You are on page 1of 22

Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-1

Milli Gazete - 22 Austos 2010

Soru Selmun aleykum hocam. Radikal, nurcu ve tasavvuf ehli arkadalarm var. Baz konularda bilgilerimizi paylayoruz ama anlaamadmz konular var. Bu konularda ise sknt yaadmz temel mesele hepimizin ikna olaca kaynak bilgilere sahip olmaymzdr. Aada sorduum sorular her grubunda mtman olabilecei kaynak delillerle cevaplarsanz byk bir problemin zlmesi ve kafalardaki phelerin gitmesi asndan faydal ve hayrl bir hizmet etmi olacaksnz. rnein ayet, hadis -i erif, peygamber hayat, ashabn, tabiunun hayat, tannm ve ehli snnette ekol kabul edilen slam alimlerinin yaant ve delillerinden rneklerle aklarsanz seviniriz. nk her grup kendi savunduu anlay ayn yollarla savunmakta ve hak zerinde birleeme mekteyiz. Objektif bir bak asyla her grubun da reddedemeyecei llerde bu meseleleri cevaplamanz istiyoruz. Rabbim kolaylk ve rsin. S1) Sait Nursiye, Bedzzaman olarak nitelendirme nasl ve kimler tarafndan verilmitir? S2) Bedizzaman olarak slam ilim evrelerinde kabul grlmekte midir? Kabul grlyorsa ls nedir? Kabul edilmiyorsa veya edilmeyecekse neden kabul edilemez? S-3) Sait Nursi devrinin en stn alimi midir yoksa daha stn bilinen alimler var mdr? rnein Zahid El -Kevseri ile kyaslandnda hangisi ilmi seviye bakmndan daha stndr ? S4) Sait Nursinin verdii bilgiler % 100 doru mudur? Reddetmek slam llerinde nedir? S5) Sait Nursinin 2. Abdlhamit dneminde yapm olduu faaliyetler gerekli miydi yoksa hata myd? S6) Sait Nursinin, Osmanlda, ilmiye grubu olarak yapt almalar, verdii fetvalar ve bu erevede balatlan molla ayaklanmalar gz nnde bulundurulduunda Osmanlnn yklnda direkt veya endirekt etkisi var mdr? Var ise bu nasl deerlendirilmeli dir? S7) Osmanlnn yklnda etkisi var ise sonuta hayr ve er manasnda alan bir kap vardr ki Sait Nursi bu durumun neres indedir? Yani er ise kendisine vebal, hayr ise kendisine sevap mahiyetinde bir kazan var m? S8) Tariheyi Hayat'ta eski Sait diye tanmlad ve hatalarla geen devri olarak tanmlad bu devri aklamasn baz mntesipleri sanki gnah karma gibi anlatmaktadr. Bu durum nasl deerlendirilmelidir? S9) Risale-i Nurlar iin ben onlar kendim deil ilham olarak yazyorum demesi ve bundan tr Risalelere Kuran mesabesinde baklmas nasl bir durumdur? S10) Risalelerdeki bilgilerin tm kaytsz artsz doru mudur? S11) Risalelerdeki baz bilgileri reddetmek ve kabul etmemek itikadi adan tehlike yaratr m? S12) Tefsir nedir? Risalelere tefsir demek doru mudur? Bu balamda Sait Nursi mfessir midir? S13) Risalelerde neden kaynak belirtilmemitir? Sait Nursi gibi birisi iin kendisi kaynaktr kaynak belirtmesine gerek yoktur demek anlay ne kadar dorudur? S14) Risalelere bu kadar nem verilmesine ramen neden slam ilim literatrnde kaynak eser olarak belirtilmemitir? S15) Sait Nursi, Kastamonu Lahikas sayfa 79da unlar yazmtr; Madem ahir zamanda Hz. sann dini hakikisi hkmedecek, slamiyetle omuz omuza gelecek elbette imdi, fetret gibi karanlkta kalan ve hazreti saya mensup mazlumlarn ektikleri felaketler, onlar hakknda bir nevi ahadet denilebilir. Bu doru mudur? Doru ise neden? ndi bir gr ve slam llerinde kabul edil mez ise bunun nedeni nedir? Sorular devam edecek. Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-2

Milli Gazete - 29 Austos 2010

Geen hafta bir ksmn verdiim okuyucu sorusunun devam yle: S-16) Mehmed Krknc 1-7 Temmuz 2001 Tempo dergisinde Sait Nursiden yle bahsediyor; (Sait Nursi) daha ziyade slamn ahkm noktasna deil, iman noktasna ynelik yazmtr. Daha o zamandan evlattan anaya hisse verilmesini tenkit etmi, Kurann ahkmndan baz eylerde var tenkit ettii. Byle bir durum var m? Varsa bu yaklam doru mudur? S17) Risaleler Trkeye evrildiinde dini hikayeler gibi bir kitap seviyesine dnyor. Arapa, Osmanlca ve Farsa yazlmas onun gerekten ilmi bir eser olduunun kant mdr? S18) Sait Nursi ve Risaleler neden muhteem st grlmektedir ve bu deer doru mudur? S19) Cevenl kebir Hadis-i erif midir? Kutubu sitte de geiyor mu? Cevene bak amz nasl olmaldr? S20) Bazlar nur cemaatine bal olanlarn fazla olmas sanki hakl bir davaym gibi alglamaktadr. Bir davaya bal olanlarn fazla olmas o davann hak olduunu gsterir mi? S21) 2. Abdlhamit Sait Nursi yi deli diye tutuklatm mdr? Byle bir olay varsa nedeni nedir? S22) 2. Abdlhamit ve Sait Nursi yaantlar gz nnde bulundurulup kyaslandnda stnlk bakmndan hangisi daha stn olabilir? Neden?

S23) Sait Nursinin siyaset konusundaki aklamas doru bir aklama mdr? Kastedilen nedir? Gnmzdeki siyasetten uzak durm a manasnda anlalp uralmamas ne kadar doru bir davrantr? Yanl ise neden yanl bir uygulamadr? S24) Sait Nursinin Ateizme kar ehli kitapla birlikte hareket etmeliyiz demesi ne kadar tutarl bir anlaytr? Bildiimiz kadaryla komnizm ve ateizmi de balatanlar ehli kitaptr. yle ise bu konu nasl deerlendirilmelidir? S25) Risalelerde bariz hatalardan rnekler var m? rnek verebilir misiniz? S26) Risaleleri okumak ve baka eser okumamak yeterli midir? S27) Risaleler iman konular ilemi ama anlalmas zor bir eser. Bu bakmdan vasat Mslmanlara okutturulmas ne kadar dorudur? rnein Harun Yahyann imani eserleriyle kyaslandnda nasl bir sonu ortaya kar? Diyebiliriz ki Harun Yahyann eserle ri daha bilimsel, anlalr ve Risalelerin bir nevi Trkeletirilmi hali gibidir. Bu durum gz nnde bulundurulduunda hangisinin tavsiye edilmesi daha dorudur? Ya da yaklam nasl olmaldr? S28) Risalelerin yazld dnem gz nnde bulundurulduunda byle zorlu bir ortamda rne in cehennem nerede, cennet nerede, Hzr, lyas ve sa aleyhimusselamlarn makamlar nerde gibi sorularla megul olmas ne kadar gerekli bir durumdur? Ve gerek ten bu meseleler nemli meseleler mi ve nasl deerlendirilmelidir? S29) Sait Nursi dneminde bilinen ve ondan daha stn baka limler var myd? Varsa birka rnek verir misiniz? S-30) Sait Nursi bugn en byk farz slam birliidir derken, batya karyken ve mtevazi bir hayat yaarken bugn onun ball ar neden aksi yolda gitmektedir? S31) Bugn ka eit nur cemaati vardr ve anlaylar hakknda bilgi verebilir misiniz? S32) Nur cemaatleri siyaset konusunda erdir deyip bu alanda ntr olmalar gerekirken neden o erri ileyen siyasi partilerin yannda yer almaktalar? S33) zellikle dinler aras diyalog konusunda Fetullah Glen cemaatinin yaptklar ne kadar yararl? Zaral ise neden zararl? slama dman bir lke neden Hoca efendiye st dzey bir koruma salamaktadr? Yurt dnda yaplan okullar gerekten tvlerde gsterildii gibi yararl m? Ayrca ekranlara kp ta slam ve peygamberi hakknda gzel aklamalar yapan Ehl-i kitaba inanmal myz? Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-3

Milli Gazete - 5 Eyll 2010

Bedizzaman merhum, Risale -i Nur ve Nurculuk diye bilinen hareket merkezli seri sorularn cevabna gemeden nce birka noktay ksaca belirtmekte yarar gryorum: Cumhuriyet sonras lkemizde grlmeye balayan cemaat yaplar, slam hassasiyet sahibi dirayet ehli Osmanl bakiyesi alim, salih ve fazl zatlarn milletimizin aidiyetleriyle ilikisini devam ettirmek ve kendine yabanclamasnn nne set ekmek maksadyla ortaya koyduklar samimi/ihlasl ve fedakrane almalarn eseri olarak niteleyebiliriz. Ayn mbarek maksada ynelik gayretlerin semeresi olan bu yaplarn, slam almada birbirlerinin "rakibi" deil, "refiki" olmas gerekir; eyann tabiat bunu gerektirir. Dolaysyla kendisini u veya bu cemaate mensup hisseden, aidiyet balarn o ekilde kurmu bulunan kardelerimizin, dier yaplar birer "ayrma unsuru" olarak grmesi, onlara mesafeli durmas ve hele de "dmanlk beslemesi" asla sz konusu olmamaldr. Bu sylediklerimin "temenni"den te bir anlam tamadn dnebilirsiniz. Ama herkes bizzat kendi nefsinde bu meseleyi ciddi anlamda sorgular, muhakeme ederse, sylediklerimin sadece temenniden ibaret "doru" deil, ayn zamanda "mmkn", hatta "gere kli" olduunu teslim edecektir. Kim kp da Bedizzaman merhumla Sleyman Hilmi Tunahan merhum arasnda, bugn onlarn tabileri olduunu syleyen baz kardelerimiz arasnda bulunana benzer bir iletiimsizlik olduunu syleyebilir? O insanlarn hayatnda bunu sylemeyi mmkn klacak bir hadise tesbit edilebilmi midir? Esasen Osmanl bakiyesi o alim ve salih kadroya bir btn olarak baktmzda, hepsinin de batmakta olan bir geminin su alan atlaklarn, gediklerini tkamaktan baka bir hedefi olmayan, hayatlarn hizmet yar anlayyla geiren insanlar olduklarn, her birinin, kendi itigal ve ihtisas sahas iinde bu milletin geleceini kurtarmak adna canla bala altn grrz. Cemiyet -i lmiye ya da Daru'l-Hikmeti'l-slamiye ats altnda faaliyet gsteren ulemann hangisini dierlerinden ayr telakki edebiliriz? Mustafa Sabri Efendi ile Bedizzaman Said Nursi, Ahskal Ali Haydar Efendi ile Muhammed Zhid el -Kevser, Elmall Hamdi Efendi ile Arapkirli Hseyin Avni ya da skilipli Atf Efendi gibi dnemin yldzlam isimleri arasnda bu tarz bir ayrlk -gayrlk dnmek bata onlarn hatrasna saygszlk anlam tayacaktr! Dolaysyla bugn, onlarn fikir, hareket ve metotlarn srdrme iddiasn tayan kimse ve kesimler olarak sizlere den, onlarn arasndaki kardelik ve dayanmay devam ettirmek, i ve g birlii yaparak insanmzn aidiyetleriyle ilikisini daha kuvvetli klmann yollarn aramaktr. Tasvip etmemekle birlikte bir durum tesbiti olarak syleyelim: Bugn onlarn tabileri olduunu syleyen kimse ve kesimler arasnda bir irtibatszlk, hatta su-i zan bulunabilir. Bununla, onlarn metbuu durumundaki o alimlere kar tavr birbirine kartrmamalyz. O kesimlerin birbirine kar olumsuz tavr, izini takip ettikleri alim ve fazl insanlara kar olumsuz tavra dnmemelidir. Elbette o alimler de birer beer olmalar dolaysyla hatadan masun ve masum deildir. Onarn hi birisinden, hatasz ve kusursuz olduklar ynnde bir iddia sadr olmamtr. Ehl -i Snnet izginin mktesebat ve dirayet sahibi mntesipleri olarak onlardan bunun aksini beklemek abes olurdu. Ancak bu gerek, onlarn bu memleket ve bu millet iin o olaanst artlarda gsterdii fedakrl ve yapt samimi hizmet leri glgelemez, glgelememelidir. Karde olmay beceremiyorsak, hi olmazsa bunu yapalm. Unutmayalm, hatasz dost arayan dostsuz kalr. Devam edecek.

Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-4

Milli Gazete - 12 Eyll 2000

Bedizzaman merhum etrafnda 33 maddelik okuyucu sorusunun ayn srayla cevaplar yle: 1. "Sait Nursiye, Bedzzaman olarak nitelendirme nasl ve kimler tarafndan verilmitir?" "Bedizzaman", "zamannda yaayan insanlar arasnda emsalsiz olan, bir benzeri olmayan, asrnn yegnesi, yetenek ve kabiliye tleri bakmndan anda esiz olan" gibi anlamlara gelen bir terkiptir. Arapada "vahdu asrih", "ferdu dehrih", "yetmetu'z-zemn" gibi terkipler de bu anlamda kullanlr. slam tarihinde bu lakapla anlan birok isim bilinmektedir. bn Askir'in hocalar arsnda bulunan Eb Ali Ahmed b. Sa'd b. Ali el-cl enNihvend bunlardan birisidir.[1] Bir dieri hadis hafz Ebu'l-Fadl Ahmed b. el-Hseyin b. Yahya el-Hemedn'dir.[2] "Makmt" sahibidir. Mehur el-Harr, "Makmt"n onu rnek alarak hazrlamtr. iir sylemedeki ve ezberindeki mahareti dolaysyla kendisine bu lakap verilmitir. Hibetullah b. el-Hseyin b. Yusuf el-Usturlb de onlar arasndadr.[3] Astronomi konusundaki birikim ve yetenei sebebiyle Bedizzaman olarak anlmtr. Bu lakabn stad Said Nurs merhuma ilk defa kim tarafndan verildii konusunda net bir bilgiye ulaamadm. Tarihe-i Hayat'ta, stn zeks ve kabiliyeti sebebiyle gen yatayken dneminin alimleri tarafndan kendisine bu lakabn verildii kaydedilmekte ve yle denilmektedir: "te pek gen yandaki mezkr harikuladeliklere ve bahr -i umman halinde bir ilme malikiyetine ahit olan ehl-i ilim, Molla Said'e "Bedizzaman" lakabn vermitir."[4] Yine bu eserde yle denir: "stanbul'da grup grup gelen ulemann suallerini cevaplandryordu. Gen yanda byle bilistisna btn suallere cevap vermesi ve gayet mukni ve beli ifade ve hrika hal ve tavrlaryla, ehl-i ilmi hayranlkla takdire sevk ediyordu. Ve "Bedizzaman" nvanna bihakkn layk gryorlar ve bu fevkalade zat, bir "nadire -i hilkat" olarak tavsif ediyorlard."[5] Eserlerinden ortaya kan netice odur ki, bu lakab stad'n kendisi de benimseyip kullanm, eserlerinde zikretmekten de geri durmamtr. Hatta henz berhayat iken, bu lakab bir byklenme vesilesi olarak kulland tarznda tenkitlere muhatap olmu tur. Bunlara mukabelesi dikkat ekicidir: "Sual: Sen imzan bazen 'Bedizzaman' yazyorsun. Lkap medhi im eder. "Cevap: Medih iin deildir. Kusurlarm, sened -i zrm, mazeretimi bu nvan ile ibraz ediyorum. Zira bedi, garip demektir. Benim ahlkm, sretim gibi ve slb-u beyanm, elbisem gibi gariptir, muhaliftir. Grenekle revata olan muhakemat ve esalibi, benim slp ve muhakematmla mikyas ve mihenk itibar yapmamay bu nvann lisan- haliyle rica ediyorum. Hem de muradm, 'bed', acip demektir..."[6] Kendisinin bu lakab farkl bir mlahazayla kullandn gsteren bir dier rnek de, kendisi hakknda, "stibdadn Garibzzaman, Merutiyetin Bedizzaman, imdikinin de Bid'atzzaman Said Nurs"[7] ifadesidir. Devam edecek. [1] Bkz. Trhu Dimak, XLIII, 181; LXVIII, 195. [2] bn Kesr, el-Bidye ve'n-Nihye, XI; 340. [3] ez-Zeheb, Trhu'l-slam, XXVIII, 301. [4] Tarihe-i Hayat, 47. [5] A.g.e., 53. [6] Hutbe-i miye, 101. [7] Tarihe-i Hayat, 78. Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-5

Milli Gazete - 19 Eyll 2010

stad'a "Bedizzaman" lakabnn nasl ve niin verildiine gelince; kendisi henz 14 -15 yalarndayken ilm muhitlerde yaygn bir hrete nail olmutu. Keskin zeks, dirayeti, ilm kudreti ve mthi hafzas, gittii yerlere kendisinden nce ulard. Bu sebeple her gittii yerde hemen ilm meclisler kurulur ve bu hretin hak edilmi olup olmadn anlamak iin ilim erbab nca bir anlamda imtihana ekilirdi. Bizzat kendisiyle uzun grmelerde bulunmu olan merhum Eref Edib, stad'n biyografisini anlatrken yle diyor: " Siirt ulemas merak ettiler. Bir yere toplandlar. stad' davet ettiler. ntihap ettikleri sualleri birer birer sordular. stad hepsine cevap veriyor, bir taraftan da kitaba bakar gibi hocasnn yzne bakyordu. O zaman Siirt ulemas Molla Said'in hakikaten bir harika, bir Bedizzaman olduuna hkmetmi, onun dehasna hayran olmulard"[1] Bu konuda farkl bir tesbit de u ekildedir: "Van valisi Tahir Paa onu sk sk evine misafir ediyor ve onun eitli konularda belirtti i grleri saygyla karlyordu. Said Nursi, ayn yllarda Bitlis valisinin bir iki alemi dzenlediini haber alnca, Valiyi topluluun huzurunda Kur'an'dan ayetler okuyarak uyarm, bunun zerine Vali piman olup tevbe ettiini aklamak zorunda kalmt. Bu hadiseden bir sre sonra Van valisi Tahir Paa'nn huzurunda evredeki alimlerin btn sorularn cevaplandrnca kendisine "Bedizzaman" lakab varildi."[2] Bu nakillerden ikincisinin daha kesin ifadeler tadna istinaden stad'a "Bedizzaman" lakabnn Van valisi Tahir Paa'nn huzurundaki mnazara sonrasnda verildiine hkmedebiliriz.

S2) Bedizzaman olarak slam ilim evrelerinde kabul grlmekte midir? Kabul grlyorsa ls nedir? Kabul edilmiyorsa veya edilmeyecekse neden kabul edilemez? Bedizzaman merhumun eser ve grlerinin ilm evrelerde genel kabul grdn sylemek yanl olmaz. Ali Ulvi Kurucu merhum un u ifadeleri bu konuda yeterince fikir verir niteliktedir: "Merhum Bedizzaman Said Nursi'nin adn, Kahire'deki talebelik yllarmda gerek Mustafa Sabri Efendi ve gerek Zhid el-Kevser ile hsan efendilerden duyardm: Mstesna insan, fevkalade zeki bir zat. "Bedizzaman" nvan kendisine Dou'daki hocalar taraf ndan verilmi. "Zamann harikas" demek. () Mstesna bir lim olarak hem eski Arapa medrese ilimlerini bilir, hem de gnn fizik, biyoloji, astronomi gibi modern ilimlerine ainadr. Nadir bulunur bir zek ve deha sahibidir"[3] Bununla birlikte bizzat Risale-i Nur'un incelenmesiyle de anlalaca gibi, Bedizzaman henz hayattayken eser ve grlerine ilm muhitlerden itirazlar varit olmu, o da bunlara mukabelede bulunmutur. Gnmzde de Risale -i Nur'u tenkit konusu yapan almalara nadir de olsa rastlanmaktadr. Sz konusu tenkitleri iki grupta toplayabiliriz: 1. Bedizzaman'n da mensubu bulunduu Ehl-i Snnet ulemadan gelenler. 2. Bedizzaman'la ve Ehl- i Snnet izgiyle kan davas olan bid'at ehlinin tenkitleri. Bir baka tasnif de, Risale-i Nur balamnda "esasa ynelik tenkitler" ve "usule ynelik tenkitler" eklinde yaplabilir. unu bir temel tesbit olarak ortaya koymak ilim ve vicdan borcudur: Her insan gibi Bedizzaman merhum da yazdklarnda hatada n masun ve masum deildir. Hatta bizzat kendisi, yazdklarnn ve sylediklerinin dorudan kabul edilmesi yerine mihenge vurularak alnmas gerektiini sylemitir. Devam edecek. [1] Eref Edib, Risalei Nur Mellifi Said Nur, 20. [2] hsan Ik, (Muhammed eyhanzade, Vefatnn 26. Ylnca stad Bedizzaman Said Nursi, Giriim Dergisi, say: 7, Nisan 198 6'dan naklen), Bedizzaman Said Nursi ve Nurculuk, 11. [3] M. Erturul Dzda, stad Ali Ulvi Kurucu, Hatralar -3, 265. Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-6

Milli Gazete - 26 Eyll 2010

stad merhumun ilm evrelerde "Bedizzaman" olarak kabul edilip edilmedii sorusu, dnemindeki ilim ehli tarafndan "emsalsi z, benzersiz, en stn" olarak tavsif ve takdim edilip edilmedii anlamndaysa, bu noktada benim muttali olabildiim udur: Mustafa Sabri Efendi, Muhammed Zhid el -Kevser, Elmall Hamdi Efendi, Ermenekli Safvet Efendi, skilipli Atf Efendi gibi (Allah hepsine rahmet eylesin) dnemin ilim zirveleri arasnda mutad vehile mevcut olan seviyeli mnasebet, Bedizzaman merhum iin de sz konusu olmutur. Bedizzaman da zikri geen alimlerden bir alim olarak gerek Cemiyet -i Mderrisin'de, gerekse Daru'l -Hikmeti'l-slamiye'de grev alm, o kritik zaman dilimlerinde onlarla ayn yk omuzlamtr. Onlar arasnda Bedizzaman merhuma sra d bir tebcil ve ta'zimde bulunan kimse bulunduunu bilmiyorum. Dolaysyla bize den, yakn gemiimizde din iin, vatan iin, Mslman milletimiz iin nemli almalar yapm alimlere kar hissettiimiz minnet ve kran duygularn Bedizzaman merhum iin de hissetmektir.

S-3) Sait Nursi devrinin en stn alimi midir yoksa daha stn bilinen alimler var mdr? rnein Zahid El -Kevseri ile kyaslandnda hangisi ilmi seviye bakmndan daha stndr ? "Devrinin en stn u zattr, bu zattr" tartmasna girmeyi doru bulmam. Onunla ayn dnemde yaam ilim ehli arasnda byle bir yar vuku bulmamtr ki biz de benzeri bir tutum iine girelim. Keza o kendisini devrinin ulemasnn stnde grmemitir ki, ayn tavr bakalarndan da sadr olsun! Bununla birlikte her dnemin ulemas iin sz konusu olduu gibi, onun yaad dnemin alimleri iin de birbirlerine farkl dallarda tefevvuk etmi olanlar bulunmas normaldir. Sz gelimi Muhammed Zhid el-Kevser merhum, slam ilimlerin her dalnda kalem oynatacak, sz syleyecek kudrettedir; ama bilhassa Hadis/Rical ve Kelam sahalarnda bir adm ne kmtr. Keza Mustafa Sab ri Efendi merhum Fkh ve Kelam alanlarnda, Elmall merhum Tefsir, Fkh, Kelam ve Felsefe alanlarnda younlamtr; bununla birlikte onlar da slam ilimlerin hemen her dalnda sz syleme kudretini haizdir. Bu adan bakldnda Bedizzaman merhum da slam ilimlerin hemen her dalna taalluk eden hususlarda konuup yazm, ama onun konuup yazdklarnn asl arlk noktasn, ateist ve naturalist cereyanlarn slam itikadna ynelik meydan okumalarna mu kabele ve iman meselelerin modern an insannn idrakine sunulmas meselesi tekil etmitir.

S4) Sait Nursinin verdii bilgiler % 100 doru mudur? Reddetmek slam llerinde nedir? Kur'an'dan baka hibir kitabn muhtevasna ve Efendimiz (s.a.v)'den baka hibir insann btn sylediklerine % 100 dorudur diyemeyiz. Bedizzaman merhumun mezhebinin imam olan mam e-fi', talebesi el-Bveyt'nin naklettiine gre yle demitir: "Ben bu kitaplar yazdm. Onlarda mutlaka hata bulunur. nk Allah Teala yle buyuruyor[1]: "Eer (bu Kur'an) Allah'tan bakas nezdinden olsayd, onda ok tutarszlklar bulurlard."[2] Malum ve mehurdur ki, mam e-fi', talebesi el-Mzen tarafndan seksen kere okunan er-Risle isimli eserini her seferinde tashih etmi, en sonunda da "Allah, kendi kitabndan bakasnn hatasz olmasn murad etmemitir" diyerek ne kadar tashih edilirse edilsin Kur'an'dan baka her kitapta mutlaka hata bulunacan ikrar etmitir. Devam edecek

[1] 4/en-Nis, 82. [2] Eb Zehra, e-fi', 161. Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-7

Milli Gazete - 3 Ekim 2010

stadn bizzat kendisi, eserlerinin hatasz kabul edilmesine rza gstermemi, yazdklarnn mihenge vurulmasn istemi ve yle demitir: "Hibir mfsid ben mfsidim demez, daima suret -i haktan grnr. Yahud btl hak grr. Evet, kimse demez ayranm ekidir. Fakat siz mihenge vurmadan almaynz. Zira ok silik sz ticarette geziyor. Hatta benim szm de ben sylediim iin hsn- zan edip, tamamn kabul etmeyiniz. Belki ben de mfsidim veya bilmediim halde ifsad ediyorum. yle ise her sylenen szn kalbe girmesine yol vermeyiniz. te size sylediim szler, hayalin elinde kalsn, mihenge vurunuz. Eer altn kt ise kalbde saklaynz; bakr kt ise ok gybeti stne ve bedduy arkasna taknz, bana reddediniz, gnderiniz."[1] Burada bir hususun altn izmemiz gerekiyor: Bedizzaman merhum, yapmas gerekeni yapm ve kendisinin hatadan masun ve masum kabul edilmemesi iin bu kadar ak konumutur. Ancak bu, zelde onun ve genelde dier ilim ehlinin yazdklarn, sylediklerini, gr ve eserlerini her nne gelenin eletirebilecei eklinde anlalmamaldr. Onun ve dier ilim ehlinin eserlerini mihenge vurmak, mihengin ne olduunu ve "mihenge vurma"nn mahiyetini bilenlerin ii olmaldr!

S5) Sait Nursinin 2. Abdlhamit dneminde yapm olduu faaliyetler gerekli miydi yoksa hata myd? Cennetmekn Sultan II. Abdlhamid hann en byk talihsizlii, birka istisna dnda devrinin tefekkr ve kalem erbab, zel likle de ilmiye snf tarafndan gerektii gibi anlalamam olmasdr. Dier snflar bir yana, zellikle ilim adamlar tarafndan "mstebit" yaftas ile yaftalanmak belki de onun maruz kald en yaralayc muamele olmutur. Bedizzaman merhum da o dnemin genel havas iinde Abdlhamid hana kar pozisyon alm, Merutiyet'i btn varlyla ve byk umutlarla desteklemitir. Ancak ttihat Terakki dneminin felaketlerini grp yaaynca hakikati anlam ve piman olmutur. Muhterem Kadir Msrolu'nun yazdna gre Bedizzaman, vefatndan ksa bir sre nce Sultan Abdlhamid'in t orunu Nemika Sultan'a giderek dedesi adna kendisinden helallk dilemitir.[2] Rza Tevfik'in bile gerei grp hakly haksz en arpc biimde itiraf ettii bir ortamda Bedizzaman da elbette kendisine yakan yapacakt

S6) Sait Nursinin, Osmanlda, ilmiye grubu olarak yapt almalar, verdii fetvalar ve bu erevede balatlan molla ayaklanmalar gz nnde bulundurulduunda Osmanlnn yklnda direkt veya endirekt etkisi var mdr? Var ise bu nasl deerlendirilmeli dir? Ne Bedizzaman merhumun ne de dnemindeki ilmiye snfnn "Osmanl'y ykmak" gibi bir emel ve abas olmutur. Byle bir cmle kurmak bile byk vebaldir. Eer Bedizzaman merhumun Cennetmekn Sultan Abdlhamid han aleyhdarln "Osmanl'nn ykln a dolayl katk" saymak doruysa, bu sadece ona deil, Sultan'n aleyhinde bulunan herkese raci bir vebal ve thmet olur! Evet, Bedizzaman'n Sultan Abdlhamid han aleyhdarl kimsenin gizlisi deildir; ancak u da bir hakikat ki, onun aleyhdarl, hal'ine fetva verecek veya aleyhine ayaklanma tertip etmek gibi giriimlerde bulunacak noktaya varm deildir. Hatta onun Abdlhadim kartl mesela merhum Mehmet Akif'inki kadar deildir. Yukarda da sylediim gibi Bedizzaman gerei yaayarak idrak ett ikten sonra nedamet getirmi ve helallk dilemitir; Ama ayn eyi Akif iin sylemek kolay deildir. Sorunun, Bedizzaman merhumun bir "molla ayaklanmas" ile irtibatn ima eden ksmn anlamadm. Ne onun byle bir ayaklanma tertip etme niyetinden, ne de esasen byle bir ayaklanmadan haberdarm. Burada soru sahibinin bir bilgi yanll olmal. Devam edecek [1] Mnzart, 14. [2] Kadir Msrolu, Bir Mazlum Padiah: Sultan II. Abdlhamid isimli eserin nsz. Her ne kadar byle bir olayn vuku bulmad iddia edilmi olsa d a (bkz.http://www.saidnursi.de/tr2/index.php/BEDiUZZAMAN-CEVAPVERiYOR/Said-Nursi-helallik-istedi-mi.html), olay bizzat tahkik ve teyit eden bakalar da olmutur. (bkz.http://muzafferdeligoz.blogcu.com/bediuzzaman-2-abdulhamit-in-varislerinden-helallik-aldi-mi/5366421) . Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-8

Milli Gazete - 10 Ekim 2010

S7) Osmanlnn yklnda etkisi var ise sonuta hayr ve er manasnda alan bir kap vardr ki Sait Nursi bu durumun neres indedir? Yani er ise kendisine vebal, hayr ise kendisine sevap mahiyetinde bir kazan var m? Ameller niyetlere gre deerlendirilir. Daha nce de belirttiim gibi, o dnemde sadece Bedizzaman merhum deil, eyhlislam Mustafa Sabri Efendi, Mehmet Akif gibi kalburst pek ok isim Sultan II. Abdlhamid hana muhalif tutum taknm, onun, Osmanl'y ayakta tutmak iin rpnmayla geen 33 yllk saltanat dnemini "istibdat" olarak damgalamtr.

Yine daha nce ifade etmeye altm gibi, ttihat Terakki ynetiminin zihniyetini ve icraatlarn yakndan tanmaya ve tecrbe etmeye baladka dnemin vicdan ve irfan sahibi siyaset adamlarnn, ilim adamlarnn, aydnlarn "istibdat" denen o dnem hakkndaki kanaatleri hzla deimitir. Sultan II. Abdlhamid hann, ieriden ve dardan grd btn bask ve tazyiklere ramen dirayetle yrtt "slam'n son kalesini ayakta tutma" amacna matuf kimi icraatlar "istibdat" olarak deerlendirenlerin tamamn ayn kefede grmek yanl olur. Mes eleyi slam hassasiyetle ele alanlar, hedef ayn olsa da niyet ve maksat farkll sebebiyle mesela Abdullah Cevdet, b rahim Temo gibi zevattan farkl dnlmelidir. Osmanl'y ykmak gibi bir niyetleri olmad halde, almalar bu neticeye mncer olanlar, sonunda nedamet getirmi iseler, sadece gerekli teyakkuz ve basireti gsterememekle itham edilmelidirler. Aksi halde tutarl olmak iin sadece Bedizzaman merhumu deil, devrin ilim adamlarnn kahir ekseriyetini "bir errin kapsn ama" vebalinin yklenicisi olarak tesbit etmek gerekir. Ben ahsen byle bir tesbite de, vebale de itirak edemem. S8) Tariheyi Hayat'ta eski Sait diye tanmlad ve hatalarla geen devri olarak tanmlad bu devri aklamasn baz mntesipleri sanki gnah karma gibi anlatmaktadr. Bu durum nasl deerlendirilmelidir? Mslman sorumluluunun stne bir de "ilim adam" sorumluluu eklenince, insann iki kat hassasiyet gstermesi eyann tabiatndandr. Bedizzaman merhum, hayatnn belli bir dnemine ait gr ve dnceleri ayan - tenkit bulup terk etmise, bu onun menakb cmlesinden saylmaldr. Her mslmann sahip olmas gereken "zeletiri" cesaret ve hassasiyeti ile "gnah karma" arasnda nasl bir irtibat olabilir? Kendisine, inancna ve aidiyetlerine saygs olan herkes, Allah ve mmet karsnda kend isini sorgulamaktan ve varsa yanllarn itiraf etmekten kanmamaldr . Burada nc ahslar olarak bize den bir sorumluluk varsa, o da Bedizzaman merhumun terk ettii ve diyelim ki sahiplenmedii "eski Sait" dnemi ile "yeni Sait" dnemi arasndaki farkllklarn zerine eilmek, buradan bizim iin ne gibi ders ve ibretler karlabilir, ona bakmaktr. Byle bir almann mevcut olup olmadn bilmiyorum; yoksa mutlaka yaplmaldr. "Eski Sait" dnemine karak terini veren hususlar, Bedizzaman merhumun kendisinden ve dardan kaynaklanan etkenler, "yeni Sait"i hazrlayan artlar, olaylar, gelimeler, bu iki dnem arasndaki "gei dnemi"nin hususiyetleri vs te yandan, Bedizzaman merhumun bu rnek davrannn hangi mntesibi tarafndan "gnah karma" olarak nitelendirildiini bilmiyorum. Bunun daha ziyade onun muhalifleri tarafndan dile getirilmi "yakksz" bir yaktrma olarak grlmesi gerekir diye dnyorum. Devam edecek Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-9

Milli Gazete - 17 Ekim 2010

S9) Risale-i Nurlar iin ben onlar kendim deil ilham olarak yazyorum demesi ve bundan tr Risalelere Kuran mesabesinde baklmas nasl bir durumdur? Bir olgu olarak "ilham"n hakikatini teslim etmekle birlikte, bizim Akaid ve Usul -i Fkh kaynaklarmzda onun bir "bilgi/hkm kayna" olarak deerlendirilmediini bilmemiz gerekir. Bilindii gibi Usul-i Fkh'da, bilgi/hkm kaynaklar (edille-i er'iyye), "asl" ve "fer'" olarak iki kategoriye ayrlmtr. Kitap. Snnet, cma ve Kyas "asl" bilgi/hkm kaynaklarn tekil ederken, mezhepler arasnda ihtilafl bir alan oluturan stihsan, Mesalih -i Mrsele, Sedd-i Zerayi, rf vb. de "fer'" bilgi/hkm kaynaklarn oluturur. Bunlar arasnda "ilham" diye bir maddenin yer almadna bilhassa dikkat etmek gerekir.. lham ve ryann bilgi/hkm deeri konusunda derli-toplu ve sahih bilgi bulabileceimiz bir kaynak olarak Abdlgan en -Nblus'nin elHadkatu'n -Nediyye erhu't-Tarkati'l-Muhammediyye isimli eseri zikre deerdir.[1] en-Nblus orada ksaca ve anlam olarak yle der: Gerek zahir, gerekse batn ulemas nazarnda ilham, kendisiyle er' ahkmn sabit olduu, Kitap ve Snnet'ten mstani klan bir hccet deildir. Batn ulemas nazarnda amel hayat Kitap ve Snnet'ten elde edilen ilim dorultusunda dzenlendikten sonra ilham Kitap ve Snnet'in anlamlarn kavramada sahih bir yol olarak grlr. Aksi halde ilham, kendisiyle amel etmek caiz olmayan eytan bir vesvese olur Bu erevede ulemamz, er' nass, ilke ve hkmlerle atmamak artyla ilhamla amel edilebileceini belirtmitir. Ancak hemen belirtelim ki, bu da ilham sahibinin ahsyla snrl bir durumdur; bir bakasn kesinlikle ilzam etmez. Bu noktay aklda tutarak meseleyle alakal bir dier noktaya intikal edelim: nsann, Kitap ve Snnet'ten itihad ederek kard hkmde yanlma pay her zaman mevcut olduu gibi, ilham ve keifle elde ettii bilgide de yanlma pay her zaman mevcuttur. Daha nce muhtelif vesilelerle deindiim bu meselenin tafsilat iin dipnotta belirttiim yere baklabilir.[2] nsan herhangi bir mesele zerinde uzun zaman younlat zaman, gerekli altyapya da sahipse, bakalarnn dikkatinden kaa n birtakm bilgi ve tesbitlere ulaabilir. Bu yolla kalbine, bakalarna zahir olmayan bilgiler mnkeif olabilir. Hepimizin bu dorultuda tesbit, mahede ve tecrbeleri vardr. Dolaysyla Bedizzaman merhum gibi hayatn Risale -i Nur'un telifiyle geirmi, daha dorusu hayatn buna adam bir insann, bir mr zerinde younlat meseleler hakknda ilhama mazhar olmasn garipsememek gerekir. Yanl olan, Risale-i Nur'un ihtiva ettii Kur'an ve Snnet nasslar zemininde birtakm anlam boyutlarna ilhamla ulalm olabileceini sylemek deil, "ilhamla yazlmtr" gerekesiyle bu esere "hatadan masun" gzyle bakmaktr. nsan rn hibir eser hatadan salim olmad gibi, Risale-i Nur da hatasz deildir. Bedizzaman merhumun kendisi hakknda ileri srmedii bir davay biz onun hakknda nasl ileri srebiliriz? O'nun, kendisi veya Risale -i Nur hakknda "hataszdr" eklinde bir iddiada bulunmu olmas yle dursun, kendi szleri hakknda "mihenge vurun" dediini daha nce grmtk. Ancak yine daha nce de dediim gibi bu durum, Risale-i Nur'u her nne gelenin tenkit edebilecei, ya da "iinde hatalar var" diyerek kymetten drebilecei anlamna gelmez. Hele baz evrelerde grld gibi bu eser ve sahibi hakknda tahkire varan bir tu tum ve slup benimsemek, tasvip, tasdik ve tensip etmek yle dursun msamaha ile dahi karlanamaz! Devam edecek [1] Bkz. en-Nblus, el-Hadkatu'n -Nediyye, I, 164 vd.

[2] Ebubekir Sifil, Sana Din'den Sorarlar, I, 143 vd. Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-10

Milli Gazete - 24 Ekim 2010

S10) Risalelerdeki bilgilerin tm kaytsz artsz doru mudur? ncelikle Bedizzaman merhumun ve Risale-i Nur'un ilm hassasiyet saiki ve istikametin muhafazas endiesi ile incelenmesi/deerlendirilmesi ile daha balangta eseri ve mellifi srf tenkit ve gzden drmek maksadyla yola kmay b irbirinden ayrt etmemiz gerektiini belirtelim. Her iki davran da sahibini, eserde ve mellifte birtakm hatalar bulunduu neticesine gtrebilir. Ama bunlardan ilki sahibine sevap ve muhataba istifar vesilesi olurken, dieri muhataba bir zarar vermez ama sahibinin boynuna vebal olarak dolanr. Sorunun cevabna gelince; Risalelerdeki bilgilerin tamamnn kaytsz artsz doru olduunu sylemek makul deildir. Esasen onlarn mafur ve muhterem mellifinin de byle bir iddias yoktur. Tam aksine o, Risale -i Nur'da hata ve kusurlar olabileceini kabul ve itiraftan ekinmemitir ki, normal ve gerekli olan da budur. Nitekim Bedizzaman merhum, Onbeinci ua'da, el-Hccetu'z -Zehra'nin kinci Makam'nda "Gayet ksa bir nevi tercmesi iinde ilm -i lahye, bu pek ehemmiyetli hakikat- imaniyeye ksack iaretler edip tafsiltn Risale-i Nur'a havale ile deriz Cmlesinin altna yle bir not dmtr: "(Haiye): Bundan sonraki ksm, btn mrmde grmediim dehetli ve semli bir hastalk iinde yazlm. Kusuratma nazar - msamaha ile baklsn. Hsrev, mnasib grmedii ksm ta'dil, tebdil, slah edebilir.}:[1] u ifadeler de Bedizzaman merhumun: "Te'lifinden otuzdrt sene sonra, Mnazarat namndaki esere baktm, grdm ki: Eski Said 'in o zamandaki inklabdan[2] ve o muhitten ve tesirat - hariciyeden ne'et eden bir dalet -i ruhiye ile yazd bu gibi eserlerinde hatiat var. O kusurat ve hatiatndan btn kuvvetimle istifar ediyorum ve o hatiattan nedamet ediyorum. Cenab - Hakk'n rahmetinden niyazm odur ki: Ehl-i imann me'yusiyetlerini izale niyetiyle ettii hatiat, hsn-i niyetine balansn, afv edilsin. "[ 3] Tetkik edildiinde Risale- i Nur'da buna benzer birok ifade bulunabilir. Btn bunlar ak bir ekilde gsteriyor ki, Bedizzaman merhumun, Risalee-i Nur'un hatasz olduu eklinde bir iddias da, ifadesi de yoktur. Bu eserin ilham rn olduunun syle nmesi ile ki bunun nasl anlalmas gerektiini daha nce belirttik "hatasz" olduunun sylenmesi birbirinden farkl eylerdir. Burada Bedizzaman merhumun, henz kendisi hayattayken Risale-i Nur'a ilien, bu eserin baz yerlerini tenkit eden baz kimselere mukabele zmnnda syledii baz szler benim bu sylediklerime itiraz olarak ileriye srlebilir. Bir sonraki yazda bunlardan baz rnekler zikrederek, bu ifadelerin nasl anlalmas gerektii zerinde duralm. Devam edecek

[1] ualar, 641. [2] kinci Merutiyet dnemini ve ttihat Terakki propagandasn kastediyor. [3] Kastamonu Lahikas, 50. Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-11

Milli Gazete - 31 Ekim 2010

Risale- i Nur'un ilham ile yazdrlmas meselesinde Bedizzaman merhumun ne sylediini birka rnek zerinden grelim: "Gayet muhlis bir kardeimizin mektubunda, bir ihtiyar lim ve vaizin, Risale -i Nur'a zarar verecek vaziyette bulunmas; benim gibi binler kusurlar bulunan bir barenin, ehemmiyetli mazerete binaen, bir snneti terkettiim bahanesiyle ahsm rtp, Risale -i Nur'a ilimek istemi. "Evvel: Hem o zt, hem sizler biliniz ki: Ben, Risale -i Nur'un hizmetkrym ve o dkknn bir delllym. Risale -i Nur ise, Ar- A'zama bal olan Kur'an- Azman ile balanm bir hakik tefsirdir. Benim ahsmdaki kusurat, ona sirayet etmez."[1] "Makam- iddia cerbezesiyle binler mesail iinde, bir -iki mes'eleye, hatrmza gelmeyen baz manalar vererek bizi ittiham ediyor. Halbuki o mesailler Nur'un byk mecmualarnda var. Msr Cmi-l Ezher lemas ve am- erif byk limleri ve Mekke-i Mkerreme ve Medine-i Mnevvere'nin mdakkik hocalar ve Haleb ve saire hususan Diyanet Riyasetinin muhakkik limleri onlar grp kemal -i takdirle tahsin ve tasdik ettikleri halde, hocavari ve limane baz ilm itirazlar bu iddianamede hayretle ve taaccble grdm"[2] Risaleler'in daha birok yerinde bu kabil pasajlara rastlamak mmkndr. Hatta, Risale -i Nur'un, mellifin kalbine gelen ilham ve ikazlarla yazdrldn aka belirten ifadeleri mevcuttur. Yaznn uzamamas iin ve esasen ehlinin malumu olduu iin bunlar tafsilatl olarak zikretmeye gerek grmyorum. Risale- i Nur dikkatli bir gzle incelendiinde, ibu "yazdrlma" ve "ilham" meselesinin, evvel de ifade ettiim gibi bu eserin mkemmel olduu, hata ve kusur cinsinden hibirey ihtiva etmedii anlam tamad grlecektir. lk olarak bizzat Risaleler'in muhtelif yerlerinde grdmz bir gerek var: Risaleler, merhum ve muhterem mellif tarafndan nce msvedde olarak yazlyor; arkasndan temize ekiliyor. Hatta zaman zaman, daha nce yazlm bir ksm risalelerin baz yerleri gzden geiriliyor, baz eyler ilave ediliyor ve baz yerler kartlyor. kinci olarak, Bedizzaman merhum, kendisine daha nce ifahi olarak sorulmu sorulara yine ifahi olarak verdii cevaplar da Risale -i Nur iine almtr.

nc olarak Bedizzaman merhumun o tesbit ve beyanlar Risale-i Nur hakkndaki klli bir tavsiften ibarettir. Risaleler'in her bir cz', her bir pasaj ve cmlesi iin ferden ferda geerli bir hususiyet olarak anlalmamaldr. Bu noktay biraz aalm: Bedizzaman, Risale-i Nur'un Kur'an'n bir tefsiri olduunu, ihtiva ettii hakikatlerin Kur'an'a ait olduunu ve kendisinin sadece bir "tercman" mesabesinde bulunduunu sklkla ifade eder. Aslna baklrsa bu bir hakikattir ve sadece Risale -i Nur'a mahsus deildir. Kur'an hakikatleri erh ve beyan eden her almann kymeti, aslnda dile getirdii hakikatlerin kaynana racidir. Bu gibi ifadelerin, Risale-i Nur'un, batan sona ve her bir cz' itibariyle "vahiy mahsul" gibi deerlendirilmesi gerektii eklinde anlalmasnn nndeki en byk engel, yine bizzat mellifin tutumudur. Bedizzaman merhumun bu dorultudaki ifadelerinden bir ksmn daha nce nakletmitim. Aadaki pasajlar da ayn muhtevaya sahiptir: " ben Beinci ua aslnn verdii haberin bir ksmn, orada bir adamda grdm. Mecburiyetle o ok ehemmiyetli vazifeleri braktm. Ve bu adamla baa klmaz, mukabele edilmez diye, dnyay ve siyaseti ve hayat - itimaiyeyi terk edip yalnz iman kurtar mak yolunda vaktimi sarfettim. Fakat baz zalim ve insafsz memurlar, bana dnyaya bakacak iki - risaleyi yazdrdlar"[3] " Evet bu hakikatla beraber insan kusurdan, nisyandan hl deil. Benim bilmediim ok kusurlarm var. Belki de fikrim kar m, risalelerde baz hatalar olmu"[4] " Haydi baz yanllarm bulunsa bile, binler limlerin grmedikleri veya ilimedikleri, itiraznamedeki o yanllar hakik olsa da bir su olamaz, yalnz ilm bir hata olabilir."[5] Devam edecek [1] Tarihe-i Hayat, 313. [2] ualar, 390. [3] ualar, 360. [4] ualar, 683. [5] ualar, 390. Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-12

Milli Gazete - 7 Kasm 2010

S11) Risalelerdeki baz bilgileri reddetmek ve kabul etmemek itikadi adan tehlike yaratr m? Bu sorunun cevab, reddedilen bilginin mahiyetine baldr. Risalelerde dile getirilen temel iman meselelerden ve itikad umdelerde n birinin reddi, dorudan imann aslna halel getireceinden, elbette itikad adan tehlike tekil eder. Risalelerin ihtiva ettii zellikle de fer'iyyata ait bilgi, yorum ve istinbatlarn, ehil kimseler tarafndan hsn -i niyet ve ilm gerekelerle, edep ve ahlak lleri iinde tartma konusu yaplmasna gelince, itikad adan tehlike tekil etmesi yle dursun, ilm sorumluluu n gerei olarak yapldndan, sahibine sevap getirir. S12) Tefsir nedir? Risalelere tefsir demek doru mudur? Bu balamda Sait Nursi mfessir midir? "Tefsir", szlkte ksaca "bir lafzn altndaki makul manay ortaya karmak, izhar etmek" anlamna gelir . Ancak soruda tarifi istenen, "lm-i Tefsir" olduundan, burada szlk anlamyla fazla itigale gerek grmyorum. lm -i Tefsir ise, Kur'an- Kerim'in ihtiva ettii lafzlarn telaffuz keyfiyeti, manas ve delaleti ile itigal ve drt esasa istinat eder: Kur'an'n Kur'an'la, Snnet'le, Sahabe ve Tabiun akvaliyle ve er' ilimler, Arap dili ve msbet ilmin verileriyle tefsiri. Tefsir faaliyeti eitli metotlar izlenerek yaplabilir. Sz gelimi surelerin Kur'an'da mevcut sras takip edilebilecei gibi, nzul sras gzetilerek de tefsir yaplabilir. Keza Kur'an'n btnnn tefsiri hedeflenebilecei gibi, bir veya birka suresinin tefsiri de amalanabilir. Hatta "Ahkm tefsiri" trnde olduu gibi belli muhtevadaki ayetlerin tefsiri de sz konusu olabilir. Risale- i Nur'un, Kur'an'n tamamn veya belli surelerini tefsir etmek amacyla yazlmad herkesin malumudur. Sadece rtu'l -caz yazl maksad bakmndan ksmen bundan istisna edilebilir. Onun da Kur'an'n olduka cz' bir ksmn ihtiva ettii aktr. Dolaysyla Risale-i Nur'a "teknik anlamda" tefsir demek mmkn deildir. Tabii ki bu anlamda Bedizzaman merhuma "mfessir" demek de mmkn deildir. Bununla birlikte, bu eserin ihtiva ettii hakikatlerin Kur'an hakikatleri olduu, dolaysyla bu eserin "Kur'an hakikatleri aa tercme etmek" anlamnda bir tefsir ilevi grd de bir hakikattir. Kur'an'n kll hakikatlerini modern an idrakine ulatrmak, zellikle de modern an tevlit ettii soru iaretlerini, vehim ve pheleri Kur'an'la tedavi noktasnda Risale-i Nur'un temel bir ilev grd inkr edilemez. Tefsir ilminin niha amacna mutabk olmas dolaysyla bu faaliyet teknik anlamda olmasa bile bir ynyle tefsir saylr; dolaysyla onun yazar da bu anlamda mfessir telakki edilecektir. S13) Risalelerde neden kaynak belirtilmemitir? Sait Nursi gibi birisi iin kendisi kaynaktr kaynak belirtmesine gerek yoktur demek anlay ne kadar dorudur? Risaleler'de mutlak anlamda kaynak gsterilmediini sylemek doru deildir. Eseri okuyanlar, gemi melliflere ve eserlerine yer yer atflar bulunduunu bilir. Bununlar birlikte Risaleler'de, ilm eserlerde grmeye altmz anlamda kaynak gsterilmemesinin birka sebebi vardr. Kal eme alndklar art ve ortamlar dikkate alndnda bu durum daha iyi anlalacaktr. rtu'l-caz'n cephede dikte edilmesi, keza klliyatn byk ksmnn srgnde ve/veya hapisteyken kaleme alnmas veya dikte edilmesi, meseleyi yeterince izah etmektedir. O dnemd e ilm eserlerde bugn bildiimiz ve uyguladmz tarzda "kaynak gsterme" uygulamasnn zellikle medrese kkenli alimler tarafndan kaleme alnan eserlerde tam anlamyla yerlemi bir tarz olarak uygulanmadn da eklemeliyiz. Devam edecek. Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-13

Milli Gazete - 14 Kasm 2010

S14) Risalelere bu kadar nem verilmesine ramen neden slam ilim literatrnde kaynak eser olarak belirtilmemitir? Risale- i Nur'un, gerek dil, gerekse slup ve tarz zellikleri bakmndan herhangi bir ilm eserden farkllk gsterdii malumdur. Bizzat merhum ve mafur mellifi de eserin bu zelliine muhtelif vesilelerle dikkat ekmitir. Elbette bu durum, mutlak olarak Risale-i Nur'un muhtevasnn gayr -i ilm olduu anlamna gelmez. Bu eserde ele alnan bilhassa dirayete dayal ilm meselelerin herhangi birisinin ilm adan yanllnn isbat edildiine ve rtldne dair benim elimde herhangi bir bilgi mevcut deil. Risale-i Nur'a yneltilen birtakm eletirilerin, eserde ele alnan ilm meselelerde isabetsizlikler bulunduu noktasnda deil, youn bir ekilde cifr ve ebced hesab gibi metotlarla elde edilen birtakm tevafuklarn yer almas, bir ksm zayf rivayetlerin bulunmas ya da baz hadislerin mana ile nakledilmi olmas gibi noktalarda dmleniyor oluu bu sylediimi teyit eden nemli bir gstergedir. zellikle son dnemlerde Risale-i Nur zerinde akademik almalar yapldn, eserin eitli ynlerden inceleme konusu edildii de ehlinin malumudur.[1] S15) Sait Nursi, Kastamonu Lahikas sayfa 79da unlar yazmtr; Madem ahir zamanda Hz. sann dini hakikisi hkmedecek, slamiyetle omuz omuza gelecek elbette imdi, fetret gibi karanlkta kalan ve hazreti saya mensup mazlumlarn ektikleri f elaketler, onlar hakknda bir nevi ahadet denilebilir. Bu doru mudur? Doru ise neden? ndi bir gr ve slam llerinde kabul edil mez ise bunun nedeni nedir? Bu sorunun iki vehesi var: 1) "Hz. sa (a.s)'n din -i hakikisinin slamiyet'le omuz omuza gitmesi"nin anlam, 2) Hz. sa (a.s)'a mensup mazlumlarn maruz kald felaketlerin onlar hakknda bir nevi ehitlik olmas" meselesi. lkinden balayalm: Kyamet ncesi srete Hz. sa (a.s)'n nzulyle birlikte Hristiyanlarn ve Hristiyanln akbetinin ne olaca konusunda benim okumalarma gre Risale-i Nur'un eitli yerlerinde muhtelif ifadeler kullanlmtr. Hristiyanln her hal -u krda tasaffi edecei ve dnme urayaca noktasnda mttefik olan ifadeler, bundan sonrasnda farkllk arz ediyor . Sz gelimi aadaki iktibaslar, sevliin tasaffi etmesinin, Hristiyanlk denen dinin ortadan kalkmas ve Hristiyanlarn Mslman olmas anlamna gelmediini ihsas eder tarzdadr: " nki hirzamanda madem fetret derecesinde din ve din-i Muhammed Alehissalt vesselma bir lkaydlk perdesi gelmi ve madem hirzamanda Hazret-i sa'nn (A.S.) din-i hakiksi hkmedecek, slmiyetle omuz omuza gelecek"[2] "te byle bir srada, o cereyan pek kuvvetli grnd bir zamanda, Hazret -i sa Aleyhisselm'n ahsiyet-i maneviyesinden ibaret olan hakik sevlik dini zuhur edecek, yani rahmet -i lahiyenin semasndan nzul edecek; hl-i hazr Hristiyanlk dini o hakikata kar tasaffi edecek, hurafattan ve tahrifattan syrlacak, hakaik -i slmiye ile birleecek; manen Hristiyanlk bir nevi slmiyete inklab edecektir. Ve Kur'ana iktida ederek, o sevlik ahs - manevsi tbi' ve slmiyet metbu' makamnda kalacak; din-i hak bu iltihak neticesinde azm bir kuvvet bulacaktr. Dinsizlik cereyanna kar ayr ayr iken malub olan sevlik ve slmiyet ittihad neticesinde, dinsizlik cereyanna galebe edip datacak istidadnda iken; lem-i semavatta cism-i beersiyle bulunan ahs- sa Aleyhisselm, o din-i hak cereyannn bana geeceini, bir Muhbir -i Sadk, bir Kadir-i Klli ey'in va'dine istinad ederek haber vermitir"[3] Bu ifadeler, ahir zamanda Hristiyanln hakiki sevlie dnmesi sonucunda sevlerin Mslman olacan deil, yine sev kalacan ve fakat slam ve Mslmanlarla birleerek birlikte hareket edeceini anlatyor. Yani sevlik ya da Hristiyanlk tamamen ortadan kalkmyor, slam'la ve Mslmanlarla ittihat edecek bir kvama ulayor. Buna mukabil, Risale-i Nur'da bu konuyla ilgili dier bir ksm ifadeler, Hristiyanlarn dorudan Mslman olacan ve ortada sevlik ya da bir baka isim altnda hak din saylabilecek baka bir yapnn kalmayacan tasrih etmektedir. Devam edecek. [1] Bkz. http://www.risaleakademi.com/risale-bilim/80-risale-bilim/149-risale-i-nur-ve-bediuzzaman-uzerine-akademik-calismalar [2] Kastamonu Lahikas, 111. [3] Mektubat, 57. Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-14

Milli Gazete - 21 Kasm 2010

Bedizzaman merhumun, Hz. sa (a.s)'n nzulyle birlikte Hristiyanln "hakiki sevlie" dneceini anlatan ifadelerinin , Hristiyanlarn Mslman olaca ve yeryznde sadece "Mslmanlar ve dierleri" eklinde ikili bir yapnn mevcut bulunaca anlamna geldiini sylememizi mmkn klan ifadelerine de bir -iki rnek zikredelim: "hirzamanda Hazret-i sa Aleyhisselm gelecek, eriat- Muhammediye (A.S.M.) ile amel edecek mealindeki hadsin srr udur ki: hirzamanda felsefe-i tabiiyenin verdii cereyan- kfrye ve inkr- uluhiyete kar sevlik dini tasaffi ederek ve hurafattan tecerrd edip slmiyete inklab edecei bir srada"[1] "Dinsizlik cereyanna kar ayr ayr iken malub olan sevlik ve slmiyet ittihad neticesinde, dinsizlik cereyanna galebe edip datacak istidadnda iken; lem -i semavatta cism-i beersiyle bulunan ahs- sa Aleyhisselm, o din-i hak cereyannn bana geeceini, bir Muhbir-i Sadk, bir Kadir-i Klli ey'in va'dine istinad ederek haber vermitir"[2] Bunlarla daha nce naklettiim ifadelerin birbiriyle elimediini, durumu, ayn olayn/manann farkl biimlerde dile getirilii olarak anlamann daha doru olacan dnyorum. u halde Bedizzaman merhumun, kyamet ncesinde "Hristiyanlk" diye bir din ve

"Hristiyanlar" diye bir kitle kalmayacan, Hristiyanln hakiki sevlie hak dinler esasta ayn olduklarndan, dolaysyla slam'a inklap edecei inancnda olduunu sylemek yanl olmayacaktr. Sorunun ikinci ksmna, yani " imdi, fetret gibi karanlkta kalan ve hazreti saya mensup mazlumlarn ektikleri felaketler, onlar hakknda bir nevi ahadet denilebilir" tarzndaki ifadelere gelince; Risale -i Nur'un birka yerinde mesele farkl balamlarda gemektedir. lgili pasajlardan biri yledir: " zaman- fetrette "vem kunn mu'azzibne hatt neb'ase reslen"[3] srryla; ehl -i fetret, ehl-i necattrlar. Bil'ittifak, teferruattaki hatiatlarndan muahazeleri yoktur. mam- afi ve mam- E'arce; kfre de girse, usl-i imande bulunmazsa, yine ehl-i nec attr. nki teklif-i lah irsal ile olur ve irsal dahi, ttla' ile teklif takarrur eder. Madem gaflet ve mrur -u zaman, enbiya-i salifenin dinlerini setretmi; o ehl -i fetret zamanna hccet olamaz. taat etse sevab grr, etmezse azab grmez. nki mahf kald iin hccet olamaz"[4] Soruda ksmen zikredilen pasajn tamam da yledir: "iddet-i efkat ve rikkatten, bu kn iddetli souuyla beraber manev ve iddetli bir souk ve musibet -i beeriyeden barelere gelen felketler, helketler, sefaletler, alklar iddetle rikkatime dokundu. Birden ihtar edildi ki: Byle musibetlerde kfir de olsa hakknda bir nevi merhamet ve mkfat vardr ki, o musibet ona nisbeten ok ucuz der. Byle musibet -i semaviye, masumlar hakknda bir nevi ehadet hkmne geiyor. ()O musibet-i semaviyeden ve beerin zalim ksmnn cinayetinin neticesi olarak gelen felketten vefat eden ve perian olanlar eer onbe yana kadar olanlar ise, ne dinde olursa olsun ehid hkmndedir. Mslmanlar gibi byk mkfat- maneviyeleri, o musibeti hie indirir. Onbeinden yukar olanlar, eer masum ve mazlum ise, mkfat byktr; belki onu Cehennem'den kurtarr. nki hirzamanda madem fetret derecesinde din ve din -i Muhammed'ye (A.S.M.) bir lkaydlk perdesi gelmi ve madem hirzamanda Hazret-i sa'nn (A.S.) din -i hakiksi hkmedecek, slmiyetle omuz omuza gelecek. Elbette imdi, fetret gibi karanlkta kalan ve Hazret-i sa'ya (A.S.) mensub Hristiyanlarn mazlumlar ektikleri felketler, onlar hakknda bir nevi ehadet denilebilir"[5] Bu iki pasajdan ilki, ikincisini aklar mahiyettedir. yle ki, E'arler, bir kimsenin ahirette sorumlu olabilmesi iin ken disine hak davetin ulam olmas gerektiini sylerler. Bu hususta Mturdler daha farkl dnr ve bu husus iki itikad mezhebin ayrld noktalardan birini oluturur. E'arlerin bu konudaki bak alarn daha nce detayl biimde nakletmitim.[6] Devam edecek.

[1] Mektubat, 6. [2] Mektubat, 57. "Nzul-i sa (a.s)" hadisesinin mecaza hamledilerek "ahs - manevi" sylemine indirgenemeyeceini gsteren bu ifadeler ki Risale-i Nur'da bu kabil birok ifade mevcuttur ayrca zerinde dnlmelidir. [3] 17/el-sr, 15. [4] Mektubat, 385. [5] Kastamonu Lahikas, 111-2. [6] Bkz. http://ebubekirsifil.com/index.php?sayfa=detay&tur=gazete&no=407,http://ebubekirsifil.com/index.php?sayfa=detay&tur=gazete &no=408. Ayrca bkz.http://ebubekirsifil.com/index.php?sayfa=detay&tur=gazete&no=824 Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-15

Milli Gazete - 28 Kasm 2010

Bedizzaman merhumun, fetret devri saylabilecek ahir zamanda zulm altnda len mazlum hristiyanlarn bir nevi ehit saylabilecei dorultusundaki ifadelerini, son zamanlarda Dinleraras Diyalog sreciyle birlikte ortaya kan "Ehl -i Kitab'n cennetlik olduu" iddiasyla kartrmamak gerekir. Zira bu ikincisi konjonktrn tazyikiyle ortaya km bir sylem olarak dorudan doruya slam itikadn a muhalefet anlam tarken, ilki E'arler'in ki Bedizzaman merhumun da bir E'ar olduu unutulmamaldr ehl-i fetretin akbet i konusundaki kanaatine yaslanmaktadr. Bununla birlikte Bedizzaman merhumun bu tesbitinin birka noktada netletirilmeye muhta olduunu dnyorum: 1. E'arler'in, kendisine hak bir peygamberin teblii olmas gerektii ekilde ulamam kimseler hakkndaki gr gnmz Ehl -i Kitab iin aynyla sz konusu edilebilir mi? Bilgi ve iletiim teknolojilerinde gelinen nokta gz nnde tutulduunda, bilhassa "gelimi" diye nitelendirilen lkelerde yaayan insanlarn slam dininin varlndan ve zelliklerinden hakkyla haberdar olma imknna sahip bulunmadn sylemek pek inandrc olmasa gerek Kald ki, slam daveti ideal seviye ve tarzda olmasa da artk yeryznn her kesine ulam durumda; her lkede o lkenin yerli halkndan slam' seen insanlarn ve onlar eliyle vcut bulan kurumlarn says elhamdlillah hzla artyor. Yeryznn hangi kesinde olursa olsun slam hakknda bilgi edinmek isteyen insanlar bunu kolayca yapabilecek imkna sahip bulunuyor. Evet, b u imkn yeryzndeki her bir fert iin tek tek aynyla vaki olarak grmek makul deil; ama gnmz bir fetret dnemi olarak nitelendirip u veya bu biimde zulme muhatap olmu insanlarn tamamn ehit diye nitelendirmek iin de bir daha dnmek ge rekir. 2. Bir an iin gnmzn tam anlamyla fetret dnemi olarak nitelendirilebileceini kabul etsek bile, E'ariler ehl -i fetretin sadece "sorumlu olmayacan" sylerken, Bedizzaman merhum onlar hakknda "bir nevi" de olsa "ehit" ifadesini kullanmaktadr. B urada da genel E'ar tavryla Bedizzaman merhumun tesbiti arasnda tam bir mutabakat bulunmad dikkat ekiyor. Her ne kadar Bediz zaman merhum bu tesbitini o mazlumlarn maruz kald felaket ve zulmlere dayandryor ise de, bunun onlar iin "bir nevi" de olsa "ehitlik" payesi getireceini sylemek iin ayrca delile ihtiya bulunduu aktr.

S-16) Mehmed Krknc 1-7 Temmuz 2001 Tempo dergisinde Sait Nursiden yle bahsediyor; (Sait Nursi) daha ziyade slamn ahkm noktasna deil, iman noktasna ynelik yazmtr. Daha o zamandan evlattan anaya hisse verilmesini tenkit etmi, Kurann ahkmndan baz eylerde var tenkit ettii. Byle bir durum var m? Varsa bu yaklam doru mudur? Okuyucu sorusunda Tempo dergisine dayandrlarak aktarlan bu haberi u an iin tahkik etme imknna sahip deilim. Kullanlan ifade tam olarak nedir, hangi balamda gemektedir, bilemiyorum. Risale -i Nur okumalarm srasnda Bedizzaman'n bu anlama gelecek herhangi bir ifadesinin bulunduunu hatrlamyorum. u an iin ancak u kadarn syleyebilirim: Risale-i Nur'un ahkmdan ziyade iman konulara arlk verdii dorudur. Elbette bu durum, Risale- i Nur'da ahkma mteallik hibir ey bulunmad anlamna gelmez. Risalelerin merhum mellifinin Kur'an ahkmn tenkit ettii iddiasna gelince, gerekten byk bir iddiadr. Bedizzaman, "Kur'an ahkmn tenkit etme"nin ne anlama geldiini bilmeyecek kadar haa bedbaht deildir. Devam edecek. Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-16

Milli Gazete - 5 Aralk 2010

S17) Risaleler Trkeye evrildiinde dini hikayeler gibi bir kitap seviyesine dnyor. Arapa, Osmanlca ve Farsa yazlmas onun gerekten ilmi bir eser olduunun kant mdr? lk olarak risalelerin kaleme alnd dil Trkedir. Risale -i Nur iinde Arapa kaleme alnanlarn oran dierlerine kyasla hayli dktr. Dolaysyla soruda bir tesbit hatas bulunduunu sylememiz lazm. kinci olarak Bedizzaman Krt asll, ilim dili de Arapa olduu iin Trkesinin akc olmasn beklemek doru de il. Kendisi de bunu birok yerde ifade etmektedir zaten. Ama bu durum, sorudaki tesbite hakllk kazandrmaz. Zira nisbeten "krk" bir Trkeyle kaleme alnm olmas Risale - i Nur'daki ilm seviyeye tesir eden bir unsur deildir. nemli olan muhtevadr ve bir metnin u veya bu dilde kaleme alnm olmas tek bana onun ilmlii konusunda belirleyici deildir. Bununla birlikte unu sylememiz lazm: Bir ilim ve medeniyet dili olarak Osmanlcann ifade gc gnmz Trkesiyle kyaslanamayacak kadar ileri bir seviyededir. Konuyla ilgilenen hi kimsenin ayet nyargl ve kastl deilse bu gerei his ve ifade etmemesi mmkn deildir. Dolaysyla Osmanlca kaleme alnan bir metnin yaayan Trkenin ifade imknlarna sktrldnd a seviye kaybna uramas yadrganmamaldr. Son olarak Risale-i Nur'un din hikyeleri andran bir kitap seviyesinde olduunun sylenmesinin de doru olmadn belirtelim. Zira bu tarz bir benzetme Risaleler'in tabiatyla rtmez. S18) Sait Nursi ve Risaleler neden muhteem st grlmektedir ve bu deer doru mudur? slam ilim tarihi iinde sistem kurmu karizmatik ahsiyetler her zaman olmutur. lim, kltr ve medeniyet bilincinin kaybolduu bir zaman diliminde bunun ne demeye geldiini herkesin anlayamayabilir. Ama mesele ye belli bir seviye ve zaviyeden bakma dirayet ve seviyesine ulam insanlar bakmndan anlalmayacak bir nokta yoktur. Bedizzaman merhumun ok fazla dikkat ekilmeyen en nemli zelliinin bu noktada ortaya ktn dnyorum. Risaleler'in muhtevasna, diline, slubuna u veya bu adan yaklaabilir, durduumuz yere gre onlar gklere karabilir ya da yere batrabiliriz . Ama bir noktay herkesin itiraf edeceini, etmesi gerektiini dnyorum: Risaleler'in merhum mellifinin hususiyetini, "sis tem kurmu" karizmatik insanlardan birisi olmasnda aramak gerekir. slam ilimlere yaklam; ilm, ahlak, iman ve tasavvuf m eselelere bakndaki orijinalite ortadadr. Belki de onun ad ve eserleri etrafnda oluan ilgi halesinin hikmetini esas burada ar amak gerekir. kinci olarak da yaad zaman diliminin kendine mahsus artlar ve zorluklar karsnda ylmamas, hapis, srgn ve kovut urmayla geen mrnn hibir aamasnda ylgnla, teslimiyete ve zlmeye dmemesi, tam aksine, btn olumsuzluklara ramen evresine hep imann, istikametin, direnmenin ve fedakrln canl bir numunesi olarak k samas gz nnde bulundurulmaldr. Bu i tibarla onun her zaman ilgi oda olmasna armamak gerekir. Bununla birlikte bir noktaya da dikkat etmek durumundayz: Ehl-i Snnet inanc, peygamberler dndaki hibir insann masum olmadn sylemeyi gerektirir. Elbette mesela velilerin ve rabban alimlerin sradan insanlar seviyesinde grlmesi doru deildir. Ama onlarn da beer tabiat gerei yanlabilecei, hata yapabilecei akldan karlmamal, peygamberler dnda hi kimsenin her sznde, jestinde, mimiinde bir hikmet aramann doru olmayaca unutulmamaldr. Ki stad'n da byle grlmek istedii sylenemez. Devam edecek. Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-17

Milli Gazete - 19 Aralk 2010

S19) Cevenl kebir Hadis-i erif midir? Kutubu sitte'de geiyor mu? Cevene bak amz nasl olmaldr? Ceven hakknda daha nce sorulan bir soruya verdiim cevapta yle demitim: "() Ceven'e gelince, Bedizzaman merhumun bu duann tevatren nakledildiini sylediine rastlamadm. Evet o bu duay bir vird gibi hem kendisi okumu, hem de okunmasn tavsiye etmitir. Ancak tevatr iddiasna dediim gibi muttali deilim. Bu duann zellikle Ahmed Ziyauddn Gmhnev hazretleri tarafndan Mecm'atu'l-Ahzb isimli evrad ve ezkr mecmuasna alnmasndan sonra lkemizde yaygnlk kazandn syleyebiliriz.

Sadece Ehl-i Snnet'e ait Hadis kaynaklarnda deil, ia'nn rivayet konusundaki temel kayna olan Ktb -i Erba'a'da da zikrine rastlanmamas, Ceven'in mevsukiyetini ("hadis" olarak rivayetinin gvenilirliini) ciddi biimde tartmal klmaktadr. "Bedizzaman merhumun Ceven'e atfettii nem, sadece rivayet tarikinden mevsukiyetine itimat ettiinden deil, ayn zamanda muhtevasnn gzelliinden, ifadelerinin arpclndan da kaynaklanm olmaldr. Onu Efendimiz (s.a.v)'den sabit bir rivay et olarak deil, sadece "gzel bir dua" olarak okumakta herhangi bir mahzur yoktur." [1] Bu cevaptan ksa bir sre sonra Nazm Bykba isimli (imam ve doktora rencisi olduunu belirten) bir kardeimden yle bir mesaj almtm: "Baz cemaatler ve metotlar zerine -2 yaznzda, "Cevene gelince, Bedizzaman merhumun bu duann tevatren nakledildiini sylediine rastlamadm." demisiniz. Szler Yaynevi stanbul 1991, Yeni Asya Yaynlar A.. damgasyla baslan Arapa Hizbu Envari'lHakaiki'n-Nriyye adl dua mecmuasnn 34. sayfasnda Ceven duasndan nce Osmanlca el yazyla u ibare yazmaktadr: "Hazreti Peygamber sallallahu aleyhi ve selleme Cebrail aleyhisselamn vahiy ile getirdii (zrhn kar bunu oku dedii) gayet yksek ve ok kymettar ve ok yksek bir mnacaat- peygamberidir ki: Zeynelabidin radyallahu anhdan tevatrle rivayet olunmutur."Yazar." Burada zikredilen eser elimde olmad iin u anda tahkik etme imknna maalesef sahip olamadm bu tesbit iin ad geen kardeime bir kere de buradan teekkr ediyorum. Sana Din'den Sorarlar'da Ceven konusu zerinde biraz daha detayl durmutum. Dileyen oraya da bakabilir.[2] Ksacas Bedizzaman'n zerinde hassasiyetle durduunu ve talebelerine de okunmasn tavsiye ettii Ceven'in, Efendimiz (s. a.v)'den nakledildii sabit bir dua olarak grlmesi doru deildir. S20) Bazlar nur cemaatine bal olanlarn fazla olmas sanki hakl bir davaym gibi alglamaktadr. Bir davaya bal olanlarn fazla olmas o davann hak olduunu gsterir mi? ncelikle "Nur cemaati" olarak ifade edilen yapnn homojen olmadn sylemeliyiz. Bu yap iinde birbirinden farkl izgiler var ve bu izgiler sadece "kemiyet" olarak deil, "keyfiyet" olarak da belirgin farkllklar gsteriyor. Dolaysyla soruyu, "Nur cemaa ti" iinde kemiyet olarak dierlerinden daha nde olanlar hakknda sorulmu kabul etmek durumundayz. kinci olarak, bu sorunun cevab sadedinde, sadece onlarla balantl olarak deil, bir hakikat olarak ifade edilmelidir ki, saysal fazlalk hibir zaman "hakikat"in ls olmamtr. "nsanlarn ounun" iman etmeyeceini bildiren ilah beyanlar[3] bunun en ak delilidir. Ancak unu da sylemeliyiz: Niyet, hedef ve metot sahih olduunda muvaffakiyete ulalr; bunun byle olduunu insanlk tarih i de slam tarihi de ak biimde gstermektedir. Bir noktaya daha deinelim: "Baar" ile "muvaffakiyet" birbirinden farkl eylerdir. lki sekler bir durumu ifade ederken, ikincisi ilah kudret ve rzaya atf yapar; ilki geici ve aldatc iken, ikincisi her hal-u krda kalc ve hakiki olandr. Devam edecek. [1] 7 Aralk 2008 tarihli yaz. [2] Bkz. Sana Din'den Sorarlar, I, 96-8. [3] Bkz. 11/Hd, 17; 40/el-M'min, 59 Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-18

Milli Gazete - 26 Aralk 2010

S21) 2. Abdlhamit Sait Nursi'yi deli diye tutuklatm mdr? Byle bir olay varsa nedeni nedir? Bedizzaman bu hadiseye yle deinir: "Bitlis vilayetine tbi Nurs kynde doan ben; talebe hayatmda rastgelen limlerle mcadele ederek, ilm mnakaalarla karma kanlar inayet-i lahiye ile malub ede ede stanbul'a kadar geldim. stanbul'da bu fetli hret iinde mcadele ederek nihayet rakiblerimin ifsadatyla merhum Sultan Abdlhamid'in emriyle tmarhaneye kadar srklendim. "[1] Divan- Harb-i rfi'nin eski basklarndan birinde "ifade-i nair" olarak yer alan satrlarda bu durum yle anlatlr: "Evet Said Nurs stanbul'a, rezr vilayat - arkyenin maarifsizlikle ldrlmek istenilen Yldz siyasetlerine istikamet vermek azmi yle gelmiti. Daha stanbul'a gelmeden Van'dan, Bitlis'ten, Mardin'den defaatla nefyolmasndan stanbul'a gelmesiyle beraber Merh um Sultan Abdlhamid tarafndan suret -i ciddiyede tarassud altna aldrld. Birka kerre tevkif edildi."[2] Yine kendisi bu meseleyle irtibatl olarak yle der: "Mnhasif Yldz' dr -l fnun et, t Sreyya kadar a'l olsun! Ve oraya seyyahlar, zebaniler yerine, ehl -i hakikat melaike-i rahmeti yerletir; t cennet gibi olsun! Ve Yldz'daki milletin sana hediye ettii servetini, milletin ba hastal olan cehaletini tedavi iin byk din darlfnunlara sarf ile millete iade et ve milletin mrvvet ve muhabbetine itimad et. Zira senin ahane idarene millet mtekeffildir. Bu mrden sonra srf hireti dnmek lzm. Dnya seni terk etmeden evvel sen dnyay terket! Zekat -l mr, mr- sni yolunda sarfeyle. "imdi mvazene edelim: Yldz, elence yeri olmal veya darlfnun olmal? Ve iinde seyyahlar gezmeli veya lema tedris etm eli? Ve gasbedilmi olmal veyahut hediye edilmi olmal? Hangisi daha iyidir? nsaf sahibleri hkmetsin. "Ben ki bir gedaym, bir byk padiaha nasihat ettim, demek yar cinayet ettim."[3] Bu satrlardan da anlalaca gibi Bedizzaman merhum devrin alimlerinin birou gibi Sultan Abdlhamid han muhalifleri safnda konulanm bulunmaktadr. "Hrriyet-Adalet-Msavat" sloganlar eliinde bnyeye musallat olan "Batllama" virs, ulemay hassas bir noktadan yakalamtr. Aslnda meselenin bu yn soukkanl tahlillerin konusu yaplabilse, gnmzde yaananlar anlamlandrmada nemli bir tecrbe elde edilmi olacak; ama biz genellikle yaptmz gibi bu meselede de duygularmzla hare ket etmeyi tercih ediyoruz.

Sultan Abdlhamid hana "mstebit" yaftasyla tavr alan ulema, ksa zaman sonra ynetime gelmesine destek verdii ttihat Terakki cuntasnn icraatlarn grnce gerei anlayacak, ama i iten gemi olacaktr. Elbette bilahare nedamet getirmeleri nemli bir hadisedir; ama nedamet, kaybedilenleri hibir zaman telafi etmeyecektir! Bedizzaman merhumun daha stanbul'a gelirken Sultan Abdlhamid hana kar taknd muhalif tavr, hi phesiz sarayn yz yze bulunduu i ve d tazyikler, Osmanl'y bitirmeye azmetmi Batllarn kurduu kumpaslar, bnyeyi kemirmekte olan ekonomik, siyas, idar problemler le ilgili deildir. Devam edecek. [1] ualar, 495 (Ondrdnc ua, Genlik Rehberi'nin kk bir haiyesi). [2] Divan- Harb-i rfi, 6. [3] Divan- Harb-i rfi, 30-1. Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-19

Milli Gazete - 2 Ocak 2011

Bedizzaman da tpk dnemindeki ulemann ounluu gibi, "hrriyet, adalet, msavat" sloganlar eliinde Sultan Abdlhamid aleyhdarl yapmay "slam'n gerei" olarak gryor ve bu erevede hareket ediyordu. Bir evvelki yazda Risale -i Nur'dan naklettiim pasajlar onun meseleye bakn kendi ifadeleriyle net biimde ortaya koymaktadr. Muhterem Kadir Msrolu bu olay yle veriyor: "Rahmetli Cellettin ktem hocadan dinlediime nazaran, II. Mertiyet arifesinde stanbul'a gelen Said-i Nurs merhum o zaman Drulfnn'a tahsis edilmi olan Zeyneb Kmil Kona'nda bir konferans vermi. Bu konferansta Sultan II. Abdlhamid hakknda ilerigeri szler sylemi. Ezcmle, Cell Hoca'nn bizzat iittiini syledii u szleri sarfetmi: "-Sultan tek bana koca bir saray igl ediyor. ksn oradan!.. Ben oray mektep yapacam!.." Daha sonra deerlendirmesini yle srdryor muhterem Msrolu: "Bu ve benzeri szler yznden tmarhneye sevkedilmise de doktorlar, "aklnda bir noksanlk olmadn ve srf grgszl sebebiyle yakksz szler sarfettiini" syleyerek O'nu serbest brakmlar. "Bundan sonra Mbeyn'e gelerek Padiah ile grmek istemi, fakat btn srarlara ramen belindeki haneri karmak istemediinden bu grme vk olmamtr"[1] Bedizzaman merhumun, hakknda konutuu kii "Halife-i Mslimn"dir. "Son kale"yi muhafaza etmek iin btn varlyla hem ierideki hem dardaki muhalifleriyle mcadele etmek zorunda kalan bir padiaha reva grlen muamele elbette bu olmamaldr. Bu satrlarn yazar, eyhlislam Mustafa Sabri Efendi merhuma gnlden baldr. Resmine bile her baktmda derin bir ihtir am kaplar btn benliimi. lmin ve ilim adamnn hametini, izzetini, heybetini grrm onda ve titrerim. Ama ona kar duyduum bu derin hrmet ve muhabbet hissi beni adaletle hkmetmekten alkoymamaldr diye dnr ve onun Sultan II. Abdlhamid aleyhdarln her seferinde derin bir teessr ve inkisarla hatrlarm. Ve ruhunu teslim etmeden nce h akikati grp nedamet getirdii iin onun adna hamdeder, krederim. Ayn durum Bedizzaman merhum iin de aynyla sz konusudur. Benim Mustafa Sabri Efendi merhuma ballm aynyla hata belki daha fazlasyla Bedizzaman merhum iin hissedenler de bir noktay hatrdan karmamal: Hakk'n hatr her eyin stndedir. Bedizzaman merhum ahir mrnde nedamet getirmi ve yine muhterem Msrolu'nun naklettii vehile[2] Sultan II. Abdlhamid'in torunu Nemika Sultan'dan ki Osman Turan beyin kaynvalidesidir ve hadiseyi muhterem Msrolu, Osman Turan'dan bizzat dinlemi birisi olarak nakletmektedir dedesi adna helalk dilemise, bundan sadece ve sadece honut olunur. Bunu onun iin bir "nakisa" gibi deerlendirip byle bir hadisenin cereyan etmediini sylemeye kalkmann anlam yoktur. Bunun Bedizzaman'a da, tarihe de, hakikate de hakszlk olduunu sylemek durumundayz. Bedizzaman merhum da hatasyla -sevabyla bir "insan"dr! Onu hayatnn her aamasnda ve her yapt ite "l yuht" (hatasz) grmek, her tavr ve davrannn altnda bir "hikmet" aramak bizim itikadmzla badamaz. Efendimiz (s.a.v)'dan nakledilen bir rivayet bize bu konuda rehberlik eder: "Bir eye olan sevgin (seni onun aleyhindeki hakikate kar) kr ve sar eder."[3] Bedizzama n merhum hakkndaki fart- muhabbetimiz de bizi onun hakknda kr ve sar etmemelidir. Devam edecek. [1] Bir Mazlum Padiah Sultan II. Abdlhamid, 22-3. [2] Bkz. Msrolu, a.e.g., 22. [3] Hasen bir rivayettir. Geni bilgi iin bkz. Kefu'l-Haf, II, 79. Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-20

Milli Gazete - 9 Ocak 2011

S22) Abdlhamit ve Sait Nursi, yaantlar gz nnde bulundurulup kyaslandnda stnlk bakmndan hangisi daha stn olab ilir? Neden?

Bunun yanl sorulmu bir soru olduunu dnyorum. Bizler o insanlarn hangisinin Allah indinde daha stn olduunu tayin ve tesbit mevkiinde deiliz. Herhangi bir hadisede birinin hakl, dierinin haksz olduunu zahir-i hale bakarak syleyebiliriz. Ama birinin dierinden stn olduunu sylemek bize dmez. S23) Sait Nursinin siyaset konusundaki aklamas doru bir aklama mdr? Kastedilen nedir? Gnmzdeki siyasetten uzak durm a manasnda anlalp uralmamas ne kadar doru bir davrantr? Yanl ise neden yanl bir uygulamadr? Bedizzaman'n "siyaset"e bakn doru tesbit etmek iin onun bu kelimeye nasl bir anlam yklediine ve kelimenin getii balamlara dikkatlice bakmak gerekir. Benim tesbit edebildiim kadaryla o, "siyaset" kelimesini birka farkl anlam ve balamda kullanmaktadr: 1. Srf dnyev maksatlarla, doru-yanl, hakl-haksz demeden, kiisel menfaat ekseninde hareket etmek ve bu erevede halkn ynetimine talip olmak. 2. Bir ucu dnyann egemen glerine dayanan kirli ilikiler zerine kurulu, gizli, hileli, desiseli ve slam'a ve Mslman millete kar art niyetli kesimlerin izledii eytanca tarz- hareket. Ona gre siyasetin kendisi muhataral/riskli bir alandr. Siyasetle itigal eden kiinin niyeti halis olsa bile, bu alana hakim olan ilikiler, dengeler, hatta alann z yaps adalete, hakkaniyete ve slam llere tam anlamyla riayete imkn vermemektedir. Bedizzaman merhumun "siyasetten uzak durmak"tan kastnn, siyasete taalluk eden her ne varsa ondan kanmak eklinde deil, siyasetle bilfiil itigali tercih etmemek olarak anlalmasnn daha doru olacan dnyorum. Risale- i Nur'un muhtelif yerlerinde konuyla ilgili olarak syledikleri bir araya getirildiinde yukarda izmeye altm erevey e oturan bir izginin ortaya kt grlecektir. Onun, konuyla ilgili olarak sylediklerinden bir ksmn aaya alyorum: "Hayat- beeriye bir yolculuktur. u zamanda, Kur'ann nuruyla grdm ki, o yol bir batakla girdi. Mlevves ve ufnetli bir amur iinde kafile-i beer de kalka gidiyor. Bir ksm, selmetli bir yolda gider. Bir ksm, mmkn olduu kadar amurdan, bataklktan kurtulmak iin baz vastalar bulmu. Bir ksm- ekseri o ufnetli, pis, amurlu bataklk iinde karanlkta gidiyor. Yzde yirmisi sarholuk sebebiyle, o pis amuru misk anber zannederek yzne gzne bulatryor.. derek kalkarak gider, t boulur. Yzde sekseni ise, batakl anlar, ufnetli, pis olduunu hisseder.. fakat mtehayyirdirler, selmetli yolu gremiyorlar. te bunlara kar iki are var: "Birisi: Topuz ile o sarho yirmisini ayltmaktr. kincisi: Bir nur gstermekle mtehayyirlere selmet yolunu irae etmektir. "Ben bakyorum ki; yirmiye kar seksen adam, elinde topuz tutuyor. Halbuki o bare ve mtehayyir olan seksene kar hakkyl a nur gsterilmiyor. Gsterilse de; bir elinde hem sopa, hem nur olduu iin emniyetsiz oluyor. Mtehayyir adam "Acaba nurla beni c elbedip, topuzla dvmek mi istiyor?" diye tela eder. Hem de bazan rzalarla topuz krld vakit, nur dahi uar veya sner. "te o bataklk ise, gafletkrane ve dalalet -pe olan sefihane hayat- itimaiye-i beeriyedir. O sarholar, dalaletle telezzz eden mtemerridlerdir. O mtehayyir olanlar, dalaletten nefret edenlerdir, fakat kamyorlar; kurtulmak istiyorlar, yol bulamyo rlar.. mtehayyir insanlardr. O topuzlar ise, siyaset cereyanlardr. O nurlar ise, hakaik -i Kur'aniyedir. Nura kar kavga edilmez, ona kar adavet edilmez. Srf eytan- racmden baka ondan nefret eden olmaz. te ben de nur -u Kur'an elde tutmak iin "Ez billahi mineeytani vessiyase" deyip, siyaset topuzunu atarak, iki elim ile nura sarldm. Grdm ki: Siyaset cereyanlarnda hem muvafkta, hem muhalifte o nurlarn klar var. Btn siyaset cereyanlarnn ve tarafgirliklerin ok fevkinde ve onlarn garazkrane telakkiyatlarndan mberra ve safi olan bir makamda verilen ders -i Kur'an ve gsterilen envr - Kur'aniyeden hibir taraf ve hibir ksm ekinmemek ve ittiham etmemek gerektir. Meer dinsizlii ve zndkay siyaset zannedip ona tarafgirlik eden insan suretinde eytanlar ola veya beer kyafetinde hayvanlar ola..."[1] Devam edecek [1] Mektubat, 48-9. Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-21

Milli Gazete - 16 Ocak 2011

Bedizzaman'n genel olarak siyasete bakn zel olarak siyasetten uzak durmay niin tercih ettiini tesbit masadyla geen Pazar gn Risale-i Nur'dan baz alntlar yapmtm. Onlardan vardmz sonucu bir cmleyle zetleyecek olursak, Bedizzaman'a gre siyaset riskli ve muhataral bir faaliyettir; kul hakkna girme ve zulm ileme ihtimali hayli fazladr. Devam edelim: "Risale-i Nur'daki efkat, vicdan, hakikat, hak, bizi siyasetten men'etmi. nki masumlar belaya derler, onlara zulmetmi oluruz. Baz ztlar bunun izahn istediler. Ben de dedim: "imdiki frtnal asrda gaddar medeniyetten ne'et eden hodgmlk ve asabiyet -i unsuriye ve umum harbden gelen istibdadat - askeriye ve dalaletten kan merhametsizlik cihetinde yle bir eedd -i zulm ve eedd-i istibdad meydan alm ki, ehl-i hak hakkn kuvvet-i maddiye ile mdafaa etse, ya eedd -i zulm ile, tarafgirlik bahanesiyle ok bareleri yakacak, o halette o da ezlem olacak veyahut malub kalacak. nki mezkr hissiyatla hareket ve taarruz eden insanlar, bir -iki adamn hatasyla yirmi -otuz adam, di bahanelerle vurur, perian eder. Eer ehl-i hak, hak ve adalet yolunda yalnz vuran vursa, otuz zayiata mukabil yalnz biri kazanr, malub vaziyetinde kalr. Eer mukabele-i bilmisil kaide-i zalimanesiyle, o ehl-i hak dahi bir-ikinin hatasyla yirmi -otuz bareleri ezseler, o vakit hak namna dehetli bir hakszlk ederler. "te Kur'ann emriyle, gayet iddetle ve nefretle siyasetten ve idareye karmaktan kandmzn hakik hikmeti ve sebebi budur."[1] "() T, siyaset-i hazra avam- mslimne de o suretle tefhim edilsin." Halbuki siyaset-i hazra, o kadar ok yalan ve hile ve eytanet iine girmi ki, vesvese-i eyatn hkmne gemitir"[2] Bu alntlar da yukardaki tesbiti teyit eder mahiyettedir.

"Bir zaman, bu garazkrane tarafgirlik neticesi olarak grdm ki: Mtedeyyin bir ehl -i ilim, fikr-i siyassine muhalif bir lim -i slihi, tekfir derecesinde tezyif etti. Ve kendi fikrinde olan bir mnaf, hrmetkrane medhetti. te siyasetin bu fena neticelerinden rktm, "Ez billahi mineeytani vessiyase" dedim, o zamandan beri hayat- siyasiyeden ekildim."[3] Burada siyasetin, insan tarafgirlie srkledii, hatta ilim adamlarnn dahi bundan korunamad tesbiti siyasetten uzak duru gerekelerinden birisi olarak karmza kyor. "Balarn yesin, dnyalarn tamamen braktm ve ayaklarna dolasn, siyasetlerini bsbtn terkettiim halde; dndkleri bahaneler, evhamlar, elbette aslsz olduundan, onlara mracaatla o evhamlara bir hakikat vermek istemiyorum. Eer ular ec nebi elinde olan dnya siyasetine karmak iin bir itiham olsayd; deil sekiz sene, belki sekiz saat kalmayacak tereuh edecekti, kendi ni gsterecekti. Halbuki sekiz senedir birtek gazete okumak arzum olmad ve okumadm. Drt senedir burada taht - nezarette bulunuyorum; hibir tereuh grnmedi."[4] Bu pasajda yer alan "ular ecnebi elinde olan dnya siyaseti" tanmlamas son derece nemlidir. Tek Parti dneminin Din'e ve Din'le ilgili her eye dmanca yaklam Bedizzaman merhumun siyasete bakn tesbitte nem li bir parametre olarak kaydedilmelidir. "Evet Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselm kt vakit, deil yalnz bir taifeye, bir kavme, bir ksm ehl -i siyasete veya bir dine; belki umum padiahlara ve umum ehl -i dine tek bayla meydan okudu"[5] "te dnyann fesadn salaha eviren ve gnahlardan ve irkten kurtaran ve siyaset ve hkimiyet -i dnyay tebdil eden Muhammed-i Arab Aleyhissalt Vesselm'dan baka kim gelmi?.."[6] Bu pasajlarda dikkatimizi eken en nemli husus, "siyaset" ve "hakimiyet -i dnya" faktrlerinin Efendimiz (s.a.v)'in tebliinin karsnda yer aldnn ifade ediliyor oluudur. Bunun anlam, ynetimi ellerinde bulunduranlarn, dnya menfaatini ve nefsaniyeti nde tutma illetiyle malul oluudur. Bedizzaman'n "uzak durduu" siyaset elbette bu deildir; ama burada siyasetin ve ehl-i siyasetin mstakil bir kategori olarak Nebev tebliin karsnda konumlandrlm olmas konumuz asndan grmezden gelinemeyecek nemdedir. Devam edecek. [1] ualar, 292. [2] Szler, 483. [3] Mektubat, 267. [4] Mektubat,47. [5] Mektubat, 158. [6] Mektubat, 169. Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-22 Milli Gazete - 23 Ocak 2011 Bedizzaman'n siyasete bak konusunda geen iki yazda aktardklarmdan hareketle unu sylemek mmkn: Kendisi siyasete bizzat karmak istemedii, hatta mesafeli durduu gibi, talebelerinin de ayn ekilde hareket etmesini istemektedir. Ancak nemle b elirtelim ki, buradaki "siyasete karmak"tan kast, siyas faaliyetlere girmek, zellikle de "seilme" mevkiinde olmaktr. Yoksa Bedizzaman'n siyasetle ve siyasetilerle hibir ekilde iliki ve irtibat kurulmamasn istedii eklinde bir sonu karmak yanl olacaktr. Bilhassa CHP zihniyeti sz konusu olduunda son derece tavrl ve tepkili iken, DP iktidarnda ilikilerin daha scak ve olumlu seyrettiini sylemek dorunun ifadesi olacaktr. Aadaki pasaj bu sylediimin olduka gzel bir ifadesini oluturuyor: "Kardelerim! Hastalm pek iddetli, belki pek yaknda leceim veyahut btn btn konumaktan -bazan men'olduum gibi- men' edileceim. Onun iin benim Nur hiret kardelerim, ehven- err deyip baz bare yanllarn hatalarna hcum etmesinler. Daima msbet hareket etsinler. Menf hareket vazifemiz deil. nki dhilde hareket menfce olmaz. Madem siyasetilerin bir ksm Risale-i Nur'a zarar vermiyor, az msaadekrdr; ehven- err olarak baknz. Daha a'zam - erden kurtulmak iin; onlara zararnz dokunmasn, onlara faideniz dokunsun."[1] Bu tavrn mesela Milli Gr izgisiyle ve siyaset tarzyla rtmeyecei aktr. Milli Gr, siyaseti merkeze koymay ve siyas faaliyeti "bizzat" yrtmeyi esas alrken, Bedizzaman izgisi ve bu izginin bugne yansyan tavr, siyasetle ve siyasetiyle "fayda"ya dnk bir iliki kurma tarzn benimsemitir. Esasen insafl dnce, bu tarzn da "siyasetle uramamak" anlamna gelmediini sylemeyi gerektirmektedir. Bedizzaman'n anlaynda "siyasetle uramamak", siyaseti fiilen yrtmekten olduu gibi, hangi kanattan ve hangi tavrda olursa olsun btn siyaslerden uzak durmay da tazammun eden bir tarz deildir. Tam aksine, siyaset ve siyasetiyle iliki, onlarn "Nurculuk" diye ifade edilen harekete ve Nurculara davran biimine gre ekillenmi, olumsuz davrana mesafe ve tepki, olumlu davrana scak iliki ve olumlu bak esas olmutur. Siyasete bak konusundaki bu tavr farklln nasl yorumlamak gerekir? Dorusu u ki, siyaseti Mslmann ilgi alan dnda grmek ve siyas alan bakalarna terk etmek kabul edilebilir bir davran deildir. "Nurculuk" denen hareketin hatr saylr bir kesiminin, ok uzun yllar boyunca "sa" kanatta siyaset yapan birtakm siyaset kurtlarnn "oy deposu" olarak i grm olmas lkeye ve millete zarardan baka bir ey temin etmi midir, tartmaya deer (Gnmzdeki durumu bu deerlendirmenin dnda tutuyorum. Zira burada sz konusu olan artk "pragmatizm" deil. Gemit e Nurculuk denen hareketin nemli bir kesimi merkez sa siyasetileri desteklerken en azndan Din anlay bakmndan Bedizzam an izgisinden nemli bir sapma gstermiyordu. Bugnse Bedizzaman izgisi oktan terk edildi; Nurculuk denen yapnn kemiyet pl annda en nemli blmn oluturan kesim, Din'in modernizasyonu operasyonunun znesi durumunda.) te yandan siyaseti fiilen yrtmek de bizi, hayatn baka alanlarn bo brakma yanlna drmemeli. Bir yandan siyaseti yrtrken dier yandan hayatn eitim, sosyal, kltrel hayat, sanat, ticaret ve en nemlisi de "ilm faaliyet" gibi dier alanlarnda ihya ve inaya dnk ciddi ve sonu getirici atlmlar yapmak durumundayz. Devam edecek. [1] Emirda Lahikas-2, 245.

Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-23

Milli Gazete - 30 Ocak 2011

S24) Sait Nursinin Ateizme kar ehli kitapla birlikte hareket etmeliyiz demesi ne kadar tutarl bir anlaytr? Bildiimiz kadaryla komnizm ve ateizmi de balatanlar ehli kitaptr. yle ise bu konu nasl deerlendirilmelidir? Kur'an- Kerim'in Ehl-i Kitab' birtakm konularda dier gayrimslimlerden ayr tuttuu malumdur. Mslmanlar iin onlarn iffetli kadnlaryla evliliin ve kestiklerini yemenin caiz olmas bu durumun somut yansmalardr. Ancak bu "ayrcalk" durumunun "hukuk" sahayla snrl olduuna dikkat etmek gerekir. Ehl -i Kitap ile Mslmanlarn, srf onlarn Ehl-i Kitap olmas dolaysyla bunun dnda zel bir yaknlk kurmas ancak konjonktr gerei olabilir. Bu adan bakldnda Bedizzaman merhumun Komnizm ve onun tabii bir yansmas gibi alglanan Ateizm tehlikesini milletten uzak tutmak iin u veya bu ekilde bir "Allah inanc" tayan Ehl -i Kitap ile ibirlii yaplmas yolundaki grn anlamak mmkn. Konjonktr deitiinde er' maksat ve maslahatlar gerekletirmeye katk salayacak farkl ibirliklerine de gidilebilir. Burada nemli olan iki nokta var: 1. Bu iliki ve ibirliinin "kalc bir tutum" olarak grlmemesi; esnek ve ok boyutlu olarak yrtlmesi. O gn iin Komnizm ve Ateizm yaygn ve yakn tehlike idi. Bugn farkl durumlar sz konusudur. 2. Bu tr iliki ve ibirliklerinin din algmz ve itikadmz belirleyen temel faktrler seviyesine karlmamas. Bedizzaman merhumun, yaad dnem iin tesbit ettii bir durumun ve ona bal olarak gelitirilen hareket tarznn bugnn dnyasnda aynen devam ettirilmesi, ancak o durumun devam halinde sz konusu olabilir. artlar ve dengeler deimi, yeni durumlara yeni zmler bulmak gerekli hale gelmise, artk o tutumda srar etmenin "gemite hapsolmak"tan baka bir anlam olmayacaktr. Sz gelimi gnmzde Komnizm bir tehlike olmaktan km, onun yerini, hayatn farkl boyutlarna farkl yansmalar olan "dnyevileme" almtr. Modernizm, kreselleme, rndan km ve artk ideolojilemi bulunan teknoloji, onun dourduu evre problemleri ve kresel snma, "nc dnya" denen corafyalarn ve zellikle de slam dnyasnn ya fiili igal altnda bulunmas ya da igal yahut blnme-paralanma tehdidiyle yz yze bulunmas gibi problemler bunlarn banda gelmektedir. in ilgin yan, bu problemlerin kaynan Ehl-i Kitap lkeler oluturmakta, bunlara kar direniin simgesi durumundaki kreselleme kartlar, yeil barlar gibi yaplanmalarsa genellikle ateistlerden, deistlerden olumakta! Bu durumda Ehl-i Kitap'la ibirliini "kalc bir tutum" olarak devam ettirdiimizde kime ve neye hizmet etmi olacamza iyi bakmalyz. Dolaysyla meseleye yle bakmann doru olacan dnyorum: slam'n ve insanln maslahat neredeyse, neyi gerektiriyorsa orada bulunmak ve onu yapmak. Bu, dn A konusunda Ehl- i Kitap'la ibirliini gerektiriyorken. Bugn B konusunda bakalaryla ibirliini gerektirebilir. Son bir nokta olarak altn izmemiz gereken husus udur: Ehl-i Kitap'la ibirliinin onlarla "yaknlama"ya dnmemesine dikkat etmek gerekir. Zira ibirliinin dozu karldnda "yaknlama", bir sre sonra "ortak noktalarmz ok"a, oradan da "ikimiz bir fidann gller aan dalyz"a varyor; imanla inkr arasndaki snr ortadan kalkyor. Dinleraras Diyalog sreci balamadan nce kendisini Mslman olarak tanmlayan bir Allah kulunun, Ehl-i Kitab'n da cennete gideceini sylediine ahit olannz var m?... Devam edecek. Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-24

Milli Gazete - 6 ubat 2011

S25) Risalelerde bariz hatalardan rnekler var m? rnek verebilir misiniz? Beer elinden km her eserde hata bulunmas normal, hatta kanlmazdr. Drt mezhep imamnn bile bizzat taleb eleri veya mezheplerine mensup ulema tarafndan hatal olduu sylenmi ictihadlar vardr. Hatta hepsine selam olsun peygamberlerden dahi "zelle" denen kk srmeler sadr olduu Akaid kitaplarmzda kaydedilen hususlardandr. u kadar var ki, onlarn gemi ve gelecek btn gnahlar balanmtr. Dolaysyla tpk beer elinden km dier eserler hakknda gibi Risale -i Nur'un da hatadan tamamen salim bir eser olduunu mutlak olarak sylemek doru deildir. zellikle stad'n Risaleler'i dikte ederken hafzasndan baka herhangi bir kaynaa bavurmam olduu vakas dikkate alndnda bu nokta daha bir anlalr olmaktadr. Bir ksm hadis rivayetlerinin mana ile, daha dorusu aklda kald kadaryla nakledilmi olmasn buna rnek olarak zikred ebiliriz. Ancak bu durumun Risale-i Nur'un temel karakterini ve kaleme aln maksadn esastan etkileyen bir nakisa olmadn da belirtmek gerekir. Bu vesileyle belirtmi olaym ki, bu szlerimin, "Risale -i Nur'da hatalar varm, dolaysyla bu eser okunmamal" tarznda anlalmasna ve yaylmasna rzam yoktur. Ben hasbel kader okuyan -yazan bir insan olarak Risale- i Nur'dan mstani kalamadm gibi, bakalarnn da ondan istifade etmesini isterim. Bedizzaman bir kesimin deil, bu mmetin alimidir, bu mmetin alimlerinden bir alimdir. Dolaysyla dier alimlere nasl bakyorsak ona da yle bakmal, dier alimlerin eserlerini nasl gryorsak Risale -i Nur'u da yle grmeliyiz. S26) Risaleleri okumak ve baka eser okumamak yeterli midir? Bunun doru olduunu syleyemeyiz. Risaleler'de sylenenlerin izah ve beyan iin dahi olsa insan baka eserlerden istifade etmek mecburiyetindedir. Normal olarak bir insann Risale-i Nur ile yetinebileceini, baka eserlere ihtiya bulunmadn syleyenler varsa

ayet, onlara Risale-i Nur ile yetinerek nasl namaz klp oru tuttuklarn sormak gerekir. Risale -i Nur'un neresinde temel ibadetlerle ilgili ancak bir ilmihalde bulunabilecek detaylar vardr? Yahut Efendimiz (s.a.v)'in ve Sahabe'nin hayatn, slam tarihini y a da Kur'an ayetlerinin tamamn ihtiva eden bir tefsir okumak isteyen bir kimse sadece Risale -i Nur okuyarak bu emeline nasl nail olabilir? Aktr ki, Risale-i Nur bir fkh kitab olmad gibi, tefsir, hadis, kelam/akaid, tarih kitab da deildir. inde bu ilim dallarnn her birine taalluk eden bahisler, czler bulunmakla birlikte onu, bu ilim dallarndan her birinden mstani klan bir eser olarak tavsif etmek ilim adna isabetli bir davran olmaz. Akl banda hi kimse de byle bir iddiada bulun maz. Kald ki "Nurcu" diye bilinen kitle iinde birok kesimin Bedizzaman'dan baka mellifleri de okumakta olduu bilinen bir hu sustur. Sadece bu husus bile tek bana Risale -i Nur'un bir insann bilgilenme ihtiyacn karlayacan sylemenin yanl olduunu gstermeye yeterlidir. S27) Risaleler iman konular ilemi ama anlalmas zor bir eser. Bu bakmdan vasat Mslmanlara okutturulmas ne kadar dor udur? rnein Harun Yahyann imani eserleriyle kyaslandnda nasl bir sonu ortaya kar? Diyebiliriz ki Harun Yahyann eserleri daha bilimsel, anlalr ve Risalelerin bir nevi Trkeletirilmi hali gibidir. Bu durum gz nnde bulundurulduunda hangisinin tavsiye edilmesi daha dorudur? Ya da yaklam nasl olmaldr? lk olarak slup ve dil zellikleri dolaysyla Risale-i Nur'un herkes iin kolay anlalr bir kitap olduunu sylemek mmkn deil. Aralarnda muhteva farkll bulunduu iin Risaleler'in Harun Yahya'nn eserleriyle kyaslanmasnn da doru olmadn sylemeliyim. kinci olarak Harun Yahya'nn eserlerinin Risaleler'in bir nevi Trkeletirilmi hali olduunu sylemek isabetli olmaz. Bu itibarla, bir btn olarak "u eser daha iyidir, ayan - tavsiyedir" demek yerine, muhatabn durumunu da dikkate alarak "u ahsn u eseri" veya "u eserin u ksm" diye nokta tayinler yapmak daha isabetli olur. Devam edecek. Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-25

Milli Gazete - 13 ubat 2011

S28) "Risalelerin yazld dnem gz nnde bulundurulduunda byle zorlu bir ortamda rnein cehennem nerede, cennet nerede, Hzr, lyas ve sa aleyhimusselamlarn makamlar nerde gibi sorularla megul olmas ne kadar gerekli bir durumdur? Ve gerek ten bu meseleler nemli meseleler mi ve nasl deerlendirilmelidir?" Risalelerin belli bir konjonktrde kaleme alnm olmas, soruda zikredilen trden konularn ilenmesine mani deildir. Daha nce de ifade ettiim gibi Risale-i Nur'da slam ilimlerin hemen her dalna taalluk eden bahisler vardr. Yine bilindii gibi bu eserde zaman zaman sorulan sorulara cevaplar da yer almaktadr. Dolaysyla bu tarz meselelerin bu eserde yer alm olmasnda bir gariplik yoktur. S29) "Sait Nursi dneminde bilinen ve ondan daha stn baka limler var myd? Varsa birka rnek verir misiniz?" Yine daha nce belirttiim gibi byle mutlak bir karlatrmay doru bulmam. Osmanl'nn son dnemlerinde yaam bulunan a limler, belki biraz da iinde bulunduklar normal d artlarn tazyikiyle slam ilimlerin her birinde "otorite" vasfy la sz syleyecek dirayet ve vukufiyete sahiptiler. Hangi sahada konumu ve yazmlarsa, sadece o sahada ihtisas yapmlar gibi bir his uyandrrlar. Aramzda sadece yarm asrlk bir zaman dilimi bulunmasna ramen onlarn hi birisinden mstani kalamy or ve eserlerini "kaynak" olarak kullanyor oluumuz bunun en sadk ahididir. Bununla birlikte, verdikleri eserlerden yola karak o dnem alimleri hakknda yle bir tesbit yapabiliriz: Muhammed Zhid e l-Kevser merhum, dneminde yaayan alimler iinde bilhassa Hadis ilimlerinde biraz daha ileridedir. Mustafa Sabri Efendi merhum Kelam ilminde, Elmall Hamdi Yazr merhum Tefsir ve Felsefe sahalarnda byledir. Bedizzaman merhumun eserlerinde ise zellikle " ihtisas erbabna" hitap eden bir muhteva grmyoruz. Elbette bu, Risale-i Nur'un ilm hviyeti haiz bulunmad anlamna gelmiyor. Bunun anlam, Risale-i Nur'un temel olarak ilim erbabna hitaben deil, "halkn imann kurtarmak" gibi bir hedef gzetilerek kaleme alnm olmas, dolaysyla mtehassslara hitap eden bir zellik tamyor olmasdr. ahsen gerek Daru'l-Hikmeti'l-slamiye'de birlikte grev yapt mesai arkadalarndan, gerekse dier ilim ehlinden Bedizzaman merhumun ilm kudreti hakknda aleyhde sylenmi herhangi bir sz okumu/duymu deilim. Dolaysyla Risale-i Nur hakkndaki bu tesbit, eserin sahibinin ilm seviyesi hakknda bir deerlendirme olarak okunmamal. Byle bir tavr "haddini bilmezlik" olarak grrm. S-30) Sait Nursi bugn en byk farz slam birliidir derken, batya karyken ve mtevazi bir hayat yaarken bugn onun ballar neden aksi yolda gitmektedir? Bedizzaman merhumun "ballar" olarak ifade edilen kesimin homojen bir yap gstermediini, hepsi de Bedizzaman'dan ve Ris ale-i Nur'dan beslendiini syleyen birden fazla yap bulunduunu daha nce vurgulamtm. Esasen bu durum, kimsenin gizlisi deil. Bu bakmdan sorunun, belli kesimleri paranteze alarak sorulmas ve cevaplanmas gerekir. "Nurculuk" diye ifade edilen yap iinde mtalaa edilenlerin ekseriyetinin, getiimiz asrda Mslmanlar tarafndan "zararl cereyanlar" arasnda zikredilen "Batclk" balamnda bugn farkl bir tavr iinde olduu, bilhassa siyas meselelerde Batclarn tavrn/duruunu andran bir tavr/duru benimsedii dikkat ekiyor. En azndan onlarn Bat'ya Bedizzaman merhumun bakt gibi bakmad aikr. Bunun, cemaat politikalarnn ve faaliyet alanlarnn muhafaza ve idamesi gibi bir gaye iin benimsenmi bir tutum olduunun sylenmesi meselenin izah iin yeterli deil. En azndan slam ilimlere, dolaysyla "din anlayna" taalluk eden kimi hususlarda Bedizzaman merhumdan hayli farkl dndkleri, artk ayrca delillendirmeye ihtiya brakmayacak kadar tebellr etmi bulun uyor. Bunu tek bir sebebe irca etmek doru ve aklayc olmaz. Bu, balbana bir inceleme-aratrma konusu olduu iin imdilik bu kadarla yetiniyorum. Devam edecek. Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-26

Milli Gazete - 20 ubat 2011

S31) "Bugn ka eit nur cemaati vardr ve anlaylar hakknda bilgi verebilir misiniz?" "Nurculuk" diye ifade edilen yap iinde gerek Risale -i Nur'a ve siyasete baklar, gerekse "hizmet" anlaylar, etkinlik bakmndan birbirinden farkl 40 kadar grubun bulunduu ifade edilmektedir. Bedizzaman merhum Nurculuk olarak ifade edilen hareketin bana kendisinden sonra kimin geecei konusunda herhangi bir ynlendirmede bulunmad iin onun 1960 ylndaki vefatndan ksa bir sre sonra ilk blnme yaand. "Yerine birisini braksayd blnme olmazd" demenin ok kolay olmadn da tecrbeler bize gsteriyor. Blnmenin hi olmamas gereken tarikatlarda bile (tamamnda olmasa da birounda) eyh efendinin vefatndan sonra blnmelerin yaamas adeta "adet" haline geldi. Din, siyas, sosyolojik birok sebebe dayanan bu vaka, zerinde mstakil olarak durmay hak edecek nemde olmasna ve Mslmanlarn gndemindeki yerini her zaman korumasna ramen Mslmanlar tarafndan hibir zaman ciddi biimde tahlil edilmeyen, zerinde kafa yorulmayan bir realite olarak varln devam ettiriyor. Konuya dnelim Bedizzaman merhumun, hareketin liderlii konusunda somut isim telaffuz etmektense, mstesna bir deer atfettii "Risale -i Nur'un ahs- manevisi"ne iaret ettiini sylemek yanl olmayacaktr . Ondan sonraki ilk blnme, Risaleler'in Bedizzaman'n hayatnda olduu gibi Osmanlca olarak yazlp yaylmas gerektiini s avunan ve "en yal abi" durumunda bulunan Hsrev Altnbaak'n, ounluk tarafndan cemaatin nderi olarak telakki edilen Zbeyi r Gndzalp'ten, dolaysyla ounluktan ayrlmasyla vuku buldu. "Yazclar" olarak anlan bu grup, Risaleler'in orijinal haliyle yazlp oaltlmas hassasiyetini halen devam ettirmektedir. kinci ve en byk kopu 1960'l yllarn sonunda Fethullah Glen hocaefendinin banda bulunduu grubunki oldu. Aslnda bugn gvdenin byk ksmn tekil ettii iin buna "kopu" demek durumu tam olarak ifade etmiyor. Bilindii gibi hizmet alanlarnn genilii ve etkinlik bakmndan Nurcu gruplarn en nde geleni hi phesiz Fethullah Glen hocaefendiye bal olandr. Nurcu gruplarn bir ksmn da etki alan iine ald gzlenen bu yapnn, Risale- i Nur ve Bedizzaman vurgusunu devam ettirmekle birlikte, farkl bir ynelim gsterdii de dikkat ekmektedir. Bilhassa Dinleraras Diyalog almalar ve Hocaefendi'nin ABD yllar ile birlikte hayli etkin ve yaygn bir "farkllama sreci" yaandn gzlemliyoruz. Dnyaya alma, okullama, ekonomik ve sosyal hayattaki faaliyetle r allagelmi Nurculuk'tan farkl, "modernlemi" bir yapnn sz konusu olduunu ak bir ekilde gstermektedir. Buradaki "modernlemi" tesbiti hareketin dnyaya bakan yzne olduu kadar, dine bakan, "din telakkisini" ifade eden yzne de iaret etmektedir. Dolaysyla bu oluuma "Nurculuun dnm" demenin daha isabetli olacan syleyebiliriz. Zbeyir Gndzalp'in vefatndan sonra 1970'lerin banda Nurculuk, "Yeni Asya cemaati" olarak anlan yapnn karakterize ettii yap ve anlay srdrd. Mustafa Sungur, Mehmet Krknc, Abdullah Yein, Tahiri Mutlu gibi isimlerin nderliinde 12 Eyll'e kadar kendisini tayan bu yap, siyasette Adalet Partisi'ni desteklemeyi tercih etti. 12 Eyll'den sonra adn andm isimlerin temsil ettii izgi, yeni Asya Grubu'ndan ayrlarak "Meveret Cemaati" adyla anlan yeni bir oluuma vcut verdi. Meveret Cemaati'nin ayrlmasndan sonra Yeni Asya grubu 1990'larn balarnda yeni bir blnme daha yaad. Bu defa ayrlanl ar, "Nesil grubu" olarak anld. Entelektel vasfyla ne kan bu grup, Risa le-i Nur dnda baka eserlerin nerine ve okunmasna verdii nemle dikkat ekiyor. Ksaca ifade ettiim bu gruplar dnda Zehra grubu, Med -Zehra grubu, Kurdolu cemaati, eyhanzade cemaati isimleriyle anlan gruplarn varl da bilinmektedir. Devam edecek. Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-27

Milli Gazete - 27 ubat 2011

S32) Nur cemaatleri siyaset konusunda erdir deyip bu alanda ntr olmalar gerekirken neden o erri ileyen siyasi partilerin yannda yer almaktalar? 23 numaral soruya cevap olarak ifade etmeye altm hususlar hatrlanacak olursa Nur cemaatinin siyaseti "er" olarak grdn sylemenin doru olmad kolayca anlalacaktr. "er" nitelemesini Bedizzaman, oy verme noktasnda CHP veya DP'den birini tercih balamnda kullanmtr. kisini de "er" olarak nitelendirdii bu partilerden birinin (DP) dierine gre "daha hafif/az er" olduu nu ifade maksadyla "ehven-i erreyn" stlahn kullanmtr. Yine mezkr soruya cevap sadedinde sylediklerim hatrlanacak olursa, iktidarn (DP) Nur cemaatine ve Risale -i Nur'a kar davran tarz ne kadar toleransl ve yumuak olmusa, Bedizzaman'n tavr da o lde toleransl ve yumuak olmutur. ktidar (CHP) genel olarak slam'a ve zel olarak Nur hareketine kar nyargl, kat ve acmasz olduunda tabii olarak Bedizzam'n tavr da sertlemitir. Orada sylenenlere bu soru vesilesiyle bir ekleme yapm olmak iin burada bir noktaya daha deinelim: Siyasetle iliki mesel esi her zaman "msbet siyasiler"in almalarn "tolere etmek" eklinde olmamtr. Bir yandan CHP iktidarnn slam'a kar nyargl ve garazkr tavryla bir daha muhatap olmamak, bir yandan da Mslman milletin hassasiyetleriyle rten bir politika izleyen DP iktidarnn hem bu politikay devam ettirmesi cihetinde teviki hem de CHP karsnda desteklenmesi gerektii dncesiyle Bedizzaman merhum, Nur akirtlerini DP iktidarn "fiilen destekleme" istikametine sevk etmitir. Emirda Lahikas-2'de yer alan u satrlar bu noktada aklaycdr: " Sniyen: Bu mes'elenin gayet sinsi ve gayet gizli hakikat udur: stadmz manen ve maddeten Demokrat Parti'ye yardm iin talebelerini hafife tevik etmiti. Bunu Halk Partisi'nin muannid mstebidleri anladklar iin, manasz bahane ile habbeyi kubbe yaparak bu muameleyi yaptlar"[1]

"Bu vatanda dinsizlikle ve istibdad- mutlak ve eedd-i zulme kar yirmiyedi yldr perde altndaki husus neriyatla hrikulde bir feragat- nefisle mcahede eden Bedzzaman Said Nurs'nin vcuda getirdii muazzam Nur Talebeleri cmiasnn Demokrat Parti'yi muhafaza ettiini Halk Partisi'nin mfrit dessaslar anlam"[2] rnek olmak zere zikrettiim bu satrlar, Bedizzaman merhumun ve Nur camiasnn siyasetle ilikisinin hibir zaman "ntr" olmadn, siyas iktidarn izledii politikaya gre mahiyet deitirdiini anlattn sylemek hakikatn ifadesi olacaktr. Esasen bunda alacak bir durum da yoktur. slam, hayatn herhangi bir alann bo brakmamtr ki, "ben hayatn bu ynyle ilgilenmiyorum" denilebilsin. stelik siz siyasetle uramasanz bile, inancnzn gereini yerine getirirken siyaset, bigne kalamayacanz, sizi dorudan veya dolayl ilgilendiren icraatlar yaparak bile sizi kendisiyle ilgilenmeye mecbur eder. Bedizzaman'n ve Nur cemaatinin siyasetle ilikisini de bu balamda deerlendirmenin yanl olmayacan syleyebiliriz.

Devam edecek. [1] Emirda Lahikas-2, 22. [2] A.g.e., 29. Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-28

Milli Gazete - 6 Mart 2011

S33) "zellikle dinler aras diyalog konusunda Fetullah Glen cemaatinin yaptklar ne kadar yararl? Zaral ise neden zararl? slama dman bir lke neden Hoca efendiye st dzey bir koruma salamaktadr? Yurt dnda yaplan okullar gerekten tvlerde gsterildii gibi yararl m? Ayrca ekranlara kp ta slam ve peygamberi hakknda gzel aklamalar yapan Ehl -i kitaba inanmal myz?" Bu sorunun cevabyla "Bedizzaman ve Risale-i Nur" balkl fasln sonuna gelmi oluyoruz. Farkl balamlarda pek ok kez ele aldmz bu mesele hakknda bu soru balamnda unlar sylemi olalm: Dinleraras diyalog olarak ifade edilen faaliyet ve srecin Hristiyanlar tarafndan "din -siyas bir proje" olarak tasarlanp hayata geirildii bilinen bir husus. Onlarn, kendileri bakmndan bir fayda getirecei dncesini tamadan, bunu gerekletirecek fikr/teorik n almalar yapmadan ve gerekli mekanizmalar oluturmadan byle bir adm atm olabileceini dnmek, hi phe yok "safdil lik" olur. zellikle bu srecin, birka sene sren son derece geni katlml bir konsilin (1962 -65, II. Vatikan Konsili) sonucu olarak hayata geirilmi olduu ve hatta bu konsil ncesinde 5 yla varan bir hazrlk dneminin geirildii dnldnde, son derece cid di bir proje ile kar karya bulunduumuz gereini kavramak kolaylaacaktr. slam Dnyas'nda bu srece katlm iin en az onu tasarlayanlarda grld kadar ciddi bir n hazrlk sreci yaandna d air elimizde hibir bilgi yok. Esasen slam Dnyas'nda bu srece katlan evrelerin birbirinden ok farkl olduunu (sivil cemaatler, devlet kurumlar, niversiteler), dolaysyla her birinin farkl bir beklentiyle bu srece dahil olduunu sylemek gerein ifadesi olacaktr. "Ne kazanp ne kaybettiimiz" meselesine gelince ncelikle unu syleyelim: lkemizde bu srece katlan kesimlerin bugne kadar, Dinleraras diyaloun gerekesi olarak ileriye srd hususlarn hi birisi konusunda kayda deer herhangi bir adm atldn bilmiyoruz. "nsanln ortak problemleri" olarak ifade edilen sava, madde bamll, ocuk ve kadn istismar, ekolojik problemler gibi hususlarda kiminle hangi almalar yrtlm ve hangi neticelere ulalmtr? Belki gayrimslim dnya ile, daha dorusu bir ksm gayrimslim kii ve kurulularla bir masa etrafnda toplanp bir eylerin mzakeresini yapmak ve bu erevede onlarn bir ksmndan hissiyatmz okayan szler duymak Bu almalardan geriye kalan baka ne var? Evet, hakk teslim edelim; Mslmanlarda, gayrimslimlerin, dnyasna girilebilir, kendileriyle temas edilebilir insanlar olduu kanaatinin yerlemesine ve yaygnlamasna da katk salamtr bu sre. Ve esas nemli husus budur. Bu niin nemlidir? Onlara ait olan bir eylerin bizim tarafmzdan olumlanabilecei, paylalabilecei dncesi, giderek onlarla aramzda ortak zeminler, alglar, kanaatler ve hatta "inanlar" bulunduu anlayna evriliyor da onun iin. Kur'an'n, Yahudi ve Hritiyanlarn yahudi ve hristiyan kalarak da kurtuluu elde edebileceini, cennete gidebileceini syledii, ancak Mslmanlarn tarihsel/konjonktrel kimi durumlar mutlaklatrarak bu Kur'an hakikati (!) glgeledii tarzndaki iddialar bize Dinleraras diyalog srecinin hediyesi deil mi dir? Mslmanlar tarih iinde gayrimslimlerle temas etmiyor muydu? Elbette ediyordu. Elbette onlarla ilikimiz hep "savamak" eklinde olmamtr. Onlar bizim topraklarmzda "reaya" olarak, bizim ehirlerimizde "hemehri", bizim mahallelerimizde "komu" olara k hep aramzda oldular. Ama bir noktay gzden karmayalm: Bizim aramzda yaayan hristiyanlarla Bat'da yaayan hristiyanlar "kltr" olarak birbirlerinden byk farkllklar gsterir. Bizim aramzda yaayanlar "inan" olarak deil, ama "kltr" olarak mslmandlar. Bizim dilimiz i (deyim ve kavramlarmz) kullanarak konumalar, birounun evinde haremlik-selamlk uygulamasnn bulunmas baka neyle aklanabilir? Soruda yer alan dier hususlar haftaya cevaplayalm.

Okuyucu Sorular 26 BEDZZAMAN VE RSALE- NUR-29 Milli Gazete - 13 Mart 2011

Fethullah Glen hocaefendiye ABD'de salanan sadece ikamet imkn deil. Cemaatin orada da yapland ve ok ynl faaliyetler yrtt bilinen bir husus. Bu durumu nasl deerlendirmeliyiz? u bir gerek: ABD iin ncelik sralamasnn en banda yer alan husus kendi "krmz izgileri"dir. Herhangi bir ekonomik giriim, fikr oluum, devlet, rejim, cemaat, tarikat, kii, kurulu bu izgileri geme anlamna gelecek bir eilim gstermedii srece ABD iin problem oluturmaz. Byle bir eilim tayanlarn "kara liste"ye alnd ise herkesin malumu. Hatta "eilim" de art deil, bu anlamda bir "potansiyel"in tesbit edilmi olmas dahi yeterli! u nokta kesin: ABD herhangi bir kii, kurulu... vb.nin stn izmise, onu kendisi iin tehlikeli/zararl telakki etmi de mektir. Akla kavuturulmas gereken nokta ise u: ABD'nin stn izmedii kii, kurulu vb. iin "ABD'nin dostudur, yleyse slam'n dmandr, ya da en azndan slam'a zararldr" denebilir mi? Hakkaniyet llerine riayeti nemsiyorsak unu sylememiz lazm: ABD'nin stn izmedii herkesi, her yapy slam dman ya da slam'a zararl grmek ve gstermek doru deil. ABD'de varln devam ettiren birok slam grup, cemaat, tekilat var. Bunlarn bir ksm oraya baka lkelerden gidenlerin oluturduu, bir ksm da teden beri orada yaayanlarn vcut verdii yaplar. Bunlarn tamamnn slam'a zararl ya da slam dman yaplar olduunu sylemek insafla ve gerekle badamaz. Elbette bunlar arasnd a slam'a ve Mslmanlara zarar veren almalar yapanlarn varln grmezden gelmek ya da inkr etmek mmkn deil. Ama yle olmayanlar bulunduu da vaka. Hocaefendi'ye ABD'de salanan ikamet imkn ve dier hususlara gelince, samimi kanaatim udur: Gnmzde maalesef farkl Mslman kesimlerin birbirinden hayli farkl slam algs var. slam algs farkl olunca, "slam'a hizmet" anlay da farkl oluyor. Bu anlamda Fethullah Glen hocaefendinin takdim ve tarznda somutlaan slam ve hizmet anlaynn ABD'nin krmz izgileri bakmndan saknca tekil etmeyen bir mahiyet arz ettii dikkat ekiyor. Bir baka ifadeyle slam'n, Hocaefendi'nin slup ve metodunda ne kan grnts ABD bakmndan "rahatszlk verici" bulunmuyor; tam aksine gzetilmesi ve desteklenmesi gereken bir olgu olarak deerlendiriliyor. Elbette bu tek tarafl bir "kazanm" deil. ABD, kendisi bakmndan saknca tekil etmeyen bir slam algsnn mmkn olduu dncesinden hareketle onun pratiklerinin de yolunu ayor; cemaat de nne alan bu yolda slam adna doru bildiklerini h ayata geiriyor Bu noktada "okullar" meselesi kanlmaz olarak gndeme geliyor. Cemaat bu okullarn, milletimizin dnyaya alm ve z kltrmzn baka corafyalara tanmas noktasnda nemli faaliyetler yaptn ve inkr mmkn olmayan baarlara imza attn sylerken, bandan beri meseleye mesafeli yaklaan kesimler bu okullarn slam inancnn yaylmasna ve mmet bilincinin ihyasna dnk hemen hibir faaliyetinin bulunmad, esasen onlarn byle bir niyetle almad eklinde eletirilerde bulunuyor. Dorusu ben de nemli lde bu kanaati paylayorum. Sz konusu okullarn, kurulduklar lkelerin kanunlarna gre almak durumunda bulunduu doru; ancak 12-13 asr ncesinin kt imknlaryla bile bu muazzez dinin diriltici soluunu Hind -i in'e kadar ulatran tccarlar kadar da yeteneimiz yok mu gerekten? Bu kadar m mahrumuz? Eer yleyse attmz ta rkttmz kurbaaya deiyor mu gerekten?.. Soruda yer alan son cmleyle ilgili dncelerimi de ksaca arz ederek bitireyim: "Ekranlara kp ta slam ve peygamberi hakknda gzel aklamalar yapan Ehl-i kitaba inanmal myz?" Bir ksm Ehl-i Kitab'n, slam ve onun aziz peygamberi (s.a.v) hakknda hissiyatmz okayan eyler sylemesi tabii samimi iseler eer, hakikatin dile getirdikleri kadarndan hissedar olduklarn gsterir. Gnmzde hibir Ehl-i Kitap kesimin, "Kur'an hak kitaptr ve Muhammed Mustafa (s.a.v) hak peygamberdir" dediini duymu deiliz. slam ulemas arasnda, tarihte byle diyen Anniyye'yi Mslman frkalardan sayan bir tek fert dahi bulunmadna bilhassa dikkatinizi ekmek isterim. Diyalog sreci meyvesini vermitir: Bizim aramzdan Ehl -i Kitab'n cennete gideceini syleyenler kmtr; buna mukabil hatta belki de "bunu salamak iin" bir ksm Ehl-i Kitap da, Kur'an'n "ok etkileyici" bir kitap ve Efendimiz (s.a.v)'in "rnek" bir ahsiyet olduunu sylemitir. Kazanan kim? BEDZZAMAN VE TARHSELCLK

Milli Gazete - 24 ubat 2005

Esas meseleye gemeden nce bir noktay tasrih edeyim: Dinleraras diyalog konusunu ileyen bir nceki yazmda Fethullah Gle n hocaefendinin "Fasldan Fasla"sndan yaptm alnty yanl deerlendiren baz okuyuculardan, balamdaki "ilzam" slubuna dikkat etmediklerini izhar eden mesajlar aldm. Konuyla ilgili olarak bu kede kaleme aldm onlarca yaz ortadayken hibir anlam veremediim bu mesajlarn sahiplerini dikkat ve ciddiyete aryorum Gelelim maksada. Bilindii gibi Kur'an, M'minler'e hitaben, "Ey iman edenler! Yahudiler'i ve Hristiyanlar' dost edinmeyin. Zira onlar birbirinin dostudurlar" (5/el-Mide, 51) buyurur. Said Nurs merhum, "Mnazarat"da (1944), bu ayet Yahudi ve Hristiyanlar'a muhabbeti yasaklad halde nasl olup da onlarla d ost olunmasn syledii tarzndaki bir soruyu yle cevaplyor: "Evvela () nehy-i Kur'an mm deildir, mutlaktr. Mutlak ise takyid olunabilir. Zaman bir byk mfessirdir, kaydn izhar etse, itiraz olunmaz. Hem de hkm mtak zerine olsa, me'haz- itikak, illet-i hkm gsterir. Demek bu nehiy, Yahudi ve Nasara ile, Yahudiyet ve Nasraniyet olan aynalar hasebiyledir. () "Saniyen, Zaman- Saadette bir inklab- azim-i din vcuda geldi. Btn ezhan nokta-i dine evirdiinden, btn muhabbet ve adaveti o noktada toplayp muhabbet ve adavet ederlerdi. Onun iin, gayr- Mslimlere olan muhabbetten nifak kokusu geliyordu. Lakin imdi

alemdeki, bir inklab- acib-i meden ve dnyevdir. Btn ezhan zabt ve btn ukul megul eden nokta-i medeniyet, terakki ve dnyadr. Zaten onlarn ekserisi dinlerine o kadar mukayyed deildirler. Binaenaleyh, onlarla dost olmamz, medeniyet ve terakkilerini istihsan ile iktibas etmektir. Ve her saadet-i dnyeviyenin esas olan asayii muhafazadr. te bu dostluk kat'iyyen nehy -i Kur'an'de dahil deildir" Her ne kadar tarihselcilik "mutlak-mukayyed" dinlemeyip btn ahkm ber -hava etme tavrnn ad olmakla, bir mutlakn takyidinden ibaret olan yukardaki tesbiti "tarihselcilik" ifadesi olarak grmek cay - itiraz ise de, burada "mutlak" "takyid" eden delilin mahiyeti zerinde durmak zorundayz. Kur'an'n herhangi bir mutlak hkmnn "zaman delili" tarafndan takyid edilebilecei hangi Usul kitabnda kaytldr bilemem ; ancak bildiim u ki, "zaman"a byle bir yetki tannmas, ucu "nesh"e kadar pekala kabilecek bir tavrn ifadesi olur ki, "tarihselcilik" de bundan bakas deildir! te yandan "zamann kayd"nn, Kur'an'n mutlakn takyid edici kuvvette bir delil olmas keyfiyeti hangi cihettendir? Burada "mutlak"tan, "takyid"den konutuumuza gre Usulcler'in "delil" tarifini mi esas alacaz? Eer yleyse "matlub-u haber" nerede? (Bu noktada Hristiyanlk'tan ahir zamanda beklenen "tasaffi" gndeme getirilebilir. Bu nokta zerinde daha sonra duracam.) Ayr ca bu delil kat' midir, zann midir? Yoksa Kelamclar'n stlahna m bavurmalyz? Eer byleyse o bir "brhan"m, yoksa "emare" midir?.. Eer zamann kayd kat' bir delil/brhan ise onun kat'iyeti nereden gelmektedir? Gnmzdeki Yahudi ve Hristiyanlar'n, hkmn asr- saadettekilerle takyid edilmesini gerektiren hangi temel dnm sz konusudur? Eer zaman zann bir delil/emare ise kat'yi zann ile nasl takyid edebiliriz? stelik burada bir de "itikakn me'haznn illet gstermesi" durumu var. Ben buradan, Yahudi ve Hristiyanlar'n dost edinilm emesi hkmnn, onlarn Yahudiliklerine ve Hristiyanlklarna balanm olmasn anlyorum. Bu da, bir kimsede Yahudilik veya Hristiyanlk temel bir vasf olarak devam ettii srece, onu dost edinmenin yasakl hkmnn illetinin varln devam ettirmesi demektir. yleyse burada itikakn mehazndan hareket etmenin lehde deil, aleyhde sonu dourduunu sylemek durumundayz. Ve nihayet amzdaki "inklab- acib-i meden ve dnyev"nin, asr - saadetteki "inklab- azim-i din"nin yerini ald tesbitinden hareketle, dikkatlerimizi "nokta-i din"den "nokta-i dnya"ya evirmemizi ve dolaysyla "din temelli nehy -i Kur'an"yi terk edip "medeniyet(!), terakki ve dnya temelli vela-y Yehud ve Nasara"ya ynelmemizi tleyen yukardaki satrlar da tarihselci bakn kalesini tahkim edici niteliiyle dikkat ekiyor. an bir "medeniyet a" olduunu ve medeniyet icabatnn behemehal yerine getirilmesini bir "mukteza -y nass" derecesinde kabul ettikten sonra "mmet-i davet"ten "meden dnya" karmak elbette normal olur. Ne var ki esas mesele de burada yatyor. Yaplmas gereken, zihinleri, megul olduklar (daha dorusu "edildikleri") "inklab - acib -i meden ve dnyev"ye peresti yerine, onun mahiyeti, douu, tezahrleri ve dourduu sonular zerinde dnmeye sevk etmek iken, ona yknmek ve buradan da Yahudi ve Hristiyanlar'la "muhabbet" ilikisi karmak nasl izah edilebilir? HANG BEDZZAMAN?

Milli Gazete - 22 Temmuz 2007

Bedizzaman merhumun fikirlerinin ve duruunun, onun izgisini devam ettirdiini syleyenler tarafndan tartmasz biimde tesbit ve hayata intikal edildiini syleyebilir miyiz? Ben bu sorunun cevabnn "hayr" olduunu dnenlerdenim. Aralarnda derin gr ayrlklar bulunan ve hepsi de kendisini Bedizzaman merhuma nisbet eden birok grubun mevcudiyeti yukardaki sorunun cevabnn olumlu verilmesini engelleyen en nemli olgu. Bugnlerde Nurcu kesimin hangi partiyi desteklemesi gerektii, daha dorusu Nurculuun hangi partinin desteklenmesini gerektirdii meselesinde benim internet medyas vastasyla muttali olduum bir tartma yaanyor. Mehmet Kutlular, hayattayken Bedizzaman merhumun Demokrat Parti'nin desteklenmesinden yana tavr koyduu tesbitinden hareketle Mehmet Aar'n iei burnunda DP'sini n desteklenmesi gerektiini sylyormu. Buna karlk baka bir grup Nur talebesi, Bedizzaman merhumun "zgrlk" yanna vurgu yaparak bu tavrn bugn AKP'nin desteklenmesini gerekli kldn sylyor ve Kutlular'n tavrn eletiriyormu. Konuyla ilgili haberi okuduumda aklma gelen ilk ey, nasslar "Zahirci" ve "Maslahat" eklinde iki ayr tavrla okuyanlarn tekil ettii ayrlk geldi. "Hermentik okuma"nn kar konulmaz gc!! Nasslarn bu tarz "farkl" okumalara tabi tutulmasna ok rnek grmtk de, vefatnn zerinden henz yarm asr gemi, stelik eserleri elimizde ve birinci kuak talebesi hayatta bulunan Bedizzaman merhumun byle temelli bir "okuma ihtilafna" maruz braklm olmas gerekten hzn verici O Bedizzaman ki, slam birliini hayatn gayesi edinmi bir uur haliyle "Otuz milyon Osmanl, 300 milyon alem -i slam" tesbitini diline pelesenk etmi, hibir gelecek projeksiyonunda Osmanl'y ittihad - slam'dan mcerret dnmemi imdi, "Bugn yaasayd kimi desteklerdi" sorusuna farkl cevaplar verenler, Bedizzaman'n, DP'nin desteklenmesinden yana tavr koyduu dnemde "slam birlii"ni dillendiren bir yapnn mevcut olmadn, oysa bugnn siyas yelpazesinin ok daha farkl olduunu nasl oluyor da "es" geiyor? O ki, "Azametli, bahtsz bir kt'ann; anl, talihsiz bir devletin; deerli, sahipsiz bir kavmin reetesi, ittihad - slmdr" demi, "Halep'te hvan- Mslimn zsnn bana yazd tebrie mukabil onu ve hvan- Mslimni ruh u canmzla tebrik edip "Binler brekllah" deriz ki, ittihad- slm'n Anadolu'da Nurcular -ki eski ttihad - Muhammednin halefleri hkmnde - ve Arabistan'da hvan - Mslimn ile beraber hakik karde olan Hizb'l-Kur'n ve ttihad- slm cemiyet-i kudsiyesi dairesinde ok saflardan iki mtevafk ve mterafk saf tekil etmeleriyle ve Risale-i Nur ile cidd alkadar ve bir ksmn Arabye tercme edip neretmek niyetleri, bizleri pek ziyade memnun ve minnettar eyledi. Benim bedelime, hvan - Mslimn Cemiyeti namna bana tebrik yazana cevap verirsiniz" ve buraya alnamayacak kemiyette pek ok ifadesinin gsterdii gibi ittihad - slam yolunda slam aleminde faaliyet gsteren hareketlerle yakndan ilgilenmi.

Geldiimiz noktada, "imdi milletin arzusuyla eir -i slmiyenin serbestiyetine vesile olan Demokratlar, hem mevkilerini muhafaza, hem vatan ve milletini memnun etmek re-i yegnesi, ittihad- slm cereyann kendine nokta -i istinad yapmaktr" diyenler imdi nerede? Neredeeeen nereye!!!

You might also like