You are on page 1of 163

Jean-Paul Sartre

21 Haziran 1905te Pariste dodu. Ecole Normal Superieurdden arkadalanyla birlikte gen yata snfnn, burjuvazinin de er ve geleneklerini eletirmeye balad. Bir sre Havre Lisesinde felsefe retmenlii yapt, sonra felsefe eitimini Berlindeki Fran sz Enstitsnde srdrd. lk felsefi metinlerinden itibaren varo luulua gtrecek bir dncenin zgnl gze arpar. Sart re byk kitlelerce daha ok anlatlanyla tannd. Zamannn sorunlann ele almaya zen gsteren Jean-Paul Sartre yaamnn so nuna dek youn bir siyasal etkinlik gsterdi. 15 Nisan 1980de Pa riste ld.

lth a k i Yaynlar - 230 ada D n y a Edebiyat - 2 ISBN 975-8725-87-4

Jean-Paul Sartre / Baudelaire

1. Bask stanbul, 2003

K ita b n z g n ad: Baudelaire

eviren: A lp T m e rte kin Yaym a H azrlayan: Prof. Dr. O s m a n Senem oglu

d itio ns G a llim a rd , 1947, renouvel e n 1975 lth a k i Y aynlan , 2003 Bu eserin t m h a k la n Ork Ajans Ltd. ti. araclyla alnm tr. Y a y n c nn yazl iz n i o lm ak szn aln t yaplam az.

Y ayn K o o rd ina tr : F s u n Ta K apak T asanm : M u ra t z g l D ze lti: ule C. K oak Sayfa D z e n i ve Baskya H azrlk: Y eim Ercan K apak ve Bask: K itap M atbaaclk C ilt: Y ld z M ce llit

lthaki Yaynlan M h rd ar Cad. llter E rt zn Sok. 4/6 81300 Kadky stanbul Tel: (0216) 330 93 08 - 348 36 97 Faks: (0216) 449 98 34 w w w .ithaki.com .tr ithaki@ ithaki.co m .tr

Baudelaire

Jean-Paul Sartre

eviren:

Alp Tmertekin

(Bo Sayfa

Sunu

Charles Baudelairein yeteneini -kendisinin setii, istedii, en azndan kabul ettii almyazs, yoksa edilgence katland yazg deil- saptamak ve de iirinin bir mesaj tayp tamad n ve ele aldmz rnek erevesinde, sz konusu iletinin en geni anlamyla insanca hangi ierie sahip olduunu belirle mek. Bu konuya felsefecinin yapaca mdahale, eletirmenin ve -hekim olsun ya da olmasn- ruhbilimcinin mdahalesi kadar, toplumbilimcinin mdahalesinden de farkldr. Felsefeci burada Baudelairein iirini kantara vurmayaca gibi -yani, bu iire ili kin bir deer yargs ileri srmeyecek ya da bu iiri zmeye ya rayacak bir ipucu vermeye almayacaktr- Ktlk ieklerini kaleme alan airin kiiliini, fizik dnyadaki grnglerden biri gibi, analiz de etmeyecektir. Lanetli airin neredeyse efsanele mi ilk-rnei olan Baudelairein yaad deneyimin, grnr yanlarn -yani, dardan inceleyerek- ele almakla yetinmek ye rine, tam tersine ierden yeniden yaamaya almak. Bunun iin de, gerek anlamda yapt denilen btnn dnda, kendi sine ilikin yapt itiraflar ve yaknlaryla yazmalarndan edi nilen verileri asl temel olarak kabul etmek: ite, elinizdeki al mann yazar, bir felsefeci olarak, byle bir amac benimsemiti; ancak, imdi yeni basm yaplan bu metin, ilk yaymlandnda

Jean-Paul Sartre

bir Ecrits intimes derlemesine giri oluturmaktan teye geme dii iin, yazar da amacn belirli snrlar iinde gerekletirebi lecektir. Bu metnin, imdiye kadar payna bir tek sulunun teki ve de air olmakla vnmek den ve de toplumun gerekten yllar boyu duvarlar ardna hapsettii birine -gerek kiilii ge rekse yazdklar konusunda ne dnrsek dnelim- adand n sylemek sannm yararsz olmayacaktr. eitli blmleri gzpek bir bak asyla yapay biimde dzenlenen bu inceleme, Baudelairein iirleri gibi dzyazlarn da da neyin biricik olduunu saptamak savnda deildir; tam da indirgenemez olduu iin deer kazanan bir eyi ortak bir l te indirgemeye en ufak biimde bile yeltenilmemektedir, zaten peinen baarsz olurdu byle bir giriim; bu giri yazsn kale me alan yazar, son sayfalarda ve de srf benimsedii yordamn doruluunu snamak amacyla, elbette iirin deil de, Baudela irein iir olgusu dedii eyi incelemeyi gze aldnda, bile is teye, kapnn eiinde durdurur kendini. Ayn ekilde, zihinsel, hatta fizyolojik dililerin nasl iledii ni renmek amacyla en ufak bir kendini beenmi giriimde bile bulunmaz ve bylesi bir ie girien kiinin saygnln sar sar, onu bir ey, zavall ey durumuna drr, ama tmyle duyarsz olmadn gstermekte srar ederse ellerine herhangi bir merhamet eldiveni de geirir. Varlk ve Hilik'in grngbilimcisi iin, lksel bir edebiyat ders kitabnn Baudelaire b lm n, duygulu ya da bilgi bir slupla kaleme almak nasl sz konusu olamazsa, ou son derece aa dzeydeki aklamala ra bir tane de kendi iliinden katmak amacyla, rnek bir air yaamna patilerini yalanc bir iyilikseverlikle sokmas da sz konusu olamaz. Tm etkinliinin elle tutulur erei olarak bir z grlk felsefesi kurmay seen Sartre iin, Baudelairein kiilii

Baudelaire

hakknda bilinenlerden insan olarak Baudelairein anlamn kartmay seti: baka deyile, her insann kendi durumunun tarihsel adan tanmlanm duvar dibinde, iin en banda ve de her an yeniden yapt gibi, kendi kendine ilikin yapt se imi bunu olmak, unu olmamakortaya koymak sz konusu dur. Kimi en sert koullarda bile ezdirmez kendini, kimiyse i ler kolayken eker teslim bayran; Baudelaire ise, bizlere kara baht nedeniyle haksz yere bunaltlm, cehennemlik biri imge si braktysa da, kt talih ile bir tr ortaklk kurmu olduu da dorudur. Dolaysyla, sofu ya da ltufkar yaam yks yazar larnn iyi kurban Baudelaireinden uzakta bulunduumuz ve de bunun azizlere yarar bir yaam olmad doruysa, klinik bir vaka betimlemesi olmad da dorudur; bu, daha ok, bir z grln, baka bir zgrlk sayesinde tannmasn salayan, zorunlu biimde grne dayanan macerasnn izini srmektir. emberin drtke olma olanakszlnn her airin kendine zg yolda ilerleyerek ulamak istedii varlk-varolu kayna mas peine dmeyi andran bir macera bu. Kanl blmleri olmasa bile, gene de tragedyay andran bir macera bu, iki kut bun, karklk ve iddetli anlamazln, ertelenmesi olanaksz, stesinden gelinmez ikiliinin, bizim iinse kaynan, itkisiyle balayan macera. Bu yaptn sonu szlerini alntlarsak insann kendi zerinde yapt zgr seiminin, alnyazs dediimiz eyle tmyle zde olduu ve de rastlantnn yeri yokmu gibi grn d macera. Sz konusu savn -yazarn kkensel seim dedii eye ili kin dncelerini balca postulat olarak kabul eden savn ki milerince nasl benimsenebileceini bir kenara brakrsak, Ba udelaire gibi g bir airi bir emaya yerletirilecek nesne olarak benimseyen aklsal bir yeniden kurma abasnda biraz ileri gidil

Jean-Paul Sartre

mi olamaz m? Dahas, byle bir bilince haneye tecavz ederce sine -byle bir ey tasarlansa bile- girmek, gayet basit biimde kutsala saldrmak deilse bile, en u durumda, biraz fazla ser best davranmak olmaz m? Btn byk airlerin, insanln tesinde, gn ayr bir ka tnda yaadklarn, insanlk durum unun kendini en iyi biimde yanstaca seilmi birer ayna olmak yerine, kendilerini insan lk durumundan mucize, eseri kurtardklarn ileri srmekle bir dir bu. Byk iir diye bir ey varsa, bunun szcs olmak iste yenleri sorgulamak ve insan olarak neyi dledikleri konusunda daha ak-seik bir dnce edinebilmek iin en derin yanlarna szmaya almak da doru olacaktr. Ve de byle bir eyin pe indeysek, dinsel bir korkuya kaplp dilimiz dolamadan -man tn kesin gcyle olabildiince donanp- yanlarna gitmek, teklifsizce syletiimiz komularmzm gibi -kendi tikellikle rine ne denli kskanlkla sarlsalar bile- davranmaktan baka yol var m? Sartrem giriimi -son derece cretkar olduuna kuku yokBaudelairein dehasna en ufak bir saygszlkta bulunmuyor, i irin onda ne denli hkm sahibi olduunu -bu konuda ne de nilirse denilsin- bilmezlikten de gelmiyor. Adm atmann yasakland bir alan -aklcln ie yaramad , iir olarak iir alan- olarak kalm olsa bile, bu iir bize ka dar bir elin ynlendirdii kalemin rn olarak geldi; bu elin kendisi de, yaz yoluyla, bir adamn belirli bir hedefe nian al masyla harekete gemiti. Okumay bilen, okuduu da dn mesine neden olan her bireye, zekasnn olanaklarm byle bir amac aydnlatmak iin seferber etme hakkn tam olarak ver mek gerekir kukusuz. Kimi ayrcalkl varlklarn neyin peinde olduklarn daha kesin biimde anlayarak, son kertede, kendisi

Baudelaire

nin neyin peinde olduunu aydnlatmaya ynelik benzer giri imler bakasnn alanna adm atp hakaret etmek anlamna gel mez. stelik, daha gl bir k karsnda ayakta kalamayacak elimsiz srlara bel balayanlar dnda, kimse de bu giriimler nedeniyle herhangi bir eyin gerek iire srayp rtebileceine inanmaz; gerek iirin, dayand insan varln, yaklak ol duu kadar kanlmaz da olan, her yeni kavray biimi, bu var ln daha derin yanklanmasna neden olur bir tek. iire -kendisinin de itiraf ettii gibi- bu kadar yabanc olan ve tutkulu iir yandalarna kar -rnein, Edebiyat nedir? adl denemesinde alelacele gerekstcln idam kararn vermesi- zaman zaman, en azndan ei grlmedik lde kat olabi len Sartren hesabna, burada, Baudelairein yaptnn ok bilin meyen baz namelerini seslendirmi ve nnde sonunda, en yce anlamyla efsane saylacak bir yaamn talihsizlikten ba ka bir ey olmadn gstermi olmay da eklemek gerekir; efsa ne kahraman, alnyazsm kendi iradesine gre biimlendirir, kaderi kendi heykelini yontmak zorunda brakr sanki.

Michel Leiris

(Bo Sayfa

Hak ettii gibi yaayamad. Baudelairein yaam, bu teselli edici szn grkemli bir rnei gibi grnyor. Kukusuz ne bu anneyi, ne mr boyu katland bu rahatszl, ne bu vasi mah kemesini,1 ne bu cimri metresi, ne de bu firengiyi hak etmiti. Hele erken lmnden daha haksz ne olabilir ki? Ancak, d nnce, bir kuku beliriyor insanda: nk Baudelairein kendi sini de incelersek, o da kusursuz ve, grne baklrsa, eliki siz deil: bu yoldan km adam bir daha geri dnmemecesine, en baya ve en keskin ahlak benimsemi; bu ince ruhlu kii en sefil fahielerle dp kalkmtr, onu Louchettein zayf bedeni yannda tutan ise sefaletten ald tattr ve de korkun Yahudi kzna besledii ak, daha sonralar Jeanne Duvale duyaca a kn bir n-biimlenii gibidir; bu yalnz adam dehet korkar yal nzlktan, hi yalnz kmaz sokaa, bir yuva zlemi, bir aile z lemi iindedir; alp abalamay savunan bu kii, kendini d zenli bir almaya zorlayamayan iradesiz biridir; seyahate k maya arr herkesi, insanlarn yer deitirmesini ister, bilinme yen lkelerin dn grr, ama Honfleure gitmeden nce alt ay tereddt eder ve de yapt tek yolculuk uzun bir ikence gi1) 1844 Temmuzunda, babadan kalan miras hesapsz harcayan Baudelaire, vasi mahke mesi tarafndan denetim altna alnr ve servetini noter Bay Ancelle ynetir. Ve ona ayda 250 frank verir. CYHN.)

12

Jean-Paul Sartre

bi gelir ona; kendisine gz kulak olmakla grevlendirilen ciddi kiilere nefret, hatta kin besler, ama gene de onlardan kurtulma ya almaz, kendisini baba gibi azarlamalarn duymak iin hi bir frsat karmaz. yleyse, srd yaamdan bu denli farkl m acaba? Ya yaamn hak ettiyse? Ya, bu basmakalp dnce lerin tersine, insanlar ancak hak ettikleri yaam buluyorlarsa? Daha yakndan eilmek gerek bunun zerine. Babas ldnde, Baudelaire alt yandayd, annesine hay rand; bylenmi, ilgi ve ihtimamla evrili bu ocuk geri bir kii olarak var olduunu bilmiyordu daha, ama kendini annesi nin bedeni ve ruhuna, bir tr ilkel ve gizemli katlla bal du yuyordu; annesiyle kendisinin birbirlerine duyduklar karlkl sevginin tatl lklnda kendini yitiriyordu; bir yuvadan, bir ai leden baka bir ey deildi bu, ensest iinde yaayan bir iftti bu. Daha sonralar: Hep sende yayordum, yalnz benimdin. Hem bir put, hem bir arkadatn sen, diye yazacaktr annesine. Bundan daha iyi yanstlamazd bu kutsal birliin kimlii: an ne bir put, ocuk da onun kendisine duyduu efkatle kutsan mtr: kendini, gezgin, belirsiz ve stnkr bir varolu gibi hissetmek bir yana, ilahi hak ocuu diye dnr. Hep annesin de yaar: bu da, Baudelairein bir tapnaa snd, kutsal var ln bir beliriinden, kendi ruhunun kck deimez bir d ncesinden baka bir ey olmad, olmak istemedii anlamna geliyor. te, gerekli ve hakl olarak var olduunu sand bir varlk iinde tmyle eridii iin, her trl kaygya kar korun mutur, mutlak iinde erimektedir, dorulanmtr. Kasm 1828de bunca sevilen kadn bir askerle evlenir yeni den; Baudelaire bir yatl okula verilir. Baudelaire o nl krl n da o tarihte yaar ite. Crepet bu konuda, Buissonun ok anlaml bir szn aktarr: Baudelairein ok nazl, ok ince,

Baudelaire

13

benzersiz ve yumuak bir ruhu vard; yaamn ilk darbesiyle k rld. Varoluunda katlanamayaca bir olay yer alyordu: bu da, annesinin ikinci kez evlenmesiydi. Bu konuda syleyecekleri bitmek tkenmek bilmezdi, korkun mant da hep u biimde zetlerdi bu durumu: insann benim gibi -benim gibi imalydbir olu olursa ikinci kere evlenilmez. Bu ani kopma ve ondan doan elem, hibir gei yaamadan kiisel varolu iine att onu. Daha, az ncesine kadar, annesiy le oluturduklar iftin tek ve dinsel yaamyla dopdoluydu. Bu yaam, alalan bir deniz gibi, onu yalnz ve kupkuru brakarak, ekilip gitti; bylece Baudelaire varoluunu dorulayan nedenle ri de yitirmi oldu; duyduu utan iinde tek bir kii olduunu, varoluunun kendisine boubouna verildiini anlad. Kovulma nn fkesiyle, derin bir krgnlk duygusu kart. O dnemi d nerek, Mon cur mis nude1 yle yazacaktr: Ta ocuklu umdan beri yalnzlk duygusu. Aileye ramen -zellikle de, ar kadalar arasndayken- sonsuza dek yalnz bir kader duygusu. inde bulunduu bu yaltlmlg, daha o zamandan itibaren bir alnyazs gibi gryordu. Bu da, sz konusu yaltlmla geici olmasn dileyerek edilgence katlanmakla yetinmedii an lamna gelir: tam tersine kudurmucasna stne atlr bu yaltlmln, onun iine kapanr ve buna mahkum edildiine gre, en azndan mahkumiyetinin kesin olmasn ister. Bu aamada Baudelairein kendi zerinde yapt kkensel semeyle, her bi rimizin zel bir durumda ne olacamza, ne olduumuza karar verecek olan o mutlak balanla kar karya geliriz. Terk edil mi, atlm olan Baudelaire, bu yaltlmlg stlenmek istedi. Katlanmak zorunda kalmasn diye, hi olmazsa bu kendinden olsun diye yalnzl kendisi talep etti. Bireysel varoluunu rten
1) rlplak Yreim.

14

Jean-Paul Sartre

perdenin apansz syrlmasyla baka biri olduunu hissetti, ama bu bakal aalanma, hn ve gurur iinde, olumlad ve be nimsedi. Bundan byle, inat ve kederli bir annda hiddetlenip baka biri k ld kendini: birlikte tek bir kii olduklar ve kendi sini bandan atan annesinden baka biri; kaygsz ve kaba arka dalarndan baka biri; yalnzln en u noktaya tanmasnn verdii hazza varncaya dek biricik, dehete varncaya dek biri cik hissetti kendini, yle hissetmek istedi. Ama yaad bu terk edilmilik ve ayrlma deneyiminin, kendisini hemen benzersiz klacak herhangi bir pek zel yeni er demin kefedilmesi gibi olumlu bir sonucu da olmad. Ama hi olmazsa, btn teki siyah karatavuklarca lanetlenmi olan be yaz karatavuk, gzucuyla, kanatlarnn beyazlna bakarak avu tabilir kendini. Oysa, insanlar hibir zaman beyaz karatavuk de ildirler. Bu terk edilmi ocuun iindeki, tmyle biimsel bir bakalk duygusudur: bu deneyim bile onu bakalarndan ayramayacaktr. Her kii ocukluunda, kendi bilincinin apansz ve artc biimde ortaya ktn gzlemitir. Gide bunu Si legrain ne meurtde1yazmt; ondan sonra Maria Le Hardouin La Voile noire da2 sz etmiti. Ama kimse, Hughesun Un cyclone la Jamaiquede3 sz ettii kadar gzel deinmedi bu konuya: (Emily) geminin tam burnunda, bir kecikte kendine bir ev yapma oyunu oynamt... bu oyundan bkm, amaszca k ta rafa gidiyordu, anszn aklna kendisinin kendisi olduu gibi sar sc bir dnce geldi... imdi Emily Bas-Thornton oluuna bir kez iyice inannca, bu artc olayn neler ierdiini ciddi ola rak aratrmaya koyuldu... Hangi irade karar vermiti onun d n yadaki btn bu varlklar arasnda, zaman oluturan btn bu
1) Tohum lrse. 2) Siyah rt. 3) Jamaika'ya zg Frtna.

Baudelaire

15

yllar arasnda u belirli ylda domu olan u tikel varlk, Emily olmasna... Kendisi m i semiti acaba? Yoksa Tanr m? Ama bel ki de Tanr kendisiydi... O gne dek btnyle hi ayrlmad bir ailesi, belli sayda erkek ve kz kardeleri vard: ama byle anszn ayr bir kii olduu duygusunu kazand bu anda, artk u gemi kadar yabanc geliyorlard ona...Birden dehete kapld: biliniyor muydu acaba? Demek istiyordu ki, onun bir belirli ki i, -herhangi kk bir kz deil de- Emily -hatta belki de Tan r- olduu biliniyor muydu acaba? Nedenini bilmese de, bu d nce karsnda dehete kaplyordu... Ne pahasna olursa ol sun, bir sr olarak kalmalyd bu...1 Bu sarsc sezgi tmyle botur: ocuk herhangi bir kii ol mad inancna varmaktadr, oysa tam tersine bu inanca vara rak herhangi biri olmaktadr. Bakalarndan bakadr, bu kesin; ama bu bakalarnn her biri de ayn ekilde bakadr. Ayrlma konusunda katkszca olumsuz bir deneyim yaad ocuk ve bu ileneyim, znelliin evrensel biimini, Hegelin Ben = Ben eitli iyle gsterdii ksr biimi alverdi. Korku veren ve bedelini demeyen bir bulu neye yarar? Pek oklar arabuk unutmaya abalarlar bu buluu. Ama umutsuzlukta, fkede, kskanlkta kendisiyle karlaan ocuk tm yaamnn eksenine kesinlikle kel olduu yolundaki deimez dnceyi koyacaktr. Anne siyle babasna Sizler beni kovdunuz, kendimden getiim o yetkin btnden dar attnz, ayr var olmaya mahkum ettiniz, diyecektir. Madem yle, size kar ben stleniyorum bu varolu u imdi. Sonradan beni yeniden kendinize ekmek, iinize al mak isteseniz bile, olmayacak bu; nk herkes karsnda ve herkese karn kendi bilincime vardm... Kendisine eziyet eden ine, okul arkadalarna, sokak yosmalanna da Ben baka biri1 1 Ih \cyclone la Jamaique Pion, 1931, s. 133. (N.)

16

Jean-Paul Sartre

yim. Bana ac ektiren hepinizden baka biriyim. Bedenime ezi yet edebilirsiniz, ama bakalma edemezsiniz... der. Bu ak lamada hem hak arama, hem de meydan okuma vardr. Baka biri: baka olduu iin menzil dnda kalan, daha imdiden nerdeyse c alnm biri yani. Her ey onu terk edip gittii iin, kendini herkese yeler. Ama, her eyden nce bir savunma edi mi olan bu yeleme, bir bakma, bir ileciliktir de, nk bu edim ocuu kendi katksz bilinci ile kar karya getirir. Soyu tun yiite ve c alrcasna seilmesi, umutsuzca ayklanma, hem bir vazgei, hem de isteyi olan bu yelemenin bir ad var: gurur. Ne toplumsal ayrlklarn, ne baarnn, ne de bilinen b tn stnlklerin, ksacas bu dnyadaki hibir eyin besleme dii, tersine mutlak bir olu, nedensiz nsel bir seme olarak or taya kan ve baarszlklarn ykabilecei, baarnn da destek leyebilecei bir dzeyin ok stnde yer alan stoac metafizik bir gurur. Katksz olduunca mutsuz bu gurur; nk boubouna a lr ve kendinden beslenir: hi doymaz, hi yatmaz, kendini olumladg edimde tketip bitirir kendim; temelindeki fark, bo ve evrensel bir biim olduu iin hibir eye dayanmaz, havada kalr bu gurur. Oysa, ocuk farkllnn tadn kartmak ister; nasl kardeini babasndan farkl hissediyorsa, kendini de karde inden farkl hissetmek ister: grmeyle, dokunmayla kavranlan ve katksz bir sesin kulaklarnz dolduruu gibi iinize dolan bir biriciklii dler. Katksz, biimsel fark, ona daha derin ve olduundan ayrlmayan bir tikelliin simgesi gibi grnr. Kendi zerine eilir, klrengi, sakin, hep ayn hzla akan bu rmakta kendi hayalini yakalamaya abalar, kendi doas denen bu gizli zemini yakalayabilmek iin isteklerini ve fkelerini gzler. Ve yorulmak bilmeden mizacnn deiimleri zerine toplad bu

Baudelaire

dikkatle yava yava Charles Baudelaire olmaya balar bizler iin. Baudelairein kkensel tavr bir ey zerine eilmi bir ada mn tavrdr. Narkissos gibi, kendi zerine eilmi. Keskin bir bakn delip geemedii tek bir dolaysz bilin yoktur onda. Bi zim gibi kiilere, bir evi ya da aac grmek yeter; onlar seyret meye dalp gittiimiz iin de, kendimizi unutup gideriz. Baude laire kendini hibir zaman unutmayan adamdr. Grrken bakar kendine o, baktn grmek iin bakar; kendi aa, ev bilincini seyreder ve nesneler ona ancak bu bilin araclyla, sanki on lar bir cep drbnnden gryormu gibi, daha solgun, daha kk, daha az dokunakl grnrler. Bu nesneler, bir okun bir yolu, bir sayfa kurdelesinin bir sayfay gstermesi gibi, birbirle rini gstermezler hi, Baudelairein akl da bu nesnelerin sundu u dolambata hibir zaman yitirmez kendini. Nesnelerin dolaymsz grevi, tersine, bilinci kendi zerine evirmektir. Eer yaamama, var olduumu ve ne olduumu hissetmeme yardm ediyorsa, benim dmdaki gerekliin ne olabileceinin ne ne mi var! diye yazar. Kendi sanatnda yaad kayg bile, bu nes neleri insan bilincinin oluturduu bir katmandan geirerek gstermek olacaktr; gerekten de, LArt Philosophique' adl yap tnda yle der: Modem anlaya gre katksz sanat nedir? I Icm nesneyi, hem de zneyi, hem sanatnn dndaki dnya y, hem de sanaty kavrayan, esinlendirebilecek bir by yarat maktr. yle ki, d dnyann Pek az gerek oluu stne aratr ma2adl almasn bu yzden kolayca yapabilecektir. Bahane ler, yanklar, ekranlar, nesneler kendi balarna deerli deildir ler ve o onlar grrken ona kendini gzleme frsat vermekten lnika grevleri yoktur.
I ) iclsefi Sanat. Discours sur le peu de ralit (N.)

18

Jean-Paul Sartre

Baudelaire ile dnya arasnda, bizimkine benzemeyen, kkensel bir uzaklk yatar; nesnelerle onun arasna hep, birazck nemli, birazck fazla kokulu, yazn scak havann titremesine benzer bir yar-saydamlk girer. Ve de gzlemlenen, gzetlenen bu bilin, allm ilerini yaparken gzlemlendiini hisseden bu bilin, yetikinlerin gzleri nnde oynayan bir ocuk gibi, hemen doalln yitirir. Baudelairein o denli tiksindii ve ha yfland bu doallk hi yoktur onda: her ey yapmackldr, nk her ey gzetlenmektedir, en kk deiiklik, en zayf bir istek baklm, zmlenmi olarak domaktadr. Ve, Hegelin dolaymszlk szcne verdii anlam azck anmsarsak, Ba udelairein derin tikelliginin, dolaymsz bir adam olmasndan kaynakland da anlalr. Ancak, onu dardan gren bizler iin bu tikelliin bir deeri varsa da, kendi kendini ierden inceleyen Baudelaire farkna varmaz bunun. Kendi doasn, yani kendi kiiliini ve varln aryordu, ama grebildii ancak kendi durumlarnn tekdze, uzun, sra sra geiinden baka bir ey deildi. lgna dnyor du bu yzden: General Aupickin ya da annesinin tikelliini ne yin oluturduunu ok iyi gryordu, yleyse nasl oluyor da kendi zgnlnn keyfini kartamyordu kendi iinde? n k pek doal bir yanlsamann kurbandr Baudelaire; bu yanl samaya gre bir insann i dnyas ile d dnyas tpatp rtmektedir. Olmaz byle bir ey: bakalarnn gznde onun e kalini oluturan bu ayrc niteliin onun i dnyasnda bir ad yoktur, hissetmez bunu, bilmez. Zeki, baya ya da sekin hisse debilir mi kendini? Kendi zekasnn canlln ve kapsamn bile saptayabilir mi acaba? Bu zekann kendisinden baka bir snr da yoktur, uyuturucu bir maddenin bir an iin dncelerinin akn hzlandrmas bir yana, bunlarn ritmine ylesine alm-

Baudelaire

lir, karlatrma yapmasna yarayacak herhangi bir eyden yle sine yoksundur ki, ak hzn deerlendirebilmek elinde deil dir. Batan aa saydam, ortaya kmadan nce hissedilen ve kabullenilen dnce ve duygulanmlarnn ayrntlarna gelin ce, onlarn bir daha nce grlm, bir ok iyi bilinen hava s, kokusuz bir yaknlklar, ansal bir tatlar vardr. Kendi ken disiyle doludur Baudelaire, tamaktadr, ama sz edilen ken disi tatsz, donuk, kvamsz, dirensiz, ne yarglayabildii, ne de gzlemleyebildii, glgesiz, ksz bir duygudan, hi hzlan d nlmayacak uzun fsltlarla kendini anlatan geveze bir bilin ten baka bir ey deildir. Kendini ynetebilmek ve tm olarak grebilmek iin fazla balanr kendine; btn btn kendi iine girebilmek ve suskun bir balanla kendi yaamnda yitebilmek iin fazla grr kendini. Baudelairein dram da burada balar ite: beyaz karatavuun kr olduunu dleyin -nk ar dnsel aydnlk krlkle edeerlidir. Bir beyazln kanatlarna yayldn, btn karata vuklarn bunu grdn, btn karatavuklarn bunu kendisi ne sylediini, bir tek kendisinin bilmedii dncesi musallat olur ona. Baudelairein o nl aydnlk bilinci bir geri alma aba sndan baka bir ey deildir. Sz konusu olan kendi stne ka panmak ve -grmek sahip olmak olduuna gre de- kendi ken dini grmektir. Ama kendi kendini grebilmek iin iki kii olmak gerekir. Baudelaire ellerini ve kollarn grr, nk gz elden ayrdr: ama gz kendi kendini gremez, hisseder kendini, ken di kendini yaar; ama kendi deerini lebilmek iin gerektii ka dar geriye ekilemez. Ktlk ieklerinde bouna barr: Tete--tete sombre et limpide Quun coeur devenu son miroir!

20

Jean-Paul Sartre

Kendine ayna olmu yrein Babaa yapt karanlk ve duru sylei! Bu ba-baalk ise daha balar balamaz uup gider: tek bir ba kalr ortada. Baudelairein abas, kendini yanstan bilin de nen bu baarsz ikilik denemesini en u noktasna kadar gtr mek olacaktr. Eer bandan beri bilinliyse bunun nedeni ku surlarnn kesin muhasebesini yapmak deil, iki kii olmaktr. ki kii olmak isteyii de, bu elemede Benin en sonunda Ben ta rafndan ele geiriliini gerekletirmek iindir. Dolaysyla, bilinliligini u noktalara vardracaktr: kendi kendisinin tany d, artk kendi kendisinin cellad da, yani Heautontimoroumenos1olmaya alacaktr. nk eziyet, celladn kurbanna sahip kt birbirine sk skya bal bir ift yaratr. Kendi kendini grmeyi baaramadna gre, hi olmazsa, gerek doasn olu turan o derin yalnzlklara ulaabilmek umuduyla, bir ban yaray demesi gibi kendi kendini deecektir. Je sis la plaie et le couteau Et la vietime et le bourreau. Hem yara hem de bam, Hem kurban hem de cellat. Dolaysyla, kendine ektirdii aclar sahiplenmeye benze mektedir: btn bu eziyetler parmaklarnn arasnda bir et ya ratmaya, kendi etini yaratmaya ynelir; nk bu et ac iinde, kendi kendine sahip oluunu tanyacaktr. Ac ektirmek, yk mak kadar sahip olmak ve yaratmaktr da. Kurbanla eziyet ede ni birletiren karlkl ba cinseldir. Ama Baudelaire, ancak ay r ayr kiiler arasnda olunca anlam kazanan bu ilikiyi kendi i
1 Kendi kendini cezalandran kii. (N.)

Baudelaire

21

yaamna aktarmaya, kendini dnen bilinci bak, dnlen bilinci de yara biimine dntrmeye bouna uramaktadr: bir bakma, birdir bunlar; insan kendi kendini sevemez, kendi kendinden nefret edemez, eziyet edemez kendi kendine: tek ve ayn istenli edim ile biri ac ekmek ister, teki de ac ektirir se, kurbanla cellat tam bir ayrlmazlk, belirsizlik iinde eriyip gider. Baudelaire ayn eree ynelmi ters bir hareketle, kurnaz ca, kendini dnen bilincine kar, dnlen bilincinin su orta klmak ister: kendi kendine eziyet etmekten vazgeii, kendi kendini artmaya almasndandr. artc bir kendiligindenlik taslayacak, kendi gz nnde birden geirimsiz ve ngrlemeyen bir nesne, ksacas Baka biri olarak dikilebilmek iin kendini en kolay drtlere teslim eder gibi yapacaktr. Bu nu yapabilseydi, ii en aa yar yarya baarlm saylabilirdi: kendi kendinden honut olabilirdi o zaman. Ama, burada da, apansz yakalamak istedii kiiyle tek bir btndr ancak. Tasa rsn kafasnda canlandrmadan nce tahmin ettiini sylemek yetmez: aknln bile ngrmekte, lp bimektedir, bir trl ulaamadan kendi aknlnn peinde komaktadr. Ba udelaire, kendini baka biriymi gibi grmeyi seen adamdr; yaam da bu baarszln yksnden baka bir ey deildir. nk, az sonra sralayacamz ve gzmzde sonsuza dek brnd ehreyi oluturan kurnazlklara ramen, o nl ba knn baklan nesneyle bir btn oluturduunu, kendi kendi sine gerekten sahip olmaya deil, yalnzca kendini yanstan bil giyi niteleyen o durgun tad aha ulaabileceini bilir Baudelaire. Can sklr ve bu Sknt, btn hastalklarnn ve de btn za vall geliimlerinin kayna olan bu garip duygulanm', bir rastlantLya_da kimi zaman ileri srd gibi, bezgin merakszlg1) Petits Pomes en prose: Le Joueur gnreux. (Dzyaz iirler: Cmert Oyuncu. Ed.Conard s. 105.

22

Jean-Paul Sartre

mn" rn deildir: Valerynin sz ettii katksz yaama rahat szlndr bu^ insann kendi kendinden kanlmazcasna ald tat, varoluun taddr bu.

Je suis un vieux boudoir plein de roses fanes O gt tout un fouillis de modes surannes O les pastels plaintifs et les ples Boucher, Seuls, respirent lodeur dun parfum dbouch. Solmu gllerle dolu eski bir odaym ben, Yerde modas gemi nice eya srnr, niltili pasteller ile yalnz solgun Boucherlerin Koklad bir ak ieyi derin derin. Kapa alm bir ienin slak, yar hava karm, ama gene de yapkan, ancak hissedilen ve hafife, korkun bir biimde kendini ortaya koyan kokusu, bilincin kendi iin varoluunun en gzel simgesidir; dolaysyla, sknt metafizik bir duygudur, Baudelairein i grnm, tm sevinlerini, korku ve aclarn oluturan ebedi maddedir. te burada yeni bir deiime urar: biimsel tikelliinin sezgisini taknt olarak yaayan Baudelaire, bunun herkese vergi bir ey olduunu anlar; bu durumda, ken di tikel doasn oluturmak yannda, onu da varlklarn en ei benzeri bulunmaz klan zelliklerin tm n kefetmek amacy la bilinlilik yoluna girer: ama yolu stnde kendi tikel yzne deil de, evrensel bilincin tanmsz kiplerine rastgelir; gurur, bi linlilik, sknt tek bir btndr: kendisinde ve kendisine ra men ulalan ve tannan, herkesin ve her birinin bilincidir ancak. Oysa, tm nedensiz ve amasz, yaratlmam, varl hakl gsterilemeyen, varolu nedenini ancak daha nceden varolu

Baudelaire

unda gren bilin, kendini nce tmel nedensizliginde kavrar. I hbir ey nce o bilincine varmazsa var olamayacana, ancak onun verdii anlama sahip olabileceine gre, kendi dnda bu lamaz yaama bahanesini, yaama zrn ya da nedenini. Baudelairedeki yaramazlnn derin sezgisi de buradan gelir ite. ntihar saplantsnn onun iin yaamna son vermekten ok, ya amn korumak zere kullanlan bir ara olduunu ksa bir s re sonra greceiz. Ne var ki, intihar etmeyi bu denli sk dndyse, bunun nedeni kendini fazladan biri olarak hissetmesiydi: 1845 tarihli nl mektubunda, Kendimi ldryorum, nk bakalar iin yararsz, kendim iin de tehlikeliyim, diye yaza caktr. Yirmi drt yanda, hl ailesinden yardm gren, isiz urasz gen bir burjuva olduu iin kendini yararsz hissettii d nlmemelidir. Hatta tam tersidir bunun: bir meslek sahibi olma dysa, daha en bandan hibir giriimde bulunmakla ilgilenmediyse, kkl yararszln tarttmdandr. Baka zamanlar, hem de gururla, yle yazar: Yararl bir adam olmak bana hep iren bir ey gibi geldi. Ancak eliki, mizacnn deiiklik gstermesinden kaynak lanr: ister sulasn, ister vsn kendini, nemli olan bu srekli ve sanki doutan gelen ayrlmadr. Yararl olmak isteyen k, Baudelairein izledii yolun tersine gider: dnyadan kalkp bilin ce ular, salt diye grd birka salam siyasal ya da ahlaki il keden yola kar ve nce kendisi bunlara boyun eer; kendisini, bedeni ve ruhuyla, hi de kendisinin bulmad kurallara uyan, daha baka eyler arasnda belirli bir ey, belirli bir dzeni ger ekletirmeye yarayacak bir ara gibi grr ancak. Ama eer n

24

Jean-Paul Sartre

ce, uymak istedii yasalar yaratmak zorunda olan bu amasz kuralsz bilinci kusacak kadar tattysak, yararllk da tm anla mn yitirir; yaam da bir oyun olup kar, insan kendi amacm, emir, uyar, nasihat olmakszn, kendi bana semelidir. Ve, u yaam iinde, bile isteye kendimize setiimiz amatan baka bir ama bulunmad gereini bir kez gren kii de artk aramak istei duymaz pek. Yaamn, diye yazar Baudelaire, tek bir gerek ekicilii var dr: Oyunun ekicilii. Ama kazanmak ya da kaybetmek nem sizse gzmzde? Bir giriime inanabilmek iin, nce bu ie atl m olmak, amacn deil, baaryla sonulandrma yollarn sor gulamak gerekir. Dnen kiiye gre her giriim samadr; Ba udelaire ite bu samalk iinde yzmtr. Anszn, bir hi, bir terslik, bir yorgunluk yznden, hem genel anlamyla bilin, hem de kendi bilinci olan bu deniz gibi engin bilin iindeki sonsuz yalnzl kefeder, bu yalnzlk dnda snrlar, nirengi noktalan, ynergeler bulmakta yetersiz olduunu anlar. O za man kararszlar, bu tekdze dalgalarn alkantsna brakverir kendim; ite byle bir durumdayken yazm annesine unlar: ...hissettiim ey, ok byk bir cesaret krkl, katlanlmaz bir yalnzlk duygusu... tmyle isteksizlik, elendirecek hibir ey bulamamaktr. Kitabmn kazand tuhaf baar, uyandrd kin ksa bir sre ilgilendirdi beni, ardndan gene eski durumuma dtm.1 Kendisi bunu tembellii olarak adlandrr. Bunun patolojik bir yan olduunu kabul ederim. Janetnin psikasteni2 ad altn da toplad rahatszlklara benzediini sylerseniz, ona da kat1) 30 Aralk 1857 tarihli mektup. (N.) 2) Saplant taknt vb. ruhsal hastalklarn genel ad. (YHN.)

Baudelaire

ln. Ancak unutmayalm ki, Janetnin hastalarnn, durumlanidan yararlanarak elde ettikleri ve normal insann gizlemeye /.en gsterdii, metafizik sezgileri vardr ou zaman. Bu tem belliin nedeni ve anlam, Baudelairein kendi giriimlerini cid diye alamamasdr: giriimlerimizde, kendi koyduumuzun tesinde hibir ey elde edemediimizi ok iyi grr. Gene de, bireyler yapmak gerekir. Bak, bir bakma yans yan bilincin aceleci dalgalarnn akp getiine bakmakla yetinen katksz izleyici bir baksa, bir yandan da ve ayn zamanda ya ra, bu dalga dizisinin devamdr da. Benimsedii yansma konu mu kendi bana eylemden irenme ise de, altta, yanstt ksa mrl kk bilinlerinin her birinde edim, tasar ve umuttur. Bu yzden, bir dinginci gibi deil, daha ok, yanstan bak nnde hemencecik eriyen, anlk giriimler dizisi gibi, ortaya kar kmaz paralanan bir tasanlar denizi, srekli bir bekleyi, srekli bir bakas olmak, baka yerde olmak istei gibi grmek gerekir onu. Burada ben, bir borcun vadesini ertelemek iin an nesinden birka kuru szdrmak, Ancelleden bir avans kopar mak iin, sinirli biimde, alelacele bavurduu saylamayacak kadar ok son arelerden deil, yirmi yl boyunca, bitiremeden peinde srkledii, o edebi tasarlardan, Mon cur mis nuden, tiyatro oyunlarndan, eletirilerden sz ediyorum. Tembel liinin uyuukluk biimini ald da olur, ama oklukla zayf, verimsiz, bo olduunu bilen ve amansz bir bilinliliin zehir ledii bir kprdan biimindedir; mektuplar onu bize, bir du vara trmanmaya alan ve her seferinde den, dtke yeni den balayan inat bir karnca gibi tantr. nk hi kimse onun kadar bilmez abalarnn yararszln. Bireyler yapmaya davranyorsa, bu, kendisinin de syledii gibi, patlamayla, sar slmayla bilinliliini bir an iin bastrabildii zamanlar oluyor.

26

Jean-Paul Sartre

Salt seyretmeyi bilen, eyleme hi mi hi yatkn olmayan, bunun la birlikte, gizemli ve bilinmeyen bir itkiyle, kimi zaman kendilerinin bile yapamayacaklarn sandklar bir hzla hareket eden yarat lta insanlar vardr... En basit ve en gerekli eyleri yapmaktan uzak olan (bu insanlar), belli bir anda, en sama ve oklukla en tehlikeli ileri yapabilmelerini salayan bir cesaret lksne sahip olabilmekte dirler!1

Bu anlk edimlere aka nedensiz edimler der Baudelaire. Aka yararszdr bunlar, hatta ou zaman ykc bir zellikle ri bile vardr. Ve de her eyi zehirleyecek olan bak geri gelme den, bunlar tamamlayabilmek iin acele etmek gerekir. Annesi ne yazd mektuplarn buyurgan ve aceleci yn bundandr i te: Hzl, yle hzl gitmek zorundaym ki! Ancellee kzar, korkuntur kzgnl, ayn gn iinde be mektup yazar annesine, ertesi sabah da akncsn. lk mektu bunda, tokatlamaktan sz eder bir tek. Ancelle sefilin biri, karsnn ve ocuklarnn NNDE TO KATLAYACAIM onu. Saat drtte -imdi saat iki buuk...- TO KATLAYACAIM ONU. Byk harfler, kararn mermere kazmak iin kullanlmtr sanki; verdii kararn parmaklarnn arasndan akp gitmesinden ylesine korkmaktadr. Ve tasarlar ylesine ksa vadelidir, erte si gnden ylesine ekinmektedir ki, kendine belli bir zaman
1) Le Mauvais Vitrier: Petits Pomes en prose.

Baudelaire

27

saptar: saat 4te; Neuillyye koacak kadar vakti var ancak. Ama saat 4te yeni bir mektup kaleme alr: Bugn gitmeyeceim Neilyye; cm almadan nce beklemeye raz oldum. Tasar beklemededir, ancak daha imdiden tarafszlam, koula ba lanm bulunmaktadr: Eer benden gsterili biimde zr dilemezse, Ancellei dvece im, olunu dveceim... Hem de, kukusuz abucak caym gzkmek korkusuyla, ancak dipnotunda sz eder bundan. Akam, tasar daha da yu muar: Yapmam gereken ey konusunda iki kiiye dantm. Yal biri ni ailesi nnde dvmek, ok baya bir ey bu; -ama benden zr dilenmesi de gerekli; -zr dilemezse ne yapacam? ona gidip -en azndan- karsnn ve ailesinin nnde, davran konusunda ne dndm sylemem gerekecek. Bir ey yapmak gerei daha imdiden ar bir yk gibi gelir ona. Az nce annesinin dehete kaplmasn istiyordu, iddete dayal antaj yapyordu: hemen o anda gsterili biimde zr dilenmesi gerekiyordu. imdiyse, zr dilenmeme korkusun dan lyor. nk o zaman harekete gemesi gerekecek. Btn bu i daha imdiden cann skmaya balar; yukarda verdiimiz blm n hemen ardndan yle yazar: Tanrm, nasl bir belaya soktun beni! Biraz durmam gerek mutlaka, tek istediim bu...

28

Jean-Paul Sartre

Pazar sabah ise, ne af ne zr vardr ortada: Artk parasna ihtiyacmz kalmadnn dnda, hibir ey yazmamak gerek ona. Suskunluk, unutma, Ancellein simgesel anlamda yok edilii, tek istei budur ite. Gene c almaktan sz eder, ama belli be lirsiz szlerle ve de daha ileri bir tarihte. Dokuz gn sonra ise her ey bitmitir.

Ancellee dn yazdm mektup yerindeydi. Barma da yerindeydi. Ben onlara giderken o bana gelmiti. Btn bu oyunlardan yle sine yoruldum ki, Ancellein u Dannevale sulamak zere gelip gel mediini sormak zahmetine girmek istemedim. Ancelle bana, sz konusu konumalarn ounu kesinlikle yalan ladn bildirdi. Elbette ki szn bir tccarn szleriyle ayn kefeye koymak ni yetinde deilim. Sonu olarak, asla dzeltemeyecei bir kusuru, o cuksu ve taral merak nedeniyle nne gelen herkesle rahata de dikodu yapma kusuru kalyor.1

Baudelairede eylemin ritmi budur ite: Sanki kendini ger ekletirme gcn bulmak iin bu ifrat gerekliymi gibi eylem tasarlanrken iddet giderek artar, gereklemenin balangcnda da patlayc bir fevrilik -ve bunun ardndan, birdenbire bilinlilik geliverir: neye yarar; abucak zlp ayran ediminden cayverir Baudelaire. Kkensel tavr gerei uzun sreli giriimlerde bulunamaz; bu yzden de yaam blk prk, rselenmi, ama bir yandan da tekdze bir grnm sunar; hznl bir ka ytszlk temeli zerinde srekli yeniden balay ve srekli ba1) 27 ubat ile 9 Mart 1858 arasndaki mektuplar.

Baudelaire

29

'... szlktr bu ve eer tarih atmam olsa annesine yazd meknplar da sralamak ok zor olurdu; nk mektuplarn hepsi de birbirine benzer. ster anlk edimler isterse srekli giriimler olsun, gerekletiremedii btn bu tasarlar bir an bile gitmez ('zlerinin nnden, arln hissettirse de hafif de kalsa, dur madan onu arr bu tasarlar. Yansmal bilincin tm kendiliflndenligini yok ettiyse kendinde, bu onun yapsn ok iyi bil dii iindir: bu bilincin kendi kendisinin dna atldn, bir amaca doru kendi kendisinin almas olduunu bilir. Belki de insan, kendinden tesiyle tanmlayan ilk kii oluu bundandr. Ne yazk ki, insann kusurlar arasnda sonsuzlua duyduu rgilim de -bu eilim, kusurlarnn sonsuz yaylmndan baka bir yy olmadnda- yer alr; ancak bu, ou kez yolunu aran bir rilimdir... Su oluturan tm arlklarn nedeni, bence sonsuzlu un anlamnn bozulmasnda yatar.' Kimi zaman bu anlamda kullansa da, Baudelairee gre, son suzluk szc belirli ve usuz bucaksz devasa bir byklk deildir. Tam anlamyla, hi sonu olmayan, sonu olamayacak olandr. rnein saylar dizisi, sonsuz diye adlandracamz ok byk bir say olduu iin deil, ne denli byk olursa ol sun, bir sayya hep yeni bir birim ekleyebileceimiz iin sonsuz olacaktr. Dolaysyla, dizinin her saysnn, kendini ona gre ta nmland ve yerletirdii bir tesi vardr. Ama bu tesi tam olarak yoktur henz: ele aldm sayya bir birim ekleyerek yap mam gerekir onu. Daha imdiden, yazl btn saylara anlam veriyorsa da, henz yapmadm bir ilemin ucundadr. Baudelairein sonsuzu da byledir ite: verilmeden var olandr, bugn beni tanmlayan, ama gene de yarndan nce var olmayacak
1 Les Pcrcdis artificiels. (Yapay Cennetler)

30

Jean-Paul Sartre

olandr, gzucuyla grlen, dlenen, nerdeyse dokunulan, ama gene de ulalamayan bir terimdir, ynlendirilmi bir devinimin terimidir. Daha ilerde greceimiz gibi, Baudelaire btn bu tel kin edilen, hem orada bulunan hem de bulunmayan varolula ra, baka btn varolulardan daha ok deer verir. Ama bu sonsuzluun ancak bilince vergi olduunu epeydir bilmektedir. Petits Pomes en prose iinde yer alan LInvitation au vqyageda 1 saatleri duygulanmlarn sonsuzluu ile uzatmak, dlemek is ter; Le Confiteor da ise yle yazar: Baz yle tatl duygulanm lar vardr ki, bunlarn belirsiz olular youn olmalarna engel deildir: sonsuzun verdiinden daha keskin bir duygulanm ola maz. imdinin gelecek, var olann da henz var olmayan tara fndan belirlenmesine -bu konuya gene dneceiz- doymamlk der, gnm z felsefecileri ise aknlk diyor buna. nsann uzaklara dayal bir varlk.2 gemekte olan u an ile snrland rlmaktan ok, tasarlarnn erei ve: sonucu ile tanmlanan bir varlk olduunu hi kimse onun kadar anlayamamtr: Her insanda, her zaman, ezamanl iki eilim vardr; biri Tanr y a doru, teki $eytana doru. Tanr y a ya da tinsellie sm, basamak basamak ykselme isteidir; eytanaya da hayvansalla sm ise bir ini sevincidir. Bylece insan, kart iki kuvvetin uygulanmasndan doan bir gerilim olarak ortaya koymakta; birisi melee, tekisiyse hayvana yneldiine gre, bu kuvvetlerin her biri de aslnda in sanca olan ykmay amalar. Pascal, insan ne melek, ne de hay vandr diye yazdnda, insan belli bir duraan durum, bir ara
1) Yolculua Davet. 2) Heidegger: Vom Wesen des Grundes.

Baudelaire

31

"doa gibi tasarlar. Buradaysa byle bir ey yok: Baudelairein insan bir durum deildir: birisi yukar, tekisiyse aa ynelen, birbirine kart, ama her ikisi de merkezka iki devinimin i ie girmesidir. Drts olmayan devinimleri, fkrmalar -Jean W ahlin dedii gibi yukarya ve aaya ynelen iki aknlk bi imi olarak adlandrabiliriz. nk insann tpk meleklii gibi bu hayvanln da en derin anlamyla ele almalyz: yalnzca o pek nl tensel zaaf ya da baya igdlerin her eye kadir ol mas sz konusu deil: Baudelare, bir ahlaknn verebilecei d ssl bir benzetme ile kaplamakla yetinmez. Baudelaire Byye inanr ve de eytana yneli ona, bir ay maskesi ta kp ay dans yapan ilkel insanlarn ay olmalarna ok benze yen bir by ii gibi grnr. Hem zaten Fusees adl yaptnda da ok aka dile getirmiti bu dncesini: Benim kk kedim, kurdum, kk maymunum, koca maymu num, byk ylanm benim, efkarl kk eeim. Bu trden ska yaplan sz oyunlar, ok ska sylenen hay van adlan akta eytans bir yn olduunu gsterir; eytanlar da hayvan biiminde deiller mi zaten? Cazotteun devesi- deve, eytan ve kadn. Akmlmz ve dogrulanamayan nedensizliimize ilikin bu sezgi, insann zgrln de ortaya koymal. Gerekten de Ba udelaire hep zgr hissetti kendini. Daha ilerde, bu zgrl ne oyunlarla kendinden saklamaya altn greceiz, ama o ne kadar gizlemeye alsa da sz konusu zgrlk, yaptnn ve yazmalarnn her yannda kendini duyurur, deyim yerindeyse ona karn patlar. Daha nce sylediimiz nedenlerden tr, yaratclarn sahip olduu o byk zgrl hi tanmad Ba-

32

Jean-Paul Sartre

udelaire. Ama hibir eyin engelleyemeyecei, patlayan bir ngrlmezlik yaad hep. ngrlmezlik karsndaki nlemleri bou bouna artrr, katlara byk harfle kolayca kullanlabi lecek ksa zdeyiler, kurallar, buyruklar, inancn kantlayacak, gelecei yarglayan szler1yazmas bounadr: bir trl ele ge iremez kendi kendini, hibir eye tutunamayacagm bilir. Hi olmazsa bir bakma makineletiini hissedebilse, makineyi dur duran, ynn deitiren ya da hzlandran kolu da bulabilecek tir. Gerekircilik, rahatlatcdr: herhangi bir eyin nedenlerini renen kii, bu nedenlere gre davranabilir ve de bugne dek ahlaklarn btn abas bizi, kk aralarla ynetilebilecek, birbirine takl paralardan olutuumuza inandrmakt. Baudelaire, kendisi iin zembereklerin ve kaldralarn hibir ie yara madn bilir; ne neden, ne de sonutur o; yarn olaca konu sunda hibir ey yapamaz bugn. zgrdr, bu da demektir ki, kendi iinde de kendi dnda da zgrlne kar hibir yere bavuramaz. zgrlnn zerine eilir, ba dner bu uu rum karsnda:

Gerek ruh, gerekse beden ynnden, hep uurum duygusu iinde oldum: yalnz uykudaki uurum deil, eylemdeki, dteki, andaki, istekteki, pimanlktaki, acnmadaki, gzeldeki, saydaki, vb. ey lerdeki uurum... Baka yerde de yle yazar: imdi, artk hep bam dnyor. Baudelaire: kendisinin uurum olduunu hisseden adam.
1 Blin, Baudelaire, s.49.

Baudelaire

33

Gurur, sknt, badnmesi: kendini ta kalbinin derinliklerine dek gren, kimseyle kyaslanmaz, kimsenin iletiim kuramaya ca, yaratlmam, sama, yararsz, tam bir yalnzlk iine bra klm, kendi ykn tek bana tayan, tek bana varoluunu dorulamaya mahkum edilmi ve durmadan kendi ellerinden kaan, kendi avular arasndan kayan, kendi iine dnp gz leyen, ama, bir yandan da kendi dnda sonsuz bir kovalamacaya atlm, dipsiz, duvarsz ve karanlksz bir uurum, ngrlemeyen ve de pek iyi bilinen, apaydnlktaki bir gizem. Ne yazk ki, kendi imgesi de elinden kaar. General Aupickin olu, bor lu air, zenci kz Duvalin sevgilisi, Charles Baudelaire adnda bi rinin yanssn aryordu: baklar insanlk durumuna takld. ine korku salan bu zgrlk, bu nedensizlik, bu brakl, bir tek onun deil, her insann payna den bir durumdur. Kendi mize dokunabilir, kendimizi grebilir miyiz hi? Arad bu tekil ve deimez z, belki de bir tek Bakalanm n gzlerine grnr. Belki de kesinlikle darda olmak gerek bunun zelliklerini ya kalayabilmek iin. Belki de kendimiz iin bir nesne gibi var ol muyoruz Hatta belki de hi m i hi var olmuyoruz: hep gndeme getiririz kendimizi, hep erteleme durumunda kalr, durmakszn yapmamz gerekir kendimizi. Baudelairein tm abas, hoa git meyen bu dnceleri kendinden saklamak olacaktr. Kendi doas elinden kap gittiine gre, bunu bakalarnn gzle rinde yakalamaya uraacaktr. yi niyeti brakp gider onu; dur madan kendi kendini inandrmaya almal, kendi gzlerine ya kalatmaya uramaldr kendini; kendisi iin deil de bizim iin kiiliinin yeni bir izgisi kar ortaya: Baudelaire kendi insanlk durum unu en derin biimde duyup da, en tutkulu biimde bu nu kendinden saklamaya alan adamdr. Bilinlilii setii iin, nedensizlii, braklml, vicdann

34

Jean-Paui Sartre

yree korku salan zgrln, kendine ramen, kefettii iin, Baudelaire kendisini bir seenek karsnda bulur: tutuna bileceimiz hazr ilkeler olmadna gre ya ahlak-d bir aldr mazlk iinde donup kalmas gerekecek, ya da kendisi icad ede cek Iyiyi Kty. Bilin, kendi yasalarn kendinden kard iin, Kantn terimleriyle sylersek, erekler sitesinin yasakoyucusu olarak kabul etmek zorundadr kendisini; tam bir sorumlu luk yklenmeli, kendi deerlerini, dnyann ve kendi yaamnn anlamn kendisi yaratmaldr. Ve de tinin yaratt eyler mad deden daha canldr diyen bir insan herkesten ok hissetmitir bilincin gcn ve grevim. ok iyi grd gibi bilin sayesin de daha nce var olmayan bir ey fkrp kar dnyaya: anlam landrmadr, bu; her dzlemde i grr ve aralksz bir yaradl srp gider. Baudelaire ona gre, tini niteleyen bu ex nihilo1re time yle deer vermitir ki, yaamnn salt hayalci geveklii yaratc bir atlmla batan aa canlanr. nsandan kaan bu adam, yaradln hmanizma olduuna inanr. saygdeer varlk tanr: papaz, sava ve air. Bilmek, ldrmek ve yarat mak. Ykmak ile yaratmann burada bir ift oluturduu gr lr hemen: her ikisinde de mutlak olaylar yaratlr; her ikisinde de bir insan evrendeki kkl bir deiiklikten tek bana sorum lu olur. Bu iftin karsnda ise, bizleri hayalci yaama gtren bilmek var. Baudelairein gznde, akln byl glerini, kendi edilgen bilinliliine balayan tamamlayclk bundan da ha iyi vurgulanamaz. nsana ilikin olan, eylem ile deil, yara tm ile tanmlar Baudelaire. Eylem, gerekircilii varsayar, etkisi ni neden-sonu zincirinde bulur, buyurabilmek iin doaya bo yun eer, gz kapal toplad ilkelere uyar ve bu ilkelerin ge erliini asla gndeme getirmez. Eylem adam, erekler deil,
1) Hilikten kan. (N.)

Baudelaire

35

aralar konusunda kendini sorgulayan kiidir. Baudelaire kadar eylemden uzak kimse yoktur. Az nce alntladmz blmden hemen sonra unlar ekler: teki insanlar yontulabilir ve ie koulabilir insanlardr, ahr iin, yani meslek dediimiz eyleri yapmak iin yaratlmlardr. Ama yaratm tam bir zgrlktr; yaratmdan nce hibir ey yoktur, yaratm kendi ilkelerini ya ratmakla ie balar, her eyden nce de kendi ereini icad eder; bylelikle bilincin nedensizligine katlr; isteyerek, yeniden d nlerek elde edilen, ama klnan ite bu nedensizliktir yara tm. Bu da Baudelairein yapmaca olan dknln bir l de aklar. Srmeler, ssler, giysiler, klar Baudelairein g znde insann gerek grkemini, yani, yaratma gcn canlan drr. Roger Cailloisnn byk kent efsanesi dedii eyin yayl masna Retif, Balzac ve Suen n ardndan Baudelairein de b yk katkda bulunduu bilinir. Kent aralksz bir yaratmdr: bi nalar, kokular, grltleri, gidi-gelileri insanlk aleminde yer alr. Kentteki her ey, szcn en kesin anlamyla, iirdir. 1920lere doru, genlerin elektrikli reklamlar, aydnlatmada neon lambalarnn kullanlmas, otomobiller karsnda duydu u hayranlk, ite bu adan tam anlamyla Baudelairesidir. B yk kent insann zgrl denen bu uurumun yanksdr. Ve insandan, insan yznn zorbalndan nefret eden Baudela ire, insann elinden kma yapta tapnd iin insancl olup kar. Ama, bu durumda, ak ve her eyden nce de kendi yaratc gcne tutkun bir bilin en nce kendisi iin dnyann tm n aydnlatacak bir anlam yaratmak zorundadr. Btn teki yara tmlarn kendisinin birer sonucundan teye gemeyecei mutlak yaratm, bir deerler basamann yaratmdr. Bu durumda, Baudelairein, lyiyi ve Kty -kendi lyisini, kendi Ktsn-

36

Jean-Paul Sartre

ararken Nietzscheye yarar bir gzpeklik gstermesi beklenir di. Oysa, airin yaamn ve yaptlarm birazck yakndan incele yenlerin gzne arpan ey, kendi ahlaki kavramlarn bakala rndan ald ve bunlar asla tartmaddr. Baudelaire aldrmaz l benimsemi ve Epikrosu bir kaygszlk gstermi olsayd, kolayca anlalabilirdi bu. Ama, katolik ve burjuva eitimin ken disine alad, onun da koruyup srdrd ahlaki ilkeler ba sit birer kalnt, gereksiz ve kurumu organlar deildir. Baudelairein youn bir ahlaki yaants vardr, pimanlklar iinde kv ranr, her gn daha iyi yapabilmek iin kendi kendini yreklen dirir, savar, yenilir, korkun bir sululuk duygusuyla ezilir, y le ki, baz gizli sularn ykn tayp tamadn dnenler de olmutur. Bay Crepet, Ktlk iekleri iin kaleme ald yaamyksel nszde pek doru olarak unlar belirtmiti: Yaamnda zamann silemedii yanllar m var acaba? Bunca incelemeden sonra pek inanlacak ey deil bu. Gene de sulu gibi davranr kendisine, her ynden sulu olduunu syler. dev duy gusuna sahip ve ahlaki btn zorunluluklar bilen, ama durmadan bunlara ihanet eden biri gibi gsterir kendini. Hayr, Baudelaire gizli sularn arln tamaz srtnda. Baudelairee yaktrlacak kusurlar, insan astrmaz: yrei tmy le deilse bile, bir lde kurudur, belli lde tembeldir, ar derecede uyuturucu kullanr, cinsel adan kesinlikle tuhaf sa ylabilecek baz yanlar vardr, kimi zaman dolandrcla vara bilecek kadar kabadr. General Aupick ile Ancellein kendisini sularken dayandklar ilkeleri bir kerecik bile yadsm olsa, kurtulurdu. Ama kesinlikle yapmaz bunu: hi tartmakszm vey babasnn ahlakn kabullenir. 1862ye doru ald ve Hygiene, Conduite, Mthode1 ad altnda kaydettii kararlar insa1) Salk, Davran, Yntem. (N.)

Baudelaire

na dokunacak kadar ocukadr: Ksa bir bilgelik. Temizlik, dua, alma... alma zorunlu olarak iyi huylan, kanaatkarl ve iffeti do urur, bunun ardndan da, kendiliinden, salk, zenginlik, aralk sz ve ilerleyen bir deha ve iyilikseverlik gelir. Age quod agis.1 Kanaatkarlk, iffet, alma, iyilikseverlik, bu szckler dur madan kaleminin ucuna geliverir. Ama olumlu bir ierii yok bunlarn, bir davran yolu izmezler ona, bakalaryla ve kendi siyle olan ilikilerindeki byk sorunlar zmesine olanak ver mezler. ok sert ve kesinlikle olumsuz bir dizi yasa gsterirler yalnzca; kanaatkarlk: uyarc madde almamak; iffet: defterinde adresleri yazl o misafirperver gen kadnlarn yanma dnme mek; alma: o gn yapabilecei ii yarma brakmamak; iyilik severlik: teki insanlara sinirlenmemek, kzmamak, ilgisiz kal mamak. Hem zaten, dev duygusuna sahip olduunu kendisi de kabullenir, yani ahlaki yaanty, iniltili bir aratrma ya da yrekten kopan gerek bir atlm olarak deil de, bir bask, dikkafal bir az kanatan bir gem gibi grr Baudelaire. Un Ange furieux fond du ciel comme un aigle, Du mcrant saisit plein poing les cheveux Et dit, le secouant: Tu connatras la regle! -Car je suis ton bon Ange, entends-tu?- Je le veux. Kartal gibi kopar da gkten kzgn bir Melek, Daldrp avucunu imanszn salarna haykrr, sarsa sarsa: Kural reneceksin! -iyilik Meleinim nk senin1) Ne yaptna dikkat et. (N.)

38 Byle olsun istiyorum.

Jean-Paul Sartre

leri insan aresiz brakacak kadar bo, hrn ve kvrandrc buyruklar bunlar: ite tm ahlaki yaamnn temelinde yatan deerler ve kurallar bunlar. Annesi ya da Ancelle tarafndan hr palandnda birden diklenir, ancak amac, onlarn burjuva er demlerinin gaddar ve budalaca olduunu suratlarna haykrmak deil, gnahla bbrlenmek ve onlara kt olduunu, daha da kt olabileceini tantanal biimde duyurmaktr:

istesem, seni ykamaz mym ve ihtiyarlm sefalet iinde ge irmene yol aamaz mym sanyorsun? Bunu yapabilecek kadar kurnaz ve belagat sahibi olduumu bilmiyor musun? Ama kendimi tutuyorum...'

Onlarn alanna girip, ayan yere vuran ve kusurlarn ma rifetmi gibi gsteren somurtkan bir ocuk gibi davranarak, ya kay onlara kaptrdn, durumunu daha da ktletirdiini his setmemesi olanakszdr. Ama ayak direr: ite tam da bu deerler adna susuz saylmak ister, kendisi tarafndan yaratlmas gere ken daha geni, daha verimli bir ahlak adna aklanmak yerine, bu deerler adna mahkum edilmeyi yeler. Dava srasndaki davran ise daha da gariptir. Bir kereck olsun kitabmdakileri savunmaya kalkmaz; aynaszlarn ve savclarn ahlakn kabul lenmediini bir kerecik olsun aklamaya kalkmaz yarglara. Tam tersine bu ahlaka sahip kar; bu temel zerinde tartmaya giriir ve onlarn getirdii yasaklarn yerinde olup olmadn tartma konusu yapmaktansa, kitabnn anlam konusunda ya lan sylemenin gizli utancn kabullenir. Gerekten de, kimi za
1) 17 Mart 1862 tarihli mektup.

Baudelaire

39

man, basit bir elence gibi sunar yaptn, Sanat iin Sanat ad na, tutkular hissetmeksizin dtan taklit etme hakkn talep etler, kimi zaman da, gnahtan tiksinilmesine yol aacak yapc bir yapt diye gsterir onu. Gerei Ancellee itiraf etmek cesare tini ancak dokuz yl sonra bulacaktr: Size, bunu bakalar gibi kesrememi size, bu gaddar kitaba btn yreimi, btn efkatimi, btn yoldan km dinimi, btn kinimi koyduumu sylemem mi gerekirdi? Bunun tam tersi ni yazacam dorudur, Ulu Tanrm adna bunun katksz bir sa nat kitab olduuna, soytarlk, cambazlk olduuna yemin edece im ve kolayca yalan syleyeceim dorudur.1 Yarglanmaya brakt kendini, yarglarn kabullendi, hatta lmparatorieye mahkemenin kendisini hayranlk verici bir in celikle yargladn... bile yazd; dahas var, toplumsal anlam da iade-i itibar elde etmek istedi Baudelaire: nce eref nian, sonra da Fransz Akademisi... nsanlar zgrletirmek isteyen herkes, George Sand, Hugoyu karsna alp, kendi cellatlar nn, Ancellein, Aupickin, mparatorluk polisinin, akademicile rin tarafn tuttu; kendisini cezalandrmalarn, krbalamalarn istedi, iine dehet salarak gklere kardklar erdemlere uymak zorunda brakmalarn istedi: Eer bir insan tembellie, d kurmaya, bogezerlie btn nemli ilerini yarma brakacak kadar alr da, baka bir adam bir abah, gzellikle alamayan o kiiyi kam indire indire uyandrp korkuyla alana dek ac madan kamlarsa, bu ikinci adam yani, kamlayan onun gerekten dostu, iyiliini isteyen biri olmaz m acaba? Bir anda zincirlerinden kurtulmas iin, ufack bir ey yapmas, bir an
1) 18 ubat 1866 tarihli mektup.

40

Jean-Paul Sartre

iin dnmesi, bu putlara gzn dikerek bir bakmas yetecek ti. Yapmad bunu, btn yaam boyunca, kusurlarn herkese ortak llere gre yarglamay ve yarglatmay kabullendi. Ve o yasaklanm iirlerin lanetli airi gn geldi unlar yazd: Btn alar boyunca ve btn uluslarda, hayvanlam insanl a -erdemi- retebilmek iin birok tanr ve peygamber gerekti, ve... insan, bir bana, kefedemedi erdemi.

Bundan daha tam bir teslimiyet dnlebilir mi: Baudelaire erdemi kendi bana kefedemeyecegini bildirir. Erdem tohumu tamamaktadr, kendi bana braklrsa, erdemin ne demek ol duunu bile bilemeyecektir. Peygamberlerin aktard, katolik ve protestan rahiplerin krbacyla zorla insanlarn kafasna soku lan erdemin balca zellii bireylerin gc dnda olmaktr. Bi reyler icad edemezlerdi erdemi, ondan kukulanmak da gelmez ellerinden: gkten inen kudrethelvas gibi kabullenmekle yeti nirler ancak. Kukusuz, Baudelairein ald Hristiyan eitimi sulanacak tr. Ayn derecede su gtrmeyen bir gerekse, bu eitimin de rin izlerini taddr. Ama bir de u teki Hristiyanm -geri o protestan ama gene de Hristiyan sonuta- Andr Gidein geti i yola bakn hele. Cinsel anlamdaki anormallii ile herkese paylalan ahlak kar karya getiren kkensel atmada, kin ciye kar birinciyi tuttu; bir asit gibi yava yava, yolunu tka yan sert ilkeleri kemirdi; binlerce kez tkezlese de, kendi ahlak na doru ilerledi; yeni bir yasa cetveli yaratabilmek iin elinden geleni yapt. Oysa Hristiyanlk onu da Baudelaire kadar derin den etkilemiti: ama o bakalarnn yiliinden kurtulmak isti yordu; daha en banda bile, kendisine uyuz bir kei gibi davra-

Baudelaire

41

mlmasm reddediyordu. Benzeri bir durumdan yola kt, ama baka bir seim yapt o, iyi bir vicdana sahip olmak istedi, yi ile Kty kkl biimde ve nedensizce ele alarak icad ederse kur tulabileceini anlad. Doutan yaratc olmakla kalmayp yara tmn airi de olan Baudelaire neden son anda nefes nefese kal d; neden kendisini sulu duruma sokan deer llerini yerli yerinde tutmaya harcad gcn ve zamann? Daha en bandan beri, vicdann ve istencim, hep bir kt vicdan ve kt isten olarak kalmaya mahkum eden bu d kurallara uyma anlayna neden kar kmad? imdi de u nl farka dnelim gene. Yaratc edim bundan mutluluk duymaya izin vermez: yaratan kii, yaratm sresince, tekilliin tesinde, zgrln katksz gnde uar gider. Yok tur artk: yapar bir tek. Kendi dnda nesnel bir bireysellik yara tr kukusuz. Ama bu bireysellik iinde altnda, sz konusu bireysellik kendisinden ayrlmaz. Daha sonra iine girmez bu bi reyselliin bir daha, Musann vaat edilmi eiinde durmas gi bi, karsnda kalr onun. Daha ilerde Baudelairein iirlerini, bu iirlerde kendi imgesini bulabilmek zere yazdn greceiz. Ne var ki, bu kadarla yetinemezdi: gnlk yaamnda karmak istiyordu bakalnn keyfini. Deerler yaratan byk zgrlk hilik iinden kar ortaya: bu da korkutur onu. Dnyaya yeni bir gereklik getirmek isteyen kiiyi, olumsallk, dorulanamazlk, nedensizlik soluk aldrmadan kuatr. Dorusu, bu gerek lik kesinlikle yeni olsa bile, istemiyordu kimse onu, yeryznde bekleyen kimse yoktu onu, ite bu yzden de tpk yazar gibi, o da fazlalk olarak kalyordu. Baudelaire tekilliini kurulu dnyann tam ortasnda ileri s ryordu. Bunu nce bakaldr ve fke iinde, annesine ve vey babasna kar karak gsterdi. Ne var ki, bu devrimci bir edim

42

jean-Paul Sartre

deil, bakaldrdr ancak. Devrimci kii deitirmek ister dnyay, gelecee doru, icad ettii bir deerler dzenine doru aar dnyay; bakaldran kii ise, kendisine ac veren arlklar, bunlara bakaldrabilmek iin, olduu gibi brakmaya zen gs terir. Bakaldran kiide hep vicdann rahatsz edecek eler ve bir tr sululuk duygusu bulunur. Bakaldran kii ne ykmak, ne de amak ister, tek istei dzene kar kmaktr. Ne denli saldrrsa, gizliden gizliye de o denli sayg duyar bu dzene; aka kar kt haklar, yreinin en derin kelerinde sak lar: bir yok olsalard, varlk nedeni ve varlnn dorulanmas da onlarla birlikte yok olurdu. Anszn iine korku salan bir nedensizlik ortasna dm bulurdu kendini. Baudelaire aile d ncesini ykmay dnmedi asla, tam tersine davrand hep: yle ki, ocukluk evresini asla aamad bile sylenebilir. ocuk ana-babasn birer Tanr sayar. Onlarn yaptklar da yarglar da mutlaktr; evrensel Aklm, yasann, dnyann anlam ve amacnn ete kemie brnmesidir onlar. Bu kutsal varlklar gzlerini ona evirince, bu bak onu hemencecik varoluunun ta yreine dek dorular; tanml ve kutsal bir kimlik kazandrr ona: onlar yaralamayacaklarna gre, onlarn grd gibidir o da; hibir tereddde kaplmaz ruhu, hibir kuku dmez iine: geri kendisi sz konusu olduunda, ancak belli belirsiz bir di zi miza deiiklii yakalar ama, Tanrlar onun ebedi zne bek ilik ederler, kendisi tanyamasa da bu zn var olduunu bilir, kendi hakikatinin kendisi konusunda bilebildiklerinde deil, ona doru evrilmi bu korkun ve tatl gzlerde sakl olduunu bi lir. Hakiki zler arasnda hakiki bir zdr o, kendi yeri vardr dnyada, mutlak bir dnyadaki mutlak bir yer. Her ey dopdo lu, her ey hakl, her ey olmas gerektii gibidir. Baudelaire o cukluk aklarnn o yeil cennetlerini aramaktan usanmad asla.

Baudelaire

43

I lehay, yeniden bulunmu hi bitmeyen ocukluk diye tanm lad. Ona gre ocuk her eyi yenilik olarak grr; ocuk, hep sarhotur. Ama bu sarholuun pek zel bir tr sarholuk oldu unu sylemez. Gerekten de, ocuk iin, her ey yeniliktir, ama hu yeni daha nce bakalar tarafndan grlm, adlandrlm ve snflandrlmtr: her nesne onun nne etiketlenmi olarak >;clir; byk kiilerin baklar hl stnde olduuna gre, son derece gven uyandrc ve kutsaldr bu yeni. ocuk, bilinme yen blgeler aramak bir yana, bir albm kartrr, bir ambara girip saym yapar, bir m lk sahibi edasyla dolar mlknde. Baudelaire ite ocukluun bu mutlak gvenliinin zlemini e ker. Asl dram ise, ocuk byd, ana-babasmn boyunu a l, onlarn omuzlarnn stnden bakt zaman balar. Oysa, ana-babasmn arkasnda hibir ey yoktur: ana-babasn aarak, belki de onlar yarglayarak kendi kendini amay dener. Anasy la babas kldler; ite, ince ve sradan, dorulanmam ve dorulanacak yanlar da olmadan duruyorlar orada; evreni yan stan o grkemli dnceler, basit kanlar ve miza deiiklikle ri dzeyine der. Bir anda, dnyann yeniden kurulmas gere kir, btn yerler ve nesnelerin dzeni bile tartmaya almtr ve kutsal bir Akl onu dnmediine gre, ona bakan gzler baka gzler arasndaki kk bir ktan baka bir ey olmad na gre, ocuk da kendi zn ve hakikatini yitirir; daha n celeri metafizik gerekliinin parampara yanslar gibi grd kark dnceler, belirsiz hevesler bir anda onun biricik varo lu biimi olup karlar. devler, kurallar, kesin ve snrl zo runluluklar bir anda yok olur. Dorulanmam, dorulanamaz biri olarak birden korkun zgrlnn deneyimini yaar. Her eyin yeniden balamas gerek: ocuk, yalnzlk ve hilik iinden anszn k verir ortaya.

44

jean-Paul Sartre

Oysa bu, Baudelairein hi mi hi istemedii bir eydir. Anababas nefret edilesi putlar -ama gene de birer put- olarak kalr onun gznde. Onlarn karsna eletirmek zere deil, hn ile kar. Ve ettii bakalkm herkesin payna den byk metafi zik yalnzlkla ortak hibir yan bulunmamaktadr. Gerekten de, yalnzln yasas yle tanmlanabilirdi: hi kimse, kendi varlnn dorulanmas iini bakalarnn stne ykamaz. Ba udelairein dehete kaplmasna neden olan da bu dur ite. Yal nzlktan dehet duyarcasna korkar. Annesine yazd mektup larda dnp dolap yz kez deinir bu konuya, gaddar, umut krc diye adlandrr yalnzl. Asselineau, onun bir sa at bile tek bana kalamadn yazar. Burada fizik anlamda bir yalnzlk deil, biricikliin bedeli olan u hilikten k sz konusudur. Baka olmak istiyor, elbette, ama, bakalar arasn da baka olmak ister; kmseyici bakal, tiksindikleriyle kendi arasnda toplumsal bir ba gibi sregider;onlarn kendi bakaln kabul etmek iin orada bulunmalar gerekir. Fuseesdeki u ilgin blm de bunu gsterir zaten: Evrensel bir tik sinti ve korku uyandrdmda, yalnzl ele geirmi olaca m... Baudelaireden tiksinmek de, korkmak da onunla ilgilen mektir. Hatta daha ok ilgilenmektir; dnn hele: korku bu! Hatta bu tiksinti ile korku evrensel ise, bu daha da iyi: herkes, her an onun zerine titriyor demektir. Kafasnda canlandrd anlamda yalnzlk, toplumsal bir ilevdir yleyse: parya toplu m un dna atlmtr, ama toplumsal bir edime konu olmasn dandr bu; yalnzl kutsanmtr onun, hatta kuramlarn sa lkl almas iin gereklidir bile. Grne gre, Baudelaire kendi tekilliinin kutsanmasn ve nerdeyse kurumsal bir kimlik kazandrlmasn istemektedir.'Sezdii ve elinin tersiyle ittii in sann yalnzlna yapt gibi, sz konusu tekillik onun elinden

Baudelaire

45

yerleri ve btn yer isteme haklarn almaktansa, tersine onu bir yere koyar, ona birtakm zorunluluklar ykler, ayrcalklar tanr. Bu yzden de, ana-babasna bavurur tekilliini tanmalar iin. Ne kadar byk bir hataya dtklerini gstererek onlan ceza landrmaktan ibaret olan ilk amacna, onu iine attklar terk edilmilik ile, gurur duyduu kmseyici ve kmsenen biri cikliini ana-babasna gsterdii an ulaacaktr. Onlar korkut mas gerekir. Ve de Tanrlarn kendi ellerinden kan yaratk karsnda kapldklar korku, hem onlarn cezalandrlmas, hem de kendisinin kutsanmas olacaktr. Tam anlamyla halledi lememi bir Oedipus kompleksinin penesinde kvrandn ile ri srenler de oldu, ama yanldlar. Annesini arzulam olup ol mamas pek nemli deil; ben daha ok, ana-babay tanrlarla zdeleyen dinsel bir kompleksin stesinden gelmeyi reddettii ni syleyeceim: nk, yalnzln yasasn tersine evirmek ve baka insanlarda kendi nedensizligine bir are bulabilmek iin, bakalarn, baz kiileri kutsallatrmas gerekiyordu. stedii ey, ne dostluk, ne ak, ne de eit kiiler arasndaki ilikilerdi: dostu olmad onun, ok ok bir iki srda oldu. Yarglar olsun ister. Bile isteye kkensel olumsalln dna koyabilecei, tek kelimeyle var olma haklar olduu iin ve verdikleri yarglar ona istikrarl ve kutsal bir doa kazandraca iin var olan varlk lar ister. Onlarn gznde sulu saylmaya raz olur. Onlarn g znde sulu, yani mutlak anlamda sulu. Ama sulunun, teok ratik bir evrende bir ilevi vardr. levi ve haklar vardr: lanet lenme, cezalandrlma, piman olma hakk vardr. Evrensel d zene katlr ve kusuru ona dinsel bir saygnlk, varlklar srala masnda ayr bir yer verir: balayc ya da kzgn bir bak al tnda gvendedir Baudelaire.

46

Jean-Paul Sartre

En iyisi okuyun u La Gante1adl iiri: J eusse aim vivre auprs dune jeune gante Comme aux pieds dune reine un chat voluptueux. sterdim gen bir dii devin yannda yaamay ehvetli bir kedi gibi bir kralienin ayaklannda. Dii bir devin baklarn stne ekmek, evcil bir hayvan gi bi kendini bu devin gzleriyle grmek, devlerin, Tann-insanlann, onun iin ve o yanlarnda deilken, evrenin anlam ile yaa m nn nihai erekleri konusunda yarglar verdii aristokratik bir toplumda bir kedinin ihmalkar, ksnl ve sapkn varoluunu srdrmek; budur ite en sevgili dilei; oyunlar efendilerinin ciddiyeti sayesinde korunan aylak, yararsz, lks bir hayvann s nrl zgrlnn tadn karmak ister Baudelaire. Daha son ra, bu dlerde mazohizm izlerine rastlanacaktr elbette ki; Baudelairein kendisi bile bu dleri, adyla sanyla bir canlyla z delemek sz konusu olduuna gre, eytans diye niteleyecektir; kutsanma gereksinimi onu, ciddi, sert, yce vicdanlarn u rat bir nesne olmann yollarn aratrmaya doru ittii l de, mecburen, mazohist deil mi zaten? Hi kukusuz, Baudelairein bir kedininkinden ok, gl ve gzel ellerin ykad, besledii, giydirdii bir bebein durumunu zledii gzlemlene cektir. Bu gzlem yerindedir. Ama bu, gelimesini durduracak bilmem hangi mekanik bir kazadan ya da zaten kantlayamayacagmz bir rselenmeden ileri gelmemektedir. Bebekliinin z lemini ekiyorsa, bunun nedeni o zamanlar var olma kaygs ta mamas, efkatli, azarlayc ve talepkar yetikinlerin tam anla1) Dii Dev. (N.)

Baudelaire

47

myla, tmyle, atafatl biimde urat bir nesne olmas, o zamanlar -bir tek o zamanlar- bir bakn kendini tmyle sar dn hissetmesi yolundaki dnn gereklemi olmasyd. Ama Baudelairee evrendeki yerini balayan karann kesin olmas iin, her eyden nce bu karann dayand nedenlerin mutlak olmas gerekir. Baka deyile, Baudelaire kendi yargla rnn kutsal kimliini itiraz etmeyi reddederken, yarglarn ka rar verirken dayandklar yi dncesini tartmay da reddeder. Mutlaka sulu olmalysa, tekilliinin metafizik nitelikli olmas gerekiyorsa, mutlak bir lyinin olmas da gerekir. Ona gre, bu yi ne bir ak nesnesi, ne de soyut bir buyruktur tmyle. Bu yi bir bakla kaynar. Yneten ve mahkum eden bir bak. air herkese kabul edilen ilikiyi tersine evirdi: ona gre nce yasa deil, yarg gelir. Bundan sonra, onu delip geen, yerine koyan ve nesnelletiren bak, yilik ve Ktlk getiren o yce ba k, annesinin bak m yoksa General Aupick in bak m, ya da her eyi gren Tanrnn bak m acaba? Bu bak, bir b tn. 1847de yaymlanan La Fanjarloda Baudelaire tanr tan mazl savunur. Bir zamanlar nasl ateli bir sofuysa, ite yle tutkulu bir tanrtanmazd o. Ateli ve mistik nitelikli genlik yllan ertesinde, inancn yitirmi olmal. Bundan sonra da, 1861de yaad bunalm bir yana, inancn yeniden bulmua benzemiyor. Yaamnn bilinci yerinde olduu son yllarndan birinde, 1864te, Ancellee unlar yazmt: nsan trnden tiksinmeme yol aan btn nedenleri sabrla ya zacam. Mutlak olarak yalnz kaldm zamansa, kendime bir din arayacam... lm annda da, evrensel salaklktan ne kadar tiksindiimi iyice gsterebilmi olmak iin, bu sonuncu dini de bra krdm. Gryorsunuz ya, hi deimedim.

48

Jean-Paul Sartre

O nu kendilerinden biri olarak grmek isteyen katolik eletir menler bir hayli gzpek olmallar. nanl olup olmamas pek nemli deil. Tannnn varlm gerek diye grmyorsa bile, imgesel dlemlerinin kutuplarndan biriydi bu varolu. Fusesde yle der:

Quand meme Dieu nexisterait pas, la Religion serait encore sain te et Divine. Dieu est le seul etre qui, pour rgner, nait meme pas besoin dexister.

Tanr olmasa bile, Din gene de kutsal ve Tanrsal olurdu. Tanr, hkmedebilmek iin, var olmas bile gerekmeyen tek varlktr.

Demek ki, yaln varolutan daha nemli olan, hereye kadir bu varln doas ve ilevleridir. Ne var ki, Baudelairein Tanr snn korkun olduunu gzden karmamak gerekir. Gnah karlara azap ektirmek iin meleklerini gnderir. Boyun edii yasa ise Eski Ahittir. Tanr ile insanlar arasnda baka biri yok tur: Baudelaire say bilmez gibidir. Jean Massin de Kurtarcnn bilinmemesi trajik sonular dourur1diye yazmt. n k kurtarlmaktan ok, yarglanmak sz konusudur, daha do rusu, kurtulu her kiiyi dzenli, bir dnyadaki yerine koyan yargnn ta kendisindedir. Baudelaire inanc olmadndan ya knd zaman, hep bir tank ve yarg zlemi ekmitir: Benim dm da ve grnmeyen bir varln benim alnyazmla ilgilen diine... btn kalbimle inanmak istiyorum. Ama nasl inanla bilir ki buna.2 Eksikliini duyduu ey, lahi ak ya da kayra de1) Jean Massin: Baudelaire devant la douleur. (Collection Hier et demain) No. 10, s. 19. 2) Annesine yazd 6 Mays 1861 tarihli mektup.

Baudelaire

49

Rildir, onu sarmalayacak ve tanyacak bu katksz ve kendi d ndaki baktr. Mon cur mis anude Tannnn var olduunu >u tuhaf biimde kantlamaya giritiinde de gene ayn bak a sn benimser: Tanr lehine yapalm hesabmz: Hibir ey amasz var olmaz. Demek benim varoluumun da bir amac var. Hangi ama? Bilmiyorum bunu. Demek onu belirleyen ben deilim. Demek benden daha bilgili birisi belirlemi bunu. y leyse, bu birisine beni aydnlatmas iin yakarmam gerek. Be nimsenecek en bilgece yol bu. Bu blmde, Baudelairein nceden belirlenmi bir erekler dzeninin varln srarla ileri srdn gryoruz; Baudela ire burada, bir kez daha, bir Yaratcnn bakyla bu hiyerari iine yerletirilme isteini ortaya koyar. Ancak, bu cezalandran ve kams kutsanm, Merhametsiz Tanr, ne sevgi sunan, ne de isteyen bu adalet Tanrs, vey olunun yreine tiksindirici bir korku salan teki dayak babadan, yani General Aupickden ay rlamaz pek. Byk bir ciddiyetle, Baudelairein General Aupicke k olduu bile ileri srld. Bu tr samalklar yalanla mak bile gereksiz. Ama doru olan u ki, btn yaam boyun ca yaknd bu sertlii zaten istiyordu Baudelaire. Ve, daha iler de szn edeceimiz kendi kendim cezalandrma srecinde ge neralin rol ok nemliydi. Korkun Aupickin, ldkten sonra, varln airin annesinde srdrd izlenimi uyandrd do rudur. Ama burada durum epey karktr. Bayan Aupick Baude lairein tm yaam boyunca efkat duyduu tek kiidir kuku suz. Baudelairein gznde tatl ve zgr bir ocuklua baldr. Zaman zaman, hznl bir biimde anmsatr bunu annesine: ocukluumda seni tutkuyla sevdiim bir a vard; korkma dan oku ve dinle. Hi bu kadarn sylemedim sana. Atl arabay la yaptmz bir gezintiyi anmsyorum; gnderildiin bir salk

50

Jean-Paul Sartre

yurdundan kyordun ve olunu dndn ispatlamak zere benim iin yaptn desenler gsterdin bana. Korkun bir belleim mi var sanyorsun? Daha sonra, Saint-Andre-des-Arts Meydan ve Neuilly. Uzun gezintiler, efkat dolu anlar bitip t kenmedi! Akam vakti son derece kederli olan rhtmlar anm syorum. Ah! Anne tkenmeyen efkatinin gzel gnleriydi bunlar benim iin... Hep sende yayordum; yalnz benim din sen. Hem bir put, hem de bir arkadatn. uras kesin ki, anne den ok, bir kadn gibi sevdi onu: general henz hayattayken, Baudelaire annesine, kocasn aldatan bir kadnla buluur gibi, mzelerde randevular vermeye baylrd. Yaamnn son dne minde, onunla sevimli hafif bir slupla konutuu olmutur ge ne; (Honfleurde) Mutlu demiyorum -olanaksz bir ey buama btn gnm iime, btn gecemi de seni elendirmeye, sana kur yapmaya ayrabilecek kadar sakin olacam.1 Annesi konusunda, hayalci deildir: narin ve dikkafal, kararsz, fantastiktir annesi; benimsedii bir zevk yoktur; kiilii hem sama, hem de cmerttir; olundan ok, ilk nne gelene inanr. Ama Aupick, huyunu yava yava, ona da bulatrmtr. Sertlii ona da gemi, yle ki, annesi kocasnn lmnden sonra, hi de elinde olmayarak, onun ezici yarglk grevini stlenmitir. nk Baudelairee mutlaka bir tank gerekmektedir. Oysa, an nesinin Baudelairei cezalandracak ne gc, ne de istei vardr, ama Baudelaire, ezbere bildii bu nemsiz, ufak tefek kadnn nnde titremeye balar. Bunu ona 1860da itiraf eder, o sralar krk yama yaklamtr artk: Belki de hi tahmin edemediin bir eyi renmen gerek: ok derin kayglar salyorsun iime. Ondan memnun olmad zamanlar kendisi yazmaya cesaret edemez ve onun gnderdii mektuplar da, aamadan gnlerce
1) 26 Mart 1860 tarihli mektup.

Baudelaire

51

ceplerinde gezdirir, ...kimi zaman beni sulayacandan kayg lanarak, kimi zaman da saln konusunda zc haberler al ma korkusuyla, mektuplarn amay gze alamyorum. Bir mektup karsnda yiit deilim ben... Bu sulamalarn haksz, kr krne yaplm, aklszca olduklarn, annesinin bunlar kendisine, Ancellein ya da Honfleurdeki komusunun ya da i rendii bir rahibin etkisiyle ynelttiini bilir. Ama bunun hi nemi yok: ona gre kesin mahkumiyetler bunlar. Annesi iste medii halde, Baudelaire ona kendisini yarglama yetkisini, bu yce yetkiyi verdi; yarglamaya temel olan nedenlere teker teker kar ksa bile, verilen hkm olduu gibi kalr. Annesinin nne, kendini sulu durumunda atmay seti. Mektuplar Ruslara zg itiraflara benzer hep; ve, onun kendisini lanetleyecei ni bildiinden, kurnazlkla ona bu i iin nedenler hazrlamaya urar, onun eline tututurur bu nedenleri. Ayrca annesinin gznde aklanmaya da zellikle nem verir. O nun en tutkulu, en srekli umutlarndan biri, bir gn annesinin kendisi zerin deki yargsn atafatl biimde deitireceidir. Krk bir yanda, yaad bir inan bunalm srasnda, Tanrya (kendisine) b tn devlerini yerine getirebilmek iin gereken gc, annesine de (kendi) yaad dnm n zevkine varabilmek zere yete rince uzun bir m r vermesi iin dua eder. Bu dilek sk sk yi nelenir yazmalarnda. Bunun kendisi iin vazgeilmez ve me tafizik neme sahip olduu anlalyor. Bekledii o nihai yarg, yaamnn kutsanmasdr. Annesi bu tren gerekleemeden lrse Baudelairein mr boa gitmi olacak, tatl tatl sregiden yaam, btn gcyle geri ittii korkun nedensizliin isti lasna urayacaktr aniden. Ama tersine, annesi bir gn memnun olduunu bir syleyiverirse, olunun bu ileli varoluunu onay lam, Baudelaire de kurtulmu olacak, nk onun o kocaman

Jean-Paul Sartre

kararsz vicdan stndeki yarg da onaylanm olacaktr. Ancak kimi zaman Tanrm n katksz bak olana dek yaln laan, kimi zamansa bir generalde, yalanan ve yararsz bir ka dnda bedenlenen bu sertlik, baka biimlere de brnebilir. Ki m i zaman IIl.Napoleonun yarglar, kimi zaman da Fransz Akademisinin yeleri olacaktr bylesi beklenmedik onura eri enler. Baudelairein Ktlk ieklerinin mahkum ediliine a rd ileri srld; yanl bu: bekliyordu bunu, Poulet-Malassisye yazd mektuplar bunun kantdr; hatta bu mahkumiye ti arad bile sylenebilir. Ayn ekilde, Akademiye adayln koyduu zaman semenlerden ok, yarglar aryordu; nk lmszlerin oyunun, yemden saygnlk kazanmasna yol aa can umuyordu. Franois Porche pek yerinde olarak yle yaz mt: yleyse Baudelairein, Akademinin eiinden ieriye ad mn atabilirse, kendisini saran kukunun da bir anda dalaca n dnm olmas gerekir. Doru, ama bu kuku airin tm baar ansn ortadan kaldrdndan bu akl yrtme bir ksr dng ieriyor. Saf olmas nedeniyle yarglar arasnda yer ala mayan Ancellein gevezeliklerinden bkan Baudelairein bir gn kafasna esti ve Bay Jaquotot diye birini kendine danman ola rak seti. Bundan ok memnun olmu gibiydi: Hafifmerep davranlar ve zevke dknl nedeniyle bilge biri gibi geli yor bana. Hi olmazsa edep gereklerini biliyor ve bunu, beni ska, uzun uzun, ama dosta sorguya ekileri srasnda iyice kantlad. Bay Jaquototnun onunla houna gider biimde ko nutuunu kendisi de kabulleniyor demek ki. Oysa, Bayan Aupicke yazd bir mektupta Bay Jaquotot bakn neler diyor Baudelaire iin: iyice yatt ve saygdeer bir dosta, annesinin bir dostuna kar-

Baudelaire

j bu tr davranlarn yakksz katn hissettirdim kendisi ne; hatal davrandn kabullenmekle birlikte, onunla iliki kur may istememekte srar etti... Drstlne inanyorum, nk iyi davranmas ve gerek sizi gerekse beni hataya drmemesi kendi ya rarna olur.

Baudelairein gizliden gizliye koruyuculuk kokan bu anlatm sevdii sonucunu karmaya zorlanyoruz. Hem zaten kendisi de, bir eit kendini beenmilikle, azarlandn syler annesi ne:

Bay Jaquotot beni sert davranmakla sulayarak balad... Ardndan unlar ekler: Bay Jaquotot bana, eer Ancellein yerini alrsa, kendisi tarafn dan bir tr gzetim altnda tutulmaya yanap yanamayacam sordu. Ona, byle bir gzetimi can-1 gnlden kabulleneceimi bil dirdim...

te, efendi deitirdii iin sevinten kabna smayan biri. Her kiinin kendi alnyazsm kendi benimsedii imgeye gre bi imlendirdii o kadar dorudur ki, bandan beri vesayet altn da yaamay kabullenen Baudelairein talihi de grld gibi istediinden de yaver gitmitir: Vasi mahkemesi var diye sayla mayacak kadar ok kez aaland, bann derde girdii ku kusuz dorudur; o da itenlikle nefret etmitir bundan. Ama bu kam ve yarg merakls, bu mahkemeden vazgeemezdi; ken di ihtiyalarndan birini karlyordu. Bu yzden de, bunu, mes lek yaamn engelleyen, talihsiz bir kaza gibi deil, tam tersine

54

Jean-Paul Sartre

airin isteklerine tamtamna uygun bir imge ve kendi dengesini koruyabilmesi iin gerekli bir organ gibi grmeliyiz. yle ki, ku rulan bu mahkeme sayesinde, hep bal, hep zincir altnda kal mt; Kafkann Beyler diye anaca bu ciddi ve ar adamlarn onunla, btn mrnce, ocuunu karsna alm bir baba cid diyetiyle konuma haklar oldu; msrif bir renci gibi para di lenmek zorunda kald ve ancak yasalarn kendisine salad o saysz babann iyilikseverlii sayesinde para alabildi. Bir trl rdn ispat edemedi, hep yal bir ergen oldu Baudelaire, hep fke ve nefret iinde, ama hep bir Bakasm n uyank ve gven verici himayesi altnda yaad. Ve sanki btn bu hamiler ve vasiler, kendi aralarnda onun yazgs stne karar veren btn bu koca koca Beyler yetmez mi gibi, hepsinden daha sert, gizli bir vasi, Bakasnm en son bedenlenii olan Joseph de Maistrei seti. O dur bana dn meyi reten, der. yice rahat olabilmek iin, doal ve toplum sal hiyerari iinde belirlenmi bir yere sahip olmas gerekmez mi? Bu sert ve kt niyetli dnr ona, tutuculuun ba dn drc kantlarn retti. Zaten her ey birbirine bal deil mi ki: korkun ocuu olmak istedii bu toplumda, kamlayclar dan oluan bir sekinler topluluu olmaldr: Siyaset alannda gerek aziz mertebesindeki kii, halk halkn yarar iin kam layan ve ldren kiidir. Bu cmleyi zevkten titreyerek yazm t kukusuz: nk, eer siyaseti halk halkn yilii iin ldryorsa, bu iyilik de kolayca eriilmez bir yere konmu demek tir. Kurbann bu konuda karar vermesi yasaklandna gre, na sl da gvenli ve o tam da aclar iinde kvranrken ona, kendi yilii -tanyp bilmedii bir yilik- iin lmekte olduu syle nir! yleyse, en sert hiyerarinin nceden yerletirilmesi, kam layclarn da onun muhafz olmas gerekir. Son olarak da, is

Baudelaire

55

leyerek elde edilmi deerlerden ya da teammden ilenmi su lardan deil, tam tersine, uursuzluklar gibi, nsel anlamda ze rimize ken ayrcalklar ve aforoz tehditleri bulunmaldr. Bu nedenle de Baudelaire kendini Yahudi dman ilan eder. Oyun sahneye konulmutur: Baudelairein bu oyunda kendisini bekle yen bir yeri vardr. Asla kamlayc olmayacak -nk kamla yclarn stnde boluk ve nedensizlik vardr- ama kendisini -hem de nasl bir zevkle- kamlananlarm ilki klacaktr. Ama, unu unutmayalm ki, bilinli olarak Ktlk ederek ve Ktlk iindeki vicdan ile balanr Baudelaire yilie. Ona gre, zaten tmyle gelip geici ve etkisiz olan, fkelenip parla malar bir yana brakrsak, ahlak yasas inenmek iin vardr sanki. Paryanm almyazsm gururla talep etmekle kalmaz Ba udelaire: her an gnah ilemesi gerekir, ite, yeni bir boyutun, zgrlk boyutunun ie karmas nedeniyle, yaptmz betim lemeler tam da bu noktada, iyice karmaklar. nk Baudelairein, tekillii karsndaki tutumu o kadar basit deildir. Bir bakma, Bakalannm karabilecei gibi tad n karmak ister bu tekilliin, bu da onun karsnda bir nesne nin karsnda durur gibi durmak istemesi anlamna gelir; i ba knn, beyaz karatavuun beyazlnn teki karatavuklarn ba klar altnda douu gibi, bu tekillii dourmasn ister. Orada nne, yere konmu bir z gibi istikrarl ve durgun olsun ister tekilliinin. te yandan da, gururu, edilgence kabullenilen ve kendisinin yaratmad bir zgnlkten de honut olamaz. O l duu gibi yapmak ister kendi kendisini. Az nce de grd mz gibi, ocukluundan bu yana, katlanmak zorunda kalmak korkusuyla kendi ayrln kudurmucasma fkeyle benimse miti. Kendini yerine konulmaz klana kendinde ulaamad iin, bakalarna bavurdu kukusuz ve onlardan, yarglaryla

56

Jean-Paul Sartre

kendisini baka klmalarn istedi. Ama onlarn baklarnn salt nesnesi olmay da kabullenemezdi. Kendi i yaamnn belli be lirsiz kabarn nesnelletirmek istemesi gibi, bakalarnn gzn de olduu bu nesneyi, kendisinin zgr bir tasars klarak, iselletirmeye yeltendi. Aslnda, hep ayn aralksz geri kazanm a bas sz konusudur. yaam dzleminde ele aldmzda, geri kazanmak demek, kiinin kendi bilincini, sz konusu nesneyi daha iyi kavrayabilmek zere nesne olarak ele alma abasdr; ama bakalar gzndeki varlmz sz konusu olduunda, nes neyi ancak zgr bir bilinle zdeleyebilirsek geri kazanabiliriz kendimizi. Bu paradoksal almaklk, sahip olma kavramnn ikircikli anlamndan kaynaklanr. nsan kendisine, ancak kendi sini yaratrsa sahip olabilir ve eer kendimizi yaratrsak, kendi elimizden kap gideriz; ancak bir nesneye sahip olunabilir; ama dnyada bir nesne isek, sahip olmann temeli olan o yaratc z grl yitiririz. Hem sonra, zgrlk duygusunu bilen ve z grlkten zevk alan Baudelaire, kendi bilincinin temellerine doru indike, korktu bu zgrlkten. Bunun insan, zorunlu olarak mutlak yalnzla ve en geni kapsaml sorumlulua g trdn grd. Dnyadan, lyiden ve Ktden hibir yardm almadan sorumlu olduunu bilen yalnz adamn iine decei bu kaygdan kamak istedi Baudelaire. zgr olmak ister, ku kusuz, ancak tmyle kurulu bir evrende zgr olmak ister. Re fakatti ve benimsenmi bir yalnzlk elde etmeye almas gibi, sorumluluu snrl bir zgrlk edinmek ister. Kukusuz, ken di kendini yaratmak istedi, ama bakalarnn grd gibi. u eliik doaya sahip olmay, bir nesne-zgrlk olmay istedi. z grln bir tek kendisiyle snrl olduunu bildiren korkulu gerekten kat ve zgrl dardan yerletirecei ereveler iinde tutmann yollarn arad. Ondan yalnzca, bakalarnn

Baudelaire

57

gzndeki kendi imgesini kendi yapm gibi sahip kabilmeye yetecek kadar gl olmasn istedi; lks kendi kendisinin peinde olmakt, bylece gururu da yatm olacakt, ama bir yandan da tanrsal bir plana gre yaplm olmay lk edinmi ti, ki bu da iinde bulunduu kaygy yattracak ve varoluunu dorulayacakt; tek kelimeyle, zgr olmak istedi, ki bu da onun tm bamszl iinde nedensiz ve dogrulanamaz olmasn ge rektirdi, ama bir yandan da benimsenmek istedi, ki bu da top lum un ona kendi ilevini, hatta kendi doasn bile zorla kabul ettirmesini gerektirdi. Joseph de Maistrein dnyasnda her isteyen kendi zgrl n ileri sremez. Yollar izilmi, amalar belirlenmi, emirler verilmitir, iyi bir insan iin tek bir yol vardr: konformizm. Baudelairein de istedii budur zaten: teokrasi de, tartlmaz erek lere ulamak zere yolunu seerken insann zgrln snr lamyor mu? te yandan, yararl olan ve eylemi de hor grr. Oysa, n ceden belirlenmi bir eree ulamak zere eitli yollar sunan her edim yararl olarak adlandrlr. Baudelairein yaratma duy gusu yle gldr ki, bu alakgnll ii roln benimseye mez. Bu anlamda, onun airlik eiliminin ne anlam tad se zinlenebilir iirleri, kendisine yasaklad, lyinin yaradlnn yerini tutan eylere benzer. iirleri, bilincin nedensizliini orta ya koyarlar, tmyle yararszdrlar, her dizede kendisinin doa stclk dedii anlay sergilerler. Ama bir yandan da imgesel alanda kalrlar, ilk ve mutlak yaratm sorununa deinmezler. Bir bakma bir eyin yerini dolduran rnlerdir bunlar, her biri tam bir zerklik isteinin, tanrsal bir yaratma susamln simgesel yoldan giderilmesidir. Ama Baudelaire, gene de bu trev nitelik li ve bir bakma sinsi etkinlikle yetinemezdi. Demek ki yle e

58

Jean-Paul Sartre

liik bir durumda bulunmaktadr: bir tek kendi erekleri iin ha rekete geerek kendi elindeligini gstermek ister, ama te yan dan da, teokrasinin nceden belirlenmi ereklerini kabullenerek nedensizligini gizlemek ve sorumluluunu snrlamak ister. z grl iin tek bir yol kalr, ki o da Ktl semektir. Yasak meyveleri yasak olmalarna ramen deil, yasak olduklar iin toplamann sz konusu olduunda anlaalm. Bir insan, kendi siyle tam bir uyum iinde, yarar gzeten bir su ilemeye karar verdiinde, zararl ya da gaddar olabilir, ama gerekten Ktlk etmi olmak iin ktlk etmez: yaptn en ufak biimde bile knamaz kendi kendine. Yalnz bakalar, dardan, kt bulabi lirler yaptn; vicdannn iinde dolaabilseydik, belki kaba, ama birbiriyle tutarl, bir nedenler dizisi olduunu grebilirdik. Ktlk iin Ktlk etmek, yilik diye srarla ileri srdmz eyin, bilerek, tam tersini yapmaktr. Kt glerden tiksinme ye devam edilen ey, istenmeyeni istemek ve iyilik hep derinler de yatan iradenin nesnesi ve erei diye tanmlandna gre de, istenilen eyi istememektir. Baudelairein tavr tam da byledir ite. O nun yaptklaryla baya sulununkiler arasnda, eytana tapma ayinleri ile tanrtanmazlk arasndaki fark vardr. Tanr tanmaz kii Tanr ile hi ilgilenmez, nk bir kere var olmad na karar vermitir zaten onun. Ama eytana tapma ayini yne ten rahip Tanrdan sevimli olduu iin nefret eder, saygdeer olduu iin rezil eder Tanry; iradesini kurulu dzeni yads makta kullanr; ama bir yandan da, bu dzeni korur ve hi ol mad kadar savunur. Bu dzeni savunmaktan bir an bile vaz gese, vicdan yeniden kendisiyle uyum iine girecek, Ktlk bir anda lyilike dnecek ve kendinden kaynaklanmayan b tn dzenleri ap Tanrsz, avuntusuz, tam bir sorumluluk yklenerek hilik iinden ortaya kacaktr. Oysa, Ktlk ii

Baudelaire

59

ne dm vicdan tanmlayan atma, daha nce sz ettiimiz ifte eilim blmnde aka anlatlmt: Her insanda, her za man, anda iki eilim vardr; biri Tanrya doru, teki eytana doru. Gerekten de, bu iki eilim birbirinden bamsz -ayn anda ayn noktaya uygulanan kart ve zerk iki g- deildir, tersine birbirlerinin fonksiyonudurlar. zgrln ba dnd rc olabilmesi iin, teokratik dnyada, tmyle haksz olmay semesi gerekir. O nun iin de, yilie tmyle balanm bu ev rende biriciktir bu zgrlk, ama Ktle ulaabilmesi iin, yi lie tmyle balanmas ve desteklemesi gerekir. Ve kendi ken disini lanetleyen kii, gerekten zgr insann o byk yalnzl nn clz imgesini andran bir yalnzlk edinir. Gerekten de, ne eksii ne fazlas var, tam istedii kadar yalnzdr. Dnya, dze nini korur, erekler mutlak ve dokunulmaz kalr, hiyerari ise bo zulmaz, yeter ki, nedamet getirsin, Ktl istemekten vazge sin, hemen o anda eski onurunu yeniden kazamverecektir. Bir bakma yaratr Baudelaire: her enin btnn yceliini ortaya karmak zere kendini feda ettii bir evrende tekillii, yani bir parann, bir ayrntnn bakaldrsn kartr ortaya. Bylece, daha nce var olmayan, hibir eyin silemeyecei ve dnyann tutumlu dzeninin hi m i hi hazrlamad bir ey, yani neden siz, nceden kestirilemeyen lks bir yapt kar ortaya. Bu nok tada, ktlkle iir arasndaki ilikiye dikkat ekmemiz gerekir: iir, stne stlk, erek olarak ktl benimsediinde, snr l sorumluluktaki iki tr yaratm bir araya gelip kaynat za man, bir anda, elimize bir ktlk iei geiverir. Ama Ktl n bilerek yaratlmas, yani su yiliin kabullenilmesi ve ta nnmasdr; bu yaratm saygyla anar yilii ve kendi kendini k t diye adlandrarak, greli ve treme olduunu, yilik olmadan var olamayacan itiraf eder. Demek ki, kulan teki eliyle

60

Jean-Paul Sartre

gsterip, kuraln ann vmeye katlr. Hatta, bu yasann hilik olduunu ileri srer. Var olan her ey lyiye yaradna gre, k tlk de yoktur. Claudelin dedii gibi: En kt her zaman ke sin deildir. Sulu, hatasnn hem varla bir kars k hem de varl engellemeden zerinden akp giden, hibir yere varma yan bir afacanlk olduu duygusu iindedir. Gnahkar kii bir korkun-ocuktur, ama z iyidir ve o da bunu bilir. Kendisini, babasnn bkp usanmadan yolunu gzleyecei, evden kam hayrsz bir evlat olarak grr. Yararl olan rededer, tm abas n ve olanca uran, etkisiz, hatta gerekte var olmayan anor mallikler yaratmaya ayrr, oyun oynayan bir ergen gibi grl meyi kabullenir. Korkular iinde bile, ona tam bir gveni veren de budur ite: o oyunlar oynar, tekiler de gz yumar buna; tek kelimeyle, zgrl, ktlk yapma zgrl bile bakalarn ca verilmitir ona. Kukusuz, Cehennemlik olmak var bir de: ama gnahkar kii ylesine ac eker, iledii btn sulara ra men, ylesine belirgin bir yilik duygusuna sahip ki hl, ba lanacandan hi kukusu yok. Cehennem kaba ve doymu al aklklar iindir; ktlk iin ktlk yapmak isteyenin ruhu ise nefis bir iektir. Bu iein baya sululardan oluan batak ta durmas, bir Desin Saint-Lazaredaki sokak kzlar arasnda durmasn andrr. Kald ki, bu Ktlk aristokrasisinin yesi olan Baudelaire, Cehennemden itenlikle korkacak kadar da inanmaz Tanrya. Ona gre cehennem azab yeryzndedir ve de hi kesin deildir: bazen Bakasnn lanetlemesi, bazen Ge neral Aupickin bak, bazen amadan cebinde gezdirdii anne sinin mektubu, bazen vasi mahkemesi, bazen Ancellein koruyu cu gevezelikleridir cehennem azab. Borlann denecei, anne sinin de onu balayaca gn gelecektir kukusuz: nihai tahlisten bir an olsun kuku duymaz Baudelaire. imdi anlyoruz ne

Baudelaire

61

den sert yarglar istemi olduunu: balama, hogr, anlay, onu daha az sulu yapp zgrln de o denli zayflatacaktr. te, sapknn teki olup kar o da! Jules Lemaitre, pek yerinde sylemitir unlar: Hibir ey (ilerinde bulundurabilecekleri korku ve sevgi nedeniyle) dinsel duygularla younluk ve derin lik bakmndan yanamayaca iin, onlara yeniden sahip kar ve iimizde canlandrrz -ve bunu da, sz konusu duygular do uran inanlarn en ar biimde mahkum ettii duygulanmlar aratrarak yaparz. Bylece, gz kamatnc yapaylkta bir eye ulaabiliriz...1 Baudelairein sularndan zevk aldna kuku yok. Ama bu zevkin ne olduunu aklamak gerekir imdi. Gerekten de, Le maitre, Baudelaireciliin en stn zihinsel ve duygusal Epikrosuluk abas olduunu sylediinde tam anlamyla yanl makta. Baudelaire iin zevklerini isteyerek canlandrmas sz konusu deildir, hatta, tersine zevklerini zehirlediini bile iyi ni yetle syleyebilir. Epikrosu zevk aray dncesi bile fersah lersah uzak kalr ona. Ama su ehvete gtrdnde, ehvet sutan yararlanr. nce, btn sular arasnda sekin bir su olarak ortaya kar; yasak olduuna gre, yararszdr, bir lks tr. Ayrca, ehvet, kendisini dourduu iin lanetlenen bir z grlk tarafndan yerleik dzene kar kullanlmak zere ard na dldne gre, bir yaratm gibi kar ortaya. Arzularn basit biimde doyurulmasndan teye gemeyen kaba zevkler, hem doaya zincirler hem de bayalatrr bizi. Ancak, Baude lairein ehvet adn verdii ey, nefis ve enderdir: gnahkar, ehvetin hemen ertesinde, piman olaca iin, balann biricik ve ayrcalkl an gibidir ehvet. Gnahkar onunla sulu klar kendini ve o kp giderken, yarglarnn baklar bir an olsun
1) Jules Lemaitre: Journal des Dbats, 1887.

62

Jean-Paul Sartre

zerinden ayrlmaz: gnahkar, herkesin ortasnda gnah iler ve bir yandan, hak ettii manevi mahkumiyet ile nesneye dn menin salad korkun gvenlii tadarken, bir yandan da ken dini yaratc ve zgr hissettii iin gururlanr. Sua zorunlu ola rak elik eden bu kendine dn, tam anlamyla zevke dalmas na engel olur. Kendinden geercesine zevkin iine batmaya b rakmaz hi kendini. Ama tersine, en doymak bilmez ehvet iin de bulur kendini: zgr ve mahkum, yaratc ve sulu, tmyle ordadr. te, bu kendinden zevk al, kendisiyle zevki arasnda seyre olanak veren bir uzaklk yaratr sanki. Baudelairein ehve ti hissedilmekten ok, yakalanm, baklm gibidir; dalnmaz bu zevke, yle bir deip geilir; bir erek olduu kadar bir vesiledir de bu ehvet; zgrlkle, pimanlkla tinselleir Baudelairein ehveti; Ktlk tarafndan inceltilir, tznden yoksun klnr. unu derim, Ben: akn biricik ve en stn ehveti, ktlk yap maktan emin olmakta yatar. -Ve kadn da, erkek de, doutan, b tn ehvetin ktlkte olduunu bilirler.

Baudelairein u szn imdi, ancak imdi anlayabiliriz: Yaamn verdii tiksinti ile yaamn sunduu esrime: daha o cukken, yreimde duydum bu iki eliik duyguyu. Burada da, bu tiksintiyi ve bu esrimeyi birbirinden ayr ola rak dnmemeliyiz. Yaamn verdii tiksinti, doal tiksintisi dir, doann kendiliinden sunduu bolluktan tiksinmektir, bi lincin capcanl, yumuak belirsizliklerinden tiksinmektir. Ama bunun ardndan zorlamalara ve yapay kategorilere dkn olan

Baudelaire

63

Joseph de Mastrein kstl tutuculuuna katlmak sz konusu dur. Ancak btn bu engellerle gayet gzel korunan, yaamn esrimesi bundan sonra ortaya kar. ehvet diye adlandrd bu tinsel zevk, beden tmyle geri ekilip sarlmadan okadnda ortaya kan Ktnn rkek otlakldr, seyretme ve zevkten oluan, Boudelaireye zg bir karmdr bu. ktidarsz olduu sylendi Baudelairein. uras kesin ki, doal zevke pek yakn den fizik anlamda sahip olu onu zellikle ekmemekteydi. Kadn denilen yaratn azgn olduunu ve dzlmek istedii n i sylemiti horgryle. Kendisi gibi aydnlarn, sanatla ne kadar urarlarsa, o kadar az sertletiklerini kabul eder, ki bu da bir itiraf saylabilir. Ancak, yaam doa deildir. Baudelaire Mon coeur mis n ude, kendisinin yaamdan ve zevkten ok de rin tad aldn itiraf eder. Yani, durulmu, uzaa atlm yaam dan, zgrlk tarafndan yeniden yaratlm yaamdan, ktl n tinselletirdii zevkten. Daha ak sylemek istersek, miza tan ok, bir ksnlle sahiptir. Mizacna gre davranan kii, duygularnn sarholuunda yitirir kendini; oysa, Baudelaire hi yitirmez kendini. Gerek anlamda cinsel edim, doal ve kaba ol duu iin, aslnda Bakas ile bir iliki olduu iin, tiksinti verir ona: Dzmek, baka birine girmek istemektir, sanat ise hi kmaz kendinden. Ama uzaktan alman zevkler de vardr: gr mek, yoklamak, kadn tenini koklamak. Hi kuku yok ki, ken dine uygun grdkleri de bunlard zaten. Dikizci ve fetiist idi, nk bu gnahlar ehvetin ykn azaltr, uzaktan, yani bir bakma simgesel anlamda sahip oluu gerekletirir. Dikizleyen kii vermez kendini; tepeden trnaa giyimli, dokunmadan kar sndaki plakl seyrederken gizli ve mstehcen bir rpeti dolar bedeninde. Ktlk etmekte ve de bunu bilmektedir; teki kiiye uzaktan sahip olmakta, ama kendini vermemekte

64

Jean-Paul Sartre

dir. Bundan sonra, ileri srld gibi, kendi kendine alman zevk ile ya da bilerek kaba davranp dzme adn verdii eyde aln giderme yolunu arasn isterse, hi nemi yok b u nun. Hatta cinsel birlemede bile yalnz biri, bir otuzbirci olarak kalr, nk aslnda, bir tek kendi gnahndan zevk alr. nem li olan nokta u ki, yaama, dizginlenen, tutulan, dokunulup geilen yaama hayrand Baudelaire ve hi de temiz olmayan bu ak, bir ktlk iei gibi, tiksintinin bereketli topra zerin de boy atyordu, Baudelaire, bir btn olarak ele alndnda g nah ite byle, her eyden nce de erotizm biiminde tasarlyor du. Ktln teki bin bir trne, ihanete, alakla, hasede, kabala, cimrilie ve daha baka bir sr eidine tmyle ya banc kalmtr Baudelaire. Gsterili ve soylu bir gnah seti Baudelaire. Gerek kusurlaryla, yani tembellik ve ertelemecilik ile asla alay etmez. Nefret eder onlardan, zlr: nedeni de, tembellik ve ertelemecilik nceden belirlenmi ereklere deil, zgrlne engel olmaktadr. Ayn ekilde, bir mazohist de pa ra karlnda kendisini tokatlayan bir fahienin ayaklarn pe cek, ama belki de, kendine hakl olarak hakaret eden bir adam da ldrecektir. Hibir yere varmayan bir oyun, yaam ile oyna nan, Ktlk ile oynanan bir oyun sz konusudur. Ama ite za ten bo bir oyun olduu iin holanr Baudelaire bundan; sonu suz, ksr, gelecei olmayan edimler, gerekletirilmekten ok dnlen, telkin edilen, hayaletsi bir ktlk: hibir ey bun dan ok hissettiremez insana zgrl ve yalnzl. stelik, lyilikin haklarna da el srlmemekte: ancak rperilerle edim de bulundu Baudelaire; kayp geilir, gerekte tehlikeye atlnmaz. Buffonun, kolluklar takarak yaz yazd sylenir; ayn e kilde, Baudelaire de seviirken eldiven takyordu. Kart ynl iki eilimden yola knca, Baudelairein i dn-

Baudelaire

yasn betimlemek de kolaylar: bu adam, btn mr boyun ca, gurur ve kin nedeniyle, yaknlarnn ve bakalarnn gzn de kendi kendini resneletirmeye uramt. Tpk bir heykel gi bi, kalc, kat, benzersiz olarak, byk toplumsal enliin d na dikilmeyi dilemiti. Tek kelimeyle var olmak istedi diyeceiz; bununla da bir nesnenin inat ve kesin biimde tanmlanm bulunu kipini kastedeceiz. Ama, bakalarna gstermek ve kendisinin de zevkini kartmak istedii bu varln, bir aracn edilgenlik ve bilinsizliini tamasna da gz yumamazd Ba udelaire. Salt rastlantsal bir veri deil, bir nesne olmak ister; bu ey gerekten kendisinin olacak; kendi kendisini yaratt ve kendi kendini destekleyerek var olmaya devam ettii gsterilir se kurtulacaktr. te, vicdann ve zgrln bulunu kipine dndk yeniden; biz buna varolu diyeceiz. Baudelaire Varlk ya da varoluu sonuna kadar ne yaayabilir, ne de yaamak ister. Birinden birine kendini brakr brakmaz, hemencecik tekine snr. Kendi kendine atad yarglarn gznde nesne -ve sulu bir nesne- olduunu hisseder etmez, ister gnah gsteri leriyle, ister bir anda onu doasnn stlerine ykselti veren bir pimanlkla, isterse de daha ileride greceimiz binbir trl kur nazlkla, zgr olduunu ileri srer onlara kar. Ama zgrlk alanna yaklar yaklamaz da, nedensizligi karsnda, vicdan nn snrlar karsnda korkuya kaplp yilik ve Ktln pe inen verildii, kendisinin de belirli bir yer tuttuu bir evrene yapverir. Srekli rahatsz bir vicdan, kt bir vicdan seti o. nsanda mr boyu var olan ikilii, iki ynl eilimi, ruh ve be den ikiliini, yaamdan tiksinmek ile yaamn sunduu esrime yi gstermede srar etmesi, zihninin kart ynlere doru ekiirilmesini ortaya vurur. Hem olmak, hem de var olmak istedii iin, hi durmadan varlktan varolua, varolutan da varla ka

66

Jean-Paul Sartre

t iin, dudaklar iki yana genie alm taze bir yaradan ba ka bir ey deildir Baudelaire ve de btn davranlar, dn celerinin her biri birbiriyle eliik iki anlam, birbirini yneten ve ykan eliik iki niyet tar. Ktlk edebilmek iin lyiliki ayak ta tutar ve de Ktlk ettiinde, yilie saygsn gstermek iin yapar. ltn dna kyorsa, bunu Yasann gcn daha iyi hissedebilmek iin yapar, bir bakn onu yarglayp kendisine ramen evrensel hiyeraride bir yere koyabilmesi iin yapar ve de bu Dzeni ve yce kudreti aka tanyorsa, bunun nedeni onlardan kaabilmek ve yalnzln gnahta hissedebilmektir. Hayran olduu bu canavarlarda, her eyden nce, istisna kaide yi dorular yargs anlamnda, dnyann zamanam tanmaz yasalarn bulur bulmasna, ama aalanm olarak bulur. Hi bir ey basit deildir Baudelairede; kendini yitirir ve umutsuz luk iinde unlar yazverir: yle benzersiz bir ruhum var ki, ben bile tanyamyorum kendimi. Bu benzersiz ruh, kt niyet iinde yaar. Gerekten de, yaad srekli ka iinde kendin den bir ey saklar: bu ruh kendi yiliini sememeyi semitir, nk kendisiyle kar karya geldiinde burnundan soluyan derin zgrl, salt hazr olduklar iin, dardan hazr ilkeler alr. Lemaitrein sand gibi Baudelaire btn bu karklklar aka ve belirgin biimde istememitir ve de bir Epikrosuluk teknii uygulamamaktadr: yle olsayd, yapt btn kurnaz lklar boa gider, aldatamayacak kadar da iyi tanrd kendisini. Yapt seim ok daha derinlerinde yatar kendisinin. Ayrt ede mez yapt seimi, nk kendisiyle birdir bu seim. Psikana listlerin bilinaltnda bulup kardklar karanlk oluumlar bu tr bir seimle birbirine kartrmamak gerekir. Baudelairein bu seimi, kendi vicdan, kendi zsel tasarsdr. Bir anlamda bu seim ylesine iine ilemitir ki, kendi say-

Baudelaire

67

daml gibidir. Kendi baknn , kendi dncelerinin tad dr bu seim. Ama kendi kendini anlatmamak, btn bilgiyi k u caklamak, yine de kendini hi tantmamak da gene bu seimin iine girer. Ksacas, bu kkensel seim, daha iin kkeninden beri kt niyetlidir. Dndklerinin, hissettiklerinin, ektikle rinin, gcrtl ehvet anlarnn hibirine tmyle inanmaz Ba udelaire: gerek zdrab da budur belki. Ama aldatmayalm ken dimizi; tam olarak inanmamak, yadsmak demek deildir; kt niyet bile bir niyettir. Baudelairein duygularnda bir tr i bo luk olduunu dnmek daha doru olur galiba. lgnca yaa d bir dknlkle, olaanst sinirli davranarak duygularnn yetersizliini telafi etmeye urar. Ama bouna: hibir karlk bulamaz bo bo nlarlar. Midesinde lser olduuna inanarak yerlerde yuvarlanan, kan ter iinde kalan, baran ve titreyen bu psikastenik kii geliyor insann aklna: oysa hibir yeri arm yordu adamn. Baudelairein kendi kendini anlatrken kulland ar szleri bir yana brakrsak, Ktlk ieklerinin hemen hemen her sayfasnda karlatmz korkun, kabus, tik sinti szcklerini grmezden gelir de yreinin ta derinlerine inersek, kayglarn ve pimanlklarn altnda, sinirlerin rpertisi altnda, en tatl ve en katlanlmaz aclarn tmnden daha daya nlmaz, Umursamazl buluruz belki de. Fizyolojik bir yetersiz liin yol at, yorgun, bkkn bir umursamazlk deil, genellik le kt niyetin yolda olan, kendini tmyle ciddiye
a la m a m a

nn neden olduu kkl yetersizliktir bu daha ok. O halde, Ba udelairein imgesini oluturan btn zelliklerin, ince ve gizli bir hiliin damgasn tadn kabul etmek gerekir; onu be timlerken kullanacamz szcklere aldanmamalyz, nk bu szckler Baudelairei olduundan ok baka canlandrp, aktar makta; bu krk ruhun gizli grnmlerini yakalamak istiyorsak,

68

Jean-Paul Sartre

unu unutmayalm ki, bir insan sahtekarlktan baka bir ey de ildir asla. Ktl semekle, kendini sulu hissetmeyi seti Baudelaire. Pimanln araclyla gerekletirir biricikliini ve gnah kar zgrln. Btn mrnce, sululuk duygusu ayrlmaya caktr iinden. Yapt seimin can skc bir sonucu deildir bu: pimanlk acsnn ilevsel bir nemi vardr onun iin. Edimi g nah klan da budur; nedamet getirmediimiz bir su, su deil, olsa olsa talihin kt gitmesidir. Hatta bir bakma, pimanlk acsnn onda sutan nce geldii bile sylenebilir. Daha on se kiz yandayken, Bay Aupicke olanca irkinliiyle grnmeye cesaret edemediini yazar annesine. Bir sr kusuru olduunu ve de bunlarn hi de ho kusurlar olmadn syleyerek su lar kendini. Yanlarna pansiyoner olarak yerletirildii Laseguelardan sinsice yaknrken, bir yandan da: Soyulmak ve air likten yoksun braklmak iyi bir ey belki de, bende neyin eksik olduunu daha iyi anlyorum1 diye ekler. Bundan sonra hep sular kendini. Elbette ki, itendir ya da daha dorusu, kt n i yeti ylesine derindir ki, onu ynetmek elinde deil artk. Ken dinden ylesine tiksinmektedir ki, tm yaamnn, kendi kendi sine verdii uzun bir cezalar dizisi olduunu syleyebiliriz. Ken dini cezalandrmakla aklanr ve, ok sevdii bir deyimi kullanr sak, bylece genleir. Ama ayn zamanda da bir sulu olarak kurar kendini. Suunu zarar veremeyecek duruma sokar, ama bir yandan da ebediyen kutsar suunu; kendisi konusunda ver dii yargy, bakalarnn verdii yargyla zdeler; gnahkar z grlnn bir ann saptayp, ebediyen dondurur gibidir. Ebe diyet asndan bakarsak, gnahkarlarn en bulunmaz Odur; ama u anda bile, yeni bir zgrle doru aar ebediyeti, lyilik1) 16 Temmuz 1839 Sal tarihli mektup.

Baudelaire

69

ten Ktle doru kat gibi, ebediyetten de yilie doru ka ar. Ve de hi kuku yok ki, cezalandrma imdiki gnahn te sinde, asl suu olan ve bir trl kabullenmek istemese de aklan mak istedii Kt Niyeti ok daha derinden derine, ok daha gizliden gizliye hedefler. Ama bouna urar kendini hapsettii ksr dngy amaya; nk cellat da kurban kadar kt niyet lidir; ceza da, su gibi bir gnl almadr: tm hazr deer l lerine gre zgrce su olarak kurulmu bir suu hedefler bu ce za. Kendisine verdii aclarn ilki ve en kalcs hi kukusuz bilinliliidir. Bu bilin kkeninin ne olduunu grmtk: ba kaln yakalamak istedii iin, hemencecik yanstma dzlemi ne yerlemiti Baudelaire. Ama imdi bir kam gibi kullanyor bilinliliini. vd bu ktle dm vicdan kimi zaman tadna doyulmazsa da, her eyden nce pimanlk gibi sancldr. Kendine ynelttii bu bak, Bakasnn bakyla zdeletirdi ini grmtk. Kendisini bir bakasym gibi grr ya da gr meye urar. Ve de kuku yok ki, insann kendisini gerekten Bakasm n gzleri ile grebilmesi olanakszdr; ok balanrz kendimize. Ama yargcn giysisine szarsak, yanstan vicdanmz yansm vicdandan tiksinir ve kmser gibi olursa, yansm vicdan nitelemek iin gereken kavram ve lleri renilmi ahlaktan alrsa, bir an iin yansm ile yansma arasna belirli bir uzaklk koyabildiimiz yanlgsna debiliriz. Baudelaire kendi kendini cezalandran bir insafsz bilinlilikle, kendi gznde bir nesne olarak ortaya kartmak iin abalar kendisini. te yan dan bize, bu insafsz akgrlln, ustaca davranp elabukluguyla, kefaret ehresi kazanabileceini aklar: Ans bir an iin beni heyecanlandran bu gln, kahpe ve rezil davran, benim gerek doamla, u andaki doamla tam bir elime du rumundadr ve onu seyrederkenki enerji, onu zmleyiim ve

70

Jean-Paul Sartre

yarglaymdaki zorbaca sorgulayan dikkat bile, benim nasl y ce ve kutsal bir yatknlkla erdeme yneldiime tanklk etmek tedir. Btn bu dnyadaki insanlar arasnda, kendini bu denli ustaca yarglayacak, kendini mahkum ederken bu denli sert ola cak ka kii bulabilirsiniz ki?1Burada afyon eken birinden sz ettii kesin. Ama bize, uyuturucu maddelerin verdii sarholu un, bu maddeleri kullanann kiiliinde nemli deiimlere yol amadn sylememi miydi? Kendi kendini mahkum edip ba layan bu afyoncu ta kendisidir, bu karmak mekanizma tam da Baudelairee zgdr. Kendimi nesne olarak ortaya koy duum andan itibaren, kendime kar olan sert toplumsal dav ranmla, anszn yarg olurum, zgrlk de yarglanan eyden uzaklar ve sulayan kiinin iine szar. Bylece, Baudelaire ye ni bir dzenlemeyle varoluu varlkla bir kez daha birletirmeye alr. Hibir mahkumiyetin eline dmeyen bu acmasz zgr lk Baudelairein ta kendisidir, nk bu mahkumiyet nnde sonunda bir mahkumiyettir bir tek, seyredilip yarglanan ve ha tas iinde donup kalm olan bu varlk da ondan bakas deil dir. Hem ierde hem darda, hem nesne hem de tank olan Ba udelaire kendini bir bakas gibi yakalayabilmek iin, iine ba kalarnn gzlerini sokar; kendini grd an ise, zgrl kendini duyurur, btn baklardan kurtarr kendini, nk z grln kendisi de bir baktan baka bir ey deildir. Ama da ha baka cezalandrmalar da vardr. Hatta batan aa tm ya amnn bir cezalandrma olduu bile sylenebilir. Bu yaam iinde hibir kazaya, hak edilmeyen, beklenmeyen denebilecek hibir felakete rastlamadm: her ey ona, imgesini yanstyor gi bi gelir; her olay uzun uzun dnlm bir ceza gibidir. Kendi arayp buldu vasi mahkemesini; iirlerinin mahkum edilmesini,
1) Les Paradis artificiels.

Baudelaire

71

Akademideki baarszln, dledii ann ok uzana den, bir eit rahatsz edici n de gene kendisi arayp buldu. Herke si kendinden uzaklatrmak ve serte geri evirmek amacyla, kendini iren klmaya alyordu. Kendisini aalayacak sy lentiler kartyordu, en bata da olanc sanlmak iin elinden geleni yapmt. Baudelaire, der Buisson, Hindistana giden bir yk gemisine svari aday olarak bindirildi. Katland m u ameleden tiksinerek sz ederdi. Bu zarif, ince, kadn andran delikanlnn durumunu ve denizcilerin alkanlklarm dn dke, sylediklerinin gerek olmas ok daha olasdr; rperir dik onu dinlerken. Baudelaire 3 Ocak 1865te Bruxellesden Ba yan Paul Meuricee yle yazar: Burada polis olarak (ne iyi de il mi!)... olanc olarak (bu sylentiyi karan benim ve de inan dlar bana!) biliyorlar beni. Charles Cousinin aktard bir olay, yani Baudelairein Louis-le-Grand Lisesinden ecinsel olduu iin uzaklatrld yolundaki iren ve aslsz sylenti ite bu szlere dayanyor demek ki. Baudelaire kusurlarn benimse mekle kalmayp, kendini gln klmaya da vardrr ii: O nun yerinde bir bakas olsayd, der Asselineau, zevk almak uru na kendini drd gln durumlardan dolay lrd, ste lik bu olaylarn sonularndan keyif de alyordu. O nu tanm olanlarn yazdklarnda gnm z okurunun dayanamayaca, garipliklerinin verdii anlatlmas g koruyucu ve glmser bir hava vardr. Kendisi bile Fuseesde yle yazar: Her alanda, her kesin gznde tiksinti ve irenme uyandrdmda, yalnzl fethetmi olacam. Baudelairein btn davranlarn olduu gibi, bakalarn irendirme isteini anlayabilmek iin de birok anahtar gerekir. Ama bunda da, her eyden nce bir kendi ken dini cezalandrma eilimi grmek gerektiine kuku yok. Fren gisine varncaya dek, isteyerek yaratmad tek bir ey bulamaz-

72

Jean-Paul Sartre

siniz. En sefil fahielere dkn olduunu sylediine bakarsak, en azndan genliinde bu tehlikeyi bilinli olarak yaam ol mal. Pislik, fiziksel sefalet, hastalk, hastane, bunlardr ite onu eken, bunlardr Sarahda, o korkun Yahudi de sevdikleri: Vice beaucoup plus grave, elle porte perruque, Tous ses beaux cheveux noirs ont fui sa blanche nuque; Ce qui nempeche pas les baisers amoureux De pleuvoir sur son front plus pele quun lepreux. Elle na que vingt ans; la gorge dj basse Pend de chaque cote comme une calebasse Et pourtant, me tranant chaque nuit sur son corps Ainsi quun nouveau-n, je la tete et la mords Et, bien quelle nait pas souvent meme une obole Pour sefrotter la chair et pour soindre lpaule, Je la leche en silence, avec plus de ferveur Que Madeleine enfeu les deux pieds du Sauveur. La pauvre crature, au plaisir essouffle, A de rauques hoquets la poitrine gonfle, Et je devine, au bruit de son souffle brutal, Quelle a souvent mordu le pain de lhpital.'. Takma sa kullanyor, ok ar bir kusur bu, Gzel, kara salar ensesinden yok oldu; Ki engel deil tutkun pler yamasna
1) Baudelaire'in genlik yllarnda kaleme ald, nce La Jeune France'da, sonra da Eugene Crepetnin Baudelaire adl almasnda yaymlanan dizeler.

Baudelaire

73

Bir czamldan daha ok soyulmu alnna. Yirmisinde henz; gerdan yerlerde dolamada Bir su kaba gibi sarkmada aaya, Ama, her gece beni gvdesine ekerken Bir ocuk gibi, onu emer, srrm ben Ve, okluk eline gemez tek bir metelik bile Derisini parlatmak, omzunu ovmak iin, Yalarm onu sessiz, sann ayan yalayan o ateli Magdelenadan daha takn. Zevkten soluu tutulan zavall yaratk, Bouk hkrklara gs yle kabark Ve bilirim, o kaba soluunun sesinden, ok zaman yediini hastane ekmeinden. iirin slubu en ufak bir kukuya yer brakmaz. Bu dizeler bir bakma, Baudelairein m rnn sonlarnda kibirle syledik leriyle birleir kukusuz: Beni sevmi olanlar, horgrlen insan lardr; hatta namuslu kiileri pohpohlamak istesem, horgrlecek insanlard bile diyebilirdim. Kstaha bir itiraf, iki yzl oku ra, kendi benzerine, kardeine, st kapal bir ardr bu. An cak, bunun bir olgunun davurumu olduunu unutmayalm. u kadar kesin ki, Baudelaire, Louchettein sefil bedeni araclyla, hastal, kusurlar, irenlii sahiplenmeye almt; btn bunlar da, iyilikseverlik yapmak deil, cann yakmak iin st lenmek istemiti. Bu iirin kstah edas ise, yansmal bir tepki dile getirir: pis ihtiraslar iinde tkenen beden ne denli rezille ir, ne denli hastala bularsa, Baudelaire iin de o denli bir tik

74

Jean-Paul Sartre

sinilir olacak ve air kendisini bak ve zgrlk olarak hisset tike, ruhu da bu sefil hastay aacaktr. Btn mrnce ona i kence eden, beynini ypratp lme srkleyen bu frengiyi ken disinin istediini sylemek ileri gitmek mi olur acaba? Yukardaki gzlemler, Baudelairein o nl zdraplgn daha iyi anlamay salar. Du Bos, Fumet, Massin gibi katolik eletirmenler bu konuyu karanlkta brakmak iin aba harca mlardr. Yzlerce rnek verip Baudelairein, ii aclarn en k tsn, en dayanlmazn temenni ettiini kantlamaya alm lardr; Bndiction balkl iirin u dizelerini aktarmlardr: Soyez bni mon Dieu qui donnez la souffrance Comme un divin remede nos impurets. kr Tanrm ki verirsin acy nice Yzkaramza tanrsal bir merhem gibi sen. Ama Baudelairein gerekten ac ekip ekmediini sorma mlard kendilerine. Bu konuda, Baudelairein syledikleri bile ok deiiktir. 1861de, annesine yle yazar: ... Ben, kendimi ldreceim, sama bir ey deil mi bu?-Demek ihtiyar anneciini yalnz brakyorsun, diyeceksin- Gerekten! Eer kesin olarak buna hakkm olmasa bile, aa yukar otuz yl dr ekmekte olduum aclarn toplam beni hogrdrebilir san yorum. O sralar krk yandadr; demek, mutsuzluklarnn balang cn on yanda olduu dneme dayandrr, ki bu da, aa yu kar zyaamyksnn u cmlelerine denk der: 1830dan

Baudelaire

75

sonra, Lyon Koleji, yumruklar, retmenler ve arkadalarla kav galar, ar melankoliler. Annesinin ikinci evliliinin dourduu o nl atlaktr bu; bu dnemdeki yazmalar, kendi durumu stne eitli yaknmalarla doludur. Ama bunlarn hep Bayan Aupicke yazlm mektuplar olduuna dikkat etmek gerekir. Belki de bu tanklklarn tmyle iten olduu dnlmemeli dir. Aadaki iki paray karlatrrsak, durumu zerindeki grlerini, yazd kiilere gre, kkten deitirebildiini gr rz. 21 Austos 1860da annesine yle yazar: mrm boyunca hibir ey yapmadan leceim. Yirmi bin frank borcum vard, imdi krk bin oldu. Eer daha uzun zaman yaamak mutsuzluuna urarsam, borcum iki kat daha artabilir. Burada, vasi mahkemesine yaplm gizli sulamalar yannda, yitik, boa gitmi bir mr, yerine konulmazlk izlekleri kar mza kmakta. Bu satrlar yazan adamn umutsuz olmas gere kir. Oysa, gene 1860 yl iinde, bir ay sonra Poulet-Malassisye unlar yazar:

On yedi yanda zgr, ar bir zevk dknl iinde ve h l bir ailesi olmayan, edebiyat alanna otuz bin franklk bir borla girip, aa yukar yirmi yln sonunda bunu sadece on bin frank artran, stelik, kendini hi de aknn teki grmeyen bir adam bu lursanz, tantrn benimle, ben de onda benzerimi selamlayaym. Bu kez mektup kendinden honut bir eda ile kaleme alnm tr; kendini hi de aknn teki grmediini ileri sren bu adam, mr boyunca hibir ey yapamayacan sanmaktan da olduka uzaktr. Borlara gelince, Austosta yazlm mektupta,

76

Jean-Paul Sartre

sanki bir tr uursuzluk nedeniyle kendiliklerinden artyormu gibi gsterilir; Eylldeki mektupta ise, zekice tutumlu davran ma sonunda, artlarn sk snrlar iinde tutulduu sylenir. Gerek nedir? Elbette ki, ne onda, ne de bunda. Baudelairein annesine yazd mektupta 1843 ylndan sonra edindii borla r iirmesi, Poulet-Malassisye yazdnda ise, tersine azaltmas artcdr. Gene de, Bayan Aupickin gznde kurban ehresi taknmak istediini kartabiliriz en azndan. Ona yazd mek tuplar, bir garip itiraflar ve st rtl sitemler karmdr. Bu mektuplarn oklukla demek istedii udur: bak ne rezil bir du ruma drdn beni. Yirmi yl boyunca srdrd yazmalar da, bkp usanmadan hep ayn eylerden yaknp durur: annesi nin evlenmesi ve vasi mahkemesi. Ancellein (kendisi iin) tam bir felaket olduunu ve mr boyunca bana kaza namna ne geldiyse, bunlarn te ikisinden onun sorumlu olduunu ileri srer. Ald eitimden yaknr, asla bir dost olmayan annesi nin tutumundan, vey babasndan korktuundan yaknr. Ona mutlu grnmekten korkar. Birazck mutlu bir edayla yazdn fark eder etmez, hemen yle bir ey ekleyiverir: Bu mektubu tekiler kadar hznl bulmayacaksn. Nasl olup da yeniden cesaretlendiimi bilmiyorum: oysa yaamdan zevk alacak durumda deilim hi. Ksacas, ac ekme gsterisinin iki ayr erei var. Birincisi in tikam almaktr; annesine vicdan azab ektirmek ister. Ama kincisi daha karmaktr: Bayan Aupick yargc, iyilii canland rr burada. O nun nnde, aalar kendini, hem mahkum edil meyi, hem de aklanmay bekler. Ne var ki, bir perde gibi ve zor la nnde tuttuu bu lyilikden hem nefret eder, hem de sayar.

Baudelaire

Nefret eder, nk zgrlnn nne dikilen bir engeldir ve zaten engel olsun diye semitir onu. Bu deer lleri inen mek iin, ama bir yandan da, onlan ineyenin yreinde pi manlk acs uyandrmak iin konmutur. Yz kere bunlardan kurtulmak istemiti; ama bu pek iten bir istek deildi, nk onlardan kendini kurtarr kurtarmaz vesayetin yararlarn da yitiriverecekti. Bu durumda, onlarn yzne korkmadan bakamal ve bakyla onlar etkisiz klamad iin, mutlak deerleri ne dokunmadan, alttan alta, gizlice onlarn deerini drmeye, zararl klmaya alr, lyilikin karsna yrei hnla dolu ola rak dikilir. Kendi kendini cezalandrmada ska karlalan bir sretir bu. Alexander buna benzer bir durumdan sz eder: an nesine duyduu gizli akn acsn eken bir adam, babasna kar su ilemi sayar kendini. O zaman, babann iktidaryla zde lemi olan toplum tarafndan cezalandnr kendini ve bunu yap masndaki ama da toplumun ektirdii haksz aclarn, toplu m un onun zerindeki yetkisini azaltmas, dolaysyla onu top lum karsnda daha az sulu klmasdr. nk, yilik daha az iyi olunca, Ktlk de daha az kt olur. Baudelairein yaknd aclar da, ayn ekilde, kendi suunun hafifletilmesi gibidir, yle ki, gnahkar ile yarg arasnda bir tr karlkllk yaratr lar: gnahkar yargca saldrr, ama yarg da haksz yere ac ek tirmitir gnahkara. ekilen aclar lyilikin aresizce zgrle gei abalarn simgeler. Baudelairein, yaamak zere setii te okratik evrene duyduu gvendir bunlar. Bu anlamda, hissedil mi olmaktan ok taklit edilmie benzemiyorlar m? te yan dan, yalanc bir duygu ile gerekten yaanan duygu arasnda pek o kadar byk bir fark da yok kukusuz. Ama gene de, btn bu kt niyetli aclarn zsel bir yetersizlii var. Bunlar birer ger eklik deil, rahatsz edici hayaletlerdir ve de onlar olaylar de-

78

Jean-Paul Sartre

gil, i yaamn belirlenimleri dnyaya getirmitir. Sislerle bes lendikleri iin, hep sisler iinde kalacaklardr. yle ki, Baudelaire, 1845te, birden aklna esip, kendini ldrmeye karar verdi inde, birdenbire yaknmay keser: ekmediini itiraf ettii ac lar deil, iinde bulunduu durum un nesnel deerlendirilmesi nedeniyle intihar karar aldn syler Ancellee. te yandan, Baudelairein acsnn baka bir yn daha var: kendi gururuyla bir btndr acs. J.Janine yazmay tasarlad ve tasar olmaktan teye gidememi o olaand mektup, da ha en bandan beri ac ekmeyi, hem de herkesten ok ac ek meyi semi olduuna tanklk edecektir: Mutlu bir insansnz siz. Bu kadar kolayca mutlu olmanzdan dolay acyorum size, Msy. Bir insann kendisini mutlu sanmas iin, alalmas m gerek!... Ah! mutlusunuz Msy. Ne yani! Eer siz: erdemliyim ben, deseydiniz; ben bundan unu anlardm: baka larndan daha az ac ekiyorum. Yok ama, mutlusunuz siz. Kolay ca memnun oluyorsunuz demek ki! Acyorum size ve de kendi kt mizacm sizin yce mutluluunuzdan daha deerli buluyorum. Bi raz daha ileri gidip, yeryznde grdklerinizin size yetip yetmedi ini sormaya kadar varacam. Nasl olur! Bir tek baka eyler gr mek iin bile olsa, ekip gitmek bile istemediniz mi hi! lm sev meyene acmak iin pek ciddi nedenler var elimde.' Bu para ok ey aklar. nce, Baudelaire iin, ac ekme nin, yaanan bir okun, bir felaketin ardndan gelen iddetli bir alkalanma deil, tam tersine, hibir eyin ne azaltabilecei ne de artrabilecei, srekli bir durum olduunu retiyor bize. Bu durum, bir tr psikolojik gerilime denk der; insanlar arasnda bir hiyerari kurulmasn salayan da bu gerilimin derecesidir i te. Mutlu insan ruhundaki gerilimi yitirmitir, dm tr. Ba1) Oeuvres posthumes, Edit. J. Crepet. c. 1, 223-233.

Baudelaire

79

udelaire asla kabul etmez mutluluu, ahlaka kardr nk. yle ki, bir ruhun mutsuzluu, d frtnalarn sonucu olmak bir yana, bir tek kendi kendinden ileri gelir: en ender bulunan ni telii budur onun. Baudelairein ac ekmeyi semi olduunu baka hibir ey bundan daha iyi anlatamaz. Ac, soyluluktur der. te, acnn soylu olmas gerektii iin de, bir heyecan gr n m almas ve barlar ya da alaylarla kendini davurmas, -bir dandynn soukluuna da- uygun dmeyecektir. Ba udelaire bize, gnlne gre bir acl adam anlattnda, aclar nn nedenlerini gemiin en uzak kesine kadar gtrmeye dikkat eder. Les Paradis artificielsde anlatt ve ok yaknlk duyduu modern duygulu kiinin efkatli, mutsuzluktan yor gun dm, ama gene de genlemeye hazr bir yrei vardr; hatta dilerseniz, eski hatalar sineye ekebiliriz bile... Fuseesde iyi bir insan kafasnda, der, ateli ve hznl bir ey -tinsel gereksinimler, karanlklara gmlm tutkular-, calc bir duygusuzluk...son olarak da (kendimi estetik alannda nasl da modern grdm itiraf edebilecek cesareti elde edebilmek iin) mutsuzluk bulunmas gerekir. Baudelairein yal kadnla ra, klar, ocuklar ve bir de kendi hatalar yznden ok ac ekmi bu varlklara duyduu nne geilmez sevgi de bundan kaynaklanr ite. Bu kadnlar genken, ac ekerlerken sevmemek de neden? nk, o zamanlar aclar dzensiz bunalmlar biiminde orta ya kar da ondan. Bayadrlar. Zamanla, bu dzensiz klarn yerini hznl bir denge alr. Baudelaire de buna tutkundur en ok. Acdan ok, efkar denilebilecek bu duygu, onun gzne, insanlk durum unun bilincine var gibi grnmektedir. Bu an lamda ac, bilinliliin duygusal yandr. Yeryznde grdkle1) Dandy: 19. yy. Fransasnda ar klk, moda ve giyim dkn, zppe. (YHN.)

80

Jean-Paul Sartre

rinizin size yetip yetmediini sormaya kadar varacam. nsann durumunu etkileyen bu bilinlilik ona srgnnn nedenlerini de aklar. nsan, doyumsuz olduu iin ac ekmektedir. Doyumsuzluk; Baudelairee zg acnn anlatmakla ykml olduu ey budur ite. Modern duygulu adam u ya da bu zel neden iin deil, genel olarak, yeryznde hibir ey isteklerim doyuramayacag iin ac ekmektedir. Burada, tanrya yneltil mi bir ar grlmek istendi. Ama Baudelaire, hastaln zayf drd dnem bir yana, daha nce grdmz gibi, inan l biri olmad hi. Doyumsuzluk daha ok, insann akmlgmn bilincine hemen varm olmasndan kaynaklanmaktadr. inde bulunduu durum, kendine sunulan zevk ne olursa olsun, insan hep tededir, baka amalara ve en sonunda da kendi kendisine doru aar bunlar. Yalnz, edim halindeki amada, kendini kap tran, uzun vadeli bir giriime atlm olan insan, amakta oldu u duruma ancak yle stnkr dikkat edebilmektedir. K msemez bu durumu, yetersiz kaldn sylemez; gzlerini peinde olduu erekten ayrmakszm bir ara gibi kullanr onu. Harekete geemeyen ve uyuuklua dmek zere, brakverdi i ksa vadeli giriimlere itile kakla sokulmu olan Baudelaire, kendi iinde, deyim yerindeyse, donmu bir ama bulup kar tr. Yolu zerinde karsna kanlar aar, bu da gayet doal ve baklar ise grdnn tesine geer. Ne var ki, bu ama ilke gerei yerine getirilen bir hareketten baka bir ey deildir artk; hibir amaca gre tanmlamaz kendini, dler iinde yitip gider ya da kendi kendisini erek klmtr diyelim isterseniz. Baudelairein doyumsuzlugu, am olmak iin aar. Bu doyumsuzluk, hibir ey onu karlamad, hibir ey onu gideremedii iin acnn ta kendisidir. Neresi olursa olsun! Neresi olursa olsun! Yeter ki bu dnya

Baudelaire

81

nn dnda olsun1 Ama srekli dkrklg, karsna kan nesnelerin nceden nerilmi bir rnee uymayndan ya da kendisine uygun d meyen aralar olmalarndan ileri gelmez: onlar bou bouna a tna gre, bir tek olduklan iin dknklgma uratrlar onu. Vardrlar, yani onlarn tesine baklsn diye ordadrlar. Dolay syla, Baudelairein acs, bilinenin karsnda akmlgm bolua uygulamasdr. Ac sayesinde, bu dnyadan biri deilmi gibi koyar kendini. Bu onun lyiden baka bir c alma biimidir. Gerekten de, tanrsal, babasal ve toplumsal Kurala bilerek uy duu lde, yi onu sarp sarmalar, skar ve ezer; bir kuyunun dibindeymi gibi yatar yi dibinde. Ama akmlgyla alr cn: lyinin dalgalar tarafndan ezilmi, alkalanm olsa da, insan hep baka bir eydir. Ne var ki, kendi akmlgm sonuna dek yaasa, sz konusu lyiye bile kar kacak, gerekten kendinin olan daha baka amalara yanstacaktr kendini. Bunu yapmak istemez; aknlgn olumlu atlmda bulunmasn engeller; akmlgm, aralksz anlksal saknma benzeyen, olumsuz yann, ya ni doyumsuzlugu yaamak ister yalnz. Ac ile, ember tamam lanm, dizge kendi iine kapanm olur. Baudelaire, kurallarn inemek iin girmitir lyinin boyunduruuna; onun kurallar n inemesi bile, boyunduruunu daha gl olarak hissetmek, onun adna hkm giymek, yaftalanm, sulu bir nesneye d nmek iindir. Ama ac sayesinde, yeniden kurtulur hkm giymekten, yeniden tin ve zgrlk olarak bulur kendini. Sr drd oyunun hibir tehlikesi yoktur: lyiyi tartmaz, lyiyi amaz, yetersiz bulur bir tek. Kaygs bile yoktur; bildii bu dn yann tesinde baka ltleri baka bir dnya dnmez bile. Doyumsuzlugunu, doyumsuzluk diye yaar: dev, devdir;
1) Les Paradis artificiels: Anywhere out of the world." (Dnyann dnda bir yer.)

82

Jean-Paul Sartre

kendi ltleriyle bu dnya vardr yalnz. Ama olanaksz ka larn dn gren yaratk olan o, mr boyu ektii efkar ile kendi tekilliini, kendi yce hakkn ve deerini ileri srer. zm yolu yoktur ve hi aranmamaktadr; honutsuz olduumuz iin, bu sonsuz dnyadan daha iyi olduumuz da kesin ve bu da bizi sarho eder. Olanlarn hepsinin olmas gerekiyordu, hibir ey imdi olduundan baka bir ey olamazd: ite insann iini rahatlatan bir k noktas. nsan olamayacak olann, gerekle emeyecek olann, eliik olann dn grr: ite soyluluu bununla onaylanr. Yaratn yaratm karsna bir sitem gibi di kilip onu at tmyle olumsuz tinsellik budur. Ve Baudelairein, acl gzelliin en yetkin rnei olarak eytan grmesi de bouna deildir. Yenik, gzden dm, sulu, Doann tm tarafndan gammazlanm, Evrenin dna atlm, kefareti den mez suun ansyla bunalm, doymak bilmez bir hrsn kemir dii, onu eytans z iinde donduran Tanrnm bakyla delinip geilen, yreinin en cra kesine kadar lyinin stnl n kabullenmek zorunda kalan eytan, bu ezilie raz olduu anda bile balanmaz bir sitem gibi parlayan o hznl doyumsuzluk alevi ve ektii ac ile, efendisi olan ve kendisini dize ge tirmi bulunan Tanrya bile galebe almaktadr. Bu kaybeden kazanyor oyununda, yenilmi olduu iin, yenilmi olandr asl yenen. Gururlu ve yenik, ama dnya karsnda biricik olduu duygusu ile dolan Baudelaire, yreinin derinlerinde eytanla zdeler kendini. Ve de insan gururu, belki de asla, Baudelairein tm yapt boyunca nlayan ve hep susturulan, boulan eytanm ben! l kadar ileri gidememitir. Ama aslnda, babalarnn bakyla, tekil zleri iinde dondurulmak isteyen ve biricikliklerini kantlamak ve kutsatmak iin, iyilik erevesi iinde ktlk eden sz dinlemez ve somurtkan ocuklarn sim

Baudelaire

83

gesinden baka bir ey mi acaba eytan? Bu portre biraz d krkl yaratacak kukusuz; buraya kadar, resmetmek iddiasnda bulunduum uz kiiliin en belir gin ve en tannm zelliklerini anlatmaya almadmz gibi, szn bile etmedik: doa tiksintisi, souklua tapma, dandizm' ve ba arkada, dikiz aynasndan bir yolun akp gidiini seyreder gibi zamann akna baka baka, gerisingeriye ilerleyen bir yaam. Setii o pek zel Gzelliki zerine olduu kadar, i irlerini taklit edilmez klan o gizli byy aklamaya almak bounadr. Gerekten de, birok kii iin Baudelaire -hakl ola rak- yalnz ve yalnz, Ktlk ieklerinin yazardr; yle ki, bu kiiler bizi Baudelairein iirsel gereine yaklatrmayacak her aratrmay yararsz sayarlar. Kiilie ilikin ampirik veriler, elbette ki karmza ilk bata bunlarn ktn kabul edersek, ilk oluan veriler deildir. Bun lar, ilk bata yaplan bir semeyle bir durum un dnme ura dn gsterirler yalnz; bu seimin karmaklamalardr onlar ve doruyu sylemek gerekirse, her birinde, ilk bataki seimi ypratan tm elikiler bir arada yaarlar, ancak bu elikiler dnyadaki eitli nesnelerle iliki kurup oalr, glenirler. Az nce betimlediimiz semenin, varolu ile varlk arasndaki bu srekli sallanmann, Jeanne Duval ya da Bayan Sabatier, Asselineau ya da Barbey dAurevillyye kar, bir kediye, Legion dhonneur ya da Baudelairein yazmaya koyulduu bir iire kar yap lan somut ve tikel bir tavr olarak ortaya kmazsa, havada kala can kabul ederiz. Ama gereklikle iliki kurar kurmaz son de rece karmaklar bu seme: ylesine eitli ve kart anlam ta yabilir, tek bir edim birbirini ylesine yok eden nedenler dola ysyla istenmi olabilir ki, her dnceyi, her miza deiimini
1) Dandizm: Dandynin benimsedii zarif, sekin, srad davranlar ve kaytszlk, kuraldlk gibi zellikleri olan ahlaki tutum. (YHN.)

84

Jean-Paul Sartre

bir krdm sayabiliriz; ite bu yzden, davranlarn incele meden nce Baudelairein yapt seimi aydnlatmak yerinde olur. Baudelairein Doga dmanl yaamyksn kaleme alan lar ve eletirmenler tarafndan sk sk vurgulanmtr. Genellikle bunun kkenini, ald Hristiyan eitiminde ve Joseph de Maistrein onun zerindeki etkisinde aramlardr. Bu etkenler yad snamaz elbette, Baudelaire de kendini aklamak istediinde bu etkenlerden sz etmiti zaten: Gzel konusundaki yanlglarn pekou, 18. yzyln ahlak konusunda besledii yanl anlaytan domaktadr. O gnlerde do a, olabilecek her trl iyi ile gzelin temeli, kayna ve rnei gibi grlrd, lk gnahn yadsnmas, bu an genel bir krle sap lanmasnda azmsanmayacak yere sahiptir. Gene de, yalnzca g rlebilir olaylara, btn alar boyunca yaanan deneyimlere ve La Gazette des Tribunaux ya bavurmakla yetinecek olursak, doann hibir ey ya da pek az ey rettiini, yani insan uyumaya, yeme ye, imeye, atmosferin verebilecei zararlara kar kendini iyi kt korumaya zorladn grrz. nsan benzerlerini ldrmeye, ye meye, haksz olarak hapsetmeye, eziyet etmeye iten de doadr...n san denen hayvann, daha anasnn karnndayken zevkini tatt su, en bandan beri doaldr. Erdem ise, tersine, yapaydr, doa stdr; nk her ada ve her ulusta, hayvanlam insanla er demi retebilmek iin Tanr ve peygamberler gerekti, yoksa insan tek bana bulamad onu. Ktlk ise kolayca, doal olarak, yazg gerei yaplr; iyi, her zaman bir sanat rndr.' Ne var ki, ilk okuyuta pek kesin gzken bu para, ikinci okuyuta daha az inandrc gelir insana. Baudelaire burada K tlk ile Doay zdeletirir. Bu satrlarn altna Marquis de Sa1) L'Art romantique: Le Peintre de la vie moderne. XI: loge du maquillage (Romanfife Sanat: Modem Yaamn Ressam Makyaja vg).

Baudelaire

85

de imzasn koyabilirdik. Ancak bunlara btnyle inanabilmek iin, Baudelairein benimsedii gerek Ktln, yaptlarnda yz kere anlatt o eytans Ktln, irade ve Yapmacn is teyerek edinilmi rn olduunu unutmak gerekir. Demek ki, bir sekin Ktlk ve bir de baya Ktlk varsa, yazarmza tiksinti veren, su deil, bayalktr. te yandan, sorun iyice karmaklar: yazlarnn pekogunda Doa, ilk gnahla zdelenebilirmi gibi grlyorsa da, Baudelairein mektuplarnda doal deyiminin meru ve doru anlamna geldii blmler de pek oktur. Rasgele birini veriyorum rnek olarak; daha yzlercesi bulanabilir: Bu dnce, diye yazar 4 Austos 1860da, en doal ve bir oula en yaraan bir eilimden douyordu. Bu durumda, Doga kavramnn anlamnn bir bakma belir siz olduunu kabullenmek gerekir. Baudelairein doga konusun da duyduu tiksinti, kendisini dorulamak ve korumak iin onun yardmna bavurmasna engel olacak kadar gl deil. Yakndan bakarsak, airin tutumunda, ok eitli anlam kat manlar bulunduunu grrz. Bunlarn ilki, yani LArt romanticjuein rnek olarak verdiimiz blm nde dile getirileni, ede bi ve hesapldr (Maistrein Baudelaire zerindeki etkisi gsteri e ynelikti: yazarmz bu etkiyi benimsemeyi sekin bir dav ran olarak kabul ediyordu); bu anlam katmanlarnn sonuncu su ise, gizli olup, yalnzca az nce szn ettiimiz elikilerde duyurur kendini. Baudelairein dncesi zerindeki etki, Soires de Saint Petersbourgu 1 okumu olmasndan ok, btn 19. yzyl boyunca,
1) Saint Petersbourg Akamlan.

86

Jean-Paul Sartre

Saint-Simondan Mallarm ve Huysmansa dek uzanan byk doa-kart akmdan gelmektedir. Saint-Simoncularm, pozitivistlerin ve Marxin birleik eylemi sonunda, 1848lerde, bir dogaya-kar d dourdu. Doaya-kar deyimi bile Auguste Comte tarafndan yaratlmt; Marx ile Engelsn yazmalarnda antiphysics' deyimi grlr. retiler deiik, ama lk birdir: yanllara, hakszlklara ve doal Dnyanm kr mekanizmalar na dorudan doruya kart insanca bir dzen kurmak sz ko nusudur. Bu dzeni, Kantm 17. yzyl sonunda tasarlad ve onun da kesin gerekirciliin karsna kartt Erekler Ken tin d e n ayran ey, yeni bir etkenin, yani emein iin iine gir mesidir. nsan artk Evrene yalnzca Aklnn klaryla kabul et tirmez kendi dzenini; emek ile, zellikle de sanayi emei ile ya par bu ii. Bu doa-kartlnn temelinde, eskimi bir Tanr sal kayra retisinden ok, 19. yzyldaki sanayi devriminin ve makinelemenin ortaya k vardr. Baudelaire de kaplmtr bu akma. Kukusuz, ii hi ilgilendirmez Baudelairei, ama a lmak eker, nk maddeye ilemi bir dnce gibidir emek. Baudelaire, eylerin nesnellemi ve sanki katlam dnceler olduu grne yatkn olmutur hep. Bylelikle, eylerde yan stabilirdi kendini. Ama doal gerekliklerin hibir anlam yok tur onun iin. Hibir ey anlatmaz onlar. Ve de uras kesin ki, bir manzarann belirsiz, sessiz ve dzensiz tekdzelii karsnda duyduu o tiksinti ve sknt, ruhunun ilk tepkilerinden biridir. Benden, kk kitabnz iin, iirler, doa" stne iirler istiyor sunuz, deil mi? Korular, meeler, yeillikler, bcekler ve de kuku suz gne -stne, deil mi? Ama iyi bilirsiniz ki bitkiler stne duygulanamam ben ve ruhum, bana kalrsa, her tinsel varlk iin her
1) Fizik-kart. (N.)

Baudelaire

87

zaman shocking bir yan bulunacak olan bu yeni tuhaf dine isyan eder. Tanrlarn ruhunun bitkilerde bulunduuna hibir zaman inanmayacam ben ve bu ruh orada olsa bile, pek umursamayaca m bunu ve kendi ruhuma kutsanm sebzelerinkinden daha yksek bir deer vereceim. 1 Kutsanm bitkiler, sebzeler: bu iki szck onun bitkiler dnyasnn anlamszln nasl hor grdn yeterince anlatr. Baudelaire tam da almann kart olan ve yaam denen u bi imden yoksun ve inat olumsalla ilikin derin bir sezgi sahi bi gibidir ve her ne pahasna olursa olsun kendinden saklamak istedii kendi vicdannn nedensizliini yanstt iin de tiksin mektedir yaamdan. Kentli olduu iin, insan aklnn boyundu ruuna girmi geometrik nesneyi sever; Schaunard onun yle dediini aktarr: Serbest kalm bir su dayanlmaz bir ey benim iin; boyunduruk altnda, bir rhtmn geometrik duvarlar iine hapsedilmi grmek isterim suyu.2 Emein akkanlk stne bile damgasn vurmasn ister ve suya kendi doasyla bada mayacak bir katlk veremedii iin de, arla dayanamamas ve serserice akp gidii karsnda duyduu tiksintiyle, duvarlar arasna almak, geometrik olarak biimlendirmek ister. Bu vesi leyle bir dostum geldi aklma; kardei mutfaktaki musluktan bir bardak su doldururken sahici su istemez misin? demi, sonra da gidip dolaptan bir srahi almt. Sahici su, snrlanm suy du, iine konduu saydam kap dolaysyla yeniden biimlendi rilmi gibi duran suydu ve ite bu su, bir anda, dizginsiz havas n ve evlenin her yanyla iliki kurmasndan kaynaklanan btn izleri yitirip, insan elinden kma bir yaptn kresel ve saydam arln ediniyordu; deli, belirsiz, szc, durgun ya da akc su deildi bu, srahinin dibine toplanm, kab tarafndan insana
1) F.Desnoyersye yazd mektup (1853). 2) Schaunard: Souvenirs. E.Crepetnin Charles Baudelaire adl kitabnda anlmtr.

88

Jean-Paul Sartre

zg klnm bir metaldi. Baudelaire gerek bir kentlidir: ona gre sahici su, sahici k, sahici scaklk, kentin suyu, ve s cakldr -ki btn bunlar daha imdiden sanat malzemesi ol mu ve ynlendirici bir dnce tarafndan birletirilmitir. Bu nun nedeni de, emek sayesinde insanlarn kabul ettii hiyerari iinde bir ilev ve bir yer edinmi olmalardr. Doal bir gerek lik, ilenip de gere haline sokulduunda, dorulanamazlgm da yitirir. Ona bakan kiinin gznde varoluu merudur gere cin; sokaktaki bir atl araba, bir vitrin tam da Baudelairein dile dii gibi var olurlar; ilevleri dolaysyla olmalar istenen ve dol durmak zere arldklar bir boluu doldurarak ortaya kan gerekliklerin imgesini sunarlar Baudelairee. Eer insan doa nn ortasnda korkuya kaplyorsa, kendisini nedensizlii iinde tamamen donduran nedensiz ve biimden yoksun, devasa bir varoluun iine hapsolduunu hissetmesindendir: hibir yerde yeri yoktur artk onun; amasz, varlk nedeni olmakszn, bir fundalk ya da katrtrna bei gibi braklmtr topran st ne. Oysa, tam tersine, insan kentlerde, varolular grdkleri i le tanmlanm ve her birinin tepesinde bir deer ya da bir fiya tn yazld halelerle dolaan kesin nesnelerle evrildiinde, kendine gven duyar: bu nesneler olmak istedii eyin, yani dorulanm bir gerekliin yanksn yollar ona. Gerekten, Ba udelaire de, J. de Maistrein dnyasnda bir ey olmay istedike, tam da lks bir valizin ya da srahide evcilletirilmi bir suyun gereler hiyerarisinde varoluuna benzer biimde, ahlaki deer ler hiyerarisi iinde bir ilev ve deere sahip olarak var olmann dn kurar. Ama her eyden nce, Doa dedii ey yaamdr. Doadan ne zaman sz etse, hep bitki ve hayvanlardan dem vurur. Vignynin kaygsz Dogas, fiziksel-kimyasal yasalarn tmnden oluur:

Baudelaire

89

Baudelairein doas ise daha ie ileyicidir: her yere szan bol ve lk byk bir gtr. Bu slak lklktan, bu bolluktan tiksinir Baudelaire. Tek bir rnei alp milyonlarca defa ogaltabilen do al reme, Baudelairein ender olana besledii ak yaralamaktan baka bir ey yapamaz. yle der: ki kere grlemeyecek olan eyi severim ben. Bu szleriyle, mutlak anlamda ksrl vmek istemektedir. Babalkta dayanamad ey, dourtucu ile doan lar arasndaki srekliliktir, doanlar tarafndan itibar zedelenen dogurtucunun, onlarda karanlk ve aalanm bir yaam sr drmesini salayan yaam sreklilii. te, bu biyolojik ebediyet dayanlmaz gelir ona; ender yaratltaki adam, imalat srrm da kendisiyle birlikte mezara gtrr; tamamyla ksr olmak ister, kendi kendine deer verebilmesinin tek yolu budur. Baudelaire bu duygulan yle ileri gtrr ki, manevi babal bile rededer: 1866da, Verlainei ven bir dizi makaleden sonra, Troubatya yle yazd: Bu genlerin yetenekli olduuna kuku yok, ama o ne lgnlk, o ne yanllklar! Nasl da abartyorlar! Nasl kesin likten uzak olabiliyorlar byle! Dorusunu sylemek gerekirse, byle eyler ok korkutur beni. Hibir eyi yalnz olmak kadar sevmiyorum.1 Gklere kard yaratma, dourmann tam ter sidir, insan kendini tehlikeye atmaz burda: geri bu da bir tr fa hieliktir ama, burada neden, yani sonsuz ve tkenmez tin, ge reken sonucu oluturduktan sonra deimeden kalr; yaratlan nesne ise, yaama sahip deildir, bir ta ya da ebedi bir hakikat gibi, cansz ve tkenmezdir. te yandan, Dogaya benzemek tehlikesi yaamamak iin, pek bol da yaratmamak gerekir. Ba udelaire Hugonun doutan yetenekli oluu karsnda duydu u tiksintiyi birok kez dile getirmiti. Eer az yazdysa, gsz lnden deil: zihnin kurald edimlerinin sonucu olmasalar,
1) 5 Mart 1866 tarihli mektup.

90

Jean-Paul Sartre

iirleri o kadar ender gzkmeyecekti ona. Ulatklar yetkinlik kadar az sayda olmalar da, doast kimliklerinin altn i zer; Baudelaire mr boyunca verimsizlik peinde olmutur. evresindeki dnyada, gzlerine bir tek minerallerin sert ve k sr biimleri ho grnebilmiti. Poemes en proseda yle der: Su kysndadr bu kent; mermerden yaplm olduu ve hal kn btn aalan skecek kadar bitkilerden tiksindii sylenir, ite (benim) zevkime gre bir manzara: k ve mineralden, bir de bun lar yanstacak svdan yaplma bir manzara.1 Georges Blin, pek yerinde olarak, Baudelairein doann bir ihtiam ve bolluk deposu olmasndan ok korktuunu (ve) bu nun yerine kendi imgelemindeki dnyay, metalden yaplm, yani buz gibi ksr ve kl evreni koyduunu syler. Metali ve de genel olarak, mineralleri tinin imgesi grmesindendir bu. mgeleme gcmzn snrlanmalar sonucu, tini, yaamn ve bedenin karsna koymak iin, bu konuda biyolojik olmayan bir imge yaratmak zorunda kalanlarn hepsi, kanl maz biimde canszlar dnyasna bavurmulardr: k, souk, saydamlk, ksrlk gibi. Baudelaire, tpk kendi kt dnce lerinin tiksin hayvanlarda gerekleip nesnelletiini kabul etti i gibi, en parlak, en cilal, en zor kavranlan metali, yani elii de genel olarak kendi Dncesinin nesnellemesi kabul eder. Denizi bylesine seviyorsa, bunun nedeni denizin hareketli bir mineral oluundandr. Parlak, ulalmaz ve souk olan deniz, bu katksz ve madde-d gibi hareketiyle, pepee ortaya kan bi imlerle, bu hibir eyi deitirmeyen deiimiyle ve bazen de bu saydaml ile tinin en gzel imgesini sunar bize, tinin ta ken disidir bu. Bylece, yaama kar duyduu kin nedeniyle, Baude1) Anywhere out of the world.

Baudelaire

91

kire maddi-olmayann simgelerini en katksz maddeletirmede bulmak zorunda kalr. Bu devasa yumuak bolluu kendi iinde hissetmekten tiksi nir Baudelaire. Oysa, oradadr ite doa, kendilerini doyurmas iin airi zorlayan gereksinimler de oradadr. Az nce aktard mz paray tekrar okumak onun her eyden nce ite bu zorla madan nefret ettiini anlamaya yetecektir. Gen bir Rus kz uyumak istediinde uyarc ilalar alrd: bu sinsi ve kar konulmaz istee kendini brakmaya, anszn uy ku iinde boulmaya, uyuyan bir hayvandan baka bir ey olma maya boyun eemiyordu. Baudelaire de byledir ite: doann, herkesin mal olan doann, bir su baskn gibi kendi iinde ykseldiini hisseder etmez hemen gerilir, sertleir ve ban su yun dnda tutar. Bu amurlu koca dalga, bayaln ta kendi sidir: Baudelaire, dledii o ince dzenlemelere pek benzeme yen bu kvaml dalgalar kendi iinde hissettiinde, ama en ok da, bu kar konulmaz ve yumuak gcn kendisini herkes gi bi davranmaya zorladn hissettiinde tyleri diken diken olur. nk iimizdeki doa, ender ve zarif olann kartdr, herkestir o. Herkes gibi yemek, herkes gibi uyumak, herkes gibi sevimek: ne samasapan bir durum! Her kii kendi iinden, kendi bileenleri arasndan, ite bu benim diyebileceklerini se er. tekilerini ise dikkate almaz. Baudelaire doa olmamay, kendi iindeki doaln srekli ve gergin biimde rededilii ol may, suyun dnda dikilen ve dalgann ykseliini bir horgr ve korku karmyla seyreden bu ba olmay seti. Kendi iimiz de yaptmz keyfi ve zgr seme oklukla yaam tarzmz dediimiz eyi oluturur. Bedeninize boyun eer ve kendinizi teslim ederseniz, mutlu bir yorgunluk iine, gereksinmelere, te re, sizi teki insanlara benzer klan her eye dalmaktan holanr

92

Jean-Paul Sartre

sanz, doaya dayal bir hmanizmaya sahipseniz, hareketleri nizde bir tr itenlik ve cmertlik, kendini brakm bir rahatlk olur. Baudelaire ise kendini brakmaktan nefret eder. Sabahtan akama kadar, tek bir saniye bile brakmaz kendini. En ufak is tekleri, en kendiliinden gelen atlmlar bile tutuktur, szgeten geirilmitir, yaanm olmaktan ok oynanmtr; gereince yapmacklatklarnda onaylanrlar ancak. Bir bakma, fazla do al olan plakl rtmesi gereken ve tapnmaya varan bu ssle me ve giyim kaygs, salarn yeile boyamak gibi, kimi zaman glnle varan hevesler de buradan gelir ite. Esinlenmeyi bi le ho karlamaz. Bir lde gvenir elbet ona: Pek gze arpmamtr ama, sanatta, insann iradesine ayrlan pay, sanldn dan ok daha kktr. Ama, esinleni de doadr. Can istedi inde, kendiliinden gelir esinleni; gereksinimleri andrr; d ntrmek gerek onu, ilemek gerek. Ben, bir tek sabrl al maya, iyi Franszcayla sylenmi geree ve yerini bulmu sz cn bysne inanrm, der, Baudelaire. Bylece esinleni, airin bilerek iirsel teknikleri uygulad basit bir madde olup kmaktadr. Leon Cladelin1 anmsatt, kudurmucasma do ru szc arama abas ok gln noktalara varabildii gibi, srf yapmacklk olsun diye de yaplabilir. Daha ilk satrdan ba layarak, ne diyorum size, daha ilk satrda, ilk szckte her eyi yeniden ele almak gerekti! u szck gerekten doru muydu? Ve de istenen nans tam olarak verebiliyor muydu? Dikkat! ho ile sevimliyi, uysal ile latifi, zarif ile nazii, batan karc ile k krtcy, mltefit ile halimi birbirine kartrmamak gerekir, dur bakalm! bu eitli terimler eanlaml deildir: her birinin pek zel bir anlam vardr; bu terimler, aa yukar ayn dnce dzeninde yer almakla birlikte, tpatp ayn eyleri dile getirmez1) E.Crpet tarafndan Charles Baudelaire adl yaptnda anlmtr.

Baudelaire

93

ler! Asla, ama asla bunlar birbirinin yerine kullanmamak gere kir... Biz edebiyat iileri, ama sadece katksz edebiyat iileri, kesin olmalyz, hep mutlak deyimi bulmalyz ya da elimize ka lem almaktan vazgemeli ve sradan iiler olarak srdrmeliyiz hayatmz. Arayalm, durmadan arayalm hep! Gereken terim var olmasa bile, icad ederiz; ama nce bakalm bir, var m, yok mu! Bunu syler sylemez, skca yakaladm dilimizin szlk lerini aratrr, kartrr, yoklardm, kudurmucasma, akla... (Sonra) yabanc szlklere gelirdi sra. Franszca-Latince, sonra da Latince-Franszca szlklere bakardm. nsafsz bir kovala maca. Eskilerde hibir ey bulamadk m? Haydi yenilere ve, bu gn kullanlmayan l dillerin ou kadar, yaayan dillerin o unu da ayn derecede bilen inat kkenbilimci Ingiliz, Alman, talyan, spanyol szlklerine dalp giderdi...ve asi, ele avuca smaz deyim bizim dilimizde yoksa bile, sonunda yaratlp kard ortaya. Grld gibi, airimiz esinleniin iirsel bir ger ek olduunu tmyle yadsmasa da, onun yerine katksz tek nii koymay dlemektedir. Bu tembel adam, yaratc kendiligindenlikte deil, urap almada grr yazarln bedelini. Kl krk yararak yapmacklkla urama tutkusu, onun, yeni bir tane yazmaktansa, ok eskilerde kalm, o zamanki keyfine gre kaleme alnm bir iiri dzeltmek iin neden saatlerce alt n anlamamz da salar. Daha nce yaplm ve artk iine gire medii bir yapta, taptaze ve bir yabanc olarak eildiinde, yal nzca dzenlemenin zevki iin urda burda bir szc deitirir ken ki o ii mutluluunu tandnda, ite yalnz o srada doa dan en uzak, en nedensiz ve -zaman onu heyecann ve iinde bulunulan durumun getirdii zorlamalardan kurtardna green zgr olarak hissediyordu kendim. Uralarnn teki ucun da, merdivenin ta altnda yer alan ve de hibir ey anlamad

94

Jean-Paul Sartre

mutfak sanatna duyduu tutkuyu, kt alarla yapt bitmez tkenmez tartmalar da bu gereksinimlere kar besledii tik sinti ile aklayabiliriz. Alnn baka bir kla brnmesi ge rekiyordu; karnn doyurmak iin deil, dilerinin, dilinin ve da mann, yani bir tr iirsel yaratm takdir edebilmek iin ye mek yemeye raz oluyordu. Bahse girerim ki, sos eliinde sunu lan etleri zgara etlere, konserveleri de taze sebzelere yeliyordu. Kendi zerindeki aralksz denetimi, insanlar stnde neden e liik etkiler yarattm anlamamza yardm etmektedir. Onda sklkla grlen kendini kutsallatrma abas srekli olarak be denini gzlemesinden kaynaklanr; ama -bir din adamnn yu muaklndan o denli uzak grnen- ksa adml kesik ve sert yrynn baka hibir kayna yoktur. Ksacas, doaya hile yapar, daha inceltilmi bir biime sokar: doa geveyip uyukla dnda o da tatl dilli, iyiliksever biri kesilir, kprdanp uyanr gibi olduunu anladndaysa gerginleen, hayr diyen, zavall bedenini kaln giysiler iinde, zavall isteklerini de zenle kurul mu bir aygt altnda gizleyen bir adam olarak kalacaktr. te tam da bu nedenledir ki, Baudelairein hatalarnn kaynan bu ralarda bulup bulamayacamzdan pek emin deilim. Sanrm, kadnlar ancak giyimli olduklarnda onu daha ok kkrtyorlar d. Kadnlarn plaklna dayanamazd. Portraits de matressesde' kokular, ssler ve benzeri eylerle eitlenmediinde g zelliin bile yetmedii yaamn nazik ama oktan gelmi ol makla vnr. Genliinde yazd ve bir itiraf andran La Fanfarlo nun u blmne baklrsa, bu nazik aa birdenbire gir mie benzer: Samuel, gnlnn yeni Tanrasn, plaklnn mis kokulu ve kutsal gz kamatncl iinde, kendisine doru ilerlerken gr1) Metresin Portresi.

Baudelaire

95

d. Hangi erkek, mrnn yarsn vermek pahasna bile olsa, d n, gerek dn grmek, hibir rt tarafndan gizlenmeden karsna dikmek ve imgeleminin taplan hayaletini baya adam larn gzlerinden saklamak grevini stlenmi giysilerin tmn bir bir drmek istemezdi? Ama ite, garip bir hevese kaplan Samuel, mark bir ocuk gibi barmaya balad birden: -Colombinei is terim ben, geri ver Colombineimi; beni lgna dndrd akam grdm klyla, garip rkl ve soytar giysileriyle geri ver onu bana! nce aran La Fanfarlo, setii adamn garipliklerine boyun emeye karar verdi; zili alp Floreu ardlar... Hizmeti kadn kt; tam bu srada, aklna yeni bir fikir gelen Cramer, ngra n kordonuna aslp grl grl bir sesle bard: Hey! Ruju unutmayn! Bu paray, Mademoiselle Bistourinin nl blmyle kar latralm: Takmlar ve nlyle, hatta stnde biraz da kan olarak gelip grmesini isterdim beni! -Bunu pek saf bir tavrla, duygu lu bir adamn sevdii kadn oyuncuya: Yarattnz o nl rol deki elbisenizi giymi olarak grmek isterdim sizi1 deyii gibi sylyordu; Baudelairein fetiist olduundan kukulanabilirdik. Hem kendisi de Fusesde itiraf etmiyor mu bunu; Kk yalarda balayan kadn dknl. Krk kokusunu kadn ko kusuyla kartryorum. Anmsyorum... Annemi de gzel giyin mesinden dolay seviyordum.2 Klktan kla girmi, baharatl salalarla rtlm etler, geometrik biimli havuzlara kapatlm su, stnde hl biraz parfm kokusu, bir para ramp kal m krkler ya da tiyatro giysileriyle rtl kadn plakl, a1) Petits Pomes en prose. Ed. Conard, s. 163 2) Fuses. Bununla ilgili olarak Bkz. Carnet. Ed. Crpet, s. 110, Agathe konusundaki not.

96

Jean-Paul Sartre

lp didinmekle dizginlenen, dzeltilen bir esinleni, ite doa ya ve baya olana besledii tiksintinin deiik yzleri bunlar. Ne var ki, ilk gnah kuramndan epey uzaktayz artk. Ve, Baudelaire plaklktan tiksindii iin, ehvet dolu, gizli, kaamak ihtiraslar duyduu iin, yalnzca beyninde yaad i gcklama lar nedeniyle Jeannedan sevimek iin giyinmesini istediinde Soirees de Saint Petersbourg u dnmediine emin olabiliriz Ama, daha nce sylediimiz gibi, ok ynl bir doa anla yna sahiptir. Kendi davasn savunduu, kendi niyetlerini an latp insanlar artmak istedii zamanlar, duygularn en doal ve en meru duygular olarak tantr. Ne var ki, bu noktada kale mi ihanet eder Baudelairee. Ruhunun en derinlerinde, doa ile gnah bir tuttuu gerekten doru m u acaba? Doay gnahla rn kayna olarak kabul ettiinde gerekten iten mi acaba? Do ann her eyden nce, konformizmin ta kendisi olduuna ku ku yok. Ama, ite tam da bunun iin, Tanrnm ya da dilerseniz, iy inin diyelim, yaptdr. Doa, ilk hareket, kendiliindenlik, dolaymszlk, dosdoru ve hesapsz iyilik demektir, ama en nemlisi, yaratmn tmdr, tm yaratklarn Yaratclarna doru ykselen vgsdr. Baudelaire eer doal olsayd, kuku yok ki yitip giderdi ynn iinde, ama ayn zamanda da, vicda n rahat olacakt, Tanrnm buyruklarn kolayca yerine getire cek, dnyada kendi evinde gibi rahat olacakt. Ama istemedii de budur ite. Doadan nefret eder ve tpk eytann yaradl baltalamaya uramas gibi, srf Tanrdan kaynakland iin ykmak ister Dogay. Ac, doyumsuzluk ve gnah yoluyla evren de kendine ayr bir yer oluturmaya alr. Doa her ey oldu u, Doa her yerde olduu iin, lanetlinin ve canavarn, kardoann yalnzln ister. Ve onun yapmack peinde koan dleri, kutsal eylere saygszlk etme isteinden hi de ayrl

Baudelaire

97

maz. Erdemi yapay kurguyla bir tuttuunda yalan syler, kendi ne yalan syler. Kendisini evreleyen ve o onaylamasa bile ken di iine szan bir gereklik, bir veri halini ald lde akn lyinin ta kendisidir Doa. Ben semediim halde var olan katk sz deer niteliindeki lyinin ikircikliini dile getirir. Baudelairein doaya besledii tiksinti, bu noktada derin bir ekicilikle birleir. airin tavrndaki bu ifte-degeri, ne kendi yaptktan se imle Kurallan amaya, ne de dardan gelen bir Ahlaka tmy le boyun emeye raz olmayan herkeste buluruz: lyiye yerine getirilmesi gereken bir dev gibi boyun een Baudelaire, Evre nin verili bir nitelii olduunda reddedip hor grr. Oysa, her ikisi de ayn lyidir, nk Baudelaire, dnsz olarak, onu sememeyi semitir. Bu gzlemler Baudelairein cinsel souklua neden taptn anlamamz salar. Souk, her eyden nce, kendi kendisidir, k sr, nedensiz ve katksz. Yaamn yumuak ve lk mukozalar nn tam kart olarak, her souk nesne ona kendi imgesini yan str. Soukluk evresinde tam anlamyla bir kompleks olutu Baudelairede: soukluk, parlak yzeyli metallerle olduu kadar deerli talarla da zdeleti. Souk olan, dz ve zerinde bitki bulunmayan geni alanlardr: ite, bu dzletirilmi ller, metal bir kpn yzeyine, bir mcevherin fasetasna benzer. Souk lukla solgunluk birbirine karr. Yalnzca, kar beyazdr diye de il, ama bu renk yokluu, ksrl ve el dememilii gsterdii iin, souun rengidir beyaz. Bylece ay da cinsel soukluun simgesi olur; gkyznde yalnz bana braklm olan bu de erli ta, kireli bozkrlarn evirir bize doru; gecenin souun da, aydnlattn ldren beyaz bir k der yeryzne. Gne in klar besleyicidir: sapsardr, ekmek gibi toktur, str. Ayn ise, ar bir su gibidir. Ay araclyla saydamlk, bilin-

98

Jean-Paul Sartre

liligin imgesi olan saydamlk, souklukla buluur. unu da ekle yelim ki, dn ald aydnlk ve kendisini aydnlatan gnee srekli kart olmas nedeniyle ay, iyiliin aydnlatt, ama, K tlk yapan eytans Baudelairei olduka doru yanstan bir simgedir, ite bunun iin de, bu arlk iinde bile, gene de sa lksz bireyler bulunur. Baudelairein souu, iinde hibir spermatozoidin, hibir bakterinin, hibir yaam tohumunun yaaya mayaca bir ortamdr; hem bir k, hem de vicdann belirsizlik lerine olduka benzeyen ve iinde hayvancklarn ve kat para cklarn yzd, saydam bir svdr. Ayn aydnldr, sv ha vadr, kn dalarn tepesinde, bizi dondurup brakan byk bir mineral gtr. Cimrilik ve umursamazlktr. Fabre-Luce, Ecrit en prison' adl yaptnda, pek yerinde olarak, merhametin hep stmak istediini yazar. Bu adan ele alndnda, Baudelairein souu merhametsizdir: dokunduu her eyi dondurur. Gerekten de, Baudelairein davranlarnda bu ilksel gce y knd grlr. Dostlarna kar souktur: bir sr dost, bir sr eldiven. Dostlaryla ilikilerinde merasimli ve souk bir in celik sergiler. Dostlanndan kendisine gemeye alan scak sev gi tohumlarnn, o canl akmn kesinlikle ldrlmesi gerekir. Bile bile, hi kimsenin giremeyecei bir no mans land yaratr ev resinde ve yaknlarnn gzlerinde okur kendi soukluunu. Bir k gecesi, yol kenarndaki bir hana inen bir yolcu gibi dne lim onu. Darnn buzu ve kar vardr zerinde. Grp dnebilse bile, bedenini hissetmez artk; hissizlemitir tmyle. te, Baudelaire iinde yzd bu soukluu, gayet doal bir hareketle, Bakasna aktarr. Ne var ki, tm sre de bu noktada karmaklar, nk imdi de bu Bakasdr seyreden ve yarglayan, bu yabanc bilintir birdenbire dondurucu bir g
1) Hcpisane yazlan.

Baudelaire

verilen kimse. Ay , bakn olur. Donduran ve talat ran bir Medusa bakdr bu. Baudelaire yaknamayacaktr on dan; Bakasnn baknn grevi onu nesne ye dntrmek de il miydi? Ne var ki, yalnz kadnlara -belirli bir kadn trnevermiti bu soukluu. Erkeklerde dayanamazd buna: onlar kendisinden stn klmak olurdu byle bir ey. Ama kadn aa lk bir hayvan, irkefin ta kendisidir: azgndr ve dzlm ek ister: dandy'nin taban tabana kartdr. Baudelairein kadn bir tapnma nesnesi klmasnn hibir tehlikeli yan yoktur; asla kendisiyle eit dzeye gelemeyecektir zaten. Bu... ona verdii glerden dolay asla faka basm olmayacaktr. uras kesin ki, Royerein dedii gibi, Baudelaire iin kadn yaayan doast yaratktr, kadnn kendisinin d kurmasna yarayan bir baha neden baka bir ey olmadn gayet iyi bilir, bunun da nedeni, kadnn kesinlikle bakas ve anlalmaz olmasdr. Oyun dzle-' mindeyiz yleyse burada; kald ki Baudelaire souk kadna rast lamad ki hi. Sed non Satiata adl iirine bakacak olursak, Jeanne souk bir kadn deildi, ok neeli olmakla sulad Bayan Sabatier de deildi. Baudelairein kendi isteklerini gerekletire bilmesi iin, bu kadnlar yapay olarak soutmas gerekiyordu. Marie Daubrun sevmeye karar verdi, nk o, bakasn sev mekteydi. Bylece bu ateli kadn, hi olmazsa onunla olan ili kilerinde, olabildiince souk bir umursamazlk iine girecekti. 1852de ona yazd mektupta, daha ie balamadan bundan zevk duyduunu grrz: Sizi seviyorum, diyen ve yalvaran bir adam ve kendisine: Si zi sevmek mi? Ben mi, asla! tek bir kiiye verdim ben akm-, ondan sonra gelenin vay haline; benden ancak umursamazlk ve horgr elde edebilir, diye cevap veren kadna yalvaran bir

100

Jean-Paul Sartre

adam. Ve gzlerinize daha uzun bakabilmenin zevkini tatmak iin, sizin kendisine bir bakasndan, hem de bir tek ondan sz etmenize, yalnz onun iin yanp tutumanza ve yalnzca onu dnmenize gz yuman gene ayn adam. Btn bu itiraflardan pek garip bir so nu kt benim iin: buna gre, siz benim gzmde istenen bir ka dn deil de, doru szll, tutkusu, genlii, dinlii iin, lgn l iin sevilen bir kadnsnz! O kadar kesin konumutum, size hemen boyun edim, dolay syla, bu aklamalar yapmakla ok ey yitirdim ben. Ama siz, Ha nmefendi, ok kazanl ktnz bundan: derin bir sayg uyandr mak yannda ne denli deerli olduunuzu da anladm. Hep byle olun ve sizi bu denli gzel, bu denli mutlu klan o tutkuyu saklayn hep iinizde. Yalvarrm size, gelin geri, ben de uysal ve alakgnll istekler de bulunacam... Beni aksz bulacanz sylemek istemiyo rum... ama kayglanmayn, benim iin tapnlacak bir nesnesiniz ve sizi kirletmeme olanak yok. ok ey anlatr bu mektup: nce Baudelairein itenlikten ne kadar uzak olduunu gsterir bize. Tutkulu olduuna yemin et tii bu ak aydan fazla srmedi, nk gene o yl Bayan Sabatierye1imzasz ve ayn derecede tutkulu mektuplar yollamaya balamt. Erotik bir oyundan baka bir ey deildi bu. Baude lairein bu iki ak konusunda gereinden ok heyecanlamlm1) ikinci durumda da aym sre yaanr: Baudelaire nce, zenle, mutlu, sevilen ve ser best olmayan bir kadn seer. teki kadnda olduu gibi bu kadnda da, asl sevilen er kee derin sayg gsterir. Her iki kadna da, bir Hristiyann Tanrsna duyduu gibi hayranlk duyar. Bayan Sabatier ona daha kolay elde edilebilir gzkt ve nnde so nunda kendi kollarna dme tehlikesi bulunduu iin de, kimliini aklamaz. Bylece gnlnce zevkini kartabilir tapt putun, gizlice sevebilir onu ve horgrc umursa mazl sayesinde zevkin doruuna eriebilir. Sevgilisi kendini ona teslim ettiinde, he men uzaklaverir ondan: artk ilgisini ekmez, dolaysyla oyununu da srderemez. Heykel canlanm, souk kadn snmaktadr. Hatta b unun eksikliini duymu bile ola bilir, nk Bakan Hammnn birden yitirdii soukluun yerini kendi iktidarszly la giderebilecekti.

Baudelaire

101

tr. Ama Marie Daubrune yazd mektuplar ile Bakan H anm a1 gnderdiklerini pepee okuyan biri, bu platonik hayranlk gs terilerinin tekrarnda hastalkl bir yan olduunu grr. Bu du rum, Une nuit que j tais prs dune affreuse Juive 2 adndaki n l iirine bakarsak ok daha belirginleir; Prarond, bu iirin, Ba udelairein Louchettele olduu gnlere uzandn, o sralar Marieyi de Bayan Sabatieryi de tanmayan airin daha o zamandan kadna zg ikilik izleini kabaca ilediini ve ateli eytann ya randayken, souk melein dn kurduunu syler: Je me pris a songer, pres de ce corps vendu A la triste beaut dont mon dsir se prive... Car j eusse avec ferveur bais ton noble corps... Si quelque soir, dun pleur obtenu sans effort, Tu pouvais seulement, o reine des cruelles, Obscurcir la splendeur de tes froides prunelles. Dndm, o satlk gvdenin yannda, Yazgmn yoksun kald zgn gzeli... perdim o soylu gvdesini akla ben... Bir akam, akan yala kolayca, Ey zalimler sultan, karartabilseydin Parlakln souk gzbebeklerinin. Demek ki, sz konusu olan, Baudelairein uzun zaman bou bouna ileyip durmu, sonralar kendine somut gerekleme
1) Bakan H anm -(Fr.) La Prsidente- Varlkl bir kadn olan Apollonie Sabatierye Thophile Gautier tarafndan yaktrlan ad. Bayan Sabatier sanat ve kltr evrelerine yakn birisiydi. 1846 ile 1861 yllar arasnda, Grard de Nerval, Gustave Flaubert, Th ophile Gautier, Hector Berlioz, Edouard Manet gibi tannm sanatlar, pazar gnleri akam yemei eliinde bir araya getirirdi. 2) irkin Yahudi Kadnn Yannda Olduum Gece".

102

Jean-Paul Sartre

yollar seen o nsel duyarlk emas. Souk kadn, yargcn cin sel olarak somutlat bir simgedir: Byk bir budalalk ettiimde, kendi kendime: Tanrm! Ya o bil se bunu, derim; iyi bir ey yaptm zamansa; te, tinsel anlam da beni ona yaklatran bir ey, derim.1

Soukluu, katkszln gzler nne serer: soukluu ilk gnahtan kurtarmtr kendini. Bir yandan'da, airin o tuhaf vic danyla kendini zdeler ve kokumazlk, tarafszlk, nesnellik anlamna gelir. te yandan, bir baktr da bu, aknlk duyma yan, ac ekmeyen ve rahatsz olmayan, ama her eyi yerli yeri ne koyan, dnyay ve dnya iinde Baudelairei dnen, duru bir suyun, erimi karn katksz bakdr. Bylesine peinde ko ulan bu soukluun, ocuunu yaramazlk yaparken yakala yan annenin souk sertliine ykndne kuku yok. Ancak, daha nce grdmz gibi, annesine duyduu ensest nitelikli ak deildir ona arzulad kadnlarn yetki sahibi olmasn iste ten ey: tam tersine duyduu yetkiye gereksinimi nedeniyle an nesiyle birlikte Marie Daubrun ve Bakan Hanm da hem bir yarg, hem de istek nesnesi olarak setiren. Bayan Sabatier iin syle yazar: Rien ne vaut la douceur de son autorit. Yetkisinin tad kadar deerli deil hibir ey. Tuhaf biimde gidi geliler yaayp, sefahat iindeyken bile onu dndn kabullenir:
1) 18 Austos 1857 tarihli mektup.

Baudelaire

Quand chez les dbauchs laube blanche et vermeille Entre en socit de lidal rongeur, Par lopration dun mystere vengeur Dans la brute assoupie, un ange se rveille. Sefihlerin evlerine ak ve kzl tan girince o kemirgen lkyle birlikte, c alc bir gizem sayesinde Uyanr bir melek, uykudaki hayvandan. Grld gibi, burada bir ilem sz konusudur. Baka bir blmde ise, bunun nasl ilediini anlatr: Metresi daha deerli klan ey, erkein baka kadnlarla dp kalkmasdr. Duyusal adan yitirdii duyumlar kazanr. Affedil me gereinin bilincinde olmas, erkei daha sevimliletirir. Burada patolojik platonizmin ska karlalan zelliklerin den birini grmekteyiz: saygdeer bir kadna uzaktan hayranlk duyan hasta, en aalk ilerle uramak zorunda kaldnda, szgelimi yznumaradayken, reme organlarn ykarken, onun imgesini arr yanma. mge kendini gsterir ve baklarn sert e diker ona. Baudelaire zevk alarak srdrr bu takma: pis, kel ve frengili korkun bir Yahudi kadnn yanna uzandn da, kendi iinde Melek imgesi yaratr. Melek deiir ama, melek grevini yerine getirmesi iin setii kadn kim olursa olsun, Baudelairee -hatta belki de tam orgazm annda- bakan birinin hep bulunmas gerekir. yle ki, bu iffetli ve sert yz, orospulardan ald zevki artrmak iin mi ardn, yoksa sokak kzlaryla yaad bu gelip geici ilikilerin, seilmi kadnn belirmesine

104

Jean-Paul Sartre

ve onunla ilikiye girmesine yarayp yaramadn kendisi de bi lemez artk. Ne olursa olsun, bu souk, suskun ve kmltsz iri biim onun gznde toplumsal yaptrmn erotiklemesidir. Ba z ince duygulu kiilerin, zevklerinin grntsn yansttklar aynalara benzer o biim: Baudelairein seviirken kendi kendini grmesini salar. Ksacas, kadn onu sevmedii iin Baudelaire daha da sulu dur onu sevmi olmakla. Hele onu arzuluyor ve lekeliyorsa ok daha suludur. Kadn, cinsel soukluu ile yasak olan temsil eder. Ve eer Baudelaire en byk yeminlerle, ona sayg duya cana sz veriyorsa, arzularnn daha da byk gnahlar olma s iindir bu. te su ve kutsal eylere saldrya geldik yeniden: kadn oradadr; Baudelairei duygulandran ve umursamazln ve zgrln ta kendisi olan o ar ve gsterili yry ile geip gider odadan. Baudelairein farknda bile deildir ya da pek az farkndadr: kazara ona baksa bile, onun gznde gelii gzel biridir Baudelaire; Camn gne ndan geip gitmesi gibi Comme passe le verre au travers du soleil geip gitmektedir onun bakndan. Kadndan uzakta suskun, oturmu, anlamsz ve saydam ol duunu, bir nesne gibi olduunu hisseder Baudelaire. Ama bu gzel yaratn baklaryla onu, tutkuya kaplmakszm dzene koyduu dnyadaki yerine yerletirdii an, kap kurtulur, ar zular o gzeli, gnahlara dalar. Suludur, farkldr. Anda iki eilim bir anda doldurmaktadr ruhunu; yi ve Ktnn, birbi rinden ayrlmaz ikilinin ifte varlyla doludur ii. te yandan da, sevilen kadnn cinsel soukluu Baudela-

Baudelaire

105

irein arzularn tinselletirir ve ehvet durumuna dntrr. Tinin hafiflettii, ne tr bir dizginlenmi zevk peinde olduu nu daha nce grmtk. Dokunup gemeler diyorduk bunlara. Marie Daubrune mektup yazarken ite bu tr bir zevk almay vaad etmiti kendine. Sessiz olarak arzulayacaktr ve arzusu, iz brakmadan, hatta kadn farkna bile varmadan, kadn uzaktan tmyle sarp sarmalayacaktr: Zihnimin kollarnzn, o pek gzel ellerinizin, btn yaamn zn gizli olduu o gzlerinizin, btn o hayranlk verici tensel kiili inizin evresinde dolamasna engel olamazsnz. Bylece, sevilen nesnenin soukluu, Baudelairein her yolu deneyip elde etmek istedii durumu, yani arzunun yalnzlm gerekletirmi olur. Umursamaz gzel tenler zerinde, uzaktan uzaa dolaan, gzle okamadan baka bir ey olmayan bu arzu, farkna varlmad, bilinmedii iin kendi kendinden zevk alr. Baudelaire kesinlikle ksrdr: sevilen kadnda hibir sarsnt ya ratmaz. Proustun Swanndan sz ederken deindii, arzulanan kadn bir anda hem srlsklam brakabilecek hem de ykabile cek kadar gle kendini gsteren ve insandan insana iletilebilen arzunun nasl bir ey olduunu biliyoruz. Baudelairee tiksinti veren de budur ite: sarsntya yol aar, arzulanan nesnenin ba langta donmu olan plakln yava yava canlandrr, str; bereketli, iletilebilen ve doann lk bereketliliine benzeyen s cak bir arzudur. Baudelairein arzusu ise kesinlikle ksr ve so nusuzdur. En bandan kendine hakimdir o, nk ksr kad nn souk ycelii, yaanmaktan ok aklda canlandrlan zihin sel bir ak yaratabilir ancak. Bir gereklik olmaktan ok, bir is tee ilikin niyet, bir istein hayaletidir. te nce bu gizli hilik

Jean-Paul Sartre

ten zevk alr Baudelaire: nk bu hilikle ilgisi bulunmamakta dr. Ve arzulanan nesne bunun hi farkna varmad iin, hisse derek yaanmaktan ok, yaanlr gibi yknlen bu heyecan balamaz insan; Baudelaire otuzbirci cimriliine tklp, yalnz bana kalr. Zaten bu ulalmaz gzelliklerden biriyle sevise bi le -ki istemekten kanr bunu, nk arzunun yol at sinirli rahatszl, arzunun doyurulmasna yeler-, iin sonuna kadar donup kalmalar kouluna uyulmasn zorunlu klar. yle yaz m: Sevilen kadn, zevk duymayan kadndr. Zevk vermekten tiksinti duyard: tersine, heykel ta gibi kalrsa, cinsel edim de deyim yerindeyse yanszlam olacaktr; Baudelaire yalnz ken di kendisiyle iliki kurdu, mastrbasyon yapan bir ocuk kadar tek bana kald, tatt ehvet hibir d olaya kaynaklk etmedi, hibir ey vermedi, bir buz kalb ile sevimiti. Buz kesmi gibi duramad, fazla duyarl bir ten sunduu, pek cmert bir miza sergiledii iin Bakan Hanm, tek bir gecede, yitirdi sevgilisini. Ama, doal teriminde olduu gibi, burada da bir ifte-deger var. Souk kadnla yaanan cinsel edim, lyiye kar yaplan saygszl, Iyiyi eskisi kadar katksz, el dememi, kirletilme mi olarak brakan lekelemeyi gsterir elbette. Daha ilendii an da havaya dalp giden, bylece de yasann ebediyen deimez liini, gnahkarn ebedi genliini, ebediyen hazr ve nazr olu unu gerekletiren ksr, an oluturmayan, sonu yaratmayan beyaz hatadr bu. Ama akn bu beyaz bys, kara bir byy dtalamaz. Daha nce grdmz gibi, Baudelaire yiyi aamaynca, bu defa da alttan alta sinsice deerden drmeye a lr. Bylece soukluun mazohizmine, sadizm de elik etmeye balar. Korkulan bir yarg olan souk kadn, kurbandr da ayr ca. Baudelaire iin, ak edimi kii arasnda yaanyorsa, bir fahienin kollarnda kendini gnahlarna terk ettii anda, taplan

Baudelaire

107

kadn grnyorsa gzne, yalnzca bir seyirciye ve sert bir ta na gerek duyduu iin deildir bu: ayn zamanda aalamak iindir de tapt kadn. Parayla tuttuu dostunun iine girdi inde, tapt kadna ular. Aldatr, lekeler onu. Baudelairein, evren zerinde dorudan doruya edimde bulunmaktan tiksin dii iin, byl etkiler, yani uzaktan yaplan ve de kukusuz ok daha az balayc olan etkiler peinde kotuu sylenebilir. Souk kadn bylece, namusluluu bile biraz gln kalan ve kocasnn kendisini sokak kzlaryla aldatt namuslu bir kadn olur. O tuhaf Fanfarlonun anlatmak istedii de budur ite: b u rada soukluk beceriksizlik, deneyimsizlik halini alr ve seven kadn kocasn, onun tiksindii ak oyunlaryla tutmaya abala d zaman, bu soukluun yanma mstehcenlik de katlm olur. Ayn biimde, beyaz cinsel edim, kuru sk sahip olma, nerdeyse uzaktan ve lekelemeden, zevk almayan kadna sahip olma, bazen aka tecavze dnr. Bayan Aupick gibi, Marie Daubrun gibi, Baudelairein btn kadn kahramanlar bir ba kasn severler. Bu onlarn soukluunun gvencesidir. Ve bu mutlu rakip, btn iyi niteliklerle bezenmitir. Fanfarloda, M. de Cosmelly soylu, namusludur; sahip olduu en gzel zel likler anlr, herkese kar, gnl okayan ve kar konmaz b u yurucu bir havas vardr. Llvrogneda, sonulanmayan bu oyun tasarsnda, sarhoun kans gen, olduka zengin, daha yksek dzeyli bir meslek sahibi...namuslu ve kendi erdemine hayran lk duyan bir adama tutkundur. La Fanfarloda, bundan ok ga rip bir olay dm kar ortaya: kocasnn la Fanfarlo ile rezil ettii Bayan De Cosmelly bir kez daha -hem de kendi istei ze rine- ama bu kez Cramer adn alan Baudelaire tarafndan rezil edilir. Bu yknn ylece st rtl konusu, namuslu kad nn, harika bir orospu kiiliini kullanarak alay konusu edilme

108

Jean-Paul Sartre

si ve by sayesinde tecavze uramasdr; baka deyile, souk luktur aalanan. Ama Llvrogne'da byle olmaz: Bizim ii, ka rsnn boyun eiine, yumuaklna, sabrna, erdemliliine duyduu fkeyi kendi kendisinden saklamak iin, onun glk le yattrlabilen kskanln bahane sayp, bu bahaneye zevk le sarlacaktr. Burada lyiye kar beslenen kin aa vurulmu tur. Dorudan doruya tecavze srkler kiiyi; bu yaptn 1854 versiyonunda (Tisseranda yazlan mektup), cinayetin yerini son anda pek sama biimde ve bir rt gibi rza tecavz alr: te cinayet sahnesi. Cinayetin daha nceden tasarlanm olduuna dikkat edin. Buluma yerine ilkin adam geliyor. Buluma yerini o semitir. Pazar akam. Karanlk bir yol, ya da ova. Uzaklar dan bir kr meyhanesinin alg sesi gelmekte. Paris dolaylarnn uursuz ve efkarl grnm. Bu adamla kars arasnda, olabil diince hznl bir ak sahnesi; adam kendini affettirmek ister; kadnn onun yanma dnmesine ve birlikte yaamalarna izin vermesini ister. O nu hi bu kadar gzel bulmamt... Gayet iyi niyetlidir, duygulanr... Nerdeyse yeniden k olur ona, ister onu, yalvarr. Solgunluk, zayflk daha bir ilgin klar kadn, bi rer uyarc gibidirler nerdeyse. Halkn anlatlmak isteneni sezin lemesi gerekir. Zavall kadn da o eski duygularnn depretii nin farkndadr, ama byle bir yerde bu vahi ihtirasa teslim ol mak istemez. Karsnn sergiledii iffeti, evlilikd bir ihtirasa sa hip olmasna ya da gizli bir sevgilinin savunulmasna balayan kocay sinirlendirir bu reddedi: Bitirmek gerek bu ii; oysa asla gze alamayacam bunu, kendi bama yapamam bunu. Gerisi bilinen bir ey: karsn yolun ilerisine gnderir; bir kuyu vardr orada; kadn iine der. Kurtulursa ne l; yok eer iine derse, Tann onu mahkum etmi demektir.

Baudelaire

109

Bu hayalin simgesel adan nasl zengin olduu kolayca g rlr: cinayet nceden tasarlanm; ite Baudelairein, sarho ve kars arasndaki (annesi, Marie Daubrun, v.b.) ilikilerin genel havasn veren de budur. Bundan sonra gelen her ey, cinayet te meli zerine oturtulmu demektir. yle ki, sarhoun yufka y reklilii ta doutan zehirlenmitir, kurbannn peinden gz yalar dken -ok grlr bu- bir sadisttir. Ama, bundan ba ka, Baudelaire-Sarho, souk kadna af dileyerek yaklar. Demek ki, ak izlegi her eyden nce mazohizmin beyaz izleidir. Kad nn soluklugu ve zayfl (soukluk ve korkun Yahudi kadn izlegi) uyarr onu. Baudelairein, zayfl imanlktan daha mstehcen bulduunu biliyoruz. Sadizme gei andr bu. Sar ho bu souklua tecavz etmek, onu kirletmek, kadnn kiili inde, ahlak temsil eden en mutlu a zarar vermek ister. (Ko casyla yeniden cinsel ilikiye girmeyi yasaklamtr ona.) Ama bir yandan da, bu bedenin ayrmasn (tecavz=cinayet) ta mamlamak ister, zayflk daha nceden haberini vermiti bu ay rmann zaten. Bu yumuakl, bu iffeti mstehcen olmaya zor lamak ister. Ve bu kadna, hemen o anda, orada, sokak kzlar nn en bayas gibi, o kavakta, sahip olmak ister (hem de be lirtmek gerekir ki batan aa giyimli olarak -burada La Fanfarlonun fetiist izlegi kar yeniden karmza). Boyun emediini grnce de ldrr onu ya da daha dorusu, dorudan doru ya yaplan bir ie gc yetmedii iin, ondan kurtulmak iini de rastlantya ve byye brakr. (ktidarszlk ve ksrlk izlekleri: kendiniz bir ey yapmaz, yaptrrsnz.) Hem cinayet ile tecavz duygulanm asndan birbirinin edeeri olduu iin, hem de Baudelaire kendi kendisinden korktuu iin, cinayet tecavz gizler; tecavz son derece kesin biimde erotiktir, cinayet ise kendi iindeki cinsel yk gizler. Kadnn iine girebilmek ve

110

Jean-Paul Sartre

kirletmek iin, kadnn kiiliinde lyiye ulamak ve zarar vere bilmek iin ldrr onu. Ama bu kanl sahip oluu baaramaz ve kadn onun ardnda, karanlklar iinde, adamn yalnz szler le hazrlad bir biimde lr. Bu hayalden uzun zaman kurta ramad kendini Baudelaire. Ne var ki, sinsice tasarlanan bu cina yet tam anlamyla doyurmuyordu onu; gerekten de, Asselineau baka bir cinayet daha dlediini yazar: Baudelaire (Rouvieree), sarhoun karsn ldrdkten sonra, yeniden yumuad ve ona tecavz etme arzusu duyduu belli bal sahnelerinden birini anlatyordu; Bouvierein metresi bu kadar korkun bir e ye dayanamayp barnca, Baudelaire de Yani, Hanmefendi, herkes ayn eyi yapard. Ve byle yapmayanlar da cins herifler dir ancak.1 Belki de bu olay airin Tisseranta yazd mektuptan nce ol mutur ve Baudelaire, hem sansrden korktuu ve hem de bu olayn getii sahneye hareket katmak iin, arzunun dou an n kadnn henz canl olabilecei bir na doru kaydrmtr. Akla yakn bu, nk zaten baka bir son daha dnmt: dolayl yoldan cinayet ilemek. Oysa, l bir bedene cinsel ilgi duyma eiliminin bir anlam kazanabilmesi iin, bir cesedin var l gerekliydi. Demek ki, oyunun ilk biiminde, sarho nce ka rsn baklar ya da boar, sonra da tecavz eder. Souk bir ka dnn duyarszl, ksrl, ulalmaz soukluu, demek ki bu rada en yce anlama kavuup, en eksiksiz biimde gereklei yor: en u noktada, souk kadn cesettir artk. Cinsel arzu, an cak ceset karsnda en gnahkar ve en yalnz bana kalacaktr; kald ki te yandan, bu l etin uyandrd tiksinti, sarhoun ta iine girecek, derin bir hilik duygusu uyandracak, onu daha
1) Asselineau: Recueil d'anectodes (ilk eksiksiz yaymlam iin bkz. E Cripet: Charles Ba udelaire.)

Baudelaire

bir gnll, daha yapay klacak, yani, bir bakma yeniden don duracaktr onu. Bylece, balangta souk sayesinde ksrlatr ma olan soukluk, sonunda kendine en ok yaraan iklime, ya ni lme kavuur; soukluk da, Baudelairein mazohizm ve sadizm arasnda gidip geliine uygun olarak, donmu ve bozulmaz ays metal ile hayvans scakln yitirmeye balayan ceset ara snda bir biime brnr. Yaam yokluu ya da yaamn ykm: Baudelairein tini ite bu iki u arasnda yer alr. Yaptmz bu gzlemlerden sonra, Baudelairein o nl dandizmi zerine syleyecek pek bir ey kalmaz: Baudelairein doakartl, yapmacklk ve soukluk ile nasl ilikiler kurduu nu okurun kendisi rahatlkla saptayabilecektir. Gene de, birka noktaya deinmek gerekir. nce, Baudelairein kendisi bile dandizmin bir aba ahlak olduunu sylemitir: Gnn ve gecenin her saatindeki kusursuz sslenmeden, sporun en tehlikeli trlerine varana dek uymak zorunda olduklar karmak maddi koullarn tm, onlarn hem rahibi hem de kurban olan kiiler iin, iradeyi glendirmek ve ruhu disipline sokmak zere yaplan bir beden ei timinden baka bir ey deildir.1 Bu konuda stoaclk szcn kullanr. Bu ince, kl krk yaran kurallar, nce kendi sonu gel mez zgrln bir lde engellemek iin kullanr. indeki uurumu kendi gznden saklamak amacyla, hep yeni yeni zo runluluklar kartr ortaya: her eyden nce, kendinden korktu u iin dandydir o: Kiniklerin ve Stoaclarn asfeesisidir2 bu. Dandizmin nedensiz olmas, deer ve ykmllkleri zgrce tanmlamas dolaysyla, bir Ahlak semeye benzediini de gz den karmayalm. Bu adan bakldnda, Baudelairein daha en bandan beri kendinde kefettii o akmlg doyurduu sy lenebilir. Ne var ki, hileli bir doyumdur bu. Dandizm, hibir ko1) LArt romantique: Le Peintre de la vie moderne. IX: le Dandy. 2) Askesis: ile. (YHN.)

12

jean-Paul Sartre

ula bal olmayan Degerlerin mutlak seiminin clz bir imge sidir yalnzca. Gerekten de bu seim, geleneksel lyinin snrla r iinde kalr. Kukusuz, nedensizdir bu seim, ama tmyle zararszdr da. Yerleik yasalarn hibirini alaa etmez. Yararsz olmak ister ve de kukusuz, yaramaz da; ama zarar da vermez: ve de iktidardaki snf, tpk Louis-Philippe burjuvazisinin Hugonun, Georges Sandm ve Pierre Lerouxnun baml edebiya tndan ok, Sanat iin Sanatm arlklarn can- gnlden hogrmesi gibi, bir dandyyi de bir devrimciye yeleyecektir. B yklerin hogr ile karladklar bir ocuk oyunudur bu: Toplu m un yklediklerinden ayr olarak, Baudelairein kendi kendi ne ykledii ek zorunluluklardr bunlar. Cokuyla, kstaha, ama dudann kenarnda hafif bir glmseme ile sz eder on lardan. Btn btn ciddiye alnmak istemez. Ama, daha derinden bakacak olursak, bu sk ve bo kurallar onun aba harcama ve kurgulama lksn gsterir. Baudela irein soyluluu ve sahip olduu insanca ycelik, byk lde, kendini brakma tiksintisinden ileri gelmektedir. En ufak bir gayret gstermemeyi, kendini brakmay, gevemeyi balan maz kusur sayar. nsann kendini dizginlemesi, sk skya elin de tutmas, olanca dikkatini kendi stne toplamas gerekir. Emersonun dncesine katlarak, kahraman denen kiinin, her zaman dikkatini kendine younlatrm, kii olduunu vur gular. Delacroixda hayran olduu zellikler unlard: Tm tin sel glerin belli bir noktada toplanmasnn allageldik sonucu olan bir zllk ve gsterie dmeyen bir younluk. Bu zde yilerin ne demek istediini anlayacak kadar tanyoruz artk Baudelairei: gerekirci bir ada, tinsel yaamn bir veri olmayp, kendi elimizle yapldn doutan sezmitir; te yandan, d nsel alanda akgrl olmas sayesinde, kendi kendimize sa

Baudelaire

hip olma lksn kurabilmitir: insan, iyilik yaptnda da, k tlk yaptnda da, gerilimin en u noktasnda da gerekten hep kendisidir. nsann o kendi farkll iinde kendi kendini yeniden elde etmesi sz konusudur hep. Kendini tutmak, diz ginlemek, sahip olmak istediimiz o kendimizi parmaklarmzn arasnda, dizgine vurulmuken dnyaya getirmek demektir. Bu adan ele alndnda, dandizm Baudelairein srekli boa giden giriiminin blmlerinden biridir; kendi gzlerinde kendini yanstmaya ve grntsn yakalamaya alan Narkissos. Bilinlilik, dandizm btn bunlar, celladn bou bouna kurba nndan kurtulmaya ve kurbann ona miras brakt altst olmu izgiler arasndan kendini bulmaya alt u cellat-kurban iftinin trl biimleridir yalnz. Benliini ikiletirme abas b u rada en ak-seik biimiyle kendini gsteriyor: nesneye sahip olabilmek, onu uzun uzun seyredebilmek ve onun iinde eriye bilmek iin kendi gznde bir nesne olmak, sslenmek, kutsal bir muhafaza gibi boyanmak. Baudelairein srekli olarak geril mi gibi grlmesine yol aan da budur ite: kendiliindenlik de kendini brakmlk da nedir bilmez. Hibir ey onun spleeni 1 kadar uzak deildir ruh geniliinden: tersine, bunu erkeke bir doyumsuzluk, zorlu ve bilinli bir ama olarak kabul etmek ge rekir. Blin pek hakl olarak syle demiti: Baudelairein deeri, donmu kalplardan kurtard tedirginlie ok daha doru bir ses kazandrm olmasdr... Yenilik, duyulan zlemi bir zl me deil, tinsel gler arasndaki bir gerilim olarak sunmakta ya tar. Ksacas, Baudelairei romantizmden ayran ey, tedirginlii bir fethetme ilkesi durumuna sokmaktr.2 Dolaysyla, psiik oluum da, onun iin, aralksz bir kendi zerinde almann so nucu olabilir ancak. Hep en ileri dzeyde kullanlabilir olmak
1) Spleen: Her eyden tiksinmeyle ortaya kan nedensiz melankoli. (YHN.) 2) Blin: Baudelaire, s. 81-82.

114

Jean-Paul Sartre

iin, rahatsz olmak, kendini zorlamak: nk kullanlabilirlik, onun iin Gidedeki kendini o na teslim etme deil, bir sava mevzisidir yalnz. Ne var ki, ite gerekletirilen bu ilemler, ya rarl bir giriimi sonulandrabilmek amac tayamaz; nedensiz olmalar gerekir; ayn ekilde, teokratik ahlak sorgulamaya yol amamalar da gerekir; dandizmin katksz nedensizliine yer lemeleri gerekir yleyse. Kald ki, dandizm bir tren kurallar bilgisidir, Baudelaire hep durmutur bunun zerinde. Ben tapmasdr bu, der ve onun, hem rahibi hem de kurban olduunu syler. Ama, ay n zamanda ve de kendisiyle aka elierek, dandizm sayesin de, en deerli, en yklmaz yetilere ve de almann ve parann salayamayaca Tanrsal verilere dayand iin yklmas ok g olan, ok kapal bir aristokrasiye girmeyi kurar. Ve dan dizm, yasalarn dnda, ama gene de uyruklarnn boyun edi i ok sk yasalar bulunan bir kurum olup kar. Bu kurumun cemaat niteliine sahip olmas, yanltmasn bi zi, nk Baudelaire, bir yandan, onun bir kasttan kaynakland n sylerse de, te yandan dandynin snftan yoksun biri oldu unu da vurgulamtr pek ok kez. Gerekte Baudelairein dandizmi, yazarn toplumsal durumu sorununa kiisel bir tepkidir. 18. yzylda, doutan aristokratlardan oluan bir snfn varl her eyi kolaylatryordu: profesyonel yazar, kkeni ne olursa olsun, ister pi, ister bir baknn, ister Yargtay Bakannn o lu olsun, burjuvaziyi ap, aristokrasiyle dorudan iliki kurabi liyordu. Soylular snf tarafndan yaam salanan ya da kna tekme baslan yazar, dorudan doruya ona balyd ve gerek gelirini, gerekse toplumsal saygnln bu snftan edinirdi; aristokratlatrlm; bu snf kendi manasndan' birazm da
1) Mana: Kimi ilkel dinlerde var olduuna inanlan doast g. (YHN.)

Baudelaire

ona aktaryordu; yazar da aylaklndan pay alyordu onun ve ulamak istedii n, bir kraliyet ailesinin devrald unvann salad lmszln bir yanssyd. Soylu snf ktnde, yazar kendini himaye edenlerin yklmas karsnda tmyle akna dnd; kendini dorulamak iin yeni nedenler bulmas gerekti. Rahipler ve soylulardan oluan kutsal kast ile srdrd ilikisi gerekten de snftan yoksun klyordu onu; yani iin den kt burjuva snfndan ekilip alnr, kkeninden arnr ve iine giremese bile aristokrasi tarafndan beslenirdi. Kendisi de aylak ve asalak olan, yazarn almasn ortaya kan yaptla elle tutulur ilikisi bulunmayan, keyfi balarla deerlendiren yksek ve ulalmaz bir topluma, emei ve maddi yaam ile ka tlan, te yandan ailesi, kurduu dostluklar ve gndelik yaam nn zellikleriyle de, kendisini dorulayacak gc yitirmi b ulu nan bir burjuvazinin iinde kalan yazar, ayr, havada ve kksz, bir kartaln peneleriyle kavrayp kard bir Ganimedes ol duu bilincine varyordu; kendisini hep evresinden stn g ryordu. Ama, Devrimden sonra, burjuva snf iktidar ele ge irir. Dz mantkla dnlrse, artk yazara yepyeni bir saygn lk kazandrmas gereken de odur. Ne var ki, bu ilem ancak ya zarn burjuvazinin iine girmeyi kabullenmesiyle gerekleebilirdi. Oysa sz konusu bile olamazd byle bir ey: bir kere, iki yzyldr kral tarafndan kayrld iin, burjuvaziyi hor grme yi renmiti, ama en nemlisi de, asalak bir snfn asala olan yazar kendini bir din adam, katksz dnce ve katksz sanat reten bir din adam gibi grmeye almt. Kendi snfna d nerse, ilevi de batan aaya deiecekti: gerekten de, burju vazi baskc bir snfsa da, asalak bir snf deildir; burjuvazi i iyi soyup soana evirir, ama onunla birlikte alr da; bir bur juva toplumda bir sanat yapt yaratmak bir hizmet vermek de

Jean-Paul Sartre 116 mektir; air, tpk mhendis ya da avukat gibi, snfnn emrine vermelidir yeteneini; snfnn kendi bilincine varmasna ve de proletaryann ezilmesini salayan efsanelerin gelimesine katk da bulunmaldr. Bunun karlnda, burjuva toplumu da kutsayacaktr onu. Ne var ki, yazar bu alverite zararl kar: ba mszlna tvbe edip stnlnden vazgeer; ama gene de sekinler arasndadr elbette. Ama doktorlarn, noterlerin olu turduu sekinler de vardr. Snf iindeki hiyerari, toplumsal etkililie gre kurulur; ve de sanatlar loncas, ikincil bir yer, niversitenin biraz stnde bir yer alr. te bu, yazarlarn pek ounun kabullenemeyecei bir ey dir. Yapt szlemeye btnyle uyan bir Emile Augierye kar lk, honut olmayan ve bakaldran o kadar ok sanat vard ki. Peki, ne yapmal? Elbette ki, proletaryadan kendisini doru lamasn istemek hi kimsenin aklna gelmiyor -bu da teki ka dar gerek, ama ters ynde bir snfszlama olurdu. Gene hi kimse, bir Rimbaudnun, bir Lautreamontun, bir Van Goghun payna den ve de almyazlar olan, o byk zgr yalnzl, kayg iinde kendi kendisini bulmay semek cesaretini gstere miyor. Kimisi, Goncourt Kardeler ve Merimee gibi, sonradan grme bir aristokrasi tarafndan kayrlmamn peinde olacak ve gerek bir doyuma eriemeden, kendinden ncekilerin XV. Louisnin saray evresi nezdinde oynadklar rol, Napoleonun soylular nezdinde oynamaya yeltenecektir. Ama ilerinden b yk bir ounluk simgesel bir snfszlama peinde koacaktr. rnein, taral zengin bir burjuva yaam sren Flaubert, bur juvaziden olmadn nsel olarak ileri srer; Flaubert kendi sn f ile, 18. yzylda bir burjuva yazarn Madame de Lambertin sa lonuna kabul ediliinin ya da Choiseul D knn dostluuna erimesinin yol at gerek kopularn elimsiz bir imgesine

Baudelaire

benzeyen efsanevi bir kopu gerekletiriyordu. Bu kopu, bir dakika bile ara vermeksizin, simgesel tavrlarla oynanacaktr: giyini, beslenme, rf, konuma ve beeni, her an uyank kaln mazsa, kimsenin farkna varmayaca bir ayrl taklit etmek zo rundadr. Bu adan baknca, Baudelairein Fark tapmts bir Fla ubert ya da bir Gautierde de karmza kar. Ama -insan z grle ve delilie gtrme tehlikesi bulunan- simgesel snfszlamann yannda, ortadan kalkm aristokrasiyi andracak bir toplumla gene ayn derecede efsanevi bir btnlemenin olmas gerekir. Yani, sanatnn girecei cemaatin eskiden onu kutsayan asalak snfn zelliklerini tamas ve retim-tketim evrimi d nda, retken-olmayan etkinlik dzeyinde yer almas kesinlikle gerekmektedir. Flaubert, yzyllar ap, Cervantese, Rabelaisye, Vergiliusa uzatmak ister elini; yz yl sonra, bin yl sonra, baka yazarlarn da gelip ona ellerini uzatacan bilir; ok safa, onlan, monarist Ispanyann asala Don Quichotte yazar gibi, Kilisenin asala Gargantua yazar gibi, Roma Imparatorlugunun asala Eneide yazar gibi imgeler; gelecek yzyllarda ya zarn rolnn deiebilecei aklna bile gelmez; en karamsar szlerinin yannda saf bir iyimserlikle, ilk insanla balam olup son insanla biteceine emin olduu bir farmasonluk kurar. o unlukla llerden ve doacak ocuklardan kurulu bu gizli der nek, sanat asndan son derece doyurucudur. nce, Drkhe im in mekanik dayanma dedii ey zerine kurulmutur bu dernek: gerekten de, soylu bir adamn ailesini ve atalarn ken dinde her yere tad ve herkesin gznde canlandrd gibi, sanat da yaamnn her annda kendinde tar ve zetler btn dernek yelerini. Ne var ki bu durumda, eref organik bir daya nma badr: soylu kiinin llerine ve kendi dlnden olacak lara kar kesin ve eitli ykmllkleri vardr; nk onun sa

118

Jean-Paul Sartre

yesinde var olur onlar, onlarn ykn almtr zerine, erefle rini karartabilecei gibi yeniden de parlatabilir. Oysa tam tersi ne, Flauberte hi gerek duymaz Vergilius, an en ufak bir birey sel yardma bile gerek duymaz. airin setii efsanevi bu dernek te her ye, ortak bir ie girmek zorunda olmakszn btn teki yelerle yan yanadr. yle syliyelim: hepsi, bir mezarlktaki ller gibi, yan yanadr ve hepsi l olduu iin, bunda ala cak hibir ey de yoktur. Ama aralarnda hibir ykm llk b u lunmayan bu dernein yeleri Flauberti kendi yetileriyle dona tr: edebi etkinlii toplumsal bir ilev dzeyine kartr. Gerek ten de, pek ou yalnzlk, tedirginlik ve aknlk iinde yaa m, kendilerini ne tam anlamyla yazar, ne de sanat gibi gre bilmi ve de herkes gibi, emin olamadan lm bulunan o nl llere -geip gittikleri ve de yaamlar almyazs gibi grnd iin- u air unvan verilir dardan; bu unvan iin, ona ulap ulaamadklarn kestiremeden yanp tutuur ve onu abalarnn bir sonucu olmaktan ok, tam tersine bir vis a tergo1 , bir kii lik gibi grrlerdi. Asla yazar olmak iin yazmad onlar: zaten yazar olduklar iin yazdlar. Onlarla kendimizi bir tutar da, ef sanevi biimde onlarla birlikle yaamaya balarsak, bu kiilii el de edeceimizden de emin oluruz: yle ki, Flaubertin urat iler, yapt nedensiz ve tehlikeli bir seimin sonucu olmak bir yana, kendi doasnn davurumlar olarak grnr kendisine. Ama ayrca bir sekinler dernei, bir keiler birlii sz konusu olduuna gre, bu yazar doas stelik bir de rahiplik etmek gi bi gzkr. Flaubertin kada geirdii her szck, Azizler Bir liinin2bir an gibidir. Vergilius, Rabelais, Cervantes yeniden ya amaya balar ve onun kalemiyle yazmaya devam ederler; by1) Vis a tergo: (Lat.) tici g. (YHN.) 2) Azizler Birlii -(Fr.) la Communion des Saints -Yerkre, Araf ve Gkkubeye inananlar arasndaki iliki, birlik. (N.)

Baudelaire

lece, hem yatknlk hem de rahiplik, hem doa hem de kutsal bir ilev olan bu garip nitelie sahip olmakla Flaubert, burjuva sn fndan kopar ve onu kutsayan asalak bir aristokrasiye girer. Ne densiz oluunu, yapt seimin dorulanmaz zgrln sak lad kendi gznden; km olan soylularn yerine tinsel bir kurul koymu, kendi din adam grevini kurtarmtr. Baudelaire de, hi kukusuz, bu kurula girmeyi semitir. Yz kere, bin kere, airden, sanatdan sz eder yazlarnda. Gemiteki yazarlarla dorulad, kutsatt kendi kendini. Hatta bir l ile dostluk balar kurduuna gre, daha da ileri gitti. Edgar Poe ile uzun zaman boyunca srdrd balln tek amac, kendini de o mistik tarikata sokabilmekti. Kendi yaam ile Amerikal airinki arasnda bulduu artc benzerliklerin ona ekici geldii sylendi. Dorudur, bu. Ama bu yazg birlii, Poe lm olduu iin ilgisini ekiyordu. Yaasayd, Eurekanm yazar tpk kendisi gibi belirsiz bir et yn olacakt: iki doal lanamayan nedensizlik nasl yan yana getirilebilir ki? Oysa l m olunca, tam tersine, ehresi tamamlanp kesinleir, air ve ehit adlar gayet doal biimde yarayor ona; varoluu bir yaz gdr, mutsuzluklar da bir alnyazsnn sonular gibidir. te benzerlikler de ancak o zaman olanca deerlerini kazanr: Poeyu, Baudelairein gemiine uygun bir imge, o lanetli sann Vaftizci Yahyas klarlar. Baudelaire derinlerde yatan yllara, uzak ve nefret edilen Amerikaya eilir ve birden gemiin bula nk sularnda kendi yanssn yakalar. te, olduu budur. Byle ce, hemen o anda da varoluu kutsanm olur. Bu noktada Flaubertden ayrlr, (Les Phares adl iiri yesi bulunduu tinsel dernek yelerinin saym gibi olsa da) Baudelaire hi gerek duy maz btn sanatlar bir araya getiren demee. iddetli bir bi reyci olduu iin, gene bir seim yapar; seilen kii, btn bu

120

Jean-Paul Sartre

sekinler snfnn temsilcisi olur. Baudelairein Poe ile olan ili kisinin de Azizler Birliinin bir paras olduunu kabul etmemi ze, Fuseesdeki o nl dua yeter:

Faire tous le matins ma priere a Dieu, reservoir de toutejorce et de toute justice, a mon pere, a Mariette et a Poe, comme intercesseurs.

Her sabah, tm gcn ve tm adaletin kayna olan Tanrya ve arac olarak da, babama, Mariettee ve Poe y a dua etmek. Bu da, Baudelairein gizemci ruhunda, laik sanatlar cema atinin pek derin bir dinsel deer kazandn gsterir; bir kilise olur bu cemaat. Baudelairein zlemini duyduu ve yeniden can landrmaya alt asalaklk, bir kilise aristokrasisidir. Ve bu aristokrasinin her yesi, bir baka yede (ya da, Baudelairein o anki keyfine gre, btn yelerde) kendisinin kutsanm bir im gesiyle koruyucu bir melek bulur. Ne var ki, bu tinsel zmre, airimizi tam anlamyla doyura mad. Bir kere, ilk bata yapt seim nedeniyle, peinden ko tuu unvan alr, ama ald anda tatminsizlik iine der. Hem airdir, hem de deildir; kendini yalnz ve zavall, yapt sei m in sorumluluu altnda ezilmi olarak grr ve hemen manas tra girmek ister, ama kendi kurduu manastra kabul edilince, bu kez de orada tekilere benzer bir keiten baka bir ey olma maya da katlanamaz. Bir bakma, sanatnn etkinlii pek o ka dar da nedensiz gzkmez ona. Ressamda, yazarda, kendisine hl avamca gelen bir grme ve betimleme tutkusu vardr. Constantin Guys zerine yapt incelemenin bir blm nde pek aka grlr bu:

Baudelaire

121

Ona katksz bir sanat demekten irendiimi ve kendisinin de, aristokrata bir utangalkla kark bir alakgnlllkle, bu un van almaktan kandn sylemitim size. Seve seve bir dandy olduunu syleyebilirim onun ve bunu sylerken de birka hakl ne dene dayanrm; nk dandy szcnn iinde ince bir kiilik ve bu dnyadaki tm ahlaki mekanizmalar anlayacak kadar ince bir zeka ve kiiliin deimez tz gizlidir; ancak te yandan, dandy du yarszlk peinde koar ve ite, doymak bilmez bir tutkuyla, grmek ve hissetmek tutkusuyla dopdolu olan M. Guys, bu nedenle iddetle ayrlmaktadr dandizmden. Satr aralann okuyan kii, dandizmin iirden daha yksek bir lk olduunu aka grr. Burada, Flaubert, Gautier ve Sanat iin Sanat kuramclarnn yaratt sanatlar dernei r nek alnarak ikinci dereceden bir toplum tasarlanmaktadr. Bu toplum, asl rnekten, nedensizlik, mekanik dayanma ve asa laklk dncelerini devralr. Ama bu dernee kabul edilme ko ullarn abartr. Sanatnn temel zellikleri abartlm, ok ileri gtrlmtr. Fazla yararc olan sanat urann yerini, yalnz sslenmeye dayal trenler alr; srekli ve kalc yaptlar veren gzel tapmts, zerafet gz ap kapayncaya kadar getii, rn vermedii ve tkenip gittii iin, zerafet dknlne dn r; airin ya da ressamn yaratc edimi, tz boaltlp, Gidein verdii anlamda, kesinlikle nedensiz, hatta sama bir edim bii mine sokulur, estetik bulu, gizemletirmeye dnr; yaratma tutkusu duyarszlk biiminde donup kalr. Bu arada, Baudela irein Barresi haber veren o lme ve ke duyulan sevgi ile bireysellik tapmts, Flaubertin isteklerini red etmesine neden olur: insan tr yaadka srecek olan bir dernek zlemi ek

122

Jean-Paul Sartre

mez Baudelaire. Byle bir dernein ender ve biricik damgas ta yabilmesi iin, insanlk iinde bile, yok olmaya mahkum edil mesi gerekir. te bunun iindir ki, dandizm de k dnem lerinin en son kahramanlk parlts...batan bir gne olacaktr. Ksacas, sanatlarn aristokratik ama dnyevi derneinin te sinde, katksz tinsellii canlandran dzenli bir tarikat kurar Ba udelaire; ve de kincisi zaten birincisinin en derinlerde gizli z olduu iin, her iki cemaatin birden yesi olduunu ileri srer. Bylece, yalnzlktan korkan bu yalnz adam, toplumsal ilikiler sorununu, ou lm bulunan kendilerini toplumdan yaltm kiiler arasnda byl ibirlii ilikileri dleyerek zd; asa laklarn asalan yaratt: ezenlerden oluan bir snfn asala olan airin asala olan dandyyi yaratt; hl yaratmaya uraan sanatnn tesinde, ben tapmasnn insann kendiliinin orta dan kaldrlmasyla zdelendii, mutlak bir toplumsal ksrlk lks tasarlad, ite bu yzden, pek hakl olarak, J. Crepet in tiharn dandizmin en yce dinsel eylemi olduunu syleyebil miti. Hatta, dandizm bir intihar etmiler kulbdr ve yele rinin her birinin yaam aralksz bir intihar altrmasndan ba ka bir ey deildir. Baudelaire ruhun yaad bu gerilimi ne lde gerekletir di acaba? Ya da ne kadar dn kurdu yalnz bunun? Bunu be lirlemek kolay deil. Kesinlikle zarif giyinmek, gnn ve gece nin her saatinde kusur bulunamayacak kadar bakml olmak urunda gsterdii aralksz abay yadsyacak deiliz elbette. te yandan, arndran, soutan ve genletiren ykanlarn Baudelairein gznde pek derin bir simgesel anlam olsa gerek: iyi ykanm bir adam gne vurduunda bir mineral gibi par lar; bedenin zerinden akp giden su, gemi gnahlarn ansn alp gtrr, deriye yapan asalak yaantlar ldrr. Ama Ba-

Baudelaire

123

udelairede bu abann inceden inceye ve srekli biimde bir tr tahrif edildii geliyor daha ok aklma. lkece, sporcu ve sava olan dandynin, aristokratlara yarar bir arballkla erkeksi bir titizlii ve giyim tarz olmaldr: (bir dandynin gznde) kusur bulunamayacak kadar bakml olmak, mutlak bir yalnlk de mektir.1 yleyse bu boyal salar, bu kadn trnaklar, bu pembe eldi venler, bu lle lle salar -ister Brummel ister Orsay olsun, ger ek bir dandy nin zevksizlik diyecei btn bu eyler -ne demek oluyor? Baudelaire hissedilmeden, dandizmin erkeksiliinden bir tr kadnca uhlua, kadnca ss dknlne doru ka yar. Elimizdeki u enstantane bir portreden daha gerek, daha canl: Baudelaire ar admlarla, azck dandyce ve hafife ka dns bir yryle, Namurn kapsndaki toprak eii geiyor du; kpek pisliine basmaktan titizlikle kand, hava yalysa, stnde kendi yanssn grmeye bayld cilal iskarpinlerinin ucunda sekiyordu; sinekkayd tra olmutu, salar dalga dalga kulann arkasna atlmt, uzun kaftannn ufak yakasndan ta an gmleinin bembeyaz, yumuak yakas ona, bir din adam ve tiyatro oyuncusu havas veriyordu.2 Dandyden ok, bir o lanc havas bu. nk dandizm bir bakma bakalarna kar gelitirilen bir savunmadr da. iyi ile Kt arasndaki sapkn oyunu, iyi tand birka seilmi kiiyle, oynayabilirdi Baude laire. Onlarn yarglarna ne lde gvenebileceini, onlarn horgrsyle nasl oynaacan ve her an bir kanat rpyla nasl kap kurtulabileceini, onlarn avular arasnda brakt imgenin tesinde, yeniden nasl hibir yargya gelmeyen bir z grlk olabileceini ok iyi bilir. Onlarn ilke ve detlerini renmitir. ster nefret eder, ister korkar onlardan: ne olursa ol1) LArt romantique, daha nce anlan blm. 2) Camille Lemonnier. Alntlayan Crepet. agy, s. 166.

124

Jean-Paul Sartre

sun, kendini rahat hisseder onlarn yannda. Ama tekiler, baka insanlarn oluturduu o adsz yn, ya onlar kim? Hibir ya knl yok onlarla. Yarg gc olan yarglardr bunlar, ama Baudelaire, verdikleri yarglarn hangi kurallara dayandn bilme mektedir. Eer bu yzlerin her birine etraf kolaan eden gzler oturtulmu olmasa, insan yznn zorbal bu kadar kor kun olmazd. Her yanda gzler, bu gzlerin arkasnda da, vic danlar var. Btn bu vicdanlar gryor, sessizce kavryor ve yu tuyor onu; yani snflandrlm, paketlenmi ve bilmedii bir etiket yaptrlm olarak yatyor gnllerin derinliinde. u ge ip giden ve ona umursamaz bir gz atan adam, belki de grm yor Baudelairein o nl farkn, onu da tekiler gibi bir bur juva olarak gryor belki de. Ve de farkn, nesnel olarak var ola bilmesi iin, bakalar tarafndan kabul edilmesi gerektiinden, umursamazca gezinen kii bir tek bak ile bile yklmasna yar dm edebilir. Baka biri ise, tam tersine, bir canavar yerine ko yar onu; ama nedenlerini bilmiyorsak, nasl kar duralm bu yargya, bu yargnn bizim iin geerli olmadn nasl ileri s relim? te, gerek fahielik budur: herkese aitiz. Bir kpee gz lerini dikip piskoposa bakma yetkisi veren halk deyiinden kan sonular dehet vericidir, nk kpek iin piskopos diye biri yoktur ki. Bir gsteride, bir baloda, herkes herkesten zevk alr, diye yazar Baudelaire. Bylece en deersiz rak da Baudelairee bakarak zevk alabilir. Baklar altnda savunmasz ve p laktr. Bu yzden, artk altmz elikilerden biri nedeniyle, kalabalklarn adam olan Baudelaire, kalabalktan en korkan adamdr da. Gerekten de, byk bir halk ynnn ona verdii zevk, bakma zevkinden baka bir ey deildir. Dileyen deneye bilir unu: bakan kii, kendisine de baklabileceini unutur. Ba udelairein bu konuda szn ettii benin ortadan kalknn,

Baudelaire

125

kamu-tannc eriyile hibir ilgisi yoktur: kalabalk iinde eriyip yitmez Baudelaire. Ama, gzlemlendiine inanmadan gzlemle yerek, bu kpr kpr ve alacal bulacal nesne karsnda, salt gsterinin ho yan, geenlerin, telal, kendi kayglaryla ilgili, bir tek kendi ilerine younlam kiiler olduklar iin ona hi mi hi dikkat etmemeleridir. Bu geenlerden birinin birdenbire ban kaldrvermesi ile gzlemleyen de gzlemlenir, avc da av lanr. Baudelaire kendini av hayvan gibi hissetmekten nefret eder. Bir kahveye, kalabalk bir yere girmek, gerek bir azaptr onun iin; nk bu durumda, btn baklar ieri giren kimse zerine toplanr ve aran, o yere pek alkn olmayan bu kii de, ona bakanlara bakarak savunamaz kendini. Asselineaunun sand gibi, hep bir okur kitlesine gerek duyan bir air ya da oyun yazar merak nedeniyle deil, ama tandk gzler tarafn dan emilmek, kendisini yabanc bilinlere kar koruyacak za rarsz bir bilince teslim edebilmek iin yannda hep bir arkada bulundurma merak vardr Baudelairein. Ksacas, korkun de recede sklgandr; konferans olarak bana gelenleri biliyoruz; okurken aznn iinde geveler, konuma hzn ne dedii anla lmayacak kadar artrr, gzlerini elindeki notlardan ayrmaz ve mthi ac ekiyormu gibi durur. Dandizmi, sklganlnn savunmasdr. Kl krk yaran temizlii, zenli giyinii, hep dik katli olmasnn sonucu ve asla hatal olmay kabul edemeyecei nin gstergesidir: baklar altnda kusursuz olmak ister. Ve de fi ziksel dzlemdeki bu kusursuzluk, ahlaki bir kusursuzluu sim geler: bir mazohist nasl ancak onaylad aalanmalara gz yu marsa, Baudelaire de yle, ancak kendi raz olduu, yani yarg dan kaabilmesini salayacak her trl nlemi aldnda yarg lanmak ister. Ancak, iler tam tersine dner ve garip giyimi ve sslenii nedeniyle gze arpt iin, biriciklii de kesin biim

126

Jean-Paul Sartre

de pekimi olur. Kendisine bakan kiiyi altst etmek iin art mak ister. Giyim kuamnn tad saldrganlk, bir edimdir nerdeyse; bu meydan okuyu, kabadaylk taslamak gibidir: g lerek oha bakan adam, bu arlkla ngrlm ve hedeflenmi hisseder kendini; eer buna alnrsa, kuman kvrmlar arasn da, yzn ona dnen ve Gleceini biliyordum ben diye hay kran, keskin bir dnceye rastlad iindir. Aaland an, daha az gzlemleyici, daha ok gzlemlenmi olup kar. En azndan, tam da armas istendii biimde arr; bir tuzaa dmtr; Baudelairein yreinin derinlerine kadar szabile cek, srlarn ortaya karacak ve onun zerine en aldatc dn celeri yaratacak olan bu ngrlmez ve zgr bilin, ite birden elinden tutulup gdlm gibidir ve bir giysinin rengiyle, bir pantolonun kesimiyle elendirilmektedir. Bu srada, gerek Ba udelairein korunmasz bedeni gven iindedir. Yazarmzn ya lan syleme tutkusu da ayn biimde geliir: bu da, btn bu ge veze tanklarn stne ullanaca tuhaf ve rezalet peinde koan bir Baudelaire grnts oluturur. Olanc, gammaz, ocuk katili ve de daha bir sr ey. Ama uydurulan kiilik dedikodu lar arasnda ekitirilip dururken, teki Baudelaire gvenli bir yerde kalakalr. Kendini cezalandrmann ifte yanyla kar kar ya bulunmaktayz; nk Baudelaire derin bir sululuk duy gusu iinde bulunduu iin bir dandydir. En bata, uydurma delillere dayanarak kendisini mahkum ettirdii iin, yarglarn kmseme hakkn, sonra da, onlarn en salam dayanakl yar glarn tartma hakkn kazanr. Ama bundan baka, arlkla ryla, kendi kendine ykledii sularla zerine ektii ceza, ya lancktan da olsa tmyle yaad bir cezadr. yle ki, bu ceza nn gerek olmayndan da zevk alr; bu ceza, onun cezaland rlma zevkini simgesel ve tehlikesizce doyurmay temsil eder ve

Baudelaire

yaad sululuk duygusunun azalmasna yardmc olur. Yakn lar sz konusu olduunda, gerek sularla sular kendini, n k ayplanmaktan nasl kurtulabileceini bilir; oysa, tepkilerini bilmedii yabanclar sz konusu olduunda, gerek olmayan sular ykler kendine, bylece, kendisine yaktrlan edimler den dolay sulu olmadn bildii iin de mahkum edilmekten kurtulur. Savurduu yalan szler kulaa nasl geliyorsa, giyim kuam da gzlere ayn biimde gelir: yani, nlayp duran, yan klanan, onu iine alp gizleyen bir gnah. Bir yandan da, baka larnn bilincinde yaratt imgeye bakar ve bylenir. Bu sapkn ve tuhaf dandy gene de ta kendisidir. Bir tek bu baklarn ken di stne dikilmi olmas bile, btn yalanlarnn sorumluluu nu ykler ona. Bakalarnn gzlerinde grp okur kendini ve bu imgesel portrenin gerek olmayndan zevk duyar. Bylece ila hastalktan da beter olup kar: Baudelaire grlmek korku suyla kendini herkesin gzne sokar. Bazen kadnca bir havas olmas karsnda arr ve asla ortaya koymad bir ecinselli in izleri aranr onda. Ama kadnln cinsiyetten deil, iinde bulunulan konumdan kaynaklandn da belirtmek gerekir. Ka dnn -burjuva kadnn- zsel kimlii kamuoyuna pek derinden bal olmasdr. Aylak ve geimi salanm olduundan, hoa gi derek kendini koyar ortaya, hoa gitmek iin sslenir, yle ki, giysisiyle ss yar yarya gizler, yar yarya aa vurur onu. Bir erkek, rasgelip, buna benzer koullarda yaasa, kadnl da srt lam olurdu. Baudelairein durumu da budur: yaamn yapt bir alma karl kazanmaz, ki bu da, onu geindiren parann nesnel adan takdir edilebilen toplumsal bir hizmetin karl olmayp, znde ona ilikin yarglara baml bulunduu anla mna gelir. te yandan, daha en bata kendi kendisi konusunda yapt seim, kamuoyunun grne olaanst ve kesintisiz

128

Jean-Paul Sartre

biimde dikkat etmesini gerektirir. Grldn bilir, baklar her an zerinde hisseder; hem hoa gitmek, hem de gitmemek ister: yapt en kk hareket bile kamuoyu iindir. Gururu yklr bu davranla, mazohizmi zevkini kartr bu durumun. Kutsal bir muhafaza gibi sslenip sokaa ktnda, bal bana bir trendir bu; ssn bozmamak, su birikintileri arasnda s rayp durmak, biraz gln den, korunmaya ynelik btn bu hareketleri, belli bir ekicilik kazandrarak srdrmek gere kir; ve de oradaki bak, sanp sarmalar onu; kendi yaratt ina nn bin bir kk sakat edimini byk bir ciddiyet iinde ye rine getirirken, bakasnn kendisinin ta iine girdiini, kendisi ne sahip olduunu hisseder ve kendini ne heybetiyle, ne gcyle, ne de kendi kendine yasaklad toplumsal bir ilevin d gster geleriyle deil, ssyle ve hareketlerindeki zerafetle korumaya, kabul ettirmeye alr: neden hem kadn, hem de papaz olama sn, papaz gibi kadn olamasn? Fuseesde Kilisenin bu hereye kadir oluu kadns oluundan m ileri geliyor acaba? diye yaz dna gre baka herkesten ok ve ta iinde hissetmedi mi aca ba papazlkla kadnlk arasndaki o ba. Ne var ki, bir kadn-erkegin ille de ecinsel olmas gerekmez. Hareketlerini ve giyim kuamn zenli biimde dzenleyerek dnlemeye alt, ba klan nesne edilgenliinden bazen zevk duyar, yle ki bunu ara sra dnde, baka bir edilgenlie, yani bedeninin erkeke bir arzu altnda ezildii edilgenlie dntrm bile olabilir. Dur madan ve de yalandan kendi kendine ynelttii olanclk su lamalar, buradan kaynaklanmaktadr kukusuz. Ama kendisine zorla sahip olunduunu dlemi bile olsa, nedenlerini bildii miz sapknln ve mazohizmini doyurmak iindi bu. Dandizm efsanesi, ecinsellii deil, tehircilii ierir. nk Baudelairein dandizmi, zalim ve ksr zorlamalaryla,

Baudelaire

bir efsanedir, gn gnne beslenen ve belli birtakm simgesel edimler douran bir dtr, ama bunun dten te bir ey ol mad bilinir gene de. Kendi sylediklerine baklrsa, dandy ola bilmek iin lks iinde yetimi olmak, hatr saylr bir servet sahibi olmak ve aylak yaamak gerekir. Ancak, ne ald eitim ne de zrt aylakl bu koullar karlamaz. Snfndan yok sun kalmtr, evet, bu kesin, ac da duymaktadr bundan: der bederler iine dmtr, Sayn Bykeli Hanmnn kt yo la dm oludur. Ancak yaad bu gerek snfnn dna atlma, eksiksiz bir dandynin gerekletirdii simgesel kopua en ufak biimde bile benzemez: Baudelaire kendini burjuva s nfn stne deil, altna yerletirmitir. 18. yy. yazarna soylu larn bakmas gibi, ona da burjuvazi bakmaktayd. O nun dan dizmi bir dnleme ddr: gururu bu aalk durumdan y lesine ac duymaktadr ki, snfnn dna dm olmasn, bu nun baka bir anlam varm, bile bile dayanmadan kama an lamna geliyormu gibi yaamaya alr. Ama aslnda, kendini aldatmaz; yle ki, Guysnin dandy olabilmek iin ok derin bir tutku duyduunu sylediinde, bu dncelerin kendisine de uygulanabileceini bilir. airdir o. Yrmesine engel olan bu dev kanatlar bir airin kanatlar, stne ken bu kara talih bir airin kara talihidir. Baudelairein dandizmi, iir tesi olabil menin ksr bir dileidir. Gene de, bakalarna kar bir savunma yolu olarak bavur duu kendini beendirme abas, kendi kendisiyle olan ilikile rinde de kulland bir aratr. Baudelaire kendi gznde yete rince var olmamaktadr. Aynadaki yz, gremeyecei kadar al ldk bir yzdr; dnceleri pek yaknnda akp gitmekte, bu yzden de onlar yarglayamamaktadr. Kendi kendisiyle dolu dur, ama gene de sahip olamamaktadr kendisine. Demek ki,

130

Jean-Paul Sartre

asl abas kendi kendini yeniden ele geirme abasdr. Bakalar nn gzlerinde arayp durduu kendi imgesi, durmadan kayp gider ellerinin arasndan; ama kendimizi, bakalarnn bizi gr d gibi grebiliriz belki de. Gzleriyle imgesi arasnda, yans mal bilinlilii ile yansyan bilinci arasna bir mesafe, azck bi le olsa bir mesafe koymak yetecektir bu ie. Kendi kendisini arzu lamak isteyen narsist kii, sslenip klk deitirir, sonra da bu klkta aynann karsna dikilir ve aldatc bakalk grnne seslenen hafif bir arzu yaratmay yan yarya baarr. Dolaysyla, Baudelaire kln deitirmek ve kendi kendisini artmak iin sslenir; La Fanfarlo'da, btn aynalara baktn itiraf eder, nk kendini olduu gibi kefetmek ister. Ama giyim konusun da gsterdii zen, verili olana duyduu nefret ile kendisini bir nesne gibi dardan yakalama arzusunu badatracaktr. nk aynalarda arad, kendisi tarafndan oluturulan kendisidir. Yan ssn grd varlk kendi elleriyle giydirilip sslendiine gre, katksz yabanc bir edilgenlik deildir: kendi etkinliinin imge sidir bu. Demek ki, Baudelaire, bir kez daha, kendi varoluunu semek ile kendi varln semek arasndaki elikiyi ortadan kaldrmaya uramaktadr: aynalarn yanstt bu kii, varlk ol maktaki varoluudur, var olmakta olan varldr. Aynadaki g rntsn izlemeye koyulduunda, duygularn ve dnceleri ni ayn ilemden geirir: hem kendi mal olmalar, hem de gz ne tmyle yabanc grnebilmeleri iin onlar giydirip ssler, ama kendisi yaratt iin kendisine daha da skca bal olmala rn ister. Kendinde hibir kendiliindenlie dayanamaz: bilin lilii hemen delip geer bu kendiliindenlii, o da hissedecei duyguyu oynamaya balar. Bylece kendi efendisi olduuna ina nr; yaratm ondan kaynaklanmaktadr; yaratlan nesne de ken disidir. Baudelairein oyuncu mizacm dedii ey budur ite:

Baudelaire

131

ocukluumda, kimi zaman papa, ama asker bir papa, kimi za man da tiyatro oyuncusu olmak isterdim. Bu iki sanrdan ne byk bir zevk duyardm.

La Fan/arloda u itirafta bulunur:

Doutan namuslu olan ve zaman geirmek amacyla kopukla an -oyuncu mizal- bu adam, kendi kendine, gizli gizli, anlatl maz trajediler ya da, daha dorusu, traji-komediler oynard. Nee nin kendini yokladm, okadn hissettiinde, bunu iyice sapta mas gerekirdi ve bizim adam hemen kahkahalarla glmeye abalar d. Uzaklarda kalm bir annn gznn kenarnda bir damla ya yarattn hisseder etmez, hemen aynann karsna aladn grmeye giderdi. Sokak kznn biri, kabaca ve aalk bir ks kanlk iinde, bir ine ya da ak ile bir yerini mi izdi, Samuel b akla yaralanm gibi an edinmi olurdu ve yirmi bin franklk ufa ck bir borcu olduunda da, zevk iinde yle barmaya koyulurdu: Bir milyonluk bir borcun hrpalad bu dehaya nasl da h znl ve acnas bir alnyazs reva grlm!

Klk deitirmek; Baudelairein en gzde ura buydu ite: bedeninin, duygularnn ve yaamnn grnn deitirmek; olanaksz bir lk olan kendi kendini yaratma lks peinde dir. Yalnz kendi kendisine borlu olmak iin almaktadr: kendini tekrar ele almak, bir tabloyu ya da iiri dzeltir gibi d zeltmek istemektedir; kendi gznde kendi iiri olmak istemek tedir ve onun gldrs de budur ite. Hi kimse, almaz eli kisi iinde, yaratc etkinlii bu denli derinlemesine yaamam tr. Gerekten de, yaratcnn amac, yaratmn bir trm gibi,

132

Jean-Paul Sartre

etinden bir et gibi ortaya karmak deil mi? Bu kendi paras nn kendi nnde yabanc bir ey gibi durmasn istemez mi? Ve Baudelaire, yaratmaya alt kendi varoluu olduuna gre, kkten yaratan biri olmak istemez mi? Ama bu abaya bile, sin si sinsi snrlar koyar: Rimbaud da kendi kendinin yazar olma ya alr ve bu abasn o nl Ben, bir bakasdr szyle ta nmlarken, dncesinde kkl bir dnm yapmaktan ekin mez, tm duyularnn ayarn dizgeli biimde bozmaya giriir, burjuva evrede domu olmasndan kaynaklanan ve de detten baka bir ey olmayan o szde doay ykar; oyun oynamaz, ola and duygu ve dnceler retmeye alr. Baudelaire ise ya r yolda durur: yaamak ile icad etmenin bir olduu, yansmal bilinliliin yansyan kendiliindenlik iinde eriyip deerinden yitirdii o eksiksiz yalnzlk karsnda korkuya kaplr. Rimba ud, doadan tiksinmekle yitirmez vaktini: bir kumbara gibi k rar onu. Baudelaire ise hibir ey krmaz: onun yaratc alma s yalnzca klk deitirmek ve dzene koymaktr. Kendiliin den bilincinin btn telkinlerini kabullenir; uraya yklenip, buray hafifleterek yeniden almak ister stlerinde; alamak is tedii zaman, kahkahalarla glmez: doal alaytan daha sahici alar, ite hepsi bu. Oynad bu oyunun sonu ona yar yarya yaad duygunun yeniden dnlm, yeniden yaratlm, nesnelletirilmi bir imgesini sunan bir iir olacaktr. Baudelaire tam bir biim yaratcsdr; Rimbaud ise biim ve zdei yaratr. Ama btn bu nlemler yetmez: Baudelaire kendi zerklii karsnda korkuya kaplr hemen. Dandizmin, yapmaclm ve oyunun erei, onun kendi kendisine sahip olmasn salamakt. Birden ii sklr, tvbe eder, yaylar kendisinin dnda buluna cak cansz bir nesneden baka bir ey olmak istemez artk. Ba zen zgrln hafifletme iini, fizyolojik soyaekime ykler:

Baudelaire

133

Hastaym, hasta. Anam babam yznden, iren bir mizacm var. Onlar yznden didik didik ediyorum kendimi. Yirmi yedi ya nda bir anneyle yetmi ikilik bir babann ocuu olmann sonu budur ite. Uyumsuz, hastalkl, enez bir beraberlik. Dn bir kez: krk be ya fark. Claude Bernard ile fizyoloji altn sylyor sun bana. Sor yleyse retmenine byle bir birlemenin rastlantsal rn konusunda ne dndn.

Bu tutku ve saknma karmna dikkat edelim: kendini be denine ve soyaekime btn btn brakmm bir yarg tarafn dan da onaylanmas gerekir; hemen Claude Bernarda bavurur. Ama yargnn daha arlaabilmesi iin, babasn on ya daha ih tiyarlatr. Bylece can istediinde fizyolojik bahtszlndan ka abilecektir: uzmann yargs korkun olacak, tam da hissetmek istedii korkuyu verecektir ona; ama btn btn gerek olma yacak bu korku, nk yarg kendisi tarafndan tahrif edilmi bilgilere dayanmaktadr. Daha nce betimlediimiz mekaniz mayla karlayoruz gene burada: Baudelaire hep bir k yolu saklar kendine. Bazen de, eytandan yardm diler. 1860da Flauberte yle yazar:

Kendisi dndaki kt bir gcn ie kart varsaym ol makszn, insann birdenbire ortaya kan kimi eylem ya da dn celerini aklayabilmesinin olanakszl hep kafam kurcalam tr benim. Petits Pomes en proseda da unlar yazar:

134

Jean-Paul Sartre

Birok kereler, kt eytanlarn iimize girdiine ve biz farknda bile deilken, en sama isteklerini bize kabul ettirdiklerine inanmay gerektiren o buhran ve iddetli eilimlerin kurban olmuumdur... Aldatmaca zihniyeti... pay byk onun... bu mizata, hekimlere g re histerik, hekimlerden birazck iyi dnenlere gre eytans olan bu miza kar konmakszn bizi bir sr tehlikeli ve uygunsuz ey leme srkler. 1 Aldatmaca, nedensiz edimler, dandizmin temel iki kural, birdenbire uursuz ve dardan gelen itkilerin sonucu oluverir. Baudelaire, ipleri ekilen bir kukladan baka bir ey deildir ar tk. Huzurdur -tan ve cansz varlklarn byk huzurudur bu: edimlerini eytana ya da Histeriye yklemesinin aslnda pek nemi yok; nemli olan, bunlarn kayna deil, kurban oluu dur. Ama, hemen belirtelim ki, her zamanki gibi, ak bir kap brakmt: eytana inanmaz o. Ksacas, yaamn kendi gznde bir alnyazsna dntr mek iin hibir eyi ihmal etmez, oysa, Malrauxnun gayet iyi gsterdii gibi, bu i ancak lm annda olabilir. Ve, Yunan bil gelii, lmeden nce kimin mutlu, kimin mutsuz olduunu kim bilebilir, diyordu. Tek bir hareket, bir fslt, bir dnce btn bir gemiin anlamn deitirebilir: byledir ite insann zama na bal konumu. Baudelaire, kendi gemiinin btn ykn anszn srtna bindiren bu sorumluluktan nefret eder. u anki davranmzn, her dakika, gemiteki edimlerimizi deitirme sine yol aan bu elik gibi yasaya boyun emek istemez. Gemi in kesin olarak gemi olmas -yani deimez ve bozulmaz ol mas iin; u ann da, canlln ve kayg verici her ynde kulla nlabilirliini, gemi yllarn deimezlii ile trampa edebilmesi
1) Le Mauvais Vitrier, Ed. Conard, s. 23.

Baudelaire

135

iin, yaamn, sanki erken bir son anszn dondurmu gibi, lm asndan ele almay kararlatracaktr; kendini ldrr gi bi yapar, yle ki sk sk intihar dncesiyle oynamas da, bu dncenin her an onda yaamna son verdii sans uyandrmasmdandr. Canl olduu halde, her an teki dnyada gibidir; Malrauxnun sz ettii ii yapar; onulmaz varoluu orada, yazg1 gibi gzlerinin nndedir; bir izgi ekip yekun alabilir; her an l Yaammn A n la n m kaleme almaya hazrdr. Bylece zgr ve gururlu sulu, Cehennemlerin Don Juan, bakaldran adam her zaman ve u anda lanetli airdir, eytann kuklas, uyumsuz bir iftin rk ve hkm yemi ocuu, ama en nemlisi de, antik alara yaraan bir alnyazs uyarnca arm ha gerilmi kurbandr. Bu defa, kimsecikler bakmaz ona, o da kendisini dondurann kendi bak olduunu bilmezlikten gel mek ister; ama Varoluunun hi durmadan yenilenen yenilii al tnda, kendi Varlk olarak adlandrd deimez, onulmaz bir ehre seer: Un navire pris dans le ple Comme en un pige de cristal Cherchant par quel dtroit fatal Il est tomb dans cette gele... Hapsolmu bir gemi kutupta Billur tuzaa dm, Arar hangi uursuz geitten Bu zindana dm tutup da... Bylece, bir kere daha, iki tablo zerinde oynayabilir: zgr lk duygusu, her an, alnyazsnn kesinlikle deimeyeceini bi

136

Jean-Paul Sartre

raz daha dayanlmaz klar; ama bir alnyazsma sahip olduu yo lundaki kesin inanc da, srekli olarak sularnn zrdr, zerkliinin ykn azaltmak iin bavurduu bir kurnazlktr. Eer yaptnn her yerinde lm varsa, lm, (Baudelairei) usta ca kurulmu balarla yaamdan daha ok saryorsa, ondaki o keskin biriciklik duygusunun lm gerektirmesindendir: nk geip giden, asla ikinci bir kere.grlmeyecek olan biriciktir an cak. Ama, bitmek zorunda oluu, bu varoluun zaten sona ermi olduu inancn vermeye yeter ona: mademki sona ermesi gereki yor, bugn olacana yarn olmasnn bir nemi yoktur; vade za ten gelmitir, hemen u andadr. Ve bir anda tpk o szde kabul edi yanlgsnda olduu gibi, her ey, yaamakta olduu an bile gemi gibi grnr. Ama imdiki yaam nasl kendiliindenlik, ngrlmezlik ve aklanmazlk ise, gemiteki yaam da akla malardan, nedenler silsilesinden kuruludur. Oysa, hibir eyin onarlamayaca duygusu ile her eyin yeniden balayabilecei duygusu arasnda gidip gelen Baudelaire, her an bu iki duygudan hangisi daha iine geliyorsa ona sramaya hazrlar kendini. Ama, Baudelairein yaamna solgun bir renk kazandrabil mek iin zihinsel kurnazlklara bavurduunu sylemek yetmez: bile bile kkl bir deiiklik yapmtr; yzn gemie evir mi, kendisini alp gtren arabann iine kp gzn uzak laan yola dikerek geri geri giderek ilerlemeyi semitir. Pek az yaam onunki kadar durgundur. Baudelaire iin, daha yirmi be yandayken, zarlar atlm, i iten gemitir: her ey durmutur artk, ansn denemi ve tmyle yitirmitir oyunu. Daha 1846da, servetinin yarsn harcam, iirlerinin pek ounu yazm, ana-babasyla olan ilikilerine kesin bir biim vermi, onu yava yava rtecek olan frengiye yakalanm, yaamnn her anma kurun gibi kecek olan kadna rastlam, btn ya

Baudelaire

137

ptn dolduran egzotik imgeleri salayacak olan geziyi yapm t. Pek sk szn ettii, ksa bir alevi andran o sarsmtlardan birini de yaamt geri, ama ate snmt; tek yapaca ey, kendi lmnden sonra yaamakt artk. Otuzuna bile varma dan, genel dnceleri kesinlemitir; bu dnceleri gevi geti re getire inemekten baka bir ey yapmayacaktr. Fusesyi ya da Mon Cur mis nuy okurken yrei daralr insann: m r n n sonlarna doru yazd bu notlarda yeni, daha nce syle medii, hem de daha gzel sylemedii hibir ey yoktur. Oysa, ilk genlik yllar yapt olan La Fanfarlo, tersine, artr insan: fikirler ve biim, her ey ordadr zaten. Eletirmenler yirmi yandaki bu yazarn sergiledii hakimiyeti sk sk belirtmiler di. Bundan sonra kendini tekrarlamaktan ileri gitmez: annesiyle hep ayn ekimeleri yaar, ayn ikayetlerde bulunur, ayn ye minleri eder, alacakllaryla hep ayn atmalar yaar, Ancellele de hep para konusunda tartp durur; hep ayn sular iler ve bu sulara hep ayn hkmleri verir; umutsuzluk iindeyken, hep ayn umutlarla aydnlanr gnl. Bakalarnm yaptlar ze rine yazlar kaleme alr, eski iirlerini yeniden ele alp iler, en eskileri genliine dek uzanan binbir yaznsal tasar ile byle nir, Edgar Poenun yklerini evirir: ne var ki, bu yaratc ya ratmamaktadr artk; kabaca yama yapmaktadr. Yz defa ev de itirir, ama tek bir yolculua bile kmaz; Honfleure yerleecek cesareti bile olmaz; toplumsal olaylar, ona hi ilimeden, zerin den akp gider. 1848de biraz hareketlenir: ama Devrime iten bir ilgi gstermez. Yalnzca General Aupickin evinin atee veril mesini ister. Zaten, abucak o eski kasvet kasavet toplumsal durgunluk dlerine yuvarlanr yeniden. Evrim geirmekten ok kendi kendini harcar. Yllar getike onu tpatp ayn du rumda, yalnzca daha yal, daha karamsar, daha dar ve daha

138

Jean-Paul Sartre

cansz bir zihin, daha km bir beden ile buluruz. Ve onu adm adm izlemi bulunan kii, Baudelairein yaamnn son ev resindeki lgnl, rastlant deil de, yaad dn zorunlu sonucu sayar. Bu uzun ve ak zl bile bile seildi. Baudelaire zaman ters ynde yaamak istemiti. Gelecei icad eden bir ada yaa d. Jean Cassou dnce ve umutlardan oluan gl bir akm sayesinde Franszlarn gelecee doru nasl yneldiini gster miti1 : gemii yeniden bulan bir 17. yzyldan, imdiki zama nn bir dkm n yapan 18. yzyldan sonra, 19. yzyl yeni bir zaman ve dnya boyutu bulduuna inanyordu: toplumbi limciler iin, hmanistler iin, sermayenin gcn kefeden sa nayiciler iin, kendi kendinin bilincine varmaya balayan prole tarya iin, Marx ile Flora Tristan iin, Michelet iin, Proudhon ile George Sand iin gelecek vardr, imdiki zamana anlamn ve ren de gelecektir, o dnem bir ara dnemdir, ancak hazrlad adil a ile ilintilendirildiinde kavranabilir gerek anlam. Bu gn bu byk devrimci ve reformist rman gcn pek iyi canlandramyoruz; bu yzden de Baudelairein akntya kar yzmek iin nasl bir g harcamak zorunda kaldn da pek anlayamyoruz. Kendini brakm olsayd, srklenecek, insan ln Oluunu ileri srmeye, ilerleme trksn rmaya zor lanacakt, istemedi bunu: nefret eder ilerlemeden, nk ilerle me, bir sistemin gelecekteki durumunu, onun imdiki durum u nun temel koullarndan biri ve aklamas klar. lerleme, gelecegin egemenlii demektir; gelecek ise uzun vadeli giriimleri dorular. Hibir eye girimek istemeyen Baudelaire, srtn d ner gelecee, insanln geleceini, insanla kanlmaz bir son, bir zl damgas vurmak istedii iin dler; Dnya sona
1) Jean Cassou: 1848, in Anatomie des Rvolutions (N.R.F.)

Baudelaire

139

erecektir. Ayakta kalabilirse bunun tek nedeni, var olduudur. Bunun tam tersini gsteren nedenlere oranla ne kadar zayf bir neden bu; zellikle de una bakn bir: dnyann gkkubbe al tnda yapaca daha ne kald ki?1Baka bir yerde, bizim Batl rklarn yklp gidiini dler. Kendi kiisel geleceini zaman zaman dnd olur, ama hep bir felaket biiminde grr bunu: Olumlu anlamda yal deilim henz, diye yazar Aralk 1855te, ama pek yaknda olabilirim. 1859da yeniden dner bu konuya: Ya yapmak zorunda olduum ve yapabileceimi sandm her eyi yapmadan elden ayaktan dersem ya da beynimin ktn hissedersem. Baka bir yerde yle der: Fizik aclardan daha... acs var; sarsntlarla dolu bu dehet verici varoluta, gerek sermayemi oluturan o gzelim iirsel yeti nin, ak seik dncelerin, umut etme gcnn andn, tehli keye dtn, yok olduunu grmek korkusu. Baudelairee gre, zamansallm balca boyutu, gemitir. imdiki zamana anlamn veren de odur. Ama bu gemi, yet kinlikten uzak bir n-biimleni ya da bugn tandmz nesne lerle yalnzca deer ve g ynnden eit nesnelerin nceki a larda var olduu demek deildir. Gemile imdiki zaman ara1) Fuses.

140

Jean-Paul Sartre

smdaki ilinti, ters ynde llerlemedir: yani, tpk Auguste Comtea gre st basamakta olann alt basamakta olan belirleyip aklamas gibi, eski de yeniyi belirleyip aklar, ilerleme kavra m nn zorunlu olarak ierdii ereksellik Baudelairede ortadan kalkm deildir; evrinmitir bir tek. Ereksellik ilerleme anlay erevesinde ele alndnda, heykeltran u anda biimlen dirdii taslaa anlam veren ve belirleyen, gelecekteki heykeldir. Baudelairede ise heykel gemie yerletirilmitir ve imdiki ka lntlarna kendisini yeniden retmeyi amalayan kaba taklitleri ni gemiten ykselen sesiyle aklar. O nun beendii toplum sal sistem, kendi eksiksiz ve kesin hiyerarisi iinde, en kk bir iyiletirmeyi bile hogrmeyen sistemdir. Deiiyorsa koku tuunu gsterir bu onun. Ayn biimde, sre birey sz konusu olduunda da, ancak yalanmay ve bozulmay dourur. 5.yz yldaki Romallardan sz edip, onlar kendilerine pek byk ge len, ne anlayabildikleri, ne de yeniden yapabildikleri bir kentte, daha bilgili, daha becerikli atalarn varlna tanklk eden yanp kl olmu gzelliklerle, nemli ve sr ykl antlarla dolu bir kentte dolarken anlatan sanrm Gebhart idi. te, Baudelairein yaamak zere setii dnya da aa yukar byle bir dnyadr. Yaad ann, onu ezen bir gemiin korkusu altnda bulunm a s iin elinden geleni yapmtr. te yandan, her ann bir nce ki andan daha kk olmas gibi srekli bir k sz konusu deildir ve de bu duygu ile lerleme duygusu arasndaki zsel fark da budur. Ama tarihin ya da bir yaamn uzak sisleri arasn da, sekin ve ei bulunmaz bir biimin bir kere kendini gster mi bulunmas ve tm kiisel giriimlerin, tm toplumsal ku ramlarn bu biimle ayn deeri tutturamayan, yakksz ve su lu imgeler olmas ok daha nemlidir. Baudelaire lerleme d ncesinin kazand baardan pek derin bir ac duymutur;

Baudelaire

141

nk a onun gemii seyretmesine engel olup, ban zorla gelecee eviriyordu. Baudelairee gre, kendisini byle ekerek, zaman tersine yaatyorlard ona; bu durumda kendisini, geri geri yrmeye zorlanan bir adam gibi beceriksiz ve rahatsz his sediyordu. Ancak 1852den sonra, llerlemenin de Gemiin l dlerinden biri olmasndan sonra huzur bulabildi. Korumak ya da yeniden kurmak kaygsyla, anl hatralar ve yitirilmi byk umutlarla dopdolu, yerinde saymakta direnen, kasvetli mpara torluk a toplumunda, durgun yaamn rahata srdrebildi, yava ve ar aksak gerisingeri yryne gnlnce devam ede bildi. Bylesine kkl biimde kendini gsteren bu gemiilii daha yakndan incelemek yerinde olur, iin kkeninde, bu nun zgrlkten kamaya ynelik bir tr giriimi temsil ettiini daha nce grmtk: kiilik ile almyazs, kendilerini ancak gemite aa vuran karanlk, byk grnmlerdir; kendini hemen fkelenen biri diye bilen kii, aslnda, gemite sk sk parlayverdiini saptamaktan baka bir ey yapmaz. Baudelaire, zgrl kiilikle snrlamak zere gemie evirdi yzn. Ancak, yapt bu seimin daha baka anlamlar da var. Baude laire zamann akp gittiini hissetmekten nefret eder. Akan san ki kendi kanym gibi gelir ona: geip giden bu zaman, yitik za mandr, tembellik ve geveklikle, kendi kendine edilen ama bo zulan yeminlerle, evden eve tanmakla, alveri yapmakla, durmamacasma para aramakla geen zamandr bu. Ama bir yandan da, sknt zamandr, imdiki zamann hep yeniden fkrmas dr. Ve imdiki zaman da, Baudelairein kendine besledii tatsz ve yapkan duygu ile i yaamn yar saydam belirsizlikleri bir btnden baka bir ey deildir: Sizi temin ederim ki, saniyeler artk tumturakl ve gl biim-

142

Jean-Paul Sartre

de vuruyor ve de her biri yle diyor sarkatan fkrrken: Yaamm ben, dayanlmaz, acmasz Yaam.1 Bir bakma, Baudelairein Gemie kap snmasna yol aan ey, giriim ve tasar, srekli deiimdir. Bir ie girimedeki yetersizliini izofrenler ve melankolik kiiler gibi, daha nce ya anm, daha nce yaplm olana, onulmaz olana dnerek do rular. Ama, te yandan da, en bata kendi kendisinden kurtul mak ister. Yansmal bilinlilii ona, hiliin dondurduu solgun arzular, duygulanmlar gibi, hovardaca yaadn, kendi kendi sini avucunun ii gibi tandn, oysa damla damla yaamas ge rektiini bildirir. Kendini kendi yaratt gibi deil de, Bakala rnn, Tanrnn grd gibi, olduu gibi grebilmesi iin kendi Dogasn en sonunda ele geirmesi gerekecektir. te, bu Doga ise gemitedir. Bugnk zgrlm edindiim doay hep gndeme getirdiine gre, gemite ne olduysam bugn oyum. te yandan, Baudelaire, kendisine gururunu ve biricikliini ka zandran akgrl bilincinden vazgemeyi hi mi hi isteme mitir. En deerli dilei, bir ta, bir heykel gibi, deimezliin dingin huzuru iinde olmaktr, ama bu dingin iine girilmezliin, bu srekliliin, ben ile ben arasndaki bu eksiksiz balln, zgr olduu ve de bilin olduu iin, zgr bilincine verilmi olmas gerekmektedir. Oysa Gemi, ona, varlk ile varolu ara sndaki o olanaksz bireimin bir imgesini sunar. Gemiim, ben demektir. Ama bu ben, kesinkestir. Alt yl, on yl nce yaptm ey, yaplm olarak kalr hep. Hatalarmdan, erdemlerimden, duygulanmlarmdan edindiim bilincin, beni tayan arabann yanndan geip geldii, gittike uzaklaan ve durmakszn geri ye ekilip bzen kilometre ta gibi, heybetli ve onulmaz, uf kuma yerlemesine hibir ey engel olamaz artk. Gerekten olan
1) Petits Pomes en prose: La Chambre double. (ift Kiilik Oda).

Baudelaire

143

ey, ite bu bilince varm olmamdr: acktm, sinirlendim, ac ektim, neelendim; her durumda duygumun ekirdei, ondan aldm bilinti. Ve bu duraksayan, kendine pek az gvenen b i lincin kendi kendine kar sonsuz bir sorumluluu vard; bilin cine vardm iin var oluyordu alk, zevk. u anda artk hi so rumlu deilim ondan, ya da, en azndan ayn biimde sorumlu deilim; orada, yolumun stndeki bir ta o artk. Gene de bi lintir ama. Ne var ki, bu talam bilinler benim deildir ger ekten, u andaki bilincim kadar ayrlmaz deiller benden. Oy sa Baudelaire bu bilinli Gemi olmay seti. Umursamad, pek nemsiz bir varlk diye grd ey, u andaki duygusudur: daha az imdi, daha az ivedi klmak iin deerini drr bu duygunun. Gerekliini yadsyabilmek iin, azaltlm bir ge mi klar imdiki zaman. Bu ynden, Faulkner gibi, ayn ekil de gelecee srtn dnen ve gemi uruna imdiki zaman sey reden bir yazara benzer. Ama Faulkner iin gemi, imdiki ann iinden, tpk saydam bir dzensizlik iinden kendini gsteren bir elmas paras gibidir: dorudan doruya imdiki zamann gerekliine saldrr o. Daha becerikli ve daha sinsi olan Baude laire bu gereklii aka yadsmay dnmez, hibir deeri ol madn syler yalnz. Deer bir tek gemiindir, nk gemi vardr; ve imdiki zamann gzellik ya da iyilik saylabilecek bir yan varsa eer, ayn n gneten almas gibi bunlar gemi ten dn almasndandr. imdiki zamann bu ahlaki bamll , varln baml yanlarndan birini simgesel olarak canlandr maktadr; nk, mantk asndan bakarsak, tamamlanm bi imin bozulmu biimlerden daha nce yer almas gerekir. Ksa cas, Baudelaire gemiten, onu da kendisine benzeten bir ebe diyet olmasn ister; gemile ebediyeti, kkl bir biimde, bir birine kartrmaktadr. Gemi kesin, deimez, ulalmaz deil

144

Jean-Paul Sartre

midir? Bylece Baudelaire, bir virs gibi simgeci arkadalarna da bulatrd bir zevkin, kokumann ac ehvetini tadacaktr. Yaamak, dmektir; imdiki zaman bir dtr; gemile ara sndaki balar pimanlk acs ve acnma sayesinde hissetmek is temitir Baudelaire. Kimi zaman dayanlmaz, kimi zaman tadna doyulmaz ve aslnda annn somut kavranl kipinden baka bir ey olmayan, belirsiz pimanlk acs. Bu sayede, gemite oldu u insanla kendi arasnda kurduu kkl dayanmay ileri s rebilir; ama bu sayede, zgrln de korumu olur; sulu ol duu iin zgrdr ve su ona gre zgrln en sk rastlanan grndr. Kendisi olan ve lekelediini sand bu gemie e virir yzn; kendi zn uzaktan sahiplenir ve de bu sayede suun sapkn zevkim edinir yeniden. Ama bu kez retilmi er deme deil, kendi kendine kar gnah iler. Ve ktln ii ne dtke, kendine de daha ok piman olma frsat verir, da ha canl olur ve daha arlar gemite olduu kiinin ans, onu zne balayan ba da, daha salamlap, daha belirginleir. Ama daha ileri gitmek, gemie olan bu ballkta, Baudelairein iirsel olgusu adn vereceimiz eyin zn bulmamz ge rekir. Olanaksz olduuna karar verdiimiz bu varlk ile varolu bireimine her air kendisine gre bir yoldan ulamaya alr. Bu airler, araylar sonunda dnyadan, varolu ile varln bir biri iine girdii gereklii en doru biimde anlatan simgeler olduuna inandklar nesneleri semeye ve onlar seyrederek kendilerine maletme yollar aramaya srklenir. Kendine maletme, daha nce gsterdiimiz gibi, bir zdeleme giriimidir. ifte nitelikli kimi doalarn sunduu gstergelerden yararlanan airler, kendilerini iki ynden doyuracak varolu ile varlk prl tlar yaratabilmilerdir; hem nesnel zler olduklar hem de air ler tarafndan seyredilebilecekleri iin, hem de airlerden kay

Baudelaire

145

naklandklar ve airler onlarda yeniden kendilerini bulabilecek leri iin iki ynden doyurucudurlar. Baudelairein, srekli bir trm ile gerek iirlerinde, gerekse yaamndaki davranlarnda yaratt konu, kendisinin syledii, bizim de ona dayanarak tin sel adn verdiimiz eydir. Tinsel, Baudelairein iirsel olgusu dur. Tinsel ve bir varlk ve byle ortaya kan: varlktan nesnel lii, sreklilii, kalcl ve kimliini almtr. Ama bu varlk bir tr lllk iindedir, tmyle var deildir, derin bir arba llk ortaya kmasn deil bir masa ya da aklta gibi kendini dile getirmesini engeller; bir tr yokluk ile belirlemektedir ken dini, asla ne tam olarak oradadr ne de tam olarak gze grne bilir, arballk u noktaya vardrld iin, hilik ile varlk ara sna aslp kalr. Zevk alabilirsiniz ondan, kamaz; ama seyret mekle alman bu zevkte bir tr gizli hafiflik de vardr; yeterince zevk almamaktan zevk alr. Baudelairein dnyasndaki bu me tafizik hafifliin, varoluun ta kendisini canlandrdn sylemek bile gerekmez. Le Guignon1adl iirindeki Mainte fleur panche a regret Son parfum doux comme un secret Dans les solitudes profondes Saan zgn iek var nice Tatl kokusunu bir sr gibi Derin yalnzlklar iinden dizelerini okuyan kii, Baudelairein varla dokunmaya ben zeyen ve tinsellikleri yokluktan yaplm olan bu garip nesnele re nasl da dkn olduunu hemen sezer. Koku istemeye iste1) Kr eytan.

146

Jean-Paul Sartre

meye var olur, bizler de bu isteksizlii o kokuyla birlikte eke riz iimize; kendini verdii an kaar, burun deliklerimize dolar, ama hemen ardndan yok olur, eriyip gider. Ama gene de bs btn yok olmaz: inat, yapkan, orada kalr, srnp geer bize. te bunun iin -yoksa birka akacnn ileri srd gibi, koku alma duyusu pek gelimi olduu iin deil- bunun iin o denli sevmitir Baudelaire kokular. Bir bedenin kokusu, az mz ve burnumuzla o bedenin ta kendisini iimize ekmek de mektir, bir anda o bedenin en gizli tzne ve de, hadi syleme diimiz ey kalmasn dersek, doasna sahip olmaktr. ime ektiim koku, bakasnn bedeninin benimki iinde kaynama sdr. Ama etinden kemiinden ayrlm, buharlam, gene de kendisinin ayn kalm, uucu bir tin olmu bir beden. Baudela ire tinselletirilmi sahip olutan zellikle holanr: pek ok kez, sevimekten ok, iine ektii izlenimine kaplrz kadnlar. Ama bundan baka, ona gre kokularda, kendilerini hi esirge meden verirken bile, eriilmez bir te dnyay anmsatan zel bir g vardr. Hem beden, hem de bedenin yadsnmas gibidir ler; onlarda, Baudelairein hep baka yerde olma isteiyle karan doymam bireyler vardr: Comme dautres esprits voguent sur la musique Le mien, o mon amour ! nage sur ton parfum. Dalgalanr ya baka ruhlar musikide Benimki, ey sevgili! kokunda yzer senin. Gene ayn nedenlerden tr, alacakaranlk saatleri, Hollan dann puslu havasn, beyaz, lk ve donuk klar, hastalkl gen bedenleri, btn ykk, krk ya da sona doru kayp giden

Baudelaire

147

varlklar, insanlar ya da nesneleri yeler Baudelaire: yal ka dncklar, bir de onlar kadar, aaran gnn solgunlatrd ve varl iinde titreir gibi duran bir lamba . iirlerinde rast ladmz gzel kadnlar bile, tasaszlklar ve suskunluklar ile bir tr lllk duygusu verirler. Gen kzdr bunlar zaten, tam olarak serpilmemilerdir henz ve de onlar betimleyen di zeler yeryznde hibir iz brakmadan kayp giden, yaamn y znde orada deilmi gibi, skntl, souk, glerek, bo bo t renlere iyice dalm, kayp giden agrkanl hayvanlar gibi tant maktadr onlar bize. yleyse, biz de Baudelairee uyup, bilince en benzeyen ve duyularla ele geirilmeye izin veren varl tinsel diye niteleyeceiz. Baudelairein btn abas bilincini ele geir mek, avular iinde bir nesne gibi ona sahip olmaktr, nesnel lemi bir bilin gibi grnen her eyi daha havadayken kapma s da bu yzdendir ite: kokular, bir yerden szlen klar, uzaktan gelen mzikler, sessiz ve sunulmu btn bu kk bi linler, kendi ele gemez varoluunun, grlr grlmez yeni len, bir kutsal ekmek gibi yutuluveren imgeleridir. Nesnelemi dnceleri, kendi bedenlenmi dncelerini, yoklamak arzu suyla yanp tutumutur hep: ou kez, zararl ve iren hayvanlarn, belki de insann kt dncelerinin maddi yaamda serpilmelerinden, canlanmalarndan, bedenlenmelerinden baka bir ey olmadn dnmmdr. iirleri de, bir tek gsterge biiminde gerekletikleri iin de il, en nemlisi, usta ii ritmleri, szcklere yklenen hemen he men silinmi, bile isteye duraksatlan anlamlar ve bir de szle anlatlmaz ekicilikleri nedeniyle, ekingen, ele avuca smaz, tpk bir koku gibi bedenlemi dncelerdir.

148

Jean-Paul Sartre

Ama bir kadnn kokusuna en ok benzeyen ey, bir nesne nin anlam landrm asdr. Bir anlam olan bir nesne, omuzu zerinden bir baka eyi, genel bir durumu, cenneti ya da ce hennemi gsterir. nsann aknlgmn imgesi olan anlamlandr ma, nesnenin kendi kendisini amasnn donmu bir biimi gi bidir. Gzm zn nnde var olmakta, ama gerekte grlme mektedir: havadaki bir iz, kprdamayan bir yn gibidir. Kendi sini ayakta tutan gznndeki eyle, belirttii ve orda bulunma yan nesneye araclk eden anlamlandrma, birincinin baz yanla rn kendinde barndrr, kinciyi de daha imdiden haber verir. Asla tmyle katksz deildir anlamlandrma, kaynakland bi imlerin ve renklerin ansn tar gibidir; bununla birlikte ken dini varlk-tesi bir varlk gibi sunar, yaylmaz, kendini brak mayp tutar, bocalar, ancak en keskin duyular tarafndan yaka lanabilir. Baudelairein hep bir baka yer isteyen spleeni iin, doyumsuzlugun simgesidir; bir anlam olan ey, doymam bir eydir. Nesnenin anlam da, dncenin imgesidir, bazen varl n iine ilemi bir varolu gibi gsterir kendini; Baudelairede koku, dnce ve sr szcklerinin hemen hemen ayn anlama geldii gzden kamayacaktr: Parfois on trouve un vieux flacon qui se souvient D ou jaillit toute vive une me qui revient. Mille pensers dormaient, chrysalides funebres, Frmissant doucement dans les lourdes tenebres Qui dgagent leurs ailes et prennent leur essor.1 Bazen eski bir ie bulunur anmsayan Dipdiri bir ruh fkrr iinden. Bin dnce uyur, lgn krizalitler,
1) Ktlk iekleri: ie. (Le Flacon.)

Baudelaire

1.49

Zifiri karanlklarda usul usul titrer Kanatlarn aar ve havalanr ge. Armoire a doux secrets, pleine de bonnes choses, De vins, de parfums...1 Tatl srlar dolab, gzel eylerle dolu, araplarla, kokularla... Mainte fleur panche a regret Son parfum doux comme un secret,2 Saan zgn iek var nice Tatl kokusunu bir sr gibi Baudelairein srlan bu kadar sevmesi, onlann hep bir teyi davurmalanndandr. Bir srr olan adam, tmyle kendi bede n iiinde ya da imdiki anda durmaz; baka yerdedir o; doyumsuzlugundan ve sanki baka yerdeymi gibi oluundan sezinle nir bu. Gizemi onu hafifletirdii iin, imdiki na daha az verir arln, varl daha az bask yapar ya da Heideggerin deyimi ile, dostlar, yaknlar iin olduuna indirgenmez. Bununla bir likte sr, baz gstergelerden kartlabilen ya da hibir ey sy lenmediinde yakalayabildiimiz nesnel bir varlktr. Bir bak ma, biz tanklar nnde, iyice darda bulunur. Ama varln hafiften kestirebiliriz, yzdeki bir hava, bir davran, iki anlam l birka sz anlatr varln. Bu yzden de nesnenin en derin lerde yatan doas olan bu varlk, ayn zamanda en ince zdr
1) Ktlk iekleri: Gzel Gemi. (Le Beau Navire). 2) Ktlk iekleri: Kr eytan. (Le Guignon).

150

Jean-Paul Sartre

de onun. Belli belirsiz vardr ; her anlamlandrma, kefetmek ne kadar zorsa, ite o lde de bir sr olabilir. Baudelairein her e yin kokusunu, srrn tutkuyla aramaya koyulmas bundandr, ite renklerin bile anlamn skmeye almas bundandr, ite bu yzden meneke renginin: srekli, gizli, rtl bir ak, bir rahibe rengi' olduunu yazacaktr. Swedenborgdan pek belirsiz bir dnce olan benzerlikler dncesini almsa da, bu anlayn arkasnda yatan metafizie balanmamt; her gereklie donmu bir doymamlk, baka bir eye doru bir an, nesnellemi bir aknlk bulmak isti yordu; simge ormanlarndan gemek istiyordu: ... travers des forets de symboles qui 1 observent avec des regards familiers. ...tandk baklarla szen simge ormanlarndan gemek...

Sonuta, yaanan btn bu amalar dnyann her yanna ya ylr, dnyann btn anlam kazanr ve baka nesneleri gster mek zere yok olmaya rza gsteren nesnelerin oluturduu hi yerari dzeninde, Baudelaire de kendi imgesini bulacaktr. Salt maddi evren, olabildiince uzaktr ona; ama anlaml evrende ye niden kendini ele geirir Baudelaire. Pomes en prose iindeki LInvitation au voyage adl iirinde yle yazmyor muydu:

1) Fuses.

Baudelaire

151

Dans ce beau pays si calme...ne serais-tu pas encadre dans ton analogie et ne pourrais-tu pas te mirer, pour parler comme les mysti ques, dans ta propre correspondance? Bu denli dingin bu gzel lkede... kendi benzerliin iine yerle mi olmayacak miydin, gizemciler gibi sylersek, kendi kiisel uyar ln iinde seyre koyulmayacak miydin acaba kendini? Baudelairein abalarnn amac budur ite: ebedi fark iin de yakalamaktr kendini, btn dnyayla zdeleerek Bakalm gerekletirmektir. Devasa tmellii iinde onu evreleyen bu hafiflemi, ii boaltlm ve simge ve gstergelerle doldurul mu dnya, kendisinden baka bir ey deildir; ve bu Narkissosun kucaklayp seyretmek istedii de, kendisidir ancak. G zelliin kendisi de bir erevenin, bir iir trnn ya da bir m zik parasnn dar snrlar iinde tutulan ksnl bir yetkinlik deildir. Gzellik, her eyden nce, esinlemedir, yani varlk ile varoluun birbirine kart, varoluun varlk tarafndan nesnelletirildii, saglamlatrldg, varln varolu tarafndan hafifletirildii bir garip ve yapma gereklik trdr: Baudelairein Constantin Guysa hayranlk beslemesi onu: Hal ve artlarn ve bunlarn esinledii btn ebedi eylerin res sam... olarak grmesindendir. Baudelaire baka bir yerde de unlar yazar: Bu hayranlk verici, bu sarslmaz Gzel igdsdr bize Dny a y ve zerinde yaananlar Cennetin genel bir grnm, bir

152

Jean-Paul Sartre

uyarlk sunan, teki dnyada olup da yaamn bize gsterdii ey lere beslediimiz kanmak bilmez susuzluk, lmszlmzn en canl kantdr. Ruh, iir sayesinde ve iir iinde, mzik sayesin de ve mzik iinde sezinler lmn tesindeki gzellikleri; ve usta ca kurulmu leziz bir iir gzpnarlarmzda yalar biriktirirse, bu yalar an zevk almamzdan ok, birden sinirli bir i kararmas nn uyanndan, sinirlerimizin herhangi bir yatknlndan, ku sursuz olandan srgne gnderilmi bir doann, var olduu akla nan cenneti daha bu dnya zerindeyken ele geirmek isteyen bir do ann belirtisidir. Dolaysyla, iirin ilkesi, kesin olarak ve yalnz ca insann daha yksek dzeydeki bir Gzellike duyduu zlemdir ve bu ilke ruhun kendinden gemesinde, cokuya kaplmasnda gs terir kendini; gnl sarholuu olan tutkudan ve akln otla olan hakikatten tmyle bamsz bir cokudur bu. nk tutku doal bir eydir, hatta katksz gzellik alanna yaralayc, uyumsuz bir ses getiremeyecek kadar ok doaldr; iirin doast blgelerine yuvalanm katksz A rzulan, gnl okayc Efkarll, soylu Umutsuzluktan artamayacak kadar allm ve iddetlidir tut ku.

Yaptmz bu alnt tmyle anlatr Baudelairei bize: onun doann bereketli olmas karsnda kapld tiksintiyi, doymamlg ve sinirleri kkrtan ehvetli edimlere dknln, te-dnyaya duyduu arzuyu buluyoruz burada. Ama, te-dnyaya duyduu arzu konusunda yanlmayalm; zaman zaman Baudelairein platonizminden ya da gizemciliinden sz edildii olmutur. Kendisini tensel zevklere dkn klan balardan kur tarmak ve lende anlatlan Felsefeci gibi, katksz Dnceler ya da mutlak Gzel ile kar karya kalabilmek istermi gibi gsterilmitir. Gerekte, dnyadan tam anlamyla vazgeen ve

Baudelaire

153

birey olmaya son veren Gizemcilere zg o abann en ufak bir izine bile rastlanmaz Baudelairede. te dnya zlemi, doyumsuzluk, gerein almas yaptnn her yannda karmza k yorsa da, hep bu gereklik iinde yaknr gene de. Ona gre a ma, kendisini evreleyen eylerden balayarak grnr, kendini ortaya koyar; hatta onlar amaktan zevk alabilmesi iin, kendi sini evreleyen eylerin orada olmalar gerekir. Dnya nimetleri ni aada brakp ge kmaktan tiksinti duyar Baudelaire; ona gerekli olan ey, bu nimetlerin ta kendisidir; ama onlar, dnya denen bu hapishaneyi hor grebilmesi ve her an ondan kamak zere olduunu hissedebilmesi iin gereklidir Baudelairee: ksa cas, doyumsuzluu, te dnyaya duyduu gerek bir arzu de il, bu dnyay belli bir biimde aydnlatmadr. Epikrosu gibi Baudelaire iin de nemli olan yalnz bu dnyadr, ama bu dn yaya ayn biimde uyum gstermezler. Yukarda alntladmz parada, iir araclyla yle bir grlveren yce Gzellik peine dlmtr. Ve de gerekten nemli olan, iiri bir kl gibi delen, te-dnyaya kan, ama daha sonra grevini bitirdi i iin, bolukta yok olup giden bu harekettir. Aslnda, nesnele re ruh kazandrmak iin yaplan bir kurnazlktr bu. Fuseesdeki o nl blm , Gzeli tanmlarken bu kurnazln ne olduunu da gsterir bize: Biraz belirsiz, balama byk yer brakan bir ey. Zaten, Baudelairede Gzellik hep tikeldir, daha dorusu, onu sarho eden ey, bireysel olanla ebedi olann belirli bir oran da kartrlmasdr; bu karmda ise, ebedi olan bireysel olann ardnda gsterir kendini. Gzel, der, Baudelaire, nicelii g lkle belirlenebilen ebedi, deimez, bir e ile deyim yerindey se, srasyla ya da tm de ayn anda, a, moda, ahlak, tutku olan greli, koullara bal bir eden kuruludur.

154

Jean-Paul Sartre

Ancak avare adamn, afyon yutan kiinin ya da airin nesne lerde nasl bir anlamlandrma grebildikleri sorulursa, bunlarn Efltunun idealanna ya da Aristotelesin biimlerine benzemedi ini kabul etmek zorunda kalrz. Kukusuz unlar yazabilmiti Baudelaire: Soyutlamadan baka bir ey karsnda cokunlu a kaplmak, bir zayflk ve hastalk belirtisidir. Ama gerekte, tikel bir doadan yola kp sz konusu cokunluu belirleyen soyut ve zsel izgileri saptamaya uratn grmedik hibir yerde. ze pek nem vermez ve de Sokratesin diyalektii ya bancdr ona. ister Dorothe isterse la Malabaraise olsun bu, ama nnden geen her kadn sayesinde, kadnl, yani o kadnn cinsinin ayrc zelliklerinin btn hedeflemedii aka orta dadr; Akademi kart Yunanlnn dedii gibi: At gryorum ama, atl gremiyorum diyebilirdi Baudelaire. Bunu anlamak iin Ktlk ieklerini yeniden okumak yeter: Baudelairein an lamlandrmadan bekledii ey, evrenselin kendi temelini atan, yani tekil rnei amas gibi, anlamlandran nesneyi amas de ildir; tersine, tpk bir kip gibi, havann gzenekli ve ar top raktan kap gitmesi gibi, ama en nemlisi, ruhun bedeni geip gitmesi gibi daha ar ve daha youn bir varln tesine gemek iin daha hafif olmasdr: Il est de farts parfums pour qui toute matiere Est poreuse. On dirait quils pnetrent le verre. yle keskin kokular vardr ki onlar iin her madde gzeneklidir. Sanki camdan geerler.1 En youn kat maddenin iine, kvamszl tinsellii olutu1) Le Flacon.

Baudelaire

155

ran gazimsi bir maddenin giriinden doan bu izlenim Baudela irein en nem verdii eydir. Kokuyla ykanan, hem ak seik, dz, parlak, belleksiz, hem de hl uyarlm, iinden buhar ge en bu cam, ona gre anlamlandran eyle anlamlandrma ara sndaki bantnn en ak simgesidir: oysa, ey ile bu eyin an lamnn her ikisinin de tikel olduu aktr. Anlamn cams yar saydaml, hayaletsi ve onulmaz zellii, yol gsterir bize: an lam, gemitir. Bir ey, belli bir gemi karsnda gzenekli ol duunda ve tini kendisini bir anya doru amaya kamladn da anlamldr Baudelaire iin. Kokular, ruhlar, dnceler, sr lar: tm de bellek dnyasn anlatan szckler. Charles Du Bos hakl olarak yle der: Baudelairee gre, bir tek gemi derin dir: her eye nc boyutu veren, nc boyutun damgasn vuran odur. Dolaysyla, ebediyet ile gemiin birbirine kart n saptadktan sonra, imdi de gemi ile tinsel olann birbiri ne kartn saptayabiliriz. Bergsonun yapt gibi, Baudela ireinkine de Madde ve Bellek ad verilebilirdi. nk evrensel gemi -yalnzca kendi bilincinin gemii deil- tam diledii gi bi bir varlk kipi olarak kar ortaya. Gemi vardr, nk onulmaz ve edilgen, katksz bir seyir nesnesidir; ama ayn za manda da orada bulunmaz, ulalmaz bir yerdedir, hafife sol mutur; Baudelairein tin adn verdii ve uyuabildii tek varlk olan bu hayaletimsi varla sahiptir gemi; l zevkler zerin deki dnceler, ite bu kkrtmaya, sinirlerin sergiledii bu eilime, airin pek sevdii o doymamla elik ederler. Uzaktr gemi, imdiden Hindistan ya da inden bile daha uzaktr; gene de daha yakn hibir ey yoktur: varln tesindeki varlk tr bu. Gemi, ac ekmi yal kadnlarn, tutkular en karan lk kelere itilmi endieli adamlarn, son olarak da eytanm, melekler arasnda kiisel bellee sahip tek Melein, srrTdr.

156

Jean-Paul Sartre

Baudelaire, varln lksn, annn tm zelliklerine sahip olarak imdiki zamanda var olan bir nesne olarak grdn iti raf etmitir. LArt romantique adl yaptnda yle der: Gemi, bir hayaletin lezzetine sahip olmakla birlikte, yaamn daki n ve hareketi yeniden kazanacak ve imdiki zaman ola cak. 1

Ktlk ieklerinde de yle yazar: Charme profond, magique, dont nous grise Dans le prsent le pass restaur.2 Derin, byl tad sarho eden bizi imdiki zamanda yeniden kurulan gemiin. Gerekten de, iirlerinin gerekletirmeye alt ey, daha nce grdmz gibi, varlk ile varoluun nesnel birliidir. Genel izgileriyle Baudelairein portresi budur ite. Ama ger ekletirmeye altmz betimlemenin bir portre karsndaki zayfl u ki, birincisi pepeelik sunduu halde, kincisi anlk tr. Burada art arda anlan ve her biri hem kendisini, hem de b tn tekileri dile getiren zelliklerin, gerekte, zlmez bir bi reimde i ie getiklerini, yalnzca bir yzn, bir davrann sezgisi hissettirebilir bize. Yaptmz dank saptamalarn top lu bir bilgi biiminde dzenlenebilmesi iin Baudelairei, bir an bile olsa, yaarken grmek yeterdi: gerekten de dolaymsz al gya, kark ve Heideggerin deyimiyle sylersek, n-varlksal
1) Le Peintre de la vie moderne. 2) Ktlk iekleri, XXXVlli, II.

Baudelaire

157

bir anlay elik eder; bu anlay aklamak iin aradan yllarn gemesi gerekir ve nesnenin belli bal zellikleri bu anlayta, ayrmszlamam bir biimde toplu olarak, bulunmaktadr. Bu dolaymsz anlay yokluunda, bir sonuca varmak iin Baudela irein btn davranlar ve duygulanmlar arasndaki sk ba ll gsterebilir, her zelliin, garip bir diyalektikle, nasl te kilere getiini ya da onlar gsterebildiini ya da kendini ta mamlamak zere onlara arda bulunduunu srarla belirtebili riz. O nun i iklimini oluturan ve onu tanm olanlarn syledi ine gre, sesindeki keskin kurulukta, hareketlerindeki souk sinirlilikte kendini gsteren bu bo, kuru ve ileden kmlg andran gerilim, kukusuz, kendi iinde ve dnda doaya bes ledii kinin sonucudur, kendini kurtarmak, ilikiyi kesmek yo lunda bir aba gibi grnmektedir. Bunu en iyi benzetebilecei miz durum, su basm bir hcrede, suyun bedeni boyunca yk seldiini gren ve hi olmazsa en soylu parasnn, dnce ve bak merkezinin, elden geldiince amurlu suyun dnda kala bilmesi iin ban geriye atan bir mahpusun kmseyici, bu naltc ve sert davrandr. Ne var ki, bu stoac davran, Baude lairein her alanda peinden kotuu ikilemeyi de gerekletirir; dizginler, engeller, yarglar kendini, hem tan, hem de cellad dr kendinin, yarann iinde dolaan bak, mermere biim ve ren keskidir o. Asla kendisi iin bir veri olmamak iin, neyse o olduunun sorumluluunu her an stlenebilmek iin gerilmek le, kendi zerinde almaktadr. Bu adan ele alndnda, ken di kendini zorlad gerilim ile kendi kendine ykledii oyunu birbirinden ayrmak pek g olacaktr. Eziyet ya da bilinlilik, baka bir adan bakarsak, bu gerilim dandizmin z ve stoac askesis' gibi kar ortaya; ama, ayn zamanda da, yaamdan tik1) ileciliin. (N.)

158

Jean-Paul Sartre

sinmek, srekli kendini lekeleme ve tehlikeye atma korkusudur bu; gerilimin kendiligindenlige uygulad sansr, isteyerek ger ekletirilen bir ksrlatrmadan baka bir ey deildir. Btn atlmlarm nleyerek, kendini bir anda ve kesin olarak dn sel dzleme oturtmakla Baudelaire, simgesel intihar seer; yava yava ldrr kendini. Bu gerilim ayn zamanda, Baudelairein Ktlk iklimini de verir bize. nk Baudelairede su d nlm, isteyerek ve adeta zorla gerekletirilmitir. Ktlk, kendini brakmaya hi mi hi benzemez: iyiliin btn zellik lerini tayan, ama bir tek iareti deimi olan bir kar-lyiliktir. Ve iyilik bir kendi zerinde aba, alma, egemenlik olduuna gre, btn bu nitelikleri Ktlkde de buluruz. Bylece Baudelairedeki gerilim lanetlenmi hisseder kendim ve de lanet lenmek ister. Ayn biimde, onda bulup mahkum ettiimiz l l ehvetten zevk al da, onun kendini braka duyduu ki ni dile getirir ve bu ynden soukluu, cinsel ksrl, derinlere kk salm efkatsizlii ve cimrilii, son olarak da, az nce be timlediimiz gerilim ile bir btn oluturur: zevk iindeyken bi le kendi kendine hakim olduunu hissetmesi sz konusudur; tam kendini zevke brakaca anda, onu geriye doru eken bir geme vurulu olduunu hissetmesi gerekir; cinsel edim srasnda anmsad hayaller, yarglar, annesi, kendisini seyreden souk gzel kadnlar, katksz duygulanmlar iinde kendinden gee cei anda onu kurtarmak zere arlmlardr bir bakma; ikti darszl bile, grne gre, ok fazla zevk alma korkusundan ileri gelmektedir. Ama, te yandan, zevkler iindeyken kendini tutmas, ilkece doymam olan Baudelairein ehveti, sahip olu tan ok, doymamlkta aramay semesinden ileri gelmektedir. Bildiimiz gibi, gtt erek, varolu ile varlk arasndaki zl mez birlikte ortaya kacak olan kendi garip imgesidir. Oysa bu

Baudelaire

159

eriilmez bir imgedir ve Baudelaire de bunu bilir iinden: ula tn sanar bu imgeye, srtnr ona, ama kucaklamak istediin de, uup gider bu imge. Bunun zerine, baarszln kendin den saklamak iin, yle gelip geerken srtnmenin gerekten sahip olmak olduuna inandrmak ister kendini ve de b tn ar zularn tmyle deitirerek, istenecek tek sahip oluun bu ol duuna inanabilmek zere her alanda o uyarc srtnmenin pe ine der. Bylece arzusunun doymaml ile doymam ile den kn birbirine kartrmaya karar verir. Ve bu, asla ken disinden baka hibir erek edinmemi olmasndan ileri gelir. Oysa, normalde, insan zevk nesnesinden zevk alr ve kendini unutur; bu sinirlendirici gdklamada ise, arzudan, yani kendi kendisinden zevk alr. Ve kendisi iin setii bu kararsz, sallan tl yaama, bu dur durak bilmez sinirlenmeye, baka bir anlam ykler Baudelaire: d krklna uram Tanrnm kkl doyumsuzlugunu gsterir bu yaam. O zaman bu yaam besledii hnc almaya yarayacak bir silah gibi kullanr: annesine aclar iinde gsterir kendini; ama yakndan baklrsa, ald zevkler den baka bir ey deildir bu aclar. Doyuma ulaamad iin tanrlara lanet okumak ya da ehvetin en derin anlam diye doyumsuzluu benimsemek, ayn eydir aslnda: anlam bulankl ise, gerekleen ilk olay karsnda benimsenen tavrda ufack bir deiiklikten kaynaklanr. Ve zenle beslenen bu ac, don mu bir tr ama ile lyilikten c almak istediinde, kendini ce zalandrma ad altnda gene iine yarar ve kendisinin bakal n kesin olarak ileri srmesine de izin verir. Ama, an derecede kendini ileri srmesiyle, en yce kendini yok say arasnda, ge ne, en ufak bir ayrm bile yoktur. nk kendini en yadsdn da, intihar etmeye karar verir; oysa onun gznde intihar mut lak hiliin zlemini ekmek deildir; kendini ortadan kaldr

160

Jean-Paul Sartre

may kurduunda, imdiki zaman ve bilincinin karanlk kele riyle bir tuttuu doay, ortadan kaldrmak ister kendinde. Ya amn onulmaz ve sona ermi, yani ebedi bir alnyazs ya da defteri drlm bir gemi olarak grebilmek iin intihar d ncesinden kk yardm ister. Bu yardm onlar, yaamn onulmaz ve bitmi olarak, yani ezeli bir yazg olarak ya da, daha da iyisi, kapanm bir gemi olarak grmesini salayacaktr. Ca nna kyma ediminde, en nemlisi, varln yeniden elde etme olana grr Baudelaire: en alta izgiyi ekecek olan da odur; sonuta, yaamna son vererek onu, hem sonsuza dek verili hem de kendisi tarafndan yaratlm bir z klacak olan da odur. Bylece, dnyada fazlalk olmann verdii dayanlmaz duygudan da kurtulacaktr. Ne var ki, intihar etmi olmasnn douraca so nulardan zevk alabilmesi iin, intihar giriimin baarsz olma s, onun da yaamn srdrmesi gerektii apak ortadadr. te, Baudelairein kendini lmden kurtulmu biri olarak kurmaya karar vermesi de bundandr. Kendisini bir anda ldrmemise de, edimlerinden her birinin, gerekletiremedii bu sonun sim gesel edeeri olabilmesi iin elinden geleni yapmtr. Cinsel so ukluk, iktidarszlk, ksrlk, cimrilik, bir ie yaramay reddet me, gnah: ite, intihara edeer bir sr terim. Gerekten de, Baudelairee gre, kendini olumlamak kendini eylemsiz, katksz bir z olarak, yani temelde bir bellek olarak ortaya koymak de mektir; kendini yadsmak ise, kesin olarak, anlarnn onulmaz zinciri olmay istemekten baka bir ey deildir. Btn teki ey lemleri bir tarafa brakp yeledii iirsel yaratm ise, onda, ka fasnda durmadan evirip evirdii intihar dncesine benzer. Bu yaratm onu, zgrln tehlikesiz biimde yaama olana verdii iin eker en bata. Ama, en ok da, tiksinti duyduu doa vergisi denilenin her trnden kendisini uzaklatrd iin

Baudelaire

161

houna gider. Bir iir yazarken, insanlara hibir ey vermemeyi ya da en azndan ie yaramayacak bir nesne vermeyi dnr. Bir ie yaramaz, eli sk ve kendi iine kapank kalr, yaratm ile kendisini tehlikeye atmaz. Bir yandan da, ritm ve dize zorunlu luklar sslenme ve dandizm araclyla uygulad askesisi bu rada da srdrmesini gerektirir. Bedenine ve davranlarna bi im verdii gibi duygularna da biim verir. Baudelairein iirle rinde de dandizm grlr. Hem sonra, rettii nesne kendisinin bir imgesinden, varlk ile varoluun bir bireimi grnm su nan belleinin imdiki zamanda yeniden ayaa dikilmesinden baka bir ey deildir. Ve bu imgeyi kendine maletmek istedi inde, her zamanki gibi, ie yarm yamalak sarld iin, bunu da tam anlamyla baaramaz ve gene doymadan kalr: bylece arzulanan nesneyle arzu birleir, sonra da bunun yerini, Baude lairein kendisinden baka bir ey olmayan o sert, sapkn ve doy mam tmellik alr. Grlen o ki, Hegel diyalektiinde olduu gibi, kendini yadsmak, kendini olumlamann iine geer; in tihar kendini srdrmenin bir yolu olur; ac, Baudelairein o n l acs da ehvetle ayn i yapy elde eder; iirsel yaratm ksr la benzer; btn bu geici biimler, btn gnlk davranlar birbiri iinde erir, ortaya kar, yok olur ve tam da en uzamz da olduklarm sandmzda yeniden ortaya karlar; btn b u n lar byk bir ilk izlein deiik tonlarda yeniden retilmesinden baka bir ey deildir. Bildiimiz bir izlek bu bizim, bir an bile gzden yitirmedik onu: Baudelairein kendine ilikin yapt kkensel seimdir bu. Bakalarnn gznde olduu gibi var olmay seti o; zgrl nn kendisine bir doa gibi grnmesini ve bakalarnn ken disinde kefettikleri doganm da, onlara zgrlnn bir t rm gibi gzkmesini istedi. Bu noktadan sonra, her ey ay-

162

Jean-Paul Sartre

dnlamyor: suyun akntsna kaplm sandmz bu sefil yaa m, kendisinin zenle rdn anlyoruz imdi. Bu yaamn bir yaamda kalmadan baka bir ey gibi olmamasn Baudelairein ta kendisi salamtr; daha en bandan itibaren, bu yaa m bu kadar yer tutan bir yn vr zvrla dolduran da odur; zenci kadn, borlar, frengi, kendisini sonuna kadar skacak ve sonuna kadar gelecee doru gerisingeri gitmeye zorlayacak va si mahkemesi... Skntl yllarn dolduran o sakin gzel kadn lar, Marie Daubrun, Bakan Hanm yaratan da odur. Btn gerek yer deiikliklerini elinin tersiyle geri evirip, odasna ka panmak, dsel kalar daha iyi izleyebilmek iin, sefaletini byk bir kentte srdrmeye karar vererek yaamnn corafya sn snrlandran da gene odur; srekli ev deitirmekle kendi sine bile kayormu taklidi yaparak, yolculua kmak yerine evini deitiren ve lm derecesinde yaraland halde, Parisi ancak ufak bir karikatr olan bir kente gitmek zere terk etme ye raz olan da odur; edebiyattaki yar-baarszlm da, edebi yat dnyasndaki parlak ve iler acs yaltlmlg isteyen de ge ne odur. Bu denli kapal, bu denli ksr bir yaam iinde tek bir kaza, araya giren tek bir rastlant bile bir nefes aldracak, heautontimoroumenosa ara verdirecek gibidir. Ama kendisinin t myle ve bilinlilikle sorumlu olmad tek bir durum bile bu lamayz. Her olay daha ilk gnnden son gnne varncaya dek oluturduu o ayrtrlamaz btnselliin bir yansmasn su nar. Denemeyi kabul etmedi, dardan hibir ey gelip deitir medi onu, hibir ey renmedi dardan; General Aupickin lm bile annesiyle arasndaki ilikileri belli belirsiz deitirdi ancak; bundan te tm yaam yks, ok yava ve ok ackl bir rmenin yksdr. Yirmi yanda da boy leydi, lm n eiinde de yle: yalnz daha aksi, daha sinirli, daha az canldr;

Baudelaire

163

yeteneinden, hayranlk uyandran zekasndan geriye bir tek anlar kalmtr. Ve, lnceye dek arad ve ancak bakalarnn grebildii tikellligi, fark da budur ite:-kapal kapta yaplan bir deney, Second Fausttaki1homunculus gibi bir ey oldu Baudelaire ve de deneyin nerdeyse soyut diyebileceimiz koullar u hakikate parlakl eriilmez biimde tanklk etmesini salad: insann kendi zerinde yapt zgr seim, alnyazs dediimiz eyle tmyle zdetir.

1) ikinci Faust. (N.)

You might also like