You are on page 1of 15

MEZHEP KAVRAMI VE MEZHEPLERN DOU SEBEPLER

Prof.Dr.HasanO NAT
nonat.com www.hasa

a. Mezhep Kavram ve Din-Mezhep likisi aa. Mezhep Kavram Mezhep, Arapada gitmek anlamna gelen zehebe fiilinden tremitir; kelime olarak gidilen yol demektir. slm'n "itikd ve amel sahadaki dnce ekolleri" diyebileceimiz mezhepler, dinin anlalma biimleri ile ilgili tezhrlerdir. Siys, ictim, iktisad, coraf, tarih ve benzeri sebepler, dinin anlalmas plannda, belirli fikirlerin ya da ahslarn etrafnda odaklamalara yol amtr. Bylece, din anlaynda yer yer farkllamalar husule gelmitir. Bu farkllamalarn, zamanla sistematik zellik kazanarak, dnce ve davranlar etkilemeye balamas, kurumlaarak ve sosyal hayatta derin izler brakarak varln srdrmesi, karmza "mezheb" olgusunu kartmaktadr. Mslmanlar, Hz.Muhammed'in vefatndan sonra, muhtelif sebeplerle, dini farkl anlamaya, farkl grler retmeye balamlardr. Bu farkllamalar, mezheplerin oluumunu hazrlayan srecin ilk aamas olarak alnabilir. Her insan bal bana bir dnya olduuna gre, din anlaynda zgn bir boyut kanlmazdr. stelik bu zgn boyut, sevgi, sayg ve hogr ortamnda muazzam bir zenginlik salayabilir. Ancak, insann sosyal bir varlk oluundan kaynaklanan doal rgtlenme arzusu, siyaset, ekonomi, sosyal deime, ksaca insann yapsndan ve iinde yaad koullardan kaynaklanan birtakm sebepler, farkllama ile balayan sreci, kurumlama aamasna doru srklemektedir. Sonuta, ortaya, saylar binlere ulaan mezhepler kmaktadr. slm Dnce Tarihi'nde, mezheb dendii zaman, hem siyas ve itikd nitelik tayanlar, hem de fkh, amel nitelik tayanlar anlalmaktadr. zellikle Trke'de, mezhep, her iki alan da ifade etmek iin kullanlmaktadr. Arapa'da, siys ve itikd alandaki farkllamalar daha ok "frka" kelimesi ile ifade edilmektedir. "ki eyi birbirinden ayrmak,birinin dierinden farkl olduunu ortaya koymak" gibi anlamlara gelen "fereka" kknden treyen "frka" kelimesinin,bir anlamda,"Mslmanlar ayrlklara dren inanlar ve ktlelemelere n ayak olan fikirleri yermek ve ktlemek iin" kulanld sylenebilir. Bu balamda,"frka" kavramnn Kur'an'la irtibatlandrlmas mmkndr. Al-i mrn sresinin 103. yetinde, "Toptan Allah'n ipine sarln,ayrlmayn (ve la teferrek)" buyrulmakta, blnme,paralanma, ayrlk yaratma knanmaktadr. slm Mezhepleri Tarihi, daha ok "frka" kavram ile karlanan siys ve itikd nitelikli mezhepleri inceleyen, "slm Dnce ekolleri" ni aratran bir bilim daldr. Fkh-amel mezhepler, slm Hukuku'nun ilgi alanna girmektedir. a.b. Din ve Mezhep likisi Din, insanlk tarihinin ahit olduu, kk insanlk kadar derinlerde olan bir olgudur. nsann olduu her yerde, din de vardr. Dinler tarihi alannda yaplan aratrmalar, tarih boyunca btnyle dinden uzak bir toplumun mevcut olmadn ortaya koymutur. in ilgin yan,yaygn inan eklinin arlkl olarak Tek Tanr inanc olmasdr[1]. Din temelde, akl sahibi olan insanolunu, kendi hr iradesiyle hayrlara sevkeden bir "vad' lh"dir[2]. Elmal'nn ifadesiyle "Din-i hakkn fasl mmeyyizi zevilkul hsn ihtiyari ile bizzat hayrata sevketmektir. Tabiri aharla dini hak zorla deil, seve seve hayr yapan fili muhtar insanlar yetitiren bir kanunu terbiyedir ve btn saadetler

de hayrn filidir"[3]. Din, insann en iyi ekilde insanln gerekletirebilmesi; birey ve toplum plannda ftrata uygun, insan onuruna yarar, ahlkl bir hayat imknnn salanmas; insann, kendi zne yabanclamasnn nlenmesi; zellikle akn alan hakknda doru bilgilenmenin temini ve deerler alannda keyfiliin imkanlar nisbetinde ortadan kaldrlmas iin vardr. Baka bir ifadeyle, din insan iindir ve dorudan bir ara nitelii tamaktadr. Ama, insandr; insann insanln gerekletirmesidir; insann insanca yaamasdr. nsan iin olan dinin ana hedeflerinin gerekleip gereklemedii, ya da dinin ne lde fonksiyonel olduu elbette tartlacaktr. Ancak,dinin, -hangi isimde ve formda olursa olsun-, insanlk tarihi boyunca etkin olduu; hatta insanln doal akna damgasn vurduu herhalde tartlamayacak kadar aktr. slm, son peygamber olan Hz.Muhammed'e Allah katndan gelen vahyin etrafnda ekillenmi bir din olup, onun salnda tamamlanmtr[4]. Hz.Muhammed, "rnek" insan sfatyla slm'n nasl hayata geirileceini bizzat yaayarak gzler nne sermitir. Hz.Muhammed, Allah katndan vahiy alan son peygamberdir. Hz. Muhamedin salnda, Kurnda iman esas olarak belirtilen Allaha, ahiret gnne ve Hz.Muhammedin peygamber olduuna inanan bir mminler topluluu meydana gelmitir. slmn temel inan ilkelerine inanan her insan, Mslman adn almtr. Hz.Muhammedin salnda, sadece Mslman insan vardr; herhangi bir mezhep, tarikat, cemaat ya da din anlayn merkeze alan bir zmreleme, bir rgtlenme sz konusu deildir. Hz. Muhammedin vefatn mteakip, siyas gr ayrlklar, kabilecilik, karlar, slmn yaylma srecinde karlalan yeni kltrler, sosyal deime, din anlaynda doal olarak ortaya kacak olan farkllamalarn kurumlamasna yol amtr. Daha sonralar mezhep adn alan bu oluumlar, dinin anlalma biimleri ile ilgili tezahrlerden ibarettir. Bir baka ifadeyle, mezhepler, din deil; dinin anlalma biimleridir. Mezhepler dinin anlalma biimleri ile ilgili tezahrler olduu iin, her ne sebeple olursa olsun, mezhep ve din kavramlarnn zdeletirilmesi mmkn deildir. slm dini ilah bir dindir. slmn anlalmas plannda ortaya kan her trl oluum insan rndr, beerdir. Hz.Peygamber'in vefatndan sonra, vahiy kaps kapanm olduu iin, hi kimsenin, genel geer nitelikli, doruluu tartlamayacak, Allah katndan gelen zel bir bilgi sahibi olduunu iddia etme hakk, slm adan mmkn deildir. slm'n din olarak evrensel ilkeleri, Hz.Peygamber'in salnda nih ekline kavumutur. Bu sebepten, Hz.Peygamber'in salnda sergilenen din anlaynn evrensel ve mahall olmak zere iki boyutu mevcuttur. Zamana zemine bal olmayan, gelecek asndan balayc nitelik tayan, zellikle inan, ibdet ve nih hedefler noktasnda kendisini gsteren boyut evrenseldir. Evrensel olmayan boyut, sadece Hz.Peygamber'in yaad zaman dilimini ilgilendirir. Bunun gelecee olduu gibi tanmas, gelecek asndan balayc nitelik tamas mmkn deildir. Ancak, Hz.Peygamber'in salnda ortaya kan din anlay, bir btn olarak, daha sonraki din nitelikli oluumlarn istikmetinin belirlenmesi asndan bir kstas zellii tamaktadr. Hz.Peygamber'in vefatn mteakip ortaya kan, din nitelik tayan btn oluumlar, slm'n anlalma biimleridir. Btnyle beer olan bu tr oluumlarn slm'la zdeletirilmesi, hem slm'n evrenselliine, hem de insan gereine aykr olur. Artk, dinin anlalma biimleri sz konusudur. nsanlar, iinde bulunduklar ortama gre, bilgi birikimlerine gre, Kur'n'n ngrd istikmette slm' anlamaya ve yaamaya almak durumundadrlar. Beer nitelik tayan btn olgu ve oluumlar, tabiat gerei, her trl tahlil ve tenkide ak olaca iin, her ne sebeple olursa olsun, dinin anlalma biimlerinin din gibi mtalaa edilmesi, gelenein din haline getirilmesi, dinin etkinlik alannn daraltlmas anlamna gelecektir. Bu durum, din anlaynn gemie gre ekillenmesine yol aaca iin , slm'n evresellii ile badamayacaktr. a.b.a. Hak Mezhep, Btl Mezhep ve Drt Hak Mezhebin Anlam

slm'n bir din olarak teekkl, Hz. Muhammed'in yaklak 23 yl sren peygamberlii dnemi ile snrldr. Hz.Peygamber, vahiy ve akl birlikte etkin klarak, slm'n anlalmas ve salkl bir ekilde hayata geirilmesi konusunda salam bir "model" ortaya koymutur. Hz.Peygamber'in vefatndan sonra Mslmanlara den, bu salam "model"den yararlanarak, vahyi eksen alarak, zamana ve zemine en uygun, insan ftrat ile elimeyen salkl din anlayna ulamaktr. Kur'n'n eksen alnmas ve Hz.Peygamber'in ortaya koyduu "model", sosyal deimeye paralel olarak yenilenecek anlay biiminin istikmetini belirleyecektir. slm tarihi boyunca ortaya kan her mezhep, kendisinin, slmn en iyi temsil eden, en doru, en sahih mezhep olduunu iddia etmitir. nsanlar, kendi mezheplerini nplana kartabilmek iin, dier mezhepleri ktlemek ihtiyac hissetmilerdir. yle ki, mezheplerin pek ounun lehinde ve aleyhinde hadisler uydurulmutur. Her mezhebin mensuplar, kendi mezheplerinin hak (doru, gerek, sahih) mezhep, dier mezheplerin de btl (geree uymayan, doru ve sahih olmayan) mezhep olduuna inanmlardr. Her mezhebin, Kur'n'a uygun olan ve uygun olmayan gr ve dncelerinin olmas her zaman imkn dahilindedir. nk, btn mezhepler insan rn olan oluumlardr. nsanolu, zaman zaman ara-ama kargaasndan pek yakasn kurtaramamaktadr. Din, insan iin bir aratr; mezhepler de, hem dinin inlalmas iin, hem de insan iin bir aratr. Ara olan mezheplerin, eitli sebeplerle ama konumuna ykseltilmesi, her mezhebin, hatta her din grubun kendisinin kurtulua ermi frka (Frkay Naciye) olduunu iddia etmesi gibi bir sonu dourmutur[5]. Bunun anlam, en azndan mezheblerin birtakm temel grlerinin din gibi telakki edilmesi ve dinin birtakm temel fonksiyonlarnn mezheplere yklenmesi demektir. Mezhepler ve btn din gruplar, en ileri noktada, slm'n sadece bir tr anlalma biimi olarak grlmelidir. Kurumlaan farkllamalarn nitelii, mezhep ad verilen oluumlarn, slm'a gre konumunun belirlenmesini salamaktadr. Kur'an'da belirtilen temel inan esaslarna btnyle zt olan oluumlar,"gulat" ad verilen ar frkalarn vcut bulmasna yol amtr. te yandan, Kur'an ilkeleriyle ters dmeyen mezheplerin, isimleri, gr ve dnceleri, ekilleri ne olursa olsun, slm dairesi dna itilmesi, slm'a uygun bir davran biimi deildir. Bir mezhebin hak veya btl mezhep olduunun tek ls Kurn- Kerimdir. nan noktasnda Kurna ters dmeyen her mezhep hak mezheptir; Kurnn ngrd istikmeti yitiren mezhepler de btl mezheplerdir. Ancak, Kurnn, inan noktasnda kurumlamaya pek scak bakmadn, her insann aklyla ve kendi hr iradesiyle imana ulaacan, hi kimsenin bir bakasnn gnahn yklenemeyeceini srarla belirttiini hatrlamakta fayda vardr. Kurn, inanc biimlendiren gelenei atalarn dini ad altnda iddetle eletirir. Bu dorultuda dnecek olursak, hak mezhep- btl mezhep ayrmndan ok, Kurn istikmetinde olan, ya da olmayan Mslmandan szetmenin daha doru olacan syleyebiliriz. nk, inan noktasnda nemli olan bireysel tavrlardr. Bir mezhebe mensup olmak, hangi mezhep olursa olsun, bireyin Mslmanln garanti altna almaz. Bir kimse, kim olursa olsun, hangi mezhebe mensup bulunursa bulunsun, Allaha, ahiret gnne, Hz. Muhammedin peygamberliine inanyorsa, slam dairesi iindedir. Hi bir mezhep, hi bir kimsenin Mslman olup olmadn belirleme hakkna sahip deildir. Mezheplerin hak olup olmad eklindeki bir tasnif, sadece, temel ilkeleri aka Kurna
aykr olan mezhepleri belirleme noktasnda bir anlam tayabilir. Drt hak mezhep ifadesiyle kastedilen, yaayan drt fkh ekldr. Bunlar, Haneflik, Hanbellik, afilik ve Malikliktir. Oysa, Mslmanlar arasnda yzlerce mezhep ortaya kmtr. Bunlardan pek az gnmze kadar yaama ans bulmutur. Hak mezheplerin saysn bu drt mezheple snrlamak, slm tarihi boyunca ortaya kan yzlerce mezhebi grmezlikten gelmek demek olur. Daha nce

de ifade ettiimiz gibi, slm dini bireysel kurtuluu esas alr. slmn Kurnda belirtilen temel ilkelerine inanan her insan, hangi mezhepten olursa olsun, slam dairesi iindedir. Mslman olan bir kimse, mezhebinin ad ne olursa olsun, hak mezhep mensubudur. b. Mezheplerin Ortaya k ve Mezheplerin Dou Sebepleri

b.a. Mezheplerin Ortaya k Hz.Peygamber'in salnda, ne siys ve itikd mezheplerden, ne fkh-amel mezheplerden sz edebiliriz. Mezhepler, Hz.Peygamber'in vefatndan ok sonralar teekkl etmeye balamtr. lk ortaya kan mezhep, Hariclik'tir. Daha sonra, Mrcie, ia, Mu'tezile gibi itikd yn ar basan mezhepler olumutur. Fkh mezheplerin oluumu ise, hicri ikinci asra ve daha sonralara rastlamaktadr. Ehl-i Snnet ise, Haricilik, Mrcie, Mu'tezile ve ia gibi byk mezheplerin grlerini sistemletirip, Mslmanlarn ounluundan farkl olduklarna inanp, farkl olduklar hususlar aka ortaya koymalarndan sonra, geride kalan, ancak ounluu tekil eden Mslmanlarn gr ve dncelerinin sistemli bir biimde ifade edilmesi sonucu ortaya kmtr. Bu haliyle Ehl-i Snnet'in Haricilik, iilik gibi bir mezhep olarak telakki edilmesi, dorusu biraz zor grnmektedir. Hz.Peygamber'e gelen ilk vahiyle birlikte,tarih bir ak balamtr. Bunu bir dan eteinden fkran bir kaynaa benzetebiliriz. Allah'a, Ahiret gnne ve Hz.Muhammed'in peygamber olduuna inanan insanlarn oluturduu slm toplumu, kaynaktan fkrarak denize doru akan nehir misali, insanln sonuna dek, tarih akna devam edecektir. Bu ak esnasnda, zaman zaman, zemine uygun olarak birtakm kollar, "ounluk"tan ayrlarak yeni oluumlar gerekletirmitir. Bu kollarn bir ksm, tarihin karanlklarnda gmlp gitmitir. Bir ksm "ounluk"a paralel olarak akn srdrmtr. Bazen de, "ounluk"un iinde birtakm i akntlar meydana gelmitir. Bu srecin ana izgilerini, Mezhepler Tarihi'nin renkli sayfalarnda grmek mmkndr. Mezhepler Tarihi, inan ve gnl dnylarn vahye uygun hale getirerek, hayat Tevhid eksenine gre ekillendirerek insanln zirvesini yakalayan insanlarla, arzu ve heveslerini, ya da nlerine kan her eyi putlatrarak insanlk snrlarnn tesinde kalan insanlar, bir ibret levhas olarak gzler nne sermektedir. b.b. Mezheplerin Dou Sebepleri Siys ve itikd mezheplerin douunda etkili olan pek ok sebep vardr. Ancak, arlkl sebeplerin, isimden de anlalaca gibi, siys ve itikd nitelik tad hemen sylenebilir. Siys ve itikd faktrler, baka sebeplerin de etkisiyle, dinin anlalma biimi zerinde etkili olmaya balam; anlay plannda belirgin farkllamalar ortaya kmtr. Bu farkllamalarda birinci derecede etkin olan husus insandr, insann temel zellikleridir. nk dini anlayan da, yaamaya alan da insandr. Mezheplerin dou sebeplerini iyi anlayabilmek iin, birey ve toplum plannda, insan unsurunun nemini iyi belirlemekte fayda vardr. nk, btn mezhepler insann rndr. nsan unsuru devre d brakld taktirde, mezhepleri anlamak pek mmkn olmayacaktr. Dier taraftan,anlay plannda yeni ekillenmelerin konusu din olduu iin, "din"in yapsndan, zelliklerinden kaynaklanan sebepler, kendiliinden varolmak durumundadr. Gerek kutsal metinlerin anlalmas, gerekse peygamberin konumu farkllamalarda etkili olmutur. Bu arada, slm ncesi Arap kltr ve slm'n yaylmas esnasnda karlalan yeni kltr ve medeniyetler de, farkllamalarda etkili olan unsurlar arasndadr. b.b.a. Mezheplerin Douunda nsan Unsurunun Rol Din, insann en iyi ekilde insanln gerekletirebilmesi iin bir ara nitelii tamaktadr. Din insan iindir. Bu sebepten, dini anlayacak olan insandr. Mezhepler, din anlayndaki farkllamalarn kurumlamas sonucu ortaya kan beer oluumlar olduuna gre, mezhep olgusunun temelinde insan var demektir. nsann birtakm zellikleri, mezhepleri oluturan farkllamalar hazrlamaktadr. nsan,srekli "olu" halindeki bir varlktr. nsan, her an yeni bir insandr. Bu olu sreci, hem fizyolojik, hem de ruhsaldr. nsann ilk hcerelerinin teekkl ile birlikte balayan olu sreci, insann son nefesini vermesiyle tamamlanm olur.Buna,fert plannda, "insann kendini gerekletirme sreci" adn vermek mmkndr. Deien bireylerin meydana getirdii toplum da,

srekli yenilenmekte, tazelenmektedir. Bireysel olarak da, toplumsal olarak da, srekli bir deime ve yenilenme sz konusudur. Bu deime sreci ierisinde, ister istemez, din anlay da deimekte; ne kan geler zamana, zemine gre farkl olmaktadr. Her insan, yaratl itibariyle "tek"tir. Biri dierinin tpa tp ayn olan iki insann varlndan szetmek mmkn deildir. Her insan, bal bana bir dnydr. Bu sebepten, insanlarn, din olgusu konusunda farkl anlaylara ve tutumlara ulamalarnn kanlmaz olduu sylenebilir. nsanlarn birey olarak "tek"lii, herkesin, eyay, olgu ve olaylar, ncelikle kendi asndan grmesi sonucunu dourmaktadr. Gr, dnce ve kanaatler, her insann yeteneklerine, bilgi birikimine, iinde yetitii ortama ve kapasitesine gre deimektedir. in iine, dinin inan boyutu girdii zaman, farkllamalar, kendiliinden bir kat daha artacaktr; nk inan alannn grnen ksm, yani bakalaryla ortak olan yn ok azdr. Her insan, sadece kendisi inanr; inancnn niteliini, derinlemesine kendisi bilebilir. nan alan ile ilgili tecrbelerin doru olarak bakalarna aktarlmas da pek kolay deildir. Bu hususla ilgili ferd tecrbelerin, genel-geer bir hviyete brndrlerek aktarlmas hem yanltr; hem de birtakm ciddi yanlglara sebep olmaktadr. yle zannediyoruz ki, inan alan ile ilgili bilgi kaynann sadece Kur'an olmas, keyfilikleri nleyici bir zellik tayor olmaldr. nan alan, fertlere zgdr; bilgi kaynann vahiyle snrl oluu, bir dereceye kadar, arpk oluumlara engel olmaktadr. Kanaatmza gre mslmanlar, Kur'an merkezli din anlayna sahip olma konusunda gereken hassasiyeti gstermi olsalard, farkllamalar bu kadar ok olmaz ve yaygnlamazd. nsan ,yaratl gerei inanan bir varlktr. Din olgusunun insanla birlikte varoluu ve insanln tarih akna damgasn vurmu olmas ,bu inanmann ne lde etkin olduunu gstermektedir. nsanolu, srekli inanacak bir eyler aramaktadr. Bu araylarn merkezinde, Tevhid ilkesi vardr; btn peygamberler, insanlar Tevhid izgisinde tutabilmenin mcadelesini vermilerdir. Tek Tanr inancna ulaamayanlar, nlerine kan her eyi kolayca putlatrabilmektedirler. yle ki, korkulan ve sevilen eylerin putlatrlmasnn yannda, arzu ve heveslerin bile putlatrldn grmekteyiz. Her putlatrma olay, insan zgrlnn adm adm yokedilmesi demektir.Gerek zgrle alan kap, tek Tanr inancndan gemektedir. b.b.b. Mezheplerin Douunda Sosyal Deimenin ve Hzl Kltr Deiiminin Etkisi nsan, sosyal bir varlktr; hayatn dier insanlarla bir arada srdrmek durumundadr. Bu ise, ister istemez, eitli alanlarda ibirlii, gbirlii yapma arzusunu beraberinde getirmekte ve gruplamalara yol amaktadr. Din nitelikli zmreleme faaliyetlerinin ve anlayla ilgili karmza kan farkllamalarn arka plannda da, bu sosyal gerek yatmaktadr. Birtakm siys amalarn gereklemesi asndan, din motiflerin ne derecede etkin olduu aka grlmektedir. nsanlar, tarih boyunca, dini, baz amalar iin bir basamak olarak kullanmaktan pek ekinmemilerdir... Sosyal hayatn yryebilmesi iin birtakm "deerler"e ihtiya vardr. nsan yaratl gerei, "deer" kavramnn bilincinde olan bir varlktr. nsan insan yapan, toplumu ayakta tutan, ite bu deerlerdir. "Deerler"i iki grupta ele almak mmkndr: Yksek ilh deerler, insann rettii deerler. Yksek ilh deerler, insann olduu her yerde etkin olan genel-geer bir nitelik tamaktadr, evrenseldir. nsan kaynakl deerlerin, sadece bir ksm evrensel nitelik tamaktadr. Zaman zaman, Yksek ilah deerlerle insan rn olan deerler arasnda bir atma ba gsterir. Mezheplerin olumasna yol aan faktrlerden birisi de, ite bu atmadr. Sosyal hayatn kendine zg bir dinamizmi vardr; srekli deiir, geliir, yenilenir. Bu sre ierisinde, daha ok evrensel nitelik tayanlar kalc olabilmektedir. Ancak, insanlarn ,her alanda evrenseli yakalayabilmesi kolay olmamaktadr; nk sosyal hayatn aknda, kendine zg bir tutuculuk vardr. nsanlar, ilk balangta, "yeni" olan eylere hemen kar kmaya hazr gibidirler. Bu balamda, anlay ve dnce alannda

kendisini gsteren baz kurumlamalardan sz etmek mmkndr. Yer yer yararl olan kurumlamalar, evrenselin yakalanmas konusunda ciddi glkler dourabilmektedir. zellikle "dnce gelenekleri"ni krabilmek, gerekten ok gtr. Kur'an'n "atalarn dini" ad altnda eletirdii zihniyet, salksz kurumlamalarn rndr. Her peygamber, nce bu "atalarn dini" zihniyeti ile mcadele etmitir. Putlar krarak, baltay byk putun boynuna asan Hz.brahim, evresindekilerin,"sen bizim atalarmzn dinini deitirmek istiyorsun" eklindeki sulamasna muhatap olmutur. Ayn durum, bizim peygamberimiz Hz.Muhammed iin de sz konusudur. .Hz.Peygamber'e yneltilen sulamalardan birisi de, bu "atalarn dinini deitirme" ile ilgilidir. Sosyal hayatn tabi ak ierisinde, zaman zaman, din, geleneklerle btnleebilmektedir. Bylece, dinin kendine zg dinamizmi kaybolmakta, kat kurallar n plana kmakta ve yine salksz bir kurumlama balamaktadr. Din anlaynda eklin ve ekilciliin ar basmas ve buna bal olarak gelien farkllamalar, bu tr kurumlamalarn tipik tezahrleridir. Dier taraftan, toplumlar, bazen, "hzl kltr deiimi" diyebileceimiz bir olgu ile kar karya kalmaktadrlar. slm'n dou dnemi dikkatlice incelendii zaman, bu "hzl kltr deiimi" olgusunun etkinliini ve arln grmek mmkndr. slm, her ne kadar yeni bir din olduu iddiasnda deilse de, ilk muhatab olduu toplum iin, hem inan, hem de deerler ve davran bakmndan yeni olan pek ok unsuru bnyesinde tayordu. Putperestliin her yeri kuatt bir ortamda, tek Tanr inanc -Cahiliyye dnemi insan buna btnyle yabanc olmasa bile- yeni bir inan ekli olarak anlalmaktayd. Ahiret inanc, her eyin bu dnyadan ibaret olduunu dnen, maddeyi n planda tutan insanlarn anlamakta ok glk ektikleri bir inantr. Kur'an'n arlkl olarak ahiret inanc zerinde durmas, bunun bir gstergesi olarak anlalabilir. slm'n getirdii, fazilet olarak sunulan birtakm yksek deerler de, cahiliyye dnemi insanna ok ters gelmitir. Nitekim, Hz.Peygamber'in, slm' tebli esnasnda karlat glklerden sadece Kur'an'a yansyanlara baktmz zaman bile, bu konuda bir fikir sahibi olmamz mmkndr. O dnem insan, Hz.Muhammed gibi zengin olmayan, toplumda, o zamann deer llerine gre nemli bir yeri olmayan bir kimsenin peygamber olmasn anlamakta glk ekmitir. Her eyden nce, Kur'an'n getirmi olduu "insan" anlay, Cahiliyye dnemi insannn "insan" anlay ile uyumamaktadr. Kur'an, insanlar arasnda tek stnlk ls olarak ilim ve takvay ne srerken, o dnem insan, vnmek iin, mezarda yatanlar bile hesaba katmaktan ekinmemitir. (Bk.Teksr,1-8). Kur'an, insan olmay n planda tutarken, o dnem insan, gl olann yaama hakk olduunu inanmaktadr; zayf ve kimsesiz olanlarn, ancak gllerin yannda yer aldklarnda yaama hakk vardr... Toplum, sosyal bir varlk olan insan yourmakta, hkim olandeer yarglarna ekillendirmektedir. Bu sebepten, her insan, ister istemez, iinde yetitii toplumun rn olmak durumundadr. Sosyal hayatn kendine zg dinamikleri, yer yer din anlaynda farkllamalara da sebep olmaktadr. yle zannediyoruz ki, sosyal yapnn etkin olmas sonucu oluan bu farkllamalar, dinin anlalma biimi olan mezheplerin douunu dorudan etkilemi olmaldr. Nitekim, mezheplerin dou sreci ve yayld, tutunduu alanlar dikkatle incelenirse, bu izleri yakalamak imkan dahiline girmektedir. Haricilik, daha ok lde yaayan, meden hayata intibak etme gl eken bedev arap karekterinin belirgin gelerini bnyesinde tamaktadr. iilik, uzun sre yar ilah (karizmatik) krallarla ynetilmi olan Fars aslllarn ve Sasan kltrnn izlerini yanstmaktadr. Din anlayndaki farkllamalar,daha ok karmza ya ahslar etrafndaki zmrelemeler olarak, ya da belirli fikirler etrafndaki odaklamalar eklinde kmaktadr.Bu farkllamalarn temelinde,hi kukusuz toplum ve sosyal hayat yatmaktadr.Sosyal alkantlarn,bunalmlarn youn olduu dnemlerde,kitlelerin mistik eilimlerinin artt gzlenmektedir.Dikkat edilecek olursa,byk tarikatlarn belirgin bir tarzda bunalml dnemlerde mayaland ve boy gsterdii gzlenecektir.Mistik eilimleri

ar basan mezheplerin de daha ok byle alkantl dnemlerde tarih sahnesindeki yerlerini aldklar sylenebilir.... b.b.c. Mezheplerin Douunda Siyas Sebepler Mezheplerin douunda etkili olan en nemli faktrlerden birisi de siys olaylardr. Bunlar, kesin hatlaryla sosyal sebeplerden ayrabilmek pek mmkn deildir. Biz,siys sebeplerin etkilerini, ana hatlar ile ortaya koymaya alacaz. Hz.Muhammed, Kur'an'n ana ilkelerinin nda, o zamanki Arap toplumunun siys-idar geleneklerinden de yararlanarak bir model ortaya koymutur. Drt halife dnemi uygulamalar da, bir aray olarak deerlendirilmelidir. Bu uygulamalarn hepsinin farkl nitelikler tayor olmas, bu kanaatmzn doruluunun bir kant olarak anlalabilir. Hz. Eb Bekir, bir tr serbest seim diyebileceimiz usulle halife olmu olmasna ramen, Hz.mer'i hilfet makamna kendisi atamtr. Hz.mer ise, halifenin belirlenmesi iini alt kiilik bir heyete havale etmitir.Bu sebepten,drt halife dnemi uygulamalarnn peygambersiz hayata intibak etmeye alan Mslmanlarn siys-idar alandaki ciddi araylar olarak deerlendirilmesinde fayda vardr[6]. zlerek belirtmek gerekir ki, tarihi seyir ierisinde Mslmanlar, siys-idar meselelerin mslmanlara brakld gerei pek anlamak istememi gibidirler. ia problemi Allah'a zdrtmek istemi, ortaya kocaman bir imamet nazariyesi, nass ve tyinle gelen msum imamlar kmtr. Ehl-i Snnet uzlamac tavrna uygun olarak siys meseleleri arlkl bir ekilde hilfet noktasnda ele alm ve ii Kurey'in stne ykma yoluna gitmitir. Haricler ise, Kureyin stnl fikrine kar kmalarna ramen, karizmatik bir toplum oluturmaya kalkmlar, arlklar yznden insan ftratn zorlamlar ve tarihin derinliklerinde kaybolup gitmilerdir. Kur'an'n siys meseleleri "insan"a brakm olmas gerekten fevkalde nemli bir olaydr. Srekli deien sosyal yap, kendi bnyesine uygun siys oluumlar kendisi gelitirmek, oluturmak durumundadr. Bylece sosyal deime olgusuna ters den ekillenmeler, kendiliinden toplumun gerisinde kalacak ve sosyal dinamizmi engellememi olacaktr. slm Mezhepleri Tarihi, bize,"siyas meselelerin 'insan'a brakld gerei"nin neminin yeterince kavranlamamasnn Mslmanlara ok pahalya malolduunu gstermektedir. Mezhepleri birbirinden ayran temel motiflerin pekou siys nitelik tamaktadr. Mesel, iilii dier mezheplerden ayran en belirgin gr "imamet" meselesi etrafnda dmlenmektedir. ia'ya gre, "mamet" inan esasdr; bir kimsenin mslman olabilmesi iin, bu "imamet"e de inanmas zorunludur. Ehl-i Snnet ise, immet konusunu srarla inan alannn dnda tutmaya zen gstermitir..

b.b.c.a. Hz.Muhamedin Vefatndan Sonra Ortaya kan Hilafet-mamet Tartmalarnn Mezheplerin Douunda ve Grlerinin Sistemlemesinde Etkisi Hz.Peygamber'in vefat zerine ortaya kan hilfet- immet tartmalar: Hz.Peygamber'in,yerine hi kimseyi brakmadan vefat ettii,ak seik bilinen bir husustur. Hz. Peygamber, hicr 32 ylnda vefat ettii zaman,mslmanlar uzun sre bu olayn okundan kurtulamamlar ve peygambersiz hayata intibak etme konusunda byk sknt ekmilerdir. Bu skntnn boyutlarn anlayabilmek iin,slm'n 23 yl gibi sosyal hadiseler asndan fevkalde ksa saylabilecek bir srede, olduka hzl bir kltr deiiminin gerekletirilmesi sonucu vcut bulduunu hatrlamakta fayda vardr. Hz.Muhammed'in peygamberlik hayatnn yaklak 13 yl Mekke'de gemitir. Mekke Dnemi'nde mslman olanlarn says 400 civarndadr.Medine dnemi ise, Bedir gibi Uhut gibi byk savalarn

yaand bir dnemdir. slm, Medine dneminin sonlarna doru Medine'nin snrlarn aarak tekrar Mekke'ye ve daha sonra da Arap yarmadasnn derinliklerine doru uzanmaya balamtr. Bu sebepten, Hz.Peygamber'in salnda Mslmanlarn siys kanaatlarnn olgunlaabileceini dnmek, dorusu biraz zordur. Hatta, din anlaynn bile, Kur'an'a gre ekillenip ekillenmedii tartlmaldr. Mslmanlarda mevcut olan erken devir idealizasyonu, bu dnemin doru anlalmasn ve deerlendirilmesini engellemektedir. Hz.Peygamber'in salnda slm, din olarak tamamlanmtr; ancak, slm'n, kkleme ve oturma srecinin devam ettii gzden uzak tutulmamaldr. slm dini, Arap kltryle yorulmu bir toplumun iine domutur. Hz.Peygamber, krk yalarna kadar bu toplumun bir ferdi olarak hayatn srdrmtr. slm, ncelikle inan ve deerler alannda, Cahiliyye Dnemi insannn kiiliini ekillendiren birtakm unsurlarn geersiz olduunu aka ilan etmitir. Kur'an, yeni bir inan ve deerler btnyle insanln karsna kmtr. Hz. Peygamber'in slm' tebli sreci iinde karlat glklerden Kur'an'a yansyanlara yle bir gz attmz zaman, o dnem insannda hakim olan zihniyetin Kur'an'la ne lde elitiini biraz anlama imkan bulabiliriz. Kur'an, yaratl itibariyle btn insanlarn bir erkekle bir diiden yaratldna dikkat ekerek,beer mnasebetlerde gzetilmesi gereken ly yle ortaya koyar:"Ey insanlar! Dorusu Biz sizleri bir erkekle bir diiden yarattk. Sizi milletler ve kabileler haline koyduk ki birbirinizi kolayca tanyasnz. phesiz Allah katnda en deerliniz, O'na kar gelmekten en ok saknannzdr. Allah bilendir, haberdardr"[7]. Kur'an'n bu tavrna karlk,o dnem insan kabilecii,soy- sopla vnmeyi bir sanat haline getirmitir.yle ki,bu i iin mezarda yatanlar bile hesaba katlabilmektedir[8].O dnemde,kabilecilik,bir tr san'at haline getirilmitir.Hz.Peygamber'in Haimoullarndan olmas, meyye oullarnn,-bir kabile olarak- Mekke'nin fethine kadar Mslmanlara kar amansz bir sava amalarna sebep olmutur. Dier taraftan, Hz.Muhammed gibi zengin olmayan, stelik yetim olan bir kimsenin peygamberlikle grevlendirilmesi de o dnem insanna olduka ters gelmitir. "Allah peygamber olarak gnderecek baka bir kimse bulamad m?" eklinde zetlenebilecek olan bu zihniyetin izlerini, daha sonra olaylarda bulmak mmkndr. te, Hz.Peygamber, byle bir toplumdan, "m'minlerin kardelii" esasna dayal rnek bir toplum meydana getirmeye almtr. Bunda, ksmen baarl da olmutur. yle zannediyoruz ki, "Asr- Sadet" kavram, Hz.Peygamber'in baarsnn bir zeti olarak deerlendirilebilir. Hz.Peygamber vefat ettii zaman, Cahiliyye dnemi zihniyeti, varlk mcadelesini hl srdrmekteydi. Kabilecilik btn kurum ve kurulular ile yaama sava veriyordu. Buna karlk, slm'n kkleme ve oturma mcadelesi de btn hzyla devam etmekteydi. Hz.Eb Bekir'in halife seilmesi bylesine gerginliklerin yaand bir zaman dilimine tesadf etmitir. Hz.Eb Bekir'i o makama getiren faktrlerin banda liyakati ve kabileler aras denge politikas gelmektedir. O dnemin zellikleri, Hz.Eb Bekir gibi, btn Mslmanlarn zerinde ittifak edebilecekleri bir ahs o makama ykseltmitir. Hadiseyi daha iyi anlayabilmek iin, Hz.Eb Bekir'in nasl halife olduunu ksaca zetlemekte fayda vardr: Hz. Peygamber'in vefat ettii haberinin yaylmas zerine Medine'nin ileri gelenleri Sakif Oullarnn Glgelii'nde toplanrlar. Kendi ilerinden bir kimseyi halife semek zere tartmalara balarlar. Bu srada durumdan haberdar olan Eb Bekir ve mer olay yerine gelir. Medineliler, slm'a hizmetlerini ne srerek, halifeliin kendi haklar olduunu dnmektedirler. Eb Bekir ve mer'in mdahelesinden sonra, hilafet iini paylamay teklif ederek, "bir emir sizden, bir emir bizden olsun" derler. Tartmann uzamas zerine mer ileri atlarak, gerekelerini izah eder, neticede Eb Bekir zerinde anlama salanr. Hz. Eb Bekir'in tercih edilme sebeplerinden birisi, Medine'nin iki byk kabilesi Evs ve Hazrec'in,bu ii kendi aralarndan paylaamamalardr. Dier nemli bir sebep ise, daha nce dikkat ekildii gibi, Ebu Bekir'in btn Mslmanlarn zerinde birleebilecei bir isim olmas ve bu ie layk olmasdr. Halife

seimi esnasnda Haimoullar, Hz.Peygamber'in techiz ve tekfin ileri ile ilgilenmektedirler. meyye Oullar ise, yeni Mslman olduklar iin, bu konuda sz sahibi olmadklarn dnmektedirler. Nitekim, dier Mslmanlar, uzunca bir sre, meyye Oullarna "kl zoruyla Mslman olanlar" gzyle bakmlardr. Hz.Eb Bekir'in hilafet makamna gelii ile ilgili tartmalardan karlabilecek en nemli sonulardan birisi, bu meselenin, daha ok Arap gelenei dorultusunda ve kabileler aras denge politikas gzetilerek zmlenmi olduudur. Dier nemli sonu, ilk Mslmanlar, hilafet iinin kendilerine -"insan"abraklm bir i olduunun bilincinde olduklardr. Bu hadise, bize, Hz.Peygamber'in hi bir kimseyi halife tayin etmediini de gstermektedir. in aslna baklrsa, Hz.Peygamber'in halife tayin etme yetkisinin olduunu dnmek bile biraz zordur. nk,Kur'an, hi bir kimseye ve hi bir kabileye stnlk hakk tanmamtr. Halife seimi esnasnda, Hz.Peygamber'in techiz ve tekfin ileri ile ilgilenen Haimoullarnn devre d brakld gibi bir izlenim domaktadr. Bu durum da, o zamanki kabileler aras denge politikas ile ilgili olmaldr. slm ncesi dnemde, Mekke'nin iki byk kabilesi olan Haimoullar ile meyye Oullar arasnda srekli bir rekabet gzlenmektedir. Hz.Peygamber'in Haimoullarndan olmas,bu yarta Haimoullarnn biraz daha nfuz kazanmalarna yol amtr. Ancak,dier kk kabilelerin Haimoullarna ve meyyeOullarna pek scak baktklar da sylenemez.bn Abbas ile Hz.mer arasnda getii sylenen bir tartmada,bn Abbas'n "Eer Kurey Allah'n peygamberini setii yerden kendi halifesini semi olsayd,en doru olan yapm olurdu" eklinde ifadesini bulan dncenin Haimoullarnn bu konudaki umum tavrlarn aksettirdii kabul edilebilir. Hz. mer'in cevab da,dier mslmanlarn bak alarn aksettirmektedir:"Kurey,nbvvet ile hilafetin sizde birlemesini istemiyordu"[9]. Hz.Eb Bekir'in halife olmasyla zlm gibi gzken mesele,daha sonralar da tartma konusu olmaya devam etmitir. ia, Ebu Bekir'in, mer'in etkisiyle, bir oldu bitti sonucu halife olduunu ileri srm, hilafetin Alinin hakk olduunu iddia etmitir. iaya gre, Hz. Muhammed, Allahn emriyle Aliyi imam/halife tayin etmitir; Ali'nin imameti nass ve tayinle belirlenmitir. Alinin ve Oniki mamn imametine inanmak, bu imamlarn masum olduklarn kabul etmek, i imamet nazariyesinin zn oluturmaktadr. Ehl-i Snnet, drt halife dneminde ortaya kan uygulamalar, siyas anlayn eksenine yerletirmitir. Hilafet meselesini inan esas olarak grmemitir. Ebu Bekir, mer, Osman ve Ali'nin srasyla halife olduklarn kabul etmitir. Hariciler, Ebu Bekir ve mer dnemlerini en ideal dnemler olarak grm, ilk alt yldan sonra Osman'n, Tahkim hadisesinden sonra da Ali'nin kfre gittiini iddia etmilerdir. b.b.c.b. Hz.Osmann Hilafeti Dnemindeki Fitne Olaylarnn Mezheplerin Douundaki Rol Hz.Osman'n halife olmasyla birlikte, tarih arap kabilecii yeniden hortlam, Emev- Haim ekimesi su yzne kmtr. Daha Osman halife olmadan, mer'in tekil ettii urada Ali ile Osman kar karya kaldklar zaman, baz kimseler, Ali halife olursa, onu kabul etmeyeceklerini, baz kimseler de Osman halife olursa kabul etmeyeceklerini sylemeye balamlardr. Osman'n halife olmasyla birlikte, meyye Oullar, kaybettikleri nfuzlarna yeniden kavutuklarn dnmeye balamlardr. Osman'n, nemli mevkilere kendi kabilesinden insanlar atamas byk tepki uyandrmtr. Bir mddet sonra meyye Oullarnn Medine sokaklarnda, A.Cevdet Paa'nn ifadesiyle "savulun yoldan biz geliyoruz"[10] diyerek gvde gsterisine kalkmalar,onlara ynelik olarak zaten varolan olumsuz duygularn yeniden yeermesine ve glenmesine sebep olmutur.meyye Oullarnn genel tutumu, valilerin birtakm keyfi uygulamalar,Osman'n,yall ve biraz da mer'den sonra gelmesinden dolay,bir otorite boluunun domasna yol amas,onun,Medine'deki tabann yitirmesine yol amtr.yle ki,Medineli mslmanlar, "emsar" ad verilen tara vilayetlere,"cihada kmak

istiyorsanz,bunun yeri bugn Medine'dir" eklinde,bir tr isyana ar nitelii tayan mektuplar yazmalarna yol amtr[11] . Sonunda Osman'n ldrlmesine yol aan "Fitne olaylar" balamtr. Hz.Osman'n hilfatenin ilk alt ylndan sonra ba gsteren "Fitne Olaylar" olarak tarihe geen hadiseler, Medine'de meyye Oullarnn hakimiyetinden rahatsz olanlarn,Kufe'de,vali Said b.el As tarafndan dile getirilen "Kufe Kureyin ifliidir" grne kar karak Kurey'in merkezi otoritesini tanmak istemeyenlerin,Msr'da ise vali bn Eb Serh'in icraandan holanmayanlarn bir anlamda ortaklaa gerekletirdikleri,yer yer din duygularla beslenmi bir harekettir.Sonunda Hz.Osman,Medinelilerin gzleri nnde ehit edilmitir. meyye Oullar,Osman'n ldrlmesinden,dorudan,Haimoullarn ve Ali'yi sorumlu tutmay tercih etmilerdir.Bu durumun da,kabilecilik anlayndan ve gelecee ynelik siys yatrm arzusundan kaynaklandn sylemek mmkndr. b.b.c.c. Hz. Ali ile Muaviye Arasndaki Mcadelenin Mezheplerin Douundaki Etkisi Hz.Osman'n ldrlmesinden sonra, Hz.Ali, hilafet makamna getirilmitir. Ancak, Ali'nin, ounluun desteini alm olmasna ramen, Mslmanlarn birlik beraberliklerini salamadn grmekteyiz. Muaviye, am'da, Ali'ye bey'at etmeyi reddetmitir. Talha, Zbeyr ve Aie, Osman'n intikam ad altnda Ali'ye kar ayaklanm ve Cemel Sava olmutur. Baz Mslmanlar da, "hangi tarafn hakl olduunu bilmediklerini" ileri srerek tarafsz kalmay tercih etmilerdir. Muaviye, Osman' Ali'nin ldrdn ile srerek, onun kann talep ad altnda, Ali'ye kar bayrak amtr. am meyye Camii'nde Osman'n kanl gmlei ve karsnn kesik parmaklar sergilenerek, kitleler Ali'ye kar ayaklanmaya arlmtr. yle zannediyoruz ki, Muaviye'nin bu politik tavrnn arka plannda tarih Emev-Haim mcadelesinin aranmas pek yanl olmaz. Muaviye'nin Osman'n kann talep perdesi arkasna saklad iktidar hrs, kabilecilik zemininde, onu iktidara srklemitir. Tartmay, Ali-Muaviye mcadelesi olarak deil de, kabilecilik zemininde Ali-Osman tartmas halinde yrtmesi, onun politik dehasnn ilgin bir rn olarak kabul edilebilir. Muaviye'nin tavr, Mslmanlar Sffin Sava'nda kar karya getirmitir. Sava'n seyri esnasnda Kur'an sayfalarnn mzraklarn ucuna taklmas, bir grubun Ali'yi, savan sonucunun hakemlere havale edilmesi konusunda zorlamas, Hakem Olay'n hazrlamtr. Hakem olaynn sonunda, Hariciler ad verilen yeni bir oluumun baladn grmekteyiz. Btn bu olaylar, daha sonraki mezheplerin olumasnda etkili olacak pek ok problemin su yzne kmasna sebep olmutur. Byk gnah meselesi, imamet meselesi, amel-iman btnl meselesi bunlarn banda gelmektedir. Bu dnemde ortaya kan siyas tartmalar, daha sonra ortaya kan mezheplerin bu konularda tavr belirlemelerine yol amtr. Bu olaylarla ilgili tartmalar, asrlar boyu Mslmanlarn kafalarn megul etmitir. Erken dnem idealizasyonu bu olaylarn Mslmanlar nasl rahatsz ettiinin bir gstergesidir. Olaylar anlayamayanlar, olaylarn getii dnemi idealize ederek tartma dna ekmeye almlardr. Kaos ortam, Haricleri, karizmatik bir toplum oluturma noktasna doru srklemitir. b.b.d. slmn nsana Tand Dnce zgrlnn ve Kurnn Baz zelliklerinin, Mezheplerin Douundaki Etkisi slm insan iin, insann dny ve ahiret mutluluu iin gelmi bir dindir. nsann insanln gerekletirebilmesi iin gerekli olan yksek evrensel deerler, Kur'an'la insanla sunulmutur. Kur'an, insann Allah'n halifesi olduunu bildirmektedir[12] . Gklerde ve yerde olan her ey, Allah'n halifesi olan "insan"n emrine verilmitir[13]; insann madde zerinde tasarruf hakk vardr. Kur'an, srarla,"insan"n dnmesini, akln kullanmasn, ibret almasn istemektedir. Dnen insan, ister istemez farkl grlere, farkl deerlendirmelere gidecektir. slm, hi bir alanda, insan dncesine ket vurmamtr. nsann olduu her yerde, akl nplanda olmak durumundadr. Vahyin muhatab, vahyi

anlayacak olan akldr. slm'n akll olan kimseleri, sorumluluk stlenecek yaa geldikleri zaman sorumlu tutmas bouna deildir. te, slm'n akla snr koymamas, srarla insann dnmesini, akln kullanmas istemesi, mezheplerin douunda etkili olan hususlardan birisidir. Her insan bal bana bir dnya olduuna gre, her insann farkl dnme, farkl anlama hakk her zaman vardr. nsann yapsndan, dinin her zaman diliminde yeniden anlalma zaruretinden kaynaklanan gr ayrlklar, bir zenginlik belirtisidir. Bu, insanolunun fikr gelimesinin, evresini bir dnya haline getirme arzusunun sonucudur. Ancak, gr ayrlklar, eletiriye kapal bir zeminde kurumlamaya balad zaman, zenginlik olan farkllklar, insanlarn birbirlerini anlamalarn gletiren ciddi engeller haline gelebilmektedir. Eletiriye kapal zeminlerde oluan dnce gelenekleri, insann zgrce dnmesini, neredeyse imkansz hale getirmektedir. Bu durum, dnce zgrlnn ktye kullanlmas demektir. Kur'an, insanlarn kendisine yaklamas konusunda hi bir n art getirmemitir. Kur'an'a eilen her insan, kendi yeteneklerine, bilgi birikime, kltrne gre, ondan bir eyler anlamak durumundadr. Salkl sonulara ulaabilmek iin, Kur'an'a "btnc bir yaklamla" bakmak gerekmektedir. Ne var ki,"btnc yaklam" her zaman kolayca yakalanabilecek bir husus deildir. Bu sebepten, baz Mslmanlar, zaman zaman, baz Kur'an yetlerini alarak, onlar kendi grleri dorultusunda,yanl bir ekilde delil olarak kullanma yoluna gitmilerdir. Mezheplerin douunda ve grlerinin sistematize edilmesinde bu duruma ska rastlamak mmkndr. Vahiylerin slbu ve Kur'an'da bulunan "mteabihler" ad verilen ve ancak Kur'an'n btnl iinde anlalabilecek olan baz yetler de, din anlaynda farkllamalara sebebiyet vermitir. Kur'an'da "Allah'n eli", "Allah'n yz" gibi baz deyimler gemektedir. Baz mslmanlar, bunlardan hareketle Allah'n insan gibi elinin, yznn ve dier organlarnn bulunduunu ileri srmler ve buna bal farkllamalarn iine dmlerdir. Dier taraftan, "Kur'an'n slm'", evrenseldir; btn zamanlarn ve mekanlarn dinidir. slm'n bu zellii, onun her zaman diliminde, an getirdii birikimden de yararlanlmak suretiyle yeniden anlalmasn ve yorumlanmasn bir anlamda zorunlu hale getirmektedir. Ne var ki, bu her zaman byle olmamtr. Mslmanlar, zellikle hicr nc asrdan sonra, "ictihat kapsnn kapand" ya da "ictihat yapacak ehil kimselerin bulunmad" eklinde birtakm slm'n z ile badamayan grlerin arkasna snarak, slm'n evrenselliine zarar veren anlay biimlerinin iine dmler ve belli bir zaman diliminde oluan anlay biimini evrenselletirerek daha sonraki asrlara tama yoluna gitmilerdir. Bylece slm,anlay plannda, ksmen de olsa dondurulmu olmaktadr. slm'n belli bir zaman diliminin zelliklerine gre ekillenmi olan anlalma biimi, sadece o dnem insann mutlu klabilir. Bunu dier asrlara tamak, ister istemez, dinin z ile badamayan arpk oluumlara yol amaktadr. nk, dondurulmu olan anlay biimi, sosyal deime olgusu ile izah edilebilecek yeni oluumlar karsnda yetersiz kalmak durumundadr. slm'n belli bir dnemi ilgilendiren anlalma biiminin dondurulmu olmas, hem itikat alanndaki zenginleme srecini durdurmu, hem de slm'n hayatla btnleme, insan mutlu klma imknn azaltmtr. Bylece, slm alimlerinin muayyen bir zaman diliminin zelliklerine gre biimlenmi olan gr ve dnceleri de tabulatrlr hale gelmitir. Bir lim ne kadar byk olursa olsun, iinde yetitii kltrn rn olmaktan teye gidemez. Tabu haline getirilen gr ve dnceler de, bir yandan gelecekteki daha salkl olmas muhtemel oluumlar engellerken, dier yandan da, slm'n anlay plannda insan ftrat ile uyumunu zedelemeye balamtr. Sonunda, "Kur'an'n slm'"ndan ayr bir Mslmanlk ortaya kmtr. Baka bir deyile, slm ve Mslmanlar, rtme noktalar pek de fazla olmayan farkl alanlarda kalmtr. slm, bir din olarak Hz.Peygamber'in salnda tamamlanmtr. Bylece, insanln din ihtiyacn karlamak durumunda olan evrensel ilkeler, tartlamayacak bir biimde yerlerini almtr. Ne var ki, tarihi ak ierisinde Mslmanlar, slm'n evrensel ilkelerini esas alarak, iinde yaadklar zaman dilimine gre,

vahy ze uygun anlay biimini gelitirmeye alacaklar yerde, hayatn btn ayrntlarn bir anlamda dinletirmilerdir. nsana zg olan,zamana ve zemine gre deimek durumundaki birtakm ayrntlarn din haline getirilmesi, zamanla, artlarn da zorlamasyla, dinin zyle uyum salayamayan oluumlara yol amtr. b.b.e. Mezheplerin Douunda slamn Geni Bir Corafyaya Yaylmasnn ve Baka Kltr- Medeniyetlerin Etkileri Kltrel etkileme, insann sosyal bir varlk oluunun getirdii sonulardan birisidir.Tarih boyunca,gl kltr ve medeniyetler,daima zayf kltr ve medeniyetleri etkisi altna almtr.Bunun yannda,bir kltre ait birtakm motifler,zaman zaman,hem baka kltrleri etkilemi,hem de o kltrn iinde baz yeni oluumlara yol amtr.Mezheplerin oluumunda kendisini gsteren farkllamalarn bir ksm da muhtelif kltr unsurlarnn etkisiyle vcut bulmutur. slm Mezheplerinin douuna etki eden kltr unsurlarn ararken, ie, Cahiliyye dnemi Arap kltrnden balamakta fayda vardr. slm dini, dou dneminde arap kltrnden gelen, slm'a aykr olan unsurlar dlam; fakat, slm'a ters dmeyenler konusunda, ya sessiz kalm ya da onu benimsemitir. slm'n dlad unsurlardan bir ksm zamanla tekrar etkin olmaya balamtr. Mesel kabilecilik slm'n ho grmedii, reddettii bir kltr unsurudur. Buna ramen, Hz.Peygamber'in vefatn mteakip ortaya kan olaylarda hemen,yeniden etkisini hissettirmeye balamtr. Hz.Osman'n halife olmasyla birlikte,bu kabileciliin btn arl ile tekrar su yzne ktn grmekteyiz. Hariciliin douunda en nemli etkenlerden birisi olan "Kureyin Merkez otoritesine tepki"[14] , bu kabilecilik anlaynn ilgin ve deiik tezahrlerinden birisidir. Baz aratrclar,Hariciliin douunda etkili olan sebeplerden birisi olarak "Bedev Araplarn yerleik hayata gei srecinde karlat glklerden" szetmektedirler[15]. Bu durum da bize, yine slm ncesi Arap kltrnn izlerinin hatrlatmaktadr. Dier taraftan,Araplarn tarih kabilecilik anlayna bal olarak ortaya kan siys olaylar, Araplarn dier kavimlere stten baklar de ister istemez,yeni mslman olanlarn muhtelif alanlarda birtakm farkllamalarn iine girmelerine sebep olmutur. slm'n geldii ortamda,zellikle Medine'de yaayan Yahudiler ve bunlarn sahip olduklar bir Yahudi kltr vardr.slm'n yaylma srecinin hzlanmas ile birlikte, anlay plannda Yahudi kltrnn fevkalde etkili olduunu grmezlikten gelmek mmkn deildir. Hzla yaylan slm,bir yandan oturma srecini devam ettiriken,dier yandan da o dnemin byk medeniyeti olan Msr,Roma ve Sasan medeniyeti ile yz yze gelmitir. Bilhassa hicr ikinci asrdaki mezheb oluumlarda,bu medeniyetin de derin izlerini bulmak imkan dahilindedir.Her yden nce,slm'n yaylmas ile birlikte,bu medeniyete mensup insanlar mslman olmulardr.Bunlar,eskiden mensup olduklar dine ve kltre ait unsurlar,ister istemez din anlaylarna yanstmak durumunda kalmlardr.Hicr ikinci asrda tarih sahnesine kan ilik,daha ok Sasan medeniyetinin ve Fars kltrnn izlerini tamaktadr. ia'nn imamet nazariyesinin temelinde,"yar tanr kral" kltnn yatt sylenebilir. Bu kltrde varolan karizmatik lider anlay, Hz.Ali'nin ve soyundan gelen imamlarn yanlmaz, hatasz, gnahsz msum kimseler olduklar eklinde ifadesini bulmutur. iilikteki "zdrap ekme" motifinin de Hristiyan kltryle irtibatlandrlmas mmkn gzkmektedir. te yandan, gerek iilikte,gerekse Snn anlayta kendisini gsteren Mesih-Mehdi inancnn da, daha ok Yahudilikten ve Hristiyanlktan etkilenerek ekillendiini sylemek, pek yanl olmasa gerektir. nk, Kurnn inan esas olarak belirledii hususlarn arasnda, bir mesih-mehdi inanc yoktur. Kurn, kendisinin mehd olduunu belirtmektedir. Dier taraftan, mezheplerin douunda, iktisd ve coraf amillerin de etkili olduu bilinmektedir. ktisd unsurlar, tarihin her dneminde,sosyal hayatn tabi aknda etkili olmutur. c. Mezheplerin Genel erevede Kur'n'a Baklar

Din anlayndaki farkllamalarn kurumlamalar sonucu oluan mezhepler, iinde yaanlan sosyo kltrel ortamn etkisiyle, zellikle inan noktasnda dier Mslmanlardan kendilerini ayran hususlar zamanla nplana kartmlardr. Mezheplerin douuna yol aan farkllamalarn balamasnda, Kur'n'n insan aklna tand geni hareket alannn, Kur'n'n birtakm zelliklerinin etkili olduu kukusuzdur. Dnen insanlar, ister istemez baz konular farkl anlayacak, farkl yorumlayacak ve farkl deerlendireceklerdir. Ancak, Kur'an, srarla, insanlarn bilmedikleri eyin ardna dmemelerini[16] zanla hareket etmemelerini, konutuklar zaman delillere dayanmalar gerektiini hatrlatmaktadr. Kur'n, samimiyetle kendisine yaklaanlar bir lde terbiye etmekte, onlarn keyf hareketlerini snrlamaktadr. Bu dorultuda dnecek olursak, dnen Mslmanlarn Kur'n'la organik balar devam ettii mddete, farkllamalarn kurumlamasna yol aacak oluumlardan ister istemez uzak kalacan syleyebiliriz. nk Kur'n, insanlar hep birden "Allah'n ipine sarlmaya armaktadr[17]. Kur'n, insanlarn serbeste dnmelerine imkn salayan, ancak gr ayrlklarnn kurumlamasn, insanlarn birbirlerine dman hale gelmelerini nleyen, evrensel boyuta sahip bir zemin hazrlamtr. Teorik olarak, Kur'n'a yaklaldka, derin gr ayrlklarnn en aza inmesi gerekecei sylenebilir. Ne var ki, ayn Kur'n'a inanan Mslmanlar, Kur'n' bile kendi grleri iin delil olarak kullanmaktan pek ekinmemilerdir. Grebildiimiz kadaryla, Mslmanlar, inan ve gnl dnylarn Kur'n'a gre ekillendirecekleri yerde, Kur'n anlaylarn kendi grleri ve arzular istikmetinde ekillendirmeyi tercih etmi gibidirler. Mezheplerin Kur'n'a baklar da, daha ok kendi grlerinin genel erevesinde ekillenmitir. Btn mezhepler, hangi zaman diliminde ortaya km olurlarsa olsunlar, kendilerini Hz.Peygamber dnemiyle irtibatlandrabilmek iin ok zel bir gayret sarfetmilerdir. Mezheplerin lehinde veya aleyhinde Hz.Peygamber'e bir eyler syletme gayreti bunun arpc bir delilidir. Hz.Peygamber'in salnda ne Hariciler, ne ia, ne Mu'tezile, ne Mrcie vardr. Fakat, bu mezheplerin taraftarlar, kendilerinin hak mezhep olduklarn ispatlayabilmek iin, ya da karlarnda yer alan mezheplerin btl mezhep olduklarn gsterebilmek iin, Hz.Peygamber'e birtakm szler sylettirmekten geri durmamlaradr. Dier taraftan, hemen hemen btn mezhepler, kendi grlerinin doruluunu ortaya koyabilmek, dnce ve davranlarn meruiyet zeminine oturtabilmek iin, ok rahat bir ekilde Kur'n' kullanmlardr. Bu durumun, bir fkradaki, namaz klmayn Kur'n'la temellendirmek isteyen, "Kur'n, namaza yaklamayn (l tekrabu'ssalah) buyuruyor" diyerek delil bulmaya alan, yetin devamnn okunmas istendiinde "Ben hafz deilim" diyen zihniyete ok benzediini belirtmekte fayda vardr. d. Kurnn Siyas Meselelere Bak Kur'n, siyas meselelerle ilgili olarak, evrensel nitelik tayan genel ilkelerin dnda herhangi bir belirlemede bulunmu deildir[18]. Bu genel ilkeleri, ilerin ehline verilmesi[19], vahiyle belirlenmemi konularda mavere ile hareket edilmesi[20], insanlar arasnda adaletle hkmedilmesi[21], "Allah'a, Peygamber'e ve m'min emirlere itaat edilmesi"[22], bilinmeyen eyin desteklenmemesi[23] eklinde sralamak mmkndr. Kur'n'n istedii ahlkl ve dil toplum, Kur'n'n dikkat ektii ilkeler dorultusunda mslmanlar tarafndan,sosyal deime olgusu erevesinde ekillenecek olan siyas sistemlerle idare edilecektir. Kur'n, insan ilgilendiren siyas sorumluluu, temel ilkeleri vererek insana brakmtr. Dier taraftan, Kur'n, insanlar arasnda tek stnlk lsnn "takv" olduunu Hucurt sresinin 13. yetinde ok ak olarak belirtmitir: "Ey nsanlar! Dorusu Biz sizleri bir erkekle bir diiden yarattk. Sizi milletler ve kabileler haline koyduk ki birbirinizi kolayca tanyasnz. phesiz, sizin Allah katnda en stn olannz, en mttakinizdir. (O'na kar gelmekten en ok saknannzdr). Allah bilendir, haberdardr". Bu ayette "birbirinizi kolayca tanyasnz" eklinde tercme edilen Terf kelimesi "hem birbirini bilmek, tanmak, anlamak manasndadr, hem de karlkl

ykselmek"[24]. Bakara sresinin 148, Mide sresinin 48. yetlerinde "Hayrl ilerde birbirinizle yarn" buyrularak "Allah katnda en deerli insann nasl olacana" dikkat ekilmektedir. "Allah katnda en stn olannz en mttakinizdir"[25] yeti, Kur'n'n btnl iinde deerlendirildii zaman, bata soy-sop olmak zere, fakirlik-zenginlik, gzellik- irkinlik gibi yapay deer llerinin genel-geer fonksiyonelliini ortadan kaldrmaktadr. Bu erevede, "Eer m'minseniz, en stn olanlar sizlersiniz"[26] yeti, gerek Snn anlayta yer edinen "Kureylilik" meselesinin, gerekse i anlayn tipik zelliklerinden olan karizmatik "Ehl-i Beyt" kavramnn vahy temellerden yoksun olduunu gzler nne sermektedir. Hucurt sresinin 11.yetinde yapay stnlk llerine dayal tavrlar knanmaktadr: "Ey mn edenler,bir kavim dier bir kavmi istihzaya kalkmasn,mmkndr ki berikiler tekilerden daha hayrldr..". Kur'n, bir kimseyi peygamber olarak seme yetkisinin sadece Yce Allah'a ait olduunu bildirmekte[27], srf peygamberlik iin yaratlm bir kavim veya slaleden bahsetmemektedir. "Hz.brahim'i ve ayn soydan Hz.shak' peygamber klan Cenab- Hak, bunlarn neslinden gelenlerin iinde, iyilerin de, zalimlerin de bulunduunu bildirmektedir[28]. Hz.Nuh'un ve brahim'in zrriyetlerinde peygamberlik ve kitap verilenler bulunduu ifade edildikten sonra, ayn zrriyetin ekseriyetini fsklarn tekil ettii beyan edilmektedir[29]. Bir peygamberin babas Allah dman olabildii gibi[30], olu dahi babasna tamamen ters bir karekter belirtebilir: Hz.Nuh, gemiye binmeyip karada kalan ve helk olaca muhakkak olan olu hakknda, Cenab- Hakka: 'u olum,ehlimden' diyerek, rahmet niyaznda bulunduu zaman, u ilh cevab almtr: 'Ey Nuh! o senin ehlinden saylmaz, onun davran salih bir amel deildir'[31]. "Hz.brahim'e Cenab- Hak: 'Seni insanlara mam (bakan) yapacam' buyurduu zaman, bu Peygamber:'benim zrriyetimden de' diyerek, kendi slalesinden de imamlar gelmesi niyaznda bulunmu, fakat u cevab almtr: 'Benim ahdim (vazife teklifim) zlimlere erimez'.
[32]

"Bu Kur'n delillerden anlyoruz ki, peygamberlik makam bir slale imtiyaz deildir. Bu vazife o slale mensuplarna herkesten farkl bir imtiyaz, ayr bir fazilet salamaz. Peygamber karm bir kavim, srf bu vka dolaysyle, teki kavimler zerinde hi bir stnlk iddiasna giriemez"[33]. Kur'n'n bu tavr ortada dururken, srf Hz.Peygamber ilerinden kt diye Kurey kabilesine herhangi bir stnlk atfetmek mmkn olmad gibi, Haimoullarna, ya da Ali b.Eb Talib'in Fatma'dan olan soyuna dier insanlardan farkl zel bir konum belirlemek de mmkn deildir. "Hz.Peygamber'in m'minler arasndaki mevkiine iaret eden bir yette, ailesini tekil eden kimseler olarak, sadece hanmlar zikredilmekte, kzlar, damadlar ve dier akrabalaryla ilgili hibir husus hkme yer verilmemektedir. Peygamber m'minlere, kendilerinden daha yakndr, zevceleri de -bakalarna nikahlar haram olan[34] - anneleridir'[35]. Hz.Peygamber ve zevcelerinden ibaret olan aile halkna Kur'n- Kerm Ehlu'l-Beyt demekte[36] ve bu tabir iine baka alnmasna da imkn bulunmamaktadr"[37]. Dier taraftan, Hz. Peygamber'in zellikle Medine dneminde siyas ve idar tatbikatna baktmz zaman,onun insanlar grevlendirirken n planda tuttuu en nemli zellii ehliyet olduunu grmekteyiz. Hz.Peygamber, insanlara grev verirken, ne onlarn Kureyli olmalarna, ne de Haimoullarndan olmalarna dikkat etmitir. nemli olan bir ii baarabilecek kabiliyete sahip bir mslman olmaktr[38].

[1] Bk.G.Tmer, A. Kk, Dinler Tarihi, 29 vd.

[2] Muhammed Hamdi Yazr,Hak Dini Kur'n Dili,I,83. [3] Ayn eser, I, 89. [4] Mide, 3. [5] Hz. Peygambere atfedilen Mslmanlarn yetmi frkaya ayrlaca, bunlardan sadece birisinin Frka-

nciye kurtulua eren frka olaca eklindeki hadis, hemen hemen btn Mezhepler Tarihilerini etkilemitir. Ayrca, her frka, kendisinin kurtulua eren frka olduunu da iddia etmitir. Bu konuda geni bilgi iin bk. Mevlut zler, Islam Dncesinde 73 Frka Kavram, Ist. 1996.[6] Hasan Onat, ii Imamet Nazariyesi, A.. Ilhiyat Fak. Der.c.XXXII,s.90.[7] Hucurt,13.[8] Teksr, 1-2. [9] Taber,IV,236; kr.Aan,IX,139; Ibn. Abd Rabbih, Ikdu'l-Ferid, IV, 280. [10] Ksas- Enbiya,I,465. [11] Belazur, Ensb,V,60; Taber,IV,345.[12] Bakara, 30.[13] Csiye,12-13.[14] E.Ruhi Flal,Ibadiyenin Douu ve Grleri,56. [15] Watt,Islm Dncesinin Teekkl Devri,13. [16] Isr,36. [17] Al-i Imrn, 103. [18] Bk.M.S.Hatibolu,Hilafetin Kureylilii,A..I.F.Dergisi,XXIII,142 vd. [19] Nis,58. [20] ra,38;Al-i Imrn,159 [21] Nis,58. [22] Nis,59. [23] Isr,36. [24] Hatibolu,Hilafetin Kureylilii,A..I.F.D.XXIII,127 [25] Hucurt 13;kr.Enfl 34. [26]Al-i Imrn,139. [27] Hacc,75;Al-i Imrn,179. [28] Safft,113. [29] Hadd,26. [30] Tevbe,114. [31] Hd,45-46. [32] Bakara,124. [33] Hatibolu,Hilafetin Kureylilii,A..I.F.D. XIII,136-7. [34] Ahzb,53. [35] Ahzb,6. [36] Ahzb,33. [37] Hatibolu,Hilafetin Kureylilii, A..I.F.D. XIII,140. [38] Bu konuda arpc rnekler iin bk. Hatibolu,Hilafetin Kureylilii, A..I.F.D.XXIII,146 vd.

You might also like