You are on page 1of 98

letiim Yaynclk A . ada Dnya Edebiyat Dizisi ISBN 975-4 7 0 -0 6 8 -0 1. BASKI letiim Yaynlan, st. 1988 2.

8 2. BASKI letiim Yaynlan, st. 1989 3. BASKI letiim Yaynlan, st. 1990

KAPAK mit Kvan KAPAK BASKISI Seda Matbaas BASKI efik Matbaas

letiim Yaynlar
Klodfarer Cad. letiim Han No.7 Caalolu-STANBUL Tel: 516 22 60-61-62

JORGE LUIS BORGES

Kum Kitab
EVREN Mnir H.Gle

NDEKLER
EVRENN NOTU ........................... YAZARIN NOTU................................ TEK ..................................................... ULRKE .................................................. KONGRE ............................................... BAKA EYLER DAHA VAR ............ OTUZLAR MEZHEB ... ....................... ARMAANLAR GECES .................... AYNA VE M A S K E ............................... UNDR ................................. ..... : ......... ; YORGUN BR ADAMIN DLKES DZEN .................................................. AVELINO ARREDONDO .................... DSK ..................................................... KUM KTABI ........................................ SONDEY .......................................... 5 7 9 17
22

41 48 52 58 63 69 76 83 89 92 97

EVRENN NOTU
"B ir gerek biimi, tutarl ve zeksel deil, ama iyice yan ve blnm Thomas De Quincey 'Kum Kitab (El Libro di Arena) Franszca ve ngilizce eviri lerinden Trkeletirildi ve spanyolca aslyla karlatrld. Bir syleide Borges Yazarken her zaman uyuuk ve ar davrandm, her tmce kendini farkl ekillerde ortaya koydu: Bir szce varmadan nce birok eanlamly elden geirmem, saysz eretileme iinden seim yapmam gerekiyor. (...) Ba larda artc sfat ve eretilemeler ararken, imdi artcln nlenmesi ve hereyin okuyucu iin kolaylatrlmas gerektiini hissediyorum (...) bence eseri okuyucu kendi yaratr diyordu. Borges in dzyazsnn ar anlam younluu ve grsel anla tm, kullanlan souk, kat dilin ayn zamanda armlarla ykl olmas ve btnn geometrik diyebileceimiz dokusunu ve duyumsal zn birlikte eleme zorunluu evirinin ekillen mesinde temel sorunu oluturdu. eviride amaladm, yazarn zgn dilini mmkn olduun ca yakn yanstabilmekti. Zaman zaman bu giriimi dn ver meden sonuca ulatrdm sanyorum. Ama genellikle, Trk eletirmedeki zayflklar kabullenmek gerekti. Byle durumlar-, da, yaznn gerek akmn, Borgesin izini aa karmay he def alarak dzenledim. Seme zorunda kaldmda da, yazarn
5

dili ilemekteki temel zgnlne, zellikle yanslanamaz to nuna bana en benzer grneni yeledim. Bu ncelik srasn saptadktan sonra, sonuna dek bozmamaya zen gstererek, btnl salamaya altm. Ksaca, almam eviri olarak deil, y anstma olarak de erlendirmek gerektiine inanyorum. Ayrca, sayfa altlarna yalnzca yabanc szcklerin evirileri ni ekleyerek, kurgunun akmn bozacak aklamalara girme dim, bunu Borges okuyucusunun daarcna braktm. Dnya yazn evrelerinin klsik kabul ettii tek ada yazar Borgesi daha yakndan tanmak steyenlere yardmc olabilmek amacyla kitabn sonuna bir bibliyografya ekledim. Eserde gzlenebilecek tm sapmalar -o.lumlu veya olumsuzbenim sorumluluumda olacaktr. "... basit bir zengenin gr pek nemli deil, okuyucu kendi yarglayacak. Benim evirim yaznsal deil, ama aslna uygun. Mnir Gle

Franszca ve ngilizce evirilerinden Trkeletirilen ve spanyolca aslyla karlatrlan "Kum Kitab nn evirisi yaznsal deil, ama as lna uygun . zellikle Franszca metinde biimsel kayglar nedeniyle, yklerin aritmetik diyebileceimiz dokusunu ve duyumsal zn yitir mi olduu gzleniyor. spanyolca aslyla karlatrlarak dzeltilmeye ve nemin vurgulanmasna alld. Dnya yazn evrelerinde kl sik kabul edilen tek ada yazar Borges eseri okuyucunun yarattn sylyor. Onun kimselere benzemeyen metafizik dnyasna girme nizden hemen nce, evirinin olumasnda yapc eletirilerinin byk nemini belirterek, sevgili dostlanma teekkr ederim. M.G.

YAZARIN NOTU
Bu yamda (1899 doumluyum) sevilen temalar zerine u birka eitlemeden fazlasn vaad edemem, kendime bile. Bi lindii gibi yk yazmak onarlmaz tekdzelie kar klsik a reye bavurmaktr. Gene de izninizle bir iki ayrntya iaret et mek istiyorum. Kitap on yk ieriyor. Say btnyle rastlantsal ya da kanlmaz -burada iki szck kesinlikle eanlaml- ve bysel deil. Btn bu yklerden yalnzca birini semem gerekseydi, sanrm hem en otobiyografik (anlarla en zengin olan), hem de en dsel olan KONGREyi seerdim. KUM KTABIn da ok sevdiimi saklamayacam. Ayrca bir ak yks, bir psiko lojik yk ve bir de Gney Amerika tarihinden dramatik bir ola yn yks var. Bu kr altrmalarnda, basit, zaman zaman gnlk konuma diline yakn slpla fantastik bir olay rgsn birletirerek, H. G. Wells rneine sadk kalmaya altm. Merakl okur VVelIs in adna, Swiftin ve 1838de bize ARTHUR GORDON PYMN ANLATISInn hayranlk uyandran son blmlerini brakan Poenunkini de ekleyebiJir. Ne bana anlamsz gelen sekin bir aznlk iin, ne de Ynlar diye bilinen u gklere karlan ideal Platoncu ken dilik iin yazyorum. Demagoglarn sevdii her iki soyutlamaya da inanmyorum. Kendim ve dostlarm iin ve zamann akn yumuatmak iin yazyorum.
7

Zaman beni srkleyen bir nehir, ama nehir benim; beni paralayan bir kaplan, ama kaplan benim. Beni tketen bir ate, ama ate benim. Evren, ne yazk ki, gerek; ben, ne yazk ki, Borges im.

Yllar boyu, insanolu bir boluu imgelerle, illerle, krallklar la, dalarla, krfezlerle, gemilerle, adalarla, balklarla, odalarla, aletlerle, yldzlarla, atlarla, insanlarla doldurur. lmnden az nce, usanmaz izgi labirentinin kendi yznn imgesini olu turduunu anlar. Jorge Luis BORGES

TEK
Olay, 1969 ubatnda, Bostonn kuzeyindeki Cambridgede geti. O zaman bunu yazmadm, nk amacm unutmakt, ak lm oynatmamak iin. Bugn, birka yl getikten sonra kda dkersem bakalarnn bunu yk olarak okuyacan ve za manla belki benim iin de bir yk niteliine brnebilecein! dnyorum. Olay srerken korkuntu, izleyen uykusuz gece lerin daha da kt olduunu biliyorum, ama bu bakalarna da bu kadar dokunaca anlamna gelmez. Sabah on sralarndayd. Charles rmana bakan bir srann stne oturmu dinleniyordum. Beyz metre kadar samda adn asla bilmediim byk bir bina dikiliydi. Gri renkli su, koca buz paralarn srklyordu. Kanlmaz olarak, nehir bana za man dndrd -bin yllk Herakleitos'un grnts. yi uyu mutum, bir nceki gnn ikindi dersinin rencilerimin ilgisini ektiini sanyordum. evrede kimsecikler yoktu. Birden, bu n daha nce yaadm duygusuna kapldm (psikologlara gre bu, bir yorgunluk hline karlk oluyor). Sra nn teki ucunda biri oturuyordu. Yalnz olmay yelerdim, ama kaba grnmek istemediimden, hemen kalkmaktan kandm. teki hafife slk almaya balad. te o zaman sabahn ilk hu zursuzluu ortaya kt. Islkla ald, almaya alt (sla iyi bir kulam olmad) Elias Regules in La Tapera adl eski bir halk ezgisiydi. Bu ezgi beni, oktan kaybolmu bir Buenos Ai res iavlusuna ve uzun yllar nce len dostum Alvaro Melin
9

Lafnurun ansna gtrd. Sonra szler geldi, ilk nakaratn szleri. Ses Alvaronun sesi deildi, ama ona yknmeye al yordu. Tanynca, fena halde ardm. Baym, dedim tekine dnerek, siz UruguaylI msnz, yok sa Arjantinli mi? Uzun bir sessizlik oldu. Yeniden sordum: Malagnon soka, 17 numarada, Rus kilisesinin karsnda deil mi? Yant olumluydu. yleyse, dedim kararllkla, sizin adnz Jorge Luis Borges. Ben de Jorge Luis Borges im. 1969 ylnda ve Cambridge ehrindeyiz. Hayr, diye karlk verdi benim kendi sesimle, biraz uzak tan. Bir sre sonra steledi: Burada Cenevredeyim, srann birinde, Rhone un birka adm tesinde. Tuhaf olan ey birbirimize benziyoruz ama siz benden olduka yalsnz ve salarnz beyazlanm. Yalan sylemediimi kantlayabilirim, dedim. Sana bir ya bancnn bilemeyecei baz eyler syleyeceim. Evde, byk dedemizin Perudan getirdii, aya iki ylan eklinde olan g m bir kadeh, ayrca atya aslm gm bir leen var. Odan daki dolapta iki sra kitap bulunuyor: Her blmnn sonunda kk punto notlar bulunan oyma bask resimlerle ssl Lane evirisi Binbir Gece Masallar nn cildi; Quicheratnm La tince szl; Tacitusun Germaniasnn Latince asl ve Gordonn ngilizce evirisi; Garnierden kan bir Don Quixote; Ri vera Indarte nin Tablas da Sangresi, yazarn ithaf ile; Carlyle n Sartor Resartus u; Amielin Yaamyks; ve br kitap larn arkasnda gizli duran, Balkanlarda cinsel gelenekler ze rine ciltsiz bir kitap. Dobourg Meydanndaki bir ikinci katta ge en akamstn de henz unutmadm. Dufour, diye dzeltti. Tamam, Dufour. Bu kadar yeterli mi?
10

Hayr, dedi. Bu kantlar hibir eyi kantlamyor. u an d mde sizi gryorsam, benim bildiklerimi sizin de bilmeniz do al. Gereksiz olarak uzattnz syleviniz btnyle anlamsz. Hakl bir kar koymayd. Yantladm: Bu sabah ve karlama dse,, ikimizin de d grenin kendisi olduunu sanmas gerekiyor. Belki uyanacaz, belki de hayr. Ama bu arada de boyun emek zorundayz; dnya y, domu olmay, grmeyi, solumay kabullendiimiz gibi. Ya d srerse? dedi kaygyla. Gerek onu, gerek kendimi yattrmak iin, gerekte hi de yle hissetmediim halde kendine gvenen biri havasna b rndm: Benim dm yetmi yl srd. Sonu olarak, yaayan hi bir insan yok ki uyandnda kendini kendisiyle birlikte bulma sn. te bizim bamza gelen de bu -tek fark bizim iki kii olma mz. Benim gemiimle, yani seni bekleyen gelecekle ilgili birey renmek istemez misin? Bir ey sylemeden kabul etti. Biraz kafam karm olarak devam ettim: Annenin sal yerinde ve Buenos Aireste Charcas ve Maipdaki evinde iyi, ama Baba otuz yl kadar nce ld, bir kalp hastalndan. Yarm inme bitirdi onu, sa elinin zerinde sol eli, bir devinkinin zerinde bir ocuun eline benziyordu. lm sabrszlyla, szlanmadan ld. Bykannemiz de ayn evde lmt. Ondan birka gn nce, hepimizi birden arp, bize Ben yava yava lmekte olan ok yal bir kadnm. Kim se bylesine allagelmi, sradan bir ey yznden zlme sin demiti. Norah, kzkardein, evlendi ve iki olu var. Bu ara da, evde nasllar? yi, Baba, her zamanki gibi dini alaya alan akalar yapyor. Dn akam, sann, kendilerini tehlikeye atmak istemeyen sr obanlarna benzedii iin vaazlarnda st kapal mesellerle konutuunu syledi. Bir an duraksad, sonra bana ya siz? dedi.
11

Yazacan kitaplarnn saysn syleyemem, ama ok ola can biliyorum. Bakalaryla paylaamayacan zevkler duya can iirler ve gerekd, dsel ykler yazacaksn. Baban ve aile yaknlarnn ou gibi ders vereceksin. Kitaplarnn baars ya da baarszlyla ilgili hibir ey sor mamas houma gitti. Baka bir ses tonuyla devam ettim: Tarihle ilgili olarak da... baka bir sava oldu, hemen he men ayn dmanlar arasnda. Fransa ksa zamanda boyun e di; ngiltere ve Amerika Hitler adl bir Alman diktatre kar sa vatlar -dngsel Waterloo Sava. 1946 ylna doru, Buenos Aires, atamza ok benzeyen yeni bir Rosas dourdu. Geen yzyl Entre Riosun bizi kurtarmas gibi bu kez, 1955te de Cr doba eyaleti bizi kurtard. Bugn, iler kt gidiyor. Rusya dn yay ele geirmekte; demokrasi boinancyla ksteklenen Ame rika imparatorluk olmaya karar veremiyor. Her geen gn, lke miz daha taral oluyor. Daha taral ve daha kendini beenmi -gzleri kapalymasna. Okullarda Latince yerine Guarani di linin retilmesi beni hi artmayacak. Pek dikkatle dinlemediini syleyebilirim. O anda gerek gibi grnen olanakszn ilkesel korkusu onu rktyordu. Baba ol mam olan ben, bana kendi etimden bir ouldan daha yakn bu delikanlya kar sevgi duyuyordum. Elinde bir kitap tuttuu nu farkettim, ne olduunu sordum. Ecinniler , bana gre eytanlar , Fydor Dostoyevski, diye karlk verdi, biraz vnerek. Neredeyse unutmutum. Nasl bir ey? Syler sylemez sorumun bir svg olduunu hissettim. Rus stad, diye kesti, Slav ruhunun labirentlerine herkes ten nce ulat. Bu retorik giriimi, yeniden kendini toparlad nn belirtisi gibi grnd bana. Ona bu ustann baka hangi ki taplarn okuduunu sordum. Aralarnda teki nin de bulun duu iki ya da balk sayd. Sonra, Joseph Conrad okurken olduu gibi, kahramanlar birbirinden ayrdedebiliyor mu ve Dostoyevskinin btn yaptlarn incelemeyi dnyor mu di
12

ye sordum. Doruyu sylemek gerekirse, hayr, dedi biraz akn. Ne yapmakta olduunu sordum. Bana Kzl ilah iler ad al tnda toplayaca bir iir derlemesi hazrlad yantn verdi. Kzl R itim ler ad zerinde de durmu olduunu ekledi. Neden olmasn? dedim. Birok iyi ncel gsterebilirsin. Rubn Darionun mavi iiri ve Verlaine in gri arks. Hi aldr etmeden, kitabnn btn insanlarn kardeliini kutlayacan aklad. Gnmzde air ana srt eviremez, diye devam etti. Bir sre dnp ona gerekten kendini herke sin kardei gibi hissediyor mu diye sordum, rnein btn l gmclerin, btn posta datclarnn, btn ak deniz dal glarnn, btn ift numaralarda oturanlarn, btn ses yitimi ne uramlarn ve bakalarnn. Kitabnn ezilen ve yabancla m byk yna ilikin olduu karln verdi. Ezilen ve yabanclam byk ynn soyut bir kavram dan baka bir ey deil, dedim. Yalnzca bireyler varolurlar eer herhangi bir insann varolduu sylenebilirse. "Dnn in san, bugnk insan deil, diye belirtmiti bir Yunanl. Cenev rede ya da Cambridgede bir srann zerine oturmu olan biz ikimiz bunun kantyz belki de. Unutulmaz olaylar, tarihin kuru sayfalar dnda, unutulmaz szlere gereksinim duymazlar. lm deinde bir adam, o cukluunda hayal meyal grd bir oyma bask resmi anmsa maya alr; bir savan eiine gelen erler amurdan ya da a vularndan sz ederler. Bizimki benzeri olmayan bir konumdu ve gerekte hazrlkl da deildik. Kanlmaz olarak edebiyattan konutuk; korkarm genellikle gazetecilere sylediklerimden fazla bir ey sylemedim. teki benliim yeni eretilemeler icat etmeye ve kefetmeye inanyordu; ben ise ok ak ve yakn benzerliklerin karl olan, hayal gcmzn daha nce kabul etmi olduu eretilemelere. nsanlarn yall ve gnbatm, dler ve yaam, geen zaman ve su. Ona, yllar sonra bir kita bnda yer verecei grm anlattm.
13

Beni dinlemiyor gibiydi. Birden: Siz ben idiyseniz, 1918 ylnda, kendinin de Borges oldu unu syleyen yal bir beyle karlatnz unutmu olmanz nasl aklamal? diye sordu. Bu gl gz nne almamtm. ok fazla inanmadan, Belki olgu ylesine tuhaft ki, unutmu olmay setim, diye karlk verdim. Biraz mahcup bir tavrla, Belleiniz nasl? diye sormaya cesaret etti. Anladm ki daha yirmisine gelmemi bir delikanl iin, yetmi yann zerindeki bir adam hemen hemen lmt. Yantla dm: ounlukla unutkanla benziyor, yine de ona sorulan h l bulabiliyor. Anglosaksonca reniyorum ve snfn da sonun cusu deilim. Konumamz d olmayacak kadar uzun zamandr sryor du. Anszn aklma bir dnce geldi: Beni dnde grmediini sana hemen kantlayabilirim, diye atldm. u dizeyi iyi dinle, bildiim kadaryla daha nce okumadn. Ar ar tannm dizeyi ahengine uyarak okudum,

Lhydre-univers tordant son corps caill dastres .*


Neredeyse korkulu hayranln duydum. Alak sesle, her szcn tadna vararak tekrarlad. Doru, diye mrldand. Ben asla byle bir dize yazamaya cam. Victor Hugo bizi birletirmiti. Bundan nce, imdi anmsyorum, cokuyla, Walt Whitmann gerekten mutlu olduu deniz kysnda paylalm bir gece yi anlatan ksa iirini tekrarlamt. Whitman o geceyi ycelttiyse, gereklemesini istedii ama, asla gereklemedii iindi, diye belirttim. iir, gerekten olmu olan deil de, bir zlemi dile getirdiinde gzeldir. Uzunca bir sre bana bakt. Sonra:
* Yeryz ejderi, yldzlarla kapl gvdesini kvran.

14

Onu yanl tanmsnz, diye vurgulad. Yalan sylemek Whitmann elinden gelmez. Yarm yzyl bouna gemez. Geliigzel okumalar ve dei ik beenilere sahip insanlar arasnda geen bu konuma so nucunda birbirimizi anlayamadmz kavradm. ok farkl ve ok benzerdik. Birbirimizi aldatmamz mmkn deildi, bu da konumamz zorlatryordu. Herbirimiz, brnn karikatr den bir kopyasyd. Durum, daha uzun sremeyecek kadar anormaldi. t vermek ya da tartmak yararszd, nk onun kanlmaz yazgs, benim olduum kii olmakt. Birdenbire Coleridgein bir fantezisini anmsadm. Biri cenne tin iinden getiini dlyor ve geiinin kant olarak da ona bir iek veriliyor. Uyandnda iei buluyor. Benim de aklma benzer bir oyun oynamak geldi. Dinle, dedim. zerinde para var m? Evet, diye yantlad. Yirmi frank kadar var. Bu akam Si mon Jichlinskiyi Crocodilee yemee ardm. Syle Simona, Carouge'da doktorluk yapacak ve ok in sana iyilii dokunacak. imdi ver bana bozukluklardan birini. Cebinden, gm ve birka madeni para kard. Anlama dan, byk parann birini bana verdi. Karlnda ona, dei ik deerlerine karn, hepsi ayn boyda olan u/mantksz Ame rikan kt paralarndan birini uzattm. Agzllkle inceledi. Olamaz, diye haykrd, 1964 tarihli bu. (Birka ay sonra, bankadan kan kt paralara asla tarih konmadn ren dim.) Btn bunlar bir mucize, ve mucizeler korkuntur diyebil di. Lazarus un diriliine tank olanlar da korkmu olmallar. Deimedik, diye dndm. Kaynaklar hep kitaps. Kt paray yrtarak ufak paracklara ayrd, sonra da kendi parasn cebine att. Ben, benimkini nehire atmaya karar verdim. Gm rmaa derek kaybolan gm para, anlatm arpc bir grntyle ssleyebilirdi, ama ans baka trl kararlatrmt.
15

Batl iki kez boy gsterirse, korkunluunu srdrmez, de dim. Ona, ertesi gn yeniden, iki ayr ada ve iki ayr yerde bulunan bu ayn srann zerinde bulumay nerdim. Hemen kabul etti ve saatine bakmadan, ge kaldn syledi. kimiz de yalan sylyorduk ve ikimiz de tekinin yalan syledi ini biliyordu. Beni gelip alacaklarn syledim. Gelip almak m? dedi aknlkla. Evet. Benim yama geldiin zaman, grme duyunu nere deyse tamamen kaybetmi olacaksn. Yalnzca sar rengi, gl geleri ve klar ayrdedebileceksin. Tasalanma, yava yava artan krlk pek trajik deil. Ar bir yaz akam gibi. Birbirimize dokunmadan ayrldk. Ertesi gn, ben bulumaya gitmedim. Byk olaslkla o da. Kimseye anlatmadm bu karlama zerine ok dn dm. Anahtar bulmu olduumu sanyorum. Karlama ger ekti, ama teki benimle dnde konuuyordu ve bu yzden beni unutabildi; ben ise onunla konuurken uyanktm ve ans hl sknt veriyor. teki beni dledi, ama kesin olarak deil. Dnde, anlyo rum imdi, dolarn zerindeki olanaksz tarihi grd.

16

ULRKE
Hann tekr everthit Gram ok leggr i methal theira bert* VLSUNGA SAGA, 27

ykm geree sadk olacak ya da en azndan o gerekten sakladm anya; sonuta ikisi de ayn kapya kar zaten. Olay lar yakn gemite, ama edebi alkanlklarn ikinci derecede ay rntlar ekleyip nemli noktalar vurgulamay gerektirdiini biliyo rum. Anlatmak istediim, York ehrinde Ulrike (asla soyadn renemedim ve belki de asla renemeyeceim) ile karla mam. Anlat bir gece ve sabahn kapsayacak. Onu ilk kez York Kilisesinin Be Rahibesinin yaknlarnda grdm syleyebilirdim, Cromwel ikonolastlarnn istedii gibi btnyle resimden arnm u kilise pencerelerinin orada, ama aslnda ehir surlarnn dnda kalan Northern Innin k k salonunda tantk. Az insan vard ve Ulrikenin srt bize d nkt. Birinin ikram ettii ikiyi geri evirmiti. Feministim ben, dedi. Erkekleri rnek almak istemiyorum. Ne ttnlerini ne de ikilerini seviyorum. Hazrcevap grnmek istiyordu ve bu tmceyi ilk kez syle mediini anladm. Sonradan rendim bu szlerin kendisine benzemediini, zaten sylediimiz bize benzemez her zaman. Mzeye ge geldiini ama Norveli olduunu rendikten
* Gram klcn ald ve plak olarak ikisinin arasna yerletirdi. VLSUNGA SAGA, 27.

17

sonra girmesine izin verildiini anlatt. Norvelilerin York a ilk girileri deil, diye uyard orada bu lunanlardan biri. Doru, dedi. ngiltere bize aitti ve biz onu kaybettik. Bir e ye sahip olabileceimiz ve o eyin kaybolabilecei gibi. te o zaman ona bakmtm. William Blake in bir dizesi yu muak gm ya da cokun altn olarak sz eder gen kzlar dan, ama Ulrike hem altn hem yumuaklkt. nce uzun, keskin hatl ve gri gzlyd. Gizem ykl havas yznden daha ok etkilemiti beni. Kolay bir glmsemesi vard, ite o glmse meydi onu daha uzaktaym gibi gsteren. Siyahlara brn mt oysa doann snk yzn renklerle canlandrmaya a lan kuzey yrelerinde ender rastlanan bir eydir bu. Ak, ke sin bir ngilizce konuuyordu, r leri hafife vurgulayarak. Ben iyi bir gzlemci deilim, bu ayrntlar yava yava kefettim. Bizi tantrdlar. Ona, Bogota And niversitesinde retim yesi olduumu syledim. KolombiyalI olduumu belirttim. Dnceli bir havayla bana sordu:
KolombiyalI olmak ne anlam a geliyor?

_Bilmiyorum, diye yantladm. Bir inan ekli. Norveli olmak gibi, diyerek onaylad. Baka hibir ey anmsamyorum o akam konuulanlardan. Ertesi gn erkenden yemek odasna indim. Pencereden bakar ken kar yam olduunu, topran sabahn iinde yava yava kaybolduunu grdm. Baka kimsecikler yoktu. Ulrike beni masasna ard. Yalnz gezinmeyi sevdiini syledi. Schopenhauer in bir akasn anmsayp yantladm: Ben de. Biz ikimiz beraber kabiliriz yleyse. Evden uzaklatk, yeni karn zerinde yryerek. Krda, yaa yan tek canl yok. Birka adm tede, rman biraz aasnda bulunan Thorgatee gitmeyi nerdim. O zamandan Ulrikeye k olduumu artk biliyordum; yanmda ondan baka birinin
olmasn isteyemezdim.

O srada bir kurdun uluduunu duydum. Daha nce hi kurt


18

ulumas duymamtm ama bunun bir kurt olduunu anladm. Ulrike rahatsz olmua benzemiyordu. Bir an sonra, sanki yksek sesle dnyormuasna: Dn York Kilisesi nde grdm birka garip kl, Oslo mzesinde grdm koca gemilerden daha ok etkiledi beni, dedi. Yollarmz birlemiti. Ulrike, leden sonra yolculuunu Londraya doru srdrecekti, bense Edinburgha gidiyordum. Oxford Streete Londra kalabalnda kaybolmu sevgili Ann arayan De Quinceynin izinden gireceim, dedi bana. De Quincey aramaktan vazgeti, diye karlk verdim. Oy sa ben yllardan beri onu aramay srdryorum. Belki de bulmusundur, dedi alak sesle. Anladm ki umutsuz olan bir ey bana yasak deildi ve onu dudaklarndan, gzlerinden ptm. Tatl bir kesinlikle beni itti ve aka: Thorgateteki handa senin olacam. Oraya kadar bana dokunmaman istiyorum senden. Bylesi daha iyi, dedi. Belirli yataki bir bekr iin, sunulan ak artk beklenmeyen bir armaandr. Mucize koullar da belirleme hakkna sahiptir. Popayanda geen genliimi ve beni akndan yoksun brakan, Ulrike gibi zarif ve sarn, Teksasl bir gen kz dndm. Ona beni seviyor mu diye sorma yanlgsna dmedim. lk ol madm, sonuncu da olmayacam anlamtm. Belki benim iin sonuncu olan bu serven, baka biroklarndan yalnzca bi ri olacakt bu gz kamatran, kararl bsen rencisi iin. Elele yolumuzu srdrdk. Btn bunlar bir d gibi, dedim, ve ben asla d qrmem. Bir bycnn domuz ahrnda uyuttuu na dein d grmeyen u kral gibi, diye karlk verdi. Sonra ekledi: Dinle bak: bir ku tecek. Ksa bir sre sonra, kuun tn duyduk.
19

Bu lkede, dedim, biri lecei zaman gelecei grebildii sylenir. Ve ben leceim, diye bildirdi. Ona baktm, aknlk iinde: Ormandan kestirme yapalm, diye steledim. Thorgatee daha abuk varrz. Orman tehlikelidir, diyerek yantlad. Yol boyu devam ettik. Bu nn her zaman srmesini isterdim, diye mrldandm. Her zaman, insanlara yasaklanm bir szcktr, diyerek onaylad. Ulrike, nemini yumuatmak iin de iyi duymam ol duunu ileri srerek adm yinelememi istedi. Javier Otrola, dedim. Tekrarlamak istedi ama baaramad. Ulrike ad zerinde ya nlma sras bana gelmiti. Seni Sigurd diye aracam, diye aklad glmseyerek. Eer ben Sigurdsam sen de Brynhild olmalsn. Admlarn yavalatmt. Sagay biliyor musun? diye sordum. Elbette, Almanlarn sonradan Nibelungen diye bozarak an lattklar trajik yk. Konumak istemiyordum, baladm: Brynhild, sanki yatakta ikimizin arasnda bir kl olsun is termiesine yryorsun. Anszn hann nndeydik. Adnn brk gibi Northern Inn olmas beni artmad. Kk merdivenin zerinden, Ulrike bana seslendi: Kurdu duydun mu? ngilterede kurt kalmad. Gel abuk. Merdivenleri karken duvarlarn William Morris stilinde, ok koyu krmz, meyva ve ku resimli bir duvar kdyla kapl oldu unu farkettim. Ulrike nce girdi. Karanlk odann tavan alak ve iki ucu eimliydi. Beklenen yatak lo bir aynada yansyordu ve parlak maun bana ncilin aynasn anmsatmt. Ulri20

ke imdi plakt. Beni gerek admla ard, Javier. Karn git tike hzn arttrdn duydum. Artk ne mobilya ne ayna vard. kimizin arasnda kl da yoktu. Zaman kum gibi akyordu. Yz lerce yllk karanln iinden ak fkrd. Ve ben ilk ve son kez Ulrikenin grntsne sahip oldum.

21

K ongre
Ils sachiminrent vers un chteau immense, au frontispice duquel on lisait: Je nappartiens personne et J appartiens tout le monde. Vous y tiez avant que dy entrer, et vous y serez encore quand vous en sortirez -DDEROT, Jacques la Fataliste et son Maitre (1769)* Alejandro Ferri adm. Kulanza askeri yanklanmalar almabilir ama ne zafer madalyalarnn ne de MakedonyalInn byk glgesinin, artk gney olmayan Gneyde, Santiago del Estera caddesindeki bir otelin st katnda bu satrlar bir araya getiren, ad hemen hemen duyulmam adamla bir ilgisi vardr -cmle beni dostluuyla onurlandrm olan The Marble Pllars n (Mermer Stunlar) yazar aire ait. Yaknda yetmi yam dol duracam; birka renciye ngilizce dersi vermeyi srdryo rum. Kararszlk, savsaklk ya da baka nedenlerden tr ev lenmedim ve imdi yalnz yayorum. Yalnzlk bana ac vermi yor, insann kendiine ve kendi huylarna katlanmasyla hayat zaten yeterince zor. Yalandm anlyorum; en amaz belirti
* ok byk bir atoya doru yol aldlar, alnanda u okunuyordu: "Ben kimseye ait deilim ve herkese aitim. Girmeden nce de ordaydnz, karken de hl orada olacaksnz. DDEROT - Yazgc Jacques ve Efendisi (1769)

22

de yeniliklerin beni ilgilendirmemesi, elendirmemesi; belki de temelde yeni olmadklarn, olsa olsa eskinin rkek varyasyon lar* olduklarn kavramadan ileri geliyor. Genliimde gnbatmlarna, kenar mahallelere ve mutsuzlua baylrdm; bugn eh rin gbeini, sabahlar ve dinginlii seviyorum. Artk Hamleti oynamaya almyorum. Tutucu bir partiye yazldm ve genel likle dalgn bir izleyici olarak katldm bir satran kulbnn yesiyim. Merak eden okurlar varsa, Mexico caddesindeki Ulu sal Ktphanenin karanlk, kuytu bir kesinde; hi deilse ierdii saysz yanllar dzeltmek ya da azaltmak iin yeni bir basm hakeden eserim John Wilkinsin Analitik Dil zerine K sa Bir ncelemenin bir kopyas duruyor. Bana sylendiine g re ktphanenin yeni yneticisi, eski dillerin incelenmesini (sanki ada diller temel olmak iin yeterli niteliklere sahip de ilmi gibi) ve dsel bir serseriler Buenos Aires ini demagogca yceltmeyi kendine i edinmi bir edebiyat meraklsym. Onunla tanmaya hi almadm. Ben ki t89 9 dan bu yana bu ehirde otururum, rastlant karma yalnzca bir tek serseri, ya da en azndan serseri diye bilinen bir kii kard. Daha sonra yeri gelirse, bu olay da anlatacam. Yalnz yaadm sylemitim. Geenlerde, Fermin Egurenden sz ettiimi duymu olan kap komum, onun Punta del Estede lm olduunu syledi bana. Hibir zaman dostum olmam bu adamn lm aklanmaz bir biimde hznlendirdi beni. Yalnz kaldm biliyorum; yer yznde, o gizli olayn -Kongre- ansn kimseyle paylama ola na olmakszn saklayan tek kiiyim. Bundan sonra, tek kongre yesi benim. Btn insanlarn kongre yesi olduklar, yery znde kongre yesi olmayan bir tek insan bulunmad doru, ama, ben deiik bir yeyim. yle olduumu biliyorum, bu da beni imdiki ve gelecekteki meslekdalarmdan farkl klyor. 1904 ylnn 7 ubat gn Kongre nin yksn khnseye anlat mayacamza dair bizim iin en kutsal olan ey -dnyada kut sal olan ya da olmayan her hangi bir ey var m ki?- zerine
23

ant itiimiz gerek, ama u anda benim andn bozan bir kii durumunda olmamda Kongrenin byk bir pay olduu da da ha az gerek deil. Burada sylediim biraz bulank, ama belki olas okuyucularmn merakn uyandrabilir. Her neyse, giritiim grev pek kolay deil. Mektup biimin de bile olsa, yk yazmay hi denemedim; daha da kts, k da dkeceim yk inanlacak gibi deil. Bu grev Mermer Stunlarn haksz yere unutulmu airi Jos Fernndez Iralaya dmeliydi, ama artk ok ge. Olaylar isteyerek bozmaya cam, buna karn tembel belleimin ve herhangi bir becerik sizliin beni bir kereden fazla yanlmaya zorlayacandan kor kuyorum. Kesin tarihlerin pek nemi yok. Doum yerim olan Santra Feden 1899da gelmi olduumu unutmayalm. Bir daha hi geri dnmedim; beni ekmeyen bu ehire, Buenos Airese gv demize ya da eski bir sakatla alld gibi altm. Pek nem semeden, yaknda leceimi seziyorum; bu yzden konu dna kma dknlm gemleyip, anlatm tezletirmem gereki yor. Yllar zmz deitirmez -zmz varsa tabi-; beni Dnya Kongresine gtrecek olan igd, daha nce Ultima Horann yayn kadrosu arasna gtrmt. Taral yoksul bir gen iin gazeteci olmak romantik bir yazg olabilir; bakentli yoksul bir gen iin bir srtmacn yazgsnn romantik olabilecei gibi. Bugn kaba bir meslek grnen gazetecilii istemi olmam ba na utan vermiyor. Meslekdam Fernndez Iralann, gazeteci nin yazdnn unutulup gittiini, oysa isteinin belleklerde ve zamanda iz brakmak olduunu sylediini duymutum. Daha sonralar MERMER STUNLAR derlemesinde birka hafif d zeltmeyle yer alacak kusursuz sonelerinden kimilerini kafasna kazmt bile (fiil o sralar pek yaygnd). lk kez Kongreden szedildiini ne zaman duyduumu tam olarak bilemiyorum. Veznedarn ilk aylm sayd gnn ak am olabilir. Buenos Airesin beni kabullendiini kantlayan bu
24

olay kutlamak iin Iralay yemee armtm. Kesin olarak Kongrede bulunmas gerektiini ne srerek, arm geri e virmiti. Hemen o an, spanyollarn oturduklar geni caddenin sonundaki kendini beenmi, kubbeli byk yapya deil, ok daha nemli ve gizli bir eye atfta bulunduunu sezdim. Her kes Kongreden szediyordu, kimileri aka alaya alarak, kimi leri seslerini alaltarak, bakalar kaygyla ya da merakla; inan yorum ki hibiri neyin szkonusu olduunu bilmiyordu. Birka hafta sonra cumartesi Irala beni de davet etti. Gerekli btn admlar attn aka syledi. Akam dokuz-on sralarndayd. Tramvayda Irala bana hazr lk toplantlarnn her cmartesi gn yapldn aklad ve don Alejandro Glencoe, belki de yalnzca admdan tr, beni onay lamt. Beraber Gaz Lambas kahvesine girdik. Saylar onbeyirmi kadar olan Kongre yeleri uzun bir masann evresinde oturuyorlard, bir peyke var myd, yoksa bu ayrnty belleim mi ekliyor bilemiyorum. Daha nce hi grmemi olduum ba kan tanmakta glk ekmedim. Don Alejandro din grn l, aln ak, gri gzl, kzla alan kr sakall, olduka yal bir beydi. Onu her zaman koyu renk bir redingot giyinmi olarak grdm; ellerini kavuturulmu olarak bastonuna dayama al kanl vard. ri yaryd. Solunda ok daha gen, yine kzl sal bir adam oturuyordu: parlak salar, atei artryordu. Bay Glencoenin sakal ise gz yapraklarn. Sanda, uzun yzl, ok dar alnl, biraz zppece giyinmi gen bir adam vard. Ap sent isteyen birka dnda, herkes kahve smarlamt. Dikkati mi ilk eken, o kadar erkein arasnda tek olan bir kadnn varl yd. Masann br ucunda, denizci giysilerine brnm ve uykuya dalmakta gecikmeyecek olan on yalarnda bir ocuk vard. Ayrca bir protestan papaz, Musevilikleri kuku gtrme yecek iki kii ve sokak serserileri gibi boynunda ipek fular ve dar giysileri olan bir zenci de bulunuyordu. Zencinin ve ocu un nne birer fincan kakao konmutu. Marcello de Mazo adnda son derece nazik ve gzel konuan, bir daha da hi gr25

mediim bir adamdan baka kiileri anmsamyorum. (Oturum larn birinin kt ekilmi, solgun bir fotoraf da var bende, ama yaymlamayacam, nk zamann giysileri, uzun salar ve byklar orada toplanm yelere gln, hatta sefil bir hava verebilir.) Btn dernekler kendi dil ve geleneklerini yaratma eilimin dedirler; Kongre katlanlarn acele etmeksizin ve herkesin kendi bana ulalmas ngrlen gerek amacn, hatta br yelerin ad ve soyadlarn kendilerinin kefetmesini ister gibiydi. ok gemeden benim grevimin soru sormamak olduunu kavra dm, bylece Fernndez Iralay sorguya ekmeye kalkmadm. Zaten o da bana hibir ey sylemedi. Hibir cumartesiyi kar mamama karn, anlamam bir-iki ay srd. kinci toplantdan iti baren, Donald Wren adl, sonralar bana ngilizce dersi verecek olan, Gney Demiryollarndan bir mhendis komum oldu. Don Alejandro ok az konuuyordu; tekiler dorudan doru ya onunla konumuyorlard ama syledikleri her sz ona y nelttiklerini ve onun onayn almaya altklarn sezdim. Elinin yava bir hareketi tartmann konusunun deimesine yetiyor du. Yava yava salondaki kzl sal adamn Twirl diye garip bir ad olduunu rendim. elimsiz grnmn anmsyorum, sanki boylar ba dnmesi yapyormuasna kambur durmaya zorlanan baz ok uzun boylu insanlarn zellii vard onda. El leri, durmadan zaman zaman masaya brakt bakr bir pusu layla oynard. 1914 sonunda, rlanda piyade alaynda er iken l drld. Hep sada oturan dar alnl gen adam Fermn Eguren, bakann yeeniydi. Gerekilik yntemlerine hi inanmadm iin (bildiim en ya pay akm, eer byle bir akm varsa) neler rendiimi hemen ama para para anlatacam. Ama bundan nce okuyucuya o zamanki durumumu hatrlatmak isterim: Casildal iftinin olu, yoksul bir gentim ve Buenos Airese ayak basp anszn ken dimi -o anda yle hissediyordum- bakentin yreinde bul
26

mutum, belki de dnyann yreinde, kimbilir. Aradan yarm yzyl geti ve ben sonuncu olmayan bu ilk gz kamamasnn ansn hl saklyorum. te olgular; en z biimde kda aktaracam. Don Alejand ro Glencoe, bakan, UruguaylI bir iftiydi. Brezilya snrnda kocaman bir topran sahibi. Aberdeenden gelmi olan babas, geen yzyln ortalarnda ktamza yerlemiti. Beraberinde yz kadar kitap getirmiti; don Alejandro nun yaam boyunca okuduu kitaplarn hepsi buydu diyebilirim (Kendi ilerinde snflandrlabilecek bu kitaplardan -ki hepsi elimden geti- szediyorsam, bu aralarndan birinin ykmn kkenini oluturma sndan dolaydr). lk Glencoe lrken ardnda bir kz ve sonra dan bakanmz olacak bir oul brakt. Kz bir Egurenle evle nip, Ferminin anas oldu. Don Alejandro bir ara milletvekili ol ma umuduna kapldysa da, siyasal efler Uruguay Kongresinin kaplarn onun yzne kapadlar. Adammz ayak diredi ve daha geni kapsaml baka bir kongre yaratmaya karar verdi. Carlylen ateli sayfalarnda, u Anacharsis Clootz olayn oku mu olduunu anmsad; Us tanrasnn tapman olup, otuz alt yabancnn banda, Pariste bir toplantda "insan trnn szcs olarak sylev vermiti. Bu rnekten g alan don Ale jandro, tm uluslarn tm insanlarn temsil edecek Dnya Kongresini yaratmay tasarlad. Hazrlk toplantlarnn merkezi Gaz Lambas kahvesi oldu; drt yllk bir sre iinde olaca n grlen al oturumu, don Alejandronun iftliinde yaplacak t. Buenos Airesi sevmesine ve Uruguayn imdiki ulusal kah raman Artigosun yandalarndan biri olmamasna karn, Kongrenin kendi yurdunda toplanmasna karar vermiti. Tuhaf ama, drt yllk tasar sresi, neredeyse bysel bir kesinlikle amalarn gerekletirmiti. Balangta yabana atlmayacak katlma denekleri alyor duk, ama abamz uruna kendisi de benim kadar yoksul olan Fernndez Irala hakkndan vazgeince, biz de onu izledik. Bu
27

nlem iyiyi ktden ayrmamz saladndan yararl oldu; Kongre yelerinin says azald ve geriye ballardan oluan k k bir grup kald. cretli tek grevli bakaca bir geim kayna olmayan, ayn zamanda ezici bir ii stlenen sekreter Nora Erfjordundu. Tm gezegeni kaplayan bir rgt yaratmak hi de nemsiz bir giriim deildi. Youn mektup, hatta telgraf trafii vard. Perudan, Danimarkadan, Hindistandan bavurular geli yordu. Bir BolivyalI, lkesinin denizle arasnda hibir ulam yo lu olmadn ve bu eksikliin ilk oturumlardan birinin konusu ol mas gerektiini yazd. Parlak bir zekya sahip olan Tvvirl, Kongrenin her eyden nce felsefi bir dzen sorunu olduunu hatr latt. Tm insanlar temsil edecek bir kurulun temelini kurmak, Platoncu arketiplerin gerek saysn ortaya karmaya al makla -ki bu gizem yzyllardr btn dnya dnrlerini ak na eviriyordu- ayn eydi. Daha ileri gitmeden, don Alejandro Glencoenin yalnzca ifti ve hayvan sahiplerini deil, Uruguayl lar, btn insanln habercileri olan kiileri ya da kzl sa kalllar ve tm koltukta oturanlar temsil edebileceini belirtti. Nora Erfjord Norveliydi. Sekreterleri mi, Norvelileri mi yoksa -daha aka- btn gzel kadnlar m temsil edecekti? Bir tek mhendis, Yeni Zelandal lar dahil tm mhendisleri temsil et meye yeter miydi? Sanrm bu noktada Fermin araya girdi: Ferri burada gringolar* temsil ediyor, dedi, kahkahalarla. Don Alejandro serte ona bakp, sesini ykseltmeden: Bay Ferri, igleri bu memleketin kalknmasna yarayan gmenleri temsil ediyor, dedi. Fermfn Eguren benim varlma bile dayanamazd. Birbirine uyan eylerle vnyordu: UruguaylI olmakla, iyi aileden gel mekle, kadnlarn ilgisini ekmekle, pahal terziden giyinmekle ve de bir trl anlayamadm bir ey, Bask kkenli olmakla;
* Gringo: zellikle talyan gmenleri kapsayan, yabanclara verilen k mseyici ad.

28

nk bu rk tarihte inek samaktan baka hibir ey yapma mtr. Anlamsz bir olay dmanlmz pekitirdi. Bir toplant biti minde Eguren bize Junn caddesindeki genelevlerden birine gitmeyi nerdi. Tasar pek houma gitmedi, ama alaylarna ko nu olmamak iin kabullendim. Fernndez Irala ile beraberdik. Genelevden karken, bir am yarmasyla karlatk. Biraz ka fay bulmu olan Eguren eikte adam iteledi. teki geii kapa tp bize: Dar kmak isteyen bu baktan gemek zorunda, dedi. imdi bile, uzun geidin alacakaranlnda ban prltsn anmsyorum. Eguren dehet iinde kendini geri att. Kendim den pek emin deildim ama kinim korkuyu bastrd. Elimi, sanki bir silah karacakmm gibi koltuumun altna yanatrdm ve kat bir sesle adama: Bu hesab darda kapatacaz, dedim. Yabanc tamamen deiken bir ses tonuyla bana seslendi: te byle insanlar severim. Yalnzca sizi denemek iste mitim dostum, diyerek saygyla glmsedi. Dost olduumuzu sen sylyorsun, diye yantladm ve d ar ktk. Bakl adam geneleve dald. Sonradan adnn Tapia, Pare des ya da onun gibi bir ey olduunu ve kavgac biri olarak ta nndn rendim. Kaldrma ktmzda, soukkanlln ko rumu olan Irala, omuzuma vurup, cafcafl bir tavrla: mzn arasnda bir silahor varm, selm sana dArtagnanl dedi. Fermn Eguren, dlekliine tank olduum iin beni asla ba lamad. ykmn imdi, ancak imdi baladnn farkna varyorum. Bundan nce yazdm sayfalar, belki de yaammda tek olan inanlmaz olayn ortaya kmasnda, yazg ya da rastlantnn ge rektirdii koullar belirtmeye yarayacak yalnzca. Don Alejand29

ro Glencoe her zaman Kongrenin odandayd, ama bizler ya va yava, aknlk ve kaygyla, gerek bakann Twirl olduu nu hissettik. Bu alev bykl tuhaf adam Glencoey, hatta Fermn Egureni ylesine abartmayla pohpohluyordu ki, orada bulunan lar ikisiyle de alay ettiini dnebilirdi. Kendinden hi taviz ver meden yapyordu bunu. Glencoe snrsz servetinden gurur du yuyordu; Twirl herhangi bir ey yaptrtmak istiyorsa yalnzca bu nun bedelinin bakann imknlarn ok atn ima etmesinin yeterli olduunu anlamt. Srekli olarak yeni genileme ola naklar ortaya atyor, don Alejandro da her zaman kabulleniyor du. Gittike byyen ve gelien bir dairenin merkezinde gibiy dik. rnein Twirl, Kongre nin bavuru kitaplar ieren bir ktp hane olmadan ok ilerlemeyeceini bildirdi; bir kitapda al an Nierenstein bize, Justus Perthes in atlaslarn ve eit eit ok ciltli ansiklopedileri, Plinynin Natural H istorysi ve Beauvaisnin Speculumundan nl Fransz ansiklopedi yazarlar nn, Britannicanm, Pierre Larousseun, Brockhausun, Larsenin, Montaner ve Simonn tatl labirentlerine (bu szckleri Fernndez Iralann sesiyle okuyorum) kadar her eyi salad. ncelikle boyanm yazlarnn bana leoparn benekli derisinden daha gizemli grnd bir in ansiklopedisinin ipekli ciltlerini saygyla okadm anmsyorum. Balarna gelenler hakknda hibir ey sylemeyeceim, ayrca hi de yerinmiyorum. Belki de dalkavukluk etmeye almayan tek biz olduumuz dan, don Alejandro, Fernndez Iralaya ve bana yaknlk duyma ya balamt. Bizi, duvarc ustalarnn oktan ie balam oldu u iftlii La Caledoniada birka gn geirmek zere davet etti. Akntya kar uzun bir yolculuktan ve alt dz bir tekneyle nehri getikten sonra bir sabah Uruguay kysna ayak bastk. Sonra, sefil hanlarda geceler boyu konaklamamz ve Cuchilla Negra nn ara yollarnda dzinelerle kap ap kapamamz ge rekti. Faytonla yol alyorduk; krlk arazi bana doduum kk
30

iftliin evresinden daha geni ve ssz grnd. Yurtluun iki ayr grnts u anda bile belleimde: Biri ha yalimde canlandrdm, br gzlerimin sonunda grd. Aklszca, bir dteymiesine, Santa Fe bozkrlaryla Victoria tarz, grkemli Buenos Aires bakanlk saray gibi olanaksz bir karm tasarlamtm; La Caledonia ise, ats beik biiminde, dal ve al kapl, geitleri mozaik deli, uzun irkin bir yapyd. Bana en kt hava artlar ve zamana dayanabilmesi iin yapl m izlenimi verdi. Kaba duvarlarn kalnl bir metreye yakn, kaplar ise dard. Kimsenin aklna aa dikmek gelmemiti. G nein ilk ve son nlar diklemesine zerine dyordu. evre duvarlar tatand; zayf ve boynuzlu birok sr hayvan vard; atlarn kuyruklar dne dne yere kadar uzanyordu. lk kez, ye ni kesilmi hayvan etinin tadn rendim. Birka paket poaa getirildi; bir-iki gn sonra, khya bana yaamnda azna bir lokma ekmek bile koymadn syledi. Irala tuvaletin nerede ol duunu sordu, don Alejandro geni bir el hareketiyle ona ktay gsterdi. Dolunay vard, ayaklarmn uyuukluunu gidermek iin dar ktmda, dostumu bir devekuunun gzetiminde iini grrken bastrdm. Geceyle kaybolmayan scaklk dayanlmaz gibiydi ve hepimi zin dilei biraz serinlikti. Alak tavanl, birok oda mobilyasz gi bi geldi bana; bize gneye bakan, iki somya ve zerinde g mten bir leen ve ibrik bulunan konsolla denmi bir oda ayrlmt. Yer plak toprakt. Ertesi gn, beni bu yalnzla ve bu sabaha getiren yolun ba ndaki kitaplkta ve insanln szcs, Anacharsis Clootza at fedilmi Cariyle ciltleriyle karlatm. Akam yemeiyle ayn olan kahvaltdan sonra, don Alejandro bizi yaplan binalar gr meye gtrd. At srtnda, plak arazide bir sre yol aldk. Bini cilii pek iyi olmayan Irala attan dt; kahy glmeden belirtti: ehirli attan inmesini iyi biliyor. Uzakta inaat yeri belirdi. Yirmi kadar adam derme atma bir amfiteatr ortaya karmlard. Aralarndan gkyznn grn
31

d iskeleler, merdivenler, sahneler ve sralar anmsyorum. Birok kez iilerle konumaya altysam da abalarm bo a gitti. Bir anlamda farkl olduklarn biliyorlard. Birbirleriyle anlamak iin, Portekizce havas tayan, ksa, z ve genizden gelen bir Brezilyallatrlm spanyolca kullanyorlard. Kuku suz damarlarnda hem zenci hem de yerli kan dolayordu. Salam yapl, ksa boyluydular; La Caledonia'da uzun boylu bir adam oldum; oraya gidene kadar hi byle bir duyguya kapl mamtm. Hemen hepsi chirip*, bazlar da bambachs** giyi yorlard. Hernndez ya da Rafael Obligadonun kitaplarndaki dokunakl kahramanlara ya ok az benziyor, ya da hi benzemi yorlard. Cumartesi gecesi iilen ikinin etkisi henz gemedi inden, her an iddete ynelebilir durumdaydlar. Aralarnda bir tek kadn bile yoktu ve hi gitar sesi duymadm. Beni bu snr kynn insanlarndan daha ok ilgilendiren, don Alejandroda grlen deiiklik oldu. Buenos Aireste se vimli ve ll bir beydi; La Caledoniada ise atalar gibi, sert bir oymak efi. Pazar sabah sr obanlarna, bir tek szc n anlamadklar ncilden blmler okuyordu. i babasndan devralm olan gen kahy bir akam koarak, bir iftiyle sr obannn baklarla kaptklarn bize bildirmek iin geldi. Don Alejandro, hi istifini bozmadan ayaa kalkt. Olay yerine vard, her zaman zerinde tad silahn korkudan tir tir titreyen kahyya verdi ve kendine baklar arasnda yer at. Derhal u emri verdiini duydum: Brakn baklar ocuklar! Ayn sakin sesle ekledi: Haydi imdi el skn ve kendinize gelin. Kavga istemiyo rum burada. kisi de boyun ediler. Ertesi gn, don Alejandronun kahyy kovduunu rendim.
* Araucan yerlilerinin giydikleri bir eit gmlek. ** Bir eit geni pantolon (alvar benzeri).

32

Kendimi yalnzlkla kualtlm gibi hissediyordum, Buenos Airesi bir daha gremeyeceimden korkmaya baladm. Fer nndez Irala bu korkuyu paylayor muydu bilmiyorum, ama Ar jantinden ve dnmzde neler yapacamzdan ok szediyorduk. Sk sk dolatm yerleri deil de Plaza del Once yakn larnda, Jujuy caddesindeki bir anakapnn aslan yontularn ve ehrin cr bir kesindeki eski bir barn n zlemle dl yordum. Her zaman iyi bir binici oldum; ata binip uzun gezilere kmaya baladm. ounlukla bindiim ve imdi lm olmas gereken Arap atn imdi bile anmsyorum. Bir le sonras ya da akam, ola ki Brezilya topraklarna girmiimdir, nk snr, yanyana dizili talardan oluan bir izgiden baka bir ey deil di. Gnleri saymaktan vazgemitim ki, brlerinden hi fark ol mayan bir gn bitiminde, don Alejandro haber verdi: Yatma zaman geldi, yarn, sabah serinliinde yola kyo ruz. Nehir kysnda yol alrken kendimi ylesine mutlu duyuyor dum ki, La Caledoniay sevgiyle bile anabilirdim.

Cumartesi toplantlarmza yeniden baladk. Daha ilk otu rumda Twirl sz istedi. Her zamanki ssl anlatmyla, Dnya Kongresi kitaplnn yalnzca bavuru kitaplaryla snrl kalma mas gerektiini ve tm dnya lke ve dillerindeki klsik eserle rin gerek bir bilgi birikimi olduunu, bilmeme yanlna dl mesinin gze alnamayacan syledi. neri hemen onayland; Fernndez Irala ve Latince reten Dr. Ingnacio Cruz gerekli metinlerin listesini karma grevini stlendiler. Twirl, bu tasar zerine nceden Nierensteinla grmt. O gnlerde, dlerinde Paris olmayan bir tek Arjantinli yoktu. Kukusuz en cokulusu Fermn Egurendi, sonra da ok farkl nedenlerle Fernndez Irala geliyordu. MERMERSTUNLAR airi iin Paris Verlainedi Leconte de Lisee idi; Eguren iinse
33

daha iyi Junn caddesiydi. Onun Twirl ile anlamaya vardn dan kukulanyorum. Sonraki bir toplantda, Twirl Kongre yele rinin hangi dili konuaca konusunda bir tartma balatt ve Londra ve Parise iki delege yollayp bilgi toplamakla grevlen dirilmeleri gerektiini ne srd. Yansz grnebilmek iin nce benim adm nerdi, sonra ksa bir duraksamann ardndan, dostu Eguren'inkini. Don Alejandro her zamanki gibi onaylad. Wren'in, ona verdiim talyanca derslerine karlk olarak, be ni bitimsiz ngilizce dili incelemesine balatm olduunu syle diimi sanyorum. Olabildii lde dilbilgisi ve balayanlar iin hazrlanm kalp tmceleri bir yana brakp, dorudan, en zl biimleri ieren iire getik. Yaamm dolduracak olan bu dille ilk ilikim Stevenson'n ateli "Requiem i oldu; sonra Percynin saygdeer onsekizinci yzyla kazandrd baladlar geldi. Londraya gitmemden az nce, beni Irala'nn dizelerinin esizli inden kukulandrp, sululuk duymaya ynelten, gzkamatrc Swinburne oldu. Londraya 1902 Ocann banda vardm; daha nce hi gr mediim yaan karn yumuak okayn tattm hatrlyorum; byk bir mutluluk duyduumu da. Egurenle beraber yolculuk etmekten kurtulmutum. British Museum'n arkasnda gsteri siz bir pansiyonda yer buldum, bylece sabah ve akamlan Dnya Kongresi'ne yarar bir dil arayyla kitapla gidiyor dum. Evrensel dilleri nemsemezlik etmedim; hem Esperanto'1 yu -Luganes'in tarafsz, yaln ve tutumlu diye niteledii- hem de eylemleri reddedip, adlar ekme yoluyla tm dilbilimsel ola naklardan yararlanmaya alan Volapk' aratrdm. Yzyl lardr zlemini ektiimiz Latincenin dirilmesi iin leh ve aleyh te olan kantlar tarttm. John Wilkinsin her szcn anlamnn onu oluturan harflerde bulunduunu ileri sren zmsel anla tmnn bile incelenmesi, dnm geciktirdi. Okuma salonu nun yksek kubbesinin altnda Beatrice ile karlatm. ykm, Dnya Kongresi'nin genel tarihini vermeyi amal
34

yor, benim ya da Alejandro Ferrininkini deil; ama birinci kin ciyi kapsyor, baka btQn tarihlerin kapsad gibi. Beatrice in ce ve uzundu, dzgn hatlar vard; kzl salar bana karanlk Twirl i anmsatabilirdi ama asla byle olmad. Henz yirmisine varmamt. Kuzey illerinin birinden ayrlp, niversitede edebi yat renimi yapmaya gelmiti. Benim gibi yoksul bir ailedendi. O zamanlar talyan kkenli olmak Buenos Aireste utanlacak bir ey olmasna karn, Londrada ou insan iin bunun ro mantik bir yn olduunu farkettim. Birka akamdan sonra birbirimizin a olmutuk; benimle evlenmesini nerdim, ama Beatrice Frost, Nora Erfjord gibi, bsenin yayd inan izliyor du ve kimseye balanmak istemiyordu. Syleme yrekliliini gsteremediim ilk szckler onun dudaklarndan kt. Ey ge celer! Ey lk ve paylalm karanlklar! Ey glgelerde gizli bir rmak gibi akan ak! Ey herbirinin br olduu o esrime n! Ey esrimenin safl ve arl! Ey kendimizden getiimiz, son rasnda uykuya daldmz birleme! Ey gnn ilk nlar ve onun seyrine dalm! etin Brezilya snrnda, sla hasretinin tutsa olmutum; ba na ok eyler veren Londrann kzl labirentinde ayn ey gel medi bama. Yola km geciktiren tm bahanelere karn, yl sonunda dnmem gerekiyordu. Noeli Beatrice le beraber ge irdik. Ona, don Alejandronun kendisini Kongreye katlmaya araca konusunda sz verdim; belirsiz bir ekilde, Gney yarmkreyi grmenin houna gidecei ve dii olan kuzenle rinden birinin Tasmaniada oturduu yantn verdi. Beatrice gemiye gelmedi; ona gre vedalamalar anlamsz znt bayramlaryd ve dramatik olaylardan tiksiniyordu. Bir nceki k karlatmz kitaplkta vedalatk. Ben korkak bir adamm: mektup bekleme skntsn nlemek iin adresimi ver medim. Her zaman dn yolculuklarnn daha ksa olduunu farketmitim, ama an ve kayglarla dolu bu Atlas Okyanusu geii
35

bana bitmek bilmez grnd. Hibir ey, benim hayalma kout olarak Beatrice in de dakika dakika, geceler boyu kendnnkn yaayacan dnmek kadar ac vermiyordu. Sayfalar dolusu bir mektup yazdm, Montevideodan ayrlrken yrtp attm. Bir perembe gn Arjantine vardmda, Irala limanda ben. bekli yordu ili caddesindeki eski evime yerletim; o ve ertesi gnle ri Iralay a yry yaparak ve laflayarak geirdik. Buenos Ai rese yeniden almam gerekiyordu. Fermn Eguren m hl P riste olduunu renmek beni rahatla.; ondan nce donmu olmam uzayan yokluumun izini hafifletecekti. Irala ylmt. Fermn Avrupada lsz miktarda para sap savuruyordu ve geri dnmesi iin verilen iki buyruu kulak ar kas etmiti. Bu nceden anlalabilirdi. br haberler beni da ha ok kayglandrd: Irala ve Cruzun kar. koymalarna ra men, Twirl, ne kadar kt olursa olsun iyi bir eyler iermeyen kitap olamad savnda olan Gen Plinyden g almt; ve aynm gzetmeksizin gnlk gazete La Prensa nn tm ciltlerinin Don Q uixote nin bin drt yz deiik basksnn, General Mitre nin tm eserlerinin, niversite tezlerinin, hesap kitaplar nn resm raporlarn, tiyatro izlencelerinin satn alnmn ner mi ve hepsinin belgesel olduunu sylemiti. Nierenstein on dan yana kmt; don Alejandro "frtnal cumartesinden sonra nergeyi onaylamt. Nora Erfjord sekreterlik grevin den istifa etmiti, yerine TvviHin adam, olan Karlinski adl yen. bir ye gemiti. Koca paketler, katalogsuz ve fsz, don Alejandro'nun eski byk evinin arka odalarna ve mahzenme do luturuluyordu. Temmuz balarnda, Irala duvarc ustalarnn braktklar La Caledoniada bir hafta geirmiti. Sorguya ektii kahy, patronun byle karar verdiini, ayrca zamann da faz asyla yeteceini aklamt. Londrada burada szetmem gerekmeyen bir rapor hazrla mtm. O cuma gn, yazdm, teslim etmek iin don Alejandroya gidiyordum. Fernndez Irala da benimle beraberdi. Ak am olmak zereydi ve souk gney yeli evin ime giriyordu.

Alsina caddesine bakan giri yapsnn nnde atn ektii i ^ K - 8 duruy rdu- Arka avluVa boalttklar ykn arlyla k buklum olmu adamlar anmsyorum. Twirl, buyurgan onla ra emir yadryordu. Sanki nsezileri uyarm gibi, Nora Erfjrd Nierenstein, Cruz, Donald Wren ve baka birka kii de ierdeydi. Nora, kollarn boynuma dolayp beni pt. Bu kucak lama bana bakalarn anmsatt. Sevecenlik ve mutluluk dolu zenci elimi pt. Odalardan birinde, mahzen kaps akt; tula basamaklar karanlkta kayboluyordu. Birden ayak sesleri duyduk. Daha grmeden, gelenin don gircif ieri ^ a" lad,m- Arkasndan kovalayan varm gibi

Sesi deiikti; ne cumartesi toplantlarna bakanlk eden arbal adamn, ne de bir bak kavgasna son veren ve sr obanlarna Tanrnn szlerini reten derebeyinin sesiydi bugene de daha ok kinciyi andryordu. Kimseye bakmadan buyurdu:
yillm her y dlar karlsn, mahzende bir tek kitap bile kalmasn.

Bu aa yukar bir saatimizi ald. Avlunun plak taban zerine topladmz ciltler, en uzunumuzun boyunu aan bir y n oluturdu. Gidip gelmelerimizin sonu gelmiyordu, tek kml damayan don Alejandroydu. Sonra yeni buyruk geldi: imdi yn atee verin. Twrihn benzi att. Nierenstein yalnzca m rldanabildi: Dnya Kongresi, sevgiyle setiim bu deerli malzeme den nasl vazgeebilir? Dnya Kongresi mi? dedi don Alejandro. Ac alayl bir kah kaha att. Daha nce gldn hi duymamtm. Yoketmede gizemli bir zevk vardr. Alevler ltyla .trdadgirmek zorunda kaldk. Yalnz gece, kller ve yank kokusu kald avluda. Ate-

ShSTvT d U V a r'a ray a s la n m a ky ad a ' e ri

ten kurtulmu birka yapran topran zerindeki beyazln anmsyorum. Don Alejandroya, genellikle gen kadnlarn ya l erkeklere duyduklar seviyle bal olan Nora Erfjord, pek de anlamadan: Don Alejandro ne yaptn bilir, dedi. Her zaman edebiyata sadk kalan Irala, bir epigram okuma frstn karmad: Birkaz yzylda bir skenderiye Kitapl yaklr. . Sonunda aklamay don Alejandro yapt: _Size u an sylediimi anlamam drt yl srd, diye bala d. stlendiimiz grev ylesine byk ki -imdi farkna varyorum- tm dnyay kapsyor. Kongre, kayp bir iftliin hangarlarnda bir grup arlatann sylev vermesi olamaz. Dn ya Kongresi dnyann ilk.anyla balad ve biz toza dnt mzde de srecek. Yeryznde varolmad tek bir ke bile yok. Kongre yaktmz kitaplardr; Kongre Sezar n tmenleri nin yolunu deitiren Kaledonyallar dr; Kongre sprntde oturan Eyb, armhtaki sadr; Kongre servetimi orospulara yediren o yararsz heriftir. Kendimi daha fazla tutamayp szn kestim: Ben de suluyum, don Alejandro. Size imdi getirdiim ra poru bitirmi olmama karn, dnm bir kadn akna, sizin cebinizden geciktirdim. Don Alejandro srdrd: _Zaten kukulanyordum, Ferri. Kongre boalarmdr; Kongre sattm boalar ve artk benim olmayan dnm dnm topraklardr. Dehet dolu bir ses ykseldi; Tvvirl inkiydi: La Caledoniay sattnz sylemeyeceksiniz, deil mi? Don Alejandro yavaa yantlad: _Evet sattm. Bundan byle bir avu topram bile yok, ama yerinmiyorum, nk imdi her eyi olduu gibi gryorum. Belki bir daha hi karlamayacaz, nk Kongrenin bize ih tiyac yok, ama bu son gecede hep beraber gerek Kongre yi
38

grmeye gideceiz. Zafer sarholuu iindeydi, kararll ve inancyla bizi ele ge irmiti. Kimse bir an bile olsun lgn olduunu dnmedi. Meydanda st ak bir arabaya bindik. Ben arabacnn yan na oturdum. Don Alejandro buyurdu: ehri batan baa gezeceiz reis, istediiniz yere gtrn bizi. Basaman zerinde ayakta duran zenci srtp duruyordu. Olan bitenden bir ey anlayp anlamadn bir trl skeme dim. Szckler, paylalm bir hafza gerektiren simgelerdir. Bu rada aktarmaya altm yalnzca benim hafzam; anlarm paylam olanlar ldler. Gizemciler bir glden, bir pckten, btn kular olan bir kutan, btn yldzlar ve gne olan bir gneten, bir arap testisinden, bir baheden ya da cinsel iliki den yardm umarlar. Bu eretilemelerin hibiri, bizi bitkin ve mutlu gn aarmna kadar gtren o uzun son geceyi anlatma ma yardmc olamaz. Tekerlek ve nallar sokak talarnda yank lanrken, biz ancak birka sz ettik. Gn aarmadan nce, bel ki de Maldonado ya da Riachuelo olan karanlk ve kk bir su yaknnda, Nora Erfjordun gl sesi Sir Patrick Spens in bala dn sylemeye balad, don Alejandro da zaman zaman ksk sesle ve yanl tonlamayla bir-iki dizeye elik etti. ngilizce sz ler bende Beatricein imgesini canlandrmad. Arkamda Twirl in mrldandn duydum: Ktlk yapmak istedim, iyilik yapmm. Hayal meyal grdklerimizden baz ayrntlar varlklarn sr dryorlar -Recoleta mezarlnn krmz duvar, tutukevinin sa r duvar, dik al bir sokak kesinde danseden birka adam, demir parmaklkla evrili siyah beyaz ta dpeli bir kilise avlu su, demir yolu kavann parmakl, benim evim, bir pazarye ri, dipsiz ve nemli gece- ama onlarn yerine baka eylerin ola bilecei bu geici izlerin imdi nemi yok. nemli olan, bir ke
39

reden ok alay ettiimiz tasarmzn tm evren ve bizler gibi gerekten ve gizlice varolduunu duymu olmamz. Pek umut beslemeksizin, yaamm boyunca o gecenin tadn aradm dur dum; arasra mzikte, akta ve belirsiz anlarda ulatm san dm, ama yalnzca bir kez sabah dmde bana geri dnd. Ki me olursa olsun hibir ey aklamayacamz zerine ant iti imizde, cumartesi gn aaryordu. Irala dnda hibirini bir daha grmedim. Bu ykden asla szetmedik; en ufak bir szck, kutsal bir eye saygszlk olur du. 1914te don Alejandro ld ve Montevideoda topraa veril di. Irala bir nceki yl lmt. Bir gn Lima caddesinde Nierenstein la karlatk ve birbiri mizi grmezden geldik.

B a k a e y l e r D a h a V ar
Howard P. Lovecraftn ansna

Amcam Edwin Arnettin Arjantinin gneyindeki derinliklerde anevrismadan ldn rendiimde, Austinde Texas ni versitesi bitirme snavlarnn sonuncusuna hazrlanyordum. Hepimizin bir lm karsnda duyduklarmz duydum: daha ok yaknlk gstermemi olmann artk gereksiz pimanl. n san, llerle konuurken, l olduunu unutuyor. Felsefe re nimi yapyordum. Casa Coloradada,. Lomas yaknlarndaki evinde, amcamn, hibir zel ad vermeksizin bende felsefenin gzel sorunlarna kar bir ilgi uyandrdn anmsadm. Yemek sonras portakallarndan biri, beni Berkeley idealizmine balat masna yardmc olmutu; bir satran tahtas ise Eleaclk eli kilerini gstermeye yetmiti. Yllar sonra, Hintonn, uzayn dr dnc boyutunun varln renkli kplerin badamlaryla kant lamaya alt kitaplarn dn verecekti. alma odasnn bulunduu katta, prizmalar ve piramitleri kurduumuzu hl grr gibiyim. Amcam mhendisti. Emekli olup, Demir Yollarndaki grevin den ayrlmadan ok nce, kendisine neredeyse krsal bir yalnz lk, ayn zamanda kente yakn olma kolayl salayan Turderaya yerlemeye karar vermiti. Tahmin edilebilecei gibi, yakn dostu Alexander Muiri mimar olarak seti. Bu uzlamaz adam, uzlamaz Knox retisini izliyordu; amcam, zamannn beye41

fendilerinin ou gibi zgr dnceliydi, daha dorusu agnos tikti, ama Hintonn yanltan kpleriyle ya da gen H.G. Wells in iyi kurulmu karabasanlaryla ilgilendii kadar ilahiyatla da ilgi leniyordu. Kpekleri severdi; uzakta doduu ky Lichfield in ansna Samuel Johnson adn verdii koca bir kurt kpei var d. Casa Colorada, bat snrnda, bataklklarn balad bir te pedeydi. Parmaklklarn arkasndaki araucariaslar byk yap nn kasvetini hafifletmeye yetmiyordu. Dz bir dam yerine, kire mitten, eimli bir ats ve kiiliksiz pencere ve duvarlar ezmek istercesine kare eklinde bir saat kulesi vard. ocukken btn bu irkinlikleri kabul etmitim, tpk, evren ad verilen u birbiriyle badamaz eyleri, yalnzca yanyana varolmalar nedeniyle kabullendiimiz gibi. 1921'de yurduma dndm. Anlamazlklar nlemek iin, evi ak artrmayla satmtk; bir yabanc almt. Max Preetorius, en yksek pey srenin iki katn demiti. Evraklar imzalandk tan sonraki akamst yannda iki yardmcyla gelip, evin btn eyalarn, kitaplarn, kab kaan, Las Tropas yolunun pek uzanda olmayan dkntle boaltmt (Hinton ciltlerindeki izimleri ve byk kreyi hznle hatrlyorum). Ertesi gn, Mu ir'i gidip grm ve mimarn fkeyle reddettii birka deiiklik nermiti. Sonradan, bakentten bir irket almalar stlendi. Blgedeki marangozlar evi yeni eyalarla demeyi geri evir milerdi; Glewden Mariani adl biri, sonunda Preetoriusun zor lad koullar kabul etmiti. On be gn boyunca geceleri, ka plar kapal olan evde almt. Gene, bir gece yeni sahibi Ca sa Coloradaya tanvermiti. Pencereler bir daha almad, ama karanlkta biraz k seilebiliyordu. Bir sabah st, kurt kpeini kaldrmda l buldu, ba gvdesinden ayrlm, par a para. O k araucariaslar kestiler. Hi kimse Preetorius u bir daha grmedi. Bylesine haberler doal olarak beni meraklandryor. Kiili imin en belirli izgisi de bu meraktr -ki ayn merak, bazen beni hibir ortak ynmz olmayan bir kadnla, yalnzca kim olduu42

nu ve nasl olduunu anlamak iin beraber yaamaya ya da lavdanom kullanmaya (pek vgye deer bir sonuca ulamakszn), deneyst saylar aratrmaya ve anlatacam tyler rpertici servene atlmaya itmitir. ster istemez, konu zerin de aratrma yapmaya karar vermitim. Alexander Muiri grmeye giderek baladm ie. Belleimde uzun boylu, esmer, gsz denmeyecek kadar zayf bir adamn grnts vard; imdi ise karmda yllarla kamburlam, bir zamanlar simsiyah olan sakal griye dnm birini buldum. Beni Temperleydeki evinde karlad. Anlalaca zere ev amcamnkine benziyordu, nk ikisi de iyi air, kt mimar William Morris in ar llerine uyuyordu. Grme etin oldu -skoyann simgesinin devedikeni ol mas bouna deil. Bununla beraber anladm ki, ok sert Sey lan ay ve rek dolu tabak (ev sahibim sanki ocukmuum gi bi ikiye kesip, tereyalayp veriyordu) dostunun yeeni erefine sunulan Kalvenci sade bir lendi. Amcamla arasnda geen ilahiyat tartmalar, oyunculardan ikisinin de hasmnn ibirlii ne bel balad uzun sren satran karlamalarna benzerdi. Beni meraklandran konuya deinmeksizin, zaman geiyor du. Rahatsz edici bir sessizlik sonunda Muir konutu: Delikanl, dedi bana, buraya kadar Edwinden ya da beni son derece az ilgilendiren A.B.D.'den szetmeye gelmediniz. Sizi de, beni de uykudan alakoyan, Casa Coloradann sat ve garip alcs. Aka, konu hi houma gitmiyor, gene de bildik lerimi syleyeceim. Olduka az zaten. Bir sre bekledikten sonra acele etmeden srdrd: Edwinin lmnden nce, belediye bakan beni brosu na ard. Blge papaz da yanndayd. Kk bir Katolik kilise sinin planlarn izmemi istediler. almamn karl iyi de necekti. Onlara hemen olumsuz yant verdim. Ben kendini Tannya adam biriyim, putlar iin tapnaklar kurma alakln ya pamam. . Burada sustu.
43

Hepsi bu mu, diye sormay gze aldm. Hayr. Bu Preetorius Yahudisi btn yaptm ykp, yeri ne korkun bir ey kurmam istiyordu. Alaklk, deiik biimler alabilir. Bu son szleri kayg verici bir ekilde syleyip, ayaa kalkt. Sokan kesini henz dnmemitim ki Daniel Iberra ile kar latm. Birbirimizi, ayn kyden insanlar nasl tanrsa yle ta nyorduk. Turderaya yryerek dnmeyi nerdi. Kabadaylar beni hibir zaman ilgilendirmedi, aa yukar dzmece ve ba ya bir sr pis dedikodu duyacam kestiriyordum, ama bo yun eip elik etmesini kabullendim. Neredeyse gece oluyordu. Uzakta tepede Casa Coloraday gren Iberra birden yn dei tirdi. Neden, diye sordum. Yant beklediim gibi deildi. Ben don Felipenin* sa koluyum, dedi. Bana kimse kor kak demedi bugne kadar. Bana kafa tutmak iin Merlodan kalkp buraya beni bulmaya gelen gen Urgoitiyi ve bunun ona neye malolduunu hatrlarsn phesiz. Neyse, birka gece n ce bir enlikten dnyordum. Tepedeki evin yz metre kadar yaknnda bir ey farkettim. Atm rkt ve dizginleri ekip yola ynelmeye zorlamasaydm, bugn burada olup, bunu sana an latamayacaktm. nan ki, atm rkmekte haklyd. fkeyle bir kfr savurdu. O gece uyumadm. Gn doarken dmde hi grmediim, gfdysem bile unuttuum, Piranesi stilinde bir labirentin be timlemesi olan bir oyma bask grdm. Servilerle evrili ta bir amfiteatrd ve ykseklii bu aalarn doruunu ayordu. Ne kap ne de pencere vard, buna karn bir sra saysz, boyuna yark bulunuyordu. Bir bytele, ierdeki Minotaurosu aryor dum. Sonunda grdm. Canavarlarn canavar bir yaratkt; bo adan ok bizonu andryordu; insan gvdesi yere uzanm uyuyordu, d gryormua benziyordu. Neyi ve kimi dlyor du?
* Iberramn koruyuculuunu yapt yerel siyasal eflerden biri. 44

leden sonra, Casa Coloradann nnden getim. Demir kap kapalyd ve parmaklklarndan bazlar bklmt. Bir za manlarn bahesi alla dnmt. Sada, evresi ayakla inenmi pek derin olmayan bir ukur vard. Geriye, benim gnden gne ertelediim bir hareket daha kal yordu. Yalnzca btnyle yararsz olacandan deil, ayn za manda beni kar konulmakszn tekine, en sona gtrecein den geciktiriyordum. Pek byk bir umut olmakszn Glevve gittim. Mariani, maran goz, pembe tenli, ok iman, olduka sradan, itenlikli yal bir talyand. Onu grr grmez, bir gece nce gizlice kurdu um oyundan vazgetim. Kartm uzattm, grkemli bir ekilde Ph.D. unvan zerinde saygyla durarak zerindeki yazlar yksek sesle okudu. nceleri Turderada amcama ait olan iftlik iin yapm olduu eyalarla ilgilendiimi syledim. Adam bol bol konutu. Sonsuz szlerini ve el kol hareketlerini size iletme yi denemeyeceim, ama bana syledii, ne kadar garip olursa olsun, mterilerinin isteklerini yerine getirmeyi ilke edindii ve ondan istenen ii de aynen yapm olduu. Birok ekmeceyi kartrdktan sonra, kaan Preetoriusun imzasn tayan, be nim hibir ey anlamadm ktlar gsterdi (phesiz, Maria ni beni avukat sanmt). Ayrldmz srada bana, dnyann tm altnlar verilse bile, bir daha Turderaya, hele o eve admn asla atmayacan itiraf etti. Mterinin kutsal olduunu, ama kendi basit grne gre Bay Preetoriusun deli olduunu de ekledi. Sonra rahatsz bir sessizlie brnd. Baka da hibir ey elde edemedim ondan. Baarszlm nceden kestirmitim, ama bir eyi ngrmek le, gerekletiini grmek arasnda fark var. Kendi kendime bir ok kereler, zamann -u gemiin, imdinin, gelecein, her za mann ve aslnn sonsuz rts- dnda baka bir gizem olma dn syleyip durmutum. Bu derin dncelerin yararszl ortaya kt; le sonralarn Schopenhauer ve Joyceu oku maya ayrdktan sonra her akam Casa Coloraday evrele45

yen topraklarda dolanp duruyordum. Bazen st katta ok be yaz bir seebildim, bazen de bir inleme duyar gibi oldum. 19 Ocaa kadar bylece srp gitti. Buenos Aireste, yaz scandan insann kendini yalnzca bu naltlm ve hakarete uram deil, ayn zamanda ezilmi his settii gnlerden biriydi. Frtna patladnda saat gecenin on biri taland. nce gl gney yeli, sonra anszn boalan sanak. Bir barnak aranyordum. Bir imek aydnlnda, parmak ln birka adm uzanda olduumu grdm. Korku mu, yoksa umutla m bilmem, kapy ittim. Beklemediim halde ald. Frt nadan sersemlemi, ilerledim. Yer gk beni tehdit ediyordu. Evin kaps da yar aralkt. Bir yamur dalgas yzm kamla d ve ieri girdim. eride, yerin demesi sklmt, tkz kuru otlara basarak yryordum. Evde baygn, i bulandrc bir koku dalgalanyor du. Solda m yoksa sada m bilmem, ayam ta bir eime ta kld. Aceleyle ktm. Neredeyse bilinsizce dmeyi evirip yaktm. Hatrladm, yemek odas ve kitaplk, aradaki blme yklm olduundan, iinde tek tk eya bulunan kocaman bo bir odayd. Eyalar betimlemeye almayacam, nk gz ka matrc a ramen, grm olduumdan emin deilim. Aklayaym. Bir eyi grm olmak iin onu anlamak gerekir. Bir koltuk insan gvdesinin, eklemlerinin, br organlarnn nkabulunu gerektirir, bir makas ise kesme ilemini. Lamba ve araba iin ne sylenebilir? Vahi, misyonerin ncilini alglaya maz; gemi yolcusunun grd halatlar tayfalarnkilerle ayn deildir. Eer evrenin gerek bir grntsne sahip olabilseydik, belki de onu anlayabilirdik. O gece bana gsterilen anlamsz biimlerin hibiri insan var lna ya da anlalabilir bir kullanma uymuyordu. Bulant ve korku duyuyordum. Odann bir kesinde st kata kan portatif bir merdiven buldum. Saylar onu gemeyen kaln demir u buklar dzensiz aralklarla yerletirilmiti. El ve ayaklarn kulla
46

nmn gerektiren bu merdiven anlalabilir eydi ve biraz olsun rahatladm. I sndrdm ve bir sre karanln pususunda bekledim. En kk bir grlt duymadm ama bu anlalmaz eyalarn varl kafam kurcalyordu. Sonunda karar verdim. Yukarya varr varmaz, korkulu elim bir kez daha yakt. Aadaki karabasan st katta da canlanp byyordu. ok ya da yalnzca birka nesne grlyordu, ama bunlar stste bin dirilmiti. imdi, U eklinde, ok yksek, ularnda yuvarlak oyuklar bulunan bir eit ameliyat masas anmsyorum. Evin sahibinin yata olabileceini dnmtm. Onun canavar andran anatomisini, Tanr ya da hayvan vcudunu, glgesiyle, rtk bir yoldan aklayabilirdi yatak. Bir zamanlar okuyup unut tuum Lukianosun sayfalarndan dudamn ucuna amphisbaena szc geldi; szck gzlerimin sonradan grecekle rini elbette btnyle kapsamyordu ama ima ediyordu. Bunun yan sra, tavann yarglgesinde kaybolan V biiminde bir ay nay da anmsyorum. Ev sahibinin nasl bir grnm vard? Kendisi iin, onun biz de uyandrd korkudan daha az rktc olmayan bu dnya da ne yapyor olabilirdi? Gkbilim ya da zamann hangi gizli y resinden, ne kadar eski ve imdi hesaplanamayan gnbatmndan kp, bu gece, Gney Amerikann bu kenar mahallesine varmt? Kendimi, kaosa arlmadan gelmi hissettim. Darda ya mur dinmiti. Saatime bakp aknlkla ikiye geldiini grdm. I ak brakp saknarak aa inmeye baladm. ktm yerden inmemi engelleyen hibir ey yoktu. Ev sahibi gelme den nce yapmam gerekiyordu. Kaplar, kapatamad iin ak braktn varsayyordum. Ayaklarm el merdiveninin sondan bir nceki basamana ba syordu ki, ar, yava ve oul bir eyin ktn duydum. Me rak, korkuyu bastrd ve gzlerimi kapatmadm.

47

Otu zl a r M ezhebi
Elyazmasnn asl Leiden niversitesinde incelenebilir, me tin Latince, ama bir-iki Hellen deyimi Greke den evrildiini dndryor. Leisegang milattan sonra drdnc yzyldan kalma olduunu sylyor. Gibbonun "Gerileme ve k adl eserinin on beinci blmnn notlarndan birinde ad geiyor. Ad bilinmeyen yazar yle diyor: ...Mezhep hibir zaman kalabalk olmad ve bugn bile yan dalarnn says olduka az. Kl ve atele krp geirilmiler, ev kurmalar yasak olduu iin yol kenarlarnda ve sava yknt lar arasnda barnrlar. ou zaman plak gezerler. Kalemimin anlatt bu olgular herkesin bildii eyler; benim amacm ise bulgulamama izin verilen inan ve gelenekleriyle ilgili yazl bir kant brakabilmek. Efendileriyle uzun uzadya tartmama kar n onlar asla Tanr Yolu na sokamadm. ilk dikkatimi eken llerle ilgili kavramlarnn eitlilii oldu. En cahilleri, bu yaam terketmilerin gmlmesinin, onlarn gvdesini kullanm olan ruhlar tarafndan yapldna inanrlar; brleri, geleneki olmayanlar, sann "brakn lleri ller gmsn paylamasnn, gmme trenlerimizin grkemli sa maln knama anlamna geldii grndedirler. Sahip olunanlarn satlp, gelirin^yoksullar arasnda paylat rlmas tne herkes uyar; paylarn ilk alanlar bakalarna onlar da bakalarna verir ve bu byle srer gider. Bu, yoksul luklarn ve plaklklarn aklamaya yetiyor, ayrca onlar cen48

ntin daha yaknna da getiriyor. Cokuyla u ilkeleri tekrarlar lar: "Kargalar ele aln: ne ekerler, ne bierler, ne kilerleri vardr, ne de ambarlar ama Tanr onlar besler. Siz onlardan daha m /z deerlisiniz? retileri tm biriktirmeyi yasaklar: "Tanr tarllarda bugn olup yarn frna atlan otu yeniden yetitiriyorsa, sizin iin daha fazlasn yapmayacak mdr, ey imanszlar! Yarn ki yiyeceinizin ve ieceinizin ardnda komayn, bunun iin tasalanmayn . Bir kadna arzu duyarak bakan kii, yreinde onunla zina yapmtr bile yargs safl korumak iin verilmi ak bir t tr. Buna karn, mezhep yelerinin ou, yeryznde bir kad na arzu duymakszn bakan bir tek erkek olmadna gre, hepi mizin zina yapm olduumuzu ne srerler. Arzu eylemden da ha az sulu deilse, doru yolda onlarn da kendilerini ehvetin en arsna brakmalarnda bir saknca olamaz. Mezhep tapnaklara olumlu gzle bakmaz. Yallar ak hava da, bir tepenin ya da duvarn stnde, ya da kydaki bir sandal da vaaz verirler. Mezhepin ad srekli varsaymlarn domasna yol amtr, ilerinden biri bu adn sadklarn indirgendii rakama iaret etti ini belirtir, bu gln ama kehanet ieren bir nermedir; nk Mezhep, retisinin sapknl nedeniyle yitmeye mahkumdur. Bir baka varsayma gre bu ad, otuz kar olan Nuhun Gemisi nin yksekliinden geliyordu; gkbilimi nemsemeyen bir ba kas, toplam bir ay eden gecelerin saysna denk geldiini; bir bakas Kurtarcnn vaftizinden, yine bir bakas Ademin kzl topraktan ortaya kt zamanki yandan kaynaklandn ne sryordu. Tm bu varsaymlarn biri brnden daha doru deildi. Aralarnda ba horoz, kollar ve gvdesi insan ve bel den aas ylan kuyruu eklinde betimlenen Abraxasn da bulunduu otuz tanr veya taht dizelgesini ileri sren de daha az uydurma deildi. Deer biilmez Hakikati iletme yetisi bana balanmad. Biri Hakikati bilebilir ama ortaya dkemez. Benden yetenekli olan49

lar vaaz vererek kurtarsnlar bu Mezhepin yelerini-vaaz vere rek ya da kendilerini yaktrarak; nk mahkum edilmek kendi ni ldrmekten iyidir. Kendimi bu iren sapknl anlatmakla snrlayacam. Tanr insanlar arasnda insan olmak iin vcuda geldi, onlar, Onu armha gerecek ve O nun tarafndan balanacaklard. Seilen toplumdan bir kadnn karnndan dodu; yalnz sevgiyi yaymak iin deil, ayn zamanda ok ac ekmek iin. Olgularn unutulmaz olmas gerekiyordu. Bir insann kl ya da ayla lmesi sonsuz bir biimde insanolunun hayal gc n etkilemesi iin yeterli deildi. Tanr her eyi dramatik btt-dzene koydu. Byledir aklamas son yemein ve sa nn ihane te urayacan nceden bildiini belirten szcklerin, yanda larndan birine yaplan srekli uyarnn, ekmek ve arabn kut sallnn, Petrusun yeminlerinin, Gethsemanedeki son yalnz gecenin, on iki havarinin uykuya dalmasnn, Oulun insanca iniltisinin, kan terinin, kllarn okluunun, ihanet pc nn, Pilatus un sorumluluu zerinden atmasnn, krbalama nn, hakaretlerin, dikenli ta giydirmenin, erguvan krmzs elbi senin ve sazdan asann, sirkenin ve dn, bir tepenin doruun daki Han, tvbekar hrsza verilen szn, sarslan yerin ve yeryzn kaplayan karanln. Bunca teekkr borlu olduum yce Tanr, Mezhepin ad nn gerek ve gizli nedenini bulgulamama izin verdi. Mezhep in byk olaslkla doduu yer olan Keriothta Otuz Dinar adl k k bir manastr vardr. Eskiden kullanlan bu ad bize anahtar olabilir. armhalSerilme dramnda -btn saygmla byle sy lyorum- kimi istemli, kimi istemd oynayan, hepsi vazgeil mez, hepsi zorunlu oyuncular vard. Gm dinarlar veren din adamlar, Barabbas seen kalabalk, Judea valisi, O nun e hitliinin Han diken, ivilerini akan, gmlei iin kura eken Romal askerler istemd oyunculard. stemli oyuncular ise yalnz iki kiiydi: sa ve Yehuda. kincisi insanln kurtuluunun bedeli olan otuz gm akeyi atar atmaz kendini asmt. O
50

d e T ^t " . y" ,ndaydl- Tanrn" ofllu gibi. Mezhep ikisini de eit olarak kutlu sayyor ve dier hepsini balyor. Bir tek sulu bile yoktur; bilinli ya da deil. Bilgelikin izdii yolda uygulayclktan baka ey yapan bir tek kii yoktur. imdi hepsi Ovn paylayorlar. Elim baka bir irenlii yazmay reddediyor. Belirlenen gn gelince, inananlar efendilerinin rneini izleyebilmek iin kendMenm br tepenin stnde hakarete uratp, armha gerdiriy ar. Beinci Emir n bu cinai bozumu, insansal ve tanrsal ya salarn gerektirdii gibi kesinlikle nlenmelidir. Ey gklerin kar glar, ey meleklerin kini... Elyazmasnn kalan bulunamad.

51

A r m a a n lar G ecesi
Uzun yllar nce, Piedad yaknlarnda, Florida caddesindeki eski Conftera del Aguilada dinlemitik bu yky. Bilgi sorunu zerine tartyorduk. imizden biri sz Platoncu kurama yani her eyi nceki bir dnyada grm olduumu za, yani bilmenin yeniden renmek olduuna getirmiti. Yanl myorsam babam, Baconn, renmek anmsamaksa, bilme menin yalnzca unutmu olma anlamn tadn ileri srd n sylemiti. Metafizie boulmu baka biri, yal bir bey, sz ald. Yava ve gvenli bir sesle konutu: Bu Platoncu arketiplerin ne olduklarn tam olarak anlayam yorum. Kimse ilk kez sar veya siyah grm olduunu ya da bir meyvann tadn ayrdettiini anmsayamaz, belki de, henz ok kk olduu iin uzun bir alglar dizisine baladn kav rayamadndan. Kukusuz, kimsenin unutmad baka ilkeler de vardr. Sizlere, ansn hl sakladm ve sk sk dnd m bir geceyi, 30 Nisan 1874 gecesini anlatabilirim. Eskiden tatiller imdikinden daha uzun olmasna karn, Lobos yaknlarndaki kuzenlerimiz Dorna larn iftliinde neden o tarihe kadar kalm olduumuzu bilmiyorum. O sralar srt malardan biri, Rufno, beni ky yaamna altryordu. On me yaklayordum, o ise benden olduka bykt ve gzpekliliiyle n salmt. Eline abuktu; atete sertletirilmi de neklerle kl d oynarken, her zaman hasmyd yz kap kara olan. Bir cuma gn, ertesi gece kye gidip elenmeyi
52

nerdi bana. Doal olarak, neyin sz konusu olduunu bilmek sizin kabul ettim. Dansetmesini bilmediimi nceden syledim; dansetmenin kolaylkla renildii karln verdi bana. Yemekten sonra, yedi buuk gibi, evden ayrldk. Rufino bir enlie gider gibi iki dirhem bir ekirdekti ve kemerirje gm bir haner yerletirmiti; bana gelince benim de onunkine ben zer kk bir akm vard ama alay konusu olma korkusuyla ya nma almaktan kanmtm. lk evleri grmekte gecikmedik. Lobos a hi gittiniz mi bilmem, nemli deil; Arjantinde hibir ky yoktur ki brne benzemesin, kendinin farkl olduunu d nme asndan bile. Ayn toprak yollar, ayn tekerlek izleri, ay n alak atl evler-ve btn bunlar at srtnda giden bir adam daha nemli gsterir. Bir sokak kesinde, ak mavi ya da pembeye boyal, kap snda La Estrella levhas asl bir evin nnde atlardan indik. Kaza balanm koumlu atlar vard. Yar ak sokak kapsn dan dar k szyordu. Giri kapsnn blmesinin derinliinde duvar boyu tahta sralarn yer ald byk bir oda ve sralarn arasnda da nereye ald bilinmeyen kqyu renk kaplar bulu nuyordu. Sar tyl bir fino havlayarak bizi karlamaya geldi. erisi olduka kalabalkt; iekli ev giysileri iinde yarm dzi ne kadar kadn gidip geliyordu. Siyahlara brnm saygdeer grnl bir hanm bana ev sahibesi gibi grnd. Rufino onu selamlad: Size yeni bir arkada getirdim, ama ata binmesini daha pek bilmiyor. Tasalanmayn, ksa zamanda renir, diye yantlad kadn. Utandm. Dikkati baka yere ekmek ya da ocuk olduumun anlalmas iin, sralardan birinin ucunda kpekle oynamaya baladm. Mutfakta bir masann zerinde ielere mimlenmi mumlar yanmaktayd ve odann dibinde bir kede de bir man galn bulunduunu anmsyorum. Karmdaki kirele beyazlan m duvarda Meryem Anann resmi vard. Biri, iki aka arasnda, beceriksizce gitarn tngrdatyordu.
53

Azm atee veren bir cin kadehini geri evirmemem ekingenliimdendi. Kadnlardan biri bana farkl grnmt. Onu, Tut sak diye aryorlard. Bana biraz yerli havas varm gibi geldi, buna karn hatlar izilmiesine gzel, gzleri ise son derece hznlyd. Salarnn rgs beline dek uzanyordu. Ona baktm gren Rufino, kza dnerek: Belleklerimizi tazelememiz iin, bir daha anlatsana yerlile rin saldrsnn yksn. Gen kz sanki yalnz banaymasna konumaya balad ve anlatt yknn dnda bir ey dnemediini ve bir an lamda yaam boyunca bana gemi tek eyin bu olduunu an ladm. Bize unlar syledi: _Beni Catamarcadan gtrdkleri zaman henz ok k ktm. Ne bilebilirdim ki yerlilerin saldrlar hakknda? Estanciada korkudan kimse azna bile almazd adlarn. Yava ya va, bir gizmiesine, yerlilerin kasrga gibi gelebileceklerini, in sanlar ldrp, hayvanlar alabilecekleri rendim. Kadnlar ierlek topraklara gtrp, rzlarna geiyorlard. Sylenenlere inanmamakta direndim. Aabeyim Lucas, ki sonradan mzrak darbeleriyle ldrld, hepsinin yalan olduunu syleyerek ba na gven veriyordu; ama bir ey doruysa, birinin yalnzca bir kez sylemesi yeterlidir doruluunun o an anlalmas iin. H kmet, sessiz sakin kalmalar iin yerlilere ii ve Paraguay ay datr; fakat onlarn da dantklar ok kurnaz bycleri var dr. eflerinin bir buyruu zerine, araziye serpitirilmi kk tabyalara saldrmaktan ekinmezler. ok dnmem yznden neredeyse gelmelerini arzuluyordum ve gnein batt yana bakmaktan vazgemiyordum. Ne kadar zaman akt bilmiyorum, ama donlar ve yazlar geti, hayvanlar damgaland, kahyann olu ld, saldr ncesinde. Bir iki saniye susup, belleini tazeledi ve srdrd: _Sanki gney rzgr tayordu onlar. Ben bir devedikeni grmtm ve o gece yerliler dme girmiti. Her ey gnbat mnda oldu. Hayvanlar, yer sarsntlarnda olduu gibi, insanlar
54

dan nce rendiler. Srler huzursuzdu, kular havada daire ler iziyorlard. Her zaman baktm yne bakmaya kotuk. Kim geldiklerini haber verdi? diye sordu biri. Gen kz, ok uzaklardaym gibi son tmcesini yineledi. Her zaman baktm yne bakmaya kotuk. Sanki btn l devinmeye balamt. Pencerelerin demir parmaklklarn dan, yerlilerden nce, toz bulutunu grdk. Bize saldrmaya ge liyorlard. Elleriyle azlarna vurup, korkun lklar atyorlard. Santa Irenedeki birka tfek, biraz grlt yapp onlar daha da kkrtmaya yarad, yalnzca. Tutsak, bir yakary ezbere tekrarlar gibi konuuyordu; ama l yerlilerini ve lklarn sokakta duydum. Anszn, odann iindeydiler, sanki atla bir dn kalntlarna giriyorlarm gibi. Bir ayyalar etesiydi. Bugn, olay belleimde canlandrdm da, hepsini kocaman gryorum. En bata yryeni kapnn ya knnda bulunan Rufnoya bir dirsek darbesi indirmiti. Beriki nin benzi atm ve oradan uzaklamt. Yerinden kprdamam olan bayan, ayaa kalkp bize: Gelen Juan Moreirayd! demiti. Zamanla, o geceden anmsadm adamn Juan Moreira m, yoksa sonralar sr panayrlarnda sk sk greceim baka biri mi olduunu kestiremiyorum. Bir yandan kare yeleli, kara sa kall bir grnt canlanyor belleimde, bir yandan da iek hastalnn izini tayan kzl bir yz. Kk kpek karlamak iin neeyle zplad. Bir krba darbesiyle, Moreira onu yere yu varlad. Srt st dp, ayaklarn rparak can verdi. te bura da gerekten balyor ykm. Sessizce kaplardan birine ulatm; dar bir geide ve merdi vene alyordu. Yukarda karanlk bir odaya saklandm. ok al ak olan yatan dnda hangi eyalarn varolduunu bilmiyo rum. Titriyordum. Aada barmalar kesilmiyordu ve bir ara krlan bir cam grlts geldi kulama. Merdiveni kan bir ka dnn ayak seslerini duydum ve ksa bir lt grdm. Sonra da Tutsakn beni aran fsltya benzer sesi.
55

Ben hizmet etmek iin buradaym, yalnz barsever insan lara. Yakla, sana bir ktlm dokunmaz. Elbisesini karmt bile. Yanna uzanp, ellerimle yzn aradm. Ne kadar zaman geti bilmiyorum. Ne bir tek szck, ne de pck paylatk. rgsn zp, dmdz salaryla oynadm, sonra da onunla... Bir daha hi karlamadk gerek adn da asla renemedim. Bir patlamayla irkildik. Tutsak bana: br merdivenden kaabilirsin dedi. Ben de yle yaptm ve kendimi toprak yolda buldum. Ay vard. Bir polis avuu, Andrs Chirino, elinde sngl tfei, duvar kolluyordu. Glerek bana: Grdm kadaryla erken kalkanlardansn, dedi. Bir yant verdim, ama benimle ilgilenmedi. Adamn biri kendi ni duvardan aa brakyordu. Bir srayta avu, elii gv desine saplad. Adam yere yuvarlanp srtst kalakald, inliyor, kan. kaybediyordu. Kk kpei anmsamtm. ini bitirmek iin, Chirino bir kez daha sngy kulland. Sonra neredeyse neeli bir sesle, Bu kez kaamadn Moreira, dedi. Her bir yandan, evi kuatm olan, niformal adamlar ka geldi, sonra da komular. Andrs Chirino silah gvdeden ka rrken olduka glk ekti. Herkes elini skmak istiyordu. Rufi no glerek: Bu kopuun iinmesi de bitti sonunda, dedi. Bir bekten brne, grdklerimi anlatarak geziyordum. Anszn, kendimi ok yorgun hissettim; belki de ateim vard. Svarak, Rufinoyu buldum ve eve yollandk. afan beyazl n grdmzde, hl at srtndaydk. Yorgunluktan te, kendimi tm bu olaylarn aknndan sersemlemi duyuyordum. O gecenin byk rma, dedi babam adam bitirdii za man. teki onaylad: Doru. Birka saatin ksa aralnda ak tanm ve lm
56

grmtm. Her ey her insana anlanr -en azndan bir insa nn tanmasna izin verilen her ey- ama benim iin iki temel ey bir gecede anlanmt. Aradan yllar geti ve bu yky o den li sk anlattm ki, yknn kendisini mi anmsyorum, yoksa an lattm szckleri mi, bilemiyorum. Belki Tutsakn yerli anlat n de ayn ey olmutu. u anda, Moreira'nn ldrln benim ya da bakasnn grm olmasnn hi nemi yok.

57

Ayna ve Maske
Clontarf sava bitmi, Norveli dman utan v e - bozgunu tatmt. Byk rlanda Kral' Ozana seslendi: _En parlak baarlar szcklerle perinlenmezse ltlarn kaybederler. Senden zaferinin trksn sylemeni, vgler dzmeni istiyorum. Ben Aeneas olacam, sen de benim Vergilius'um. kimizi de lmszletirecek olan bu iin stesinden gelebilir misin? Evet Kralm, dedi Ozan. Ben byk Ollan m. Nazm tek niklerini inceleyerek on iki k geirdim. Gerek iirin zerine kurulduu yz altm efsaneyi ezbere bilirim. Ulster ve Munster iir dizileri harpmn tellerindedir. Yasalarmz dilin en eski szcklerini ve en karmak eretilemelerini kullanmama izin veriyor. Sanatmz, iyiyi ktden ayrdedemeyenlerin elleri ne dmekten, saygsz gzlerden koruyan srlar bilirim. rlan dann tm soylu ailelerin mitolojik'soy aacn bilirim. Bitkilerin gc, yldz falcl, matematik ve din yasalar bilgilerimdedir. Ozanlar yarmasnda tm hasmlarm yendim. Czam dahil, btn deri hastalklarn kkrtan hiciv alannda kendimi yetitir dim. Senin iin savarken kantladm gibi, kl kullanmada da ustaymdr. Tek bilemediim, bana yaptn baa teekkr et mek. Kendinden bakalar uzun sylevlere balaynca kolayca yoruluveren Kral, rahatlayarak yantlad: Btn bunlar eksiksiz biliyorum. Ksa bir sre nce blb
58

ln ngilterede tt sylendi bana. Yamurlar ve karlar geip, blbl Gneydeki topraklardan geri dndnde, bana vg olan iirini, saray erkan ve Ozanlar Okulu nnde okuyacak sn. Sana tam bir yl veriyorum. Her harfi, her szc inceden inceye ileyeceksin. dln, biliyorsun ki hem benim krallk a nma, hem de senin uykusuz, esin dolu gecelerine yarar ola cak. Ey Kral, en byk dl senin yzn grebilmektir, dedi, ayn zamanda dalkavuk olan Ozan. Saygyla selamlayp, huzurdan ekildi, kafasnda imdiden birka dize tasarlayarak. Salgnlar ve ayaklanmalarla dolu bir yl gemiti; Ozan vg iirini sundu. Yava yava, gvenle, elyazmasna hi gz atma dan okudu. Kral bir ba sallamasyla onaylad. Herkes, kaplara ylm ve tek szck bile duymam olanlar da kraln hareketi ni taklit etti. Sonunda kral konutu: Emeini onaylyorum. Baka bir zafer bu. Her szce gerek anlamn, her ada gemiin ozanlarnn verdii belgeci vermisin. Tm iirde bir tek imge yok ki, klsik yazarlar kullan mam olsun. Sava gzel bir insan rts ve kan klcn suyu. Denizin kendi Tanrlar var ve bulutlar gelecei bildirirler. Sz sanatlarnn kurallarn ve llerin iyi bir bileimini ustaca ba datrmsn uyaklarn, ses yinelemelerinin yarm uyaklarn s tesinden gelmisin. Btn rlanda edebiyat yokolmy olsayd bile -absit omen- klasik Odunla hibir ey kaybolmadan yeni den kurulabilirdi.' Otuz yazc, iirini on iki kez kopya edecekler. Ksa bir sessizlikten sonra, yeniden balad: Btn bunlar iyi, ama buna karn hibir ey ortaya kma d. Damarlarmzda kan daha hzl akmyor. Ellerimiz yaylara uzanmad. Kimsenin benzi solmad. Kimse sava l atmad. Kimse Vikinglere kar koymaya kalkmad. Ey Ozan, bir yl sonra yeni bir vg iirini alklayacaz. Onaymzn iareti ola rak al u gm aynay. Sana kranlarm; sunuyor ve anlyorum, dedi Ozan.
59

Gkteki yldzlar k yollarn yinelediler. Blbl Saksonya or manlarnda tt yeniden ve Ozan, bir ncekinden daha ksa el yazmasyla geri geldi. Ezbere tekrarlamad; gzle grlr bir gvensizlikle, baz blmleri sanki kendisi bile tam olarak anlamyormu ya da saygszlk etmek istemezmiesine geitire rek okudu. Metin garipti. Savan betimlemesi deildi, savat. Bir de olan Tanr, rlanda nn pagan ilahlar ve yzylar son ra, Eski Ulu Eddanm balarnda savaacak olanlar, sava kao su iinde birbirleriyle mcadele ediyordu. iirin biimi de daha az garip deildi. ou bir yklemin znesi tekil bir add. lgeler, allm kullanmdan ayrlyorlard. Sertlikle yumuaklk ardarda birbirini izliyordu. Eretilemeler keyfydi ya da yle grnyor lard. Kral evresindeki edebiyatlara dantktan sonra, yle ko nutu: . _lk iirin iin, hakl olarak bugne kadar rlandada yazlm btn edebiyatn kusursuz bir zeti olduunu sylemitim. im diki, ncekilerin hepsini geride brakyor, hatta onlar hie indiri yor. artyor, hayran brakyor, gz kamatryor. Cahillere gre deil, iin erbab olan az sayda insan iin yazlm. Fildii bir ekmece tek rnei koruyacak. Bylesine nemli bir yapt re ten kalemden daha yce bir yapt bekleyebiliriz. Bir glmsemeyle ekledi: Bizler, bir fabl kiilikleriyiz. Unutmayalm ki, fabllarda says hkmeder. _Bycnn armaan, l ve tartlmaz leme, diye mrldanabildi, Ozan. Kral srdrd: Onaymzn iareti olarak al u altn maskeyi. Sana kranlarm sunuyor ve anlyorum, dedi Ozan. Bir yl geti. Saptanan gnde, saray nbetileri Ozann ya nnda elyazmalar tamadn farkettiler. aknlk iinde Kral onu inceledi; Ozan baka biri olmua benziyordu. Zamandan baka bir ey, yz izgilerini buru buru etmi ve deitirmiti.
60

Gzleri, ok uzaklara bakyormu ya da kr olmu gibiydi. Ozan Kraldan ksa bir grme iin izin istedi. Kleler odadan ktlar. Lirik iirini yazmadn m, diye sordu Kral. Yazdm, dedi zntyle Ozan. Ama keke Efendimiz sa engelleseydi beni. Okuyabilir misin: ekinirim. Aradn cesareti bende bulabilirsin, dedi Kral. Ozan iiri okudu. Tek szckten oluuyordu. Yksek sesle tekrar etmeyi gze alamayan Ozan ve Kral, sanki gizli bir yakar ya da svgym gibi sindirmeye altlar. Kral, ne Ozandan daha az hayran kalm, ne de daha az arpl mt. Bembeyaz yzleriyle, birbirlerine baktlar. Genliimde, dedi Kral, Batya doru denize almtm. Bir adada, altndan yaban domuzlarn ldren gm tazlar grdm. Bir bakasnda yalnzca byl elmalarn ho koku suyla karnmz doyurduk. Bir ncsnde ateten duvarlar grdm. Hepsinden en uzaktakinde ise, gkyzn yararak akan ve sularnda balklarn ve gemilerin dolat bir rmak bu lunuyordu. te sana gerekd eyler, ama bunlar, neredeyse hepsini ieren iirinle karlatrmak olanaksz. Hangi byden esin aldn? Gn aarrken, diye yantlad Ozan, nceleri anlamn kav rayamadm szckleri syleyerek uyandm. Bu szckler bir iirdi. Bir gnah ilediim duygusuna kapldm, belki de Tanrnn balamad gnah. Bundan sonra ikimizin de ilemi olduu, diye mrldand Kral. nsanlara yasaklanm, Gzelliki tanm olmann gnah. imdi, cezasn ekmemiz gerekiyor. Sana bir ayna ve altn bir maske verdim; ite nc ve sonuncu armaanm. Sa avucunun iine bir haner yerletirdi. Btn bildiimiz; Ozann saray knda kendini ldrd; Kraln fee bugn, bir zamanlar krall olan u rlanda toprakla61

bir batan brne dola,p duran bir dilenci olduju; ve iiri

asla tekrarlamad...

62

U ndr
Okuyucuyu uyarmam gerekiyor; burada evirdiim sayfalar, on birinci yzylda doup ld bilinen Bremenli Adamn Libellus'unda (1615) yer almyor. Lappenberg bunlar Oxfordda, Bodleian n bir elyazmasnda bulmu ve zengin gncel ayrnt lara bakarak, metne sonradan eklendii sonucuna varm, ama ilgin olduunu dnerek, kendi Analecta Germanicasnda (Leipzig, 1894) yaymlamtr. Arjantinli basit bir heveslinin g r pek nemli deil; okuyucu kendi yarglayacak. Benim spanyolca evirim kelime kelime ayn deil ama aslna sadk. Bremenli Adam yle yazyor: "... Barbarlar Krfezin br yakasna uzanan vahi toprakla rn snrnda, yaban atlarnn yetitii yerlerde yaayan insanlar arasnda en ok sz edilmeye deer olanlar Urnlardr. Tacirle rin verdii kesin olmayan ya da uydurma bilgiler, yolda karla lan tehlikeler, hara kesen gebeler yznden oraya hi ayak basmadm. Ama ilkel, ssz kylerinin, Vistulann alak topraklarnda bulunduu belli. svelilerin tersine, Urnlar sa nn gerek retisini benimserler; ngiltere ve br Kuzey ulus larnn kraliyet soylarnn kkenindeki Ariusulukla lekelenmi ya da kanl eytan ayinleriyle karartlm retiyi deil. Urnlar oban, gemici, bycdrler, kl dver, hasr rerler. Bitmez tkenmez savalar yznden topra ileyemezler. nsan ka nlmaz olarak dmanna benzer; bylece step ve zerinde ya ayan kabilelerin zorlamasyla Urnlar yay ve at kullanmakta
63

ok ustalamlard. Mzraklar bizimkilerden ok daha uzundur, nk piyadeler iin deil, svariler iin yaplmtr. Anlalabilecei gibi, Urn lar kalem kullanmna, mrekkep boynuzuna ve parmene yabancdrlar. Yazlarn, Odin in Odin iin kurban edilip dokuz gn dibudakta sallandrldktan sonra atalarna gsterdii gibi, eski skandinav harfleriyle oyarlar. Bu genel bilgilere, ll ve arbal konuan zlandalI Ulf Sigurdsson un bana anlattklarn da ekleyeceim. Uppsala da, tapnak yaknlarnda karlamtk. Odun atei snmt; so uk ve gnn ilk klar ahap duvarn yarklarndan ieri sz yordu. Darda kar stnde, tanrya kurban edilmi putpe restlerin etlerini paralamaya gelen bozkurtlarn rktc izleri ni grmek mmknd. Konumamz, papaz mezlerinde adet olduu zere Latince balamt, ama kullanm Thuleden As ya nn pazar yerlerine kadar yaylan kuzey diline evirmekte ge cikmedik. Bana yle dedi: _Skaldlarn* soyundan geliyorum. Urnlarn iirinin tek sz ce indirgendiini rendiimde, onlar aramaya baladm ve beni lkelerine gtrecek yolu izlemeye koyuldum. Ac ve yor gunluun eksik olmad bir yllk yolculuktan sonra oraya ula tm. Gece olmutu; yolda karlatm insanlarn bana garip bir ekilde baktklarn farkettim, bazlar beni taladlar bile. Bir demirci ocann parltsn grp ieri girdim. Demirci ge ce iin bana bir dek sundu. Ad Ormdu. Konutuu dil aa yukar bizimkine benziyordu. Birka cmle konutuk. lk kez kraln adn onun azndan duydum: Gunnlaug. Bu kraln, son savan bitiminden bu yana yabanclardan kukulandn ve onlar armha germeyi det edindiini rendim. Bir insana bir Tanrdan daha az yakan bylesine bir yazgy nlemek amacyla bir drpa ya da, kraln zaferlerini, nn, g nl yceliini ululayan bir vg iiri yazmaya giritim. ki adam
* Skald: Eski skandinav ozanlar.

64

beni almaya geldiinde iiri ezberlemeyi yeni bitirmitim. Klc m onlara vermeyi reddettim, ania gtrlmeme kar koyma dm. Yldzlar hl gkyznde parlyordu. Her yannda kulbele rin yer ald ak bir alan getik. Bana piramitlerden szedilmiti; ama meydann ortasnda ilk gzme arpan sarya boyal tahta bir direk oldu. Tepesinde bir baln kara resmini farkettm. Bizimle beraber gelen Orm, bu baln Szck olduunu syledi. Sonraki meydanda zerinde bir ember bulunan krm z bir direk grdm. Orm yeniden bunun Szck olduunu sy ledi. Bana ne olduunu aklamasn istedim. Orm, basit bir za naat olduunu ve bir ey bilmedii yantn verdi bana. En son nc meydanda, zerinde ne olduunu unuttuum bir res min bulunduu siyaha boyanm bir direk grdm. Meydann ilerisinde, snrlarn seemediim uzun dz bir duvar vard. Sonradan daire eklinde olduunu, kerpiten bir sundurmann bulunduunu, ama kapnn olmadn ve bu duvarn ehrin ev resini dolandn saptadm. Kaza bal atlar ksa boylu ve uzun yeleliydiler. Demircinin ieri girmesine izin vermediler. eride hepsi ayakta, silahl adamlar vard. Gunnlaug, kral, ac ekiyordu ve gzleri yar ka pal, deve derileriyle rtl bir cins yatakta uzanmt. Ypran m, sar tenli bir adamd, kutsal ve sanki unutulmu bir ey, gs eski ve geni yara izleriyle izik izikti. Askerlerden biri bana yol at. Bir harp getirmiti. Dizlerim yerde alak sesle drpa y okumaya baladm. Bu edebi trn gerektirdii hibir ey eksik deildi: Sz sanatlar, ses yinelemeleri vurgular. Kra ln anlayp anlamadn bilmiyorum, ama bana hl sakladm gm bir yzk verdi. Ban yaslad yastn altnda bir han erin azn belli belirsiz grdm. Sanda, zerine birka tan karmak ekilde konulduu, yaklak yz haneli bir satran tahtas vard. Muhafzlar beni odann kesine gtrdler. Bir adam benim yerimi ald ve ayakta durdu. Harpn tellerini sanki akort eder gi65

bi tmbrdatt ve anlamak istediim, ama anlayamadm bir soz-, c alak sesle syledi. Biri saygyla: "Artk bunun bir anlam yok. dedi. . .. . Gzyalar grdm. Adamn sesini ve neredeyse b'rb|r'n" ay n tekdze, daha dorusu sonsuz akortlar ykseltip deitirdi ini duydum. Bu ezginin her zaman srmesini ve yaamm ol masn isterdim. Anszn durdu. Kukusuz tkenmi olan arkc nn harp, yere attnda kard grlty duydum Karklkla dar ktk. En sondakilerin arasndaydm. Gece olduunu g rerek akna dndm. Birka adm attm. Bir el omuzuma do^ Kraln yz senin tlsmn oldu, ama lmn yakn, n k Szck duydun, dendi bana. Ben, BjarniThorkelsson sen. kurtaracam. Skaldlarn soyundan geliyorum. Od unda kana, klcn suyu, savaa insanlarn rts diyorsun. Babamn baba snn da ayn imgeleri kullanm olduunu duyduumu anms yorum. Biz ikimiz de ozanz; seni kurtaracam. Bugunlerde, arkmzn esin kayna olan olgularn herbrn tanmlamaya a lmyoruz; hepsini yalnz szckle dile getiriyoruz. Szck duymadm, dedim, syle bana yalvarrm. Bir an duraksad, sonra: __ Aklamayacama ant itim. Ayrca, kimse hibir ey retemez. Yalnz bana aramalsn. abuk olalm, unku yaa mn tehlikede. Seni evimde saklayacam, orada kimse sem ge lip alma cesaretini gsteremez. Eer yeller elverili olursa, yarm sabah Gneye doru yola kan bir gemiye bineceksin. Bylece klar boyu sren bir serven balad. Bama gelen leri bir bir sayp dkmeyeceim, talihimin ini ve klarn da anlatmayacam. Srasyla krekilik, kole tccarl, klelik, odunculuk, haydutluk, arkclk ve maden aratrcl yaptm. nsann dilerini dken bir cva madeninde bir yl boyunca tut sak olarak almak zorunda kaldm. sveten gelen adamlarn yannda Mikliaararn* savunmas iin savatm. Azov dernz * Konstantinopl, stanbul.

66

kysnda hibir zaman unutmayacam bir kadn tarafndan s 5vldm; onu terkettim ya da o beni terketti, ikisi de ayn ey za ten Aldatldm, aldattm. Bir kereden ok yazg beni ldrmeye zorlad.

Bir Yunan askeri beni delloya kkrtt ve iki kl arasnda bir seim yapmak iin zorlad. Biri dierinden bir kar fazlayd. Be ni korkutmaya altn sezip ksa olann setim. Bana, neden diye sordu. Yumruumdan yreine olan uzakln ayn olduu karln verdim. Karadenizin bir kysnda, yoldam Leif Arnorson iin eski skandinav harflerinden yonttuum bir mezarta duruyor. Serklandl Mavi Adamlarla Sarazenlerle savatm Zaman iinde birok kii oldum, ama bu yalnzca hortum dedi imiz bir frtnayd, uzun bir dt, ama btn bu sre iinde asl olan Szckt. Kukuland..m oldu. Kendi kendime, gzel szckleri tasarlama gzel oyunundan vazgemenin anlamsz olduunu ve tek, belki de dsel bir szc aramak iin bir ne den olmadn yineleyip durdum. Bu usavurma bouna oldu. Bir misyoner 'Tanr szcn nerdi, reddettim. Bir sabah denize alan bir nehrin kysnda aradmn sonunda akland n sandm. Um-iarn lkesine dndm. Orada arkcnn evini bulmakta guluk ektim. eri girip adm syledim. Gece yerden bronz amdandaki byk syledi. Yuzu ylesine yalanmt duumu dnmeden edemedim. haberlerim sordum: olmutu. Thorkelsson yatt mumlardan birini yakmam ki, benim de ihtiyarn biri ol det olduu zere, kralnn

S ~ - Ad artk Gunnlaug deil. imdi ad. deiti, diye yantlad. Anlat bana btn yolculuklarn, dedi. Srasyla, imdi unuttuum btn ayrntlar vererek isteini yerine getirdim. Sonuna varmadan nce szm kesti: Tm bu lkelerde ok trk syledin mi? Sorusu beni artt.
67

Balangta, dedim, ekmeimi kazanmak iin ark syle dim. Sonralar aklayamadm bir korku beni ezgiden ve harp ten uzaklatrd. Tamam, dedi, ykn srdrebilirsin. steine uydum. Sonra uzun bir sessizlik oldu. _Kendini sana veren ilk kadndan ne aldn? diye sordu. Her eyi, diye yantladm. Yaam bana da her eyi verdi. Herkese yaam her eyi verir, ama ounluu bilmez bunu. Sesim yorgun, parmaklarm da gsz, yine de dinle beni. ............ Harpn ald ve mucize anlamna gelen undr szcn H e n adamn trks beni esritti; trksnde, akorlarnda kendi dizelerimi, bana ak ilk tantan gen kle kadn, ldrd m adamlar, gnbatmnn serinliini, sularn, kreklerin ze rinde afan sktn tandm. Harpi alp baka bir sozcuk okudum. Tamam, dedi Thorkelsson, duymak iin yaklamam ge rekti. Anladn.

68

Y o r g u n B r A d a m in Dlkes
Oraya UTOPIA adn verdi, yle bir yerin olmad anlamna gelen Greke szck. OUEVEDO

Birbirine tpatp benzeyen iki tepe yoktur, ama yeryznn . her yannda ovalar ayndr. Bylesine bir dzlkte yryordum. Pek nem vermeksizin, kendi kendime bu yerin Oklahoma m Teksas m, yoksa edebiyatlarn pampa dedii Arjantindeki yore m olduunu soruyordum. Ne sada ne de solda, bir tek t bite yoktu. Bir kez daha yava yava Emilio Oribenin hep buyuyup genileyen u dizelerini tekrarladm: Bitmez korkulu ovann yreinde Ve Brezilya snrnn yaknnda. Yol ukurlarla doluydu. Yamur yamaya balad. ki- yz metre kadar tede, alak, drtke aalarla evrili bir evin n setim. Kapy aan adam yle uzun boyluydu ki, korkar gi bi oldum. Giysileri griydi. Birini beklediini sezdim. Kapda kilit yoktu. Tahta duvarl geni bir odaya girdik, tavandan aa sarkan lamba sarmtrak bir k yayyordu ve bilmem neden, masa ba na garip geldi. Bu masann zerinde, eski birka oyma dnda hibir yerde grmediim bir su saati bulunuyordu. Adam bana
69
1i

iskemlelerden birini gsterdi.^ Birka dilde konumay denedim, ama anlaamadk. Sonun da sz aldnda Latince konutu. Uzak okul gnlerinden kalma bilgilerimi toparlayp, syieiye hazrlandm. Giysilerinden baka bir yzyldan geldiin anlalyor, dedi bana. Dillerin eitlenmesi, toplumlarn, hatta savalarn eitli liini kamlad; dnya Latinceye dnd. Bazlar Latincenin yeniden Franszca, Lemosi ya da Papiamentoya dnp yoz laacandan korkuyorlar, ama imdilik byle bir tehlike yok. Ne olursa olsun, beni ne gemi ne de gelecek ilgilendiriyor. Bir ey demedim, o ekledi: _Birini yemek yerken seyretmek seni rahatsz etmiyorsa, bana elik eder misin? ~ Huzursuzluumun farkna vardn anladm, evet, dedim. Her iki yannda kaplar sral ve her eyin maden olduu k k bir mutfaa kan bir koridoru getik. Bir tepsi zerinde ak am yemei ile geri dndk: Kaplar dolusu msr gevrei, bir salkm zm, tadnn bana inciri anmsatt yabanc bir meyva ve byk bir srahi su. Sanrm ekmek yoktu. Ev sahibim ince hatlyd ve baknda tuhaf bir ey vard. Bir daha hi grmeye ceim bu sert ve solgun yz unutmayacam. Konuurken en ufak bir hareket yapmyordu. Latince konuma zorunluluu iimi gletiriyordu; ama so nunda unlar syleyebildim: Anszn karna kmam eni artmad m? Hayr, diye yantlad. Yzyldan yzyla byle konuklar ge lir. Fazla uzun kalmazlar. En ge yarn evine dnm olacaksn. Sesindeki gven iimi rahatlatt. Kendimi tantmakta bir sa knca grmedim: Adm Eudoro Aeevedo. 1897de Buenos Airesde dodum. Yam yetmii geiyor. ngiliz ve Amerikan edebiyat retmeni yim ve gerekd ykler yazdm. ki gerekd yky zevkle okudum diyebilirim, dedi. o70

u kiinin gerek diye kabul ettii "Kaptae Lemuel Gulliver n Gezileri ve Summa Theofogiae. Bover, kesin olgulardan szetmeyelim. Olgularn artk nemi kalmad. Zaten uydurma ve dnme iin basit balama noktalar olmaktan te bir ey de deiller. Okullarmzda bize kuku ve unutma sanat retiliyor, her eyden nce kiisel ve yerel olann unutulmas. Kesintisiz zamann iinde yayor, ama sub specie aeternitatis yaamaya alyoruz. Gemiten bize birka ad kald ki, dil bunlar da unutma yolunda. Gereksiz kesinlikleri atlyoruz. Artk ne zaman dizini, ne de tarih var; saylama da yok. Adnn Eudoro olduunu syledin; ben admn ne olduunu sana syleyemem, nk bana yalnzca Birisi derler. Peki babann ad neydi? Ad yoktu. Duvarlardan birinde bir raf grdm. Rastgele bir kitap atm; elle yazlm harfler belirgin ve zlemezdi. Keli izikler ba na eski skandinav alfabesini anmsatt. Bu alfabe yalnzca kaz larak yazlrd. Kendi kendime, gelecekteki insanlarn boyca da ha uzun olduklar gibi daha da becerikli olduklarn syledim. Sezgisel olarak, adamn ince uzun parmaklarna bakyordum. imdi sana asla grmediiri bir ey gstereceim, dedi ve 1518de Baselde baslm, baz yaprak ve resimlerin eksik oldu u, Thomas Moreun Utopiasnn bir kopyasn uzatt. Biraz kendini beenmilikle yantladm: Basl bir kitap. Bende ikibinden fazla var, doal olarak bundan daha az deerli ve daha az eski. Bal yksek sesle okudum. Glmeye balad. ^ Kimse iki bin kitap okuyamaz. Drt yzyldr yayorum da yarm dzineden fazla okumammdr. Zaten nemli olan oku mak deil, yeniden okumaktr. imdi ortadan kalkan basmevi, insanln en beter afetlerinden biriydi, nk gereksiz metinleri badndrc ekilde oaltmak yolundayd. Benim zamanmda, daha dn, diye yantladm, bir gnden
71
k

tekine insann bilmemesinin ayp sayld olaylar olduu boinanc egemendi. Gezegen olarak hortlaklarla doluydu: Kanada, Brezilya, svire Kongosu, Ortak Pazar. Bu Platoncu kendilikle rin tarihlerini bilenler yok denecek kadar azd, buna karn, do al olarak son eitimbilimciler kongresinden, diplomatik iliki lerdeki gerginlemeden, bakanlarm beyanatlarndan -sekre terin sekreterinin, bu trn en belirgin zellii olan dikkatli bir belirsizlikle hazrlad- haberdar olmayan yoktu. Birka saat sonra baka bayalklarla silinip giden btn bunlar unutulmak iin okunuyordu. Yeryzndeki tm uralar arasnda politikacnnki hi kukusuz en gzde olanyd. Byk eli ya da bakan, bir yerden bir yere uzun grltl tatlarla, motosikletler ve koruma grevlileriyle evrili olarak tanma zo runluluu olan, kaygl fotoraflarn pusu kurduklar bir cins sakatt. Gren de ayaklarn kesmiler sanacak, derdi anam. m geler ve basl metinlerin bunlardan daha fazla geerlilikleri var d. Yalnzca yaymlanan doruydu. Esse est percipi (var olmak fotoraflanmaktr), bu benzersiz dnya grnn ba, ortas ve sonuydu. Benim gemiimde insanlar ktlk dnmezdi; yapmcs tekrar tekrar sylyor diye bir maln iyi olduuna ina nrlard. Her ne kadar paraya sahip olmann daha fazla mutluluk ya da erin getirmediini herkes biliyorsa da hrszlk olduka yaygnd. Para m? diye tekrarlad. Artk yoksulluun acsn eken kalmad, kukusuz bayaln en skc biimi olan zenginlikten yaknan da yok. Herkesin bir ilevi var. Hahamlar gibi, dedim. Anlamam gibiydi, devam etti: Kentler de yok artk. Bir zamanlar gezme merakna kapld m Bahia Blanca ykntlarn gznne alrsan pek bir ey kay betmedik. Kiisel eyalar yok imdi, miras da yok. Yz yalarn da, insan olgunlatnda kendiyle ve yalnzlyla yz yze gel meye hazrdr. Bir ocuk dnyaya getirir. Yalnzca bir ocuk mu? diye sordum.
72

Evet. Bir tek. nsan cinsini oaltmak iin bir neden yok. azlar insann, Tanrnn evren bilincine kavumasna yarayan bir organ olduuna inanrlar; ama kimse kesin olarak byle bir tanrsalln varolduunu bilmiyor. Sanrm imdi tm yeryz sakn erinin yava yava ya da ayn anda intiharnn yarar ve sa kncalar tartlyor. Ama biz yine syleimize dnelim Kabul ettim. ' Yz yanda, insanolu aksz ve dostsuz yapabilir. Aclar ve stemd lm artk korkutma deildir onun iin. Bir sanat dalyla felsefeyle, matematikle urar ya da tek bana satran oynar. stedii zaman, kendini ldrr. nsan, yaamnn efendi siyse, lmnn de efendisidir. Bir alnt m? diye sordum. Elbette. Bize yalnzca alntlar kald. Dil bir alntlar birliidir, sordum k6 2amanmn byk serveni -uzay uular? diye - i r " " nce bU aktarmalardan vazgeildi. Kukusuz ok g zeldler, ama asla bir buradadan ve bir imdiden kaamadk Bir glmsemeyle ekledi: - Zaten her yolculuk uzay yolculuudur; bir gezegenden oburune olsun, buradan kardaki ambara olsun, hep ayn Sen bu odaya girdiinde, ben bir uzay yolculuu yapmaktaydm. Bu doru, dedim. Ayrca, kimyasal maddelerden ve hay vansal trlerden szediliyordu. imdi adam srtn, bana dnm, camdan dar bakyordu. Darda, ova sessiz kar ve ayyla bembeyazd. Sormay gze aldm: Hl mze ve kitaplklar var m? *n Htayir' ^ yaZma d|S'nda gemii unutmaya alyoruz. Anma trenleri, yldnmleri, l adam yontular, yok imdi Her tann kendine gereken bilim ve sanatlar, retmesi gerekiyor yleyse herkes kendi Bernard Shawu, kendi sas, kendi Archmedes olmak zorunda.

73

Bayla onaylad. Hkmetlere ne oldu? diye sordum. Gelenek yava yava geerliliklerinin kalkmasn istiyor. Seimlere giriiyorlard, vergi dzenliyorlard, varlklara el koyu yorlard, tutuklama buyuruyorlard ve sk denetim benimsetme yi savunuyorlard, ama dnyada kimse aldrmyordu. Basn h kmet adamlarnn sylev ve fotoraflarn yaymlamaktan vaz geti. Politikaclar drst mesleklerle uramak zorunda kald lar; kimileri iyi oyuncu ya da iyi ruh doktoru oldu. Kukusuz ger ek, verdiim zetten daha karmak oldu. Deiik bir ses tonuyla srdrd; brleriyle ayn olan bu evi kurdum. Bu mobilyalar ve kab kaa yaptm. Yzn bilmediim bakalarnn belki benden daha iyi iledikleri topra iledim. Sana gstereceim birka ey var. Yandaki odaya doru onu izledim. Yine tavandan sarkan bir lambay yakt. Bir kede, yalnzca birka teli ola bir harp gr dm. Duvarda sar tonlarn hakim olduu drtke yalboya resimler aslyd. Hepsi ayn elden kmama benziyordu. Benim yaptlarm, diye aklad. Resimleri inceledim ve en kk olannn nnde durdum. Gnbatmn betimliyordu ya da esinliyordu, sonsuzlua ilikin bir ey vard. Houna gidiyorsa alabilirsin, gelecekteki bir dostun ans, dedi dingin sesiyle. Teekkr ederek resmi aldm, ama br resimler bana bir hu zursuzluk verdi. Btnyle beyaz brakldklarn sylemeyece im, ama hemen hemen yleydiler. Onlar senin eski gzlerinin grmeyecei renklerle boyan mtr. Elleri harpn tellerini hafife tngrdatt ve bir ses dalgasn an cak alglayabildim. te o zaman kap vuruldu. Uzun boylu bir kadn ve -drt adam eve girdiler. Karde ol74

duklar ve zamann onlar birbirlerine benzettii sylenebilirdi. Ev sahibim nce kadnla konutu. Bu akam gelmezlik etmeyeceini biliyordum. Nilsi gr dn m? y Arada bir. Resim yapmay hl srdryor. Babasndan iyi baarmasn dileyelim. Evi datmaya baladk. Elyazmalar, tablolar, mobilyalar kab kacaklar: Hibir ey brakmadk. Kadn adamlar kadar alt. Onlara gerekten yardm etme mi engelleyen zaafmdan utan duydum. Kimse kapy kapat mad ve turn bu eyalar, yklenerek oradan ayrldk. atnn be ik biiminde olduunu farkettim. On be dakikalk yryten sonra sola saptk. Uzakta ze rinde bir kubbe olan kule gibi bir ey setim. l yakma frn, dedi biri. inde bir lm odas var Bir nsansever tarafndan icat edildii syleniyor, sanrm ad. Adolf Hitler m. Boyuyla beni artmayan nbeti bize parmakl at. Ev sa hibim ona birka szck m.r.ldand. Yapya girmeden nce bize veda iareti yapt. Kar devam edecek gibi grnyor, dedi kadn. Buenos Aireste. Mexico caddesindeki alma odamda, biri nin binlerce yl sonra, bugn yeryznde dalm maddelerle boyayaca yalboya resmi saklyorum.

75

DZEN
Anlatacam yk iki adam, daha dorusu iki adamn rol oy nad bir olay hakknda, kendi bana olayn zel ya da olaan d bir yan yok, kahramanlarnn kiiliklerinden daha az nem li. kisi de gurur yznden gnah ilediler; farkl biimlerde ve farkl amalarla. Anektodu oluturan olaylar (gerekten de bir anektoddan daha fazla deil) ksa bir sre nce oldu. Amerika da geiyor; sanrm baka yerde olamazd.

1961 sonunda, Austinde Teksas niversitesi nde bu k adam dan biriyle, profesr Ezra Winthropla uzun uzun grme frsa tm oldu. Eski ngilizce retiyordu (iki paral yapma bir ey iz lenimi uyandran Anglosakson szcnden holanmyordu). Dil zerine almalarnda ne srdm birok cesur varsa ym ve yaptm yanllar benimle hibir atma yaratmadan dzelttiini hatrlyorum. Bana, snavlarda hi soru sormad sylendi; konu seimini adaya brakp ondan yalnzca bunu iyi antetmasm bekliyormu. Eski Priten kkenli ve Boston do umluydu, Gney in gelenek ve nyarglarna almakta guluk ekmiti. Kar zlyordu, ama benim gzlemime gore, Kuzeyli ler soua, biz Arjantinlilerin scaa koulland gibi koul lanmlardr. Uzunca boylu, kr sal, evik deilse bile salam yapl bir adamn imdiden belirsizlemi imgesini saklyorum. Meslekda Herbert Locke n bende brakt an daha belir li: 'Toward a History of the Kenning de (Eski skandinav Edebiyatnda Mazmunlar zerine) adl kitabn vermiti.
76

Yaptnda Saksonlarn biraz kendiliinden olan bu mazmunlar dan ('deniz yerine balina yolu , kartal yerine 'sava ahini) abuk kurtulduklarn oysa skandinav ozanlarnn bunlar iin den klmaz hale getirinceye kadar birletirip iie soktuklarn ne sryordu. Herbert Lockedan sz ediyorum, nk yk mn ayrlmaz bir parasn oluturuyor O. imdi kukusuz asl kahramana, zlandalI Eric Einarssona geliyorum. Kendisini asla grmedim. O, 1969da Teksasa gel diinde ben Cambridgedeydim, ama ortak bir dostun, Ramn Martnez Lpez in mektuplar araclyla onu ok yakndan ta nm olduum kansna vardm, sert ve souk biri olduunu; uzun boylu insanlar lkesinde bile uzun boylu sayldn biliyo rum. Kzl salar yznden rencileri kanlmaz olarak ona Kzl Eric adn takmlard. Bir yabancnn hafif argo kullan masnn zorlama ve yanl olduu, onu arsz konuk durumu na drd grndeydi ve okay szcn bile kullanma alakgnllln asla gstermedi. Kuzey dilleri, ngilizce, Latince ve -gizlemesine karn- Almanca uzmanyd, Amerikan niversitelerinde iini yoluna koymas g olmad. Sz edilmeye deer ilk yapt, De Quincey nin Cumbrian lehesinin kkeninin Danca olduuna ilikin yazd drt maka le zerine bir incelemeydi. Bunu, Yorkshire kyllerinin lehe leriyle ilgili bir alma izledi. Bu iki inceleme iyi karland, ama Einarsson mesleinde ilerlemek iin grlt koparan bir ey yazmas gerektiini dnd. 1970te, Yale niversitesi Yayn larnda Maldon Savann eletirel basmn yaymlad. Notlar daki derin bilgi yadsnamazd, ama nszdeki baz varsaymla r, darya hemen hemen btnyle kapal akademik evreler de tartmalara yol amt. rnein Einarsson, iirin slup y nnden, kastl olarak retorie dayanan Beowulftan ok, uzak tan da olsa kahramanlk iiri Finnsburhu artrdn ve ay rntlar ileme ynteminin tuhaf bir biimde hakl olarak hayran olduumuz zlanda sagalarnn yntemlerinin habercisi olduu nu ne sryordu. Ayrca Elphinstonun metnindeki baz yanl77

lar dzeltiyordu, Teksas niversitesi ne geldii 1969 ylnda profesrle atand. Bilindii gibi, Amerikan niversitelerinde Germen dilleri uz manlarnn toplantlar olduka yaygndr. Bir nceki yl, East Lansingdeki Winthropa verilmiti. Aratrma ylma hazrlanan blm yneticisi, Winthropdan Wisconsindeki gelecek dnem toplants iin bir temsilci semesini istedi. Yalnzca k gerek aday vard: Herbert Locke ve Eric Einarsson. Winthrop, Cariyle gibi, atalarnn Priten inancndan vazge miti ama ahlakn korumay srdryordu. devi akt; gr n belirtmekten kanmad. Herbert Locke, 1954ten beri ken disine yardmn esirgememiti, zellikle Beowulf un, birok ni versitede Klaeberinkinin yerini alan aklamal bir basksnn hazrlanmasnda; ayrca Germen dilleri uzmanlar iin ok ya rarl bir alma derlemekle urayordu: Okurlar bouna eti molojik szlklere bavurma zorunluluundan kurtaracak olan bir -ngilizce- Anglosakson szlk. zlandalI ise olduka genti; kstahlyla, Winthrop da olmak zere, herkeste antpat uyan drmt. Finnsburh un eletirel basm dikkati onun zerine ek miti. Tartmay seviyordu: Sempozyumda suskun ve ekingen Lockedan daha iyi grnyordu. Winthrop kar karya kald sorunu inceden inceye d nrken, Yale Philological Q uarterly nin kitap tantma stunla rnda Anglosakson dili ve edebiyat retimi konusunda uzun bir makele kt. Son sayfann alt kesinde ak E. E. baharfleri okunuyordu, yannda da hi kukuya yer brakmamak ister cesine Teksas niversitesi yazs vard. Bir yabancnn yanl sz ngilizcesi ile kaleme alnm olan makale, en ufak bir kabal a bile izin vermemesine karn fke doluydu. Anglosakson retimine, retorik slubuyla szde -Virgilius benzeri bir eski a eseri olan Beowulfla balamann, ngilizce renimine Mltonun karmak dizeleriyle balamak kadar keyfi bir ey oldu unu ileri sryordu. Yazar, kronolojik sray tersine evirmeyi, gnlk dilin habercisi olan on birinci yzyl iiri The Grave
78

(Gmt) ile balayp kkene doru uzanmay neriyordu. Beowulf la ilgili olarak da, bu bin dizelik skc ynn bir paras n almak yeterliydi; rnein denizden gelip denize dnen Scyldin gmme trenini. Bir kez bile ad gememesine karn, Winthrop kendisinin hedef alndn hissediyordu. Bunun pek nemi yoktu, ama retme yntemine saldrlmasn kabul ede miyordu. Zaman sktryordu. Winthrop yansz kalmak istiyordu ve herkesin zerinde konutuu Einarsson un yazsnn, kararn etkilemesine izin veremezdi. Locke ile zlandalI arasnda seim yapabilmek iin az glk ekmedi. Bir sabah Winthrop blm yneticisi Lee Rosenthal ile grt ve le sonrasnda Einarsson, Wisconsin kongresine katlmak zere resmen grevlendi rildi. Yola kma tarihi olan 19 Marttan bir gn nce Einarsson, Ezra Winthropun alma odasnda grnd. Winthropa veda ve teekkr etmeye geldiini syledi. Pencerelerden biri, iki ya n aal, bir ara sokaa bakyordu ve iki adamn evresi kitap raflaryla doluydu; Einarsson Edda Islandorm un ilk parmen basksn tanmakta gecikmedi. Winthrop ona grevini en iyi bi imde yerine getireceinden emin olduunu ve teekkr etme sine hi gerek olmadn syledi. Yanlmyorsam grmeleri uzun srd. Ak konualm, dedi Einarsson. niversitede, yneticimiz Lee Rosenthalin bizleri temsil etme grevini bana sizin t nz zerine verdiini bilmeyen yok. Sizi d krklna urat mamak iin elimden geleni yapacam. yi bir Germen dilleri uz manym; ana dilim sagalarn dili ve Anglosaksonu ngiliz meslekdalarmdan daha iyi telaffuz edebiliyorum. rencilerim cunning yerine cyning diyorlar ve derslerde sigara imenin, hipi klnda gelmenin kesinlikle yasak olduunu biliyorlar. Ta lihsiz rakibimi eletirmem ise olabilecek en tatsz eydir; maz mun konusunda yalnzca zgn kaynaklar deil, Meissner in ve Marguartn anlaml almalarn da incelediini kantlyor.
79

Btn bu nemsiz eyleri bir yana brakalm. Size bir aklama borcum var. Einarsson bir sre durdu, pencereden dar bir gz att ve zetledi: _Yurdumdan 1964 yl sonunda ayrldm. Biri uzak bir lke ye g etme kararna varnca, bu lkeyi kavrama zorunluluu kanlmaz olarak kendini gsteriyor. Kesinlikle filoloji yn ar basan ilk iki kk yaptmn tek amac yeteneklerimi kantla makt. Kukusuz bu yeterli deildi. Maldon Sava beni her za man ilgilendirmiti ki hemen hemen tamamn ezbere okuyabili rim. Yale niversitesi ni hazrladm eletirel basm yaymla maya raz ettim. Bildiiniz gibi, iir bir skandinav zaferini anlat yor, ama sonralar zlanda sagalar zerindeki etkisini ne s ren sava gelince, kabul edilemez ve sama buluyorum. Anadil leri ngilizce olan okurlar pohpohlamak amacyla ortaya attm. Konunun zne geliyorum; Yale Q uarterlydeki saldrgan makaleme. Bildiiniz gibi benim yntemimi doruluyor ya da dorulamaya alyor; ama kark bir yky ardarda gelen zmlenemez bin dizelik bir ynla rencileri skntya bomakla birlikte karlnda, onlara eer yolun ortasnda dersleri brakmazlarsa, Anglosakson yaznnn tm corpus una sahip olmalarn salayacak.zengin bir szck daarc sala yan sizin ynteminizin sakncalarn da bilinli olarak abartyor. Gerek amacm Wisconsine gitmekti. Siz ve ben, sevgili dos tum, ikimiz de kongrelerin gereksiz giderlere yol aan sama lklar olduunu, ama bir curiculum vitae de yararl olabildikleri ni biliyoruz. Winthrop aknlkla ona bakt. Zeki bir adamd, ama kongre ler ve belki kendisi de kozmik bir akadan baka bir ey olma yan evren dahil, nesneleri ciddiye alma eilimi vard. Einarsson srdrd: Belki ilk grmemizi anmsyorsunuz. New Yorktan geli yordum. Bir pazar gnyd; niversitenin yemekhanesi kapa lyd ve biz Nighthawka le yemeine gitmitik. O gn, ok
80 .

ey rendim. yi bir AvrupalI olarak, Amerikan savann k lecilere kar bir mcadele olduunu dnyordum; siz ise Gney in Birlikten ayrlma ve kendi kurumlarn srdrme hak kna sahip olduunu savunmutunuz. Sylediinize arlk ka zandrmak iin Kuzeyden olduunuzu ve atalarnzdan birinin Henry Halleck in saflarnda savam olduunu eklemitiniz. Birlikilerin yrekliliklerini bile vmtnz. Baka biroklarn dan farkl olarak, karmdakinin kim olduunu neredeyse ann da anlayabilme nsezim vardr. O gn bana yetti. Siz, sevgili Winthrop, tuhaf Amerikal yanszlk tutkusunun etkisi altndayd nz. Her eyden nce, yansz olmak istiyorsunuz. Tam bir ku zeyli olduunuz iin, Gneyin davasn anlamay ve dorula may denediniz. Winconsine gidiimin sizin Rosenthale syle yeceiniz tek szce baktn renince, kk buluumdan yararlanmaya karar verdim. Derslerinizde kullandnz yntem lere saldrmak, oyunuzu almann en etkili yoluydu. Makalemi yaymlamas iin Q uarterlyyi sktrdm, alkanlklar gerei beni admn ba harfleriyle imzalamaya zorladlar; ama yazarn kimlii zerine en ufak bir kuku duyulmamas iin elimden ge leni yaptm. Hatta birok meslekdaa srrm atm. Uzun bir sessizlik oldu. lk bozan Winthrop idi: Her eyi imdi anlyorum, dedi. Ben Herbertin eski bir dostuyum, almalarna sayg duyarm; siz, dorudan ya da dolayl olarak bana saldrdnz. Oyumu sizden esirgemem, mi silleme yapmak olurdu. kinizin deerlerini karlatrdm, sonu cu biliyorsunuz. Yksek sesle dnyormucasna ekledi: ^ 'nCI olmad| mdan. be,kl gururuma boyun edim. Grd nz gibi dzeniniz sonu verdi. Dzen yerinde szck, diye Einarsson karlk verdi, ama yaptmdan pimanlk duymuyorum. Blmmzn yararna en iyisini yapacam. Wisconsine gitmeye karar vermitim. lk Viking imle karlayorum, dedi Winthrop gzlerinin iine bakarak.
81

_ Bir baka -omantik boinan. Viking soyundan gelmek iin skandinav olmak yetmiyor. Ailem Protestan klses.ne y rekten bal papazlard; belki onuncu yzyl balarnda atalarm Thor un cokulu rahipleriydiler. Bildiim kadaryla, a.lemde denlZ! B e n S e ise bir dolu vard, diye yanitladu VVnBmp.

karsn pek farkl deiliz. kimizin de ortak bir gnahmz var- Gurur. Siz, ustaca tasarladnz dzeninizle vnmek..n beni grmeye geldiniz; ben. drst bir adam olmakla ovuneb mok iin sizin adaylnz destekledim. ^ Bizi birletiren^baka bir ey daha var. dedi E,n= : < * ruumuz Ben Amerikan vatandaym. Yazgm uzak'ardak. Thulede deil, burada. Bana, bir pasaportun insann doas deitirmeyeceini syleyeceksiniz.
El sktlar ve ayrldlar.

A v e l in o A r r e d o n d o
Olay, 1897de Montevideoda geti. Evinde konuk arlayamayacan bilen ya da evden uzakla mak isteyen btn drst yoksullarn yapt gibi, bir grup gen her, cumartesi Caf del Globonun ayn ke masasnn evre sinde toplanrd. Hepsi doutan Montevideoluydu; lkenin i blgelerinden gelip, ne kimseye alan ne da bakalarnn ken disine almasna izin veren Arredondoyu aralarna kabul et meden nce epey kararszlk ekmilerdi. Yirmisini geiyordu; zayf, siyah sal, ksaca boyluydu ve biraz sakar birine benzi yordu. Ayn zamanda hem canl, hem de uykulu gzleri olma sayd, yz olduka sradan grnecekti. Buenos Aires cadde sindeki bir tuhafiyecide tezgahtard ve bo zamanlarnda hukuk renimini srdryordu. brleri, lkeyi kerten ve genel ka nya gre, bakann iren nedenlerden tr bilerek uzatt ne srlen sava protesto ederken, Arredondo sessizliini ko rurdu. Cimriliiyle alay edildiinde de susard. Cerros Blancos savandan az sonra, Arredondo arkadalar na, Mercedese gitmek zorunda olduu iin onlar bir sre gre meyeceini syledi. Haber kimseyi heyecanlandrmad. Biri ona, Beyazlarn isyanc nderi Aparicio Saraviadan uzak dur masn tledi; Arredondo glmseyerek Beyazlardan ekin mediini syledi. Kendisi de Beyaz olan br baka bir ey sylemedi. Nianls Claradan ayrlmak ona daha g geldi. Claraya da
83

brlerine sylediklerinin hemen hemen aynsn syledi. ok ii olacan ekleyerek mektup beklememesi konusunda uyard. Mektup yazma alkanl olmayan Clara, sesini karmad. Bir birlerini ok seviyorlard. Arredondo kenar mahallelerden birinde oturuyordu. Buyuk sava srasnda atalar. Arredondolara kle olduu iin, ayn so yad tayan melez bir kadn ona hizmet ediyordu. Clementna, son derece gvenilir bir kadnd; Arredondo ona, gelenlerin hepsine kendisinin kyde olduunu sylemesini buyurdu. Tu hafiyeciden kazand son ayl eline gemiti. Evin toprak avluya bakan arka odalarndan birine yerleti. Bu, gereksiz bir nlemdi, ama kendi isteiyle kapatlmaya ba lamasna yardmc oluyordu. Yeniden le sonralar uyuma alkanl edindii dar demir yatandan, zntyle bo raflara bakyordu. Tm kitaplarn satmt, hukuka hazrlk ders kitaplarn bile. Geriye, hi oku mad ve asla da bitiremeyecei bir ncil kalmt. Bazen ilgi, bazen de skntyla sayfa sayfa okudu ve kendim Tekvinin bir blmn ve Vaizin sonunu ezberlemeye zorlad. Okuduunu anlamaya almyordu. zgr dnceliydi, ama Montevideoya gelip yerlemeden nce anasna verdii sozu tutarak, her akam Tanr Babamz duasn okumay unutmuyor du. Bu evlatlk szn tutmazsa bana bir ktlk gelirdi ku kusuz. ' Arredondo hedefinin 25 Austos sabah olduunu biliyordu. Geirmesi gereken gnlerin tam saysn da biliyordu. Amacna ulatktan sonra zaman duracakt, daha dorusu ne olacann pek nemi yoktu. Bu tarihi, sanki bir mutluluu ya da zgrl bekler gibi bekliyordu. Saatini srekli bakmamak iin durdur mutu, ama her gece, dardan gece yarsn bildiren on k vu ruu duyar duymaz takvimden bir yaprak kopararak kendi ken dine bir gn daha geti diyordu. Her eyden nce, kendine bir dzen kurmak istedi: Paraguay ay imek, kendi sard kara ttn cgaralarm tttrmek, be84

Irl saydaki sayfalar okuyup ezbere sylemek, Clementina bir tepsi zerinde yemeklerini getirdiinde, onunla biraz gevezelik etmeyi denemek, mumunu sndrmeden nce, yapaca ko numay tekrarlayp dzeltmek. Ya hayli ilerlemi olan Cle mentina ile sylemek hi de kolay deildi, nk bellei uzak taki kyne ve kynn gnlk yaantsnn anlarna taklp kal mt. Ayrca, bir satran tahtasna da sahipti, zerinde dzen siz oyunlar kuruyor, asla da sonunu getiremiyordu. Bir mermi ya da madeni parayla yerini doldurduu bir kale eksikti. Zaman geirmek iin, Arredondo sabahlar bir toz bezi ve s prge ile odasn temizliyor ve rmcek avlyordu. Melez kadn, kendi grevi sayd, ayrca da Arredondonun ok kt yapti bu ilerle alalmasn grmekten pek holanmyordu. Gne gkyznde ykseldikten sonra uyanmay isterdi, ama gn aarrken kalkma alkanl isteminden daha glyd. Dostla rn zlyordu, ama onlarn kendisini ok zlemediini de bili yordu; ekingen ve uzak duran biri olduu iin bu konuda bir alnganla kaplmyordu. Bir le sonras, ilerinden biri onu sormaya geldiinde kapnn eiinden geri evrildi. Clementina gelem tanmyordu, Arredondo da kim olduunu hibir zaman renemedi. Agzl bir gazete okuruydu; bu geici ayrntlar mzelerinden vazgemesi g oldu. Derin dnmeye yatkn bir adam da deildi. Gnleri ve geceleri birbirinin aynyd, ama ona zellikle ar gelen pazar gnleriydi. Temmuzun ortalarna doru, ne yapar sak yapalm bizi tutsak eden zaman blmeye almann bir ya nlg olduundan kukulanmaya balad. Bylece hayal gcn batanbaa lkesi Uruguayn -o srada kana bulanm olantopraklar zerinde gezinmeye brakt. Dncesinde grd bir zamanlar uurtma uurduu Santa renenin inili yokulu tar lalarn; imdi lm olduunu sand bir midilliyi; obanlarn kamlamasyla srlerin kaldrdklar tozu; her ay Fray Bentostan iporta ykyle gelen tknefes yolcu arabasn; Otuz-lerin karaya ktklar La Agraciada krfezini; Hervideroyu; tepe85

lerin doruklarn, ormanlar ve rmaklar; fenere kadar trmandk tan sonra, Plata nehrinin iki yannda da bylesine gzel bir g r asnn olmad sonucuna vard Cerroyu. Montevideo krfezine bakan bu tepeden, Uruguayn ulusal simgesi olan te peye geip uykuya dald.* Her gece, denizden gelen yel, uykuya uygun bir serinlik geti riyordu. Hi uykusuzluk ekmedi. Nianlsn ok sevmesine karn, kendisine bir erkein kadnlar dnmemesi gerektii sylenmiti, zellikle yannda olmadklar zaman. Ky yaants onu drstle altrmt. br ie gelince, elinden geldiince dnmemeye alyordu; kin duyduu adam. atdan gelen yamurun grlts yalnzln gideriyordu. Bir tutuklu ya da kr iin zaman, hafif meyildeki su gibi akar. Kapannn ortasna doru Arredondo, bu zaman sanki zaman dymasna yaad. n avluda, dibinde bir kurbaann bu lunduu bir kuyu vard. Aslnda aradnn, sonsuzluunun sn rndaki kurbaa zaman olduu Arredondo nun hi aklna gel medi. Beklenen tarih yaklatka yeniden sabrszlanmaa bala d. Bir gece, artk kendini tutamayp, dar kt. Her ey deiik ve byk gibi grnd. Bir sokan kesini dnerken, bir k grd ve kahvehaneye girdi. Varln tantlamak iin bir bardak susuz rom istedi. Tahta tezgaha yaslanm askerler gevezelik ediyorlard. lerinden biri: Savalardan szedilmesinin kesinlikle yasak olduunu bi liyorsunuz, dedi. Dn leden sonra, bamza sizi gldrecek bir ey geldi. Kladan birka arkadala La Raznun nnden geiyorduk. erden, birinin bu ynergeye kar geldiini duy duk. Zaman kaybetmeden ieri girdik. Bro karanla gml mt, ama biz konumay srdrene ate atk. Sonunda su sunca, ayaklar nde dar karmak iin, el yordamyla arama
* Dz sahil eridi zerinde bir tepenin ykseldiini gren denizcilerin nle mi olan "Monte video (tepe gryorum), sonralar ehrin ad oldu. Bu nun ansna da armalarda bir tepe resmi bulunur. 86

ya baladk, ama btn bulabildiimiz, u fonograf denen kendi kendine konuan makina oldu. Hepsi kahkahalarla gldler. Askerlerden biri, kulak kabartan Arredondoya dnerek: Gzel di mi, moruk? diye sordu. Arredondo ses karmad, niformal adam ona yaklap: Hemen haykr bakalm: Yaasn lkemin Bakan Juan Idiarte Bordal diye. Arredondo kar kmad. Alayl alklarla kapya vard. Soka a admn attktan sonra son bir svg kulana geldi: Korku lgn deil, fkeyi de ldryor. Bir korkak gibi davranmt, ama olmadn biliyordu. Rahat rahat evine dnd. 25 Austos gn, Avfelino Arredondo uyandnda saat doku zu geiyordu. nce Claray, sonra yalnzca gnn tarihini d nd. Yatarak, kendi kendine: "Elveda beklemeye dedi, Sonunda byk gn geldi! Acele etmeden tra oldu ve aynada her zamanki yzn bul du. Krmz bir boyunba seti ve en yeni giysilerini giyindi. le yemeini ge yedi. Gri gkyz yamurun geliini bildiriyor du; oysa o mavi ve berrak olacan tasarlamt. Nemli odasn dan son kez karken yreini hzn kaplad. Kapda Clementi na yla karlat, cebinde kalan son birka kuruu ona verdi. Hrdavatnn demir kepenginin stnde, renkli baklava ekille rini grd ve iki ay geen bir sredir bunu btnyle unutmu olduunu dnd. Sarand' Caddesine doru yneldi. Bir tatil gnyd ve darda ok az insan vard. Plaza Matrize vardnda saat daha olmamt. "Te Deum un sylenmesi bitmiti. nemli kiiler, subaylar, yksek rtbeli papazlardan oluan bir topluluk yava yava kilise mer divenlerini iniyorlard. lk bakta -kiminin hl ellerinde tuttuk lar- silindir apkalar, niformalar, rtbe eritleri, armalar, yin gmlekleri, olduka kalabalk olduklar izlenimini uyandryordu; gerekte otuz kiiden ok deillerdi. Arredondo korku duymad,
87

bir eit sayg kaplad iini. Birisine kimin bakan oduunu sor du. te orada, yin bal ve asasyla yryen Bapiskoposun yanndaki yantn ald. Tabancasn kard ve ate at. Idiarte Borda birka adm ilerledi, baaa yuvarland ve an lalr bir biimde vuruldum dedii duyuldu. Arredondo yetkililere teslim oldu. Sonradan unlar aklaya cakt: Ben kzlm ve gururla sylyorum. Partimize ihanet eden ve lekeleyen Bakan ldrdm. Tehlikeye atmamak iin, ni anlm ve dostlarmla ilikilerimi kestim; herhangi bir etki altn da kaldm ne srlmesin diye hibir gazeteyi okumadm. Adalet iin yaplan bu eylem bana ait. imdi, yarglanmak isti yorum. Herhalde olay byle oldu, biraz daha karmak olsa bile; ben byle olmu olduunu hayal ediyorum.

88

DSK
Ben oduncuyum. Adm nemli deil. inde doduum ve herhalde yaknda leceim kulbe ormann kysnda. Sylendi ine gre bu orman, tm yeryzn kaplayan ve zerinde be nimki gibi tahta evlerin gezindikleri denize dein uzanyormu. Hi denizi grmediim iin, bilmiyorum. Ormann br ucunu da grmedim. Kkken, aabeyim ant iirmiti bana ikimizin beraber, tek bir aa ayakta kalmayncaya kadar btn orman devireceiz diye. Aabeyim ld ve imdi benim aradm, ara may srdreceim ey baka. Batya doru bir rmak akyor, bu rmakta ellerimle balk avlayabiliyorum. Ormanda kurtlar var, ama kurtlar beni korkutmuyor ve baltam beni hi aldatma d. Yllarmn saysn hi tutmadm. ok olduklarn biliyorum. Gzlerim artk grmyor. Yolumu kaybederim korkusuyla artk gitmeyi gze alamadm kymde beni cimri diye bilirler. Ama ormanda bir oduncu ne kadar servet toplayabilir ki? Evimin kapsn kar girmesin diye bir tala kapatyorum. Bir akamst ar admlar duydum, sonra kapma vuruldu. Atm ve bir yabancy ieri aldm. Yal bir adamd, uzun boylu; yp ranm bir rtye sarnmt. Bir yara izi yzn kesiyordu". Ya , gcn azaltacana, ona daha otoriter bir hava kazandrm a benziyordu, buna karn yrmek iin bir bastona yasland n gzlemledim. Ne olduunu anmsamadm birka sz et tik. Sonunda:
89

Ocam yok benim, nerede olursa orada uyuyorum, dedi. Btn Sakson topran batan baa dolatm. Bu szler yana uyuyordu. Babam hep Sakson toprandan szederdi; imdi ngiltere diyorlar. . Ekmek ve balm vard. Sessizce yemek yedik. Yamur ya maya balad. Birka hayvan postuyla ona, aabeyimin ld yere bir dek hazrladm. Gece olunca, uyuyakaldk. Evden ktmzda gn aaryordu. Yamur durmutu ve toprak yeni yaan karla kaplyd. Bastonunu drd ve bana yerden almam buyurdu. Neden sana boyun emem gerekiyor? dedim. nk ben bir kralm, diye yantlad. Deli olduunu dndm. Bastonunu alp, ona verdim. Farkl bir sesle konutu. Ben Secgens kralym. Birok kez en iddetli arpmala rnda onlar zafere gtrdm, ama yazgnn belirledii saat ge lince, krallm kaybettim. Adm sem, Odin in soyundan geli yorum. Kutlu saymam Odin i ben,- diye yantladm. saya inanyo rum. Beni duymam gibi srdrd: Srgn yollarnda babo geziyorum, ama hl kralm, nk disk bende. Grmek ister misin? Kemikli elinin ayasn at. Elinde hibir ey yoktu. Botu. te o zaman imdiye dein hep kapal tuttuunu farkettim. Gzn benden ayrmadan: Dokunabilirsin, dedi. Kaygyla, parmak ularm ayasna dokundurdum. Souk bir ey duydum ve sanki zayf bir lt grdm. Elini aniden kapatt. Bir ey sylemedim. Bir ocukla konuurmuasna szn srdrd: Bu, Odinin diski, dedi. Yalnz tek yz var. Yeryznde tek yz olan baka hibir ey yok. Elimde olduu srece kral olacam.
90

Altndan m? diye sordum. Bilmiyorum. Odinin diski bu ve yalnzca tek yz var. Bu diske sahip olma istei kaplad beni. Eer benim olursa satabilirdim, bir altn kleyle deitirebilirdim ve kral olurdum. Kulbemde gizli para dolu bir sandk var. Hepsi altndan ve baltam gibi parlyorlar. Bana Odinin diskini verirsen, sand m sana veririm, dedim. Bugn bile hl kin duyduum bu serseriye. Reddediyorum, dedi inatla. Eh yleyse git yoluna, dedim. Srtn bana dnd. Srtna indirdiim bir balta darbesi onu, drmeye yetti de artt bile ama yere derken avucunu at ve havada soluk grdm. Baltamla yeri iaretledim ve l y kabarm rmaa srkleyip attm. Eve dnnce diski aradm. Bulamadm. te yllar geti, ara may srdryorum.

91

K um K tabi
...thy rope of sands...* George Herbert (1593-1633)

izgi sonsuz sayda noktadan olumutur; dzlem sonsuz sayda izgiden; oylum sonsuz sayda dzlemden; yksek oy lum ise sonsuz sayda oylumdan... Kesinlikle hayr, bu, more geom trico deil, ykm anlatmaya en iyi balama yolu. Bu gnlerde, her uydurma yknn gerek olduunu ne srmek det oldu; benimki ama, gerek. Belgrano sokandaki bir apartmann drdnc katnda yalnz yayorum. Birka ay nce bir akamst, kapma vurulduunu duydum. Atm, bir yabanc duruyordu eikte. Uzun boylu bir adamd, hatlar belirsizdi. Belki de miyopluumdan tr yle grdm. Gri takm elbisesi ve elinde de gri bir anta vard. G rnm drst bir yoksulluu yanstyordu. Hemen yabanc ol duunu farkettim. lk bakta yal biri sanmtm, sonradan sey rek, sar salarnn beni yanlttn anladm, Kuzeylilerinki gibi beyaza alan bir saryd. Bir saatten uzun srmeyen konuma mz srasnda Orkneyli olduunu rendim. eri aldm ve bir sandalye verdim. Konumadan nce bir s re bekledi. Bir eit ktmserlik yaylyordu adamdan, bugn bende de olduu gibi.
* ... senin kumdan gerdanln ...

92

Kutsal Kitaplar satyorum, dedi. Bilgilik taslamakszn yantladm: Bu evde birok ngilizce ncil var, birincisi bile, Jean VViclifinki. Ayrca Cipriano de Valerannki, Lutherinki, edebi adan en kts ve Latince Vulgatenin bir kopyas. Grdnz gibi, tam da gereksinim duyduum bir kitap deil ncil. Ksa bir sessizlikten sonra, karlk verdi: Sattklarm yalnzca ncil deil. Belki de sizi ilgilendirecek olan kutsal bir kitap gsterebilirim. Bikaner snrndan satn al dm. antasn ap, kitab masann zerine koydu. Sekiz yapraklk, bez kapl bir ciltti. Birok elden getiine kuku yoktu. nce ledim, allmam arl beni artt. Arka kapann zerinde Holy VVrit yazsn okudum, aada da Bombay . On dokuzuncu yzyldan kalma sanrm, diye belirttim. Bilmiyorum, hibir zaman renemedim, diye karlk ver di. Rasgele atm. Tanmadm bir elyazsyd. Sayfalar olduka ypranmt, tipografisi ktyd ve ncilde olduu gibi iki stun olarak baslmt. Metinler skkt ve bentler halinde dzenlen miti. Sayfalarn st kelerinde Arap saylar yer alyordu. Asl ilgimi eken, rnein ift sayfalardan birinin 40514 numarasn, karsndaki tek sayfann ise 999 numarasn tamas oldu. O sayfay evirdim; arkasndaki sekiz haneli bir sayyd. Szlkler de olduu gibi bir resimle sslyd; bir ocuun elinden km gibi, mrekkep kalemiyle beceriksizce izilmi bir apa resmi vard. te o zaman yabanc bana: yi bakn, bir daha asla gremeyeceksiniz, dedi. Bu noktay iaretleyip kitab kapattm. Hemen yeniden atm ve bouna apa resmini aradm sayfa sayfa. aknlm gizle mek amacyla: Kutsal Kitapn Hindu dilinde bir varyant, deil mi? diye sordum.
93

Hayr, diye yantlad. Sonra bir sr vermek istermiesine sesini alaltp: Bu cildi, dedi, bir ova kasabasnda bir avu rupi ve bir ncil karlnda aldm. Sahibi okuma bilmiyordu. Sanrm Kitaplarn Kitab'n muska zannediyordu. En alt kasttan biriydi; hastala bulamadan, glgesinde yrmek bile olas deildi. Kitabn ad nn Kum Kitab olduunu syledi, nk bu kitabn da, kumun da ne sonu, ne ba vard. Benden ilk sayfay aramam istedi. Sol elimi kapan zerine koydum ve ba parmam iaret parmama bitiik cildi atm. Kendimi bo yere zorluyordum: Kapakla ba parmam arasnda her zaman birka yaprak kal yordu. Kitaptan fkryormu gibiydiler. imdi sonuncuyu arayn. Denemelerim yeniden baarszla urad. Artk kendi sesim olmayan bir sesle, dilim dolaarak: Bu olanaksz, diyebildim. Yine alak sesle, ncil satcs bana: Bu olanaksz, ama gerek. Bu kitabn sayfalarnn says tam olarak sonsuz. Hibiri ilk deil, hibiri sonuncu deil. Ne den byle keyf bir biimde num aralandrdn bilmiyorum. Belki de sonsuz bir dizinin bileenlerinin kesinlikle anlamszca numaralandrlabilecei izlenimini uyandrmak iin. Sonra, sanki yksek sesle dnyormu gibi ekledi: Eer uzay sonsuzsa, biz uzayn herhangi bir noktasnda yz. Eer zaman sonsuzsa, biz zamann herhangi bir noktasn dayz. Dnceleri beni fkelendirdi. Kukusuz bir dine inanyorsunuz, deil mi? diye sordum. Evet, Presbiteryen im. Vicdanm rahat. blise kitabna kar Tanrnn Sz n vererek yerliyi dolandrmadmdan emi nim. Kendini sulu grmesi iin bir neden olmad zerine gven verdim ve bizim iklimlerimizden yalnzca gemekte mi olduu
94

nu sordum. Yakn zamanda lkesine dnmeyi dndn syledi. skoyal olduunu ve Orkney adalarndan geldiini ite o zaman rendim. Ona, skoyay sevdiimi ve Stevenson ile Humea kar gerek bir tutkum olduunu syledim. Stevenson ve Robbie Burns demek istiyorsunuz, diye d zeltti. Bir yandan konuurken, bir yandan da sonsuz kitab kartr may srdryordum. Bu garip rnei British Museuma armaan etmeye niyeti niz var m? diye ilgisiz grnmeye alarak sordum. Hayr, size sunuyorum, diye yantlad ve yksek bir fiyat syledi. Tm itenliimle bu fiyatn olanaklarm iinde olmad yant n verdim ve dnmeye baladm. Birka dakika iinde planm kurmutum. Size bir dei-toku neriyorum, dedim. Siz bu kitab bir ka rupi ve Kutsal Kitapm bir rneine kar elde ettiniz; ben ise size yeni elime geen emeklilik ekimi ve W iclifin gotik harf lerle yazlm ncilini sunuyorum. Bana atalarmdan kald. Siyah puntolu bir VViclif! diye mrldand. Odama gidip, paray ve kitab getirdim. Sayfalar kartrd ve balk sayfasn kitapsever bir cokuyla inceledi. Anlatk, dedi. Pazarlk etmemesi beni artt. Sonradan, kitab bana satma ya kararl olarak gelmi olduunu kavradm. Kat paralar say madan cebine yerletirdi. Hindistandan, Orkneyden, bu aday bir zamanlar ynetmi olan Norve Jarllarndan szettik. Adam gittiinde gece olmu tu. Bir daha grmedim, adn da bilmiyorum. Kum kitabn, VViclifin ncirinden boalan yere yerletirmeyi tasarlyordum, ama sonu olarak takm eksilmi 1001 Gece Masallarnn arkasna gizlemeyi kararlatrdm. Yattm, ama uyuyamadm. Sabahn drdne doru yak tm. Olanaksz kitab yeniden elime alp yapraklarn iortrma95

ya baladm. Sayfalardan birinin zerinde bir maske resmi gr dm. Yapran st bir numara tayordu, ka olduunu unut tum, ama 9. kuvveti vard. Hzinemi kimseye gstermedim. Sahip olmann mutluluuna alnmas korkusu ve gerekten sonsuz olup olmad kukusu eklendi. Bu iki kayg eski rkekliimi artrd. Birka dostum daha vard; onlar grmekten vazgetim. Kitabn tutsa oldum, da rya neredeyse hi kmamaya baladm. Bytele ypranm kapa ve srtn inceledikten sonra herhangi bir hile olasl kal mamt. Kk resimlerin iki bin sayfa arayla ortaya ktn saptadm. Hepsini alfabetik liste halinde, doldurmakta gecikme diim bir deftere yazdm. Bir resim yalnzca bir kez kullanlmt, hi tekrar etmiyordu. Geceleri, uykusuzluumun izin verdii k sa aralklarda, dmde kitab grdm. Kitabn korkun olduunu anladmda, yaz gelip gemiti. Gzlerimle onu gren, parmaklarmla, ellerimle ona dokunan benim de korkun olduumu kabullenmenin ne yarar olabilirdi? Kitabn bir karabasan nesnesi, gerei lekeleyen ve bozan, utanmaz bir ey olduunu hissettim. Atei dndm, ama sonsuz bir kitabn yaklmasnn da son suz olmasndan ve yeryzn dumanyla boabilmesinden rktm. Bir yapra gizlemek iin en iyi yerin orman olduunu bir yer de okuduumu anmsadm. Emekli olmadan nce, dokuz yz bin kitab ieren Arjantin Ulusal Ktphanesinde alyordum; giri kapsnn sanda sarmal bir merdivenin, dergi ve haritala rn sakland bodrum katna indiini biliyorum. Kum Kitabim nemli raflardan birinde unutmak iin, grevlilerin bir dikkatsizli inden yararlandm. Koyduum ykseklie ve kapdan uzakl na bakmamaya altm. Artk biraz yattm, ama Mexico caddesinden gemek bile is temiyorum.

96

SONDEY
Okurun henz karlamad yklere ndeyi yazmak, bu, olay rgsnn zmlenmesini gerektirdii ve bunu da nce den yapmak elverisiz olduu iin bir bakma imkansz bir i. Bylelikle ben sondeyi yazmay yeliyorum. Kitapta yer alan ilk yk, Robert Louis Stevensonn hep an s yaver gitmi kalemini birka kez harekete geirmi olan bildi imiz, " ift temasn iliyor. ngilizcedeki karl "fetch (sa bir kimsenin hayaleti) ya da daha kitaps bir syleyile wraith of the living (yaayanlarn hayaleti); Almancada Doppelgn ger (bir bakasna benzer adam). En eski adlarndan biri ise teki benlik ti, gibi geliyor bana. Kiiyi ayn anda hem seyirci hem de eylemli klan bu hayaletimsi grn, herhalde madeni aynalardan, sudaki yansmalardan ya da basite insann hafza sndan kaynaklanyordu. teki adl ykde, konuucularn iki ayr kii olmalar iin yeterince farkl ve tek kii olmalar iin de yeterince benzer olmalarn salamak istedim. Souk ak bana ok uzaklardaki Rhonun yatan hatrlatan Cambridgede ki Charles Irma kysnda bu yknn kafamda doduu da belirtmeye deer bir nokta deil mi? Ak temas iirlerimde genellikle sk geer ama dzyazlarm da deil; Ulrike den baka bir rnei yok. Okur " teki ile arasndaki yakn ba farkedecektir. Kongre belki de bu kitabn en iddial yks; sonunda dn yann kendisiyle ve gndelik hayatn toplamyla kartrlacak
97

kadar geni lekte bir giriimi konu alyor. Balangtaki mat anlatm bir Kafka yksn taklit etmeye alyor; sonu, phe siz bouna aba, Chesterton ve John Bnyan n verdii hazlara ayak uydurmaya. Hi byle bir anlanmaya deer bulunmadm ama bir tanesini hayalimde kurmay becerdim. ykye -detim olduu zere- birok otobiyografik e de sktrdm. Hepimizin bildii gibi anlalmazlklarla dolu olan hayat, her zaman bilinsizce Poe nun parodisini yaptn dndm bir yazar olan H.P. Lovecraftin lmnden sonra baslan bir yk sn icra etmeden bana rahat yz gstermedi. Sonunda tes lim oldum; yasl meyve "Baka eyler Daha Var adn ald. Otuzlar Mezhebi hibir belgeye dayanmakszn olas bir dinsel sapknl kurtaryor. Armaanlar Gecesi belki de bu derlemenin sunduu en masum, en iddetli en yceltilmi yk. Daha eski bir ykm Babel Ktphanesi (1914) sonsuz sa yda kitaplar hayal eder. Undr ile "Ayna ve Maske tek bir sa tr ya da szckten oluan yzyllarca eski edebiyatlardr. Yorgun Bir Adamn Dlkesi benim yargma gre, derle mede yer alan en drst ve en melankolik para. Amerikallartn etik saplantlarna her zaman amrr.dr. Dzen bu nitelii yanstmaya alyor. John Feltona, Charlotte Cordaye, Rivera Indartenin herkes e bilinen "Rosaslar ldrmek kutsal bir itir yargsna ve Hainse onlar eer/ Brutusun haneri gerek diyen Uruguay ulusal marna karn, siyasal suikast hogrmyorum. Ama ne olursa olsun okur, Avelino Arredondonun sonradan bana ge lenleri renmek isteyecekti. Luis Melian Lafnur, balanmas n istedi ama yarg Carlos Fein ve Cristbal Salvanac onu bir ay hcre ve be yl hapis cezasna arptrdlar. Montevideonun caddelerinden birinden biri bugn Arredondonun adn tayor. zde birbirinden farkl ve usa smaz iki kavram son iki yk nn konusunu oluturuyor: "D isk yalnzca bir yz olan Eucli98

des dairesini; Kum Kitab ise sonsuz sayfalan olan bir kitab. Aceleyle kaleme alnan bu notlarn kitaba olan ilgiyi tketme yeceini ve ierdii dlerin u anda onu kapatmakta olanlarn konuksever hayal glerinde oalmay srdreceini umarm. J.L.B. Buenos Aires, 3 ubat 1975

99

You might also like