You are on page 1of 114

MATEMATİK – ÖSS Ortak

OLASILIK

OLASILIK 1) 0 ≤ P(A) ≤ 1
2) P(∅) = 0, P(E) = 1
Tanım: Bir deney sonucunda elde edilen tüm çıkanlardan
oluşan kümeye örnek uzay denir. Örnek uzay kümesi E 3) P(A∪B) = P(A) + P(B) – P(A∩B)
ile gösterilir. Örnek uzayın herhangi bir alt kümesine olay
denir.
E örnek uzayına kesin olay ve boş kümeye olanaksız NOT: 1
olay denir. E = { a1, a2, a3, ... an} örnek uzayında,
P(a1) = P(a2) = P(a3) = ... = P(an) ise, E örnek uzayına eş
olumlu örnek uzay denir.
ÖRNEK 1 Eş olumlu bir örnek uzayda bir A olayının olasılığı,
n(A)
P(A) = dir.
Bir zar peş peşe 2 kez atılıyor. n(E)
a) Bu deneydeki örnek uzayın eleman sayısı kaçtır?

b) Üste gelen sayılar toplamının 10 olma olayı A ise, NOT: 2


n(A) kaçtır? P(A) bir olayın olma olasılığı, P(Aı) aynı olayın olmama
olasılığı ise, P(A) + P(Aı) = 1 dir.
c) Üste gelen sayılar toplamının 5 ile kalansız bölü-
nebilmesi olayı B ise, n(B) kaçtır?

d) A ve B olayları ayrık olaylar mıdır? ÖRNEK 2


e) Üste gelen sayılar toplamının 13 ten küçük olma E = {A, B, C} örnek uzayında; A, B, C üç ayrık olaydır.
olayı C ise, C nasıl bir olaydır? 5 7
P(A ∪ B) = , P(B ∪ C) = olduğuna göre,
ÇÖZÜM 9 9

a) Bir zar atıldığında örnek uzay, (1, 2, 3, 4, 5, 6) oldu- P(A), P(B), P(C) yi bulalım.
ğundan, iki zar atıldığında örnek uzay;

E = {1, 2, 3, 4, 5, 6} x {1, 2, 3, 4, 5, 6} = {(1, 1), (1, 2), ÇÖZÜM


(4, 3), …} olup, n(E) = 6.6 = 36 dır. 5
P(A ∪ B) = P(A) + P(B) = (A ∩ B = ∅ olduğundan)
9
b) A = {(4, 6), (6, 4), (5, 5)} olup, n(A) = 3 tür. 7
P(B ∪ C) = P(B) + P(C) = (B ∩ C = ∅ olduğundan)
9
c) B = {(1, 4), (4, 1), (2, 3), (3, 2), (4, 6), (6, 4), (5, 5)}
olup, n(B) ) = 7 dir. P(E) = P(A ∪ B ∪ C)
= P(A) + P(B) + P(C) = 1 (A ∩ B ∩ C = ∅ olduğundan)
d) A ∩ B = {(4, 6), (6, 4), (5, 5)} olup, A ∩ B ≠ Ø oldu- Bu denklemlerden,
ğundan, A ve B olayları ayrık değildir. 4 2 3
P(C) = P(A) = ve P(B) = bulunur.
e) İki zar atıldığında üste gelen sayılar toplamı en çok 9 9 9
12 olup, 13 ten küçük olacağından, C olayı kesin
olaydır. C = E dir.
ÖRNEK 3

OLASILIK FONKSİYONU A ve B isimli iki kişi bir madeni parayı atma oyunu oynu-
yorlar. Parayı yazı atan oyunu kazanıyor. Parayı önce A,
Tanım: A ⊂ E olsun. sonra B atarak, oyunu herhangi biri kazanıncaya kadar bu
A dan [0,1] aralığına tanımlanan ve aşağıdaki aksiyomları sırada parayı atmaya devam ediyorlar.
gerçekleyen P fonksiyonuna olasılık fonksiyonu denir.
A nın P fonksiyonu altındaki P(A) görüntüsüne de A ola- Bu para atma oyununu A nın kazanma olasılığı kaçtır?
yının olasılığı denir.

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 3


MATEMATİK – ÖSS Ortak
ÇÖZÜM ÇÖZÜM

Oyunu A nın kazanma olasılığı x olsun. B nin kazanması n tane özdeş oyuncak, her kişiye en az bir tane vermek
için, A nın kazanamaması gerekir. O halde oyunu B nin ⎛ n − 1⎞
1 koşuluyla, p kişiye ⎜ ⎟ farklı biçimde dağıtılabilir.
kazanma olasılığı ⋅ x tir. ⎝ p − 1⎠
2
1 2 ⎛5⎞
x + x = 1 den, P(A) = x = tür. n(E) = ⎜ ⎟ = 10 dur.
2 3 ⎝ 2⎠
A isimli çocuğun 3 oyuncak almış olma sayısı;
A B C
3 2 1
ÖRNEK 4 3 1 2 biçimin de olup, n(A) = 2dir.
A ve B aynı evrensel kümede iki olaydır. n(A) 2 1
P(A) = = = tir.
2 1 1 n(E) 10 5
P(A) = , P(B) = ve P(A ∩ B) = olduğuna göre,
7 4 6

P(A ∪ B), P(B – A) ve P(Bı ∩ A) yı bulalım.


BAĞIMSIZ OLAYLAR

ÇÖZÜM
Tanım: A ve B iki olay olsun. Bu olaylardan birinin gerçek-
24 21 14 leşmesi, diğerinin gerçekleşmesine veya gerçekleşmeme-
P(A) = , P(B) = , P(A ∩ B) =
84 84 84 sine bağlı değilse, bu olaylara bağımsız olaylar denir. A
31k 31 ve B bağımsız iki olay ise, P(A∩B) = P(A).P(B) dir.
P(A ∪ B) = =
84k 84
7k 1
P(B − A) = =
84k 12 ÖRNEK 7
10k 5
P(Bı ∩ A) = = dir.
84k 42 Bir zar peş peşe üç kez atılıyor.

a) İlk iki atışta 6 ve üçüncü atışta 5 gelme olasılığı


kaçtır?
ÖRNEK 5
b) Bu atışların ikisinde 6, birinde 5 gelme olasılığı
6 erkek ve 4 bayandan olaşan 10 kişi arasından rasgele 4 kaçtır?
kişi seçiliyor.
c) Bu atışların en az birinde 6 gelme olasılığı kaçtır?
Seçilen bu kişilerin 2 sinin erkek ve 2 sinin bayan ol-
ma olasılığı kaçtır? d) Bu atışların üçünde de üste gelen sayıların farklı
olma olasılığı kaçtır?

ÇÖZÜM
ÇÖZÜM
⎛ 10 ⎞
n(E) = ⎜ ⎟ = 210 dur. Zarın üç kez peş peşe atılması olayı bağımsız olaydır.
⎝4⎠
⎛6⎞ ⎛ 4⎞ a) Zarın 665 biçiminde gelmesi isteniyor.
n(A) = ⎜ ⎟ ⋅ ⎜ ⎟ = 90 dır. 1 1 1 1
⎝2⎠ ⎝2⎠ P(A) = ⋅ ⋅ = dır.
6 6 6 216
n(A) 90 3
P(A) = = = dir.
n(E) 210 7 b) Zarın 665, 656, 566 biçimlerinde gelmesi isteniyor.
1 1 1 1
P(B) = ⋅ ⋅ ⋅ 3 = dir.
6 6 6 72
ÖRNEK 6
c) Zarın üç atışta da 6 gelmeme olasılığını bulalım.
5 5 5 125
Her çocuğa en az bir tane oyuncak vermek koşuluyla, öz- P(Cı ) = ⋅ ⋅ = dır.
deş 6 oyuncak; A, B ve C isimli üç çocuğa rasgele dağı- 6 6 6 216
tılmıştır. 125 91
P(C) = 1 − P(Cı ) = 1 − = dır.
216 216
Bu dağıtımda, A isimli çocuğa 3 oyuncak verilmiş ol-
ma olasılığı kaçtır?

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 4


MATEMATİK – ÖSS Ortak
d) İlk atışta 6 sayıdan herhangi biri, ikinci atışta geri ka- ÇÖZÜM
lan 5 sayıdan herhangi biri ve üçüncü atışta da geri
kalan 4 sayıdan herhangi biri gelmesi isteniyor. Torbadan üç topu birlikte çekme deneyi ile topları birer bi-
rer çekip, her defasında çekilen topun yerine konmaması
6 5 4 5 deneyi aynı sonucu veren deneylerdir.
P(D) = ⋅ ⋅ = dur.
6 6 6 9
Bu sorunun çözümünü her iki yoldan da yapalım.
⎛ 12 ⎞ ⎛6⎞
a) n(E) = ⎜ ⎟ = 220 , n(A) = ⎜ ⎟ = 20
ÖRNEK 8 ⎝3⎠ ⎝3⎠
n(A) 20 1
A torbasında 4 siyah, 3 beyaz ve B torbasında 5 siyah, P(A) = = = dir.
9 beyaz top vardır. n(E) 220 11
K K K
a) Bu torbaların her birinden birer tane top alındı- 6 5 4 1
aı) P(A) = ⋅ ⋅ = dir.
ğında, bu topların aynı renkli olma olasılığı kaç- 12 11 10 11
tır?
⎛ 2⎞ ⎛ 4⎞ ⎛ 6⎞
b) Torbalardan herhangi birinden bir top alındığın- b) n(B) = ⎜ ⎟ ⋅ ⎜ ⎟ ⋅ ⎜ ⎟ = 48
da, bu topun beyaz olma olasılığı kaçtır? ⎝1 ⎠ ⎝1 ⎠ ⎝1 ⎠
n(B) 48 12
c) A torbasından bir top alınıp B ye atılıyor. Sonra B P(B) = = = tir.
n(E) 220 55
den çekilen bir topun beyaz olma olasılığı kaçtır?
S B K
ı 2 4 6 12
b ) P(B) = ⋅ ⋅ × 3! = tir. (3!, S, B, K nin diziliş
ÇÖZÜM 12 11 10 55
sayısıdır.)
a) Topların SS veya BB biçiminde olması isteniyor.
4 5 3 9 47 c) Topların beyaz olmama olasılığı
P(A) = ⋅ + ⋅ = dir. ı ⎛8⎞
7 14 7 14 98 n(C ) = ⎜ ⎟ = 56
⎝3⎠
1 n(C )
ı
56 14 14 41
b) Torbaların herhangi birini seçme olasılığı
dir. ı
P(C ) = = = , P(C) = 1 − = tir.
2 n(E) 220 55 55 55
A dan beyaz ve B den beyaz top çekme olasılığı,
1 3 1 9 15
P(B) = ⋅ + ⋅ = dir. B
ı ı
B B
ı
2 7 2 14 28 ı ı 8 7 6 14 41
c) P(C ) = ⋅ ⋅ = , P(C) = tir.
12 11 10 55 55
c) A dan B ye atılan top siyah veya beyaz olabilir.
S B B B ⎛ 2 ⎞ ⎛ 10 ⎞
d) n(D) = ⎜ ⎟ ⎜ ⎟ = 10
4 9 3 10 22 ⎝ 2⎠ ⎝ 1 ⎠
P(C) = ⋅ + ⋅ = tir.
7 15 7 15 35 n(D) 10 1
P(D) = = = dir.
n(E) 220 22

ı
S S S
2 1 10 3! 1 3!
dı) P(D) = ⋅ ⋅ × = dir. ( SSSı nün diziliş
ÖRNEK 9 12 11 10 2! 22 2!
sayısıdır.)
Bir torbada 2 siyah, 4 beyaz ve 6 kırmızı top vardır.
Torbadan üç top alınıyor.

a) Bu topların üçünün de kırmızı olma olasılığı kaç-


tır?

b) Bu topların üçünün de farklı renkte olma olasılığı


kaçtır? ÖRNEK 10

c) Bu topların en az birinin beyaz olma olasılığı kaç- 22233344 sayısının rakamlarının yerleri değiştirilerek tüm
tır? 8 basamaklı sayılar yazılıyor.

d) Topların ikisinin siyah, diğerinin siyah olmama Bu sayılardan rasgele biri seçildiğinde, bu sayıda en
olasılığı kaçtır? az iki tane 2 nin yan yana bulunma olasılığı kaçtır?

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 5


MATEMATİK – ÖSS Ortak
ÇÖZÜM ÇÖZÜM
18
İlk atışta çift sayı gelme olasılığı, P(B) = dır.
8! 36
n(E) = = 560 tır.
3! 3! 2! İlk atışta gelen sayı çift ise, iki atışta gelen sayıların top-
2 lerin hiç birinin yan yana bulunmaması olasılığını bula- lamının 9 dan büyük olma olasılığı,
lım. 4
P(A ∩ B) = (46, 64, 65, 66)
Üç tane 3 ve iki tane 4; ⋅3 ⋅ 3 ⋅ 3 ⋅ 4 ⋅ 4 ⋅ olacak biçimde 36
5! 4
= 10 türlü sıralanır. 6 tane noktanın olduğu yerler- 2
3! 2! P(A / B) = 36 = dur.
18 9
⎛6⎞
den herhangi üçüne 2 ler, ⎜ ⎟ = 20 türlü yerleştirilebilir. 36
⎝3⎠
n(Aı ) = 20.10 = 200 dür.
ÖRNEK 13
ı
ı n(A ) 200 5 5 9
P(A ) = = = ve P(A) = 1 − = tür. A, B, C makineleri, bir fabrikadaki üretimin sırayla; %40,
n(E) 560 14 14 14
%35 ve %25 ini yapmaktadır. Bu makinelerin bozuk ürün
üretme olasılıkları sırayla; %3, %4 ve %8 dir. Bu fabrika-
dan rasgele alınan bir ürünün bozuk olduğu bilindiğine gö-
re,
ÖRNEK 11
bu ürünün A makinesi tarafından üretilmiş olma olası-
Şekildeki M merkezli ve 8 br ya-
lığı kaçtır?
rıçaplı çember eksenlere teğet-
tir.
ÇÖZÜM
Bu çemberin iç bölgesinde
alınan herhangi bir noktanın
Ürünün bozuk olma olasılığı;
eksenlere olan uzaklıkları top-
40 3 35 4 25 8 46
lamının 8 br den büyük olma P(B) = ⋅ + ⋅ + ⋅ = dır.
olasılığı kaçtır? 100 100 100 100 100 100 1000
Bozuk ürünün A makinesinde üretilmiş olma olasılığı;
40 3

ÇÖZÜM 6
P(A / B) = 100 100 = tür.
46 23
Çemberin iç bölgesinde her- 1000
hangi bir nokta P(x, y) ise,
x + y > 8, y > 8 – x olması is-
teniyor. Bu koşulu sağlayan
noktalar taralı bölgede bulu- ÖRNEK 14
nur.
Taralı bölgenin alanı, A torbasında 4 siyah ve 6 beyaz, B torbasında 5 siyah ve
Sı = 64π – (16π – 32) br2, 3 beyaz top vardır. Bu torbalardan birer tane top alınıyor.
dairenin alanı, S = 64π br2 olup, Alınan bu topların farklı renkte olduğu bilindiğine göre,
48π + 32 3π + 2
P(A) = = dir. siyah topun A torbasından alınmış olma olasılığı kaç-
64π 4π
tır?

ÇÖZÜM
KOŞULLU OLASILIK
Alınan topların farklı renkte olması olayı, A dan siyah ve B
Tanım: A ve B olayları E örnek uzayında eş olumlu iki den beyaz veya A dan beyaz ve B den siyah top çekilmesi
olay olsun. B olayının gerçekleşmesi durumunda, A olayı- olayıdır.
nın olasılığına, A olayının B ye bağlı koşullu olasılığı de-
S B B S
nir ve P(A/B) biçiminde gösterilir. 4 3 6 5 42
P(A ∩ B) P(B) = ⋅ + ⋅ = dir.
P(A / B) = dir. 10 8 10 8 80
P(B)
4 3
P(A ∩ B) = ⋅ dir.
10 8
ÖRNEK 12 12
P(A ∩ B) 80 2
P(A / B) = = = dir.
Bir zar peş peşe iki kez atılıyor. İlk atışta gelen sayının P(B) 42 7
çift olduğu bilindiğine göre, bu iki atışta gelen sayıla- 80
rın toplamının 9 dan büyük olma olasılığı kaçtır?

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 6


MATEMATİK – ÖSS Ortak
ÇÖZÜMLÜ TEST 4. A ile B isimli kişiler saat 12 ile 13 arasında buluşmak
istiyorlar. 12 ile 13 arasındaki herhangi bir saatte bu-
luşma yerine gelen bu kişilerin her biri 15 dakika bek-
1. 4 bayan ve 6 erkekten oluşan 10 kişilik bir gruptan, 2 ledikten sonra buluşamazlarsa, buluşma yerinden ay-
kişi ayrıldıktan sonra, rasgele 1 kişi seçiliyor. rılıyorlar.

Seçilen bu kişinin erkek olma olasılığı kaçtır? Buna göre, bu kişilerin buluşmaları olasılığı kaçtır?
1 7 3 5 1
1 3 2 3 4 A) B) C) D) E)
A) B) C) D) E) 2 16 8 16 4
2 4 5 5 5
ÇÖZÜM
ÇÖZÜM A, 12 yi x dakika, B de 12
Ayrılan kişiler; BB, BE, EB, EE olabilir. yi y dakika geçe buluşma
Bundan sonra seçilen kişinin erkek olma olasılığı, yerine gelsin.
P(A) = P(BBE) + P(BEE) + P(EBE) + (EEE) olur. x − y ≤ 15 olduğunda,
4 3 6 4 6 5 6 4 5 6 5 4 3 bu kişiler buluşurlar.
P(A) = ⋅ ⋅ + ⋅ ⋅ + ⋅ ⋅ + ⋅ ⋅ = tir. −15 ≤ x − y ≤ 15 ten,
10 9 8 10 9 8 10 9 8 10 9 8 5
y ≥ x − 15 ve y ≤ x + 15
Yanıt:D
olup, taralı bölgedeki
herhangi bir saatte gel-
2. n ∈ N+ olmak üzere, diklerinde buluşurlar.
2.30n sayısının pozitif tamsayı bölenlerinin herhangi Taralı bö lg enin a la nı
biri seçildiğinde, bu sayının 25 ile kalansız bölüne- P(A) =
Karenin alanı
9
bilme olasılığı olduğuna göre, 60.60 − 45.45 9 7
11 = = 1− = dır.
60.60 16 16
n kaçtır?
Yanıt:B
A) 9 B) 10 C) 11 D) 12 E) 13
5. A = {1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8} kümesinin elemanlarını kullana-
ÇÖZÜM rak (abc) biçiminde tüm üç basamaklı sayılar ayrı ayrı
kartlara yazılıp, bir torbaya konmuştur. Torbadan çekilen
2.30n = 2n +1.3n.5n olup, bu sayının pozitif tamsayı bölen-
herhangi bir sayıda a > b > c olduğu bilindiğine göre,
lerinin sayısı, n(E) = (n+2)(n+1)2 dir.
25 ile kalansız bölünebilen pozitif tamsayı bölenlerinin sa- bu sayının çift olma olasılığı kaçtır?
yısı, 5 . ( 2
2 n +1 n n − 2
.3 .5 ) den, n(A) = (n + 2)(n + 1)(n − 1) dir. A)
2
B)
9
C)
5
D)
11
E)
3
n(A) (n + 2)(n + 1)(n − 1) 9 7 28 14 28 7
P(A) = = =
n(E) (n + 2)(n + 1)2 11 ÇÖZÜM
n −1 9 Üç basamaklı 8.8.8 = 83 sayı yazılabilir.
= den, n = 10 dur.
n + 1 11 a > b > c koşulunu sağlayan (abc) üç basamaklı sayıları
Yanıt:B ⎛8⎞
⎜ ⎟ = 56 tan edir.
⎝3⎠
3. 3 kız, 5 erkek bir sırada rasgele oturmuşlardır. a > b > c koşulunu sağlayan (abc) biçiminde üç basamaklı
56
bir sayı çekme olasılığı, P(B) = 3 tür.
Kızlardan hiçbirinin yan yana oturmamış olma 8
olasılığı kaçtır?
Çekilen bu sayının çift olma olasılığı; birler basamağı 2
4 2 5 3 5 ise, onlar ve yüzler basamağındaki rakamlar 3, 4, 5, 6, 7,
A) B) C) D) E)
9 7 14 7 9 ⎛6⎞
8 den herhangi ikisi ⎜ ⎟ = 15 türlü, birler basamağı 4 ise,
⎝2⎠
ÇÖZÜM
onlar ve yüzler basamağındaki rakamlar 5, 6, 7, 8 den
8 kişi bir sırada, n(E) = 8! biçimde oturabilir.
⎛ 4⎞
Erkekler A, B, C, D, E olsun. herhangi ikisi ⎜ ⎟ = 6 türlü, birler basamağı 6 ise, onlar
i A i B i C i D i E i ⎝2⎠
Kızların hiçbiri yan yana gelmeyeceği için üç kız noktalarla ve yüzler basamağındaki rakamlar 7, 8 den herhangi ikisi
belirtilmiş 6 yere, ⎛ 2⎞ 15 + 6 + 1
P(6, 3) = 120 türlü ve erkekler kendi aralarında 5! türlü yer ⎜ ⎟ = 1 türlü seçilebilir. P(A ∩ B) = 3
⎝ 2⎠ 8
değiştirebileceğinden, n(A) = 5!.120 dir.
P(A ∩ B) 22 11
n(A) 5!.120 5 P(A / B) = = = dir.
P(A) = = = tür. P(B) 56 28
n(E) 8! 14
Yanıt: D
Yanıt: C

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 7


MATEMATİK – ÖSS Ortak
KONU TESTİ 6. Bir sınıfta 17 erkek ve 20 kız öğrenci vardır. Erkek-
lerden 4 ve kızlardan 5 kişi başarısızdır. Rasgele bir
öğrenci seçiliyor. Seçilen öğrencinin başarılı olduğu
1. Bir torbada 5 tane kırmızı, n tane sarı top vardır. Bu bilindiğine göre,
1
torbadan bir kırmızı top çekme olasılığı olduğuna bu öğrencinin erkek öğrenci olma olasılığı kaçtır?
3
göre,
13 13 3 13 4
A) B) C) D) E)
n kaçtır? 28 37 4 17 15

A) 5 B) 6 C) 8 D) 9 E) 10

2. 8 basketbol oyuncusu arasından 5 kişilik basketbol 7. A = 13.10n sayısının pozitif tamsayı bölenlerinden
takımı oluşturuluyor. 1
herhangi birinin tek sayı olma olasılığı dur.
10
A isimli belli bir oyuncunun oluşturulacak takım-
da bulunma olasılığı kaçtır? Buna göre, A sayısı kaç basamaklıdır?

5 2 1 8 1 A) 15 B) 14 C) 13 D) 12 E) 11
A) B) C) D) E)
8 7 2 35 6

8. 6 tane eş kutudan 2 tanesinde altın vardır. Diğerleri


3. A ve B aynı E örnek uzayının herhangi iki olayıdır. boştur. Rasgele 4 kutu seçiliyor.
P(x): x olayının olasılığıdır.
1 1 Seçilen bu kutuların içinde altınların bulunduğu
P(A ∩ B) = ve P(A − B) = ise,
5 3 iki kutunun da olma olasılığı yüzde kaçtır?

P(Aı) kaçtır? A) 30 B) 40 C) 50 D) 60 E) 70

1 2 7 8 3
A) B) C) D) E)
5 5 15 15 5
9. Aynı hedefe atış yapan üç kişiden her birinin hedefi
1 3 1
vurma olasılığı; , , tür. Üçü birer kez atış ya-
4. A = {1, 2, 3, 4, 5} kümesinin tüm alt kümeleri ayrı ay- 2 5 3
rı kartlara yazılıp bir torbaya konuyor. Torbadan ras- pıyor.
gele bir kart çekiliyor.
Buna göre, hedefi sadece birinin vurmuş olma
Çekilen kartta bulunan alt kümenin, üç elemanlı olasılığı kaçtır?
bir alt küme olma olasılığı kaçtır?
7 3 2 1 1
A) B) C) D) E)
3 7 1 5 7 9 8 5 7 9
A) B) C) D) E)
32 32 4 16 16

5. A torbasında 4 mavi 5 beyaz, B torbasında 5 mavi 3


10. A torbasında 3 kırmızı 2 mavi, B torbasında 2 kırmızı
3 mavi top vardır. A torbasından peş peşe 2 top çeki-
beyaz top vardır. A dan bir top çekilip rengine bakıl-
lip, rengine bakılmadan B torbasına atılıyor. Sonra B
maksızın B ye atılıyor. Sonra B torbasından bir top
torbasından rasgele bir top çekiliyor.
çekiliyor.
Buna göre, B torbasından çekilen bu topun mavi
Buna göre, çekilen bu topun beyaz olma olasılığı
olma olasılığı kaçtır?
kaçtır?

11 13 17 19 21
32 30 28 25 8 A) B) C) D) E)
A) B) C) D) E) 35 35 35 35 35
81 81 81 81 27

1.E 2.A 3.C 4.D 5.A 6.A 7.E 8.B 9.C 10.D

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 8


GEOMETRİ – ÖSS Ortak

UZAY GEOMETRİ

BİR DOĞRUNUN BİR DÜZLEME DİKLİĞİ İki düzlemli bir açının ayrıtı üzerinde alınan bir noktadan;
her biri bir yüz üzerinde olmak üzere, ayrıta dik olarak çizi-
len ışınların oluşturduğu açıya, iki düzlemli açının ölçek
A ⊂ (P ) açısı denir.
k ⊂ (P )
İki düzlemli bir açının tüm ölçek açıları birbirine eştir.
d ⊥ A ve
d ⊥ k ise,
d ⊥ (P ) dir.
PRİZMALAR

Bir düzlemin kesişen iki doğrusuna kesim noktasında dik PRİZMATİK YÜZEYLER
olan doğru, bu düzleme de diktir. Düzlemsel bir çokgen ile bu-
nun düzlemine paralel olma-
yan bir A doğrusu verilsin. A
ÜÇ DİKME TEOREMİ
Teorem: Bir P düzleminin dışında alınan bir A noktasın- doğrusuna paralel olan ve
dan bu düzleme [AH] dikmesi, H dikme ayağından P düz- çokgenin kenarlarına daya-
leminde bulunan d doğrusuna da [HB] dikmesi çizilirse; narak hareket eden bir d
[AB], d doğrusuna dik olur. doğrusunun oluşturduğu yü-
zeye prizmatik yüzey denir.
Bir prizmatik yüzeyin bir düz-
lemle arakesitine bu prizma-
tik yüzeyin kesiti denir. Kesit
düzlemi yan ayrıtlara dik ise
bu kesite dik kesit denir.
A ∉ (P )
d ⊂ (P ) iken,
[ AH] ⊥ (P ) ve
[HB] ⊥ d ise,
[ AB] ⊥ d olur.

PRİZMALAR
Teorem Bir prizmatik yüzeyin
[AH] ⊥ (P) ve [AB] ⊥ d ise, [HB] ⊥ d dir. paralel iki düzlem ara-
sında kalan parçasına
prizma denir. Birbirine
eş olan bu iki kesite
KESİŞEN İKİ DÜZLEMİN ÖLÇEK AÇISI prizmanın tabanları
denir.
Prizmalar, tabanlarını
oluşturan çokgenlere
göre adlandırılırlar:
üçgen prizma, dörtgen
prizma, beşgen priz-
ma vb.

Başlangıç doğruları aynı olan iki yarı düzlem ile, başlangıç


doğrularının birleşimine iki düzlemli açı denir.
Prizmanın iki tabanı arasındaki uzaklığa, prizmanın yük-
((n
P ) ,AB, ( G )) şeklinde gösterilir. sekliği denir (h).

-MEF İLE HAZIRLIK 14 SAYI- 9


GEOMETRİ – ÖSS Ortak
• Dik prizma • Eğik prizmanın hacmi:
Yan ayrıtları taban düzle-
mine dik olan prizmaya
dik prizma denir.

• Eğik prizma
Bir prizmanın yan ayrıtları
taban düzlemine dik de-
ğilse böyle bir prizmaya
eğik prizma denir.

• Düzgün Prizma:
Tabanları düzgün çokgen
olan dik prizmaya düzgün
prizma denir. V = (dik kesit alanı) . (yan ayrıt uzunluğu)
V=K.A
Düzgün prizmanın yan yüzeyleri birer dikdörtgen olup
hepsi birbirine eştir. h
K = G.cos α , cos α =
A
⇒ V = K. A = G. A .cos α = G.h
Bir prizmada,
Yükseklik :h ÖZEL PRİZMALAR
Taban alanı :G Dikdörtgenler prizması:
Yanal alanı :Y Tabanları dikdörtgen olan dik prizmadır.
Bütün alanı :S
Hacim :V
Yanal ayrıt uzunluğu :A
Dik kesitin alanı :K sembolleri ile gösterilir.

PRİZMANIN ALANI

 Eğik bir prizmanın yanal alanı, dik kesit çevresi ile yan |AC| = e (yüz köşegeninin uzunluğu)
ayrıtının uzunluğunun çarpımına eşittir. |EC| = k (cisim köşegeninin uzunluğu)
2 2 2
Y = ÇK.A e = a +b
2 2 2 2
k = a +b +c
 Bir dik prizmanın yanal alanı, taban çevresi ile yüksekli-
2 2 2
ğinin çarpımına eşittir. k = a +b +c
Y = ÇT.h Dikdörtgenler prizmasının bir köşeden çıkan ayrıtlarının
uzunlukları a, b, c ise tüm alanı;
S = 2.(a.b + a.c + b.c) dir.
Bir dikdörtgenler prizmasının hacmi, bir köşesinden geçen
üç ayrıtının uzunlukları çarpımına eşittir.
V = a.b.c dir.

PRİZMANIN HACMİ
• Dik prizmanın hacmi: KÜP
Bütün ayrıtları eşit uzunlukta olan dikdörtgenler prizması-
dır.

e=a 2
k=a 3

Bir kenarının uzunluğu a olan bir küpün tüm alanı;


V = (taban alanı) . h olur. S = 6a2 dir.
V = G.h Küpün hacmi: V = a3 tür.

-MEF İLE HAZIRLIK 14 SAYI- 10


GEOMETRİ – ÖSS Ortak
SİLİNDİR Düzgün dörtyüzlü
Altı ayrıtı da aynı uzunlukta olan üçgen piramittir. Tüm
yüzler, birbirine eş olan eşkenar üçgenlerdir.

Alanı : S = a2. 3
3
a . 2
Hacmi : V =
12

Silindirler tabanlarına göre adlandırılırlar: dairesel silindir,


eliptik silindir vb. Kesik pramit
• Bir piramit, tabanına
DİK DAİRESEL SİLİNDİR paralel bir düzlemle
kesildiğinde,
1. Oluşan piramitler
benzerdir.
2. Kesit çokgeni, tabana
benzerdir.
3. Kesit alanının taban
alanına oranı, ben-
zerlik oranının kare-
sine eşittir.

Yanal alanı : Y = 2π.r.h


Bütün alanı : S = 2πr2+2πr.h = 2πr(h+r)
Hacmi : V = πr2.h

PİRAMİT •• Bir piramidin hacmi, taban alanı ile yüksekliğinin çarpı-


Bir düzlemsel çokgen mının üçte birine eşittir.
ile bunun düzlemi dı-
şında bir nokta veril-
sin. Bu nokta çokge-
nin köşeleri ile birleşti- A(ABCDE) = G ise,
rildiğinde, oluşan üç- 1
V = ⋅ G.h dir.
gensel bölgelerle çok- 3
gensel bölgenin sınır-
ladığı cisme piramit
denir.
[TP] yanal yükseklik,
[TH] cisim yüksekliği, [TA], [TB] … yanal ayrıtları,
[AB], [BC] … taban ayrıtlarıdır.

Düzgün piramit
Tabanı düzgün çokgen Düzgün piramidin yanal alanı:
olan ve yükseklik ayağı
taban merkezinde bulu-
nan piramittir. Bir düz-
gün piramidin;

• Yan yüzeyleri birbirine


eş ikizkenar üçgen- ÇT: taban çevresi
lerdir.
Y: yanal alan
• Yanal ayrıtlarının uzun-
lukları eşittir. Ç . TK
Y= T
• Yanal yüksekliklerin 2
uzunlukları eşittir. Bir düzgün piramidin yanal alanı, taban çevresi ile yanyüz
yüksekliğinin (Apotem) çarpımının yarısına eşittir.

-MEF İLE HAZIRLIK 14 SAYI- 11


GEOMETRİ – ÖSS Ortak
KONİ
Konik yüzey
ÇÖZÜMLÜ TEST
Kapalı bir C eğrisi ile bunun düzlemi dışında bir T noktası ve-
rilsin. T noktasından geçen ve C eğrisine dayanarak hareket 1. E düzleminin kesişen iki doğrusu AB ve BC
eden bir doğrunun oluşturduğu yüzeye konik yüzey denir. [PA ] ⊥ (E )
[PC] ⊥ BC
BA = 10 cm
BC = 8 cm
PA = 6 cm
olduğuna göre,

PC kaç cm dir?

A) 8 B) 6 2 C) 5 3 D) 9 E) 10
Koni
Bir konik yüzeyin bir kanadı ile bütün ana doğrularını ke-
sen bir düzlem tarafından sınırlanan cisme koni denir.
ÇÖZÜM
Koniler tabanlarına göre adlandırılır. Dairesel koni, eliptik
A ile C yi birleştirelim
koni v.b.
[ AC] ⊥ BC olur (üç dikme teoremi)
Dik dairesel koni ABC üçgeninde Pisagor
Tabanı daire olan ve yüksekliği tabanın merkezinden ge- bağıntısı yazılırsa
çen koniye dik koni (dönel koni) denir. 2
AC + 82 = 102
AC = 6 cm
[PA ] ⊥ (E ) ve [PA ] ⊥ [ AC] dir.
PAC üçgeninde Pisagor
bağıntısı yazılırsa
2
PC = 62 + 62 , PC = 6 2 cm dir.
Yanıt: B

2. Şekildeki dikdörtgen-
Koninin hacmi: ler prizması tabanına
1 dik MOHN düzlemiy-
V = ⋅ πr 2.h le kesiliyor.
3
LM 1
Dik dairesel koninin yanal alanı ve tüm alanı: =
MK 3
AH = 2. HB ise,

oluşan cisimlerin
2πr.a hacimlerinin oranı kaçtır?
Y= = π.r.a
2
8 9 10 11 12
S = πr ( r + a ) A) B) C) D) E)
13 13 13 13 13

ÇÖZÜM
Meydana gelen cisimler yamuk
KÜRE tabanlı iki prizmadır.
Uzayda sabit bir noktadan eşit uzaklıkta olan noktaların LM = 3k
birleşim kümesine (geometrik yerine) küre yüzeyi, bu yü- MK = 9k dir.
zeyle sınırlanan cisme küre denir.
HB = 4k ⎫⎪
⎬ olur.
Kürenin Alanı: AH = 8k ⎪⎭
S = 4πr2 3k + 8k
⋅ h. AE
V 2 11
Kürenin Hacmi: = = tür.
V 4k + 9k 1 3
4 1 ⋅ h. AE
V = ⋅ πr 3 2
3 Yanıt: D

-MEF İLE HAZIRLIK 14 SAYI- 12


GEOMETRİ – ÖSS Ortak
3. Şekildeki dikdörtgen- 5. Dikdörtgenler
ler prizmasının ayrıt- prizmasında
larının uzunlukları a, AB = 8 cm
b, c, cisim köşegeni-
BF = 3 cm
nin uzunluğu e dir.
e2 = b2 + 3c2 + ac ol- BC = 4 cm dir.
duğuna göre,

a ile c arasındaki bağıntı aşağıdakilerden hangi-


sidir? Prizma AB etrafında 360° döndürüldüğünde olu-
şan cismin hacmi kaç π cm3 tür?
A) a = c B) a = 2 c C) a = 3c
A) 120 B) 144 C) 160 D) 200 E) 240
D) a = 2c E) a = 3 c
ÇÖZÜM
Oluşan cisim BCGF yüzünün köşegeni yarıçap, yüksekliği
[ AB] olan silindirdir.
ÇÖZÜM BG = 3 + 4
2 2
, BG = 5 cm dir.
2 2 2 2 2 2 2
e = a +b +c , e = a + b + c dir. 2
V = π.5 .8 = 200 π cm tür.
3
2 2 2 2 2 2 2
b + 3c + ac = a + b + c , a − ac − 2c = 0 Yanıt: D
(a − 2c)(a + c) = 0 dır. a − 2c = 0 , a = 2c dir.
Yanıt: D 6. Şekildeki düzgün kare piramitte
BC = 4 cm
TC = 6 cm
olduğuna göre,
4. Şekildeki küpün alanı
384 cm2 dir. piramidin hacmi kaç
EP = PG cm3 tür?
AB = 4 AK ise,

PK kaç cm dir?

32 7 34 7
A) B) C) 12 3
3 3
A) 3 7 B) 4 7 C) 2 23 D) 2 21 E) 21
D) 12 7 E) 20 3

ÇÖZÜM ÇÖZÜM
2 2 [TO] ⊥ (ABCD) ve
6 AB = 384 , AB = 64
[ TH] ⊥ [BC] çizelim.
AB = 8 cm dir.
[OH] ⊥ [BC] olur.
AK = 2 cm olur.
OH = 2 cm,
[PO] ⊥ (ABCD) çizilirse,
BH = HC = 2 cm dir.
O ağırlık merkezi olur.
O dan [BC] ye LM paraleli THC üçgeninde Pisagor bağıntısı
yazılırsa,
çizilirse,
2
LO = OM = 4 cm olur. TH + 22 = 62
[LM] ⊥ [ AB] dir. TH = 4 2 cm dir.
KL = 2 cm dir. TOH üçgeninde Pisagor
bağıntısı yazılırsa,
OKL üçgeninde Pisagor bağıntısı yazılırsa,
2
TO + 22 = ( 4 2 )
2 2 2
OK = 22 + 42 , OK = 20
PKO üçgeninde Pisagor bağıntısı yazılırsa, TO = 2 7 cm dir.
2 2 2 2 2
PK = PO + OK = 64 + 20 = 84 A(ABCD) = 4 = 16 cm
PK = 2 21 cm dir. 1 32 7
V= ⋅ 16 ⋅ 2 7 = cm3 tür.
Yanıt: D 3 3
Yanıt: A

-MEF İLE HAZIRLIK 14 SAYI- 13


GEOMETRİ – ÖSS Ortak
7. Şekildeki düzgün dört- 9. O merkezli küre içine [AB]
yüzlünün yüksekliği çaplı dik koni yerleştirilmiş-
TG = 2 6 cm olduğu- tir. Koninin hacmi
na göre, 128π 3
cm ve yüksekliği 8
3
hacmi kaç cm3 tür? cm ise,

kürenin alanı kaç π cm2


dir?

A) 80 B) 90 C) 100 D) 120 E) 160

A) 18 B) 18 2 C) 18 3 D) 32 E) 36
ÇÖZÜM
ÇÖZÜM 1
C ile G yi birleştirelim. V = πr 2.h
3
[CG ∩ [ AB] = {H} olsun.
6a 128π 1 2
AH = HB = 3a = πr .8
3 3
AB = TC = 6a 2
r = 16 , r = 4 cm dir.
6a 3 O ile B yi birleştirelim.
CH = = 3a 3
2 ı
OB = OT = R , OO = 8 − R dir.
HG = a 3
OOıB üçgeninde Pisagor bağıntısı yazılırsa,
GC = 2a 3 tür.
R2 = (8 − R)2 + 42
TGC üçgeninde Pisagor bağıntısı yazılırsa,
R2 = 64 − 16R + R2 + 16 , 16R = 80 , R = 5 cm dir.
2 2 2
(2 6 ) + (2a 3 ) = (6a) , a = 1 cm 2 2
S = 4πR = 4π.25 = 100π cm dir.
AB = 6.1 = 6 cm dir.
Yanıt: C
2
6 3 2
A(ABC) = = 9 3 cm dir.
4
1
V= ⋅ 9 3 ⋅ 2 6 = 6 18 = 18 2 cm3 tür.
3
Yanıt: B

8. A merkezli daire dilimi bükü-


lerek dönel koni yapılıyor.
Koninin yüksekliği 8 cm, 10. Yarıçapı 3 cm olan küre 6 eş dilime bölündüğün-
hacmi 96π cm3 olduğuna de dilimlerden birinin alanı kaç π cm2 dir?
göre,
A) 6 B) 9 C) 12 D) 15 E) 18
n =α
m(BAC) kaç derece-
dir?
ÇÖZÜM
Dilimlerden birinin dış yüzeyinin
A) 144 B) 156 C) 180 D) 210 E) 216 1
alanı kürenin alanının sı ka-
6
ÇÖZÜM dardır.
1 2 1 2 2
V = πr .h = πr .8 = 96π 4πR
3 3 taralı alan
6
r = 6 cm dir.
4π.9
AOP üçgeninde Pisagor bağıntısı yazılırsa = = 6π cm2 dir.
2 6
AP = 62 + 82 , AP = 10 cm dir. Dilimlerin yan yüzleri yarım dai-
p = 2π.r = 2π.6 = 12π cm dir.
Ç = BC re olduğundan toplamları bir da-
t iredir.
α
12π = ⋅ 2π ⋅ AC
360° Yan yüz alanlar toplamı = πR = 9π
2
α
12π = ⋅ 2π ⋅ 10 , α = 216° dir. Dilimin toplam alanı = 6π + 9π = 15π cm2 dir.
360°
Yanıt: E Yanıt: D

-MEF İLE HAZIRLIK 14 SAYI- 14


GEOMETRİ – ÖSS Ortak

KONU TESTİ 5. Bir ayrıtının uzunluğu 2 birim


olan küpte
T ∈ [EF] dir.
1. Aı, A noktasının P düz-
lemi üzerindeki izdüşü-
müdür. Aı merkezli TH + TB toplamı en küçük
çemberin yarıçapı 9 cm, değerini aldığında (T, DAEH)
[BC] çembere C nokta- piramidinin hacmi kaç birim-
sında teğet, küptür?
B ∈ (P)
ı
AA = 12 cm
AB = 25 cm ise, 4 5 6 9 12
A) B) C) D) E)
3 2 5 4 5
Ç(ACB) kaç cm dir?

A) 50 B) 60 C) 70 D) 75 E) 80 6. İçinde bir miktar


sıvı bulunan Şekil
I deki silindir, Şe-
2. Şekildeki cismin ön ve arka kil II deki konuma
yüzeyleri dik yamuk, diğer getiriliyor.
yüzleri dikdörtgendir. | BK |
= 3 ise,
AB = 10 birim | KE |
AE = 8 birim
EF = 4 birim | FD |
kaçtır?
| DA |
BC = 5 birim
olduğuna göre,
7 5 4
A) B) 2 C) D) E) 1
cismin hacmi kaç birimküptür? 3 3 3

A) 180 B) 210 C) 250 D) 280 E) 320


7. Şekildeki dik silindir tabana dik
3. Şekildeki dikdörtgenler ABCD düzlemiyle kesilerek iki par-
prizmasının ayrıtları çaya ayrılmıştır.
AB = 8 cm OE = EM = 3 cm
AE = 4 cm MN = 8 cm ise,
BC = 6 cm dir.
küçük parçanın hacmi kaç cm3
EP = PF ise, tür?
A(PAC) kaç cm2 dir?
A) 30π − 8 3 B) 32π − 24 3
A) 4 15 B) 3 30 C) 4 21
C) 36π − 12 3 D) 40π − 16 3
D) 3 29 E) 4 34
E) 46π − 18 3

4. Dikdörtgenler prizmasının
8. (P, ABCDE) düzgün beşgen
hacmi 576 cm3 tür. piramit,
HK = 2 KE PD = 6 cm
DL = LC n = 81°
m(PDC)
AB = 2 BC A noktasında bulunan bir ha-
CG = 8 cm reketli beşgen piramidin yanal
olduğuna göre, yüzeyi üzerinden giderek tek-
rar A noktasına gelecektir.
KL kaç cm dir?
Hareketlinin alacağı en kısa
yol kaç cm dir?
A) 29 B) 2 34 C) 3 17

D) 2 13 E) 2 29

-MEF İLE HAZIRLIK 14 SAYI- 15


GEOMETRİ – ÖSS Ortak
A) 6 B) 4 3 C) 6 2 D) 4 6 E) 6 3
1.B 2.D 3.E 4.E 5.A 6.C 7.B 8.C 9.D 10.C
9. Şekilde, ayrıt uzunlukları 13. T merkezli daire diliminde
10 cm, 6 cm ve 8 cm olan [BH] ⊥ [ AT ] dir.
dikdörtgenler prizması ve- HT = HA
rilmiştir.
q = π cm
AKB
Tabanı EBG üçgeni, tepe Bu daire dilimi kıvrılarak te-
noktası F olan ve taralı pe noktası T olan bir koni
olarak belirtilen (F, EBG) elde ediliyor.
piramidinin hacmi kaç cm3 tür?
Koninin hacmi kaç π cm3 tür?
A) 65 B) 70 C) 75 D) 80 E) 85
15 3 5 32 35
A) B) C) D) E)
24 18 27 25 24

10. ABCD kare tabanlı


düzgün kesik piramit
içinde MNSR tabanlı
kare dik prizma vardır.
MNSR ile ABCD düz-
lemsel 14. Şekildeki dik koniler su ile
doludur.
EF 2
= ise, (T,AB) konisinin taban ya-
AB 5 rıçapı 3r, yüksekliği h,
(T,CD) konisinin taban ya-
V rıçapı r, yüksekliği 2h dir.
(PRİZMA)
oranı kaç-
V (T,CD) konisi çıkarıldı-
(PİRAMİT)
tır? ğında konilerin içindeki
suların hacimlerinin oranı kaçtır?
2 3 4 5 7
A) B) C) D) E)
9 8 13 17 33 35 35 35 35 35
A) B) C) D) E)
8 9 12 14 24

11. Şekildeki düzgün kare


piramidin yüksekliği 8
cm, yanal alanı 240 cm2 15. y = x + 6 ve y = 3x doğ-
olduğuna göre, rularının x ekseni ile
sınırladığı taralı bölge-
hacmi kaç cm3 tür? nin, x ekseni etrafında
360° döndürülmesiyle
oluşan cismin hacmi
A) 384 B) 396 C) 400 D 480 E) 512 kaç π birimküptür?

A) 84 B) 96 C) 120 D) 144 E) 162


12. Şekildeki kesik koninin
tabanlarının yarıçapları
sırasıyla
O C = 3 cm
1
O B = 12 cm dir.
2
Bu kesik koninin içine
tüm yüzeylerine teğet olacak şekilde bir küre yerleşti- 16. Uzayda 6 cm uzunluğundaki bir doğru parçasını
riliyor. 90° lik açı altında gören noktaların meydana ge-
tirdiği cismin hacmi kaç cm3 tür?
Buna göre, kürenin alanı kaç π cm2 dir?
A) 36 B) 36π C) 72 D) 72π E) 216
A) 72 B) 96 C) 108 D) 144 E) 156

-MEF İLE HAZIRLIK 14 SAYI- 16


TÜRKÇE – ÖSS Ortak

ANLATIM BOZUKLUĞU

İnsanın, duygu ve düşüncelerini doğru bir anlatımla akta- DOĞALLIK: Anlatımın içten, yapmacıksız, dilin doğasına
rabilmesi önemlidir. Dili doğru kullanma becerisi gelişme- uygun olması durumudur.
miş kimselerin, doğru ve tutarlı düşünceler üretmesi zor-
dur diyebiliriz. Çünkü insan, dille düşünür.
ÖSYM, bu gerçeğin ışığında, üniversite öğrenimi görecek ANLATIM BOZUKLUĞU NEDİR?
gençlerin, Türkçeyi doğru kullanma, dil yanlışlarını gö- Anlatım bozukluğu, cümlenin, anlamca ya da dilbilgisi ku-
rüp düzeltebilme becerisi kazanıp kazanmadıklarını da ralları yönünden kusurlu olmasıdır.
ölçmek istiyor; bu bakımdan, ÖSS’de “anlatım bozuklu-
ğu” sorularına yer veriyor. ÖSS’de çıkan anlatım bozukluğu sorularında “Aşağıdaki-
lerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır?”, “Bu
Doğru anlatım, anlatılmak isteneni dil kurallarına uygun cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni aşağıdaki-
olarak sıralayabilmek, yazıp söyleyebilmektir. “Doğru an- lerden hangisidir?”, “Bu cümledeki anlatım bozukluğu
latım”dan, anlatılan düşüncenin doğruluğu değil, o anla- nasıl giderilebilir?” gibi yöneltme cümleleri kullanılmak-
tımda kullanılan dilin doğruluğu anlaşılmalıdır. Düşünce tadır. Öyleyse, biz, bir cümlede anlatım bozukluğuna yol
göreli olabilir; ama dil kuralları “göreli” değildir. açan durumları (nedenleri) bilirsek bu soruları çözmekte
İyi ve doğru anlatımın özelliklerine dergimizin 2. sayısında zorlanmayız. Sizler, hem birikiminizi, bugüne dek edindi-
da (s.18-19) kısaca değinmiştik. Bunları anımsayacak ğiniz dil mantığınızı kullanarak hem de bizim vereceğimiz
olursak, iyi bir anlatımda şu özelliklerin arandığını görürüz: örneklere ve göstereceğimiz çözüm yollarına dikkat ede-
rek bu soruları kolayca çözebilirsiniz.
DURULUK: Cümlede gereksiz sözcük kullanılmamasıdır.
Duru bir cümleden, cümlenin anlamını daraltmayı göze
almadan, herhangi bir sözcük çıkarılamaz. ÖRNEK 1

• Oraya dek yaya yürüyemeyiz; bir taksi tutalım. Eski ile yeni elbette iç içe yaşamaz; fakat günümüz insa-
nının eskiye değil, yeniye önem vermesi, onu geliştirmesi
Bu cümlenin doğrusu şöyle olabilirdi: gerekir.
• Oraya dek yaya (yayan) gidemeyiz…
Bu cümledeki anlam bulanıklığı nasıl giderilebilir?
• Oraya dek yürüyemeyiz…
A) “Elbette” yerine “kesinlikle” getirilerek
• Oraya yürüyerek gidemeyiz…
B) “Eskiye” ile “yeniye” sözcüklerine yer değiştirerek
“Duruluk”a aykırı cümleler anlatım bozukluğuna örnek C) “Yaşamaz” yerine “yaşar” getirilerek
oluşturur.
D) Cümleden “onu” sözcüğü atılarak
YALINLIK: Anlatımın karmaşık, süslü değil, kolay anlaşı- E) “Elbette” yerine “belki” getirilerek
lır, sade ve kestirme olmasıdır.

AÇIKLIK: Bir cümlede anlatılanların birden fazla anlama ÇÖZÜM


gelmemesi özelliğidir. Açık olmayan cümlede bir anlam Cümlede “fakat” bağlacından sonraki bölüm, önceki bö-
bulanıklığı vardır. Bu anlam bulanıklığına da “karşılaştır- lümle “aykırılık” oluşturmuyor. Eski ile yeni iç içe “yaşa-
ma yanlışı”, “sözcükleri doğru sıralamama”, “noktalama maz” ise günümüz insanının “yeniye önem vermesini” na-
imlerini unutma ya da yerinde kullanmama” gibi durumlar sıl isteriz? Çünkü -bu cümleye göre- “eski” zaten yok ve
yol açar. yalnızca “yeni” var. Ancak C’de söyleneni uygularsak an-
• “Televizyon izlemeyi kardeşimden çok severim.” diyen lam netleşiyor. Demek, eski ile yeni iç içe yaşıyor ve ben-
biri, şunlardan hangisini anlatmak istemiştir? den “yeniye önem vermem” isteniyor.

• Televizyon izlemeye olan sevgim, kardeşime olandan Yanıt: C


fazladır.
• Televizyon izlemeyi kardeşim de sever; ama ben daha ANLATIM BOZUKLUĞUNUN NEDENLERİ
çok severim…
Şurası bir gerçek ki yüzlerce “bozuk cümle” örneği bulabi-
AKICILIK: Yazıda ve konuşmada, dilin takılacağı pürüzle- liriz, ancak bunların “bozuk” olma nedenleri de yüzlerce
rin bulunmaması durumudur. Dilin sürçmesine yol açan, değildir. Şimdi şu açıklamaları ve örnekleri inceleyelim.
söyleyişi zorlaştıran sözcükleri bir araya getiren cümleler
akıcı değildir.

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 17


TÜRKÇE – ÖSS Ortak
Baştaki tanım cümlemizden de anlaşılacağı gibi, anlatım Yakın ya da eşanlamlı sözcüklerle yapılan ikilemeler anla-
bozukluğunun nedenlerini iki kümede toplayabiliriz: tım bozukluğuna yol açmaz:
• Anlama yönelik nedenler Örneğin, “Bu soruyu ben kendim çözdüm.” cümlesindeki
“kendim” adılı, “ben” adılını anlamca güçlendirmek için
• Dilbilgisi kurallarına yönelik nedenler kullanıldığından gereksiz değildir.
• Güçlü kuvvetli adam, boş geziyor.
• Göğüs bağır açık dolaşma bu havada!
I. Anlam Bakımından Bozuk Olan Cümlelerdeki Bozuk- • Kentte ev bark edinmiş.
luk Nedenleri
Bu cümlelerde siyah dizilen sözcükler aynı anlama geldik-
A. Gereksiz Sözcük Kullanımı (Duru olmayan cümleler) leri halde anlatım bozukluğuna yol açmazlar; çünkü bunlar
birer “ikileme”dir.
Aynı anlama gelen sözcük ya da sözlerin, gereksiz yere
bir arada kullanılmasından ileri gelen anlatım kusurları, bu
başlık altında incelenir.
Bu kusur, genellikle yabancı bir sözcüğün yanında Türk-
çesinin de kullanılmasından ileri gelir:
ÖRNEK 2
• metot – yöntem
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “aşağı yukarı” sözü
• sıhhat – sağlık gereksizdir?
• temenni – dilek A) Bu işyerinde aşağı yukarı üç dört yıldan beri çalışıyo-
• nüans – küçük fark rum.
B) Aşağı yukarı beş yıl önce yine böyle şiddetli bir kış ya-
• artmak – çoğalmak şamıştık.
• daha – henüz C) Buralarda ekinler, aşağı yukarı biçilecek duruma geldi.
Bu sözcük çiftlerini aynı cümlede kullanırsak “anlatım bo- D) Şubat ayı sonunda bu ağaçların aşağı yukarı hepsi çi-
zukluğu”na yol açarız: çek açar.
E) O gün sınıfın aşağı yukarı yarısı tören alanında top-
• Eski metot ve yöntemlerle eğitim yapıyorlar.
lanmıştı.
• Sağlığınıza ve sıhhatinize zarar verecek alışkanlıklar (1996 ÖSS)
edinmeyin.
• Size başarılar temenni eder, iyi günler dilerim. ÇÖZÜM
• Bu iki cümle arasında bir nüans farkı yok mu? “Aşağı yukarı” sözü “hemen hemen”, “yaklaşık ola-
rak”, “şöyle böyle” gibi anlamlara gelir. İkileme gibi kul-
• Trafiğe çıkan araç sayısı günden güne artarak çoğal-
lanılan belgisiz sayı sıfatları da söze bu anlamı katar. Bu-
maktadır.
na göre A’daki cümle yanlıştır. Bu cümle “… aşağı yukarı
• Ben, daha henüz yirminci sorudayım; sen, testi bitirmiş- dört yıldan beri…” ya da “… üç dört yıldan beri…” biçimin-
sin. de düzeltilebilir.
• Nemli, rutubetli duvardan yosunlar çıkmaya başlamış. Yanıt: A

Uyarı: 1) Dil ve anlatım yönünden doğru bir cüm-


lede gereksiz sözcük bulunmaz. Bir sözcüğün ge-
reksiz olup olmadığını şöyle anlayabiliriz: Bir söz- ÖRNEK 3
cüğü attığımızda, cümlenin anlam ve anlatımında
bir daralma oluyorsa o sözcük gerekli, olmuyorsa Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, aynı anlama gelen
gereksizdir. sözcüklerin gereksiz yere bir arada kullanılmasından
doğan anlatım bozukluğu vardır?
2) Pekiştirme amacına yönelik kullanımlar, anlatım
bozukluğuna yol açmaz. A) Bazı haklarından feragat ederek kendi isteğiyle vaz-
geçti.
B) Arkadaşsız kalmamızın bir nedeni de bencilce dav-
Bu örneklere şu sözcük çiftlerini de ekleyebiliriz:
ranmamızdır.
Çetin ve zor, güç ve müşkül, devir ve dönem, yayın ve C) Bu güzel ve içten alkışlarınıza çok teşekkür ederim,
neşriyat, deneyim ve tecrübe, ilgi ve alaka, saygı ve diyordu.
hürmet, zorunlu ve mecburi, özveri ve fedakârlık, elve-
D) Bir daha asla buraya gelmeni istemiyorum.
rişli ve müsait, teşekkür ve şükran, koşul ve şart… gibi
sözcük çiftleri bir arada kullanılırsa anlatım bozukluğu E) Gerek biyolojik gerekse tarihsel açıdan çok değerli ki-
olur. mi ağaçlar yavaş yavaş ölüyor.

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 18


TÜRKÇE – ÖSS Ortak
ÇÖZÜM “… demek … denir.”
Böyle sorularda, yöneltme cümlesine çok dikkat etmeliyiz. • “Geçişsiz eylem” demek nesne almayan, yani “kimi, ne-
Orada, seçeneklerde aranacak kusurlu cümle tanımlan- yi” sorularına yanıt vermeyen eyleme denir. (yanlış)
mış, bir bakıma, adresi verilmiştir. Bu tanıma uyan anlatım
bozukluğunu ararken, başka kusurlu ya da kusurlu gibi • “Geçişsiz eylem” nesne almayan, yani “kimi, neyi” so-
gözüken cümlelere rastlasak bile bunlar bizi yanıltmama- rularına yanıt vermeyen eylem demektir. (doğru)
lıdır. Bu sorunun A’sında “feragat etmek” ile “bir hakkın- • Nesne almayan, yani “kimi, neyi” sorularına yanıt verme-
dan kendi isteğiyle vazgeçmek” birlikte kullanılmamalıydı. yen eyleme “geçişsiz eylem” denir. (doğru)
Bunlar aynı anlama gelen sözlerdir. Öyleyse, örneğin
C’deki bulanıklık (Kime teşekkür ediliyor?) bizi yanıltma-
malıdır. “… eğer … -diği takdirde.”
Yanıt: A • Eğer bu küçük hataları önemsemediğimiz takdirde daha
büyük hataların önünü alamayız. (yanlış)
Aşağıdaki kullanımlar da anlatım bozukluğuna sebep • Eğer bu küçük hataları önemsemezsek daha büyük ha-
olur: taların önünü alamayız. (doğru)
“… sebebi … -dendir.” • Bu küçük hataları önemsemediğimiz takdirde daha bü-
• Bazen okuduğumuzu anlayamamamızın sebebi dikkati- yük hataların önünü alamayız. (doğru)
mizin dağınıklığındandır. (yanlış)
• Bazen okuduğumuzu anlayamamamız, dikkatimizin da- Gereksiz yardımcı eylem: Kimi cümlelerde gereksiz yar-
ğınıklığındandır. (doğru) dımcı eylemler kullanılır. Bu kullanım da bir anlatım kusu-
rudur.
• Bazen okuduğumuzu anlayamamamızın nedeni dikkati-
mizin dağınıklığıdır. (doğru) Yardımcı eylemle yapılan bileşik eylemler, genellikle ya-
bancı ad soylu bir sözcükle, Türkçe yardımcı eylemden
“… nedeni … -den kaynaklanıyor.” (olmak, etmek, kılmak…) oluşur.
• Trafik kazalarının nedeni çoğunlukla sürücü hatalarından
kaynaklanıyor. (yanlış) Uyarı: Türkçe karşılığı bulunan, yardımcı eylemler-
• Trafik kazaları, çoğunlukla sürücü hatalarından kaynak- le yapılan bileşik eylemlerin kullanımı da anlatım
lanıyor. (doğru) kusuru sayılır. Ancak, ÖSYM, bu ayrıntıyı yoklayan
bir soru sormamıştır.
• Trafik kazalarının nedeni, çoğunlukla sürücü hatalarıdır.
(doğru)
• Biz, uğradığımız haksızlıklardan bir an önce kurtulmayı
ümit ediyoruz. (doğru)
“… nedeni … -mak içindi.”
• Demokrasiye geçiş sürecinde darboğazları aşacağımızı
• Erkenden sıraya girmemin nedeni, bir an önce bir bilet
umut ediyoruz. (Böyle denmemesi daha iyi olur.)
alabilmek içindi. (yanlış)
umuyoruz
• Erkenden sıraya girmemin nedeni, bir an önce bir bilet
alabilmekti. (doğru)
• İlaç, hastalığıma tesir etti. (doğru)
• İlaç, hastalığıma etki etti. (Böyle denmese daha iyi olur.
“… sebebi … -den ileri gelir.”
“Hastalığımı etkiledi.” de denebilir.)
Çocukların kitap okumaya ilgi duymamalarının sebebi, te-
• Sizin dürüstlüğünüzden şüphe etmiyorum. (doğru)
levizyon izlemeye daha çok zaman ayırmalarından ileri
geliyor. (yanlış) • Sizin dürüstlüğünüzden kuşku etmiyorum. (Böyle den-
memeli. “Kuşkulanmıyorum.” denebilir.)
Çocukların kitap okumaya ilgi duymamalarının sebebi, te-
levizyon izlemeye daha çok zaman ayırmalarıdır. (doğru)

ÖRNEK 4
“… amaç … -mak içindir.”
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde gereksiz sözcük kul-
• Size bunları anlatmaktaki amacım, olanlardan bir ders
lanılmamıştır?
çıkarmanızı sağlamak içindir. (yanlış)
• Size bunları anlatmaktaki amacım, olanlardan bir ders A) Yaşlandın sen artık, kocadın; bu dağlara tırmanamaz-
çıkarmanızı sağlamaktır. (doğru) sın.
B) Yaşlı, ama belleği ve hafızası çok iyi durumda.
“… anlamı … demektir.” C) Ellerindeki bulunan bütün parayı borsaya yatırmışlar.
• “Eğri oturalım, doğru konuşalım.” sözünün anlamı ne D) Sözlerime inanmadığınızı, yüzünüzün ifadesinden an-
demektir acaba? (yanlış) lamıştım.
E) Savcıya verdiği ifadesinde “Ben o gün evde yoktum.”
• “Eğri oturalım, doğru konuşalım.” sözünün anlamı nedir diye ifade vermiş.
acaba? (doğru)

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 19


TÜRKÇE – ÖSS Ortak
ÇÖZÜM ÇÖZÜM
A’da “yaşlanmak” ve “kocamak”; B’de “bellek” ve “ha- Sözcüğün “yerinde kullanılmaması”, o sözcüğün anlam
fıza” aynı anlamı karşılayan sözcüklerdir. C’deki cümlede inceliği düşünülmeden cümlede kullanılmasıdır.
“…deki bulunan” kullanımı doğru değildir. “Ellerinde bu-
lunan bütün parayı…” ya da “ellerindeki bütün para- D’deki cümlede “Çocuğun saçları da büyümüş.” denmesi
yı…” denmeliydi. E’de “verdiği ifadesinde” sözü ile “di- yanlıştır.
ye ifade verdi” sözü aynı cümlede yer almamalıydı. E’yi Çünkü “saç, sakal, tırnak, boy…” için “büyümüş” değil,
“demiş” sözcüğüyle bitirmek yeterliydi. “uzamış” kullanılmalıdır.
Yanıt: D Yanıt: D

B. Sözcüğün Yanlış Anlamda Kullanılması ÖRNEK 6


Her sözcüğün bir ya da birkaç anlamının olduğunu, bu an- Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozuklu-
lamların sözlükte sıralandığını biliyoruz. Ancak sözcükleri ğu vardır?
ses ve biçim bakımından benzedikleri başka sözcüklerle
karıştırmak ya da anlam inceliklerine dikkat etmeden kul- A) Doğanın güzelliğidir beni burada en çok etkileyen.
lanmak da anlatım bozukluğuna yol açar. B) Bir ailenin verdiği insanüstü bir çabanın öyküsüdür bu.
Şu sözcük çiftlerini oluşturan sözcükleri birbirinin yerine C) Aslında gerçeğin ta kendisidir anlattıkları.
kullanmak yanlıştır: D) Tasarıları arasında ona yer yoktu aslında.
• Büyümek – uzamak, dikmek – ekmek, resim – fotoğ- E) Şimdiye değin hiç karşılaşmamıştım böyle bir durumla.
raf, ayrım – ayrıntı, her – hiçbir, görünüm – görüntü, (2005 ÖSS)
şans – olasılık, yüzünden – sayesinde, ayrıcalık – ay-
rım, yakın – yaklaşık, bilakis – bilhassa, süre – süreç,
ÇÖZÜM
etki – tepki, fiyat – ücret, azımsamak – küçümsemek,
öğrenim – öğretim, görünmek – görülmek… “Vermek”, “göstermek” gibi sözcüklerin yardımcı eylem
olarak kullanıldığı cümlelerde dikkatli olmak gerekiyor.
• “Tırnakların büyümüş.” denmez; “Tırnakların (saçların,
“Sanata gösterdiğiniz ilgi ve önem övgüye değer.” cümlesi
boyun…) uzamış.” denir.
bozuk; çünkü “ilgi, gösterilir” ama “önem, verilir” (göste-
• “Mart ayında ağaç ekilir.” denmez; “… ağaç dikilir.” de- rilmez). Buna göre B’deki cümle bozuktur; çünkü “insa-
nir. nüstü çaba” verilmez, gösterilir. Öyleyse burada “verdiği”
yerine “gösterdiği” denmeliydi.
• “Vesikalık resim çektirdim.” denmez; “… fotoğraf çektir-
dim.” denir. Yanıt: B
• “Bu ikisi arasında bir ayrıntı göremiyorum.” denmez; “…
ayrım göremiyorum.” denir.
ÖRNEK 7
• “Biz her yurttaşımızın hiçbir sıkıntı çekmesini istemeyiz.”
Aşağıdakilerin hangisindeki anlatım bozukluğu öteki-
denmez; “… hiçbir yurttaşımızın…” denir.
lerden farklı bir nedene dayanmaktadır?
• “Nisan yağmurları yüzünden bu yıl bol ürün bekleniyor.”
denmez; “… sayesinde bu yıl…” denir. A) Çamlıca’dan İstanbul’un görüntüsü harikadır.
B) Düğünde çekilen resimde asık suratlı çıkmışım.
C) Onunla ilk kez bir gezide tanışmıştık.
D) Çocuklarım arasında ayrıcalık gözetmem, dedi.
Uyarı: ÖSYM, “Aşağıdaki cümlelerin hangisinde
yerinde kullanılmamış bir sözcük anlatım bozuklu- E) Onun davranışları bana normal görülmedi.
ğuna yol açmıştır?” sorusuyla da “yanlış anlamda
ÇÖZÜM
kullanılan” sözcüğü buldurmak istemektedir.
A’da “görüntü” yerine “görünüm” (manzara); B’de “re-
sim” yerine “fotoğraf”; D’de “ayrıcalık” (imtiyaz) yerine
“ayrım” (fark); E’de “görülmedi” yerine “görünmedi”
denmeliydi. Bu cümlelerde “anlamları birbirine karıştırı-
ÖRNEK 5 lan sözcükler” kullanılmıştır. C’de ise “gereksiz sözcük”
vardır. “Tanışma” bir kez olur. “Onunla ilk kez … tanış-
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, “büyümek” sözcüğü tım.” denmez; bu cümleden “ilk kez” sözü atılmalıdır.
yerinde kullanılmamıştır?
Yanıt: C
A) Sokaktaki kavga büyüdü.
B) Bu çocuk, benim elimde büyüdü.
C) Yangın kısa sürede büyüdü. C. Anlamca Çelişen Sözcüklerin Birlikte Kullanılması
D) Çocuğun saçları da büyümüş. Anlatımda anlamca çelişen, birbirini tutmayan sözler bu-
E) Serveti günden güne büyüyor. lunması, okuru şaşırtır, anlam belirsizliğine yol açar.

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 20


TÜRKÇE – ÖSS Ortak
“Belki-tabii, kesinlikle-sanırım, mutlaka-belki, tam- ÇÖZÜM
yaklaşık, aşağı yukarı-tam, şüphesiz-olmalıdır, emi- Soruda verilen cümleden “(aynı) askerin daha çok öldüğü”
nim-olsa gerek, muhakkak-sanıyorum, herhalde-olsa anlamı çıkıyor. Buradaki karışıklık “daha çok” sözünün
gerek” gibi ikili kullanımlar cümlede anlamca tutarsızlığa, yanlış yerde kullanılmasından ileri geliyor.
belirsizliğe yol açar.
Yanıt: B
• “Mutlaka sizin öyle davranmanıza kırılmış olabilir.”
cümlesinde “mutlaka” ve “olabilir” sözcükleri çelişmektedir.
E. Deyimler ve Atasözleriyle İlgili Yanlışlar
• “Bu dedikodu, hiç şüphesiz Müdür Bey’in kulağına git- Deyimler belli bir anlamı karşılayan ve belli bir durumu
miş olabilir.” cümlesindeki “hiç şüphesiz” sözü, “olabi- somutlamaya yarayan kalıplaşmış sözlerdir. Deyimlerin
lir” sözcüğü ile çelişmektedir. sözcüklerini değiştirmek ya da onları anlamlarına uygun
olmayan cümlelerde kullanmak doğru değildir.
• Bundan aşağı yukarı tam üç yıl önce İstanbul’a gelmiş- • Nobel Ödülü’nü almak, bir sanatçının başına gelebile-
tik. cek en mutlu olaydır.
• Bizim “koşma” sözcüğü, “beste”nin tam karşılığı gibi bir “Başa gelmek” deyimi olumsuz durumlar için kullanılır:
şey. • Bu korkunç kaza bizim başımıza geldi.
• Sanatçımızın bu yakası açılmadık klibini ilk kez siz iz-
• Görüşmede tabii ki ülke sorunlarının ele alınacağını sa-
leyeceksiniz.
nıyorum.
Bu sözü söyleyen kişi “yakası açılmadık” deyimini yanlış
kullanmış. Bu deyim “kimsenin bilmediği, işitmediği açık
saçık söz, fıkra vs. için kullanılır: Onda ne yakası açıl-
madık laflar vardır… Şu cümlelerdeki deyimler de yerin-
D. Sözcüğün Yanlış Yerde Kullanılması de kullanılmamıştır:
Cümlede sözcüklerin sırası, anlatılmak istenenin doğru • Öğretmen, çok başarılısınız, deyince Zeynep üstüne
iletilmesi bakımından önemlidir. Bir sözcüğü, kullanılması alındı. (Olumlu bir değerlendirmeden pay çıkarmak, “üs-
gereken yerden önce ya da sonra kullanmak cümlenin tüne alınmak” değildir.)
anlamını bozabilir.
• Devlet, kimsesiz çocukları yüreğine basmalıdır. (bağrına
• Her türlü akla gelebilecek önlem alındığı halde hastalığın basmalıdır, denmeliydi)
yayılması engellenemedi.
• Yasalara uygun tüm yatırımlara göz yumduk. (izin ver-
Bu cümlede “her türlü” sözü “akıl”ın sıfatı gibi görünü- dik, denmeliydi)
yor ve bu diziliş anlam bulanıklığı yaratıyor. Doğrusu şu:
Kimilerinin yöreden yöreye değişik söylenişleri söz konusu
• Akla gelebilecek her türlü önlem… olmakla birlikte atasözlerinin de kalıplaşmış sözler olduğu
• Siparişleriniz için kasadan önce fiş alınız. ve sözcüklerinin gelişigüzel değiştirilemeyeceği unutul-
Bu cümlenin doğrusu şudur: mamalıdır.
• Siparişleriniz için, önce kasadan fiş alınız. • Bir bardak kahvenin kırk yıl hatırı vardır. (yanlış)
• Seçimi 125’e karşı 83 oyla biz kazandık. Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır. (doğru)
• İşin yoksa şahit ol, aklın yoksa kefil ol. (yanlış)
Bu cümleye göre 83 oy, 125 oydan daha etkili olmuş (?)
ve az oy alanlar seçimi kazanmıştır. Bu cümlenin doğrusu İşin yoksa şahit ol, paran çoksa kefil ol. (doğru)
şudur: • Açma kutuyu, söyletirsin kötüyü. (yanlış)
Seçimi 83’e karşı 125 oyla biz kazandık. Açtırma kutuyu, söyletme kötüyü. (doğru)
• Denize düşen yosundan imdat umar. (yanlış)
Denize düşen yılana (yosuna) sarılır. (doğru)
ÖRNEK 8 • Fayda zararın kardeşidir. (yanlış)
Kâr zararın ortağıdır (kardeşidir). (doğru)
Alınan bu karar, savaşta askerin daha çok ölmesine yol
açtı.

Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdaki değişiklik- ÖRNEK 9


lerin hangisiyle giderilebilir?
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili sözcük, an-
A) “bu” sözcüğü atılarak latım bozukluğuna yol açmamıştır?
B) “daha çok” sözü “askerin” sözcüğünden önce kullanıla- A) Baskıyı görünce yelkenleri suya düşürdü.
rak
B) Bir kuşu altın kafese koymuşlar “Ah vatanım!” demiş.
C) “yol açtı” sözü yerine “neden oldu” sözü getirilerek
C) Uludağ’da kar yüksekliği bir metreyi bulmuş.
D) “alınan” sözcüğü atılarak
D) Burada su yok, ot yok, ağaç yok, her şey yok.
E) “savaşta” sözcüğü “askerin” sözcüğünden sonra kulla-
nılarak E) Arkadaşlarını, akrabalarını, herkesi davet etmişti dü-
ğününe.
(1999 – İptal)

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 21


TÜRKÇE – ÖSS Ortak
ÇÖZÜM G. Mantık ve Gözlem Yanlışları
Türkçede “yelkenleri suya düşürdü” diye bir deyim yoktur; • Pırıl pırıl bir mehtap vardı, hafif hafif yağmur çiseliyordu.
bunun doğrusu “yelkenleri suya indirdi.” olduğundan (Bu iki cümlede söylenenler aynı anda gerçekleşebilir mi?)
“A”, “Bir kuşu” yerine “bülbülü” denmesi gerektiği için
“B”, “kar yüksekliği” denmeyip “kar kalınlığı” deneceği • Lokantadan çıktık, arabamızı çalınmış olarak bulduk.
için “C”, “her şey” yerine (bu cümlede) “hiçbir şey” den- (Arabanız çalınmışsa siz onu, “çalınmış olarak bul(a)maz-
mesi gerektiği için “D” elenir. sınız; “çalındığını anlarsınız…”

Yanıt: E • Yazar, kişisel görüşlerini nesnel yargılarla anlatmış,


(“Kişisel görüşler” doğal olarak özneldir; onları “nesnel
yargılarla anlatmak” nasıl olur?)

F. Anlam Bulanıklığı • Bir romanın konusu akıcı olmalıdır. “Akıcılık” konuya iliş-
kin bir özellik midir? Bu cümle aşağıdaki gibi düzeltilebilir:
İyi bir anlatımda bulunması gereken özelliklerden birinin
de “açıklık” olduğunu hem önceki sayılarımızda (sayı 2, 4) • Bir romanın konusu ilginç olmalıdır.
hem de bu sayımızın başında (s.17) vurguladık. “Açıklık” • Bir romanın anlatımı akıcı olmalıdır.
cümlenin, herkesin aynı anlamı çıkarabileceği belirginlikte
olmasıdır. Bu belirginlik sağlanamamışsa cümle bulanıktır.
Cümlede anlam bulanıklığının türlü nedenleri vardır:
• Sesini çok beğenmişler. (“sesini” sözcüğünden önce II. Dilbilgisi Kuralları Bakımından Bozuk Olan Cümle-
“onun” ya da “senin” adıllarından biri kullanılmadığı için lerdeki Bozukluk Nedenleri
bu cümle “bulanık” sayılır. Kimin sesini beğenmişler; ikinci
kişinin mi, üçüncü kişinin mi?
A. Tamlama Yanlışları
• Sokağa çıkmadan önce yazdıklarımı bir kez daha oku-
Türkçede iki tür tamlama var: Ad tamlaması, sıfat tamla-
dum. (Bu cümle de bulanıktır. Çünkü “sokağa çıkmadan
ması
önce” ne yapıldığı açık değildir; sokağa çıkmadan önce
yazı mı yazılmıştır, yoksa önceden yazılanlar “sokağa • Devlet okulları (ad tamlaması)
çıkmadan önce” mi okunmuştur?)
• Özel okullar (sıfat tamlaması)
Bu cümledeki anlam bulanıklığı “önce”den sonra virgül
konarak giderilebilir. • Gösterme adılı (ad tamlaması)

• Zeynep, Ekin, Duygu ve Burcu’yu çaya davet etti. (Bu • Belgisiz adıl (sıfat tamlaması)
cümlenin öznesi belirsiz sayılır. Adı burada anılmayan biri • Sanat etkinliği (ad tamlaması)
(o) Zeynep, Ekin, Duygu ve Burcu’yu çaya davet etmiş
olabilir; Zeynep adlı kişi Burcu’yu, Ekin’i, Duygu’yu davet • Kültürel etkinlik (sıfat tamlaması)
etmiş olabilir. Zeynep’ten sonra noktalı virgül konması Tamlama yanlışları, çok kez, bir ad tamlaması ile bir sıfat
anlam bulanıklığını ortadan kaldıracaktır. tamlamasının ortak bir tamlanana bağlanması yüzünden
• Zeynep; Ekin, Duygu ve Burcu’yu çaya davet etti. olur. Yukarıdaki ilk iki tamlamayı şöyle birleştiremeyiz:
Özel ve devlet okulları sınavla öğrenci alacak.
Öteki tamlamaları da ikişerli eşleştirerek birer cümlede
kullanalım:
ÖRNEK 10
• Belgisiz ve gösterme adıllarını birbirine karıştıranlar var.
Genç saçlarına ak düşmemiş, şiirimize, hikâyeciliğimize (bozuk cümle)
taptaze bir hava getiren isimlerdi bu saydıklarım.
• Bu binada birçok kültürel ve sanat etkinliği sergilenmiştir.
Bu cümlede hangi sözcükten sonra virgül (,) konursa (bozuk cümle)
anlam karışıklığı giderilmiş olur? Bazen de tamlayan ya da tamlanan ekinin eksikliği ya da
fazlalığı anlatım bozukluğuna yol açar:
A) genç B) saçlarına C) hikâyeciliğimize
D) getiren E) bu • Eğitim sorunlarının çözülmesi, büyük ölçüde iyi öğret-
men yetiştirilmesine bağlı olduğunu biliyoruz.
(1982 ÖSS)
“… bağlı olduğunu biliyoruz” sözü şu soruyu akla getiriyor:
“Neyin bağlı olduğunu biliyoruz?” Bu soruya yanıt bulmak
ÇÖZÜM için “çözülmesi” sözcüğünün sonuna tamlayan eki (-in)
getirmeliyiz:
“Genç” sözcüğü sıfat olarak kullanılabilir. Bu cümle “Genç
saçlarına” diye başlıyor. Cümlenin tamamını okuyunca an- • Eğitim sorunlarının çözülmesinin…
lıyoruz ki burada “genç saçlar”dan söz edilmiyor; “genç” Tamlayanın kullanılmaması da cümlenin bozuk olmasına
(ve) “saçlarına ak düşmemiş” insanlardan söz ediliyor. yol açabilir. Şöyle ki:
“Genç”ten sonra konacak virgül bu karışıklığı önler.
Yanıt: A

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 22


TÜRKÇE – ÖSS Ortak
ÖRNEK 11 Bu sıralı cümlede birinci yüklemi ikinci yüklemin ekleriyle
tamamlayamayız. “Öğrenciler soru soruyordum, ben ya-
Sözünü ettiğiniz binayı ne gördüm ne de yerini bilirim. nıtlıyordum.” denmez. Öyleyse ilk yargının yüklemi kendi
eklerini almalıdır: “… soruyordu…”
Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdakilerin han-
gisinden kaynaklanmaktadır? 2. Özne yanlışları
A) Nesne eksikliğinden Birden çok yargı içeren cümlelerde yargılardan birine ait
öznenin unutulması ya da özne olmayan bir sözcüğün öz-
B) Gereksiz yere bağlaç kullanılmasından ne gibi kullanılmasından ileri gelen yanlışlardır.
C) Tamlayan eksikliğinden • Sebze yemeklerine ağırlık veriyorum; çünkü koleste-
D) Yüklemin olumlu olmasından rol içermiyor.
E) Tümleç eksikliğinden Noktalı virgülden önceki cümle dilbilgisel açıdan kusursuz;
(2005 ÖSS) ama “çünkü” ile başlayan cümle kusurlu. Bu cümlede şu
sorunun yanıtı da yer almalıydı: Kolesterol içermeyen
nedir? “Sebzeler” ya da “sebze yemekleri” (özne). Doğru
ÇÖZÜM cümle şu: “…; çünkü sebzeler kolesterol içermiyor.”
Soru kökünde verilen cümlede şu sorunun yanıtı boşlukta • Hiç kimse kaliteyi önemsemiyor, ucuz olanı alıyordu.
kalmıştır: “Neyin yerini bilirim?” Bu soruya “onun”, Bu cümledeki birinci yargının öznesi “hiç kimse”. Bu öz-
“binanın” sözcüklerinden biriyle, yani bir tamlayanla yanıt neyi ikinci cümle için de düşünemeyiz; “Hiç kimse ucuz
verilebilir. Cümle şöyle olabilirdi: olanı alıyordu” denmez. Öyleyse ikinci yargıya farklı bir
• Sözünü ettiğiniz binayı ne gördüm ne de onun yerini bili- özne eklemeliyiz. Doğrusu şu:
rim. • Hiç kimse kaliteyi önemsemiyor, herkes ucuz olanı alı-
Yanıt: C yor.
• Herkes barış içinde yaşamalı, acı çekmemeli.
Bu cümlede de ikinci yargının öznesi unutulmuş: Herkes
B. Öğe Yanlışları
barış içinde yaşamalı, hiç kimse acı çekmemeli.
1. Yüklem yanlışları Özne ile yüklem arasında tekillik–çoğulluk ve kişi uyu-
Bu tür yanlışlar eylem, ekeylem, eylemsi, yardımcı eylem mu olması gerektiğini biliyoruz. Şu cümleler bu açıdan
eksikliğinden ya da sıralı cümlelerin yüklemleri arasında kusurludur:
kip, kişi uyumsuzluğu olmasından ileri gelir. • Saçlarım ağardılar.
• Umutlarım suya düştüler.
• Sinemaya ara sıra, tiyatroya ise hiç gitmem. • Yıllar su gibi akıp gittiler.
Burada birinci yargının yüklemi (giderim) unutulmuş- • Sınıfta ben, Murat, bir de öğretmen kalmıştı. (Yüklem
tur. Çünkü bu kişi “tiyatroya gitmem” cümlesinin yüklemiy- “kalmıştık” olmalı; çünkü yüklem, anlatıcıya göre çoğul-
le karşılanamayacak bir söz söylemek istemiş: Sinemaya lanır. Anlatıcı “ben” isem ötekilerle birlikte “biz” oluruz.)
ara sıra giderim.
3. Nesne yanlışları
• Yağlı yemekleri sağlığı yerinde ve yaşlı olmayan
a. Nesne eksikliği
kimseler yiyebilir.
• Çevresindekilere durmadan, saçma sapan sorular
İlk bakışta, bu cümleden şu anlam çıkıyor: “Yağlı yemek-
soruyor, rahatsız ediyordu.
ler sağlığı yerinde olmayanlara ve yaşlı olmayanlara
iyi gelir…” Oysa cümle şunu demek istiyor: Bu sıralı cümlenin ikinci yargısı şu soruya yanıt verebilme-
liydi: Kimleri rahatsız ediyordu? Bu sorunun yanıtı olan
“Yağlı yemekleri sağlığı yerinde olan ve yaşlı olmayan
“çevresindekileri (onları)” nesnesi niçin kullanılmamış?
kimseler…” (eylemsi eksiği)
İlk yargıdaki “çevresindekilere (dolaylı tümleç)” sözcüğü
ikinci yargıya da hizmet verir diye düşünüldüğü için.
• Kardeşim oldukça zeki, ama çalışkan değildir.
• Ona hayranım ve çok seviyorum. (İkinci yargının başı-
İkinci yargı olumsuz olduğu için birinci yargı da bu olum-
na “onu” nesnesi getirilmeli.)
suzluktan etkileniyor. Oysa, bu cümleyi söyleyen, “karde-
şim zekidir” demek istiyor. Doğrusu şu: Kardeşim oldukça b. Nesne fazlalığı (artıklığı)
zekidir, ama çalışkan değildir.
• Arkadaşlarını kapıda karşıladı ve onları salona aldı.
“Cümle Çeşitleri” konusunda değinmiştik. Sıralı cümleler
bileşik zaman eki ve kişi bakımından son cümlenin yükle- Bu sıralı cümledeki “arkadaşlarını” sözcüğü her iki yargı-
mine bağlı olabilirdi. nın da nesnesi durumundadır. “Onları” sözcüğü (ikinci
nesne) gereksizdir.
O sabah erkenden kalkmış, eşyalarını toplamış, gitmişti.
Bu cümledeki eylemlerin tümü -miş’li geçmiş zamanın 4. Dolaylı tümleç yanlışlığı
hikâye bileşiğinin üçüncü tekil kişisiyle çekimlenmiş a. Dolaylı tümleç eksikliği
sayılmaz mı? (kalkmıştı, toplamıştı…)
Bu tür yanlışlar da sıralı cümlelerde karşımıza çıkar. Yar-
Ne var ki böyle cümlelerde özneler (kişiler) değişirse ey- gılardan biri -i’li tümleç (nesne), öteki -e’li tümleç (dolaylı
lemlerin ortak yükleme bağlanması anlatım bozuklu- tümleç) istediği halde yalnız nesne ile yetinilir de bu nes-
ğuna yol açar. nenin her iki cümlede görev yapması istenirse cümle bo-
• Öğrenciler soru soruyor, ben bu soruları yanıtlıyor- zuk olur:
dum.

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 23


TÜRKÇE – ÖSS Ortak
• Onu çok seviyor ve büyük hayranlık duyuyordu. (Bi- E. Çatı Uyuşmazlığı
rini severiz; ama “birini” hayranlık duymayız, “birine”
hayranlık duyarız.) Doğru cümle şu: Cümlede temel yargı ile yan yargı arasında etkenlik -
edilgenlik uyumu arandığını “Eylem Çatısı” konusunda be-
• Onu çok seviyor ve ona büyük hayranlık duyuyordu. lirtmiştik. Buna göre:
b. Dolaylı tümleç artıklığı • Piyano, tuşlarına basarak çalınır.
• Seyircilere döndü ve onlara güzel sözler söyledi. (“On- • Hırsızı tutuklayarak cezaevine konuldu.
lara” gereksiz. Burada da dolaylı tümleç fazlalığı var.)
gibi cümleler bozuktur. Doğruları şöyle:

C. Bağlaç Yanlışları • Piyano, tuşlarına basılarak çalınır.


Cümlenin anlamına uygun bağlaçları seçememek bağlaç • Hırsızı tutuklayarak cezaevine koydular.
yanlışlığına bağlı anlatım bozukluğu yaratır:
• Hırsız tutuklanarak cezaevine konuldu.
• Bizi çok severdi; fakat hiç azarlamazdı.
“Fakat” bağlacının, “aykırı durumları” bağladığı düşünülür-
se, bu cümlede kullanılmaması gerektiği kolayca görülür.
Bizi “sevmesi” ile “azarlamaması” arasında aykırılık yok.
“Fakat” yerine “ve” kullanılıp noktalı virgül atılmalı.
ÖRNEK 13

ÖRNEK 12 I. Konuklarımız rahat edebilmeleri için her türlü önlemi


aldık.
Oraya gidersen, Etnografya ya da Kurtuluş Savaşı müze-
lerini gezmelisin. II. Yaprakbitleri bitkilerin özsuyunu emiyor, zavallılar bu
yüzden ölüyor.
Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdakilerin han- III. Yoğun kar yağışının sürmesine karşılık zincirsiz araba
gisinden kaynaklanmaktadır? kullananlar çok.
IV. “Hava atmak” eksiklerimizin ortaya çıkmasını sağlayan
A) Yanlış bağlaç kullanılmasından bir davranıştır.
B) Koşul cümlesi olmasından V. Bu projeye bir an önce başlanması ve devam etmesi
C) Nesnenin yanlış yerde bulunmasından gerekiyor.
D) Yüklemin gereklilik kipinde olmasından
Bu cümlelerden hangilerindeki anlatım bozuklukları
E) Ad tamlamasının gereksiz kullanılmasından aynı nedene bağlıdır?
(1999 ÖSS)
A) I. ile II. B) I. ile III. C) I. ile IV.
ÇÖZÜM D) II. ile III. E) III. ile IV.
Bu cümlede “sen” denilen kişiye iki müzeden birini gez-
mesi mi öneriliyor, yoksa her ikisini de gezmesi mi? “mü-
zelerini” sözcüğündeki çoğul ekinden anlıyoruz ki o kişi
(sen) iki müzeyi de gezecektir. Öyleyse “ya da” bağlacı,
yerinde kullanılmamıştır; burada “ve”, “ile” kullanılabi- ÇÖZÜM
lirdi. I. cümlede “tamlayan eki” eksikliği var: “Konuklarımızın
Yanıt: A rahat edebilmeleri…” denmeliydi.
II. cümlede bir belirsizlik var. “Zavallılar” kim? “yaprakbit-
leri” mi, “bitkiler” mi?
D. Ek Yanlışları III. cümlede “karşılık” sözcüğü yanlış anlamda kullanıl-
“-ler, -ki” gibi eklerin gelişigüzel kullanılması anlatım bo- mış, onun yerine “karşın (rağmen)” kullanılmalıydı.
zukluğuna yol açabilir. IV. cümlede de “sağlayan” sözcüğü yanlıştır. Kişinin
• Elimizdeki bulunan bütün parayı bu işe yatırdık. aleyhine olan bir durum onun için “sağlanmış” olmaz. Bu-
(Ya “-ki” eki ya da “bulunan” sözcüğü atılmalı.) rada “çıkmasına sebep olan” denmeliydi.
• Evde ne kadar eski eşyalar varsa hepsini kapının V. Bu cümlede yan yargı ile temel yargı arasında çatı
önüne koydular. (“Ne kadar” sözünden sonra çoğul ad uyuşmazlığı var: “… başlanması ve devam edilmesi…”
gelmez.) denmeliydi.
Şu halde, III. ve IV. cümlelerde “yanlış anlamda sözcük
kullanımı” vardır.
Uyarı: Kimi kez, ekin sözcüğe kattığı anlama dik-
kat etmemek yüzünden anlatım kusuru ortaya çı- Yanıt: E
kabilir: “Türkçede Arapça ve Farsça dillerinden
gelen sözcükler var.” Bu cümlede “dilleri” söz-
cüğü gereksizdir; çünkü Arapça, Arap dili; Farsça,
Fars dili demektir.

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 24


TÜRKÇE – ÖSS Ortak
ÇÖZÜMLÜ TEST 4. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, “gereksiz söz
kullanımından kaynaklanan” anlatım bozukluğu
vardır?
1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, gereksiz söz-
cük kullanılmamıştır? A) Nedense, ölüp gitmiş insanları hafızamızda yaşa-
tır, belleğimizde saklarız.
A) Bu makine sanayide ilk defa ne zaman kullanıl-
maya başlandı? B) Bu kitabın ilk baskısı, kısa sürede tükendi.
B) Bundan sonra seninle görüşmeyeceğim artık. C) Orhun Anıtları, Türk edebiyatının ilk yazılı ürünü-
dür.
C) Durmadan, aralıksız konuşmasından herkes sı-
kıldı. D) Orhan Veli’nin şiirlerini okurken kendimden geçi-
D) Ayağım takılınca az kalsın düşeyazdım. yorum.
E) Bunlar, çoluk çocuğun yapacağı iş değil. E) İlimiz yöneticileri, kültür ve sanat etkinliklerine ge-
reken desteği veriyorlardı.
ÇÖZÜM
ÇÖZÜM
A’da “ilk defa” ile “başlandı”, B’de “bundan sonra” ile “ar-
tık”, C’de “durmadan” ile “aralıksız”, D’de “az kalsın” ile Gereksiz sözcük kullanımı, çoğunlukla, bir yabancı söz-
yaklaşma eyleminden (-e yazmak) çıkan anlam birbirini cükle onun Türkçe karşılığını bir arada kullanmak yüzün-
içeriyor (birer tanesi gereksiz). den ortaya çıkar. A’da hem “hafıza” hem de “bellek” var.
Bunlar eşanlamlı.
Yanıt: E
Yanıt: A

2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinden “hepsi” sözcü- 5. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, “anlamca yanlış
ğünün çıkarılması, anlatım bozukluğuna yol açar? kullanılan deyim” vardır?
A) Her yerde renk renk çiçekler açmıştı, hepsi bize A) Çabuk şımarır, yüz verince astar ister.
baharı müjdeliyorlardı.
B) Raporu, kılı kırk yararcasına inceledi.
B) Piyasaya yeni çıkan sanatçıların hiçbiri üretmiyor,
C) Yaptıklarınızı duyunca ağzı açık kaldı.
hepsi birbirini taklit ediyordu.
D) Sevinçten ne yapacağını bilemedi, etekleri tutuş-
C) Çocuklar yolun kenarına dizilmiş, hepsi geçen
tu.
askerleri selamlıyordu.
E) Açtı ağzını, yumdu gözünü; içini boşalttı.
D) Veliler dışarda sınavın bitmesini bekliyor ve hepsi
çok heyecanlı görünüyordu.
ÇÖZÜM
E) Öğrenciler ödüllerini aldılar, hepsi birer birer izle-
yicileri selamladılar. D’de “etekleri tutuşmak” deyimi kullanılmış; ama bu cüm-
lede etekleri tutuşturacak, yani insanı telaşlandıracak bir
ÇÖZÜM şey yok. Burada, sevinen bir insan var, şimdi onun “etek-
leri zil çalıyor.”
A, C, D, E’den “hepsi” sözcüklerini çıkarabiliriz. Çünkü bu
cümlelerdeki eylemleri, özneyi oluşturan gruptakiler birlik- Yanıt: D
te yapıyorlar. B’de birinci yargının öznesi “hiçbiri” belgisiz
adılıdır ve cümle buna bağlı olarak olumsuz bitmiştir, oysa 6. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir “belirtecin”,
ikinci yargı olumludur ve birinci yargının öznesindeki ele- “sıfat” gibi kullanılmasından doğan bir anlatım bo-
manların “hepsi” bu olumlu eylemi (taklit etme eylemini) zukluğu vardır?
yapmaktadır. Burada “hepsi” kullanmak zorunludur.
A) Yeni kurulan partilerin eskilerinden bir farkı olma-
Yanıt: B dığı söyleniyor.
B) Yeni bağımsızlığına kavuşan ülkelere Türkiye
3. “Çalmak” sözcüğü, aşağıdaki cümlelerin hangi- yardım etmelidir, deniyor.
sinde yanlış anlamda kullanılmıştır? C) Anlatılan yeni konular öğrencilerin ilgisini çekmi-
yor.
A) Ekmeğin üstüne yağ çaldı, torununa uzattı.
D) Kamu kuruluşlarına alınacak yeni arabaların yerli
B) Bebeğin iri gözleri maviye çalıyordu. yapım olmaları benimsendi.
C) Biraz ötede mızıka Gençlik Marşı’nı çalıyordu. E) Yeni dünyanın düzeni, çağdaş uluslar tarafından
D) Hoca, sonra Akşehir Gölü’ne maya çalar. kurulacak.
E) Adamı silahla tehdit edip bütün parasını çalmışlar.
ÇÖZÜM
ÇÖZÜM Belirteç görevindeki sözcüklerin, yerine göre, sıfat görevi de
“Çalmak” sözcüğü “çokanlamlı” sözcüklerimizdendir. Bu alabildiklerini biliyoruz: Yeni evine yeni geldi. Buna göre,
bakımdan, “sürmek”, “andırmak”, “seslendirmek”, “katmak, sıfat belirteç
mayalamak” anlamlarını karşılamak üzere A, B, C, D’deki B’de “yeni bağımsızlığına” kavuşan ülkelerden söz edilmiş
kullanımlar doğrudur. Ancak E’deki olay “çalmak” değil, görünse de cümlenin tümünden çıkan anlama göre “Ba-
“gasp, zorla alma”dır. Bu kullanım doğru değil. ğımsızlığına yeni kavuşan” denmek istenmiştir.
Yanıt: E Yanıt: B

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 25


TÜRKÇE – ÖSS Ortak
KONU TESTİ 5. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde anlatım bozuk-
luğu vardır?

A) Yer yer üç metreyi bulan kar yağışına rağmen


1. Bu bölgede, ağaçtan elde edilen odun, kömür, keres-
aramalar sürüyor.
te imalatı önemli bir geçim kaynağıdır.
B) Günlerdir süren kar yağışı arama çalışmalarını
Bu cümledeki anlatım bozukluğunu aşağıdaki engelliyor.
cümlelerden hangisi açıklar?
C) Kar kalınlığı kimi yerlerde üç metreyi geçmiş du-
A) “imalatı” yerine “üretimi” denmesi gerekirdi. rumda.
B) “elde edilen” sözüyle “imalatı” sözcüğü bir arada D) Kar yağışı yaşamı olumsuz yönde etkiliyor.
kullanılınca anlatım bozulmuştur; “elde edilen” E) Üç gündür aralıksız yağan kar, ulaşımı etkiliyor.
sözü cümlede olmamalıdır.
C) “imalat”, hammaddeye yeni bir biçim verme de-
mektir; odun, “imalat” ürünü değildir. “imalatı” 6. “Arkadaşlarım ve kendi adıma sizlere hoş geldiniz di-
sözcüğü cümlede bulanmamalıdır. yorum.” cümlesindeki anlatım bozukluğu nasıl gi-
derilir?
D) Odun, kömür, kereste zaten “ağaçtan” elde edilir,
bu cümlede “ağaçtan” sözcüğü gereksizdir. A) “sizlere” yerine “size” getirilerek
E) “imalat” geçim kaynağı olmaz; imal edilen ürün B) “diyorum” yerine “demek istiyorum” getirilerek
geçim kaynağı olur.
C) “ve”den önce “adına” sözcüğü getirilerek
D) “kendi” yerine “şahsım” getirilerek
2. Aşağıdakilerin hangisinde virgül kullanılmaması,
E) “kendi adıma” yerine “ben” getirilerek
cümlede anlam bulanıklığına yol açmıştır?
A) Bu kış mevsimini yaşamadığımız bir yıl oldu.
7. "Dilin kemiği yoktur, ama kemiği kırar." cümlesinde-
B) Bu yıl hamsilerin erken tükenmesi balıkçıları düş ki anlatım bozukluğunun nedeni aşağıdakilerden
kırıklığına uğrattı. hangisidir?
C) Bu yılın ortalarında yurtdışına gitmeyi düşünüyo-
rum. A) Gereksiz sözcük kullanılması
D) Bu ayın telefon faturası oldukça yüksek geldi. B) Özne–yüklem uyuşmazlığı
E) Bu yıl öteki yıllardan daha yorgun hissediyorum C) Çelişkili yargılar içermesi
kendimi. D) Özne eksikliği
E) Tamlama yanlışlığı
3. Gemi manevrası esnasında yerlerinizden kalkılma-
ması, can güvenliğiniz açısından önemle rica olunur.
8. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde anlatım bozuk-
Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdaki deği- luğu, ötekilerden farklı bir öğenin eksikliğinden
şikliklerin hangisiyle giderilemez? kaynaklanmaktadır?
A) “kalkılmaması” yerine “kalkmamanız” getirilerek A) Senin düşüncelerine çok güveniyorum ve özgür-
B) “kalkılmaması” yerine “kalkmamanızı” getirilip ce dile getirmen için destekliyorum.
cümle “rica ederiz” biçiminde bitirilerek B) Şiirde biçimsel öğelerin önemli olduğuna inanıyo-
C) “yerlerinizden kalkılmaması” yerine “ayağa kalk- ruz, ancak geliştirmek için çaba göstermiyoruz.
mamanız” getirilerek C) Bu akımın sanatçıları deneye ve gözleme önem
D) “yerlerinizden kalkılmaması” yerine “yerlerinizde vermişler ve eserlerinde ön plana çıkarmışlardır.
oturmanız” getirilerek D) Eserlerinde daima güncel olaylara değindi; fakat
E) “manevrası esnasında” yerine “manevra yaptığı başarılı bir şekilde kurgulayamadı.
sırada” getirilerek E) O günden beri çareyi içkide ve sigarada arıyordu;
ama hiçbir işe yaramıyordu.
4. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde anlatım bozuk-
luğu vardır?
9. Aşağıdakilerin hangisinden altı çizili sözcük çıka-
A) Bu konudaki düşüncelerimi herkes biliyor. rılırsa, cümlenin anlamında bir daralma olmaz?
B) Çeviri, kültürel etkileşimdeki önemli etkinliklerden
A) Onu üzen ve etkileyen şeylerden artık uzaktı.
biridir.
C) Bomba patlamış ama ölü kaybı olmamıştı. B) Tavandan aşağıya sarkan büyük bir avize vardı.
D) Toroslarda su, yeryüzüne çıkar çıkmaz denizi C) Ağaçların altındaki çimenlikte oturuyorlardı.
aramaya başlar. D) Bu sorunu sadece sen çözebilirsin.
E) Göz alabildiğine uzayıp giden tarlalar su içindeydi. E) Onu arayıp bulamayınca ben de eve döndüm.

1.C 2.A 3.E 4.C 5.A 6.C 7.D 8.E 9.B

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 26


FİZİK – ÖSS Ortak

MERCEKLER

1. MERCEKLER • Karşılıklı yüzleri küresel olan merceklerin küre merkez-


lerini birleştiren doğruya asal eksen denir. Asal eksen
Paralel ışık demetleri, küresel aynalarla (çukur ve tümsek) bir merceklerin optik merkezinden (ortasından) geçer.
noktada toplanabilir veya bir noktadan geliyormuş gibi yansı- • Yakınsak merceklerde asal eksene paralel gelen ışınla-
tılarak birbirinden uzaklaştırılabilir. Yansıma yerine kırılma rın mercekte kırıldıktan sonra toplandıkları nokta asal
olayından yararlanarak paralel ışık demetlerini toplayan veya odak noktasıdır (F).
dağıtan optik düzeneklere mercek denir. • Iraksak merceklerde asal eksene paralel gelen ışınlar
Mercekler, en az bir yüzeyi küresel olan saydam kırıcı ortam- mercekte kırıldıktan sonra, kırılan ışınların uzantıları
lardır. Işık ışınları herhangi bir merceğe girerken ve mercek- asal odakta toplanır (F).
ten çıkarken kırılmaya uğrayabilir. Ancak kırılma, çizimlerde • Merceklerde, küresel aynalardan farklı olarak ışığı mer-
kolaylık sağlaması için tek bir kırılma şeklinde gösterilir. ceğin her iki tarafından da gönderebileceğimize göre, iki
Mercekler en az bir yüzeyi küresel olan saydam ortamlardır. odak noktası vardır. Bu noktaların merceğin optik mer-
Mercekler yakınsak ve ıraksak olmak üzere ikiye ayrılır. kezine olan uzaklıkları eşittir. Bu uzaklığa merceğin
a. İnce Kenarlı Mercekler odak uzaklığı (f) denir.
Üzerine düşen paralel ışık demetini bir noktada toplayan Küresel aynalarda odak uzaklığı yalnızca aynanın eğri-
merceklere yakınsak veya ince kenarlı mercek denir lik yarıçapına bağlıdır (f = R/2).
(Şekil 1 a, b, c).
Merceklerde odak uzaklığı :
F : Odak noktasý
f : Odak uzaklýðý 1. Merceğin yapıldığı maddenin kırılma indisine bağlıdır.
O: Optik merkez 2. Merceğin içinde bulunduğu ortamın kırılma indisine
F F bağlıdır.
• •O • 3. Merceğin küresel yüzeylerinin eğrilik yarıçaplarına bağ-
lıdır.
4. Işığın rengine bağlıdır. Örneğin mor ışık, kırmızı ışıktan
daha fazla kırılır.
f f
(a)
Bazý yakýnsak mercekler Uyarı : Merceğin odak uzaklığı ışığın kırılması ile ilgi-
ve sembolü
lidir. Mercek ile merceğin içinde bulunduğu ortamın
kırılma indisleri arasındaki fark artarsa ışık daha çok
R R
1 2
asal eksen sapar, ışığın kırılması artar, merceğin odak uzaklığı
M
• O
•
•
M (optik eksen) küçülür.
1 2

(b)
Þekil 1
(c) Uyarı : Merceğin içinde bulunduğu ortamın kırılma
indisi merceğin yapıldığı maddenin kırılma indisinden
b. Kalın Kenarlı Mercekler büyükse mercekler özellik değiştirir. Yakınsak mer-
Üzerine düşen paralel ışık demetini bir noktadan geliyor- cek, ıraksak; ıraksak mercek de yakınsak mercek
muş gibi dağıtan merceklere ıraksak veya kalın kenarlı özelliği gösterir.
mercek denir (Şekil 2 a, b, c).
F : Odak noktasý ÖRNEK 1
f : Odak uzaklýðý
O: Optik merkez
Şekildeki ince kenarlı
F F I
•
asal merceğin asal eksenine
O• • eksen K
paralel bir K ışını gönde-
II
rilmiştir.
F F´
F ve F´ cam merceğin III
f f hava sývý
(a) havadaki odak noktaları IV
olduğuna göre, K ışını V
Bazý ýraksak mercekler ve
sembolü mercekten geçtikten
sonra, sıvı içinde hangi yolu izler?
R
1
R
2 (ncam = 1,5; nsıvı = 1,8)
asal eksen
•
M
•
O M
• (optik eksen)
1 2
A) I B) II C) III D) IV E) V
(b)
Þekil 2 (c)

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 27


FİZİK – ÖSS Ortak
ÇÖZÜM 3. İNCE KENARLI MERCEKLERDE DİĞER IŞINLAR
Işık çok kırıcı or-
tamdan az kırıcı normal
a. Mercekten
I
ortama geçerken 1,5f uzaklıkta
K
normalden uzak- • II asal ekseni
laşarak kırılır. III, keserek gelen asal
O • eksen
IV, V nolu ışınlar asal ışın, diğer ta- 2F F F 2F
F
bu kurala göre kı- eksen M III
rafta mercek-
rılmıştır. Işın or- M eðri yüzeyin IV ten 3f uzaklık-
merkezidir. V 1,5f 3f
tam değişmezse, ta asal ekseni
Þekil 7
ya da bir başka kesecek şe-
saydam ortama kilde kırılır (Şekil 7).
dik olarak gelirse, kırılmaz (II nolu ışın). Işın az kırıcı ortam-
dan çok kırıcı ortama geçerken normale yaklaşır (I nolu
ışın).
Merceğin yapıldığı maddenin kırılma indisi nc = 1,5, mer- f
b. Mercekten uzaklıkta asal
ceğin içinde bulunduğu ortamın kırılma indisi ns = 1,8 dir. 2
ns > nc olduğundan yakınsak mercek özelliğini kaybeder ekseni keserek gelen ışın, F asal
uzantısı aynı taraftaki F sanal • O eksen
ve ıraksak mercek özelliği gösterir. K ışını uzantısı asal odak noktasından geçecek
ekseni kesecek şekilde kırılır. şekilde kırılır (Şekil 8).
Yanıt A f/2 f/2

Þekil 8

2. YAKINSAK (İNCE KENARLI) MERCEKLERDE ÖZEL


IŞINLAR c. Merceğin diğer tara-
fındaki F odak nokta-
a. Asal eksene paralel sında asal ekseni ke-
gelen ışın, kırıldıktan secek şekilde gelen
sonra odaktan geçer asal
f F O f/2 F eksen
(Şekil 3). asal ışın, mercekten ka- f/2
•
F
•O •
F eksen 2
dar uzaklıkta asal ek-
seni kesecek şekilde Þekil 9
kırılır (Şekil 9).
Þekil 3

b. Odak noktasından ge- d. Herhangi bir ışının yakın-


çerek gelen ışın, asal sak mercekte izlediği yolu yar
bulmak için; gelen ışına dý
eksene paralel olarak eks mcý
paralel optik merkezden en
kırılır (Şekil 4). F asal
•F •O •
asal
geçen yardımcı eksen • O
F
•• eksen
F eksen
çizilir. Işının kırıldığı taraf- • odak)
F´(yardýmcý

taki odak noktasından ge-


çen asal eksene dik doğ-
Þekil 10
Þekil 4 runun yardımcı ekseni
kestiği nokta, yardımcı odak noktasıdır. Gelen ışın bu
noktadan geçecek şekilde kırılır (Şekil 10).
c. Optik merkeze gelen
ışın, aynı doğrultuda
yoluna devam eder ÖRNEK 2
asal
(Şekil 5). •F O• •
F eksen
M noktasından merce-
ğe gelen X ışını şekil-
deki gibi asal eksene
Þekil 5 X
paralel olarak kırılıyor. a a • asal
K L M O N P R eksen
Aynı X ışını K nokta-
d. Mercekten 2f uzak- sından merceğe ge-
lıkta asal ekseni lirse kırılan ışın asal
keserek gelen ışın, ekseni nerede keser?
diğer tarafta mer- 2F asal (Asal eksen eşit bölmelidir.)
2F F O
• F eksen
cekten 2f uzaklıkta
asal ekseni kese- A) P noktasında B) N noktasında
cek şekilde kırılır C) R noktasında D) NP arasında
2f 2f E) PR arasında
(Şekil 6). Þekil 6

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 28


FİZİK – ÖSS Ortak
ÇÖZÜM ÇÖZÜM
X ışını yakınsak merceğin asal ek-
senine paralel olarak kırıldığına gö- İnce kenarlı mercekte asal eksene paralel gelen ışın
re, M noktası merceğin odak nok- odaktan geçecek şekilde kırılır. Bu nedenle f1 = 3 birimdir.
tasıdır. Gelen ışının asal ekseni X İnce kenarlı mercekte odaktan geçerek gelen ışın asal
kestiği K noktası mercekten 3f a a
K L M P
eksene paralel olarak kırılır. f2 = 2 birimdir.
uzaklıkta olduğundan ışın kırıldık- N
tan sonra asal ekseni kestiği nokta 3f f 3
1,5f 1 = dir.
mercekten 1,5f uzaklıkta ve NP f 2
arasındadır. 2
Yanıt : D Yanıt : B

ÖRNEK 3
2
1 ÖRNEK 5
3 4 5
P O N asal M N asal Aralarında 2f uzaklık I II
K • M eksen K L O• eksen K
L
bulunan şekildeki I ve
II ince kenarlı mer- asal
R
ceklerin odak uzaklık-
• • • • • eksen
R Þekil 1 Þekil 2 f
ları eşit ve f kadardır.
2f
Şekil 1 deki ince kenarlı merceğe aynı renkli P ve R ışın-
ları gönderilmiştir. Buna göre, K ışını merceklerde kırıldıktan sonra sis-
temi aşağıdakilerden hangisi gibi terk eder?
P ışınının izlediği yol Şekil 1 deki gibi ise R ışınının iz- A) II B) II C) II
lediği yol Şekil 2 dekilerden hangisidir?
(|KL| = |LO| = |OM| = |MN|) f

A) 1 B) 2 C) 3 D) 4 E) 5
f/2

ÇÖZÜM D) II E) II
Yakınsak merceğe 2f kadar uzak- 1
lıkta asal ekseni keserek gelen F´
2f 3f
ışın kırılınca merceğin diğer tara- O
•
M N asal
F eksen
fındaki 2f kadar uzaklıkta asal ek- 2F
seni keser. Şekil 1 de merceğin
R
odak noktaları L ve M dir. Şekil 2
deki R ışınının yolu yardımcı ek-
sen çizilerek F´ yardımcı odak bulunur. Kırılan ışın yardımcı ÇÖZÜM
I II
odaktan geçeceğinden şekildeki 1 yolunu izler.
Yanıt : A K
asal
ÖRNEK 4 f/2 f f f f eksen

ince kenarlý ince kenarlý f


mercek mercek

I K ışını I ince kenarlı merceğinin asal eksenini f kadar


f
asal uzakta kesecek şekilde geldiğinden asal ekseni kadar
• • • eksen
2
uzakta kesecek şekilde kırılır.
• II ince kenarlı merceğinin asal eksenini 1,5f uzaklıkta keserek
gelen ışın asal ekseni 3f uzaklıkta kesecek şekilde kırılır.
f1 f2 Yanıt : E

Asal eksenleri çakışık olan ince kenarlı merceklerin odak 4. IRAKSAK (KALIN KENARLI) MERCEKLERDE ÖZEL
uzaklıkları f1 ve f2 dir. IŞINLAR

Asal eksene paralel gelen I ışınının izlediği yol şekil- a. Asal eksene paralel ge-
f len ışın, uzantısı ışının
deki gibi olduğuna göre, 1 oranı kaçtır? geldiği taraftaki odak
f noktasından geçecek
2 asal
(Asal eksen eşit bölmelidir.) şekilde kırılır (Şekil 11). F O F eksen

5 3 2 2
A) B) C) 1 D) E)
2 2 3 5
Þekil 11

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 29


FİZİK – ÖSS Ortak
b. Uzantısı odaktan geçe- ÖRNEK 6
cek şekilde gelen ışın,
asal eksene paralel ola- Şekildeki kalın kenarlı X´
X
rak kırılır (Şekil 12). asal
merceğe gönderilen X, Y
F O F eksen
ve Z ışınlarından hangi- Z
lerinin izlediği yol yanlış • asal
F 2F eksen
gösterilmiştir? 2F F
Y Z´

Þekil 12

A) Yalnız X B) Yalnız Y C) Yalnız Z


c. Optik merkeze gelen D) X ve Y E) Y ve Z
ışın, kırılmadan yoluna ÇÖZÜM
devam eder (Şekil 13). X ışını özel ışındır. Iraksak mercekte
uzantısı 2F den geçecek şekilde gelen F´
asal
F O F eksen ışın uzantısı 2F den geçecek şekilde asal
• •
kırılır. Z ışını optik merkeze geldiği için F eksen
kırılmadan gider. y ar
d
Y ışını ise kırılma sonrası asal eksen- ek ým
se cý
n
Þekil 13 den uzaklaşması gerekirken asal ek-
sene yöneldiğinden Y ışınının kırılma-
dan sonraki yolu yanlış çizilmiştir. Y ışınının izlediği yol
d. Uzantısı diğer taraftaki şekildeki gibi yardımcı odak noktası bulunarak çizilebilir.
2F den geçecek şekilde Yanıt : B
gelen ışın, uzantısı ışı- asal
nın geldiği taraftaki 2F 2F F O F 2F eksen ÖRNEK 7 ince kenarlý
mercek kalýn kenarlý
noktasından geçecek mercek
şekilde kırılır (Şekil 14).
Þekil 14
• asal • asal
K eksen L eksen

5. IRAKSAK MERCEKLERDE DİĞER IŞINLAR f2


f1
Þekil 2
Þekil 1
a. Mercekten f kadar uzakta
asal ekseni keserek (Odak Asal eksenler üzerindeki K ve L noktalarından çıkan aynı
noktasından geçerek) gelen renkli ışınlar şekildeki gibi kırılıyor.
ışın, uzantısı ışının geldiği
F asal
f eksen
f
tarafta mercekten uzak- O F Buna göre, merceklerin odak uzaklıklarının 1 oranı
2 f
2
lıkta asal ekseni kesecek f/2 f/2
kaçtır?
şekilde kırılır (Şekil 15).
(Her iki merceğin asal eksenleri üzerindeki bölmeler eşit
Þekil 15
aralıklıdır.)

b. Merceğin diğer tarafında 1 1 2


A) B) C) D) 2 E) 3
f 3 2 3
mercekten kadar uzaklık-
2
ÇÖZÜM
ta asal ekseni kesecek şekil- d
F asal F Yakınsak merceğe asal ekseni
de gelen ışın, odaktan geçe-
eksen O mercekten f/2 uzaklıkta keserek
cek şekilde kırılır (Şekil 16). F
gelen ışın kırılınca uzantısı F odak K f/2
f/2 f/2 noktasından geçer. Buna göre, f
Şekil 1 deki ince kenarlı merceğin
Þekil 16
odak uzaklığı f1 = 4 birimdir.
c. Herhangi bir ışının ıraksak Iraksak merceğe asal ekseni mer-
mercekte izlediği yolu bul- mc
ý cekten f uzaklıkta keserek gelen
rdý ışın ise kırılınca uzantısı asal ek-
mak için; gelen ışına paralel ya sen F L f/2
ek
yardımcı eksen çizilir. Işının asal seni f/2 uzaklıkta keser. Buna gö- f
geldiği taraftaki odaktan ge- •
F• •O eksen re, Şekil 2 deki kalın kenarlı mer-
çen, asal eksene dik doğru- F´
ceğin odak uzaklığı f2 = 6 birimdir.
nun yardımcı ekseni kestiği (yardýmcý
f
nokta, yardımcı odak nok-
odak)
1 4 2
Þekil 17
= = tür.
tasıdır. Kırılan ışının uzantı- f 6 3
2
sı yardımcı odaktan geçer Yanıt: C
(Şekil 17).

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 30


FİZİK – ÖSS Ortak
ÖRNEK 8 ÖRNEK 10
Odak uzaklıkları eşit
Kalın kenarlı mer- P ve f olan ince ve ka-
ceğe gelen P ışı- 5 lın kenarlı mercek- asal
nının izlediği yol R ler, şekildeki gibi K• •
L
•
M
•O • •
N eksen
şekilde verilmiştir. asal 4 asal eksenleri çakı-
Buna göre, P ışını eksen K O
• • L şık olarak yerleşti-
ile aynı renkli R rilmiştir. Asal eksen
3
ışını hangi yolu iz- üzerine noktasal bir ışık kaynağı konulduğunda, kaynaktan
ler? 2 çıkan ışınlar merceklerden ayrılırken şekildeki gibi asal ekse-
1
(|KO| = |OL|) ne paralel oluyor.
Buna göre, ışık kaynağı nerededir?
A) 1 B) 2 C) 3 D) 4 E) 5 (Asal eksen üzerindeki noktalar arası uzaklıklar eşit ve f dir.)

A) K noktasında B) KL arasında C) L noktasında


D) M noktasında E) LM arasında
ÇÖZÜM
ÇÖZÜM
P ışını ıraksak mercekte kı- P Merceklerin f odak
rıldıktan sonra asal eksene uzaklıkları asal eksen
paralel olarak kırıldığına gö- F´
R üzerindeki bölmeler
re, K ve L ıraksak merceğin kadar olduğuna göre, • asal
odak noktalarıdır. Iraksak
•
•
•
K
•
L
•
M •O • •N eksen
K O L L ve N noktaları ince
merceğe gelen ışınlar geliş kenarlı merceğin 2F
doğrultularına göre, asal ek- noktalarıdır. Bu ne-
senden uzaklaşacak şekilde denle L deki noktasal
kırılacağından R ışını kırıl- 1
ışık kaynağından çıkan ışınlar N noktasından geçecek şekil-
madan sonra 1 yolunu izler. de kırılır. N noktası kalın kenarlı merceğin odak noktası oldu-
Yanıt : A ğundan bu noktaya gelen ışınlar asal eksene paralel kırılır.
Yanıt : C

6. MERCEKLERDE GÖRÜNTÜ
ÖRNEK 9 Merceklerde, bir cismin görüntüsü, o cisimden çıkan ışın-
S
ların mercekte kırıldıktan sonra, kırılan ışınların kesişmesi
Kalın kenarlı merceğe ile oluşur. Merceklerde, kırılan ışınların kesiştiği noktada,
şekildeki gibi gelen S ışını asal
cismin gerçek görüntüsü, kırılan ışınların uzantılarının ke-
çukur aynadan yansıdık- d eksen
siştiği noktada cismin sanal görüntüsü oluşur.
tan sonra aynı yoldan geri
dönüyor. I. İNCE KENARLI (YAKINSAK) MERCEKLERDE GÖRÜNTÜ
Çukur aynanın odak uzaklığı d ise merceğin odak a. Cisim sonsuzda ise, görün-
uzaklığı kaç d dir? tüsü odak noktasında ve ger-
çek olarak oluşur (Şekil 18). X
3 1 3 asal
A) 2 B) C) 1 D) E)
2 2 4 F O F eksen

ÇÖZÜM Þekil 18
b. Cisim 2F in dışında Dc Dg
S ışını X kalın ke- X
Y ise, görüntüsü mer-
•
narlı merceğinden S ceğin diğer tarafında Hc
kırıldıktan sonra Y F ile 2F arasında, 2F asal
aynasından yansı- 2FX FY 2FX asal
ters, gerçek ve ci- •
O • •
eksen
2F F F
yarak şekildeki gibi d d eksen
simden küçük oluşur. Hg
MY
geri dönmüştür. Bu- Dc > Dg
na göre, çukur ay-
Hc > Hg dir
nanın odak noktası Þekil 19
(FY) ve merkezi (MY) ile kalın kenarlı merceğin 2FX noktası (Şekil 19).
Hc : Cismin boyu
şekildeki gibidir. Bu nedenle, çukur aynanın odak uzaklığı fY
Hg : Görüntünün boyu
= d dir. Kalın kenarlı merceğin ise odak uzaklığı 2fX = d oldu-
Dc : Cismin merceğe olan uzaklığı
d
ğundan fX = dir. Dg : Görüntünün merceğe olan uzaklığı
2
Yanıt : D Sc : Cismin odak noktasına olan uzaklığı
Sg : Görüntünün odak noktasına olan uzaklığı

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 31


FİZİK – ÖSS Ortak
Şekil 19 daki benzer üçgenlerde bu nicelikler arasında, g. Cisim F nokta-
H D S sında ise, görün-
g g g f
= = = (Boyca büyütme formülü) tüsü sonsuzda
H D f S oluşur (Şekil 24).
c c c Hc F asal
Sc . Sg = f2 (Newton formülü) F
•
O • eksen

1 1 1
= + (Odak uzaklığı formülü)
f D D
c g
bağıntıları vardır. Odak uzaklığı formülünde cisim gerçek Þekil 24

ise, Dc uzaklığı (+), sanal ise (–) alınır. Görüntü gerçek ise
Dg uzaklığı (+), sanal ise (–) alınır. h. Cisim F ile O optik
merkezi arasında
c. Cisim mercek- ise, görüntüsü cisim-
ten 3f uzaklıkta le aynı tarafta düz ve
Hg
ise, görüntüsü sanal olarak oluşur.
Görüntünün boyu Hc asal
merceğin diğer Hc asal
•
•
cismin boyundan bü- eksen

• F O F
tarafından, mer-
•
2F F F 2F eksen
cekten 1,5f uzak- yüktür.
Hg
lıkta gerçek ve Dc < Dg
3f 1,5f
ters olarak olu- Hc < Hg
Þekil 25
şur. Görüntünün Þekil 20 1 1 1
boyu cismin bo- = − dir
yunun yarısına eşittir. f D D
c g
Dc = 2Dg , Hc = 2Hg dir (Şekil 20). (Şekil 25).

d. Cisim mercekten 2f ı. Cisim mercekten


uzaklıkta (ya da mer- f/2 uzaklıkta ise,
ceğin 2F noktasında) yani F noktası ile H = 2c
g
ise, görüntüsü merce- Hc 2F asal O optik merkezi-
ğin diğer tarafında 2F
•
2F F O • F
•
eksen nin orta noktasın- Hc = c
F asal
da ise, görüntüsü

noktasında ters ve •
F
•
eksen
Hg
gerçek oluşur. Görün- cisimle aynı taraf- f/2
tünün boyu cismin bo- taki odak nokta- f

yuna eşittir. Þekil 21 sında düz ve sa-


Dc = Dg nal olarak oluşur. Þekil 26

Hg = Hc dir (Şekil 21). Görüntünün boyu cismin boyunun iki katıdır.


2Dc = Dg

Uyarı: İnce kenarlı mercekte cismin gerçek görüntü- 2Hc = Hg dir (Şekil 26).
sünün cisme uzaklığı, cisim 2F de iken en azdır. i.

c1
c2 c
e. Cisim F ile 2F nok- Hc 3 F 2F asal
taları arasında ise,
•
2F F O • eksen
g1
görüntüsü merceğin Hc g2
2F asal
diğer tarafında, 2F
2F
•
F O • F
•
eksen
nin dışında, ters ve
g3
gerçek olarak olu- Þekil 27
Hg İnce kenarlı mercekte cisim sonsuzdan odak noktasına
şur. Görüntünün
boyu, cismin bo- Þekil 22 yaklaştıkça görüntüsü, merceğin diğer tarafındaki
yundan büyüktür. odaktan sonsuza doğru büyüyerek uzaklaşır (Şekil 27).
Dc < Dg, Hc < Hg dir (Şekil 22). j.

f. Cisim mercekten 1,5f


uzaklıkta ise, yani F g1 g2
ile 2F nin orta nokta-
sında ise, görüntüsü Hc 2F 3F asal c1
•
• • c2 F asal
merceğin diğer tara- 2F F O F eksen •
2F F O • eksen
fında mercekten 3f
Hg
uzaklıktaki 3F nokta-
1,5f 3f
sında, ters ve gerçek
Þekil 23
olarak oluşur. Görün-
Þekil 28
tünün boyu, cismin boyunun iki katıdır.
2Dc = Dg, 2Hc = Hg dir (Şekil 23). İnce kenarlı mercekte, cisim odak noktasından merce-
ğe yaklaştıkça, sanal görüntüsü aynı taraftan merceğe

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 32


FİZİK – ÖSS Ortak
yaklaşır ve boyu küçülür. Sanal görüntüsünün boyu her c. Cisim mercekten f
zaman cismin boyundan büyüktür (Şekil 28). kadar uzaklıkta, (F
noktasında) ise,
ÖRNEK 11 görüntüsü cisimle
Odak uzaklıkları eşit ve f olan aynı tarafta mercek- Hc
Hc
bir çukur ayna ile bir ince ke- ten f/2 kadar uzak- Hg= F
K 2 asal
narlı mercek şekildeki gibi yer- 2f 2f lıkta, (F ile O optik F
• O eksen
leştirilmiştir. merkezinin ortasın-
Fayna Fmercek
da), düz ve sanal f/2 f/2
K cisminin yalnız ayna ve olarak oluşur. Gö-
yalnız mercekte oluşan gö- rüntünün boyu cis-
rüntüleri arasındaki uzaklık nedir? min boyunun yarısı- Þekil 31
f na eşittir (Şekil 31).
A) B) f C) 2f D) 3f E) 4f
2
d.
ÇÖZÜM
Şekilde görüldüğü gibi K cismi
c1 c2 c3
çukur aynanın merkezinde bu- K
lunduğu için görüntüsü yine
2f 2f 2f
merkezde, ters ve eşit boyda
Fa Fm g3
oluşur (Hga). K cismi merceğin Fm g1 g2 F asal
2F noktasında olduğundan, Hga Hgm •
F O eksen
görüntüsü merceğin diğer tara- 4f
fında ve 2F noktasında oluşur.
Buna göre, aynanın verdiği görüntü (Hga) ile merceğin
verdiği görüntü (Hgm) arasındaki uzaklık 4f olur. Þekil 32
Yanıt:E Cisim • dan merceğe yaklaşırken sanal görüntüsü ay-
nı taraftan merceğe yaklaşır ve boyu büyür. Sanal gö-
II. KALIN KENARLI (IRAKSAK) MERCEKLERDE
rüntüsünün boyu her zaman cismin boyundan küçük-
GÖRÜNTÜ
tür (Şekil 32).
a. Cisim sonsuzda ise,
görüntüsü aynı taraftaki ÖRNEK 12
odak noktasında sanal L
Şekildeki gibi yerleştirilen ka-
olarak oluşur (Şekil 29).
asal
lın kenarlı merceğin asal ek- K asal
•
F O F eksen seni üzerine konan KL ışıklı •
ýþýklý eksen
cismi ok yönünde hareket etti- cisim
rilirse,
I. Görüntüsü merceğe yaklaşır. kalýn kenarlý
Þekil 29 II. Görüntünün boyu öncekine mercek

göre büyür.
b. Cisim merceğin
III. Görüntü daima düzdür.
asal ekseni üze-
rine dik olarak
yargılarından hangileri doğrudur?
konulmuş ise,
görüntüsü cisimle Hc
A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III
aynı tarafta F ile Hg < Hc F asal D) I ve II E) I, II ve III
O optik merkezi •
F O eksen
arasında, düz ve
ÇÖZÜM
sanal olarak olu-
Kalın kenarlı mercek önüne konulan cismin görüntüsü, ci-
şur. Görüntünün
simle aynı tarafta, sanal ve cisme göre düz oluşur. Cisim
boyu, cismin bo-
merceğe yaklaştıkça görüntüsü de merceğe yaklaşır ve
yundan küçüktür Þekil 30
görüntüsünün boyu büyür.
(Şekil 30).
Yanıt: E
Dc < Dg
Hc < Hg 7. MERCEKLERİN ODAK UZAKLIĞI
Şekil 30 daki benzer üçgenlerde,
H D S Bir merceğin kalınlığı odak uzaklığına göre çok küçükse,
g g f g ışık merceğe hangi yüzden girerse girsin odakların optik
= = = (Boyca büyütme formülü)
H D S f merkeze uzaklıkları (odak uzaklıkları) birbirine eşittir.
c c c
Merceğin eğrilik yarıçapları R1, R2 ve bulunduğu ortamda
S . S = f2 (Newton formülü)
c g bağıl kırılma indisi n olan bir merceğin odak uzaklığı;
1 1 1 1 ⎛ 1 1 ⎞
− = − bağıntıları vardır. = (n − 1) ⎜ ∓ ∓ ⎟
f D D f ⎜ R R ⎟
c g
⎝ 1 2⎠

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 33


FİZİK – ÖSS Ortak
bağıntısıyla bulunabilir. 1 1 ⎛ 3 ⎞
= . ⎜−
n f 2 ⎝ 2R ⎟⎠
n = mercek dır. 3
n 1 3
ortam
=−
Odak uzaklığı formülünde R1 ve R2 nin yer değiştirmesi f 4R
3
odak uzaklığını değiştirmez. Bu formül kullanılırken mer- 4
ceklerin tümsek yüzlerinin eğrilik yarıçapları (+), çukur yü- f =− R dir. III merceği ıraksaktır.
3 3
zeylerinin eğrilik yarıçapları (–) alınır.
Yanıt: A
ÖRNEK 13
R2 =2R R 1 =R
R 2=2R 8. YAKINSAMA
R1 =R Bir merceğin odak uzaklığının metre cinsinden tersine, o
• • • • merceğin yakınsaması denir. Bir merceğin yakınsaması,
M1 M2 M1 n M2
n 1
Y=
I II
f
İnce kenarlı mercekler için f odak uzaklığı (+), kalın kenarlı
R 2=2R
mercekler için ise (–) alınır.
R 1 =R Yakınsama birimi, SI birim sisteminde diyoptri dir. Yakın-
• •
sama gözlük camının numarası olarak da kullanılır.
M1 M2 Birden fazla mercekten oluşan mercek sistemlerinin ya-
n
kınsaması ise,

III Y = Y + Y + Y + ... ya da
1 2 3
Şekillerdeki merceklerin eğrilik yarıçapları R1 = R ve
1 1 1
R2 = 2R olup bulundukları ortama göre, bağıl kırılma in- Y= + + + ....
f f f
1 2 3
3
disleri n = dir.
2 bağıntısıyla bulunur.
Buna göre, bu merceklerin f1, f2 ve f3 odak uzaklıkla-
rının büyüklükleri arasındaki ilişki nedir? ÖRNEK 14

A ) f 1 > f 2 = f3 B) f1 > f2 > f3 C) f3 > f2 > f1 Odak uzaklığı 50 cm olan ince kenarlı merceğin yakınsa-
D) f2 > f1 > f3 E) f3 > f1 > f2 ması Y1, odak uzaklığı 40 cm olan kalın kenarlı merceğin
yakınsaması Y2 dir.
ÇÖZÜM Buna göre, Y1 ve Y2 kaç diyoptri dir?
1 ⎛ 1 1 ⎞
= (n − 1). ⎜ + ⎟ bağıntısında değerleri yerine yaza- Y1 Y2
f ⎜R R ⎟
1 ⎝ 1 2⎠
lım. A) –2,5 +2
B) +2 –2,5
1 ⎛3 ⎞⎛ 1 1 ⎞ C) –1 +2
= ⎜ − 1⎟ . ⎜ − +
R 2R ⎟⎠
D) +4 –5
f ⎝ 2 ⎠ ⎝
1 E) +0,4 –0,5
1 1 ⎛ 1 ⎞
= .⎜ −
f 2 ⎝ 2R ⎟⎠ ÇÖZÜM
1 İnce kenarlı merceğin yakınsaması;
f1 = – 4R dir. Sonuç (–) işaretli bulunduğundan I merceği 1
Y =
ıraksaktır. 1 f
1 ⎛3 ⎞⎛ 1 1 ⎞ 1
= ⎜ − 1⎟ . ⎜ + ⎟ Y =
f ⎝2 ⎠ ⎝ R 2R ⎠ 1 0,5
2
1 1 3 Y = + 2 diyoptri dir.
1
= .
f 2 2R Kalın kenarlı merceğin yakınsaması;
2
1
1 3 Y =−
= 2 f
f 4R
2 1
Y =−
4R 2 0,4
f = tür. II merceği yakınsaktır
2 3
1 ⎛3 ⎞⎛ 1 1 ⎞ Y2 = –2,5 diyoptri dir.
= ⎜ − 1⎟ . ⎜ − −
f ⎝ 2 ⎠ ⎝ R 2R ⎟⎠ Yanıt : B
3

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 34


FİZİK – ÖSS Ortak
ÇÖZÜMLÜ TEST ÇÖZÜM
I1 ışınının izlediği yol Şekil 1 deki ince kalýn
kenarlý kenarlý düzlem
mercek mercek ayna
1. Odak uzaklıkları f1 ve f2 olan f1 f2 gibidir. Bu ışın düzlem aynaya
dik olarak geldiğinden yansıdık-
I ve II merceklerinin asal ek- tan sonra aynı yoldan geri dö-
senleri çakışıktır. ner. I2 ve I3 ışınları ise çukur ve •
asal asal
eksen
•I • • • • eksen
Asal eksene paralel gelen tümsek aynadan yansıdıktan 1

aynı renkli iki ışın sistem- sonra aynı yoldan geri dönemez.
den şekildeki gibi yine
asal eksene paralel olarak I II Þekil 1
ayrıldığına göre, mercekle- Yanıt: A
rin türleri ve odak uzaklıkları için aşağıdakilerden
hangisi doğrudur? 3. İnce kenarlı bir mer-
g1
ince kenarlý
g2 mercek
ceğin karşısına ko- cisim
A) İkisi de ince kenarlı, f1 < f2 dir. nan bir cismin gö-
B) İkisi de ince kenarlı, f1 > f2 dir. rüntüsü g1 oluyor.
asal
C) İkisi de kalın kenarlı, f1 < f2 dir. Cismin görüntüsü- eksen

D) I. ince, II. kalın kenarlı, f1 > f2 dir. nün g2 olması için,


E) I. kalın, II. ince kenarlı, f1 < f2 dir. I. Cismi merceğe
yaklaştırma
II. Düzeneği suya koyma
ÇÖZÜM III. Odak uzaklığı daha büyük mercek kullanma
Işınların merceklerde izlediği I II
işlemlerinden hangileri yapılabilir?
yollar şekildeki gibi olduğuna
göre, I merceği kalın kenarlı, II A) I ya da II ya da III B) II ya da III C) I ya da III
merceği ince kenarlıdır. Her iki asal D) I ya da II E) Yalnız II
merceğin odak noktası K nok- K eksen
tası olduğundan f2 > f1 dir. ÇÖZÜM
İnce kenarlı mercek, odak noktası ile mercek arasına ko-
f1 nulmuş cismin, sanal, cisme göre düz ve cisimden büyük
Yanıt: E f2 görüntüsünü verir.
I. Cisim merceğe yaklaşırsa görüntüsü de merceğe yak-
2. ince kalýn ince kalýn
laşır ve boyu öncekine göre küçülür.
kenarlý kenarlý düzlem kenarlý kenarlý çukur II. Düzeneğe suya koyarsak merceğin sudaki odak uzak-
mercek mercek ayna mercek mercek ayna
lığı havadakine göre daha büyük olur. Cismin görüntü-
sü merceğe yaklaşır ve öncekine göre küçülür.
III. Odak uzaklığı daha büyük olan mercek kullandığımız-
asal asal da görüntü merceğe yaklaşır ve boyu öncekine göre
• • • • • eksen • • • • • eksen küçülür.
I1 I2
Yanıt: A

Y
Þekil 1 Þekil 2
4. K
X
L

ince kalýn asal asal


kenarlý kenarlý
mercek mercek tümsek • • • • •
eksen • • • • •
eksen
ayna
I3

Þekil I Þekil II
asal
• • • • • eksen M
1

asal
• • • • • eksen
Þekil 3 4 3 2
5

Şekil 1, 2, 3 teki sistemler, asal eksenleri çakışık, Þekil III


odak uzaklıkları eşit ve f olan mercek ve aynalardan
oluşmuştur. X ve Y ince kenarlı merceklerine gelen K ve L ışınları
Aynı renkteki I1, I2 ve I3 ışınlarından hangileri, ayna- Şekil I ve II deki gibi kırılıyor.
larda yansıdıktan sonra aynı yoldan geri döner? Bu mercekler Şekil III teki gibi birleştirildiğinde
(Asal eksenler eşit bölmeli ve her bölme f kadardır.) asal eksene paralel gönderilen M ışını hangi yolu
izleyebilir?
A) Yalnız I1 B) Yalnız I2 C) Yalnız I3 (Asal eksenler eşit bölmelidir.)
D) I1 ve I2 E) I1 ve I3 A) 5 B) 4 C) 3 D) 2 E) 1

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 35


FİZİK – ÖSS Ortak
ÇÖZÜM kalýn kenarlý ince kenarlý
6. mercek mercek
X merceğinin odak uzaklığı fX = 1 birim, Y merceğinin cisim
II
odak uzaklığı fY = 2 birimdir. I
Birleştirilmiş merceklerde yakınsama y = y1 + y2 dir. K asal
• • O
• •
F2
•F ´ • • • eksen
X ve Y mercekleri birleştirildiğinde odak uzaklığı f ise, F1 1 F2´
III
1 1 1 IV
= + V
f f f
X Y
Odak noktaları F1 ve F1´ olan kalın kenarlı mercek ile
1 1 1
= + odak noktaları F2 ve F2´ olan ince kenarlı merceğin
f 1 2
1 3 asal eksenleri çakışıktır.
= F1 noktasına konulan K cisminin sistemdeki son
f 2
2 görüntüsü şekilde gösterilenlerden hangisi olabilir?
f= olur. (Asal eksen eşit bölmelidir.)
3
Birleştirilmiş X ve Y merceklerine Şekil 3 teki gibi asal ek-
A) I B) II C) III D) IV E) V
2
sene paralel gelen ışın kırıldıktan sonra birim uzaklık-
3 ÇÖZÜM kalýn kenarlý ince kenarlý
taki odak noktasından geçeceğinden 5 yolunu izleyebilir. mercek mercek
Kalın kenarlı mercek cisim
Yanıt: A f1 uzaklıktaki cismin
g1
f
5. Şekildeki ince ke-
cisim 1 uzaklıkta cismin K
• • • • •F ´ • •
asal
2 F1 O F2 F2´ g2 eksen
narlı merceğin K 1
III
noktasına asal ek- • yarısı büyüklükte g1
O
sene dik olarak ko- P L K M N R
görüntüsünün verir.
nulmuş cismin mer- İnce kenarlı mercek 3f2 uzaklıktaki g1 cisminin görüntüsü
cekteki görüntüsü P
mercekten 1,5f2 uzaklıkta g1 in yarısı büyüklükte g1 e göre
noktasında oluşuyor.
Asal eksen eşit bölmeli olduğuna göre, ters olan görüntüsünü verir. Buna göre, K cisminin sis-
I. Görüntünün boyu cismin boyundan büyüktür. temdeki son görüntüsü III tür.
II. L noktası merceğin odak noktasıdır. Yanıt: C
III. Cisim L noktasına konursa görüntüsü N nokta-
kalýn kenarlý ince kenarlý
sında oluşur. 7. mercek mercek

S
yargılarından hangileri doğrudur?

A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III


D) I ve II E) II ve III asal
eksen
n
ÇÖZÜM
n1 n2
İnce kenarlı mercekte
odak noktası ile mercek
arasına konulmuş cismin cisim
sanal, düz, cisimden bü-
yük görüntüsü oluşur. Kırılma indisi n olan ortama, kırılma indisleri n1 ve n2
K noktasında cismin ince •
P L K O M N R olan kalın ve ince kenarlı mercekler asal eksenleri
kenarlı mercekteki görün-
çakışacak şekilde konmuştur.
tüsü P noktasında oldu-
ğuna göre, Kalın kenarlı merceğe gelen S ışını şekildeki yolu
I. Görüntü sanal ve cisimden büyüktür. izlediğine göre, n, n1 ve n2 kırılma indisleri ara-
II. 1 1 1 sındaki ilişki nedir?
= −
f D D
c g A) n1 > n2 > n B) n1 > n > n2 C) n > n1 > n2
1 1 1 D) n > n2 > n1 E) n2 > n > n1
= −
f 1 3
1 2 ÇÖZÜM
=
f 3 Bir mercek kendisinden daha çok kırıcı saydam bir ortama
3 konulduğunda türü değişir. Kalın kenarlı mercek ince ke-
f = olduğundan merceğin odak noktası K ile L noktaları narlı mercek gibi davranır. Buna göre, n > n1 dir. İnce ke-
2
arasındadır. narlı merceğin özelliği değişmediğine göre n2 > n dir. Kı-
III. Cisim L noktasına konursa görüntü R noktasından da- rılma indisleri arasındaki ilişki n2 > n > n1 dir.
ha uzakta oluşur.
Yanıt: A Yanıt: E

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 36


FİZİK – ÖSS Ortak
KONU TESTİ 4. Asal eksenleri çakışık, f1 f2
K
odak uzaklıkları f1 ve f2
1. Iraksak merceðin
asal ekseni
olan ince ve kalın kenar- a b asal
lı mercekler şekildeki gi- eksen
X
bi konmuştur. Asal ek-
S
sene paralel gelen K
d
ışını merceklerden kırıl-
dıktan sonra yine asal eksene paralel olarak ayrılı-
Yakýnsak merceðin yor.
asal ekseni
Y Mercekler arasındaki uzaklık d olduğuna göre,
I. f1 > f2 dir.
S’ II. d > f2 dir.
III. f1 > d dir.
Odak uzaklıkları fX ve fY olan, asal eksenleri birbirine yargılarından hangileri kesinlikle doğrudur?
dik olacak şekilde konmuş X ve Y merceklerinden X (a > b)
merceğine gönderilen S ışını Y merceğinden S’ ola- A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
rak ayrılıyor. D) II ve III E) I ve III
f
Buna göre, merceklerin odak uzaklıklarının X
f
Y
oranı kaçtır? 5. çukur
ayna
kalýn kenarlý
mercek
mor mor
2 3 3 ýþýk ýþýk
A) B) C) 1 D) E) 2
3 4 2
K asal L asal
• eksen
• eksen
2. X Y Z
y
K
asal
eksen x
L Çukur ayna ve kalın kenarlı merceğin asal eksenine pa-
1 birim
M ralel olarak gönderilen mor ışık şekildeki yolu izliyor.
1 birim Buna göre,
I. Mor ışık için K noktası aynanın, L noktası merce-
Odak uzaklıkları eşit ve ikişer birim olan X, Z ıraksak ğin odak noktasıdır.
mercekleri ile Y yakınsak merceği şekildeki gibi asal II. Mor ışık yerine kırmızı ışık gönderilirse, y uzaklığı
eksenleri çakışacak biçimde konulmuştur. artar, x uzaklığı değişmez.
III. Ayna ve mercek suya konursa x uzaklığı değiş-
X merceğine gelen aynı renkli K, L, M ışınlarından mez, y uzaklığı artar.
hangileri Z merceğinden ayrılırken X merceğine yargılarından hangileri doğrudur?
geliş doğrultusu ile paralel olur?
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
A) Yalnız K B) Yalnız L C) K ve L D) I ve III E) I, II ve III
D) K ve M E) K, L ve M
f3
6. f1 f2
3. f f

I
R asal
K L • • • M• N• P• O • • S• T• • O
K L O eksen
1 2 3
asal
eksen
M
ince kenarlý kalýn kenarlý çukur
mercek mercek ayna
çukur yakýnsak Asal eksenleri çakışık odak uzaklıkları f1, f2 ve f3 olan
ayna mercek
Asal eksenleri çakışık, odak uzaklıkları eşit ve f olan ince ve kalın kenarlı mercek ile çukur aynadan olu-
bir çukur ayna ve yakınsak bir mercek şekildeki gibi şan sistemde I ışını şekildeki yolu izliyor.
yerleştirilmiştir.
Çukur aynadan yansıyan ışın asal eksene paralel bir
Yakınsak merceğe şekildeki gibi gönderilen K, L yol izlediğine göre, f1, f2, f3 arasındaki ilişki nedir?
ve M ışınlarından hangileri kırılmalar ve yansıma
sonucu asal ekseni tekrar aynı noktada keser? A) f1 > f2 > f3 B) f2 = f3 > f1
C) f3 > f2 > f1 D) f1 = f2 = f3
A) Yalnız K B) Yalnız L C) Yalnız M
D) L ve M E) K ve L E) f3 > f1 > f2

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 37


FİZİK – ÖSS Ortak
7. K 10. X Y

• I1
kalýn kenarlý
mercek I2
I asal asal
• N• L
• • • • • eksen • • • • • eksen
asal
F
• R
• eksen

I3
asal
Odak noktalarından biri F olan şekildeki kalın ke- • • • • • • • eksen
narlı merceğe gelen I ışınının aynı yoldan geri
dönmesi için bir düzlem ayna hangi iki nokta ara-
sına konmalıdır?
Kalın kenarlı X, Y ve Z merceklerine gönderilen aynı
A) KL arasına B) KN arasına
renkli I1, I2, I3 ışınlarının izlediği yollar şekildeki gibidir.
C) LR arasına D) KR arasına
E) LN arasına Asal eksenler eşit bölmeli olduğuna göre, mercekle-
rin fX, fY, fZ odak uzaklıkları arasındaki ilişki nedir?
(I1 ışını asal eksene paraleldir.)

A) fX = fY = fZ B) fX > fY = fZ C) fX > fY > fZ


D) fZ > fX > fY E) fZ > fY > fX

8. K ışınının, asal eksen- I II III


11. I1 I4
I2 I5
leri çakışık olan I, II ve I3 I6
III merceklerinde izledi- asal asal
ği yol şekilde gösteril- eksen eksen
F F F F
miştir. asal
eksen
Bu merceklerden han- K
gileri yakınsak (ince Şekildeki ince ve kalın kenarlı merceklerin odak nok-
kenarlı) mercektir? taları F dir.

A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III Buna göre, birbirlerine paralel olarak gönderilen
D) I ve II E) I ve III aynı renkli ışınlarından hangilerinin izlediği yol
yanlış çizilmiştir?

A) I1 ve I4 B) I1 ve I6 C) I2 ve I6
D) I3 ve I4 E) I3 ve I5

ince kenarlý ince kenarlý


9. çukur ince kenarlý 12. mercek mercek
ayna mercek

asal asal
eksen eksen
K O1 L O2 M N P asal
• • • • • • • eksen I II
f f f f f f
kalýn kenarlý kalýn kenarlý
mercek mercek

Şekildeki ince kenarlı mercek ve çukur aynanın odak


asal asal
uzaklıkları eşit ve f dir. eksen eksen

Buna göre, P noktasına konulan ışıklı cismin sis-


III IV
temdeki son görüntüsü nerede oluşur?
Hava ortamında bulunan I, II, III, IV merceklerinden
A) N noktasında B) MN arasında hangilerine şekildeki gibi gönderilen ışınlar mercek-
C) M noktasında D) O2M arasında te kırıldıktan sonra kesinlikle asal ekseni keser?
E) LO2 arasında A) Yalnız I B) Yalnız IV C) I ve II
D) II ve III E) III ve IV

1.D 2.E 3.D 4.E 5.E 6.C 7.A 8.D 9.B 10.E 11.B 12.A

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 38


KİMYA – ÖSS Ortak

FİZİKSEL VE KİMYASAL TEPKİMELER – II

GAZ TEPKİMELERİNDE HACİMCE BİRLEŞME ÖRNEK 2


ORANLARI Başlangıçtaki Tepkime sonundaki
Gaz fazında gerçekleşen kimyasal tepkimelerde, tepkime- Madde
mol sayısı mol sayısı
ye giren ve oluşan gazların, tepkime denklemindeki kat-
X2 1,0 0,4
sayılarının oranı, aynı koşullardaki gaz hacimleri oranına
eşittir. Y2 1,5 0,3
Z 0 0,6
ÖRNEK 1
Kapalı bir kapta kimyasal bir tepkime gerçekleşirken,
Aynı koşullarda bulunan 6 litre CO gazı ile 4 litre O2 gazı- maddelerin mol sayılarındaki değişme yukarıdaki tabloda
verilmiştir.
nın tepkimesinden CO2 gazı elde ediliyor.
Buna göre, Z nin molekül formülü nedir?
Buna göre, bu koşullarda oluşan CO2 gazının hacmi
ÇÖZÜM
en fazla kaç litredir?
Miktarları azalan, X2 ve Y2 maddeleri tepkimeye giren,
miktarı artan Z maddesi üründür.
ÇÖZÜM
Tepkime denklemini yazalım.
Tepkime denklemini yazarak birleşme oranlarını bulalım. aX2 + bY2 ⎯→ cZ

2CO(gaz) + O2(gaz) ⎯→ 2CO2(gaz) Başlangıç : 1,0 mol 1,5 mol 0


Sonuç : 0,4 mol 0,3 mol 0,6 mol
2 mol 1 mol 2 mol
2 litre 1 litre 2 litre Değişim : –0,6 mol –1,2 mol +0,6 mol

Denkleme göre, aynı koşullarda 2 litre CO ile 1 litre O2 Mol sayılarındaki değişim oranı en küçük tamsayılara dö-
gazı birleşirse, 2 litre CO2 gazı oluşur. 6 litre CO ile 4 litre nüştürülürse, denklemin katsayılarını bulabiliriz. Değişim
miktarları, 0,6 ya bölünürse, 1 : 2 : 1 oranı bulunur.
O2 gazı tepkimeye girerse, CO gazının tamamı harcanır.
Denkleşmiş tepkime denklemi,
O2 gazından 3 litre harcanır, 1 litre O2 artar. Tepkime so- X2 + 2Y2 ⎯→ Z şeklindedir.
nunda 6 litre CO2 gazı oluşur. Z nin molekül formülü, atom sayılarının korunumu kuralı
gereğince, X2Y4 tür.
Yanıt : 6 litre
Yanıt : X2Y4

TEPKİME DENKLEMLERİNİN TASARLANMASI ÖRNEK 3 Mol sayýsý


Tepkime denklemlerinde maddelerin katsayıları, tepkime- Kapalı bir kapta gaz fazında ger- 1,0
deki girenlerin ve ürünlerin mol sayısı türünden harcanma çekleşen kimyasal bir tepkimede, 0,8 Z
ve oluşma oranını verdiğini biliyoruz. maddelerin mol sayılarının za- 0,6
manla değişimi grafikteki gibi ol- 0,4
maktadır. 0,2 XY2
Örneğin, 2X + 3Y ⎯→ Z + 2T 0 Y2
Zaman
Buna göre, bu tepkime ile ilgili,
tepkimesi gerçekleşirken, 2n mol X ve 3n mol Y harcanır-
I. Sıcaklık ve hacim sabit ise, başlangıç basıncının,
sa, n mol Z ve 2n mol T oluşur. Ayrıca 5n mol madde har-
son basınca oranı 7/3 tür.
canırsa, 3n mol madde oluşur. II. Tepkime tam verimle gerçekleşmiştir.
Öyleyse, bir tepkimede girenler ve ürünlerin mol türünden III. Z nin molekül formülü, XY4 tür.
değişme miktarları arasındaki oran en küçük tamsayılara
dönüştürülürse, denkleşmiş denklemin katsayıları bulunur.
açıklamalarından hangileri doğrudur?

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 39


KİMYA – ÖSS Ortak
ÇÖZÜM Bu tepkimede örneğin 7 gram N2 harcanırsa, harcanan O2
ve oluşan N2O5 in kütleleri aşağıdaki gibi hesaplanabilir.
Grafiğe göre, XY2 ve Y2 nin miktarı azalırken, Z nin mikta-
56 gram N2 ile 160 gram O2 birleşirse; 7 gram N2 ile
rı artıyor. Öyleyse, XY2 ve Y2 giren, Z üründür.
20 gram O2 ile birleşir.
aXY2 + bY2 ⎯→ cZ
56 gram N2 den 216 gram N2O5 oluşursa; 7 gram N2 den
Başlangıç : 1,0 0,4 0 27 gram N2O5 oluşur.
Sonuç : 0,2 0 0,8
ÖRNEK 4
Değişim : –0,8 –0,4 +0,8
Kapalı bir kapta bulunan 8 mol NO2 gazının bir kısmı,

Değişen mol sayıları 0,4 bölünürse, en küçük tamsayılara 2NO2(gaz) ⎯→ 2NO(gaz) + O2(gaz)
dönüştürülür ve denklemin katsayıları bulunur. denklemine göre ayrışıyor.
Tepkime denklemi; 2XY2 + Y2 ⎯→ 2Z şeklindedir.
Son durumda kapta 11 mol gaz bulunduğuna göre,
Atom sayılarının korunumu kuralına göre, Z nin molekül
NO2 gazının yüzde kaçı ayrışmıştır?
formülü XY3 tür.
Tepkime sonunda Y2 tükendiği için, tepkime tam verimle
ÇÖZÜM
gerçekleşmiştir. 2NO2 ⎯→ 2NO + O2
Kapta; başlangıçta 1,0 + 0,4 = 1,4 mol madde, tepkime
sonunda 0,2 + 0,8 = 1 mol madde vardır.
Başlangıç : 8 mol 0 0
Hacim ve sıcaklık sabit iken, gaz basıncı mol sayıları ile Değişim : –2X mol +2X mol +X mol
doğru orantılıdır. Son durum : 8 – 2X mol 2X mol X mol
Öyleyse, başlangıç basıncının, son basınca oranı;
P 1, 4 7 Son durumda toplam mol sayısı, (8–2X) + 2X + X=11 mol
Başlangıç
= = tir. X = 3 mol
P 1 5
Son Ayrışan NO2 nin mol sayısı, 2X = 2.3 = 6 mol
Buna göre, II. açıklama doğru, I. ve III. açıklamalar yanlış- 6
tır. Ayrışan NO2 yüzdesi, .100 = 75 tir.
8
Yanıt : Yalnız II Yanıt : % 75

ÖRNEK 5
DENKLEME DAYALI KİMYASAL HESAPLAMALAR
Kimyasal tepkime denklemlerinin katsayıları arasındaki
0,6 molar Cu(NO3)2 çözeltisi ile 0,8 molar KOH çözeltisi
oranın, maddelerin harcanan ve oluşan mol sayıları ara-
sındaki oran ile doğru orantılı olduğunu biliyoruz. Gaz fa- eşit hacimde karıştırıldığında kapta,
zında gerçekleşen tepkimelerde, katsayılar oranının, gaz- +2 −
ların aynı koşullardaki harcanan ve oluşan hacimleri ora- Cu + 2OH ⎯⎯→ Cu(OH)
(suda) (suda) 2(katı)
nına eşit olduğunu da daha önce öğrenmiştik.
tepkimesi gerçekleşiyor.
Bu bilgilerimizi aşağıdaki tepkime denklemi üzerinde yo-
rumlayalım. Cu(OH)2 nin sudaki çözünürlüğü önemsenmediğine
2N2(gaz) + 5O2(gaz) ⎯→ 2N2O5(gaz) göre, çökme tamamlandıktan sonra çözeltideki Cu+2
Değişim : –2n mol –5n mol +2n mol iyonlarının molar derişimi kaçtır?
Değişim : –2V litre –5V litre +2V litre
ÇÖZÜM
Bir tepkime gerçekleşmeseydi, çözeltiler eşit hacimde ka-
Örneğin, tepkime gerçekleşirken; 2 mol N2 harcanınca, rıştırıldığından iyonların molar derişimleri, başlangıç değe-
5 mol O2 harcanır ve 2 mol N2O5 oluşur. rinin yarısına eşit olacaktı.
0,6 0,8
Aynı basınç ve sıcaklıkta 2 litre N2 gazı harcanırsa, 5 litre [Cu+2] = = 0,3 molar, [OH–] = = 0,4 molar
2 2
O2 gazı harcanır ve 2 litre N2O5 gazı oluşur.
Cu+2 ile OH– iyonları arasında bir tepkime gerçekleşiyor.
Bu tepkimede maddelerin harcanan ve oluşan kütlelerini
karşılaştırmak için, elementlerin atom kütlelerinin de bi- Cu+2 + 2OH– ⎯→ Cu(OH)2
linmesi gerekir.
Başlangıç : 0,3 M 0,4 M
N nin atom kütlesi 14, O nun atom kütlesi ise 16 dır. Öy-
Değişim : –0,2 M –0,4 M
leyse, denklemden maddelerin kütlece harcanma ve
oluşma miktarları arasındaki oranları da bulabiliriz. Sonuç : 0,1 M –
Çökme sonunda çözeltideki Cu+2 iyonlarının derişimi
2N2 + 5O2 ⎯→ 2N2O5 0,1 molardır.
56 gram 160 gram 216 gram Yanıt : 0,1 molar

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 40


KİMYA – ÖSS Ortak
ÖRNEK 6 ÖRNEK 8
28 gram Fe elementi ile 24 gram S elementinin tepki-
mesinden en fazla kaç gram FeS2 bileşiği oluşur? 10 gram H2 gazının bir kısmı O2 ile birleşerek 2 mol H2O
(S = 32, Fe = 56) oluşturuyor.

ÇÖZÜM
Buna göre, kalan H2, N2 ile birleşirse en çok kaç mol
Tepkimenin denklemini yazarak elementlerin kütlece bir-
leşme oranını bulalım. NH3 gazı oluşur? (H = 1)

Fe + 2S ⎯→ FeS2
ÇÖZÜM
56 gram 64 gram 120 gram

Fe 56 7 10
Kütlece birleşme oranı = = dir. 10 gram H2 gazının mol sayısı, n = = 5 moldür.
S 64 8 2
7 gram Fe ile 8 gram S tam olarak birleşir ve 15 gram H2O oluşumunda harcanan H2 miktarını bulalım.
FeS2 bileşiği oluşur. 28 gram Fe ile 24 gram S tepkimeye
H2 + 1/2O2 ⎯→ H2O
girdiğinde, birleşme oranına göre daha fazla olan Fe artar.
Oluşan FeS2 bileşiğinin kütlesini, harcanan S miktarı ile 1 mol 0,5 mol 1 mol
bulabiliriz.
1 mol H2O oluşurken 1 mol H2 harcanırsa,
8 gram S den 15 gram FeS2 oluşursa,
2 mol H2O oluşurken 2 mol H2 harcanır.
24 gram S den X = 45 gram FeS2 oluşur.

(Artan Fe kütlesi aşağıdaki gibi hesaplanabilir: Kalan H2 nin mol sayısı = 5 – 2 = 3 moldür.
8 gram S ile 7 gram Fe birleşirse,
24 gram S ile X = 21 gram Fe birleşir. NH3 oluşumunun denklemini yazalım.
28 – 21 = 7 gram Fe artar.)
Yanıt : 45 gram 1/2N2 + 3/2H2 ⎯→ NH3
ÖRNEK 7 M 0,5 mol 1,5 mol 1 mol
NH3(g) H2S(g)
1,5 mol H2 harcanınca 1 mol NH3 oluşuyorsa,
V, T V, T
3 mol H2 harcanınca 2 mol NH3 oluşur.
Şekildeki kaplarda bulunan NH3 ve H2S gazlarının basınç-
ları 80 er cm Hg dir. Yanıt : 2 mol
Kaplar arasındaki M musluğu açılınca,
2NH3(gaz) + H2S(gaz) ⎯→ (NH4)2S(katı) ÖRNEK 9
tepkimesi gerçekleşiyor.
34 gram XHCO3 katısı ısıtılarak
Tepkime tam verimle gerçekleştiğine göre, tepkime
ısı
sonundaki gaz basıncı kaç cm Hg dir? 2XHCO3 ⎯⎯⎯
→ X2CO3 + CO2 + H2O
(Sıcaklık değişmiyor.) tepkimesine göre, tamamen ayrıştırılıyor.
ÇÖZÜM Tepkime sonunda 0,25 mol H2O oluştuğuna göre, X in
NH3 ve H2S gazları arasında tepkimenin olmadığını var-
atom kütlesi kaçtır? (H = 1, C = 12, O = 16)
sayarsak, M musluğu açıldığında gazların hacimleri ikişer
katına çıktığı için, gaz basınçları da yarıya iner, ÇÖZÜM
PNH = 40 cm Hg ve PH S = 40 cm Hg olur.
3 2 Tepkime denklemine göre,
Tepkime tam verimle gerçekleştiğine göre, 1 mol H2O oluşurken, 2 mol XHCO3 harcanıyor.
0,25 mol H2O oluşurken, 0,5 mol XHCO3 harcanmıştır.
2NH3(gaz) + H2S(gaz) → (NH4)2S(katı)
0,5 mol XHCO3 ün kütlesi 34 gram ise, 1 molünün kütlesi
Başlangıç : 40 cm Hg 40 cm Hg 0
68 gramdır.
Değişim : –40 cm Hg –20 cm Hg 0 X + 1 + 12 + 3.16 = 68
X = 7 dir.
Sonuç : 0 20 cm Hg 0
Yanıt : 7
Pson = 20 cm Hg dir.

Yanıt : 20 cm Hg

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 41


KİMYA – ÖSS Ortak
ÇÖZÜMLÜ TEST 3. CO ve C2H4 gazlarının yanma tepkimelerinin denk-
Boþluk lemi aşağıda verilmiştir.
1. Şekildeki sistemde bulunan X2
1
ve Y2 gazlarının mol sayıları X2 CO + O ⎯→ CO2
Y2
2 2
eşittir. Bu sistemde, sabit sı- 40 cm C2H4 + 3O2 ⎯→ 2CO2 + 2H2O
caklıkta tam verimle,
X2(gaz) + 2Y2(gaz) → 2XY2(gaz) a b
CO ve C2H4 gazlarından oluşan 0,5 mol karışım
tepkimesi gerçekleştiriliyor. Cýva
yandığında, 0,7 mol CO2 gazı oluşuyor.
Buna göre, bu sistem ile ilgili, aşağıdaki açıkla-
malardan hangisi yanlıştır? Buna göre, karışımdaki CO gazının mol sayısı
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Y2 gazının tümü harcanır.
B) Son durumdaki gaz basıncı 30 cm Hg dir. A) 0,4 B) 0,3 C) 0,25 D) 0,2 E) 0,1
C) Son durumda X2 gazının kısmi basıncı 10 cm Hg
dir. ÇÖZÜM
D) Son durumda XY2 gazının kısmi basıncı 20 cm CO gazının mol sayısı X ise, C2H4 gazının mol sayısı
Hg dir. 0,5 – X tir.
E) Manometrenin b kolunda cıva düzeyi 10 cm dü- 1
şer. CO + O ⎯→ CO2
2 2
ÇÖZÜM X mol X mol
C2H4 + 3O2 ⎯→ 2CO2 + 2H2O
X2 ve Y2 gazının hacimleri, sıcaklıkları ve mol sayıları eşit
olduğuna göre, kısmi basınçları da eşittir. Toplam basınç (0,5–X) mol 2(0,5–X) mol
40 cm Hg olduğundan PX = PY = 20 cm Hg dir. Hacim
2 2 Karışım yandığında oluşan CO2 gazının toplam mol sayı-
ve sıcaklık sabit ise bir tepkimede gazların mol sayıların- sından, X değeri yani CO gazının mol sayısı bulunur.
daki değişme gaz basıncı ile orantılıdır.
X + 2.(0,5 – X) = 0,7 ⇒ X = 0,3 tür.
X2 + 2Y2 ⎯→ 2XY2
Başlangıç : 20 20 0 Yanıt : B
Değişim : –10 –20 +20
Sonuç : 10 0 20
Son durumda P X = 10 cm Hg, PT=10+20=30 cm Hg dir.
2 4. C, H ve O elementlerinden oluşan bileşiğin 3 gramı
Kaptaki gaz basıncı 40 cm Hg den, 30 cm Hg ye düştüğü- yakıldığında, 6,6 gram CO2 ve 3,6 gram H2O oluşu-
ne göre, cıva düzeyi b kolunda düşerken a kolunda yükselir.
yor.
10
b kolundaki düşme=a kolundaki yükselme= = 5 cm dir.
2 Buna göre, bu bileşiğin formülü aşağıdakilerden
Yanıt : E hangisi olabilir? (H = 1, C = 12, O = 16)

2. 500 mililitre HCI çözeltisine yeteri kadar Mg metali A) CH4O B) C2H6O C) C2H6O2
atıldığında, D) C3H8O E) C3H8O2
Mg(katı) + 2HCI(suda) ⎯→ MgCI2(suda) + H2(gaz)
denklemine göre, 4,8 gram Mg harcanıyor. ÇÖZÜM
Buna göre, HCI çözeltisinin molar derişimi aşa-
CxHyOz + O2 ⎯→ CO2 + H2O
ğıdakilerden hangisidir? (Mg = 24)
6,6
A) 0,2 B) 0,4 C) 0,6 D) 0,8 E) 1 nCO = = 0,15 mol x = nC = 0,15 mol
2 44
ÇÖZÜM 3,6
nH O = = 0,20 mol y = nH = 0,4 mol
2 18
Tepkimede harcanan Mg metalinin mol sayısı,
Bileşiğin kütlesinden, C ve H elementlerinin kütlesi çıkarı-
4,8
nMg = = 0,2 moldür. lırsa, bileşikteki O elementinin kütlesi bulunur.
24
Mg(katı) + 2HCI(suda) ⎯→ MgCI2(suda) + H2(gaz) 3 – (12.0,15 + 0,4.1) = 0,8 gram
0,2 mol X mol 0,8
nO = = 0,05 moldür.
Tepkimede harcanan HCI çözeltisinin mol sayısı, 16
X = 2.0,2 = 0,4 moldür. Buna göre, bileşiğin formülü,
0,4 C0,15 H0,40 O0,05⇒ C15 H40 O5 ⇒ C3H8O olabilir.
Öyleyse, HCI çözeltisinin molar derişimi = 0,8 molardır.
0,5
Yanıt : D Yanıt : D

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 42


KİMYA – ÖSS Ortak
Boþluk
KONU TESTİ 4.
1 X
1. SO2(gaz) + O ⎯→ SO3(gaz) + 24 kkal
2 2(gaz) h

Yukarıda verilen tepkime denkleminde, 128 gram kü- a b


kürt dioksit harcanıyor.
Cýva
Buna göre, bu tepkime ile ilgili, aşağıdaki açıkla-
malardan hangisi doğrudur? (O = 16, S = 32) Şekildeki sistemde, sabit sıcaklıkta, aşağıdaki
tepkimelerden hangisi tam verimle gerçekleştiri-
A) 24 kkal ısı açığa çıkar. h
lirse, manometrenin a kolunda cıva düzeyi ka-
B) 1 mol oksijen gazı harcanır. 2
dar düşer?
C) 0,5 mol oksijen gazı harcanır.
D) 0,5 mol kükürt trioksit oluşur. A) 2X(gaz) ⎯→ Y(gaz) + 2Z(gaz)
E) 1 mol kükürt trioksit oluşur.
B) 2X(gaz) ⎯→ Y(gaz) + 3Z(gaz)
C) 2X(gaz) ⎯→ Y(gaz) + Z(gaz)
2. Sabit hacimli kapalı bir kapta bulunan X ve Y gazları
D) X(gaz) ⎯→ Y(gaz) + 2Z(gaz)
arasında, sabit sıcaklıkta
X(gaz) + 3Y(gaz) ⎯→ 2Z(gaz) E) 4X(gaz) ⎯→ 2Y(gaz)
tepkimesi gerçekleştiğinde Y nin tamamen tükendiği,
X in bir kısmının arttığı gözleniyor.
5. Aşağıda bazı tepkime denklemleri ve bu tepkime ile
Buna göre, ilgili yargı verilmiştir.
I. Son durumdaki toplam gaz basıncı, başlangıçtaki
toplam gaz basıncının yarısına eşittir. Buna göre, bu tepkimelerden hangisinin karşı-
II. Başlangıçta Y nin mol sayısı, X in mol sayısının sında verilen yargı yanlıştır?
3 katıdır.
III. Son durumdaki toplam molekül sayısı, başlangıç- Tepkime Tepkime ile ilgili
taki toplam molekül sayısından azdır. yargı
yargılarından hangileri yanlıştır?
A) H
2(g)
+ CI2(g) → 2HCI(g) + ısı Isıca yalıtılmış
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II kapta gerçekleşir-
D) I ve III E) II ve III ken, sıcaklık yük-
selir.
B) N
2(g)
+ 3H 2(g)
→ 2NH3(g)
Sabit hacimli kap-
3. Mol sayýsý ta, sabit sıcaklıkta
gerçekleşirken,
0,6 gaz basıncı düşer.
Y
0,4 Z C) C + O
(k)
→ CO
2(g) 2(g)
Gaz kütlesi artar.
0,2 X D) 2NO
2(g)
→ N2(g) + 2O2(g) Sabit basınç altın-
0
da, sabit sıcaklıkta
Zaman gerçekleşirken,
hacim artar.
Sabit hacimli kapalı bir kapta, gaz fazında ve sabit E) 2CO + O → 2CO2(g) Sabit basınç altın-
sıcaklıkta gerçekleştirilen bir tepkimede X, Y ve Z (g) 2(g)
da ve sabit sıcak-
maddelerinin mol sayılarının zamanla değişimi grafik- lıkta gerçekleşir-
teki gibi olmaktadır. ken, özkütle de-
ğişmez.
Buna göre, bu tepkime ile ilgili,

I. X ve Y maddeleri harcanırken, Z maddesi oluş-


maktadır.
6. Aynı koşullarda bulunan 6 litre SO2 ile 9 litre O2 gaz-
II. Son durumdaki gaz basıncı, başlangıçtaki gaz ları tam verimle tepkimeye girerek SO3 gazı oluştu-
basıncının yarısına eşittir. ruyor.
III. Başlangıçta kapta yalnızca X ve Y maddeleri var-
dır. Buna göre, aynı koşullarda hangi gazdan kaç litre
artar?
açıklamalarından hangileri doğrudur?
A) 3 litre O2 B) 3 litre SO2 C) 1,5 litre O2
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
D) 1,5 litre SO2 E) 6 litre O2
D) I ve III E) I, II ve III

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 43


KİMYA – ÖSS Ortak
7. Sabit hacimli kapalı bir kaptaki 0,4 mol X2 ve 0,6 mol 10. • 2 hacim X2 gazı ile 6 hacim hidrojen gazının tep-
Y2 gaz karışımının basıncı 1 atm dir. kimesinden, 4 hacim Y gazı oluşuyor.
Bu karışımdan tam verimle XY3 gazı oluşturuluyor. • 0,4 mol Y gazı ile 0,3 mol oksijen gazının tepkime-
sinden, 0,2 mol azot gazı ve 0,6 mol Z gazı oluşu-
Sıcaklık değişmediğine göre, bu olayla ilgili çizi- yor.
len, Gaz hacimleri aynı koşullarda ölçüldüğüne göre,
Y ve Z gazlarının formülü aşağıdakilerden hangi-
Y2 nin mol sayýsý XY3 ün mol sayýsý Gaz basýncý (atm)
sidir?
0,6
0,4
Y Z
1
0,2
0,5 A) H2O NH3
0 0 0
I Zaman II Zaman III Zaman B) N2H4 H2O
C) NH3 H2O2
yukarıdaki I, II ve III numaralı grafiklerden hangi- D) NH3 H2O
leri doğrudur?
E) H2O2 NH3
A) Yalnız II B) Yalnız III C) I ve II
D) II ve III E) I, II ve III
11. Kapalı bir kapta bulunan 0,5 mol CS2 yeteri kadar O2
8. Eşit kütlelerde alınan X, Y ve Z maddeleri, gazı ile tepkimeye girerek CO2 ve SO2 gazlarını oluş-
X + 2Y + 4Z ⎯→ 2T + 3L turuyor.
denklemine göre, tepkimeye girdiğinde Y ve Z nin
Buna göre, sistemin son durumu ile ilgili,
tamamı harcanırken, X in yarısı artıyor.
I. SO2 gazının oda koşullarındaki hacmi 22,4 litre-
Buna göre,
I. Y nin mol kütlesi, Z nin mol kütlesinden büyüktür. dir.
II. X in mol kütlesi, Z nin mol kütlesinin 2 katıdır. II. CO2 gazının kütlesi 22 gramdır.
III. X ve Y nin mol kütleleri eşittir. III. CO2 ve SO2 gazlarının toplam mol sayısı 1,5 tir.
yargılarından hangileri doğrudur?
yargılarından hangileri doğrudur? (C = 12, O = 16)
A) Yalnız III B) I ve II C) I ve III A) Yalnız I B) I ve II C) I ve III
D) II ve III E) I, II ve III D) II ve III E) I, II ve III

I. manometre
9. II. manometre
12. XO2+Y(OH)2 ⎯→ YXO3 + H2O
Boþluk Boþluk
M tepkimesine göre, 8,8 gram XO2 den tam verimle
V1 V2 39,4 gram YXO3 ve 3,6 gram H2O oluşmaktadır.
20 mm 40 mm

O2(g) CO(g) Buna göre, X ve Y nin atom kütleleri aşağıdaki-


t = sabit lerden hangisinde doğru olarak verilmiştir?
Hg V1 = V2 Hg
(H = 1, O = 16)
Başlangıç durumu şekilde verilen sistemde M muslu- X Y
ğu açıldığında,
2CO(gaz) + O2(gaz) ⎯→ 2CO2(gaz) A) 12 137
tepkimesi gerçekleşiyor. B) 32 40
C) 12 40
Tepkime sonunda, sistem başlangıçtaki sıcaklı- D) 32 137
ğına getirildiğinde, I. ve II. manometrelerin kolları E) 12 171
arasındaki cıva seviyesi farkının mm cinsinden
değeri aşağıdakilerden hangisidir?
13. Aşağıdaki bileşiklerden hangisinin 1 molü,
4 mol
I. manometre II. manometre O2 gazı ile tam yandığında, normal koşullarda,
67,2 litre CO2 gazı ve CO2 gazının mol sayısına
A) 0 20
B) 20 20 eşit mol sayıda H2O verir?
C) 10 30
D) 10 10 A) C3H6 B) C4H8 C) C3H6O
E) 30 10 D) C4H8O E) C3H6O2

1.B 2.C 3.C 4.B 5.E 6.E 7.A 8.E 9.B 10.D 11.D 12.A 13.C

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 44


BİYOLOJİ – ÖSS Ortak

SINIFLANDIRMA, CANLILARIN GENEL ÖZELLİKLERİ

Bugün, dünyada yaklaşık 10 milyon canlı türünün yaşadı- II. Doğal (filogenetik) sınıflandırma: Canlıların anatomik
ğı tahmin edilmektedir. Bu canlıların yaklaşık % 20 si bilim (içyapı), fizyolojik, köken (orijin) benzerliklerine, akrabalık
adamları tarafından tanımlanabilmiştir. derecelerine, sahip oldukları homolog yapılarına bakılarak
yapılan sınıflandırmadır. Bilimsel olan bu sınıflandırmada
Çeşitliliğin çok fazla oluşu, biyologları canlıları ortak özel- organizmanın, hücre tipi ve sayısı, hücresel organeller,
liklerine göre gruplandırmaya yönlendirmiş ve biyolojinin morfolojik yapılar, protein yapısındaki benzerlikler, üreme,
alt bilim dallarından biri olan sınıflandırma (taksonomi) beslenme şekilleri gibi pek çok özellikleri dikkate alınır.
doğmuştur. Aynı gruba dahil edilen canlılardan birisi ince-
lenip özellikleri öğrenildiğinde gruptaki diğer canlılar hak- Sınıflandırma Birimleri
kında da bilgi edinilmiş olur. Sınıflandırmanın temel ve en küçük birimine tür (species)
Sınıflandırmanın amacı; denir.
Tür; ortak bir atadan gelen, doğa koşullarında yalnız
– Canlıları belirli bir sisteme oturtmak,
kendi aralarında eşleşebilen ve verimli (kısır olmayan)
– Canlıları daha kolay öğrenilebilir hale getirmek, döller oluşturan bireyler topluluğudur. Dişi aslan ile er-
– Bilimsel çalışmalarda kolaylık ve birliktelik sağlamaktır. kek kaplanın eşleşmesinden doğan yavru, at ile eşeğin eş-
leşmesinden doğan katır, lahana ve turpun yapay tozlaş-
ması ile elde edilen melez bitki kısırdır. Bu durumda aslan
Sınıflandırma Sisteminin Gelişimi ayrı bir tür, kaplan ayrı bir türdür; ancak eşleşebildiklerine
I. Yapay (ampirik) sınıflandırma: Aristo (MÖ 382-322) ilk ve yavru oluşturduklarına göre yakın akraba türlerdir.
sınıflandırmayı yapmış, canlıları dış görünüşlerine ve ya- Benzer türlerin oluşturduğu daha büyük gruba cins
şadıkları yere göre gruplandırmıştır. Daha sonraları canlı- (genus), benzer cinslerin oluşturduğu gruplara aile (famil-
ları aynı şekilde dış görünüşlerindeki benzerliklere göre ya), benzer ailelerin oluşturdukları gruplara takım (ordo)
sınıflandıran biyologlar bazı yanılgılara düşmüşlerdir. denir. Benzer takımlar sınıfı (clasis), benzer sınıflar şu-
beyi (filum), benzer şubeler âlemi (regnum) oluşturur.
Yarasa kuşa benzer ancak memelidir. Dolayısıyla yarasa Sistematik birimlerinden ortak özelliklerin en çok olduğu
kuşla yakın akraba değildir. Yapay sınıflandırma yalnız ve diğer birimlere göre birey sayısının en az olduğu birim
gözleme dayalı olduğu için, bilimsel bir sınıflandırma türdür. Tablo 1 de gösterildiği gibi türden âleme doğru gi-
değildir. dildikçe; birey sayısı ve çeşidinde artış olur, ortak özellik-
ler azalır. Sınıflandırma birimlerinden birinde birlikte yer
alan canlılar, üst birimlerde de birlikte bulunur.

Tablo 1. Sistematik birimler

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 45


BİYOLOJİ – ÖSS Ortak
ÖRNEK 1 Akrabalık derecesinin belirlenmesinde temel dayanaklar
Aşağıda belirtilen sınıflandırma birimlerinden hangi- aşağıda verilmiştir:
sinin içinde yer alan iki bireyin birbiriyle eşlenip ve-
rimli döller oluşturabilme olasılığı en yüksektir? I. Homolog organlar: Embriyonik kökenleri ve iç yapı-
ları (anatomileri) aynı, görevleri ve dış görünüşleri
A) Canis lupus türünün B) Canis cinsinin farklı olan yapılardır. Homolog yapılar (organlar) akraba
canlılarda bulunur. Şekil 2 de, insanın kolu, çitanın ön
C) Köpekgiller familyasının D) Etoburlar takımının
üyesi, balinanın yüzgeci ve yarasanın kanadının içyapı
E) Memeliler sınıfının benzerlikleri gösterilmiştir. Bu organlar homolog organlar-
dır ve örneklenmiş canlılar, memeliler sınıfına dahil, akra-
ba canlılardır.
ÇÖZÜM Kuşun kanadı ile böceğin kanadı ise aynı kökenden gel-
Aynı türden olan bireyler yalnız kendi aralarında eşleşebi- medikleri, anatomik benzerlik göstermedikleri halde he-
lir ve kısır olmayan (verimli) döller oluşturabilir. Sınıflan- men hemen aynı görevi görürler. Bu tip organlara analog
dırma birimi büyüdükçe (türden âleme doğru), birim içinde organlar denir ve bilimsel sınıflandırmada dikkate alın-
yer alan tür çeşidi de artar. Farklı türden iki birey eşleşse maz.
bile verimli döl oluşturamaz. Örneğin, at ve eşek çiftleşirse a. İnsan b. Çita c. Balina d. Yarasa
kısır bireyler (katır) oluşur. Bu nedenle at ve eşek farklı
türlerdir.
Yanıt: A

Türlerin Adlandırılması
Filogenetik sınıflandırmanın kurucusu kabul edilen İsveçli
Biyolog Karl Linne, her türe Latince iki sözcükten oluşan
bir ad vermiştir. Bu ikili adlandırmada (binominal sis-
tem) birinci sözcük, canlının içinde yer aldığı cinsin adıdır
ve büyük harfle başlar (Felis), ikinci sözcük ise tanımlayı-
cı addır ve küçük harfle başlar (leo), iki isim birlikte türü
belirler. Örnek Felis leo (aslan), Felis tigris (kaplan),
Canis lupus (kurt), Canis familiaris (köpek).
Belli bir türe verilen bilimsel ad, dünyadaki bütün bilim
çevrelerinde ve yazılı kaynaklarda aynıdır. Böylece karı-
şıklıklar önlenmektedir.

Şekil 2: Homolog organlar


ÖRNEK 2
Dünyada her canlının bazen bir yerel, bir de bilimsel II. Embriyolojik Benzerlik: Canlıların embriyo dönemle-
adı vardır. Sınıflandırmada yerel adlar yerine bilimsel rinde geçirdikleri evreler ve farklılaşmalar benziyorsa, bu
adların kullanılması; durum, köken birliğinin belirtisidir. Örneğin, omurgalı şu-
besindeki canlıların embriyo evrelerinde önce solungaç
I. bir türün birden çok yerel adının bulunması yarıkları belirir sonra kaybolur. Bu durum, kara omurgalıla-
II. yerel adların aynı ülkede veya farklı ülkelerde farklı rının (memeliler dahil) suda yaşayan omurgalılardan kö-
türleri ifade etmesi ken aldıklarını gösterir (Şekil 3).
III. yerel adların telaffuzunun zor olması
gibi sorunlardan hangilerini ortadan kaldırmaya yöne-
liktir?
A) Yalnız I B) Yalnız III C) I ve II
D) I ve III E) II ve III

ÇÖZÜM
Bir türün, birden çok yerel adı bulunabilir; yerel adlar aynı
Şekil 3: Omurgalıların embriyonik gelişimlerinde solungaç
ülkede veya farklı ülkelerde farklı türleri ifade edebilir. Bu yarıkları
nedenle sınıflandırmada türün bilimsel adı kullanılarak ka-
rışıklık önlenir ve dil birliği sağlanır. III. Biyokimyasal benzerlik: Canlıların aynı veya benzer
Yanıt: C maddelerden oluşması, bazı işlevler için aynı enzim sis-
temlerinin kullanılması (örneğin, memelilerin çoğunda sin-
dirim için aynı veya benzeri enzim sistemleri etkilidir) bun-
Sınıflandırmanın İlkeleri ların ortak bir kökenden geldiğini gösterir.
Sınıflandırmanın bilimsel olabilmesi için canlılar arasında- Her hayvan türünün kan serumu kendine özgü bir protein
ki akrabalık derecesinin (köken birliğinin) bulunması gere- bileşimine sahiptir. Serum proteinlerinin benzerlik derece-
kir. si, antijen antikor tepkimeleriyle ölçülür. Bu durum aşağı-
daki deneyle gösterilebilir:

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 46


BİYOLOJİ – ÖSS Ortak
Tavşana az miktarda insan serumu enjekte edilirse, insan İLKEL KORDALILAR
serumunun proteinleri tavşan için yabancı olduğundan, Görünüşleri balıklara benzese de çok daha ilkel organiz-
tavşan kanında antikorlar oluşur. Tavşandan alınan kanın malardır. Çift yüzgeçleri, çeneleri, duyu organları ve be-
pıhtılaştırılmasıyla üstte kalan serum kısmı bu antikorları yinleri yoktur. Sindirim sistemi ile sinir kordonu arasında
içerir. Elde edilen bu serum sulandırılıp insan serumu ile notokord denilen basit bir iskelet yapısına sahiptirler. Kı-
karıştırıldığında, insan kanı için antikor olan bu bileşikler, kırdak olan notokord, kuyruktan başın ucuna kadar uzanır.
insan serumundaki antijenlerle tepkimeye girerek bir pıhtı Sırttaki sinir kordonu tüm vücut boyunca uzanır. Bu gru-
(çökelme) meydana getirir. İnsan serumu için antikor içe- bun en önemli örneği amfioksüstür. Bunların dolaşım sis-
ren tavşan serumu, çeşitli hayvanların serumları ile karış- temi kapalıdır, ancak, özelleşmiş yürek bulunmaz. Kanları
tırılarak meydana gelen pıhtı (çökelme) derecesine göre, renksizdir.
canlıların insanla olan akrabalık dereceleri saptanır. İnsa-
na daha yakın olan hayvanların serumları daha fazla çö- OMURGALI HAYVANLAR
kelme meydana getirecektir. Bu testler, alt türler, türler ve
cinslerin birbirinden ayrılmasında kullanılır. Örneğin, gene Yalnız embriyo evrelerinde notokord bulunur, gelişme sı-
bu test yöntemi ile köpek, kedi ve ayı yakın akraba olur- rasında notokordun yerini iç iskeletin merkezi ekseni olan
ken; sığır, koyun, keçi, geyik ve antilop yakın akraba olan omurga alır. Kıkırdak (köpekbalığında) veya kemikten ya-
diğer bir grubu oluşturur. Canlılar arasındaki protein ben- pılmış bir kafatası tarafından korunan gelişmiş bir beyinleri
zerliği DNA daki nükleotit dizilişlerinin (genlerin) ortaklı- vardır. Hemen hemen hepsinin koklama organları ve göz-
ğından ileri gelir. leri bulunur. Kapalı dolaşım sistemleri, odacık sayısı de-
ğişebilen kalpleri vardır. Oksijen taşıyan pigmentleri he-
IV. Fizyolojik benzerlik: Canlıların yaşamsal olaylarının moglobindir ve alyuvarda bulunur.
benzerliğidir. Metabolik olaylar, genetik şifrelere göre üre-
tilen enzimlerle yürütülür. Bu nedenle yaşamsal olayların Omurgalılar beş sınıfta incelenir.
benzerliği akrabalık derecesini belirler.
I. Balıklar: Kıkırdak veya kemikten oluşan iç iskeletleri
ÖRNEK 3 vardır. Köpekbalığı ve pisibalığında iskelet yaşam boyu
kıkırdaktır, notokord daima mevcuttur. Kemikli balıklarda
Aşağıdakilerden hangisinin benzerliğine bakılarak ise kemik yapılı iç iskelet bulunur. Genellikle yüzgeçli ve
canlıların akrabalık derecesi bulunamaz? pullu hayvanlardır. Denizlerde ve tatlı sularda yaşarlar.
A) Enzimlerinin B) Homolog organlarının Dolaşım sistemleri kapalı, kalpleri iki odacıklıdır. Solungaç
C) Yaşadıkları çevrenin D) DNA larının solunumu yaparlar. Alyuvarları oval ve çekirdeklidir. Dış
E) Embriyolojik gelişimlerinin döllenme, dış gelişme görülür. Yumurtalarını suya bırakır-
lar, döllenme ve gelişme suda gerçekleşir.
ÇÖZÜM
Akrabalık, köken birliğinden ileri gelir. Yakın bir geçmişte II. Kurbağalar (Amphibia): Karada ve suda yaşayan çift
ortak bir kökenden gelen canlıların, DNA yapılarında ve hayatlı canlılardır. Larvaları solungaç, erginleri akciğer ve
buna bağlı olarak enzimlerinde, embriyolojik gelişimlerin- deri solunumu yapar. Derileri çıplak, nemli ve kaygandır.
de, organ yapılarında benzerlikler çok olur. Ancak bu can- Beş parmaklı iki çift üyeye sahiptirler. Kalpleri üç
lıların yaşadıkları çevreler farklı olabilir. odacıklıdır, vücutlarında karışık kan dolaşır, vücut ısıları
değişkendir. Akciğerleri basit kese halindedir. Dış döllen-
Yanıt: C me, dış gelişme görülür. Yumurtalarını suya bırakırlar, döl-
lenme ve gelişme suda gerçekleşir. Alyuvarları oval ve
Bilimsel sınıflandırmaya göre canlıların beş büyük âlemi
çekirdeklidir.
ve bunların alt grupları, aşağıda şemalaştırılmıştır.

CANLILAR

Prokaryotlar Ökaryotlar

MONERA ÂLEMÝ PROTÝSTA ÂLEMÝ BÝTKÝLER ÂLEMÝ HAYVANLAR ÂLEMÝ


• Bakteriler MANTARLAR ÂLEMÝ
a. Protozoalar • Maya mantarlarý
• Mavi-Yeþil algler • Kamçýlýlar (Öglena vb.) • Küf mantarlarý
• Silliler (Paramesyum vb.) • Þapkalý mantarlar
• Kök ayaklýlar (Amip vb.)
OMURGASIZLAR KORDALILAR
b. Algler Damarsýz Bitkiler Damarlý Bitkiler
c. Cývýk mantarlar (Ýletim demetleri yoktur.) (Ýletim demetleri • Süngerler
Ör. Karayosunu vardýr.) • Sölenterler
Ör.Hidra
• Solucanlar ÝLKEL
Ör.Yassý, yuvarlak, KORDALILAR OMURGALILAR
halkalý solucan
Damarlý Sporlu Damarlý Tohumlu • Yumuþakçalar • Amfioksüs • Balýklar
Bitkiler Bitkiler Ör.Salyangoz, • Kurbaðalar
Ör. Eðrelti otu midye,ahtapot • Sürüngenler
• Eklem bacaklýlar • Kuþlar
Ör. Böcekler,örüm- • Memeliler
cekler, kabuklular
• Derisi dikenliler
Açýk Tohumlular Kapalý Tohumlular Ör. Deniz yýldýzý,
Ör. Kozalaklýlar deniz kestanesi
(Çamlar)

Tek Çenekliler Çift Çenekliler


• Yapraklarý paralel • Yapraklarý aðsý
damarlýdýr. damarlýdýr.
• Saçak köklüdür. • Kazýk köklüdür.
• Gövdede kambiyum • Ýletim demetleri gövdede
doku yoktur, iletim de- kambiyum halkasýnýn
metleri daðýnýktýr. çevresinde düzenli
Ör. Buðday, lale, orkide, daðýlmýþtýr.
mýsýr... Ör. Elma, badem, ayçiçeði,
bezelye...

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 47


BİYOLOJİ – ÖSS Ortak
III. Sürüngenler: Kara yaşamına uyum sağlamışlardır. 2. Beslenme: Canlıların yaşamsal etkinlikleri için besin
Vücutları su kaybını önleyen keratin pullarla kaplıdır. Ak- gereklidir. Besini sağlama biçimleri farklı olsa da (üretici-
ciğer solunumu yaparlar. Akciğerlerinde yüzey artışı sağ- ler-tüketiciler) her canlı beslenir.
layan bölmeler gelişmiştir. Kalpleri üç odacıklıdır; ancak 3. Solunum: Canlı varlıkların, canlılıklarını sürdürebilme-
karıncık yarım perde ile (timsahta tam perde) bölünmüş- leri için enerjiye gereksinimleri vardır. Enerjiyi ise besin
tür. Vücutlarında karışık kan dolaşır. Değişken ısılı (so- maddelerinin monomerlerini hücrelerinde yıkarak sağlar-
ğukkanlı) canlılardır. İç döllenme, dış gelişme ile çoğalır- lar. Yıkım tepkimelerinde oksijen kullanılıyorsa oksijenli
lar. Yumurtalarında vitellüs (besin) boldur. Embriyonik kat- solunum, kullanılmıyorsa oksijensiz solunum adını alır.
manlar (amnion, koryon, allantoyis) gelişir. Beş parmaklı Tüm canlılar solunumla, kullanabildikleri enerji türünü
iki çift ekstremiteye sahiptirler; ancak yılanlar gibi bazı tür- (ATP) sentezlerler.
lerinde ön ve arka üyeler kaybolmuştur. Sürüngenler, iç
4. Metabolizma: Bir canlıda gerçekleşen biyokimyasal
organları kaburgalar tarafından korunan ilk omurgalılardır.
tepkimelerin tümüne metabolizma denir. Metabolizma
IV. Kuşlar: Vücutları epidermisten oluşan tüylerle kaplıdır. için kısaca “canlının yaşam temposu” dur denebilir.
Tüyler, su kaybını önler, vücut sıcaklığının korunmasına Metabolizma = Anabolizma + Katabolizma
yardımcı olur. Yürekleri dört odacıklıdır. Kirli ve temiz kan
ayrı damarlar içinde vücudu dolaşır ve kalpte birbirine ka- Anabolizma denilen yapım (sentez, özümleme) tepkime-
rışmaz. Vücut sıcaklıkları sabittir. Akciğer solunumu ya- leri, hücrede ATP tüketimine neden olurken, canlının küt-
parlar ayrıca akciğerlere bağlı hava keseleri de gelişmiştir. lesini (ağırlığını) ve hacmini (büyüklüğü) artırır. Örnek:
Ağız uzantısı olarak şekli ve büyüklüğü türlere göre deği- Protein sentezi, yağ sentezi, mitoz bölünme ile hücre sa-
şen gaga bulunur. Kuşların tamamı dişsizdir. Ön üyeleri yısının artması.
kanat olarak farklılaşmıştır ve uçmayı sağlar. İç döllenme, Katabolizma denilen yıkım (yadımlama) tepkimeleri enerji
dış gelişme ile çoğalırlar. Yumurtalarında vitellüs boldur. (ATP) üretimine neden olurken canlının kütlesini ve hac-
Embriyonik katmanlar gelişir. Alyuvarları oval ve çekirdek- mini azaltır. Anabolik ve katabolik tepkimeler bir canlının
lidir. yaşam süresince devam etse de, canlının gençlik, erginlik
ve yaşlılık dönemlerinde hızları değişir. Büyüme (gençlik)
V. Memeliler: Vücutları, kökü alt epidermiste bulunan kıl- evresinde anabolizma katabolizmadan hızlıdır. Hücre sa-
larla kaplıdır. Süt bezleri ve ter bezleri bulunur. Dişleri, yısı artar, organizma büyür. Ergenlik döneminde anabo-
kesici, köpek ve azı dişleri şeklinde farklılaşmış ve çok iyi lizma ve katabolizma eşitlenir. Büyüme durur. Yaşlılık ev-
gelişmiştir. Yürekleri dört odacıklıdır. Temiz ve kirli kan resinde ise anabolizma çok yavaşlar, katabolizma anabo-
vücudu ayrı damarlar içinde dolaşır ve kalpte birbirine ka- lizmadan hızlıdır. Sonuçta metabolizmanın durması ölümü
rışmaz. Sıcakkanlı (sabit ısılı) canlılardır. Akciğerlerde al- getirir.
veoller gelişmiştir. Göğüs ve karın boşluğunu kaslı diyaf- 5. Büyüme: Canlının yapıtaşı olan hücrenin hacimce ve
ram ayırır. Sinir sistemi ve hormon sistemi en ileri dü- sayıca artışına büyüme denir. Tekhücrelilerde hücrenin
zeyde gelişmiştir. Döllenme ana canlıda gerçekleşir (iç hacimce artışı büyüme, sayıca artışı üremedir. Hayvan-
döllenme). Memeliler, plasentalı ve plasentasızlar olmak larda büyüme sınırlıdır. Çokyıllık (odunsu) bitkilerde ise
üzere ikiye ayrılır. Plasentasız memeliler de gagalı sürgendokunun varlığı nedeniyle büyüme yaşam boyu
(platipus), keseli (kanguru) olmak üzere iki çeşittir. Gagalı devam eder.
memelide, döllenmiş yumurta bir süre ana vücudunda ge- 6. Uyarılma – irkilme: Canlının dıştan ve içten gelen bir
lişir sonra kuş yumurtası gibi yuvaya bırakılır. Yumurtadan uyarıya tepki göstermesidir. Canlılar; ancak bu özellikleri
çıkan yavru ana sütü ile beslenir (süt bezi yoktur). Kangu- sayesinde bulundukları ortamın değişen fiziksel, kimyasal
ru gibi keseli memeliler yumurtlamaz, yavru gelişmemiş ve fizyolojik etkenleri karşısında varlıklarını koruyabilirler.
bir şekilde doğar ve ana karnındaki kesede süt bezlerinde Basit yapılı canlılarda uyarı tüm vücut yüzeyi ile algılanır-
salgılanan sütle beslenir. ken, gelişmiş canlılarda belirli uyarılara karşı özelleşmiş
Memelilerin en gelişmiş grubu olan plasentalı memeli- duyu organları gelişmiştir.
lerde, embriyo gelişimini, annenin dölyatağında sürdürür. 7. Hareket: Bir canlının yer ya da durum değiştirmesidir.
Plasenta aracılığıyla anne kanındaki besinlerle beslenir ve Bazı bakteriler, rüzgârla, suyla, toz partikülleri ile pasif
metabolik atıkları yine plasenta aracılığıyla anne kanına (enerji harcamadan) yer değiştirebilirken, diğer canlıların
iletir. tümü hareket için enerji harcarlar.
Memelilerin alyuvarları yuvarlak ve çekirdeksizdir (de- 8. Boşaltım: Canlılarda metabolizma sonucu oluşan za-
ve, lama gibi bazı hayvanlarda oval ve çekirdeklidir). rarlı (ya da fazla) atıkların hücrelerden ve organizmadan
uzaklaştırılmasıdır. Boşaltım yapamayan bir organizmanın
CANLILARIN GENEL ÖZELLİKLERİ yaşama şansı yoktur.
Yaşam belirtileri gösteren her organizma canlıdır. Canlılık 9. Homeostazi: Dış ortam koşullarındaki değişikliklere
belirtilerini tümüyle kaybetmiş olanlar da ölüdür. karşın organizma kendi iç çevresini değişmez tutar. Den-
geli, kararlı, değişmez iç çevre oluşturmaya homeostazi
Tüm canlı organizmalarda ortak olan özellikler: denir. Canlı bulunduğu ortamdaki değişikliklere karşı
uyum yapabildiği (homeostaziyi sağladığı) sürece hayatta
1. Hücresel Yapı: Tüm canlı varlıklar hücre adı verilen
kalabilme şansına sahiptir. Bu özellik ise kalıtsal yapı ile
temel birimlerden meydana gelir. Bazı canlılar birhücreli
kontrol edilir.
olabilirken diğerleri çokhücrelidir. Yüksek yapılı (gelişmiş)
canlılarda, aynı görevi yapmak üzere aynı şekilde farklı- 10. Üreme: Belli bir büyüme sınırına gelen canlının neslini
laşmış hücre toplulukları dokuları oluşturur. Dokular bir devam ettirmek üzere kendine benzer yeni bir canlı mey-
araya gelerek organları, organlar sistemleri, sistemler or- dana getirmesine üreme denir. Türlerin devamı bireyleri-
ganizmayı oluşturur. Bu düzenleme, canlıların bir organi- nin üremesi ile sağlanır. Canlıların evrimleşme sürecine
zasyona sahip olduğunu gösterir. göre eşeysiz ve eşeyli olmak üzere iki çeşit üreme vardır.

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 48


BİYOLOJİ – ÖSS Ortak
ÇÖZÜMLÜ TEST ÇÖZÜM
Homolog yapılar; orijinleri aynı (embriyonik gelişim sıra-
sında köken aldıkları embriyonik hücre tabakası, ekto-
1. Canlıların sınıflandırılması; derm, mezoderm, endoderm gibi), anatomileri benzer, gö-
revleri farklı olabilen yapılardır.
I. canlıları belirli bir sisteme oturtma Atın ön ayağı - balinanın ön yüzgeci - insanın kolu- yara-
II. doğayı daha kolay öğrenilir hale getirme sanın kanadı, mezoderm kökenlidir, anatomileri (iç yapıla-
rı; kemik sayıları, eklemleri) benzer, görevleri ise farklıdır.
III. bilimsel çalışmalarda kolaylık ve birliktelik sağla- Homolog organlardır.
ma Arının kanadı ile sineğin kanadı ise ektoderm orjinlidir.
IV. canlıları dış görünüşlerine göre gruplandırma Anatomik yapıları benzer, görevleri aynıdır. Homolog or-
ganlardır.
amaçlarından hangilerini sağlamaya yönelik bir Serçenin kanadı ile kelebeğin kanadı görevleri aynı olma-
çalışmadır? sına karşın, orijinleri farklı, anatomileri farklıdır. Analog or-
ganlardır.
A) Yalnız I B) Yalnız III C) I ve IV Örümceğin ayakları ile kedinin ayakları da aynı şekilde
analog organlardır.
D) III ve IV E) I, II ve III
Yanıt: D
ÇÖZÜM
Doğadaki canlıların özelliklerine, yaşayışlarına ve akraba-
4. Aşağıda verilen sistematik birimlerinden hangi-
sinde canlı sayısı ve çeşidi en fazladır?
lık derecelerine göre gruplanmasına sınıflandırma (sis-
tematik) denir. A) Cins B) Takım C) Familya
Sınıflandırmanın amacı, canlıları belirli bir sisteme oturta- D) Sınıf E) Tür
rak doğayı anlaşılır kılmak ve bilimsel çalışmalarda hem
kolaylık hem de birliktelik sağlamaktır. ÇÖZÜM
Canlıların dış görünüşlerine göre yapılan sınıflandırma ise Canlý sayýsý ve çeþitliliði artar,
yalnız gözleme dayalı olduğu için bilimsel değildir, bilimsel ortak özellikler azalýr.
olmadığı için de sınıflandırmanın amaçları arasında yer
TÜR ® Cins ® Familya ® Takým ® Sýnýf ® Þube ® Âlem
almaz.
Yanıt: E Canlý sayýsý ve çeþitliliði azalýr,
ortak özellikler artar.

Sınıflandırmada en küçük birim türdür. Tür, ortak atadan


2. Filogenetik sistematikte (bilimsel sınıflandırma) gelen, benzer özellikler taşıyan, doğa koşullarında eşleşip
yerleri belli olmayan X ve Y türünün sistematikte- verimli soylar oluşturabilen canlıların oluşturduğu birimdir.
ki yerleri bu iki canlıda aşağıdakilerden hangisine Birbirine yakın türlerin gruplaşması ile cinsler oluşur. Cins-
bakılarak belirlenemez? lerin ortak özelliklere sahip olanlarının birlikteliği familyayı
oluşturur. Familyalar takımları, takımlar sınıfları, sınıflar
A) Analog organlar B) Anatomik yapılar şubeleri, şubeler âlemi oluşturur.
Aynı familyada yer alan canlılar, örneğin, etoburlar famil-
C) Hücresel yapılar D) Homolog organlar yasında bulunan kedi (felis domesticus) ve köpek (canis
E) Fizyolojik benzerlikler familiaris), sınıflandırmanın familyadan sonraki tüm birim-
lerinde birlikte yer alırlar.
ÇÖZÜM Sınıf (clasis) birimi, kendisinden önceki tüm birimleri kap-
Filogenetik sistematikte canlılar köken (orijin) ilişkilerine, sar, bu nedenle, tür, cins, takım ve familyadan daha fazla
sayı ve çeşitte canlıyı içerir.
evrimsel basamaklarına, akrabalık derecelerine göre sınıf-
landırılır. Canlıların, köken benzerlikleri veya akrabalık de- Yanıt: D
receleri sahip oldukları homolog yapıları, anatomik (iç ya-
pı), fizyolojik (yaşamsal olaylar) ve hücre yapısı benzerlik- 5. Aşağıdakilerden hangisi canlıların ortak özellikle-
leri ile belirlenir. Analog organlara bakılarak evrimsel ak- rinden biridir?
rabalık belirlenemez.
A) Kendi besinini sentezleme
Yanıt: A B) Aktif hareket etme
C) Aerobik solunum yapma
D) Dıştan ve içten gelen uyartılara tepki verme
3. I. Serçenin kanadı - Kelebeğin kanadı E) Eşeyli üreme ile çoğalma
II. Atın ön ayağı - Balinanın ön yüzgeci
ÇÖZÜM
III. İnsanın kolu - Yarasanın kanadı
Kendi besinini sentezleme ototrof organizmaların özelliği-
IV. Arının kanadı - Sineğin kanadı dir. Bazı bakteriler, rüzgâr, su, toz parçacıkları ile pasif yer
V. Örümceğin ayakları - Kedinin ayakları değiştirme özelliğindedir. Bazı canlılar aerobik solunum
yaparken bazıları da anaerobik solunum yapar. Bazı or-
Yukarıda verilenlerden hangileri homolog yapı- ganizmalar eşeysiz üreme ile çoğalırken bazıları eşeyli
lardır? üreme ile çoğalır.
Tüm canlılar dış ya da iç ortamlarından gelen uyartılara
A) I ve II B) I, II ve III C) I, II ve V tepki verirler (irkilme).
D) II, III ve IV E) III, IV ve V Yanıt: D

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 49


BİYOLOJİ – ÖSS Ortak
KONU TESTİ 6. Bilim adamları, uzun süre atnalı yengeci olarak tanı-
nan bir organizmanın aslında örümcek olduğunu
1. Bir türün bireyleri için aşağıdakilerden hangisi saptamışlardır.
yanlıştır? Bu örnek, canlıları sınıflandırırken,
A) Kromozom sayıları aynıdır. I. embriyo gelişimi benzerlikleri
B) Ortak proteinleri vardır. II. morfolojik benzerlikler
C) Genlerinin nitelikleri aynıdır. III. evrimsel köken benzerlikleri
D) Eşleştiklerinde kısır olmayan yavrular oluşturabi-
ile ilgili bulgulardan hangilerinin, araştırmacıları
lirler.
yanıltabileceğini gösterir?
E) Beslenme şekilleri aynıdır.
A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III
D) I ve II E) II ve III
2. I. Ciconia nigra
II. Ciconia alba 7.
III. Motacilla alba Türler
IV. Pinus nigra X Y Z K
Yukarıda tür adları verilen canlılardan hangileri- Cins + – + –
nin protein benzerliği en fazladır? Familya + + + –
Takım + + + +
A) I ve II B) I ve IV C) II ve III
D) II ve IV E) I, II ve III Bir ekosistemde yaşayan X, Y, Z ve K türlerinin ortak
sistematik birimleri tabloda gösterilmiştir.

Tablo verilerine göre aşağıdaki yorumlardan


3. Yandaki grafikte (?) ? hangisi geçersizdir?
yerine, sınıflandırma Etçiller takýmý
biriminin içinde yer Felidae familyasý A) X ve Z nin homolog yapıları fazladır.
alan canlıların, aşa- B) Y ve Z nin ortak proteinleri, Z ve K den daha faz-
ğıdaki özelliklerin- Felis cinsi ladır.
den hangisi yazıla- C) Y ve K, aynı sınıf içerisinde yer alır.
maz? D) X ve Z canlıları eşleştiklerinde verimli soylar oluş-
Sýnýflandýrma birimleri tururlar.
E) X ve K, ortak özellikleri en az olan canlılardır.
A) Birey sayısı B) Bireylerin benzerliği
C) Protein çeşidi D) Tür sayısı 8. I. Canis lupus
E) Gen çeşitliliği II. Pinus nigra
III. Canis dingo
IV. Morus nigra
4. Omurgalı bir hayvanın, kuşlar sınıfından olmadı-
Yukarıda tür adları verilmiş olan canlıların hangi-
ğı, aşağıdaki özelliklerden hangisine sahip olma-
lerinde,
sından anlaşılır?
– protein
A) Akciğer solunumu yapması – gen çeşidi
B) Yavrularını sütle beslemesi – DNA daki baz dizilimi
C) Sıcakkanlı olması benzerliği en fazladır?
D) Etçil beslenmesi
E) Kapalı dolaşım sistemine sahip olması A) I ve II B) II ve III C) III ve IV
D) I ve III E) II ve IV

5. Kozalaklı bir bitkide; 9. – Kalpleri dört odacıklıdır.


I. meyve içinde tohum – Kalbin sol karıncığından çıkan aort sola döner.
II. iletim demeti – Kas yapılı diyaframı bulunur.
III. kambiyum – Azotlu boşaltım maddesi üre ve ürik asittir.
– Olgun alyuvarları çekirdeksizdir.
gibi yapılardan hangileri bulunmaz?
Yukarıda verilen özellikler hangi sınıfa aittir?
A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III
A) Kuşlar B) Sürüngenler C) Memeliler
D) I ve II E) II ve III
D) Balıklar E) Kurbağalar

1.C 2.A 3.C 4.B 5.A 6.B 7.D 8.D 9.C

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 50


TARİH – ÖSS Ortak

ATATÜRK DÖNEMİ TÜRK DIŞ POLİTİKASI

ransı). 5 Haziran 1924’e kadar süren görüşmelerde bir


“Esaslı ıslahat ve gelişme içinde bulunan bir ül- sonuca varılamadı. Türkiye’nin bu bölgede halkoylaması
kenin hem kendisinde, hem çevresinde barış ve isteğine rağmen İngiltere, sorunu Milletler Cemiyeti’ne gö-
huzuru cidden arzu etmesinden daha kolay izah türdü. Sorunu yerinde inceleyen komisyon, çalışmalarını
olunabilecek bir keyfiyet olamaz.” 16 Aralık 1925’te İngiltere’nin lehine sonuçlandırdı. Türki-
Mustafa Kemal ATATÜRK ye bu durumu değiştirmeye çalıştı; ancak içte meydana
gelen Şeyh Sait İsyanı’yla da uğraşmak zorunda kalan
Türkiye’nin bu girişimi sonuçsuz kaldı. 5 Haziran 1926 ta-
Türkiye’nin Dış Politikasının Özellikleri Nelerdir? rihinde yapılan Ankara Antlaşması’yla Türkiye - Irak sınırı,
Musul Irak’ta kalacak şekilde çizildi. Musul’un Irak’a bıra-
Cumhuriyet kurulduğunda, bu yeni ulusal devlet, bağımsız kılmasına karşılık, Türkiye’nin Musul petrollerinden 25 yıl
ve barışçı bir dış politika yürütebilmek için gerekli temeli süre ile yüzde on hisse alması kabul edilmiştir.
atmış bulunuyordu. Türkiye Cumhuriyeti, dış politikasının
temel ilkesi olarak Atatürk’ün deyişiyle “Yurtta sulh, cihan- Önemi: On yıllık savaştan yeni çıkmış Türkiye’nin devrim-
da sulh” ilkesini belirlemiş ve bunu başarıyla uygulamıştır. lere devam etmesi gerekmekteydi. Türkiye bu nedenle İn-
Karşılaşılan dış sorunlar, barışçı yöntemlerle ve karşılıklı giltere ile yeni bir savaşı göze alma hatasına düşmemiştir.
görüşmelerle çözümlenmiştir. Bu tutum da Atatürk döne- Şeyh Sait İsyanı da Türkiye’nin Musul konusunda İngiltere
minde Türkiye Cumhuriyeti’ne dünya devletler topluluğu karşısında zayıflamasına yol açmıştır.
içinde saygın bir yer sağlamıştır.

Atatürk Döneminde Türk Dış Politikasındaki Gelişme-


ler Nelerdir? • Nüfus Mübadelesi Sorunu

• Yabancı Okullar Sorunu Nedeni: Lozan Barış Antlaşması’nda, İstanbul Rumları ile
Batı Trakya Türkleri dışındaki Türkiye’de yaşayan Rumlar-
Nedeni: Lozan Barış Antlaşması’nda, Osmanlı dönemin- la, Yunanistan’da yaşayan Türklerin karşılıklı olarak yer
de açılmış olan yabancı okulların, Türk yasalarına bağlı değiştirmeleri kabul edilmişti. İstanbul’da olabildiğince faz-
olmaları ve Türk Hükümeti tarafından denetlenmeleri ko- la Rum bırakmak isteyen Yunanistan, 30 Ekim 1918’den
şuluyla varlıkları tanınmıştı. Ancak, bazı okullar bu kurala önce İstanbul’da bulunan her Rum’un “yerleşmiş” sayıl-
uymak istemediler ve bağlı oldukları devletlerin elçileri a- ması gerektiğini öne sürmüştür. Türkiye ise bu durumun
racılığıyla Türk Hükümeti’yle görüşmek istediler. Özellikle Türk kanunlarına göre saptanması gerektiğini belirtti. Bu
Fransız okulları tarih ve coğrafya gibi derslerin Türkçe ve durum Türkiye ile Yunanistan arasında gerginliğe sebep
Türk öğretmenler tarafından okutulmasına karşı çıktılar. olmuştur.

Sorunun çözümlenmesi: Türk Hükümeti bu okulları ken- Sorunun çözümlenmesi: 10 Haziran 1930’da Ankara’da
disine muhatap alarak, bu devletlerin elçileriyle görüşme yapılan bir antlaşmayla, yerleşme ve doğum tarihleri ne
yapmayı kesinlikle reddetti. Hükümet bu konuda kararlı olursa olsun, İstanbul Rumları ile Batı Trakya Türklerinin
davranarak kendi belirlediği kuralların geçerli olacağını, bu hepsi “yerleşmiş” kavramının içine alınmış ve her iki ülke-
koşullara uymayan okulların kapatılacağını duyurdu. nin azınlıklarına ait mallar konusunda da düzenlemeler
yapılmıştır.
Önemi: Türk Hükümeti’nin bu sorunu “iç sorun” sayarak
yabancı devletleri işe karıştırmadan çözümlemesi, ba- Önemi: Türkiye bu sorunu da barışçı yollarla çözümlemiş
ğımsız devlet anlayışını korumaya yöneliktir. oldu. 1930’da başlayan Türk - Yunan dostluğu, 1954 Kıb-
rıs sorununun başlamasına kadar sürmüştür.

Türkiye’nin Milletler Cemiyeti’ne Üye Olması (18 Tem-


• Musul Sorunu muz 1932)

Nedeni: Türkiye’yi, İngiltere’yi ve bu devletin mandası al-


tındaki Irak’ı ilgilendiren bu sorun, Lozan Barış Konferan- Anahtar sözcük
sı’nda çözüme kavuşturulamamıştı. Sorun, İngiltere ile
Türkiye arasında görüşülmek üzere sonraya bırakılmıştı. Milletler Cemiyeti: Wilson İlkeleri’nde önerilen bir
barış örgütü olarak Ocak 1919’da Paris Barış Konfe-
Sorunun çözümlenmesi: Türk - Irak sınırı ile ilgili görüş- ransı’nda kurulması kararlaştırılmış, Ocak 1920’de de
meler 19 Mayıs 1924’te İstanbul’da başladı (Haliç Konfe- kurulmuştur.

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 51


TARİH – ÖSS Ortak
Türkiye’nin Milletler Cemiyeti’ne geç katılmasının ne- laşmanın dışında bırakılmış olan Arnavutluk ise, İtalya’nın
denleri şunlardır: etkisinde bir devlet olduğu için bağımsız bir dış politika iz-
leyecek durumda değildi.)
- Cemiyetin, büyük devletlerin çıkarlarına hizmet etmesi
- Cemiyetin, Musul sorununun çözümünde İngiltere’nin Balkan Antantı’nın kurulmasındaki etkenler:
güdümünde hareket etmesi
- Türk - Sovyet ilişkilerinin olumsuz etkilenmesinin isten- - Balkan Antantı, bu ittifakta yer alan devletlerin Balkan-
memesi lardaki sınırlarını korumak için bu bölgedeki yayılmacı
devletlere karşı alınmış bir önlemdir. Bu bölgede yayıl-
macı politikayı izleyen devlet ise Bulgaristan’dı. Bulga-
Anahtar sözcük ristan, bir taraftan Ege Denizi’ne çıkış ararken diğer ta-
raftan da Romanya’nın bir parçası olan Dobruca’yı al-
Türk-Sovyet İlişkileri: Türkiye’nin II. Dünya Savaşı maya çalışıyordu.
öncesinde attığı dış politika adımlarını, Sovyetler Bir- - Mussolini, iktidarı ele geçirdikten sonra izlediği emper-
liği’nin dostluğu ile birlikte ele aldığı gözlenir. Türkiye, yalist politikayla Akdeniz’i bir İtalyan gölü haline getir-
Milletler Cemiyeti’ne girmeden önce, henüz bu örgü- mek istiyordu. İtalya’nın bu politikası, Türkiye’nin yanı
tün üyesi olmayan Sovyetler Birliği’ni bilgilendirmiştir. sıra Yugoslavya ve Yunanistan’ı da endişelendiriyordu.
Sovyetler Birliği de 1934’te örgüte girmiştir. - Almanya’da revizyonist (mevcut statükoyu değiştirmek
isteyen) emeller taşıdığı bilinen Nazi Partisi’nin iktidara
gelmesi de Balkan Antantı’nın kurulmasında etkili ol-
Türkiye’nin Milletler Cemiyeti’ne girmesinin nedeni: muştur.

Türkiye, yaklaşan II. Dünya Savaşı nedeniyle barıştan ya- Sonuç: Balkan Antantı’nın üye devletlerin sınırlarını dış
na olduğunu kanıtlamak ve uluslararası barışa katkıda bu- tehlikelere karşı koruyacak bir mekanizma kuramaması bu
lunmak amacıyla Milletler Cemiyeti’ne üye olmuştur. Katı- örgütün en zayıf yönü idi. Balkan Antantı, 1936 yılından
lım, Milletler Cemiyeti’nin daveti sonucunda gerçekleşmiş- itibaren süratle gelişmeye başlayan büyük devletlerin ikti-
tir. Bu durum Türkiye’nin uluslararası saygınlığının arttığı- sadi ve siyasi yayılma ve nüfuz politikası karşısında çö-
nı gösterir. zülmeye başladı. Balkan devletleri birer birer Almanya ve
İtalya’ya yaklaşmaya başladı. Türkiye Balkan Antantı’nı
ÖRNEK yaşatmak için uğraşmış, ancak Balkan devletleri arasın-
daki görüş ayrılıklarını önleyememiştir. Balkan devletleri
İşgallere karşı bağımsızlık savaşı vererek kurulan Türk son toplantılarını 1940 yılında Belgrat’ta yaparken Ro-
Devleti’nin dış politikadaki temel ilkesi, “yurtta barış, dün- manya’nın parçalanma süreci başlamıştı.
yada barış” anlayışı olmuştur.

Bu bilgiye göre, Atatürk dönemi dış politikasının Montrö Boğazlar Sözleşmesi ( 20 Temmuz 1936)
amaçları arasında, aşağıdakilerden hangisi yoktur? Lozan’da imzalanan Boğazlar Sözleşmesi’nde yer alan
Boğazların silahtan arındırılması hükmü, 1930’ların ulusla-
A) Her türlü silahlanmaya karşı olmak rarası koşulları içinde Türkiye’nin güvenliği ile bağdaşmı-
B) Ulusların eşitliğini savunmak yordu. Türkiye, durumu bir nota ile ilgili devletlere duyur-
C) Yayılmacılığa karşı olmak du. Bunun üzerine Montrö’de bir konferans toplanması ka-
D) Ulusların egemenlik haklarına saygılı olmak rarlaştırıldı.
E) Ulusların bağımsızlığından yana olmak
Katılan Devletler: Türkiye, Bulgaristan, Fransa, İngiltere,
ÇÖZÜM Japonya, Romanya, Sovyetler Birliği, Yugoslavya ve Yu-
nanistan. İtalya, konferansa katılmadığı halde, 1938’de
Atatürk dönemi Türk dış politikasının temel amacı, ülkenin sözleşmeye katıldı.
sınırlarını korumak ve ulusun güvenliğini sağlamaktır. Bu
nedenle her türlü silahlanmaya karşı olması beklenemez. Türkiye’nin amacı: Lozan Boğazlar Sözleşmesi’nin Bo-
Ancak saldırgan amaçlı silahlanmaya karşıdır. Güvenlik ğazların askersizleştirilmesiyle ilgili hükümlerini ve ege-
içinse belli ölçüde silahlanma zorunludur. menlik haklarını sınırlandıran uluslararası komisyon yöne-
Yanıt: A timini kaldırtmaktı.

Sözleşme koşulları: Boğazların güvenliğinden Türkiye


• Balkan Antantı ( 9 Şubat 1934) sorumlu olacaktır. Boğazlardan geçiş özgürlüğüne ilişkin
yeni bir düzenleme yapıldı. Buna göre; savaş zamanında
Türkiye’nin Yunanistan’la olan sorunları da çözüldükten ticaret gemilerinin geçişi, Türkiye savaşta tarafsız ise,
sonra, Balkanlarda iyi ilişkiler içinde olmadığı devlet kal- barış zamanında olduğu gibi serbestçe olabilecektir. Barış
mamıştı. 1929 - 1933 yılları arasında toplanan Balkan zamanında Karadeniz’de kıyısı bulunmayan devletle-
Konferanslarında ve bu konferansların sonucunda 1934’te rin savaş gemilerinin geçişlerine sayı ve büyüklük ba-
Balkan Antantı’nın kurulmasında, Türkiye en etkin rolü kımından sınırlandırma getirilecektir. Karadeniz’e kıyısı
oynayan devlet olmuştur. olan devletlere ise bu sınırlandırma getirilmeyecektir.
Yalnızca geçiş biçimine ilişkin bazı kurallar saptanacaktır.
Katılan Devletler: Türkiye, Yunanistan, Romanya, Yu-
goslavya. (Yayılmacı eğilimleri açığa çıkan Bulgaristan dı- Sonuç: Montrö Boğazlar Sözleşmesi’yle Boğazların dene-
şarıda kalmıştır. Bir Balkan devleti olmakla birlikte, ant- timi Türkiye’ye geçmiştir. Askersiz bölge uygulamalarına

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 52


TARİH – ÖSS Ortak
son verilmiştir. Türkiye’nin katıldığı bir savaş durumunda Sorunun çözümlenmesi: Haziran 1938’de Avrupa’da si-
Boğazlardan savaş gemilerinin geçişi tümüyle Türkiye’nin yasal ilişkilerin son derece gerginleşmesi, anti revizyonist
yetkisine bırakılmıştır. Türkiye’nin katılmadığı bir savaş devletlerin Türkiye’ye ihtiyaçlarını artırmıştır. Bu nedenle
durumunda ise, savaşa katılan devletlerin savaş gemileri- Fransa, Türkiye ile olan bu sorununu bir an önce çözmek
nin Boğazlardan geçişi yasaklanmıştır. Tarafsız devletlerin istemiştir. Temmuz 1938’de yapılan seçimler sonucunda
savaş gemileri ise, barış zamanındaki koşullara uygun o- Sancak’taki Türk topluluğu, 40 milletvekilliğinden 22’sini
larak geçiş özgürlüğünden yararlanabileceklerdir. kazanmış ve meclis Sancak’a “Hatay Devleti” adını ver-
miştir.
Önemi: Türkiye, Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile Boğazlar
üzerindeki egemenlik haklarını güçlendirmiştir. Önemi: Hatay Devleti kurulduktan bir yıl kadar sonra, 29
Haziran 1939’da, son toplantısını yapan meclisin oybirli-
• Sadabat Paktı ( 8 Temmuz 1937) ğiyle verdiği kararla Türkiye’ye katılmıştır. Hatay’ın Türki-
Mussolini’nin önderliği altındaki faşist İtalya’nın 1934 yı- ye’ye katılması, Atatürk dönemindeki Türk dış politikasının
lından sonra Asya ve Afrika’ya sarkma politikası (İtalya’nın son başarısı olmuştur. Hatay, anavatana Atatürk’ün ölü-
Habeşistan’a girmesi) Türkiye’yi, Doğulu devletlerle birlik- münden sonra katılmakla beraber, Misak-ı Milli sınırları i-
te Balkan politikasına benzeyen bir politika izlemeye sevk çinde bulunan bu bölgenin Türkiye içine alınması girişim-
etmiştir. leri Atatürk zamanında başlamıştı. Hatay olayındaki Türk
başarısını, Atatürk döneminde izlenen barışçı dış politika-
Katılan Devletler: Türkiye, İran, Afganistan ve Irak (Pak- nın bir ürünü olarak kabul etmek gerekir.
tın imzalandığı tarihte, Irak hâlâ İngiltere’nin mandası al-
tındaydı. Bu yüzden Irak, İngiltere’nin onayını almıştır.)

Sonuç: Türkiye’nin doğusunu güvenlik altına almaya ça- ÖRNEK


lıştığı bu antlaşma, karşılıklı yardım ve askeri güvenceden
söz etmediği için, bir ittifak antlaşması değildir. Antlaşma İkinci Dünya Savaşı çıkmadan önce Atatürk, “Bir dünya
ile devletler, sınırların dokunulmazlığına uyacaklar, ilgili harbi olacaktır. Bu harp neticesinde dünyanın durumu ve
konularda birbirlerine danışacaklar ve birbirlerine karşı dengesi baştan başa değişecektir. İşte bu sırada doğru
saldırmayacaklardı. Hukuksal bakımdan II. Dünya Savaşı hareket etmesini bilmeyip en küçük bir hata yapmamız
sonrasında da varlığını korumuş olan bu antlaşma, halinde, başımıza mütareke yıllarından daha çok felaket-
1955’te Bağdat Paktı’nın yapılması üzerine değerini ta- ler gelmesi mümkündür.” demiştir.
mamen yitirmiştir.
Atatürk bu sözüyle,
ÖRNEK
I. geçmişten ders alma,
Türkiye Cumhuriyeti hükümetleri, 1925 – 1937 yılları ara- II. savaş ortamından çıkar sağlama,
sında Balkan Antantı’na ve Sadabat Paktı’na öncülük et- III. savaşların getirdiği sonuçları kabullenme
mişlerdir.
yaklaşımlarından hangilerinin gerektiğini vurgulamış-
Aşağıdakilerden hangisi, bu girişimlerin amacı değil- tır?
dir?
A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III
A) Sınırların güvenliğini sağlamak D) I ve II E) II ve III
B) Yurtta barış, dünyada barış ilkesine uymak
C) Komşu devletlerin dostluğunu kazanmak (ÖSS SOS -1 2006)
D) Devletlerarası güç birliği kurmak ÇÖZÜM
E) Komşu devletler arasındaki anlaşmazlıklara çözüm bul-
mak Atatürk, II. Dünya Savaşı’nın çıkacağını çok önceden tah-
(ÖSS – 1986) min ediyordu. Çünkü 1930’lu yılların koşulları yeni bir sa-
vaşa doğru gidişin belirtilerini taşıyordu. I. Dünya Sava-
ÇÖZÜM şı’ndan sonra dünyada ekonomik sorunlar artmıştı ve sö-
mürgecilik siyaseti sona ermemişti. Atatürk, olası bir sa-
Balkan Antantı’nın ve Sadabat Paktı’nın, komşu devletler vaşın dışında kalmanın zorunlu olduğunu düşünüyordu.
arasındaki anlaşmazlıklara çözüm bulma gibi bir amacı Çünkü I. Dünya Savaşı’nın olumsuzlukları ortadaydı. Mü-
yoktur. tarekeden sonra Türkiye paylaşılmış, bağımsızlık elden
Yanıt: E gitmişti. Zorlu bir Kurtuluş Savaşı’ndan sonra Türk milleti
yeniden var olmuştu. Atatürk, savaş dışı kalmamız gerek-
tiğinden söz ederken geçmişten ders almanın gerektiğini
• Hatay Sorunu vurgulamıştır (I). II. Dünya Savaşı, Atatürk’ün ölümünden
sonra 1939’da başladı ve 1945’e kadar sürdü. Bu dönem-
Nedeni: 9 Eylül 1936’da Fransa, Suriye’ye bağımsızlık de Türkiye Cumhuriyeti’nin cumhurbaşkanı İsmet İnönü,
veren bir antlaşma imzalarken, İskenderun Sancağı (Ha- Türkiye’yi savaş dışı tutmayı başardı. Savaşın sona er-
tay) ile ilgili tüm sorumluluklarını da Suriye’ye devrettiğini mesine yakın bir tarihte Türkiye kâğıt üstünde bu savaşa
açıkladı. Türkiye bu durumun, 1921 Ankara Antlaşması’na katılarak, savaş sonrasında Milletler Cemiyeti’nin yerini
aykırı olduğunu öne sürerek itiraz etti. Suriye’ye tanınan alan Birleşmiş Milletlere katıldı. Böylelikle Türkiye barıştan
bağımsızlığın İskenderun Sancağı’na da tanınmasını iste- yana olduğunu bir kez daha göstermiş oldu.
di. Konu, Milletler Cemiyeti’ne taşındı. Yanıt: A

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 53


TARİH – ÖSS Ortak
KONU TESTİ 4. Atatürk, “Esaslı devrim hareketleri içinde bulunan ül-
1. Türkiye Cumhuriyeti’nin Atatürk döneminde görülen kemizin hem kendisinde hem de çevresinde barış ve
özelliklerinden bazıları şunlardır: huzuru arzu etmesinden daha kolay açıklanabilecek
bir durum olamaz.” demiştir.
I. Dünya barışını korumaya çalışma
II. Hiçbir devletin hukukuna saldırmama Atütürk’ün bu sözleri, yeni Türk Devleti’nin,
III. Bağımsızlığını sağlama ve sürdürmede başarılı
olma I. yurtta ve dünyada barış,
II. uluslararası barış kurullarına üyelik,
Bunlardan hangilerinin evrensel sonuçlar ortaya III. Misak-ı Milli’yi tamamlama
çıkardığı savunulabilir?
gibi dış politika ilkelerinden hangileriyle doğru-
A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III dan ilişkilidir?
D) I ve II E) II ve III
A) Yalnız I B) Yalnız III C) I ve II
D) I ve III E) II ve III

2. “Yurtta barış, dünyada barış ilkesini savunan Ata-


türk’ün bu anlayışının,
5. II. Dünya Savaşı öncesinde, 9 Temmuz 1937’de böl-
gesel bir ittifak olarak, İran, Irak, Afganistan ve Türki-
I. Türk ulusunun bağımsızlığının sağlanmasının ye’nin katılımıyla Sadabat Paktı kurulmuştur.
öncelikli olması,
II. dış politikanın sağlam ve kararlı olmasının iç poli- Bu paktın kuruluşunda,
tikada güçlü olmaktan kaynaklanması,
III. dünya uluslarının mutluluğu için çalışmanın kendi I. Almanya ve İtalya’nın Ortadoğu’ya yönelik yayıl-
ulusunun mutluluğunu sağlamaya katkıda bulun- macı politika izlemesi,
ması II. ortak sınırların dokunulmazlığı ve sınırların karşı-
lıklı güvenliğinin istenmesi,
düşüncelerinden hangilerine dayandığı savunu- III. taraf devletlerin ekonomik kalkınmalarını sağla-
labilir? mak için bir ortak pazar oluşturma düşüncesi

A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III durumlarından hangilerinin etkisi olmuştur?


D) I ve III E) II ve III
A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III
D) I ve II E) I ve III

3. - Yunanistan ve Türkiye arasında Rum ve Türk nü-


fusun karşılıklı değiştirilmesi 6. Ağustos 1939’da Almanya ile saldırmazlık paktı im-
- Türkiye’deki yabancı okullar sorununun, “iç so- zalayan Sovyet Rusya, Ekim 1939’da Türkiye’ye,
run” olarak çözümlenmesi Türkiye’nin bağımsızlığını ve egemenliğini tehdit
- Musul’un Türkiye’ye katılması için İngiltere ile dip- edebilecek önerilerde bulunmuştur. Türkiye, bu öne-
lomatik görüşmelerin yapılması rileri reddederek, 19 Ekim 1939’da Ankara’da Türkiye
– İngiltere – Fransa ittifak antlaşmasını imzalamıştır.
Yeni Türk Devleti’nin ilk yıllarında dış politikada
yaşanan bu gelişmeler, aşağıdakilerden hangisiy- Buna göre, aşağıdaki gelişmelerden hangisi bek-
le ilişkilendirilemez? lenebilir?

A) Misak-ı Milli sınırlarının tamamlanmak istenme- A) Türk – Sovyet dostluğunun zayıflaması


siyle B) Türkiye’nin İngiltere ve Fransa’nın yanında sava-
B) Dış politikada tarafsızlık ilkesinin izlenmesiyle şa girmesi
C) Ulus devlet olma özelliğiyle C) Sovyetlerin Türkiye’ye savaş açması
D) Egemenlik hakkının korunmasıyla D) Boğazlar sözleşmesinin yenilenmesi
E) Bağımsız devlet anlayışıyla E) Türk – Alman ilişkilerinin yeniden başlaması
1.C 2.E 3.B 4.C 5.D 6.A

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 54


COĞRAFYA– ÖSS Ortak

COĞRAFİ BÖLGELER – II

Ege Bölgesi: Anadolu’nun batı kısmını oluşturur. Biçimi, ÖRNEK 1


bir üçgene benzer. Bu üçgenin tabanını Ege Denizi kıyıları
Ege Bölümü’nün önemli yüzey şekillerini, doğu batı yö-
oluşturur. Kenarları, içerlere doğru birbirine yaklaşır ve Af-
nünde uzanan dağlar ve bunlar arasında bulunan uzun ve
yon’un doğusunda birleşir.
geniş çöküntü alanları oluşturur.

Buna göre, Ege Bölümü’nde yüzey şekillerinin aşağı-


dakilerin hangisi üzerinde etkili olduğu söylenemez?

A) Kuzeye doğru gidildikçe orman üst sınırının alçalması


B) Deniz etkisinin iç kesimlere kadar sokulması
C) İç bölgelerle kıyı arasında karayolu ulaşımının yapıl-
ması
D) Kıyı ile iç kesimler arasında tarım ürünlerinin benzerlik
göstermesi
E) Korunaklı liman sayısının fazla olması
(ÖSS 2003)

ÇÖZÜM:
– Ege Bölgesi coğrafi özellikleri birbirinden farklı iki bö-
lüme ayrılır. Bunlar: Ege Bölümü’nde yüzey şekillenin kıyıya dik uzanması ne-
– Ege(Kıyı Ege) Bölümü deniyle B, C, D, ve E seçeneklerindeki durumlar görülür.
– İç Batı Anadolu Bölümü’dür. Kıyı Ege’de kuzeye gidildikçe orman üst sınırının alçalma-
sının nedeni enlemdir. Bilindiği gibi ekvatordan kutuplara
Ege Bölümü: Bölgenin batı yarısını kaplar. Bölümün do- gidildikçe bitkinin yükselti sınırı deniz seviyesine yaklaşır.
ğu sınırı Ege ovalarının sona erdiği ya da İç Batı Anadolu Yanıt: A
platolarının başladığı yerde sona erer. Buna bağlı olarak
da bu sınır boyunca Akdeniz ikliminin etkili olduğu alan- b) İklim-Bitki Örtüsü: Ege Bölgesi’nin iki bölümü, iklim ve
lardan, karasal etkilerin belirgin olduğu alanlara geçilir. bitki örtüsü bakımından birbirinden çok farklıdır. Ege Bö-
Ege Bölümü’nün güneyi, yerşekilleri yönüyle farklılıklar lümü’nde ılık ve yağışlı kışları, sıcak ve kurak yazları olan
gösterdiği için bu yer, Menteşe Yöresi olarak ayrılmıştır. Akdeniz iklimi görülür. İç Batı Anadolu’da ise karasal iklim
görülür. Ege Bölümü’nün alçak yerlerinde maki, yüksek
İç Batı Anadolu Bölümü: Bölümde en geniş yeri yüksel- yerlerinde ormanlar bulunur. İç Batı Anadolu’da ise doğal
tisi 800 -1000 m. olan platolarla kaplıdır. Bunların üzerin- bitki örtüsünü bozkır oluşturur.
de 2000 m. yüksekliğine ulaşan dağlar bulunur. İklim ko-
şulları Ege Bölümü’nden çok farklıdır. Bu farklılık en belir-
gin olarak kış aylarının sıcaklıklarında, yağış miktarında
ve yağış rejiminde kendini gösterir.

Uyarı: Ege Bölgesi’nin doğusu ve batısı arasında yü-


zey şekilleri, iklim, bitki örtüsü, toprak özellikleri bakı-
mından büyük farklılıklar vardır. Doğal koşullardaki bu
farklar beşeri ve ekonomik özellikleri de etkilemiştir.

a) Yerşekilleri: Kıyı Ege Bölümü’nün, Büyük Menderes’in


kuzeyinde kalan büyük kısmında yüzey şekillerinin başlıca Uyarı: Ege Bölgesi’nde en fazla yağış alan ve buna
özelliğini kıyıya dik uzanan orta yükseklikteki dağlar oluş- bağlı olarak orman bakımından en zengin olan yer,
turur (Yunt, Madra, Bozdağlar ve Aydın Dağları). Bunların Menteşe Yöresi’dir.
arasında, iç kısımlara doğru uzanan geniş ovalar
(Bakırçay, Gediz, Küçük ve Büyük Menderes) yer alır. c) Nüfus ve Yerleşme: Ege Bölgesi, yüzölçümü küçük
Bölge’nin güneybatısında yer alan Menteşe Yöresi’nde olan bölgelerimizden biri olduğu halde nüfus miktarı birçok
dağların doğrultusu kuzeybatı güneydoğudur. Bölgenin en bölgeden fazladır. Bölge, nüfus miktarında ve nüfus yo-
dağlık olan bu yöresinde bazı küçük ovalar bulunur. ğunluğunda ilk sıralarda yer alır. Bölge nüfusunun 2/3’ü
İç Batı Anadolu’nun en yaygın yeryüzü şeklini platolar Ege Bölümü’nde toplanmıştır. Bu durum, bölümün verimli
oluşturur. Bu platolar üzerinde yer yer orta yükseklikteki tarım alanlarına, iç ve dış ticarette aranan değerli tarım
dağlar ve çoğu faylarla sınırlanmış ovalar bulunur. ürünlerinin yetiştirilmesine, ticaret, sanayi ve turizmin ge-

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 55


COĞRAFYA– ÖSS Ortak
lişmiş olmasına bağlıdır. Ege Bölümü’nde şehirleşme ora- Bölgenin en belirgin özelliklerinden biri de karstik şekille-
nı da çok yüksektir. İç Batı Anadolu’da nüfus az, şehir- rin yaygın olmasıdır. Bölgenin yapısında kireçtaşları geniş
leşme oranı düşüktür. yer kaplar. Yeraltına sızan suların etkisiyle lapyalar, dolin-
ler, polyeler; yeraltı sularının etkisiyle mağaralar, düden
Uyarı: Ege Bölgesi’nin en seyrek nüfuslu yeri Ege Bö- ve obruklar oluşmuştur.
lümü’ndeki Menteşe Yöresi’dir. Bu durum yörenin en-
gebeli olmasının sonucudur. Uyarı: Türkiye’nin %15 ini kaplayan Akdeniz Bölgesi-
nin, yüzölçümüne göre az nüfuslanmasının başlıca ne-
deni dağlık ve engebeli olmasıdır. Bölgedeki dağlar,
d) Ekonomisi: İklim ve yerşekillerinin sonucu olarak böl-
bölgenin diğer bölgelerle ulaşım ve bağlantısını zorlaş-
ge, çok önemli tarım koşullarına sahiptir. Tarımsal üretimi
tırmıştır.
ve tarımdan elde edilen geliri yüksektir. Kıyı Ege Bölü-
mü’nde zeytin, tütün, incir, üzüm, pamuk, turunçgiller ve
çeşitli sebzeler; İç Batı Anadolu’da buğday, arpa, şeker- b) İklim ve Bitki Örtüsü: Bölge genelinde Akdeniz iklimi
pancarı, üzüm ve haşhaş ekilmektedir. görülür. Fakat bazı iklim elemanları bakımından kıyı ke-
Tarım koşullarının kısıtlı olduğu yerlerde hayvancılık simleri ile iç kesimler arasında önemli farklılıklar vardır. Bu
önem kazanmıştır. İç Batı Anadolu’da küçükbaş hayvancı- farklılıklar sıcaklık, yağış miktarı ve yağış rejiminde belir-
lık (koyun, keçi), Menteşe Yöresi’nde arıcılık önemlidir. gin olarak görülür.
Nüfusun fazla olduğu (İzmir-Denizli) kentlerin çevresinde
ise ahır hayvancılığı ile kümes hayvancılığı yaygındır.
Maden bakımından zengin olan bölgede; linyit başta ol-
mak üzere krom, demir, bor, mermer çıkarılmaktadır. Böl-
ge, elektrik enerjisi üretiminde de önemlidir. Elektrik ener-
jisi termik, hidroelektrik ve jeotermal santrallerden sağ-
lanmaktadır. Ege Bölgesi sanayide Marmara’dan sonra
gelir. Sanayi tesisleri daha çok tarım ürünlerine dayalıdır.
Dokuma, zeytinyağı, şeker, şarap, sigara bunlardan bazı-
larıdır. Bölgede ayrıca petrokimya, azot, seramik gibi sa-
nayi kolları da bulunmaktadır
Turizm gelirlerinin yüksek olduğu bölgede deniz turizmi,
sağlık turizmi ile kültür ve doğal güzellikler turizmi önemli-
dir. Bölge sınırları içinde iklim elemanlarında meydana gelen
değişim, bitki örtüsünün de değişmesine yol açmıştır.
AKDENİZ BÖLGESİ Kıyı kesimi, 700-800 m. yüksekliğe kadar makilerle kaplı-
dır; yer yer de meşe ve kızılçam koruları görülür. Bol ya-
Türkiye’nin güneyinde yer alan bölge, Toros Dağları’nın ğışlı ve serin Toros Dağları ise önemli bir orman alanıdır.
batı ve orta kesimlerini, Nur Dağları’nı ve Hatay çukurlu-
ğunu kapsar. c) Akarsu ve Gölleri: Bölgede bulunan başlıca akarsular,
Toroslardan kaynağını alır. Orta Toroslar’dan beslenen
Seyhan ve Ceyhan ırmakları Çukurova’yı geçerek denize
dökülür. Taşeli Platosu’nu derin vadilerle parçalayan Gök-
su, Silifke Ovası’nı oluşturarak denize dökülür. Antalya
Körfezi’nde denize dökülen önemli akarsular Aksu, Köprü
ve Manavgat çaylarıdır. Bölgenin batısındaki Dalaman
Çayı ile Lübnan Dağları’ndan kaynağını alan Asi Irmağı
bölgedeki diğer önemli akarsulardır.
Bölgedeki göllerin çoğu Göller Yöresi’nde toplanmıştır.
Büyük bölgelerimizden biri olan Akdeniz Bölgesi, Antalya
Beyşehir, Eğirdir, Burdur ve Acıgöl, Göller Yöresi’nin baş-
ve Adana Bölümü olarak iki bölüme ayrılmıştır. Bazı özel-
liklerindeki farklılıklar nedeniyle Antalya Bölümü’nde Teke lıca gölleridir.
Yöresi ve Göller Yöresi bulunmaktadır.
Uyarı: Göller Yöresi’ndeki Beyşehir ve Eğirdir gölleri
Antalya Bölümü: Antalya Körfezi’nin iki yanında ve ge- fazla sularını dışarıya gönderdikleri için suları tatlıdır.
nişliği 150 km. olan bir şerit biçimindedir. Doğuda Manav- Burdur ve Acıgöl’ün gidegeni olmadığı için suları tatlı
gat Çayı Vadisi’nden başlar, batıda Köyceğiz Gölü’nün değildir.
batısında sona erer.
Adana Bölümü: Antalya Bölümü’nün hemen hemen iki d) Nüfus ve Yerleşme: Bölgenin başlıca beşeri özellikle-
katı büyüklüğündedir. Coğrafi konum bakımından daha rinden biri, kapladığı alana göre az nüfuslanmasıdır. Nü-
elverişli durumdadır. Bölüm, kuzeybatı ve iç kesimleri Me- fus yoğunluğu, Türkiye ortalamasının altındadır. Bölgenin
zopotamya’ya bağlayan yollar üzerindedir. en seyrek nüfuslu yerleri Teke ve Taşeli yöreleri ile dağlık
alanlarıdır. Buna karşılık Çukurova, Hatay ve Antalya-
a) Yerşekilleri: Bölgenin yüzey şekilleri olarak en belirgin
Alanya arasıdaki kıyı şeridi en kalabalık yerleri oluşturur.
özelliği Toros Dağları’yla kaplı olmasıdır. Toroslar, Alp kıv-
rım kuşağının topraklarımız üzerindeki uzantısı olan genç
dağlardır. Toros Dağları, Akdeniz Bölgesi’nde Batı Toros- Uyarı: Adana Bölümü; tarım alanları daha geniş ve ve-
lar ve Orta Toroslar olarak iki kesime ayrılır. Bu dağları rimli, ulaşım ve sanayisi daha fazla gelişmiş olduğun-
Taşeli Platosu birbirinden ayırır. dan, Antalya Bölümü’nden daha çok nüfuslanmıştır.

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 56


COĞRAFYA– ÖSS Ortak
ÖRNEK 2 Bölge, doğal özellikleri yönünden fazla çeşitlilik göster-
mez. Yüzey şekilleri, iklim, bitki örtüsü ve toprak tipi geniş
Akdeniz Bölgesi’nin genelde engebeli olmasının, aşa-
alanlarda birbirine benzeyen bölge, dört bölüme ayrılır.
ğıdakilerden hangisi üzerinde en az etkili olduğu söy-
Bunlar:
lenebilir?
1. Konya Bölümü: Bölgenin güneybatı kesimini kaplar.
Bölgenin ortak özelliklerini en iyi yansıtan bölümüdür.
A) Nüfus dağılışı
Bölümün en büyük kesimini iki büyük kapalı havza ve
B) Kara ulaşımı
bu havzaları birbirinden ayıran platolar kaplar. Bölge-
C) Bitki örtüsü
nin en az yağış alan bölümüdür.
D) Turizm olanaklarının çeşitliliği
2. Yukarı Sakarya Bölümü: Bölgenin kuzeybatı kesimini
E) Sanayi ürünü çeşitliliği
oluşturur. İklim ve ulaşım koşullarının elverişli olması
(ÖSS 2000)
nedeniyle bölgenin en yoğun nüfuslu bölümüdür. Yu-
karı Sakarya Bölümü’nde tarım, kısal kesimin en
ÇÖZÜM: önemli geçim kaynağıdır. Tahıl üretiminde bölüm,
Konya Bölümü’nden sonra gelir.
Akdeniz Bölgesi’nin engebeli olması başta iklim ve bitki
3. Orta Kızılırmak Bölümü: Bölgenin en büyük bölümü-
örtüsü olmak üzere birçok durumu etkiler. Nüfus dağılışı,
dür. Kızılırmak Irmağı’nın orta çığırı ile Kızılırmak’ın
ulaşım koşulları ve turizm bunlardan bazılarıdır. Sanayi
başlıca kollarından biri olan Delice Irmağı’nın havzası-
ürünlerin çeşidi hammadde kaynaklarına, pazar koşulları
nı kaplar. Bölümde verimli tarım alanları nedeniyle kır
ve enerji kaynakları gibi birçok etkene bağlıdır. Yüzey şe-
nüfusu en fazladır.
killerinin engebeli olması sanayi tesislerinin kuruluş şartla-
4. Yukarı Kızılırmak Bölümü: İç Anadolu’nun en küçük,
rını etkileyebilir, çeşidini etkilemez.
en yüksek ve en engebeli bölümüdür. İç Anadolu’da
Yanıt: E
kış aylarının ortalama sıcaklığı en düşüktür. Bu bölüm,
İç Anadolu Bölgesi’nin ve Türkiye’nin en seyrek nüfus-
e) Ekonomisi: Bölge ekonomisinde tarımın önemi fazla-
lu alanlarından biridir.
dır. Bölgede çalışan nüfusun hemen hemen yarısı, tarım
işleriyle uğraşır. Tarımdan elde edilen gelirlerin yüksek ol-
a) Yerşekilleri: İç Anadolu’nun etrafı dağlarla çevrilidir ve
duğu bölgelerimizden biridir. Bu gelirde buğday ve arpa-
büyük kısmı 1000-1200 m. yükseklikteki platolardan oluş-
nın payı azdır. İklimin olumlu etkileriyle ticari değeri yük-
maktadır. Bölgenin başlıca platoları kuzeybatı kesiminde
sek olan pamuk, susam, yerfıstığı turunçgiller, turfanda
Cihanbeyli ve Haymana; Tuz Gölü’nün güneybatısında
sebze ve meyveler ekilir, seracılık yapılır.
Obruk; kuzeydoğusunda Bozok’tur.
Bölgenin engebeli yapısı koyun ve sığır yetiştirilmesini
Bölgede kıvrımlı dağlar ile volkanik kökenli dağlar bulunur.
engellemiştir. En çok kıl keçisi beslenir. Bölgede arıcılık
Sivrihisar, Sündiken, Elmadağ ve Akdağlar kıvrımlı dağla-
da önemlidir.
ra; Karadağ, Karacadağ, Hasan Dağı, Melendiz ve Erci-
Bölgenin önemli yeraltı kaynakları Keçiborlu’da kükürt,
yes volkanik dağlara örnektir.
Seydişehir ve Akseki’de boksit, Toros ve Nur dağlarında
çıkarılan kromdur.
b) İklim ve Bitki Örtüsü: Bölgede step iklimi görülür. Yıl-
Kıyı kesiminde önemi son yıllarda büyük ölçüde artan bir
lık yağış miktarı en az olan bölgemizdir. Kenar kesimlerin-
gelir kaynağı da turizmdir. Güneşli ve uzun süren yaz dö-
de yıllık ortalama 400 mm. civarında olan yağış miktarı,
nemi, deniz ve plaj turizmini; tarihi yerler ve kültürel değer-
bölgenin orta kesimine doğru azalır ve Tuz Gölü çevresin-
ler bölgedeki diğer önemli turizm kaynaklarını oluşturur.
de ortalama 300 mm. ye düşer. Kış ve ilkbahar mevsimleri
Sanayi kıyıda yoğunlaşmış, özellikle Adana Mersin, İs-
yağışlı, yazlar kuraktır. Konveksiyonel (kırkikindi) yağışla-
kenderun yörelerinde gelişmiş olup çok çeşitlidir. En
rın etkisiyle en fazla yağış ilkbahar mevsiminde düşer.
önemli sanayi kolları dokuma, besin, kimyasal ürünler,
Doğal bitki örtüsü bozkırdır (step). Ormanların tahribiyle
gübre, kâğıt, cam ve demir-çeliktir.
oluşan antropojen bozkırlar, doğal bozkırların etrafını
çevreler. Akarsu boyları ve dağ yamaçlarında ağaçlar gö-
rülür.
İÇ ANADOLU BÖLGESİ
Türkiye’nin orta kesiminde yer alan İç Anadolu Bölgesi,
yüzölçümünün büyüklüğü bakımından, Doğu Anadolu
Bölgesi’nden sonra gelir. Bölge, Türkiye yüzölçümünün
%19,5 unu kaplar.

Uyarı: İç Anadolu Bölgesi’nde yarı kurak iklim özellikle-


rinin ortaya çıkmasındaki temel neden etrafının yüksek
sıradağlarla çevrili olmasıdır. İklim özellikleri, bölgenin
bitki örtüsü, tarım ürünü çeşidi, hayvan türü, ev tipleri,
nüfus ve yerleşme gibi birçok özelliğini belirlemiştir.

c) Nüfus ve Yerleşme: İç Anadolu genişliğine göre az nü-


fuslanmıştır. Nüfus miktarında 2., nüfus yoğunluğunda ise
6. sırada gelir. İç Anadolu Bölgesi’nin de çeşitli yöreleri

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 57


COĞRAFYA– ÖSS Ortak
arasında nüfuslanma bakımından büyük farklar vardır.
Bölgede nüfusun ve yerleşmelerin dağılışı, suya ve tarım
koşullarına bağlıdır. Bu nedenle nüfus, bölgenin daha ya-
ğışlı çevre kesimlerinde, ırmak ve derelerle sulanan dağ
eteklerinde ve tarıma elverişli alanlarında yoğunlaşmıştır.
Bölge nüfusunun %60’tan fazlası kentlerde yaşar.

ÖRNEK 3
İç Anadolu Bölgesi’nin aşağıdaki özelliklerden hangisi
üzerinde yağış azlığının etkisi yoktur?

A) Tarımsal ürün çeşidinin az olması


B) Nüfusun daha çok akarsu vadilerinde toplanması
C) Doğal göllerin bulunması
D) Nadas uygulamasının sürdürülmesi
E) Küçükbaş hayvancılığın sürdürülmesi
Yüzölçümü en büyük, yükseltisi en fazla olan Doğu Ana-
ÇÖZÜM: dolu, dört bölüme ayrılır. Bunlar:

Yağış azlığı; nüfus dağılışında, tarım ürünü çeşidinde, 1. Erzurum-Kars Bölümü: Yurdumuzun en yüksek bö-
hayvan türlerinde ve tarım yöntemlerinde etkilidir. Göl olu- lümüdür. Yüksekliği nedeniyle, Türkiye’nin en soğuk
şumunda yağış azlığının etkisi yoktur. Bu durumun etkisi- ve kışları en uzun geçen yeridir.
ne göre düşünüldüğünde İç Anadolu’da göller oluşmazdı.
Ya da daha az olurdu. 2. Yukarı Fırat Bölümü: İklim koşullarının en elverişli ol-
Yanıt: C duğu bölümdür. Yeraltı zenginlikleri ve çeşitleri, bakı-
mından Türkiye’nin en zengin yeridir.
d) Ekonomisi: İç Anadolu’nun ekonomik bakımdan başlı-
3. Yukarı Murat-Van Bölümü: Doğu Anadolu’nun yük-
ca özelliklerinden biri, Türkiye’nin önemli bir tarım alanı
sek volkanik dağları bu bölümdedir. Bölümün önemli
olmasıdır. Yarı kurak iklime rağmen tarım alanları çok ge-
bir bölümü kapalı havzadır.
niştir. En çok tahıl yetiştirilir. Üretilen toprak ürünlerinin
değerce %38 kadarını tahıl, özellikle buğday ve arpa oluş- 4. Hakkâri Bölümü: Türkiye’nin en engebeli bölümüdür.
turur. Başlıca tarım ürünleri; buğday, arpa, şekerpancarı, Vadi buzulları fazladır. Bölgenin en küçük bölümüdür.
baklagiller, üzüm ve patatestir.
Uyarı: Yükselti, engebelilik ve deniz etkilerinden
Uyarı: İç Anadolu Bölgesi, Türkiye’nin buğday ambarı uzaklık Doğu Anadolu Bölgesi’nin doğal, beşeri ve
olarak ün salmıştır. Bunun bir nedenide ilkbahar yağış- ekonomik özelliklerini doğrudan ya da dolaylı olarak be-
ları ve yaz kuraklığı ile iklimin buğday üretimine elverişli lirleyen üç faktördür.
olmasıdır.
a) Yerşekilleri: Bölgenin yüzey şekillerinin ana özellikleri-
İç Anadolu’da en çok küçükbaş hayvan, özellikle koyun, ni kıvrımlı dağ sıraları ile bunlar arasındaki plato ve çö-
ve tiftik keçisi beslenir. Çünkü bölgenin doğal bitki örtüsü küntü ovaları oluşturur. Dağlar bölgede üç sıra halinde
olan bozkır küçükbaş hayvan beslenmesine elverişlidir. uzanır. Bu sıralar bölgenin orta kesiminde birbirine yakla-
Bölgede sanayi, son yıllarda hızla gelişmektedir. Ülkemi- şır, batıda ve doğuda birbirinden uzaklaşır.
zin toplam sanayi üretiminin %15’ini sağlayan bölgedeki Bölgede, kıvrımlı sıradağlardan başka birbirinden ayrı ko-
başlıca sanayi merkezleri Ankara, Eskişehir, Kırıkkale, niler oluşturan genç volkanik dağlar ve lavlarla kaplı geniş
Konya ve Kayseri’dedir. En önemli sanayi kolları gıda, çi- platolar da yaygındır.
mento, dokuma, lastik, silah, uçak, ilaç ve rafineridir.
İç Anadolu Bölgesi, yeraltı kaynakları bakımından oldukça b) İklim ve Bitki Örtüsü: Karasal iklim özellikleri hâkim-
zengindir. Başlıca yeraltı kaynakları linyit (Ankara), lületa- dir. Kışlar çok soğuk geçer ve uzun sürer. Donma ve karın
şı, krom, bor (Eskişehir), çinko (Kayseri) ve civa (Niğde) yerde kalma süresi uzundur. Yazlar kısa ve sıcak geçer.
dır. Bölgenin güneyine ve batısına doğru sıcaklıklar artar. Yıl-
İç Anadolu, doğal güzellikleri, tarihi ve kültürel değerleriyle lık yağış miktarı ortalama 500-600 mm. dir. Doğal bitki
örtüsü; alçak kesimlerinde bozkır, dağlarda orman ve
turizmde önemli bir yere sahiptir. Nevşehir’deki peribaca-
ları, Ankara, Eskişehir’deki kaplıcalar, Hattuşaş, Yazılıka- yüksek kesimler ile Erzurum-Kars Bölümü’nde çayırdır.
ya, Alacahöyük, Gordiyon gibi tarihi merkezler, Hacı
Bektaş Veli ve Mevlana türbeleri önemli turizm zenginlikle- Uyarı: Yükselti ve deniz etkilerine uzak olması bölgenin
ridir. iklim özelliklerini belirleyen iki temel etkendir. Bu etken-
ler sonucunda bölgede kuvvetli karasallık görülür.
DOĞU ANADOLU BÖLGESİ
Bölge, Türkiye’nin doğusunu oluşturur. Biçimi bir üçgene
Doğu Anadolu’nun bol yağışlı dağları bölgedeki ırmakları
benzer. Tabanı doğu sınırlarımıza dayalı olan bu üçgen,
besleyen bir su deposudur. Birçok akarsu buradan özellik-
batıda Karadeniz ve Güneydoğu Anadolu bölgelerimizin
le Bingöl ve Tunceli Yöresi’ndeki dağlardan doğar. Tür-
arasına sokularak daralır.

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 58


COĞRAFYA– ÖSS Ortak
kiye’nin hidroelektrik üretim potansiyelinin en büyük kıs-
Uyarı: Güneydoğu Anadolu’da yüzey şekillerinin sade
mını, gömük ve çok eğimli vadilerde akan ırmakları (Fırat,
olması tarım alanlarının oranını artırmış, ulaşım koşul-
Aras, Kura) meydana getirir. Doğu Anadolu’da birçok göl
larını kolaylaştırmıştır.
de vardır.

c) Nüfus ve Yerleşme: Doğu Anadolu, nüfusu en seyrek


bölgemizdir. Nüfus miktarı ve nüfus yoğunluğu en son sı-
b) İklim ve Bitki Örtüsü: Bölgede, Akdeniz ikliminin etki-
rada yer alır. Nüfus artış hızı az olan, hatta kırsal nüfusu
leri görülür. Burada da kışlar yağışlı, yazlar kuraktır. Böl-
azalan bir bölgemizdir. Bölgede şehirleşme oranı da dü-
genin doğusuna gidildikçe karasallık artar. Karasal etkiler
şüktür.
dolayısıyla burada kışlar Karadeniz ve Marmara kıyıların-
dan daha soğuktur. Yıllık yağış miktarı bölgenin alçak yer-
d) Ekonomisi: Bölgenin çeşitli bölüm ve yöreleri arasında
lerinde 450-500 mm., yüksek alanlarında 700-800 mm. yi
yüzey şekilleri ve iklim bakımından görülen farklılıklar, bu-
bulur. Bitki örtüsü bakımından en fakir bölgemizdir. Boz-
ralarda tarım etkinlikleri ve toprak ürünleri arasında farkla-
kırlar geniş yer kaplar. Bölgenin doğusuna ve kuzeyine
ra yol açar.
doğru gidildikçe bitki örtüsü artar.
Yerşekillerinin ve iklimin olumsuz koşulları altında tarım
gelişememiştir. Topraklarının ancak %10 u tarıma elveriş-
lidir. Tarımsal etkinlikler, batıdaki ve güneyindeki ovalarda
yoğunlaşmıştır. Bölgede hayvancılık en önemli geçim
Uyarı: Güneydoğu Anadolu Bölgesi yaz mevsiminde,
kaynağıdır. Bölgede büyükbaş hayvancılık, küçükbaş
- sıcaklığın en yüksek,
hayvancılık ve arıcılık yapılmaktadır.
- bağıl nemin en düşük,
- buharlaşma şiddetinin en fazla,
Uyarı: Doğu Anadolu’nun ekonomik bakımdan geri kal- - kuraklığın en şiddetli
masına yol açan nedenlerin başında ulaşım yetersizliği olduğu bölgedir. Bu durum, tarımda sulamaya en çok
gelir. ihtiyaç duyulan bölge olmasına yol açmıştır.

Madenler ve Enerji Kaynakları: Maden bakımından en


zengin bölgedir. Demir, bakır, krom, kurşun, çinko, linyit, c) Nüfus ve Yerleşme: Güneydoğu Anadolu az nüfuslu
kayatuzu çıkarılır. bölgelerimizden biridir. Fakat alanı küçük olduğundan nü-
Keban, Karakaya, Girlevik ve Tercan hidroelektrik santral- fus yoğunluğunda Ege’den sonra (3.) gelir. Bölgede nüfus
leriyle Afşin-Elbistan termik santralinde elektrik üretilir. dağılışı düzenli değildir. Nüfusun dağılışını ve yerleşmele-
Sanayi: Yeterince gelişmemiştir. Başlıca sanayi kolları; et rin yerini, her şeyden önce su kaynakları ve buna bağlı
kombinası, süt ürünleri, şeker, yem, sigara, çimentodur. olarak tarım koşulları belirler.
Bölge genelinde şehirleşme oranı düşüktür. Kentleşme
GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ oranı yörelere göre değişir. Bu oran bölgelerin doğusunda
Güneydoğu Anadolu Bölgesi, ülkemizin güneydoğusunda daha düşüktür. Bölgede, her biri önemli ticaret, sanayi ve
yer alır. Batıdan Akdeniz, kuzeyden ve doğudan Doğu kültür merkezi olan üç şehir vardır. Gaziantep, Şanlıurfa
Anadolu Bölgesi ile çevrilidir. Türkiye’nin en küçük bölge- ve Diyarbakır.
sidir.
d) Ekonomisi: Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin en büyük
gelir kaynağı tarımdır. Bölge, uzun ve etkili yaz kuraklığı-
na ve su sorununa rağmen ekili-dikili alanların oranında 3.
sırada gelir. Ekili-dikili alan bölgenin doğusunda az, batı-
sında fazladır. Ayrıca yarı kurak iklim nedeniyle nadasa
ayrılan tarlalar da fazladır. Bölgede sulanan alanlarda çe-
şitli sebzeler ve endüstri bitkileri, sulanamayan alanlarda
buğday, arpa, darı ve baklagiller (kırmızı mercimek ve no-
hut) ekilir. Bölge, Türkiye’de kırmızı mercimek, pamuk ve
antepfıstığı üretiminde 1. sıradadır.
Bölgedeki Karacadağ volkan kütlesi bölgeyi iki bölüme Güneydoğu Anadolu’da hayvancılık toprak ürünleri kadar,
ayırır. Bunlar Orta Fırat ve Dicle bölümleridir. hatta bazı yörelerde daha önemli geçim kaynağıdır. Böl-
gedeki etkili iklim koşulları sonucunda en çok küçükbaş
1. Orta-Fırat Bölümü: Bölgenin batısını oluşturur. Bö- hayvan (koyun, keçi) beslenir. Hayvancılıkla geçinenlerin
lümde Akdeniz iklimi hissedilir. bir kısmı konargöçerlerdir.
Bölge, Türkiye ölçüsünde bazı önemli yeraltı kaynaklarına
2. Dicle Bölümü: Güneydoğu Anadolu’nun doğu yarısını sahiptir. Bölgenin en önemli yeraltı kaynağı petroldür.
içine alır. Diyarbakır Havzası ve Mardin Eşiği bölüm- Türkiye’de üretilen petrolün tamamına yakını (%99) bu
deki önemli yerşekilleridir. bölgeden çıkarılır. Petrol çıkarılan başlıca yataklar;
Raman, Garzan, Ilısu yöreleridir.
a) Yerşekilleri: Bölgenin yüzey şekilleri sadedir. Burada Sanayi Orta Fırat Bölümü’nde daha çok gelişmiştir. Gazi-
en geniş yeri kaplayan yerşekli platolardır. Bölgenin bu antep büyük sanayi merkezidir. Bölgede tarıma dayalı sa-
özelliği jeolojik olayların sonucudur. Bölgenin doğu yarısı nayi kolları önemlidir. Güneydoğu Anadolu, turizm etkinlik-
daha engebelidir. Karacadağ volkanı ile Mardin Eşiği böl- leri bakımından geri kalmış bölgelerimizden biridir. Bölge-
genin en yüksek yerleridir. de kültür turizmi potansiyeli yüksektir.

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 59


COĞRAFYA– ÖSS Ortak
KONU TESTİ 7. İç Anadolu Bölgesi’nde, aşağıdaki yerşekillerin-
den hangisi yer almaz?
1. Ege Bölgesi’nde dağların kıyıya dik uzanması,
A) Kıvrımlı dağ B) Tektonik göl
aşağıdakilerden hangisini azaltıcı etkide bulunur?
C) Volkan konisi D) Taban seviyesi ovası
E) Karstik şekiller
A) Tarım alanlarını
B) Deniz turizmini
C) Doğal koy ve limanları 8. İç Anadolu Bölgesi’nde un, makarna, bisküvi, bira
D) Yağış miktarını gibi sanayi kollarının yaygın olmasının temel ne-
E) Deniz etkisinin yayılış alanını deni, aşağıdakilerden hangisidir?

A) Nüfusun fazla olması


B) Sulamanın yetersiz olması
2. İncir, tütün, üzüm ve zeytin Türkiye’nin dışsatımında
C) Yerşekillerinin sade olması
(ihracatında) önemli paya sahip olan ürünlerdir.
D) Tarım alanlarının geniş olması
E) İklimin yarı kurak olması
Bu tarım ürünlerinin en fazla üretildiği bölüm,
aşağıdakilerden hangisidir?
9. Doğu Anadolu Bölgesi’nin tarım ve hayvancılık gelir-
A) Antalya B) Kıyı Ege C) Güney Marmara leri düşüktür. Ekili dikili alanların oranı, Türkiye orta-
D) Orta Karadeniz E) Orta Fırat lamasının altında Marmara Bölgesi’nin ise yarısından
azdır.
Bu bilgilerden, Doğu Anadolu Bölgesi ile ilgili,
3. Aşağıdakilerden hangisi, Akdeniz Bölgesi’nde ye- aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir?
tişen ürünlerin, diğer bölgelerimizden daha önce
olgunlaşmasının nedenlerinden biridir? A) Kuraklığın en fazla olduğu bölgedir.
B) Yüzölçümü en büyük olan bölgedir.
A) Yağış miktarının fazla olması C) Yerşekilleri ve iklimi tarıma elverişli değildir.
B) Cephe yağışlarının daha çok görülmesi D) Kuru tarım yöntemi yaygındır.
C) Sıcaklık ortalamasının yüksek olması E) Maden ve enerji üretimi daha fazladır.
D) Yerşekillerinin dağlık ve engebeli olması
E) Sulamalı tarım yönteminin yaygın olması
10. Doğu Anadolu Bölgesi, ülke ekonomisine hayvancılık
alanında büyük katkı sağlamaktadır.
4. Aşağıdakilerden hangisinin üretiminin tamamı,
Akdeniz Bölgesi’ne ait değildir? Bölgenin, aşağıdaki hayvancılık faaliyetleri ve
hayvansal ürünlerden hangisi bakımından ülke
A) Zeytin B) Muz C) Boksit ekonomisine katkısının fazla olduğu söylene-
D) Gül E) Kükürt mez?

A) Dericilik B) Küçükbaş hayvancılık


C) Et üretimi D) Kümes hayvancılığı
5. Aşağıdakilerden hangisi, Akdeniz Bölgesi’nde şid-
E) Arıcılık ve bal üretimi
detli buharlaşma ile ortaya çıkan yaz kuraklığının
sonuçlarından biridir?

A) Rüzgârların şiddetli esmesi 11. Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde endüstri kuruluşla-


B) Seracılığın gelişmiş olması rının çoğu, bölgenin batı kesiminde toplanmıştır.
C) Karstik şekillerin yaygın olması
Bu duruma yol açan temel etmen, aşağıdakiler-
D) Makilerin küçük ve sert yapraklara sahip olması
den hangisidir?
E) Turunçgiller tarımının yapılabilmesi
A) Küçükbaş hayvancılığın yaygın olması
B) Tarıma elverişli ovaların olması
6. İç Anadolu Bölgesi’nde turizmin ve endüstrinin C) Ulaşım yolları üzerinde bulunması
en çok geliştiği bölümler sırasıyla, aşağıdakiler- D) Nüfus yoğunluğunun fazla olması
den hangisinde doğru verilmiştir? E) Akdeniz iklim etkilerinin görülmesi

Turizm Endüstri
A) Yukarı Kızılırmak Yukarı Sakarya 12. Yukarı Fırat, İç Batı Anadolu, Batı Karadeniz ve
B) Orta Kızılırmak Yukarı Sakarya Dicle bölümlerinin, Türkiye ekonomisine aşağı-
C) Yukarı Sakarya Konya daki alanlardan hangisindeki katkıları benzerdir?
D) Yukarı Kızılırmak Orta Kızılırmak
E) Konya Yukarı Sakarya A) Tarım B) Sanayi C) Turizm
D) Ticaret E) Madencilik
1.D 2.B 3.C 4.A 5.D 6.B 7.D 8.E 9.C 10.D 11.C 12.E

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 60


FELSEFE – ÖSS Ortak

DİN FELSEFESİ

Din Felsefesinin Konusu Tanrı’nın Varlığı Sorunu

Bireysel ve toplumsal yönleri olan bir kurum olarak din, 1. Tanrı’nın varlığını kabul edenler
teolojinin (dinbilim, ilahiyat), sosyal bilimlerin ve felsefenin
ilgi alanındadır. Teizm
Teoloji, Tanrı’nın varlığını, niteliklerini, evrenle ve insanla Bu görüşe göre Tanrı, ezeli ve edebi ( öncesiz ve sonra-
olan ilişkilerini açıklamaya çalışır. Bu açıklamalarında kut- sız) dir. Evrendeki her şeyin tek yaratıcısıdır. Evrenle sü-
sal kitaba ve peygamberlerin bildirdiklerine dayanır. Bu rekli ilişki içindedir. Teist düşünürler, Tanrı’nın varlığını
nedenle teoloji dogmatiktir, otoriteye bağımlıdır. açıklamak amacıyla çeşitli kanıtlar öne sürmüşlerdir.
Din felsefesi ise, dinin kavramlarını, temel ilkelerini akılcı
ve kapsamlı bir biçimde düşünmek, irdelemektir. Ayrıca – Ontolojik kanıt: Tanrı kavramının tanımından hareket
her dinin hatta her mezhebin kendine özgü bir teolojisi eder. Tanrı yetkin bir varlık olduğuna göre, biz de tanrı
vardır. Oysa din felsefesi, herhangi bir dine özgü değildir, fikri bulunduğuna göre, Tanrı vardır.
genel olarak din olgusuyla ilgilenir. – Kozmolojik kanıt: Evrenin varlığından hareket eder.
Madem ki evren vardır ve her şeyin de bir nedeni var-
dır, o halde Tanrı da vardır.
– Düzenlilik ve ereksellik kanıtı: Evrende mükemmel bir
Din Felsefesinin Temel Kavramları düzen vardır. Bu düzen belli amaçlara hizmet etmekte-
dir. Düzen ve amaç kendi başına var olmayacağına gö-
Tanrı re Tanrı vardır.
Evrende var olan her şeyin yaratıcısı olduğuna, eşsiz, ön-
cesiz ve sonrasız olduğuna inanılan yüce varlıktır. Deizm
Bu görüşe göre, bu evrenin yaratıcısı, aşkın (trancendant)
Vahiy bir varlık olan Tanrı vardır. Ancak Tanrı, evreni mükemmel
Tanrı’nın buyruklarını peygamberlerine doğrudan ya da bir düzende yarattığı için artık işleyişe müdahale etmez.
melekleri aracılığıyla iletmesidir. Vahiy doğrudan ya da Doğa kendi yasalarına göre işler. Tanrı ile insan arasında
dolaylı olabilir. İslam inancına göre, Tanrı’nın vahyi tüm aracı kurumlara gereksinim yoktur.
peygamberlere yapılmıştır.
Panteizm
Peygamber Bu görüşe göre, Tanrı ve evren bir ve aynıdır. Deizm ve
Tanrı’nın buyruklarını insanlara ileten elçidir. teizmden farklı olarak panteizm, aşkın bir Tanrı anlayışı
yerine içkin bir Tanrı anlayışını kabul eder.
İman
Tanrı’nın buyurduklarına kesin olarak inanmadır. İman, 2. Tanrı’nın varlığını reddedenler
tüm dinlerin temel koşuludur. Tanrı’ya ve buyruklarına ke-
sin inanma ve itaati ifade eder. Ateizm
Bu görüşe göre, Tanrı yoktur, evrenin bir yaratıcıya ge-
İbadet reksinimi de yoktur. Ateizm, teistlerin Tanrı’nın varlığını
Tanrı’ya tapınma, buyruklarını yerine getirmedir. Her dinin kanıtlamak için öne sürdükleri görüşleri çürütmek için çe-
kendine özgü ibadetleri vardır. şitli kanıtlar öne sürer.
– Kötülük kanıtı: Tanrı, mükemmel ve güçlü bir varlıksa
Yüce neden bunca kötülüğü önlemediğinden hareket ederek
İnsanca ölçüleri aşan, üstün nitelikleri olan ulu varlıktır. Tanrı’nın olmadığı öne sürülür.
– Ahlaki gerekçeler kanıtı: İnsanın kendi özünü oluşturan
Kutsal özgür bir varlık olduğundan hareket ederek bu gücünün
Din açısından saygınlığı yüksek, Tanrı ya da peygamber- olmasının Tanrı’nın olmamasını gerektirdiği öne sürü-
ler tarafından kutsanmış olandır. Tanrı’nın peygamberleri lür.
aracılığıyla gönderdiği kitaplar, kutsal olarak nitelendirilir.
3. Tanrı’nın varlığı ya da yokluğunun bilinemeyeceği
öne sürenler
Din Felsefesinin Temel Sorunları
Agnostisizm
Tanrı’nın varlığı, nitelikleri, evrenin yaratılışı ve işleyişi, Bu görüşe göre, Tanrı’nın varlığı ya da yokluğu bilinemez.
vahyin olanağı ve ruhun ölümsüzlüğü gibi konular, din fel- Teistler ve ateistlere göre, agnostisizm tutarsız bir öğreti-
sefesinin temel sorunlarıdır. dir.

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 61


FELSEFE – ÖSS Ortak
Evrenin Yaratılışı Sorunu 2. Din felsefesi; dini tanımlama, açıklama ve anlamlan-
dırmaya, dinsel kavramları felsefi temel üzerinde sa-
Bu sorun çerçevesinde evrenin yaratılmış ya da öncesiz vunma ya da eleştirmeye, dinlerin kullandığı dili çö-
ve sonsuz olup olmadığı türünden sorular üzerine düşünü- zümlemeye yönelik felsefe araştırmalarından oluşur.
lür ve yanıtlamaya çalışılır.
Bu açıklamaya göre, din felsefesinde aşağıdakiler-
den hangisinin oluşması ya da yapılması beklen-
Vahyin Olanağı Sorunu mez?
“Vahiy olanaklı mıdır?” sorusuna verilen yanıtlar çerçeve- A) İnancın karşısında akla öncelik vermek
sinde konu irdelenir. B) Tanrı’nın evrenle ve yaratılmış varlıklarla ilişkisiyle
ilgili din kurallarını temellendirmek
C) Dinin temel inançlarını mantıksal yolla analiz ettik-
Ruhun Ölümsüzlüğü Sorunu ten sonra tutum geliştirmek
D) Din karşısında objektif ve eleştirel bir tavır almak
“Ölüm, bir son mudur, yoksa başka bir yaşamın başlangıcı E) İnanç sistemleri karşısında eşit mesafede durmak,
mıdır?”, “Ruh nedir?”,”Ruhlar âlemi var mıdır?” gibi sorular herhangi birine yakın, diğerini karalayıcı olmamak
çerçevesinde incelenen bir sorundur.
Monoteist (tektanrıcı) dinlere göre ruh, bedenden ayrı ÇÖZÜM
başka bir dünyada da varlığını sürdürebilen, maddi olma-
yan bir varlıktır. Bazılarına göre ise ruh, bedenin bir işlevi- Din felsefesinin temel işlevi, dinsel kavramları analiz etmek
dir ve bedenle birlikte yok olup gider. ve din dogmalarını akılcı ve eleştirel bir açıdan değerlen-
dirmektir. O halde inanç karşısında akla önem verecektir,
Tüm bu sorunlara verilen yanıtlar, birbiriyle ilişkilidir. temel inançları mantıksal yolla analiz edecektir ve inanç sis-
temlerine eşit mesafede kalarak nesnel bir tutum izleyecek-
tir. Ancak din felsefesinin, din dogmalarını temellendirmek
gibi bir işlevi yoktur. Felsefe tarihine bakıldığında yalnızca
skolastik dönemde, felsefeye böyle bir görev yüklendiği gö-
ÇÖZÜMLÜ TEST rülür.

1. Din felsefesi, şu türden sorulara yanıt arar: Yanıt: B


– Bir Tanrı var mıdır?
– Tanrı’nın varlığı kanıtlanabilir veya çürütülebilir mi?
– Dinsel inanç akılsal mı, yoksa akıldışı mıdır?
– Tanrı’nın varlığı ya da var olmayışı, bizim yaşamla-
rımız açısından neyi değiştirir?

Buna göre, din felsefesi için aşağıdakilerden han-


gisi söylenebilir?
3. Dinler, Tanrı’nın var olduğu inancına dayanır. Bu du-
A) Temel görevi, dinsel kavramları analiz etmek ve rumda dinin temellendirilebilmesi için Tanrı’nın varlı-
dinsel inançları değerlendirmek olan bir etkinlik ğının kanıtlanması gerekir. Din felsefesi, “Tanrı’nın
alanıdır. varlığı sorunu”nu temel problem olarak ele alır ve bu
B) İman ve aklı uzlaştırarak inançlarımızı temellen- konuda ileri sürülen görüşlerle varlığına ya da yoklu-
dirmeye çalışan bir alandır. ğuna ilişkin kanıtlamalarda bulunmaya çalışır.
C) Temel ereği öğüt vermek, teselli etmek ve insanla-
ra kurtuluş yolları önermek olan inanç sistemidir. Aşağıdaki yaklaşım ya da disiplinlerden hangisi,
D) Toplumsal yaşamda düzen ve istikrarı sağlamaya bu soruya yanıt bulma çabası gütmez?
çalışan değerler sistemidir.
E) Bilim, din ve felsefe arasındaki farklılıkları sorgula- A) Teizm B) Deizm C) Teoloji
yan düşünsel etkinliktir. D) Panteizm E) Agnostisizm

ÇÖZÜM
ÇÖZÜM
Dinler, Tanrı’nın var olduğu inancına dayalı olduğu için, din
Parçada verilen sorulara baktığımızda, bunların dinin temel felsefesi alanında, Tanrı’nın varlığının gerekçelendirilmesi
kavramlarına, Tanrı’nın varlığı ve inanç sorununa ilişkin ol- gerekir. Oysa dinbilim (teoloji, ilahiyat), Tanrı’nın varlığını ve
duklarını görürüz. O halde din felsefesi, dinsel kavramları dinin tüm dogmalarını gerçekler olarak kabullendiği için,
analiz eden ve din dogmalarını değerlendiren felsefe dalı- temellendirme çabası içine girmez. Zaten din felsefesi ile
dır. Din felsefesinin temel özelliği, felsefenin genel tavrı ola- dinbilim arasındaki temel fark budur. Teizm, deizm ve pan-
rak konusuna eleştirel açıdan yaklaşması, herhangi bir teizm Tanrı’nın varlığını kabul ederken, agnositisizm, Tan-
inanç sisteminden yana olmamasıdır. rı’nın varlığının bilinemez olduğunu savunur.

Yanıt: A Yanıt: C

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 62


FELSEFE – ÖSS Ortak
KONU TESTİ 4. Doğaüstücülüğe göre, doğa dediğimiz şeyden her-
hangi bir bakımdan daha üstün ve yüce bir varlık
vardır.
1. Din felsefesinin amacı öğüt vermek, teselli etmek,
kurtarmak ya da dinin herhangi bir işlevini yüklenmek Bu varlık, aşağıdakilerden hangisidir?
değildir. Onun amacı, felsefi soruşturma aracılığıyla,
insani varlığın belli bir alanına yani dine ve özel ola- A) Tanrı B) Ruh C) Madde
rak dinsel kavram ve inançlara ilişkin anlayışımızı de- D) Düşünce E) Nesne
rinleştirmektedir. Bunun yanı sıra o, bu kavramları ve
inançları akılsal açıdan eleştirir.

Buna göre, din felsefesinin en temel işlevi aşağı-


dakilerden hangisidir?
5. Tanrı’nın, seçtiği insana doğrudan ya da dolaylı ola-
A) Dinin toplumsal yaşam üzerindeki etkilerinin ne ol- rak ilahi bilgiler aktarmasıdır. Tanrı, insanlara iletmek
duğunu araştırmak istediklerini, onlardan beklediklerini bu vasıtayla du-
B) İman ve akıl arasında bir uzlaşma kurarak inançla- yurur.
rımızı temellendirmeye çalışmak
C) Tanrı’nın var olup olmadığı sorununu dinsel dog- Bu parçada belirtilen Tanrı’nın bildirgelerine veri-
malardaki açıklamalarla temellendirmek len ad aşağıdakilerden hangisidir?
D) Dindeki temel kavramları eleştirel açıdan sorgula-
yarak dinin insan yaşamındaki yerinin daha etkin A) Tanrı B) Kutsal C) Vahiy
bir biçimde anlaşılmasını sağlamak D) İman E) Mucize
E) Dinsel yaşamın, insanın tinsel dünyası ve
korkuları üzerindeki etkilerini araştırmak

6. İnsanın kendisini her türlü kuşku ve kaygıdan sıy-


rılmış olarak Tanrı’ya vermesine ve O’na tam bir
güven duymasına verilen ad, aşağıdakilerden han-
gisidir?

A) Tanrı B) Mucize C) Ruh


2. Felsefe, dini temellendirirken kendine özgü yöntem D) İman E) Vahiy
ve araçlar kullanır. Sanata, ahlaka, siyasete yönelttiği
bakış tarzını dine bakışında da sürdürür.

Bu durumda, felsefenin dine yaklaşımında aşağı-


dakilerden hangisinin var olması beklenemez?
7. Kutsal, tanrısallığın ve yüceliğin ifadesi olduğu ve
A) Rasyonel bir bakış açısı geliştirmek dinlerin dokunulmaz kabul ettiği değer, kavram, kişi
B) Geniş kapsamlı ve kuşatıcı bir tutum geliştirmek ve nesnenin niteliğidir.
C) Çelişkili açıklamalardan kaçınmak, tutarlı olmak
D) Konuyu olabildiğince açık seçik ifade etmek Aşağıdakilerden hangisi, bu niteliğine uygun de-
E) Taraflı bir tutumla öznel bir görüş geliştirmek ğildir?

A) Kur’an - cami B) İncil - kilise


C) Tevrat – sinagog D) Mekke – Kudüs
E) Tekke – hacıyağı

3. Doğa yasasına aykırı bir biçimde, doğaüstü bir ale- 8. Tanrı’ya yüklenen üstün, büyük ve kutsal niteliktir.
min sonucunda ortaya çıkan olaydır. Doğal kavram- Erişilmesi güç, saygı ve güven duyulan varlığın özel-
larla açıklanmadığından, insan kavrayışının dışında liğidir.
kalır. Çünkü Tanrı’nın doğa olaylarının akışına mü-
dahalesinin sonucunda gerçekleşir. Bu özelliği ifade eden kavram, aşağıdakilerden
hangisidir?
Burada tanımlanan kavram, aşağıdakilerden han-
gisidir? A) Zekâ B) Yetkin C) Yüce
D) Güzel E) İyi
A) Tanrı B) Mucize C) Vahiy
D) İman E) Yüce

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 63


FELSEFE – ÖSS Ortak
9. Din felsefesi, diğer felsefi disiplinlerde olduğu gibi 13. Tanrı doğal olmayan bir biçimde evrene etki eden bir
çeşitli sorunlara yanıt çabası güder. Bu sorunlara varlık değil, evrenin kendisi ya da süreçleridir. Tanrı,
ilişkin üretilen düşünceler, din felsefesinin kapsamını evrenin her yanına yayılmış, içkin bir varlıktır. Evren-
ve sınırlarını oluşturur. le Tanrı bir ve aynıdır. Her şey Tanrı’dır, Tanrı da her
şeydir. İnsanın kendisi ve sahip olduğu her şey Tan-
Aşağıdaki sorunların hangisi, bu disiplinin kapsa- rı’nın bir parçasıdır. İnsan, bütünüyle Tanrı’ya bağlı-
mın içinde yer almaz? dır, Tanrı’da ortaya çıkar, Tanrı’da yaşar. Bu bakım-
dan hem insanın kendisi hem de evren ilahi niteliğe
A) Tanrı’nın varlığı sahiptir.
B) Ruhun ölümsüzlüğü
C) Evrenin yaratılışı Tanrı’nın varlığı sorununa yanıt arayışta ortaya çı-
D) Vahyin imkânı kan bu yaklaşım, aşağıdakilerden hangisidir?
E) Bilginin kaynağı
A) Teizm B) Deizm C) Panteizm
D) Ateizm E) Agnostisizm

10. Tanrı yaratıcıdır, varoluşla değerin kaynağı ve koru-


yucusudur. Onun gücü her şeye yeter, O her şeyi bi-
lir. Tanrı güç, gerçeklik ve değer bakımından en üs-
tün varlıktır. İnsan, O’nu bilebilir. O’na erişebilir. Tan-
rı, doğanın üstünde ve ötesinde olan varlıktır. 14. K. Jaspers’a göre, “Din, vahye dayanır, felsefede ise
üstün bir güç yoktur. Din, kiliseye bağlılığı gerektirir,
Bu düşünüş, aşağıdakilerden hangisidir? felsefe ise bireyin koşulsuz özgürlüğünü ister. Din
kendi doğrularını olmuş bitmiş dogmalar olarak öne
A) Teizm B) Ateizm C) Deizm sürer, felsefe ise tümüyle dogmalara karşıdır, değiş-
D) Panteizm E) Agnostisizm me ve gelişmeyi temel bir veri olarak kabul eder. Din
insanlara güven vermeye çalışır, felsefe ise aksine
güvensizlik, kuşku, sorgulayıcı bir düşünce alanı
içinde gelişir. Din, öteki dünya ile ilgili olarak Tanrı
sevgisini önerir, felsefe ise yaşadığımız dünyayı ve
11. 17. yüzyılda Fransa ve İngiltere’de ortaya çıkan bu insan sevgisini…”
düşünce akımı, Tanrı’nın evrenin dışında olduğunu,
evreni bir kez planlayıp yarattıktan sonra evrene mü- Bu parçada, felsefeyi dinden ayıran hangi özellik-
dahale etmediğini savunur. Dine akılcı bir açıdan ten söz edilmemiştir?
yaklaşarak boş inanç ve hoşgörüsüzlüğü yıkmaya
çalışır. İnsanları, batıl inançlardan ve dogmalardan A) Değişme ve gelişmelere açık olma
koruyarak din çerçevesinde akıllı, bilgili ve sorumlu B) Her türlü otoriteden bağımsız olma
bir biçimde davranmalarını sağlayacak temel hazır- C) İnsanı ve bu dünyayı anlamayı öncelikli ilke olarak
lar. alma
D) İnsanı tedirgin etse bile yaşamı eleştirel açıdan
Bu felsefi yaklaşım, aşağıdakilerden hangisidir? sorgulama
E) İnsanlara farklı bakış açıları sunma
A) Teizm B) Deizm C) Panteizm
D) Ateizm E) Agnostisizm

15. Tanrı, evrenin dışındadır (aşkındır). Bir saatçinin, sa-


12. Bazı filozoflar, Tanrı’nın varlığını reddetmiş, dinlerin ati üretip zamanı gösterecek biçimde ayarladıktan
tümüne karşı çıkmıştır. Bu filozoflar, akıl yürüterek, sonra saatin dışında ve saatten tamamıyla farklı ol-
tartışarak Tanrı’nın var olamayacağını öne sürmüş- ması gibi Tanrı da evrenden tümüyle farklıdır, evre-
lerdir. Onlara göre Tanrı, insanları suç işlemekten nin dışındadır. Saati üreten saatçinin, saatiyle bir iliş-
alıkoymak, korkutmak için bilge insanların uydurduğu kisi kalmaması gibi Tanrı’nın da evrenle bir ilişkisi
bir varlıktır. yoktur. Tanrı, evreni yarattıktan sonra artık bir daha
ona müdahale etmez.
Bu görüş, aşağıdakilerden hangisiyle adlandırılır?
Bu yaklaşımın Tanrı tanımı, aşağıdakilerden han-
A) Teizm B) Deizm C) Panteizm gisine uygundur?
D) Ateizm E) Agnostisizm
A) Doğa Tanrı B) Mutlak Tanrı C) Tüm Tanrı
D) Egemen Tanrı E) Bilinmeyen Tanrı

1.D 2.E 3.B 4.A 5.C 6.D 7.E 8.C 9.E 10.A 11.B 12.D 13.C 14.E 15.A

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 64


MATEMATİK – ÖSS SAY/EA

İNTEGRAL

BELİRLİ İNTEGRAL ÖRNEK 2

6
dx
f: [a,b] → R integrallenebilir bir fonksiyon ve
∫ x+3 ifadesinin değeri kaçtır?

∫ f(x)dx = F(x) + c olsun.


3

ÇÖZÜM
b
b
F: [a, b] → R ise,
∫ f(x) dx = F(x) | = F(b) − F(a) dır. 6
dx 6 3
∫ x + 3 = ln x + 3 |
a
a = ln 9 − ln 6 = ln dir.
3 2
3
BELİRLİ İNTEGRALİN ÖZELLİKLERİ

a ÖRNEK 3
1.

a
f(x) dx = 0
b

b a ∫ (2x − 5)dx = −28 ve a − b = 4 olduğuna göre,


∫ f(x) dx = −∫ f(x) dx
a
2.
a b a.b çarpımı kaçtır?
b b b
3.
∫ ( f(x) + g(x)) dx = ∫ f(x) dx + ∫ g(x) dx
a a a
ÇÖZÜM

b
b b b

4. k∈R için,
∫ k f(x) dx = k ∫ f(x) dx ∫ (2x − 5) dx = x 2 − 5x |
a
= −28
a
a a
b2 − 5b − (a2 − 5a) = −28
5. a < b < c olmak üzere,
b2 − a2 − 5b + 5a = −28
c b c
b + a = 12
∫ f(x) dx = ∫ f(x) dx + ∫ f(x) dx
a a b
b − a = −4 ten, b = 4 ve a = 8 olup,
a.b = 32 dir.
⎛b ⎞
d ⎜
6.
dx ⎜⎜ ∫f(x) dx ⎟ = 0
⎟⎟
⎝a ⎠
ÖRNEK 4

2
3x 3 + 2x 2 + x + 2
ÖRNEK 1

1
x
dx ifadesinin değeri kaçtır?
4

∫ (3x
2
+ 2x) dx ifadesinin değeri kaçtır? ÇÖZÜM
2
2 3 2 2
3x + 2x + x + 2 ⎛ 2⎞
∫ ∫ ⎜⎝ 3x
ÇÖZÜM 2
dx = + 2x + 1 + ⎟ dx
x x⎠
1 1
4
4 2
∫ (3x
2
+ 2x) dx = x + x 3 2
|2
3 2
= x + x + x + 2ln x |1
= 8 + 4 + 2 + 2ln 2 − (1 + 1 + 1)
2
= 11 + 2ln 2 dir.
= 64 + 16 − (8 + 4) = 68 dir.

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 67


MATEMATİK – ÖSS SAY/EA
ÖRNEK 5 ÖRNEK 8
π
8 2

∫π
(sin2x + cos 2x) dx ifadesinin değeri kaçtır?
∫ 4 − x 2 dx ifadesinin değeri kaçtır?
0
12
ÇÖZÜM
ÇÖZÜM
π
π x = 2 sin t dersek, dx = 2 cos t dt dir.
8
1 1 π
∫ (sin 2x + cos 2x) dx = − cos 2x + sin 2x
2 2 |π
8
2 = 2 sin t ise, t =
2
π 12
12
0 = 2 sin t ise, t = 0 dır.
π
1⎡ π π ⎛ π π ⎞⎤
= ⎢ − cos + sin − ⎜ − cos + sin ⎟ ⎥ 2 2
4 ⎝ 6 ⎠⎦
∫ ∫
2⎣ 4 6
4 − x 2 dx = 4 − 4 sin2 t .2 cos t dt
1⎡ 2 2 3 1⎤ 1
= ⎢− + + − ⎥ = ( 3 − 1) dir. 0 0
2⎣ 2 2 2 2⎦ 4 π π
2 2

ÖRNEK 6
∫0

= 4 cos t .cos t dt = 4 cos2 t dt
0
6
x dx π
∫ x+3
ifadesinin değeri kaçtır?
4
2
⎛ 1 ⎞
π

1 =
2 ∫ (1 + cos 2t) dt = 2 ⎜ t + sin 2t ⎟
⎝ 2 ⎠
|
0
2

0
ÇÖZÜM
⎛π ⎞
= 2 ⎜ + 0 − 0 ⎟ = π dir.
⎝2 ⎠
u2 = x + 3 ise, 2u du = dx
2
x = u − 3 olup, x = 6 için u = 3 ve
x = 1 için u = 2 dir.
6 3 2
x dx (u − 3).2u du ÖRNEK 9

1
x+3
=

2
u
3
3
⎡u ⎤ 3 3 ∫ (x + 1)ln(x + 1) dx ifadesinin değeri kaçtır?

= 2 (u2 − 3)du = 2 ⎢ − 3u⎥
⎢⎣ 3 ⎥⎦
|
2
1
2
⎡ ÇÖZÜM
⎛8 ⎞ ⎤ 20
= 2 ⎢9 − 9 − ⎜ − 6 ⎟ ⎥ = tür.
⎣ ⎝3 ⎠⎦ 3 dx
u = ln(x + 1) , du =
x +1
2
ÖRNEK 7 (x + 1)
dv = (x + 1) dx , v =
2
ln8
(x + 1)2 1
∫ x e x dx ifadesinin değeri kaçtır? ∫ u dv = u. v − ∫ v du = 2
ln(x + 1) −
2 ∫
(x + 1) dx
ln 4 3
(x + 1)2 (x + 1)2 3

ÇÖZÜM ∫ (x + 1)ln(x + 1) dx =
2
ln(x + 1) −
4 |
1
ln 8 1
= 8 ln 4 − 4 − (2ln 2 − 1) = 14 ln 2 − 3 tür.

ln 4
x e x dx integralinde,

u = x , du = dx
x x
dv = e dx , v=e
ÖRNEK 10
∫ udv = u.v − ∫ v du = x.e − ∫ e
x x
dx
5
ln 8 ln 8 x−3
= xe − e | = e (x − 1)|
x x
ln 4
x
ln 4
∫3 x2 − 3x + 2 dx ifadesinin değeri kaçtır?
ln 8 ln 4
=e (ln 8 − 1) − e (ln 4 − 1) = 16 ln 2 − 4 tür.

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 68


MATEMATİK – ÖSS SAY/EA
ÇÖZÜM ÖRNEK 13

x−3 a b 3
+ = den, dx
2
x − 3x + 2 x − 1 x
a = 2 ve b = −1 bulunur.
−2
∫x
1
2
+3
ifadesinin değeri kaçtır?

5 5
x−3 ⎛ 2 1 ⎞
∫x
3
2
− 3x + 2
dx =
∫ ⎝⎜ x − 1 − x − 2 ⎠⎟ dx
3
ÇÖZÜM
5
= 2ln x − 1 − ln x − 2 | 3
dx
3
dx 1 x 3
3
4 ∫x 2
+3
=
∫ 2
x + ( 3)
2
=
3
arctan
3
| 1
= 2ln 4 − ln 3 − (2ln 2 − 0) = ln tür. 1 1
3
1 ⎡ 3 1 ⎤ 1 ⎛π π⎞
= ⎢arctan − arctan ⎥= ⎜ − ⎟
ÖRNEK 11 3 ⎢⎣ 3 3 ⎥⎦ 3 ⎝4 6⎠

Şekilde, d1 ve d2 doğruları f = dır.
36
fonksiyonunun eğrisine A ve
B noktalarında teğettir. ÖRNEK 14
Buna göre, 3
4

∫0 f (x) ( f(x) + f (x)) dx


ı ıı
∫ f(4x − 1) dx = 8 olduğuna göre,
1

ifadesinin değeri kaçtır? 11

ÇÖZÜM ∫3 f(x) dx ifadesinin değeri kaçtır?


4

∫ ( f(x).f (x) + f (x).f (x)) dx


ı ı ıı
ÇÖZÜM
0

( f(x))2 + ( f (x))
2
ı 3
4
=
2 2 | 0 ∫ f(4x − 1) dx = 8 integralinde
1

( ) ⎛
( ) ⎞
2 2
( f(4)) 2 f ı(4) ⎜ ( f(0))2 f ı (0) ⎟ u = 4x − 1 dersek, du = 4 dx ve
= + −⎜ + ⎟ x = 3 için, u = 11
2 2 ⎜⎜ 2 2 ⎟⎟
⎝ ⎠ x = 1 için, u = 3 tür.
3 11
3 ⎛ 1⎞ 1
= 8+ − 8 + ⎟ = 1 dir.
2 ⎜⎝ 2⎠ ∫
1
f(4x − 1) dx = 8 ,
4 ∫ f(u) du = 8 olup,
3
11
ÖRNEK 12
∫ f(x) dx = 32 dir.
3
2

∫0 (6x
5
+ 5x 4 + 4x 3 + 3x 2 + 2x + 1) dx ifadesinin değeri
ÖRNEK 15
kaçtır?
1
⎛ x2 + 1 ⎞
ÇÖZÜM
∫0 d ⎜⎝ e ⎟ ifadesinin değeri kaçtır?

∫ (6x
5 4 3 2
+ 5x + 4x + 3x + 2x + 1) dx ÇÖZÜM
0
2
= x 6 + x5 + x 4 + x3 + x 2 + x | 1
⎛ x +1 ⎞
2 1
∫ d ⎜⎝ e |
2
0 x +1 2
6 5 4 3 2 ⎟=e = e − e = e (e − 1) dir.
= 2 + 2 + 2 + 2 + 2 + 2 − 0 = 126 dır. ⎠ 0
0

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 69


MATEMATİK – ÖSS SAY/EA
ÖRNEK 16 ÖRNEK 19

Şekilde, f fonksiyonunun π
grafiği verilmiştir. 3

∫ tan
3
x dx ifadesinin değeri kaçtır?
0
Buna göre,
2 2

∫ ∫ x f (x) dx
ı
f(x) dx + ÇÖZÜM
−2 −2
ifadesinin değeri kaçtır? π π
3 3

∫ tan ∫ tan x. tan


3 2
ÇÖZÜM x dx = x dx
0 0
2 2 2

∫ f(x) dx + ∫ x f (x) dx = ∫ ( f(x) + x f (x)) dx


π
ı ı
3

∫ tan x(tan
2
−2 −2 −2 = x + 1 − 1) dx
2
= x.f(x) |−2
= 2f(2) + 2f( −2)
0
π
3
= 2.4 + 2.1 = 10 dur.
=
∫ ( tan x(1+ tan
2
x) − tan x dx )
ÖRNEK 17 0
π
tan2 x 3 1
f(x) =
2x + 4
olduğuna göre,
=
2
+ ln ( cos x ) |
0
3
=
2
+ ln − 0
2
x
3
= − ln 2 dir.
4 2

∫ d(f )
−1
(x) ifadesinin değeri kaçtır?
3

ÇÖZÜM ÖRNEK 20

2x + 4 −1 4 2
e −1
f(x) = ise, f (x) = dir. ln(x + 1)
4
x x−2
∫ x+1
dx ifadesinin değeri kaçtır?

∫ d(f )
4 4
| = x 4− 2|
−1 −1 0
(x) = f (x)
3 3
3
= 2 − 4 = −2 dir. ÇÖZÜM

1
u = ln(x + 1) ise, du = dx tir.
ÖRNEK 18 x +1
2
e −1 2
ln(x + 1) u2 2
π
2 ∫ x +1
dx =
∫ u du =
2 |
0

0
cos3 x dx ifadesinin değeri kaçtır? 0
= 2 − 0 = 2 dir.
0

ÇÖZÜM

π π
2 2 ÖRNEK 21

∫ cos ∫
3 2
x dx = cos x .cos x dx
⎧2x + 1 , x < 1 ise,
0 0 f(x) = ⎨
π π ⎩ 4x − 1 , x ≥ 1 ise,
2 2 fonksiyonu veriliyor.

= (1 − sin2 x)cos x dx = (cosx − sin2 x cos x) dx
0
∫0 2

sin3 x
π
1 2
Buna göre,
∫ f(x) dx ifadesinin değeri kaçtır?
|
2
= sin x − = 1− −0 = tür. 0
3 0 3 3

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 70


MATEMATİK – ÖSS SAY/EA
ÇÖZÜM ÖRNEK 24
π
2 1 2
∫0 ( sin x + cos x ) dx ifadesinin değeri kaçtır?
∫ f(x) dx = ∫ (2x + 1) dx + ∫ (4x − 1) dx
0 0 1
1 2 ÇÖZÜM
2
= x + x + 2x − x| 0
2
|1
π π
= 1 + 1 − 0 + 8 − 2 − (2 − 1) = 7 dir.
∫ sin x dx + ∫ cos dx
0 0
π
ÖRNEK 22
π 2 π

4 ∫ ∫
sin x dx + cos x dx + − cos x dx


−1
2x − 1 dx ifadesinin değeri kaçtır? 0 0 π
2
π
π π
| | |
2
= − cos x + sin x − sin x
0 0 π
ÇÖZÜM 2
= 1 − ( −1) + 1 − 0 − 0 + 1 = 4 tür.
1
4 2 4


−1
2x − 1 dx =

−1
2x − 1 dx +
∫ 2x − 1 dx
1
ÖRNEK 25

2 6
1
2 4 ∫ sgn(x − 2) dx ifadesinin değeri kaçtır?
∫ (1− 2x) dx + ∫ (2x − 1) dx
0
=
−1 1 ÇÖZÜM
2
1
4 6 2 6
| |
2
∫ sgn(x − 2) dx = ∫ (−1) dx + ∫ (1) dx
2
= (x − x ) + (x 2 − x) 1
−1
2 0 0 2
1 1 ⎛ 1 1 ⎞ 29 2 6
= − − ( −1 − 1) + 16 − 4 − ⎜ − ⎟ =
2 4 ⎝ 4 2⎠ 2
dir. = −x | + x|
0 2
= −2 + 0 + 6 − 2 = 2 dir.

ÖRNEK 23 ÖRNEK 26
5 4


0
x 2 − 6x + 9 dx ifadesinin değeri kaçtır?
∫ x sgn(x − 1) dx ifadesinin değeri kaçtır?
−1

ÇÖZÜM ÇÖZÜM
5 5 4 1 4


0
x 2 − 6x + 9 dx =

0
x − 3 dx
∫ x sgn(x − 1) dx = ∫ −x dx + ∫ x dx
−1 −1 1
3 5 2 2
x 1 x 4
=
∫ x − 3 dx + ∫ x − 3 dx =− |
+
2 −1 2 1 |
0 3
1 ⎛ 1⎞ 1 15
3 5 = − −⎜− ⎟ + 8 − = dir.
2 ⎝ 2⎠ 2 2

= (3 − x) dx +
0
∫ (x − 3) dx
3
⎛ x ⎞ 3 ⎛x
2 2 ⎞ 5 ÖRNEK 27
= ⎜ 3x −


⎟ +⎜
2 ⎟⎠ 0 ⎜⎝ 2
− 3x ⎟|
⎟ 3

|
4
9
= 9− −0+
2
25
2
⎛9 ⎞ 13
− 15 − ⎜ − 9 ⎟ =
⎝2 ⎠ 2
dir. ∫ a x + 1b dx ifadesinin değeri kaçtır?
1

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 71


MATEMATİK – ÖSS SAY/EA
ÇÖZÜM
ÇÖZÜM
4 2 3 4

∫ ax + 1b dx = ∫ ax + 1b dx + ∫ ax + 1b dx + ∫ ax + 1b dx m
d f(x)
|
m
1 1 2 3 ∫
2
f(x)
= ln f(x)
2
= ln 3
2 3 4
=
∫ 2 dx + ∫ 3 dx + ∫ 4 dx
1 2 3
ln f(m) − ln f(2) = ln 3
f(m)
ln = ln 3
2 3 4 f(2)
= 2x | + 3x|
1 2
+ 4x | 3 f(m)
= 3 ten, f(m) = 12 dir.
= 4 − 2 + 9 − 6 + 16 − 12 = 9 dur. 4

ÖRNEK 28
İNTEGRAL FONKSİYONUNUN TÜREVİ
3

∫ a x + 2b
a x + 2b
dx ifadesinin değeri kaçtır?
0 ∫ f(x) dx = F(x) + c ve
u, v: [a, b] → R iki fonksiyon olsun.
ÇÖZÜM
u(x)

3
a x + 2b
1
a x + 2b
2
a x + 2b
F(x) =
∫ f(t) dt ise,

∫ a x + 2b dx = a x + 2b
∫ ∫
dx + a x + 2b dx
dF
a

= F (x) = u (x). f ( u(x)) tir.


0 0 1 ı ı
3 1 2 3 dx
a x + 2b

+ a x + 2b dx =
∫ 4 dx + ∫ 27 dx + ∫ 256 dx u(x)
2
1 2
0
3
1 2 F(x) =
∫ f(t) dt ise,

|
= 4x + 27x + 256x
0
| 1
|2 dF
v(x)

= 4 + 54 − 27 + 3.256 − 2.256 = 287 dir. = Fı (x) = uı (x).f ( u(x)) − vı (x).f ( v(x)) tir.
dx

ÖRNEK 29
ÖRNEK 31
3

∫x
2
a x b dx ifadesinin değeri kaçtır? x
2

∫e
2
t
1 f(x) = dt olduğuna göre,
2
ÇÖZÜM

3 2 3 f ı (x) in eşitini bulalım.

∫x ∫ ∫
2 2 2
a x b dx = x a x b dx + x a x b dx
1 1 2
ÇÖZÜM
2 3 3 3 3
x 2 2x
=

2
x dx + 2x dx =
3 ∫
2
|
1
+
3 |2 x
2

∫e
2 4
1 2 t ı x
f(x) = dt ise, f (x) = 2xe tür.
8 1 16
= − + 18 − = 15 tir. 2
3 3 3

ÖRNEK 32
ÖRNEK 30
4
x
f : R → R sürekli ve türevli olan bir fonksiyondur.
m
d f(x)
f(x) =
∫ ln t dt olduğuna göre,

2
f(2) = 4 ve = ln 3 olduğuna göre, x
f(x)
2
df
in eşitini bulalım.
f(m) nin pozitif değeri kaçtır? dx

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 72


MATEMATİK – ÖSS SAY/EA
ÇÖZÜM ÇÖZÜM
1 ⎡ x
2
⎤ 1
4 1
⎢d ⎥
∫ ∫ ∫ 2x.e |
x 2 2
e t dt ⎥ = x
dx = e x = e − 1 dir.
f(x) =
∫ ln t dt ise,
2
0
⎢ dx
⎢⎣ 1 ⎥⎦ 0
0

x
df ı 3 4 2
= f (x) = 4x ln x − 2x ln x
dx ALAN HESABI
= 16x3 ln x − 4x ln x = 4x(4x 2 − 1)ln x tir.
1. f : [a, b] → R, y = f(x)
fonksiyonu pozitif değerli, sü-
ÖRNEK 33 rekli bir fonksiyon ise, y = f(x)
2
eğrisi, x = a, x = b ve y = 0
2x
doğruları ile sınırlı bölgenin
∫ e dt
t
alanı,
lim 2 ifadesinin eşitini bulalım. b
x →1 x2 − 1
A=
∫ f(x) dx tir.
ÇÖZÜM a

2
2x
2. f : [a, b] → R, y = f(x)
∫2
e t dt
0
fonksiyonu negatif değerli, sü-
lim de belirsizliği vardır. rekli bir fonksiyon ise, y = f(x)
x →1 x2 − 1 0
eğrisi, x = a, x = b ve y = 0
L’hospital kuralı uygulanırsa,
2
doğruları ile sınırlı bölgenin
2x
alanı,
∫ e dt
t
2
b b
4xe2x
= 2e2 dir.
∫ ∫
lim 2 = lim
2 A= f(x) dx , A = − f(x) dx tir.
x →1 x −1 x →1 2x
a a

3. f : [a, c] → R, y = f(x)
ÖRNEK 34
fonksiyonu [a,b] aralığında
x
2 negatif değerli, [b,c] aralı-
t+4
f(x) =
∫ t + 1 dt olduğuna göre,
2x
ğında pozitif değerli, sürekli
bir fonksiyon ise, y = f(x)
fonksiyonunun eğrisi, x = a,
f(x) fonksiyonunun eğrisine üzerindeki x = 2 apsisli x = c ve y = 0 doğruları ta-
noktadan çizilen teğetin eğimi kaçtır?
rafından sınırlanan bölgele-
ÇÖZÜM rin alanları toplamı,
b c

∫ ∫
2
x A + A = − f(x)dx + f(x) dx tir.
t+4
∫ t + 1 dt ise,
1 2
f(x) = a b
2x
2
ı x +4 2x + 4 4. y = f(x) ile y = g(x)
f (x) = 2
⋅2 ⋅ 2x −
x +1 2x + 1 fonksiyonlarının eğrileri
ı 32 16 16 x1 < x2 olmak üzere, iki
f (2) = − = tir.
5 5 5
farklı noktada kesiştikle-
rinde, bu iki fonksiyonun
eğrileri arasında kalan
ÖRNEK 35
bölgenin alanı,
1 ⎡ x2 ⎤ x
2
⎢ d ⎥
∫ ⎢ dx


t
e dt ⎥ ifadesinin değeri kaçtır?

A=
x
∫ ( f(x) − g(x)) dx tir.
0 ⎣ 1 ⎦ 1

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 73


MATEMATİK – ÖSS SAY/EA
5. y = f(x), y = g(x) ÖRNEK 39
fonksiyonlarının eğrileri
ile x = a ve x = b doğ- f(x) = 2x2 ve g(x )= x3 fonksiyonlarının eğrileri arasın-
da kalan bölgenin alanı kaç birimkaredir?
ruları arasında kalan
bölgenin alanı
b
ÇÖZÜM
A=
∫ ( f(x) − g(x)) dx
a
tir.
x 3 = 2x 2 den,
x = x = 0 ve x = 2 dir.
1 2 3
2
ÖRNEK 36 A=
∫ ( f(x) − g(x)) dx
0
f(x) = 2x3 fonksiyonunun eğrisi, x = 2, x = 4 ve y = 0 2

∫ ( 2x − x3 ) dx
doğruları ile sınırlanan bölgenin alanı kaç birimka- 2
A=
redir?
0
ÇÖZÜM 2 3 x4 2 16 4
A=
3
x −
4 |
0
=
3
− 4 = birimkaredir.
3
4

∫ 2x
3
A= dx
2
4 4
x
= |
2 2
= 128 − 8 ÖRNEK 40

= 120 birimkaredir. f(x) = (x–2)2 ve g(x) = x3 fonksiyonlarının eğrileri ile,


x = 0 ve x = 2 doğruları arasında kalan bölgelerin alan-
ları toplamı kaç birimkaredir?
ÖRNEK 37

f(x) = –3x2 fonksiyonunun eğrisi, x = 1, x = 3 ve y = 0 ÇÖZÜM


doğruları ile sınırlanan bölgenin alanı kaç birimka-
redir? f(x) = (x − 2)2 ve g(x) = x3
ÇÖZÜM f(x) = g(x) ten, x = 1 dir.
1 1

∫ ( f(x) − g(x)) dx = ∫ ((x − 2) − x ) dx


2 3
3 A =
1

A = − −3x 2 dx 0
3 4
0
1 (x − 2) x 1
1 1 ⎛ 8⎞
3 A = − =− − −⎜− ⎟+0|
A=x 3
|
1
= 27 − 1
1 3
7 1 25
4 0 3 4 ⎝ 3⎠

= 26 birimkaredir. A = − = birimkaredir.
1 3 4 12
2 2

∫ ( g(x) − f(x)) dx = ∫ ( x − (x − 2) ) dx
3 2
A =
ÖRNEK 38 2
1 1
4
3 x (x − 2)3 2
⎛ 1 1⎞
f(x) = –x fonksiyonunun eğrisi, x = –2, x = 1 ve y = 0
doğruları ile sınırlanan bölgelerin alanları toplamı kaç
A =
2 4

3 1
= 4−0−⎜ + ⎟
⎝4 3⎠ |
birimkaredir? 41
A = birimkaredir.
2 12
ÇÖZÜM
11
Toplam alan = A + A = birimkaredir.
1 2 2
Alanlar toplamı, A = A + A
1 2
0 1

∫ −x ∫
3 3
A= dx + x dx
−2 0 ÖRNEK 41
4 4
x 0 x 1
A=−
4 | −2
+
4 |
0
f(x) = x 2 − 4x fonksiyonunun eğrisi ile y = 0 doğrusu
tarafından sınırlanan bölgenin alanı kaç birimkaredir?
1 17
A = 4+ = birimkaredir.
4 4

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 74


MATEMATİK – ÖSS SAY/EA
ÇÖZÜM ÖRNEK 44

f(x) = 0 , x 2 − 4x = 0 f(x) = ex fonksiyonunun eğrisi, üzerindeki x = 1 apsisli


noktasından çizilen teğeti ve x = 0 doğrusu tarafından
x = 0 ve x = 4 tür.
1 2 sınırlanan bölgenin alanı kaç birimkaredir?
4 4

∫ ∫
2
A = − f(x) dx = ( − x + 4x) dx
ÇÖZÜM
0 0
3 4
x 64 Teğetin değme noktası, A(1, e) ve eğimi, m = e dir.
A=−
3
+ 2x 2 | 0
=−
3
+ 32
Teğetin denklemi, y = ex tir.
32 Taralı alan,
= birimkaredir. 1

∫ (e − ex ) dx
3 x

0
e 2 1
=e −
x
2
x
0
|
ÖRNEK 42
e e
= e − − 1 = − 1 birimkaredir.
Şekilde, 2 2
f(x) = 2x2 ve g(x) = 9 – x2
fonksiyonlarının grafikleri ve-
rilmiştir.

Buna göre, taralı bölgenin


alanı kaç birimkaredir?

ÇÖZÜM
ÖRNEK 45
2 2
f(x) = g(x) , 2x = 9 − x , x = 3 tür.
f(x) = 2x2 fonksiyonunun eğrisi ve y = 2x + 4 doğrusu
3 tarafından sınırlanan bölgenin alanı kaç birimkaredir?
Taralı alan =
∫ ( g(x) − f(x)) dx
0
ÇÖZÜM
3
3
∫ (9 − 3x ) dx = 9x − x3 |
2
=
0 2x 2 = 2x + 4 ten,
0
x = −1 ve x = 2 dir.
= 9 3 − 3 3 = 6 3 birimkaredir. 1 2
Taralı alan,
2

∫ ( 2x + 4 − 2x ) dx
2

−1
ÖRNEK 43
2 3 2
f(x) = x3 fonksiyonunun eğrisi, y = 1, y = 8 ve x = 0
= x 2 + 4x −
3
x
−1
|
doğruları tarafından sınırlanan bölgenin alanı kaç 16 ⎛ 2⎞
= 4+8− − ⎜ 1 − 4 + ⎟ = 9 birimkaredir.
birimkaredir? 3 ⎝ 3⎠

ÇÖZÜM

3
y = x ise, x = 3 y dir.
8
ÖRNEK 46
A=
∫ f(y) dy
1 Şekilde,
8 f(x) = 2 x fonksiyonunun
3 3 8
A=
∫ 3 y dy =
4
y y |1
eğrisi ile g(x) = 2x – 4 doğ-
1 rusunun grafikleri verilmiştir.
3
A= [8.2 − 1] = 45 birimkaredir. Buna göre, taralı bölgenin
4 4
alanı kaç birimkaredir?

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 75


MATEMATİK – ÖSS SAY/EA
ÇÖZÜM ÇÖZÜM
8
2x = ten, x = 2 dir.
f(x) = g(x) ise, x
2 x = 2x − 4 ten, 4.2
A = = 4 birimkaredir.
1 2
x = 4 tür.
2
Taralı alan, e 2
8 e
4 4 A =
2 ∫ x
dx = 8 ln x |
2

0
2 x dx −

2
(2x − 4) dx
2
2

= 8 ⎡⎣ln e − ln 2⎤⎦
4 4
x x − ( x − 4x )
4 A = 16 − 8 ln2 birimkaredir.
=
3 0
| 2
2
| 2
Taralı alan, A1 + A2 = 20 – 8ln2 birimkaredir.
32 20
= − [16 − 16 − (4 − 8)] = birimkaredir.
3 3 ÖRNEK 49

Şekilde, f ve g fonksiyonları-
nın türevleri olan fı ve gı
fonksiyonlarının grafikleri ve-
rilmiştir.
f fonksiyonunun yerel
ÖRNEK 47 ekstremum noktaları; A(0,3),
B(4, 12) ve g fonksiyonunun
yerel ekstremum noktaları;
C(0,–1), D(4, 16) dır.

Buna göre, taralı alan kaç


birimkaredir?

ÇÖZÜM
4
Şekilde, f fonksiyonunun grafiği verilmiştir. A1, A2, ve A3
∫ ( g (x) − f (x)) dx = ( g(x) − f(x))|
4
ı ı
A=
bulundukları bölgelerin alanlarını göstermektedir. 0
c 0
= g(4) − f(4) − [ g(0) − f(0)]
A1 = 16 br2, A2 = 6 br2 ve
∫ f(x) dx = 30 olduğuna göre,
a = 16 − 12 − ( −1 − 3) = 8 birimkaredir.

A3 kaç birimkaredir? ÖRNEK 50

f(x) = sinx ve g(x) = cosx fonksiyonlarının eğrileri,


ÇÖZÜM π 5π
x = ve x = doğruları arasında kalan bölgenin
4 4
c 0 b c alanı kaç birimkaredir?


a
f(x) dx =

a
∫ ∫
f(x) dx + f(x) dx + f(x) dx
0 b
ÇÖZÜM

= 16 + ( −6) + A = 30 dan, f(x) = sin x ve g(x) = cos x ise,


3
sin x = cos x
A = 20 birimkaredir.
3 π 5π
x = ve x = tür.
1 4 2 4

4
Taralı alan,
∫ ( f(x) − g(x)) dx
π
ÖRNEK 48
4
8 5π
Şekilde, f(x) = fonksi- 4 5π
x
yonunun eğrisi, ∫ |
( sin x − cos x ) dx = ( − cos x − sin x )
π
4

π
y = 2x, x = e2 ve y = 0 doğ- 4
4
ruları tarafından sınırlanan
bölgenin alanı kaç 2 2 ⎛ 2 2⎞
= + −⎜− − ⎟ = 2 2 birimkaredir.
birmkaredir? 2 2 ⎝ 2 2 ⎠

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 76


MATEMATİK – ÖSS SAY/EA
ÖRNEK 51 ÖRNEK 54

f(x) = lnx fonksiyonunun eğrisi, y = 0, x = 0 ve y = 2 Şekilde, f(x) = x3 + 1 ve


doğruları arasında kalan bölgenin alanı kaç birimka- g(x) = x3 fonksiyonlarının
redir? grafikleri verilmiştir.
A1 ve A2 bulundukları böl-
ÇÖZÜM
gelerin alanlarını göster-
y mektedir.
y = ln x ise, x = e dir. A1 = A2 olduğuna göre,
Taralı alan,
2 2 a kaçtr?
∫ ∫
y
f(y) dy = e dy
0 0
2 ÇÖZÜM
=e
y
|
0
2
= e − 1 birimkaredir.
a a
a
A =
1 ∫ ( f(x) − g(x)) dx = ∫ dx = x|
0 0
0
=a

ÖRNEK 52
a a
x4 a a4
2
f(x) = x + 4 ve g(x) = x fonksiyonlarının eğrileri ile 2 A =
2 ∫ g(x) dx =

3
x dx =
4 |
0
=
4
x = 0 ve x = 2 doğruları tarafından sınırlanan bölgenin 0 0
alanı kaç birimkaredir? a
4
A = A ise, a = ten, a = 3 4 tür.
1 2 4
ÇÖZÜM

2
Taralı alan,
∫ ( f(x) − g(x)) dx
0
2

∫ (x + 4 − x 2 ) dx
2 ÖRNEK 55
=
0
2 Şekilde, f(x) = x3 fonksiyonu
= 4x |
0
= 8 birimkaredir. ile g doğrusunun grafikleri
verilmiştir.

Buna göre, taralı bölgenin


ÖRNEK 53 alanı kaç birimkaredir?

Şekilde, f fonksiyonu-
nun grafiği verilmiştir. ÇÖZÜM

8 3
f(x) = x ve g(x) = 2x + 4 ten,
Buna göre,
−2
∫ f(x) dx
3
x = 2x + 4 , x = 2 dir.
ifadesinin değeri Taralı alan,
kaçtır? 2

∫ (2x + 4 − x ) dx
3
ÇÖZÜM
0
4 2
x
2
= x + 4x −
4 |
0
= 8 birimkaredir.

ÖRNEK 56
8 2 6 8

∫ f(x) dx = ∫ f(x) dx + ∫ f(x) dx + ∫ f(x) dx


−2 −2 2 6
f(x) = ex ve g(x) = e–x fonksiyonlarının eğrileri,
y = 0, x = –1 ve x = 1 doğruları tarafından sınırlanan
bölgenin alanı kaç birimkaredir?
= A − A + A = 4 − 4 + 2 = 2 dir.
1 2 3

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 77


MATEMATİK – ÖSS SAY/EA
ÇÖZÜM ÇÖZÜM

0 0
x4 0
∫ ∫ −x |
3
A = f(x) dx A = dx = − = 4 birimkaredir.
1 1 4 −2
−1 −2
0 0 0
0 0
A =
1 ∫ e x dx = e x | −1
A =
2 ∫ f(y) dy = −
∫ 3 y dy = −
3 3
4
y y |
−1
−1 −1 −1
1 3
A = 1− A = birimkaredir.
1 e 2 4
1 1 19
1 1 Taralı alanlar toplamı, A + A = birimkaredir.
A =
2 ∫ g(x) dx =
∫ e − x dx = −e− x . | 0
= 1−
e
1 2 4
0 0
2
Toplam alan, A + A = 2 − birimkaredir.
1 2 e

ÖRNEK 59

a
Şekilde, f(x) = fonksiyo-
ÖRNEK 57 x
nunun grafiği ile y = x, y = 0
Şekilde, f ve g fonksiyonla- ve x = e2 doğruları verilmiştir.
rının grafikleri verilmiştir. 3a
A1 ve A2 bulundukları böl- Taralı bölgenin alanı bi-
2
gelerin alanlarını göster- rimkare olduğuna göre,
mektedir.
A1 = 10 br2 ve A2 = 6 br2 a kaçtır?
olduğuna göre,

4
ÇÖZÜM

∫ ( f(x) − g(x)) dx ifadesinin değeri kaçtır?


0 f(x) =
a
ve y = x ise,
x
a
ÇÖZÜM = x ten, x = a dır.
x
4 2 4 A ( a, a ) olup,
∫ ( f(x) − g(x)) dx = ∫ ( f(x) − g(x)) dx + ∫ ( f(x) − g(x)) dx
0 0 2
A =
a. a a
= birimkare,
1 2 2
2 4 2
e
=

0
( f(x) − g(x)) dx − ∫ ( g(x) − f(x)) dx
2
A =
2 ∫
a
x
= a ln x |
e2

a
a
= 2a − ln a birimkaredir.
2
a
= 10 − 6 = 4 tür.
a a 3a 2
+ 2a − ln a = den, a = e dir.
2 2 2

ÖRNEK 58

Şekilde, f(x) = –x3 fonksi-


ÖRNEK 60
yonunun grafiği verilmiştir.
Şekilde,
Buna göre, taralı alanla-
rın toplamı kaç birimka- f(x) = x2 ve g(x) = 8 x
redir? fonksiyonlarının grafikleri
verilmiştir.

Buna göre, taralı bölgenin


alanı kaç birimkaredir?

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 78


MATEMATİK – ÖSS SAY/EA
ÇÖZÜM 4. x = f(y), x = g(y)
bağıntılarının eğrileri ile
2
f(x) = g(x) ise, x = 8 x , x = 4 tür. y = a, y = b doğrularının
4 sınırladığı bölgenin y
Taralı alan,
∫ ( g(x) − f(x)) dx
0
ekseni etrafında 360°
döndürülmesiyle oluşan
4
⎛ dönel cismin hacmi,
x ⎞ 4
3

∫ (8 ) dx = ⎜ 16 x |
2
= x −x x− ⎟
⎝ 3 3 ⎠ 0
0 b


V = π ⎡⎣ f (y) − g (y)⎤⎦ dy birimküptür.
2 2
128 64 64
= − = birimkaredir.
3 3 3 a

ÖRNEK 61
HACİM HESABI
y = 2 x fonksiyonunun eğrisi ile, x = 2 ve y = 0 doğ-
ruları tarafından sınırlanan bölgenin, x ekseni etrafın-
da 360° döndürülmesiyle oluşan dönel cismin hacmi
1. y = f(x) fonksiyonunun kaç birimküptür?
eğrisi, x = a, x = b ve y = 0
doğruları ile sınırlanan
ÇÖZÜM
bölgenin x ekseni etrafında
360° döndürülmesiyle olu- 2
şan dönel cismin hacmi,
b

V = π f 2 (x) dx
0

2
V = π f (x) dx birimküptür. 2
a

V = π (2 x )2 dx
0
2
2

V = π 4x dx = π 2x 2 | 0
= 8π birimküptür.
0
2. x = f(y) bağıntısının
eğrisi, y = a, y = b ve x = 0
doğruları ile sınırlanan
ÖRNEK 62
bölgenin y ekseni etrafın-
da 360° döndürülmesiyle f(x) = sinx fonksiyonunun eğrisi, x = 0, x = π ve y = 0
oluşan dönel cismin hac- doğruları arasında kalan bölgenin, x ekseni etrafında
mi, 360° döndürülmesiyle oluşan dönel cismin hacmi kaç
b birimküp olur?


2
V = π f (y) dy birimküptür.
a ÇÖZÜM

3. y = f(x), y = g(x) ∫
V = π sin2 x dx
0
fonksiyonlarının eğrileri ile
π
x = a, x = b doğrularının π
sınırladığı bölgenin x ek- V=
2 ∫
(1 − cos 2x) dx
0
seni etrafında 360° dön-
π⎛ 1 ⎞ π π(
dürülmesiyle oluşan dönel
cismin hacmi,
V= ⎜ x − sin 2x ⎟
2⎝ 2 ⎠ | 0
=
2
π − 0 − 0)
2
π
V= birimküp olur.
b 2

V = π ⎡⎣ f (x) − g (x)⎤⎦ dx birimküptür.
2 2

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 79


MATEMATİK – ÖSS SAY/EA
ÖRNEK 63
ÇÖZÜM
2
f(x) = x , g(x) = x fonksiyonlarının eğrileri arasında
kalan bölgenin x ekseni etrafında 360° döndürülme- 8
y = 2x ve y = ise,
siyle oluşan dönel cismin hacmi kaç birimküp olur? x
8
2x = ten, x = 2 dir.
x
ÇÖZÜM 2

2
f(x) = x ve g(x) = x ise,
V = π (2x)2 dx
1 ∫
0
2
x = x ten, x = 1 dir. 4x 3 2 32
1 V =π
1 3 | =
3
π birimküp

∫ ( g (x) − f (x)) dx
2 2 0
V=π 4
64 ⎛ 64 ⎞ 4
0
1
V =π
2 ∫x 2
dx = π ⎜ −
⎝ x ⎠
⎟ |
2
= 16π birimküp

) dx = π ⎛⎜ x x ⎞
2 5 1
∫ (x − x
2
V=π
4
⎝ 2
− ⎟
5 ⎠ 0 | V =V +V =
80
π birimküp olur.
0 1 2 3
⎛ 1 1⎞ 3
V = π⎜ − ⎟ = π birimküptür.
⎝ 2 5 ⎠ 10

ÖRNEK 64

b 2 2
Şekilde, y = a −x
a ÖRNEK 66
fonksiyonunun eğrisi ile,
x = 0 ve y = 0 doğruları ta- Şekilde, f fonksiyonunun
rafından sınırlanan bölge eğrisi, x = 2 ve y = 0 doğ-
verilmiştir. rularının sınırladığı bölge-
nin alanı A = 6 birim-
Taralı bölge, y ekseni et- karedir.
rafında 360° döndürüldü-
ğünde oluşan dönel cis- 2
min hacmi kaç birimküp
∫ ( f(x) − 2)
2
dx = 16 oldu-
olur?
0
ÇÖZÜM ğuna göre,

b 2 a
2 taralı bölge, x ekseni etrafında 360° döndürüldüğünde
2 2 2 2
y= a − x ise, x = 2 (b − y ) oluşan dönel cismin hacmi kaç birimküp olur?
a b
b b 2
a
∫ ∫b
2 2 2
V = π x dy = π 2
(b − y ) dy ÇÖZÜM
0 0
2
πa2 ⎛ 2 y ⎞ b πa ⎛ 3 b ⎞
3 2 3
V=
b
⎜b y −
2 ⎝
⎟ =
3 ⎠ 0 b ⎝2
⎜b − |
3 ⎠
⎟ ∫ ( f(x) − 2) dx = 16
0
2 2 2 2 2
V = πa b birimküp olur.
3

0
f 2 (x) dx − 4 f(x) dx +

0
∫ 4 dx = 16
0
ÖRNEK 65 2

∫f
2
(x) dx − 4.6 + 8 = 16 dan,
8
Şekilde, y = fonksiyonu- 0
x
2
nun eğrisi, y = 2x, x = 4 ve
∫f
2
y = 0 doğruları tarafından (x) dx = 32 dir.
sınırlanan bölge verilmiştir. 0
2


Taralı bölge, x ekseni et- 2
V = π f (x) dx = 32π birimküp olur.
rafında 360° döndürülür-
se, oluşan dönel cismin 0
hacmi kaç birimküp olur?

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 80


MATEMATİK – ÖSS SAY/EA
ÇÖZÜMLÜ TEST ÇÖZÜM

x = 3 sin t ise, dx = 3 cos t dt


a π
1. ∫ (3x
2
)
− 6x + 3 dx = 64 olduğuna göre,
3 = 3 sin t , t = ve 0 = 3 sin t , t = 0
2
π
1
3 2
x dx 3 sin t.3 cos t dt
a kaçtır? ∫
0 9−x 2
=

0 9 − 9 sin2 t
A) 2 B) 3 C) 4 D) 5 E) 6 π
2
ÇÖZÜM

= 3 sin t dt elde edilir.
0
a

∫ (3x
2
− 6x + 3 dx = 64 ) Yanıt: B

1 2

∫x
2
a 4. − 1 dx ifadesinin değeri kaçtır?
3
x − 3x + 3x
2
| 1
= 64
0
3 2
a − 3a + 3a − 1 = 64
A) 6 B) 5 C) 4 D) 3 E) 2
3
(a − 1) = 64 ten, a = 5 tir.
ÇÖZÜM
Yanıt: D 2 1 2

∫ ∫ ∫
2 2 2
x − 1 dx = (1 − x ) dx + (x − 1) dx
0 0 1
π
⎛ x ⎞ 1 ⎛x
3 3 ⎞ 2
∫ sin
3
2.
0
x dx ifadesinin değeri kaçtır? = ⎜x −


⎟ +⎜
3 ⎟⎠ 0 ⎜⎝ 3
− x⎟
⎟ 1

| |
1 8 ⎛1 ⎞
1 2 4 = 1 − + − 2 − ⎜ − 1⎟ = 2 dir.
A) 0 B) C) D) 1 E) 3 3 ⎝3 ⎠
3 3 3 Yanıt: E
ÇÖZÜM
5. f : R → R , sürekli ve türevli bir fonksiyondur. f fonksi-
π π yonunun eğrisi, A(1,–2) ve B(2,4) noktalarından
geçmektedir.
∫ sin ∫ sin
3 2
x dx = x .sin x dx
2

∫ f (x) dx ifadesinin değeri kaçtır?


0 0 ı
Buna göre,
π π

∫ ∫
2 2 1
= (1 − cos x) sin x dx = (sin x − cos x sin x) dx
0 0 A) –2 B) 2 C) 4 D) 6 E) 8
3 π
cos x 1 ⎛ 1⎞ 4
= − cos x +
3 | 0
= 1− − −1 + ⎟ =
3 ⎜⎝ 3⎠ 3
tür. ÇÖZÜM

2
Yanıt: E 2
∫ f (x) dx = f(x) |
ı
= f(2) − f(1)
1
1
3 = 4 − ( −2) = 6 dır.
x dx
3. ∫
0 9 − x2
integralinde, x = 3sint dönüşümü yapı- Yanıt: D

2
lırsa, aşağıdaki integrallerden hangisi elde edilir? x

∫ ( e − 1) dt
t
π π π
3 2 2 6. lim 2x ifadesinin değeri kaçtır?
x →2 x2 − 4
A)
∫ 0
sin t dt B)

0
3 sin t dt C)

0
3 cos t dt

e4 − 1 e4 − 1
π π A) B) C) e4 − 1
6 2 2 4

∫ 9 sin ∫ 9 cos
2 2
D) t dt E) t dt e2 − 1 e4 + 1
D) E)
0 0 2 2

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 81


MATEMATİK – ÖSS SAY/EA
ÇÖZÜM 9. Grafik,
2
f(x) = ax2 + bx + c para-
x
bolüne aittir.
∫ (e − 1) dt
t

2x 0 Buna göre, taralı böl-


lim te belirsizliği vardır. genin alanı kaç
2 0
x →2 x −4
birimkaredir?
x2

∫ (e − 1) dt ( )
t ⎛ x2 ⎞ 2x
2x ⎜ e − 1⎟ − 2 e − 1
lim 2x = lim ⎝ ⎠
2 2x
x →2 x −4 x →2
4 4 4
A) 2 B) 3 C) 4 D) 6 E) 9
4(e − 1) − 2(e − 1) e − 1
= = dir.
4 2
Yanıt: A ÇÖZÜM

1 2
π
f(x) = (x − 3) dir.
3
2
3
7. ∫0
1 + sin2x dx ifadesinin değeri kaçtır?
Taralı alan,
1
∫ 3 (x − 3)
2
dx
0
1 3 1
A) 0 B) 1 C) 2 D)
1
2
E)
3
2
=
9
(x − 3)
3
|
0
=
9
[0 − ( −27)] = 3 birimkaredir.

ÇÖZÜM Yanıt: B
π π
2 2

∫0 ∫0
2 2
1 + sin 2x dx = cos x + 2 sin x cos x + sin x dx
10. Şekilde f fonksiyonu-
nun eğrisi,
π π
2 2
x = 3, x = 6 ve y = 0
doğrularının sınırla-
∫0 ∫0 cos x + sin x dx
2
= (cos x + sin x) dx =
dığı bölgenin alanı
24 birimkare olduğu-
π na göre,
2 π

=
∫0 ( cos x + sin x ) dx = ( sin x − cos x ) |0
2
2

1 − 0 − (0 − 1) = 2 dir.
∫ f(3x) dx ifadesi-
1
nin değeri kaçtır?
Yanıt: C
A) 4 B) 6 C) 8 D) 12 E) 18

π
8. ∫ x cos x dx ifadesinin değeri kaçtır?
0
ÇÖZÜM

A) –2 B) –1 C) 1 D) 2 E) 3 ∫ f(x) dx = 24 tür.
3
ÇÖZÜM 2

u = x ise, du = dx
∫ f(3x) dx int egralinde, u = 3x dönüşümü yapılırsa,
1
dv = cos xdx ise, v = sin x du
π π
du = 3 dx , dx = olur.
π 3
∫ x cos x dx = x sin x| − ∫ sin x dx
0
0
0
x = 1 için, u = 3 ve x = 2 için, u = 6 dır.
2 6
1 1
= x sinx + cos x
π
|
0
= 0 − 1 − (0 + 1) = −2 dir. ∫
1
f(3x) dx =
3 ∫
f(u) du = ⋅ 24 = 8 dir.
3
3

Yanıt: A Yanıt: C

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 82


MATEMATİK – ÖSS SAY/EA
KONU TESTİ x+2
6. f(x) = fonksiyonu veriliyor.
2x − 3

x 4

∫ ∫ d(f )
2 −1
1. f(x) = (3t − 12t − 4) dt biçiminde f fonksiyonu veri- Buna göre, (x) ifadesinin değeri kaçtır?
0 1
liyor.
A) 1 B) 2 C) 3 D) –3 E) –2
f(x) = 0 denklemini sağlayan x değerlerinin top-
lamı kaçtır?

A) 3 B) 4 C) 5 D) 6 E) 8 3
⎛ 36 − x 2 − 3 x ⎞ dx ifadesinin değeri kaçtır?
7. ∫0 ⎜⎝ ⎟

A) 2π B) 3π C) 4π D) 6π E) 9π
10
2. ∫ f(x) dx = 20 olduğuna göre, e
4
1 + lnx
∫ 1 − ln x dx integralinde, x = e
6
8. 2t
dönüşümü yapı-
2
2 e

∫ ( f ( 4x + 2) + 2) dx ifadesinin değeri kaçtır?


1
lırsa, aşağıdaki integrallerden hangisi elde edilir?

2 2 2
2t + 1 2t 2t + 1 2t + 1
A) 5 B) 6 C) 7 D) 9 E) 11 A) 2
∫1 1 − 2t
e dt B)
∫1 1 − 2t
dt C) 2
∫1 1− 2t dt
2 4
2t + 1 2t 2t + 1
D)
∫1 1 − 2t
e dt E)
∫2 1− 2t dt
π
2
3. ∫
π
1 + cos 2x dx ifadesinin değeri kaçtır?
9. Şekilde, f fonksiyonunun eğ-
6
risi ile, y = 6 ve x = 0 doğru-
larının sınırladığı bölgenin
alanı 10 birimkare olduğuna
2 1 göre,
A) B) 2 C) D) 1 E) 2 2
2 2
4

∫0 f(x) dx ifadesinin değeri

4 kaçtır?
⎛ 1 ⎞
4. ∫1 ⎜ 2x + 1 +

⎟ dx ifadesinin değeri kaçtır?
2x + 1 ⎠ A) 10 B) 14 C) 15 D) 16 E) 18

A) 6 + 3 B) 9 − 3 C) 12 − 3
D) 9 + 2 3 E) 12 − 2 3 10. Şekilde, f: R → R+,
bire bir ve örten f
fonksiyonunun grafiği
verilmiştir.

Buna göre,
5 5 1 e

∫0 f(x) dx + ∫1 f
2x + 1 3 −1
5. ∫x
1
2
+ 4x
dx +
∫x
1
2
+ 4x
dx ifadesinin değeri kaç- (x) dx

tır? ifadesinin değeri kaçtır?

A) ln3 B) 2ln3 C) 3ln3 D) 4ln3 E) 6ln3 1


A) 1 B) e+1 C) e D) e–1 E)
e

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 83


MATEMATİK – ÖSS SAY/EA
11. Şekilde, f fonksi- 15. Şekilde, f(x) = lnx
yonunun grafiği fonksiyonunun eğrisi
verilmiştir. ile, x = e2 ve y = 0
S1, S2 ve S3 bu- doğrularının sınırla-
lundukları bölge- dığı bölgenin alanı
lerin alanlarını kaç birimkaredir?
göstermektedir.
S1 + S2 = 20 br2,
S2 + S3 = 26 br2
c A) e2 – 1 B) e2 + 1 C) e – 1
ve

a
f(x) dx = 34 olduğuna göre,
D) e + 1 E)
e 2

2
S3 kaç br2 dir?

A) 18 B) 21 C) 22 D) 24 E) 25 16. f(x) = x2 + 1 ve g(x) = 3 – x2 fonksiyonlarının eğri-


leri tarafından sınırlanan bölgenin alanı kaç birim-
karedir?
12. Şekildeki d doğrusu,
4 8 10
f(x) = x3 + 2 fonksi- A) B) 2 C) D) E) 4
yonunun eğrisine 3 3 3
x = 1 apsisli A nokta-
sında teğettir.

Buna göre, taralı 17. Şekildeki d doğrusu ile,


bölgenin alanı kaç f(x) = x + 1 fonksiyo-
birimkaredir?
nunun eğrisi, x = 3 ap-
sisli A noktasında ke-
sişmektedir.
3 5 3 7
A) B) 1 C) D) E)
4 4 2 4 Buna göre, taralı böl-
genin alanı kaç
birimkaredir?
13. Şekildeki d1 ve d2
doğruları f fonksiyo- 7 8 10
nunun eğrisine A ve A) B) C) 3 D) E) 4
3 3 3
B noktalarında teğet-
tir.

Buna göre,
2
4 18. f(x) = x + 1 ve g(x) = x + 1 fonksiyonlarının gra-
∫ f (x) ( f(x) + f (x)) dx
ı ıı
fikleri tarafından sınırlanan bölgenin alanı kaç
−1 birimkaredir?
ifadesinin değeri kaçtır?
1 1 1 1 1
A) B) C) D) E)
A) 6 B) 8 C) 9 D) 10 E) 12 2 3 4 5 6

tan x

∫ ( t + 1) dt
2
19. f(x) = ex fonksiyonunun eğrisi ile, x = 0, y = 0 ve
14. lim 1 ifadesinin değeri kaçtır? x = ln5 doğrularının sınırladığı bölge, x ekseni et-
π π rafında 360° döndürüldüğünde, oluşan dönel cis-
x→ x−
4 4 min hacmi kaç π birimküp olur?

A) 2 B) 3 C) 4 D) 5 E) 6 A) 6 B) 8 C) 9 D) 10 E) 12

1.D 2.C 3.A 4.E 5.B 6.D 7.B 8.A 9.B 10.C

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 84


GEOMETRİ – ÖSS SAY/EA

BİR NOKTANIN BİR ÇEMBERE GÖRE KUVVETİ

Tanım: Bir çember ile bir P nok- B ÇÖZÜM


tası verilsin. P noktasından geçen K noktasının kuvveti yazılırsa
herhangi bir kesen, çemberi A ve AK .6 = 4.9 , AK = 6 cm
A
B noktalarında kesiyorsa P noktasının kuvveti yazılırsa
|PA| . |PB| çarpımına, P noktası- •
P 2 2
nın bu çembere göre kuvveti de- x = 6.18 = 108 cm , x = 6 3 cm dir.
nir.

1. P den geçen iki kesen, çem- B


beri sırasıyla A, B ve C, D
noktalarında kesiyorsa, A
|PA| . |PB| = |PC| . |PD| dir. ÖRNEK 2
• Şekildeki çembere
P C [BC, C de teğet
D
[ AB] ∩ [CF] = {E}
2. [PT, T noktasında çembere m(AF) = m(FD)
teğet ve P den geçen bir ke- T
BC = 6 cm
sen, çemberi A ve B noktala-
rında kesiyorsa, BD = 4 cm ise,
|PT|2 = |PA| . |PB| dir. •
P A B
AE kaç cm dir?

ÇÖZÜM
D B noktasının kuvveti yazılırsa
3. P noktası çemberin içinde
62 = 4. BA , BA = 9 cm
her hangi bir nokta, P den
geçen iki kiriş, sırası ile AD = 9 − 4 = 5 cm dir.
çemberi A, B ve C, D nokta- A •O
P m(CAB) = m(DCB) = α
larında kesiyorsa,
|PA| . |PB| = |PC| . |PD| dir. ( aynı yayı gördüklerinden )
B
C m(ACF) = m(FCD) = β
P ( eş yayları gördüklerinden )
4. Kesişen iki çem-
m(CEB) = α + β ( dış açı)
bere P noktasın- A
dan teğetler çizil- BCE ikizkenar üçgen
diğinde, teğet par- C B BC = BE = 6 cm , DE = 2 cm dir.
çalarının uzunluk- AE = 5 − 2 = 3 cm olur.
ları eşittir.
|PA| = |PB|
D

ÖRNEK 3
ÖRNEK 1 Şekildeki çembere
Şekildeki çemberde [PE, E de teğet
[PT, T de teğet [PB] ∩ [CE] = {D}
[PB] ∩ [CD] = {K} CB = CA
PA = KB = 6 cm PA = AB
CK = 4 cm PB = 2 2 cm ise,
KD = 9 cm ise,
AD kaç cm dir?
PT = x kaç cm dir?

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 85


GEOMETRİ – ÖSS SAY/EA
ÇÖZÜM ÖRNEK 5
PA = AB = 2 cm Şekildeki çemberde
ADC bir üçgen
P noktasının kuvveti
[AE] iç açıortay
yazılırsa
2 [ AE] ∩ [BC] = {F}
PE = 2.2 2 = 4
AF = 7 cm
PE = 2 cm dir.
FE = 2 cm
m(CBA) = m(CAB) = α olsun.
AC = 6 cm ise,
A ile E noktasını birleştirelim.
m(CBA) = m(CEA) = α ( aynı yayı gördüklerinden ) AD kaç cm dir?
m(ECA) = m(AEP) = θ olsun. ( aynı yayı gören açılar )
ÇÖZÜM
m(PDE) = α + θ ( dış açı)
m(DAE) = m(EAC) = α olsun.
PDE ikizkenar üçgen
m(DAE) = m(BCD) = α dır.
PD = PE = 2 cm
( aynı yayı gören açılar )
AD = ( 2 − 2 ) cm dir.
Δ Δ
CEF ∼ AEC (A.A.A)
EC 2
=
9 EC
2
EC = 18 , EC = 3 2 cm
ADC üçgeninde açıortay
teoremi yazılırsa,
ÖRNEK 4
AB ve DC şekildeki DE AD
= , DE = x
çemberlerin dış ortak 3 2 6
teğetleri AD = 2x tir.
E, F, B doğrusal
2
EC = 2. ED AE = AD . AC − DE . EC
EF = 4 cm bağıntısı uygulanırsa
27
FB = 6 cm 92 = 2 x.6 − x.3 2 , x =
2
O merkezli çemberin yarıçapı 10 cm ise, 27
AD = 2 ⋅ = 27 cm dir.
2
OB kaç cm dir?

ÖRNEK 6
Şekildeki çemberde ABC bir üçgen
ÇÖZÜM
m(BAE) = m(EAC)
AB = 12 cm
AC = 6 cm
DC = 4 cm ise,

DE kaç cm dir?

ÇÖZÜM
DE = k , EC = 2k dir. Açıortay teoremi yazılırsa
E nin kuvveti yazılırsa BD 12
= , BD = 8 cm dir.
( 2k )2 = 4.10 , 4k 2 = 40 , k 2 = 10 4 6
Uzunluk bağıntısı yazılırsa
k = 10 cm dir. 2
AD = 12.6 − 8.4 = 40
AB = DC = 3 10 cm dir.
O ile A birleştirilirse AD = 2 10 cm
[OA ] ⊥ AB dir. D noktasının kuvveti yazılırsa
AOB üçgeninde Pisagor bağıntısı yazılırsa, DE .2 10 = 4.8

OB = ( 10 ) + ( 3 10 )
2 2 2 16 8 10
DE = = cm dir.
10 5
OB = 10 cm dir.

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 86


GEOMETRİ – ÖSS SAY/EA
KONU TESTİ 5. Şekildeki O merkezli
yarım çemberde
[CH] ⊥ [ AB]
1. Şekildeki çemberler [CD] ⊥ [BC]
A ve F de kesişmektedir.
m(DBC) = m(CBA)
m(DFE) = 48° ise,
DE = 4 cm
EB = 5 cm ise,
m(BAC) kaç derecedir?

AH = x kaç cm dir?

A) 116 B) 120 C) 124 D) 128 E) 132 A) 1 B) 2 C) 3 D) 4 E) 5

6. O merkezli üç çemberde
2. A ve B merkezli dik OA = AB = BC
kesişen çemberlerin
FD = 4. AE
yarıçapları 6 3 cm
ve 6 cm ise, m(FOD) = 40° ise,

taralı kısmın çevresi m(BPL) = α kaç dere-


kaç π cm dir? cedir?

A) 2 ( 3 + 3 ) B) 3 ( 3 + 2 ) C) 2 ( 3 + 1)
A) 28 B) 25 C) 20 D) 18 E) 15
D) 2 ( 3 + 2 ) E) 3 ( 3 + 3 )

7. Analitik düzlemdeki
3. ABCD dörtgeni- A(4, 2), B(1, 10) nokta-
nin içinde dört- ları y = 4x + k doğrusu-
genin üçer kena- nun farklı tarafında ise,
rına şekildeki gibi
teğet olan çem- k nin alabileceği kaç
berler G nokta- tamsayı değeri vardır?
sında dıştan te-
ğettir.
AB + DC = 20 cm , AD = 8 cm , EF = 3 cm
F, G, E doğrusal olduğuna göre, A) 5 B) 6 C) 7 D) 8 E) 9

BC kaç cm dir?
8. Dik koordinat sisteminde
A) 4 B) 6 C) 8 D) 10 E) 12 A(–4, 0), B(0, 3) noktaları
veriliyor.
m(AOC) = m(COB)
4. O merkezli [EF] çaplı
yarım çemberin içine m(CDB) = 30° ise,
ABCD dikdörtgeni
çizilmiştir. C ve D
köşeleri çember üze-
rindedir. O merkezli
[AB] çaplı yarım CD nin denklemi aşağıdakilerden hangisidir?
çember [DC] ye G de teğet,
D, H, F doğrusal A) 7(y + 3x) = 12(1 − 3)
DC = ( 2 2 + 4 ) cm ise,
B) 7(y − 3x) = 12( 3 − 1)
HB kaç cm dir?
C) 7(y + 3x) = 12( 3 − 1)
A) 2 −1 B) 2 +1 C) 2 − 2 D) 5(y + 3x) = 12( 3 + 1)
D) 2 + 2 E) 2 2 − 2 E) 5(y + 3x) = 7( 3 + 1)

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 87


GEOMETRİ – ÖSS SAY/EA
9. Analitik düzlemde
DB ⊥ [AE 13.
m(ACD) = m(DCF)
A(0, 4)
B( −8,0)
olduğuna göre,

CD nin eğimi kaçtır?


Şekildeki küpte
ı
5 −1 5 −1 5 +1 BL = 3. LB = 3. KD = 3 cm ise,
A) B) C)
3 2 2
KL kaç cm dir?
5 +1 5
D) E)
3 6
A) 4 B) 5 C) 6 D) 4 2 E) 4 3

10. Şekilde 14. Şekildeki dik silindirin tabanındaki


A, E, B ve C, E, D
doğrusal noktalardır. [AB] çapının A ucundan yola çıka-
A(–2, 4) rak C noktasına silindir yüzeyi üze-
B(4, –4) rinden ulaşan bir böcek en az
D(0, m) 10π cm yol almıştır.
CD = 5 birim CAı = CBı ve taban yarıçapı
AE DE AB OB = 4 cm ise,
= =
EB EC CD
olduğuna göre, silindirin hacmi kaç π2 cm3 tür?

m nin alabileceği değerlerin toplamı kaçtır?


A) 80 B) 96 C) 100 D) 128 E) 160
8 4 4 8
A) − B) − C) 0 D) E)
3 3 3 3
15. (T, ABCD) kare düz-
gün piramidinin yan
yüzleri birer eşkenar
üçgendir.
11. Analitik düzlemde AB = 2 cm olduğuna
y = 3x ve y = mx doğ- göre,
ruları ABCD karesinin
D ve C köşelerinden Piramidin içine yer-
geçtiğine göre, leştirilen en büyük
hacimli küpün bir ayrıtı kaç cm dir?
m kaçtır?
2 5 5 −1
A) 1 B) C) 2 ( 2 − 1) D) E)
2 2 2

4 3 2 1 2 16. Yarıçapı 6 cm O mer-


A) B) C) D) E) kezli, [AB] çaplı demir-
3 4 3 2 5
den yapılmış yarım kü-
renin içerisinden, taban
merkezi O olan (T, CD)
dik konisi, şekildeki gibi
oyularak çıkarılıyor.
12. Merkezi başlangıç noktasında ve yarıçapı 3 birim m(CTD) = 60° ise,
olan çemberin dış bölgesinde bulunmayan, koor-
dinatları tamsayı olan kaç tane nokta vardır? dik koni çıkarıldıktan sonra geriye kalan şeklin
hacmi kaç π cm3 tür?
A) 25 B) 26 C) 27 D) 28 E) 29
A) 90 B) 100 C) 110 D) 120 E) 130

1.E 2.D 3.B 4.C 5.B 6.E 7.A 8.A 9.C 10.A 11.B 12.E 13.C 14.D 15.C 16.D

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 88


FİZİK – ÖSS SAY

YÜKLÜ PARÇACIKLARIN ELEKTRİKSEL ALANDA HAREKETİ ve


GÜNEŞ ENERJİSİ
1.YÜKLÜ PARÇACIKLAR 2. YÜKLÜ PARÇACIKLARA ETKİ EDEN
ELEKTRİKSEL KUVVET
a) Elektron
Bir noktadaki elektrik alan o noktada bulunan pozitif birim
• Atomların çekirdeğinin etrafında dolanır.
yüke etki eden elektriksel kuvvet olarak tanımlanır.
• Elektrik yükü negatiftir. qelektron = - 1,6 . 10–19 C dur.
havasý boþaltýlmýþ kap
• Durgun kütlesi bir hidrojen atomunun yaklaşık 1/1837
®
_ _ _
katına eşittir. melektron = 9, 11 . 10–31 kg dır. + + E _ _
+ + + _
_
+ + + + _ _ _ _
® _
b) Proton + + + + +q F _
_
_ _
_ _ __
• Atomların çekirdeğinde bulunur. ++ + + _
_ __
+
• Elektrik yükü pozitiftir. qproton = +1, 6 . 10–19 C dur.
• Durgun kütlesi bir hidrojen atomunun kütlesinin d
1836
katına eşittir. + V
1837 –
mproton = 1,67 . 10–27 kg dır. Þekil 1

Şekil 1 de düzgün E elektrik alanında bulunan +q yüklü
c) β parçacığı
→ →
• Atom çekirdeğinin bozunması sırasında çekirdekten parçacığa etki eden elektriksel kuvvet, F = q . E dir.
fırlatılan bir parçacıktır. → V
• Elektrik yükü elektronun yüküne eşittir. qβ= -1,6. 10–19 C Bu alan içindeki E elektrik alanının şiddeti, E = bağıntı-
d
• Kütlesi elektronun kütlesine eşittir. mβ = 9,11 . 10–31 kg sıyla bulunur. Bu nedenle bu alanda +q parçacığa etki eden
V
elektriksel kuvvetin büyüklüğü F = q. bağıntısıyla bulunur.
d) α parçacığı d
• Atom çekirdeğinin bozunması sırasında çekirdekten Düzgün elektriksel alanın içinde bulunan yüklü bir parça-
fırlatılan bir parçacıktır. cığa uygulanan elektriksel kuvvet sabittir.
• Elektrik yükü helyum çekirdeğinin yüküne eşittir. Düzgün elektriksel alandaki
qα = +2.1,6 . 10–19 C dur. +q yüküne uygulanan elekt-
®
riksel kuvvet elektriksel alan q + ® E
• Kütlesi yaklaşık helyum çekirdeğinin kütlesine eşittir. ile aynı yöndedir (Şekil 2). F
mα = 6,67 . 10–27 kg dır.
Þekil 2
Düzgün elektriksel alandaki
–q yüküne uygulanan elekt- ® _ _q
F ®
riksel kuvvet elektriksel alan E
ÖRNEK 1
ile zıt yöndedir (Şekil 3).
γ ışını için, Þekil 3
I. Işık hızıyla yayılır. ÖRNEK 2
II. Elektriksel ve magnetik alanda sapar. Düzgün elektriksel alan içine konulan bir elektron ve
III. Frekansı çok büyük olan fotonlardır. bir protona etki eden elektriksel kuvvetlerin büyüklük-
yargılarından hangileri doğrudur? lerinin oranı kaçtır? (Yerçekimi önemsenmiyor.)
1 1 1 1
A) II ve III B) I ve III C) Yalnız III A) B) C) D) E) 1
183,5 1835 4 2
D) Yalnız II E) Yalnız I

ÇÖZÜM ÇÖZÜM
γ – ışınları, radyoaktif çekirdeklerin bozunması sırasında Fe E.qe q
= = e
çekirdekten yayınlanan yüksek frekanslı, yüksek enerjili Fp E.qp qp
fotonlardır. protonunun yükü mutlak değerce elektronun yüküne eşit
γ – ışınları e.m.d olduğundan ışık hızıyla yayılır. qe F
γ – ışınları elektrik yüklü olmadığından elektriksel ve magne- olduğundan, = 1 dir. Bu nedenle e = 1 dir.
tik alanda sapmazlar. qp Fp
Yanıt: B Yanıt: E

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 89


FİZİK – ÖSS SAY
3. YÜKLÜ PARÇACIKLARIN HIZLARI ve İVMELERİ Şekil 9 daki elektriksel kuvvet – elektriksel
kuvvet
konum grafiğindeki taralı alan
d
Paralel levhalar arasındaki elektriksel kuvvetin yaptığı işi,
F
→ ®
bu da parçacığın kinetik enerji-
düzgün E elektriksel alanı + E _ sindeki değişimi verir. W= DEk
konum
içinde serbest bırakılan v0 = 0 _ W =ΔEk = F . x
+ 0 x

parçacık sabit F kuvvetinin _ Þekil 9
+
etkisiyle sabit ivmeli hare- +q + ® + ® x0 = 0 konumunda parçacığın hızı v0 = 0 ise, x konumun-
+ F F _
ket yapar. x da parçacığın kinetik enerjisi,
İvmenin büyüklüğü dina- + K L _
1
miğin temel kanunuyla bu- + t sürede _ E = F.x = mv2 dir.
k 2
lunur. İvme vektörü elekt-
riksel kuvvetin yönündedir. x0 = 0 iken parçacığın elektriksel alan yönünde v0 hızı
Şekil 4 te, K noktasından varsa x konumunda parçacığın kinetik enerjisi,
serbest bırakılan +q yüklü + _ 1 1
mv2 + F. x = mv2 dir.
→ V 2 0 2
m kütleli parçacık F elekt- d
riksel kuvvetin etkisinde x Þekil 4
Yerçekimi ivmesinin önem- + ® _
yolunu alarak L noktasına E
senmediği Şekil 10 daki düze- +
→ _
v hızıyla gelmiş olsun. nekte – q yüklü parçacık v0 hızı
+ _q _
Bu durumda, cisme uygulanan elektriksel kuvvet , ile atılırsa, parçacığa etkiyen
+ v0
V elektriksel kuvvet elektrik alan- _
F=q.E=q. dir.
d la ters yönde olur. Bu da par- + _
elektriksel
çacığa düzgün yavaşlayan ha- + _
Kuvvet – zaman grafiği Şekil 5 kuvvet reket yaptırır.
+ _
teki gibidir. Kuvvet – zaman
grafiğinin altındaki taralı alan F Bu durumda parçacık karşı V
yüklü parçacığa uygulanan it- DP = itme levhaya çarpabilir de çarpma- Þekil 10
zaman
meyi verir. yabilir de.
0 t
→ → Þekil 5
ΔP =Δ F . Δt dir. Parçacığın atıldığında sahip olduğu kinetik enerjisi Ek ile
harekete ters yönde yapılan işin büyüklüğü karşılaştırılır-
ivme sa,
Yüklü parçacığın ivme – zaman a) Ek > q.V ise parçacık karşı levhaya çarpar.
grafiği Şekil 6 daki gibi olur. İvme
- zaman grafiğindeki taralı alan a b) Ek = q.V ise parçacık çarpma anında durur ve ters yön-
®
yüklü parçacığın hızındaki deği- Dv de hızlanır.
zaman
şimi verir. c) Ek < q.V ise parçacık karşı levhaya çarpmaz levhaların
0 t
→ → arasında durur ve geriye dönerek hızlanır.
Δ v =Δ a . Δt Þekil 6

Parçacığın hızının büyüklüğü,


q.E q. V
v = a .t = .t = .t
m m.d ÖRNEK 3
hýz d
bağıntısıyla bulunur. Parça-
cığın hız - zaman grafiği Şe- Uçlarına V potansiyel farkı uygulan-
kil 7 deki gibidir. Hız – za- v
mış paralel levhalardan oluşan şekil- v
® p
man grafiğinin eğimi parça- Dv deki düzenekte proton (p) ve elektron
cığının ivmesini verir. zaman
a (e-) ayrı ayrı eşit v hızlarıyla fırlatılıyor.
q.E q. V 0 t
Eğim = tan α = = dir. e- v
Þekil 7
m m.d
Paralel levhalar arasında;
I. Proton düzgün hızlanır, elektron
Şekil 7 deki hız – zaman grafiğindeki taralı alan ise par- düzgün yavaşlar.
çacığın yer değiştirmesini verir. II. İkisine de eşit büyüklükte elektriksel
v.t 1 2 kuvvet etki eder. +V _
Taralı alan = Δx = = at dir.
2 2 III. Protonun ivmesinin büyüklüğü elekt-
konum
ronunkinden daha küçüktür.
Parçacığın konum – zaman
grafiği Şekil 8 deki gibidir. x yargılarından hangileri doğrudur?
® (Yerçekimi önemsenmiyor, protonun kütlesi elektronun-
Dx
Parçacığın elektriksel kuvvet-ko- zaman kinden büyüktür.)
num grafiği Şekil 9 daki gibidir. 0 t
Þekil 8 A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
D) II ve III E) I, II ve III

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 90


FİZİK – ÖSS SAY
ÇÖZÜM ® ÖRNEK 5
E d
Proton (+) yüklü olduğundan elektrik- p v Şekildeki iletken levhalar arası
sel alanla aynı yöndeki elektriksel
uzaklık d, uçlarındaki potansiyel
kuvvetin etkisiyle düzgün hızlanır.
farkı V dir.
Elektron (-) yüklü olduğundan elekt- e- v
riksel alanla zıt yöndeki kuvvetin et-
Bu levhalar arasına bırakılan
kisiyle düzgün yavaşlar.
elektronun ivmesinin bulunabil-
Protonun yükü, elektronun yüküne
mesi için, d uzaklığından başka; + –
eşit olduğundan ikisine de etki eden
V, levhalar arasındaki potansiyel farkı V
elektriksel kuvvet F = q . E eşit bü- +V _ m, elektronun kütlesi
yüklüktedir.
e, elektronun yükü
Protonun kütlesi elektronunkinden büyük olduğundan,
niceliklerinden hangileri bilinmelidir?
protonun ivmesi, elektronunkinden daha küçüktür.
(Yerçekimi önemsenmiyor.)
Yanıt: E
A) Yalnız V B) Yalnız m C) V ve m
D) m ve e E) V, m ve e
ÇÖZÜM
Parçacığın levhalar arasındaki ivmesinin büyüklüğü,
F
a=
m
E.e
a=
m
V .e
a=
d.m
ÖRNEK 4 olduğundan, d uzaklığından başka V, m, e nicelikleri bi-
linmelidir.
K d L K 2d L
Yanıt: E

+q +q
Åv Å v1
Åv Å
0 0 v2

ÖRNEK 6 ®
E
+ – + –
V V m kütleli – q yüklü bir parçacık
Þekil 1 Þekil 2 →
şiddeti E olan şekildeki elekt- K • •L
riksel alan içinde:
Yükü +q olan bir parçacık Şekil 1 deki K levhasından v0
hızı ile harekete başlarsa L levhasına v1 hızı ile çarpmak- I. L den ilk hızsız bırakılmışsa
hızlanır. + –
tadır. Başka bir değişiklik yapılmadan Şekil 2 deki gibi
levhalar arasındaki uzaklık 2d yapılırsa aynı parçacık v2 II. K den elektrik alanla aynı
yönde ilk hızla fırlatılırsa ya- V
hızı ile L levhasına ulaşmaktadır.
vaşlar.
III. İlk hızla elektrik alana dik ola-
Buna göre, v2 hızının büyüklüğü v1 hızının kaç katıdır?
rak fırlatılırsa hızı değişmez.
(Yerçekimi önemsenmiyor.) yargılarından hangileri doğrudur?
(Yerçekimi önemsenmiyor.)
A) 1 B) 2 C) 2 D) 3 E) 3
A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III
ÇÖZÜM D) I ve II E) I ve III
ÇÖZÜM
Her iki durumda da →
I. L den serbest bırakılan – q yüklü parçacık E elektriksel
1 1
mv 2 + V .q = mv 2 alanıyla zıt yönde elektriksel kuvvetin etkisinde kalır.
2 0 2 Bu nedenle düzgün hızlanır.
olduğundan L levhasına aynı büyüklükteki v hızıyla çar- →
par. d uzaklığı artınca elektriksel alan şiddeti, dolayısıyla II. K den E ile aynı yönde fırlatılırsa elektriksel alanla zıt
elektriksel kuvvetin büyüklüğü azalır. Fakat yol arttığından yönde elektriksel kuvvetin etkisinde kalır. Bu nedenle
parçacık yine aynı kinetik enerjiyi kazanır. Levhalar ara- düzgün yavaşlar.
sındaki V potansiyel farkı değişmediğinden parçacığın iki →
levha arasında kazandığı kinetik enerji q . V kadardır. Bu III. E elektrik alanına dik olarak ilk hızla fırlatılırsa elektrik-
enerji d uzaklığına bağlı değildir. sel alanla zıt yöndeki elektriksel kuvvetin etkisinde +
Yanıt: A yüklü K levhasına doğru bir parabolik yörünge çizer.
Yanıt: D

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 91


FİZİK – ÖSS SAY
4. YÜKLÜ PARÇACIKLARIN YÖRÜNGELERİ +q yüklü parçacık Şekil 12 deki gibi paralel levhalar ara-
sında Fe elektriksel kuvvetinin ve G yerçekimi kuvvetinin
etkisinde ise üç durum gözlenebilir.
+q yüklü parçacık Şekil 11 deki gibi elektrik alana dik ola-
rak v0 hızıyla girdiğinde, yüklü parçacığın sadece elektrik- + + + + + +
V.q 1
+ Fe= E . q =
sel alanının etkisinde olduğunu varsayalım d
V _ v0
+q 2
G +
V _ G = mg 3
+ + + + + + _ _ _ _ _ _
+ x Þekil 12
+q v0
V d
A q 1. Fe > G ise parçacık 1 yörüngesini izler.
– ® y
E 2. Fe = G ise parçacık 2 yörüngesini izler.
_ _ _ _ _ _ vx =v
q 0

vy v 3. Fe < G ise parçacık 3 yörüngesini izler.


Þekil 11

Parçacığın ağırlığının önemsenmediği bu ortamda parça-


cığın yapacağı hareketin yörüngesi yatay atıştaki gibi pa- ÖRNEK 7
rabol eğrisidir.
® ®
→ v
E
v
E
Bu paralel levhaların arasında E elektriksel alanın büyük- •g 1 •
V b
lüğü E = dir.
d
Þekil 1 Þekil 2
2
Parçacığa etkiyen elektriksel kuvvetin büyüklüğü, ®
V.q Q Q Q B
F = E.q = dir.
d v
•
a Q Q 3
Parçacığın t sürede kuvvet doğrultusunda ve buna dik
doğrultuda aldığı yollar, Q Q Q
x =v0.t Þekil 3

1 2 1 E.q 2 1 V.q A 2
y= at = ⋅ ⋅t = ⋅ dir.
2 2 m 2 d.m v2 →
0 γ fotonu ile β parçacığı düzgün E elektriksel alanına Şekil 1

ve Şekil 2 deki gibi, α parçacığı düzgün B magnetik alanı-
Parçacığın A uzunluğundaki levhaların arasından çıkış sü- na Şekil 3 teki gibi v hızıyla dik olarak giriyor.
resi,
A Buna göre,
t= dır.
v →
0 I. γ fotonu E alanında 1 yolunu izler.

Parçacığın levhaların arasından çıktığı andaki hızının bü- II. β taneciği E alanında 2 yolunu izler.
yüklüğü, →
III. α taneciği B alanında 3 yolunu izler.
v2 = vx2 + vy2 bağıntısıyla bulunur. yargılarından hangileri doğrudur?
(Yerçekimi ve sürtünmeler önemsenmiyor.
Parçacığın levhaları terk ettiği anda, levhalar arasına giriş : Sayfa düzlemine dik ve dışa doğru.)
doğrultusundan sapma miktarı,
1 2 1 V.q A2 A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
y= at = ⋅ ⋅ dir. D) II ve III E) I, II ve III
2 2 d.m v2
0 ÇÖZÜM
Parçacığın levhaların arasından çıktığı andaki v hızının
doğrultusu ile parçacığın v0 ilk hızının doğrultusunun ke-
γ fotonu e.m.d olduğundan Şekil 1 de elektriksel ve
magnetik alanda sapmaz.
siştiği noktanın levhaların uç noktalarından olan x uzaklı- →
ğı, β parçacığı (–) yüklü olduğundan Şekil 2 de düzgün E
A elektrik alanıyla zıt yönde elektriksel kuvvetin etkisinde ka-
x= dir. larak Şekil 2 deki gibi yatay atış hareketini yapar.
2
α parçacığı (+) yüklü olduğundan, Şekil 3 te sağ el kuralı-
Yüklü parçacık, düzgün elektriksel alan içinde düzgün →
na göre, B magnetik alanında saat ibresi yönünde düzgün
yavaşlayan, yatay atış ve eğik atış hareketlerini yapabilir.
dairesel hareket yapar.
Yanıt: C

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 92


FİZİK – ÖSS SAY
ÖRNEK 8 R: Saptırıcı levhaların orta noktasının flüoresan ekrana
uzaklığı
Elektron tabancasından çıkan d
elektronların L noktasına ulaş- θ : Elektron demetinin sapma açısı
ma süresi;
•e- L
S : Elektron demetinin flüoresan ekrandaki sapma miktarı
K
d, levhalar arasındaki uzaklık niceliklerinden yararlanılarak,
e, elektronun yükü
m, elektronun kütlesi – + S e .Vs . A
V, potansiyel farkı • • tan θ = =
V R m.d.v2
0
niceliklerinden hangilerine bağlıdır?
(Yerçekimi önemsenmiyor.) 1 V A
S = ⋅ s ⋅ ⋅R
2 v d
h
A) d ve e B) d ve m C) d ve V
D) d, e ve V E) d, e, m ve V
bağıntıları yazılabilir.
ÇÖZÜM
1 e. V 2
Elektronun aldığı d yolu, d= ⋅ ⋅ t dir.
2 m.d
Buradan L ye ulaşma süresi,
2md2 ÖRNEK 9
t= olduğundan, d, e, m, V niceliklerine bağlıdır.
eV 1
Yanıt: E M Æ
ƒ ƒ ƒ ƒ E
v
5. OSSİLOSKOP +q • . O
l ƒ ƒ ƒÆ
B ƒ
N
– 2
flüoresan
x ekran
anot
katot – – – – – – M Şekildeki ossiloskobun MN paralel levhaları arasına giren
+
• e- R
V Fitil d →
•
_ q elektriksel yükü +q, hızı v olan bir parçacık, E elektriksel
+ + + + + + N
S →
++ alanı ile B magnetik alanı sıfır iken O noktasında tüpe
– +
Vs çarpmaktadır.
Vh
Þekil 13
Buna göre, başka bir değişiklik yapılmadan,
Ossiloskop; gerilim ve akım değerlerinin dalga şeklinde I. Yalnız B = 0 iken parçacık 1 yörüngesini izleyebilir.
incelendiği bir araçtır. Bu araçla çok hızlı hareket eden II. Yalnız E = 0 iken parçacık 1 yörüngesini izleyebilir.
elektronların hareketi incelenebilir. III. Yalnız E = 0 iken parçacık 2 yörüngesini izleyebilir.
Sıcaklığı artan metaller akkor haline gelince elektron ya- yargılarından hangileri doğrudur?
yarlar. Bu olaya termoiyonik olay denir. (Yerçekimi ve sürtünmeler önemsenmiyor.
9 : Sayfa düzlemine dik ve içe doğru.)
Şekil 13 teki ossiloskopta fitilin sıcaklığı artarak akkor hale
gelince katottan elektron salınır. Vh hızlandırıcı potansiyel A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III
farkı nedeniyle katottan salınan elektron demeti hızlana- D) I ve II E) I ve III
rak anot levhanın deliğinden hızla geçer. Bu elektron de-
meti Vs saptırıcı potansiyel farkı ile ilk doğrultusundan S ÇÖZÜM
kadar saparak flüoresan ekrana çarpar. Hızlandırıcı ve → →
+q yüklü parçacık E elektriksel alanı ile B magnetik alanı
saptırıcı potansiyel farkları değiştirilerek sapma miktarı

değiştirilebilir. Sapma miktarından yararlanılarak potansi- sıfır iken O noktasına çarptığına göre, parçacığa E ile ay-
yel farklarını ölçen bir voltmetre gibi de kullanılabilir. Buna nı yönde ya da zıt yönde başka bir kuvvet etki etmemiştir.
göre, →
Şekildeki yalnız E elektrik alanı varken +q yüküne elekt-
Vh : Elektron demetini hızlandırıcı potansiyel farkı rik alanı ile aynı yönde elektriksel kuvvet etki eder.

Şekildeki yalnız B magnetik alanı varken +q yüküne yine
Vs : Elektron demetini saptırıcı potansiyel farkı yukarı yönde magnetik kuvvet etki eder.
Bu nedenle, her iki durumda da +q yükü 1 yörüngesini iz-
A : Saptırıcı metal levhaların uzunluğu leyebilir.
Yanıt: D
d : Saptırıcı metal levhalar arasındaki uzaklık

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 93


FİZİK – ÖSS SAY
e ÖRNEK 10 düþey
6. NİN TAYİNİ + 1 Flüoresan m kütleli –q yüklü tanecik yatay
m ekran ®
anot + + + + + + + + → ƒ ƒ ®ƒ B
katot ® ® düzgün E elektrik alanı ve –q v
•
V –
+ Fe
– e- + ƒ e- ƒv ƒ ƒ ƒ
B
2 x →
düzgün B magnetik alanı
m • E

+ ® ® ƒ ƒ ƒ ƒ
• + ƒ Fmagnetik
ƒ ƒ ƒ Eƒ
–
– – – – – – – –
içinde hiç sapmadan sabit yatay
hızla hareket ediyor.
– + 3
Vh
– Bu sırada yüklü parçacığa etki eden elektriksel kuvvet
Vs
Þekil 14
→ →
FE, Magnetik kuvvet FB, yerçekimi kuvveti G olduğu-
Şekil 14 teki elektron tabancasından iletken paralel levha- →
→ na göre FE kuvvetinin büyüklüğü aşağıdakilerden
lar arasında sayfa düzlemine dik ve içe doğru düzgün B
magnetik alanı uygulanmıştır. hangisine eşittir?
(9: Sayfa düzlemine dik ve içe doğru.)
Bu durumda katottan Vh hızlandırıcı potansiyel farkı ile
A) FB – G B) G – FB C) FB + G
sökülen elektron, paralel levhalar arasına v hızıyla girmiş
D) FB E) G
→ →
olsun. Elektrona uygulanan Fe elektriksel kuvvet E elekt- ÇÖZÜM
rik alanıyla zıt yönde yukarıya doğrudur. Elektrona uygu- →
–q yüküne etki eden FE elektriksel kuvvet elektrik alanla

lanan Fmag magnetik kuvvet sağ el kuralına göre aşağıya →
doğrudur. Elektron bundan sonra şu üç farklı hareketi ya- zıt yönde yukarı doğrudur. –q yüküne etki eden FB
pabilir: magnetik kuvvet sağ el kuralına göre aşağı doğrudur.
a) Fe > Fmag ise elektron 1 yolunu izler. →
Parçacık sabit v hızıyla hareket ettiğine göre parçacığa
b) Fe = Fmag etki eden bileşke kuvvet sıfırdır.
E.q=q.v.B →
E = v . B ise elektron 2 yolunu izler. Bu nedenle, FE elektriksel kuvvetin büyüklüğü,
c) Fe < Fmag ise elektron 3 yolunu izler. FE = FB + G dir.
Yanıt: C
Vh potansiyel farkı ile katot anot

Şekil 15 teki gibi ka- ÖRNEK 11


– – – –

Aralarındaki uzaklık d + + + + + +
tottan sökülen m küt-
+ + + +

® elektriksel potansiyel farkı II


leli elektron (e-), v hı- ƒ ƒ ƒB
V olan iki paralel levhanın m

zıyla anot üzerindeki • m ƒ ƒ ƒ V • I d
V fitil •e- • v → –q v0
•

delikten çıktıktan • E elektriksel alanında m –


ƒ
Fmag ƒ ƒ
sonra sayfa düzlemi- kütleli –q yüklü parçacık
+ + + +

•
– – – –

ne dik ve içe doğru ƒ ƒ


v
ƒ sapmadan v0 sabit hızı ile – – – – – – –
→ ƒ ƒ ƒ I yönünde hareket ediyor.
olan düzgün B
magnetik alanının Buna göre,
içine Şekil 15 teki gibi I. d levhalar arasındaki uzaklığını küçültme
girmiş olsun. Bu du- •V • II. V potansiyel farkını azaltma
rumda elektrona
h III. v0 hızının büyüklüğünü artırma
Þekil 15
magnetik alanda v işlemlerinden hangileri yapılırsa parçacık II yolunu iz-
→ ler?
hızına dik olarak magnetik kuvvet ( Fmag) etki eder.
A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III
Magnetik kuvvetin yönü sağ el kuralıyla bulunur. Magnetik D) II ya da III E) I ya da II ya da III
kuvvetin büyüklüğü, Fmagnetik = q . v . B dir.
ÇÖZÜM
Elektron bu kuvvetin etkisiyle düzgün magnetik alanın

içinde saat ibresi yönünde düzgün dairesel hareket yapar. - q yüküne etki eden Fe elektriksel kuvveti + yüklü levha-
Elektrona uygulanan merkezcil kuvvet bu magnetik kuvve-
ya doğru olup elektriksel kuvvetin büyüklüğü,
te eşittir.
Fmagnetik = Fmerkezcil V
Fe = ⋅ q dur.
d
mv 2 mv Parçacık sabit hızla hareket ettiğine göre bu elektriksel
e. v . B = e.B=
r r kuvvet parçacığın ağırlığına eşittir.
e e v →
bağıntısından oranı, = bağıntısıyla bulunur. Parçacığın II yörüngesini izleyebilmesi için Fe nin daha
m m B.r
büyük olması gerekir. V veya q artarsa ya da d azalırsa
mv P
Parçacığın P momentumu ise, , r= r= den →
q.B q.B Fe büyür.
P=q.B.r bağıntısıyla bulunur. Yanıt: A

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 94


FİZİK – ÖSS SAY
7. KÜTLENİN HIZA GÖRE DEĞİŞİMİ
m .c2
Işık hızına oranla çok küçük hızlarla hareket eden kütleler E= 0
bağıntısıyla bulunur.
için enerjinin korunumu, momentumun korunumu ve küt- 2
v
lenin korunumunda klasik fizik yasaları geçerlidir. Klasik 1-
fizik yasaları hareket eden maddelerin kütlesinin değiş- c2
mediğini kabul eder. E > E0, m > m0 dır.
Işık hızına yakın hızlarla hareket eden rölativistik parça- Bu parçacığın rölativistik kinetik enerjisi,
cıklarla yapılan deneylerde klasik fizikte kullanılan yasala- Ek = E – E0
rın yetersiz kaldığı görülmüştür. Deneylerden çıkan so-
nuçların klasik fizik yasalarıyla bulunan sonuçlarla uyuş- Ek = mc2 – m0 c2
madığı görülmüştür. Ek = (m – m0) c2
Albert Einstein, ışık hızına yakın hızlarda uzunluk, kütle,
zaman ve enerji ölçümlerinde, olaylarının sonucu olarak uy- Ek = Δm . c2
gunluğunu Özel Görelilik Kuramıyla açıklığa kavuşturdu. bağıntılarıyla bulunur.
Bu kuram iki temel postulat üzerine kurulmuştur: Bu parçacığın momentumu ise,
1. Fiziğin temel yasaları, bütün eylemsizlik sistemlerinde m .v
aynı matematik şekilde tanımlanır. Bu postulatla temel P = mv, P= 0
bağıntısıyla bulunur.
2
fizik yasaları genelleştirilmiştir. v
1- 2
2. Işığın boşlukta yayılma hızı, bütün eylemsizlik sistemle- c
rinde aynıdır. Işığın yayılma hızı gözlemcinin ya da ÖRNEK 12
kaynağın hareketine bağlı değildir.
Bu teoriye göre, Durgun kütle enerjisi E0 olan bir parçacığın 0,6 c hı-
a) Işık hızına yakın hızlarla hareket eden parçacıklara gö- zıyla giderken rölativistik kinetik enerjisi kaç EK dir?
reli (rölativistik, izafi) hıza ulaşmıştır denir. Göreli hıza
(c: Işık hızı)
ulaşan parçacıklara göreli (rölativistik, izafi) parçacıklar
denir. 3 1 1
A) 4 B) 2 C) D) E)
b) Hiçbir parçacığın göreli hızı ışığın boşluktaki hızını 4 2 4
aşamaz. ÇÖZÜM
c) Durgun kütlesi m0 olan rölativistik bir parçacık ışık hızı- Durgun kütle enerjisi, E0 = m0c2 dir.
na yakın bir v hızına kadar hızlandırıldığında, parçacı- 0,6c hızıyla hareket eden rölativistik parçacığın m kütlesi,
m m0 m0 5 m0
ğın kütlesi, m = 0
bağıntısıyla bulunur. m= ; m= den m= tür.
v2 v 2
0,36 c 2 4
1- 2 1− 2 1−
c kütle c c2
m > m0 dır. Parçacığın rölativistik kinetik enerjisi ise,
Ek = mc2 – m0 c2
d) Parçacığın hızı büyüye- 5 m0 2
rek ışık hızına yaklaş- Ek = .c − m0 .c 2
m0 4
tıkça kütlesi artar. (Şe-
kil 16) m0 c 2 1
0 c
hýz Ek = = E0 bulunur.
Þekil 16 4 4
Yanıt: E
m
e) m = 0
bağıntısı, bir cismin ışık hızıyla gideme-
ÖRNEK 13
v2 Durgun kütlesi m0 olan rölativistik parçacığın, ışık hı-
1-
c2 zına yakın v hızı ile giderken rölativistik momentumu
yeceğini gösterir. Bu bağıntıya göre cismin hızı v = c aşağıdaki bağıntılardan hangisine eşittir?
ise cisim fotona (ışığa) dönüşmüş demektir. (c: Işık hızı)
hc m0 v
Bu durumda E = hν = olur. A) m0c B) m0v C)
λ
v2
f) Bir elektron ışık hızına yakın bir hızla giderken, yüksek 1− 2
potansiyel farkından kaynaklanan hızlandırıcı elektrik- c
sel alanı elektronun hızını çok az arttırır. Bu sırada m0 c m0 v
elektron üzerinde yapılan iş kütle artışı olarak ortaya D) E)
v2 v2
çıkar. 1− 2 1− 2
g) Einstein’e göre, kütle yoğunlaşmış bir enerjiidir. c c
ÇÖZÜM
h) Bütün madde parçacıklar durgunken bile bir enerjiye Durgun kütlesi m0 olan parçacık ışık hızına yakın v hızıyla
sahiptirler. Durgun kütlesi m0 olan parçacığın durgun
giderken rölativistik momentumu, P = m v dir.
kütle enerjisi, E0 = m0 . c2 dir. m0 m0 v
m= olacağından P= bulunur.
Durgun kütlesi m0 olan bir parçacık ışık hızına yakın v hı- v 2
v2
1− 2 1− 2
zıyla hareket ederken rölativistik toplam enerjisi, c c
E = mc2 dir. Yanıt: C

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 95


FİZİK – ÖSS SAY
GÜNEŞ ENERJİSİ 2. GÜNEŞ SPEKTRUMU

1. GÜNEŞ ENERJİ KAYNAĞI Isıtılan cisimler radyasyon yayar. Siyah cismin ışıması
denilen bu ışıma, cismin yapıldığı maddeye bağlı değildir.
fotosfer (ýþýk küre) Siyah cismin ışıması sadece cismin sıcaklığına bağlıdır.
Siyah cismin dışarıya verdiği güç,
hidrojen iyonlarý
tabakasý P = δAT4 bağıntısıyla bulunur.
füzyon reaksiyon
bölgesi (çekirdek)
Bu bağıntıda,
P : Siyah cismin gücü
Þekil 17
δ : Stefan sabiti
A: Siyah cismin yüzey alanı
Güneş enerjisinin kaynağı çekirdeğinde oluşan füzyon re- T: Siyah cismin Kelvin sıcaklığıdır.
aksiyonlarıdır. Füzyon reaksiyonları sırasında oluşan tep-
kimelerde çekirdekler kaynaşır. Hidrojen ve helyum çekir- Güneş’ten yayılan ışımanın, yaklaşık 6000 K sıcaklıktaki
dekleri füzyon tepkimeleri sırasında 15 – 20 milyon Kelvin siyah cismin ışımasına benzediği anlaşılmıştır.
sıcaklığında kaynaşarak çok büyük enerji oluştururlar.

Güneş üç katmandan oluşur (Şekil 17).


Fotosfer (Işık Küre): Güneş’in, parlak beyazımsı görünen
diskine denir.
3. GÜNEŞ ENERJİSİNİN KULLANILMASI
İyon Tabakası: Güneş yüzeyine yakın bölgelerde bulu-
nan hidrojen iyonlarından oluşan tabakadır. Bu tabakaya a) Güneş Pilleri
“Güneş Yüzeyi” de denir. Güneş pilleri yüzeylerine gelen güneş ışığını doğrudan
elektrik enerjisine dönüştüren yarı iletken maddelerdir.
Çekirdek: Güneş’in merkez ve merkez çevresinde füzyon Güneş pilleri fotovaltaik ilkeyle çalışır.
reaksiyonlarının oluştuğu tabakadır.
Güneş’te 1 saniyede 616 milyon ton hidrojen 612 milyon b) Güneş Kollektörleri
ton helyuma dönüşür. Güneş kollektörleri, güneş enerjisini toplayan ve bir akış-
kana ısı olarak aktaran düzeneklerdir.
Güneş’te 1 saniyede yaklaşık 4 milyon ton kütle, enerjiye
dönüşmektedir. c) Güneş Havuzları
Güneş çekirdeğinde oluşan 20 . 106 Kelvin mertebesinde- Güneş havuzları, yaklaşık 4 – 5 m derinlikteki suyla dolu
ki sıcaklıkta madde atom ve molekül halinde kalmaz. olan havuzun siyah zemini, güneş ışınımını yakalayarak
Atomlar iyon haline dönüşür. Atomların iyonlarından ve 90°C sıcaklıkta su elde edilebilen sistemlerdir.
elektronlardan oluşan bu ortamına maddenin plazma ha-
li denir.

Güneş çekirdeğinde oluşan bazı füzyon tepkimeleri şun-


lardır.
ÖRNEK 14
2 2 3 1
H + H → He + n + 3,28 MeV
1 1 2 0 ı. Güneş pilleri
II. Güneş kollektörleri
3 3 1
He + 2He → 4He + 2 1H + 12,86 MeV III. Güneş spektrumu
2 2
Yukarıdakilerden hangileri güneş enerjisini toplayarak
2 3 akışkanlara ısı olarak aktaran bir düzenektir?
H + 1H → He + γ + 5,49 MeV
1 1 2
A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III
Güneş’in çekirdeğinden çıkan ışıma (radyasyon), Güneş D) I ve II C) I, II ve III
yüzeyine yakın bölgelerdeki hidrojen iyonları tarafından
soğurulur. İyon tabakası tarafından soğurulan ısı fotosfer ÇÖZÜM
(ışık küre) tabakasına yayılır. Fotosfer tabakasına “Güneş
yüzeyi” de denir. Fotosfer tabakası 6000 K sıcaklıkta de- I. Güneş pilleri güneş enerjisini elektrik enerjisine dönüş-
vamlı elektromagnetik radyasyon yayar. Yayılan ışınlar türen düzeneklerdir.
Dünya’ya yaklaşık 8 dakika 18 saniyede gelir. II. Güneş kollektörleri güneş enerjisini toplayarak akış-
kanlara ısı olarak aktaran düzeneklerdir.
Güneş’in yüzeyinde astronomi dilinde “granül” denilen ka-
III. Güneş spektrumu, Güneş’teki çekirdek tepkimeleri so-
barcıklar (yumrular) bulunur. Bir teoriye göre, Güneş bu-
nucunda dışarıya verilen ışımadır. Güneş saniyede
günkü ışık yaymasını 5.109 yıl sürdürecektir. Sonra yö- yaklaşık 6000 K sıcaklıkta elektromagnetik radyasyon
rüngesini aşacak kadar büyüyerek kırmızı dev denilen yayar.
kırmızı yıldıza dönüşecektir. Daha sonra da Yer’den bü-
yük, beyaz bir yıldız haline gelecektir. Yanıt: B

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 96


FİZİK – ÖSS SAY
ÇÖZÜMLÜ TEST ÇÖZÜM
Bir ossiloskopta elektron demetinin sapma miktarı,
1 V .A
1. perde
S = ⋅ s ⋅ R olduğundan Vs saptırıcı potansiyel farkı 4
M 2 Vh.d
+ E – + + + + + katına çıkarılırken Vh hızlandırıcı potansiyel farkı yarıya
1
+ – E2
+ P – O indirilirse elektron demetinin sapma miktarı ilk duruma gö-
•
+• • • re 8 katına çıkar.
+ – Yanıt: D
+ – d
– – – – –
+ –
K L N

• 3. K d L M 2d N

Düşey kesitli şekildeki gibi olan düzenekte, iletken K,


+q +2q
L levhaları arasındaki elektrik alanının büyüklüğü E1,
m1 m2
iletken M, N levhaları arasındakinin de E2 dir. K lev-
hası önünden ilk hızsız harekete başlayan bir proton
d kadar saparak, perdeye O´ noktasında çarpıyor. + –
+ –
Levhaların ve perdenin konumlarını değiştirme- V 4V
den, E1 ve E2 için aşağıdaki işlemlerden hangisi
Yüklü KL ve MN levhalarından K ve M levhalarının
yapılırsa d uzaklığı kesinlikle küçülür? önüne konulan m1 ve m2 kütleli taneciklerin yükleri +q
A) Yalnız E1 i azaltmak ve +2q dur.
B) Yalnız E1 i artırmak Yüklü tanecikler L ve N levhalarına ulaştıklarında
C) Yalnız E2 yi artırmak momentumları eşit büyüklükte olduğuna göre,
D) Hem E1 i hem de E2 yi azaltmak m
kütlelerinin 1 oranı kaçtır?
E) E1 i azaltıp E2 yi artırmak m
2
(2006–ÖSS) (Yerçekimi ve sürtünmeler önemsenmiyor.)
ÇÖZÜM 1 1 1
A) 8 B) 4 C) D) E)
Elektrik alan bü- perde 2 4 8
l
yüklüğünün E1 ve M
E2 olduğu K, L ve
+ E
1
– + + + + + ÇÖZÜM
+ – E2 Yüklü taneciklerin L ve N levhalarına çarpma anında kine-
M, N paralel lev- + –
++
d´ O
• tik enerjileri E = V . q bağıntısı ile bulunur.
haları arasındaki •
+P – EL = V . q ve EN = 4V . 2q dur.
protonun d sapma + – d
miktarı VH = KL + –
– – – – – Taneciklerin L ve N levhalarına ulaştıklarında momentum-
K L N

• ları PL = PN dir.
levhaları arasın-
daki hızlandırma R PL2 = EL . m1 , PN2 = EN . m2 olduğundan
potansiyel farkı EL . m1 = EN . m2 dir.
VS = MN levhaları arasındaki saptırma potansiyel farkı
V . q . m1 = 4V . 2q . m2 ⇒ m1 = 8m2 dir.
d´ = Saptırıcı levhaların orta noktasının perdeye olan dik
Yanıt: A
uzaklığı
A = saptırıcı levhaların boyu ise 4. Şekilde yüklü paralel K ve L levhaları ara-
d

sındaki elektron K levhasının önünden ilk


1 VS .A
d= R bağıntısı ile bulunur. hızı sıfır olan elektron L levhasına t süre e
–
2 V .d´ sonra v büyüklüğünde hızla çarpıyor. –
H
Yalnız VH artırılarak E1 artırılırsa d uzaklığı küçülür. Başka bir değişiklik yapmadan levha-
Yanıt: B lar arasındaki d uzaklığı artırılırsa t ve
v öncekine göre nasıl değişir? + –

2. Bir ossiloskopta saptırıcı levhalar arasındaki elektriksel V


potansiyel farkı 4 katına çıkarılırken, hızlandırıcı levha- A) t artar, v değişmez B) t ve v artar
lar arasındaki elektriksel potansiyel farkı yarıya indirili- C) t azalır, v artar D) t artar, v azalır
yor. E) t ve v azalır
İlk duruma göre, elektron demetinin sapma mik- ÇÖZÜM
tarı nasıl değişir? K levhasının önüne bırakılan elektronun L levhasına çarp-
tığı anda kinetik enerjisi,
A) Yarıya iner B) İki katına çıkar
1
C) Değişmez D) 8 katına çıkar E = V.e = mv2 dir.
1 2
E) kat olur
4

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 97


FİZİK – ÖSS SAY

v=
2Ve
olduğundan d arttığında, v değişmez. Parçacı-
7. Durgun kütlesi m0 olan bir parçacık v hızı ile hareket
m etmektedir. Parçacığın rölativistik kinetik enerjisinin
1 2
ğın karşı levhaya çarpma süresi ise d = .v.t dir. v de- durgun kütle enerjisine oranı tür.
2 3
ğişmediğinden d artarsa t de artar.
Yanıt: A Buna göre, v hızı kaç c dir?
(c: Işık hızı)
5. Elektriksel kuvvet-
+ + + + + + +
l
+ +
lerin yanında ağır- A) 0,8 B) 0,6 C) 0,5 D) 0,4 E) 0,2
lığı önemsenme- V•
+q d
•
+
.
yen +q yüklü par- •– v0
y ÇÖZÜM
çacık v0 ilk hızıyla – – – – – – – – –
Parçacığın v hızı ile hareket ettiğinde kütlesi m ise kinetik
elektrik yüklü pa- enerjisi
ralel iki levha arasına girdiğinde yörüngesi şekildeki
EK = mc2–m0c2 olduğundan
gibi oluyor.
mc 2 − m c 2 2
Buna göre, yükün levhalar arasından t çıkış süre- 0 =
2 3
si, v0 hızından başka; m c
0
A, levhaların boyu 5
m = m dır.
d, levhalar arasındaki uzaklık 3 0
V, levhalar arasındaki potansiyel farkı m
m= 0
niceliklerinden hangilerine bağlıdır?
v2
1− 2
A) Yalnız A B) Yalnız d C) Yalnız V c
D) A ve d E) d ve V 5 m
m = 0
3 0 v2
ÇÖZÜM 1− 2
+q yüklü parçacığın levhalar arasından çıkış süresi, c
A 4
A = v0.t den t = dır. v = c = 0,8 c dir.
v0 5
Yanıt: A
Bu nedenle çıkış süresi v0 hızından başka, levhaların A
uzunluğuna bağlıdır.
Yanıt: A 8. I. Güneş’te füzyon tepkimeleri sonucunda hidrojen,
helyuma dönüşür.
II. Güneş’te fotosfer tabakasının yaydığı elektro-
6. Durgun kütlesi m0 olan bir parçacık v hızı ile hareket magnetik radyasyon uzaya yayılır.
ederken momentumu P = 2m0v dir. III. Güneş’in çekirdek tabakasında açığa çıkan ısı,
iyon tabakası tarafından soğurulur.
Buna göre, taneciğin hızı kaç c dir? yargılarından hangileri doğrudur?
(c: Işık hızı)
A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III
1 1 1 2 3 D) I ve II E) I, II ve III
A) B) C) D) E)
3 8 3 3 2

ÇÖZÜM ÇÖZÜM
Parçacığın durgun kütlesi m0, v hızı ile hareket ettiğinde I. Güneş’te her saniyede 4 milyon kütle azalması olur.
ise kütlesi m = 2m0 dır. hidrojen atomları, helyuma dönüşürken kütle azalır.
II. Güneş yüzeyinden (fotosferden) yayılan elektro-
m0 magnetik ışıma (radyasyon) uzaya yayılır. Güneşten
m = 2m0 = olduğundan,
v2 yayılan ışınlar yeryüzüne yaklaşık 8 dakika 18 saniye-
1− de gelir.
c2
III. Güneş’in çekirdek tabakasında oluşan füzyon tepki-
1 4v 2 meleri sonucunda açığa çıkan ısı Güneş’in iyon taba-
4= ; 4− =1 kası tarafından soğurulur.
v2 c2
1− Yanıt: E
c2
4v 2 3
3= 2
ve v = c dir.
c 2
Yanıt: E

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 98


FİZİK – ÖSS SAY
KONU TESTİ 4. y

•• V
–
d m •q d
+
m •q d
– ••
1. İletken K, L, M levhaları 30 V K L M v 2d m •q 4V +
10 cm 30 cm
ve 15 V luk gerilimlere şekil- 5 cm 20 cm Þekil 1 Þekil 2
–y

deki gibi bağlanmıştır. K lev-


hasının önünden ilk hızı sıfır
Å
P A
• •
B
Þekil 3

olan protonun A noktasındaki Kütlesi m, yükü q olan parçacık Şekil 1 deki paralel
kinetik enerjisi EA, B nokta- levhalar arasına serbest bırakıldığında v büyüklü-
sındaki kinetik enerjisi EB dir. ğündeki limit hızıyla hareket ediyor. Aynı tanecik lev-
+ –
halar arasında Şekil 2 deki gibi serbest bırakıldığın-
30 V
– + da dengede kalıyor.
Yalnız elektriksel kuvvetler 15 V
E Aynı parçacık Şekil 3 teki levhalar arasına ser-
önemsendiğine göre, A
E best bırakıldığında hangi yönde ve hangi limit
B
hızla hareket eder?
oranı kaçtır?
A) –y yönünde, v B) y yönünde, v
1 1 1 2 3 3 3
A) B) C) D) E) C) y yönünde, v D) –y yönünde, v
8 4 2 3 4 2 2
E) y yönünde, 2v

2. Düşey düzlemde bulu-


O O O O K L
nan elektrik yüklü şekil- Æ Æ
Æ 5. K levhasından serbest bırakılan,
v B d
•
deki paralel levhaların E
elektrik yükleri eşit olan X ve Y tane- •X •
→ cikleri şekildeki yatay yolları izleye-
oluşturduğu düzgün E O O O O
elektrik alanı ile düzgün rek L levhasına çarpıyorlar. •Y •

→ →
B magnetik alanına v hızıyla giren elektron doğrusal Enerji kayıpları önemsenmediğine
yörüngeyi izliyor. göre, X ve Y tanecikleri için aşağı-
Elektriksel alanın E ve magnetik alanın B büyük- dakilerden hangisi kesinlikle birbi- V
rine eşittir?
•+ –•
lükleri bilindiğine göre,
I. Taneciğin v hızının büyüklüğü (Yalnız elektriksel kuvvetler önemsenmektedir.)
II. Taneciğe etkiyen elektriksel kuvvetinin büyüklüğü
III. Taneciğe etkiyen magnetik kuvvetinin büyüklüğü A) Momentumlarının büyüklüğü
B) Hızlarının büyüklüğü
niceliklerinden hangileri bulunabilir? C) İvmelerinin büyüklüğü
(8: Sayfa düzlemine dik içe doğru) D) L ye çarptıkları andaki kinetik enerjileri
E) L levhasına ulaşma süreleri
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
D) I ve III E) I, II ve III
L
6. Yüklü paralel levhalardan K levhası- K
d
nın önüne bırakılan X taneciğinin yü-
X
kü q kütlesi 2m, Y taneciğinin yükü 2q Å2m •
3. F flamanından çıkan
d Æ
kütlesi m dir. q v1
elektronlar şekildeki O O O B Buna göre, X ve Y taneciklerinin L Y
m •
yolu izleyerek B O O O levhasına çarptığı andaki, Å v2
2q
magnetik alanına gi- • E 1
F • I. Kinetik enerjilerinin oranı X =
rince S kadar sapı- O O O
S E 2
yor. O O O
Y + –
dir. V
Buna göre, B mag- V v 1
II. Hızlarının büyüklüklerinin oranı 1 = dir.
netik alan şiddeti, V – +
v 2
levhalar arasındaki 2
potansiyel farkı, d levhaları arasındaki uzaklık nice- t
liklerinden hangilerinin artırılması, S sapma mikta- III. Hareket sürelerinin oranı X = 1 dir.
rını artırır? t
Y
(8: Sayfa düzlemine dik içe doğru olup L levhası sa-
bit tutulmaktadır. Yerçekimi önemsenmiyor.) yargılarından hangileri doğrudur?

A) Yalnız B B) Yalnız V C) Yalnız d A) Yalnız I B) Yalnız III C) I ve II


D) V ya da B E) d ya da B D) II ve III E) I, II ve III

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 99


FİZİK – ÖSS SAY
7. Rölativistik bir parçacık v hızı ile hareket edince kine- 11.
tik enerjisi durgun kütle enerjisine eşit oluyor. v0 v
O • e– • K

Buna göre, parçacığın v hızı kaç c dir?


(c = Işık hızı)
–+ –+
1 2 3 + –
A) B) C) D) 0,6 E) 0,8 V2 V3
2 2 2 V1

Şekildeki paralel levhaları arasındaki potansiyel fark-


8. Durgun kütlesi m0 olan rölativistik bir parçacık v hızı ları sırasıyla V1, V2 ve V3 tür. O noktasından v0 hızı
ile hareket etmektedir. ile fırlatılan elektron K noktasına v büyüklüğünde hız-
la çarpıyor.
Bu parçacığın eşlik eden De Broglie dalga boyu-
Buna göre,
nu veren bağıntı aşağıdakilerden hangisidir?
I. V1 potansiyel farkını artırma
v
2 II. V2 potansiyel farkını artırma
h. 1 −
c2 h h.c III. V3 potansiyel farkını artırma
A) B) C)
m .v m.v m
0 0 0
işlemlerinden hangileri yapılırsa elektronun K ye
h.c h çarpma hızı v den daha büyük olur?
D) E)
m .v v
2
0
m 1− 2 A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III
0
c D) I ya da II E) II ya da III
K
9. K levhasının önünden ilk hızsız bı-
2d
rakılan, m kütleli +q yüklü parçacık 12. Paralel yüklü iletken levhalar
d

şekildeki yolu izliyor. v0 = 0


m eşit V gerilimlerine şekildeki –
•
+q
m •L v
gibi bağlanmıştır.
e
–

K L
Buna göre, parçacığın L nokta-
sından geçerken momentumu K noktasından ilk hızsız bı-
aşağıdakilerden hangisine eşit- + – rakılan bir elektronun L nok-
tir? tasına gelinceye kadar elekt-
V
(Yerçekimi önemsenmiyor.) rona etkiyen elektriksel kuv- – +
V + –
vet-yol grafiği aşağıdakiler- V
A) 2Vqm B) 3Vqm C) 2 Vqm den hangisi gibi olabilir?
(Yalnız elektriksel kuvvetler önemseniyor.)
D) 2 2Vqm E) 3 2Vqm
kuvvet kuvvet
A) B)
2F
10. K noktasından serbest bırakılan
elektronun L noktasından geçer- F –F
2d 3d
ken hızı v1, kinetik enerjisi E1, iv- 0 yol 0 yol
K
e– d 2d 3d d
mesi a1 M noktasından geçerken • L• v1 •
M v –F
2
hızı v2, kinetik enerjisi E2, ivmesi
a2 dir. kuvvet kuvvet
C) D)
Buna göre, 2F
v – +
I. 1 =
1 ••
V
F
v 2 2d 3d
2 0 yol 0 yol
d 2d 3d d
E 1 –F
II. 1 =
E 4
2
a kuvvet
1 E)
III. =1
a 2F
2
eşitliklerinden hangileri doğrudur? F

0 yol
A) Yalnız II B) I ve II C) I ve III d 2d 3d
D) II ve III E) I, II ve III

1.E 2.A 3.A 4.B 5.D 6.C 7.C 8.A 9.A 10.E 11.B 12.D

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 100


KİMYA – ÖSS SAY

FONKSİYONLU ORGANİK BİLEŞİKLER – II

ALDEHİTLER VE KETONLAR ÖRNEK 2


I. Propanal ile dimetil keton
Yapılarında C = O (karbonil) grubu içeren bileşiklerdir. II. Propanol ile dimetil eter
Karbonil grubundaki karbon atomuna 1 tane H atomu ve III. 1,2–propandiol ile etil metil eter
1 tane alkil kökü bağlanmışsa, bileşik aldehit; bu karbon Yukarıdaki madde çiftlerinden hangileri birbirinin yapı
atomuna 2 tane alkil kökü bağlanmışsa, bileşik ketondur. izomeridir?
Aldehitler, türemiş oldukları alkanın adının sonuna –al eki,
ketonlar, türemiş oldukları alkanın adının sonuna –on eki ÇÖZÜM
getirilerek adlandırılır. Propanal 3 C li bir aldehit, dimetil keton 3 C li bir ketondur.
C atomu sayısı eşit olan aldehitler ve ketonlar birbirinin Kapalı formülleri C3H6O dur. Birbirinin yapı izomeridir.
yapı izomeri olup genel formülleri CnH2nO dur. C atomu sayıları aynı olan monoalkol ile eter birbirinin izo-
meridir. Propanol 3 C li, dimetil eter 2 C lidir, birbirinin
Aldehitler Ketonlar izomeri değildir.
1,2–propandiol, dialkoldür, eterlerle izomer olamaz.
H H3C
C = O Propanon Yanıt : Yalnız I
C=O Metanal
H (Formaldehit) H3C (Aseton) ALDEHİT VE KETONLARIN GENEL ÖZELLİKLERİ
(dimetil keton)
• Hem aldehitler hem de ketonlar, karbonil grubundan do-
H H3C layı polar bileşiklerdir. Küçük karbonlu olanları suda iyi
C=O Etanal C = O Bütanon çözünür. Kaynama noktaları alkanlara göre yüksek, mo-
H3C (Asetaldehit) C2H5 (etil metil keton) lekülleri arasında hidrojen bağı içeren alkol ve karboksil-
li asitlere göre daha düşüktür.
C2H5 • Hem aldehitler hem de ketonlar indirgenme özelliği gös-
H terir. Aldehitler indirgendiğinde primer alkol, ketonlar in-
C=O Propanal C = O 3-pentanon dirgendiğinde sekonder alkol oluşturur.
C2H5 (dietil keton)
C2H5 R – CHO + H2 ⎯→ R – CH2 – OH
Aldehit Primer alkol
ÖRNEK 1
R − C = O + H ⎯⎯→ R − CH − OH
2
Bileşik Adı I I
R R
I. C H − CH − C = O Propanal Keton Sekonder alkol
2 5 2
I ÖRNEK 3
H Etanal (asetaldehit) ve dimetil keton (aseton) bileşikle-
II. CH − C = O Etil metil keton (bütanon) rinin, indirgenme tepkimelerini yazınız.
3 I
CH − CH ÇÖZÜM
2 3
III. CH − CH − CH − C = O Metil propil keton CH − C = O + H ⎯⎯→ CH − CH − OH
3 2 3 2
3 2 2 I
I (2-pentanon) H
CH Etanol
3 Etanal
Yukarıdaki bileşiklerden hangilerinin adı doğru olarak
CH − C = O + H ⎯⎯→ CH − CH − OH
verilmiştir? 3
I 2 3
I
CH CH
3 3
ÇÖZÜM Dimetil keton 2–propanol
I. bileşik 4 C li bir aldehittir, adı bütanaldır.
II. bileşik 4 C li bir ketondur, adı bütanondur. Alkil kökle- • Aldehitler, karbonil grubunda H atomu içerdiği için yük-
rinin biri metil (CH3–), diğeri etil (C2H5–) olduğundan, seltgenir ve karboksilli asit oluşturur, ketonlar yükselt-
genmez.
etil metil keton olarak da adlandırılır.
III. bileşik 5 C li bir ketondur. Keton grubu 2. karbonda- R – CHO + 1/2O2 ⎯→ R – COOH
dır. Adı 2–pentanondur. Alkil köklerinin biri metil, di- Aldehit Karboksilli asit
ğeri propil olduğu için, metil propil keton şeklinde de
adlandırılır. R − C = O ⇒ Yükseltgenmez
I
Yanıt : II ve III R
Keton
-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 101
KİMYA – ÖSS SAY
ÖRNEK 4 • Aldehitler ve ketonlar, polar moleküller (HBr, NH3,…) ile
2–metil propanal bileşiğinin indirgenme ve yükselt- katılma tepkimesi verir, apolar moleküller ile (H2 hariç)
genme tepkimelerini yazınız.
katılma tepkimesi vermez.
ÇÖZÜM
CH NH
3 2
I I
2–metil propanal: CH − CH − CHO dur. CH − C = O + NH ⎯⎯→ CH − C − OH
3 3 3
3 I I
İndirgenirse primer alkol, yükseltgenirse karboksilli asit H H
oluşturur.
CN
CH − CH − CHO + H ⎯⎯→ CH − CH − CH − OH I
3
I 2 3
I 2 CH − C = O + HCN ⎯⎯→ CH − C − OH
3 3
CH CH I I
3 3 H H
2–metil propanal 2–metil–1–propanol
• Aldehit ve ketonlar yanıcıdır. Tam yanma ürünleri, CO2
CH − CH − CHO + 1/ 2O ⎯⎯→ CH − CH − COOH ve H2O dur.
3 2 3
I I
CH CH 3n − 1
3 3 CnH2nO + O2 ⎯→ nCO2 + nH2O
2–metil propanal 2–metil propanoik asit 2

• Aldehitler, Fehling ayıracı (bazik Cu+2 çözeltisi) ve C H − C = O + 4O ⎯⎯→ 3CO + 3H O


2 5 2 2 2
Tollens ayıracı (NH3 lü AgNO3 çözeltisi) ile tepkime ve- I
rerek karboksilli aside yükseltgenir, ketonlar bu tepkime- H
leri vermez.
11
C H − C = O + O ⎯⎯→ 4CO + 4H O
+2 − 2 5 2 2 2 2
R − C = O + 2Cu + 4OH → R − C = O + Cu O ↓ + 2H O I
2 2 CH
I I 3
H Fehling çözeltisi OH Kırmızı
çökelti
Aldehit Karboksilli
Asit KARBOKSİLLİ ASİTLER
+ − O
R − C = O + 2Ag + 2OH → R − C = O + 2Ag ↓ + H O Yapılarında C (karboksil) grubu içeren bileşiklerdir.
2
I I
H Tollens ayıracı OH Gümüş OH
aynası
Aldehit Karboksilli Doymuş monokarboksilli asitlerin genel formülleri,
Asit CnH2nO2 dir ve aynı karbon atomu sayılı esterlerle yapı
izomerliği gösterirler.
Not : Fehling ayıracı ve Tollens ayıracı aldehit grubu
ile tepkime verir. Aldehitler, Fehling ayıracı ile kırmızı Monokarboksilli asitler adlandırılırken, en uzun karbon
renkli Cu2O çöktürür, Tollens ayıracı ile gümüş aynası atomu zinciri temel alınır. Karboksil grubundaki C atomu
oluşturur. Bu tepkimeleri, alkoller, eterler, ketonlar, 1 numara olacak şekilde C atomu zinciri numaralandırılır.
karboksilli asitler ve esterler vermez. Bu nedenle, bu Karbon zincirine bağlı grupların yeri ve adı belirtildikten
tepkimeler aldehitlerin tanınmasında kullanılan tepki- sonra uzun zincirdeki karbon atomu sayısına göre alkan
melerdir. adı söylenerek –oik asit eki eklenir.

H−C = O Metanoik asit


ÖRNEK 5 I (formik asit)
I. CH − CH − CH II. CH − C = O III. CH − C = O OH
3 3 3 3
I I I
OH CH H CH − C = O Etanoik asit
3 3
I (asetik asit)
Yukarıda formülleri verilen bileşiklerden hangileri, OH
amonyaklı AgNO3 çözeltisi ile gümüş aynası oluştu-
rur? CH − CH − C = O Propanoik asit
3 2
I
ÇÖZÜM OH
I. bileşik 2–propanol (alkol), II. bileşik dimetil keton (ke-
ton), III. bileşik ise etanal (aldehit) dir. Alkoller ve ketonlar,
CH − CH − C = O 2–metil propanoik asit
amonyaklı AgNO3 çözeltisi ile gümüş aynası oluşturmaz, 3
I I
aldehitler oluşturur. CH OH
3

Yanıt : Yalnız III

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 102


KİMYA – ÖSS SAY
Dikarboksilli Asitler ÖRNEK 7
Yapılarında iki tane karboksil grubu içeren bileşiklerdir. Organik bir bileşiğin 1 molü ile ilgili, aşağıdaki bilgiler veri-
liyor.
COOH COOH
I H2C • Na metali ile 1,5 mol H2 gazı açığa çıkarıyor.
COOH COOH • Fe metali ile 0,5 mol H2 gazı açığa çıkarıyor.
Etandioik asit Propandioik asit Buna göre, bu organik bileşik aşağıdakilerden hangisi
(Oksalik asit) olabilir?

A) CH2 − OH B) H − C = O C) COOH
Yağ Asitleri I I I
Yağ asitleri, çift karbon sayılı, genellikle büyük moleküllü, CH − OH CH − OH CH − OH
doymuş ya da doymamış karboksilli asitlerdir. I I I
CH − OH CH − OH CH − OH
2 2 2
Aşağıda bazı yağ asitlerinin formülleri ve adları verilmiştir.
D) COOH E) COOH
C3H7 – COOH Bütanoik asit (Doymuş) I I
C=O CH − OH
C15H31 – COOH Palmitik asit (Doymuş) I I
COOH COOH
C17H31 – COOH Linoleik asit (Doymamış)
ÇÖZÜM
C17H33 – COOH Oleik asit (Doymamış) 1 molü, Na metali ile 1,5 mol H2 gazı açığa çıkardığına
göre, bileşik molekülündeki asit ve alkol gruplarının top-
C17H35 – COOH Stearik asit (Doymuş)
lam sayısı 3 tür.
(Yukarıda verilen yağ asitlerinin adlarının bilinmesi ge- 1 molü, Fe metali ile 0,5 mol H2 gazı açığa çıkardığına gö-
rekmemektedir.)
re, bileşik molekülü 1 tane asit grubu içerir. Öyleyse, 2 ta-
ne de alkol grubu içerir. Bu koşullara uyan bileşik C seçe-
KARBOKSİLLİ ASİTLERİN GENEL ÖZELLİKLERİ
neğinde verilmiştir.
• Suda çözündüklerinde iyonlaşarak H+ iyonu verirler.
Karboksilli asitler, zayıf asittir. Yanıt : C
• Na, K, Fe, AI, Zn, Ca gibi aktif metallerle etkileşerek
H2 gazı açığa çıkarırlar (Alkollerin yalnızca alkali metal- • Karboksilli asitler, alkollerle tepkimeye girerek ester
lerle H2 gazı açığa çıkardığını anımsayalım). oluşturur.
O O
II II
2CH3 – COOH + Mg ⎯→ (CH3 – COO)2Mg + H2 R − C − OH + HO − R ⎯⎯→ R − C − ORı + H O
ı
2
Karboksilli Alkol Ester
COOH ⎛ COO ⎞ asit
I + Mg ⎯⎯→ ⎜ I ⎟ Mg + H
COOH ⎜ COO ⎟ 2
⎝ ⎠
CH3 – COOH + HO–C2H5 → CH3–COO–C2H5 + H2O
ÖRNEK 6
Aşağıdaki bileşiklerden hangisi hem Na metali hem de
Mg metali ile tepkimeye girdiğinde H2 gazı açığa çı- CH − OH HOOC − CH CH − OOC − CH
2 3 2 3
kar? I + ⎯⎯→ I + 2H O
2
CH − OH HOOC − CH CH − OOC − CH
2 3 2 3
A) COOH B) CH − OH C) H
2 I
I I • Karboksilli asitler yükseltgenmez (formik asit hariç), in-
CH CH C=O
3 3 I dirgenerek aldehit oluşturur.
CH
D) CH E) NH 3
I
3
I
2
R – COOH ⎯⎯⎯
2 (H )
→ R – CHO + H2O
C=O CH
I
2 karboksilli asit aldehit
I
CH CH
3 3 Not : Formik asit, aynı zamanda aldehit grubu da içerir.
Aldehit grubu
ÇÖZÜM
Na metali ile hem asitler hem de alkoller, Mg metali ile yal- H−C = O
nızca asitler tepkimeye girdiğinde H2 gazı açığa çıkarır. I
OH Karboksil grubu

A) Asit B) Alkol C) Aldehit D) Keton E) Amin Bu nedenle, formik asit yükseltgenme tepkimesi vere-
bilir. NH3 lü AgNO3 çözeltisi ile Ag aynası oluşturur,
Yanıt : A Fehling çözeltisi ile kırmızı Cu2O çöktürür.

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 103


KİMYA – ÖSS SAY
OPTİKÇE AKTİFLİK Amino asitler, –COOH grubu içerdiği için asit, –NH2 grubu
Bir karbon atomuna birbirinden farklı 4 atom ya da atom içerdiği için baz özelliği gösteren amfoter maddelerdir.
grubu bağlıysa, bu karbon atomu asimetriktir. Yapısında Suda iyi çözünürler. α–amino asitler, polimerleşirse prote-
bir tane asimetrik karbon atomu bulunduran bileşiklerin, inler oluşur.
uzayda dizilişi farklı olan iki molekülü vardır. Birbirinin ay-
na simetrisi olan bu bileşiklere optik izomer adı verilir. Bu ÖRNEK 9
maddeler optikçe aktiftir. Optikçe aktif bileşikler,
polarlanmış ışığın titreşim düzlemini sağa ya da sola doğ- H N − CH − C = O
2 2
I
ru döndürür. OH
1 Örneğin, laktik asit; bileşiğindeki 2 numara- bileşiği ile ilgili,
COOH
I lı C atomuna bağlı atom ya da atom grup-
2 larının dördü de birbirinden farklı olduğun- I. Asitlerle nötrleşme tepkimesi verir.
H − C − OH
dan, bu C atomu asimetriktir. Bu bileşiğin II. Adı, aminoasetik asittir.
I
3 iki tane optik izomeri vardır. III. Optikçe aktif özellik gösterir.
CH
3
açıklamalarından hangileri doğrudur?
COOH COOH
C C ÇÖZÜM
OH HO H
H
CH3 H 3C H N − CH − C = O karboksil grubu (asit)
2 2
I
D-laktik asit L-laktik asit Amin grubu OH
(baz)
I I I I
Not: CH − , CH − , − C = C − , − C = O , − C ≡ C −
3 2 Bileşik 2 C atomlu bir amino asittir. Adı, aminoetanoik asit
yapısındaki C atomları asimetrik değildir. ya da aminoasetik asittir. NH2– grubu asitlerle, –COOH
grubu bazlarla nötrleşme tepkimesi verir. Asimetrik
C atomu içermediği için optikçe aktif özellik göstermez.
ÖRNEK 8
Buna göre, I. ve II. açıklamalar doğru, III. açıklama yanlış-
H C − CH − COOH tır.
3
I
OH Yanıt : I ve II
bileşiği ile ilgili,
I. Adı, 2–hidroksi propanoik asittir. ESTERLER
II. Optikçe aktiftir. Alkollerin, HNO3, H2SO4 gibi oksijenli asitlerle ve karbok-
III. Hem Na metali ile hem de Mg metali ile tepkime ve-
rerek H2 gazı açığa çıkarır. silli asitlerle yaptığı bileşiklere ester adı verilir.
esterleşme
yargılarından hangileri doğrudur? ZZZZZZZZ
Asit + Alkol YZZZZZZZ X
Z Ester + Su
hidroliz

ÇÖZÜM Esterler, iki şekilde adlandırılır.


3 Bileşik, 2–hidroksi propanoik asittir (lak-
CH 1. Alkolden gelen alkil adı yazılır, sonra asidin –oik eki
3 tik asit). Moleküldeki 2 numaralı C ato-
I atılır, yerine –at eki eklenir.
mu asimetriktir. Asimetrik C atomuna
H − 2 C − OH C2H5 – COO – CH3 : Metil propanat esteri
sahip moleküller optikçe aktiftir.
1
I
COOH asit alkol
• –OH ve –COOH grubu içeren bileşik Na metali ile tep- 2. Önce asidin adı, sonra alkolün alkil grubunun adı ve
kime vererek H2 gazı açığa çıkarır. ester sözcüğü yazılır.
• Mg metali ise, sadece –COOH grubu ile tepkime vere- Yukarıdaki madde, propanoik asit metil esteri şeklinde de
rek, H2 gazı açığa çıkarır. adlandırılabilir.
Buna göre, her üç yargı da doğrudur.
Yanıt : I, II ve III Esterlerin Özellikleri
Esterlerin küçük moleküllü olanları suda iyi çözünür.
Kimyasal etkinlikleri azdır.
AMİNO ASİTLER Bazik ortamda hidroliz olurlar, bu hidroliz türüne sabun-
Yapısında –NH2 grubu içeren karboksilli asitlerdir. laşma denir.
CH − CH − COOH CH − CH − COOH C H − C = O + NaOH→ C17H35 – COONa + C2H5OH
3 2 2 17 35
I I I
NH NH O−C H
2 2 2 5
2 − amino propanoik asit Etil stearat esteri Sodyum stearat Etil
3 − amino propanoik asit
(α − amino propanoik asit) (β − amino propanoik asit) (Sabun) alkol

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 104


KİMYA – ÖSS SAY
KARBONHİDRATLAR ÇÖZÜM
Karbonhidratlar, doğada yeşil yapraklı bitkiler tarafından I. bileşikte N atomu, 2 H atomu ve 1 alkil grubu içeriyor.
fotosentez yolu ile üretilen ve genel formülleri Cn(H2O)m Primer amindir.
şeklinde olan bileşiklerdir. II. bileşikte N atomu, 1 H atomu ve 2 alkil grubu içeriyor.
Karbonhidratlar; monosakkaritler, disakkaritler ve polisak- Sekonder amindir.
karitler olarak üç ana sınıfa ayrılır. III. bileşikte N atomu, 3 alkil grubu içeriyor. Tersiyer amin-
Monosakkaritler dir.
Yapılarında aldehit ya da keton grubu bulunan polialkoller Yanıt : Yalnız II
olarak sınıflandırılır. Genel formülleri CnH2nOn dir. C ato-
mu sayısı 6 olanlar yaygın olarak bulunur. Yapısında al- FONKSİYONLU AROMATİK BİLEŞİKLER
dehit grubu bulunduranlara aldoz, keton grubu bulundu- Benzen halkasına bağlı olan fonksiyonel gruplar, alifatik
ranlara ketoz denir. Adlandırmada önce aldo– ya da yapıdaki fonksiyonlu bileşiklerin genel özelliklerine benzer
keto– ön ekleri, sonra moleküldeki C atomların sayısı, da- özellikler gösterir.
ha sonra da –oz eki getirilir. Aşağıda bazı önemli aromatik bileşiklerin formülü ve özel-
Önemli monosakkaritler glikoz, früktoz, galaktozdur. likleri verilmiştir.
H H NH2
I C6H5-NH2 Baz özelliði gösteren bir bileþiktir.
I
C=O H − C − OH
I I Anilin
H − C − OH C=O (Amino benzen)
(Fenil amin)
I I
H − C − OH H − C − OH CH2-OH
I I Primer alkol özelliði gösterir.
H − C − OH H − C − OH C6H5-CH2-OH
I I Benzil alkol
H − C − OH H − C − OH
I I H
H − C − OH H − C − OH
C=O C6H5- CHO
I I Aldehit özelliði gösterir.
H H
Glikoz Früktoz Benzaldehit
(Aldoheksoz) (Ketoheksoz)
CH3
Disakkaritler C=O C6H5- C = O Keton özelliði gösterir.
İki molekül monosakkaritten 1 molekül su çıkarılması ile CH3
elde edilirler. Asetofenon
Monosakkarit + Monosakkarit ⎯→ Disakkarit + su (Fenil, metil keton)
Önemli disakkaritler sakkaroz, laktoz ve maltozdur.
OH
C6H12O6 + C6H12O6 ⎯→ C12H22O11 + H2O C=O C6H5- COOH Asit özelliði gösterir.
glikoz früktoz sakkaroz
Polisakkaritler Benzoik asit
n tane monosakkarit molekülünden (n – 1) tane su mole-
külünün çıkarılması ile oluşurlar. Önemli polisakkaritler se-
OH C6H5- OH Özel yapýlý bir bileþiktir, asit özelliði gösterir.
lüloz, nişasta ve glikojendir.
AMİNLER
Fenol
NH3 molekülündeki H atomlarının yerine alkil (R–) kökleri- (Hidroksi benzen)
nin geçmesiyle oluşan bileşiklerdir. Sulu çözeltileri zayıf
baz özelliği gösterir. ÖRNEK 11
Aminler, alkil sayılarına göre primer, sekonder ve tersiyer
olmak üzere üçe ayrılır. I. OH II. OH III. COOH
R – NH2 R − NH R −N−R
I I
R R
Primer amin Sekonder amin Tersiyer amin Yukarıdaki bileşiklerden hangilerinin sulu çözeltileri
NaOH ile nötrleşme tepkimesi verir?
ÖRNEK 10
I. CH − CH − NH
3 2 ÇÖZÜM
I
CH
3
NaOH ile nötrleşme tepkimesi veren maddeler, asittir.
II. CH3 – NH – CH3
I. madde sikloheksanol ya da hidroksi sikloheksandır. Al-
III. CH − N − CH kol özelliği gösterir.
3 3
I II. madde fenoldür, asit özelliği gösterir.
CH III. madde benzoik asittir, asit özelliği gösterir.
3

Yukarıdaki bileşiklerden hangileri sekonder amindir? Yanıt : II ve III

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 105


KİMYA – ÖSS SAY
ÇÖZÜMLÜ TEST ÇÖZÜM

• Bileşik molekülünde 2 karbon atomu arasında çift bağ


bulunduğundan doymamıştır, bromlu suyun rengini gi-
1. X : CH3CH2CH2OH
derir.
Y : CH3CH2CHO
• 1
Z : CH3CH2COOH COOH İkinci karbonun dört bağında farklı gruplar
2
I bulunduğu için asimetriktir, optikçe aktif
H − C − OH özellik gösterir.
Yukarıda verilen X, Y ve Z bileşikleri ile ilgili, aşa- I
3
ğıdaki açıklamalardan hangisi yanlıştır? CH
II
4
A) Amonyaklı AgNO3 çözeltisi ile yalnızca Y tepki- CH
2
meye girdiğinde, Ag açığa çıkarır. • Na metali, hem –COOH hem de –OH grubundaki hidro-
B) X ile Z nin tepkimesinden ester oluşur. jenin yerine geçeceğinden 1 mol bileşik Na metali ile
C) Y bileşiği; yükseltgendiğinde Z, indirgendiğinde tepkimeye girdiğinde, 1 mol H2 gazı açığa çıkar.
X oluşur.
D) Na metali ile yalnızca X tepkimeye girdiğinde H2 • Molekülde 1 tane karboksil grubu olduğundan 1 değerli
asittir ve 1 mol NaOH bazı ile tepkime verir.
gazı açığa çıkarır. • –COOH grubu asit grubudur. –OH grubu ise baz grubu
E) Mg metali ile Z tepkime verir, X tepkime vermez. değil, alkol grubudur. Bu nedenle amfoter özellik gös-
termez.
ÇÖZÜM Yanıt : E
X : CH3CH2CH2OH Primer alkol
3. X : R1 – CH2OH
Y : CH3CH2CHO Aldehit
Y : R2 – O – C2H5
Z : CH3CH2COOH Karboksilli asit Z : R3 – COOH

• Yapısında aldehit grubu bulunan Y bileşiği amonyaklı X, Y ve Z bileşikleri ile ilgili, aşağıdaki bilgiler verili-
AgNO3 çözeltisi ile tepkimeye girdiğinde, Ag açığa çı- yor.
karır. • X ile Y birbirinin izomeridir.
• Alkol (X) ile karboksilli asit (Z) tepkimeye girdiğinde, es- O
ter oluşur. II
• X ile Z tepkimeye girdiğinde, C H − C − OC H
• Y aldehiti; yükseltgendiğinde karboksilli asit (Z), indir- 2 5 3 7
gendiğinde primer alkol (X) oluşur. bileşiği oluşuyor.
• Na metali hem alkollerle (X) hem de karboksilli asitlerle
(Z) tepkimeye girdiğinde H2 gazı açığa çıkarır. Buna göre, R1, R2 ve R3 alkil grupları aşağıdaki-
• Mg metali yalnızca karboksilli asitlerle (Z) tepkimeye lerden hangisi olabilir?
girdiğinde H2 gazı açığa çıkarır.
R1 R2 R3
Yanıt : D
A) C2H5– CH3– C2H5–
B) C3H7– CH3– C2H5–
C) C2H5– C2H5– C2H5–
2. COOH
D) C2H5– CH3– C3H7–
I
CH − OH E) C3H7– C2H5– C2H5–
I
CH
II ÇÖZÜM
CH O
2
II
R3 – COOH + HOCH2 – R1 ⎯→ R − C − OCH − R
bileşiği ile ilgili, aşağıdaki açıklamalardan hangisi 3 2 1
(Z) (X)
yanlıştır? O
II
C H − C − OCH − C H
A) Bromlu suyun rengini giderir. 2 5 2 2 5
R3 : C2H5– ve R1 : C2H5– tir.
B) Optikçe aktiftir.
C) 1 molü, Na metali ile tepkimeye girdiğinde 1 mol X bileşiği; C2H5CH2OH dir.
H2 gazı açığa çıkarır. X ile Y bileşikleri birbirinin izomeri olduğuna göre, Y mole-
D) 1 molü, 1 mol NaOH ile tepkime verir. külü de 3 karbon atomu içermelidir.
E) Amfoter özellik gösterir. Y bileşiği; CH3 – O – C2H5 tir. R2 : CH3– olur.

Yanıt : A

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 106


KİMYA – ÖSS SAY
KONU TESTİ 5. I. CH − CH − COOH
3
I
OH
1. Etanal (asetaldehit) bileşiği ile ilgili, aşağıdaki
açıklamalardan hangisi yanlıştır? II. COOH
I
CH − OH
A) Karbonil grubu içerir. I
B) Etil alkolün yükseltgenmesinden elde edilir. COOH
C) Yükseltgenmesinden, etanoik asit elde edilir.
D) Katılma tepkimesi verir. III. COOH
E) Asetonun izomeridir. I
CH − OH
I
CH
2
I
COOH
2. CH − CH − C = O ve CH − C − CH
3 2 I 3 3
H II Yukarıda formülleri verilen bileşiklerden hangile-
O
rinin molekülü asimetrik karbon atomu içerir?
bileşikleri için, aşağıdaki açıklamalardan hangisi
yanlıştır? A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
D) I ve III E) II ve III
A) İzomerdirler.
B) Yükseltgenirler.
C) Katılma tepkimesi verirler.
D) İndirgenme ürünleri izomerdir.
E) 1 er mollerini yakmak için gerekli O2 miktarları 6. OH NO2 NH2
eşittir.
CH3
I II III

3. CH − C = O
3 I
Yukarıda verilen organik bileşiklerden hangileri
HCI ile tepkime verir?
H
Yukarıda formülü verilen bileşik indirgendiğinde A) Yalnız II B) Yalnız III C) I ve III
X bileşiği, yükseltgendiğinde ise Y bileşiği oluşuyor. D) II ve III E) I, II ve III

Buna göre, X ve Y bileşiklerinin tepkimesi sonucu


oluşan bileşiğin formülü aşağıdakilerden hangi-
sidir?
7. X, Y ve Z organik bileşiklerinden biri alkol, biri asit biri
de aldehittir. Bu bileşikler ile ilgili, bazı bilgiler aşağı-
da verilmiştir:
A) C H − C = O B) CH − C = O X : Na metali ile tepkime verir.
2 5 3
I I
O − CH Y : NaOH ile tepkime vererek, tuz ve su oluşur.
O − CH 3
3
Buna göre, X, Y ve Z bileşikleri aşağıdakilerden
C) CH − C = O D) C H − C = O
3
I
2 5
I hangisinde doğru olarak verilmiştir?
CH O−C H
2 5 2 5 X Y Z
E) CH − C = O
3 A) Alkol Asit Aldehit
I
O−C H B) Alkol Aldehit Asit
2 5
C) Asit Alkol Aldehit
D) Asit Aldehit Alkol
E) Aldehit Asit Alkol

4. Etil alkolün bir değerli bir organik asit ile oluşturduğu


esterin mol kütlesi 88 gramdır. 8. 2–metil–2–bütanol bileşiği ile ilgili, aşağıdaki
açıklamalardan hangisi yanlıştır?
Buna göre, organik asit molekülündeki C atomu
sayısı aşağıdakilerden hangisidir? A) Kapalı formülü C5H12O dur.
(H = 1, C = 12, O = 16)
B) Monoalkoldür.
C) Yükseltgendiğinde, keton oluşur.
A) 1 B) 2 C) 3 D) 4 E) 5
D) 1 molü, Na metali ile 0,5 mol H2 gazı açığa çıka-
rır.
E) Katılma tepkimesi vermez.

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 107


KİMYA – ÖSS SAY
O O
9. COOH OH CH2OH 13. II II
X : H − C − OH Y : CH − C − OH
3

X Y Z Yukarıda verilen X ve Y bileşikleri için,


I. Her ikisi de Na metali ile tepkimeye girerek H2
Yukarıda formülleri verilen X, Y ve Z bileşikleri ile
ilgili, aşağıdaki açıklamalardan hangisi yanlıştır? gazı açığa çıkarır.
II. Her ikisi de Zn metali ile tepkimeye girerek H2
A) Z bileşiği, iki basamak yükseltgenirse, X bileşiği gazı açığa çıkarır.
oluşur. III. Amonyaklı AgNO3 çözeltisi ile yalnızca X tepki-
B) Üçü de Na metali ile tepkimeye girerse, H2 gazı
meye girdiğinde Ag oluşur.
açığa çıkar.
C) NaOH ile yalnızca X tepkime verir. yargılarından hangileri doğrudur?
D) X ile Z nin tepkimesinde ester oluşur.
E) Üçü de aromatik bileşiklerdir. A) Yalnız II B) I ve II C) I ve III
D) II ve III E) I, II ve III
10. Aşağıda verilen bileşiklerden hangisi amfoter
özellik gösterir? 14. 1 mol organik asit yeterli miktarda Na metali ile tep-
kimeye girdiğinde, 1 mol H2 gazı ve 134 gram tuz
A) COOH B) CH OH C) COOH
I I
2
I oluşuyor.
CH CH CH Buna göre, organik asidin formülü aşağıdakiler-
I 2 I
2 I 2
NO den hangisidir? (H = 1, C = 12, O = 16, Na = 23)
OH NH 2
2
A) COOH B) CH3COOH C) HCOOH
D) COOH E) CH OH I
I
2 COOH
I D) COOH E) COOH
CH CH
I 2 2 I I
I CH C H
NH NO 2 4
2 2 I 2 I
COOH COOH
11. X : R−C = O Y : R −C −R 15. X ve Y organik bileşikleri ile ilgili, aşağıdaki bilgiler
I II
H O veriliyor :

Yukarıda verilen X ve Y bileşikleri birbirinin izomeri- X : Fehling çözeltisindeki Cu+2 iyonlarını indirgiyor,
dir. NaOH ile tepkimesinde tuz oluşuyor.
Y : NaOH ile tepkime vermiyor, Na metali ile tepki-
Y bileşiği indirgendiğinde 2–bütanol oluştuğuna mesinde H2 gazı açığa çıkarıyor.
göre, X bileşiği yükseltgendiğinde aşağıdaki bile-
şiklerden hangisi oluşur? Buna göre, X ve Y organik bileşikleri aşağıdaki-
lerden hangisi olabilir?
A) C3H7COOH B) C4H9COOH
C) C4H9OH D) C4H9CH2OH X Y
E) C2H5COOH O O
II II
12. X : R – CH2OH A) CH − C − OH CH − C − OH
3 3

Y:R–O– Rı O O
Z : R – COOH II II
B) H − C − OH H − C − OH
Genel formülleri yukarıda verilen X, Y ve Z organik
bileşiklerinin moleküllerindeki C atomları sayıları eşit- O
tir. II
C) H − C − OH CH − CH − CH
3 3
I
Buna göre, X, Y ve Z organik bileşikleri için, aşa- OH
ğıdaki açıklamalardan hangisi yanlıştır?
OH O
I II
A) X ile Y birbirinin izomeridir. D) CH − CH − C − H CH − CH − CH
3 3 I 3
B) X bileşiği yükseltgendiğinde, Z bileşiği oluşabilir.
C) X ve Z bileşikleri, Na metali ile tepkimeye girdi- OH
ğinde, H2 gazı açığa çıkar. OH O O
D) X ve Z bileşikleri, Zn metali ile tepkimeye girdi- I II II
ğinde, H2 gazı açığa çıkar. E) CH − CH − C − H H − C − OH
3
E) X ile Z bileşiklerinin tepkimesinden ester oluşur.

1.E 2.B 3.E 4.B 5.D 6.B 7.A 8.C 9.C 10.D 11.A 12.D 13.E 14.A 15.C
-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 108
BİYOLOJİ – ÖSS SAY

BİYOTEKNOLOJİ, GENETİK MÜHENDİSLİĞİ, CANLILARDA DAVRANIŞ,


HAYATIN BAŞLANGICI VE EVRİM İLE İLGİLİ GÖRÜŞLER

BİYOTEKNOLOJİ, GENETİK MÜHENDİSLİĞİ ÖRNEK 1


İnsanlar her çağda çeşitli alanlarda yararlandıkları kay- İnsan gen projesine 3 trilyon nükleotit uzunluğundaki in-
nakları geliştirme çabası içinde olmuşlardır. İlk zamanlar- san genomunun, nükleotit dizilimini bulmak ve gen harita-
da yiyecek kaynaklarının geliştirilmesi için bitki ve hayvan sını çıkarmak amacıyla 1990 yılında başlanmıştır.
türlerinin ıslahı ile uğraşan insanlar, şimdi ise biyoloji bilgi- Bu projenin tamamlanması ile kalıtsal hastalık ve kusurla-
lerini teknolojik gelişim ile birleştirerek sağlık, tarım, hay- rın nedeni ve buna bağlı çözümlerinin bulunması mümkün
vancılık ve endüstri alanlarında kaynakları geliştirici yön- olacaktır.
temler kullanmaktalar. Biyoloji biliminin teknoloji ile birleş-
tiği noktada yapılan çalışmaların tümü biyoteknoloji adı Kalıtsal hastalıkların tedavisinde;
altında toplanır. Bu çalışmalar, genlerin tüm genom
üzerindeki yerlerinin belirlenmesi, genlerin klonlan- I. hastalıklı genlerin genomdan temizlenmesi
ması, başka bir canlıya gen aktarımı, hastalıklara yol II. sağlıklı genin (kalıp gen) belirlenmesi ve izolasyonu
açan genlerin bulunması ve onarılması, canlı klonla- III. kalıp genin ilgili bölgeye nakli
ması şeklinde özetlenebilir. Bunlar arasında, bir canlı ile IV. hastalıklı genlerin belirlenmesi
aynı kalıtsal yapıya sahip başka bir canlı üretimi anlamına
gelen canlı klonlaması genetik mühendisliği çalışmaları işlemleri hangi sıraya göre gerçekleştirilmelidir?
kapsamına girmemektedir. Diğer çalışmalar ise genler ile A) I–II–III–IV B) II–III–IV–I C) III–I–II–IV
ilgili olup genetik mühendisliği çalışmalarına dahildir. Yani
genetik mühendisliği, kalıtsal madde üzerindeki çeşitlen- D) IV–I–II–III E) IV–III–I–II
dirmeler ve değişiklikler ile ilgili çalışmaları içerir.
Biyoteknoloji ise biyolojik bir sistemin ya da yapının en- ÇÖZÜM
düstriyel boyutta kullanılması anlamındadır. Genetik mü- İnsanlarda kalısal hastalıklara neden olan genlerin ıslahı
hendisliği, biyo-teknolojinin kullandığı yöntemlerden sade- gen terapisi adını alır. Fakat bu yöntem bazı ahlaki so-
ce biridir. runları da beraberinde getirdiğinden dolayı şu an kullanıl-
Herhangi bir ürünü şifreleyen genin üretilmesi ve ürünün mamaktadır. Ama bu yöntem kullanılsaydı izlenecek yolun
elde edilmesi işlemleri için ilk olarak bu geni içeren DNA şu şekilde olması uygun olurdu:
molekülünün bulunduğu hücreden ayrılması (izolasyonu) – Hastalıklı genin belirlenmesi
yani saf olarak elde edilmesi gerekir. Ürünü elde edilecek – Hastalıklı genin, genomdan ayıklanması, temizlenmesi
genin, saflaştırılan DNA üzerindeki yeri belirlendikten son- – Sağlıklı genin yapılandırılması (üretimi)
ra genin uygun enzimler kullanılarak kesilmesi ve bulun-
duğu yerden çıkarılması gerekir. – Sağlıklı genin genoma aktarılması
Gen teknolojisinin ilerlemesini sağlayan ve DNA üzerinde Yanıt: D
çeşitli işlemlere olanak tanıyan enzimlerden en önemlileri
endonükleazlar ve DNA ligazdır.
CANLILARDA DAVRANIŞ
Endonükleazlar bir nükleotit dizisi-
ni uygun yerlerinden kesen enzim- Organizmanın dış ve iç çevresi sürekli değişim durumun-
lerdir. DNA ligaz ise iki nükleotit di- dadır. Bu değişimler, sıcaklık, ışık, O2, CO2, su, diğer or-
zisini birbirine bağlayan enzimdir. ganizmalar, susuzluk ve açlık gibi faktörlerdir. Canlı orga-
Nükleotit dizisi uygun yerden kesil- nizmaların etkinliklerini etkileyen bu faktörler uyartı adını
dikten sonra yapılacak işlem, elde
alır. Uyartılar canlıda farklı değişikliklere (tepki) yol açar.
edilen genin plazmit adı verilen ta-
Bu tepkiler terleme gibi fizyolojik bir tepki olabileceği gibi
şıyıcı DNA ya aktarılması işlemidir
(Plaz-mitler bakterilerde karmaşık bir tepkiler dizisini içeren davranış da olabilir.
kromozomal DNA dan ayrı olarak Fizyolojik tepkiler davranış olarak sınıflandırılamaz. Dav-
bulunan halkasal DNA lardır. Üzer- ranış, organizmanın uyartılara tepki olarak oluşturduğu bir
lerinde çok küçük gen bölgeleri bu- dizi etkinliktir. Her türün kendine özgü bir davranış biçimi
lunur. Bakteriler plazmitleri ile vardır. Şahinin, avı olan tavşanı gördüğünde harekete
konju-gasyon sırasında gen aktarı- geçmesi bir beslenme davranışıdır. Davranış, bireylerin ve
mı yaparak yeni bir özellik kazana- bireylerden oluşan populasyonların yaşamını sürdürebil-
bilirler.). Genetik çalışmalar sıra- mesini sağlar. Her türün tepki verdiği uyartı çeşidi birbirin-
sında elde edilen gen plazmide ak- den farklı olabilir. Bir canlı başka bir canlının avcısı olabi-
tarıldıktan ve DNA ligaz ile bir- Şekil 1: Plazmide gen lirken bir diğerinin avcısı olmayabilir. Tepki oluşturacak
aktarımı aktarılır.
leştirildikten sonra bu plazmit uygun bir bakteriye her uyartı her tür için özel bir davranış biçimini başlatır.
Bakteri, plazmitte bulunan genlerle protein sentezlerken akta- Organizmalar sadece kendileri için anlamlı sinyal, mesaj
rılan genin şifrelediği ürünü de üretir. Elde edilen ürün ortam- ya da uyartılara yanıt verirler.
dan izole edilir ve istenilen şekilde kullanılır (Şekil 1).

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 109


BİYOLOJİ – ÖSS SAY
Çevreden gelen uyartılara yanıt olarak verilen tepki bütü- Termonasti, sıcaklığın oluşturduğu irkilme hareketleridir.
nü olan davranışların bir bölümü doğal ve kalıtsal bir bö- Lalelerin 15-20ºC de çiçeklerini açması, 5-10ºC de çiçek-
lümü ise kazanılmış (sonradan öğrenilmiş) olabilir. Kar- lerinin kapalı olması örnek olarak verilebilir.
maşık olmayan basit organizasyonlu canlılarda davranış-
ların büyük bir bölümü kalıtsaldır. Çünkü yaşam döngüsü Sismonasti, dokunma ve sarsma ile oluşan hareketlerdir.
kısa olan canlıların yaşamlarını sürdürebilmeleri için öğ- Küstümotuna dokununca yapraklarını kapatıp aşağı sar-
renmeye ayıracak zamanları yoktur. Kalıtsal davranışlar kıtması sismonastiye örnektir.
bu canlıların nesillerini devam ettirebilmeleri için yeterlidir.
Bu tip davranışlar canlının beslenme, barınma, üreme ve Hayvanlarda Davranış
zararlı etkenlerden kaçınma gibi gereksinimlerini karşılar. Refleks ve İçgüdü: Hayvanlarda görülen basit davranış-
lar kalıtsal niteliktedir. Kalıtsal davranışlar refleks ve iç-
Tekhücrelilerde ve Bitkilerde Davranış güdü olarak ortaya çıkar. Hayvanlarda etkiye karşı oluştu-
Kalıtsal davranışların en basiti tekhücrelilerde ve bitkilerde rulan, ani, değişmez ve hızlı tepkilere refleks adı verilir.
görülen uyartılara karşı uyaranın yönüne bağlı ya da uya- Refleksler üst (ön) beynin denetiminde gerçekleşmedikleri
ranın yönüne bağlı olmadan ortaya çıkan davranışlardır. için ani ve hızlıdır. Ayağına iğne batırılan kurbağanın aya-
ğını çekmesi, elektrik şoku verilen yassısolucanın büzül-
Uyaranın yönüne bağlı davranışlar: mesi refleks tipi yanıta örnektir. Basit canlılarda refleksler
birçok davranışın temeli olduğu halde gelişmiş hayvanlar-
Bu tip davranışlar, uyartı yönünde ise pozitif ters yönde
da davranışın sadece küçük bir bölümünü oluşturur.
ise negatif olarak ifade edilir.
Bazı hayvanlarda bir uyarı ya da bir dizi uyarıya yanıt ola-
1. Yönelim (Tropizma) hareketi: rak öğrenilmemiş bir tepkiler bütünü oluşturulur. Bu tip
karmaşık kalıtsal davranış dizilerine içgüdü adı verilir. İç-
Bitkinin uyartı yönünde ya güdüler, bireylerin ve hayvan topluluklarının hayatta kal-
da uyartıya zıt yönde bü- ýþýk ýþýk
malarını sağlayan, beslenme, savunma ve üreme ile ilgili
yümesidir. Işık ya da kim- davranışlardır. İçgüdüler, canlıya karşılaşabileceği sorun-
yasal maddeler tropizmaya lara hazır olmayı sağlar. Bunlar, karmaşık bir hareket bü-
neden olur. Bitkinin gövde- tününü içerdikleri halde öğrenilerek kazanılan davranışlar
Fototropizma
si ışık karşısında pozitif, değildir. Fakat içgüdüsel bir davranış içinde olan bir orga-
kökleri ise negatif fo- nizma ne yaptığının bilincindedir. Bu noktada içgüdü ile
totropizma yapar. Kimya- refleks birbirinden ayrılır. Refleks hareketleri bilinçsizce
sal madde olan gübreye ortaya çıkar. Kuşların yuva yapması, göçmen kuşların ve
karşı kökler pozitif ke- Su Su balinaların göç etmesi, yavru bakımı gibi davranışlar içgü-
motropizma, kireç ve yo- düye örnektir. İçgüdüsel davranışların ortaya çıkmasında
ğun tuz çözeltisine karşı Hidrotropizma
hormonal düzenlemenin de önemli rolü bulunmaktadır.
negatif kemotropizma
Gelişmiş hayvanlarda davranışların bir bölümü kazanılmış
yapar.
(öğrenmeyle şekillenen) davranışlardır. Öğrenmenin en
basit tanımı, canlılarda gözlenen davranış değişikliği ola-
Bunlarla birlikte köklerin suya doğru yönelmesi hidro- rak yapılabilir. Öğrenme birkaç yol ile gerçekleşir. En basit
tropizma, ayçiçeklerinin güneşi izlemesi heliotropiz-ma, öğrenme tipi alışkanlık kazanma şeklindedir. Sürekli yine-
bitki köklerinin yerçekimi doğrultusunda büyümesi jeotro- lenen uyartılar artık o canlıda tepki vermeme şeklinde
pizma, bitki köklerinin yaralanma yönünün tersine yönel- kendini gösterir. Kargaların zararsız bostan korkuluğun-
mesi travmatropizma, bitkilerin dokunmaya karşı göster- dan kaçmamaları bunun tipik bir örneğidir.
diği yönelim davranışı da haptotropizma olarak adlandırı-
lır.

2. Yer değiştirme hareketi (Taksi=Göçüm): ÖRNEK 2


Hareket etmeyi sağlayan yapıları bulunan bakterilerde ve Nisan ayında doğan ve annesi olmadan yaşayan bir tarla-
tekhücrelilerde görülür. Uyaran yine ışık ya da kimyasal faresi, ağustos ayı geldiğinde birdenbire besin depolama-
maddeler olabilir. Örneğin aerob baterilerin oksijen bulu- ya başlar. Daha önce hiç kış yaşamamış bu tarlafaresi,
nan yere ilerlemesi pozitif kemotaksi, anaerob bakterile- kışın zorluklarını bilmez. Ama kışı geçireceği bir oyuk ha-
rin oksijen bulunan yerden uzaklaşması negatif zırlayarak burada yiyecek biriktirir.
kemotaksidir. Fotosentetik bakterilerin ışık alan bölgede
toplanması ise pozitif fototaksi olarak adlandırılır. Tarlafaresinin bu davranışı;

Uyaranın yönüne bağlı olmayan davranışlar: I. ayağına iğne batırılan kurbağanın ayağını çekmesi
Bu tip davranışlar uyaranın yönüne bağlı gerçekleşmedi- II. yılın belli dönemlerinde balinaların göç etmesi
ğinden pozitif ya da negatif olarak ifade edilmezler. Bitki- III. kuş yavrularının büyüdükçe besin değeri olmayan
lerde uyarı yönüne bağlı olmaksızın gerçekleşen irkilme maddeleri gagalamaktan vazgeçmesi
davranışlarına nasti denir.
gibi davranışlardan hangileriyle benzerlik gösterir?
Fotonasti, ışık etkisiyle ortaya çıkan irkilme hareketlerine
denir. Fasulye yapraklarının gündüz kalkık, gece eğik du- A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve III
rumda olması örnek olarak verilebilir. D) II ve III E) I, II ve III

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 110


BİYOLOJİ – ÖSS SAY
ÇÖZÜM ÇÖZÜM
Soruda tarlafaresinin davranışı içgüdü olarak sınıflandırı- Grup halinde yaşayan hayvanlarda her grubun bir lideri
lır. Ayağına iğne batırılan kurbağanın ayağını çekmesi ref- bulunur. Lider, gruba av sırasında öncülük eder, avı yöne-
lekstir. Kuş yavrularının besin değeri olmayan maddeleri tir. Grup halinde çıkılan avda başarı oranı artar. Avlanma
tanıması ise öğrenme yoluyla gerçekleşir. Oysa balinala- grup halinde ve işbölümüyle yapıldığından enerjinin boşa
rın yılın belli zamanlarında göç etmesi içgüdüye bir örnek- harcanması engellenir. Av sonrası avdan, önce lider ya-
tir. rarlanır ve grup içindeki hiyerarşik düzene göre üyeler sı-
Yanıt: B rasıyla beslenirler. Bu nedenle hiyerarşik düzen grup için-
de besin rekabetine neden olmaz.
Yanıt: D

Sosyal Davranış: Aynı türden iki ya da daha fazla canlı- HAYATIN BAŞLANGICI İLE İLGİLİ GÖRÜŞLER
nın birbiriyle etkileşimi sonucu ortaya çıkan davranışlara Dünya’nın nasıl oluştuğu ve dünya üzerinde hayatın nasıl
sosyal davranış adı verilir. Sosyal davranışlar, hayvan başladığı yüzyıllar boyunca insanların ilgisini çekmiş ve bu
topluluklarının ikili ya da çoklu gruplar halinde gerçekleş- konu ile ilgili aşağıdaki görüşler ortaya atılmıştır.
tirdikleri işbirliği, yarışma, üstünlük kurma, alan savunması
ve avlanma gibi iletişimi gerektiren davranışları içerir. Top- Kendiliğinden Oluş (Abiyogenez) Görüşü: İlkçağlarda
luluktaki bireyler (grup üyeleri) arasında bilgiler, sesli, gör- insanlar canlıların cansız maddelerden kendiliğinden olu-
sel veya kimyasal sinyallerle iletilir. Sosyal grup halinde şabileceğine inanıyorlardı. Aristo’nun ortaya attığı bu gö-
yaşayan hayvanlar grubun sürekliliğinin sağlanması, top- rüş uzun yıllar kabul gördü. Aristo bazı maddelerin içinde
luluğun yaşama şansının artması, enerjinin boş yere har- bulunan aktif özün canlılığın oluşumunu sağladığını sa-
canmaması ve grubun etkinliklerinin (beslenme, üreme, vunmuştur. Aristo’ya göre yumurtanın içinde bulunan aktif
yavru bakımı gibi) uyum içinde sürdürülebilmesi için hiye- öz yumurtadan civciv çıkmasını sağlıyordu. Hatta bu aktif
rarşik bir düzen oluştururlar. Bu düzende grubu oluşturan öz sadece yumurtada değil aynı zamanda çamur, kum, su
her bireyin bir statüsü vardır. Bununla birlikte hemen he- ve odun gibi başka cansız maddelerde de bulunmaktaydı.
men her grupta üyelerin hareketlerini düzenleyen ve gru- Ünlü hekim Paracelsus, su, hava, saman ve çürüyen
bu yöneten bir lider bulunur. Bu lider kimi topluluklarda di- odundan farelerin, kurbağaların, yılanbalıklarının ve kap-
şi, kimi topluluklarda erkektir. Dönem dönem liderlik için lumbağaların kendiliğinden oluşması ile ilgili gözlemlerini
grup üyeleri birbirleriyle rekabete girebilir. Grup içinde belli yazmıştır. Bunun yanında F. Redi ve Pasteur yaptıkları
bireylerin yavruların bakımını üstlenmesi ve çiftleşme için kontrollü deneyler ile abiyo-genez görüşünü çürütmüş,
grup üyelerinin rekabet etmesi birer sosyal davranış örne- bunun yerine biyogenez (canlının canlıdan oluşumu) gö-
ğidir. rüşü ileri sürülmüştür. Biyogenez görüşüne göre, “canlılar
Canlılar, belli uyaranlara tepki şeklinde davranışlar sergi- kendiliğinden değil daha önceki atalarından türemiştir.”
ledikleri gibi belli zaman aralıklarında bazı hareketleri Fakat bu görüş ilk canlının nasıl oluştuğunu açıklamamak-
(davranışları) tekrarlayabilirler. Bu davranışlar, günlük, ay- tadır.
lık hatta yıllık zaman döngülerinde ortaya çıkabilir. Bu tip Ototrof Görüşü: Dünyada yaşamın başlangıcı hakkında
davranışları canlının biyolojik saati düzenler. Biyolojik düşünüldüğünde canlıların ortak özelliklerinden biri olan
saat ise ortam sıcaklığı ya da ışık miktarı gibi çevresel, besin gereksinimi bunu açıklamada kullanılabilir. Ototrof
salgılanan bazı hormonların miktarındaki değişimler gibi görüşüne göre dünya üzerindeki ilk canlı kendi besinini
canlıya bağlı etkenler tarafından sağlanır. Bazı bitkilerin üretebilen bir ototroftu. Fakat günümüzdeki ototrofların,
gece ve gündüz değişen yaprak durumları, hayvanların dünyanın ilk zamanlarındaki olumsuz koşullarda yaşamını
günlük uyku düzenleri günlük ritme örnektir. İnsanlardaki sürdürebilmesi olanak dışı görülmektedir. Bugünkü otot-
menstrüal döngü ise aylık ritme örnek olarak verilebilir. roflar gibi karmaşık yapılı organizmaların ortaya çıkması
Mevsimlik döngü, göç eden hayvanlarda; yıllık döngü ise uzun zaman gerektiren bir süreçtir. Bu görüşe göre kar-
kış uykusuna yatan hayvanlarda gözlenir. maşık bir organizma olarak bir ototrofun basit bir çevrede
oluştuğu ileri sürülür. Kaldı ki bu görüş de ilk ototrofların
nasıl oluştuğunu açıklayamamaktadır. Sadece ilk canlının
nasıl beslendiğini açıklamaya çalışmaktadır. Bununla bir-
likte bu görüş evrim kuramına da ters düştüğü için bilim
ÖRNEK 3 çevreleri tarafından kabul görmemektedir.
Hayvanlarda grup halinde yaşama sırasında hiyerar- Heterotrof Görüşü: Bu görüşe göre ilk canlı heterotroftur.
şik düzen oluşturma, Çevresinde kendiliğinden oluşmuş olan organik maddeleri
enerji kaynağı olarak kullanır. Heterotrof hipotezine göre,
I. Avlanma başarısını artırır. ilk canlı karmaşık bir çevrede oluşan basit bir organizma-
II. Enerjinin boşa harcanmasını engeller. dır. Bu görüş aynı zamanda ilk canlının bulunduğu ortam-
III. Besin rekabetine neden olur. daki organik maddelerin ilk olarak nasıl oluştuğunu ve bu-
na bağlı olarak da canlılığın başlangıcını açıklamaya çalı-
ifadelerinden hangileri doğrudur? şır. Bu görüş canlılığın başlangıcı için ilk önce kimyasal
evrimin gerçekleştiğini söyler. Heterotrof canlı da inorga-
A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III nik maddelerin uzun bir süreç içinde gelişen kimyasal ev-
D) I ve II E) II ve III rimi sonucu ortaya çıkmıştır.

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 111


BİYOLOJİ – ÖSS SAY
Kimyasal evrim sürecinde ilk atmosferde oksijen gazı bu- ÖRNEK 4
lunmamaktaydı. Çünkü doğadaki en aktif elementlerden Bazı ototrof organizmaların inorganik maddelerden orga-
biri olan serbest oksijen, oluşacak birçok organik ve inor- nik madde sentezini gerçekleştirirken suyu kullanma yete-
ganik maddeyi oksitleyerek tahrip eder. Belirli koşullar al- neğini kazanmaları, atmosferde serbest oksijenin birikme-
tında ve oksijensiz ortamda birçok organik molekül dün- sini sağlamıştır. Bu olay ise, dünya üzerindeki yaşamın
yada birikerek, kendi kendini oluşturabilecek yeteneğe gelişmesinde etkili olmuştur.
sahip moleküller halinde sentezlenmeye başladıkları za-
man en basit canlılık ortaya çıkmış demektir. O zamanlar- Aşağıdakilerin hangisi, bu değişme ile meydana gelen
da ilk atmosferde yüzeyde bulunup daha sonra çeşitli bir olay olamaz?
olaylar ile tabana düşen ve bugünkü atmosfer ile ilişiği ke-
silen kayaçların incelenmesiyle ilk atmosfer hakkında bir- A) Moleküler oksijeni kullanabilen canlıların evrimleşmesi
çok bilgi edinilebilir. Bu çalışmalar sonucu ilk atmosferde
amonyak (NH3), metan (CH4), hidrojen (H2) ve su buharı B) Canlıların sudan, kara yaşamına geçmeleri
(H2O) bulunduğu ortaya konmuştur. Bu gazlar dünya üze- C) Canlıların enerji üretimlerinin artması
rine düşen morötesi ışınlar ile (o dönemde ozon tabakası D) Solunum tepkimelerinin evrimleşmesi
bulunmadığından güneşten gelen bütün ışınlar süzülme- E) Ozon tabakasının incelmesi
den dünyaya ulaşabilmekteydi) daha karmaşık yapılı bile-
şikleri oluşturacak kimyasal tepkimelere girebilmekteydi.
Bu tepkimelerle oluşan maddeler dünya üzerindeki sular- ÇÖZÜM
da birikerek basit organik bileşikleri oluşturmuştur. Bugün atmosferdeki serbest oksijenin ototrofların evrimin-
Stanley Miller bunu aşağıdaki deney ile açıklamaya ça- den sonra biriktiği varsayılmaktadır. Moleküler oksijen,
lışmıştır (Şekil 2). morötesi ışık etkisi ile ozon (O3) tabakasını oluşturmuştur.
Ozon tabakası morötesi ışınları soğurmuş ve yeryüzüne
inen morötesi ışınlar azalmıştır. Bunun sonucunda milyon-
larca yıl süren biyolojik evrimde canlılar sudan karaya
geçmiş, enerji gereksinimleri artmış, oksijenli solunum ya-
pan canlılar evrimleşmiştir. Atmosferde oksijen birikimi
ozon tabakasını kalınlaştırmıştır.
Yanıt: E

EVRİM İLE İLGİLİ GÖRÜŞLER


Evrim, bir populasyonda zamanla gerçekleşen değişimler
olarak tanımlanır. Bu tanımda populasyon ile aynı tür bi-
reylerin oluşturduğu grup; zaman ile milyon yıllar ile ölçü-
len jeolojik zaman veya bazı durumlarda nesiller ile ölçü-
len zaman; değişim ile de fenotipik değişimlerle sonuçla-
Şekil 2: Miller’in deneyi nan kalıtsal değişimler kastedilir.

Miller, hazırladığı düzeneğe amonyak, metan, hidrojen ve


su koyup bu karışımı ısıtarak yüksek enerjili elektrik akımı Canlılarda evrimin varlığını gösteren kanıtlar:
geçirmiştir. Yedi gün süren deneyin sonunda toplama ka- Paleontolojik (fosillerden elde edilen) kanıtlar: Dünya-
bında amino asitler, asetik asit, laktik asit, hidrojen siyanür nın ilk zamanlarında yaşamış canlıların kalıntılarının bu-
(HCN) ve üre gibi organik moleküllerin oluştuğunu gös- lunması, sınıflandırılması, yoğunluğu, dağılımı ve yaşantı-
termiştir. Bu deneyin ortaya koyduğu gibi ilkel dünya ko- larını inceleyen bilim dalı paleontolojidir. İlk zamanlarda
şullarında, su ortamında organik moleküllerin oluştuğu yaşamış canlılar ile bugünkü canlılar arasındaki benzerlik-
varsayılmaktadır. Birbiriyle etkileşim içine giren bu mole- leri ve akrabalık derecelerini ortaya koyması bakımından
küller proteinleri oluşturmuş, proteinlerin bir kısmı enzim- evrimle ilgili önemli kanıtlar sunar. Yerkabuğu katmanları-
lere dönüşmüştür. na bakıldığında alt katmanlardaki canlıların daha basit ya-
Enzimler de diğer moleküllerin oluşumunu katalizlemiş ve pılı olduğu ortaya konmuştur.
olayları hızlandırmıştır. Bundan sonra nükleik asitlerin
oluşumu ve bunların proteinlerle birleşerek nükleoprotein-
leri oluşturması gelir. Tüm bu moleküllerin birlikte bulun- Embriyolojiden elde edilen kanıtlar: Eşeyli üreyen bü-
dukları karmaşık yapıya sahip kolloit sıvıya koaservat adı tün canlılar üreme hücrelerinin birleşmesiyle oluşan zigo-
verilir. Koaservatın hücrelerin ön maddesi olduğu (ön tun bölünmeler ve farklılaşmalar geçirmesiyle oluşur. Bö-
hücre) varsayılmaktadır. Koaservatın kendi kopyasını ya- lünmeler sırasında 2, 4, 8, 16 blastomerli aşamalar ve
pabilen basit organizmaya dönüşmesiyle dünya üzerinde gastrula, blastula evrelerinde canlıların görüntüleri hemen
canlılık başlamıştır. hemen aynıdır. Omurgalı embriyolarını erken evrede birbi-
rinden ayırmak olanaksızdır (Bakınız, MİH 14. Sayı Ortak
Ayrıca bunlardan başka dünyaya hayatın başka gezegen- Bölüm Sayfa 46, Şekil 3). Her canlı, gelişimi sırasında ev-
lerden geldiğini savunan panspermia görüşü ve canlıla- rimsel aşamalarını kısa dönemler halinde gösterir.
rın yaratıcı tarafından aynı anda ama ayrı ayrı yaratıldığını
savunan yaratılış görüşü bulunmaktadır.

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 112


BİYOLOJİ – ÖSS SAY
Karşılaştırmalı fizyolojiden elde edilen kanıtlar: Canlı- Organizmaların coğrafi dağılımından elde edilen kanıt-
larda gerçekleşen kimyasal ve fizyolojik olayların çoğu ev- lar: Biyocoğrafya, canlıların dünya üzerindeki dağılımını
rimin varlığı için birer kanıttır. Bunlardan en önemlileri pa- inceleyen bilim dalıdır. Biyocoğrafyadaki genel kabuller-
razit enfeksiyonlardan elde edilen kanıtlardır. Parazitler den biri hayvan ve bitki türlerinin tek bir noktadan bir de-
ancak uyum sağladıkları özel ortamlarda yaşayabilirler. fada ortaya çıktığıdır. Burada kastedilen “bir nokta”, türün
Farklı hayvan gruplarında farklı parazitler yaşar. İnsanda oluşturduğu populasyondur. Dünyanın herhangi bir yerin-
yaşayan yuvarlak solucana benzer bir yuvarlak solucan de bulunan bu populasyon, büyüme baskısıyla genişler ve
türü domuzları enfekte eder, ama bu tür, insanları enfekte bu büyüme fiziksel (dağ, çöl, okyanus) ya da biyolojik
etmez. Aynı şekilde insan ve köpek kancalı kurtları birbi- (beslenme) gibi bir engelle sınırlanıncaya kadar sürer.
rinden farklıdır. İnsanda frengiye neden olan spiroketler, Genişleyerek büyüyen bu populasyon yine fiziksel bir en-
diğer primatlarda da enfeksiyona neden olurken öteki gelle parçalara ayrılabilir. Her bir parça farklı iklim koşulla-
memelileri enfekte etmezler. rına sahip ortamlara uyum sağlayarak yaşamlarını sür-
dürdüklerinde aralarında belirgin farklar bulunan alttürler
ve türler oluşur. Fakat bazı durumlarda da aynı iklim şart-
Karşılaştırmalı biyokimyadan elde edilen kanıtlar: larında aralarında belirgin farklar olan aynı türe ait alttürler
Farklı tür canlılarda gerçekleşen bazı olayları katalizleyen bulunabilir. Bu mekanizma evrimin işleyişine ait açıklama-
enzimlerin aynı yapıda olması evrim için önemli bir kanıt- ların temelini oluşturur.
tır. Canlıların çoğunda birçok kimyasal yapının temelde
benzer olmasına karşın hayvan gruplarını birbirinden farklı Biyocoğrafyada canlıların dünya üzerinde yayılımı ile ilgili
kılan yapılar da bulunur. Bunlar, evrimsel akrabalık dere- bazı genellemeler bulunmaktadır.
cesiyle doğrudan orantılıdır.
Allen Kuralı: Soğuk iklimde yaşayan memeli ve kuşların
Morfolojiden elde edilen kanıtlar: Farklı türlere ait canlı- üyeleri ve vücut çıkıntıları, sıcak iklimde yaşayan akraba-
ların bazı organları karşılaştırıldığında bu organların emb- larına göre daha küçüktür.
riyolojik olarak aynı yapıdan geliştikleri (aynı embriyolojik
yapıdan köken aldıkları) görülür. Bu organlar arasında ya- Bergmann Kuralı: Birbirleriyle akraba gruptan olan sı-
pılan karşılaştırmayla elde edilen kanıtlar da evrimi des- cakkanlı hayvanların sıcak bölgelerde daha küçük, soğuk
teklemektedir. Örneğin, balıktan insana kadar bütün bölgelerde daha büyük vücutlu türleri yaşar.
omurgalıların sırt tarafında bir omur dizisi, omur dizisinin
içinde omurilik ve karın tarafında sindirim kanalı ile birçok
noktada yapıları aynı iç organlar bulunur. Tüm omurgalı- Dollo Kuralı: Evrim mekanizmaları işlerken bazı mutas-
larda birkaç ilkel örnek dışında vücut eksenine göre yerle- yonların görülmesine rağmen, evrim geriye dönük değil,
şim gösteren iki ön üye, beynin yerleştiği bir kafatası bu- ileri doğru giden bir sistemler topluluğudur.
lunur. Farklı canlılarda bulunan embriyonik olarak aynı
kökten gelişen organlara homolog organlar denir (Şekil Cope Kuralı: Evrimsel gelişim sırasında hayvanlar yok
3). Örneğin ön üyeler insanda kol; kedi, köpek, köstebek oluncaya kadar vücutlarını büyütme eğilimindedir.
ve atta bacak, fok, denizineği, balina ve yunusta yüzgeç;
kuş ve yarasada kanat şeklindedir. Bu organlar iskelet sis-
Gloger Kuralı: Sıcakkanlı hayvanlar, ekvatordan kutupla-
temi, kemik yapısı ve kan damarları bakımından benzer
ra doğru gittikçe açık renkli, kutuplardan ekvatora doğru
yapıya sahiptir. Fakat farklı ortamlara uyum sürecinde şe-
gittikçe daha koyu renkli olmaya başlar.
kilde bazı değişiklikler oluşmuştur. Hatta kullanım duru-
muna göre bazı organlar körelmiş, bazıları ise gelişmiştir.
İnsanda körelen organlara örnek olarak körbağırsak, yirmi Lamarck’ın evrim ile ilgili görüşleri:
yaş dişi ve kulak kepçesini oynatan kas verilebilir. Lamarck, hayvanları karmaşıklıklarına göre sınıflandırır-
ken evrimle canlıların gelişimi fikrini düşündü. Basit canlı-
lardan karmaşık canlıların nasıl oluştuğunu açıklarken her
neslin çevre koşullarına nasıl uyum sağladığının nedenle-
rini araştırdı. Bunun sonucunda bir evrim kuramı geliştirdi:
“Eğer bir organ fazla kullanılıyorsa, o organ gelişir ve
daha işlevsel bir yapı kazanır”. Lamarck’a göre bu ilke,
evrimin temelini oluşturuyordu. Bu şekilde kazanılmış bir
özellik, bireyler tarafından döllere aktarılabiliyordu. Ancak
kullanılan organın gelişmesi, bir modifikasyondur. Bunun
anlamı modifikasyonların kalıtsal olduğudur. Kalıtımın ya-
salarının bilinmediği o dönemlerde bu açıklama kabul
görmüştü. Bugün modifikasyonların kalıtsal olmadığı bi-
linmektedir.

Darwin’in evrim ile ilgili görüşleri:


Charles Darwin, Güney Amerika kıyıları, Galapagos ada-
ları, Pasifik adaları, Yeni Zelanda, Avustralya ve Güney
Afrika kıyılarını kapsayan, beş yıl süren gezisinde ispinoz-
Şekil 3: Homolog organlar
lar, iguanalar, deniz kaplumbağaları ve pek çok hayvan
üzerinde gözlemler yaparak bunları kaydetti. Yaptığı göz-
lemler onu, türlerin belirli sayıda ve değişmez olmadığı,

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 113


BİYOLOJİ – ÖSS SAY
çok uzun zaman içinde değişebileceği fikrine götürdü. Bu- Evrimleşme modelleri:
nun üzerine gezdiği her yerde evrimsel uyumu destekle- Açılan evrimde, bir türe ait canlı grubu zamanla birbirine
yecek kanıtları titizlikle topladı. İngiltere’ye döndüğünde daha az benzeyen iki farklı türe ayrılır (Şekil 4).
ise evcil hayvanlar ve yapay seçilim üzerinde çalıştı, gü-
vercin yetiştiricilerinin istedikleri özelliklere sahip güvercin- Paralel evrimde, iki akraba tür aynı çevre koşullarına ma-
leri nasıl yetiştirdiklerini gözlemledi. Yapay olarak yapılan ruz kaldıklarında uzun bir süre aynı biçimde evrimleşir.
bu seçilimin doğal koşullar içinde de gerçekleşebileceği Daralan evrimde de yakın akraba olmayan iki tür zaman-
fikrine kapıldı. Çünkü yaptığı gözlemler sonucu bir la giderek birbirlerine daha benzer duruma gelir. Bu ise
populasyona ait tüm bireylerin aynı uyumu gösteremeye- yine aynı doğa koşullarına uyum sağlamanın bir sonucu-
ceğini anlamıştı. Doğa koşulları, populasyonu oluşturan dur.
bireyler içinde o ortamda yaşama uyumunu gösteren (bu
L türü M türü L1 L2 K1 L1
özellikleri taşıyan) bireyleri yaşatma (seçme) yönündedir.
Ayrıca Thomas Malthus’un, tüm türlerin sayılarını sabit tu-
tacak düzeyden daha fazla yavru oluşturma yeteneğinde
olduğu ve doğal kaynakların sınırlı olduğu (canlılar geo-
metrik dizi şeklinde çoğalırken, besinler aritmetik dizi
şeklinde çoğalır) görüşü Darwin’i etkilemiştir. Bütün bun-
lar sonucunda Darwin, Türlerin Kökeni isimli eserinde
evrim ile ilgili olarak özetle aşağıdaki görüşleri ortaya koy- K türü K türü K türü L türü
du. Açýlan evrim Paralel evrim Daralan evrim

Şekil 4: Evrimleşme modelleri


1. Bütün canlılar, gereğinden çok yavru oluşturma yete-
neğindedir. Bunlar içinde elenenler populasyonu den-
geler.
2. Bir türe ait bireylerin kalıtsal yapıları birbirinden farklı-
dır. ÖRNEK 5
3. Bir populasyona ait bireyler yaşamlarını sürdürebilmek Evrimle ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi
(sınırlı kaynaklardan yararlanabilmek) için rekabet ve doğru değildir?
yaşam kavgası içindedir.
A) Evrimin hammaddesi kalıtsal varyasyonlardır.
4. Çevre koşullarına uyum sağlayacak özellikleri taşıyan
bireyler yaşamını sürdürür, uyum sağlayamayanlar B) Evrim, çok uzun bir süreçte gerçekleşen değişimdir.
elenir. Bu şekilde çevre koşullarına uyum sağlayan C) Evrimin birimi bireylerdir.
özellikler nesillere aktarılabilir.
D) Bir tür, zaman içinde adaptasyonların birikimi ile başka
5. Çevre koşullarının farklı olduğu bölgelerde, doğal ola- bir türe dönüşebilir.
rak canlıyı hayatta tutacak uyumsal özellikler de farklı-
dır. Bu da canlılardaki çeşitliliği (varyasyonları) ortaya E) Evrim genellikle basitten karmaşığa doğru işler.
çıkarır. Bu çeşitlilik yeterli bir süreçte türleşmeye ne-
den olabilir.
ÇÖZÜM
Modern evrim kuramına göre, evrimin hammaddesi ka-
lıtsal varyasyonlardır (çeşitlilik). Evrimin işleyişi ise do- Evrim mekanizması aşağıda verilmiştir.
ğal seleksiyon ile gerçekleşir. Kalıtsal varyasyonlar ya A
türü
Alt
mutasyonlar ile ya da eşeyli üreme sonucu ortaya çıkar. X1 Kalýtsal Doðal Adaptasyonlar
tür
populasyonu varyasyonlar seleksiyon
Fakat söz konusu mutasyonların eşey hücrelerinde oluş-
Çiftleþemiyor
ması gerekmektedir. Ancak bu şeklide mutasyonlar nesil- X veya kýsýr döl
türü COÐRAFÝK VE GENETÝK ÝZOLASYON veriyorsa
den nesle aktarılabilir. Doğal seleksiyon ise ortama
uyum gösteren bireylerin yaşamını sürdürmesi, diğer- X2 Kalýtsal Doðal Adaptasyonlar Alt
tür
lerinin elenmesi olarak tanımlanır. populasyonu varyasyonlar seleksiyon B
türü
Evrimin işleyişi şu şekilde özetlenebilir. Evrimin birimi olan
bir populasyona ait bireyler bazı coğrafik ya da genetik Şemadan anlaşılacağı gibi evrimin birimi bireyler değil,
izolasyonlar ile ayrılabilir. Farklı koşullara sahip çevrelerde populasyonlardır; bir bireyde oluşan değişim yeni bir tür
yaşamaya başlayan aynı populasyona ait bu topluluklar oluşumuna neden olmaz.
zamanla yaşadıkları ortama uyum göstermek için bazı
Evrimin hammaddesi kalıtsal varyasyondur (çeşitlilik). Bi-
özellikler geliştirmeye başlarlar. Bunun ilk adımı ise kalıt-
reyleri arasında kalıtsal çeşitlilik bulunmayan populas-
sal varyasyonlardır. Yeterli özellikleri gösteren bireyler
yonlarda evrimleşme gözlenmez.
seçilip hayatlarına devam eder (doğal seçilim). Bu şekil-
de kazanılmış kalıtsal özelliklerin belli çevre koşullarında Evrim çok uzun bir süreçte gerçekleşen bir değişimdir.
seçilmesiyle adaptasyonlar ortaya çıkar. Böylece arala- Evrim genellikle basit yapılı canlıdan, daha karmaşık yapı-
rında farklılıklar bulunan alttürler oluşur. Zamanla bu alt- lı canlı oluşumunu sağlarsa da bazen ters yönde işleyebi-
türler öyle farklı özellikler gösterirler ki artık bu iki alttüre lir.
ait bireyler kendi aralarında çiftleşemez olur, bu şekilde
iki farklı tür oluşmuş olur. Yanıt: C

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 114


BİYOLOJİ – ÖSS SAY
ÇÖZÜMLÜ TEST 2. Canlılarda gözlenen bazı davranışlar;
a. izlenimle
b. alışkanlık yoluyla
1. Biyoteknolojik yöntemlerle üretilebilecek ürünler c. şartlanma yoluyla
arasında aşağıdakilerden hangisi yer almaz? d. deneme yanılma yoluyla
sonradan kazanılabilir.
A) İnsan insülini
B) Büyüme hormonları Bunlara örnek olarak;
C) İnterferonlar I. trenyoluna yakın oturan insanların tren sesine
D) Deterjanlar için leke çıkarıcı enzimler duyarlılığının azalması
II. 8 aylık bir bebeğin telefon ahizesini kulağına gö-
E) Biyolojik birikime neden olan böcek öldürücü ilaç-
türmesi
lar
III. zil sesi duyduğunda köpeğin salyasının akması
IV. farelerin, birkaç girişim sonucu labirentin sonun-
daki besine ulaşması
ÇÖZÜM olaylarından hangileri verilebilir?
Bir canlının DNA sından elde edilen bir gen, bakterilere a b c d
aktarılarak çoğaltılıp bu genin ürünü elde edilir. Hem üreti-
len genler hem de bu genlerin ürünleri çeşitli biyolojik uy- A) I II III IV
gulamalarda kullanılır. Genin bakteriye aktarımı, çoğaltıl- B) II I III IV
ması ve ürün elde edilmesi aşağıda şemalaştırılmıştır. So- C) III I IV II
ruda verilen, biyolojik birikime neden olan böcek öldürücü- D) III IV I II
ler, doğaya zarar verdiği için tercih edilmemektedir. Zaten E) IV III II I
biyoteknolojik yöntemle böceklerle savaşıma girilmesi,
doğaya zarar veren böcek öldürücülerin kullanımını en ÇÖZÜM
aza indirmeyi amaçlamaktadır. Diğer seçeneklerde verilen Canlılarda öğrenme farklı yöntemlerle gerçekleşebilir. İz-
ürünler ise biyoteknolojik yöntemlerle üretilerek kullanıma lenimde, canlı kendi türünün erginlerini taklit eder. Bunun
sunulmuştur. örneği sorudaki II. ifadedir.
Alışkanlık yoluyla öğrenme, canlıya dışarıdan gelen uyarı-
lar rutin olarak tekrar edildiğinde canlının bu uyarana karşı
duyarsızlaşmasıdır. Alışkanlık sonucu canlı, uyarana karşı
tepki göstermemektedir. Bunun örneği ise I. ifadedir.
Koşullanma yoluyla öğrenme; gerçekleşirken, bir canlının
normalde tepki verdiği uyarana eşlik eden (ama tek başı-
na aynı etkiyi göstermeyen) başka bir uyaran ile karşılaş-
tığında, belli bir süre sonra eşlik eden uyaranın da tek ba-
şına aynı tepkiyi oluşturmasıdır. Bunun en iyi örneği
Pavlov’un köpeklerle yaptığı deneylerdir.
Deneme yanılma yoluyla öğrenmede ise canlı bir problem
karşısında daha önceki deneyimlerini ya da başarısız de-
nemelerinden elde ettiği bilgileri kullanır. Labirentte birkaç
denemeden sonra yolunu bulan fare buna en iyi örnektir.
Yanıt: B

3. I. Yeni bir türün ilk ortaya çıkması


II. Mutasyon ve doğal seleksiyonun hızlanması
III. Yeni bir türün çevresine uyum yeteneği kazan-
ması
durumlarının hangilerinde evrimin hızı yavaşlar?
A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III
D) I ve II E) II ve III
ÇÖZÜM
Mutasyonlar hızlandığında kalıtsal çeşitlilik artar ve evrime
olanak sağlar. Doğal seleksiyon hızlandığında ortama uy-
gun özellikler taşıyan bireyler yaşama ve üreme şansı ka-
zanır, ortama uygun adaptasyonlar geliştirirler. Doğal se-
leksiyon evrimin mekanizmasıdır.
Yeni bir tür çevresine uyum yeteneği kazandığında evri-
min hızı yavaşlar.

Yanıt: E Yanıt: C

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 115


BİYOLOJİ – ÖSS SAY
4. Bir civciv embriyosu, gelişiminin ilk zamanlarında ya- 6. Aşağıdaki koşulların hangisi bir hayvan popu-
dımlama artığı olarak amonyak (bir su hayvanı gibi) lasyonunun evrimleşmesini hızlandırmaz?
daha sonra üre, en sonunda ise ürik asit oluşturur.
A) Mutasyonlarla yeni genlerin oluşması
Bu durum; B) Populasyonun ikiye ayrılarak farklı koşullara bıra-
kılması
I. Kara yaşamına uyumu kolaylaştırma C) Populasyondaki bireylerin eşeysiz üremesi
II. Yumurtadaki sudan en fazla yararlanma D) Ortamdaki bazı bitki türlerinin yok olması
E) Populasyona göçlerle yeni bireylerin katılması
III. Amonyağın zehir etkisini en aza indirgeme
ÇÖZÜM
olaylarından hangilerini sağlamaya yönelik adap-
Evrimin mekanizması doğal seleksiyondur. Doğal seleksi-
tasyonlardır?
yonu hızlandıran koşullar evrimi de hızlandırır. Doğal se-
leksiyonun olabilmesi için türün bireylerinin kalıtsal ba-
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
kımdan çeşitli olması (varyasyonlar) gerekir. Mutasyonlar,
D) II ve III E) I, II ve III mayoz ve döllenme sonucu oluşan eşeyli üreme, kalıtsal
varyasyonlar oluşturur. Göçlerle popu-lasyona katılan yeni
ÇÖZÜM bireyler de populasyondaki gen çeşidi ve oranını değiştire-
Amonyak, zehir etkisi en fazla olan azotlu atıktır. Gelişim rek bireyler arasındaki kalıtsal çeşitliliği artırır. Ortamdaki
evrelerinde amonyağı üre ve daha sonra ürik asit kristalle- bazı bitki türlerinin yok olması, çevrenin canlı ve cansız
rine dönüştürerek boşaltım kesesinde (allan-toyis) depo- koşullarını değiştirir. Popu-lasyonun ortam koşullarının
lama; embriyonun kara hayatına uyumunu, yumurtadaki değişmesi veya bir popu-lasyonun bireylerinin farklı koşul-
sudan en fazla yararlanmayı ve amonyağın zehir etkisini lara bırakılması farklı özellikteki bireylerin seçilmesini ve
en aza indirmeyi sağlayan adaptasyonlardır. bunun sonucunda türün evrimleşmesini gerçekleştirebilir.
Mitoz bölünmeler sonucunda gerçekleşen eşeysiz üreme,
Yanıt: E bireylerde genetik çeşitlilik oluşturmadığından evrimi hız-
landırmaz.
Yanıt: C

7.
Aðzý
açýk
kavanoz

5. Afrika’da yaşayan dev piton yılanlarında anüsun iki Bir süre


beklenir
Bir süre
beklenir
yanında küçük ayak kalıntıları bulunur. Küçük ayak
Et
kalıntılarını taşımayan diğer yılanların çoğunda ise parçasý
Sinek kurtlarý
ayaklara destek olan kalça köprüleri mevcuttur. oluþur.

Evrimle ilgili bu gözlem, aşağıda verilenlerden


Aðzý
hangisi ile açıklanamaz? kapalý
kavanoz

A) Mutasyon B) Körelmiş organlar Bir süre Bir süre


beklenir beklenir
C) Doğal seçilim D) Gerileyen evrim
Et
E) Modifikasyon parçasý
Sinek kurtlarý
oluþmaz.
ÇÖZÜM
Yukarıda verilen deney, dünya üzerinde hayatın
Piton yılanlarında küçük ayak kalıntıları ve diğer yılanlarda başlangıcı ile ilgili olarak ortaya atılan aşağıdaki
kalça köprülerinin varlığı, yılanların atalarında ayak bulun- görüşlerden hangisinin geçersiz olduğunu des-
duğunu gösterir. Körelmiş vücut kısımları, gerilemeler ve tekler?
kaybolmalar mutasyon ile açıklanır. Eğer bir organ canlı-
nın hayatta kalması için çok önemli değilse, çevre koşulla- A) Ototrof görüşü B) Heterotrof görüşü
rı da kullanma olanağı gerektirmiyorsa organın gerilemesi C) Abiyogenez görüşü D) Panspermia görüşü
mümkündür. Evrim nadiren de olsa gelişmişten basite iş- E) Yaratılış görüşü
leyebilir (gerileyen evrim). Doğal seleksiyon, ortama uy-
ÇÖZÜM
gun özelliklere sahip bireylerin yaşayıp çoğalmaları yö-
nünde işler. Deneyde ağzı açık kavanozda bırakılan et parçasında si-
nek kurtlarının oluştuğu, ağzı kapalı kavanozdaki et par-
Modifikasyonlar ise ortam koşullarındaki bir değişikliğin
çasında sinek kurtlarının oluşmadığı gösterilmiştir. Yani
canlının vücut hücrelerindeki bir genin işleyişini değiştir-
sinek kurtları kendiliğinden oluşmamıştır. Bu nedenle bu
mesi sonucu, canlının fenotipinin geçici olarak değişmesi-
deney dünyada hayatın başlangıcıyla ilgili olarak
dir. Kalıtsal değildirler. Evrime katkısı yoktur.
abiyogenez adı verilen kendiliğinden oluş hipotezini ge-
Yanıt: E çersiz kılmaktadır.
Yanıt: C

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 116


BİYOLOJİ – ÖSS SAY
KONU TESTİ 4. Çimlenme sonucu toprak üstüne çıkan fidelerin ilk
yapraklarını saran kına “koleoptil” denir.
Işığa yönelim (fototropizma) araştırmalarının yapıldı-
ğı koleoptil deneyleri ve yönelime neden olan oksin
1. Aşağıdakilerden hangisi, başka bir tür canlıya ait
hormonunun koleoptildeki dağılımı şekillerde veril-
gen (rekombinant gen) taşımamaktadır? miştir.
A) İnsan reseptörleri içeren domuz karaciğer hücre- (Nokta sayýsý hormon deriþimi ile doðru orantýlýdýr.)
leri Iþýk Iþýk

B) İnsan büyüme hormonu üretebilen bakteriler Uç Iþýk


Siyah
Kleoptil kaðýt
C) Virüs ile enfekte olmuş bakteriler
Kaide
D) Bakteri enfeksiyonu olan bağ dokusundaki hücre-
ler
E) HIV ile enfekte olmuş lenfosit hücreleri Karanlýkta Ýþlem Koleoptil Ucuna siyah
yönelim yok yapýlmamýþ ucu kesilmiþ kaðýt geçirilmiþ

Iþýk Iþýk

Siyah
kaðýt
2. Bacillus thuringiensis, isimli bakterinin ürettiği Bt tok-
sini kültür bitkilerine zarar veren pek çok böcek için
de toksik etki gösterir.
Kaide siyah kaðýtla kapatýlmýþ. Ýþlem yapýlmamýþ.

Bt toksini kodlayan genlerin pamuk, mısır ve pa-


tatese aktarılarak bu bitkilerin doğada yetiştiril- Deney verileri aşağıdaki görüşlerden hangisini
mesi ile ortaya çıkabilecek; desteklemez?
A) Oksinin asimetrik dağılımı yönelime neden olur.
I. bu bitkilerin polenlerinin kral kelebeklerine zarar
vermesi B) Oksin üretimi koleoptilin uç bölgesinde yapılır.
II. Bt toksininin bitkinin besin kalitesini düşürmesi C) Bir hücrenin ürettiği madde başka hücreyi etkile-
yebilir.
III. Bt toksini genlerinin bu bitkilerle yakın akraba
olan alttürlere tozlaşmayla aktarılması D) Kaideyi oluşturan hücrelerin oksin miktarı ışık yö-
nü ile ilgili bilgi verir.
durumlarından hangileri doğrudan doğal dengeyi E) Işık alan tarafta hücre bölünmesi daha hızlıdır.
bozucu bir etkiye sahiptir?
5. Hayvanlarda gözlenen;
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve III
I. kendinden oldukça büyük hayvanları avlayabilme
D) II ve III E) I, II ve III
II. düşmanları zamanında fark edebilme
III. avcıların saldırılarından kolaylıkla korunabilme

durumlarından hangileri grup halinde yaşamanın


getirdiği yararlardandır?
3. Bir cinayet soruşturması sırasında, öldürülen kişinin A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve II
kan örneğinden alınan DNA nın bantları
D) II ve III E) I, II ve III
şeklindedir. Kurbanın tır-
naklarının arasından alınan deri örneğindeki DNA nın
bantları şeklindedir. 6. Aşağıda verilenlerden hangisi alışkanlık kazan-
maya bir örnektir?
Buna göre, aşağıdaki kan örneklerinden alınan
A) Gugukkuşlarının yumurtalarını başka kuşların yu-
DNA bantları verilen beş şüpheliden hangisinin
valarına bırakması
katil olma olasılığı en yüksektir?
B) Erkek dikencik balıklarının akvaryumun yakının-
A) dan geçen her kırmızı nesneye tepki göstermesi
C) Ayağına iğne batırılan kurbağanın ayağını çek-
B) mesi
D) Ergin pelikanların balık avlamada gençlere göre
C) daha başarılı olması
E) Akvaryum balıklarının cama ilk defa vurulduğun-
D) da tepki göstermesi, ancak bir süre sonra buna
aldırmaması
E)

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 117


BİYOLOJİ – ÖSS SAY
7. Davranış terimlerinden biri olan “anahtar uyarısı” be- 10. Aşağıdakilerden hangisi, türün bireylerinde yeni
lirli bir davranışa neden olan herhangi bir basit uyarı- kalıtsal varyasyonlar oluşturarak doğal seleksi-
dır. yonun hızlanmasına yol açar?

Örneğin, A) Paramesyum (terliksi) hücrelerinin mitoz bölüne-


rek çoğalması
– Tavuk, eğer seslenişini duyamıyorsa, civcivin sı-
kıntılı davranışları açıkça görünür olsa bile ona B) Vücut hücrelerinde mutasyonların oluşması
aldırış etmez. C) Çevre koşullarının aynı kalması
– Buna karşılık civcivin yardım isteyen sesi, tavukta D) Mayoz bölünme ile yeni gen kombinasyonlarının
civcivi görmese bile kuvvetli bir tepki oluşumuna oluşması
neden olur. E) Bir patates bitkisinin yumrularından yeni bitkilerin
gelişmesi
Bu örnek,

I. belirli bir davranış tepkisinin, yine belirli bir anah-


tar uyarısıyla ortaya çıktığı
II. tavuğun civcivlerinden gelen görsel ve işitsel uya- 11. Heterotrof hipotezine göre,
rılara farklı tepki verdiği
I. fotosentez
III. farklı tür hayvanlarda duyum yetenekleri aynı ol-
II. oksijenli solunum
duğu halde, beyinlerin algılananları farklı şekilde
yorumladığı III. oksijensiz solunum

varsayımlarından hangilerini desteklemektedir? olaylarını gerçekleştirebilen canlıların, yerkürede


ilk oluşum sırası, aşağıdakilerden hangisidir?
A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III
A) I – II – III B) I – III – II C) II – III – I
D) I ve II E) I, II ve III
D) III – I – II E) III – II – I

8. – Genç kayaç tabakaları, yaşlı kayaç tabakalarının


üstünde yer almaktadır. 12.
Alt çenedeki 2. kesici diþin

X Y X Y X Y
ortalama uzunluðu (mm)

– Genç kayaçlarda bulunan fosiller ile bugün yaşa- 31


yan canlı türleri arasında yapısal benzerlik çoktur. 29
– Yaşlı kayaçlarda bulunan bazı fosiller ile bugün 27
yaşayan canlı türleri arasında yapı benzerliği çok 25
azdır.
23
Yukarıdaki bulgular;
Bin yýllarla ölçülen ortalama zaman aralýðý
I. Başlangıçta bütün türler birlikte oluşmuştur. X: Buzul çağları arasındaki çağı
II. Türlerin yapısı zamanla değişir. Y: Buzul çağını göstermektedir.
III. Yerkürenin şekli zamanla değişebilir.
Yukarıdaki grafikte kahverengi ayıların fosil ve kemik
görüşlerinden hangilerini destekler? kayıtlarından elde edilen alt çenedeki 2. kesici dişin
ortalama uzunluğunun değişimi görülmektedir.
A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III Buzul çağı periyotları ve diş uzunluğu değişimi
D) I ve II E) II ve III göz önüne alındığında;
I. İklim değişimleri canlıların fenotipik özelliklerini
etkiler.
9. Aşağıdakilerden hangisi, diğerlerinin etkisiyle II. Aynı türe ait sıcak iklimde yaşayan canlıların vü-
gerçekleşerek türlerin evrimleşmesini sağlayabi- cut büyüklükleri, soğuk iklimde yaşayanlardan her
len bir olaydır? zaman fazladır.
A) Eşeyli üreme III. Aynı türe ait canlılardan soğuk iklimde yaşayanlar
daha açık renkli, sıcak iklimde yaşayanlar daha
B) Mutasyonlar koyu renklidir.
C) Ortam koşullarının değişmesi
ifadelerinden hangileri söylenir?
D) İçeri göçler
E) Doğal seleksiyon A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve III
D) II ve III E) I, II ve III

1.D 2.A 3.D 4.E 5.E 6.E 7.D 8.E 9.E 10.D 11.D 12.A

-MEF İLE HAZIRLIK 14. SAYI- 118

You might also like