You are on page 1of 205

IINDEKILER Biyelkin'in Hikayeleri.................................. 7 Yaynlayann Notu.............................. 9 Dello........................................................ 15 Kar Frtnas.......................................... 30 Tabutu...................................................... 46 Menzil Mfettii.................................. 55 Kyl Kk Bayan............................ 70 Maa Kz............................................................

95 Msr Geceleri..................................................135 Dubrovski............................................................ 155BYELKN'N HKAYELERYAYINLAYANIN NOTU Bayan. Prostakova: Efendime syleyim, o dana kklnden beri hikye severdi Skotinin: Mitrofan, bana benzemi. Anasnn Kuzusu. Bu sefer halka sunduumuz . P. Biyelkin'in hikyelerini yaynlamak iine giriirken, merhum yazarnn hayatn ksa da olsa bunlara eklemeyi, dolaysyla da, lke edebiyat severlerinin hakl merakn ksmen olsun gidermeyi arzuladk. Bunun iin de ilkin van Petrovi Biyelkin'in en yakn akrabas ve mirass Marya Alekseyevna Trafilina'ya ba vurduk. Ama ne yazk ki bu bayan bize Biyelkin hakknda hibir bilgi veremedi. nk Trafilina, merhumu hi de tanmyormu. Bayan bize van Petrovi'in eski arkadalarndan bir zata bavurmamz salk verdi. Biz bu d tuttuk, mektubumuza da u aadaki karl aldk. Biz bu karl soylu bir dnce tarznn, duygulu bir dostluun deerli bir ans, sonra da olduka yeter biyografik bir bilgi olarak hi deitirmeden, hibir not eklemeden basyoruz: "Benim ltufkr efendim,10 BYELKN'N HKAYELER Bu ayn on beinde yazp eski yakn arkadam ve iftlik komum van Petrovi Biyelkin'in lm ve doum zaman, memurluu, aile durumu, ii, ahlak ve alknlklar zerine geni bilgi edinmek isteini gsterdiiniz ok sayg deer mektubunuzu bu ayn 23'nde aldm. steinizi byk bir sevinle yerine getiriyor ve onunla konumalarmdan hatrmda ne kalmsa, hepsini gnderiyorum, ltufkr efendim. van Petrovi Biyelkin, 1798 ylnda Gorhino kynde soylu ve namuslu bir aileden dnyaya geldi. Merhum babas nyzba Piyotr vanovi Biyelkin, Trafilina ailesinden Pelageye Gavrilovna adl bir kzla evlendi. Piyotr vanovi zengin olmakla birlikte, alakgnll ve ev idaresine akl eren bir adamd. Oullar ilk renimini ky papazndan yapt. Okuma ve Rus Edebiyatyla urama merakn, galiba, bu sayn zata borluydu. 1815 ylnda piyade nianc alaynda (numarasn anmsamyorum) askerlik hizmetine girdi. 1823 ylna kadar bu alayda kald. Hemen hemen ayn zamana rastlayan anasyla babasnn lm, onu, istifasn vererek Gorihino kyndeki iftlie gitmeye zorlad. iftliin idaresini eline alan van Petrovi, deneyimsizlii ve yufka yreklilii yznden, ksa zamanda iftlik ilerini savsaklad ve merhum babas tarafndan kurulan sk disiplini gevetti. Kyllerin (altklar zere) kendisinden honut olmadklar, devini bilen becerikli muhtar deitirerek kyn idaresini hikye anlatmak sanatyla gvenini kazanm olan ihtiyar khya kadna verdi. Bu aptal kocakar hibir zaman yirmi be rublelik bir banknotu elli rublelik bir banknottan ayrdetmesini bilmezdi. Kyller herkesle senli benli olan bu kadnlardan korkmuyorlard. Kyllerin setii muhtar, hilekrl da elden brakmayarak kendilerine ylesine gz yumuyordu ki, van Petrovi, angarya alma usuln kaldrarak yerine ok ehven, senelik bir vergi koymak zorunda kald. Ama bu kez de kyller onun bu yumuaklndan yararlanarak birinci yl kendileri iin zel PUKN

yumuaklndan yararlanarak birinci yl kendileri iin zel bir kolaylk gsterilmesini istediler. kinci yl ise, verginin te ikisinden ounu ceviz, krmz yaban mersini ve buna benzer eylerle dediler. Bu halinde bile vergiyi zamannda demiyorlard. van Petrovi'in merhum babasnn dostu olmam dolaysyla oluna da tlerimi nermeyi bir bor saydm ve van Petrovi'in umursamazl yznden bozulan eski dzeni kurmaa bir ok seferler kalktm. Bu amala kendisine gittiim bir gn iftlik defterini istedim. Hileci muhtar arttm ve van Petrovi'in yannda defterleri incelemeye koyuldum. Gen iftlik sahibi ilkin byk bir gayret ve dikkatle beni izledi. Ama hesaplara gre son iki yl iinde kyl says artt halde kmes hayvanlaryla davar saysnn kastl olarak azald anlalnca van Petrovi bu ilk bilgileri yeter buldu ve bundan sonra artk beni dinlemez oldu. Aratrmalarm ve skc sorgularm sonucunda tam hileci muhtar fena halde arttm ve azn aamaz hale getirdiim bir srada, derin derin horlamakta olduunu zlerek iittim. O zamandan beri de onun iftlik ilerine karamaz oldum. Onu (kendisinin de yapt gibi) Tanr'ya havale ettim. Bu olay aramzdaki dostluu zerre kadar bozmad. nk van Petrovi'in, gen soylularmza zg ykc ihmalcilii ve yumuaklna acrken, onu candan seviyordum. Hem bylesine sessiz, bylesine namuslu bir insan sevmemek elde deildi. van Petrovi de kendi payna benim yama sayg gsteriyor ve bana candan bal bulunuyordu. Grenek, dnce tarz ve ahlak bakmndan birbirimize pek az benzediimiz halde basit konumama deer vererek, lmne kadar hemen hemen her gn benimle grt. van Petrovi ok sakin bir yaay sryor, her eit arlklardan kanyordu. Onu sarho grmek hibir za man ksmet olmad (bu olay bizim taraflar iin iitilmemi12 BYELKN'N HKAYELER bir mucize gibi saylabilir). Kadnlara fazlasyla dknd. Ama onda gerek bir kz utangal vard. van Petrovi, mektubunuzda szn ettiiniz hikyelerden baka, ksmen bende bulunan, ksmen de khya cadnn eitli ev ilerinde kulland birok el yazlar brakmt. Bylece khya kadnn oturduu dairenin btn pencereleri Ivan Petrovi'in bitirmedii romann birinci blmyle kaplanmt. Yukarda ad geen hikyeler galiba onun ilk kalem denemeleriydi. van Petrovi'in anlattna gre bu hikyeler genel olarak dorudur ve yazar tarafndan eitli kimselerden naklen yazlmlardr. Bununla birlikte bunlarn iinde geen adlar van Petrovi tarafndan uydurulmutur. Ky ve kasaba adlarna gelince bunlar da bizim tarafn adlarndan alnmadr. Nitekim benim kyn ad da bir yerlerde geer. Bu hi de kt bir niyetle yaplmamtr. Bunun biricik nedeni dgc yetersizliidir. van Petrovi, 1828 yl sonbaharnda hummaya eviren bir souk algnlndan hastaland. zellikle kklemi nasr ve buna benzer hastalklarn tedavisinde ok usta bir adam olan bizim blge doktorunun uyank abasna karn ld. Tam otuzunda iken gzlerini, kollarmn arasnda, hayata kapad. (*) Lzumsuz sayarak buraya koymadmz bir fkra vardr; ama bu fkrann van Petrovi Biyelkin'in ansn kirletecek nitelikte olmadn okurlarmza temin edebiliriz. (Pukin'nin notu). (**) Gerekten de Biyelkin'in el yazlarnda her hikyenin stnde yazarn kendi yazsyla (rtbe veya unvan, soyadyla adnn ilk harfleri gsterilmek suretiyle) falan ve filan kimseden dinledim kayd vardr. Merakl aratrclar iin yazyorum. "Menzil Mfettii" hikyesi ona fahr mavirlerden G. G. N. tarafndan; "Dello" hikyesi yarbay . L. P.tarafndan; "Tabutu" hikyesi tezghtar B. V. tarafndan, "Kar Frtnas" ve "Kyl bir Kk 'Bayan" hikyeleri K. . T. tarafndan anlatlmlardr (Pukin'in notu). PUKN 13 Merhum, akrabalarna yakn bir yere, Gorhino kynn kilisesine gmld. van

Petrovi'in boyu orta, salar kumral, gzleri kuruni, burnu ekme, yz beyaz ve zayfayd. te muhterem efendim, merhum komumun ve dostumun yaayna, iine, ahlakna ve grnne ait btn anmsayabildiim eyler bunlardr. Ama bu mektubumu u veya bu trl kullanmak gereini duyarsanz adm ortaya atmamamz zellikle rica ederim. Geri ben yazarlara byk bir sayg besler, onlar ok severim ama, bu unvan benimsememin gereksiz, hele bu yata, uygunsuz olduuna inanyorum. ten sayglarmla..." 16 Kasm 1830 yl Nenaradovo ky Yazarmzn sayn arkadann isteine sayg gstermeyi bir grev sayarak bize ltfettii bilgiden tr kendisine derin teekkrlerimizi sunar, halkn, bu bilginin itenlik ve doruluunu takdir edeceklerini umarz. A.P.DELLO Birbirimize ate ederdik,, Bamtinskiy Dello kural gereince onu ldrmeye ahdetmi tim. (Ona ate etmek sras da bendeydi.) Ak hava kararghnda, bir *** kasabacnda bulunuyorduk. Bir birlik subaynn yaay bilinen ey. Sabahlan eitim ve binicilik; le yemeklerini alay komutannda ya da Yahudi meyhanesinde yemek; akamlan pun ve iskambil. *** de. ne kaplar bize ak bir ev, ne de bir nianlmz vard. Birbirimizde toplanr ve niformalarmzdan baka hibir ey gremezdik. Asker olmad halde toplantlarmza katlan bir kii vard. Bu, 35 yalarnda kadard, bunun iin de kendisine ihtiyar bir adam gzyle bakyorduk. Hayat deneyimi ona, bizim yanmzda birok stnlkler salyordu. stelik de suratnn akl, tabiatnn sertlii, dokunakl dili, gen beyinlerimiz zerinde ok gl bir etki yapyordu. Hayat bir esrar perdesiyle rtlyd. Rus'a benzedii (*) AMarlinskiy'nin bir hikyesidir.16 BYELKN'N HKAYELER halde bir yabanc ad tayordu. Bir zamanlar svari birliklerinde, hatta baar ile, hizmet etmiti. stifa edip ordudan ayrlmasnn, hem yoksul hem de zevk ve elenceye dkn bir yaay srd bu zavall kasabaca yerlemesinin nedenlerini kimse bilmiyordu. Srtnda siyah eski bir ceketle daima yaya yrrd. Sofras alaymzn btn subaylarna akt. Geri eski bir erin piirdii yemekleri, iki, nihayet kab gemezdi, ama buna karlk ampanya su gibi akard. Ne mal durumunu ne de gelirini bilen vard. Zaten kimse de bunu kendisinden sormak cesaretini gsteremezdi. Bir blm roman, byk bir blm de askerlikle ilgili olan bir hayli kitab vard. Bunlar, okumak iin seve seve una buna verir, bir daha da geri istemezdi. Buna karlk, okumak zere ald kitaplar hibir zaman sahibine geri vermezdi. Balca idman tabanca atlaryd. Odasnn duvarlar, kurunlardan dklm, an petei gibi hep delik deik olmutu. Oturmakta olduu gsterisiz toprak evin biricik ss, zengin bir tabanca koleksiyonuydu. Atclkta ok ustayd. O kadar ki, birinin apkasnn zerindeki armudu tabanca kurunuyla drmeye kalksa, alaymzda kimse ban ona teslim etmekte duraksamazd. Aramzda sk sk dellodan konuulurdu. Silvio (ona bu ad takacam) hibir zaman bu konumalara katlmazd. Dello edip etmedii sorulduu zaman, ksaca evet cevabn verir, ama ayrntya girimezdi. Byle sorulardan holanmad aka grlyordu. Vicdannda, korkun ustalna kurban giden bir mutsuzun ansn tadna inanyorduk. Onda, korkakla benzer en kk eyden kuku etmek aklmzdan gemezdi. yle insanlar var ki, yalnz d grnleri bile byle bir kukuyu zerlerinden atmaya yeter. Ama beklenilmedik bir olay hepimizi artt. Bir gn bizimkilerden on kadar subay arkada, Silvio'da le yemei yiyorduk. Her zamanki gibi, yani pek ok iildi. Yemekten sonra ev sahibini oyunda kasa olmas iin kandrmaya altk. Uzun bir sre kabul etmedi, n

PUKN 17 k hemen hemen hi oyun oynamazd. Nihayet ktlar getirmelerini emretti. Masaya elli ervonets koydu ve kt vermeye balad. Biz evresini aldk, oyun balad. Oyun srasnda kesin olarak konumamak, hibir zaman tartmamak ve aklamalara girimemek Silvio'nun detiydi. Eer hesap tutan bir yanllk yapsa, hemen ya farkn verir ya da fazlasn kaydederdi. Biz bunu biliyor ve istedii gibi davranmasna engel olmuyorduk. Ama aramzda, alaymza yeni nakledilen bir subay vard. Bu zat, oyun arasnda dalgnlkla 25 ruble fazla kaybetti. Silvio tebeiri ald ve alt zere hesab dzeltti. Subay,, onun yanldn sanarak aklamalara giriti. Silvio konumakszn kt vermeye devam etti. Soukkanlln kaybeden subay silgiyi ald ve kendisine, fazladan yazlm gibi grnenleri sildi. Silvio tebeiri ald, silinenleri yeniden yazd. arapla, oyunla ve arkadalarnn att kahkahalarla sinirleri bozulan subay, kendini fena halde hakarete uram sayd ve iddetli bir fke ile masann zerindeki bakr amdan yakalaynca Silvio'nun bana frlatt. Silvio kenara ekilerek kendini zorlukla bu darbeden koruyabildi. Hepimiz armtk. Silvio ayaa kalkt. fkesinden kire gibi olmutu. Gzlerinden ateler saarak: Efendim, dedi, ltfen buradan ekip gidiniz ve bu olayn evimde getiine Tanrya krediniz. in nereye varacandan hi birimizin kukusu yoktu. Yeni arkadamz daha imdiden ldrlm sayyorduk. Subay, ettii hakarete, kasadarn istedii biimde yant vermeye hazr olduunu syleyerek dar kt. Oyun birka dakika daha srdyse de, ev sahibinin oyun oynayacak bir durumda olmadn hissettiimiz iin birer birer kalktk ve yaknda boalacak yerden sz ederek evlerimize daldk. Ertesi gn manejde, zavall temenin hl yaayp yaamadn sorutururken kendisi aramza karverdi. Ayn soruyu ona da sorduk Silvio'dan henz hibir haber almadn syledi. Bu durum tuhafmza gitti. Silvio'ya gittik. Onu18 BYELKN'N HKAYELER avluda kapya ilitirilmi bir birliye, birbiri zerine kurunlar yaptrrken bulduk. Geceki olaydan hi sz etmeden bizi her zamanki gibi kabul etti. Aradan gn geti, temen hl sad. Hayretler iinde, nasl olup da Silvio'nun dello etmediini soruyorduk. Silvio dello etmedi. Sudan bir zrle yetinerek bart. Bu olay onu genlerin gznden ok drd. Genel olarak, cesarette insanlk meziyetlerinin en ykseini ve mmkn olan btn kusurlarn mazeretini gren genlerin en az affedebilecekleri ey cesaretsizlikti. Ama, yava yava her ey unutuldu ve Silvio yeniden nfuzunu kazand. Ona eskisi kadar yaknlk gstermeyen yalnz ben vardm. Yaradlta hayalci bir kafam olduu iin, hayat bir bilmece olan ve zerimde, esrarl bir romann kiisi etkisi brakan bu adama herkesten nce, herkesten ok ben balanmtm. O da beni severdi. Hi olmasa yalnz benimle grt zamanlar o her zamanki sert konumasn brakr, iten ve keyifli keyifli eitli konulardan sz ederdi. Ama o uursuz geceden sonra, namusunun lekelendii ve dorudan doruya kendi istei ile temizlemeye yanamad dncesi kafamdan bir trl kmyor ve ona eskisi gibi davranmama engel oluyordu, adeta ona bakmaya utanyordum. Silvio bunu fark etmeyecek, nedenini anlamayacak kadar aptal ve toy bir adam deildi. Grne gre bu durum onu zyordu. Bir iki sefer bana aklamalarda bulunmak isteini gsterdi. Ama ben ona bu olana vermedim. Svio'da benden uzaklat. O zamandan beri ancak arkadalarmn yannda onunla konuuyordum. Eski samimi grmelerimiz sona ermiti. Bakentlerin dalgn halk, ky ve kasabalarda oturanlarn ok iyi duyduklar baz izlenimlerden, rnein posta gnlerini beklemek gibi izlenimlerden tmyle habersizdirler: sal ve cuma gnleri bizim alayn yazc odas subaylarla dolard. Kimi para, kimi mektup, kimi de gazete beklerdi. PUKN

19 Alld zere zarflar hemen orackta alr, havadisler birbirine verilir, kalem odas ok canl bir grn alrd. Silvio bizim alay araclyla mektuplarn alr, genel olarak o da aramzda bulunurdu. Bir gn kendisine bir mektup verdiler. Byk bir sabrszlkla zarf yrtt. Mektubu okurken gzleri parlyordu. Subaylar kendi mektuplarna daldklar iin hibir ey fark etmediler. Silvio onlara dnerek: Baylar, dedi, durum hemen buradan ayrlmam gerektiriyor. Bu gece gidiyorum. Son kez benimle le yemei yemeniz iin ricam reddetmeyeceinizi umarm. Bana dnerek szlerine devam etti: Sizi de beklerim...Mutlaka beklerim. Bu szleri syledikten sonra hemen kp gitti. Biz de, Svio'da bulumak zere evlerimize daldk. Kararlatrlan saatte Silvio'nun evine gittiim zaman hemen hemen btn alay subaylarn orada buldum. Silvio'nun btn eyas toplanm, kurun delikli plak duvarlardan baka hibir ey kalmamt. Masann bana geip oturduk. Ev sahibi neeliydi. ok gemeden onun bu neesi herkese yayld. Dakika bana ieler patlyor, kadehler kpkleniyor ve biz btn yreimizle giden arkadamza hayrl seyahatler, mutluluklar diliyorduk. Akamn ge vaktinde sofradan kalktk. apkalarmz giydik. Silvio herkesle vedalatktan sonra tam kmak zere bulunduum bir srada, beni elimden tutarak durdurdu, yavaa: Sizinle biraz konumak isterim, dedi. Ben kaldm. Konuklar gitti. kimiz kaldk. Karlkl oturup sessizce pipolarmz yaktk. Silvio, dnceliydi. Az nceki neesinden eser bile yoktu. Yznn koyu sard; parldayan gzleri, azndan kan koyu duman dalgalar ona gerek bir eytan grn vermiti. Aradan birka dakika getikten sonra Silvio sessizlii bozarak: Belki de bir daha birbirimizi hi grmeyeceiz, dedi. Ayrlmadan nce size biraz aklamalarda bulunmak iste 20 BYELKN'N HKAYELER rim. Bakalarnn dncesine ok az nem verdiimin farkndasnz. Ama ben sizi sever ve anlarm: zerinizde yanl bir izlenim brakmak, iin ac bir ey olacakt. Durdu. Biten piposunu doldurmaa koyuldu. Ben gzlerimi yere dikmi susuyordum. Silvio szne devam ederek: O sarho zirzoptan, R...dan zr dilemeyiim tuhafnza gitmitir. Kabul etmelisiniz ki, silah ekmek hakk bende olduu srece onun hayat benim elimdeydi. Benim hayatm ise hemen hemen tehlikeden uzakt. Gsterdiim soukkanll, pekl yksek kalpliliime verebilirdim. Ama yalan sylemek istemem. Kendi hayatm en kk bir tehlikeye koymadan R...yi cezalandrabilseydim, onu hibir zaman balamazdm. Hayretle Silvio'nun yzne baktm. Byle bir itiraf beni gerekten artmt. Silvio szlerine devam etti. Dediim gibi: kendimi lm tehlikesine drmeye hakkm yok. Alt yl nce bir tokat yemitim. Dmanm hl sadr. Merakm iyice kamlanmt: Onunla dello etmediniz m? diye sordum. Yoksa olaylar m sizi birbirinizden ayrd? Silvio: Onunla dello ettim, dedi. Dellomuzun ans da i Silvio ayaa kalkt, mukavva bir kutudan srma pskll ve srma eritli (Franszlarn bonnet de polie dedikleri) krmz bir apka kard ve bana geirdi. Alnn 45 santim yukarsnda bir kurun delii grlyordu. Silvio szne devam ederek: *** Svari alaynda hizmet ettiimi bilirsiniz. Karakterim sizce bilinmektedir. Her eyde stn olmaya altm. Genliimden beri bu bende bir tutku halindedir. Zamanmzda hasardk moda idi. Bense ordunun en haan PUKN 21

bir subayydm. Sarholuklarmzla ovunurduk. Deni Davidov'un iirlerinde ad geen nl Burtsev'i ikide bastrmtm Alaymzda dellolar hi eksik olmazd. Ben bu dellolara ya tank olarak, ya da dello edenlerden biri olarak katlrdm. Arkadalarm bana taparlard. Boyuna deien alay komutanlarm ise bana, kanlmaz bir bela gzyle bakarlard. Sessizce (ya da grltl olarak) nmn keyfini srerken alaymza zengin, tannm bir aileden adn sylemek istemiyorum bir gen tayin edildi. Bylesine talihli bir adama mrmde yaslamamtm. Dnnz bir kere: genlik, zek, gzellik, lgn bir nee, delice bir cesaret, tannm bir ad ve hibir havale ile gelmeyen, hesabn bile bilmedii bir para... Bu adamn aramzda nasl bir etki yapacan artk siz dnn. Pabularm dama atlmt. nmn ekiciliine kaplan bu gen, dostluumu kazanmak istedi. Ama ben ona kar souk davrandm. Hi aldr etmeyerek o da benden uzaklat. Ben ondan nefret ediyordum. Alayda ve kadnlar arasnda kazand baarlar beni fena halde umutsuzlua dryordu. Onunla kavga etmek iin bahaneler aramaa baladm. Alaylarma daima benimkilerden daha beklenmedik, daha keskin grnen ve kukusuz llmeyecek kadar daha neeli olan alaylarla karlk veriyordu. O akalayor bense kinleniyordum. Nihayet bir seferinde Polonyal bir derebeyinin balosunda btn kadnlarn, zellikle benimle ilikide olan ev sahibi kadnn onunla ilgilendiini grnce kulana eilerek kaba birka sz syledim. Fena halde fkelendi ve suratma bir tokat yaptrd. Hemen kllarmz ektik. Kadnlar dp dp baylyorlard. Bizi ayrdlar. O gece dvmeye gittik. Olay sabaha kar oluyordu. Belirtilen yerde, tanmla beraber duruyordum. Anlatlmaz bir sabrszlk iinde dmanmn gelmesine bekliyordum. Bahar gnei do22 BYELKN'N HKAYELER du, ortalk snmaa balad. Onu uzaktan grdm. niformasn giymi klcn kuanm yannda bir tanyla, yaya yryordu. Ona doru ilerledik. Kiraz dolu apkasn elinde tutarak yaklat. Tanklar aramzda oniki admlk bir mesafe saydlar. Birinci olarak ben ate edecektim. Ama beni kaplayan fkeden ylesine heyecanlydm ki isabet ettirebileceime emin olamyordum. Soukkanllm elde etmek iin ilk ate etmek hakkn ona verdim. Dmanm buna raz olmad. Kura ekmeye karar verdik. Birinci olarak ate etmek hakkn, talihin daima gler yz gsterdii bu adam kazanmt. Nian ald ve kasketimi deldi. imdi sra benimdi. Artk hayat benim elimdeydi. Btn dikkatimle ona bakyor, hi olmazsa kck bir znt glgesi fark etmeye alyordum. apkasnn olgun kirazlar seerek ve ekirdeklerini azndan ta ayaklarmn dibine kadar tkrerek, tabancamn karsnda duruyordu. Onun bu kaytszl beni deli etti. Hayata bu kadar az deer veren bir insan hayattan yoksun etmenin ne yaran olabilir, diye dndm. O anda kafamda zalim bir dnce dodu. Tabancam indirerek: " Galiba u anda lecek bir halde deilsiniz," dedim. "Ltfen kahvaltnz yapnz, size engel olmak istemem." " Hayr, bana engel olmuyorsunuz," diye itiraz etti. "Buyurunuz ate ediniz. Ama, yine siz bilirsiniz. lk ate etmek hakk daima sizindir. Ben her zaman emrinize amadeyim." Tanklara dndm ve o gn iin ate etmek niyetinde olmadm syledim. Dellomuz bylece sona erdi. stifa ettim ve grdnz zere bu yere yerletim. O zamandan beri hibir gn gemedi ki intikam dnmemi olaym. te imdi sra bana geldi. Silvio o sabah ald mektubu cebinden kard ve okumak zere bana verdi. Moskova'dan biri (galiba ilerini izleyen adam olsa gerek) bilinen kiinin gen ve ok gzel" bir kzla evleneceini yazyordu. Silvio: PUKN 23 Bu bilinen kiinin kim olduunu tahmin edersininiz. Moskova'ya gidiyorum. Bakalm, bir tarihte kiraz yerken bekledii lm, evlenmek zere olduu u srada ayn

kaytszlkla karlayacak m? Silvio bu szleri syledikten sonra ayaa kalkt, kasketini yere frlatarak, kafesteki bir kaplan gibi odann iinde bir aa bir yukar dolamaya balad. Onu sessizce dinlemitim. Garip, birbirleriyle elien bir takm duygularn etkisi altnda heyecanlanyordum. eri giren hizmeti arabann hazr olduunu haber verdi. Silvio kuvvetle elimi skt. ptk. Birinde tabancalar, tekisinde eyas bulunan iki bavulun durduu arabaya bindi. Bir daha vedalatk, araba hareket etti. II Aradan birka yl geti. Ailevi baz nedenler beni *** ilesinin fakir bir kynde yerlemeye mecbur etti. Bir yandan ekip bime ileriyle urarken, iin iin eski grltl ve kaygusuz yaaymn zlemini ekmekten de kendimi alamyordum. Bana hepsinden zor gelen ey, k ve sonbahar gecelerini kesin bir yalnzlk iinde geirmeye almakt. le yemeine kadar muhtarla ene almak, ileri kontrol etmek ya da yeni yaplar dolamak suretiyle, nasl olsa vakit geiriyordum. Ama bir kez ortalk kararmaya balaynca, ne yapacam katiyen bilmiyordum. Dolaplarn altnda, ambarda bulduum be kitab adeta ezberlemitim. Khya kadn Kirilovna'nn aklnda tutabildii btn masallar tekrar tekrar dinlemitim. Ky kadnlarnn arklar bana hzn veriyordu. kiye ba vuraym dedim, iki benim bama vurdu. Sonra, unu da itiraf edeyim ki can sknts yznden ikiye vurmaktan, yani bizim ilede elerine pek ok rastladm tam ikicilere dnmekten de korktum. Sohbetlerinin byk bir ksm, rt ve i ekilerle24 ______________________BYELKN'N HKAYELER geen iki sarhotan baka yakn komum da yoktu. Yalnzlk bunlarn arkadalndan daha iyiydi. Evimden drt verst kadar uzakta, kontes B ***'ye ait zengin bir malikne vard. Ne varki maliknede yalnz khya oturuyordu. Kontes maliknesini yalnz bir kez, evlendii yl ziyaret etmi ve topu topu bir ay kalmt. Bununla birlikte bu kabuuna ekilmi yaaynn ikinci baharnda, kontesin kocasyla birlikte, yaz geirmek zere maliknesine geleceine dair ortada bir sylenti dolamaya balad. Gerekten de kar koca, haziran banda maliknelerine geldiler. Zengin bir komusunun gelii kyde oturanlar iin nemli bir olay saylr. Derebeyleri ve iftlik halk olaydan iki ay nce bunun dedikodusuna balarlar ve olay bittikten yl sonraya kadar bunun lafn ederler. Bana gelince, ne yalan syleyeyim, gen ve ok gzel bir komunun gelii haberi, zerimde byk bir etki yapt. Onu grmek iin sabrszlktan aldryordum. Geliini izleyen ilk pazar gn, en yakn komular, en sadk bendeleri olarak kendimi sayn soylulara takdim etmek zere leden sonra *** kyne yollandm. Bir uak beni kontun alma odasna ald, geldiimi haber vermek zere yanmdan ayrld. Kontun geni alma odas son derece lks eyalarla doluydu. Duvarlar boyunca kitap dolu etajerler dizilmi, bunlarn zerine bronz bstler oturtulmu, mermer minenin zerine byk bir ayna konmutu. Demeler yeil bir uha ile kaplanm ve hallarla rtlmt. Yoksul kemde lks unuttuum ve oktandr bakalarnn zenginliini grmediim iin, baya rktm ve Kontun 'geliini, taradan gelmi bir ricac, bir bakann gelii nasl beklerse yle bir znt ve heyecanla beklemeye baladm. Kap ald, otuz iki yalarnda olaanst gzel bir adam ieri girdi. Kont, dosta ve samimi bir eda ile yanma yaklat. Heyecanm tutmaa alarak kendimi tantmak istedim. O benden nce davrand. Oturduk. Ak ve nazik szleri, yabani utangalm pek abuk PUKN 25 giderdi. Doal halime dnmek zere iken, birdenbire kontes ieri girdi. Bu sefer eskisinden ok utanmaya baladm. Kadn gerekten de fevkalade gzeldi. Kont beni ona tantt. Serbest grnmek istedim, ama kaytsz bir eda taknmaya altm oranda aryordum. Kendimi toplamama ve bu yeni tankla almama frsat vermek iin aralarnda konumaya ve bana iyi bir komu gibi teklifsiz davranmaya

baladlar. Bu arada ben kitaplar ve tablolar incelemeye koyularak odann iinde bir aa bir yukar dolamaya baladm. Resimden anlamam ama tablolardan biri dikkatimi ekti. Bu tablo, bir svire manzarasn canlandryordu. Bu tabloda beni artan ey resim deil, ama stste oturtulmu iki kurun yeriydi. Konta dnerek: Ne mkemmel bir at, dedim. Evet, olaanst bir at, diye yant verdi. Siz iyi nianc msnz? Konumamzn bildiim bir konuya gemesine sevinerek: Eh olduka, dedim. Otuz admda bir iskambil kdna hataszca isabet ettirebilirim. Tabii altm bir tabanca olmak artyla... Kontes byk bir ilgi ile: Sahi mi? dedi. Ya sen dostum, sen de otuz admda bir iskambil kdn vurabilir misin? Kont: Bir gn denemesini yaparz! dedi. Bir zamanlar ben de fena nian almazdm. Ama ite drt yl var ki elime tabanca alm deilim. Oo, u halde, efendimizin yirmi admdan bile iskambil kdna isabet ettiremeyeceine bahse girebilirim. nk tabanca, her gn alma ister. Bunu tecrbe ile bilirim. Alaymzda en iyi atclardan biri saylrdm. Bir aralk tabancam onarm iin gnderdiimden, bir ay kadar elime almamtm. Sonra ne olsa beenirsiniz, efendimiz? Tekrar26 BYELKN'N HKAYELER silah elime alp ilk ate ettiim zaman yirmi admlk bir uzaklktaki ieye ancak drdnc elde isabet ettirebildim. Alayc, hazrcevap bir yzbamz vard. Bu halimi grnce Karde, dedi, senin elin bir trl ieye kalkmyor. Hayr asaletmeap, insan almay elden brakmamaldr, yoksa eli ustaln kaybediverir. Hayatta rastladm en iyi atc, her gn yemekten nce en az sefer nian alrd. Bu, bir kadeh votka gibi, onda alkanlk haline gelmiti. Kont ve Kontes konumaya baladma sevinmilerdi. Kont: Peki, bu adam nasl nian alrd? diye sordu, Efendimiz, rnein, duvara bir sinein konduunu grse...ama siz glyorsunuz kontes, yemin ederim ki dorudur. Evet, duvara bir sinein konduunu grse hemen: Kuzka, tabancam, diye barr. Kuzka, hemen dolu tabancasn getirir, o tetii ekti mi, sinek duvara yaprd. Kont: Bu gerekten alacak bir ey, dedi. Bu kiinin ad neydi? Silvio, efendimiz. Kont yerinden srayarak: Silvio mu? diye bard. Siz Silvio'yu tanr mydnz? Tanmaz olur muyum, efendimiz. Biz onunla dosttuk. Alaymzda ona bir karde gzyle bakarlard. Ama ite yldr, ondan hibir haber alamyorum. Demek ki, efendimiz de onu tanyordunuz? Tanrdm, hem de ok iyi tanrdm. Size, ok garip bir olaydan hi szetmedi mi? Bir baloda bir apkndan yedii tokad m kastediyorsunuz, efendim? Bu apknn ismini de size sylenmi miydi? Hayr efendimiz, sylemedi. Gerei anlamaya balayarak: PUKN 27 Ah efendimiz, diye szme devam ettim, af buyurun...Bilmiyordum...Yoksa bu kii siz olmayasmz? Kont son derece heyecanlanm bir eda ile: Ta kendisi, dedi. u kurun yaras olan tablo da son karlamamzn ansdr. Kontes: Aman sevgilim, dedi. Tanr akna bundan sz etme. Dinlenmesi bile bana korku veriyor. Kont itiraz ederek:

Hayr, dedi, her eyi anlatacam. Arkadana nasl hakaret ettiimi biliyor. imdi de Svio'nun nasl intikam aldn bilmelidir. Kont koltuunu bana yaklatrd. Ben de byk bir merak ile u anlattm hikyeyi dinlemeye koyuldum. Bundan be yl nce evlendim.The honey moon (*)mn ilk gnlerini burada, bu kyde geirdim. Hayatmn en iyi dakikalarn bu eve borlu olduum gibi, en ac anlarmdan birini de bu eve borluyum. Bir akam karmla bir at gezintisine kmtk. Karmn bindii at nedense, huysuzlua balad. Karm korktu. Dizginleri bana vererek eve yaya dnd. Ben ondan nce eve dnmtm. Avluda bir yolcu arabas grdm. Adamlarm, adn vermek istemeyen, sadece benimle ii olduunu syleyen birinin alma odamda beni beklediini sylediler. Odaya girdim: Alacakaranlkta, st ba toz toprak iinde, sakal bir kar uzam bir adam grdm. minenin yannda duruyordu. Yzn tanmaya alarak yanna yaklatm. Konuk titrek bir sesle: " Galiba beni tanmadn Kont?" dedi. " Silvio," diye bardm ve ne yalan syleyeyim bir anda sa larmn diken diken olduunu hissetim. (*) Aslnda ngilizce yazlmtr. "Balay" demektir.28 BYELKN'N HKAYELER Silvio szlerine devam ederek: " Ta kendisi," dedi." Ate etmek sras benimdi. Ben de tabancam boaltmaya geldim. Nasl hazr msn?" Tabancas yan cebinden grnyordu. On iki adm saydm ve karm dnmeden ate etmesini rica ederek keye durdum. O, ar davranyordu. Ik istedi, bir mum getirdiler. Kimsenin girmemesini tembih ederek kapy kilitledim ve ate etmesini yeniden rica ettim. Tabancasn kard ve nian ald. Saniyeleri sayyor, karm dnyordum. Korkun bir dakika geti. Silvio elini aaya indirdi: " Ne yazk ki tabancam kiraz ekirdekleriyle dolu deil," dedi. "Kurun ardr. Bana hep yle geliyor ki bu yaptmz bir dello deil, sadece adam ldrmektir. Eli silahsz bir adama nian almaya alk deilim. Yeni batan balayalm. Kimin pein ate edeceini kura ile kararlatralm. Yava yava kendimi kaybediyordum. Galiba raz oluyordum. Nihayet tabancalarmz bir kez doldurduk ve iki kd bktk. Silvio bu ktlar bir zamanlar benim kurunla deldiim apkann iine koydu. Bu sefer de birinci numaray ben ektim. Silvio, hi unutmayacam alayc bir eda ile: " eytan gibi anslsn kont," dedi. Nasl oldu, beni bu ie ne zorlad bilmiyorum, ama ite ate ettim ve u tabloya isabet ettirdim. Kont, bir kurunla delinmi tabloyu parmayla gsterdi. Yz ate gibi yanyordu. Kontes elindeki mendilden daha beyazd. Ben haykrmaktan kendimi alamadm. Kont szne devam ederek: Evet, ben ate ettim, ama Tanrya kr hedefe isabet ettiremedim. O zaman Silvio (itiraf etmeliyim ki o anda ok korkuntu) bana nian almaya balad. Tam bu srada kap ald. Maa girdi ve bir lkla boynuma atld. Onun vcudu bana cesaret vermiti. PUKN 29 " Sevgilim," dedim, "aka yaptmz grmyor musun? Ne kadar da korkmusun. Git bir bardak su i de, sonra buraya gel. Sana ok eski bir dostumu ve arkadam tantacam." Maa hala inanmyordu. Korkun Silvio'ya dnerek: " Kocam doru mu sylyor?" diye sordu. "Siz gerekten aka m yapyordunuz?" Silvio: "O her zaman aka eder efendim," dedi. "Bir seferinde akacktan suratma bir tokat atmt. Yine akacktan u grdnz apkam deldi. Yine imdi de akacktan bana

bir el ate etti ama, isabet ettiremedi. Ne yapalm, imdi de benim canm biraz akalamak istedi." Szlerini bitirince karmn yannda bana nian almak istedi. Maa ayaklarna kapand. Mthi bir fke iinde bardm: " Kalk Maa, utanmyor musun? Siz de beyefendi, aciz bir kadnla elenmekten vazgeecek misiniz?" Silvio: " Hayr, etmeyeceim," dedi. "Ben memnunum, aknln, korkakln grdm. Sizi ate etmeye mecbur ettim. Bu da bana yeter. Beni daima anmsayacaksn. Seni vicdannla babaa brakyorum." Gitmek zereydi. Ama kapda durdu. Kurunla deldiim tabloya bir gz att. Hemen hemen nian almadan, o da tabloya bir el ate etti ve gzden kayboldu. Karm baylmt. Adamlarm Svio'yu durdurmaya cesaret edemiyorlard. O, merdiven bana kt. Arabacsna seslendi, ben daha kendimi toplamaya zaman bulmadan ekip gitti. Kont sustu. Ben de bylece bir zamanlar balangc beni ok artm olan hikyenin sonunu renmi oldum. Hikyenin kahraman ile bir daha hi karlamadm. Dolaan sylentilere gre Silvio, Alexander psilanti ayaklanmasnda Heteryac birliklerden birine kumanda ederken Skulyana civarndaki savata vurulup lm.KAR FIRTINASI Atlar, kaln kar tabakalarn ineyerek Tmseklerin zerinden uuyordu... te, kenarda bir yer de, bir bana, Tanr'nn bir tapna grnyordu. Birdenbire, kk bir kar frtnas koptu Kar, lapa lapa yayordu; Siyah bir karga, kanatlaryla slk alarak Kzan zerinde daireler iziyordu Bir nsezi, imana keder veriyordu. Atlar, yelelerinden dumanlar kararak Ve karanlk uzaklara kulaklarn dikerek Acele ediyorlard. Jukovskiy |izler iin unutulmaz bir dnem olan 1811 yl sonlarnda Gavril Gavrilovi R...adl iyi yrekli bir adam, Nenaradovo'daki iftliinde oturmaktayd. Bu blgede konukseverlii ve neesiyle n almt. Komular, yiyip imek, ya da karsyla be kapiine boston oynamak; bazlar da dzgn vcutlu, saz benizli kzlar 17 yalarnda Marya Gavrilova'y seyretmek iin sk sk kendisini ziyaret ederlerdi. PUKN 31 Marya Gavrilova zengin bir gelin saylyordu. Biroklar onu, kendileri ya da oullar iin gzlerine kestirmilerdi. Marya Gavrilova Fransz romanlaryla bymt. Bunun sonucu olarak da akt. Sevdii delikanlysa, kyne izinli gelmi yoksul bir temendi. Pek doaldr ki delikanl da kz iin ayn scaklkla yanp tutuuyordu. Bu karlkl sevgiyi fark eden sevdal kzn ana babas, kzlarna, delikanly dnmesini bile yasaklamlar, delikanlya ise, bir tahsildardan da kt davranmlard. Aklarmz mektuplayor, her gn am koruluunda ya da eski kilisede gizlice gryorlard. Bu grmelerde birbirlerini sonsuz olarak seveceklerine ant iiyor, talihlerinden ikyet ediyor, eitli projeler kuruyorlard. Bylece mektuplaarak, grerek pek doal olan u sonuca vardlar: "Mademki birbirimizden ayr olarak soluk alamyoruz ve mademki kat yrekli ana babamz mutluluumuza engel oluyor, o halde onlarn iznini almadan hareket edemez miyiz?" Bu mutlu dncenin ilkin delikanlnn kafasnda doduu, Marya Gavrilova'nn romantik yaradlna ok uygun geldii pek tabidir. Nihayet k geldi ve bulumalarna son verdi. Ama mektuplar hararetlendi. Vlademir Nikolayevi kza yazd her mektupta kendisiyle birlemesi, gizlice nikhlanmalar, bir sre saklandktan sonra gidip ana babasnn ayaklarna kapanmas iin yalvaryordu. Onun dncesine gre kzn anasyla babas sevdallarn bu kahramanca sebatlarndan ve mutsuzluklarndan hi kukusuz etkilenecekler, kendilerine mutlaka; ocuklarm, gelin kucamza, diyeceklerdir.

Marya Gavrilova uzun bir sre kararszlk iinde bocalad.Birok ka planlarn reddetti, ama en sonunda raz oldu. Kararlatrlan gnde akam yemei yemeyecek, ba arsn bahane ederek odasna ekilecekti. Oda hizmetisi32 BYELKN'N HKAYELER de bu dzene yardm edecekti. Kzla hizmeti arka merdivenlerden baheye inecekler ve bahe dnda hazr bir kzak bulacaklar, kzaa binerek Nenaradovo'dan be verst uzaktaki Jadrino kyne gidecekler ve doruca Vlademir 'in kendilerini bekleyecei kiliseye varacaklard. Kararlatrlan gnn arifesinde Marya Gavrilova btn gece uyumad. Eyalarn toplad, amarlarn, elbiselerini yerletirdi. Arkadalarndan duygulu bir kza uzun bir mektup yazd, anasyla babasna da yazd. Bu mektubunda en dokunakl szlerle onlara veda ediyor ve davrann, akn kar konulmaz gcne vererek, balanmasn rica ediyordu. Mektubunu anasyla babasnn, ayaklarna kapanmaya izin verecekleri dakikay hayatnn en mutlu bir an olarak sayacan yazmakla bitiriyordu. Her iki mektubu da, zerinde alev saan bir yrek resmiyle ona uygun bir yaz bulunan Tula mhryle mhrledikten sonra, ortalk aydnlanrken kendisini yataa att ve hafife uykuya dald. Ama korkun birtakm dler ikide bir onu uyandryordu. Kh nikahlanmak iin tam kzaa binip gidecei srada babasnn kendisini durdurarak korkun bir hzla karlarn zerinde srklediini, karanlk ve dipsiz bir zindana attn...anlatmas zor bir yrek arpntsyla ve hzl utuunu..Kh kanlar iinde sapsar bir halde otlarn zerinde yatan Vlademir'i gryordu. Vlademir lrken yank bir sesle sevgilisine, bir an nce nikhlanmalar iin acele etsin diye yalvaryordu. Birbiri ardndan korkun, anlamsz, daha bir sr dler de grd. Nihayet, her zamankinden daha solgun bir halde ve gerek bir ba ars ile yatandan kalkt. Anasyla babas kzlarnn rahatszln fark ettiler. Onlarn sevecen ilgileri ve durmadan sorduklar: "Maa nen var? Maa hasta msn?" sorular Marya 'nn yreini para para ediyordu.Maa onlar yattrmaya, neeli grnmeye alyordu ama beceremiyordu. PUKN 33 Akam oldu. Bugnn, aile ocanda geirecei son gn olduunu dndke yrei szlyordu. Yar l bir haldeydi. inden, tm evresine, her eye veda etti. Akam yemeine oturdular. Yrei daha iddetli arpmaya balad. Titrek bir sesle, can yemek istemediini syledi, annesiyle babasna iyi geceler diledi. Onlar da kzlarn ptler ve her zamanki gibi hayr dualar ettiler. Kzcaz nerdeyse alayacakt. Odasna girer girmez kendisini bir koltua att ve hngr hngr alamaya balad. Hizmetisi onu yattrmaya, cesaretlendirmeye abalyordu. Her ey hazrd. Maa, yarm saat sonra baba evini, odasn, o sesiz kzlk hayatn sonsuz olarak brakp gidecekti. Darda kar frtnas vard. Rzgr uluyor, panjurlar sarslyor ve grlt karyordu. Bunlarn hepsi de gen kza bir tehlike, bir felaket belirtisi gibi grnyordu. ok gemeden btn ev sessizlie gmld, herkes uykuya dald. Maa bir ala sarnd ve klk mantosunu giydi, eline de antasn alarak evin arka merdivenine kt. Hizmetisi iki boha ile arkasndan geliyordu. Baheye ktlar. Kar frtnas dinmemiti. Rzgr, sanki gen suluyu durdurmaya alyormu gibi karlarndan esiyordu. Gbela bahenin kenarna gelebildiler. Bir kzak yolun stnde onlar bekliyordu. Souktan yen atlar bir trl yerlerinde rahat durmuyorlard. Vlademir'in arabacs beygirleri yattrmaya alarak arabann oku nnde dolayordu. Arabac, gen kzn ve hizmetisinin arabaya binmelerine, knlarla antay yerletirmelerine yardm etti. Sonra dizginleri eline ald hayvanlar ku gibi umaya balad. Gen kz kadere ve arabac Treka'nn ustalna brakarak bizim k delikanlya gelelim. Vlademir btn gn dolat durdu. Sabahleyin Jadrino kynn papazn ziyaret etti.

Onu zorlukla kandrabildi. Sonra, civardaki derebeyleri arasnda tank aramaya gitti. lk ba vurduu krk yalarnda emeldi bir svari astemeni olan Dravin, neriyi memnunlukla kabul etti. Bu mace34 BYELKN'N HKAYELER rann, kendisine eski devirleri ve hassa alayndaki haarlklarn, anmsattn syleyerek yemeye kalmas iin Vlademir'i kandrd ve gvenle teki iki tan bulmakta glk ekmeyeceini syledi. Gerekten de yemekten hemen sonra, koca bykl ve mahmuzlu kadastro mhendisi mit ile mzrakl svari alayna yeni girmi olan, polis komiserinin on alt yalarndaki olu grndler. Bunlar, sadece Vlademir'in nerisini kabul etmekle kalmadlar, onun iin hayatlarn bile vermeye hazr olduklarn yeminle sylediler. Vlademir kendilerini heyecanla kucaklad ve hazrlanmak zere evine gitti. Ortalk kararal epey olmutu. Vlademir gereken emirleri vererek sadk Tereka'sn atl bir kzakla Nenaradovo'ya gnderdi. Kendisi iin de tek atl kk kza komalarn emretti ve iki saat sonra, yanna arabac almadan, Marya Gavrilova'nn gelecei Jadrino kyne hareket etti. Yolu biliyordu, gidecei yer ise topu topu yirmi dakikalkt. Fakat Vlademir kyden kp kra alr almaz, yle iddetli rzgr esmeye, kar frtnas ylesine iddetli, ylesine mthi bir hal almaya balad ki, delikanl etrafn seemez oldu. Bir dakika iinde yol karla kapand. Drtbir, arasndan lapa lapa yaan beyaz kar taneciklerinin uutuu, bulank ve sarmtrak bir sis iinde kayboldu. Yerle gk birbirine kart. Vlademir kendini tarlalar arasnda buldu. Tekrar yola kmak iin bouna abalad durdu. Beygir rasgele yryor, kh bir tepeye trmanyor, kh bir ukura yuvarlanyor, kzak adm banda devriliyordu. Vlademir esas yn kaybetmemeye alyordu. Ama yarm saatten fazla bir zaman gemesine karn hl Jadrino kynn koruluuna varamamt. Aradan daha on dakika kadar geti. Koruluk hl grnmyordu. Vlademir derin hendeklerle kesilmi bir ovadan gidiyordu. Kar frtnas dinmiyor, gkyz almyordu. Beygir yorulmaya balamt. Kendisi de sk sk, beline kadar karlarn iine gmlyor, buna karn yznden, iri iri ter damlalar akyordu. PUKN 35 Delikanl, sonunda yanl bir yne gittiini anlad. Arabay durdurdu. Dnmeye, anmsamaya alt. Saa sapmas gerektiine inand, saa dnd. Beygir zorlukla adm atyordu. Bir saatten fazla bir zamandan beri yoldayd. Jadrino uzakta olmasa gerekti. Ama ite, boyuna yol ald halde, tarlalarn bir trl sonu gelmiyordu. Her yan kar ynlar ve hendeklerle doluydu. Kza boyuna devriliyor, delikanl da boyuna onu kaldryordu. Zaman geiyordu. Vlademir mthi zlmeye balad. Sonunda bir tarafta bir karart belirdi. Vlademir kza o yana srd. Yaklanca bunun bir koruluk olduunu grd. "Tanrya kr, artk yaklatm" diye dnd. Bildii yola kmak ya da frdolay dolamak umuduyla, koruluk boyunca yrmeye balad. Jadrino hemen koruluun arkasndayd. ok gemeden yolu buldu ve k mevsiminin yapraklarn dkt aalarn karanl arasna dald. Rzgr artk burada kudurganln gsteremezdi. Yol dzgnd. Bu hal, beygire cesaret verdi. Vlademir yatt. Ama delikanl bir hayli yol ald halde Jadrino bir trl grnmyor, ormann sonu bir trl gelmiyordu. Vlademir, bilmedii bir ormana girdiini dehetle grd. Umutsuzlua kapld. Atn krbalad. Zavall hayvan trsa kalkt ise de ok gemeden yine yavalad on be dakika sonra da, mutsuz Vlademir'in btn abalarna karn adi admla yrmeye balad. Aalar yava yava seyrekleiyordu. Vlademir ormandan kt. Jadrino grnrlerde "yoktu. Zaman gece yars olmalyd. Vlademir'in gzlerinden yalar boand. Kzan rasgele srd. Frtna biraz dindi, bulutlar dalmaya balad. nnde, beyaz kabark bir hah ile rtl bir dzlk belirdi. Gece olduka aydnlkt. Yaknnda drt be evlik kk bir ky fark etti. Vlademir kzan kye doru srd. lk kulbenin nnde

kzaktan atlad, pencereye kotu ve almaya balad. Birka dakika sonra pencerenin tahta kepengi kalkt ve ak sakall bir ihtiyar ban uzatarak:36 BYELKN'N HKAYELER Ne istiyorsun? diye sordu. Jadrino buradan uzak m? Jadrino buradan uzak m, dedin? Evet, evet, uzak m? Pek de deil; on verst kadar bir ey olmal. Vlademir bu yant iitince idama mahkm edilmi bir adam gibi salarn tuttu ve bu durumda kala kald. htiyar devam ederek: Sen nerelisin? dedi. Vlademir sorulan sorulara yant verecek halde deildi: htiyar, dedi, efi bana Jadrino'ya kadar bir at bulabilir misin? Mujik: Bizde at ne gezer, diye karlk verdi. Hi olmazsa bir klavuz olsun bulamaz mym? Ka para isterse veririm. htiyar pencerenin kapan indirerek: Hele dur bakalm dedi sana olumu gndereyim; o seni gtrr. Vlademir beklemeye balad. Daha birka dakika gemeden tekrar pencereye vurdu. Kepenk kalkt; sakall yine grnd: Ne istiyorsun? Olun nerede kald? imdi geliyor, izmelerini giyiyor. Yoksa dn m? Gir de sn. Teekkr ederim. Elden geldiince olunu abuk gnder. Kap gcrdad. Elinde sopas ile bir delikanl kt. Kh yolu gstererek, kh kar ynlarnn rtt yolu bulmaya alarak ne dt. Vlademir: PUKN 37 Acaba saat ka? diye sordu. Nerede ise afak skecek. Vlademir artk bir kelime bile sylemedi. Jadrino'ya vardklar zaman horozlar tyordu. Ortalk aydnlanmt. Kilise kapalyd. Vlademir klavuzun parasn verdi. Kzan papazn avlusuna ekti. Kendi troykas orada yoktu. Kim bilir nasl bir haberle karlaacakt? Ama biz imdi iyi yrekli Nenaradovo derebeyine dnelim de orada neler olup bittiini anlayalm. Aslna bakarsanz hibir ey olmamt. htiyarlar uyanp oturma odalarna indiler. Gavril Gavrilovi'in banda kalpak, srtnda pamuklu bir hrka vard. Praskovya Petrovna ise pamuklu bir gecelik giymiti. Semaveri hazrladlar. Gavril Gavrilovi, saln ve geceyi nasl geirdiini sordurmak zere Marya Gavrilova'ya bir hizmeti gnderdi. Hizmeti geri dnerek kk hanmn geceyi kt geirdiini, ama imdi kendisini biraz iyi hissettiini biraz sonra oturma odasna ineceini haber verdi. Gerekten de kap ald, Marya Gavrilova annesiyle, babasyla selamlamak zere yanlarna yaklat. Gavril Gavrilovi: Bann ars nasl, Maa? diye sordu. Daha iyi babacm. Praskovya Petrovna: Herhalde dn seni kmr arpm olacak, dedi. Maa: Belki anneciim, cevabn verdi. Gn olaysz geti. Ama geceleyin Maa hastaland. Doktor armak iin kente adam gnderdiler. Doktor akama doru geldi ve hastay sayklar bir halde buldu. Zavall kzcaz iddetli bir hummaya yakalanmt. ki hafta lmle peneleti. Tasarlanan ka olayn evde kimse bilmiyordu. Bu olaydan bir gn nce Maa'nn yazd mektuplar yaklm,38 BYELKN' N HKAYELER

hizmeti kz, efendilerinin fkesinden korkarak kimseye bir ey sylememiti. Papaz, emekli temen, krca bykl kadastro mhendisi ve kk mzrakl svari dillerini tutmulard, bu da nedensiz deildi tabii. Arabac Tereka, sarho olduu zamanlar bile hi bir zaman azndan gereksiz bir laf karmazd. Biroklarnn bilmesine karn sr, yine de hi bir tarafa szmad. Ama Marya Gavrilova hi durmadan sayklad sralarda, kendi srrn kendisi aa vuruyordu. Ama szleri ylesine sama sapan eylerdi ki, ba ucundan hi ayrlmayan annesi bile, btn bu szlerden ancak, kznn Vlademir Nikolayevi'i ldrasya sevdiini ve hastalnn da bundan ileri geldiini anlayabilmiti. Kocasna ve baz komularna da dantktan sonra, nihayet Marya Gavrilova'nn alnyazsnn byle olduuna, yoksulluun bir kusur olmadna, zenginlikle deil ama insanla yaandna v.b... sz birlii ile karar verildi. Kendimizi hakl gstermek iin, ok az eyler uydurabildiimiz zaman, ahlaki nitelikteki ata szlerinin alacak yararlar vardr. Bu arada gen kz iyilemeye balad. Vlademir ise oktandr Gavril Gavrilovi'in evinde grnmyordu. Delikanl kendisine gsterilen kabul tarzndan rkmt. Kendisini artp, ummad mutluluu, Maa ile evlenmesine raz olduklarn bildirmeyi kararlatrdlar. Ama delikanldan yant olarak divanece yazlm bir mektup aldklar zaman Nenaradovo sahiplerinin ne byk bir aknla uradklar tasavvur bile edilemez. Vlademir mektubunda bir daha evlerine asla ayak basmayacan yazyor ve biricik umudu lm olan insan artk unutmalarn rica ediyordu. Birka gn sonra ise Vlademir'in birliine gittiini haber aldlar. Bu olay 1812 ylnda olmutu. O sralarda iyileme halinde bulunan Maa'ya uzun bir sre bu haberi sylemeye cesaret edemediler. Gen kz da Vlademir'in adm hi azna almyordu. Birka ay sonra ise sevgilisinin adn, Borodino savanda yararlk gsterip PUKN 39 arca yaralananlar arasnda grd zaman dp bayld. Herkes hummann yeniden balamasndan korkmutu. Ama Tanrya kr bu baylmann yle bir korkulu sonucu olmad. Kz ikinci bir felakete daha urad. Gavril Gavrilovi, onun btn mallarnn biricik mirass brakarak ld. Ama miras kz avutamyordu. tenlikle zavall annesinin acsn paylayor, Ondan asla ayrlmayacana ant iiyordu. Ana kz, ac anlarla dolu Nenaradovo'yu brakarak *** maliknesine tandlar. stekliler burada da zengin ve gzel kzn evresinde pervane kesildiler. Ama, Maa hi kimseye en kk bir umut bile vermiyordu. Annesi bazen, kendisine bir e semesi iin onu kandrmaya alrd. Marya Gavrilova ban sallar, dnceye dalard. Vlademir artk yaamyordu: Franszlarn Moskova'ya girilerinden bir gn nce lmt. Onun ans Marya iin kutsal bir nitelik almt. Onu kendisine anmsatabilecek, her eyi, okuduu kitaplar, yapt resimleri, yazd notlar, kopya ettii iirleri saklamt. Btn bunlar renen komular kzn duygusuna ayor, nihayet bu bakir Artemis'in hazin sadakatini sonunda babayiitin yeneceini merakla bekliyorlard. Bu srada sava da zaferle sona ermiti. Yurt dndaki alaylarmz dnyorlard. Halk bunlar karlamaya kouyordu. Muzka "Vive Henri Quatre", Tyrol valsleri, "Joconde" den aryalar gibi zafer arklar alyordu. Hemen hemen ocuk denecek bir ada savaa gitmi olan subaylar, sava meydannda erkekleerek, gsleri nianlarla ssl dnyorlard. Erler, iki de bir szlerine Almanca ve Franszca szckler kartrarak aralarnda neeli neeli konuuyorlard. Bu, ne unutulmaz bir and. an ve eref dolu bir zaman. "Yurt" Kelimesi sylendii zaman, Rus yrei nasl bir gle arpyordu. Kavuma sevincinden doan gzyalarnn tadna doyulmuyordu. Ulusal gurur duygularmzla________________BYELKN' N HKAYELER ar'a olan sevgimizi ne byk bir elbirlii ile birletirmitik. Bu onun iin de ne byk bir mutluluktu. Hele kadnlar, Rus kadnlar; o zamanlar essizdiler. Her zamanki soukluklar kaybolmutu. Hele galipleri karlarken heyecanlan adeta bir sarholuk

halini alyor, "Hurra" diye baryorlar, Ve hotozlarn havaya frlatyorlard O zamanki Rus subaylarndan hangi subay vardr ki en gzel, en deerli dln Rus kadnna borlu olmadn sylesin? te bu parlak devirde Marya Gavrilova, annesiyle birlikte *** ilinde yaad iin ordularn dnn her iki bakentin nasl kutladn grmemiti. Bununla birlikte ile ve kylerdeki genel sevin, belki de ehirlerden daha glyd. Bu yerlerde bir subayn grn, gerekten bir sevin kaynayd. Frakl aklar, subaylarn yannda pek snk kalyorlard. Daha nce sylediimiz gibi Marya Gavrilova'nn evresi souk davranmasna karn hl onu isteyenlerle kuatlmt. Ama gsnde Sen Jorj nian, ora kzlar deyimiyle yznde tatl bir solgunluk bulunan Burmin adndaki yaral svari albay, Marya'nn konanda grnce herkes sahneden ekilmek zorunda kald. Burmin aa yukar yirmi alt yalarndayd. Marya Gavrilova'nn kyne izinli gelmiti. Marya Gavrilova ona zel bir ilgi gsteriyordu. Onunla bulunduu zamanlar, her zamanki dnceli hali kayboluyordu. Onunla flrt ettii sylenemezdi ama, kzn davrann gren air derdi. P'UKN 41 Se amor non e,che dunche?(*) Burmin gerekten ok sevimli bir delikanlyd! Tam kadnlarn holanacaklar bir zeks vard: terbiyeli, merakl, hibir iddias olmayan kaygszca akac bir zek... Marya Gavrova'ya olan davran sade ve akt. Ama kz ne sylerse sylesin, ne yaparsa yapsn, Burmin'in ruhu, baklar daima onun peinde dolard. Sessiz ve uslu grnyordu. Ama baz sylentilere gre mthi apknl ile nlym. Ne varki bu sylentiler onu Marya Gavrilova'nn gznden hi de drmyordu. nk Marya da genellikle btn teki gen kadnlar gibi, cesaret ve cokunluk tayan yaramazlklar seve seve balard. Ama hepsinden ok inceliinden, tatl dilinden, hoa giden solgun yznden, bal kolundan ok gen subayn sessizlii Marya'nn merakn kamlyordu. Gen albayn kendisinden holandn Marya anlamazlktan gelemezdi. Herhalde Burmin de gen kzn kendisine zel bir ilgi gsterdiini zek ve deneyimiyle anlam olacakt. yleyse imdiye kadar nasl oluyor da gen kz, ayaklarna kapanp onun akn ilan ediini grmedi? Bunu yapmaktan onu alkoyan neydi? Sklganlk m? Kibir mi? Yoksa kaerlenmi bir apknn cilveleri mi? Marya iin bu bir bilmeceydi. Gen kz, iyice dndkten sonra, buna biricik neden olarak delikanlnn sklganlm buldu, onu cesaretlendirmek iin de kendisine daha fazla bir ilgi, hatta gerekirse efkat bile gstermeye karar verdi. in en umulmadk bir biimde zlmesini hazrlyor ve romantik ak ilan sahnesinin gelip ataca dakikay sabrszlkla bekliyordu, Her eit sr, kadn kalbi iin daima strap vericidir. Kzn giritii askeri harekt istenilen baary (*) Aslnda talyanca yazlmtr."Bu ak deilse, nedir?" anlamna gelir.42 BYELKN' N HKAYELER salad. Burmin ylesine dnceli bir hal alm, siyah gzleriyle Marya Gavrilova'ya yle ateli bakmaya balamt ki, kesin ann yaklatna hkmedilebilirdi. Komular dnden olmu bitmi gibi sz ediyorlar, iyi yrekli Praskovya Petrovna ise kznn sonunda kendisine layk bir koca bulduuna seviniyordu. Bir gn ihtiyar kadncaz konuk odasnda yalnz bana oturmu iskambil fak aarken Burmin ieri girdi ve hemen Marya Gavrilova'y sordu. htiyar kadn: Baheye kt, dedi. Siz de onun yanna gidiniz, ben sizi burada beklerim. Burmin baheye gitti. htiyar kadn da kendi kendine: "Belki de dm bugn zlr" diye dnd, ha kard. Burmin, Marya Gavrilova'y, gln kysnda, st aacnn altnda, elinde kitap, beyazlar giyinmi bir halde tam roman kiilerine layk bir durumda buldu. lk birka sorudan sonra Marya Gavrilova konumay mahsus kesti. Bylece ancak ani ve kesin

bir ak ilan ile nne geebilecek olan, her iki taraf iin skntl bir hava yaratt. Nitekim byle de oldu: Durumunun zorluunu hisseden Burmin, kalbini amas iin oktandr frsat aradn syleyerek, kendi . sini birka dakika dikkatle dinlemesini rica etti. Marya Gavrilova kitabn kapad ve raz olduunu bildirmek iin gzlerini indirdi. Burmin: Sizi seviyorum, dedi, sizi delice seviyorum... Marya Gavrilova kzard, ban biraz daha edi. Burmin szne devam ederek: Sizi her gn grmek ve szlerinizi dinlemek gibi gzel bir alkanla kendimi kaptrmakla ihtiyatszca hareket ettim (Marya Gavrilova St. Prieux(*) nun ilk mektubunu anmsad). imdi artk kadere kar gelmek iin ge kalm (*) Rousseau'nun "Yeni Helouise" inde geer. PUKN 43 bulunuyorum. Annz, sevimli, esiz hayaliniz bundan sonra hayatmn hem strab, hem sevinci olacaktr. Ama imdi bana ar bir grev daha yapmak, size korkun bir srr amak ve aramza almas olanaksz bir engel koymak kalyor... Marya Gavrilova Burmin'in szn hararetle keserek: Bu engel her zaman vard, dedi. Ben hi bir zaman sizin karnz olamazdm. Burmin sakin bir eda ile: Biliyorum, diye yant verdi, bir zamanlar sevgiliniz olduunu biliyorum. Ama lm, yllk yas...yi yrekli, sevimli Marya Gavrilova, son teselliden de beni yoksun etmeye almaynz. Beni mutlu etmeye raz olacanz dncesi...Ah, ama eer...susunuz, Tanr akna susunuz. Beni zyorsunuz...Evet, biliyorum, hissediyorum ki siz benim olurdunuz, ama ben dnyann en mutsuz bir yaratym. Ben evliyim. Marya Gavrilova hayretle ona bakt. Burmin szne devam ederek: Ben evliyim, dedi. Drt yldan beri evli bulunuyor ve karmn kim olduunu, nerede olduunu, bir daha onunla buluup bulumayacam bilmiyorum. Marya Gavrilova: Ne diyorsunuz? diye haykrd. Bu ne tuhaf ey. Devam ediniz, ben sonra anlatrm, ama siz devam ediniz, rica ederim devam ediniz. Burmin szne devam ederek: 1812 yl balangcnda, alaymzn bulunduu Vilna kentine gitmek iin acele ediyordum. Bir akam ge zaman bir menzile vardm. Tam atlarn abucak deitirilmesi emrini verirken mthi bir kar frtnas koptu. Gerek menzil mfettii, gerek arabaclar, beklememi salk verdiler. Tavsiyelerini tuttum ama anlalmaz bir sknt, iimi44 BYELKN' N HKAYELER kemirmeye balad. Gya birisi beni itiyordu. Halbuki kar frtnas da dinmiyordu. Daha fazla dayanamadm. Tekrar hayvanlar komalarn emrettim ve en iddetli kar tipisinde yola ktm. Arabacnn aklna dere boyunca gitmek esti: Bylece verst kazanm olacaktk. Irman her iki kys da karla rtlmt. Arabaci, yola klacak yeri gemi olduundan, kendimizi bilmediimiz bir yerde bulduk. Tipi bir trl dinmiyordu. Bir aralk gzme bir k liti. Arabay o yne srmesini emrettim. Bir kye geldik. Tahtadan yaplm bir kilisede k yanyordu. Kilise akt. Parmaklklarn arkasnda birka kzak duruyordu. Kilisenin sahanlnda birtakm insanlar geziniyordu. Birka ses birden: Buraya, buraya diye bart. Arabacma, yaklamasn emrettim. Oradakilerden biri: Kuzum imdiye kadar nerede kaldn? Gelin baygnlklar geirdi. Papaz, ne yapacan bilmiyor. Biz de nerede ise geri dnecektik. abuk k. Ben hi ses karmadan kzaktan atladm, iki mumun zayf ile aydnlanan kiliseye girdim. Gen kz, kilisenin karanlk bir kesinde bir srann stnde oturuyordu. Baka bir kz da onun akaklarn ovuyordu. Bu kz: Tanrya kr, sonunda gelebildiniz, dedi. Az kalsn kk hanm ldryordunuz.

htiyar papaz: Balamam emreder misiniz? szyle yanma yaklat. Ben arm bir halde: Balaynz babacm, balaynz, cevabn verdim. Gen kz ayaa kaldrdlar. Bana hi de irkin grnmedi. Anlatlmaz ve balanamaz bir havailikle kzn yannda, krsnn nnde yer aldm. Papaz acele ediyordu. erkekle hizmeti kz gelini tutuyor, yalnz onunla megul oluyorlard. Nikhmz kyld. PUKN 45 imdi pnz, dediler. Karm solgun yzn bana evirdi. Tam onu pmek zereyken gen kz: Eyvah, o deil, diye haykrd ve dp bayld. Tanklar korku dolu gzlerini bana diktiler. Geri dndm, hi bir engele rastlamadan kiliseden ktm ve kendimi arabaya atarak: ek, diye bardm. Marya Gavrilova: Aman Tanrm, diye haykrd, demek ki zavall karnzn ne olduunu bilmiyorsunuz ha? Burmin: Hayr, bilmiyorum, dedi. Nikhlandmz kyn adn da bilmiyorum. Hangi menzilden hareket ettiimi de anmsamyorum. O zaman oynadm bu alaka oyuna o kadar az nem vermitim ki, kiliseden ayrlr ayrlmaz derin bir uykuya dalm ve ancak ertesi sabah, nc menzilde uyanmtm. O zamanlar yanmda bulunan hizmetim de savata ld iin, kendisine byle insafszca bir oyun oynadm ve imdi de ac intikamna uradm zavall kadnn kim olduunu renmek umudum yok. Marya Gavrilova, Burmin'in elinden yakalayarak: Aman Tanrm, aman Tanrm, demek o sizdiniz, diye sylendi.Hl beni tanmadnz m? Burmin sapsar kesildi ve Marya 'nn ayaklarna kapand.TABUTU Kocayan evrenin bu ak salarn, tabutlar, her gn grmyor muyuz? Derjavin Tabutu Adriyan Prohorov'un son eyalar da cenaze Vibarabasna yklenmi ve lagar bir ift beygir Basmannaya'dan, tabutunun evce tand Nitikskaya'ya drdnc sefer hareket etmiti. Tabutu, dkknn kapayarak, kapnn stne evin satlk ve kiralk olduunu bildiren ilan ast, yaya olarak yeni evine yolland. oktan beridir hayal ettii, zledii ve sonunda olduka pahalya satn ald sar boyal kk evine yaklarken, ihtiyar tabutu, yreinde bir sevin duymayna at. Bilmedii eii geip de yeni evin iini karmakark grnce, on sekiz yldan beri her eyin pek derli toplu durduu khne kulbeciini anmsad, derin derin iini ekti. Ar davrandklarndan tr her iki kzn ve hizmetiyi azarlad, kendisi de onlara yardm etmeye koyuldu. ok gemeden her eye bir eki dzen verildi. Meryem ana kandili, kabkacak dolab, masa, divan ve karyola arka odada yerlerine konuldu. Mutfakta ki odasna da, tabutunun kendi yaps olan her renk ve her boyda tabutlar, yas apkalaryla yas mantolaryla, mealelerle dolu dolaplar yerletirildi. Kapnn st yanna, elinde ba aa bir meale bulunan ve iman bir ak semboln canlandran bir levha asld. Levhann zerinde: "Burada sade ve ssl tabutlar satlr, tabutlara kaplama yaplr, kira ile PUKN 47 de tabut verilir ve eski tabutlar tamir edilir" yazs okunuyordu. Kzlar odalarna ekildiler. Adriyan evini dolat, pencerenin nne oturdu ve semaverin hazrlanmasn emretti. Aydn okurlar, Shakespeare ile Walter Scott'un, bu elime ile hayal gcmz daha ok artmak iin, kendi mezarclarn en ve akac insanlar olarak tasvir ettiklerini bilir. Geree olan saygmzdan tr, biz onlara uyamayacaz ve tabutumuzun,

hznl mesleine pek uygun bir huyu olduunu syleyeceiz. Adriyan Prohorov, genel olarak ask suratl ve dalgn bir adamd. Sessizliini, ancak, kzlarn aylak olarak, sokaktan gelip geenleri pencereden seyrederken yakalad zaman azarlamak iin ya da mallarna muhta olmak felaketine (bazen de mutluluuna) urayanlardan yksek fiyat koparmak iin bozard. Bylece Adriyan, pencerenin banda oturup yedinci bardak ayn ierken, yine alt zere, gaml birtakm dncelere dald. Bundan bir hafta nce, emeldi tubayn cenaze alay tam karakolun yannda iken bardaktan boanrcasna yaan yamuru dnyordu. Bu yzden birok manto daralm, birok apkann kalb bozulmutu. Kanlmaz birtakm masraf kaplarnn alacan nceden kestiriyordu. nk, elindeki cenaze donatm ile ilgili eski stok, acnacak bir haldeydi. Zaralarn, hemen hemen bir yldr lm deinde bulunan tccar kadn'dan karmay umuyordu. Ama, Trhina, Razgulay mahallesinde lecekti. Prohorov, miraslarn, sz vermi olanlarna karn bu kadar uzak bir yere adam gndermeye enip, yaknlarndaki tabutu ile anlamalarndan korkuyordu. Prohorov'un bu dnceleri anszn kapya farmasonca vurulan vurula kesildi. Tabutu: Kim o? diye sordu. Kap ald. Daha ilk bakta Alman esnafndan biri olduu anlalan bir adam odaya girdi ve glerek tabutuya________________________BYELKN' N HKAYELER yaklat. Bugn bile glmeden dinleyemeyeceiniz bir Rusa ile: Affedersiniz sevgili komucuum, diye sze balad. Sizi rahatsz ettiim iin affnz rica ederim. Sizinle hemencecik tanmak istedim. Ben kunduracym. smim Gotlib lts'tr. Bir sokak ar sizin pencerenizin karsna rastlayan u evde oturuyorum. Yarn evleniimin 25 inci yldnmn kutlayacam. Kzlarnzla gelmenizi rica ediyorum. Davet sevinle kabul edildi. Tabutu kunduracdan, oturmasn ve bir bardak ay imesini rica etti. Gotlib lts'n teklifsizlii sayesinde pek abuk, dosta yarenlik etmeye baladlar. Adriyan: Zatnzn ileri nasl gidiyor? diye sordu. Ehhhh yle byle...ikyete hakkm yok. Ama benim malm elbette sizinkine benzemez: Canllar kundurasz da olabilir, ama ller tabutusuz yaayamazlar! Adriyan: ok doru diye onayladk. Canl bir insann kundura satn alacak paras yoksa, af buyur ama, yalnayak gezer. Gelgelelirn, yoksul l bedava medava da olsa yine tabuta muhtatr. Bylece bir sre daha konutular. Sonunda kundurac kalkt, davetini tekrarlayarak vedalat. Ertesi gn, tam saat on ikide, tabutu ile kzlar yeni satn aldklar evin avlu kapsndan ktlar ve komularna yollandlar. Bu seferlik, imdiki romanclarca kabul edilen gelenekten ayrlarak, ne Adriyan Prohorov'un Rus kaftannn, ne de Akulina ile Darya'nn Avrupa biimi elbiselerini anlatmaya kalkmayacam. Bununla birlikte iki kzn da, yalnz olaanst zamanlara zg sar bir apka ile krmz birer iskarpin giydiklerini sylemek yararsz olmayacak sanrm. Kunduracnn dar evi, ou Alman esnafndan, bunlarn kar ve raklarndan meydana gelen konuklarla dolmu PUKN 49 tu. Rus memurlarndan yalnz nokta polisi, Finlandiyal Yurko vard. Yurko gsterisiz sanna karn ev sahibinin zel sevgisini kazanmay baarmt. 25 yl Pogorelski'nin Tatar (*) gibi bu sana ballk ve inanla hizmet etmiti. lk bakenti silip spren 1812 yangn, Yurko'nun sar nbeti kulbesini de yok etmiti. Fakat dman kovulur kovulmaz eski Yunan mimarisi biiminde beyaz stunlarla ssl kl renginde bir kulbe peyda oldu. Yurko yine gsnde zrh, elinde baltasyla bunun etrafnda dolamaya balad.(**)Kendisi Nikitskaya kaps civarnda

yaayan Almanlarn ou ile ahbapt, hatta bunlardan bazlarnn, pazardan pazartesine kadar Yurko'da konuk kaldklar bile olurdu. Adriyan, kendisine er ge muhta olacak bir adam diye onunla hemen tant. Konuklar masa bana geince ikisi yanyana oturdular. Bay ve Bayan lts ve on yedi yalarndaki kzlar Lothen hep beraber konuklarla yemek yerlerken hem onlara ikram ediyor, hem a kadnn servisine yardm ediyorlard. Bira su gibi akyor. Yunko, drt kiilik yemek yiyor, Adriyan da ondan geri kalmyordu. Kzlar naz ediyorlard. Almanca konumalar, saatten saate daha grltl bir hal alyordu. Birdenbire, ev sahibi "dikkat" ricasnda bulundu ve az balmumu ile mhrl bir ieyi aarken Rusa: Benim iyi Luiz'imin salna! diye bard. ampanya taklidi iki kprd. Ev sahibi, krklk karsnn taze yznden sevecenlikle pt. Konuklar da grlt ile kadehlerini iyi Luiz'in erefine boaltlar. Ev sahibi ikinci ieyi aarken: Sevimli konuklarmn erefine, diye bard. Konuklar kadehlerini yeniden boaltrlarken ona teekkr ettiler. Artk sala imeler birbirini kovalamaya balad, ayr ayr her konuun salna iildi: Moskova'nn ve bir dzine Alman kentinin erefine iildi; genel olarak btn loncalarn (*) Pogorelski (17871836) nin hikyelerinden birinin kiisi. (**) A. E. zmaylov'un "Dura Pohomovna" efsanesinden bir satr.50 BYELKN' N HKAYELER salna iildi; ustalarn ve raklarn salna iildi. Adriyan canla bala iiyordu. ylesine neelenmiti ki, o da elenceli bir kadeh tokuturma nerisinde bulundu. Birdenbire konuklardan biri, iman bir ekmeki, kadehini kaldrarak: Sayelerinde ekmek yediklerimizin, unserer Kundleute^ salna! diye bard. neri, teki btn neriler gibi nee ve sz birliiyle kabul olundu. Konuklar birbirlerinin nnde eilmeye baladlar: terzi kunduracnn, kundurac terzinin, ekmeki her ikisinin ve hepsi ekmekinin ilah... nnde eiliyorlard. Yunko, btn bu karlkl sala imeler arasnda komusuna dnerek bard: Ne duruyorsun be babalk? , sen de cenazelerinin salna i! Herkes glmeye balad. Ne var ki, tabutu kendisini aalanm sayd ve suratn ast. Kimse bunun farknda olmad. Konuklar imeye devam ettiler. Sofradan kalkld zaman akam anlar alnyordu. Konuklar ge vakit, ou sarho halde daldlar. iman ekmeki ile, yz krmz marokenle kaplym gibi duran cilti, Yurko'nun koluna girerek onu kulbesine kadar gtrdler. Bu ii grrken de: " Bor denmekle tkenir " diyen Rus ataszne uygun olarak davranm oldular. Tabutu sarho ve fkeli, evine geldi. Yksek sesle kendi kendine sylenmeye balad: "Bu da ne demek sanki? Benim sanatm neden tekilerden daha az onurlu oluyormu? Sanki tabutu celladn kardei mi? Bu gvurlar ne diye glyorlar? Yoksa tabutu panayr soytars m? Halbuki ben onlar yeni evime ararak bir len verecektim. Ama gemi ola artk. Onlarn yerine sayelerinde ekmek yediim kimseleri, Ortodoks llerini aracam." (*) Aslnda Almanca yazlmtr Mterilerimiz anlamna gelir. PUKN 51 O srada Adriyan' soymakta olan hizmeti: Ne oluyorsun babacm, dedi. Neler samalyorsun? stavroz kar! Yeni evine lleri armak...Bu ne tuhaf istek? . Adriyan szne devam ederek: Vallahi de aracam... Hem de yarndan tezi yok... Ey benim velinimet efendilerim, yarn akam yemeine bize terifinizi, istirham ediyorum! Allah ne verdiyse ikram ederim. Tabutu bunlar syleyerek karyolasna uzand ve az sonra horlamaya balad. *** Adriyan' uyandrdklar zaman dars henz karanlkt. Tccar kadn Trhina bu gece

lmt. Kadnn khyasnn koturduu bir atl bu haberle Adriyan'a gelmiti. Tabutu habercinin eline bahi sktrd, abucak giyinerek bir arabaya atlad ve Razgulaya'ya kotu. l kadnn kapsnda polisler duruyor, tccarlar le kokusu alm kargalar gibi bir aa bir yukar dolayorlard. l, yz balmumu gibi sapsar ama henz bozulmam bir halde bir masann stnde yatyordu. Akrabalar, komular, ev halk kadnn evresinde smsk bir halka oluturmutu. Btn pencereler akt. Mumlar yaklmt. Papazlar dua ediyorlard. Adriyan, Trhina'nn, gen bir tccar olan k ceketli yeenine yaklat ve tabut, mum, rt ve dier cenaze donatmnn mkemmel bir halde hemen kendisine teslim edileceini bildirdi. Miras, fiyat iin pazarla girimeyeceini, her eyi tabutunun vicdanna havale ettiini syleyerek dalgn bir eda ile teekkr etti. Tabutu, fazla bir para almayacana, alt zere, yemin billah etti. Khya ile anlaml anlaml iaretletikten sonra, hazrlk yapmak zere gitti. Btn gn Razgulaya ile Nkitskaya ka52 BYELKN' N HKAYELER ps arasnda mekik dokudu. Akama doru btn ilerini bitirdi ve arabacsn savp yaya olarak evine yolland. Gece mehtaplyd. Tabutu Nikitskaya, kapsna kadar salkla geldi. Voznesensk'te ahbabmz Yurko kendisine seslendi. Tabutuyu tanynca ona hayrl geceler diledi. Vakit ge olmutu. Tabutu tam evine yaklat bir srada, birdenbire, bir glgenin avlu kapsna yaklatn ve kk kapy aarak arkasnda kaybolduunu grr gibi oldu: Bu da ne olsa gerek? diye dnd. Yine benden ne istiyorlar? Sakn eve giren hrsz olmasn? Yoksa bu gelenler bizim aptal kzlarn aklar m? Hayrdr inallah.! Tabutu, ahbab Yurko'yu yardma armay dnd. Tam bu srada biri daha kapya yaklat ve ieri girmeye davrand. Ama acele acele eve gelmekte olan ev sahibini grnce durdu ve keli apkasn kard. Adamn yz Adriyan'a yabanc gelmedi. Ama aceleden ona dikkatle bakamad: Bana geliyor dunuz, u halde gerek ieri buyurunuz. Gelen adam bouk bir sesle: Babalk, dedi, terifata gerek yok. Sen nden yr, konuklara yol gster! Adriyan zaten terifata uyacak bir halde de deildi. Kap akt. Merdivene doru yrd. Gelen adam da arkasndan yrd. Adriyan'a odalarda birileri dolayormu gibi geldi. Bu ne eytan iidir? diye dnd ve ieri girmekte acele. etti. Birdenbire dizlerinin ba zld. Oda llerle doluydu. Ay pencereden onlarn sar mor suratlarn, km avurtlarn, feri kam yar kapal gzlerini, uzam burunlarn aydnlatyordu. Adriyan bunlarn kendi abasyla gmlen ller, kendisiyle birlikte ieri giren konuun PUKN 53 da, bardaktan boanrcasna yamur yad gn gmlen tubay olduunu dehetle anlad. Kadnl erkekli btn bu .ller selamlar vererek ve yerlere kadar eilerek tabutunun evresini aldlar. Yalnz, geenlerde bedava gmlen yoksul bir l, klndan utand iin sessizce bir kede duruyordu. teki llerin hepsi de ok iyi giyinmilerdi: kadn ller kordelal hotozlarn takmlar, memur ller niformalarn giymiler, ama tra olmamlard. Tccarlar ise bayramlk kaftanlarn srtlarna geirmilerdi. Tubay btn bu sayn topluluk adna: Gryorsun ya Prohorov, diye sze balad. Davetin zerine hepimiz mezarlarmzdan kalktk. Yalnz bsbtn takatten kesilenler, vcutlar tamamyla dalanlar, sadece deriiz kemik halinde olanlar evde kaldlar. Ama bunlardan biri seni ylesine grmek istedi ki, dayanamad, bizimle kalkp geldi. Bu srada kk bir iskelet kalabal yararak Adriyan'a yaklat. skeletin kuru kafas tabutuya sevgiyle glmsyordu. skeletin tesinde berisinde, ak yeil ve krmz uha paralar, kadife eskileri, tpk bir sarn zerindeymi gibi, sarkyordu. Kocaman izmeleri iindeki ayak kemikleriyse, bir havann iindeki havan eli gibi sesler

karyordu. skelet: Beni tanmadn galiba Prohorov, dedi. Emekli hassa avuu Piyotr Petrovi Karilkin'i hatrlamyor musun? Hani u 1799 ylnda ilk tabutunu sattn, hem de mee diye am tabutunu yutturduun adam? l bu szleri syleyerek kollaryla Adriyan' kucaklamak istedi. Ama gcn toplayan Adriyan haykrd ve iskeleti itti. Piyotr Petrovi salland, dt ve darmadan oldu. ller arasnda bir homurtu ykseldi. Hepsi de arkadalarnn namusunu korumaya altlar. Kfr ve tehditlerle Adriyan'a saldrdlar. Onlarn barmalaryla sarlaan ve boulma derecesine gelen zavall tabutu, kendinden geti ve hassa avuunun kemikleri zerine ylarak bayld.54 BYELKN' N HiKAYELERi *** Gne, tabutunun yatmakta olduu yata aydnlatal epey olmutu. Sonunda tabutu gzlerini at ve karsnda, semaveri yellemekte olan hizmetiyi grd. Adriyan, gece geen btn olaylar dehetle hatrlad. Trhina, tubay ve Kurelkin avu hayal meyal gzlerinin nne geldi. Hibir ey sylem eksizin, hizmetinin sze balamasn ve dn geceki servenin sonucunu anlatmasn bekledi. Hizmeti, Adriyan'a hrkasn uzatrken: Adriyan Prohorovi, dedi, amma da ok uyudun haaaa! Komu terzi urad, sonra u nokta polisi geldi ve komiserin isim gn olduunu haber verdi. Ama sen uyuduun iin uyandrmak istemedik. Ya rahmetli Trhina'dan gelen giden olmad m? Rahmetli mi? O ld m ki? Behey aptal kz! Dn onun cenaze hazrlm yaparken bana yardm eden sen deil miydin? Ne diyorsun babacm, akln m oynattn, yoksa dnk sarholuun hala gemedi mi? Dn ne cenazesi vard? Sen btn gn Alman'n lenindeydin, eve sarho dndn, kendini yataa attn, u ana kadar uyudun! Sabah anlar bile ald. Sevinen tabutu: Sahi mi be! dedi. Hizmeti kz: Tabi yle, diye yant verdi. u halde abuk ay hazrla ve kzlar ar. MENZL MFETT En kk dereceden bir memur, posta menzillerinin bir diktatrdr. Prens Viyazemskiy Menzil Mfettilerine lanet etmeyen, onlarla kavga eteyen var m acaba? Urad hakaret ve kabal, grd dzensizlikle ilgili faydasz ikyetlerini yazmak iin o fke annda onlardan o uursuz defteri istemeyen var mdr? Onlar, bugn artk tarihe karm olan avukatlar nev'inden, insan cinsinin birer canavar, ya da Muromskiy ekyalar saymayan kim var? Bununla beraber insafl olalm, kendimizi onlarn yerine koymaya alalm. O zaman belki de onlar ho grrz. Menzil Mfettii ne demektir? Rtbesiyle kendini yalnz dayaktan koruyabilen o da her zaman deil (okurlarmn vicdanna havale ediyorum) on drdnc dereceden tam bir ileke. Prens Viyazemskiy'nin alay olsun diye diktatr dedii bu zatn grevi nedir? Gerek bir krek mahkmluu deil mi? Ne gndz, ne de gece rahat yz grd yok. Yolcu, skntl bir yolculuk sonunda birikmi olan btn hncn Menzil Mfettiinden alr. Hava m bozuktur? Yollar m ktdr? Arabac m inatdr? Beygirler mi yrmyor? Sorunlu olan hep Menzil Mfettiidir. Gelip geenler fakir evine ura it 56 BYELKN' N HKAYELER dka, ona bir dmana bakar gibi bakarlar. Yakasn davetsiz konuklarn elinden kurtarabilirse, ne mutlu! Ama ya beygir yoksa? Aman Allahm! O zaman ona yadrlan kfrlerin bini bir paradr. Yamurda, amurda, avlularda komak zorundadr. Sinirli bir han yolcusunun itip kakmalarndan, paylamalarndan bir dakika

olsun kurtulmak iin frtnalarda, iddetli ayazlarda koridora frlar. General gelir: tirtir titreyen Menzil Mfettii, biri acele (aktarmasz) cinsinden olmak zere, elindeki son iki troykay da ona verir. General kendisine teekkr bile etmeden ekip gider. Be dakika sonra ngrak sesi! Resmi kurye, yol belgesini masann zerine frlatr. Btn bunlar iyice anlayalm, o zaman yreimiz kin ve fke yerine iten bir acma duygusuyla dolar. Birka kelime daha: Yirmi yl, aralksz, btn Rusya'y her ynde dolatm. Hemen hemen btn posta yollarn bilirim. Birok kuak arabac tanrm. ahsen tanmadm Menzil Mfettileri pek azdr. Kendilerine iim dmemi Menzil Mfettileri seyrektir. Yolculukla ilgin gzlemlerimi yaknda yaynlayacam umuyorum. imdilik yalnz Menzil Mfettii takmnn, kamuoyuna en yanl bir biimde tantldn sylemekle yetineceim. Kendilerine bunca iftiralar edilmi olan Menzil Mfettileri, aslnda genel olarak sessiz, yaradllar gereince hatr sayan, konukan, sayg konusunda alak gnll, pek de para canls olmayan kiilerdir. Onlarn szlerinden (Bay yolcularn hi de yerinde olmayarak hor grdkleri szlerden) merakl ve ibret verici pek ok eyler karmak kabildir. Bana gelince, ne yalan syleyeyim, ben onlarla konumay, resmi zorunlulukla yaplm rasgele altnc snf(*) bir memurla konumaya tercih ederim. Sayn Menzil Mfettileri takmndan ahbaplarm olduunu kolayca tahmin etmek mmkndr. Gerekten bunlardan biriyle ilgili anlarmn benim iin ok deeri vardr. (*) arlk Rusyasnda albay rtbesine uyan bir memur rtbesi. PUKN 57 Olaylar, bir zamanlar bizi birbirimize yaklatrmt. imdi sevgili okurlarla bunun zerine kk bir konuma yapmak niyetindeyim. 1816 yl mays aynda, bugn artk kaldrlm olan bir yol zerinden *** ilinden gemem gerekmiti. O zamanlar kk bir memurdum. Aktarmal bir araba ile seyahat ediyor ve iki menzil arasndaki yol parasn, iki beygir zerinden dyordum. Bunun sonucu olarak Menzil Mfettileri bana olan davranlarnda pek de teklif tekellfe gerek grmyorlard. Ben sk sk aklmca hakkm olduunu sandm eyleri mcadele ile alyordum. Gen ve atlgan olmam dolaysyla benim iin hazrlanm beygirleri yksek rtbeli bir memurun arabasna kotuklar zaman, Menzil Mfettiinin alaklna ve korkaklna fena halde ierliyordum. Yine bunun gibi, vali sofrasnda insan sarraf bir garsonun beni atlayarak, yanbamdakine yemek vermesine de uzun bir sre almamtm. imdi gerek biri, gerek tekisi bana pek doal grnyor. Gerekten de rtbe srasna uymak gibi herkese uygun olan kural yerine bir baka kural, rnein: akl srasna uymak kabul edilmi olsayd bamza neler gelirdi? Kim bilir ne mnakaalar bagsterir, garsonlar yemek datmaya kimden balarlard? Neyse hikyeme dnyorum. Scak bir gnd *** menzilline verst kala tektk yamur damlalar dmeye balad. Be dakika sonra ise bardaktan boanrcasna yaan yamur beni iliklerime kadar slatt. Menzile gelince ilk iim stm bam deitirmek, ikinci iim de ay imek oldu. Menzil Mfettii: Hey Dunia, diye seslendi, semaveri koy da, git krema getir. Bu szler zerine blmenin arkasndan on drt yalarnda bir kz kt ve koridor boyunca kotu. Kzn gzellii beni akna evirdi. Menzil Mfettiine: Kzn m? diye sordum.58 BYELKN' N HKAYELER Menzil Mfettii, gururu okanm insanlara zg sevinli bir eda ile: Kzm, yantn verdi. ylesine akll, ylesine becerikli bir kz ki...Tpk rahmetli annesi gibi. Menzil Mfettii yol belgemi kaydetmeye balad. Ben ise onun gsterisiz ama temiz evini ssleyen tablolar seyre daldm. Bu tablolar hayrsz evladn servenini canlandryordu. Birinci tabloda, banda kalpak, srtnda hrka bulunan saygdeer bir ihtiyarn, acele acele babasnn duasn ve bir para kesesini almakta olan telal bir

genci uurlamakta olduu grlmektedir. teki tabloda, delikanlnn zevk ve elenceye dkn davranlar parlak izgilerle canlandrlmt: delikanl yalanc dostlarla ve ahlaksz birtakm kadnlarla evrili olduu halde bir masa banda oturuyor. Daha sonra btn paralarn yiyip bitirmi olan delikanlnn, srtnda bir gmlek, banda keli apka olduu halde otlatt domuzlarn yemeinden yedii grlmektedir. ocuun yznde derin bir znt ve pimanlk okunuyor. Nihayet delikanlnn babasna dn tasvir edilmektedir: iyi yrekli ihtiyar, yine banda kalpak, srtnda ayn hrka ile ocuunu karlamaya kouyor. Hayrsz evlat diz kmtr. Tabloda ahnn besili bir danay boazlad, ocuun aabeyisinin de hizmetilerden bu sevincin nedenini sorduu grlyor. Her tablonun altnda Almanca yazlm uygun iirler okudum. Bunlarn hepsi de kna iei sakslar da, alaca bir perde ile kapanm karyola da o zaman beni evreleyen btn teki eyalar gibi hl aklmdadr. Elli yalarnda grbz, din bir adam olan Menzil Mfettii, solmu kurdelelerinde madalya bulunan uzun yeil ceketi ile bugnk gibi gzlerimin nndedir. htiyar arabacnn parasn vermeye vakit bulamadan, Dunia semaverle geri dnd. Kk yosma, daha ikinci bakta bende yapt etkinin farknda oldu. ri mavi gzlerini indirdi. Onunla konumaya baladm. Grm geirmi bir kz gibi, en kk bir rkeklik gstermeden yantlar veri PUKN 59 yordu. Kzn babasna bir bardak pun ikram ettim, Dunia'ya da bir bardak ay verdim. Yllardan beri tanyormuuz gibi, mz, konumaya baladk. Beygirlerim oktan hazrd. Ben ise Menzil Mfettii ile kzndan bir trl ayrlmak istemiyordum. Nihayet onlarla vedalatm. Babas bana iyi yolculuklar diledi. Kz ise beni arabaya kadar geirdi. Koridorda durakladm ve kzdan, onu bir kerecik pmek iin izin istedim: Dunia raz oldu. Bu ile uratmdan beri ben, Birok pckler sayabilirim. Ama bunlardan hibiri bende bylesine uzun sren, bylesine ho bir an brakmamt. Aradan birka yl geti. artlar beni yine ayn yollara, ayn yere getirdi. htiyar Menzil Mfettiinin kzn anmsadm ve onu tekrar greceimi aklma getirince sevindim. Ama ihtiyar Menzil Mfettiinin buradan deitirilmi olabileceini dndm. Herhalde Dunia da kocaya varm olmalyd. Onlardan birinin lm olmas olasl da bir an iin aklma geldi. zntl bir nsezi ile *** istasyonuna yaklayordum. Araba tam Menzil Mfettiinin evi nnde durdu. Evden ieri girince, hemen hayrsz evladn servenini anlatan tablolar tandm. Masa ve karyola eski yerinde duruyordu. Ama artk pencerelerde iekler yoktu. Odadaki her eyde bir eksiklik, bir perianlk gze arpyordu. Menzil Mfettii gocuunun altnda uyuyordu. Geliim onu uykudan uyandrd. Doruldu, kalkt. Evet, bu Simeon Vrin'di; ama ne kadar ihtiyarlamt! Yol belgemi kaydetmeye hazrlanrken ben de onun krlam salarna, uzun zamandr ustura yz grmemi yznn derin krklarna, kamburu km srtna bakyor ve aradan geen drt yl gibi bir zamann din bir erkei nasl olup da clz bir ihtiyar haline getirebildiine bir trl ak erdiremiyordum. 60 BYELKN' N HKAYELER Beni tanmadnz m? diye sordum. Biz seninle eski ahbabz. Gaml bir eda ile: Olabilir, dedi. Burann yolu uzundur. Bende pek ok yolcu konaklamaktadr. Nasl, senin Dunia iyi mi? diye devam ettim. htiyar atnd: Allah bilir, diye yant verdi. Evlendi herhalde? dedim. htiyar sorumu duymazlktan gelerek, yol belgemi fslt ile okumaya devam etti. Sorularm kestim ve bana bir ay demlemesini syledim. Merak iimi kemirmeye

balamt. Bir bardak punun, ihtiyar dostumun dilini zeceini umuyordum. Yanlmamtm: ihtiyar teklif ettiim barda geri evirmedi. Romun, ihtiyarn gamn dattn fark ettim. kinci kadehte konukan bir hal ald; beni anmsad, ya da anmsam gibi tavr taknd. Ondan, o zamanlar beni son derece ilgilendiren ve etkileyen bir hikye dinledim. htiyar: Demek siz Dunia'y tanyorsunuz? diye sze balad. Sanki onu tanmayan var myd ki? Ah Dunia! Ne kzd o! Kim olursa olsun buradan gelip geen herkes onu verdi. Onu ekitireni grmedim. Baylar bazen ona mendil bazen de kpe armaan ederlerdi. Buradan gelip geen baylar le veya akam yemei yemek bahanesiyle, gerekte ise sadece Dunia'y biraz daha fazla grebilmek iin, mahsus burada mola verirlerdi. Bir bay ne kadar fkeli olursa olsun onun yannda hemen yumuar ve benimle ok nazik konuurdu. nanr msnz, efendimiz, kuryeler, zel kuryeler, onunla yarmar saat lafa dalarlard. Ev onunla duruyordu. Derleyip toplamaya, piirip kotarmaya, her eye yetiirdi. Ben ise, ihtiyar budala sevincimden kabma samyor, onu seyretmeye doyamyordum. Bilmem ben mi Dunia'm sevmiyordum, ben mi ocuumu nazlandrmyordum, yoksa o PUKN 61 PUKN____________________________________ mu buradan sklyordu? Fakat hayr, felaketi uzaklatramazsn; insann anlna yazlan deimez. htiyar, szlerinin bu noktasnda kederini uzun uzun anlatmaa balad: yl nce, bir k akam Menzil Mfettii yeni defterinin izgilerini izmekle, kz da blmenin tesinde kendisine bir entari dikmekle megul olduu srada bir troyka gelmi; banda erkez bal, srtnda asker kaput bulunan ve bir atkya sarnm olan bir yolcu odaya girerek beygir istemi. Beygirlerin hepsi de seferde bulunuyormu. Bu haberi alan yolcu sesini ykseltmek ve krbacn kaldrmak istemi; ama bu gibi' sahnelere alk olan Dunia hemen blmenin arkasndan karak nazik bir sesle yolcuya, bir eyler yemek isteyip istemediini sormu. Dunia'nn grn her zamanki etkisini yapm. Yolcunun fkesi yatm, beygirleri beklemeye raz olmu ve kendine akam yemei smarlam. Tyl slak baln karan, atksn zen ve sert bir hareketle kaputunu frlatan yolcu, siyah bykl, boylu poslu gen bir svari subay olarak ortaya km. Menzil Mfettiinin yanna oturmu, onunla ve kzyla sohbete koyulmu. Akam yemeini vermiler, bu arada beygirler de gelmi. Menzil Mfettii, yemlerini vermeden beygirleri hemen Yolcunun arabasna komalarn emretmi; ama ieri dnnce, yolcuyu, hemen hemen kendini bilmez bir halde, srann stnde yatar bulmu: yolcuya bir fenalk gelmi, birdenbire ba arm, yola kmasna olanak kalmam. Elden ne gelir! Menzil Mfettii ona kendi karyolasn vermi. Yolcu iyilemezse, ertesi sabah *** den bir doktor getirilmesine karar verilmi. Ertesi gn svari subay bsbtn fenalam; yanndaki adam, ehre doktor getirmeye gitmi. Dunia, sirkeye batrlm bir mendille onun ban balam ve elinde dikii ile yolcunun karyolasnn baucuna geip oturmu. Hasta, Menzil Mfettiinin yannda inliyor ve hemen hemen azndan bir sz bile krnyormu. Bununla beraber iki fincan kahve imi ve inleye inleye kendine le yemei smarla62 BYELKN' N HKAYELER m. Dunia ondan hi ayrlmyormu. Hasta sk sk su istiyor, Dunia da ona kendi eliyle hazrlad limonatadan bir bardak ikram ediyormu. Hasta dudaklarn slatyor ve her seferinde barda geri verirken, teekkr yerine, zayf eliyle Duma'nn elini skyormu. leye doru doktor gelmi; hastann nabzn yoklam, onunla Rusa ve Almanca konumu. Hastann sadece istirahata ihtiyac olduunu ve iki gn sonra da yola kabileceini sylemi. Subay vizite paras olarak doktora yirmi be ruble vermi, onu le yemeine davet etmi, doktor bu daveti kabul etmi. kisi de byk bir itahla yemek yemiler, bir ie arap imiler ve birbirinden pek memnun bir halde ayrlmlar.

Aradan bir gn daha gemi, svari bsbtn canlanm. Meer ok neeli bir adamm. Hi durmadan, kh Dunia ile, kh Menzil mfettii ile akalap durmu, slkla ark sylemi, yolcularla konumu, onlarn yol belgelerini deftere kaydetmi. Delikanl Menzil Mfettiinin ylesine houna gitmi ki, nc gn sabah, sevgili yolcusundan ayrlacana baya zlyormu. Gnlerden pazarm; Dunia, kiliseye, sabah duasna gitmeye hazrlanyormu. Svarinin arabasn getirmiler, delikanl kendisine ikram edilen yatak ve yiyecekler iin Menzil Mfettiini bol bol dllendirerek onunla vedalam; Dunia ya da veda etmi ve onu arabasyla kyn kenarnda bulunan kiliseye kadar gtrmeyi nermi Dunia kararszlk gstermi. Babas ona: "Kz korkuyor musun? demi. Beyefendi kurt deil ki seni yesin; kiliseye kadar araba ile gidiver ite!" Dunia, arabada svarinin yanna oturmu. Uak, arabac yerine atlam, arabac beygirleri kamlam, beygirler yerlerinden frlamlar. Zavall Menzil Mfettii Duma'snn svari ile birlikte gitmesine nasl izin verdiini, iin sonunu nasl olup da gremediini, o anda aklnn nerede olduunu bir trl anlamyordu. Aradan henz yarm saat gemeden, ihtiyarn yrei sklmaya balam: znts ylesine artm ki, daha PUKN 63 fazla dayanamam ve kiliseye kalkp gitmi. Kiliseye yaklanca cemaatin dalmakta olduunu grm. Ama Dunia, ne parmakln arkasnda, ne de sahanlkta yokmu. htiyar, hemen kilisenin iine girmi: Papaz, mihraptan kyor, zango mumlar sndryor mu: ki kocakar, kilisenin bir kesinde hala ibadet ediyorlarm. Ama Dunia kilisede yokmu. Zavall Menzil Mfettii,. istemeye istemeye, zangotan, kznn sabah duasnda bulunup bulunmadn sormak cesaretini gstermi. Zango bulunmadn sylemi. Menzil Mfettii, yar diri yar l bir halde evine dnm. irndi onun biricik umudu: kznn genlik havailiine kaplarak, vaftiz annesinin bulunduu teki menzile kadar gitmi olmas olasldr. Skntl bir heyecan iinde, kznn gittii troykann dnn beklemeye balam. Arabac bir trl dnmyormu. Nihayet akama doru arabac yalnz bana ve sarho bir halde u ldrc haberle dnm: Dunia svari ile birlikte teki menzilden de ileri geip gitmi! htiyar, acya dayanamam: hemen bir gn nce gen yalancnn yatt yataa yatm. imdi, olup bitenleri aklndan geiren Menzil Mfettii, delikanldaki hastaln uydurma olduunu anlamt. Zavall adam, iddetli bir hummaya tutulmutu. Kendisini S *** ehrine gtrmler, yerine de geici bir zaman iin bir bakasn tayin etmiler. Svariyi muayeneye gelen ayn doktor, Menzil Mfettiini de tedavi ediyormu. Doktor, gen svarinin sapasalam olduunu, daha o zaman kt niyetlerini sezdiini, ama kamsndan korktuu iin sustuunu Menzil Mfettiine inandrc bir dille anlatm. Alman, doru mu sylemiti, yoksa uzak grll ile caka m satmak istemiti. Her ne hal ise, ama bununla zavall hastay hi de avutmamt. Menzil Mfettii biraz iyileir iyilemez *** ehri Menzil mdrnden iki aylk bir izin alm ve niyetinden kimseye sz amadan, yaya olarak kznn peine dm. Svari yzbas Minskiy'nin Smolensk'ten Petersburg'a gittiini yol belgesinden biliyormu. Onu gtren arabacnn anlattna gre64 BYELKN 'N HKAYELER Dunia, isteyerek gidiyormu gibi grnmesine karn, btn yol boyunca hep alam. Menzil Mfettii: "Kim bilir belki de yolunu arm kuzucazm evine getiririm" diye dnm. Bu dnce ile Petersburg'a gelerek smailov alaynda eski meslek arkadalarndan emekli bir erban evine yerlemi ve aratrmalarna balam. ok gemeden svari yzbas Minskiy'nin Petersburg'da olduunu ve Demutov otelinde oturduunu renmi. Menzil mfettii ona gitmeye karar vermi. Sabah erkenden otelin antresine gelerek, ihtiyar bir askerin kendisiyle grmek istediini Minskiy'e bildirmelerini rica etmi. izme kalbnn stndeki izmeleri temizlemekle uraan emir eri, efendisinin uyumakta olduunu ve saat on birden nce, kimseyi kabul etmediini sylemi. Menzil Mfettii, oradan gitmi ve belirtilen

zamanda geri dnm. Srtnda ropdambr, banda da krmz bir takke olduu halde bizzat Minskiy km.: "Karde, ne istiyorsun?" diye sormu. htiyarn yrei kabarm, gzlerinden yalar boanm, titrek bir sesle azndan ancak u szckler dklm: "Asaletmeap efendimiz, bana ilah bir ltufta bulununuz!" Minskiy ona acele bir gz atm kzarm, ihtiyar elinden tutarak odasna gtrm ve arkasndan kapy kilitlemi. htiyar, szlerine devam ederek: "Efendimiz, demi arabadan den kaybolmutur. Hi olmazsa bana zavall Dunia'y veriniz! Siz ondan nasl olsa hevesinizi aldnz. Onu, yok yere mahvetmeyin!" Delikanl, byk bir aknlk iinde: "Olan oldu demi artk geri dnlemez. Sana kar suluyum, affn rica etmekle bahtiyarm. Ama Dunia'y brakabileceimi sanma! Onu, mutlu edeceime namusum zerine sz veriyorum. Sen onu ne yapacaksn? O beni seviyor, eski durumunu da tmyle unuttu. Ne sen, ne de o, olan eyleri artk unutamazsnz!" Delikanl bunlar dedikten sonra ihtiyarn kolkapana bir eyler sokuturmu, kapy am ve Menzil Mfettii, nasl olduunu farkna varmadan, kendini sokakta buluvermi. PUKN 65 htiyar, uzun bir sre hareketsiz durmu. Nihayet kolkapanda bir tomar kt grm. Bunlar karp, burumu birka elli rublelik banknot am. Gzlerinden tekrar fke yalar boanm. Banknotlar, bir yumruk halinde elinde buruturmu, yere atm, keleriyle inemi ve yrm. Birka adm gittikten sonra duraklam, dnm ve geri dnm. Ama artk banknotlarn yerinde yeller esiyormu. yi giyinmi bir delikanl, onu grnce, bir arabaya koup acele acele binmi ve "ek!" diye barm. Menzil mfettii bu adamn arkasndan komam. Evine, kendi posta menziline gitmeye karar vermi; ama gitmeden nce, hi olmazsa bir defa zavall Dunia'y grmek istemi. Bunun iin de iki gn sonra, tekrar Minskiy'ye gitmi. Ama emir eri sert sesle beyefendinin kimseyi kabul etmediini sylemi, gsnden iterek onu antreden atm ve kapy yzne kapam. Menzil Mfettii beklemi, beklemi ve sonunda gitmi. O gnn akam VsehSkorbiyai kilisesinden, akam duasndan ktktan sonra Liteynaya caddesinden yrm. Birdenbire nnden bir kupa arabas gemi; Menzil Mfettii, Minskiy'yi tanm. Araba, katl bir binann kaps nnde durmu, svari subay, merdivenlerden km. O anda gzel bir dnce ihtiyarn kafasnda parlam. Geri dnm, arabacnn yanna gelince: "Karde, demi, bu araba kimin, sakn Minskiy'nin olmasn?" arabac: "Evet, demi, onu ne yapacaksn?" "Mesele u ki, senin efendin, Dunia'ya verilmek zere bana bir tezkere vermiti. Ben ise Duma'snn nerede oturduunu unutmuum." "Nah urackta, ikinci katta oturuyor. Ama sen tezkerenle ge kaldn, imdi kendisi Dunia'nn yanna geldi." Menzil Mfettii anlatlmayan bir yrek arpnts e: "Zarar yok, demi. Yol gsterdiin iin teekkr ederim, ama ben yine de devimi yapacam." htiyar bu szleri syleyerek merdivenlerden km.66 BYELKN' N HKAYELER Kap kapalym. Kapy alm, ona zc gelen bekleme iinde birka saniye gemi. Anahtar krdam, kapy amlar. "Avdotya Simyonovya burada m oturuyor?" diye sormu. Gen bir hizmeti kz: "Burada, diye yant vermi. Ne yapacaksn?" Menzil Mfettii yant vermeden ieri girmi. Hizmeti kz arkasndan: "Olmaz, olmaz, diye barm. Avdotya Simyonovna'nn konuklar var. " Menzil Mfettii bu laflar dinlemeden ileri yrm. Batan gelen iki oda karanlkm, ncsnde k yanyormu. Kaps aralk duran bu odaya yaklam ve duraklam. Fevkalade iyi deli olan bu odada Minskiy dnceli bir eda ile oturmaktaym. Son modaya uygun olarak giyinmi olan Dunia, Minskiy'nn oturmakta olduu koltuun kenarnda, tpk ngiliz eeri zerindeki bir amazon gibi oturuyormu gen kz. Minskiy'nin siyah kvrck salarn prldayan parmaklarna dolayarak, delikanlnn yzne efkatle bakmaktaym. Zavall Menzil Mfettii! Kz ona hibir zaman bu kadar olaanst gzel grnmemi. Elinde olmayarak onu seyre dalm. Gen kz ban kaldrmakszn: "Kim var orada?" diye sormu. Menzil Mfettii, susmakta devam

etmi. Cevap almayan Dunia ban kaldrm ve bir feryatla halnn zerine dm. Korkmu olan Minskiy onu kaldrmaya komu ve birdenbire kapda ihtiyar Menzil Mfettiini grm. Dunia'yi brakarak fke ile Menzil Mfettiine yaklam. Dilerini skarak: "Sen ne istiyorsun? Haydut gibi boyuna peimde ne dolayorsun? Yoksa beni ldrmek mi istiyorsun? Defol!" demi ve kuvvetli eli ile ihtiyarn yakasndan yaparak onu merdivenlerden itmi. htiyar, bulunduu eve gelmi. Dostu ona, ikyet etmesini salk vermi; ama Menzil Mfettii dnm tanm ve vazgemeye karar vermi. ki gn sonra da Petersburg'dan kendi posta Menziline dnm ve iine balam. Menzil Mfettii: te yldr ki Dunia'sz, ondan hi bir haber almadan yayorum, diye szn tamamlad. l m, diri mi Al PUKN 67 lah bilir. Her ey olabilir. Dunia, rasgele bir apknn aldattklarnn ne birincisi, ne de sonuncusudur. Onunla yaar, gnn birinde frlatr atar. Petersburg'da byle gencecik budalalar pek oktur. Bugn atlaslar, kadifeler iindedir. Yarn bakarsn ki, varn younu ikiye vermi bir serseri ile sokaklar sprr. Bazen, belki Dunia da byle mahvolup gidiyor diye dnrm de, istemeyerek lmesini istiyor ve gnaha giriyorum. te, dostum ihtiyar Menzil Mfettiinin Dimitriev'in o gzelim baladnda gayretli Terenti gibi eteiyle airane biimde sildii gz yalaryla ikide bir kesilen hikyesi byleydi. Bu gz yalar ksmen, hikyesini anlatt srece yuvarlad be bardak punla harekete gelmiti. Ama, ne olursa olsun, bunlar bana ok dokunmutu. Ondan ayrldktan sonra, ihtiyar Menzil Mfettiini uzun bir sre unutamadm. Zavall Dunia'yi ok dndm. Daha geenlerde *** den geerken dostumu anmsadm. Onun idare ettii posta menzilinin kaldrldn rendim. "htiyar Menzil Mfettii yayor mu?" soruma kimse inandrc bir yant vermedi. Bildiim blgeyi ziyaret etmeye karar verdim. Dardan bir araba tedarik ettim ve N *** kyne yollandm. Bu, sonbaharda olmutu. Gkyzn kuruni bulutlar kaplamt. Souk bir rzgr, kardaki aalardan krmz ve sar yapraklan uurarak, biilmi tarlalardan esiyordu. Gn batarken kye vardm ve Menzil evine indim. Bir zamanlar zavall Dunia'nn beni pt koridorda, iman bir kadn karma kt. Sorduum sorulara yant olarak: htiyar Menzil Mfettiinin bir yl nce ldn, adamcazn evine bir bira imalathanesi sahibinin yerletiini, kendisinin de bu bira imalathanesi sahibinin kars olduunu syledi. Buraya geliime ve bouna sarf ettiim yedi rubleye acdm. Bira imalathanesi sahibinin karsna: Menzil Mfettii acaba neden ld? diye sordum. Neden olacak, ikiden, cevabn verdi.68 BYELKN'N HKAYELER Acaba nereye gmld? Kyn dna, rahmetli karsnn yanna Acaba beni onun mezarna kadar gtrmek mmkn . m? Niin olmasn? Hey Vanka! Artk u kedi ile oynamay brak! Bay mezarla kadar gtr de Menzil Mfettiinin mezarn kendisine gster! Bu szler zerine, bir gz kr, st ba yrtk prtk, kzl sal bir ocuk bana doru kotu ve hemen beni kyn dna gtrd. Yolda giderken ona: Sen rahmetliyi tanr miydin? diye sordum. Tanmaz olur muyum? Bana ddk yapmasn retmiti. Bazen meyhaneden gelirken onun peine taklr: "Dede, dede, bize ceviz ver!" diye barrdk. O da bize yle bir ceviz verir ki...Hep bizimle urard. Gelip geenler azdr. le idare meclisi yeleri urasalar bile bunlarn da llerle bir iliii yoktur. Bak, yazn bir bayan gelmiti, bu bayan ihtiyar Menzil Mfettiini sordu, mezarn ziyaret etti. . Merakla sordum. Bu bayan nasl bir bayand? ocuk:

ok gzel bir bayand, diye yant verdi. Alt beygir koulu bir arabada, ocuk, bir stnine ve siyah bir kpekle seyahat ediyordu. htiyar Menzil Mfettiinin ldn ona syledikleri zaman hemen alamaya balad ve ocuklarna: "Siz uslu oturun ben mezarla gideceim!" dedi. Beni ona yol gstermeye aracak oldular. Bayan: "Ben yolu biliyorum" dedi ve bana be kapiklik gm bir para verdi; o kadar iyi bir kadn ki... Mezarla geldik. Parmaklksz, tahtadan halarla kapl, bir aacn bile glgelendirmedii rlplak bir yer. mrmde byle kasvetli bir mezarlk grmemitim. PUKN 69 zerinde bakrdan bir Meryem ana resmi olan siyah bir han sapl bulunduu bir kum yn zerine frlayan ocuk: te, ihtiyar Menzil Mfettiinin mezar, dedi. O hanmefendi buraya gelmi miydi? diye sordum. Vanka: Evet geldi, dedi. Ben uzaktan onu seyrettim. Mezara kapand ve uzun uzun zerinde yatt. Sonra kye giderek papaz artt, ona para verdi. Bana da gm bir belik verdi, iyi bir hanmefendiydi. Ben de ocua bir belik verdim. Ama artk ne buraya geliime, ne de harcadm yedi rubleye acmyordum.PUKN 71 KYL KK BAYAN O gzel endamna ne giyerse yarar. Bogdanovi illerimizden birinde, van Petrovi Berestov'un maliknesi bulunmakta idi. Berestov, genliinde hassa svari birliklerinde hizmet etmi, 1797 yl balangcnda istifa ederek kyne gelmi, o zamandan beri de oradan ayrlmamt. Yoksul ama soylu bir kadnla evli idi. Kendisi, birka gnlne ava gitmi bulunduu bir srada kars doururken lmt. iftlik ileri ona bu acy abucak unutturdu. Plann kendi hazrlad bir ev yaptrd. Bir kuma fabrikas kurdurdu, gelirini misline kard ve kendisini blgenin en akll insan saymaya balad. Zaten aileleriyle ve kpekleriyle ona misafirlie gelen komular da bunun tersim iddia etmiyorlard. Adi gnlerde kaba ketenden yaplm ksa bir ceketle gezer, pazarlar ise kendi kumalarndan uzun bir ceket giyerdi. Masraflarn kendisi yazar, resmi gazeteden baka bir ey okumazd. Biraz gururlu saymalarna karn genel olarak onu herkes severdi. Yalnz en yakn komularndan Grigori vanovi Muromskiy'nin onunla aras iyi deildi. Muromskiy, gerek bir Rus soylusuydu. Varlnn nemli bir blmn Moskova'da yedikten ve o sralarda dul da kaldktan sonra elde kalan bu son kyne dnd. Burada da, ama bu kez yeni bir biimde, is raflarna devam etti. Bir ngiliz bahesi yaptrd; hemen hemen geri kalan btn gelirlerini bu uurda harcad. Seyisleri, ngiliz cokeyleri gibi giyiniyorlard. Kznn bir ngiliz mrebbiyesi vard. Tarlalarn, ngiliz usulnce ektirip bitiriyordu. Ama yabanc usullerle Rus buday yetiemez! Masraflarnn bir hayli azalmasna karn, Grigori vanovi' geliri bir trl artmyordu. O, kyde de yeni birtakm borlara girmek yolunu buluyordu. Bununla beraber aptal bir adam saylmazd. nk o devirde pek kark ve cesur bir i gibi grnen iftliini vasiler meclisine (*) rehine koymay, btn il derebeyleri iinde, ilk akl eden o oldu. Onu ayplayanlar iinde en iddetli davranan Berestov'du. Berestov'un karakterinin en gze arpan yan, yeniliklerden nefret etmesiydi. Komusunun ngiliz hayranlndan ilgisizce sz edemez, onu eletirmek iin boyuna frsatlar bulurdu. Konuuna iftliini mi gezdiriyor, iftlik idaresindeki baarlardan tr yaplan vglere kar alayc bir glle: Evet efendim, derdi, benim ilerim tabii komum Grigori vanovi'in ilerine benzemez; ngiliz usulnce sefalete uramak bizim ne haddimize? Rus usulnce karnmz doysa bizim iin yeter.

Bu ve buna benzer akalar, komularn abasyla hem de ilaveli ve izahl bir biimde Grigori vanovi'in kulana, kadar ulard. ngiliz hayrannn eletirilere olan dayankszl gazetecilerimizden farkszd. Bunlar duyduka fkesinden kprr ve Zole'ine (*) "ay" "kaba adam" adn verirdi. (*) Vasiler meclisi: Devrimden nce Rusya'da, dullarn, kszlerin ve meru olmayan ocuklarn korunmasyla uraan bir kurum. (**) Zole: Millattan nce IV nc yzylda yaam, eletirilerinin sertlijyle ve titizliiyle n alm bir Yunan eletirmecisidir. L_______________BYELKN' N HKAYELER Berestov'un olu babasnn iftliine geldii zaman, iki iftlik sahibi arasndaki iliki bu haldeydi. Berestov'un olu *** niversitesinde okumutu. imdi de niyeti askerlik mesleine girmekti. Ama babas buna raz deildi. Delikanl ise sivil memurluklar iin kendisinde kesinlikle yetenek grmyordu. kisi de dncelerinde direniyorlard. Gen Aleksey her ihtimale kar byk brakarak(*) imdilik bir soylu gibi yayordu. Aleksey, gerekten de, gl kuvvetli bir genti. Delikanlnn o gzel endamnn hibir zaman askeri niforma giymemesi, at stnde grnecek yerde, genliini bro ktlar arasnda geirmesi gerekten de acnacak bir ey olurdu. Komular Aleksey'in, yollar ayrdetmeksizin avda atyla, daima nde kotuuna bakarak onun hibir zaman akl banda bir bro efi olamayacan az birliiyle sylerlerdi. Gen kzlar arasra ona bakar, bazen de onu seyre dalard. Ama Aleksey onlarla pek az ilgilenirdi. Kzlar ise onun bu duygusuzluunu, bir ak ilgisine verirlerdi. Gerekten de mektuplarndan birinin u adres kopyas elden ele dolamaktayd: "Moskova'da, Alekseyevski manastrnn karsnda bakrc Savelyev'in evinde Akulina Petrovna Kurokina'ya: Bu mektubumun A.N.R. ya verilmesini derin sayglarmla rica ederim." Kylerde yaamam olan okurlarm, bu taral gen kzlarn ne sevimli yaratklar olduunu anlayamazlar. Temiz havada, bahelerindeki elma aalarnn glgeleri altnda yetien bu kzlar dnya ve hayat zerine olan bilgilerini kitaplar dan alrlar. Yal nzlk, ba boluk ve okuma, bunlarda, bizim dalgn ehir gzellerinin yabancs olduklar birtakm duygu ve tutkularn pek erken uyanmasna neden (*) O devirde Rusya'da byk brakmak yalnz ordu mensuplarna verilmi bir ayrcalkt. PUKN 73 olmaktadr. Bu taral kzlar iin posta arabasnn ngra bile bir serven, yakn ehirlerden birine seyahat ise, bunlarn hayatnda bir devirdir. Bir konuun ziyareti ise bunlarda uzun, bazen de lmsz anlar brakr. Tabii, bu kzlarn baz tuhaflklarna glmekte herkes serbesttir. Ama olaylara stnkr bakanlarn alaylar, bu kzlarn balca meziyetleri olan karakter gcn ve Jean Paul'un dncesine gre insan byklnn bir belirtisi olan bireysellii hibir zaman ortadan kaldramaz. Bakentlerdeki kadnlar, belki de, daha iyi renim grrler. Ama sosyete gelenekleri bunlarn karakterini pek abuk bozar; ruhlarn, tpk balarnn tuvaletleri gibi, tekdze bir hale getirir. Bu szler bir yarg, ya da bir ayplama kastyla sylenmemitir. Bununla birlikte, ok eski yorumculardan birinin dedii gibi; Nota nostra manet(*) Aleksey'in kzlarmz evresinde nasl bir etki uyandrmas gerekeceini tahmin etmek ok kolaydr. Aleksey, bu kzlarn nne kan mahzun, d krklna uram ilk insan; onlara kaybolmu needen, solan genlikten sz eden ilk genti. stelik Aleksey, zerinde l kafas bulunan bir de yzk tayordu. Btn bunlar bu ilde olaanst yeni eylerdi. Kzlar Aleksey iin deli oluyorlard. Ama Aleksey'le en ok ilgilenen bizim ingiliz hayrannn kz Liza (ya da genel olarak Grigori vanovi'in onu ard gibi Betsi) idi. Babalar birbirlerine gidip geliniyorlard; btn komu kzlar sadece Aleksey'den sz ettikleri halde, Liza onu henz grmemiti. Liza on yedi yandayd. Kara gzleri, esmer ve ok irin yzne bir canllk veriyordu. Babasnn biricik ve doal olarak, mark ocuuy du. Onun bu

hoppalklar, bitmez tkenmez yaramazlklar babasn ne kadar hayran ediyorsa, mrebbiyesi Mis Jackson'u da ylesine zyordu. Mis Jackson, yzne pudra (*) Aslnda Ltince yazlmtr: " Dncemiz gcn korumaktadr " anlamna gelir.74 BYELKN' N HKAYELER sren, kalarna rastk eken, ylda iki kez Pamela 'y okuyan, btn bunlar iin de ylda iki bin ruble alan ve barbar Rusyamzda can skntsndan atlayan krk yalarnda marur bir ngiliz kzyd. Liza'ya, Nastya adl bir kz arkadalk ediyordu. Nastya. Liza'dan yal olmakla beraber, hanm kadar havalyd. Liza onu pek sever btn srlarn ona syler, yaramazlklarn onunla icadederdi. Bir kelime ile Nastya, Priluina kynde, Fransz trajedilerindeki nedimelerden ok daha nemli kiiydi. Bir gn Nastya, kk hanmn giydirirken.' zin verirseniz bugn misafirlie gideceim, dedi. Olur; ama nereye? Tugilovo'ya, Berestovlara gideceim. Ahnn isim gnym. Kadn dn gelip bizi yemee ard. Liza: Bak sen! dedi. Efendileri kavgal, hizmetileri ise birbirlerini yemee aryorlar. Nastya: Efendilerimizden bize ne! diye itiraz etti. Kald ki ben babanzn deil sizin hizmetinizin!. Hem siz gen Berestov'la kavgal deilsiniz ki.. Eer bu i holarna gidiyorsa brakn ihtiyarlar birbirleriyle boazlap dursunlar! Peki Nastya. Orada Aleksey Berestov'u grmeye al! Onu nasl bulduunu, ne biim bir adam olduunu bana iyice anlat! Nastya, bunu yapacana sz verdi, Liza da btn gn sabrszlkla Nastya'nn dnn bekledi. Nastya akam zeri dnd. Odaya girerken: Eh Lizavetta Grigoryevna, nihayet gen Berestov'u grdm. Onu adamakll seyrettim. Btn gn beraberdik. (*) Tamda veyahut ya da dllendirilmi Erdem": Modern ngiliz romancnn yaratcs saylan Samuel Richardson (16801761)'n yaptdr. PUKN 75 Anlat bakalm, bu nasl oldu? Srasyla anlat! Msaade ediniz efendim: ben, Anisya Yegerovna, Nenila, Dunka, buradan ktk. Gzel. Biliyorum, sonra? zin veriniz de hepsini srasyla anlataym. Tam da le yemeine yetitik. Oda tklm tklm doluydu: Kolbinskiler, Zaharyevskiler, khyann karsyla kzlar, Hlupinskiler hep orada idi. Ya! Berestov'da orada myd? Ltfen biraz bekleyin. Neyse, sofra bana oturduk. Khyann kars en ortaya oturdu, ben de onun yanna oturdum. Kzlar her ne kadar biraz suratlarn astlarsa da ben aldrmadm. Aman Nastya, u bitmez tkenmez ayrntlarnla o kadar can skcsn ki! Ama siz de ne kadar sabrszsnz! te; nihayet sofradan kalktk. Sofra banda saat oturmutuk; yemek de ylesine gzeldi ki...Brekler, renk renk, mavi krmz elmasiyeler... sonra sofradan kalktk, baheye kovalamaca oynamaya ktk. te gen Berestov bu srada geldi. Peki, sonu? Yakkl olduu doru mu? Yakld, hem de ok yakkl...Uzun boylu endaml, yanaklar al al... Sahi mi? Halbuki ben onu solgun benizli sanyordum. Peki sonra? Grn nasld? Mahzun mu, dnceli mi? Ne mnasebet! Byle delimen bir insan mrmde grmedim. Bizimle kovalamaca oynamaya kalkt. Sizinle kovalamaca oynamaya m kalkt? Bu mmkn deil!

Pekl da mmkn...Hem daha neler yapmad ki! Yakaladklarn pt. Darlma ama Nastya, yalan sylyorsun. Darlmayn ama, yalan sylemiyorum. Ben zorla elinden kurtuldum. Btn gn bizden hi ayrlmad.76 BYELKN 'N HKAYELER Ama nasl olur, onun k olduunu, kimseye bakmadn sylyorlar? Orasn bilmem ama beni o kadar dikkatle szd ki...Sonra Tania'ya, khyann kzna, ondan sonracma paa Kolbinskaya'ya da bakt. Ama Allah iin sylemeli, kimseyi gcendirmedi, yle akac ki... alacak ey! Peki, evdekiler onun iin neler anlatyorlar? ok neeli, ok iyi, mkemmel bir beyefendi olduunu sylyorlar. Yalnz onda bulduklar biricik kusur, kzlarn peinde fazla dolamasym. Bence bu bir kusur saylmaz; zamanla bu huyundan vazgeer. Liza iini ekerek: Onu grmeyi ylesine isterdim ki, dedi. Bundan kolay ne var sanki? Tugilovo bizden uzak deil ki...Topu topu verstlik bir yer. O tarafa doru yaya, ya da atla yle bir gezintiye knz, ona mutlaka rastlarsnz! nk o her sabah tfeini omuzlad gibi avlanmaya karm. Hayr, bylesi iyi deil. Sonra peinde dolatm sanr. Kald ki babalarmz da kavgal olduu iin, nasl olsa onunla tanmam yakk almaz! Ah Nastya, biliyor musun aklma ne geldi? Bir kyl kz klna girerim! Pekl da olur: kaln bir gmlekle bir sarafan giyiniz ve korkmadan Tugilovo yolunu tutunuz! Berestov'un gzne ilieceinize sz veririm. Hem de bura azyla konumasn da ok iyi biliyorum. Ah Nastya, sevgili Nastya ne parlak bir bulu! Liza, bu neeli dncesini mutlaka hayata uygulamak niyetiyle uykuya yatt. Ertesi gn de plannn uygulanmasna giriti. Pazardan kaln bir ketenle kitayka cinsinden mavi bir dokuma ve bakr dmeler aldrtt. Nastya'nn yardmyla kendine bir gmlekle sarafan biti. Btn hizmeti kzlarn toplayarak bunlar diktirdi. Akama kadar her ey hazrlanp bitmiti. Liza elbisesini prova etti ve kendi kendi PUKN 77 ne, hibir zaman bu kadar sevimli grnmediini aynann karsnda itiraf etti. Roln tekrarlad: Yrrken yerlere kadar eildi, sonra oyuncak kediler gibi birka kez ban sallad, kyl azyla konutu, glerken yenleriyle yzn kapad ve Nastya'nn tam bir takdirini kazand. Yalnz ortada bir zorluk vard: Avluda yalnayak yrmeyi denedi, ama imenler nazik ayaklarna batt, kum ve akllara ise dayanamayacam anlad. Nastya, burada da imdadna yetiti: Liza'nn ayaklarnn lsn ald ve kra, oban Trofim'e kadar koarak ald lye gre bir ift ark smarlad. Ertesi sabah da, afak skmeden uyand. Btn ev henz uykudayd. Nastya, kapnn ardnda oban bekliyordu. Bir boru tt ve kyn koyun srs iftliin nnden gemeye balad. Trofim, Nastya'nn nnden geerken, ona bir ift alacal kk ark verdi ve kzdan yarm ruble bahi ald. Liza sessizce kyl klna girdi ve yavaa Nastya'ya, Mis Jackson ile ilgili emirlerini verdikten sonra arka kapdan kt ve avludan geerek krlara doru ald. Douda tanyeri kzaryordu. Bulutlar, tpk mabeyincilerin hkmdar beklemesi gibi, altn saflar halinde gnein douunu bekliyordu. Ak gkyz, sabah serinlii, iy, hafife esen rzgr, ku cvltlar, Liza'nn yreini bir ocuk sevinciyle dolduruyordu. Herhangi bir bildie rastlamaktan korkarak, yrmyor, adeta uuyordu. Kendi iftliklerinin snr zerinde bulunan korulua yaklanca yryn yavalatt. Aleksey'i burada beklemesi gerekiyordu. Niin olduunu kendisi de bilmeden yrei iddetle arpyordu. Ama bizim genlik yaramazlklarmza elik eden bu korku, bu yaramazlklarn balca gzelliini oluturmuyor mu? Liza, koruluun karanlklarna dald. Koruluun bouk, dalgal grlts Liza'yi selamlyordu. Kzn neesi dald.

Yava yava kendini tatl bir hlyaya kaptrd. Gen kz dnyordu...Ama on yedi yanda bir gen kzn, bahar sabahnn saat altsnda, korulukta, hem de bir bana, neler dnebileceini kesin olarak belirlemek mmkn mdr? te bylece dncelere dalan Liza, iki taraf yksek aalarla glgelenmi bir yoldan giderken, birdenbire78 BYELKN 'N HiKAYELERi ok gzel bir av kpei, zerine doru havlad. Liza korktu ve haykrd. O anda: Tout beau, Sbogar, ici diyen bir ses duyuldu ve aldklarn arkasndan gen bir avc kt, Liza'ya dnerek: Korkma gzelim, dedi. Kpeim srmaz. Liza, korkunun verdii aknlktan kurtulmaya frsat buldu ve hemen durumdan yararlanmasn bildi. Yar korkmu, yan utanm bir eda taknarak: Hayr beyefendi ama, yine stme atlr diye korkuyorum, dedi. Baksana ne sert bir kpek. Aleksey (Okur, bunun kim olduunu anlamtr.) bu arada gen kyl kzn dikkatle szyordu: Eer korkuyorsan ben seni geiririm, dedi. Yannda gitmeme izin verir misin? Sana engel olan m var? stek senin, yol ise herkesindir. Sen nerelisin? Priluina'dan. Ben demirci Vasili'nin kzym. Mantar toplamaya kmtm (Liza'nn kolunda iple bal bir sepet vard). Ya sen beyefendi? Tugilovo'dansn deil mi? Aleksey: Evet, yle, dedi. Ben gen Tugilovo beyinin uaym. Aleksey kzla aralarndaki fark kaldrmak istemiti. Ama Liza onun yzne bakarak gld: Yalan sylyorsun, dedi, ben aptal deilim. Beyin ta kendisi olduunu grmyor muyum? Bunun byle olduunu nereden tahmin ediyorsun? Her eyden belli. Hele hele, syle bakalm. nsan bir beyle bir ua birbirinden ayrdedemez mi hi? Bir defa uak gibi giyinmemisin, sonra bir baka trl konuuyorsun, kpei de bizim dilden armyorsun! (*) Aslnda Franszca yazlmtn "Dur Sbogar, buraya gel" anlamna gelir. PUK1N 79 Liza, gittike Aleksey'in houna gidiyordu. Gzel kyl kzlarna teklifsizce davranmaya alm olan delikanl, Liza'y da kucaklamak istedi. Ama Liza frlayarak ondan uzaklat ve birdenbire ylesine sert, ylesine souk bir eda taknd ki bu hal Alekse'yi gldrmekle beraber, onu daha ileri gitmekten alkoydu. Liza ciddi bir tavrla, Eer ileride dost olmamz istiyorsanz ltfen kendinize hakim olunuz! dedi. Kahkaha ile glmeye balayan Aleksey: Bu akllca laflan sana kim retti? diye sordu. Yoksa dostum Nastenka'dan, kk hanmnn hizmetisinden mi bunlar, rendin? Bak hele, bizde eitim hangi yollarla yaylyor! Liza, rolnden uzaklamak zere olduunu hissetti ve hemen kendisini toplad: Ne sandn ya? Sanki ben beylerin evine hi gitmemi biri miyim? Merak etme, ben ok ey grdm, ok ey iittim. Neyse (szne devam ederek) seninle byle gevezelik edecek olursam mantar toplayamam. yisi mi sen o yandan git, ben de bu yandan gideyim. zninizle... Liza ayrlmak istedi. Aleksey onu elinden yakalad: Gzelim senin adn ne? diye sordu. Liza, parmaklarn Aleksey'in elinden kurtarmaya alarak: Akulina, dedi. Brak elimi beyefendi. Eve dnme vaktim geldi.

Eee dostum Akulina, mutlaka baban, Demirci Vasi li'yi ziyarete geleceim. Niza, telala itiraz etti: Sen ne yapyorsun? Peygamber akna gelme! Korulukta beyefendi ile, hem de bir bama konutuumu duyarsa ben mahvolurum. Babam Demirci Vasili ldrnceye kadar beni dver. Ama ben seni mutlaka tekrar grmek istiyorum. L80 BYELKN ' N HKAYELER Ben yine bir gn buraya mantar toplamaya karm. Ama ne zaman? rnein yarn. Sevgili Akulina'cm, seni perdim ama cesaret edemiyorum. Demek ki yarn, yine bu zamanda, yle mi? Evet, evet. Ama beni aldatmazsn, deil mi? Hayr, aldatmam. Yemin et! Yarn geleceime kutsal cuma zerine yemin ederim. Genler birbirlerinden ayrldlar. Liza ormandan kt, tarladan geerek usulca baheye girdi ve Nastya'nn kendisini beklemekte olduu iftlik binasna hzla kotu. Burada sabrsz dostunun sorularna dalgn dalgn yantlar vererek kln deitirdi ve konuk salonuna girdi. Sofras hazrlanm, kahvalt gelmiti. Pudralanm ve smsk korsesini giymi olan Mis Jackson, tereya iin ince ekmek dilimleri kesmekle meguld. Babas, sabah gezintisine kt iin kzn vd: afakla beraber uyanmak kadar salkl bir ey yoktur, dedi. Ve genel olarak yz yldan ok yaayan insanlarn hi alkol kullanmadklarn, yaz, k afakla beraber kalktklarn anlatarak, uzun mr zerine, ngiliz dergilerinden alnm birka rnek verdi. Niza, babasn dinlemiyordu. Hayalinde, bu sabahki grmenin ayrntlarn, Akulina'nn gen avc ile olan btn konumasn tekrarlyor ve vicdan azab duymaya balyordu. Konumalarnn terbiye snrlar dna kmadna, bu akann hibir sonucu olamayacana bo yere kendine itiraz ediyor, vicdan bilincinden daha gl mrldanyordu. Ertesi gn iin verdii sz onu hepsinden ok zyordu: Hatta nerede ise yeminini bile bozacakt. Ama Aleksey, onu bo yere bekledikten son l PUKN ra Demirci Vasili'nin sahici kz iman ve opur Akulina'y aramaya kalkabilir, bylece Liza'nn bu hoppaca akasnn farkna varabilirdi. Bu dnce Liza'y fena halde korkuttu ve ertesi sabah da Akulina kl ile korulua gitmeye karar verdi. Aleksey'e gelince o, byk bir sevin iindeydi. Btn gn yeni tant kz dnd. O esmer gzelinin hayali, gece ryasnda da onu brakmad. afak skerken delikanl giyinmi bulunuyordu. Tfeini bile doldurmaya vakit bulmadan, sadk kpei Sbogar' yanna alarak kra ald ve kararlatrlan buluma yerine gitti. Onun iin strapl ge^ en yarm saatlik bir beklemeden sonra nihayet allklar arasnda kmldayan mavi bir sarafadan grd ve sevgili Akulina'y karlamaya kotu. Liza Aleksey'in cokun teekkrlerine glmsedi. Ama kzn yzndeki keder ve znt izleri Aleksey'in gznden kamad; delikanl bunun nedenini renmek istedi. Liza, bu iin kendisine hoppaca bir davran grndn, bu yzden bir pimanlk duyduunu, bu defalk verdii sz tutmu olmak iin geldiini, ama bu grmelerinin son olacam itiraf etti ve kendileri iin hayrl bir sonu tamayan bu tankl bu noktada kesmeyi kendisinden rica ettiini syledi. Doal olarak btn bu szler bir kyl ivesiyle sylenmiti. Ama basit bir kz iin olaanst saylabilecek olan bu duygu ve dnceler Aleksey'i artt. Delikanl, Akulina'y bu kararndan caydrmak iin btn ekiciliini kulland: Emellerinin saflna onu inandrmaya alt; kz piman edecek hi bir davranta bulunmayacana, her alanda kendisine boyun eeceine sz verdi. Buna karlk kendisini gnar veya hi deilse, haftada iki kez grmek sevincinden

yoksun etmemesini rica etti. Delikanl bu szlerini samimi bir dille sylemiti; u anda k gibiydi. Liza onu sessizce dinledi. En sonunda: Beni kyde asla aramaya kalkmayacana, ya da undan bundan soruturmayacana sz ver, dedi. Sonra, benim belirteceim grme zamanlarndan baka grme isteinde bulunmayacana da sz ver!82 BYELKN' N HKAYELER Aleksey, kutsal cuma zerine yemin etmek istedi. Ama Liza glmseyerek onu durdurdu: Hayr hayr, yemin istemiyorum, dedi. Bana sz vermen yetiir! Bundan sonra bir arkada gibi konuarak, Liza kendisine: "Artk yeter" deyinceye kadar ormanda beraberce dolatlar. Birbirlerinden ayrldlar. Yalnz bana kalan Aleksey, byle basit bir kyl kznn nasl olup da iki grmede kendisini byle smsk baladna bir trl akl erdiremiyordu. Akulina ile olan iliii onun iin bir yenilik gzellii tamaktayd. Geri bu garip kyl kznn emirleri ona skc grnmekle beraber, verdii sz tutmamak aklndan bile gemiyordu. Olay u ki, Aleksey, parmandaki uursuz yze, esrarl mektuplamalara ve gaml hayal krklna karn ateli, iyi bir genti. Masumluun zevkini duyabilecek temiz bir yrei vard. Kendi isteime braklm olsayd, bu iki gencin btn bulumalarn, gittike artmakta olan karlkl sevgi ve ballklarn, meguliyetlerini, konumalarn kesinlikle en ince ayrntlarna kadar betimlemeye kalkardm. Ama, okurlarmdan byk bir ksmnn, bu zevkime ortak olmak istemeyeceklerini biliyorum. Hem genellikle bu ayrntlar hoa gitmeyecek kadar ok tatl grnecektir. Onun iin bu ayrnty geerek ksaca unu syleyeceim: Aradan henz iki ay gemeden benim Aleksey delice k olmutu. Liza da daha sessiz olmakla beraber, ondan aa kalmyordu. kisi de gerekten mutluydular ve gelecei ok az dnyorlard. zlmez bir bala balanma dncesi sk sk akllarna geliyordu. Ama onlar bu dncelerini birbirlerine asla sylemiyorlard. Bunun nedeni akt: Aleksey, sevgili Akulina'sna ne kadar bal olursa olsun, kendisiyle bu yoksul kyl kz arasndaki mesafeyi daima gz nne getiriyordu. Liza ise, babalan arasndaki nefreti biliyor bunlarn barabileceklerini ummaya bile cesaret edemiyordu. Bundan PUKN 83 PUKN baka, kzn gururu, nihayet Tugilovo beyini, Priluina demircisinin kznn ayaklarna kapanm olarak grmek gibi belirsiz ve romantik bir umutla da, iten ie kamlamaktayd. Ani olarak patlak veren bir olay, az kalsn ilikilerini deitiriyordu. Gzel, souk bir sonbahar sabah (Bu eit sonbahar sabahlar bakmndan, Rusya'mz pek zengindir.) van Petrovi Berestov, her ihtimale kar yannda ift av kpei, bir seyis ve ellerinde kaynana zrltlar bulunan birka uak alarak atla gezintiye kmt. Havann gzelliine imrenen Grigor vanovi Muromskiy de kesik kuyruklu ksran eyerleterek ngiliz usulnce dzenlenmi arazisi civarnda trsla bir gezintiye kt. Ormana yaklanca, srtnda tilki derisinden bir krk olduu halde, azametli bir eda ile ata kurulmu olan komusunu grd. Komusu, adamlarnn bara ara, kaynana zrltlaryla, allklarn iinde rktmeye altklar tavann kmasn bekliyordu. Grigori vanovi Muromskiy, bu karlamay nceden tahmin edebilseydi, hi kuku yok ki bir baka tarafa sapp giderdi. Ama ok ani olarak Berestov'un zerine gelmi ve ondan ancak bir tabanca atm kadar bir mesafede bulunduunu grmt. Yaplacak hibir ey yoktu: Muromskiy, kltrl bir Avrupal gibi atn dmannn yanna kadar srerek onu saygyla selamlad. Berestov da, aycnn emriyle seyircileri selamlayan zincirli bir aynn gayretiyle ona karlk verdi. te tam bu srada tavan da allklarn arasndan frlam ve krlara doru komaya balamt. Berestov ve seyisi avazlar kt kadar haykrdlar ve kpekleri salvererek, arkalarndan kendileri de doludizgin atlar srdler. Avda hi bulunmam olan Muromskiy'nin beygiri rkt ve gemi azya ald. Kendisini iyi bir binici olarak ilan etmi olan Muromskiy, beygirini

alabildiine komakta serbest brakt ve hoa gitmeyen bu karlamadan kendisini kurtard iin bu rastlantya iin iin sevindi. Ama, beygir nceden farknda olmad bir hendekle karlanca birdenbire yana frlad; Muromskiy de kendini tutamayarak yere yuvarland. Olduka fazla donmu topraklarn zerine den Mu84 BYELKN'N HKAYELER romskiy kendisini binicisiz hissedince akl bana gelmi gibi hemen duraklayan kesik kuyruklu ksrana lanetler savurarak yerde yatakald. van Petrovi Berestov bir yerinin incinip incinmediini sorarak hemen Muromskiy'nin yanna kotu. Bu arada seyis de, dizginlerinden tutarak sulu beygiri getirdi ve Muromskiy'nin ata binmesine yardm etti. Berestov ise onu evine davet etti. Muromskiy bu daveti reddedemedi, nk kendisini borlu bir durumda gryordu. Bylece Berestov, bir tavan vurarak ve dmann yaral bir halde hemen hemen bir sava esiri durumunda beraberinde gtrerek erefle maliknesine dnd. Komular kahvaltda, ahbapa konumaya baladlar. Vuruklardan tr evine kadar atla gidemeyeceini anlayan Muromskiy, Berestov'dan bir araba rica etti. Berestov onu kknn merdivenlerine kadar geirdi. Muromskiy ise hemen yarn (Aleksey vanovi'i de beraberinde alarak) dosta bir yemek yemek zere, le yemeine geleceine dair Berestov'dan bir sz almadka hareket etmedi. Bylece yllardan beri srp giden ve adamakll kk salm bulunan bir dmanlk, kesik kuyruklu ksran rkeklii yznden sona ermi grnyordu. Liza, babasn karlamaya kotu. Hayretle: Bu ne hal babacm? diye sordu. Niin topallyorsunuz? Beygiriniz nerede? Bu araba kimin Grigori vanovi ise: Olana yok tahmin edemezsiniz my dear!^ diyerek, olup bitenleri kendisine anlat. Liza kulaklarna inanamyordu. Grigori vanovi, kzn kendisini toplamasna frsat vermeden, baba oul her iki Berestov'un da yarn le yemeine geleceklerini haber verdi. Liza sarararak: Ne diyorsunuz! dedi. Baba oul Berestovlar! Yarn yemee gelecekler! Hayr baba siz nasl isterseniz yle hareket edin ama, ben kesinlikle yanlarna kmayacam! Babas itiraz ederek: (*) Aslnda ngilizce yazlmtr, Sevgili. PUKN 85 Sen aklm m kardn? dedi. Ne zamandan beri byle utanga oldun? Yoksa bu aileye kar roman kiileri gibi irsi bir dmanlk m besliyorsun? Deliliin gerei yok! Hayr, babacm, olana yok, bana dnyann hazinelerini balasan Berestovlarn yanna kamam. Grigori vanovi omuzlarn silkti. Aksilikle kzn yola getiremeyeceini bildii iin daha fazla tartmaya gerek grmedi. Bu gzel sabah gezintisinin yorgunluunu karmak zere odasna dinlenmeye ekildi: Liza da odasna da giderek Nastya'y artt. kisi, uzun uzadya yarnki ziyareti konutular. Akulina'snn byle yksek eitim grm bir kk bayan olduunu renince acaba Aleksey ne diyecekti? Liza'nn davran, izledii yol, ve ihtiyatllk hakknda ne dnecekti? te yandan Liza, bu hi beklenmedik grmenin Aleksey zerinde nasl bir etki yapacan ok merak ediyordu. Birdenbire aklna bir dnce geldi. Bu dncesini hemen Nastya'ya syledi. kisi de, bir buluntuya sevinir gibi, buna sevindiler ve bu dnceyi her ne olursa olsun uygulamaya karar verdiler. Ertesi sabah kahvaltda, Grigori vanovi, kzna, hl Berestovlar'dan saklanmak dncesinde srar edip etmediini sordu. Liza: Babacm, mademki istiyorsunuz, ben onlar kabul ederim, dedi. Ama bir artla: Onlarn yanna nasl bir kyafetle karsam kaym, ne yaparsam yapaym bana darlmayacak, herhangi bir aknlk gstermeyeceksiniz. Grigori vanovi glerek: Yine bir muziplik yapacaksn, dedi. Pekl; artlarn kabul ediyorum, benim kara

gzl yaramazm! Babas bunlar syleyerek kzn anlndan pt. Liza da hazrlanmaya kotu. Tam saat ikide, ev yaps alt atl bir fayton avluya girdi ve koyu yeil imenlerden yaplm gbein evresini dolat. htiyar Berestov, Muromskiy'nin resmi elbiseli iki usa 86 BYELKN ' N HKAYELER nn yardmyla merdivenleri kt. Onun arkasndan olu da atla geldi ve babasyla beraber, yemek masasnn hazrlanm olduu, yemek salonuna girdi. Muromskiy konuklarn anlatlamayacak kadar byk bir nezaketle karlad. Onlara yemekten nce bahe ve vahi hayvanlar blmn gezdirmeyi nerdi. Konuklarn dikkatle sprlm ve kumla denmi yollardan geirdi. htiyar Berestov byle bo bir heves iin sarf edilen emeklere ve zamana iin iin acd ama nezaket icab sesini karmad. Olu ise, ne cimri babasnn honutsuzluuna, ne de kendini beenmi ngiliz hayrannn sevinlerine ortak olmuyordu; o, sabrszlkla, hakknda ok eyler dinledii ev sahibinin kznn grnmesini bekliyordu. Geri, bildiimiz gibi, onun kalbinde bakas vard, ama, gen bir gzelin onun hayalinde her vakit iin bir pay vard. Konuk salonuna dnerek, oturdular: ihtiyarlar, gemi gnleri ve i hayatyla ilgili olaylar andlar; Aleksey ise Liza'nn yannda, nasl bir rol oynamas gerekeceini dnyordu. Herhalde souk bir kaytszlk gstermenin hepsinden uygun olacana karar verdi ve byle bir tavr taknmaya hazrland. Kap ald; Aleksey, yle gururlu bir ilgisizlikle ban evirdi ki, bu durum karsnda en kaerlenmi bir kokotun yrei bile mutlaka titrerdi. Ama, ne yazk ki, Liza yerine ieriye dzgnler srm, kendine eki dzen vermi, gzlerini nne indirmi bir halde kk oyunca ile mrebbiye girdi ve Aleksey'in o gzelim askeri hareketi boa gitti. Delikanl kendini toplamaya vakit bulmadan kap tekrar ald bu kez ieri giren Liza oldu. Hepsi ayaa kalktlar; babas kzna konuklarn tantmaya hazrlanrken, birden bire duraklad ve dudaklarn srd. Liza, esmer Liza's kulaklarna kadar dzgn srm, srmeler ekmekte Mis Jackson'u da gemiti. Kendi salarndan ok daha ak olan takma bukleleri Louis XIV'n peruu gibi kabartlm. A I'imbecile(*) kollar, Madame de (*) Aslnda Franszca yazlmtr. Omuz balar geni aas dar bir nevi kol biimi. l PUKN________________________________________________________________ pompadour'un kabark fistan gibi sarkyordu; beli, skla skla X harfine benzemiti. Annesinin, henz rehinciyi boylamam btn elmaslar parmaklarnda, gerdannda ve kulaklarnda prldyordu. Aleksey, bu gln ve prl prl kk bayann kimlii altnda Akulina'snn gizli olduunu anlayamad. Babas kznn elini pt, delikanl da, can sklarak, ayn ii yapt. Ama bu beyaz parmaklara dokunduu zaman bunlar ona, titriyormu gibi geldi. Bu arada gz, zel bir maksatla ileri doru uzatlm, fevkalade cicibici bir iskarpinin iindeki ayaklara iliti. Bu manzara ksmen kzn teki sslerini unutturdu. Dzgn ve srmeye gelince, itiraf etmeli ki, delikanl yreinin temizliinden tr, ilk bakta bunlarn farknda olmad. Sonralar ise, kuku bile duymad. Grigori vanovi szn anmsad ve hayretini gstermemeye alt. Ama kzn bu muziplii ona ylesine ho grnd ki, kendini tutmakta zorluk ekti. Yalnz marur ingiliz mrebbiyesi, hi de glecek bir halde deildi. Dzgnle srmenin kendi komodininden arldn kefetmi ve bir fke krmzl, yznn yapma beyazlklar arasndan bile aa vurmutu. Zaman zaman fkeli baklarla gen akacy szyor, Liza ise, aklamay bir baka zamana brakarak bu baklar grmemezlikten geliyordu. Sofraya oturdular. Aleksey, kaytsz ve souk bir insan roln oynamakta devam etti. Liza krtyor, dileri arasndan, szckleri uzatarak ve yalnz Franszca konuuyordu. Babas, kznn maksadn anlamamakla beraber btn bunlar pek elenceli bularak ikide bir ona bakyordu. ngiliz mrebbiye fkesinden kuduruyor, ama sesini karmyordu. Kendi evindeymi gibi davranan yalnz van Petrovi'di. ki kii kadar yemek yiyor, kendi lsne gre iki iiyor, her zamanki gl ile glyor ve

saatten saate biraz daha samimleerek kahkahalar atyordu. Nihayet sofradan kalkld; Konuklar gitti. Grigori vanovi kahkahalarna ve sorularna serbest bir ak verdi. Liza'ya:BYELKN' N HKAYELER Kuzum, diye sordu, onlara byle bir oyun oynamak nereden aklna esti? Biliyor musun, dzgn srmek sana baya yarayor. Kadn tuvaletinin srlarna karmak istemem ama, senin yerinde olsam yzme dzgn srmeye balardm. Tabii ok deil, yle hafife... Liza, buluunun kazand baardan byk bir sevin iindeydi. Babasn kucaklad, tavsiyeleri zerinde duracana sz vererek fena halde fkelenmi olan Mis Jackson'un gnln almaya kotu. Mrebbiye zorlukla odasnn kapsn amaya ve Liza'nn verecei aklamay dinlemeye raz oldu. Liza, yabanclarn yanna esmer yz ile kmaktan utandn; kendisinden de istemeye cesaret edemediini; iyi yrekli Mis Jackson'un kendisini balayacandan emin olduunu v.b...ona anlatt. Liza'nn kendisi ile alay etmek istemediine kanaat getiren Mis Jackson, gen kz pt ve onunla bartna bir kant olmak zere Liza'ya bir kutu ngiliz dzgn hediye etti. Liza bunu iten bir kranla kabul etti. Liza'nn ertesi sabah koruluktaki buluma yerine gitmekte gecikmediini okurlarmz elbet tahmin etmilerdir. Gen kz Aleksey'i grr grmez hemen: Dn bizim beylere gittin mi? diye sordu. Kk bayan nasl buldun? Aleksey yantnda, ona dikkat bile etmediini syledi. Liza: Yazk olmu! dedi. Aleksey: Niin? diye sordu. nk sylenen eyler doru mu diye senden sormak istiyorum da... Neler syleniyormu? Gya ben ona ok benziyormuum; bu doru mu acaba? Ne mnasebet! O senin yannda Allann gudubeti gibi bir ey! l 89 PUKN Aman beyefendi, byle sylemekle gnaha giriyorsunuz! Bizim kk bayan o kadar beyaz, o kadar ktr ki...Ben onunla nasl bir olabilirmiim. Aleksey, onun, dnyadaki btn beyaz kk bayanlardan gzel olduuna yemin etti. Kendisini bsbtn inandrmak iin de kzn kk bayann yle gln izgilerle anlatmaya balad ki, Liza kahkaha ile gld. Sonra, iini ekerek: Ama, dedi, bizim kk bayan ne kadar gln olsa da, ben onun yannda cahil bir budaladan baka bir ey deilim. Aleksey: zldn eye bak, dedi. Eer istersen ben sana okuma yazma retirim. Liza: Sahi mi? dedi. Acaba bir denesek nasl olur? Emredersin sevgilim; istersen imdi balayabiliriz. Oturdular. Aleksey cebinden kalemiyle bloknotunu kard. Akulina alacak bir abuklukla alfabeyi skt. Aleksey kzn anlayna aa kald. Kz ertesi gn yaz yazmay denemek istedi. nceleri kalem kendisine boyun emedi. Ama birka dakika sonra, harfleri de olduka dzgn yazmaya balad. Aleksey: Bu adeta bir mucize! dedi. Bizim okumamz Lancaster sisteminden(*) daha hzl gidiyor! Gerekten de Akulina, nc dersten sonra, Aleksey'i artan sorularla okumay keserek, "Boyar'n Kz Natalya" kitabn hecelemeye balad ve yine bu hikyeden alnm vecizelerle koca bir tabaka kt karalad. (*) Lancaster sistemi: gl rencilerin zayf rencilere yardm etmesi temeli zerine kurulan bir retim sistemi. (**) "Boyar'n kz Natalya" : N.M. Karamzin'in duygusal bir hikyesidir.90 BYELKN ' N HKAYELER Aradan bir hafta getikten sonra aralarnda mektuplama balad. htiyar bir mee

aacnn kovuu postane grevini gryordu. Nastya gizlice, posta datcln yapyordu. Aleksey, iri harflerle yazlm mektuplarn buraya getiriyor ve sevgilisinin di bir mavi kda yazlm kargack burgack mektuplarn burada buluyordu. Grne gre Akulina daha dzgn konumaya alyor, kafas da fark edilecek kadar geliiyor ve bilgi ile zenginleiyordu. Bu arada van Petrovi Berestov ile Grigori Ivanovi Muromskiy arasnda henz daha geenlerde balayan tanklk gittike kuvvetleniyor ve iten bir dostluk halini alyordu. Bu, u nedenden ileri geliyordu: Muromskiy, van Petrovi lnce, btn iftliinin Aleksey vanovi'in eline geeceini, bu takdirde Aleksey vanovi'in o blgenin en zengin derebeylerinden biri olacan, Liza ile evlenmemesi iin ortada hi bir neden bulunmadn sk sk aklndan geiriyordu. htiyar Berestov'a gelince o da komusunun baz zirzopluklarn (yada onun deyimiyle ngiliz budalaln) kabul etmekle beraber onun bir ok stnlklerini de yadsmyordu. rnein Muromskiy eine az rastlanr iini bilir adamlardand. Sonra, soylu ve nfuzlu bir zat olan kont Ponskiy'nin yakn akrabasndand. Kontun Aleksey'e ok yararlar dokunabilirdi. Muromskiy ise (van Petrovi byle dnyordu) kzna byle elverili bir evlenme salamak frsatna, herhalde, ok sevinecekti. htiyarlar, btn bunlar kendi ynlerinden o kadar dnmlerdi ki, nihayet dncelerini birbirlerine de atlar. Kucaklatlar...i srasyla yoluna koymaya birbirine sz verdiler ve her biri ayr ayr bu i zerine almaya balad. Muromskiy'nin nnde: Betsi'sini, u nl le yemeinden beri grmedii Aleksey ile daha yakn bir tanklk yapmak iin kandrmak gibi bir zorluk duruyordu. Grne gre genler birbirlerinden pek de holanmyorlard. Hi olmazsa Aleksey bir daha Priluino'ya ayak basmam, Liza da, van Petrovi ziyaretleriyle kendine her eref verdike odasna kapanmt. Ama Grigori vanovi'e gre PUKN 91 Aleksey kendilerine her gn gelecek olursa, Liza mutlaka ona k olacakt...Bu doal bir eydi...Zamann her eyi zecei besbellidir. van Petrovi tasarsnn baarsndan daha az kuku duyuyordu. Hemen o akam olunu odasna artt. ubuunu tellendirip bir sre sustuktan sonra: Ne o Aliyoa, dedi, oktandr askerlikten hi szettiin yok! Yoksa svari niformasn eskisi kadar ekici bulmuyor musun? Aleksey saygl bir eda ile: Hayr babacm, diye yant verdi, ama benim svarilie girmemi istemediinizi gryorum. Benim grevim size boyun emektir. van Petrovi: ok iyi, dedi. Gryorum ki sz dinler bir evlatsn! Bu benim iin avutucu bir ey. Ben de erli zorlamak istemem...Hemen u anda sivil bir meslee girmen iin de seni zorlamak istemem. Yalnz seni imdi evlendirmek niyetindeyim. aran Aleksey: Kiminle babacm? diye sordu. van Petrovi: Lizavetta Grigoryevna Muromskaya ile, yantn verdi. Hi olmazsa gelin demeye lyk bir kz ; yle deil mi? Babacm, ben evlenmeyi henz hi dnmyorum. Sen dnmeyebilirsin ama, senin yerine ben dnp tandm. Siz bilirsiniz babacm ama, Liza Muromskaya benim hi houma gitmiyor. Sonradan houna gider. Nikhta keramet vardr. Ama ben onu mutlu etmek yeteneini kendimde gremiyorum. Onun mutluluu sana dert olmaz! Hem sen anana babana byle mi boyun eersin? Gzel.92 BYELKN'N HKAYELER Siz ne dersiniz deyiniz, ama ben onunla evlenmek istemiyorum ve evlenmeyeceim de... Ya evlenirsin ya da ben seni reddederim; emlakime gelince, Allahn byklne

yemin ederim ki, onu da satar savar, sana santim brakmam. Dnmen iin sana gn sre veriyorum. imdilik ise hi gzme grnme! Aleksey, babasnn aklna koyduu bir eyi,Taras Skotinin'in deyimince ivinin bile skemeyeceini biliyordu. Ama Aleksey de babasna benziyordu. Onu da dncelerinden caydrmak ayn derecede g iti. Delikanl odasna ekildi ve ana baba egemenliinin snrlarn, Lizavetta Grigoryevna'y, kendisini bir dilenci haline getirecei hakkndaki babasnn tumturakl yeminini; nihayet Akulina'y dnmeye balad. Onu lgnca sevdiini ilk kez aka gryordu. Bir kyl kz ile evlenerek kendi emei ile yaamak gibi romantik bir dnce aklna geldi. Bu atak karar zerinde dndke, bunu en akla yakn bir dnce olarak buldu. Yamurlu havalar yznden koruluktaki bulumalarnn da bir sreden beri aras uzamt. ok dokunakl bir yaz ile ve en ateli szlerle Akulina'ya bir mektup yazarak, kendilerini tehdideden tehlikeyi ona haber verdi ve ayn mektupta kza evlenme nerisi yapt. Mektubu, hemen postaya, mee aacna gtrd ve rahat bir uykuya yatt. Ertesi gn, kararnda durur bir halde, kendisiyle aka konumak zere, sabah erkenden Muromskiy'e gitti. Umudu Muromskiy'nin yce gnlllne snmak yoluyla onu da kendi tarafna ekmekti. Priluino atosunun merdivenleri nnde atn durdurarak: Grigori vanovi evde mi? diye sordu. Uak: (*) Tara Skotinin : Fonvizinin " Anasnn Kuzusu" komedisi kiilerinden kaba, cahil bir derebeyi. l PUKN 93 Hayr efendimiz, evde deil, dedi. Sabahtan atna binip gitti. Aleksey: Ne tatsz durum! diye dnd. Ya Lizavetta Grigoryevna evde mi acaba? Evet efendimiz, evdeler. Aleksey atndan atlad ve dizginleri uan eline vererek, nceden haber vermeye gerek grmeden ieri girdi. Salona doru ilerlerken de: imdi danann kuyruu kopacak, dorudan doruya kzla konuurum diye dnerek ieri girdi ve dona kald... Liza...Hayr Akulina, sevimli, esmer Akulina, sarafan yerine beyaz bir sabahlk giymi olduu halde, pencerenin nne oturmu kendi mektubunu okuyordu; ylesine dalmt ki Aleksey'in giriini duymamt bile. Delikanl sevinle barmaktan kendini alamad. Liza irkildi, ban kaldrd, bard ve kamak istedi. Aleksey onu tutmak iin atld: Akulina, Akulina! Liza onun elinden kurtulmaya alarak, Franszca: Mais laissezmoi donc, Monsieur: mais etes vous fou diye tekrarlyor ve ban eviriyordu. Aleksey gen kzn ellerini perek: Akulina, sevgilim Akulina! szlerini durmadan sylyordu. Bu sahnenin tan olan Mis Jackson ne anlam vereceini bilemiyordu. Tam bu srada kap ald, ieri Grigori vanovi girdi: Ooo maallah, dedi, anlalan siz ii oktan piirmisi niz! Okurlarmn beni, hikyenin sonunu anlatmak gibi gereksiz bir grevden kurtaracaklarn umarm. (*) Aslnda Franszca yazlmtr. Rica ederim beni braknz, yoksa deli mi oldunuz? anlamna gelir.MAA KIZIFena havalarda onlar sk sk toplanrlard. Allah taksiratlarn affetsin! Elliden yze kadar

Oynarlard, Kazanrlard, Tebeirle yazarlard. Ve bylece onlar, Fena havalarda Ciddi ilerle urarlard. Bir gn hassa svari subaylarndan Nrumov'un evinde kumar oynanyordu. Uzun k gecesi farkna varlmadan gemiti. Sabahn beine doru akam yemeine oturdular. Oyunda kazananlar byk bir itahla yiyorlard; dierleri, bo tabaklan nnde dalgn oturuyorlard. Ama ampanya gelince konuma canland, herkes sze kart. Ev sahibi: Surin, sen ne yaptn? diye sordu.MAA KIZI Her zamanki gibi kaybettim. Talihim olmadn aka sylemeliyim: Mirandol'ce oynuyorum, hi bir zaman heyecana kaplmyorum, beni hibir eyle artmak kabil deil, ama, yine de kaybediyorum. Bir defack olsun oyun tarzn deitirmedin mi? Bir kez olsun krmznn zerine koymadn m? Sebatna ayorum. Konuklardan biri, gen bir askeri mhendisi gstererek: Ya Hermann'a ne dersiniz? dedi. mrnde eline kt almam, hibir oyuna katlmam olduu halde, sabahn beine kadar bizimle oturup oyunumuzu seyrediyor. Hermann: Oyun beni ok ilgilendiriyor, dedi. Ama fazlasn alacam umuduyla gerekli olann gzden karacak bir durumda deilim.. Tomskiy: Hermann bir Alman'dr, dedi; hesabn bilir, hepsi bu kadar! Ama benim anlayamadm biri varsa, o da byk annem Kontes Anna Fedotovna'dr. Konuklar: Ne? Nasl? diye bartlar. Tomskiy szne devam etti: (*) Mirandol: Bu deyim Rusa metinlerde aynen byle yazlmtr. Yaptmz btn aratrmalara karn "Maa Kz" nn eitli Rusa basklarndan hi birinde bununla ilgili hibir aklamaya rastlamadk. Yaptn Franszca evirilerinde ise bu deyim aynen muhafaza edilmi ve italik olarak yazlmtr. ki Almanca evirisinde ise "Mirandol oynuyorum" deyimi "Bir filozof gibi oynuyorum" anlamndan alnmtr. Herhalde Pukin bu deyimi 1463 1495 yllarnda yasayan Giovanni Pico Della Mirandola ismindeki talyan filozofuna balayarak kullanlmtr. nk bu talyan filozofu, teoloji ve filozofideki cesaret ve pervaszl ile nldr. Bu duruma gre"Mirandol oynuyorum" szleri'cesur oynuyorum "anlamna da alnabilir (H. A. Ediz). PUKN 99 Byk annemin nasl olup da kumar oynamadna bir trl aklm ermiyor. Narumov: Seksen yanda bir kadnn oyun oynamamasnda alacak ne var sanki? dedi. Demek siz onunla ilgili hibir ey bilmiyorsunuz? Hayr; dorusu hibir ey bilmiyoruz! Oo, yle ise dinleyin: unu bilmelisiniz ki, byk annem, bundan altm yl nce Paris'e gitmi, orada n salm... Halk Vens moscovite'i grmek iin peine dolarm. Richelieu de ona kur yaparm. Byk annemin dediine gre, adamcaz yz bulamad iin, az kalsn kendini ldryormu. O devirde kadnlar firavun (*) denilen bir oyun oynarlarm. Bir defasnda byk annem, sarayda, Orleans Dkyle oynarken, sz zerine ok byk bir para kaybetmi. Eve gelip yzndeki takma benleriyle etekliinin altndaki kafesleri karrken, kumardaki kaybm da dedeme anlatm ve paralar demesini emretmi. Anmsadma gre rahmetli dedem, byk annemin khyasnn soyundanm. Byk annemden ateten korkar gibi korkarm. Ama yine de, bu mthi kayb iitince pek fkelenmi. Hesaplar getirerek alt ay iinde yarm milyona yakn bir para

harcadklarn gstermi...Burada, Paris civarnda, ne Moskova yaknlarndaki, ne de Saratov'daki kylerinin bulunmadn syleyerek, paray demem deyip kesmi. Byk annem kendisine bir tokat atm ve dedemin gzden dtn anlatmak iin de o gece ayr yatm. (*) Aslnda Franszcadr. "Moskova Vens'" anlamna gelir. (**) Firavun: rendiimize gre firavun oyunu "kl" denilen ve ktla oynanan bir eit kumar oyununa benzemektir. Bu oyun, karlkl iki kii arasnda oynanr. Oyunculardan biri belli bir para karl rnein be, on, elli liraya, bir kt ister. Ktlar almaya balanr. stenen kt kimin nne karsa paray o kazanr. (H. A.Ediz).100 MAA KIZI Ertesi gn, kocasna verdii bu aile cezasnn etkili olduunu umarak, onu yanna armalarn emretmi: Ama kocasnn ayak dirediini grm. Hayatnda ilk. kez olarak, dedemin itirazlarn dinlemek, ona aklamalarda bulunmak durumuna dm. Bortan borca fark olduunu, bir prensle bir arabacnn bir olmadn hogrr bir eda ile ispata kantlamaya alarak onu utandracan sanm...Ama ne gezer! Dedem isyan etmi. Nuh demi, peygamber dememi...Byk annem ne yapacan arm. O zamanlar byk annemin ok dikkate deer bir adamla sk fk ahbapl varm. Hakknda birok olmayacak eyler anlatlan Kont SaintGermain'i siz de duymu olacaksnz! Bu adamn kendisine Serseri Yahudi ss verdiini, hayat suyu, tlsml ta v.b....gibi eylerin bulucusu olarak geindiini bilirsiniz! Bu adamla arlatan diye alay ederlermi. Kazanova "Anlar" nda, bu Kont St. Germain'in bir casus olduunu syler...Bununla beraber esrarl haline karn Kont St. Germain'in ok saygdeer bir grn varm.. Sosyetede nezaketiyle tannrm. Byk annem hl onu delice sever, ondan saygszca sz edilince de kzar. Byk annem St. Germain'in ok paras olduunu biliyormu. Ona bavurmaya karar vermi. Kendisine bir tezkere yazarak hemen gelmesini rica etmi. Tuhaf ihtiyar hemen gelmi ve byk annemi byk bir keder iinde bulmu. Byk annem ona kocasnn barbarln en feci bir biimde anlattktan sonra nihayet, btn umudunu Kontun dostluuna ve nezaketine baladn sylemi. St. Germain bir sre dnm. Sonra da: "Ben bu paray size verebilirim, demi. Ama bana bunu geri vermedike rahat etmeyeceinizi biliyorum. Halbuki ben sizi yeni birtakm zahmetlere sokmak istemem. Bir baka are var: kaybettiiniz paray tekrar kazanabilirsiniz". Byk annem: "Fakat aziz kontum, demi, size hi paramz olmadn sylyorum!" PUKN 101 L St. Germain: "Bunun iin paraya ihtiya yok, ltfen beni dinleyiniz" diye itiraz etmi ve byk anneme, urunda hepimizin ok ey vereceimiz bir sr sylemi... Gen kumarbazlar dikkat kesilmilerdi. Tomskiy piposunu yakt. Biraz uzatarak szne devam etti: Byk annem, hemen o akam Versailles'a Au jeu de la Reine'e(*) gitmi. Orleans dk banko tutuyormu. Byk annem, borcunu getiremedii iin hafif tertip zr dilemi; kendini balatmak iin de kk bir yalan kvrm ve bankoya kar oynamaya balam. kt seerek, birbiri ardnca bunlar karm: her seferinde koyduu paray kazanm. Bylece byk annem evvelce kaybettii paray tamamen karm... Konuklardan biri: Rastlant! dedi. Hermann: Masal! diye ekledi. Bir ncs: Belki de ktlar iaretliydi, dncesini ileri srd. Tomskiy ciddi ciddi: Sanmam! dedi. Narumov: Birbiri ardnca kt karan bir byk annen olsun da sen hl onun bu srrn

renmemi olasn, bu nasl olur? dedi. Tomskiy: Evet, iin ktl burada ya, dedi. Babam da iinde byk annemin drt olu vard. Bunlarn drd de kaarlanm kumarclard. Byk annem bunlardan hibirine srrn retmedi; halbuki bunu renmek, onlar iin olduu kadar benim iin de fena bir ey olmayacakt. Fakat amcam (*) Aslnda Franszcadr: "Kralienin kumar oyununa" anlamna gelir. (H. A Ediz).102 MAA KIZI kont van li, doru olduunu namusu zerine yemin ederek baknz bana ne anlatt: Hani u milyonlarca paray yedikten sonra sefalet iinde len merhum aplitskiy yok mu, ite bu adam genliinde bir gn galiba Zori'le oynarken yz bin rubleye yakn bir para kaybeder. Byk bir umutsuzlua der. Genlerin yaramazca hareketlerine kar daima sert davranan byk annem, naslsa aplitskiy'e acm. Birbiri peinden oynamak art ile ona kt retmi, bundan sonra da bir daha oynamayacana dair ondan sz alm...aplitskiy, kumarda kaybettii adam bulmu.. Tekrar oynamaya balamlar...aplitskiy birinci kda 50 bin ruble koymu ve kazanm; paray iki, sonra da misline ykseltmi, bylece zararn kardktan baka, oyundan krl olarak kalkm... Artk uyku zaman gelmiti: saat altya eyrek vard. Gerekten de afak skyordu. Genler kadehlerini bitirerek daldlar. II // parait, que monsieur est decidement pour les suivantes. Que voulezvous, madame? Elles sont plus fraches^ Bir salon konumas. ihtiyar kontes, tuvalet odasnda, aynann karsnda oturuyordu. oda hizmetisi etrafn almt. Bunlardan biri allk iesini, tekisi firkete kutusunu, bir ncs de, ate renginde kurdelelerle ssl yksek bir hotozu tutuyordu. Gzellii oktan solmu olan kontes hi de gzellik iddiasnda bulunmamakla beraber, btn genlik alkanlklarn korumutu. 1770 yllar modasn adm adm izler, bundan altm yl nce nasl giyiniyorduysa, yine yle, uzun uzun, zene bezene giyinirdi. Pencerenin nnde, kontesin evltl, gen bir kz gergef iliyordu. eri giren gen bir subay: Gnaydn grand'maman! Bonjour mademoiselle Lise!(**), dedi. Grand'maman, sizden bir ricam var. Neymi bakalm Paul? (*) Aslnda Franszca yazlmtr Grlyor ki, msy, kesin olarak oda hizmetileri tercih ediyorlar. . Ne yapalm madam, onlar daha krpe (H. Ediz). (**) Aslnda Franszca yazlmtr. "Gnaydn byk anne, gnaydn Matmazel Liza" demektir (H. A. Ediz).104 MAA KIZI Dostlarmdan birini tantmama ve cuma gnk baloya getirmeme izninizi rica edeceim Dorudan baloya getir, orada tantrsn. Sen dn ***e gittin mi? Elbette, ok elendik. Saat bee kadar dans ettik...Yeletskaya ne kadar gzeldi! ' A sevgili olum, sanki onun neresi gzel? Onun byk annesi prenses Darya Petrovna byle mi idi! Aklma gelmiken soraym: Herhalde imdi prenses Darya Petrovna iyice ihtiyarlam olmal. Tomskiy arm bir halde cevap verdi: ihtiyarlam da ne demek?. leli yedi yl oluyor. Kz ban kaldrd: Delikanlya iaret etti. Tomskiy yatlarnn lmn ihtiyar kontesten gizlediklerini hatrlad ve dudaklarn srd. Ama kontes, kendisi iin yeni olan bu haberi byk kaytszlkla dinledi. Demek lm! dedi. Halbuki benim haberim yok. Frulein unvan ikimize ayn zamanda verilmiti. Takdim olunduumuz zaman mparatorie...diyerek, bu hikyeyi

belki yznc kez torununa anlatt. Sonra da: Haydi bakalm Paul, dedi, imdi de kalkmama yardm et! Liza'cm, enfiye kutum nerede? Kontes, tuvaletini tamamlamak zere hizmetisiyle paravann arkasna geti. Tomskiy, gen kzla beraber kald. Lizavetta vanovna, yavaa: Kontese kimi tantmak istiyorsun? diye sordu. Narumov'u. Onu tanyor musun? Hayr! Sivil mi, asker mi? Asker. Asker mhendis mi? Hayr! Svari. Onun askeri mhendis olduunu nereden kardn? Gen kz gld ve hi cevap vermedi. PUKN 105 Kontes paravann arkasndan: Paul! diye seslendi. Bana yeni bir roman gnder. Yalnz rica ederim imdikilerinden olmasn. Ne demek istiyorsunuz grand'maman? Yani, yle bir roman istiyorum ki, kiisi ne anasn, ne de babasn boazlamam olsun. Suda boulmu insanlar olmasn! Ben suda boulmu insanlardan pek korkarm. imdi byle romanlar yok ki. Rus romanlarndan istemez misiniz? Rus romanlar var mym? Gnder yavrum, ltfen gnder! Affnz rica ederim gran'maman, acele iim var. zninizle, Lizavetta vanovna. Narumov'un askeri mhendis olduunu nerden kardn? Tomskiy tuvalet salonundan kt. Lizavetta vanovna yalnz kalmt. Elindeki ii brakt, pencereden bakmaya balad. ok gemeden, sokan te tarafnda, ke bandaki evin arkasndan gen bir subay grnd. Gen kzn yzn bir krmzlk kaplad ve ban kanavie zerine edi Bu srada kontes, giyinmi bir halde ieri girdi: Liza'cm, dedi, arabay komalarn emret de gezmeye gidelim; Liza gergefin bandan kalkt; elindeki ii toplamaya balad. Kontes: Nen var yavrum? Sar msn, nesin? diye bard. abuk arabay komalarn syle. Gen kz, yavaa: imdi diyerek kapya kotu. Bir uak girdi ve prens Pavel Aleksandrovi'in gnderdii kitaplar kontese verdi. Kontes:106 MAA KIZI PUKIN 107 Pekl, dedi. Kendisine teekkr et. Liza, Liza. Nereye kouyorsun? Giyinmeye. Vakit var, kzm. Buraya otur. Birinci cildi a ve yksek sesle okumaya bala... Gen kz kitab ald; birka satr okudu. Kontes: Daha yksek, dedi. Sana ne oldu kuzum? Sesin mi ksld, nedir? Dur; u iskemleyi bana yaklatr; biraz daha... ha yle. Lizavetta vanovna iki sayfa daha okudu. Kontes esnedi: At u kitab, dedi. Bu ne sama ey! Bunu prens Pavel'e geri gnder ve teekkr etmelerini tembih et...Ya araba ne oldu? Lizavetta vanovna sokaa bir gz atarak: Araba hazr, dedi. Kontes: Peki, sen neye hl giyinmemi bir haldesin? Her zaman seni beklemek gerekiyor, yavrum, bu ekilir ey deil dorusu.

Liza odasna kotu. Daha iki dakika gememiti ki, kontes olanca gcyle ngra almaya balad. hizmeti bir kapdan, bir uak da teki kapdan ieri kotular. Kontes: Ne oluyor kuzum? dedi. Size bir trl ses duyurmak kabil olmuyor. Lizavetta vanovna'ya haber verin, bekliyorum. Lizavetta vanovna, apkasn ve mantosunu giymi bir halde ieri girdi. Kontes: Hele kr, dedi. Bu ne ss! Buna ne gerek vard? Kendini kime beendirmek istiyorsun? Peki ama hava nasl? Rzgrl gibi grnyor. Uak: Hayr kontes hazretleri, dedi. Hava ok sakin. Siz her zaman dnmeden sylersiniz! A bakaym u pencereyi. Tamam, dediim gibi, rzgr! Hem de ok souk bir rzgr! Arabadan vazgeiyorum, Liza'cm, gitmiyoruz: sslenmene hi lzum yokmu! Lizavetta vanovna: te benim hayatm! diye dnd. Gerekten de Lizavetta vanovna, ok mutsuz bir varlkt. Dante der ki: "El kapsnn ekmei ac, el merdivenlerinden kmak yorucudur." Bakasna muhta olmann acln, aristokrat bir kocakarnn yanndaki zavall bir evlatlktan daha iyi kim anlayabilir? Hi kuku yok ki kontes*** kt yrekli bir insan deildi. Ama, kibar leminin martt bir kadn olmak dolaysyla birtakm kaprisleri vard. Cimriydi. Devrini yaam, fakat yeni zamana uyamam her ihtiyar gibi kendini souk bir bencilie kaptrmt. Balolara tanr, yz boyal ve eski modaya gre giyinmi olarak, salonlarn kanlmaz ve irkin bir ss halinde, bir keye kurulup.oturuyordu. Gelen konuklar, adeta kararlatrlm bir trene uyarcasna, nnde yerlere kadar eilirler, bundan sonra da onunla kimse ilgilenmezdi. ahsen kimseyi tanmayarak ve terifat kurallarna sk skya bal kalarak, btn ehir halkn konana kabul ederdi. Says pek ok olan maiyet halk, kontesin harem ve selamlk dairelerinde salarn aartarak ve semirerek, bir aya ukurda olan ihtiyar kadn durmadan soyarlard. Lizavetta vanovna bu evin bir ilekeiydi. ay datyor, ekeri israf ediyor diye azar iitirdi. Yksek sesle roman okur, yazarn btn yanllarndan o sorumlu tutulurdu. Gezintilerinde kontese elik eder, havann ve kaldrmn bozukluundan yine o sorumlu tutulurdu. Ona, hibir zaman tam olarak alamad bir maa balanmt. Halbuki herkes gibi yani pek az kimseler gibi giyinmesini ister108 MAA KIZI di. Kibar alemindeki hali yrekler acs idi. Herkes onu tanr, ama kimse farketmezdi. Balolarda, ancak visvis(*) eksikliinde onu dansa kaldrrlard. Kadnlar her seferinde, yalnz tuvaletlerini dzeltmek iin tuvalet odasna gitmek ihtiyacn duyduklar zaman onun koluna girerlerdi. Liza, onurlu bir kzd. Durumunu ok iyi anlyordu, boyuna evresine baknarak kendisini kurtaracak adam sabrszlkla bekliyordu. Ama hoppaca davranlarnda bile hesapli elden brakmayan genler ona pek aldr etmezlerdi. Halbuki Lizavetta vanovna, bu genlerin, evrelerinde dolatklar souk ve kstah kzlardan yzlerce kez sevimliydi. O ka kez, skc ve muhteem salondan sessizce karak, alamak iin kt kapl paravanlarn, komidinin, aynann, boyal bir karyolann durduu ve bakr bir amdanda, iyandan yaplm bir mumun snk bir kla yand kendi yoksul odasna gelmiti. Bu hikyenin banda anlattmz Narumov'un evindeki geceden iki gn sonra, ve imdi anlatmakta olduumuz sahneden bir hafta nce bir gnd. Lizavetta vanovna, pencerenin nne oturmu, gergef iliyordu; rastlant eseri sokaa baknca, gen bir askeri mhendisin, gzlerini kendi penceresine dikmi, hareketsiz durduunu grd. Kz ban edi ve tekrar iiyle uramaya balad. Be dakika sonra tekrar bakt, gen subay ayn yerde duruyordu. Sokaktan gelip geen subaylarla cilvelemek deti olmad iin, sokaa bakmaktan vazgeti ve ban kaldrmakszn iki saat kadar gergef iledi. Yemee ardlar. Ayaa kalkt ve gergefini toplamaya balad. Gz sokaa kaynca, subay yine grd. Bu ona olduka tuhaf geldi. Yemekten sonra, bir eit zntl duygu ile pencereye yaklat. Subay artk orada yoktu. Gen kz onu

unuttu. PUKN 109 (*) Aslnda Franszca yazlmtr. Dansta, yemekte ve vb.de karlkl iftlerden birine verilen isimdir.(H.A.Ediz). ki gn sonra, arabaya binmek zere kontesle beraber evden karken, onu yine grd. Gen subay, yzn krk yakasnn iine gizlemi, d kapnn hemen yanbanda duruyordu. Siyah gzleri, apkann altndan prldyordu. Lizavetta vanovna, nedenini kendisinin de bilmedii bir korku duydu; anlalmaz bir rperti ile arabaya oturdu. Eve dnnce pencereye kotu. Subay, gzlerini ona dikmi, yine eski yerinde duruyordu. Gen kz meraktan kvranarak, kendisi iin yepyeni bir duygunun etkisiyle heyecanlanarak pencereden ayrld. O zamandan beri, gn gemezdi ki delikanl, belli saatlerde evin pencerelerinin altna gelmesin. Kzla delikanl arasnda, sessiz bir iliki kuruldu. Gen kz, elinde ii, yerinde otururken, onun yaklatn hisseder, ban kaldrr, her geen gn ona biraz daha uzun bakard. Delikanl bu baklardan minnettarm gibi grnrd, gzleri her karlatka, delikanlnn solgun yanaklarnn birden pembeletiini, gen kz, genlie zg keskin bakyla, farkederdi. Bir hafta sonra kz ona glmsedi. Tomskiy, bir arkadan tantmak iin kontesten izin rica ettii gn, zavall kzn yrei, iddetle arpmaya balamt. Fakat Narumov'un mhendis olmayp svari olduunu rendii zaman, patavatszca sorusuyla havai Tomskiy'e srrn belli ettiine zld. Hermann, kendisine kk bir miras brakan Ruslarn bir Alman'n olu idi. Kimseye muhta olmadan yaamaya ahdetmi olan Hermann, en kk bir israfa bile yer vermiyor, servetinin faizine el srmeksizin yalnz maayla geiniyordu. Zaten Hermann, iine kapal, arbal bir adamd. Arkadalar, onun bu ar tutumluluuyla alay etmek frsatn pek seyrek buluyorlard. Hermann'n, gl tutkular ve ateli bir dgc vard. Ama iradesinin gc onu, genliin bilinen hatalarnda kurtarmt. rnein, yaradlta bir kumarc olduu halde, mrnde eline kt almamt. nk, (kendi deyimiyle) durumunun, fazlasn al110 MAA KIZI PUSKN 111 mak umuduyla gerekli olann gzden karmasna izin vermedii, kansnda idi. Byle iken, gecelerce kumar masalarnn bandan kalkmaz, ateli bir heyecan iinde oyunun trl evrelerini izlerdi. kt hikyesi onun imgelemi zerinde gl bir etki yapm ve btn gece aklndan hi kmamt. Ertesi akam, Petersburg sokaklarnda serseri serseri dolarken: "Ne olur, diye dnyordu, ihtiyar kontes srrn bana asa, ya da o salam kdn hangileri olduunu sylese, ne olur? Hem talihimi niin denemeyeyim? htiyar kontese tantlmak, onun sempatisini kazanmak, hatta hatta olmak! Bunlarn hepsi mmkn...Ama btn bunlar iin vakit ister. Halbuki kontes seksen yedi yanda. Bir hafta, hatta iki gn sonra pekl lebilir...Ya u hikyeye ne demeli? Buna inanlabilir mi? Hayr. Tutumluluk, lllk, alkanlk: te benim salam kdm. te benim sermayemi , hatta be misline karacak, bana bamszlk ve gnl rahatl salayacak ey." Hermann'n kafas bu dncelerle doluyken, kendisinin Petersburg'un ana caddelerinden birinde, mimari biimde ok eski bir evin nnde buldu. Cadde arabalarla kaplyd, arabalar birbiri ardnca, ok kl bir kapya doru akp gidiyorlard. Bu arabalardan zaman zaman, kh gen ve gzel bir kadnn dzgn bacaklar, kh mahmuzlu bir izme, kh izgili bir orapla diplomat iskarpinleri, bir an iin grnp kayboluyordu. Krkler ve mantolar heybetli kapcnn nnde acele acele geiyordu. Hermann durdu ve kedeki bekiden sordu: Bu ev, kimin evi? Kontes ***in!. Hermann rperdi. O olaanst hikye yeniden kafasnda canland. Kontesi ve onun

olaanst hnerini dnerek evin evresinde dolamaya balad. Ge vakit kendi sakin kesine dnd. Uzun bir sre uyuyamad. Uykuya daldktan sonra ise, ryasnda, oyun ktlar, yeil bir ma sa, deste deste banknotlar, kme kme altnlar grd. Birbiri peinden kt sryor, gvenle rlans yapyor, durmadan kazanyor, altnlar nne yyor, banknotlar ceplerine dolduruyordu. Ge vakit uyand zaman bu hayal servetini kaybettii iin derin derin iini ekti. Tekrar ehirde dolamaya kt ve kendini yeniden kontesin evinin nnde buldu. Sanki gizli bir el, kendisini oraya ekiyordu. Durdu; pencerelere bakmaya balad. Pencerelerden birinde, her halde bir kitap ya da bir i zerine eilmi, siyah sal bir ba grd. Ba doruldu. Hermann krpe bir yzle bir ift siyah gz grd. te bu an, onun alnyazsn belirlemiti.III Vous m 'ecrivez, mon ange, des lettres de quatre de quatre pages plus vite, que je ne puis le lire*') Bir mektuptan Lizavetta vanovna apkasn ve mantosunu henz kartmt ki, kontes ona bir adam gndermi ve arabann tekrar hazrlanmasn emretmiti. Arabaya gittiler. ki uak ihtiyar kontesi kaldrp tam arabann kapsndan ieri soktuklar srada, Lizavetta vanovna, tekerleklerin yan banda mhendisini grd. Delikanl kzn elini kavrad. Gen kz korkusunu yenmeye vakit bulamadan, subay ortadan kaybolmu, kzn elinde bir mektup kalmt. Lizavetta mektubu eldivenin iine saklad. Btn yol boyunca ne bir ey iitti, ne de bir ey grd. Kontesin, arabada iken boyuna soru sormak deti vard: u rastladmz adam kim? Bu kprnn ad ne? u tabelada ne yazyor? Bu sefer Lizavetta vanovna dncesiz rasgele yantlar veriyor, kontesi kzdryordu. Bugn sana ne oldu, kzm?. Sar m oldun nedir?. Sen beni ya dinlemiyorsun, ya da anlamyorsun?. Allaha kr peltek deilim, henz aklm da karmadm. .(*) Meleim, bana, okuyabildiimden de daha abuk drder sayfalk mektuplar yazyorsunuz. PUKN 113 Lizavetta vanovna onu dinlemiyordu. Eve dner dnmez odasna kotu, eldivenin iinden mektubu kard. Mektup akt, bir solukta okudu. Bu bir ak ilanyd: saygl ve nazik bir ifade ile yazlm, szc szcne Almanca bir romandan alnmt. Ama Lizavetta vanovna Almanca bilmiyordu, mektup pek houna gitti. Bununla beraber ald bu mektup onu pek zyordu. Hayatnda ilk kez gen bir erkekle gizli, yakn bir ilikiye giriiyordu. Subayn pervaszl kz fena halde korkutuyordu, ihtiyatsz davrand iin kendisini kabahatli gryor, ne yapacan bilmiyordu: pencerede oturmaktan vazgeerek ve ilgisiz davranarak gen subayn bundan sonraki arkasna dme isteini mi krmalyd? Yoksa mektubunu geri mi gndermeliydi? Ya da kesin ve souk bir yant m vermeliydi? Onun ak danaca kimsesi yoktu: ne bir dostu, ne de bir yol gstericisi vard. Lizavetta vanovna yant yazmaya karar verdi. Yaz masasnn bana geti, kalemi kd eline ald ve dnceye dald. Birka kez mektubunu yazmaya balayp yrtt: nk kulland deyimler kendisine, ya fazla samimi, ya da fazla souk grnmt. Nihayet kendisinin de beendii birka satr karalayabildi. Gen kz mektubunda: "Namuslu niyetler beslediinize ve dncesiz bir davranla beni kk drmek istemediinize gvenim var, diyordu. Ama, tanmamz byle balamamalyd. Mektubunuzu geri gnderiyor ve haketmediim saygszca bir davranla, ileride her hangi bir ikyete yol amayacanz umuyorum." Ertesi gn Hermann'n gemekte olduunu gren Lizavetta vanovna, gergefinin bandan kalkt, salona geerek, kk pencereyi at ve gen subayn evikliine gvenerek mektubu sokaa att. Hermann koup mektubu yerden kapt ve bir ekerci dkknna girdi. Zarf yrtnca kendi mektubunu ve Lizavetta vanovna'nn cevabn buldu. Zaten o da bunu bekliyordu. evirmekte olduu entrikayla pek megul bir

halde, evine dnd.114 MAA KIZI Bu olaydan gn sonra, kadn eyas satan bir maazann gen ve akgz kzlarndan biri, Lizavetta vanovna'ya bir tezkere getirdi. Para istendiini tahmin eden Lizavetta vanovna, tezkereyi zntyle at ve hemen Hermann'n yazsn tamd: Yavrucuum, yanlnz var dedi, bu tezkere bana deu. Pikin kz, hileci glmseyiini saklamakszn: Hayr efendim, dedi, sizin, sizin. Ltfen okuyunuz! Lizavetta vanovna tezkereye acele bir gz gezdirdi. Hermann kendisiyle grmek istiyordu. Gerek bu acele istekten, gerek Hermann'n tuttuu yoldan rken Lizavetta vanovna: Olana yok! Bu mektup gerekten bana deil, dedi ve mektubu para para etti. Mektubu getiren kz: Mademki mektup size yazlmam, ne diye yrttnz? dedi. Ben sizin yerinizde olsam onu. yazana geri gnderirdim. Kzn bu anmsamasndan fkelenen Lizavetta vanovna: Rica ederim ekerim, dedi, bundan byle bana tezkere falan getirmeyin. Sizi gnderene de, byle eylerin ayp olduunu syleyin! Fakat Hermann uslanmad. Lizavetta vanovna, her gn u veya bu arala ondan mektuplar alyordu. Artk bunlar Almancadan da evrilmi deillerdi. Hermann bunlar, tutkusundan esinlenerek yazyor ve kendine zg bir dille konuuyordu: bu mektuplarda hem onun deimez istekleri hem de snrsz bir hayal gcnn perianl gze arpyordu. Lizavetta vanovna artk bunlar geri gndermeyi de dnmyordu: Bu mektuplar ona sonsuz bir zevk veriyordu. Bunlara yant vermeye balad. Yazd tezkereler, gittike PUKN 115 daha uzun, daha lml bir nitelik almaya balad. Nihayet, u aadaki mektubu ona pencereden att: "Bu akam *** elisi bir balo veriyor. Kontes de oraya gidecek. Saat ikiye kadar orada kalrz. Beni yalnz grmeniz iin ite size bir frsat! Kontes gider gitmez adamlar da, her halde, uraya buraya dalrlar. Antrede yalnz kapc kalr. Ama o da, deti zere, kulbesine ekilir. On bir buukta geliniz. Doru merdivenlerden knz! ayet bekleme odasnda birine rastlarsanz, kontesin evde olup olmadn sorunuz! Size "yok" diyeceklerdir. zaman geri dnmekten baka yapacak bir ey de kalmaz! Ama her halde kimseye rastgelmeyeceksinizdir. Kzlarn hepsi de kendi dairelerinde bir odada otururlar...Bekleme salonundan sola sapnz, kontesin yatak odasna kadar dosdoru gidiniz! Yatak odasnda, paravann arkasnda iki kk kap greceksiniz, sadaki, kontesin hibir zaman girmedii alma odasna, soldaki bir koridora alr. Burada dar ve dnemeli bir merdiven vardr. Bu merdiven benim odama gider!" Hermann, belirtilen zaman bekleyerek bir kaplan gibi titriyordu. Daha akamn onunda, kontesin evi nnde duruyordu. Hava ok ktyd: rzgr uluyor, sulu bir kar, lapa lapa yayordu. Fenerlerin donuktu. Sokaklar tenhayd. Nadiren, ge kalm bir mteriyi gzleyen lagar beygirli bir arabacnn getii grlyordu. Hermann, ne rzgr, ne de kar duymakszn, yalnz bir ceketle duruyordu. Nihayet kontesin arabasn getirdiler. Hermann, uaklarn, beli bklm, samur bir krke brnm ihtiyar kadn koltuklayarak nasl getirdiklerini, bunun arkasndan da ince bir manto giymi, ban taze ieklerle sslemi olan Lizaveta'nn nasl getiini grd. Arabann kaplar kapand. Araba, yumuak karlarn zerinde ar ar hareket etti. Kapc kaplar kapad. Pencereler karard. Hermann, boalan evin evresinde dolamaya balad. Bir fenere yaklaarak saate bakt: Saat on biri yirmi geiyordu. Fenerin116 MAA KIZI PUKN 117

altnda kald; gzlerini saatin yelkovanna dikerek geri kalan dakikalarn gemesini beklemeye balad. Hermann, tam saat on bir buukta, kontesin konann ta merdivenlerinden kt ye bol kla aydnlatlm bir antreye girdi. Kapc yoktu. Acele acele merdivenlerden kt. Bekleme salonunun kapsn at ve lambann altnda, eski ve kirli bir koltuun iinde uyumakta olan bir uak grd. Hafif ve emin admlarla uan yanndan geti. Salon ve konuk odas karanlkt. Bekleme odasndaki lamba bunlar hafif bir kla aydnlatyordu. Hermann kontesin yatak odasna girdi. Eski aziz tasvirleriyle dolu caml dolabn nnde, altn bir meryem ana kandili yanyordu. Renkleri solmu kuma koltuklarla, aalarnn yaldzlar dklm, kuty yastkl kanepeler, in ii duvar kadyla kapl duvarlarn dibinde, hazin bir simetriyle sralanmlard. Duvarda, Paris'te Madam Lebrun tarafndan yaplm iki portre aslyd. Bunlardan biri, parlak yeil niformas zerine nian taklm, krk yalarnda, krmz yzl iman bir adam; tekisi ise, pudral salar akaklarndan yukar doru taranm ve zerine bir gl ilitirilmi, kartal burunlu gen ve gzel bir kadn betimliyordu. Odann drt bir yannda, oban kzlarn gsteren porselenden yaplm minyatrler, nl Leroy ii masa saatleri, kutucuklar, ruletler, yelpazeler ve geen yzyln sonlarnda Montgolfier balonu ve Mesmer'in manyetizmas ile birlikte icat olunmu eitli kadn oyuncaklar gze arpyordu. Hermann paravann arkasna geti. Orada demirden, kk bir karyola duruyordu. Sada, alma odasna, solda da, koridora alan kaplar vard. Hermann bu kapy at ve zavall evlatln odasna giden dar, dnemeli merdiveni grd... Ne var ki Hermann geri dnd ve karanlk alma odasna girdi. Vakit ar geiyordu. Ortalk sessizdi. Konuk salonunun saati on ikiyi ald, sonra yine, her ey sustu. Hermann, yanmam bir sobaya dayanm, ayakta duruyordu. Sakindi. Yrei tehlikeli, ama zorunlu bir ie karar vermi bir insann yrei gibi dzgn vurularla arpyordu. Saatler sabahn birini, sonra da ikisini ald. Hermann, uzaktan gelen bir araba grltsn iitti. Elinde olmayarak heyecanland. Araba yaklat ve durdu. ndirilen araba basamann grlts ona kadar geldi. Evde hareket balad. Hizmetiler koutu. Sesler duyuldu. Ev aydnland. ihtiyar hizmeti yatak odasna kotular. Kontes, bitkin bir halde ieri girdi ve Voltaire koltuklarndan birine yld. Hermann delikten bakyordu: Lizavetta vanovna nnden geti. Hermann onun kendi merdiven basamaklarndan acele acele ktn iitti. Yreini vicdan azabna benzer bir eyler kemirir gibi oldu, ama yeniden yatt. Hermann talamt. Kontes aynann nnde soyunmaya balad. Gllerle donanm hotozunu bandan aldlar. Kesik sal, krlam bandan pudral takma salarn kardlar. Toplu ineler bir yamur gibi etrafna dklyordu. Sim ile ilenmi sar robu, i ayaklar zerine dt. Hermann bu kadn tuvaletinin btn iren gzelliklerinin tan olmutu. Nihayet kontes takkesiyle ve gecelik entarisiyle kald. Yana daha uygun olan bu kyafetiyle kontes, daha az korkun ve daha az irkin grnyordu. Genel olarak btn yal insanlar gibi kontes de uykusuzluk ekiyordu. Soyunduktan sonra, pencerenin nne, Voltaire koltuklarndan birine oturdu; hizmetilerini savd. Mumlar dar gtrdler. Oda yine yalnz kandil yla aydnlanyordu. Kontes, benzi sapsar bir halde oturuyor, sarkk dudaklarn kmldatarak saa sola sallanyordu. Bulank gzlerinden, kafasnda hi bir dnce olmad anlalyordu. Korkun ihtiyarn u haline baknca, ondaki bu sallantnn istee bal olmaktan ok gizli bir mekanizmann etkisiyle olduu sanlabilir.118 MAA KIZI PUKN 119 Birdenbire bu l ehre anlatlmaz bir biimde deiti. Dudaklar kmldamaz oldu, gzleri canland: Kontesin nnde yabanc bir adam duruyordu. Bu adam ona, yava ve anlalr bir sesle: Korkmayn, Allah akna korkmayn! diyordu. Size hibir ktlk yapmak niyetinde

deilim. Bana bir ltufta bulunmanz istirhama geldim. htiyar kadn sessizce ona bakyordu. Hermann kadnn sar olduuna karar vererek hkmederek, kulana eildi ve ayn eyleri tekrarlad. htiyar kadn yine eskisi gibi susuyordu. Hermann szne devam ederek: Btn mrmce beni mutlu edebilirsiniz, dedi. Hem bu size hibir fedakrla da mal olmaz. Sizin birbiri ardnca kd kardnz biliyorum. Hermann, sustu. Kontes, kendisinden ne istenildiini galiba anlamt. Yant vermek iin szck aryor gibiydi. Nihayet unlar syledi: O bir akayd. Size yemin ederim ki o bir akayd. Byle aka olmaz. Zararn karmak iin kendisine yardm ettiiniz aplitskiy'i anmsaynz! Anlalan kontes, armt. Yznn izgileri gl bir ruh heyecann gsteriyordu. Ama ok gemeden eski duygusuz halini ald. Hermann devam ederek: Bu salam kd bana syleyebilir misiniz? dedi. Kontes susuyordu. Hermann devam etti: Srrnz kimin iin saklayacaksnz? Torunlarnz iin mi? Onlar zaten zengin... Hem onlar parann deerini de bilmezler. Sizin kdnzn tutumsuz bir adama hi yarar olamaz. Baba mirasn korumasn bilmeyenler, btn abalara karn sefalet iinde lrler. Ben tutumsuz deilim, parann deerini bilirim. kdnz bende boa gitmez... Haydi! Hermann sustu; heyecanla ihtiyar kadnn cevabn bekledi. Kontes susuyordu. Hermann diz kt: Hayatta bir kez olsun sevdiyseniz, akn heyecanlarn anmsyorsanz, yeni domu olunuzun alayna bir kez olsun gulmsediyseniz, yreiniz bir kez olsun insanca bir duygu le arptysa, size bir kar, bir sevgili, bir anne duygusuyla yalvaryorum; hayatta kutsal olan her ne varsa onlar adna yalvaryorum, ricam reddetmeyiniz! Srrnz bana syleyiniz! Onu saklayacak ne var sanki? Belki de bu sr korkun bir gnahla, lmsz mutluluun kaydyla, eytanla yaplm bir szlemeyle ilgilidir. Amma dnnz, siz ihtiyarsnz, ok yaayacak deilsiniz! Ben bu gnah zerime almaya hazrm. Siz yalnz bana srrnz syleyiniz. Dnnz ki bir insann mutluluu sizin elinizdedir. Deil yalnz ben, ama ocuklarm, torunlarm, torunlarmn ocuklar, ksaca hepimiz annz kutsallatracaz, onu bir ermi kadnn ans gibi ycelteceiz. htiyar kadn bir szle olsun yant vermiyordu. Hermann ayaa kalkt. Dilerini skarak: Bak ben seni nasl syletirim! dedi ve cebinden tabancasn kard. Kontes tabancay grnce bir kez daha iddetli bir heyecana kapld. Ban sallad, tabancann ateinden korunur gibi, elini siper etti. Sonra srt st dt ve kmldamaz oldu. Hermann, ihtiyar kadn elinden tutarak: ocukluu braknz, dedi.Son kez soruyorum: Bana kdn ne olduunu syleyecek misiniz? Evet veya hayr?. Kontes yant vermiyordu. Hermann onun lm olduunu grd.IV 7Mail8** Homme ans moeurs et ans Bir mektuptan Lizavetta vanovna, balo elbisesini henz karmam ve Ederin dncelere dalm bir halde odasnda oturuyordu. Eve gelince, kendisine isteksizce hizmet teklif eden gzleri uykulu hizmetiyi, kendisi soyunacan syleyerek, savmakta acele etmi ve Hermann' bulacan umarak, ama ayn zamanda orada bulunmamasn da isteyerek heyecanla odasna girmiti. Daha ilk bakta Hermann'n bulunmadna kanaat getirmi ve grmelerine engel olan nedenleri yaratt iin talihine kretmiti. Soyunmadan oturdu; bu kadar ksa bir zamanda geen ve onu bu kadar ileri gtren btn bu olaylar anmsamaya alt. Delikanly pencereden ilk grd gnn zerinden hafta bile gemeden onunla mektuplamaya balam ve gen ondan bir gece randevusu almay baarmt... Mektuplarndan bazlarnn altnda imzas bulunduu iin adn biliyordu. Onunla hi konumam, sesini duymamt. Bu geceye

kadar hakknda asla hibir ey iitmemiti. Ksacas acayip bir iti bu.. (*) 7 Mays 18** Ahlaksz ve dinsiz adam. PUKN 121 Bu gece, baloda, alldn tersine, kendisine yz vermeyen prenses Polina'ya ierleyen ve kaytsz grnmek suretiyle ondan intikam almak isteyen Tomskiy, Lizavetta vanovna'y davet ederek onunla bitmez tkenmez bir mazurkaya kalkmt. Dans devam ettii srece, Tomskiy, gen kzn askeri mhendislere gsterdii ar ilgi ile alay etmi ve gen kzn tahmin ettiinden de ok eyler bildiini ileri srmt. Yapt akalardan bazlar ylesine uygun dmt ki, Lizavetta vanovna, birka kez, Tomskiy'nin kendi srrn bildii sansna kaplmt.. Gen kz glerek ona: Btn bunlar nereden rendiniz? diye sormutu. Tomskiy: Tandnz kiinin ahbab olan olaanst bir adamdan! demiti. Bu olaanst adam da kimmi? Hermann adnda biri. Lizavetta vanovna hibir yant vermemi, ama elleriyle ayaklarnn buz kesildiini hissetmiti. Tomskiy szne devam ederek: Bu Hermann gerekten romanlara layk bir kiidir: onda Napolyon'un profili, Mephistopheles'in ruhu vardr. yle sanyorum ki vicdannda en az cinayet yatmaktadr. Fakat siz ne kadar sarardnz. Bam aryor...Hermann...ey.. Arkadanzn ad neydi canm? Size ne syledi?... Hermann dostundan hi de honut deil: Onun yerinde ben olsam bsbtn baka trl davranrdm, diyor. Hatta bana yle geliyor ki, Hermann'n kendisinin sizde gz var. Hi olmazsa dostunun kane ahlarn, vahlarn, pek de soukkanllkla karlayamyor. Peki, beni nerede grm? Kilisede, belki de bir gezinti ye rinde... Allah bilir, belki de siz uyurken odanzda...Ondan her ey umulur.122 MAA KIZI bayann, Oubli ou Regret(*) sorusuyla yanlarna yaklamas zerine, Lizavetta vanovna iin ac verecek kadar meraml olan bu konuma yarda kald. Tomskiy'nin dans iin setii bayan bizzat Prenses*** di. Prenses, fazladan bir tur ve sandalyesi nnde de fazladan birka dn yapmak suretiyle, Tomskiy ile aralarndaki anlamazl yoluna koymak frsatn buldu. Tomskiy yerine dnd zaman artk ne Hermann', ne de Lizavetta vanovna'y dnyordu. Gen kz, yarm kalm konumalarn tamamlamak istemiti. Ama mazurka bitmi, az sonra da ihtiyar kontes evine gitmiti. Tomskiy'nin szleri, mazurka srasnda sylenmesi det olmu gevezeliklerden baka bir ey olmamakla beraber, hayalsever kzn ruhuna pek derin ilemiti. Tomskiy'nin izdii portre, bizzat gen kzn da hayalinde canlandrd portreye benziyordu. Yeni romanlar sayesinde, artk dileen bu yz, hem imgelemini korkutuyor, hem de bylyordu. Gen kz, plak kollarn aprazlama kavuturmu ve / hl ieklerle ssl ban plak gsne emi, oturuyordu. Birdenbire kap ald, Hermann ieri girdi. Gen kz titredi. rkek bir fslt ile: Neredeydiniz siz? diye sordu. Hermann: htiyar kontesin yatak odasndaydm, dedi. imdi oradan geliyorum. Kontes ld. Aman Tanrm! Ne diyorsunuz?. Hermann szne devam ederek: Galiba da lmne ben neden oldum, dedi. (*) Bu kelimelerden her biri o bayandan ikisinin addr. Ortadaki bayan, kavalyenin yanna gelerek, Oubli'yi mi, yoksa Regret'yi mi istersiniz diye sorar, kavalyenin setii ad tayan bayan, kavalye ile bir figr yapmak zorundadr. PUKN______________________________________ Lizavetta vanovna Hermann'a bakt. Tomskiy'nin syledii: Bu adamn vicdannda en

az cinayet yatyor! Szleri ruhunda yanklar yapt. Hermann, pencerenin kenarna, kzn yanna oturdu ve ona her eyi anlatt. Lizavetta vanovna, onun anlattklarn dehetle dinledi. Demek ki., btn bu tutkulu mektuplar, btn bu ateli yalvarmalar, bu kstaha ve ard gelmeyen takipler aktan deilmi! Para: te onun btn benliini kaplayan hrs meer buymu!.. Onun hrsn giderecek, onu mutlu edecek insan olamazd. Zavall kz bir haydudun, ihtiyar koruyucusunu ldren bir katilin kr bir yardmcsndan baka bir ey deildi. Zavall kz, ge kalm strapl bir pimanlkla ac ac alamaya balad. Hermann sessizce ona bakyordu: Hermann'n yrei de strap iindeydi. Ama ne zavall kzn gz yalar, ne de asndaki bu olaanst gzellik, Hermann'n kat yreini etkilememiti. lm kocakary dndke de vicdan azab duymuyordu. Onu korkutan biricik ey, kendisini zengin edecek srrn sonsuza dek kayboluuydu. Nihayet Lizavetta vanovna: Siz bir canavarsnz! dedi. Hermann: Ben onun lmn istemiyordum, yantn verdi. Tabancam dolu bile deildi. Sustular. afak skmeye balamt. Lizavetta vanovna, bitmek zere olan mumu sndrd. Solgun bir k oday aydnlatt. Gen kz, alam gzlerini silerek Hermann'a bakt: Hermann pencere kenarnda hareketsiz oturmu ve kalarn atmt. Bu durumunda alacak kadar Napolyon'un portresini andryordu. Bu benzeyi, Lizavetta vanovna'y bile artmt. Gen kz nihayet:124 MAA KIZI Evden nasl kacaksnz? diye sordu. Sizi gizli bir merdivenden indirmeyi dnmtm. Ama kontesin yatak odasndan gemek gerek. Halbuki ben korkuyorum. Bu gizli merdiveni nasl bulacam siz bana anlatn; ben karm. Lizavetta vanovna kalkt. Komodinden bir anahtar kararak Hermann'a verdi ve nasl klacan uzun uzun anlatt. Hermann kzn souk ve cansz elini skt, nne eilmi olan ban pt ve kt. Dnemeli merdivenlerden aa indi ve tekrar kontesin yatak odasna girdi. l kocakar kaskat olmu bir halde oturuyordu. Yz derin bir sknet ifade ediyordu. Hermann lnn nnde durdu. Adeta bu mthi gerekten emin olmak ister gibi uzun uzun kocakarya bakt. Nihayet alma odasna girdi. Duvar ktlarnn arkasndaki kapy el yordamyla buldu ve garip bir duygunun etkisiyle heyecanlanarak karanlk merdivenlerden inmeye balad. Aklndan unlar geiriyordu: kim bilir, belki de bundan altm yl nce, srtnda ssl bir setre, salarn a l'oiseau royal taram, bugn artk oktandr mezarnda rm olan mutlu bir gen, keli apkasn gsne bastrarak yine bu saatte, bu merdivenlerden, bu yatak odasna szlyordu. Onun ok yalanm metresinin yrei de bugn artk arpmaz olmutu. Hermann, merdivenin aasnda bir kap grd; onu da ayn anahtarla atktan sonra, kendisini, sokaa alan bir ara koridorda buldu. Bu gece rahmetli barones von V*** geldi. Batan baa beyazlar giyinmiti. Bana: "Gnaydn, bay mavir!" dedi. Swedenborg uursuz geceden gn sonra, Hermann saat dokuzO da, rahmetli kontesin cenaze treninin yaplaca*** manastrna gitti. Bir pimanlk duymamakla beraber "Sen kocakarnn katilisin!" diyen vicdannn sesini de tamamyla susturamyordu. Azck dindar olmakla birlikte, birok kr inanc vard. l kontesin, hayat zerinde zararl etkiler yapabileceine inand iin, balamasn istemek amacyla, kontesin cenaze treninde bulunmaya karar verdi. Kilise azna kadar doluydu. Hermann kalabaln arasndan zorlukla geebildi. Tabut, kadife bir sayvan altnda duran grkemli bir katafalk stne konmutu. l kadn,

elleri gsnde, banda dantelal bir hotoz, srtnda beyaz atlastan bir elbise olduu halde tabutun iinde yatyordu. Ev halk lnn evresinde dizilmiti: siyah elbiseler giymi ve omuzlarna armal kurdeleler takm hizmetiler, ellerinde mumlarla; ocuklar, torunlar, torunlarnn ocuklar, bir kelime ile akrabalar tamamyla siyahlar giymi bir hal126 MAA KIZI de duruyorlard. Kimse alamyordu; gzyalar affectation(*) olurdu. Kontes ylesine ihtiyard ki, lm, kimseyi hayrette brakamazd; zaten akrabalar oktandr ona, gerektiinden ok yaam bir insan gzyle bakyorlard. Gen bir piskopos, bir nutuk syledi. Uzun hayat, Hristiyanca bir lme sessiz ve dikkatli bir hazrlantan ibaret olan bu Hristiyan kadnn sakin lmn, basit ve dokunakl kelimelerle tasvir etti. Vaiz: "Azrail, onu dini dnceler iinde lmsz nianlsn beklerken alp gtrd" dedi. Ayin, hazin bir nezaket treni ile sona eriyordu. Kontesle, son kez olarak, ilkin akrabalar vedalatlar... Sonra, yllarca kendi bo ve anlamsz elencelerine katlm, ihtiyar kontesin nnde eilmeye gelen saysz konuklar ilerledi. Bunlardan sonra da, btn ev halk vedalat. Eh sonunda, merhumenin yat olan ihtiyar bir nedime yaklat. ki gen kz, kadnn kollarna girmiti. Nedime, yerlere kadar eilecek bir halde deildi. htiyar hanmnn souk elini perken, gzya dken biricik insan o oldu. Kadndan sonra Hermann, tabuta yaklamak cesaretini gsterdi. Yere kapand ve am dallaryla rtl souk zemin zerinde birka dakika yatt. Sonra, kendisi de l kadar sararm bir halde doruldu, katafalkn merdivenlerine kt ve eildi. Bu srada lnn, bir gzn krparak kendisine alayc alayc baktn sand. Birdenbire kendini geri eken Hermann'n aya kayd ve grlt ile srtst yere yuvarland. Onu kaldrdlar.. Ayn dakikada Lizavetta vanovna'y baygn bir halde kilisenin nne kardlar. Bu olay, birka dakika iin, bu hazin trenin atafatn bozdu. Ziyaretiler arasnda bouk bir mrlt ykseldi. Kontesin yakn akrabasndan zayfa bir mabeyinci, yannda durmakta olan bir ngilizin kulana (*) Aslnda Franszca yazlmtr kiyzllk yapmacklk anlamna gelir (H.A.Ediz). PUSKN 127 eilerek, gen subayn, kontesin gayri meru olu olduunu fsldad. ngiliz bu szlere, souk bir "Ya!" ile yant verdi. Hermann btn gn son derece sinirli bir haldeydi. Tenha bir meyhanede le yemeini yedi. indeki heyecan bastrmak umuduyla alk olmad halde pek ok iti. Fakat arap, d gcn bsbtn kamlad. Eve gelince, soyunmadan kendini karyolaya att ve derin bir uykuya dald. Ancak geceleyin uyand. Ay odasn aydnlatyordu. Saate bakt: e eyrek vard. Uykusunu almt. Karyolaya oturdu, ihtiyar kontesin cenaze trenini dnmeye balad. Bu srada birisi sokak tarafndan pencereden ona bakt ve hemen uzaklat. Hermann buna hi nem vermedi. Bir dakika sonra antre kapsnn aldn duydu. Hermann, emir erinin, deti olduu zere sarho bir halde, gece gezintisinden dndn sand. Ama tanmad bir ayak sesi iitti! Biri, terliklerini yavaa sryerek yryordu. Kap ald. Beyazlar giyinmi bir kadn ieri girdi. Hermann bunu ihtiyar stninesi sand, onun bu zamanda geliini gerektirecek nedenler ne olabilir diye hayret etti. Fakat beyazl kadn, deta kayarak, birdenbire Hermann'n nnde peyda oluverdi. Hermann kontesi tand. Kontes ak bir sesle: Sana istemeyerek geldim, dedi. Rican yerine getirmem bana emrolundu. l, yedili, birli, birbiri ardnca sana oyunu kazandrr. Fakat, yirmi drt saatte ancak bir kt karacak ve bir daha da asla eline kt almayacaksn!. Evlatlm Lizavetta vanovna ile evlenirsen beni ldrmeni balarm. Kontes bu szleri syledikten sonra yavaa dnd, kapya doru gitti ve terliklerini sryerek gzden kayboldu. Hermann koridor kapsnn kapandn iitti. Pencereden, birinin, tekrar kendisine baktn grd.128

MAA KIZI Hermann uzun bir sre kendini toplayamad. teki odaya kt. Emir eri yerde uyuyordu. Zorlukla onu uyandrabdi. Emir eri her zamanki gibi sarhotu: Ondan hibir ey renmek mmkn deildi. Koridorun kaps kilitliydi, Hermann odasna dnd; mumu yakt ve kendisine grnenleri yazd. VI Bekleyiniz! Siz bana ne cesaretle bekleyiniz dediniz? Ekselans, ben ltfen bekleyiniz, dedim. fizik dnyasnda iki cisim ayn yeri dolduramad gibi, madde d dnyasnda da iki deimez dnce ayn zamanda yaayamaz. l, yedili, birli, Hermann'n imgeleminde pek abuk l kontesin hayalini unutturdu. l, yedili, birli onun aklndan bir trl kmyor, dudaklarndan hi eksik olmuyordu. Gen bir kz grnce: "Ne kadar da dzgn vcudu var, tpk kupa ls gibi" diyor; kendisine saatin ka olduu sorulduu zaman "yediliye be var" yantn veriyordu. Her gbekli erkek, ona birliyi anmsatyordu. l, yedili, birli, mmkn olan her biime girerek onu uykusunda bir manolya grandi flora halinde alyor; yedili, gzne gotik bir kap biiminde, birli ise, kocaman bir rmcek gibi grnyordu. Btn dnceleri bir noktada, kendisine pek pahalya mal olan srdan yararlanmak noktasnda toplanyordu. stifasn vererek seyahate kmay kafasnda kurmaya balad. Paris'in ak kumarhanelerinde, sihirli talihin definelerini zorlamak niyetindeydi.. Ama bir rastlant, onu bu skntdan kurtard.130 MAA KIZI Btn hayatn kumar masalar banda geirmi, bir tarihte bonolar kazanarak ve pein paralar kaybederek milyonlar biriktirmi olan mehur ekalinski'nin bakanlnda Moskova'da zengin oyunculardan bir dernek kurulmutu. Uzun yllarn tecrbesi ona arkadalarnn gvenini; kaplarnn herkese ak bulunuu, yemeklerinin nefaseti, nezaket ve neesi ise, halkn saygsn kazandrmt. ekalinski Petersburg'a geldi. Kumar yznden balolar unutan ve firavun oyununun tutkusunu, apknln zevkine tercih eden genlik, ona akn etmeye balad. Narumov, Hermann' oraya gtrd. Terbiyeli garsonlarla dolu bir sra ssl odalardan getiler. Birka generalle mavir Whist oynuyorlard. Birtakm genler, kanepelere kurulmu, dondurma yiyor ve pipo iiyorlard. Salonda, yirmi kadar gencin etrafna topland uzun masann banda ev sahibi oturmu, banko tutuyordu. Bu altm yalarnda, grn insana byk bir sayg alayan bir kiiydi. Ba, gm rengi salarla rtlyd. Yuvarlak ve taze yz, iyilik ifade ediyordu. Gzleri, devaml bir glmseme prlts ile yanyordu. Narumov ona Hermann' tantt. ekalinski, Hermann'n elini dosta skt ve resmiyete gerek olmadn syleyerek oyuna devam etti. Parti uzun srmt. Masann zerinde otuzdan fazla kt vard. ekalinski her oyundan sona, oyuncularn vaziyet almalarna zaman brakmak iin duruyor, zararlar kaydediyor, oyuncularn isteklerini nezaketle dinliyor, dikkatsiz bir elin bkt bir kdn ucunu daha byk bir nezaketle dzeltiyordu. Nihayet parti bitti. Ktlar kartrd ve ikinci bir partiye hazrland. Hermann, hemen orackta oynamakta olan iman birinin omuzu zerinden elini uzatarak: zin verirseniz, ben bir de bir kt koyaym dedi. ekalinski, raz olduunu gsteren sessiz bir glmseyile eildi. Narumov, uzun sren perhizinin sona eriinden tr Hermann' kutlad ve talihinin ak olmasn diledi. PUKN 131 Hermann: Ben hazrm, dedi. Ve oyuna srd paray, kdnn st tarafna tebeirle kaydetti. Banko, gzlerini krptrarak: Efendimiz ne kadar koydunuz? diye sordu. Af buyurun gzlerim seemiyor.

Hermann: Krk yedi bin! dedi. Bu szler zerine btn balar bir anda evrildi ve btn gzler Hermahn'a dikildi. Narumov: "Hermann akln oynatt!" diye dnd. ekalinski, yznden hi eksik olmayan glmseyii ile: Oyununuzun ok yksek olduunu sylememe izin veriniz, dedi. Burada imdiye kadar hi kimse, bir seferinde iki yz yetmi be rubleden fazla para koymamtr. Hermann itiraz ederek: Ne yapalm? dedi. Siz benim kdm gryor musunuz, grmyor musunuz?. ekalinski, raz olduunu bildiren ayn sessiz eda ile eildi: Yalnz size arz etmek isterim ki, dostlarmn gvenine layk bir insan olmam itibariyle ancak pein para ile oynayabilirim. Ben ahsen, elbette, sznzn yeter olduuna inanrm, ama, oyunun ve hesaplarn drstl adna paray kdn zerine koymanz rica ederim. Hermann cebinden bir ek kard ve ekalinski'ye uzatt. ekalinski, eke ylece bir gz attktan sonra, onu Hermann'n kd zerine koydu. ekalinski kt vermeye balad. Saa dokuzlu, sola da l geldi. Hermann kdn gstererek: Kdm kazand! dedi.132 MAA KIZI Oyuncular arasnda bir mrlt ykseldi. ekalinski'nin surat asld. Ama hemen yine eski glmsemesini ele ald: Paranz emreder misiniz? diye sordu? Ltfedersiniz!. ekalinski cebinden birka banknot kard ve hemen hesab temizledi. Hermann paralarn ald ve masadan uzaklat. Narumov aknln bir trl yenemiyordu. Hermann bir bardak limonata iti ve evine gitti. Ertesi akam yine ekalinski'ye geldi. Ev sahibi banko tutuyordu. Hermann masaya yaklat. Oyuncular ona hemen yer verdiler... ekalinski onu nezaketle selamlad. Hermann yeni bir partinin balamasn bekledi. Bir kt ald ve zerine kendi krk yedi bin rublesiyle dn akamki kazancn koydu. ekalinski kt vermeye balad. Vale saa, yedili sola dt. Hermann yediliyi at. Herkesin azndan bir "Ah!." ykseldi. ekalinski grne gre armt. Doksan drt bin rubleyi sayp Hermann'a teslim etti. Hermann paralar soukkanllkla ald ve hemen oradan uzaklat. Ertesi akam Hermann yine kumar masasnda grnd. Herkes onu bekliyordu. Generallerle mavirler, bu grlmemi oyunu seyretmek iin kendi Whistlerini brakmlard. Gen subaylar kanepelerden frlam, btn garsonlar salona dolmutu. Herkes Hermann'n bana mt. teki oyuncular ktlarn koymam, oyunun nasl biteceini merakla bekliyorlard. Hermann masann banda durmu, yz sapsar, ama yine de glmsemesini elden brakmayan ekalinski'ye kar bir bana oynamaya hazrlanyordu. Her ikisi de yeni birer deste kt atlar... ekalinski ktlar kartrd. Hermann kesti. Kendi kdn masaya koyarak, onu bir banknot yn ile rtt. Bu bir delloyu andryordu. Ortalkta derin bir sessizlik vard. eka PUSKN 133 linski kt vermeye balad. Elleri titriyordu. Saa kz, sola da birli geldi. Hermann: Birli kazand! diyerek kendi kdn, at. ekalinski nezaketle: Kznz kaybetti! dedi. Hermann titredi: Gerekten de, elinde birlinin yerine bir maa kz vard. Gzlerine inanamyor, nasl olup da yanldn bir trl anlamyordu. O anda, maa kz gzn krparak kendisine glmsyormu gibi geldi. Bu alacak benzeyi onu artt. Dehetle: Kocakar! diye haykrd. ekalinski kaybedilen banknotlar nne ekti. Hermann hareketsiz duruyordu. Masadan ayrld zaman grltl konumalar balad. Kumarbazlar: "Yaman para

srd!" diyorlard. ekalinski yeniden ktlar kartrd: Oyun doal gidiini srdrd.SONU Hermann oynatt. Obuhov hastanesinin 17 numaral kouunda yatyor, hibir soruya yarat vermiyor; yalnz byk bir sratle l, yedili, birli; l, yedili, kz, szlerini mrldanp duruyor. Lizavetta vanovna, ok sevimli bir genle evlendi. Hal ve vakti olduka yerinde olan ve bir yerde memur bulunan bu gen, ihtiyar kontesin eski khyasnn oludur. Lizavetta vanovna akrabasndan yoksul bir kz yanna alm bytyor. Tomskiy yzbala terfi etti; Prenses Polina ile evleniyor. 1834 MISIR GECELER Quel esi cet homme? Ha, c'est un ben grand talent, il fait de sa voix tout ce qu'il veut. II devrait bien, ma dame, s'en faire une cu lotte(*). Carskiy Petersburg'un yerlilerindendi. Daha otuzunda 5 yoktu. Evli deildi. almak zorunda da deildi. yi zamanlarda vali muavinlii yapm olan merhum amcas, kedisine bycek bir iftlik brakmt. arskiy'nin hayat ok ho geebilirdi. Ama, iir yazp yaynlamak talihsizliine uramt. Dergilerde ad airdi, uak odalarnda ise kendisine "destanc" derlerdi. airler, yararlandklar btn geni ayrcalklara karn, (itiraf etmelidir ki, gramer kurallar dna kmak ve teki baz airce ayrcalklar bir yana braklrsa, Rus airlerinin yle pek gze batacak ayrcalklar da yoktur) byk bir takm zarar ve skntlarla kar karyaydlar. Bir air iin en ac, en dayanlmaz fenalk, bir damga gibi kendisine vurulan ve yakasn bir trl brakmayacak olan bu airlik unvandr. Halk aire, kendi mal imi gibi bakar. Onun dncesine gre, air halkn zevki ve kar iin yaratlmtr. air kyden mi dnyor, ilk rastlad adam ona unu sorar: (*) Kim bu adam? Haaa... O gerekten byk bir yetenektir. Sesiyle her istedii eyi yapabilir. Sesiyle kendine bir klot yapsa bari, madam. (.N.)138 MISIR GECELER " Bize yine bir eyler getirmediniz mi?" air bozulan ilerini, veya sevdii bir insann hastaln m dnyor? Hemen, baya bir gle karan u baya szleri iitirsiniz: "Her halde bir eyler yaratyorsunuz!" air birine mi k olmutur? Sevgilisi hemen ngiliz maazasndan bir albm satn alr ve ak iirleri beklemeye balar. nemli bir i konumak iin hemen hi tanmad bir kimsenin ziyaretine mi gidiyor? Beriki hemen olunu artr ve ocuu falann manzumelerini okumaya zorlar. ocukcaz airi, yine airin berbadedilmi iirleriyle arlar. Bunlar airliin henz ho yanlardr. Ya kt yanlar kim bilir nasl olmaldr? arskiy'nin sylediine gre tebrikler, sorular, albmler ve ocuklar, kendisini ylesine bktrmlardr ki, her dakika kaba bir davranta bulunmaktan kendisini zor tutuyormu. arskiy, bu ekilmez san bandan atabilmek iin, mmkn olan her areye bavururdu. Edebiyat kardelerinin toplantlarndan kaar, yksek sosyete adamlarn, hatta bunlarn da en anlamszlarn onlara tercih ederdi. Konumalarnda en baya eylerden sz eder, hibir zaman edebiyata dokunmazd. Giyinilerinde, hayatnda ilk kez Petersburg'a gelmi gen bir Moskovalnn rkeklik ve kr inancyla, daima en son modaya uyard. Bir kadnn yatak odas kadar derli toplu olan alma odasnda, yazar olduunu anlatacak hibir ey yoktu: Kitaplar masalarn altlarnda ve stlerinde yuvarlanmaz, kanepede mrekkep lekeleri grlmezdi. lham perisinin varln, sprge ile frann yokluunu gsteren dzensizlik de gze arpmazd. Yksek sosyete dostlarndan biri onu elinde kalemle grecek olsa, arskiy'nin fena halde can sklrd. Saklk yetenei ve duyarlk gibi yeteneklere sahip bir insann bylesine nemsiz eylerle uraabileceine inanmak bile zordu. arskiy, bazen, kendisini mthi bir at merakls, bazen kaarlanm bir kumarbaz, bazen de ince bir yemek merakls gibi gstermekle beraber, adi bir beygiri bir arap atndan bir trl ayrdedemez, kozlar hibir zaman aklnda tu

l PUKN _____________________________________________ 139 tamaz ve klde pimi patatesi, Fransz mutfann eitli icatlarna, iinden, tercih ederdi. arskiy, ok dank bir hayat sryordu. Hibir baloyu karmaz, btn diplomatik ziyafetlerde midesini iirir, her gece davetinde, Rezanov dondurmas gibi, bulunmas zorunlu grlrd. Lakin arskiy bir airdi ve bu tutkusu, nne geilmez bir haldeydi: Sama dnceler (arskiy ilhama bu ad verirdi) kendisine musallat olduu zaman odasna kapanr, sabahtan gecenin ge vakitlerine kadar yaz yazard. arskiy, ancak byle zamanlarda gerek bir mutluluk duyduunu samim dostlarna itiraf ederdi. Baka zamanlarda ise, krlp dklerek, olduundan baka trl grnerek ve her dakika u nl: Yeni bir ey yazdnz m? sorusunu dinleyerek dolar dururdu. arskiy bir sabah, ruhunun sonsuz bir mutlulukla kanatlandn hissetti. Byle anlarda, kafanzn iindeki hayaller, gayet ak olarak gzlerinizin nnde canlanr. Byle zamanlarda, duygularnz ifade edebilmek iin, hi beklemediiniz, canl kelimeler bulursunuz. Dizeler kolayca kaleminize boyun eer; ahenkli uyaklar, dzgn fikirlerinizi karlamak iin adeta kouur. arskiy btn ruhuyla tatl bir vecd iindeydi... Ne yksek sosyete, ne yksek sosyetenin grleri, ne de kendi kaprisleri, artk onun iin yoktu. arskiy iir yazyordu. Birdenbire airin oda kaps gcrdad ve yabanc bir ba grnd. arskiy irkildi ve kalarn att, can skntsyla: Kim o? diye sordu. Ve iinden hibir zaman antrede bulunmayan hizmetilerine lanetler savurdu. Yabanc ieri girdi. Uzun boylu ve zayfayd; otuz yalarnda grnyordu. Esmer yznn izgileri anlamlyd: siyah sa peremleriyle rtlm solgun ve yksek aln, parlak siyah gzleri, kartal burnu, sar, esmer kk yanaklarn evreleyen sk, siyah sakal, bu adamn bir yabanc olduunu gsteriyordu. zerinde, diki yerleri aarm siyah bir140 MISIR GECELER frak vard. Sonbahar olduka ilerlemi olduu halde, yazlk bir pantolon giymiti. Ypranm siyah kravatnn altndaki sarmtrak plastronunda yalanc bir elmas parlyordu. Tyl apkas, hem iyi, hem kt gnler grme benziyordu. Bu adamla bir ormanda karlasanz bir haydut; onu kibar salonlarnda grseniz bir suikast; kendisine kapnzn nnde rastlasanz iksir ve sanotu satan bir arlatan sanrdnz. arskiy ona, Franszca: Ne istiyorsunuz? diye sordu. Yabanc, yerlere kadar eilerek karlk verdi: Signor, lei voglia perdonarmi si...(*) arskiy ona, oturmasn nermedi. Kendisi de ayaa kalkt. Konuma talyanca devam etti. Yabanc: Ben Napolili bir sanatym, diyordu. Durum beni, yurdumdan ayrlmaya, zorlad. Yeteneime gvenerek Rusya'ya geldim. arskiy, Napoli'linin viyolonselle birka konser vermek ve evlere bilet satmak niyetinde olduunu sand. Eline yirmi be ruble sktrp, bir an nce ondan kurtulmay dnd. Fakat yabanc unlar ekledi: Signor, meslektanza dosta bir yardmda bulunacanz ve beni de devam etmekte olduunuz yerlere gtreceinizi umarm. arskiy'nin nne bundan daha etkili bir hakaret yaplamazd. Kendisini meslekta diye tantana, kibir ve azametle bir gz att. fkesini zorlukla yenerek sordu: Kim olduunuzu ve beni kim sandnz sormama izin verir misiniz?. Napolili, arskiy'nin can skldn farketmiti. Kekeleyerek yant veriyordu: (*) Aslnda talyanca yazlmtr. Ekselans, affnz rica ederim, eer... PUKN 141

Signor... Ho creduto... Ho sentito... La vostra eccelenza perdonera...(*) arskiy kuru bir tavrla tekrarlad: Ne istiyorsunuz? talyan: Sizin o olaanst yeteneiniz hakknda ok eyler iittim, dedi. Bural msylerin sizin gibi stn bir airi, her biimde himaye etmeyi bir eref sayacaklarna eminim... te bundan tr size gelmeye cesaret ettim... arskiy onun szn kesti: Yanlyorsunuz signor. Bizde airlik diye bir san yoktur. airlerimiz, msylerin himayesinden yararlanamazlar: nk bizim airlerimiz de msydr. Kltr koruyucularmz (Allah onlarn belasn versin!) eer bunu bilmiyor. larsa, bu kendileri iin daha fenadr. Bizde, algclarn sokakta yakalayp kendilerine livretto yazdrdklar st ba yrtk papazlar yoktur. Bizde airler, yardm dilenmek iin, yaya olarak kap kap dolamazlar.. Benim, szm ona, byk bir air olduumu, her halde size aka olarak sylemilerdir. Geri, bir zamanlar ben de birka kt talama yazmtm. Fakat Allaha kr air baylarla hibir iliiim yoktur ve olmasn da istemem. Zavall talyan utanmt. Etrafna bir gz att. Tablolar, mermer ve tun heykeller, gotik etajerlere yerletirilmi deerli oyuncaklar onu artt... nnde durmakta olan banda dibadan yaplm sorgulu bir takke, srtnda, yaldzl bir in hrkas, belinde Trk alndan bir kuak bulunan bu kendini beenmi dandy ile, anm kravatl, eskimi frakl zavall bir gebe sanat arasnda ortaklaa hibir ey olmadn anlad. tiraz yollu tutarsz birka sz syledi, eildi ve gitmek istedi. (*) Aslnda talyanca yazlmtr. "Sinyor sandm ki, Bana yle geliyor ki... "Efendimiz beni balayacaklar..." anlamna gelir." (.N.)142 MISIR GECELER talya'nn acnacak grn, ufak tefek baz kusurlarna karn iyi ve soylu bir yrei olan arskiy'ye dokundu. Onurunun bu aha kalkndan utand. talyana: Nereye gidiyorsunuz, canm? dedi, durunuz... Hak etmediim bir san zerimden atmak ve size air olmadm anlatmak zorundaydm. imdi ilerinizden konualm. Mmkn olan her yardm size yapmaya hazrm. Siz algc msnz? talyan: Hayr, eccelanza(*) dedi, ben yoksul bir emprovizat Davrannn btn zalimliini hisseden arskiy: Emprovizatr ha? diye haykrd. Emprovizatr olduunuzu nceden neye sylemediniz? arskiy, iten gelen bir pimanlk duygusuyla talyann elini skt. arskiy'nin dost yz talyan' cesaretlendirmiti. Ak yrekle niyetlerinden sz etmeye balad. Kl kyafeti aldatc deildi: Paraya ihtiyac vard. Rusya'da kendi aile durumunu az ok dzeltmeyi dnyordu. arskiy dikkatle dinledi. Sonra da zavall sanatya: Baar kazanacanza umudum var, dedi. Bura sosyetesi hibir zaman bir emprovizatr dinlememitir. Herkes bunu merak edecek... Dorusunu isterseniz, bizde talyanca pek de revata deil... Sizi anlamayacaklardr. Ama bunun zarar yok! nemli olan sizin skse yapmanzdr. Dnceye dalan emprovizatr: Fakat sizde talyanca'dan anlayan yoksa, kim gelip beni dinleyecek? dedi. (*) Aslnda talyanca yazlmtr: "ekselans" demektir. (**) Kendisine verilen bir konuya uygun olarak irticalen iir syleyen sanat (H.A.Ediz) Korkmaynz, gelirler: Birtakm merak ettii iin gelir; birtakm ise, nasl olursa olsun gecesini geirmek iin gelir; nc birtakm da, talyanca bildiini gstermek iin gelir. Ama tekrar ediyorum, nemli olan sizin skse yapmanzdr. Siz skse yapacaksnz, size sz veriyorum. arskiy emprovizatrn. adresini alarak ondan ok dosta ayrld ve... Hemen o akam talyan'n hesabna almaya koyuldu.PUKN

145 II Ben arm, ben esirim, ben Solucanm. Derjavin Etesi gn arskiy, otelin pis ve karanlk koridorunda 35 numaral oday arayp buldu. Kapnn nnde durdu ve kapy ald. Dnk talyan kapy at. arskiy ona: Baar! dedi. Sizin i torbada keklik! Prenses** salonunu size veriyor. Dn akam kibar bir toplantda Petersburg'un yarsn salamay baardm. Biletleri ve ilnlar bastrnz! Parlak bir baar deilse bile bir kazan garanti edebilirim. talyan, kendi gneyli rkna zg canl hareketlerle sevincini belirterek bard: Asl nemli olan da budur. Bana yardm edeceinizi ben zaten biliyordum. Corpo di Bacco(*). Siz de benim gibi bir airsiniz; ne derseniz deyiniz, airler iyi ocuklardr vesselam! Bilmem ki size nasl teekkr edeyim? Durunuz, emprovizasyon dinlemek ister misiniz? Emprovizasyon mu? Fakat bir dinleyici ktlesi, mzik ve alk saana olmadan yapabilir misiniz? Ge efendim, ge! Bundan iyi bir dinleyici ben nerede bulabilirim? Siz airsiniz, beni onlardan iyi anlarsnz. Sizin sessizce cesaret veriiniz benim iin btn bir alk sana (*) Aslnda talyanca yazlmtr. "Hay Allah lyn versin" anlamna gelir. (H.AEdiz) ndan daha deerlidir. uraya bir yere oturunuz da bana bir konu veriniz. arskiy, bavulun zerine oturdu (Hcrede bulunan iki sandalyeden birisi krkt, dierinin zerine ise bir sr kt ve amar ylmt). Emprovizatr masadan kitaray ald. Kemikli parmaklaryla akordunu yaparak arskiy'nin karsna dikildi ve smarlayaca eyi beklemeye balad. arskiy: te size konu, dedi: air, arklarnn konusunu kendi seer. Ktlenin, onun esinini ynlendirmeye hakk yoktur. talyann gzleri parlad. algsn biraz daha akordetti. Ban gururla kaldrd. Bir anlk duygularn ifadesi olan ateli beyitler, ahenkli olarak dudaklarndan dklmeye balad. te, arskiy'nin belleinde kalan kelimelerle dostlarmzdan birinin serbest olarak naklettii msralar... talyan sustu, hayretler iinde kalan ve duygulanan arskiy susuyordu. Emprovizatr sordu: E, nasl buldunuz? arskiy talyan'n elini yakalad ve kuvvetle skt. Emprovizatr tekrar sordu: Nasl, beendiniz mi? air: alacak ey, dedi. Bu nasl oluyor? Yabanc bir dnce kulanza alnr alnmaz, sanki bununla yaknlnz varm, bunu bytp nazlandrmsnz, durmadan zerinde ilemisizin gibi, kendi malnz haline geliverdi. Demek' ki sizin iin ne bir zorluk, ne bir yadrgay, ne de esinden nce gelen o huzursuzluk diye bir ey yok! alacak ey dorusu! Emprovizatr:146 MISIR GECELER Her yetenek aklanmas olmayan bir nesnedir, diye yant verdi. Bir heykelci, bir Karara mermeri parasnda sakl bulunan Jpiter'i nasl oluyor da gryor? Sonra elindeki kalem ve ekile bu mermeri paralayarak nasl oluyor da Jpiter'i meydana karyor? Bir airin kafasndan, dnceler, neden drt uyakla bezenmi olarak dzgn, ayn biimde dizelerle ll bir halde meydana kyor? zlenimlerdeki bu hz, insann kendi esiniyle bir bakasnn iradesi arasndaki bu sk ba, bizzat bir emprovizatr kadar hi kimse anlayamaz. Benim size bunu anlatmak isteyiim botur. Ne ise ... lk konserimi dnmek gerek. Siz ne dersiniz? Hem halka ar gelmemesi, hem de benim zarar etmemem iin biletlere nasl bir fiyat koymalyz? Diyorlar ki la signora Catalani bilet bana 25 er ruble alm? Fena bir fiyat deil!

Birdenbire iirin yksekliklerinden bir bakkal dkknnn tezgh altna dmek arskiy iin ho bir ey olmamt. Fakat arskiy geinme zorluunu ok iyi anlyordu. Bunun iin talyanla tccarca hesaplara giriti. talyan bu mnasebetle, kr konusunda, yle vahi bir hrs, ylesine saf bir sevgi gsterdi ki, arskiy'ye iren grnmeye balad. arskiy bu olaanst emprovizatrn kendisinde uyandrd hayranlk duygularn bsbtn kaybetmemek iin, oradan bir an nce uzaklamakta acele etti. Kafas pek megul olan talyan bu deiiklii farketmedi. Daima minnettar kalacan srarla syleyerek yerlere kadar eilerek arskiy'yi koridor boyunca ve merdivenlerin bana kadar geirdi. III Biletlerin fiyat 10 rubledir. Saat yedide balyor. Duvar iln Prenses **in salonu emprovizatrn emrine verilmiti, Sahne kurulmu, 12 sra sandalye konmutu. Belirtilen gnde, akamn yedisinden beri salon aydnlatlmt. Kapda bir masann nnde, bilet satmak ve gelenlerin biletlerini almak zere gri apkasnn tyleri krlm, her parmanda yzkler bulunan uzun burunlu ihtiyar bir kadn oturuyordu. Cmle kapsnda jandarmalar duruyordu. Ahali gelmeye balad. lk gelenlerden biri arskiydi. arskiy, temsilin baarl olmas iin byk bir ilgi gstermiti. Yaplan ilerden honut olup olmadn renmek iin emprovizatr grmek istiyordu: talyan' yan odalardan birinde, sabrszlkla saatine bakarken buldu. talyan garip bir kyafetteydi: Batanbaa siyahlar giyinmiti. Gmleinin dantelal yakas akt; plak boynu garip beyazlyla, gr ve siyah sakalndan keskin bir izgi ile ayrlmt. Aa dm peremleri alnn ve kalarn rtyordu. Btn bunlar bir airi gezici bir hokkabaz klnda grmekten sinirlenen arskiy'nin, hi de houna gitmemiti. talyan'la ksa bir konumadan sonra gittike dolmakta olan salona dnd. 148 MISIR GECELER Ksa bir zamanda btn koltuklar k bayanlarla doldu. Erkekler skk bir sra halinde sahnenin altnda, duvar dibinde ve en gerideki sandalyelerin ardnda yer aldlar. algclar sehpalaryla sahnenin iki yann doldurdular. Orta yerde, bir masann zerinde porselen bir vazo duruyordu. Seyirciler ok kalabalkt. Herkes, sabrszlkla oyunun balamasn bekliyordu. Nihayet saat yedi buukta algclar kmldad. Aletlerini hazrladlar ve "Tancreda"nn uvertrn almaya baladlar. Herkes yerine oturdu, sesler kesildi. Uvertrn son nameleri inledi... Ve salonun drt bir yanndan ykselen iddetli bir alk saana arasnda emprovizatr, derin reveranslarla sahnenin en kenarna yaklat. arskiy, birinci dakikann nasl bir etki yapacan zntyle bekliyordu. Fakat, kendisine o kadar irkin grnm olan kyafetin, dinleyiciler zerinde ayn etkiyi yapmadn grd: Bizzat arskiy, birok lamba ve mumlarn aydnlatt sararm yz ile emprovizatr sahnede grd zaman, onda, gln hibir ey bulamad. Alk dindi, konumalar kesildi. ..........talyan, kt bir Franszcayla meramn anlatarak dinleyicilerden ayr bir kda yazmak suretiyle birka konu semelerini rica etti. Bu beklenmeyen davet karsnda herkes birbirine bakt ve kimse bir yant vermedi. talyan biraz bekledikten sonra, rkek ve sakin bir sesle ricasn tekrarlad. arskiy, tam sahnenin dibinde duruyordu. Onu bir znt ald: onsuz bu iin yrmeyeceini, kendisi bir konu yazmak zorunda olduunu hissetti. Gerekten de birka kadn ba ona dnm, nceleri yavaa, sonra gittike ykselen bir sesle kendisine seslenmeye balamlard. arskiy'nin adn duyan emprovizatr, gzleriyle ayaklar dibinde onu arad. Ve dost bir glmseyile ona bir tomar kt PUSKN 149 la bir kurun kalemi uzatt. Bu komedyada rol almak arskiy'nin fenasna gitmiti; fakat yaplacak hibir ey yoktu. talyan'n elinden kalemle kd ald ve birka satr

yazd. talyan masann zerinde durmakta olan vazoyu ald, sahneden indi. Vazoyu arskiy'nin nne tuttu. arskiy yazd konuyu bunun iine att. arskiy'nin rnek tekil etmesi, etkisini gsterdi. Edebiyat sfatyla iki gazeteci birer konu yazmak gereini duydular. Napoli Elilii Sekreteri ile, daha geenlerde seyahatten dnm olan bir delikanl, Floransa'yi sayklayarak, bktkleri ktlar vazoya attlar... Nihayet irkin bir kz, annesinin emriyle gznde yalar olduu halde talyanca birka satr karalad. Kulaklarna kadar kzararak yazdklarn emprovizatre verdi. Bu arada kadnlar sessizce, fakat ak bir kmseyile glmseyerek ona bakyorlard. Sahneye dnen emprovizatr vazoyu masann zerine koydu ve ktlar birbiri peinden vazodan kararak yksek sesle okumaya balad: eni ailesi (La famiglia dei Cenci) L'ultimo Giorno di Pompeia. Cleopatra e i Suoi Amanti. La Primavera Veduta da una Prigione. I Trionfo di Tasso(*) Uysal talyan sordu: Sayn dinleyiciler ne emrederler? Teklif edilen konulardan birini kendim mi seeyim, yoksa bu iin zmn kuraya m brakalm? Dinleyicilerden biri: Kura! dedi. Dinleyiciler: Kura, Kura! diye tekrarladlar. (*) Aslnda talyancandr. Pompei'nin Son Gn Kleopatra ve klar Zindanda bahar Tasso'nun Zaferi.150 MISIR GECELER Emprovizatf elinde vazo olduu halde tekrar sahneden indi ve kur'ay kimin ekmek istediini sordu. Emprovizatr yalvaran baklarla birinci sradaki sandalyeleri gzden geirdi. Burada oturmakta olan k bayanlardan hibiri kmldamad. Kuzey duygusuzluuna almam olan emprovizatr, zlm gibi grnyordu. Birdenbire yan tarafta, beyaz bir eldivenin iindeki kk bir elin kalktn grd. Canl bir hareketle dnd ve ikinci srann banda oturmakta olan gen ve grkemli gzele yaklat. Gen ve gzel kadn hibir sklganlk duymadan ayaa kalkt, ok doal bir davranla kibar elini vazoya soktu ve bklm bir kt kard. Emprovizatr, kadna: Onu ap okumak ltfunda bulunur musunuz? dedi. Gzel kadn kd at ve yksek sesle okudu: Cleopatra e i Suoi Amanti. Bu szler hafif bir sesle sylenmiti. Fakat salonda ylesine derin bir sessizlik vard ki, herkes bunlar iitti. Emprovizatr derin bir kran ifade eden bir yzle kadnn nnde yerlere kadar eildi ve sahneye geldi. Dinleyicilere dnerek: Baylar, dedi, ekilen kuraya gre emprovizasyon konusu olarak Kleopatra ve klar kt. Bu konuyu semi olan bayandan sayg ile rica ediyorum, kastettii klar kimlerse ltfen onlar sylesinler. *Perche la grande regina aveva moito...(*) Bu szler zerine erkeklerin ou kahkaha ile gldler. Emprovizatrn biraz can skld. Szne devam ederek: Bu konuyu semi olan bayann hangi tarihi olay ima ettiini renmek isterdim. Eer bunu bana aklarlarsa ok minnettar kalacam. (*) Asl talyancadr nk byk kralienin bir ok ....(H.AEdiz) N________________________________________________________ Kimse yant vermeye hazrlanmyordu. Birka bayan, annesinin emriyle konuyu yazm olan irkin kza bakmaya balad. Zavall kz pek de iyiye iaret olmayan bu baklar hissetmi ve ylesine utanm, ylesine sklmt ki, kirpiklerinden gzyalar akmaya balamt. arskiy buna dayanamad. Emprovizatre hitaben talyanca: Konuyu ben teklif etmitim, dedi. Victor Aurelius'un anlatt olay kastediyorum. Ona gre Kleopatra, akn lm pahasna satm. Fakat buna karn bu artlardan ylmayan, nefret etmeyen hayranlar ortaya kmlar... Bana kalrsa konu biraz zorcadr. Bir baka konu semez misiniz? Fakat artk emprovizatr, esin perisinin yaklamakta olduunu hissetmiti. Orkestraya, alma iaretini verdi. Yz, korkun bir biimde sararmt. Stmaya

tutulmu gibi titriyordu. Gzleri olaanst bir atele parlyordu. Elleriyle siyah salarn kaldrd. Ter damlalaryla rtl yksek alnm mendiliyle kurulad... Ve birdenbire bir adm ilerledi. Ellerini aprazlama olarak gsne balad... Mzik susmu, emprovizasyon balamt.... KLEOPATRA VE AIKLARI. Saray prl pnld. arkclar hep bir azdan Destan okuyorlard, filvta ve rbabn akyla. Melike sesiyle ve bakyla Canlandryordu ziyafeti ihtiam iinde. Gnller srkleniyordu onun tahtna doru Fakat altn tasn nnde, o, birdenbire dald derinlere Mucizeli ban, omzuna eip durdu.152 MISIR GECELER Ve imdi muhteem ziyafet sanki uyukluyordu, Davetliler susmutu. arkclarda ne ses, ne seda vard! Ama ite, eilen ban O kaldrd yine, Ikl bir yzle balad szlerine: "Mutluluunuz sizin, benim akmdadr. Dinleyin beni, ben dilersem eer, siz Benimle bir olabilirsiniz htiras alveriine kim giriyor, kim? Akm satyorum ben, Hayat pahasna bir gecemi benim Syleyin, kim satn alacak iinizden?" Sustu ve korku sard herkesi, Yrekler burkuldu ehvetle.. O, yznde souk bir cretle Dinlemektedir akn mrltlar Ve kmseyen baklarn ar ar Hayranlarnn stnde dolatrmaktadr. Birden bir insann kyla yarld kalabalk Onun peinden geldi iki kii daha Durular pervaszd, gzbebeklerinde k. Melike karlyor gelenleri, ve bylece Alveri bitiyor: satn almyor gece, lm adasdr aran onlar artk. imdi khinler Donakalm davetliler nnde Uursuz kseden Sra kurasn ekiyor birer birer, Birinci, Flavius, son Roma blnde En yrtc asker. ldrtabilirdi onu Katlanmak bir kadnn azametine, O kabul etmiti zevkin meydan okuyuunu, Kzgn kavga gnlerinde koar gibi, Dmann davetine. kinci, Kriton, gen hakim, Epiktir bahelerindendi, Kharitelerin, Kbrs'n, Amur'un airi ve hayranlarndand. nc, yeni am bir bahar iei gibi Okuyordu gz ve kalbi. nl deildi, ad asrlarda tutmamt yer; Yavaa glgeliyordu, Dudaklarn ilk tyler; Gen yreinde tecrbesiz gc Kaynyor ihtirasla; Heyecan ldyor gzlerinde. Marur Melike hznl baklarn, Durdurdu onun zerinde. " And ierim.. Ey zevklerin anas, Mislini grmediin gibi hizmet edeceim sana. Satlk bir cariye gibi gireceim, Kandrc ihtiraslar odasna. Dnle beni, gc byk Kbrsl sen, Ve siz yeralt hkmdarlar, Ey gazapl Aydann ilahlar, Yemin ederim ki, sabah afak okene kadar Arzulanma hkmedenleri; ben Tatl ihtiraslarla doyuracam,

Ve btn esrarl ak hnerleriyle Ve misilsiz bir rehavetle onlar yoracam. Ama, kzl sabah klaryla, Sknce lmsz afak,154 MISIR GECELER Yemin ederim ki, lmn baltasyla Bu bahtiyar balar yuvarlanacak." Ve ite artk gn batyor, Altn bir yay gibi douyordu ay. rtld baygn glgelerle skenderiye'de saray. Fskiyeler couyor, mealeler tututu. Buhurdanlar ttyor ar ar, y er yer... Dnya ilahlarnn bekliyor emirlerini Tatl ihtirasl serinlikler. Sessiz ve ihtiaml karanlklarn, Gnl eken mucizeleri arasnda, Ve glgesinde erguvani perdelerin Ildyordu altn oda... 1835 DUBROVSKBundan birka yl nce, eski Rus derebeylerinden Kirila Petrovi Troyekurov, maliknelerinden birinde oturuyordu. Zenginlii, soyluluu ve ilikileri, iftliklerinin bulunduu illerde ona byk bir saygnlk kazandrmaktayd. Komular onun en kk bir isteini yerine getirmek iin can atarlar, il memurlar adn duyduklar zaman titrerlerdi. Kirila Petrovi bu yaltaklanma gsterilerini, kendisine verilmesi zorunlu bir hara sayard. Evi her zaman konuklarla dolup taard; bunlar onun grltl, bazen de lgnca elencelerine katlarak, derebeyi avareliini neelendirmeye can atarlard. Hi kimse onun davetlerini reddetmek, ya da belli gnlerde gerekli sayg ile Pokrovskoye kyne gelmemek cesaretini gsteremezdi. Kirila Petrovi'in ev yaay, cahil bir adamn btn kusurlarn aa vurmaktayd. evresindeki insanlarca martlan Kirila Petrovi, ateli huyunun btn isteklerine ve olduka dar kafasnn btn dncelerine tam bir serbestlik vermeye almt. Vcuta fevkalade salam ve gl olmasna karn, pisboazlndan tr haftada iki sefer hastalanr, her gece de akrkeyif olurdu. Evinin bir dairesinde, cinslerine zg dileriyle uraarak on alt odalk yaard. Dairenin pencereleri tahta kafeslerle rtl; kaplarnda ise, anahtarlar Kirila Petrovi'te duran kilitler vard. Gen mahpuslar belli saatlerde baheye iner ve iki yal kadnn gzcl altnda gezinirlerdi. Kirila Petrovi zaman zaman bunlardan bazlarn kocaya verir ve yerlerine yenileri getirilirdi.158 DUBROVSK Kyllere ve adamlarna kar sert ve keyfince davranrd. Ama bunlar yine de kendisine balydlar: Efendilerinin zenginlii ile, nyle nrler, sras dtke de onun gl korumasna gvenerek komularna eitli ktlkler etmekten ekinmezlerdi. Troyekurov'un srekli ii geni malikneleri evresinde dolamaktan, boyuna lenler vermekten ve her gn bir yenisi icadedilen muziplikler yapmaktan ibaretti. Genel olarak bu muzipliklere kurban olanlar yeni ahbaplard. Bununla beraber Andrey Gavrilovi Dubrovski bir yana braklrsa, eski ahbaplar da bu muzipliklerden her zaman yakalarn kurtaramazlard. Emekli bir hassa temeni olan bu Dubrovski, Troyekurov'un en yakn komusu olup yetmi toprak klesi vard(*) En yksek rtbeli kimselerle ilikilerinde bile kibirli davranan Troyekurov, pek de varlkl saylmamasna karn, Dubrovski'ye sayg gsterirdi. Bunlar bir zamanlar i arkadal etmilerdi. Troyekurov arkadann mert ve hi kimseye boyun emeyen karakterini tecrbeyle biliyordu. anl 1762 yl onlar uzun bir sre birbirinden ayrd. Prenses Dakova'nn akrabas olan Troyekurov ykseldi; maddi durumu bozulan Dubrovski ise istifasn vererek elde kalan kyne gelip yerlemek zorunda kald. Bunu haber alan Kirila Petrovi onun koruyucusu olmay nerdi; Dubrovski teekkr ederek yoksul ama bamsz kalmay tercih etti. Birka yl sonra Emekli General Anef Troyekurov da iftliine geldi; iki arkada bulutular ve bu bulumaya pek sevindiler. O gnden beri de her gn vakitlerini bir arada geirmeye baladlar. Ziyaretiyle kimseyi onurlandrm olan Kirila Petrovi, eski arkadann evine teklifsizce girip kmaya balad. Yat olmalar, bir tabakaya mensup bulunmalar, ayn eitimi grmeleri yznden karakter ve eilimleri de az ok birbirine benziyordu. Baz alanlarda aln

yazlar da (*) Vaktiyle Rusya'da toprak klelii devrinde kyller derebeyinin mal saylyordu. (.N.) PUKIN 159 PUKN birbirine benzemiti: kisi de severek evlenmi, ikisinin de eleri erken lmt. Sonra, ikisinin de birer ocuu kalmt: Dubrovski'nin olu Petersburg'da okuyor, Kirila Petrovi'in kz ise babasnn gzcl altnda byyordu. Troyekurov sk sk Dubrovski'ye: Bana bak kardeim Andrey Gavrilovi, derdi, eer senin Volodka hayrl bir evlt olursa: Be parasz da olsa yine kzm Ma'y ona veririm. Andrey Gavrilovi ban sallar ve deti zere: Hayr Kirila Petrovi, diye yant verirdi, benim Volodka'm Mariya Kirilovna'ya e olamaz! Volodka gibi yoksul bir soylunun, yine kendisi gibi yoksul bir soylu kzla evlenerek evin ba olmas, mark bir kadnn vekilharc olmasndan daha iyidir. Kibirli Troyekurov ile yoksul komusu arasndaki bu dostluu herkes kskanyor ve Dubrovski'nin, Kirila Petrovi'in sofrasnda, ev sahibinin dncelerine uygun olup olmadna zerre kadar nem vermeden aka kendi dncelerini savunmakta gsterdii cesarete ayordu. Bazlar onu taklit etmeye ve gsterilmesi gereken sayg snrlar dna kmaya yeltenmilerdi. Ama Kirila Petrovi onlarn haddini ylesine bir bildirmiti ki, bir daha bu gibi hallere kalkmak istekleri sonsuz olarak krlm, Dubrovski bu genel kural dnda bir bana kalmt. Gelgelelim beklenmedik bir olay her eyi deitirdi, altst etti. Bir sonbahar balangcyd; Kirila Petrovi birka gnlne ava kmaya hazrlanyordu. Bir gn nce, kpekilere, seyislere sabahn beinde hazr bulunmalar iin emirler verildi. adrlar ve mutfak takmlar Kirila Petrovi'in le yemeini yiyecei yere nceden gnderilmiti. Ev sahibi ve konuklar be yzden fazla taz ve zaarn karnlar tok, srtlar pek, kpeke dilleriyle Kirila Petrovi'in cmertliine hamdederek, bulunduu kpekhaneye gittiler. Yine orada, bahekim Timoka'nn gzcl altnda, hasta kpekler iin bir hastane (dknler yurdu) ile cins k160 DUBROVSKI peklerin yavrulamalar ve yavrularn emzirmeleri iin zel bir pavyon vard. Kirila Petrovi bu gzel kurumuyla iftihar eder ve konuklar nnde her birinin en aa yirminci kez grd bu bina ile vnmek frsatn hibir zaman karmazd. Kirila Petrovi konuklaryla evrili ve yannda bahekim Timoka ile kpeki bass olduu halde kpekhaneyi dolayor ve kh hasta kpeklerin salklarn sorarak, kh az ok sert ve hakl uyarlarda bulunarak, kh tand kpekleri yanna ararak ve onlarla tatl tatl konuarak baz kpek kulbelerinin nnde duruyordu. Konuklar Kirila Petrovi'in kpekhanesi karsnda hayranlk gstermeyi bir bor sayyorlard. Bunlarn iinde susan ve somurtan yalnz Dubrovski idi. Dubrovski ava ok meraklyd. Ama mal durumu ancak iki zaarla bir taz srs beslemesine elveriliydi. Bu gzel kurum karsnda bir dereceye kadar haset duymaktan kendini alamyordu. Kirila Petrovi: Suratn niye astn karde? diye sordu. Yoksa kpekhanemi beenmedin mi? Dubrovski sert bir tavrla: Hayr, kpekhaneniz pek mkemmel, diye yant verdi. Herhalde adamlarnz kpekleriniz kadar iyi yaamasalar gerek. Kpekilerden birinin can skld: Evelallah, sonra da efendimiz sayesinde yaaymzdan bir ikyetimiz yok, dedi. Ama ne yalan syleyeyim, yoksul soylulardan bazlar maliknelerini buradaki rasgele bir kpek kulbesiyle deitirseler, hi de kt bir ey yapm olmazlar. Hi olmazsa hem karnlar doyar, hem srtlar snrd. Klesinin bu kstaha dncesi zerine, Kirila Petrovi kahkaha ile gld. Kpekinin bu alaynn kendilerini de ilgilendirebileceini hissetmekle beraber, konuklar de onun

arkasndan kahkahalarn bastlar. Dubrovski sapsar kesildi ve hibir ey sylemedi. PUSKN 161 Bu srada Kirila Petrovi'e bir sepetin iinde yeni domu kpek yavrular getirdiler. O, bunlarla ilgilendi, iki tanesini kendisi iin ayrtt; geri kalanlarn da ldrlmesini emretti. Bu arada Andrey Gavrilovi gzden kaybolmu, kimse de bunun farknda olmamt. Konuklaryla beraber kpekhaneden dnen Kirila Petrovi, akam yemeine oturdu ve ancak o zaman Dubrovski'nin yokluunu fark ederek soruturmaya balad. Adamlar Andrey Gavrilovi'in evine gitmi olduunu sylediler. Troyekurov hemen ona koup yetimelerini ve mutlaka geri evirmelerini emretti. O, hibir zaman, kpeklerin deerini takdir etmekte byk bir deneyimi olan ve avclkla ilgili tartmal konular doru olarak zen Dubrovski'siz ava kmazd. Dubrovski'nin arkasndan koturulan hizmeti dnd zaman henz sofradan kalkmamlard. Hizmeti efendisine Dubrovski'nin sz dinlemediini ve dnmek istemediini bildirdi. Her zamanki gibi iki bana vuran Kirila Petrovi fkelendi ve Pokrovskoye'ye gecelemek zere hemen, geri dnmezse, kendisiyle sonsuza kadar bozuacan sylemesi iin ayn hizmetiyi ikinci sefer Dubrovski'ye gnderdi. Hizmeti tekrar Dubrovski'ye kotu. Kirila Petrovi sofradan kalkarak konuklarn savd ve yatmaya gitti. Ertesi gn ilk ii: Dubrovski burada m? diye sormak oldu. Yant yerine kendisine ke bklm bir mektup verdiler. Kirila Petrovi ktibine, mektubu yksek sesle okumasn emretti ve unlar iitti: "Pek ltufkr efendim. "zr dilemek zere kpeki Paramoka 'yi bana gnderinceye kadar Pokrovskoye'ye gelmek niyetinde deilim. Onu cezalandrp cezalandrmamak benim bileceim bir itir. Klelerinizin akalarna katlamaya niyetli deilim: hatta sizin bile akalarnza katlanamam. nk, ben bir maskara deilim, eski bir kiizadeyim. Daima hrmetkarnz Andrey Dubrovski"162 DUBROVSKI Bu mektup, bugnk etiket anlaylarna gre de pek mnasebetsiz bir mektup saydrd. Amma burada Kirila Petrovi'i kzdran ne mektubun acayip biimi, ne de yazl tarzyd, belki zyd. Yataktan yalnayak frlayan Troyekurov: Nasl, diye grledi, zr dilemek zere adamlarm ona m gnderecekmiim? Onlar balamak ya da cezalandrmakta serbest miymi? Ne sanyor o? Kiminle attn biliyor mu? Ben onu... Ayaklarma kapanp yalvarmazsa... Troyekurov'a kar gelmeyi ben ona gsteririm. Kirila Petrovi giyindi ve her zamanki debdebesiyle ava gitti. Ama avlanmak ksmet olmad. Sabahtan akama kadar yalnz bir tavan grebildiler, onu da kardlar. Krda, adr altnda yenen le yemei iyi gemedi, daha dorusu ahy dven konuklar halayan, dnte de btn av kafilesiyle kastl olarak Dubrovski'nin tarlalarn ineyen Kirila Petrovi'in houna gitmedi. Aradan birka gn geti, iki komu arasndaki dmanlk yatmad. Andrey Gavrilovi, Pokrovskoye'ye dnmyordu. Halbuki Kirila Petrovi'in onsuz can sklyor ve bu can skntsn en ar szcklerle belirtiyordu. Bu szler oral derebeylerinin abasyla, deitirilmi ve iirilmi bir halde Dubrovski'nin kulana kadar geliyordu. Yeni bir olay, son bar umudunu da ortadan kaldrd. Bir gn Dubrovski kendi kk maliknesini dolayordu. Kayn koruluuna yaklarken bir balta sesi duydu. Birka dakika sonra da devrilen bir aa grlts iitti. Hemen korulua dald ve orada byk bir sknetle kendi aalarn armakta olan Pokrovskoye'li birka mujii bastrd. Dubrovski'yi gren kyller kamak istediler. Dubrovski arabacsnn yardmyla bunlardan ikisini yakalad ve bal olarak evine getirdi. Dmana ait beygir de hemen orackta galiplerin eline gemiti. Dubrovski pek fkeliydi. Haydutluklaryla tannm Troyekurov'un adamlar, Dubrovski ile kendi efendileri arasndaki sk fk dostluu PUKN_______________________________________________________________

bildikleri iin eskiden Dubrovski'nin maliknesine adm at maya cesaret edemezlerdi. Dubrovski, Troyekurov'la aralarnn almasndan, imdi bunlarn yararlandklarn gryordu. Esirlerini, btn sava haklar kurallarna aykr olarak, kendi koruluundan ardklar sopalarla terbiye etmeye, beygirleri de, iftlik hayvanlarna katarak altrmaya karar verdi. Bu olayn ayrntlar o gn Kirila Petrovi'in kulana kadar geldi. Troyekurov kprd, fkesinin ilk anlarnda btn maiyetiyle birlikte Kistenevka'y (komusunun ky bu ad tayordu) basarak btn ky batan baa yama ve Dubrovski'yi de kknde kuatmay aklndan geirdi. Zaten bu gibi davranlar onun iin hi de tuhaf saylmazd. Ama ok gemeden dnceleri bir baka yn ald. Salonda ar ar, bir aa bir yukar dolarken, rasgele pencereden bakt ve kapda bir troykann durduunu grd. Troykadan, srtnda kvrck tyl bir kaput olan mein kasketli ufaktefek bir adam indi ve khyann odasna girdi. Troyekurov yarg abakin'i tand, onu artmalar iin emir verdi. Bir dakika sonra abakin, st ste reveranslar yaparak ve ar bir sayg ile emirlerini bekleyerek Troyekurov'un nnde duruyordu. Troyekurov: r* Gnaydn, dedi, senin adn neydi bakaym? Niin geldiniz? ehre gidiyordum, efendimizin bir emri olup olmadn anlamak iin van Demyanov'a uradm. Tam da srasnda geldin, ey, neydi adn senin? Benim de sana ihtiyacm vard. Bir votka i de beni dinle Bu gzel karlanma, yargc tatl bir aknla uratt. kram edilen votkay imedi, btn dikkatiyle Kirila Petrovi'i dinlemeye koyuldu. Troyekurov: Benim bir komu var, dedi. Kk arazi sahiplerinden, kaba herifin biri. Bunun iftliini elime geirmek istiyorum, sen bu ie ne dersin?164 DUBROVSKI Efendimiz, elinizde senet falan varsa... Ya da... Yalan sylyorsun be birader, senede falan ne gerek var? Emirler ne gne duruyor? Marifet hi hakkmz olmad halde elinden maliknesini almaktr. Hele dur bakaym, malikne bir zamanlar bizimdi. Spitsin adl birinden satn alnm, sonra da Dubrovski'nin babasna satlmt. Acaba buradan bir ey tutturamaz myz? Bu akla yakn bir ey efendimiz; herhalde bu alveri yasal yollaryla yaplm olsa gerek. yice bir dn tan bakalm! Eer efendimiz, komunuzdan, ona bu malikneye tasarruf hakkn veren senetlerden birini, hangi yoldan olursa olsun ele geirmek olana bulursa, o zaman... Anlyorum, anlyorum ama, iin ktlne bakn ki onun btn senetleri bir yangnda yanmt. Nasl, efendimiz, onun senetleri yand m diyorsunuz? Bundan iyisi can sal! O halde msaade, buyurun da hemen yasal yollara bavuralm. Btn isteklerinizin yerine getirileceinden hi kukunuz olmasn! yle mi sanyorsun? Bak, karmam. Senin yardmna gveniyorum,, bunun altnda kalmayacama emin olabilirsin! abakin, hemen hemen yerlere kadar eilerek dar kt. O gnden tezi yok tasarlanan i zerinde almaya balad. Beceriklilii sayesinde de tam iki hafta sonra Dubrovski ehirden, Kistenevka ky zerindeki tasarruf hakkna dair tezelden aklama isteyen bir yaz ald. Bu hi beklenilmeyen sorudan aran Dubrovski, hemen o gn yant olarak yazd olduka kaba bir yaz ile, Kistenevka kynn rahmetli babasnn lmyle kendisine kaldn; veraset hakk gereince bu kye sahip bulunduunu; Troyekurov'un bu kyle hibir ilgisi olmadn, bu mlkiyetine dardan yaplacak her karmann iftira ve sahtecilikten baka bir ey olmayacan anlatt. PUKN _______________________ Bu mektup yarg abakin zerinde ok iyi bir etki yapt. abakin bu mektupta: 1)

Dubrovski'nin iten pek az anladn, 2) Byle abuk parlayan, ihtiyatsz bir adam yere vurmann hi de zor bir i olmadn anlad. Andrey Gavrilovi yargcn sorularn soukkanllkla inceleyince, daha etrafl yant vermek gereini duydu. Olduka akla yakn bir savunma yazs yazd; ama zamanla bunun da yetmedii anlald. uzamaya balad. Hakkna gvenen Andrey Gavrilovi, ii umursamyor, etrafna para samak iin ne bir istek duyuyor, ne de buna olanak gryordu. Geri o her zaman bu anak yalayclarn satlk vicdanlaryla alay edenlerin banda gelirdi, ama bir iftirann kurban olacan aklna bile getirmemiti. te yandan Troyekurov da ortaya att bu davann kazanlmasnda ayn derecede ilgisizlik gsteriyordu. nk abakin yarglar korkutarak, satn alarak ve yasalar enine boyuna yorumlayarak onun adna hareket ediyor ve urayordu. Ksaca nasl olduysa oldu. Dubrovski, 18** yl 9 ubatnda, Temen Dubrovski ile General Troyekurov arasnda ihtilafl olan malikne hakkndaki mahkeme kararn dinlemek ve bu karar kabul edip etmediini yaz ile bildirmek zere * * ile mahkemesinde bulunmak iin ehir polisi eliyle bir ar ald. Dubrovski hemen o gn ehre hareket etti. Troyekurov yolda ona yetiti. Birbirlerine gururla baktlar. Dubrovski dmann yznde kin saan bir glmseme fark etti.II Andrey Gavrilovi ehre gelince bildik bir tccara indi ve onun evinde geceledi. Ertesi sabah da ile mahkemesinin karsna kt. Ona aldr eden olmad. Arkasndan Kirila Petrovi geldi. Ktipler ayaa kalktlar, kalemlerini kulaklarnn arkasna koydular. Mahkeme yeleri derin sayglarla onu karladlar. Rtbesine, yana ve imanlna sayg gstererek ona bir koltuk gsterdiler. Kirila Petrovi ak kapnn azna oturdu. Andrey Gavrilovi duvara yaslanm bir halde ayakta duruyordu. Ortal derin bir sessizlik kaplad. Zabt ktibi, nlayan bir sesle mahkemenin kararn okumaya balad. Su gtrmez bir hakka dayanarak sahibolduumuz bir mlkten, Rusya'da nasl yoksun klnabileceimizi gsteren yollardan birini renmekten herkesin holanacan dndmz iin bu karar olduu gibi yazyoruz: K*** ile mahkemesi 18** yl ubatnda Troyekurov olu Tugeneral Kirila Petrovi'e ait olup Dubrovski olu Hassa Temeni Andrey Gavrilovi'in fuzuli olarak igal ettii ** ilinin Kistenevka kynde kin ** erkek nfusuyla, otlaklar ve tm van youyla ** desiyatin araziden ibaret iftlik davasn inceledi: Ad geen Tugeneral Troyekurov, geen 18**ylnn 9 hazirannda mahkememize bavurarak l babas (sekizinci dereceden memur) Svari Troyekurov olu (Piyotr Yefimov)un genel valilik tara ktiplii ettii sralarda, 17 ** ylnn 14 austosunda, soylu snfna mensup memurlardan Spitsn olu Fadey Yegorov'dan yukarda ad ge PUKN__________________________________ en Kistenevka kynde kin iftlii, maliknesiyle, ** erkek nfusuyla, btn menkul ve gayrimenkulleriyle, ekilip biilmeye elverili ve elverisiz arazisiyle, ormanyla, otlaklaryla, dere zerindeki dalyanyla, iftlik binasyla, hulasa Spitsin olu Fadey Yegorov'a babas Spitsin olu Yegor Terentiyev'den miras olarak kalan tm var youyla 2500 rubleye satn alndn ve bu temlik ileminin ayn gnde ilgili makamlarca tescil olunduunu, babasnn o zaman, austosun 26 snda K ** ile mahkemesi kararyla yeni mlkne tasarruf ettiini ve sonra da 27 ** yl eyllnn 6 snda eceliyle ldn, halbuki iddia sahibi Tugeneral Troyekurov 17 ** ylndan itibaren, hemen hemen kklnden beri, askeri grevde ve daha ziyade yabanc memleketlerde seferde bulunduundan, gerek babasnn lmnden, gerek kendisine kalan servetten haberi olamadn; fakat imdi, askeri vazifesinden istifa ederek ** ve ** illeriyle K **, P **, R ** ilelerinde ve eitli kylerde bulunan ve top yekn 3000 ba erkek nfusu da iine alan emlakine el koyunca, yukarda ad geen Kistenevka Kynn hibir hakka dayanmadan iindeki btn varlyla, Hassa Temeni Andrey Gavrilovi Dubrovski tarafndan fuzuli olarak igal edilmi olduunu grdn beyan ve ifade ederek ibu iftliin, eski sahibi Spitsn tarafndan babasna verilen iliik tapu senetlerine dayanarak, Dubrovski'nin fuzuli igalinden kurtarlarak aidiyeti cihetiyle

iddia sahibine, yani Troyekurov'a geri verilmesine ve Dubrovski'nin ad geen iftlikten haksz olarak elde ettii gelirin de, kendisine dettirilmesine karar verilmesini talebetmitir. "Bu hususta J** Zemstvo mahkemesinin yapt soruturma sonucunda: Ad geen ihtilafl iftliin bugnk sahibi Hassa Temeni Dubrovski sorgu yargcna verdii ifadede, her ne kadar, u kadar can nfusuyla, toprak ve her trl varlyla ad geen Kistenvka kyndeki emlakin babas topu Astemeni Dubrovski olu Gavril Yevgrafov'un lmnden sonra miras olarak kendisine kaldn, ibu terekenin168 DUBROVSK ise babasna, ilkin genel valilik tara ktiplerinden, sonralar sekizinci derece memurlardan Troyekurov tarafndan 17 ** yl 30 austosunda ** ile mahkemesi huzurunda, fahr mavir Sobolev olu Grigori Vasifyev'e verilen veklete dayanlarak ad geen Sobolev tarafndan satldn ve aradaki anlama gereince kararlatrlan 3200 rubleyi babasndan tamamen aldktan sonra, Troyekurov, vekili bulunan Sobolev'den tapu senetlerini Dubrovski'nin babasna vermesini talebettiini, yine ayn vekletname hkmlerine gre paray tamamen dedii takdirde kesin tapu senetlerini kartncaya kadar bu emlaka, gerek sahip sfatyla el koyabileceini, gerek bu mal satan Troyekurov 'un, gerekse nc bir kiinin ilerde bu emlak zerinde hibir iddia ve mdahalede bulunamayacan beyan etmi ise de o zaman Andrey Dubrovski kk olduu iin bu emlaka ait tapu senetlerinin nerede ve hangi tarihte babasna verilmi olduklarn bilmediini, babasnn lmnden sonra da bu tapu senetlerini bulamadn, bununla beraber, 17 ** ylnda evlerinden kan ve ky halknca da bilinen yangn srasnda dier evrak ile beraber bu tapu senedinin de yanm olmasnn mmkn olduunu ve fakat mezkr emlakin Troyekurov veya vekili Sobolev tarafndan satld tarihten, yani 17 ** ylndan ve babasnn lm yl olan 17 ** ylndan bugne kadar da Dubrovski ailesinin aralksz ve ekimesiz olarak tasarrufunda kaldna 52 kiiden ibaret bulunan ky halknn tanklk edebileceini beyan etmi ve huzurda yemin, ettirilerek dinlenen tanklar, hatrladklarna gre, Dubrovski'lerin, ad geen ihtilafl emlaka, takriben 70 yl nce hadisesiz tasarruf ettiklerini, fakat bu tasarrufun nasl bir hukuki ileme dayandn bilmediklerini ve bu emlakin ilk alcs olan eski genel valilik tara ktiplerinden Piyotr Troyekurov 'un mezkr emlaka herhangi bir tarihte malik olup olmadn hatrlamadklarn sylemiler ve ilave olarak Dubrovski'ye ait evin, kan bir gece yangn srasnda 30 yl nce yandn, ihtilafl mlkn ylda ortala PUSKN 169 ma olarak 2000 ruble irat getirmekte olduunu ifade ve be170 DUBROVSKI ve ayn senet muhteviyatndan anlaldna gre bu alm satm ileminin ayn yl iinde ** ile mahkemesince tescil klnm bulunmasna, ve her ne kadar ad geen mlkn, babas Gavril Dubrovski'ye satlmas iin mteveffa Troyekurov tarafndan Sobolev'e verilen vekletname Hassa Temeni Andrey Dubrovski tarafndan mahkemeye gsterilmi ise de, bu eit vekletnamelerle gayrimenkulun satn kabul etmek yle dursun, bunlar bakasnn geici tasarrufuna vermek bile kararname gereince yasak olmasna ve halen bu vekletnamenin, mvekkilin lmyle hibir hukuki deeri bulunmamasna ve byle bir alm satm ileminin nerede ve ne zaman getiine dair soruturmann balad 18** tarihinden bugne kadar davalnn sarih bir belge gsterememesine binaen mahkeme, gsterilen tapu senetlerine dayanarak ad geen maliknenin imdiki durumuyla, u kadar nfus, toprak ve dier gayrimenkulleriyle Tugeneral Troyekurov'a ait olduunu kabul ve bu mlkn Hassa Temeni Dubrovski'nin fuzuli igalinden kurtarlarak vrisi bulunan Troyekurov'a geri verilmesine ve fakat davalnn mezkr mlk fuzulen igali srasnda elde ettii intifann geri verilmesi hakkndaki davac talebine gelince, mahkeme bunun da gereini dnerek: Her ne kadar bu husustaki kanunlar, bakasna ait bir mlkn etrafna it evrilmesi ve ekilip biilmesi halinde, asl sahibinin her hangi bir

ikyeti zerine, bu arazi ve emlakin btn tesis ve meyveleriyle sahibine geri verilmesini emretrnekte ise de, gerek mezkr emlakin Dubrovski'nin elinde kald mddete ekimesiz ve aralksz tasarruf edildiinin tanklarn tanklklaryla anlalmas, gerek davac Troyekurov'un bugne kadar herhangi bir iddia ve talepte bulunmamas, bu defa da mlkn aynen ve tamamen kendisine iadesine karar verilmi olmas dolaysyla davalnn intifa hakkndaki isteinin reddine temyiz yollan ak olmak zere karar verildi." Zabt ktibi sustu. Yarg ayaa kalkt ve yerlere kadar eilerek okunan karar imzalamas iin Troyekurov'u PUKN________________________________________171 davet etti. Muzaffer Troyekurov yargcn elinden kalemi alarak mahkemenin karar altna bunu tmyle kabul ettiine dair imzasn att. Sra Dubrovski'ye gelmiti. Zabt ktibi karan ona da uzatt. Fakat Dubrovski ban eerek hareketsiz bir hal ald. Zabt ktibi, ya karan tmyle kabul ettiini, ya da hakl olduuna dair vicdani bir kanaati varsa, yasal sresi iinde ilgili makamlarda temyiz etmek zere kabul etmediini bildirir bir imza atmas hakkndaki davetini tekrarlad. Dubrovski susuyordu... Birdenbire ban kaldrd, gzleri kvlcmland, ayan yere vurdu ve zabt ktibini yle bir iddetle itti ki, adam yere yuvarland, mrekkep hokkasn kapt gibi yargca frlatt. Ortal bir dehet kaplad: Nasl, diye bard, Allah'n tapnana saygszlk, ha! defolun itler! Sonra Kirila Petrovi'e dnerek: Kpekilerin, kpekleri kiliseye sokmas iitilmi bir ey midir, ekselans? Kpekler kilisenin iinde kouuyor. Yok artk, sizin haddinizi bildireceim. Grlty duyan muhafzlar kotular ve Dubrovski'yi zorla tutabildiler. Sonra dar karp kzaa bindirdiler. Bunlarn arkasndan da, ardnda btn mahkeme yeleri olduu halde Troyekurov kt. Dubrovski'nin bu beklenmedik delilii Troyekurov'un sinirine pek dokunmu ve btn neesini karmt. Troyekurov'dan minnettarlk bekleyen mahkeme yeleri, onun en kk bir iltifatn bile elde etmediler. Troyekurov hemen o gn Pokrovskoye'ye hareket etti. Dubrovski ise bu arada yatakta yatyordu. Bir talih eseri olarak tmyle cahil olmayan ile doktoru, ondan kan alm, slk yaptrm ve kantarit bcekleri uygulamt. Hasta akama doru biraz iyileti ve akl bana geldi. Ertesi gn onu hemen hemen artk kendi mal olmayan Kistenevka'ya gtrdler. III Aradan bir sre gemi, fakat zavall Dubrovski'nin sal hl dzelememiti. Geri delilik nbetleri bir daha tekrarlanmamt, ama kuvveti gzle grlecek kadar azalmaktayd. Eski ilerini unutuyor, odasndan pek seyrek kyor, gnlerce dncelere dalyordu. Bir zamanlar olunu bytm olan iyi yrekli ihtiyar Yegorovna, imdi de Dubrovski'nin dads olmutu. Bir ocua bakar gibi ona bakyor, yemek ve uyku zamanlarn ona anmsatyor, yemeini yediriyor ve onu yatryordu. Andrey Gavrilovi sessizce ona boyun eiyor, ondan baka kimse ile grmyordu. lerini, iftlie ait verilecek emirleri dnecek halde deildi. Yegorovna btn bu olup bitenleri, o zamanlar Petersburg'da bulunan ve Hassa piyade alaylarndan birinde hizmet etmekte olan gen Dubrovski'ye bildirmek gereini duydu. Bylece masraf defterinden bir yaprak kopararak Kistenevka'nn biricik okur yazar olan a Hariton'a bir mektup yazdrd, hemen o gn postaya atlmak zere ehre gnderdi. Artk okurlarmz, hikyemizin balca kiisi ile tantrmak zaman geldi sanrz. Vladimir Dubrovski, askeri lisede okumu ve Hassa Astemeni olarak okuldan kmt. Babas ona rahat bir yaay salamak iin hibir fedakrlktan kanmyordu. Delikanl evinden, umduundan da ok yardm gryordu. Ak elli ve n dkn olan gen Dubrovski, lks bir yaay sryordu. Kumar oynuyor, yoksul genlerin bir d olan zengin bir kzla evleneceini tahmin ederek gelecei dnmeksizin borca giriyordu. PUKN_________________________________________________

Bir akam birka subay, gen Dubrovski'nin evinde, divanlara uzanm, kehribar azlklarla sigara itikleri bir srada ua Gria, Dubrovski'ye bir mektup uzatt. Mektubun zerindeki yaz ile mhr delikanly artt. Mektubu abucak at ve unlar okudu: "Efendimiz Vladimir Andreyevi, ben ihtiyar dadn, babacnn salk durumunu sana bildirmeye karar verdim. Babann hali ok kt. Bazen abuk sabuk konuuyor ve btn gn aptal bir ocuk gibi oturup duruyor. lm Allahn emri, buraya gel benim ahin olum, sana Pesonnoye'ye araba da gndeririz. Duyduumuza gre ile mahkemesi buraya gelip bizi Kirila Petrovi Troyekurov'un emrine verecekmi. nk, gya biz onun malymz. Halbuki biz oldum olas sizin malnzz! Onun olduumuzu hibir zaman duymadk. Sen Petersburg'da olduun iin bunu ar babamza arz edebilirsin. O bizim hakkmz inetmez. Senin sadk klen, dadn. Arina Yegorovna Buzreva" Olum Gria'ya hayr dualar ederim. Sana iyi bakyor mu? te ikinci haftadr burada yamur yayor. oban Rodya, Nikola gnnde ld." Vladimir Dubrovski, bu olduka anlamsz satrlar byk bir heyecanla birka sefer st ste okudu. Daha kkken annesini kaybetmiti. Babasn hemen hemen bilmedii bir ada, sekiz yandayken Petersburg'a getirilmiti. Ama btn bunlara karn romantik bir ilgi ile babasna balyd. Aile hayatnn sesiz sevinlerinden zevk almaya frsat bulamad oranda bu hayata olan sevgisi de artmt. Babasn kaybetmek dncesi bir arlk gibi yreine kyor, dadsnn mektubundan anlayabildii zavall hastann hali ise tylerini rpertiyordu. cra bir kyde, aptal bir kocakar ile iftlik halknn eline kalm babasnn, birtakm felaketlerin tehdidi altnda bulunduunu, yardmsz bir halde maddi ve ruhi birtakm aclar iinde snp gitmekte174 DUBROVSK olduunu gznn nne getiriyordu. Vladimir bu canice ihmalinden tr kendini suluyordu. Babasndan uzun zamandr hibir haber alamam, ama onu gezilerde, ya da iftlik ilerine dalm varsayarak haber almay hatrna bile getirmemiti. Babasnn yanna gitmeye, hatta babasnn salk durumu orada bulunmasn gerektiriyorsa, istifa etmeye bile karar verdi. Gen Dubrovski'nin zntsn sezen arkadalar kalkp gittiler. Yalnz bana kalan Vladimir, izin vermeleri iin bir dileke yazd, piposunu yakt ve derin dncelere dald. Hemen o gn izin almak iin giriimlerde bulundu. ki gn sonra da yannda sadk ua Gria olduu halde posta arabasyla yola kt. *** Vladimir Andreyevi, Kistenevka'ya sapmak zorunda bulunduu posta menziline yaklayordu. Yrei ac bir nsezi ile dolu idi. Babasn sa bulamayacandan korkuyordu. Kyde kendisini bekleyen yaay tarzn: Isszl, tenhal, yoksulluu, hi anlamad birtakm iler peinden komay gznde canlandryordu. Posta menziline gelince, menzil amirinin yanna girdi ve ondan bo beygir istedi. Menzil amiri gen Dubrovski'nin nereye gideceini rendikten sonra, Kistenevka'dan gnderilen arabann drt gnden beri kendisini beklemekte olduunu haber verdi. ok gemeden Vladimir Andreyevi'in yanna, bir zamanlar onu tavlada gezdiren ve tayna bakan, ihtiyar arabac Anton geldi. Dubrovski'yi grnce Anton'un gzleri yaard. Yerlere kadar eilerek ihtiyar efendisinin henz sa olduunu bildirdi ve atlar arabaya komaya gitti. Vladimir Andreyevi kendisine nerilen edilen kahvalty geri evirerek acele yola kmak istedi. Anton onu kestirme yollardan gtrd. Aralarnda yle bir konuma balad: PUKN Kuzum Anton, babamla Troyekurov arasnda neler getiini bana anlatsana! Neler getiini Allah bilir. Vladimir Andreyevi! Duyduumuza gre efendimizle Kirila Petrovi arasnda bir anlamazlk km. Geri Kirila Petrovi ok kez kendi bana buyruk olmakla birlikte, bu kez babanz mahkemeye vermi. Her ne kadar efendilerin iine karmak bizim gibi klelerin haddi deilse de, babanz, Kirila Petrovi'e kar

gelmeyecekti... Kam ile aa yklr m? Anlalan bu Kirila Petrovi oralarda istediini yapyor? Pek tabii, efendimiz... Yargca metelik bile verdii yok... Emniyet amiri avcunun iinde... Derebeyleri sayglarn sunmak iin ayana kadar geliyorlar... Sizin anlayacanz, varsa pulun, herkes kulun! iftliimizi elimizden ald doru mu? Ah efendiciim, biz de byle duyduk. Geenlerde Pokrovskoye kynn zangocu bizim muhtarn vaftiz treninde: "Artk aylak aylak gezdiiniz yeter, demi. Kirila Petrovi gelip sizi emri altna alacak!" demirci Mikita da ona demi ki: "Brak Saveli, hemehrini zme, konuklarn keyfini karma! Kirila Petrovi kendi bana buyruk, Andrey Gavrilovi de kendi bana... Bizse hepimiz, Allah'n ve arn kullaryz!" Elalemin azna kilit vuramazsn ya! Demek ki siz Troyekurov'un emri altna girmek istemiyorsunuz? Kirila Petrovi'in emri altna girmek mi? Allah yazdysa bozsun! Onun kendi adamlar bile inim inim inliyor, eline yabanclar derse, derilerini yzmek yle dursun, etlerini bile para para dorar. Hemen Allah Andrey Gavrilovi'e uzun mrler versin! Yok eer Allah onu aramzdan ekip alrsa, o zaman da senden bakas bize gerekli deil, velinimetimiz efendimiz! Sen bizi kimselere verme, biz sana arka karz.176 DUBROVSK Anton bu szlerden sonra kamsn aklatt, dizginleri ekti, beygirler drtnala kalktlar. htiyar arabacsnn ballndan pek memnun olan Dubrovski sustu ve dnceye dald. Bir saatten fazla bir zaman gemiti. Birdenbire Gria'nn: te Pokrovskoye! haykryla kendisine geldi. Dubrovski ban kaldrd. Geni bir gl boyunca gidiyorlard. Bu glden kan bir rmak, ilerde, tepelerin arasnda, kvrntlar yaparak akyordu. Bu tepelerden birinin zerinde, sk ve yeil bir korulua yukardan bakan bir yerde, byk bir ta binann yeil dam ile kulesi grnyordu. Bir baka tepede ise, be kubbeli bir kilise ile eski bir an kulesi gze arpyordu. Tepelerin eteklerine sebze baheleriyle ve kuyularyla ky evleri serpilmiti. Dubrovski bu yerleri tamd. te bu tepecikte kendisinden iki ya kk ve daha o zaman ok gzel olaca belli olan kk Maa Troyekurov ile oynadn hatrlad. Anton'dan kza dair bilgi almak istedi ama, sebebini bilmedii bir sklganlk onu bundan vazgeirdi. Troyekurov'un evine yaklatklar zaman, bahenin aalar arasnda kmldayan beyaz bir elbise grd. Bu srada Anton beygirleri kamlad ve gerek ky, gerek ehir arabaclarnda ortaklaa yaayan bir gelenee uyarak kprden ve kyn yanndan son sratle geti. Kyden knca bir tepeyi trmandlar. Vladimir, kayn aac koruluunu, solda aklk bir yerde de krmz daml kuruni bir ev grd: Yrei arpmaya balad. nnde, Kistenevka ky ile babasnn gsterisiz evi belirdi. On dakika sonra avluya girdiler. Delikanl anlatlmas zor bir heyecanla etrafn gzden geirdi. On iki yldr yurdunu grmemiti. Kendi zamannda itlerin etrafna yeni dikilmi olan kayn fidanlar, imdi dall budakl kocaman birer aa olmutu. Bu avluda bir zamanlar, dikkatle sprlm geni bir yolla ayrlan dzgn ieklik vard. imdi buras, aya kstekli bir beygirin otlad biilmemi bir ayr halini almt. Kpekler havlayacak oldular, ama An PUSKN 177 ton'u tanyarak sustular ve tyl kuyruklarn salladlar. iftlik halk izbelerden dar dkld, grltl bir biimde sevinlerini belli ederek gen beylerinin etrafn ald. Delikanl, kendisini candan karlayan bu kalabaln arasndan zorlukla bir yol bularak kendini khne merdivenlere att. Yegorovna onu koridorda karlad ve alayarak boynuna sarld. Delikanl bu iyi yrekli ihtiyar kadn gsne bastrarak: Gnaydn dad, babamdan ne haber? diye sordu. Kendisi nerede? Sal nasl? Tam bu dakikada, banda kalpak, srtnda hrka, uzun boylu, uuk benizli zayf bir ihtiyar, zorlukla ayaklarn sryerek salona girdi. Zayf bir sesle: Gnaydn Volodka, dedi. Vladimir hararetle babasn kucaklad.

Sevin, hastann zerinde ok gl bir etki yapt, adamcazn derman kesildi, ayaklar bkld, olu tutmasayd, az daha decekti. Yegorovna: Yatanzdan niin kalktnz? diye sylendi. Ayakta duracak hali yok, gene de herkesin yaptn yapmak istiyor. htiyar yatak odasna gtrdler. Olu ile konumaya abalad, ama kafasnda dnceler karyor, szlerini bir trl balayamyordu. Sustu ve dald. Babasnn bu hali Vladimir'i ok artt. Babasnn yatak odasna yerleti ve babasyla babaa brakmalarn rica etti. Ev halk onun bu isteine boyun edi. Bu kez de onlar Gria'ya bavurarak onu uak odasna gtrdler, kyl usulnce her trl ikramlarda bulundular ve bin bir eit sorularla ban arttlar.IV Bir zamanlar yemeklerle dolu olan yemek masasnda imdi tabut var. Gen Dubrovski, geliinden birka gn sonra ileri ele almak istedi, ama babas ona gerekli aklamalarda bulunacak bir durumda deildi. htiyar Dubrovski'nin gvenilir bir adam da yoktu. Delikanl babasnn ktlarn gzden geirirken, yalnz yargcn yazd ilk mektupla babasnn buna verdii karln taslan buldu. Bunlardan dava hakknda ak bir fikir edinemedi. Bu ite hakl olduklarna gvenerek sonucu beklemeye balad. Bu arada Andrey Gavrilovi'in salk durumu saatten saate ktleiyordu. Vladimir babasnn yaknda leceini hissediyor ve tmyle ocuklaan ihtiyarn yanndan bir dakika bile ayrlmyordu. Yine bu arada, verilen sre dolmu, temyize bavurulmamt. Kistenevka artk Troyekurov'un eline geiyordu. abakin sayg ve tebriklerini sunmak, te yandan yeni ele geirilen malikneye ne zaman el koymak niyetinde olduunu sormak ve bunu kendisinin mi yapacan, yoksa bir bakasna m veklet vereceini renmek maksadyla Troyekurov'a gelmiti. Kirila Petrovi ard. Yaradltan a gzl bir adam deildi. alma istei onu ar davranlara srklemiti. Vicdan azab ekiyordu. Dmannn, eski genlik arkadann, ne durumda olduunu biliyor, kazand zafer gnlne bir ferahlk vermiyordu. Kfretmek iin PUKN_____________________________________ bir bahane arayarak abakin'e korkun bir bakla bakt. Fakat bunun iin yeter bir neden bulamaynca, fkeyle: Defol! diye bard, o senin bilecein i deil! abakin, Troyekurov'un keyfi yerinde olmadn grnce onu saygyla selamlad ve oradan acele savutu. Bir bana kalan Kirila Petrovi bir aa bir yukar dolamaya ve daima ok dnceli ve heyecanl olduunu gsteren, zafer yldrmlar grleyiniz! arksn slkla almaya balad. Sonra yar arabasn komalarn emretti. Kalnca giyindi (artk eyll sonlaryd), arabay kendisi kullanarak avludan kt. ok gemeden Andrey Gavrilovi'in evciini grd, ruhunu elimeli birtakm duygular kaplad. Tatmin edilmi intikam duygusuyla bakasna hkmetmek hrs, daha soylu duygulan bir dereceye kadar bouyordu. Ama en sonunda soylu duygular stn geldi. Kirila Petrovi eski komusuyla barmaya, maln mlkn geri vermekle aralarndaki kavgann izini bile yok etmeye karar verdi. Bu iyi niyetlerle ruhunu hafiflettikten sonra arabasn hzla komusunun kkne doru srd ve doruca avluya girdi. Hasta bu srada yatak odasnn penceresinde oturmaktayd. Kirila Petrovi'i tand. Yznde korkun bir tela ve aknlk belirdi. O korkun ehreyi erguvani bir kzllk kaplad. Anlalmaz birka hece mrldand. iftlik hesaplarn gzden geirmekte olan olu ban kaldrd. Babasnn halini grnce ard. Hasta, fke ve dehet iinde, parmayla avluyu gsteriyordu. Koltuktan kalkmaya alarak, acele acele hrkasnn eteklerini topluyordu. Doruldu ve birdenbire yere ykld. Olu ona doru atld. htiyar soluk almadan duygusuz yatyordu, inme inmiti. Vladimir: abuk, abuk; ehre doktor getirmeye koun! diye bard. Bu srada ieri giren hizmeti: Kirila Petrovi sizi soruyor, dedi.180 DUBROVSK

Vladimir ona korkun bir bakla bakt: Kirila Petrovi'e syle, dedi, ben onu kap dar attrmadan abuk buradan defolup gitsin! Haydi mar! Hizmeti, efendisinin emrini yerine getirmek iin sevinle kotu. Yegorovna ellerini birbirine vurarak alamakl bir sesle: Velinimetimiz, kendini mahvedeceksin, diye bard. Kirila Petrovi bizi iy iy yer! Vladimir fke ile: Dad sus! diye bard. Doktor getirmek zere imdi Anton'u ehre kotur! Yegorovna dar kt. Antrede kimsecikler yoktu. Btn ev halk Kirila Petrovi'i grmek iin avluya komutu. htiyar kadn merdiven bana kt ve gen Dubrovski adna yant veren hizmetinin szlerini duydu. Kirila Petrovi arabada oturduu yerden kalkmadan onu dinledi. Yz, geceden daha karanlk bir hal ald. Kmser bir glle glmsedi; iftlik halkn, korkutucu bir bakla szd ye arabasnn ar ar avlu boyunca srd. Az nce Andrey Gavrilovi'in oturmakta olduu kk pencereye bir gz att. Ama imdi orada kimsecikler yoktu. Dad, gen Dubrovski'nin emrini unutmu, merdiven banda duruyordu. iftlik halk bu olay grlt ile konuuyordu. Birdenbire aralarnda Vladimir grnverdi ve kesik kesik: Doktoru armaya gerek yok, dedi. Babam ld. Ortalk kart. iftlik halk ihtiyar beylerinin odasna kotu. l, Vladimir'in kendisini yatrd bir kanepenin stndeydi. Sa eli yere kadar sarkmt; ba, gs zerine dmt. Henz soumam, ama lmle bozulmu olan bu vcutta hayatn eseri bile yoktu. Yegorovna feryada balad, hizmetiler artk kedi ilgilerine braklm olan lnn etrafn evirdiler. Onu ykayp, daha 1797 ylnda dikilmi olan niformasn giydirdiler ve yllarca kendisine hizmet ettikleri masann stne yatrdlar. Cenaze treni nc gn yapld. Zavall ihtiyarn ls kefene sarlm ve mumlarla evrilmi olduu halde masann stne yatrlmt. Yemek salonu iftlik halkyla dopdoluydu. Cenazeyi gtrmeye hazrlanyorlard. Vladimir ve hizmeti tabutu kaldrdlar. Papaz nden yrd. Zango ilahiler okuyarak, onun arkasndan gidiyordu. Kistenevka'nn sahibi, son kez evinin eiinden geti. Tabutu koruluktan geirdiler. Kilise, koruluun arkasndayd. Hava ak ve souktu. Sonbahar yapraklar aalardan dklyordu. Koruluktan kanca Kistenevka kynn tahta kilisesini ve yal hlamur aalarnn glgelendirdii mezarl grdler. Vladimir'in annesi bu mezarlkta gmlyd. Bu mezarn yanna dn taze bir ukur kazlmt. Kilise, efendilerine son sayg borlarn demek zere gelmi olan Kistenevka kylleriyle doluydu. Gen Dubrovski, koro yerinde durdu. Ne alyor, ne de dua ediyordu. Ama yz korkuntu. Din tren bitti. l ile ilk vedalaan Vladimir oldu. Btn iftlik halk onu izledi. Tabutun kapan getirip ivilediler. Kadnlar yksek sesle alyorlard. Mujikler, yumruklaryla sk sk gz yalarn siliyorlard. Vladimir ve yine o hizmeti arkalarnda btn ky halk olduu halde tabutu mezarla gtrdler, mezara indirdiler. Orada bulunanlarn hepsi mezara birer avu toprak attlar. ukuru rttler, selamladlar ve daldlar. Vladimir herkesten nce davranarak hzla uzaklat ve Kistenevka koruluu iinde kayboldu.182 DUBROVSKI Yegorovna, gen Dubrovski'nin cenaze yemeinde bulunmak niyetinde olmadn syleyerek, onun adna papaz ve kilise adamlarn yemee davet etti. Bylece, Baba Anton, kars Fedotovna ve zango, Yegorovna ile lnn iyiliinden ve grne gre mirassn bekleyen sonutan sz ederek (Troyekurov'un gelii ve ona gsterilen kabul tarz btn blgede duyulmutu. Ora politikaclar bunun nemli sonular douracan tahmin ediyorlard), derebeyi kkne yaya yollandlar. Papazn karas: Ne yazd ise o olacak, ama Vladimir Andreyevi, efendimiz olmazsa yazk olacak, dedi. Diyecek yok dorusu, aslan adam. Yegorovna onun szn keserek:

O olmayp da bizim efendimiz kim olacak? dedi. Kirila Petrovi bouna yrtnyor, bu sefer gz pek bir adama att. ahin olum kendini savunmasn bilir, inallah koruyucusu da onu brakmaz! Gria'cm: "Bas bakalm ihtiyar omar! Defol dar!" diye bard zaman o marur Kirila Petrovi nasl da kuyruunu ksmt. Zango: Aman Yegorovna'cm, dedi. Gria'nn dili nasl vard da bunlar syledi? Ben Kirila Petrovi'e yan bakmadansa bapapaza kfretmeye oktan razym. Onu grr grmez insan bir korkudur alyor, dizlerinin ba zlyor, beli yle bir kamburlayor, yle bir kamburlayor ki... Papaz: Bo eyler, dedi. Bir gn gelip Kirila Petrovi da Andrey Gavrilovi gibi lmeyecek mi? Ama cenaze treni daha zengin, cenazeye gelenler daha ok olacaklarm, hepsi Allahn indinde bir deil mi? Ah babacm, biz de btn evreyi armak istemitik ama, Vladimir Andreyevi arzu etmedi. ok kr her eyimiz bol, ikram edebiliriz. Mademki kimsecikler yok, bari sizleri iyice arlayaym, aziz konuklarmz! Bu tatl vaat ve gzel bir zyafete konmak umudu, konuanlarn admlarn sklatrmalarna neden oldu. Salkla kke geldiler, sofra hazrlanmt. Konuklara votka ikram nuanlarn admlarn sklatrmalarna neden oldu. Salkla kke geldiler, sofra hazrlanmt. Konuklara votka cram edildi.. Bu srada Vladimir aalarn en sk yerlerine doru ilerliyor, hareket ve yorgunlukla ruhundaki acy bomaya alyordu. Yollar ayrdetmeksizin yryor, aalarn dallan budaklan adm banda tesine berisine taklarak onu trmalyor, ayaklar boyuna amurlara batyor o hibir eyin farknda olmuyordu. En sonunda drt bir yan aalarla evrili bir vadiye geldi. Sonbaharn yapraklarn dkt aalarn arasnda bir derecik, kvrlarak sessizce akyordu. Vladimir durdu, souk imenlere oturdu. Birbirinden kara birtakm dnceler kafasna saldrd. Yalnzln iddetle hissetti. Gelecei korkun bulutlarla kaplyd. Troyekurov'la olan dmanl yeni felaketler vadediyordu. Byk olmayan serveti yabanc ellere geebilirdi; bu takdirde kendisini sefalet bekliyordu. Sararm birka yapra srkleyip gtren derenin sessiz akna bakarak bulunduu yerde uzunca bir sre hareketsiz oturdu. Derenin ak ile hayatn ak arasndaki bu gerek ve doal benzerlik, gzleri nnde btn gcyle canland. Nihayet havann kararmaya baladn fark etti. Ayaa kalkt, eve giden yolu aramaya koyuldu. Ama kendisini dosdoru evinin kapsna karan patikay buluncaya kadar bilmedii ormann iinde daha uzun bir sre serseri serseri dolat. Yolda Dubrovski'nin karsna maiyetiyle beraber papaz kt. Delikanl, bunun bir uursuzluk belirtisi olduunu dnd. Elinde olmayarak bir kenara ekildi ve aalarn arkasna sakland. Onlar Dubrovski'yi grmediler. Yanndan geerlerken, aralarnda ateli ateli konuuyorlard. Papaz karsna: Ktlkten ka, iyilik yap, diyordu. Artk bizim burada kalmamz iin neden yok!184 DUBROVSK Papazn kars yant olarak bir eyler syledi ama Vla, dimir bunu iitmedi. Biraz daha yaklanca bir insan kalabal grd; kyller ve iftlik halk evin avlusuna dolmulard. Vladimir uzaktan mthi bir grlt ve konumalar duydu. Ahrn nnde iki troyka duruyordu. Merdiven banda niformal, yabanc birka adam durmu, grne gre bir eyler tartyorlard. Kendisini karlamaya koan Anton'a fkeli fkeli sordu: Bu ne demek? Bunlar da kim oluyor? Ne istiyorlar? htiyar soluyarak: Ah babamz Vladimir Andreyevi, mahkeme geldi. Bizi Troyekurov'a veriyorlar. Bizleri senin ltfundan yoksun ediyorlar. Vladimir ban edi. Adamlar, mutsuz efendilerinin etrafn evirdiler. Ellerini perek baryorlard: Sen bizim babamzsn: Biz senden baka efendi istemeyiz! Sen emret, biz

mahkemenin hakkndan geliriz! lrz de teslim olmayz! Vladimir onlara bakyor ve garip birtakm duygularn etkisi altnda heyecanlar geiriyordu. Nihayet onlara: Siz uslu durun, dedi, ben memurlarla konuurum! Kalabaln iinden: Konu babacm, konu, diye bardlar, melunlar insafa getir! Vladimir memurlara yaklat. abakin, banda kasket, ellerini kalasna dayam, gururla etrafna bakyordu. Uzun boylu, iman, krmz suratl, bykl, elli yalarnda bir kii olan e emniyet amiri, Dubrovski'nin yaklatn grnce ksrd ve ksk bir sesle: te byle, dedi, az nce sylediim eyleri size tekrarlyorum: le Mahkemesinin karar gereince bundan byle Kirila Petrovi Troyekurov'a ait bulunuyorsunuz! Bay PUKlN___________________________________________________________ abakin burada onun temsilcisidir. Her ne emrederse ona boyun einiz! Siz kadnlar, onu bilhassa seviniz ve ona sayg gsteriniz! O size pek dkndr! Bu ince nkte zerine emniyet amiri bir kahkaha att. abakin'le teki yeler de onu taklit ettiler. Vladimir fkesinden kpryordu. Zoraki bir soukkanllkla neeli emniyet amirine sordu: Bunun ne demek olduunu anlamama izin verir misiniz? Kurnaz memur: Bu u demektir ki, biz burasn Kirila Petrovi Troyekurov'un mlkiyetine geirmeye, iliii kalmayanlarn da iyilik ve tatllkla buradan defolup gitmelerini ricaya geldik. Fakat zannediyorum ki siz, kyllerimden nce bana bavurabilir ve derebeyinden, haklarndan vazgemesini isteyebilirdiniz? abakin kstah bir bakla: Fakat sen kim oluyorsun? dedi. Burann eski derebeyi Dubrovski olu Andrey Gavrilov allann emriyle ld. Biz sizi tanmyoruz, tanmak da istemiyoruz. Kalabalktan bir ses: Efendimiz, dedi, bizim gen beyimiz Vladimir Andre yevi'tir. Emniyet Amiri korkutucu bir sesle bard: Azn amak cesaretini gsteren kimmi bakaym? Hangi beyden, hangi Vladimir Andreyevi'ten sz ediyorsunuz? Sizin beyiniz Kirila Petrovi Troyekurov'dur, iittiniz mi, yarmalar? Ayn ses: Daha da neler! dedi. Emniyet amiri:186 DUBROVSK Fakat buna isyan derler, diye bard. Hey muhtar, buraya gel! Muhtar ilerledi. Benimle konumak cesaretini gsteren kimmi bakaym? abuk onu ara bul! Ben onu... Muhtar kalabala dnerek kimin konutuunu sordu. Ama kimse yant vermiyordu. ok gemeden arka sralardan bir mrlt ykseldi, bu mrlt gittike kuvvetlenmeye balad ve be dakika iinde korkun bir uultu halini ald. Emniyet amiri sesini alaltt, onlar yattrmak istedi. Fakat iftlik halk: Onun suratna ne bakyoruz? diye bard. ocuklar, bunlar alaa edelim! Kalabalk kmldad. abakin ve teki yeler acele , kendilerini koridora attlar ve arkalarndan kapy srglediler. Ayn ses: ocuklar, unlar balayalm! diye bard. Kalabalk yklenmeye balad. Dubrovski: Durun aptallar, diye haykrd. Nedir bu yaptnz? Kendinizi de, beni de mahvediyorsunuz! Evlerinize gidin, beni de rahat brakn! Korkmaynz, ar efendimiz merhametlidir, ben ona yalvarrm, o bizim hakkmz korur. Biz hepimiz onun ocuklaryz! Siz ayaklanr, haydutluk etmeye kalkarsanz ondan nasl koruyuculuk isteyebilirsiniz? Gen Dubrovski'nin szleri, ahenkli sesi, heybetli grn istenilen etkiyi yapmt.

iftlik halk yatt ve dald. Avlu boald. Mahkeme yeleri evin iinde oturuyorlard. Nihayet abakin yavaa kapy at, merdiven bana kt ve insan klten reveranslarla ltufkr himayelerinden dolay Dubrovski'ye teekkr etmeye koyuldu. Vladimir onu kmseyerek dinledi ve yant vermedi. Yarg szne devam ederek: PUKN zin verirseniz burada gecelemeye karar verdik, dedi. nk ortalk karard. Hem yolda kylleriniz bize saldrabir. Konuk salonuna hi olmazsa biraz ot gndertmek ltfunu da bizden esirgemeyin! Sabah olur olmaz evlerimize gideriz. Dubrovski souk bir eda ile: Ne isterseniz onu yapnz, yantn verdi. Artk burann sahibi ben deilim. Dubrovski bu szlerden sonra babasnn odasna ekildi ve arkasndan kapy srgledi.VI Dubrovski kendi kendine: te byle, diye sylendi, artk her ey bitti. Daha bu sabah bir kem, bir lokma ekmeim vard. Yarn sabah ise, doduum, babamn ld bu evi, babamn lmne ve benim sefaletime sebebolana brakmak zorunda kalacam. Gzleri annesinin portresine takld. Ressam, annesini parmakla dayanm bir halde, beyaz bir sabahlk iinde, banda bir gl ile canlandrmt. Vladimir: Bu portre de aile dmanmn eline geecek, diye dnd. Belki de krk iskemlelerle beraber ambara atlacak, ya da kpekilerinin bir alay konusu olarak sofaya aslacaktr. Annemin yatak odasna, babamn ld odaya, kim bilir belki de Troyekurov'un khyas veya harem dairesi yerleecektir! Hayr, hayr! Kovulduum u hazin ev ona da kalmasn! Vladimir dilerini gcrdatt. Kafasnda korkun birtakm projeler douyordu. Memurlarn sesi ona kadar geliyordu. Onlar evin sahibiymi gibi davranarak kh unu, kh bunu istiyor ve gaml dnceleri arasnda gen Dubrovski'nin sinirine dokunuyorlard. Nihayet her ey sustu. Vladimir ekmece ve sandklar at. Rahmetli babasnn evrakn ayrmaya balad. Bunlarn ou iftlik hesaplarndan ve eitli ilerle ilgili mektuplardan ibaretti. Vladimir bunlar okumadan yrtt. Bunlarn arasnda eline karmn mektuplar yazl bir paket geti. Vladimir byk bir heyecanla bunlar incelemeye koyuldu. Bunlar T. sava zamannda yazlm ve Kistenevka kynden orduya gnderil PUSKN 189 misti. Annesi bu mektuplarnda sessiz yaayn, iftlik ilerini anlatyor, nezaketle ayrlktan ikyet ediyor ve onu eve, iyi karsnn kollan arasna aryordu. Bu mektuplardan birinde kk Vladimir'in salk durumuyla ilgili zntlerini anlatyordu. Bir bakasnda ise olunun erken filiz veren yeteneklerine seviniyor, onu mutlu ve parlak bir gelecee aday gryordu. Vladimir kendini okumaya vermi, dnyadaki her eyi unutmutu. Btn benlii ile kendini aile mutluluuna kaptrd iin vaktin nasl getiini fark etmemiti. Duvar saati on biri ald. Vladimir mektuplar cebine koydu, mumu ald ve odadan kt. Memurlar salonda, yerde uyuyorlard. Masann stnde boalttklar kadehler duruyor, kuvvetli bir rom kokusu btn oday dolduruyordu. Vladimir nefretle bunlarn yanndan geerek antreye gitti. Kap kilitliydi. Anahtar bulamayan Vladimir salona dnd. Anahtarlar masann zerinde duruyordu. Vladimir kapy at ve keye sinmi bir adamla burun buruna geldi. Adamn elinde bir balta parlyordu. Mumu ona doru tuttu. Vladimir demirci Arhip'i tand: Burada ne aryorsun? diye sordu. Arhip bir fslt ile yant verdi. Ah Vladimir Andreyevi, siz misiniz? ok kr Allaha, iyi ki elinizde mum varm! Vladimir akn akn ona bakyordu: Buraya niye gizlendin? Arhip kekeleyerek, yavaa yant verdi: stedim ki... ey... Herkesin evde olup olmadn kontrol etmek istedim de... Peki bu baltann ii ne? Baltann ii mi ne? Gece baltasz klr m hi? Bu memurlar yle kt adamlar ki...

dikkat etmek gerek. Sen sarhosun, baltay brak da git uyu! Ben mi sarhoum? Allah ahidim olsun ki Vladimir Andreyevi azma bir damla bile koymadm. Hem insann191 190 DUBROVSK aklna arap m gelir? itilmi ey mi bu? Memurlarn aklna bize sahibolmak, efendimizi iftliinden kovmak esmi. Nasl da horluyorlar melunlar! Bir vuruta hepsini gebertip izlerini yok etmeli. Dubrovski kalarn att. Bir sre sustuktan sonra: Bana bak Arhip, dedi, i senin anladn gibi deil! Memurlarn hibir suu yok. u feneri yak da arkamdan gel! Arhip, efendisinin elinden mumu ald, sobann arkasndaki feneri bulup yakt. Yavaa, ikisi birlikte merdivenlerden inerek avlu boyunca yrdler. Gece bekisi demir levhay almaya balad. Kpekler havlad. Dubrovski: Gece bekileri kim? diye sordu. nce bir ses yant verdi?: Biziz efendimiz: Vasilisa ve Lukerya. Dubrovski: Evlerinize gidiniz, dedi, size gerek kalmad. Arhip: Artk paydos! diye mrldand. Kadnlar: Teekkr ederiz velinimetimiz, dediler ve hemen evlerine gittiler. Dubrovski ilerledi. ki adam yaklaarak ona seslendi. Dubrovski Anton'la Gria'nn seslerini tamd: Siz niin uyumuyorsunuz? diye sordu. Anton: imdi uykunun sras m? dedi. Ne gnlere kaldk! Kimin aklna gelirdi ki?.. Dubrovski onun szn keserek: Yava ol, dedi. Yegorovna nerede? . Gria: PUKN PUKN____________________________________________________ Derebeyi kknde, diye yant verdi, kendi odasnda. Git onu buraya getir! Sonra evin iindeki btn adamlarmz da dar kar. Evin iinde, memurlardan baka canl kimse kalmasn! Sen de Anton, arabay ko! Gria gitti, bir dakika sonra da annesiyle beraber dnd. htiyar kadn bu gece soyunmamt. Memurlardan baka bu gece kimse gzn yummamt. Dubrovski: Herkes burada m? Evde kimse kalmad m? diye sordu. Gria: Hayr, dedi, memurlardan baka kimse kalmad. Dubrovski: Saman ya da kuru ot getirin, dedi. Adamlar, ahra kotular ve kucaklar otla dolu dndler. Doldurun unlar merdivenin altna! Hah yle! imdi ocuklar, ate verin! Arhip feneri at. Dubrovski ray tututurdu: Arhip'e dnerek: Dur hele, dedi, galiba acele ile antrenin kapsn kilitlemi olacam! abuk ko da kapy a! Arhip koridora kotu, kap akt. Yavaa: Daha da neler, aacakmm: diye mrldanarak kapy kilitledi ve Dubrovski'in yanna dnd. Dubrovski ray otlara yaklatrd. Otlar parlad, bir alev ykseldi ve btn avluyu aydnlatt. Yegorovna ackl bir sesle: Ah Vladimir Andreyevi, ne yapyorsun? diye bard.

Dubrovski:192 DUBROVSK Sen sus, dedi. Eeee ocuklar, Hoakaln! Ben gidiyorum. Bakalm Allah ne gsterecek? Yeni efendinizle mutlu olun! Dubrovski'nin adamlar hep bir azdan: Babamz, velinimetimiz, diye bartlar, lrz de seni brakmayz! Biz de seninle beraber geliyoruz. Araba hazrd. Dubrovski Gria ile arabaya bindi. Adamlarna buluma yeri olarak Kistenevka koruluunu gsterdi. Anton beygirleri kamlad, araba avludan kt. Rzgr esti. Alevler bir dakika iinde btn evi sard. Damn zerinde kzl bir duman grnd. Camlar atrdyor, dklyordu. Ate haline gelen direkler dmeye balad. Birdenbire ac bir feryat ve lk duyuldu: Yanyoruz! mdaat, imdaat! Zalim bir glle yangn seyretmekte olan Arhip: Daha da neler! diye sylendi. Yegorovna ona: Arhip'iim, ne olursun, kurtar u melunlar, diyordu. Allah sana mkfatn verir! Demirci: Daha da neler! dedi. Tam da o srada iki katl pencere erevelerini krmaya alan memurlar pencerede grndler. Ama tam bu srada at, byk bir grltyle kt, lklar kesildi. ok gemeden btn iftlik halk avluya dolmutu. Kadnlar bararak plprtlarn kurtarmaya alyorlard. ocuklar, yangn seyrederek zplyorlard. Kvlcmlar bir ate frtnas halinde uuyor, kulbeler tutuuyordu. Arhip: imdi artk neresi yanarsa yansn vz gelir, diye sylendi. Herhalde Pokrovskoye'den bunun seyrine doyum olmaz! KIN_______________________________________________________________ Bu srada yeni bir olay onun dikkatini ekti: tutumu olan ahrn damnda; nereye atlayacan arm bir kedi kouyordu. Alev yava yava drt bir yann saryordu. Zavall hayvan ackl bir miyavlama ile yardm istiyordu. ocuklar kedinin bu umutsuz durumuna bakarak glmekten katlyorlard. Demirci Arhip fke ile onlara kt: Ne glyorsunuz eytan yavrular? Hi Allahtan korkmuyor musunuz? Allann bir yarat yanyor da siz seviniyorsunuz, ha! Arhip yanmakta olan dama merdiveni dayad ve kediyi kurtarmaya kotu. Kedi onun niyetini anlam, minnettar bir abuklukla Arhip'in kollarna sarlmt. Yar yanm demirci, av ile birlikte aa indi. aran iftlik halkna dnerek: Eeee ocuklar, dedi. Hoakaln. Artk benim burada yaplacak bir iim kalmad. Hoa kaln, beni ktlkle anmayn! Demirci gitti. Yangn bir sre daha ortal kasp kavurdu. Nihayet snd. Kor haline gelen ate ynlar, gecenin karanl iinde gz alc bir parlaklkla ldyor, yangndan km Kistenevka kynn halk bu ate ynlar etrafnda serseri serseri dolayordu.VII Dangn haberi ertesi gn btn bu evreye yayld. Herkes bunu bir baka trl yorumluyor, eitli tahminler ileri srlyordu. Bazlar, cenaze treninde sarho olan Dubrovski'nin adamlarnn dikkatsizlikle evi tututurduklarn iddia ediyor; dier bir ksm ise yeni ev erefine fazlaca karan memurlar sulu buluyorlard. Biroklar da evin, mahkeme yeleri ve btn ev halkyla beraber kendi kendine yandn ileri sryorlard. Bazlar ise gerei anlyor, ve bu korkun facia sulusunun, kin ve alma duygularyla hareket eden Dubrovski olduunu ileri sryorlard. Troyekurov hemen ertesi gn yangn yerine gelmi ve kendisi soruturma yapmt. Emniyet amirinden, ile mahkemesi yelerinden, avukat ve ktipten baka Vladimir Dubrovski'nin, Yegorovna'nn, iftlik halkndan Gria ile arabac Anton'un ve demirci Arhip'in de ne olduklar anlalamamt. Btn iftlik halk at kt zaman memurlarn yandn doruladlar. Onlarn yanm kemikleri de bulundu. Vasilisa ile

Lukerya adndaki kadnlar, Dubrovski ile demirci Arhip'i yangndan birka dakika nce grm olduklarn sylediler. Herkesin sylediine gre, demirci Arhip sa olup yangnn biricik deilse bile herhalde balca sulularndan biriydi. Dubrovski hakkndaki kukular da glyd Kirila Petrovi btn bu olup bitenleri uzun uzunvali *** e yazd ve yeni bir soruturma fasl balad. ok gemeden baka birtakm haberler, merak ve yorumlara yeni bir besin kayna oldu.*** de birtakm ekyalar tremi ve evreye dehet samaya balamlard. Hkmetin bunlara kar ald nlemler yeterli olmamt. Bi PUKN_________________________________________ ri tekinden gzel soygunlar, birbirini kovalyordu. Ne yollarda, ne de kylerde gvenlik kalmamt. Ekya dolu birka troyka, gpegndz btn ilin iinde dolayor, yolcular ve posta arabalarn eviriyor, kylere iniyor, derebeyi kklerini yama edip atee veriyordu. ete ba zeksyla, cesaretiyle ve bir eit yce gnlllyle n almt. Onun zerine olmayacak eyler anlatyorlard. Dubrovski ad btn azlarda dolayordu. Bu cesurca soygunlara bakasnn deil de zellikle onun bakanlk ettiine herkes emindi. Yalnz bir eye aryorlard: Troyekrov'un iftlii bu soygunlarn dnda kalyordu. Ekyalar onun ne bir ambarn soymular, ne de bir arabasn evirmilerdi. Troyekurov her zamanki gururuyla kendisine yaplan bu ayr davran, btn il iinde sald korkuya ve kylerinde kurduu esiz gvenlik rgtne yoruyordu. nceleri komular Troyekrov'un bu kibirliliine kendi aralarnda glmler ve davetsiz konuklarn, ok ey bulabilecekleri Pokrovskoye'yi ziyaret etmelerini her gn beklemilerdi. Ama en sonunda onlar da Troyekurov'a hak vermek ve haydutlarn ona kar anlalmaz bir sayg beslediklerini kabul etmek zorunda kalmlard. Troyekurov nyor, Dubrovski'nin her yeni soygun haberini aldka vali ile, emniyet amirleriyle, blk komutanlaryla alay ediyordu. nk Dubrovski bunlarn elinden her zaman zararszca kurtulabiliyordu. Bu arada Troyekrov'un kyndeki kilisenin yortusu(*) olan ekim aynn biri gelip atmt. Ama bu treni ve bundan sonraki olaylar anlatmaya girimeden nce okurlarmz, kendileri iin yeni olan ya da hikyemizin balarnda ksaca anlatlan baz kimselerle tantralm. Bu eit yortular, sz edilen Kilisenin,adn tad iin, ya da olayn yl dnmne rastlayan gn yaplr (.N.).PUKN 197 VIII imdiye kadar kendisinden ancak birka kelime ile sz ettiimiz Kirila Petrovi'in kznn, hikyemizin kiilerinden biri olduunu okurlarmz herhalde tahmin etmilerdir. Anlattmz olaylarn getii sralarda, gen kz on yedi yalarnda ve gzellii tam bir gelime halindeydi. Babas kzn delice seviyordu. Ama, bazen en kk isteklerini yerine getirmeye alarak, bazen de sert, hatta zalim davranlaryla kendisini korkutarak ona kar, yaradlna uygun biimde davranyordu. Kznn ballna emin olmakla beraber hibir zaman onun gvenini kazanamamt. Kz, duygu ve dncelerini babasndan saklamaya almt. nk bunlarn nasl karlanacan hibir zaman yzde yz kestiremezdi. Hibir arkada yoktu, yalnzlk iinde bymt. Komu kzlar, kadnlar Kirila Petrovi'e ok seyrek gelirlerdi. nk alld zere, Troyekurov'un konuma ve elenceleri kadnlardan ok erkek arkadalarn bulunmasn gerektirecek bir biimdeydi. Gzelimiz, babasna elenmeye gelen konuklarn arasna pek seyrek katlrd. ou XVIII. yzyl Fransz yazarlarnn yaptlarndan meydana gelen byk bir kitaplk kzn emrine verilmiti. mrnde, Mkemmel Ah Kadn kitabndan baka, bir ey okumam olan babas, kitap seiminde tazna yol gstere ' cek bir durumda deildi. Pek doal olarak Maa, birok kitap kartrdktan sonra, romanlar zerinde karar kld. Bylece bir zamanlar Matmazel Mimi'nin elinde balam olan eitim ve renimini tamamlam oluyordu. Kirila Petrovi'in Matmazel Mimi'ye byk bir gveni ve ball vard. Bu ballk ve dostluun izleri gizlenemeyecek bir

hal ald zaman, Kirila Petrovi kz yavaa bir baka malikneye armak gereini duymutu. Matmazel arkasnda ok iyi anlar brakarak ayrlmt. yi yrekli bir kzd. Kirila Petrovi'in zerindeki etkisini hibir zaman kt maksatlara kullanmamt. Kirila Petrovi'in sk sk deitirdii gzdelerden farta da, en ok bu noktadayd. Grne gre Kirila Petrovi onu teki gzdelerinden fazla seviyordu. Matmazel Mimi'nin gney insanlarna zg izgiler tayan dokuz yalarnda, kara gzl yaramaz ocuu, Kirila Petrovi'in yannda terbiye ediliyor, onun olu olarak tannyordu. Halbuki bir elmann yars kadar Troyekurov'a benzeyen nice ocuklar vard ki, onun pencereleri nnde oynuyor ve iftlik halkndan saylyorlard. Kirila Petrovi kk Sa's iin Moskova'dan bir Fransz retmen istetmiti. Bu retmen artk anlatmaya baladmz olaylarn getii sralarda Pokrovskoye'ye gelmiti. retmen, sevimli yzyle ve yaln davranlaryla Kirila Petrovi'in houna gitmiti. Kirila Petrovi'e bonservislerini ve yannda eitmen olarak drt yl alt Troyekurov'un akrabalarndan birinin tavsiye mektubunu gsterdi. Kirila Petrovi btn bunlar gzden geirdi, houna gitmeyen biricik nokta, Fransz'n gen oluuydu. Ama bu hoa gitmeyi, zavall retmen unvan iin pek gerekli olan sabr ve tecrbe ile bu gzel kusurun bir arada bulunamayaca korkusundan ileri gelmiyordu. Troyekurov'un hemen sylemeye karar verdii, kendine gre baka tereddtleri vard. Bunun iin de Ma'y armalarn emretti. (Kirila Petrovi Franszca bilmezdi, taz ona evirmenlik edecekti). Buraya gel Maa! Bu Msyye de ta: "Pekl, kendisini kabul ediyorum, ama evdeki kzlarma sarkntlk etmemek artyla... Yoksa bu it olu ite... Bunu kendisine evir!"198 DUBROVSK Maa kzard. retmene dnerek Franszca, babasnn kendisinden arballk ve drst bir davran beklediini syledi. Fransz, kzn nnde eildi ve kendisi iltifattan yoksun edilse bile sayg hak etmeye alaca yantn verdi. Maa retmenin bu szlerini kelimesi kelimesine evirdi. Kirila Petrovi: yi, iyi, dedi. Ona sayg da, iltifat da gerekli deil. Grevi Sa'ya bakmak, gramer ve corafya retmektir. Bunu kendisine evirdin!" Marya Kirilovna babasnn kaba szlerini yumuatarak evirdi. Kirila Petrovi Fransz'n, kendisine ayrlan odann bulunduu daireye gitmesine izin verdi. Soylu geleneklerine gre terbiye edilmi olan Maa, gen Fransz'a hi aldr etmemiti. retmen, onun iin bir hizmeti ya da ii parasndan baka bir ey deildi. Halbuki hizmetilerle iiler onun gznde erkek bile saylamazlard. Gen kz Msy Deforj zerinde brakt etkinin farknda olmad gibi, gen retmenin sklganln, titreyiini, sesinin deiiini de fark etmedi. Sonralar gen kz, birka gn stste retmenle olduka sk karlat ise de, onu incelemeye yarar grmedi. Hi umulmadk bir biimde onun hakknda yepyeni bir izlenim edindi. Alld zere Kirila Petrovi'in evinde, birka ay beslenir ve Pokrovskoye derebeyinin balca elencelerinden birini de bunlar olutururdu. Aylar yavru iken her gn konuk salonuna getirilir, Kirila Petrovi bunlar kedilerle, kpek yavrularyla dvtrerek saatlerce vakit geirirdi. Yavrular biraz byynce gerek bir dv beklemek zere zincire vurulurlard. Bazen aylar kkn pencereleri nne getirilir, iviler akl, bo bir arap fsn onlara doru yuvarlarlard. Ay ilkin bu fy koklar, sonra da yavaa aya ile iter ve pek doal olarak aya acrd. Bu acdan fkelenen ay, bu sefer daha byk bir kuvvetle fy PUKN__________________________________________ iter ve daha byk bir ac duyard. Ay fkesinden kudurma derecesine gelir ve byk bir homurtu ile yine arap fsna saldrrd. Bu hal, zavall hayvan deliye dndren bu arap fs ortadan kaldrlncaya kadar srp giderdi. Bazen de bir ift ayy arabaya koarlar, konuklan zorla bu arabaya bindirerek arabay babo brakrlard. Ama Kirila Petrovi'in en gzel elencesi uydu:

A bir ay bo bir odaya kapatlr, bir iple de duvardaki halkaya balanrd. Aynn bal olduu ipin uzunluu, hemen hemen odann uzunluu kadar olurdu; yle ki, odann ancak kar kelerinden biri korkun canavarn saldrsndan uzak kalabilirdi. Adet olduu zere eve yeni gelenleri bu odann kapsna kadar getirirler, anszn aynn yanna itiverirler, kapy da stne kilitlerler ve mutsuz kurban canavarla babaa brakrlard. Zavall konuk, kanlar iinde, st ba parampara kendisini aynn yetiemedii keye atar, ama bazen iki adm tede homurdanan, srayan, iki aya stne kalkan ve boyuna saldran, srmak isteyen yrtc hayvanla saat kar karya duvara yapm bir halde durmak zorunda kalrd. te Rus derebeyinin soylu elenceleri bunlard. retmenin geliinden birka gn sonra Troyekurov onu anmsard ve aynn bulunduu odaya konuk etmeyi tasarlad: Bu maksatla bir sabah retmeni yanna artt ve yanna alarak karardk koridorlardan geirdi. Birdenbire yan kaplardan biri ald, iki uak Fransz' ieri itiverdiler, kapy da stne kilitlediler. Akln bana toplayan retmen, bal ayy grd. Ay uzaktan konuu koklayarak homurdanmaya balad, birdenbire arka ayaklar zerine kalkarak ileri yrd. Fransz armad, kamad, aynn saldrn bekledi. Ay yaklanca, cebinden kk bir tabanca kard ve a hayvann kulana dayayarak ate etti. Ay yere yuvarland. Herkes koutu, kaplar ald. Kirila Petrovi yapt akann byle bitmesinden arm bir halde odadan ieri girdi.200 DUBROVSK Kirila Petrovi btn bu olup bitenler hakknda kendisine mutlaka aklama yaplmasn istiyordu: Byle bir oyun hazrlandn Deforj'a kim haber vermiti. Yahut onun cebinde dolu bir tabancann ne ii vard? Ma'y artt. Maa koarak geldi ve babasnn sorularn Fransz'a evirdi. Deforj verdii yantta. Benim aydan falan haberim yoktu, dedi, ama tadm unvan gereince balanma isteyemeyeceini bir hakarete katlanmak niyetinde olmadm iin yanmda daima tabanca tarm. Maa hayretle retmene bakt ve sylediklerini Kirila Petrovi'e aktard. Kirila Petrovi hibir yant vermedi, sadece ayy dar karmalarn ve derisini yzmelerini emretti. Sonra da kendi adamlarna dnerek: Aferin herife be! dedi. Hi korkmad, vallahi hi korkmad. O gn birdenbire Deforj'a kan snd, bir daha da onu denemeye kalkmad. Ama bu olay Mariya Kirilovna zerinde daha byk bir etki yapt. Gen kzn hayal evi altst olmutu: nnde l bir ay yatyor, aynn baucunda da Deforj, soukkanllkla ayakta durmu, kendisiyle sakin sakin konuuyordu. Kz, cesaret ve gururun yalnz bir tabakann elinde olmadn grd ve o gnden beri de gen retmene, saatten saate artmakta olan bir sayg beslemeye balad. Aralarnda bir iliki kuruldu. Ma'nn ok gzel bir sesi ve byk bir mzik yetenei vard. Deforj, kza da ders vermek nerisiyle karlat. Btn bunlardan sonra Ma'nn, henz bunu kendi kendine bile itiraf etmedii halde retmene ak olduunu okurlarmz anlamakta zorluk ekmemilerdir. IX Dortu arifesinde konuklar akn etmeye baladlar. Bunlardan bir ksm derebeyi kkne ve bu kke bal pavyonlara; teki bir ksm khyalarn dairelerine; nc bir ksm ise papaza konuk edildiler. Bazlar ise zengin kyl evlerine indiler. Tarlalar atlarla, avlu ve ahrlar ise eitli arabalarla doldu. Sabahn dokuzunda sabah duas anlar alnd. Btn konuklar Kirila Petrovi tarafndan yaptrlan ve her yl verdii hediyelerle sslenen ta kiliseye doru yollandlar. Dua iin gelen hatrl konuklar ylesine oktu ki, sradan kyller kiliseye samadlar ve kilisenin sahanl ile parmaklk dnda kaldlar. Ayine balamyorlar, Kirila Petrovi'i bekliyorlard. Troyekurov alt atl bir araba ile geldi ve arkasnda Mariya Krilovna olduu halde, yerine geip kuruldu. Kadn erkek btn gzler gen kza evrildi. Erkekler kzn gzelliine hayran oluyor, ka. dnlarsa dikkatle tuvaletini gzden geiriyorlard. Ayin balad. Ev arkclar mihrapta ilahi okuyorlard. Kirila Petrovi de bunlara katlyor,

sana soluna bakmadan dua ediyordu. Zango yksek sesle bu tapnan yapcsnn da adn anarken, gsterili bir alakgnlllkle yere kapand. Ayin bitti. Haa ilk yaklaan Kirila Petrovi oldu. Herkes onun ardndan yrd. Sonra, komular sayglarn sunmak zere kendisine yaklatlar. Kadnlar Ma'nn etrafn aldlar. Kirila Petrovi kiliseden karken oradakilerin hepsini le yemeine ard, arabasna bindi ve evine gitti. tekiler de arabalaryla onun peinden yrdler. Odalar konuklarla doldu. Her dakika yeni yeni kiiler ieri giriyor ve ev sahibine yaklamada glk ekiyorlard. Modas202 DUBROVSK gemi, pahal ve eski tuvaletler giymi bayanlar, uygun bir biimde yarm daire halinde oturmulard. Hepsi de inci ve prlanta iindeydiler. Erkekler votka ve havyarn bana mler, grltl seslerle aralarnda konuuyorlard. Salonda seksen kiilik bir yemek masas hazrlanyordu. Hizmetiler gidip geliyor, ie ve srahileri yerletiriyor, sofra rtlerini dzeltiyorlard. Nihayet khya yemein hazr olduunu haber verdi. lk sofraya oturan Kirila Petrovi oldu. Onun arkasndan bayanlar harekete geti ve bir eit ya sras gzeterek azametle yerlerine kuruldular. Gen kzlar, rkek bir kei srs gibi birbirlerine sokularak yanyana oturdular. Erkekler onlarn karsnda yer aldlar. retmen, masann dibinde, kk Sa'nn yanna oturdu. Hizmetiler tabaklar rtbe srasna gre datmaya baladlar. Tereddde dtkleri zaman da, hemen hemen hi yanlmadan, Lafater'ce tahminlerle iin iinden kyorlard. Tabak ve kak ngrtlar konuklarn grltl konumalarna karyordu. Kirila Petrovi len sofrasn nee ile szyor ve konukseverliin verdii mutluluun zevkini sryordu. Bu srada ift beygir koulu bir fayton avluya girdi. Ev sahibi: Bu da kim ola? diye sordu. Birka ses birden: Anton Pafnuti, diye yant verdi. Kaplar ald ve deirmi yzl, gerdan kat, elli ya larnda iman bir kii olan Anton Pafnuti Spitsn, yerlere kadar eilerek, glmseyerek, zr dilemeye hazr bir tavrla yemek salonundan ieri girdi. Kirila Petrovi: Takm getirin! diye bard, sonra Anton Pafnuti'e dnerek: Rica ederim buyurunuz, oturunuz Anton Pafnuti, dedi. Sonra bunun ne anlama geldiini bize anlatsanza kuzum: Ayinime gelmediniz, yemee ge kaldnz! Bu, hi de senin karakterine uymuyor: Sen hem dini btn bir adamsn, hem de boazna dknsn! PUKN_______________________________________________________________________________ _____ Anton Pafnuti, peetesini kaftannn iliine geirirken yant verdi: Suluyum Kirila Petrovi, suluyum! Erkenden yola kmtm. Daha on drt verst yol almaya frsat bulmadan birdenbire n tekerlein emberi ikiyi ayrlmasn m? Elden ne gelir ! Bereket versin ky yaknd. Gidinceye, demirciyi arayp buluncaya ve bu ileri yoluna koyuncaya kadar tam saat geti. Kestirme yoldan, Pokrovskoye ormanndan gemeye cesaret edemedim. Dolambal yoldan geldim. Kirila Petrovi onun szn keserek: Cesur olmadn biliyoruz ama korkmak iin de neden yoktu! dedi. Nasl, korkmak iin neden mi yoktu? Ya, Dubrovski'yi unutuyor musun? nsan onun eline bir dmeyegrsn! O az buz bir herif deil, kimseyi elinden karmaz. Hele beni eline bir geirse iki kez derimi yzmeye kalkar! Sana byle farkl davranmas neden gerekiyormu? Aman efendim Kirila Petrovi, ne demek neden gerekiyormu? Rahmetli Andrey Gavrilovi'in muhakemesini unuttunuz mu? Efendimizin gnln ho etmek... ey yani elimi vicdanma koyarak Dubrovski'lerin hibir haklan olmad halde, sadece efendimizin ltuflar sayesinde Pokrovskoye'ya sahibolduklarna dair doruluk adna tanklkta bulunan ben deil miydim? Rahmetli (nur iinde yatsn) benimle kozunu paylaacan sylemiti. Galiba olu babasnn szn yerine getirecek gibi grnyor. Bugne kadar Allah korudu. imdiye kadar topu topu bir ambarm soydu,

ama Allah vere de malikneme kadar gelmeseler! Kirila Petrovi: Maliknene gelirlerse ite o zaman keyiflerine diyecek yok; krmz ekmece tklm tklm dolu Ne gezer dostum Kirila Petrovi? Bir zamanlar doluydu ama imdi tamtakr oldu.201 DUBROVSK Brak u palavralar anton Pafnuti! Biz hepsini biliyoruz: senin ne masrafn var ki? Evde yoksul bir yaay sryorsun! Kimseleri evine armyorsun, mujiklerini soyup soana eviriyorsun! Ha babam, yalnz kpe istif etmesini biliyorsun! Anton Pafnuti glmseyerek: ok akacsnz Kirila Petrovi, diye mrldand. Halbuki inan olsun ki yoksul dtk. Anton Pafnuti ev sahibinin bu derebeyce akasn yal bir brek lokmasyla sineye ekmiti. Kirila Petrovi onu kendi haline brakarak ilk kez kendisine konuk gelen ve masann br ucunda, retmenin yannda oturmakta olan emniyet amirine dnd: Eeeee bay emniyet amiri, hi olmazsa siz Dubrovski'yi yakalayabilecek misiniz? Emniyet amiri rkt, eildi, glmsedi, kekeledi, nihayet: Gayret edeceiz efendimiz, dedi. Hm... Gayret edeceiz... Bir hayli zamandr gayret ediliyor, ama bir yarar grlmyor. Hem dorusunu isterseniz herifi ne diye tutmal? Dubrovski'nin haydutluu emniyet amirlerinin iine gelir. Takip masraf, araba paras, soruturma falan filan derken haydi paralar cebe. Byle bir velinimeti ortadan nasl kaldrrsn? Doru deil mi? Emniyet amiri byk bir aknlk iinde: ok doru sylyorsunuz efendim, yantn verdi. Konuklar kahkahay bast. Kirila Petrovi: Bu delikanly doruluu iin severim, dedi. Ama u bizim len emniyet amiri Tara Alekseyevi'e acyorum dorusu. Adamcaz yakmasaydlar bizim buralar daha rahat olurdu. Dubrovski'den ne haber? Son kez onu nerede grmler acaba? Kaln bir kadn sesi: PUKN______________________________________________ Evimde Kirila Petrovi. Geen sah gn evimde le yemei yedi. Btn gzler Anna Savina Glebova'ya evrildi. Olduka basit, dul bir kadn olan Anna Savina neesiyle, iyi yrekliliiyle kendini herkese sevdirmiti. Oradakiler byk bir merakla kadnn anlataca hikyeyi dinlemeye hazrlandlar. hafta nce Vanyua'ma para gndermek zere khya postahaneye yollamtm. Geri olumu martmam. Hatta istesem de onu martacak bir durumda deilim. Ama bir hassa subaynn iyi yaamak zorunda olduunu siz de takdir edersiniz! Ben de elden geldii kadar gelirimi Vanyua ile paylayorum. te ben de ona iki bin ruble gndermitim. Geri Dubrovski birka kez hatrma gelmemi deildi, ama kendi kendime: kasaba yakn, diyordum. unun urasnda yedi verstlik bir yol, Allarun izniyle bir eycik olmaz. Bir de ne greyim, akama khya sararm, st ba para para olmu bir halde yaya olarak gelmesin mi? Eyvah, dedim, ne oldu? Bu ne hal? Khya: Hi sorma Anna Savina, dedi. Haydutlar soydu. Az kalsn beni de ldryorlard. Dubrovski'nin kendisi de oradayd. Beni asmak istedi, ama nedense acd ve brakt. Buna karlk atm, arabam, her eyimi ald. Ben kendimden gemitim. Aman Allahm, imdi Vanyua'mn hali ne olacakt? Yaplacak hibir ey yoktu: Oluma bir mektup yazdm, olan biteni anlattm ve kuru bir hayr dua gndermekle yetindim. Aradan bir iki hafta geti. Bir gn anszn avluma bir fayton girdi. Bir general, benimle grmek istiyormu. Buyursun, dedim. Yanma, Kulnev'in portresini andran esmer yzl, siyah sal, sakall bykl, otuz be yalarnda bir adam girdi. Kendisini rahmetli

kocam van Andreyevi'in dostu ve meslek arkada diye tantt. Yolu bu taraflara dm, benim de burada oturduumu biliyormu, tabii arkadann dul karsn ineyip geemezmi... Ben kendisini elimden geldii kadar arladm. uradan buradan konumaya baladk. Nihayet sra Dubrovski'ye geldi. Bama206 _____________________________DUBROVSK geleni ona da anlattm. General atnd: "Garip ey," dedi. Benim iittiime gre Dubrovski her nne geleni deil, yalnz zenginleri soyarm. Hatta bunu yaparken de zenginin btn parasn almaz, yarsn kendisine brakrm. Adam ldrdn hi duymadm. Sakn bunda bir yalan olmasn? Ltfen khyanz artr msnz?" Khyay ar I maya gittiler, geldi. Generali grr grmez donakald. Ge neral ona: "Dubrovski seni nasl soydu, nasl asmak istedi? Kuzum unu anlatsana!" dedi. Khyam titremeye balad ve generalin ayaklarna kapand: "Su iledim, yalan syledim, beni affedin!" dedi. General: "Mademki yledir," dedi, o halde bu i nasl olduysa ltfen hepsini bayana anlat. te ben de dinliyorum!" Khyam bir trl kendine gelemedi. General szne devam ederek: "Haydi anlatsana," dedi, "Dubrovski ile nerede karlatn?" "ifteamlarda babacm. ifteamlarda!" "Dubrovski sana ne" dedi?" "Kimin | adamsn? Nereye ve ne iin gidiyorsun?" diye sordu. "Peki, sonra?" "Sonra, mektup ve paralar benden istedi." "Peki, ya sonra?" "Mektupla paralar ona verdim." "Bunun zerine o ne yapt?" "Suluyum, affedin!" "Peki, o ne yapt canm?" "Mektupla paralar geri verdi: Haydi gle gle git, bunlar postaya ver, dedi." "Sonra?" "Babacm, suluyum." Korkun general: "Ben sana gsteririm," dedi, "siz de hanmefendi bu sahtecinin sandn aramalarn emredin, bu herifi de bana teslim edin, kendisine iyice bir ders vereyim! unu biliniz ki Dubrovski de bir hassa subayyd, bir arkadana fenalk etmek istemez!" Bu zatn kim olduunu anlamtm. Onunla konuacak bir eyim yoktu. Arabaclar khyay, faytonun arabac yerine baladlar. Paralar bulundu. General le yemeini bende yedi ve hemen kalkp gitti; giderken de khyam da gtrd. Khyam ertesi gn ormanda, soyulup soana evrilmi bir halde bir mee aacna bal olarak buldular. Herkes, hele gen kzlar Anna Savina'nn anlattklarn sessizce dinlediler. Hayal gc fevkalade geni olan ve Raddcliffe'in esrarl korku ykleriyle hayali beslenen Mar PUKN____________________________________________________________207 ya Kirilovna bata olmak zere bunlardan ou Dubrovski'nin kiiliinde romantik bir kahraman gryor ve iin iin onun iyiliini istiyorlard. Kirila Petrovi: Anna Savina, dedi, sana gelenin Dubrovski'nin kendisi olduunu sanyorsan ok aklanyorsun. Sana gelenin kim olduunu bilmem ama, herhalde Dubrovski olmasa gerek. Yollar kesen, geleni geeni evirip soyan Dubrovski deil de kimdir? Orasn bilmem ama, herhalde Dubrovski deildi. Ben onun ocukluunu bilirim. Salarnn kararp kararmadn bilmem, ama, kkken kvrck sar sal bir ocuktu. Yalnz unu kesin olarak bilirim ki, Dubrovski Ma'mdan be ya byktr. Doal olarak imdi 35'inde deil de 23'nde olmas gerektir. le emniyet amiri: Tmyle buyurduumuz gibi, dedi. Cebimde Vladimir Dubrovski'nin ekli var. Onun 23 yanda olduu burada aka yazldr. Kirila Petrovi: yle mi? dedi. Bari unu okuyuver de biz de iitelim.. Onun eklini renmek fena bir ey olmayacak. Bir yerde gzmze iliecek olursa herifi karmam oluruz. Emniyet amiri cebinden olduka kirli bir kt kard, at, nem vererek ve yksek sesle okumaya balad: "Ona mensup iftlik halknn anlattklarna gre Vladimir Dubrovski'nin tespit edilen eklidir: Ya 22, boy orta, yz dzgn, sakal tra edilmemi gzler ela, sa kumral, burun ekme, bakaca ayrt edici belirtisi yoktur." Kirila Petrovi sordu: Hepsi bu kadar m? Emniyet amiri kd katlayarak: Hepsi bu kadar, karln verdi.

il_____________________________ DUBROVSK Kutlarm bay emniyet amiri. Hey gidi kt, hey! Bu ekle gre siz Dubrovski'yi zor bulursunuz! Orta boylu az m insan var? Kumral sa, ekme burun, ela gzler kimde yok! Korkmadan bahse girebilirim ki, saat durmadan Dubrovski ile konuursun da kiminle konutuunun farknda olmazsn? Diyecek yok dorusu, u memurlar akll insanlar ksacas. le emniyet amiri usulca kd cebine koydu ve sessizce lahanal kaz kzartmasn attrmaya balad. Bu arada hizmetiler birka sefer konuklan dolaarak herbirinin kadehini doldurmak frsatn buldular. Birka ie Gorski ve Tsimlanask arab patlatld ve seve seve ampanya yerine kabul edildi. Yzler kzarmaya balad. Konumalar daha canl, daha birbirini tutmaz, daha neeli bir hal ald. Kirila Petrovi szne devam ederek: Hayr dedi, biz artk Tara Alekseyevi gibi bir ile emniyet amirini bir daha gremeyiz! Bu adam hi de kr ve sersem bir adam deildi. Yazk ki adamcaz yaktlar. Yoksa etedekilerden bir tanesi bile elinden kurtulamazd. Son kiisine kadar hepsini enselerdi. Hatta Dubrovski bile elinden kaamaz, rvetle de postu kurtaramazd. Tara Alekseyevi paray almasna alrd ama, onu yine brakmazd. Rahmetlinin deti byleydi. Ben baka are gremiyorum, bu ie benim de karmam, adamlarmla haydutlarn peine dmem gerekecek. lk azda yirmi kii gndereceim, varsn bunlar haydutlarn bulunduu koruluu bir temizlesinler. Adamlarm korku nedir bilmezler, her biri bir bana bir aynn zerine gider, haydutlarndan ylmazlar. Bu szler zerine kll dostunu, bir zamanlar kendisinin de kurban olduu baz akalar hatrlayan Anton Pafnuti sordu: Aynz nasl Kirila Petrovi? Kirila Petrovi: PUKN 209 Allah geri kalanlara uzun mrler versin, dedi. Mia dman kurunuyla erefli bir lmle ld Kirila Petrovi, Deforj'u gstererek ite onun galibi, dedi. Benim Franszmdan ibret al, o senin intikamn da ald affna marurken anmsarsn ya? Anton Pafnuti ban kayarak: Nasl anmsamam? dedi ok iyi anmsyorum. Demek Mia ld ha? Vallahi yazk oldu u Mia'ya! Ne maskara, ne akll bir hayvand! Byle bir ayy bir daha bulamazsn! Msy onu niin ldrd? Kirila Petrovi, byk bir memnunlukla Fransz'nn kahramanlk davrann anlatmaya koyuldu. nk kendisini evreleyen her eyle vnmek gibi mutlu bir yetenei vard. Konuklar Mia'nn lm hikyesini dikkatle dinliyor ve konuma konusunun kendi cesareti olduundan kuku bile etmeksizin rahat rahat yerinde oturan yaramaz rencisine ahlak tleri veren Deforj'u akn akn szyorlard. Aa yukar saatten beri sren le yemei sona erdi. Ev sahibi peetesini masann stne koydu. Hepsi ayaa kalktlar ve kahve ile kt oyununun kendilerini bekledii konuk salonuna yrdler. Yemek odasnda pek atafatl bir biimde balayan ikiye, burada da devam olunacakt.PUKN 211 Akamn yedisine doru konuklardan bazlar gitmek isteIder, ama punla neelenen ev sahibi, kaplarn kilitlenmesini emretti ve ertesi sabaha kadar kimseyi evden dar brakmayacan bildirdi. Az sonra mzik balad. Salon kaplar ald, balo balam bulunuyordu. Ev sahibi ve yaknlar bir keye kurulmu, arka arkaya kadehleri yuvarlyor, genlerin neesini seyrediyorlard. Yal kadnlar kt oynuyorlard. Uhlan tugaylarndan birinin karargh kurmad her yerde olduu gibi burada da kavalyeler damlardan daha azd, bu ie yarayan btn erkekler paylalmt. retmen hepsinin iinde kendini gsteriyor, herkesten iyi dans ediyordu. Btn kzlar onu seiyor, onunla vals oynamay ok rahat ve kolay buluyorlard. Deforj birka sefer de Marya Kirilovna ile dans etti. Gen kzlar, arkalarndan alayc dnceler ileri srdler. Nihayet gece yarsna doru yorgun ev sahibi, dans durdurdu, akam yemeini getirmelerini emretti. Kendisi ise yatmaya gitti.

Kirila Petrovi'in yokluu meclise daha byk bir canllk ve serbestlik verdi. Kavalyeler damlarnn yanna oturmak cesaretini gsterdiler. Gen kzlar glyor ve komularyla fsldayorlar, kadnlar masa banda, kardan karya yksek sesle konuuyorlard. Erkekler iiyor, tartyor ve kahkaha ile glyorlard. Bir szckle akam yemei fevkalade neeli geti ve birok tatl anlar brakt. Yalnz bir kii bu genel sevince ortak olmamt: Anton Pafnuti somurtarak sessizce yerinde oturmu, dalgn dalgn yemek yemi ve pek dnceli bir tavr taknmt. Ekya hikyeleri onun sinirlerini ok bozmutu. Anton Pafnuti'in ekyalardan korkmas iin yeter nedenler bulunduunu yaknda greceiz. Anton Pafnuti Allah ahit gstererek krmz kutunun bo olduunu sylerken, ne yalan sylemi ne de gnaha girmiti. Krmz kutu gerekten de botu. Bir zamanlar bu kutuda saklanan paralar imdi Anton Pafnuti'in koynunda duran mein bir keseye aktarlmt. Kimseye gvenememek duygusunu ve sonsuz korkusunu, ancak byle nlemlerle yenebiliyordu. Bir bakasnn evinde gecelemek zorunda kalan Anton Pafnuti, kendisine evin cra bir kesinde, hrszlarn kolayca girebilecekleri yerde bir oda vermelerinden korkuyordu. Gzleriyle etrafta gvenilir bir arkada arad, nihayet Deforj'u seti. Deforj'un kuvvet ifade eden d grn, hele zavall Anton Pafnuti'in titremeden anmsayamad ay ile karlamasnda gsterdii cesaret, onu semesine neden olmutu. Sofradan kalktklar vakit, Anton Pafnuti ksrerek ve yutkunarak gen Fransz'n etrafnda dnmeye balad. Nihayet derdini anlatt: Hmmmm... ey... Msy... odanzda gecelememe izin verir misiniz. nk, efendim syleyeyim... Saygyla eilen Deforj sordu: Que desire monsieur? (*) Hay Allah layn versin Msy, sen hl Rusa konumasn renmemisin! J v, mua, e vu kue(**) anladin m? *) anla Deforj: (*) Bir emriniz mi var, Msy? (**) Odanzda yatmak istiyorum.212 DUBROVSK Monsieur, tres volontiers, yantn verdi, veuillez donnerde ordres en conseequence(*) Franszca'daki bilgisinden fevkalade memnun olan Anton Pafnuti hemen gerekli emirleri vermeye kotu. Konuklar, aralarnda vedalamaya baladlar. Herkes kendisine ayrlan odaya ekildi. Anton Pafnuti ise retmenle birlikte onun dairesine gitti. Gece karanlkt. Deforj yolu bir fenerle aydnlatyordu. Anton Pafnuti paralarnn hl yannda bulunduundan emin olmak iin, zaman zaman, koynunda sakl bulunan kesmeyi gsne bastrarak, olduka cesur admlarla onun arkasndan yryordu. retmen, dairesine gelince mumu yakt, ikisi de soyunmaya baladlar. Bu arada Anton Pafnuti kilitleri ve pencereleri gzden geirerek odada dolayor ve kendisini pek de kandrmayan bu gzden geirme srasnda sallyordu. Kap yalnz bir srg ile kapanyordu: pencereler ise bir katlyd. Bunu Deforj'a ikyet etmek giriiminde bulundu ama, Franszcadaki bilgisi byle kark bir ii anlatacak bir durumda deildi. Fransz onu anlamad. Anton Pafnuti de ikyetinden vazgemek zorunda kald. Yataklar kar karya yaplmt. kisi de yattlar. retmen mumu sndrd. Anton Pafnuti Rusa, sndryorum (") fiilinin kafasn gzn yaran Franszca bir ekimiyle bard: Purkua vu tue, purkua vu tue, ben karardkta dormir (***) yapamam. (*) Memnuniyetle efendim. Bu konuda gereken emirleri ltfen verir misiniz? (**) Rusa (tuit) kelimesi sndrmek anlamna gelir. Halbuki Franszca Toucher (Tue) kelimesi: dokunmak, ilimek, temas etmek anlamlarna gelir. Anton Pafnuti Franszca Niin sndryorsunuz? demek isterken, Rusa tuit kelimesiyle Franszca toucher kelimesini birbirine kartrarak niin dokunuyorsunuz? demi oluyor. (.N.) (***) Uyumak.

Deforj, Anton Pafnuti'in szlerini anlamad, ona iyi d: Anton Pafnuti Spitsn yorganna sarnarak homurdan Melun gvur, sanki sndrmesi farzd. Bu kendisi iin daha fena oldu. Ben ksz uyuyamam. devam ederek Msy, Msy, j v avek vu parle(*) . rek Msy, Msy, j v avek vu Fakat Fransz yant vermiyordu. Ksa bir zaman sonra da horlamaya balad. Anton Patnuti: Uyuyor kerata Fransz, diye dnd. Halbuki uyumak benim aklma bile gelmiyor. Tetikte bulunmak gerek! Hrszlar ak kapdan veya pencereden girseler bu keratay topla bile uyandrmak mmkn olmaz! Msy! Hey msy! Seni Msy gibi eytanlar alsn! Anton Pafnuti sustu. Yorgunluk, arabn verdii arlk yava yava korkakln bastrmt. Uyuklamaya balad, ok gemeden derin bir uykuya dald. Tuhaf bir uyan onu bekliyormu. Uykusu arasnda birinin, yavaa gmleinin yakasndan tutup sarstn hissetti. Anton Pafnuti gzlerini at. Karsnda, sonbahar sabahnn solgun klar altnda Deforj'u grd. Fransz bir elinde kk bir tabanca tutuyordu. teki eliyle de u nl keseyi zmeye alyordu. Anton Pafnuti ta kesildi. Titrek bir sesle: Kes k se Msy, kes k se? diye sordu(**) retmen temiz bir Rusa ile: Yava ol, sesini kes! yantn verdi. Sus, yoksa mahvolduun gndr. Ben Dubrovski'yim. (*) Aslnda Rusa harflerle yazlmtr. Msy Msy, sizinle grmek istiyorum anlamna gelir. (**) Bu ne demek Msy, bu ne demek?XI imdi de okurlarmzdan, henz anlatmak frsatn bulamadmz bundan nce olup bitenlerle, hikyemizin son olaylarn aklamamza izin vermelerini rica ederiz. Yukarda szn ettiimiz ** menzilinde menzil amirinin evinde bir kede bir yabancy ya da halktan birini andran, yani posta arabalarnda kendisine nem verilmeyen, sessiz ve sabrl bir yolcu oturuyordu. st ak faytonu (brka) avluda duruyor ve yalanmasn bekliyordu. Arabann iinde kk bir bavul vard. Bunun d grn, iinin pek de zengin olmadn gsteriyordu. Yolcu ne bir ay, ne de bir kahve istiyor, pencereden darsn seyrederek blmenin tesinde oturan menzil amirinin karsn fena halde sinirlendirecek biimde slk alyordu. Kadn yarm sesle: Bu slk da nereden bamza musallat oldu? diye syleniyordu. Amma da slk alyor, melun gvur, inallah geberir! Menzil amiri: Ne olacakm sanki? dedi. Islk almann ne ktl var? Varsn alsn! Menzil amirinin kars fkeli bir eda ile: Ne ktl m varm? diye itiraz etti. Bunu neye yorduklarn bilmez misin? Neye yorarlarm? Islk almak evin bereketini mi karrm? Aldrma Pahomovna, slk alnsa da alnmasa da bizim yine paramz olmaz! PUKN________________________________________________________ Kuzum Sdori, sen u adam gndersene! Onu burada tutmaktan ne zevk alyorsun? Ver una beygir de defolup gitsin? Varsn beklesin. Pahomovna, ahrda topu topu troykalk beygir var. Drdnc arabann beygirleri istirahatta... Bir de bakarsn ki hatrl yolcular gelir... Franszn hatr iin bam belaya sokmak istemem. Bak, iitiyor musun! te drtnala kouyorlar... Vay anasn, amma da hzl kouyorlar... Sakn general falan olmasn? Araba merdivenlerin nnde durdu. Uak, arabac yerinden atlad ve arabasnn kapsn at. Bir dakika sonra da asker kaputu giymi beyaz kasketli bir gen menzil amirinin yanna girdi. Arkasndan gelen ua kk bir ekmece getirdi ve pencerenin iine koydu. Subay emreden bir sesle: Beygir! diye bard. Menzil amiri: Hemen imdi, yantn verdi. Ltfen seyahat vesikanz veriniz!

Benim seyahat vesikam yok. Ben falan yere gidiyorum. Yoksa beni tanmadn m? Menzil amiri telaland, arabaclarn abuk davranmalarn salamak iin kotu. Delikanl, odann iinde bir aa bir yukar dolamaya balad. Blmenin arkasna geerek menzil amirinin karsndan yavaa, yolcunun kim olduunu sordu. Kadn: Allah bilir kimdir, dedi. Fransz'n biri. Be saatten beri beygir bekliyor, boyuna da slk alyor. Kabak tad verdi melun herif! Delikanl, yolcu ile Franszca konumaya balad: Nereye gidiyorsunuz? diye sordu. Fransz:216 DUBROVSK Yakn kasabaya gidiyorum, dedi. Oradan da beni, uzaktan retmen olarak tutan bir derebeyinin yanna gideceim. Bugn artk yerime varacam dnyordum. Ama grne gre menzil amirinin niyeti baka! Bu memlekette beygir bulmak zor bir i bay subay! Subay: Siz bura derebeylerinden kime gidiyor sunuz? diye sordu. Msy Troyekurov'a Troyekurov'a m? Kimmi bu Troyekurov? Ma foi, monsieur(*) onun iin pek de iyi eyler duymadm. Kibirli, mark bir derebeyi olduunu, evindekilere kar sert davrandn, kimsenin onunla geinemediini, adn duyan herkesin ondan titrediini retmenlere kar da (avec les outchitels) (**) hi akas olmadn, hatta bunlardan ikisini dve dve ldrdn sylyorlar. nsaf edin! Siz de byle bir canavara kalkp gidiyorsunuz! Ne yaparsnz, bay subay! Bana iyi bir maa teklif ediyor: ylda 3000 ruble, stelik de her ey caba. Belki ben tekilerden daha talihli karm. htiyar bir anam var, maamn yarsn ona gndereceim, geri kalan para ile de be yl iinde, ilerideki bamszlm iin yetecek kadar kk bir kapital biriktirebilirim, o zaman da bonsoir (**) ver elini Paris... Orada ticarete atlrm. Troyekurovlarn evinde sizi tanyan var m? retmen: Kimse tanmaz, yantn verdi. O beni dostlarndan biri araclyla Moskova'dan getirtiyor. Bu dostunun ahs hemehrimdir, beni tavsiye etmi. Dorusunu isterseniz (*) Dorusunu isterseniz baym. (**) Aslnda Franszca olarak yazlmtr. retmenlerle anlamna gelir. (***) Burada Allaha smarladk' anlamna gelir. PUKN 217 ben lkenize retmen olmak iin deil, ekercilik yapmak iin gelmitim. Ama buraya geldikten sonra sizde retmenlik unvannn llemeyecek derecede karl olduunu rendim. Subay dnceye dald. Sonra Franszca szn keserek: Beni dinleyin, dedi. lerde alacanz paraya karlk, hemen Paris'e dnmeniz artyla, size imdi pein olarak 10.000 ruble verseler ne dersiniz? Fransz, akn akn subayn yzne bakt, glmsedi ve ban sallad. eri giren menzil amiri: Beygirler hazr, dedi. Uak da ayn eyi tekrarlad, Subay: Hemen imdi, dedi. Yalnz bir dakika iin dar knz! Menzil amiri ile uak dar ktlar. Subay Franszca olarak szne devam etti: Ben aka etmiyorum. Bu 10.000 i size verebilirim. Bana gerekli olan evraknzla yokluunuzdur. Subay bu szler zerine ekmeceyi at, birka deste banknot kard. Fransz'n gzleri falta gibi ald. Ne dneceini bile armt. Hayretle: Yokluum... Evrakm, deyip duruyordu. te evrakm! Fakat siz herhalde aka ediyorsunuz: evrakm ne yapacaksnz?

Bu sizi ilgilendirmez. Size soruyorum: Evet mi, hayr m? Hl kulaklarna inanamayan Fransz, evrakn gen subaya uzatt. Subay bunlar abucak gzden geirdi. Pasaportunuz, iyi. Tavsiye mektubu, bakalm. Nfus kdnz, mkemmel.. te paranz, hemen geri dnnz! Haydi Hoakaln.218 DUBROVSK Fransz put gibi duruyordu. Subay geri dnerek: Az daha en nemlisini unutuyordum: btn bunlarn aramzda kalacana namusunuz zerine sz veriniz! Namusunuz zerine yemin ediyor musunuz? Fransz: Namusum zerine sz veriyorum, dedi. Fakat ya benim evrakm?.. Evraksz ben ne yaparn? Varacanz ilk ehirde Dubrovski tarafndan soyulduunuzu sylersiniz! Size inanr ve gerekli vesikalar verirler. Hoakaln! nallah yaknda Paris'e varr annenizi shhat ve afiyette bulursunuz! Dubrovski odadan kt, arabaya bindi ve hareket etti. Menzil amiri kk pencereye bakt, araba gittikten sonra karsna dnerek: Pahomona, dedi, biliyor musun ne oldu? u giden Dubrovski idi. Menzil amirinin kars hzla pencerecie atld. Ama ge kalmt. Artk Dubrovski epeyce uzaktayd. Kadn ko. casna kmaya balad; Sen Allahtan korkmuyor musun Sidori? Niye bunu bana nceden sylemedin? Hi olmazsa Dubrovski'ye yle bir bakardm. imdi iin yoksa tekrar uramasn bekle. Seni vicdansz.. Gerekten de sende hi vicdan yokmu! Fransz hl put gibi duruyordu. Subayla yapt anlama, paralar, ksaca btn bunlar ona bir rya gibi geliyordu. Ama banknot desteleri, nah urackta, cebindeydiler ve bu alacak olayn gerekliim byk bir parlaklkla syl'yorlard. Beygirleri ehre kadar kiralamaya karar verdi. Arabac arabay ar srm, geceleyin ehre varabilmilerdi. Fransz, arabacya, kapsnda nbeti yerine ykk bir kulbe duran karakola varmadan arabay durdurmasn emretti. Arabadan indi ve arabasyla bavulunu kendisine hedi PUKN_________________________________________________________219 ye ettiini iaretle arabacya anlatarak yaya yrd. Fransz, Dubrovski'nin teklifinden ne derece ard ise arabac da Fransz'n bu cmerte davranndan ylesine armt. Ama yabancnn ldrdna hkmederek, yerlere kadar eildi, ona teekkr etti ve ehre inmesinin kendisi iin hayrl olacan dnmeden sahibini ok iyi tand genel evlerden birine gitti. Btn geceyi orada geirdi. Ertesi sabah da yz i, gzleri kpkrmz bir halde arabasz ve bavulsuz, bo bir troyka ile evine dnd. Fransz'n evrakn eline geken Dubrovski, yukarda grdmz zere hi korkmadan Troyekurov'a gitmi ve evine yerlemiti. Dubrovski'nin gizli maksatlar ne olursa olsun (Biz bunlarn ne olduunu sonra reneceiz) davranlarnda irkin saylabilecek hibir ey yoktu. Geri kk Sa'nn eitimiyle az urayor, yaramazlk etmesi iin ona tam bir serbestlik veriyor ve laf olsun diye verdii dersler iin onu pek de sktrmyordu, ama buna karlk rencisi Marya Kirilovna'nn mzikteki baarlarn byk bir ilgi ile izliyor, onunla sk sk, saatlerce piyano banda kald oluyordu. Gen retmeni herkes seviyordu: Kirila Petrovi avda gsterdii cesaret ve becerikliliinden; Marya Kirovna, sonsuz abasndan, ekingen dikkatinden: aa yaramazlklarna gz yummasndan, ev halk ise iyiliinden ve mali durumuyla uygun olmayan cmertliinden tr onu seviyordu. Grne gre o da btn aile bireylerine ballk gsteriyor, kendini de onlardan biri sayyordu. Dubrovski'nin retmenlik unvann alndan u mehur yortu gnne kadar bir ay gemiti. Alak gnll gen Fransz'n kimlii altnda ad btn bu blge toprak sahipleri arasnda dehet uyandran korkun bir haydudun sakl olduuna kimse ihtimal bile vermiyordu. Btn bu sre iinde Dubrovski, Pokrovskoye'den ayrlmam,

ama ky halknn yaratc d gc sayesinde onun ekyalk menkbeleriyle ilgili sylentilerinin ard arkas kesilmemiti. Bununla220 DUBROVSKl beraber reisleri olmadan etesinin i grmeye devam etmi olmas da mmknd. Kiisel dman ve felaketinin balca neden olan sayabilecei bir adamla bir odada geceleyen Dubrovski, ona ktlk etmekten kendini alamamt. Dubrovski onda para kesesinin bulunduunu biliyordu, onu ele geirmeye karar verdi. Hi beklenmedik bir biimde retmenlikten haydutlua gemekle Dubrovski'nin zavall Anton Pafnuti'i ne kadar arttn yukarda grmtk. Pokrovskoye'de geceleyen konuklar, sabahn dokuzda, birbiri ardnca semaverin fokurdad salonda toplanmaya baladlar. Marya Kirilovna sabahlk klyla semaverin karsnda oturuyor, Kirila Petrovi ise srtnda kadife bir ceket, ayanda terlikler olduu halde bir eltasn andran kocaman bir fincandan ay iiyordu. Salona en son gelen Anton Pafnuti oldu. Yz ylesine solgun, hali ylesine periand ki Kirila Petrovi bile saln sormak gereini duydu. Anton Pafnuti Spitsn, ipe sapa gelmez yantlar veriyor ve hibir ey olmam gibi urada oturmakta olan retmene dehetle bakyordu. Birka dakika sonra ieri giren uak, Spitsin'e arabasnn hazr olduu bildirdi. Anton Pafnuti acele acele vedalat, ev sahibinin tlerine ramen odadan kt ve hemen hareket etti. Ona ne olduunu kimse anlayamamt. Kirila Petrovi onun oburluk yznden rahatszlandna hkmetti. aydan ve veda kahvaltsndan sonra teki konuklar de dalmaya baladlar. ok gemeden Pokrovskoye tenhalat, her ey eski halini ald. XII Aradan birka gn gemi, kayda deer hibir ey olmamt. Pokrovskoye'dekilerin yaay tekdzeydi. Kirila Petrovi her gn ava gidiyordu. Okuma, gezinti, mzik dersleri, zellikle mzik dersleri Marya Kirilovna'y megul ediyordu. Gen kz kendi yreini anlamaya balam gen Fransz'n meziyetlerine ilgisiz olmadn elinde olmayan bir ac ile itiraf etmiti. te yandan, retmen de sayg ve terbiye snrlar dna kmyor, bununla da gen kzn gururunu ve korkulu kukularn yattryordu. Gen kz her gn biraz daha artan bir gvenle, kendini bu ekici alkanla kaptryordu. Deforj'suz can sklyor, yannda olduu zamanlar daima onunla megul oluyor, her ey zerine onun dncelerini renmek istiyor, her zaman onunla uyuuyordu. Gen kz belki de henz ak deildi, ama rasgele ilk engel veya talihin beklenmeyen bir cilvesi gen kzn kalbindeki ihtiras alevini krkleyebilirdi. Bir gn Marya Kirilovna retmenin kendisini beklemekte olduu salona girdii zaman, hayretle onun solgun yznde bir tela sezdi. Piyanoyu aarak birka ark ald, fakat Dubrovski ba arsn bahane ederek zr diledi, dersi kesti. Notalar kaparken de gizlice gen kzn eline bir tezkere sktrd. Marya Kirilovna dnmeye frsat bulamadan tezkereyi kabul etti ve o anda piman oldu. Ama artk Dubrovski salondan gitmi bulunuyordu. Marya Kirilovna odasna ekildi, tezkereyi at ve u satrlar okudu: Bugn saat yedide, ay kenarndaki kameriyede bulununuz! Sizinle grmek zorundaym222 DUBROVSK Gen kzda iddetli bir merak uyandrmt. oktandr kendisine ak ilan edilmesini bekliyordu: bunu hem istiyor, hem de bundan ekiniyordu. Tahmininin doru olduunu iitmek houna gidecekti ama, te yandan durumu gereince kendisiyle evlenmeyi umut edemeyecek birisinin azndan byle bir ak ilann duymasnn da ho olmayacan hissediyordu. Buluma yerine gitmeye karar verdi. Yalnz br noktada tereddd vard: retmenin bu ak ilann nasl karla malyd? Aristokrata bir fkeyle mi? Dosta bir tle mi? Alayc bir akayla m? Yoksa sessizce bir kabulle mi karlamalyd? Gen kz bu arada boyuna saatine bakyordu. Ortalk karard, mumlar yand. Kirila Petrovi komu konuklarla boston oynamaya oturdu. Duvar saatleri yediye eyrek kalay aldlar. Marya Kirilovna yavaa merdiven bana kt, her taraf gzden geirdi ve baheye kotu.

Gece karanlkt. Gkyz bulutlarla kaplyd. ki adm tesini grmek mmkndeildi, ama Marya Kirilovna bildii yollardan karanlkta yryordu. ki dakika sonra da kendini kameriyenin yannda buldu. Biraz cesaretini toplamak, Deforj'un karsna kaytsz ve sakin bir yzle kmak iin burada duraklad. Fakat ite Deforj nnde duruyordu. Mahzun ve alak bir sesle: Ricam reddetmediiniz iin size teekkr ederim, dedi. Buna raz olmasaydnz ok zlecektim. Marya Kirilovna, nceden hazrlad bir cmleyle: Gsterdiim ho grrlkten tr beni piman etmeyeceinizi umarm, yantn verdi. Delikanl susuyor, grne gre heyecann yattrmaya alyordu. Nihayet azndan u szckler dkld: Durumun gerei... Sizden ayrlmak zorundaym. Belki de yaknda duyacaksnz ama, ayrlmadan nce bunu ben size anlatmalym. PUKN Marya Kirilovna yant vermiyordu. Bu szlerde, bekledii ak ilannn bir balangcn gryordu. Delikanl ban Marya Kirilovna yant vermiyordu.Bu szlerde, bekle dii ak ilannn bir balangcn gryordu. Delikanl ban eerek szne devam etti: Ben sizin sandnz kimse, yani Fransz Deforj deilim, ben Dubrovski'yim. Marya Kirilovna haykrd. Dubrovski: Allah akna korkmaynz, dedi. Siz benim admdan korkmamalsnz! Evet, ben babanzn bir lokma ekmekten yoksun brakt baba evinden kovduu ve ekyala mecbur ettii o mutsuz insanm. Ama siz, ne kendiniz iin, ne de babanz iin benden korkmamalsnz! Artk her ey bit, ti, ben onu baladm. Beni dinleyin, onu siz kurtardnz! lk kanl saldrm ona kar yapacaktm. Nereye kundak koyacam, yatak odasna reden gireceimi, btn ka yollarn nasl keseceimi tespit ederek evin etrafnda dolayordum. te bu dakikada bir peri gibi, yanmdan siz getiniz! Kalbim sknet buldu. Yaadnz evin kutsal olduunu, sizinle kan ball olan hibir varln benim kinime hedef olamayacan anladm. Bir lgnlk saydm bu intikamdan vazgetim. Beyaz elbisenizi uzaktan olsun grebilmek umuduyla, gnlerce Pokrovskoye kynn baheleri etrafnda bir serseri gibi dolatm. Bir bana yaptnz gezintilerinizde, aalarn arkasna saklanarak sizi korumak gibi mutlu bir dnceyle gizli olarak bulunduum yerde sizin iin bir tehlike olamayaca dncesiyle peinizde dolatm. Nihayet bir frsat kt evinize yerletim. Bu hafta benim iin mutluluk dolu gnler oldu. Bunlarn ans zntl hayatmn bir avuntusu olacaktr. Bugn bir haber aldm, bu haberden sonra artk benim iin burada daha fazla durmak olana kalmamtr. Bugn sizden ayrlyorum... Hemen imdi... Ama, bana lanet etmemeniz, beni hor grmemeniz iin, ayrlmadan nce, size almak zorundaydm. Ara sra Dubrovski'yi dnnz! Biliniz ki o, baka iler iin yaradlmt. Onun ruhu sizi sevmesini biliyordu, hibir zaman...224 DUBROVSK Bu srada hafif bir slk iitildi. Dubrovski sustu. Gen kzn elinden tuttu ve ate gibi yanan azna gtrd. Islk tekrar alnd. Dubrovski: Balayn, dedi. Beni aryorlar... Bir dakika hayatma mal olabilir... Dubrovski geri ekildi. Marya Kirilovna hareketsiz duruyordu. Delikanl dnd, gen kz tekrar elinden tuttu. Tatl ve dokunakl bir sesle: Bir gn banza bir felaket gelir de kimseden yardm ve himaye gremezseniz, bana koup benden yardm istemeye sz veriyor musunuz? lgimi reddetmeyeceinize sz veriyor musunuz? Marya Kirilovna sessizce alyordu. Islk nc defa ald. Dubrovski: Siz beni mahvediyorsunuz, diye bard, bana yant vermedike sizi brakmayacam! Sz veriyor musunuz, yoksa vermiyor musunuz?

Zavall gzel kz, yavaa: Sz veriyorum, diye mrldand. Marya Kirilovna, Dubrovski ile grmesinden heyecanlanm bir halde baheden dnyordu. Ona, iftlik halk kouyormu, btn ev hareketteymi, avluda birok insan varm, merdiven banda da bir troyka duruyormu gibi geldi. Uzaktan Kirila Petrovi'in sesini duydu. Yokluunun farkna varlmasndan korkarak ieri girmekte acele etti. Salonda onu babas karlad,. Konuklar, bildiimiz emniyet amirinin etrafn evirmiler ona sorular yadryorlard. Sefer elbisesi giymi ve tepeden trnaa kadar silahlanm olan emniyet amiri, esrarl ve telal bir tavrla onlara yantlar veriyordu. Kirila Petrovi kzna: Sen neredeydin Maa? diye sordu. Msy Deforj'u grmedin mi? Maa zorlukla olumsuz bir yant verebildi. Kirila Petrovi szne devam ederek: PUKN____________________________________________________________225 Dn ki, dedi, emniyet amiri onu yakalamaya, beni de retmenin Dubrovski olduunu inandrmaa gelmi! Emniyet amiri sayg ile: Efendimiz, dedi, btn ekl... Kirila Petrovi onun szn keserek: Bana bak arkada, dedi, sen u eklinle defolup gider misin? in asln kendim anlamadka sana Franszm teslim etmem... u korkak ye yalanc Anton Pafnuti'in szlerine nasl inanlabilir? retmenin, kendisini soymak istediini dnde grm olacak. Niin hemen o sabah bu konuda bana bir szck olsun sylemedi? Emniyet amiri: Fransz onu korkutmu efendimiz, susacana dair yemin de ettirmi, dedi. Kirila Petrovi: Yalan, dedi. imdi ben her eyi meydana karrm (eri giren hizmetiye). retmen nerde kald? diye sordu. Hizmeti: Hibir yerde bulunamyor efendimiz, yantn verdi. Kukulanmaya balayan Troyekurov: O halde arayn onu, diye bard. Sonra emniyet amirine dnerek: u methettiin ekli gster bakalm! dedi. Emniyet amiri kd uzatt. Hmmm... Yirmi yanda... Geri oras yle ama, bu henz hibir kantlamaz! Peki retmen nerde? Kendisine, yine: Bulunamyor efendimiz, yant verildi. Kirila Petrovi sinirlenmeye balamt. Marya Kirilovna yar cansz bir haldeydi. Bunu fark eden babas:226 DUBROVSK Sen sararmsn Maa, dedi. Galiba korktun! Hayr babacm, bam aryor. Haydi Maa odana git, zlme! Maa babasnn elini pt ve hemen odasna gitti. Kendini yataa atarak bir sinir krizi iinde hkrmaya balad. Hizmetiler kotu, onu zorla soydular, souk su ile, binbir eit kolonyalarla gbela yattrabildiler, yatrdlar. Gen kz dald. Fransz bir trl bulunamyordu. Kirila Petrovi fkeli fkeli zafer yldrmlar grleyiniz! arksn slkla alarak salonda bir aa bir yukar dolayordu. Konuklar aralarnda fsldayorlard. Emniyet amiri yine amacna eriememi, Fransz bulunamamt. Herhalde ona haber verilmi, o da gizlenmeyi baarmt. Ama kim haber vermiti? Bu nokta bir sr olarak kalyordu. Saat on biri vurdu, ama kimse uykuyu dnmyordu. Nihayet Kirila Petrovi emniyet amirine dnerek fkeyle: Eee, bu byle ne olacak bakalm? dedi. Burada sabaha kadar kalacak deilsin ya! Benim evim koltuk meyhanesi deil, bu, gerekten Dubrovski de olsa karde, bu becerikliliinle sen onu yakalayamazsn! imdi basbakalm evine, bundan sonra da daha becerikli ol! (Konuklarna dnerek devam etti). Sonra, sizin de eve gitme

vaktiniz geldi. Haydi bakalm, arabalarnz hazrlatmalarn emredin, benim uykum var. Troyekurov konuklarndan ite byle kabaca ayrld. XIII Olaanst hibir ey olmadan aradan bir sre daha ge ti, ama nmzdeki yazn balangcnda Kirila Petrovi'in aile hayatnda birok deiiklikler oldu. Troyekurov'dan 30 verst kadar tede, prens Vereyski'nin zengin maliknesi bulunuyordu. Prens yllarca yabanc lkelerde yaamt. Prensin btn maliknesini emekli bir binba idare ediyor ve Pokrovskoye ile Arbatovo arasnda hibir balant bulunmuyordu. Fakat, mays ay sonlarnda prens yabanc lkelerden dnd ve imdiye kadar hi grmedii kyne geldi. Ne varki , elenceli bir yaaya alt iin, yalnzla dayanamad. Geliinin nc gn, vaktiyle tand Troyekurov'a le yemeine gitti. Prens elli yalarnda kadard, ama yandan ok daha fazla gsteriyordu. eitli arlklar saln bozmu, onda silinmez izler brakmt. Buna karn grn zarif ve gzeldi. Her zaman sosyetede yaamak alkanl, ona zellikle kadnlarla ilikilerinde baz incelikler kazandrmt. Hi durmadan elenmek ister, daima can sklrd. Kirila Petrovi, prensin bu ziyaretini, sosyete yaayn bilen bir insann sayg belirtisi gibi sayarak, buna pek sevinmiti. deti olduu zere konuuna maliknesini gezdirmek suretiyle ikramlarda bulundu ve onu kpekhaneye gtrd. Ama prens, kpek kokular iinde az kalsn bouluyordu. Esansl mendili ile burnunu kapayarak kendini dar dar att. Budanm hlamurlaryla, drt ke havuzuyla, dz yollaryla Troyekurov'un eski bahesi konuun houna gitmedi. O, ingiliz bahelerini ve szm ona doay severdi, ama vmekten ve hayranln belirtmekten de geri kalmad.228 DUBROVSK Hizmeti yemein hazr olduunu haber vermeye geldi. Yemee gittiler. Gezintiden yorulan prens topallyor, bu ziyareti yaptna piman oluyordu. Salonda onlar Marya Kirilovna karlad, ihtiyar apkn, kzn gzelliine hayran oldu. Troyekurov konuunu kzn yanna oturttu. Kzn varl prensi canlandrm, neelendirmiti. Merakl hikayeleriyle birka sefer kzn dikkatini ekmeyi baard. Yemekten sonra Kirila Petrovi ata binmeyi nerdi, etti. Ama prens kadife izmelerini gstererek ve damla hastalyla alay ederek, zr diledi. Sevimli komusundan ayrlmamak iin araba gezintisini tercih etti. Arabay hazrladlar. htiyarlar ve gzel kz, birden, arabaya bindiler ve hareket ettiler. Konumalarn burada da srdrdler. Marya Kirilovna bu sosyete adamnn gnl alc ve neeli komplimanlarn hazla dinliyordu. Derken, Vereyski birdenbire Kirila Petrovi'e dnerek bu yanm binann ne olduunu, kime ait bulunduunu sordu. Kirila Petrovi atnd. Yanm iftlik binasnn onda uyandrd anlar hi de hoa gidecek eyler deildi. Verdii yantta bu topraklarn imdi kendisinin olduunu, eskiden Dubrovski adnda birine ait bulunduunu syledi. Prens: Dubrovski'ye mi, nasl u nl hayduta m? diye tekrarlad. Troyekurov: Onun babasna ait, dedi. Ho, onun babas da hatr saylr haydutlardand ya! Sahi, u bizim Rinaldo ne oldu? Sa m, ele geti mi? Hem sa, hem selamette. Emniyet amirlerimiz hrszlarla birlik olduklar srece yakalanaca da yok. yi hatrma geldi Prens. Dubrovski senin Arbatovo'yu da ziyaret etti mi hi? Evet, geen yl galiba bir eyler yakm veya almt. u romantik kahramanla yle ksaca tanmak herhalde merakl bir ey olsa gerek, deil mi Marya Kirilovna? PUKN 229 Troyekurov: Elbette merakl, dedi. Marya Kirilovna onunla tanyor. Dubrovski tam hafta ona mzik dersi verdi, Allaha kr derslerine karlk bir ey almad. Kirila Petrovi burada Fransz retmeninin hikyesini anlatmaya balad. Marya

Kirilovna, adeta ine zerinde oturuyor gibiydi. Vereyski anlatlanlar byk bir dikkatle dinledi, btn bunlar ok tuhaf buldu ve konuma konusunu deitirdi. Gezintiden dnnce kendi arabasn hazrlamalarn syledi ve Kirila Petrovi'in, gece yatsna kalmas iin yapt btn srarlarna karn aydan sonra hemen hareket etti. Ama gitmeden nce, Marya Kirilovna ile beraber kendisini ziyarete gelmesini Kirila Petrovi'ten rica etti. Marur Troyekurov geleceine sz verdi. nk Prenslik niteliini, iki niann ve babadan kalma bin nfuslu iftliini dikkate alarak prens Vereyski'yi bir dereceye kadar kendine eit sayyordu. Bu ziyaretten iki gn sonra Kirila Petrovi, kzyla birlikte Prens Vereyski'yi ziyarete gitti. Arbatovo'ya yaklarken, temiz ve ferah ky evlerini, ngiliz atolar biiminde ve tatan yaplm derebey kkn seyretmekten kendini alamad. Kkn nnde, ngraklarn sallayarak svire ineklerinin otladklar gr ve yeil bir ayr uzanyordu. Geni bir park kkn drtbir yann evirmiti. Ev sahibi, konuklarn merdiven banda karlad, gen kza kolunu verdi. Konuklar kiilik bir yemek masasnn hazrland son derece gzel bir salona girdiler. Prens konuklarn pencereye gtrd, nlerinde esiz bir manzara canland. Volga, pencerelerin nnden akyordu. Irmakta, yelkenlerini " iirmi ykl mavnalar gidiyor ve ok anlaml olarak lm kay adn alan balk kayklar suyun zerinde oynayorlard. Irman tesinde tepeler ve ovalar uzanyor, birka ky evreyi sslyordu. Sonra konuklar prensin yabanc lkelerde satn ald tablolardan meydana gelmi bir resim galerisini seyretmekle vakit geirdiler. Prens bunlarn eit230 DUBROVSK li konularna, resimcilerinin hayatna dair Marya Kirilovna'ya izahat veriyor, kusur ve stnlklerini gsteriyordu. Tablolardan, ukala bir bilgicin nceden hazrlanm szleriyle deil, duyarak ve anlayarak sz ediyordu. Marya Kirilovna onu memnuniyetle dinliyordu. Yemee oturdular. Troyekurov Amphitryon'unun(*) araplarnn ve ahsnn ustalnn tam hakkn verdi. Marya Kirilovna ise hayatnda ancak ikinci sefer grd bir adamla bu konumasnda ne kck bir aknlk, ne de bir zorluk duyuyordu. Yemekten sonra ev sahibi konuklarna baheye kmay nerdi. Kahvelerini, iinde birok adacklar bulunan geni bir gln kysndaki kameriyede itiler. Birdenbire bir bando almaya balad. ifte bir sandal gelip doruca kameriyeye yanat. Glde adacklar arasnda gezmeye ktlar, bunlardan bazlarn ziyaret ettiler. lerinden birinde mermer bir heykel; bir bakasnda ssz bir maara; ncsnde, Marya Kirilovna'nn prensin nazik st kapal anlatmyla pek de tatmin edilmemi gen kzlk merakn uyandran esrarl yazlarla ssl bir ant grdler. Vakit farkna varlmadan gemi, ortalk kararmaya balamt. Prens serinlik bastn ve iy yadn ileri sre rek eve dnmekte acele etti. Semaver onlar bekliyordu. Prens, Marya Kirilovna'dan bu ihtiyar bekarn evinde ev sahiplii yapmasn rica etti. Gen kz bu sevimli gevezenin bitmez tkenmez hikyelerini dinleyerek ay datt. Anszn bir patlama duyuldu, bir havai fiek gkyzn aydnlatt. Prens, Marya Kirilovna'nn omuzlarna bir al rtt ve onlar balkona davet etti. Evin nnde, karanlkta, renk renk klar yand; kvrld, baaklar, fskiyeler, palmiyeler biiminde havaya ykseldi, sonra yamur halinde, yldzlar halinde yerlere dkld. Bunlar snd ve yeniden yand. Marya Kirilovna bir ocuk gibi neeleniyordu. Prens Vereyski, gen kzn bu neesine seviniyordu. Troyekurov ise btn bunlardan son derece memnundu. nk PUKN___________________________________________________ prensin tous le frais(*) ini bir sayg ve bir yaranma belirtisi gibi sayyordu. Akam yemei zenginlik bakmndan, le yemeinden hi de geri kalmyordu, konuklar, kendilerine ayrlan odalara ekildiler. Ertesi sabah da, yaknda tekrar grmek szyle nazik ev sahibinden ayrldlar. (*) Moliere'in komedilerinden birinin kiisi, ev sahibi (.N.) (*) Aslnda Franszca yazlmtr. Btn bu masraflarn anlamma gelir. r

XIV Marya Kirilovna, odasnda, ak bir pencerenin nnde gergef iliyordu. Akn verdii dalgnlkla gl yeil ipekle ileyen Konrad'n sevgilisi gibi ipekleri birbirine kartrmyordu. Akl iiyle megul olmamasna ve ok uzaklarda dolamasna ramen, ine altndaki kanavie, yanhszca modeldeki desenleri tekrarlyordu. Anszn pencereye bir el uzand. Biri, gergefin zerine bir mektup brakt ve Marya Kirilovna kendini toparlayncaya kadar gzden kayboldu. Tam bu srada ieri giren hizmeti, Kirila Petrovi'in kendisini armakta olduunu haber verdi. Kz mektubu, korku ile bartsnn iine saklad ve babasnn odasna kotu. Kirila Petrovi yalnz deildi. Yannda Prens Vereyski oturuyordu. Marya Kirilovna'nn grnmesi zerine prens ayaa kalkt, onun iin doal olmayan bir aknlkla, gen kz sessizce selamlad. Kirila Petrovi: Buraya gel Maa, dedi. Sevineceini umduum bir haberim var. te sana bir nianl, bak prens seni istiyor. Maa donakald. Yzn bir lm sarl kaplad. Susuyordu. Prens ona yaklat. Elinden tuttu, sevecen bir eda ile, kendisini mutlu etmeye raz olup olmayacan gen kzdan sordu. Maa susuyordu. Kirila Petrovi: Raz, tabii raz, dedi. Fakat bu sz sylemenin kzlar iin ne kadar zor olduunu bilirsin, prens! Haydi ocuklar pn ve mutlu olun! PUKN_________________.________________________________________233 Maa kmldamadan duruyordu. htiyar prens kzn elini pt. Birdenbire kzdan boanan gzyalar solgun yanaklarndan yuvarlanmaya balad. Prens hafife atnd. Kirila Petrovi: Git, git, git, dedi. Gzyalarn kurula da yanmza neeli bir yzle gel! Sonra Vereski'ye dnerek szlerine devam etti: Bunlarda gelenek haline gelmitir, kocaya vardklar zaman hepsi de alarlar. imdi biz prens, iten, yani eyizden konualm. Marya Kirilovna oradan gitmesi iin verilen izinden, can atarcasna yararland. Odasna kotu, kapy kilitledi. htiyar prensin kars olduunu dnerek gzyalarn koyverdi. Birdenbire prens ona iren ve tiksinti uyandran bir insan halinde grnd. Nikh onu, bir daraac, bir mezar kadar korkutuyordu. Umutsuzluk iinde: Hayr, hayr, lmek, manastra kapanmak, Dubrovski'le evlenmek daha iyi... diye tekrarlyordu. Bu anda mektubu anmsad. Bunun Dubrovski'den olduunu sezinleyerek hrsla okumaya balad. Mektup gerekten de Dubrovski'dendi. inde yalnz unlar yazlyd: Akam saat 10 da, eski yerde.XV ldyor durgun bir temmuz gecesiydi zaman zabir rzgr esiyor ve btn baheyi hafif bir hrt kaplyordu. Gen kz, hafif bir glge gibi, kararlatrlan buluma yerine yaklayordu. Henz kimsecikler grnmyordu. Birden bire kameriyenin arkasndan kan Dubrovski, kzn nne dikiliverdi. Alak ve zntl bir sesle: Ben her eyi biliyorum, dedi, verdiiniz sz anmsaynz! Maa: Bana koruyuculuunuzu neriyorsunuz ama, darlmaynz, dedi, bu koruyuculuunuz beni korkutuyor. Siz bana nasl yardm edebilirsiniz? Nefret ettiiniz adamdan sizi kurtarabilirim. Allah rzas iin ona dokunmayn! Beni seviyorsanz sakn ona dokunmayn! Ben hibir faciaya neden olmak istemem. Ona dokunmayacam, istekleriniz benim kutsaldr. O hayatn size borludur. Adnza hibir ktlk yaplmayacaktr. Siz benim ilediim cinayetlerde bile temiz kalmalsnz! Ama zalim babanzdan sizi nasl kurtarabilirim? Daha umudum var. Gzyalarmla, zntmle onu yumuatacam umuyorum. Geri o inatdr ama, beni de ok sever. Bouna umuda kaplmaynz; babanz bu gzyalarnda severek deil de karm

gzeterek kocaya varan her PUKIN_____________________________________________________________ gen kza zg sradan bir korku ve nefretten baka bir ey grmeyecektir. Babanz, isteinize karn mutluluunuzu yaratmay aklna korsa, talihinizi sonsuz olarak ihtiyar bir kocann iradesine balamak iin sizi zorla evlendirirse ne yaparsnz? O zaman, o zaman yaplacak hibir ey kalmyor... Beni almaya gelin, sizin karnz olurum. Dubrovski titredi. Solgun yzn erguvani bir kzllk kaplad ve hemen o anda daha solgun bir hal ald. Ban eerek, uzun bir sre hi ses karmad. Btn cesaretinizi toplaynz, babanza yalvarnz, ayaklarna kapannz, ilerde sizi bekleyen btn felaketleri, sarsak ve sefih bir ihtiyarn yannda solacak genliimizi ona anlatnz! Onunla serte konumay gze alnz: kararndan amad takdirde, o zaman, evet o zaman mthi bir koruyucu bulacanz syleyiniz! Zenginliin bir an iin bile size mutluluk getirmeyeceini; lksn ve ihtiamn, o da alncaya kadar, bir an iin ancak yoksulluu avutabileceim ona anlatnz! Onun karsnda srar ediniz, fkesinden, ve tehditlerinden korkmaynz! Bir umut kvlcm kald srece, Allah akna dayannz!! Yoook, artk baka bir are kalmazsa... Dubrovski szlerinin burasnda elleriyle yzn kapad, adeta bouluyordu. Maa alyordu. Dubrovski ac ac iini ekerek: Zavall, zavall aln yazm! Sizin iin canm bile verirdim. Sizi uzaktan grmek, elinize dokunmak bile beni sarho ederdi. Sizi heyecanla arpan gsme bastrmak ve: Meleim, lelim!! demek frsat doduu zaman, zavall ben bu mutluluktan kanmak, btn gcmle onu kendimden uzaklatrmak zorunda kalyorum. Ayaklarnza kapanmak, haketmediim bu anlalmaz ltuftan dolay Allaha kretmek cesaretini bile gsteremiyorum. Oooh, ondan ne kadar nefret etmek zorundaym, ama bu anda yreimde nefret etmek iin en kk bir yer bulunmadn hissediyorum.236 DUBROVSK Dubrovski yavaa gen kz kucaklad, sessizce gsne bastrd. Kz, ban gvenle gen haydudun omzuna dayad. kisi de susuyordu. Zaman akp gidiyordu. Nihayet Maa: Vakit geldi, dedi. Dubrovski adeta uykudan uyanr gibi oldu. Gen kzn elini tuttu ve parmana bir yzk geirdi: Bana kamaya karar verirseniz, dedi, bu yz buraya getiriniz ve bu mee aacnn kovuuna koyunuz! O zaman ne yapacam ben bilirim. Dubrovski gen kzn elini pt ve aalarn arasnda kayboldu. XVI Prens Vereyski'nin evlenme istei artk komular iin gizli bir ey deildi. Kirila Petrovi kutlamalar kabul ediyor, dn hazrl yaplyordu. Maa gnden gne kesin kararn geciktiriyordu. Bu arada ihtiyar nianlya olan davran souk ve zoraki idi. Prens buna aldrmyordu. Gen kzn sessizce raz oluundan memnun olan prens sev . gi iin abalamyordu. Ama zaman geiyordu. Nihayet Maa harekete gemeye karar verdi ve prens Vereyski'ye bir mektup yazd. Gen kz prensin yreinde yce gnlllk duygular uyandrmaya alt: Ona en kk bir ballk duymadn aka itiraf etti. Kendisiyle evlenmekten vazgemesini ve babasnn otoritesine kar onu savunmasn prensten rica etti. Mektubu gizlice prense verdi. Prens yalnz kalnca mektubu okudu. Nianlsnn bu ak yrekliliinden zerrece zlmedi. Tam tersine, dn abuklatrmak zaruretini grd, bunun iin de mektubu gelecekteki kaynatasna gstermek gerektiine inand. Kirila Petrovi kplere bindi. Gnderilen mektuptan haberi olduunu Ma'ya sezdirmemesi iin prens onu zorla kandrabildi. Kirila Petrovi kzna bundan sz etmemeye raz oldu ama, vakit kaybetmeden dn hemen ertesi gn yapmaya da karar verdi. Prens bu karar ok akllca buldu. Nianlsnn yanna giderek, mektubun

kendisini ok zdn, ama zamanla sevgisine hak kazanmay umduunu, gen kzdan yoksun olmak dncesinin ok ar geldiini, kendi idam kararna raz olmak gcnde olmadn ona238 DUBROVSK syledi. Sonra da sayg ile gen kzn elini pt ve Kirila Petrovi'in kararna dair ona hibir ey tlatmadan oradan ayrld. Prens avludan henz kmt ki, babas ieri girdi ve hemen yarn hazr olmasn kzna emretti. Zaten prens Vereyski'nin szlerinden heyecanlanm olan Marya Kirilovna'nn gzlerinden yalar boand, babasnn ayaklarna kapanarak ikyet eden bir sesle bard: Babacm... Babacm... Bana kymaynz!!! Ben prensi sevmiyorum, onun kars olmak istemiyorum. Kirila Petrovi korkutucu bir sesle: Bu ne demek? diye bard. imdiye kadar hi sesini karmadan raz oluyordun da imdi, her ey olup bittikten sonra m nazlanmaya, vazgemeye kalkyorsun? Aptalln gerei yok, bu gibi davranlarla kararm deitiremezsin! Zavall Maa: Bana kymaynz, diye tekrarlad, niin beni yannzdan kovuyor ve sevmediim bir adama veriyorsunuz? Yoksa benden bktnz m? Ben yine eskisi gibi sizinle kalmak istiyorum. Babacn, siz bensiz sklacaksnz! Hele benim mutsuz olduumu dndke bsbtn zleceksiniz! Babacm beni zorlamaynz, ben evlenmek istemiyorum. Kirila Petrovi etkilenmiti. Ama zntsn gizledi, kzn iterek sert bir tavrla : Bana bak, dedi, btn bunlar sama eyler... mutluluun iin gereken eyleri ben senden iyi bilirim. Gz yalarnn sana yaran yok! br gn dnn olacak. Maa: br gn m? diye bard, aman Allahm! Hayr hayr, mmkn deil, bu olamaz! Babacm, beni dinleyin, eer bana kymaya karar vermi bulunuyorsanz kendime aklnzdan bile geirmediiniz bir koruyucu bulacam! O zaman beni ne hale getirdiinizden siz de korkacaksnz! Kirila Petrovi: PUKN____________________________________________________________________ Neee? Neee? diye bard. Tehdit ha! Kstah kz, beni tehdit ediyorsun ha! Sana yle bir ey yaparm ki bunu aklndan bile geirmezsin! Sen ne cesaretle beni koruyucu ile korkutuyorsun, ha? Grelim bakalm senin bu koruyucun kimmi? Maa umutsuzluk iinde: Vladimir Dubrovski, dedi. Kirila Petrovi, kznn akln oynattm sand. Hayretle ona bakt. Bir sre sustuktan sonra: ok iyi, dedi, kimi istersen kurtarc diye bekleyebilirsin. imdilik bu odada otur bakalm, dne kadar bu odadan kmayacaksn! Kirila Petrovi bunlar syledikten sonra odadan kt ve kapy kilitledi. Zavall kz bana gelecekleri dnerek uzun uzun alad. Fakat yapt cokunca itiraflar yreini ferahlatmt. imdi, kendisini bekleyen sonucu ve bundan sonra izlemesi gerekli davran tarzn daha sakin dnebilirdi. Onun iin en nemli olan ey bu nefret ettii evlilikten kurtulmakt. Bir haydudun kars olmak kaderi, ona hazrlanan ksmete gre bir cennet gibi grnyordu. Dubrovski'nin brakt yze bakt. Onunla babaa grmeyi ve kesin an arifesinde bir kez daha ondan akl danmay iddetle istiyordu. Bir nsezi, geceleyin Dubrovski'yi bahede, kameriyenin yannda bulacan ona sylyordu. Ortalk kararr kararmaz oraya gidip onu beklemeye karar verdi. Ortalk karard. Maa hazrland. Gelgelelim kaps anahtarla kilitlenmiti. Oda hizmetisi, Kirila Petrovi'in kendisini dar brakmamalar iin emir verdiini kapnn dndan syledi. Demek ki kz kilit altnda idi. Ar bir hakarete uram bir halde, pencerenin kenarna oturdu, gece ge vakte kadar, soyunmakszn, hareketsizce karanlk gkyzne bakarak orada kald. Sabaha kar biraz kestirdi.

Fakat hafif uykusu zntl birtakm dlerle blnd. Ykselen gnein ilk klar onu uyandrd.XVII Gen kz gzn at, ilk aklna gelen ey, durumunun korkunluu oldu. Zili ald, bir kz ieri girdi. Marya Kirilovna'nn sorduu sorulara yant olarak: Kirila Petrovi'in dn akam Arbatovo'ya gittiini, ge vakit dndn; gen kz odadan karmamalar iin sk emirler verdiini; dn iin, gze batacak hibir hazrlk yaplmadn; bununla beraber papazn ne nedenle olursa olsun, kyden uzaklamamas iin tembihlerde bulunulduunu syledi. Bu haberleri verdikten sora dar kt ve tekrar oda kapsn kilitledi. Hizmetinin szleri gen mahpusu kzdrmt. Kzn tepesi atm, kan beynine kmt. Btn bu olup bitenleri Dubrovski'ye bildirmeye karar verdi. Yz u mehur mee aac kovuuna gnderme arelerini aratrmaya balad. Bu srada penceresine kk bir ta atld, cam ngrdad. Marya Kirilovna avluya baknca, kendisine gizli birtakm iaretler yapmakta olan kk aa'yi grd. Gen kz ocuun kendisine olan balln bildii iin buna sevindi. Pencereyi at ve: Gnaydn aa, dedi, beni niye ardn? Birey gerekli mi diye sormaya geldim ablacm. Babam fkeli, evdekilerin hepsine szlerinizi yerine getirmeyi yasak etti. Ama siz ne istiyorsanz bana syleyin, ben sizin iin her eyi yaparm. Teekkr ederim sevgili a'cm. Bak beni dinle: kameriyenin yanndaki kovuklu mee aacn biliyor musun? Biliyorum ablacm. PUKN_____________________________________________________________241 Beni seviyorsan abuk oraya ko ve u yz kovuun iine brak! Ama seni kimsenin grmemesine dikkat et. Gen kz bunlar syledikten sonra yz ocua tt ve pencereyi kapad. ocuk yz yerden ald, var hzyla komaya balad ve dakika iinde bilinen aacn yanna vard, durdu. Soluk solua drt bir yan gzden geirdi ve yz kovua koydu. Bu ii baaryla grdkten sonra, sonucunu hemen Marya Kirilovna'ya bildirmek istedi. Ama, tam bu srada, kzl sal, a gzl, st ba yrtk prtk bir ocuk kameriyenin arkasndan kverdi, mee aacna atld ve elini kovuun iine daldrd. aa bir sincaptan daha abuk ocuun stne atld ve iki elini birden tuttu. Korkutucu bir sesle: Sen burada ne yapyorsun? dedi. ocuk. aa'nn elinden kurtulmaya alarak: Sana ne? diye yant verdi. aa: Brak u yz kzl tavan, yoksa ben sana gsteririm, diye bard. ocuk yant yerine, aa'nn suratna bir yumruk indirdi. Ama aa onu brakmad ve sesinin btn gcyle barmaya balad: Hrsz var! Hrsz var! Buraya koun! ocuk, aa'nn elinden kurtulmaya alyordu. Grne gre a'dan iki ya byk ve ondan ok daha kuvvetli idi. Ama aa daha evikti. ocuklar birka dakika boutular. Nihayet kzl sal ocuk a'y alt etti, yere yatrd ve grtlana sarld, ite tam bu srada kuvvetli bir el, ocuun fray andran kzl salarndan yakalad. Bahvan Steyan, onu yarm arn kadar yerden kaldrd: Ah seni kzl sal eytn ah, diye kmaya balad. Sen ne cesaretle kk beyi dvyorsun?242 DUBROVSK aa yerden frlayarak kendini toplamaya frsat buldu ve: Sen beni yenemezdin ama, dedi, koltuk altlarmdan yakaladn! abuk yz ver ve buradan bas git! Kzl sal ocuk: Daha da neler! diye sylendi ve birdenbire olduu yerde dnerek salarn Stepan'n elinden kurtard, kamaya koyuldu.

Ama aa ona yetierek arkasndan itti, ocuk boylu boyunca yere yuvarland. Bahvan tekrar ocuu yakalad ve kuayla balad. aa: Yz ver! diye baryordu. Stepan: Dur hele kk bey dedi, biz onu khyann yanna gtrelim de cezasn versin! Bahvan esirini kkn avlusuna gtrd. aa bunlarn peinden gidiyor, yrtlan ve yeil otlarla kirlenen pantolonlarna dnceli dnceli bakyordu. Birdenbire de kendilerini tavlada beygirleri yoklamaya giden Kirila Petrovi'in karsnda buldular. Troyekurov Stepan'a: Bu ne demek? diye sordu. Stepan ksa birka szle olup bitenleri anlatt. Kirila Petrovi onu, dikkatle dinledi. Sonra Sa'ya dnerek: Yaramaz ocuk, dedi, senin bununla ne al veriin var? Babacm, o kovuktan yz ald, emredin de yz versin! Ne yz ? Hangi kovuktan? ey, bana Marya Kirilovna... Canm ite o yzk. aa heyecanland, ard. Kirila Petrovi atnd. Basan sallayarak: PUKN 243 Desene, dedi, ie Marya Kirilovna da kart. Ya bana her eyi anlat, ya da sana yle bir sopa ekerim ki dnyam arrsn! Vallahi babacm... Babacm... Marya Kirilovna bana hibir ey sylemedi. Babacm! Steyan, ko da bana kayn aacndan gzel, taze bir sopa kes! Dur babacm, size her eyi anlatacam. Bugn avluda oynuyordum. Ablam pencereyi at, ben de yanna gittim. Ablam kazara yzn drd, ben de alp kovuun iine sakladm... ey, sonra bu kzl ocuk da onu almak istedi. Kazara drd ha! Sen de onu saklamak istedin! Stepan, ko bir sopa getir! Babacm, durun, hepsini anlatacam! Ablam Marya Kirilovna mee aacna gidip yz kovuun iine koymam syledi. Ben de koup yz oraya koydum. Halbuki bu pis ocuk da... Kirila Petrovi pis ocua dnd ve korkutucu bir sesle sordu: Sen kimsin? Kzl sal ocuk: Ben bay Dubrovskilerin iftlik halkndanm. Kirila Petrovi'in yz burutu: Sen galiba beni efendin olarak tanmyorsun? Gzel. Ya benim bahemde ne iin vard? ocuk byk bir ilgisizlikle: Ahududu aryordum, dedi. Kirila Petrovi: Ne ala, dedi, adamlar da efendileri gibi: Desene imam ne ki, cemaat ne olsun! Bizde, mee aalarnda ahududu yetitiini nerede grdn?244 DUBROVSK ocuk yant vermiyordu. aa; Babacm, dedi, ona emredin de yz geri versin! Kirila Petrovi: Sen sus Aleksandr,(*) dedi. Seninle de ayrca hesaplaacam unutma! Haydi odana git. Sen a olan, bana yle geliyor ki sen az ak gzlerden deilsin! Yz ver de evine def ol git! ocuk avularn at ve elinde hibir ey olmadn gsterdi. Eer bana her eyin dorusunu sylersen seni dvmem, stelik de be kpek veririm. Yoksa sana yle bir ey yaparm ki aklna bile getiremezsin, haydi bakalm! ocuk hi sesini karmyordu. Ban nne emi duruyor, kendine gerek bir aptal ss veriyordu. Kirila Petrovi: Pekl, dedi, bunu bir yere kapayn, kamamas iin de iyice dikkat edin! Yoksa topunuzun derinizi yzerim. Stepan ocuu gvercinlie gtrd ve kilitledi. htiyar kuu kadn Agafiya'y da ocua gzc olarak brakt. Kirila Petrovi gzleriyle ocuu izleyerek:

Emniyet amirini armak iin imdi hemen ehre "koun! Hem de elden geldii kadar abuk! Kirila Petrovi odasnda dolayor ve fkeli fkeli zafer yldrmlar arksn slkla alarak unlar dnyordu: Artk kukuya yer yok. Kz, melun Dubrovski ile ilikisini devam ettirmi. Acaba gerekten onu yardma ard m? Belki de nihayet salam bir ip ucu ele geirmi oldum. Artk elimizden kurtulamaz! Bu frsat karmayalm! Bir araba ngra... ok kr emniyet amiri gelebildi. PUKN 245 (*) Aleksandr aa adnn btndr (.N.) Hey, u yakalanan ocuu buraya getiriniz! Bu arada, araba da avluya girmiti. nceden tanm olduumuz emniyet amiri, toz toprak iinde odaya girdi. Kirila Petrovi: Sevinli bir haber, dedi. Dubrovski'yi yakaladm. Emniyet amiri sevinli bir eda ile: Allaha kr efendimiz, dedi, nerede o? Canm Dubrovski'nin kendisini deil de, etesinden birini yakaladm. imdi onu getirecekler. eteban yakalamamz iin iimize yarar. te onu getirdiler. Korkun bir haydut bekleyen emniyet amiri, grn olduka zayf 13 yalarnda bir ocukla karlanca aakald. Hayretle Kirila Petrovi'e bakt ve ondan aklama bekledi. Kirila Petrovi sabahki olay, tabi Marya Kirilovna'nn adn anmakszn, hemencecik anlatmaya balad. Emniyet amiri boyuna kk hayduda bakarak dikkatle onu dinledi. ocuk bir aptal rol oynuyor ve etrafnda olup bitenlere hi aldr etmiyormu gibi grnyordu. Nihayet emniyet amiri: Sizinle yalnzca grmeme izin veriniz efendimiz, dedi. Kirila Petrovi onu bir baka odaya gtrd ve arkadan kapy kilitledi. Yarm saat sonra da kaderi zerine bir karar verilmesini bekleyen mahpusun bulunduu salona dndler. Emniyet amiri ocua dnerek: Efendimiz seni ile hapishanesine gndererek orada bir temiz dayak attrdktan sonra srdrecekti. Ama ben seni savundum ve affettirdim. zn unu! ocuu zdler. Emniyet amiri: Haydi bakalm, imdi beyefendiye teekkr et, dedi. l246 DUBROVSK ocuk Kirila Petrovi'e yaklat ve elini pt. Kirila Petrovi ona: Bas bakalm evine, dedi, bundan sonra da kovuklardan ahududu alma! ocuk kt. Neeyle merdivenlerden indi, etrafna bakmakszn, tarlalarn iinden koarak Kistenevka yolunu tuttu. Kye gelince kenardaki birinci ve yan harap izbenin nnde durdu, cama vurdu. Pencere ald ve bir kocakar grnd. ocuk: Nineciim bana ekmek ver, dedi, sabahtan beri hibir ey yemedim, alktan geberiyorum. Kocakar: Aaa, sen misin Mitya, dedi. Neredeydin eytan yavru su? Sonra anlatrm nineciim. Allah akna bana ekmek ver! zbeye girsene! Vaktim yok nineciim, bir yere daha uramak zorundaym. Peygamberini seversen bana ekmek ver! Kocakar: Ne cva gibi bir ocuksun, diye homurdand ve pencereden bir dilim kara ekmek uzatarak al sana bir dilim ekmek, dedi. ocuk hrsla ekmei srd ve ineyerek hzla yoluna devam etti. Ortalk kararmaya balamt. Mitya hendeklerin iinden ve itler boyunca yryerek

Kistenevka koruluuna szld. Koruluun ileri nbetileri gibi duran ifte amlara gelince durdu. Drt bir tarafn gzden geirdi, kesik ve keskin bir slk ald, beklemeye balad. Buna yant olarak hafif fakat uzun bir slk duydu. Koruluun iinden biri kt ve ona yaklat. XVIII Kirila Petrovi salonda bir aa bir yukar dolayor ve her zamandan daha yksek sesle kendi arksn slkla alyordu. Btn ev hareket halinde idi. Hizmetiler kouyor, kzlar gidip geliyor, arabaclar ahrda kouuyorlard. . Avluda bir yn insan toplanmt. Gen kzn tuvalet odasnda, etraf hizmetilerle evrili bir madam, aynann karsnda hareketsiz ve sararm bir halde oturmakta olan Marya Kirilovna'y sslemekle meguld. Gen kzn ba elmaslarn arl altnda bir yana yatmt. Dikkatsiz bir el, bir yerine ine saplad zaman kz hafife irkiliyor, ama anlamsz baklarla aynaya bakarak susuyordu. Kapda Kirila Petrovi'in sesi duyuldu: abuk bitiyor mu? Madam: Hemen imdi, karln verdi. Marya Kirilovna kalknz, aynaya bir bakn bakalm, iyi olmu mu? Marya Kirilovna ayaa kalkt ama hibir yant vermedi. Kaplar ald. Madam, Kirila Petrovi'e dnerek: Gelin hazr, dedi. Arabaya binilmesi iin emreder misiniz? Kirila Petrovi: Mbarek olsun, dedi. Ve masada duran ha alarak efkatli bir sesle, buraya gel Maa, diye ekledi, seni takdis edeyim. Zavall kz babasnn ayaklarna kapand ve hkrmaya balad. Gzyalar iinde: l,248 DUBROVSK Babacm... Babacm... diye inliyor ve sesi snyordu. Kirila Petrovi, onu takdis etmekte acele etti. Kz kaldrdlar ve adeta kucakta arabaya gtrdler. Kzla birlikte yengelik devini gren kadn ve bir hizmeti de arabaya bindiler, kiliseye hareket ettiler. Gvey onlar orada bekliyordu. Gelini karlamaya kt. Kzn sarl ve halindeki tuhaflk onu artt. kisi birlikte souk ve bo kiliseye girdiler, arkalarndan kap kapand. Papaz dua odasndan kt ve hemen trene balad. Marya Kirilovna hibir ey iitmiyordu. Kafas bir eyle meguld; sabahtan beri Dubrovski'yi bekliyordu. Bir dakika iin olsun umudunu kaybetmemiti. Fakat papaz allm olan soruyu kendisine sorduu zaman titredi, adeta ta kesildi. Ama hl ii uzatyor, bir eyler bekliyordu. Papaz kzn yantn beklemeden artk dnlmesi imknsz olan o szleri syledi. Tren bitti. Gen kz sevimsiz kocasnn souk pn hisseti, trende bulunanlarn neeli tebrikleri kulana alnd, ama buna karn hayatnn sonsuz olarak bir zincire vurulduuna, Dubrovski'nin kendisini kurtarmaya yetiemediine hl inanamyordu. Prens ona okayc birka sz syledi, ama kz bunlar anlamad. Kiliseden ktlar. Pokrovskoye kylleri kilisenin sahanln doldurmulard. Kz acele bunlara bir gz gezdirdi ve tekrar eski duygusuz halini ald. Yeni evliler beraberce arabaya bindiler. Arbatovo'ya hareket ettiler. Kirila Petrovi de orada onlar karlamak iin Arbatovo'ya gitmiti. Prens, gen karsyla yalnz kalnca, karsnn souk davranlarndan hi znt duymad. Yapmack szlerle ve gln heyecanlarla kz daha fazla skmaya da kalkmad. Syledii szler basitti, yantsz da kalsalar olurdu. Bu suretle on verst kadar yol aldlar. Beygirler kestirme ve toprak yoldan sratle gidiyorlard, arabadaki ngiliz yaylan sayesinde hibir sarsnt duyulmuyordu. Birdenbire arkadan gelen birtakm sesler duyuldu, araba durdu. Silahl bir insan kalabal arabay evirdi. Y PUKN 249 znde yar yarya maske bulunan bir adam arabann, gen prensesin oturduu taraftaki kapsn aarak: Serbestsiniz knz, dedi. Prens: Bu da ne demek, sen kim oluyorsun? diye bard. Prenses:

Bu Dubrovski'dir, dedi. Prens soukkanllm kaybetmeksizin, yan cebinden bir tabanca kard ve maskeli hayduta ate etti. Prenses haykrd, dehet iinde, iki eliyle yzn kapad. Dubrovski omzundan yaralanmt. Kanlar akmaya balad. Prens dakika bile kaybetmeden bir baka tabanca kard. Ama ona ate etmek frsatn vermediler. Arabann kaps ald, birka gl el, onu arabadan dar srkledi ve elinden tabancay ald. Prensin ba zerinde baklar parlad. Dubrovski: Ona dokunmayn, diye haykrd. Haydudun korkun arkadalar geri ekildiler. Dub.rovski sararm olan prensese dnerek: Serbestsiniz! diye devam etti. Prenses: Hayr, dedi artk i iten geti. Ben nikahlandm, ben artk prens Vereyski'nin karym. Dubrovski umutsuzlukla bard: Ne diyorsunuz? Hayr, siz onun kars deilsiniz! size bunu zorla yaptrdlar. Siz buna hibir zaman raz olmadnz! Prenses kesin bir tavrla itiraz etti: Ben raz oldum, yemin ettim. Prens benim kocamdr. Onu ltfen serbest brakmalarn emrediniz, beni de onunla braknz! Ben sizi aldatmadm. Son dakikaya kadar sizi bekledim. Ama imdi, tekrar ediyorum, i iten geti. Bizi braknz!250 DUBROVSK Ama Dubrovski artk onu dinlemiyordu. Yarasnn ars, iddetli ruh heyecanlar onu gten drmt. Tekerleklerin stne yld. Haydutlar evresini aldlar. Dubrovski onlara birka sz syledi. Onu ata bindirdiler. Haydutlardan ikisi kendisini tutuyor, bir ncs de at yedeinde gtryordu. Arabay yol ortasnda insanlar bal, atlar da ba bo bir halde brakarak, hi kimseyi soymadan, reislerinin kanna karlk bir damla kan aktmadan, yryp gittiler. XIX Sk bir ormann ortasnda, dar bir imenliin zerinde siperler den ve hendeklerden ibaret, topraktan yaplm kk bir korugan ykseliyordu. Korugann arkasnda birka baraka ile birka zeminlik vard. Avluda, klklarnn baka baka oluundan ve hepsinin silahl bulunuundan, hemen ekya olduklarna hkmedebileceimiz kalabalk bir insan grubu, balar ak, karavanann bana oturmu le yemei yiyordu. Siperin stnde, kk bir topun yannda, ayaklarn altna alm bir nbeti oturmaktayd. Nbeti, elbisesine yama vurmakla meguld. nesini, usta bir terziyi imrendirecek bir ustalkla kullanyor ve sk sk etrafna bakyordu. Bir kse, birka kez elden ele dolat halde ortalkta garip bir sessizlik hkm sryordu. Haydutlar yemeklerini bitirdiler. Birbiri peinden yemekten kalkyor ve dua ediyorlard. Bir ksm barakalara daldlar. Dierleri ise ormann iine girdiler yahut Rus geleneince uykuya yattlar. Nbeti iini bitirdi, partallarn silkti, yamasn seyretti, inesini yenine soktu. Ata biner gibi topun stne oturdu, sesinin btn gc ile, eski, melankolik bir ark tutturdu: Hey anam anam yeil orman grlt etme, Bu ko yiitin dncelerine engel olma! Bu srada barakalardan birinin kaps ald. Eikte temiz ve dzgn giyinmi beyaz balkl bir yal kadn grnd. fkeli bir sesle:252 DUBROVSK Yeter artk Stepka, dedi. Bay dinleniyor, halbuki sen alabildiine grlt ediyorsun; Sizde ne insaf var ne de merhamet! Affedersin Yegorovna... Peki, bir daha yapmam... Babamz varsn dinlensin, abucak iyilesin. htiyar kadn gitti. Stepka siperlerin stnde gezinmeye balad. htiyar kadnn kt barakann iinde, bir paravanann arkasndaki portatif karyolada, yaral Dubrovski yatyordu. Tabancalar nndeki masada, klc ise

baucunda asl duruyordu. Toprak kulbenin duvarlar ve demesi deerli hallarla rtlmt. Kede kadnlara mahsus gm bir tuvalet takm ve byk bir ayna vard. Dubrovski elinde ak bir kitap tutuyordu, ama gzleri kapalyd. Uyumu muydu, yoksa sadece dnyor muydu, paravanann arkasndan zaman zaman ona bakan yal kadn bunu bilmiyordu. Dubrovski birdenbire irkildi. Koruganda alarm iareti verilmiti. Stepka, camdan ban uzatarak: Babacm Vladimir Andreyevi, dedi, bizimkiler iaret veriyor, bizi aryorlar. Dubrovski karyoladan frlad, silahlarn kaparak barakadan dar kt. Haydutlar grlt ile avluda toplanyorlard. Dubrovski'nin grnmesi zerine ortala derin bir sessizlik kt. Dubrovski: Herkes burada m? diye sordu. Gzclerden baka herkes burada. Dubrovski: Herkes yerine! diye bard. Haydutlarn her biri belli bir yer tuttu. Bu srada gzc korugann kapsna geldi Dubrovski onlar karlamaya kotu ve: PUKN 253 Ne var? diye sordu. Askerler ormana girmi, bizi eviriyorlar. Dubrovski kaplarn kapanmasn emretti. Kendisi de topa gzclk etmeye gitti. Ormandan birka ses duyuldu, sesler yaklamaya balad. Haydutlar sessizce bekliyorlard. Birdenbire ormann iinde drt er grnd, fakat hemen geri ekilerek tfek ateiyle arkadalarna iaret verdiler. Dubrovski: Savaa hazr olun! komutunu verdi. Haydutlar arasnda bir hrt oldu, sonra yine her ey sustu. Bu srada yaklaan bir birliin grlts duyuldu. Aalarn arasndan tfekler parlad. Yz elli kiilik bir askeri birlik, bararak ormandan frlad ve istihkmlara saldrd. Dubrovski topun fitilini ateledi, at isabetli olmutu: Birinin ba kopmu, ikisi yaralanmt. Erler arasnda bir aknlk bagsterdi. Ama subay ileri atld, erler de onun peinden yrdler ve hendee saldrdlar. Haydutlar tfekleriyle ve tabancalaryla ate etmeye baladlar, baltalarla korugan savunmaya koyuldular. Hrslanan erler, hendein iinde yirmiye yakn yaral brakarak korugan trmanmaya baladlar. Gs gse bir sava balad. Erler artk siperlerin zerindeydiler. Haydutlar ekilmeye baladlar. Ama bu srada Dubrovski subaya yaklat, tabancasn gsne dayayarak ate etti. Subay srt st yere yuvarland. Birka er onu kucaklayarak acele ormann iine gtrd. Geri kalan erler, balarn kaybedince durakladlar. Cesaretlenen haydutlar bu aknlk anndan yararlandlar. Erleri bozguna uratarak, hendein iine sktrdlar. Kuatanlar katlar. Haydutlar naralar atarak onlarn peinden saldrdlar. Zafer kazanlmt. Dmann tmyle bozulduuna inanan Dubrovski adamlarn durdurdu ve korugann iine kapanarak yarallarn toplanmasn, nbetilerin artrlmasn, kimsenin yerinden ayrlmamasn emretti.254 DUBROVSK Bu son olaylar, Dubrovski'nin pervaszca haydutluklar zerine hkmetin ciddi olarak dikkatini ekti. Dubrovski'nin bulunduu yer renilmiti. Onun, diri veya l, yakalanmas iin bir blk asker gnderildi. Dubrovski'nin etesinden bir iki haydut yakaland. Bunlarn szlerinden, Dubrovski'nin artk aralarnda olmad renildi. O arpmadan birka gn sonra Dubrovski btn adamlarn toplam, kendilerinden bsbtn ayrlmak niyetinde olduunu bildirmi ve onlara tutumlarn deitirmelerini tavsiye ederek: Benim idarem altnda hepiniz zenginletiniz, demi. Her biriniz tehlikesizce uzak illerden birine giderek orada geri kalan mrnz namuslu bir ile, rahatlk iinde geirebrirsiniz! Ama sizler haydutlua altnz iin belki de sanatnz brakmak istemeyeceksinizdir. Bu szlerden sonra Dubrovski, yanna ***i alarak onlar brakm, nereye gittiini

kimse bilmiyormu. Haydutlarn eflerine olan ball bilindii iin, nceleri bu szlerin doruluundan kuku duyuldu, haydutlarn, eflerini kurtarmak iin mahsus byle davrandklar sanld. Ama olaylar bu szlerin doruluunu kantlad. Korkun basknlar, yangnlar ve soygunlar artk sona ermi, yollarda tehlike kalmamt. Alnan baka haberlere gre de Dubrovski yabanc bir lkeye kamt. (1832 1833)Bu kitap, Patates Bask Ekibi tarafndan tek kopya olarak, Beyazt Devlet Ktphanesi Grme Engelliler blmnde kullanlmak zere grmeyen okuyucularn yararlanabilecei hale dntrlmtr. Bu alma Patates Bask'nn sz konusu kamu hizmetine destek salamak amac ile gnll olarak yrtt bir faaliyettir. PUKN E DUBROVSK Trkesi: Hasan li Ediz BEYAZIT DEVLET" KTPHANESi ENGN YAYIMCILIK Tiyatro Cad, Aydn Saray han, No: 14/ 117118, Beyazt/STANBUL Tel: 511 79 38 511 79 39 24503VNDEKLER Biyelkin'in Hikayeleri.................................. 7 Yaynlayann Notu.............................. 9 Dello........................................................ 15 Kar Frtnas.......................................... 30 Tabutu...................................................... 46 Menzil Mfettii.................................. 55 Kyl Kk Bayan............................ 70 Maa Kz............................................................ 95 Msr Geceleri..................................................135 Dubrovski............................................................ 155BYELKN'N HKAYELERYAYINLAYANIN NOTU Bayan. Prostakova: Efendime syleyim, o dana kklnden beri hikye severdi Skotinin: Mitrofan, bana benzemi. Anasnn Kuzusu. Bu sefer halka sunduumuz . P. Biyelkin'in hikyelerini yaynlamak iine giriirken, merhum yazarnn hayatn ksa da olsa bunlara eklemeyi, dolaysyla da, lke edebiyat severlerinin hakl merakn ksmen olsun gidermeyi arzuladk. Bunun iin de ilkin van Petrovi Biyelkin'in en yakn akrabas ve mirass Marya Alekseyevna Trafilina'ya ba vurduk. Ama ne yazk ki bu bayan bize Biyelkin hakknda hibir bilgi veremedi. nk Trafilina, merhumu hi de tanmyormu. Bayan bize van Petrovi'in eski arkadalarndan bir zata bavurmamz salk verdi. Biz bu d tuttuk, mektubumuza da u aadaki karl aldk. Biz bu karl soylu bir dnce tarznn, duygulu bir dostluun deerli bir ans, sonra da olduka yeter biyografik bir bilgi olarak hi deitirmeden, hibir not eklemeden basyoruz: "Benim ltufkr efendim,10 BYELKN'N HKAYELER Bu ayn on beinde yazp eski yakn arkadam ve iftlik komum van Petrovi Biyelkin'in lm ve doum zaman, memurluu, aile durumu, ii, ahlak ve alknlklar zerine geni bilgi edinmek isteini gsterdiiniz ok sayg deer mektubunuzu bu ayn 23'nde aldm. steinizi byk bir sevinle yerine getiriyor ve onunla konumalarmdan hatrmda ne kalmsa, hepsini gnderiyorum, ltufkr

efendim. van Petrovi Biyelkin, 1798 ylnda Gorhino kynde soylu ve namuslu bir aileden dnyaya geldi. Merhum babas nyzba Piyotr vanovi Biyelkin, Trafilina ailesinden Pelageye Gavrilovna adl bir kzla evlendi. Piyotr vanovi zengin olmakla birlikte, alakgnll ve ev idaresine akl eren bir adamd. Oullar ilk renimini ky papazndan yapt. Okuma ve Rus Edebiyatyla urama merakn, galiba, bu sayn zata borluydu. 1815 ylnda piyade nianc alaynda (numarasn anmsamyorum) askerlik hizmetine girdi. 1823 ylna kadar bu alayda kald. Hemen hemen ayn zamana rastlayan anasyla babasnn lm, onu, istifasn vererek Gorihino kyndeki iftlie gitmeye zorlad. iftliin idaresini eline alan van Petrovi, deneyimsizlii ve yufka yreklilii yznden, ksa zamanda iftlik ilerini savsaklad ve merhum babas tarafndan kurulan sk disiplini gevetti. Kyllerin (altklar zere) kendisinden honut olmadklar, devini bilen becerikli muhtar deitirerek kyn idaresini hikye anlatmak sanatyla gvenini kazanm olan ihtiyar khya kadna verdi. Bu aptal kocakar hibir zaman yirmi be rublelik bir banknotu elli rublelik bir banknottan ayrdetmesini bilmezdi. Kyller herkesle senli benli olan bu kadnlardan korkmuyorlard. Kyllerin setii muhtar, hilekrl da elden brakmayarak kendilerine ylesine gz yumuyordu ki, van Petrovi, angarya alma usuln kaldrarak yerine ok ehven, senelik bir vergi koymak zorunda kald. Ama bu kez de kyller onun bu yumuaklndan yararlanarak birinci yl kendileri iin zel PUKN yumuaklndan yararlanarak birinci yl kendileri iin zel bir kolaylk gsterilmesini istediler. kinci yl ise, verginin te ikisinden ounu ceviz, krmz yaban mersini ve buna benzer eylerle dediler. Bu halinde bile vergiyi zamannda demiyorlard. van Petrovi'in merhum babasnn dostu olmam dola. ysyla oluna da tlerimi nermeyi bir bor saydm ve van Petrovi'in umursamazl yznden bozulan eski dzeni kurmaa bir ok seferler kalktm. Bu amala kendisine gittiim bir gn iftlik defterini istedim. Hileci muhtar arttm ve van Petrovi'in yannda defterleri incelemeye koyuldum. Gen iftlik sahibi ilkin byk bir gayret ve dikkatle beni izledi. Ama hesaplara gre son iki yl iinde kyl says artt halde kmes hayvanlaryla davar saysnn kastl olarak azald anlalnca van Petrovi bu ilk bilgileri yeter buldu ve bundan sonra artk beni dinlemez oldu. Aratrmalarm ve skc sorgularm sonucunda tam hileci muhtar fena halde arttm ve azn aamaz hale getirdiim bir srada, derin derin horlamakta olduunu zlerek iittim. O zamandan beri de onun iftlik ilerine karamaz oldum. Onu (kendisinin de yapt gibi) Tanr'ya havale ettim. Bu olay aramzdaki dostluu zerre kadar bozmad. nk van Petrovi'in, gen soylularmza zg ykc ihmalcilii ve yumuaklna acrken, onu candan seviyordum. Hem bylesine sessiz, bylesine namuslu bir insan sevmemek elde deildi. van Petrovi de kendi payna benim yama sayg gsteriyor ve bana candan bal bulunuyordu. Grenek, dnce tarz ve ahlak bakmndan birbirimize pek az benzediimiz halde basit konumama deer vererek, lmne kadar hemen hemen her gn benimle grt. van Petrovi ok sakin bir yaay sryor, her eit arlklardan kanyordu. Onu sarho grmek hibir za man ksmet olmad (bu olay bizim taraflar iin iitilmemi12 BYELKN'N HKAYELER bir mucize gibi saylabilir). Kadnlara fazlasyla dknd. Ama onda gerek bir kz utangal vard. van Petrovi, mektubunuzda szn ettiiniz hikyelerden baka, ksmen bende bulunan, ksmen de khya cadnn eitli ev ilerinde kulland birok el yazlar brakmt. Bylece khya kadnn oturduu dairenin btn pencereleri Ivan Petrovi'in bitirmedii romann birinci blmyle kaplanmt. Yukarda ad geen hikyeler galiba onun ilk kalem denemeleriydi. van Petrovi'in anlattna gre bu

hikyeler genel olarak dorudur ve yazar tarafndan eitli kimselerden naklen yazlmlardr. Bununla birlikte bunlarn iinde geen adlar van Petrovi tarafndan uydurulmutur. Ky ve kasaba adlarna gelince bunlar da bizim tarafn adlarndan alnmadr. Nitekim benim kyn ad da bir yerlerde geer. Bu hi de kt bir niyetle yaplmamtr. Bunun biricik nedeni dgc yetersizliidir. van Petrovi, 1828 yl sonbaharnda hummaya eviren bir souk algnlndan hastaland. zellikle kklemi nasr ve buna benzer hastalklarn tedavisinde ok usta bir adam olan bizim blge doktorunun uyank abasna karn ld. Tam otuzunda iken gzlerini, kollarmn arasnda, hayata kapad. (*) Lzumsuz sayarak buraya koymadmz bir fkra vardr; ama bu fkrann van Petrovi Biyelkin'in ansn kirletecek nitelikte olmadn okurlarmza temin edebiliriz. (Pukin'nin notu). (**) Gerekten de Biyelkin'in el yazlarnda her hikyenin stnde yazarn kendi yazsyla (rtbe veya unvan, soyadyla adnn ilk harfleri gsterilmek suretiyle) falan ve filan kimseden dinledim kayd vardr. Merakl aratrclar iin yazyorum. "Menzil Mfettii" hikyesi ona fahr mavirlerden G. G. N. tarafndan; "Dello" hikyesi yarbay . L. P.tarafndan; "Tabutu" hikyesi tezghtar B. V. tarafndan, "Kar Frtnas" ve "Kyl bir Kk 'Bayan" hikyeleri K. . T. tarafndan anlatlmlardr (Pukin'in notu). PUKN 13 Merhum, akrabalarna yakn bir yere, Gorhino kynn kilisesine gmld. van Petrovi'in boyu orta, salar kumral, gzleri kuruni, burnu ekme, yz beyaz ve zayfayd. te muhterem efendim, merhum komumun ve dostumun yaayna, iine, ahlakna ve grnne ait btn anmsayabildiim eyler bunlardr. Ama bu mektubumu u veya bu trl kullanmak gereini duyarsanz adm ortaya atmamamz zellikle rica ederim. Geri ben yazarlara byk bir sayg besler, onlar ok severim ama, bu unvan benimsememin gereksiz, hele bu yata, uygunsuz olduuna inanyorum. ten sayglarmla..." 16 Kasm 1830 yl Nenaradovo ky Yazarmzn sayn arkadann isteine sayg gstermeyi bir grev sayarak bize ltfettii bilgiden tr kendisine derin teekkrlerimizi sunar, halkn, bu bilginin itenlik ve doruluunu takdir edeceklerini umarz. A.P.DELLO Birbirimize ate ederdik,, Bamtinskiy Dello kural gereince onu ldrmeye ahdetmi tim. (Ona ate etmek sras da bendeydi.) Ak hava kararghnda, bir *** kasabacnda bulunuyorduk. Bir birlik subaynn yaay bilinen ey. Sabahlan eitim ve binicilik; le yemeklerini alay komutannda ya da Yahudi meyhanesinde yemek; akamlan pun ve iskambil. *** de. ne kaplar bize ak bir ev, ne de bir nianlmz vard. Birbirimizde toplanr ve niformalarmzdan baka hibir ey gremezdik. Asker olmad halde toplantlarmza katlan bir kii vard. Bu, 35 yalarnda kadard, bunun iin de kendisine ihtiyar bir adam gzyle bakyorduk. Hayat deneyimi ona, bizim yanmzda birok stnlkler salyordu. stelik de suratnn akl, tabiatnn sertlii, dokunakl dili, gen beyinlerimiz zerinde ok gl bir etki yapyordu. Hayat bir esrar perdesiyle rtlyd. Rus'a benzedii (*) AMarlinskiy'nin bir hikyesidir.16 BYELKN'N HKAYELER halde bir yabanc ad tayordu. Bir zamanlar svari birliklerinde, hatta baar ile, hizmet etmiti. stifa edip ordudan ayrlmasnn, hem yoksul hem de zevk ve elenceye dkn bir yaay srd bu zavall kasabaca yerlemesinin

nedenlerini kimse bilmiyordu. Srtnda siyah eski bir ceketle daima yaya yrrd. Sofras alaymzn btn subaylarna akt. Geri eski bir erin piirdii yemekleri, iki, nihayet kab gemezdi, ama buna karlk ampanya su gibi akard. Ne mal durumunu ne de gelirini bilen vard. Zaten kimse de bunu kendisinden sormak cesaretini gsteremezdi. Bir blm roman, byk bir blm de askerlikle ilgili olan bir hayli kitab vard. Bunlar, okumak iin seve seve una buna verir, bir daha da geri istemezdi. Buna karlk, okumak zere ald kitaplar hibir zaman sahibine geri vermezdi. Balca idman tabanca atlaryd. Odasnn duvarlar, kurunlardan dklm, an petei gibi hep delik deik olmutu. Oturmakta olduu gsterisiz toprak evin biricik ss, zengin bir tabanca koleksiyonuydu. Atclkta ok ustayd. O kadar ki, birinin apkasnn zerindeki armudu tabanca kurunuyla drmeye kalksa, alaymzda kimse ban ona teslim etmekte duraksamazd. Aramzda sk sk dellodan konuulurdu. Silvio (ona bu ad takacam) hibir zaman bu konumalara katlmazd. Dello edip etmedii sorulduu zaman, ksaca evet cevabn verir, ama ayrntya girimezdi. Byle sorulardan holanmad aka grlyordu. Vicdannda, korkun ustalna kurban giden bir mutsuzun ansn tadna inanyorduk. Onda, korkakla benzer en kk eyden kuku etmek aklmzdan gemezdi. yle insanlar var ki, yalnz d grnleri bile byle bir kukuyu zerlerinden atmaya yeter. Ama beklenilmedik bir olay hepimizi artt. Bir gn bizimkilerden on kadar subay arkada, Silvio'da le yemei yiyorduk. Her zamanki gibi, yani pek ok iildi. Yemekten sonra ev sahibini oyunda kasa olmas iin kandrmaya altk. Uzun bir sre kabul etmedi, n PUKN 17 k hemen hemen hi oyun oynamazd. Nihayet ktlar getirmelerini emretti. Masaya elli ervonets koydu ve kt vermeye balad. Biz evresini aldk, oyun balad. Oyun srasnda kesin olarak konumamak, hibir zaman tartmamak ve aklamalara girimemek Silvio'nun detiydi. Eer hesap tutan bir yanllk yapsa, hemen ya farkn verir ya da fazlasn kaydederdi. Biz bunu biliyor ve istedii gibi davranmasna engel olmuyorduk. Ama aramzda, alaymza yeni nakledilen bir subay vard. Bu zat, oyun arasnda dalgnlkla 25 ruble fazla kaybetti. Silvio tebeiri ald ve alt zere hesab dzeltti. Subay,, onun yanldn sanarak aklamalara giriti. Silvio konumakszn kt vermeye devam etti. Soukkanlln kaybeden subay silgiyi ald ve kendisine, fazladan yazlm gibi grnenleri sildi. Silvio tebeiri ald, silinenleri yeniden yazd. arapla, oyunla ve arkadalarnn att kahkahalarla sinirleri bozulan subay, kendini fena halde hakarete uram sayd ve iddetli bir fke ile masann zerindeki bakr amdan yakalaynca Silvio'nun bana frlatt. Silvio kenara ekilerek kendini zorlukla bu darbeden koruyabildi. Hepimiz armtk. Silvio ayaa kalkt. fkesinden kire gibi olmutu. Gzlerinden ateler saarak: Efendim, dedi, ltfen buradan ekip gidiniz ve bu olayn evimde getiine Tanrya krediniz. in nereye varacandan hi birimizin kukusu yoktu. Yeni arkadamz daha imdiden ldrlm sayyorduk. Subay, ettii hakarete, kasadarn istedii biimde yant vermeye hazr olduunu syleyerek dar kt. Oyun birka dakika daha srdyse de, ev sahibinin oyun oynayacak bir durumda olmadn hissettiimiz iin birer birer kalktk ve yaknda boalacak yerden sz ederek evlerimize daldk. Ertesi gn manejde, zavall temenin hl yaayp yaamadn sorutururken kendisi aramza karverdi. Ayn soruyu ona da sorduk Silvio'dan henz hibir haber almadn syledi. Bu durum tuhafmza gitti. Silvio'ya gittik. Onu18 BYELKN'N HKAYELER avluda kapya ilitirilmi bir birliye, birbiri zerine kurunlar yaptrrken bulduk. Geceki olaydan hi sz etmeden bizi her zamanki gibi kabul etti. Aradan gn geti, temen hl sad. Hayretler iinde, nasl olup da Silvio'nun dello etmediini soruyorduk. Silvio dello etmedi. Sudan bir zrle yetinerek bart.

Bu olay onu genlerin gznden ok drd. Genel olarak, cesarette insanlk meziyetlerinin en ykseini ve mmkn olan btn kusurlarn mazeretini gren genlerin en az affedebilecekleri ey cesaretsizlikti. Ama, yava yava her ey unutuldu ve Silvio yeniden nfuzunu kazand. Ona eskisi kadar yaknlk gstermeyen yalnz ben vardm. Yaradlta hayalci bir kafam olduu iin, hayat bir bilmece olan ve zerimde, esrarl bir romann kiisi etkisi brakan bu adama herkesten nce, herkesten ok ben balanmtm. O da beni severdi. Hi olmasa yalnz benimle grt zamanlar o her zamanki sert konumasn brakr, iten ve keyifli keyifli eitli konulardan sz ederdi. Ama o uursuz geceden sonra, namusunun lekelendii ve dorudan doruya kendi istei ile temizlemeye yanamad dncesi kafamdan bir trl kmyor ve ona eskisi gibi davranmama engel oluyordu, adeta ona bakmaya utanyordum. Silvio bunu fark etmeyecek, nedenini anlamayacak kadar aptal ve toy bir adam deildi. Grne gre bu durum onu zyordu. Bir iki sefer bana aklamalarda bulunmak isteini gsterdi. Ama ben ona bu olana vermedim. Svio'da benden uzaklat. O zamandan beri ancak arkadalarmn yannda onunla konuuyordum. Eski samimi grmelerimiz sona ermiti. Bakentlerin dalgn halk, ky ve kasabalarda oturanlarn ok iyi duyduklar baz izlenimlerden, rnein posta gnlerini beklemek gibi izlenimlerden tmyle habersizdirler: sal ve cuma gnleri bizim alayn yazc odas subaylarla dolard. Kimi para, kimi mektup, kimi de gazete beklerdi. PUKN 19 Alld zere zarflar hemen orackta alr, havadisler birbirine verilir, kalem odas ok canl bir grn alrd. Silvio bizim alay araclyla mektuplarn alr, genel olarak o da aramzda bulunurdu. Bir gn kendisine bir mektup verdiler. Byk bir sabrszlkla zarf yrtt. Mektubu okurken gzleri parlyordu. Subaylar kendi mektuplarna daldklar iin hibir ey fark etmediler. Silvio onlara dnerek: Baylar, dedi, durum hemen buradan ayrlmam gerektiriyor. Bu gece gidiyorum. Son kez benimle le yemei yemeniz iin ricam reddetmeyeceinizi umarm. Bana dnerek szlerine devam etti: Sizi de beklerim...Mutlaka beklerim. Bu szleri syledikten sonra hemen kp gitti. Biz de, Svio'da bulumak zere evlerimize daldk. Kararlatrlan saatte Silvio'nun evine gittiim zaman hemen hemen btn alay subaylarn orada buldum. Silvio'nun btn eyas toplanm, kurun delikli plak duvarlardan baka hibir ey kalmamt. Masann bana geip oturduk. Ev sahibi neeliydi. ok gemeden onun bu neesi herkese yayld. Dakika bana ieler patlyor, kadehler kpkleniyor ve biz btn yreimizle giden arkadamza hayrl seyahatler, mutluluklar diliyorduk. Akamn ge vaktinde sofradan kalktk. apkalarmz giydik. Silvio herkesle vedalatktan sonra tam kmak zere bulunduum bir srada, beni elimden tutarak durdurdu, yavaa: Sizinle biraz konumak isterim, dedi. Ben kaldm. Konuklar gitti. kimiz kaldk. Karlkl oturup sessizce pipolarmz yaktk. Silvio, dnceliydi. Az nceki neesinden eser bile yoktu. Yznn koyu sard; parldayan gzleri, azndan kan koyu duman dalgalar ona gerek bir eytan grn vermiti. Aradan birka dakika getikten sonra Silvio sessizlii bozarak: Belki de bir daha birbirimizi hi grmeyeceiz, dedi. Ayrlmadan nce size biraz aklamalarda bulunmak iste 20 BYELKN'N HKAYELER rim. Bakalarnn dncesine ok az nem verdiimin farkndasnz. Ama ben sizi sever ve anlarm: zerinizde yanl bir izlenim brakmak, iin ac bir ey olacakt. Durdu. Biten piposunu doldurmaa koyuldu. Ben gzlerimi yere dikmi susuyordum. Silvio szne devam ederek: O sarho zirzoptan, R...dan zr dilemeyiim tuhafnza gitmitir. Kabul etmelisiniz

ki, silah ekmek hakk bende olduu srece onun hayat benim elimdeydi. Benim hayatm ise hemen hemen tehlikeden uzakt. Gsterdiim soukkanll, pekl yksek kalpliliime verebilirdim. Ama yalan sylemek istemem. Kendi hayatm en kk bir tehlikeye koymadan R...yi cezalandrabilseydim, onu hibir zaman balamazdm. Hayretle Silvio'nun yzne baktm. Byle bir itiraf beni gerekten artmt. Silvio szlerine devam etti. Dediim gibi: kendimi lm tehlikesine drmeye hakkm yok. Alt yl nce bir tokat yemitim. Dmanm hl sadr. Merakm iyice kamlanmt: Onunla dello etmediniz m? diye sordum. Yoksa olaylar m sizi birbirinizden ayrd? Silvio: Onunla dello ettim, dedi. Dellomuzun ans da i Silvio ayaa kalkt, mukavva bir kutudan srma pskll ve srma eritli (Franszlarn bonnet de polie dedikleri) krmz bir apka kard ve bana geirdi. Alnn 45 santim yukarsnda bir kurun delii grlyordu. Silvio szne devam ederek: *** Svari alaynda hizmet ettiimi bilirsiniz. Karakterim sizce bilinmektedir. Her eyde stn olmaya altm. Genliimden beri bu bende bir tutku halindedir. Zamanmzda hasardk moda idi. Bense ordunun en haan PUKN 21 bir subayydm. Sarholuklarmzla ovunurduk. Deni Davidov'un iirlerinde ad geen nl Burtsev'i ikide bastrmtm Alaymzda dellolar hi eksik olmazd. Ben bu dellolara ya tank olarak, ya da dello edenlerden biri olarak katlrdm. Arkadalarm bana taparlard. Boyuna deien alay komutanlarm ise bana, kanlmaz bir bela gzyle bakarlard. Sessizce (ya da grltl olarak) nmn keyfini srerken alaymza zengin, tannm bir aileden adn sylemek istemiyorum bir gen tayin edildi. Bylesine talihli bir adama mrmde yaslamamtm. Dnnz bir kere: genlik, zek, gzellik, lgn bir nee, delice bir cesaret, tannm bir ad ve hibir havale ile gelmeyen, hesabn bile bilmedii bir para... Bu adamn aramzda nasl bir etki yapacan artk siz dnn. Pabularm dama atlmt. nmn ekiciliine kaplan bu gen, dostluumu kazanmak istedi. Ama ben ona kar souk davrandm. Hi aldr etmeyerek o da benden uzaklat. Ben ondan nefret ediyordum. Alayda ve kadnlar arasnda kazand baarlar beni fena halde umutsuzlua dryordu. Onunla kavga etmek iin bahaneler aramaa baladm. Alaylarma daima benimkilerden daha beklenmedik, daha keskin grnen ve kukusuz llmeyecek kadar daha neeli olan alaylarla karlk veriyordu. O akalayor bense kinleniyordum. Nihayet bir seferinde Polonyal bir derebeyinin balosunda btn kadnlarn, zellikle benimle ilikide olan ev sahibi kadnn onunla ilgilendiini grnce kulana eilerek kaba birka sz syledim. Fena halde fkelendi ve suratma bir tokat yaptrd. Hemen kllarmz ektik. Kadnlar dp dp baylyorlard. Bizi ayrdlar. O gece dvmeye gittik. Olay sabaha kar oluyordu. Belirtilen yerde, tanmla beraber duruyordum. Anlatlmaz bir sabrszlk iinde dmanmn gelmesine bekliyordum. Bahar gnei do22 BYELKN'N HKAYELER du, ortalk snmaa balad. Onu uzaktan grdm. niformasn giymi klcn kuanm yannda bir tanyla, yaya yryordu. Ona doru ilerledik. Kiraz dolu apkasn elinde tutarak yaklat. Tanklar aramzda oniki admlk bir mesafe saydlar. Birinci olarak ben ate edecektim. Ama beni kaplayan fkeden ylesine heyecanlydm ki isabet ettirebileceime emin olamyordum. Soukkanllm elde etmek iin ilk ate etmek hakkn ona verdim. Dmanm buna raz olmad. Kura ekmeye karar verdik. Birinci olarak ate etmek hakkn, talihin daima gler yz

gsterdii bu adam kazanmt. Nian ald ve kasketimi deldi. imdi sra benimdi. Artk hayat benim elimdeydi. Btn dikkatimle ona bakyor, hi olmazsa kck bir znt glgesi fark etmeye alyordum. apkasnn olgun kirazlar seerek ve ekirdeklerini azndan ta ayaklarmn dibine kadar tkrerek, tabancamn karsnda duruyordu. Onun bu kaytszl beni deli etti. Hayata bu kadar az deer veren bir insan hayattan yoksun etmenin ne yaran olabilir, diye dndm. O anda kafamda zalim bir dnce dodu. Tabancam indirerek: " Galiba u anda lecek bir halde deilsiniz," dedim. "Ltfen kahvaltnz yapnz, size engel olmak istemem." " Hayr, bana engel olmuyorsunuz," diye itiraz etti. "Buyurunuz ate ediniz. Ama, yine siz bilirsiniz. lk ate etmek hakk daima sizindir. Ben her zaman emrinize amadeyim." Tanklara dndm ve o gn iin ate etmek niyetinde olmadm syledim. Dellomuz bylece sona erdi. stifa ettim ve grdnz zere bu yere yerletim. O zamandan beri hibir gn gemedi ki intikam dnmemi olaym. te imdi sra bana geldi. Silvio o sabah ald mektubu cebinden kard ve okumak zere bana verdi. Moskova'dan biri (galiba ilerini izleyen adam olsa gerek) bilinen kiinin gen ve ok gzel" bir kzla evleneceini yazyordu. Silvio: PUKN 23 Bu bilinen kiinin kim olduunu tahmin edersininiz. Moskova'ya gidiyorum. Bakalm, bir tarihte kiraz yerken bekledii lm, evlenmek zere olduu u srada ayn kaytszlkla karlayacak m? Silvio bu szleri syledikten sonra ayaa kalkt, kasketini yere frlatarak, kafesteki bir kaplan gibi odann iinde bir aa bir yukar dolamaya balad. Onu sessizce dinlemitim. Garip, birbirleriyle elien bir takm duygularn etkisi altnda heyecanlanyordum. eri giren hizmeti arabann hazr olduunu haber verdi. Silvio kuvvetle elimi skt. ptk. Birinde tabancalar, tekisinde eyas bulunan iki bavulun durduu arabaya bindi. Bir daha vedalatk, araba hareket etti. II Aradan birka yl geti. Ailevi baz nedenler beni *** ilesinin fakir bir kynde yerlemeye mecbur etti. Bir yandan ekip bime ileriyle urarken, iin iin eski grltl ve kaygusuz yaaymn zlemini ekmekten de kendimi alamyordum. Bana hepsinden zor gelen ey, k ve sonbahar gecelerini kesin bir yalnzlk iinde geirmeye almakt. le yemeine kadar muhtarla ene almak, ileri kontrol etmek ya da yeni yaplar dolamak suretiyle, nasl olsa vakit geiriyordum. Ama bir kez ortalk kararmaya balaynca, ne yapacam katiyen bilmiyordum. Dolaplarn altnda, ambarda bulduum be kitab adeta ezberlemitim. Khya kadn Kirilovna'nn aklnda tutabildii btn masallar tekrar tekrar dinlemitim. Ky kadnlarnn arklar bana hzn veriyordu. kiye ba vuraym dedim, iki benim bama vurdu. Sonra, unu da itiraf edeyim ki can sknts yznden ikiye vurmaktan, yani bizim ilede elerine pek ok rastladm tam ikicilere dnmekten de korktum. Sohbetlerinin byk bir ksm, rt ve i ekilerle24 ______________________BYELKN'N HKAYELER geen iki sarhotan baka yakn komum da yoktu. Yalnzlk bunlarn arkadalndan daha iyiydi. Evimden drt verst kadar uzakta, kontes B ***'ye ait zengin bir malikne vard. Ne varki maliknede yalnz khya oturuyordu. Kontes maliknesini yalnz bir kez, evlendii yl ziyaret etmi ve topu topu bir ay kalmt. Bununla birlikte bu kabuuna ekilmi yaaynn ikinci baharnda, kontesin kocasyla birlikte, yaz geirmek zere maliknesine geleceine dair ortada bir sylenti dolamaya balad. Gerekten de kar koca, haziran banda maliknelerine geldiler. Zengin bir komusunun gelii kyde oturanlar iin nemli bir olay saylr. Derebeyleri ve iftlik halk olaydan iki ay nce bunun dedikodusuna balarlar ve olay bittikten yl sonraya kadar bunun lafn

ederler. Bana gelince, ne yalan syleyeyim, gen ve ok gzel bir komunun gelii haberi, zerimde byk bir etki yapt. Onu grmek iin sabrszlktan aldryordum. Geliini izleyen ilk pazar gn, en yakn komular, en sadk bendeleri olarak kendimi sayn soylulara takdim etmek zere leden sonra *** kyne yollandm. Bir uak beni kontun alma odasna ald, geldiimi haber vermek zere yanmdan ayrld. Kontun geni alma odas son derece lks eyalarla doluydu. Duvarlar boyunca kitap dolu etajerler dizilmi, bunlarn zerine bronz bstler oturtulmu, mermer minenin zerine byk bir ayna konmutu. Demeler yeil bir uha ile kaplanm ve hallarla rtlmt. Yoksul kemde lks unuttuum ve oktandr bakalarnn zenginliini grmediim iin, baya rktm ve Kontun 'geliini, taradan gelmi bir ricac, bir bakann gelii nasl beklerse yle bir znt ve heyecanla beklemeye baladm. Kap ald, otuz iki yalarnda olaanst gzel bir adam ieri girdi. Kont, dosta ve samimi bir eda ile yanma yaklat. Heyecanm tutmaa alarak kendimi tantmak istedim. O benden nce davrand. Oturduk. Ak ve nazik szleri, yabani utangalm pek abuk PUKN 25 giderdi. Doal halime dnmek zere iken, birdenbire kontes ieri girdi. Bu sefer eskisinden ok utanmaya baladm. Kadn gerekten de fevkalade gzeldi. Kont beni ona tantt. Serbest grnmek istedim, ama kaytsz bir eda taknmaya altm oranda aryordum. Kendimi toplamama ve bu yeni tankla almama frsat vermek iin aralarnda konumaya ve bana iyi bir komu gibi teklifsiz davranmaya baladlar. Bu arada ben kitaplar ve tablolar incelemeye koyularak odann iinde bir aa bir yukar dolamaya baladm. Resimden anlamam ama tablolardan biri dikkatimi ekti. Bu tablo, bir svire manzarasn canlandryordu. Bu tabloda beni artan ey resim deil, ama stste oturtulmu iki kurun yeriydi. Konta dnerek: Ne mkemmel bir at, dedim. Evet, olaanst bir at, diye yant verdi. Siz iyi nianc msnz? Konumamzn bildiim bir konuya gemesine sevinerek: Eh olduka, dedim. Otuz admda bir iskambil kdna hataszca isabet ettirebilirim. Tabii altm bir tabanca olmak artyla... Kontes byk bir ilgi ile: Sahi mi? dedi. Ya sen dostum, sen de otuz admda bir iskambil kdn vurabilir misin? Kont: Bir gn denemesini yaparz! dedi. Bir zamanlar ben de fena nian almazdm. Ama ite drt yl var ki elime tabanca alm deilim. Oo, u halde, efendimizin yirmi admdan bile iskambil kdna isabet ettiremeyeceine bahse girebilirim. nk tabanca, her gn alma ister. Bunu tecrbe ile bilirim. Alaymzda en iyi atclardan biri saylrdm. Bir aralk tabancam onarm iin gnderdiimden, bir ay kadar elime almamtm. Sonra ne olsa beenirsiniz, efendimiz? Tekrar26 BYELKN'N HKAYELER silah elime alp ilk ate ettiim zaman yirmi admlk bir uzaklktaki ieye ancak drdnc elde isabet ettirebildim. Alayc, hazrcevap bir yzbamz vard. Bu halimi grnce Karde, dedi, senin elin bir trl ieye kalkmyor. Hayr asaletmeap, insan almay elden brakmamaldr, yoksa eli ustaln kaybediverir. Hayatta rastladm en iyi atc, her gn yemekten nce en az sefer nian alrd. Bu, bir kadeh votka gibi, onda alkanlk haline gelmiti. Kont ve Kontes konumaya baladma sevinmilerdi. Kont: Peki, bu adam nasl nian alrd? diye sordu, Efendimiz, rnein, duvara bir sinein konduunu grse...ama siz glyorsunuz kontes, yemin ederim ki dorudur. Evet, duvara bir sinein konduunu grse hemen: Kuzka, tabancam, diye barr. Kuzka, hemen dolu tabancasn getirir, o tetii ekti mi, sinek duvara yaprd.

Kont: Bu gerekten alacak bir ey, dedi. Bu kiinin ad neydi? Silvio, efendimiz. Kont yerinden srayarak: Silvio mu? diye bard. Siz Silvio'yu tanr mydnz? Tanmaz olur muyum, efendimiz. Biz onunla dosttuk. Alaymzda ona bir karde gzyle bakarlard. Ama ite yldr, ondan hibir haber alamyorum. Demek ki, efendimiz de onu tanyordunuz? Tanrdm, hem de ok iyi tanrdm. Size, ok garip bir olaydan hi szetmedi mi? Bir baloda bir apkndan yedii tokad m kastediyorsunuz, efendim? Bu apknn ismini de size sylenmi miydi? Hayr efendimiz, sylemedi. Gerei anlamaya balayarak: PUKN 27 Ah efendimiz, diye szme devam ettim, af buyurun...Bilmiyordum...Yoksa bu kii siz olmayasmz? Kont son derece heyecanlanm bir eda ile: Ta kendisi, dedi. u kurun yaras olan tablo da son karlamamzn ansdr. Kontes: Aman sevgilim, dedi. Tanr akna bundan sz etme. Dinlenmesi bile bana korku veriyor. Kont itiraz ederek: Hayr, dedi, her eyi anlatacam. Arkadana nasl hakaret ettiimi biliyor. imdi de Svio'nun nasl intikam aldn bilmelidir. Kont koltuunu bana yaklatrd. Ben de byk bir merak ile u anlattm hikyeyi dinlemeye koyuldum. Bundan be yl nce evlendim.The honey moon (*)mn ilk gnlerini burada, bu kyde geirdim. Hayatmn en iyi dakikalarn bu eve borlu olduum gibi, en ac anlarmdan birini de bu eve borluyum. Bir akam karmla bir at gezintisine kmtk. Karmn bindii at nedense, huysuzlua balad. Karm korktu. Dizginleri bana vererek eve yaya dnd. Ben ondan nce eve dnmtm. Avluda bir yolcu arabas grdm. Adamlarm, adn vermek istemeyen, sadece benimle ii olduunu syleyen birinin alma odamda beni beklediini sylediler. Odaya girdim: Alacakaranlkta, st ba toz toprak iinde, sakal bir kar uzam bir adam grdm. minenin yannda duruyordu. Yzn tanmaya alarak yanna yaklatm. Konuk titrek bir sesle: " Galiba beni tanmadn Kont?" dedi. " Silvio," diye bardm ve ne yalan syleyeyim bir anda sa larmn diken diken olduunu hissetim. (*) Aslnda ngilizce yazlmtr. "Balay" demektir.28 BYELKN'N HKAYELER Silvio szlerine devam ederek: " Ta kendisi," dedi." Ate etmek sras benimdi. Ben de tabancam boaltmaya geldim. Nasl hazr msn?" Tabancas yan cebinden grnyordu. On iki adm saydm ve karm dnmeden ate etmesini rica ederek keye durdum. O, ar davranyordu. Ik istedi, bir mum getirdiler. Kimsenin girmemesini tembih ederek kapy kilitledim ve ate etmesini yeniden rica ettim. Tabancasn kard ve nian ald. Saniyeleri sayyor, karm dnyordum. Korkun bir dakika geti. Silvio elini aaya indirdi: " Ne yazk ki tabancam kiraz ekirdekleriyle dolu deil," dedi. "Kurun ardr. Bana hep yle geliyor ki bu yaptmz bir dello deil, sadece adam ldrmektir. Eli silahsz bir adama nian almaya alk deilim. Yeni batan balayalm. Kimin pein ate edeceini kura ile kararlatralm. Yava yava kendimi kaybediyordum. Galiba raz oluyordum. Nihayet tabancalarmz bir kez doldurduk ve iki kd bktk. Silvio bu ktlar bir zamanlar benim kurunla

deldiim apkann iine koydu. Bu sefer de birinci numaray ben ektim. Silvio, hi unutmayacam alayc bir eda ile: " eytan gibi anslsn kont," dedi. Nasl oldu, beni bu ie ne zorlad bilmiyorum, ama ite ate ettim ve u tabloya isabet ettirdim. Kont, bir kurunla delinmi tabloyu parmayla gsterdi. Yz ate gibi yanyordu. Kontes elindeki mendilden daha beyazd. Ben haykrmaktan kendimi alamadm. Kont szne devam ederek: Evet, ben ate ettim, ama Tanrya kr hedefe isabet ettiremedim. O zaman Silvio (itiraf etmeliyim ki o anda ok korkuntu) bana nian almaya balad. Tam bu srada kap ald. Maa girdi ve bir lkla boynuma atld. Onun vcudu bana cesaret vermiti. PUKN 29 " Sevgilim," dedim, "aka yaptmz grmyor musun? Ne kadar da korkmusun. Git bir bardak su i de, sonra buraya gel. Sana ok eski bir dostumu ve arkadam tantacam." Maa hala inanmyordu. Korkun Silvio'ya dnerek: " Kocam doru mu sylyor?" diye sordu. "Siz gerekten aka m yapyordunuz?" Silvio: "O her zaman aka eder efendim," dedi. "Bir seferinde akacktan suratma bir tokat atmt. Yine akacktan u grdnz apkam deldi. Yine imdi de akacktan bana bir el ate etti ama, isabet ettiremedi. Ne yapalm, imdi de benim canm biraz akalamak istedi." Szlerini bitirince karmn yannda bana nian almak istedi. Maa ayaklarna kapand. Mthi bir fke iinde bardm: " Kalk Maa, utanmyor musun? Siz de beyefendi, aciz bir kadnla elenmekten vazgeecek misiniz?" Silvio: " Hayr, etmeyeceim," dedi. "Ben memnunum, aknln, korkakln grdm. Sizi ate etmeye mecbur ettim. Bu da bana yeter. Beni daima anmsayacaksn. Seni vicdannla babaa brakyorum." Gitmek zereydi. Ama kapda durdu. Kurunla deldiim tabloya bir gz att. Hemen hemen nian almadan, o da tabloya bir el ate etti ve gzden kayboldu. Karm baylmt. Adamlarm Svio'yu durdurmaya cesaret edemiyorlard. O, merdiven bana kt. Arabacsna seslendi, ben daha kendimi toplamaya zaman bulmadan ekip gitti. Kont sustu. Ben de bylece bir zamanlar balangc beni ok artm olan hikyenin sonunu renmi oldum. Hikyenin kahraman ile bir daha hi karlamadm. Dolaan sylentilere gre Silvio, Alexander psilanti ayaklanmasnda Heteryac birliklerden birine kumanda ederken Skulyana civarndaki savata vurulup lm.KAR FIRTINASI Atlar, kaln kar tabakalarn ineyerek Tmseklerin zerinden uuyordu... te, kenarda bir yer de, bir bana, Tanr'nn bir tapna grnyordu. Birdenbire, kk bir kar frtnas koptu Kar, lapa lapa yayordu; Siyah bir karga, kanatlaryla slk alarak Kzan zerinde daireler iziyordu Bir nsezi, imana keder veriyordu. Atlar, yelelerinden dumanlar kararak Ve karanlk uzaklara kulaklarn dikerek Acele ediyorlard. Jukovskiy |izler iin unutulmaz bir dnem olan 1811 yl sonlarnda Gavril Gavrilovi R...adl iyi yrekli bir adam, Nenaradovo'daki iftliinde oturmaktayd. Bu blgede konukseverlii ve neesiyle n almt. Komular, yiyip imek, ya da karsyla be kapiine boston oynamak; bazlar da dzgn vcutlu, saz benizli kzlar 17 yalarnda Marya Gavrilova'y seyretmek iin sk sk kendisini ziyaret ederlerdi. PUKN

31 Marya Gavrilova zengin bir gelin saylyordu. Biroklar onu, kendileri ya da oullar iin gzlerine kestirmilerdi. Marya Gavrilova Fransz romanlaryla bymt. Bunun sonucu olarak da akt. Sevdii delikanlysa, kyne izinli gelmi yoksul bir temendi. Pek doaldr ki delikanl da kz iin ayn scaklkla yanp tutuuyordu. Bu karlkl sevgiyi fark eden sevdal kzn ana babas, kzlarna, delikanly dnmesini bile yasaklamlar, delikanlya ise, bir tahsildardan da kt davranmlard. Aklarmz mektuplayor, her gn am koruluunda ya da eski kilisede gizlice gryorlard. Bu grmelerde birbirlerini sonsuz olarak seveceklerine ant iiyor, talihlerinden ikyet ediyor, eitli projeler kuruyorlard. Bylece mektuplaarak, grerek pek doal olan u sonuca vardlar: "Mademki birbirimizden ayr olarak soluk alamyoruz ve mademki kat yrekli ana babamz mutluluumuza engel oluyor, o halde onlarn iznini almadan hareket edemez miyiz?" Bu mutlu dncenin ilkin delikanlnn kafasnda doduu, Marya Gavrilova'nn romantik yaradlna ok uygun geldii pek tabidir. Nihayet k geldi ve bulumalarna son verdi. Ama mektuplar hararetlendi. Vlademir Nikolayevi kza yazd her mektupta kendisiyle birlemesi, gizlice nikhlanmalar, bir sre saklandktan sonra gidip ana babasnn ayaklarna kapanmas iin yalvaryordu. Onun dncesine gre kzn anasyla babas sevdallarn bu kahramanca sebatlarndan ve mutsuzluklarndan hi kukusuz etkilenecekler, kendilerine mutlaka; ocuklarm, gelin kucamza, diyeceklerdir. Marya Gavrilova uzun bir sre kararszlk iinde bocalad.Birok ka planlarn reddetti, ama en sonunda raz oldu. Kararlatrlan gnde akam yemei yemeyecek, ba arsn bahane ederek odasna ekilecekti. Oda hizmetisi32 BYELKN'N HKAYELER de bu dzene yardm edecekti. Kzla hizmeti arka merdivenlerden baheye inecekler ve bahe dnda hazr bir kzak bulacaklar, kzaa binerek Nenaradovo'dan be verst uzaktaki Jadrino kyne gidecekler ve doruca Vlademir 'in kendilerini bekleyecei kiliseye varacaklard. Kararlatrlan gnn arifesinde Marya Gavrilova btn gece uyumad. Eyalarn toplad, amarlarn, elbiselerini yerletirdi. Arkadalarndan duygulu bir kza uzun bir mektup yazd, anasyla babasna da yazd. Bu mektubunda en dokunakl szlerle onlara veda ediyor ve davrann, akn kar konulmaz gcne vererek, balanmasn rica ediyordu. Mektubunu anasyla babasnn, ayaklarna kapanmaya izin verecekleri dakikay hayatnn en mutlu bir an olarak sayacan yazmakla bitiriyordu. Her iki mektubu da, zerinde alev saan bir yrek resmiyle ona uygun bir yaz bulunan Tula mhryle mhrledikten sonra, ortalk aydnlanrken kendisini yataa att ve hafife uykuya dald. Ama korkun birtakm dler ikide bir onu uyandryordu. Kh nikahlanmak iin tam kzaa binip gidecei srada babasnn kendisini durdurarak korkun bir hzla karlarn zerinde srklediini, karanlk ve dipsiz bir zindana attn...anlatmas zor bir yrek arpntsyla ve hzl utuunu..Kh kanlar iinde sapsar bir halde otlarn zerinde yatan Vlademir'i gryordu. Vlademir lrken yank bir sesle sevgilisine, bir an nce nikhlanmalar iin acele etsin diye yalvaryordu. Birbiri ardndan korkun, anlamsz, daha bir sr dler de grd. Nihayet, her zamankinden daha solgun bir halde ve gerek bir ba ars ile yatandan kalkt. Anasyla babas kzlarnn rahatszln fark ettiler. Onlarn sevecen ilgileri ve durmadan sorduklar: "Maa nen var? Maa hasta msn?" sorular Marya 'nn yreini para para ediyordu.Maa onlar yattrmaya, neeli grnmeye alyordu ama beceremiyordu. PUKN 33 Akam oldu. Bugnn, aile ocanda geirecei son gn olduunu dndke yrei szlyordu. Yar l bir haldeydi. inden, tm evresine, her eye veda etti. Akam

yemeine oturdular. Yrei daha iddetli arpmaya balad. Titrek bir sesle, can yemek istemediini syledi, annesiyle babasna iyi geceler diledi. Onlar da kzlarn ptler ve her zamanki gibi hayr dualar ettiler. Kzcaz nerdeyse alayacakt. Odasna girer girmez kendisini bir koltua att ve hngr hngr alamaya balad. Hizmetisi onu yattrmaya, cesaretlendirmeye abalyordu. Her ey hazrd. Maa, yarm saat sonra baba evini, odasn, o sesiz kzlk hayatn sonsuz olarak brakp gidecekti. Darda kar frtnas vard. Rzgr uluyor, panjurlar sarslyor ve grlt karyordu. Bunlarn hepsi de gen kza bir tehlike, bir felaket belirtisi gibi grnyordu. ok gemeden btn ev sessizlie gmld, herkes uykuya dald. Maa bir ala sarnd ve klk mantosunu giydi, eline de antasn alarak evin arka merdivenine kt. Hizmetisi iki boha ile arkasndan geliyordu. Baheye ktlar. Kar frtnas dinmemiti. Rzgr, sanki gen suluyu durdurmaya alyormu gibi karlarndan esiyordu. Gbela bahenin kenarna gelebildiler. Bir kzak yolun stnde onlar bekliyordu. Souktan yen atlar bir trl yerlerinde rahat durmuyorlard. Vlademir'in arabacs beygirleri yattrmaya alarak arabann oku nnde dolayordu. Arabac, gen kzn ve hizmetisinin arabaya binmelerine, knlarla antay yerletirmelerine yardm etti. Sonra dizginleri eline ald hayvanlar ku gibi umaya balad. Gen kz kadere ve arabac Treka'nn ustalna brakarak bizim k delikanlya gelelim. Vlademir btn gn dolat durdu. Sabahleyin Jadrino kynn papazn ziyaret etti. Onu zorlukla kandrabildi. Sonra, civardaki derebeyleri arasnda tank aramaya gitti. lk ba vurduu krk yalarnda emeldi bir svari astemeni olan Dravin, neriyi memnunlukla kabul etti. Bu mace34 BYELKN'N HKAYELER rann, kendisine eski devirleri ve hassa alayndaki haarlklarn, anmsattn syleyerek yemeye kalmas iin Vlademir'i kandrd ve gvenle teki iki tan bulmakta glk ekmeyeceini syledi. Gerekten de yemekten hemen sonra, koca bykl ve mahmuzlu kadastro mhendisi mit ile mzrakl svari alayna yeni girmi olan, polis komiserinin on alt yalarndaki olu grndler. Bunlar, sadece Vlademir'in nerisini kabul etmekle kalmadlar, onun iin hayatlarn bile vermeye hazr olduklarn yeminle sylediler. Vlademir kendilerini heyecanla kucaklad ve hazrlanmak zere evine gitti. Ortalk kararal epey olmutu. Vlademir gereken emirleri vererek sadk Tereka'sn atl bir kzakla Nenaradovo'ya gnderdi. Kendisi iin de tek atl kk kza komalarn emretti ve iki saat sonra, yanna arabac almadan, Marya Gavrilova'nn gelecei Jadrino kyne hareket etti. Yolu biliyordu, gidecei yer ise topu topu yirmi dakikalkt. Fakat Vlademir kyden kp kra alr almaz, yle iddetli rzgr esmeye, kar frtnas ylesine iddetli, ylesine mthi bir hal almaya balad ki, delikanl etrafn seemez oldu. Bir dakika iinde yol karla kapand. Drtbir, arasndan lapa lapa yaan beyaz kar taneciklerinin uutuu, bulank ve sarmtrak bir sis iinde kayboldu. Yerle gk birbirine kart. Vlademir kendini tarlalar arasnda buldu. Tekrar yola kmak iin bouna abalad durdu. Beygir rasgele yryor, kh bir tepeye trmanyor, kh bir ukura yuvarlanyor, kzak adm banda devriliyordu. Vlademir esas yn kaybetmemeye alyordu. Ama yarm saatten fazla bir zaman gemesine karn hl Jadrino kynn koruluuna varamamt. Aradan daha on dakika kadar geti. Koruluk hl grnmyordu. Vlademir derin hendeklerle kesilmi bir ovadan gidiyordu. Kar frtnas dinmiyor, gkyz almyordu. Beygir yorulmaya balamt. Kendisi de sk sk, beline kadar karlarn iine gmlyor, buna karn yznden, iri iri ter damlalar akyordu. PUKN 35 Delikanl, sonunda yanl bir yne gittiini anlad. Arabay durdurdu. Dnmeye,

anmsamaya alt. Saa sapmas gerektiine inand, saa dnd. Beygir zorlukla adm atyordu. Bir saatten fazla bir zamandan beri yoldayd. Jadrino uzakta olmasa gerekti. Ama ite, boyuna yol ald halde, tarlalarn bir trl sonu gelmiyordu. Her yan kar ynlar ve hendeklerle doluydu. Kza boyuna devriliyor, delikanl da boyuna onu kaldryordu. Zaman geiyordu. Vlademir mthi zlmeye balad. Sonunda bir tarafta bir karart belirdi. Vlademir kza o yana srd. Yaklanca bunun bir koruluk olduunu grd. "Tanrya kr, artk yaklatm" diye dnd. Bildii yola kmak ya da frdolay dolamak umuduyla, koruluk boyunca yrmeye balad. Jadrino hemen koruluun arkasndayd. ok gemeden yolu buldu ve k mevsiminin yapraklarn dkt aalarn karanl arasna dald. Rzgr artk burada kudurganln gsteremezdi. Yol dzgnd. Bu hal, beygire cesaret verdi. Vlademir yatt. Ama delikanl bir hayli yol ald halde Jadrino bir trl grnmyor, ormann sonu bir trl gelmiyordu. Vlademir, bilmedii bir ormana girdiini dehetle grd. Umutsuzlua kapld. Atn krbalad. Zavall hayvan trsa kalkt ise de ok gemeden yine yavalad on be dakika sonra da, mutsuz Vlademir'in btn abalarna karn adi admla yrmeye balad. Aalar yava yava seyrekleiyordu. Vlademir ormandan kt. Jadrino grnrlerde "yoktu. Zaman gece yars olmalyd. Vlademir'in gzlerinden yalar boand. Kzan rasgele srd. Frtna biraz dindi, bulutlar dalmaya balad. nnde, beyaz kabark bir hah ile rtl bir dzlk belirdi. Gece olduka aydnlkt. Yaknnda drt be evlik kk bir ky fark etti. Vlademir kzan kye doru srd. lk kulbenin nnde kzaktan atlad, pencereye kotu ve almaya balad. Birka dakika sonra pencerenin tahta kepengi kalkt ve ak sakall bir ihtiyar ban uzatarak:36 BYELKN'N HKAYELER Ne istiyorsun? diye sordu. Jadrino buradan uzak m? Jadrino buradan uzak m, dedin? Evet, evet, uzak m? Pek de deil; on verst kadar bir ey olmal. Vlademir bu yant iitince idama mahkm edilmi bir adam gibi salarn tuttu ve bu durumda kala kald. htiyar devam ederek: Sen nerelisin? dedi. Vlademir sorulan sorulara yant verecek halde deildi: htiyar, dedi, efi bana Jadrino'ya kadar bir at bulabilir misin? Mujik: Bizde at ne gezer, diye karlk verdi. Hi olmazsa bir klavuz olsun bulamaz mym? Ka para isterse veririm. htiyar pencerenin kapan indirerek: Hele dur bakalm dedi sana olumu gndereyim; o seni gtrr. Vlademir beklemeye balad. Daha birka dakika gemeden tekrar pencereye vurdu. Kepenk kalkt; sakall yine grnd: Ne istiyorsun? Olun nerede kald? imdi geliyor, izmelerini giyiyor. Yoksa dn m? Gir de sn. Teekkr ederim. Elden geldiince olunu abuk gnder. Kap gcrdad. Elinde sopas ile bir delikanl kt. Kh yolu gstererek, kh kar ynlarnn rtt yolu bulmaya alarak ne dt. Vlademir: PUKN 37 Acaba saat ka? diye sordu. Nerede ise afak skecek. Vlademir artk bir kelime bile sylemedi. Jadrino'ya vardklar zaman horozlar tyordu. Ortalk aydnlanmt. Kilise kapalyd. Vlademir klavuzun parasn verdi. Kzan papazn avlusuna ekti. Kendi troykas orada yoktu. Kim bilir nasl bir haberle

karlaacakt? Ama biz imdi iyi yrekli Nenaradovo derebeyine dnelim de orada neler olup bittiini anlayalm. Aslna bakarsanz hibir ey olmamt. htiyarlar uyanp oturma odalarna indiler. Gavril Gavrilovi'in banda kalpak, srtnda pamuklu bir hrka vard. Praskovya Petrovna ise pamuklu bir gecelik giymiti. Semaveri hazrladlar. Gavril Gavrilovi, saln ve geceyi nasl geirdiini sordurmak zere Marya Gavrilova'ya bir hizmeti gnderdi. Hizmeti geri dnerek kk hanmn geceyi kt geirdiini, ama imdi kendisini biraz iyi hissettiini biraz sonra oturma odasna ineceini haber verdi. Gerekten de kap ald, Marya Gavrilova annesiyle, babasyla selamlamak zere yanlarna yaklat. Gavril Gavrilovi: Bann ars nasl, Maa? diye sordu. Daha iyi babacm. Praskovya Petrovna: Herhalde dn seni kmr arpm olacak, dedi. Maa: Belki anneciim, cevabn verdi. Gn olaysz geti. Ama geceleyin Maa hastaland. Doktor armak iin kente adam gnderdiler. Doktor akama doru geldi ve hastay sayklar bir halde buldu. Zavall kzcaz iddetli bir hummaya yakalanmt. ki hafta lmle peneleti. Tasarlanan ka olayn evde kimse bilmiyordu. Bu olaydan bir gn nce Maa'nn yazd mektuplar yaklm,38 BYELKN' N HKAYELER hizmeti kz, efendilerinin fkesinden korkarak kimseye bir ey sylememiti. Papaz, emekli temen, krca bykl kadastro mhendisi ve kk mzrakl svari dillerini tutmulard, bu da nedensiz deildi tabii. Arabac Tereka, sarho olduu zamanlar bile hi bir zaman azndan gereksiz bir laf karmazd. Biroklarnn bilmesine karn sr, yine de hi bir tarafa szmad. Ama Marya Gavrilova hi durmadan sayklad sralarda, kendi srrn kendisi aa vuruyordu. Ama szleri ylesine sama sapan eylerdi ki, ba ucundan hi ayrlmayan annesi bile, btn bu szlerden ancak, kznn Vlademir Nikolayevi'i ldrasya sevdiini ve hastalnn da bundan ileri geldiini anlayabilmiti. Kocasna ve baz komularna da dantktan sonra, nihayet Marya Gavrilova'nn alnyazsnn byle olduuna, yoksulluun bir kusur olmadna, zenginlikle deil ama insanla yaandna v.b... sz birlii ile karar verildi. Kendimizi hakl gstermek iin, ok az eyler uydurabildiimiz zaman, ahlaki nitelikteki ata szlerinin alacak yararlar vardr. Bu arada gen kz iyilemeye balad. Vlademir ise oktandr Gavril Gavrilovi'in evinde grnmyordu. Delikanl kendisine gsterilen kabul tarzndan rkmt. Kendisini artp, ummad mutluluu, Maa ile evlenmesine raz olduklarn bildirmeyi kararlatrdlar. Ama delikanldan yant olarak divanece yazlm bir mektup aldklar zaman Nenaradovo sahiplerinin ne byk bir aknla uradklar tasavvur bile edilemez. Vlademir mektubunda bir daha evlerine asla ayak basmayacan yazyor ve biricik umudu lm olan insan artk unutmalarn rica ediyordu. Birka gn sonra ise Vlademir'in birliine gittiini haber aldlar. Bu olay 1812 ylnda olmutu. O sralarda iyileme halinde bulunan Maa'ya uzun bir sre bu haberi sylemeye cesaret edemediler. Gen kz da Vlademir'in adm hi azna almyordu. Birka ay sonra ise sevgilisinin adn, Borodino savanda yararlk gsterip PUKN 39 arca yaralananlar arasnda grd zaman dp bayld. Herkes hummann yeniden balamasndan korkmutu. Ama Tanrya kr bu baylmann yle bir korkulu sonucu olmad. Kz ikinci bir felakete daha urad. Gavril Gavrilovi, onun btn mallarnn biricik mirass brakarak ld. Ama miras kz avutamyordu. tenlikle zavall annesinin acsn paylayor, Ondan asla ayrlmayacana ant iiyordu. Ana kz, ac anlarla dolu

Nenaradovo'yu brakarak *** maliknesine tandlar. stekliler burada da zengin ve gzel kzn evresinde pervane kesildiler. Ama, Maa hi kimseye en kk bir umut bile vermiyordu. Annesi bazen, kendisine bir e semesi iin onu kandrmaya alrd. Marya Gavrilova ban sallar, dnceye dalard. Vlademir artk yaamyordu: Franszlarn Moskova'ya girilerinden bir gn nce lmt. Onun ans Marya iin kutsal bir nitelik almt. Onu kendisine anmsatabilecek, her eyi, okuduu kitaplar, yapt resimleri, yazd notlar, kopya ettii iirleri saklamt. Btn bunlar renen komular kzn duygusuna ayor, nihayet bu bakir Artemis'in hazin sadakatini sonunda babayiitin yeneceini merakla bekliyorlard. Bu srada sava da zaferle sona ermiti. Yurt dndaki alaylarmz dnyorlard. Halk bunlar karlamaya kouyordu. Muzka "Vive Henri Quatre", Tyrol valsleri, "Joconde" den aryalar gibi zafer arklar alyordu. Hemen hemen ocuk denecek bir ada savaa gitmi olan subaylar, sava meydannda erkekleerek, gsleri nianlarla ssl dnyorlard. Erler, iki de bir szlerine Almanca ve Franszca szckler kartrarak aralarnda neeli neeli konuuyorlard. Bu, ne unutulmaz bir and. an ve eref dolu bir zaman. "Yurt" Kelimesi sylendii zaman, Rus yrei nasl bir gle arpyordu. Kavuma sevincinden doan gzyalarnn tadna doyulmuyordu. Ulusal gurur duygularmzla________________BYELKN' N HKAYELER ar'a olan sevgimizi ne byk bir elbirlii ile birletirmitik. Bu onun iin de ne byk bir mutluluktu. Hele kadnlar, Rus kadnlar; o zamanlar essizdiler. Her zamanki soukluklar kaybolmutu. Hele galipleri karlarken heyecanlan adeta bir sarholuk halini alyor, "Hurra" diye baryorlar, Ve hotozlarn havaya frlatyorlard O zamanki Rus subaylarndan hangi subay vardr ki en gzel, en deerli dln Rus kadnna borlu olmadn sylesin? te bu parlak devirde Marya Gavrilova, annesiyle birlikte *** ilinde yaad iin ordularn dnn her iki bakentin nasl kutladn grmemiti. Bununla birlikte ile ve kylerdeki genel sevin, belki de ehirlerden daha glyd. Bu yerlerde bir subayn grn, gerekten bir sevin kaynayd. Frakl aklar, subaylarn yannda pek snk kalyorlard. Daha nce sylediimiz gibi Marya Gavrilova'nn evresi souk davranmasna karn hl onu isteyenlerle kuatlmt. Ama gsnde Sen Jorj nian, ora kzlar deyimiyle yznde tatl bir solgunluk bulunan Burmin adndaki yaral svari albay, Marya'nn konanda grnce herkes sahneden ekilmek zorunda kald. Burmin aa yukar yirmi alt yalarndayd. Marya Gavrilova'nn kyne izinli gelmiti. Marya Gavrilova ona zel bir ilgi gsteriyordu. Onunla bulunduu zamanlar, her zamanki dnceli hali kayboluyordu. Onunla flrt ettii sylenemezdi ama, kzn davrann gren air derdi. P'UKN 41 Se amor non e,che dunche?(*) Burmin gerekten ok sevimli bir delikanlyd! Tam kadnlarn holanacaklar bir zeks vard: terbiyeli, merakl, hibir iddias olmayan kaygszca akac bir zek... Marya Gavrova'ya olan davran sade ve akt. Ama kz ne sylerse sylesin, ne yaparsa yapsn, Burmin'in ruhu, baklar daima onun peinde dolard. Sessiz ve uslu grnyordu. Ama baz sylentilere gre mthi apknl ile nlym. Ne varki bu sylentiler onu Marya Gavrilova'nn gznden hi de drmyordu. nk Marya da genellikle btn teki gen kadnlar gibi, cesaret ve cokunluk tayan yaramazlklar seve seve balard. Ama hepsinden ok inceliinden, tatl dilinden, hoa giden solgun yznden, bal kolundan ok gen subayn sessizlii Marya'nn merakn kamlyordu. Gen albayn kendisinden holandn Marya anlamazlktan gelemezdi. Herhalde Burmin de gen kzn kendisine zel bir ilgi gsterdiini zek ve deneyimiyle anlam olacakt. yleyse imdiye kadar nasl oluyor da gen kz, ayaklarna kapanp onun akn ilan ediini

grmedi? Bunu yapmaktan onu alkoyan neydi? Sklganlk m? Kibir mi? Yoksa kaerlenmi bir apknn cilveleri mi? Marya iin bu bir bilmeceydi. Gen kz, iyice dndkten sonra, buna biricik neden olarak delikanlnn sklganlm buldu, onu cesaretlendirmek iin de kendisine daha fazla bir ilgi, hatta gerekirse efkat bile gstermeye karar verdi. in en umulmadk bir biimde zlmesini hazrlyor ve romantik ak ilan sahnesinin gelip ataca dakikay sabrszlkla bekliyordu, Her eit sr, kadn kalbi iin daima strap vericidir. Kzn giritii askeri harekt istenilen baary (*) Aslnda talyanca yazlmtr."Bu ak deilse, nedir?" anlamna gelir.42 BYELKN' N HKAYELER salad. Burmin ylesine dnceli bir hal alm, siyah gzleriyle Marya Gavrilova'ya yle ateli bakmaya balamt ki, kesin ann yaklatna hkmedilebilirdi. Komular dnden olmu bitmi gibi sz ediyorlar, iyi yrekli Praskovya Petrovna ise kznn sonunda kendisine layk bir koca bulduuna seviniyordu. Bir gn ihtiyar kadncaz konuk odasnda yalnz bana oturmu iskambil fak aarken Burmin ieri girdi ve hemen Marya Gavrilova'y sordu. htiyar kadn: Baheye kt, dedi. Siz de onun yanna gidiniz, ben sizi burada beklerim. Burmin baheye gitti. htiyar kadn da kendi kendine: "Belki de dm bugn zlr" diye dnd, ha kard. Burmin, Marya Gavrilova'y, gln kysnda, st aacnn altnda, elinde kitap, beyazlar giyinmi bir halde tam roman kiilerine layk bir durumda buldu. lk birka sorudan sonra Marya Gavrilova konumay mahsus kesti. Bylece ancak ani ve kesin bir ak ilan ile nne geebilecek olan, her iki taraf iin skntl bir hava yaratt. Nitekim byle de oldu: Durumunun zorluunu hisseden Burmin, kalbini amas iin oktandr frsat aradn syleyerek, kendi . sini birka dakika dikkatle dinlemesini rica etti. Marya Gavrilova kitabn kapad ve raz olduunu bildirmek iin gzlerini indirdi. Burmin: Sizi seviyorum, dedi, sizi delice seviyorum... Marya Gavrilova kzard, ban biraz daha edi. Burmin szne devam ederek: Sizi her gn grmek ve szlerinizi dinlemek gibi gzel bir alkanla kendimi kaptrmakla ihtiyatszca hareket ettim (Marya Gavrilova St. Prieux(*) nun ilk mektubunu anmsad). imdi artk kadere kar gelmek iin ge kalm (*) Rousseau'nun "Yeni Helouise" inde geer. PUKN 43 bulunuyorum. Annz, sevimli, esiz hayaliniz bundan sonra hayatmn hem strab, hem sevinci olacaktr. Ama imdi bana ar bir grev daha yapmak, size korkun bir srr amak ve aramza almas olanaksz bir engel koymak kalyor... Marya Gavrilova Burmin'in szn hararetle keserek: Bu engel her zaman vard, dedi. Ben hi bir zaman sizin karnz olamazdm. Burmin sakin bir eda ile: Biliyorum, diye yant verdi, bir zamanlar sevgiliniz olduunu biliyorum. Ama lm, yllk yas...yi yrekli, sevimli Marya Gavrilova, son teselliden de beni yoksun etmeye almaynz. Beni mutlu etmeye raz olacanz dncesi...Ah, ama eer...susunuz, Tanr akna susunuz. Beni zyorsunuz...Evet, biliyorum, hissediyorum ki siz benim olurdunuz, ama ben dnyann en mutsuz bir yaratym. Ben evliyim. Marya Gavrilova hayretle ona bakt. Burmin szne devam ederek: Ben evliyim, dedi. Drt yldan beri evli bulunuyor ve karmn kim olduunu, nerede olduunu, bir daha onunla buluup bulumayacam bilmiyorum. Marya Gavrilova: Ne diyorsunuz? diye haykrd. Bu ne tuhaf ey. Devam ediniz, ben sonra anlatrm, ama siz devam ediniz, rica ederim devam ediniz. Burmin szne devam ederek: 1812 yl balangcnda, alaymzn bulunduu Vilna kentine gitmek iin acele

ediyordum. Bir akam ge zaman bir menzile vardm. Tam atlarn abucak deitirilmesi emrini verirken mthi bir kar frtnas koptu. Gerek menzil mfettii, gerek arabaclar, beklememi salk verdiler. Tavsiyelerini tuttum ama anlalmaz bir sknt, iimi44 BYELKN' N HKAYELER kemirmeye balad. Gya birisi beni itiyordu. Halbuki kar frtnas da dinmiyordu. Daha fazla dayanamadm. Tekrar hayvanlar komalarn emrettim ve en iddetli kar tipisinde yola ktm. Arabacnn aklna dere boyunca gitmek esti: Bylece verst kazanm olacaktk. Irman her iki kys da karla rtlmt. Arabaci, yola klacak yeri gemi olduundan, kendimizi bilmediimiz bir yerde bulduk. Tipi bir trl dinmiyordu. Bir aralk gzme bir k liti. Arabay o yne srmesini emrettim. Bir kye geldik. Tahtadan yaplm bir kilisede k yanyordu. Kilise akt. Parmaklklarn arkasnda birka kzak duruyordu. Kilisenin sahanlnda birtakm insanlar geziniyordu. Birka ses birden: Buraya, buraya diye bart. Arabacma, yaklamasn emrettim. Oradakilerden biri: Kuzum imdiye kadar nerede kaldn? Gelin baygnlklar geirdi. Papaz, ne yapacan bilmiyor. Biz de nerede ise geri dnecektik. abuk k. Ben hi ses karmadan kzaktan atladm, iki mumun zayf ile aydnlanan kiliseye girdim. Gen kz, kilisenin karanlk bir kesinde bir srann stnde oturuyordu. Baka bir kz da onun akaklarn ovuyordu. Bu kz: Tanrya kr, sonunda gelebildiniz, dedi. Az kalsn kk hanm ldryordunuz. htiyar papaz: Balamam emreder misiniz? szyle yanma yaklat. Ben arm bir halde: Balaynz babacm, balaynz, cevabn verdim. Gen kz ayaa kaldrdlar. Bana hi de irkin grnmedi. Anlatlmaz ve balanamaz bir havailikle kzn yannda, krsnn nnde yer aldm. Papaz acele ediyordu. erkekle hizmeti kz gelini tutuyor, yalnz onunla megul oluyorlard. Nikhmz kyld. PUKN 45 imdi pnz, dediler. Karm solgun yzn bana evirdi. Tam onu pmek zereyken gen kz: Eyvah, o deil, diye haykrd ve dp bayld. Tanklar korku dolu gzlerini bana diktiler. Geri dndm, hi bir engele rastlamadan kiliseden ktm ve kendimi arabaya atarak: ek, diye bardm. Marya Gavrilova: Aman Tanrm, diye haykrd, demek ki zavall karnzn ne olduunu bilmiyorsunuz ha? Burmin: Hayr, bilmiyorum, dedi. Nikhlandmz kyn adn da bilmiyorum. Hangi menzilden hareket ettiimi de anmsamyorum. O zaman oynadm bu alaka oyuna o kadar az nem vermitim ki, kiliseden ayrlr ayrlmaz derin bir uykuya dalm ve ancak ertesi sabah, nc menzilde uyanmtm. O zamanlar yanmda bulunan hizmetim de savata ld iin, kendisine byle insafszca bir oyun oynadm ve imdi de ac intikamna uradm zavall kadnn kim olduunu renmek umudum yok. Marya Gavrilova, Burmin'in elinden yakalayarak: Aman Tanrm, aman Tanrm, demek o sizdiniz, diye sylendi.Hl beni tanmadnz m? Burmin sapsar kesildi ve Marya 'nn ayaklarna kapand.TABUTU Kocayan evrenin bu ak salarn, tabutlar, her gn grmyor muyuz? Derjavin Tabutu Adriyan Prohorov'un son eyalar da cenaze Vibarabasna yklenmi ve lagar bir ift beygir Basmannaya'dan, tabutunun evce tand Nitikskaya'ya drdnc

sefer hareket etmiti. Tabutu, dkknn kapayarak, kapnn stne evin satlk ve kiralk olduunu bildiren ilan ast, yaya olarak yeni evine yolland. oktan beridir hayal ettii, zledii ve sonunda olduka pahalya satn ald sar boyal kk evine yaklarken, ihtiyar tabutu, yreinde bir sevin duymayna at. Bilmedii eii geip de yeni evin iini karmakark grnce, on sekiz yldan beri her eyin pek derli toplu durduu khne kulbeciini anmsad, derin derin iini ekti. Ar davrandklarndan tr her iki kzn ve hizmetiyi azarlad, kendisi de onlara yardm etmeye koyuldu. ok gemeden her eye bir eki dzen verildi. Meryem ana kandili, kabkacak dolab, masa, divan ve karyola arka odada yerlerine konuldu. Mutfakta ki odasna da, tabutunun kendi yaps olan her renk ve her boyda tabutlar, yas apkalaryla yas mantolaryla, mealelerle dolu dolaplar yerletirildi. Kapnn st yanna, elinde ba aa bir meale bulunan ve iman bir ak semboln canlandran bir levha asld. Levhann zerinde: "Burada sade ve ssl tabutlar satlr, tabutlara kaplama yaplr, kira ile PUKN 47 de tabut verilir ve eski tabutlar tamir edilir" yazs okunuyordu. Kzlar odalarna ekildiler. Adriyan evini dolat, pencerenin nne oturdu ve semaverin hazrlanmasn emretti. Aydn okurlar, Shakespeare ile Walter Scott'un, bu elime ile hayal gcmz daha ok artmak iin, kendi mezarclarn en ve akac insanlar olarak tasvir ettiklerini bilir. Geree olan saygmzdan tr, biz onlara uyamayacaz ve tabutumuzun, hznl mesleine pek uygun bir huyu olduunu syleyeceiz. Adriyan Prohorov, genel olarak ask suratl ve dalgn bir adamd. Sessizliini, ancak, kzlarn aylak olarak, sokaktan gelip geenleri pencereden seyrederken yakalad zaman azarlamak iin ya da mallarna muhta olmak felaketine (bazen de mutluluuna) urayanlardan yksek fiyat koparmak iin bozard. Bylece Adriyan, pencerenin banda oturup yedinci bardak ayn ierken, yine alt zere, gaml birtakm dncelere dald. Bundan bir hafta nce, emeldi tubayn cenaze alay tam karakolun yannda iken bardaktan boanrcasna yaan yamuru dnyordu. Bu yzden birok manto daralm, birok apkann kalb bozulmutu. Kanlmaz birtakm masraf kaplarnn alacan nceden kestiriyordu. nk, elindeki cenaze donatm ile ilgili eski stok, acnacak bir haldeydi. Zaralarn, hemen hemen bir yldr lm deinde bulunan tccar kadn'dan karmay umuyordu. Ama, Trhina, Razgulay mahallesinde lecekti. Prohorov, miraslarn, sz vermi olanlarna karn bu kadar uzak bir yere adam gndermeye enip, yaknlarndaki tabutu ile anlamalarndan korkuyordu. Prohorov'un bu dnceleri anszn kapya farmasonca vurulan vurula kesildi. Tabutu: Kim o? diye sordu. Kap ald. Daha ilk bakta Alman esnafndan biri olduu anlalan bir adam odaya girdi ve glerek tabutuya________________________BYELKN' N HKAYELER yaklat. Bugn bile glmeden dinleyemeyeceiniz bir Rusa ile: Affedersiniz sevgili komucuum, diye sze balad. Sizi rahatsz ettiim iin affnz rica ederim. Sizinle hemencecik tanmak istedim. Ben kunduracym. smim Gotlib lts'tr. Bir sokak ar sizin pencerenizin karsna rastlayan u evde oturuyorum. Yarn evleniimin 25 inci yldnmn kutlayacam. Kzlarnzla gelmenizi rica ediyorum. Davet sevinle kabul edildi. Tabutu kunduracdan, oturmasn ve bir bardak ay imesini rica etti. Gotlib lts'n teklifsizlii sayesinde pek abuk, dosta yarenlik etmeye baladlar. Adriyan: Zatnzn ileri nasl gidiyor? diye sordu. Ehhhh yle byle...ikyete hakkm yok. Ama benim malm elbette sizinkine benzemez: Canllar kundurasz da olabilir, ama ller tabutusuz yaayamazlar! Adriyan:

ok doru diye onayladk. Canl bir insann kundura satn alacak paras yoksa, af buyur ama, yalnayak gezer. Gelgelelirn, yoksul l bedava medava da olsa yine tabuta muhtatr. Bylece bir sre daha konutular. Sonunda kundurac kalkt, davetini tekrarlayarak vedalat. Ertesi gn, tam saat on ikide, tabutu ile kzlar yeni satn aldklar evin avlu kapsndan ktlar ve komularna yollandlar. Bu seferlik, imdiki romanclarca kabul edilen gelenekten ayrlarak, ne Adriyan Prohorov'un Rus kaftannn, ne de Akulina ile Darya'nn Avrupa biimi elbiselerini anlatmaya kalkmayacam. Bununla birlikte iki kzn da, yalnz olaanst zamanlara zg sar bir apka ile krmz birer iskarpin giydiklerini sylemek yararsz olmayacak sanrm. Kunduracnn dar evi, ou Alman esnafndan, bunlarn kar ve raklarndan meydana gelen konuklarla dolmu PUKN 49 tu. Rus memurlarndan yalnz nokta polisi, Finlandiyal Yurko vard. Yurko gsterisiz sanna karn ev sahibinin zel sevgisini kazanmay baarmt. 25 yl Pogorelski'nin Tatar (*) gibi bu sana ballk ve inanla hizmet etmiti. lk bakenti silip spren 1812 yangn, Yurko'nun sar nbeti kulbesini de yok etmiti. Fakat dman kovulur kovulmaz eski Yunan mimarisi biiminde beyaz stunlarla ssl kl renginde bir kulbe peyda oldu. Yurko yine gsnde zrh, elinde baltasyla bunun etrafnda dolamaya balad.(**)Kendisi Nikitskaya kaps civarnda yaayan Almanlarn ou ile ahbapt, hatta bunlardan bazlarnn, pazardan pazartesine kadar Yurko'da konuk kaldklar bile olurdu. Adriyan, kendisine er ge muhta olacak bir adam diye onunla hemen tant. Konuklar masa bana geince ikisi yanyana oturdular. Bay ve Bayan lts ve on yedi yalarndaki kzlar Lothen hep beraber konuklarla yemek yerlerken hem onlara ikram ediyor, hem a kadnn servisine yardm ediyorlard. Bira su gibi akyor. Yunko, drt kiilik yemek yiyor, Adriyan da ondan geri kalmyordu. Kzlar naz ediyorlard. Almanca konumalar, saatten saate daha grltl bir hal alyordu. Birdenbire, ev sahibi "dikkat" ricasnda bulundu ve az balmumu ile mhrl bir ieyi aarken Rusa: Benim iyi Luiz'imin salna! diye bard. ampanya taklidi iki kprd. Ev sahibi, krklk karsnn taze yznden sevecenlikle pt. Konuklar da grlt ile kadehlerini iyi Luiz'in erefine boaltlar. Ev sahibi ikinci ieyi aarken: Sevimli konuklarmn erefine, diye bard. Konuklar kadehlerini yeniden boaltrlarken ona teekkr ettiler. Artk sala imeler birbirini kovalamaya balad, ayr ayr her konuun salna iildi: Moskova'nn ve bir dzine Alman kentinin erefine iildi; genel olarak btn loncalarn (*) Pogorelski (17871836) nin hikyelerinden birinin kiisi. (**) A. E. zmaylov'un "Dura Pohomovna" efsanesinden bir satr.50 BYELKN' N HKAYELER salna iildi; ustalarn ve raklarn salna iildi. Adriyan canla bala iiyordu. ylesine neelenmiti ki, o da elenceli bir kadeh tokuturma nerisinde bulundu. Birdenbire konuklardan biri, iman bir ekmeki, kadehini kaldrarak: Sayelerinde ekmek yediklerimizin, unserer Kundleute^ salna! diye bard. neri, teki btn neriler gibi nee ve sz birliiyle kabul olundu. Konuklar birbirlerinin nnde eilmeye baladlar: terzi kunduracnn, kundurac terzinin, ekmeki her ikisinin ve hepsi ekmekinin ilah... nnde eiliyorlard. Yunko, btn bu karlkl sala imeler arasnda komusuna dnerek bard: Ne duruyorsun be babalk? , sen de cenazelerinin salna i! Herkes glmeye balad. Ne var ki, tabutu kendisini aalanm sayd ve suratn ast. Kimse bunun farknda olmad. Konuklar imeye devam ettiler. Sofradan kalkld zaman akam anlar alnyordu. Konuklar ge vakit, ou sarho halde daldlar. iman ekmeki ile, yz krmz

marokenle kaplym gibi duran cilti, Yurko'nun koluna girerek onu kulbesine kadar gtrdler. Bu ii grrken de: " Bor denmekle tkenir " diyen Rus ataszne uygun olarak davranm oldular. Tabutu sarho ve fkeli, evine geldi. Yksek sesle kendi kendine sylenmeye balad: "Bu da ne demek sanki? Benim sanatm neden tekilerden daha az onurlu oluyormu? Sanki tabutu celladn kardei mi? Bu gvurlar ne diye glyorlar? Yoksa tabutu panayr soytars m? Halbuki ben onlar yeni evime ararak bir len verecektim. Ama gemi ola artk. Onlarn yerine sayelerinde ekmek yediim kimseleri, Ortodoks llerini aracam." (*) Aslnda Almanca yazlmtr Mterilerimiz anlamna gelir. PUKN 51 O srada Adriyan' soymakta olan hizmeti: Ne oluyorsun babacm, dedi. Neler samalyorsun? stavroz kar! Yeni evine lleri armak...Bu ne tuhaf istek? . Adriyan szne devam ederek: Vallahi de aracam... Hem de yarndan tezi yok... Ey benim velinimet efendilerim, yarn akam yemeine bize terifinizi, istirham ediyorum! Allah ne verdiyse ikram ederim. Tabutu bunlar syleyerek karyolasna uzand ve az sonra horlamaya balad. *** Adriyan' uyandrdklar zaman dars henz karanlkt. Tccar kadn Trhina bu gece lmt. Kadnn khyasnn koturduu bir atl bu haberle Adriyan'a gelmiti. Tabutu habercinin eline bahi sktrd, abucak giyinerek bir arabaya atlad ve Razgulaya'ya kotu. l kadnn kapsnda polisler duruyor, tccarlar le kokusu alm kargalar gibi bir aa bir yukar dolayorlard. l, yz balmumu gibi sapsar ama henz bozulmam bir halde bir masann stnde yatyordu. Akrabalar, komular, ev halk kadnn evresinde smsk bir halka oluturmutu. Btn pencereler akt. Mumlar yaklmt. Papazlar dua ediyorlard. Adriyan, Trhina'nn, gen bir tccar olan k ceketli yeenine yaklat ve tabut, mum, rt ve dier cenaze donatmnn mkemmel bir halde hemen kendisine teslim edileceini bildirdi. Miras, fiyat iin pazarla girimeyeceini, her eyi tabutunun vicdanna havale ettiini syleyerek dalgn bir eda ile teekkr etti. Tabutu, fazla bir para almayacana, alt zere, yemin billah etti. Khya ile anlaml anlaml iaretletikten sonra, hazrlk yapmak zere gitti. Btn gn Razgulaya ile Nkitskaya ka52 BYELKN' N HKAYELER ps arasnda mekik dokudu. Akama doru btn ilerini bitirdi ve arabacsn savp yaya olarak evine yolland. Gece mehtaplyd. Tabutu Nikitskaya, kapsna kadar salkla geldi. Voznesensk'te ahbabmz Yurko kendisine seslendi. Tabutuyu tanynca ona hayrl geceler diledi. Vakit ge olmutu. Tabutu tam evine yaklat bir srada, birdenbire, bir glgenin avlu kapsna yaklatn ve kk kapy aarak arkasnda kaybolduunu grr gibi oldu: Bu da ne olsa gerek? diye dnd. Yine benden ne istiyorlar? Sakn eve giren hrsz olmasn? Yoksa bu gelenler bizim aptal kzlarn aklar m? Hayrdr inallah.! Tabutu, ahbab Yurko'yu yardma armay dnd. Tam bu srada biri daha kapya yaklat ve ieri girmeye davrand. Ama acele acele eve gelmekte olan ev sahibini grnce durdu ve keli apkasn kard. Adamn yz Adriyan'a yabanc gelmedi. Ama aceleden ona dikkatle bakamad: Bana geliyor dunuz, u halde gerek ieri buyurunuz. Gelen adam bouk bir sesle: Babalk, dedi, terifata gerek yok. Sen nden yr, konuklara yol gster! Adriyan zaten terifata uyacak bir halde de deildi. Kap akt. Merdivene doru yrd. Gelen adam da arkasndan yrd. Adriyan'a odalarda birileri dolayormu gibi geldi.

Bu ne eytan iidir? diye dnd ve ieri girmekte acele. etti. Birdenbire dizlerinin ba zld. Oda llerle doluydu. Ay pencereden onlarn sar mor suratlarn, km avurtlarn, feri kam yar kapal gzlerini, uzam burunlarn aydnlatyordu. Adriyan bunlarn kendi abasyla gmlen ller, kendisiyle birlikte ieri giren konuun PUKN 53 da, bardaktan boanrcasna yamur yad gn gmlen tubay olduunu dehetle anlad. Kadnl erkekli btn bu .ller selamlar vererek ve yerlere kadar eilerek tabutunun evresini aldlar. Yalnz, geenlerde bedava gmlen yoksul bir l, klndan utand iin sessizce bir kede duruyordu. teki llerin hepsi de ok iyi giyinmilerdi: kadn ller kordelal hotozlarn takmlar, memur ller niformalarn giymiler, ama tra olmamlard. Tccarlar ise bayramlk kaftanlarn srtlarna geirmilerdi. Tubay btn bu sayn topluluk adna: Gryorsun ya Prohorov, diye sze balad. Davetin zerine hepimiz mezarlarmzdan kalktk. Yalnz bsbtn takatten kesilenler, vcutlar tamamyla dalanlar, sadece deriiz kemik halinde olanlar evde kaldlar. Ama bunlardan biri seni ylesine grmek istedi ki, dayanamad, bizimle kalkp geldi. Bu srada kk bir iskelet kalabal yararak Adriyan'a yaklat. skeletin kuru kafas tabutuya sevgiyle glmsyordu. skeletin tesinde berisinde, ak yeil ve krmz uha paralar, kadife eskileri, tpk bir sarn zerindeymi gibi, sarkyordu. Kocaman izmeleri iindeki ayak kemikleriyse, bir havann iindeki havan eli gibi sesler karyordu. skelet: Beni tanmadn galiba Prohorov, dedi. Emekli hassa avuu Piyotr Petrovi Karilkin'i hatrlamyor musun? Hani u 1799 ylnda ilk tabutunu sattn, hem de mee diye am tabutunu yutturduun adam? l bu szleri syleyerek kollaryla Adriyan' kucaklamak istedi. Ama gcn toplayan Adriyan haykrd ve iskeleti itti. Piyotr Petrovi salland, dt ve darmadan oldu. ller arasnda bir homurtu ykseldi. Hepsi de arkadalarnn namusunu korumaya altlar. Kfr ve tehditlerle Adriyan'a saldrdlar. Onlarn barmalaryla sarlaan ve boulma derecesine gelen zavall tabutu, kendinden geti ve hassa avuunun kemikleri zerine ylarak bayld.54 BYELKN' N HiKAYELERi *** Gne, tabutunun yatmakta olduu yata aydnlatal epey olmutu. Sonunda tabutu gzlerini at ve karsnda, semaveri yellemekte olan hizmetiyi grd. Adriyan, gece geen btn olaylar dehetle hatrlad. Trhina, tubay ve Kurelkin avu hayal meyal gzlerinin nne geldi. Hibir ey sylem eksizin, hizmetinin sze balamasn ve dn geceki servenin sonucunu anlatmasn bekledi. Hizmeti, Adriyan'a hrkasn uzatrken: Adriyan Prohorovi, dedi, amma da ok uyudun haaaa! Komu terzi urad, sonra u nokta polisi geldi ve komiserin isim gn olduunu haber verdi. Ama sen uyuduun iin uyandrmak istemedik. Ya rahmetli Trhina'dan gelen giden olmad m? Rahmetli mi? O ld m ki? Behey aptal kz! Dn onun cenaze hazrlm yaparken bana yardm eden sen deil miydin? Ne diyorsun babacm, akln m oynattn, yoksa dnk sarholuun hala gemedi mi? Dn ne cenazesi vard? Sen btn gn Alman'n lenindeydin, eve sarho dndn, kendini yataa attn, u ana kadar uyudun! Sabah anlar bile ald. Sevinen tabutu: Sahi mi be! dedi. Hizmeti kz: Tabi yle, diye yant verdi. u halde abuk ay hazrla ve kzlar ar. MENZL MFETT

En kk dereceden bir memur, posta menzillerinin bir diktatrdr. Prens Viyazemskiy Menzil Mfettilerine lanet etmeyen, onlarla kavga eteyen var m acaba? Urad hakaret ve kabal, grd dzensizlikle ilgili faydasz ikyetlerini yazmak iin o fke annda onlardan o uursuz defteri istemeyen var mdr? Onlar, bugn artk tarihe karm olan avukatlar nev'inden, insan cinsinin birer canavar, ya da Muromskiy ekyalar saymayan kim var? Bununla beraber insafl olalm, kendimizi onlarn yerine koymaya alalm. O zaman belki de onlar ho grrz. Menzil Mfettii ne demektir? Rtbesiyle kendini yalnz dayaktan koruyabilen o da her zaman deil (okurlarmn vicdanna havale ediyorum) on drdnc dereceden tam bir ileke. Prens Viyazemskiy'nin alay olsun diye diktatr dedii bu zatn grevi nedir? Gerek bir krek mahkmluu deil mi? Ne gndz, ne de gece rahat yz grd yok. Yolcu, skntl bir yolculuk sonunda birikmi olan btn hncn Menzil Mfettiinden alr. Hava m bozuktur? Yollar m ktdr? Arabac m inatdr? Beygirler mi yrmyor? Sorunlu olan hep Menzil Mfettiidir. Gelip geenler fakir evine ura it 56 BYELKN' N HKAYELER dka, ona bir dmana bakar gibi bakarlar. Yakasn davetsiz konuklarn elinden kurtarabilirse, ne mutlu! Ama ya beygir yoksa? Aman Allahm! O zaman ona yadrlan kfrlerin bini bir paradr. Yamurda, amurda, avlularda komak zorundadr. Sinirli bir han yolcusunun itip kakmalarndan, paylamalarndan bir dakika olsun kurtulmak iin frtnalarda, iddetli ayazlarda koridora frlar. General gelir: tirtir titreyen Menzil Mfettii, biri acele (aktarmasz) cinsinden olmak zere, elindeki son iki troykay da ona verir. General kendisine teekkr bile etmeden ekip gider. Be dakika sonra ngrak sesi! Resmi kurye, yol belgesini masann zerine frlatr. Btn bunlar iyice anlayalm, o zaman yreimiz kin ve fke yerine iten bir acma duygusuyla dolar. Birka kelime daha: Yirmi yl, aralksz, btn Rusya'y her ynde dolatm. Hemen hemen btn posta yollarn bilirim. Birok kuak arabac tanrm. ahsen tanmadm Menzil Mfettileri pek azdr. Kendilerine iim dmemi Menzil Mfettileri seyrektir. Yolculukla ilgin gzlemlerimi yaknda yaynlayacam umuyorum. imdilik yalnz Menzil Mfettii takmnn, kamuoyuna en yanl bir biimde tantldn sylemekle yetineceim. Kendilerine bunca iftiralar edilmi olan Menzil Mfettileri, aslnda genel olarak sessiz, yaradllar gereince hatr sayan, konukan, sayg konusunda alak gnll, pek de para canls olmayan kiilerdir. Onlarn szlerinden (Bay yolcularn hi de yerinde olmayarak hor grdkleri szlerden) merakl ve ibret verici pek ok eyler karmak kabildir. Bana gelince, ne yalan syleyeyim, ben onlarla konumay, resmi zorunlulukla yaplm rasgele altnc snf(*) bir memurla konumaya tercih ederim. Sayn Menzil Mfettileri takmndan ahbaplarm olduunu kolayca tahmin etmek mmkndr. Gerekten bunlardan biriyle ilgili anlarmn benim iin ok deeri vardr. (*) arlk Rusyasnda albay rtbesine uyan bir memur rtbesi. PUKN 57 Olaylar, bir zamanlar bizi birbirimize yaklatrmt. imdi sevgili okurlarla bunun zerine kk bir konuma yapmak niyetindeyim. 1816 yl mays aynda, bugn artk kaldrlm olan bir yol zerinden *** ilinden gemem gerekmiti. O zamanlar kk bir memurdum. Aktarmal bir araba ile seyahat ediyor ve iki menzil arasndaki yol parasn, iki beygir zerinden dyordum. Bunun sonucu olarak Menzil Mfettileri bana olan davranlarnda pek de teklif tekellfe gerek grmyorlard. Ben sk sk aklmca hakkm olduunu sandm eyleri mcadele ile alyordum. Gen ve atlgan olmam dolaysyla benim iin hazrlanm beygirleri yksek rtbeli bir memurun arabasna kotuklar zaman, Menzil Mfettiinin alaklna ve korkaklna fena halde ierliyordum. Yine bunun gibi, vali sofrasnda insan sarraf bir garsonun beni atlayarak, yanbamdakine yemek vermesine de uzun

bir sre almamtm. imdi gerek biri, gerek tekisi bana pek doal grnyor. Gerekten de rtbe srasna uymak gibi herkese uygun olan kural yerine bir baka kural, rnein: akl srasna uymak kabul edilmi olsayd bamza neler gelirdi? Kim bilir ne mnakaalar bagsterir, garsonlar yemek datmaya kimden balarlard? Neyse hikyeme dnyorum. Scak bir gnd *** menzilline verst kala tektk yamur damlalar dmeye balad. Be dakika sonra ise bardaktan boanrcasna yaan yamur beni iliklerime kadar slatt. Menzile gelince ilk iim stm bam deitirmek, ikinci iim de ay imek oldu. Menzil Mfettii: Hey Dunia, diye seslendi, semaveri koy da, git krema getir. Bu szler zerine blmenin arkasndan on drt yalarnda bir kz kt ve koridor boyunca kotu. Kzn gzellii beni akna evirdi. Menzil Mfettiine: Kzn m? diye sordum.58 BYELKN' N HKAYELER Menzil Mfettii, gururu okanm insanlara zg sevinli bir eda ile: Kzm, yantn verdi. ylesine akll, ylesine becerikli bir kz ki...Tpk rahmetli annesi gibi. Menzil Mfettii yol belgemi kaydetmeye balad. Ben ise onun gsterisiz ama temiz evini ssleyen tablolar seyre daldm. Bu tablolar hayrsz evladn servenini canlandryordu. Birinci tabloda, banda kalpak, srtnda hrka bulunan saygdeer bir ihtiyarn, acele acele babasnn duasn ve bir para kesesini almakta olan telal bir genci uurlamakta olduu grlmektedir. teki tabloda, delikanlnn zevk ve elenceye dkn davranlar parlak izgilerle canlandrlmt: delikanl yalanc dostlarla ve ahlaksz birtakm kadnlarla evrili olduu halde bir masa banda oturuyor. Daha sonra btn paralarn yiyip bitirmi olan delikanlnn, srtnda bir gmlek, banda keli apka olduu halde otlatt domuzlarn yemeinden yedii grlmektedir. ocuun yznde derin bir znt ve pimanlk okunuyor. Nihayet delikanlnn babasna dn tasvir edilmektedir: iyi yrekli ihtiyar, yine banda kalpak, srtnda ayn hrka ile ocuunu karlamaya kouyor. Hayrsz evlat diz kmtr. Tabloda ahnn besili bir danay boazlad, ocuun aabeyisinin de hizmetilerden bu sevincin nedenini sorduu grlyor. Her tablonun altnda Almanca yazlm uygun iirler okudum. Bunlarn hepsi de kna iei sakslar da, alaca bir perde ile kapanm karyola da o zaman beni evreleyen btn teki eyalar gibi hl aklmdadr. Elli yalarnda grbz, din bir adam olan Menzil Mfettii, solmu kurdelelerinde madalya bulunan uzun yeil ceketi ile bugnk gibi gzlerimin nndedir. htiyar arabacnn parasn vermeye vakit bulamadan, Dunia semaverle geri dnd. Kk yosma, daha ikinci bakta bende yapt etkinin farknda oldu. ri mavi gzlerini indirdi. Onunla konumaya baladm. Grm geirmi bir kz gibi, en kk bir rkeklik gstermeden yantlar veri PUKN 59 yordu. Kzn babasna bir bardak pun ikram ettim, Dunia'ya da bir bardak ay verdim. Yllardan beri tanyormuuz gibi, mz, konumaya baladk. Beygirlerim oktan hazrd. Ben ise Menzil Mfettii ile kzndan bir trl ayrlmak istemiyordum. Nihayet onlarla vedalatm. Babas bana iyi yolculuklar diledi. Kz ise beni arabaya kadar geirdi. Koridorda durakladm ve kzdan, onu bir kerecik pmek iin izin istedim: Dunia raz oldu. Bu ile uratmdan beri ben, Birok pckler sayabilirim. Ama bunlardan hibiri bende bylesine uzun sren, bylesine ho bir an brakmamt. Aradan birka yl geti. artlar beni yine ayn yollara, ayn yere getirdi. htiyar Menzil Mfettiinin kzn anmsadm ve onu tekrar greceimi aklma getirince sevindim.

Ama ihtiyar Menzil Mfettiinin buradan deitirilmi olabileceini dndm. Herhalde Dunia da kocaya varm olmalyd. Onlardan birinin lm olmas olasl da bir an iin aklma geldi. zntl bir nsezi ile *** istasyonuna yaklayordum. Araba tam Menzil Mfettiinin evi nnde durdu. Evden ieri girince, hemen hayrsz evladn servenini anlatan tablolar tandm. Masa ve karyola eski yerinde duruyordu. Ama artk pencerelerde iekler yoktu. Odadaki her eyde bir eksiklik, bir perianlk gze arpyordu. Menzil Mfettii gocuunun altnda uyuyordu. Geliim onu uykudan uyandrd. Doruldu, kalkt. Evet, bu Simeon Vrin'di; ama ne kadar ihtiyarlamt! Yol belgemi kaydetmeye hazrlanrken ben de onun krlam salarna, uzun zamandr ustura yz grmemi yznn derin krklarna, kamburu km srtna bakyor ve aradan geen drt yl gibi bir zamann din bir erkei nasl olup da clz bir ihtiyar haline getirebildiine bir trl ak erdiremiyordum. 60 BYELKN' N HKAYELER Beni tanmadnz m? diye sordum. Biz seninle eski ahbabz. Gaml bir eda ile: Olabilir, dedi. Burann yolu uzundur. Bende pek ok yolcu konaklamaktadr. Nasl, senin Dunia iyi mi? diye devam ettim. htiyar atnd: Allah bilir, diye yant verdi. Evlendi herhalde? dedim. htiyar sorumu duymazlktan gelerek, yol belgemi fslt ile okumaya devam etti. Sorularm kestim ve bana bir ay demlemesini syledim. Merak iimi kemirmeye balamt. Bir bardak punun, ihtiyar dostumun dilini zeceini umuyordum. Yanlmamtm: ihtiyar teklif ettiim barda geri evirmedi. Romun, ihtiyarn gamn dattn fark ettim. kinci kadehte konukan bir hal ald; beni anmsad, ya da anmsam gibi tavr taknd. Ondan, o zamanlar beni son derece ilgilendiren ve etkileyen bir hikye dinledim. htiyar: Demek siz Dunia'y tanyorsunuz? diye sze balad. Sanki onu tanmayan var myd ki? Ah Dunia! Ne kzd o! Kim olursa olsun buradan gelip geen herkes onu verdi. Onu ekitireni grmedim. Baylar bazen ona mendil bazen de kpe armaan ederlerdi. Buradan gelip geen baylar le veya akam yemei yemek bahanesiyle, gerekte ise sadece Dunia'y biraz daha fazla grebilmek iin, mahsus burada mola verirlerdi. Bir bay ne kadar fkeli olursa olsun onun yannda hemen yumuar ve benimle ok nazik konuurdu. nanr msnz, efendimiz, kuryeler, zel kuryeler, onunla yarmar saat lafa dalarlard. Ev onunla duruyordu. Derleyip toplamaya, piirip kotarmaya, her eye yetiirdi. Ben ise, ihtiyar budala sevincimden kabma samyor, onu seyretmeye doyamyordum. Bilmem ben mi Dunia'm sevmiyordum, ben mi ocuumu nazlandrmyordum, yoksa o PUKN 61 PUKN____________________________________ mu buradan sklyordu? Fakat hayr, felaketi uzaklatramazsn; insann anlna yazlan deimez. htiyar, szlerinin bu noktasnda kederini uzun uzun anlatmaa balad: yl nce, bir k akam Menzil Mfettii yeni defterinin izgilerini izmekle, kz da blmenin tesinde kendisine bir entari dikmekle megul olduu srada bir troyka gelmi; banda erkez bal, srtnda asker kaput bulunan ve bir atkya sarnm olan bir yolcu odaya girerek beygir istemi. Beygirlerin hepsi de seferde bulunuyormu. Bu haberi alan yolcu sesini ykseltmek ve krbacn kaldrmak istemi; ama bu gibi' sahnelere alk olan Dunia hemen blmenin arkasndan karak nazik bir sesle yolcuya, bir eyler yemek isteyip istemediini sormu. Dunia'nn grn her zamanki etkisini yapm. Yolcunun fkesi yatm, beygirleri beklemeye raz olmu ve kendine akam yemei smarlam. Tyl slak baln karan, atksn zen ve sert bir hareketle kaputunu frlatan yolcu, siyah bykl, boylu poslu gen bir svari subay olarak ortaya km. Menzil Mfettiinin yanna oturmu, onunla ve kzyla sohbete

koyulmu. Akam yemeini vermiler, bu arada beygirler de gelmi. Menzil Mfettii, yemlerini vermeden beygirleri hemen Yolcunun arabasna komalarn emretmi; ama ieri dnnce, yolcuyu, hemen hemen kendini bilmez bir halde, srann stnde yatar bulmu: yolcuya bir fenalk gelmi, birdenbire ba arm, yola kmasna olanak kalmam. Elden ne gelir! Menzil Mfettii ona kendi karyolasn vermi. Yolcu iyilemezse, ertesi sabah *** den bir doktor getirilmesine karar verilmi. Ertesi gn svari subay bsbtn fenalam; yanndaki adam, ehre doktor getirmeye gitmi. Dunia, sirkeye batrlm bir mendille onun ban balam ve elinde dikii ile yolcunun karyolasnn baucuna geip oturmu. Hasta, Menzil Mfettiinin yannda inliyor ve hemen hemen azndan bir sz bile krnyormu. Bununla beraber iki fincan kahve imi ve inleye inleye kendine le yemei smarla62 BYELKN' N HKAYELER m. Dunia ondan hi ayrlmyormu. Hasta sk sk su istiyor, Dunia da ona kendi eliyle hazrlad limonatadan bir bardak ikram ediyormu. Hasta dudaklarn slatyor ve her seferinde barda geri verirken, teekkr yerine, zayf eliyle Duma'nn elini skyormu. leye doru doktor gelmi; hastann nabzn yoklam, onunla Rusa ve Almanca konumu. Hastann sadece istirahata ihtiyac olduunu ve iki gn sonra da yola kabileceini sylemi. Subay vizite paras olarak doktora yirmi be ruble vermi, onu le yemeine davet etmi, doktor bu daveti kabul etmi. kisi de byk bir itahla yemek yemiler, bir ie arap imiler ve birbirinden pek memnun bir halde ayrlmlar. Aradan bir gn daha gemi, svari bsbtn canlanm. Meer ok neeli bir adamm. Hi durmadan, kh Dunia ile, kh Menzil mfettii ile akalap durmu, slkla ark sylemi, yolcularla konumu, onlarn yol belgelerini deftere kaydetmi. Delikanl Menzil Mfettiinin ylesine houna gitmi ki, nc gn sabah, sevgili yolcusundan ayrlacana baya zlyormu. Gnlerden pazarm; Dunia, kiliseye, sabah duasna gitmeye hazrlanyormu. Svarinin arabasn getirmiler, delikanl kendisine ikram edilen yatak ve yiyecekler iin Menzil Mfettiini bol bol dllendirerek onunla vedalam; Dunia ya da veda etmi ve onu arabasyla kyn kenarnda bulunan kiliseye kadar gtrmeyi nermi Dunia kararszlk gstermi. Babas ona: "Kz korkuyor musun? demi. Beyefendi kurt deil ki seni yesin; kiliseye kadar araba ile gidiver ite!" Dunia, arabada svarinin yanna oturmu. Uak, arabac yerine atlam, arabac beygirleri kamlam, beygirler yerlerinden frlamlar. Zavall Menzil Mfettii Duma'snn svari ile birlikte gitmesine nasl izin verdiini, iin sonunu nasl olup da gremediini, o anda aklnn nerede olduunu bir trl anlamyordu. Aradan henz yarm saat gemeden, ihtiyarn yrei sklmaya balam: znts ylesine artm ki, daha PUKN 63 fazla dayanamam ve kiliseye kalkp gitmi. Kiliseye yaklanca cemaatin dalmakta olduunu grm. Ama Dunia, ne parmakln arkasnda, ne de sahanlkta yokmu. htiyar, hemen kilisenin iine girmi: Papaz, mihraptan kyor, zango mumlar sndryor mu: ki kocakar, kilisenin bir kesinde hala ibadet ediyorlarm. Ama Dunia kilisede yokmu. Zavall Menzil Mfettii,. istemeye istemeye, zangotan, kznn sabah duasnda bulunup bulunmadn sormak cesaretini gstermi. Zango bulunmadn sylemi. Menzil Mfettii, yar diri yar l bir halde evine dnm. irndi onun biricik umudu: kznn genlik havailiine kaplarak, vaftiz annesinin bulunduu teki menzile kadar gitmi olmas olasldr. Skntl bir heyecan iinde, kznn gittii troykann dnn beklemeye balam. Arabac bir trl dnmyormu. Nihayet akama doru arabac yalnz bana ve sarho bir halde u ldrc haberle dnm: Dunia svari ile birlikte teki menzilden de ileri geip gitmi! htiyar, acya dayanamam: hemen bir gn nce gen yalancnn yatt yataa yatm. imdi, olup bitenleri aklndan geiren Menzil Mfettii, delikanldaki hastaln

uydurma olduunu anlamt. Zavall adam, iddetli bir hummaya tutulmutu. Kendisini S *** ehrine gtrmler, yerine de geici bir zaman iin bir bakasn tayin etmiler. Svariyi muayeneye gelen ayn doktor, Menzil Mfettiini de tedavi ediyormu. Doktor, gen svarinin sapasalam olduunu, daha o zaman kt niyetlerini sezdiini, ama kamsndan korktuu iin sustuunu Menzil Mfettiine inandrc bir dille anlatm. Alman, doru mu sylemiti, yoksa uzak grll ile caka m satmak istemiti. Her ne hal ise, ama bununla zavall hastay hi de avutmamt. Menzil Mfettii biraz iyileir iyilemez *** ehri Menzil mdrnden iki aylk bir izin alm ve niyetinden kimseye sz amadan, yaya olarak kznn peine dm. Svari yzbas Minskiy'nin Smolensk'ten Petersburg'a gittiini yol belgesinden biliyormu. Onu gtren arabacnn anlattna gre64 BYELKN 'N HKAYELER Dunia, isteyerek gidiyormu gibi grnmesine karn, btn yol boyunca hep alam. Menzil Mfettii: "Kim bilir belki de yolunu arm kuzucazm evine getiririm" diye dnm. Bu dnce ile Petersburg'a gelerek smailov alaynda eski meslek arkadalarndan emekli bir erban evine yerlemi ve aratrmalarna balam. ok gemeden svari yzbas Minskiy'nin Petersburg'da olduunu ve Demutov otelinde oturduunu renmi. Menzil mfettii ona gitmeye karar vermi. Sabah erkenden otelin antresine gelerek, ihtiyar bir askerin kendisiyle grmek istediini Minskiy'e bildirmelerini rica etmi. izme kalbnn stndeki izmeleri temizlemekle uraan emir eri, efendisinin uyumakta olduunu ve saat on birden nce, kimseyi kabul etmediini sylemi. Menzil Mfettii, oradan gitmi ve belirtilen zamanda geri dnm. Srtnda ropdambr, banda da krmz bir takke olduu halde bizzat Minskiy km.: "Karde, ne istiyorsun?" diye sormu. htiyarn yrei kabarm, gzlerinden yalar boanm, titrek bir sesle azndan ancak u szckler dklm: "Asaletmeap efendimiz, bana ilah bir ltufta bulununuz!" Minskiy ona acele bir gz atm kzarm, ihtiyar elinden tutarak odasna gtrm ve arkasndan kapy kilitlemi. htiyar, szlerine devam ederek: "Efendimiz, demi arabadan den kaybolmutur. Hi olmazsa bana zavall Dunia'y veriniz! Siz ondan nasl olsa hevesinizi aldnz. Onu, yok yere mahvetmeyin!" Delikanl, byk bir aknlk iinde: "Olan oldu demi artk geri dnlemez. Sana kar suluyum, affn rica etmekle bahtiyarm. Ama Dunia'y brakabileceimi sanma! Onu, mutlu edeceime namusum zerine sz veriyorum. Sen onu ne yapacaksn? O beni seviyor, eski durumunu da tmyle unuttu. Ne sen, ne de o, olan eyleri artk unutamazsnz!" Delikanl bunlar dedikten sonra ihtiyarn kolkapana bir eyler sokuturmu, kapy am ve Menzil Mfettii, nasl olduunu farkna varmadan, kendini sokakta buluvermi. PUKN 65 htiyar, uzun bir sre hareketsiz durmu. Nihayet kolkapanda bir tomar kt grm. Bunlar karp, burumu birka elli rublelik banknot am. Gzlerinden tekrar fke yalar boanm. Banknotlar, bir yumruk halinde elinde buruturmu, yere atm, keleriyle inemi ve yrm. Birka adm gittikten sonra duraklam, dnm ve geri dnm. Ama artk banknotlarn yerinde yeller esiyormu. yi giyinmi bir delikanl, onu grnce, bir arabaya koup acele acele binmi ve "ek!" diye barm. Menzil mfettii bu adamn arkasndan komam. Evine, kendi posta menziline gitmeye karar vermi; ama gitmeden nce, hi olmazsa bir defa zavall Dunia'y grmek istemi. Bunun iin de iki gn sonra, tekrar Minskiy'ye gitmi. Ama emir eri sert sesle beyefendinin kimseyi kabul etmediini sylemi, gsnden iterek onu antreden atm ve kapy yzne kapam. Menzil Mfettii beklemi, beklemi ve sonunda gitmi. O gnn akam VsehSkorbiyai kilisesinden, akam duasndan ktktan sonra Liteynaya caddesinden yrm. Birdenbire nnden bir kupa arabas gemi; Menzil Mfettii, Minskiy'yi tanm. Araba, katl bir binann kaps nnde durmu, svari subay, merdivenlerden km. O anda gzel bir dnce ihtiyarn kafasnda parlam. Geri dnm, arabacnn yanna gelince: "Karde, demi, bu araba kimin,

sakn Minskiy'nin olmasn?" arabac: "Evet, demi, onu ne yapacaksn?" "Mesele u ki, senin efendin, Dunia'ya verilmek zere bana bir tezkere vermiti. Ben ise Duma'snn nerede oturduunu unutmuum." "Nah urackta, ikinci katta oturuyor. Ama sen tezkerenle ge kaldn, imdi kendisi Dunia'nn yanna geldi." Menzil Mfettii anlatlmayan bir yrek arpnts e: "Zarar yok, demi. Yol gsterdiin iin teekkr ederim, ama ben yine de devimi yapacam." htiyar bu szleri syleyerek merdivenlerden km.66 BYELKN' N HKAYELER Kap kapalym. Kapy alm, ona zc gelen bekleme iinde birka saniye gemi. Anahtar krdam, kapy amlar. "Avdotya Simyonovya burada m oturuyor?" diye sormu. Gen bir hizmeti kz: "Burada, diye yant vermi. Ne yapacaksn?" Menzil Mfettii yant vermeden ieri girmi. Hizmeti kz arkasndan: "Olmaz, olmaz, diye barm. Avdotya Simyonovna'nn konuklar var. " Menzil Mfettii bu laflar dinlemeden ileri yrm. Batan gelen iki oda karanlkm, ncsnde k yanyormu. Kaps aralk duran bu odaya yaklam ve duraklam. Fevkalade iyi deli olan bu odada Minskiy dnceli bir eda ile oturmaktaym. Son modaya uygun olarak giyinmi olan Dunia, Minskiy'nn oturmakta olduu koltuun kenarnda, tpk ngiliz eeri zerindeki bir amazon gibi oturuyormu gen kz. Minskiy'nin siyah kvrck salarn prldayan parmaklarna dolayarak, delikanlnn yzne efkatle bakmaktaym. Zavall Menzil Mfettii! Kz ona hibir zaman bu kadar olaanst gzel grnmemi. Elinde olmayarak onu seyre dalm. Gen kz ban kaldrmakszn: "Kim var orada?" diye sormu. Menzil Mfettii, susmakta devam etmi. Cevap almayan Dunia ban kaldrm ve bir feryatla halnn zerine dm. Korkmu olan Minskiy onu kaldrmaya komu ve birdenbire kapda ihtiyar Menzil Mfettiini grm. Dunia'yi brakarak fke ile Menzil Mfettiine yaklam. Dilerini skarak: "Sen ne istiyorsun? Haydut gibi boyuna peimde ne dolayorsun? Yoksa beni ldrmek mi istiyorsun? Defol!" demi ve kuvvetli eli ile ihtiyarn yakasndan yaparak onu merdivenlerden itmi. htiyar, bulunduu eve gelmi. Dostu ona, ikyet etmesini salk vermi; ama Menzil Mfettii dnm tanm ve vazgemeye karar vermi. ki gn sonra da Petersburg'dan kendi posta Menziline dnm ve iine balam. Menzil Mfettii: te yldr ki Dunia'sz, ondan hi bir haber almadan yayorum, diye szn tamamlad. l m, diri mi Al PUKN 67 lah bilir. Her ey olabilir. Dunia, rasgele bir apknn aldattklarnn ne birincisi, ne de sonuncusudur. Onunla yaar, gnn birinde frlatr atar. Petersburg'da byle gencecik budalalar pek oktur. Bugn atlaslar, kadifeler iindedir. Yarn bakarsn ki, varn younu ikiye vermi bir serseri ile sokaklar sprr. Bazen, belki Dunia da byle mahvolup gidiyor diye dnrm de, istemeyerek lmesini istiyor ve gnaha giriyorum. te, dostum ihtiyar Menzil Mfettiinin Dimitriev'in o gzelim baladnda gayretli Terenti gibi eteiyle airane biimde sildii gz yalaryla ikide bir kesilen hikyesi byleydi. Bu gz yalar ksmen, hikyesini anlatt srece yuvarlad be bardak punla harekete gelmiti. Ama, ne olursa olsun, bunlar bana ok dokunmutu. Ondan ayrldktan sonra, ihtiyar Menzil Mfettiini uzun bir sre unutamadm. Zavall Dunia'yi ok dndm. Daha geenlerde *** den geerken dostumu anmsadm. Onun idare ettii posta menzilinin kaldrldn rendim. "htiyar Menzil Mfettii yayor mu?" soruma kimse inandrc bir yant vermedi. Bildiim blgeyi ziyaret etmeye karar verdim. Dardan bir araba tedarik ettim ve N *** kyne yollandm. Bu, sonbaharda olmutu. Gkyzn kuruni bulutlar kaplamt. Souk bir rzgr, kardaki aalardan krmz ve sar yapraklan uurarak, biilmi tarlalardan esiyordu. Gn batarken kye vardm ve Menzil evine indim. Bir zamanlar zavall Dunia'nn beni pt koridorda, iman bir kadn karma kt. Sorduum sorulara yant olarak: htiyar Menzil Mfettiinin bir yl nce ldn, adamcazn evine bir bira

imalathanesi sahibinin yerletiini, kendisinin de bu bira imalathanesi sahibinin kars olduunu syledi. Buraya geliime ve bouna sarf ettiim yedi rubleye acdm. Bira imalathanesi sahibinin karsna: Menzil Mfettii acaba neden ld? diye sordum. Neden olacak, ikiden, cevabn verdi.68 BYELKN'N HKAYELER Acaba nereye gmld? Kyn dna, rahmetli karsnn yanna Acaba beni onun mezarna kadar gtrmek mmkn . m? Niin olmasn? Hey Vanka! Artk u kedi ile oynamay brak! Bay mezarla kadar gtr de Menzil Mfettiinin mezarn kendisine gster! Bu szler zerine, bir gz kr, st ba yrtk prtk, kzl sal bir ocuk bana doru kotu ve hemen beni kyn dna gtrd. Yolda giderken ona: Sen rahmetliyi tanr miydin? diye sordum. Tanmaz olur muyum? Bana ddk yapmasn retmiti. Bazen meyhaneden gelirken onun peine taklr: "Dede, dede, bize ceviz ver!" diye barrdk. O da bize yle bir ceviz verir ki...Hep bizimle urard. Gelip geenler azdr. le idare meclisi yeleri urasalar bile bunlarn da llerle bir iliii yoktur. Bak, yazn bir bayan gelmiti, bu bayan ihtiyar Menzil Mfettiini sordu, mezarn ziyaret etti. . Merakla sordum. Bu bayan nasl bir bayand? ocuk: ok gzel bir bayand, diye yant verdi. Alt beygir koulu bir arabada, ocuk, bir stnine ve siyah bir kpekle seyahat ediyordu. htiyar Menzil Mfettiinin ldn ona syledikleri zaman hemen alamaya balad ve ocuklarna: "Siz uslu oturun ben mezarla gideceim!" dedi. Beni ona yol gstermeye aracak oldular. Bayan: "Ben yolu biliyorum" dedi ve bana be kapiklik gm bir para verdi; o kadar iyi bir kadn ki... Mezarla geldik. Parmaklksz, tahtadan halarla kapl, bir aacn bile glgelendirmedii rlplak bir yer. mrmde byle kasvetli bir mezarlk grmemitim. PUKN 69 zerinde bakrdan bir Meryem ana resmi olan siyah bir han sapl bulunduu bir kum yn zerine frlayan ocuk: te, ihtiyar Menzil Mfettiinin mezar, dedi. O hanmefendi buraya gelmi miydi? diye sordum. Vanka: Evet geldi, dedi. Ben uzaktan onu seyrettim. Mezara kapand ve uzun uzun zerinde yatt. Sonra kye giderek papaz artt, ona para verdi. Bana da gm bir belik verdi, iyi bir hanmefendiydi. Ben de ocua bir belik verdim. Ama artk ne buraya geliime, ne de harcadm yedi rubleye acmyordum.PUKN 71 KYL KK BAYAN O gzel endamna ne giyerse yarar. Bogdanovi illerimizden birinde, van Petrovi Berestov'un maliknesi bulunmakta idi. Berestov, genliinde hassa svari birliklerinde hizmet etmi, 1797 yl balangcnda istifa ederek kyne gelmi, o zamandan beri de oradan ayrlmamt. Yoksul ama soylu bir kadnla evli idi. Kendisi, birka gnlne ava gitmi bulunduu bir srada kars doururken lmt. iftlik ileri ona bu acy abucak unutturdu. Plann kendi hazrlad bir ev yaptrd. Bir kuma fabrikas kurdurdu, gelirini misline kard ve kendisini blgenin en akll insan saymaya balad. Zaten aileleriyle ve kpekleriyle ona misafirlie gelen komular da bunun tersim iddia etmiyorlard. Adi gnlerde kaba ketenden yaplm ksa bir ceketle gezer, pazarlar ise kendi kumalarndan uzun bir

ceket giyerdi. Masraflarn kendisi yazar, resmi gazeteden baka bir ey okumazd. Biraz gururlu saymalarna karn genel olarak onu herkes severdi. Yalnz en yakn komularndan Grigori vanovi Muromskiy'nin onunla aras iyi deildi. Muromskiy, gerek bir Rus soylusuydu. Varlnn nemli bir blmn Moskova'da yedikten ve o sralarda dul da kaldktan sonra elde kalan bu son kyne dnd. Burada da, ama bu kez yeni bir biimde, is raflarna devam etti. Bir ngiliz bahesi yaptrd; hemen hemen geri kalan btn gelirlerini bu uurda harcad. Seyisleri, ngiliz cokeyleri gibi giyiniyorlard. Kznn bir ngiliz mrebbiyesi vard. Tarlalarn, ngiliz usulnce ektirip bitiriyordu. Ama yabanc usullerle Rus buday yetiemez! Masraflarnn bir hayli azalmasna karn, Grigori vanovi' geliri bir trl artmyordu. O, kyde de yeni birtakm borlara girmek yolunu buluyordu. Bununla beraber aptal bir adam saylmazd. nk o devirde pek kark ve cesur bir i gibi grnen iftliini vasiler meclisine (*) rehine koymay, btn il derebeyleri iinde, ilk akl eden o oldu. Onu ayplayanlar iinde en iddetli davranan Berestov'du. Berestov'un karakterinin en gze arpan yan, yeniliklerden nefret etmesiydi. Komusunun ngiliz hayranlndan ilgisizce sz edemez, onu eletirmek iin boyuna frsatlar bulurdu. Konuuna iftliini mi gezdiriyor, iftlik idaresindeki baarlardan tr yaplan vglere kar alayc bir glle: Evet efendim, derdi, benim ilerim tabii komum Grigori vanovi'in ilerine benzemez; ngiliz usulnce sefalete uramak bizim ne haddimize? Rus usulnce karnmz doysa bizim iin yeter. Bu ve buna benzer akalar, komularn abasyla hem de ilaveli ve izahl bir biimde Grigori vanovi'in kulana, kadar ulard. ngiliz hayrannn eletirilere olan dayankszl gazetecilerimizden farkszd. Bunlar duyduka fkesinden kprr ve Zole'ine (*) "ay" "kaba adam" adn verirdi. (*) Vasiler meclisi: Devrimden nce Rusya'da, dullarn, kszlerin ve meru olmayan ocuklarn korunmasyla uraan bir kurum. (**) Zole: Millattan nce IV nc yzylda yaam, eletirilerinin sertlijyle ve titizliiyle n alm bir Yunan eletirmecisidir. L_______________BYELKN' N HKAYELER Berestov'un olu babasnn iftliine geldii zaman, iki iftlik sahibi arasndaki iliki bu haldeydi. Berestov'un olu *** niversitesinde okumutu. imdi de niyeti askerlik mesleine girmekti. Ama babas buna raz deildi. Delikanl ise sivil memurluklar iin kendisinde kesinlikle yetenek grmyordu. kisi de dncelerinde direniyorlard. Gen Aleksey her ihtimale kar byk brakarak(*) imdilik bir soylu gibi yayordu. Aleksey, gerekten de, gl kuvvetli bir genti. Delikanlnn o gzel endamnn hibir zaman askeri niforma giymemesi, at stnde grnecek yerde, genliini bro ktlar arasnda geirmesi gerekten de acnacak bir ey olurdu. Komular Aleksey'in, yollar ayrdetmeksizin avda atyla, daima nde kotuuna bakarak onun hibir zaman akl banda bir bro efi olamayacan az birliiyle sylerlerdi. Gen kzlar arasra ona bakar, bazen de onu seyre dalard. Ama Aleksey onlarla pek az ilgilenirdi. Kzlar ise onun bu duygusuzluunu, bir ak ilgisine verirlerdi. Gerekten de mektuplarndan birinin u adres kopyas elden ele dolamaktayd: "Moskova'da, Alekseyevski manastrnn karsnda bakrc Savelyev'in evinde Akulina Petrovna Kurokina'ya: Bu mektubumun A.N.R. ya verilmesini derin sayglarmla rica ederim." Kylerde yaamam olan okurlarm, bu taral gen kzlarn ne sevimli yaratklar olduunu anlayamazlar. Temiz havada, bahelerindeki elma aalarnn glgeleri altnda yetien bu kzlar dnya ve hayat zerine olan bilgilerini kitaplar dan alrlar. Yal nzlk, ba boluk ve okuma, bunlarda, bizim dalgn ehir gzellerinin yabancs olduklar birtakm duygu ve tutkularn pek erken uyanmasna neden (*) O devirde Rusya'da byk brakmak yalnz ordu mensuplarna verilmi bir ayrcalkt. PUKN

73 olmaktadr. Bu taral kzlar iin posta arabasnn ngra bile bir serven, yakn ehirlerden birine seyahat ise, bunlarn hayatnda bir devirdir. Bir konuun ziyareti ise bunlarda uzun, bazen de lmsz anlar brakr. Tabii, bu kzlarn baz tuhaflklarna glmekte herkes serbesttir. Ama olaylara stnkr bakanlarn alaylar, bu kzlarn balca meziyetleri olan karakter gcn ve Jean Paul'un dncesine gre insan byklnn bir belirtisi olan bireysellii hibir zaman ortadan kaldramaz. Bakentlerdeki kadnlar, belki de, daha iyi renim grrler. Ama sosyete gelenekleri bunlarn karakterini pek abuk bozar; ruhlarn, tpk balarnn tuvaletleri gibi, tekdze bir hale getirir. Bu szler bir yarg, ya da bir ayplama kastyla sylenmemitir. Bununla birlikte, ok eski yorumculardan birinin dedii gibi; Nota nostra manet(*) Aleksey'in kzlarmz evresinde nasl bir etki uyandrmas gerekeceini tahmin etmek ok kolaydr. Aleksey, bu kzlarn nne kan mahzun, d krklna uram ilk insan; onlara kaybolmu needen, solan genlikten sz eden ilk genti. stelik Aleksey, zerinde l kafas bulunan bir de yzk tayordu. Btn bunlar bu ilde olaanst yeni eylerdi. Kzlar Aleksey iin deli oluyorlard. Ama Aleksey'le en ok ilgilenen bizim ingiliz hayrannn kz Liza (ya da genel olarak Grigori vanovi'in onu ard gibi Betsi) idi. Babalar birbirlerine gidip geliniyorlard; btn komu kzlar sadece Aleksey'den sz ettikleri halde, Liza onu henz grmemiti. Liza on yedi yandayd. Kara gzleri, esmer ve ok irin yzne bir canllk veriyordu. Babasnn biricik ve doal olarak, mark ocuuy du. Onun bu hoppalklar, bitmez tkenmez yaramazlklar babasn ne kadar hayran ediyorsa, mrebbiyesi Mis Jackson'u da ylesine zyordu. Mis Jackson, yzne pudra (*) Aslnda Ltince yazlmtr: " Dncemiz gcn korumaktadr " anlamna gelir.74 BYELKN' N HKAYELER sren, kalarna rastk eken, ylda iki kez Pamela 'y okuyan, btn bunlar iin de ylda iki bin ruble alan ve barbar Rusyamzda can skntsndan atlayan krk yalarnda marur bir ngiliz kzyd. Liza'ya, Nastya adl bir kz arkadalk ediyordu. Nastya. Liza'dan yal olmakla beraber, hanm kadar havalyd. Liza onu pek sever btn srlarn ona syler, yaramazlklarn onunla icadederdi. Bir kelime ile Nastya, Priluina kynde, Fransz trajedilerindeki nedimelerden ok daha nemli kiiydi. Bir gn Nastya, kk hanmn giydirirken.' zin verirseniz bugn misafirlie gideceim, dedi. Olur; ama nereye? Tugilovo'ya, Berestovlara gideceim. Ahnn isim gnym. Kadn dn gelip bizi yemee ard. Liza: Bak sen! dedi. Efendileri kavgal, hizmetileri ise birbirlerini yemee aryorlar. Nastya: Efendilerimizden bize ne! diye itiraz etti. Kald ki ben babanzn deil sizin hizmetinizin!. Hem siz gen Berestov'la kavgal deilsiniz ki.. Eer bu i holarna gidiyorsa brakn ihtiyarlar birbirleriyle boazlap dursunlar! Peki Nastya. Orada Aleksey Berestov'u grmeye al! Onu nasl bulduunu, ne biim bir adam olduunu bana iyice anlat! Nastya, bunu yapacana sz verdi, Liza da btn gn sabrszlkla Nastya'nn dnn bekledi. Nastya akam zeri dnd. Odaya girerken: Eh Lizavetta Grigoryevna, nihayet gen Berestov'u grdm. Onu adamakll seyrettim. Btn gn beraberdik. (*) Tamda veyahut ya da dllendirilmi Erdem": Modern ngiliz romancnn yaratcs saylan Samuel Richardson (16801761)'n yaptdr. PUKN 75

Anlat bakalm, bu nasl oldu? Srasyla anlat! Msaade ediniz efendim: ben, Anisya Yegerovna, Nenila, Dunka, buradan ktk. Gzel. Biliyorum, sonra? zin veriniz de hepsini srasyla anlataym. Tam da le yemeine yetitik. Oda tklm tklm doluydu: Kolbinskiler, Zaharyevskiler, khyann karsyla kzlar, Hlupinskiler hep orada idi. Ya! Berestov'da orada myd? Ltfen biraz bekleyin. Neyse, sofra bana oturduk. Khyann kars en ortaya oturdu, ben de onun yanna oturdum. Kzlar her ne kadar biraz suratlarn astlarsa da ben aldrmadm. Aman Nastya, u bitmez tkenmez ayrntlarnla o kadar can skcsn ki! Ama siz de ne kadar sabrszsnz! te; nihayet sofradan kalktk. Sofra banda saat oturmutuk; yemek de ylesine gzeldi ki...Brekler, renk renk, mavi krmz elmasiyeler... sonra sofradan kalktk, baheye kovalamaca oynamaya ktk. te gen Berestov bu srada geldi. Peki, sonu? Yakkl olduu doru mu? Yakld, hem de ok yakkl...Uzun boylu endaml, yanaklar al al... Sahi mi? Halbuki ben onu solgun benizli sanyordum. Peki sonra? Grn nasld? Mahzun mu, dnceli mi? Ne mnasebet! Byle delimen bir insan mrmde grmedim. Bizimle kovalamaca oynamaya kalkt. Sizinle kovalamaca oynamaya m kalkt? Bu mmkn deil! Pekl da mmkn...Hem daha neler yapmad ki! Yakaladklarn pt. Darlma ama Nastya, yalan sylyorsun. Darlmayn ama, yalan sylemiyorum. Ben zorla elinden kurtuldum. Btn gn bizden hi ayrlmad.76 BYELKN 'N HKAYELER Ama nasl olur, onun k olduunu, kimseye bakmadn sylyorlar? Orasn bilmem ama beni o kadar dikkatle szd ki...Sonra Tania'ya, khyann kzna, ondan sonracma paa Kolbinskaya'ya da bakt. Ama Allah iin sylemeli, kimseyi gcendirmedi, yle akac ki... alacak ey! Peki, evdekiler onun iin neler anlatyorlar? ok neeli, ok iyi, mkemmel bir beyefendi olduunu sylyorlar. Yalnz onda bulduklar biricik kusur, kzlarn peinde fazla dolamasym. Bence bu bir kusur saylmaz; zamanla bu huyundan vazgeer. Liza iini ekerek: Onu grmeyi ylesine isterdim ki, dedi. Bundan kolay ne var sanki? Tugilovo bizden uzak deil ki...Topu topu verstlik bir yer. O tarafa doru yaya, ya da atla yle bir gezintiye knz, ona mutlaka rastlarsnz! nk o her sabah tfeini omuzlad gibi avlanmaya karm. Hayr, bylesi iyi deil. Sonra peinde dolatm sanr. Kald ki babalarmz da kavgal olduu iin, nasl olsa onunla tanmam yakk almaz! Ah Nastya, biliyor musun aklma ne geldi? Bir kyl kz klna girerim! Pekl da olur: kaln bir gmlekle bir sarafan giyiniz ve korkmadan Tugilovo yolunu tutunuz! Berestov'un gzne ilieceinize sz veririm. Hem de bura azyla konumasn da ok iyi biliyorum. Ah Nastya, sevgili Nastya ne parlak bir bulu! Liza, bu neeli dncesini mutlaka hayata uygulamak niyetiyle uykuya yatt. Ertesi gn de plannn uygulanmasna giriti. Pazardan kaln bir ketenle kitayka cinsinden mavi bir dokuma ve bakr dmeler aldrtt. Nastya'nn yardmyla kendine bir gmlekle sarafan biti. Btn hizmeti kzlarn toplayarak bunlar diktirdi. Akama kadar her ey hazrlanp bitmiti. Liza elbisesini prova etti ve kendi kendi PUKN 77

ne, hibir zaman bu kadar sevimli grnmediini aynann karsnda itiraf etti. Roln tekrarlad: Yrrken yerlere kadar eildi, sonra oyuncak kediler gibi birka kez ban sallad, kyl azyla konutu, glerken yenleriyle yzn kapad ve Nastya'nn tam bir takdirini kazand. Yalnz ortada bir zorluk vard: Avluda yalnayak yrmeyi denedi, ama imenler nazik ayaklarna batt, kum ve akllara ise dayanamayacam anlad. Nastya, burada da imdadna yetiti: Liza'nn ayaklarnn lsn ald ve kra, oban Trofim'e kadar koarak ald lye gre bir ift ark smarlad. Ertesi sabah da, afak skmeden uyand. Btn ev henz uykudayd. Nastya, kapnn ardnda oban bekliyordu. Bir boru tt ve kyn koyun srs iftliin nnden gemeye balad. Trofim, Nastya'nn nnden geerken, ona bir ift alacal kk ark verdi ve kzdan yarm ruble bahi ald. Liza sessizce kyl klna girdi ve yavaa Nastya'ya, Mis Jackson ile ilgili emirlerini verdikten sonra arka kapdan kt ve avludan geerek krlara doru ald. Douda tanyeri kzaryordu. Bulutlar, tpk mabeyincilerin hkmdar beklemesi gibi, altn saflar halinde gnein douunu bekliyordu. Ak gkyz, sabah serinlii, iy, hafife esen rzgr, ku cvltlar, Liza'nn yreini bir ocuk sevinciyle dolduruyordu. Herhangi bir bildie rastlamaktan korkarak, yrmyor, adeta uuyordu. Kendi iftliklerinin snr zerinde bulunan korulua yaklanca yryn yavalatt. Aleksey'i burada beklemesi gerekiyordu. Niin olduunu kendisi de bilmeden yrei iddetle arpyordu. Ama bizim genlik yaramazlklarmza elik eden bu korku, bu yaramazlklarn balca gzelliini oluturmuyor mu? Liza, koruluun karanlklarna dald. Koruluun bouk, dalgal grlts Liza'yi selamlyordu. Kzn neesi dald. Yava yava kendini tatl bir hlyaya kaptrd. Gen kz dnyordu...Ama on yedi yanda bir gen kzn, bahar sabahnn saat altsnda, korulukta, hem de bir bana, neler dnebileceini kesin olarak belirlemek mmkn mdr? te bylece dncelere dalan Liza, iki taraf yksek aalarla glgelenmi bir yoldan giderken, birdenbire78 BYELKN 'N HiKAYELERi ok gzel bir av kpei, zerine doru havlad. Liza korktu ve haykrd. O anda: Tout beau, Sbogar, ici diyen bir ses duyuldu ve aldklarn arkasndan gen bir avc kt, Liza'ya dnerek: Korkma gzelim, dedi. Kpeim srmaz. Liza, korkunun verdii aknlktan kurtulmaya frsat buldu ve hemen durumdan yararlanmasn bildi. Yar korkmu, yan utanm bir eda taknarak: Hayr beyefendi ama, yine stme atlr diye korkuyorum, dedi. Baksana ne sert bir kpek. Aleksey (Okur, bunun kim olduunu anlamtr.) bu arada gen kyl kzn dikkatle szyordu: Eer korkuyorsan ben seni geiririm, dedi. Yannda gitmeme izin verir misin? Sana engel olan m var? stek senin, yol ise herkesindir. Sen nerelisin? Priluina'dan. Ben demirci Vasili'nin kzym. Mantar toplamaya kmtm (Liza'nn kolunda iple bal bir sepet vard). Ya sen beyefendi? Tugilovo'dansn deil mi? Aleksey: Evet, yle, dedi. Ben gen Tugilovo beyinin uaym. Aleksey kzla aralarndaki fark kaldrmak istemiti. Ama Liza onun yzne bakarak gld: Yalan sylyorsun, dedi, ben aptal deilim. Beyin ta kendisi olduunu grmyor muyum? Bunun byle olduunu nereden tahmin ediyorsun? Her eyden belli. Hele hele, syle bakalm. nsan bir beyle bir ua birbirinden ayrdedemez mi hi? Bir defa uak gibi giyinmemisin, sonra bir baka trl konuuyorsun, kpei de bizim dilden armyorsun!

(*) Aslnda Franszca yazlmtn "Dur Sbogar, buraya gel" anlamna gelir. PUK1N 79 Liza, gittike Aleksey'in houna gidiyordu. Gzel kyl kzlarna teklifsizce davranmaya alm olan delikanl, Liza'y da kucaklamak istedi. Ama Liza frlayarak ondan uzaklat ve birdenbire ylesine sert, ylesine souk bir eda taknd ki bu hal Alekse'yi gldrmekle beraber, onu daha ileri gitmekten alkoydu. Liza ciddi bir tavrla, Eer ileride dost olmamz istiyorsanz ltfen kendinize hakim olunuz! dedi. Kahkaha ile glmeye balayan Aleksey: Bu akllca laflan sana kim retti? diye sordu. Yoksa dostum Nastenka'dan, kk hanmnn hizmetisinden mi bunlar, rendin? Bak hele, bizde eitim hangi yollarla yaylyor! Liza, rolnden uzaklamak zere olduunu hissetti ve hemen kendisini toplad: Ne sandn ya? Sanki ben beylerin evine hi gitmemi biri miyim? Merak etme, ben ok ey grdm, ok ey iittim. Neyse (szne devam ederek) seninle byle gevezelik edecek olursam mantar toplayamam. yisi mi sen o yandan git, ben de bu yandan gideyim. zninizle... Liza ayrlmak istedi. Aleksey onu elinden yakalad: Gzelim senin adn ne? diye sordu. Liza, parmaklarn Aleksey'in elinden kurtarmaya alarak: Akulina, dedi. Brak elimi beyefendi. Eve dnme vaktim geldi. Eee dostum Akulina, mutlaka baban, Demirci Vasi li'yi ziyarete geleceim. Niza, telala itiraz etti: Sen ne yapyorsun? Peygamber akna gelme! Korulukta beyefendi ile, hem de bir bama konutuumu duyarsa ben mahvolurum. Babam Demirci Vasili ldrnceye kadar beni dver. Ama ben seni mutlaka tekrar grmek istiyorum. L80 BYELKN ' N HKAYELER Ben yine bir gn buraya mantar toplamaya karm. Ama ne zaman? rnein yarn. Sevgili Akulina'cm, seni perdim ama cesaret edemiyorum. Demek ki yarn, yine bu zamanda, yle mi? Evet, evet. Ama beni aldatmazsn, deil mi? Hayr, aldatmam. Yemin et! Yarn geleceime kutsal cuma zerine yemin ederim. Genler birbirlerinden ayrldlar. Liza ormandan kt, tarladan geerek usulca baheye girdi ve Nastya'nn kendisini beklemekte olduu iftlik binasna hzla kotu. Burada sabrsz dostunun sorularna dalgn dalgn yantlar vererek kln deitirdi ve konuk salonuna girdi. Sofras hazrlanm, kahvalt gelmiti. Pudralanm ve smsk korsesini giymi olan Mis Jackson, tereya iin ince ekmek dilimleri kesmekle meguld. Babas, sabah gezintisine kt iin kzn vd: afakla beraber uyanmak kadar salkl bir ey yoktur, dedi. Ve genel olarak yz yldan ok yaayan insanlarn hi alkol kullanmadklarn, yaz, k afakla beraber kalktklarn anlatarak, uzun mr zerine, ngiliz dergilerinden alnm birka rnek verdi. Niza, babasn dinlemiyordu. Hayalinde, bu sabahki grmenin ayrntlarn, Akulina'nn gen avc ile olan btn konumasn tekrarlyor ve vicdan azab duymaya balyordu. Konumalarnn terbiye snrlar dna kmadna, bu akann hibir sonucu olamayacana bo yere kendine itiraz ediyor, vicdan bilincinden daha gl mrldanyordu. Ertesi gn iin verdii sz onu hepsinden ok zyordu: Hatta nerede ise yeminini bile bozacakt. Ama Aleksey, onu bo yere bekledikten son

l PUKN ra Demirci Vasili'nin sahici kz iman ve opur Akulina'y aramaya kalkabilir, bylece Liza'nn bu hoppaca akasnn farkna varabilirdi. Bu dnce Liza'y fena halde korkuttu ve ertesi sabah da Akulina kl ile korulua gitmeye karar verdi. Aleksey'e gelince o, byk bir sevin iindeydi. Btn gn yeni tant kz dnd. O esmer gzelinin hayali, gece ryasnda da onu brakmad. afak skerken delikanl giyinmi bulunuyordu. Tfeini bile doldurmaya vakit bulmadan, sadk kpei Sbogar' yanna alarak kra ald ve kararlatrlan buluma yerine gitti. Onun iin strapl ge^ en yarm saatlik bir beklemeden sonra nihayet allklar arasnda kmldayan mavi bir sarafadan grd ve sevgili Akulina'y karlamaya kotu. Liza Aleksey'in cokun teekkrlerine glmsedi. Ama kzn yzndeki keder ve znt izleri Aleksey'in gznden kamad; delikanl bunun nedenini renmek istedi. Liza, bu iin kendisine hoppaca bir davran grndn, bu yzden bir pimanlk duyduunu, bu defalk verdii sz tutmu olmak iin geldiini, ama bu grmelerinin son olacam itiraf etti ve kendileri iin hayrl bir sonu tamayan bu tankl bu noktada kesmeyi kendisinden rica ettiini syledi. Doal olarak btn bu szler bir kyl ivesiyle sylenmiti. Ama basit bir kz iin olaanst saylabilecek olan bu duygu ve dnceler Aleksey'i artt. Delikanl, Akulina'y bu kararndan caydrmak iin btn ekiciliini kulland: Emellerinin saflna onu inandrmaya alt; kz piman edecek hi bir davranta bulunmayacana, her alanda kendisine boyun eeceine sz verdi. Buna karlk kendisini gnar veya hi deilse, haftada iki kez grmek sevincinden yoksun etmemesini rica etti. Delikanl bu szlerini samimi bir dille sylemiti; u anda k gibiydi. Liza onu sessizce dinledi. En sonunda: Beni kyde asla aramaya kalkmayacana, ya da undan bundan soruturmayacana sz ver, dedi. Sonra, benim belirteceim grme zamanlarndan baka grme isteinde bulunmayacana da sz ver!82 BYELKN' N HKAYELER Aleksey, kutsal cuma zerine yemin etmek istedi. Ama Liza glmseyerek onu durdurdu: Hayr hayr, yemin istemiyorum, dedi. Bana sz vermen yetiir! Bundan sonra bir arkada gibi konuarak, Liza kendisine: "Artk yeter" deyinceye kadar ormanda beraberce dolatlar. Birbirlerinden ayrldlar. Yalnz bana kalan Aleksey, byle basit bir kyl kznn nasl olup da iki grmede kendisini byle smsk baladna bir trl akl erdiremiyordu. Akulina ile olan iliii onun iin bir yenilik gzellii tamaktayd. Geri bu garip kyl kznn emirleri ona skc grnmekle beraber, verdii sz tutmamak aklndan bile gemiyordu. Olay u ki, Aleksey, parmandaki uursuz yze, esrarl mektuplamalara ve gaml hayal krklna karn ateli, iyi bir genti. Masumluun zevkini duyabilecek temiz bir yrei vard. Kendi isteime braklm olsayd, bu iki gencin btn bulumalarn, gittike artmakta olan karlkl sevgi ve ballklarn, meguliyetlerini, konumalarn kesinlikle en ince ayrntlarna kadar betimlemeye kalkardm. Ama, okurlarmdan byk bir ksmnn, bu zevkime ortak olmak istemeyeceklerini biliyorum. Hem genellikle bu ayrntlar hoa gitmeyecek kadar ok tatl grnecektir. Onun iin bu ayrnty geerek ksaca unu syleyeceim: Aradan henz iki ay gemeden benim Aleksey delice k olmutu. Liza da daha sessiz olmakla beraber, ondan aa kalmyordu. kisi de gerekten mutluydular ve gelecei ok az dnyorlard. zlmez bir bala balanma dncesi sk sk akllarna geliyordu. Ama onlar bu dncelerini birbirlerine asla sylemiyorlard. Bunun nedeni akt: Aleksey, sevgili Akulina'sna ne kadar bal olursa olsun, kendisiyle bu yoksul kyl kz arasndaki mesafeyi daima gz nne getiriyordu. Liza ise, babalan arasndaki nefreti biliyor bunlarn barabileceklerini ummaya bile cesaret edemiyordu. Bundan PUKN 83

PUKN baka, kzn gururu, nihayet Tugilovo beyini, Priluina demircisinin kznn ayaklarna kapanm olarak grmek gibi belirsiz ve romantik bir umutla da, iten ie kamlamaktayd. Ani olarak patlak veren bir olay, az kalsn ilikilerini deitiriyordu. Gzel, souk bir sonbahar sabah (Bu eit sonbahar sabahlar bakmndan, Rusya'mz pek zengindir.) van Petrovi Berestov, her ihtimale kar yannda ift av kpei, bir seyis ve ellerinde kaynana zrltlar bulunan birka uak alarak atla gezintiye kmt. Havann gzelliine imrenen Grigor vanovi Muromskiy de kesik kuyruklu ksran eyerleterek ngiliz usulnce dzenlenmi arazisi civarnda trsla bir gezintiye kt. Ormana yaklanca, srtnda tilki derisinden bir krk olduu halde, azametli bir eda ile ata kurulmu olan komusunu grd. Komusu, adamlarnn bara ara, kaynana zrltlaryla, allklarn iinde rktmeye altklar tavann kmasn bekliyordu. Grigori vanovi Muromskiy, bu karlamay nceden tahmin edebilseydi, hi kuku yok ki bir baka tarafa sapp giderdi. Ama ok ani olarak Berestov'un zerine gelmi ve ondan ancak bir tabanca atm kadar bir mesafede bulunduunu grmt. Yaplacak hibir ey yoktu: Muromskiy, kltrl bir Avrupal gibi atn dmannn yanna kadar srerek onu saygyla selamlad. Berestov da, aycnn emriyle seyircileri selamlayan zincirli bir aynn gayretiyle ona karlk verdi. te tam bu srada tavan da allklarn arasndan frlam ve krlara doru komaya balamt. Berestov ve seyisi avazlar kt kadar haykrdlar ve kpekleri salvererek, arkalarndan kendileri de doludizgin atlar srdler. Avda hi bulunmam olan Muromskiy'nin beygiri rkt ve gemi azya ald. Kendisini iyi bir binici olarak ilan etmi olan Muromskiy, beygirini alabildiine komakta serbest brakt ve hoa gitmeyen bu karlamadan kendisini kurtard iin bu rastlantya iin iin sevindi. Ama, beygir nceden farknda olmad bir hendekle karlanca birdenbire yana frlad; Muromskiy de kendini tutamayarak yere yuvarland. Olduka fazla donmu topraklarn zerine den Mu84 BYELKN'N HKAYELER romskiy kendisini binicisiz hissedince akl bana gelmi gibi hemen duraklayan kesik kuyruklu ksrana lanetler savurarak yerde yatakald. van Petrovi Berestov bir yerinin incinip incinmediini sorarak hemen Muromskiy'nin yanna kotu. Bu arada seyis de, dizginlerinden tutarak sulu beygiri getirdi ve Muromskiy'nin ata binmesine yardm etti. Berestov ise onu evine davet etti. Muromskiy bu daveti reddedemedi, nk kendisini borlu bir durumda gryordu. Bylece Berestov, bir tavan vurarak ve dmann yaral bir halde hemen hemen bir sava esiri durumunda beraberinde gtrerek erefle maliknesine dnd. Komular kahvaltda, ahbapa konumaya baladlar. Vuruklardan tr evine kadar atla gidemeyeceini anlayan Muromskiy, Berestov'dan bir araba rica etti. Berestov onu kknn merdivenlerine kadar geirdi. Muromskiy ise hemen yarn (Aleksey vanovi'i de beraberinde alarak) dosta bir yemek yemek zere, le yemeine geleceine dair Berestov'dan bir sz almadka hareket etmedi. Bylece yllardan beri srp giden ve adamakll kk salm bulunan bir dmanlk, kesik kuyruklu ksran rkeklii yznden sona ermi grnyordu. Liza, babasn karlamaya kotu. Hayretle: Bu ne hal babacm? diye sordu. Niin topallyorsunuz? Beygiriniz nerede? Bu araba kimin Grigori vanovi ise: Olana yok tahmin edemezsiniz my dear!^ diyerek, olup bitenleri kendisine anlat. Liza kulaklarna inanamyordu. Grigori vanovi, kzn kendisini toplamasna frsat vermeden, baba oul her iki Berestov'un da yarn le yemeine geleceklerini haber verdi. Liza sarararak: Ne diyorsunuz! dedi. Baba oul Berestovlar! Yarn yemee gelecekler! Hayr baba siz nasl isterseniz yle hareket edin ama, ben kesinlikle yanlarna kmayacam! Babas itiraz ederek: (*) Aslnda ngilizce yazlmtr, Sevgili. PUKN

85 Sen aklm m kardn? dedi. Ne zamandan beri byle utanga oldun? Yoksa bu aileye kar roman kiileri gibi irsi bir dmanlk m besliyorsun? Deliliin gerei yok! Hayr, babacm, olana yok, bana dnyann hazinelerini balasan Berestovlarn yanna kamam. Grigori vanovi omuzlarn silkti. Aksilikle kzn yola getiremeyeceini bildii iin daha fazla tartmaya gerek grmedi. Bu gzel sabah gezintisinin yorgunluunu karmak zere odasna dinlenmeye ekildi: Liza da odasna da giderek Nastya'y artt. kisi, uzun uzadya yarnki ziyareti konutular. Akulina'snn byle yksek eitim grm bir kk bayan olduunu renince acaba Aleksey ne diyecekti? Liza'nn davran, izledii yol, ve ihtiyatllk hakknda ne dnecekti? te yandan Liza, bu hi beklenmedik grmenin Aleksey zerinde nasl bir etki yapacan ok merak ediyordu. Birdenbire aklna bir dnce geldi. Bu dncesini hemen Nastya'ya syledi. kisi de, bir buluntuya sevinir gibi, buna sevindiler ve bu dnceyi her ne olursa olsun uygulamaya karar verdiler. Ertesi sabah kahvaltda, Grigori vanovi, kzna, hl Berestovlar'dan saklanmak dncesinde srar edip etmediini sordu. Liza: Babacm, mademki istiyorsunuz, ben onlar kabul ederim, dedi. Ama bir artla: Onlarn yanna nasl bir kyafetle karsam kaym, ne yaparsam yapaym bana darlmayacak, herhangi bir aknlk gstermeyeceksiniz. Grigori vanovi glerek: Yine bir muziplik yapacaksn, dedi. Pekl; artlarn kabul ediyorum, benim kara gzl yaramazm! Babas bunlar syleyerek kzn anlndan pt. Liza da hazrlanmaya kotu. Tam saat ikide, ev yaps alt atl bir fayton avluya girdi ve koyu yeil imenlerden yaplm gbein evresini dolat. htiyar Berestov, Muromskiy'nin resmi elbiseli iki usa 86 BYELKN ' N HKAYELER nn yardmyla merdivenleri kt. Onun arkasndan olu da atla geldi ve babasyla beraber, yemek masasnn hazrlanm olduu, yemek salonuna girdi. Muromskiy konuklarn anlatlamayacak kadar byk bir nezaketle karlad. Onlara yemekten nce bahe ve vahi hayvanlar blmn gezdirmeyi nerdi. Konuklarn dikkatle sprlm ve kumla denmi yollardan geirdi. htiyar Berestov byle bo bir heves iin sarf edilen emeklere ve zamana iin iin acd ama nezaket icab sesini karmad. Olu ise, ne cimri babasnn honutsuzluuna, ne de kendini beenmi ngiliz hayrannn sevinlerine ortak olmuyordu; o, sabrszlkla, hakknda ok eyler dinledii ev sahibinin kznn grnmesini bekliyordu. Geri, bildiimiz gibi, onun kalbinde bakas vard, ama, gen bir gzelin onun hayalinde her vakit iin bir pay vard. Konuk salonuna dnerek, oturdular: ihtiyarlar, gemi gnleri ve i hayatyla ilgili olaylar andlar; Aleksey ise Liza'nn yannda, nasl bir rol oynamas gerekeceini dnyordu. Herhalde souk bir kaytszlk gstermenin hepsinden uygun olacana karar verdi ve byle bir tavr taknmaya hazrland. Kap ald; Aleksey, yle gururlu bir ilgisizlikle ban evirdi ki, bu durum karsnda en kaerlenmi bir kokotun yrei bile mutlaka titrerdi. Ama, ne yazk ki, Liza yerine ieriye dzgnler srm, kendine eki dzen vermi, gzlerini nne indirmi bir halde kk oyunca ile mrebbiye girdi ve Aleksey'in o gzelim askeri hareketi boa gitti. Delikanl kendini toplamaya vakit bulmadan kap tekrar ald bu kez ieri giren Liza oldu. Hepsi ayaa kalktlar; babas kzna konuklarn tantmaya hazrlanrken, birden bire duraklad ve dudaklarn srd. Liza, esmer Liza's kulaklarna kadar dzgn srm, srmeler ekmekte Mis Jackson'u da gemiti. Kendi salarndan ok daha ak olan takma bukleleri Louis XIV'n peruu gibi kabartlm. A I'imbecile(*) kollar, Madame de (*) Aslnda Franszca yazlmtr. Omuz balar geni aas dar bir nevi kol biimi. l PUKN________________________________________________________________

pompadour'un kabark fistan gibi sarkyordu; beli, skla skla X harfine benzemiti. Annesinin, henz rehinciyi boylamam btn elmaslar parmaklarnda, gerdannda ve kulaklarnda prldyordu. Aleksey, bu gln ve prl prl kk bayann kimlii altnda Akulina'snn gizli olduunu anlayamad. Babas kznn elini pt, delikanl da, can sklarak, ayn ii yapt. Ama bu beyaz parmaklara dokunduu zaman bunlar ona, titriyormu gibi geldi. Bu arada gz, zel bir maksatla ileri doru uzatlm, fevkalade cicibici bir iskarpinin iindeki ayaklara iliti. Bu manzara ksmen kzn teki sslerini unutturdu. Dzgn ve srmeye gelince, itiraf etmeli ki, delikanl yreinin temizliinden tr, ilk bakta bunlarn farknda olmad. Sonralar ise, kuku bile duymad. Grigori vanovi szn anmsad ve hayretini gstermemeye alt. Ama kzn bu muziplii ona ylesine ho grnd ki, kendini tutmakta zorluk ekti. Yalnz marur ingiliz mrebbiyesi, hi de glecek bir halde deildi. Dzgnle srmenin kendi komodininden arldn kefetmi ve bir fke krmzl, yznn yapma beyazlklar arasndan bile aa vurmutu. Zaman zaman fkeli baklarla gen akacy szyor, Liza ise, aklamay bir baka zamana brakarak bu baklar grmemezlikten geliyordu. Sofraya oturdular. Aleksey, kaytsz ve souk bir insan roln oynamakta devam etti. Liza krtyor, dileri arasndan, szckleri uzatarak ve yalnz Franszca konuuyordu. Babas, kznn maksadn anlamamakla beraber btn bunlar pek elenceli bularak ikide bir ona bakyordu. ngiliz mrebbiye fkesinden kuduruyor, ama sesini karmyordu. Kendi evindeymi gibi davranan yalnz van Petrovi'di. ki kii kadar yemek yiyor, kendi lsne gre iki iiyor, her zamanki gl ile glyor ve saatten saate biraz daha samimleerek kahkahalar atyordu. Nihayet sofradan kalkld; Konuklar gitti. Grigori vanovi kahkahalarna ve sorularna serbest bir ak verdi. Liza'ya:BYELKN' N HKAYELER Kuzum, diye sordu, onlara byle bir oyun oynamak nereden aklna esti? Biliyor musun, dzgn srmek sana baya yarayor. Kadn tuvaletinin srlarna karmak istemem ama, senin yerinde olsam yzme dzgn srmeye balardm. Tabii ok deil, yle hafife... Liza, buluunun kazand baardan byk bir sevin iindeydi. Babasn kucaklad, tavsiyeleri zerinde duracana sz vererek fena halde fkelenmi olan Mis Jackson'un gnln almaya kotu. Mrebbiye zorlukla odasnn kapsn amaya ve Liza'nn verecei aklamay dinlemeye raz oldu. Liza, yabanclarn yanna esmer yz ile kmaktan utandn; kendisinden de istemeye cesaret edemediini; iyi yrekli Mis Jackson'un kendisini balayacandan emin olduunu v.b...ona anlatt. Liza'nn kendisi ile alay etmek istemediine kanaat getiren Mis Jackson, gen kz pt ve onunla bartna bir kant olmak zere Liza'ya bir kutu ngiliz dzgn hediye etti. Liza bunu iten bir kranla kabul etti. Liza'nn ertesi sabah koruluktaki buluma yerine gitmekte gecikmediini okurlarmz elbet tahmin etmilerdir. Gen kz Aleksey'i grr grmez hemen: Dn bizim beylere gittin mi? diye sordu. Kk bayan nasl buldun? Aleksey yantnda, ona dikkat bile etmediini syledi. Liza: Yazk olmu! dedi. Aleksey: Niin? diye sordu. nk sylenen eyler doru mu diye senden sormak istiyorum da... Neler syleniyormu? Gya ben ona ok benziyormuum; bu doru mu acaba? Ne mnasebet! O senin yannda Allann gudubeti gibi bir ey! l 89 PUKN Aman beyefendi, byle sylemekle gnaha giriyorsunuz! Bizim kk bayan o kadar beyaz, o kadar ktr ki...Ben onunla nasl bir olabilirmiim. Aleksey, onun, dnyadaki btn beyaz kk bayanlardan gzel olduuna yemin etti. Kendisini bsbtn inandrmak iin de kzn kk bayann yle gln izgilerle

anlatmaya balad ki, Liza kahkaha ile gld. Sonra, iini ekerek: Ama, dedi, bizim kk bayan ne kadar gln olsa da, ben onun yannda cahil bir budaladan baka bir ey deilim. Aleksey: zldn eye bak, dedi. Eer istersen ben sana okuma yazma retirim. Liza: Sahi mi? dedi. Acaba bir denesek nasl olur? Emredersin sevgilim; istersen imdi balayabiliriz. Oturdular. Aleksey cebinden kalemiyle bloknotunu kard. Akulina alacak bir abuklukla alfabeyi skt. Aleksey kzn anlayna aa kald. Kz ertesi gn yaz yazmay denemek istedi. nceleri kalem kendisine boyun emedi. Ama birka dakika sonra, harfleri de olduka dzgn yazmaya balad. Aleksey: Bu adeta bir mucize! dedi. Bizim okumamz Lancaster sisteminden(*) daha hzl gidiyor! Gerekten de Akulina, nc dersten sonra, Aleksey'i artan sorularla okumay keserek, "Boyar'n Kz Natalya" kitabn hecelemeye balad ve yine bu hikyeden alnm vecizelerle koca bir tabaka kt karalad. (*) Lancaster sistemi: gl rencilerin zayf rencilere yardm etmesi temeli zerine kurulan bir retim sistemi. (**) "Boyar'n kz Natalya" : N.M. Karamzin'in duygusal bir hikyesidir.90 BYELKN ' N HKAYELER Aradan bir hafta getikten sonra aralarnda mektuplama balad. htiyar bir mee aacnn kovuu postane grevini gryordu. Nastya gizlice, posta datcln yapyordu. Aleksey, iri harflerle yazlm mektuplarn buraya getiriyor ve sevgilisinin di bir mavi kda yazlm kargack burgack mektuplarn burada buluyordu. Grne gre Akulina daha dzgn konumaya alyor, kafas da fark edilecek kadar geliiyor ve bilgi ile zenginleiyordu. Bu arada van Petrovi Berestov ile Grigori Ivanovi Muromskiy arasnda henz daha geenlerde balayan tanklk gittike kuvvetleniyor ve iten bir dostluk halini alyordu. Bu, u nedenden ileri geliyordu: Muromskiy, van Petrovi lnce, btn iftliinin Aleksey vanovi'in eline geeceini, bu takdirde Aleksey vanovi'in o blgenin en zengin derebeylerinden biri olacan, Liza ile evlenmemesi iin ortada hi bir neden bulunmadn sk sk aklndan geiriyordu. htiyar Berestov'a gelince o da komusunun baz zirzopluklarn (yada onun deyimiyle ngiliz budalaln) kabul etmekle beraber onun bir ok stnlklerini de yadsmyordu. rnein Muromskiy eine az rastlanr iini bilir adamlardand. Sonra, soylu ve nfuzlu bir zat olan kont Ponskiy'nin yakn akrabasndand. Kontun Aleksey'e ok yararlar dokunabilirdi. Muromskiy ise (van Petrovi byle dnyordu) kzna byle elverili bir evlenme salamak frsatna, herhalde, ok sevinecekti. htiyarlar, btn bunlar kendi ynlerinden o kadar dnmlerdi ki, nihayet dncelerini birbirlerine de atlar. Kucaklatlar...i srasyla yoluna koymaya birbirine sz verdiler ve her biri ayr ayr bu i zerine almaya balad. Muromskiy'nin nnde: Betsi'sini, u nl le yemeinden beri grmedii Aleksey ile daha yakn bir tanklk yapmak iin kandrmak gibi bir zorluk duruyordu. Grne gre genler birbirlerinden pek de holanmyorlard. Hi olmazsa Aleksey bir daha Priluino'ya ayak basmam, Liza da, van Petrovi ziyaretleriyle kendine her eref verdike odasna kapanmt. Ama Grigori vanovi'e gre PUKN 91 Aleksey kendilerine her gn gelecek olursa, Liza mutlaka ona k olacakt...Bu doal bir eydi...Zamann her eyi zecei besbellidir. van Petrovi tasarsnn baarsndan daha az kuku duyuyordu. Hemen o akam olunu odasna artt. ubuunu tellendirip bir sre sustuktan sonra: Ne o Aliyoa, dedi, oktandr askerlikten hi szettiin yok! Yoksa svari niformasn eskisi kadar ekici bulmuyor musun?

Aleksey saygl bir eda ile: Hayr babacm, diye yant verdi, ama benim svarilie girmemi istemediinizi gryorum. Benim grevim size boyun emektir. van Petrovi: ok iyi, dedi. Gryorum ki sz dinler bir evlatsn! Bu benim iin avutucu bir ey. Ben de erli zorlamak istemem...Hemen u anda sivil bir meslee girmen iin de seni zorlamak istemem. Yalnz seni imdi evlendirmek niyetindeyim. aran Aleksey: Kiminle babacm? diye sordu. van Petrovi: Lizavetta Grigoryevna Muromskaya ile, yantn verdi. Hi olmazsa gelin demeye lyk bir kz ; yle deil mi? Babacm, ben evlenmeyi henz hi dnmyorum. Sen dnmeyebilirsin ama, senin yerine ben dnp tandm. Siz bilirsiniz babacm ama, Liza Muromskaya benim hi houma gitmiyor. Sonradan houna gider. Nikhta keramet vardr. Ama ben onu mutlu etmek yeteneini kendimde gremiyorum. Onun mutluluu sana dert olmaz! Hem sen anana babana byle mi boyun eersin? Gzel.92 BYELKN'N HKAYELER Siz ne dersiniz deyiniz, ama ben onunla evlenmek istemiyorum ve evlenmeyeceim de... Ya evlenirsin ya da ben seni reddederim; emlakime gelince, Allahn byklne yemin ederim ki, onu da satar savar, sana santim brakmam. Dnmen iin sana gn sre veriyorum. imdilik ise hi gzme grnme! Aleksey, babasnn aklna koyduu bir eyi,Taras Skotinin'in deyimince ivinin bile skemeyeceini biliyordu. Ama Aleksey de babasna benziyordu. Onu da dncelerinden caydrmak ayn derecede g iti. Delikanl odasna ekildi ve ana baba egemenliinin snrlarn, Lizavetta Grigoryevna'y, kendisini bir dilenci haline getirecei hakkndaki babasnn tumturakl yeminini; nihayet Akulina'y dnmeye balad. Onu lgnca sevdiini ilk kez aka gryordu. Bir kyl kz ile evlenerek kendi emei ile yaamak gibi romantik bir dnce aklna geldi. Bu atak karar zerinde dndke, bunu en akla yakn bir dnce olarak buldu. Yamurlu havalar yznden koruluktaki bulumalarnn da bir sreden beri aras uzamt. ok dokunakl bir yaz ile ve en ateli szlerle Akulina'ya bir mektup yazarak, kendilerini tehdideden tehlikeyi ona haber verdi ve ayn mektupta kza evlenme nerisi yapt. Mektubu, hemen postaya, mee aacna gtrd ve rahat bir uykuya yatt. Ertesi gn, kararnda durur bir halde, kendisiyle aka konumak zere, sabah erkenden Muromskiy'e gitti. Umudu Muromskiy'nin yce gnlllne snmak yoluyla onu da kendi tarafna ekmekti. Priluino atosunun merdivenleri nnde atn durdurarak: Grigori vanovi evde mi? diye sordu. Uak: (*) Tara Skotinin : Fonvizinin " Anasnn Kuzusu" komedisi kiilerinden kaba, cahil bir derebeyi. l PUKN 93 Hayr efendimiz, evde deil, dedi. Sabahtan atna binip gitti. Aleksey: Ne tatsz durum! diye dnd. Ya Lizavetta Grigoryevna evde mi acaba? Evet efendimiz, evdeler. Aleksey atndan atlad ve dizginleri uan eline vererek, nceden haber vermeye gerek grmeden ieri girdi. Salona doru ilerlerken de: imdi danann kuyruu kopacak, dorudan doruya kzla konuurum diye dnerek ieri girdi ve dona kald...

Liza...Hayr Akulina, sevimli, esmer Akulina, sarafan yerine beyaz bir sabahlk giymi olduu halde, pencerenin nne oturmu kendi mektubunu okuyordu; ylesine dalmt ki Aleksey'in giriini duymamt bile. Delikanl sevinle barmaktan kendini alamad. Liza irkildi, ban kaldrd, bard ve kamak istedi. Aleksey onu tutmak iin atld: Akulina, Akulina! Liza onun elinden kurtulmaya alarak, Franszca: Mais laissezmoi donc, Monsieur: mais etes vous fou diye tekrarlyor ve ban eviriyordu. Aleksey gen kzn ellerini perek: Akulina, sevgilim Akulina! szlerini durmadan sylyordu. Bu sahnenin tan olan Mis Jackson ne anlam vereceini bilemiyordu. Tam bu srada kap ald, ieri Grigori vanovi girdi: Ooo maallah, dedi, anlalan siz ii oktan piirmisi niz! Okurlarmn beni, hikyenin sonunu anlatmak gibi gereksiz bir grevden kurtaracaklarn umarm. (*) Aslnda Franszca yazlmtr. Rica ederim beni braknz, yoksa deli mi oldunuz? anlamna gelir.MAA KIZIFena havalarda onlar sk sk toplanrlard. Allah taksiratlarn affetsin! Elliden yze kadar Oynarlard, Kazanrlard, Tebeirle yazarlard. Ve bylece onlar, Fena havalarda Ciddi ilerle urarlard. Bir gn hassa svari subaylarndan Nrumov'un evinde kumar oynanyordu. Uzun k gecesi farkna varlmadan gemiti. Sabahn beine doru akam yemeine oturdular. Oyunda kazananlar byk bir itahla yiyorlard; dierleri, bo tabaklan nnde dalgn oturuyorlard. Ama ampanya gelince konuma canland, herkes sze kart. Ev sahibi: Surin, sen ne yaptn? diye sordu.MAA KIZI Her zamanki gibi kaybettim. Talihim olmadn aka sylemeliyim: Mirandol'ce oynuyorum, hi bir zaman heyecana kaplmyorum, beni hibir eyle artmak kabil deil, ama, yine de kaybediyorum. Bir defack olsun oyun tarzn deitirmedin mi? Bir kez olsun krmznn zerine koymadn m? Sebatna ayorum. Konuklardan biri, gen bir askeri mhendisi gstererek: Ya Hermann'a ne dersiniz? dedi. mrnde eline kt almam, hibir oyuna katlmam olduu halde, sabahn beine kadar bizimle oturup oyunumuzu seyrediyor. Hermann: Oyun beni ok ilgilendiriyor, dedi. Ama fazlasn alacam umuduyla gerekli olann gzden karacak bir durumda deilim.. Tomskiy: Hermann bir Alman'dr, dedi; hesabn bilir, hepsi bu kadar! Ama benim anlayamadm biri varsa, o da byk annem Kontes Anna Fedotovna'dr. Konuklar: Ne? Nasl? diye bartlar. Tomskiy szne devam etti: (*) Mirandol: Bu deyim Rusa metinlerde aynen byle yazlmtr. Yaptmz btn aratrmalara karn "Maa Kz" nn eitli Rusa basklarndan hi birinde bununla ilgili hibir aklamaya rastlamadk. Yaptn Franszca evirilerinde ise bu deyim aynen muhafaza edilmi ve italik olarak yazlmtr. ki Almanca evirisinde ise "Mirandol oynuyorum" deyimi "Bir filozof gibi oynuyorum" anlamndan alnmtr. Herhalde

Pukin bu deyimi 1463 1495 yllarnda yasayan Giovanni Pico Della Mirandola ismindeki talyan filozofuna balayarak kullanlmtr. nk bu talyan filozofu, teoloji ve filozofideki cesaret ve pervaszl ile nldr. Bu duruma gre"Mirandol oynuyorum" szleri'cesur oynuyorum "anlamna da alnabilir (H. A. Ediz). PUKN 99 Byk annemin nasl olup da kumar oynamadna bir trl aklm ermiyor. Narumov: Seksen yanda bir kadnn oyun oynamamasnda alacak ne var sanki? dedi. Demek siz onunla ilgili hibir ey bilmiyorsunuz? Hayr; dorusu hibir ey bilmiyoruz! Oo, yle ise dinleyin: unu bilmelisiniz ki, byk annem, bundan altm yl nce Paris'e gitmi, orada n salm... Halk Vens moscovite'i grmek iin peine dolarm. Richelieu de ona kur yaparm. Byk annemin dediine gre, adamcaz yz bulamad iin, az kalsn kendini ldryormu. O devirde kadnlar firavun (*) denilen bir oyun oynarlarm. Bir defasnda byk annem, sarayda, Orleans Dkyle oynarken, sz zerine ok byk bir para kaybetmi. Eve gelip yzndeki takma benleriyle etekliinin altndaki kafesleri karrken, kumardaki kaybm da dedeme anlatm ve paralar demesini emretmi. Anmsadma gre rahmetli dedem, byk annemin khyasnn soyundanm. Byk annemden ateten korkar gibi korkarm. Ama yine de, bu mthi kayb iitince pek fkelenmi. Hesaplar getirerek alt ay iinde yarm milyona yakn bir para harcadklarn gstermi...Burada, Paris civarnda, ne Moskova yaknlarndaki, ne de Saratov'daki kylerinin bulunmadn syleyerek, paray demem deyip kesmi. Byk annem kendisine bir tokat atm ve dedemin gzden dtn anlatmak iin de o gece ayr yatm. (*) Aslnda Franszcadr. "Moskova Vens'" anlamna gelir. (**) Firavun: rendiimize gre firavun oyunu "kl" denilen ve ktla oynanan bir eit kumar oyununa benzemektir. Bu oyun, karlkl iki kii arasnda oynanr. Oyunculardan biri belli bir para karl rnein be, on, elli liraya, bir kt ister. Ktlar almaya balanr. stenen kt kimin nne karsa paray o kazanr. (H. A.Ediz).100 MAA KIZI Ertesi gn, kocasna verdii bu aile cezasnn etkili olduunu umarak, onu yanna armalarn emretmi: Ama kocasnn ayak dirediini grm. Hayatnda ilk. kez olarak, dedemin itirazlarn dinlemek, ona aklamalarda bulunmak durumuna dm. Bortan borca fark olduunu, bir prensle bir arabacnn bir olmadn hogrr bir eda ile ispata kantlamaya alarak onu utandracan sanm...Ama ne gezer! Dedem isyan etmi. Nuh demi, peygamber dememi...Byk annem ne yapacan arm. O zamanlar byk annemin ok dikkate deer bir adamla sk fk ahbapl varm. Hakknda birok olmayacak eyler anlatlan Kont SaintGermain'i siz de duymu olacaksnz! Bu adamn kendisine Serseri Yahudi ss verdiini, hayat suyu, tlsml ta v.b....gibi eylerin bulucusu olarak geindiini bilirsiniz! Bu adamla arlatan diye alay ederlermi. Kazanova "Anlar" nda, bu Kont St. Germain'in bir casus olduunu syler...Bununla beraber esrarl haline karn Kont St. Germain'in ok saygdeer bir grn varm.. Sosyetede nezaketiyle tannrm. Byk annem hl onu delice sever, ondan saygszca sz edilince de kzar. Byk annem St. Germain'in ok paras olduunu biliyormu. Ona bavurmaya karar vermi. Kendisine bir tezkere yazarak hemen gelmesini rica etmi. Tuhaf ihtiyar hemen gelmi ve byk annemi byk bir keder iinde bulmu. Byk annem ona kocasnn barbarln en feci bir biimde anlattktan sonra nihayet, btn umudunu Kontun dostluuna ve nezaketine baladn sylemi. St. Germain bir sre dnm. Sonra da: "Ben bu paray size verebilirim, demi. Ama bana bunu geri vermedike rahat etmeyeceinizi biliyorum. Halbuki ben sizi

yeni birtakm zahmetlere sokmak istemem. Bir baka are var: kaybettiiniz paray tekrar kazanabilirsiniz". Byk annem: "Fakat aziz kontum, demi, size hi paramz olmadn sylyorum!" PUKN 101 L St. Germain: "Bunun iin paraya ihtiya yok, ltfen beni dinleyiniz" diye itiraz etmi ve byk anneme, urunda hepimizin ok ey vereceimiz bir sr sylemi... Gen kumarbazlar dikkat kesilmilerdi. Tomskiy piposunu yakt. Biraz uzatarak szne devam etti: Byk annem, hemen o akam Versailles'a Au jeu de la Reine'e(*) gitmi. Orleans dk banko tutuyormu. Byk annem, borcunu getiremedii iin hafif tertip zr dilemi; kendini balatmak iin de kk bir yalan kvrm ve bankoya kar oynamaya balam. kt seerek, birbiri ardnca bunlar karm: her seferinde koyduu paray kazanm. Bylece byk annem evvelce kaybettii paray tamamen karm... Konuklardan biri: Rastlant! dedi. Hermann: Masal! diye ekledi. Bir ncs: Belki de ktlar iaretliydi, dncesini ileri srd. Tomskiy ciddi ciddi: Sanmam! dedi. Narumov: Birbiri ardnca kt karan bir byk annen olsun da sen hl onun bu srrn renmemi olasn, bu nasl olur? dedi. Tomskiy: Evet, iin ktl burada ya, dedi. Babam da iinde byk annemin drt olu vard. Bunlarn drd de kaarlanm kumarclard. Byk annem bunlardan hibirine srrn retmedi; halbuki bunu renmek, onlar iin olduu kadar benim iin de fena bir ey olmayacakt. Fakat amcam (*) Aslnda Franszcadr: "Kralienin kumar oyununa" anlamna gelir. (H. A Ediz).102 MAA KIZI kont van li, doru olduunu namusu zerine yemin ederek baknz bana ne anlatt: Hani u milyonlarca paray yedikten sonra sefalet iinde len merhum aplitskiy yok mu, ite bu adam genliinde bir gn galiba Zori'le oynarken yz bin rubleye yakn bir para kaybeder. Byk bir umutsuzlua der. Genlerin yaramazca hareketlerine kar daima sert davranan byk annem, naslsa aplitskiy'e acm. Birbiri peinden oynamak art ile ona kt retmi, bundan sonra da bir daha oynamayacana dair ondan sz alm...aplitskiy, kumarda kaybettii adam bulmu.. Tekrar oynamaya balamlar...aplitskiy birinci kda 50 bin ruble koymu ve kazanm; paray iki, sonra da misline ykseltmi, bylece zararn kardktan baka, oyundan krl olarak kalkm... Artk uyku zaman gelmiti: saat altya eyrek vard. Gerekten de afak skyordu. Genler kadehlerini bitirerek daldlar. II // parait, que monsieur est decidement pour les suivantes. Que voulezvous, madame? Elles sont plus fraches^ Bir salon konumas. ihtiyar kontes, tuvalet odasnda, aynann karsnda oturuyordu. oda hizmetisi etrafn almt. Bunlardan biri allk iesini, tekisi firkete kutusunu, bir ncs de, ate renginde kurdelelerle ssl yksek bir hotozu tutuyordu. Gzellii oktan solmu olan kontes hi de gzellik iddiasnda bulunmamakla beraber, btn genlik alkanlklarn korumutu. 1770 yllar modasn adm adm izler, bundan altm yl nce nasl giyiniyorduysa, yine yle, uzun uzun, zene bezene giyinirdi. Pencerenin nnde, kontesin evltl, gen bir kz gergef iliyordu. eri giren gen bir subay:

Gnaydn grand'maman! Bonjour mademoiselle Lise!(**), dedi. Grand'maman, sizden bir ricam var. Neymi bakalm Paul? (*) Aslnda Franszca yazlmtr Grlyor ki, msy, kesin olarak oda hizmetileri tercih ediyorlar. . Ne yapalm madam, onlar daha krpe (H. Ediz). (**) Aslnda Franszca yazlmtr. "Gnaydn byk anne, gnaydn Matmazel Liza" demektir (H. A. Ediz).104 MAA KIZI Dostlarmdan birini tantmama ve cuma gnk baloya getirmeme izninizi rica edeceim Dorudan baloya getir, orada tantrsn. Sen dn ***e gittin mi? Elbette, ok elendik. Saat bee kadar dans ettik...Yeletskaya ne kadar gzeldi! ' A sevgili olum, sanki onun neresi gzel? Onun byk annesi prenses Darya Petrovna byle mi idi! Aklma gelmiken soraym: Herhalde imdi prenses Darya Petrovna iyice ihtiyarlam olmal. Tomskiy arm bir halde cevap verdi: ihtiyarlam da ne demek?. leli yedi yl oluyor. Kz ban kaldrd: Delikanlya iaret etti. Tomskiy yatlarnn lmn ihtiyar kontesten gizlediklerini hatrlad ve dudaklarn srd. Ama kontes, kendisi iin yeni olan bu haberi byk kaytszlkla dinledi. Demek lm! dedi. Halbuki benim haberim yok. Frulein unvan ikimize ayn zamanda verilmiti. Takdim olunduumuz zaman mparatorie...diyerek, bu hikyeyi belki yznc kez torununa anlatt. Sonra da: Haydi bakalm Paul, dedi, imdi de kalkmama yardm et! Liza'cm, enfiye kutum nerede? Kontes, tuvaletini tamamlamak zere hizmetisiyle paravann arkasna geti. Tomskiy, gen kzla beraber kald. Lizavetta vanovna, yavaa: Kontese kimi tantmak istiyorsun? diye sordu. Narumov'u. Onu tanyor musun? Hayr! Sivil mi, asker mi? Asker. Asker mhendis mi? Hayr! Svari. Onun askeri mhendis olduunu nereden kardn? Gen kz gld ve hi cevap vermedi. PUKN 105 Kontes paravann arkasndan: Paul! diye seslendi. Bana yeni bir roman gnder. Yalnz rica ederim imdikilerinden olmasn. Ne demek istiyorsunuz grand'maman? Yani, yle bir roman istiyorum ki, kiisi ne anasn, ne de babasn boazlamam olsun. Suda boulmu insanlar olmasn! Ben suda boulmu insanlardan pek korkarm. imdi byle romanlar yok ki. Rus romanlarndan istemez misiniz? Rus romanlar var mym? Gnder yavrum, ltfen gnder! Affnz rica ederim gran'maman, acele iim var. zninizle, Lizavetta vanovna. Narumov'un askeri mhendis olduunu nerden kardn? Tomskiy tuvalet salonundan kt. Lizavetta vanovna yalnz kalmt. Elindeki ii brakt, pencereden bakmaya balad. ok gemeden, sokan te tarafnda, ke bandaki evin arkasndan gen bir subay grnd. Gen kzn yzn bir krmzlk kaplad ve ban kanavie zerine edi Bu srada kontes, giyinmi bir halde ieri girdi: Liza'cm, dedi, arabay komalarn emret de gezmeye gidelim; Liza gergefin bandan kalkt; elindeki ii toplamaya balad. Kontes:

Nen var yavrum? Sar msn, nesin? diye bard. abuk arabay komalarn syle. Gen kz, yavaa: imdi diyerek kapya kotu. Bir uak girdi ve prens Pavel Aleksandrovi'in gnderdii kitaplar kontese verdi. Kontes:106 MAA KIZI PUKIN 107 Pekl, dedi. Kendisine teekkr et. Liza, Liza. Nereye kouyorsun? Giyinmeye. Vakit var, kzm. Buraya otur. Birinci cildi a ve yksek sesle okumaya bala... Gen kz kitab ald; birka satr okudu. Kontes: Daha yksek, dedi. Sana ne oldu kuzum? Sesin mi ksld, nedir? Dur; u iskemleyi bana yaklatr; biraz daha... ha yle. Lizavetta vanovna iki sayfa daha okudu. Kontes esnedi: At u kitab, dedi. Bu ne sama ey! Bunu prens Pavel'e geri gnder ve teekkr etmelerini tembih et...Ya araba ne oldu? Lizavetta vanovna sokaa bir gz atarak: Araba hazr, dedi. Kontes: Peki, sen neye hl giyinmemi bir haldesin? Her zaman seni beklemek gerekiyor, yavrum, bu ekilir ey deil dorusu. Liza odasna kotu. Daha iki dakika gememiti ki, kontes olanca gcyle ngra almaya balad. hizmeti bir kapdan, bir uak da teki kapdan ieri kotular. Kontes: Ne oluyor kuzum? dedi. Size bir trl ses duyurmak kabil olmuyor. Lizavetta vanovna'ya haber verin, bekliyorum. Lizavetta vanovna, apkasn ve mantosunu giymi bir halde ieri girdi. Kontes: Hele kr, dedi. Bu ne ss! Buna ne gerek vard? Kendini kime beendirmek istiyorsun? Peki ama hava nasl? Rzgrl gibi grnyor. Uak: Hayr kontes hazretleri, dedi. Hava ok sakin. Siz her zaman dnmeden sylersiniz! A bakaym u pencereyi. Tamam, dediim gibi, rzgr! Hem de ok souk bir rzgr! Arabadan vazgeiyorum, Liza'cm, gitmiyoruz: sslenmene hi lzum yokmu! Lizavetta vanovna: te benim hayatm! diye dnd. Gerekten de Lizavetta vanovna, ok mutsuz bir varlkt. Dante der ki: "El kapsnn ekmei ac, el merdivenlerinden kmak yorucudur." Bakasna muhta olmann acln, aristokrat bir kocakarnn yanndaki zavall bir evlatlktan daha iyi kim anlayabilir? Hi kuku yok ki kontes*** kt yrekli bir insan deildi. Ama, kibar leminin martt bir kadn olmak dolaysyla birtakm kaprisleri vard. Cimriydi. Devrini yaam, fakat yeni zamana uyamam her ihtiyar gibi kendini souk bir bencilie kaptrmt. Balolara tanr, yz boyal ve eski modaya gre giyinmi olarak, salonlarn kanlmaz ve irkin bir ss halinde, bir keye kurulup.oturuyordu. Gelen konuklar, adeta kararlatrlm bir trene uyarcasna, nnde yerlere kadar eilirler, bundan sonra da onunla kimse ilgilenmezdi. ahsen kimseyi tanmayarak ve terifat kurallarna sk skya bal kalarak, btn ehir halkn konana kabul ederdi. Says pek ok olan maiyet halk, kontesin harem ve selamlk dairelerinde salarn aartarak ve semirerek, bir aya ukurda olan ihtiyar kadn durmadan soyarlard. Lizavetta vanovna bu evin bir ilekeiydi. ay datyor, ekeri israf ediyor diye azar iitirdi. Yksek sesle roman okur, yazarn btn yanllarndan o sorumlu tutulurdu. Gezintilerinde kontese elik eder, havann ve kaldrmn bozukluundan yine o sorumlu tutulurdu. Ona, hibir zaman tam olarak alamad bir maa balanmt. Halbuki herkes gibi yani pek az kimseler gibi giyinmesini ister108 MAA KIZI

di. Kibar alemindeki hali yrekler acs idi. Herkes onu tanr, ama kimse farketmezdi. Balolarda, ancak visvis(*) eksikliinde onu dansa kaldrrlard. Kadnlar her seferinde, yalnz tuvaletlerini dzeltmek iin tuvalet odasna gitmek ihtiyacn duyduklar zaman onun koluna girerlerdi. Liza, onurlu bir kzd. Durumunu ok iyi anlyordu, boyuna evresine baknarak kendisini kurtaracak adam sabrszlkla bekliyordu. Ama hoppaca davranlarnda bile hesapli elden brakmayan genler ona pek aldr etmezlerdi. Halbuki Lizavetta vanovna, bu genlerin, evrelerinde dolatklar souk ve kstah kzlardan yzlerce kez sevimliydi. O ka kez, skc ve muhteem salondan sessizce karak, alamak iin kt kapl paravanlarn, komidinin, aynann, boyal bir karyolann durduu ve bakr bir amdanda, iyandan yaplm bir mumun snk bir kla yand kendi yoksul odasna gelmiti. Bu hikyenin banda anlattmz Narumov'un evindeki geceden iki gn sonra, ve imdi anlatmakta olduumuz sahneden bir hafta nce bir gnd. Lizavetta vanovna, pencerenin nne oturmu, gergef iliyordu; rastlant eseri sokaa baknca, gen bir askeri mhendisin, gzlerini kendi penceresine dikmi, hareketsiz durduunu grd. Kz ban edi ve tekrar iiyle uramaya balad. Be dakika sonra tekrar bakt, gen subay ayn yerde duruyordu. Sokaktan gelip geen subaylarla cilvelemek deti olmad iin, sokaa bakmaktan vazgeti ve ban kaldrmakszn iki saat kadar gergef iledi. Yemee ardlar. Ayaa kalkt ve gergefini toplamaya balad. Gz sokaa kaynca, subay yine grd. Bu ona olduka tuhaf geldi. Yemekten sonra, bir eit zntl duygu ile pencereye yaklat. Subay artk orada yoktu. Gen kz onu unuttu. PUKN 109 (*) Aslnda Franszca yazlmtr. Dansta, yemekte ve vb.de karlkl iftlerden birine verilen isimdir.(H.A.Ediz). ki gn sonra, arabaya binmek zere kontesle beraber evden karken, onu yine grd. Gen subay, yzn krk yakasnn iine gizlemi, d kapnn hemen yanbanda duruyordu. Siyah gzleri, apkann altndan prldyordu. Lizavetta vanovna, nedenini kendisinin de bilmedii bir korku duydu; anlalmaz bir rperti ile arabaya oturdu. Eve dnnce pencereye kotu. Subay, gzlerini ona dikmi, yine eski yerinde duruyordu. Gen kz meraktan kvranarak, kendisi iin yepyeni bir duygunun etkisiyle heyecanlanarak pencereden ayrld. O zamandan beri, gn gemezdi ki delikanl, belli saatlerde evin pencerelerinin altna gelmesin. Kzla delikanl arasnda, sessiz bir iliki kuruldu. Gen kz, elinde ii, yerinde otururken, onun yaklatn hisseder, ban kaldrr, her geen gn ona biraz daha uzun bakard. Delikanl bu baklardan minnettarm gibi grnrd, gzleri her karlatka, delikanlnn solgun yanaklarnn birden pembeletiini, gen kz, genlie zg keskin bakyla, farkederdi. Bir hafta sonra kz ona glmsedi. Tomskiy, bir arkadan tantmak iin kontesten izin rica ettii gn, zavall kzn yrei, iddetle arpmaya balamt. Fakat Narumov'un mhendis olmayp svari olduunu rendii zaman, patavatszca sorusuyla havai Tomskiy'e srrn belli ettiine zld. Hermann, kendisine kk bir miras brakan Ruslarn bir Alman'n olu idi. Kimseye muhta olmadan yaamaya ahdetmi olan Hermann, en kk bir israfa bile yer vermiyor, servetinin faizine el srmeksizin yalnz maayla geiniyordu. Zaten Hermann, iine kapal, arbal bir adamd. Arkadalar, onun bu ar tutumluluuyla alay etmek frsatn pek seyrek buluyorlard. Hermann'n, gl tutkular ve ateli bir dgc vard. Ama iradesinin gc onu, genliin bilinen hatalarnda kurtarmt. rnein, yaradlta bir kumarc olduu halde, mrnde eline kt almamt. nk, (kendi deyimiyle) durumunun, fazlasn al110 MAA KIZI PUSKN 111

mak umuduyla gerekli olann gzden karmasna izin vermedii, kansnda idi. Byle iken, gecelerce kumar masalarnn bandan kalkmaz, ateli bir heyecan iinde oyunun trl evrelerini izlerdi. kt hikyesi onun imgelemi zerinde gl bir etki yapm ve btn gece aklndan hi kmamt. Ertesi akam, Petersburg sokaklarnda serseri serseri dolarken: "Ne olur, diye dnyordu, ihtiyar kontes srrn bana asa, ya da o salam kdn hangileri olduunu sylese, ne olur? Hem talihimi niin denemeyeyim? htiyar kontese tantlmak, onun sempatisini kazanmak, hatta hatta olmak! Bunlarn hepsi mmkn...Ama btn bunlar iin vakit ister. Halbuki kontes seksen yedi yanda. Bir hafta, hatta iki gn sonra pekl lebilir...Ya u hikyeye ne demeli? Buna inanlabilir mi? Hayr. Tutumluluk, lllk, alkanlk: te benim salam kdm. te benim sermayemi , hatta be misline karacak, bana bamszlk ve gnl rahatl salayacak ey." Hermann'n kafas bu dncelerle doluyken, kendisinin Petersburg'un ana caddelerinden birinde, mimari biimde ok eski bir evin nnde buldu. Cadde arabalarla kaplyd, arabalar birbiri ardnca, ok kl bir kapya doru akp gidiyorlard. Bu arabalardan zaman zaman, kh gen ve gzel bir kadnn dzgn bacaklar, kh mahmuzlu bir izme, kh izgili bir orapla diplomat iskarpinleri, bir an iin grnp kayboluyordu. Krkler ve mantolar heybetli kapcnn nnde acele acele geiyordu. Hermann durdu ve kedeki bekiden sordu: Bu ev, kimin evi? Kontes ***in!. Hermann rperdi. O olaanst hikye yeniden kafasnda canland. Kontesi ve onun olaanst hnerini dnerek evin evresinde dolamaya balad. Ge vakit kendi sakin kesine dnd. Uzun bir sre uyuyamad. Uykuya daldktan sonra ise, ryasnda, oyun ktlar, yeil bir ma sa, deste deste banknotlar, kme kme altnlar grd. Birbiri peinden kt sryor, gvenle rlans yapyor, durmadan kazanyor, altnlar nne yyor, banknotlar ceplerine dolduruyordu. Ge vakit uyand zaman bu hayal servetini kaybettii iin derin derin iini ekti. Tekrar ehirde dolamaya kt ve kendini yeniden kontesin evinin nnde buldu. Sanki gizli bir el, kendisini oraya ekiyordu. Durdu; pencerelere bakmaya balad. Pencerelerden birinde, her halde bir kitap ya da bir i zerine eilmi, siyah sal bir ba grd. Ba doruldu. Hermann krpe bir yzle bir ift siyah gz grd. te bu an, onun alnyazsn belirlemiti.III Vous m 'ecrivez, mon ange, des lettres de quatre de quatre pages plus vite, que je ne puis le lire*') Bir mektuptan Lizavetta vanovna apkasn ve mantosunu henz kartmt ki, kontes ona bir adam gndermi ve arabann tekrar hazrlanmasn emretmiti. Arabaya gittiler. ki uak ihtiyar kontesi kaldrp tam arabann kapsndan ieri soktuklar srada, Lizavetta vanovna, tekerleklerin yan banda mhendisini grd. Delikanl kzn elini kavrad. Gen kz korkusunu yenmeye vakit bulamadan, subay ortadan kaybolmu, kzn elinde bir mektup kalmt. Lizavetta mektubu eldivenin iine saklad. Btn yol boyunca ne bir ey iitti, ne de bir ey grd. Kontesin, arabada iken boyuna soru sormak deti vard: u rastladmz adam kim? Bu kprnn ad ne? u tabelada ne yazyor? Bu sefer Lizavetta vanovna dncesiz rasgele yantlar veriyor, kontesi kzdryordu. Bugn sana ne oldu, kzm?. Sar m oldun nedir?. Sen beni ya dinlemiyorsun, ya da anlamyorsun?. Allaha kr peltek deilim, henz aklm da karmadm. .(*) Meleim, bana, okuyabildiimden de daha abuk drder sayfalk mektuplar yazyorsunuz. PUKN 113 Lizavetta vanovna onu dinlemiyordu. Eve dner dnmez odasna kotu, eldivenin iinden mektubu kard. Mektup akt, bir solukta okudu. Bu bir ak ilanyd: saygl ve nazik bir ifade ile yazlm, szc szcne Almanca bir romandan alnmt.

Ama Lizavetta vanovna Almanca bilmiyordu, mektup pek houna gitti. Bununla beraber ald bu mektup onu pek zyordu. Hayatnda ilk kez gen bir erkekle gizli, yakn bir ilikiye giriiyordu. Subayn pervaszl kz fena halde korkutuyordu, ihtiyatsz davrand iin kendisini kabahatli gryor, ne yapacan bilmiyordu: pencerede oturmaktan vazgeerek ve ilgisiz davranarak gen subayn bundan sonraki arkasna dme isteini mi krmalyd? Yoksa mektubunu geri mi gndermeliydi? Ya da kesin ve souk bir yant m vermeliydi? Onun ak danaca kimsesi yoktu: ne bir dostu, ne de bir yol gstericisi vard. Lizavetta vanovna yant yazmaya karar verdi. Yaz masasnn bana geti, kalemi kd eline ald ve dnceye dald. Birka kez mektubunu yazmaya balayp yrtt: nk kulland deyimler kendisine, ya fazla samimi, ya da fazla souk grnmt. Nihayet kendisinin de beendii birka satr karalayabildi. Gen kz mektubunda: "Namuslu niyetler beslediinize ve dncesiz bir davranla beni kk drmek istemediinize gvenim var, diyordu. Ama, tanmamz byle balamamalyd. Mektubunuzu geri gnderiyor ve haketmediim saygszca bir davranla, ileride her hangi bir ikyete yol amayacanz umuyorum." Ertesi gn Hermann'n gemekte olduunu gren Lizavetta vanovna, gergefinin bandan kalkt, salona geerek, kk pencereyi at ve gen subayn evikliine gvenerek mektubu sokaa att. Hermann koup mektubu yerden kapt ve bir ekerci dkknna girdi. Zarf yrtnca kendi mektubunu ve Lizavetta vanovna'nn cevabn buldu. Zaten o da bunu bekliyordu. evirmekte olduu entrikayla pek megul bir halde, evine dnd.114 MAA KIZI Bu olaydan gn sonra, kadn eyas satan bir maazann gen ve akgz kzlarndan biri, Lizavetta vanovna'ya bir tezkere getirdi. Para istendiini tahmin eden Lizavetta vanovna, tezkereyi zntyle at ve hemen Hermann'n yazsn tamd: Yavrucuum, yanlnz var dedi, bu tezkere bana deu. Pikin kz, hileci glmseyiini saklamakszn: Hayr efendim, dedi, sizin, sizin. Ltfen okuyunuz! Lizavetta vanovna tezkereye acele bir gz gezdirdi. Hermann kendisiyle grmek istiyordu. Gerek bu acele istekten, gerek Hermann'n tuttuu yoldan rken Lizavetta vanovna: Olana yok! Bu mektup gerekten bana deil, dedi ve mektubu para para etti. Mektubu getiren kz: Mademki mektup size yazlmam, ne diye yrttnz? dedi. Ben sizin yerinizde olsam onu. yazana geri gnderirdim. Kzn bu anmsamasndan fkelenen Lizavetta vanovna: Rica ederim ekerim, dedi, bundan byle bana tezkere falan getirmeyin. Sizi gnderene de, byle eylerin ayp olduunu syleyin! Fakat Hermann uslanmad. Lizavetta vanovna, her gn u veya bu arala ondan mektuplar alyordu. Artk bunlar Almancadan da evrilmi deillerdi. Hermann bunlar, tutkusundan esinlenerek yazyor ve kendine zg bir dille konuuyordu: bu mektuplarda hem onun deimez istekleri hem de snrsz bir hayal gcnn perianl gze arpyordu. Lizavetta vanovna artk bunlar geri gndermeyi de dnmyordu: Bu mektuplar ona sonsuz bir zevk veriyordu. Bunlara yant vermeye balad. Yazd tezkereler, gittike PUKN 115 daha uzun, daha lml bir nitelik almaya balad. Nihayet, u aadaki mektubu ona pencereden att: "Bu akam *** elisi bir balo veriyor. Kontes de oraya gidecek. Saat ikiye kadar orada kalrz. Beni yalnz grmeniz iin ite size bir frsat! Kontes gider gitmez adamlar da, her halde, uraya buraya dalrlar. Antrede yalnz kapc kalr. Ama o da, deti zere, kulbesine ekilir. On bir buukta geliniz. Doru merdivenlerden knz! ayet

bekleme odasnda birine rastlarsanz, kontesin evde olup olmadn sorunuz! Size "yok" diyeceklerdir. zaman geri dnmekten baka yapacak bir ey de kalmaz! Ama her halde kimseye rastgelmeyeceksinizdir. Kzlarn hepsi de kendi dairelerinde bir odada otururlar...Bekleme salonundan sola sapnz, kontesin yatak odasna kadar dosdoru gidiniz! Yatak odasnda, paravann arkasnda iki kk kap greceksiniz, sadaki, kontesin hibir zaman girmedii alma odasna, soldaki bir koridora alr. Burada dar ve dnemeli bir merdiven vardr. Bu merdiven benim odama gider!" Hermann, belirtilen zaman bekleyerek bir kaplan gibi titriyordu. Daha akamn onunda, kontesin evi nnde duruyordu. Hava ok ktyd: rzgr uluyor, sulu bir kar, lapa lapa yayordu. Fenerlerin donuktu. Sokaklar tenhayd. Nadiren, ge kalm bir mteriyi gzleyen lagar beygirli bir arabacnn getii grlyordu. Hermann, ne rzgr, ne de kar duymakszn, yalnz bir ceketle duruyordu. Nihayet kontesin arabasn getirdiler. Hermann, uaklarn, beli bklm, samur bir krke brnm ihtiyar kadn koltuklayarak nasl getirdiklerini, bunun arkasndan da ince bir manto giymi, ban taze ieklerle sslemi olan Lizaveta'nn nasl getiini grd. Arabann kaplar kapand. Araba, yumuak karlarn zerinde ar ar hareket etti. Kapc kaplar kapad. Pencereler karard. Hermann, boalan evin evresinde dolamaya balad. Bir fenere yaklaarak saate bakt: Saat on biri yirmi geiyordu. Fenerin116 MAA KIZI PUKN 117 altnda kald; gzlerini saatin yelkovanna dikerek geri kalan dakikalarn gemesini beklemeye balad. Hermann, tam saat on bir buukta, kontesin konann ta merdivenlerinden kt ye bol kla aydnlatlm bir antreye girdi. Kapc yoktu. Acele acele merdivenlerden kt. Bekleme salonunun kapsn at ve lambann altnda, eski ve kirli bir koltuun iinde uyumakta olan bir uak grd. Hafif ve emin admlarla uan yanndan geti. Salon ve konuk odas karanlkt. Bekleme odasndaki lamba bunlar hafif bir kla aydnlatyordu. Hermann kontesin yatak odasna girdi. Eski aziz tasvirleriyle dolu caml dolabn nnde, altn bir meryem ana kandili yanyordu. Renkleri solmu kuma koltuklarla, aalarnn yaldzlar dklm, kuty yastkl kanepeler, in ii duvar kadyla kapl duvarlarn dibinde, hazin bir simetriyle sralanmlard. Duvarda, Paris'te Madam Lebrun tarafndan yaplm iki portre aslyd. Bunlardan biri, parlak yeil niformas zerine nian taklm, krk yalarnda, krmz yzl iman bir adam; tekisi ise, pudral salar akaklarndan yukar doru taranm ve zerine bir gl ilitirilmi, kartal burunlu gen ve gzel bir kadn betimliyordu. Odann drt bir yannda, oban kzlarn gsteren porselenden yaplm minyatrler, nl Leroy ii masa saatleri, kutucuklar, ruletler, yelpazeler ve geen yzyln sonlarnda Montgolfier balonu ve Mesmer'in manyetizmas ile birlikte icat olunmu eitli kadn oyuncaklar gze arpyordu. Hermann paravann arkasna geti. Orada demirden, kk bir karyola duruyordu. Sada, alma odasna, solda da, koridora alan kaplar vard. Hermann bu kapy at ve zavall evlatln odasna giden dar, dnemeli merdiveni grd... Ne var ki Hermann geri dnd ve karanlk alma odasna girdi. Vakit ar geiyordu. Ortalk sessizdi. Konuk salonunun saati on ikiyi ald, sonra yine, her ey sustu. Hermann, yanmam bir sobaya dayanm, ayakta duruyordu. Sakindi. Yrei tehlikeli, ama zorunlu bir ie karar vermi bir insann yrei gibi dzgn vurularla arpyordu. Saatler sabahn birini, sonra da ikisini ald. Hermann, uzaktan gelen bir araba grltsn iitti. Elinde olmayarak heyecanland. Araba yaklat ve durdu. ndirilen araba basamann grlts ona kadar geldi. Evde hareket balad. Hizmetiler koutu. Sesler duyuldu. Ev aydnland. ihtiyar hizmeti yatak odasna kotular. Kontes, bitkin bir halde ieri girdi ve Voltaire koltuklarndan birine yld. Hermann delikten bakyordu: Lizavetta vanovna nnden geti. Hermann onun kendi merdiven basamaklarndan acele acele ktn

iitti. Yreini vicdan azabna benzer bir eyler kemirir gibi oldu, ama yeniden yatt. Hermann talamt. Kontes aynann nnde soyunmaya balad. Gllerle donanm hotozunu bandan aldlar. Kesik sal, krlam bandan pudral takma salarn kardlar. Toplu ineler bir yamur gibi etrafna dklyordu. Sim ile ilenmi sar robu, i ayaklar zerine dt. Hermann bu kadn tuvaletinin btn iren gzelliklerinin tan olmutu. Nihayet kontes takkesiyle ve gecelik entarisiyle kald. Yana daha uygun olan bu kyafetiyle kontes, daha az korkun ve daha az irkin grnyordu. Genel olarak btn yal insanlar gibi kontes de uykusuzluk ekiyordu. Soyunduktan sonra, pencerenin nne, Voltaire koltuklarndan birine oturdu; hizmetilerini savd. Mumlar dar gtrdler. Oda yine yalnz kandil yla aydnlanyordu. Kontes, benzi sapsar bir halde oturuyor, sarkk dudaklarn kmldatarak saa sola sallanyordu. Bulank gzlerinden, kafasnda hi bir dnce olmad anlalyordu. Korkun ihtiyarn u haline baknca, ondaki bu sallantnn istee bal olmaktan ok gizli bir mekanizmann etkisiyle olduu sanlabilir.118 MAA KIZI PUKN 119 Birdenbire bu l ehre anlatlmaz bir biimde deiti. Dudaklar kmldamaz oldu, gzleri canland: Kontesin nnde yabanc bir adam duruyordu. Bu adam ona, yava ve anlalr bir sesle: Korkmayn, Allah akna korkmayn! diyordu. Size hibir ktlk yapmak niyetinde deilim. Bana bir ltufta bulunmanz istirhama geldim. htiyar kadn sessizce ona bakyordu. Hermann kadnn sar olduuna karar vererek hkmederek, kulana eildi ve ayn eyleri tekrarlad. htiyar kadn yine eskisi gibi susuyordu. Hermann szne devam ederek: Btn mrmce beni mutlu edebilirsiniz, dedi. Hem bu size hibir fedakrla da mal olmaz. Sizin birbiri ardnca kd kardnz biliyorum. Hermann, sustu. Kontes, kendisinden ne istenildiini galiba anlamt. Yant vermek iin szck aryor gibiydi. Nihayet unlar syledi: O bir akayd. Size yemin ederim ki o bir akayd. Byle aka olmaz. Zararn karmak iin kendisine yardm ettiiniz aplitskiy'i anmsaynz! Anlalan kontes, armt. Yznn izgileri gl bir ruh heyecann gsteriyordu. Ama ok gemeden eski duygusuz halini ald. Hermann devam ederek: Bu salam kd bana syleyebilir misiniz? dedi. Kontes susuyordu. Hermann devam etti: Srrnz kimin iin saklayacaksnz? Torunlarnz iin mi? Onlar zaten zengin... Hem onlar parann deerini de bilmezler. Sizin kdnzn tutumsuz bir adama hi yarar olamaz. Baba mirasn korumasn bilmeyenler, btn abalara karn sefalet iinde lrler. Ben tutumsuz deilim, parann deerini bilirim. kdnz bende boa gitmez... Haydi! Hermann sustu; heyecanla ihtiyar kadnn cevabn bekledi. Kontes susuyordu. Hermann diz kt: Hayatta bir kez olsun sevdiyseniz, akn heyecanlarn anmsyorsanz, yeni domu olunuzun alayna bir kez olsun gulmsediyseniz, yreiniz bir kez olsun insanca bir duygu le arptysa, size bir kar, bir sevgili, bir anne duygusuyla yalvaryorum; hayatta kutsal olan her ne varsa onlar adna yalvaryorum, ricam reddetmeyiniz! Srrnz bana syleyiniz! Onu saklayacak ne var sanki? Belki de bu sr korkun bir gnahla, lmsz mutluluun kaydyla, eytanla yaplm bir szlemeyle ilgilidir. Amma dnnz, siz ihtiyarsnz, ok yaayacak deilsiniz! Ben bu gnah zerime almaya hazrm. Siz yalnz bana srrnz syleyiniz. Dnnz ki bir insann mutluluu sizin elinizdedir. Deil yalnz ben, ama ocuklarm, torunlarm, torunlarmn ocuklar, ksaca hepimiz annz kutsallatracaz, onu bir ermi kadnn ans gibi ycelteceiz.

htiyar kadn bir szle olsun yant vermiyordu. Hermann ayaa kalkt. Dilerini skarak: Bak ben seni nasl syletirim! dedi ve cebinden tabancasn kard. Kontes tabancay grnce bir kez daha iddetli bir heyecana kapld. Ban sallad, tabancann ateinden korunur gibi, elini siper etti. Sonra srt st dt ve kmldamaz oldu. Hermann, ihtiyar kadn elinden tutarak: ocukluu braknz, dedi.Son kez soruyorum: Bana kdn ne olduunu syleyecek misiniz? Evet veya hayr?. Kontes yant vermiyordu. Hermann onun lm olduunu grd.IV 7Mail8** Homme ans moeurs et ans Bir mektuptan Lizavetta vanovna, balo elbisesini henz karmam ve Ederin dncelere dalm bir halde odasnda oturuyordu. Eve gelince, kendisine isteksizce hizmet teklif eden gzleri uykulu hizmetiyi, kendisi soyunacan syleyerek, savmakta acele etmi ve Hermann' bulacan umarak, ama ayn zamanda orada bulunmamasn da isteyerek heyecanla odasna girmiti. Daha ilk bakta Hermann'n bulunmadna kanaat getirmi ve grmelerine engel olan nedenleri yaratt iin talihine kretmiti. Soyunmadan oturdu; bu kadar ksa bir zamanda geen ve onu bu kadar ileri gtren btn bu olaylar anmsamaya alt. Delikanly pencereden ilk grd gnn zerinden hafta bile gemeden onunla mektuplamaya balam ve gen ondan bir gece randevusu almay baarmt... Mektuplarndan bazlarnn altnda imzas bulunduu iin adn biliyordu. Onunla hi konumam, sesini duymamt. Bu geceye kadar hakknda asla hibir ey iitmemiti. Ksacas acayip bir iti bu.. (*) 7 Mays 18** Ahlaksz ve dinsiz adam. PUKN 121 Bu gece, baloda, alldn tersine, kendisine yz vermeyen prenses Polina'ya ierleyen ve kaytsz grnmek suretiyle ondan intikam almak isteyen Tomskiy, Lizavetta vanovna'y davet ederek onunla bitmez tkenmez bir mazurkaya kalkmt. Dans devam ettii srece, Tomskiy, gen kzn askeri mhendislere gsterdii ar ilgi ile alay etmi ve gen kzn tahmin ettiinden de ok eyler bildiini ileri srmt. Yapt akalardan bazlar ylesine uygun dmt ki, Lizavetta vanovna, birka kez, Tomskiy'nin kendi srrn bildii sansna kaplmt.. Gen kz glerek ona: Btn bunlar nereden rendiniz? diye sormutu. Tomskiy: Tandnz kiinin ahbab olan olaanst bir adamdan! demiti. Bu olaanst adam da kimmi? Hermann adnda biri. Lizavetta vanovna hibir yant vermemi, ama elleriyle ayaklarnn buz kesildiini hissetmiti. Tomskiy szne devam ederek: Bu Hermann gerekten romanlara layk bir kiidir: onda Napolyon'un profili, Mephistopheles'in ruhu vardr. yle sanyorum ki vicdannda en az cinayet yatmaktadr. Fakat siz ne kadar sarardnz. Bam aryor...Hermann...ey.. Arkadanzn ad neydi canm? Size ne syledi?... Hermann dostundan hi de honut deil: Onun yerinde ben olsam bsbtn baka trl davranrdm, diyor. Hatta bana yle geliyor ki, Hermann'n kendisinin sizde gz var. Hi olmazsa dostunun kane ahlarn, vahlarn, pek de soukkanllkla karlayamyor. Peki, beni nerede grm? Kilisede, belki de bir gezinti ye rinde... Allah bilir, belki de siz uyurken odanzda...Ondan her ey umulur.122 MAA KIZI bayann, Oubli ou Regret(*) sorusuyla yanlarna yaklamas zerine, Lizavetta vanovna iin ac verecek kadar meraml olan bu konuma yarda kald. Tomskiy'nin dans iin setii bayan bizzat Prenses*** di. Prenses, fazladan bir tur ve

sandalyesi nnde de fazladan birka dn yapmak suretiyle, Tomskiy ile aralarndaki anlamazl yoluna koymak frsatn buldu. Tomskiy yerine dnd zaman artk ne Hermann', ne de Lizavetta vanovna'y dnyordu. Gen kz, yarm kalm konumalarn tamamlamak istemiti. Ama mazurka bitmi, az sonra da ihtiyar kontes evine gitmiti. Tomskiy'nin szleri, mazurka srasnda sylenmesi det olmu gevezeliklerden baka bir ey olmamakla beraber, hayalsever kzn ruhuna pek derin ilemiti. Tomskiy'nin izdii portre, bizzat gen kzn da hayalinde canlandrd portreye benziyordu. Yeni romanlar sayesinde, artk dileen bu yz, hem imgelemini korkutuyor, hem de bylyordu. Gen kz, plak kollarn aprazlama kavuturmu ve / hl ieklerle ssl ban plak gsne emi, oturuyordu. Birdenbire kap ald, Hermann ieri girdi. Gen kz titredi. rkek bir fslt ile: Neredeydiniz siz? diye sordu. Hermann: htiyar kontesin yatak odasndaydm, dedi. imdi oradan geliyorum. Kontes ld. Aman Tanrm! Ne diyorsunuz?. Hermann szne devam ederek: Galiba da lmne ben neden oldum, dedi. (*) Bu kelimelerden her biri o bayandan ikisinin addr. Ortadaki bayan, kavalyenin yanna gelerek, Oubli'yi mi, yoksa Regret'yi mi istersiniz diye sorar, kavalyenin setii ad tayan bayan, kavalye ile bir figr yapmak zorundadr. PUKN______________________________________ Lizavetta vanovna Hermann'a bakt. Tomskiy'nin syledii: Bu adamn vicdannda en az cinayet yatyor! Szleri ruhunda yanklar yapt. Hermann, pencerenin kenarna, kzn yanna oturdu ve ona her eyi anlatt. Lizavetta vanovna, onun anlattklarn dehetle dinledi. Demek ki., btn bu tutkulu mektuplar, btn bu ateli yalvarmalar, bu kstaha ve ard gelmeyen takipler aktan deilmi! Para: te onun btn benliini kaplayan hrs meer buymu!.. Onun hrsn giderecek, onu mutlu edecek insan olamazd. Zavall kz bir haydudun, ihtiyar koruyucusunu ldren bir katilin kr bir yardmcsndan baka bir ey deildi. Zavall kz, ge kalm strapl bir pimanlkla ac ac alamaya balad. Hermann sessizce ona bakyordu: Hermann'n yrei de strap iindeydi. Ama ne zavall kzn gz yalar, ne de asndaki bu olaanst gzellik, Hermann'n kat yreini etkilememiti. lm kocakary dndke de vicdan azab duymuyordu. Onu korkutan biricik ey, kendisini zengin edecek srrn sonsuza dek kayboluuydu. Nihayet Lizavetta vanovna: Siz bir canavarsnz! dedi. Hermann: Ben onun lmn istemiyordum, yantn verdi. Tabancam dolu bile deildi. Sustular. afak skmeye balamt. Lizavetta vanovna, bitmek zere olan mumu sndrd. Solgun bir k oday aydnlatt. Gen kz, alam gzlerini silerek Hermann'a bakt: Hermann pencere kenarnda hareketsiz oturmu ve kalarn atmt. Bu durumunda alacak kadar Napolyon'un portresini andryordu. Bu benzeyi, Lizavetta vanovna'y bile artmt. Gen kz nihayet:124 MAA KIZI Evden nasl kacaksnz? diye sordu. Sizi gizli bir merdivenden indirmeyi dnmtm. Ama kontesin yatak odasndan gemek gerek. Halbuki ben korkuyorum. Bu gizli merdiveni nasl bulacam siz bana anlatn; ben karm. Lizavetta vanovna kalkt. Komodinden bir anahtar kararak Hermann'a verdi ve nasl klacan uzun uzun anlatt. Hermann kzn souk ve cansz elini skt, nne eilmi olan ban pt ve kt. Dnemeli merdivenlerden aa indi ve tekrar kontesin yatak odasna girdi. l kocakar kaskat olmu bir halde oturuyordu. Yz derin bir sknet ifade ediyordu.

Hermann lnn nnde durdu. Adeta bu mthi gerekten emin olmak ister gibi uzun uzun kocakarya bakt. Nihayet alma odasna girdi. Duvar ktlarnn arkasndaki kapy el yordamyla buldu ve garip bir duygunun etkisiyle heyecanlanarak karanlk merdivenlerden inmeye balad. Aklndan unlar geiriyordu: kim bilir, belki de bundan altm yl nce, srtnda ssl bir setre, salarn a l'oiseau royal taram, bugn artk oktandr mezarnda rm olan mutlu bir gen, keli apkasn gsne bastrarak yine bu saatte, bu merdivenlerden, bu yatak odasna szlyordu. Onun ok yalanm metresinin yrei de bugn artk arpmaz olmutu. Hermann, merdivenin aasnda bir kap grd; onu da ayn anahtarla atktan sonra, kendisini, sokaa alan bir ara koridorda buldu. Bu gece rahmetli barones von V*** geldi. Batan baa beyazlar giyinmiti. Bana: "Gnaydn, bay mavir!" dedi. Swedenborg uursuz geceden gn sonra, Hermann saat dokuzO da, rahmetli kontesin cenaze treninin yaplaca*** manastrna gitti. Bir pimanlk duymamakla beraber "Sen kocakarnn katilisin!" diyen vicdannn sesini de tamamyla susturamyordu. Azck dindar olmakla birlikte, birok kr inanc vard. l kontesin, hayat zerinde zararl etkiler yapabileceine inand iin, balamasn istemek amacyla, kontesin cenaze treninde bulunmaya karar verdi. Kilise azna kadar doluydu. Hermann kalabaln arasndan zorlukla geebildi. Tabut, kadife bir sayvan altnda duran grkemli bir katafalk stne konmutu. l kadn, elleri gsnde, banda dantelal bir hotoz, srtnda beyaz atlastan bir elbise olduu halde tabutun iinde yatyordu. Ev halk lnn evresinde dizilmiti: siyah elbiseler giymi ve omuzlarna armal kurdeleler takm hizmetiler, ellerinde mumlarla; ocuklar, torunlar, torunlarnn ocuklar, bir kelime ile akrabalar tamamyla siyahlar giymi bir hal126 MAA KIZI de duruyorlard. Kimse alamyordu; gzyalar affectation(*) olurdu. Kontes ylesine ihtiyard ki, lm, kimseyi hayrette brakamazd; zaten akrabalar oktandr ona, gerektiinden ok yaam bir insan gzyle bakyorlard. Gen bir piskopos, bir nutuk syledi. Uzun hayat, Hristiyanca bir lme sessiz ve dikkatli bir hazrlantan ibaret olan bu Hristiyan kadnn sakin lmn, basit ve dokunakl kelimelerle tasvir etti. Vaiz: "Azrail, onu dini dnceler iinde lmsz nianlsn beklerken alp gtrd" dedi. Ayin, hazin bir nezaket treni ile sona eriyordu. Kontesle, son kez olarak, ilkin akrabalar vedalatlar... Sonra, yllarca kendi bo ve anlamsz elencelerine katlm, ihtiyar kontesin nnde eilmeye gelen saysz konuklar ilerledi. Bunlardan sonra da, btn ev halk vedalat. Eh sonunda, merhumenin yat olan ihtiyar bir nedime yaklat. ki gen kz, kadnn kollarna girmiti. Nedime, yerlere kadar eilecek bir halde deildi. htiyar hanmnn souk elini perken, gzya dken biricik insan o oldu. Kadndan sonra Hermann, tabuta yaklamak cesaretini gsterdi. Yere kapand ve am dallaryla rtl souk zemin zerinde birka dakika yatt. Sonra, kendisi de l kadar sararm bir halde doruldu, katafalkn merdivenlerine kt ve eildi. Bu srada lnn, bir gzn krparak kendisine alayc alayc baktn sand. Birdenbire kendini geri eken Hermann'n aya kayd ve grlt ile srtst yere yuvarland. Onu kaldrdlar.. Ayn dakikada Lizavetta vanovna'y baygn bir halde kilisenin nne kardlar. Bu olay, birka dakika iin, bu hazin trenin atafatn bozdu. Ziyaretiler arasnda bouk bir mrlt ykseldi. Kontesin yakn akrabasndan zayfa bir mabeyinci, yannda durmakta olan bir ngilizin kulana (*) Aslnda Franszca yazlmtr kiyzllk yapmacklk anlamna gelir (H.A.Ediz). PUSKN 127 eilerek, gen subayn, kontesin gayri meru olu olduunu fsldad. ngiliz bu szlere, souk bir "Ya!" ile yant verdi.

Hermann btn gn son derece sinirli bir haldeydi. Tenha bir meyhanede le yemeini yedi. indeki heyecan bastrmak umuduyla alk olmad halde pek ok iti. Fakat arap, d gcn bsbtn kamlad. Eve gelince, soyunmadan kendini karyolaya att ve derin bir uykuya dald. Ancak geceleyin uyand. Ay odasn aydnlatyordu. Saate bakt: e eyrek vard. Uykusunu almt. Karyolaya oturdu, ihtiyar kontesin cenaze trenini dnmeye balad. Bu srada birisi sokak tarafndan pencereden ona bakt ve hemen uzaklat. Hermann buna hi nem vermedi. Bir dakika sonra antre kapsnn aldn duydu. Hermann, emir erinin, deti olduu zere sarho bir halde, gece gezintisinden dndn sand. Ama tanmad bir ayak sesi iitti! Biri, terliklerini yavaa sryerek yryordu. Kap ald. Beyazlar giyinmi bir kadn ieri girdi. Hermann bunu ihtiyar stninesi sand, onun bu zamanda geliini gerektirecek nedenler ne olabilir diye hayret etti. Fakat beyazl kadn, deta kayarak, birdenbire Hermann'n nnde peyda oluverdi. Hermann kontesi tand. Kontes ak bir sesle: Sana istemeyerek geldim, dedi. Rican yerine getirmem bana emrolundu. l, yedili, birli, birbiri ardnca sana oyunu kazandrr. Fakat, yirmi drt saatte ancak bir kt karacak ve bir daha da asla eline kt almayacaksn!. Evlatlm Lizavetta vanovna ile evlenirsen beni ldrmeni balarm. Kontes bu szleri syledikten sonra yavaa dnd, kapya doru gitti ve terliklerini sryerek gzden kayboldu. Hermann koridor kapsnn kapandn iitti. Pencereden, birinin, tekrar kendisine baktn grd.128 MAA KIZI Hermann uzun bir sre kendini toplayamad. teki odaya kt. Emir eri yerde uyuyordu. Zorlukla onu uyandrabdi. Emir eri her zamanki gibi sarhotu: Ondan hibir ey renmek mmkn deildi. Koridorun kaps kilitliydi, Hermann odasna dnd; mumu yakt ve kendisine grnenleri yazd. VI Bekleyiniz! Siz bana ne cesaretle bekleyiniz dediniz? Ekselans, ben ltfen bekleyiniz, dedim. fizik dnyasnda iki cisim ayn yeri dolduramad gibi, madde d dnyasnda da iki deimez dnce ayn zamanda yaayamaz. l, yedili, birli, Hermann'n imgeleminde pek abuk l kontesin hayalini unutturdu. l, yedili, birli onun aklndan bir trl kmyor, dudaklarndan hi eksik olmuyordu. Gen bir kz grnce: "Ne kadar da dzgn vcudu var, tpk kupa ls gibi" diyor; kendisine saatin ka olduu sorulduu zaman "yediliye be var" yantn veriyordu. Her gbekli erkek, ona birliyi anmsatyordu. l, yedili, birli, mmkn olan her biime girerek onu uykusunda bir manolya grandi flora halinde alyor; yedili, gzne gotik bir kap biiminde, birli ise, kocaman bir rmcek gibi grnyordu. Btn dnceleri bir noktada, kendisine pek pahalya mal olan srdan yararlanmak noktasnda toplanyordu. stifasn vererek seyahate kmay kafasnda kurmaya balad. Paris'in ak kumarhanelerinde, sihirli talihin definelerini zorlamak niyetindeydi.. Ama bir rastlant, onu bu skntdan kurtard.130 MAA KIZI Btn hayatn kumar masalar banda geirmi, bir tarihte bonolar kazanarak ve pein paralar kaybederek milyonlar biriktirmi olan mehur ekalinski'nin bakanlnda Moskova'da zengin oyunculardan bir dernek kurulmutu. Uzun yllarn tecrbesi ona arkadalarnn gvenini; kaplarnn herkese ak bulunuu, yemeklerinin nefaseti, nezaket ve neesi ise, halkn saygsn kazandrmt. ekalinski Petersburg'a geldi. Kumar yznden balolar unutan ve firavun oyununun tutkusunu, apknln zevkine tercih eden genlik, ona akn etmeye balad. Narumov, Hermann' oraya gtrd. Terbiyeli garsonlarla dolu bir sra ssl odalardan getiler. Birka generalle mavir Whist oynuyorlard. Birtakm genler, kanepelere kurulmu, dondurma yiyor ve pipo

iiyorlard. Salonda, yirmi kadar gencin etrafna topland uzun masann banda ev sahibi oturmu, banko tutuyordu. Bu altm yalarnda, grn insana byk bir sayg alayan bir kiiydi. Ba, gm rengi salarla rtlyd. Yuvarlak ve taze yz, iyilik ifade ediyordu. Gzleri, devaml bir glmseme prlts ile yanyordu. Narumov ona Hermann' tantt. ekalinski, Hermann'n elini dosta skt ve resmiyete gerek olmadn syleyerek oyuna devam etti. Parti uzun srmt. Masann zerinde otuzdan fazla kt vard. ekalinski her oyundan sona, oyuncularn vaziyet almalarna zaman brakmak iin duruyor, zararlar kaydediyor, oyuncularn isteklerini nezaketle dinliyor, dikkatsiz bir elin bkt bir kdn ucunu daha byk bir nezaketle dzeltiyordu. Nihayet parti bitti. Ktlar kartrd ve ikinci bir partiye hazrland. Hermann, hemen orackta oynamakta olan iman birinin omuzu zerinden elini uzatarak: zin verirseniz, ben bir de bir kt koyaym dedi. ekalinski, raz olduunu gsteren sessiz bir glmseyile eildi. Narumov, uzun sren perhizinin sona eriinden tr Hermann' kutlad ve talihinin ak olmasn diledi. PUKN 131 Hermann: Ben hazrm, dedi. Ve oyuna srd paray, kdnn st tarafna tebeirle kaydetti. Banko, gzlerini krptrarak: Efendimiz ne kadar koydunuz? diye sordu. Af buyurun gzlerim seemiyor. Hermann: Krk yedi bin! dedi. Bu szler zerine btn balar bir anda evrildi ve btn gzler Hermahn'a dikildi. Narumov: "Hermann akln oynatt!" diye dnd. ekalinski, yznden hi eksik olmayan glmseyii ile: Oyununuzun ok yksek olduunu sylememe izin veriniz, dedi. Burada imdiye kadar hi kimse, bir seferinde iki yz yetmi be rubleden fazla para koymamtr. Hermann itiraz ederek: Ne yapalm? dedi. Siz benim kdm gryor musunuz, grmyor musunuz?. ekalinski, raz olduunu bildiren ayn sessiz eda ile eildi: Yalnz size arz etmek isterim ki, dostlarmn gvenine layk bir insan olmam itibariyle ancak pein para ile oynayabilirim. Ben ahsen, elbette, sznzn yeter olduuna inanrm, ama, oyunun ve hesaplarn drstl adna paray kdn zerine koymanz rica ederim. Hermann cebinden bir ek kard ve ekalinski'ye uzatt. ekalinski, eke ylece bir gz attktan sonra, onu Hermann'n kd zerine koydu. ekalinski kt vermeye balad. Saa dokuzlu, sola da l geldi. Hermann kdn gstererek: Kdm kazand! dedi.132 MAA KIZI Oyuncular arasnda bir mrlt ykseldi. ekalinski'nin surat asld. Ama hemen yine eski glmsemesini ele ald: Paranz emreder misiniz? diye sordu? Ltfedersiniz!. ekalinski cebinden birka banknot kard ve hemen hesab temizledi. Hermann paralarn ald ve masadan uzaklat. Narumov aknln bir trl yenemiyordu. Hermann bir bardak limonata iti ve evine gitti. Ertesi akam yine ekalinski'ye geldi. Ev sahibi banko tutuyordu. Hermann masaya yaklat. Oyuncular ona hemen yer verdiler... ekalinski onu nezaketle selamlad. Hermann yeni bir partinin balamasn bekledi. Bir kt ald ve zerine kendi krk yedi bin rublesiyle dn akamki kazancn koydu. ekalinski kt vermeye balad. Vale saa, yedili sola dt. Hermann yediliyi at. Herkesin azndan bir "Ah!." ykseldi. ekalinski grne gre armt. Doksan drt bin rubleyi sayp Hermann'a teslim etti. Hermann paralar soukkanllkla ald ve

hemen oradan uzaklat. Ertesi akam Hermann yine kumar masasnda grnd. Herkes onu bekliyordu. Generallerle mavirler, bu grlmemi oyunu seyretmek iin kendi Whistlerini brakmlard. Gen subaylar kanepelerden frlam, btn garsonlar salona dolmutu. Herkes Hermann'n bana mt. teki oyuncular ktlarn koymam, oyunun nasl biteceini merakla bekliyorlard. Hermann masann banda durmu, yz sapsar, ama yine de glmsemesini elden brakmayan ekalinski'ye kar bir bana oynamaya hazrlanyordu. Her ikisi de yeni birer deste kt atlar... ekalinski ktlar kartrd. Hermann kesti. Kendi kdn masaya koyarak, onu bir banknot yn ile rtt. Bu bir delloyu andryordu. Ortalkta derin bir sessizlik vard. eka PUSKN 133 linski kt vermeye balad. Elleri titriyordu. Saa kz, sola da birli geldi. Hermann: Birli kazand! diyerek kendi kdn, at. ekalinski nezaketle: Kznz kaybetti! dedi. Hermann titredi: Gerekten de, elinde birlinin yerine bir maa kz vard. Gzlerine inanamyor, nasl olup da yanldn bir trl anlamyordu. O anda, maa kz gzn krparak kendisine glmsyormu gibi geldi. Bu alacak benzeyi onu artt. Dehetle: Kocakar! diye haykrd. ekalinski kaybedilen banknotlar nne ekti. Hermann hareketsiz duruyordu. Masadan ayrld zaman grltl konumalar balad. Kumarbazlar: "Yaman para srd!" diyorlard. ekalinski yeniden ktlar kartrd: Oyun doal gidiini srdrd.SONU Hermann oynatt. Obuhov hastanesinin 17 numaral kouunda yatyor, hibir soruya yarat vermiyor; yalnz byk bir sratle l, yedili, birli; l, yedili, kz, szlerini mrldanp duruyor. Lizavetta vanovna, ok sevimli bir genle evlendi. Hal ve vakti olduka yerinde olan ve bir yerde memur bulunan bu gen, ihtiyar kontesin eski khyasnn oludur. Lizavetta vanovna akrabasndan yoksul bir kz yanna alm bytyor. Tomskiy yzbala terfi etti; Prenses Polina ile evleniyor. 1834 MISIR GECELER Quel esi cet homme? Ha, c'est un ben grand talent, il fait de sa voix tout ce qu'il veut. II devrait bien, ma dame, s'en faire une cu lotte(*). Carskiy Petersburg'un yerlilerindendi. Daha otuzunda 5 yoktu. Evli deildi. almak zorunda da deildi. yi zamanlarda vali muavinlii yapm olan merhum amcas, kedisine bycek bir iftlik brakmt. arskiy'nin hayat ok ho geebilirdi. Ama, iir yazp yaynlamak talihsizliine uramt. Dergilerde ad airdi, uak odalarnda ise kendisine "destanc" derlerdi. airler, yararlandklar btn geni ayrcalklara karn, (itiraf etmelidir ki, gramer kurallar dna kmak ve teki baz airce ayrcalklar bir yana braklrsa, Rus airlerinin yle pek gze batacak ayrcalklar da yoktur) byk bir takm zarar ve skntlarla kar karyaydlar. Bir air iin en ac, en dayanlmaz fenalk, bir damga gibi kendisine vurulan ve yakasn bir trl brakmayacak olan bu airlik unvandr. Halk aire, kendi mal imi gibi bakar. Onun dncesine gre, air halkn zevki ve kar iin yaratlmtr. air kyden mi dnyor, ilk rastlad adam ona unu sorar: (*) Kim bu adam? Haaa... O gerekten byk bir yetenektir. Sesiyle her istedii eyi yapabilir. Sesiyle kendine bir klot yapsa bari, madam. (.N.)138 MISIR GECELER " Bize yine bir eyler getirmediniz mi?" air bozulan ilerini, veya sevdii bir insann hastaln m dnyor? Hemen, baya bir gle karan u baya szleri iitirsiniz: "Her halde bir eyler yaratyorsunuz!" air birine mi k olmutur? Sevgilisi

hemen ngiliz maazasndan bir albm satn alr ve ak iirleri beklemeye balar. nemli bir i konumak iin hemen hi tanmad bir kimsenin ziyaretine mi gidiyor? Beriki hemen olunu artr ve ocuu falann manzumelerini okumaya zorlar. ocukcaz airi, yine airin berbadedilmi iirleriyle arlar. Bunlar airliin henz ho yanlardr. Ya kt yanlar kim bilir nasl olmaldr? arskiy'nin sylediine gre tebrikler, sorular, albmler ve ocuklar, kendisini ylesine bktrmlardr ki, her dakika kaba bir davranta bulunmaktan kendisini zor tutuyormu. arskiy, bu ekilmez san bandan atabilmek iin, mmkn olan her areye bavururdu. Edebiyat kardelerinin toplantlarndan kaar, yksek sosyete adamlarn, hatta bunlarn da en anlamszlarn onlara tercih ederdi. Konumalarnda en baya eylerden sz eder, hibir zaman edebiyata dokunmazd. Giyinilerinde, hayatnda ilk kez Petersburg'a gelmi gen bir Moskovalnn rkeklik ve kr inancyla, daima en son modaya uyard. Bir kadnn yatak odas kadar derli toplu olan alma odasnda, yazar olduunu anlatacak hibir ey yoktu: Kitaplar masalarn altlarnda ve stlerinde yuvarlanmaz, kanepede mrekkep lekeleri grlmezdi. lham perisinin varln, sprge ile frann yokluunu gsteren dzensizlik de gze arpmazd. Yksek sosyete dostlarndan biri onu elinde kalemle grecek olsa, arskiy'nin fena halde can sklrd. Saklk yetenei ve duyarlk gibi yeteneklere sahip bir insann bylesine nemsiz eylerle uraabileceine inanmak bile zordu. arskiy, bazen, kendisini mthi bir at merakls, bazen kaarlanm bir kumarbaz, bazen de ince bir yemek merakls gibi gstermekle beraber, adi bir beygiri bir arap atndan bir trl ayrdedemez, kozlar hibir zaman aklnda tu l PUKN _____________________________________________ 139 tamaz ve klde pimi patatesi, Fransz mutfann eitli icatlarna, iinden, tercih ederdi. arskiy, ok dank bir hayat sryordu. Hibir baloyu karmaz, btn diplomatik ziyafetlerde midesini iirir, her gece davetinde, Rezanov dondurmas gibi, bulunmas zorunlu grlrd. Lakin arskiy bir airdi ve bu tutkusu, nne geilmez bir haldeydi: Sama dnceler (arskiy ilhama bu ad verirdi) kendisine musallat olduu zaman odasna kapanr, sabahtan gecenin ge vakitlerine kadar yaz yazard. arskiy, ancak byle zamanlarda gerek bir mutluluk duyduunu samim dostlarna itiraf ederdi. Baka zamanlarda ise, krlp dklerek, olduundan baka trl grnerek ve her dakika u nl: Yeni bir ey yazdnz m? sorusunu dinleyerek dolar dururdu. arskiy bir sabah, ruhunun sonsuz bir mutlulukla kanatlandn hissetti. Byle anlarda, kafanzn iindeki hayaller, gayet ak olarak gzlerinizin nnde canlanr. Byle zamanlarda, duygularnz ifade edebilmek iin, hi beklemediiniz, canl kelimeler bulursunuz. Dizeler kolayca kaleminize boyun eer; ahenkli uyaklar, dzgn fikirlerinizi karlamak iin adeta kouur. arskiy btn ruhuyla tatl bir vecd iindeydi... Ne yksek sosyete, ne yksek sosyetenin grleri, ne de kendi kaprisleri, artk onun iin yoktu. arskiy iir yazyordu. Birdenbire airin oda kaps gcrdad ve yabanc bir ba grnd. arskiy irkildi ve kalarn att, can skntsyla: Kim o? diye sordu. Ve iinden hibir zaman antrede bulunmayan hizmetilerine lanetler savurdu. Yabanc ieri girdi. Uzun boylu ve zayfayd; otuz yalarnda grnyordu. Esmer yznn izgileri anlamlyd: siyah sa peremleriyle rtlm solgun ve yksek aln, parlak siyah gzleri, kartal burnu, sar, esmer kk yanaklarn evreleyen sk, siyah sakal, bu adamn bir yabanc olduunu gsteriyordu. zerinde, diki yerleri aarm siyah bir140 MISIR GECELER frak vard. Sonbahar olduka ilerlemi olduu halde, yazlk bir pantolon giymiti. Ypranm siyah kravatnn altndaki sarmtrak plastronunda yalanc bir elmas parlyordu. Tyl apkas, hem iyi, hem kt gnler grme benziyordu. Bu adamla

bir ormanda karlasanz bir haydut; onu kibar salonlarnda grseniz bir suikast; kendisine kapnzn nnde rastlasanz iksir ve sanotu satan bir arlatan sanrdnz. arskiy ona, Franszca: Ne istiyorsunuz? diye sordu. Yabanc, yerlere kadar eilerek karlk verdi: Signor, lei voglia perdonarmi si...(*) arskiy ona, oturmasn nermedi. Kendisi de ayaa kalkt. Konuma talyanca devam etti. Yabanc: Ben Napolili bir sanatym, diyordu. Durum beni, yurdumdan ayrlmaya, zorlad. Yeteneime gvenerek Rusya'ya geldim. arskiy, Napoli'linin viyolonselle birka konser vermek ve evlere bilet satmak niyetinde olduunu sand. Eline yirmi be ruble sktrp, bir an nce ondan kurtulmay dnd. Fakat yabanc unlar ekledi: Signor, meslektanza dosta bir yardmda bulunacanz ve beni de devam etmekte olduunuz yerlere gtreceinizi umarm. arskiy'nin nne bundan daha etkili bir hakaret yaplamazd. Kendisini meslekta diye tantana, kibir ve azametle bir gz att. fkesini zorlukla yenerek sordu: Kim olduunuzu ve beni kim sandnz sormama izin verir misiniz?. Napolili, arskiy'nin can skldn farketmiti. Kekeleyerek yant veriyordu: (*) Aslnda talyanca yazlmtr. Ekselans, affnz rica ederim, eer... PUKN 141 Signor... Ho creduto... Ho sentito... La vostra eccelenza perdonera...(*) arskiy kuru bir tavrla tekrarlad: Ne istiyorsunuz? talyan: Sizin o olaanst yeteneiniz hakknda ok eyler iittim, dedi. Bural msylerin sizin gibi stn bir airi, her biimde himaye etmeyi bir eref sayacaklarna eminim... te bundan tr size gelmeye cesaret ettim... arskiy onun szn kesti: Yanlyorsunuz signor. Bizde airlik diye bir san yoktur. airlerimiz, msylerin himayesinden yararlanamazlar: nk bizim airlerimiz de msydr. Kltr koruyucularmz (Allah onlarn belasn versin!) eer bunu bilmiyor. larsa, bu kendileri iin daha fenadr. Bizde, algclarn sokakta yakalayp kendilerine livretto yazdrdklar st ba yrtk papazlar yoktur. Bizde airler, yardm dilenmek iin, yaya olarak kap kap dolamazlar.. Benim, szm ona, byk bir air olduumu, her halde size aka olarak sylemilerdir. Geri, bir zamanlar ben de birka kt talama yazmtm. Fakat Allaha kr air baylarla hibir iliiim yoktur ve olmasn da istemem. Zavall talyan utanmt. Etrafna bir gz att. Tablolar, mermer ve tun heykeller, gotik etajerlere yerletirilmi deerli oyuncaklar onu artt... nnde durmakta olan banda dibadan yaplm sorgulu bir takke, srtnda, yaldzl bir in hrkas, belinde Trk alndan bir kuak bulunan bu kendini beenmi dandy ile, anm kravatl, eskimi frakl zavall bir gebe sanat arasnda ortaklaa hibir ey olmadn anlad. tiraz yollu tutarsz birka sz syledi, eildi ve gitmek istedi. (*) Aslnda talyanca yazlmtr. "Sinyor sandm ki, Bana yle geliyor ki... "Efendimiz beni balayacaklar..." anlamna gelir." (.N.)142 MISIR GECELER talya'nn acnacak grn, ufak tefek baz kusurlarna karn iyi ve soylu bir yrei olan arskiy'ye dokundu. Onurunun bu aha kalkndan utand. talyana: Nereye gidiyorsunuz, canm? dedi, durunuz... Hak etmediim bir san zerimden atmak ve size air olmadm anlatmak zorundaydm. imdi ilerinizden konualm. Mmkn olan her yardm size yapmaya hazrm. Siz algc msnz? talyan: Hayr, eccelanza(*) dedi, ben yoksul bir emprovizat Davrannn btn zalimliini hisseden arskiy:

Emprovizatr ha? diye haykrd. Emprovizatr olduunuzu nceden neye sylemediniz? arskiy, iten gelen bir pimanlk duygusuyla talyann elini skt. arskiy'nin dost yz talyan' cesaretlendirmiti. Ak yrekle niyetlerinden sz etmeye balad. Kl kyafeti aldatc deildi: Paraya ihtiyac vard. Rusya'da kendi aile durumunu az ok dzeltmeyi dnyordu. arskiy dikkatle dinledi. Sonra da zavall sanatya: Baar kazanacanza umudum var, dedi. Bura sosyetesi hibir zaman bir emprovizatr dinlememitir. Herkes bunu merak edecek... Dorusunu isterseniz, bizde talyanca pek de revata deil... Sizi anlamayacaklardr. Ama bunun zarar yok! nemli olan sizin skse yapmanzdr. Dnceye dalan emprovizatr: Fakat sizde talyanca'dan anlayan yoksa, kim gelip beni dinleyecek? dedi. (*) Aslnda talyanca yazlmtr: "ekselans" demektir. (**) Kendisine verilen bir konuya uygun olarak irticalen iir syleyen sanat (H.A.Ediz) Korkmaynz, gelirler: Birtakm merak ettii iin gelir; birtakm ise, nasl olursa olsun gecesini geirmek iin gelir; nc birtakm da, talyanca bildiini gstermek iin gelir. Ama tekrar ediyorum, nemli olan sizin skse yapmanzdr. Siz skse yapacaksnz, size sz veriyorum. arskiy emprovizatrn. adresini alarak ondan ok dosta ayrld ve... Hemen o akam talyan'n hesabna almaya koyuldu.PUKN 145 II Ben arm, ben esirim, ben Solucanm. Derjavin Etesi gn arskiy, otelin pis ve karanlk koridorunda 35 numaral oday arayp buldu. Kapnn nnde durdu ve kapy ald. Dnk talyan kapy at. arskiy ona: Baar! dedi. Sizin i torbada keklik! Prenses** salonunu size veriyor. Dn akam kibar bir toplantda Petersburg'un yarsn salamay baardm. Biletleri ve ilnlar bastrnz! Parlak bir baar deilse bile bir kazan garanti edebilirim. talyan, kendi gneyli rkna zg canl hareketlerle sevincini belirterek bard: Asl nemli olan da budur. Bana yardm edeceinizi ben zaten biliyordum. Corpo di Bacco(*). Siz de benim gibi bir airsiniz; ne derseniz deyiniz, airler iyi ocuklardr vesselam! Bilmem ki size nasl teekkr edeyim? Durunuz, emprovizasyon dinlemek ister misiniz? Emprovizasyon mu? Fakat bir dinleyici ktlesi, mzik ve alk saana olmadan yapabilir misiniz? Ge efendim, ge! Bundan iyi bir dinleyici ben nerede bulabilirim? Siz airsiniz, beni onlardan iyi anlarsnz. Sizin sessizce cesaret veriiniz benim iin btn bir alk sana (*) Aslnda talyanca yazlmtr. "Hay Allah lyn versin" anlamna gelir. (H.AEdiz) ndan daha deerlidir. uraya bir yere oturunuz da bana bir konu veriniz. arskiy, bavulun zerine oturdu (Hcrede bulunan iki sandalyeden birisi krkt, dierinin zerine ise bir sr kt ve amar ylmt). Emprovizatr masadan kitaray ald. Kemikli parmaklaryla akordunu yaparak arskiy'nin karsna dikildi ve smarlayaca eyi beklemeye balad. arskiy: te size konu, dedi: air, arklarnn konusunu kendi seer. Ktlenin, onun esinini ynlendirmeye hakk yoktur. talyann gzleri parlad. algsn biraz daha akordetti. Ban gururla kaldrd. Bir anlk duygularn ifadesi olan ateli beyitler, ahenkli olarak dudaklarndan dklmeye balad. te, arskiy'nin belleinde kalan kelimelerle dostlarmzdan birinin serbest olarak naklettii msralar... talyan sustu, hayretler iinde kalan ve duygulanan arskiy susuyordu. Emprovizatr

sordu: E, nasl buldunuz? arskiy talyan'n elini yakalad ve kuvvetle skt. Emprovizatr tekrar sordu: Nasl, beendiniz mi? air: alacak ey, dedi. Bu nasl oluyor? Yabanc bir dnce kulanza alnr alnmaz, sanki bununla yaknlnz varm, bunu bytp nazlandrmsnz, durmadan zerinde ilemisizin gibi, kendi malnz haline geliverdi. Demek' ki sizin iin ne bir zorluk, ne bir yadrgay, ne de esinden nce gelen o huzursuzluk diye bir ey yok! alacak ey dorusu! Emprovizatr:146 MISIR GECELER Her yetenek aklanmas olmayan bir nesnedir, diye yant verdi. Bir heykelci, bir Karara mermeri parasnda sakl bulunan Jpiter'i nasl oluyor da gryor? Sonra elindeki kalem ve ekile bu mermeri paralayarak nasl oluyor da Jpiter'i meydana karyor? Bir airin kafasndan, dnceler, neden drt uyakla bezenmi olarak dzgn, ayn biimde dizelerle ll bir halde meydana kyor? zlenimlerdeki bu hz, insann kendi esiniyle bir bakasnn iradesi arasndaki bu sk ba, bizzat bir emprovizatr kadar hi kimse anlayamaz. Benim size bunu anlatmak isteyiim botur. Ne ise ... lk konserimi dnmek gerek. Siz ne dersiniz? Hem halka ar gelmemesi, hem de benim zarar etmemem iin biletlere nasl bir fiyat koymalyz? Diyorlar ki la signora Catalani bilet bana 25 er ruble alm? Fena bir fiyat deil! Birdenbire iirin yksekliklerinden bir bakkal dkknnn tezgh altna dmek arskiy iin ho bir ey olmamt. Fakat arskiy geinme zorluunu ok iyi anlyordu. Bunun iin talyanla tccarca hesaplara giriti. talyan bu mnasebetle, kr konusunda, yle vahi bir hrs, ylesine saf bir sevgi gsterdi ki, arskiy'ye iren grnmeye balad. arskiy bu olaanst emprovizatrn kendisinde uyandrd hayranlk duygularn bsbtn kaybetmemek iin, oradan bir an nce uzaklamakta acele etti. Kafas pek megul olan talyan bu deiiklii farketmedi. Daima minnettar kalacan srarla syleyerek yerlere kadar eilerek arskiy'yi koridor boyunca ve merdivenlerin bana kadar geirdi. III Biletlerin fiyat 10 rubledir. Saat yedide balyor. Duvar iln Prenses **in salonu emprovizatrn emrine verilmiti, Sahne kurulmu, 12 sra sandalye konmutu. Belirtilen gnde, akamn yedisinden beri salon aydnlatlmt. Kapda bir masann nnde, bilet satmak ve gelenlerin biletlerini almak zere gri apkasnn tyleri krlm, her parmanda yzkler bulunan uzun burunlu ihtiyar bir kadn oturuyordu. Cmle kapsnda jandarmalar duruyordu. Ahali gelmeye balad. lk gelenlerden biri arskiydi. arskiy, temsilin baarl olmas iin byk bir ilgi gstermiti. Yaplan ilerden honut olup olmadn renmek iin emprovizatr grmek istiyordu: talyan' yan odalardan birinde, sabrszlkla saatine bakarken buldu. talyan garip bir kyafetteydi: Batanbaa siyahlar giyinmiti. Gmleinin dantelal yakas akt; plak boynu garip beyazlyla, gr ve siyah sakalndan keskin bir izgi ile ayrlmt. Aa dm peremleri alnn ve kalarn rtyordu. Btn bunlar bir airi gezici bir hokkabaz klnda grmekten sinirlenen arskiy'nin, hi de houna gitmemiti. talyan'la ksa bir konumadan sonra gittike dolmakta olan salona dnd. 148 MISIR GECELER Ksa bir zamanda btn koltuklar k bayanlarla doldu. Erkekler skk bir sra halinde sahnenin altnda, duvar dibinde ve en gerideki sandalyelerin ardnda yer aldlar. algclar sehpalaryla sahnenin iki yann doldurdular. Orta yerde, bir masann zerinde porselen bir vazo duruyordu. Seyirciler ok kalabalkt. Herkes, sabrszlkla oyunun balamasn bekliyordu. Nihayet saat yedi buukta algclar kmldad.

Aletlerini hazrladlar ve "Tancreda"nn uvertrn almaya baladlar. Herkes yerine oturdu, sesler kesildi. Uvertrn son nameleri inledi... Ve salonun drt bir yanndan ykselen iddetli bir alk saana arasnda emprovizatr, derin reveranslarla sahnenin en kenarna yaklat. arskiy, birinci dakikann nasl bir etki yapacan zntyle bekliyordu. Fakat, kendisine o kadar irkin grnm olan kyafetin, dinleyiciler zerinde ayn etkiyi yapmadn grd: Bizzat arskiy, birok lamba ve mumlarn aydnlatt sararm yz ile emprovizatr sahnede grd zaman, onda, gln hibir ey bulamad. Alk dindi, konumalar kesildi. ..........talyan, kt bir Franszcayla meramn anlatarak dinleyicilerden ayr bir kda yazmak suretiyle birka konu semelerini rica etti. Bu beklenmeyen davet karsnda herkes birbirine bakt ve kimse bir yant vermedi. talyan biraz bekledikten sonra, rkek ve sakin bir sesle ricasn tekrarlad. arskiy, tam sahnenin dibinde duruyordu. Onu bir znt ald: onsuz bu iin yrmeyeceini, kendisi bir konu yazmak zorunda olduunu hissetti. Gerekten de birka kadn ba ona dnm, nceleri yavaa, sonra gittike ykselen bir sesle kendisine seslenmeye balamlard. arskiy'nin adn duyan emprovizatr, gzleriyle ayaklar dibinde onu arad. Ve dost bir glmseyile ona bir tomar kt PUSKN 149 la bir kurun kalemi uzatt. Bu komedyada rol almak arskiy'nin fenasna gitmiti; fakat yaplacak hibir ey yoktu. talyan'n elinden kalemle kd ald ve birka satr yazd. talyan masann zerinde durmakta olan vazoyu ald, sahneden indi. Vazoyu arskiy'nin nne tuttu. arskiy yazd konuyu bunun iine att. arskiy'nin rnek tekil etmesi, etkisini gsterdi. Edebiyat sfatyla iki gazeteci birer konu yazmak gereini duydular. Napoli Elilii Sekreteri ile, daha geenlerde seyahatten dnm olan bir delikanl, Floransa'yi sayklayarak, bktkleri ktlar vazoya attlar... Nihayet irkin bir kz, annesinin emriyle gznde yalar olduu halde talyanca birka satr karalad. Kulaklarna kadar kzararak yazdklarn emprovizatre verdi. Bu arada kadnlar sessizce, fakat ak bir kmseyile glmseyerek ona bakyorlard. Sahneye dnen emprovizatr vazoyu masann zerine koydu ve ktlar birbiri peinden vazodan kararak yksek sesle okumaya balad: eni ailesi (La famiglia dei Cenci) L'ultimo Giorno di Pompeia. Cleopatra e i Suoi Amanti. La Primavera Veduta da una Prigione. I Trionfo di Tasso(*) Uysal talyan sordu: Sayn dinleyiciler ne emrederler? Teklif edilen konulardan birini kendim mi seeyim, yoksa bu iin zmn kuraya m brakalm? Dinleyicilerden biri: Kura! dedi. Dinleyiciler: Kura, Kura! diye tekrarladlar. (*) Aslnda talyancandr. Pompei'nin Son Gn Kleopatra ve klar Zindanda bahar Tasso'nun Zaferi.150 MISIR GECELER Emprovizatf elinde vazo olduu halde tekrar sahneden indi ve kur'ay kimin ekmek istediini sordu. Emprovizatr yalvaran baklarla birinci sradaki sandalyeleri gzden geirdi. Burada oturmakta olan k bayanlardan hibiri kmldamad. Kuzey duygusuzluuna almam olan emprovizatr, zlm gibi grnyordu. Birdenbire yan tarafta, beyaz bir eldivenin iindeki kk bir elin kalktn grd. Canl bir hareketle dnd ve ikinci srann banda oturmakta olan gen ve grkemli gzele yaklat. Gen ve gzel kadn hibir sklganlk duymadan ayaa kalkt, ok doal bir davranla kibar elini vazoya soktu ve bklm bir kt kard. Emprovizatr, kadna: Onu ap okumak ltfunda bulunur musunuz? dedi. Gzel kadn kd at ve yksek sesle okudu: Cleopatra e i Suoi Amanti.

Bu szler hafif bir sesle sylenmiti. Fakat salonda ylesine derin bir sessizlik vard ki, herkes bunlar iitti. Emprovizatr derin bir kran ifade eden bir yzle kadnn nnde yerlere kadar eildi ve sahneye geldi. Dinleyicilere dnerek: Baylar, dedi, ekilen kuraya gre emprovizasyon konusu olarak Kleopatra ve klar kt. Bu konuyu semi olan bayandan sayg ile rica ediyorum, kastettii klar kimlerse ltfen onlar sylesinler. *Perche la grande regina aveva moito...(*) Bu szler zerine erkeklerin ou kahkaha ile gldler. Emprovizatrn biraz can skld. Szne devam ederek: Bu konuyu semi olan bayann hangi tarihi olay ima ettiini renmek isterdim. Eer bunu bana aklarlarsa ok minnettar kalacam. (*) Asl talyancadr nk byk kralienin bir ok ....(H.AEdiz) N________________________________________________________ Kimse yant vermeye hazrlanmyordu. Birka bayan, annesinin emriyle konuyu yazm olan irkin kza bakmaya balad. Zavall kz pek de iyiye iaret olmayan bu baklar hissetmi ve ylesine utanm, ylesine sklmt ki, kirpiklerinden gzyalar akmaya balamt. arskiy buna dayanamad. Emprovizatre hitaben talyanca: Konuyu ben teklif etmitim, dedi. Victor Aurelius'un anlatt olay kastediyorum. Ona gre Kleopatra, akn lm pahasna satm. Fakat buna karn bu artlardan ylmayan, nefret etmeyen hayranlar ortaya kmlar... Bana kalrsa konu biraz zorcadr. Bir baka konu semez misiniz? Fakat artk emprovizatr, esin perisinin yaklamakta olduunu hissetmiti. Orkestraya, alma iaretini verdi. Yz, korkun bir biimde sararmt. Stmaya tutulmu gibi titriyordu. Gzleri olaanst bir atele parlyordu. Elleriyle siyah salarn kaldrd. Ter damlalaryla rtl yksek alnm mendiliyle kurulad... Ve birdenbire bir adm ilerledi. Ellerini aprazlama olarak gsne balad... Mzik susmu, emprovizasyon balamt.... KLEOPATRA VE AIKLARI. Saray prl pnld. arkclar hep bir azdan Destan okuyorlard, filvta ve rbabn akyla. Melike sesiyle ve bakyla Canlandryordu ziyafeti ihtiam iinde. Gnller srkleniyordu onun tahtna doru Fakat altn tasn nnde, o, birdenbire dald derinlere Mucizeli ban, omzuna eip durdu.152 MISIR GECELER Ve imdi muhteem ziyafet sanki uyukluyordu, Davetliler susmutu. arkclarda ne ses, ne seda vard! Ama ite, eilen ban O kaldrd yine, Ikl bir yzle balad szlerine: "Mutluluunuz sizin, benim akmdadr. Dinleyin beni, ben dilersem eer, siz Benimle bir olabilirsiniz htiras alveriine kim giriyor, kim? Akm satyorum ben, Hayat pahasna bir gecemi benim Syleyin, kim satn alacak iinizden?" Sustu ve korku sard herkesi, Yrekler burkuldu ehvetle.. O, yznde souk bir cretle Dinlemektedir akn mrltlar Ve kmseyen baklarn ar ar Hayranlarnn stnde dolatrmaktadr. Birden bir insann kyla yarld kalabalk Onun peinden geldi iki kii daha Durular pervaszd, gzbebeklerinde k. Melike karlyor gelenleri, ve bylece Alveri bitiyor: satn almyor gece, lm adasdr aran onlar artk. imdi khinler Donakalm davetliler nnde Uursuz kseden Sra kurasn ekiyor birer birer, Birinci, Flavius, son Roma blnde En yrtc asker. ldrtabilirdi onu Katlanmak bir kadnn azametine, O kabul etmiti zevkin meydan okuyuunu, Kzgn kavga gnlerinde koar gibi, Dmann davetine. kinci, Kriton, gen hakim, Epiktir bahelerindendi,

Kharitelerin, Kbrs'n, Amur'un airi ve hayranlarndand. nc, yeni am bir bahar iei gibi Okuyordu gz ve kalbi. nl deildi, ad asrlarda tutmamt yer; Yavaa glgeliyordu, Dudaklarn ilk tyler; Gen yreinde tecrbesiz gc Kaynyor ihtirasla; Heyecan ldyor gzlerinde. Marur Melike hznl baklarn, Durdurdu onun zerinde. " And ierim.. Ey zevklerin anas, Mislini grmediin gibi hizmet edeceim sana. Satlk bir cariye gibi gireceim, Kandrc ihtiraslar odasna. Dnle beni, gc byk Kbrsl sen, Ve siz yeralt hkmdarlar, Ey gazapl Aydann ilahlar, Yemin ederim ki, sabah afak okene kadar Arzulanma hkmedenleri; ben Tatl ihtiraslarla doyuracam, Ve btn esrarl ak hnerleriyle Ve misilsiz bir rehavetle onlar yoracam. Ama, kzl sabah klaryla, Sknce lmsz afak,154 MISIR GECELER Yemin ederim ki, lmn baltasyla Bu bahtiyar balar yuvarlanacak." Ve ite artk gn batyor, Altn bir yay gibi douyordu ay. rtld baygn glgelerle skenderiye'de saray. Fskiyeler couyor, mealeler tututu. Buhurdanlar ttyor ar ar, y er yer... Dnya ilahlarnn bekliyor emirlerini Tatl ihtirasl serinlikler. Sessiz ve ihtiaml karanlklarn, Gnl eken mucizeleri arasnda, Ve glgesinde erguvani perdelerin Ildyordu altn oda... 1835 DUBROVSKBundan birka yl nce, eski Rus derebeylerinden Kirila Petrovi Troyekurov, maliknelerinden birinde oturuyordu. Zenginlii, soyluluu ve ilikileri, iftliklerinin bulunduu illerde ona byk bir saygnlk kazandrmaktayd. Komular onun en kk bir isteini yerine getirmek iin can atarlar, il memurlar adn duyduklar zaman titrerlerdi. Kirila Petrovi bu yaltaklanma gsterilerini, kendisine verilmesi zorunlu bir hara sayard. Evi her zaman konuklarla dolup taard; bunlar onun grltl, bazen de lgnca elencelerine katlarak, derebeyi avareliini neelendirmeye can atarlard. Hi kimse onun davetlerini reddetmek, ya da belli gnlerde gerekli sayg ile Pokrovskoye kyne gelmemek cesaretini gsteremezdi. Kirila Petrovi'in ev yaay, cahil bir adamn btn kusurlarn aa vurmaktayd. evresindeki insanlarca martlan Kirila Petrovi, ateli huyunun btn isteklerine ve olduka dar kafasnn btn dncelerine tam bir serbestlik vermeye almt. Vcuta fevkalade salam ve gl olmasna karn, pisboazlndan tr haftada iki sefer hastalanr, her gece de akrkeyif olurdu. Evinin bir dairesinde, cinslerine zg dileriyle uraarak on alt odalk yaard. Dairenin pencereleri tahta kafeslerle rtl; kaplarnda ise, anahtarlar Kirila Petrovi'te duran kilitler vard. Gen mahpuslar belli saatlerde baheye iner ve iki yal kadnn gzcl altnda gezinirlerdi. Kirila Petrovi zaman zaman bunlardan bazlarn kocaya verir ve yerlerine yenileri getirilirdi.158 DUBROVSK Kyllere ve adamlarna kar sert ve keyfince davranrd. Ama bunlar yine de

kendisine balydlar: Efendilerinin zenginlii ile, nyle nrler, sras dtke de onun gl korumasna gvenerek komularna eitli ktlkler etmekten ekinmezlerdi. Troyekurov'un srekli ii geni malikneleri evresinde dolamaktan, boyuna lenler vermekten ve her gn bir yenisi icadedilen muziplikler yapmaktan ibaretti. Genel olarak bu muzipliklere kurban olanlar yeni ahbaplard. Bununla beraber Andrey Gavrilovi Dubrovski bir yana braklrsa, eski ahbaplar da bu muzipliklerden her zaman yakalarn kurtaramazlard. Emekli bir hassa temeni olan bu Dubrovski, Troyekurov'un en yakn komusu olup yetmi toprak klesi vard(*) En yksek rtbeli kimselerle ilikilerinde bile kibirli davranan Troyekurov, pek de varlkl saylmamasna karn, Dubrovski'ye sayg gsterirdi. Bunlar bir zamanlar i arkadal etmilerdi. Troyekurov arkadann mert ve hi kimseye boyun emeyen karakterini tecrbeyle biliyordu. anl 1762 yl onlar uzun bir sre birbirinden ayrd. Prenses Dakova'nn akrabas olan Troyekurov ykseldi; maddi durumu bozulan Dubrovski ise istifasn vererek elde kalan kyne gelip yerlemek zorunda kald. Bunu haber alan Kirila Petrovi onun koruyucusu olmay nerdi; Dubrovski teekkr ederek yoksul ama bamsz kalmay tercih etti. Birka yl sonra Emekli General Anef Troyekurov da iftliine geldi; iki arkada bulutular ve bu bulumaya pek sevindiler. O gnden beri de her gn vakitlerini bir arada geirmeye baladlar. Ziyaretiyle kimseyi onurlandrm olan Kirila Petrovi, eski arkadann evine teklifsizce girip kmaya balad. Yat olmalar, bir tabakaya mensup bulunmalar, ayn eitimi grmeleri yznden karakter ve eilimleri de az ok birbirine benziyordu. Baz alanlarda aln yazlar da (*) Vaktiyle Rusya'da toprak klelii devrinde kyller derebeyinin mal saylyordu. (.N.) PUKIN 159 PUKN birbirine benzemiti: kisi de severek evlenmi, ikisinin de eleri erken lmt. Sonra, ikisinin de birer ocuu kalmt: Dubrovski'nin olu Petersburg'da okuyor, Kirila Petrovi'in kz ise babasnn gzcl altnda byyordu. Troyekurov sk sk Dubrovski'ye: Bana bak kardeim Andrey Gavrilovi, derdi, eer senin Volodka hayrl bir evlt olursa: Be parasz da olsa yine kzm Ma'y ona veririm. Andrey Gavrilovi ban sallar ve deti zere: Hayr Kirila Petrovi, diye yant verirdi, benim Volodka'm Mariya Kirilovna'ya e olamaz! Volodka gibi yoksul bir soylunun, yine kendisi gibi yoksul bir soylu kzla evlenerek evin ba olmas, mark bir kadnn vekilharc olmasndan daha iyidir. Kibirli Troyekurov ile yoksul komusu arasndaki bu dostluu herkes kskanyor ve Dubrovski'nin, Kirila Petrovi'in sofrasnda, ev sahibinin dncelerine uygun olup olmadna zerre kadar nem vermeden aka kendi dncelerini savunmakta gsterdii cesarete ayordu. Bazlar onu taklit etmeye ve gsterilmesi gereken sayg snrlar dna kmaya yeltenmilerdi. Ama Kirila Petrovi onlarn haddini ylesine bir bildirmiti ki, bir daha bu gibi hallere kalkmak istekleri sonsuz olarak krlm, Dubrovski bu genel kural dnda bir bana kalmt. Gelgelelim beklenmedik bir olay her eyi deitirdi, altst etti. Bir sonbahar balangcyd; Kirila Petrovi birka gnlne ava kmaya hazrlanyordu. Bir gn nce, kpekilere, seyislere sabahn beinde hazr bulunmalar iin emirler verildi. adrlar ve mutfak takmlar Kirila Petrovi'in le yemeini yiyecei yere nceden gnderilmiti. Ev sahibi ve konuklar be yzden fazla taz ve zaarn karnlar tok, srtlar pek, kpeke dilleriyle Kirila Petrovi'in cmertliine hamdederek, bulunduu kpekhaneye gittiler. Yine orada, bahekim Timoka'nn gzcl altnda, hasta kpekler iin bir hastane (dknler yurdu) ile cins k160 DUBROVSKI peklerin yavrulamalar ve yavrularn emzirmeleri iin zel bir pavyon vard. Kirila

Petrovi bu gzel kurumuyla iftihar eder ve konuklar nnde her birinin en aa yirminci kez grd bu bina ile vnmek frsatn hibir zaman karmazd. Kirila Petrovi konuklaryla evrili ve yannda bahekim Timoka ile kpeki bass olduu halde kpekhaneyi dolayor ve kh hasta kpeklerin salklarn sorarak, kh az ok sert ve hakl uyarlarda bulunarak, kh tand kpekleri yanna ararak ve onlarla tatl tatl konuarak baz kpek kulbelerinin nnde duruyordu. Konuklar Kirila Petrovi'in kpekhanesi karsnda hayranlk gstermeyi bir bor sayyorlard. Bunlarn iinde susan ve somurtan yalnz Dubrovski idi. Dubrovski ava ok meraklyd. Ama mal durumu ancak iki zaarla bir taz srs beslemesine elveriliydi. Bu gzel kurum karsnda bir dereceye kadar haset duymaktan kendini alamyordu. Kirila Petrovi: Suratn niye astn karde? diye sordu. Yoksa kpekhanemi beenmedin mi? Dubrovski sert bir tavrla: Hayr, kpekhaneniz pek mkemmel, diye yant verdi. Herhalde adamlarnz kpekleriniz kadar iyi yaamasalar gerek. Kpekilerden birinin can skld: Evelallah, sonra da efendimiz sayesinde yaaymzdan bir ikyetimiz yok, dedi. Ama ne yalan syleyeyim, yoksul soylulardan bazlar maliknelerini buradaki rasgele bir kpek kulbesiyle deitirseler, hi de kt bir ey yapm olmazlar. Hi olmazsa hem karnlar doyar, hem srtlar snrd. Klesinin bu kstaha dncesi zerine, Kirila Petrovi kahkaha ile gld. Kpekinin bu alaynn kendilerini de ilgilendirebileceini hissetmekle beraber, konuklar de onun arkasndan kahkahalarn bastlar. Dubrovski sapsar kesildi ve hibir ey sylemedi. PUSKN 161 Bu srada Kirila Petrovi'e bir sepetin iinde yeni domu kpek yavrular getirdiler. O, bunlarla ilgilendi, iki tanesini kendisi iin ayrtt; geri kalanlarn da ldrlmesini emretti. Bu arada Andrey Gavrilovi gzden kaybolmu, kimse de bunun farknda olmamt. Konuklaryla beraber kpekhaneden dnen Kirila Petrovi, akam yemeine oturdu ve ancak o zaman Dubrovski'nin yokluunu fark ederek soruturmaya balad. Adamlar Andrey Gavrilovi'in evine gitmi olduunu sylediler. Troyekurov hemen ona koup yetimelerini ve mutlaka geri evirmelerini emretti. O, hibir zaman, kpeklerin deerini takdir etmekte byk bir deneyimi olan ve avclkla ilgili tartmal konular doru olarak zen Dubrovski'siz ava kmazd. Dubrovski'nin arkasndan koturulan hizmeti dnd zaman henz sofradan kalkmamlard. Hizmeti efendisine Dubrovski'nin sz dinlemediini ve dnmek istemediini bildirdi. Her zamanki gibi iki bana vuran Kirila Petrovi fkelendi ve Pokrovskoye'ye gecelemek zere hemen, geri dnmezse, kendisiyle sonsuza kadar bozuacan sylemesi iin ayn hizmetiyi ikinci sefer Dubrovski'ye gnderdi. Hizmeti tekrar Dubrovski'ye kotu. Kirila Petrovi sofradan kalkarak konuklarn savd ve yatmaya gitti. Ertesi gn ilk ii: Dubrovski burada m? diye sormak oldu. Yant yerine kendisine ke bklm bir mektup verdiler. Kirila Petrovi ktibine, mektubu yksek sesle okumasn emretti ve unlar iitti: "Pek ltufkr efendim. "zr dilemek zere kpeki Paramoka 'yi bana gnderinceye kadar Pokrovskoye'ye gelmek niyetinde deilim. Onu cezalandrp cezalandrmamak benim bileceim bir itir. Klelerinizin akalarna katlamaya niyetli deilim: hatta sizin bile akalarnza katlanamam. nk, ben bir maskara deilim, eski bir kiizadeyim. Daima hrmetkarnz Andrey Dubrovski"162 DUBROVSKI Bu mektup, bugnk etiket anlaylarna gre de pek mnasebetsiz bir mektup saydrd. Amma burada Kirila Petrovi'i kzdran ne mektubun acayip biimi, ne de yazl tarzyd, belki zyd. Yataktan yalnayak frlayan Troyekurov: Nasl, diye grledi, zr dilemek zere adamlarm ona m gnderecekmiim? Onlar

balamak ya da cezalandrmakta serbest miymi? Ne sanyor o? Kiminle attn biliyor mu? Ben onu... Ayaklarma kapanp yalvarmazsa... Troyekurov'a kar gelmeyi ben ona gsteririm. Kirila Petrovi giyindi ve her zamanki debdebesiyle ava gitti. Ama avlanmak ksmet olmad. Sabahtan akama kadar yalnz bir tavan grebildiler, onu da kardlar. Krda, adr altnda yenen le yemei iyi gemedi, daha dorusu ahy dven konuklar halayan, dnte de btn av kafilesiyle kastl olarak Dubrovski'nin tarlalarn ineyen Kirila Petrovi'in houna gitmedi. Aradan birka gn geti, iki komu arasndaki dmanlk yatmad. Andrey Gavrilovi, Pokrovskoye'ye dnmyordu. Halbuki Kirila Petrovi'in onsuz can sklyor ve bu can skntsn en ar szcklerle belirtiyordu. Bu szler oral derebeylerinin abasyla, deitirilmi ve iirilmi bir halde Dubrovski'nin kulana kadar geliyordu. Yeni bir olay, son bar umudunu da ortadan kaldrd. Bir gn Dubrovski kendi kk maliknesini dolayordu. Kayn koruluuna yaklarken bir balta sesi duydu. Birka dakika sonra da devrilen bir aa grlts iitti. Hemen korulua dald ve orada byk bir sknetle kendi aalarn armakta olan Pokrovskoye'li birka mujii bastrd. Dubrovski'yi gren kyller kamak istediler. Dubrovski arabacsnn yardmyla bunlardan ikisini yakalad ve bal olarak evine getirdi. Dmana ait beygir de hemen orackta galiplerin eline gemiti. Dubrovski pek fkeliydi. Haydutluklaryla tannm Troyekurov'un adamlar, Dubrovski ile kendi efendileri arasndaki sk fk dostluu PUKN_______________________________________________________________ bildikleri iin eskiden Dubrovski'nin maliknesine adm at maya cesaret edemezlerdi. Dubrovski, Troyekurov'la aralarnn almasndan, imdi bunlarn yararlandklarn gryordu. Esirlerini, btn sava haklar kurallarna aykr olarak, kendi koruluundan ardklar sopalarla terbiye etmeye, beygirleri de, iftlik hayvanlarna katarak altrmaya karar verdi. Bu olayn ayrntlar o gn Kirila Petrovi'in kulana kadar geldi. Troyekurov kprd, fkesinin ilk anlarnda btn maiyetiyle birlikte Kistenevka'y (komusunun ky bu ad tayordu) basarak btn ky batan baa yama ve Dubrovski'yi de kknde kuatmay aklndan geirdi. Zaten bu gibi davranlar onun iin hi de tuhaf saylmazd. Ama ok gemeden dnceleri bir baka yn ald. Salonda ar ar, bir aa bir yukar dolarken, rasgele pencereden bakt ve kapda bir troykann durduunu grd. Troykadan, srtnda kvrck tyl bir kaput olan mein kasketli ufaktefek bir adam indi ve khyann odasna girdi. Troyekurov yarg abakin'i tand, onu artmalar iin emir verdi. Bir dakika sonra abakin, st ste reveranslar yaparak ve ar bir sayg ile emirlerini bekleyerek Troyekurov'un nnde duruyordu. Troyekurov: r* Gnaydn, dedi, senin adn neydi bakaym? Niin geldiniz? ehre gidiyordum, efendimizin bir emri olup olmadn anlamak iin van Demyanov'a uradm. Tam da srasnda geldin, ey, neydi adn senin? Benim de sana ihtiyacm vard. Bir votka i de beni dinle Bu gzel karlanma, yargc tatl bir aknla uratt. kram edilen votkay imedi, btn dikkatiyle Kirila Petrovi'i dinlemeye koyuldu. Troyekurov: Benim bir komu var, dedi. Kk arazi sahiplerinden, kaba herifin biri. Bunun iftliini elime geirmek istiyorum, sen bu ie ne dersin?164 DUBROVSKI Efendimiz, elinizde senet falan varsa... Ya da... Yalan sylyorsun be birader, senede falan ne gerek var? Emirler ne gne duruyor? Marifet hi hakkmz olmad halde elinden maliknesini almaktr. Hele dur bakaym, malikne bir zamanlar bizimdi. Spitsin adl birinden satn alnm, sonra da Dubrovski'nin babasna satlmt. Acaba buradan bir ey tutturamaz myz? Bu akla yakn bir ey efendimiz; herhalde bu alveri yasal yollaryla yaplm olsa

gerek. yice bir dn tan bakalm! Eer efendimiz, komunuzdan, ona bu malikneye tasarruf hakkn veren senetlerden birini, hangi yoldan olursa olsun ele geirmek olana bulursa, o zaman... Anlyorum, anlyorum ama, iin ktlne bakn ki onun btn senetleri bir yangnda yanmt. Nasl, efendimiz, onun senetleri yand m diyorsunuz? Bundan iyisi can sal! O halde msaade, buyurun da hemen yasal yollara bavuralm. Btn isteklerinizin yerine getirileceinden hi kukunuz olmasn! yle mi sanyorsun? Bak, karmam. Senin yardmna gveniyorum,, bunun altnda kalmayacama emin olabilirsin! abakin, hemen hemen yerlere kadar eilerek dar kt. O gnden tezi yok tasarlanan i zerinde almaya balad. Beceriklilii sayesinde de tam iki hafta sonra Dubrovski ehirden, Kistenevka ky zerindeki tasarruf hakkna dair tezelden aklama isteyen bir yaz ald. Bu hi beklenilmeyen sorudan aran Dubrovski, hemen o gn yant olarak yazd olduka kaba bir yaz ile, Kistenevka kynn rahmetli babasnn lmyle kendisine kaldn; veraset hakk gereince bu kye sahip bulunduunu; Troyekurov'un bu kyle hibir ilgisi olmadn, bu mlkiyetine dardan yaplacak her karmann iftira ve sahtecilikten baka bir ey olmayacan anlatt. PUKN _______________________ Bu mektup yarg abakin zerinde ok iyi bir etki yapt. abakin bu mektupta: 1) Dubrovski'nin iten pek az anladn, 2) Byle abuk parlayan, ihtiyatsz bir adam yere vurmann hi de zor bir i olmadn anlad. Andrey Gavrilovi yargcn sorularn soukkanllkla inceleyince, daha etrafl yant vermek gereini duydu. Olduka akla yakn bir savunma yazs yazd; ama zamanla bunun da yetmedii anlald. uzamaya balad. Hakkna gvenen Andrey Gavrilovi, ii umursamyor, etrafna para samak iin ne bir istek duyuyor, ne de buna olanak gryordu. Geri o her zaman bu anak yalayclarn satlk vicdanlaryla alay edenlerin banda gelirdi, ama bir iftirann kurban olacan aklna bile getirmemiti. te yandan Troyekurov da ortaya att bu davann kazanlmasnda ayn derecede ilgisizlik gsteriyordu. nk abakin yarglar korkutarak, satn alarak ve yasalar enine boyuna yorumlayarak onun adna hareket ediyor ve urayordu. Ksaca nasl olduysa oldu. Dubrovski, 18** yl 9 ubatnda, Temen Dubrovski ile General Troyekurov arasnda ihtilafl olan malikne hakkndaki mahkeme kararn dinlemek ve bu karar kabul edip etmediini yaz ile bildirmek zere * * ile mahkemesinde bulunmak iin ehir polisi eliyle bir ar ald. Dubrovski hemen o gn ehre hareket etti. Troyekurov yolda ona yetiti. Birbirlerine gururla baktlar. Dubrovski dmann yznde kin saan bir glmseme fark etti.II Andrey Gavrilovi ehre gelince bildik bir tccara indi ve onun evinde geceledi. Ertesi sabah da ile mahkemesinin karsna kt. Ona aldr eden olmad. Arkasndan Kirila Petrovi geldi. Ktipler ayaa kalktlar, kalemlerini kulaklarnn arkasna koydular. Mahkeme yeleri derin sayglarla onu karladlar. Rtbesine, yana ve imanlna sayg gstererek ona bir koltuk gsterdiler. Kirila Petrovi ak kapnn azna oturdu. Andrey Gavrilovi duvara yaslanm bir halde ayakta duruyordu. Ortal derin bir sessizlik kaplad. Zabt ktibi, nlayan bir sesle mahkemenin kararn okumaya balad. Su gtrmez bir hakka dayanarak sahibolduumuz bir mlkten, Rusya'da nasl yoksun klnabileceimizi gsteren yollardan birini renmekten herkesin holanacan dndmz iin bu karar olduu gibi yazyoruz: K*** ile mahkemesi 18** yl ubatnda Troyekurov olu Tugeneral Kirila Petrovi'e ait olup Dubrovski olu Hassa Temeni Andrey Gavrilovi'in fuzuli olarak igal ettii ** ilinin Kistenevka kynde kin ** erkek nfusuyla, otlaklar ve tm van youyla ** desiyatin araziden ibaret iftlik davasn inceledi: Ad geen Tugeneral Troyekurov,

geen 18**ylnn 9 hazirannda mahkememize bavurarak l babas (sekizinci dereceden memur) Svari Troyekurov olu (Piyotr Yefimov)un genel valilik tara ktiplii ettii sralarda, 17 ** ylnn 14 austosunda, soylu snfna mensup memurlardan Spitsn olu Fadey Yegorov'dan yukarda ad ge PUKN__________________________________ en Kistenevka kynde kin iftlii, maliknesiyle, ** erkek nfusuyla, btn menkul ve gayrimenkulleriyle, ekilip biilmeye elverili ve elverisiz arazisiyle, ormanyla, otlaklaryla, dere zerindeki dalyanyla, iftlik binasyla, hulasa Spitsin olu Fadey Yegorov'a babas Spitsin olu Yegor Terentiyev'den miras olarak kalan tm var youyla 2500 rubleye satn alndn ve bu temlik ileminin ayn gnde ilgili makamlarca tescil olunduunu, babasnn o zaman, austosun 26 snda K ** ile mahkemesi kararyla yeni mlkne tasarruf ettiini ve sonra da 27 ** yl eyllnn 6 snda eceliyle ldn, halbuki iddia sahibi Tugeneral Troyekurov 17 ** ylndan itibaren, hemen hemen kklnden beri, askeri grevde ve daha ziyade yabanc memleketlerde seferde bulunduundan, gerek babasnn lmnden, gerek kendisine kalan servetten haberi olamadn; fakat imdi, askeri vazifesinden istifa ederek ** ve ** illeriyle K **, P **, R ** ilelerinde ve eitli kylerde bulunan ve top yekn 3000 ba erkek nfusu da iine alan emlakine el koyunca, yukarda ad geen Kistenevka Kynn hibir hakka dayanmadan iindeki btn varlyla, Hassa Temeni Andrey Gavrilovi Dubrovski tarafndan fuzuli olarak igal edilmi olduunu grdn beyan ve ifade ederek ibu iftliin, eski sahibi Spitsn tarafndan babasna verilen iliik tapu senetlerine dayanarak, Dubrovski'nin fuzuli igalinden kurtarlarak aidiyeti cihetiyle iddia sahibine, yani Troyekurov'a geri verilmesine ve Dubrovski'nin ad geen iftlikten haksz olarak elde ettii gelirin de, kendisine dettirilmesine karar verilmesini talebetmitir. "Bu hususta J** Zemstvo mahkemesinin yapt soruturma sonucunda: Ad geen ihtilafl iftliin bugnk sahibi Hassa Temeni Dubrovski sorgu yargcna verdii ifadede, her ne kadar, u kadar can nfusuyla, toprak ve her trl varlyla ad geen Kistenvka kyndeki emlakin babas topu Astemeni Dubrovski olu Gavril Yevgrafov'un lmnden sonra miras olarak kendisine kaldn, ibu terekenin168 DUBROVSK ise babasna, ilkin genel valilik tara ktiplerinden, sonralar sekizinci derece memurlardan Troyekurov tarafndan 17 ** yl 30 austosunda ** ile mahkemesi huzurunda, fahr mavir Sobolev olu Grigori Vasifyev'e verilen veklete dayanlarak ad geen Sobolev tarafndan satldn ve aradaki anlama gereince kararlatrlan 3200 rubleyi babasndan tamamen aldktan sonra, Troyekurov, vekili bulunan Sobolev'den tapu senetlerini Dubrovski'nin babasna vermesini talebettiini, yine ayn vekletname hkmlerine gre paray tamamen dedii takdirde kesin tapu senetlerini kartncaya kadar bu emlaka, gerek sahip sfatyla el koyabileceini, gerek bu mal satan Troyekurov 'un, gerekse nc bir kiinin ilerde bu emlak zerinde hibir iddia ve mdahalede bulunamayacan beyan etmi ise de o zaman Andrey Dubrovski kk olduu iin bu emlaka ait tapu senetlerinin nerede ve hangi tarihte babasna verilmi olduklarn bilmediini, babasnn lmnden sonra da bu tapu senetlerini bulamadn, bununla beraber, 17 ** ylnda evlerinden kan ve ky halknca da bilinen yangn srasnda dier evrak ile beraber bu tapu senedinin de yanm olmasnn mmkn olduunu ve fakat mezkr emlakin Troyekurov veya vekili Sobolev tarafndan satld tarihten, yani 17 ** ylndan ve babasnn lm yl olan 17 ** ylndan bugne kadar da Dubrovski ailesinin aralksz ve ekimesiz olarak tasarrufunda kaldna 52 kiiden ibaret bulunan ky halknn tanklk edebileceini beyan etmi ve huzurda yemin, ettirilerek dinlenen tanklar, hatrladklarna gre, Dubrovski'lerin, ad geen ihtilafl emlaka, takriben 70 yl nce hadisesiz tasarruf ettiklerini, fakat bu tasarrufun nasl bir hukuki ileme dayandn bilmediklerini ve bu emlakin ilk alcs olan eski genel valilik tara ktiplerinden Piyotr Troyekurov 'un mezkr emlaka herhangi bir tarihte malik olup olmadn hatrlamadklarn sylemiler ve ilave olarak Dubrovski'ye ait evin, kan bir gece yangn srasnda 30

yl nce yandn, ihtilafl mlkn ylda ortala PUSKN 169 ma olarak 2000 ruble irat getirmekte olduunu ifade ve be170 DUBROVSKI ve ayn senet muhteviyatndan anlaldna gre bu alm satm ileminin ayn yl iinde ** ile mahkemesince tescil klnm bulunmasna, ve her ne kadar ad geen mlkn, babas Gavril Dubrovski'ye satlmas iin mteveffa Troyekurov tarafndan Sobolev'e verilen vekletname Hassa Temeni Andrey Dubrovski tarafndan mahkemeye gsterilmi ise de, bu eit vekletnamelerle gayrimenkulun satn kabul etmek yle dursun, bunlar bakasnn geici tasarrufuna vermek bile kararname gereince yasak olmasna ve halen bu vekletnamenin, mvekkilin lmyle hibir hukuki deeri bulunmamasna ve byle bir alm satm ileminin nerede ve ne zaman getiine dair soruturmann balad 18** tarihinden bugne kadar davalnn sarih bir belge gsterememesine binaen mahkeme, gsterilen tapu senetlerine dayanarak ad geen maliknenin imdiki durumuyla, u kadar nfus, toprak ve dier gayrimenkulleriyle Tugeneral Troyekurov'a ait olduunu kabul ve bu mlkn Hassa Temeni Dubrovski'nin fuzuli igalinden kurtarlarak vrisi bulunan Troyekurov'a geri verilmesine ve fakat davalnn mezkr mlk fuzulen igali srasnda elde ettii intifann geri verilmesi hakkndaki davac talebine gelince, mahkeme bunun da gereini dnerek: Her ne kadar bu husustaki kanunlar, bakasna ait bir mlkn etrafna it evrilmesi ve ekilip biilmesi halinde, asl sahibinin her hangi bir ikyeti zerine, bu arazi ve emlakin btn tesis ve meyveleriyle sahibine geri verilmesini emretrnekte ise de, gerek mezkr emlakin Dubrovski'nin elinde kald mddete ekimesiz ve aralksz tasarruf edildiinin tanklarn tanklklaryla anlalmas, gerek davac Troyekurov'un bugne kadar herhangi bir iddia ve talepte bulunmamas, bu defa da mlkn aynen ve tamamen kendisine iadesine karar verilmi olmas dolaysyla davalnn intifa hakkndaki isteinin reddine temyiz yollan ak olmak zere karar verildi." Zabt ktibi sustu. Yarg ayaa kalkt ve yerlere kadar eilerek okunan karar imzalamas iin Troyekurov'u PUKN________________________________________171 davet etti. Muzaffer Troyekurov yargcn elinden kalemi alarak mahkemenin karar altna bunu tmyle kabul ettiine dair imzasn att. Sra Dubrovski'ye gelmiti. Zabt ktibi karan ona da uzatt. Fakat Dubrovski ban eerek hareketsiz bir hal ald. Zabt ktibi, ya karan tmyle kabul ettiini, ya da hakl olduuna dair vicdani bir kanaati varsa, yasal sresi iinde ilgili makamlarda temyiz etmek zere kabul etmediini bildirir bir imza atmas hakkndaki davetini tekrarlad. Dubrovski susuyordu... Birdenbire ban kaldrd, gzleri kvlcmland, ayan yere vurdu ve zabt ktibini yle bir iddetle itti ki, adam yere yuvarland, mrekkep hokkasn kapt gibi yargca frlatt. Ortal bir dehet kaplad: Nasl, diye bard, Allah'n tapnana saygszlk, ha! defolun itler! Sonra Kirila Petrovi'e dnerek: Kpekilerin, kpekleri kiliseye sokmas iitilmi bir ey midir, ekselans? Kpekler kilisenin iinde kouuyor. Yok artk, sizin haddinizi bildireceim. Grlty duyan muhafzlar kotular ve Dubrovski'yi zorla tutabildiler. Sonra dar karp kzaa bindirdiler. Bunlarn arkasndan da, ardnda btn mahkeme yeleri olduu halde Troyekurov kt. Dubrovski'nin bu beklenmedik delilii Troyekurov'un sinirine pek dokunmu ve btn neesini karmt. Troyekurov'dan minnettarlk bekleyen mahkeme yeleri, onun en kk bir iltifatn bile elde etmediler. Troyekurov hemen o gn Pokrovskoye'ye hareket etti. Dubrovski ise bu arada yatakta yatyordu. Bir talih eseri olarak tmyle cahil olmayan ile doktoru, ondan kan alm, slk yaptrm ve kantarit bcekleri uygulamt. Hasta akama doru biraz iyileti ve akl bana geldi. Ertesi gn onu hemen hemen artk kendi mal olmayan Kistenevka'ya

gtrdler. III Aradan bir sre gemi, fakat zavall Dubrovski'nin sal hl dzelememiti. Geri delilik nbetleri bir daha tekrarlanmamt, ama kuvveti gzle grlecek kadar azalmaktayd. Eski ilerini unutuyor, odasndan pek seyrek kyor, gnlerce dncelere dalyordu. Bir zamanlar olunu bytm olan iyi yrekli ihtiyar Yegorovna, imdi de Dubrovski'nin dads olmutu. Bir ocua bakar gibi ona bakyor, yemek ve uyku zamanlarn ona anmsatyor, yemeini yediriyor ve onu yatryordu. Andrey Gavrilovi sessizce ona boyun eiyor, ondan baka kimse ile grmyordu. lerini, iftlie ait verilecek emirleri dnecek halde deildi. Yegorovna btn bu olup bitenleri, o zamanlar Petersburg'da bulunan ve Hassa piyade alaylarndan birinde hizmet etmekte olan gen Dubrovski'ye bildirmek gereini duydu. Bylece masraf defterinden bir yaprak kopararak Kistenevka'nn biricik okur yazar olan a Hariton'a bir mektup yazdrd, hemen o gn postaya atlmak zere ehre gnderdi. Artk okurlarmz, hikyemizin balca kiisi ile tantrmak zaman geldi sanrz. Vladimir Dubrovski, askeri lisede okumu ve Hassa Astemeni olarak okuldan kmt. Babas ona rahat bir yaay salamak iin hibir fedakrlktan kanmyordu. Delikanl evinden, umduundan da ok yardm gryordu. Ak elli ve n dkn olan gen Dubrovski, lks bir yaay sryordu. Kumar oynuyor, yoksul genlerin bir d olan zengin bir kzla evleneceini tahmin ederek gelecei dnmeksizin borca giriyordu. PUKN_________________________________________________ Bir akam birka subay, gen Dubrovski'nin evinde, divanlara uzanm, kehribar azlklarla sigara itikleri bir srada ua Gria, Dubrovski'ye bir mektup uzatt. Mektubun zerindeki yaz ile mhr delikanly artt. Mektubu abucak at ve unlar okudu: "Efendimiz Vladimir Andreyevi, ben ihtiyar dadn, babacnn salk durumunu sana bildirmeye karar verdim. Babann hali ok kt. Bazen abuk sabuk konuuyor ve btn gn aptal bir ocuk gibi oturup duruyor. lm Allahn emri, buraya gel benim ahin olum, sana Pesonnoye'ye araba da gndeririz. Duyduumuza gre ile mahkemesi buraya gelip bizi Kirila Petrovi Troyekurov'un emrine verecekmi. nk, gya biz onun malymz. Halbuki biz oldum olas sizin malnzz! Onun olduumuzu hibir zaman duymadk. Sen Petersburg'da olduun iin bunu ar babamza arz edebilirsin. O bizim hakkmz inetmez. Senin sadk klen, dadn. Arina Yegorovna Buzreva" Olum Gria'ya hayr dualar ederim. Sana iyi bakyor mu? te ikinci haftadr burada yamur yayor. oban Rodya, Nikola gnnde ld." Vladimir Dubrovski, bu olduka anlamsz satrlar byk bir heyecanla birka sefer st ste okudu. Daha kkken annesini kaybetmiti. Babasn hemen hemen bilmedii bir ada, sekiz yandayken Petersburg'a getirilmiti. Ama btn bunlara karn romantik bir ilgi ile babasna balyd. Aile hayatnn sesiz sevinlerinden zevk almaya frsat bulamad oranda bu hayata olan sevgisi de artmt. Babasn kaybetmek dncesi bir arlk gibi yreine kyor, dadsnn mektubundan anlayabildii zavall hastann hali ise tylerini rpertiyordu. cra bir kyde, aptal bir kocakar ile iftlik halknn eline kalm babasnn, birtakm felaketlerin tehdidi altnda bulunduunu, yardmsz bir halde maddi ve ruhi birtakm aclar iinde snp gitmekte174 DUBROVSK olduunu gznn nne getiriyordu. Vladimir bu canice ihmalinden tr kendini suluyordu. Babasndan uzun zamandr hibir haber alamam, ama onu gezilerde, ya da iftlik ilerine dalm varsayarak haber almay hatrna bile getirmemiti. Babasnn yanna gitmeye, hatta babasnn salk durumu orada bulunmasn gerektiriyorsa, istifa etmeye bile karar verdi. Gen Dubrovski'nin zntsn sezen arkadalar kalkp gittiler. Yalnz bana kalan Vladimir, izin vermeleri iin bir dileke yazd, piposunu yakt ve derin dncelere dald.

Hemen o gn izin almak iin giriimlerde bulundu. ki gn sonra da yannda sadk ua Gria olduu halde posta arabasyla yola kt. *** Vladimir Andreyevi, Kistenevka'ya sapmak zorunda bulunduu posta menziline yaklayordu. Yrei ac bir nsezi ile dolu idi. Babasn sa bulamayacandan korkuyordu. Kyde kendisini bekleyen yaay tarzn: Isszl, tenhal, yoksulluu, hi anlamad birtakm iler peinden komay gznde canlandryordu. Posta menziline gelince, menzil amirinin yanna girdi ve ondan bo beygir istedi. Menzil amiri gen Dubrovski'nin nereye gideceini rendikten sonra, Kistenevka'dan gnderilen arabann drt gnden beri kendisini beklemekte olduunu haber verdi. ok gemeden Vladimir Andreyevi'in yanna, bir zamanlar onu tavlada gezdiren ve tayna bakan, ihtiyar arabac Anton geldi. Dubrovski'yi grnce Anton'un gzleri yaard. Yerlere kadar eilerek ihtiyar efendisinin henz sa olduunu bildirdi ve atlar arabaya komaya gitti. Vladimir Andreyevi kendisine nerilen edilen kahvalty geri evirerek acele yola kmak istedi. Anton onu kestirme yollardan gtrd. Aralarnda yle bir konuma balad: PUKN Kuzum Anton, babamla Troyekurov arasnda neler getiini bana anlatsana! Neler getiini Allah bilir. Vladimir Andreyevi! Duyduumuza gre efendimizle Kirila Petrovi arasnda bir anlamazlk km. Geri Kirila Petrovi ok kez kendi bana buyruk olmakla birlikte, bu kez babanz mahkemeye vermi. Her ne kadar efendilerin iine karmak bizim gibi klelerin haddi deilse de, babanz, Kirila Petrovi'e kar gelmeyecekti... Kam ile aa yklr m? Anlalan bu Kirila Petrovi oralarda istediini yapyor? Pek tabii, efendimiz... Yargca metelik bile verdii yok... Emniyet amiri avcunun iinde... Derebeyleri sayglarn sunmak iin ayana kadar geliyorlar... Sizin anlayacanz, varsa pulun, herkes kulun! iftliimizi elimizden ald doru mu? Ah efendiciim, biz de byle duyduk. Geenlerde Pokrovskoye kynn zangocu bizim muhtarn vaftiz treninde: "Artk aylak aylak gezdiiniz yeter, demi. Kirila Petrovi gelip sizi emri altna alacak!" demirci Mikita da ona demi ki: "Brak Saveli, hemehrini zme, konuklarn keyfini karma! Kirila Petrovi kendi bana buyruk, Andrey Gavrilovi de kendi bana... Bizse hepimiz, Allah'n ve arn kullaryz!" Elalemin azna kilit vuramazsn ya! Demek ki siz Troyekurov'un emri altna girmek istemiyorsunuz? Kirila Petrovi'in emri altna girmek mi? Allah yazdysa bozsun! Onun kendi adamlar bile inim inim inliyor, eline yabanclar derse, derilerini yzmek yle dursun, etlerini bile para para dorar. Hemen Allah Andrey Gavrilovi'e uzun mrler versin! Yok eer Allah onu aramzdan ekip alrsa, o zaman da senden bakas bize gerekli deil, velinimetimiz efendimiz! Sen bizi kimselere verme, biz sana arka karz.176 DUBROVSK Anton bu szlerden sonra kamsn aklatt, dizginleri ekti, beygirler drtnala kalktlar. htiyar arabacsnn ballndan pek memnun olan Dubrovski sustu ve dnceye dald. Bir saatten fazla bir zaman gemiti. Birdenbire Gria'nn: te Pokrovskoye! haykryla kendisine geldi. Dubrovski ban kaldrd. Geni bir gl boyunca gidiyorlard. Bu glden kan bir rmak, ilerde, tepelerin arasnda, kvrntlar yaparak akyordu. Bu tepelerden birinin zerinde, sk ve yeil bir korulua yukardan bakan bir yerde, byk bir ta binann yeil dam ile kulesi grnyordu. Bir baka tepede ise, be kubbeli bir kilise ile eski bir an kulesi gze arpyordu. Tepelerin eteklerine sebze baheleriyle ve kuyularyla ky evleri serpilmiti. Dubrovski bu yerleri tamd. te bu tepecikte kendisinden iki ya kk ve daha o zaman ok gzel olaca belli olan kk Maa Troyekurov ile oynadn hatrlad. Anton'dan kza dair bilgi almak istedi ama, sebebini bilmedii bir sklganlk onu bundan vazgeirdi. Troyekurov'un evine yaklatklar zaman, bahenin aalar arasnda kmldayan

beyaz bir elbise grd. Bu srada Anton beygirleri kamlad ve gerek ky, gerek ehir arabaclarnda ortaklaa yaayan bir gelenee uyarak kprden ve kyn yanndan son sratle geti. Kyden knca bir tepeyi trmandlar. Vladimir, kayn aac koruluunu, solda aklk bir yerde de krmz daml kuruni bir ev grd: Yrei arpmaya balad. nnde, Kistenevka ky ile babasnn gsterisiz evi belirdi. On dakika sonra avluya girdiler. Delikanl anlatlmas zor bir heyecanla etrafn gzden geirdi. On iki yldr yurdunu grmemiti. Kendi zamannda itlerin etrafna yeni dikilmi olan kayn fidanlar, imdi dall budakl kocaman birer aa olmutu. Bu avluda bir zamanlar, dikkatle sprlm geni bir yolla ayrlan dzgn ieklik vard. imdi buras, aya kstekli bir beygirin otlad biilmemi bir ayr halini almt. Kpekler havlayacak oldular, ama An PUSKN 177 ton'u tanyarak sustular ve tyl kuyruklarn salladlar. iftlik halk izbelerden dar dkld, grltl bir biimde sevinlerini belli ederek gen beylerinin etrafn ald. Delikanl, kendisini candan karlayan bu kalabaln arasndan zorlukla bir yol bularak kendini khne merdivenlere att. Yegorovna onu koridorda karlad ve alayarak boynuna sarld. Delikanl bu iyi yrekli ihtiyar kadn gsne bastrarak: Gnaydn dad, babamdan ne haber? diye sordu. Kendisi nerede? Sal nasl? Tam bu dakikada, banda kalpak, srtnda hrka, uzun boylu, uuk benizli zayf bir ihtiyar, zorlukla ayaklarn sryerek salona girdi. Zayf bir sesle: Gnaydn Volodka, dedi. Vladimir hararetle babasn kucaklad. Sevin, hastann zerinde ok gl bir etki yapt, adamcazn derman kesildi, ayaklar bkld, olu tutmasayd, az daha decekti. Yegorovna: Yatanzdan niin kalktnz? diye sylendi. Ayakta duracak hali yok, gene de herkesin yaptn yapmak istiyor. htiyar yatak odasna gtrdler. Olu ile konumaya abalad, ama kafasnda dnceler karyor, szlerini bir trl balayamyordu. Sustu ve dald. Babasnn bu hali Vladimir'i ok artt. Babasnn yatak odasna yerleti ve babasyla babaa brakmalarn rica etti. Ev halk onun bu isteine boyun edi. Bu kez de onlar Gria'ya bavurarak onu uak odasna gtrdler, kyl usulnce her trl ikramlarda bulundular ve bin bir eit sorularla ban arttlar.IV Bir zamanlar yemeklerle dolu olan yemek masasnda imdi tabut var. Gen Dubrovski, geliinden birka gn sonra ileri ele almak istedi, ama babas ona gerekli aklamalarda bulunacak bir durumda deildi. htiyar Dubrovski'nin gvenilir bir adam da yoktu. Delikanl babasnn ktlarn gzden geirirken, yalnz yargcn yazd ilk mektupla babasnn buna verdii karln taslan buldu. Bunlardan dava hakknda ak bir fikir edinemedi. Bu ite hakl olduklarna gvenerek sonucu beklemeye balad. Bu arada Andrey Gavrilovi'in salk durumu saatten saate ktleiyordu. Vladimir babasnn yaknda leceini hissediyor ve tmyle ocuklaan ihtiyarn yanndan bir dakika bile ayrlmyordu. Yine bu arada, verilen sre dolmu, temyize bavurulmamt. Kistenevka artk Troyekurov'un eline geiyordu. abakin sayg ve tebriklerini sunmak, te yandan yeni ele geirilen malikneye ne zaman el koymak niyetinde olduunu sormak ve bunu kendisinin mi yapacan, yoksa bir bakasna m veklet vereceini renmek maksadyla Troyekurov'a gelmiti. Kirila Petrovi ard. Yaradltan a gzl bir adam deildi. alma istei onu ar davranlara srklemiti. Vicdan azab ekiyordu. Dmannn, eski genlik arkadann, ne durumda olduunu biliyor, kazand zafer gnlne bir ferahlk vermiyordu. Kfretmek iin PUKN_____________________________________ bir bahane arayarak abakin'e korkun bir bakla bakt. Fakat bunun iin yeter bir neden bulamaynca, fkeyle: Defol! diye bard, o senin bilecein i deil! abakin, Troyekurov'un keyfi yerinde olmadn grnce onu saygyla selamlad ve oradan acele savutu. Bir bana kalan Kirila Petrovi bir aa bir yukar dolamaya ve daima

ok dnceli ve heyecanl olduunu gsteren, zafer yldrmlar grleyiniz! arksn slkla almaya balad. Sonra yar arabasn komalarn emretti. Kalnca giyindi (artk eyll sonlaryd), arabay kendisi kullanarak avludan kt. ok gemeden Andrey Gavrilovi'in evciini grd, ruhunu elimeli birtakm duygular kaplad. Tatmin edilmi intikam duygusuyla bakasna hkmetmek hrs, daha soylu duygulan bir dereceye kadar bouyordu. Ama en sonunda soylu duygular stn geldi. Kirila Petrovi eski komusuyla barmaya, maln mlkn geri vermekle aralarndaki kavgann izini bile yok etmeye karar verdi. Bu iyi niyetlerle ruhunu hafiflettikten sonra arabasn hzla komusunun kkne doru srd ve doruca avluya girdi. Hasta bu srada yatak odasnn penceresinde oturmaktayd. Kirila Petrovi'i tand. Yznde korkun bir tela ve aknlk belirdi. O korkun ehreyi erguvani bir kzllk kaplad. Anlalmaz birka hece mrldand. iftlik hesaplarn gzden geirmekte olan olu ban kaldrd. Babasnn halini grnce ard. Hasta, fke ve dehet iinde, parmayla avluyu gsteriyordu. Koltuktan kalkmaya alarak, acele acele hrkasnn eteklerini topluyordu. Doruldu ve birdenbire yere ykld. Olu ona doru atld. htiyar soluk almadan duygusuz yatyordu, inme inmiti. Vladimir: abuk, abuk; ehre doktor getirmeye koun! diye bard. Bu srada ieri giren hizmeti: Kirila Petrovi sizi soruyor, dedi.180 DUBROVSK Vladimir ona korkun bir bakla bakt: Kirila Petrovi'e syle, dedi, ben onu kap dar attrmadan abuk buradan defolup gitsin! Haydi mar! Hizmeti, efendisinin emrini yerine getirmek iin sevinle kotu. Yegorovna ellerini birbirine vurarak alamakl bir sesle: Velinimetimiz, kendini mahvedeceksin, diye bard. Kirila Petrovi bizi iy iy yer! Vladimir fke ile: Dad sus! diye bard. Doktor getirmek zere imdi Anton'u ehre kotur! Yegorovna dar kt. Antrede kimsecikler yoktu. Btn ev halk Kirila Petrovi'i grmek iin avluya komutu. htiyar kadn merdiven bana kt ve gen Dubrovski adna yant veren hizmetinin szlerini duydu. Kirila Petrovi arabada oturduu yerden kalkmadan onu dinledi. Yz, geceden daha karanlk bir hal ald. Kmser bir glle glmsedi; iftlik halkn, korkutucu bir bakla szd ye arabasnn ar ar avlu boyunca srd. Az nce Andrey Gavrilovi'in oturmakta olduu kk pencereye bir gz att. Ama imdi orada kimsecikler yoktu. Dad, gen Dubrovski'nin emrini unutmu, merdiven banda duruyordu. iftlik halk bu olay grlt ile konuuyordu. Birdenbire aralarnda Vladimir grnverdi ve kesik kesik: Doktoru armaya gerek yok, dedi. Babam ld. Ortalk kart. iftlik halk ihtiyar beylerinin odasna kotu. l, Vladimir'in kendisini yatrd bir kanepenin stndeydi. Sa eli yere kadar sarkmt; ba, gs zerine dmt. Henz soumam, ama lmle bozulmu olan bu vcutta hayatn eseri bile yoktu. Yegorovna feryada balad, hizmetiler artk kedi ilgilerine braklm olan lnn etrafn evirdiler. Onu ykayp, daha 1797 ylnda dikilmi olan niformasn giydirdiler ve yllarca kendisine hizmet ettikleri masann stne yatrdlar. Cenaze treni nc gn yapld. Zavall ihtiyarn ls kefene sarlm ve mumlarla evrilmi olduu halde masann stne yatrlmt. Yemek salonu iftlik halkyla dopdoluydu. Cenazeyi gtrmeye hazrlanyorlard. Vladimir ve hizmeti tabutu kaldrdlar. Papaz nden yrd. Zango ilahiler okuyarak, onun arkasndan gidiyordu. Kistenevka'nn sahibi, son kez evinin eiinden geti. Tabutu koruluktan geirdiler. Kilise, koruluun arkasndayd. Hava ak ve souktu. Sonbahar yapraklar aalardan dklyordu. Koruluktan kanca Kistenevka kynn tahta kilisesini ve yal hlamur aalarnn

glgelendirdii mezarl grdler. Vladimir'in annesi bu mezarlkta gmlyd. Bu mezarn yanna dn taze bir ukur kazlmt. Kilise, efendilerine son sayg borlarn demek zere gelmi olan Kistenevka kylleriyle doluydu. Gen Dubrovski, koro yerinde durdu. Ne alyor, ne de dua ediyordu. Ama yz korkuntu. Din tren bitti. l ile ilk vedalaan Vladimir oldu. Btn iftlik halk onu izledi. Tabutun kapan getirip ivilediler. Kadnlar yksek sesle alyorlard. Mujikler, yumruklaryla sk sk gz yalarn siliyorlard. Vladimir ve yine o hizmeti arkalarnda btn ky halk olduu halde tabutu mezarla gtrdler, mezara indirdiler. Orada bulunanlarn hepsi mezara birer avu toprak attlar. ukuru rttler, selamladlar ve daldlar. Vladimir herkesten nce davranarak hzla uzaklat ve Kistenevka koruluu iinde kayboldu.182 DUBROVSKI Yegorovna, gen Dubrovski'nin cenaze yemeinde bulunmak niyetinde olmadn syleyerek, onun adna papaz ve kilise adamlarn yemee davet etti. Bylece, Baba Anton, kars Fedotovna ve zango, Yegorovna ile lnn iyiliinden ve grne gre mirassn bekleyen sonutan sz ederek (Troyekurov'un gelii ve ona gsterilen kabul tarz btn blgede duyulmutu. Ora politikaclar bunun nemli sonular douracan tahmin ediyorlard), derebeyi kkne yaya yollandlar. Papazn karas: Ne yazd ise o olacak, ama Vladimir Andreyevi, efendimiz olmazsa yazk olacak, dedi. Diyecek yok dorusu, aslan adam. Yegorovna onun szn keserek: O olmayp da bizim efendimiz kim olacak? dedi. Kirila Petrovi bouna yrtnyor, bu sefer gz pek bir adama att. ahin olum kendini savunmasn bilir, inallah koruyucusu da onu brakmaz! Gria'cm: "Bas bakalm ihtiyar omar! Defol dar!" diye bard zaman o marur Kirila Petrovi nasl da kuyruunu ksmt. Zango: Aman Yegorovna'cm, dedi. Gria'nn dili nasl vard da bunlar syledi? Ben Kirila Petrovi'e yan bakmadansa bapapaza kfretmeye oktan razym. Onu grr grmez insan bir korkudur alyor, dizlerinin ba zlyor, beli yle bir kamburlayor, yle bir kamburlayor ki... Papaz: Bo eyler, dedi. Bir gn gelip Kirila Petrovi da Andrey Gavrilovi gibi lmeyecek mi? Ama cenaze treni daha zengin, cenazeye gelenler daha ok olacaklarm, hepsi Allahn indinde bir deil mi? Ah babacm, biz de btn evreyi armak istemitik ama, Vladimir Andreyevi arzu etmedi. ok kr her eyimiz bol, ikram edebiliriz. Mademki kimsecikler yok, bari sizleri iyice arlayaym, aziz konuklarmz! Bu tatl vaat ve gzel bir zyafete konmak umudu, konuanlarn admlarn sklatrmalarna neden oldu. Salkla kke geldiler, sofra hazrlanmt. Konuklara votka ikram nuanlarn admlarn sklatrmalarna neden oldu. Salkla kke geldiler, sofra hazrlanmt. Konuklara votka cram edildi.. Bu srada Vladimir aalarn en sk yerlerine doru ilerliyor, hareket ve yorgunlukla ruhundaki acy bomaya alyordu. Yollar ayrdetmeksizin yryor, aalarn dallan budaklan adm banda tesine berisine taklarak onu trmalyor, ayaklar boyuna amurlara batyor o hibir eyin farknda olmuyordu. En sonunda drt bir yan aalarla evrili bir vadiye geldi. Sonbaharn yapraklarn dkt aalarn arasnda bir derecik, kvrlarak sessizce akyordu. Vladimir durdu, souk imenlere oturdu. Birbirinden kara birtakm dnceler kafasna saldrd. Yalnzln iddetle hissetti. Gelecei korkun bulutlarla kaplyd. Troyekurov'la olan dmanl yeni felaketler vadediyordu. Byk olmayan serveti yabanc ellere geebilirdi; bu takdirde kendisini sefalet bekliyordu. Sararm birka yapra srkleyip gtren derenin sessiz akna bakarak bulunduu yerde uzunca bir sre hareketsiz oturdu. Derenin ak ile hayatn

ak arasndaki bu gerek ve doal benzerlik, gzleri nnde btn gcyle canland. Nihayet havann kararmaya baladn fark etti. Ayaa kalkt, eve giden yolu aramaya koyuldu. Ama kendisini dosdoru evinin kapsna karan patikay buluncaya kadar bilmedii ormann iinde daha uzun bir sre serseri serseri dolat. Yolda Dubrovski'nin karsna maiyetiyle beraber papaz kt. Delikanl, bunun bir uursuzluk belirtisi olduunu dnd. Elinde olmayarak bir kenara ekildi ve aalarn arkasna sakland. Onlar Dubrovski'yi grmediler. Yanndan geerlerken, aralarnda ateli ateli konuuyorlard. Papaz karsna: Ktlkten ka, iyilik yap, diyordu. Artk bizim burada kalmamz iin neden yok!184 DUBROVSK Papazn kars yant olarak bir eyler syledi ama Vla, dimir bunu iitmedi. Biraz daha yaklanca bir insan kalabal grd; kyller ve iftlik halk evin avlusuna dolmulard. Vladimir uzaktan mthi bir grlt ve konumalar duydu. Ahrn nnde iki troyka duruyordu. Merdiven banda niformal, yabanc birka adam durmu, grne gre bir eyler tartyorlard. Kendisini karlamaya koan Anton'a fkeli fkeli sordu: Bu ne demek? Bunlar da kim oluyor? Ne istiyorlar? htiyar soluyarak: Ah babamz Vladimir Andreyevi, mahkeme geldi. Bizi Troyekurov'a veriyorlar. Bizleri senin ltfundan yoksun ediyorlar. Vladimir ban edi. Adamlar, mutsuz efendilerinin etrafn evirdiler. Ellerini perek baryorlard: Sen bizim babamzsn: Biz senden baka efendi istemeyiz! Sen emret, biz mahkemenin hakkndan geliriz! lrz de teslim olmayz! Vladimir onlara bakyor ve garip birtakm duygularn etkisi altnda heyecanlar geiriyordu. Nihayet onlara: Siz uslu durun, dedi, ben memurlarla konuurum! Kalabaln iinden: Konu babacm, konu, diye bardlar, melunlar insafa getir! Vladimir memurlara yaklat. abakin, banda kasket, ellerini kalasna dayam, gururla etrafna bakyordu. Uzun boylu, iman, krmz suratl, bykl, elli yalarnda bir kii olan e emniyet amiri, Dubrovski'nin yaklatn grnce ksrd ve ksk bir sesle: te byle, dedi, az nce sylediim eyleri size tekrarlyorum: le Mahkemesinin karar gereince bundan byle Kirila Petrovi Troyekurov'a ait bulunuyorsunuz! Bay PUKlN___________________________________________________________ abakin burada onun temsilcisidir. Her ne emrederse ona boyun einiz! Siz kadnlar, onu bilhassa seviniz ve ona sayg gsteriniz! O size pek dkndr! Bu ince nkte zerine emniyet amiri bir kahkaha att. abakin'le teki yeler de onu taklit ettiler. Vladimir fkesinden kpryordu. Zoraki bir soukkanllkla neeli emniyet amirine sordu: Bunun ne demek olduunu anlamama izin verir misiniz? Kurnaz memur: Bu u demektir ki, biz burasn Kirila Petrovi Troyekurov'un mlkiyetine geirmeye, iliii kalmayanlarn da iyilik ve tatllkla buradan defolup gitmelerini ricaya geldik. Fakat zannediyorum ki siz, kyllerimden nce bana bavurabilir ve derebeyinden, haklarndan vazgemesini isteyebilirdiniz? abakin kstah bir bakla: Fakat sen kim oluyorsun? dedi. Burann eski derebeyi Dubrovski olu Andrey Gavrilov allann emriyle ld. Biz sizi tanmyoruz, tanmak da istemiyoruz. Kalabalktan bir ses: Efendimiz, dedi, bizim gen beyimiz Vladimir Andre yevi'tir. Emniyet Amiri korkutucu bir sesle bard: Azn amak cesaretini gsteren kimmi bakaym? Hangi beyden, hangi Vladimir Andreyevi'ten sz ediyorsunuz? Sizin beyiniz Kirila Petrovi Troyekurov'dur, iittiniz mi, yarmalar?

Ayn ses: Daha da neler! dedi. Emniyet amiri:186 DUBROVSK Fakat buna isyan derler, diye bard. Hey muhtar, buraya gel! Muhtar ilerledi. Benimle konumak cesaretini gsteren kimmi bakaym? abuk onu ara bul! Ben onu... Muhtar kalabala dnerek kimin konutuunu sordu. Ama kimse yant vermiyordu. ok gemeden arka sralardan bir mrlt ykseldi, bu mrlt gittike kuvvetlenmeye balad ve be dakika iinde korkun bir uultu halini ald. Emniyet amiri sesini alaltt, onlar yattrmak istedi. Fakat iftlik halk: Onun suratna ne bakyoruz? diye bard. ocuklar, bunlar alaa edelim! Kalabalk kmldad. abakin ve teki yeler acele , kendilerini koridora attlar ve arkalarndan kapy srglediler. Ayn ses: ocuklar, unlar balayalm! diye bard. Kalabalk yklenmeye balad. Dubrovski: Durun aptallar, diye haykrd. Nedir bu yaptnz? Kendinizi de, beni de mahvediyorsunuz! Evlerinize gidin, beni de rahat brakn! Korkmaynz, ar efendimiz merhametlidir, ben ona yalvarrm, o bizim hakkmz korur. Biz hepimiz onun ocuklaryz! Siz ayaklanr, haydutluk etmeye kalkarsanz ondan nasl koruyuculuk isteyebilirsiniz? Gen Dubrovski'nin szleri, ahenkli sesi, heybetli grn istenilen etkiyi yapmt. iftlik halk yatt ve dald. Avlu boald. Mahkeme yeleri evin iinde oturuyorlard. Nihayet abakin yavaa kapy at, merdiven bana kt ve insan klten reveranslarla ltufkr himayelerinden dolay Dubrovski'ye teekkr etmeye koyuldu. Vladimir onu kmseyerek dinledi ve yant vermedi. Yarg szne devam ederek: PUKN zin verirseniz burada gecelemeye karar verdik, dedi. nk ortalk karard. Hem yolda kylleriniz bize saldrabir. Konuk salonuna hi olmazsa biraz ot gndertmek ltfunu da bizden esirgemeyin! Sabah olur olmaz evlerimize gideriz. Dubrovski souk bir eda ile: Ne isterseniz onu yapnz, yantn verdi. Artk burann sahibi ben deilim. Dubrovski bu szlerden sonra babasnn odasna ekildi ve arkasndan kapy srgledi.VI Dubrovski kendi kendine: te byle, diye sylendi, artk her ey bitti. Daha bu sabah bir kem, bir lokma ekmeim vard. Yarn sabah ise, doduum, babamn ld bu evi, babamn lmne ve benim sefaletime sebebolana brakmak zorunda kalacam. Gzleri annesinin portresine takld. Ressam, annesini parmakla dayanm bir halde, beyaz bir sabahlk iinde, banda bir gl ile canlandrmt. Vladimir: Bu portre de aile dmanmn eline geecek, diye dnd. Belki de krk iskemlelerle beraber ambara atlacak, ya da kpekilerinin bir alay konusu olarak sofaya aslacaktr. Annemin yatak odasna, babamn ld odaya, kim bilir belki de Troyekurov'un khyas veya harem dairesi yerleecektir! Hayr, hayr! Kovulduum u hazin ev ona da kalmasn! Vladimir dilerini gcrdatt. Kafasnda korkun birtakm projeler douyordu. Memurlarn sesi ona kadar geliyordu. Onlar evin sahibiymi gibi davranarak kh unu, kh bunu istiyor ve gaml dnceleri arasnda gen Dubrovski'nin sinirine dokunuyorlard. Nihayet her ey sustu. Vladimir ekmece ve sandklar at. Rahmetli babasnn evrakn ayrmaya balad. Bunlarn ou iftlik hesaplarndan ve eitli ilerle ilgili mektuplardan ibaretti. Vladimir bunlar okumadan yrtt. Bunlarn arasnda eline karmn mektuplar yazl bir paket geti. Vladimir byk bir heyecanla bunlar incelemeye koyuldu. Bunlar T. sava zamannda yazlm ve Kistenevka kynden orduya gnderil PUSKN

189 misti. Annesi bu mektuplarnda sessiz yaayn, iftlik ilerini anlatyor, nezaketle ayrlktan ikyet ediyor ve onu eve, iyi karsnn kollan arasna aryordu. Bu mektuplardan birinde kk Vladimir'in salk durumuyla ilgili zntlerini anlatyordu. Bir bakasnda ise olunun erken filiz veren yeteneklerine seviniyor, onu mutlu ve parlak bir gelecee aday gryordu. Vladimir kendini okumaya vermi, dnyadaki her eyi unutmutu. Btn benlii ile kendini aile mutluluuna kaptrd iin vaktin nasl getiini fark etmemiti. Duvar saati on biri ald. Vladimir mektuplar cebine koydu, mumu ald ve odadan kt. Memurlar salonda, yerde uyuyorlard. Masann stnde boalttklar kadehler duruyor, kuvvetli bir rom kokusu btn oday dolduruyordu. Vladimir nefretle bunlarn yanndan geerek antreye gitti. Kap kilitliydi. Anahtar bulamayan Vladimir salona dnd. Anahtarlar masann zerinde duruyordu. Vladimir kapy at ve keye sinmi bir adamla burun buruna geldi. Adamn elinde bir balta parlyordu. Mumu ona doru tuttu. Vladimir demirci Arhip'i tand: Burada ne aryorsun? diye sordu. Arhip bir fslt ile yant verdi. Ah Vladimir Andreyevi, siz misiniz? ok kr Allaha, iyi ki elinizde mum varm! Vladimir akn akn ona bakyordu: Buraya niye gizlendin? Arhip kekeleyerek, yavaa yant verdi: stedim ki... ey... Herkesin evde olup olmadn kontrol etmek istedim de... Peki bu baltann ii ne? Baltann ii mi ne? Gece baltasz klr m hi? Bu memurlar yle kt adamlar ki... dikkat etmek gerek. Sen sarhosun, baltay brak da git uyu! Ben mi sarhoum? Allah ahidim olsun ki Vladimir Andreyevi azma bir damla bile koymadm. Hem insann191 190 DUBROVSK aklna arap m gelir? itilmi ey mi bu? Memurlarn aklna bize sahibolmak, efendimizi iftliinden kovmak esmi. Nasl da horluyorlar melunlar! Bir vuruta hepsini gebertip izlerini yok etmeli. Dubrovski kalarn att. Bir sre sustuktan sonra: Bana bak Arhip, dedi, i senin anladn gibi deil! Memurlarn hibir suu yok. u feneri yak da arkamdan gel! Arhip, efendisinin elinden mumu ald, sobann arkasndaki feneri bulup yakt. Yavaa, ikisi birlikte merdivenlerden inerek avlu boyunca yrdler. Gece bekisi demir levhay almaya balad. Kpekler havlad. Dubrovski: Gece bekileri kim? diye sordu. nce bir ses yant verdi?: Biziz efendimiz: Vasilisa ve Lukerya. Dubrovski: Evlerinize gidiniz, dedi, size gerek kalmad. Arhip: Artk paydos! diye mrldand. Kadnlar: Teekkr ederiz velinimetimiz, dediler ve hemen evlerine gittiler. Dubrovski ilerledi. ki adam yaklaarak ona seslendi. Dubrovski Anton'la Gria'nn seslerini tamd: Siz niin uyumuyorsunuz? diye sordu. Anton: imdi uykunun sras m? dedi. Ne gnlere kaldk! Kimin aklna gelirdi ki?.. Dubrovski onun szn keserek: Yava ol, dedi. Yegorovna nerede? . Gria: PUKN PUKN____________________________________________________ Derebeyi kknde, diye yant verdi, kendi odasnda. Git onu buraya getir! Sonra evin iindeki btn adamlarmz da dar kar. Evin iinde, memurlardan baka canl kimse kalmasn! Sen de Anton, arabay ko!

Gria gitti, bir dakika sonra da annesiyle beraber dnd. htiyar kadn bu gece soyunmamt. Memurlardan baka bu gece kimse gzn yummamt. Dubrovski: Herkes burada m? Evde kimse kalmad m? diye sordu. Gria: Hayr, dedi, memurlardan baka kimse kalmad. Dubrovski: Saman ya da kuru ot getirin, dedi. Adamlar, ahra kotular ve kucaklar otla dolu dndler. Doldurun unlar merdivenin altna! Hah yle! imdi ocuklar, ate verin! Arhip feneri at. Dubrovski ray tututurdu: Arhip'e dnerek: Dur hele, dedi, galiba acele ile antrenin kapsn kilitlemi olacam! abuk ko da kapy a! Arhip koridora kotu, kap akt. Yavaa: Daha da neler, aacakmm: diye mrldanarak kapy kilitledi ve Dubrovski'in yanna dnd. Dubrovski ray otlara yaklatrd. Otlar parlad, bir alev ykseldi ve btn avluyu aydnlatt. Yegorovna ackl bir sesle: Ah Vladimir Andreyevi, ne yapyorsun? diye bard. Dubrovski:192 DUBROVSK Sen sus, dedi. Eeee ocuklar, Hoakaln! Ben gidiyorum. Bakalm Allah ne gsterecek? Yeni efendinizle mutlu olun! Dubrovski'nin adamlar hep bir azdan: Babamz, velinimetimiz, diye bartlar, lrz de seni brakmayz! Biz de seninle beraber geliyoruz. Araba hazrd. Dubrovski Gria ile arabaya bindi. Adamlarna buluma yeri olarak Kistenevka koruluunu gsterdi. Anton beygirleri kamlad, araba avludan kt. Rzgr esti. Alevler bir dakika iinde btn evi sard. Damn zerinde kzl bir duman grnd. Camlar atrdyor, dklyordu. Ate haline gelen direkler dmeye balad. Birdenbire ac bir feryat ve lk duyuldu: Yanyoruz! mdaat, imdaat! Zalim bir glle yangn seyretmekte olan Arhip: Daha da neler! diye sylendi. Yegorovna ona: Arhip'iim, ne olursun, kurtar u melunlar, diyordu. Allah sana mkfatn verir! Demirci: Daha da neler! dedi. Tam da o srada iki katl pencere erevelerini krmaya alan memurlar pencerede grndler. Ama tam bu srada at, byk bir grltyle kt, lklar kesildi. ok gemeden btn iftlik halk avluya dolmutu. Kadnlar bararak plprtlarn kurtarmaya alyorlard. ocuklar, yangn seyrederek zplyorlard. Kvlcmlar bir ate frtnas halinde uuyor, kulbeler tutuuyordu. Arhip: imdi artk neresi yanarsa yansn vz gelir, diye sylendi. Herhalde Pokrovskoye'den bunun seyrine doyum olmaz! KIN_______________________________________________________________ Bu srada yeni bir olay onun dikkatini ekti: tutumu olan ahrn damnda; nereye atlayacan arm bir kedi kouyordu. Alev yava yava drt bir yann saryordu. Zavall hayvan ackl bir miyavlama ile yardm istiyordu. ocuklar kedinin bu umutsuz durumuna bakarak glmekten katlyorlard. Demirci Arhip fke ile onlara kt: Ne glyorsunuz eytan yavrular? Hi Allahtan korkmuyor musunuz? Allann bir yarat yanyor da siz seviniyorsunuz, ha!

Arhip yanmakta olan dama merdiveni dayad ve kediyi kurtarmaya kotu. Kedi onun niyetini anlam, minnettar bir abuklukla Arhip'in kollarna sarlmt. Yar yanm demirci, av ile birlikte aa indi. aran iftlik halkna dnerek: Eeee ocuklar, dedi. Hoakaln. Artk benim burada yaplacak bir iim kalmad. Hoa kaln, beni ktlkle anmayn! Demirci gitti. Yangn bir sre daha ortal kasp kavurdu. Nihayet snd. Kor haline gelen ate ynlar, gecenin karanl iinde gz alc bir parlaklkla ldyor, yangndan km Kistenevka kynn halk bu ate ynlar etrafnda serseri serseri dolayordu.VII Dangn haberi ertesi gn btn bu evreye yayld. Herkes bunu bir baka trl yorumluyor, eitli tahminler ileri srlyordu. Bazlar, cenaze treninde sarho olan Dubrovski'nin adamlarnn dikkatsizlikle evi tututurduklarn iddia ediyor; dier bir ksm ise yeni ev erefine fazlaca karan memurlar sulu buluyorlard. Biroklar da evin, mahkeme yeleri ve btn ev halkyla beraber kendi kendine yandn ileri sryorlard. Bazlar ise gerei anlyor, ve bu korkun facia sulusunun, kin ve alma duygularyla hareket eden Dubrovski olduunu ileri sryorlard. Troyekurov hemen ertesi gn yangn yerine gelmi ve kendisi soruturma yapmt. Emniyet amirinden, ile mahkemesi yelerinden, avukat ve ktipten baka Vladimir Dubrovski'nin, Yegorovna'nn, iftlik halkndan Gria ile arabac Anton'un ve demirci Arhip'in de ne olduklar anlalamamt. Btn iftlik halk at kt zaman memurlarn yandn doruladlar. Onlarn yanm kemikleri de bulundu. Vasilisa ile Lukerya adndaki kadnlar, Dubrovski ile demirci Arhip'i yangndan birka dakika nce grm olduklarn sylediler. Herkesin sylediine gre, demirci Arhip sa olup yangnn biricik deilse bile herhalde balca sulularndan biriydi. Dubrovski hakkndaki kukular da glyd Kirila Petrovi btn bu olup bitenleri uzun uzunvali *** e yazd ve yeni bir soruturma fasl balad. ok gemeden baka birtakm haberler, merak ve yorumlara yeni bir besin kayna oldu.*** de birtakm ekyalar tremi ve evreye dehet samaya balamlard. Hkmetin bunlara kar ald nlemler yeterli olmamt. Bi PUKN_________________________________________ ri tekinden gzel soygunlar, birbirini kovalyordu. Ne yollarda, ne de kylerde gvenlik kalmamt. Ekya dolu birka troyka, gpegndz btn ilin iinde dolayor, yolcular ve posta arabalarn eviriyor, kylere iniyor, derebeyi kklerini yama edip atee veriyordu. ete ba zeksyla, cesaretiyle ve bir eit yce gnlllyle n almt. Onun zerine olmayacak eyler anlatyorlard. Dubrovski ad btn azlarda dolayordu. Bu cesurca soygunlara bakasnn deil de zellikle onun bakanlk ettiine herkes emindi. Yalnz bir eye aryorlard: Troyekrov'un iftlii bu soygunlarn dnda kalyordu. Ekyalar onun ne bir ambarn soymular, ne de bir arabasn evirmilerdi. Troyekurov her zamanki gururuyla kendisine yaplan bu ayr davran, btn il iinde sald korkuya ve kylerinde kurduu esiz gvenlik rgtne yoruyordu. nceleri komular Troyekrov'un bu kibirliliine kendi aralarnda glmler ve davetsiz konuklarn, ok ey bulabilecekleri Pokrovskoye'yi ziyaret etmelerini her gn beklemilerdi. Ama en sonunda onlar da Troyekurov'a hak vermek ve haydutlarn ona kar anlalmaz bir sayg beslediklerini kabul etmek zorunda kalmlard. Troyekurov nyor, Dubrovski'nin her yeni soygun haberini aldka vali ile, emniyet amirleriyle, blk komutanlaryla alay ediyordu. nk Dubrovski bunlarn elinden her zaman zararszca kurtulabiliyordu. Bu arada Troyekrov'un kyndeki kilisenin yortusu(*) olan ekim aynn biri gelip atmt. Ama bu treni ve bundan sonraki olaylar anlatmaya girimeden nce okurlarmz, kendileri iin yeni olan ya da hikyemizin balarnda ksaca anlatlan baz kimselerle tantralm. Bu eit yortular, sz edilen Kilisenin,adn tad iin, ya da olayn yl dnmne rastlayan gn yaplr (.N.).PUKN 197

VIII imdiye kadar kendisinden ancak birka kelime ile sz ettiimiz Kirila Petrovi'in kznn, hikyemizin kiilerinden biri olduunu okurlarmz herhalde tahmin etmilerdir. Anlattmz olaylarn getii sralarda, gen kz on yedi yalarnda ve gzellii tam bir gelime halindeydi. Babas kzn delice seviyordu. Ama, bazen en kk isteklerini yerine getirmeye alarak, bazen de sert, hatta zalim davranlaryla kendisini korkutarak ona kar, yaradlna uygun biimde davranyordu. Kznn ballna emin olmakla beraber hibir zaman onun gvenini kazanamamt. Kz, duygu ve dncelerini babasndan saklamaya almt. nk bunlarn nasl karlanacan hibir zaman yzde yz kestiremezdi. Hibir arkada yoktu, yalnzlk iinde bymt. Komu kzlar, kadnlar Kirila Petrovi'e ok seyrek gelirlerdi. nk alld zere, Troyekurov'un konuma ve elenceleri kadnlardan ok erkek arkadalarn bulunmasn gerektirecek bir biimdeydi. Gzelimiz, babasna elenmeye gelen konuklarn arasna pek seyrek katlrd. ou XVIII. yzyl Fransz yazarlarnn yaptlarndan meydana gelen byk bir kitaplk kzn emrine verilmiti. mrnde, Mkemmel Ah Kadn kitabndan baka, bir ey okumam olan babas, kitap seiminde tazna yol gstere ' cek bir durumda deildi. Pek doal olarak Maa, birok kitap kartrdktan sonra, romanlar zerinde karar kld. Bylece bir zamanlar Matmazel Mimi'nin elinde balam olan eitim ve renimini tamamlam oluyordu. Kirila Petrovi'in Matmazel Mimi'ye byk bir gveni ve ball vard. Bu ballk ve dostluun izleri gizlenemeyecek bir hal ald zaman, Kirila Petrovi kz yavaa bir baka malikneye armak gereini duymutu. Matmazel arkasnda ok iyi anlar brakarak ayrlmt. yi yrekli bir kzd. Kirila Petrovi'in zerindeki etkisini hibir zaman kt maksatlara kullanmamt. Kirila Petrovi'in sk sk deitirdii gzdelerden farta da, en ok bu noktadayd. Grne gre Kirila Petrovi onu teki gzdelerinden fazla seviyordu. Matmazel Mimi'nin gney insanlarna zg izgiler tayan dokuz yalarnda, kara gzl yaramaz ocuu, Kirila Petrovi'in yannda terbiye ediliyor, onun olu olarak tannyordu. Halbuki bir elmann yars kadar Troyekurov'a benzeyen nice ocuklar vard ki, onun pencereleri nnde oynuyor ve iftlik halkndan saylyorlard. Kirila Petrovi kk Sa's iin Moskova'dan bir Fransz retmen istetmiti. Bu retmen artk anlatmaya baladmz olaylarn getii sralarda Pokrovskoye'ye gelmiti. retmen, sevimli yzyle ve yaln davranlaryla Kirila Petrovi'in houna gitmiti. Kirila Petrovi'e bonservislerini ve yannda eitmen olarak drt yl alt Troyekurov'un akrabalarndan birinin tavsiye mektubunu gsterdi. Kirila Petrovi btn bunlar gzden geirdi, houna gitmeyen biricik nokta, Fransz'n gen oluuydu. Ama bu hoa gitmeyi, zavall retmen unvan iin pek gerekli olan sabr ve tecrbe ile bu gzel kusurun bir arada bulunamayaca korkusundan ileri gelmiyordu. Troyekurov'un hemen sylemeye karar verdii, kendine gre baka tereddtleri vard. Bunun iin de Ma'y armalarn emretti. (Kirila Petrovi Franszca bilmezdi, taz ona evirmenlik edecekti). Buraya gel Maa! Bu Msyye de ta: "Pekl, kendisini kabul ediyorum, ama evdeki kzlarma sarkntlk etmemek artyla... Yoksa bu it olu ite... Bunu kendisine evir!"198 DUBROVSK Maa kzard. retmene dnerek Franszca, babasnn kendisinden arballk ve drst bir davran beklediini syledi. Fransz, kzn nnde eildi ve kendisi iltifattan yoksun edilse bile sayg hak etmeye alaca yantn verdi. Maa retmenin bu szlerini kelimesi kelimesine evirdi. Kirila Petrovi: yi, iyi, dedi. Ona sayg da, iltifat da gerekli deil. Grevi Sa'ya bakmak, gramer ve corafya retmektir. Bunu kendisine evirdin!" Marya Kirilovna babasnn kaba szlerini yumuatarak evirdi. Kirila Petrovi

Fransz'n, kendisine ayrlan odann bulunduu daireye gitmesine izin verdi. Soylu geleneklerine gre terbiye edilmi olan Maa, gen Fransz'a hi aldr etmemiti. retmen, onun iin bir hizmeti ya da ii parasndan baka bir ey deildi. Halbuki hizmetilerle iiler onun gznde erkek bile saylamazlard. Gen kz Msy Deforj zerinde brakt etkinin farknda olmad gibi, gen retmenin sklganln, titreyiini, sesinin deiiini de fark etmedi. Sonralar gen kz, birka gn stste retmenle olduka sk karlat ise de, onu incelemeye yarar grmedi. Hi umulmadk bir biimde onun hakknda yepyeni bir izlenim edindi. Alld zere Kirila Petrovi'in evinde, birka ay beslenir ve Pokrovskoye derebeyinin balca elencelerinden birini de bunlar olutururdu. Aylar yavru iken her gn konuk salonuna getirilir, Kirila Petrovi bunlar kedilerle, kpek yavrularyla dvtrerek saatlerce vakit geirirdi. Yavrular biraz byynce gerek bir dv beklemek zere zincire vurulurlard. Bazen aylar kkn pencereleri nne getirilir, iviler akl, bo bir arap fsn onlara doru yuvarlarlard. Ay ilkin bu fy koklar, sonra da yavaa aya ile iter ve pek doal olarak aya acrd. Bu acdan fkelenen ay, bu sefer daha byk bir kuvvetle fy PUKN__________________________________________ iter ve daha byk bir ac duyard. Ay fkesinden kudurma derecesine gelir ve byk bir homurtu ile yine arap fsna saldrrd. Bu hal, zavall hayvan deliye dndren bu arap fs ortadan kaldrlncaya kadar srp giderdi. Bazen de bir ift ayy arabaya koarlar, konuklan zorla bu arabaya bindirerek arabay babo brakrlard. Ama Kirila Petrovi'in en gzel elencesi uydu: A bir ay bo bir odaya kapatlr, bir iple de duvardaki halkaya balanrd. Aynn bal olduu ipin uzunluu, hemen hemen odann uzunluu kadar olurdu; yle ki, odann ancak kar kelerinden biri korkun canavarn saldrsndan uzak kalabilirdi. Adet olduu zere eve yeni gelenleri bu odann kapsna kadar getirirler, anszn aynn yanna itiverirler, kapy da stne kilitlerler ve mutsuz kurban canavarla babaa brakrlard. Zavall konuk, kanlar iinde, st ba parampara kendisini aynn yetiemedii keye atar, ama bazen iki adm tede homurdanan, srayan, iki aya stne kalkan ve boyuna saldran, srmak isteyen yrtc hayvanla saat kar karya duvara yapm bir halde durmak zorunda kalrd. te Rus derebeyinin soylu elenceleri bunlard. retmenin geliinden birka gn sonra Troyekurov onu anmsard ve aynn bulunduu odaya konuk etmeyi tasarlad: Bu maksatla bir sabah retmeni yanna artt ve yanna alarak karardk koridorlardan geirdi. Birdenbire yan kaplardan biri ald, iki uak Fransz' ieri itiverdiler, kapy da stne kilitlediler. Akln bana toplayan retmen, bal ayy grd. Ay uzaktan konuu koklayarak homurdanmaya balad, birdenbire arka ayaklar zerine kalkarak ileri yrd. Fransz armad, kamad, aynn saldrn bekledi. Ay yaklanca, cebinden kk bir tabanca kard ve a hayvann kulana dayayarak ate etti. Ay yere yuvarland. Herkes koutu, kaplar ald. Kirila Petrovi yapt akann byle bitmesinden arm bir halde odadan ieri girdi.200 DUBROVSK Kirila Petrovi btn bu olup bitenler hakknda kendisine mutlaka aklama yaplmasn istiyordu: Byle bir oyun hazrlandn Deforj'a kim haber vermiti. Yahut onun cebinde dolu bir tabancann ne ii vard? Ma'y artt. Maa koarak geldi ve babasnn sorularn Fransz'a evirdi. Deforj verdii yantta. Benim aydan falan haberim yoktu, dedi, ama tadm unvan gereince balanma isteyemeyeceini bir hakarete katlanmak niyetinde olmadm iin yanmda daima tabanca tarm. Maa hayretle retmene bakt ve sylediklerini Kirila Petrovi'e aktard. Kirila Petrovi hibir yant vermedi, sadece ayy dar karmalarn ve derisini yzmelerini emretti. Sonra da kendi adamlarna dnerek: Aferin herife be! dedi. Hi korkmad, vallahi hi korkmad. O gn birdenbire Deforj'a kan snd, bir daha da onu denemeye kalkmad.

Ama bu olay Mariya Kirilovna zerinde daha byk bir etki yapt. Gen kzn hayal evi altst olmutu: nnde l bir ay yatyor, aynn baucunda da Deforj, soukkanllkla ayakta durmu, kendisiyle sakin sakin konuuyordu. Kz, cesaret ve gururun yalnz bir tabakann elinde olmadn grd ve o gnden beri de gen retmene, saatten saate artmakta olan bir sayg beslemeye balad. Aralarnda bir iliki kuruldu. Ma'nn ok gzel bir sesi ve byk bir mzik yetenei vard. Deforj, kza da ders vermek nerisiyle karlat. Btn bunlardan sonra Ma'nn, henz bunu kendi kendine bile itiraf etmedii halde retmene ak olduunu okurlarmz anlamakta zorluk ekmemilerdir. IX Dortu arifesinde konuklar akn etmeye baladlar. Bunlardan bir ksm derebeyi kkne ve bu kke bal pavyonlara; teki bir ksm khyalarn dairelerine; nc bir ksm ise papaza konuk edildiler. Bazlar ise zengin kyl evlerine indiler. Tarlalar atlarla, avlu ve ahrlar ise eitli arabalarla doldu. Sabahn dokuzunda sabah duas anlar alnd. Btn konuklar Kirila Petrovi tarafndan yaptrlan ve her yl verdii hediyelerle sslenen ta kiliseye doru yollandlar. Dua iin gelen hatrl konuklar ylesine oktu ki, sradan kyller kiliseye samadlar ve kilisenin sahanl ile parmaklk dnda kaldlar. Ayine balamyorlar, Kirila Petrovi'i bekliyorlard. Troyekurov alt atl bir araba ile geldi ve arkasnda Mariya Krilovna olduu halde, yerine geip kuruldu. Kadn erkek btn gzler gen kza evrildi. Erkekler kzn gzelliine hayran oluyor, ka. dnlarsa dikkatle tuvaletini gzden geiriyorlard. Ayin balad. Ev arkclar mihrapta ilahi okuyorlard. Kirila Petrovi de bunlara katlyor, sana soluna bakmadan dua ediyordu. Zango yksek sesle bu tapnan yapcsnn da adn anarken, gsterili bir alakgnlllkle yere kapand. Ayin bitti. Haa ilk yaklaan Kirila Petrovi oldu. Herkes onun ardndan yrd. Sonra, komular sayglarn sunmak zere kendisine yaklatlar. Kadnlar Ma'nn etrafn aldlar. Kirila Petrovi kiliseden karken oradakilerin hepsini le yemeine ard, arabasna bindi ve evine gitti. tekiler de arabalaryla onun peinden yrdler. Odalar konuklarla doldu. Her dakika yeni yeni kiiler ieri giriyor ve ev sahibine yaklamada glk ekiyorlard. Modas202 DUBROVSK gemi, pahal ve eski tuvaletler giymi bayanlar, uygun bir biimde yarm daire halinde oturmulard. Hepsi de inci ve prlanta iindeydiler. Erkekler votka ve havyarn bana mler, grltl seslerle aralarnda konuuyorlard. Salonda seksen kiilik bir yemek masas hazrlanyordu. Hizmetiler gidip geliyor, ie ve srahileri yerletiriyor, sofra rtlerini dzeltiyorlard. Nihayet khya yemein hazr olduunu haber verdi. lk sofraya oturan Kirila Petrovi oldu. Onun arkasndan bayanlar harekete geti ve bir eit ya sras gzeterek azametle yerlerine kuruldular. Gen kzlar, rkek bir kei srs gibi birbirlerine sokularak yanyana oturdular. Erkekler onlarn karsnda yer aldlar. retmen, masann dibinde, kk Sa'nn yanna oturdu. Hizmetiler tabaklar rtbe srasna gre datmaya baladlar. Tereddde dtkleri zaman da, hemen hemen hi yanlmadan, Lafater'ce tahminlerle iin iinden kyorlard. Tabak ve kak ngrtlar konuklarn grltl konumalarna karyordu. Kirila Petrovi len sofrasn nee ile szyor ve konukseverliin verdii mutluluun zevkini sryordu. Bu srada ift beygir koulu bir fayton avluya girdi. Ev sahibi: Bu da kim ola? diye sordu. Birka ses birden: Anton Pafnuti, diye yant verdi. Kaplar ald ve deirmi yzl, gerdan kat, elli ya larnda iman bir kii olan Anton Pafnuti Spitsn, yerlere kadar eilerek, glmseyerek, zr dilemeye hazr bir tavrla yemek salonundan ieri girdi. Kirila Petrovi: Takm getirin! diye bard, sonra Anton Pafnuti'e dnerek: Rica ederim buyurunuz, oturunuz Anton Pafnuti, dedi. Sonra bunun ne anlama geldiini bize anlatsanza kuzum: Ayinime gelmediniz, yemee ge kaldnz! Bu, hi de senin karakterine uymuyor: Sen hem dini btn bir adamsn, hem de boazna

dknsn! PUKN_______________________________________________________________________________ _____ Anton Pafnuti, peetesini kaftannn iliine geirirken yant verdi: Suluyum Kirila Petrovi, suluyum! Erkenden yola kmtm. Daha on drt verst yol almaya frsat bulmadan birdenbire n tekerlein emberi ikiyi ayrlmasn m? Elden ne gelir ! Bereket versin ky yaknd. Gidinceye, demirciyi arayp buluncaya ve bu ileri yoluna koyuncaya kadar tam saat geti. Kestirme yoldan, Pokrovskoye ormanndan gemeye cesaret edemedim. Dolambal yoldan geldim. Kirila Petrovi onun szn keserek: Cesur olmadn biliyoruz ama korkmak iin de neden yoktu! dedi. Nasl, korkmak iin neden mi yoktu? Ya, Dubrovski'yi unutuyor musun? nsan onun eline bir dmeyegrsn! O az buz bir herif deil, kimseyi elinden karmaz. Hele beni eline bir geirse iki kez derimi yzmeye kalkar! Sana byle farkl davranmas neden gerekiyormu? Aman efendim Kirila Petrovi, ne demek neden gerekiyormu? Rahmetli Andrey Gavrilovi'in muhakemesini unuttunuz mu? Efendimizin gnln ho etmek... ey yani elimi vicdanma koyarak Dubrovski'lerin hibir haklan olmad halde, sadece efendimizin ltuflar sayesinde Pokrovskoye'ya sahibolduklarna dair doruluk adna tanklkta bulunan ben deil miydim? Rahmetli (nur iinde yatsn) benimle kozunu paylaacan sylemiti. Galiba olu babasnn szn yerine getirecek gibi grnyor. Bugne kadar Allah korudu. imdiye kadar topu topu bir ambarm soydu, ama Allah vere de malikneme kadar gelmeseler! Kirila Petrovi: Maliknene gelirlerse ite o zaman keyiflerine diyecek yok; krmz ekmece tklm tklm dolu Ne gezer dostum Kirila Petrovi? Bir zamanlar doluydu ama imdi tamtakr oldu.201 DUBROVSK Brak u palavralar anton Pafnuti! Biz hepsini biliyoruz: senin ne masrafn var ki? Evde yoksul bir yaay sryorsun! Kimseleri evine armyorsun, mujiklerini soyup soana eviriyorsun! Ha babam, yalnz kpe istif etmesini biliyorsun! Anton Pafnuti glmseyerek: ok akacsnz Kirila Petrovi, diye mrldand. Halbuki inan olsun ki yoksul dtk. Anton Pafnuti ev sahibinin bu derebeyce akasn yal bir brek lokmasyla sineye ekmiti. Kirila Petrovi onu kendi haline brakarak ilk kez kendisine konuk gelen ve masann br ucunda, retmenin yannda oturmakta olan emniyet amirine dnd: Eeeee bay emniyet amiri, hi olmazsa siz Dubrovski'yi yakalayabilecek misiniz? Emniyet amiri rkt, eildi, glmsedi, kekeledi, nihayet: Gayret edeceiz efendimiz, dedi. Hm... Gayret edeceiz... Bir hayli zamandr gayret ediliyor, ama bir yarar grlmyor. Hem dorusunu isterseniz herifi ne diye tutmal? Dubrovski'nin haydutluu emniyet amirlerinin iine gelir. Takip masraf, araba paras, soruturma falan filan derken haydi paralar cebe. Byle bir velinimeti ortadan nasl kaldrrsn? Doru deil mi? Emniyet amiri byk bir aknlk iinde: ok doru sylyorsunuz efendim, yantn verdi. Konuklar kahkahay bast. Kirila Petrovi: Bu delikanly doruluu iin severim, dedi. Ama u bizim len emniyet amiri Tara Alekseyevi'e acyorum dorusu. Adamcaz yakmasaydlar bizim buralar daha rahat olurdu. Dubrovski'den ne haber? Son kez onu nerede grmler acaba? Kaln bir kadn sesi: PUKN______________________________________________ Evimde Kirila Petrovi. Geen sah gn evimde le yemei yedi.

Btn gzler Anna Savina Glebova'ya evrildi. Olduka basit, dul bir kadn olan Anna Savina neesiyle, iyi yrekliliiyle kendini herkese sevdirmiti. Oradakiler byk bir merakla kadnn anlataca hikyeyi dinlemeye hazrlandlar. hafta nce Vanyua'ma para gndermek zere khya postahaneye yollamtm. Geri olumu martmam. Hatta istesem de onu martacak bir durumda deilim. Ama bir hassa subaynn iyi yaamak zorunda olduunu siz de takdir edersiniz! Ben de elden geldii kadar gelirimi Vanyua ile paylayorum. te ben de ona iki bin ruble gndermitim. Geri Dubrovski birka kez hatrma gelmemi deildi, ama kendi kendime: kasaba yakn, diyordum. unun urasnda yedi verstlik bir yol, Allarun izniyle bir eycik olmaz. Bir de ne greyim, akama khya sararm, st ba para para olmu bir halde yaya olarak gelmesin mi? Eyvah, dedim, ne oldu? Bu ne hal? Khya: Hi sorma Anna Savina, dedi. Haydutlar soydu. Az kalsn beni de ldryorlard. Dubrovski'nin kendisi de oradayd. Beni asmak istedi, ama nedense acd ve brakt. Buna karlk atm, arabam, her eyimi ald. Ben kendimden gemitim. Aman Allahm, imdi Vanyua'mn hali ne olacakt? Yaplacak hibir ey yoktu: Oluma bir mektup yazdm, olan biteni anlattm ve kuru bir hayr dua gndermekle yetindim. Aradan bir iki hafta geti. Bir gn anszn avluma bir fayton girdi. Bir general, benimle grmek istiyormu. Buyursun, dedim. Yanma, Kulnev'in portresini andran esmer yzl, siyah sal, sakall bykl, otuz be yalarnda bir adam girdi. Kendisini rahmetli kocam van Andreyevi'in dostu ve meslek arkada diye tantt. Yolu bu taraflara dm, benim de burada oturduumu biliyormu, tabii arkadann dul karsn ineyip geemezmi... Ben kendisini elimden geldii kadar arladm. uradan buradan konumaya baladk. Nihayet sra Dubrovski'ye geldi. Bama206 _____________________________DUBROVSK geleni ona da anlattm. General atnd: "Garip ey," dedi. Benim iittiime gre Dubrovski her nne geleni deil, yalnz zenginleri soyarm. Hatta bunu yaparken de zenginin btn parasn almaz, yarsn kendisine brakrm. Adam ldrdn hi duymadm. Sakn bunda bir yalan olmasn? Ltfen khyanz artr msnz?" Khyay ar I maya gittiler, geldi. Generali grr grmez donakald. Ge neral ona: "Dubrovski seni nasl soydu, nasl asmak istedi? Kuzum unu anlatsana!" dedi. Khyam titremeye balad ve generalin ayaklarna kapand: "Su iledim, yalan syledim, beni affedin!" dedi. General: "Mademki yledir," dedi, o halde bu i nasl olduysa ltfen hepsini bayana anlat. te ben de dinliyorum!" Khyam bir trl kendine gelemedi. General szne devam ederek: "Haydi anlatsana," dedi, "Dubrovski ile nerede karlatn?" "ifteamlarda babacm. ifteamlarda!" "Dubrovski sana ne" dedi?" "Kimin | adamsn? Nereye ve ne iin gidiyorsun?" diye sordu. "Peki, sonra?" "Sonra, mektup ve paralar benden istedi." "Peki, ya sonra?" "Mektupla paralar ona verdim." "Bunun zerine o ne yapt?" "Suluyum, affedin!" "Peki, o ne yapt canm?" "Mektupla paralar geri verdi: Haydi gle gle git, bunlar postaya ver, dedi." "Sonra?" "Babacm, suluyum." Korkun general: "Ben sana gsteririm," dedi, "siz de hanmefendi bu sahtecinin sandn aramalarn emredin, bu herifi de bana teslim edin, kendisine iyice bir ders vereyim! unu biliniz ki Dubrovski de bir hassa subayyd, bir arkadana fenalk etmek istemez!" Bu zatn kim olduunu anlamtm. Onunla konuacak bir eyim yoktu. Arabaclar khyay, faytonun arabac yerine baladlar. Paralar bulundu. General le yemeini bende yedi ve hemen kalkp gitti; giderken de khyam da gtrd. Khyam ertesi gn ormanda, soyulup soana evrilmi bir halde bir mee aacna bal olarak buldular. Herkes, hele gen kzlar Anna Savina'nn anlattklarn sessizce dinlediler. Hayal gc fevkalade geni olan ve Raddcliffe'in esrarl korku ykleriyle hayali beslenen Mar PUKN____________________________________________________________207 ya Kirilovna bata olmak zere bunlardan ou Dubrovski'nin kiiliinde romantik bir kahraman gryor ve iin iin onun iyiliini istiyorlard. Kirila Petrovi:

Anna Savina, dedi, sana gelenin Dubrovski'nin kendisi olduunu sanyorsan ok aklanyorsun. Sana gelenin kim olduunu bilmem ama, herhalde Dubrovski olmasa gerek. Yollar kesen, geleni geeni evirip soyan Dubrovski deil de kimdir? Orasn bilmem ama, herhalde Dubrovski deildi. Ben onun ocukluunu bilirim. Salarnn kararp kararmadn bilmem, ama, kkken kvrck sar sal bir ocuktu. Yalnz unu kesin olarak bilirim ki, Dubrovski Ma'mdan be ya byktr. Doal olarak imdi 35'inde deil de 23'nde olmas gerektir. le emniyet amiri: Tmyle buyurduumuz gibi, dedi. Cebimde Vladimir Dubrovski'nin ekli var. Onun 23 yanda olduu burada aka yazldr. Kirila Petrovi: yle mi? dedi. Bari unu okuyuver de biz de iitelim.. Onun eklini renmek fena bir ey olmayacak. Bir yerde gzmze iliecek olursa herifi karmam oluruz. Emniyet amiri cebinden olduka kirli bir kt kard, at, nem vererek ve yksek sesle okumaya balad: "Ona mensup iftlik halknn anlattklarna gre Vladimir Dubrovski'nin tespit edilen eklidir: Ya 22, boy orta, yz dzgn, sakal tra edilmemi gzler ela, sa kumral, burun ekme, bakaca ayrt edici belirtisi yoktur." Kirila Petrovi sordu: Hepsi bu kadar m? Emniyet amiri kd katlayarak: Hepsi bu kadar, karln verdi. il_____________________________ DUBROVSK Kutlarm bay emniyet amiri. Hey gidi kt, hey! Bu ekle gre siz Dubrovski'yi zor bulursunuz! Orta boylu az m insan var? Kumral sa, ekme burun, ela gzler kimde yok! Korkmadan bahse girebilirim ki, saat durmadan Dubrovski ile konuursun da kiminle konutuunun farknda olmazsn? Diyecek yok dorusu, u memurlar akll insanlar ksacas. le emniyet amiri usulca kd cebine koydu ve sessizce lahanal kaz kzartmasn attrmaya balad. Bu arada hizmetiler birka sefer konuklan dolaarak herbirinin kadehini doldurmak frsatn buldular. Birka ie Gorski ve Tsimlanask arab patlatld ve seve seve ampanya yerine kabul edildi. Yzler kzarmaya balad. Konumalar daha canl, daha birbirini tutmaz, daha neeli bir hal ald. Kirila Petrovi szne devam ederek: Hayr dedi, biz artk Tara Alekseyevi gibi bir ile emniyet amirini bir daha gremeyiz! Bu adam hi de kr ve sersem bir adam deildi. Yazk ki adamcaz yaktlar. Yoksa etedekilerden bir tanesi bile elinden kurtulamazd. Son kiisine kadar hepsini enselerdi. Hatta Dubrovski bile elinden kaamaz, rvetle de postu kurtaramazd. Tara Alekseyevi paray almasna alrd ama, onu yine brakmazd. Rahmetlinin deti byleydi. Ben baka are gremiyorum, bu ie benim de karmam, adamlarmla haydutlarn peine dmem gerekecek. lk azda yirmi kii gndereceim, varsn bunlar haydutlarn bulunduu koruluu bir temizlesinler. Adamlarm korku nedir bilmezler, her biri bir bana bir aynn zerine gider, haydutlarndan ylmazlar. Bu szler zerine kll dostunu, bir zamanlar kendisinin de kurban olduu baz akalar hatrlayan Anton Pafnuti sordu: Aynz nasl Kirila Petrovi? Kirila Petrovi: PUKN 209 Allah geri kalanlara uzun mrler versin, dedi. Mia dman kurunuyla erefli bir lmle ld Kirila Petrovi, Deforj'u gstererek ite onun galibi, dedi. Benim Franszmdan ibret al, o senin intikamn da ald affna marurken anmsarsn ya? Anton Pafnuti ban kayarak: Nasl anmsamam? dedi ok iyi anmsyorum. Demek Mia ld ha? Vallahi yazk oldu u Mia'ya! Ne maskara, ne akll bir hayvand! Byle bir ayy bir daha bulamazsn! Msy onu niin ldrd?

Kirila Petrovi, byk bir memnunlukla Fransz'nn kahramanlk davrann anlatmaya koyuldu. nk kendisini evreleyen her eyle vnmek gibi mutlu bir yetenei vard. Konuklar Mia'nn lm hikyesini dikkatle dinliyor ve konuma konusunun kendi cesareti olduundan kuku bile etmeksizin rahat rahat yerinde oturan yaramaz rencisine ahlak tleri veren Deforj'u akn akn szyorlard. Aa yukar saatten beri sren le yemei sona erdi. Ev sahibi peetesini masann stne koydu. Hepsi ayaa kalktlar ve kahve ile kt oyununun kendilerini bekledii konuk salonuna yrdler. Yemek odasnda pek atafatl bir biimde balayan ikiye, burada da devam olunacakt.PUKN 211 Akamn yedisine doru konuklardan bazlar gitmek isteIder, ama punla neelenen ev sahibi, kaplarn kilitlenmesini emretti ve ertesi sabaha kadar kimseyi evden dar brakmayacan bildirdi. Az sonra mzik balad. Salon kaplar ald, balo balam bulunuyordu. Ev sahibi ve yaknlar bir keye kurulmu, arka arkaya kadehleri yuvarlyor, genlerin neesini seyrediyorlard. Yal kadnlar kt oynuyorlard. Uhlan tugaylarndan birinin karargh kurmad her yerde olduu gibi burada da kavalyeler damlardan daha azd, bu ie yarayan btn erkekler paylalmt. retmen hepsinin iinde kendini gsteriyor, herkesten iyi dans ediyordu. Btn kzlar onu seiyor, onunla vals oynamay ok rahat ve kolay buluyorlard. Deforj birka sefer de Marya Kirilovna ile dans etti. Gen kzlar, arkalarndan alayc dnceler ileri srdler. Nihayet gece yarsna doru yorgun ev sahibi, dans durdurdu, akam yemeini getirmelerini emretti. Kendisi ise yatmaya gitti. Kirila Petrovi'in yokluu meclise daha byk bir canllk ve serbestlik verdi. Kavalyeler damlarnn yanna oturmak cesaretini gsterdiler. Gen kzlar glyor ve komularyla fsldayorlar, kadnlar masa banda, kardan karya yksek sesle konuuyorlard. Erkekler iiyor, tartyor ve kahkaha ile glyorlard. Bir szckle akam yemei fevkalade neeli geti ve birok tatl anlar brakt. Yalnz bir kii bu genel sevince ortak olmamt: Anton Pafnuti somurtarak sessizce yerinde oturmu, dalgn dalgn yemek yemi ve pek dnceli bir tavr taknmt. Ekya hikyeleri onun sinirlerini ok bozmutu. Anton Pafnuti'in ekyalardan korkmas iin yeter nedenler bulunduunu yaknda greceiz. Anton Pafnuti Allah ahit gstererek krmz kutunun bo olduunu sylerken, ne yalan sylemi ne de gnaha girmiti. Krmz kutu gerekten de botu. Bir zamanlar bu kutuda saklanan paralar imdi Anton Pafnuti'in koynunda duran mein bir keseye aktarlmt. Kimseye gvenememek duygusunu ve sonsuz korkusunu, ancak byle nlemlerle yenebiliyordu. Bir bakasnn evinde gecelemek zorunda kalan Anton Pafnuti, kendisine evin cra bir kesinde, hrszlarn kolayca girebilecekleri yerde bir oda vermelerinden korkuyordu. Gzleriyle etrafta gvenilir bir arkada arad, nihayet Deforj'u seti. Deforj'un kuvvet ifade eden d grn, hele zavall Anton Pafnuti'in titremeden anmsayamad ay ile karlamasnda gsterdii cesaret, onu semesine neden olmutu. Sofradan kalktklar vakit, Anton Pafnuti ksrerek ve yutkunarak gen Fransz'n etrafnda dnmeye balad. Nihayet derdini anlatt: Hmmmm... ey... Msy... odanzda gecelememe izin verir misiniz. nk, efendim syleyeyim... Saygyla eilen Deforj sordu: Que desire monsieur? (*) Hay Allah layn versin Msy, sen hl Rusa konumasn renmemisin! J v, mua, e vu kue(**) anladin m? *) anla Deforj: (*) Bir emriniz mi var, Msy? (**) Odanzda yatmak istiyorum.212 DUBROVSK Monsieur, tres volontiers, yantn verdi, veuillez donnerde ordres en conseequence(*) Franszca'daki bilgisinden fevkalade memnun olan Anton Pafnuti hemen gerekli

emirleri vermeye kotu. Konuklar, aralarnda vedalamaya baladlar. Herkes kendisine ayrlan odaya ekildi. Anton Pafnuti ise retmenle birlikte onun dairesine gitti. Gece karanlkt. Deforj yolu bir fenerle aydnlatyordu. Anton Pafnuti paralarnn hl yannda bulunduundan emin olmak iin, zaman zaman, koynunda sakl bulunan kesmeyi gsne bastrarak, olduka cesur admlarla onun arkasndan yryordu. retmen, dairesine gelince mumu yakt, ikisi de soyunmaya baladlar. Bu arada Anton Pafnuti kilitleri ve pencereleri gzden geirerek odada dolayor ve kendisini pek de kandrmayan bu gzden geirme srasnda sallyordu. Kap yalnz bir srg ile kapanyordu: pencereler ise bir katlyd. Bunu Deforj'a ikyet etmek giriiminde bulundu ama, Franszcadaki bilgisi byle kark bir ii anlatacak bir durumda deildi. Fransz onu anlamad. Anton Pafnuti de ikyetinden vazgemek zorunda kald. Yataklar kar karya yaplmt. kisi de yattlar. retmen mumu sndrd. Anton Pafnuti Rusa, sndryorum (") fiilinin kafasn gzn yaran Franszca bir ekimiyle bard: Purkua vu tue, purkua vu tue, ben karardkta dormir (***) yapamam. (*) Memnuniyetle efendim. Bu konuda gereken emirleri ltfen verir misiniz? (**) Rusa (tuit) kelimesi sndrmek anlamna gelir. Halbuki Franszca Toucher (Tue) kelimesi: dokunmak, ilimek, temas etmek anlamlarna gelir. Anton Pafnuti Franszca Niin sndryorsunuz? demek isterken, Rusa tuit kelimesiyle Franszca toucher kelimesini birbirine kartrarak niin dokunuyorsunuz? demi oluyor. (.N.) (***) Uyumak. Deforj, Anton Pafnuti'in szlerini anlamad, ona iyi d: Anton Pafnuti Spitsn yorganna sarnarak homurdan Melun gvur, sanki sndrmesi farzd. Bu kendisi iin daha fena oldu. Ben ksz uyuyamam. devam ederek Msy, Msy, j v avek vu parle(*) . rek Msy, Msy, j v avek vu Fakat Fransz yant vermiyordu. Ksa bir zaman sonra da horlamaya balad. Anton Patnuti: Uyuyor kerata Fransz, diye dnd. Halbuki uyumak benim aklma bile gelmiyor. Tetikte bulunmak gerek! Hrszlar ak kapdan veya pencereden girseler bu keratay topla bile uyandrmak mmkn olmaz! Msy! Hey msy! Seni Msy gibi eytanlar alsn! Anton Pafnuti sustu. Yorgunluk, arabn verdii arlk yava yava korkakln bastrmt. Uyuklamaya balad, ok gemeden derin bir uykuya dald. Tuhaf bir uyan onu bekliyormu. Uykusu arasnda birinin, yavaa gmleinin yakasndan tutup sarstn hissetti. Anton Pafnuti gzlerini at. Karsnda, sonbahar sabahnn solgun klar altnda Deforj'u grd. Fransz bir elinde kk bir tabanca tutuyordu. teki eliyle de u nl keseyi zmeye alyordu. Anton Pafnuti ta kesildi. Titrek bir sesle: Kes k se Msy, kes k se? diye sordu(**) retmen temiz bir Rusa ile: Yava ol, sesini kes! yantn verdi. Sus, yoksa mahvolduun gndr. Ben Dubrovski'yim. (*) Aslnda Rusa harflerle yazlmtr. Msy Msy, sizinle grmek istiyorum anlamna gelir. (**) Bu ne demek Msy, bu ne demek?XI imdi de okurlarmzdan, henz anlatmak frsatn bulamadmz bundan nce olup bitenlerle, hikyemizin son olaylarn aklamamza izin vermelerini rica ederiz. Yukarda szn ettiimiz ** menzilinde menzil amirinin evinde bir kede bir yabancy ya da halktan birini andran, yani posta arabalarnda kendisine nem verilmeyen, sessiz ve sabrl bir yolcu oturuyordu. st ak faytonu (brka) avluda duruyor ve yalanmasn bekliyordu. Arabann iinde kk bir bavul vard. Bunun d grn, iinin pek de zengin olmadn gsteriyordu. Yolcu ne bir ay, ne de bir kahve istiyor, pencereden darsn seyrederek blmenin tesinde oturan menzil

amirinin karsn fena halde sinirlendirecek biimde slk alyordu. Kadn yarm sesle: Bu slk da nereden bamza musallat oldu? diye syleniyordu. Amma da slk alyor, melun gvur, inallah geberir! Menzil amiri: Ne olacakm sanki? dedi. Islk almann ne ktl var? Varsn alsn! Menzil amirinin kars fkeli bir eda ile: Ne ktl m varm? diye itiraz etti. Bunu neye yorduklarn bilmez misin? Neye yorarlarm? Islk almak evin bereketini mi karrm? Aldrma Pahomovna, slk alnsa da alnmasa da bizim yine paramz olmaz! PUKN________________________________________________________ Kuzum Sdori, sen u adam gndersene! Onu burada tutmaktan ne zevk alyorsun? Ver una beygir de defolup gitsin? Varsn beklesin. Pahomovna, ahrda topu topu troykalk beygir var. Drdnc arabann beygirleri istirahatta... Bir de bakarsn ki hatrl yolcular gelir... Franszn hatr iin bam belaya sokmak istemem. Bak, iitiyor musun! te drtnala kouyorlar... Vay anasn, amma da hzl kouyorlar... Sakn general falan olmasn? Araba merdivenlerin nnde durdu. Uak, arabac yerinden atlad ve arabasnn kapsn at. Bir dakika sonra da asker kaputu giymi beyaz kasketli bir gen menzil amirinin yanna girdi. Arkasndan gelen ua kk bir ekmece getirdi ve pencerenin iine koydu. Subay emreden bir sesle: Beygir! diye bard. Menzil amiri: Hemen imdi, yantn verdi. Ltfen seyahat vesikanz veriniz! Benim seyahat vesikam yok. Ben falan yere gidiyorum. Yoksa beni tanmadn m? Menzil amiri telaland, arabaclarn abuk davranmalarn salamak iin kotu. Delikanl, odann iinde bir aa bir yukar dolamaya balad. Blmenin arkasna geerek menzil amirinin karsndan yavaa, yolcunun kim olduunu sordu. Kadn: Allah bilir kimdir, dedi. Fransz'n biri. Be saatten beri beygir bekliyor, boyuna da slk alyor. Kabak tad verdi melun herif! Delikanl, yolcu ile Franszca konumaya balad: Nereye gidiyorsunuz? diye sordu. Fransz:216 DUBROVSK Yakn kasabaya gidiyorum, dedi. Oradan da beni, uzaktan retmen olarak tutan bir derebeyinin yanna gideceim. Bugn artk yerime varacam dnyordum. Ama grne gre menzil amirinin niyeti baka! Bu memlekette beygir bulmak zor bir i bay subay! Subay: Siz bura derebeylerinden kime gidiyor sunuz? diye sordu. Msy Troyekurov'a Troyekurov'a m? Kimmi bu Troyekurov? Ma foi, monsieur(*) onun iin pek de iyi eyler duymadm. Kibirli, mark bir derebeyi olduunu, evindekilere kar sert davrandn, kimsenin onunla geinemediini, adn duyan herkesin ondan titrediini retmenlere kar da (avec les outchitels) (**) hi akas olmadn, hatta bunlardan ikisini dve dve ldrdn sylyorlar. nsaf edin! Siz de byle bir canavara kalkp gidiyorsunuz! Ne yaparsnz, bay subay! Bana iyi bir maa teklif ediyor: ylda 3000 ruble, stelik de her ey caba. Belki ben tekilerden daha talihli karm. htiyar bir anam var, maamn yarsn ona gndereceim, geri kalan para ile de be yl iinde, ilerideki bamszlm iin yetecek kadar kk bir kapital biriktirebilirim, o zaman da bonsoir (**) ver elini Paris... Orada ticarete atlrm. Troyekurovlarn evinde sizi tanyan var m? retmen: Kimse tanmaz, yantn verdi. O beni dostlarndan biri araclyla Moskova'dan getirtiyor. Bu dostunun ahs hemehrimdir, beni tavsiye etmi. Dorusunu isterseniz (*) Dorusunu isterseniz baym.

(**) Aslnda Franszca olarak yazlmtr. retmenlerle anlamna gelir. (***) Burada Allaha smarladk' anlamna gelir. PUKN 217 ben lkenize retmen olmak iin deil, ekercilik yapmak iin gelmitim. Ama buraya geldikten sonra sizde retmenlik unvannn llemeyecek derecede karl olduunu rendim. Subay dnceye dald. Sonra Franszca szn keserek: Beni dinleyin, dedi. lerde alacanz paraya karlk, hemen Paris'e dnmeniz artyla, size imdi pein olarak 10.000 ruble verseler ne dersiniz? Fransz, akn akn subayn yzne bakt, glmsedi ve ban sallad. eri giren menzil amiri: Beygirler hazr, dedi. Uak da ayn eyi tekrarlad, Subay: Hemen imdi, dedi. Yalnz bir dakika iin dar knz! Menzil amiri ile uak dar ktlar. Subay Franszca olarak szne devam etti: Ben aka etmiyorum. Bu 10.000 i size verebilirim. Bana gerekli olan evraknzla yokluunuzdur. Subay bu szler zerine ekmeceyi at, birka deste banknot kard. Fransz'n gzleri falta gibi ald. Ne dneceini bile armt. Hayretle: Yokluum... Evrakm, deyip duruyordu. te evrakm! Fakat siz herhalde aka ediyorsunuz: evrakm ne yapacaksnz? Bu sizi ilgilendirmez. Size soruyorum: Evet mi, hayr m? Hl kulaklarna inanamayan Fransz, evrakn gen subaya uzatt. Subay bunlar abucak gzden geirdi. Pasaportunuz, iyi. Tavsiye mektubu, bakalm. Nfus kdnz, mkemmel.. te paranz, hemen geri dnnz! Haydi Hoakaln.218 DUBROVSK Fransz put gibi duruyordu. Subay geri dnerek: Az daha en nemlisini unutuyordum: btn bunlarn aramzda kalacana namusunuz zerine sz veriniz! Namusunuz zerine yemin ediyor musunuz? Fransz: Namusum zerine sz veriyorum, dedi. Fakat ya benim evrakm?.. Evraksz ben ne yaparn? Varacanz ilk ehirde Dubrovski tarafndan soyulduunuzu sylersiniz! Size inanr ve gerekli vesikalar verirler. Hoakaln! nallah yaknda Paris'e varr annenizi shhat ve afiyette bulursunuz! Dubrovski odadan kt, arabaya bindi ve hareket etti. Menzil amiri kk pencereye bakt, araba gittikten sonra karsna dnerek: Pahomona, dedi, biliyor musun ne oldu? u giden Dubrovski idi. Menzil amirinin kars hzla pencerecie atld. Ama ge kalmt. Artk Dubrovski epeyce uzaktayd. Kadn ko. casna kmaya balad; Sen Allahtan korkmuyor musun Sidori? Niye bunu bana nceden sylemedin? Hi olmazsa Dubrovski'ye yle bir bakardm. imdi iin yoksa tekrar uramasn bekle. Seni vicdansz.. Gerekten de sende hi vicdan yokmu! Fransz hl put gibi duruyordu. Subayla yapt anlama, paralar, ksaca btn bunlar ona bir rya gibi geliyordu. Ama banknot desteleri, nah urackta, cebindeydiler ve bu alacak olayn gerekliim byk bir parlaklkla syl'yorlard. Beygirleri ehre kadar kiralamaya karar verdi. Arabac arabay ar srm, geceleyin ehre varabilmilerdi. Fransz, arabacya, kapsnda nbeti yerine ykk bir kulbe duran karakola varmadan arabay durdurmasn emretti. Arabadan indi ve arabasyla bavulunu kendisine hedi PUKN_________________________________________________________219 ye ettiini iaretle arabacya anlatarak yaya yrd. Fransz, Dubrovski'nin teklifinden ne derece ard ise arabac da Fransz'n bu cmerte davranndan ylesine

armt. Ama yabancnn ldrdna hkmederek, yerlere kadar eildi, ona teekkr etti ve ehre inmesinin kendisi iin hayrl olacan dnmeden sahibini ok iyi tand genel evlerden birine gitti. Btn geceyi orada geirdi. Ertesi sabah da yz i, gzleri kpkrmz bir halde arabasz ve bavulsuz, bo bir troyka ile evine dnd. Fransz'n evrakn eline geken Dubrovski, yukarda grdmz zere hi korkmadan Troyekurov'a gitmi ve evine yerlemiti. Dubrovski'nin gizli maksatlar ne olursa olsun (Biz bunlarn ne olduunu sonra reneceiz) davranlarnda irkin saylabilecek hibir ey yoktu. Geri kk Sa'nn eitimiyle az urayor, yaramazlk etmesi iin ona tam bir serbestlik veriyor ve laf olsun diye verdii dersler iin onu pek de sktrmyordu, ama buna karlk rencisi Marya Kirilovna'nn mzikteki baarlarn byk bir ilgi ile izliyor, onunla sk sk, saatlerce piyano banda kald oluyordu. Gen retmeni herkes seviyordu: Kirila Petrovi avda gsterdii cesaret ve becerikliliinden; Marya Kirovna, sonsuz abasndan, ekingen dikkatinden: aa yaramazlklarna gz yummasndan, ev halk ise iyiliinden ve mali durumuyla uygun olmayan cmertliinden tr onu seviyordu. Grne gre o da btn aile bireylerine ballk gsteriyor, kendini de onlardan biri sayyordu. Dubrovski'nin retmenlik unvann alndan u mehur yortu gnne kadar bir ay gemiti. Alak gnll gen Fransz'n kimlii altnda ad btn bu blge toprak sahipleri arasnda dehet uyandran korkun bir haydudun sakl olduuna kimse ihtimal bile vermiyordu. Btn bu sre iinde Dubrovski, Pokrovskoye'den ayrlmam, ama ky halknn yaratc d gc sayesinde onun ekyalk menkbeleriyle ilgili sylentilerinin ard arkas kesilmemiti. Bununla220 DUBROVSKl beraber reisleri olmadan etesinin i grmeye devam etmi olmas da mmknd. Kiisel dman ve felaketinin balca neden olan sayabilecei bir adamla bir odada geceleyen Dubrovski, ona ktlk etmekten kendini alamamt. Dubrovski onda para kesesinin bulunduunu biliyordu, onu ele geirmeye karar verdi. Hi beklenmedik bir biimde retmenlikten haydutlua gemekle Dubrovski'nin zavall Anton Pafnuti'i ne kadar arttn yukarda grmtk. Pokrovskoye'de geceleyen konuklar, sabahn dokuzda, birbiri ardnca semaverin fokurdad salonda toplanmaya baladlar. Marya Kirilovna sabahlk klyla semaverin karsnda oturuyor, Kirila Petrovi ise srtnda kadife bir ceket, ayanda terlikler olduu halde bir eltasn andran kocaman bir fincandan ay iiyordu. Salona en son gelen Anton Pafnuti oldu. Yz ylesine solgun, hali ylesine periand ki Kirila Petrovi bile saln sormak gereini duydu. Anton Pafnuti Spitsn, ipe sapa gelmez yantlar veriyor ve hibir ey olmam gibi urada oturmakta olan retmene dehetle bakyordu. Birka dakika sonra ieri giren uak, Spitsin'e arabasnn hazr olduu bildirdi. Anton Pafnuti acele acele vedalat, ev sahibinin tlerine ramen odadan kt ve hemen hareket etti. Ona ne olduunu kimse anlayamamt. Kirila Petrovi onun oburluk yznden rahatszlandna hkmetti. aydan ve veda kahvaltsndan sonra teki konuklar de dalmaya baladlar. ok gemeden Pokrovskoye tenhalat, her ey eski halini ald. XII Aradan birka gn gemi, kayda deer hibir ey olmamt. Pokrovskoye'dekilerin yaay tekdzeydi. Kirila Petrovi her gn ava gidiyordu. Okuma, gezinti, mzik dersleri, zellikle mzik dersleri Marya Kirilovna'y megul ediyordu. Gen kz kendi yreini anlamaya balam gen Fransz'n meziyetlerine ilgisiz olmadn elinde olmayan bir ac ile itiraf etmiti. te yandan, retmen de sayg ve terbiye snrlar dna kmyor, bununla da gen kzn gururunu ve korkulu kukularn yattryordu. Gen kz her gn biraz daha artan bir gvenle, kendini bu ekici alkanla kaptryordu. Deforj'suz can sklyor, yannda olduu zamanlar daima onunla megul oluyor, her ey zerine onun dncelerini renmek istiyor, her zaman onunla uyuuyordu. Gen kz belki de henz ak deildi, ama rasgele ilk engel veya talihin

beklenmeyen bir cilvesi gen kzn kalbindeki ihtiras alevini krkleyebilirdi. Bir gn Marya Kirilovna retmenin kendisini beklemekte olduu salona girdii zaman, hayretle onun solgun yznde bir tela sezdi. Piyanoyu aarak birka ark ald, fakat Dubrovski ba arsn bahane ederek zr diledi, dersi kesti. Notalar kaparken de gizlice gen kzn eline bir tezkere sktrd. Marya Kirilovna dnmeye frsat bulamadan tezkereyi kabul etti ve o anda piman oldu. Ama artk Dubrovski salondan gitmi bulunuyordu. Marya Kirilovna odasna ekildi, tezkereyi at ve u satrlar okudu: Bugn saat yedide, ay kenarndaki kameriyede bulununuz! Sizinle grmek zorundaym222 DUBROVSK Gen kzda iddetli bir merak uyandrmt. oktandr kendisine ak ilan edilmesini bekliyordu: bunu hem istiyor, hem de bundan ekiniyordu. Tahmininin doru olduunu iitmek houna gidecekti ama, te yandan durumu gereince kendisiyle evlenmeyi umut edemeyecek birisinin azndan byle bir ak ilann duymasnn da ho olmayacan hissediyordu. Buluma yerine gitmeye karar verdi. Yalnz br noktada tereddd vard: retmenin bu ak ilann nasl karla malyd? Aristokrata bir fkeyle mi? Dosta bir tle mi? Alayc bir akayla m? Yoksa sessizce bir kabulle mi karlamalyd? Gen kz bu arada boyuna saatine bakyordu. Ortalk karard, mumlar yand. Kirila Petrovi komu konuklarla boston oynamaya oturdu. Duvar saatleri yediye eyrek kalay aldlar. Marya Kirilovna yavaa merdiven bana kt, her taraf gzden geirdi ve baheye kotu. Gece karanlkt. Gkyz bulutlarla kaplyd. ki adm tesini grmek mmkndeildi, ama Marya Kirilovna bildii yollardan karanlkta yryordu. ki dakika sonra da kendini kameriyenin yannda buldu. Biraz cesaretini toplamak, Deforj'un karsna kaytsz ve sakin bir yzle kmak iin burada duraklad. Fakat ite Deforj nnde duruyordu. Mahzun ve alak bir sesle: Ricam reddetmediiniz iin size teekkr ederim, dedi. Buna raz olmasaydnz ok zlecektim. Marya Kirilovna, nceden hazrlad bir cmleyle: Gsterdiim ho grrlkten tr beni piman etmeyeceinizi umarm, yantn verdi. Delikanl susuyor, grne gre heyecann yattrmaya alyordu. Nihayet azndan u szckler dkld: Durumun gerei... Sizden ayrlmak zorundaym. Belki de yaknda duyacaksnz ama, ayrlmadan nce bunu ben size anlatmalym. PUKN Marya Kirilovna yant vermiyordu. Bu szlerde, bekledii ak ilannn bir balangcn gryordu. Delikanl ban Marya Kirilovna yant vermiyordu.Bu szlerde, bekle dii ak ilannn bir balangcn gryordu. Delikanl ban eerek szne devam etti: Ben sizin sandnz kimse, yani Fransz Deforj deilim, ben Dubrovski'yim. Marya Kirilovna haykrd. Dubrovski: Allah akna korkmaynz, dedi. Siz benim admdan korkmamalsnz! Evet, ben babanzn bir lokma ekmekten yoksun brakt baba evinden kovduu ve ekyala mecbur ettii o mutsuz insanm. Ama siz, ne kendiniz iin, ne de babanz iin benden korkmamalsnz! Artk her ey bit, ti, ben onu baladm. Beni dinleyin, onu siz kurtardnz! lk kanl saldrm ona kar yapacaktm. Nereye kundak koyacam, yatak odasna reden gireceimi, btn ka yollarn nasl keseceimi tespit ederek evin etrafnda dolayordum. te bu dakikada bir peri gibi, yanmdan siz getiniz! Kalbim sknet buldu. Yaadnz evin kutsal olduunu, sizinle kan ball olan hibir varln benim kinime hedef olamayacan anladm. Bir lgnlk saydm bu intikamdan vazgetim. Beyaz elbisenizi uzaktan olsun grebilmek umuduyla,

gnlerce Pokrovskoye kynn baheleri etrafnda bir serseri gibi dolatm. Bir bana yaptnz gezintilerinizde, aalarn arkasna saklanarak sizi korumak gibi mutlu bir dnceyle gizli olarak bulunduum yerde sizin iin bir tehlike olamayaca dncesiyle peinizde dolatm. Nihayet bir frsat kt evinize yerletim. Bu hafta benim iin mutluluk dolu gnler oldu. Bunlarn ans zntl hayatmn bir avuntusu olacaktr. Bugn bir haber aldm, bu haberden sonra artk benim iin burada daha fazla durmak olana kalmamtr. Bugn sizden ayrlyorum... Hemen imdi... Ama, bana lanet etmemeniz, beni hor grmemeniz iin, ayrlmadan nce, size almak zorundaydm. Ara sra Dubrovski'yi dnnz! Biliniz ki o, baka iler iin yaradlmt. Onun ruhu sizi sevmesini biliyordu, hibir zaman...224 DUBROVSK Bu srada hafif bir slk iitildi. Dubrovski sustu. Gen kzn elinden tuttu ve ate gibi yanan azna gtrd. Islk tekrar alnd. Dubrovski: Balayn, dedi. Beni aryorlar... Bir dakika hayatma mal olabilir... Dubrovski geri ekildi. Marya Kirilovna hareketsiz duruyordu. Delikanl dnd, gen kz tekrar elinden tuttu. Tatl ve dokunakl bir sesle: Bir gn banza bir felaket gelir de kimseden yardm ve himaye gremezseniz, bana koup benden yardm istemeye sz veriyor musunuz? lgimi reddetmeyeceinize sz veriyor musunuz? Marya Kirilovna sessizce alyordu. Islk nc defa ald. Dubrovski: Siz beni mahvediyorsunuz, diye bard, bana yant vermedike sizi brakmayacam! Sz veriyor musunuz, yoksa vermiyor musunuz? Zavall gzel kz, yavaa: Sz veriyorum, diye mrldand. Marya Kirilovna, Dubrovski ile grmesinden heyecanlanm bir halde baheden dnyordu. Ona, iftlik halk kouyormu, btn ev hareketteymi, avluda birok insan varm, merdiven banda da bir troyka duruyormu gibi geldi. Uzaktan Kirila Petrovi'in sesini duydu. Yokluunun farkna varlmasndan korkarak ieri girmekte acele etti. Salonda onu babas karlad,. Konuklar, bildiimiz emniyet amirinin etrafn evirmiler ona sorular yadryorlard. Sefer elbisesi giymi ve tepeden trnaa kadar silahlanm olan emniyet amiri, esrarl ve telal bir tavrla onlara yantlar veriyordu. Kirila Petrovi kzna: Sen neredeydin Maa? diye sordu. Msy Deforj'u grmedin mi? Maa zorlukla olumsuz bir yant verebildi. Kirila Petrovi szne devam ederek: PUKN____________________________________________________________225 Dn ki, dedi, emniyet amiri onu yakalamaya, beni de retmenin Dubrovski olduunu inandrmaa gelmi! Emniyet amiri sayg ile: Efendimiz, dedi, btn ekl... Kirila Petrovi onun szn keserek: Bana bak arkada, dedi, sen u eklinle defolup gider misin? in asln kendim anlamadka sana Franszm teslim etmem... u korkak ye yalanc Anton Pafnuti'in szlerine nasl inanlabilir? retmenin, kendisini soymak istediini dnde grm olacak. Niin hemen o sabah bu konuda bana bir szck olsun sylemedi? Emniyet amiri: Fransz onu korkutmu efendimiz, susacana dair yemin de ettirmi, dedi. Kirila Petrovi: Yalan, dedi. imdi ben her eyi meydana karrm (eri giren hizmetiye). retmen nerde kald? diye sordu. Hizmeti: Hibir yerde bulunamyor efendimiz, yantn verdi. Kukulanmaya balayan Troyekurov: O halde arayn onu, diye bard. Sonra emniyet amirine dnerek: u methettiin ekli gster bakalm! dedi. Emniyet amiri kd uzatt. Hmmm... Yirmi yanda... Geri oras yle ama, bu henz hibir kantlamaz! Peki retmen nerde?

Kendisine, yine: Bulunamyor efendimiz, yant verildi. Kirila Petrovi sinirlenmeye balamt. Marya Kirilovna yar cansz bir haldeydi. Bunu fark eden babas:226 DUBROVSK Sen sararmsn Maa, dedi. Galiba korktun! Hayr babacm, bam aryor. Haydi Maa odana git, zlme! Maa babasnn elini pt ve hemen odasna gitti. Kendini yataa atarak bir sinir krizi iinde hkrmaya balad. Hizmetiler kotu, onu zorla soydular, souk su ile, binbir eit kolonyalarla gbela yattrabildiler, yatrdlar. Gen kz dald. Fransz bir trl bulunamyordu. Kirila Petrovi fkeli fkeli zafer yldrmlar grleyiniz! arksn slkla alarak salonda bir aa bir yukar dolayordu. Konuklar aralarnda fsldayorlard. Emniyet amiri yine amacna eriememi, Fransz bulunamamt. Herhalde ona haber verilmi, o da gizlenmeyi baarmt. Ama kim haber vermiti? Bu nokta bir sr olarak kalyordu. Saat on biri vurdu, ama kimse uykuyu dnmyordu. Nihayet Kirila Petrovi emniyet amirine dnerek fkeyle: Eee, bu byle ne olacak bakalm? dedi. Burada sabaha kadar kalacak deilsin ya! Benim evim koltuk meyhanesi deil, bu, gerekten Dubrovski de olsa karde, bu becerikliliinle sen onu yakalayamazsn! imdi basbakalm evine, bundan sonra da daha becerikli ol! (Konuklarna dnerek devam etti). Sonra, sizin de eve gitme vaktiniz geldi. Haydi bakalm, arabalarnz hazrlatmalarn emredin, benim uykum var. Troyekurov konuklarndan ite byle kabaca ayrld. XIII Olaanst hibir ey olmadan aradan bir sre daha ge ti, ama nmzdeki yazn balangcnda Kirila Petrovi'in aile hayatnda birok deiiklikler oldu. Troyekurov'dan 30 verst kadar tede, prens Vereyski'nin zengin maliknesi bulunuyordu. Prens yllarca yabanc lkelerde yaamt. Prensin btn maliknesini emekli bir binba idare ediyor ve Pokrovskoye ile Arbatovo arasnda hibir balant bulunmuyordu. Fakat, mays ay sonlarnda prens yabanc lkelerden dnd ve imdiye kadar hi grmedii kyne geldi. Ne varki , elenceli bir yaaya alt iin, yalnzla dayanamad. Geliinin nc gn, vaktiyle tand Troyekurov'a le yemeine gitti. Prens elli yalarnda kadard, ama yandan ok daha fazla gsteriyordu. eitli arlklar saln bozmu, onda silinmez izler brakmt. Buna karn grn zarif ve gzeldi. Her zaman sosyetede yaamak alkanl, ona zellikle kadnlarla ilikilerinde baz incelikler kazandrmt. Hi durmadan elenmek ister, daima can sklrd. Kirila Petrovi, prensin bu ziyaretini, sosyete yaayn bilen bir insann sayg belirtisi gibi sayarak, buna pek sevinmiti. deti olduu zere konuuna maliknesini gezdirmek suretiyle ikramlarda bulundu ve onu kpekhaneye gtrd. Ama prens, kpek kokular iinde az kalsn bouluyordu. Esansl mendili ile burnunu kapayarak kendini dar dar att. Budanm hlamurlaryla, drt ke havuzuyla, dz yollaryla Troyekurov'un eski bahesi konuun houna gitmedi. O, ingiliz bahelerini ve szm ona doay severdi, ama vmekten ve hayranln belirtmekten de geri kalmad.228 DUBROVSK Hizmeti yemein hazr olduunu haber vermeye geldi. Yemee gittiler. Gezintiden yorulan prens topallyor, bu ziyareti yaptna piman oluyordu. Salonda onlar Marya Kirilovna karlad, ihtiyar apkn, kzn gzelliine hayran oldu. Troyekurov konuunu kzn yanna oturttu. Kzn varl prensi canlandrm, neelendirmiti. Merakl hikayeleriyle birka sefer kzn dikkatini ekmeyi baard. Yemekten sonra Kirila Petrovi ata binmeyi nerdi, etti. Ama prens kadife izmelerini gstererek ve damla hastalyla alay ederek, zr diledi. Sevimli komusundan ayrlmamak iin araba gezintisini tercih etti. Arabay hazrladlar. htiyarlar ve gzel

kz, birden, arabaya bindiler ve hareket ettiler. Konumalarn burada da srdrdler. Marya Kirilovna bu sosyete adamnn gnl alc ve neeli komplimanlarn hazla dinliyordu. Derken, Vereyski birdenbire Kirila Petrovi'e dnerek bu yanm binann ne olduunu, kime ait bulunduunu sordu. Kirila Petrovi atnd. Yanm iftlik binasnn onda uyandrd anlar hi de hoa gidecek eyler deildi. Verdii yantta bu topraklarn imdi kendisinin olduunu, eskiden Dubrovski adnda birine ait bulunduunu syledi. Prens: Dubrovski'ye mi, nasl u nl hayduta m? diye tekrarlad. Troyekurov: Onun babasna ait, dedi. Ho, onun babas da hatr saylr haydutlardand ya! Sahi, u bizim Rinaldo ne oldu? Sa m, ele geti mi? Hem sa, hem selamette. Emniyet amirlerimiz hrszlarla birlik olduklar srece yakalanaca da yok. yi hatrma geldi Prens. Dubrovski senin Arbatovo'yu da ziyaret etti mi hi? Evet, geen yl galiba bir eyler yakm veya almt. u romantik kahramanla yle ksaca tanmak herhalde merakl bir ey olsa gerek, deil mi Marya Kirilovna? PUKN 229 Troyekurov: Elbette merakl, dedi. Marya Kirilovna onunla tanyor. Dubrovski tam hafta ona mzik dersi verdi, Allaha kr derslerine karlk bir ey almad. Kirila Petrovi burada Fransz retmeninin hikyesini anlatmaya balad. Marya Kirilovna, adeta ine zerinde oturuyor gibiydi. Vereyski anlatlanlar byk bir dikkatle dinledi, btn bunlar ok tuhaf buldu ve konuma konusunu deitirdi. Gezintiden dnnce kendi arabasn hazrlamalarn syledi ve Kirila Petrovi'in, gece yatsna kalmas iin yapt btn srarlarna karn aydan sonra hemen hareket etti. Ama gitmeden nce, Marya Kirilovna ile beraber kendisini ziyarete gelmesini Kirila Petrovi'ten rica etti. Marur Troyekurov geleceine sz verdi. nk Prenslik niteliini, iki niann ve babadan kalma bin nfuslu iftliini dikkate alarak prens Vereyski'yi bir dereceye kadar kendine eit sayyordu. Bu ziyaretten iki gn sonra Kirila Petrovi, kzyla birlikte Prens Vereyski'yi ziyarete gitti. Arbatovo'ya yaklarken, temiz ve ferah ky evlerini, ngiliz atolar biiminde ve tatan yaplm derebey kkn seyretmekten kendini alamad. Kkn nnde, ngraklarn sallayarak svire ineklerinin otladklar gr ve yeil bir ayr uzanyordu. Geni bir park kkn drtbir yann evirmiti. Ev sahibi, konuklarn merdiven banda karlad, gen kza kolunu verdi. Konuklar kiilik bir yemek masasnn hazrland son derece gzel bir salona girdiler. Prens konuklarn pencereye gtrd, nlerinde esiz bir manzara canland. Volga, pencerelerin nnden akyordu. Irmakta, yelkenlerini " iirmi ykl mavnalar gidiyor ve ok anlaml olarak lm kay adn alan balk kayklar suyun zerinde oynayorlard. Irman tesinde tepeler ve ovalar uzanyor, birka ky evreyi sslyordu. Sonra konuklar prensin yabanc lkelerde satn ald tablolardan meydana gelmi bir resim galerisini seyretmekle vakit geirdiler. Prens bunlarn eit230 DUBROVSK li konularna, resimcilerinin hayatna dair Marya Kirilovna'ya izahat veriyor, kusur ve stnlklerini gsteriyordu. Tablolardan, ukala bir bilgicin nceden hazrlanm szleriyle deil, duyarak ve anlayarak sz ediyordu. Marya Kirilovna onu memnuniyetle dinliyordu. Yemee oturdular. Troyekurov Amphitryon'unun(*) araplarnn ve ahsnn ustalnn tam hakkn verdi. Marya Kirilovna ise hayatnda ancak ikinci sefer grd bir adamla bu konumasnda ne kck bir aknlk, ne de bir zorluk duyuyordu. Yemekten sonra ev sahibi konuklarna baheye kmay nerdi. Kahvelerini, iinde birok adacklar bulunan geni bir gln kysndaki kameriyede itiler. Birdenbire bir bando almaya balad. ifte bir sandal gelip doruca kameriyeye yanat. Glde adacklar arasnda gezmeye ktlar, bunlardan bazlarn ziyaret ettiler. lerinden birinde mermer bir

heykel; bir bakasnda ssz bir maara; ncsnde, Marya Kirilovna'nn prensin nazik st kapal anlatmyla pek de tatmin edilmemi gen kzlk merakn uyandran esrarl yazlarla ssl bir ant grdler. Vakit farkna varlmadan gemi, ortalk kararmaya balamt. Prens serinlik bastn ve iy yadn ileri sre rek eve dnmekte acele etti. Semaver onlar bekliyordu. Prens, Marya Kirilovna'dan bu ihtiyar bekarn evinde ev sahiplii yapmasn rica etti. Gen kz bu sevimli gevezenin bitmez tkenmez hikyelerini dinleyerek ay datt. Anszn bir patlama duyuldu, bir havai fiek gkyzn aydnlatt. Prens, Marya Kirilovna'nn omuzlarna bir al rtt ve onlar balkona davet etti. Evin nnde, karanlkta, renk renk klar yand; kvrld, baaklar, fskiyeler, palmiyeler biiminde havaya ykseldi, sonra yamur halinde, yldzlar halinde yerlere dkld. Bunlar snd ve yeniden yand. Marya Kirilovna bir ocuk gibi neeleniyordu. Prens Vereyski, gen kzn bu neesine seviniyordu. Troyekurov ise btn bunlardan son derece memnundu. nk PUKN___________________________________________________ prensin tous le frais(*) ini bir sayg ve bir yaranma belirtisi gibi sayyordu. Akam yemei zenginlik bakmndan, le yemeinden hi de geri kalmyordu, konuklar, kendilerine ayrlan odalara ekildiler. Ertesi sabah da, yaknda tekrar grmek szyle nazik ev sahibinden ayrldlar. (*) Moliere'in komedilerinden birinin kiisi, ev sahibi (.N.) (*) Aslnda Franszca yazlmtr. Btn bu masraflarn anlamma gelir. r XIV Marya Kirilovna, odasnda, ak bir pencerenin nnde gergef iliyordu. Akn verdii dalgnlkla gl yeil ipekle ileyen Konrad'n sevgilisi gibi ipekleri birbirine kartrmyordu. Akl iiyle megul olmamasna ve ok uzaklarda dolamasna ramen, ine altndaki kanavie, yanhszca modeldeki desenleri tekrarlyordu. Anszn pencereye bir el uzand. Biri, gergefin zerine bir mektup brakt ve Marya Kirilovna kendini toparlayncaya kadar gzden kayboldu. Tam bu srada ieri giren hizmeti, Kirila Petrovi'in kendisini armakta olduunu haber verdi. Kz mektubu, korku ile bartsnn iine saklad ve babasnn odasna kotu. Kirila Petrovi yalnz deildi. Yannda Prens Vereyski oturuyordu. Marya Kirilovna'nn grnmesi zerine prens ayaa kalkt, onun iin doal olmayan bir aknlkla, gen kz sessizce selamlad. Kirila Petrovi: Buraya gel Maa, dedi. Sevineceini umduum bir haberim var. te sana bir nianl, bak prens seni istiyor. Maa donakald. Yzn bir lm sarl kaplad. Susuyordu. Prens ona yaklat. Elinden tuttu, sevecen bir eda ile, kendisini mutlu etmeye raz olup olmayacan gen kzdan sordu. Maa susuyordu. Kirila Petrovi: Raz, tabii raz, dedi. Fakat bu sz sylemenin kzlar iin ne kadar zor olduunu bilirsin, prens! Haydi ocuklar pn ve mutlu olun! PUKN_________________.________________________________________233 Maa kmldamadan duruyordu. htiyar prens kzn elini pt. Birdenbire kzdan boanan gzyalar solgun yanaklarndan yuvarlanmaya balad. Prens hafife atnd. Kirila Petrovi: Git, git, git, dedi. Gzyalarn kurula da yanmza neeli bir yzle gel! Sonra Vereski'ye dnerek szlerine devam etti: Bunlarda gelenek haline gelmitir, kocaya vardklar zaman hepsi de alarlar. imdi biz prens, iten, yani eyizden konualm. Marya Kirilovna oradan gitmesi iin verilen izinden, can atarcasna yararland. Odasna kotu, kapy kilitledi. htiyar prensin kars olduunu dnerek gzyalarn koyverdi. Birdenbire prens ona iren ve tiksinti uyandran bir insan halinde grnd. Nikh onu, bir daraac, bir mezar kadar korkutuyordu. Umutsuzluk iinde: Hayr, hayr, lmek, manastra kapanmak, Dubrovski'le evlenmek daha iyi... diye

tekrarlyordu. Bu anda mektubu anmsad. Bunun Dubrovski'den olduunu sezinleyerek hrsla okumaya balad. Mektup gerekten de Dubrovski'dendi. inde yalnz unlar yazlyd: Akam saat 10 da, eski yerde.XV ldyor durgun bir temmuz gecesiydi zaman zabir rzgr esiyor ve btn baheyi hafif bir hrt kaplyordu. Gen kz, hafif bir glge gibi, kararlatrlan buluma yerine yaklayordu. Henz kimsecikler grnmyordu. Birden bire kameriyenin arkasndan kan Dubrovski, kzn nne dikiliverdi. Alak ve zntl bir sesle: Ben her eyi biliyorum, dedi, verdiiniz sz anmsaynz! Maa: Bana koruyuculuunuzu neriyorsunuz ama, darlmaynz, dedi, bu koruyuculuunuz beni korkutuyor. Siz bana nasl yardm edebilirsiniz? Nefret ettiiniz adamdan sizi kurtarabilirim. Allah rzas iin ona dokunmayn! Beni seviyorsanz sakn ona dokunmayn! Ben hibir faciaya neden olmak istemem. Ona dokunmayacam, istekleriniz benim kutsaldr. O hayatn size borludur. Adnza hibir ktlk yaplmayacaktr. Siz benim ilediim cinayetlerde bile temiz kalmalsnz! Ama zalim babanzdan sizi nasl kurtarabilirim? Daha umudum var. Gzyalarmla, zntmle onu yumuatacam umuyorum. Geri o inatdr ama, beni de ok sever. Bouna umuda kaplmaynz; babanz bu gzyalarnda severek deil de karm gzeterek kocaya varan her PUKIN_____________________________________________________________ gen kza zg sradan bir korku ve nefretten baka bir ey grmeyecektir. Babanz, isteinize karn mutluluunuzu yaratmay aklna korsa, talihinizi sonsuz olarak ihtiyar bir kocann iradesine balamak iin sizi zorla evlendirirse ne yaparsnz? O zaman, o zaman yaplacak hibir ey kalmyor... Beni almaya gelin, sizin karnz olurum. Dubrovski titredi. Solgun yzn erguvani bir kzllk kaplad ve hemen o anda daha solgun bir hal ald. Ban eerek, uzun bir sre hi ses karmad. Btn cesaretinizi toplaynz, babanza yalvarnz, ayaklarna kapannz, ilerde sizi bekleyen btn felaketleri, sarsak ve sefih bir ihtiyarn yannda solacak genliimizi ona anlatnz! Onunla serte konumay gze alnz: kararndan amad takdirde, o zaman, evet o zaman mthi bir koruyucu bulacanz syleyiniz! Zenginliin bir an iin bile size mutluluk getirmeyeceini; lksn ve ihtiamn, o da alncaya kadar, bir an iin ancak yoksulluu avutabileceim ona anlatnz! Onun karsnda srar ediniz, fkesinden, ve tehditlerinden korkmaynz! Bir umut kvlcm kald srece, Allah akna dayannz!! Yoook, artk baka bir are kalmazsa... Dubrovski szlerinin burasnda elleriyle yzn kapad, adeta bouluyordu. Maa alyordu. Dubrovski ac ac iini ekerek: Zavall, zavall aln yazm! Sizin iin canm bile verirdim. Sizi uzaktan grmek, elinize dokunmak bile beni sarho ederdi. Sizi heyecanla arpan gsme bastrmak ve: Meleim, lelim!! demek frsat doduu zaman, zavall ben bu mutluluktan kanmak, btn gcmle onu kendimden uzaklatrmak zorunda kalyorum. Ayaklarnza kapanmak, haketmediim bu anlalmaz ltuftan dolay Allaha kretmek cesaretini bile gsteremiyorum. Oooh, ondan ne kadar nefret etmek zorundaym, ama bu anda yreimde nefret etmek iin en kk bir yer bulunmadn hissediyorum.236 DUBROVSK Dubrovski yavaa gen kz kucaklad, sessizce gsne bastrd. Kz, ban gvenle gen haydudun omzuna dayad. kisi de susuyordu. Zaman akp gidiyordu. Nihayet Maa: Vakit geldi, dedi. Dubrovski adeta uykudan uyanr gibi oldu. Gen kzn elini tuttu ve parmana bir

yzk geirdi: Bana kamaya karar verirseniz, dedi, bu yz buraya getiriniz ve bu mee aacnn kovuuna koyunuz! O zaman ne yapacam ben bilirim. Dubrovski gen kzn elini pt ve aalarn arasnda kayboldu. XVI Prens Vereyski'nin evlenme istei artk komular iin gizli bir ey deildi. Kirila Petrovi kutlamalar kabul ediyor, dn hazrl yaplyordu. Maa gnden gne kesin kararn geciktiriyordu. Bu arada ihtiyar nianlya olan davran souk ve zoraki idi. Prens buna aldrmyordu. Gen kzn sessizce raz oluundan memnun olan prens sev . gi iin abalamyordu. Ama zaman geiyordu. Nihayet Maa harekete gemeye karar verdi ve prens Vereyski'ye bir mektup yazd. Gen kz prensin yreinde yce gnlllk duygular uyandrmaya alt: Ona en kk bir ballk duymadn aka itiraf etti. Kendisiyle evlenmekten vazgemesini ve babasnn otoritesine kar onu savunmasn prensten rica etti. Mektubu gizlice prense verdi. Prens yalnz kalnca mektubu okudu. Nianlsnn bu ak yrekliliinden zerrece zlmedi. Tam tersine, dn abuklatrmak zaruretini grd, bunun iin de mektubu gelecekteki kaynatasna gstermek gerektiine inand. Kirila Petrovi kplere bindi. Gnderilen mektuptan haberi olduunu Ma'ya sezdirmemesi iin prens onu zorla kandrabildi. Kirila Petrovi kzna bundan sz etmemeye raz oldu ama, vakit kaybetmeden dn hemen ertesi gn yapmaya da karar verdi. Prens bu karar ok akllca buldu. Nianlsnn yanna giderek, mektubun kendisini ok zdn, ama zamanla sevgisine hak kazanmay umduunu, gen kzdan yoksun olmak dncesinin ok ar geldiini, kendi idam kararna raz olmak gcnde olmadn ona238 DUBROVSK syledi. Sonra da sayg ile gen kzn elini pt ve Kirila Petrovi'in kararna dair ona hibir ey tlatmadan oradan ayrld. Prens avludan henz kmt ki, babas ieri girdi ve hemen yarn hazr olmasn kzna emretti. Zaten prens Vereyski'nin szlerinden heyecanlanm olan Marya Kirilovna'nn gzlerinden yalar boand, babasnn ayaklarna kapanarak ikyet eden bir sesle bard: Babacm... Babacm... Bana kymaynz!!! Ben prensi sevmiyorum, onun kars olmak istemiyorum. Kirila Petrovi korkutucu bir sesle: Bu ne demek? diye bard. imdiye kadar hi sesini karmadan raz oluyordun da imdi, her ey olup bittikten sonra m nazlanmaya, vazgemeye kalkyorsun? Aptalln gerei yok, bu gibi davranlarla kararm deitiremezsin! Zavall Maa: Bana kymaynz, diye tekrarlad, niin beni yannzdan kovuyor ve sevmediim bir adama veriyorsunuz? Yoksa benden bktnz m? Ben yine eskisi gibi sizinle kalmak istiyorum. Babacn, siz bensiz sklacaksnz! Hele benim mutsuz olduumu dndke bsbtn zleceksiniz! Babacm beni zorlamaynz, ben evlenmek istemiyorum. Kirila Petrovi etkilenmiti. Ama zntsn gizledi, kzn iterek sert bir tavrla : Bana bak, dedi, btn bunlar sama eyler... mutluluun iin gereken eyleri ben senden iyi bilirim. Gz yalarnn sana yaran yok! br gn dnn olacak. Maa: br gn m? diye bard, aman Allahm! Hayr hayr, mmkn deil, bu olamaz! Babacm, beni dinleyin, eer bana kymaya karar vermi bulunuyorsanz kendime aklnzdan bile geirmediiniz bir koruyucu bulacam! O zaman beni ne hale getirdiinizden siz de korkacaksnz! Kirila Petrovi: PUKN____________________________________________________________________ Neee? Neee? diye bard. Tehdit ha! Kstah kz, beni tehdit ediyorsun ha! Sana yle

bir ey yaparm ki bunu aklndan bile geirmezsin! Sen ne cesaretle beni koruyucu ile korkutuyorsun, ha? Grelim bakalm senin bu koruyucun kimmi? Maa umutsuzluk iinde: Vladimir Dubrovski, dedi. Kirila Petrovi, kznn akln oynattm sand. Hayretle ona bakt. Bir sre sustuktan sonra: ok iyi, dedi, kimi istersen kurtarc diye bekleyebilirsin. imdilik bu odada otur bakalm, dne kadar bu odadan kmayacaksn! Kirila Petrovi bunlar syledikten sonra odadan kt ve kapy kilitledi. Zavall kz bana gelecekleri dnerek uzun uzun alad. Fakat yapt cokunca itiraflar yreini ferahlatmt. imdi, kendisini bekleyen sonucu ve bundan sonra izlemesi gerekli davran tarzn daha sakin dnebilirdi. Onun iin en nemli olan ey bu nefret ettii evlilikten kurtulmakt. Bir haydudun kars olmak kaderi, ona hazrlanan ksmete gre bir cennet gibi grnyordu. Dubrovski'nin brakt yze bakt. Onunla babaa grmeyi ve kesin an arifesinde bir kez daha ondan akl danmay iddetle istiyordu. Bir nsezi, geceleyin Dubrovski'yi bahede, kameriyenin yannda bulacan ona sylyordu. Ortalk kararr kararmaz oraya gidip onu beklemeye karar verdi. Ortalk karard. Maa hazrland. Gelgelelim kaps anahtarla kilitlenmiti. Oda hizmetisi, Kirila Petrovi'in kendisini dar brakmamalar iin emir verdiini kapnn dndan syledi. Demek ki kz kilit altnda idi. Ar bir hakarete uram bir halde, pencerenin kenarna oturdu, gece ge vakte kadar, soyunmakszn, hareketsizce karanlk gkyzne bakarak orada kald. Sabaha kar biraz kestirdi. Fakat hafif uykusu zntl birtakm dlerle blnd. Ykselen gnein ilk klar onu uyandrd.XVII Gen kz gzn at, ilk aklna gelen ey, durumunun korkunluu oldu. Zili ald, bir kz ieri girdi. Marya Kirilovna'nn sorduu sorulara yant olarak: Kirila Petrovi'in dn akam Arbatovo'ya gittiini, ge vakit dndn; gen kz odadan karmamalar iin sk emirler verdiini; dn iin, gze batacak hibir hazrlk yaplmadn; bununla beraber papazn ne nedenle olursa olsun, kyden uzaklamamas iin tembihlerde bulunulduunu syledi. Bu haberleri verdikten sora dar kt ve tekrar oda kapsn kilitledi. Hizmetinin szleri gen mahpusu kzdrmt. Kzn tepesi atm, kan beynine kmt. Btn bu olup bitenleri Dubrovski'ye bildirmeye karar verdi. Yz u mehur mee aac kovuuna gnderme arelerini aratrmaya balad. Bu srada penceresine kk bir ta atld, cam ngrdad. Marya Kirilovna avluya baknca, kendisine gizli birtakm iaretler yapmakta olan kk aa'yi grd. Gen kz ocuun kendisine olan balln bildii iin buna sevindi. Pencereyi at ve: Gnaydn aa, dedi, beni niye ardn? Birey gerekli mi diye sormaya geldim ablacm. Babam fkeli, evdekilerin hepsine szlerinizi yerine getirmeyi yasak etti. Ama siz ne istiyorsanz bana syleyin, ben sizin iin her eyi yaparm. Teekkr ederim sevgili a'cm. Bak beni dinle: kameriyenin yanndaki kovuklu mee aacn biliyor musun? Biliyorum ablacm. PUKN_____________________________________________________________241 Beni seviyorsan abuk oraya ko ve u yz kovuun iine brak! Ama seni kimsenin grmemesine dikkat et. Gen kz bunlar syledikten sonra yz ocua tt ve pencereyi kapad. ocuk yz yerden ald, var hzyla komaya balad ve dakika iinde bilinen aacn yanna vard, durdu. Soluk solua drt bir yan gzden geirdi ve yz kovua koydu. Bu ii baaryla grdkten sonra, sonucunu hemen Marya Kirilovna'ya bildirmek istedi. Ama, tam bu srada, kzl sal, a gzl, st ba yrtk prtk bir ocuk kameriyenin arkasndan kverdi, mee aacna atld ve elini kovuun iine daldrd. aa bir sincaptan daha abuk ocuun stne atld ve iki elini birden tuttu. Korkutucu bir sesle:

Sen burada ne yapyorsun? dedi. ocuk. aa'nn elinden kurtulmaya alarak: Sana ne? diye yant verdi. aa: Brak u yz kzl tavan, yoksa ben sana gsteririm, diye bard. ocuk yant yerine, aa'nn suratna bir yumruk indirdi. Ama aa onu brakmad ve sesinin btn gcyle barmaya balad: Hrsz var! Hrsz var! Buraya koun! ocuk, aa'nn elinden kurtulmaya alyordu. Grne gre a'dan iki ya byk ve ondan ok daha kuvvetli idi. Ama aa daha evikti. ocuklar birka dakika boutular. Nihayet kzl sal ocuk a'y alt etti, yere yatrd ve grtlana sarld, ite tam bu srada kuvvetli bir el, ocuun fray andran kzl salarndan yakalad. Bahvan Steyan, onu yarm arn kadar yerden kaldrd: Ah seni kzl sal eytn ah, diye kmaya balad. Sen ne cesaretle kk beyi dvyorsun?242 DUBROVSK aa yerden frlayarak kendini toplamaya frsat buldu ve: Sen beni yenemezdin ama, dedi, koltuk altlarmdan yakaladn! abuk yz ver ve buradan bas git! Kzl sal ocuk: Daha da neler! diye sylendi ve birdenbire olduu yerde dnerek salarn Stepan'n elinden kurtard, kamaya koyuldu. Ama aa ona yetierek arkasndan itti, ocuk boylu boyunca yere yuvarland. Bahvan tekrar ocuu yakalad ve kuayla balad. aa: Yz ver! diye baryordu. Stepan: Dur hele kk bey dedi, biz onu khyann yanna gtrelim de cezasn versin! Bahvan esirini kkn avlusuna gtrd. aa bunlarn peinden gidiyor, yrtlan ve yeil otlarla kirlenen pantolonlarna dnceli dnceli bakyordu. Birdenbire de kendilerini tavlada beygirleri yoklamaya giden Kirila Petrovi'in karsnda buldular. Troyekurov Stepan'a: Bu ne demek? diye sordu. Stepan ksa birka szle olup bitenleri anlatt. Kirila Petrovi onu, dikkatle dinledi. Sonra Sa'ya dnerek: Yaramaz ocuk, dedi, senin bununla ne al veriin var? Babacm, o kovuktan yz ald, emredin de yz versin! Ne yz ? Hangi kovuktan? ey, bana Marya Kirilovna... Canm ite o yzk. aa heyecanland, ard. Kirila Petrovi atnd. Basan sallayarak: PUKN 243 Desene, dedi, ie Marya Kirilovna da kart. Ya bana her eyi anlat, ya da sana yle bir sopa ekerim ki dnyam arrsn! Vallahi babacm... Babacm... Marya Kirilovna bana hibir ey sylemedi. Babacm! Steyan, ko da bana kayn aacndan gzel, taze bir sopa kes! Dur babacm, size her eyi anlatacam. Bugn avluda oynuyordum. Ablam pencereyi at, ben de yanna gittim. Ablam kazara yzn drd, ben de alp kovuun iine sakladm... ey, sonra bu kzl ocuk da onu almak istedi. Kazara drd ha! Sen de onu saklamak istedin! Stepan, ko bir sopa getir! Babacm, durun, hepsini anlatacam! Ablam Marya Kirilovna mee aacna gidip yz kovuun iine koymam syledi. Ben de koup yz oraya koydum. Halbuki bu pis ocuk da... Kirila Petrovi pis ocua dnd ve korkutucu bir sesle sordu: Sen kimsin? Kzl sal ocuk:

Ben bay Dubrovskilerin iftlik halkndanm. Kirila Petrovi'in yz burutu: Sen galiba beni efendin olarak tanmyorsun? Gzel. Ya benim bahemde ne iin vard? ocuk byk bir ilgisizlikle: Ahududu aryordum, dedi. Kirila Petrovi: Ne ala, dedi, adamlar da efendileri gibi: Desene imam ne ki, cemaat ne olsun! Bizde, mee aalarnda ahududu yetitiini nerede grdn?244 DUBROVSK ocuk yant vermiyordu. aa; Babacm, dedi, ona emredin de yz geri versin! Kirila Petrovi: Sen sus Aleksandr,(*) dedi. Seninle de ayrca hesaplaacam unutma! Haydi odana git. Sen a olan, bana yle geliyor ki sen az ak gzlerden deilsin! Yz ver de evine def ol git! ocuk avularn at ve elinde hibir ey olmadn gsterdi. Eer bana her eyin dorusunu sylersen seni dvmem, stelik de be kpek veririm. Yoksa sana yle bir ey yaparm ki aklna bile getiremezsin, haydi bakalm! ocuk hi sesini karmyordu. Ban nne emi duruyor, kendine gerek bir aptal ss veriyordu. Kirila Petrovi: Pekl, dedi, bunu bir yere kapayn, kamamas iin de iyice dikkat edin! Yoksa topunuzun derinizi yzerim. Stepan ocuu gvercinlie gtrd ve kilitledi. htiyar kuu kadn Agafiya'y da ocua gzc olarak brakt. Kirila Petrovi gzleriyle ocuu izleyerek: Emniyet amirini armak iin imdi hemen ehre "koun! Hem de elden geldii kadar abuk! Kirila Petrovi odasnda dolayor ve fkeli fkeli zafer yldrmlar arksn slkla alarak unlar dnyordu: Artk kukuya yer yok. Kz, melun Dubrovski ile ilikisini devam ettirmi. Acaba gerekten onu yardma ard m? Belki de nihayet salam bir ip ucu ele geirmi oldum. Artk elimizden kurtulamaz! Bu frsat karmayalm! Bir araba ngra... ok kr emniyet amiri gelebildi. PUKN 245 (*) Aleksandr aa adnn btndr (.N.) Hey, u yakalanan ocuu buraya getiriniz! Bu arada, araba da avluya girmiti. nceden tanm olduumuz emniyet amiri, toz toprak iinde odaya girdi. Kirila Petrovi: Sevinli bir haber, dedi. Dubrovski'yi yakaladm. Emniyet amiri sevinli bir eda ile: Allaha kr efendimiz, dedi, nerede o? Canm Dubrovski'nin kendisini deil de, etesinden birini yakaladm. imdi onu getirecekler. eteban yakalamamz iin iimize yarar. te onu getirdiler. Korkun bir haydut bekleyen emniyet amiri, grn olduka zayf 13 yalarnda bir ocukla karlanca aakald. Hayretle Kirila Petrovi'e bakt ve ondan aklama bekledi. Kirila Petrovi sabahki olay, tabi Marya Kirilovna'nn adn anmakszn, hemencecik anlatmaya balad. Emniyet amiri boyuna kk hayduda bakarak dikkatle onu dinledi. ocuk bir aptal rol oynuyor ve etrafnda olup bitenlere hi aldr etmiyormu gibi grnyordu. Nihayet emniyet amiri: Sizinle yalnzca grmeme izin veriniz efendimiz, dedi. Kirila Petrovi onu bir baka odaya gtrd ve arkadan kapy kilitledi. Yarm saat sonra da kaderi zerine bir karar verilmesini bekleyen mahpusun bulunduu salona dndler. Emniyet amiri ocua dnerek: Efendimiz seni ile hapishanesine gndererek orada bir temiz dayak attrdktan sonra srdrecekti. Ama ben seni savundum ve affettirdim. zn unu! ocuu zdler. Emniyet amiri:

Haydi bakalm, imdi beyefendiye teekkr et, dedi. l246 DUBROVSK ocuk Kirila Petrovi'e yaklat ve elini pt. Kirila Petrovi ona: Bas bakalm evine, dedi, bundan sonra da kovuklardan ahududu alma! ocuk kt. Neeyle merdivenlerden indi, etrafna bakmakszn, tarlalarn iinden koarak Kistenevka yolunu tuttu. Kye gelince kenardaki birinci ve yan harap izbenin nnde durdu, cama vurdu. Pencere ald ve bir kocakar grnd. ocuk: Nineciim bana ekmek ver, dedi, sabahtan beri hibir ey yemedim, alktan geberiyorum. Kocakar: Aaa, sen misin Mitya, dedi. Neredeydin eytan yavru su? Sonra anlatrm nineciim. Allah akna bana ekmek ver! zbeye girsene! Vaktim yok nineciim, bir yere daha uramak zorundaym. Peygamberini seversen bana ekmek ver! Kocakar: Ne cva gibi bir ocuksun, diye homurdand ve pencereden bir dilim kara ekmek uzatarak al sana bir dilim ekmek, dedi. ocuk hrsla ekmei srd ve ineyerek hzla yoluna devam etti. Ortalk kararmaya balamt. Mitya hendeklerin iinden ve itler boyunca yryerek Kistenevka koruluuna szld. Koruluun ileri nbetileri gibi duran ifte amlara gelince durdu. Drt bir tarafn gzden geirdi, kesik ve keskin bir slk ald, beklemeye balad. Buna yant olarak hafif fakat uzun bir slk duydu. Koruluun iinden biri kt ve ona yaklat. XVIII Kirila Petrovi salonda bir aa bir yukar dolayor ve her zamandan daha yksek sesle kendi arksn slkla alyordu. Btn ev hareket halinde idi. Hizmetiler kouyor, kzlar gidip geliyor, arabaclar ahrda kouuyorlard. . Avluda bir yn insan toplanmt. Gen kzn tuvalet odasnda, etraf hizmetilerle evrili bir madam, aynann karsnda hareketsiz ve sararm bir halde oturmakta olan Marya Kirilovna'y sslemekle meguld. Gen kzn ba elmaslarn arl altnda bir yana yatmt. Dikkatsiz bir el, bir yerine ine saplad zaman kz hafife irkiliyor, ama anlamsz baklarla aynaya bakarak susuyordu. Kapda Kirila Petrovi'in sesi duyuldu: abuk bitiyor mu? Madam: Hemen imdi, karln verdi. Marya Kirilovna kalknz, aynaya bir bakn bakalm, iyi olmu mu? Marya Kirilovna ayaa kalkt ama hibir yant vermedi. Kaplar ald. Madam, Kirila Petrovi'e dnerek: Gelin hazr, dedi. Arabaya binilmesi iin emreder misiniz? Kirila Petrovi: Mbarek olsun, dedi. Ve masada duran ha alarak efkatli bir sesle, buraya gel Maa, diye ekledi, seni takdis edeyim. Zavall kz babasnn ayaklarna kapand ve hkrmaya balad. Gzyalar iinde: l,248 DUBROVSK Babacm... Babacm... diye inliyor ve sesi snyordu. Kirila Petrovi, onu takdis etmekte acele etti. Kz kaldrdlar ve adeta kucakta arabaya gtrdler. Kzla birlikte yengelik devini gren kadn ve bir hizmeti de arabaya bindiler, kiliseye hareket ettiler. Gvey onlar orada bekliyordu. Gelini karlamaya kt. Kzn sarl ve halindeki tuhaflk onu artt. kisi birlikte souk ve bo kiliseye girdiler, arkalarndan kap kapand. Papaz dua odasndan kt ve hemen trene balad. Marya Kirilovna hibir ey iitmiyordu. Kafas bir eyle meguld; sabahtan beri Dubrovski'yi bekliyordu. Bir dakika iin olsun umudunu kaybetmemiti. Fakat

papaz allm olan soruyu kendisine sorduu zaman titredi, adeta ta kesildi. Ama hl ii uzatyor, bir eyler bekliyordu. Papaz kzn yantn beklemeden artk dnlmesi imknsz olan o szleri syledi. Tren bitti. Gen kz sevimsiz kocasnn souk pn hisseti, trende bulunanlarn neeli tebrikleri kulana alnd, ama buna karn hayatnn sonsuz olarak bir zincire vurulduuna, Dubrovski'nin kendisini kurtarmaya yetiemediine hl inanamyordu. Prens ona okayc birka sz syledi, ama kz bunlar anlamad. Kiliseden ktlar. Pokrovskoye kylleri kilisenin sahanln doldurmulard. Kz acele bunlara bir gz gezdirdi ve tekrar eski duygusuz halini ald. Yeni evliler beraberce arabaya bindiler. Arbatovo'ya hareket ettiler. Kirila Petrovi de orada onlar karlamak iin Arbatovo'ya gitmiti. Prens, gen karsyla yalnz kalnca, karsnn souk davranlarndan hi znt duymad. Yapmack szlerle ve gln heyecanlarla kz daha fazla skmaya da kalkmad. Syledii szler basitti, yantsz da kalsalar olurdu. Bu suretle on verst kadar yol aldlar. Beygirler kestirme ve toprak yoldan sratle gidiyorlard, arabadaki ngiliz yaylan sayesinde hibir sarsnt duyulmuyordu. Birdenbire arkadan gelen birtakm sesler duyuldu, araba durdu. Silahl bir insan kalabal arabay evirdi. Y PUKN 249 znde yar yarya maske bulunan bir adam arabann, gen prensesin oturduu taraftaki kapsn aarak: Serbestsiniz knz, dedi. Prens: Bu da ne demek, sen kim oluyorsun? diye bard. Prenses: Bu Dubrovski'dir, dedi. Prens soukkanllm kaybetmeksizin, yan cebinden bir tabanca kard ve maskeli hayduta ate etti. Prenses haykrd, dehet iinde, iki eliyle yzn kapad. Dubrovski omzundan yaralanmt. Kanlar akmaya balad. Prens dakika bile kaybetmeden bir baka tabanca kard. Ama ona ate etmek frsatn vermediler. Arabann kaps ald, birka gl el, onu arabadan dar srkledi ve elinden tabancay ald. Prensin ba zerinde baklar parlad. Dubrovski: Ona dokunmayn, diye haykrd. Haydudun korkun arkadalar geri ekildiler. Dub.rovski sararm olan prensese dnerek: Serbestsiniz! diye devam etti. Prenses: Hayr, dedi artk i iten geti. Ben nikahlandm, ben artk prens Vereyski'nin karym. Dubrovski umutsuzlukla bard: Ne diyorsunuz? Hayr, siz onun kars deilsiniz! size bunu zorla yaptrdlar. Siz buna hibir zaman raz olmadnz! Prenses kesin bir tavrla itiraz etti: Ben raz oldum, yemin ettim. Prens benim kocamdr. Onu ltfen serbest brakmalarn emrediniz, beni de onunla braknz! Ben sizi aldatmadm. Son dakikaya kadar sizi bekledim. Ama imdi, tekrar ediyorum, i iten geti. Bizi braknz!250 DUBROVSK Ama Dubrovski artk onu dinlemiyordu. Yarasnn ars, iddetli ruh heyecanlar onu gten drmt. Tekerleklerin stne yld. Haydutlar evresini aldlar. Dubrovski onlara birka sz syledi. Onu ata bindirdiler. Haydutlardan ikisi kendisini tutuyor, bir ncs de at yedeinde gtryordu. Arabay yol ortasnda insanlar bal, atlar da ba bo bir halde brakarak, hi kimseyi soymadan, reislerinin kanna karlk bir damla kan aktmadan, yryp gittiler. XIX Sk bir ormann ortasnda, dar bir imenliin zerinde siperler den ve hendeklerden ibaret, topraktan yaplm kk bir korugan ykseliyordu. Korugann arkasnda birka baraka ile birka zeminlik vard. Avluda, klklarnn baka baka oluundan ve hepsinin silahl bulunuundan, hemen

ekya olduklarna hkmedebileceimiz kalabalk bir insan grubu, balar ak, karavanann bana oturmu le yemei yiyordu. Siperin stnde, kk bir topun yannda, ayaklarn altna alm bir nbeti oturmaktayd. Nbeti, elbisesine yama vurmakla meguld. nesini, usta bir terziyi imrendirecek bir ustalkla kullanyor ve sk sk etrafna bakyordu. Bir kse, birka kez elden ele dolat halde ortalkta garip bir sessizlik hkm sryordu. Haydutlar yemeklerini bitirdiler. Birbiri peinden yemekten kalkyor ve dua ediyorlard. Bir ksm barakalara daldlar. Dierleri ise ormann iine girdiler yahut Rus geleneince uykuya yattlar. Nbeti iini bitirdi, partallarn silkti, yamasn seyretti, inesini yenine soktu. Ata biner gibi topun stne oturdu, sesinin btn gc ile, eski, melankolik bir ark tutturdu: Hey anam anam yeil orman grlt etme, Bu ko yiitin dncelerine engel olma! Bu srada barakalardan birinin kaps ald. Eikte temiz ve dzgn giyinmi beyaz balkl bir yal kadn grnd. fkeli bir sesle:252 DUBROVSK Yeter artk Stepka, dedi. Bay dinleniyor, halbuki sen alabildiine grlt ediyorsun; Sizde ne insaf var ne de merhamet! Affedersin Yegorovna... Peki, bir daha yapmam... Babamz varsn dinlensin, abucak iyilesin. htiyar kadn gitti. Stepka siperlerin stnde gezinmeye balad. htiyar kadnn kt barakann iinde, bir paravanann arkasndaki portatif karyolada, yaral Dubrovski yatyordu. Tabancalar nndeki masada, klc ise baucunda asl duruyordu. Toprak kulbenin duvarlar ve demesi deerli hallarla rtlmt. Kede kadnlara mahsus gm bir tuvalet takm ve byk bir ayna vard. Dubrovski elinde ak bir kitap tutuyordu, ama gzleri kapalyd. Uyumu muydu, yoksa sadece dnyor muydu, paravanann arkasndan zaman zaman ona bakan yal kadn bunu bilmiyordu. Dubrovski birdenbire irkildi. Koruganda alarm iareti verilmiti. Stepka, camdan ban uzatarak: Babacm Vladimir Andreyevi, dedi, bizimkiler iaret veriyor, bizi aryorlar. Dubrovski karyoladan frlad, silahlarn kaparak barakadan dar kt. Haydutlar grlt ile avluda toplanyorlard. Dubrovski'nin grnmesi zerine ortala derin bir sessizlik kt. Dubrovski: Herkes burada m? diye sordu. Gzclerden baka herkes burada. Dubrovski: Herkes yerine! diye bard. Haydutlarn her biri belli bir yer tuttu. Bu srada gzc korugann kapsna geldi Dubrovski onlar karlamaya kotu ve: PUKN 253 Ne var? diye sordu. Askerler ormana girmi, bizi eviriyorlar. Dubrovski kaplarn kapanmasn emretti. Kendisi de topa gzclk etmeye gitti. Ormandan birka ses duyuldu, sesler yaklamaya balad. Haydutlar sessizce bekliyorlard. Birdenbire ormann iinde drt er grnd, fakat hemen geri ekilerek tfek ateiyle arkadalarna iaret verdiler. Dubrovski: Savaa hazr olun! komutunu verdi. Haydutlar arasnda bir hrt oldu, sonra yine her ey sustu. Bu srada yaklaan bir birliin grlts duyuldu. Aalarn arasndan tfekler parlad. Yz elli kiilik bir askeri birlik, bararak ormandan frlad ve istihkmlara saldrd. Dubrovski topun fitilini ateledi, at isabetli olmutu: Birinin ba kopmu, ikisi yaralanmt. Erler arasnda bir aknlk bagsterdi. Ama subay ileri atld, erler de onun peinden yrdler ve hendee saldrdlar. Haydutlar tfekleriyle ve tabancalaryla ate etmeye baladlar, baltalarla korugan savunmaya koyuldular. Hrslanan erler, hendein iinde yirmiye yakn yaral brakarak korugan trmanmaya baladlar. Gs gse bir sava balad. Erler artk siperlerin zerindeydiler.

Haydutlar ekilmeye baladlar. Ama bu srada Dubrovski subaya yaklat, tabancasn gsne dayayarak ate etti. Subay srt st yere yuvarland. Birka er onu kucaklayarak acele ormann iine gtrd. Geri kalan erler, balarn kaybedince durakladlar. Cesaretlenen haydutlar bu aknlk anndan yararlandlar. Erleri bozguna uratarak, hendein iine sktrdlar. Kuatanlar katlar. Haydutlar naralar atarak onlarn peinden saldrdlar. Zafer kazanlmt. Dmann tmyle bozulduuna inanan Dubrovski adamlarn durdurdu ve korugann iine kapanarak yarallarn toplanmasn, nbetilerin artrlmasn, kimsenin yerinden ayrlmamasn emretti.254 DUBROVSK Bu son olaylar, Dubrovski'nin pervaszca haydutluklar zerine hkmetin ciddi olarak dikkatini ekti. Dubrovski'nin bulunduu yer renilmiti. Onun, diri veya l, yakalanmas iin bir blk asker gnderildi. Dubrovski'nin etesinden bir iki haydut yakaland. Bunlarn szlerinden, Dubrovski'nin artk aralarnda olmad renildi. O arpmadan birka gn sonra Dubrovski btn adamlarn toplam, kendilerinden bsbtn ayrlmak niyetinde olduunu bildirmi ve onlara tutumlarn deitirmelerini tavsiye ederek: Benim idarem altnda hepiniz zenginletiniz, demi. Her biriniz tehlikesizce uzak illerden birine giderek orada geri kalan mrnz namuslu bir ile, rahatlk iinde geirebrirsiniz! Ama sizler haydutlua altnz iin belki de sanatnz brakmak istemeyeceksinizdir. Bu szlerden sonra Dubrovski, yanna ***i alarak onlar brakm, nereye gittiini kimse bilmiyormu. Haydutlarn eflerine olan ball bilindii iin, nceleri bu szlerin doruluundan kuku duyuldu, haydutlarn, eflerini kurtarmak iin mahsus byle davrandklar sanld. Ama olaylar bu szlerin doruluunu kantlad. Korkun basknlar, yangnlar ve soygunlar artk sona ermi, yollarda tehlike kalmamt. Alnan baka haberlere gre de Dubrovski yabanc bir lkeye kamt. (1832 1833)

You might also like