Professional Documents
Culture Documents
Başka bir bakış açısı: verimi işleri doğru yapmak ve verimliliği ise doğru işleri yapmak olarak
görmektedir. At arabaları için kamçı üreten bir şirket düşünelim. Kamçı üretim sürecinin çok
mükemmel olduğunu, iç ve dış tedarikçi ve müşterilerin mükemmel olduklarını varsayalım.
Tedarikçiler ve müşteriler mükemmelliği birlikte desteklesinler. Ürün son derecede düşük
maliyetlerle üretilsin. Bu şirket çok verimlidir. Fakat şirket stratejisini üretenler verimli
değildir. Çünkü şirket yanlış bir işi verimli olarak yapmaktadır. Eğer verimli olsalardı, farklı
bir pazarda yerlerini alırlardı. (Raks kasetleri)
Bir başka örnek ameliyattır. Bir operatör çok kalifiye ve becerilidir. Hatta ülkesinin en
iyisidir. İş hastanın sol dizi ile ilgilidir. Operatör ameliyata kadar olan süreçte tüm
basamakları izlememiştir. Bir sağlık teknisyeni sağ bacağı amaeliyata hazırlamıştır. Becerikli
operatörün işini iyi yapması önemli midir? Bu süreç tamamen verimsizdir. Hasta uyandığında
ameliyattan hoşnut olmayacaktır. Bu ameliyatın faturası kimedir?
Verim ve verimlilikte teslimat hızında ve diğer süreçlerde gelişme olur. Bir iş yolculuğu için
gerekli görev yazısı altı imza gerektiriyorsa süreç verimsizdir. İmza atanlar işlerinde
verimsizdir, çünkü ilgili kişilerin hiç birinin işine değer katmamaktadır.Doğru iş yapılmamış
olur. Uzun ve pahalı süren bir süreçte yer aldıkları için verimsizdirler. Bazı imzaların ortadan
kaldırılması süreci verimli hale getirir. İmza atan kişilerin zaten işte oldukları ve herhangi bir
kaybın olmayacağı iddia edilebilir. Bu tarz düşünce son derece yanlıştır.
Bir süreç etapları eş zamanlı değilde seri sıralı olduğunda süreç verimsizdir denilir. Verim ve
verimlilik ölçüleri ve kapasitesi tüm katılımcıyı ilgilendirir. Bunlar süreç sahipleri, iç ve dış
müşteriler, tedarikçiler ve idarecilerdir. Yetersiz süreçler parasal anlamda, zayiatı olan,
maliyetli, tekrarlanan işlemlerden oluşan, gecikmelidir. Bunlar aynı zamanda maliyetin
yanında güvenilmez süreçlerdir. Onlardan bekleneni vermezler. Esnek ve çabuk tepki
vermeyen süreçler, müşteri taleplerini zamanında karşılayamadıklarından maliyetlidir. En
büyük risk katılımcıların güveninde azalmadır.
Süreci etkinleştirmek için insanların ne, kim, nerede, ne zaman ve nasıl sorularını sormaları
gerekir.
Belki de ilk soru bunun neden yapıldığıdır. Kurumlarda atalet yaratan pek çok işlem bulunur
(“her zaman biz böyle yapıyoruz”). İkinci soru neden böyle yapıldığınır.Daha sonra şu sorular
sorulabilir: Ne yapılması gerekiyor? Ne yapılabilir? Ne zanman oldu? Bu sorular ve verim
konusu tüm süreçlere uygulanmalıdır.
Verimsizliğin ölçüleri:
• Kusurlu imalat;
• Müşteri şikayetleri;
• Yüksek garanti maliyeti;
• Azalan Pazar payı;
• Müşteriye katma değer yatamayan faaliyetlerin oranı.
Kurumlar verim verimlilik ve adsapte olabilmeyle ilgili referans değerler oluşturmalıdır. Dier
bir deyişle, mevcut performans değerlerini belirlemelidir. Cesur iyileştirme hedefleri için
Dünyaca kabul gören en iyi değerleri hedef almalıdır. Son olarak, Sorunların temellerine inip
onların etkilerini asgariye indirmelidir.
Genellikle, deneyimi olmayan diğer çalışanlar kendi süreçlerini geliştirmek için yöneticilere
yardımcı olacaklardır. Bu durumda, eğitim ve fırsatlar sağlanmalıdır. Kullanılabilecek kavram
ve araçlar şunlardır:
Verim ve verimlilik sıklıkla eş anlamlı gibi görünse de süreç yönetiminde farklı şeyler ifade
edrler. Verim işleri doğru yapmak ve verimlilik doğru işleri yapmaktır. Üçüncü kavram
adapte olabilmektir. Bu esneklik veya hızlı tepki gösterebilmedir. Bazı açılardan, bu bir
kurumun uzun vadedeki yaşama ve başarısını yeniden keşfetme yeteneğidir.
Kim, ne, nerede, ne zaman ve nasıl soruları, kim yapmalı, nerede ve ne zaman yapılmalı, nasıl
yapılmalı şeklinde kullanılmalıdır. Eğer bu sorular samimiyetle cevaplandırılırsa, pek çok
faaliyetler dğersiz olduklarından ortadan kaldırılacaktır. Bazen, süreçlerin tamamı ortadan
kaldırılabilir.