You are on page 1of 121

T.C.

DOKUZ EYLL NVERSTES MTERCM-TERCMANLIK ANABLM DALI ALMANCA MTERCM-TERCMANLIK PROGRAMI YKSEK LSANS TEZ

EVRMEN KMLKLER: TARHSEL, DZGEC VE ELETREL BR YAKLAIM

Glfer TUNALI

Danman: Yrd. Do. Dr. Faruk Ycel

2006

Yemin Metni Yksek Lisans Tezi olarak sunduum evirmen Kimlikleri: Tarihsel, Dizgeci ve Eletirel Bir Yaklam adl almann, tarafmdan, bilimsel ahlak ve geleneklere aykr decek bir yardma bavurmakszn yazldn ve yararlandm eserlerin bibliyografyada gsterilenlerden olutuunu, bunlara atf yaplarak yararlanlm olduunu belirtir ve bunu onurumla dorularm.

Tarih ..../..../....... Glfer Tunal mza

ii

YKSEK LSANS TEZ SINAV TUTANAI rencinin Ad ve Soyad Anabilim Dal Program Tez/Proje Konusu Snav Tarihi ve Saati

: : : : :

Glfer Tunal Mtercim-Tercmanlk Almanca Mtercim-Tercmanlk evirmen Kimlikleri: Tarihsel, Dizgeci ve Eletirel bir Yaklam

Yukarda kimlik bilgileri belirtilen renci Sosyal Bilimler Enstitsnn .. tarih ve . Sayl toplantsnda oluturulan jrimiz tarafndan Lisansst Ynetmeliinin 18.maddesi gereince yksek lisans tez snavna alnmtr. Adayn kiisel almaya dayanan tezini . dakikalk sre iinde savunmasndan sonra jri yelerince gerek tez konusu gerekse tezin dayana olan Anabilim dallarndan sorulan sorulara verdii cevaplar deerlendirilerek tezin, BAARILI DZELTME RED edilmesine * ** OY BRL ile OY OKLUU ile karar verilmitir. *** **

Jri tekil edilmedii iin snav yaplamamtr. renci snava gelmemitir. * Bu halde adaya 3 ay sre verilir. ** Bu halde adayn kayd silinir. *** Bu halde snav iin yeni bir tarih belirlenir.

Evet Tez/Proje, burs, dl veya tevik programlarna (Tba, Fullbrightht vb.) aday olabilir. Tez/Proje, mevcut hali ile baslabilir. Tez/Proje, gzden geirildikten sonra baslabilir. Tezin/Projenin, basm gereklilii yoktur.

JR YELER Baarl Baarl Baarl

MZA Dzeltme Dzeltme Dzeltme Red Red Red

iii

YKSEKRETM KURULU DOKMANTASYON MERKEZ TEZ/PROJE VER FORMU Tez/Proje No: Konu Kodu: niv. Kodu

Not: Bu blm merkezimiz tarafndan doldurulacaktr. Ad: Glfer

Tez Yazarnn Soyad: Tunal

Tezin Trke Ad: evirmen Kimlikleri: Tarihsel, Dizgeci ve Eletirel bir Yaklam Tezin Yabanc Dildeki Ad: Translator Identities: A Historical, Systemic and Critical Approach Tezin Yapld niversitesi: Dokuz Eyll Enstit: Sosyal Bilimler Yl:2006 Dier Kurulular: Tezin Tr: Yksek Lisans Tezsiz Yksek Lisans Doktora Referans Says: 93 Tez Danmanlarnn nvan: Yrd.Do.Dr. Trke Anahtar Kelimeler: 1. 2. 3. 4. 5. eviri tarihi evirmen kimlikleri eviri kuram eviri evirmen imgesi Ad: Faruk Soyad: Ycel ngilizce Anahtar Kelimeler: 1. History of translation 2. Translator identities 3. Translation Theory 4. Translation 5. Translator image :x : : Sayfa Says: 108 Dili: Trke

Tarih: mza : Tezimin Eriim Sayfasnda Yaynlanmasn stiyorum

Evet

Hayr

iv

ZET evirmen kimliklerini ele alan bu aratrma kuramsal yaklamlardaki evirmen sylemleri zerine odaklanmaktadr. evirmenler, evirmenkuramclar ve kuramclarn sylemlerinin tarihsel, toplumsal ve kltrel etkenler tarafndan biimlendirildii, ardndan sylemsel uygulamalar olarak devreye girdiklerinde bu kez kendilerinin dnemlerin toplumsal yapsn biimlendirdii ve evirmen imgesini oluturduu savndan yola kan bu alma, evirmenle ilgili sylemlerin nasl bir evirmen kimlii ortaya koyduunu irdeleyerek Bat eviri geleneindeki evirmenin tarihsel izini srmeyi ve evirmenin bir deiim znesi olduunu gstermeyi kavramlarn amalamaktadr. ouldizge Kuramnn ats altnda Lawrence Venutinin grnmezlik ve buna ek olarak getirilen grnrlk kullanan ve Eletirel Sylem zmlemesi ynteminden yararlanan bu alma, eviri tarihinde yakn zamana kadar ihmal edilen bir konu olan evirmenler tarihine farkl bir bak as sunmay hedeflemektedir. Olduka geni bir btncede, Antik adan gnmze eviri yaklamlar ve kuramlarnda evirmen syleminin incelenmesi, hem evirmenlik mesleinin toplumdaki yeri ve stats hem de toplumun eviriye bak as hakknda k tutacaktr.

ABSTRACT This thesis, which involves an analysis of translators identities, focuses on discourse on translators within translation approaches and theories. It is argued that discourses of translators and translator-theorists are first shaped by historical, social, cultural and ideological characteristics of their period and when these discourses turn into practice they shape the culture of their own period. Thus this thesis aims to display what kinds of translator image and identity have been generated within the discourses on translator in the western tradition of translation and to reveal that translators are in fact agents of change in their culture. As for the theoretical framework of the thesis, Lawrence Venutis concepts of invisibility and visibility have been employed within the framework of Polysystem Theory and Critical Discourse Analysis have been employed as the methodological framework. An analysis of an extended corpus on translation approaches and theories from the ancient times to the 21th century will provide clues about translators discourses within these approaches and theories; and the role and status of translators in society and various cultures approaches to translation and translators. Thus another goal of this thesis is to offer a new method to study the history of translators.

vi

EVRMEN KMLKLER: TARHSE, DZGEC VE ELETREL BR YAKLAIM YEMN METN TUTANAK Y..K. DOKMENTASYON MERKEZ VER FORMU ZET ABSTRACT NDEKLER GR BRNC BLM GEMTEN GNMZE EVR 1.1. ANTK ADA EVR ANLAYII 1.2. ALMAN EVR GELENE 4 8 ii iii iv v vi vii ix

1.2.1. Eski Yksek Almanca Dnemi (8.-10. yzyl) 8 1.2.2. Orta Yksek Almanca Dnemi (10.-14. yzyl) 9 1.2.3. Erken Yeni Yksek Almanca Dnemi (15.-17. yzyl) 10 1.2.4. Yeni Yksek Almanca Dnemi (17. yzyldan itibaren) 12 1.2.4.1. On Sekizinci Yzyl: Aydnlanma Dnemi 12 1.2.4.2. On Dokuzuncu Yzyl: Romantik Dnem 14 1.2.4.2.1. Schleiermacher Yerliletirici veya Yabanclatrc eviri 1.2.4.2.2. Humboldt ve evrilmezlik Sorunu 1.3. FRANSIZ EVR GELENE 1.3.1. On Altnc Yzyl: Franszcann Geliimi ve Klasikler evirisi 1.3.2. On Yedinci ve On Sekizinci Yzyl: Belles Infidles 1.3.3. On Dokuzuncu Yzyl: Romantik Dnem 1.4. NGLZ EVR GELENE 1.4.1. Orta a 1.4.2. On Altnc Yzyl ve On Yedinci Yzyl Balar: Reformasyon ve Rnesans 1.4.3. On Yedinci ve On Sekizinci Yzyl 1.4.4. On Dokuzuncu Yzyl: Romantizm ve Victoria a 14 17 19 20 21 23 24 25 26 28 30

vii

1.5. YRMNC YZYIL: KURAMLARIN DOUU 1.5.1. eviridilbilimsel Yaklam ve Edeerlik 1.5.2. Eugene Nida: Biimsel ve Devinden Edeerlik 1.5.3. Erek Odakl Kuramlar 1.5.3.1. Skopos Kuram 1.5.3.2. ouldizge Kuram Balamnda DTS 1.5.3.3. 80li Yllarda Betimleyici almalar 1.5.4. Eletirel Yaklamlar 1.6. KURAMSAL EREVE VE YNTEM 1.7. DEERLENDRME KNC BLM EVRMEN KMLKLER 2.1. DL PLANLAYICISI OLARAK EVRMEN 2.2. ETMC OLARAK EVRMEN 2.3. YAZAR OLARAK EVRMEN 2.4. TOPLUMSAL ZNE OLARAK EVRMEN 2.5. UZMAN OLARAK EVRMEN 2.6. KLTR PLANLAYICISI OLARAK EVRMEN 2.7. NSAN OLARAK EVRMEN 2.8. DEERLENDRME SONU KAYNAKLAR

31 31 33 34 35 38 43 44 48 54

59 68 74 79 82 84 87 90 91 98

viii

GR eviri edimi zellikle yazn evrelerinde yzyllardr ikincil bir ura olarak kabul edilmi, yaznn ve toplumun ekillenmesindeki yeri, yeni rlarn almasndaki rol gz ard edilmitir. Methods in Translation History (1998) balkl kitabn yazar Anthony Pym, eviri tarihi yazmnn nedenini kendi durumumuzu etkileyen sorunlar dile getirmek ve zmeye almak (y.a.g.e; x) olarak tespit etmektedir. Bir baka deyile eviri tarihi yazmnn k noktasn gncel sorunlar ve bu sorunlar zme istei oluturur. Bu almann amac da evirmenlerin eviri tarihi boyunca ne gibi kimliklerle ortaya ktna dikkat ekerek onlarn toplumda hakim olan genel kannn aksine ikincil konumda, edilgen zneler olmaktan ziyade dilleri, edebiyatlar, kltrleri ve uluslar biimlendiren deiim zneleri (Toury, 2002; 151) olduunu gstermektir. Gnmzde yazara atfedilen stn yaratclk gc, toplumun evirmenlere bak asn da dorudan etkilemektedir. zgn bir yapt ortaya koyan yazar aynen aktarmakla ykml klnan evirmenin rettii eser, zgn yaratnn bir trevi olarak alglandndan ikinci elden km, ikincil konumda bir metin (Hermans, 1999; 31) muamelesi grmektedir. Bu yaklam doal olarak evirmenleri de ikincil bir konuma yerletirerek onlar grnmez klmaktadr. Bu sorunun olumsuz yansmalarn lkemizde de gzlemlemek mmkndr. rnein Kitap evirmenleri adn tayan evirmenler grubu, birok edebiyat dergisinde yaynlanan evirmenden Okura ar (2005) balkl ortak bildirilerinde, evirmenlerin grnmez varlklar olarak yaamlarn srdrdklerini ve bu durumun hem evirmenlerin alma koullarn olumsuz etkilediini, hem de onlar dzenli gelir, sigorta, emeklilik gibi en temel sosyal haklardan yoksun braktn vurgulamaktadr. Antik adan gnmze kuramsal sylemlerde evirmenlerin izini sren bu tezin amac, evirmenlerin eitli diller, kltrler ve uluslar zerindeki etkisini irdeleyerek onlarn belli bir tarihsel balam iinde belli toplumsal kimliklere brnen deiim zneleri olduuna dikkat ekmektir. Bu dorultuda evirmenler ve eviri kuramclarnn evirilerine yazdklar nszleri, mektuplar, makaleleri ve benzeri sylemsel uygulamalar incelenecektir. Elde edilen veriler bir yandan evirmenler ve

ix

kuramclarn evirmeni nasl algladna ve nasl konumlandrdna dair bilgiler kazandracak, dier yandan da toplumun evirmene bak asna k tutacaktr. Bir metni ve retildii toplumu birbirinden bamsz olarak dnemeyiz, nk Faircloughun da vurgulad gibi metinler bir yandan toplumsal yaplar ve uygulamalar tarafndan biimlendirilir, dier yandan toplumu ve buna bal olarak bireylerin veya gruplarn toplumsal kimliklerini de biimlendirirler (Fairclough, 2003; 16-26). alma kapsamnda incelenecek olan sylemleri oluturan evirmenler ve evirmen-kuramclar da toplumun birer bireyi olarak yaygn kan ve grlerden mi etkilenmilerdir? evirmenler, eviri ve evirmenlik konusundaki grlerini hem kendi kiisel deneyimlerini hem de toplumdaki yaygn grleri harmanlayarak m ortaya koymulardr? Toplumdan etkilenmekle birlikte, evirmenler gerek evirdikleri metinlerle gerekse sylemleriyle toplumda var olan kan ve grlerin kimi zaman srmesine, hatta glenmesine, kimi zaman ise farkllap deiime uramasna araclk etmilerdir. Bu balamda sylemlerin, toplumun ve evirmenlerin evirinin niteliine ve evirmen kimliine bakn kurgulad sylenebilir mi? Byle bir kurgunun kuramsal ve uygulamal boyutu birbirine kout olarak m ilerlemektedir? Kuramsal yaklamlarda evirmen kimliklerini inceleyen byle bir alma yapma fikri, son yllarda eviribilim alannda Trkiyede yaplan akademik almalarn etkisi ile domutur. Bu inceleme, zne olarak evirmene ve syleme odaklanan bu tr almalara katk salamay amalamaktadr. eviri ve evirmen sylemlerini inceleyen zlem Berk doktora almasnda (1999) 1840-1980 yllar arasndaki dnemi ve sylemleri inceleyerek eviri ve evirmenlerin Trkiyenin Batllama hareketi iindeki yerini irdelemitir. ehnaz Tahir-Gralar, 1940-2004 yllar arasndaki sylemleri zmleyerek Trkiyedeki yazarlar, akademisyenler ve evirmenlerin evirmenlere bak asn ortaya koymutur (2005; 83-118). Cemal Demirciolu, doktora almasnda (2005) Tanzimat sonras dnemin eviri sylemini ele alarak Osmanl dizgesinde eviri kavramnn yllar boyunca urad deiiklikleri ve dnemin yazar ve evirmenlerinin eviri sylemlerini incelemitir. Arzu Eker yksek lisans tezinde 1980lerdeki yaynevi politikalar ve sylemlerini incelemi (2001), Gken Ezber ise editr-evirmenlerin sylemlerinde zneliin

boyutlarn ele almtr (2004). Ahu Selin Erkul, Trk romanndaki evirmen sylemlerini incelemitir (2005). Bu akademik almalarn inceledii sylemler farkl alanlardan gelen metinlerden oluan geni bir btnceyi kapsamaktadr. Edebiyat, evirmenlerle syleiler, eviri eletirileri, eviri zerine konumalar ve yazlar, bu almalarda birincil ve ikincil kaynaklar olarak kullanlmlardr. Bu almada da benzer bir ekilde kuramsal sylemler incelenerek gemiten gnmze evirmenlerin sylemsel kimliklerinin geliim ve deiimi incelenecek ve evirmenlerin birer deiim znesi olduu ortaya konacaktr. Bu almada Antik adan gnmze kadar eviri ve evirmen zerine oluturulan kuramsal sylemler incelenecektir. Kuralc eviri yaklamlarn sadece eviri srecini ynlendirmeye alan ve szc szcne eviri ile anlama gre eviri ular arasnda gidip gelen ilkelerden ibaret olarak ele almak bize ok az yarar salayacaktr. Bu yaklamlar tarihsel, dizgeci ve eletirel bir bak asyla incelendiinde, onlarn iyi eviri yapmann yollarn gsteren kurallardan ok daha fazlasn barndrdklar ortaya kacaktr. Lieven Dhulstun eviri kuramlar tarihinin yazmna dair grlerini ortaya koyduu almalarnda da vurgulad gibi, eviri yaklamlar ve kuramlar dil, yorumlama, toplumsal sylem ve kimlik zerine dncelerle yakndan ilgilidir (Hermans, 1999; 98-99). Bu almada da evirmenler ve kuramclarn kuramsal metinlerinde oluturduklar evirmen kimliklerinin izi srlecektir. almann birinci blmnde dizgeci ve eletirel bir okuma nda gemiten gnmze Bat eviri tarihini derinden etkileyen yaklam ve kuramlara yer verilecektir. Antik an eviri anlay irdelendikten sonra Orta adan Romantizmin damgasn vurduu on dokuzuncu yzyla kadar ayr ayr genel hatlaryla Almanya, Fransa ve ngilteredeki gelimeler incelenecektir. Yirminci yzylda gzlemlenen gelimeler ise lkeler gre ayr ayr snflandrlmamtr. Bu yzylda ortaya atlan yaklam ve kuramlarda karlkl etkileimler gzlemlendiinden ve srailli, Hintli, Amerikal ve Kanadal aratrmaclarn da katklaryla kkten bir paradigma deiiklii yaandndan, gelimeleri izlemek asndan bu yzyl bir btn olarak sunmann daha salkl olacana karar

xi

verilmitir. kinci blmde metinlerin sadece evirmen kimliklerine ilikin veri salayan ksmlar inceleneceinden, birinci blm tartma iin gerekli balam kurmak asndan yararl olacaktr. Birinci blme genel bir deerlendirmeyle son vermeden nce ouldizge Kuram ile birlikte kuramsal ereveyi oluturan Lawrence Venutinin grnmezlik kavram tartlmaktadr. Ayrca sylemlerin zmlemesinde kullanlacak olan Eletirel Sylem zmlemesi yntemi tantlmaktadr. kinci blmn btncesini oluturmak iin, eviri ve eviri anlayyla ilgili aklamalar yapan ilk kii olarak kabul edilen Cicerodan gnmz eviri kuramclarna kadar yze yakn evirmen ve evirmen-kuramcnn yazlar incelenmitir. Bu almann sonunda eleme yaplarak ancak evirmenlerin konumu ve kimlii hakknda salkl veri salayan sylemler zerine younlalmtr. Ancak birincil kaynaklara ulalamadndan, eviribilimin bugnn derinden etkileyen smrgecilik sonras ve feminist eviribilim almalarn yrten aratrmaclarn sylemlerine yer verilememitir. Yirminci yzyln ortalarna kadar sylemlerin ounun dini ve edebi metinlerin evirisi balamnda olutuu iin tartmalarn szc szcne mi, yoksa anlama gre eviri ynteminin mi geerli olduu konusu zerine odakland dorudur, ancak kimi metinler eviri srecini ynlendirme amacn gden kurallardan ok daha fazlasn sunmaktadr. Bu metinlerin yazarlar, dnemin evirmen imgesini kuran fikirlerini de dorudan veya dolayl olarak metinlerine yanstmlardr. Ancak kendileri ak olarak evirmenlere bir kimlik atfetmemilerdir. Yirminci yzylda ise bir paradigma deiiklii nda zne sorunsaln daha kapsaml ele alan kimi kuramlarn dorudan evirmenleri belli bir kimlik altnda inceledii gzlemlenmitir. kinci blmde evirmen kimliklerinin snflandrlmasnda sylemlerdeki bu ayrm gzetilmitir. Dil planlaycs, eitimci, yazar, toplumsal zne gibi kimlikler yaptm okumalar nda oluturduum bir snflandrmann rnyken, uzman, kltr planlaycs ve insan-evirmen gibi balklar dorudan kuramclarn gelitirdii kimliklere dayanmaktadr. Sylemlerin bir yandan toplumsal yapnn bir gstergesi olduunu, dier yandan toplumda belli

xii

kimlikler kurgulama gcne sahip olduunu kabul edersek, bu alma, belli bir dnemde ve toplumda evirmenlere atfedilen roller ve evirmenlerin sahip olduu toplumsal konumu aklayacak bilgiler sunabilir. Bu bilgiler lkemizdeki evirmenlerin konumunun ve kimliklerinin daha salkl ve daha verimli deerlendirilmesine katkda bulunabilir.

xiii

BRNC BLM GEMTEN GNMZE EVR Bu blmde analitik bir okuma ile Bat eviri dizgesini derinden etkileyen baz yaklam ve kuramlar irdelenecektir. Cevab aranacak ncelikli sorular unlardr: Batda eviri gelenei hangi aamalardan gemitir? Tarihsel sre ierisinde farkl Bat lkelerindeki eviri yaklamlar arasnda ne tr benzerlikler ve farkllklar gzlemlenebilir? Farkl tarihsel ve kltrel ortamlarda eviriden ve evirmenden neler beklenmitir? Bu sorularn cevab ayn zamanda bu almann ikinci blm iin de bir altyap oluturacaktr. Esremli ve artsremli bir bak asyla evirmen, kuramc ve evirmen-kuramclarn sylemleri zmlenerek evirmenin tarih boyunca nasl konumlandrld ve evirmene ne gibi rollerin atfedildiinin incelenecei ikinci blmde, yaklam ve kuramlarn sadece evirmenle ilgili blmlerine yer verileceinden birinci blmdeki bu genel ereve, balam kurmak asndan yararl olacaktr. eviri, her lkenin kltrel tarihinde nemli bir yere sahiptir, ancak bu almada btn Bat lkelerinin eviri tarihinin ele alnmasn engelleyen iki nemli neden bulunmaktadr. Birincisi, byle bir alma bu tezin amacn aacak, bizi Bat dnyasnn eviri dizgesini derinden etkileyen yaklam ve kuramlarn dndaki sylemlere de ynlendirecektir. kincisi ise, tezin ikinci blmnde birincil kaynaklardan yararlanma kararna ters decektir, nk bu durumda doal bir dil snrlamas nedeniyle ikincil kaynaklara ynelme zorunluluu doacaktr. Bu nedenle almada sadece Almanca veya ngilizce yazlm veya bu dillere evrilmi yaklam ve kuramlara yer verilecektir. Ancak Bat dnyasnn eviri gelenei incelendiinde, bu yaklam ve kuramlarn da bu alma erevesinde ihtiya duyulan genel geliim izgisini gstermek asndan yeterli olaca anlalacaktr. Bundan dolay bu blmde nce Antik ada Roma eviri gelenei, ardndan da Orta adan on dokuzuncu yzyla kadar srasyla Almanya, Fransa ve ngilterenin eviri gelenekleri incelenecektir. Yirminci yzylda ise Avrupal aratrmaclarn fikirleri kadar srailli, Hintli,

Kanadal ve Amerikal aratrmaclarn fikirleri de byk yank uyandrd iin bu yzyl ayr bir altbalk altnda incelenecektir. Bu almann birinci blmnde eviri yntemiyle ilgili ilk sylemde bulunan Cicerodan balayarak eviribilimin son yllardaki kuramsal yaklamlarna kadar Bat eviri geleneinin iki bin yllk sreci ele alnacak, ikinci blmnde ise ayn zaman dilimi ierisinde evirmenlerin, kuramclarn ve evirmen-kuramclarn sylemleri zmlenerek evirmenlere biilen roller ve evirmen kimlikleri incelenecektir. Bu nedenle eviri alannda yaplan tarihsel almalar iin son derece uygun bir yntem olan ouldizge Kuramnn hipotezlerinden ve kavramlarndan yararlanlacaktr. 1970li yllardan itibaren dilbilimden ayrlarak zerk bir bilim dal olarak gelien eviribilim, eviri ediminin ok ynl boyutlarn vurgulayarak eviriyi tarihsel, kltrel, toplumsal ve siyasal balam ierisinde deerlendiren kuramlar sunmutur. Ortaya att ouldizge Kuram ile eviriyi toplumsal-kltrel balam iinde ele alan kuramclarn ncleri arasnda yer alan Even-Zohar dizgeci, tarihsel ve betimleyici yaklamyla evirilerin tarih ierisindeki ilevlerini olduu kadar evirinin toplumsal-kltrel boyutunu da aklamay salayan salam bir zemin sunmaktadr (bkz.1.5.3.2). zellikle tarihsel eviribilim alannda yararlanlabilecek bir dizi yeni hipotez ve kavram gelitiren Even Zohar, eviriyi devingen bir yap ierisinde gelien edebiyat ouldizgesinin dizgelerinden biri olarak grmektedir. Merkez/evre, birincil etkinlik/ikincil etkinlik, saygn edebiyat/saygn olmayan edebiyat gibi kart ilikiler zerine kurulu ouldizge Kuram, metinlerin esremli ve artsremli olarak incelenmesine ve evirinin de bir paras olduu edebiyat ouldizgesiyle toplumsal ve kltrel olgular arasndaki ilikilerin sorgulanarak betimlenmesine olanak vermektedir. Dnyada eviri etkinlii Ciceronun eviriyle ilgili dncelerini ortaya koyduu zamanlarn ok ncesine dayandndan, bu dneme kadar olan gelimelere de ksaca deinmekte yarar var. Gnmze ulaan en eski eviri metinler, arkeolojik kazlar srasnda Mezopotamyada ele geen 4.500 yllk kil tabletlerde bulunmaktadr. Bunlar Smer ve Akat dillerinde oluturulmu, dini

ierikli

szck

listeleri

eklindedir.

Ancak

Mezopotamyann

eski

uygarlklarnda sadece dini metinlerin deil edebi, resmi ve bilimsel metinlerin de evirisi yaplrd. Gnmz not alma teknii ile yazlm metinlere benzeyen kaynak metinler, tamamlanmam cmlelerden oluuyordu ve bunlarn evirileri de daha ok szlkler biimindeydi. Bu da Smerlerin dnyay anlamlandrrken dilin gerei yanstt inancndan yola ktklarn, evrensel bir dil anlayndan hareket ederek iki dil ve kltrn zdeliine, yani balamdan bamsz olarak varolan bir tertium comparationise1 inandklarn gstermektedir (Vermeer, 1992; 43-57). Eski Msrda da M.. 3000 yllarnda youn bir eviri etkinlii hkm srmekteydi. Eldeki verilere dayanarak daha o zamanlar Msrda evirmenliin bir meslek olarak kabul grd sylenebilir (Albrecht, 1998; 27). Dragoman olarak adlandrlan dnemin evirmenleri ticari kervanlarn ba olarak ya da i grmelerini yrten uzmanlar olarak grev yapmaktaydlar (aktaran: Eruz, 2003; 23). Ancak yazl eviride her ne kadar kaynak kltrn normlar egemen olsa da, tarihi, yazl eviriden ok ncesine dayanan szl eviride tek tek szlerden ziyade anlam aktarmaya zen gsterildii anlalmaktadr. Genelde ticari konularda yaplan szl eviride iletiimi salamak iin bir ifadeyi yorumlayarak aklamak nemliydi (Vermeer, a.g.e.; 49-50). Yazl eviri ile szl eviri stratejileri arasndaki bu kartln, yazl ve szl iletiim arasnda belirgin bir fark olmasndan kaynakland sylenebilir. Szl iletiim belli bir balam erevesinde, iletiimde bulunan kiilerin bir ya da daha fazla kelimeden oluan anlaml sz beklerini genellikle doalama kurmasyla geliir. Yazl olarak nceden hazrlanm bir metin yoktur, en fazla konuulacak konuyu sunu biimi hakknda birtakm stratejiler gelitirilebilir.
Tertium comparationis: ki nesne arasnda ilgi kurulduunda, bu iki nesnenin de ortak olarak sahip olduu zellik veya boyuttur. Bu inan beraberinde her eyin evrilebilecei inancn da getirmektedir. evrilmezlik sorunu ok daha sonralar, 19. yzylda Romantizmin temsilcilerinden Humboldtun ortaya att dil anlayndan sonra tartma konusu olacaktr.
1

Buna bal olarak szl eviri yapan kii de aslnda szck evirmez, dilsel ve dil tesi iaretleri de gz nnde bulundurarak kendince anlamlandrd bir metni evirir. Oysa ki yaznn bulunmasyla beraber dorudan szcn kendisi n plana kmtr ve byk ihtimalle daha o zaman dnyay (gerei) anlamlandran bamsz bir birim olarak deer kazanmtr. Bu da evirmeni szc szcne, yani iinde bulunduu iletiim durumunu ve balam dnmeden kaynak ve dil odakl bir eviri yapmaya itmi olabilir. Btn bu anlatlanlardan da anlalaca gibi aslnda szc szcne ve anlama gre evirinin temelleri daha Eski Mezopotamyada atlmtr, ancak evirideki bu ikilik ile ilgili tartmalar Cicero, Horace, Quintilian ve Hieronymus gibi Antik a evirmenleri balatmtr ve bu tartma baz farkl kavramlar ve bilgiler nda da olsa Orta a, Rnesans, Aydnlanma ve Romantik dnem boyunca da varln srdrerek gnmze kadar ulamtr. Susan Bassnettin deyimiyle bu konu farkllaan dil ve iletiim kavramlarna bal olarak farkl vurgularla defalarca ortaya atlm ve tartlmtr (1991; 42). 1.1 Antik ada eviri Anlay Roma edebiyat batan itibaren Yunan edebiyatnn etkisi altnda gelimitir. Vermeer bu balamda daha da ileri giderek Roma edebiyatnn bir eviri edebiyat olduu savn ileri srmektedir (1992; 192). Romallar kendi dillerinden ve kltrlerinden stn grdkleri Yunan dili ve kltrn eviri araclyla devralmaya almlardr. Bu balamda eviri yaznnn Antik a Romasnda merkezi bir konumda olduunu syleyebiliriz. Heniz gelime srecinde olan Roma edebiyatnda eviri yeniliki zelliiyle Romallara yepyeni deerler ve edebi trler tantmtr. Romada grlen youn eviri akm, M.. 240 yllarnda Livius Andronicus isimli bir klenin resmi bir merci tarafndan grevlendirilerek

Yunanca orijinalinden Odysseia isimli eseri evirmesiyle balamtr2. Ardndan Cicero, Horace, Quintilian gibi byk devlet adamlar, hatipler ve ozanlar da evirinin Roma dili ve kltrne salayaca katklarn farkna varp kendilerini eviriye adamlar ve eviri sorunlaryla ilgili yorum ve aklamalarda bulunmulardr. Gnmze ulaan eserlere bakldnda, Antik ada eviri ile ilgili yorumlarn yine eviri iiyle uraan kiiler tarafndan yapldn grmek mmkndr. Baka bir deyile, eviri ile ilgili fikir ve yorumlarn eviri uygulamasnn iinden kt ve genellikle evirmenlerin kendi eviri kararlarn savunma ihtiyacn hissetmesi sonucu kaleme alndklar sylenebilir.3 Antik an evirmenleri her ne kadar gnmzde ortaya atlan kuramlarda kullanlan terimlerin temellerini atm olsalar da, onlarn eviriyle ilgili btnsel bir kuram oluturmaya altklarn sylenemez. Romallar youn bir eviri urana girerek eviri yoluyla adm adm btn Yunan edebi trlerini devralp kendi edebiyat dizgelerinin bir paras yapmlardr.4 Edebiyat dizgelerini zenginletirmek isteyen Romallar, Seelenin de belirttii gibi rnek aldklar Yunanca eserleri evirirken kaba ve barbar dillerini edebi bir dil mertebesine ykseltmek, dilde bir ifade zenginliine ulamak istemilerdir (1995; 4). Tarihin bu en youn eviri akmnn ilk dneminde Yunanca eserlerin biim ve ieriine sadk kalnrken, zamanla evirideki asl hedef, Yunanca zgn metni hem estetik-biemsel ynden, hem de ierik ynnden ap daha stn bir metin yaratmak olmutur (Seele, 1995; 4-10; Pohling, 1971; 127-130). rnein Cicero, Yunanl yazarlar estetik ve biemsel adan edebi boyutta dzeltmeye ve metinleri Romada egemen olan artlara uyarlamaya alrm, ama bunun
Odysseiadan sonra evrilen eserlerin arasnda zellikle ders kitaplar, hitabet sanat, felsefe, tp ve farmakoloji kitaplar gibi bilimsel eserler ile edebi eserler ne kmaktadr (Pohling, 1971; 128). 3 Cicero De oratore, De optimo genere oratorum, De finibus bonorum et malorum adl eserlerinde, Horace Ars poetica adl eserinde, Quintilian da Institutio oratoria adl eserinde eviriyle ilgili dncelerini dile getirmitir. 4 eviri metin, her zaman iin eviri dilinde yeni bir gelenein balamasnda etkili olabilir (kar. Evan-Zohar, 1978). Bu durum bundan sonraki dnemlerde de grlmtr. Szgelii Trk yazn dizgesinde bir gelenei bulunmayan roman tr, Tanzimat Dneminde Bat yaznndan nl rneklerin evrilmesiyle tannarak Trk yazn dizgesinde bir yer edinmitir.
2

dnda metnin konusuna bal kalmtr. Oysa Germanicus sadece estetik boyutta deiiklie gitmekle kalmaz, rnein mitoloji, astronomi gibi alanlardan eklemeler yaparak metnin konusuna da mdahale etmitir (Seele, a.g.e; 47). Romal evirmenlerin yaklamn Vermeer de u szleriyle dile getirmektedir: Antik a yazarnn gzel yazmak istemesi gibi [] Romal edebi metin evirmeni de kaynak metnini mmkn olduunca amak istiyordu. Bir baka deyile eviri eyleminin skoposunu eviri metnin anlatmc (Reiss 1976), estetik ve bilgilendirici etkisi belirlemekteydi, yani evirmen kendi kararna bal olarak kendi birikimini gsteren bilgiler ekleyebiliyordu metne. Hatta Apuleius evirisini kendi eseri olarak gstermeye bile almtr (Vermeer,1992; 200).5 Bu alntdan da anlalaca gibi edebi metinlerin evirisinde, zgn metnin yazarn amak amacyla dnemin evirmenleri gnmzn evirmenlerinden ok daha zgrce metne mdahale edebiliyorlard. Ciceronun, Aeschines ve Demosthenesin sylevlerinin evirisinin nsznde yer alan aadaki szlerinin genellikle dnemin serbest eviri anlayn temsil ettii kabul edilmektedir: [...] szc szcne evirmeye gerek grmeyip dilin genel slubunu ve gl etkisini korudum, nk bunlar okura demir para sayar gibi bir bir deil, arlnca vermem gerektiini dndm [...] (M.. 46/Robinson, 1997 a; 9). eviri araclyla anadillerini ve edebiyatlarn zenginletirme ilkesine bal olarak Romal evirmenler kaynak metne ballktan ziyade onu her adan aan estetik bir erek metin retmeye nem vermilerdir. Bu nedenle hem Cicero, hem de szc szcne eviriyi ancak kle ruhlu evirmenleree uygun gren Horace, Bassnettin altn izdii gibi (1991; 44) kendilerini kaynak metne deil, erek okura kar sorumlu hissetmilerdir. Ancak Roma eviri gelenei ile ilgili btn bu sylenenlerin sadece edebi alandaki eviriler iin geerli olduunu da belirtmeliyiz. Edebi metinlerin
5

Aksi belirtilmedii srece bu alma iindeki eviriler bana aittir

evirisindeki bu zgrln aksine bilimsel eserlerin ve resmi belgelerin evirisinde szc szcne eviri anlay egemen olmaya devam etmitir (Vermeer,1992; 198, 203). rnein Latinceden Yunancaya evrilen senato kararlar adeta Latince metnin birer kopyas durumunda olmalarnn sonularn Reichmann yle dile getirmektedir: Geri bu Yunanca batan sona Latincenin yapsn korumaktayd, anlalmas da neredeyse imkanszd (Reichmann 1943, aktaran: Vermeer, a.g.e; 203) Roma eviri gelenei uzun sre bu yolda devam etmitir. Esas olarak yeni denebilecek fikirlere ancak Hristiyanln yaygnlat Antik an son dnemlerinde rastlyoruz. Bu dnemde eviride ilk defa bilinli olarak, metin trlerine gre eviri anlay ortaya kyor. Vulgata6 evirisini yapan Hieronymus, Pammachiusa yazd mektubunda, Yunanca metinlerin evirisinde, Ciceroyu rnek alarak anlam esas alan eviri anlayn benimsediini, ancak sz diziminin bile bir gizem barndrd Kutsal Kitap evirisinde szc szcne eviri yapma gerekliliini duyduunu belirtmitir: Szdiziminin bile bir gizem barndrd Kutsal Kitap hari, Yunanca metinleri evirirken bir szc baka bir szckle deil, bir anlam baka bir anlamla aktardm sadece kabul etmiyorum, herkese aka duyuruyorum. (Hieronymus M.S. 395/ Strig, 1973; 1). Ancak Tanrnn sz olmas dolaysyla sz diziminde bile bir gizem barndran ve deitirilemez olarak kabul edilen dini metinler erevesinde gelien bu eviri tarz ile ilgili tartmalar, zamanla dnyevi metinlerin evirmenlerini de etkilemitir (Seele, 1995; 9). Bundan byle eviribilimcilerin eviriyi toplumsal, kltrel ve siyasal balam iinde ele almaya balayaca 1970li yllara kadar, yani yaklak 1600 yllk bir tarihsel sre iinde Bat eviri geleneine aada deinilecek kimi istisnalarn dnda szc szcne eviri eittir sadk eviri anlay yerlemitir.

ncilin Yunancadan Latinceye evirisine verilan ad.

1.2

Alman eviri Gelenei Yirminci yzyla kadar Alman eviri geleneinin irdelenecei bu blm

gnmz corafi ve politik snrlarn dna karak, tarihsel sre iinde Alman dili ve Alman kltryle yakn bir ba iinde bulunmu ve hl Almancann konuulduu Avusturya ve svire gibi lkeleri de kapsamaktadr. 1.2.1 Eski Yksek Almanca Dnemi (8. 10. yzyl) Sekizinci yzylda balayan szl geleneinden yazl dile gei srecinde eviri eyleminin katklar yadsnamaz. Bu dnemde birka yerli eser dnda yazl metinlerin ounluunu Latinceden eviriler oluturmaktayd. Putperest bir zihniyetin izlerini tayan Alman leheleri, Latin dilini ve Antik-Hristiyan kltrn yazya geirmek ve iletmek gibi bir meydan okumayla kar karyaydlar (Koller, 1997; 61). Eski Yksek Almanca Dneminde eviriler manastrlarda yaplp oralarda kullanlyordu. Edebi bir gemii olmayan Alman lehelerine eviriler ilk nceleri sadece didaktik bir amaca hizmet ediyordu, baka bir deyile manastrlardaki rencilerin Latince zgn metinleri daha iyi anlamalarnda ve Latinceyi renmelerinde yardmc bir ara grevini gryordu. Buna bal olarak da szc szcne ve satraras eviriler yaplyordu. Hieronymus dini metinlerin sz dizimini bir gizem barndrdklar gerekesiyle korurken, manastrdaki rahipler bunu dil retimi iin de gerekli grmlerdir. Ancak dil retimine dayal olan bu eviri anlaynn dnda Notker von St. Gallen (950-1022) gibi evirmenler, dini metinlerin yan sra felsefi metinlerin ve nesir eserlerin evirisiyle de uramlardr. Notker bu eserlerdeki karmak fikir ve kavramlar Bakere gre yeniliki, fakat anlalr bir Almancaya aktarmay baarmtr (1998; 419).

1.2.2

Orta Yksek Almanca Dnemi (10. 14. yzyl) Orta a Almancasnn edebi bir dile dnmesinde Latincenin byk

etkisi olmutur. Orta Yksek Almanca Dnemi boyunca yaz dilinde Latince ile beraber kullanlan Almanca, yeni ve zel alanlarda kullanlmaya balanmtr. letiim ihtiyacnn din, felsefe, hukuk, eitim ve edebiyat gibi eitli alanlara yaylmas evirilerin artmasna neden olmutur. Doal olarak bu gelime Almancann szck tretimi ve szdiziminde yeni araylara girmesini salamtr. Sonunda drt yz yllk bir yaz ve eviri almasnn ardndan Alman dili, Latince metinlerin yapsal ve entelektel meydan okumasna cevap verebilecek bir dzeye ulamtr. rnein Aquinal Thomasn evirileri Almancann artk ok zor teolojik ve felsefi sylemleri dahi ifade edebildiini gstermektedir (Koller, 1997; 62; Baker, 1998; 419). Nasl ki Antik ada Yunancadan yaplan evirilerin etkisiyle Latince bir ifade zenginliine ulam ve kendi zgn eserlerini yaratabilecek duruma gelmise, Orta Yksek Almanca Dneminde de Alman ouldizgesi yepyeni alanlardan metinlerle karlam ve Almanca eviriyle beraber yepyeni dilsel yaplar ve szcklerle tanmtr. rnein saraylarda retilen epik ve lirik iirlerin on ikinci ve on nc yzyllarda Fransz rneklerden esinlenlendikleri grlmektedir. Bunun sonucunda Orta Yksek Almancasna, Franszcadan dn alnan birok szck, deyi ve farkl yap girmitir (Baker, a.g.e; 419). Alman saraylarnda grev yapan airler sadece konuya sadktlar, bunun dnda eserin biimi konusunda ve eseri yorumlayarak aklamalarda bulunmak konusunda olduka zgr davranyorlard. Bu nedenle eviri eserler genellikle kaynak metnin en az iki kat uzunluunda oluyordu (Koller, a.g.e.; 63). evirmenler ellerindeki malzemeyi uyarlyorlar, ksaltyorlar, uzatyorlar, yorumlar ekliyorlar, gzelletiriyorlard a.g.e.; 420). (Baker,

1.2.3

Erken Yeni Yksek Almanca Dnemi (15. 17. yzyl) On beinci ve on altnc yzyllarda yaz dilinde Latince yerine Almanca

kullanma sreci hz kazanmtr. lk balarda eitli blgelerin leheleri yaz dilleri olarak kullanlrken, 16. yzylda yaanan bir gelimenin, ortak bir Almanca yaz dilinin oluumuna byk katks olmutur: Martin Luther (14831546) ncili Almancaya evirmitir. Ama Erken Yeni Yksek Almanca Dneminde eviri kavram ve eviri ilkeleri Lutherden nce de tartma konusu olmutur. Bu dnemin evirmenleri Antik ada Hieronymusun da yaknm olduu bir ikilemle kar karyaydlar: Szc szcne evirdiimde, kulaa anlamsz geliyor; szdiziminde ya da slupta zorunlu deiiklikler yaptmda ise evirmenlik grevime aykr hareket etmi gibi grneceim ( M.S. 395/Strig, 1973; 2-3). Szc szcne evirdiinde ortaya anlamsz bir metin ktn syleyen Hieronymus, anlam korumak adna kaynak metnin szdiziminde ve slubunda bir deiiklie gittiinde ise insanlarn gznde evirmen olarak zgn metne kar sorumluluunu yerine getirmemi biri konumuna deceinden yaknmtr. Erken Yeni Yksek Almanca Dneminde de eviri zerine dnceler ite bu iki u arasnda yer almaktayd. Buna bal olarak Werner Koller bu dnemin eviriye yaklamn ikiye ayrmaktadr. Birinci gruptaki eviri eserler, kaynak metnin dilsel yapsn koruyarak Latincenin zenginliklerini Almancada oluturma abasnn rndr. kinci gruptaki eviriler ise Latincenin deil, Alman dilinin normlarna uygun yaplm, okuyucunun daha iyi anlamas iin gerekirse aklamalar eklenmi veya silme ilemine bavurulmu eserlerdir (Koller, 1997; 64). rnein birinci yntemin en ateli taraftarlarndan biri olan Niklas von Wyle (14101478) Latincenin dil ve slup olarak stnln tartmasz kabul etmi ve Latince yaplar koruyan szc szcne bir evirinin ayn derecede stn bir Almanca yaratmay mmkn klacan savunmutur (Limbeck, 1999;28). Sokaktaki insann evirisini anlayp anlamayaca Wyle iin nemli

10

deildir; o eviriyi dili gelitirmek iin bir ara olarak grmektedir (Baker, 1998; 420). kinci yntemi benimseyen Albrecht von Eyb (142075) ve Heinrich Steinhoewel (141282) gibi evirmenler, eviride anlarla nem verdiklerinden halk arasnda daha popler olmulardr (y.a.g.e.; 420). Von Eyb dil ve slup dzeyinde olduu kadar kltr dzeyinde de anlalr olmay hedeflediinden erek kltrn normlar erevesinde eviri yapmtr. Bylece Plautusun komedilerini dil ve ierik olarak 15. yzyl Almanyasnn ortamna tamtr (Koller, 1997; 65) Daha nce de belirtildii gibi ncil evirisiyle Almancann geliimini etkileyen Martin Luther, bu byk evirisinde bir yandan Alman dilinde var olan yaplar kullanrken, bir yandan da henz yararlanlmam potansiyel kullanm imkanlarn (Apel, 1983; 39) gstermitir. Lutherin 1530 ylnda kaleme ald Sendbrief vom Dolmetschen balkl bildirisinde ne srd fikirler baka kavramlar altnda da olsa bugn hl tartlmaktadr. Luther bildirisinde eviri yaparken yerliletirmekten yana olduunu dile getirmektedir, nk ben Latince veya Yunanca deil, Almanca konumak istedim (Luther 1530/Strig,1973; 20) ve yazsnn devamnda Bu nedenle burada harfleri bir kenara brakp brani adamn Isch hamudoth diye adlandrd eyi Alman adam nasl ifade ediyor, onu arayp bulmalym (y.a.g.e.; 23), demektedir. Ksaca Luther yabanc eseri szc szcne aktarmaktansa, kendi kltrnn dilinde eviri yapmaktan yanadr. Lutherin eviri ilkesi u szlerinde sakldr: [] nasl Almanca konuulacan Latincenin harflerine deil, evdeki anneye, sokaktaki ocuklara, pazardaki sradan adama sormak gerekir ve onlarn nasl Almanca konutuuna bakp ona gre eviri yapmak gerekir (y.a.g.e; 21). Ancak Luther de her ne kadar ncili almancalatrma ilkesiyle yola km olsa da, bu yntemi metnin tamamna uygulamamtr. Kendince nemli olarak grd baz dini kavramlar szc szcne evirmitir:

11

[] szckten ayrlmaktansa Alman dilinin yaplarn yktm (y.a.g.e.; 25).

Luther ayrca evirmen kararlarnn znelliinin eviride nemli olduunu vurgulayarak, evirmenin eviri kararlarn orijinal metni yorumlayarak aldna iaret etmektedir. 1.2.4 Yeni Yksek Almanca Dnemi (17. yzyldan itibaren) Lutherin byk abalar ve katklaryla oluan ortak Alman dili Yeni Yksek Almanca Dneminde gerek gnlk, gerek bilimsel, gerekse edebi alanda byk bir ifade zenginliine kavumutur. Ancak Lutherden sonra 18. yzyla kadar eviri sorunsal zerine yeni dnceler retilmemitir. eviri ancak dilin geliimi iin bir ara olarak grlmtr (Apel, 1983; 41). 1.2.4.1 On sekizinci Yzyl: Aydnlanma Dnemi Yeni Yksek Almanca Dneminde eviri zerine sylemlere ancak 18. yzylda rastlyoruz. Bu sylemler Johann Christoph Gottsched (17001766) ve Johann Jacob Breitinger (17011766) arasnda eviri yntemleri konusunda kan bir fikir ayrl erevesinde gelimitir. Belli kurallar uyguland srece hibir sorunla karlamadan diller aras eviri yaplabilecei grnde hemfikir olan Gottsched ve Breitingerin bu kansnn ardnda rasyonalist dil anlay yatmaktadr (Koller, 1997; 67). Aydnlanma hareketinin bir paras olan rasyonalist dil anlayna gre szckler dncelerin gstergesidir ve bu nedenle konuma ve yaz da dnceleri temsil etmektedir. Bu gr, dncelerin evrenselliinden yola kmaktadr. Dncelerle kavranan nesneler btn dnyada prensipte ayn olduuna ve btn insanlar prensipte ayn dzen iinde yaadna gre, dncelerin ve bilinen nesnelerin de sabit bir dzeni olmas gerektiini savndan yola kan bu gr,

12

dillerin farkl kavramlar ve ifadelerle bu tek dzeni yanstt anlayna dayanmaktayd (Apel, a.g.e.; 41-42). Gottsched ve Breitingerin fikir atmas kaynak metnin dilsel, slupsal ve biimsel zelliklerinin eviride verilip verilmesi balamnda balamtr. Gottschede gre iyi bir eviri Aydnlanmann edebi dil normlarna uymaldr. Kaynak metin bu normlara uymad takdirde evirmenin tek bir grevi vardr: bu eseri dzeltmek, eklemeler yapmak, geniletmek, silmek, ksaltmak. eviri eser, erek yazn dizgesinin normlarna uygun bir hale getirilmelidir. Baka bir deyile Gottsched, evirinin erek yaznn bir rn olarak okunmas gerektiini savunuyordu. Breitingere gre ise evirmen kaynak metnin fikirlerini olduu kadar, bu fikirlerin dile getirili eklini de korumaldr. Breitinger edebi metinlerde ilevsiz hibir kelimenin olmadn savunarak silme ilemine kesinlikle kar kyordu. Kaynak metindeki dilsel yaplarn ve kltre zg ifade ve deyilerin erek dilde de yaratlmas gerektiini savunan Breitinger, ilk bata belki yabanc grnen bu ifade ekillerinin zamanla dili zenginletireceini belirtmitir (Koller, 1997; 67-68). Romantizmin nclerinden Johann Gottfried Herder (1744-1803) Breitingerin fikirlerini kuramsal dzeyde gelitirmitir. Herder, Aydnlanma Dneminin dil anlayn kabul etmeyip dili insan soyunun geliimi balamnda ele almtr. Herdere gre dil, insan doas ve insanlarn evreleriyle mcadelesinden kan farkl sonular dorultusunda gelitiinden her dil dierinden farkldr. Szckler artk nesne ve kavramlarn gstergesi deildir, sadece nesne ve kavramlarn zelliklerinin her dilde farkl ve esiz olan adlardr. Buna gre de, baka bir dilde retilmi bir metnin zgn eserle ayn eyleri sylemesi mmkn deildir, eviri her zaman farkl bir eyler ortaya karmaktadr. Bylece eviri alar ve dillerin eitli geliim safhalar arasnda araclk yapmaktadr (Apel, 1983; 47-48).

13

1.2.4.2 On Dokuzuncu Yzyl: Romantik Dnem Rasyonalizme bir tepki olarak doan Romantik Dnemde bireysel yazarn yaratc gc byk nem kazanmtr. Bunun sonucu olarak edebi eviri anlaynda genel bir deiim yaanmtr. Mounin bunun nedenini Kilise ve Monarinin oluturduu ebedi insann yerini, Romantik Dnemde tarihsel insann almasna balamaktadr. O gne kadar olduu gibi Achilleus ile okur kitlesi arasndaki farklar trplemek ya da rtmektense, evirmenler bu farklar btn keskinliiyle ortaya karma abasna girmilerdir (Albrecht, 1998; 84). Ondokuzuncu yzyln ilk yarsnda Almanyada eviriye bak asn derinden etkileyen iki isim dikkati ekmektedir. Bunlardan ilki yerliletirme ve yabanclatrma kavramlaryla ne kan Friedrich Schleiermacher (17681834), dieri ise Romantik dilbilimci Wilhelm von Humboldtdur (17671838). Andreas Huyssen Die frhromantische Konzeption von bersetzung und Aneignung: Studien zur frhromantischen Utopie einer deutschen Weltliteratur adl kitabnda Schleiermacherin yorumbilim zerindeki aratrmalar ve Humboldtun anlamaya getirdii yorumun btn modern eviri kuramlarnn temelini oluturduunu iddia eder (1969; 52). 1.2.4.2.1 Schleiermacher Yerliletirici veya Yabanclatrc eviri Ueber die verschiedenen Methoden des Uebersetzens (1813) isimli bildirisinde Schleiermacher gnmzde de etkisini srdren bir kuramsal yaklam sunmutur.7 Szckleri evrensel nesne ve dncelerin temsilcileri olarak gren Aydnlanma Dneminin rasyonalist dil anlaynn tersine Schleiermacher dnce ve ifadenin birliinden yola kmaktadr (Schleiermacher 1813/Strig, 1973; 60), bir baka deyile anlam oluturan ne ve nasl karlkl bir bamllk ierisinde grmektedir.
Schleiermacherden etkilenen ada eviribilimcilerden biri de Anglo-Amerikan dnyasnda evirmenin etkinliini ve konumunu inceleyen Lawrence Venuti olmutur (bkz. 1.5.4. ve 1.6).
7

14

Schleiermecher

yabanc

dilden

eviride

metin

trleri

ayrmna

gitmektedir. hayat erevesindeki metinleri evirenleri Dolmetscher olarak niteleyen Schleiermacher, bilim ve sanat alanndaki metinleri evirenleri de der eigentliche bersetzer diye adlandrmaktadr. Schleiermacher Dolmetscherin toplumdaki genel kullanmnn szl evirmene iaret ettiinin farkndadr, ancak anlatmc ve betimleyici bir ilev gren metinlerin yazl evirisinin tpk szl eviri gibi mekanik bir ilem olduunu sylemektedir (y.a.g.e.; 39-40), bu nedenle bu alandaki evirmenlere de aslnda Dolmetscher denmesi taraftardr: zgn yazda yazar ne kadar az grnr, ne kadar ok sadece konuyu kavrayan organ olarak grev grrse ve zaman ile mekann dzenine uyarsa, aktarmda da o kadar ok basit bir szl eviri sz konusudur. []. Buna karlk yazarn kendine zg grme ve balant kurma tarz yazya ne kadar egemen olmu, yazar ne kadar ok zgrce seilmi veya izlenimlerle belirlenmi bir dzen izlemise, eseri o kadar ok yce sanat alannn bir parasdr. Bu durumda evirmen farkl gler ve becerilere sahip olmal, yazar ve yazarnn diliyle dilmatan farkl bir iliki kurmaldr (y.a.g.e.; 40). hayatnda farkl dillerdeki terminolojilerin birebir rttn savunan Schleiermacher, eviri sorununun ancak soyut kavramlar, duygular ve grlerin ar bast metinlerde ortaya ktn belirtir. Bilim ve sanat metinlerinde (kastedilen felsefi ve edebi metinlerdir) dil sadece ierii vermekle kalmaz, ayn zamansa bu ierii belirler. Burada neyin ifade edildiine deil, neyin nasl ifade edildiine bakmak gerekir, nk dnce ve dil birbirine bamldr: Her insan bir yandan konutui dilin egemenlii altndadr; kendisi ve dncelerinin tamam bu dilin rndrler. nsan, dilinin snrlar dnda yer alan hibir eyi kesin izgileriyle dnemez; kavramlarnn ekli, bu kavramlarn birbiriyle balantsnn tr ve snrlar doduu ve yetitii dil tarafndan belirlenmitir, []. Dier yandan, zgrce dnen, fikir reten her insan da dili biimlendirir. []. Bu nedenle sz iki ynyle kavramalyz; sz bir yandan elerinden olutuu dilin ruhunu tar, [], dier yandan da sz syleyenin bir eylemidir [] (y.a.g.e.; 43- 44) Her eser ancak dilin devamlln ve geliimini salayan bu diyalektik iliki erevesinde ele alndnda anlalabilir ve evrilebilir. evirmen ancak a)

15

yazarn nerede ve nasl dilin etkisi altnda kaldn ve b) yazarn nerede ve nasl dili etkisi altnda braktn kavradnda yazarn eserini anlayp onu kendi diline aktarabilir. Schleiermachere gre eviri iki yolla yaplabilir. evirmen ya yazar mmkn olduunca rahat brakr, bir baka deyile okuru yazara gtrr ya da okuru mmkn olduunca rahat brakarak yazar okura gtrr. Birinci durumda evirmen, okuyucusuna zgn dilin ruhuna dair bir anlay kazandrma abasndadr; evirinin yabanc bir eser olduu duygusunu hi kaybettirmez, yazarn kendi dilinin ruhu ierisinde kendi iradesiyle oluturduu, kendisine zg ifade tarzn gstermeye alr. kinci durumda ise evirmen yazarn zgn dilini bir yana brakr, erek dilde yazlm zgn bir eser izlenimi veren bir eviri eser yaratr. Yazarn kendi yaad ada kendi kltrnn okuruyla kurduu ilikiyi yeniden kurma abasndadr (y.a.g.e.; 46-48). Schleiermacher tanmlamtr: [] evirmenin amac, [] yabanc dili bilen, ancak yine de ona hep yabanc kalan, [] [yabanc, G.T.] dilin kendi ana dilinden farkl olduunun hep bilincinde olan [] eitimli adamn zgn metni okurken edindii fikrin ve ald tadn aynsn okuruna vermek olmaldr (y.a.g.e.; 51). Bu alntdan da anlald gibi Schleiermacher, eviri eserin erek dilde yazlm zgn bir eser olarak okunmas gerektii dncesine, kendi deyimiyle yazarn okura gtrlmesine kar kmaktadr.8 Okur, nndeki eserin yabanc bir dil ve kltre ait olduunun farkna varmaldr, hatta bunun hangi dil ve kltr olduunu bile sezmelidir. Bunun iin de evirmenin yabanclatrma yoluna giderek okuru yazara gtrmesi gerektiini savunur. Schleiermacher ayn yazsnda evirmenin amacn u ekilde

Schleiermacher byle bir evirinin esasen imkansz bir ura olduunu syler. Bir yazarn eserlerini baka bir dilde nasl yazaca sorusu anlamszdr, nk dil ve dnce birbirine baml olduundan iki farkl dil ve kltrde ayn dnceleri retmek imkanszdr, yazar ikinci dilde bambaka bir eser yaratacaktr (y.a.g.e.; 60-61).

16

yabanclatrmann nasl salanaca konusunda da bilgi vermektedir. Kendisine gre bu yntemin en nemli gereklerinden biri sadece olaand olmakla kalmayp, doal gelimedii, daha ok yabanc bir benzerlie doru bkldn sezdiren bir dildir (y.a.g.e.; 55). Ancak Schleiermachere gre bir dil ve kltrn sadece bir iki eserinin yabanclatrma yntemiyle evrilmesinin ortaya koyduu amaca hi yarar olmayacaktr. Eer ama, erek okurda bir dilin ve kltrn ruhuna dair bir sezgi uyandrmaksa, o zaman bu yntemle birok evirinin yaplmas zorunludur. Okur sadece kendi yazn dizgesine ait olmayan bir metin okuduunu farkna varmakla kalmamal, bunun da tesinde, bu eserin hangi yazn dizgesine ait olduunu da alglayabilmelidir. Bunu da ancak ayn yntemle evrilmi saysz eser arasnda karlatrma yaparak baarabilir (y.a.g.e.; 57). 1.2.4.2.2 Humboldt ve evrilmezlik Sorunu Humboldta gre bir toplumda yaayan insanlar d gereklii, dillerinin kendilerine sunduu olanaklar ierisinde grmektedir. Humboldt, her dilde (anadilde) bir baka dnya kavraynn olutuunu, ayr diller konuan toplumlarda d dnyann farkl alglandn ve farkl biimlendirildiini savunmaktadr. Dil bir ulusun ruhu olduundan dolay eviri yapmak da esasen olanakszdr. Humboldta gre somut kavramlar dnda hibir dilde bir szck baka bir dilin szcyle birebir rtmez. Her dilin bir kavram kendi dnyasyla ilikilendirerek farkl yan anlamlar iinde sunduunu, diller arasnda her halkarda bir farkllk bulunduunu syleyen Humboldt, bir szcn baka bir dilde kesinlikle e anlamnn bulunmadn belirtir (Humboldt 1816/Strig, 1973; 80-81). Buradan da evirinin aslnda imkansz bir ura olduu sonucu kmaktadr. Humboldt bu grne karn, yazsnn devamnda bir ulusun eviriden srf bu nedenle vazgememesi gerektiine iaret eder. Bunun nedenini ise yle aklamar:

17

Bir yandan [] yabanc dile vakf olmayanlara insanln ve sanatn hi bilemeyecekleri biimlerini aktarmak, bir yandan da ncelikle kendi dilinin nemini arttrmak ve ifade gcn zenginletirmek iin eviri, hele ki airlerin evirisi, edebiyat alanndaki en gerekli ilerden biridir (y.a.g.e.; 81). Humboldtun eviriyi erek kltrn edebiyat ve dil dizgesini

zenginletiren bir ara olarak grdnn ak bir kant olan bu sz, aslnda beraberinde evrilmezlii getiren dil anlayyla elikili olarak grnebilir. Ancak her dil nce sadece gnlk ihtiyalar karlayacak ifadelere sahip olsa dahi, bu dille uraan, bu dili ekillendiren ulusun ruhunun onu ok daha st seviyelere kartabilecei, ona yeni zenginlikler kazandrabilecei gr (y.a.g.e.; 81-82), onun sadece erek dizgenin normlarna bal kalarak yaplan evirinin imkanszlndan bahsettiini dndrebilir. Baka bir deyile dilin ve ulusun ruhunu zenginletirmek, ona daha nce sahip olmad anlamlar ve ifadeler sunmak mmkndr. Bunun yolu da ancak zgn esere ballktan gemektedir (y.a.g.e.; 83). Humboldtda grdmz bu sadakat anlaynn amac, yabanc olan, yabanc ruhu yerel olana tantmak, hissettirmektir. Ancak bu evirinin okurda metne bir yabanclk hissi uyandrmas anlamna gelmemektedir; eviri eser sadece yabanc bir kltrn eseri olduunu hissettirmelidir (y.a.g.e.; 83). Humboldt nasl ki yabanclk hissi uyandrmay, evirmen asndan bir baarszlk olarak deerlendiriyorsa, evirmenin allmadk olana duyduu ekince ve tepki ile yabanc olan vermekten kanarak, yani zgn eserin yazarnn, evirmenin dilinde yazaca gibi yazarak [] hem eviriyi mahvetmi hem de evirinin dile ve ulusa getirecei yararlar yok etmi (y.a.g.e.; 83) olacan syler. Ksaca Humboldt, Schleiermachern adn koymu olduu yerliletirme yntemiyle eviri yaplmas olanaksz olduununu savunmaktadr, nk Humboldtun dil anlayna gre hibir yazar bir baka dilde ayn eseri ayn ekilde yazamaz, ikinci dilde yazd eser ilk dildekinden ok farkl bir eser olur. Bir ulusun baka bir ulusu tanmasn ancak yabanc ruhun aktarlmasyla salanabilir, ancak yabancllatrma ile bir ulus dier ulusun ruhunu hissedebilir.

18

1.3

Fransz eviri Gelenei Almanyada olduu gibi Fransada da Orta an ilk yzyllarnda eviri

merkezleri manastrlard. eviriler de yine benzer bir biimde Latinceye yaplyordu. Avrupada anadile eviri 11. yzylda balam olmasna ramen, Eski Franszcaya ilk evirilere ancak 13. yzylda rastlyoruz. Bu yzylda ilk niversiteler kurulmu ve anadilin yeterliini arttrma gayesi n plana kmt. 14. yzylda resmi belgelerde Franszcann kullanmnda bir art gzlemek mmkndr, ancak Latincenin azalarak da olsa 18. yzyla kadar etkisini srdrd grlmektedir (Baker, 1998; 409). 13. yzylda zgn Latince metinler ve Arap bilginlerinin tbbi metinlerinin Latince evirileri Eski Franszcaya evrilirken, 14. yzylda Kral V.Charles klasiklerin evirisini tevik etmitir. Bu dnemde birok bilimsel eserin yan sra Aristotelesi de eviren saray evirmeni Nicolas Oresme, evirmenin balca grevlerinden birini anadilde yeni kelimeler retmek olarak grmtr (y.a.g.e.; 409). Franszcann bir oluum sreci iinde olduu gz nnde bulundurulursa, Oresmenin eviriyi anadilini zenginletirecek bir ara olarak grmesi adeta sosyo-kltrel ortamn bir gereklilii olarak yorumlanabilir. Fransz evirmenlerin Latincenin zengin kelime haznesi ve anlatm yaplar karsnda kendi dillerinin ne kadar zayf kaldn grnce, tpk o dnemin Alman evirmenleri gibi Latince ile rekabet edebilecek, kullanm alan geni bir dil gelitirmeyi ncelikli grevlerinden biri saymalar son derece doal bir gelimedir. Ancak klasiklerin youn olarak evrildii bu yllar Fransada alkantl bir dneme girilmesiyle kesintiye uramtr. On beinci yzylda yaplan kstl eviriler arasnda Bocaccionun Decameronu, Titus Liviusun Decadesi, Ciceronun De officisi ve Avrupa lehelerinden evrilmi birka metin daha saylabilir (y.a.g.e.; 409).

19

1.3.1 On Altnc Yzyl: Franszcann Geliimi ve Klasikler evirisi Rnesansn canlandrc etkisi ve matbaann buluuyla 16. yzylda evirilerin saysnda byk bir art gzlemlenmitir. Bu yzylda Yunanca klasiklerin yan sra Sryanice, branice ve zellikle talyanca metinler evriliyordu. eviri, bilgiyi geni kitlelere yaymann bir arac olarak grlyordu ve bu balamda evirmene iki grev dyordu: klasik eserleri geni bir okur kitlesinin ulaabilecei ekilde evirmek ve bu ilk grevi yerine getirebilmek iin yeni oluan Fransz dilinin geliimine katkda bulunmak (y.a.g.e.; 410). Kimileri tarafndan Fransa ve Avrupann ilk eviri kuramcs kabul edilen Etienne Dolet (1509-1546) De la maniere de bien traduire dune langue en autre balkl yazsn bu dnemde yaynlam (1540) ve iyi bir eviri iin be ilke koymutur: 1. evirmen zgn yazarn niyetini, onun metne ykledii anlam tam olarak kavramakla ykml, ancak anlalmaz noktalar da akla kavuturmakta serbesttir. 2. evirmen hem kaynak dile hem de erek dile vakf olmaldr. 3. Kelimesi kelimesine evirmekten kanmaldr, nk ancak o zaman zgn anlam verebilir. 4. evirmen erek kitlenin kulland deyileri kullanmal, allmadk Latince kelimelerden ve biimlerden kanmal. 5. evirmen belagat sanatnn ilkelerine uymal, kelimeler arasnda uyumlu bir iliki kurmal. (Dolet 1540/Robinson, 1997a; 95-97) Dolet bu kural koyucu ilkeleri hiyerarik bir sraya gre vermitir. Kendisine gre evirmenin ilk grevi kaynak metni doru anlayp anlalr bir erek metin retmektir. Kaynak metne bal bir eviriyi kendi diline bir tehdit olarak gren Doletin bu akc ve doal erek dil ile erek metin talebinin ardnda Franszcann yapsn ve bamszln glendirme istei yatmaktadr.

20

Fransann olduu kadar Avrupann eviri tarihi ierisinde de nemli bir yer tutan belles infidles akmnn (bkz. 1.3.2) nclerinden ve Doletnin ada Jacques Amyot (1513-1593), Doletnin drdnc ilkesinden olduka etkilenmie benziyor, nk kendisi Yunanca klasikleri hep erek okuru gz nnde bulundurarak evirmi, antik dnyay kendi okurunun beklenti ufkuna uyarlam (Albrecht,1998; 77-78), rnein Roma uygarlnn Vesta bakirelerini rahibe olarak evirmitir (y.a.g.e.; 79).

1.3.2 On Yedinci ve On Sekizinci Yzyl: Belles Infidles Amyot sadece kltrel alanda yerliletirme yaparken, yani yabanc bir tarihsel ve kltrel evreyi Fransz okurunun dnyasna yaknlatrrken, on yedinci yzylda evirilerin tamamen dnemin edebiyat normlarna uygun yaplmaya baland grlmektedir. Bu dnemin belles infidles (sadakatsiz gzeller) olarak tannan evirileri, dilsel adan dz, akc ve gzel, kltrel adan ise Fransz okurun dnyasna uyarlanm metinlerdi. On yedinci yzylda klasik eserler, on sekizinci yzylda ise ngiliz ve Alman yazarlarn eserleri, dnemin Fransz edebiyat dizgesine ve ahlakna uygun biimde yeniden yaratlyordu. Bu nedenle kaynak metnin slup zellikleri ve sosyo-kltrel balam Franszca evirilerde yitime uramaktayd. Iris Konopik Fransada 17. ve 18. yzyllarda yaplan eviriler iin yle bir tespitte bulunmaktadr: [evirmenler, G.T.] siliyor, trplyor ve deitiriyordu ve bylece eviri metinlerin Franszlarn zevkine ve Franszlarn yaznna ters dmemesini salyordu: uyarlanmas mmkn olan her ey uyarlanyordu ve geri kalan her ey klasik dnemde yaplan evirilerin dilini kastediyorum gzelletiriliyordu (Koponik 1997, aktaran: Albrecht, 1998; 70). evirileri belles infidles olarak anlan ilk evirmen olan dAblancourt (1606-1664), Yunan yazar Luciann Dialogues eserinin evirisinde neden baz pasajlar sildiini veya deitirdiini u ekilde aklamaktadr:

21

Ak zerine tm benzetmeler, Yunan ahlak iin son derece olaan, bizim iin ise tmyle dehet verici olan olanclk zerineydi. [] Bu bakmdan ho bir sonu elde etmek iin tm bunlar deitirmek artt. [] zellikle sadece zevk vermek iin yazlan yerlerde, deitirilmesi ya da aklanmas gereken blmler vard; nk insan [yazarn] en kk hatasn bile ho gremiyor. Az da olsa incelik eksikliinin olduu blmler elendirici olmaktan uzaklap can skc bir hale brnebiliyor. Bu yzden, ben her zaman bu yazarn szcklerine ya da mantna bal kalmadm ve [yazarn, G.T.] amacn aklmda tutarak bizim slubumuza va tarzmza uyarladm (dAblancourt 1654/Robinson, 1997a; 158) Bu alntdan da anlalabilecei gibi evirmen erek kitlesinin sahip olduu dnya grn sarsacak, onun fikir ve dncelerine ters decek eleri ya tamamen siliyor ya da okurunun beklentilerine uygun bir hale getiriyordu. DAblancourt, yazarn kelimeleri ve akl yrtme biimine deil, metnin erek kltrde yarataca etkiye nem verdiinden dolay kaynak metnin kaynak kltrde yaratm olduu etkinin aynsn erek kltrde yaratma peinde olduunu sylemektedir. DAblancourtun bu serbest ve yerliletiren evirileri Fransada baka evirmenler iin rnek oluturmutur (Albrecht, a.g.e.; 78). DAblancourtun yukardaki alntsndan da anlald gibi, Fransz evirmenler yabanc yazarlarn anlatmn yetersiz de bulabiliyorlard ve kendilerini bu yazarlarn hatalarn ortadan kaldrmakla ykml gryorlard. rnein Young ve Shakespeare evirmeni le Tourneur Amacm Ingiliz Young damla damla szerek [] Fransz okurlar tarafndan zevk ve ilgiyle okunacak bir Fransz yaratmakt. Bence yabanc dilde yazan yazarlar bu ekilde evirmek uygundur, nk yazdklar her zaman iin bir zevk rnei deildir []. Eer bu ekilde evirirsek komumuzdaki btn iyi ynleri alp okumamza ya da bilmemize gerek olmayan kt taraflar yok sayabiliriz (1769/Lefevere, 1992; 39) gibi bir aklamada bulunurken Antoine Prevost Ben yazarn niyeti ile ilgili ya da bu niyeti kelimelere yanst biimi ile ilgili hibir eyi deitirmedim ama eserini s ifadeler, gereksiz tasvirler ve konumalar, bir de yanl yerletirilmi kelimelerden kurtararak ona yeni bir yz kazandrdm (1760/Lefevere, 1992; 39). demektedir.

22

Bu dnemde Fransz evirmenler kendilerini evirmenden ok yazar olarak gryorlard. De la Motte (1672-1731) bunu lyada evirisinin nsznde aka dile getirmektedir: [] lyadann korumaya deer grdm blmlerinin izinden gittim, ama bana gre kabul edilemez olan her eyi deitirmekten de ekinmedim. Birok blmn evirmeni olduum kadar, birok blmn de zgn yazarym [] (1714/Lefevere, 1992; 29). Belles infidles dneminin eviri yaklam her ne kadar Fransada genel bir geerlilik kazanm olsa da yine bu dnemde Daniel Huet (1630-1721) ve Madame de Stael (1766-1817) gibi muhalif seslere de rastlamak mmknd. Ancak Fransada hkm sren bu anlaya esas byk tepki, komu lke Almanyadan gelmitir. Yazara bak asnn deitii, onun yaratc gcnn her eyden stn tutulduu Romantizmin ncs, Almanyada eviri tarihinin yabanclatrma ynnde deimesine byk katklar olan Herder, Franszlarn dier kltrlerini yok sayan tavrlarn ar bir ekilde eletirmitir: Kendi ulusal beenileriyle fazlasyla gurur duyan Franszlar, baka bir zamann zevkine uymak yerine her eyi kendi zevklerine uydururlar. Homer Fransaya bir esir olarak girmek, Franszlarn gz zevkini bozmamak iin onlar gibi giyinmek zorunda. [] biz zavall Almanlar ise Homeri olduu gibi grmek istiyoruz (1766-1767/Robinson, 1997 a; 208). 1.3.3 On Dokuzuncu Yzyl: Romantik Dnem Ondokuzuncu yzylda Almanyada gelien yeni dil anlaynn etkisiyle (bkz. 1.2.4.2.1 ve 1.2.4.2.2) kaynak odakl eviri Fransada da yeniden gndeme oturmutur. Bu dnemin evirmenleri yabanc dilde yazan byk yazarlarn yaratc gcn kendi dillerine aktarma lksyle yola kmlardr (Baker, 1998; 413).

23

On dokuzuncu yzyln ilk yarsnda eviri stratejisi, kaynak metnin klasik bir eser mi yoksa ada bir eser mi olduuna bal olarak deiiyordu. rnein 1847 ylnda Litre, lyadann ilk blmn Orta a dnemine zg dizelerle evirmi ve bilinli olarak Franszcann 17. yzyldan nceki normlarn kullanmtr (y.a.g.e.; 413). Madame de Stael 1816 ylnda yaynlanan De lesprit des traductions balkl yazsnda Alman Romantiklerin izinden giderek yeni biimler tantan evirilerin anadil zerindeki yararl etkilerini vm ve 17-18. yzyllarda Fransada yaplan yerliletirici eviri faaliyetlerini knamtr (de Stael-Holstein 1816/Robinson, 1997 a; 241-244). On dokuzuncu yzylda byk bir yaklam deiimi yaanr.

Romantizmin felsefesi yabanc kltrleri kendi tarihleri iinde tanmak gerektirdiine dair bir bilin gelitirdii iin Fransada daha nce tamamen erek dizgenin dilsel ve kltrel normlarna gre evrilen ou edebi eser yeniden evrilmitir. 1.4 ngiliz eviri Gelenei Britanya Adalarndaki dil ve kltr ortam batan beri igal ve smrgelerin etkisi altnda gelimi ve eviri btn bu sre boyunca aktif bir rol stlenmitir. Sonradan ngiliz adn alacak olan kabilelerin Adalara yerletikten sonraki kltrel ve dilsel hegemonyalar iki kez ciddi bir tehdit altnda kalmtr: bu tehditlerin ilki blgede iki dilin konuulmasna neden olan Vikinglerin igali (8-10 yy.) srasnda, ikincisi ise Normanlarn ngiltereyi fethi (1066) sonrasnda yaanmtr. Franszca konuan Norman soylular ile Eski ngilizce konuan yerli halkn yakn ilikisinin bugnk ngilizcenin oluumu zerinde byk etkisi olmutur.

24

1.4.1

Orta a Orta ada tpk dier Avrupa lkelerinde olduu gibi eserler

Latinceden veya Latinceye evriliyordu. eviriler Katolik Kilisenin etkisi ve onayyla yaplyordu ki, din adamlar Latinceyi norm olarak kabul ederken, ana dili baya ve kaba bir dil olarak gryorlard. Bu nedenle bir eserin yaygnlk kazanmas iin Latinceye evrilmesi art saylmaktayd (Baker, 1998; 334). Eski ngilizce Dneminin en nemli evirmenlerinden biri Kral Alfreddir (849-899). Viking aknlarn ngilizlerin cehaletinden dolay verilmi ilahi bir ceza olarak gren Alfred, hakimiyeti boyunca bu sorunun zm iin abalamtr. Btn zengin, gen erkeklere ngilizce okumay ve yazmay renmelerini emretmi, Mercia, Galler ve Kta Avrupasndan bilginler getirtmi ve stelik Latince renip herkesin bilmesi gerektiini dnd eserleri evirmi ve evirtmitir (Kral Alfred 890/897/Robinson, 1997 a). Vikinglerin birer eitim merkezi olan eski manastrlar yakp ykmasyla lkede yaylan cahilliin ancak nemli kitaplarn okunmasyla ortadan kaldrlabileceine inanan Alfred, bu metinlerin ngilizceye evirisini bir ihtiya olarak grmtr: [] herkesin bilmesi gereken baz kitaplar da hepimizin anlayabilecei bir dile evirmeliyiz. [] Pastoralisten [] baz blmleri [] bazen kelimesi kelimesine bazen amlayarak evirmeye baladm []. Onu anladm ve yorumladm gibi ngilizceye evirdim (y.a.g.e.: 38). Bu dnemin dier nemli evirmeni Barahip Aelfric (950-1010), aynen Kral Alfred gibi ngiliz halknn eitimsizliinden ikayet ederek zellikle Latince bilmeyen sradan halk ve rahipler iin kitaplar yazp evirmitir. Bu nedenle zor kelimeler yerine sade ve ak bir ngilizce (Aelfric 989/Robinson, 1997 a; 39) kullanmtr. Normanlarn ngiltereyi fethinden sonra gelien Orta ngilizce

Dneminde (1100-1500) lkede eviri yaplan ikinci bir anadil daha olumutu: Anglo-Norman dili. eviriler Latinceden Anglo-Norman diline veya ngilizceye ya da bu iki dil arasnda yaplyordu. Bu dnemde ngilizceye gre daha saygn

25

bir konumda olan Anglo-Norman diline eviriler genellikle saray ve manastrlarda yaplyordu (Baker, 1998; 336). On drdnc yzyln ortalarna kadar evirilerde isimleri gemediinden Orta Dnem ngilizce evirmenlerinin ou bilinmemektedir. Ama bu dnemin ne kan evirmenleri arasnda Mezmurlar Kitabn eviren Richard Rolle, ilk kez ncilin tamamn ortaklaa ngilizceye eviren John Wyclif, John Purvey ve John of Trevisay sayabiliriz. Bu dnemin dini metin evirilerinde ama, sradan insanlarn da metni anlamasn salamak olduundan szck deil, anlam ieren tmce, eviri birimi olarak kabul ediliyordu, dolaysyla gerekli grlen yerlerde amlama yoluna gidiliyor ve/veya tamamlayc materyal ekleniyordu. Rolle bu ynteme bavurmamtr, kendisi ncilin dizelerini son derece kaynak odakl evirmitir. Ancak evirisinin nsznde metne dair uzun aklamalarda bulunmu (y.a.g.e.; 337) olmas onun bir yandan kaynak metne bal bir eviri yapmak istediini, ama dier yandan erek okuru da gz nnde bulundurduunu gstermektedir, nk szc szcne eviride karanlk kalabilecek noktalar metin d materyalle de olsa aydnlatma yoluna gitmitir. 1.4.2 On Altnc Yzyl Ve On Yedinci Yzyl Balar: Reformasyon Ve Rnesans VIII. Henrynin Protestanl semesinden sonra dinde reform gereklilii, ngilterede ncil evirilerinin youn biimde artmasna neden olmutur. Bu evirilerin ilki ve en nemlisi William Tyndalein evirisidir. Tyndale sradan halkn ncili kendi dillerinde okumasn yasaklayan Kilise otoritelerine kar km, Hristiyanlarn inan ve ibadetlerinin kayna olan ncili herkesin anadilinde okuma hakkna sahip olduunu sylemitir (Tyndale 1531/Robinson, 1997 a; 90-91), fakat bu nedenle yurdunu terk etmek zorunda kalm, evirisini yurtdnda tamamladktan bir sre sonra da yakalanp idam edilmitir. Gutenbergin 15.yzylda matbaay buluundan sonra evirinin

toplumdaki rol de deimitir. evrilen ve baslan kitap saysnda da byk bir

26

art gzlediimiz bu dnemde kitaplar artk daha byk kitlelere ulaabiliyordu. Kralie Elizabethin hkmdarlnn ilk on ylnda, son elli ylda evrilen kitap saysnn drt kat kitap evrilmitir (Baker, 1998; 337). 16. yzylda sadece Romal yazarlarn deil, Antik Yunan yazarlarn ve dier Avrupa dillerinden yazarlarn eserleri de evrilmeye balanmtr (y.a.g.e.; 338-339). Bu dnemin ngiliz yazn dizgesi asndan son derece verimli getii sylenebilir; bu eviriler sayesinde ngilizler birok yeni edebi trle tanm ya da daha nce tek tk karlatklar trlere yeni yeni deer vermeye balamlardr. Bu trlerin arasnda sonradan Shakespearenin yerliletirecei talyan sonesi, pastoral iir ve epik iir yer almaktadr (y.a.g.e.; 339). Bu gelimeyle beraber gerek Almanyada, gerek Fransada, gerekse ngilterede bir eviri kuram oluturmak iin ciddi giriimler olduu grlmektedir (Bassnett, 1991; 54). ngilterede Homerin nl evirmeni George Chapman (1559-1634) Seven Books evirisinin (1598) nsznde yle bir aklamada bulunmaktadr: Yetenekli ve deerli bir evirmenin grevi, yazarnn tmcelerini ve dil kullanmlarn, yazarn asl amacn ve edebi deerini incelemek ve bu zellikleri evirildikleri dildeki kullanmlarla donatmaktr [] (aktaran: Bassnett, 1991; 55) Chapman lyada evirisinin nsznde kuramn daha ayrntl aklar ve u eviri kurallarn sralar: 1) Szc szcne aktarmaktan kann 2) zgn metnin ruhuna ulamaya abalayn 3) Dier versiyon ya da szlkeleri sk bir bilimsel almayla inceleyerek fazlasyla esnek eviriden kann (y.a.g.e.; 55) Bu sznden de anlalaca gibi Chapman kaynak metnin ruhunu baka bir kltrel balam iinde vermenin mmkn olduunu dnmekte ve bunu yaparken kendini hem yazara hem de erek kitlesine kar sorumlu hissetmektedir.

27

1.4.3

On Yedinci Ve On Sekizinci Yzyl 17. yzyln ortalarna gelindiinde monari ve yeni gelimekte olan

parlamenter sistem arasndaki atmann, bir de geleneksel Hristiyan Hmanizmas ile bilim arasnda gitgide byyen uurumun etkisiyle, yazn kuramnda byk deiiklikler yaanmtr. Buna bal olarak evirinin rol de deimitir. Descartesn tmevarmsal mantn yntemini oluturma almalar yazn eletirmenlerini de estetik retimle ilgili kurallar bulmaya yneltmitir. Model aray iindeki yazarlar Antik an ustalarn rnek alarak evirinin bir yknme olmas gerektiini vurgulamlardr (y.a.g.e.; 58). Sir John Denhama (161569) gre evirmen ve kaynak metnin yazar eittir, ama ikisi farkl toplumsal ve zamansal balamlar iinde yer alrlar. evirmenin kaynak metne kar grevi, bu metinde z olarak grdn meydana karp eseri hedef dilde yeniden retmek veya yaratmaktr (y.a.g.e.; 59). Abraham Cowley (1618-67) daha da ileri giderek Pindarique Odes isimli evirisinin nsznde baz yerleri evirmediini, sildiini veya eklediini sylemektedir. Cowley, zgn eserin yazaryla kendi okuru arasndaki zaman ve uzam farknn, bir baka deyile kltr farknn bilincindedir ve bu nedenle erek okura yazarn ne anlattn bildirmek yerine nasl anlattn, yani anlatm biimini vermek istemitir (Cowley 1656/Robinson, 1997 a; 161-162). te yandan John Dryden (1631-1700) her ne kadar Denham ve Cowleyi evirmeni klelikten kurtardklar iin vse de, onlarn arya katn dnerek bir sonraki yzyln kuramsal yaklamlarn ve uygulamasn etkileyecek l bir model gelitirmitir: 1) eviri 2) paraphrase, evirmene belli bir zgrlk alan salayan anlama gre eviri metaphrase, bir dilden dierine szc szcne, satr satrna

28

3)

imitation, evirmenin hem szcklerden hem de anlamdan

sapabildii eviri (1680/Robinson, 1997 a; 172-175). O gne kadar yaplm btn evirileri bu eviri trne gre ayrlabileceini syleyen Dryden, metaphrase ve imitation iki u nokta olarak grdn syler ve eviri iin en uygun yol olarak orta yol dedii paraphrasei seer. Kendisine gre evirmen, kaynak metnin yazarnn ruhunu, kendi dneminin estetik normlarna ters dmeden ancak paraphrase yoluyla verebilir (y.a.g.e.; 173-174). 18. yzyln sonlarna doru Alexander Tytler The Principles of Translation (1791) adl eserinde hiyerarik bir dzen iinde sunduu temel ilke gelitirir: 1) 2) 3) eviri zgn eserdeki dnceleri btnyle yanstmaldr. eviri metnin biemi zgn metinle ayn zelliklere sahip eviri zgn metnin akclna sahip olmaldr ( 1791/Robinson,

olmaldr. 1997 a; 209) Tytlerin bu ilkeleri Drydenin paraphrase olarak nerdii eviri yntemine bir tepki niteliini tayordu, nk kendisine gre paraphrase yntemi, ar serbest evirilere yol ayordu, ama kendisi ayn zamanda szc szcne eviriyi de ar grd iin bu iki yntemin ortasn bulmaktan yanadr (y.a.g.e.; 209). Tytler, evirmenden erek kitlesi zerinde kaynak metnin kendi kitlesi zerinde yaratt etkiyi yaratmasn beklemektedir. Drydenden Tytlere kadar ngilterede kuramsal yaklamlarn temelinde, sanat eserinin zn baka bir dilde yeniden yaratmak sorunsal yatmaktadr. Ancak biim ile ruh arasndaki eski ikilik, ngilterede de Romantik dnemin etkisiyle beraber yazarlarn ilgilerinin yaratclk kuramlar tartmalarna ynelmesiyle ok greceleti (Bassnett, 1991; 64).

29

1.4.4 On Dokuzuncu Yzyl: Romantizm ve Victoria a ngilterede 17. yzyl ve 18. yzyln byk blm boyunca daha ziyade Fransizcadan eviri yaplrken, 18. yzyln sonlar ve 19. yzylda Goethe, Schiller ve A.W. Schlegel gibi Alman yazarlarn evrildiini gryoruz (y.a.g.e.; 65). Daha nce de deinildii gibi, Rnesanstan 18.yzyla kadar zgn metinleri yerliletirme dncesi ar basarken, aklcla tepki olarak doan Romantik Dnemde bireysel yazarn yaratc gc byk nem kazanmtr. Alman Romantik yazarlarn fikirleri, ngiliz evirmenlerin kendilerini anlamlandrmas asndan yeni fikirler sunmutur. Carlylenin szleriyle evirmenin grevi [], eseri aynen orijinaldeki gibi sunmak olduundan bu dnemde Cowley, Pope ve Drydenin eviri anlaylar youn bir ekilde eletirilmitir (Baker, 1998; 341). Bassnettee gre (1991; 67-68) Schleiermacherin eviri ile ilgili dnceleri (bkz. 1.2.4.2.1.) Carlyle, Newman ve Morris gibi ngiliz evirmenleri de etkilemitir. Newman, evirmenin mmknse kaynak metnin btn zelliklerini ve erek kltre yabanc ynlerini korumas gerektiini sylerken, skandinav efsanelerini, Homerin Odysseiasn ve Eski Franszca romanslar eviren Morris, evirilerinde zellikle eski bir dille son derece garip ifadeler ve yaplar kullanarak zor okunan, anlarln snrlarn zorlayan metinler ortaya koymutur. zgn metnin zaman ve mekan olarak uzakln ifade edebilmek bu dnemdeki evirmenlerin en byk sorunlarndan biriydi. eviriyi baka bir ulusun rettii deer ve gzellikleri paylama frsat tanyan bir ara olarak gren Carlyle, baka uluslar inceleme tarzlarn vd Almanlarn eviride rnek alnmas gerektiini savunuyordu (y.a.g.e.; 68). Aka grlyor ki on dokuzuncu yzylda Almanyada eviriye bak asnda yaanan deiim, ngiliz aydnlar ve evirmenleri arasnda da yank bulmutur. Ancak ngilterede de bu deiime kar kanlar da yok deildi. Matthew Arnold, yabanc zelliklerin korunmasnn yazarn anlatm ve dnme

30

biimine yaknlk olduu anlamna gelmediini sylemektedir. Ancak ayn eviride yazarn kendi kitlesi zerinde yaratt etkinin aynsn yaratma peinde olmann da anlamszln vurgulamaktadr, nk kendisine gre bu etkinin nasl bir etki olduunu hibir zaman bilemeyiz. Bu nedenle evirmenlere, Yunanca bilen ve edebi bir eseri takdir edebilen, dolaysyla zgn metnin kendilerinde uyandrd etki ile evirinin uyandrd etkinin edeerliini lebilecek dzeyde olan akademisyenlerden yararlanmasn salk verir. evirinin elit bir kitleye hitap etmesi konusu Schleiermecherin yaklamnda da grlmektedir, ancak Schleiermacher elit kitle zerindeki yabanclk etkisinden bahsetmekte ve tam da bu etkinin halka verilmesi gerektiini savunurken, Arnold akademisyenler zerindeki etkinin nitelii hakknda bilgi vermemektedir, akademisyenlere gz kapal gvenilmesini beklemektedir (Arnold 1861/Robinson, 1997 a; 251). 1.5 1.5.1 Yirminci Yzyl: Kuramlarn Douu eviridilbilimsel Yaklam ve Edeerlik 1950 ve 1960larda sosyal bilimler ve insan bilimleri alanlarnda da bilimsellik, nesnellik, kuralllk, dizgelilik gibi ilkeler gzeten bilimsel yntemlerin uygulanmas eilimi giderek artnca bireysel izlenimlerin gvenirlii tartmaya almtr. Bylece bu dnemde bilimselliini kantlam olan dilbilimin uygulamal alan iinde yer alan eviri incelemelerinde de znellikten kurtulma abalar ar basmaya balamtr. Buna bal olarak bireyselliin yansd, znel olarak kabul edilen etkenler, ilgi alannn dnda braklarak bilimsel betimlemeye daha elverili olduu kabul edilen metinler zerine younlalmtr (Koller, 1997; 149) evirinin btnyle dilsel bir olgu saylarak nesnelletirilmesi abas, bilgisayar evirisi kuram ve uygulamasyla yakndan ilikilidir. Dilbilimsel eviri aratrmalar, bilgisayar evirisinin geliimine yardmc olacak, bilgisayarn kaynak dilde yaratlan metni zmleyip erek dilde yeniden oluturmasn

31

salayacak ltleri/kurallar saptayacak yardmc bir alan olarak grlyordu9. Bu balamda bilgisayarn kaynak ile erek dildeki cmlenin arasnda anlam zdeliini salayabilecek szckleri ve szdizimini seebilmesi nem kazanyordu. Dolaysyla eviridilbilimcilerin amac, dilin eitli dzeylerinde eviri edeerliklerini bulmakt (y.a.g.e.; 149). eviriyi sadece dilsel dzlemde inceleyen dilbilimcilerden Jgere gre eviridilbilimin konusu eviri srecini dilsel bir sre olarak irdelemek ve bu srecin temelinde yatan dilsel dzenekleri zmlemektir (Stolze, 1994; 56). Kade ise Lx dilindeki (kaynak dil) btn metinler, eviride ierii makul dzeyde korunarak ve iletiimin baars hibir ekilde olumsuz etkilenmeden [] Ln dilindeki metinlerle deitirilebilir (Kade, 1971, aktaran: Stolze, 1994; 56) demektedir. Dili iletiim amal bir gstergeler dizgesi olarak gren Kade, eviriyi de toplumlararas bir iletiim arac olarak (Yazc, 2005; 78) ele alarak dzg deiikliine karn bilgi ieriinin deimeden aktarabileceini sylemektedir. Bu da kendisini szckler arasnda ierik dzeyinde bir edeerlik arayna ynlendirmitir. eviridilbilim, bildiriim kuramndan alnan dzg ve dzg deiiklii kavramlar temelinde kurulmutur. Dilsel iletiimde dzg (gstergeler haznesi ve bu gstergeleri birbirine balayan kurallar) bir gndericinin gnderdii mesaj alcya iletmeye yarar, baka bir deyile mesaj gnderici tarafndan dzglenir ve sonra alc tarafndan dzgs zlr. Gnderici ile alcnn dillerinin farkl olduu durumlarda da araya evirmen girer, evirmen kaynak dil dzgsn zer ve sonra onu erek dilde yeniden dzgler. Ancak Kadeye gre evirmenin grevi, dzg deiiklii srasnda bilgi ieriini deimez tutmak, yani ierik dzleminde kaynak dil eleriyle erek dil eleri arasnda birebir bir iliki kurmaktr. Kadenin bu talebi dilbilimsel eviri alanndaki aratrmalar, anlamsal edeerlik ilikileri aramaya ynlendirmitir (Koller, 1997; 151). Kade
Gnmzde her tr metnin evirisini birok koul ve etkenin belirledii iyice anlalm, balangta bilgisayar evirisine balanan umutlar nemli lde snm durumdadr.
9

32

edeerlikleri incelerken birebir edeerliin kurulabilecei gibi, kimi durumlarda da bir enin edeeri iin birok seenein bulanabileceini, kiminde enin ancak ksmi bir edeerinin olabileceini, kiminde ise hibir edeerin olmayabileceini belirtmitir. (Stolze, a.g.e.; 59-61; Koller, a.g.e.; 151-152). Kadenin bu yaklamnda eviri, kaynak dildeki gstergelerin erek dildeki gstergelerle deitirildii bir etkinlik olarak alglanmaktadr. 1.5.2 Eugene Nida: Biimsel ve Devingen Edeerlik eviridilbilimcilerinin aratrmalar, bilimsellik sav uruna sadece nesnel olarak kabul edilen metinlerle snrl kalmtr. Dier metinlerin evirisini etkileyen hedef kitle, evirinin bir iletiim balam iinde yer almas, metnin evirmen tarafndan yorumlanmas sreci gibi etkenler gz ard edilmitir. Ancak bu yaklama kout olarak evirinin iletiimsel ynn ne karan bir baka yaklam daha gelimitir. Eugene Nida, eviriyi artk sadece dil dzeyinde gerekleen bir dzg deitirme olarak deil, dilin deiikliinin dnda ok daha farkl etkenlerin de rol oynad bir iletiim edimi olarak ele almtr (Koller, 1997; 154). Eugene Nida, 1964 ylnda yaynlad Towards a Science of Translating adl kitabnda Chomskinin retici-dnml dilbilgisi kuramndan ve ncili evirirken edindii deneyimlerinden yola karak oluturduu eviri kuramn tantmtr. Nidann kuram, on dokuzuncu yzyla hkim anlaya dn olarak grd yaklamlara, bir baka deyile teknik doruluk, biime ballk ve anlamn szck dzeyinde aktarmna arlk veren yaklamlara bir tepki olarak domutur (Gentzler, 2001; 45). ncil evirisinde zgn iletinin tad nem, Nidann ileri srd kuramnn temel ilkesini belirlemektedir. Bu ilkeyi yle tanmlayabiliriz: zgn iletinin ruhunu dier kltrlere de aktarabilmek. Bu iletinin anlam anlalr olduu srece hangi biimde verilecei nemsizdir (y.a.g.e.; 46). Kitabn genel sav, ncil evirmenlerinin baarl bir iletiimin kurulacana kesin gzyle bakmamalar gerektiidir. Farkl kltrler ve dnya grleri nedeniyle anlamn ou kez aktarlamadn syleyen Nida,

33

evirmenlerden iletiimin meydana geldii kltrel balam, baka bir deyile erek kltr de gz nnde bulundurarak eviri yapmalarn istemitir. Nida dilbilimciler gibi gstergeyi deil, hedef kitlenin gstergeye tepkisini n plana karmtr. Eer ki eviri, yazarn kendi kitlesinden bekledii tepkiyi erek kitlede de yaratabiliyorsa, o zaman baarl bir eviri yaplm demektir. Nidaya gre iletinin biimi ancak ikincil konumdadr. Asl nemli olan bir gstergenin belli bir kltrde ve iletiim balamnda nasl bir ilev grddr. Nida evirmenden zgn cmlenin anlamn belirleyip erek kltr okuyucusunun ayn kaynak kltr okuyucusu gibi almlayaca bir cmle retmesini talep eder. eviri, kaynak metnin kaynak kltrde yaratt etkinin aynsn erek kltrde yaratmyorsa, o zaman Nida bu etkiyi elde etmek iin metinde deiiklikler yaplmasn nermektedir. Yzeysel yapnn nemsiz olduunu savunan Nida, erek metnin kaynak metinle ayn ilevi tayabilmesi iin szcklerde, metaforlarda, metnin tamamnda deiiklikler yapmakta bir saknca grmemektedir (y.a.g.e.; 52-54). Nidann bu fikirleri edeerlik kavramna da bir yenilik getirmektedir. Nida ekil ve ierikten oluan iletiyi aktarmaya odaklanm evirileri biimsel edeerlik, erek kitle zerinde ayn etkiyi yaratmaya odaklanm evirileri ise devingen edeerlik olarak tanmlamaktadr. Nida bu edeerlie ulamann yntemi olarak cmlenin veya cmle elerinin yzeysel dzeneini zp derin anlama inmeyi, ardndan kltrel farkllklar da gz nnde bulundurup btn gerekli deiikliklere giderek kaynak metindeki ilevi erek dil yaplaryla vermeyi nerir (Stolze, 1994; 96-100). 1.5.3 Erek Odakl Kuramlar Yukarda da grld gibi 1960l yllarda kaynak metinle erek metin arasnda bir takm edeerlikler arayan dilbilimsel kuramlar ortaya atlmtr.10 Bu kuramlarn ou eviriyi sadece dilsel dzlemde ele alm, kaynak metindeki

Dilbilimsel kuramlardaki edeerlik tartmalar iin ayrca bkz. Anthony G. Oettinger (1960) Automatic Language Translation, J. C. Catford (1965) A Linguistic Theory of Translation, E. Nida ve C. R. Taber (1969) The Theory and Practice of Translation, W. Koller (1972) Einfhrung in die bersetzungswissenschaft.

10

34

szck veya tmce yaplarnn erek metne nasl aktarlabilecei konusunda genel kurallar bulmaya almtr. eviri genellikle kaynak metin ile erek metin arasnda bir takm edeerlik ilikilerinin karlanmasnn beklendii bir etkinlik, baka bir deyile kaynak metinde var olan bir deimezin erek metne aktarlmas olarak tanmlanyordu. Kimileri iin bu deimez z szckler veya ierik, kimileri iin anlam, kimileri iin ise etki oluyordu, ancak eviri srecini belirleyen her zaman kaynak metindi, ama yukarda belirtilen faktrler nda kaynak metnin bir edeerini oluturmakt. Ancak zamanla eviri srecini ve eviri rnn sadece dilsel ve metinsel boyutta ele alan, metin d elere yer vermeyen bu kaynak odakl kuramlarn, eviri etkinliinin karmak boyutlarn aklamaya yeterli gelmedii anlalmtr. Bylece dilbilim, edebiyat bilimi ve kltr almalarnda yaanan gelimelerle beraber eviri alannda da kaynak odakl kuramlardan erek odakl kuramlara bir gei yaanmtr. Bu dnemde ortaya kan Skopos Kuram ve DTS gibi kuramlar, dilsel elerin yan sra metin d kltrel elere de arlk vermi, eviriyi sadece dilsel yaplardan meydana gelen bir metin olarak deil, erek kltre zg metin d faktrlerin de bir etkileimiyle ortaya kan, erek kltre ait bir rn olarak ele almlardr. Bu paradigma deiikliine neden olan aslnda herhangi bir kuram deil, deiiklie yol at dnlen kuramlarda sunulan farkl nermelerin ve bu kuramlarda farkl arlklarla sunulan ortak nermelerin toplamdr, diyen Bengi-nere gre, (2001 a; 40-41) deiikliinin en byk ncleri, betimleyici almalarn (DTS) kurucusu Gideon Toury ve Skopos Kuramn ortaya atan Hans J. Vermeerdir. 1.5.3.1 Skopos Kuram 70li yllarda ilevlerine gre metin tr ayrmna giden ve her metnin bir ilevi olduunu, eviride amacn bu ilevi korumak olduunu savunan, bylece evirinin ilevsellii asndan amal bir eylem olduunu tartmaya aan Katharina Rei ile Hans J.Vermeerin birlikte yazd Grundlegung einer allgemeinen Translationstheorie (1984) Almanyada gelien ilevsel kuramlarn temel kitab olmutur. levsel kuramclar eviriyi bir kiinin, belli bir iletiimsel

35

ama dorultusunda bulunduu eylem olarak gryorlar. Bu amaca Vermeer ve Rei skopos (Yun. ama, niyet, ilev) adn vermektedirler (Rei ve Vermeer, 1984; 96). Rein yetmili yllardaki almasnda kaynak metnin ilevi n plandayken, Vermeerin arlnn grld Skopos Kuramnda eviriyi ynlendiren etmenler olarak evirinin amac ile erek metnin erek kltrdeki ilevi ne kmaktadr. Skopos kural yle der:Metnini/evirini kullanld belli bir durumda ilemesini salayacak ekilde evir/yorumla/konu/yaz. Metnini/evirini kullanmak isteyecek insanlar iin ve onlarn ilemesini istedikleri ekilde evir/yorumla/konu/yaz. (Vermeer 1989, aktaran: Gentzler, 2001; 70) Alntda da vurguland gibi Skopos Kuramnda eviri eyleminin bir paras olan iverenin amac ve metnin erek kltrde grecei ilev eviri srecini ve rnn belirlemektedir. Bu kuramda belli bir eviri stratejisi nerilmemektedir, evirmenin erek metnin balamna ve ilevine uygun olarak bilinli olarak setii her strateji uygundur: Skopos, evirmenin erek metni gz nnde bulunduran baz ilkeler dorultusunda tutarl ve bilinli bir eviri yaplmasn talep eder. Kuram bu ilkeleri belirlemez: evirmen, her zel durum iin ilkelerin niteliine ayr karar vermelidir.(Vermeer 1989, aktaran: Munday, 2001; 80) Skopos Kuram ayn kaynak metnin, erek metnin amacna gre farkl ekillerde evrilebilmesine imkan tanmaktadr. Bu kuram sadk ve serbest eviri ikilemi arasnda gidip gelen iki bin yllk bir srece son vermitir, nk bu kurama gre eviri gerekirse sadk, gerekirse serbest olur, her iki yaklam da eer iletiim hedefine uygun seilmilerse kuramn syledikleriyle kesinlikle zt dmemektedir. evirmen kltrel koullara, amaca ve hedef kitlenin ihtiyalarna uygun olarak szc szcne evirebilir, ekleme yapabilir, amlama yoluna gidebilir, silme ilemine bavurabilir. Skopos Kuram evirmene belli bir durumda hangi yaklamn daha iyi ileyeceine karar verme zgrln tanr. levsel ve erek odakl olan bu kuram sadece erek metnin tutarl, akc ve doal olmas konusunda srarldr (Rei ve Vermeer, 1984; 114).

36

Birok kuramc eviri kuramnn dil d eleri de hesaba katmas gerektiini nermi olmasna karn bunu ok az baarmtr. Genztlere gre (2001; 73) Skopos Kuram kltrel faktrleri ok kolay ve iyi eklemleyebilmitir: Skopos Kuramnda bir evirmene bavuran mterinin gz nnde bulundurulmas gereken belli amalar vardr; hedef kitlenin karlanmas gereken belli beklentileri vardr; eviri iletiimsel bir etkileimdir. Ancak bu kuramn eviribilime en yeniliki katks iveren olmutur. veren bir kii, bir grup veya kurum olabilir ve amac kaynak metin yazarnn, erek metin alcsnn ve evirmenin amacndan ok farkl olabilir. evirinin amacn iveren belirlemekle beraber, kltrleraras iletiimde bir uzman olarak evirmen, bu amacn erek kltrde yerine getirilip getirilemeyecei konusunda iverene tavsiyelerde bulunmal, ideal durumda ortaklaa varlan bir karar sonucunda erek dizgede ilevsel bir metin retmelidir (Vermeer, 1996; 31). Vermeerde eviri eylemi lt alndnda, edeerlik kavramnn yerini yeterlik kavram almaktadr. Vermeer, evirinin erek kltr iin retildiini syler ve eviri eylemi boyunca skoposa uygun hareket edildiyse, baka bir deyile belirlenen ama dorultusunda bir erek metin retildiyse, o zaman bu metin ilevsel ve iletiimsel bakmdan yeterli bir metindir. Edeerlik kavramn ancak kaynak metin ile erek metin arasnda ilev zdeliinin arand istisnai durumlar iin kullanr. Dolaysyla Skopos Kuramnda edeerlik ancak bu ilevin deimez olarak korunmas balamnda kullanlmaktadr (ilevsel edeerlik) (Rei ve Vermeer, 1984; 139). Skopos Kuramnda evirinin baars metnin erek kltrdeki ilevini grp grmediine bal olduundan, bu kuramda erek kltr byk nem kazanyor ve dolaysyla evirmenin kaynak metne ball ortadan kalkyor. evirmen artk sadece metnin erek kltrde belirli bir ilev grmesini talep eden amaca baldr. Bu kuramn kanmca en byk katks yazarn yzyllarca sren egemenliine son verip uzman evirmene erek kltrdeki koullara uygun stratejiyi kendi bana belirleme zgrln tanmasdr.

37

Ancak Skopos Kuramna eitli eletiriler de getirilmitir; rnein Benginer (2001 b; 121) Skopos Kuramnn alann uygulamayla snrlam bir kuram olduunu savunmaktadr. Kuramda eviri srecinin vurgulandn ve bu sreci eviri amacnn belirlediini syleyen Bengi-ner, evirmenin zel bir konuma getirildii bu kuramn eviri eitimini ynlendirme amal olarak da deerlendirilebileceini belirtmektedir. Bir baka deyile Bengi-ner, yazarnn iddiasna ramen Skopos Kuramn genel bir kuram olarak grmemektedir. 1.5.3.2 ouldizge Kuram Balamnda DTS Kuralc ve eviri gereklerine cevap vermeyen (Bengi-ner 2001c; 65) dilbilimsel kuramlara bir dier tepki de, srailli kltr aratrmacs Itamar EvenZoharn ortaya att ouldizge Kuramnn uygulanmasna ynelik gelitirdii, Descriptive Translation Studies (DTS) olarak tanmlanan yntemle eviri dnyasnn son otuz yln derinden etkileyen Gideon Touryden gelmitir. Rus Biimcilerinden etkilenerek oluturduu kuramnda Even-Zohar, eviri yaznnn geni bir kltrel, toplumsal ve tarihsel balam iinde ele alnmas gerektiini vurgulayarak ouldizge kavramn ileri srmtr. Amacn sanat deeri olmadna karar verilmi eserlerle herhangi bir ekilde ilgilenmeyi nleyen geleneksel estetik yaklama zg yanlglar ve bunlardan doan glkleri gidermek (Even-Zohar 1978/Rifat, 2004; 193) olarak saptayan Even-Zohar evirilerin tek tek ele alnmasnn yararszlna dikkat ekmi, ayrca eviri yaznnn bir metinler toplam deil, yaps ve ilevleriyle bir dizge olan metinler topluluu olduunu vurgulamtr (y.a.g.e.; 192). Even-Zohara gre eviri yazn iki farkl adan bir dizge oluturmaktadr. Birincisi, evirilecek eserlerin erek yazn tarafndan seilileri bakmndan, nk seim srasnda kullanlan ilkelerin yerli edebiyat iindeki dier dizgelerle ilikisiz olduu dnlemez; ikinci olarak da yerli edebiyattaki dier dizgelerle balantl olarak oluan eviri normlar, davranlar ve politikalar bakmndan (y.a.g.e.; 192). Bu da Even-Zoharn eviriyi sadece kendi iinde bamsz bir dizge olarak grmediini, ouldizgenin tarihine tam anlamyla katlan, onun bir paras olan,

38

ouldizge iindeki btn dier dizgelerle iliki iinde olan bir dizge olarak kabul ettiini gsterir. Even-Zohar yaznsal trlerin ouldizge iindeki konumunu ve ilevini aklayabilmek iin sz konusu ilikilerin ileyiinin zmlenmesi gerektiini savunmaktadr (y.a.g.e.; 193). ouldizge ierisindeki dizgelerin veya yaznsal trlerin merkezi veya evresel konumda bulunabileceini vurgulayan Even-Zohar, en st konumda nitelii yeniliki olan bir yaznsal trn olmas durumunda, katmanlardan aa doru inildike trlerin tutuculatn, en st konumda, yani merkezde kemiklemi bir yazn trnn olmas durumunda ise, yenilikleri hep daha aadaki katmanlar balattn syler. Bu alt katmandaki yeniliki yaptlarn merkezi duruma gelmeyi baaramad durumlarda edebiyat bir duraanlk dnemine girer. Even-Zoharn ouldizge Kuramnda merkezi ve evresel dizgeler daimi bir ekime iindedirler ve edebiyat bu ekimenin sonucunda doan yeniliklerle gelimektedir. oguldizgenin bir paras olan eviri yazn merkezde yer alyorsa, bu merkezi etkin bir ekilde biimlendirir. Byle bir durumda eviri yazn birincil etkinlik olarak ouldizgede byk lde yeniliki bir hareket sergiler, baka bir deyile var olan kalplam yaplar, yerleik dzgleri ykar, yeni yaznsal rnekler ortaya karr, yerli edebiyata daha nce var olmayan zellikler getirir (y.a.g.e.; 194-195). te yandan eviri yaznnn evresel bir konuma dmesi durumunda, eviri eserler ouldizgeyi belirleyen balca sreler zerinde etkili deildir, eviri yazn artk daha nceden egemen olan bir yazn trnn saptad allm normlara gre biimlendirilmi ve tutuculuun balca etkenlerinden biri olmutur (y.a.g.e.; 197). Bylece eviri, ikincil bir etkinlik olarak geleneksel beeniyi koruyacak bir araca dnr (y.a.g.e.; 197), bir baka deyile erek dizgenin yazn normlarna gre yaplr. Ancak belli bir tarihsel kesit iin eviri yaznnn tmnn merkezi veya evresel konumda olduunu sylemek mmkn deildir, nk eviri dizgesi de katmanlardan oluur ve bu katmanlardan bazlar (mesela belli lkelerden evrilmi eserler) merkezi konumdayken, bazlar evresel konumda olabilir. eviri yaznnn ouldizge iinde ald bu konum, eviri normlar, davranlar ve politikalarn da belirlemektedir; bir baka deyile eviri

39

uygulamas, evirinin ouldizge iindeki konumu ile yakndan ilikilidir. EvenZohar bu ilikiyi yle aklar: [] eviri etkinlii merkez bir konum alarak yeni birincil rnekler yaratma srecine katld srada [] evirmen [] yerli uzlamlar inemeyi gze alr. [] evirinin yeterlik bakmndan (baka deyile, kaynak eserde egemen olan metin ilikilerini yeniden retmesi bakmndan) kaynak esere bal kalma olasl [] artar. [] evirmen, genel eviri davran asndan hemen hemen yalnz byle dnemlerde, yerleik dzgnn sunduu seeneklerin ok tesine gitmeyi yeleyerek, kaynak eserin metin ilikilerini deiik biimde ilemek iin aba gstermeyi uygun grr []. evresel konumda iken eviri yaznn davran biimi bunun tam tersidir. Bu durumda evirmenin abas, metin iin hazr bulduu en iyi ikincil rnek zerinde younlamaktr; [] (y.a.g.e.; 199). ouldizge Kuram yaznsal ouldizgeyi oluturan btn dizgeleri birbiriyle iliki ierisinde grp bu dizgeler arasnda merkez/evre, saygn edebiyat/saygn olmayan edebiyat, birincil etkinlik/ikincil etkinlik gibi katmanl kutuplar kurarak eviri eserler de dahil btn eserlerin kltrel ve tarihsel balamlar ierisinde betimlenebilmesinin yolunu amtr. Even-Zohar eviri yaznn, couldizgeyi oluturan dier dizgelerle belli bir etkileim iinde bulunan ayr bir dizge olarak ele alarak ve bylece eviri dizgesinin dier dizgelerle kurabilecei ilikilere dikkat ekerek eviri eserlerin ouldizgeye katklarn gstermi ve onlarn dier yazn trleriyle e bir dzlemde tartlmasna olanak salamtr. Even-Zohar ile birlikte alan Gideon Toury, bu almalardan edindii deneyimler sonucunda eviriyi gerek koullar iinde deerlendirecek genel bir eviri kuram arayna girmitir. In Search of a Theory of Translation (1980) ve Descriptive Translation Studies and beyond (1995) balkl kitaplarnda da bu kuramn aklamtr. Toury eviribilimi birbiriyle etkileim halinde alan iinde ele alr: Kuramsal alan, betimleyici alan ve uygulamal alan. Kuramsal alan olas ilikiler zerinde dururken, betimleyici alan var olan ilikileri inceler, uygulamal alan ise olmas gereken ilikileri ele alr (Toury, 1995; 17-19) .

40

Toury, erek kltr dizgesinde bir konumu ve ilevi olduu, bir baka deyile erek dizgedeki koullarn belirlediini syledii evirileri betimlemekle yola kar. Touryye gre erek dizgede eviri olarak kabul gren her metin eviridir ve betimleyici alann inceleme nesnesini oluturur. Toury ncelikle eviri rnn erek dizgedeki dier eviri ya da zgn rnlerle ilikisinin betimlenmesinden yanadr. Ardndan kaynak metin ile erek metin arasndaki ilikilerin saptanmas gerektiini syler. Bu balamda sorun olarak ele alnan kaynak metin birimleri ile zm olarak ele alnan erek metin birimleri incelenecek, aralarndaki ilikiler saptanacak, bylece bu ilikileri belirleyen normlara ulalacaktr. Ayrca evirmenler, yaynclar, eletirmenler gibi eviri srecine katlan kiilerin normlar konusundaki metin d sylemleri de eviri normlarnn yeniden kurgulanmasna yardmc olabilir (Toury, 1995; 65). Toury eviri normlarn balk altnda inceler: ncl norm, sre ncesi eviri normlar ve eviri sreci normlar. ncl norm, evirmenin eviriyi kaynak metne ve onun ait olduu dizgenin normlarna m, yoksa erek kltr dizgesinin normlarna gre mi yapaca konusunda nsel olarak ald karardr. Toury kaynak dizgenin normlarna bal olarak yaplan eviriyi yeterli eviri, erek dizgenin normlarna uygun yaplan eviriyi ise kabul edilebilir eviri olarak tanmlar. Ancak Toury, hibir evirinin tamamyla yeterli veya kabul edilebilir olmadn da vurgular, her iki evirinin kanlmaz olarak iki taraftan da izler tadn, hangi taraf daha ar basyorsa evirinin ona gre tanmlandn syler (y.a.g.e.; 56-57). Sre ncesi normlar eviri politikas (hangi yazarn, hangi metnin, hangi evirmenin seildii vb.) ve evirinin dorudanln (zgn dilden mi yoksa ikinci dilden mi evrildiini) kapsar. eviri sreci normlari ise eviri edimi srasnda alnan kararlar ynlendiren normlardr. Bu normlar hem dilsel malzemenin metin iindeki dalmn, hem de metinsel-dilsel malzemenin erek metindeki ifadesini belirlemektedir (y.a.g.e.; 58-59). Touryye gre erek metin kaynak metinle karlatrlrken aralarnda nceden ad konulmu bir edeerliin olup olmadna deil, edeerliin trnn ve derecesinin ne olduuna baklmaldr. Edeerlik srekli deien, kltre baml, tarihsel bir kavramdr (Toury, 1980; 115). Srekli yenilenen bir

41

deimeze iaret eden tek bir iliki yerine eviriye belli koullar altnda kimi nitelikler kazandrd tespit edilen her tr ilikidir. Erek metin ile kaynak metin arasndaki bu edeerlik ilikisini ise eviri normlar belirlenmektedir (Toury, 1995; 61). Tourynin kuramnn esas alann oluturan betimleyici alanda var olan ilikileri inceleyerek elde edilen sonular, kuramsal alan iin yararl bir veri taban olutururken, kuramsal alandan edinilen bilgiler de uygulamal alan iin malzeme salar. Bengi-ner bu kuram ele ald yazsnda (2001 b; 119) bu kuram rn odakldr, ama sreci reddetmez; tarihseldir ama bu tarihsellik esremi iine alan bir tarihselliktir; erek odakldr ama kaynaa da yer verir; zm k noktas olarak alr ama sorunu da belirler; betimleyicidir ama bu betimleyicilik aklamay amalar; betimleyicidir ama uygulamal alan iinde kuralcla da yer veren bir betimleyiciliktir bu, diye bir deerlendirmede bulunur. Ancak bu kuralclk, kesinlikle eviri srecini ynlendirmeye alan bir kuralclk deildir. Toury kuramnda kuralcla ancak evirmen eitimi, evirmene yardmc aralar (szlkler vs.) ve eviri eletirisi, yani doas gerei kurallar gerektiren konular kapsayan uygulamal alan ierisinde yer veriyor. Toury eviribilimde betimlemeyi ne kararak, eviriyi etkileyen normlar tantarak ve zellikle edeerlii geleneksel tanmndan kurtararak belli bir tarihsel kesit ierisinde belli bir kltrde eviriyi ynlendiren yasalar zmleme imkan tanmtr. Even-Zohar ile Tourynin almalar son derece byk bir takdir grse de, metin odakl olduklar, ideoloji, politika ve insan faktr gibi sosyo-kltrel faktrlere yer vermedikleri gerekesiyle eletirilere de maruz kalmtr (Bassnett ve Lefevere, 1990; Pym, 1998; Hermans, 1999). Ancak son dnem almalarnda Even-Zohar insan esine de zel bir nem vermeye balamtr (bkz. 2002, 2004 a, 2004 b)

42

1.5.3.3 80li Yllarda Betimleyici almalar Tourynin 1980 ylnda yaymlad kitabndan sonra nesnel ve grgl bir bilim dal olarak eviribilimi gelitiren bu grlerin akademik evrede byk etkisi olmutur. Trkiye dahil birok lkede aratrmaclar 80li yllarda betimleyici eviri aratrmalarna ynelmitir.11 zellikle Belikal, srailli ve Hollandal bilim adamlarndan oluan bir grup, edebi eviriyi betimlemeye ve evirmenlerin davranlarn ynlendiren normlar belirlemeye yarayacak yntemleri gelitirmek iin dzenli olarak toplanmaya balamtr (Gentzler, 2001; 131). Theo Hermans 1985 ylnda grubun almalarn derleyip yaynlad The Manipulation of Literature: Studies in Literary Translation balkl kitabn nsznde grubun temel yaklamn yle aklamaktadr: Bu [yaklamlarn, G.T.] ortak noktas edebiyat karmak ve dinamik bir dizge olarak ele almalardr. Kuramsal modeller ve uygulamal rnek incelemeler arasnda srekli bir etkileimin varlna inanrlar. Yaznsal eviriye yaklamlar betimleyici, erek-odakl, ilevsel ve dizgecidir. evirinin ve dier metin yaratma trlerinin retimini ve almlanmasn ynlendiren norm ve kstlamalarla, ayrca hem evirinin belirli bir yazn iindeki yeri ve rol hem de farkl yaznlar arasndaki etkileim ile ilgilenirler (1985; 10-11). ouldizge Kuram ve DTS ile balantl olarak almalarn betimleyici eviri aratrmalar nda srdren bu grup, evirileri betimleyecek yeni bir metodoloji zerinde almtr. Jos Lambert ve Hendrik van Gorpun sunduu alma, kaynak dizge ile erek dizge arasnda karlatrmal bir zmleme yapmaktadr. Bir dizgenin yazar, metni, okuyucusu ve yaznsal normlar dier dizgenin yazar, metni, okuyucusu ve yaznsal normlar ile karlatrmaktadr. Bunun haricinde Lambert ve van Gorp, yazar ve evirmenin amalarnn, kaynak ve erek dizgedeki almlamann, farkl yaznsal dizgelerin ve hatta sosyolojik etkilerin de incelenmesi gerektiini vurgulamlardr (Gentzler 2001; 132; Munday, 2001; 120-121) .

11

Bkz. Saliha Paker (2003, 2002, 1997, 1995, 1991, 1986), ayrca Suat Karantay (1991,1989) ve Blent Bozkurt (1995).

43

1985-1996 yllar arasnda Almanyann Gttingen niversitesinde Die Literarische bersetzung adnda bir aratrma projesini tamamlayan bir baka grup ise Gttinger Beitrge zur Internationalen bersetzungsforschung serisinde bu projenin bulgularn yaymlamtr. Amerikal yazarlarn Almancaya yaplan evirileri incelenerek evirinin bir lkenin yaznsal yaamna katt zenginliklerin vurguland bu projede yaklam, ouldizge Kuramnda olduu gibi sadece erek odakl deil, ayn zamanda aktarm odakldr. Gttingen niversitesinin aratrma grubu eviriyi dilsel, yaznsal ve kltrel snrlar aan bir eylem olarak ele alm ve kaynak ve erek taraflar, bunlar arasndaki farkllklar ve zellikle de evirmeni dikkate almasyla DTSden daha kapsaml bir zmleme yntemi sunmutur (Berk, 2005; 89). Bu proje ierisinde yaplan durum almalar sonucunda evirinin kltrel tarihi oluturulmu, evirinin Alman yaznn geliimindeki katks ortaya konmutur (Stolze, 2001; 158). 1.5.4 Eletirel Yaklamlar Even-Zohar ve Tourynin dizgeci ve betimleyici yaklam belli kemiklemi yaplar ve kavramlar ykmay ve eviri ile eviri srecine bak asn deitirmeyi baarmtr. ouldizge Kuram, eviribilimi derinden sarsm ve tartmalara yeni bir boyut kazandrmtr. Ancak doksanl yllarn banda ouldizge Kuram, ar metin odakl olduu, toplumsal ve siyasi balam gibi edebiyat d faktrlerle tarihsel zneleri yeterince gz nnde bulundurmad ynnde eletirilerle kar karya kalmtr (Tahir-Gralar 2003/Rifat, 2003; 260-263). Kimi aratrmaclar kuram gelitirilirken, kimi aratrmaclar da yeni alternatifler sunmutur. Bu dnemde eviri olgusu aratrmaclar tarafndan belli bir ideoloji balamnda g ilikileri, feminizm ve eviri, smrgecilik ve eviri, kimlik biimlendiren bir g olarak eviri, eviri srecine katlan bireyler gibi geni bir kltrel, sosyolojik, ekonomik ve siyasi balam ierisinde ele alnmtr.

44

Andre Lefevere kendi kategori ve terimlerinden oluan farkl bir dizgeci yaklam oluturmutur. Lefevere belli bir dizge iinde bir yaznsal metnin almlanmasn, kabuln veya reddini ynlendiren denetim mekanizmalarn incelemektedir. eviride g, ideoloji ve kurum gibi kavramlara arlk veren Lefevere yeniden yazm olarak tanmlad evirinin ilevinin yazn dizgesi iinde yer alan alanlar, dizge dnda yer alan hamiler ve dizgede egemen poetika tarafndan ynlendirildiini sylemektedir (Lefevere 1985/Hermans, 1985; 226-230). Tek bir nfuzlu kii (rnein ngilterede 16. yy.da Kralie Elizabeth, Almanyada 1930lu yllarda Hitler), bir grup (yaynclar, siyasi partiler, medya) veya kurumlardan (akademiler, sansr kurumlar, eitim kurumlar) oluabilen hamiler yaznsal yaptlarn okunmas, yazlmas ve yeniden yazlmasn tevik edebilecekleri gibi engelleyebilirler de. Ancak hamiler genelde yazn dizgesini dorudan etkilemez; bunun yerine dizge iinde alanlar (evirmenler, eletirmenler, edebiyat retmenleri) hamilerin koyduu parametreler erevesinde dizgeyi denetlerler (y.a.g.e.; 226). Lefevere, Even-Zoharn 1970li yllarda oluturduu kuramndan farkl olarak dizge iindeki zne ve kurumlara da yer verirken yazn dizgesinin poetikasn ele alnda Even-Zohar ile balantlarnn olduu aka grlmektedir. Farkl katmanlar arasnda sregelen mcadele, ouldizge Kuramnn temel zelliklerinden biridir. Ancak Lefevere bu mcadeleyi kurumlarn poetikay belirlemesi ve denetlemesi balamnda ele almaktadr. Lefeveree gre: Tek haminin sz konusu olduu dizgelerde, eletiri kurumu belli bir poetikay empoze edebilir. Farkl hamilerin bulunduu bir dizgede ise birbiriyle rekabet eden farkl poetikalar dizgenin tamamn egemenlii altna almaya alacaktr ve her bir haminin kendi poetikas erevesinde retilen metinleri alklayan ve rakibin sunduklarn yeren, kendininkileri saygn konuma ykseltirken dierlerini aalayan kendi eletiri kurumu olacaktr (1998/ Venuti, 1998;36) Lefevere, tek bir haminin olduu dizgelerde, haminin poetikasn destekleyen dizge iindeki eletirmenlerin bu poetikay mutlak klabileceini sylerken, farkl ideolojilere sahip farkl hamilerin olduu bir dizgede eitli poetika trlerinin birbiriyle ekime iinde olduunu, her bir poetikann, kendi

45

destekileri sayesinde Even-Zoharn kavramn kullanacak olursak dizgenin merkezine yerleme mcadelesini verdiini sylemektedir. Lefeveree gre evirmenin stratejisini ve baz zel sorunlarn zmn de evirmenin ideolojisi veya kendisine hamisi tarafndan dayatlan ideoloji ile erek kltrdeki egemen poetika belirlemektedir. Tahir-Gralarn da dedii gibi, Lefevere bu yaklamyla dizgelerin denetim mekanizmalar, himaye ve kurumsal ynlendirme gibi kavramlar zerinde durarak betimleyici eviri aratrmalarnn daha eletirel bir kanadn oluturmaktadr (2005; 29). Bylece 1990l yllarla beraber, eviride g ilikilerinin ve bu g ilikileri iinde yer alan znelerin ne kt bir dneme girilmitir. Lawrence Venuti, Tejaswini Niranjana, Gayatri Spivak, Sherry Simon ve Barbara Godard gibi aratrmaclar eviriyi toplumdaki g dengelerinin bir gstergesi (y.a.g.e.; 22) olarak deerlendirmilerdir. eviri araclyla toplumsal ve kltrel eitsizlikleri ortadan kaldrabilecekleri inancn tayan bu aratrmaclar, bunu gerekletirmek iin tekini kendi dnya gr iinde eriten akc eviri anlaynn terk edilmesini talep etmektedirler. Akc eviri Venutinin AngloAmerikan dnyasndaki eviri anlayn tanmlamak iin kulland bir kavramdr. Venuti, kaynak metinlerin yerliletirilerek onlardaki yabancln en asgari dzeye indirildiini, erek kltrn deerlerine uygun bir hale getirildiklerinden yaknmaktadr. Venuti kltrel farklar ortaya koyan, metnin yabanc kkenli olduunu gsteren yabanclatrc eviri stratejisini, teki ni yok sayan bu anlaya kar gsterilen bir tr diren olarak nermektedir (1995). Niranjana ve Spivak gibi eviriyi smrgecilik sonras balamda ele alan aratrmaclar da eviriyi bir diren biimi olarak grmektedirler. Niranjana smrgeletirme srecinde evirinin etkin bir rol oynadn, Tourynin dedii gibi evirinin erek kltrdeki bir gereksinimden kaynaklanmadn, smrgeci glerin bir dayatmas olarak (Tahir-Gralar, 2005; 25) yapldn vurgulamaktadr. Smrge lkelerine ait eserlerin smrgeci glerin diline yaplan eviriler araclyla, Dounun gereiyle hi ilgisi olmayan, ama zamanla gerein yerine geen bir imaj kurgulandn, bunun da asimetrik g

46

ilikilerinin devamlln saladn sylemektedir (Munday, 2001; 134). Bu balamda smrgecilik sonras eviri aratrmaclar, gemite smrge altndaki halklar eitmek ve medeniletirmek kisvesi ad altnda yaplan, gerekte bir smrgeletirme arac olan evirinin, gnmzde kltrel eitsizlikleri n plana karmasn beklemektedir. eviri bunu saladnda ise gelecekte artk yepyeni bir safha alacaktr, eviri bir dekolonizasyon arac olacaktr (Robinson, 1997b;6) Smrgecilik sonras eviri aratrmaclar, durumu tersine evirip eviriyi bir diren biimi olarak uygulamann zorunluluuna dikkat ekmektedirler. rnein Niranjana, Batnn hegemonyasn ykmak iin evirmenden mdahaleci bir yaklam beklemektedir (y.a.g.e.; 89-93). Bu yaklamda evirmenin dekolonizasyon srecine aktif olarak katlan bir zne konumunda olduunu sylemek mmkndr. Smrgecilik sonras ereveden bakan aratrmaclar, Batnn eski smrge lkeleriyle aralarndaki dengesiz g ilikilerinde evirinin roln ve buna gsterilecek diren zerinde dururken, Kanadal feminist aratrmaclar Barbara Godard ve Sherry Simon egemen erkek syleminin kadn nasl smrgeletirdiini incelemilerdir. Konuya dil ve cinsiyet asndan yaklaan aratrmaclar dilin sadece bir iletiim arac deil, ayn zamanda bir maniplasyon arac olduuna dikkat ektiler. Geleneksel dil kadnlar zerinde bask kurmann, kadnlara daha dk bir seviyede olduklarnn retmenin bir aracdr diyen feminist yazarlar, erkeklerin geleneksel dille kadnlarn zerinde kurduu egemenlii ortaya kararak kadnlarn kendi gereklerini ifade edebilecekleri, kendi fikirlerini sunabilecekleri yeni bir dil yaratmaya altlar. Erkek egemenliinin hkm srd dile direndiler, metnin tipografyasyla oynayp cmleleri paralayarak erkek dilini bozdular ve dilde kadn grnr kldlar. Feminist evirmenler de feminist yazarlarn izinden giderek tpk onlar gibi kendi dillerinin sunduu imkanlar ve kendi yaratclklarn kullanarak kadnn zerinde kurulan basky ve kadn grnr klmaya altlar12 (von Flotow; 1997). Baka

HuMan Rights kavramndaki man e dikkati ekmeleri, author yerine auther diye evirip kadn grnr klan yeni bir szck yaratmalar, ncili evirirken eril zamirler yerine ntr zamirler kullanmalar rnek olarak verilebilir

12

47

bir deyile feminist evirmenler kimliklerini ve ideolojik durularn eviriyle ifade etmektedirler: Eletirel farklln, sonu olmayan bir yeniden okuma ve yeniden yazmadan duyduu hazz, tekrar tekrar yineleyen feminist evirmen, metne mdahalesinin izlerini gururla gsterir (Godard, aktaran: Munday, 2001; 132). Benim evirilerim, dili kadn iin konuturmay amalayan siyasi bir eylemdir (de Lotbiniere-Harwood, aktaran: Munday, 2001; 132). Ayrca eviri aratrmalar alannda kadna zg sorunsallarn eviri srecinde nasl ele alnd, kadn ve erkek evirmenlerin eviriye yaklamlar, kadnlarn ve erkeklerin neler evirdii zerinde de durulmutur. Hem feminist yazarlarn hem de feminist evirmenlerin bu abalar, dilin kadn nasl erkee baml bir varlk haline getirdiine dikkat ekerek kadnlarn bilinlenmesini, sorular sormalarn salayarak sadece dilde deil, toplumsal alanda da sessizliine ve grnmezliine son verdii anda hedefine ulam olacaktr. Grld gibi eletirel eviri yaklamlar, eviri olgusunu grgl ve nesnel bir temel zerinde betimlemekten ziyade g ilikileri erevesinde ele aldklar eviri eylemi iin yeni stratejiler ve kurallar getirmektedirler. Ancak Tahir-Gralar bu neokuralc yaklamlarn da yaptklar r acc almalarn ortasnda alandaki geleneksel ikilikleri srdrdkleri gerekesiyle kimi eletirilerle kar karya kaldklarn belirtmektedir (2005; 23). Yazsnn devamnda betimleyici eviri aratrmalarnn ayrntl metin incelemesi ve eletirel yaklamlarn kltrleraras ilikiler hakknda ortaya koyduu kapsaml almalar birbirinden kopuk ele almak yerine, bu yaklamlar verimli bir biimde bir arada kullanmann yollarnn aranmas gerektiini vurgulayan TahirGralar (y.a.g.e.; 27) gelecekte eviribilim aratrmaclarn ok farkl ve r ac sonulara gtrebilecek bir noktaya parmak basmaktadr. 1.6 Kuramsal ereve ve Yntem Bilindii gibi evirmenlik, dnyann en eski mesleklerinden biridir. Uluslar tarih boyunca farkl bir dil ve kltrle kar karya kaldklarnda

48

kanlmaz olarak eviriye ve dolaysyla evirmenlere ihtiya duymulardr. evirmenler yzyllar boyunca uluslar ve kltrler arasnda bir kpr grevi grm, dilleri ve kltrleri biimlendirmi, yeni deerlerin aktarclar olmulardr. eviri tarihi alannda evirmenler zerine yazlm ender kitaplardan biri olan Translators Through History (Delisle ve Woodsworth; 1995), evirmenlerin Bat ve Dou kltrlerinde tarih boyunca stlendikleri rollere dair deerli bilgiler vermektedir. evirmenler alfabeler bulmu, szlkler yazm, ulusal dil ve edebiyatlarn geliiminde yararl olmu, bilgi ve kltrel deerleri aktarm, dinlerin yaylmasn salam ve toplumlar etkileme gcne sahip olmulardr. evirmenin stlenmi olduu btn bu roller, onlarn dnya tarihini biimlendirmede son derece etkin bir rol oynadn gstermektedir. Bu balamda eviri tarihi aratrmaclarnn, tarih ve toplumu biimlendiren bir zne olarak evirmene daha byk arlk vermesi (kimdir; bu eviriyi yapmasnn nedeni nedir; eviriyi yapmay kendisi mi semitir, yoksa Lefeverenin kavramyla bu eviri bir himaye rn mdr, bu eviriden neler beklemitir vs.), hem eviri tarihine, hem de dnya tarihine yepyeni bir bak as kazandrabilir. TahirGralar da zellikle son yllarda eviribilim alannda zne kavramnn arlk kazanmaya baladn ve evirmen, yaync, hami gibi bireylerin evirinin (hem metinsel hem de toplumsal adan) biimlendirilmesinde oynadklar roln ne ktn vurgulamaktadr (2005; 40). eviri tarihine yeni bir yaklam getirmek amacyla yola kan Anthony Pym de Method in Translation History (1998) adl kitabnda eviri tarihi aratrmalarnn, evirmen odakl olmas gerektiini savunmaktadr. Pyme gre eviri tarihi, eviri alannda yaanan veya yaanmas engellenen deiimleri gsterir (Pym, 1998; 5) ve uluslararas ilikiler alanndaki siyasi veya sosyolojik almalar iin bir veri ve fikir kayna olabilir (y.a.g.e.; vii). Pym eviri tarihinden, ncelikle evirilerin toplumsal nedenlerini ortaya koymasn bekler. Bu nedenle tarihsel aratrmalarn odanda eviri metnin deil, evirmenin olmas gerektiini savunur, nk sadece evirmenleri ve evirmenlerin sosyal evresini gz nnde bulundurarak belli bir zaman ve yerde neden belli evirilerin yapldn anlayabiliriz (y.a.g.e.; x).

49

Bu almalar ve doksanl yllarda ortaya kan yaklamlar (bkz 1.5.4), son dnemde eviribilim alannda, kaynak metni yeniden yazarken metnin belli bir erek kltrde almlanma biimini de etkileyen ve bylelikle byk bir g sahibi olan zne olarak evirmene ilginin gitgide arttn gstermektedir13. Trkiyede de bunun yanklarn grmek mmkndr. lkemizde evirmeni de gz nnde bulunduran akademik almalarn saysnda nemli bir art gze arpmaktadr14. Ancak alan iinde byle bir uyan gzlemlenmesine karn, Lawrence Venutinin Anglo-Amerikan kltrndeki evirmenin konumunu inceledii The Translators Invisibility (1995) adl kitabnda iddia ettii gibi, evirmen d dnya iin hl grnmez bir kiidir. Venutiye gre evirmen iki yolla grnmez klnmaktadr. Birincisi, evirmenler erek dilde akc ve anlalr bir metin reterek, bir baka deyile erek dizgeye kabul edilebilir bir eviri sunarak metin iinde grnmez olmaktadrlar (Venuti, 1995; 1). Erek kltrn normlarna bal kalarak retilen bu eviriler bir yanlsama yaratarak, okura bir evirmenin mdahalesinin bulunduu bir metni deil, zgn metnin kendisini okuyormu izlenimini vermektedir (y.a.g.e.; 5). evirmeni grnmez klan ikinci etken ise erek kltrde hakim eviri okuma ve deerlendirme alkanldr. Venuti, Anglo-Amerikan kltrnde yabanc yazarn niyetini veya yabanc metnin anlamn veriyormu gibi grnen, okura elinde tuttuu metnin bir eviri olduunu hatrlatabilecek her trl dil ve slup zelliklerinden yoksun, akc evirinin kabul grdn vurgular (y.a.g.e.; 1). Bylece hem evirmenlerin, hem de evirilerin yer ald toplumsal a (Tahir-Gralar, 2005; 125) ierisindeki kurum ve znelerin ortaklaa yarattklar bir yanlsamas sonucunda, evirmen grnmez bir varlk olarak kalmaktadr. Venuti bu tr bir yaklam iki adan sakncal bulmaktadr. Bu yaklam hem eviriyi ikincil bir etkinlik konumuna drmektedir, hem de yabanc metnin dilsel ve kltrel farklarn ortadan kaldrmaktadr. Kaynak metni erek kltr normlarna bal kalarak evirmek ve evirileri yine bu normlar erevesinde okuyup deerlendirmek, aslnda yabanc olan tandk hale getirmekte, okura
13 14

bkz. Delisle ve Woodsworth (1995), Pym (1998) bkz. Tahir-Gralar (2005), Demirciolu (2005)

50

teki kltrde kendi kltrn grmenin narsist deneyimini (1995; 15) yaatmaktadr. Venuti evirmeni grnmez klan bu olguyu, kkenleri Schleiermachere (bkz. 1.2.4.2.1) dayanan iki eviri yntemi balamnda incelemektedir: yerliletirme ve yabanclatrma. Venutiye gre Anglo-Amerikan dnyasnda, dilsel ve kltrel olarak yabanc olan bir metni, erek dizgenin tabu ve ideolojilerine dayanarak erek kltrn baskn olduu bir ekilde evirmek, yabanc metni tamamen yerliletirme tehlikesini dourmaktadr (y.a.g.e.; 18). Yerliletirmenin, yabanc metni erek kltrn deerlerine indirgeyen etnikmerkezci bir yntem olduunu savunan Venuti, yabanc metnin dilsel ve kltrel farklarn gstermek iin erek dizgenin deerlerini zorlayan yabanclatrma yntemini nermektedir (y.a.g.e.; 20). Kendisi hem yabanc metnin kltrel deerlerini, hem de evirmeni grnr klmak iin bu etnik-merkezci yaklama direnen eviri kuramlar ve uygulamalarn gerekli grmektedir (y.a.g.e.; 23). Bu almann temel konusunu, Venutinin bu talebinin uyandrd bir dizi soru oluturmaktadr. Venuti gnmzde ekonomik, kltrel ve ideolojik nedenlerden dolay evirmeni grnmez klan yerliletirici bir yaklamn hakim olduunu savunmaktadr. Bu balamda u sorularn gndeme gelmektedir: Gemite savunulan yaklamlar ve kuramlar hangi ynteme dayanmaktadr? evirmenler bu yaklam ve kuramlarda nasl konumlandrlm ve kendilerine ne gibi roller biilmitir? Baka bir deyile eviri yaklamlar ve kuramlarnda evirmenler hangi kimliklerle karmza kmaktadr? Hangi dnemlerde ve hangi kimliklerde evirmenler grnmez, hangilerinde grnr bir zne konumundadrlar? Bu sorularn cevabn bulmak iin almann ikinci blmnde evirmenler, evirmen-kuramclar ve kuramclarn sylemleri irdelenecektir. Antik adan balayarak gnmze kadar uzanan kuramsal metinlerde, evirilerin nszlerinde, mektuplarda ve benzeri sylemsel uygulamalarda eviri ve evirmen zerine yrtlen fikirler balamnda evirmenin nasl konumland

51

incelenecektir. Bu erevede inceleme konusu tr sylemden olumaktadr: Birincisi evirmenlerin kendi etkinlikleri ve kendileri ile ilgili saptamalar, ikincisi evirmen-kuramclarn evirmene bak as, ncs ise kuramclarn evirmene yaklam olarak tanmlanabilir. Yaklam ve kuramlarda evirmenlerden neler beklendiini, ne konumda olduklarn ve kendilerine ne tr rollerin atfedildiini zmlemek, incelenen dnemlerde evirmenlerin stats ve kimlii konusunda baz savlarn ortaya atlmasna yol aacaktr. Metinler toplumsal hayatn iinden ktklar gibi, toplumsal hayat etkileyip deitirme gcne de sahip olduklarndan, zmlenecek sylemlerin evirmenlerin bireysel ve toplumsal kimliklerini kurguladn kabul edebiliriz. Faircloughun da vurgulad gibi sylem, toplumsal yap ve kltr tarafndan biimlenir ve snrlandrlr; ama retildiinde ve toplumsal hayatn bir paras olarak ilev kazandnda bu kez sylemin kendisi kimlikleri, toplumsal ilikileri ve bilgi, deer ve inan dizgelerini biimlendirmektedir (Fairclough, 2003). Bu almada ama Batda evirmen zerine sylemleri inceleyerek evirmenlerin nasl konumlandrldn, kendilerine ne gibi kimlikler biildiini ve evirmenlerin bu kimlikler iersinde ne kadar grnr olduunu ortaya koymak olduundan, bu konuda yararl olabilecek birok yazar ve metin incelenecektir. Ancak burada metinlerin btnne deil, sadece bu konuda karsama yapmaya yarayacak blmlerine yer verilecektir, nk Faircloughun da vurgulad gibi metin zmlemesi seimlerden oluur: her zmlemede toplumsal olaylar ve metinler hakknda kimi olas sorular eleyerek belli sorular sormay seeriz (y.a.g.e.; 14). Bu nedenle almann birinci blmnde balam kurmaya yararl olur dncesiyle genel bir tarihsel ereve izilmitir. kinci blmde ele alnan kuramsal sylemlerin dnemin yaygn grn temsil ettii varsaylmaktadr, ancak yeri geldiinde baz kart grlere, bir baka deyile dnemin normlarndan sapan yaklamlara da yer verilecektir. kinci blmde youn olarak Venutinin grnmezlik kavramndan yararlanlacaktr. Ayn zamanda bunu tamamlayan bir kavram olarak grnrlk kavramna da yer verilecektir, nk incelemede de grlecei gibi

52

evirmenler baz dnemlerin sylemlerinde dorudan veya dolayl bir biimde belli bir kimlik altnda grnr zneler olarak ortaya kmaktadrlar. eviribilim, eviri metinlerin incelenmesi konusunda eitli yntemler nermesine karn, eviri olgusuna dair farkl bilgiler verebilecek st sylemin incelenmesi konusunda henz bir yntem gelitirmemitir. Ancak sylemi toplumsal ve kltrel balam ierisinde ele alan ve toplumsal ilikiler, kimlik, bilgi ve gcn sylemlerde nasl kurgulandn inceleyerek toplumsal eitsizliklere dikkat eken ve bylece bu hakszlklarn kaldrlmas iin abalayan Eletirel Sylem zmlemesi bu alma iin uygun bir yntemdir. Bu zmleme tr, btncl bir kuram sunmaktan ziyade birok yaklam ve yntemden yararlanan genel ilkelere sahiptir (Wodak, 2002). Eletirel Sylem zmlemesi ncellikle insanlar arasnda toplumsal eitsizliin temelini oluturan ve bir tarafn dier taraf zerinde egemenlik kurmasyla sonulanan (van Dijk, 1997; 22) cinsiyet, rk, snf, din, dil gibi toplumsal sorunlara odaklanr. Eletirel Sylem zmlemesi uygulayan aratrmaclar, sylemi (Wodak, 1996; 1720) toplum ve kltr biimlendiren ideolojik bir olgu olarak kabul eder ve dolaysyla sylemi tarihsel ve kltrel balam iinde inceler. Bu aratrmaclarn nihai hedefi, bilimsel olmaktan ziyade toplumsal ve siyasidir, bir baka deyile sadece bilimsel bir zmleme yapmakla yetinmezler, yaptklar zmlemenin var olan olumsuz koullarda bir deiiklie yol amasn beklerler. Bu nedenledir ki, eletirel aratrmaclar sylemle ifade edilen ve yaratlan g suistimali, egemenlik ve eitsizlik gibi etkenleri gzler nne sererken nesnel bir yaklamdan ziyade yanl bir tavr sergilerler (van Dijk, a.g.e., 22-23). Eletirel Sylem zmlemesi bugne kadar ok farkl sylem biimlerine uygulanmtr. Bunlarn arasnda siyasi metinler, siyasetilerin konumalar, gazete haberleri, mfredat belgeleri, ders kitaplar, retmen klavuz kitaplar, snf ii konumalar, retmen-veli grmeleri, doktor-hasta grmeleri gibi sylem biimlerini saymak mmkndr (McGregor; 2003). Bu almada ise gnmzde hakim olan evirmen imgesini sorgulamak iin gemiten gnmze st-sylem reticilerinin yazl metinleri incelenecektir.

53

Yzyllar boyunca gerek evirmenler, gerekse evirmen-kuramclar yaptklar iin gerekleri, nitelikleri ve etkileri zerine fikir retmi, kimi zaman dorudan evirmeni konu alan ifadelerle, kimi zaman da eviriye dair yarglar ve deerlendirmeleriyle dnemlerindeki evirmen imgesini oluturup pekitirmek konusunda etkin roller oynamlardr. Van Dijkin da vurgulad gibi eletirel sylem aratrmaclar sadece sylem ile toplumsal yaplar arasndaki balar gzlemlemekle kalmaz, kendileri ayrca birer deiim znesi olmay amalar (1997; 23). Eletirel Sylem zmlemesi ile gemiten gnmze oluturulan evirmen imgesinin izini srmek, evirmenlerin bugnk konumu ve kimliini daha salkl deerlendirme frsat verecek ve dolaysyla evirmenin toplumdaki olumsuz imajn dzeltmek konusunda yarar salayacaktr. 1.7 Deerlendirme Bu blmde yaplan tarihsel ve dizgeci okumalar nda evirinin insanlk tarihinin ayrlmaz bir paras olduu sonucuna varabiliriz. En eski uygarlklardan bu yana evirmenler, farkl diller konuan ve farkl kltrlere ait topluluklar arasnda iletiimi salam, uluslarn toplumsal, kltrel ve siyasi geliimini etkilemilerdir. Kltr, dolaysyla hayat biimlendiren bir olgu olarak eviri, yzyllardr kimi zaman lml, kimi zaman ateli tartmalarn oda olmutur. Bu tartmalarla ilgili aadaki sonulara varlmtr: Tartmalar yirminci yzyln son otuz ylna kadar genellikle szc szcne eviri ve anlama gre eviri ular arasnda gidip gelmitir. Yukarda yaplan inceleme sonucunda, Bat eviri geleneinde yirminci yzyln ikinci yarsna kadar evirilerin genellikle dilsel dzeyde ele alnd grlmtr. Sylemlerdeki tartmalar szcn m yoksa anlamsal birimin mi yazarn amacn ve niyetini en iyi ekilde verecei zerine odaklanmtr. evirmenler kendi izlenimleri ve grlerini yanstan, eviri sreci boyunca uygulanmas gerektiine inandklar kimi kurallar gelitirmilerdir.15

kinci blmde yaplacak olan eletirel sylem zmlemesi bu metinlern kurallardan ok daha farkl bilgiler sunabileceini de gsterecektir

15

54

Yakn dneme kadar sregelen sadk eviri-serbest eviri tartmalarnn kaynanda Kutsal Kitap evirilerinin yattn syleyebiliriz. Romallar dnyevi metinlerin evirisinde kaynak metnin yazarlarn amak iin hem konu hem de slupta yaratclklarn konutururken, Tanrnn szn ieren Kutsal Kitap evirilerinde son derece temkinli davranmlardr. Hieronymus tarihte ilk kez metin trne gre eviri ayrm yaparak dnyevi metinleri anlama gre evirdiini, ancak dini metinlerin evirisinde Tanrnn sznn gizemini bozmak ekincesiyle szce bal kaldn ilan etmitir. Ancak zamanla bu ayrm ortadan kalkm, zgn bir metin yaratan dnyevi yazarn sz de ilahlatrlm ve dini metinlerin yan sra edebi ve felsefi metinlerin evirisi de bu bitmek tkenmek bilmeyen tartmalarn odana oturtulmutur. Ancak evirmenler hangi stratejiyi benimsemi olurlarsa olsunlar, zellikle Orta adan sonra baz temel metinleri evirerek Latincenin egemenlii altndaki lehelerini gelitirmek ve gl bir ulusal dil oluturmak iin abaladklarn gryoruz. ngilterede Kral Alfred ve Barahip Aefric, Fransada ise Kral V. Charles gibi nfuzlu kiiler eviriyi tevik etmiler, hatta Kral Alfred kendisi bile baz eviriler yapmtr. Almanyada ise Martin Luther, Kutsal Kitap evirisiyle ortak bir Alman dilinin oluturulmas konusunda ilk admlar atmtr. Gnmzde dahi ulusal dilin ulusal birliin temeli olduu fikrinin yaygn olduunu dnrsek, krallar gibi nfuzlu kiilerin de bu alana el atmalar artc deildir. zellikle ulusal dillerin gelierek edebi bir dil mertebesine ykselmesiyle beraber erek yazn dizgesine nemli edebi eserlerin evirisi gndeme oturmu ve eviri alannda yeni izlenimler ve fikirler ortaya atlm, edebi evirinin kltr ve edebiyat biimlendirebilme gc ne kmtr. Fransada klasik eserler ve zellikle 18. yzylda ngiliz ve Alman yazarlarn eserleri, dnemin Fransz edebiyat dizgesine ve ahlakna uygun biimde yeniden yaratlmtr. Fransz evirmenler yabanc eserleri okurlarnn beklenti ufkuna gre uyarlamlar, bir baka deyile eviriyi erek dizgede yaratlm zgn bir metin konumuna yerletirmilerdir. Almanyada ise bunun tam tersi bir eilim ortaya kmtr.

55

Tarihsellii ve yazarn yaratcln n plana karan Romantizm akmyla beraber Almanlar, yabanc eserlerin kendi tarihsel ve kltrel boyutlar iersinde grmenin nemini vurgulamlardr. Romantik dnem Alman evirmenlerine gre yabanc eser ancak yabancl korunarak, bir baka deyile okura yabanc metnin dilsel ve kltrel farklar gsterilerek evrilmelidir.

Okumalardan elde edilen veriler, 1970li yllardan bu yana gelien kuramlarla beraber evirinin dilsel dzlemin yan sra kltrel dzleminin de nem kazandn gstermektedir. eviribilimin zerk bir bilim dal olarak dilbilimden ayrld bu dnemde, kuralc ve kaynak odakl kuramlardan uzaklalm, betimleyici ve erek odakl kuramlar arlk kazanmtr. Bu paradigma deiikliinin altnda evirilerin kaynak kltrn deil, erek kltrn bir rn olduklar, erek kltrn ihtiyalarn karladklar ve erek kltrdeki etmenler tarafndan belirlendikleri gr yatmaktadr. Bu dnemde eviriyle ilgili kurallar koymak deil, evirileri betimlemek, kltrel ve tarihsel balamlarn yeniden oluturmak nem kazanmtr. Ancak 1980li yllarn sonu ve zellikle 1990l yllarda evirinin siyasi ve ideolojik balar zerine younlaan kimi aratrmaclarn, kuralc yaklamlara geri dndn sylemek mmkndr. Bu blmde son olarak ikinci blmde yaplacak incelemenin amac ortaya konmutur. Batda retilen yaklam ve kuramlarda evirmenler zerine sylemlerin incelenecei ve buradan yola karak evirmen kimliklerinin tartlaca ikinci blmde kuramsal ereve olarak Venutinin grnmezlik kavram kullanlacandan bu kavrama aklk getirilmi ve yntem olarak uygulanacak Eletirel Sylem zmlemesi tartlmtr.

56

KNC BLM EVRMEN KMLKLER Bu blmde, Batda ortaya kan ve Bat eviri dizgesini derinden etkileyen eviri yaklamlar ve kuramlarnda evirmenin izi srlrken, bir yandan evirmenlerin kendilerini nasl algladklar, dier yandan evirmenkuramclarn evirmeni nasl konumlandrdklar irdelenecektir. Bu blmn iki amac vardr. Birincisi, evirmen ve evirmen-kuramclarn sylemleri temel alnarak tarihsel olarak eitli evirmen kimliklerini sergilemek. kincisi, bu kimlikler ierisinde evirmenin statsn ortaya koymak. Birinci blmde de belirtildii gibi, metin incelemesi her zaman bir seim gerektirir. Bu blm oluturan metinler iki kriter nda seilmitir. Birinci kriter, balam daha salkl kurmak asndan birincil kaynaklardan yararlanmaktr. Bu blmde metinlerin sadece evirmenlerin kimlik ve statleri hakknda bir karsama yapmay salayacak ksmlarna yer verileceinden, belki ikincil kaynaklardaki alntlardan da yararlanlmas sz konusu olabilirdi. Ama byle bir alma btnsellii ve balam gz ard etmek anlamna geldiinden, salkl veriler sunmayacaktr. Dil ve kaynak kstlamas yznden birincil kaynaklara ulalamadndan, eviriye ve evirmene smrgecilik sonras ereveden bakan aratrmaclar ile feminist eviri almalarn yrten aratrmaclarn sylemlerine yer verilmeyecektir. Metin seimini etkileyen ikinci kriter ise, sz konusu metinlerde tez konusunun gerektirdii sorulara cevap verebilecek, konuyla ilgili veri salayabilecek malzemenin varldr. Tarih boyunca eviriye dair eitli sylemler oluturulmu, evirmen-kuramclar iyi bir evirmenin nitelikleri, iyi ve doru bir evirinin gerekletirilmesi iin uyulmas gereken kurallar, evirinin dil, edebiyat ve kltre katklar, evirinin ideolojik balam vs. gibi konular zerine dnmlerdir. Bu blmde, dorudan veya dolayl olarak evirmenin kimlii hakknda fikir verebilecek, yazarlarnn kafasndaki evirmen imgesinin yansd metinlere yer verilecektir.

57

Giri blmnde ve birinci blmde de belirtildii gibi, bir metin belli bir dnemin toplumsal ve kltrel yapsnn bir rn olarak ortaya kar; ardndan da belli bir etkileim iine girdii dnemin dier metinleriyle beraber bu yapy yeniden biimlendirir (Fairclough ve Wodak, 1997; 258). Bu adan bakldnda evirmen ve evirmen-kuramclarn sylemleri, tarihsel, kltrel ve toplumsal deerlere ilikin ipularnn yer ald inceleme malzemesi olarak deerlendirilebilir. ncelemede yntem olarak birinci blmde ayrntlaryla aklanan Eletirel Sylem zmlemesinden yararlanlacaktr. Eletirel Sylem zmlemesi, belli bir dnemdeki evirmenin kimlii ve stats ile bu kimlik ve staty belirleyen etmenler hakknda nemli sonular karmamz salayacaktr. ncelenen metinler eviri ile ilgili ilk izlenimsel (In-Bengi, 2001 b) sylemlerin ortaya atld Antik adan gnmzn kuramsal sylemlerine kadar geni bir zaman dilimini kapsamaktadr. Ancak inceleme dz bir tarihsel izgi zerinde ilerlememektedir; baka bir deyile inceleme dnem baznda deil, tarihsel koullarn belirledii farkl vurgular ve bak alaryla da olsa, ayn kimlie iaret eden farkl dnemlerin ayn alt balk altnda yer alabildii evirmen kimlikleri baznda snflandrlmtr. Bu snflandrma aadaki gibi oluturulmutur: 1. Dil Planlaycs olarak evirmen 2. Eitimci olarak evirmen 3. Yazar olarak evirmen 4. Toplumsal zne olarak evirmen 5. Uzman olarak evirmen 6. Kltr Planlaycs olarak evirmen 7. nsan olarak evirmen Yukardaki balklar altnda incelenecek olan sylemlerin eletirel zmlemesi srasnda Venutinin grnmezlik kavramndan yararlanlacak, buna ek olarak grnrlk kavramna da yer verilecektir.

58

2.1

Dil Planlaycs olarak evirmen eviri etkinliinin ve zellikle de evirmenlerin, dillerin geliimindeki

rol tarih boyunca sklkla tartlmtr. Bu alt blmde dil planlaycs sfat, evirmenlerin hem dardan yeni szckler, yaplar ve kullanm biimleri alarak, hem de kendi dillerinin salad imkanlar deerlendirerek erek dili zenginletirme ve onu gl bir dil konumuna getirme gcne iaret etmektedir. Antik ada eviri ve evirmenler zerine sylemde bulunan kiiler eviri pratiinin iinden gelmilerdir (bkz. 1.1). ki nl Yunan hatibi Aeschines ve Demosthenesin sylevlerini Latinceye eviren Cicero, M.. 55 ylnda yazd De Oratore balkl yazsnda eviriye ynelmesinin sebeplerini yle aklamaktadr: Bylece ayn ifadeleri [baka byk hatiplerin kullanm olduklar ifadeleri, G.T.] kullanmann bana hibir yarar salamadn grdm. Farkl ifadeler kullanmak da benim iin gerek bir engel tekil ediyordu, nk byle yaparak daha az uygun ifadeyi kullanma alkanln gelitiriyordum. Sonra en sekin hatiplerin Yunanca sylevlerini serbest evirmeye karar verdim [...]16 (Thus I saw that to employ the same expressions profited me nothing, while to employ others was a positive hindrance, in that I was forming the habit of using the less appropriate. Afterwards I resolved, [...], to translate freely Greek speeches of the most eminent orators.) (Robinson, 1997 a; 7). Cicero iin eviri yapmak, kendi hatiplik yeteneini gelitirmenin bir aracyd, zira ele almak istedii konuya en uygun, en gzel szckler baka byk hatipler tarafndan kullanlmtr. Onlarn sylediklerini tekrar etmek istemedii takdirde ise ok daha az uygun kelimelerden yararlanmak zorundadr. Cicero bu ikilemden k yolu olarak eviriyi grmektedir, hem de kaynak metne bal olmadan yaplan bir eviriyi. Byle bir eviri ynteminin kendisine saladklarna gelince:

16

almada alt izgiyle vurgulamalar bana aittir.

59

Okuduum metne Latince bir biim vererek bize zg kullanmlarla en iyi ifadelerde bulunabildim, stne stlk Yunancada kullanlan ifadelerle benzeen yeni ifadeler yaratabildim. Bu ifadeler uygun grndkleri srece insanlarmz tarafndan ayn derecede kabul grd. (By giving a Latin form to the text I had read I could not only make use of the best expressions in common usage with us, but I could coin new expressions, analogous to those used in Greek, and they were no less received by our people as long as they seemed appropriate.) (Lefevere, 1992; 46-47). Cicero serbest evirinin erek dile kazandrdklarn vurgulamak

istemektedir. evirisinde Latin dizgesine zg yaplar kullanarak metnin ncesinde yaknm olduu, daha nce kullanlmam, uygun ifade bulamama sorununa bir zm bulduunu, artk Latincede en iyi ifadeleri kullanabildiini, stne stlk Latin erek dizgesine yeni kelimeler katabildiini belirtir. Metnin sonunda bu yeni kelimelerin ancak erek kitle tarafndan uygun grldkleri srece varlklarn koruyabildiklerini syleyerek yeni kelimeler yaratrken de erek dizgenin normlarnn belirleyici olduunu vurgulamaktadr. Cicero evirmenleri Latincenin ifade gcn arttran, dilin kullanlma alann geniletebilen zneler konumuna ykseltmi ve belli kstlamalar getirerek de olsa, onlara yeni kelimeler yaratma zgrln tanyarak evirmenleri birer dil planlaycs olarak konumlandrm ve toplumun gznde grnr klmtr. Benzer bir ekilde Quantilian da nstitutio oratoria (M.S. 96?) isimli almasnda evirmenin dili gelitirdii grn u szleriyle dile getirmektedir: [] onlar [Yunanllar,G.T.] evirirken en iyi szckleri kullanabiliriz, nk kullandmz her ey bize ait olabilir. Dili ssleyen deyimlere gelince, Roma dili Yunancadan ok farkl olduundan, ok sayda ve eitli yeni deyimler yaratma ihtiyacn duyabiliriz. ([...] in translating them, we may use the very best words, for all that we use may be own. As to [verbal] figures, by which language is principally ornamented, we may be under the necessity of inventing a great number and variety from that of the Greeks). (Robinson, 1997 a; 20)

60

Quantilian

de

en

iyi

kelimeleri

kullanabilmek

iin

Latincenin

imkanlarndan yararlanmak gerektiini savunmaktadr. Ancak ardndan Yunanca ile Latincenin farkn vurgulayarak, yeni deyimler retmenin bir ihtiya olduunu belirtmekte ve evirmenden bu ihtiyac karlamasn beklemektedir. Antik a evirmenleri, hatipleri ve yazarlarnn ortak abalaryla zamanla gl ve gelimi bir Latince olumutur. Bu dnemde Yunanca edebi ve felsefi metinlerin evirisi erek dizgeye yeni dilsel yaplar katt gibi, yeni edebi trler de kazandrmtr. Latince Avrupada uzun sre egemenliini korumutur. Arkasnda Kilise gibi gl bir kurumun olduu Latince, ortak ulusal dillerin gelitii ve glendii dneme kadar bilimsel ve dini metinlerin egemen dili konumundayd. Avrupa halknn ok az bir ksm Latinceye vakft, ounluu kendi yrelerine ait leheler konuuyordu. Bylece Bat tarihinde bir kez daha gelimemi bir dilin, zengin ve gl bir kltr ve dilden eviriler araclyla zenginletirilmesi abalarnn arlk kazand bir dneme girilmitir. Bu da doal olarak eviriyi dilin geliimi balamnda ele alan ve evirmene bir dil planlaycs kimliini atfeden sylemlerin ortaya kmasna neden olmutur. Fransz air, evirmen ve yaync Etienne Doletnin 1540 ylnda yaynlad De la maniere de bien traduire dune langue en autre (Robinson, 1997 a; 95-97) balkl almas, genellikle iyi bir evirinin yaplmas iin gerekli grd be kuralla anlr. Ancak Doletnin bu yazs ayn zamanda Franszcann Yunanca ve Latinceye nazaran daha az gelimi bir dil oluuna dair tartmalarn yaandna da iaret etmektedir. Doletnin ortaya koyduu be kural aadaki gibi zetlenebilir: evirmen konuya hakim olmal, sz konusu iki dili de en ince ayrntlarna kadar bilmeli, szc szcne evirmekten kanmal, gerekmedike yeni ve allmam szckler retmemeli, yani erek dilde yaygn szcklere yer vermeli ve ho bir slup kullanmaldr. Doletnin drdnc kural aslnda dil politikasn ilgilendirmektedir. Franszca gibi sanat alannda henz fazla gelimemi dillere eviren evirmenlere baka bir zm yolu olduu srece Latinceye ok yakn szckler ve yaplar kullanmamalarn salk verirken, aslnda Franszcann geliimine yabanc dillerden dn alnm kullanmlarla

61

deil, erek dizgede var olan imkanlardan yararlanarak katkda bulunulmasn talep etmektedir. Bylece evirmen, Franszcaya baka dillerden yabanc eler katp yozlatrmadan dili glendirmi olacaktr. Ayn ekilde Doletnin ada Du Bellay, La Defence et Illustration de la Langue Franaise (1549) balkl yazsnda Franszcann Latince ve Yunanca kadar zengin bir dil olmamasndan yaknmaktadr. Ancak bu dillerin de zamannda gsz, ifade gc yetersiz diller olduunu hatrlatarak Homer, Virgil ve Cicero gibi adamlarn byk abalaryla gelitiini ve Franszlarn da onlar rnek almas gerektiini vurgulamaktadr. Du Bellay bir dilin eviri yolu ile deil, Antik ada Romallarn uygulad yknme yoluyla gelitirilebileceini vurgulamaktadr. Du Bellayn bu ifadesi, Antik ada Yunanl yazarlarn eserlerini ama evkiyle retilen eserleri eviri olarak kabul etmediini, eviri ve yknmeyi birbirinden ayr kavramlar olarak ele aldn gstermektedir. eviriyi birebir aktarm olarak gren Du Bellay, bu ekilde dile hibir katknn salanamayacan vurgulamakta ve Franszlarn dillerini ancak Romallar gibi yknme araclyla zenginletirebileceini belirtmektedir (1549/Robinson, 1997 a; 101-106). Bir baka Fransz air ve evirmen olan Jacques Peletier du Mans, Du Bellaydan alt yl sonra yaynlad Lart potique franaise (1555) balkl almasnda evirinin dile katksn ele almaktadr. Ancak kendisi eviri ve yknmeyi birbirinden ayrmaz; eviriyi, yknmenin en gerek biimi olarak niteler ve yazsna yle devam eder: [...] iyi yaplm eviriler bir dili nemli lde zenginletirebilir. evirmen Franszcaya gzel bir Latince veya Yunanca ifade getirebilir; toplumunu yabanc dilin cmlelerinin arl, tmcelerinin grkemi ve biemleriyle tantrabilir [...]. Ancak bence evirmen belli konularda ok dikkatli olmaldr, rnein hemen gze arpan ve insanlarn pheyle yaklat yeni kelimeler konusunda. Yeni kelimeler sz konusu olunca okurlar daha nceden iyi iler sunmam ve tannmam olan bir evirmene, tandklar ve altklar bir evirmene gsterdikleri hogry gstermiyorlar. [...] Eer yazar mkemmelse - ki mantkl bir adam baka trden bir yazar evirmemeye dikkat eder - , baka bir seeneinin

62

olmadna emin olduu ve yazarn hakkn verdii srece evirmenin yeni kelimeler kullanabilecei dorudur. ( [...] well done translations can much enrich a language. For the translator will be able to provide French with a beautiful phrase from Greek or Latin, and introduce to his community the gravity of the sentences, the majesty of the clauses, and styles of the foreign language, [...]. But, in particular cases, the translator must, in my opinion, be somewhat wary, for example with new words, which are recognizable and suspect. A translator who is not already known for doing good work does not receive the same influence with words as one with whom readers are used to dealing. [...] It is true that that one may, when one author is excellent and the prudent man takes good care not to translate any other kind use completly new words, provided that one is certain there is no alternetive and they do justice to the author). (Robinson, 1997 a; 107). Du Mans, evirinin dili kesinlikle zenginletirdiini deil,

zenginletirebileceini kabul etmektedir. ncelikle iyi bir eviri olmas gerekir ki, du Mans hemen cmlenin devamnda iyi eviriden ne anladn da yazsna yanstmaktadr. yi bir eviri, evirmenin yabanc dilin grkemini ve gzelliini kendi dilinde yeniden kurabildii bir eviridir. Antik ada dilin geliimi konusunda Cicero tarafndan ortaya atlan grlerin du Mansn yazsnda da yer ald grlmektedir. Ancak du Mansn yazd dnemde evirmenin yeni kelimeler retmesi konusuna artk pheyle yaklalmaktadr. Gerek Cicero, gerekse Quintilian eviri aracl ile yeni kelimeler yaratmann nemine dikkat ekerken, du Mans evirmeni bu konuda dikkatli olmaya davet etmektedir. Du Mansa gre, evirmen mmkn olduunca yeni kelimeler yaratmaktan kanmaldr. Du Mans bence diye belirterek bu szn bir fikir olarak sunuyor gibi grnmektedir, ancak bu grn desteklemek iin okurun bu konudaki hogrszln ne srmesi, onun bu fikrine meruiyet kazandrma abasnn bir gstergesidir. evirmen ancak daha nceki evirileriyle kendini kantlamsa ve mkemmel bir yazar eviriyorsa, yeni kelimeler yaratmakta serbesttir; tabii hl baka bir seeneinin olmadndan emin ise. Du Mans, saygn edebi eserleri eviren evirmenlere daha byk haklar tanmaktadr. Ancak bu evirmenler de bu haklarn kendilerinin sahip olduklar niteliklerden dolay deil, yazarlarnn mkemmel oluundan ve ona hakkn vermek gerektiinden dolay elde etmektedirler. Btn bunlar du Mansn, evirmeni

63

yazara gre ikincil konumda grdne iaret etmektedir. stelik du Mans, saygn edebiyat alannn dnda almay mantk d bularak, evirmenler arasnda da bir ayrma gitmektedir. Syleminde mkemmel yazar evirmeyen evirmenleri mantksz olarak niteleyerek, hem yazarlar hem de evirmenleri snflara ayrm, saygn edebiyat d rnler veren yazarlarn ve onlarn evirmenlerinin statsn daha da drm ve toplum iin dikkate bile alnmaya demez, yani grnmez birer grup konumuna getirmitir. Ancak 16. yzylda eviri aracl ile erek dilin geliip gelimediine dair sylemlere sadece Fransada rastlanmamaktadr. Birinci blmde de belirtildii gibi Almancann geliimi de eviriyle yakndan ilintilidir (bkz. Alman Gelenei). ncili Almancaya eviren Martin Luther, bugnk Almancann temellerini atan kii olarak tannmaktadr. Lutherin Sendbrief vom Dolmetschen (1530) adl yazsna (1530) gemeden nce, bu yazda dile getirilen grlerin ardnda Reformasyon Dneminin atmalarnn yattn belirtmek gerekir. Luther bu yazsn Katolik yetkililerinin kendisini Kutsal Kitab yanl evirmekle sulamas zerine yazmtr. Bu yaznn eviri alanna en byk katklarndan biri okur odakl yaklam olmutur, ancak metindeki kimi ifadeler Lutherin evirmenin dil planlaycs kimliine ynelik dncelerini de yanstmaktadr: Ben, Dr. Luther, dnyadaki tm papistlerin ncilin tek bir blmn dahi doru ve iyi almancalatracak kadar bilgili olduklarna inansaydm, o zaman gerekten alakgnlllk gsterip onlardan Yeni Ahiti almancalatrmak iin yardm isterdim. Ancak birinin bile, brakn eviri yapmay, nasl Almanca konuulmas gerektiini dahi bilmediinin farknda olduumdan hl da yleler hi bu zahmete girmedim. [...] eviri yapmak bir yana, doru dzgn konumay bile bilmeyen bu insanlarn hepsi birden usta kesildi bama . [...] Ak ve anlalr bir Almancaya aktarmak istediim bu eviri zerinde ok altm. Bazen haftalarca doru szc aradk [...] Bu aptallarn yapt gibi nasl Almanca konuulacan Latincenin harflerine deil, evdeki anneye, sokaktaki ocuklara, pazardaki sradan adama sormak gerekir ve onlarn nasl Almanca konutuuna bakp ona gre eviri yapmak gerekir. (Wenn ich, Dr. Luther, mich htte knnen des versehen, da alle Papisten zusammen, so kundig wren, da sie ein Kapitel in der Schrift knnten recht und gut verdeutschen, so wre ich wahrlich so demtig gewesen und htte sie um Hilf und Beistand gebeten, das Neue Testament zu

64

verdeutschen. Aber dieweil ich gewut und vor Augen sehe, da ihrer keiner recht wei, wie man dolmetschen oder deutsch reden soll, habe ich sie und mich solcher Mhe berhoben [...] Diejenigen, die noch nie haben recht reden knnen, gescHweige denn dolmetschen, die sind allzu mal meine Meister. [...] Ich hab mich des beflissen im Dolmetschen, da ich rein und klar Deutsch geben mchte. Und ist uns sehr oft begegnet, da wir vierzehn Tage, drei, vier Wochen haben ein einziges Wort gesucht [...] Denn man mu nicht die Buchstaben in der lateinischen Sprache fragen, wie man soll Detsch reden, wie diese Esel tun, sondern man mu die Mutter im Hause, die Kinder auf den Gassen, den gemeinen Mann auf dem Markt drum fragen, und denselbigen auf den Maul sehen, wie sie reden und dernach dolmetschen) (Strig, 1973; 14 21). Luther, kendini savunmak iin kaleme ald bu yazda, szck seiminden fiil kullanmna kadar bir dizi stratejiyle Katolik yetkililerin evirisini eletirecek yeterlilikte insanlar olmadn vurgulamakta, ayrca evirinin okur odaklln n plana kararak evirmenlere dillerini glendirecek yntem konusunda yol gstermektedir. Birinci cmlede nvann belirterek kendi uzmanln vurgulamakta, kendisinin yetkin bir kii olduunu, ancak kendisini eletirenlerin Almanca konumay dahi bilmediklerinden, kaynak metni almancalatrmak konusunda gr belirtme hakkna sahip olmadklarnn altn izmektedir. Luther bu cmlede evirmek yerine almancalatrmak kelimesini kullanarak eviri stratejisi hakknda ilk ipularn vermektedir, ayn zamanda Almanca konumaktan aciz olan Katolik yetkililerin almancalatrlm bir metin hakknda sz syleyebilmelerinin abesliine dikkat ekmektedir. Yazsnn devamnda eviri zerinde ok altn, haftalarca doru szc aradn syleyerek batan savma bir i yapmadn, gvenilir bir erek metin rettiini vurgulamaktadr. Metnin bandan beri kurgulad bu yetkin evirmen/yetkin olmayan eletirmenler sylemi, alntdaki son cmlede de kendini gstermektedir. Bylece bu aptallar diye tanmlad eletirmenleri gibi kaynak metnin yaplarn deil, Alman halknn konumasn temel alarak eviri yapmak gerekir diyen Luther, Almanlarn kendi dillerini glendirebilmesinin, onu ortak bir yaz dili haline getirebilmesinin yolunu amtr. Luther kaynak metnini yerliletirerek yapt eviri iinde grnmez biri haline gelmi olabilir, ancak bu sylemi iinde evirmen olarak son derece grnr bir portre izmektedir.

65

Reformasyon srecindeki siyasal etkinlikleri bir yana, Alman diline salad katklarla gnmzde de hl grnrln korumaktadr. Almanyada eviri ve dil ilikisi zerine dncelere sonraki yzyllarda da rastlanmaktadr. Matematiki ve filozof Gottfried Wilhelm Leibniz, Unvorgreifliche Gedanken, betreffend die Ausbung und Verbesserung der deutschen Sprache (1697) balkl almasnda, bir dilin zenginliini veya yetersizliini lmek iin iyi kitaplarn evirisinin yaplmas gerektiini vurgulamaktadr; Almancann edebi alan evirisinde zgn metni adm adm takip etmekte yetersiz kaldn belirten Leibniz, bu durumun artk kullanlmayan, geerliliini yitirmi kelimeleri yeniden bulmay, yabanc terimleri Almancaya uyarlamay ya da yeni kelimeler yaratmay zorunlu kldna dikkat ekmektedir. Almancay zenginletirmeye yarayacak bu program, telif ve eviri eserleri inceleyecek bir komisyon aracl ile yrtlebilir diyen Leibniz, bu greve bilgili/eitimli kiilerin atanmas gerektiini syler (Leibniz 1697/ Robinson, 1997a; 184 186). Ancak bu dil planlayclar arasnda evirmenlerin de yer alp almayacan aka belirtmemektedir. On sekizinci ve on dokuzuncu yzyllarda Almanyada eviri

yaklamnda yaanan kkten deiime bal olarak evirmenin dil planlaycs olarak izleyecei yollara dair sylemler de deimitir. Farkl bir tarihsel balam iinde yer alan dil ve kltrleri, kendi dilleri ve kltrleri iinde eritmek yerine, onlar sahip olduklar btn farkl yap ve zellikleriyle tanma arzusunun ar basmaya balad bu dnemde eviri olgusu da yeniden deerlendirilmitir (bkz. 1.2.4.2.1.). Dilin geliimi dzlemindeki tartmalarda zellikle yabanclatrma yntemini kullanan evirmenlerin dili byk lde zenginletirebilecei zerinde durulmutur. Der Maler der Sitten (1746/Lefevere, 1992) adl almasnda eviri ve dil ilikisine de deinen Johann Jacob Bodmer, yeni saylabilecek dilleri mkemmelletirme ve zenginletirme abasnn dneme damgasn vurduunu belirtmektedir ve evirmenlere [...] bir dilin sahip olduu karakteristik gzellikleri [...] kendi dilinize kazandrn, (y.a.g.e.; 127) diye seslenmektedir. O gne kadar yabanc eserlerin doal ve akc bir Almanca ile evrildiini

66

vurgulayan Bodmer, evirmenden bir dilin sahip olduu kendine has ifadeleri, bir yazarn farkl anlatmn da aktarmasn ve bylece Alman diline daha nce var olmayan hazineler katarak dili mkemmellie ulatrmasn beklemektedir (y.a.g.e.:124-128). Benzer bir ekilde Herder, ber die neuere Detschen Literatur: Fragmente (1768/Robinson, 1997 a) adl almasnda eviriyle karlamam bir dili, henz bir yabancyla birlikte olmam, melez kandan bir ocuk dourmam bir bakireye benzetir ve byle bir dili fakir, inat ve ele avuca smaz olarak niteler (y.a.g.e.; 208). Herderin bakire dili olumsuz armlar uyandran sfatlarla tanmlamas, onun dildeki melezlii, bir baka deyile evirmenin erek dizgeye yabanc eleri tantmasn dil iin bir tehdit olarak deil, tam tersine bir zenginlik olarak grdne iaret etmektedir. Herderin bu sylemi, onun evirmeni dilin gelimesine birincil derecede katkda bulunan bir zne olarak alglad olarak yorumlanabilir. Benzer bir ekilde Humboldt, Agamemnon evirisine yazd nszde, evirmenin erek dile kazandrdklarnn zerinde durmakta ve onun dil planlaycs kimliini daha da pekitirmektedir: Bir yandan [] yabanc dile vakf olmayanlara insanln ve sanatn hi bilemeyecekleri biimlerini aktarmak, bir yandan da ncelikle kendi dilinin nemini attrmak ve ifade gcn zenginletirmek iin eviri, hele ki airlerin evirisi, edebiyat alanndaki en gerekli ilerden biridir. Das bersetzen und gerade der Dichter ist vielmehr einer der nothwendigsten Arbeiten in einer Literatur, theils um den nicht Sprachkundigen ihnen sonst ganz unbekannt bleibende Formen der Kunst und der Menschheit [] zuzufhren, theils aber und vorzglich, zur Erweiterung der Bedeutsamkeit und der Ausdrucksfhigkeit der eigenen Sprache (Strig, 1973; 81). Humboldt evirinin, zellikle de iir evirisinin, her eyden nce erek dilin ifade gcn arttrdn vurgulayarak o dnem Almanyada evirmenlerin dili zenginletirmek iin vazgeilmez kiiler olarak alglandn bir kez daha gstermi olmaktadr. Ayrca Humboldt imdiye kadar incelenen sylemlerde var

67

olmayan bir noktaya da parmak basmakta, dille beraber bir ulusun da gelitiini vurgulamaktadr. Schleiermacher, Ueber die verschiedenen Methoden des Uebersetzens (1813/Strig, 1973) balkl almasnda, edebi eserlerin yabanclatrma yntemiyle evrilmesini nerirken (bkz. Alman Gelenei), bu yntemi kullanan evirmenin erek dil dizgesi zerindeki etkilerine de deinmitir: [...] bu eviri ynteminin olmazsa olmaz bir art, sadece olaan d olmakla kalmayp, doal gelimediini, daha ok yabanc bir benzerlie doru bkldn sezdiren bir dildir. ( [...] ein unerlliches Erforderni dieser Methode des bersetzens ist eine Haltung der Sprache, die nicht nur nicht alltglich ist, sondern die auch ahnen lt, da sie nicht frei gewachsen, vielmehr zu einer fremden Aehnlichkeit hinbergebogen sei.) (Strig, 1973; 227). Schleiermacher, btn yazs boyunca tercih edilmesi gereken yntem olarak gsterdii yabanclatrma ynteminin baarl olmas iin olmazsa olmaz bir art gerei evirmenden, erek dilden ayrlan, okurun her gn duymaya ve okumaya alt dilden farkl, doal olmayan, yabanc bir dili andran, yepyeni bir eviri dili yaratmasn beklemektedir. ncelenen tm bu sylemlerde grld zere Antik ada balayan evirmenin dil planlayc rol 19. yzyla kadar devam etmektedir. Yirminci yzylda byle bir syleme rastlamamamzn nedenini artk Avrupa dillerinin zerkliklerini byk lde kazanm olmasna balayabiliriz. evirmenkuramclar dilin geliimi konusunu farkl eviri stratejileri balamnda tartsalar da, evirmenlerin dil planlaycs olarak rol her zaman n plandadr. 2.2 Eitimci olarak evirmen Bu alt balkta eitimci sfat iki anlamda kullanlmtr. Eitimci olarak evirmenlerin bir ksm yabanc yazarlarn dili kullanma biimlerini ve sluplarn aktararak yerli yazarlar eitmekte, bir ksm da yabanc kltrlerden

68

bilgi aktarm salayarak halkn ufkunu amakta ve bylece eitimine katkda bulunmaktadrlar. Antik an sylemlerinde evirmenler, Romallara sylev sanatnn inceliklerini reten, onlarn kendi yeteneklerini gelitirmesine yardmc olan bir eitimci olarak da karmza kmaktadr. Cicero, De optimo genere oratorum (M. . 46/Robinson, 1997 a) adl almasnda, Atina lehesiyle konuanlarn fikirlerini sunma slubunu verek Romallarn da onlar rnek almas gerektiini vurgulamaktadr. Daha nce bahsi geen De Oratore balkl yazsnda Demosthenes ve Aeschinesin kendi dilini ve slubunu gelitirmek iin evirdiini belirten Cicero, bu yazsnda farkl bir ama gstermektedir: [...] onlarn [Atinal hatiplerin, G.T.] sluplarnn doas tamamen yanl anlalmtr, bu yzden kendi ihtiyacm olmasa da renciler iin yararl olacak bir ii [Aeschines ve Demosthenesin sylevlerini evirmeyi, G.T.] stlenmeyi kendime grev bildim. [...] Bylece Atinallar gibi konumak isteyenlerin sylevlerini deerlendirmede l alabileceimiz bir norm olacaktr. ( [...] since there was a complete misapprehension as to the nature of their style of oratory, I thought it my duty to undertake a task which will be useful to students, though not necessary for myself. [...] there will be a norm by which to measure the speeches of those who may wish to speak in the Attic manner.) (y. a. g. e.; 9) Cicero bu yazsnda kendisine yepyeni bir kimlik bimitir: eitimci kimlii. ncelikle bu eviriyi kendini gelitirmek iin yapmadn; kendisinin buna ihtiyac olmadn vurgulayarak kendisinin bakalarn eitecek yetkinlikte bir kii olduuna iaret etmektedir. Ardndan dorudan hedef kitlesini (renciler) belirterek bu kimliini iyice grnr klmaktadr. Ciceronun stlendii bu eitim misyonu eviri yntemini de belirlemitir. Kendisi yazsnda bu yntemi yle aklamaktadr: [...] szc szcne evirmeye gerek grmeyip dilin genel slubunu ve gl etkisini korudum, nk bunlar okura demir para sayar gibi bir bir deil, arlnca vermem gerektiini dndm [...]

69

( [...] I did not hold it necessary to render word for word, but I preseved the general style and force of the language. For I did not think I ought to count them out to the reader like coins, but to pay them by weight [...] ) (y.a.g.e.: 9) Cicero, hitabet sanatn renmek isteyen Romallarn slubunu

gelitirmek istediinden, yazarn szcklerini bire bir vermek yerine metnin erek kitle zerindeki etkisine nem verdiini vurgulayarak kendini yazardan ziyade okura kar sorumlu hissettiini gstermi olmaktadr. Antik ada eviri ve evirmene dair dier sylemlerde de Yunancadan yaplan evirilerle Romal hatiplerin sluplarn ve yaratclklarn gelitirme konusunun nemli bir yer tuttuunu sylemek mmkn. rnein Quintilian, Institutio oratoria (M. S. 96/Robinson, 1997 a) adl eserinde evirinin rencilere en iyi kelimeleri ve ifadeleri bulup kullanma imkan tandn sylerken, Pliny arkada Fuscusa yazd bir mektupta (M.S.85?), eviri [...] bir insann kelime haznesinin zenginliini ve mecazi kullanmlarnn eitliliini arttrr, aklama yeteneini gelitirir; stne stlk en iyi rnekleri taklit etmek, insann zgn eserlerinde benzer bir yetenek gstermesini salar (y. a. g. e; 18) diyerek eviriyi yararl bir altrma tr olarak nermektedir. Antik ada evirmen ve eitim ilikisi, hatiplerin sylev sanatndaki yaratclklarnn gelitirilmesi balamnda ele alnrken, Orta ada evirmene eitimci olarak bambaka bir dzlemde ihtiya duyulduu grlmektedir. St. Gregorynin Pastoral Case adl kitabn eviren Wessex Kral Alfred, yazd nszde (890897/Robinson, 1997 a) bir evirmen olarak amacnn, artk Latince anlamadndan kitaplar okumayan ve bu nedenle cahil kalan insanlarn yeniden bilgiye ve eitime kavuturmak olduunu vurgulamtr: Derken Yasann nce branicede yazldn hatrladm, sonra Yunanllar bu dili renince onu ve dier btn kitaplar kendi dillerine evirdiler. Sonra Romallar da, bu iki dili renince, okumu evirmenler araclyla hepsini kendi dillerine evirdiler. Dier btn Hristiyan uluslar da bunlarn bir ksmn kendi dillerine evirdiler. Bu nedenle, btn insanlarn mutlaka bilmesi gerektii belli bal kitaplar hepimizin anlayabildii bir dile evirmemiz gerektiini dnyorum [...] ngiliz halk arasndaki

70

zgr kesimin genlerinin [...] ngilizce yazlar iyi okuyabilmesini salamalyz. (Then I remembered how the law was first found in the Hebrew language, and afterwards, when the Greek learned it, they translated it all into their own language, and all the other books as well. And afterwards in the same way the Romans, when they had learned them, they translated them, all into their own language through learned interpreters. And all other Christian nations also translated some part of them into their own language. Therefore it seems better to me [...] that we also should translate certain books which are most necessary for all men to know, into the language that we can all understand, and also arrange it. [...] So that all the youth of free men now among the English people [...] are able to read English writing well (y. a. g. e.; 38). Kral Alfred Yunanl, Romal ve dier Hristiyan uluslar dayanak gstererek kendi diline eviri yapmann nemini vurgulamaktadr. evirmen herkesin anlayabildii bir dile eviri yaparak belli bal kitaplar ngilizlere tantacak ve onlarn eitimine katkda bulunacaktr. Ancak Kral Alfredin ngrd eitimden btn halk yararlanmayacaktr; kendisi evirilerin zgr kesimin genleri iin yaplmasn ngrmektedir. Kral Alfred yazsnn devamnda bazen szc szcne, bazen de anlama gre eviri yaptn belirterek srece deil, ortaya kan rnn erek dizgedeki ilevine nem verdiini bir kez daha vurgulam olmaktadr. ngilterede Kral Alfredin grnr kld eitimci evirmen kimliine bir sonraki yzyln sylemlerinde de rastlamak mmkndr. Barahip Aaelfric, ayn Kral Alfred gibi ngilizlerin eitim ve bilgi dzeyinin dk oluundan ikayet etmektedir. Kendisi bu durumu deitirmek ve insanlarn artk uzak kald bilgiye ulamasn salamak iin yabanc dildeki kitaplarn ngilizceye evrilmesi gerektiini dnyordu. evirmi olduu Catolic Homilies adl kitaba yazd nszde (989/Robinson, 1997 a) eitim misyonuyla yola ktn aka belirtmektedir: Ben Aelfric, hayrsever ve muhterem Piskopos Aetholwoldun rencisi [...] bu kitab Latin yazarlardan ve Kutsal Kitaptan derledim. Basit halkn eitimi iin onlar kendi gnlk dilimize evirdim, nk halk hem okumak hem de duymak iin sadece bu dili kullanabiliyor; bu nedenle zor

71

kelimeler yerine basit bir ngilizce kullandm; bylece mesajmz onu okuyup duyann yreine daha kolay ulaabilecek [...] (I, Aelfric, scholar of Aetholwold, the benevolent and venerable Superior [...] formed this book out of Latin writers and from Holy Scripture, translating into our ordinary speech, for the edification of the simple, who know only this language both for reading and for hearing; and for that reason I have used no difficult words, but only, plain English,; so that our message might the more readily reach the hearts of these who read or hear [...]) (y. a.g. e.; 39). Barahip Aelfric yazsnn banda hayrseverliiyle nl, halkn sayd Piskopos Aetholwoldun eski bir rencisi olduunu belirterek bu alanda bilgi sahibi olduuna ve eitimci olarak kabul edilebilecek yetkinlikte olduuna dikkat ekmektedir. Ardndan eviri amacn ortaya koyarak (basit halkn eitimi) kendisini bir eitimci olarak algladnn ak bir kantn sunmaktadr. Aelfric, Kral Alfredden farkl olarak hedef kitlesini soylu genlerle snrl tutmamaktadr, amac bilgiyi halkn hizmetine sunmaktadr. Bu amac Aelfrici, kendisini evirmen olarak grnmez klan, ak ve anlalr, gayet sade bir dil kullanmaya itmitir. Zaten kitabn ikinci cildine yazd nszde (992/Robinson, 1997 a) [...] usta anlatmm iin vnmek yerine, ssl laflardan ve garip ifadelerden kanarak okuyucuma yararl olmay setim (y.a.g.e.; 39) diyerek kendisine bitii eitimci kimliinin hakkn vermek iin metinde evirmen olarak grnmez kalmay yelediini vurgulamaktadr. Ranulf Hidgerin yaradltan balayarak 1340l yllara kadar dnyann genel tarihini anlatt Polychronicon eserini eviren John of Trevisa da bu evirisinin bana ekledii Dialogue Between a Lord and a Clerk upon Translation (1387/Robinson, 1997 a) adndaki yazda, kendisine eviri grevini veren Lordunun amacnn insanlar eitmek, onlar bu kitap sayesinde ilim ve irfana ulatrmak olduunu belirtmektedir. Bu ama dorultusunda eviri stratejisine de deinen Lord, mkemmel eviri diye bir eyin olmadnn farknda olduunu, bu yzden evirmeninden en iyi eviriyi deil, insanlarn anlayabilecei bir metin retmesini beklediini belirtmektedir (y.a.g.e.; 52). Lordun en iyi eviriyle neyi kastettii belli olmamasna karn kaynak metnin szcklerini, belki de slubunu, ya da etkisini veya ne kadar topik bir dnce de

72

olsa hepsini birden koruyabilen bir metin mi? - aklnda eviriyle ilgili belli ilkeler olduu bellidir. Ancak bu ilkelere ters dme pahasna bile olsa, insanlarnn eitim ihtiyacna cevap verebilecek bir eviri rettirme gayesinde olmas, bu dnemde eviri aracl ile eitimin ne derece nem kazandnn bir gstergesi saylabilir. On sekizinci ve on dokuzuncu yzylda zellikle Alman yazarlar, dnrler ve evirmenlerin sylemlerinde halk eitmeyi stlenen evirmenin yan sra, yine Antik adaki gibi eviri ve yaratc yazarlk balantsna vurgu yapldn gryoruz. Gottsched, Critische Dichtkunst (1743/Lefevere, 1992; 57) adl almasnda eviri yaparken kurmacaya dair yzlerce kk kural oluturarak kendi kendini eiten ve bylece yaratc yazarlk konusunda da emin admlarla ilerleyen bir evirmen portresi izerken, Herder 176667 yllar arasnda yaymlad ber die neuere Deutschen Literatur: Fragmente (Robinson, 1997 a) adl eserinde Homeri evirecek liyakatta ideal bir evirmen aramakta ve ona [...] Alman edebiyatna ebedi bir katk ve dhi yazarlar iin paha biilmez bir yardm (y.a.g.e.; 208) salam olursun diye seslenmektedir. Herder bu ideal evirmenden belli ki yerli yazarlara iir sanatnn babas Homerin (y.a.g.e.; 208) slubunu retmesini beklemektedir. Ancak yukarda deinildii zere bu dnemde evirmenin ayrca belli kitlelerin eitimcisi olarak ortaya kmas beklenmekteydi. rnein Goethe 1811 ile 1814 yllar arasnda kaleme ald Dichtung und Wahrheit (Strig, 1973; 35 37) adl eserinde, evirmenin, iiri dzyaz olarak evirerek henz iiri takdir edebilecek olgunlukta olmayan genlerin eitimine katkda bulunabileceini sylemektedir. Humboldt da Agamemnon evirisine yazd nszde (1816/Strig, 1973; 7194) eviri etkinliine dair fikirlerini sunarken (bkz. 1.2.4.2.2.) Yunanllar eviren Romantik dnem evirmenlerinin sayesinde kadnlar ve ocuklar dahil btn halkn anlaynn gelitiine dikkat ekmektedir. Humboldta gre, Yunanllar kendi uluslarna gerek ve saf halleriyle tantan bu evirmenler,

73

ulusun kltrel geliimine byk katkda bulunmulardr. Humboldt bu sylemiyle evirmenlerin halkn eitimine salad yarar kltrel bir dzleme tamaktadr. Yabanc eseri gerek ve saf haliyle aktaran evirmen diye bir snrlandrmaya tabi tutsa da, evirmeni, kltr biimlendiren bir zne olarak grd de sylenebilir. ncelenen sylemlerde grld gibi, evirmene sklkla eitimci rol atfedilmitir. Ancak bu eitimci-evirmenler farkl kesimleri eitmeyi amalamlardr: renciler, yazarlar, st tabaka ve halk. Bu eitimci rolleri ayrca evirmenlerin okura ynelmesini salamtr. Dil planlaycs evirmenler erek dile hizmet ederken, eitimci evirmenlerden kimi zaman erek okura, kimi zaman da yerli yazara hizmet etmesi beklenmitir. Bu deiim stratejilerine de yansmtr. zellikle halk eitmeyi grev edinen evirmenler anlalr ve ak bir dille yazlm metinler oluturmay amalamtr. evirmenlerin kendilerini eitimci olarak konumlandrmas onlarn toplum iindeki grnrlne yeni boyutlar kazandrmtr. 2.3. Yazar olarak evirmen Kimi sylemlerde ise evirmen dorudan veya dolayl ifadelerle yazar olarak nitelendirilmitir. evirinin bir yeniden yarat, evirmenin ise erek dil ve kltrde bir yazar olarak konumlandran bu sylemlerde evirmen ile yazar arasndaki snrlar siliklemekte ve hatta evirmen yazarla zdelemektedir. Romal evirmenlerin eviri anlaylarn dile getirdikleri metinler, onlarn evirmeni, yazar yanstan, onun dncelerini, slubunu, anlatmn kendi dilinde yeniden kurgulayan bir kii olmaktan ziyade bal bana bir yazar olarak grdklerine de iaret etmektedir. Cicero, Yunanca da bilen Romallarn ciddi ve nemli konular ele alan eserlerin Latince evirilerine kar olumsuz tutumlarn eletirdii De finibus bonorum et malorum (M. . 45 44/Robinson, 1997 a) balkl yazsnda oluturduu sylemde, evirmenlerin de okunmaya deer, Latince eserler veren yazarlar olduklarn vurgulamaktadr:

74

Yeniden yarat da olsa byle bir yaz trnn karakterim ve konumumun bana salad saygnl zedeleyeceini iddia ederek benim, yazarln baka alanlarna kaymam isteyen kiiler olacan da tahmin edebiliyorum [...] Yunancadan szc szcne evrilen Latince tiyatro oyunlarn okumaya istekli olduklar halde neden kendi dillerinin daha ciddi ve nemli konular ele almasndan holanmyorlar? [...] Sophoclesin Electrasnn bir bayapt olduunu kabul ediyorum, ama yine de Atiliusun yapt o kt eviriyi de okumaya deer buluyorum. Demir gibi bir yazar, diye nitelendirmiti onu Licinius; ama bana gre yine de bir yazar ve bu nedenle okunmay hak ediyor [...] Bana gre yerli edebiyatmz bilmeyen biri, okumu olarak nitelendirilemez. (There will be some who will wish to divert me to other fields of authorship, asserting that this kind of composition, though a graceful recreation, is beneath the dignity of my character and position. [...] Why should they dislike their native language for serious and important subjects, when they are quite willing to read Latin plays translated word for word from Greek? [...] admitting the Electra of Sophocles to be a master piece, I yet think Atilius poor translation of it worth my while to read. An iron writer, Licinius called him: still, in my opinion, a writer all the same, and therefore desrving to be read [...] To my mind no one can be styled a well-read who does not know our native literature.) (y. a. g. e; 1012) Ciceronun syleminden Yunancaya hakim Romallarn ciddi eserlerin evirisini saygnl zedeleyen bir ura olarak grdkleri anlalmaktadr. Bu da tiyatro eserleri evirmeninin tersine felsefi metinler gibi ciddi eserleri eviren evirmenin henz kendini Roma toplumuna kabul ettirememi olduuna iaret etmektedir. Cicero bu durumu deitirmek iin evirmenin bir yazar olduu fikrini savunmaktadr ve szck seiminden fiil kullanmna kadar bunu kimsenin reddedemeyecei bir gerek olarak erek dizgenin bir normu haline getirme abasndadr. Cicero, karakteri ve konumunun kendisine salad saygnla vurgu yaparak, yani kendisinin toplumdaki grnrlne dikkat ekerek, yazsnn devamnda savunduu fikrinin nfuzlu bir kiinin azndan ktn gstermeye almaktadr. Belli ki gl bir konumda olan kiilerin sylemlerinin toplum tarafndan daha kolay kabul grdnn farkndadr. Bu dnem evirmenlerinin etkinliini yazarln bir alan olarak niteleyerek grn batan itibaren yazsna yanstmaktadr. Ardndan Sophoclesi eviren Atiliusu kt evirisine ramen ak ve net bir ekilde bir yazar olarak

75

nitelendirmektedir. Son olarak Latince eviriyi yerli edebiyatn bir rn olarak sunarak bir kez daha evirmeni yazar konumuna getirmekte ve sylemini pekitirmektedir. Ancak Ciceronun o dnem evirmenini yazar olarak nitelendirmesinin ardnda, dnemin eviri anlaynn (bkz. 1.1.) yattn da belirtmekte yarar var, zira Cicero metnin devamnda setikleri otoritelerin doktrinlerini verirken, metne kendi eletirilerini ve kendi biemlerini kattklarn belirtmektedir. evirmenin zgn metne eletirel katklarda bulunduu ve bir yazar konumuna ykseldii sylemler Antik a ile snrl deildir. Fransada 17. ve 18. yzyllarda evirmen bir kez daha yazar kimlii ile kmaktadr karmza. O dnem belles infidles (sadakatsiz gzeller) adn alan evirilerin retildii Fransada, evirmeni orijinal metnin amacna, ieriine ve slubuna uygun17 bir eseri retmekle ykml klan, bir baka deyile yazara ve onun yaratt metne bal klan gnmz eviri sylemlerine olduka zt bir anlayn hakim olduunu gryoruz. Dnemin evirmenlerinin ok az kendilerini yazar olarak grdklerini Cicero gibi ak bir biimde ifade etmi olsa da, sylemlerindeki rtk ifadeler zmlendiinde bu fikri savunduklar ortaya kmaktadr. lyadann evirmeni Antoine Houder de la Motte, yazd nszde (1714; Lefevere, 1992) belles infidles evirmenlerinin kaynak metne kar eletirel yaklamn ve yazar kimliini hi ekinmeden ortaya koymaktadr: lyadann korumaya deer grdm blmlerinin izinden gittim, ama bana gre kabul edilemez olan her eyi deitirmekten de ekinmedim. Birok blmn evirmeni olduum kadar, birok blmn de zgn yazarym. Kk baz deiiklikler yaptm yerlerde kendimi sadece evirmen olarak gryorum. Ancak sk sk daha ileri gitme cretini de gsterdim: Baz kitaplar [lyadann blmleri kastedilmektedir, G.T.] tamamen silip attm, bazlarnn kurgusunu deitirdim, hatta yeni baz malzemeler yarattm. [...] lyadann yirmi drt kitabn on ikiye indirdim [...] Fakat lyadann altda birinin tekrarlardan olutuunu, ayrca yaralarn anatomik detaylar, savalarn uzun konumalarnn bundan da fazla yer kapladn gz nnde bulundurursanz, olay rgsndeki nemli zellikleri karmadan iiri ksaltmann benim iin kolay bir i olduu dncenizde hakl olurdunuz.
17

eviri Etii: http: // ceviridernegi.org.cevirietigi.htm

76

(I have followed those parts of the Iliad that seemed to me worth keeping, and I have taken the liberty of changing whatever I thought disagreeble. I am a translator in many parts and an original author in many others. I consider myself a mere translator wherever I have only made slight changes. I have often had the temerity to go beyond this, however: I did cut out whole books, I did change the way matters set forth, and I have even invented new material [...] I have reduced the twenty-four books of the liad to twelve [...] But if you pause to reflect that repetitions make up more than one-sixth of liad, and that the anatomical details of wounds and the warriors long speeches make up a lot more, you will be right in thinking that it has been easy for me to shorten the poem without losing any important features of the plot). (y. a. g.e.; 28-29) Kendi adalar arasnda fikirlerine deer verilen nl bir yazar, eletirmen ve evirmen olan de la Motte, korumaya deer grdm, bana gre kabul edilemez gibi ifadelerle bu nfuzlu konumuna dikkat ekmekte, bylece yazsnn devamnda savunaca fikirler iin salam bir altyap hazrlamaktadr. Ardndan aka kendini bu kitabn evirmeninden ok yazar olarak grdn ifade ederek, bir yazar olarak esere mdahalelerini ve katklarn gstermektedir. Ancak de la Motte bu uygulamasnn bir cret olarak deerlendirilebileceinin de farkndadr. Kendisine gelebilecek eletirilerin nn kesmek iin, nce kaynak metnin dnemin edebi ve kltrel normlarna ters den noktalarna iaret etmektedir; ardndan aslnda kendi fikri olan nemli zellikleri karmadan ksaltmann benim iin kolay olduu dncenizde hakl olurdunuz fikrini okurlarna aitmi gibi sunarak, okurlarn onun yazar kimliini kabul etmesini kolaylatrmaktadr. evirmenin erek dizgenin kltrel ve edebi normlarna uyarak kaynak metnin yeni yazar gibi onu yeniden kurgulayabilecei fikrini de la Motteun ada Nicolas Perrot dAblancourt da savunmaktadr. Luciandan yapt bir evirinin nsznde (1709/Lefevere, 1992) farkl alar sadece farkl kelimeler deil, ayn zamanda farkl dnceler ister; eliler gittikleri lkede memnun etmek istedikleri insanlarn gznde gln duruma dmemek iin bu lkenin modasna uygun giyinir genellikle, (y.a.g.e.; 37) diyerek eviriyi baka bir lkenin elisine benzetmektedir, ancak onu kendi yazarnn giydirdii biimiyle

77

kabul etmemekte, erek dizgenin yazarlar arasnda yaygn olan, bir baka deyile moda olan normlarn kurgulad bir eser olarak sunmaktadr. Benzer bir ekilde Pierre le Tourneur de Youngn Night Thoughts isimli eserinin evirisinin nsznde (1769/Lefevere, 1992) her eyiyle Fransz olan bir Young yaratarak [] okurlarn kendi kendilerine bir kopya m yoksa zgn bir kitap m okuduklar sorusunu sormayacaklar [](y.a.g.e.; 39) bir eser ortaya koymak amacnda olduunu vurgulamaktadr. Tourneurn bu szleri, onun yabanc bir edebiyat dizgesinin normlarna gre yaratlm bir eserin, bir Fransz yazarn Fransz edebiyat dizgesinde hakim normlara uyarak yazaca ekilde, zgn bir kitap olarak yeniden yazlmas gerektiini dndne iaret etmektedir. Fransz evirmenlerin sylemlerinde oluturduu yazar kimliinin, kendi kltrel deerlerini ve edebi beenilerini stn grerek yabanc eserlere kar olduka belirgin bir eletirel bilin gelitirmi olmalarndan ileri geldii sylenebilir. Fransann dnya grne ve sanat anlayna uymayan, gerek dilsel, gerek edebi ve kltrel adan okurlarn beklentisine ters debilecek her tr zevksizlii ve basitlii yok edip ho bir metin yaratmak iin, evirmenler, yabanc dil ve kltr kendi dilleri ve kltrleri iinde eriten ve zgn bir metin yanlsamas yaratan yerliletirme yntemini uygulamlardr. DAblancourt yukarda ad geen yazsnda Luciann eserinin baz blmlerini neden evirmediini Yunanllar arasnda son derece yaygn olan olanclkla ilgili benzetmeler bizim iin korkuntur. (1709/Lefevere, 1992; 36) eklinde aklarken kltrel deerlerin uyumazlna dikkat ekmektedir. Ardndan gsterdii dier sebep ise Yazar herkesin bildii eski hikayeleri, ataszlerini, rnekleri ve modas gemi benzetmeleri alntlayp duruyor [] (y.a.g.e.; 36) Franszlarn edebi normlarnn da Antik a yazarlarnn rettiklerinden farkl eserler gerektirdiini gstermektedir. Benzer bir ekilde Le Tourneur yabanc yazarlarn eserlerinin yksek edebi deerlere sahip olsalar da her zaman bir zevk rnei (1769/Lefevere, 1992; 39) olarak deerlendirilemeyeceklerini vurgularken, Antoine Prevost, ngiliz yazar Samuel Richardsonun Pamela eserini

78

s ifadelerden, gereksiz tasvirler ve konumalardan, bir de yanl yerletirilmi kelimelerden kurtararak esere yeni bir yz (1760/ Lefevere, 1992; 39) kazandrdn belirtir ve asil ve erdemli olmas gereken bir kitabn saygnln azaltan (1760/ Lefevere, 1992; 40) eski ve baya ngiliz geleneklerine bazen kendi metninde hi yer vermediini, bazen de onlar Avrupann dier lkelerinde geerli kltrel normlara uyarladn vurgular. Fransz evirmenler, kendilerini yazar olarak grdkleri bu dnemde, yabanc dilsel, edebi ve kltrel deerleri Fransann deerlerine uyarladklarndan, evirmen olarak erek metin iinde grnmez olacaklardr. Ayn ekilde sylemlerinde de evirmen kimlii gitgide silikleiyor, grnmez bir hal alyor, yerine yazar kimlii grnr klnyor. Bu kimlii oluturmakta baarl olduklar tartlamaz bir gerektir, zira Franszlarn evirmenliin yerine yazarl n plana karan bu yaklamlarn deerlendiren Alman yazar ve filozof Novalis, bu tr bir eviri yapan evirmeni bir sanat, yazarn yazar (1798/Strig, 1973; 33) olarak nitelendirmitir. Sonu olarak yazar-evirmen kimlii iki farkl evirmen konumuna iaret etmektedir. Antik ada, Ciceronun da belirttii gibi, evirmen yazarla e bir konumda grlmektedir. Belles infidles dneminde ise yerliletirme yoluyla evirmenler metin iinde grlmez bir konuma getirilmi ve bylece bir yazar yanlsamas yaratlmtr. Ancak nszlerinde ortaya kan yazar-evirmen grnrl, tarihsel ve kltrel balamn farkll nedeniyle Venutinin grnmezlik kavramna yeni bir boyut kazandrmaktadr. 2.4 Toplumsal zne olarak evirmen Her birey gibi evirmen de belli toplumsal yap iinde eylemde bulunan bir znedir. evirmen, toplumsal etmenlerden yaltlm, her trl etki ve mdahaleye kapal bir ortamda almamakta; tam tersine toplumsal bir zne olarak toplumla etkileim iindedir, baka bir deyile toplumu oluturan birey ve kurumlar, evirmenin davranlarn ve kararlarn belirlemektedir. Ancak

79

evirmenliin toplumsal ynne iaret eden, evirmeni toplumsal bir zne olarak grnr klan st sylemler olduka snrl saydadr. John of Trevisann daha nce de ad geen Dialogue Between a Lord and a Clerk upon Translation (1387/Robinson, 1997 a) adl diyalog eklindeki yazsnda, konumann taraflarndan biri olan Lord, Kroniklerin ngilizceye evirisini tevik eden kii, yani iveren olarak karmza kmaktadr. Yaznn bir blm iveren alan ilikisini aka ortaya koymaktadr: YAZMAN: Kroniklerin nasl evrilmesini tercih edersiniz? Uyakl iir mi, yoksa dzyaz eklinde mi? LORD: Dzyaz eklinde. Dzyaz uyakl iire gre genellikle daha ak ve daha yaln oluyor ve ok daha kolay anlalyor. ( THE CLERK: Whether is your prefer [which would you rather have], a translation of these chronicles in rhyme or prose? THE LORD: In prose, for commonly prose is more clear than rhyme, more easy and more plain to know and understand) (y. a. g. e.;52) evirmen, cret karlnda i yapan bir kii olarak kitabn evirisinde izleyecei ynteme kendisi karar verememektedir ve kendisine eviri grevini veren Lordun istei dorultusunda hareket etmek zorundadr. Burada evirmen, iverenin kendisinden istedii gibi bir eviri yapmakla ykmldr, yani evirmen bamsz hareket eden bir birey deil, toplumsal kstlamalara uygun hareket etmek zorunda kalan bir znedir. Benzer bir ekilde Joachim du Bellay 1549 ylnda yaynlad Defense et Illustration de la Langue Franaise (Robinson, 1997 a) adl almasnda, Bu sylediklerim prenslerin ve byk lordlarn emirlerine uyarak en nl Yunanl ve Latin yazarlar evirenler iin geerli deildir, nk onlar bu kiilere itaat etmeye mecburdurlar [...] (y.a.g.e.; 104) diyerek toplumdaki g ilikilerine dikkat ekmekte ve evirmenin nfuzlu kiilere bamllna iaret etmektedir. Eski metinlerde evirmenlerin belli bir toplumsal balam iinde alan zneler olularna dair sylemler, grld gibi daha ok kiisel deneyimler ve

80

izlenimler zerine kuruluyken, gnmzde ortaya atlan kimi yaklamlarda evirmenin toplumsal znellii kuramsal olarak da temellendirilmi ve daha grnr klnmtr. Hans J. Vermeer ortaya att Skopos Kuramnda (bkz. 1.5.3.1) eviri srecinin nde gelen etmenlerinden biri olarak, belli amalar olan ve bu nedenle bir evirmene ihtiya duyan ivereni tantmtr eviribilime. Bir birey, grup veya bir kurum olabilen iveren, eviri srecini balatmakta ve evirmene hizmetleri karlnda deme yapmaktadr. Ancak Vermeer bu ilikinin toplumsal balamn derinletirmek yerine, meseleye evirmenin uzmanl balamnda yaklatndan, syleminde oluturduu evirmen kimlii ayr bir balk altnda ayrca incelenecektir (bkz. 2.5.) Belli bir toplumsal dizge iinde yer alan edebiyat dizgesinin i ileyiini aklamak amacyla fazla metin odakl olmakla eletirilen ouldizge Kuramna (bkz. 1.5.3.2.) alternatif bir dizgeci yaklam gelitiren Andre Lefevere (bkz. 1.5.4.) eviri olgusunun ve evirmenin toplumsal denetim mekanizmalar ile balantlarn ortaya koymu; evirmenin hem yeniden yazm olarak adlandrd eviriler, eletiriler, antolojiler, edebiyat tarihleri gibi eserlerin ve telif eserlerinin yazmn ve almlanmasn tevik eden veya engelleyen hamilerle, hem de dizge iinde yer alan dier gruplarla kurduu toplumsal, ideolojik ve edebi ilikilere dikkat ekmitir. evirileri ve evirmenleri toplumsal balamlar iinde ele alan Levefere, yeniden yazm trlerinden biri olan evirilerin, erek yazn dizgesini ve kltrn en az telif eserleri kadar etkilediini belirtmi (1985; 241), ancak verimli bir eviri aratrmas iin bir tek metinlerle snrl kalmamak gerektiini, bu metinleri reten, destekleyen, onlarn yaylmasn salayan, onlara kar kan veya sansr uygulayan kiilerin (y.a.g.e; 237) de incelenmesi gerektiini vurgulamtr. Daha ak sylemek gerekirse eviriyi belli bir toplum iinde retilen, yaymlanan ve tketilen, desteklenen veya kar klan bir toplumsal olgu, evirmeni de bu retim ve tketim sreci iinde belli bal toplumsal gruplar (eletirmenler, okurlar vs.) ve kurumlar (yaynevleri vs.) ile belli ilikiler kuran toplumsal zneler olarak ele alnmasn talep etmitir.

81

Orta adaki sylemler, evirinin toplumsal balamndan nadiren sz etmektedir. evirmenler, toplumsal zne olarak ancak 20. yzylda ele alnm ve irdelenmitir. Bu kimlik, dil planlaycs, eitimci ve yazar olarak evirmen kimliklerinden farkl olarak evirmenlerin dier zneler ve kurumlarla ilikileri balamnda deerlendirilmelerini gerektiren daha geni bir dzlemi ifade etmektedir. evirmenin dil-metin-okur balamndan toplumsal etmenlerin de yer ald daha geni bir balama gemesiyle beraber kimlii de farkllamtr. 2.5 Uzman olarak evirmen Hans J. Vermeer birinci blmde etraflca irdelenen Skopos Kuramnda evirmeni, erek kitle iin ilevsel bir metin retmek iin gerekli eviri kararlarn veren bir uzman olarak eviri srecinin en etkili znesi konumuna yerletirmitir. Son tahlilde neyin ne zaman nasl evrileceine karar veren kii, kaynak kltr ve erek kltr ile kaynak dil ve erek dile vakf olan evirmendir. (Er ist es, der letzten Endes entscheidet, was, wann und wie bersetzt bzw. gedolmetscht wird, und zwar kraft seiner Kenntnis von Ausgangs- und Zielkultur und sprache) (Reis ve Vermeer, 1984; 86) Vermeerin syleminde oluturduu uzman-evirmen, sadece kaynak dil ile erek dili bilen ve bir dilde oluturulan szl veya yazl bir metni dier dile aktaran bir kii deildir; kendisi hem kaynak hem erek kltre vakf biri olarak bir metnin evrilip evrilmemesi gerektii, evrilmesi gerekiyorsa da hangi yntemlerle evrilmesi gerektiine karar veren kiidir. evirmenin kararlarn etkileyen tek bir ey vardr, o da evirinin ilevidir (y.a.g.e; 86). Aelfric 997 ylnda Eski Ahitin ilk kitab olan Genesisin evirisine yazd nszde (Robinson, 1997 a), hem ivereni hem de erek kitlesi olan Lord Aethelweard, kitabn tarihsel ve kltrel arka plan ve bu kitabn kaynak odakl evirisinin Yeni Ahitin yasalarnn hakim olduu erek kltrde ne gibi yanl uygulamalara yol aabilecei konusunda uyarmaktadr. Aelfricin uygulad bu

82

stratejiyle bir dereceye kadar Vermeerin uzman-evirmeni gibi davrandn sylemek mmkndr. Bir dereceye kadar diye kstlama getirilmesinin sebebine gelince: Aelfric evirinin amacna uygun olarak kaynak metne mdahalede bulunmay aklndan bile geirmemektedir, ancak yaad a ve evirdii metnin kutsal ve dini bir metin olduunu gz nnde bulundurursak, Latince metnin ierdiinden fazlasn yazamayz ngilizcede (y.a.g.e.; 40), diye bir sylemde bulunmas gayet doaldr. Yine de kendisi metin iinde ilevsel deiikliklere gidemese de nsznde yapt aklamalarla evirisinin amacna uygun almlanmasn salamaya almaktadr. Aelfric ayrca yazsnn devamnda bundan sonra bu tr metinlerin evirisini yapmay reddettiini belirterek bir kez daha (kendi tarihsel balam iinde) uzmanln kantlam olmaktadr. Daha nce de belirtildii gibi Vermeere gre eviri sreci, belli bir amac olan bir iverenin eviriye ihtiya duymasyla balamaktadr, baka bir deyile evirinin erek kltrde yerine getirmesi gereken bir ilevi vardr. evirmen, belli bir erek kitle iin yaplan eviriyi amacna uygun ekilde reten iki dilli ve iki kltrl bir uzmandr. Ancak baz durumlarda iveren evirmenin kararlarn onaylamayabilir: Fikir atmalar yaandnda evirmen iverenle bu konuyu tartmal ve onu, evirmen olarak sorumluluunun bunu gerektirdii konusunda ikna etmeye almaldr. evirmen ortaya konan amaca uygun en iyi erek metni elde etmenin en iyi yntemi konusunda ivereni ikna etmelidir. (When differences of opinion arise, it is a question of arguing with the comissioner and trying to convince him of the translators responsibility to do so; he will convince the commissioner of the best way of obtaining the best target-text for the intended purpose) (Vermeer,1996; 35). Vermeer evirmen ve iveren arasnda fikir ayrlklarnn yaand durumlarda da evirmenin yapt iten sorumlu olduunu ve bu sorumluluun gereklerini yerine getirmekten kanmamas gerektiini vurgulayarak evirmenin uzmanlna dikkat ekmektedir ve evirmenden kararlarnn arkasnda durarak uzman olmayan ivereni aydnlatmasn ve ikna etmesini talep etmektedir.

83

Vermeer syleminde evirmeni kararlarna gvenilecek bir uzman konumuna yerletirmektedir. Uzman olarak evirmenin grnrl artk tartlamaz bir noktadr. Bir nceki alt balkta incelenen toplumsal zne olarak kurumlar arasnda bir rol oynayan evirmenin stats uzman konumuna getirilerek ykseltilmitir. 2.6. Kltr Planlaycs olarak evirmen Dizgeci yaklamn nde gelen isimlerinden Itamar Even-Zoharn gelitirdii kltr planlaycs kavram, evirmenlerin bir kltr biimlendirme gcne iaret ederek, onlarn deiim znesi konumunu en iyi ifade eden kavramlardan biri olmutur. Even-Zohar gelitirdii ouldizge Kuramnda (bkz. 1.5.3.2.) bireylerin dizge iindeki rolne yer vermediini ne sren eletirilerle kar karya kalmtr, ancak son yllarda yapt The Making of Culture Repertoire and the Role of Transfer (1997), Culture Planning (2005), Idea-Makers, Culture Entrepreneurs, Makers of Life Images, and the Prospects of Success (2005) gibi almalarda dizge iindeki znelere de zel bir nem vermeye balamtr. zellikle kltr repertuarnn oluturulmasnda bireylerin oynad role dikkat ekerek ( Even-Zohar, 2002; 166) dizgeci yaklam insan esini de kapsayacak ekilde gelitirmitir. Even-Zohar kltr repertuarn bir grup insan veya bu grubun bireylerinin yaamlarn dzenlemek iin yararland bir seenekler btn (y.a.g.e.; 166) olarak tanmlamaktadr. Even-Zohara gre kltr repertuar bireylerin doutan itibaren sahip olduklar, kaltmsal bir olgu deildir, tam tersine kltr repertuar farknda olmadan veya bilinli olarak oluturulur ve toplum tarafndan renilip benimsenir (y.a.g.e.; 168). Even-Zohar kltr repertuarnn oluturulmasnda ithalat ve aktarmn nemine dikkat eker. Even-Zohar iin bu kltr repertuar oluturma sreleri iinde zne nemli bir rol oynar:

84

mgeler, kltr repertuarnn oluturulmasyla balantl olan kiiler tarafndan topluma yanstlr. Bu kiiler her bir aktarm durumunda, aktarm znesi olarak tanmlanr. Bu znelerin almalar kltrel yap anda, oluturduklar kltr repertuarna uygun eilimler yaratr. Dier bir deyile, bu yeni kltr repertuar sadece ithal edilen mallarla snrl deildir, [] kltrde asl nem tayan insanlardr, bu ii stlenmi znelerdir. (The images [are, G.T.] projected into society by the people engaged in the making of repertoire, who are in the particular case of transfer agents of transfer. The labor of these agents may introduce into the network of cultural dispositions certain inclinations towards repertoires engaged by them. In other words, the new repertoire is not restricted in such cases to the items imported as goods [] but what plays a role in the culture is the persons, the agents themselves who are engaged in the business) (EvenZohar,2002; 172). Bilinli olarak oluturulan bir kltr repertuar, bir baka deyile insanlarn hayatn dzenleyecek seenekler sunumu, kltr planlayan etkin bir zneye iaret etmektedir. thalat ve aktarm yoluyla bir kltre sadece mallar deil, imgeler, eilimler, dnya grleri ve yeni yaam biimleri de katlr. Bu kadar geni kapsaml bir ithalat ve aktarm srecinde belli bir kltre yararlanabilecei seenekler sunmak yeterli deildir, aktarm iini stlenmi zneler, bir baka deyile kltr planlayclar ok eitli faaliyetler yrterek erek kltrde oluturduklar repertuarn benimsenmesini salarlar. Bu balamda erek dizgeye kaynak dizgenin belli metinlerini tantan evirmenler, erek dizgenin kltr repertuarna yepyeni seenekler katabilen zneler olarak ele alnabileceinden, evirmenlerin de birer kltr planlaycs olduu sylenebilir. evirmenler erek kltrn repertuarna alternatif seenekler sunarak toplumsal yaamn dzeninde kimi deiikliklere yol aabilirler. Benzer bir biimde Toury de Translation as a Means of Planning and Planning of Translaton (2002) balkl makalesinde, eviri olgusunu planlama balamnda ele almtr. Toury bu makalede ouldizge Kuramnn temel kavramlarn eviri bak asyla konumlandrm, kltr, repertuar, seenek, seim, planlama, deiim gibi kavramlar tekrar yorumlamtr. Planlamay belli bir toplumsal grup iinde var olan ilikilere bir mdahale olarak tanmlayan

85

Toury, repertuar iin yeni seenekler reten bireyleri de deiim znesi olarak nitelemektedir (y.a.g.e; 151). znenin rolnn altn izmitir: Her bir grupta repertuar dzeyinde retici olarak hareket eden bir aznlk vardr. Gerek grup tarafndan grevlendirilmi, gerekse kendi kendini grevlendirmi olsun, yeni seenekleri genellikle bu insanlar sunar ve DEM ZNES olarak hareket eder. Geri kalanlar ise yalnzca repertuarn tketicisi olma eilimindedir: onlar sadece metin dzeyinde reticidir. Dolaysyla, davranlar tek ve benzersiz gibi grnse de ( her davran kendi iinde belli bir benzersizlik tar), repertuar dzeyinde sadece var olan seeneklerin kullanrlar ve bylelikle bu seeneklerin tanmlad kltr devam ettirip duraanlatrrlar. (In each group, there is a small minority who act as producers on the level of the repertoire itself. Whether entrusted by the group with the task of doing so or whether self-appointed, it is mainly those persons who introduce new options, and hence act as AGENTS OF CHANGE. All the rest tend to be mere consumers of the repertoire: they are producers on the level of texts alone. Thus, even if their behavior seems unique (and every instance of behavior does have a certain uniqueness to it), on the level of repertoire it would be a realization of the existing options, which therefore perpetuates and stabilizes the culture defined by it (y.a.g.e.; 151) Alntdan da anlalaca gibi Toury, retici zneleri ikiye ayrr: birinci ve genellikle daha kk olan zne grubu, toplum iin yeni seenekler sunar ve bylece repertuar dzeyinde etkin bir retim hareketi iindedir. rettikleri erek dizgede yeni almlara nderlik ederken, bu yeni almlar zamanla toplum yeleri tarafndan erek kltrn elerine dntrlr. Bylelikle birinci grubun reticileri, erek kltrde bir deiime yol am olurlar. Tourynin ikinci retici zne grubu ise bu sunulan seenekleri kk deiikliklerle yeniden reterek kltr elerinin pekimesini salar. Bu dizgesel erevede Tourynin evirmenlik kavramna bakn irdelemek yararl olacaktr. Descriptive Translation Studies and Beyond (1995) adl kitabnn Excurcus C: A Bilingual Speaker Becomes a Translator: A Tentative Development Model blmnde (y.a.g.e.; 241-258) Toury deneysel bir yntemle ift dilli bir insann evirmen kimliine brnn aklar. Toury kltr repertuar oluturma srecinde

86

evirmenlik unvan alnmaz, verilir. Bu unvan nce kazanlmal. Bu nedenle bu sre [iftdilli insan evirmen olarak, G.T.] tanyacak toplumun uygun grd normlar benimsemeyi gerektirir. Translatorship is not merely taken, then, it is granted. And since it should be earned first, it stands to reason that the process involves the acquisition of those norms which are favoured by the group that would grant the recognition (y.a.g.e.; 241) Bu blmde ele alnan evirmenler daha ok Tourynin metin reticisi konumuna yerletirdii znelerdir. Erek kltr ve toplumun normlarnn bir rn olan evirmenlerden Tourynin aznlk olarak adlandrd bir grup bu normlar krarak kltr planlayc evirmen konumuna ykselebilir. Daha nce kendi sylemlerinden yola karak dil planlaycs ya da eitimci kimlii altnda ele alnan evirmenler, rnein Cicero veya Kral Alfred, Tourynin bak asyla birer kltr planlaycsdr. Latinceye Yunan felsefesi ve hitabet sanatnn kazandrlmas gerektiini savunan ve bu dorultuda eviriler yapan ve eviriler yaplmasn isteyen Cicero, Roma dnyasna yeni seenekler sunma giriiminin etkin bir znesiydi. Kral Alfred ise Latince bilmeyen halka kendi dilinde yeni seenekler sunduu iin hem evirmen hem de bir hami olarak bir kltr planlaycsyd. evirmenlerin varolan kltr ilikilerinde deiikliklere yol aabilen zneler olarak ele alnmasn savunan Even-Zohar ve Toury, evirmenleri toplum iinde ikincil bir konuma yerletiren ve grnmez klan pasif dilsel arac imajndan kurtarm, onlar belirli kararlar alarak aktif olarak kltrn biimlenmesine katkda bulunan zneler konumuna yerletirmilerdir. 2.7 nsan olarak evirmen Anthony Pym, Method in Translation History (1998) balkl kitabnda eviribilim aratrmalarnda metinlere arlk verilmesini eletirir ve eviribilim alanndaki, zellikle de eviri tarihi alanndaki almalarda evirmenin daha fazla irdelenmesi ve dolaysyla grnrlk kazanmas gerektiini savunur. Pym iki

87

kltrn kesitii bir noktada, kendi deyiiyle kltrleraras alanda alan evirmenlere kendi aratrmalarnda ve nerdii yntemde zel bir yer ayrr. evirmenler, eviri kuramclar, eviriler, yeniden eviriler, yaynclar, toplumsal balamlar gibi eitli noktalar arasnda balantlar kurmak amacyla gelitirdii a zmlemesinde Pym, belli bir evirinin neden belli bir ekilde yapld sorusuna da cevap aramaktadr (y.a.g.e; 143) ve birok sebebin yan sra etkin bir sebep olarak evirmenlere dikkat ekmektedir: [] tarihsel bilginin asl nesnesi ne eviri metin, ne metnin balamsal dizgesi ne de dilsel zelliklerdir. Yalnzca insanlarn toplumsal sebepsonu ilikisi yaratamaya uygun bir sorumluluu olduundan, asl aratrma nesnesi de insan-evirmen olmaldr. evirilerin belli bir dnemde ve yerde neden retildiini sadece evirmenler ve toplumsal evreleri (mteriler, hamiler, okurlar) aracl ile anlamaya alabiliriz. Neden eviriler yapldn anlamak iin eviriyle ilgili insanlara bakmalyz. [] Bu yntemin tm kstlamalarna ramen ilgi odamz, metinden ziyade insan zerinde olmaldr [] the central object of historical knowledge should not be the text of translation, nor its contextual system, nor even its linguistic features. The central object should be the human translator, since only humans have the kind of responsibility appropriate to social causation. Only through translators and their social entourage (clients, patrons, readers) can we try to understand why translations were produced in a particular historical time and place. To understand why translations happened, we have to look at the people involved. [] Yet the ultimate focus of attention must remain human rather than textual, almost in spite of the constraints of the method. (y.a.g.e.; x). Metne odaklanan dizgeci ve betimleyici eviri aratrmalarnn evirmene yeterince yer vermediini belirten Pym, insan-evirmenleri ve onlarn toplumsal evrelerini eviri faaliyetinin merkezine yerletirir. Pym, evirmenlerin soyut bir kavram olarak kalmamas gerektiini, bir bedene sahip, ac eken, zevk alan, karlkl ilikiler kurabilen, yeniden reten ve hareket eden, kanl canl bir insan olarak ele alnmas gerektiini vurgulamaktadr. Byle bir aratrma belli bir dnemde ve yerde neden belli eviriler yapldn anlamamz da kolaylatracaktr, nk toplumsal alardaki hareketler her zaman znelerle

88

balantl olarak balar. Baka bir deyile zneler kltrel ve toplumsal yapdaki deiimde tetikleyici bir rol oynarlar. eviri tarihi evirmenlere odaklanacaksa, bu alma alan kendi dnyasn evirmenlerin yaad ve alt toplumsal balamlar etrafnda kurmaldr. If translation history is to focus on translators, it must organize its world around the social contexts where translators live and work (y.a.g.e.; x) Pym kitabnn Translators adl onuncu blmnde evirmen odakl bir bak asyla yapt eviri tarihi aratrmalarnn sonularn deerlendirir. Bu deerlendirmede evirmen kavram yerine evirmenlerden bahseder. eviri tarihinden alnm zel rneklerle zenginletirdii drt alt balkta evirmenlerin sadece eviri yapmadn, baka meslek sahibi de olabildiini, evirmenlerin kiisel ilgi alanlar ve karlar dorultusunda eviri faaliyetlerini srdrebildiini, evirmenlerin ok sk seyahat eden insanlar olabildiini ve farkl isimler altnda tannabildiini vurgulayarak evirmenlerin kltrleraras etkileimde oynadklar etkin rol irdeler. eviri tarihi alannda alan aratrmaclar, evirmeni somut bir zne, bir bedene ve ruha sahip bir insan olarak grdkleri vakit, onlarn nasl evirmen olduklarn, ne kadar sreyle evirmenlik yaptklarn, evirmenlik mesleinin yan sra cret aldklar baka iler yapp yapmadklarna, eviriyi ne zaman ve neden braktklarn da inceleyecekler (y.a.g.e.; 163) ve bugne kadar gizli kalm birok balanty kurma frsatn yakalayacaklardr. Ayrca Pym evirmenleri insan olarak kabul etmenin onlarn kiisel ilgi ve karlarnn olabileceini kabul etmeyi kolaylatrdn da savunmaktadr. Bu durumda aratrmaclar, evirmenlerin gemilerini, onlarn yaamn etkileyen olaylar, beklentilerini ve amalarn da gz nnde bulundurmak zorunda kalacaklardr. Ancak Pym aratrmaclarn, evirmenlerin zel hayatlarn incelerken ancak eviri alanndaki etkinliklerini aklamaya yarar bilgilerle snrl kalnmas gerektiini de vurgulamaktadr. Ayrca evirmenlerin zel hayatyla

89

ilgili grnen hemen btn davran ve kararlarnda toplumsal faktrlerin de etkisinin bulunduunu belirten Pym, zel hayat ile toplumsal hayatn etkileimini ortaya karmann kiisel faktrlerin eviri tarihine etkisini kabul etmeyi mmkn kldna dikkat ekmektedir (y.a.g.e. ;166-171). Bir a iinde yer alan somut evirmenler, eviri tarihini biimlendiren evirmenlerdir. 2.8. Deerlendirme Bu blmde sylemler zerine yaplan eletirel zmleme, farkl bir bak asyla okunduu zaman eviri yaklamlar ve kuramlarnda birok farkl bulgunun saptanabileceini gstermitir. Genellikle sadece eviriyi ynlendiren ilkeler barndrmakla itham edilen kuralc yaklamlarn dahi, eletirel ve tarihsel bir bak asyla okununca, evirmenin bir deiim znesi olarak konumu ve roln aa karan bilgiler barndrd ortaya kmtur. Elde edilen veriler sonucunda evirmenlerin Antik adan itibaren edilgen deil, etken bir greve sahip olduklar anlalmtr. evirmenler dilleri gelitirmi, yabanc yazarlarn anlatn biimlerini erek dizgeye kazandrarak yerli yazarlara sluplarn gelitirme frsat tanm, halkn ufkunu am, kltrel deerleri aktarm ve erek dizgenin kltrn etkin bir biimde ekillendirmilerdir. Son yllarda evirmenin toplumsal ve kltrel bir zne olarak grnrlnn artmas, giderek profesyonelleen evirmenlik mesleinin bundan sonraki yllarda toplumsal ve tarihsel geliim ve olaylara uygun olarak yeni almlar kazanacana dair ipular sunmaktadr.

90

SONU

Bu tezin amac, Antik adan gnmze eitli eviri yaklamlar ve kuramlarnda evirmenlerin hangi kimliklerde grnrlk kazandn irdeleyerek evirmenlerin ikincil konumda, edilgen zneler olmaktan ok dilleri, edebiyatlar ve kltrleri dorudan biimlendiren deiim zneleri olduklarna dikkat ekmekti. Giri blmnde Kitap evirmenleri grubu rneinden yola karak evirmenlerin durumu tartlm ve tarih yazmnn gnmzle balants vurgulanmtr. Ardndan metinlerin toplumsal bir yapnn rn olduu kadar toplumu biimlendiren uygulamalar olduklarna dikkat ekilerek, evirmen ve evirmen-kuramclarn sylemlerinin, evirmenlerin belli dnemdeki rolleri ve konumlar hakknda k tutma zelliine sahip olduklarnn alt izilmitir. Buna bal olarak eviribilim alannda sylemleri inceleyen literatr tantlm ve byle bir almann meruiyeti salanmtr. Girite ayrca eviribilim alannda almalarn zneyi ele alacak ekilde odak deitirdii vurgulanarak bu sav destekleyecek kimi aratrma rnekleri verilmitir. Bunun dnda tezin genel yaps ve blmlenmesi hakknda bilgi verilmi ve birinci blm ile ikinci blm arasnda balantlar kurulmutur. kinci blmde sadece evirmenlerin toplumsal kimlii hakknda veri salayabilecek sylemler ele alndndan, birinci blmde balam kurmak asndan Bat eviri tarihinin derinden etkileyen yaklam ve kuramlarn etraflca ele alnmasnn gereklilii vurgulanmtr. Buna bal olarak birinci blmde ilk eviri sylemlerine rastladmz Antik adan balayarak dizgeci ve eletirel bir okuma nda, eviri alannda yaanan gelimeler irdelenmitir. Even-Zoharn gelitirdii ouldizge Kuram, Bat eviri dizgesinin geirdii aamalar toplumsal ve kltrel balam iinde deerlendirme frsat tanmtr ve ikinci blmde incelenecek olan sylemler iin bir zemin hazrlamtr. Blmn sonunda ikinci blmn kuramsal erevesi izilmi ve bu blmde yararlanlacak yntem tantlmtr. Amerikal eviribilimci Lawrence Venutinin Anglo-Amerikan kltrnde evirmenlerin

91

durumunu ve etkinliini tanmlamak iin gelitirdii grnmezlik kavramna ek olarak grnrlk kavramna da ihtiya duyulduu belirtilmitir. Venuti evirmenlerin akc, saydam, zgn metin izlenimini veren, erek dizge ierisinde kabul edilebilir eviriler retme gayesi iinde kullandklar stratejilerle kendilerini grnmez kldklarn savunmutur. Bunun dnda eviri eser konusunda deerlendirmede bulunan st sylem sahiplerinin de metni zgn eserin kendisiymi gibi ele aldklarn ve evirmenini gz nnde bulundurmadklarn belirten Venuti, evirmenlerin sadece eviri eserler ierisinde deil, eviri eser zerine yaplan yorum, deerlendirme ve eletirilerde de grnmez klndn ortaya koymutur (1995). evirmenlerin ve evirmenkuramclarn oluturduu sylemler incelendiinde evirmenlerin kimi kimlikler altnda grnrlk kazandklar anlaldndan, grnmezlik kavramnn dnda grnrlk kavramna da yer verilmesi uygun grlmtr. eviri ve evirmen zerine odaklanan sylemlerin oluturduu evirmen kimliklerini ortaya koymak iin Eletirel Sylem zmlemesi ynteminden yararlanlmtr. Metinleri toplumsal yap ve uygulamalarn bir esi olarak ele alan ( Fairclough, 2003;16) ve onlarn biimlendirme zelliine dikkat eken (y.a.g.e:8) Eletirel Sylem zmlemesi, evirmenlerin sylemler araclyla oluturulan toplumsal kimliklerini ortaya koymak asndan son derece yararl bir yntemdir. Sylem zmlemesi araclyla elde edilen bulgulara gemeden nce cevaplarn aradmz sorular bir kez daha hatrlayalm: evirmenler kendilerini nasl alglamlardr? Kuramclar evirmeni nasl alglamlardr? evirmenlerin tarih boyunca stlendikleri roller ve sahip olduklar konumlar hakknda ne sylenebilir? Belli bir dnemin toplumsal ve kltrel koullar sylemlerdeki evirmen kimliklerinin oluumunu nasl etkilemitir?

92

Bu almalarda ortaya konan kimliklerin nda evirmenler bir toplum ve kltr biimlendiren deiim zneleri konumuna yerletirilebilir mi?

eitli yaklam ve kuramlarda ortaya konan evirmen kimlikleri bize evirmenlerin toplumdaki grnrl/ grnmezlii konusunda ne derece salkl bilgi salayabilir? evirmen kimlikleri balkl inceleme blm evirmen, evirmen-

kuramclar

ve

kuramclarn

oluturduklar

sylemlerden

yola

karak,

evirmenlerin tarih boyunca stlenmi olduklar kimlikleri ve bu kimliklere bal olarak sahip olduklar konumlar ele almaktadr. Jenny Williams ve Andrew Chestermann da vurguladklar gibi, eviri metinlerin dnda evirmenlerin nszleri, sonszleri, dipnotlar, kiisel yazlar ve anlar da bizlere evirmenler ve eviri etkinlii hakknda deerli bilgiler salayabilir (2002: 25). ncelenen sylemler zerine yedi kimlik tespit edilmitir: Dil Planlaycs olarak evirmen Eitimci olarak evirmen Yazar olarak evirmen Toplumsa zne olarak evirmen Uzman olarak evirmen Kltr Planlaycs olarak evirmen nsan olarak evirmen evirmenlerin erek dil zerine etkisinin eitli dnemlerde youn olarak tartld ve evirmenin sylemlerde en sk dil planlaycs kimlii ile grnr olduunu sylemek mmkndr. Geliim safhasnda bulunan bir dil ve kltrde evirmenler, dilin zenginlemesini ve ifade gcnn artmasn salayan vazgeilmez zneler olarak alglanmlardr. zellikle Antik ada Romallar, byk bir hayranlk besledikleri Yunanl hatipler ve yazarlarn evirisi aracl ile Latinceyi hem kelime haznesi hem de slup bakmndan zenginletirebilecekleri grndeydiler. Cicero ve Quintilian gibi nemli evirmenlerin, Yunanl

93

yazarlar ama gayesiyle kendi dillerinde en gzel ve en uygun ifadeleri kullanma abalarnn Latincenin edebi bir dil konumuna ykselmesinde byk bir katks olmutur. On altnc yzylda ise, zellikle Fransz evirmenlerin birinci grevlerini yeni gelimekte olan dillerini glendirmek ve onu mkemmeliyete kavuturmak olarak belirlediklerini gryoruz. Antik an evirmenleri sylemlerinde, dili gelitirmek iin uyguladklar uyguladklar yntemlere de yer verirken Fransz evirmenlerin ou bu konuda bilgi vermemektedir. Ancak du Bellay, du Mans ve Doletnin sylemleri, yabanc dillerin normlarna uymaktan ve onlardan dn szckler devralmaktansa, Ciceronun da nerdii yknme yoluyla dillerine yeni zenginlikler kazandrmaya altklarn dndrebilir. On altnc yzylda zellikle Martin Luther dil planlaycs olarak Alman diline damgasn vurmutur. ncili Alman halknn anlayabilecei bir dile eviren Luther, Alman lehelerini ortak bir zeminde birletirmi ve gnmz Almancasnn temellerini atmt. Gerek Antik a gerekse on altnc yzyl evirmenlerinin sylemleri, ana dillerinin gelimesinde evirmenlere byk grev dtn gstermektedir. Dillerin ifade gcnn zayf, kelime haznelerinin yetersiz olduu dnemlerde evirmenler toplumun gznde dil planlaycs olarak grnrlk kazanmaktadrlar. Ancak kendini artk byk lde kantlam, edebi deeri yksek eserler vermi toplumlarda bile evirmenin dil planlaycs kimliinin devam ettiini gryoruz. Romantizm akmnn damgasn vurduu on dokuzuncu yzylda Alman yazar, filolog ve evirmenler, evirmenden yabanc dil ve kltr btn kendine has zellikleriyle aktarmasn beklerken, bu yabanclatrma ynteminin dillerine yepyeni yaplar ve kullanmlar tantacan ve Almancann bundan byk kazan salayacan vurgulamaktadrlar. Bu gibi dnemlerde evirmenler dile saladklar katklarla toplum iinde de grnrlk kazanmaktadrlar. evirmenlerin sylemlerinde olduka yaygn olan bir dier kimlik ise eitimci kimliidir. Ancak bu kimlik de kendi ierisinde ikiye ayrlmaktadr:

94

Yabanc air ve yazarlarn anlatm tekniklerini erek dizgeye kazandrarak yerli yazarlar yaratc yazarlk konusunda eiten evirmen ve evirileriyle bilginin erek dizgede yaygnlamasn salayarak yabanc dil bilmeyen cahil halkn kltrn gelitiren evirmen. Yazar-evirmen kimliinin evirmenin dil planlaycs kimlii ile kout ilerlediini syleyebiliriz. Dilin geliimiyle beraber yerli yazarlarn zgn eserler verme imkannn da artyor olmas, bu koutluun bir aklamas olabilir. evirmenin halkn eitimcisi konumunda olduu dnemlerde ise rnein ngilterede Orta a dneminde tam tersi bir tablo gzlemlenmektedir. evirmenler bilginin halk tarafndan kolayca almlanmas iin mmkn olduunca anlalr ve sade bir dil kullanmaya, edebi ve incelikli ifadelerden uzak durmaya almaktadrlar. Ancak her iki durumda da toplumun benimseyip yarar salayabilecei seenekler sunarak yazarlara yepyeni anlatm biimleri ve edebi trler tantarak, halka ise yaamn dzenleyebilecei bilgiler sunarak erek kltrde belli bir deiime yol amaktadrlar. evirmenlerin tarihte iki kez yazar kimlii ile karmza ktn gryoruz. Antik an evirmenleri hayranlk besledikleri Yunanl yazar ve hatiplerin eserlerine yknerek onlarla rekabete girimiler ve kendi yazn dizgelerinde Yunanca kaynak metinleri hem slup hem de konunun ilenii asndan aacak metinler retmeyi kendilerine grev bilmilerdir. Romal evirmenlerin yazar kimlii, stn grdkleri Yunan kltrnn eserleri kadar gzel, hatta mmknse onlar aan bir eser yaratma arzusunun bir sonucu olarak ortaya kmtr. Kendi kltrlerinin ve yaznlarnn stnlne inanan Franszlar ise, eletirel bir yaklamla ele aldklar yabanc eserleri evirirken kltrel yerliletirme yoluna gitmiler ve yerli bir yazar gibi erek dizgenin edebi ve kltrel normlarn dikkate alarak, Fransz zihniyetine ve sanat anlayna uygun eserler yaratmlardr. Sonu olarak yazar-evirmen kimlii iki farkl evirmen konumuna iaret etmektedir. Antik ada evirmenin yazarnkine e bir yaratclk sergiledii ve bu nedenle kendisinin de yazar olarak deerlendirilmesi gerektii gr ar basarken, 17. ve 18. yzyllarda oluturulan yazar kimlii, erek dizgenin edebi ve kltrel normlarnn stnlne duyulan inanca bal olarak ortaya kan kltrel yerliletirmenin bir sonucu olarak ele alnabilir.

95

Bata evirmenlerin sylemlerinde dil planlaycs, eitimci ve yazar gibi roller nem kazanrken, eviriyi kltrel ve toplumsal bir olgu olarak ele alan son yzyln kuramlar ve yaklamlarnda evirmene dorudan zne olarak younlaan sylemlerin artt ve evirmenin daha ok kltrel ve toplumsal bir dzlemde ele alnd gzlemlenmektedir. Bir baka deyile yirminci yzyln kuramsal sylemlerinde zne olarak evirmenin nemi ve grnrl artmtr. evirmenin yirminci yzyl kuramlarnda zne olarak grnrlk kazanmasnn balca sebeplerinden biri olarak aratrma konusunun dilsel-metinsel dzlemden kltrel-ideolojik dzleme kaymasn gsterebiliriz. eviri olgusunu toplumsal ve kltrel balam iinde deerlendiren ve g ilikileri ve ideolojilerle balantl olarak ele alan kuramlarn salad veriler nda evirmenler uzman, kltr planlaycs ve insan-evirmen gibi kimlikler kazanarak belli bir kltrde ve toplumsal yapda kkl deiimlere yol aabilen deiim zneleri olarak tartlmaya balanmtr. evirmenler sylemlerde deiim znesi olarak son yzylda grnrlk kazanmaktadr, ancak bu tarihsel incelemenin de gsterdii gibi evirmenler Antik adan beri eitli kimlikler kazanarak dilleri, edebiyatlar ve kltrleri biimlendiren zneler olarak ele alnmlardr. evirmenler genel kannn aksine evirdikleri yazarlar ve metinlerin glgesinde kalmamlar, dil planlaycs, eitimci, yazar, toplumsal zne, uzman, kltr planlaycs ve insan olarak yaadklar toplumlara ve yzyllara damgalarn vurmulardr. Bu almada birincil kaynaklara ulalamadndan eviriye ve evirmene feminist ve smrgecilik sonras ereveden yaklaan aratrmaclarn sylemlerine yer verilememitir. znenin zel nem kazand bu yaklamlarn ayrca incelenmesi faydal olabilir. Ayrca ele alnan sylemlerin eviri uygulamalar ve bu uygulamalara toplumun dier kesimleri tarafndan gsterilen tepkilerle balantl olarak deerlendiren bir almayla desteklenmesi, bize sylemlerde oluturulan bu

96

kimliklerin topluma ne kadar yansd konusunda da deerli bilgiler kazandrabilir. Uzman, kltr planlaycs vb. kimliklerin gnmzde toplumun evirmene bak asyla ne derece rttn incelemek bizi ilgin sonulara gtrebilir.

97

KAYNAKLAR

Aelfric. (989). From Preface to Book I of Catholic Homilies. Western Translation Theory from Herodotus to Nietzsche. (yay. haz. Douglas Robinson, 1997). St. Jerome Publishing: Manchester. Aelfric. (992). From Preface to Book II of Catholic Homilies. Western Translation Theory from Herodotus to Nietzsche. (yay. haz. Douglas Robinson, 1997). St. Jerome Publishing: Manchester. Albrecht, Jrn. (1998). Literarische bersetzung: Geschichte Theorie Kulturelle Wirkung. Wissenschaftliche Buchgesellschaft: Darmstadt. Alfred. (890/897). Preface to St.Gregorys Pastoral Care. Western Translation Theory from Herodotus to Nietzsche. (yay. haz. Douglas Robinson, 1997). St. Jerome Publishing: Manchester. Apel, Friedmar. (1983). Literarische bersetzung. J. B. Metzler: Stuttgart. Arnold, Matthew. (1861). From On Translating Homer. Western Translation Theory from Herodotus to Nietzsche. (yay. haz. Douglas Robinson, 1997). St. Jerome Publishing: Manchester. Baker, M. (yay. haz.). (1998). Routledge Encyclopedia of Translation Studies. Routledge: London, New York. Bassnett, Susan ve Lefevere, Andre (yay. haz.). (1990). Translation, Historie & Culture. Cassell: London ve New York. Bassnett, Susan. (1991). Translation Studies. 2. Bask. Routledge: London ve New York

98

Bassnett, Susan, ve Trivedi, Harish (yay. haz.). (1999). Post Colonial Translation: Theorie and Practice. Routledge: London ve New York. Bengi-ner, In. (2001 a). Sylem ve eviri. eviri Kuramlarn Dnrken. Sel Yaynclk: stanbul. Bengi-ner, In. (2001 b). eviribilimde bireysel kuramlardan geni lekli bir bak asna doru. eviri Kuramlarn Dnrken. Sel Yaynclk: stanbul Berk, zlem. (1999). Translation and Westernisation in Turkey, from the 1840s to the 1980s. Yaymlanmam doktora tezi Berk, zlem. (2005). Kuramlar Inda Aklamal eviribilim Terimcesi. Multilingual Yaynlar: stanbul. Bodmer, Johann Jacob. (1746). Extract from Der Maler der Sitten. Translated by A.Lefevere. Translation, Historie & Culture: A Sourcebook.(yay. haz. Andre Lefevere, 1992). Routledge: London, New York. Cicero. (M.. 55). De Oratore. Translated by E.W.Sutton and H.Rackham. Western Translation Theory from Herodotus to Nietzsche. (yay. haz. Douglas Robinson, 1997). St. Jerome Publishing: Manchester; ayrca Translation, Historie

& Culture: A Sourcebook.(yay. haz. Andre Lefevere, 1992). Routledge: London,


New York. Cicero. (M.. 46). De optimo genere oratorum. Translated by H.M.Hubbell. Western Translation Theory from Herodotus to Nietzsche. (yay. haz. Douglas Robinson, 1997). St. Jerome Publishing: Manchester. Cicero. (M.. 45-44). De finibus bonorum et malorum. Translated by H.Rackham. Western Translation Theory from Herodotus to Nietzsche. (yay. haz. Douglas Robinson, 1997). St. Jerome Publishing: Manchester.

99

Cowley, Abraham. (1656). Preface to Pindarique Odes. Western Translation Theory from Herodotus to Nietzsche. (yay. haz. Douglas Robinson, 1997). St. Jerome Publishing: Manchester. DAblancourt, Nicolas Perrot. (1709). Preface to his translation of Lucian. Translated by A.Lefevere. Translation, Historie & Culture: A Sourcebook.(yay. haz. Andre Lefevere, 1992). Routledge: London, New York. Delisle, Jean ve Woodsworth, Judith (yay. haz.). (1995). Translators Trough History. John Benjamins Publishing: Amsterdam ve Philadelphia. Demirciolu, Cemal. (2005). From Discourse to Practice: Rethinking Translation (Terceme) and Related Practices of Text Production in the Light of Ahmet Midhat Efendis Work in the Late Otoman Literary Tradition. Yaymlanmam doktora tezi De la Motte, Antoine Houder. ( 1714). Preface to liad. Translated by A.Lefevere. Translation, Historie & Culture: A Sourcebook.(yay. haz. Andre Lefevere, 1992). Routledge: London, New York. De Stael-Holstein. (1816). De lesprit des traductions. Translated by David G. Ross. Western Translation Theory from Herodotus to Nietzsche. (yay. haz. Douglas Robinson, 1997). St. Jerome Publishing: Manchester. Dolet, Etienne. (1540). De la maniere de bien traduire dune langue en autre. Translated by David G. Ross. Western Translation Theory from Herodotus to Nietzsche. (yay. haz. Douglas Manchester. Dryden, John. (1680). From Preface to Ovids Epistles. Western Translation Theory from Herodotus to Nietzsche. (yay. haz. Douglas Robinson, 1997). St. Jerome Publishing: Manchester. Robinson, 1997). St. Jerome Publishing:

100

Du Bellay, Joachim. (1549). La Defence et Illustration de la Langue Franaise. Translated by J.H.Smith and E.W.Parks. Western Translation Theory from Herodotus to Nietzsche. (yay. haz. Douglas Publishing: Manchester. Du Mans, Jacques Peletier. (1555). Lart potique franaise. Translated by David G. Ross. Western Translation Theory from Herodotus to Nietzsche. (yay. haz. Douglas Robinson, 1997). St. Jerome Publishing: Manchester. Eker, Arzu. (2001). Publishing Translations in the Social Sciences since the 1980s: an Alternative View of Culture Planning in Turkey. Yaynlanmam yksek lisans tezi. Erkul, Ahu Selin. (2005). Discourses on Translators and Translation in Turkish Fiction. Yaynlanmam yksek lisans tezi. Eruz, F. Skine. (2003). eviriden eviribilime. Multilingual Yaynlar: stanbul. Even-Zohar, Itamar. (1978). Yaznsal Polisistem inde eviri Yaznn Durumu. eviren: S.Paker. eviri Sekisi 2 (yay. haz. Mehmet Rifat, 2004). Dnya Yaynclk: stanbul. Even-Zohar, Itamar. (2002). The Making of Culture Repertoire and the Role of Transfer. Translations: (re)shaping of literature and culture. (yay. haz. Saliha Paker, 2002). Boazii niversity: stanbul. Even-Zohar, Itamar. (2004 a). Culture Planning. Eriim: 25.04.2006. www.tau.ac.il/~itamarez/papers Even-Zohar, Itamar. (2004 b). Idea-Makers, Culture Entrepreneurs, Makers of Life Images, and the Prospects of Success. Eriim: 25.04.2006. www.tau.ac.il/~itamarez/papers Robinson, 1997). St. Jerome

101

Fairclough, N. ve Wodak, R. (1997). Critical Discourse Analysis. Discourse as Social Interaction. (yay.haz. T. Van Dijk). SAGE Publishing: London. Fairclough, Norman. (2003). Analysng Discourse: Textual Analysis for Social Research. Routledge: London ve New York. Gentzler, Edwin. (2001). Contemporary Translation Theories. 2. Bask. Multilingual Matters Ltd: Clevedon, New York, Ontario ve Mona Vale. Goethe, Johann Wolfang von. (1811). Dichtung und Wahrheit. Das Problem des bersetzens. (yay.haz. Hans Joachim Strig, 1973). Wissenschaftliche Buchgesellschaft: Darmstadt. Gottsched, Johann Christoph. (1743). Critische Dichtkunst. Translated by A.Lefevere. Translation, Historie & Culture: A Sourcebook.(yay. haz. Andre Lefevere, 1992). Routledge: London, New York. Herder, Johann Gottfried. (176667). ber die neuere Deutschen Literatur: Fragmente. Translated by Douglas Robinson. Western Translation Theory from Herodotus to Nietzsche. (yay. haz. Douglas Publishing: Manchester. Herder, Johann Gottfried. (1768). ber die neuere Detschen Literatur: Robinson, 1997). St. Jerome

Fragmente. 2. Bask. Translated by Douglas Robinson. Western Translation Theory from Herodotus to Nietzsche. (yay. haz. Douglas Robinson, 1997). St. Jerome Publishing: Manchester. Hermans, Theo. (yay.haz.). (1985). The Manipulation of Literature: Studies in Literary Translation. Croom Helm: Londra ve Sydney.

102

Hermans, Theo. (1999). Translation in Systems: Descriptive and Systematic Approaches Explained. St. Jerome Publishing: Manchester. Hieronymus. (395). Brief an Pammachius. Das Problem des bersetzens. (yay.haz. Hans Joachim Strig, 1973). Wissenschaftliche Buchgesellschaft: Darmstadt. Humboldt, Wilhelm von. (1816). Einleitung zu Agamemnon. Das Problem des bersetzens. (yay.haz. Hans Joachim Strig, 1973). Wissenschaftliche Buchgesellschaft: Darmstadt. Huyssen, Andreas. (1969). Die Frhromantische Konzeption von bersetzung und Aneignung: Studien Zur Frhromantischen Utopie Einer Deutschen Weltliteratur. Atlantis Verlag: Zrich ve Freiburg John of Trevisa. (1387). Dialogue Between a Lord and a Clerk upon Translation. Western Translation Theory from Herodotus to Nietzsche. (yay. haz. Douglas Robinson, 1997). St. Jerome Publishing: Manchester. Kitap evirmenleri. (2005). evirmenden Okura ar. Eriim: 20.01.2006. www.kitapcevirmenleri.org.cag.htm Koller, Werner. (1997). Einfhrung in die bersetzungswissenschaft. 5. Bask. Quelle & Meyer: Wiesbaden. Lefevere, Andre. (1985). Why waste our time on Rewrites? The Trouble with Interpretation and the Role of Rewriting in an Alternative Paradigm. Hermans,1985). Croom Helm: Londra ve Sydney. Lefevere, Andre (yay. haz.). (1992). Translation, Historie Sourcebook. Routledge: London, New York. The Manipulation of Literature: Studies in Literary Translation. (yay.haz. Theo

& Culture: A

103

Lefevere, Andre. (1998). Mothers Courage Cucumbers: Text, System and Refraction in a Theory of Literature. The Translation Studies Reader (yay.haz. L.Venuti). Routledge: London ve New York. Leibniz, Gottfried Wilhelm. (1697). Unvorgreifliche Gedanken, betreffend die Ausbung und Verbesserung der deutschen Sprache. Translated by Douglas Robinson. Western Translation Theory from Herodotus to Nietzsche. (yay. haz. Douglas Robinson, 1997). St. Jerome Publishing: Manchester. Le Tourneur, Pierre. (1769). Preface to Youngs Night Thoughts. Translated by A.Lefevere. Translation, Historie & Culture: A Sourcebook. (yay. haz. Andre Lefevere, 1992). Routledge: London, New York. Limbeck, Sven. (1999). Theorie und Praxis des bersetzens im deutschen Humanismus : Albrecht von Eybs bersetzung der 'Philogenia' des Ugolino Pisani. Eriim: 10.11.2005. http://www.freidok.uni-freiburg.de/volltexte/2147/ Luther, Martin. (1530). Sendbrief vom Dolmetschen. Das Problem des bersetzens. (yay.haz. Hans Joachim Strig, 1973). Wissenschaftliche Buchgesellschaft: Darmstadt. McGregor, S.L.T. (2003). Critical discourse analysis: A primer. Eriim: 28.03.2006. http://www.kon.org/archives/forum/mcgregorcda.html Munday, Jeremy. (2001). Introducing Translation Studies: Theories and Applications. Routledge: London, New York. Novalis. (1798). Aus Bltenstaub. Das Problem des bersetzens. (yay.haz. Hans Joachim Strig, 1973). Wissenschaftliche Buchgesellschaft: Darmstadt.

104

Pliny. (M.S.85?). Letter to Fuscus Salinator. Translated by Betty Radice. Western Translation Theory from Herodotus to Nietzsche. (yay. haz. Douglas Robinson, 1997). St. Jerome Publishing: Manchester. Pohling, Heide. (1971). Zur Geschichte der bersetzung, Studien zur bersetzungswissenschaft. Beihefte zur Zeitschrift Fremdsprachen III/IV. VEB Verlag Enzyklopdie: Leipzig Prevost, Antoine. (1760). Preface to Richardsons Pamela. Translated by A.Lefevere. Translation, Historie & Culture: A Sourcebook.(yay. haz. Andre Lefevere, 1992). Routledge: London, New York. Pym, Anthony. (1998). Method in Translation History. St. Jerome Publishing: Manchester. Quintilian. (M.S. 96?). Institutio oratoria. Translated by J.S.Watson. Western Translation Theory from Herodotus to Nietzsche. (yay. haz. Douglas Robinson, 1997). St. Jerome Publishing: Manchester. Reiss, Katharina ve Vermeer, Hans J. (1984). Grundlegung einer allgemeinen Translationstheorie. Max Niemeyer Verlag: Tbingen. Rifat, Mehmet. (yay.haz.) (2003) eviri Sekisi 1. Dnya Yaynclk: stanbul. Robinson, Douglas (yay. haz.). (1997 a). Western Translation Theory from Herodotus to Nietzsche. St. Jerome Publishing: Manchester. Robinson, Douglas. (1997 b). Translation and Empire: Postcolonial Theories Explained. St. Jerome Publishing: Manchester

105

Schleiermacher, Friedrich. (1813). Ueber die verschiedenen Methoden des Uebersetzens. Das Problem des bersetzens. (yay.haz. Hans Joachim Strig, 1973). Wissenschaftliche Buchgesellschaft: Darmstadt. Seele, Astrid. (1995). Rmische bersetzer Nte Freiheiten Absichten: Verfahren Des Literarischen bersetzens In Der Griechisch Rmischen Antike. Wissenschaftliche Buchgesellschaft: Darmstadt. Szen, Edibe. (1999). Sylem: Belirsizlik, Mbadele, Bilgi/G ve Refleksivite. Paradigma Yaynlar: stanbul. Stolze, Radegundis. (2001). bersetzungstheorien: Eine Einfhrung. 3. Bask. Gunter Narr Verlag: Tbingen. Strig, Hans Joachim (yay.haz.). (1973). Das Problem des bersetzens. Wissenschaftliche Buchgesellschaft: Darmstadt. Tahir-Gralar, ehnaz. (2003). ouldizge Kuram. Uygulamalar.Eletiriler. eviri Sekisi 1 (yay. haz. Mehmet Rifat, 2003). Dnya Yaynclk: stanbul. Tahir-Gralar, ehnaz. (2005). Kaplar: eviri Tarihine Yaklamlar. Scala Yaynclk: stanbul. Toury, Gideon. (1980). In Search of a Theory in Translation. The Porter Institute of Poetics and Semiotics: Tel Aviv. Toury, Gideon. (1995). Descriptive Translation Studies and beyond. John Benjamins Publishing: Amsterdam, Philadelphia. Toury, Gideon. (2002). Translation as a Means of Planning and Planning of Translaton. Translations: (re)shaping of literature and culture. (yay. haz. Saliha Paker, 2002). Boazii niversity: stanbul.

106

Tyndale, William. (1531). From An Answer to Sir Thomas Mores Dialogue. Western Translation Theory from Herodotus to Nietzsche. (yay. haz. Douglas Robinson, 1997). St. Jerome Publishing: Manchester. Tymoczko, Maria ve Gentzler, Edwin (yay. haz.). (2002). Translation and Power. University of Massachusetts Press: Amherst, Boston. Tytler, Alexander Fraser. (1791). Essay on the Principles of Translation. Western Translation Theory from Herodotus to Nietzsche. (yay. haz. Douglas Robinson, 1997). St. Jerome Publishing: Manchester. Van Dijk, Teun A. (yay. haz.). (1997). Discourse As Structure And Process. SAGE Publications: London, Thousand Oaks, New Delhi. Venuti, Lawrence. (1995). The Translators Invisibility: A History of Translation. Routledge: London, New York. Venuti, Lawrence. (yay.haz.).(1998) The Translation Studies Reader. Routledge: London ve New York. Vermeer, Hans J. (1992). Skizzen zu einer Geschichte der Translation: Anfnge Von Mesopotamien bis Griechenland, Rom und das frhe Christentum bis Hieronymus. IKO Verlag fr Interkulturelle Kommunikation: Frankfurt. Vermeer, Hans J. (1996). A Skopos Theory of Translation. TEXTconTEXT Verlag: Heidelberg. Von Flotow, Luise. (1997). Translation and Gender. St.Jerome: Manchester ve Ottawa

107

Williams, Jenny ve Chesterman, Andrew. (2002). The Map. A Beginners Guide to Doing Research in Translation Studies. St. Jerome: Manchester Wodak, Ruth. (1996). Disorders of Discourse. Longman: London ve New York. Wodak, Ruth. (2002). Aspects of Critical Discourse Analysis. Zeitschrift fr Angewandte Linguistik, 36, 5-31 Yacolu, Semiramis (Derl.). (2002). 1990 Sonras Laik Antilaik atmasnda Farkl Sylemler: Disiplinler Aras Bir Yaklam. Dokuz Eyll Yaynlar: zmir. Yazc, Mine. (2005). eviribilimin Temel Kavram ve Kuramlar. Multilingual Yaynlar: stanbul.

108

You might also like