You are on page 1of 55

KAPTALZM VEZ0FRENI1 GEBEBLM NCELEMES: SAVA MAKNASI GILLES DELEUZE FELIX GUATTARI BN YAYLA

Trkesi: Ali Akay BALAM Balam Yaynlar / 29 nceleme - Aratrma / 9 Birinci Basm : Temmuz 1990 SBN: 975-7696-10-2 975-7696-11-0 Captalisme et Schzoprenie Mille Plateaux'dan 'Trait de Nomadologie' adl blmn evirisi. (Edition de Minuit, 1980) Kapak : Siyah Kalem, Gebe Kampndan detay Dizgi : Ayyldz Matbaas Bask : Erenler Matbaas BALAM YAYINCILIK Ankara Cd. 13/1 34410 Caalolu - ST. Tel : 513 59 68 EVRENN NSZ Gilles Deleuze'n, Felix Guattarj ile yapt Kapitalizm ve izofreni almasnn bir blmn Trkeye evirmek istedik. Deleuze'n gebe zihniyetinin, rneklerle sunulduu bu almada, devletlerle sa-va makinas arasndaki iliki gsterilmitir. Sava makinas adnn belirttii gibi sava deil, savamamay ierir. nemli gibi duran sava makinasnm merkezka kuvveti ve hz ile olan ilikisidir: Arlk merkezi, gravitas, devletin tzdr. Bu devletin hz bilmediinden dolay deil, ama onun hareketin en hzlsnn prtkl olan bu mekanda bir noktadan baka bir noktaya giderek, grece bir deri deitirmesi karakteri haline gelmek iin, kaygan mekan igal eden devingenin saltk durumunda olmaktan kmasna ihtiyac olduun* dandr. Celeritas sava makinasnm kaygan mekan katetmesidir. Devletlerin ise prtkl mekanlar kurduklar dorudur. Deleuze ve Guattari iin kaygan mekan go oyunudur. Talar arasnda bir hiyerari yoktur. Halbuki satran oyununda her piyonun yeri ve oyun biimi belli olduu gibi, vezirin, atn ynleri de nceden belirlenmitir. Devletler sava makinasnm darsndadr ve sava maknasn kendilerine ekerler. Ondan bir ordu, polis, asker, ii oluturmaya alrlar. Gebebilimi adn verdikleri bilim gebelerin buluudur ve devletler bunlar kullanmlardr. Tpk gebe dnrleri olan bilim adamlarnn devlet memuru konumuna indirilip devletin amalan iin altrlmalar gibi bir eydir bu: gcn yerleikletirmek, saptamak, i akmnn devinimini kurallatrmak, ona kanal ve su yollan ayrmak, rgt anlamnda loncalar oluturmak ve gerisi iin, zoraki, emek gcn armak bu yerlerde (angarya) veya yoksullarn rinden (yardmseverlik atlyelerinde) ie almak-bu daima bedenin gebeliini ve ete serserilerini yenmeyi kendine hedef edinen devletin ilk ilerinden biri olmutur. Deleuze ve Guattari devletlerin ideolojileriyle kartrlmamas gereken nooloji'yi sunarlar. Nooloji dncenin imgesine verilen addr. Dncenin tarih olarak aratrlmasdr. Nooloji'nin hz ve abukluuna kar ideoloji ar ve merkezdir. Dnrler arasndan en hareket-illerinden Nietzsche kar dncelerini sunan filozoftur. Deleuze ve Guattari'nin ilk olarak 1972'de yaymlanan L'Anti-Oedipe (Anti-Oidipus) kitab, 1968 sonrasnn Marx, Freud ikilisinin (Marcuse) yeniden dzenlenmesi olmutur. Ama Deleuze bu kitapta ne Marx' Marx, ne de Freud' Freud olarak ele alr. Aralarna bir gebe dnr katar: Nietzsche. Marx ve Freud, Nietzsche'nin bak asndan okunmaya giriilir. Ve zaten Guattari, Lacan ile kopan pskanalistlerden biridir, Deleuze ise 1962'den beri Nietzsche'ci bir dnrdr (G. Deleuze, Nietzsche et la philosophie, P.U.F., Paris 1962). Yaptmz eviri, birinci cildinin ad Anti-Oidpus olan Kapitalizm ve izofren'nin ikinci cildi olan Mille Plateauoc (Bin yayla) kitabndan bir blm ierir: Gebebilimi incelemesi. Kapitalizm ve izofreni arasndaki ba udur: Psikanaliz de Kapitalizm de bunalmlarn sistemidir. Bunalmlar sayesinde yaarlar. Luc-rece'in demi olduu gibi, ktidarlarn hastalkl kiilere ihtiyalar vardr ki, bunlar hastalklarn salkl kiilere geirebilsinler sylemi Kapitalizm iin de Psikanaliz iin de geerlidir. Yani Kapitalizm bunalmlar ve elikileri sonucu yklacaktr tezi burada bir duvara toslar (kr yzdelerinin d eilimi). Asla kimse elikiden lmedi. Deleuze ve Guattari iin

kapitalizm elikilerinden yklmaz, tersine eliki ve bunalmlar sayesinde kendini yeniler ve aar. Bunalmlar sayesinde yaamn srdrr. Tpk psikanalizin de bunalml insanlara gereksinimi olmas gibidir bu. Sistemin dnda kalan ise izofrenidir. Deleuze ve Guattari Gebebilmi incelemesi blmnde gebe-bilminin evrimsel olmadn, epistemolojik olarak (Clastres) gsterirler. Bu Kuhn'un paradigmalar veya Foucaut'nun episteme'sine benzetilebilir. Aralarnda hiyerari yoktur, ne de evrimsellik vardr .Clastres'-dan yola karak devletin sava makinasnn dnda olduu epistemolojik olarak gsterilir. Sava makinas gebelerin buluudur ve askeri kurumlardan farkldr. Bu tarih olarak sorunlatrlr ve incelenir. Sava makinas bir gebe varln gerektirir ve gebelerin nu-marasal bir rgtlenme biimi vardr. Saylayc say gebelerin rgtlenme biimidir. Bu fethedilen kaygan mekann doasndan kaynaklanr. Bylece say zne haline gelir. Say ne hesaplama, ne de lme aracdr, o bir yer deitirme aracdr. Devletlerin geometrileri vardr. Bu geometri kulelerle, kalelerle prtkl mekan ortaya karr. Onlar, yzler ve binler sisteminin, onba, yzba, binbas gebelerin buluudur. Bozkrlarda Cengiz Han kendi byk bileimini oluturduu zaman, soydalarn numaralayarak rgtler ve soyda grubun savalar ifrelerle ve eflere tabii tutulurlar {onluklar, yzlkler, binlikler). Devletin saylar, saylayc say deildir; onlarn ritimleri resmi geit ritimleridir. Gebebiliminin yersiz-yurdsuzlamaarnn eylemine kar devletlerin yerineyurduna sokma, kodlama mekanizmalar vardr. En zgn, ada filozoflardan biri olarak tannan G. Deleuze'n Trk diline aktarlmasnda baz zorluklar ortaya kmaktadr. Foucault fgibi Deleuze ve Guattari de dilbiliminin ve szdiziminin baskc etkisinden uzaklaan izofrenik bir yazy ortaya atarlar: nk izofrenler .kapitalist sistemin dnda duran ve sisteme boyun emeyenlerdir; buradan izofrenlerin devrimci olduklar gibi bir ey alglanmamaldr, nk onlar da belirli izgileri izleyebilirler. izofrenlerin gebebilmi ve kaygan mekanlarla balar, yaratc olduklarnda ortaya kabilecektir. Aynca Deleuze'n dostu, F. Chtelet'nin ansna 1987'de College International de Philosophie'de yapt konumann metni de bu yl (1988) Minuit Yaynlannca yaymland. Bu metnin Trkesin de ortaya karp, gebebiimiyle birletirdik. nk bu kadar ksa ve zgn bir metnin tek bana yaynlanma zorluu bagsterecekti. Bylece yukardaki metinle gebebiliminin (ilgisini de gstermek istedik, iki metin de ayn dncenin (Tekil dncenin) yanstlmasdr. Ve ikisi de gebe dncesinin fikridir. Chatelet de Deleuze ile ayn niversitede derslerini verdi ve iFoucault ile birlikte Paris VIII Vincennes niversitesinin Felsefe blmnn kuruluunda n planda rol ald. Foucault'nun daha sonra Paris Vlll'i brakmasna karn Deleuze ve Chatelet bu niversiteyi hi bir zaman terk etmediler (*). Ali Akay, Paris, 27 Kasm 1988 (*) Bu niversitenin tarihinde bir ykm ve bir g sz konusudur. lk olarak 1968 sonras Vincennes Ormanlarnda kurulan niversite 1980 ylmda Paris Belediye Bakan J. Chirac'm arzusuyla belediyenin alan olarak hukuk bir konuma sahip olduundan, buldozerlerle ve balyoz darbeleriyle bir ka saatte ykld. niversite Saint-Denis banliysne g etmek zorunda kald. Bu uzun yry niversitenin konumunu ve ismini de deitirdi. Buna ramen eski Vincennes'liler hl ona Sa-intDens'deki Vincennes niversitesi adn vermekteler. Kapakta niin 'Siyah Kalem"? Deleuze ve Guattari'nin ortak olarak yazdklar kitaplarda nemli olan 'yazar'n ortadan kaldrlmas, anonimann n plana kmasdr. Kimin neyi yazd belli olmadan, zne, yazar olmadan, birey olmadan bir zneisellik srecine girebilmek, bu ite M.. Ipirolu'nun Siyah Kalem ressamlar adn verdii kimlii belli olmayan bir sanatlar grubunu belirtmesinden gelmektedir. Gebe kampnn gcebebilmiyle bir mnasebeti olduu kadar, Siyah Kalem ressamlarnn anonimli de Deleuze ve Guattari'nin dncesine tam oturmaktadr. Deleuze ve Guattari'nin kendilerine 'std' diyemeyecekleri, her trl iktidardan kamalar gibi siyah kalemlerin de kendilerine 'std* diyecekleri dnlemez. (1) Ostd Mehmet Siyah Kalem adnn da bu eserleri yapann imzasn tamaktan ok, tek bir ustann eserleri olmadn da belirtir Ipirolu. Deleuze ve Guattari de Proust'un anlatan kii olarak yazarlktan kurtulduunu belirtirler; Proust'un kitabnda da, zaman unsuru nemliyse, bu, her gerein aslnda bir zaman gerei olmasndan dolaydr. te burada Proust "filozofi ile bir ilikiye girer." (2) Yaznn bir hz olduu gibi dilbiliminin ve szdiziminin bir ideolojisi vardr. nemli olan dili bozmak, dili maynlamak, kendi dilinde yabanc olmaksa, biz de Trkemizin bozukluunun ya da mahvo-musluunun tartmalarna girmektense, hzl bir ekilde dilimizi kat-edip, ondan yabanc br dil oluturmaya altmzda ancak dilin altnda, onun aknl altnda ezilmeden kendi ikinlik planlarmz oluturabiliriz. Al Akay (1) M.. pirolu, slamda Resim, Trkiye Bankas Kltr Yay., Sanat dizisi: 14, 1973, s. 63.

(2) G. Deleuze, Proust et les sgnes P.U.F. 1964, s. 115, Aratrma, yani Gemi Zaman Peinde. 8 Chatelet'nin ansna: Perdes'den Verdi'ye Franois Chatelet'nin felsefesi. (*) G. Deleuze Chtelet daima kendini bir usu olarak tanmlamtr, ama hangi usuluk? Marx'a, Hegel'e ve Platon'a bavururdurur. Her eyden nce, ve buna ramen Chtelet Aristocudur, yleyse onu bir Aziz Thomas'dan ayran nedir? phesiz tanry itme biimi, ve her trl aknlk. Btn aknlklar, br dnyaya duyulan btn inanlar, o bunlara ie burnunu sokanlar* adn verir. Ondan daha nce byle sakin bir tanrtanmaz olmad, tabi ki Nietzsche hari. Sakin tanrtanmazlktan, Tanr'nn bir sorun olmamasn, Tanr'nn varln veya, hatta onun lmnn sorun olmadn sanmayalm, tersine kazanlm koullarn hakiki sorunlar dourduunu anlayalm. Bundan baka alak gnlllk yoktur. Asla felsefe byle salt ikin bir alana daha kuvvetle yerlemedi. Bizim felsefe jargonumuzda, her trl aklamann kayna ve stn bir gerek olarak konulan bir il(*) Bu metin F. Chtelefnin ansna yaplan bir kollokyumu kapatan konumann metnidir. (.N.). keye aknlk deriz. Szck ho ve gndelik. Bakasnn iine burnunu sokanlar, kk veya byk bir grubun liderinden Amerika Birleik Devletleri'in Cumhurbakanna kadar, psikiyatristten genel mdre kadar, bunlar aknlk darbeleriyle igrrler, tpk bir sokak arapsnn krmz arap darbeleriyle i grmesi gibi bir ey. Ortaa Tanr s derin bilimsel balndan ve gcnden bir ey kaybetmeden dald: Bilim, ii snf, vatan, ilerleme, salk, emniyet, demokrasi, sosyalizm - liste ok uzayabilir. Bunlar hep o Tanr'dan arta kalanlardr. Bu aknlklar onun yerini aldlar. (Orada hlihazrda beklediini sylemek yeterlidir). Onlar mahvetme ve rgtleme grevlerini i bir vahetle yrtrler (Les annees de demolition, s. 263) (F. Chtelet'nin ykm yllar kitab). kinlik, ikinlik alan, Eylen-Kuvvet ilikisinde belirir. Bu iki kavram yalnzca beraber varolabilirler, birbirlerinden ayrlamazlar. Chtelet, ite bu nedenden dolay Aristo'cudur. Ve ncelikle kuvvet iin bir hayranlk duyar: nsan kuvvetlidir, nsan maddedir... Politik iktidar beni kesinlikle ekmemitir. Kar-iktidar iktidarn kars, benim gzmde tuzaktr. Beni ilgilendiren kuvvettir, iktidar da iktidar yapan zaten budur. Halbuki kuvvet, kesinlikle sylemek gerekirse, her birisidir. Yapabildiimi yapmaktan - haber aldm burada ve burada kuvvetin kaplmas mekanizmalarm anlamak ve maskesini indirmek iin, kuvvetimi belli etmekten haz duyarm. Belki de kuvvet tadm gelitirmek, bunu benim iin de canl klmak ve etrafmda bir kuvveti uyandrmak ve uyank tutmak iin. Kuvvet, buna zgrlk de denir. CChronique des idees perdues, s 218) (F. Chtelet, Kaybolan Yllarn Gncesi). 10 Nasl eyleme gemek ve bu kuvvetin eylemi hangisidir? Eylem akldr. Anlayalm ki, akl bir yeti deildir, ama bir sretir ve bir maddeyi biimlendirmeyi veya kuvveti glendirmeyi ierir. Akim bir oulluu vardr; nk maddeyi dnmek iin hi bir motifimiz yoktur, ne de tek olan eylemimiz vardr. Herhangi bir oklukta, bir btnde, her seferinde belli bir maddede insani ilikileri kurduumuzda bir usuluk sureci yaratr ve tanmlarz. Eylemin kendisi, iliki olarak daima siyasidir. Bu sitede olabilir, ama benim iimde, baka gruplarda, kk gruplarda da olabilir, sadece benim iimde de. Psikoloji veya tek kabul edilebilmen psikoloji bir siyasettir, nk kendimle insan ilikiler, her zaman, lzmdr. Psikoloji deil, denin bir siyaseti vardr. Metafizik deil, varln siyaseti vardr. Bilim deil maddenin siyaseti, nk insann kendisi maddeyle doludur. Hatta hastalk bile, yemlemedii vakit, ynetilmesi gereken bir eydir ve zorunlu olarak insan ilikileri buna yerletirmek l-zjmdr. Ya da sesli bir madde : Gam veya bir gam (mzikte) bu madde yle ki, kuvvetini gcelletirsin ve kendisi insan olsun diye, insan ilikileri ieren bir usuluk surecidir. Marx bu anlamda duyu organlarn zmlemekteydi ve onlarca insan-doa ikinliini gstermekteydi : kulak, sesli nesne mzikal olduu zaman insanileir. Klglar ve klgy, insann eylemini veya oluunu ieren birok usuluk srecinin btndr bu. Bu adan bir jenerik veya tarih bak alnca, bir insan btnlk var m yok mu bilemiyoruz. Salt bir kuvvetin, eylemden ayr olduu bizi hayran brakacak insan bir madde var mdr? Bizde, bunun tersi olmadan, zgrlk olamaz : Demin Chtelet kopmadan bahsetmekteydi. Herhalde, bu, kuvvetin kapal bir eylemi, onu gerekletirmeye kabil olan ey11 leme kart olmal. Akln tersi olmaktan ok onun bir bryz, bir kstlama, bir yabanclama, ama insan iliki yokmucasma sanki, insan ilikinin kendisine ikin veya ieriden bir iliki, insana ait bir insansz-lk : nsann insan yenmeye veya insana yenilmeye alt bir g olan zgrlk. Kuvvet pathos'tur, yani edilgenliktir, alglamadr, ama alglama ncelikle darbe alma, darbe vurma kuvvetidir .tuhaf bir dayankllk. phesiz her seferinde efendilerin eylemi olan hakimiyet sistemlerinin tarihi yaplabilir; ama bu yedikleri tekmeler adna tekme atmak itah olmadan bir hitir. Spinoza'nn

sylemi olduu gibi insanlar sanki zgrlk iin mcadele edermicesine hizmetkrlklar iin mcadele etmektedirler. yle ki, tekme atlsn veya yenilsin, iktidar insann doal varlnn edilgenlii olmadan insann sosyal varlnn eylemi olamaz. Chtelet'nin Claude Simon'da izlerini bulduu toprak ve sava btnl. Yahut Marksizm ki, o asla tarih insann eylemini, onun ifti olmadan doal varln edilgenliinden ayrmanutr : Akl ve ussuzluu, bu Marx'n temasnn kendisi olduu gibi, bizimkidir de... nsanln toprana bal, effektif edilgenliin eletirisinin bilimi olmak ister. nsan lml olduu iin lmez (yalanc olduundan dolay da yalan sylemez) ne de sevgi olduu iin ak olur : nsan lr, nk hayvan yerine konulur; nk ldrlr. Tarih materyalizm bu olgular bize anmsatr ve Marx Kapital'de belli bir dnemde -ayrca ok belirgin bir dnemde- edilgenliin olgusunu veren bir dnemde ynden zmleme mekanizmalarn salayan yntemin belli ana hatlarn ortaya karmtr (Questions, Objectons, s. 115) (F. Chtelet, Soru ve tirazlar). 12 Chtelet'de daimi olarak, en azndan dnyann bir mitsizlii iin, mthi nezaket dolu Pathos'a ait deerler yok mudur? Eer insanlar kendi aralarnda birbirlerini ykma uratyorlarsa, belki de kendi kendisinin kuyusunu kazmak yelenebilir; hem de romanesk ve hatta gzel koullarda. Fitzgerald Tm yaam tabi ki bir ykm srecidir diyordu. Bu tabi ki bir ikinlik belirtisidir: nsann kendisinin insanlk d olan bir ilikisi. Chtelet'nin tek roman olan 'Ykm Yllar' (Les annees de demoltion) Fitzgeraldiyan bir ilhama, felketin bir zerafetine elik eder. lnse bile, mzik gibi muhteem bir ede lmn denemesini, arzunun yerine, yatrma koymak niye yaplmasn? Bu psikanalizin deil, ama siyasetin uradr. Bir kimseyi veya bir topluluu katedebile bu ykm vektrn kayda almak gerekir, Atina veya Perikles. Perkes, Chtelet'nin ilk kitab olmutur. Chtelet'ye gre Perikles bir kahramann veya byk bir adamn imgesi olarak kalmtr : Edilgenliinde bile, veya demokrasinin yokolmas olan Perikles'in kaybmda ve hatta bu phe verici vektr takip ettiinde bile... Pathos'un ikinci bir deeri daha vardr, nezaket. Bandan beri akln bir eyleminin balangc, insanlar aras ilikilerin bir eskizi olan gerekte olan Yunan nezaketi. nsan ilikileri bir lyle, siteyi deerlendiren mekann rgtyle balar, insanlar arasndaki geometrik olan, hiyerarik olmayan tam bir mesafenin kurulmas sanat, darbe vurmamak veya almamak iin, ne ok yakn ne de ok uzak olmak. nsanlarn birbirleriyle kar]amalarndan bir rit, iin iinde biraz izofreni de olsa bir ikinlik riti yapmak. Vernant'-u ve Genet'nin bize hatrlatm olduklar, Eski Yunanllarn bize retmi olduklar gibi, kurulu bir merkeze ivilenip kalmamak ve zgr insanlarca gerek13 letirilen dei toku edilebilen ve simetrik ilikiler kimilerini rgtleyebilmek iin insann kendisiyle birlikte bir merkezi tayabilme kabiliyetine sahip olmak. Belki de dnyanm mitsiz durumundan kurtulmann yeterli yolu budur: Gitgide nazik insan says azalmaktadr, halbuki en az iki nazik insan lzmdr ki bir iliki kurulabilsin. F. Chtelet'nin ar nezaketi de pat-hos'un nc bir deeri iin bir maskeydi ve buna scak bir iyi dileklilik ad verilebilir. Buna ramen hatta bu deer, bu kalite Chtelet'ye atfedilse bile, bu ad da uygun deildir : Ama bir kalite veya bir deerden ok buna dncenin dzenlenmesi, eylemi denilebilir. Bu unu ierir : Birinin kendinde veya kendisinin dnda, usuluk srecini yerletirmeye nasl kabil olacan bilmemek. phesiz neye ihtiyac vardr, ykmdan kmak iin hangi ynteme bavurmaldr? Byk bir ihtimalle hepimiz bir ykm sreci iinde douyoruz, ama hi bir ans karmamalyz. Mutlak akl diye bir ey veya tamamen bir usuluk yoktur. Kiilere gruplara, dnemlere, yerlere gre ok deiik, ayrk usuluk sreleri vardr. Bunlar l domakta, kaymakta, kmazlara saplanmaktadrlar, ama baka yerlerde yeniden ortaya karlar ve buralarda yeni llerle, yeni ritimlerle ve tavrlarla ilerler. Usuluk srelerinin okluu gerek epistemolojik (Koyre, Bachelard, Canguilhem) gerekse sosyo-politik (Max Weber) zmlemelerin nesnesi oldular. Ve Foucault son kitaplarnda bu okluu yeni bir etik projesini oluturacak olar insan ilikilerinin zmlemesine doru ynlendirdi. Foucault, buna znelsellik sreleri adn vermekteydi: nsan kendi kendisiyle kurduu ilikilerde yabanclama veya zgrleme konumlarnda duran bir akim tarih krkln, yol deitirmelerini, sapmalarn gsteriyordu. Ve bunun iin daim bir ak14 m mucizesini, her trl sefil mucizeyi bulmak iin deil, ama sadece bakalarnn bambaka tarzlarda ve koullarda onlar izleyecekleri bir sr usulama srelerinin belki de birincisini oluturan diagnostii yapmak iin, Foucault eski Yunanllara kadar uzanmak zorunda kald. Foucault, Yunan sitesini yeni bir mekann rgtlemesi olarak deil, ama zgr insanlar veya vatandalar aras rakip olarak tanmlanabilecek insan ilikiler olarak belirtiyordu (siyasette olduu gibi, sevgide, jimnastikte, hukukta...) : Bir znelsellii ve usuluun uzantsnda zgr insan, kendi kendini, ancak ilkede, ynetmeye kabil olduu zaman dierlerini ynetmeye kabildir. Kurucu eylem olarak nitele-

yemeyeceimiz, ama krk bir zincirde tekil bir olay olarak sunabileceimiz tamamen Yunanl eylemi veya sr budur. Ve phesiz Chtelet kendi hesabna bu nedenden dolay Yunan sitesinden yola kmakta ve burada bir k noktas bulmaktayd. Bylece Foucault ile akt. Adalet fikri Chtelet'ye Yunan sitesini tanmlatyordu, sadece dier kavramlarla olan ayrmnda deil, (papaz, imparatorluk memuru) ama buna ait olan uslama srecinde ortaya kan ve bunlara bal olduunda da (rnein ans oyunlar). ans oyunlar nasl bir akl eyleminde alnd, kimse bunu Chtelet'-den iyi gstermedi. Chtelet iin de uslama tarih ve siyas bir sretir ve Atina'da ilk olarak bagsterdii gibi kaybn da, yokoluunu da tanmtr; Perikles'den aynlan olaylar baka srelerde, baka ekilde olay haline gelmilerdir. Atina ebed bir akim olay deil, ama geici bir usuluk srecinin tekil bir olay olmakla daha byk bir paralellik kazanmtr. Hukuk olarak tek ve evrensel bir akl olarak dndmzde Chtelet'nin burnunu sokmak adn verdii metafizik bir nezaketsizlie deriz. Bunun te15 hisini Platon da yapmtr; ama aklda sadece ve sadece insan bir yeti, insann sonunun bir yetisini bulduumuzda hl teolojik bir akmlk iindeyizdir. Srelerin okluu yerine sanki iddet sylemin iinde yuvasn kurup, ona bir sr ynlendirme yaparm gibi iddete kar duran sylemin ikiliini dikeriz. Chtelet uzun sre Eric We'in derin etkisiyle, Hegel'ci ve Pla-ton'cu bir modeli takib ederek, sylem ve iddet kartlna inand. Ama kendinin bulduu, tersine insana has bir insanlk diiliin konuulduu sylem oldu : Kendi usuluk srecinde, bu sreci ortaya koymak syleme aittir ve bu baz motiflerin etkisi sadece bir oluumda ve baz olaylarn yararna mmkndr. Tarihin douu (Naissance de Fhistoire), onun nemini yapan Chtelet'nin Platon ve Hegel'den ok Tsidid'e yakn bir logos'un veya sylemin imgesini kurmasdr. Ve ikisini de evrensel akl doktrini itmektedir: ideal bir sitenin topik gereksinimini anmsatmak veya hukuk olarak evrensel bir devlet ki, bu hep demokratik olulara kar evrilmitir; bir sapmay iaret eden kainatn sonuna gereksinme, bir kerede hepsi iin retilecek akim tm insanlk d veya iddet darbesinde birleecek akln temel yabanclamas. Bu ayn burnunu sokma, akla bir akmla ve bu akln ahlknn bozulmasna yol aar ve Flaton'dan beri dierini iftletirir. Chtelet usu bir grglclk (emprisme) veya oul ve grglc bir usuluk gelitirir. Grgl adn verdii ncelikle olumsuz bir biimde iki ilkeye baldr : Soyut hi bir eyi aklamaz, aklanmas gereken soyuttur; evrensel hi olmamtr tek olan tekil, tekilliktir. Tekillik bireysel olan deildir, belli bir durumu ierendir, olay, gizil, veya daha dorusu gizi]lklerin belli bir maddeye yerletirilmesidir. Bir grubun, 16 bir kimsenin, bir toplumun siyas haritasn izmek birbirlerinden ok ayn eyler deildir : nemli olan bir tekillii, komusununkine kadar, olay beraberlii yaratmak amacyla, uzatmaktr, yani en dolu veya en zengin btne tamaktr. Bunu bir tarihiymi gibi yapabiliriz: rnein Atina tarihi: Ama, ancak Perikles'in yapm olduu ilemi yeniden ele almam bilirsek tarihi olabiliriz, bu kesimenin adna hakkyla Perikles denebilen, siyasetsiz yalnz ve sakl bekleyen tekilliklerin kesimesi olmadan tarihi olamayz. Bir birey herhangi biri de olsa bir tekillik alannn kendisidir. Bu tekillik alan uzatlabilecek ortak-biimleri ortaya karmak iin komusunda ve kendi zerinde ele alndnda zel bir ad kazanabilir. Bunu Chtelet'nin kendisi sylemektedir : Kk burjuva bir eitim grdm; Hegel'den etkilendim, her duygusal ruhu hasta edebilecek tarihi dnemlerden birinde yaadm... te olgu, grnte hi alakasz gibi duruyor, ksaca oul bir btn, bir kii olmay gerektirmeyecek bir eyin geniletilmesi. Maddenin neminden bamsz bir ekilde grgl veya imdiki zamann tarihi ad verilecek olan. Bu ne yaanm olan ki, bu kendinde tekilliklere haz duyar ve onlar yalnz bir ekilde ayn brakr, ne de evrensel de olanlar boan ve onlardan basit anlar oluturan kavramdr. Bu en dolu grn biimini retmek iin atlan zarlarn ilemidir, gizil iinde en ok tekillii belirleyen eri izgidir, bir noktadan dier bir noktaya giden onca insan ilikiyi ren genileme eylemidir. Aktif olu veya gc gncelletirmek buna denir: Konu olan yaamdan ve yaamm uzatlmasndan yola kar, tpk akln ve onun srecinin lm zerindeki bir zaferi gibi, nk bu yaanan imdiki zamandan baka tarih bir lmszlk yoktur, komuluklar rp, birletiren yaamdan bakas yokSava Makinas F. 2 17 tur. Chtelet buna karar adn verir ve tm felsefesi bir karar felsefesidir, bir karar verme tekilliidir ve iletiim, idnme evrenselliklerine bunlarla kar kar. ster Atina'da isterse odamda olsun, her trl eylem Perikles'idir ve Perikles'i bir eylemden ortaya kan, bir karardr. oul bir btn veya bir oulluk gibi indirgene-mezcesine grgln arl ortaya kar. Grgl. Buna tarih de denilebilir, ama tarihinin yapt anlamnda deil ki, bu nesnellik zorunluluu yznden mesafe koymak zorunda kalr, ama gemi gibi kabul edilen bir nesnenin (konunun) imdiki zaman tarihi olarak kurulmasdr. Bylece, benim iin, bu iinde bulunduum alan grgldr ve bu

yaanana tabi ki karttr -temel olmayan bir doallkla- ve baka bir kayta bal olan kavramsala da karttr. CChroni-que des idees perdues). Usuluk sreci ite byle tanmlanr : Bir gc gncelletirmek, aktif olutur, bir insan iliki kurmaktr, tekillikleri uzatmaktr, karar vermektir. Ksaca, Eylemde bulunmaktr. Btn bu anlatmlar edeerli midirler? Somutu anmsatan her filozof her zaman evrenselin soyutlamasnda dnmektense, eylemde bulunmay yeledi. Evrensel asla ne kotu ne de yzd, ama kuru kum zerinde yzermi gibi hareket etti ve olduu yerde koarm gibi durdu, nk sadece amacna ulamak istedi. Bunun dmda her ey yaamn ikinliinde atlayan tekil akln eylemidir, nk kendine hareket edecek hareketlilikler verir. Byle bir insann imgesini kurmak mmkn olsayd, evrensel bir devletin vatanda, siyasi olarak eylem yapmaya ihtiya kalmazd, en azndan imgelemde hayal temsilini kurmak yeterli olurdu. (Questions objections, s, 18 271). Eylem, bu gcn kendisinin hareketidir. Hareket etmek, eylemi dnmektir, insani ilikiyi kurmaktr. Karar vermek hareket etmek istemek deildir, ama bu hareketi yapmaktr. Her hareketin bir usuluk sreci olmad dorudur. Eer Chtelet derinden derine Aristo'cuysa, bu doal eylem ve zoraki eylem arasndaki ayrma rnek tarihi bir nem verdiinden dolaydr. Zoraki eylem daima yukardan gelir, bir sonu veren bir akmlktan gelir, ona bir yol tayin eden soyut dncenin meditasyonundan gelir ve bunu ele almadan evvel doru dz izgilerle eylemi yeniden ortaya karmaktan bkmamaktan gelir: Ayrca Evrensel olarak kabul edilen bir Akl'a danmaz m, hele hi bir ekilde, lmclce olduu kadar soyut olarak da yeniden balanana kadar giden evreni etkileyen bir felkete bile girmeden. Tekillikleri ortaya karan doal eylemin tersidir ve bu komuluklar oaltr, emelerine ve dnlerine gre yaratt mekanda geniler, nceden belirli olmayan kesimelerle ynlenir, bireyselden kollektife ve kollektiften bireysele gider. Komuluklarn kefedilmesi, tekilliklerin yaylmas, karar akln eylemleridir. Eer akl doal bir yeti olarak kabul edilirse, bu kendisinin tekil eylemlerde birbirine girmi yollarn rn olarak, oradan gelen geni bir mekan kurarak ilerleyen, kendi iine kapanan, bakalaryla karan, patlayan, kendini yok eden, genileyen bir sre olduundandr. CChroniqu des idees perdues, s. 237). Bana yle geliyor ki, felaketler, byk zntler niceliksel ve niteliksel olarak zoraki eylemlerin doal eylemler karsndaki galibiyetlerin anmdan itibaren ortaya kmaktadrlar. klim ve nfus hareketleriyle gmek zorunda kalan halklar, genelde, Pizarre, L rben, kei Pierre gibi saygszlarca karar verilen yol19 culuklardan, en azndan, daha az lmcldrler; 1789* da Fransa'daki devrimci eylemler ve ahlki ve fizik sefaletinin dourduu bakaldrmalar, 19. yzyldaki ulusal ve ii mdahaleleri, 1905 ve ubat 1917 Rus mdahaleleri benim gzmde doal eylemlerin tipleridir, bireyleri eik noktalar zerine tayan toplumlara ait g biimleri tipleridir. Zorbalar saygsz glerini buralara sokar dururlar ki, neeli ve gzel dinamikler snrlansn ve onlarn ellerine gesin: Onlar zorlamak, kendi ilerine evirmek, ve hatta mmknse Devlet davas haline getirmek iin. Bylece de ldrmeler ba-gsterir ve kurumlar yeniden ortaya kar, yani ksk atete kymlar ve hizmetkrlatrma yollan kurulur. (Les annees de demolition, s. 225-256). Franois Chtelet mziin yaknnda yaad durdu. Mzii srekli evinde dinleyen sesli bir varlk olmas fikrine kar kyordu: Mzik eylemin kendisidir. Onda iki karakter buluyordu: Mzik bize ne zaman ne de ebedilii verir, ama sadece eylemi retir; Ne kavram, ne de yaanm dorular, ama duygulu Akln eylemini oluturur. phesiz Wagner'den bahsetmiyordu, nk Wagner aknlkla ok uram, zoraki eylemlere balanm, Evrensel ve ykmn evrenselliine gnl vermiti. Sz konusu olan Mozart't ve talyan Operasyd, Verdi'ydi. Chtelet'nin her eyden ok arzulad Verdi'nin Perikles zerine yapt opera olabilirdi. Mzik ona en mthi bir karar olarak gzkyordu, daima yeniden alman ve yeniden ele alnacak oland. Ve Chtelet'nin mzik zerine yazd sayfalar mthitir, nk bunlar bize dncesinin kendine has sesliliini son anma kadar vermektedirler. Mzik sanatnn iki grnm vardr: Biri genelde ruha atfedilen eylemlerin maddliini ortaya karan sesli molekllerin dans gibidir ve kendi sahnesi gibi 20 genileyen tm bedenin stnde hareket eder; dieriy-se genelde psikolojiyle ifade edilen etkileri dolaysz olarak reten bu sesli maddede insan ilikilerin kurulmas gibidir. Verdi'de etkiyi belirleyen uyumlardaki vokal uyumluluun kuvvetini ierir, halbuki melodi tm maddeyi tayan eylemleri kazanan melodidir: Mzik bir siyasettir. Ruh olmadan ve aknlk olmadan, madd ve bantl mzik insann en usu eylemidir. Mzik eylem yapar ve bize eylem yaptrr. Yaknlmz salar ve onu tekilliklerle doldurur. Bize akln temsil etmek ilevi deil, ama gc gncelletirme ilevi olduunu hatrlatr, yani (sesli) bir maddede insan ilikileri kurmak. Bu operann tanmdr. Ayrca mzik sayesinde, sonunda, iki szcn birlikteliini anlayabiliriz, tarih materyalizm.

Mziin bilekeni farkl dzeylerde ve derecelerde genileyerek bir yzeydeymi gibi olduunda eylemcileir. Mziin hi derin bir etkisi yoktur, sadece kaslar geren ve iorganlan titreten bir ey olduunda madd bir anlam vardr o kadar. Resmin dz yzeyin bir teknii olmad, heykelin boyutlu bir mekann teknii olmad gibi, mzik de zamann bir llle-mesi veya oyunu deildir. phesiz, akp giden zamann, hzlanan veya duraklayan bir olayn hissini verebilir. Ama bu sadece bir grntr. Kullandm eretilemelerin hepsinin ortak bir hatas vardr: Bunlar mziin etkisini temsiliyet alanna yerletirirler. Halbuki mzik n sunar ne de bir eyi temsil eder, grnte bile bunu yapmaz: Yapaylnda mziin bedenin tm yzeyini duygusal klma zellii vardr, hatta bedenin en derin ufak ksmlarn bile, sesli nicelikler ve onlarn bileiminin arpmasn bile... eyin, fikrin epistemolojik, insann ve dnyann antropolojik, maddenin ve tinin varlkbilimsel farkl21 llk]alrn tesinde - klgsal ilikileri aydnlatmaya yaraya bilgilerin sistematik olmayan ve birleik bir btn11^11' niceliksel bir fiziin projesini dndm ^jlum. Halbuki, bana yle geliyor ki, kklerini ^fr^e'de ^u^an ve biraz da praxis olan, Aristo'nun an]ad anlamda, yani yarattnn zerinde deitir-me taklit etmede, bir eser olarak, sanatn emei, bu ^zgin eleri olan yapay gereklikler retir. Bu ara-tnnanm iinde, mzikal sanat u ekilde ayr durur: g^gisnda grntyle ilgili olan temsiliyeti darda kakarak ve bylece muhtekir - tasavvur tuzam aa-rak tanma gc ve hazz olan glere sahip olan oto-ma^Lar kurma iinde ok ileriye gider... phesiz bu erdeme sahiptir : nce maddeyle hareke genelde ruha atfedilen eylemlerin maddliini hissj ^lmak. Guiseppe Verdi'nin kahramanlarnn birin-Cjj psikolojisine g ve gereklik veren budur. Ayn ne-denien dolay Moliere'in dahiyanilii ona Mozart'n ver-fa mzikal cmleleri nceden dnemezdi: don Gio-vaEni iin Elvira'nm duyduu ateli arzu, korku, ten-sej ihtiras, kin ki, idnsel ve bilimsel psikoloji t-^g/anr veya tmdengelir, mzik ise tekil konumlarm-ja onlar vareder (Chronique des idees perdes, s. 237 241). 22 KAPTALZM VE ZOFREN BlN YAYLA Gebebilimi ncelemesi : Sava Makinas BeHt I: Sava makinesi Devlet aygtnn dndadr. nerme I: Bu dardalk ncelikle mitologia, destan, dram ve oyunlar tarafndan belirlenmitir. * Hint-Avrupa mitologialarnn ok kesin zmlemelerinde Georges Dumezil politik egemenliin veya hkmdarln iki bal olduunu gsterdi : byc-kraln politik egemenlii, hukuku-papazm politik egemenlii. Rex ve flamen, raj ve Brahman, Romulus ve Numa, Varuna ve Mitra, despot ve kanun yapc, balayc ve organize edici (rgenleyici). Ve phesiz bu iki kutub terimi terimine, tpk koyu bir aklk, iddetli ve sakin, hzl ve ar korkun ve kurallatnl-m, ba ve anlama^ gibi vs. birbirlerinin kartdrlar (1). Fakat kartlklar sadece grecelidir, ift olarak ilem grr, kendileri egemen bir birlik oluturur, ya da Birin blnmesini alternatif olarak ifade ederler, hem tamamlayc, hem de 'antitetik', biri dierine gerekli ve sonuta birbirlerine dman, atma mitologias olmadan : Planlar zerindeki her zel beti) Georges Dumezi, M itfa-Varuna, Gallimard ba ve szleme zerine) (bkz. s: 118-124). (Nexum ve mutun m, 25 lirtme mekanik olarak, dierinin zerinde ayn zel belirtmeye arr; ve onlarn ikisi birden ilevin alann tketirler. Onlar bir-iki de i gren, ikili ayrmlar datan ve ieriliklik ortam kuran bir devlet aygtnn en nemli eleridir. Devlet aygtndan bir kerte yapan ikili eklemlenmedir. Savan bu aygtn iinde olmadna dikkat ekilecektir. Yahut devlet, sava tarafndan olumayan, bir iddete sahiptir.- Devlet savalar deil, polisi ve gardiyanlar kullanr, devletin silahlar yoktur, o ani bysel kapmayla hareket eder; her eit kavgay nleyerek yakalar ve balar. Yahut devlet bir orduya sahip olur, ama bu ordu savan hukuki bir btnlemesini ve asker bir ilevin rgtlenmesini ngrr (2). Sava makinasmm kendisine gelince, devlet aygtna indirgenemez, onun egemenliinin dnda, onun hukukundan nce gelen bir eymi gibi durur. O dardan gelir. Sava tanrs, Indra, Mitra'ya, Varuna'dan daha az kart deildir (3). Indra ne bir ncy oluturur ne de ikisinden birine indirgenebilir. O deiimin kuvveti ve geiciliin frlamas, sr, ar bir eitlilik ve lszlk gibidir. Anlamaya sadk kalmad gibi ba da zer. lye kar bir fke, arla kar bir abukluk, kamuya kar bir giz, egemenlie kar bir kuvvet, aygta kar bir makina deerini ta(2) Devlet, ilk kutubuna gre (Varuna, Ourana, Romulus) byse! bir bala iler, ani kapma veya alma:

kavga etmez ve sava makinas yoktur, devlet balar ve hepsi o kadar. Dier kutubuna gre (JVitra, Zeus, Numa) bir orduya sahip olur, ama onu hukuk ve kurumsal kurallara sokarak, ki bunlar Devlet aygtnn tek bir ksmn olutururlar: bylece Mars-Twaz, sadece bir sava tannsdr, ama savarn hukuku tannsdr. Dumezil, Mitra-Varuna, s: 113, 148'den alnt. {3} Dumezil, Heur et mafheur du guerrer (Savann Talihi ve Talihsizlii), P.U.F. 26 r. O baka bir adaletin ahitidir; hatta bazen hi anlalmayan bir vahetin adaleti, bazense taranmayan bir acmann (balar zmesine gre...) ahitidir (4). Durumlar aras ikili ayrlmalarda ilem grecei yerde, her eyi bir olu ilikileri iinde yaadna gre, kadnlarla ve hayvanlarla zellikle baka ilikilerin ahitidir. likilerin haberlemesi kadar terimlerin ikiliklerini de geip giden tm bir kadn-olu, savann hayvan-oluu vardr. Her bakmdan, sava ma-kias baka bir trdendir, baka bir doaya sahiptir ve devlet aygtnn kkeninden ayrdr. Kastl bir rnek ele alp, devlet aygtn ve sava makinasn, oyun kavramlarna gre karlatrmak gerekebilir. lgili uzamdan ve ksmlar aras ilikilerden ve bak asndan satran oyunu ve go oyunu. Satran talarnn oyunu bir devlet'lilik yahut bir saray oyunudur; in imparatoru onu sarayda oynar. Satran talar kodlanr, onlarn hareketlerinin, durumlarnn ve arpmalarnn meydana geldii i zellikleri ve i doalar vardr. Bir piyon, piyon, bir piyade eri, piyade eri, bir atl, atl olarak kalr; onlarn nicelikleri verilmitir. Her bir anlatm znesi gibi greceli bir erk tar; ve bu greceli erkler anlatm znesinde, satran oyuncusunun kendisi veya oyunun i ekilleriyle tasarlanrlar. Buna karm go oyununun piyonlar tane tanedir, pastildir, basit aritmetik birimleridir ve nc ahs veya kollektif anonimden baka ilevleri yoktur: o ilerler, bu bir erkek, bir kadm, bir pire, bir fil olabilir. Go'nun piyonlar znelememi bir makinasal dzenlemenin eleridir; onlarn i zellikleri yoktur, sa(4) Savann rol zerine, hukuk bir szleme olduu kadar bysel olan baa kar kan ve onu zen olarak bkz. Mitra-Varma, s: 124-132. Ve Domezil'deki fkenin zmlenmesi iin de. 27 dece durumlar vardr. Ayn ekilde iki kta da ilikiler ok deiik deil midirler? ortamlarnda satran talan aralarnda ikili - bir ynllk ilikilerini saklarlar ve ayn ekilde hasmlannnkiyle de : ilevleri yapsalc deildir. Halbuki bir Go piyonunun sadece bir d ortam vardr; yahut yldzlar burcuyla, belirsiz bulutlarla dsal ilikileri vardr. Ve bunlara gre, patlama, durum veya araya katma ilemlerini yerine getirir. O tek bana, tm bir yldzlar burcunu esremli olarak yok edebilir, halbuki satran ta bunu baaramaz (yahut da bunu artsremli bir ekilde yapabilir). Satran bir savatr, ama kurumlam bir sava, kodlanm, ku-rallatrlm, bir cephe, geri gleri, savalaryla bir savatr. Ama kavga izgisi olmayan bir sava, ne geri gleri, ne de cephesi olandr, hatta kavgaszdr o; bu go'nun zelliidir: tamamen salt bir strateji, halbuki satran bir gstergebilimdir. Sonunda, ikisinin mekan ayn deildir: satranta kapal bir mekan datmak, yani bir noktadan dierine gitmek, en az tala en fazla mekan doldurmak sz konusudur. Go oyu-nundaysa, ak bir mekana yaylmak, mekan tutmak, herhangi bir noktadan ortaya, aniden frlamak sz konusudur: hareket bir noktadan dierine doru giden deil, var, kalk olmayan, ne belli getii yeri, ne de ambar olan, srekli oluan bir eydir. Go'nun kaygan mekannn kart Satrancn prtkl mekan. Devletin satrancnn kart Go'nu Nomos'u, polise karn namos. Yani satran mekan kodlar ve kodtan karr (izikli klar), halbuki go baka trl hareket eder; o mekan yerine yeniden koyar (territorialise) ve onu yersizyurdsuzlatrr (*). (Mekanda bir yurdtan (*} Yersizyurdsuzlama, Deleuze ve Guattari'nin bulduklar Franszca lgatfarda olmayan br szcktr. Bu anlamda zel bir anlam tar. (De-terrtoriaJisatJon) szc Franszca territoire szcnden rer. Ama 28 darsn oluturmak, komu bir yeryurd daha kurarak bu yeriyurdu salamlatrmak, dmannn yerini-yurdunu iten patlatp, onu yersizyurdsuzlatrmak, baka yere giderek, kendini yadsyarak, kendi kendini yersizyurdsuzlatrmak..) Baka bir adalet, baka bir eylem, baka bir zaman-mekan. Amasz, hesaba katmadan, hi bir ilgisi olmadan, sebepsiz tpk bir mukadderat gibi geliyorlar.... Bakente kadar nasl geldiklerini anlamann imkn yok, buna ramen iste ordalar ve her sabah sanki saylar oalmakta... Luc de Heusch bizi ayn emaya gnderen bir Bantu mitosunu ortaya kartt: Nkongolo, yerli imparator, byk ilerin yapmnn rgtleyicisi, kamunun ve polisin insan, vey kzkardelerini avc Mbidi'ye veriyor ve o ona yardm ediyor ve sonra ban alp gidiyor; gizin insan Mbidi'nin olu marnlamayacak bir eklide dardan geri gelmek iin, bir orduyla ve isterse yeni bir devlet kurmak pahasna, Nkongolo'yu ldrmek iin, babasnn yanna geliyor (5). Bysel-despot bir devlet ve hukuk bir orduyu ieren, hukuk territoire lke, deildir; Orta Asya Trklerinde ve Moolanndak yurd anlamn tar, nk zellikle gebe halklarn yaam biimini anlatmak ister. Gebelerin adrlarn kurduklar yeri

brakp, baka bir yere adrlarn kurmalar ilemidir. Yurt szc ulusal Devlet anlamna geldiinden, szcn sonuna (d) harfi konulduunda, bu ilk anlamn kaybeder. Hem yer hem de yurd anlam iin yerszyurdsuza-ma szcn kullandk. (5) Luc de Heusch, Le Rol vre ou Toriine de I'Eiat (Sarho Kral veya Devletin Kayna), bu kitapta Luc de Heusch, Mbidi'nin ve olunun gizli hareketlerine karn Nkongoo'nun hareketlerinin kamu karakteri zerinde srarla duruyor: biri halkn nnde yemek yer halbuki dierleri yemek esnasnda gizlenirler. Sava makinasmn gizlilikle olan esas ilikisini hem ilke, hem de sonu asndan inceleyeceiz: casusluk, stratejik, diplomas; yorum yapanlar sk sk bu baa iaret ettiler. bir devlet arasnda, dardan gelen bir sava maki-nasnn sessiz fkrmas diye bir ey vardr. Devletin bak asmca sava adamnm orijinallii ve onun ayrksl zorunlu olarak olumsuz bir ekilde gzkr: aptallk, lgnlk, biimsizlik, gayri meruluk, gnah, zorbalk... Dumezil, HintAvrupa geleneinde savann gnahn inceler: krala kar, papaza kar, devletin yapt kanunlara kar (ya kadnlarn ve erkeklerin letirilmesini tehlikeye sokan cinsel kar kma, ya da devlet tarafndan kurumlatrlan kanunlarn sava yasalarna ihaneti) (6). Sava, asker ilev dahil olmak zere her eye ihanet etmek durumundadr ya da hi bir ey anlamamaktadr. Burjuva tarihileri ve Sovyetler Birlii tarihilerinin bu olumsuz gelenei srdrp, Cengiz Han'n hi bir ey anlamadn akladklar olmutur : Devleti grngden hi bir ey anlamyor, ehir grngsnden hi bir ey anlamyor. Sylemesi kolay. Aslnda sava makinasnm devlet aygtna nazaran dardanl her yerde ortaya kar; ama dnmesi kolay gibi gzkmyor. Maki-nanm aygtn dmda olduunu sylemek yeterli deildir, sava makinasnn kendisinin salt bir dandanlk biimi olduunu dnebilmek gerekmektedir, halbuki devlet aygt, genellikle model olarak aldmz bir ieridenlik biimi oluturur; buna gre onu bu ekilde dnme alkanln ediniriz: Hereyi atalat-ran, baz durumlarda, sava makinasmn d gcnn kendisinin devlet aygtnn balarndan biri veya dieriyle karmaya doru gitmesidir. Bazen devletin b-ysel iddetiyle bazen ise devletin askeri kurumuyla karr. rnein sava makinas gizi ve hz bulmu(6) Dumezii, Mythe et Epopee (Mitos ve Destan), Gallimard ilf s: 17-19; Hint tanrs ndra'nn, skandinav kahramann, Starcatherus'un, Yunan kahraman Heracles'in durumlarnda grlen gnah incelemesi. 30 tur; fakat buna ramen devlete ait greceli olarak ikincil belli bir giz ve belli bir hz da vardr. yleyse sava kuvvetiyle beraber bu iki kutbun dinamik ilikisiyle, politik egemenliin iki kutbu arasnda yapsal ilikiyi zdetirmeye varan byk bir tehlike vardr. Dumezil Roma krallarnn izgilerini zikreder: Romu-lus-Numa ilikisi her ikisinin de yasal olduu egemenlik tipleri arasndaki almaayla ve deiiklikle uzun bir seriyi yeniden titretir, ama ayrca kt bir kral ile ilikiyi, Tulus, Hostilius, muhteem Tarquin, yasal, merak verici kimse olarak savann bagstermesini yeniden retir (7). Shakespeare'in krallar da anmsa-tabilinir : iddet, cinayetler ve ahlkszlklar bile devlet izgisinin iyi krallara sahip olmasn nleyememitir; ama bu arada tuhaf bir kimse kayarak gelir, bandan beri niyetinin sava makinasn yeniden bulmak ve izgisini kabul ettirmek olduunu haber veren nc Richard (ekilsiz, kalle ve hain, levlet iktidarnn igalinden apayr bir gizli amatan bahsetmekte ve kadnlarla baka bir tip ilikiye girmektedir) . Ksaca, her seferinde devletin bakasnn izgisiyle savan kuvvetinin bagstermesi kartrlr ve sava makinasn olumsuz biimde anlamaktan teye gidilmez; nk devletin kendisi dardanlktan baka bir ey deildir. Ama dandanlk ortamna yeniden yerletirilen sava makinasn baka bir trden, baka bir doadan, baka bir kkten gelmi olduu gzkr. Devletin sanki iki bann arasnda, iki eklemlenmenin arasnda yerini alm ve birinden dierine gemek iin ona ihtiyac varm gibi grnr. Ama dosdoru olarak ikisinin arasnda geici de olsa, iddet(7) Dumezi, Mltra-Varuna, s: 136. Dumezi ekonomik deiiklikleri tutabilecek kahramann nedenlerini ve tehlikesini inceler, ss: 153-159. le gelip, annda, indirgenemez olduunu koyar. Devletin kendisinin sava makinas yoktur; onu yalnzca asker kurum eklinde ele geirir ve bu ona sorun karr durur. Devletlerin asker kurumlarna kar kukulan buradan gelmektedir; nk bu asker kurum dardan gelen bir sava makinasnn mirasdr. Saltk sava akmn bir Fikir gibi kullandnda politikalarnn gereklerine gre devletlerin ksm olarak elde etmeleri ve saltk savaa nazaran onlarn aa yukan iyi yneticiler olduklarn, Clausewitz, bu genel durumda, hisseder. Siyaset egemenliinin iki kutbu arasnda skm kalm olan sava alm, mahkum edilmi, geleceksiz, kendi kendine dndrd kendi fkesine indirilmi gibi durur. Herakles'in ailesinden Achille, ardndan Ajax eski devlet adam Agamemntn'a kar bamszlklarn syleyecek gce hl sahiptirler; ama ilk modern devlet adam, domakta olan modern devletin adam Ulysse'e kar hi bir ey yapamazlar. Kullanmlarn deitirmek ve devletin hukukuna boyun edirmek iin Achille'in silahlarn ele alan Ulysse olmutur, kendisine kar gnah ileyen, ayaklar altna ald tanra tarafndan mahkum edilen, Ajax olmamtr (8).

Ayn zamanda, hem ayrls hem mahkm edilmi sava insannn bu durumunu Kieist'ten daha iyi gsteren olmamtr. nk, Penthesilee'de, Achille bandan beri kuvvetten yoksundur.- adaletleri ve dinleri, aklar sadece sava biiminde rgtlenmi sava makinas, devletsiz kadm-hak Amazonlarn tarafna gemitir. skitlerden gelen Amazonlar, Yunan ve Tru(8) Ajax ve Sophokes tragedias zenne, Jean Starobinski'nn incelemesine bkz. fke, Gaimard. Starobinski Devlet sava sorunlarn aklar ve anlatr. 32 vah, iki devlet arasndan yldrm gibi geip frlarlar ortaya. nlerine gelen her eyi yerle bir ederler. Achil-le kendisinin benzeriyle, Penthesilee'yle, kar karya gelin Ve anlam tam belli olmayan savata, Achille sava Biakinasyla birlemekten veya Penthesilee'y ak olmaktan kendini alamaz, yani hem Agamem-non'a, hem de Ulysee'e ihanet eder. Buna ramen hl Yunan devletinin mensubudur, nk Penthesileu de onunla birlikte, kendi halknn ortak yasasn inemeden savan tutkulu ilikisine giremez; bu sr yasasna gre, dmann semek ve onunla kar karya gelmek veya ikili ayrmlar yapmak yasaktr. Kle-ist tm eseri boyunca bir sava makinasnn trksn syler ve devlet aygtn, daha bamdan beri kaybedilmi kavgada, sava makinasnn karsna yerletirir. phesiz Arminius ordularla ve ittifaklarla mparatorluk dzeniyle ilikiyi kesen Germen sava makinasn haber verir ve sonsuza dek Roma Devleti'nin karsna dikilir. Ama Hamburg prensi sadece bir d iinde yaamaktadr ve devletin yasasma uymadan zafer kazand iin mahkm edilmitir. Kohlhaas'a gelince, onun sava makinas haydutluktan teye gemez. Devlet ykseldike seenekte (alternatifte) kalmak, byle bir makinann yazgs mdr : yahut devlet aygtnn disiplini altna alnm ve onun askeri organ haline girmek, yahut da kendisine srtn dnerek ikili bir intihar makinas olu, yalnz bir erkek veya bir kadn iin bir yazg mdr? Devlet zerine dnrlerden Goethe ve Hegel, Kleist'i bir canavarm gibi grmektedirler; ve Kleist daha bamdan kaybetmi durumdadr. Ama, buna ramen niin en tuhaf modem zaman andan yanadr? nk eserin eleri, hz, giz ve Sava Makinas F. 3 33 etkidir de ondan (9). Ve giz, onda, ieridenlik biiminde alnan bir ierik deildir, tersine onun kendisi biim olur ve daima kendisinin dnda dandanlk biimiyle zdeir. Ayn ekilde duygular mancnn gcn, olaanst bir hz onlara ileten salt bir dandanlk ortamnda iddetli olarak izdrlm olmak iin bir znenin ieridenliinden kopanlmlardr : ak ve kin, bunlar duygu deildir, fakat etkidir. Bu etkiler o lde savann kadn-oluu, hayvan-oluudur (ay, kpekler). Etkiler bedeni ok gibi geerler-, bunlar sava silahlandr. Etkinin yersizyursuzlama hz. Ryalar bile (Hamburg prensinin, Penthesilee'nin ryalan) sava makinasna ait olan d zincirlenmeler, dalbudak sarmalar ve ara istasyon sistemi tarafndan dandan-lamtrlar. Atlan yzkler. Kleistln edebiyatta bulmu olduu hereye egemen olan bu dandanlk esi, ki Kleist bunun ilk bulucusudur, zamana yeni bir ritim, sonsuz katatoniler ve baygnlklar sreklilii ve hzlandrmalar yahut grltsz gk parltlar verecektir. Katatoni, bu benim iin ok kuvvetli bir etkidir ve grltsz gk panlts, bu etkinin gc beni alp gtrr. Ben, lmek pahasna da olsa, hareketleri ve heyecanl duygulan znesizletirilmi bir kimseden baka bir ey deilim. Kleist'in kiisel forml ite budur : hi bir ieridenlik, znellii kalmayan dondurulmu katatoniler ve lgn konumalar. Kleist'de ok Dou bulunur : biteviye kmldamayan, ama belli edilmek zere ok hzl bir hareket yapan Japon greisi. Go oyuncusu. Modern sanatta grlen bir ok ey Kleist'den gelmedir. Goethe ve Hegel, Kleist'e gre ihtiyar bunaklardr. Tam sava makinasmn yok olduu, devlet tarafndan yenilgiye uratld anda sava (9) Kleist zerine yaynlanmam bir incelemesinde Matheu Cani-ere'in analiz ettii temalar. 34 makinas indirgenemezliinin en yksek noktasnn ahitliini yapar, galip gelen devletin yasalln pheye dren devrimci veya canl glere sahip olan, yaratmaya, lmeye, sevmeye, dnmeye yarayan ma-kinalarda yaylmakta mdr? Sava makinas, ayn hareket iinde mahkum edilmi, alnmtr ve o yeni biimlere brnr, ekil deitirir, dardanln, indir-genemezliini olumlu klar : Batl devlet adamnn yahut batl dnrn indirgemekten eksik etmedii bu saf dardanlk ortamm geniletmek? Sorun I: Devlet aygtnn oluumuna svmek imkn var mdr? (yahut onun bir gruptaki edeerine) nerme II: Sava makinasmm dardanh ayn zamanda etnoloji tarafndan da ger-eklenmitir (Pierre Clastres'n ansna sayg) Para para ilkel toplumlar sk sk devletsiz toplumlar gibi tanmladlar, yani ayr duran iktidar organlarnn olmad toplumlar. Fakat devlet aygtnn olumasn mmkn ve kanlmaz klan siyas farkllamalarn dzeyine veya ekonomik gelime derecesine, bu toplumlarca, eriilmedii sonucuna varld : bylece de ilkeller bu kadar kark bir aygt anlamadlar dendi. Clastres'n tezlerinin ilk nemi evrimci bir konutu (postulat) krmasdr. O devletin meydana getirilen ekonomik bir gelimenin

rn olduu tezine pheyle bakmakla kalmaz, ayn zamanda anlayamadklar bu canavarn meydana kn ngrmek ve ona svmek gibi gizil endiesi olmayan bu ilkel toplumlarn, gerekten byle mi olduklarn sorgular. Bir devlet aygtnn oluumuna svmek, byle 35 bir oluumu olanaksz klmak onlarn ak bilincini asa da, bir takm ilkel sosyal mekanizmalarn nesnesi olacaktr, phesiz ilkel toplumlarn efleri var mdr. Ama devlet eflerin varlyla tanmlanamaz, iktidar organlarnn saklanmas veya srekliliiyle tanmlanr. Devletin endiesi, yleyse, kendine saklamaktr. Bir efin devlet adam olabilmesi iin zel kurumlarn varl gereklidir, ama bir efin devlet adam olmasm nlemek iin yaygn ortak mekanizmalara da ihtiya yok deildir. Svc veya koruyucu mekanizmalar efliin iindedir ve sosyal bedenden ayr bir aygtta kristallemesini nlemektedirler. Clastres, grubun arzularnn nsezisinden baka kural olmayan, inandrmadan baka arac olmayan, prestijinden baka kurumlam bir ordusu olmayan efin durumunu betimler : ef bir iktidar adamndan ok bir yldza, veya bir lidere benzer ve her zaman yandalar tarafndan terkedilme, yadsnma tehlikesi tar. Ama, dahas, Clastres ilkel sava toplumlarda devletin oluumuna kar ynlendirilen en emin mekanizma olarak efi gsterir: Yani sava grubun paralanmasm ve blnmesini nler ve savan kendisi, iktidarsz prestij dolu bir lme ve yalnzla srkleyen baarlarnn birikimi srecinde alnmtr (10). Bylece Clastres en nemli nermeyi ters yz ederek, Doal hukuktan yana olduunu syleyebilir: Ayn ekilde, Hobbes da devletin savaa kar olduunu grmtr. Sava devlete kardr ve devleti olanaksz klar. Savan bir doa (10) Pierre Clastres, La socete contre TEtat (Devlete Karr Toplum), Mintit; iddetin kazblimi ve vahi savann talihsizlii, Libre I ve H'de, Payot Yaynevi. Bu son metinde Castres ilkel toplumdaki savann aln yazsnn portresini yapar ve iktidarn younlamasn nleyen mekanizmay zmler. (Ayn ekilde Mauss potlatch kavramnda zenginliinin younlamasn nleyen mekanizmay gsterir). 36 durumu olduu sonucuna varlmaz, ama tersine devleti nleyen ve ona sven sosyal bir durum olduu gsterilir. lkel sava devletten ortaya kmad gibi, devleti de retmez. Hele devlet tarafndan hi mi hi aklanamaz : baarszl cezalandrmak iin bile deil, dei tokutan gelmekten uzak olan sava dei tokuu kstlayandr, ittifak erevesinde onlar tutandr; bu onlarn devletin bir esi olmalarn ve gruplarn birlemesini nler. Bu tezin nemi ncelikle kollektif yasaklama mekanizmalar zerine dikkat ekmesidir. Bu mekanizmalar ince, kurnazca olabilir ve mikro-mekanizmalar gibi ilev grebilirler. Baz sr ve topluluk grnglerinde grlebilir bu. rnein, Bogota'nn ufak ocuklarnn etesi zerine yazsnda, Jacques Meunier, liderin salam bir iktidar kuramn nleyen ara sayar : etenin yeleri toplanrlar ve ortak alma rpma eylemlerini ortak bir ganimette srdrrler; ama sonra birbirlerinden ayrlrlar ve yemek yemek, uyumak iin birlikte kalmazlar, ayrca ve zellikle etenin her ferdi bir, iki veya yeyle elemitir, yle ki, efle kan bir anlamazlk srasmda bunlar tek balarna gitmezler, ittifak halinde olduklarm da beraberinde srklerler, bunlarn gidii tm eteyi tkayabilir. Sonuta yaygn bir ya snn vardr ve buna gre ete mensuplar on be yama doru zorunlu olarak, oradan kalkp gitmek zere eteyi terk etmek zorunda kalacaklardr (11). (11) Jacques Meunier, Les gamins de Bogota (Bogota Pileri), Lattes Vay., s. 159. ("aynlmaya antaj") s. 177 : ihtiyaca gre, dier ocuk-ar kark utandrma ve sessizlik oyunlaryla, onun eteyi terk etmek zorunda olduu fikrine inandrrlar onu. Meunier eski ufakln aln yazsmn ne lde uzlama halinde olduunun altn izer : sadece salk yznden deil, ama mafa iine de pek iyi giremezler. Mafia 37 Bu mekanizmalar anlayabilmek iin srden veya eteden daha az rgtlenen ve kstl sosyal bir biim ortaya karan evrimci bak asndan vazgemek gerekir. Hayvan srlerinde bile, eflik (sistem) en kuvvetli olan nermeyen, ama ikin ilikilerin bir dokusu yararna kalc iktidarlarn yerletirilmesini yasaklayan kark bir mekanizmadr (12). nsanlarn en gelimilerinde sosyallik biimine kar kibarlar lemine mensup biim kart olarak konulabilir. Kibarlar lemine mensup kmeler etelere yakndr ve sosyal gruplarda olduu gibi iktidar merkezlerine gnderme yapmaktan ok, prestij yaymayla yrrle girerler. (Proust sosyal deerler ve kibarlar alemi deerleri arasndaki bu ilintisizlii gstermitir). Eugne Sue, hem kibarlar alemine mensup hem dandy, ki ya-salclar Orleans ailesiyle grmesi yznden ona sitem ediyorlard, yle syler.- Aileye katlmyorum, srye katlyorum. Srler, eteler iktidar organlar younlaan aavari tiplere karn, kksap tipleri gruplardr. Genelde, bu yzden, eteler, haydut eteleri yahut kibarlar alemi eteleri de dahil olmak zere, tm devlet aygtndan biimsel olarak farkl olan yahut merkezi toplumlarda yapsallaarak edeeri olan sava makinasmm deiime uramasdr. Disiplinin sava makinasna has olduu

sylenmeyecek phesiz : disiplin devletin onlar kendine edindiinde ortaya kan ordularn zorunlu karakteridir, fakat sava makinas, daha iyi olduunu syleyemeyeceimiz baka kurallara uyar. Bunlar, bir kere daha, devletin oluocuk in ok merkezilemi, ok hyerarklemi, ok fazla iktidar organlar zerine eilmitir (s. 178). ocuk eteleri zerine Amado'nun romanna bkz. Capfaines des Sables (Kumlarn Kaptanlar), Gallimard. (12) Bkz. I.S. Bernstein, La domnance socafe chez es prmates, (lkellerde Sosyal Basknlk) Rechersche No. 91, Temmuz 1978. 38 masn elikiye sokan savann en nemli disiplinsizliini, hiyerarinin sorgulanmasn, terk etmeye degin srekli bir antaj canlandrrlar. Buna ramen bu tezin bizi tatmin etmemesini salayan nedir? Devletin ne retim ilikilerinin gelimesiyle ne de politik glerin farkllamasyla aklanabileceini gsteren Clastres' izliyoruz. lgili kamu ilevlerinin rgtlenmesini, artk-rnn olumasm byk bayndrlk ilerinin giriimini olanakl klan, tersine devlettir. Ynetilenler ve ynetenler ayrmn olanakl klan da odur. Onun ngrdyle, isterse diyalektie bavursun, devletin nasl aklanacan pek gremiyoruz. Anlalana gre, devlet aniden, mparatorluk biiminde meydana kvermitir ve geliimci elere gnderimde bulunmaz. Devletin yerinde ba-gsterivermesi tpk bir stn yetenek darbesi gibi olan Athena'nn douudur. Bir sava makinasnm devlete kar ynlendirildiini, ya oluumunu bandan beri svm olduu gizil devletlere kar ya da ykmlarn nerdii gncel devletlere kar ynlendirildiini gsterdiinde Clastres'i yeniden izliyoruz. Aslnda, sava makinas, phesiz, ilkel toplumlarn vahi dzenlemelerinden ok gebe barbar savalarnn dzenlemelerinde gereklemitir. Her halkarda savan bir devlet retmesi yahut da galiplerin, yendiklerine yeni bir kanunu zorunlu kld bir savan sonucu olan devletin retilmesi, sava rnakinasnn gncel veya gelecekteki devlet biimine kar ynlendirildiine gre, tamamen bir kenara atlmaldr. Devleti anlamak iin politik ve ekonomik glerin gelimesi, onun savan bir sonucu olmasndan daha tatmin edici deildir. Buradan itibaren Pierre Clastres kopma'y kazyor : ilkel denilen devlete kar toplumlarla, canavanms denilen devletli toplumlar arasnda, 39 onlarn nasl olutuklarn grmek olanaksz hale geliyor. Clastres tpk La Boetie'de olduu gibi, istekli bir hizmetkrlk sorunuyla yanp tutuuyor : mtebcssiu ve isten d savatan ortaya kmayan bir hizmetkrl insanlar nasl arzu ettiler veya istediler? Hani devlete kar bir mekanizmalar vard : yleyse, niin ve nasl devlet olutu? Niin devlet bu zaferi kazand? Pierre Clastres, sorunu genilete genilete, sorunu zme yollarn kaybetti (13). O ilkel toplumlardan kendi kendine yeterli bir btn, bir uknun (hipostaz) (*) yapmaya doru gitmekteydi. (Bu nokta zerine ok srar ediyordu). Biimsel dardanlktan gerek bir bamszlk oluturuyordu. Bu nedenle de evrimci kalmaktayd ve kendini doa durumuna bal hissediyordu. Fakat, bu doa durumu salt bir kavram olacana, Clastres'a gre, tamamen sosyal bir geree balyd ve bir evrim, bir geliim olacana, an bir deiinim (mtasyon) oluyordu. nk, bir yandan devlet ou(f3) Clastres, (Devlete Kar Toplum), s. 170. Devletin bagsterme-si Uygarlar ve Vahiler arasndaki byk topolojk paylamay ous-turdu. Onun tesinden sonrasndaki silinmeyen kopmayr (kesintiyi) tamamen deitirerek kayda geirdi, nk zaman Tarih olmaya balad. Bu bagstermeyi anlamak iin Clastres ncelikle demografik br ey anmsatt fakat ekonomik determinizmin yerine demografik br determinizm getirmeye kalkmay dnmeden..., ve ayn ekilde sava makinanm olaylara bal zvanadan kmas (?), veyahut hi beklenmeyen bir biimde nce eflere kar olan, sonra baka trl korkun bir iktidar retecek olan bir ekilde peygamberliin dolaysz rol. Fakat, Clastres'in bu soruna vermi olduu zmlerden daha iyisini n-yarglamak, tabii ki, olanakszdr. Peygamberliin olaylara bal rol zerine, Heiene Ciastres'in kitabna bavurulur. La terre ans mal, le pro-phetsme tup guarani. (Acsz Toprak, Tupi Guarani Peygamberlii) Seuii Yay. (*) Ayrks kii: rnein Tann'nn uknumu vardrr Tannbifminde (.N.) * f 40 mu olarak ansdn frlyor, dier yandan is<? devlete kar toplumlar devlete svmek ve ortaya kmasna engel olmak iin ok kesin mekanizmalara s^hip olu-yordular. Bu iki nermenin geerli olduuna inanyoruz, fakat birbirlerine zincirlenmelerinde bata var. ok eski bir ema vardr: <Klanlardan mparatorluklara ... Ama hi bir ey bu ynde bir evrimisi varln bize gstermi3ror; nk eteler ve klanla Impa-ratorluk-Krallklardan az rgtl deillerdir. yleyse iki terim arasndaki kesintiyi kazyarak, yani etelere kendi kendilerine yeterlilik ve devletten daha canava-rms veya mucizev bir ekil vererek, evrim varsaymyla ilgi kesilmez. Devletin daima varolduu, onun mkemmel ve ok iyi biimlenmi olduu sylenmeli. Kazbilimcile** Yeni bulular yaptka, birok mparatorluk buluypri&r. Ur devletinin varsaym

dorulanm gibi gzkyor, devlet insanln en eski zamanlarna kadar gidiyor. lkel toplumlarn byk mparatorluk devletleriyle ilikide olup, iyi denetlenmemi alanlarda ve evrede yaadklarn dnemiyoruz. Fakat en nen^isi, bunun tam tersi olan varsaymdr : yani devleti* kendisi daima dansyla iliki halindeydi ve bu ilikinin dnda onu dnebilmek mmkn deildir. Devitin yasalar, bunlarn hepsi veya hibiri deildir (Devletli toplumlar veya devletsiz toplumlar) ama darsnn ve ierisinin toplumlar vardr. Devlet egemenlik demektir. Ama egemenlik iine ald, zerinde yerel olarak kendine edindii lde hkm srebilin Hem evrensel devlet yoktur, hem de devletlerin d&r*81 d politikaya indirgenemez, yani devletler aras ilikilere indirgenemez. D&rs ayn anda iki ynde durur : devletlere nazaran ok geni bir zerklik sahibi olan ve belli bir anda t# oecumene'e (evrensel -dini anlam41 da-) dalm olan byk dnyasal makinalar (rnein byk ticaret irketleri tipindeki rgtler, yahut sanayilemi yaplar, hem de mesihilik, peygam-bercilik vb. gibi hareketler, slmiyet, Hristiyanlk gi-~bi dini oluumlar); ama ayn zamanda etelerin, kenarda kalanlarn, devletin iktidar organlarna kar para para toplumlarn haklarn dorulamaya devam eden aznlklarn yerel mekanizmalar. ada dnya bu iki ynde, zellikle gelimekte olan imgeleri, bugn, hem evrenseldinsel dnyevi makinalarn yannda, hem de Mac Luhan'n betimlemi olduu yeni klanc bir toplumun yeni-ilkelliinde bize sunar. Bu ynler, her zaman olduu gibi tm sosyal alanlarda yok deildir. Hem de ksm olarak bunlar birbirlerine bile kanabilirler, rnein bir ticar rgt birok iinde ve yolunun bir blmnde, bir korsan yahut yama etesidir; yahut dinsel bir oluum eteler tarafndan iler. Burada ortaya kan, dnyasal rgtlerden daha az nemli olmayan etelerin devlete indirgenemez bir biim sunmalardr ve bu dardanlk biimi yaygn ve ok biimli, zorunlu olarak bir sava makinasmn biimi gibi ortaya kar. Bu yasadan ok deiik bir nomostur. Devlet-biimi ieridenlik biimi olarak daima kamu bilgisine hitap ederek, rahata kutuplarnn snrnda tannabilen deiiklikler sresince kendisine zde ve kendi kendini yeniden retmeye yatkndr. (Maske takm bir devlet mmkn deildir) . Ama sava makinasmm dardanik biimi kendi deimelerinde varolmasn ngrr. Sava makina-s hem sanayici bulularda, dini yaratclklarda, teknolojik bulularda, devlet tarafndan ikincil olarak edinilmeye braklan tm akmlarda ve aklarda varln gsterir. mparatorluklar byk makinalan, krallklar ve eteleri devlete zde aygtlar ve deiken 42 sava makinalarn, ieridenlii ve dardanl, bamszlk terimlerinde deil, daima birbirleriyle ilgili srekli bir alanda, rekabet ve birliktelik varolma terimlerinde dnmek lzmdr. Ayn alan ieridenliini devletlerde gsterdii gibi, devlete kar dikilen veya devletlerden kurtulanlarmdakindeki dardanl da betimler. nerme III: Sava makinasmn dardanl bir gebe veya aznlk biliminin varln ve srekliliini hissettirmeye brakan epistemoloji tarafndan da gsterilmitir. Hem tarihini izlemenin ok g olduu hem de snflamann zor olduu bir bilim ilemi veya bilim cinsi vardr. Bunlar geleneksel kabullenmeleri srdren teknikler deildir. Ama tarih tarafndan kurulan yasal veya kraliyeti anlamnda bilimler de deildir. Mic-hel Serres'in yeni bir kitabmda gstermi olduu gibi, bunun izini hem Lucrece'den Demokritos'a atom fiziinde hem de Arimet geometrisinde bulabiliriz (14). Bylece ayrksn, bir bilimin karakteri unlardr : 1 Akkanlklar zel bir ok gibi kabul edecek katlarn bir kuram yerine, ncelikle, bilimin hidrolik bir modeli vardr; yani antik atom kuram akmlarndan ayn tutulamaz; akm gerein kendisidir veya dopdolu dayanadr. 2 Sabit olana, zdee, ebedilie, oturaklla kart olan bir ayrklk ve olu modelidir. Oluun (14) Michel Serres, La nassunce de la physque dans le tevte de Lucrece Fleuves et turibulences, Minuit yaynlan. Birbirini izleyen noktay ilk ortaya karan Serres'dir, drdncs, bize dierleri ile zincirlenmi gibi gelmektedir. 43 kendisini bir model yapmak ve bir kopyann ikinci karakterini oluturmamak iin paradokstur; Platon, Timee'de bu olasl anmsatmaktayd, ama o byk bir bilimin adna, bunu dlamak ve ona svmek iin yapmaktayd. Halbuki, tersine atomculukta atomun mehur alm byle ayrk bir modeli ayrklk iinde oluta veya geite sunmaktayd Clina-men en ufak bir a olarak bir eik ve dz izgi, eik ve teet arasnda bir anlam tamakta ve atomun ilk hareketinin eiini oluturmaktadr. Clinamen, atomun en ufak ada dz izgiden ayrlmasdr, Bu bir geitir veya en azndan bir tketme, tketici paradoksal bir modeldir. Bir noktadan dierine en yakn yol olduu tanmlanan dz izgili Arimet geometrisinde olan prediferansiyel hesap da bir erinin uzunluunu tanmlamann amacndan baka bir ey deildir. 3 Srmal (maden kr) veya laminaryal (deniz yosunlu) akta bir dz izgiden onun paraleline

doru gidilemez artk, ama erili almdan (sapmadan) , eri b|r plan zerinde hava evrintisinin (kasrga) ve sarmallarn oluumuna doru gidilir; En kk a iin en byk einim. Turba veya Turbo'dan yeni atom srlerinden veya etelerinden byk hava ev-rintisi organlarna. Model kat ve izgisel eyler iin kapal bir mekanda dalma yerine, akm-eylerin ak bir mekanda kendilerinin dattklar hava evrintisel bir modeldir. Prtkl mekanla (metreli) kaygan mekan (topolojik veya projektif, vektoryel) arasndaki fark budur : birinde hesap yaplmadan mekan igal edilir, dierinde ise igal etmek iin hesap yaplr (15). (15) Mziin mekan zamann i>u ekilde ayran Boulez'dir : prtkiil 44 4 Sonunda model problematiktir (sorunsaldr). Teorematik deildir : izdmler, katlmalar, kesip karmalar, ksmlar, bunlara gelen etkilerin ilevlerine gre, ekiller kabul edilirler. Bir cinsten trlere ne belirli ayrmlarla, ne tmdengelimle, ne de zelliklerinin ortaya kt deimez zlerle gidilir, bir soruna onu artlandran ve zmeye alan kazalarla gidilir. Burada geiin her trl ekil deitirmesi, baka bir maddeye dnmesi sz konusudur, en azndan her seklin, bu zden ok, daha gzel olan bir olay belirleyen ilemleri vardr : bir kare drdllemeden bamsz varolamaz, kp birimleriyle llmeden bir kp olamaz, dorultulmadan bir dz izgi varolamaz. Halbuki teorem akllarn dzeyindedir, sorun etkileyicidir ve deiimcilerden ayr tutulamaz, bu bilimde yaratma ve retmedir. Gabriel Marcel'in sylemi olduunun tersine problem bir engel deildir, problem engelin almasdr, nceden yaplan bir atlmdr, yani bu bir sava makinasdr. Problem enin bir parasn en mmkn olana indirgedii ve teorem-genin yerine bunu koyduu zaman byk bilimin engellemeye alt hareket olur (16). mekanda l hem kurall hem de kurald olabilir, bu her zaman bel-i olabilir, halbuki kaygan mekan iin kesinti veya fark istenilen her yerde yaplabilir. Penser la musique d'aujourd'hui (Bugn Mzii Dnmek), Gonthier, s. 95-107. (16) Eski Yunan geometrisi bu iki kutbun kartl tarafndan geilmitir, bunlar teorematik ve problematiktir ve birincisinin zaferiyle e-ik sona ermitir. Eukleides (klid)'in elerinin birinci kitab zerine yorumlarnda (Desclee de Brouwer'in yeni basm) Proclus iki kutub arasndaki fark inceler ve Speusippe-Menechme kartlyia bunu ssler. Matematik bu iddet tarafndan geilmekten eksik olmayacaktr ve rnein belitsel e probematik akmla kar karya gelecektir, sezgisel* veya kurucu ki, bunlar btn teorematiin ve belitseliin (ak-siyomatiin) ok deiik problemlerin hesabnn deerini verirler: Bkz. 45 Bu Arirnet bilimi yahut bilimin bu tip anlay zellikle sava makinasma baldr : problemata'larn kendileri t sava makinalardr ve bunlar eik planlardan geilerden, en azmdan izdmlerden ve hava evrintilerinde ayn tutulamazlar. Sava makinasnm devlet aygtn sollayan bir soyut bilgiden ok deiik biimde bir soyut bilgide, izdmnde olduu sylenecektir. Gebe biimli tm bilimin dardarlk olarak gelitii, imparatoiuku veya kraliyeti bilimlerden ok farkl olduu sylenecektir. Dahas, bu gebe bilim devlet biliminin koullar ve zorlamalar tarafndan yasaklanacak, yahut tresel olarak kar klacak, yolu kapanacaktr. Roma Devleti tarafndan yenilgiye uratlan Arimet bir sembol olacaktr (17). Formalizasyon tarzmca bu iki bilim arasndaki fark g-ebebiliminin bulularn egemenliki biimiyle baskya alan devletin bilimi olmasdr, devlet bilimi, gebebi-limden kendine edinebildiini alkoyar, gerisini gayet kstl bir reete haline sokar ve bunda gerek bilimsel bir konum brakmaz veya en basit ekliyle gebilimini yasaklar, baskya alr, yani gebebiliminin -bilgini iki ate arasnda, onu esinlendiren ve doyuran sava makinasmm ateiyle akl dzenini ona zorla kabul ettiren devletin atei arasnda kalmtr sanki. Mhendis denilen kii (ve zellikle askeri mhendis) eitli deerleriyle bu durumu gsterir. O kadar ki, en nemlisi, gebebilimin devlet bilimi zerinde bir bask uyguladBoulignard, Le dedin des absolus mathematice-logiques (Mantk-Ma-tematik Saltklarn k) Ed. d'enseignement Superieur. (17) Vrilio, L'insecuite du territoire (Alann Gvensizlii], s, 120. : Arimet ile yaratc serbest aratrma olan geometrinin devrinin nasl tamamlanm olduunu biliyoruz. (...) Bir Romal askerin klcj gelenek denilen ipi kesip att. Bylece, geometrik yaratcl yok ederek, Roma Devlet Bat'nn geometrik emperyalizmini kurdu. 46 ve tersine, devlet biliminin gebebiliminin verilerini deitirip, kendine edindii snrlardaki sorunlar bunlardr. Kamp sanat iin, eik planlar ve izdmleri her dnemde harekete geiren kastrametrasyon iin dorudur bu: devlet gebebiliminin yerini belirleyerek, kontrol ederek, olduka kstlayarak ll (metrik) ve sivil kurallara boyun emeden ve sosyal alan boyunca sava makina^ma sonularn gelitirmesini yasaklamadan, sava makinasnm bu boyutunu kendine edinemez (bu adan Vauban (*), Arimet'in yeniden ele alnmas gibidir ve Arimet'inkine benzer bir yenilgiye urar). Daha stn olduu sylenen kraliyeti bilimin analitik geometriden pratik bir bamllk yap-

mak istedii izdmc ve betimleyici geometri iin de dorudur bu (Poncelet ve Monge'un bilgin olarak ok yanl durumlar da buradan gelir) (18). Diferansiyel hesap iin de dorudur bu: diferansiyel hesap uzun zaman boyunca bilimsellik d bir konum tad. Onu gotik bir hipotez olarak suladlar, kraliyeti bilim onda uysal bir uzlama deeri yahut iyi kurulmu bir yapnt deeri tanmaktan teye gitmedi. Devletin byk matematikileri ona daha kapal bir konum vermeye altlar, ama tam anlamyla srekli deiim, gei, sonsuzcasna kk, ayrklk, olu kavramlan(*) Sebastien Le Prestre de Vauban (1633-1707) yllan arasnda yaam Fransz marealidir. Fransz snrlarnn bir ounun salamat-nlmasna alm bir genel komiserdir. Lille'e, Namus'a seferler dzenlemitir (1607 ve 1692). XIV. Louis'nin politikasn eletirmesi yznden kraln saygsn yitirmitir. (. N.). (18) Monge ve zellikle Poncelet ile duygusal veya uzamsal prtlk mekan temsiliyetinin snrlan almtr; ama soyut bir sembollln kuvvetine doru olmaktan ok trans-uzamc veya trans sezgisel (sreklilik) bir hayalgcne doru almtr. Poncelet zenne Brunschvieg'-in yorumlarna dayanlacaktr. (Matematik Felsefenin Devreleri, U.U.F.) 47 n, yani gebe ve dinamik tm kavramlar elemek artyla buna giritiler ve sra saylar iin kullanlan or-dinal ve statik sivil kurallar ona zorla kabul ettirdiler (bu adan Carnot'nun tam belli olmayan konumu) . Bu hidrolik model iin de dorudur: nk phesiz devletin kendisinin hidrolik (su mhendislii) bir bilime ihtiyac vardr (bir imparatorlukta hidrolik almalarm nemini kapsayan Wittfogel'in tezleri zerine yeniden dnmeye gerek yoktur). Bir hareketin bir noktadan baka bir noktaya gitmesini, mekann kendisinin prtkl ve ll olmasn, akkann katya bal olmasn ve akmn paralel laminaryac paralarla yrrle girmesini zorla kabul ettiren, hava evintisini engelleyen kylara, kanallara, su yollarna hidrolik gc buyruk altna almak ihtiyac olan devlet olduuna gre bu ok deiik bir biimde olmaktadr. Halbuki, sava makinasnn ve gebebiliminin hidrolik modeli kaygan bir mekanda hava evrintile-riyle yaylmay, mekan tutan bir hareket retmeyi, bir noktadan dierine doru giden yerel harekette olduu gibi yapacana, ayn anda tm noktalar etki altna almay ierir. (19) Demokrit, Menechome, Ari-net, Vauban, Desargues, Bernoulli, Monge, Carnot, Pocelet, Perronet vb.: bu bilginlerin zel konumlarnn anlalmas iin her seferinde bir hayat hikayesi gereklidir. Devletin bilimi onlan bask altna almadan, (19) Michel Serres, a.g.e., s, 105. Bu adan Alembert-Bernoulii kar-rtlm inceler; genelde ki mekan modeli arasndaki fark nemli deildir: Akdeniz havzasnda su eksiktir ve iktidan elinde bulunduran da, ak-alayan da zorunlu akm kabul etmeyen bu hava evrintisi olduuna gre, Clinamen'in zgrlk gibi duran ve akaamamn z gibi duran fiziki dnyas bu yzdendir. Bilimsel kuramla anlalmaz; sularn fati-hiyle anlalmaz (...) askeri makinann ve dalgal cisimlerin ustas : Arimet'n byk kiilii buradan gelmektedir. 48 kstlamadan politik veya sosyal grnlerini bask altna almadan kullanamaz. Kaygan mekan, deniz sava makiasnm zel konumlu bir sorunudur. 'Fleet in being' sorunu, Virilio'nun gstermi olduu gibi, denizin stnde konulur; yani etkisi herhangi bir noktadan fkrabilen kasr-gams bir hareketle ak mekan igal etmek grevi budur. Bu bakmdan, ritim zerine, kavramn ortaya k noktas zerine yaplan yeni incelemeler bize ye-terliymi gibi grnmezler. nk bizce ritimin dalgalarn hareketiyle hi bir ilgisi olmad ve daha zel olarak dzenlilii ll bir hareketin biimini belirledii sylenir. (20) Halbuki, ritim ve l asla birbirlerine kantnlmamtr. Ve eer atomcu Demokrit kesinkes ritmi biim anlammda kullanan biriyse atom biimlerinin ncelikle, yer (magnae res), deniz, hava gibi kaygan mekanlarn alkantlarnn en kesin artlarnda oluturduunu unutmamak gerekir. Kylarn arasmdaki rman akna veya prtkl bir mekann biimine gnderimde bulunan dzenli, ll bir ritim vardr; ama bir akmn akkanlna gnderimde bulunan, yani sv bir maddenin kaygan bir mekann biimine gnderen lsz bir ritim de vardr. Bu iki bilim arasnda, bu devlet bilimi ve sava makinasnn gebebilimi arasndaki bu kartlk veya daha dorusu bu snrda kalan gerilim, baz deiik anlarda ve seviyelerde bulunur. Anne Querrien'in almalar bu iki an bulmak iin ok yararldr, biri 12. (20) Bkz. Benvenste, Problemes de Hngustique generale (Gene! Dilbilimin Sorunlar), dilbilimsel anlamnda ritim kavram, s: 324, 375. Sk sk bu metin olduu gibi kabul edilmitir. Bunun anlam bizce tuhaftr, nk hidrolik sorununun nemini dnmeden atomculuk ve Demokrit'i anmsar ve nk ritimden bedensel biimin ikincil derecede zelleenini ortaya kartmtr. Sava Makinas F. 4 49 yzylda gotik kiliselerin yaplmasyla, dieriyse 18. ve 19. yzyllarda kprlerin kurulmasyla ilgilidir. (21) Ksaca gotik, roman kiliselerinden daha yksek ve daha uzun kiliseler ina etmek istencinden ayrlamaz bu. Daima daha uzaklara, daha ykseklere... Ama bu fark sadece nicelik fark

deildir; nitelik farkn da belirtir : madde-biim statik ilikisi, ata-g dinamik ilikisine doru kayar. Tatan yakalamaya msait itim glerini meydana getirmek iin, daha uzun ve daha yksek kubbeler ina etmek iin ie yarar olan yksekliktir. Kubbe artk bir biim deil, ama talanl srekli deikenliinin bir izgisi olmutur. Bu sanki gotik kaygan bir mekann, roman ise ksmi bir prtkl mekann igal edilmesi gibidir (ki orada kubbe paralel ayak direklerinin yan yana koyulusuna baldr), Oysa talarm boyu bir taraftan dzlem snr olarak yerde bile ileyen bir izdm planndan, dier taraf-tansa oylumlu talarn deiiklie sokulmasnn veya birbirini izleyen yaklakln serisinden (dik a eklinde yontma) ayr tutulamaz. almay oturtmak iin, phesiz, klid'in teorematik bilimi dnlr : saylar ve denklemler, oylumlar (hacimleri) ve yzeyleri rgteyebilen aklc bir biim olur... Fakat, destana gre, Bernard de Clairvaux, orada, abuka vazgeer, tpk ok zormu gibi, ve mateolojiden ok na-tegrafi olan aznlk bilimi olarak tanmlanan, betimle-yici ve izdmc, Arimedi ilevsel bir geometrinin zelliini savunur. Onun yolda, duvarc-papaz, Tru-val Grain nce renmeye balayan birinin izmesine olanak veren ilevsel hareketin bir mantn, sonra ise (2!) Anne Ouerrien, Devenir fonctionnare ou e travai! de TEtat (Memur Oimak veya Devetn i), Cerf; Anne Ouerren'in yaynlanmam almalarna ve bu kitaba bavuruyoruz. 50 mekanda iice girmekte olan oylumlar kesmeyi ve izginin sayy itmesini salamay anmsatr (22). Temsil edilmez, dorulanr ve yol katedilir. Bu bilimin karakterlerini belirleyen denklemlerin yokluundan ok onlarn rastlatsallklarnn deiik rolleri olmas bu yzdendir. Maddeyi rgtleyen tamamen muhteem ekillerin yerine denklemler en ufak niteliksel bir hesapta, ara tarafndan itilmi olarak, rerler. Tm bu Arimet geometrisi en byk anlatma sahip olur, ama ayrca 17. yzyldaki artc bir matematiki olan Desargues ile ve onun geici durayla karlalr. Kendine benzeyen birok insanlarda olduu gibi Desargues da ok az yazmtr; halbuki yaamnda ok nemli eylemlerde etkin olmutur ve daima olay-sorunlar zerine toplanm projeler, msveddeler, taslaklar brakmtr: Karanlklar dersi, talarn kesilii projesinin msveddesi, bir planla bir koni (huni) nin karlama olaylarna zarar projesi msveddesi... Oysa Desargues Paris Parlamentosunca mahkum edilmitir, ona kraln sekreteri kar kmtr; onun perspektif pratikleri yasaklanmtr (23). Kraliyet bilimi veya devlet bilimi talarn boylarn, panolarca biimin, saynn ve lnn sabit modelinin nceliini oluturan artlarda kabul edebilir ve kendine ekebilir, (bu panolar, talar dik ayla yontmann tersidir). Kraliyet bilimi perspektifi sadece statik olarak, onun tm gezingen ve ristik (aratrmann kurallarn ortaya karan) yetkinliini kaldran merkezi bir kara delie boyun e(22) Bkz. Raouf Verges, Les iflumnes de Tart Royal (Byk Kraliyet Sanatn Ustalar), Julliard. (23) Desergues, Oeuvres (Eserleri), Ed. Leiber (Michel Charles'n Desargues le sreklilik tayan, Monge ve Poncelet'nm modern geometrinin kurucusu olmas zerine yazm olduu metni). 51 direrek kabul eder ve kendine eker. Fakat Desargues serveni veya olay, gotik ustalarn raklarnn ortaklaa balarna gelenin aynsdr; nk Kilise, mparatorluk biiminde, bu gebebiliminin hareketini ciddi bir ekilde denetlemek ihtiyacn duymakla kalmaz, inaatlar denetim altna almay, antiyeleri ynetmeyi, nesneleri ve inaat yerlerini kendisi semek ihtimamn Temple tarikat valyelerine brakr; ama dahas, laik devlet kraliyeti biiminde valyelerin kendilerine srtn dner, raklarn kompanyon sisteminin her trl motifini ki, bunlardan biri bu aznlk veya ilevci geometrinin yasaklanmasn ierir, mahkm eder. Anne Querrien 18. yzylda kprler konusunda, ayn hikayenin bir yanksn bulduu zaman haksz mdr? blm devlet normlarna gre edindiine gre, phesiz artlar ok deimitir. Ama kprler ve yollarn hareketlerinin tmnde yollar tamamen merkeziletirilmi bir ynetimin iidir, halbuki kprler ortak dinamik ve etken bir deneyimin maddesi olmakta devam etmitir. Trudaine evinde zgr, genel tuhaf toplantlar dzenlemekteydi. Perronet Doudan edinilmi yumuak bir modelden esinlenmekteydi : kpr akarsuyun gidiine nlem koymalyd veya onu tkamak zorundayd. Bu kprnn arlna, dzenli ve kaln kemer ayaklannca prtkl mekanna kar kemer ayaklarnn sreksizliini ve incelemesini, kubbenin indirilmesini, btndeki srekli deiiklii ve hafiflii savunmaktayd. Fakat bu giriim hemen ilkeci kartlklarla arpt ve sk sk yaplan bir uygulamaya gre Perronet'yi okulun mdr yapan devlet onun deneyine ta giydirmediine gre, bu deneyi yasaklamaktayd. Tm kprler ve yollar okulunun tarihi ki bize nasl bu eski ve yolcu biimin yerini Madenler 52 Okuluna, kamu almalarna braktn, ve ayn zamanda, yaptklar almalarn gittike normalletiini gsterir (24). O halde soruna gelelim: kollektif bir beden nedir? Ve phesiz bu devletin byk bedenleri (cisimleri) bir taraftan bir ilemin veya bir iktidarn monopolnde hazr olan, dier tarafta ise temsilcilerini yerel olarak datan hiyerarik ve farkllam organizmadr. Onlarn aile ile zel bir ilikileri vardr, nk iki uca aile modelini ve devlet modelini ulatrrlar ve kendileri

byk ailenin grevlileri, hizmetileri, iftileri veya kahyalar gibi yaarlar. Byle olmakla beraber, bu bedenin ounda bir emaya uymayan ve eyleme giren bir ey vardr. Bu sadece zelliklerinin korunmas demek deildir. Ayn zamanda devlete baka modeller de sunar, kar kar; baka bir dinamizm, gebe bir ihtiras, sava makinas olarak ortaya kmak ok karikatrms hatta ok ekilsizletirilmis bir tutum olur. rnein ok eski bir lobi sorunu, etkili evresi olan bir grup, devlete kar tavr tam belli olmayan ve devletin kendi etkisine almak istedii sorunlar vardr ve sonucu ne olursa olsun, devletin kendine gre nceden hareket ettirmek istedii bir sava makinas vardr (25). Nasl bir bedenin tini organizmann ruhuna indirgenemez, bir beden de bir organizmaya indirgenemedi Anne Ouerrien, s. 26-27 : Devlet iflas eden deneyin zerine m kurulur? (...) Devlet antiye halinde deil, onun antiyeleri hareket halinde olmaldr. Bir ekip sosyal olarak ina etmek iin deil, ilevlerini yerine getirmek iin yaplr : bu bak asndan alacak olursak devlet sadece devletin isteklerini yerine getirmek maallara yahut devletin emirlerinin modelini yerine getirmek zorunda olanlara ina etmek arsnda bulunur. (25) Colbert lobisinin sorunu zerine bkz. Dessert ve Journet, An-nales Dergisi, Kasm 1975. 53 mektedir. Tin daha mkemmel bir ey deildir, o uucudur halbuki ruh ardr, bir arlk merkezidir. Bedenin tininin ve askeri kknn anmsatlmas m gerekir? nemli olan asker olan deil, fakat onun uzaktan gelen gebe kkdr. bn Haldun gebe sava makinasm yle tanmlamt: aileler veya soysop ve bedenin tini. Sava makinas ailelerle, devletinki ile olan ilikisinden ok deiik bir ilikiye girer. Aile, ona destek olaca yerde etenin ynn tayin eder, yle ki bir soykt bir aileden dierine gre, herhangi bir ailenin elverililiine gre, belli bir anda, en fazla ^agnatik danmay gerekletirmeyi baarandr. Bir devlet organizmas iinde yerini belirleyen ailenin kamusal rn deildir; bunun tersidir geerli olan, buna bir sava bedeninde nl olmay bekleyen soyktne degin hareketliliin veya danmann gizli erdemi veya kuvveti denir (26). Orada ne organik bir ik-darn tekeline, ne de yerel bir temsiliyete gnderim(26) Ibn Haldun, La Muqaddima, Hachette. Bu eserin en nemli temalarndan biri bedenn tininin sosyolojik sorunu ve onun anlamnn belirsizliidir. bn Haldun bedevilie (budun olarak deil de yaam biimi olarak) kar yerlemeyi veya ehirlemeyi koyar. Bu kartln tm ynleri arasnda kamusal ve gizli arasndaki ters iliki vardr : devletin ehirlisinin reklamna kar sava maknasmm bir gizlilii vardr, ama ilk kta, dayanma gizli nden ortaya kar, halbuki dier kta gizlilik yerini nn zorunluluuna brakr. kinci olarak, bedevilik soysop-lann ve onlarn soyktnn hem saltkln hem de deiikliini oynat*; halbuki ehirli karakteri soysoptan salt olmayan hem de sabit ve kat olan bir ey ortaya karr : bir kutubtan dierine doru dayanmann yn deiiklie urar. nc olarak ve zellikle, bedevi soysoplar ^bir beden tini olutururlar ve ona sanki yeni bir boyutm gibi itirak ederler : buna Assabya veya tirak denir. Ve oradan arap sosyalizminin ad ortaya kacaktr. (bn Haldun klan efinin iktidarszl, devlet kurmaya zorunlu olmamas zerine srar eder). Halbuki ehirlilik bedenin tininde bir iktidar boyutu oluturur ve onu otokrasiye verir. 54 de bulunan vardr, fakat gebe bir mekanda kasr-gams bir bedenin kuvvetine gnderen bir ey vardr. Ve phesiz modern bir devletin byk cisimlerini arap kabileleriymi gibi kabul etmek ok zordur. Bir bilini, bir teknik kurmak gibi yahut mzik yapmak gibi yahut da yarglamak gibi, kiliseler, kprler ina etmek gibi belirli dzenlemelerde, bazen hi beklenmedik biimlerde sava makinasna edeer kollektif bedenlerin daima aznlklar veya psklleri olduunu sylemek istiyoruz... Bir yzba alay gerekliliklerini subaylar alay tarafndan veya assubaylar rgtnce deerlendirir. Bir organizma gibi devletin kendi bedenleriyle sorunlar olduu ve bu bedenlerin, ayrcalklar isteyerek, onlara ramen, taan bir eye almak zorunda kald ksa bir devrimci an, deney yapan bir atl devri hep kagelmektedir. Her seferinde kutub-larm ve eilimlerin hareketlerinin, doalarnn incelenmek zorunda kalnan kark bir konumu vardr. Aniden, sanki noterler alay, Araplarn iinde veya Hintlilerin iinde ilerlermi gibi durur, sonra yeniden oradan kp, yeniden rgtlenirler.- sonunda ne olaca belli olmayan bir operakomik. (Orada Polis bizimle... diye barrlar bile.) Husserl tam belli olmayan morfolojik tzlere seslenen bir foto-geometrinin varlndan bahseder, yani gebeler veya yersizyurtsuzlar. Bu tzler duygun eylerden ayrldklar gibi imparatorluku, kraliyeti veya idealist tzlerden de ayrlrlar. Proto-geometrinin kendisi olan bu tzleri ileyecek bilim evsiz ve yurt-suzluk anlamn tayarak belirlenmez : ne duygun eyler gibi doru ne de ideal tzler gibi doru olabilir, fakat dorusuz ve buna ramen sert olabilir (rastlantya gre deil, znde doru olmayan). Daire organik, ideal, sabit bir zdr, ama yuvarlak tam belli olma55 yan, akkm, hem daireden hem de yuvarlaklam eylerden ayr bir ze sahiptir o (bir vazo, bir tekerlek, gne...) Teorematik bir ekil sabit bir zdr, ama onun deiiklikleri, ekilsizlikleri, artp ve kesilip kartmalar, tm deiirlikleri, botanikte emsiye denilen iek durumu, yuvarlak tuzluk

veya mercimek eklinde, belirsiz ve byle olmasna ramen kesin, sorunsal ekiller olutururlar. Belirsiz zlerin eylerden bedensellik olan bir eyden daha fazla bir belirlilik meydana getirdikleri ve bedenin tinini bile ierdikleri sylenecektir (27). Fakat niin Husserl orada bir eit arac, bir protogeometri grmektedir ve salt bir bilim grmemektedir? Her gei tamamen belirsiz olana ait olduu halde niin snrda olan bir geiin salt zne bal kalmak zorundadr? Orada biimsel olarak birbirinden farkl iki bilimin kavramlar vardr ve varlk-bilimsel olarak da belirsiz veya gebe bilimin ieriini kraliyeti bir bilimin kendine almasndan vazgeemedii tek ve ayn eylemler birbirlerinin iine gemi olarak vardr, ve yine orada gebe bir bilim kraliyeti bilimin ieriini karr durur. Hatta srekli hareket halindeki bir snrdan baka bir eye bel balamaz. HusseTde (ve de tersi olarak, yuvarlan dairenin emas olmas ekliyle Kant'da) gebebilimm (27) Husseri'in bellibal metinleri dees I Fikirler I, s. 74, Galimarcl Yay. ve L'origine de la geometre Geometrinin Kkdr, P.U.F. (Der-rida'nm ok nemli yorumuyla s, 125-138). Sorun belirsizdir ve buna ramen kesin olarak bir bilimin sorunu olduundan Salinon denilen eyi yorumlayan Michel Serres'in formlne gnderimde bulunuyoruz: O serttir, dorusuzdur. Doru olmayan doru kesin olamaz. Bu sadece metrik bir doru olabilir (Fiziin ortaya k, s. 29). Bachelard'n kitab bilimde yaratcln roln ve dorusuziuun kuvvetini oluturan yol ve yntemin incelemesinin en nemlisi olarak kalacaktr: Aa yukar) bilginin zerine deneme, Vrin Yaynevi. 56 indirgenemezliinin ok doru bir deer biilmesiii farkna varlmaktadr, ama ayn zamanda bir devlet adamnn veya devletin yannda yer alan kiinin ya-sallnu ncelii ve kraliyeti bilimi oluturann endiesi grlr. Ne zaman bu ncelie bal kalnsa g-ebebilimden bilimst, bilimd veya bilimncesi bir bekinme meydana gelir. Ve zellikle gebebilimi pratik veya basit bir teknik olmad, ama iinde ilikilerin sorununun konulduu ve kraliyeti bilimin bak asndan bambaka bir ekilde zld bilimsel bir alana kayldna gre, pratik-bilim, teknik-bilin ilikileri pek anlalamaz. Devlet ideal daireleri retir ve yenidenretir durur, ama yuvarlak yapmak iin bir sava makinasna ihtiya vardr. Boyun emek zorunda kald basky ve iinde tutunduu birbiri iine gemi eylemleri anlamak iin gebebiliminin kendine zg karakterlerini belirlemek gereklidir. Gebebiliminin emekle ilikisi kraliyeti bilimin ilikilerine sahip deildir. Bu i blmnn daha azyapldndan dolay deil, baka olduundan dolaydr. Devletin daima kompanyonajlarla, gebe bedenlerle veya demirci, tahtac, duvarc vb. tipindeki yollara degin bedenlerle sorunlar olduu bilinen bir eydir. gcn yerleikletirmek, saptamak, i akmnn devinimini kurallatrmak, ona kanal ye su yollar ayrmak, rgt anlamnda loncalar oluturmak ve gerisi iin, zoraki emek gcn armak bu yerlerde (angarya) veya yoksullarn iinden (yardmseverlik atlyelerinde) ie almak bu daima bedenin gebeliini ve ete serseriliini yenmeyi kendine hedef edinen devletin ilk ilerinden biri olmutur. Eer gotik rneine dnersek bu kompanyonan orada veya burada kil57 se na ederken, devletin iine gelmeyen etken ve edilgen (hareketlilik ve grev) bir kuvvete sahip olarak, antiylerde alarak, ne kadar sk yolculuk ettiklerini anmsatmak yeter. Devletin bunlara verdii yant ise, antiyelerin ilerini ynetmek ve ynetenler ve ynetilenler farkll zerine kopya edilmi kuramsaln ve pratiin, el iisinin ve kafa iisinin en byk ayrmnn hepsini iblmnn tm blgelerine geirmek olmutur. Kraliyeti bilimlerde olduu kadar g-ebebilimlerinde de bir plan m varl sz konusudur; ama bu ayn ekilde yaplmaz. Gotik kompanyo-nun toprann planna karn, antiye dndaki mimarn kat stnde yapt ll-metrik plan vardr. Bileim veya dayankllk planma karn oluumun rgtlenmesinin bir baka plan vardr. Drdlletiri-len talarn boylarna karn yeniden retmeye yarayan bir modelin fkrmasn ieren panolarn boyu vardr. Yalnzca nitelikli bir emee ihtiya duyulduu sylenmeyecek : Emein niteliksizliine, nitelikten yoksunluuna ihtiya vardr. Devlet mnevverlerine veya kavramalarna bir erk brakmaz, tersine onlardan kendine sk skya bal, dten baka bir yerde zerklii olmayan, ama devletin emirlerini yerine getirmekten veya onlar yeniden retmekten baka bir ey yapmayanlarn btn kuvvetini ekip almaya yeten bir organ oluturur. Ama bu politik ve gebe ihtiraslarn deerlendiren, devletin kendisinin dourduu mnevverlerin bedeniyle devletin hl zorluklarla karlamas da nlenemez. Her eye ramen, eer devlet srekli olarak gebe ve aznlk bilimlerini bask altna alrsa, belirsiz zlere, izginin ilcvci geometrisine kar gelirse, bunun nedeni ne bilimlerin mkemmel veya gerek olan ieriklerinden, ne de altrlan veya buy-sel karakterleri yzndendir, ama devletin normlar58 kar kan iblmn ierdii iindir. Farkllk dsal deildir: Bir bilimin veya bir bilim kavramnn sosyal alann rgtlenmesine katl biimi ve zellikle bir iblm biimini buraya sokma biimi bu bilimin kendisinin bir blmn oluturmaktadr. Kra-liyeti bilim biimi iin hazrlanm bir madde ve de madde iin rgtlenmi bir biimi ieren hylemorphi-que (hilemorfik) bir modelden ayr

tutulamaz; bu emailin nce ynetilen-yneten, sonra el iisi-kafa iisi halinde blnen toplumdan, yaamdan veya teknikten ok, nasl ortaya kt, sk sk gsterildi. Bunun karakterlerini veren, tm maddenin ieriin yannda yer almas, her trl biimin anlatmn yannda yer almasdr. Gebebilimin anlatmn ve ieriin birlemesine aniden kendisini daha yakn hissetmesi ve bu iki terimin hem biim hem madde olmas daha doru gzkmektedir. te bu yzden dolay gebebilim iin, madde asla hazrlanmamtr, yani badakla-mamtr; o sadece tekillikler tar. (Bu tekillikler ieriin biimini olutururlar). Ve anlatm daha biimsel deildir, fakat yerinde izgilerden de ayrlamamaktadr (bu yerindelik anlatmn maddesini oluturmaktadr). Greceimiz gibi, bu bambaka bir emadr. Dayanan ve sslemelerin dinamik bir ekilde zincirlenmesinin diyalektik madde-biimin yerini ald gebe sanatnn genel karakteri dnldnde bu konuma ait bir fikir edinebilmekteyiz. Bylece sanat olduu kadar teknik olarak kendini gsteren bir bilim asndan i bolm tamamyle geerlidir, ama bunu madde-bi-im ikiliinden almaz (ikili-tekynllklerin rastla-malarvla bile olsa). Daha dorusu maddenin tekilliklerinin birlemesiyle anlatm izgilerinin birlemesi oagsterir ve zoraki veya doal birlemeler dzeyin59 de, bu, yerini alr (28). Bu baka bir emek ve emek etrafnda sosyal alann rgtdr Platon'un Timee adl kitabnda yapm olduu gibi ki bilimsel modeli kartrmamak gerekmektedir (29) Birine compars dierine dispars denmektedir, compars kraliyeti bilimden dn alnm yasal veya corulanm modeldirler. Kanunlarn aratrmasn, sabitleri ortaya karmay, bu sabitler sadece deikealer aras ilikiler bile olsa, iermektedir (denklemler) Deikenin deimez bir biimi deimezin deiir bir maddesi; hilemorfik emay kuran budur. Ama dispars, bir gebebiliminin esi olarak maddebiimden ok alet-gce gnderimde bulunur. Tam olarak deikenlerden sabitleri karmak konu deil, ama deikenlerin kendilerini srekli deikenlik durumuna koymaktr nemli olan Eer hl denklem kaldysa, bunlar artk eksiksiz olanlardr, denk olmayanlardr, cebir biimine indirgeneme-yen deiik denklemlerdir ve bunlar kendi hesaplarna deikenin duygusal sezgisinden ayr tutulamazlar. (28) Glbert Simondon bu hilemorfik erranm ve onun sosyal olaslk-larmn eletirisini ve zmlemesini ok ileriye gtrmtr : (emir verdii zaman : biim, yleyse, anlatlabiienin dzenindedir, *biim emir veren insana, kendisini dnene ve etken biimde anlatmak zorunda olduklarna edeerdir). Bu biim-nadde emasna Simondan dinamik bir emayla kar kar, madde bir sistemin enerji artlarna veya tekillik glerine baldr. Bilim-tekiik ilikilerinin, burada, bambaka bir kavram ortaya kar. (Bkz. Lfr,dvdu et sa genese psyco-biologique (Fiziko-Biyolojik Oluum ve Birey), P.U.F., s. 42-56. (29) Platofi, Tmee'deki metninde ksa br sre Olu'un yeniden retilmelerin veya kopmalarn sadece kanlmaz karakterleri olduunu dnmekle kalmyor, onun kendisinin tek biim ve zde ile yanan bir model olduunu da dnyor. Bu hipotezi sadece ortaya karmak iin anmsyor ve eer Olu bir modelse sad3Ce modelin ei ve kopyas, model ve yeniden retilmesi ortadan kakmak zorunda kalaca glb'i yeniden retim ve model kavramlarnn kendileri anlamlarn kaybedeceklerdir. 60 Genel bir biim, oluturacaklar yerde maddenin tekilliklerini yakalarlar veya belirlerler. Olaylarla veya vakalarla bireysellemeleri ileve koyarlar ve biimin ve maddenin bilekeni gibi nesne lerle ileve girmezler; belirsiz zler vakalardan baka bir ey deildir. Bu bakmdan nomos ve logos arasnda nomos ve kanun arasnda, kanunun hl ok ahlakl bir tad arkas olduu anlamna gelen bir kartlk vardr. Her eye ramen bu yasal modelin gleri, glerin oyununu bilmediinden dolay deildir bu. Bu compars'a degin badak mekanda ok iyi izlenebilir. Badak mekan kesinlikle kaygan mekan deildir; tam tersine prtk-l bir mekann biimidir. Binann ayaklannn mekandr. O bedenlerin dyle, maddenin paralel paralara, blnp datlmasyla, akm olann laminar-yac P) akyla prtkldr. Bamsz bir boyut kuran, heryerde iletiime girmeye yetkin, tm dier boyutlarda biimlenebilen, her ynde mekan prtkl klabilen paralel dikeylikler bunlardr ve oradan itibaren mekan badak klarlar. ki noktann yatay mesafesi iin bir kyas biimi oluturur. Bu anlamda evrensel ekim iki beden arasnda ikili-tekyanllk armn kurallayan tm kanunun kanunu olacaktr; her ne zaman bilim yeni bir alan bulacak olur, bunu arlk alan biimi zerine biimlendirmeye alacaktr. Kimya bile arln kavramnn kavramsal bir zmlenebiliinin sayesinde kraliyeti bir bilim haline gelecektir. klidi mekan paralellerin mehur konutuna baldr, ama paraleller ncelikle evrensel yer ekimine baldrlar ve bu mekan dolduracak sanlan bir cismin tm eleri zerine arln iledii gleri Eskimolarn besin olarak yararlandklar; kurutulmuunu hekimlerin baz yollan geniletmekte kullandklar bir deniz yosunu (.N.). 61 re baldr. Cismi dndrdkleri vakit (arlk merkezi) veyahut ortak ynleri deitirildii vakit deimez kalai paralellerin tm bu glerinin sonucunun uygu-lanma noktas budur. Ksacas

yerekiminin gc la-minaryac, prtkl, badak ve merkezilemi bir mekann taban olarak gzkmektedir; bu kesinkes ll ad verilen okluklar, byklkleri durumlara nazaran bamsz olan ve noktalar ve birimler sayesinde ifade edilen aavarilikleri koullar (bir nokta-dan dierine giden hareket). Bilim adamlar sadece metafizik (fiziktesi) bir endie yznden deil, ama ayrca bilimsel bir endie yznden 19. yzylda tm glerin arlk glerine indirgenebilecein! veya daha dorusu ona evrensel bir deer veren (tm deikenler iin sabit bir iliki), ikili bir tekynllk veren (her seferinde ikiden fazla olmayan...) ekim biimine indirgenebilinip indirgenemeyeceini kendi kendilerine sormaktaydlar. Bu tm bilimin ieridenlik biimidir. No*nos veya dispars bambakadr. Eer ona kar kmak iin gitmedikleri doruysa ve bir o kadar oradan da gelmiyorlarsa, ona bal deilseler, ama deikenlik etkilerinin daima ek olaylarnn ahidiyse-ler, dier glerin arln yakaladklarndan veya ekime kar ktklarndan dolay deildir. Her seferinde, nesne veya biim kavramndan ok daha nemli bir kavram yapan koullarda, bir alan bilime aldnda, bu alan ncelikle yer ekimine ve ekim glerinin modeline, hatta onlara kar kmasa bile, indirgenemez bir alan olarak dorulanr. Bu alan bir fazlay veya bir art dorular ve kendisini bu arta, bu mesafeye yerletirir. Kimya kesin bir ilerleme yaptnda, bu her zaman balarn arlklarnn gcne baka tip bir balama ekleyerek, rnein kimyasal 62 denklemler karakterini deitiren elektiriklere ek getirerek gerekleir (30). Ama hzn en basit zenli incelemelerinin daha o zamandan dikey d ile erili hareket arasndaki farklla kartna veya daha genel olarak dz izgiyle eri arasmdaki farklla ci-namenin farkllk biimlerinde veya en ufak mesafede, en ufak arta kartna dikkat ekilecektir. Kaygan alan ite bu en ufak mesafenin olduu alandr: Ve sadece sonsuza dek komu noktalar arasnda ve komuluun birletirme yolunun her trl belirli yoldan bamsz olduu bir badakl vardr. Bu deme, ufak harekteli deme, klid'in prtkl mekannn olduu gibi, grselden daha dokunsal veya elle yaplan bir mekandr. Kaygan mekann ne su yolu ne de kanallar vardr. Bir alan ki, o kaygan mekan ayrktr, okluun deiik bir tipiyle birlemitir: Mekan hesaplamadan ve sadece onun zerinde giderek seyredilebilinen mekan igal eden kksapsal, merkezinden kopmu, lsz okluklar. Bunlar kendilerinin dndaki mekann bir noktas tarafndan gzlenen izlemeye yant vermezler: bylece seslerin veya renklerin sistemi klidi mekann tersidir. Gravitas veya celer-tast ar ve hzl, arl ve hzll kar karya getirdiimizde orada niceliksel bir kartlk hatta mitolojik bir yap bile grlmemelidir (her ne kadar Du(30) Yani, durum tabii k daha da karmaktr ve arlk tek baat modelin karakteri deildir: Scaklk arla eklenir (kimyada yanma arla baldr/. Ama, orada bile termik alann ne lde arlk merkezi alanndan ayrld veya tersine ona eklendiini bilmek bambaka br sorundur. Tipik bir rnei Monge verir: zel hr fiziin urat bedenn deikenlerinin etkisine elektrii, , scakl getirmekle balar, dier yanda genel fizik enginlikle, arlkla, yer deitirmeyle uramaktayd. Monge ok daha sonra btn bu alanlar genel fizie balamtr. (Anne Ouerren) 63 mezil bu kartln mitolojik nemini gsterdiyse de ve zellikle devlet aygtnn doal aui nn ilevine gre, devlet aygtma gre olsa bile). Hzn genelde bir hareketin sadece soyut karakterinde olmasa da ve arlk veya d izgisinde ok az da olsa ayrlan bir deikende canland doru olsa da, kartlk hem bilimsel hem de nicelikseldir. Yava ve hzl hareketin niceliksel dereceleri deildir, ama nitelikli hareketin iki ayr tipidir; hatta birincinin hz ve ikincinin gecikmesi ne olursa olsun. Braklan ve hz ne olursa olsun den bir bedenden, onun zellikle bir hz olduu sy-lenmeyecektir, ama arlk kanununa gre sonsuza dek den bir yavalk sz konusu olacaktr. Ar mekan prtkl klan ve bir noktadan dierine doru giden aminayac bir hareket olacaktr; ama hzllk, abukluk, en aza indirilen bir hareket iin ve o hareketten itibaren kaygan bir mekana yerleen, kaygan mekann kendisini izen kasrgams bir durum edinecek bir hareket iin kullanlacaklardr. Bu mekanda akm -madde paralel ksmlara blnmez ve hareket noktalar aras tek-ikiynl ilikilerde alglanmaya ke adini brakmaz artk. Bu anlamda, arlk-abukluk, ar-hafif, hzl-yava, niteliksel kartlklar nicelikselleen belirli bir bilimsel rol oynamaz, ama bilime ortak-ya-yc bir koulun ve iki modelin karmn ve ayrmn kurallayan ve onlarn alternatiflerinin, birbirleri arasndaki baatln belli bir roln oynar. Karmlar ve bilekeleri ne olursa olsun, alternatif terimlerinde Michel Serres en iyi forml sunar: Biri yollarn genel kuram, dieri dalgann tmdenci bir kuram olarak, fizik iki bilime indirgenir (31). (31) Michel Serres, s. 65. 84 Bu iki tip biimi veya bilimsel giriimi birbirlerine kart olarak kaymak gerekir: Biri yenidenretmeyi, dieriyse izlemeyi iermektedir. Biri yenidenre-timindeki yinelemeninki ve yeniden yinelemeninki, dieriyse yollara degin olanmki olmaldr, bu yollara degin, seyyar bilimlerin tmdr herhalde. Yola degin olan kolayca tekniin bir kouluna veya bilimin dorulanmasna indirgenir. Ama bu aslmda yle olmaz : izlemek yenidenretmekle ayn ey deildir; ve

yenidenretmek iin asla izleme yaplmaz. Tmdengelimin, tmevarmn, yenidenretmenin lks her zaman ve her yerde kraliyeti bilime dahil olmutur ve kanun'un kesin sabit biimi serbestletiren onca dei-kenmi gibi duran zamann ve yerin ayrmlaryla urar: Eer ayn koullar salanrsa yahut deiken grngler ve deiik koullar arasndaki ayn sabit iliki kurulursa, ayn grnglerin remesi iin pr-tkl ve merkezi arlk bir mekan yeterlidir. Yenidenretmek, yenidenretilenin dmda, sabit bir gr noktasnn srekliliini ierir: Kynn zerindeki aka bakmak. Ama izlemek yenidenretimin lksnden baka bir eydir. Daha iyi bir ey deil, ama baka bir eydir. Bir maddenin veya daha dorusu bir aletin tekilliklerinin araynda ve bir biimin icadnda olmadmzda, abukluk alanna girmek iin arlk merkezinin gcnden kurtulduumuzda; belli bir yndeki aminaryal bir akmn akn seyretmeyi braktmzda ve kasrgams bir akm tarafndan almp gtrldmzde; deikenler sabitlikleri ekip alacamz yerde, onlarn srekli deiimine atldmzda, hep izlemek zorunda kalrz. Ve bu topran ynyle ayn deildir: Yasal modele gre, bir alanda, bir gr noktas zerinde sabit ilikilerin tmne gre, yeniden ye-rimiziyurdumuzu buluruz, ama seyyar bir modele gSava Makinas-F. 5 65 re ise yersizyurdsuzlama sreci alann kendisine yaylr ve onu oluturur. lk bitkine dn ve orada, bu noktadan itibaren dere gibi suyun alsnn nasl olduunu dikkatlice izle. Yamur tahl tanelerini uzaa tam olsa gerek. Suyun kazd ukuru izle, bylece akn ynn tanrsn. yleyse, bu ynde senin bitkinden en uzakta olann ara. Bunlarn ikisinin arasnda meydana gelen bitkiler senindir. Daha sonra (...) yeriniyurdunu geniletebilirsin ... (32) O kadar kaza gibi (sorun) yaylan tekilliklerin olduu vektrn alanndaki akm izlemeyi ieren yola degin, seyyar bilimler vardr. rnein: Niin ilkel madenbilimi, aa yukar gebe konum tayan demircilerle iletiimde olan, zorunlu olarak seyyar bir biimdir? Bu rneklere, her eye ramen kanallar sayesinde bir noktadan dierine gitmenin sz konusu olduu ve akm paralar halinde kesilebilir olduu (hatta bunlar tekil noktalar olsalar bile) sylenerek kar klabilir. Ama seyyar giriimlerin ve srelerin zorunlu olarak pr-tkl bir mekana gnderildii, onlar modellerinden alan kraliyeti bir bilim tarafndan ekillendirildi ve maddelerin kraliyeti bilim modellerine indirildii ve onun modelinin sadece uygulaaml bilim veya teknik ad altnda brakld lde bu dorudur. Genel kuralda, kaygan bir mekan, bir vektr alan, lsz bir okluk daima evrilebilir ve zorunlu olarak bir comparsda evrilebilir klnacaktr: Temel ilemle, her kaygan mekann bir noktasna teet deerek geen yeterli boyutlarn sayma sahip olan klid bir mekan konur ve yeniden konur ve bu temel ilemle yolun el yordamyla aranp taranmasnda onu izle(32) Castaneda, Pherbe du diabe et la petite fumee, eytann Otu ve Kk Duman, s. 160. 66 meye devam etmek yerine, yenidenretimin prtkl ve badalk mekanna dalmas gibi, okluu gz nne alarak, iki vektrn paralellii yeniden ortaya sokulur (33). Bu logos'un veya kanunun nomos zerinde gstermi olduu zaferdir, ama ite, ilemin karkl yenmesi gerekli olan direniin ahitidir. Her seferinde seyyar srecin ve giriimin kendi modellerine bavurulduunda, noktalar tekikiynlln dladklar tm tekilliklerin konumlarn yeniden bulurlar, akm vektrlerin paralelliini dlayan kasrgams ve erili ekilli havasn bulur, kaygan mekan badak ve prtkl olmaya olanak vermeyen deme zelliklerini yeniden kazanr. Kraliyeti yenidenretilen bilimlerde ieridenliklemeye kendini brakmayan yola degin veya seyyar bilimlerin akmyla, bir akm her zaman varolmutur. Ve devletin bilimadamlarnn mcadele etmekten, veya onlar kendi bnyelerine almaktan ve-yg, onlarla ittifaka girmekten bkmayanlann seyyar bir bilgin tipi vardr; bylelikle ona tekniin veya bilimin yasal sisteminde aznlk bir yer nerilir. Bu seyyar bilimlerin usd, giz, by dolu giriimlerle daha ili dl olduundan dolay deildir. Kullanlamayacak kadar eskidii vakit byle bir duruma girerler. Ve ayrca, kraliyeti bilimler bir sr papazlk ve by ileriyle kapldr. Bu iki modelin yarnda asl ortaya kan gebe veya seyyar bilimlerin bilimi ne bir iktidar el geirmek iin ne de zerk bir geli(33) Albert Lautman aka Riemann'm mekanlarnn, rnein nasl klidi bir kesimeyi kabul ettiini, yle ki, sabit olarak iki komu vektrn paralelliinin tanmlanabileceini gsterdi; oradan itibaren fau okluk zerinde el yordamyla bir okluun aranp taranmas yerine, boyutlarn saysnn yeterli olduu klidi bir mekanda dolmas gibi bir okluk dikkate alnr. Bkz., Les schemas de structure Yapnn emalar, Hermann Yay., s. 23-24, 43-47. 67 me iin yaptklar eydir. Byle bir eye olanaklar bile olmaz, nk tm ilemlerini sezginin ve inaatn duygusallk koullarna, maddenin akmn izlemeye, kaygan mekan izmeye, ve tamir etmeye snrlamlardr. Her ey gerein kendisiyle karan dalgalanmalarn nesnelliinin blgesinde alnr. ncelii, kesinlii ne olursa olsun, yaknlam bilgisi kendisini zemeyecei sorunlardan ok sorun

karan duygusal ve sezgisel deerlere bal klar.- Problematik onun tek modeli olur. Kraliyeti bilime onun belitsel ve teo-rematik iktidarna ait olansa, btn ilemleri sezgisel koullardan koparp, onlardan gerek znl kavramlar veya kategoriler yapmaktr. Ve bu nedenden dolay, bu bilimde yersizyurdsuzlama, kavramsal aygtna, yeniden bir yerineyurduna dnmeyi iermektedir. Bu kategorik, su gtrmez aygt olmakszn farkllk ilemleri bir grngnn evrimini takip etmek zorunda kalacaktr; dahas, deneyler ak havada yaplarak, inaatlar yerde kurularak, sabit modellerde onlar ykselterek, koordinatlar ele geirilemez. Bu titizliklerden bazlar gvenlik terimlerine evrilir: 12. yzyln sonunda Orleans ve Beauvais Kiliseleri kerler ve denetim hesaplar seyyar bilimin inaatlar zerine ilemesinde glk ortaya kar. Ama, gvenlik, siyasal lkym gibi, kuramsal devlet normlarnn paralarn olutursa da, baka bir ey sz konusu olmutur. Tm giriimlerine ramen, seyyar bilimler hesap olanaklarn abucack aarlar.- Yenidenretimin mekann taan ek mekann iine yerleirler,- bu bakmdan dolay hemencecik alamayacak derecede byk glklerle karlarlar ve bunlar, canllkla, bir ilem sayesinde zmeye alrlar. Sorunun zmleri zerk olmayan bir takm eylemlerden olumas lzmdr sanki. Halbuki kraliyeti bilimden baka bilimin zerk88 ligini veya kavramlarnn aygtn tammlayacak kadar ll kuvvete sahip bilim yoktur (deneysel bilim de dahil olmak zere). Seyyar mekanlar badaklk me-kanyla iftletirmek zorunluluu buradan domutur, onsuz fizik kanunlar mekann zel noktalarna bal kalmak zorunda kalacaktr. Ama sz konusu olan bir eviriden ok bir kurulutur: Bu nedenden dolay seyyar bilimlerin savunduklar bu kurulu ve onu sunma olanaklar ortada yoktur. Bu iki bilimin birbirlerini etkiledikleri alanda seyyar bilimler sorunlar bulmakla yetinir; bu ki zm bilimd ve ortak eylemlerin tmne gnderecektir, ama bunun bilimsel zm tersine kraliyeti bilime ve onun sorunu olan kendi teorematik aygtndan ve i rgtlerinden geirerek, nceden deitirmesinin biimine baldr. Bu tpk, biraz Bergson'daki akim, sadece sezginin koyduu sorunlar biimsel olarak zmeye bilimsel olana olan akl ve sezgi gibidir, fakat onu yalnzca maddeyi takip edebilecek bir insanln niteliksel eylemlerine brakmakla yetinmesi gibidir... (34) Sorun II : Dnceyi devlet modelinden karmann bir yolu var mdr? nerme IV: Sava makinasmn dardanl sonunda Nooloji (*) tarafndan tankland. ok fazla biimci olarak yarglanan dncelerin ieriinin eletirildii grlr. Ama, soru, ncelikle bi(34) Bergson'a gre aki-sezgi ilikileri ok karktr ve daim bir i-lidlhk ilikisi iindedir. Ayrca Bouigand'n temasma gnderimde bulunacaktr: Problem ve gene! sentez matematiin iki esi ikilliini belli br kartkla etki alanna girerek gelitireceklerdir ki, orada genel sentez her seferinde kategorileri sabitletirir; kategoriler olmadan sorunun genel bir zm olmaz. Bkz. Le dedin des absolus mat* hmatico-Iogques (Mantksal Matematik Mutlakhm k). t } Dncenin imgesinin aratrlmasdr (.N.). 69 imin kendisinin sorunudur. Dncenin devlet aygtnn modelinden dn alnm olduu ve bu modele uygun olduu sylenir ve bunun sonular, yollar, su yollarn, kanallar, organlar, tm bir organon'u sabit-letirdii sylenir. Demek ki tm dnceyi kaplayan nooloji biliminin zel nesnesi olacak ve dncede devlet-biimini oluturacak dncenin bir imgesi vardr. te bylece bir imge tam olarak egemenliin iki kutbuna gnderimde bulunan iki baa sahiptir: Byl bir kapma meydana getirerek, ilikiyle veya ballkla, bir kuruluun etkinliini oluturarak meydana gelen dorudnmenin bir mperium'u (muthos) (*); ve bir kuruluun cezasn tayarak hukuk ve yasal bir rgt oluturarak szleme veya anlamayla hareket ederek meydana glen zgr tinlerin bir Cumhuriyeti (logos). Bu iki ba birbirleriyle dncenin klasik imgesinde titreimsel giriimde bulunanlardr : Prensinin stn bir varlk olaca tinlerin bir Cumhuriyeti. Ve eer bu iki ba titreimdeyseler, aralarnda bir sr arac ve tefeci olduundan dolay ve birinin dierini hazrladndan dolay dierinin birinciyi kullanmasndan ve kendisine saklamasmdan dolaydr ve birbirlerini tamamlayc ve birbirlerine kart olduklarndan dolay deildir bu. Ama birinden dierine gemek iin bambaka bir doaya sahip bir olayn meydana gelmesi, ikisinin arasnda ve dardan oluan, imgenin dnda saklanan bir olay olmas da dlanamaz (35). Ama, imgeye bal kalnarak, her seferinde (*) Kurulu sylencesi (.N.). (35) Marcel Detienne, Les Maitres de verte dans la Grece archaique, (Eski Yunan'da Gerein Sahibi Efendiler), Maspero M. Detienne dncenin bu iki kutbunu akla karmtr. Bunlar Dumezil'e gre egemenliin grnieridir: Despotun veya ihtiyar deniz kurdunun b-ysei-dinsel sz, sitenin diyaiounun-sz. Yunan dncesinin en 70

bize gerein bir impeium'undan ve tinlerin bir Cumhuriyetinden bahsedildiinde bunun basit bir eretileme olmad ok dorudur. Bu dncenin katman olarak, ieridenlik biimi veya ilkesi olarak kurulu kouludur. Orada dncenin ne kazanm olduu grlr: Kendisinde asla olmayan bir arlk, devlet dahil olmak zere, her eyin kendi cezasyla veya yetkenliiyle varolma havasn oluturan bir merkez. Ama devlet burada krsz deildir. Devlet biimi, aslnda, dncenin iinde geliecek ok zl bir ey kazanr: Tm bir rzayla yaplan szleme. Yalnzca dnce hukuk anlamda evrensel bir devlet yapsn icad edebilir, yani devleti evrensel hukuka ykseltmek. Bylece sanki egemen bey dnyada tektir ve tm evrensellii kapsamaktadr ve gncel ve gelecekteki znelerle iini grmekten baka yapacak bir eyi kalmamtr. Artk ne darda kalan kuvvetli rgtlere ne yabanc etelere ihtiya kalr: Doal duruma gnderimde bulunan ba-kaldran znelerle devletin kendi biimine gnderimde bulunan ve onunla szleme halindeki zneler arasnda tek ilkesi blmek olan devlet kalmtr. Eer dnce iin devlet zerine dayanmak ilginse, devlet iin dnceye dayanmak ve ondan evrensel, tek biimin cezasn almak daha az ilgin deildir. Devletlerin zellii basit bir olgudan daha fazla bir eydir; ve gelecekte olabilecek ahlakszlklar yahut baarszlklar iin de bu ayn ey olacaktr, nk hukuk olarak modern devlet bir insan topluluunun aklc ve usu rnemli kiileri (air, bilge, fiziki, filozof, sofist) bu kutuplara gre yerlerini almakla kalmazlar, ayrca Detienne bu evrimi veya geii emniyete aan savalarn zgl iki grubu arasna da bunu sokmaktadr. 71 gtlenmesi olarak tanmlanacaktr: nsan topluluunun yalnz aMak veya ie dayanan zellii vardr (Bir halkn tini) ve ayn zamanda bu insan topluluunun rgt evrensel bir uyumluluu kapsar (Mutlak tin). Devlet dnceye bir ieridenlik biimi verir, ama dnce de bu ieridenlie evrensel bir biim verir: Dn-yasa] bir rgtn amac zgr ve zgl devletlerin ieririnde usu bireylerin gnln ho etmektir. Us ile devlet arasmda tuhaf bir al-veri retimidir bu; ama usun gerekletirilmesi, hukuk devletiyle olgu devletinin, usun oluu olmas gibi, kartma gre bu de-i-toku analitik bir nermedir (36). Modern ad verilen felsefede ve aklc, modern ad verilen devlette, her ey znenin ve yarg organnn etrafmda dnmektedir zne ile yarg arasndaki aynm, dncenin de> onlam zdeliini dnmesi durumunda, devlet gerekletirmek zorundadr. Hep kabul ediniz, nk kabul edip boyun edike efendi olacaksnz; nk yalnzca, salt akla boyun eecek, yani kendi kendinizi kabul Edeceksiniz... Felsefenin kurulu roln kendine gsterdiinden beri yerleik iktidarlan kranla and ve ke>ndi yetilerinin retisini devlet iktidarnn organlarna geirdi durdu. Ortak saduyuyu cogito'nun mer(36) ifesm politik felsefede canl kalan sac bir Hegel'cilik vardr ve bu devletin ve dncenin yazgsn salamlatrr. Kojeve, Bilgelik ve Tirinhk, Gallimard Yaynevi ve Eric Weil Hege! ve Devlet: Politik Felseft, Vrin Yaynevi, bunun yeni temsilcileridir. Hegel'den Max We-ber'e M ve modern devlet ilikileri zerine, hem teknik-aklc hem de Insan-aklc olarak, tm bir dnce geliti. Eer zaten en eski devletlerde bile varolan bu aklcln, yneticilerin kendilerinin optmum'u olduuna kar klrsa, Hegel'cilerin herkesin en aza indirgedii bir itirak olmakszn bu aklc-usun varolamayaca eklinde yant vardr. Ama borunun asl -aklc-usun biiminin ona zorunlu olarak us vermek itin, devletten tkarhp karlmaddr. 72 kez olan tm yetilerinin birlii saltla tanm devletin szlemesidir. Bu zellikle Hegel'cilik tarafndan gerekletirilmi ve yerinden de alnm olan Kant'in byk eletiri ilemi olmutur. Kant kt kullanmlar ilevci bir kranla anmak iin eletiri yapmaktan bkmad, filozofun bir devlet memuru veya bir kamu profesr olmasnda alacak bir ey yoktur. Devlet biimi dncenin bir imgesiyle esinlendiinden beri herey belli kurallar iine girdi. Bunun rvan iin. Ve phesiz, bu biimin deiikliklere uramasna gre, imgenin kendisi deiik erevelere brnmtr: Daima filozof olarak gsterilmedi ve izilmedi ve hep byle izilmeyecek. Byl bir ilevden aklc bir ileve gidilir. air eski imparatorluku devlete nazaran imgenin terbiyecisi roln tamtr (37). Modern devletlerde, rnein Durkheim ve onun rencileri (yandalar) sosyologlar, filozoflarn, yerini almtr (Cumhuriyete dncenin laik bir modelini vermek istediklerinde) . Bugn de psikanaliz Cogitatio universalis rolnde, kanunun dncesiymi gibi, yine bysel bir dnle bu rol stlenmitir. Ve onunla daha nice yaranlar ve grev stlenmek isteyenler vardr. deolojiyle kartrlmamas gereken nooloji, ite, dncenin imgesinin ve onun tarihliinin aratrlmasdr. Bir bakma, bunun hi bir neminin olmad ve dncenin glmek iin arlndan baka, bir arl olmad sylenebilir. Ama o da zaten bunu istemektedir En az bizden daha iyi dndne gre ve herzaman yeni memurlarn dourduuna gre ve insanlar dnceyi ne kadar az ciddiye alrlarsa o kadar devletin (37) Attik airin egemenliin memuru olarak rol zerine bkz. Du-mezil, Servius et la Fortune (Servius (kral) ve Talih) s. 64 ve bkz. De-tenne, a.g.e., s. 17.

73* istedii ekilde dneceklerine gre, dnce kendisini ciddiye almamanz dler. Sonuta hangi devlet adam bu mmkn olmayan kk eyi, bir dnce adam olmay, dlemedi? Halbuki nooloji kar dncelerle karlar ve bunlarn eylemleri iddet doludur, sreksiz gzkmeler, tarih boyunca hareketli varolmak. Bunlar kamu profesrne kar, zel bir dnrn eylemleridir: Kierkegaard, Nietzsche veya hatta Chestov... Oturduklar her yerde, olan, bozkr veya ldr. mgeleri ykarlar. Belki Nietzsche'nin Eitimci Schopenhauer dncenin imgesine kar ve onun devletle olan ilikisine kar verilen en byk eletiri deil midir? Hereye ramen zel dnr anlatmn bu ieridenlii zerinde pahallandna gre, halbuki sz konusu olann Darsnn bir dncesi olduuna gre, o tatmin edici bir anlatm deildir (38). Dnceyi darsyla ani bir ilikiye koymak, ksaca dnceden bir sava makinas ortaya karmak yntemleri Nietzsche'-den beri kesin olarak incelenebilen tuhaf bir giriimdir (vecize, rnein, ataszlerinden ok farkldr, nk harflerin cumhuriyetinde ataszleri devletin organik bir eylemi veya hkmdarn yargs gibidir, ama vecize dardan gelen yeni bir gcn anlamn, onu kullanacak veya onu igal etmek zorunda olan son bir gc srekli bekler). Baka bir nedenden dolay da zel dnr pek iyi bir ifade deildir: nk eer bu kar-dncenin salt bir yalnzla ahit olduu doru olsa da, bu ok dolu bir yalnzlktr, tpk lde olduu gibi imdiden ipini gelecek olan bir halka ba(38) Foucault'nun zmlemesine bkz. Maurice Blanchot ve dncenin dandanlk biimi zerine: La pensee du dehors, (Darsnn Dncesi), Critique dergisi, Haziran says, 1966, Paris. 74 layan, anmsayan, ve bu halkn gelmesini bekleyen, u anda eksikliini duysa da, sadece bu halkla varolabi-len bir tekbamalktr bu... Bu son gcn bizde eksiklii, bizi tamakta olan halkn yzndendir. Bu popler dayana aramaktayz... Dncenin tm imdiden bir kabiledir, devletin kartdr. Ve dnce iin bu tip bir dardanlk biimi ieridenlik biimine simetrik deildir. En azndan ieridenlik odaklan arasndaki farkta veya iki kutup arasnda simetri yoktur. Ama dncenin dardanlk biimi-g ona daima d-andan gelmektedir veya son g n. kuvvettir-devlet aygtndan esinlenmi imgeye kart olacak bambaka bir imge deildir. Tersine, bu imgeyi ve onun kopyalarn, modeli ve yenidenretimlerini, dnceyi bir adalete, doru ve gerek modeline bal klan hertr-l olana mahveden bir gtr (kartezyen gerek, Kant doru, Hegelci adalet vb.). Cogitatio Universalis'in prtkl mekannn yntemidir ve bir noktadan dierine izlenmesi gereken bir yolu izer. Ama dandanlk biimi dnceyi yle kaygan bir mekana yerletirir ki, onu hi hesaplamadan igal etmesini bilir ve onun iin ynteme, kabul edilebilecek bir yeni-^denretime olanak yoktur, ama yalnzca yollara, in-termezzilere, yeniden almalara ihtiya vardr. Dnce tpk bir vampir gibidir, onun ne imgesi, ne modeli, ne de yaplacak bir kopyas vardr. Zen'in kaygan mekannda ok bir noktadan dierine doru gitmez, ama herhangi bir noktaya gnderilmek zere olan bir noktada toplanacaktr ve oku atanla hedef arasnda yer deiiklii yapacaktr. Sava makinasmn sorunu yol stndeki konaklama hanlarnn sorunudur; isterse kk imkanlarla olsun ve onun abide veya, mimarilik sorunu yoktur. Model bir ehrin yerine nbet deitiren seyyar bir halk. Doa insanlkta felsefeyi bir ok 75 gibi frlatr, nian almaz, ama okun bir yere saplanmasndan medet umar. Bylece, binlerce defa hata yapar ve onda bir gcenme yaratr (...) sanatlar ve filozoflar imkanlar dahilinde amalarnn bilgelii iin mkemmel birer kant olutursalar da doann sonucuna kar birer kanttrlar. Herkesi eit klmak zorunda kalsalar da kck bir ksm etkilerler, bylece de etkilenen bu kk ksm sanatlarn ve filozoflarn cephanelerine koyduklar gce yant vermez... (39) Dncenin gerekten bir pathos Cbiranti-logos ve bir anti-muthos) olduu anlamda, ilendirici, zellikle, iki metinin varln dnyoruz. Dncenin merkezi bir ykmndan balayarak ilemini bir alette, yalnzca anlatm izgilerini ortaya kararak, salt bir dardanlkta, evresel olarak, evrenselletiri-lemeyen tekilliklerin ilevlerine ve ieridenletirileme-yen koullara gre, dncenin biim kurmaktaki olanakszlnda yaayabileceini anlatt Jacques Ri-viere'e yazm olduu mektuplarda Artaud'nun metni. Ve ikinci olarak da Kleist'n metni, konumakta olan gelien dncelerin kurulmas zerine : Kleist bu metinde kavramn bir denetim arac olarak, szn, dilin denetimi, ayrca etkilerin denetimi, hl ve artlarn, stelik de rastlantnn denetiminin, merkezi ieriden-ligini ele vermitir. Onlara dnceyi bir sre ve bir dava olarak kar karr, tuhaf bir anti-platoncu diyalog; orada birinin bilmeden syledii, dierinin de daha anlamadan nbet deitirmi olduu kz kardeinin ve erkek kardeinin bir antidiyalou : Kleist buna Gemt dncesi der, bu tpk bir generalin sava makinasnda yapmas gereken yntemdir; yahut da (39) Netzsche, Schopenbauer educateur (Eitimci SchopenhauerJ. s. 7. 76 elektrik dolu salt bir iddetin bedenin iine yerlemesi gibidir. Eklemlenmeyen sesleri kartryorum,

gereksiz yerlerde kountular (Apposition: Belirten durumda olmak zere bir isme baka bir ismin koulmas) da kullanyorum. Zaman kazanmak ve sonra belki de beklemek veya vazgemek. Dilin denetimine ihtiya duymamak, kendi dilinde bir yabanc olmak ve sz kendine ekmek ve dnyaya anlalmaz bir ey getirmi olmak iin bunu yapmak. te dardanlk biimi, kz ve erkek kardeler aras iliki, dnrn kadn -oluu, kadnn dnce-oluu bu ekilde yaplmaldr: Gemt kendisini denetlemeye brakmaz ve bir sava makinas m kurar? Bir bakanlk olarak kabul edilmi olmak yerine bir halka hitap eden bir dnce, bir teorem veya tz-dnce yerine bir sorun-dnce, bir vaka, bir imge kurmak yerine, duraklarla ileyen olmak, i bir biimde kabul edilmek yerine d glerle alnan bir dnce. Ne zaman bir dnr ok atmaya kalksa, orada bir devlet adam, belli bir neticeyi sabitletirmek isteyen, paylama ve nasihatlar veren bir devlet adamnn imgesi veya glgesinin bulunmas bir rastlant mdr? Jacques Riviere, Artaud'ya yant vermekte ekinmiyor: alnz, alnz, iler dzelecek, bir ynteme ulaacaksnz ve hukuken (co-gitatio universalis) dndnz ifade etmeyi baaracaksnz. Riviere bir devlet adam deil, ama bir hukuk devletindeki gri stnl veya harfler cumhuriyetinde kendini gizli bir prens olarak ifade eden N.R.F. CNouvelle Revue Franaise, Gallimard Yay. edebiyat blm) de son adam da deil. Ama iin daha ktsne daha gelmedik: Onlara deer bien, bir sr kopyas karlp baka yere konanlar ve tm yapay kekemelikler iin, dierinden ok daha tuzaa drc kopyas ekilecek bir modelden esinlenmek ve Ar77 taud'nun ve Kleist'in sonuta bir ant haline koyulmas, bunlarn iinde en beteridir. Dncenin klasik imgesi ve zihinsel mekann pur-tklenmesi belli bir evrensellik ister. Gerekte iki evrensellik le ilemini srdrr; heryeri kaplayan ufak veya varln son kuruluu olan btnlk, bizim iin Varl ikna eden ilke olarak zne (40) mperim ve Cumhuriyet. Birinden dierine, prtkl, zihinsel bir mekanda yerini bulan gerek ve hakikt cinsleri, znenin ve Varln ikili gr as bakmndan Evrensel bir yntem ynnde olanlar ite bunlardr. Bundan byle baka trl hareket eden, bu tip bir imgeyi iten gebe dnceyi ralamak (karakterize etmek), kolaylar. Yani gebe dnce evrensel bir ekilde dnen bir zne ihtiyacn duymaz, tersine tekil bir rkn arzusunu duyar; ve btnleyici bir kme zerine kurulmaz, tersine deniz veya bozkr veya l gibi kaygan mekanda, ufuksuz bir ortamda kendisini yayar. Ortam olarak tanmlanan kaygan mekan ve kabile olarak tanmlanan rk arasnda kurulan tam, eksiksiz, baka tip budur. inde toplanan Varln ufkunda evrensel bir zne yerine, lde bir kabile. Ken-neth White yakn bir tarihte bu rk-kabile (eteler, kendilerini ete sayanlar) ve ortam-mekan (Dou, Dou, Gobi l...) simetrik olmayan tamamlaycl zerinde nemle durdu: White bu tuhaf bilekenin, etelerin ve Dou'nun zifaf gecesi^ nasl tamamen gebe bir dnceden esinlendiini ve bunun ngiliz Edebiyatn da nasl beraberinde srklediini ve Amerikan Edebiyatn da bu modele gre kuracan gsterdi (41). (40) Jaspers'in Descartes (Alcan Yaynevi) ad altndaki bir metni bu gr asn gelitirir ve sonularn kabul eder. (41) Kenneth VVhite, Le Nomadsme Intellectuel (Aydn Gebelii). 78 Bu ekilde sanki her gcn ve her yaratlann mmkn olan bir aalklk tarafndan rastlanrm gibi ve bu giriimle birarada varolan derin okanlamll ve tehlikeleri grmemiz mmkndr. nk: bir rk temasn rkla, baat ve kendi iinde toplayan faizme yahut da aristokratla, mikro-faizmdeki mezheplere ve folklora dntrmemek iin neler yapmal? Ve karate, zen, yoga gibi tm dier faizmleri baka trl harekete geiren Dou kutbunun bir fantazma olmamas iin nasl davranmal? Fantazmalardan kurtulmak iin seyahat etmek phesiz yeterli deildir ve tabi ki sylencesel veya gerek bir gemii anarak rklktan kurtulmak mmkn deildir. Ama orada, u veya bu anda, u veya bu dzeyde, onlar kurtaran olgusal karmlar ne olurlarsa olsunlar ayrm ltleri kolaydr. Irkkabile sadece maruz kald bir bask adna ve ezilen bir rk dzeyinde mmkndr: yalnzca aa, aznlk rk vardr, baat rk yoktur, bir rk ar olmasyla tanmlanmaz, tersine ele geirme sisteminin ona verdii ar olmamakla tanmlanr. Pi ve kank-kan rkn gerek adlardr. Bu konu zerine Rimbaud sylenecek olan sylemitir: Her zaman aa rktan oldum (...) Tm ebedliin aa rkna me-sub oldum, (...) ite armalam plajn stndeyim (...) bir zenci, bir hayvanm, (...) ok uzaktan gelen bir rka mensubum, atalarn skandinavyalydlar. Ayn ekilde, rk bulunmas gereken, Dou ise taklit edilecek olan deildir: Dou kaygan mekann kurulmasyla vardr, tpk rkn onu kateden ve dolduran bir kabilenin kurulmasyla var olmas gibi. nk tm dnce bir Btnn temsiliyeti ve bir znenin yklemi deil bir olu, ikili bir olutur. Bu eserin Franszca'dan yaynlanmayan ikinci ksmnn ad Poetry and Tribedir. 79 Belit II: Sava makinas (Devlet aygtnn dnda ve askeri kurumdan ayr olarak) gebelerin icaddr. Bu bakmdan, gebe sava makinasnn konumu vardr, bir corafi-mekansal konum, bir aritmetik veya cebiri konum, bir etkisel konum.

nerme V: Gebe varolu zorunlu olarak mekanda sava makinasnn koullarn gerekletirir. Gebenin bir yurdu vardr, geleneksel bir yolu izler, bir noktadan baka bir noktaya gider, noktalan hi unutmaz (su noktas, oturma, toplanma, vb. noktalar) . Ama sorun gebe yaamnda sadece netice veya ilke olandr. lk olarak, noktalar yolu belirlese bile, onlar belirleyen yollara, yerleiklerin tersine, bal kalrlar. Su noktas terkedilmek zere vardr ve her nokta bir konak yeridir ve sadece konak yeri olarak vardr. Bir yol daima iki nokta arasndadr, yle ki, arasnda olan tm dayana eline geirir ve tam bir yn-m gibi bir zerklikten haz duyar. Gebenin yaam bir intermezzodur. Oturduu yerin eleri bile onlar hareketlendiren yolun ilevine gre dnlmtr (42). Gebe gmen deildir; nk gmen bir noktadan baka bir noktaya gider, hatta bu ikinci nokta belirli olmasa da, daha nce dnlmemi olsa da. Halbuki gebe olgunun zorunluluunun ve neticesi(42) nny Miiovanoff, La seconde peau du nomade (Gebenin kinci Derisi) Nouvelles Litterares, 27 Temmuz 1978: Larba gebeleri, Sahra'nn kenarndakiler (Cezayir'de) genelde yol anlamna geen frkj szcn adrn dayanak kazklarnn balarn kuvvetlendirmeye yarayan rlm ipleri belirlemek iin kullanrlar. (...) Oturma yeri bir yurda bal deildir. Katettikleri mekan ele geirmeyi reddederek, gebe igal ettii, geici yeri bellemeyen, kei klndan veya ynden bir alan kurar. (...) Bylece, yumuak madde, yn gebe yaamna btnl verir. (...) Gebe katettii mekann figrnde deH, yollarnn temsiliyetinde durur. Mekan mekana brakr. (...) Ynn ok biimlilii. 80 nin durumuna gre bir noktadan baka bir noktaya gider : lkesel olarak, noktalar onun iin bir yolun urak yerleridir. Gmenler birok bakmlardan birbirleriyle karabilirler veya ortak bir btn oluturabilirler,- onlarn ok farkl koullar ve nedenleri yoktur (rnein Muhammed'e, Medine'de itirak edenlerin hicr veya gmenlik yeminiyle bedevi veya gebe yemini arasnda bir seenekleri vard) (43). kinci olarak, gebenin yolu istedii kadar kou yerini veya geleneksel yollan izlemi olsun, o, ksmlarn iletiiminin kurallarn kurarak, herkese payn datarak, insanlara kapal bir mekan datan yerleik insann yolunun ilevine sahip deildir. Gebenin yolu tam tersidir, ak tanmlanmam, iletiifrsiz bir mekanda insanlar (yahut hayvanlar) datr. ncelikle onun datm, datm biimi olduundan dolay, no-mos sonunda kanunu belirler. Ama bu datm ok zeldir, paylalmayan mekanda ne snr vardr ne de bu mekan itle evrilir. Nomos buulu bir btnn kavramdr: Bu anlamda tpk bir lkenin arkas, bir dan yamac veya bir ehrin etrafndaki belirsiz bir ak alan gibi kanuna ve kente kar kar (ya nomos, ya da polis (kent)) (44) yleyse nc yerde ok b|43) Bkz. W.M. Watt, Mahomet Medine (Medine'de Muhammed), ;Payot Yaynevi, s. 107, 293. (44) E. Laroche, Histore de la racine (Kkn Tarihi) Nem eski Yunanda, Klncksieck. Nem kk iki szck birbirlerine bal olsa da blm deil, datm belirler. Krsal anlamnda hayvanlarn datm snrsz bir mekanda yaplr ve topran blmn iermez: obanlk meslei, Homer devrinde topran bllmesiyle ilgili deildir; Solon devrinde tarm sorunu n plana ktnda bambaka bir kelime hazinesiyle ifade edilir. Otlamak (Nemo) blmeye gnderimde bulunmaz, ama orada veya burada yerletirmek, hayvanlar letirmek anSava Makinas - F. S 81 yk bir mekan fark vardr: Yerleiklerin mekan duvarlarla, itlerle, itler arasndaki yollarla evrilidir, mekan prtkldr, halbuki gebenin mekan yalnzca izgilerle iaretlenmi kaygan mekandr. ln eritleri bile taklit edilemeyen bir ses karp, birbirleri zerinden kayarlar. Gebenin datan yapt yer kaygan mekandr, gebe igal eder, oturur, bu mekan tutar ve gebenin sadece bu ekilde bir yurd mevhumu vardr. Gebeyi, ayrca, hareket ile tanmlamak da yanl m olacaktr. Toynbee gebenin kmldamaz biri olduunu nerdiinde aslnda hakldr. Bunun yannda gmen eksizlen ve nankr ortam terk eder, gebe gitmeyendir, gitmek istemeyendir, ormann geriye doru ekildii, istepin veya ln kesitii bu kaygan mekana yapr ve bu meydan okumaya yant olarak gebelii bulur (45). Tabii ki gebe kmldar, ama o oturmutur, kmldad zamanki kadar oturmamtr (Bedevi drt nala, eerinin stnde diz-let feerine, tabanlar yukan bir ekilde ker, denge yiitlii marifeti). Gebenin sonsuz bir sabr vardr ve beklemesini bilir. Kmldamazlk ve hz, katatoni (katlp kalma) ve acelecilik, duraan sre, sre olarak durak, bu Kleist'm izgileri tamamen gefoe-ninkierdir. Ayrca hz ve hareketi de birbirinden ayrlamm tar. Ve Solon'dan itibaren Nomos hukuk ve yasa iikeieri.i belirlemeye balayacaktr. (Thesmoi ve Dike), sonra yasalarla zeecek-tir. Daha nce, nomos'un yeri olarak etraf ve kanunlarla ynetilen ehir veya pols arasnda br airnak vardr. Bu Ibn Haldun'da grlen almaa benzer: Hadara yani ehirli le nomos olarak Badya arasnda (b ehir deil, ama kasaba, bozkr, yaya, da veya anammr tar). {45} Toynbee, L'Hstore (Tarih), Galimard, ss. 185-210: Snrlan amak iin deil, ama orada

sabitlemek ve kendisini y hissetmek iin i step atlrlar. 82 mak gerekir: Hareket abuk olabilir, bu onun hz olduunu gstermez; hz yava olabilir veya kmldamaz olabilir, ama buna ramen o hzdr. Hareket genileyendir, hz iddetlendiriridir. Hareket tek olarak kabul edilen bir bedenin grece karakterini belirler, ve bir noktadan dier bir noktaya gider; tersine hz indirgenmez ksmlarnn (atomlarn) evrintisel (kasr-gams) bir kaygan mekan dolduran veya igal eden ve herhangi bir noktadan ortaya kabilen bir bedenin mutlak karakterini oluturur. (Greceli hareketsiz* ama yerinde iddet dolu bir ekilde yaplan tinsel yolculuklar aldrabilmesi artc olmamaldr: Bunlar gebeliin iindedirler). Ksaca, anlama olarak sadece gebenin bir mutlak hareketi, yani bir hz olduu sylenecektir; evrintisel veya dnm hareketi zellikle onun sava makinasna aittir. Bu ynde gebenin bir noktas, yolu olmad gibi tabii ki bir alan olsa da topra yoktur. Eer gebeye yersizyurdsuz denilirse, yeniden yerineyurduna dnmenin gmende olduu gibi sonradan veya yerleikte olduu gibi baka bir yer zerine yaplmad-ndandr (gerekte yerleiin Devlet aygt, mlk rejimi gibi bir eyle oluan toprakla bir ba vardr...) Gebe iin, tersine, toprakla olan iliki yersizyurdsuz-luktan geer, yle ki, onun yeniden yeriniyurdunu bulmas bile yersizyurdsuzluu zerinde yaplmaktadr. Burada topran kendisi yersizyurdsuzlar, yle ki, gebe orada topran bulur. Toprak toprak olmaktan kar ve sadece bir dayanak, basit bir yer haline girer. Toprak: grece ve tmel hareketinde yersiz-yurdsuzlamaz, ama belli yerlerde yersizyurdsuzlar, ormann ekildii ve istepin ve ln ilerledii yerde bile. Hubac gebeliin iklimlerin evrensel deikenlikleri ile aklanmayacan (bu gmenlie gnderim83 de bulunur), yerel iklimlerin yatandan kmalaryla aklanacan sylediinde hakldr (46). Topran zerinde oluan, her sefer kemiren ve her yne doru bymeye yatkn kaygan mekan neredeyse, gebe de oradadr. Gebe buralarda yaar, gebenin l oluturmasndan ok ln gebeyi oluturduu anlamda, gebe bu yerleri geniletir. Gebe yersizyurdsuzlamann bir vektrdr. Yn ve ynlendirilmesi srekli deiip duran yerel ilemlerin serileriyle l le, bozkr da bozkra katar (47). Kum. l sabit yerlerde olduu gibi sadece vahalara sahip olmakla kalmaz, yerel yamurlarn durumunu inceler ve bu yolun ynlendirilmesindeki deiiklikleri belirleyen hareketli ve geici kksapsal (rhizomatique) bitkilere sahip olur (48). Kum lleri buzullarla ayn terimlerde betimlenir: Hi bir izgi yeri ve g birbirinden ayramaz; ara-mesafe olmad gibi ne bir perspektif, ne de evre vardr, gr sahas kstldr ve buna ramen nesnelerin veya noktalarn zerlerine dayanmayan, ama varlklarn ve iliki btnlklerinin zerlerine dayanan muhteem bir topoloji vardr. (Rzgr, kum veya karlarn dalgalanmalar, kum melodisi veya bozkrn krlmas, ikisinin de dokunma nitelikleri); bu dokunsal veya daha dorusu kapma (46) Bkz. Pierre Hubac, Les Nomades (Gebeler), La renaissance du livre, ss. 26-29 (Hubac gebe ile gmeni kartrsa bile). (47? Deniz veya takmadalar gebeleri zerine J. Emperaire yle yazar: Genelde bir yol edinmezler, seyahat srasnda sralanm deiik etaplarn dzeninde bir kamp yerinden baka kamp yerine, yanyana konulmu ve paralanm bir ekilde yol alrlar. Her etapta katetme sresini ve onu belirleyen ynlendirmelerin srasyla deiikliklerinin tadna varrlar Les nomodes de la mer (Deniz Gebeleri, GaNimard, s. 225). (48) Thesiger, Le desert des deserts, (llerin l), Plon, s. 155-171-225. 84 mekannda ve grnenden ok iitilen vardr (49). Ynlerin farkll ve deimesi kksap tipli bir haritac-k ynlendiren kaygan mekanlarn esas izgisidir. Gebe, gebe mekan snrszlatnlm deildir, yerel-lemi yeri bellilemitir. Ayn anda kstlayan ve kstlanan prtkl mekandr, grece olarak toptan olan mekandr: Sabit ynlerin baland yb birinin dierine gre ynlendirildii, snrlara blnebilen ve ortak bir ekilde meydana gelen paralarnda kstlanmtr bu mekan; kstlayc olan (snr deil, ama trp veya set) geliimini nleyen veya frenleyen yahut kstlayp, darya koyan, kendisinin ierdii kaygan mekann btndr. Etkisi altnda kalsa da gebe, orada, bir noktadan baka bir noktaya, bir blgeden baka bir blgeye geilen greceli toptan mekana ait deildir. Gebe mutlak yerelde, gsterilenin yerel olduu mutlakta, ve eitli ynlendirmeleri yerel ilemlerin serisinde dourduu mutlaktadr: l, bozkr, buzul, deniz. Bir yerde mutlak olan ortaya karmak dinin ok genel bir karakteri deil midir (daha sonra onu yenidenreten imgeleri deil, ama bu ortaya kn dalgasn ve yasalln tamak zere) ? Dinin kutsal yeri karanlk bir ncmos'u iten esas bir merkezdir. Dinin mutlak olann kapsayan esas bir ufuktur, onun kendisi bir yerde ortaya ktnda, toptan olana salam ve oturmu bir merkez vermesi yzndendir. Tek tanrl dinlerde, okyanus, bozkr veya l gibi kaygan mekanlarn toptanc rollerine daha nce dikkat ekilmi(49) Bkz. VVilfred Thesiger'in kum lnn ve Edmund Carpenter'in (Eskimo, Toronto) buzullarn iki

muhteem betimlemelerinde: Rzgrlar ve iitilen, dokunsal nitelikler, grme verilerinin ikincil karakteri, zel-le, kraliyeti bilim olarak astronomiye olan ilgisizlikleri izlerin ve bir aznlk biliminin deiik nitelikleri. 85 tir. Ksaca, din mutlak'a inanr. Dinin bu modeli ev-rensere tamak, bir impeium tekil etmek kuvveti olsa bile, bu anlamda, din devlet aygtnn bir parasdr ve bu her iki ekilde de ba ve anlama veya ittifak ekillerinde iler. Halbuki gebe iin soru bambakadr ve baka bir ekilde ortaya konur; Yer gerekten kstl deildir; mutlak bu yerde ortaya kmaz, ama kstlanmam yerle karr; yerin veya mutlak olann ift olmas ynlendirilmi ve merkezileti-rilmi bir evrenselde veya bir btnde deil, ama yerel ilemlerin sonsuz srekliliindedir. Bu bak asnn kartlnda durulursa gebelerin din iin iyi bir alan oluturmad grlecektir; sava insanda daima papaza kar yahut tanrya kar bir bakaldr vardr. Gebelerin belirsiz ve kelimesi kelimesine gezgin bir tektanrldan vardr ve seyyar atele yetinirler. Gebelerde mutlak'm bir anlam vardr ama bu tekil bir tanrtanmazlktr. Gebelerle uram olan evrensel dinlerin -Musa, Muhammed ve nestoryen mezhep sapknl ile hristiyanlkta- bu adan hep so unlar olmutur ve dikkaf al bir ahlakszlk adn verdikleri eyle karlamlardr. Gerekte bu dinler olgu devletinin yokluunda bile hukuk imparatorluu devletinden, sabit bir ekilde ynlendirilmeden ayr tutulamazlar; onlar bir yerleiklik lksyle yanp tutuurlar ve gmen ksmlara gerlerden daha fazla seslenirler. Domakta olan mslmanlk bile hicir veya gmen temalarn gebe temasndan ok daha n plana almtr ve berberi veya arap gebelerini belli bir asl dinden ayrlmaya srklemilerdir (Haricilik) (50). Hereye ramen, din-gebelik asnda basit bir kartlk tamamlayc deildir. nk tm evrensel (50) E.F. Gautier, Le passe'de I'Afrque du nord, Kuzey Afrika'nn Gemii, Payot Yay., s. 267-316. 86 (kmen) veya tinsel bir din devleti zerine drlen izdm eiliminin derinliklerinde bile tektanrl din ne psklszdr ne de eitli anlamlar tar ve isterse imparatorluk devleti olsun, bir devletin lkc snrlarn bile taar. Ve bunu daha belirsiz bir alana sokmak iin, devletlerin bir darsna, orada bir deiimin ok zel bir intibak devresinin olanana sahip olduu iin, yapmaktadr. Bu sava makinasnm bir esi olan ve bu makinann motoru olan kutsal sava fikri dindir. Kraln devletli kiisine, dinin din kiisine kar, peygamber bir sava makinas haline giren veya byle bir makinann yanndan geen hareketi izer. slam'n ve Muhammed'in dininin bu ekildeki dnmn yakaladklar ve gerek bir tin bedeni kurduklar sk sk sylenmitir: Georges Bataille'n formlne gre, domakta olan slam asker bir kuruma indirgenmi olan bir toplumdur. Bu Bat'nn slan^a kar duyduu antipatiyi dorulamak iin kulland taktiktir. Peygamberler ise istedikleri kadar gebe hayatm lanetlesinler; din sava makinas istedii kadar gmen hareketini ve kurumunun lksn kayrsnlar; genelde, din istedii kadar dnyann merkeziymi gibi kutsal topraklarn igalinin ynn kutsal savala alan, tinsel hatta fiziki yeniden yerineyurdunadn-meyle zgl yersizyurdsuzlamay dllendirsin; hallar buna ramen, tamamen hristiyan bir servene giritiler. Btn bunlara ramen din bir sava makinas haline geldii zaman mutlak bir yersizyurdsuzlama-Eun veya gebeliin muhteem bir ykn hareketlendirir ve zgrle kavuturur. Gmeni ona elik eden bir gebeyle veya olu halindeki gizil bir gebeyle sollar, sonunda da Devlet-biimine kar mutlak devlet dyle srtn dner (51). Ve bu ters yz edilC51) Bu bakmdan Clastres'm yerli peygamberlii iin syledii belki 87 me, dinin tznden ok de aittir. Hal seferleri tarih ynlerin en alacak deiikliklerinin birbirini izlemesiyle katedilmitir: Eriilmesi gereken bir merkez olarak kutsal topraklara ynelmenin zarureti sk sk bir bahaneymi gibi grnmektedir. Ama Hal seferlerini salt yolundan dndrmesi gereken politik veya ticar ekonomik etkenleri veya agzll anmsatmak da hatal olacaktr. Hal fikri dinden bir sava makinas yapar yapmaz ayn anda buna ait gebelii kullanr ve yaratr. Bu kesin olarak tm deikenleri ve etkenleri iinde tayan deien, kurulmu ynlerin deiiklii hal fikrinin kendisinin ierdii eydir (52). Gebe, gmen ve yerleik arasmdaki ayn-mn gerekli olduu kadar olgunun kartrlmasn da de genelletirilebilir: Bir yanda efler, dier yanda ve onlara kars peygamberler. Ve Karailer beraberlerinde artc yerlileri getirebildiine gre, peygamberimsi makna gayet iyi ilemektedir (...) eflere kar peygamberlerin isyankr eylemleri, eylerin tuhaf bir ekilde dnmesiyle ikincilerin sahip olduundan sonsuza dek ok bir ekilde birincilerle ltrrler (Devlete Kar Toplum, s. 185). (52) Paul Alphandery'nin klasik kitabnn en ilgin temalarndan biri. La chretiente et Hdee des Crosades (Hristiyanlk ve Hal Seferleri Fikri), Albin Michel yaynevi, yollarn, duraklarn, yn deitirmelerin hepsinin deiikliklerinin nasl Hal seferlerinin bir paras olduunu gstermesidir: Bir Napolyon'un, 14. Louis'nin mutlak bir edilgenlikte yryen bir diplomatik kabinesi, bir efin arzusuna gre modem bir ordu gibi canlandrdmz Hallarn ordusudur. Byle bir ordu nereye gittiini bilir,

yanl yne dorulduunda, bunu bilerek yapar. Farkllklarn daha merakl bir tarihi Hal ordusunun daha gerek ve baka bir imgesini kabul eder. Hal ordusu zgrce ve hatta bazen anari iinde canl bir ordudur (...) Bu ordu hi bir eyin rastlantya braklmad, uygunluk karmlanyla ieriden deiiklie urar. Tpk dier hal ordular gibi Konstantinopolis'in fethinin nedeni, gereklilii ve din bir karakteri olduu kesindir (2. cild, s. 76) Alphandery kutsal topran zgrle kavumas fikrinin yansra belli bir noktada kfire kar mcadele fikrinin erkenden olutuunu gstermektedir. 88 engellemez. Tersine yerine gre daha gerekli klar. Gebeleri yenen yerleiklerin genel davasn, yerleiklerin beraberlerinde gtrdkleri yerel gebeliin soluunu ve gmenleri sollamasn kale almadan, kabul edemeyiz (zellikle dinin yararna). Gebe veya kaygan mekan iki prtkl mekan arasndadr: Arlk dikeyleriyle ormann mekan; genellemi paralellikleriyle ve evreyi sarmasyla tarm mekan, bamsz hale giren aavarlii, aac ve odunu ormandan ekip karma sanat. Ama arasnda gelimesine kar kan, mmkn olduu kadar ona bir iletiim roln veren veya tersine orman bir yandan kemirip dier yandan da ekilmi topraklar kazanarak ieri giren bir kenar gibi, farkl ve iletiimsiz bir gc. dorulayacak, onu snrlayan iki kenarn kaygan mekan tarafndan denetlenmesi anlamna gelir. Gebeler nce odunculara ve daclara srtlarm dnerler, sonra iftilere doru koarlar. Orada devlet-biiminin dars veya dier yz gibi bir ey vardr -ama hangi anlamda? Bu greli ve btnc mekanda olduu gibi, belli saydaki bu biim biletireni ierir: Orman - tarla ama; etrafn sarma - tarm; tann emeine bal ve yerleik gdaya bal hayvanclk; ticar adan kr - ehir (polis-nomos) iletiimi btn. Tarihiler Bat'nm Dou'ya kar zaferinin nedenlerini sorguladklarnda genelde Dou'y gzden drc u karakterleri sralarlar: Tarla ama yerine ormann ormanszlatrlmas, ki odun elde etmek veya odun kesmek iin en byk glkler burada kmaktadr; tarla srmek ve aa dikmek yerine bahecilik ve pirin ekme tipi tarm kltr; yerleiklerin denetiminden byk bir ksmda kaan hayvanclk, yle ki, bunlar hayvan gcnden ve et gda maddesinden yoksun kalrlar; kr-ehir ilikisinin iletiiminde tutmayan ve oradan ok daha esnek bir ticaretin ortaya kmas (53) devlet-biimlnin Dou'da olmas gibi bir sonuca, tabii ki varmayacaz. Tersine ka vektrleriyle allm deiik bilekeleri yakalamak ve birletirmek iin ok daha sk bir aygt gerekmektedir. Devletlerin hep ayn tip bilekeleri vardr; Hegel'in politik felsefesinde bir gerek varsa, o da her devletin kendi iinde varlnn en nemli momentlerini tamasdr. Devletler yalnz insanlardan olumazlar, odunlardan, tarlalardan, bahelerden, meta yerini alan hayvanlardan da oluurlar. Tm devletlerde bir bileke btnl vardr, fakat devletlerin ne ayn tip gelimeleri ne de ayn ekilde tekilatlanma biimleri vardr. Dou'da bilekelerin birbirlerinden daha ok ayrlm, daha az yapk olduklar gzlemlenir, bu da hepsini bir arada tutabilmek i daha kmldamaz byk bir Biimi ortaya karmtr: Asyagil veya Afrikal despotik oluumlar srekli bakaldrmalarla, hanedan deiiklikleriyle doludur, ama bu biimin kmldamaz oluunu bozmamaktadr. Tersine bilekelerin birbirleri iine gemilii Dou'da devletbiimini, devrim yoluyla deitirmeyi mmkn klmtr. Devrim fikrinin kendisinin belirsiz olduu dorudur; Devletin (53) Dou-Bat kyaslamas Ortaa'dan beri (Kapitalizm niin baka yerde deil de Bat'da kt? sorusuna bal olarak) ada tarihilere gzel zmler esinlendirdiler. Bkz. Fermand Braudel, Cvlisaton ma-terelle et Capitalsme (Madd Uygarlk ve Kapitalizm), Armand Collm, s. 108-121; Pierre Chanu, L'Expression europeenne du XM au XV 2 siecle, P.U.F. s. 334-339 ('Niin Avrupa'da da in'de deil'); Maurfce Lombard, Espaces et reseaoc du haut Moyen Age, Mouton Yay. blm VII ve s. 219: Dou'da ormanszlatrmak denilene Bat'da topran dinfendriimesi ad verilir; egemen merkezlerin Dou'dan Bat'ya doru kaymasnn en dern nedeni demek oluyor ki coraf bir nedendir; orman ve ormann iindeki aasz alanlar, vaha-! gizliliinden daha kuvvetli kt. 90 deiikliklerine gnderimde bulunduu gibi bu Batl bir eyi oluturur; ama devletin yklmasna, bir ykma izdrd kadar da devrim Doulu bir eydir de (54) Yani Dou'nun, Afrika'nn ve Amerika'nn byk imparatorluklar bilekeleri arasnda byk mesafeler olan ve kaygan mekanlara giren mekanlarla kar karya gelirler (nomos kr haline gelmez ve kr ehirlerle iliki halinde deildir, hayvanclk gebelerin uradr vb.) : Dou devletinin gebe sava ma-kinasyla dolaysz yzlemesi sz konusudur. Bu sava makinas btnletirme yolu zerine kurulabilir ve yalnzca hanedan deiiklii, isyan ile hareket edecektir, halbuki gebe olarak d ve klelii kaldrmann dcru olduunu bulan gebe sava makinasdr. Batl varlklar kendi prtkl mekanlarnda kendile(54) Marx'n Asya'daki despotik oluumlar zerine yapt incelemeler, Giucksmann'm zmlemeleri tarafndan, Afrika iin dorulanmtr. Gustom and Conflct in Africa (Afrika'da Gelenek ve ekime) Oxford; hem biimsel bir deimezlik hem de srekli bir bakaldr. Devletin deime fikri herhalde Batl bir ey. Ama dier fikir, devletin yklmas Dou'ya ve gebe sava

makinasmn koullarna gnderimde bulunmaktadr. stendii kadar iki fikir devrimin srekli etaplar olarak sunulsun, bunlar ok deiiktirler ve ok zor uzaklarlar, bunlar 19. yzyldaki sosyalist ve anarist akmlarn kartlklarnn sonucudur. Bat proletaryasnn kendisi iki trl kabul edilmitir: Hem devlet aygtn deitirecek ve iktidar ele geirecek, bu emek gcnn bak asdr, ama hem de devletin varlna bir son vermek isteyecek veya arzulayacak, bu da gebelik gcnn bak asdr. Marx bile proleteri sadece yabanclam emek gc olarak sunmakla kalmaz, ayn zamanda onu yersizyurdsuzlam bir ekilde tanmlar. Bu son adan proleter Bat dnyasnda gebenin mirass gibi gzkmektedir. Anaristler Dou'dan gelme bir gebelik temalarn anmsamakla kalmazlar, ama zellikle 19. yy burjuvazisi gebeyi ve proleteri ayn kabul eder ve Paris'i gebeler tarafndan igal edilmi bir ehir dnr. (Bkz. Louis Chevalier, Classes loboreuses et classes dangereuses) (alan Snflar ve Tehlikeli Snflar), L.G.F. s. 602-604. 91 rini daha emin hissederler ve oradan itibaren bileke^ lerini yerinde tutabilmek iin enlemlere sahip olurlar. Ve dolayl yoldan gmenler davranlarn aldklar veya harekete geirdikleri zaman sadece dolayl bir ekilde gmenlerle yzleirler (55). Devletin en nemli grevlerinden biri de hkm srd alann mekann prtkl hale getirmek veya kaygan mekanlar prtkl mekann hizmetinde bir iletiim aracym gibi kullanmaktr. Yalnzca gebelii yenmek deil, ama gmenleri denetlemek ve daha genel bir ekilde tm bir dars zerine dini evrensellii kateden akmlarn tmnn zerine bir hukuk blgesinin deerini vermektir; bu her devletin hayat uradr. Devlet, aslnda, yapabildii her yerde, her eit akm zerinde bir yakalama srecini, halklar metalar veya ticareti, paray veya sermayeleri vb. kendilerinden ayr tutmaz. Dahas nesnelerin ve znelerin grece hareketlerini en ufak detaylaryla len, eylemi greceletiren, dolamlar kurallat-ran, hzlar snrlayan, belli ynlere doru giden sabit yollara da m ihtiya vardr? Paul Virilio devlet politikasnn iktidarnn polis olduunu, polis yani karayollar denetimi ve kentin kaplarnn, gmrklerinin ve ihsanlarnn baraj olduunu, gmen srlerinin ieri szma kuvvetine insanlar, hayvanlar, mlkler v<? kitlelerin kayp gidiine filitre tekil ettiini gsterdiinde, Viriiio'nun tezinin nemi ortaya kmaktadr (56). Arlk merkezi, gravitas, devletin tzdr. (55) Bkz. Lucfen Musset, Les nvasons, fe second assau, (galler kinci Hamle) P.ILF. Yaynevi. rnein Danimarkallarn ksm zmlemesi, s. 135-137 (56) Pau Virlio, Vitesse et Poltique (Hz ve Siyaset), Edition Galee s. 21-22 ve devam. Dolamn kurallatrld ve zerinde olutuu d akmlardan bamsz kent dnlemeyecei gibi belli br mimari 92 Bu devletin hz bilmediinden dolay deil, ama onun hareketin en hzlsnn prtkl olan bu mekanda bir noktadan baka bir noktaya giderek grece bir deri deitirmesi karakteri haline gelmek iin, kaygan mekan igal eden devingenin saltk durumunda olmaktan kmasna ihtiyac olduundandr. Bu bakmdan, devlet hareketi bler, yeniden toplayp deitirmekten veya hz kurallatrmaktan bkmaz; gzetle-yici, ikna edici veya yollarn bekisi olarak devlet vardr: Bu adan mhendisin rol. Hz veya mutlak hareket kanunsuz deildir, ama bunun kanunlar nomos'-un yasalardr, genilemekte olan kaygan mekann yasalardr, oray dolduran sava makinasmmkilerdir. Gmenler sava makinas oluturup duruyorlarsa, hzn eanlamls olan mutlak hz bulduklar iindir bu. Ve ne zaman devlete kar bir hareket olur, disiplinsizlik, isyan, gerilla veya devrim, birer eylem olarak, bir sava makinasnm yeniden canland mekanda kaygan mekanm gibi duran veya bir kaygan mekann yeniden oluturulmasyla yeni gebe bir gizil-liin ortaya kt sylenecektir. (Virilkr sokaa hakim olmak denen devrimci veya isyanc temann nemini anmsatr). Bu anlamda devletin yant taknla uratacak her trl tehlikeye kar mekan prtkl klmak olur. Devlet sava makinasna grece bir hareket biimi vermeden, onu kendine edinmemitir: Byyaplan da gzard edemeyiz; rnein hareketin kuruluunu uzann ve zmleniini mmkn klan kuleler gerek deitiricilerdir. Bunu ' mekanlar sayesinde baarrlar. Virilio burada as! sorunun kapatlmalar deil, denetim hareketi ve karayollar denetimi sorunu olduu sonucuna varyor. Foucault daha nce denizin stndeki hastahaneler ve hapishaneler zerine yapt zmlemelerde bunun nasl hem ilem hem de filtre vazifesi grdn gstermitir. Bkz. Survelfer et Pursr (Gzaltnda Tutmak ve Cezalandrmak) ss. 145-147 93 lece, hareketi dzenleyen kale modeliyle gebeleri yakalar; kasrgams mutlak eylemi krmak, oradaki gsteri ve eylem budur. Tersine ne zaman bir devlet kendi i mekanm veya komu mekanlar prtkl klmazsa o zaman devleti kateden bu akmlar, zorunlu olarak, devlete kar ynlendirilmi, isyankr ve dman kaygan bir mekanda bir sava makinas hlini alrlar, (hatta orada dier devletler kendi prtkl mekanlarn kaydrsalar bile). Bu 14. yy. sonuna doru ve denizcilikte ve gemi tekniklerindeki stnlklerine ra-men in'in basma gelen servendi; kendi ticaret filolarnn byk deniz mekannda,

kendisine kar korsanlarla yaplan ititfakta grld. Ticaret filolar in'e kar dndler. Bylece, in sava makinasyla olan ticaretin ilikisini kuvvetlendiren ticaretine byk bir kstlama getirmek ve buna hareketsizlik politikasyla karlk vermekten baka bir ey yapamad (57). Durum sylediimizden de daha karktr. Deniz belk de en ana kaygan mekan, hidrolik modeldir. Ama, deniz, ayn zamanda tm kaygan mekanlar arasnda, sabit yollarla deimez ynleriyle, grece eylemlerle, tm bir su yollar ve hidrolik hareketiyle, en erken pr-tkl klnmaya uralan, yerle baml olarak deitirilmeye allan yerdir. Bat'nn egemenliinin nedenlerinden biri de, Atlantik Okyanusunu ekleyerek, Akdeniz tekniklerini, Kuzey teknikleriyle birletirmek ve denizi Devlet aygtlarmca prtkl klan kuvveti bulmasdr. Bu ura hi beklenmedik bir sonuca ulamtr : grece hareketlerin okluu, prtkl mekanda, grece hzlarn iddetle ykselmesi, mutlak bir ha(57) in ve Arap gemicilii zerine baarszlklarnn nedenleri ve bu sorunun nemi iin Dou-Bat dosyas. Bkz. irande, ss. 305-314 v@ Ckam, m* 288-308 94 reket veya kaygan bir mekann olumasyla neticelendi. Virilio'nun belirtmi olduu gibi deniz bir noktadan dierine gidilen deil, ama herhangi bir noktadan tm bir mekan tutan fleet in being'in olutuu yer olacaktr: Mekan prtkl klmak yerine srekli hareket eden yersizyurdsuzlamanm vektryle igal edilecektir bu deniz. Ve bu modern strateji yeni kaygan alan olan havaya, denizden getirilerek, iletiimi salayacaktr^ ve ayrca da tm dnya bir deniz veya bir l olarak kabul edilecektir. kn edici ve kapc devlet eylemi grece klmakla kalmaz; ona mutlak hareketi de verir. Sadece kaygan olandan prtkl olan mekana gitmekle kalmaz, kaygan mekan yeniden oluturur, prtkli mekann zerinde kayganlk oluturur. Bu yeni gebeliin ayn zamanda devletier-aras sanayi, asker, enerji kanmlanndan geen ve devlet aygtm aan rgte sahip dnyasal bir sava makinas olduu dorudur. Bunu kaygan mekann ve dardanlk biiminin dayanlmaz devrimci bir gnl eilimi olmadn, tersine kurumlarn veya aJtrmalarn somut koullarnda karlkl eylemleri takip ederek tekilcesins yn deitirdiini belirtmek iin sylyoruz (rnein topyekn bir savan ve halk savann yntemlerini almas budur) (58). (58} Vrlo fleet in belng ve tarih sonularn tanmlyor: fleet rt beng, herhangi br zaman ve herhangi bir yerde dman vurabilen grnmez br deniz filosunun srekli varldr (...) Bu yeni iddet fikr arpmadan deil, ama cisimlerin eitsiz niteliklerinden, beH bir ede fzin verilmi hareketlerin niceliklerinden, dinamik etkilerinin srekliliinin denetiminden domutur. (...) Sz konusu olan ktann katedil-mes deil, bir ehirden dierine bir kydan baka br kyya katedilme-dir; fleet in being zaman ve mekanda yn be olmayan bir yer deitirmeyi icad etmitir (...) stratejik denizalt h br yere gitmek zorunda deildir, grnmeyen br yerden denz tutmakla yetinir (...) mutfak dairesel yolculuun gerekletirilmesi v durmak bilmez yolculuk, 95 nerme VI: Gebenin varl zorunlu olarak bi sava makinasnn numarasal elerini iermektedir, Onlar, yzler, binlerce saysz miktarlar.- Tm ordular bu ondalk gruplarn kabul etmektedirler, yle ki, ne zaman bunlara rastlansa, orada asker bir tekiltn nyargsnn yaplmas mmkndr. Ordunun askerlerini yersizyurdsuzlatrma biimi bu deil midir? Ordular birimlerden, blmlerden, blklerden kurulmutur. Saylar badam ilev deiikliklerine urayabilirler, bambaka stratejilere girebilirler, sava makinasyla bu say arasnda mutlaka bir ilinti vardr. Bu bir nicelik sorunu deil, ama tekiltlanma veya birletirme sorunudur. Ordu numaral rgtlenme ilkesini kullanmadan oluamaz; ayn anda sava makinasn kendine eker ve bunun ilkesini yenink ne kalk ne de var vardr (...) Lenin'in dnm olduu gibi, strateji glerin uygulanm noktasnn seimiyse, bu noktalarn, bugn, artk coraf stratejik dayanak noktalan olmadklarn kabul etmek zorundayz, nk her hangi bir noktadan nerede olursa olsun, baka bir noktaya ulamak, mmkndr bugn (...) Coraf yereleme stratejik deerini kesin olarak kaybetmi grnmndedir ve tersine bu deer vektrnn yerinin belli olmasna, srekli hareket halindeki br vektre atfedilmitir. (Vitesse et politique, s. 132-133) Virilio'nun metinleri bu adan byk bir yenilik ve nem tamaktadr. Bizim iin zorluk karan tek nokta bize gre ok deiik olan hz Virilio'nun ayn saym olmasdr: 1) devrimci veya gebe hzlar (isyan, gerilla); 2) devlet aygtnca ikna edilmi, kurallatrlm, elde edilmi hzlar (karayollarnn denetimi); 3) evrensel silahlanma veya topyekn savan dnyasal rgtlenmesi tarafndan eski haline konulan hzlar (fleet n being'den nkleer stratejiye). Virilio bu gruplar arasndaki karlkl iliki nedeniyle bir sayyor ve genelde hzn faist bir karakterini ele veriyor. Bunlar her eye ramen onun kendi analizleriyle bu ayrmlar mmkn klmaktadr. den ele alr. nsanlarn numaral rgtlenmeleri -bu tuhaf dnce zellikle gebelere aittir. Msr'da galip gelen, igal eden gebeler Hikoslardr; say ile rgtlenme sistemini ilk kullananlardr ve Musa topye-fcn gte olan halkna bu sistemi uygulad zaman, bu kaynatas gebe Jetho Queien'in nasihatlan zerine, elerini saylar kitabnn betimledii gibi, bir sava makinasm oluturmak zere

harekete gemitir: Logos'a kar bir nomos kartln ierdiinden dolay. Yunan geometrisine Arap veya Hint aritmetii ile kar klr. Nomos ncelikle numaraldr, aritmetiktir: Bunu gebelerin aritmetik veya cebir yaptklarndan dolay deil, aritmetiin ve cebirin gebe duramlu bir dnyada ortaya ktndan dolay sylemekteyiz. imdiye kadar insan rgt biliyoruz: Soyda, yerliyurdlu ve numaral rgtlenme biimi. Soyda rgtlenme, ilkel adn verdiimiz toplumlar tanmlamaya yarayan rgt biimidir. Klan soydal zellikle eylem halindeldL kurulan veya sonulara ve grevlere gre deiebilen paralardr. Ve phesiz yeni soyda yaratlmalarnda veya soyda belirlenmelerinde saynn nemli bir rol vardr. Topran da. nk boy paralan klan paralarndan daha nemlidir. Fakat toprak bir kayt arac, bir say, soydalarn dinamiinin ncelikle kaytl olduu bir maddedir: Topran zerine kayt edenler ve say ile bir eit geodegie (Coraf belirleme) kuranlar soydalardr. Devletli toplumlardaysa her ey daha deiiktir. Sk sk yurd ilkesinin baat olduu sylenir, topram soydalarla birleerek etken maddenin esi olacama, nesne olmasndan dolay bir yersizyurdsuzlamadan da bahsedilebilir. Mlkiyet kesinlikle insann toprakla yersiz-yursuzlama ilkesine girmesidir: Mlkiyet ya soyda Sava liokmas - F. 7 97 topluluunun tasarrufuna konulan devletin maln oluturur, ya da yeni topluluu oluturan zel insanlarn mlk durumuna girer. ki kta da (ve devletin iki kutbunu takip ederek) coraf belirlenmenin yerine geen topran stkodlanmas gibi bir ey vardr. phesizdir ki, soydalarn hl nemli bir konumu vardr ve saylar onlara gre gelimektedirler. Ama, ilk planda oluan yurdsal bir rgtlenme paralarn, soydalarn, topran ve saynn hepsinin onlar stkodla-yan geometrik bir enginlikte veya astronomi mekanndaki anlamndan alnmtr. Bu phesiz modern devletlerde ve eski arkaik imparatorluk devletlerinde ayn ey deildir. Yani eski devletler derinlemesine ve seviyelerde farkllam mekanlarda ve tepede bir spa-tiumu sararlar, halbuki modern devletler (Eski Yunan sitelerinden beri) badak bir extensioyu ikin bir merkezde eit paralara blnebilir bir ekilde, n ve arkas simetrik ve deiebilir ilikilere gre gelitirmektedirler. Ama geometrik ve astronomi modelleri birbirlerine sk fk olarak karmakla kalmazlar, ama salt olarak kabul edildikleri vakit bile, herbirinin politik genilemede veya mparatorluk mekannda ortaya kan numaral kuvvete saylarn ve soydalarn boyun emelerini ierirler (59). Aritmetiin, saynn (59) Jean-Pierre Vernant zellikle Yunan sitesiyle badak geometrse enginlik ilikisini incelemitir (Yunanllarda Sylence ve Dnce, cilt : 1,3. ksm). Sorun eski imparatorluklara nazaran veya klasik sitelerir oluumlar ncesine nazaran daha karktr. Ama Vernant'n Patoncu site lks zerine ne srm olduu gibi, saynn mekana daha az boyun emi olmas gibi bir ey yoktur. Neo-p!atoncu veya ptagorasc say kavramlar badak enginlikten farkl bir tip astronomi-imparatorluk mekanlarn kavramaktadrlar ve saynn bamlln korumaktadrlar: Bunlar, bu nedenle tam anlamyla sayayc olmaktan ok lksel saylardr. 98 daima devlet aygtlarnda belirleyici bir rolleri olmutur: Seim, saym ve nfus saym bileimli ilemle, imparatorluk brokrasilerinde bile bu byle olmutur ve byledir. En nemli neden modern devletin biimleri sosyal tekniin ve matematik biliminin snrnda ortaya kan hesaplamalarn tmn kullanmadan gelimemitir (emein rgtlenmesi, demografik ve ekonomi-politik tabanda tm bir sosyal hesap vb.). Devletin bu aritmetik esi zgn iktidarn herhangi bir maddenin ilenmesinde bulur: Hammadde, ilenmi nesnelerin ikinci maddesi veya insan nfusu tarafndan oluturulmu son madde. Her zaman say maddeyi denetleyip ona hakim olmaya, eylemlerince deiimlerini denetlemeye yaramtr, yani devletin zaman-mekn erevesine bal-klmtr - ya imparatorluk mekanna ya modern devlet yaylmaclna (60). Devletin llm byklklere sayy balayan yersiz-yurdsuzlama veya yurt ilkesi (stkodlama ilemini gren gittike ly n plana karan) vardr. Gelimesinin tm etkilerini bulmu olsa bile, bir zerklik veya bir bamszlk artlarn saynn orada bulabileceine inanmamaktayz. Saylayc say, yani zerk aritmetik rgt ne st bir soyutlama derecesi, ne de ok yksek nicelikleri ierir. Yalnzca mmknlk koullarn oluturan gebelie ve sava makinasm oluturan gerekleme (60) Dumezil politik egemenliin en eski ekillerinde aritmetik enin rol zerinde duruyor. Hatta ondan egemenliin nc kutbunu oluturmaya kadar gtryor: bkz. Servius et la Fortune (Servius (Kral) ve Talih), Gallimard;' ve Le trosieme souverain (nc Egemenlik), Maisonneuve. Hereye ramen bu aritmetik e bir maddeyi rgtleme rolne sahiptir ve bu nedenle de iki ana kutuba, birini veya dierini maddeye bal klar. 99 koullarna gnderimde bulunur. Sorunu dier maddelerle ilikide, yksek niceliklerin kullanmndaki dev-let ordularnda koyacaktr, fakat sava makinas say-layc saylar ufak niteliksellikle ileme

koyar. Aslnda, mekan blmek veya kendisine datmak yerine mekanda bireyleri datt zamandan beri, bu saylar ortaya karlar. Say bylece zne haline gelir. Saynn mekana nazaran bamszl soyutlama yapmaktan gelmez, ama kendisi hesaba katlmadan igal edilen kaygan mekann somut doasndan kaynaklanr. Say ne hesaplama, ne de lme aracdr, o bir yer deitirme aracdr.- Onun kendisi kaygan mekanda yer deitirip ilerleyendir. Kaygan mekan, phesiz, geometrik bir eydir; ama grm olduumuz gibi, azmlk bir geometri ve ilem gren bir eydir. Say, kesinlikle, mekanm metreye degin bamsz oluundan ok daha bamszdr. Sava makinasnda krali-yeti bilim olan geometrinin daha az nemi vardr. (Bu geometrinin devletin ordularnda ve yerleiklerin kuvvetlendirilmesinde nemi vardr, ama buna ramen generallere ac yenilgiler tattrrlar) (61). Say her seferinde kaygan bir mekan doldurduunda ve orada prtkl mekan lmek yerine zne olarak gelitirdiinde ilke haline gelir. Say devingen olarak igal edendir. Prtkl mekanda geometrisel tammaz mallar yerine kaygan mekanda tanr olanlardr. Gebe numaral birim seyyar bir arttr, ama hl tammaz karakterini tayan adr deildir: Ate yurt zerinde baar kazanmtr. Saylayc say metreye degin boyutlara veya metreye degin belirlemelere (61) Causevvitz geometrinin, taktikte ve stratejide, ikincil rol zerinde durur : De la guerre (Sava zerine), Mnuit Yay. s. 225-226 Geometri esi. 100 bal kalmamtr. Yalnzca coraf ynlerle dinamik bir iliki iindedir: ll veya boyutlu deil, yn belirleyici bir saydr. Gebe rgt erimezcesine aritmetik ve yn gstericidir; her yerde nicelik, onlar, yzler ve her yerde yn, sa, sol: Numaral ef ayn zamanda sam veya solun da efidir (62). Saylayc say ritimlidir, ahenkli deildir. Ahenkli veya ll deildir: Yalnzca devletin ordularnda ve disiplin iin ve resmi-geit iin, ahenkli yry yaplmaktadr; fakat numaral rgt olarak, her seferinde, l veya bozkrda yn deitirmenin dzenini yerine getirmek iin ynn baka yerlerde bulur. Devlet biimlerinin ve ormanc soydalarnn olaslklarn kaybettikleri yerlerde bulur. ln doal yanklarn taklit eden krk ritme gre, insann kurall grltlerini, kula kirite olan yanltarak, ilerler. Tm Fremen'ler gibi bu yryn sanatnda yetitirilir. O kadar artlanmtr ki, bunu dnmeye bile artk gerek kalmaz ve ayaklar kendiliinden llmez bir ritmi takip ederek hareket eder gibi gzkr (63). Gebe varoluunda ve sava makinasyla say ifre olmak iin saylmaktan annr ve bylece, bedenin tinini oluturur ve gizlilii ve de gizli olann devamn yaratr (strateji, casusluk, kurnazlk, pusu kurmak, diplomatik yollar vb.). (62) Sava makinasmda sayy ve yn birbirlerine balayan en derin ve en eski metinlerden birine baknz : Memores hSstorques de Sa-Ma-Tslen (Se-Ma-Ts'ien Hatralar), Editions Leroux (Bu kitap Hunlarm gebe rgtleri zerinedir). (63) Frank Herbert, Les enfants de dne, (Kum Tepeleri ocuklar) Laffont yaynevi., s. 223. Saylayc sayy tanmlamak iin Julia Kriste-va'nrt sunduu karakterlere gnderim yaplacaktr : dzenveri, ou! ve olaan dalm, sonsuz-nokta, sk dzene yaknlama vb. (Semeotike, s. 293-297). 101 ifreli, ritimli, yn dzenleyici, zerk, menkul, sa-yuayc] say: Sava makinas gebe rgtnn gerekli sonucudur. (Musa bunun deneyimini tm sonulan ne olursa olsun, yayacaktr). nsanlarn yalnzca numara olarak yersizyurdsuzlatklar, numaral rgtte ylm veya asker toplumu ele vererek; bu ok abuk eletirilmitir. Ama bu doru olamaz. Korkunlua korkunluk, insanlarn numaral rgt phesiz ki soydalannnkinden veya devletlerinkinden daha korkun deildir. nsanlar numaralara sahip olarak kabul etmek, zorunlu olarak, yapraklar yolunan aalar gibi veya modelletirilen ve kesilen geometri ekilleri gM kabul etmekten daha kt bir ey deildir. Dahas, numara olarak, istatistik esi olarak saynn kullanm devletin sayl saysna aittir, saylayc sayya ait deildir. Toplandrc dnya soydalkla ve yurdlarla olduu kadar numaralama ile de ilemini yurutur. yleyse sorun hangisinin iyi ve kt olduu degl, ama zgnlnn sorunu olmaktadr. Numaral rgtn zgnl gebe varlk biiminden ve savamakinasnn ilevinden gelir. Saylayc say hem soydalarn kodlarna, hem de devletin stkodlamalar-na karttr. Aritmetik bileim bir yandan seim yaparken, soydalardan sava makinasma ve gebelik alanna girenleri ekip alacaktr; dier yandan ise, onlar devlet aygtna kar ynlendirecek, devlet aygtna bir eit varl ve makinay kar karacak, hem devletin yurdunu veya yersizyurdsuzlamasn ve hem de soydalarn yurdlarn kateden bir yersizyurdsuzla-may izecektir. Sava veya gebe sayayc saynn ilk karakteri udur: O daima karmaktr, yani eklemlenmistir. Her seterinde saylarn karmakl. Ve buradan itibaren saylanm say veya devlet saylar gibi kesinlikle ba102 daklam byk nicelikleri iermez, fakat kocaman-lu etkisini incecik eklemlenmesinde retir,

yani zgr bir mekanda ayrklk datm tarafndan retilir. Devlet ordular bile byk saylarla uratklar anda, bu ilkeyi brakmazlar (10 saysnn temelinin esas olmasna ramen). Romal lejyon saylarla eklemlenmi bir saydr, yle ki paralar hareketli hale gelirler ve geometrik ekiller kmldarlar ve deimeye hazr olurlar. Karmakark veya eklemlenmi say yalnzca insanlar meydana getirmekle kalmaz, zorunlu olarak silahlara, hayvanlara ve tama aralarna da eki dzen verir. Temel aritmetik birim yleyse dzenleme birimidir: rnein ok-at-insan, skitlerin zaferini meydana getiren formle gre 1X1X1; ve forml baz silahlarn dzenlendii veya hayvanlara ve insanlara eklemlendii lde daha da karmaklar, bylece iki atl ve iki kiilik at arabasnda, biri arabay kullanrken dieri ok atar, 2x1X2=1; yahut mehur iki kayl kalkan, insan zincirlerini birbirine balayan Hoplit reformu. Birim ne kadar kk olursa olsun eklemlenmitir. Saylayc say ayn anda bir ok temele baldr. Ayrca d aritmetik ilikileri veya bir kabilenin veya bir soydaln yeleri arasmda savalarn orann tanmlayan saydaki ierikleri, stoktakileri, yedekleri geri planda bekleyenleri hayvanlarn ve insanlarn bakmn da hesaba katmak gerekir mi? Lojistik, stratejinin i ilikilerine sava ma-kinasmdan daha az ait olmayan d ilikiler sanatdr, yani savalarn bilimlerinin bileimlerinin arasnda-kilere aittir. Her ikisi de sava saylarnn eklemlenme bilimini olutururlar. Her dzenleme bu stratejik grn ve lojistik grn tar. Ama, saylayc saynn daha gizli ikinci bir karakteri vardr: Her yerde sava makinas tuhaf bir yant 103 srecini veya aritmetik ikilemeyi sanki simetrik ve eit olmayan iki sra zerinde ileme sokarm gibi sunar. Bir yandan soydalar veya kabileler nunaral olarak rgtlenmiler ve deitirilip yeniden dzenlenmilerdir,- numaral bileim yeni ilkeyi deerli klmak iin soydalar st ste dizer. Ama dier yandan da sanki soyda-bedenin yeni numaral bileimi bedenin kendisinin numaral bir oluumu olmadan baarl olamazm gibi, insanlar her soyda gruptan zel numaral bir beden oluturmak iin ekilip alnmlardr. Bunun kazayla meydana gelmi bir grng olmadn ,ama sava makinasnn esasn oluturan, saynn zerkliini artlayan bir ilem olduunu sanyoruz: Saynn bedeninin karsnda saynn bir bedenine bal olmas gerekir, iki ek ilemi takip ederek, saynn ikilemesi gerekir. Say zel bir beden kurmadan sosyal beden numarallaamaz. Bozkrlarda Cengiz Han kendi byk bileimini oluturduu zaman, soydalarn numaralayarak rgtler, ve her soyda grubun savalar ifrelere ve eflere tabii tutulurlar (onluklar ve onbalar, yzlkler ve yzbalar, binlikler ve binbalar) . Ama ayrca her aritmetik soyda grubundan kk bir insan topluluunu, kendi zel koruyucu grubunu oluturmak zere eker alr, yani diplomatlar, mesajclar, komiserler ve kurmaylarn dinamik bir oluumu vardr. Antruston (64). Biri dieri olmadan olamaz: kincisinin daha byk bir kuvvet tad idi yersizyurdsuzlama. Musa, Jahova'nnkinden ok gebelerin etkisinde kalarak byk l bileimini kurduunda, her kabileyi numaralayarak sayar; ama aynca (64) Vfadimirstov, Le regime socaf cfes Mongols (MooIJann oo&ya Rejm), Ma/sonneuve Yaynevi, Vladimirstov'un kulland terimi an-turstions, sakson rejiminden, kraln etrafmdaklerini trust Franklarda olutuu rejimden dn almtr. 104 yeni doanlarn hukuk olarak Jahova'?a, o anda, bal olduu bir kanun kurar ve bu yeni doanlar daha kk oliuklarmdan, Saydaki rolleri >zel bir kabileye aktar acaktr, Levitler kabilesine, ki bu Saynn bedenini veya kutsal sandn zel konrucularn oluturmaktadr ve kabileler arasmda Leviter yeni doanlardan deha az kalabalk olduuna gn, bu yedek ye-ni-doanlar kabileler tarafndan verile vergi eklinde yeniden satn alnacaklardr. (Bu bizi lojistiin esas grnne getirir). Sava makinas tu ikili sra olmadan i gremez: Hem numaral bilemin soyda rgtnn yerini almas gerekmekte, htm de devletin yurtsal rgtne svmesi gerekmektecir. Sava ma-kinasnda bu ikili sray izleyerek onu iktidarn tanmlar : artk iktidar paralara, merkezlere, merkezlerin gelecekteki sesverilerine ve parkalarn stkod-lanmalanna deil, ama saynn bu i ilkilerine, nicelikselden bamsz olarak, baldr. Kableler ve Musa'nn Levitteri arasnda, Cengiz'in noyalar ve an-trustion]ar arasmda iktidar mcadeeleri veya iddetli ekimeler buradan ortaya kmlrdr. Eski zelliklerini edinmek isteyen soydalarn protestolar artk bu deildir, ne de devlet rgt evresindeki bu mcadelenin nbiimenmesidir : bu sav makinasum kendine has ve onun zel iktidarna ve efin kuvvetinin zel snrna has bir gerilimdir. yleyse numaral bileim veya savlayc say bir ok i] emi ierir.- Kalk btnlnn aritmetikleti-riraesi (ssydalar); ekip alman aa )tnler (onlarn, yzlerin, binlerin kurulmas); top anan btnle iletiim halindeki btnn yerine bir lakasnn konmas ilemi (zel kurmay bedeni). Halbki gebe varlnda er byk orjinallik ve yenilik eren ilem bu sonuncusudur. yle bir noktada ki, sva makinas 105 devlet tarafndan edinilmediinde, ayn sorun devlet ordularnda yeniden oluacaktr. Aslnda, sosyal bedenin aritmetikletirmesinin karJdg kendisinin aritmetik olduu zel ayrdedici bir bedenin

oluumuysa, bu zel bedeni bir ok ekilde dzeltmek mmkndr : 1 Bir soydallkla veya hakimiyeti bu soydalktan itibaren anlamlanan ayrcalkl bir kabileyle (levitlerle Musa'nn durumu budur) ; 2 Rehinelerin iine yarayan her soydan temsilcileriyle (yeni-doanlar: Bu daha ok Asyagil durumun veya Cengiz Han'n durumudur) ; 3 Toplumun dmda kalan tamamen ayr elerle, klelerle, yabanclarla, veya baka dinden gelenlerle (bu da zaten Frank klelerin durumudur ama zellikle bu asker klelerin zgl sosyolojik kategorisinden esinlenen slm'n durumudur: Bozkrlarn veya Kafkaslarn kknden kp gelen kleler sultan tarafndan satm alnm Msr Memluklar veya hristi-yan toplumlarndan gelme Osmanl yenierilerinin durumu) (65). Gebeler, ocuk karanlar kknde nemli bir konu deil mi? zellikle son durumda, sava makina-snda iktidarn belli esi olarak nasl zel bedenin kurumlamas daha iyi gzkmektedir. Yani sava makinasmm ve gebe varlnn iki eye ayn anda svmesi gerekmektedir: Soyda aristokrasiye bir ge(65) lgin br durum da Tuareg'lerde demircilerin zel kurumu olacaktr, EnadenJer (tekiler); bu Enadenlerin fckeni ya Sudanl kleler ya da Sahra'daki Yahudi kolonfannki, yahut da Saint-Louis'nin savalarndan gelenler olacaktr. Bkz. Rene Potter, Tuareg'lerde sahral metal elsanatlan Metaller ve Uygarlklardan, 1945-1946. 106 i M ri dn, ama ayrca da, mparatorluk memurlarnn olumas. Her eyin karmasn salayan devletin kendisinin kleleri yksek memur olarak kullanmay istemesi: Grlecei gibi, ayn nedenlerden dolay iki akm orduda birlemi deildir, ama iki ayr kaynaktan itibaren kaynamlardr. nk klelerin, yabanclarn, karlp getirilenlerin kknde gebe olan iktidar soyda aristokrasi mensuplarnn iktidarndan ve devlet memurununkilerden ok farkldr. Bunlar komiserler, yaymlayclar, diplomatlar, casuslar, strateji yapanlar, lojisyenler ve bazen de demircilerdir. Sultann kaprisiyle aklanamazlar bunlar. Tam tersine yalnzca nomos ile deerlenen bir ifrenin numaral bu zel bedenin nesnel gereklilii ve varlyla mmkn olan sava efin kaprisiyle aklanabilir. Hem byle bir sava makinasna ait bir olu hem de bir yersizyurdsuzlama vardr: zel beden ve zellikle ya-banc-kfirkle, inanl ve asker olacak olan olduu gibi devlete ve soydalara nazaran yersizyurdsuzla-m bir durumda kalandr. nanl olmas iin kfir domu olmas lzmdr; asker olmas iin kle domu olmas gerektir. Onlara zel okullar ve kurumlar gerekir. Bu devletlerin kullanmaktan bkmadklar, kendi hesaplarna kullanacaklar, o kadar ki, onu tannmaz klan yahut kurmay brokratik bir biimde onu yeniden kazanaca veyahut ok zel bedenin tek-nokratik biiminde veya devlete direndikleri kadar devlete hizmet vermeye devam eden bedenin tinleri biiminde veya hizmet ettikleri kadar devleti kazklayan komiserler gibi; bu sava makinasmn kendine has bir buluudur. Gebelerin tarihi olmad dorudur, nk onlarn sadece corafyalar vardr. Gebelerin yenilgisi yledir ki, tarih devletlerin zaferiyle yazlr oldu ve tek 107 bir tarih meydana kt. Bylece gebelerin her trl metafizik, politik, metalurjik veya teknolojik bulutan arnd genellemi bir eletiriye seyirci kalnd. Burjuva veya Sovyet tarihileri olsun (Grousset veya Vladimiristov), tarihiler gebeleri hi bir eyden anlamayan, ne aldrmadklar tekniklerden, ne tarmdan, ne ehirden ne de yktklar yahut igal ettikleri devletlerden bir ey anlayan, tpk zavall bir insani-yetmi gibi kabul ettiler. Ama, eer ok kuvvetli bir metal teknikleri olmasayd savalar nasl kazandklarn anlamak iyice g olurdu: Gebelerin tekniklerini, silahlarn ve politik nasihatlarm imparatorluk devletinden almalar fikri, her eye ramen kabul edilecek gibi deildir. Devlet-biimine sven ^e soydalarla ilgiyi kesen kendilerine has bileimleri, zgn mekanlar, etken karakterleriyle tanmlanan ve cahillikle tanmlanamayan bir sava makinasmn ve bir gebe rgtnn ad olduundan ayr, devletleri, ehirleri nasl ykmaya kalktklarn anlamak ok g olurdu. Tarih gebeleri azletmekten baka bir ey yapmad. Bu sava makinasna tamamen askeri bir ulam (askeri demokrasi ulam) ve gebelie tamamen yerleik bir ulam (kategori) uygulamaya alt (feodalite ulam). Ama bu iki varsaym da bir yurt ilkesini ngrr.- Ya imparatorluku bir devlet savalarna memuriyet topraklar datarak, sava makinasm ele geirir (eleroi veya sahte malikneler), ya da orduyu oluturan, mlkiyetler aras bamllk ilikilerinin kendisi zel olan bir mlkiyet haline girmitir (vasal-lk veya gerek malikneler). (.66). Her iki durumda da (66) Feodal karater askeri demokrasiden daha az asken bir sistem deildir; ama bu iki sistem de herhangi bir devletle iice girmi bir orduyu ngrrler (yani feodalite iin Karoenj devri toprak reformu). Gryazndv (Gney Sibirya), Nagel Yaynevi, Askeri demokrasiye yne108 vazgeilen veya verilen topraklar kadar bu iten krl kanlarn borlarnn tesbiti iin de say mlk

vergi rgtnn buyruuna girmitir. Ve phesiz gebe savalarn, ne denirse densin, byk bulular yaptklar, vergi ve toprak dzeyinde, gebe rgtnn ve sava makinasmn bu sorunlar kestikleri dorudur. Fakat, tamame^ sosyal bir ilkenin zerkliini belirleyen menkul bir vergi sistemi ve bir yurt dzeni bulmulardr.- Orada sistemler aras karklk veya bileiklik olabilir; ama gebe sisteminin zellii orada yaylan ve yer deitiren saylarla topra ve bu gebelerin i ilikileriyle vergiyi snrlam olmasdr. (rneke Musa'da bile vergi, saynn zel bedeni ile numarasa! bedeni arasndaki iliki iinde ie karmaktadr). Ksacas feodalite veya asker demokrasi, gebelerin numarasal bileimini aklamaktan ok uzak olup, yerleik rejimlerde ondan ne kaldn gstermektedirler. nerme VII: Gebe varl etki olarak sava makinasmn silahlarna sahiptir. Kullanmlarna gre aletler ve silahlar her zaman ayr tutulabilirler (insanlar mahvetmek veya rnleri retmek). Ama bu dsal ayrm teknik bir nesnenin ikincil uygulamalarn aklasa da, iki grup arasnda genel bir deiirlik kurmay engellemez, yle ki, aletlerin ve silahlarn isel ayrmn ne srmek ok g gibi durmaktadr. Leroi-Gourhan'm tanmlam olduu Urken, bozkrlarda gebe feodalitesinden bahseden Vladimirstov'dur, fakat rgtn feodallemesi paraland anda veya fethettikleri mparatorlukla btnletii anda, bu ortaya kar. Ve Moollarn, banda, gal ettikleri yerleiklerin topraklarnda doru veya yanl maliknelerde rgtlendiklerini gstermektedir. 109 vurucu silahlar her iki taraf iin de geerlidir. alar boyunca, tarm aletleriyle sava aletlerinin e olduklar herhalde dorudur (67). Bir ekosistemden bahsetmek mmkndr. Bu yalnzca i aletleri ve sava aletlerinin belirliliklerini dei-toku ettikleri k noktasnda bulunmaz: Ayn makinasal filom (*) her ikisini de kateder gzkmektedir. Buna ramen bu ayrlklar tam olarak isel olmasa da, yani mantksal, kavramsal ve hatta birbirlerine ok yakn dursalar da, i ayrlklarn varolduunu sanyoruz. lk yaklamda silahlarn izdm ile ayrcalkl bir balar vardr. Frlatlan veya frlayabilen her ey ncelikle bir silahtr ve esas an ileriye itildii, ileri doru frlatld andr. Silah atbilimidir; sorun kavramnn kendisi bir sava makinasma gnderimde bulunmaktadr. Bir alet ne kadar frlatlrsa ve frlatlan bir mekanizma tarsa, o kadar o aletin kendisi ya sadece benzetmeyle ya da gizil bir silah olarak i grmektedir. Ve de aletler baka amalara kullandklar veya ilerinde tadklar frlatc mekanizmalar deerlendirir dururlar. At silahlarnn kesinkes konuulduunda, frlatlan veya frlatlm silahlar olarak dierlerinin arasnda bir cins oluturduklar dorudur; ama el silahlar bile elin ve kolun alete gre baka bir kullanmn gerektirir. Tersine alet daha ie dnktr; Belli bir mesafedeki maddeyi bir denge durumuna getirmek veya onu bir ieridenlik biimine sokmak iin alet bu maddeyi hazrlar. Uzaktan hareket etmek her iki du(67) J. F. Fuffer, L'infuence de l'armement sur I'histoire (Silahlanmann Tarihteki Etkisi), Payot yaynevi, s. 23. (*} Filom, botanikte kullanlan bir szcktr. Eski Yunan diinden Bat! dillerine girmitir. Bitkilerin liflerini belirler (Klk, fasulye kl vb. gibi). Ayn zamanda bitkisel ve hayvansal ekillerin evrimsel serisidir. (.NJ. 110 rum iin de sz konusudur, ama bir kta merkezka dier ktaysa merkezdir. Ordu hemen karlk verip pskrtmek iin, kamak veya icad etmek durumun dayken, aletin kullanlmak veya yenmek zere orada olduu sylenebilir (hemen yant vermek sava maki nann yaratc ve acil etkenidir, bylece de sava ma knas ne niceliksel bir arttrmaya ne de korunman bir gsterie indirgenebilir). kinci olarak, aletlerin ve silahlarn ynsemevle (temaylen) (aa yukar)- hz ve hareketle ayn tin ilikileri yoktur. Silah-hz birliktelii zerinde jsrarla duran yine Paul Virilio'nun esas bulduu ey budur silah hz icad eder veya hzn buluu silah icad et mistir. (Silahlarn frlatma karakteri buradan gelir) Sava makinas hza has bir vektr ortaya karr o kadar ki, sadece ykm gcne deil, ama dromokra s n (nomos) () olan zel bir isme ihtiyac olur Dier avantajlar yannda bu fikir sava ve av arasnda yeni tp bir farkllk ortaya karr. nk savan avdan ortaya kmad kadar avn kendisinden de silahlarn varedilmedii kesindir.- Ya silah-alet deiebilirlimin ve ayrmnn alannda geliir, ya da daha nceden olu turulmu ve ayrmlanm silahlar kendi amacna kul lanr. Virilio'nun syledii gibi, insan dier hemcinsi ne avcnn hayvanla ilikisi tipinde bir ilikiyi uyguladnda sava ortaya kmaz, ama tersine avlanan hayvann gcn kendisine edindiinde sava iliki sinden baka bir iliki iinde hemcinsiyle ilikiye gir eliinde, ortaya kar (artk av deil, dman olur) Sava makinasnn avc gebelerin bir icad olmas artc deildir. Hayvanclk ve hayvan eitimi ne ( *) Dromokrasi hz bilimidir ve Paul Virl'o'nun yntemidir. (N) (**) Sitenin yasalar. (.N.). 111 kel avla ne de yerleiklerin hayvanlar evcilletirmele-riyle karlatrlabilinir, fakat kesinlikle

frlatlan, ileriye doru sallanan bir sisteme baldr. Her seferinde bir iddetle ilem grmek ya da her sefer iin bir iddet oluturmak yerine, sava makinas hayvan eitimiyle tm bir iddet tutumluluu, yani bunu sonsuz ve kalc klmak gerekesini kurar. Kan aktmak, ani lm, iddetin sonsuza dek kullanmnn tersidir, yani iddetin tutumluluudur (...) iddet tutumluluu ne avcmmki ne de hayvan bakcsnmkidir, fakat avlanan hayvanlarn iddetininkidir. Ata binmede, kinetik enerjide, atom hz saklanr ama proteinleri saklanmaz (motor ve atn eti deil) (...) Halbuki avda, avc sistematik bir ldrme ile vahi hayvansallm hareketini durdurmay amalar, hayvan eitimcisi onu saklamaya (balar) ve eitim sayesinde, at binicisi harekete yn vererek ve hzna hz katarak harekete ortak olur. Teknolojik motor bu yn gelitirecektir, ama ata binme savann ilk frlatma gcn oluturur, ilk silah sistemidir (68). Hayvan-oluun sava makinasnda oluu buradan kaynaklanmaktadr. Bu sava makinas, ata binmeden nce ve at biniciliinden nce var myd? sorusunu ortaya karr. Sorun bu da deil Sorun bamsz veya zgr deikenleen hz (68) Vnlio, Yolcunun Metapsikozu, Traverses no: 8. Hereye ramen Virilo avdan savaa dolaysz bir geii gsteriyor: Dii hayvan kullanmas, tama veya semer, avcnn av aan, ecinsel bir dello ilikisine girmesini salar. Ama Virio'nun kendisi, frlatc olarak hz ve tamay, hayvanclk olarak yer deitirmeyi bize ayr eylermi gibi verir. lk bakta sava makinas tanmlanr, halbuki ikinci bak ortak alana gnderimde bulunur. At, rnein, savamak iin ayaklarn yere basan insanlar yalnzca tadnda sava makinasna -ait olmaz. Sava makinas tamayla deil eylemle tanmlanr. sterse tamann eylem zerinde hareketi olsa bile. 112 vektrnn ortaya kmasmm sava makinas tarafndan ierilmesi sorunudur; bu hz ncelikle avlanan hayvana gnderimde bulunduu avda olumamakta-dr. Bu vektrn ata binmeye ihtiya duymadan bir piyade ordusunda oluturulduudur; dahas, ata binme varolabilir, ama zgr vektrde bagstermeden tama veya tama arac olarak kalacaktr. Bunun yannda, her halkarda, sava hayvandan, bir av modelinden ok motor fikrini dn almtr. Av fikrini dmanna uygulayarak genelletirmem, motor fikrini so-yutlatrarak onu kendi kendisine uygular. ki kar kma birden ayn anda meydana gelir. Birincisine gre, sava makinas hz kadar arlk merkezi ve bir tip arlk tar (ar ve hafif ayrm, korunma ve saldrma simetrisizlii, dinlenme ve gerilim kartl). Fakat savalarda o derece nemli olan, katlp kalmalar (katatoni) ve hareketsizlikler veya zamanlama grnglerinin nasl, baz durumlarda salt bir hz bileimine gnderimde bulunmasm gstermek kolay olacaktr. Ve dier durumlarda devlet aygtlarnn sava makinasna kendilerinin sahip kmalarnn koullarna, zellikle kar glerin dengelenebildikleri bir pr-tkl mekan dzenleyerek gnderimde bulunurlar. Hzn bir frlatmada kurun veya havan topu mermisi, askeri ve silahn kendisini kmdamazla mahkum eden bu frlatlann zelliklerinde soyutland da ba-gsterebilir (1914 savandaki kmldattazlk byle olmutur). Ama glerin dengelenmesi bir direni grngsdr, halbuki kar ataa kalkmak bir acelecilii veya dengeyi bozan bir hz deiikliini iermektedir: Hz-vektr zerinde ilemlerin tmn yeniden toparlayacak olan tanktr ve yine tank silahlar ve inSava Makinas - F. 8 113 sanlar sinilen yerden kararak harekete kaygan bir mekan verecektir (69). Devrik itirazlar daha da karktr.- Hzn silahn bir ksmn oluturduu gibi, aletin de bir ksmn oluturduu grlr ve hz sava makinasna ait deildir. Ama, belki de niteliksel modeller aramak yerine, hareketin niceliklerini ele almaya yatkn olunduundan mdr? lkc iki motor modeli, emek ve serbest hareket modelidir. Emek direnilerle karlaan ana nedendir ve dars zerinde ilem grmekte tketilmekte yahut etkisinde harcanmaktadr ve her an yenilenmek zorundadr. Serbest hareket de ana nedendir, ama onun yenmek iin direni hareketleri yoktur ve hareketli bedenin kendisinin zerinde i grr, etkisinde tketilmez ve iki an arasnda yolunu srdrr (hareketli bir sreklilik fikri). Emekte nemli olan bir (arlk noktas) olarak kabul edilen bir beden zerinde, arlkla eylemini srdren neticeli bir gcn uygulama noktasnn greceli yer deitirmesidir. Serbest harekette noktalanmam bir mekan mutlak olarak igal etmek iin bedenin elerinin arlktan (69) J. F. Fuller, L'inffuence de I'armement sur Ifstofre, s. 155. 1914 savann nce nasl ofansif bir sava olarak, topu ate zerine kurulduunu gsterir. Ama bu kendi kendine karr evrilir ve hareketsizlii zorunlu klar. Savaa yeniden bir hz vermek toplan oaltarak mmkn olabilir, nk top mermilerinin atklar delikler sava meydann ok kullanszlatryordu. ngilizlerin ve general FuHer'in varm olduklar sonu belliydi: Bu tank ieriyordu : yer gemisi, tank toprak zerinde kaygan veya denizci mekan yeniden oluturuyordu ve toprak st savaa gemi taktii koyuyordu. Genel kuralda, cevab hemen yaptrmak ayn kimseden ayn kimseye doru gitmiyordu : tank top atma kar yant veriyordu, misilli helikopter tankn ateine yant veriyordu vs. i makinasnda icad edilenden ok farkl bir sava ma-kinas icadnn etkinlii burada yatar.

114 kurtulduklar biim budur. Silahlar ve kullanmlar serbest hareket modeline gnderimde bulunur gibidirler, ama o kadar da aletler bir emek modeline gnderimde bulunuyor gibi dururlar. Bir noktadan dier bir noktaya dz izgisel yer deitirme, aletin greceli hareketini oluturur ama kasrgams bir mekan igal biimi, silahn saltk hareketini oluturur. Sanki silah devingendi, z-devingendi, halbuki alet olgunlamt. Emek, vermi olduumuz gerek veya anatanm kapsad lde emekle alet arasndaki ba kesinlikle kabul edilemez. Emei belirleyen alet deildir, doru olan bunun tersidir. Alet emei ngrr. Bunun dnda, silahlar da tam belli olarak nedenin yenilenmesini, bir etkinin iinde yoklusu veya harcan, da kar konulan bir arpmay, ve gcn yer deitirmesini ierirler. Aletlerin karsnda onlara kar kjacak byl bir kuvveti silahlara dn vermek de bounadr: Silah ve alet kesinlikle ayn alan tanmlayan ayn yasalara boyun eerler. Ama, her teknolojik ilke olan teknik bir enin soyut kaldn ngren bir dzenlemeye gnderme yapmadka belirsiz kaldn gsterir. Teknik eye nazaran birincil olan makinadr: Teknik makinann kendisinin belli eler btnnden olumasn deil, sosyal veya kollektif makinann kendisini tanmlar, belli bir anda, teknik enin hangisi olduunu, kullanmnn genilemesinin, anlalmasnn vb. ne olduunu belirleyecek olan makinasal dzenlemedir. Dzenlemeler araclyla filom seenekte bulunur, niteler ve hatta teknik eler bulur. yle ki, ngrdkleri dzenlemeler ve bunlarda girdikleri ekiller tanmlanmadan nce, aletlerden veya silahlardan bahsedilmez. Bu anlamda silahlarn ve aletlerin yalnzca dsal bir ekilde birbirlerinden ayrlamayacaklarn Ye buna ramen isel farkllk karakterlerinin 115 olmadn sylemekteyiz. Onlann i karakterleri vardr (ama z karakterleri deil) (*) bunlar iinde alnan birbiri ardna dizili dzenlemelere gnderimde bulunurlar. Serbest hareket modelini gerekletiren silahlarn iinde bulunanlar ve onlarn fizik varlklan deildir; bu silahlarn biimsel nedeni olan sava ma-knas dzenlemesidir. Ve dier yanda, emek modelini gerekletiren aletler deil, ama aletin biimsel nedeni olarak emek makinas dzenlemesi gerekletirilir. Alet arlk koullanna bal kald halde silahn hz-vektrnden ayn tutulamayacan sylediimizde, kendine has olan dzenlemede alet soyut olarak daha hzl ve soyut olarak silah daha ar olsa da bu iki tip dzenlemede yalnzca bir aynm belirtmek istiyoruz. Alet esasen bir doua, bir yerdeii-mine, bir gei harcamasna ki, bunlarn hepsi yasalarn emekte bulurlar, baldr; halbuki silah sadece zamanda ve mekanda g gsterisini veya altrmasn, serbest harekete bal olarak, ierir. Silah gkten zembille inmez ve tabi ki retimi, yer deitirmeyi, harcamay ve direnii ngrr. Ama bu yn silahn ve aletin ortak noktalarna gnderimde bulunur. Silahn zgnln -bu zgnlk sadece gcn kendisi kabul edildii zaman belirir- mekanda ve zamanda sadece devingen saydan bakasna gnderimde bulunmad zaman veya hz yerdeitirmeye eklendii zalan, iermez (70). Somut olarak bir silah emek mode(*) znde d koullardan bir bamszlk sz konusudur, isel olan belli bir denge kurmak zorundadr (.N.) (70) Bu iki modeiin genel ayrm zerine: emek-serbest hareket, gc kendinde saklayan gctketen g, gerek-etki, biimsel-etki vb. Bkz. Martia! Gueroult'nun teblii Dinamik ve Leibnizc metafizik Les Beiles Lettres, s. 55, 119 ve 222-224. 116 ne gnderimde bulunmaz, ama serbest hareket modeline gnderimde bulunur, emek koullarnn, ayrca, tamamlanm olduu ngrlr. Ksacas, g asndan, alet, arlk, yer deitirme, ykseklikarlk sistemine baldr. Silah, srekli hareketli - hz sistemine baldr. (Bu anlamda, hzn kendisinin bir silah sistemi olduu sylenebilir). Genelde kollektif ve makinasal dzenlemenin teknik ge zerindeki birincilii aletler iin olduu kadar silahlar iin de geerlidir. Silahlar ve aletler birer sonutur, sadece sonutur. Sk sk bir savan iinde bulunduu sava rgtnden bamsz olamad sylendi. rnein, hoplitik silahlar yalnzca sava ma-kinasnn deiinimi olarak piyade askerler tarafndan varoldu: Bu sradaki tek bu dzenleme tarafndan yaratlan silah iki kollu bir kalkandr-, dier silahlar-sa, daha nceden vardr, ama ayn doaya, ayn ileme sahip olmadklar baka badamlarda vardr (71). Heryerde silah sistemini oluturan bir dzenlemedir. Mzrak ve kl, bronz devrinden beri varolduu gibi, ilk topu silahlarn bir kenara brakan eki ve orak ve ba ve kargy uzatan at-insan hep dzenlemeyle vardr. zengi, kendi sras geldiinde yeni bir in-san-at dzenlemesi ortaya karr, yoni bir mzrak tipi ve yeni silahlar beraberinde getirir; ve dahas, bu at-zengi-insan dzenlemesi deiiklie urar; ve gebeliin genel koullarna veya daha sonra feodalite'-nin yerleik silahlarna gre ayn etkileri gstermez. Halbuki alet iin durum ayndr: Orada da herey bir emek rgtne ve eya, hayvan ve insan arasndaki {71} Marcel Detenne, La phalange, problemes et controverses (Piyade, Sorunlar ve Kar kmalar),

Eski Yunanda sava sorunlar, Mouton Yay. Bir bakma teknik sosyal olann ve zihinserin iindedir. s. 134 117 deiik dzenlemelere baldr. Bylece saban zgn alet olarak yalnzca 'uzatlm* ak alanlarn hakim olduu kzn at tarafndan ekim hayvan olarak deitirildii, topran l almak ekime bal olmaya balad ve ekonominin ortaklaa yapld bir btnde varolabilmektedir. Daha nce saban varolabilir, ama kara saban ile farkl karakterini belirlemeyen, zgnln ortaya karmayan baka dzenlemelerin kenanndadr (72). Dzenlemeler tutku vericidir, bunlara arzu bileikleri denir. Arzunun doal veya kendiliinden bir belirlenmeyle hi bir ilgisi yoktur. Sadece makina-lam, dzenlenmi, dzenlenmekte olan arzu vardr. Usuluk, verimlilik gibi dzenleme kavramlar ortaya koyduu tutkularn dnda deil, arzularn dzenlemeyi oluturduklar kadar, onun da arzular oluturduu lde, ancak varolabilirler. Detienne sava ma-kinas ile arzu arasmdaki deiinimden ve dierlerinin tm bir tersyz edilmesinden bamsz olmayan Yunan piyadesini gsterdi. Bu insann attan indii ve hayvan-insan ilikisinin yerini asker-vatanda, kyl-asker olayn hazrlayacak olan piyade dzenlemesin-deki insan-insan ilikilerine brakt durumlardan biridir: Savan tm bir Eros'u deiiklie urar, atl binicinin hayvanla cinselleen Eros'u, yerini grubun ecinsel Eros'una brakr. Ve phesizdir ki, devlet her (72) zengi ve saban zerine bkz. Lynn White Junior, Ortaa Teknolojisi ve Sosyal Deiimler, Mouton Yay. Blm I ve II. Ayrca topra kazmaya yarayan sopa, saban ve tarla apas, dinlendirilmeye braklan tarlann zamanna, halknn younluuna gre deien, srasyla ortak dzenlemelere baldrlar. Bu Braudel'in u ekilde sonulandrmasna olanak vermitir: Bu aklamann aleti sonutur, neden deildir. Braudel, Civilisatiort Matereile et Capitalisme (Maddi Uygarlk ve Kapitalizm) s. 128 118 seferinde sava makinasna el koyduunda, vatandan eitimini, emekinin oluumunu, askerin retimini yaknlatrmaya doru ynelir. Ama, her dzenlemenin bir arzu dzenlemesi olduu da dorudur, soru kendilerince kabul edilen emek ve sava dzenlemelerinin ncelikle deiik dzenlerin tutkularn harekete geirdiklerini bilmektir. Tutkular dzenlemeye gre deien arzu gerekletirmeleridir: Bu ne ayn adalet, ne ayn vahet, ne de ayn acma biimidir. Emek rejimi znenin oluumunun bal olduu Biimin geliiminden ve rgtlenmesinden ayr tutulamaz. Bu emeki biimi gibi duygunun tutku verici rejimidir. Duygu maddenin ve dzenleniin bir deerlendirmesini, eklin bir anlamn ve onun gelimelerini, gcn bir tutumluluunu ve yer deiikliklerini, tm bir arl ierir. Ama, sava makinasnn rejimi etkilerin rejimidir, bunlar kendindeki deikenlie, eler aras hzlarn bileimine ve hzlara gnderimde bulunmaktan baka bir ey yapmazlar. Etki heyecann balamas, yant vermesidir, halbuki duygu her zaman direnen, geri kalan, yer deitiren bir heyecandr. Etkiler silahlarn frlatc olduu kadar frla-tcdrlar, halbuki duygular aletler gibi ilerine alcdrlar. Silahla etkici bir iliki mevcuttur, buna yalnzca sylenceler ahit olmakla kalmazlar, ama hareket arklar, kibar ve valye romanlar da ahit olurlar. Silahlar birer etkidir; etkilerse birer silah. Buna gre, mutlak hareketsizlik, salt katlp kalma hz-vekt-rnn birer parasdr ve hareketin talamasn eylemin ta gibi olmasna biletiren bu vektr zerine tanrlar. valye eerinin zerinde uyur ve bir ok gibi frlar. Bir sava makinasnn en yksek hzyla askda kalmalar, baylp aylmalar, ani katlp kalmalar (katatoni) en iyi uyarlayan Kleist olmutur: yleyse 119 bize teknik enin silah oluuna, ayn zamanda tutku enin etki-oluuna gzlemcilik yapmak kalmtr (Penthesee denklemi). Savaa degin sanatlar daima hzl silahlar ve ncelikle (mutlak) zihin hzn buyruk altma aldlar; ama bylece de bunlar hem askda kalan, hem de hareketsiz sanatlar oldular. Etki bu ular kateder. Ayrca savaa degin sanatlar (arts nar-tiaux) bir devlet iiymi gibi bir kod dilemezler mi; ama yollar etkinin o kadar da yoludurlar; bu yollar zerinde silahlar kullanmak kadar, kullanmamak da renilir; sanki etkinin kuvveti ve kltr dzenlemenin gerek amacdr, silah ise sadece geici bir alettir Yapmamak, yapmamay renmek sava makinasna aittir : savann yapma-mak, znenin kullanmamas. Bir koddan kartma hareketi sava makinasm kateder, halbuki st-kodlama aleti bir emek rgtne ve devlete bal klar, (aleti renmeme diye bir ey yoktur, onun sadece yokluu doldurulur). Savaa degin sanatlarn arlk merkezini ve onun yer deitirme kurallarn anmsadklar dorudur. Bu, yollarn sonucunun daha olumam olduundan dolaydr. Ne kadar uzaktan birbirlerine girseler de o kadar, hl, devletin alan iindedirler ve ortak alanda baka bir doann mutlak hareketlerini evirirler. Yoklukta deil bolukta gerekleenler, orada hi bir amacn olmad boluun kayganlnda gerekleenler : Hcum, yant verme (pskrtme) ve dnme kaybolan beden (73). Gstergeler ve aletler arasnda, dai(73) Savaa degin incelemeler yollarn hl arla boyun* ediini anmsatrlar. Kleist'n Kuklalar Tiyatrosu herhalde Bat yaznmsn kendiliinden en Doulu metnidir, buna benzer bir hareket belirtir:

Arlk merkezinin dzizgisel yerdeitirmesi daha mekaniktir ve arl tanmayan ve tni ieren daha giz dolu bir eye gnderir. 120 ma dzenlemeye gre olan esasl bir iliki vardr. Yani aleti tanmlayan emek modeli devlet aygtna aittir. lkel toplumun insannn yapt iler ok kurallar ve bask altnda da olsa, gerekten sylemek gerekirse pek ilemiyordu ve savann durumu da ayn ekildeydi. (Herkl'n baard iler krala boyun emeyi gerektiriyordu) Yurttan soyutlanp, nesne olarak topraa tandnda teknik e alet haline gelmektedir; ama ayn zamanda da im beden zerine kaytlanmaya balar ve hareketsiz nesnel bir madde zerine yaylr. Emek olmas iin yaplan iin devlet aygt tarafndan ve iin gstergebiliminin yaz tarafndan kaplm olmas gerekir. Emein rgtnn - }raz imleri, alet-im dzenlemesinin kaynamas buradan geer. Silah iin durum bambakadr, silah mcevherlerle esasl bir iliki iindedir. Mcevherler o kadar ikincil uygulamalara maruz kalmlardr ki, onlarn tam olarak ne olduklarn bilmiyoruz. Ama bizce mcevhercilik barbar veya gebe sanat olmutur denildiinde ve bu aznlk sanat eserlerini grdmzde bir eylerin ruhumuzda kprdanmaya baladn duyarz. Bu tokalar, bu altn ve gm plakalar ve mcevherler mobilya olan kk nesneleri ierirler (ss eyalar), hem tanmas kolaydr, hem de onlar kmldayan nesnelere aittirler. Bu plakalar kendileri hareketli ve kmldar olan nesneler zerinde salt hz gstergeleri izimini olutururlar. Madde-biim ilikisiyle olumaz, ama topran sadece bir yer olduu, hatta yerin bile olmad, dayanan bile devingen olduu kadar motiflere sahip olduklar dayanak-motiflerle biryerden bir-yere giderler. Gmten beyaz bir sl oluturarak, altn kzlatrarak, renklere k hzn verirler. Altn koum takmlarna, klcn klfna, savann kyafeti121 ne, silahn sapna aittirler bu plakalar : Bir kere kullanlan eyi bile sslerler, rnein okun ucunu bile sslerler. Harcanan g ve emek ne olursa olsun, onlar salt devingenlie gnderilen harcama, direnme, ve arlk koullaryla emee gnderilmeyen zgr hareketlerdir. Seyyar demirci kuyumculuu silaha gtrd gibi silah da kuyumcuya gider. Aln ve gm bambaka ilevlere sahip olurlar, ama silahlarla, onlara bal anlatm ifadelerini madde olmayan sava makinasmn gebe pay olmadan, anlalmazlar bunlar (tm savan sylencesi gmde varln srdrd kadar, orada etken bir edir de). Mcevherler silahlara edeer olan hz-vektr zerine taman etkilerdir. Kuyumculuk, mcevhercilik ss sanat hatta sslemek, hatta yazya hi bir ekilde boyun emeyen soyutlama kuvveti olsalar bile, bir yaz yazmazlar. Yalnzca bir kuvvet baka trl, dzenlenmitir. Yazya dnersek, gebelerin yazya ihtiyalar yoktur, dilleri fonetik suretini sunsalar da yerleik komu impara-torluklarmkini almaya bile ihtiyalar yoktur (74). Kuyumculukta ki telkari iler ve altn renkli veya gm renkli elbiseler yetkinlikleriyle bir barbar kuyumculuk sanatdr (...) skit sanat yabanclara ayrlm ticareti hem bir kenara atan, hem de kullanan sava ve gebe ekonomiye bal olarak dekoratif ve lks bir grne doru meyillenmitir. Barbara(74) Bkz. Paul Peiliot, Les Systemes d'ecriture en usage chez les anciens Mongols (Eski MooIIarda Kullanlan Yaz Sistemleri), Asia Majr, 1925. Moollar Uygur yazsn Siriyak alfabesini kullanrlarm (Tibetliler Uygur yazsnn fonetik kuramn yapacaklardr); Moollarn gizli tarihnden bize gelen iki eviriden biri inceden evirilmi, die-riyse in karakterli fonetik (sesbilgisel) bir suretten evrilmitir. 122 rn sahip olmaya veya kesin bir kod yaratmaya hi mi hi ihtiyalar olmayacaktr, rnein ne basit resimli bir ideografi ne de daha ileri olan komularnn kullandklar yaz ile yarmaya konulacak heceli bir yazya ihtiyalar olacaktr. sa'dan nce drdnc ve nc yzyla doru Karadeniz'in skit sanat ekillerin bir ematizasyonuna doru ynelir ve ondan bir proto-yaz yapmaktan ok, dzizgili bir ssleme sanat oluturur (75). Mcevherler, phesiz, metal plakalar veya hatta silahlar zerine ilenebilir, ama bu maddeler zerinde varolan bir yaznn yazlmas anlamn tamaktan teye gitmez. En bulank olan runik (*) yaznn durumudur, nk meneinde zellikle mcevherlere, kuyumculuktaki telkari ilere, kuyumculuk elerine ufak menkul nesnelere bal olduu sylenir. Ama kesinlikle runik yaznn ilk dneminde ok zayf bir iletiim gc ve etkisiz bir kamu ilevi vardr. Gizli karakteri yznden onun byc yazs olduu sylendi. Aslnda zellikle: 1) retim veya baml olma markalar olan imzalar; 2) Sevgi ve sava mesajlar tayan duygusal etkili bir gstergebilimi sz konusudur. Yazdan ok ssl bir metin yazmak iin kullanlmtr, pek ie yaramayan bir bulu ve tam domam bir ekle sahiptir, yani yaznn vekilidir. Yaz deerini ikinci devrinde edinir; orada sa'dan sonra dokuzuncu yzylda Danimarka reformuyla antlardaki yazlar olarak belirir, bu devlet ve emekle olan ilikide ortaya kar (76). (75) Georges Charrieres, L'art barbare scythe (skit Barbar Sanat), Ed. du Cercle d'art, s. 185

(*) Eski Germen ve skandinav harflerine degin olan (.N.). (76) Bkz. Lucien Musset, Introduction la runologie (Runik Yazya Giri), Aubier. 123 I Aletlerin, silahlarn, imlerin, mcevherlerin her yerde, ortak bir alanda bulunmas fikrine kar aklabilir. Ama bu sorun deildir, her durumda bir kken aramak da sorun deildir. Sz konusu olan dzenlemelere tanklk etmektir yani farkllk belirtilerini bulmaktr, farkllk belirtilerine gre, bir ge ekilsel olarak bir dzenlemeye dier bir dzenlemeden daha, fazla attir. Hatta mimarinin ve mutfan devlet aygtyla kaynamakta olduu sylenecektir, halbuki mzik ve uyuturucunun gebe sava makinas tarafna koyulan farkllk belirtileri vardr (77). Silahlar ve aletlerinin aynmn belirleyen farkllk bir yntemdir, en azndan be adan byledir bu : anlam (frlatma- iine alma), vektr, (hzarlk), model (eylem-zgr emek), anlatm (im-mcevher), arzu duyan veya tutkulu mekan (etkiduygu). Ve phesiz devlet aygt, ordularn disipline sokarak, emei temel bilim haline getirerek, yani kendi belirtilerini zorla kabul ettirerek, rejimleri tek ekle koymaya doru ynelir. Fakat, silahlar ve aletler baka deiim dzenlemelerinde deillerse baka ittifak ilikilerine girmeleri de mmkndr. Sava insan kyllerle veya iilerle ittifaka girebilir, ama zellikle sava makinasn yeniden ortaya koymak emekiye, kylye veya iiye aittir. Topun tarihinde Hs savalar srasmda Zisca'nn tanr top(77) Gebe sava makinasnda bir mutfak ve bir mimari vardr, ama bu yerleik biimli eklinden ayran bir belirti altnda gerekleir. rnein Eskimo iglosu, Hun tahta saray, gebe mimarisi adrdan ortaya kmtr. Yerleik sanat zerindeki etkisi kubbe ve yar-kub-belerden ve zellikle tpk adrda olduu gibi, ok bask balayan bir mekann kurulmasndan ortaya kmaktadr. Gebe mutfama gelince, bu oru tutmay ieren bir mutfaktr. (Paskalya gelenei gebedir). Ve bu belirtilere, bir sava makinasna aittir mutfak: rnein Yenierilerin toplant merkezinde bir kazanlar, mutfakla ilgili rtbeleri, klahlarnda tahta bir mutfak ka vardr. 124 lan silahlandrp, kz arabalaryla hareket eden kuleler kurduunda, kyller nemli bir salma getirmilerdir. Kaak da olsa, asker-ii, silah-alet, duygu etki kaynamas devrimlerin ve halk savalarnn nemli bir ann oluturur. Aletin emekten bamsz harekete geen izofrenik tad, silahn ise, onu bar durumunda sulh yapmaya geiren izofrenik bir tad vardr. Bu hem karlk verme (pskrtme) hem de direnitir. Herey okanlamldr. Ama bu okanlamllklarla Jn-ger yatay-tarihi olarak bakaldran bir yandan iiyi, dier yandan da askeri beraberinde, hem bir silah anyonun ve bir alet anyorum denilen ortak bir ka izgisine tayarak, onun bir portresini izdiinde, Jnger'in zmlemelerinin niteliklerini kaybetmi olduklann sanmyoruz : izgi izmek veya ayn anlama gelen izgiyi gemek, amak, naslsa izgi ayrm izgisini geerek izilebilmektedir (78). phesiz sava insanmdan daha demode hi bir ey yoktur: Uzun zamandan beri baka bir kiilie brnd, o artk asker, iinin kendisiyse bir sr kt serven yaad... Ama buna ramen, sava insanlan yeniden ortaya kyorlar, hem de bir sr okanlamllklar tayarak: Bunlar iddetin ie yaramazln bilenlerdir, ama yeniden kurulmak zere olan sava makinasyla bitiik komu olanlar da bunlardr, devrimci ve etken pskrtmeleri yeniden yaratan sava makinasyla komu olanlardr. Emee inanmayan, ama yeniden kurulmak zere olan emek makinasyla bitiik komu olan (78) Jnger, Traite du rebelle (Bakaldranm ncelenmesi), Bourgois Yay., Jnger kitabnda en net olarak nasyonal-sosyalizme kar kyor ve Der rbeter'deki belirtileri geiltiriyor: etken ka olarak 'izginin kavram ve bu eski asker ve modern iinin figrlerinin arasndan geiyor, ikisini de baka bir dzenlemede, baka bir yazgya doru srklyor (Jnger'e atfedilmesine ramen, Heidegger'in dncelerinde, izgi kavram zerine hi bir ^ey kalmamtr). 125 iiler de yeniden ortaya kyorlar. Teknolojik zgrlk ve etken direni makinas. Eski sylenceleri veya eski biimleri yeniden canlandryorlar, yatay tarih bir dzenlemenin yeni ekildir onlar (ne tarih, ne ebed, ama vakitsiz gelen) : seyyar ii ve gebe sava. Daha imdiden kara bir karikatr onlar solluyor, paral asker veya hareketli asker eitmen ve teknokrat veya yaylaya kan zmleme yapan, C.I.A. ve I.B.M.. Ama yatay-tarih bir biim eski sylencelere kar kendisini korumas gerektii kadar, nceden yaplm ekilsizliklere kar da kendini korumas gerekir. Sylenceyi yeniden feth etmek iin geriye dnlmez, en u tehlikenin iinde zaman temel noktalarna kadar titrediinde, ona yeniden rastlanr. Savaa degin sanatlar ve yeni teknikler sadece yeni bir tip sava ve ii kitlelerini birletirmek olana ile deerlidirler. Silahn ve aletin ortak ka izgisi: Salt bir mmkn-lk, bir deiinim (mtasyon). Aa yukan dnyann dzenine ait olan denizalt, havac ve yeralt teknisyenleri ortaya karlar, ama yeni dzenlemeler iin bakalar tarafndan kullanmaya yarayan, ama buna ramen edinilmesi kolay olan gizil eylemler ve bilgi yklerini isten d olarak bulan ve toplayan bunlardr. Gerilla ve devlet aygt, emek ve bamsz hareket arasnda dn

alnmalar hep iki anlamda, ok deiik bir mcadele iin, yaplmlardr. Sorun III: Gbeler silahlarn nasl icat ederler veya bulurlar? nerme VIII: Metalrjinin kendisi gebelikle zorunlu olarak elbirlii eden bir akm oluturur. Teknolojik eleri (eer, zengi, nallama, koum takm..) bakmndan, strateji veya bileim bakmn126 dan, savunma ve saldrma silahlan bakmndan savalarn getirdikleri bulular bozkr halklarnn sosyal, politik ve ekonomik rejimlerinden ok daha az tannmaktadr, ama buna ramen gebelerin izini yok edemez. Gebelerin bulduklan ey, silah-hayvan-insan ve ok-at-insan dzenlemeleridir. Ve bu hz dzenlemesinin ardnda, yeniliklerle meta alan belirir. Bronzdan yaplm sap delikli Hykos'lan baltas, (Hititlerin) demirden klc kk atom bombalanyla kyas edile-bilinir. Bozkr silahlarnn hemen hemen kesin bir dnem sralamas, hafif ve ar silah almaas (skit tipi, Sarmat tipi) ve ortak ekilleri yaplabilir. Eritilmi elik, genelde eik ve gdk edilmi, eik ynl boy klc, yzden ve ince uzun dvlm demir klcn dinamik mekanndan baka bir mekan kapsamaktadr: Araplarn daha sonra edinecekleri ran ve Hindistan'a bunu getiren skitler olmutur. Top'un icadyla, barut-lu topun hzlhyla hakh kmtr ve ateli silahlarn bulunmasyla gebelerin yaratc rolnn yokolduu sonucuna varlr. Ama bu zorunlu olarak onlan kullanmasn bilmenin hatas deildir: Gebe gelenekleri canl kalan Trk ordusu byk bir ateli silah gc ve yeni bir mekan gelitirmekle kalmazlar, ama daha karakteristik olarak hafif toplar arabalarn ve korsan gemilerinin hareketli oluumlanna ok daha yakrlar. Eer top gebelerin bir snrn belirtiyorsa, nemli parasal bir yatrm gerektiinden ve bunu yalnzca devlet aygt gibi bir eyin baarabilme olanandan dolaydr, (ticar ehirler bile buna yeterli olamamlardr) . Ama beyaz silahlar iin ve hatta top iin u veya bu teknolojik soyda daima bir gebeye rastland hl geerlidir (79). (79) Lynn White gebelerin bulu gcne inanmasna ramen, kk artc olan geni teknolojik soyda bile bazen benzerlik kurar: Scak 127 Tabi ki her durum bir tartma konusudur: rnein zengi zerine byk tartmalar (80). Aslnda olduu gibi, neyin gebelere, neyin ilikide bulunduklar, feth ettikleri, iinde eriyip gittikleri mparatorluklara ait olduunun ayrmn yapmak ok gtr. Byk mparatorluk ordusu ve sava makinas arasnda o kadar kaynama veya araclk, saak vardr ki, bazen eyler nce gelebilirler. Kl rnei tipiktir ve zengiye karm phesizlik iindedir; Eer skitler klc yayanlarsa ve klc Hintlilere Perslere ve Araplara ta-dlarsa, ayn zamanda da ilk kurbandlar; ilk olarak skitler bunun altmda ezildiler; ilk olarak Ts'inlerin ve Han'larn in mparatorluu klc icad etti, yani eritilmi eliin veya deneme potasnn tekelini elinde tutan in mparatorluu (81). Bu rnekte modern tarihilerin ve kazbilimcileri-nin rastladklar glkleri belirtmek iin bir neden var. Kl rneinde ki, bu rnekte olgular yeterince imparatorluku bir kkten bahsediyorlar, en iyi yorum yapan bile, zaten skitlerin klc yaratamayacaklarn eklemekte eksik kalmyor. nk onlar zavall birer gebeydiler ve deneme potasmdaki elik zorunlu olarak yerleiklerden gelmeliydi. Ama resm eski in hava ve trbinden geirme Malezya'dan gelmitir (Ortaa Teknolojisi ve Sosyal Deiiklikler, Mouton Yaynevi, s. 112-113): Bylece Orta-a'n sonundan geerek modern zamanlarn bana kadar, tekniin ve bilimin baz byk ekillerinden biri teknik bir etki zinciri Malezya'nn ormanlarna kadar gidebilir. kinci bir Malezya buluu pistonun phesiz hava basnc ve uygulamalar zerinde nemii bir etkisi olmutur. (80) zenginin zellikle kark sorunu iin, bkz. Lynn White, J. B-m. (81) Bkz. Mazahri'nin mkemmel makalesi: elik klca kar demir kl, nnales 1958. Yukardaki kar klarmz bu makalenin neminden bir ey kaybetmesine yetmez. 128 anlatmna gre, niin mparatorluk ordusundan kaan askerler bu gizli srr skitlere retsinler? Ve eer iskitler kullanmaya kabiliyetleri yoksa ve bundan hi bir ey anlamazlarsa gizli srr vermek ne anlama gelebilir? Asker kaaklarnn srt kalnm. Bir sr ile atom bombas yaplmaz, eer yeniden retmeye ve deiik koullarda elik klc ortaya karmaya ve klc baka dzenlemelere geirmeye yetenek yoksa, bir elik kl daha yaplamaz. retme, yayma tamamen bulu izgisine aittir; ona bir dirsek karlar. Ve dahas: Deneme potasndaki elik ncelikle madencilerin buluu olmasna ramen niin onun zorunlu olarak im-paratorlukulann veya yerleiklerin mlknde olduu sylenmektedir? Bu madencilerin zorunlu olarak devlet aygt tarafndan denetlendii ngrlr, ama teknolojik zellikleri ve sosyal bir yasadlklar vardr onlarn. Bunlar denetim altnda olsalar bile ne kendileri tan tamna gebedirler, ne de bir devlet aygtna tam olarak baldrlar. Srr ele veren asker kaaklar diye bir ey yoktur, fakat srr bildiren madenciler vardr. Ve bu insanlar elik kullanmn ve yaylmasn mmkn klmlardr: Bambaka bir ihanet sistemi. Sonunda tartmalar bu derece

gletiren (kar klan zengi rneinde olduu kadar kesin elik kl rneinde de) gebeler zerine yalnzca nyarglar yznden deil, teknolojik geliimin yeterince zmlenememi bir kavram eksiklii olmasndandr. (u veya bu gre gre teknolojik sreklilik veya geliim ve onun deiik genilemesini kim tanmlar?) . Sabit yasalar buldu diye, rnein her yerde ve her zaman bir maddenin kaynama ss, madenciliin bir bilim olduunu sylemek hi bir ie yaramaz. nk madencilik zellikle bir ok deiir izgiden ayn tutuSavas Maknasf - F. 9 129 lamaz: Meteor talarnn ve doal katksz madenlerin deiirlii; minerallerin ve maden orantlarn deiir-ligi; karmlarn doal veya doal olmayan deiirlii; bir maden zerinde gerekletirilen ilemlerin deiirlii; u veya bu ilemi mmkn klan veya u veya bu ilemden treyen niceliklerin deiirlii (rnein Smer'de artma derecelerine ve ortaya ktklar yerlere gre, aynlan ve saym yaplan 12 bak eidi) (82). Tm bu deiirlikler iki byk balk altnda iki gruba ayrlabilir: Deiik dzenli tekillikler veya zaman-mekansal vakalar ve deiim veya ekilsizleme (ekil deitirme) sreci olarak oraya balanan ilemler; bu ilemlere ve tekniklere uygun den, deiik dzeyli anlatm belirtileri veya etkileyici nicelikler (katlk, arlk, renk vb.). elik kl rneine dnelim: Yksek sda demirin erimesi olan birinci, tekilliin gncellemesini ierir; sonra ardarda karbonun azaltma ilemine gnderimde bulunan ikinci bir tekillik; eritilmi eliin i yapsndan sonulanan kristallemeyle izilen dalgalarn olduu kadar resimlerin de izilmesini pekitiren cila, kesme, sertlik olmakla kalmayan ve onunla uyum salayan anlatm belirtileri. Demirden yaplm kl bambaka tekilliklere gnderimde bulunur, nk demir kl dvlmtr, eritil-memitir, dklm ve suya batrlmtr ve havada soutulmamtr, tek tek retilmitir, seri halinde retilmemitir; saplanmak yerine budana gre, yandan, karsndan hcum ettiine gre, onlarn anlatm belirlilikleri ok farkldr; hatta anlatm resimleri baka (82) Henri Limet, Le travai! du metal au pays de Smer au temos de la IH'e dynastie d'Ur (nc Ur Hanedanl Zamannda Smerler -kesinde Metal'in lenii), Les Belles Lettres, ss. 33-40. 130 ekilde, kakmalarla sslenerek elde edilmitir (83). Birok veya tek gsterilebilir anlatm izgileri zerinde tekillikleri ynetiren ve yneen ilemler tarafndan uzatlabilinen tekillikler btn nnde olduu her sefer teknolojik bir gelimeden veya makinasal bir fi-lom'dan bahsetmek mmkndr. Eer ayn eyde veya deiik maddelerde tekillikler veya ilemler ay-' rna urarlarsa, iki farkl filom belirlemek gereklidir: Bylece zellikle baktan tremi olan demir kl iin ve elik baktan tremi olan elik kl iin. Hor filomun teknik eye arzu ilikisini belirleyen belirtiler ve nicelikleri, tekillikleri ve ilemleri vardr (elik klcn etkileri demir klcnkilerle ayn deildir). Ama bir filomdan dierine uzatlabilinen tekillikler dzeyine yerlemek ve ikisini birden biletirmek mmkndr. En azndan tek filom-genetik ve makina-sal filom geliimi vardr; bunlar fikirsel olarak sreklidirler: devinim-madde akm, anlatm belirtileri ve tekillik taycs, srekli deiimdeki madde akm. Bu, ilem gren ve anlatm dolu akm yapay olduu kadar doaldr da: O tpk insann ve doann birlii gibidir. Fakat ayn zamanda da, kendisini farkllatrmadan, (83) Mazaher, bu anlamda elik klcn ve demir klcn iki ayr tek-nofojik geliime gnderimde bulunduunu gsterir. zellikle elie taban tarznda su vermek Damas'tan gelmemitir (damassage), ama Yunanca veya Pers szcnden, elmas (diament) anlamna gelen, elmas kadar kat klan eritilmi eliin ilemesini belirler ve bu elikte retilen izgileri seman madeninin kristallemesiyle belirler (gerek da-mas hi bir zaman Roma ktidar altnda kalmam olan merkezlerde yaplrd) Ama dier yanda, damasqunage Damas'dan gelmektedir ve elie taban tarznda su vermeyi taklit eden, istekle yaplan izgiler 9ibi baka aralarla yaplm metal zerindeki kakmalarla sslemeleri belirler 131 blmeden, burada ve imdi, gerekleemez. Doal veya yapay olarak ayn yne doru biimlenerek (dayankllk) -katman katman ylm, rgtlenmi, seilmi-akmiar zerinden alman belirtilerin ve tekilliklerin tmne dzenleme denecektir: Bu anlamda bir dzenleme gerek bir bulutur. Dzenlemeler kltrleri ve hatta alar oluturan ok geni btnlerle kmelenebilirler. Dzenlemeler akm veya filom'u daha az farkl bulmazlar, onu u dzeyde veya bu dzeyde, bir o kadar deiik filom'a blerler ve devinim-madde-nin fikirsel srekliliine seilmi sreksizlikleri sokarlar. Ayn anda, dzenlemeler filom'u seik ayrlm paralara blerler ve makinasal filom hepsini boydan boya kateder, yle ki, isterse birinden dierino gitmek yahut ikisinde birden varolma pahasna olsun. Byle bir tekillik filomun brne gmlr, rnein karbonun kimyas onu seen, rgtleyen, bulan byle bir dzenleme tarafndan yzeye karlacaktr ve bununla filomun btn veya bir ksm, herhangi bir yerden, herhangi bir anda, geebilecektir. Her eye ramen ok deiik eitli soylarn aynn yaplacaktr: Bazlar filom-genetik deiik kltrlerin ve alarn dzenlemeleri tarafmdan

byk mesafeleri atlayacaktr (az tfeinden topa? deirmenden pervaneye? kazandan motre?) bazlarysa ontogenetik olanlar, bir dzenlemenin iindedirler ve deiik elerini birbirlerine balarlar, yahut doas ok deiik bir dzenlemede, ama ayn an ve kltrnknde, genelde bir gecikmeyle bir eyi geirebilirler (rnein, tarm dzenlemelerinde yaygnlk kazanan atn demir nal). Bylece bir dzenlemeden kan, birinden dier bir dzenlemeye geen, dzenlemeyi beraberinde tayan ve onu darya doru aan, yeralt sistemi olan filomun geliimci reaksiyonunun ve filom zerindeki dzenle132 melerin seici eyleminin hatrda tutulmas gerekmektedir. Hayat atlm? Leroi-Gourhan genelde biyolojik geliim zerinde teknik geliimin modelini veren teknolojik bir vitalizmde ok uzaklara gitmitir: Anlatm belirtileri ve tm bir tekillik dolu olan Evrensel meyil, onu farkllatran veya nlarn kran teknik ve i ortamlar kateder, bu da herbiri tarafmdan bulunan, ortak klman, birleen, seilen, aklda kalan belirtilere ve tekilliklere gre yaplr (84). Teknik dzenlemeleri yaratan deiim halinde makinasal bir filom vardr; halbuki dzenlemeler deiik filomlar yaratrlar., Teknolojik bir izgi onun bir filom zerinde izilmesine gre veya dzenlemelerde kayda geirilmesine gre ok deimektedir ve bu ikisi birbirlerinden ayr tutulamaz. yleyse, bu devinim-maddeyi, bu enerji-maddeyi, bu akm-maddeyi bu dzenlemelere giren ve kan deiiklik halindeki maddeyi nasl tanmlamal? Bu kat-manlktan km yersizyurdsuzlam bir maddedir. Bize yle geliyor ki, Husserl tam belli olmayan ve madd zlerin blgesini, yani tam doru olmayan seyyar ama buna ramen kesin blgeyi bulup, onlar sabit ll ve biimsel zlerden ayrdnda dnceye kesin bir adm attrrtmtr. Bu tam belli olmayan zlerin biimsel zlerden, kurulmu eylerden daha az farkl olmadn grdk. Bunlar buulu btnleri olutururlar. Ne farkedilen kurulan duygusal bir eyle, ne de akl biimsel zle karmayan bir bedensellik (84) Lero-Gourhan, Mileu et techniques (Ortam ve Teknikler) Albn Michel, s. 356. Gilbert Simondon bilinen seriler zerinde bir teknik izginin mutlak kkler sorununu veya teknik bir zn yaratlmas sorununu yeniden ele almtr: Teknik Nesnelerin Varlk Biiminden {Du model d? exstence des objest technkjues), Aubier Yay. s. 41 ve devam. 133 (maddlik) ortaya karrlar. Bu bedenselliin iki karakteri vardr.- Bir yandan bu bedensellik geilerden, en azndan durum deiikliklerinden, ekil bozma srelerinden veya kendisi tam olarak doru olmayan mekan-zamanlarda i grerek alan deiim srelerinden, olay biimlerinden, hareket eder gibi, ayr tutulamaz (izdm, katlma, kesip karma...),- dier yandan ise bedensellik deiik etkilerin biimlerine gre (dayankllk, sertlik, arlk, renk...) retilen art veya eksiye elverili, ie doru genileyen veya anlatm niceliklerinden ayr tutulamaz. yleyse, kurulan ey ekilsel z eyden ortaya kan sabit zler-zel-likler yerleik ilikisinden ayr tutulan ve tam belli olmayan bedensel z oluturan etki-olaylann seyyar bir ifti vardr. Ve phesiz ki, Husserl tam belli olmayan zden, duygusal olanla zsel olan arasnda biraz Kant' bir emada olduu gibi bir eit 'ikisi ara-sndalk' yapmaya meyillidir. Yuvarlak ematik veya tam belli olmayan yuvarlakms, duyarl eyler ile dairenin kavramsal z arasndaki bir z deil midir? Gerekte yuvarlak yalnzca etki-eik olarak (ne yass ne de sivri) ve de smr-sre olarak (yuvarlaklatrmak) duyarl eyler ve teknik eler boyunca vardr, deirmen ta, tekerlek, torna, krk, duy... Ama zerk olduu zaman ve eyler ve dnceler arasnda nce kendisi yayldnda, eyler ve dnceler arasndaki ilikide yepyeni bir yenilik kurmak iin, ikisi arasnda belirsiz bir zdelik yapt lde, arac olabilmektedir. Simondon'un nerdii baz ayrmlar Husserl'i ayrmlarna yaknlatrlabilinir, nk Simondon badak olarak kabul edilen bir maddeyi ve sabit bir biimi varsayarak, biim-maddenin teknolojik yetersizliini haber verir. Maddeyi u veya bu biime bal klan ve tersine biimden ortaya km u esasl zel134 ligi maddenin iinde gerekletiren yasalar olduuna gre, bu modele btnln salayan yasann fikridir. Ama Simondon hilemorfik modelin gerekleecek ve etken birok nesneyi bir kenarda braktn gsterir. Bir yandan ekillenebilir veya ekillenmi maddeye devinim halindeki enerjiyi tm bir zdeklii, bunlardan birinin iinden akla kavuturan biimler gibi olan ve ekli bozma sreciyle birleen vakalar ve tekillikleri tayan, geometrik olmaktan ok, topolojiyi eklemek gerekir: rnein tahta tellerin deiik burulmalar ve dalgalanmalar ki, bunlarn zerinde kenarlar atlayan ilem dzenlenir. Dier yandan, biimsel zn maddesinden ortaya kan esasl zelliklere yein-letirici (ntensif) deiken etkileri eklemek gerekir ki, bunlar bazen ilemin sonucudurlar, bazen ise tersine bunu mmkn klmaktadrlar: rnein aa yukar gzenekli ve hem elastik, hem dayankl bir tahta. Her eye ramen, sz konusu olan tahtay ve tahtann zerinde olan bir maddeye bir biimi zorunlu klmak yerine, ilemleri ve bir maddesellii izlemektir: Yasalara boyun emi bir maddeden ok nomos'a sahip bir maddesellie hitap edilir. Maddeye zelliklerini zorunlu olarak veren yeterli bir

biime deil, etkileri oluturan madd anlatm belirtilerine hitap edilir. Tabi ki bu modelden yola karsak bir modele bunu tercme etmek daima mmkndr: Bylece, maddeseliiin deime gcn sabit bir maddeye ve sabit bir biime uygulayan yasalara tamak mmkndr. Ama bu sabit noktalar ve deimez ilikileri karmak iin, srekli deiim durumlarndan deikenleri koparmay ieren sapma gerekletirilmeden olmayacaktr. yleyse deikenlerin dengesi bozulur ve devinimmaddeye ikin olmaktan kan denklemlerin doas bile deiir (denklemsel olmayanlar, eksiksiz olanlar). Byle bir 135 tercmenin yasal olup olmad soru deildir, nk bu zaten sorudur ama asl soru orada kaybedilenin) hangi sevgi olduunu bilmektir. Ksaca, hilemorfk modele Simondon'un yzledii maddenin ve biimin herbirinin kendi blgesinde, kesinde tanmlanm iki terim olarak nasl birletikleri belli olmayan iki yarm zincirin ular olarak bir dkm ilikisi altnda srekli olarak deiken eitlenmenin yakalanamadm kabul etmek olmutur (85). Hlemorfik emann eletirisi arac ve orta bir boyutun blmnn, madde ve biim arasndaki varlk zerine enerji dolu ve molekler zerine, yani madde boyunca maddeselliini yayan tm bir kendine has mekan, biim boyunca belirtilerini iten tm kendine has bir say zerine kurulmutur. .. Daima u tanm zerine dnmeliyiz: Makinasal filom, bu yapay veya doal maddeselliktir ve ikisi birden devinim-akm deiiklik halinde, anlatm belirtileri ve tekillikleri tayan maddedir. Bundan ok tabi sonular ortaya kmaktadr: Yani bu akm-madde sadece izlenebilir. phesiz yeniden yaplabilir olan izlemeyi ieren bir ilemdir bu: Rendeleyen bir el sanats tahtay ve tahtann oluklarn yer deitirmeden izler. Ama bu izleme biimi ok genel bir srecin ok zel bir an'dr. nk el sanats baka bir biimde-kini de izlemek zorundadr; yani tahtann bulunduu yere gidip, tahtay arayp, bulmak ve bulunan tahtann (85) Dkm-kalb eitlenme ilikisi zerine ve devinim-madde bir dkmn saklad veya verdii eitlenme ileminin esasnn biimi zerine bkz. Simondon, s. 28-50 (Dkm srekli deiken ve srekli bir ekHde kalbn ortaya karmaktr, s. 42). Simondon hlemorfik emann erkinin teknolojik ileme deil, ama bunun emein sosyal modeline ait olduunu ok iyi gstermektedir (s. 47-50). 136 oluklarnn istenildii gibi olmasn salamak, aranan tahtay bulmak zorundadr. Yahut da tahtay bulduu yerden, getirmek: Tccar ters ynden gelerek yolun bir ksmn stlendii iin el sanatsmn kendisi tm yolu katetmek zorunda kalmaz. Ama el sanats madenleri aratrd lde bir btn oluturur ve maden aratrcsn, tccar ve el sanatsn ayr tutan rgt el sanatsn bir emeki haline koymak iin onu sakatlar. yleyse el sanatsm makinasal filomu, madde akm izleyen kii olarak tanmlayabiliriz. O seyyar yolcudur. Maddenin akmn izlemek demek sey-yarlamak demektir, yola degin olmaktr. Bu eylem halindeki bir sezgidir. phesiz aratrlan ve izlenen madde-akm deildir, ama rnein pazarn kurulduu ikincil bir yola dmek diye bir ey vardr. Bununla beraber, bu akm maddenin akm olmasa bile izlenen, daima, bir akmdr. Ve zellikle ikincil yola girmeler vardr: Bu kez zorunlu olarak ortaya ksalar bile baka bir kouldan ortaya kanlar vardr. rnein, yaylaya kan ister kyl, ister hayvan bakcs olsun, mevsimlere gre veya topran veriminin azalmasna gre topraklarn deitirirler, ama orman yeniden oluana, toprak dinlenene, mevsim dzelene kadar, o terkettii noktaya bamdan beri dnmek zere ncelikle bir yn izildiine gre, bir alan akmn ikincil olarak izleyebilir. Seyyar yolcu bir akm izlemez, o dolambal bir yol izer ve artk bu dolambal yolun akmn izlemeye balar, isterse bu yol gittike geni-leye dursun. Seyyar yolcu demek ki, sadece sonu yolunda yola degin bir kiidir veya tm toprak yolu veya kr yolu tkendiinde ve ynn o derece geniledii ki, akmlar dolambal yolun dna kmaya balad zaman o yola degin kii haline gelir, ticaret akm-lannm bir var ve kalk noktasna boyun edikleri 137 lde tccar seyyar yolcu durumuna girer (gidip aramak -onu getirmek- dalm-dsatm, satmaksatn almak) . Birbirlerine karmlklar ne olursa olsun bir akm ile bir dolambal yol arasmda byk fark vardr. Gmen, grdmz gibi, baka bir eydir. Ve gebe ne seyyar yolcu, ne yola degin, ne de sonuta yle olsa bile gmen olarak tanmlanr. Gebenin birinci belirtmesi, gerekte, kaygan bir mekan tutmas ve feth etmesidir: Bu adan dolay gmen olarak tanmlanr (z). Kaygan mekanlarda konulan zorunluluklarn sayesinde yola degini veya seyyar yolculuk ve gebelik arasndaki olgu karmlar ne olursa olsun, kta ilk kavram ayn deildir (kaygan mekan, madde-akm-dnme). Halbuki karm yalnzca kendini rettii ve o biim altnda ve o dzende retildii zaman sadece ayr kavramlardan itibaren bu karm yarglayabiliriz. Ama, daha nce gelen iin de sorudan ayrldk: Niin makinasal filom, madde-akm ve zellikle madenidir veya metaliktir? Orada da yalnzca ayrm kavram madeni veya yola degin kii arasmda, birincil zel ba gstererek, bir yant verebilir (yersizyurdsuzlama). Buna ramen, anmsattmz rnekler Husserl'e ve Simondon'a gre metallere olduu kadar tahtaya veya kile de aittir; ve dahas

devinim halindeki maddeleri veya filomlar ortaya karan ot, su ve sr akmlar da yok mudur? imdi bu sorulara yant vermek daha kolaylamtr. nk her ey sanki metal veya madde ilemlerde veya baka maddelerde saklym veya onarm iine karm baz eyleri bilince ykseltip, bunu zorla kabul ettirirmicesine olumaktadr. Bunun dnda her trl ilem iki eik arasmdaymca-sma yaplr, bunlardan biri ilem iin hazrlanan maddeyi oluturur; dieriyse ekli cisimletirir (rnein 138 kil ve dkm kalb). Hilemorf ik model buradan genel deerini ortaya karr, nk bir ilemin sonunu belirleyen cisimlemi ekil, madde olarak, eiklerin birbiri ardnaln belirleyen sabit bir dzende, yeni bir ileme hizmet verir. Halbuki madencilikte ilemler eikler arasnda dururlar. yle ki, enerji dolu bir mad-desellik hazrlanan maddeyi aar ve bir biim deitirme veya nitelikli deiiklik bu biimi de aar (86). Bylece demire su vermek eklin dkmnn tesinde maden dvmeye balanr. Veya kalba dkme diye bir ey vardr, madenci bir bakma dkm kalbnn ierisinde ilem grmektedir. Yahut da kalba dklen veya eritilen elik ardarda bir karbonsuzlatrma serisine maruz kalr. Ve bitirmek iin madenciliin yeniden eritmek ve kle-biimini veren maddeyi yeniden kullanma olana vardr : maddenin tarihi ne bir me-tayla ne bir stokla karan ok zel bir biimden ayn tutulamaz; parann deeri de buradan gelmektedir. Daha genel olarak, indirgenen madeni fikir hazrlanan maddeye nazaran bir maddeselliin ikili zgrle kavumasn, biimlenecek bir cisme nazaran bir deiiklii ifade eder. Madencilikte olduu kadar madde ve biim asla daha sert olmadlar, ama buna ramen ekillerin ardarda gelmesinin yerini dolduracak (86) Simondon maden sorunlar iin zellikle bir ekicilik duymaz. Neticede, onun zmlenmesi tarih deildir ve elektronik durumlara hitap etmeyi yeler. Ama tarih olarak madencilikten gemeyen elektronik olamaz. Simondon'un madencilie duyduu sayg buradan gelir: Madencilik sadece hemorfik ema araclyla dnmeye braklmaz. eklin ortaya kmas grnr bir ekilde bir anda deil, ama birok srekli ilemde yerine gelir; niteliksel deiimin eklinin ortaya kmas kesinlikle farkedilemez; demir dvme ve elie su verme aslnda eklin ortaya k ad verilene dek, biri nce, dier sonradr: dvme ve su verme nesnesini oluturanlardr. (Birey, s. 59). 139 srekli bir gelimenin ekli budur; maddelerin deiikliini dolduracak srekli bir deiikliin maddesi budur. Eer madencilik mzikle gerek bir iliki halindeyse, bu yalnzca maden dvmenin grlts nedeniyle deil, ama iki sanat birden kateden eilim yzndendir, eklin srekli gelimesinin, ayn tutulan ekillerin tesinde, maddenin srekli deiikliinin, deiik maddelerin tesinde deerlenmesi yzndendir: Genileyen bir kromatizm hem mzii hem de madencilii iinde tar; mzisyenmadenci ilk deitirendir (87). Ksaca metalin ve madenciliin gn yzne kard maddeye has bir yaam ve bu byle olduundan, maddenin hayat konumudur, yani phesiz bu her yerde varolan, ama hilemorfik bir model tarafndan ayrlm, tannmaz klnm veyahut sakl olan veya yeniden zeri kapatlm olan bu maddi dirim-selliktir. Madencilik madde-akmn dncesi veya bilincidir ve metal bu bilincin karlkl balantsdr. Pan-metalciliin ifade ettii gibi, metalin her maddede, madencilie ait her trl maddede birlikte genilemesi diye bir ey vardr. Sular, otlar, ormanlar, hayvanlar bile mineral elerle ve tuzla kapldrlar. Her ey metal deildir, ama her yerde metal vardr. Metal tm maddelerin taycsdr. Makinasal filom madencilie degindir veya onun en azmdan metalik bir kafas vardr, bu kafa ise aratrc veya seyyardr. Ve dnce tatan ok metal ile domaktadr: Madenciliin kendisi bir aznlk bilimidir, belirsiz veya madenin grngbilimi bilimidir. Organik olmayan bir yaamn (87) Yalnzca sylenenlere nem verilmekle kalnmamaldr, ama pozitif tarihe de nem verilmelidir: rnein mzikal eklin gelimesinde bakrn rol veya elektronik mzikte metalik sentezdin oluumu (Richard Pinhas). 140 muhteem fikri madenciliin sezgisi, buluudur - buradan Worringer bile tamamen bir barbar dncesi oluturuyordu (88). Metal ne bir ey, ne de bir organizmadr, ama organsz bir bedendir. Kuzeye degin veya gotik izgi, ncelikle bu bedeni saran metalik ve maden bir izgidir. Jung'un tahmin ettii gibi madenciliin simya ile ilikisi metalin simgesel deeriyle ve onun organik bir tin ile uyumluluu zerine oturmamt, fakat tm maddede bedensellie ikin kuvvet zerine ve ona elik eden bedenin tini zerine oturmutur. Birinci ve ilk yola kan el sanatsdr. Ama el sanats (zanaat) ne avcdr, ne tarmc kyl, ne de hayvan yetitiricisidir. Ne de ikincil olarak zanaat ileriyle uraan mleki, ne de sepetidir. Bu zanaat mensubu salt retkenlik olan madde-akm izleyen kiidir: Yani mineral olan ve hayvani ve de bitkisel olmayan. Bu ne toprak adam ne de yeryznn insandr, o yerin altnn adamdr. Metal salt bir retkenliktir yle ki, metali izleyen aslnda nesne retimidir. Gor-do Ghilde'n gstermi olduu gibi, madenci ilk uzmanlam zanaatdr ve bylelikle bir sanat bedeni oluturur, (gizli cemaatlar, loncalar, kompanyonlar) (*). Madenci-zanaat seyyardr, nk yeraltmn madde-akmn izler.

phesiz madenci dieriyle iliki iindedir, yani yeraltndakilerle veya gkyzndekilerle. O (88) W- Worringer gotik sanat geometrik ilkel fakat sonra canl klan izgisiyle tanmlar. Yalnz bu hayat klasik dnyada olduu gib organik deildir (...) canl hale giren bu geometride, ki bu gotik mimarinin canl bir cebirini haber veren hareketin iinde doal olmayan duygularmz srasyla zorlayan bu hareketin bir pratii vardr (Gotik Sanat, s. 69-70). (*) Kompanyon tekilt Fransa'daki zenaat tekiltdr. Bir ehirden dierine yol katederek mesleklerini icra ederler (.N.). 141 yerleik tarm topluluklarnn kylleriyle de bu topluluklar st-kodlayan mparatorluun gkyzne degin memurlaryla iliki iindedir: Aslnda yaamak iin onlara ihtiyac vardr, geinmek iin mparatorluun tarm stokuna baldr (89). Fakat emeinde, ormanclarla iliki iindedir ve ksm olarak onlara baldr : atlyesini orman yaknlarnda kurmak zorundadr ki, gerekli kmr salayabilsin. Kendi mekannda yeralt kaygan mekannn yzeyini, prtkl mekann toprana baladna gre gebelerle ilikisi vardr: mparatorluk iinde tarm yaplan alivyonlu vadilerde maden yoktur, lleri gemek, dalara yaklamak gerekir ve madenlerin denetimi sorunu daima gebeler halknn sebeplenmesini salar, her trl maden kaygan mekanlarla ilintili bir ka izgisidir - petrol sorunlarnda, bugn, bunun edeerleri bulunabilir. Tarih ve kazbilimi bu madenlerin denetimi sorunu zerine daima tuhafasna bir ekilde ll kalmlardr. Kuvvetli maden rgtne sahip olan mparatorluklarda, madenin olmad grlr. Ortadou'da bronz yapmna ok gerekli olan kalay eksiklii vardr. Birok metal kle halinde oraya ok uzaklardan getirilmitir. (Tpk spanya kalay gibi). Byle karmak bir durum yalnzca kuvvetli bir mparatorluk brokrasisini ve kurulan uzak ticaret ebekelerini iermekle kalmaz. Ayrca hareket halinde tm bir politikay da ierir ki orada devletler bir dandanlm (89) Bu Childe'in en nemli tezlerinden biridir. Tarih ncesi Avrupa, (L'Europa prehistorique), Payot Yay.: Madenci geimini tarm artndan aan ilk uzmanlam zanaatdr. Demircinin, yleyse, tarmla ilikisi yalnzca rettii aletlerle deil, ama edindii veya gaspetti yiyeceklerledir de. Griaule'un deiik anlatmlarn incelemi olduu doan mitolojisi bu madencinin kabul ettii veya trelerini ald ve bnyesinde saklad ilikiyi belirleyebilir. 142 mcadelesini versinler, orada birok halklar savasnlar veyahut madenlerin denetimi iin yle veya byle grnen bir eyler ayarlansn. (Odun kmrnn toplanmas, atlyeler, tamaclk). Sadece maden aratrma yolculuklar ve savalar vardr demekle yetinil-mez; ne de in snrndan Bat blgelerine kadar gelen gebelerin Avrasya atlyelerinin bir sentezini, ne de eski dnyann madencilik merkeziyle iliki halinde olan tarih-ncesinden beri varolan gebe halklarn anmsatmak yeterlidir (90). Kendilerinin kullandklar demircilerle, bu maden merkezleriyle gebelerin ne tip bir iliki iinde olduklarn daha iyi bilmek veya ilikide olduklar veyahut da kesinlikle madenle uraan onlarla komularn ilikilerini saptamak gerekir. Altay'da ve Kafkasya*da durum nedir? spanya'da ve Kuzey Afrika'da? Madenler bir akmn karmnn veya kann kkdr; bunlarn tarihte edeerleri yoktur. Hatta onlara sahip olan bir mparatorluk tarafndan gayet gzel bir ekilde denetlenseler bile (in mparatorluu'nun, Roma mparatorluumun durumu) , ok nemli, gizli bir smr ve ya barbarlar ve gebe akmlaryla, ya da kyl bakaldrmalaryla (isyanlaryla), madenci eklemlenir. Mithoslarn incelenmesi ve hatta demircilerin konumu zerine yaplan etnografik incelemeler bile bizi bu siyas sorunlardan uzaklatrr. Bu bakmdan, mitolojilerin (sylencelerin) ve etnolojinin iyi bir yntemi diye bir ey yoktur. Sk sk dierlerinin demirciye kar gstermi olduklar tepkinin nasl olduu sorulur : duyguya ait, okynl-le ait her trl yzeysellie dlr. Demircinin hem sayg grd hem irkildii, hem de demircinin (90) Maurice Lombard, Les metaux dans l'ancien monde duVeau XI. sdcle Mouton yaynlar, (5 yy'dan II inci yy.'a Eski Dnya'da Madenler) s. 75, 255). 143 aalanp hor grlmesinden bahsedilir, gebelerde hor grlr ve yerleiklerdeyse sayg grr (91). Ama nedenleri bu ekilde kabul edilmitir; demircinin icat ettii (madeni etki) etki tipi, yerleiklerde ve gebelerle ve kendisiyle girdii simetrik olmayan iliki ve demircinin zgll bu sekide kabul edilir. Demirci iin dierlerinin duygularn aratrmadan evvel, demirciyi ncelikle kendisinin, teki olarak ve teki olmas zelliiyle, gebelerle ve yerleiklerle deiik etkileim ilikilerine giren biri olarak deerlendirmek gerekir. Gebe ve yerleik demirciler yoktur. Demirci seyyardr, yolcudur. Bu bakmdan zellikle nemli olan demircinin oturduu yerin biimidir: Onun mekan ne yerleik olann prtkl, ne de gebe olann kaygan mekandr. Demircinin bir adr olabilir; oralarda bir evi olabilir; bu yerlerde bir barnakta otururmu gibi durur, tpk metalin kendisinin aa yukar yar-yeralt evi, bir delik veya bir maarann eklinin olduu gibidir. Onlar doal olarak maara adam deillerdir, ihtiya ve sanat yznden maara

adam olmulardr (92). Elie Faure'un muhteem bir metni Hin(91) Demircinin sosyal konumu detayl bir zmlemenin nesnesini oluturur, zellikle Afrika iin: Bkz. W. Cline'in klasik aratrmas, Mining and Metalurgy in Negro Africa, (Kara Afrika'da Madencilik ve Metalcilik), General Series in Anthropology, 1937. Ve Pierre Cle-ment, Le forgeron en Afrique nofre (Kara Afrika'da Demirci), Revue de geopraphie humaine et d'ethnologe, 1948. Fakat bu aratrmalar pek netice vermediler, nk anmsanan ilkeler farkl hor gren tepki, onayc, rkek olduu kadar neticeler de belirsizdir ve P. Ciement'-n tablolarnn gsterdii gibi birbirine karrlar bunlar. (92) Bkz. Jules Bfoch, Les Tziganes (ingeneler), P.U.F. s. 47-54. J. Bloch kesinlikle maara adamnn oturduu yere gre yerlek-gebe ayrmnn ikincil kaldn gstermektedir. 144 distan'n seyyar halklarnn mekan delerek ve bu deliklere uygun muhteem ekillerin, yani organik olmayan hayatn dirimsel ekillerini dourarak, onlarn cehennem trenlerini anmsatr. Deniz kenarnda, dalarn eiinde, granitten bir edde rastlarlar. Bylece hepsi granitin iine girerler, orada yaarlar, seviirler, lrler, glge altnda doarlar, veya drt yzyl sonra da am olarak ok uzak yerlerden yeryzne karlar. Onlarn ardndan ii oyulmu kayalar, her ynden kazlmlardr sanki, galeriler oyulmu yontulmu duvarlar, gnlerce kartrlm atafatllklar veya doal ayak direkleri, ho veya korkun onbinlerce figr kalr (...) Burada insan hiliine ve gcne kavgasz boyun eilir. ekilden belli bir lknn olum-lanmasm beklemezler. ekilsizlikten brt olarak onu eker alrlar, yle ki onu ekilsiz arzularlar, kayann kazlarn ve glgenin kertmelerini kullanrlar (93). Metalik Hindistan. Dalar trmanmak yerine delmek, topra prtkl klmak yerine kazp aratrmak, mekan kaygan tutmak yerine delmek; topraktan bir kaar peyniri oluturmak. Endieli tm bir halkn isyan ettii delikli mekan byterek ve tpk her tarafn maynlanm olduu bir mekanda olduu gibi, herbiri deliinden kar; Grev filminin imgesi (*). Kabil'in iareti yeraltnn dokunakl ve bedensel iaretidir, o hem yerleiin mekannn prtkl topran hem de gebenin kaygan mekannn topran, bunlarn hi birine taklmadan kateder; yola degin olann seyyar iareti, madencinin hem tanm emekisinden, hem de hayvan yetitiricisinden ayr olan, madencinin iki(93) Elie Faure, Histofre de I'Aart, L'art medeval (Sanatn Tarih, Ortaa) Le livre de poche, s. 38. { ) Eisenstein'in filmi (.N.) Sava Makinas-F. 10 145 li ihaneti veya ikili hrszl. Tarihin derinliklerinden hortlayan bu madenci halka Kabil'inkiler mi Quatiler mi demeli, hangisinin adm saklamak lzmdr? Tarih ncesi Avrupa gebelerin madenci bir kolundan ayrlm gibi duran bozkrlardan gelmi sava baltalar olan-halklar tarafndan katedilmitir ve Andaluzya'-dan (*) km anak-vazolu halklar tarafmdan kat-edilen Kampaniform insanlar megalitik tarmdan kopmu bir koldur (94). Tuhaf halklar, dolikosefal ve bi-rekisefaller, tm Avrupa, birbirlerine karmlardr, birbirlerine oul vermilerdir. Bizim Avrupai mekanmz mekan oluturan, her yerinden bu mekan delik deik eden madenleri elinde bulunduranlar onlar mdr? Demirci, gebelerde gebe, yerleiklerde yerleik deildir veya gebelerde yar-gebe, yerleiklerde ya-ryerleik deildir. Onun dierleriyle olan ilikisi kendi i seyyarlndan, belirsiz tznden ortaya kar, bunun tersinden deil. Kendi zgllnde seyyar olmasyla, delik deik bir mekan icat etmesiyle, zorunlu olarak yerleiklerle ve gebelerle iliki halindedir (ve daha biroklaryla, yaylaya kan orman adamlaryla...). Daha ncelikle kendisiyle ikili ift oluturur : bir melez, bir karm, ikiz bir oluum. Griaule'un syledii gibi, dogon demirci bir salt olmayan deildir, ama bir karmdr ve karm olduu iin d evlenmeler yapar, salt olanlarla evlenmez, nk onlarn nesli ok basitletirilmitir, halbuki onun kendisi ikiz: (*) Gney spanya blgesi (.ISI.) (94) Bu halklar ve onlarn gizleri iin Gordon Childe'm zmlemelerine bakrnz. L'Europe prehistorique, (Blm VII, Yattrlm Avrupa-nn Savalar, Tccarlar, Misyonerleri) ve bkz. L'Aube de la cvilsat-on europeenne (Avrupa Uygarlnn Belirtisi), Payot Yay. 146 bir nesil oluturmaktadr (95). Gordon Childe zorunlu olarak iki olduunu gsterir, nk iki kez varolur, bir kez Dou mparatorluu'nun aygtmda braklan ve kaplan bir kimse olarak, ikinci kez ise ok daha hareketli ve zgr bir kimse olarak Ege havzasmda varolur. Halbuki bir ksm dierinden her bir ksm kendi zel balamna getirerek ayr tutmak olanakszdr, imparatorluun madencisi, ii ok uzaklarda da olsa maden aratrcs - madenciyi varsayar ve maden-ararcs ona metali getirecek olan tccara gnderimde bulunur. Dahas, metal her parasmda ilenmitir ve kle-biimi herbirini kateder: Ayr tutulmu paralar tahayyl etmekten ok delikten delie bir galeri, bir deiiklik izgisi oluturan hareketli atlyeler zinciri dnmek gerekir. Madencinin gebelerle ve yerleiklerle tutturduu iliki ayrca dier madencilerle olan ilikilerinden de gemektedir (96). Bu melez madenci,

alet ve silah yapcs ve hem yerleiklerle hem de gebelerle iletiim halinde olandr. Delik deik mekann kendisiyle, kaygan mekanla ve prtkl mekanla iletiime girer. Neticede, makinasal filom veya madeni izgi her trl dzenlemeden geer: madde-hareketten daha ok yersizyurdsuzlam hi bir ey yoktur. Fakat, bu ayn ekilde olmaz ve iki iletiim arasnda bir simetri yoktur. Estetik alannda Worringer (95) M. Griaule, ve G. Dieterlen, Le Renard ple (Soluk Tilki} nstitut d'<thnologie, s. 376. (96) Forbes'un kitab, Metallurgy in Antiquity (Antik a'da Madencilik) Brill Yay. Hem madenciliin deiik alarn, hem de mineral anda madenci tiplerinin zmlenmesini yapar: Madenci, maden-aratrmacs, skp kartc, kurucu, demirci (blacksmith); metalci (vvhitesmith). Uzmanlama demir a ile daha da kark bir hale girer ve gebe-seyyar-yerleik letirmeleri hemezamanh (simltane) olarak eitlenirler. 147 soyut izginin iki ayr anlatm olduunu sylyordu, biri barbar gotik, dieri klasik organik. Burada filomun hem zamanl olarak iki deiik ba olduu sylenmi olabilir: Daima gebe mekanna bal olduu halde yerleiklerin mekanyla bitiiktir. Gebe dzenlemelerinin ve sava makinas tarafmda, bu bir eit atlamalaryla, geri dnleriyle, yeralt geileriyle, saplaryla, dklp bakalaryla birlemeleriyle, izgileriyle ve delikleriyle bir kksaptr. Fakat dier tarafta, yerleik dzenlemeler ve devlet aygtlar filomu kapan bir ileme girerler, anlatm izgilerini bir kodda veya bir ekilde alrlar, delikleri beraberce nlatrlar, ka izgilerini ykseltirler, teknolojik ilemi emek modeline uydururlar, bitimelere tm bir kavumann aavr rejimini zorla kabul ettirirler. Belit III: Gebe sava makinas seyyar madenciliin yola degin olannn balantl ieriinin biimi gibi olan anlatm biimi gibidir. JERK ------:-----.ANLATIM_________ Delikli mekan (maknasal filom veya akm-madde) Seyyar Madencilik kaygan mekan Gebe sava makinas nerme IX: Savan nesnesi zorunlu olarak harp deildir ve sava zorunlu olarak sava makinasmn nesnesi deildir, hatta sava ve harp zorunlu olarak (baz koullar altnda) buradan ortaya ksalar bile. Ardarda soruna rastlayacaz: harp bir sava nesnesi midir? Ama dahas: Sava sava makinasnn 148 nesnesi midir? Ve sonuta, hangi lde sava maki-nas devlet aygtnn 'nesnesi' olabilir? lk iki sorunun belirsizlii, phesiz, nesne teriminden gelmektedir, ama ncye nazaran bamllklarn ierirler. Buna ramen, bu sorunlar srasyla dikkate almak gerekir, hatta kk oaltsak bile. lk soru harp sorunudur ve aslnda iki kkn ayrlmasn beraberinde getirir, harbin arand ve sava makinas tarafndan zellikle kanld k. Bu iki k hcum ve mdafa ile kesinlikle kesimez. Ama gerekten konumak gerekirse (Foche ile ycelen bir kavrama gre) harbi nesne olarak alr gibi grnen savatr, halbuki gerilla aklayc bir ekilde savamamay sunmaktadr. Hereye ramen savan eylem sava olarak ve topyekn sava olarak gelimesi hcumda olduu kadar mdafada da harp kavramn sorun haline getirir : harp etmemek imek hznn bir hcumunun hzn ifade edermi gibi grnmektedir, yahut da ani bir kar koymann ters-hzdr (97). Tersine dier yanda, gerillann geli(97) Gerilla zerine en nemli metinlerden br T.E. Lawrence'mkidir (Les sept pSJlers) (Yedi Dayanak Noktas), Payot Yaynevi. XXXIII. blm ve gerilla bilimi, Britannlca Ansiklopedisi. Gerilla bilimi Foche'-un tersi gibi sunulur ve harbetmemek kavramn gelitirir. Ama, har-betmemenin yalnzca gerillaya bal olmayan bir tarihi vardr: 1) Sava kuramnda, manevra ile harp arasnda geleneksel bir ayrm (Bkz. Raymond ron, Penser la guerre, Clausewitz (Sava Dnmek, CIausewitz), Gallimard I. cilt, s. 122-131; 2) Eylem sava harbin nemini ve roln sorun haline koyma biimi (daha o zamandan Mareal Saxe ve Napolyon savalarnda harp zerine tartma konusu olan soru); 3) Sonunda, daha yeni olarak, nkleer silahlar adna harbin eletirisi, bu dssazf bir rol oynar ve konvansiyonel glerin yalnzca manevra veya test etme gc kalr. Bkz. Harbetmemenin De Gaulle'c kavram ve Gay Brossolet, Harbetmeme zerine bir deneme (Essal sur la non-batalle) Yakn zamanda harp kavramna geri dn taktik nkleer silahlarn gelimesi gibi teknik elerle aklanmakla da 149 mesi ieride ve darda dayanak noktas ile ilintili olan harbin ekillerinde, ekillerini ve bir an ierir. Ve bu anlamda veya dier bir anlamnda gerilla ve savan birbirleririnden yntem aldklar dorudur (rnein yeryz gerillalarnn deniz savamdan eindikleri sk sk sylendi). Ne hcumla, ne mdafaayla ve ne de sava savayla ve gerilla savayla kesimeyen bir lte gre, harp ve harbetmemenin savan nesnesinin ifti olduu sylenebilir. Bu nedenle soruyu iterek, savan kendisinin sava makinasmn nesnesi olup olmad sorulur. Bu

kesinlikle ak deildir. Savan dman glerinin ele geirilmesi veya yok edilmesini sunduu lde (ister harbederek ister harbetmeden) sava makinasmn nesnesi zorunlu olarak sava deildir. (rnein apulculuk savan zel bir ekli olaca yerde baka bir nesne olmaldr). Ama daha genel olarak grdk ki, sava makinas gebelerin bir buluudur, nk sava ma-kinas tznde kaygan mekan bu mekan ile feth eden, bu mekann yerini deitiren ve insanlara bal hale getirendir: te tek gerek etken nesnesi budur (no-mos). l, bozkr boaltmaktan ok, tersine buralar doldurmak gerekir. Eer sava zorunlu olarak burada ortaya kyorsa, bu sava makinasmm pozitif nesneye kar kan glere (izikli) ehirlere ve devletlere arptndan dolaydr: Bundan byle sava makinasmn dman olarak devlet, ehir, kent ve devleti grng vardr ve amac onlar yoketmektir. Sava makinas ite burada sava olur: Devletin glerini yoket-mek, devlet-biimini ykmak. Atilla'nn veya Cengiz Han'n serveni olumlu ve olumsuz nesnelerin birbiri kalmaz, ama savata (yahut harbetmemede) kesinlikle harbe verilen role bal siyas incelemeleri de ierir. 150 ardna gelmesini ierir. Aristo gibi konumak gerekirse, savan veya sava makinasmn ne koulu, ne de nesnesi olduu, ama ona elik ettii veya zorunlu olarak onu tamamlad sylenecektir-, Derrida gibi konumak gerekirse, savan, sava makinasnsm eki olduu sylenecektir. Hatta bu ekin skntl diziliinin amlamasmda alnd bile vki olabilir. Bu, rnein, Musa'nn serveninde olduu gibi olacaktr: Msr devletinden kp le atlarak, gebe yahudilerin eski gemiinin esinlenmesiyle, gebelerden gelen enitesinin rgtyle bir sava makinas kurmaya balamasdr. Bu sava makinas daha o zamandan beri, Dorularn makinasdr, ama daha sava kendisine hedef edinmemitir. Halbuki, Musa ufak ufak ve an an savan bir makinasnn zorunlu eki olduunun farkna vanr, nk sava ehirleri, devletleri katetmek zorundadr; nk oraya ncelikle casuslar gndermek zorundadr (silahl inceleme), sonra belki de en u noktalara binmelidir ( yoketmek iin yaplan sava). yleyse yahudi halk pheyi tanr ve fazla gl olamamaktan ekinir, ama Musa da phe eden ve byle bir ekin anlamasnm zerine geri ekilir. Ve Josue sava stne alr, Musa deil. Ve son olarak, Kant gibi konumak gerekirse, savan sava makinasyla ilikisi zorunludur, fakat ayn zamanda sentetiktir denilecektir (Sentez iin Yahova lzmdr). yleyse sava sorunu, srasyla geri itilir ve devlet aygt-sava makinas ilikisine boyun eer. ncelikle sava yapanlar devletler deillerdir: phesiz, sava herhangi bir iddet olarak, doann evrenselliinde bulunan bir grng deildir. Fakat sava devletlerin asl hedefi deildir, olan aslmda bunun tam tersidir. En eski devletlerin sava makinalarna sahip olmadklar grlr ve bask bekinmeler zerine kurulur (bu polis 151 ve gardiyanlar ierir). Kuvvetli olduklar halde eski devletlerin ani yokolmalarnm tuhaf nedenleri iinden, gebe veya dardan gelen bir sava makinas-nn ie karmasnn varolduunun tahmini yaplabilir; bu gebe sava makinas eski devletlere kar kar ve onlar yokeder. Fakat devlet olay hemen anlayve-rir. Evrensel tarih asndan en byk sorulardan biri u olacaktr: Devlet nasl sava makinasm kendine edinecektir, yani ondan amalarna ve galibiyetine ve llerine uygun bir ey meydana getirecektir? (aske-/r kurum, veya ordu ad sava makinasnm kendisi deil, ordunun devlet tarafndan edinildii ekle verilen addr). Byle bir eyin paradoks dolu karakterini yakalamak iin savn tmn gzden geirmek gerekecektir: 1) Sava makinas ilk hedefi sava bile olmayan, ona sadece ikinci hedefi ek veya sentetik olan, yani karsna kan ehirleri ve devlet-biimlerini yoket-mek, ykmak iin belirlendii anlamda, gebelerin bir icaddr. 2) Devlet sava makinasn kendine edindii zaman, bu sava makinas ilevini ve doasm deitirir,-nk artk gebelere ve devleti ykmaya uraanlara kar yn alacak veya devletler aras ilikileri, bir devletin dier bir devleti ykmaya alt ve ona amalarn kabul ettirmeye alt gibi tanmlayacaktr,3) Ama, ite, sava makinasnn tam devlet tarafndan edinildii srada, sava makinas sava ilk ve dolaysz hedef olarak almaya balar ve analitik bir nesne halinde gzkmeye balar (ve sava harbi (savama) bir hedef olarak almaya ynelir). Ksaca, devlet aygt sava makinasnm kendine edinmeye bala152 dmdan itibaren, sava makinas sava hedeflemeye balar ve sava devletin amalarna boyun eer. Bu el koyma (kendine edinme) ilemi tarih olarak o kadar eitlidir ki, birok sorun arasnda ayrm yapmak gerekir. Birincisi ilemin olanakllm ierir: te savam, sava makinas iin ek nesne veya gebe sava makinasmm sentetii olduundan dolay sava onun kendisi iin kararszlkla karlar ve devlet aygt tersine sava ele geirir ve bylece sava makina-sn gebelere kar evirir. Gebenin kararszl daima efsanev bir ekilde sunulmutur: Katedilen ve^ feth edilen topraklar ne

yapmal? Onlar le, bozkra veya otlaklara m terketmeli? Yahut dolaysz olarak onlar kullanmaya yetkin devlet aygtna m brakmak, isterse bunlar uzun bir sre sonra, bu aygtn yeni hanedanlar haline gelseler bile? Vadesi aa yukar uzun vadeli, nk, rnein Cengiz Han'a bal olanlar igal edilen imparatorluklarla ksm olarak btnleirken, uzun zaman dayanmlardr ve mparatorluk merkezlerine boyun een bozkrlar boyunca tm bir kaygan mekan ellerinde tutabilmilerdir. Bu Pax Mongolica'nn harikas olmutur. Geriye devlet aygt tarafndan sava makinasna el koyusun en gl etkenlerinden biri, feih edilen mparatorluklarla gebelerin btnlemesi kalmtr: Gebelerin boyun edikleri kanlmaz tehlike. Ama baka bir tehlike daha vardr, bu da sava makinasn ele geirdii srada devleti tehdit eden tehlikedir (Tm devletler bu tehlikenin arln ve bu el koymanm beraberinde getirdiklerini hissederler). Timurlenk en u rnek olacaktr, o Cengiz Han'n takipisi deil, onun tam kart olmutur: Gebelere kar dnen muhteem sava makinasn kuran Timurlenk'tir, ama oradan bu makin anm elde ediliinin bo biimmi gibi varolan, ya153 rarsz ve bir o kadar da ar devlet aygtm dikmek zorunda kalan yine Timurlenk'tir (98). Sava makinasn gebelere kar evirmek en azmdan devlete, gebelerin devletlere kar evirdikleri sava makinasmda olduu kadar bir tehlike tekil edebilir, ikinci tip bir sorun sava makinasmn ele geiriliinin somut koullarn ierir: Ayn topraktan olanlar m paral askerler mi? Meslekten ordu mu veya askerlik yoklamas ordusu mu? zel gler mi veya mill askere alma m? Bu formllerin hepsinin ayn deeri olmad gibi, ayrca aralarnda her trl bileim de mmkndr. En geerli veya en genel ayrm belki de u olacaktr : sadece sava* makinasmn gruplamas m veya daha doru sylemek gerekirse ele geirilmesi mi sz konusudur? Sava makinasmn devlet aygt tarafndan kaplmas aslnda iki yoldan olur, sava toplumu hi-yerarik gruplara ayrmak (dardan gelen veya ieriden ortaya kan) veyahut tersine tm sivil topluma ait kurallara gre oluturmak. Ve orada da bir formlden dierine geme ve balama... nc tip sorun elde etme ekillerini ierir. Bu bakmdan, devlet aygtnn esas grlerine bal deiik verileri dikkate almak gerekir : alan, emek veya kamu ileri, vergi geliri konular. Askeri bir kurumun veya ordunun ortaya kmas, zorunlu olarak sava makinasmn alanlama-sn verir, yani ok eitli ekillere brnebilen i veya smrgeci topraklarn insan. Ama vergi rejimleri, bu arada, hem hizmetlerin doasn hem de ordunun kendi bakmn salamak iin, tersine, tm toplumun veya bir ksmnn boyun edii sivil vergi eidini belirlerler. Ve bu arada devletin bayndrlk ileri (98) Timurlenk ve Cengiz Han'n esas ayrmlar iin Bkz. Rene Gro usset, L'Empre des steppes (Bozkr mparatorluklar), Payot Yaynlan, s. 495-496. 154 blm, ordunun belirli bir rol oynamakla kalmad, ama hem de kaleleriyle, stratejik iletiimleriyle, lojistik yapsyla, sanayii altyapsyla vb. (bu ekillerde mhendislerin ilemleri ve rolleri) bir rol oynad alann yeniden dzenlenmesinin ilemine gre yeniden rgtlenmedir (99). Bu savn tmn Clausewitz'in formlyle karlatrmamza izin verilsin: Sava, siyaset ilikilerinin baka ekillerdeki srekliliidir. eleri birbirlerine bal yatay tarih, tarih, kuramsal ve pratik bir btnden ortaya kan bu forml bilinmektedir: 1) Mutlak sava, kaytsz artsz deneyde verilmeyen fikir olarak savan salt bir kavram vardr (sosyal, ekonomik veya siyas olarak incelemeksizin ve baka bir tanm olmad varsaylan dman yenmek veya yoketmek). 2) Veri olanlar, devletin amalarna boyun emi olan gerek savalardr, devletin amalar mutlak savaa nazaran iyi veya kt ileticidirler, ve her ne olursa olsun bunun gereklemesini denemelerde art haline tetirirler; 3) Hakik savalar iki kutub arasnda oynarlar, bunlann her ikisi de devletin siyasetine baldr : topyekn savaa dek gidebilen yoketme sava (yoketme (99) Bkz. Antik Dnyada Vergi ve Ordular (Armees et fscalte dans le monde Antque), Editions C.N.R.S.: Bu kollokyum zellikle vergi durumunu, ama dierlerini unutmamak zere, incelemektedir. Askerlere veya ailelere toprak datm sorunu btn devletlerde vardr ve bunun nemli br rol ierdii bilinir. zel bir ekilde, feodalitede bu malikanenin ana birimi olacaktr. Ama daha o zaman tm dnyada sahte malikanelerin temeli olmutur ve zellikle Yunan uygarlnda Cleros ve Clerouquie'nin sahte-malikaneeri. Bkz. Claire Preux, L'conomie royaie des Lagdes (Lagit'lerde Kraliyet ktisad), Bruxelles, s. 463. 155 bu amalar tar ve ilerleyerek kaytsz artsz teriminden ulara dek yaknlamaya meyillidirler; snrl sava daha az deildir, ama snrlanan koullara daha yakn olarak yaklar ve sadece ordunun gzetiminin basitliine kadar gidebilir) (100). lk olarak, fikirsel olarak Clausewitz'in ltlerinden baka ltlerin olana sayesinde hakik savalarla; mutlak sava ayrm, bize ok nemliymi gibi gzkmektedir; salt fikir dmann soyut bir

ekilde yok edilmesi olmayacak, fakat nesnesi sava olmayan bir sava makinasnn fikri olacaktr ve bu savala ek veya gizil bir ekilde sentetik bir iliki saklayacaktr. yle ki, gebe sava makinas, Clausewitz'de olduu gibi, bize hakik savalar arasndan biri olarak gzkmeyecek, tersine fikre uygun bir ierik, kendine has nesneleriyle nomos'un mekan ve kompozisyonuyla fikrin icad olacaktr. Halbuki, bu bir fikirdir ve salt fikir kavramn elde tutmak gerekir, isterse bu sava makinas gebelerce gerekletirilsin. Aslnda fikir olarak, soyut olarak gncel olmayan ve gerek bir ey olan gebelerdir ve bu bir ok nedenden dolay: lk olarak, nk grm olduumuz gibi, olguda gebeliin verileri gmenliin, yola degin olann, kavramn arln pek bozmayan ama daima kark veya cinslerin bileimi olan nesneleri oraya sokan yolculuun verileriyle karr; bunlar daha o zamandan beri sava makinas zerinde hareket etmektedirler. kinci olarak, hatta kavramn aralnda bile olsa, gebe sava makinas zorunlu olarak devlet-biimine, bu biimi ykmaya kar olarak gelien ve icat edilen, sava(100) Clausewitz, De la gerre, (Savaa Dair) zellikle VII. kitap. Ve bu u savm Raymond Aron tarafndan yorumu: Penser la guerre Cla-usewtz, !. cilt, zellikle 'niin ikinci cins savalar', s. 139. 156 la ek olacak sentetik bir ilikiyi gerekletirir. Ama daha dorusu kendi tarafnda devletin sava makina-su kendine edinme frsatn ve bu tersyz edilmi ma-kinann dolaysz nesnesi savala arpma imknn bulmadan (buradan gebenin devletle btnlemesi daha bandan, devlete kar verilen mcadeleden beri, gebelii kateden bir vektr olarak ortaya kar) bu sentetik ba veya ek nesneyi gerekletiremez. Sorun, demek ki savan ortaya karlmasndan ok, sava makinasnn ele geirilmesidir. Devlet sava makinasn ele geirdii zaman onu kendi siyas emellerine bal klar ve ona sava denilen dolaysz nesneyi sunar. bak as bakmndan devletleri gelimeye zorlayan da ayn tarih meyildir: Kastlama biimlerini tam manasyla ele geirme biimlerine evirmek, snrl sava topyekn sava biimine evirmek ve amala nesnenin arasndaki ilikiyi deitirmek. Halbuki devletin savam topyekn savaa dntren faktrler kapitalizme sk skya baldr: Sz konusu olan sabit sermayenin yatrmn, ara-gere-lerle sanayiye ve sava ekonomisine sokup, deiken sermayenin yatrmnysa ahlk ve fizik hem sava yapan, hem de savaa maruz kalan halk haline getirmektir (101). Aslmda topyekn sava sadece yoketme sava deildir, fakat yoketme merkez olarak dman (101) Ludendorff (Topyekn Sava), IFIammarion. Savata i politikaya ve halka gittike daha fazla nem veren gelimeyi dikkate alr; halbuki Clausewitz daha hl ordulara ve d politikaya nem vermekteydi: Clausevvitz'in baz metinlerine karn bu eletiri genelde gerektir. Hatta bunlar i politikadan ve halktan Ludendorffun anlayndan bambaka bir anlam karsalar da, bu eletiriyi Lenin'de ve baz marksstlerde grmek mmkndr. Baz yazarlar derinlemesine proletaryann askerkkn ve zellikle sanayide olduu kadar denizcilikte gsterdiler: Bunun iin bkz. P. Virilio, Vitesse et poltique, s. 50-51; 86-87. 157 devleti veya dman orduyu almakla kalmayp, tm halk ve ekonomisini aldnda ortaya kar. Bu ikili yatrmn sadece belli, snrl savaa ait koullarda olumas kapitalist eilimin topyekn sava gelitirmesini dayanlmaz klan karakteridir (102). Topyekn savan devletin siyasi emellerine boyun edii ve devlet aygt tarafndan sava makinasmn ele geirilmesini en yksek derecedeki koullarda gelitirdii, yleyse, doru olacaktr. Ama ayn zamanda ele geirilen sava makinasmn amac topyekn sava olduu zaman ve bu dzeydeki bir btnn tm koullarda ama ve sonu elikisine kadar gidebilen yeni ilikilere girdikleri de dorudur. Clausewitz'in bazen devletlerin siyasi amalarla artlanm savan topyekn sava olduunu, bazense kaytsz artsz sava fikrini gerekletirmeye doru gittiini gsterdii zaman ki, tereddt buradan kaynaklanmaktadr, aslnda sonu tamamen siyasidir ve devlet tarafndan bu ekilde belirlenmitir, ama amacn kendisi snrsz olur, Ele geirme ileminin ters dnd veya ona kart olabilen ve kart olarak kalabilen ksmlardan baka bir ey olmayan sava makinasm yeniden oluturann ve onu serbest brakmaya alanlarn devletler olduu sylenecektir. Bir bakma, devletlerden meydana gelen bu dnyasal sava makinas ardarda iki figr sunar.-nce faizminkini ki, o kendisinden baka hi bir amac olmayan snrsz bir sava eylemini oluturur, faizm taslaktan baka bir ey deildir ve faizm-sonra(102) J.U. Nef'in gsterdii gibi, snrl savan byk dneminde (1640-1740) topyekn sava belirlemesi gereken yatrm, birikim ve younlama grngleri ortaya karlar: Bkz. La guerre et le progres human (Sava ve Beer lerleme), Ed. Alsatia, Napolyon sava kod-Jar topyekn savan elerini hzlandran bir dnm noktasdr, iletiim, yatrm, tamaclk, seferberlik vb. 158 s figr hayatta kalabilmenin veya terrn bar olarak kendisine dolayszcasna bar nesne olarak alan bir sava makinasnn figrdr. imdi sava makina-s denetlemeyi, topra epeevre sarmay arzulayan bir kaygan mekan yeniden dzenler. Topyekn savan kendisi ondan daha korku verici bir

bar biimine doru gidilerek, almtr. Sava makinas kendisi zerine neticeyi, dnyasal dzeni alp, yklenir ve devlet artk bu yeni makina tarafndan ele geirilen aralar veya nesnelerden baka bir ey deildir. te burada Clausewitz'in forml ters dnmektedir, nk siyast savan baka amalarla bir devamn oluturur diyebilmek iin, u ya da bu anlamda szckler aza alnabilirmi gibi szckleri ters evirmek yeterli deildir; gerek harekete gre devletlerin sava makinasm ele geirip, kendi amalar iin kullandklarnda, neticeyi yklenen, devletleri yeniden ele geiren ve gittike siyasi ilevleri kabullenen sava maki-nasn yeniden ortaya karan devletlerin gerek eylemlerini izlemek gerekir (103). phesiz bugnk durum mitsizdir. Dnyasal sava makinasnn tpk bir bilim-kurgu anlatmnda olduu gibi, gittike kuvvetlenen bir ekilde kurulduunu grdk; faist lmden daha korku verici olabilen bir bar kendine nesne olarak sunduunu grdk. En korkun yerel savalar kendi paralanym gibi canlandrdn veya canl kldm grdk; kendine ne yeni bir devleti, ne de baka bir rejimi yeni bir dman tipi olarak setiini, ama herhangi birinin bu yeni dman olabileceini grdk; iki defa deil bir kez gafil avlanabilen kontr-ge(103) Bu faizmin almas iin ve topyekn sava iin ve Clause-vvitz'in formlnn ters evrilmesinin yeni noktas zerine, Vriio'nur* btn zmlemelerine bkz. L'inscurite du temtore (Alann Gvensizlii), zellikle I. blm. 159 rillanm elerini ycelttiini grdk... Buna ramen devletin veya dnyann sava makinasmm koullarm, yani sabit sermaye (materyal ve zenginlikler) ve insan deiken sermayeyi, beklenmedik kar klarn olanaklarn, devrimci, halk, aznlk, deiinimci makinalan belirleyen beklenmedik insiyatifleri yeniden yaratr dururlar. Herhangi bir dmanm tanm bunun ahididir... ok biimli, ynlendirici ve daima hazr (..) iktisad, siyas, trel, bozguncu dzenin vb... arlmayan madd baltalayc veya ok ekle brne-bien insan Kaak (104). nemli olan ilk kuramsal e olan sava makinasmm ok deiik anlam tamasdr ve aslmda sava maknasnn savala son derece deiik balar vardr. Sava makinas tek biimde tanmlanamaz ve ykselen glerin niceliinden ok baka eyleri iermektedir. Sava makinasnn iki ayr kutbunu tanmlamaya altk : birincisine gre sava makinas sava nesne olarak alr ve onu evrenin en u snrlarna dek uzatabilen ykm izgisini biimlendirir. Halbuki burada alnd her biimde, snrl sava, topyekn sava, dnyasal rgtlenmede, sava makinasnn ngrd tz temsil etmez, ama yalnzca, kuvveti ne olursa olsun, devletlerin bu dnyasal paralar elan dzeni dnyann ufkuymu gibi frlatp atsa da, bu makinay ele geiren devletlerin tm artlarn temsil eder. Sava makinas en ufak niceliklerle kendine nesne olarak sava deil, ama yaratc ka izgisinin izini ve bu kaygan mekann kompozisyonunu aldnda dier kutub bize topyeknmu gibi gzkr. Bu ikinci kutbu izleyerek, sava bu makinayla (104) Guy Brosseiet, Essai sur la non-bataile, s. 15-16. Beiitse kavram olan herhangi bir dman polis ve hukuk alannn, uluslararas hukukun, mill savunmann resm veya gayr-resm metinlerinden daha imdiden zmlenmitir. 160 rastlar, ama devlete kar ve devletler tarafndan ifade edilen dnyasal belite kar ynelen ek ve sentetik nesnesiyle de karlar. Gebelerde byle bir sava makinasnm icadn bulduumuzu sandk. Ama bu sava makinas daha bandan beri onu dier kutupla birletiren iki tarafl olarak sunulup, dier kutba doru ynelse de bu sadece onun bu ekilde icad edilmi olduunu tarih olarak gstermenin endiesi yzndendir. Fakat tze uygun olarak gizli olanlar gebeler deildir: Artistik, bilimsel, ideolojik bir eylem belki de bir dayankllk plan, yani yaratc bir ka izgisini, kaygan bir yer deitirme mekann bir filomla bantl olarak izdii lde gizil bir sava makinas olabilir. Bu karakterler btnn tamamlayan gebe deildir. Bu btn sava makiasmn tzn tanmlad srada, gebeyi tanmlayandr. Eer gerilla, aznlklarn savalar, halk savalar ve devrimci mcadeleler bu tze uygunsalar, sava, tz sadece ek olduundan ok daha gerekli bir nesne olarak almalarndan dolaydr: En azndan organik olmayan yeni sosyal ilikiler olsa bile ayn anda baka bir ey yaratmak kouluyla sava yapabilirler. Bu iki kutub arasnda, hatta ve zellikle lm asndan byk bir fark vardr: Ykm izgisinde dnp duran veyahut yaratc ka izgisi; para para olsa da, oluan veyahut egemenlik ve rgtlenme plannda dnen dayankllk plan ister iki izgi veya iki plan arasndaki iletiini olsun, isterse herbiri dieriyle beslenedursun, dierinden bireyleri dn alsn daima gze arpan udur: Topra kapamak ve evrelemek iin en kt dnyasal sava makinas kaygan bir mekan yeniden oluturur. Ama toprak kendine has yersizyurdsuzlama kuvvetlerine, ka izgilerine, yeni bir toprak iin yollarn kazan ve yaayan kaygan Sava Makinas - F. 11 161 mekanlara deer kazandrr. Soru niceliklerinki deil, ama iki kutba gre, iki eit sava makinasmda arpan niceliklerin alamayan karakterlerinin sorusudur. Makinay ele geiren ve savatan kendine i

ve nesne oluturan aygtlara kar sava makinalar oluurlar: Egemenlik veya kapma aygtlarnn byk kesimelerine kar sava makinalar zincirlemelere nem verirler. 162 GILLES DELEUZE FELIX GUATTARI KAPTALZM VE ZOFREN 2 BN YAYLA Kapma Aygt Bu kitapta yine Dumezil'in tezlerinden yola kan Deleuze ve Guattari eski Hint-Avrupa mitologialarnda, eski Yunan ehir devet-toplum ilikilerini devletin kapma aygt asndan incelerler. Hep iki kutupluluk vardr ve herey ikisinin arasnda geer. Manc'c AsyagiU formasyonu yeniden gndemdedir. Devlet an-ambilimsel olarak imleyeni ve st-kodlayam oluturur. Makina-sal bir hizmetiletirme sistem! geerlidir. Tarihi evrimcilik sorgulanr. Devleti yapan retim biimi deildir, tersine devlet retimden bir biim oluturur. Devlet yaz sayesinde varolmaz; sz sayesinde, dil sayesinde varolur. Kendi kendine yeterlilik, bamszlk, otari, ilkel komnlerin nceden varl, etnologlarn dnden baka bir ey deildir. nk komnler, as* hnda, devletle birlikte vardr. Bu yzden ekonomik bir evrimcilik olanakszdr: Avc-hayvan yetitirici-tanmc-sanayici bir evrimin kollarn oluturmazlar. Tm bu tartmalar sosyal tarihe yeni bir boyut kazandrmakta ve yeni eletirilere almaktadrlar. GILLES DELEUZE CLAIRE PARNET DYALOGLAR Diyaloglar Debuze'n Claire Parnet ile gerekletidii anonim bir yazdr. kili olarak dncenin nasl ileriye gtrldn gsteren bu kitapta diyalog iki kii arasnda sahtedir. Deleuze Parnet'y, Fou-cault'yu, Guatrari'y ve dier dostlarn, Parnet Deleuze' anlatrken yazarlar ortadan kalkarlar. Diyalog iki ki arasnda deil, izgiler arasnda, blmler arasnda yahut ksmlar arasndadr. Bellei kaybetmek: bloklar ortaya karmak gerekir Bloklar anonimdir. Her zaman imdiki zamanda iev grr, bellek gemie deil, imdiki zamana aittir. Bu bir olutur Tarih unutulur, olularm sorunu corafyadr. Bir devrmci-olu, devrimin gemii veya geleceinden daha nemlidir. Eir kadm-olu veya bir hayvan-olu cinsiyetlerin ve trlerin farkndan ok daha nemlidir... KAPTALZM VE ZOFREN 1 GEBEBLM NCELEMES: SAVA MAKNASI GILLES DELEUZE FELIX GUATTARI Gebebilimi ncelemesi'nde Deleuze ve Guattar devletlerin bir evrim sonucu ortaya kmadklarn, onlarn zaten bandan beri varolduklarn (Ur Devleti) ve bunun yannda devlete kar olan toplumlarn da devletsiz toplumlar olduklarn belirtirler Gebenin hz ve noolojisi, devletlerin ideolojilerine ve arlklarna kar konulur Aslnda gebeler devletli toplumlardan geri olmadklar gibi, ayr bir ilevleri, rgtlenme biimlen vardr Devletin kamusal reklamna kar gebelerin gizlen, devletin ise sava maknasn ele geirdikten sonra ondan oluturduu polisleri, ordusu ve iktidar vardr Bunlar dardan olan sava maknasndan bir erdenlk olutururlar Devlet egemenlik demektir ve sava maknasn ime ald olude hukum srebilir Devlet ideolojisini yklenen kamu profesrlerine kar nooloji zel dnrlerin eylemidir Kierkegaard, Nietzsche "bozkr veya llerde" otururlar Onlar "darsnn dncesini1 ortaya karrlar, Foucault'nun Maurce Blanchot iin sylemi olduu gibi Dnceden bir sava maknas ortaya karmak budur Burada dnce bir vampir gibidir, onun ne imgesi, ne modeli, ne de yaplacak bir kopyas vardr Bu dnce devletin "purtuklu mekanna" kar 'kaygan mekann" oluturulmasdr Olular, okluklar, koksap, yerszyurdsuzlama, herbr birer iddet alann oluturur.

You might also like