. nk konumann ak yn, telefonun kapanmas ynne doru kayyordu. "Ben kapcnn cebine bir eyler sktrdm ve bana durumu btn aklyla anlatt. Kapal herhangi bir yan brakmad. Sizin kiracnz o daireyi tutmu ve boyatmak iin boyac bile getirtmi. Ve benim de bu blgede bir da ire kiralamam gerekiyor. Ben mteahhitim ve devlete ait byk bir i aldm sizin binanza yakn bir yerde. Yedi ayda bitirmem gerekiyor. Sizin de banz artyorum bylesi eylerle, ama konumuzla da ok yakndan ilgili. u anda otelde kalyorum. Yaptmz i gerei, yle sradan bir otelde de kalamam. Bu i bana ok pahalya patlayacak byle giderse. Patlamay engellemem iin bir ev bulmam art. Ve de sizin evinizin bulunduu blge ya da yakn
84

evresi, benim iim ve cebim asndan en uygunu. Bir iki daire buldum, fakat ksa sreli kiraya vermek istemiyorlar. Bana ise ksa sreli, yedi aylna kiralayabileceim bir daire gerekiyor. Bilirsiniz, apartmanlarda kapclar her eyi bilirler. Sizin daireniz de size dokuz ay sonra gerekliymi, olunuz gelecekmi galiba." dedi Temel Dursun Bey. Hicabi Bey hemen dzeltti konumadaki yanl: "Olum deil, kzm gelecek!" Temel Dursun Beyin att yemin ucunu srmt Hi cabi Bey. Dzeltmeden sonra devam etti hemen Temel Dursun Bey: "zr dilerim, ben kapcnn yalancsym, yoksa ha yatta hi yalan sylemedim. Kapcnn bana sylediklerini aktaryorum size. O, olunuzun dokuz ay sonra geleceini sylemiti. Allah balasn, demek kznz gelecek!" Te mel Dursun Bey konumasnn teklif blmne geldiini, artk bu blm uygulamas gerektiini duyumsad. "Hicabi Bey!" dedi. Sesinin yumuak tonunu deitirip, st perdeden bir tavrla: "Ksmetse, dairenizi otuz be milyondan, dokuz aylk pein deme yaparak ki ralamak istiyorum. O blgede bir-iki gndr yaptm aratrma sonucu, daire kiralarnn yirmi milyon ile yirmi be milyon arasnda olduunu saptadm. Evinize dokuz aylk ve yksek kira deyeceim, en fazla yedi ay kul lanacam. Kontrat yaparz, tahliye taahhtnamesi im zalarm. Kabul ederseniz hemen size, evinize gelip, bir miktar da kaparo verebilirim." Temel Dursun Bey telefondaki son szlerini de sylemi, Hicabi Beyin yantn almak iin beklemeye gemiti. Hicabi Beyin yant biraz ge geldi. Szsz
85

geen sre iinde Temel Dursun Bey, bir ara telefonun kar tarafa kapatldn sand. Fakat ge gelen yantla yanldn anlad. "Aylk krk milyon ve dokuz aylk kira pein, evimi de yedi ay sonra terk edeceksiniz, kabul ediyorsanz imdi gelin grelim!" dedi Hicabi Kukonmaz. Hicabi Bey, yemin geri kalan blmn btnyle yut mutu. Temel Dursun Bey biraz daha oynamak istedi: "Benim nerdiim rakam zaten olduka fazla Hicabi Bey. Ltfen aylk kiray otuz be milyon olarak dnn." dedi. Hicabi Bey kararl bir ses tonuyla: "Benim dairem krk milyon eder beyfendi, kabul edi yorsanz gelin grelim. Ben size yardmc olmaya alyorum, iiniz grlsn istiyorum. Ama, aylk kira krk milyondur. Dokuz aylk peindir. Bir Lira aa olmaz!" de di. Temel Dursun Bey, sesine aresiz insanlarn ses to nuna benzer bir hava katarak Hicabi Beyin adresini ald. naata urayp, vakit yitirmeksizin kendisini rahatsz ede ceini syledi. Telefonu kapatr kapatmaz, ilk yapt i, masasna kuvvetli bir tokat atmak oldu. Sevincini byle da vururdu. Ama bu hareketi, yalnzca i yerindeki ma saya yapard. yerinden ayrld, evine en yakn be yldzl bir otele gidip, bir gnlne bir oda kiralad ve otelin telefonunu telefon defterine kaydetti. Bir gn ncesinin akamndaki detaylar arasnda bu ilem de vard. Temel Dursun Bey, Hicabi Kukonmaz'n verdii ad resi, arabasn park ettikten sonra rastlad apartmann
86

kapcsna da dorulatt. Doru adrese gelmiti. Gn yerini, yeni yeni karanla terk etmekteydi. Temel Dursun Bey, doru adresin, doru dairesini de buldu ve vakit yi tirmeksizin doruca zile dokundu. Diafondan ykselen "Kim o, sorusuna da adn doruca yantlayarak, oto matiin at sokak kapsndan girerek doruca asansre yneldi ve ulat kattaki asansr kapsnn almasyla birlikte, kendisini daire kaps ak olarak bekleyen ahsn Hicabi Kukonmaz olduunu anlamakta gecikmedi. nk, ak daire kapsnda, skmak zere elini uzatan ahs: "Buyrun hogeldiniz, ben Hicabi Kukonmaz," di yordu. Hicabi Bey, Temel Dursun Beyi ieriye buyur etti. Kahvelerin eliinde konumaya ya da konumann eliinde kahvelerini yudumlamaya baladlar. Hicabi Kukonmaz: "Beyfendi, telefon grmemizden bu yana naslsnz? Anladm ya da anlattnz kadaryla bu ehirde ikamet etmiyorsunuz?" dedi. Amac, hem ko numann balangcn yapmak, hem zekasnn boyutlarn kirac adayna duyumsatmak, hem de Temel Dursun Be yi, kendi llerine gre tartmakt. Temel Dursun Bey de bu lm saptam ve lm iin gerekli doneleri kar tarafa vermeye balamt: "yiyim, siz de iyisiniz inallah. Aslen Karadenizliyim. Ofluyum. u anda ailemle birlikte zmir'de mutlu bir ekilde ikamet ediyorum. Fakat stanbul'un da yabancs deilim. niversiteyi stanbul'da bitirdim. Teknik niversite inaat Fakltesi'nden iyi dereceyle, en iyi arkadalarmla
87

birlikte mezun oldum. Okul yllarmda hi kopya ekmedim. Spor yapmak, krlarda dolamak, bo va kitlerimde kitap okumak, iten ve diten artrdm za manlarda televizyon izlemek hobilerim arasndadr." dedi. Yan, iini, gemiini, gelecekten olan beklentilerini zet olarak Hicabi Beye aktard. Hicabi Kukonmaz Beye bu aktarma iini yaparken dam aktarclar gibi dikkkatliydi. Ve en son olarak da, u anda i gerei stanbul'da kald be yldzl otelin adn verdi. Temel Dursun Beye gre, snavn ilk sorusunun yant baaryla tamamlanmt. nk, snav yapma giriiminde bulunan Hicabi Kukonmaz'n yz ifadesi, bunun byle ol duunun iaretlerini veriyordu. Karlkl olarak, telefonda yaptklar grmenin daha ayrntl yinelemesini, teknik ve ierik olarak eklentiler de katp, yaklak bir saat sren bir konuma yaptlar. Temel Dursun Bey, nce ceketinin i cebine ynelip, telefon defterini kard, oradan daha nce adn and otelin telefonunu bulup, Hicabi Beye yazmak suretiyle ver di. Sonra, markal olduu, bilen gzlerce ilk bakta fark edilen takm elbisesinin pantolon cebine kayd eli. Oradan byk bir para tomarn avulayarak kard ve iinden be adet bir milyonluu sayarak ald ve Hicabi Kukonmaz'a uzatt: "Beyfendi ltfen yanl anlamaynz. Size be milyon Lira kaparo vereyim. Anahtar teslim ettiiniz gn, hem kontrat ve tahliye taahhtnamesini hazrlarz, hem de ben dokuz aylk kiray pein olarak size takdim ederim." dedi. Hicabi Bey be milyon Liray uzanp alrken: "Bakn Temel Dursun Bey, evi henz size kiralam
88

deilim. Ama kiralamay dnyorum. Bir de hanmla bu konuyu konuaym. Malum, hayat mterektir!" derken bir ksrk nbetine yakaland. Ve hanmna adyla ses lenerek bir bardak su istedi. Su, ksrk nbetini en gellemiti. Sonra Temel Dursun Bey iin balad ko numay tamamlad. "Size sonucu bildireceim. Eer sonu olumlu olmazsa, be milyon Lira kaparonuzu geri alrsnz." dedi. Hanmn adn gene yksek sesle yi neleyerek kalem ve kat istedi. Kada, ald kaparo mik tarn, baka baz tmcelerle birlikte yazd, Temel Dursun Beye uzatt. Temel Dursun Bey uzatlan kad ald, okudu ve yrtt. "Estafurullah Hicabi Bey. Sizin, ilk grte nasl bir insan olduunuzu anladm, fakat konutuka daha da emin oldum. Demin sylemeyi unuttum; ayrca, rencilik yllarmda sarraflar derneinde memurluk yaptm, ko numumdan tr sarraflara her ay aidat makbuzu kestim. Yaammn bu dneminde ok sarraf tandm. Ben insan sarrafym efendim. Saygn, gven verici bir insansnz siz. Byle bir belgeye gerek yok. Ald paray inkar edecek bir yap yok sizde. Yalnz bir tek ricam olacak sizden, yantnz olumlu ya da olumsuz olsun, en ge bu gece bil dirin ltfen bana. Kaldm otelin telefon numarasn ver dim size. Buradan ayrldktan sonra otelime gideceim, karm ve ocuklarmla telefonla konutuktan sonra din lenmeye ekileceim. Gece yars on iki gibi de uyu yacam. Malum, iimiz gerei belli kurallara uymamz ge rekiyor." dedi. Artk bundan sonra yaplacak konumann gereksiz ol duunu ve iin kvama tam bu noktada geldiini sap
89

tamt. Ayaa kalkt, izin istedi. Hicabi Kukonmaz asansr kapsna kadar geirdi mstakbel kiracsn. Temel Dursun Bey, asansr aa hareket ettirir ettirmez de soluu telefon banda ald. Hi cabi Bey ok deneyimli biriydi ve yaamnda nelerle karlamt. Adam iyi konuuyordu, fakat o, tedbiri gene de elden brakmamalyd. Telefonun bana ulatnda, ald soluu geri ver dikten sonra ahizeyi kaldrd ve hemen yz on sekizi tulad. ans vard. ki, , be, on be kez tulamadan, ilkinde yz on sekizi drd. Yz on sekize, Temel Dur sun Beyin kaldn savlad be yldzl nl otelin adn verdi, telefon numarasn istedi. Yz on sekizden ald nu marayla, Temel Dursun Beyin verdii numara tpk bir birinin aynyd. ablon olarak stste oturmutu. Einin adn yeniden tekrarlad. Zaten bu ad gnde saysz kez tekrarlard. nk genellikle evin ayr blmlerini kullanrlard. Ei, adnn ayn anda ikinci kez yi nelenmesine olanak tanmadan, yllarn getirdii alkanlkla Hicabi Kukonmaz'n yannda belirdi. "Otur uraya da dinle!" dedi eine. "Kocann ne kadar akll bir adam olduunu anlataym sana da dinle!" Aklnn, zekasnn ykseklii stne birka paragraflk aklamasn birtakm rneklerin desteiyle aklad. Ei, Hicabi Kukonmaz' hi yantsz dinledi, her zamanki gibi srekli ban sallad, anlatmn bittiini anladktan sonra da, gene genellikle zamannn byk blmn tkettii mutfaa yneldi. Hicabi Kukonmaz, bu evde, mterek hayatn tek temsilcisi olduundan, u ya da bu karar, Meden Ka
90

nun'dan da ald yasal destekle, reis olma sfatyla hep kendisi verirdi. Temel Dursun Beyle konumasnn bir ye rine sktrd "Hayat mterektir," szcklerini, u andaki kiracsnn, kk bir olaslkla da olsa karabilecei ak silik iin, nlem olarak kullanmt. Hicabi Kukonmaz, yeniden telefona davrand, aksilik karmas kk bir olaslk dahilinde de olsa, "Hayat mterektir" przn gidermek iin kiracs Besim Beyi arad. Telefona kan, Besim Beyin ei Sema Hanmd. Hicabi Kukonmaz: "Besim olum geldi mi yavrum?" dedi Sema Hanma. Sema Hanm, sanki telefon edenin sesini tanmak zo rundayd. Fakat Sema Hanm, Hicabi Beyin sesini tanmt, ama gene de: "Siz kimsiniz beyfendi?" dedi. "Hanm kzm, ben Hicabi Kukonmaz?" dedi. Hicabi Kukonmazdan hemen nce Temel Dursun Bey telefon ederek, gelimeler konusunda bilgilendirmiti onlar. "Evet geldi!" dedi Sema Hanm. "Ama, banyoda u anda!" Hicabi Bey: "Peki kzm, ben gene ararm, selam syle Besim Bey oluma!" diyerek telefonu kapatt. Hicabi Kukonmaz, yarm saat, krk be dakika zor bekleyerek gene telefona asld. Telefondaki ses gene Sema Hanmnd. "Besim banyodan kt. Fakat dinleniyor. Telefona aramam bir saat sonra arayn!" deyip telefonu kapatt.
91

Hicabi Kukonmaz sinirlenmiti, ama sinirlerini ser gilemek, yapmas gereken en son iti. Bu konuda erken davranrsa kendisi kaybederdi. Kendisine telefonda denileni aynen uygulad. Tam bir saat bekledi. Bu kez ne erken, ne ge davrand. Besim Beyle irtibat kurmak iin telefonun tularna do kunurken, kolundaki saatin, gzn ayrmadan izlemeye ald akrep ve yelkovan kendisine tannan srenin dol duunu bildirmiti. Telefona gene Sema Hanm kt. "Sema Hanm kzm," dedi Hicabi Kukonmaz, "Sizi rahatsz ediyorum, ama hayrl bir i iin aryorum. O yzden Besim Bey olumla grmek istiyorum. Herhalde dinlenmitir kendileri. Bi zahmet telefona gelebilirler mi?" Sema Hanm: Bekler misiniz ltfen, bir soraym?" dedi ve telefonun ahizesini masann zerine brakt. Masann zerine braklan ahizeyi bu kez Besim Bey ald. "Buyrun Hicabi Bey! Konuacak bir eyimiz kald m da beni aryorsunuz?" dedi. "Besim Bey olum," dedi yumuak bir sesle Hicabi Kukonmaz; Ben dndm ki, bu ocuklar kendilerine uygun bir yer bulmular, gitmek istiyorlar... Sizi, kar-koca ok sevmitim. Brakmak istemedim. Bir sre daha mi safirim olarak kaln dedim... Yanl anladn..." "Neyi yanl anladm Hicabi Bey, kap gibi kontratnz m? Yoksa tahliye taahhtnamenizi mi?" "Bak yavrum Besim'ciim... Kontrat da, tahliye ta ahhtnamesi de burada konu deil... Kapcdan duy
92

duuma gre sen krk yedi numaral daireyi tutmusun. Boyatyormusun da..." "Evet tuttum, boyatyorum. Bundan size ne? Kont ratnz gerei, siz alacanz kiraya bakn. Baka taraflara niye bakyorsunuz? Sizin kiranz da deyeceim. Hem zaman gelince de kmayacam. Tahliye ta ahhtnamesini koz olarak kullanp, mahkemeye gidin. Mahkemeye bu kozunuzu gsterin, bu bir delildir deyin. Biraz uran, abalayn; emek, zaman, para harcayn. Ancak mahkeme kararyla dairenizi size teslim edeceim. Siz aldnz kiraya bakn!" Hicabi kukonmaz: "Olur mu yavrum! Hem bana, hem yeni tuttuun ye re kira deyeceksin! Yazk sana, paray bu kadar kolay m kazanyorsun?" Besim Bey daha da stne gitti Hicabi Beyin. Acaba Hicabi Kukonmaz tayabilir miydi? Glecekti, fakat zor tuttu kendini. Ayrca glse de pek bir ey fark etmeyecekti. Hicabi Beyin, bu glmeyi farkl yorumlayacak durumu kal mamt. Dnce sistemi, artk sistemsiz bir biimde, is temsiz olarak alyordu. "Paray kazanan benim. Siz aldnz kiraya bakn! Kontratnzda, baka daire kiralayamaz diye de bir madde olmad iin, tuttuum yeni yere karamazsnz!" dedi Be sim Mutlu Bey. Bu konuma, Besim Beyi, soyad gibi mut lu yapmt. "Besim olum," dedi Hicabi Kukonmaz. "Zorla gzelik olmaz. Ben sizi ok seviyorum, o yzden ayrlmayn istedim dairemden. Madem yeni bir yer tuttun, gel kontrat feshedelim. Bana kira deme ve gzel gzel
93

yeni tuttuun daireye tan." "Yok!" dedi Besim Bey. "Hem bu dairede, hem br dairede oturacam. Sizin bu ayki kiranz da dedim. Dier aylar da demeye devam edip, buray kul lanacam. Bir ayam bu daireye, bir ayam da yeni tut tuum daireye uzatp oturacam!" "ok akacsn yavrum. Gel sana bu ayki kiran iade edeyim de k! Vicdanm rahatsz oluyor benim bu durum karsnda! Rahatsz vicdanm, rahat vicdana dntrmemi sala, ne olur!" dedi ve somut bir adm att Hicabi kukonmaz. Besim Bey de artk somut bir adm atmasnn zaman geldiini saptad. Ve att: "Bakn Hicabi Bey, hibir ey anlamadm bu nerinizden. Bu iin iinde bir i var ya, karamadm. in iindeki ii karmaya da aba gstermeyeceim. Beni da ha fazla yormayn. nerinizi tek bir artla kubul ederim. Yarn notere gideriz. Orada bir ay ieriz. Sonra tm ilemleri noterde yaparz. Kontrat feshederiz ve bu ay dediim yirmi milyonumu da geri alrm. Ve o zaman, an cak dairenizi bir hafta iinde boaltrm. Tamam m? Ta mamsa tamam deyin, yoksa devam edelim ve beni bir da ha da megul etmeyin! Benim de sosyal bir yaantm var. Oturup, sosyal yaantmn gereini yerine getirip, te levizyonda sosyal konular seyredeceim yerde, bir saate yakndr sizinle konuuyorum!" dedi. Hicabi Kukonmaz: "Tamam yavrum, tamam. Sen bu akam sosyal yaantn srdr, televizyonun eitli kanallarnda bol sayda sosyal ierikli film var, onlar seyret. Yarn bu
94

lualm, notere gidelim. Paran da vereyim yarn... Sen de anahtar verirsin." dedi. Besim Mutlu Bey: "Anahtar bir hafta sonra veririm. Henz oturuyorum. Gece tanacak halim yok ya! stersen kalsn bu i bu rada?" diyerek konumay sonulandrma aamasna srklemek istedi. "Tamam yavrum, ona da tamam. Anahtar bir hafta sonra ver." dedi ve ertesi gn iin nerede, saat kata bu luacaklarn kararlatrdlar ve karlkl olarak telefonlar kapattlar. Hicabi Kukonmaz, telefonu kapattktan sonra ellerini outurmak istedi, fakat zaman yitirecei iin vazgeti ve hemen yeni bir telefon numaras tulad. Ahizeyi bayla boynu arasna kstrp ellerini outurdu. Ellerini outurma iini de gerekletirmi oldu bylece. Telefon iki kez aldktan sonra ald. Kar taraftaki ses, nl be yldzl otelin telefon santralinden geliyordu. Temel Dursun Beyin telefonunu balamasn istedi sant raldeki alandan Hicabi Kukonmaz. Kar tarafta elleri-kollar bal olarak Hicabi Kukonmaz'n telefonunu bekleyen Temel Dursun Beyin, santral memuru tarafndan balanan telefonla bu byk sknts gitti. Artk telefon balanm ve kendisi balarndan kurtulmutu. Ba yer deitirmiti. Alo buyrun Hicabi Bey, naslsnz efendim?" diyordu Temel Dursun Bey. Hicabi Bey hemen konuya girdi. Naslsnz efendim sorusunu bile yantlamadan: "Temel Dursun Bey, siz evimden ayrldktan sonra
95

karmla konutum. Sizin gven verici biri olduunuzu, an laabileceimizi syledim ona. Benim hanm zor beenir biridir. u saate kadar onu iknaya altm. Ama sonunda muaffak ve muzaffer oldum. Karm caymadan, hemen yarn sabah erkenden sizinle kontratmz yapalm, yedi aylk tahliye taahhtnamesini imzalayn ve dokuz aylk ki ram; ayl krk milyondan, yz altm milyonumu deyin. Bir ksmn hanma vereyim de enesi kapansn bari." dedi. imdi yant veya konuma sras Temel Dursun Beye gelmiti. Hi duraksamadan balad: "Hay hay Hicabi Bey. Paranz cebimde hazr. Ver diim be milyon Lira kaparoyu dp, yz elli be mil yon liray yarn sabah size vereyim. Sizden de dairemin anahtarn alaym, bu i de bylece bitmi olsun." dedi. Hicabi Bey: "Temel Dursun Bey bir mahzuru yoksa, anahtarnz bir hafta sonra vereyim. Halen kirac var evimde, ancak bir hafta sonra teslim edecek anahtar." dedi. Temel Dursun Bey: "Bakn Hicabi Bey, ltfen yanl anlamayn n'olur! Siz den kukum yok, anahtar verirsiniz! Ama bakalm ki racnz size anahtar verir mi? Malum, kiraclara o kadar gvenilmez. Benim iin bir hafta daha otelde kalmann bir sakncas yok. Beklerim. Ltfen, anahtar alaym, kontrat ve para deme iini ayn gn yapalm." diyerek, biraz da bunun ancak byle yaplabileceini ses tonuyla du yumsatarak yantlad Hicabi Kukonmaz Beyi. Hicabi Beyse bir hafta daha beklemesinin bilincine va rarak, yeni kiracsnn stne gitmekle hibir ey ka
96

zanamayacan kavrayarak, istemeyerek de olsa bu neriye "Evet," dedi. Temel Dursun Ofli, telefon grmesi sonulandktan sonra, konuyu tm plaklyla kavram, detaylarn hibir aksama olmakszn gerekletiinden emin olmu, bu yzden Besim Beyle yeni bir telefon grmesi yapmak gereini duymamt bile. Kendisinden iki saat sonra otele gelen ei Rahmiye Ofli'ye; bara inip, kafalar ekme nerisinde bulundu. neriyi scak karlayan ei ile birlikte bara indiler, kendilerine souk bir eyler sylediler ve ev lerinin bulunduu, hem de epey yaknnda bulunduu be yldz olan nl otelde, artk burada bir ileri kalmamasna ramen sabahladlar. nk otelin kalacaklar blmn, gece de dahil olmak zere kiralamlard. Aradan bir hafta gemi, Besim Bey, Hicabi Kukonmaz ile noterden yaptklar anlama gerei da iresini boaltm, anahtarlar teslim etmiti. Drt aile, evin boald akam, Hicabi Kukonmaz'dan Besim Beyin ald paradan masraflar ktktan sonra artan milyon Lira ile bir ikili lokantaya gittiler. Hesap geldiinde, Besim Bey milyon Lirann stn tamamlad ve bahi de verip lokantadan ayrldlar. Gene aradan gnler geti ve Hicabi Bey, Temel Dur sun Beyi bouna bekledi. Her telefon sesinde Temel Dur sun Bey aryor diye sarlyordu telefona. Her kap zili almnda, diafondan "Kim o?" diye seslenirken, Temel Dursun Beyin sesiyle karlaacan dnyordu. Hicabi Kukonmaz, bir akam st bo dairesinin bu lunduu apartmana gitti. Apartmann nnde, Ynetim Kurulu Bakan "Albaymla karlat. Daha nce birka
Devlete arpan Kamyon
97/7

kez birbirlerini grm, selamlamlard. "Albaym", Hicabi Kukonmaz' grnce yanna yak lat, her zamanki gibi selmlatlar. "Albaym": "Hicabi Bey, geen ayki fon giderlerini dememisiniz. Size ceza da tahakkuk ettirdim. Ltfen beni yeni bir uyarda bulundurmadan, demenizi cezasyla birlikte ban kaya yatrnz!" dedi. Hicabi Bey itiraz edecek oldu: "Kiracm Besim Mutlu'dan aln!" dedi. "Albaym": "O artk sizin kiracnz deil, ama kiracnz olduunu kantlarsanz ondan alrm. Besim Bey noterden yaptnz anlamay gsterdi. Bu ayki fon gideri, anlamaya gre si zin borcunuzdur. Ltfen bir kez daha tekrarlatmadan deyiniz!" dedi. Hicabi Bey, "Albaymla konuurken park ettii oto mobilden inen birine gz iliti. Bir yerden anmsyordu. Anmsama ilemi fazla uzun srmedi. Bu, Temel Dursun Beydi. Bir anda "Albaym" yzst brakp Temel Dursun Beye yneldi. Acaba daireyi grmeye mi gelmiti? Umut lar yeniden yeerdi. Yeeren umutlarna iek atrmak iin: "Neredesiniz Temel Dursun Bey, haftalar oldu sizi bekliyorum. steyenler oldu, daireyi tuttum, sizin iin bek lettim." dedi. Temel Dursun Bey: "Ava gitmitim. Bir keklik avladm. Torbada keklik... Dairenize gelince; bence bouna tutmayn elinizde. Arlna dayanamazsnz. Verin kiraya. Ben tut mayacam!"
98

"Hani tutacaktnz, mteahhitlik ii almtnz?" dedi Hi cabi Kukonmaz. "flas ettim Kukonmaz Bey! Elimde kalan birka Li rayla, i alanm deitirip, sizden de etkilenerek kukonmaz iine girdim. Ama, siz beni beklemeyin. Daha yolun bandaym. Sizdeki kaparoya da, kaparo ku rallarn uygulayn. Kaparo bu, geri alnmaz ve geri ve rilmez. Siz afiyetle yiyin." dedi ve Albaym"a: "yi akamlar albaym, sayglarm ve sevgilerimi sunarm, baarlarnzn devamn dilerim!" deyip, dairesinin bu lunduu B bloa yneldi. "Albaym"sa cevaben: "yi akamlar Temel Dursun Bey!" dedi. Hicabi Kukonmaz, konuyu biraz kavrar gibi oldu, fa kat detaylar dnmedi. Yalnzca, deiik semtlerdeki dier sekiz kiracsn ve hi ilgisi yokken keklikleri dnd. Kiraclaryla olan ilikilerini yeniden gzden geirecekti. "Albaym"a dnd: "Geen ayn fon giderlerini yarn bankaya cezas ile birlikte yatrrm, merak etmeyin!" dedi.

99

RIDVAN BEYN HAYATINDAN BR GN

Rdvan Bey postaneden ieri girdi. Telefon jetonunu nereden alabileceini sorduu posta memuru, sert bir ekilde havaya kaldrd sa elinin be parma birbirine yapk olarak, "Dur" anlamna gelen iareti yapt. Bu iaret; demokrasinin beiinde, eiinde, kucanda ya da uzanda, dnyann her lkesinde, ynetilme biimiyle il gisi olmakszn ayn anlam ierirdi. Orta yan epey gemi ve hatta yalla att ilk adm bir daha geri alma ans kalmayan Rdvan Bey, so rusunun yantym gibi grnen hareketin anlamn zmlemeye alrken, memur "Dur" iaretinin devam olarak; ayn evik davranla, avu iini kendisine dndrd. Kesintisiz hareketle bileini bkt ve iaret par ma dik a oluturarak yzn gsterir ekilde ak kalrken, dile getirilmek istenen bu eylemde herhangi bir ilevi olmayan dier drt parman grnt d brakmak iin bkp, avucunun iinde bir araya toplad. Memur ken disini gsteriyordu. Yaplan hareketin anlamn zme dncesi yarm kalan Rdvan Bey, Jetonu kimden ala
100

can anlamt. Rdvan Bey, memurun davranndan dilsiz olduu so nucuna ulat. Konumasna destek salamak amacyla, vcut uzuvlarndan elini devreye soktu. Sa el, ba ve iaret parmaklarn "Ka para," anlamnda birbirine srterek, ehirleraras be jeton istediini syledi. Ha reketli konumasn yaparken, memurun dilsizliinin, sarlndan kaynaklanm olabilecei aklna geldi. Kay nan kkenini kefettiinden; herhangi bir bask altnda olmakszn, havada askda brakt eline baka bir grnm verdi. Be parman ap kapad, belirgin ekilde "Be ehirleraras jeton" tmcesini dudak ha reketleriyle, ama ses karmakszn yineledi. Posta memuru, be ehirleraras jetonu, halkla ken disi arasnda engel olutursun diye, devleti tarafndan denek ayrlarak yaptrlan bankn zerine koydu. ok deerli bir eyini elinden karyormu ve kyamiyormu tavrla, jetonlarn parasal deerini syledi. ok deerliymi havas verdii szcnn yanna, fazladan bir ekleme yapmad. Rdvan Bey, cebinden kard parayla demesini yapt, kendi aleyhine olmak zere, parasnn stn kk bir farkllkla ald. Farkn farkna vard, ama farkl eyler ol mamas iin sesini karmad. Engelledii sesini, yeteri ka dar tanyordu ve bylesi bir giriim, yeni sonular domasna neden olabilirdi. Jeton sat yaplan yerin iinde bulunan ve blm blm birbirinden ayrlm te lefonlara yneldi. Drt blm iinde yer alan telefonlarn tamam, kartla altrlacak gibi dzenlenmiti. Rdvan Beyin can sklmt. stemeye istemeye,
101

sknts yzne yansm biimde, sklm canyla birlikte, yanndan ayrld memura yneldi. Sklma sonucu da ralp, daha kk bir hacme hapsolma eilimine girmi can ve yzyle, telefonlarn kartla altn syledi. Memur; bu alma sisteminin bilgisi dahilinde ol duunu, ama sistemi kendisinin kurmadn, yalnzca ken disinin grevlendirildii, ykml klnd grevi yaptn ve mevcutlar iinde kendisinden talep edilen eyi satmaya memur tayin edildiini, ayrca baka bir mal satmay neremeyeceini, byle bir nerinin; talimatlara, ynetmeliklere, Memurin Muhakmat Kanunu'na aykr deceini, jeton istendii iin jeton sattn, kart istenseydi kart, pul istenseydi pul satacan syledi. Rdvan Bey, posta memurunun; szcklerini saknmakszn, byk bir hovardalk ya da mirasyedilik an layyla, uzun ve hatta gereksiz ayrntlara girerek, bylesi bir tmce kurmasna ard. Bunca uzun yanttan, me muru zd sonucuna ulat. Gnln almak istedi. Tm mr boyunca kim bilir neleri alnmt memurun, gnl mnl m brakrlard insanda! Hakl olduunu syledi. Btn gn, btn hafta, btn ay, btn yl, btn yllar bu iin insan ypratacan ve zr dilemesinin gerekip gerekmediini sordu kendi ken disine. Gene kendisinin kendisine verdii yanttan, ge rektii sonucuna vard. zr diledi. Telefon kart alrsa; en azndan uzun zaman kullanamayaca iin, pahal ve ayrca bunun hem kendi, hem de lke menfaatleri asndan msrife bir davran olacan, o yzden jeton aldn aklamak gereini duydu. Evdeki telefonla ehirleraras grme yapmyordu.
102

Gene evdeki ara-gereci ortak kullandklar ve kan bayla birbirlerine bal olduklar insanlar da bu anlamda bir ko numa yapmadklarn savlyorlard. Fakat zaman zaman, ehirleraras telefon creti deme emrini, faturadaki ilgili stunda, hi ilgileri yokken grd iin; ev d ha berleme gereksinimlerini salayan telefonu, ehirleraras grmeye bir dilekeyle kapattrdn ise sylemedi. Me muru, ilgisi olmayan konularla skp daraltmamak ve dev let tarafndan az cret denerek de olsa satn alnan za mann, herhangi bir ek cret demeksizin bedavadan almamak gerekiyordu. Rdvan Bey, jetonla nereden telefon edeceini so rarken zrn bir kez daha yineledi. Posta memuru, dar kmasn ve postanenin nnde tebrik kart satanlara sor masn sylerken, gene szcklerinin neminin ayrdna varmt. Onlar, Moliere'nin Cimri'si ya da Teodor Kasap'n uyarlad Pinti Hamit'i gibi kullanyordu. Rdvan Bey darya kt. Ama aslnda bu "k" szcne gerek anlamn ykleyerek kullanmak ge rekirse; "Kendini darya att," ya da "Darya frlad," ola rak ifadelendirmek, ykleme ileminin ieriini daha iyi aklar. Darnn biraz souk ve biraz da pis havasnn cierlerine dolmasndan mutlu oldu. Souun ve pisliin cierle salad uyumdan ya da cierlerin baklk ka zanmasndan kaynaklanmyordu bu mutluluk. Yaamnda, sz edilemeyecek denli ok kk kesitinde oluan deiimdi bu mutluluun kayna. Darda, telefon kulbesinin yerini soraca tebrik kart satcsn gzleriyle dier insanlardan ayrt etmeye
103

alrken, hibir yardm almasna gerek kalmakszn ve yi ne ayn gzleriyle, on-on be metre ilerde, adet telefon kulbesine baklar kilitlendi. Baklarn zerlerinden ayrrsa, sanki yok olabileceklermi gibi, gzkapaklarn krpmamaya alarak, bir hamlede telefon kulbelerinin yanna ulat. de botu. lk batakine girdi. Telefon ahizesini kaldrd, kulana gtrd. Ses gelmiyordu. Kapatt, bir daha at. Yine ses yoktu. Bu ilemi birka kez daha yineledi. Sonu deimiyor ve hep ayn kyordu. Ses gelmedii iin, doal olarak ses de gitmeyecekti. letiim iinde, gidigelie, bilemeyecei ve imdi zemeyecei nedenlerden tr kapalyd telefon. zmleme ii stnde dur mayarak ikinci kulbeye geti. Burada da gene, ilem balangc olarak ahizeyi eline ald. Ahizeyle telefon ku tusunun irtibatn, ilikisini salayan kordonun ksa bir blm naylon ipten oluuyordu. Naylon ip, kordonun ke sik ularn kaba dmlerle birbirine ilikilendirmiti. Ses geirme ilevine sahip olmayan naylon ip, byk bir olaslkla ahizeyi koruma altna almak iindi. Doal sra nc kulbeye gelmiti. Kulbenin ilk bakta insan stnde brakt izlenim, krk camlar pu anlamaya dahil edilmeyip, dikkat snrlar dna karlacak olursa, olumluydu. Montajnda byk olaslkla ithal paralar vard belki, ama grnrde hemen hemen her eyi yerii yerindeydi. Ahizeden ses geliyorsa, geici kul lanclar asndan, estetik grnt deerlendirme d tu tulacak olursa herhangi bir sorun yoktu. Rdvan Bey biraz tedirgince ahizeyi kaldrd, kulana gtrd. Ses vard ve sese elik eden, onunla
104

egdmsel olarak harekete geen krmz k da yanyordu. Sesi ve krmz yitirmemek, konumasnn da kesintiye uramamas iin, elinde bulunan be jetonu, birbiri pei sra uygun olan deliklerden kutuya att. Nu maray evirip kar taraftan ses gelmesini beklemeye balad. Uluslararas normlardaki bekleme sresinde ses gelmeyince, ulusal bekleme srecine girdi. Bu sreyi de sabrla birka kat ap, beklenti iinde kalmasna karn, telefon, kendisinden beklenen veya umulan harekette bu lunmuyordu. Ahizeyi ait olduu yere yerletirdi, alternatif hareket olarak jetonlarn gelmesini bekledi. Fakat jetonlar, konuma yaplmaynca, en doal hareketleri olmas ge reken geri dn ilemine gememiti. Rdvan Bey, kutunun yan tarafna, okarcasna hafif bir tokat att. Bir tepkiyle karlamad. Etki-tepki kural, rastlantsal olarak, bilimsel ynden aklanamasa da, bu rada hayata gememiti. Baka bir yere de gememi, ylece bir kurallar manzumesi olarak, ilk yazld ve oaltld tm kitaplarda duruyordu etki-tepki kural. Rdvan Bey, bu kez yumruk yapt elini, orta iddette telefon kutusuna indirdi. Bu kez bir reaksiyon bekliyordu. Reaksiyonu da bouna bekledi, nk reaksiyon da or talarda gzkmyordu. Yumruklarn daha iddetlendirerek, kutuya pei peine, kesintisiz darbeler eklinde savurmaya balad. Kutu; direni-yaam-lm arasnda gidip geliyor, fakat gidii olduu gibi dn de gvence altnda olduundan, bulunduu noktada di renmesini srdryor ve bana msn demiyordu. "Bana msn", metal paralarndan oluan telefon kutusu tabii ki syleyemezdi. Syleyemezdi, nk bu telefon kutusu bi
105

lim-kurgu filmlerinde kullanlamayacak kadar hrpanilemiti. Rdvan Beyin yumruk yapt eli, kutuya indirdii dar belerden kzarp, ac eklinde kendisine yansmaya balamt. Yansma, yanlsamaya kapldn duyumsatt. Rdvan Bey, darbecilerin kanlmaz sonu olan tuzaa dmt. Eylemine son vererek, telefon kutusuyla gi ritii savamn sonucunu tek tarafl olarak kabul etmek zorunda kald. Savamn yenilen taraf oldu. Sinirleri son snrna kadar gerilmiti. O anda kendisine yaplabilecek herhangi bir ek mdahale, gergin sinirlerini kopartabilir, vcudunun merkez sinir sistemi bozulabilir, birok mer keze blnp, ok merkezli sinir sistemine dnebilirdi. Frlayarak terk ettii jeton sat yerine frlayarak girdi. Bir solukta memurun karsnda, yer almas gereken yerde yer ald. Yer almas gereken yeri, aslnda buras yaplrken almt. Bu lkenin vergi veren bir vatanda olarak, payna deni ona detmilerdi. Tapu cebinde deildi, ama vekil tayin ettii insanlar saklyordu onu. Rdvan Bey frlama ilemini gerekletirirken, soluklarn tasarruf etmi, mmkn olduu kadar az soluk kullarak, kullanmas ge reken soluklarn kullanmamt. Soluklarn tutup, tek bir solukta, memurun karsndaki kendi mlk olan yerini aldndaysa; saklad soluklarn, harcamada bulunmas gereken, tasarruf yapmasnn artk olana kalmam so luklaryla karm olarak geri veriyordu. Soluklarn tutarak doal akn bozduundan, kesik kesik soluyup, bir yan dan da kararl ses tonuyla memura; "aretle deil, ses tel lerini kullanarak kendisini yantlamas," iin nce bir uyar konumas yapt. Ve ardndan sorusunu, ksa ve net bir
106

biimde yneltti. Darda, telefon kulbesi grnmnde ina edilmi metal ynlarnn alma sisteminin de, bilgisi dahilinde olup olmadn sordu memura. Ve cretini deyerek, mlkiyetini kendi zerine geirdii jetonlar, cihazlarn karlksz yuttuunu, bu ite parma olup olmadn da sorusuna ekledi. Bu sorular sorarken, parman memura doru uzatmt. Sorduu soruda ok belirgin iki yanl birlikte kullandn, dncesiyle saptad. Ayr tmcelerde de ol sa, iki kez, birbiri pei sra, "Olup olmadn" szcklerini yinelemiti. Jeton yutmak iin, kutuda yaplabilecek bir deiiklikte memurun parmann olmas ise, ok zayf bir olaslkt. En uygun organ el olabilirdi bylesi bir deiim ve dnmde. Posta memuru, savunmasn oluturan yantn ksa, z ve soukkanlca yapt. Mdrlk makamna baln tayan, sa st kede tarih, sol alt kede isim, adres, imzadan oluan, ilkokullarda biim ve ierii retilen, be yaz izgisiz dosya kadndan bir dilekeyle bavurmasn, derdini yazl anlatarak, kede bulunan ikayet kutusuyla ibirlii yapmasn syledi. Rdvan Bey, kendi konumas ve memurun yantyla geen, bilirkiilerce ve bilen kiilerce dahi, fazla uzun olarak nitelendirilemeyecek zaman dilimi iersinde to parland. Soluundaki dzensizlik de yerini allm, kanksanm tempoya brakt. Gz ucuyla kap ynn szerken, ayaklarn ve vcudunu ka uygun duruma getirmiti. Fakat, giri blmn yapp, gelime ksmn ta mamlad konumasnn, son szn de sylemeden
107

bylesi bir devinime gemek istemiyordu. Jeton almnda bulunduu srada, yapt el-kol hareketlerinden, sar ol duu sonucunu kardn syledi memura. Ardndan da yanldn szlerine ekledi. Memurun "Sar" olmadn, u birlikte bulunmak zorunda olduklar zaman diliminde, onun tam bir "Sr" olduu sonucuna, tm verilerin ve be lirtilerin nda ulatn syledi. Ve yant hakk tanmadan postaneyi terk etti. Postacy, Anayasal hakk olan savunma mekanizmasndan mahrum klmt. Ve pos tac kapsn iki kez almak bir yana, bir kez bile alamayacakt. nk postac, Rdvan Beyin adresini bil miyordu. Evindeki telefonu, ehirleraras grmeye ka pattrdna hayfland. Fakat, yaptklar telefon grmeleri, yalnzca kentin snrlaryla, hatta surlaryla snrl kalp, daha teye tamad halde, gelen demeler aklna gelince, hayflanmas zayflad. Telefon ve trevlerine ilikin dncelerle cadde boyu ilerlerken, kardan hzla gelen son model bir BMVV'ye gz takld. Taklan gzn BMVV'den bir trl alamyordu. BMW, caddenin aralara ayrlan blmnden, hem de aralk blmn tam ortasndan, Rdvan Bey se, kendisi gibi yayalar iin dnlp tasarlanm ve bu plan erevesinde ina edilmi yaya kaldrmndan iler liyorlard. Otomobille Rdvan Beyin ynleri birbirlerine dnkt. Rdvan Bey, BMVV'nin tm hareketlerini ak ve ayrca da ok seik izleyebilecek bir konumdayd. ki byk avantaja sahipti. Durumda hem aklk, hem de seiklik vard. Ama Rdvan Beyin, bu konumsal avantajl durumuna karn, arabann caddede kendine ayrlan
108

blmde ilerlemesi, hem de kurallara uygun ilerlemesi, nedense rkntye kaplmasna yol at. Geri otomobil biraz sratliydi, ama konunun kendisiyle hibir ilgisi ve ilikisi yoktu. Hem arabann, hem kendisinin yolu akt. O yzden, burada yol ama almas yaplmas gayet lzumsuz olduu gibi, bylesi bir giriim, belediye ya da karayollarna ek bir klfet ykler, onlar hakknda va tandalarn yanl dncelere kaplmasna da yol aard. Durduk yerde, herkes kendi yolundayken, bylesi bir rkntye nereden kaplmt Rdvan Bey? BMW, tam Rdvan Beye yaklarken, birden ynn deitirdi. Rdvan Beyin paralelindeki caddede bulunan ve yksek yaya kaldrmna komu konumda olan su bi rikintisine, sol n ve arka lastiini daldrd. Rdvan Beyin nsezisel dncesi boa gitmemi, reflekslerini za mannda harekete geirmiti. Ama, vcuduna hakim olan refleksleri, kafa blmnde yeteri esneklii yaratamamt. Vcudu evik bir devinimle geri kaarken, kafas ye rinde saym, hatta ne doru uzank kalmt. Vcut-kafa birlikteliinin organizasyon yetersizlii, kafann yenilgisiyle sonuland. Su kaya yapan BMW lastiklerinin, bi rikintiden havalandrarak savurduu sular, Rdvan Beyin kafasyla bulutu. Bu buluma, tarihsel olarak ni telendirilemezdi. Buluma, yalnzca Rdvan Bey ve BMVV'yi kullanan iin bir anlam ifade ediyordu. Bunun bakalar iinse hibir anlam yoktu. nk her ikisi de ta rihe mal olmu ahsiyetler arasnda deildi. Ara yolu stnde bulunan birikinti sularn byk bir blm, yerini deitirerek yaya kaldrmna gemiti. Rdvan Beyin kafas, suyun gei srecini
109

gerekletirirken salad hareketten olduka etkilendi. Atak davrannn karln, eksik bir dl olarak da olsa grmt. Elbisesine herhangi bir damla, bu bulumada bulamamt. Yanandan, yer ekiminin etkisiyle aaya doru szlen sularn, giysisiyle ilikiye gememesi iin, kafasn ne doru tutmaya devam ederken, yanna sokulan gen cin kfrlerini dinliyordu. Gen, en yaygn olan kfrlerin, en ak-sak ve gncelliini kaybetmemi olanlarn kullanyordu BMW sa hibi iin. Kfrlerini yeteri lde sraladndan emin ol duktan ve olayn birinci dereceden muhatab olan Rdvan Beyden de herhangi bir ek talep gelmediini kavradktan sonra, bulunduu konumu bozmamasn, dile yapt katklarn arlk tad kendi zel lisanyla aktarp, koarak yakndaki bfeye girdi. Elinde kk bir bidon suyla geri dndnde, bu mesajnn Rdvan Beyce de alglandn tespit etmi oldu. Gen, bir yandan bidondaki suyu Rdvan Beyin eline dkyor ve onun yzn ykamasn salyordu, bir yan dan da, ncekinden daha farkl, henz dolama kmam, fakat birka yinelenme sonrasnda, her an gncellik kazanabilecek kfrleri sayyordu. Rdvan Bey, cebinden kard mendille yzn ku rularken, mendilinin altndan, minnettar gzlerle kfrbaz gence bakyordu. BMW sahibinin sapka davrann, gencin insancll btnyle ntrletirmiti. te asl insan, sokakta birlikte olduklarmz diye dnd. Yzn kurulad, slanm ve rengi deimi
110

mendilini cebine yerletirirken gence teekkr etti. Yandan ald gven ve biraz da tecrbelerinden katt cesaretle gence, kfr de etmezse ok iyi bir insan ola bileceini syledi. Rdvan Bey, yrmek iin yapt hamleyi, gencin kul land bir tmceyle erteledi. Gencin tmcesi yaklak ola rak uydu: "Bir ey unutmadn m bey amca?" Gence dnd: "Teekkr ettim ya ocuum!" dedi. Gen: "Teekkrne, tekrler bey amca! Ayrca babasal nasihat babndan da bir eyler sarkttn, onlar da tuttuk. Ve bir tekr de ona... Ama u suyun parasn ver de, bi de ona tekr edelim, iyi mi?" dedi. Rdvan Bey, skkn bir suratla cebine davrand, kard paralardan birini, dierlerinden ayrp gence ver di. Gen bu kez: "Bey amca, eme suyu deil bu! Yznn ehem miyeti benim iin ok mhim olduundan, zel damtlm bir su kullandm sana!" dedi. Rdvan Bey, henz bulunduu yere koyamad pa ralarna bir kez daha hamle yapt. inden bir adet daha kartp gence uzatrken, yeni istekte bulunmasn en gelleyecek bir yz ifadesi taknd. Rdvan Beyin yzne oturtttuu bu ifadenin anlamn kavrayan gen, onun pa ralara bir daha uzanmamas iin biti tmcesini kulland. "Tekr eder, sana hayatta baarlar dilerim bey bal" dedi.
111

Dnemlere ve kuaklara gre; hr teebbslk, yuppielik, zel giriimcilik szckleriyle tanm yaplan, ama hepsi de ayn anlama gelen hareketin, ulusumuza zg ufak bir rneiyle karlamt Rdvan Bey. zel gi riimciliin ilk basamanda pratik eitimini yapyordu gen. Rdvan Beyse, gzn atnda devletle karlamt. mrnn en aktif yllarn devlete vermesinin karlnda emeklilik dln almt. Her ay cebine, alt yllarn bir dl olarak, az da olsa bir para ko yuyordu. Ama bu deildi memuriyete balarkenki dncesi. dealleri vard, hayalleri vard. Halkna yardmc olacakt. Halk ve lkesi geliecekti. Kendi karlarn, dlerinde bile en sona brakmt. Yemyeil ayrlar iinde, aalarla evrili bir ev dlemiti hep. D evinin rengi ise hi mhim deildi. Pembede srarl olmayacakt. Pembe dler kurmak iin, evin ille de pembe olmas ge rekmiyordu. Yani, renk zorunluluu yoktu O'na gre. Mavi, lacivert, sar ya da baka bir rengi de seebilirdi. Fakat dlerindeki ev, hep fluluklar iinde kald, hibir zaman be lirginlik kazanmad. Sabahn dokuzunda ie balayp, akamn beine ka dar, eitli ehirlerde devletine drste hizmet etmiti. Devlet ona, her gittii ehirde, bir masa, bir sandalye ve bir de mhr vermiti. Tabii bunlarn aksesuarlar da ek leniyor ve birlikte zimmetleniyordu stne. Onun, dier ar kadalarndan ayrlan nemli bir zellii vard. Tm me muriyet yllar boyunca, hangi ehirde olursa olsun, her gn masasn kez silerdi. Sabah ie balarken, le ye meinden dnp siesta yapmadan ve akam paydosu
112

balamadan az nce... Masas prl prl bir memurdu. Tm memuriyetinde, hi kimse, kl tablasnda iki izmariti bir arada grmemiti. zmaritleri hep birbirinden ayrrd. Ve mhr de ok okunakl olurdu onun, her kezinde stampay kullanr, kurallara uygun basard. Ona teslim edilen mhr hibir zaman kendi karlar dorultusunda kullanmamt. mzasn hep, devletin verdii maa karl atmt. Zaman zaman, bast mhr ve att im za bedeli olarak, kendisine dosya iinde uzatlan paralar, "Dosyada paranz unutmusunuz," diye geri evirirdi. in oluru varsa, olmazlanmayp mhrn basyor, imzasn atyordu. Devletin ona teslim ettii mhrn ve tand im za yetkisinin satn alnmas olas deildi. Mhrnn ve im zasnn, pazarlama ve pazarlk szckleriyle birlikte amlmamas iin, bu drt szc asla birlikte kullanmaz ve kullandrmazd. Bazen eytan drtmyor deildi. Ama, yanna geldiini duyumsar duyumsamaz kovalard eytan. Bir daha drtmemesi iin lanetler okurdu ona. Zaten sevmezdi ve Tanr'nn cennetten kovduu bu me lekten nefret ederdi. Uzun bir sre yanna urayamazd eytan da bunu bildiinden. Baz arkadalar eytan'a uyup yakalanr, polis ve mahkemede kullandklar "eytan'a uyduk ifadeleri geerli bir mazeret saylmazd. eytan'n azmettiricilii, Trk Hukuk Sistemi'nce kabul grmyordu. Bylesi arkadalarndan birisinin mahkemesine izleyici olarak gitmi ve bir soru karsnda, arkadann app kal masna ahit olmutu. Hakimin; "eytan bunun neresinde, hadi gster," demesi zerine, dinleyici sralarna dnp aranan arkadann, bo baklarn hibir zaman unutamyordu.
Devlete arpan Kamyon
113/8

Rdvan Beyi gemiinde dolatran anlar, yrmesine bir engel oluturmuyordu. Sokaa kurulmu seyyar bir masann stnde bir te lefon ve yannda da elle yazlm "Telefon edilir" levhasyla karlanca, evinin dna knn asl nedenlerinden en nemlisini anmsad. stemeden dnmeye balad anlar, istemeden dncesinden kp gitti. zerinde telefon bulunan masann yannda, kk bir taburede oturan adama, ehirleraras grp gremeyeceini sordu. Adam, Rdvan Beyi ok kibar bir biimde yantlarken ayaa kalkm, bir yandan da te lefonun masada bulunduu yeri deitiriyordu. Adam te lefonu, Rdvan Beye birka santim yaklatrd ve eline ald ahizeyi, Rdvan Beyin eline tututurdu. Rdvan Bey telefonun tularna bast. Biraz bek ledikten sonra, kar taraftan gelen "Alo" ile konumasna balad. "Naslsnz, iyi misiniz?", "Evdekiler nasl?", "Sizin evdekiler nasl?", Kk kzmz byd m?", "Orada da yamur yayor mu?, "Geen gn televizyonda oynayan filmi seyrettiniz mi?", Yengemin yemekleri hl gzel mi?" gibi, bu iletiim eklinin nsz niteliindeki szcklerden sonra, asl konuya geip, telefonla olan ilikisine son verdi. Akrabasyla olan grmesi bitmi, reneceklerini renmi, reteceklerini retmiti. Ksa sren telefon grmesinde, iin sahibi ayakta, elleri birbiri stnde gbeini gizler gibi nnde bal, asl tabiriyle, el pene divan duruyordu Rdvan Beyin karsnda. Telefonun; dknt, dar bir handan gelen kabloyla, ierde bir odaya bal olduu belli oluyordu. Seyyar masa
114

ve onunla birlikte hareketini gerekletiren sandalyenin, akamlar han iinde bir yerde sabah beklediini tespit et mek iinse, byk aratrmalara girimek gerekmiyordu. Bylesi derme-atma oluturulmu bu giriim; hem der lenme, hem de atlma ynnden ok byk harcamalar gerektiren, says belirsiz bol personelli postaneden aktifti, baarlyd ve daha iyi alyordu. Geri; saygda kusur et meyen, hatta gereksiz sayg gsteriminde bulunan gi riimcinin kard deme, iinde gelir vergisi, KDV, sto paj, fon pay, muhtasar, SSK gibi kalemlerden oluan devlet paynn yer almamasna karn, postanenin birka katyd. Ama olsun, yeter ki giriimcinin teknesi dolsun. D grnmnden, fitre ve zekat gibi demeleri yap maktan kanmadn duyumsatan giriimcinin, elbet bir gn, tekne dolunca, vergi ile de tanabilmesinin ya da tantrlabilmesinin olaslk iinde olduunu dnd. Rdvan Bey, amacna ulam insanlarn mutluluu ile seyyar telefoncudan ayrld. Yeniden cadde boyu yrmeye balad. Vitrinlere yzeysel olarak bakarken, yanndan geip giden yayalar da gz ucuyla izliyordu. Bi risinin, vcudunun bir yerine arpmas en sinir olduu eylerdendi. Gene de bu tr arpmalar yaamak zo runda kalyordu. Zaman zaman gerekleen arpmalarda, en ok sa ya da sol omzundan darbe alyordu. Cephe cepheye arpmas ise, bir elin parmak saysn gememiti imdiye dein. Asl, cephe cepheye arpmama konusunda uzmanlamt caddelerde. Omuzlarndaysa durum farkl oluyordu. Bir omzunu koruma altna alrken, bazen br tarafn feda etmek zorunda kalyordu. Henz her iki omzunu ayn anda gvenceye a
115

labilecek yntemi bulamamt. Cadde boyu yrrken, gene iki kiinin kskacnda kalm, bir tarafn korurken br omzundan darbeyi almt. Tam dnp darbe giriimcisine, kalp olarak bel leinde hazr bekleyen uyar metnini szcklerle ifade et meye hazrlanrken, bir otomobilin alan klaksonu ile dik kati bu yne ekildi Rdvan Beyin. Omzuna darbe indiren, Rdvan Beyin yapaca uyardan haberi olmakszn, olay yerini terk etmek zereydi. Rdvan Bey, darbeciyle klak son sesi arasnda tek bir seenekle kar karyayd. Dar becinin, hzla kendi yolu dorultusunda yapt kesintisiz birka admlk atlm, Rdvan Beyin otomobilden yana ter cihini kullanmasna neden oldu. Klaksona basan ofr, duran aracnn iinde sa ta rafna doru yatm, Rdvan Beye adyla sesleniyordu. Rdvan Bey byk bir aknlkla, adnn getii son model Mercedes'e yneldi. Ara sahibi gibi eildi. lk aknl atlatan Rdvan Bey, eik kafasnn karsnda, eik duran kafay hemen anmsad. Bu kafay tayan insan, bir zamanlar, pek uzun olmayan bir sre, devlete hizmet verdii yllarda onun yardmcln yapmt. Kafasnn eimini bozmayan Mercedes sahibi, uzanp aracnn kapsn aarken, Rdvan Beyi ieriye buyur etti. Rdvan Bey otomobile yapt hamleyi bir an geri almay dnd, fakat emekli olduu aklna gelince, bu hareketini zincirleme olarak srdrd. Alan kapdan, kendisini geici bir sre arlayacak olan yere oturdu. Oturur otur maz, yorgunluunun belirgin bir ekilde bnyesini terk et meye baladnn somut olarak ayrdna vard.
116

Bir zamanlar yardmcln yapan arkadann, dev letten ayrldktan sonra ticarete baladn duymutu. Ama, onun ticarete baladn kendisine anlatanlar, bu ar kadann bylesi bir konuma ulaacak denli bir ticaretle uratn sylememilerdi. Arkadann altndaki oto mobil, kendisinin oturduu apartman dairesi gibi iki tane daha alp, ste para kalacak bir pahadayd. Yani otomobil, hem ykte ar, hem pahada ard. Arkadan, ar kadalar anlatrken; onun ancak karnn doyurabilecek bir tuhafiyeci dkkan sahibi olduunu sylemilerdi. Geri ar kada iin, devlette alt yllarda birtakm aibeler do layordu ortalkta. Ama ne yalan sylemeli, Rdvan Bey dorudan bir eyine ahit olmamt. O yllarda trl de dikodular retiliyordu arkada zerine. Hatta, yapt her zel hizmetin karln bilemediinden, cebinde tad fiyat izelgesine bavurduu bile bu sylentilerdendi. Dos ya kaybetmenin, yeni dosya oluturmann, borcun bir blmnn silinmesinin, evrak stnde oyun oynamann fiyatlar hep farklyd arkadann cebindeki listede. in nemine gre artp, eksiliyordu. Toplu i bitirmeler, srmden kazandrd iin indirimliydi. Hatta, normal yap mas gereken ileri de fiyatlandrmt arkada. Mhr ve imza bile crete tabiydi. Ama Rdvan Bey, dorudan ahit olmamt bylesi olaylara. Arkada Mercedes'i ok gzel kullanyordu. Otomobil adeta yolda szlyor, kendiliinden gidiyordu. lerlediklerini, ancak dardaki grntlerin deiiminden anlyordu Rdvan Bey. Otomobil hi sarslmyor, sanki ol duu yerde duruyordu. Yaplan demenin karlnda, tm teknik icatlar en kk ayrntsna kadar yanstlmt
117

Mercedes'e. Devlette birlikte olduklar yllarda pek konukan ol mayan arkada, imdi durmadan anlatyordu. Devletten ayrldktan sonra yaptklarn, alan ansn, pei peine vuran Milli Piyangolar, Spor Totolar, at yarlarn, kaz kazanlar, kazmadan kazandklarn; ulat zenginlii an latyordu Rdvan Beye. Hatta anlatmn tatlandrmak iin, ballandra ballandra anlatyordu. Rdvan Bey, arkadann Mercedes ortamnda anlatt eylerin birbirinden kopukluunu saptam ve memurluk yllarnda dolaan aibelerin doruluundan emin olmutu artk. Mercedes'in biraz daha hzlandn, yan camdan iz ledii grntlerin daha hzl deitiinden anlad Rdvan Bey. Gzn Mercedes'in hz gstergesine kaydrdnda, yanlmadn anlad. Hz gstergesindeki ibre, yz yetmi ile yz seksen arasnda titreiyordu. Tem'de ilerliyorlard ve arkada hzl yaamann pro pagandasn yapyordu Rdvan Beye. ok ilerilerinde olan paral gei turnikelerinin dolu olduunu gren arkada hz kesip, otomdobilini bu konuma gre hazrlad. Az sonra da, turnikelerin nnde ylan arabalarn en arkasndaki yerini ald. Arkada elini cebine atp, byk bir para tomarn avulad. Dkp samamak iin aba gsterdii tomarda, turnikeye verecei kk rakaml paray aratrmaya ko yuldu. Fakat baar salayamad. Tomarn tamam, te davldeki en byk paralardan oluuyordu. Rdvan Bey gz ucuyla, arkadann paralarla savamn gzlyordu. Arkadana yardmc olmak gereksinimini duyumsad. Elini
118

cebine att ve ilk hamlesinde gieye verilebileceini var saymsal olarak dnd paray yakalad. Arkadana, gieden ne kadar istendiini sorduunda varsaymnn doru ktn anlad. Elindeki paray arkadana uzatt. Arkada olmazlandysa da, elindeki tomar cebine yer letirdikten sonra, Rdvan Beyin uzatt paray ald. Para arama almalaryla geen zaman iinde gieye ulamlard. Arkada, Rdvan Beyin verdii paray gie memuruna uzattktan ve gie memuruyla olan ilikisini bi tirdikten sonra otomobilini srd. Henz gielerden yz, yz elli metre uzaklamlard ki bir trafik polisi, koluyla Mercedes'i evirdi. Trafik polisi, demek ki ok gl ve kendisine de gveniyor, diye dnd Rdvan Bey. Gc tartlmaz olan Mercedes'i, koluyla yle bir evirip, hem de durdurmak her babayiidin harc deildi. Trafik polisi, arkadandan ehliyetini ve ruhsatn is tedi. Dikkatli ekilde incelemesini yaptktan sonra geri ver di. Ak cama eilerek, arkadana niin emniyet kemerini takmadn sordu ve ceza yazmak iin elindeki makbuzun sras gelen sayfasn at. Rdvan Bey otomobile bindiinde emniyet kemerini takmt ve polisin dikkatini datmak, arkadana arka kmak iin, emniyet kemerini kullandklarn syledi. nanmyorsa, biraz daha eilmesini rica etti trafik polisine. Trafik polisi, Rdvan Beyin emniyet kemerini takm ol duunu grdn, ama ofr mahallindeki ahsn da bu ilemi yapmasnn zorunlu olduunu syledi. Arkada trafik polisine, pek de kibar olmayan ve hatta havay gerginletirir bir ses tonuyla, ey dnda em niyet kemerinin zorunlu olduunu syledi. Maddeleri,
119

balarna rakamlar oturtarak sralyordu: "Bir, taksi ofrleri; iki, kalp hastalar..." derken trafik polisi araya girdi. "Siz bu Mercedes'te taksi ofrl m yapyorsunuz, yoksa kalp hastas msnz?" dedi. Rdvan Beyin arkada: "Brakn da tamamlayaym," dedi. "Taksi ofr de deilim, Allaha kr, kalp hastas da deilim tabii ki..." Trafik polisi bunu hep yapyordu demek ki, yine ko numann arasna girdi: "yleyse msaade edin de cezanz keseyim. sterseniz pantolon kemerinizi takmayabilirsiniz, hatta pan tolonunuzu da giymeyebilirsiniz, ama emniyet kemerinizi takacaksnz! Grevimi yapmama engel olmayn!" Rdvan Beyin arkada elini camdan dar uzatp, san ki cezay yazaca defteri trafik polisinin elinden ka pacakm grnts vererek diyalou srdrd. "nc ve sonuncu madde... imanlar emniyet ke meri kullanmazlar!" Trafik polisi bu kez apa oturmutu. Rdvan Beyin ar kada, gerekten bu nc tanma tpa tp uyuyordu. Yz krk, yz elli kilo kadar geldiini ilk bakta hibir gz yadsyamazd. Memuriyet yllarnn ilk dneminde, Rdvan Beyin yardmcsyken p gibi zayf olan arkada, ilk ki lolarn memuriyetinin ilerleyen yllarnda edinmi, yaklak yz kilo kadarken de meslekten ayrlmt. Sonraki yllarnda ise bugnk grntsne ulamt. Trafik polisi cezada srarlyd. Kafasna koymutu bir kez, ceza kesmeden brakmayacakt. "Peki, imanlk raporun var m, onu gster!" dedi.
120

Rdvan Beyin arkada, bu soru karsnda doal dav ran olmas gereken, glmeyi ya da glmsemeyi kul lanmayarak, suratn biraz daha ast. Konumann ak, "Sen benim kim olduumu biliyor musun?1 ' aamasna gel miken, trafik polisinin komiseri olayn cerayan ettii mahale intikal etti. Rdvan Bey suskunluunu korurken, her iki hasm ta raf da kendi haklln kantlamak iin tezlerini komisere sundular. Komiser, tm dikkatiyle gelimeleri algladktan sonra: "Buyrun beyfendi, gidebilirsiniz!" ifadesiyle, olay nok talayan tmceyi kulland. Rdvan Beyin arkada, gaza basp uzaklarken olay yorumlamaya balad. Yorumlaryla aydnlatp, a boduu insann, kendisiyle birlikte btn aamalar yaadn, epey ilerleme saladktan sonra dnebildi ancak. Bunca zamandr otomobilinin zelliklerini pratik olarak gsterip, yeri geldiinde anlatm, Rdvan Beyi, Mercedes zerine uzmanlk derecesinde hazrlayp, bilgilendirmiti. Bu konuda artk, Rdvan Beyin hibir eksii kalmamt. Yapt ayrntl servet beyanndan, arkadann bir kent aas olduunu da renmiti. Servetinden Rdvan Beye pay aktarmna gelmiti imdi sra. "Sana, gzel bir yemek yedireyim efim!" dedi. Rdvan Bey, emekliliin salad baboluk iinde, arkadayla sohbet ve gemii anmak zere binmiti Mercedes'e. Ne arkada ona nereye gideceini sormu, ne de o arkadana byle bir talepte bulunmutu. Bu konuda Rdvan Bey inisiyatifsiz kalm, arkada da kendiliinden
121

inisiyatifi almt. nisiyatif hibir zaman ortada kalmazd. Arkadann yemek daveti zerine Rdvan Bey; yantsal alternatiflerden, kendisi iin en uygununu seti. Tem'den ktktan sonra, uygun bir otobs duranda ken disini brakmasn, karnn evden karken doyurduunu, baz baka ilerini henz halletmediini syledi. Arkada: "Sana yemek yedirmeden hibir yere brakmam efim!" diye yinelerken, olduka kararl ve bu konuda tavizkar davranmayacan, tmceyi kullanndan, ses to nuna kadar her eyiyle duyumsatyordu. Arkada, boaz sahilinde bir lokantann nnde oto mobilini park ederken, bana oturttuu apkayla, oralarn park sorumlusu olarak kendisine grev verdii anlalan biri yanlarnda belirdi. Yars anacaddeden, yars yaya kaldrmndan oluan otoparkn kahyas, nlerinde iki bklm eilip, byk bir saygyla Ho geldiniz abi," ile ina edilmi iki szcn arasna arkadann adn da ek ledi. Arkada, demek ki buralarda tannan ve sayg du yulan biriydi. Arkadana gsterilen saygnn bugnk blmnden Rdvan Beye de bir pay dyordu. nk kahya "Ho gelmeyi", iz ekiyle oullatrmt. Birlikte lokantann kapsna ynelirlerken, arkada Rdvan Beyi adeta ileriye doru iterek, arkasna gemeye alyordu. timeyi, kendisinden gen ve gl olan ar kada kazand, lokantann kapsndan; nde Rdvan Bey, arkada arkada girdiler. Kap alp da hemen hemen tm masalar dolu, olduka lks lokantann iine adm attklarnda, Rdvan Bey daha da ard. Drdnn giysisi
122

ayn, birisininki deiik be garson; disiplinli, hazrol va ziyetinde, art-eksi en fazla yarm santim hatayla hizaya girmilerdi. Giysisi farkl garson, duran otomobillerden so rumlu kahyann kulland iki szcn, yalnzca birini deitirerek, ama z, biim ve ierik olarak ayn anlama gelen; "Ho geldiniz beyfendi!" szcklerinin ortasna ge ne arkadann adn yerletirmiti. Giysisi renk ve model asndan deiik olan, ef konumuna ykselmi gar sondu ve onun kullanp bitirdii ksa tmce, dier ayn giy sili drt garson tarafndan, bir kez daha, fakat koro halinde yinelendi. Bu tarza alk olmayan ve mrnn sregelen hibir dneminde byle karlanmayan, hibir yerde asker, yar asker ya da sivil denetimde bulunmayan Rdvan Beyin ayaklar, bu denetlemeye uyum salayamayp, adm atar ken birbirine dolat. Vcudu, admlaryla uyum salamak iin, son direnme hakkn da kullanp, tam teslimiyet iine girmiken, koluna yapan arkadann eli durumu dzeltti, yere dmesini engelledi. En nde Rdvan Bey, ardnda arkada, hemen ardlarnda da nvan ve kdem srasna gre garsonlar olmak zere konvoy halinde, cam kenarnda, dierlerinden farkll ilk bakta gze arpan masaya doru ilerlediler. Rdvan Bey, yn hatas yapmamak iin, dnp dnp ardna bakyor, arkadan yakn takibe alm efin havada duran elinden, istikametinin doru olduunu duyumsuyordu. efin eli, yrye baladklarndan beri hep ayn kararllkla, o farkl masay gsteriyordu. O anda Rdvan Beyin tek nihai dncesi vard: Bir an nce, neresi olursa olsun bir yere oturmak ve arkada ha
123

ri, dier insanlarn yanlarndan uzaklamas... Sonunda klavuzunun amaz yol gstericiliinde, nc grevini baarp, masaya ulam ve grubu da ulatrmt. ef garson kanalyla ilk sipariler verilmi, garsonlarn her biri emirleri uygulamak zere ilgili blmlere dalmlard. Dier masalardan baz gzlerin arkadayla kendisini, fark ettirmemeye alarak gzlem altna aldn fark etti Rdvan Bey. Gizli baklar nedeniyle, oturu ekli, kol larnn konumu rahatsz etti kendisini. zellikle, kollar ken disine fazla gelmi gibi bir karamsarla kapld. Sonunda, bir zm bulamaynca, duyumsatmamaya alarak, ar kadann vcut duru konumundan kopya ekmeye karar verdi ve uygulad. Lokantann iinde, kendilerini karlayan garsonlarn dnda, byk bir titizlik, sessizlik ve kvraklkla dolaan, baz daha farkl niformal genlerin de olduunu, biraz za man geip, salondaki grntler, gzlerinde yerli yerine oturmaya balaynca ayrt etti. Yava yava lokantaya uyum salamt. Acaba bu uyum ncesi uyumsuzluunu, devlette alt yllardaki es ki yardmcs fark etmi miydi? Arkadann servet beyann almt otomobilde, ama: "Bu lokanta senin mi?" diye sordu bir eyler sylemi olmak iin. Arkada gnln olduka alaklarda tutmaya alr bir grnt izerek, yani alakgnllce: "Hayr," dedi. Fakat niye sorduunu sormadan ve bu sorunun olduka anlamsz olacan dndnden; "Sa olsunlar, beni ok severler," dedi.
124

Araba iinde balayp, park ettiklerinde braktklar, sohbet ve anlar eliinde yediler yemei. Hi abartsz, Rdvan Bey byle bir yemek yememiti yaamnda. Ma sasnda bu kadar; mevsim ii ve d, ithal ve ihra, et, sebze, meyve tr bir arada sergilenmemiti. Ne ar kada, ne kendisi masaya gelenleri azlarna gtrebilmek bir yana, tmne dokunabilmi deillerdi. Ku st eksik kalmasn diye, Ebabil kuunun tkrk salgsyla, fincan biimli yuvalardan yararlanlarak yaplan, in Mutfa'na zg, ku yuvas orbas bile vard ma sada. Yemekler, bir yarma heyecanyla nlerine kon mu, fakat onlar da aralarndan setikleri bazlarnn tat larna bakarak alara; "Hmmm gzel", "Hmmm bu da gzel", "Hmmm bu daha da gzel" gibi ifadeler kul lanmamlard. nk, olayn geliimi asndan, alar yarmac ve kendileri de bu yiyecekleri hazrlayanlara pu an verecek jri deildi. Objektif olarak da, sbjektif olarak da baklsa, mteriydiler. nlerine kurulan sergi kalkp da, kahvelerini ierlerken gelen hesap bunun kantyd. Hesap; masaya zenle yerletirilip kaldrlan yi yeceklerle doru orant kurmutu. Rdvan Bey, tam olarak rakam grememiti ve arkadann demesinin apn bi lemeyecekti. Ama arkadann turnikede zorlanan avucu rahatlamt. Arkada, tedavldeki en yksek paralardan ef garsona be, dier drdne de ikier adedini bahi olarak verdi. Lokantay terk ederlerken, girite karlatklar uy gulama, baz kk farkllklar iererek yinelendi. ef ve dier drt garson, bu kez uurlama eylemini lokanta dna tarmlar, Rdvan Bey ve arkadann gbek hi
125

zalarna kadar eilirlerken hep bir azdan: "Gle gle beyfendi, yine bekleriz beyfendi," tmcesine, gene arkadann adn da katarak birka kez yinelediler. Mercedes'in anahtarn arkadana uzatan kahya da ayn ilemden geti. Lokanta ve evresine ilikin herhangi bir baka sorunlar kalmayan Rdvan Bey ve arkada ara baya binip, kontak anahtaryla balayan hareketle yola ko yuldular. Birbirlerine kullanacaklar hibir szck, hibir tmce kalmamt. Birbirlerine aktarabilecekleri, sylemek is tedikleri her eyi tketmilerdi. Sessizce bir sre yol aldktan sonra: "Seni Taksim Meydam'nda braksam olur mu?" dedi arkada Rdvan Beye. "Yolunun zeriyse tabii olur! uralarda bir otobs du randa da inebilirim!" dedi Rdvan Bey. Arkadaysa: "Tabii ki yolumun zeri, o yzden Taksim Meydan'nda brakacam. zel ofrn mym senin efim!" dedi. Taksim Meydan'na kadar hibir ey konumadlar. Rdvan Bey, bazen n camdan, bazen yan camdan evreyi izliyordu. Arkadaysa, trafiin en ok uyulmas ge reken kuraln uygulayarak, tm dikkatini nndeki yola vermiti. Tem'de ok daha sratliyken bile, bu denli dik katle nndeki yolu izlemiyordu. Rdvan Bey iinden; Alak herif," diye dnd. "Keke o zaman, senin iin ortada dolaan sylentilere bo vermeseydim, sylentilere mdahale edip,
126

baboluktan kurtarsaydm," diye dncelerini srdrd. "eytann bacan krsaydm, bakalm krk bacakl, sakat bir eytan'la ne bok yiyebilirdin, ne kadar birlikteliini srdrebilirdin? Ben ettim, sen etme efim, eytan'a uy dum demeyecek miydin drz? Bana hava atmak, beni ezmek iin, en az saatini ve aldm emekli harlnn aylk karln gzn krpmadan benim iin harcadn. Evin nerede, brakaym bile demedin! zel ofrm m olurdun evime braksan? nk amacna ulatn, kendini tatmin ettin!" trnden devam eden dncelerle Taksim Meydanna vardlar. Rdvan Beyin arkada, Rdvan Beye brakmakszn uzanp, Rdvan Beyin inecei kapy iterek at. Bu hareket, Rdvan Beyin daha da sinirlenmesine yol at. "Sanki, iini bitirdii orospuyu indiriyor arabadan it!" diye, araba iinde gerekletirdii son dncesini de kulland. Sinirlendiini arkadana duyumsatmamaya alarak, arabadan iner ken: "Teekkr ederim, grelim!" dedi. Scakl ikisi de yitirmiti. Ayn souk davranla ar kada da: Grelim!" dedi. Rdvan Bey Mercedes'i terk etti. Mercedes uzaklat, Rdvan Bey birbiri pei sra duran otobslere ilerledi. Ne Rdvan Bey nerede oturduunu sylemiti, ne de arkada iyerinin ve evinin adresini vermiti. Eve gidecekti, vazgeti. Biraz daha darda kalaym, kafam dalsn, yardmcmla rastlatktan sonra yaadklarmn arasna baka engeller koyaym, diye dnd.
127

Ynn otobs durandan, Tnel tarafna evirdi. Yrmeye balad. Trafik klarnn ynlendiriciliine ken dini brakt. Aralarn kullanmad stiklal Caddesi'ne geti. ok seyrek de olsa, baz aralar bu caddeyi, her eyi gze alarak kullanyordu. Rdvan Bey, bu kullanm gz ard etmeksizin cadde boyu ilerlemeye balad. Zaman za man duruyor, vitrinlere bakyordu. Kentin tm cad delerinde olduu gibi, buras da insan kaynyordu. sizlik istatistikleri geldi aklna. Bu istatistiklerin nerede, nasl ve hangi ller gz nne alnarak yapldn dnd. Rdvan Bey, kalabalktan uzaklamak iin, sokak ilerinden birine sapt. Orada da kalabalk vard, fakat cad deyle kyaslanamazd. Caddedeki kalabalk ile, sokak iindeki kalabaln niteliini birbirinden ayrt edecek szc bulabilmek iin, kalabalk szcn hecelemeye balad. nce kala ile balk hecelerini ayrd birbirinden. Balk istifi gibi szc, caddeyi tanmlamak iin nce uy gunmu gibi geldi kendisine. Sonra denizdeki balklarn durumunu dnd, hi uygun deildi bu szck. Denizler balktan arndrlmt. Bir sre sonra, deniz ve balk szcklerinin birbiriyle hibir ilikisi kalmayacakt. O za man doal olarak, "Balk istifi" deyimi anlamn yitirip, yalnzca tarihsel bir szck olarak tarihteki yerini alacak ve halk arasndaki kullanmdan ekilecekti. Bu kez, ka labalk iinde bir grubun alk olduu tespitini yapt. Ka labaln iinden al ekip karmak, gerek alklarn alnmas sonucuna yol ap, topyeknsal bir saldrym havasna brndrlrd. Bunun kitle katliamndan fark yoktu. Kalabalk ile alklar birbirinden ayrt etmek iin, de rin aratrmalar yaplmalyd. Ama bu da olas deildi yle
128

bir dnnce. nk bu tanmlama, ayrnts byk ve ok masrafl bir alma gerektiriyordu. statistiksel almada, yntemlerden biri olan, soru-yant biiminde dzenlenecek blm hedefine ulaamayacak, hi kimse kendisini alk olarak gstermeyecekti. Ve bu istatistik de bilimsel olmaktan uzaklaacakt. statistikiler byle bir gi riimde olduka tepki alacaklard, nk hi kimse ken disini alk olarak grmeyecekti. Tepkilerse, alklk lsnde artp, azalacakt. Had safhadaki alklar, tavrlarnn vehameti lsnde; ar ceza, sulh ceza mah kemelerini de megul edecekti. Bu aamada, bilimin gnmz koullarnda ulat seviyede, bu yzde tespit edilemeyeceine gre de, stnde durmaya gerek yoktu byle bir konunun. O da baz konular gibi bo verilenler blmne atlmalyd. Kalabalkla, alklk arasnda da net bir ilinti salayamaynca vazgeti Rdvan Bey szck paralama iinden. Rdvan Bey dne dne ilerlerken, bir kah vehanenin nne gelmiti. Burada dnceleri birbirinden koptu. Yalnzca kahvehaneye girmeyi dnd. Kah vehanenin kapsn ap ieri girerek, son dncesini uy gulama alanna koydu. Bo bulduu bir masaya elini da yayarak, kahvehanelerin en nemli aksesuarlarndan olan sandalyeye oturdu. lk yorgunluk soluklarn verirken, om zuna petamal atm garsonun yan banda bittiini grnce, ay syledi. Bitiiindeki drt kenarl masa, drt kenar da, her bi rinde birer kii olmak zere doluydu. Her biri keye tam konsantre olmulard. Rdvan Bey, yan masadaki okey oyununu gz ucuyla
Devlete arpan Kamyon
129/9

izlemeye balad nce. lerleyen zaman iinde, o da tm dikkatiyle, en yaknnda bulunan gencin stakasndaki talarn birbiriyle uyumunu ya da uyumsuzluunu zmek istercesine oyuna kapld. Olaslk hesaplar yapmaya balad. Gencin stakasndaki talar -okey ta diye ni telenen ey, sert plastikten yaplmt, ama her nedense adna ta deniyordu- her an alabilecek duruma gelmiti. Hatta joker gelirse, ift bile atabilirdi. Sra dnp, hem de dolaarak, yeniden gence geldi. Gen, artistik -b u hareket ekli, bu szckle tanmlanabiliyor- bir biimde kolunu uzatp ta ekti. Bak madan, ters biimde vurarak, stakasna oturttu. Ve yeni bir artistik hareketle elini uzatp, rakam kendisine bakacak ekilde ters evirdi. Ta jokerdi. Birka tan yerini deitirerek ve jokeri, ortada ekilmeyi bekleyen dzenli talarn stne vurarak, stakasn dier oyunculara evirdi. ift atmt. Rdvan Bey, sandalyesini oyuncularn masasna, ken disi de stnde olmak zere kaydrd. En yaknndaki ift atan genci hedef alarak: "Daha yakndan izleyip, iz leyemeyeceini?" sordu. Gen: "Ne demek izlemek! Gel yanma hayatn yaa! Birlikte idare edelim durumu! Babama bak be!" gibi, pek de ne an lama geldii, ilk duyulduunda kavranamayacak, fakat elkol hareketleri ve tavrlaryla olumlu karladn ifade etti. En azndan Rdvan Bey, isteinin uygun karland so nucuna ulat. Gen, ay ocana doru: "Yap bir ay babama, benden!" diye barnca Rdvan
13C

Bey, okeycilerin masasna yaklamasnn hibir sakncas olmadna emin oldu. Oyun; oyuncularn bar, ar ve kfrleriyle, he men hemen, kahvehanede oynanan okey oyunlar gibi normal seyrini izliyordu. Rdvan Beyin kahvehaneye girip, keyi sessiz ve hibir eye karmakszn izlemeye balamasnn zerinden bir saat gemiti ki, oyunculardan birinin, talarla denmi stakasn yeil uha masaya savurarak atp, kar tarafndakine: "Ta alyorsun ulan!" demesiyle, masa, etrafn saran oyuncularla birlikte birbirine girdi. Samimi arkada grnmndeki oyuncular, birbirlerine saldrya getiklerinde, kfrleri onlara elik ediyor, kavgalarna fon oluturuyordu. Masa etkileim sonucu devrilmi, sandalyeler de sav rularak elik durumunu bozmam, okey talar ve stakalarsa kahvehane iinde geni bir alana yaylmt. Rdvan Bey, "Ulan"la temel harc atlan kavgann ilk anlarnda, kahvehanenin uygun bir kesine kaarak, kendini gvenceye ald. Kfrleen ve birbirine giren drt oyuncu, eylemlerini srdrmek iin, bulunduklar alann darln igdsel olarak dnm olacaklard ki, kah vehanenin dna srklendiler. Kahvehane nnde ge liimini srdren kavga, giderek daha uzak mekanlara ka dar ulat. Daha sonraki st geliime gre, kavgann taraf olan gen insanlarn, ses ve grntleri, kahvehane evresinde de yitiklere kart. Garson, ocak ve baz mterilerin, imece kfrleri ve imece almas sonucu, kahvehane eski grnmne
131

ksa bir sre iinde kavutu. Rdvan Bey kendini gvenceye ald kede, ortamn normal seyrine kavutuunu saptaynca, en yaknndaki sandalyeye kt. Bir sre getikten sonra, garson Rdvan Beyin yanna gelerek: "Yirmi iki ay var hesapta amca!" dedi. Rdvan Bey, garsonun ifadesini yorumlayamamt: "Ne yirmi iki ay?" dedi. Garson: "Olunun itii ve sen dahil smarlad aylar!" diye aklad. "Yaptm hasar tespit almasnda ise kayda deer bir eye rastlayamadmdan, ek bir talepte bu lunmuyorum!" dedi. "O, benim nereden olum oluyormu?" diye tepki gsterdi Rdvan Bey. "Onun anas, on be dakika uzaklktaki Zrafa Sokak'ta (Zrafa Sokak: stanbul Karaky'de bulunan, devlet denetiminde ve gzetiminde, resm, mehur genelev so ka.) icray sanat eyliyor. Belki oradan olun oluyordur! Ne bilim ben! Sana babam diye hitap etmedi mi? Yap bir ay babama, demedi mi? Yirmi iki ay iin olunu inkar m ediyorsun?" diyerek, Rdvan Beyin tepkisel sorusunu, so runsal tmcelerle yantlad garson. Rdvan Bey, tanmadan, n aratrma yapmadan gir dii bu yerde, bakt ki ba derde girecek, fazla uzat madan, henz her ey ksayken, yirmi iki ayn parasn, glmseyerek konumalar izleyen dier kahvehane sa kinlerinin baklar altnda deyip, ayrld oradan. Artk bir an nce eve gitmek ve uzun bir sre de dar
132

kmamak zere kurgusu yaplan bir istee kaplarak, ulamda kullanaca otobse binmek amacyla admlarn hzlandrd. Otobs durana geldiinde, bunca yolu nasl oldu da bu kadar ksa zamanda katettiine ard. Demek in sann, azmederse elinden gelmeyecek ey yoktu. Fazla uzun olmayan bir sre getikten sonra, onu d tehlikelerden koruyan evine kavuturacak otobs geldi. nsanlarn, bir sonraki mesaiye g toplayp, yeniden almalar iin, evlerine gitmeleri gereken, o gnk ilerini tamamladklar saatti. Otobs durandaki ortam, kalabalk szcyle aklamak olas deildi. Arapa maher szcn des tek alarak, yine Arapa szck, kalabaln yanna ek lemek gerekiyordu. Bu durum ancak maher kalabalk olarak tanmlanabilirdi. Zaten Trke, esas olarak, eitli lke dillerinden oluan bir koalisyonun etkisi altndayd. Bat ile Dou arasnda bir kpr olan Trkiye, kprden geenlerin kulland szcklerden etkilenerek dilini zen ginleti rmiti. Maher kalabalktan kopan, daha kk apl bir maher kalabalk, kaps almam ve duraktaki yerini henz tam olarak almam, tekerlekleri hafif hafif dnn srdren otobse saldrya geti. Otobsn kaps aldndaysa, hi kimsenin tahminde yanlmayaca ey gerekleti. Darda sakince durumu gzlemleyen biri; otobsn sabit olan i hacmiyle, doluma eylemini gerekletirenlerin uyumunu ise, matematiksel olarak ko lay kolay hesap edemezdi.
133

Maher kalabalktan kopan, daha kk maher ka labal yklenen otobs, ar ar duraktan ayrlrken, henz n kaps kapanmamt. Elbirlii, dayanma ve da yanma ile, sonraki duraa ulamasna az bir sre kala, ancak kaps kapand. Otobs o durakta durmad. Durakta; yolcu olduu sanlan birtakm insanlarn, otobs ofrne el ve kollaryla yaptklar -bazlar ayp olarak da ni telendirilebilecek ya da yorumlanabilecek- iaretler ise otobs ii yolcular tarafndan glmelerle karland. ofr; yneticilerine, amirlerine, suyu akmayan, elektrii sk sk kesilen evine, ak kanalizasyonlu mahallesine, amurlu bozuk yollara alt gibi, bu trden eylere de almt. O da gld ve dura geti. Rdvan Bey ilk giriimciler arasnda yer alamadndan ayakta kalm, yannda duran hanmn el antasnn demir akam bacana dayanmt. Hanma, antasn ekmesini syleyecek olduysa da vazgeti. nk anta, mantken en doru yerde bulunuyordu ve hanmn bu konumunu bozmas ise olas deildi. Rdvan Bey, ilk yolcularn otobs terk etmesiyle, greceli bir rahatlk salanncaya kadar, bu duruma katlanmak gerektiini saptad. Otobs, her zaman olduu gibi, normal trafik iindeki, normal seyrini izliyordu. Krmz kta duruyor, dier aralarn geiine izin veriyor, krmz k, yeil a dnnce, yoluna, nndeki aralarn hzlar orannda devam ediyordu. Her nedense, otobsn nndeki aralar ok tembel ilerliyorlard. nk, onlarn nnde yol alan aralar da tembeldiler. Ve tabii onlarn nndekiler de... Bazen yaya kaldrmnda yryerek ilerleyen insanlar, iinde yer aldklar otobsten daha fazla srat yapyordu.
134

ehir iinde yayalara uygulanmayan hz snr, zellikle i dn ve ie gidi saatlerinde aralara uygulanyordu. inde insan olmasa ve zaman zaman da aralar yer deitirmeseler, bu ehir ii yollar, sonsuz bir otopark sanlabilirdi. Otobsn bunca ar yol almasna karn, ilerleyen zaman iinde, yava yava da olsa ilerleyen otobsle, epey bir mesafeyi geride brakmlard. Fakat yanndaki hanm, kprdanmaya balam ve her hareketinde de elin deki antann metal ksm Rdvan Beyin bacana daha iddetli batyordu. Artk hanm, anta konusunda uyar masnn sras geldiini dnd. Bu sray ok beklemiti, artk hak sahibi konumuna ulamt. Ama dncesini uygulama aamasna gelince, uygulamaktan vazgeme gereini duydu. Kadnn hareketlenmesinin nedeni, kadn deildi. Onu hareketli klan, kadnn tam arkasnda yer alan, yznde iki haftalk bir sakal tayan orta yal, pis su ratl adamd. Adam olduka dalgn, camdan dary izler bir grnmdeydi. Rdvan Bey, yanndaki kadnla, onun ardndaki adamn durumlarn ayrt edince, rahatsz ol duunu pis surata duyumsatmasnn en doru davran olaca tespitini yapt. Gzleriyle, adamn gzlerini yakalamaya alt. Fa kat baarl olmas olanak d gibi grnyordu. Bu yeni durumu olanaklar iine alp deerlendirmek iin, koyaca eylem biimini planlamaya balad. Pis suratn gz-eri otobs terk etmi, darda cadde boyu uzanan vitrinlere taklmt. Ama gene de Rdvan Beyin baklar, adamn baklarn yakalayamasa da, etkisini gsterdi. Pis surat, her ne kadar tm dikkatiyle dary izlese de, kadnn ar
135

kasndaki hareketleri kesildi. Kadnn hareketlilii de buna bal olarak durdu. Ama kadn, gene de kendisini gvenceye almak ister gibiydi. Konumunu deitirmek is tiyor, fakat otobs ii younluk buna izin vermiyordu. Rdvan Bey her eyi gze alarak, adam omzundan drtt ve ynn deitirmesini syledi. Adamsa, Rdvan Beyin uyarsn sesli yapmasndan dolay, yantnn sesli ol mas gerektii sonucuna varmt. Tam olarak nece olduu belli olmayan, fakat hece ve ses karekterinin yabanc gel memesi nedeniyle, yantn Trke kullanld sonucu karlabilirdi. Mealen yle diyordu adam: "Rahatsz m ettim, nerem dokunuyor sana? urada durmu, ineceimiz yeri karmamaya alyoruz! Ne reden geldik bu kahrolas ehre!" Biraz daha diklense, adamn, konuland yerden saldrya geebileceini, tatszlk karabileceini dnd Rdvan Bey. Evine tatl tatl ulamak istiyordu. Ayrca, yanndaki kadn, cereyan eden bu yeni durum karsnda herhangi bir giriimde bulunmamt. Adamla arasndaki diyalou gelitirmek iin yeni bir sz atmad Rdvan Bey. Pis surat da zaten diyalog gelitirmek iin hi hevesli grnmyordu. Aralarndaki balant btnyle koptu bylece. Otobs ofr, saptanan gnlk sefer saysnn birini daha tamamlamak iin, maa karl verilen grevini yapyor, yolcusunu hedefine ulatrmak zere kendisine zimmetlenmi arac sryordu. Kendisinin ve ailesinin iaesini karlamak iin sabrn zorluyor, gnlnn aldrmamasn, yollarn gide gide biteceini dnyordu.
136

Otobs ofr, gide gide yollar bitirmiyor, adeta her gn gide gele ipek bcei gibi dokuyordu. Otobs ofr iin bu yollar, aldrmayan gnl eliinde ister gide gide bitsin, isterse gide gele ipek bcei gibi dokunsun; Rdvan Bey iinse durum tamamen farklyd. Bu sefer sayl otobs hedefine ulap, seferini tamamlandnda, Rdvan Bey iin her ey bitmi, kaloriferin stt scak aile yu vasna ulam olacakt. Ama hi yleye benzemiyordu gerekte durum. Bugn evine varamayacakt galiba. Gnn gelien olaylar ve somut gerekler, tm plaklyla bunun mmkn olamayacan du yumsatyordu Rdvan Beye. Yanndaki kadn ve onun ardndaki adam, gene birlikte sallanmaya, ileri gidip, geri gelmeye balamlard. Rdvan Bey, igdsel bir dav ranla, kendi bacana srtnen antay pis suratlnn ba cana doru itti. Tam da ne olduysa, burada ve bu anda oldu. O kalabalkta, hareketsizliin kader olduu, kprdanlamaz tespitlerinin yapld ortamda, kadnn antas havaya kalkm, bir anda sakallnn kafasnda pat lamt. Durgun, sessiz, boynu bkk dev uyanmt. Kadn, kendi hesabn kendi gryordu. Bin yllar boyu, yazl ta rihin balangcndan bu yana; ardndan, nnden itilen, ta rihe yenilmi g olarak geen anaerkillik, babaerkilliin kafasn ezme giriimini balatyordu. Artk ne analk, ne babalk erk hegemonyasnn skmeyecei bir dnemin gelmi olduunun bir simgesiydi adeta bu kafada patlayan anta. Ard arda deil, her iki cinsin de yan yana durduu, cinsler aras erk mcadelesinin olmayaca bir dnyann ilk mjdecisiydi sanki bu anta.
137

Fakat binlerce yln deneyimini, bilgisizce dahi olsa, igdsel olarak kullanan babaerkillik, bu savamda ba zen kendi cinsinden insanlar da ezerek yoluna devam et mek istiyordu. Bu savamda, her trl kat mbah saylyordu. Pis surat da yle yapt. "Hrsz var! Brak ulan antay!" diye barmaya balad. Bir yandan da Rdvan Beyin boynuna uzatt el lerini. Kadnsa bir yandan: "Hayvan herif, rz dman!" diye baryordu. Bir anda Rdvan Beyin ve olay muhataplarnn bulunduu blm karm, az da olsa, saa sola kamalar nedeniyle bu ksm, biraz ferahlamt. Kadnn, pis suratlnn ve Rdvan Beyin barmalarna, baka sesler de katlm, karmak bir ortam olumutu. Rdvan Bey ve sakall, birbirlerine ka labalktan tr vuramyorlar, ancak vcutlarn iki samimi dostmuasna kucaklayabiliyorlard. Ortam ne yum ruklamaya, ne de gremeye uygun deildi. ylece bir birlerine sarlmlar, yalnzca baryorlard. Bu bartlara karan baz baka sesler ofr mahaline farkl biimde, deierek yansyordu: Otobste hrsz var! ek karakola!" Otobs ii hrszla kar duyarllk gsteren ve bylesi durumlara tepki duyan otobs ofrlerinin tavrlar, bazen nerileri dikkate alma dorultusunda oluyordu. Bu otobs ofr de tercihini, karakol ynne aracn evirmekte kulland. Rastlantsal olarak ok yaknda olan karakol, nnde nbet beklemekte olan polis kanalyla otobs karlad. Karakola ulama sreci iinde, otobs ii karmaa da
138

ha da gelimi, kimin ne dedii anlalmaz olmutu. Bu karmakl zecek olan, Byk skender konumu ve rolndeki polisti. Karakol kaps nndeki grevli, ta binann bir parasymasna, tfeinin namlusu ileri dnk olarak duruyordu. Kendisine ait zel kapdan inme hakkna sahip olan ofr, bu avantajn kullanarak darya admn att. Fakat yolcularn inmesini salayacak kaplar amad. Bu dav ran da kurallara uygun ve doald. nk kalabalk arasndan hrsz, kap kayplara karabilir, otobsn ka rakol nne ekilmesinin hibir manas ve anlam kalmazd. Karakol iinden, kap nne kan birka polis, du rumu zet olarak ofrden aldlar ve yeniden otobse dnmesini, yolcu kaplarn amasn istediler. Amalar herhangi bir telefata yol amadan, normal yollardan suluya ulamakt. Alan kaplardan, sylene sylene inen yolcular, in dikleri yerden olayn gelitii blm gzlem altna aldlar. Sra artk Rdvan Bey, pis surat ve kadna gelmiti. Onlar da indiler. Tm dikkatler onlarn zerinde top lanmken, polislerden biri; hep birlikte topluca konuan, ama aslnda bararak, anlam kaymasna uram sesler kartan kitleye, hrszn hangisi olduunu sordu. Birka parmak, olayn gerek kahramanlarna ans tanmadan, bir anda Rdvan Beyi gsterdi. Rdvan Beyin, kendisini savunacak tmcesinin ilk szc henz azndan kmadan: "Ge lan sen uraya!" diyen polisin, tam olarak
139

gerekletiremedii, hatta gerekletirmek istemedii tmcesi ve suratnn ortasna patlatt destekli yumrukla oluan, gzlerinin nnde l l yanan yldzms grnmdeki soyut parlaklkla, gsterilen yere, istemi dnda, biraz da sarslarak ulat Rdvan Bey. Ik hzyla yar yaparcasna gerekleen otobs d, karakol n gelimelere, bu kez kadn, ayn sratli dav ranla, Rdvan Beyin daha fazla hrpalanmasn en gellemek iin: "Hayr, hrsz deil, rz dman!" diye bararak ko numaya balad. Polis, tmcenin devamn beklemeden, Rdvan Beye yeni bir giriime balama aamasndayken, kadnnn kol larna yapan hareketiyle duruldu. Hi beklemedii bir en gelle karlatn gren polis, eylemini kesintiye uratarak, tmcenin devamn dinlemeye karar verdi. Kadn: "Hayr, bu hrsz deil. Hem de rz dman da deil. Hrsz olmayan, ama rz dman olan bu!" diye pis su ratly gsterdi. Kesintiye urayan engelin ortadan kalktn, bir ye nisiyle de karlamayacandan emin olan polis, bu kez gsterilen gerek hedefe yneldi. Hemen hemen ayn to na edeer bir darbeyle, sakally da Rdvan beyin yanna kadar ulatrd. Her zamanki monoton i dnlerinin dnda, ortaya kan bu deiimle, yaamlar bir lde renklenen otobs yolcular, tm dikkatleriyle gelimeleri izliyorlard. Polislerden birinin: "Olayn muhataplaryla birlikte iki ahit kalsn, geri ka
140

lan yolcu gitsin!" komutuyla, bata ofr, ardnda yolcular; nce konvoy, sonra da yenilgiye uram; silah icat olup, mertlik bozulmadan nceki eski zaman ordular gibi, dank bir biim ve ekil alarak otobse yneldiler. Or tada ahit kalmayacan anlayan polis, danklam otobs kitlesine hamle yaparak iki ahit talebini yineledi. Ve hatta birka kiiye bireysel hamle giriiminde bulunduysa da, kalp olarak kullanlan yantla yz yze geldi: "Ben bir ey grmedim, duymadm, bilmiyorum!" Olayn ilk scaklyla Rdvan Beyi gsteren par maklarn sahiplerini aramaya balad polis. Ama baaramad. Sca scana ynelen parmaklar, scakln souklukla yer deitirmesi zerine bulamad. Rdvan beyin darbe almasna yol aan parmaklarsa, ait ol duklar vcutlarla birlikte, kitlenin arasna karm, kay bolmulard. Belki de otobs karakol nne gelirken ayak ta olan bu parmak sahipleri, geri kalan yolculuklarn oturarak yapacaklard. Otobs, tm eski yolcusunu alarak karakol nnden uzaklat. Rdvan Bey, pis surat, kadn ve karakoldan kan polisler, hep birlikte ieri girdiler. Karakolun d, ge ne kanksanan, allm grnmne brnd. Kadnn mdahalesiyle Rdvan Beyin su ilemedii somutlam, fakat ahit olarak alkonmutu bu kez. Kadn bir sandalyenin ucuna ilimi, Rdvan Bey ve sakall ayakta dikiliyorlard. Pis surat, ayaktaki grntsne masum ve mazlum bir maske takmt. El lerini gbeinde balam, her iki ayakkabsn birbirine yaptrm, ban ise sa omzuna doru yatrmt. To puklarn birletirmi, fakat ayak ularnda, askeriyenin
141

tanmlad nizami akl brakmamt. Duru stili, tm denge avantajlarn yok ederek, ortadan kaldryordu. Her hangi bir d mdahalede, mdahalenin ok zayf olarak gereklemesi durumunda bile, yere boylu boyunca uzanrd. Bu uzanm, bylesi durumlara ok ahitlik yapm, ama dile gelemediinden ahitliini gerekletiremeyen ve gerekletiremeyecek olan karakolun zemini ok rahat ka bullenirdi. Pis suratn, bann sa omzuna tam olarak yat masn ise, bayla gvdesi arasnda kpr grevi yapan boynu engelliyordu. Bu kez baka bir polis, grevinin en nemli ilevini ye rine getirdi. Sorusunu sordu. Sonucunda, sorgulamann gerekli olup olmayacan saptayacakt. nk soru ile sorgulama arasnda, szck benzerliinde de olduu gibi bir ilinti vard. Soru ilk inceleme, sorgulama da ayrntl in celeme olarak deerlendirilebilirdi. Sorgulama uzun ince bir yoldu ki, hem polis, hem de sorgulamas yaplan insan asndan epey zahmetli, eziyetli, zaman alc ve ince ayrntlar ieriyordu. Ksaca iki taraf da ypratyordu. Bu yzden sorulara; dnlp, tanlp, bir kerede, kopya ekmeden, doru yantlar verilmeliydi. Kadn, otobs iinde bandan geenleri -daha dorusu, arkasnda geenleri- tm ayrntsyla anlatm, yaamnn gemiine ynelik baz baka gereklerine ynelmiti. Polis: "Siz de yle geip oturun beyfendi!" dedi Rdvan Be ye. "Yorgun deilim, byle iyi." dedi Rdvan Bey. "Ge, ge, otur!" dedi yeniden polis. Rdvan Bey ge142

melere, yeni gelimeler eklenme olaslnn ortaya kmamas iin denileni yapt. Orada duran san dalyelerden birinin ucuna iliti. Ayakta, sulu olduu sav lanan ve ilk hazrlk sorusunda da suunun sabitlii aklk kazanan pis surat kalmt yalnzca. Tacize urayan kadn, gemi yaamna ilikin benzer bir olay anlatmaya balad: "Byle bir olay gene otobste bamdan geti memur bey." dedi. O olay mahkemeye yansd. Hem ahitler de vard ve durumaya bile geldiler. Ama mahkeme sa lonundan kp, koridorda yrmeye balamtk ki, ko camn taciziyle karlatm." Polis, kadnn anlatmnn arasna byk bir aknlk ifadesiyle girdi. "Nasl yani, kocan adliye koridorunda m sana ey yapmaya kalkt? O; devletin, komularnn, ailenin ka bullendii, nikahl resm kocan deil mi? Hevesini niye eve saklamad da, orada ey yapmaya yeltendi? Sapk m se nin kocan?" dedi. "Sapktr bir para memur bey. Beni herkesin iinde tekme tokat dvmeye balad. Hevesini eve bile saklayamad. 'Namusumu herkesin iinde ayaklar altna aldn orospu,' diyerek dvyordu beni. 'Bir daha, namusumu herkesin iinde ayaklar altna alrsan ldrrm seni!' diye de, nceki tmcesini glendiren bir tmce ekledi. 'Bu da vay geri alacaksn. Ben namusumu, byle herkesin iinde inetmem. Nasl sen byle, her eyi ak ak, herkesin iinde anlatrsn?' diyor ve Allah yaratt demiyordu. Adliyedeki grevli polisler zor aldlar elinden memur bey. Her tarafmdaki rklerle, gnlerce yle gittim ie!"
143

Polis gene girdi araya: "Kocann bu yaptna taciz denmez. Sapklk da deil bu! Seni bir temiz dvm. Dvldne zldm, ama senin kocan bu. Kocann vurduu yerde gl biter. Ama sen sulamadn iin gl soldurmusun. Olayn stnden zaman da gemi ayrca. ikayeti misin kocandan? Ora da ikayeti olacaktn, hemen rapor da alacaktn! Hem ko numuzla ne ilgisi var anlattklarnn?" dedi. Kadn: "Kocamdan ikayeti deilim memur bey. Yuvarlanp gidiyoruz birlikte. Daha dorusu, o beni yuvarlyor, ama idare ediyoruz. Ama bu kez ldrr beni. ok sinirlidir. En ufak eyde; ne eti senin, kemii benim der, ne de kemii senin eti benim diye savlar. Hem etim, hem de kemiim onundur, bu yzden ikisini de brakmaz. Eve gitmeliyim, o kahvehaneden dnmeden yemeini hazrlamalym. Bu rz dmanndan ikayeti olsam, mahkemeye gitsem, af fetmez beni bu sefer kocam. Namusunu ikinci kez ayaklar altna aldm diye ldrr beni!" Kadnn anlatsn polis ve Rdvan Beyle birlikte tm dikkatiyle dinleyen pis surat, ikayeti olunmamann da verdii rahatlkla: "Valla billa, ben bacma bir ey yapmadm zaten me mur bey!" dedi. "Sus lan sen eolu eek," diyen memur, otomatik bir hareketle, pei peine iki tokat sallad sakallya. To katlardan yalnzca biriyle sakallnn surat temas kurmutu. kinci tokat, ilk tokatn etkileimiyle yere yklan pis surata rastlamam, boluu dvmt. Att tokatn etkisiyle avucunun ii acyan polis, dier
144

pasif kalan eliyle, aktif elini ovalarken: "Madem ikayeti deilsiniz, gidebilirsiniz hanfendi." dedi. Rdvan Beye dnp: "Siz de beyfendi, siz de gidebilirsiniz." dedi. Gerekleen bu yeni durum karsnda yasal olarak, bir tmce daha kurmasnn bilincinde olan polis, nc tmcesini de pis surat iin kulland: "Hadi bakalm, sen de siktir git, bir daha buraya dme!" dedi. Rastlantlarn bir araya getirdii, bu koca kentte bir da ha bir araya gelmelerinin olas olmad bu kiinin, ka rakolun kapsna ktktan sonra, attklar her admla, bir liktelikleri biraz daha bozuluyordu. Bu birliktelii ilk bozan pis suratt. lk admlarn izleyen, ikinci, nc ve gittike hzlanan daha sonraki admlar, Rdvan Beyle kadnn admlarnn tam tersi ynde ilerleyerek ilk sokaktan ieri girdi, tamamen gzden yitip gitti. Az kl, karanlk sokaklar ilk olarak pis surat yuttu. Rdvan Bey, duraa geldiinde kalabaln iine gir meyerek, epey uzaa ekildi, otobsn beklemeye balad. Kalabaln, i dnndeki younlukla ilgisi kal mam, trafik de olduka almt. Gn epey ilerlemiti. Kendisi iin uygun otobsn geldiini grd. Fazla ka labalk deildi, ama gene de ayakta yolculuk yapmas ge rekiyordu. Rdvan Bey bir giriimde bulunmad otobse binmek iin. Beklemeye karar verdi. Gerekirse bundan sonraki otobse de binmeyecekti. Kars meraklanacakt. alt yllarda bile bylesi ge kallar azd. Bir gnde ne ok ey gemiti
Devlete arpan Kamyon
145/10

bandan. Eve bir varsn, kolay kolay terk etmeyecekti artk bu kalesini. Ya da kale evresinde dolaacak, kolay kolay amayacak, daha telere tamayacakt. Ekmek al mak iin bile, en az bir hafta evden kmayacakt. Evinin, yuvasnn scakl gzlerinde ttmeye balad. Gzlerinin nnde tten duman, grn en gelleyecek denli younlamaya balad. Bu durumdan cierleri de etkilenmi, ksrk tutmutu. Dald dncelerinden, nnde klakson alp duran otomobil uzaklatrd onu. Youn duman da eksozu bozuk olan otomobilden geliyordu. Karbon monoksite bomutu onu otomobil. "Buyur komu, evine mi gidiyorsun? Seni brakaym." dedi otomobilin iinden bir ses. Eilip baktnda, iki apartman telerinde oturan Aydn Beyi grd. Grnt ona ait olduuna gre, doal olarak bu ses de onundu. Uzanp kapy at, oturdu. "Epey klakson aldm komu!" dedi Aydn Bey. "Ne relere gitmitin yle? Dalp gitmisin. Feneri nerede sndrdn? Bize de anlat, gidip biz de sndrelim fe nerimizi!" "Yok Aydn Bey, fener mener sndrmedim. Fener mi kalr bizim gibi insanlarda! Ufack bir mum mz var, onu da karartmak iin trl dzenler kuruyorlar. im vard, yoksa ne iim var darda benim?!" dedi Rdvan Bey. ki komu, derinlere inmeyen bir syleiyle yollarn tketmeye baladlar. Rdvan Bey, komusuna bandan geenlerden hi sz etmedi. Emniyet kemerini kontrol etti. Tamamd, tam olarak yerletirmiti vcuduna. Kanun ve
146

nizamlara tam uygundu. Gz ucuyla komusu Aydn Beyinkine bakt. O da takmt emniyet kemerini. Aydn Bey normaI bir hzla gidiyordu. Bu konuda da sorun yoktu. Geri Aydn Bey, istese de srat yapamazd bu oto mobille. Herhangi bir trafik evirmesinde, ancak arabann modeli ve ya tez olarak kullanlabilirdi. u anda grev yapan trafik polislerinin en az yarsnn doumundan nce retilmiti otomobil. Artk kaderine kalmt. Kaderine, ayn gnde ikinci trafik evirmesi yazlmsa, bu da olurdu. Ka derin nne geemezdi. Kaderin nne geemezdi, ama o da hep kaderin ar kasnda kalp nal topluyordu. Bakalarnn kaderi oktan motorize olmu, onlara mal toplatyordu. Rdvan Beyinse mr boyunca hep byle olmutu. Hep kaderin arkasnda kalmt. Tam yerini tespit edebilse, gl bir tekme in direcekti nndeki kadere. Kaderi, bugn de onu, bu emekli haliyle arkasna takm, nallarn toplatmt. Komusu Aydn Beyin: "Geldik ite, evlerimiz grnd!" tmcesiyle mutluland. Gerekten evleri gzkyordu. Orda evi vard, grse de, grmese de, o ev onun eviydi. ok teekkr ederim komu, hi ileri gitme, dur senin evinin nnde. Elli-altm metre yrrm ben." dedi Rdvan Bey. Komu Aydn Bey itiraz etti: "Olur mu komum?! Seni elli-altm metre yrtr mym?! Brakr, geri dnerim ben." diyerek, tam Rdvan Beyin kap giriinde durdurdu otomobilini. Rdvan Bey kapy ap inmeden: "Gerekten ok teekkr ederim, mahcup ettin beni,
147

nasl derim senin bu borcunu?! Bize gel de bir kahve ielim. Ac Kahve... Bunca yllk hatrmz var, stne bir krk yl daha eklensin." dedi. "Gelmeyeyim komum, bir-iki tur daha ataym. Malum, ar dnyas deil, kr dnyas bu!" dedi komu Aydn Bey. Rdvan Bey uyand. Uyumuyordu, ama komusu Aydn Beyin konumas, ancak bu szckle aklanabileceinden uyand. Fakat gene de bir gaf yap maktan korkuyordu. Gaf yapmak yerine, gereksiz bir laf yaparak, ne kadar dolaacaksn, diye sormak istedi. "Ne kadar..." dedi Rdvan Bey. Dolaacaksn, szcyle tmcesini tamamlayacakt ki, araya girdi komusu. Rdvan Beyce gereksiz olduu tespiti yaplan tmcenin, Aydn Beyce gereken blm kullanlmt. "Sen yabanc deilsin komu, ver bir eyler!" dedi komu Aydn Bey. Rdvan Bey cebinden kard paray komusuna uzatt. Aydn Bey paraya yle bir bakt gz ucuyla ve ce bine koydu. Rdvan Bey bir sre para st beklediyse de, byle bir davran Komu Aydn Beyin hibir zaman gstermeyeceini kavradktan sonra, kapya hamle yapt. Yarm azla da olsa; "yi geceler," diyerek otomobilden in di. Komusunun bu davrann, kendince, aznn ta mamn kullanmayp, yalnzca yarsyla "iyi geceler" di yerek protesto etmiti. Kafasnda yapt hesaba gre, gerek ticar bir taksiyle bu yolu gelmi olsayd, bu kadar tutmayacan dnd. Ama gene de komusuydu, komu Aydn Bey! Apartmann ortak kullanm alanlarndan olan ana giri kaps, ieriye girie uygun durumdayd. tince ald. Baz
148

dairelerin kap otomatii bozuktu. Ve bu ana kapnn anah tarn ise sk sk kaybediyorlard. Kendi daire kaplarnn aahtarlarn niye kaybetmezlerdi de, zellikle bu kapnnkini kaybederlerdi? Kapc da sk sk, kap oto matiinin dmesini kullanmamak iin, kilidin uygun ye rine bir mandal sktryordu. Kapcy bu konuda uyarmt birok kez Rdvan Bey. "Hrszlk olabilir, gvenliimiz teh likeye girer, kap hep kapal dursun!" demiti. Kapc da bu uyarlar hep ayn yantla: "Peki bey!" diye karlamt. Za ten kapc hibir uyarsna ya da sorusuna olumsuz yant vermememiti imdiye kadar. Ama hibirini de verdii yant dorultusunda uygulamamt. Kapnn kilitlenmesini engelleyen mandal, kapcnn sokuturduu yerden ald. Apartmann ana giri kaps, kendisinden sonra ieri girmek isteyen insana; ancak ya anahtar ya alan bir daire otomatii ya da kapc ma rifetiyle alacakt. Kapcnn kapsn alp, uyuuk bir surattan, "Peki bey," yantn almaktan vazgeti. Merdivenleri trmand, daire kapsna geldiinde anah tar karmak zere elini cebine att. Henz anahtar V-karm kilide uzatyordu ki, karsnn yzyle karlat. Kars ondan nce kapy amt. "Merak ettim, nerede kaldn Rdvan?" dedi kars. Bir yandan da eilip, terliklerini tam nne koydu. "lerim uzad, eski arkadalarma da rastladm, on dan..." diye yantlad Rdvan Bey karsn. Ayakkablarn kartm, ait olduu yere yerletirmiti. Karsnn tam nne yerletirdii terliklerini de alp, yerine koymu, tekar eilip oradan alm ve giyinmiti Rdvan Bey.
149

Kars, Rdvan Beyin bu davranna bir anlam ve rememi, veremedii bu anlam zmlemeye alrken: "Artk ben dahil, kimsenin nnde eilme ne olur! Kendi iimi kendim grrm." dedi. Salona geti. Kars a olup olmadn sordu. Boazna elini gtrd Rdvan Bey: "Burama kadar doluyum. Yemek yiyecek halim kal mad!" dedi. Eline, uzaktan kumanda cihazn ald. Televizyonun karsndaki koltua geip uzand. lk bast kanalda film oynuyordu. Biraz izledikten sonra, kanal deitirdi. ark syleyen bir grup gen insan vard. Onlar da deitirdi. Ye ni getii kanalda komedyen vard. zledi bir sre, glmseyemedi bile. Gerek hayattan kopuktu konumas. Kendisi syleyip, kendisi glyordu. Hem de kahkahalarla glyordu. Bir yandan hem iniyor, hem kyordu sahneye. Komiklik yaptn zannedip, komik oluyordu. Surat dnda komik hibir yan yoktu. Bugn, onun yaamamas gereken bir gnd. Ama yaamda kesinti olamazd. Yaad o yzden. Yaamndan bugn silip atmas ise olanakszd. Baka bir kanala geti. Haberler vard. zlemeye balad. Zaman zaman grntye gelen Trk bykleri ko mik szler sylyorlard. Onu bile, bugn bandan geen bunca eye karn gldrebiliyorlard. Giderek gzkapaklar birbiriyle bulutu Rdvan Beyin. Bir sre, sylenenleri gzleri kapal dinledi. Dudaklarnda glmseyen bir izgiyle uykunun de rinliklerine yuvarland Rdvan Bey. Artk sylenenleri de duy muyordu.

150

ULTRASONK VE ULTRAKONK ULTRA MEGA-MUGA OTOMOBL KUPONU

Bu yk iin nemli -hem de ok nem li- bir not! yk, Afrika Ktas'nn ad duyulmam yeni bir devletinde gemitir. Bu devlet o kadar yeni bir dev lettir ki, henz haritalara bile ilenmemitir. Hatta bu devletin vatandalar arasnda yamyamlk hl ol duka yaygndr. Ve bu yamyamlar genellikle bir birlerini yemektedirler. Benim, sizlere bu devletin adn vermememin ne deni muhbirlik konumuna der miyim kaygs deildir! Bu devletin adn renmek; insann ban ge erdirmez, boyunu uzatmaz ya da yaam stan dartlarnda bir deiiklie yol amaz! yk, bana olduka pahalya patlad. Yazarn bir ay boyunca Bodrum'da arladm. Karlnda bu yky aldm. ykde, Trk yk ekline benzer ok yanlar tes pit ettim. Sizler de tespit edeceksiniz. Bizlerden paralar, adeta para para sunulmutu. Hatta bir ara, baz Trk semtlerine ve Trk rnlerine ykde rast ladmda: "Bu Afrikal, yky Trkiye'de mi yazd acaba?" diye bir kukuya kapldm. Sordum. "Yok!" de di. "Bunlar bizim semtlerimiz, bizim rnlerimiz ve bu ad tayorlar." diye ekledi. Ayrca: "Siz de bu adlar
151

m kullanyorsunuz?" diye bir soru sordu. Dndm, hakl olabirdi. Yunanllar da; Hacivat-Karagz'e, kuru fasulyeye, imam bayldya -onlar papaz bayld diyorlarm-, osurua, oturaa, Trk gibi kuvvetli, de yiine -onlar, Yunan gibi kuvvetli, tabirini kul lanyorlarm- ve bizim diye nitelendirdiimiz birok eyimize, "Bizim" demiyorlar myd? Konu zerine bir aratrmam olmadndan ve olmas da olas ol madndan, ifadesini doru kabul ettim. Girite yazd nottan anladm kadaryla, -s iz de anlayacaksnzbu yky kendi lkesinde yaymlamak istemi ya da yaymlam. Bu satrlardan sonraki tm yazlanlar yazarndr.

"Bu yky okuyup, yorumlamaya kalkp, yo rulanlarn dikkatine! "yknn kahramanlar hayalidir. "ykdeki mekanlar hayalidir. "yknn getii zaman hayalidir. "Bu yk, yukardaki sralamadan anlalaca gi bi tamamen bir hayal rndr. "Sakn ola ki kimse stne alnmasn! "Bu yk, su stne yazlp, hayal dnyasndaki yerini alacakken, rastlant sonucu, sularn kesik ol duu bir gn, 'acaba bu ekilde bir deerlendirmeye tabi tutsam daha iyi olmaz m? diyerek, teksir kadna tarafmdan kaydedilip sizlere ulamtr. Keyfiyet yalnzca bundan ibarettir."
152

Hollyvvood'un sonsuz parasal olanaklaryla, patronbaba sahnelerinin ekimi iin dizayn edilmi setler ile ikiz karde gibi benzeiyordu geni odam. Hava muhalefetiyle herhangi bir sorunu yoktu. alma masam estetik uz manln en somut rneklerindendi. Bir mimarmarangozun elinden kmt adeta. Marangozun tek ek sii, erevelenmi bir diplomayd. Ve ben, masamla bir btnlk oluturan deri kapl dner koltuumda oturmu, basma hazr durumdaki "Bir Numara" dergimizin bu saysnda, bir numaray kaptrmamak iin, hangi nu maralar kullandmz belleimin szgecinden geiriyordum. Nereden nereye gelmitik yaymclkta... Teknik yle boyutlara ulamt ki, dnnce insann ba dnyordu. Ba dnmesini engellemek iin, dncenin nne mut laka bir engel koymak gerekiyordu. Az zamanda byk iler baarm; kimin elinin, kimin elini tutup pt kay gan bir zeminde, muasr medeniyet seviyesinin stne kmtk. Bilim-kurgu filmlerindeki kahramanlara dnmtk.
153

Her eye bilgisayar egemen olmutu. Yazlarn diz gisinden, filmlerin ekimine; derqinin montajndan, basksna kadar her ey, bilgisayarn .. ^ z artsz ha kimiyeti altna girmiti. Tipo teknii, tarih ya za ra ........... . j alanna terk edilmiti. Adres belli olsun diye kullanlan; yar karanlk, klar mevsim normallerinden souk, yazlar ise normlarn stnde scak, dar ve kk han odalar orap atlyelerine devredilmiti. Yayma hazrlndan, basksna, oradan datmna kadar, dergicilik emek rn olmaktan km, sermaye iine dnmt. Bu alan, karmak konulu uzun metrajl dizi filmleri glgede brakyordu. Ve glgeler, blgelere gre aktan koyuya ton fark ieriyordu. Artk eskisi gibi -be edebiyatnn maalarndan artrdklar paralarla dergicilik yrmyordu. Baarya ulamak ve ii srdrmek iin, Napolyon'un temel ilkesinden mutlaka birinin bu alanda hayata gemesi gerekiyordu. Yzeysel tarihin magazin blmnde, Napolyon'un birinci ilkesi para olarak gsteriliyordu. kinci ilkesi, birinci ilkenin olduka et kisinde kalm bir ilkeydi ve bu da birinci ilkenin adn tayordu. En nemli iki ilkesini tarihe para olarak yazdrm birisinden, nc ilkesini bunlarn dnda bir il ke olarak semesi ise doal olarak beklenemez. Bu koullarda, Trke'siyle Bir Numara", ngilizce yazm biimiyle "Number One" olunmalyd. Tm dillerde bu anlama gelen szckleri telaffuz etmek gerekiyordu. Telaffuz etmenin yannda, o tmceyi yaamak ve yaatmak en temel davranlardan biri olmalyd. Baarmak iin, derginin ilanlardan artan sayfalarna mil liyetilii okur gaz olarak iteleyip, tam bir enternasyonalist
154

tavr konmalyd. Ekmek Number One"dayd. nsanlarn insanlar karsndaki eitlii, Anayasal bir hak olmakla birlikte kitablikten teye gitmiyordu. Bu gidiat, pratikte saysz kez delinip kevgire evrilmiti. lerlii olmad yaam ta rafndan kantlanmt. Hibir yabanc parma olmakszn, yalnzca ailemiz fertlerinin gayretke parmaklaryla dil ai lemize yamanmak istenen szcklerle ifade edilirse; two, three, four'a (iki, , drt) hayat hakknn tannmamas, kit lesel kabul gren bir anlay haline gelmiti. Hayatn para getiren her alannda olduu gibi, dergicilikte de, derinlere dalp kmak, yaam tarz olmutu. Bu dallarn herhangi bir mesaisinde vurgun yiyenler, Halikarnas Balks'nn ki tap kahramanlarna benzeyerek kenara ekilirken, kalan salarla i yaplyordu. Dergide kullandmz son say "Bir N um aralar bel leimin szgecinin deliklerinden szlp akmt. Yalnzca, an paralar ve yzeysel edebiyat tarihinin krntlar taklp kalmt szgece. Telefon sesinin dalga halinde yaylan titreimleri, bel leimin szgeleen blmnde direnen nostaljik-gncel karm dncelerin de dklmesine neden olmu, beni salt bombo szgele babaa brakmt. Sekreterin verdii isim, bir anda kanmn beynime sramasna neden olmutu. Yalnz sinirlenince deil, he yecanlannca da vcudumdaki kilolarca kan beynimde toplanrd. Beynime srayan kan; dengesiz, de netlenemez davranlar iine girer, yerekimi kuraln alt st ederek bu ilemi gerekletirirdi. Vcudumda; bkmadan usanmadan, dur durak bilmeden, gece ve
155

gndz yorulmakszn dolaan kan, beynime hangi gc kullanarak, hangi kurala dayanarak srar, beynimin hangi noktalarnda nasl depolanr... Olaanst halden, normal yaam biimine getikten sonra beni dndren, fakat iinden kamadm bir sorundur bu. Kanmn normal seyrini bozan isim, son yllarn ilk on sralamasna girmeyi baarm biriydi. Medyann; haber, ksa haber, haber program, magazin, show, yarma, ke yazs v.b. gibi balklardan destek alarak sunumu yaplan blmlerinde, ad parti liderlerinden bile ok anlan, liste ba i durumuna gelmi bir isimdi. imdi yitiklere karm bir kupon gazetesinin genel yayn mdryd. Elimden geldiince toparlanp, sekretere balamasn syledim. Babakan aradmda ya da babakan beni aradnda heyecanlanmyordum. Bu tr diyaloglar vakayi adiyeden olmutu. Benim iin olduu kadar, benim ko numumdaki dier medya yesi arkadalar iin de geerliydi bu. "Babakanla yaptm telefon grmesi..." "Babakann bana dedii gibi..." "Dn sayn babakanla yaptm zel mlakatta..." gibi tmceler, mteri katnda da kymeti harbiye ifade etmiyordu. Medyada, artk bu tr yazlar ve grntler; taktiksel durumlar gerei, scak te maslar gz nnde bulundurularak, bazen de bo yer dol durma amal yaymlanyordu. Alexander Graham Bell sayesinde, herkesin ilgi oda sese ulamtm. Daha nce kimseyi aramadn, benim ilk olduumu syleyerek konumasna balamt. Kirli medya dnyasnda, kannn tek snd kiinin ben ol duumu zellikle vurgulad. Telefondaki giri blm beni rahatlatmt. Verdiim yantlarla; bu blm baarl bir
156

biimde sunan kar tarafa, gelime ve sonucu da ayn ekilde tamamlayp, kompozisyon ilkelerine ters dmemesi iin yardm etmeye balamtm. Fakat giri blmndeki sayg ve sevgi ifadeleri, gelime blmnde kirlenme eilimine girmiti. Konuma, para arlkl olarak srm, "Dier medya yneticileriyle zorunlu kalmadka konumayacam, ama..." gibi bir tmceyle, tehdit ve antaj boyutlarna ulamt. Bu zatn konumas, kom pozisyon ilkeleri asndan, en yksek notu kendisine sak lamayan bir lise retmenince, ad geen notla dllendirilebilirdi. Ama, nsan ve ticar alardan olaya yaklaanlar tarafndansa, notlardan en k acmaszca kullanlarak, btnleme snavna girmesi salanabilirdi. Mekan ve blgesi belirsiz sesin nerisi, dergimizin uua gemesine neden olacakt. Estirdii rzgarn kinetik veya dinamik enerjisiyle, yl iinde de, salayaca bu ti raja paralel gitmemizi garantileyecek olsa bile, istedii ra kam, boyut olarak benim boyumu birka kat ayordu. Bu lunduu yerin telefon numarasn istedimse de, konumann seyrinde gelien baz numaralardan bunun olanakl olmadn kavradm. Israrl olmadm. nerdii ra kam kendisine deyebilmek iin, danma messesesini kullanmam gerektiini, bununsa patron olduunu syledim. Bir saat sonra aramas iin tm ikna yollarn de nedim. Yollarn bazlar ak olmak zorundayd ve ben bu yollardan birinde hzla ilerleyerek sonu alabilmi, ikna et mitim. Sekreteri atlayarak, patronu kendim aramaya baladm. Patronu bulabileceim tm telefon numaralar ayn azizlik ve azizelii yapyordu.
157

Patronun yl nce, nc snf bir barda, epey al kol aldktan sonra, iini ederken tanp, bir dakikalk ayakst heyecannn karl olarak, yerli bir otomobille demesini yapp ilikisini sonulandrd, orta yan epey gemi, gemite ald vesikas pratik olarak geerliliini yitirmi, eski mesleini ifa ettii sralarda, payn ala madn dnen muhabbeti doyumsuz tellal tarafndan yz kezzaplanm tuvalet bekisi kadn bile aradm. Son olarak, ancak olaanst hallerde aranabilecei cep telefonuna sra gelmiti. Yangn, sel, deprem, halk ha reketleri; olaanst hale girmiyordu. nk, grubumuz sigortalyd, bu tr sonularda otomatik sre devreye gi riyordu. Cebindeki telefon, en zgn olmamz gereken bu gibi durumlarda dahi kullanlmayacakt. Bu numaradan ilk kez kendisini arayacaktm. Te lefonun tularna basmaya balamadan derin bir nefes aldm ve "Boyundan byk ilere karma," atasz geldi bir an aklma. Atasznn aklma gelip yerlemesiyle, aklm terk edip gitmesi arasndaki sre pek uzun srmedi. Telefonun drt-be al sesinden sonra, fonda mzik ve kar cinsten birinin kahkahas eliinde, patronun "Evet," szcyle kar karya gelmitim. Yalnzca patrona zel; en sevecen, en yumuak, en kibar ses tonumla; ki minde az, kiminde fazla, ama herkeste bulunan artistik yanm devreye sokarak halini-hatrn sordum. Patronun halinde, son grmemizden bu yana herhangi bir deiikliin olmadn bir kez daha tespit etmitim. Sonra, kendisi iin yaptklarmn hatrna binaen "Evet"in yanna adm ve "Nedir?" soru szcn ekleyek, anlatmn zen ginletirdi. Kullanacam szcklerde indirim yapmam,
158

hal-hatrda kullandklarmdan; boyut, ereve ve ierik ola rak kk tutmam ses tonu marifetiyle duyumsatt. Yant alma konumuna geti. Tm gazetecilik yeteneklerimi bir araya getirip, yeteneklerimin iinden en uygununu setim. Konuyu kendisine; znesi, tmleci, yklemi mkemmel olarak sralanm tek bir tmce kurarak aktardm. Tmce, lastik ve trevleri devre d braklp, tamamen lastiksiz kurulmutu. Yoruma kaplarn smsk kapatm, baka an lamlara ekilince, kendisini otomatik olarak yok eden bir yapya kavumutu. Patron, tpk sylendii anlama gelen, baka anlamlar bnyesinde barndrmasnn olanakl ol madn kantlamaya altm bu eksiksiz tmce karsnda, bir an sessiz kalm, fakat sonunda sessizliini bozmutu. imdiye kadar verdiim kararlar, pratik balantlarm, ilikilerim, ilkelerim veya ilkesizliklerim patrona hep ka zandrm, bu zelliklerimin yanksysa beni bulunduum yere tamt. Tanma iim, anlatmmdan da anlalaca gibi pek kolay olmamt. Srtma zaman zaman ar ykler binerdi ve ben bunlar hep bir yolunu bulup bakasnn srtna ykleyerek, ayrca kendimi de bakasnn srtna ba sarak kurtarrdm. Bu kez yk tamamen benim srtmdayd. Fakat hibir giriimim negatif sonu vermemiti. Patronun yant pozitifti. Fakat onun da bir an kararsz kalmasna neden olan, benim boyumla yaran rakamd. stenen rakam hibir zaman, onun konumundaki biri iin nemli olamazd. Fakat iin ilginci, patronun ktphanesindeki Trk Dil Kurumu Szl'nde, kayp szcnn bulunmamasyd. Kayp szcnn bu lunduu sayfay yrtp atmt patron. Kaybn ne anlama
159

geldiini bilmiyordu ve bavuraca kaynak da ne yazk ki kendisi tarafndan yok edilmiti. Aradan bir saat gemeden isel sorunlarmz zmtm. Sekretere, yalnzca tek bir telefon balamas iin talimat vermitim. Sekreter yllarn deneyim birikintisine sahipti. Bu birikinti nedeniyle, "Kimi?" so rusunu yneltmeyerek, gerei olmayan bir diyaloa gir memiti. Zaten ona, ie balarken; "Az laf, ok i" yazl, krlmaz caml bir gm ereve armaan etmitim. Dier tm balantlarm, tarafmdan ikinci bir emre kadar askya alndndan, grmem olas deildi. Babakan bile buna dahildi. O bile askda bekletilecekti. Telefon aldnda, bir saatlik sre, yalnzca on sa niyelik sapma yapmt. Bu zaman aral da, sekreterin payna den blmd. Telgrafn tellerine kular kona kona, bu eski iletiim arac ku yuvasna dnmt. Ve pabucu, emsalleri ta rihe karm olan tek katl evlerden birinin damna atlmt. Telgrafn pabucu damdaki yerini aldktan sonra, arln duyumsatarak, u anda en yaygn iletiim arac konumuna telefon ykselmiti. Tarihsel geliimini ksaca aktardm bu aygt, duygusallktan teknik alana tanan konumamzn birinci dereceden tan oluyordu. Bilgi ve para takasnn biimi, yeri, zamanlamas; tm ayrntlaryla, hibir yardm almakszn ikimiz arasnda zmlenmiti. Gsterime girmi hibir casusluk filminin benzer blm, her ikimiz tarafndan da kopya konusu yaplmamt. Tamamen zgn bir anlayla hareket edil miti. Ayn gn ge saatlerde, programmzdan bir milim
160

amakszn, ana hatlarn ve ara hatlarn saptadmz ta kas iini gerekletirmitik. Her ikimizin antasnn deeri, bu deiimden sonra binlerce kat artmt. Onun eline tu tuturduum anta olaanst bir deer tayordu. Kal pazanlarla herhangi bir balantsnn olmad, gerekli kontrol noktalarndan temiz raporu alnarak, Merkez Ban kas Banknot Matbaas'nda basld aka anlalan, seri ve sra numaral paralar yerletirilmiti antann iine. Yeni bir takas durumu yaratldnda, bu paralarn son model adet Mercedes'e dnme gibi bir zellii vard. Takasn uluslararas kurallar gerei, ayn saniyede onun elinden aldm antann iindeyse; tiraj patlamasna yol ap, pat lamann iddetli etkisiyle dller topluluuna dnecek bilgiler vard. Takastan sonra yaplacak i; basma hazr hale gelmi dergide baz deiiklikler yaparak, Mercedes'le zdeletii varsaylan bilgiyi boyutlar lsnde deerlendirmekti. Ulatmz teknik olanaklarla iin en ko lay yan buydu. Yzlerce gn yayn faaliyeti iinde yer alp, kupon se ver biriktiricilerini yzst brakan bu gazetenin ana po litikas gelirler stne ina edilmiti. Giderler hesap d tu tulmutu. Personeli bir adet ayc, bir adet bilgisayar operatr, bir adet montajc, iki adet getir-gtr ii yapan ocuktan ibaretti. Beklenmedik -aslnda her zaman bek leniyordu- bir anda drdnc kuvvet olmaktan sklarak yayn hayatna son verip, baka bir kuvvete dnmt. Masa, sandalye, kalem, kalemtra, top teksir kad gi bi malzemelere ve kilo hyar, bir kilo domates, yarm ki lo beyaz peynir, yz gram beyaz leblebi, bir ie yeni rak
Devlete arpan Kamyon

gibi yiyecek-ieceklere el srmemilerdi. Ynetim kad rosunda bulunanlar, yalnzca kendi ceketlerini asklktan alarak terk etmilerdi bu gazeteyi. Ad geen bro mal zemesi, denmeyen son iki ayn maa karl olarak personele braklmt. Asklk ise, eskiciler tarafndan paha biilemediinden bu malzemeler iinde saylmyordu. Za ten kullanmdayken de, kurtlar tarafndan kemirilmemi blmleri deerlendiriliyormu. Bizim patronun da, dergimizin bu saysn sabr snrlarn zorlayarak beklediinden emindim. Ortada babo dolaan bir sylenti vard. Patronumuzun da bu gazetenin; ekilisiz, kurasz, herkese kupon karl oto mobil kampanyasna, gnde be adetle abone olup, ku pon keserek katld rivayet ediliyordu. Ancak, medya gru bumuzun personeli arasnda mekik dokuyan, fakat ok katl ve says konusunda alanlarca mutabakat salanamam ok odal binamzn duvarlarn ap, d dnyada yaama ans olup-olmadn henz denemeye girimeyen bir dedikoduydu bu. in dedikodu ksm devre d braklrsa, adamlar -aralarnda hi kadn yoktu- gazetenin knyesinde yer alan ynetim kadrosundan daha az bir personelle, bir gn ncesinin herkesin malumu haberlerle, tek balarna on milyonluk tiraj tutturmulard. lkenin gnlk yayn or ganlarnn tiraj toplam ise promosyonlarna ramen buuk-drt milyonu gemiyordu. Bu tiraj hepimiz grmezden gelmitik. Bu yayn or ganna safra muamelesi yapp, saf d tutmutuk. Patent ve marka hakkn almadan, ortak kullanmaya devam et tiimiz "Bir Numara" szcyle kendimizi nitelemeye de162

vam etmitik. Bu yayn organnnsa, hemen hemen tek or tak davranmzdan hi rahatszlk duymadn, byle bir dertleri olmadn, herhangi bir ikayette bu lunmadndan anlamtk. Bu sesli dnyada, hem ok sessiz, hem de olduka derinden ilerlemelerini srdrmlerdi. Yayn hayatn "Bir gece anszn gidebilirim" arks TRT 1'de, ortaklardan birinin istei zerine sylenirken, bir veda yazs bile yazmakszn terk etmeyip; vatandan elindeki tarih srasna konmu dzenli ya da gayr ciddi ke silmi dzensiz kuponlar otomobillerle deitirselerdi, hkmetin bitkisel yaama gemesine, trl kriz se naryolar yazlmasna neden olabilirlerdi. ehirleraras ve ehir ii karayollar mevcut otomobillerle, ilan edilmemi bir savaa sahne grevi grrken, dolama on milyon adedin daha katlmas, serbest dolam hakkn ortadan kaldrrd. Bizlerin bal olduu medya gruplar da, kupon karl; bardak, anak, krdan, tencere, tava, sktrlm hava, ayakkab ba, ok buharl t, dilimlenmi karpuz v.s. veriyordu, ama bunlar, ev ilerinde, ufak tefek rtularla yerlerine yerleebiliyordu. Hi olmazsa bizim ku ponlar, geici ev ii sorunlarla zme kavuuyor, sokaa tamyordu. Son yllarn en byk bilgi-belge hzinesini, takasn gerekletii gnn ertesinde, kendi ellerimle bilgisayarda dizip, dzeltilerini yaptm. On yl nce; bakkaldan ekmek, manavdan sebze, kasaptan et almak iin bana para ka zandran gndz iimdi bu. On yl nce ayrca, haftann drt gn devam ettiim, bir de gece iim vard. Bir barn
163

kasasnda oturuyordum ve bu i de, ev sahibimle iyi ilikiler iinde olmam salyordu. Ama u anda hibir ki racmn benimle ilikileri iyi deil. On milyonluk sat rakamn yakalam gazetenin knyesini oluturan isim topluluu, ok ilgin bir grnt sergiliyordu. Yaz ileri mdr hari, tm knye Bay rampaa kkenliydi. rgtn temellerinin, bir akam ye mei sonras, ksk sesle yaplan bir ranza toplantsnda atldn, verilen bilgilerin zerine tuttuumda tespit ediyordum. lgimi eken ve ekmesi de gereken ey, knyede ad geenlerden birinin, o tarihi toplantda, ad geen yerde gardiyan olarak grevli olmasyd. Gar diyann, emekliliini isteyerek, ilerinde yer almas ta mamen duygusal nedenlerdendi. nk gardiyan, ce zaevinin ana kapsna gelmeden, sa bataki sokakta gazete satan bayie her grdnde kskanlkla bakp, yapt ie imreniyormu. Ve bu grubun, gardiyan da ilerine alp, bu giriimi balatmalar, tarihsel kararn ve rildii yerin tesciliydi adeta. Kadronun tamam, hemen he men bir ay ara ile ya delil yetersizliinden beraat ederek ya da zaman dolduu iin; koridorlar, kaplar kullanarak, ellerinde yasal belge ve kiisel eyalarn ieren birer ba vulla, normal k haklarn kullanarak zgrlemilerdi. Yalnzca yaz ileri mdr temiz bir grnt iziyordu. Za ten yaz ileri mdrleri, yasa gerei, lise mezunluunun yan sra, temiz olmak zorundayd da. Bu temizliin, suyla ilikisi yasalar ilgilendirmiyordu. Yasa katnda kirliliin tes cil edilebilmesi iin; cezai ehliyeti olan birinin, ehliyetini is tismar ederek su ileyip, ayrca bu suu delillerle sabit grlp, yznn kpkrmz kesilecei bir sutan, hakim
164

tarafndan da; "Evet yz kzartan bir sutur bu," denerek, ilgili madde yzne kar ya da gyabnda okunarak, hkm giymesi gerekiyordu. Bana bu bilgileri, adet Mercedes parasyla veren genel yayn mdrne; gazeteleri otomobil kuponuyla bir likte yaymland sralarda, henz iinin banda grevini ifa ederken birka nezaket ziyareti yapmtm. Ama imdi hangisinde olduunu tam olarak anmsamyorum, zaten fazla uzun olmayan yaymclk faaliyetleri srecinde, topu topu ziyaretti bu. Bu ziyaretlerin birinde smarlanan ay, barda ve taba birbirinden ayrmakszn, masaya koymas gereken ayclar, szn ettiim temel i alet lerini, bir damlas boa gitmeyen iindeki rnyle birlikte, pantolonuma boca etmiti. Adamn ayakta yardm al makszn durmas iin, bo elinde mutlaka bir asa ya da benzeri bir alet tamas gerekiyordu. Vaktin henz uygun olmamasna karn, en az bir by gtrdne kalbm basabilirdim. Olayn hemen akabinde, aycyla aramzda gelien diyalogdan, bunun bir byk deil, bir adet Gzel Marmara ve yarm Kavakldere olduunu sap tadmda, kalbm yanl yere bastm anlamtm. ayc, markal pantolonumu neden bu hale getirdiini, ge rekeleriyle birlikte sralyordu. Sayd gerekelerin be nimle balantsn saptayamadmsa da, pantolonumun fa tura miktarn kat kat aan bilgilere ulamtm. ayc iki ile birlikte urayordu ve eline geen cretin azlndan yaknyordu. aycnn burada stlendii ikinci iiyse, yaz ileri mdrlyd. Bunca yl eitli ehirlerin, eitli liselerinde, eli enesinde ders dinleyip, her iki dirseini de bu uurda
165

rkler iinde brakmt. Bin bir meakkatle, normal srenin ok stnde zaman harcayarak ve araya tandklar koyarak, adn kendinde gizli tuttuu bir okuldan diplomasn almt. Bununla, temsil ettii aile topluluunun en tahsilli kiisi olduunu da belgelediini szleri arasna sktrd. ahsnn messeseyi terk etmesi durumunda, yaz ileri mdrsz kalan gazetenin kamayacan, ama tm bunca tehlikeye karn, emniyet supab diplomasnn aydan daha az para ettiinden yaknmt. Ayrca mdrlk makamn; dizgi ve montaj iinin bu odada yaplmasndan tr, gndzleri yalnzca ay servisi ya parken grdn, kazancnn iinde, ev kirasna ilikin blm, hemen hemen bildii tm hesap yntemlerini uy gulayarak henz saptayamadndan, gnlk zaman di liminin, geceye isabet eden blmn burada geirdiini sylemiti. Muhatabmn ayc m, yaz ileri mdr m ol duunu dnp, iki arada ve ayrca bir derede kalmtm. Deredeki ve aradaki bu mcadelemi srdrrken, genel yayn mdr meslektamn, gkkuann tm renklerini, byk bir baaryla suratnda tadn, gzlerim kanalyla saptamtm. Ama sanrm, meslektam bu baarya, elin de olmakszn ve hatta isteksiz bir biimde ulamt. Su ratnn, her bakmda ayr bir renk almas, olduka ilgimi ekmiti. Oraya giderken bacaklarm rten, hatta sanatkar ellerden kt iin, onlara estetik bir grnm de veren, nitel deiiklie uram pantolonum, konu itibariyle, be nim iin deerini tamamen yitirmiti. Genel yayn mdr meslektam, konuyu ilk konumuna getirip, pantolonuma gncellik kazandrmaya, ayc-yaz ileri mdrnn be
166

nim iin manet deerindeki bilgilerini, haber deeri ol mayan bir konuma tamaya almt. ofrn artp, ceketi de konu iinde deerlendirip, takm elbise smarlamt. ofr talimatlar uygulam olarak geri dndnde, elinde adet paket tayordu ve kutularn zerindeki marka, benim ayl pantolonumun markasndan hi de aa deildi. Paketlerden birini dierlerinden ayrarak, yandaki bo odada deneme giyimi yapmtm, takm elbise stme kalbna geirilmiesine oturmutu. ofrn zevkiyle benimki akyordu, renk an laymz bile tek yumurta ikizi gibiydi. Meslektam, yanna getiimde uzun bir slkla -genellikle, bu ve benzeri durumlarda, byle bir tavr ser gilenir- beenisini belirtti. br paketlerde iade hakkn kullanmasn syledimse de, davranndan bunun; olas ya da olanaksz szckleriyle aklanabileceini, ancak deitirme koulu baki olmak zere, evimde benzerlerinin yer ald, elbise dolabma kaldrabileceim sonucuna ulamtm. Bizim konu zerinde birka dakika sren almamz srasnda, zerimden kan takm elbise, pan tolon ve ceket ayr ayr olmak zere paketlenmi, brlerinin yanna konmutu. ofrm artp, paketleri evime yollamtm. Otur duu mahallenin kahvehanesinde, okeyin girdabna kaplacan adm gibi bildiim halde, maksadn ifade et meyen bir tmceyi kullanarak, evime uradktan sonra, evine gitmesini sylemitim. Meslektam, ofrlerle bir ilikimiz kalmadndan, kalkp iki adet buzlu viski hazrlam ve konuyu bu kez kendisi, artk bence de haber deeri kalmam olan, yaz
167

ileri mdrlne getirmiti. ofrlerin hareketli or tamndan sonra, bu konuda ayn dnceyi paylamaya baladmz grnce de; benim grebildiim, fakat ken disinin gstermemeye altn zannettii sevinci eliinde, bir tmce manevrasyla, ilgi sahamz, erkeklerin genel gnceli olan kadn konusuna amt. Evime dndmde, ilk iim karm uyarmak olmutu. Kendisi ve iki olumuz iin biriktirdii otomobil kuponlarna artk bir son vermesini ve mevcut otomobilleriyle ye tinmelerini sylemitim. Anlarmda ve genel mdr bozuntusunun anlarnda kalmas gerekirken, bana verdii takm elbise de, baz kk ayrntlar eliinde, yukardaki benim anlatmmdan farkl olarak Mercedes'lik belge ynts arasnda sz konusu ediliyordu. Markal dahi olsa, ben takm elbiseyle takas ilemlerine giriecek adam mydm da, ayc-yaz ileri mdrnden dergimde sz etmemitim! "Adam kpei srrsa haber olur, kpek adam srrsa haber olmaz," kla sik tmcesi, artk ayaa dm, yerlerde srkleniyor, kendine gazeteciyim diyen herkes tarafndan ineniyordu. Benim gazetecilik anlaym, tamamen bam baka araylar peindeydi. Bulunamayann, bi linemeyenin ardnda, arayn hl bu dorultuda srdryor. Kald ki, ayc-yaz ileri mdr olaynda, her hangi bir srk vakasn tespit etmediimden, mehur ol mu klasik tmceyle de irtibatsal bir yan yoktu, mevzu bu yzden dergimde yaymlanmamt, hadise bundan ibaretti yalnzca. Bu gereksiz bilgiyi, gereksiz ayrntlaryla birlikte, bil
168

gisayarmn hafzasna yklemeyi gereksiz grdm. Bu rada asl sorgulanmas gereken; biriktirilen kuponlarla oto mobil alnamyorsa, yerine ne alnabileceiydi? Bu bi rikimin bugnk karl neydi? Ama biz, yine de gemi alkanlklarmzdan kopamayp, yayn organlarmzda, ki min ne dediini, kimin nereye ne koduunu, ne kadar koduunu, dediler ve kodular szcklerini birletirip, sun mann tesine geememitik. Grubumuz, bu genel yayn mdrne, miktarn he men hemen kimsenin azmsayp da; N'olacak bu ekirdek parasdr," diyemeyecei bir deme yapmt. Ancak bu ifadeyi, lkenin yirmi lks semtinde, er adet dkkan olan bir kuruyemii, yllk ekirdek satnn havasal bo yutunu vurgulamak iin, pavyonumsu bir yerde, bol al koln etkisiyle kullanabilirdi. Fakat ben, bunca demeye karn, bu yazda bir btnlk oluturmak iin olaanst bir aba harcamtm. Haberin konusu kendileri deil, bendim sanki. Beni de pis tezgahlarnn, bir tezgahtar olarak gsterme gayreti iindeydi. Hem de fonda bir tezgahtar olarak. Benim gibi deneyimli biri, bu fonu, az bir abayla, birka bilgisayar tuu darbesiyle temizleyebilirdi. "Kirli medya dnyasnda, kannn tek snd kii"ye, insan byle ikiyzl olabilir miydi? Bu ifade; katksz, katksz, kaak genel yayn mdrnn bizzat kendisinindi. Gazetelerinden gtrdkleri dnda, son gi riimciliiyle, bunca paray benim kanalmla kazanmt ve bu deme kendisine, tek yzn satmas iin yaplmt. Gereksiz bir gayret iine girerek, ikinci yzn olaya dahil etmesinin hi gerei yoktu.
169

Canm olduka skkn, bu yknn gereksiz kah raman olduum tespitini yaptmdan, fondan ahsma ilikin blmler ayklanm bir ierikte yazy ta mamlamtm. Yine de tiraj konusundaki dncelerim doruydu. Bu batk gazete, kapal bir kutuydu. Benim bile bilmediim epey ey vard anlatlanlar iinde. Verilen bilgi ve belgeler eliinde, aktarlmas gereken hemen her eyi, baz gereksiz istisnalar hari, yazmtm. Konuyu kapaktan vermitik. Sonucu bekleyecektik. Okurlara, resim bakarlara, sayfa kartrrlara, sehpa st tutarlara, ayrca saptayamadmz nedenlerle alrlara; zetle entel, yar-entel, anti-entel ve bu tanmlardan herhangi birine girmek istemeyenlere, der gimizin bu saysnn yaygn tantmn yapmak iin, gerekli tm almalar yaplmt. Gazeteler iin ilanlar, te levizyonlar iinse reklamlar hazrlanmt. Reklamlarda be bekler, yallar da dahil her iki insan cinsi, hatta birka du yuruda nc cinsin ameliyatl ve ameliyatsz en gzdeleri kullanlmt. Reklamlarn televizyonda gsterime girecei akam; dinlenme, deiiklik ve stres atmak amacyla uyguladm, ama biraz da rutinlemi gece yars faaliyetlerimi er teleyerek, eve erken gelmitim. Eimle ocuklar artarak, ev yemeklerinden oluan meny erken yemi ve ilk reklamn yaynlanaca kua sabrszlkla bek lemeye balamtm. Eim ve ocuklara da benim he yecanm yansm, dalgalar halinde, kendiliinden, hzla, hibir mdahalem olmakszn yaylan yansma sonucunda, onlar da benimle birlikte televizyonunun karsndaki, herbirinin zel yeri konumuna brnm yerlerini almlard.
170

Bizim reklamn yaynlanaca kuakta, bizden nce verilen reklam, kafamdan aa kaynar sularn dklmesine neden olmutu. zlediimiz reklamla, bir an da ynleri bana dnm ve birden, telala zerime hamle yapmt. Kaynar sular, beklenen etkisini en sratli biimde gerekletirmi, suratma ate basmt. Eimle ocuklar telalandran, sanrm bu reklamdan ok, su ratmn yeni grnmyd. ykme konu olan genel yayn mdrnn, beigebilgi takasn, bizden baka bir medya grubuyla daha gerekletirdiinin, en somut belgeleni biimiydi bu rek lam. Eim ve ocuklarn abartk ilgileriyle, iinde bu lunduum ortamdan syrlrken, yarm, biraz da yamalak, bizim reklamn gsterime giren paralarna, blk, biraz da prk, gzm taklyor, sesli blm uultulu ku laklarmdan szlmeye alyordu. Reklam btnyle grememitim, ama artk hibir nemi kalmamt benim iin. Kaderin ok garip bir cilvesi olarak, nc reklam da bu konu dorultusundayd. Kader alarn rerken, ok kaln ipleri semi, ayrca anlalmaz ve kt bir biimde, tm ayrntlardan yararlanm, i iten getikten sonra da, cilveleme aamasna gelmiti. nc dergi, henz nc saysna ulam; "Bu ras kpeksiz ky m? diyerek, koskoca medya dnyasn kye benzeten, ama tmcede kendisine de pay ayrmay unutmayarak, bu alanda da gl sesini duyuran, en eski zamanlar hayalicisinindi. Glmsemeye baladm, eim ve ocuklar bu kez da ha bir telalandlar. Dncelerini okur gibi oldum. Bunca
171

olaydan sonra, hl dnce okuma alkanlm yi tirmediime sevindim. Onlar dndkleri gibi olmadna ikna edip, daha ciddi olan ikinci hamlelerini engelledim. Ve oturduum tek kiilik koltuk, drt kiiye kar direncini kantlamak zorunda kalmad. Glmemin olaylarla balar tamamen kopmutu. Bel leimin katks sonucunda, yeni ilikiler kurduu, ilgisiz bir konuyla dirsek temasna gemiti glme organm. Bel leim, ok derinlerde olmas gereken, lise yllarndaki bir anm, tamamen ilgisiz anda, tanm olanaksz bir ustalkla bulunduu yerden kartp, beni gldryordu. Lise birinci snfta, perian adn taktmz, imdi nfus kaydndaki adn telaffuz etmeme karlk, Topkap Saray'nn deniz manzaral byk bir blmn; cretsiz, bakm-onarm garantisiyle verecek olsalar bile, anmsayamayacam bir fizik retmenimiz vard. Adamn en nemli zellii; fizii retmez, ama retmedii fiziksel bilgileri bizden, not karl sorard. Biz yine de, belik deeri ierecek bilgileri; Milli Eitim'in Tebliler'den geip, okullara tavsiye edilmi resmi ki tabndan derleyerek kendisine sunardk. Ama her se ferinde de bunun iki numarasn pazarlk konusu yapar, bi ze verirdi. O zamanlar, liselerde onluk not sistemi yrrlkteydi ve be, ortay oluturan rakamlarn ilk ba samayd. Ve biz, bu lerle btnlemeye kalacamz sonucuna ulamtk. Ulatmz bu aamadan sonraki gi riimimizin, hocayla yz yze durum deerlendirmesinden baka bir ey olamayaca tespitini yapmtk. Bazlarmz; "Be hakkmz, ske ske alrz," gibi slogansal ifadelerle iddete bavurmay nerdiyse de, bu
172

gr arkada topluluumuz arasnda taraftar clz kalan bir anlay olmaktan te gitmedi. Barl yol, nce de nenmesi gereken yoldu ve dolaysyla oylama; bizim bu yol zerinde gezinmemiz dorultusunda tecelli etmiti. Artk son bir snavmz kalmt, hoca bu snav, ayrca bir kurtarma yazls olarak da kabul edeceini ve en az be alan snfta brakmayacan sylemiti. Ik, hocann bu syleminde gizlenmiti. Ik ncesi yaptmz top lantda, doru karar aldmz anlamtk. Arkadalar arasnda yaptmz ikinci oturumda, aramzdan, banda bir mteahhit ocuu olan drt kiilik komisyon setik ve bu n gizlendii yerden aa alnarak, bize de yansmas iin hocayla grmeye yolladk. Grme, komisyonumuza tam bir binlie patlam. O zamanki binlik heybetli, yanna yaklamak iin in sanda hem yrek, hem de bilek olmal. Gc de tam ye rinde, drt kiilik bir aileyi bana msn demeden, bir ay bo yunca tayabiliyor. Ve de ayrca vakur, biraz da mark, herkesle grmyor, ilikisi sayl insanlarla snrl. Te davldeki en byk o, ondan baka byk yok. Gemiinden gelen alkanlk ve yarm asrlk gvenle bbrleniyor, ilerde mzelik olacan ise aklnn kesinden bile geirmemi. Komisyonumuzla hocann, scak ilikiler kurmasn salayan binlik, hocann bir aylk maa. Ve o zamann retmenleri, her ne kadar istedikleri yaam biimini salayamasa da, gnmz retmenleriyle parasal adan benzerlikleri pek yok. Gnmz retmenleri gibi, aldklar sfr bol maa, fakat sfra yakn satn alma gcyle, ya lm ya kalmla zorlanmayp, bir ara ya da
173

ana seim zorunluluklar da yok. lm ya da kalm klarndan, Her eye ramen dnyada kalyorum," seeneini iaretleyip; pazarclk, iportaclk gibi yan gelir, genellikle de esas gelir salayan ikinci bir ie tevessl et miyorlar, hatta dnmyorlard bile. Ama bizim hocamz byk dnyordu. unu, burada hemen eklemek boy numun borcudur. Uzun rencilik gemiimde, orta ve li seyi sekiz, niversiteyi yedi ylda, yalnz ilkokulu normal sresinde bitiren biri olarak, benim rastladm ilk ve son rnekti bu retmen. Fizikimiz, kendisinin ve ailesinin fiziine uygun bir kat alm, ama taksitlerini demekte zorlanyormu, ite bize den grev de hocaya srt verip, arln paylamakt. Ve tm snf, snfsal gcmz orannda, katlmda bu lunmak zere kollar svamtk. u satrlar yazarken, en yksek katlm komisyonun yaptn anmsadm gibi, babas mahallemizde gece bekilii yapan bir arkadamzn, bir kilo zeytinya ile, ho cann kat taksidini deme kampanyasna dahil olup, ken dini gvenceye aldn da ok iyi anmsyorum. Belleim bu anm ok derinlerden ekip karm, bel ki de ertesi gne hazrlk yapmt. Ertesi gn, ayn ilk gnyd. Ayn bu ilk gnnde, gazete ve televizyonlarda byk kampanyalarla duyurumu yaplan, ad 24 Ocak, BankaBanker Facias ve 5 Nisan Kararlar'yla birlikte anlmay hak etmi, Otomobil Kampanyal Batk Gazetecilik Olay, tam dergide kapaktan, sekiz gazetede de, manetten verilmiti. Otomobil Kampanyas'nn byk kahraman genel
174

yayn mdr, olayn medyaya sat kampanyasn, tam otomobil kampanyas gibi dzenlemiti. Son yllarn en nemli atlatma haberini, yalnz kendilerinin verdiini dnen medya elemanlarna ve iinde yer aldklar "Bir Numara" savndaki tm gruplara kazn atarak, kazn ok ynl kullanm alan olabileceini somut delilleriyle gstermiti. Nasl becerdi, sorusunun muhatabnn ben olmadm ok ak gzkmekteydi. Bu soru, bu ahs bulunabilirse oer, bulan tarafndan dorudan ona yneltilmelidir. Ve artk bence bunun nemi kalmamtr, hibir zaman da nasl becerdiini merak etmeyeceim. On milyonluk kam panyalarnda gerekletirdikleri gibi, burada da toplu bir bocerme sz konusudur. Sz edilmesi gereken k, budur yalnzca. Tabii ki, dier yayn organlarnda, yayn organmzdaki dzeltmeler yaplmam, benim takm elbise de an latmlardaki yeri bozulmakszn, haber olarak okura ulatrlmt. Ayrca, haber deeri grmediimden ve ta mamen yoruma dayal olduu sonucuna vardmdan, bi zim dergide karttm bir blm de, btnyle bu yayn organnda yerini korumutu. Bu blmde; gazetenin szde perde arkas kiisinin ad veriliyor ve gemiinden sz edilip, bir zamanlar be nimle olan ilikisi sergileniyordu. Bnyemize yerleen rntgencilik, bu tr perde arkas, yorgan alt v.b. gibi balklarla sunumu yaplp, toplumsal bir yaraya dntrlerek, kronikletirilmeye allyordu. Sz edilen, szde perde arkas kiiyle aramdaki kor san yabanc yayn ii, benim ve onun beraatiyle so
175

nulanm, yanmzda alan iki kii bu iten mahkumiyet alp, kader kurban olmutu. Bizim olayla ilikimizin ol mad, avukatlarmzn almas sonucunda bel gelenmiti. Sulandmz konuda, yalnzca parasal ve deneyimsel boyutu kullanmtk. Anadolu liseleri ve kolejler iin ithal edilen yabanc kitaplarn film ekimi, montaj, basks ve pazarlanmasna ilikin tm faaliyetlerin banda, ortasnda, sonunda hep bu iki kii vard ve kaderlerinin on lar srkledii bu yerde kurbanlamlard. Biz tamamen iyi niyetliydik. Bu iten ayrca renciler de yararlanm, ki taplarn epey indirimli, ucuza almlard. lkede kullanlan fotokopilerin arlkl bir blm, bylesi faaliyetler iindeyken, yanmzda alan insanlarn mahkemeleri megul etmesi abes bir olaydr. Bu in sanlarn aldklar mahkumiyet de, yle gazete ve dergi stunlarna tanacak nem arz etmiyordu. Ne on kiiyi ldrp, ortadan kamlard, ne de birinin ban kesip ka rakoldaki masann stne su aletiyle birlikte brakmlard. Zaten topu topu da yedi gn mahkumiyet almlar ve bu da para cezasna dntrlmt. Kald ki bunun benimle hibir ilikisi yoktu ve ben mrmde; deil yedi gn, yedi saatlik bir mahkumiyet bile almamtm. Ve otomobil kampanyal iin perdesi ardnda durduu savlanan bu insan ben, polis olduu gnlerde deil, daha sonra tandm. Sokak sergisinde, kitap satcl gnlerinde tantmz doru. Fakat, amirlerine bilgi aktarmak iin sergicilik yapt dnemde deil, emekliliini isteyip, kendi bana, profesyonelce, yalnzca para kazanmak amacyla sergicilik yapmaya balad dnemde tantm onunla. Amirleri, onu bu ile grevlendirdiklerinde, iin Ame176

rikanvari heyecanndan ok, sergiden kazanaca ek ge lire sevinmi. Ama bir sre sonra, byle bir yolla, o evrede alma yapan gizli rgtlere szamayacaklarn, en azndan, szma operasyonuna arkadamn uygun ol madn kavrayp, arkadam bir semt karakoluna resmi elbiseyle tayin ve sergi almasn da iptal etmeye kalktklarnda ip kopmu. nk arkadam, grevin he yecan ve vatan yann tamamen unutup, parasal blmyle ilgilenmeye balam. Nedeni de, evine gtrd ekmek saysndaki artm ve bakp gzetmekle ykml olduu ailesi, artk ekmekleri say madan yeme mutluluuna kavumu. Arkadam ok derin dncelere dalp vakit yi tirmeksizin, basm istifay, beylik tabancasn koymu ko miserinin masasna, Merkez'den atlad gibi bir taksiye, ne kolunu camdan sarktm aaya, ne de mrldanm "ninin, ininin" diye oturduu yerde. Doru, para kazand iinin bana dnm. Dnnn ilk saatinde, taksiye dediinin be kat bir satla, profesyonel esnafla ilk admn atm. Memurken taksi tutma ayrcaln iki kez yaam, o da en zgn gn olan annesinin lmnde. Bense, daha nce ifade ettiim gibi, arkadamla ite bu profesyonel esnaflk giriiminden sonra tanmtm. Ayrca, memurluk yllarnda tanm olsam ne fark eder, ama iin dorusu bu. On yl kadar nce, ikinci iimden ar ta kalan zamanlarda, ara sra yanna gider, birka saat yardm ederdim ona ve o da bana harlk ad verilebilecek bir eyler verirdi. Tabii bu yardmlarm, nc bir i ola rak nitelemek, nitel adan doru olmaz. Geri arkadam, esnaflkla admn att profesyonel
Devlete arpan Kamyon 177/12

para kazanma almalarnda, zaman zaman, kendi ifa desiyle yamuk yollar, diye isimlendirdii iler yaptysa da, k hep doru oldu. Bu ifadeyi ok severdi ve tek esprili zgn tmcesi bu olduundan, ne ile urat so rulduunda; "Her nevi yamuk i yaplr," diye yant verirdi. Bu tmce de speklasyon konusu yaplm, sekiz ga zete, dergiyi birlikte arpp, arpmadan sonra yapt toplama ileminde, drt adet Mercedes lastiine kadar den genel yayn mdr, arkadamla ilikilendirip sralad ileri; "Her tr yamuk yol onun ilgi alanna gi riyordu," balyla vermiti. Yollar da her ey gibi grecelidir, bazsna gre iyi olan bir yol, bazsna greyse bozuk olabilir. Tamamen yol gereksinimine gre deiebilen ve aklanmas tamamen felsefe bilim dalna giren, ayrntl tahlilleri ieren bir grtr bu. Bir gre gre, "Yollar yrmekle anmaz," dier bir gre greyse, "Yrmekle anmayan yol neden tamir edilir, kaldrm talar neden sk sk deitirilir?" diye baka anlamlar da yklenen grtr ki, bu da yine byk tartmalara yol ap, sonuta herkesin, bildiini msvette kullanmakszn okuduktan sonra, geldikleri istikametlere ayr ayr geri dndkleri de bir gerektir. Arkadam, bugn itibariyle ok saygn bir yerdedir ve birok kimsenin ekmek iin kuyrua girdii, birok kaps vardr. Meyveli aacn kymeti bilinmez; meyvelerin ol gunlamas beklenilip, az bir emekle toplanaca yerde, uygar olmayan yntem seilerek talanr. Byle giriimci insanlarn giri-klarn engellemek; vatan, millet, Sa karya ve zetle lkenin yksek menfaatleriyle elitii gibi,
178

bir gece anszn bunalma girip, baka diyarlara gmelerine, gmen statsne tabi tutulmalarna yol amak da hi kimsenin haddi ve hakk deildir. Bizim dmzdaki gazeteler ve dergiler, otomobil kampanyal gazetenin genel yayn mdrnn verdii belge kalntlarn, hibir dzeltme gayreti iine girmeden, olduu gibi vermilerdi. Adamn yazsnda slup diye bir ey ol mad gibi, satlarda birincilii hibir zaman kaptrmayan yazm klavuzu diye bir kitaptan haberli olmad da gayet akt. Patronumun, cep telefonumdan beni arayp, bizim dergimizin dnda kalan; slup hatalar dahil, birok yanl haberle bezenmi yayn organlarn da titizlikle mtalaa edip, aykr sonulara ulatn; konumasnn ekil, ton ve biiminden anlamtm. Patronum, birka st dzey yneticinin bildii cep te lefonunu kullanarak beni aryordu. Telefon numarasn bil dii evimdeydim ve o da telefon olan evinden aryordu be ni. Sapka bir davran biimi... Ayrca, bana yapt neri de olduka sapkayd. Ben, bu ilerde ok yorulmuum da, biraz dinleneymiim. Epey uzun sre dinledikten sonra, onun lgatinde olmayan "Kayp" szcnn anlamn ayrntl olarak yazsaymm. Benim slubum, onu her zaman etkilemimi. Bir madde yazm iin; Emekli Sand'ndan birinci dereceden emekli birine denen, bir yllk cretin toplamn, bana iki taksitte aksatmadan dermi. Buysa, dnya yaymclk tarihinde, bir szlk maddesine denen en yksek telif hakkym. Guennes Rekorlar Kitab'na gememe bile neden ola
179

bilirmi. Bense, bu nerisini kabul edemeyeceimi, istifa et tiimi, yalnzca kendisi iin kullandm o gayet nazik ses tonumla ifade ettim. Gene, ses tonumda hibir deiiklik yoluna gitmeden; hakemler iin, toplu infial sonucu, top luca ve tempolu olarak kullanlan, nc cinsi en kaba biimde tanmlayan szc konumama alet ederek, te lefonu kulana kar kapattm. Kendi armaan olan kk telefon defterinin, altn kaplama cilt kapan ayrarak, para para yrttm, tablaya atp yaktm. Telefon defterine, bu ekilde bir son hazrlamamn ayrntlar aada sralanmtr. 1 - Defter tek yapraktan oluuyordu, patronun kendi eliyie yazd, zel cep telefonu numaras, sayfann tam ortasndayd. Ve bu sayfada baka yaz da yoktu. , 2 - Yapran teklii nedeniyle, baka amal kullanma uygun olmamasyd. 3 - Paralar haline getiriim, iinde yakma ilemini ya pacam tablann kklnden kaynaklanyordu. 4 - Cilt kapa altn olduundan yanmazd. Ayrca, bu blm yakma gibi bir anlay bana uygun deildi. 5 - Cildin iine yeni ekleteceim sayfa adedini, daha sonra, duruma gre saptayacam. Tek veya ok sayfa ol masna, daha sonraki gelimeler nda karar vereceim.

180

BEN DE ARABA ALDIM

Gkyz delinmiti, yamur bardaktan boanrcasna iniyordu. stelik rzgarn etkisiyle savruluyordu. Altmda yeni aldm araba var. Arabann henz yar parasn demiim. Dier bir ifadeyle arabann yars benim, yars nceki sahibinin. Hangisi uygun olur bilemem, arabann dikey ya da yatay olarak yars benim. Yatay ya da dikey, payma arabann iki lastikli ksm dyor. Sk bir pazarlk sonucu, arabay emsallerinden hem daha ucuza, hem de yarsna senet vererek almm. Kelepir... Tabii doal ola rak araba henz benim stme gememi. Yeni aldm de diim, szn gelii... Arabay yeni aldm almasna da, ara bann kendisi bizzat eski. kinci elden aldm. Belki de nc, drdnc el deitirii arabann. Dorusu baz ek sikleri de var. rnein lastikleri biraz kabaka. Huyunu su yunu da tam kavrayamamm. Trafik yava ilerliyor, henz ehir iindeyiz. Amacm ehir dna kmak. Tam da havasn semiim... O gn iten izin aldm, amacm arabay denemek. lk kez bir ara bam oluyor. Araba kullanmay arkadalarn arabalarnda
181

renmiim. Birka kez bin dereden su getirip, bu ko nudaki uzmanlm kantlayarak, kullanma ynelik olarak arabalarn almm. Artk ne kadar yzsz kalmay gze alsam da, arabalarn almam olas gzkmyordu. Can larn, srlarn, serlerini veriyorlar; arabalarn ver miyorlard. Gz karartp, yllardr yaptm birikimi ara baya ciro ediyorum. Artk benim de bir arabam var. yerinden izin aldmda yamur falan yok. Fakat ha va limoni. zni almm bir kez, geri dn yok. ler dur gun, patronun da iyi zaman. hem durgun, hem de pat ron iyi... Ters adam zaten bizim patron. Ne yapaca, nasl davranaca belli olmayan biri. Dengesiz... Geri dnersem, i olmayan baka bir gn kollarsam, keilii tutup izin vermeyebilir. Bizim iyerinde izin messesesine sk bavurulmaz. Bu bavurular birka kez yinelenir hale gelirse, baka messeselerde i aramak iin bavurulara balamak gerekir. Trafik yava ilerliyor, arabamla ben yava yava ehir dna kayyoruz. Bende ufaktan bir nee dalgas... Sabah evden karken, arabann teybi olmadndan yanma bi zim olann vvalkmanini almm, birka da Trke kaset... yerinden izni kopartabilirsem, programma kaset din lemeyi de eklemiim. Taktm vvalkmane rasgele bir kaset. "Arkan dn ve k. Arkan dn ve k." ark tam gnme uygun bir ark. Daha da neelendim. VValkmanin kulaklklar kulamda, ben de katldm arkya. Mrldanarak kendime uyarlyorum. "Arkam dndm ve ktm. Arkam dndm ve ktm." arkya elik ederken, bir yandan da patronun mi mikleri canlanyor gzmde. Bir anda nereden kt, nasl
182

kt, nmde bir ynt. Ynt, patronun mimikleri, arknn szleri bir btn oldu karmda. ehir dna kmm -aslnda gene ehrin iindeyim, ama trafik ola rak ehir dndaym - altm, yetmile gidiyorum. Altmdaki arabayla daha fazla hz yapmam olas deil. Frene aslyorum, tekerleklerin dnmediini duyumsuyorum, ama araba gidiyor. Araba gitti, gitti yntyla btnleti. Emniyet ke merimde bir azizlik yok, gvdeme btn gcyle sarlm, koruma' grevini pratik iinde kantlamt. Fakat ku lamdaki kulaklk ve vvalkman, ortama ayak uydurup sav ruluyorlar bir yana. Ben yerimdeyim. Araba yerinde. Daha nce nmdeki cama arpp dalan yamur paracklar, bu kez fikir deitirerek paralanmakszn bir btn olarak suratma arpyor. Arabann en ok gzlem altnda tutulan paras artk yok. Mikroskobik ayrmaya uram cam paralar; benim zerim, n ve arka koltuklar, i zeminler, n kaporta ve cadde olmak zere geni bir mekana yaylm vaziyette. Arabam artk camsz. Olsun, ben canlym ya. Canm sa olsun. Kap da bu infialden payn alm olacak, zorland alrken. Zorland, ama ald. Ara badan aa indim. Kararan ufkumda, grntler birer bi rer eski yerine oturmaya balamt. Kazann etkisiyle fululaan ayrntlar, yaamn paralar olduklarn, onlar skalayamayacam bana duyumsatmak iin acele edi yordu sanki. Koskoca otomotiv sanayicileri; kaza annda cann kur tarm, yongas mahvolmu araba sahiplerine ek bir znt kayna yaratmak iin mi n kaportay bu denli uzun yapyorlard? Yongas gitmi can ka para eder? Ka
183

za halinde aracn alaca grnty nceden hesaplayp, imalatlarn o lde ksa tutamazlar myd? Arabamn n tarafnn orijinal halinin bir zamanlar bu kadar ksa olmadn dndmde, bu ve benzeri ifa deler grsel olarak, yan tutmakszn, hemen hemen eit arlkta, nce bir film eridi grnmnde, sonra da bil gisayar ekrannda kayp giden yazlar gibi beynimin dnce merkezinde uzayp gitti. Arabamn n taraf hemen hemen yok gibiydi. Bey nimin dnce merkezi, bu grntler eliinde dier mer kezleri de etkisi altna alp, zellikle znt merkezine ha ince basklar yapmak zereyken, olay mahalline intikal etmi, motosikletinden inmek zere olan trafik polisini grdm. Sonunda derdimi paylamda bulunabileceim biri yanma gelmiti. Sivil ya da resm biri olmas fark etmezdi. Her ne kadar ate benim malmn zerine dm, beni yakyor olsa da, bu anda nemli olan, konuup bir para rahatlayabileceim, dinlediklerinin karlnda herhangi bir cret talebinde bulunmayacak birinin duruyor olmasyd karmda. stne stlk, devletin yasama, yrtme, yarg gibi temel ayandan biri olan, yrtmenin bir parasyd karmda duran insan. Devlet vatandan yannda... Polisin ilk szckleri birer birer azndan dkld. "Dkld" szc, aslnda tanmlamay tam anlamyla karlamyor. Yine de yumuatlm bir izahla, "Polisin azndan ilk szckler sald," demem gerekiyor. Polisin azndan salan szcklerle birlikte tkrkleri de ayn eyleme katlyordu. Yamur eski hzn yitirse de, bu
184

lutlarda depolanan su tamamen tkenmemi olsa gerek, hareketini srdryordu. Eylemci tkrk taneleri, bu lutlardan syrlarak gelen su karsnda etkisiz hale ge liyordu. Fakat eylem timinin dier eleman szckler, po lisle benim arama bomba gibi dyordu. Kazadan syrk almadan kurtulmutum, ama polis infiale balam, kul land szckler beni yaralamt. "Trafik canavar, devletin maln ne hale soktun!" Tam olarak tmceyi anmsamyorum, ama buna ben zer bir ifadeydi polisin kulland. Demek ki anacaddede giderken gzme ilien, bana ynt gibi gelen ey, devletin malyd! Dorusu, gzlerim kendi malmda hasar tespit almas yaparken, bir an ol sun kar tarafn haklarn gzetmemiti. Ynt gibi duran eye daha bir dikkatle baktm. Polisin dedii doruydu galiba. Arabamn n tarafyla btnlemi gibi bir grnt arz eden ynt, demir kor kuluk topluluuydu ve sekiz-on paradan ibaretti. ncelik hakkn benim malmdan yana kullanarak gzlemlerde bu lunan gzlerim, bu kez ayn titizlii devlet malna gstermek iin harekete geiyordu. Hemen, hemen tam tepemizde, varsaymsal bir yak lamla, be-alt metre yukarmzda, bildiimiz kprlerden biri duruyordu. Kprnn tam da sol kenaryla; olaya el koyan trafik polisi, satn aldm zamanki grntsyle irtibatlandrabilmenin olana kalmam olan arabam ve ben, izdmsel bir konumdaydk. Yani, kprnn bizden yana olan kenarndan ip balanm bir arlk sarktlsa, bu arlk arabamn tam stne gelir, yamulmu tavann bir kvrmnda skp kalrd.
185

Tanmn yaptm kprnn zerinden vzr vzr geen aralar, yanlp, aa yola be-alt metre ykseklikten inip, trafii ihlal etmesinler diye demirden kor kuluk yaplm yan taraflarna. Fakat izdmnde yer aldmz blmde bir eksiklik var. Eksik paralarla ara bam u anda o kadar i ie gemiler ki, onlar birbirinden ancak kaba blc uygulamalarla ayrmak olas. "Bakar msnz?" dedim trafik polisine, yukarmzda ka le gibi duran kpry gsterek. "Bunlar devletin kprsnn, devletin korkuluunun paralar. Ama kpr ve korkuluun ana paralar yukarda asl yerindeyken, bu sekiz-on para ait olmad bir yerde duruyor." Bir anda trafik polisinde bir tepki, bir tepki... Tepki deil, adeta tepki patlamas. Kimi kez byk, kimi kez kk, matematiksel sra gzetmeksizin, kartrp kvamna getirerek, tek tek anlamlar ve gerekeli so nularn da unutmakszn, ilediimi savlad sularn karl olduunu karsamaya altm rakamlar bir savc bilgiliiyle sralad. Sralamann doru yaplp yaplmadn, rakamlarla birlikte anlan szck kmelerinin, kmlatif deerlendirmesini yapabilmem iin ya hukuk renimi grm ya da kaarlanm bir sulu ol mam gerekiyordu. O anda iinde bulunduum ruhsal kntnn de katks eliinde, bu rakamlar altnda ezil diimi duyumsadm. Rakamlarn beni bu denli et kileyebileceini hi dnmemitim. Anmsayabildiim ka daryla toparlayacak olursam; devletin manevi ahsiyeti ile dalga gemi, gvenlik kuvvetine direnmi, devletin maddi kaynaklarna zarar vermitim. Aralarn caddede ak nce yavalamaya balam,
186

yanmzda biriken insanlar oalp, aralara geit vermez boyuta ulanca, trafik btnyle kilitlenmiti. evremizdeki kitlesel grnty biraz daha uzaktan gzlemleyen biri, ok rahat yanlgya debilir; bir protesto eylemi, futbol fanatiklerinin toplu gsterimi ya da bol figranl bir film almas olarak yorumlayabilirdi. Ar kalardan n taraflara doru kayma eilimi gsterenlerden etkilenen yakn evremizdekiler, olayn biz asl kah ramanlarna o denli yaknlamlard ki, pozisyonumuz an cak, hareket halindeki ehir ii otobslerin i mekan grnmyle tariflendirilebilinirdi. evremizi saranlar, sorgular gzle bir bana, bir polise bakyor, aradaki diyaloun akndan, olayn perde arkas boyutlarn; enine, boyuna, arlna, derinliine zmlemeye alyorlard. lerleyen dakikalarda, polisin devam eden sulamalarndan hangi tarafn yannda yer alacann kararn veriyordu kitlenin nc gleri. Ben, ksa ve kesik tmcelerle polisin sulamalarn etkisiz klmaya abalarken, tavrn resm yandan koymu ilk mi safir szckler ayr azlardan skn etmeye balamt. "Ayu!" "Gonuma lenl" "Cuvap virme malak!" "Sen polis gadar m bilicen?" Sanrm bu szcklerin duyarl vatandalarn aznda hayat bulmasnn nedeni, dolan bardaa eklenen son damla olan "Terr" szcyd. Barda taran bu son damla, bardan hacmini zorlayp, dier damlalarla bir btn tekil edemeyeceinden, fizik kanunu gereince va tandan dudaklarndan dklp, bana yneliyordu. Trafik
187

polisi, aslnda "Terr" szcn tek bana kul lanmamt, yanna "Trafik" szcn de ekleyerek, "Tra fik terr" demiti. Ama birbirine smsk bal karde szckler yan yana kullanlrken, polisin tutulduu haprk nbeti, aralarna bir nifak tohumu gibi girmiti. "Trafik" szc haprklar eliinde, hecelenerek, pi olmu va ziyette, sylenmese daha iyi olacak gibi kmt. Trafik po lisine, olayn muhatab olmam nedeniyle, doal olarak en yakn ben durduumdan ve belki de iime bylesi gel diinden, "Trafik terr" szcklerini yalnzca ben duy mutum. Belki bu szckleri kullanrken, trafik polisi haprklarna balamasa, bardak torpil geip hacmini bi raz zorlayp geniletecek, bu iki szc de ifte standart uygulayarak idare edip dierlerinin arasna alacak, bar dan tamasna engel olup, vatandalarn eylemini engeleyecekti. Bu arada trafik polisi, "Pardon dzeltiyorum, 'Terr' deil, 'Trafik terr' dedim, btnyle duymanz haprklarm engelledi," gibi bir tmce kullanarak durumu dzeltebilirdi. Bu da olmad. Trafik polisinin, olay farkl boyutlara tamas, du rumumu ne hale getirmiti! Kalabalk nce dalgalanm, sonra da yarlmaya balamt. Kalabal yararak ilerleyen drt polis ve bir trafik po lisini grnce mthi bir umuda kapldm. Tam da szl saldrlarn fiili saldrya dnecei tespitinde bulunduum srada grmtm gelen polisleri. Adeta yeniden domu gibi duyumsadm kendimi. Galeyana gelen kitle, yeniden doulup doulmayacam, bana kantlatacak aamaya gelmiti.
188

Yeniden douun kesin olduunu bilsem ya da bunu tm delilleriyle eksiksiz olarak biri bana kantlam olsayd so run yoktu. Orada katliama urayp, baka bir yerde ye niden gn yzn greyim. kinci hayat belki de bana farkl, yeni ufuklar sunard. Ama bir adet canm var. kinci deneme ansm olup olmadn, ancak bu bir adet canm riske ederek renebilirim. Kalabal yararak gelen polisler, otomatik makineli tfek tayorlard. Olayn benim evremde gelitiini du yumsayan polislerden biri beni, arptm yeni arabama dayam, dierleri kalabal, enlemesine tuttuklar tfekleriyle geri itiyordu. Polislerin duyumlar gelimiti, konuarak boa harcanacak zaman yok, reklam slo ganndan hareket ederek, mesailerini istismar etmiyorlar, yaygn olarak bilinen yntemleriyle almaya gi riiyorlard. Beni arabaya yaptran polis; arkam dnmemi, el lerimi arabann stne yerletirmemi ve bacaklarm amam emretmiti. Bu kez enemi tuttum, hi yant ver meksizin dediklerini uyguladm. stm en mahrem yer lerime kadar arayan polis, sa elimi tuttu, kvrp belime getirdi, ayn ilemi sol tarafma da uygulayarak, ellerimin st ste olmak zere belimde bulumasn salad. Bi leklerimde duyumsadm metalik soukluun kelepe ol duunu anlamam iin birka saniye yeterli olmutu. Polis beni, arkadalarnn at insan koridoruna doru srklerken: "Silah falan yok!" dedi. Olaya yol aan trafik polisi, drt dier polis ve ben, birlikte trafiin ak olduu kar yola getik. Yeni gelen
189

trafik polisi, trafii eski dzenine getirmek zere ka labaln arasnda kald. Arabam denemek iin geldiim yne, kapal trafiin iine dnmek zere, kafamdan tutularak ekip mnibsnn kapsndan ieri itildim. ofrn arkasndaki sray bo brakarak orta koltuun cam kenarna oturdum. Ya da oturtuldum. Hangi yaptrm uygulanarak otur tulduumu imdi anmsamyorum. Yani koltua otururken inisiyatif bende miydi, poliste mi, bunu bilemeyeceim. Ama, ben koltua oturduktan sonra, polislerden birinin yanmdaki koltua, dierinin nmdekine, ikisininse ar kamdaki koltua; bunca heyecanl anlar yaamama neden olup, renksiz yaantma renk ve heyecan katan trafik po lisinin de, en nde, ofrn yanna oturduunu anmsyorum. Yanmda oturan polisin makineli tfeinin namlusu bana ynelikti ve iaret parma da tetii tu tuyordu. Fark edemediim eylerden biri de, namlusu ba na ynelik duran tfein emniyetiydi. Emniyet, emniyetli miydi? Emniyet ak myd, bunu ayrt edemedim. Zaten bende afak atmt. Sanrm bir para da altma karmtm. Hayatmda hi denemediim bir biimde oturuyordum, belimde kelepelenmi bileklerim acmaya balamt. Byle bir eyin bama geleceini bir an olsun dnsem, nceden zaman zaman bu tarz oturma almalar ya pardm. Abartmyorum, gerek sylyorum. nk askere gitmeden nce, souk suyla hzl tra olmay saysz kez alm ve askerde bu konuda hi eziyet ekmemitim. Ekip arabas hareket ettiinde yamur hl yayordu, fakat hzn ve dozunu olduka azaltmt. Uzuvlarmn yeni
190

konulanma biimine uygun olarak oturduumdan, bam ne eik duruyordu. Kalarmn altndan darya bakyordum. Ekip arac olay yerinden uzaklarken, kar yoldaki baz arabalarn camlarndan sarktlan hilalli bayraklar ve gene caddede dikilmek iin direnen bazlarnn havaya kaldrlm, bozkurt iareti yapan ellerini gryordum. Bu lunduumuz ara, kalabaln tersi ynde ilerlemesini srdrdke, giderek azalan bartlar duyuyordum. "En byk Trkiye, baka byk yok!" Bu slogann kulaklarmdaki etkisi azalrken, kar yol dan, henz bir blm dalmam kitleye doru hzla, ca mekanl el arabasn srerek ilerleyen brekiyi gryorum. "Brek, brek, scak breek!" diye baryor. Bulunduum ahval ve eraite uymayan bir atasz geliyor aklma: "arlmayan yere rekiyle breki gi der"... Atasznde ad geen meslek gruplarndan biri ni hayet terif ediyor. Yine iinde bulunduum ahval ve eraite uymayan bir davranta bulunuyorum: Glmsyorum. Yanmda oturan polis, tfeinin namlusunu karnma itiyor. Glme lan kar gibi!" diyor. Erkek millet olduumuzu birden anmsyorum ve ekip arabasnn park edecei yer geliyor aklma.

-B T T 191

NDEKLER

Kitap zerine Okura Altn Deerinde neriler..............5 Devlete arpan Kamyon................................................11 Torbada Keklik.................................................................42 Rdvan Beyin Hayatndan Bir Gn............................. 100 Ultrasonik ve Ultrakonik Ultra Mega-Muga Otomobil Kuponu........................................................... 151 Ben de Araba Aldm ......................................................181

You might also like