You are on page 1of 146

TURANDURSUN Mslmanlk ve Nurculuk

Nurculuk hiristiyanla atlan ilk admn ad vede dinleraras diyalogda mslmanlar hiristiyanlatramann addr. Unutmayn ki din haramilerin sizden istedii inamnzdr.

NSZ Bugn halkmzn byk bir ksmn megul eden ve tesiri altna alm olan, Bedi-z-Zaman Said-i Nursi'nin eserlerine kar bende bir tecesss belirdi. Gerek Risale-i Nur talebeleri (Nurcular) ile yaptm te-maslardaki intibalar, gerekse elime geen baz eserlerini kartrmak suretiyle edindiim bilgiler beni bu mevzuda derinliine bir aratrma yapmaya sevk etti. Bylece Risale-i Nur'lar, Kur'an- Kerim ayetleriyle mukayese etmek suretiyle, onun Kur'an- Kerim'e, zt den taraflarn ortaya koymaya altm. Bu aratrmalardan edindiim bilgilerden hayretten hayrete dtm. Byk bir halk kitlesini arkasndan srkleyen ve bugn devletin karsna umulmaz bir yara olarak kan Nurcular hakknda yle dnmekten kendimi alamadm: Bu kadar adal, msbet ilmin zdd, gramer hatalar ile dolu, akl selime zt den fikirleri benimseyenler, ya kr krne bir inan ierisine girmiler veya Kur'an- Kerim ve Hadis-i erifleri hi kartrma lzumu duymadan okuduklar bu samalklar hak olarak kabul etmiler, onun esiri durumuna dmlerdir. sr Suresi'nin 9. ayetinin anlam yledir: "Gerek bu Kur'an (insanlar) yle bir eye (yola) dorultup gtrr ki o, en adil ve doru yoldur. Gzel gzel amel (ve hareketlerde bulunan m'minlere kendileri iin muhakkak bir ecir olduunu da mjdeler o." Kur'an- Kerimrm insanlar ynelttii belirtilen "en gerekli, en doru olan yol" birok ayetlerde belirtilen "Srat- Mstakim" doru yoldur. nsanlar bu yola arlr. Acaba bu yol "Srat- Mstakim" hangi yoldur?

eitli ayetlerin altnda hemen syleyebiliriz ki, bu yol bilim (akl ve nakil) yoludur. nk Kur'an- Kerim her eyden nce akla ve nakle nem verir. Her ikisinin gayesi de insann saadetini, selametini, mutluluunu temindir. Din, insan mutluluunu, ruhi kuvvetleri gelitirerek, manevi kymetlere dayanan bir ahlak nizamn cemiyete yerletirmekle salar. slam dnrleri dini tarif ederlerken "Akl olanlar kendi istekleriyle en iyiye, en doruya, en gzele dorudan doruya ileten bir ilahi kurumdur" diyerek dinin temelinde akln olduunu, yani gerek din anlaynn akl temeline dayanmas gerektiini belirtmilerdir. Bu durumda unu belirtmek isterim ki; akl, grnrler, duyulurlar leminin snrlarn aacak bir kudrete sahip olmad iin onun gc maddi lemde kendini gsterir. Bu bakmdan Allah'a ve Ruh'a ait meselelerde iman ile ibirlii yapmad zaman, ilahi kontrolden uzaklam ve gerekten sapmtr. Ruhlara ilahi kanunlar aklla beraber yerletii zaman insanlar mutlu olmulardr. Fakat akln faydacl ve materyalist karcl rehberlik ettii mddete insanlar birbirlerini canavarlar gibi boazlama yoluna sapmlardr. Din yolu ve din anlay, parann iki yz gibi ele alnmas gerekirken esas nndan saptrld zaman insanlara yararl olmaktan km, zararl olmaya balamr. Bugn vitrinlerimizi dolduran, perde ve sahnelerimizde temsil edilen yzlerce eserin ne kadar gereklere uygun, slam ve Trk ananelerine bal gerek tarih sahnelerini dile getirmektedir? slam dininin inanlarn, emirlerini ve yasaklarn dile getiren binlerce eser kaleme alnmtr. Hatta bunlarn ou yabanc dillere tercme edilmitir. Buna karlk

bozuk dnceli, kendisini hurafenin girdabndan kurtaramam, birtakm sahte ve sapk fikirleri ile peygamberlik iddiasnda bulunacak kadar ileri giden fikir yoksunlar da kmtr. te akl yolundaki k ve dengeyi saptranlar, bilerek veya bilmeyerek dine en byk darbeyi indirmeye almlardr. Kendi karlar uruna koskoca bir din messesesine leke srmekten ekinmemilerdir. Nitekim Said-i Nursi de bunlardan biri olarak karmza kmaktadr. Dikkat ve rikkatle incelendii zaman birbirinin tekrarndan baka bir ey olmayan; haddi zatnda hibir ey anlalmayan ar adal gramer hatalar ile dolu eserlerinde bunu grmek her zaman mmkndr. Elinizdeki bu kitab bir btn olarak okuyup incelediiniz zaman greceksiniz ki, Said-i Nursi'nin kitaplarnda yer alan dnceleri, slam dininin en bata yer verdii akl temelinden tamamyla uzaktr. Risale-i Nur ve Nurculuk hibir zaman gerek din anlay ile badamamtr, badaamaz da. Kur'an- Kerim ayetleriyle bol bol karlatrma imkn bulacanz bu kitapta yukarda zikredilen hususlar aka mahede edeceksiniz. Allah ve Onun Resulnn sylemi olduu hususlar Said-i Nursi kendi karna nasl tevil etmi; bu imkn bu eserde grmeniz mmkn olacaktr. Velhasl bu kitab okurken, bir yandan Said-i Nursi'nin nasl bir emel peinde kotuunu grecek, bir yandan da Risale-i Malarda yazl olanlar ayetlerle karlatrma imkn bulacaksnz. Nurcularn kendisi hakknda yazdklarn nasl tasvip etmi, kendi kendini nasl gklere karm; bu hususlar bitaraf olarak izah etmeye altk. Bu kitap zellikle saf Mslmanlarn uyarlmasna yararsa ne mutlu bize. alma bizden baar Allah'tan.

BRNC BLM GR Nurculuk denen akmn ne olduunu anlamak iin 3 konu hakknda bilgi sahibi olunmas arttr. Bu 3 konudan birincisi: Said-i Nursi. kincisi: Risale-i Nur. ncs: Nur akirtleri (Nurcular). Bu konularda ok eyler sylenmi ve yazlmtr. Deiik alardan konular zerinde durulmutur. Biz de, dinimiz asndan deerlendirme yoluna gideceiz. Acaba gerek Said-i Nursi, gerek Risale-i Nur ve gerek Nurcular, dinimize uygun bir izgide mi bulunuyorlar? te bu sorunun cevabn bulmaya alacaz. Said-i Nursi Kimdir? Said-i Nursi 1873 ylnda Bitlis'in Nurs kynde domutur. Ksa bir sre, Molla Mehmet Emin adnda bir hocada okumu ve bu adamdan ald yanm yamalak bilgilerle kendini eriilmez bir "lim" saymtr. Sonradan yazd risalelerinden de anlald gibi, edindii yetersiz bilgilerin byk bir deer tadn sanarak byklk taslamaya balam, una buna rastgele sorular sorup mahcup etme abalarna girimitir. Gsterie ve riyaya ok dkn olmas yannda, hayalci de olan Said-i Nursi, kurmaya alt "Medrese-tz-Zehra" adl medreseye yardm toplamak iin stanbul'a gitmi ve burada birtakm siyasi ilere girimitir. "ttihad- Muhammed-" frkasnn
5

kurucular arasnda yer alan Nursi, bir ara Akl Hastanesine de yatrlmtr. 13 Mart sanklarndan biri olarak da yarglanan Said-i Nursi, her ileri admn karsna km, ttihat-Terakki'ye, Jn Trklere ve Bat'ya ynelenlere dman olanlarn safna katlm, Volkanclann safnda trl fesatlklar yapmaya almtr. 31 Mart'a temel olan grlerini, "Divan- Harp" nnde de tekrarlayan Nursi, bu grlerini 1957'lerde de yaymaya abalamtr. Kurtulu Sava'nda, bu savan amacnn Halifelii yaatmak olduunu sanarak sava desteklemi, Drrizade Fetvasna kar Anadolu hareketine katlanlar savunmutur. Ama Ankara'ya gidip de Mustafa Kemal'le grnce, savan gerek amacn anlam, karanlk emelleri iin bu savatan bir yarar salayamayacan dnerek harekete kar kmtr. Ankara'dan ayrlarak Van'a gitmi ve orada Risale-i Nur ad altnda samalklarla dolu kitapklar yazmaya balamtr. Krt isyan srasnda Barla'ya srgn edilen Nursi, daha sonra Kastamonu'ya ve Emir-da'na srlmtr. Samalklar ykl kitapklarn buralarda da yazmaya devam eden, stelik baz saf Mslmanlar gznde bir Mslman kahraman olarak tantmay baaran Said-i Nursi, birbirinin tekrar olan 130 para risale yazmtr. Kitapklarnn Kur'an- Kerim derecesinde olduunu, hatta baz risalelerinin birok surelerden daha veciz ve daha anlaml bulunduunu iddia etmekten ekinmeyen Said-i Nursi, 1960 ylnda Urfa'da lmtr.
6

Said-i Nursi, arpk grlerini dinimize mal etmek iin durmadan aba harcam ve bu yolda zellikle iki zmreden yararlanmtr. Bunlardan biri; saf ve Mslmanl gerek anlamyla bilmeyen imanl zmre; teki de, az ok her eyi kavrayan, bilen fakat, menfaatlerini dinin de imann da stnde tutanlardan meydana gelen zmredir. Nurculuk akm, ite bu iki zmre arasnda yaylm ve dinimizin de milletimizin de bana bela olan bir durum almtr. Said-i Nursi, Nurculuu bu iki zmrenin omuzlar stne kurmu ve lnceye kadar, hibir din ve iman kaygs tamadan gelitirme abasn gstermitir. Bugn baz saf Mslmanlar, Said-i Nursi'nin gerek yzn bilmedikleri, bilemedikleri iin, onun Mslmanla taban tabana ters den grlerinin yaylmasnda, farknda olmayarak rol alm bulunuyorlar. Oysa Said-i Nursi'nin gerek yzn, nasl bir riyakr olduunu ve aalk emellerini gerekletirmek iin kutsal dinimizi nasl kendine alet ettiini bilseler, onun yayd karanlk akma yardmc olmaz, tersine kar karlard. Amacmz, Said-i Nursi'nin kim olduunu, gerekte neler yaymaya altn bu saf Mslmanlara anlatp onlar uyarmaktr. Said-i Nursi'yi ksaca anlatmak gerekirse yle denebilir: Said-i Nursi, karanlk emellerini gerekletirmek iin dinimizi alet eden, gerekte dinin temel ilkelerine bile inand pheli olan, riyakr bir insan olarak yaam ve hayatnn sonuna kadar bu tutumunu srdrmtr.
7

SAD- NURS'NN, KUR'AN-I KERM AYETLERNDEN KENDS VE RSALE- NUR N IKARDII MNALAR VE RSALE- NUR HAKKINDAK DNCELER a) Kur'an- Kerim Ayetlerinden Kendisi in kard Mnalar Nr Suresi'nin 35. ayeti yle demektedir: "Onun nuru iinde k bulunan bir kandil yuvasna benzer. O k bir cam iindedir, cam ise, sanki inci gibi parlayan bir yldzdr, bu, ne yalnz Dou'da ve ne de Bat'da bulunan bereketli zeytin aacndan yaklr. Ate demese bile neredeyse yan kendisi aydnlatacak! Nr stne nurdur. Allah dilediini nuruna kavuturur. Allah insanlara rnekler verir, o her eyi bilir." Said-i Nursi, anlam yukarda yazl ayeti bakn nasl yorumluyor: "Hem iaret eder ki: Risale-i Nurlar mellifi (Said-i Nursi) de Atesiz yanar, Tahsil iin klfet ve ders alma zorluuna katlanmadan nrlanr lim olur."1 "Evet yetteki bu cmlenin bu mucizeli 3 iareti elektrik Risale-i Nurlar hakknda doru olduu gibi mellifi (Saidi Nursi) hakknda da tamamiyle dorudur... Said-i Nursi) medrese usulnce 15 yl ders alnarak ancak okunabilen kitaplar, yalnzca 3 ayda okuyup renmitir."2 (Ek:l) Said-i Nursi'nin kendi ifadeleri ok dolak ve adal
8

olduundan ifadeler genellikle anlalr biime sokularak yazlmtr. Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.60, sat. 14-17. (Ek: 1)

Ek: l'de fotokopisini grdnz bu ifadelerle Said-i Nursi demek ister ki: "Allah Nur'undan sz ederken elektrii Risale-i Nur'u ve beni anlatmak istemitir. Bu yette benden ve eserimden zellikle sz edilmek istenmitir. Benim zelliimde bir baka kimse, kitabmn zelliinde de bir baka kitap bulunmad iin Allah'n Nuruyla ancak ben ve kitabm anlatlm olabilir. Kitabm da bir nurdur ben de bir nurum. nk ben herkesin ancak 15 ylda okuyabildii kitaplar, sadece 3 ayda okuyup rendim..." Bir insan nasl kendinden byle sz edebilir, kendisini nasl elektrie benzetebilir ve nasl Allah'n Nuru diye tantabilir? Sonra; "herkesin ancak 15 ylda okuyabildii kitaplar, ben sadece 3 ayda okuyup rendim", anlamndaki szler hangi tevazu anlayna sabilir? Sorularn karln okurlarmza brakarak baka rnekler verelim: Hd Suresi'nin 112. ayetine, "Ey Muhammed emrolunduun gibi doru hareket et", anlamndaki bir cmleyle balanr. Said-i Nursi Tann'dan dorudan doruya emir aldn anlatmak ve kendisine bir peygamber ss vermek iin, bu ayetle kendisine hitap edildiini ileri sryor. Ayn surenin 105. ayetinde, "...lerinde bedbaht olanlar da, Said olanlar da vardr", anlamnda bir cmle bulunmaktadr. Said-i Nursi bu cmlede mutlu anlamna gelen Said szyle de kendisinin kastedildiini iddia ediyor. Ve amacna ulamak iin cifir oyunlarna bavurarak iddiasn yle ispatlamaya alyor: ".. 'lerinde bedbaht olanlar da, Said olanlar da vardr', anlamndaki yetin cifr ynnden say deeri 1303 eder. Hd sresinde 'Emrolunduun gibi hareket et', anlamnda bir yet olduu gibi ra sresinin 2. yetinde de ayn anlamda bir yet vardr. 'Vav'la balayan ra sresindeki yetin cifr ynnden say deeri de 1309 eder. Bu tarihte
10

btn muhataplar iinde zellikle birine Kur'an adna iltifat ediliyor, doru olmak yolunda buyruk veriliyor. Birinci tarih (1303) de ise, Risale-i Nurlar mellifi (Said-i Nursi) nin ilim tahsiline balad tarihtir. kinci yetin tarihi ise O mellif (Said-i Nursi) nin Hrika bir ekilde pek az bir zamanda ilimce en son noktaya ulat, tahsili bitirdikten sonra ders vermeye balad ve 3 ayda, bir k iinde, 15 senede ancak okunabilen 100'den ok kitap okuduu ve o zamann o muhitte en nl limlerinin yannda o 3 ayn mahsul fakat 15 yln mahsul kadar olan ilimleri kazand, ne kadar byk bir lim olduunu; hangi ilimden olursa olsun sorulan her soruya en doru cevap vermekle ispat ettii tarihe rastlar."3 (Ek: 2) Bunlar iddia eden, Said-i Nursi'nin kendisidir. O'nu, kendisinden renmeye devam edelim: Said-i Nursi'ye gre Said-i Nursi, bakn ne byk bir limmi... Said-i Nursi, kendisini yle tantyor: "ngiltere'nin en yksek bilim kurulu, eyhlislmlk'a 6 soru sorup cevabn istedii zaman; o 6 soruya, 6 kelimeyle son derece beenilen bir cevap veren; "Yabanclarn en ok nem verdikleri ve bilginlerinin en esasl dstur saydklar ilkelerine, gerek ilim ve marifetle karlk verip, stn kan; "... Gerek Avrupa Filozoflarna, gerek lemas'na ve gerek okullarda yetimi olanlara meydan okuyan, kendisi hi soru sormadan sorulan sorulan eksiksiz cevaplandran; "Btn mrn bu milletin mutlu olmas iin harcayan; "100'den ok kitap yazarak ve Trke yaynlayarak bu milleti aydnlatan... bir marifet ehli olan kii..."4 Bu szler bakas tarafndan sylenmiyor, Said-i Nursi'nin kendisi tarafndan yazlp kitabna konuluyor (!) yani; Said-i Nursi kendisinde byle meziyetler bulunduunu kitaplarnda anlatyor. Said-i Nursi demek ister ki: "Ne eyhlislmlkla ne de
11

okuldan yetimi olanlar arasnda benden daha byk bir lim bulunmad iin ngiltere'den gelen Bilim Kurulu'nun btn sorularna ben cevap verdim. Ve ben btn bilim adamlarna meydan okudum. Hangi ilimden olursa olsun sorulan, bana yneltilen sorularn hepsine cevap verdiim iin yaplan ilmi tartmada herkese kar stn ktm, ne Avrupa Filozoflar ne stanbul ulemas bana yetiebildi, ben ite byle bir lim byle bir marifet ehliyim." Evet, Said-i Nursi, ak ak byle diyor, bunu anlatmaya alyor. En'm Suresi'nin 161. ayetinde Peygamberimize yle hitap edilir: "De ki: phesiz Rabbim beni doru yola iletmitir." Said-i Nursi bu ayetle de kendisine hitap edildiini iddia ediyor. Ve yle ispatlamaya alyor: "Bu yetin say deeri 1316 eder ki; Risale-i Nur yazar (Said-i Nursi) nin Nurlar hazrlad tarihi gsterir."5 Demek ki, Said-i Nursi'ye gre; Tanr bu ayetle Said-i Nursi'ye sesleniyor. nk Said-i Nursi'nin nurlar hazrlad tarihle bu ayetin cifir ynnden say deeri ayn rakamlar ifade ediyor; ayn tarihe denk geliyormu!.. O zaman Said-i Nursi'ye gre ayetin anlam u demek oluyor: "Ey Said-i Nursi de ki: phesiz Rabbim beni doru yola iletmitir." Said-i Nrsi, bu ayet hakknda yapt yorumla; bir yandan kendisine Peygamber ss vererek Hz. Muhammed'in yerine koyuyor ve bir yandan da doru yolda olduuna Allah'n ayetini ahit gsteriyor, daha dorusu alet ediyor. Bakara Suresi'nin 269. ayetinin anlam yledir: "Hikmeti dilediine verir. Kime hikmet verilmise phesiz ona byk iyilik edilmitir. Bundan ancak akl sahipleri ibret alr." Ayn surenin 151. ayetinin anlam da yledir:
12

"Nitekim biz size aranzdan, yetlerimizi okuyacak, sizi her ktlkten artacak, size kitab ve hikmeti retecek ve bilmekte olduklarnz bildirecek bir peygamber gnderdik." Said-i Nursi bu ayetleri de kendi hakknda yorumluyor ve bu ayetlerde; "Kendisine anlatlan, hikmet verilen, kitab hikmeti reten ve herkese bilmedii eyleri bildiren" kiinin kendisi olduunu iddia ediyor. Bu iddialarn da cifr hesaplaryla ispatlamaya alyor.6 O zaman Said-i Nursi'ye gre ayetlerin anlam u demek oluyor: "Allah hikmeti Said-i Nursi'ye vermitir. Kime hikmet verilmise phesiz ona byk iyilik edilmitir. Nitekim biz size aranzdan, yetlerimizi okuyacak, sizi her ktlkten artacak, size kitab ve hikmeti retecek ve bilmemekte olduklarnz bildirecek bir Peygamber, Said-i Nursi adl bir zat gnderdik " Said-i Nursi, Hd Suresi'nin, "Onlardan kimileri bedbaht (Cehennemlik), kimileri de Said=mutlu (Cennetlik)tirler" anlamndaki 105. ayetini tekrarlyor. Said-i Nursi, bir yandan ayette geen Said kelimesiyle kendisinin anlatldn ileri srerken, bir yandan da cennetliklerden olduunu kabulleniyor. Tevbe Suresi'nin 33. ve Saff Suresi'nin 8. ayetinde yle buyurulur: "Onlar istiyorlar ki, Allah'n nurunu azlaryla sndrsnler. Oysa Allah kfirler holanmasalar bile, nurunun tamamlaycsdr." Said-i Nursi'ye gre: "Bu Nur, Risale-i Nur'un nurudur. Daha dorusu Risale-i Nur'un kendisidir. Bu nuru azlaryla sndrmek isteyenler de Said-i Nursi'ye ve kitabna kar olanlardr."7 Said-i Nursi bunu ispatlamak iin de yle diyor:
5Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.67. 6Ayn kitap, s.67-68.

13

"'Allah'n nurunu azlaryla sndrmek istiyorlar. Oysa Allah nurunun tamamlaydr.' anlamndaki cmlenin say deeri 1316 ya da 1317'dir. Bu sayda Avrupa Mstemlekeler Bakannn, Kur-an'n n sndrmeye almasna karlk Risale-i Nur yazarnn O nuru parlatmaya alt tarihe denk geliyor. Bu kadar yetlerin say deeri de ayn tarihin denk gelmesi, iaretten de tede bir anlam tar ve Risale-i Nur'un yazan (Said-i Nursi) nin Kur'an yetlerinde sz edildiini aka gsterir."8 (Ek: 3) Yalnzca bu ayetler deil; Nur kelimesinin yer ald baka ayetler, hatta Peygamberimize seslenen birok ayet de, Said-i Nursi ve Risale-i Nur hakknda inmi gibi gsteriliyor Said-i Nursi tarafndan. b) Din Byklerinin Kitaplarndan, Kendisi in kard Mnalar Said-i Nursi, Kur'an- Kerim ayetlerinden baka, Ulu kiilerin szlerinde de kendisinin ve Risale-i Nur'un konu edildiini ileri srer. Yani geen Ulu kiiler'de Said-i Nursi ve kitabn haber vermilerdir gelecek nesillere! Bununla ilgili de birka rnek vermeyi uygun gryorum: Hazreti Ali Said-i Nursi in Ne Demi (!)? Hazreti Ali, Kaside-i Cel Celye 'sinde bakn neler sylemi, Said-i Nursi'ye seslenerek (!): "Ey Deeri Yce Olan sm-i A'zam'm Tayan kii! "Dv korma! Sava; ekinme!"9 Said-i Nursi, bu szlerle kendisine seslenildiini nereden mi biliyor? Bunu Said-i Nursi yle aklyor: "Kaside-i Cel Celtiye'de okumadm birka sayfa vard. Kitab aarken o sayfalar atlyor, okuduklarm ilveten iki sayfa daha okuyordum. "Ne var ki; kitab her amda, okumak istemediim sayfalar arasnda bulunduu halde; bu kasideyle balayan
5Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.67. 6Ayn kitap, s.67-68.

14

sayfa alyordu kendiliinden. Ama ben yine de okumuyor; atlyordum. Bu durum, 70 kez hadda belki 100 kez byle oldu. Yani: -Ey Deeri Yce Olan sm-i A'zam- Tayan kii! sesleniiyle karlatm. te o zaman hayret iinde hayret ettim. "Bir aralk; acaba bu sayfa neden alyor onu da okursam ne olur diye dndm. Baktm ki Kaside-i Cel Celtiye-yi okumaktaki asl amac bu sayfa gsteriyormu. Bunun zerine daha nce o sayfay okumamakla ne kadar hata ettiimi anladm. Ondan sonra okumaya baladm. "Bu sayfa yine kendiliinden ald birok kez. Ve ben durumu arkadalara anlattm. Onlar da hayret iinde hayrette kaldlar. Dedim ki bu durum Cel Celtiye'nin bir kerametidir. (Yani sayfa, benimle ilgili olduunu, bir keramet olarak bildii iin, kendiliinden alyor ben seninle ilgiliyim demek istiyordu.) "Sayfann kendiliinden almas, "beni yaz, kaleme al!" demekti. Bir iaret iindi inanmyanlara, inandrmak iin yazdrmak istiyordu kendisini. krd bu, benim davama da byk bir delil durumundayd. .. Tam zamannda imdadmza yetimiti.. Davam iin de-' lilsiz kaldm bir zamanda, alan sayfadaki hitaplanyla elimden tutmutu. Hazreti Ali: 'Ey deeri yce olan sm-i A'zam' tayan kii! Dv korkma! sava; ekinme!' diye seslenmiti bana. "Birinci msra ile balayan 3-4 satrda 3-4 tane kuvvetli delil ve belirti vardr ki, -Ey Deeri Yce Olan... sm-i A'zam' Tayan! eklindeki genel hitabyla zellikle Bana sesleniyor!.."10 Said-i Nursi bu aklamasndan sonra; o 3-4 delili (!) de Cifr yoluyla belirtmeye alyor. Yani kelimelere say deeri vererek yorumlar yapyor kendine gre. Tpk yukarda mek olarak verdiimiz ayetlerde yapt gibi...
5Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.67. 6Ayn kitap, s.67-68.

15

Cifr'in ne demek olduunu, ileride ayrca greceiz. Said-i Nursi, Delil adn verdii sama sapan eyleri sayp dkerken; "...1353 ylnda sm-i A'zam- tayan kiinin kendisi olduunu ve tad sm-i A'zam'la kendisini nasl korunduunu ve Ey Yce sm-i A'zam- tayan kii hitabndaki harflerin say deerlerinin, bu tarihi nasl tutuunu, hatt ayn say deerleriyle; Molla Krt, Molla Said, Bedi gibi Said-i Nursi'nin lakaplarnn birbirine nasl uygun dtn..."11 de anlatmaya abalar. Yine Hz. Ali, Kaside-i Ercuze'sinde gelecein baz olaylarndan haber vermi. Sonra zellikle Said-i Nursi'ye seslenerek (!) yle demi: "-Ey Molla Said; Ey Said-i Krdi; Ey Bediz-Zaman! O zamana yetitiinde, o zamann belalarndan kurtulman iin sana ders verdiim sm-i A'zam'la dua et! Biz, Peygamberin Ailesi olarak, skntl zamanlarda yardmc karp imdada kouyoruz!"12 Hazreti Ali, byle sylemiyor ama; Said-i Nursi, byle yorumluyor. nk iine yle geliyor. Abdulkadir Geylni de, Said-i Nursi'den ve eserlerinden sz ederek (!) Said-i Nursi'ye yle seslenileri olmu: "-Ey Mridim! sen, zamann Abdulkadir Geylnisi ol! Tanrya itenlikle ynel, Said ve mutlu olarak yaarsn!" Said-i Nursi, bu cmlelerle kendisinden bahsedildiini birtakm Cifr oyunlaryla aklayarak; kimler tarafndan korunduunu anlatr: "...Ben mridimi, btn korktuklarna kar korurum! Btn er ve fitnelerden koruyacak bir bekisiyim onun." Bu beytin yorumu yle yaplyor: "-14. yzylda Elkrdi lakabyla anlan Molla Said, benim m-ridim'dir. O fitne ve bel ann btn er ve fitnesinden, Allah'n izniyle onun koruyucusuyum.
10 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s. 119-120. 11 Ayn kitap, s. 120-129. 12 Said-i Nursi, Lem'alar, Sinan Matbaas, stanbul, 1958, s.417-418.

16

"Evet bu beyt, Hrriyetten 20-30 sene sonraya iaret eder. Gavs'n, yani Abdulkadir Geylani'nin Mridi (Said-i Nursi), 20 bel'dan, olaanst bir ekilde kurtulmutur. Bu kurtulu, gizli bir kurtarc araclyla olmutur."13 "Mridim, ister douda, ister batda olsun; hangi lkeyi dolarsa dolasn; mutlaka korurum onu!" Bu beyt de yle yorumlanyor: "-O Gavs'n mridi olan Said-l-Krdi Rusya'da esirken, Asya'mn Dou-Kuzeyi'nden, tredilerin eliyle Asya'nn Ba'sna srgn edildii srada, Sibirya dolaylannda firar etmiti. Dolaysiyle ok yer gezmiti. ok lke dolamt. te o zaman, Tann'nm izniyle ona yardm ettim. mdadna yetitim. Demek istiyor Abdulkadir Geylni. "Gerekten de, Hz. Gavs'n mridim dedii Said-i Nursi, 3 yl esir kalm, Asya'nn Dou-Kuzey'inde, nice korkun durumlardan kurtulmu. 3-4 aylk mesafeyi kaarak inemi ve kaarak kurtulmutur. Bu arada birok ehir gezip grmtr."14 "Ey Benim nazmm okuyan, onu oku; korkma! sen, gerek bir yardmn evresi iinde korunmaktasn!" Bunun yorumu da yle yaplyor: "Abdlkadir Geylni, Bediz Zaman Molla Said adyla bilinen ve Dzenli Virdler'ini okuyan Mrid'ine der ki: Benim nazmm, yani tutumumu ve karakterimi gsteren ve cihadlarm isbatla-yan szlerimi oku. Benim szlerimden maksat, senin Risalelerindir. zellikle, Szler ve Mektubat adl risalelerindir!.. Bunlar erbete ortaya koy; korkma!"15 Bakn daha neler anlatyor Said-i Nursi: "Yani-ben mridimin koruyucusuyum! anlamndaki cmle, Cifr yoluyla, 1336'y gsterir. Demek Hazreti Abdlkadir Geylni, bu tarihte gelecek mridi'ni, Tanr
10 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s. 119-120. 11 Ayn kitap, s. 120-129. 12 Said-i Nursi, Lem'alar, Sinan Matbaas, stanbul, 1958, s.417-418.

17

buyruuyla koruyacan bildiriyor. "Evet biare Said olarak ben de derim ki: "nsanln bana gelen en byk bela olan dnya sava srasnda, ben ok skntlar geirdim. Tehlikelerle kar karya kaldm. te Hazreti Abdlkadir Geylni'nin gsterdii Arab tarihte, ya da biraz nce alacak ekilde kurtuldum. Kurtuluum bir harikayd. Bir kez yle oldu ki: Ayn dakikada 3 kurun birden geldi bana. Tam lecek yerlere yneldi kurunlar. Sonra bana de isabet ettii halde, tesir etmediler! "Bitlis'in dmesi srasnda, baz rencilerimle birlikte; bir Rus taburunun emberine dtk. Bizi sardlar her yanmzdan. El-El ate ettiler bize. 4 tanesinin dnda btn arkadalarm ehid oldu. Sonra emberi drt yanndan yararak ktk. "Bir yere geldik: Yine onlarn iine dtk. Onlar, stmzde evremizde bulunuyor; sesimizi, hatt ksrmz bile iitiyorlard. Ama bizi gremiyorlard! 30 saat amurlar iinde o durumda kaldk. Ben yaralydm da. Fakat, kalbimde bir ferahlk vard. Ve muhafaza edildim. "Bunun gibi eitli tehlikelerde, byk yardmc Abdlkadir Gey-lni'nin gsterdii tarihte, gerekten Tann'sal bir korunma iinde olduumu anlyordum. Tanr, o kutsal stadn, bir koruyucu Melek gibi, koruyuculuuma vermiti. te Abdlkadir Geylni'nin ben mridimin koruyuuuyum! anlamndaki cmlesi, benim ma-caralanm gsteriyor. Benimle birlikte arkadalarmn durumlarna iaret ediyor... Ben onu her trl er ve fitneden korurum! anlamndaki cmle de, Cifr hesabyla, 1344 tarihini gsterir. B tarihten imdiye kadar ok nemli ftne'den, bela'dan kurtuldum. te bu kurtulularmn, gaybi bir yardm sayesinde olduunu ve o ekilde
15 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s. 151.

18

kurtulduumu, bir nimeti anmak iin iln ediyorum! "Sonra: 'Mridim, ister douda, ister batda olsun; hangi lkeyi dolarsa dolasn; mutlaka korurum onu!' Beytinin gerek anlam udur: "-Mridim, douda esir olduu zaman da... Ben onu koruyacam! "Bu cmlenin, Cifr hesab 1337'yi gsterir. Ben bu tarihte de Rus esaretinde tek bana bulunuyordum. Ve tek bama Pptrograd'n 1 ay mesafe dousunda bir aylk mesafeden katm. Gizli koruyuculuk altnda, birok lkeleri dolatm. "Ta Varova.. Avusturya., yoluyla stanbul'a geldim...'Hazreti Gavs'n, yani Abdlkadir Geylni'nin de syledii gibi, dou esaretinde ve yaptm gezilerde; Tanr'nn izniyle her yardm istediimde yardm gryordum. Demek ki, Tanr izniyle Abdlkadir Geylni, koruyucu melek gibi bu yardm grevini yapm. Dua ederek yapm bu yardm bana. "-Mridim batda da olsa korurum onu... anlamna gelen cmlenin Cifr hesabyla deeri: 1351'dir... te Abdlkadir Geylni'nin iaret ettii bu tarihte yani 1351'de Mslmanlk belirtilerinde nemli deimeler olmutu. O srada ben btn gcmle; Mslmanlk belirtilerini korumaya hizmet etmek bakmndan kendimi grevli saymtm. te o manevi kargaadaki frtnalar, bizi sarsmad. Tenvin saylrsa o zaman cmlenin deeri 1292 eder ki, bu tarih, benim dnyaya geldiimden bir yl ncesini gsterir. Ya da anamn karnnda olduum tarihe iaret eder... "Cmle, 1314 tarihini de gsterir. Abdulkadir Geylani'nin bu mridi, 1314 tarihinde de nemli bir tehlikeden kurtulmutur. eyhinin yardmyla. Abdulkadir Geylni bu tarihe iaret eden cmlesiyle:

O nemli tehlikede, onun imdadna yetieceim demek istiyor. "Eski talebelerim bilirler ki: 1314 ile 1315 ya da 1316 yllarnda 2 minare yksekliinde da gibi bir tatan ibaret olan Van Kal'esi'nde ok eskiden kalma bir n'in kapsna gidiyorduk. Ayamdan kunduralar kayd. ki ayam birden srt. Tehlike; yzde yzd. nk hibir dayanak kalmamt. Tutunabileceim hibir ey yoktu. te tam o srada byk bir dayanaa basmasna kendimi toparlayp, 3 metrelik bir kavis izerek maarann kapsna atlmm... te Abdulkadir Geylni kasidesinde, hayat maceralarnn nemli noktalarna iaret ettiine gre: bu cmlesiyle de bamdan geen bu tehlikeli olaya iaret ediyor demektir... Btn bunlar tesadf ii olamaz elbette.. ."16 Abdulkadir Geylni, bir "mnacaaf'nda da yle diyormu: "-Kurtulu kysna kan, Tann'nn kendisine yaklatrd Said'dir. Yok olup giden de, Tann'nn kendisinden uzaklatrd ve azap verecei bedbaht kiidir." Said-i Nursi'ye gre: Bu kurtulu kysna ulat belirtilen kii, kendisidir. Yani Said-i Nursi'dir. Ve yine Said-i Nursi'ye gre: Abdulkadir Geylani'nin bu ifadesi, "Said" ve "aki"den sz eden ayetin bir eit tefsiri durumundadr.17 Said-i Nursi, kendisinin "Bir nefer iken mirlik, yani mareallik makamna ykseltildii"ni anlatyor18 ve Ulu kiiler tarafndan, "Parmakla gsterildii"ni yazyor.19 Abdulkadir Geylni, u beyitiyle de Said-i Nursi'ye sesleniyormu: "-Btn korku ve kt durumlarda, benim yardmma

ynel, ynel ki, sana eya iinde himmetimle yardm edeyim!" Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s. 151-153. Ayn kitap, s. 155. 18/4)7 kitap, s. 157. 19 Ayn yerde. Said-i Nursi'ye gre: "Bu beytin bandaki kelime, 'Ey Said!' kelimesiyle ayn Cifr deerinde birleiyor ve ayn tarihi gsteriyormu. Yalnzca bir yl fark varm arada. Biri, 1293; br de 1294'm. Bu tarihler de, Said-i Nursi'nin doum ya da ocukluk yllarna raslyormu. Beytin teki kelimeleri de Cifr hesabna vurulduu zaman, yine Said-i Nursi'yle ilgili olduu meydana karm."20 Said-i Nursi, kendisinin Abdulkadir Geylni'den falan aa kalmadn anlatmak iin, Abdulkadir Geylani'nin olduunu ileri srd u iiriyle ispatlamaya alyor: "-Said-i Nursi, Ey Mridim! sen zamann Abdulkadir'isin!" Said-i Nursi devamla yle diyor: "-Bu iirin Cifr hesabyla deeri: 1309 dur. Bu tarih, bu acayip yzyln balangcdr. Ayn zamanda; yaayan Said'in medreselerde 10 yl okunan ilimleri, 3-4 ayda, harika biimde okuyup rendii bir tarihtir."21 c) Kur'an- Kerim Ayetlerinden Risale-i Nur in kard Mnalar Risale-i Nur'un doruluuna ve deerine, Tanr Kur'an- Kerim'de; Peygamber, hadisinde; Hazreti Ali ve birok ulu kiiler kasidelerinde, kitaplarnda "imza

basm"lardr. (eitli risalelerde bu iddia aynen yer alyor. Yeri geldike rnekler verilecek.) Said-i Nursi'ye gre: Tanr Kur'an- Kerimin eitli ayetleriyle Risale-i Nur'u (!) haber vermitir. Ve Saidi Nursi, ayetleri kendine gre yle aklyor: '"Allah gklerin ve yerin nurudur' anlamndaki bir cmleyle balayan nur yetindeki nur, risale-i nur'dur." Bu ayet, Said-i Nursi'ye gre; Risale-i Nur'a 10 parmakla iaret ediyormu.22 Ayetin Trke anlam yledir: "Allah, gklerin ve yerin nurudur. "O'nun nuru, iinde k bulunan bir kandil yuvasna benzer. O k bir cam iindedir. Cam ise, sanki inci gibi parlayan bir yldzdr. Bu, ne yalnz douda ve ne de yalnz bada bulunan bereketli bir zeytin aacndan yaklr. Ate demese bile yan kendisi aydnlatacak olur. Nur stne nurdur. Allah dilediini, nuruna kavuturur. Allah insanlara rnekler verir. O, her eyi bilir."23 Said-i Nursi'nin Cifr yoluyla yapt yoruma gre; bu ayetin anlam yle oluyor: "Allah'n Nuru olan Risale-i Nur, iinde k bulunan bir kandil yuvasna benzer. O k, bir cam iindedir. Cam ise sanki inci gibi parlayan bir yldzdr. Risale-i Nur ne yalnz dounun, ne yalnz batnn maldr. O, bereketli bir zeytin aac gibi olan Said-i Nursi'den ya da dorudan doruya Kur'an- Kerim'den yaklr. Risale-i Nur, hibir aydnlatma kayna olmasa bile aydnlatr. Risale-i Nur, bir elektrik gibidir. Risale-i Nur, nur stne nurdur. Allah diledii iin Said-i Nursi'yi Nur'una kavuturmutur."24 Said-i Nursi diyor ki: "Bu yete gre: Risale-i Nur da, onun yazan da ate

dokunmadan yanan bir elektrie benzer. "Risale-i Nur neden bir elektrie benzer? nk O, ne dounun bilgilerinden, ne de batnn felsefe ve fenlerinden gelmitir. O, Dounun da Bat'nn da stnde bulunan, Kur'an- Kerim'in geldii yce ar mertebesinden alnmtr."25 (Ek: 4) Said-i Nursi, Asa-yt Musa (Meyvenin nc meselesi Emirda iei, Arap harfleriyle teksir), s.86. Nr Suresi, ayet 35. Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.58-59. Ayn kitap, s.60, sat.3-6. (Ek: 4) Said-i Nursi, kendisinin neden elektrie benzediini de aklarken aynen yle diyor: "Risale-i Nur Mellifi (yani kendisi) de atesiz yanar! Tahsil iin klfet ve ders meakkatine muhta olmadan kendi kendine nurlanr lim olur."26 (Ek: 5) Yani Said-i Nursi'ye gre, ayetle ite bu anlatlyor. Said-i Nursi, daha sonra: "Ancak 15 ylda okunabilecek kitaplar, sadece 3 ayda okuduunu" yazyor.27 Yani demek istiyor ki: "-Elektrik, n herhangi bir yerden almadan nasl yanyorsa; ben de herhangi bir kimseden n almadm bir ilim tahsil etmi bulunuyorum. 3 ay gibi ksa bir zamanda ancak 15 ylda okunabilecek kitaplar okuyup renmi olmam bunu gsterir. Ben, m grnmez bir kaynaktan alyorum. Tpk elektrik gibi. Yine Said-i Nursi'ye gre: "Bu yet, Said-i Nursi ve Risale-i Nur'a iaret etmekle kalmyor, ayn zamanda; gerek Risale-i Nur'un ne zaman yazlp meydana getirileceini, ne zaman yaylp dnyay aydnlatacan, hatta adnn ne olacan, hangi blmlerden meydana geleceini, blmlerde neler bulunacan; gerek bu

kitabn yazarnn kim olacan, yazarn ne zaman dnyaya geleceini, adnn hatta lakabnn ne olacan, ocukluk devresinin nasl geeceini, ne zaman Arapa'ya balayacan ve sonra hangi yoldan lim olacan da anlatyor. Bunlarn hepsi, bu yette bildiriliyormu." Hd Suresi'nin 110. ayetiyle de Risale-i Nur'a. iaret ediliyormu. Bu ayetle Said-i Nursi'ye sesleniyor ve dolaysyla Risale-i Nur dorultusunda hareket etmesi isteniyor kendisinden, ayetin Trke anlam yledir: "-Sana nasl buyuruyorsa o izgide yr." Said-i Nursi'ye gre: "Bu yet, Risale-i Nur'un domasna yarayacak ilimlerin, kendisi tarafndan ne zaman okunmaya balanacan 'Cifr' yoluyla haber veriyormu."28 Hd Suresi'nin bu zeti Risale-i Nur'un dorultusuna iaret edi-29 yormu/' Yani Allah Said-i Nursi'ye seslenerek yle diyormu: "Sen, Risale-i Nur'un izgisinde, istikametinde ol." Ankebt Suresi'nin 69. ayetiyle de, Risale-i Nur'a. iaret ediliyormu. Ayetin Trke anlam yledir: "Onlar ki bizim urumuzda Cihad yaptlar, onlar dosdoru yolumuza ileteceiz." Said-i Nursi'ye gre, "bu yet, Cifr yoluyla, Said-i Nursi'nin besmeleye balad bu birinci yaama girdii tarihe de iaret ediyor. Bir yandan buna iaret ediyor, bir yandan da; Said-i Nursi'nin bir mcahit olarak ortaya kaca tarihi gsteriyor."30 Hicr Suresi'nin 87. ayetiyle de Risale-i Nur'a iaret ediliyormu. Ayetin Trke anlam: "And olsun ki sana her zaman tekrarlanan yedi yetli
26 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), sat. 13-14. (Ek: 5) 27 Ayn kitap, s.60. 28 Ayn kitap. s.62.

24

fatihay ve byk Kur'an' verdik." Bu ayet hem Fatiha suresine, hem de onun bir aynas durumunda olan Risale-i Nur'a iaret ediyormu. u halde Said-i Nursi'ye gre ayetin anlam u demek oluyor: "-Ey Said-i Nursi, sana Kur'an'n nl 7 temelini parlak bir ekilde isbatlayan ve Fatihann, nuruna mazhar bir aynas olan Risale-i Nur'u verdik. "31 En'm Suresi 120. ayetiyle de Risale-i Nur'a iaret ediyormu. Ayetin Trke anlam: "-Yahut l iken dirilttiimiz ve kendisine halk iinde dolap yayaca bir nur verdiimiz kimse, hi kmayaca bir karanlkta bulunan kimseye mi benzer?.." "Said-i Nursi, Risale-i Nur gelmezden nce bir l gibiydi. Ama Risale-i Nur gelince onunla dirildi. Sonra yine Said-i Nursi, Dnya Sava'nda, maddi ve dehetli bir lmden "harika" bir ekilde kurtuldu. Bir de, Felsefe ve gafletten gelen manevi bir lmden kurtuldu... "Bu yet, Said-i Nursi'nin birinci doum yldnmne de iaret eder. Ksacas: Bu yet, birok 'tabaka'lar iinde bir 'iaret tabakasndan, Risale-i Nur'a, onun yazarna, yazarn yaad yzyla ve Risale-i Nur'un yazlmaya balad zamana iaret, hatta delalet yoluyla bakar."32 Bakn daha ne aklamalar yapyor, Said-i Nursi: "Bu yetin kuvvetli iaretini hem glendiren, hem de gzelletiren 3 mnasebet birden Ramazan'da kalbime geldi. Kesin bir kanaat verdi ki, 'l ken' szne tam mnasip olan Said'dir. Bu yetin, Risale-i Nur'un Tercman' olan Said-i 'l iken' szyle nitelemesinin hikmeti odur ki: lm muammasn ve tlsmn o am. lmn dehetli yznn altnda, iman ehline ok uysal ve gle bir nurlu hakikat bulunduunu kefedip isbat
26 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), sat. 13-14. (Ek: 5) 27 Ayn kitap, s.60. 28 Ayn kitap. s.62.

25

etmi. Ve lmle dolu fani hayatta boulan sapklara ebedi hayat dolu bir geici ve zahiri lmle kar koyar... Sapklar, meru olmayan arzularnn hell grmesiyle sslenirken, Risale-i Nur lm kar karp, hayatn tadn da, ssn de parampara eder... te bunun iindir ki, lmn bu byk hakikati, Risale-i Nur'da son derece nemli ve geni bir yer almtr. Hatt ou saldrlarnda, lm elinin altnda tutup, sapklarn bana vurur. Akllarn balarna getirmeye alr. "kinci anlatacam mnasip ey: "Tarikatlarn, zellikle Nakilerin 4 temel ilkelerinden en bata gelen lm rabtas'dr. "Bu lm rabtas, eski Said-i Yeni Said'e evirmitir ve her dnce hareketinde yeni Said'e yolda olmutur."33 Said-i Nursi yle devam ediyor: "yleyse yetin zel iaretine tam tamna uyan biri varsa o da Said-i Nursi'dir. Onun sabr, doruluunun bir kerameti'dir. "Ben namazdan sonra bu aklamay yazarken, S iddik Sleyman'n Halefi: Emin, Smri'nin, bu yetiyle ilgili paray aldn ve Ra-mazan'n feyzinden onun izah gibi nurlar istediini grdm. Yazdm Emin'e gsterdim. ararak: 'Bu, hem Sabri'nin, hem de Risale-i Nur'un bir kerametidir' dedi. Bu yetteki Kur'an muvazenesini dnrken, Hd sresindeki: Onlar ki mutsuz oldular... blmne karlk olarak: (Ve onlar ki, Said oldular. te onlar Cennettedirler! Mutlaka Cennete girecekler!) yetindeki muvaze-ne=uygunluk aklma geldi, dikkatimi ekti... "Sabri'nin mektubu yoldayken, yani daha bana gelmeden nce; o mektubun manevi etkisiyle bu yeti dnrken u sonuca vardm:
26 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), sat. 13-14. (Ek: 5) 27 Ayn kitap, s.60. 28 Ayn kitap. s.62.

26

"Risale-i Nur'un bu derece kuvvetli Kur'an iaretlerine ve akirtlerinin bu kadar deerli Kur'an mjdelerine ve en ulu kiilerin iltifatlarna mazhar olmasnn srr ve hikmeti vardr. Bu sr ve hikmet de, karlalan belann bykl ve korkunluudur. te bu yzden; Risale-i Nur, Hibir eserin eriemiyecei bir kutsal takdir almtr Kur'an 'dan... "Kur'an iaret eder ve mjdeler ki; Risale-i Nur'un dairesi iine girenler, tehlikede olan imanlarn kurtarrlar. Bu imanla kabre girerler ve cennete girecekler... "34 (Ek: 6) Hadd Suresi'nin 28. ayetiyle de Risale-i Nur'a iaret ediliyormu. Ayetin Trke anlam: "Ve Allah size bir nur yaratsn ki, siz o nur'la yryesiniz." Said-i Nursi'ye gre; "bu Nur da; Risale-i Nur'dur." O zaman ayetin anlam u demek oluyor: "Ve Allah size yolunuzu aydnlatan, yrmenizi salayan Risale-i Nur'u verecek." Yunus Suresi'nin 82. ayeti de Risale-i Nur'a iaret ediyormu. Ayetin Trke anlam: "-Ve Allah hakk, kelimeleri'yle yerine getirecektir." Said-i Nursi'ye gre; "Bu yetteki 'Kelimeler' szyle, Risale-i Nur anlatlmak isteniyor. Risale-i Nur btn iindeki 'Szler' adl Risale'nin Arapa karl da 'Kelimeler'dir." yleyse ayetin anlam u oluyor: "Ve Allah, kelimeleri yani Risale-i Nur'la hakk yerine getirecektir." En'm Suresi'nin 161. ayeti de Risale-i Nura iaret ediyormu. Ayetin Trke anlam: "De ki, Rabbim beni, doru yoluna iletti." Said-i Nursi'ye gre; "bu yetteki 'doru yol' szyle de, Risale-i Nur anlatlmak istenmektedir. Sonra bu yette Cifr yoluyla yle bir tarihe iaret ediliyor ki, bu tarih Risale-i Nur yazarnn, Nurlar hazrlamaya alt, tahsil
26 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), sat. 13-14. (Ek: 5) 27 Ayn kitap, s.60. 28 Ayn kitap. s.62.

27

yapt tarihe denk geliyor." O zaman ayetin anlam u oluyor: "Ey Said-i Nursi de ki, Rabbim beni doru yol olan Risale-i Nur'a kavuturdu." Lokman Suresi'nin 22. ayeti de Risale-i Nur'a iaret ediyormu. Ayetin Trke anlam: "yilik yaparak kendini Allah'a veren kimse, phesiz en salam kulpa sarlm olur..." Said-i Nursi'ye gre; "bu yette sz edilen 'en salam kulp', Risale-i Nur'dur." O zaman ayetin anlam u oluyor: "Kim iyilik yaparak Risale-i Nur okursa o, en salam kulpa sarlm olur." "Kime hikmet verildiyse, ona hayrdan ok ey verildi demektir." "Allah onlara kitab ve hikmeti retir. Ve onlar artr." "Sizi artr ve size kitab ve hikmeti retir" anlamndaki ayetler de Risale-i Nur'a iaret ediyorlarm. Said-i Nursi'ye gre; "yetlerde belirtilen 'Hikmet' szyle anlatlmak istenen, Risale-i Nur'dur." Buna gre ayetlerin anlamlar u oluyor: "Kime Risale-i Nur verildiyse, ona hayrdan ok ey verdi demektir." "Allah onlara kitab ve Risale-i Nur'u retir. Ve onlar artr." "Allah sizi artr ve size kitab ve Risale-i Nur'u retir." li mran suresinin 7. yeti de Risale-i Nur'a ve Nurculara iaret edermi, bu yetin Risale-i Nur ve Nurcularla ilgili ksm; "O'nun yorumunu bir Allah, bir de ilimde ileri gitmi olanlar bilirler." anlamndaki cmleymi. Said-i Nursi'ye gre: "yetteki 'ilimde ileri gidenler' szyle anlatlmak istenen; Risale-i Nur ve onun akirtleri,
32

yani Nurculardr." Buna gre ayetin anlam u oluyor: "O'nun yorumunu bir Allah, bir de Risale-i Nur ve Nurcular bilir." Nisa Suresi'nin 173. ayeti de Risale-i Nur'a. iaret ediyormu. Ayetin Trke anlam: "Ey insanlar, size Rabbinizden bir delil geldi. Ve size ak bir nur indirdik." Said-i Nursi'ye gre: "Burada sz edilen Nur da, Risale-i Nur'dur." O zaman ayetin anlam u oluyor: "Ey insanlar, size Rabbinizden bir delil geldi. Ve size apak bir nur olan Risale-i Nur'u indirdik." "nanan-iman edenlere, hidayet kayna ve her trl dertlerine ifa verdik" anlamndaki yet de Risale-i Nur'a iaret ediyormu. Said-i Nursi'ye gre; "Kur'an nasl bir hidayet kayna ve dertlere ifaysa; Risale-i Nur da yle hidayet kayna ve dertlere ifadr." O zaman ayetin anlam u oluyor: "nanan-iman edenlere, hidayet kayna olan ve her derde ifa veren Kur'an- Kerim'i ve Risale-i Nur'u verdik." Tevbe Suresi'nin 130. ayeti de Risale-i Nur'a iaret ediyormu. Ayetin Trke anlam: "-Eer yz evirirlerse de ki: Allah bana yeter. Ondan baka Tanr yoktur. Ona gvendim ve ona dayandm." Said-i Nursi'ye gre; "bu yet, Risale-i Nur kitaplarndan olan iaret-l caz adl kitabn yazld tarihi gsteriyor. Birinci Dnya Sava'nin balangc saylan olaylar meydana geldiinde, hi kimseden yardm grmeden nurlarn yayldna iaret ediyormu." Buna gre ayetin anlam u oluyor: "Ey Risale-i Nur, eer senden yz evirirlerse de ki; Allah
32

bana yeter. O'ndan baka Tanr yoktur. O'na gvendim ve O'na dayandm." "phesiz, Allah'n askerleridir galip olanlar" anlamndaki ayet de Risale-i Nur'a iaret ediyormu. Said-i Nursi'ye gre; "bu yetteki Allah'n askerleri' sznn kapsamnda zellikle, Risale-i Nur akirtleri vardr. yet, Risale-i Nur akirtlerinin bir zaman hapse girmelerine karlk, manevi ynden galip olduklarna iaret ediyor ve tesellide bulunuyor." Nursi'ye gre; "Risale-i Nur akirtleridir. Galip olanlar." Ayetin Trke anlam: "Onlar ki O'nun birlikte inandlar, iman ettiler. Onlarn nurlar, nlerinden ve salarndan koumaya ve uumaya balar. Yani nurlar evrelerine salr. Onlar o zaman, -Ey Rabbimiz! Nurumuzu tamamla ve bizi bala! derler." Said-i Nursi'yi gre; bu ayette de, zellikle Risale-i Nur akirtleri, yani Nurcular anlatlmaktadr. Nursi'ye gre; ayetin anlam u oluyor: "Said-i Nursi'yle birlikte inananlar ve ifnan edenlerin nurlar evrelerine salr. O zaman onlar, -Ey Rabbimiz nurumuzu tamamla ve bizi bala! diye dua ederler." sr Suresi'nin 82. ayeti de Said-i Nursi'ye gre; Risale-i Nur'a iaret ediyormu. Ayetin Trke anlam: "-Biz Kur'an' imanlara rahmet ve ifa olsun diye indiririz." Said-i Nursi'ye gre; "Risale-i Nur da, 'Kur'an'n semasndan indii iin', bu yette Risale-i Nur da anlatlmaktadr." O zaman ayetin anlam u oluyor: "...Biz Kur'an- Kerim!i ve O'nun semasndan gelen Risale-i Nur'u, inananlara rahmet ve ifa olarak indirdik." "Yunus", "Ra'd", "Hicr", "uar", "Kasas" ve "Lokman"
32

surelerinin balarnda bulunan "-te bunlar, kitabn ayetleridirler!" anlamndaki ayetler de Risale-i Nur'a iaret ediyormu... Said-i Nursi'ye gre; "Bu yzylda Risale-i Nur denilen 33 adet sz, 33 adet mektup, 31 adet Lem'alar; bu zamanda kitab- mbindeki yetlerin yetleri'dirler."35 Yine Said-i Nursi'ye gre ayetteki: '"te bunlar' szyle, Risale-i Nur'un paralar anlatlmak isteniyor." O zaman ayetin anlam u oluyor: "-te bunlar, yani Risale-i Nur'un paralar olan: 33 adet sz, 33 adet mektup ve 31 adet Lem'alar; Allah'n kitabnn ayetleridirler!" Kalem (Nun) Suresi'nin 32. aye de Risale-i Nur'a iaret ediyormu... Ayetin anlam: "Belki Rabbimiz, daha hayrlsna evirerek bundan daha iyisini bize verir." Said-i Nursi'ye gre; "Risale-i Nur'un yazlmas ve yaylmas srasnda ok olaanst olaylar oldu. Yazarna, yani Said-i Nursi'ye byk skntlar verildi. O srada, 'Kk bir mescid'ine de iliildi!' te o zaman Risale-i Nur akirtleri 'Gl bir rica' ve yakarla Allah'a yalvardlar: 'Ya Rab! Bu korkun R'yay hayre evir!' dediler. Herkes umutsuz bulunurken, Risale-i Nur akirtleri, umud'lu oldular ve Mslmanlarn morallerini glendirdiler. Onun iin de Allah dileklerine gre daha hayrlsn verdi. te yette, bu olaya iaret ediliyor." Buna gre ayetin anlam u oluyor: "Risale-i Nur akirtleri dediler ki: Umarz ki Rabbimiz, bundan daha iyisi, hayrlsn bize verecek." Zmer, Csiye, Ahkaf surelerinin balarnda bulunan "Kitabn indirilii, aziz ve hkim olan Allah'tandr" anlamndaki ayetler de Risale-i Nur'a iaret ediyorlarm... Said-i Nursi'ye gre; "bu yetlerde Risale-i Nur'un adna
32

kendisine, ne zaman yazlacana ve ne zaman yaylacana Cifr yoluyla iaret ediyor. nk Risale-i Nur, Kur'an Semasndan ve yetlerin yldzlarndan inmitir."36 (Ek: 7) "ndirilen kitapla hem Kur'an- Kerim, hem de Risale-i Nur anlatlmak isteniyor."37 "Kitabn indirilii" sz, ebced hesabyla, "Risalet-n-Nur" adnn say deerine, ok az bir farkla denk geliyor."38 Nursi'ye gre; ayetlerin anlam yle oluyor: "Kur'an- Kerim'in ve Risale-i Nur'un indirilii, aziz ve hakim olan Allah'tandr." . Secde Suresi'nin 1. ve 2. ayetleri de Risale-i Nur'a. iaret ediyorlarm... Ayetlerin anlamlar: "Hamim, Rahman ve Rahim olan Allah'n indiriidir." Said-i Nursi'ye gre; "indirili" "sznn say deeri de, Risale-i Nur'un say deerine denk geliyor. Ebced hesabyla ve cifr yoluyla bu sonu elde ediliyor. O zaman, ayetlerin anlamlan u demek oluyor: "Kur'an- Kerim ve Risale-i Nur, Rahman ve Rahim Olan Allah 'n bir indiriidir." "Onlar isterler ki, Allah'n Nuru'nu azlaryla sndrsnler. Oysa, inanmayanlar holanmasalar bile Allah nurunu tamamlayc ve parlatcdr" anlamndaki yet de Risale-i Nur'a iaret ediyormu... Said-i Nursi'ye gre; "bir yabanc lkenin smrgeler bakannn, Kur'an'n nurunu sndrmeye almasna karlk, kendisinin ortaya atldna ve o nur'u parlattna iaret ediliyor." Yani Said-i Nursi olmasaym, "o smrgeler bakan, Allah'n Nur'unu sndrecekmi. te o Nur, hem Kur'an- Kerim'dir, hem de Risale-i Nur'dur."39
36Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.76, sat.9-10. (Ek: 7) 37Ayn kitap, s.76-80. 38Ayn kitap, s.78.

36

"Risale-i Nur'un 129 paras, Kur'an'dan uzanan elektrik telinin ucuna taklan 129 elektrik lambas gibidir."40 Nursi'ye gre; anlam yle oluyor: "-Onlar isterler ki Allah'n Nur'u olan Kur'an' ve Risale-i Nur'u azlaryla sndrsnler. Oysa inanmayanlar holanmasalar bile, Allah gerek Kur'an' ve gerek Risale-i Nur'u tamamlayc parlatcdr." brahim Suresi'nin 1., Sd Suresi'nin 29. ayetlerinde de Risale-i Nur'a. iaret ediliyormu... Ayetlerin Trke anlam: "Bu yle bir kitaptr ki, insanlar karanlktan a karasn diye sana indirdik." Said-i Nursi'ye gre; "bu yetlerdeki Nur, yani k szyle anlatlmak istenen yine Risale-i Nur'dur." Ve bu yetlere Said-i Nursi u anlam vermektedir: "Bu yle bir kitaptr ki, sen onunla insanlar Risale-i Nur'un na karasn diye onu sana indirdik. '41 Fussilet Suresi'nin 33. ayeti de Risale-i Nur'a iaret ediyormu. Ayetin anlam: "Allah'a aran, gzel iler yapan ve ben Mslmanlardanm diyen kimsenin sznden daha gzel ne olabilir!?" Said-i Nursi'ye gre: "Hibir szn kendisininkinden daha gzel ola-myaca 'Sz', Risale-i Nur Klliyat'ndan olan 'Szler' adl Risale yani kitaptr. yetle, ite bu kitap anlatlmak istenmi ve vlmtr." Said-i Nursi, ayetin kelimelerinden saylar karyor ve bir tarih meydana getiriyor. Ayetle, o tarihte "her szden daha gzel bir sz" bulunduuna iaret edildiini anlattktan sonra yle diyor: "-Demek ki; biri, o tarihte son derece gzel szlerle
36Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.76, sat.9-10. (Ek: 7) 37Ayn kitap, s.76-80. 38Ayn kitap, s.78.

36

meydana kacak, szlerinin gzellii ile halk byleyecek. Bu zellikse bu zamanda; Risale-i Nur'un szler adl: San'at, gzellik, tesir, byleyicilik ynnden yksek bir mertebede bulunan Risalenin kelimelerinde ve gl szlerinde bulunur. Demek ki, bu yet iaret anlam ile, Risale-i Nur'u vmektedir."42 Said-i Nursi'ye gre; ayetin anlam yle oluyor: "Allah'a aran, gzel iler yapan ve ben Mslmanm diyen Said-i Nursi'nin: Szler adl kitabndan daha gzel ne olabilir?" Nisa Suresi'nin 42. ayeti de Risale-i Nur'a iaret ediyormu... Ayetin anlam: "-Eer hasta olur, yahut yolculuk yaparsanz, ya da herhangi biriniz byk abdestini yapar veya kadnla cinsi birlemesi olursa ite o zaman suyu bulamadnda - temiz toprakla teyammm etsin." Said-i Nursi'ye gre: "Bu yetteki 'Temiz Toprak' szyle, Risale-i Nur'a iaret edilmitir. yetin iaret anlam yledir: Yce Allah diyor ki: 1357 ylnda; Manevi Ab- Hayt'n kaynaklar kapatld zaman, temiz topraa ynelin! Onda bir yaay kaynan ve nur madeni bulursunuz." "Bu yetin zellikle Risale-i Nur'u anlattn gsteren iki delil vardr."43 Said-i Nursi bu iki delili, uzun uzun anlatr kitapta.44 brahim Suresi'nin 24. ayeti de Risale-i Nur'a iaret ediyormu... Ayetin Trke anlam: "-Grmez misin Allah nasl rnek veriyor: Temiz ve gzel bir gz, gzel bir aaca benzetiyor. yle bir aa ki, kk yerde dallan da gkte bulunur."
36Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.76, sat.9-10. (Ek: 7) 37Ayn kitap, s.76-80. 38Ayn kitap, s.78.

36

Said-i Nursi'ye gre: "Bu yetteki: 'Gzel bir sz' ifadesiyle anlatlmak istenen, Risale-i Nur'dur. 'Gzel aa' szyle de Risale-i Nur anlatlmak istenmitir. Kur'an gibi, Risale-i Nur'un da kk yerin derinliklerinde, dallarysa ycelerde bulunur."45 Said-i Nursi'ye gre, ayetin anlam u demek oluyor: "Grmez misin Allah nasl rnek veriyor: Temiz ve gzel bir sz olan Kur'an ve Risale-i Nur, gzel bir aa gibidir. yle bir aa ki, onun kk yerin derinliklerinde, dallar da gklerde, ycelerde bulunur." Enbiy Suresi'nin 107. ayeti de Risale-i Nur'a iaret ediyormu... Ayetin Trke anlam: "Seni ancak rahmet olarak gnderdik lemlere." Risale-i Nur akirtlerinden birinin kaleme ald bir iirde; "Risale-i Nur, lemlere rahmet olarak nitelendirildii"ni gren Said-i Nursi, bu ayeti ele alyor ve nur akirdi yani Nurcunun grne katlarak: "-Evet, Risale-i Nur lemlere rahmet olarak gnderilmitir", anlamna gelen bir aklamada bulunuyor.46 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.87. Ayn kitap, s.90. Ayn kitap, s.94. Ayn kitap, s. 131. Said-i Nursi'ye gre; ayetin anlam u oluyor: "-Ey Risale-i Nur, biz seni lemlere rahmet olarak gnderdik." "Risale-i Nur'u, Kur'an- Kerim'de Cenab- Allah imzalad gibi, bata Hazreti Muhammed olmak zere: Hazreti Ali, Abdlkadir Geylni, Muhyiddin-i Arab ve teki ulu kiiler de 'imza basmlardr' Risale-i Nur'a."47 te Said-i Nursi denen adam, kendi kitab olan Risale-i Nur'dan byle sz ediyor. Neden mi byle sz ediyor? Said-i Nursi buna yle cevap veriyor:
39

"Ben Risale-i Nur'u, vmekle, ondan verek sz etmekle aslnda Kur'an' vm oluyorum. nk Risale-i Nur, Kur'an'n en gl bir tefsiridir. Hatt ondaki olanlar, Kur'an'daki olanlardan szm, szlm eylerdir. Onun iin Risale-i Nur'u hakl olarak vyorum."48 te Said-i Nursi'ye gre, Said-i Nursi budur. Byle bir ulu kii (!) dir. Kendisini byle tantyor Said-i Nursi. Bir insann, kendisinden byle sz etmesi, kendisini byle tantmas iin akl ve ruh hastas, veya maksatl olmas gerekir. Acaba bu ihtimallerden hangisi dorudur? Yoksa ikisi de doru mudur? Bu noktalar zerinde ileride daha ok durup, aklamalar yapmaya alacaz! d) Nur Risaleleri Hakkndaki Dnceleri Said-i Nursi Risale-i Nur hakkndaki grlerini yle aklamaktadr: "Risale-i Nur, dmanlan teslim olmak zorunda brakan elmas bir kltr."49 "Risale-i Nur, kalbi, ruhu, duygular aydnlatan ve insanlarn her derdine il olan bir kitaptr."50 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i GayM (Arap harfleriyle teksir), s.92-164. Said-i Nursi, Emirda Lahikas, s.46-48. Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.2. 50/1)7 kitap, s.2; Said-i Nursi, Lem'alar, Sinan Matbaas, stanbul, 1958, s.6. "Risale-i Nur'un kerameti vardr." "Risale-i Nur, girdii yerleri mbareklendirmi, bu arada; bir ilimizi, yani sparta'y mbareklik makam kazandrmtr. Eski zamanlarn mbarek kenti am- erifin mbareklii, Risale-i Nur vastasyla, sparta'ya nasip olmutur. Risale-i Nur, sparta'ya btn vilyetlerin stnde bir dindarlk meziyeti de kazandrmtr. Onun iin
39

bu vilyetin btn insanlar hatt dinsizleri bile; beni ve Risale-i Nur'u savunmak zorundadrlar... "52 Said-i Nursi, Risale-i Nur okumann askerlikten ve kutsal savatan bile stn olduunu iddia ederek der ki: "Risale-i Nur yle deer bir kitaptr ki, Kur'an'n onda yansyan nurlarna hizmet etmek, askerlikten ve kutsal savatan bile stndr. Benim elimde frsat ve param olsa, Risale-i Nur hizmetinde olan deerli kardelerimi askerlikten kurtarmak iin; bin lira karlnda bile olsa bedeli; der ve kurtarrm onlar."53 Said-i Nursi, Risale-i Nurlarn Kur'an- Kerimin bir aynas olduunu ve kimsenin yazamayaca birer harika kitap olduunu da aadaki cmlelerle aklar: "Risale-i Nur, Kur'an'n bir aynasdr. Bir mucize durumundadr."54 "Risale-i Nur'a kar konulamaz ve onunla boy llemez."55 "Risale-i Nur, snmez ve sndrlemez. O, fledike parlayan bir nurdur."56 "lm hakikatinin muammasn, yalnzca Risale-i Nur zmtr."57 "Nur Risaleleri iinde bazlar birer harikadr."58 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.20; Said-i Nursi, Mesnevi-yi Nuriye, s.6; Said-i Nursi, Nur Meyveleri, s.66; Said-i Nursi, Lem'alar Risalesi, s.259. Said-i Nursi, Lem'alar Risalesi, s. 153. Ayn kitap, s.95. Said-i Nursi, Snmez Risalesi, s.29. Ayn kitap, s.28. Ayn kitap, s.29. Said-i Nursi, Meyve Risalesi, s.6; Said-i Nursi, Miftah-ulmam, s.20. Miftah-l-mam, s.65.
39

"Risale-i Nur'un yaylmas, yamurun yamasyla evrenin yeillik ve ieklerle donatlmas gibi sonular verir."59 "Risale-i Nur'un blmlerinden bazlar 6 saatte yazldklar halde, en gl dindar filozoflar, o paralar 6 gnde bile yazp meydana getiremezler." Said-i Nursi aynen yle diyor: "-Ve bir gnde 6 saatlik bir Risale olan, 30. sz, ne ben, ne de en mdakkik dindar filozoflar, 6 gnde o hakikati yapamazlar... Demek ki, en zengin bir mcevherat dkknnn dellal... Olmuuz..."60 "Risale-i Nur, Said-i Nursi'ye Allah tarafndan verilmi."61 Said-i Nursi, Risale-i Nurlarn Kur'an- Kerimin cesedine girdiini ve Kur'an'm bir mucizesi olduuna iddia edecek kadar ileri giderek der ki; "Kur'an- Kerim'in Ruhu, Risale-i Nur'un cesedine girmitir."62 Bunun byle olduunu bir Nurcu sylediinde stad, bunu ar bir iltifat eklinde dnecek olmu sonra vazgemi bu dncesinden. Nedenini de yle aklyor: "-O Nurcunun szn ar bir eymi gibi dndm zaman, Kur'an'm hakikati bana manen yle dedi: '"-Cesede, elbiseye bakma; bana bak. O, benim hakkmda konuuyor. Doru sylemi!' Kur'an byle syleyince ben de artk itiraz etmedim... "63 "Risale-i Nur, Kur'an'm bir mucizesi olduu iin, her eyde bir marifet penceresi amtr. Bu kitap, Kur'an'a mahsus bir sun da zerek, bir yllk ii, bir saatte grecek duruma ulamtr... Risale-i Nur, Musa Peygamberin asas gibi, nereye vurmusa su karmtr..."64 Said-i Nursi, Bedizzaman Cevap Veriyor, Medeniyet Matbaas, Ankara, 1960, s.123. Ayn yerde.

Ayn kitap, s. 122. Said-i Nursi, Emirda Lahikas, s.79. Ayn kitap, s.79. Said-i Nursi, Mesnevi-yi Nuriye, s.6. 42 Nursi, Risale-i Nurlarn hayvanlar etkilediini ve kendisine nem vermeyenleri de tokatladn anlatr. Risale-i Nur, yalnzca insanlarda deil, hayvanlarda, kularda bile kerametini gstermitir (!) "Risale-i Nur'un, birtakm olaylara kar yararl olduunu, ku'lann da anlayp anlamadn ve nasl anlayabileceklerini" soran Nurculara Said-i Nursi, u karl veriyor: "Elcevap: Btn hayvanlarn bir oban, bir bakan olduu gibi, ku'lann da bir oban vardr. Onlar bilmeseler bile, onlarn obanlan, Tann'nn buyruuyla kendilerini sevk eder. Kular bu ekilde yrrler. Kulann bu tutumlan, onlara gelen lham'a dayanr... "Dier yaratklar nasl Risale-i Nur'la ilgileniyorsa, kular da, ilgilenirler elbette onunla... Kular Risale-i Nur'u, baarlarndan dolay tebrik edip alklarlar.."65 "Risale-i Nur'u sadece ku'lar deil; gkte ve uzayda bulunan her ey de alklyor. Bu kitabn kerameti, yalnzca insanlarda, hayvanlarda, uan kularda deil; cansz cisimlerde bile kendini gsteriyor. Bu keramet kar koyuyorsa, yamur yamyor. Aylarca kuraklk oluyor. Gerekli klyorsa yamur yayor. Yamur ve imek melei, Risale-i Nur'u alklyor. Ona saygszlk gsterildii, aleyhine bir i yapld zaman yeryz, itiraz ediyor. Bu yzden deprem oluyor. Kinat, Risale-i Nur'un serbest braklmasna sevinirken, onun mahkm edilmesi, toplattrlmas karsnda hiddet ve iddetini gsteriyor; fkeleniyor."66 "Risale-i Nur, kerametiyle; bela ve felaketleri nlyor. Bylece; Risale-i Nur'un kerameti, sadece yaratklarda deil; olaylarda da etkisini gsteriyor. Anadolu'ya gelecek

bela ve felketlerin nne gemekte Risale-i Nur, en nemli bir rol oynuyor."67 "kinci Dnya Sava'na katlmamz nleyen de Risale-i Nur olmutur."68 Said-i Nursi, Emirda Lahikas, s.88. Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.44-45; Said-i Nursi, Emirda Lahikas, Nur Matbaas, Ankara, 1959, s.30. Said-i Nursi, Emirda Lahikas, Nur Matbaas, Ankara, 1959, s.26. Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.40. "Risale-i Nur'un Kerameti, ldrc zehirlerin 9 kat daha tesirlisini yutan adam bile lmden kurtaryor. Risale-i Nur'un kerametiyle, bu kadar tesirli ve ldrc zehir, stad'a yutturulmu ama, ona tesir etmemi."69 Tabii rivayet kendinden. "Risale-i Nur'un kerameti, kendisine nem vermekte kusur edenlere tokat vurmak biiminde de kendini gsterir. Bu tokatlardan kimileri zecr ve ceza tokatdrlar. Kimileri de efkat tokatdrlar. Risale-i Nur tarafndan vurulan tokat olaylar'nn says, yzden fazladr. "Vurulan tokatlarla baz kimselerin ileri bozulmu, durumlar sarslmtr. Baz kimselerin salklar bozulmu, hatt kalem tutan elinin parmaklar krlmtr. Baz kimselerin mallar, hatt hayatlan ellerinden gitmitir."70 Risale-i Nur, kendisine hizmet etmekte kusur edenlere nasl tokatlar vuruyorsa; eksiksiz hizmet edenlere de olaanst (!) yardmlarn gstermeyi biliyor; bylelerini, kazalardan belalardan kurtanyor (!) Bakn Said-i Nursi, bir aklamasnda neler anlatyor: "Aziz ve Candan Kardelerim! "Size Risale-i Nur'un kerameti'ni gsteren ok anlaml

hayret verici bir olay anlatacam: "Dnya ehli, Risale-i Nur talebelerine, Risale-i Nur'a ve onun 'yet-l Kbra' adl blmne ilimek, zarar vermek amacn gttkleri iin; karmda: Eskiden Belediyenin bulunduu Hkmet binasnn dairelerinden biri, hi grmediimiz ap kaldmz biimde birden parlad... Tam bitiiinde Risale-i Nur'un alkanlanndan bir talebesi, iki kardeinin ve masum Ceylan'n sermayesinin bulunduu byk maazalan, yangnn ok yaknnda olduu ve dehetli yangn btn iddetiyle maazalara doru ilerledii iin; biare Ceylan'la birlikte bana geldiler: 'Biz yan-yoruz, mahvoluyoruz!' dediler. "Yangnn hcum ettii maazada; Risale-i Nur klliyatndan yet-l-Kbra vard. Ben, yangndan iki gn nce, bu kitabn bana getirilmesini sylemitim de getirilmemiti. Yangn zamannda anlald ki, kitap orada; yangn sndrmek iin kalm. Ben de Risale-i Nur-u ve yet-l-Kbra adl o Risale'yi afaat klp: "'-Ya Rabbi kurtar!' dedim. 3 saat o dehetli yangn hcumunda devam etti. "Btn o byk direyi, altnda ve bitiiindeki dkknlarn hepsini yakt. Ama, Risale-i Nur-un ve yetl-Kbra adl blmnn koruyuculuu'nda olan maazaya, hi mi hi ilimedi. Ve altndaki Risale-i Nur talebesinin dkknna da dokunmad. Bu dkkn da salam kald... Bu, Risale-i Nur'un bir kerameti'dir. Kastamonu'da meydana gelen yangnda da ayn durum grlmtr. "Risale-i Nur akirtlerinden Hafz Ahmet'in evi, "Hrika" nevinden kurtulmutur. Bununla birlikte onun kz kardeinin, nc kat yangnnda elmas ve altn mcevherlerini kurtarmas yine bir 'Hri-ka'yd. Kadncaz, hem cann, hem de mcevherlerini kurtarmt ki, bu; Risale-i Nur'un bereketiyle olmutu.

Bundan baka, Risale-i Nur'un alkan talebelerinden ve alkan evsahiplerinden 4 kii, kendilerini o yangndan kurtarmlard. Bunun da, Risale-i Nur'un ve yet-lKbra adl Risalenin bir kerameti olduuna hem ben, hem de btn arkadalar kanaat getirdik.. ."71 Risale-i Nur'un kerametiyle "Mrekkep"lerin, boyalarn rengi bile deiiyormu (!) Said-i Nursi, bir olay yle anlatyor: "..Tahsin'e: "-Yaz! dedim. O da yazmaya balad... kinci Cilt Fihristi'nin mak-buliyetini, deerini gstermek iin o siyah mrekkep, gzel bir krmz renge girdi. Ta yarm saat sren bu olaanst durumu biz aarak seyrettik. Sonra mrekkep, yine siyah renge dnd. Sayfann bir yans krmz iken, teki yans: Ayn kalem ve ayn hokka ile; Sim-Siyah yazld. "Bir zamanlar Barla'da balardaki kkte am'l Hafz Mesut ve Sleyman'la birlikte bulunurken de ayn durumu yani buna benzer bir olay grdk. yle ki: Ben sevmediim iin elimdeki siyah mrekkebi biraz dktm. Kalan ksm, birden gzel bir krmz renge dnd. Risalei Nur akirtlerini neelendirdi. Risale-i Nur bizlere, keramet dizisi'nin bir ucunu, bir szntsn gsterdi."72 (Ek: 8) Said-i Nursi, Risale-i Nurlara, ekmek ve su kadar ihtiya olduunu ve hayvanlara da etki ettiini anlatyor: "Ekmek ve su'ya ne kadar ihtiya varsa, Risale-i Nur'a da o kadar ihtiya vardr."73 "Risale-i Nur'a, ekirgeler, kular bile ihtiya duyarlar. Onun iin Risale-i Nur okunurken gelir; onu dinlerler. Hatt yalnza Risale-i Nur'u deil; Risale-i Nur akirtlerinden gelen mektuplar bile dinledikleri olur bunlarn. "...Marangoz Ahmet'in gnderdii mektubu arkadalara
71 Said-i Nursi, Emirda Lahikas, s. 104-105.

45

okuduum zaman; iki ekirge'nin, mektubun bana gelip, ta bitinceye kadar dinlediklerini grdm. Birka gn nce biz mektup yazarken; iki gvercin, mektubun makbuliyeti'ni nasl doruladlar, mjdeci sere ve kuddus kulan'nn mjdelerini tasdik ettilerse; marangozun iki ekirgesi de, gvercinleri ve mjdeci kular tasdik ederek: "-Biz de Risale-i Nur'u tanyoruz diyerek durumlaryla ok gzel ve anlaml bir ekilde anlattlar..."74 "Risale-i Nur, ekirge'lerden, serelerden, gvercinlerden ksacas hayvanlardan baka: Yer kre'sini, hatt hava tabakas'n (Atmosferi) bile kendisiyle megul etmektedir."75 Said-i Nursi, Risale-i Nur hakkndaki samalklarna devamla yle der: Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.20. (Ek: 8) Said-i Nursi, Emirda Lahikas, s.205. Ayn yerde. Said-i Nursi, Hizmet Rehberi, s.22. "Risale-i Nur'lan okumak, okutmak, yazmak ve buna benzer ekilde onunla megul olmak; kalbe rahatlk, ruha genilik, rzka bereket, vcuda shhat veriyor."76 "Risale-i Nur'a kar konulamaz. Onunla kimse baa kamaz... O snmez ve sndrlemez. O fledike parlayan bir nurdur."77 "Risale-i Nur bir mucize durumdadr.. O'nda yle paralar vardr ki, kimisi 6 saatte, kimisi 2 saatte, kimisi 1 saatte, hatt kimisi 10 dakikada yazld halde yemin ederim ki: 10 saatte yazp meydana getiremiyorum... Ve 6 saatte yazlm olan otuzuncu sz ben de, en yeterli ve dindar filozoflar da alsak 6 gnde yazamayz. Ve kimse yazamaz."78
71 Said-i Nursi, Emirda Lahikas, s. 104-105.

45

"Risale-i Nur'da stad konuur."79 "Ama, O'nda yazl olanlar Kur'an'm maldr; Allah'tandr."80 "Peygamberimiz nasl Kur'an- Kerim'in sadece bir Tercman idiyse, stad da Risale-i Nur'un sadece bir tercman (!) durumundadr."81 "Risale-i Nur, Peygamberimizin Risaletinin yani Peygamberliinin bir mirasn verir stad'a."82 "Onun iin stad da dersini Risale-i Nur'dan alyor ve ondan reniyor."83 Risale-i Nur'un verdii derslerde de bir zellik olduu anlatlr: "Risale-i Nur, baka bilginlerin eserleri gibi yalnz akln aya ve bakyla ders vermiyor. Evliyalarn yapt gibi yalnz kalbin keif ve zevkiyle de hareket etmiyor, akl ve kalbin birlemesi, kaySaid-i Nursi, Snmez Risalesi, s.28. Ayn kitap, s.28-29. Said-i Nursi, Bediiizzaman Cevap Veriyor Risalesi, s. 122. Ayn kitap, s.39. Said-i Nursi. Hizmet Rehberi, s.92. Ayn kitap, s.73 (ve eitli kitaplar). Said-i Nursi, mam Hakikatleri, s. 162. Said-i Nursi, Hizmet Rehberi, s.92 (ve birok risaleleri). namas ve ruhun ve teki manevi glerin birbirlerine yardm araclyla, byle bir ayakla hareket ederek ycelerin tepesi'ne kyor. Ona aykr olana felsefe'nin deil aya, gznn bile eriemedii yerlere ykseliyor... "84 Said-i Nursi, uydurmu olduu samalklar; Kur'an'm tefsiriymi gibi gstererek, kimleri cennete gndereceini aklyor: "Risale-i Nur, bu ada, bu tarihte bir urvetl-vska kopmayan kulptur... Kopmaz bir zincirdir. Bir Allah
71 Said-i Nursi, Emirda Lahikas, s. 104-105.

45

ipidir. Bu Allah'n ipine elini atp tutunan kurtulur."85 "eriate, ruha nfuz etmenin en ksa, en hatasz, en zevkli yolu; Risale-i Nur'a balanmaktr.. ."86 "Risale-i Nur, Kur'an- Kerim'in en hakik tefsiridir."87 "Risale-i Nur, kendisine hizmet edenler, bata talebelerini mutlaka cennete gtrecek."88 Bakn neler sylyor Said-i Nursi bu konuda: "Birinci ua'da bir-iki yetin iaretinde: Risale-i Nur'un sadk talebelerinin iman ile, kabr'e girecekleri ve ehli cennet olacaklar hakknda kutsal bir mjde ve gl bir sevindirici haber bulunduu gsterilmitir. Fakat, bu pek byk meseleye ve bu ok deerli iarete, tam g kazandracak yeterli bir delil ister diye beklerdim. oktan beri bu bekleyi iindeydim. "kr ki, iki emare birden kalbime geldi: "Birinci emare: Tahkiki imn, 'bilgi planndaki kesinlii'nden, 'Gerek Planndaki kesinlii'ne yaklat zaman, artk 'Selp' edilemi-yecei, eytan tarafndan alnamyacana 'Keif ve 'Tahkik Ehli', hkmetmitir. 'Keif ve tahkik ehli' yle demilerdir: Said-i Nursi, Hizmet Rehberi, s.73. Ayn kitap, s.31 ve Meyve Risalesi, s. 150. Ayn kitap, s.73. Said-i Nursi, Hutbe-i amiyye, s.6; Said-i Nursi, yet-iilKbra, s.76. Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s. 19. "-lm sarholuunda, eytan, vesveseleriyle ancak, akla phe verebilir. nan- Tahkiki ise; (gerek plandaki kesinlie ulaan iman) sadece aklda durmuyor. Kalbe, ruha, srr'a, ve daha birok eylere iliyor. Ve kkleiyor. Onun iin eytann eli, bu imann varaca yerlere yetiemez. Bu duruma gelmi imanlar, zevaldan, alnmaktan kurtulur...
71 Said-i Nursi, Emirda Lahikas, s. 104-105.

45

"Byle bir imana ulamann iki yolu vardr: Birinci yol: Veli-lik'tir. Velilikle, bu imana ulalabilir. nk; velilikte gzle grlr gibi bir durum meydana gelir. man edilen ey, gzle grlm gibi olur. Bu yol, en zel kiilere mahsus bir yoldur. "kinci yol: Vahy'n bereketiyle; akl ve kalbin birlemesiyle Kur'an'n burhan biiminde 'hakkelyakn' yani gerek plandaki iman derecesine ular. Bu derece gl bir iman, inanlan eye aklk kazandrr ve insan ister istemez inanmaya zorlar. Bu iki yolun da, Risale-i Nur'un esas, mayas, temeli, ruhu, hakikati olduunu gzde talebeler gryorlar. Bakalar da insafla baksalar, ayn gerei grecekler. "Risale-i Nur talebelerinin cennetlik olduklarna ikinci emare: Risale-i Nur'un sadk akirtlerinin gzel bir ekilde lmelerine, imanla ene kapamalarna o kadar makbul ve samim dualar yaplyor ki; o dualardan hi deilse birinin kabul olmamasna akl, imkn vermez. Mesel: "Risale-i Nur'un bir hizmet edicisi ve talebesi: (Said-i Nursi) 24 saatte en az 100 kerre: Risale-i Nur talebelerinin son nefeslerini iyi bir ekilde vermelerine, ebed mutlulua erimelerine dua ediyor. Bu arada, en az 20 kere de: Onlarn imanlarnn eytan tarafndan alnmamasna, zel olarak onlarn imanla kabre girmelerine dua ediyor. Hem de bu dualar, dualarn en ok kabul olacaklar saatlerde ve kabul olma artlarna dikkat ederek yapyor. "Sonra Risale-i Nur talebeleri, u zamanda her ynden hcuma ve dumura urayabilecek olan imann selmeti iin, birbirlerine iten ve masum dilleriyle dualar ediyorlar. Bu dualar o kadar gldr ki, Allah'n rahmeti ve hikmeti, onlarn kabul olmamasna imkn vermez. Bunlarn hepsi red edilse de, yalnzca birinin duas kabul olsa, yine Risale-i Nur talebelerinin salam imanla kabre
71 Said-i Nursi, Emirda Lahikas, s. 104-105.

45

girmelerine yeterli olur. nk dualarn hepsi de, btn Risale-i Nur talebelerini iine alyor."89 "Sadakat ve kanaatla Risale-i Nur dairesine girenlerin imanla kabre gireceklerine ok gl emareler vardr."90 Said-i Nursi, Risale-i Nurlar okuyanlarn birer lim olacaklarn ve lmezlik suyu ieceklerini de anlatarak der ki: "Risale-i Nur, herkese, Ab- Hayat=Hayat suyunu, yani lmezlik suyunu iiriyor. Musa Peygamberin asas, nasl bir tatan 12 eme akttysa ve gerek Hazreti Musa'y, gerek beraberindekileri nasl susuzluktan kurtardysa, Risale-i Nur da yledir. Bir Kur'an asasdr."91 "Risale-i Nur ve talebelerinin uratktan grev, yeryzndeki btn nemli grevlerden daha nemlidir."92 "Risale-i Nur'u okumak, O'na hizmet etmek bir ibdet'tir. Ona hizmet, aylarda yaplan zikirlere bile tercih edilmelidir."93 "Risale-i Nur'dan alnan bilgiler, onu yazarken aktlan mrekkepler, ehitlerin kanndan daha stndr! Risale-i Nur'a yapmak suretiyle Peygamberin yolundan gidenler, u fesat zamanda yz ehit sevabndan daha ok sevap kazanrlar." (Ayn kitapta ayn sayfada bu anlama gelen ifadeler var.) "Risale-i Nur'u okumak ya da yazmak, lim olmak iin yeterlidir. Baka ey istemez."94 Bir Nurcu, yle bir soru soruyor, Said-i Nursi'ye: "-Alimlerin mrekkepleri, ehitlerin kanlarndan ar gelir anlamndaki hadiste lim sz geiyor. Bizim bir ksmmz ise, saSaid-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s. 19-20. Said-i Nursi, Hizmet Rehberi, Sinan Matbaas, stanbul, 1960, s.49.
71 Said-i Nursi, Emirda Lahikas, s. 104-105.

45

Said-i Nursi, Miftah-l mam, Nur Matbaas, Ankara, 1959, s.87. Said-i Nursi, Hizmet Rehberi, Sinan Matbaas, stanbul, 1960, s.90. Said-i Nursi, Nur Meyveleri, s.66. Ayn yerde. dece: Ktip'tir. Bu durumda biz nasl olur da; hadisteki lim sznn mulne, kapsamna gireriz? Ve nasl olabilir de; Risale-i Nur'u yazarken kullandmz mrekkepler, ehit'lerin savata dktkleri kanlarndan sevapta daha ar gelir? Sonra sadece ktip olduumuz halde, bin ehit'in sevabndan daha ok sevap kazanmamz mmkn mdr? Hadisteki lim sz, bizi nasl kapsamna alabilir de bu kadar sevap kazanabiliriz?" Nurcunun bu anlamdaki sorusuna Said-i Nursi u karl veriyor: "Fazla deil yalnzca 1 yl bu risaleleri ve onun verdii dersleri anlayarak ve benimseyerek okuyan kimse, bu zamann en nemli, en gerek bir limi olabilir. Hatt hi anlamasa bile, deil mi ki, Risale-i Nur talebelerinin manevi bir kiilikleri vardr; yleyse bu zamann bir limidir. Sizin kalemleriniz de, o manevi kiinin parmaklardr... yleyse; hadiste gsterilen sevab alrsnz!"95 "Risale-i Nur bir elektrie benzer. Son derece yksek ve derin bir ilimdir o. yleyken; ne tahsile, ne ders almaya, hacet kalmadan; zahmet bile ekmeden herkes onu anlayabilir. Ondaki derin bilgileri alabilir."96 Said-i Nursi bir yerde byle diyor, Risale-i Nur'un herkes tarafndan anlalabileceini, onun iin de ondaki meseleleri renmek iin ders falan almaya ihtiya olmadn ileri sryor ama, bir baka yerde de baka trl eyler yazyor. Sikke-i Tasdik-i Gayb adl kitabnn ba tarafnda bakn ne diyor: "imdi resmen izin verilen din tedrisat iin zel
71 Said-i Nursi, Emirda Lahikas, s. 104-105.

45

dershaneler alm, bu izinden yararlanarak, Nur akirtleri, mmkn olan her yerde Nur dershanesi amaldrlar. Geri herkes kendi kendine de bir eyler renebilir. Ama, Risale-i Nur'un her meselesini yle herkes anlayamaz. "Nur medreseleri, yani Risale-i Nur okutulan yerler, eski medreselerden ok farkldr. Eski medreselerde 5-10 yl okumaya karlk, Risale-i Nur okutulan yerlerde 5-10 hafta okumak yeter. nk Risale-i Nur, 5-10 haftada 510 yllk sonucu verebilir."97 "Risale-i Nur'a itiraz edilemez. Yaplacak bir itiraz, en ulu kiilerden Kutb-u A'zam'dan da gelse aldr edilmemelidir."98 Said-i Nursi, Risale-i Nurlarn gnahlara kefaret ve kuvvetli olduunu yle izah ediyor: "Risale-i Nur, gnahlara kefarettir."99 "Risale-i Nur, herhangi bir snnetin terk edilmesinden doacak gnah balattrr."100 "Risale-i Nur, Tek bana bir ordu kadar gldr."101 "Risale-i Nur'daki g, hibir cemiyette, hibir komitede yoktur."102 Risale-i Nur daha yazlmadan, yazan ve yazarnn kyllerini, vnmeye zorlam, Said-i Nursi ve O'nun kylleri farknda olmadan v-nrlermi. te bu vnme, ileride yazlacak Risale-i Nur'dan geliyormu. Risale-i Nur'un deerinden ve byklnden dolay, elde olmayan bir vnmeymi. Risale-i Nur'un deeri de, "Hiss-i Kablel Vuku" ile, yani daha meydana gelmemi olan olaydan nce doan bir duyguyla seziliyor-mu. Gerek Said-i Nursi, gerek kylleri, hatta Nurs ky ve yaknlannda bulunan herkes, ileride Risale-i Nur'un, bu
95 Said-i Nursi, Nur Meyveleri, s.66. 96 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir, balangta numarasz sayfalardan ikincisi).

51

son derece deerli kitabn yazlacan ve yaylacan "Ruhen" sezdikleri iin kendilerinde bir vnme hakk gryorlarm. vnmeleri bundan ileri geliyormu. Bakn Said-i Nursi bu hususta da ne diyor: "Risale-i Nur domadan 40 yl nce geni bir nsezi, hem bende, hem bizim kyde, hem de Nahiyemizde meydana geldiini, bu Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir, balangta numarasz sayfalardan ikincisi). Said-i Nursi, Hizmet Rehberi, s.59. Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir, balangta numarasz sayfalardan ikincisi). Said-i Nursi, Tiryak, s.54. Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.4. Said-i Nursi, Snmez Risalesi, s.3. nsezinin ok hayret verici biimde ortaya ktn, manevi bir ihtarla imdi kesin olarak anlyorum. Bu sun yalnzca, efik kardeim ve Abdulmecid gibi eski talebelerime amak isterdim. imdi Canab- Hak, sizlerin iinde ok Abdulmecid'leri ok Abdurrah-manlan verdii iin bu sun sizlere ayorum. "Ben 10 yandayken, byk lde koltuklarm kabanyordu. Hatt bazen vnme biiminde ortaya kan bir durumum vard. stemeye istemeye pek byk bir i yapan kiinin taknabilecei byk bir kahramanlk tavrn taknyordum. Kendi kendime: -Sen be para bile etmezken, nedir bu kadar vnmenin, bu kadar cesur davranmann anlam? diyor, dnyor; fakat bir sonuca varam-yordum. vnmemin nedenini anlayamadm iin
95 Said-i Nursi, Nur Meyveleri, s.66. 96 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir, balangta numarasz sayfalardan ikincisi).

51

hayretier iinde kalyordum. O zaman dnp karamadm ve hayret ettiim durumun nedeni; daha 12 ay nce ihtar edilmi bulunuyor bana. htar edildi ki: Seni o zaman vnmeye iten ve hayret ettiin duruma getiren ey, Risale-i Nur'du. O daha gelmeden; kendisini, senin kalbine duyuruyordu. Sen baya bir odun paras gibiyken, ya da bir ekirdek durumundayken; onun kendi maln gibi hissettiin, bir nsezi'yle bunu duyduun iin vnyordun. "Hemehrilerim bilirler ki bizim kymz de, gsteri ve cesaret ynnden son derece ileriydi. Kyllerimiz vnmeyi ok severlerdi. Sanki byk bir lkeyi fethediyorlarm gibi, kahramanlarda grlen bir tavr taknmak istiyorlard. "Ben o zaman kendi durumuma atm gibi, onlarn da durumlarna aardm. "imdi gerek bir ihtar ile lendim ki: O gnahsz Nurs kylleri ve Nurs ky, Risale-i Nur ile byk bir iftihar kazanacak. Vilyetinin ve Nahiyesinin adn iitmeyenler bile, Nur Kyn nemle tanyacak. te sonunda iin byle olacan, byle bir duruma ykseleceklerini, daha olmadan hissettikleri iin: Tann'nn nimetine kar yapacaklar teekkrlerini bir vnme biiminde gsteriyorlard. O evredeki talebeler de yleydi: Birden bire eyda diye nl eyh Ab-durrahman- Ti'nin himmetiyle o kadar ok talebeler ve hocalar ik ki, btn krdistan onlarla iftihar ediyordu deta. Ben o zamanlar yle bir durum gryordum ki, ilim ve tarikat daireleri iinde yeryzn fethedecek olan bu hocalardr diyordum iimden. Bu hocalar, eski nl limlerden, allmelerden, evliyalardan, kutuplardan sz ederlerken
95 Said-i Nursi, Nur Meyveleri, s.66. 96 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir, balangta numarasz sayfalardan ikincisi).

51

ben 10 yanda bir ocuk olarak onlar dinliyordum. Bunlar, lim ve talebeler ilimde dinde byk bir ftuhat yapmlar gibi gelirdi bana. Bir para zeki bir talebe ortaya ksa, byk bir nem verilirdi. Talebeler tartsalar da, biri baskn ksa tartmadan o galip gelen byk bir iftihar duyard. Ben de hayret ederdim bu duruma. Talebelerin durumu, bende de vard. Gerek nahiyemizde, gerek kazamzda ve gerek vilyetimizde: Tarikat eyhleri de kendi aralarnda hayret verici lde tartma yaparlard. Bir mnazara gelenei vard. yle mnazara ki, baka yerlerde benzerini grmedim. "imdi kalbime gelen bir ihtar ile anlyorum ki, o zamanda yaayan talebe arkadalarm, o stadlar durumundaki hocalarm, o mritlerim, evliya ve eyhlerim; daha olmadan sezmiler: En ihtiya duyulan bir zamanda, o hocalarn ekirdekleri iinden ve mritlerin mridleri arasndan parlak bir nur kacak. man ehlinin imdadna yetiecek. te ileride byle bir olay meydana geleceini, onlarn ruhlar sezmi. "Son derece ar ve artc artlar iinde bile, muhaliflerinin karsnda bin yllk bir sapklkla ve kuruntulu, hileci dmanlarla urap stn ktna ve iki mahkeme huzurunda baarl bir galebe almasna, perde altndaki aydnlatmalarna ve dmanlar kendisini serbest brakmaya mecbur etmesine baktmz zaman anlarz ki: Risale-i Nur, bu mevkie lyktr. Hazreti Ali ve Abdulkadir Geylani'nin sezip kendisinden haber verdikleri gibi, bu hocalar, talebeler, evliyalar, ky, nahiye ve vilyette bulunanlar benimle birlikte, Risale-i Nur'un geleceini daha o zamandan anlamlar, sevinmiler. Hepimizin ruhu sezmi Risale-i Nur'un geleceini.
103 Said-i Nursi. Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.57.

54

"Sizi, eski talebelerim, eski arkadalarm gibi saydm, kardeim Abdulmecit, yeenim Abdurrahman durumunda grdm iin, bu mahrem srr, size atm."103 RSALE- NUR BR TEFSR MDR? Gerekte Risale-i Nur bir tefsir deildir. Kur'an- Kerim ayetlerinden sadece bazlann tefsir etmi, onun da ounu sama sapan ve ilmi olmaktan tamamyla uzak "teviller" biiminde yapmtr. Bir an iin diyelim ki: Risale-i Nur, Kur'an- Kerim'm tefsiridir. Her tefsir, tefsir edene ait olduuna gre, Risale-i Nur'un da, Said-i Nursi'ye ait olmas gerekmez mi? Said-i Nursi nasl olur da kendi yapt tefsir iin: "O benim deil, Kur'an'm maldr!" diyerek, yapt samalarla dolu tefsiri dorudan doruya Kur'an'a. mal eder ve onu vmenin Kur'an' vme yerine geeceini ileri srer? Nasl olur da kendi esaretinden sz ederken: "Kur'an'dan szlmtr!" diye bir iddia ortaya atar. Ve nasl olur da, Kur'an ve Hazreti Muhammed hakknda inmi olan ayetleri kendi kitab ve kendisi hakknda inmi gibi yorumlar? Eer bir tefsircinin byle bir ey yapmaya hakk olsayd, baka tefsircilere de ayn hakk vermek gerekmez miydi? Her tefsirci de ayn yola gitse, eserini Kur'an'm mal ve gkten inmi gibi gsterse ve ayetlerde vldn ileri srse nasl klr iin iinden? Kur'an vahiy eseri olduuna gre, Said-i Nursi kendi kitabn bu esere mal etme hakkn nasl kendinde buluyor? Sonra yapt te'vil ve tefsirlerde yanlm olamaz m? Kendi yanllarn vahiy, dolaysyla Allah'a dayamakla byk bir hakszlk, Tanr'ya kar byk bir saygszlk etmi olmaz m? Hem Said-i Nursi, kendi eserini, imdiye dek yazlm btn eserlerden stn
103 Said-i Nursi. Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.57.

54

grdne gre, aradaki fark nereden ileri geliyor? Nursi'ye gre; hibir mfessirin tefsirinde hibir arifin szlerinde bulunmayan tesir gc Risale-i Nur'da varm... Sikke-i Tasdik-i Gayb adl kitabn 228. sayfasnda yle bir balk var:

103 Said-i Nursi. Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.57.

54

"Mahremce bir suale cevap". Bu baln altnda Said-i Nursi'nin u aklamasn buluyoruz: "u sr- inayet, eskiden mahremce yazlm, 14. sz'n sonuna eklenmiti. Her naslsa ou nshalarda unutulup, yazlmamt. Anlalyor ki, bu sr'nn uygun yeri burasdr. Demek ki, onun iin gizli kalm." Said-i Nursi sonra yle diyor: "-Benden soruyorsun: "-Neden senin Kur'an'dan yazdn szlerde olaanst bir zellik var? Bu szlerde yle bir g, yle bir tesir var ki; mfessirlerin ve ariflerin szlerinde nadiren bulunur. Bazan bir sarda, bir sayfa kadar g var. Bir sayfada da bir kitap kadar tesir bulunur. Bu, neden byle? diyorsun."1 (Ek: 9) Byle bir soru Said-i Nursi'ye yneltilmi midir, yneltilmemi midir? Bunu bilmiyoruz. Ama kendisi yneltildiini ileri sryor ve cevap veriyor. Said-i Nursi'nin, byle bir soruya normal olarak: "Estafrullah, sylediiniz gibi bir zellii yok benim szlerimin. Ben kimim ki, mfessirlerin ve ariflerin szlerinden daha stn sylemi, onlardan daha gl bir ekilde Kur'an- Kerim'i tefsir etmi olabileyim? Siz bana ve eserime, fazlaca tevecch gsteriyorsunuz. Ne ben, buna lykm; ne de benim szlerim, byle bir zellie sahiptir" eklinde cevap vermesi gerekirdi. Deil mi? Hayr, Said-i Nursi'den byle bir tevazu beklenemez. Nitekim sz edilen soruya u karl veriyor: "El Cevap: eref, Kur'an'n Mucizelerine ait olduundan ve bana ait olmadndan pervasz olarak derim ki: Ekseriyet itibariyle, yani ounlukla yledir! (Yani; dediiniz zellikler vardr benim szlerimde.) nk: Yazlan szler tasavvur deil, tasdik'tir. Teslim deil,
1 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdiki Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.228, sat.3-5. (Ek: 9)

56

iman'dr. Marifet deil, ahadet'tir. uhud'dur. Taklid deil, tahkik'tir. ltizam deil, iz'an'dr. Tasavvur deil, hakikat'tir. Da'va deil, da'valar iinde burhan'dr." Gryorsunuz Said-i Nursi'nin verdii cevab. Szlerinde bu vasflar, bu zellikler varm da onun iin tekilerinden farklym! Onun iin m-fessirler, arifler, bilginler, dnrler.. Said-i Nursi'ninki gibi syleyemiyorlar, yazamyorlarm. Onun iin Nursi'nin szlerinde olaanst bir g, olaanst bir tesir varm (!) Said-i Nursi, kendi szlerinin, btn mfessirlerin ve ariflerin szlerinden neden daha stn olduunu anlatmaya devam ediyor ve bakn neler yazyor: "Eski zamanlarda iman temelleri korunuyordu. Tann'ya ve hakikate teslim, kuvvetliydi. Teferruatta ise; ariflerin marifetleri delilsiz de olsa, beyanatlar kabul oluyordu, yeterli saylabiliyordu. Fakat u zamanda, fennin sapkl, elini temellere ve kklere de uzatmtr. Onun iin acizliime, zayflma, yoksulluuma ve ihtiyacma baklp acnarak; Kur'an'n bir mucizesi olmaya hak kazanm ve Kur'an' temsil gcne erimi eylerin bir n, Kur'an'a hizmet eden yazlarma verildi." Said-i Nursi'nin "cizUini-Zayflm", burada ileri srmesi bir tezat, bir elikidir deil mi? Ama o, bu elikiye bouna dm deildir, nedeni vardr: Szlerin, btn mfessirlerin, ariflerin szlerinden neden daha stn olduunu anlatrken girdii riya minaresine klf hazrlamak iin dmtr bu elikiye. Neyse biz, stad'n aklamalarn okumaya devam edelim: "kr Allah'a ki, temsil drbn'yle, en uzak.hakikatler bile, bana; son-derece yakn gsterildi. Temsil merdiveniyle, en yksek hakikatlere ulamak mmkn oldu. Yine srrnn birletirici ynyle, en dank meseleler toplanabildi. Ve yine temsil srrnn
1 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdiki Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.228, sat.3-5. (Ek: 9)

56

penceresiyle, slm temellerinin en gizli ve gelecei ait olan hakikatleri bile gzle grnecek derecede ortaya karld iin, iman- yakini nasl oldu. Onun iin, akl da, vehim de, hayal de, nefis de, heva da szlerime teslim olmak zorunda kald. eytan da silhn brakp teslim olmak zorunluluunu duydu. Ksacas: Yazlarmda ne kadar gzellik ve tesir varsa, ancak Kur'an' temsil etmi olmann panltlanndandr. Bunda benim paym sadece: iddetli bir ihtiyala istemek, son dereceye varan bir gszlk iinde yalvarp yakarmak olmutur. Dert benimdir, derman, Kur'an'ndr."2 -Said-i Nursiddiaya bakn! iddetli bir ihtiyala istemi, gszlk iinde yalvarm yakarm da onun iin Allah, olaanst zellikleri onun szlerine vermi. Bir de, szlerindeki bu zellik Kur'an' Kerim' temsil etmesinden ileri geliyormu (!) Peki ama, bakalar iin de Tann'dan o kadar isteyen, Tanr'ya onun kadar yalvarp yakaran olmam m? Yoksa bakalarnn dualar, yalvarp yakarmalar kabul olmuyor da, yalnzca Said-i Nursi'ninki mi kabul oluyor? Baka mfessirlerin, slam bilginlerinin szleri Kur'an' Kerim' temsil etmiyor da yalnzca Said-i Nursi'nin szleri mi Kur'an' temsil ediyor? Hem, Said-i Nursi'nin szlerinde ne gibi fevkaladelik, ne gibi stnlk, ne gibi olaanst zellik var? Olaanst tesiri varm. Kim sylyor? Said-i Nursi, bir de eitli nedenlerle ona bal olanlar sylyor. Hani ne derler: "eyhin kerameti kendinden menkl!" Said-i Nursi'nin ve izindekilerin ileri srdkleri de yle. Nursi, kendi keramet'ini kendisi naklediyor. Onun izindekiler de daha da abartarak ayn "nakl"i yaymaya alyorlar. Yani, bu iddialara akl banda ve tarafsz kiilerden katlan yok.
1 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdiki Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.228, sat.3-5. (Ek: 9)

56

a) Said-i Nursi, Kitabn Neden vyormu? "Eski harbi umumiden nce ve bu harbin balarnda bir doru Vak'a (Rya) gryordum. Gryordum ki: Ararat Da denen nl Ar Da'nn altndaym. Birden o da, korkun bir ekilde patlad. Dalar gibi paralar, dnyann her yanna dald. O korkun durum karsnda baktm ki: Merhum annem yanmda. Dedim: Anne korkma! Cenab- Hakkn buyruudur. O, Rahim ve Hakimdir. Birden srada grdm ki: nemli bir kii, bana yle emir veriyor: Kur'an'm mucizelerini (Yani Risale-i Nur'da yaplan yorumlar) akla! Uyandm, o zaman anladm ki: Bir byk patlama olacak. Ve Devrim meydana gelecek. Patlamadan sonra Kur'an evresindeki surlar yklacak. Kur'an, dorudan doruya kendi kendini savunacak. Kur'an'a saldrlacak, ama mucizeleri (Yani Risale-i Nur ve blmleri,) O'nun elikten bir zrh olacak. Kur'an mucizelerini ortaya koymaya, -haddimden yukar olmakla birlikte- benim gibi bir adam namzet olacak. Ve namzet olduunu anladm! Madem ki Kur'an mucizelerini bir lde aklamak, szlerle (Risale-i Nur klliyatndan bir Risale'nin addr) oldu ite. Kur'an'n mucizeleri demek olan ve Kur'an'dan szlp szlen ve bir eit Kur'an'n bereketi durumunda bulunan hizmet ettiim inayat- aklamam, mucizelere bir yardmdr. Ve aklamam gerekir."3 Yani Said-i Nursi, kendisine ve kitabna ait olan "Kerametleri", grd "Sadk Rya" zerine aklamak zorunluunu duyuyormu. Onun iin kendi kitabn vyormu adamcaz (!) Said-i Nursi, Risale-i Nur'u bir de u sebeplerle vyormu: "Her eyde Kur'an- rnek almak gerekir. nk o, nderimizdir. stadmzdr. Her konuda klavuzumuzdur.
2 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Azap harfleriyle teksir), s.228.

58

Kur'an, kendini vyor. Madem ki o, kendi kendisini vyor; biz de dersine uyarak, O'nun tefsirini veceiz. "Madem ki Kur'an- Kerim, birok surelerde, zellikle (Elif-lm Ra)larda, (Ha Mim)lerde, kendi kendisini en yksek bir hamette ve ululukta gsteriyor; kendi stnlklerini sylyor, kendi kendini gerektii ekilde vyor; elbette szlere de aksetmitir. (Szlerle maksat, Risale-i Nur'daki szlerdir.) "Kur'an- Kerim'in mucizelerinin parltlar durumunda olan ve Kur'an'a hizmetin makbuliyetine bir almet saylan Tanr inaya-tn (Risale-i Nur'un kerametini) aklamak zorundayz. nk stadmz (Kur'an- Kerim) yledir. (Kendi stnln aklyor. yleyse Risale-i Nur'un stnl de aklanmaldr.) Kur'an yle ders veriyor."4 Ksacas; mademki Kur'an- Kerim, kendi kendini vyormu birok surelerinde; Risale-i Nur da kendi kendini vmeliymi ve bunun iin Risale-i Nur'u vmek gerekirmi. nk Kur'an- Kerim byle yapmak gerektii konusunda rnek oluyormu. Risale-i Nur, Kur'an'm, bir tefsiri olduu iin, onun vmek artm... u manta bakn! Peki, esasen bir tefsir olmaktan ok uzak bulunan Risale-i Nur'dan baka tefsir yok mu? Neden onlar vmek gerekmiyor da, ille de Risale-i Nur'u vmek gerekiyor? Bu, imtiyaz niye? b) Said-i Nursi Risale-i Nur'u vmekte Neden Haklym? Nursi, aka demek istiyor ki, "Mademki Allah kendi kitabn vyor; onun iin ben de kendi kitabm vmekte haklym!" Bunu syleyecek ama aka syleyemiyor, dolambal yollardan ayn sonuca ulamaya alyor. Neden br tefsirleri vmek gerekmiyor da, yalnzca Risale-i Nur'u vmek gerekiyor sorusuna u karlktan
2 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Azap harfleriyle teksir), s.228.

58

baka bir cevap bulamyor. Diyor ki: "Alak gnlllkle sylemiyorum, bir gerei anlatmak istiyorum ki: Szler (Risale-i Nur'un bir blmn)ndeki gerekler ve stnlkler, bizim deil, Kur'an'ndr. Ve Kur'an'dan szmtr. Hatt onuncu sz, Kur'an'm yzlerce ayetinden szlm birer damladr. teki Risale'ler de genel olarak yledir.. ."5 Risale-i Nur, Kur'an'dan szld iin teki tefsirlerden farklym. Onun iin stnlk tayormu. Said-i Nursi'nin amac, burada Kur'an- Kerimin stnln gstermek deildir. Hatta dikkat ederseniz "Risale-i Nur'un sadece bir blmn" "Yzlerce yetten szlm" gstermekle, bu kitab, Kur'an'm bile stne karmaktadr. nk "yzlerce yetten szlen" ey, bu ayetierin hepsini daha veciz ekilde iine alabiliyorsa, o ey, yani o blm, yzlerce ayetten daha stn demektir. Demek ki, Said-i Nursi, Kur'an- Kerimin stnlklerinden bile sz ederken amac, kendi kitabn vmektir. Kur'an- Kerimi de bu amacna alet etmektedir. Bunun a, budur. Neymi, stad'n Risale'sinin bir blm bile "Yzlerce yetten szlm"m. Ee, yleyse, bu kadar ok ayetten szlm ve bu kadar ok ayetin anlatabileceini bir rpda anlatabildiine gre, Risale-i Nur'un blmleri, ayetlerden daha zl, daha deerli olmak gerekmez mi? Neyse geelim ve kendi eserini neden byle gklere kardnn teki sebeplerini okuyalm: "Alakgnlllk, kimi zaman nimete kar nankrlk dourur. Hatt, nankrln ta kendisi bile olabilir. Ama nimeti anlatmak da kimi zaman, vnme biiminde ortaya kar. kisi de iyi deildir. Bunun tek aresi: Ne vnme olsun! Ne de nankrlk gsterilsin. yleyse, meziyet ve stnlkler anlatlmal, ama bu meziyet ve stnlklere sahip klmamal, nimetlerin hakiki sahibinin olduu
2 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Azap harfleriyle teksir), s.228.

58

belirtilmeli, yle gsterilmelidir."6 te Said-i Nursi onun iin Risale-i Nur'u bir yandan verken br yandan da Allah'a ait olduunu gsteriyormu. Onun iin bu vnme olmuyormu. yleyse herkes yazd eseri gklere karsn; ondan sonra da "Bu eser benim deil Allah'ndr" demekle iin iinden ksn ve vnmemi olsun! yi ama, ya o eser samalklarla doluysa? O zaman o eserin Allah'a ait olduu sylenmekle, samalklar da Allah'a dayandrlm olmaz m? Said-i Nursi, Kur'an- Kerim'in, Risale-i Nur'un elbisesi durumunda olduunu, Risale-i Nur'un onun iin vlebileceini, bir aklamasnda rnek vererek yle diyor: "Birisi tutsa da sana, ok deerli ve ssl bir elbise giydirse, sen onunla ok gzellesen ve halk sana: Maallah ok gzelsin, daha da gzelletin! dese, sen de: Hayr! Ben neyim? hi! bu grdnz o kadar nemli midir ki? Nerede gzellik? Gzellik nerede, ben nerede? desen. O zaman nankrlk etmi olursun. Elbiseyi sana giydiren usta sanatkra kar, saygszlk etmi olursun, buna karlk: -Evet, ben ok gzelim. Benim gibi gzel nerede? diyerek vnsen, o zaman da gururlu bir vnme olur. yleyse bu gibi durumlarda yle demeli: "-Evet ben gzelletim. Fakat bu gzellik, elbisenindir. Ve dola-ysyle elbiseyi bana giydirenindir. Benim deildir. te ben de sesim yetise btn yeryzne duyurmak zere barrm ki: Szler, (Risale-i Nur) gerekten ok gzeldir. Hakikattir. Fakat benim deil, Kur'an- Kerim'in hakikatlerinden yansm nlardr..." Said-i Nursi, Kur'an' alet ettiini, farknda olmadan itiraf ederek yle diyor: "Onun iin yle derim: Ben, Kur'an' szlerimle vmyorum, szlerimi Kur'an'la vyorum! Yani: Kur'an'n mucizelerinin gereklerini ben gzelletirmedim,
6 Ayn yerde.

61

gzel gstermedim. Tersine, Kur'an'n gzel olan gerekleri, benim adi tabirlerimi, deyilerimi gzelletirdi, ulviletirdi, yceltti. yleyse, Kur'an gereklerinin gzellii adna, szler adndaki aynalarn gzelliklerini ve o aynay tutan kiiye ynelen Tanr nimetlerini aklamak, makbul bir nimet aklamasdr."7 Buradaki benzeti ve mantn ne kadar sakat olduunu anlatmaya gerek var m? Nursi, burada enteresan bir itirafta bulunuyor: "-Ben Kur'an', szlerimle vmyorum. Szlerimi Kur'an'la vyorum" diyor. Bu szn anlam udur: "-Ben, szlerimi arac klarak Kur'an' vmyorum. Tersine, Kur'an' arac klarak, yani alet ederek O'nunla szlerimi vyorum." c) Said-i Nursi'nin Dt elimeler stad bir de elimeye dyor. Biliyorsunuz, daha nce Risale-i Nur'daki szler iin: "-Benim deil, Kur'an'ndr!" demiken imdi: "Benim szlerim!" diyor. Sonra bir yandan gklere karyor ve Kur'an'a. mal ediyor, br yandan da Risale-i Nur'da ifadeleri iin "di tabirler" diyor. Tabirler adiymi de sonradan ycelmi! Herhalde bu di tabirler ycelmi, sonra Kur'an'm mal olmutur demeye getiriyor (!) Ne kadar acayip deil mi? Peki ama, Said-i Nursi'nin "di tabirler'i ycelip Kur'an'a mal oluyor da, teki tefsirler niye ayn zellie erimiyor? Onlar niye ycelip Kur'an'a mal olmuyor? Ya da yle diyelim: "Baka Kur'an tefsircileri niye kendi tabirlerini ve teksirlerini yceltip Kur'an'a mal etmemiler? imdiye kadarki mfessirler neden Said-i Nursi gibi bir iddiada bulunmamlar? Yoksa onlar Allah'n eserine kar nankrlk m etmiler? Ya da Said-i Nursi kadar akllan m ermemi? Daha nceki "mfessir"ler, slam bilginleri "hadlerini" bilmiler, hele kendi eserlerini Kur'an'a. mal etmek gibi,
6 Ayn yerde.

61

Kur'an'o. kar saygszlk gstermemiler. Ksacas, Said-i Nursi gibi davranp; kendisini ve eserini gklere karmak iin Kur'an' kendilerine "alet" etmemiler. Belki "alet" edenler kmtr. Ama ii, Said-i Nursi kadar ileri gtren birine belki de hi raslanmamtr. Said-i Nursi, eserinin meziyetlerini anlatrken, geen slam bilginlerinin eserlerinin, kendi eseri yannda ok nemsiz ve deersiz kaldn belirtmeye alyor. Hemen her frsatta bunu iliyor. Sonra da, "Risale-i Nur'un (Yani kendi eserinin), bu kadar stnlkte olmasnn, bu kadar ha-rikuldelii'nin, nedensiz olamyacan, bir raslantya filan balana-myacan, ksacas: Kur'an- Kerim hangi kaynaktan gelmise Risale-i Nur'un da ayn kaynaktan dorudan doruya geldiini" ileri sryor.8 (Ek: 10) Biri kp da; "Senin u adal, nerede balad ve nerede bittii belli olmayan, stelik samalklarla dolu olan szlerinde, eserinde, slam bilginlerinin szlerine ve eserlerine kar ne gibi stnlk, ne gibi harikuladelik var? Bozuk cmlelerinde, sama sapan grlerinde byle bir stnlk, harikuladelik grmek ve gstermekten utanmyor musun?" diye sorsa, acaba Nursi hazretleri (!) ne karlk verirdi? Nursi, bni Sinlann, Teftezanl Saadettinlerin ve teki bilginlerin yazdklanndan kendi eserinin ne kadar stn olduunu bakn nasl anlatyor: "...man gerekleri iinde yleleri vardr k, onlan kavramaktan, bni Sin, Aciz kalmtr. Akl, bu gereklere yol bulamaz demitir. Risale-i Nur'dan onuncu sz Risale'si ise; bu zatin dehasyla 8 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.224, sat. 19-22. (Ek: 10) yetiemedii gerekleri, halk tabakalarna ve ocuklara bile aklyor ve anlatyor. Szgelimi: Kader'in
63

srr ve cz irade'nin zm iin Teftazanl sadettin gibi koskoca bir Allme (ok byk bilgin) bile 40-50 sayfa ayrm, nl "On ki'nin nszleri" balkl aklamalaryla, telvin adl kitabnda ancak zmlemiken, onu da yalnzca aydnlara anlatabilmiken, ayn meseleleri, Risale-i Nur'un 26. Sz'nn ikinci Bahs', herkese anlatabilecek biimde hem de sadece ikinci sayfasnda aklamtr. Bu eser-i inayet (Mucize Niteliinde bir keramet demek ister) deil de nedir?"9 Ne gln bir iddia deil mi? Bu iddiann glnln, gklere karlan kitap okunduu zaman daha iyi ortaya kar. Gerek u ki Risale-i Afar'dakileri, deil halk tabakalar ve ocuklar; okumu yazm kiiler, aydnlar bile kolay kolay anlayamaz. nk ne cmlelerde ak seiklik ve normal bir dil kuralna uygunluk vardr; ne de grler arasnda doru drst bir balant vardr. Yerden, gkten ve "Derin" eylerden sz ediliyor, hissi verilmeye allr ama; dikkat edildiinde: Btn anlatlanlarn bir sabun kpnden farksz olduu anlalr. stelik, insan bu eseri okurken elikiler stne elikilerle karlar. Bakarsnz bir yerde bir ey anlatlyor; baka yerde tam tersine bir gr ortaya atlyor. Okuduunuz, iyice incelediiniz zaman, eserin sahibinin ne demek istediini ve ne demek istemediini ak seik biimde anlayamazsnz. Esasen birok yerlerde kendisi de, Risale-i Nur'u yle herkesin anlayamayacan itiraf ediyor. Said-i Nursi, kitabn bir yerinde aynen yle diyor: "-Fakat herkes, (Risale-i Nur'un) her bir meselesini, tam anlamaz!"10 Gryorsunuz ya; bir yerde halk tabakasnn, hatta
63

ocuklarn bile Risale-i Nur'u anlayabileceini ileri sren ve bu zelliiyle, geen bil- -ginlerin kitaplarndan stn olduunu iddia eden adam, bir baka yerde; ayn kitabn her meselesini, herkesin anlayamayacan yazyor. Said-i Nursi'ye gre Risale-i Nur, hibir kitabn kefedemedii srlar, tlsmlar kefediyormu ve bir stnl de bundan ileri geliyormu.11 stad'n bu konuda daha birok incileri (!) var ama; bir fikir vermek bakmndan bu kadar bile yeter. Gerek kendisi ve gerek eseri hakknda ileri srdklerinin, dinimizle ve gerekle ne lde uyutuunu, ileride daha geni olarak inceleyeceiz.

63

KNC BLM NURCULARA GRE SAD- NURS VE RSALE- NUR a) Said-i Nursi Said-i Nursi bir "Mceddid"dr. Yani bir "din yenileyicisi", baka bir deyile: Bir "Din reformcusu"dm. am'l Hafz Tevfik'in Said-i Nursi'nin reformculuu hakkndaki fikirleri: "Said-i Nursi'nin hemehrisi olan Mevlna Hlid'in tarihe-i hayatnda; doumunun 1193 olduu yazldr. "Malm olsun ki: Ariflerin kutbu, Din'in , Mevlna eyh Hlid'in - Tanr onun srrn kutsal klsn Zbde-TrResil Um-detl-Vesil adl mektubat ve Risalelerinden alnan kutsal tierin tercmesi olan bir kitap, bundan 13 yl nce Bursa'da Hasan Hoca Efendi'den almtm. Almtm ama; her nedense oku-yamamtm. "Bugnlerde kitaplarm kartrrken bu kitapk elime geti. Kendi kendime: Hazreti Mevlna Hlid, stad'mn hemehrisidir. Hem de, mam- Rabbani'den sonra Nak tarikatnn en nemli bir kahramandr. stelik; Nak tarikatnn Piri'dir. Diye dndm ve kitap okumaya baladm. Kitap okurken, Hazreti Mevlna Hlid'in hal tercmesinden u paray grdm: "6 kitap eshabndan mam- Hkim Mstedrek ve Ebu Davd da Snen adl kitabnda, Beyhak de uab- mnnda u hadisi yazm bulunuyorlar: '-Allah bu
67

mmete, her yzyl banda mmetin dinini yenileyen birini gnderir.' Yani: Her yzylda Cenab' Allah, bir din yenileyicisi, (Din Reformcusu) gnderiyor. "erefli Hadisin bildirdiine durumu tam uygun den; ariflerin nl kutbu, Allah'a erenlerin yardmcs ve Hazreti Muham-med'in varisi, yce tarikatn ve yenileyiciliin olgun kiisi, iki kanatl srr kutsal olan Mevln Hlid'dir. Bunu okuduktan sonra; Mevln Hlid Hazretlerinin hayat tarihesinde de: Onun doumunun: 1193 olduunu grdm. "Sonra grdm ki Mevln Hlid, 1224 tarihinde Hindistan'n bakenti Cihnbad'a gitmi; orada Nak Tarikatnn zincirine girmi ve Din yenileyicilii'ne balam. Sonra: 1238'de politikaclarn dikkatini ektii iin, yurdunu brakm; am iline gm, yine grdm okudum ki: Mevln Hlid'in soyu, Affan Olu Hazreti Osman'a dayanyor. Hal tercmesinde bir de u vard: Mevln Hlid, doutan ok yetenekli ve olaanst kabiliyetli bir kii olduundan: Daha yirmi yana girmeden; an en byk bilginlerinden daha byk bilgin olmu; Sleyma-niye kasabasnda da talebelere ders vermitir. "Bir bunlar dndm; bir de stadmn (Said-i Nursi'nin) hayat tarihesini dndm baktm ki: 4 nemli noktada uygunluk var aralarnda: "Birincisi: Mevln Hlid, 1193 dnyaya gelmi. stadm da: 1293 de, yani Mevln Hlid'in doumundan tam yz yl sonra domu. "kincisi: Mevln Hlid'in, Hindistan'n Bakentinde Din yenileyicilii'ne balamas, 1224'te olmutur. stadm da:
67

Osmanl Devleti Bakenti'nde 1324'te balamtr ayn greve. "ncs: Mevln Hlid'in nnden, politikaclarn korkup da onu am'a naklettirmeleri: 1238 raslyor. stadm da: Ondan yz yl sonra 1338 Ankara'ya gitmi; siyasetilerle uyuamayp onlar Red etmi; sonra yeniden Van'a gidip orada inziv'ya ekilmitir. 1338 ylndan sonra eyh Said olay dolaysyle siyasetileri rktm. Kendisinden korktuklar iin stadm, Burdur, sparta, Kastamonu, Afyon illerinde 20 yldan beri ikamet zorunda braklmtr. "Drdncs: Hazreti Mevln Hlid, daha yirmi yana basmadan zamann en byk bilgini, bilginlerin en ileri gelenlerinin de stnde bir kii durumuna ulam, ders okutmutur. stadmn Hayat Tarihesini gren ve okuyanlar bilirler ki: stadm da daha 14 yandayken ilimleri bitirdiine dair icazet alm, zamann en byk bilginlerinin karsna dikilip onlarla tartmtr. stelik 14 yandayken; ilimleri bitirme durumuna yaklaan Talebelere de ders vermitir. "Mevln Hlid, nasl Osman soyundan geliyor ve Hazreti Mu-hammed'in izinden gitmi bulunuyorsa; stadm da, ayn soydan geliyor ve Kur'an'a hizmet etmi olmak bakmndan Hazreti Osman'n izinden gitmitir. Peygamberin at n (snnet-i seniye) yeniden diriltmek iin btn gcn kullanmtr. Risale-i Nur'un paralaryla bunu baarmtr. te bu drt yn'den: Mevln Hlid ile, stadmn durumlarnn birbirlerine uymas gsteriyor ki, tam yz yl sonra Risale-i Nur, din
67

yenileyicilii grevini zerine alm, Mevln'nn Nak Bendi Tarikat gibi byk bir grev yerine getirmi bulunuyor. "Mademki, 4 yn arada bir uygunluk vardr; yleyse hadis'in Nass'yla sabittir ki Risale-i Nur, din yenileyicilii konusunda bir yeniletirici (Reformcu) dur. "Benim stadm her zaman der ki: Ben bir erim ama; imdi, Mareal grevi yapyorum... stadm kzdrmamak iin, O'nun kiiliini vmiyeceim!1,1 am'l Hafz Tevfik Dnn bir kez: Adam, stadn yani Said-i Nursi'yi ancak yz ylda gelen bir deer, bir yeniletirici olarak ilan ediyor; daha 14 yandayken; btn ilimleri bitirdiine dair icazet aldn ve yine o yatayken; zamann en byk limlerinin karsna kp onlarla tarttn, bu arada; ilimleri bitirme durumuna yaklam talebelere ders verdiini.. Evet, Said-i Nursi'nin daha 14 yandayken bu denli bilgin, bu denli yksek bir mertebeye ulatn yazyor. Sonra da, "stad'n kzdrmamak iin O'nun kiiliini (ahsn) vmyorum, vmiyeceim!" diyor. Bu kadar acayiplie nerede rastlanabilir? Aslnda bu vmeler, am'l Hafz Tevfk'in ya da bir baka Nurcunun deil; dorudan doruya Said-i Nursi'nindir. Yani Said-i Nursi'nin ancak "Yz ylda gelebilen bir deer, bir din yenileyicisi" olduu, daha 14 yandayken "Btn ilimleri bitirdiine dair icazet" ald ve daha nice stn meziyetlere sahip bulunduu, Said-i Nursi'nin kendisinden renilmitir. Baka bir deyile: "-eyh Hazretleri, kendi kerametini, kendisi ortaya atm ve yaymtr." Nurculara da, Said-i Nursi'nin ortaya attklarn kabartmak, muba-lalandrmak dmtr. Onlar da bu
1 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.7-8.

69

grevi (!) canla bala yerine getirmilerdir. te am'l Hafz Tevfik'inki de bu soydandr. Said-i Nursi'nin "Mceddit"lii, yani "Din yenileyicilii" zerinde ileride duracaz. Yeri geldiinde, buna temel olarak alnan hadisin de doruluk derecesini belirtmeye alacaz. imdi Nurcularn, Said-i Nursi'den renip ileri srdkleri teki iddialardan hi deilse bazlarn grelim: "Said-i Nursi ne isterse o oluyor. Kurak bir yere gitti de Tann'dan yamur mu istedi? Hemen yamur yayor. Hem de o zamana kadar hi grlmedik, raslanmadk biimde. Hatta bazan onun istemesi deil; bir yere gitmesi bile yetiyor yamur yamaya, bolluk gllk-glistanlk olmaya. "Barla'da byle olmu; sparta'da byle olmu; geldii dolat yerlerde hep byle olmu. Bunlar ileri sren Nurcular: Mustafa, Ltf, Rd, Hsrev, Bekir Berk, Refet."2 Said-i Nursi, kfm durumundadr? Gya biri aynen u ryay grm: "Oturduu yere dayanm duruyordu. Ryamda Hazreti Mu-hammed, o anda bir ses iitildi ki: Hazreti Muhammed'in bir yaveri geliyor. Kaplar birdenbire kendi kendine ald. Risale-i Nur yayclarnn stad olan zat (Said-i Nursi) ieri girdi. Hazreti Muhammed, stadmza efkatli bir iltifat gstererek dayand yerden doruldu, ben de alyarak uyandm."3 Demek ki Said-i Nursi, Nurcularn gznde o kadar byk ki; Peygamberi bile onun ayana kalm gryorlar ryalarnda. Said-i Nursi'nin en deersiz, en kk buyruklarna uyulmamas, sonucunda bile, ihtar ve keramet biiminde (!) bir olay meydana geliyor. rnek olarak bir Nurcunun
1 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.7-8.

69

anlattn aaya alyorum: "Bu yaknda stadmzla birlikte Kr'a kmtk. ay yaplmasn, er ekerle ikier ay iilmesini emir buyurdular. Hepimiz, er ekerle ikier ay itik. Yalnz Emin kardeimiz, bir eker eksiiyle imi. "Akam zeri, stadmzn odasna geldik. Emin, harcanan ekerlerin yerine, eker kutusuna eker koymak istemi. Fakat kutu, 8 ekerden fazlasn almam. Emin: Fesuphanallah der: 17 eker yerine, kutu yalnzca 8 ekerle dolsun! Bu olacak ey deil!.."4 Said-i Nursi'nin yannda, baz besin maddeleri, kimi zaman hi tkenmek bilmezmi (!) Nurcularn iddiasna gre, bir Nurcu Said-i Nursi'nin kitabnda unlar anlatyor: "Yine bir bereket olay anlataym: stadmzn bir kilo Peyniri vard. ou gnlerde, houna gittii iin o peynirden bir iki kez yerdi. (Yani gnde bir iki kez yerdi demek istiyor.) stelik bize de verirdi peynirden. stadmz yemek bulunmad zamanlarn ounda ondan byle yemekte devam ettii ve aradan 6 ay getii halde peynirden hl 100 gr. daha var. Bunu byle grdmz, hem de yakndan grdmz tasdik ederiz. cuyu askerlie gndermek istemezdi.7 Onun iin yukardaki uydurma olayda: Askerlie arlmas bir Tokat diye nitelenmitir. Nurcular, Said-i Nursi'den aldklar dersle, askerlii, bir yurt hizmeti grmemektedirler. Kimse Said-i Nursi'nin cann skacak bir davranta bulunamaz. Bulunursa tokat hazrdr. Yiyecei tokatla, lme (!) bile gidebilir. nk iin akas yoktur ve stad'n kzmas bile felaketleri (!) dourmaya yeterlidir. Emin, Tahsin, Hilmi adl Nurcular, bakn neler anlatyorlar:
3 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.12-13. 4 Ayn kitap, s.26-27.

71

"stadmza ve Risale-i Nur'a 4-5 yl hizmet etmi, ona gerekten taraftar olmu bir zat, elinde Din'e ait bir gazete ile geldi. Bu zat, Risale-i Nur dorultusuna uymayanlardan yana bir tavr taknd. stadmzn can ok skld. Bir iki gn sonra, iddetli ama efkatli bir tokat yedi. O srada bir doktor ona dedi ki; -Eer ameliyat olmazsan, ameliyat yaplmazsa yzde yz lm var! O zat da, ameliyat yaptrmak zorunda kald. Fakat stad'n efkati imdada yetierek abuk kurtuldu." "Bir memur, Risale-i Nur'u byk bir sevgiyle okurdu. stadmzla gryor, tam ders alyordu. Birden bir Komiser tarafndan ona bir korku ve kuruntu verildi. O da, stadla grmeyi, Risale-i Nur'u okumay brakp baka yere gitmeye yneldi. Bir ehre gittii srada hi sebep yokken, aya krld. Bir ay ekti. Ama yine efkat yar oldu ki, imdi yeniden sevgiyle okumaya balad. "nemli bir kii, Risale-i Nur'u byk bir takdirle okur yazard. Birden nedense, sebatszlk gsterdi. Onun zerine efkatsiz bir tokat yedi. ok sevdii karsn kaybetti. ki ocuu kald. Acnacak bir duruma geldi. "4 yldr stadn ar ii'nde hizmetine bakan bir zat, birden sadakatini brakp mesleini deitirdi. Onun zerine hemen efkatsiz bir tokat yedi bir yldr daha ekiyor. "Bir de bir hocann hak ettii tokat var. Belki helal etmez. Biz de onu grmyoruz. Tokat imdilik kald. Buna benzer daha nice olaylar meydana gelmitir... "Risale-i Nur akirtleri Emin, Tahsin, Hilmi. Said-i Nursi evet, bu olaylarn meydana geldiini ben de tasdik ederim."8 Nursi'nin sa solu yok. Tokat vururken (!) kimine efkatli, kimine de efkatsiz vurur. Kiminin hak ettii (!) tokat da, her nedense kaldrr, yani vurmaz. te Said-i
3 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.12-13. 4 Ayn kitap, s.26-27.

71

Nursi byleymi... Btn bu anlatlanlar Said-i Nursi kitabna utanmadan yazm. Talebelerinin azndan yazdrm, sonra da kendisi tasdik etmi. Bir ayette Peygamberimiz hakknda yle buyurulur: "-Ey Peygamber! Biz seni insanlara tank, mjdeci ve uyarc olarak gnderdik. Allah'n izniyle Allah'a arc ve parlak bir kandil durumda kldk seni." Ahmet Nazif adnda bir Nurcu, bu ayeti, stadndan rendii Cifr yoluyla Said-i Nursi hakknda yorumluyor. Bir yandan Risale-i Nur'un, br yandan Said-i Nursi'nin bu ayette kastolunduunu ileri sryor. Ve stad hazretleri de samalklar, kitabna yazyor.9 Said-i Nursi, gelecek bir belay, felaketi haber verdi mi; onu hemen dikkate almak gerek. nk o kerametiyle gelecekte ne olup biteceini bilir. Yangn m haber verdi? Olur. Deprem mi haber verdi? Olur. Onun haber verdikleri aynen kar. Bu, bilinmeli; ona gre davranmaldr. Bunu dikkate almayanlar, her zaman piman olmulardr. Evet Nurcularn bir iddias da byledir. Hsrev adndaki bir Nurcunun u yazdklarna bakn: "stadmz Radyallahu anh (bu sfat Peygamberimizin arkadalar hakknda sylenirken, Said-i Nursi hakknda da kullanlyor. Nurcular tarafndan) Risale'lerin birok yerinde aka iln ediyordu: "Ey sapklar! ve e^ zndklar! Risale-i Nur'a ilimeyin! Eer iliirseniz, yaknda sizi bekleyen belalar, sel gibi banza yaacaktr. Diye 10 yldan beri tekrar tekrar sylyordu. "stadmzn anlatmak istedii felaketlerden tank olduklarmz unlardr: "Birincisi: 4 yl nce, Erzincan ve zmir evresinde
8 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Ga>W(Arap harfleriyle teksir), s.23. 9 Ayn kitap, s.91.

73

meydana gelen yer hareketi (Deprem)..."10 Hsrev bu uydurmalar, birinci, ikinci, nc... diye sraladktan sonra yle diyor: "Mbarek stadmzn sparta'da syledii gibi: Masumlar cennete gtren, zalimleri cehenneme yuvarlayan korkun deprem, gnderildi. Karsnda Risale-i Nur, savunma durumundayd. Onun iin ok evler yerle bir oldu. ok insanlar, enkaz altnda ezildi. oklar sokak ortalarnda kald... Ahmet Nazif, Denizli hapishanesine sevk edilirken u bilgiyi verdiler: "Deprem gece saat: Sekizde balad. Btn arkadalar, Lailahe illallah demeye baladlar. Deprem, btn iddetiyle devam ediyordu. O srada aklmza geldi: Risale-i Nur'u akla ve bir Saik ile 5 defa efaati ederek Cenab' Haktan yardm istedik. Ham-dolsun deprem, hemen durdu... "Ahmet Nazif, Emin, Sadk, Mehmet, Feyzi. stadmzn ihbarlar olan ve Risale-i Nur'un byk kerametlerinden olup, depremler eliyle gelen belalara nem vermek istemiyorlard. Risale-i Nur'un ilhi ve Kur'an- gereklerine kar olan zmrelerin bana bir 4. tokat daha geldi..."11 Onun iin kimse, Said-i Nursi'nin gelecekten (!) verdii haberlere aldrmamazlk edemez. Ederse, ite byle belalara (!) urar. Said-i Nursi, o kadar hml ki, aradaki masumlar bile dinlemiyor, hepsini birden ezip (!) geiyor. Ezdiklerinin kimilerini "Cennet"e, kimilerini de "Cehennem"e (!) gnderiyor. Hem de hi acmadan. Atyor tokat, vuruyor, yakyor, ykyor. Btn bunlar da, "Risale-i Nur'a ilimenin cezas" olarak gsteriliyor. Hatta Said-i Nursi'nin gayptan verdii haberlere kulak asmama nedenine
8 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Ga>W(Arap harfleriyle teksir), s.23. 9 Ayn kitap, s.91.

74

dayandrlyor. Yani, falanca ve filanca yerlerde meydana gelen depremler, yaklp yklmalar (!) hep bu yzden meydana gelmi. stadn gelecee ait verdii haberler dikkate alnsay-m, bunlar olmayacakm (!) Risale-i Nur'a ilimek bir anlamda Said-i Nursi'ye ilimektir (!) nk Risale-i Nur, kimi zaman Allah'a, kimi zaman Peygamber'e mal ediliyorsa bu da kitabn Said-i Nursi'ye ait olduu, zaman zaman belirtiyor. yleyse Nurculara gre, Risale-i Nur'a "liildii" zaman nasl depremler, yangnlar, felaketler meydana geliyorsa; Said-i Nursi'ye "liildii" zaman da ayn felaketler meydana gelir. nk Risale-i Nur'daki "Nur" da aslnda Said-i Nursi'nindir. Bir Nurcu, Risale-i Nur'un "Nur"unun, Said-i Nursi'nin "Nur"u olduunu belirtirken bakn ne diyor: "Risale-i Nur Tercman (Said-i Nursi), Damlay deniz; dem-i insan; Nur'unu da leme (Kinata) sultan eylemitir."12 Hasan Feyzi yleyse Said-i Nursi'ye "ilime"ye gelmez. arpverir insan! Kinat yerinden oynar! Gryorsunuz Said-i Nursi'nin kudretini: "Damla"y, "Deniz"; "dem"i, "nsan"; "Nur"unu da, "Kinat'a sultan" eylemi! te Nurculara gre Said-i Nursi, byle kudretli (!) bir adam. Hatta adam deil, bambaka bir ey, yle ya "damla"y deniz, hele "Nur"unu, kinata sultan yapmay kim baarabilir? Byle bir kudret sahibi, elbette ki kendisine "liildii" zaman depremleri, yangnlar, felaketleri gnderebilir! Nurcular, Said-i Nursi'ye aka "Tanr", ya da Peygamber demiyorlar. Ama hibir insann ulaamayaca bir
8 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Ga>W(Arap harfleriyle teksir), s.23. 9 Ayn kitap, s.91.

75

"Mertebe"de gsteriyorlar. imdi u vmeleri birlikte ve dikkatle okuyalm: "nc Medrese-i Yusufyye'nin El Hccet-z-zehra ve Zahret nnur olan tek dersini dinleyen Nur akirtleri namna" yani Nurcular adna, Ahmet Feyzi, Ahmet Nafiz, Salahattin Zbeyr, Ceylan, Sungur, Tabancal yle vyorlar Said-i Nursi'yi: "Manevi Zat'n ulat baar ve stnl de o lde yce ve benzersiz'dir. Bu, phe edilemeyecek kadar ak bir gerektir. "Evet o zat, daha ocukken ve hibir renim grmeden srf za-vahiri kurtarmak iin 3 aylk bir renim sresi iinde: Gemi ve gelecek limlerin bilgilerini, kinatn srlarna ve Allah'n Hikmetlerine varis klnmtr ki, imdiye kadar byle bir yce baarya ve mertebeye kimse erimemitir. Bu ilim harikas'nn (Said-i Nursi'nin) tarihin hibir devrinde gemi deildir. "Hi phe edilemez ki Nur Tercman (Said-i Nursi), cisim-lemi bir iffet, olaanst bir duruma ulam bir ecaat ve hi kimseye ve hibir eye muhta olmayan insanst bir ahlk metaneti ile: Bir yaratl mucizesi'dir. Cisim haline gelmi bir Tanr Yardm'dr. Tann'nn insanlara, hibir kayda bal olmayan bir hediyesi'dir. "Bu harikalar sahibi olan zat, daha erginlik ama bile gelmeden: Dengi, benzeri bulunmayan bir yce lim durumuna ulam, btn ilim dnyasna meydan okumu'tur. lim sahipleriyle tartm hepsini yenmi ve susturmutur. Nerede olursa olsun btn sorulara kesin bir tutarllkla ve hi duraksamadan karlk vermitir. "14 yandayken, stadlk payesini tam, srekli olarak evresine ilim feyzi ve hikmet nuru samtr. "Aklamalarndaki incelik ve derinlik, anlatlanndaki
12 Said-i Nursi, Emirda Lahikas, s.80.

76

ycelik ve gllk, ynelilerindeki kavray ve ileri gr, tad hikmet nuru, ilim ve irfan sahiplerini artm ve onun iin "Be-dizzaman" (yani zamann harikas) diye yce bir unvan kendisine kazandrmtr. Bu unvan almaya hak kazanmtr. "Yce meziyetleri ve ilim faziletiyle de; Hazreti Muhammed Dini'nin yaylmasnda ve bu dinin isbatnda en yeterli bir tutum gstermi olan bu zat elbette ki; Peygamberlerin Efendisi Hazreti Muhammed'in en yksek iltifatn kazanm bir kiidir de. "Hi phe yok ki, bu zat, yce Peygamberin buyruuna uyarak onun izinde yryen, onun direktifleriyle hareket eden ve onun Nuruna, hakikatlerine varis ve akis yeri olan stn nitelikli bir zattr. "Bu zatn, Hazreti Muhammed'in nurlarn ve bilgilerini ve Allah me'alesinin klarn, en gz alc biimde parlatmtr. "Peygambere hitabeden Yce yetlerin matematik kesinlikteki aklamalarnn bu zat zerinde toplanmas gsteriyor ki, bu zat: iman hizmeti ynnden Peygamberliin parlak bir aynasdr. Peygamberlik aacnn son ve parlak bir meyvesi'dir. Peygamberlik dili'nin, varis olmak bakmndan son gerek az'dr. Tanr kan-dili'nin, iman hizmeti ynnden son mutlu taycs'dr. Bu zatn byle olduuna hibir phe yoktur. "3. Medrese-i Yusufyye'nin el Hccet-z-Zehra ve Zhret-n-Nur olan tek dersini dinleyen Nur akirtleri namna, Ahmet Feyzi, Ahmet Nazif, Salahattin Zbeyr, Ceylan, Sungur, Tabancal."13 te Risale-i Nur akirtlerinin yani Nurcularn vmesi byledir. Nurcular Said-i Nursi'yi byle gryorlar ite. Peygamber diyemiyorlarsa da bir sr ar vmelerden
12 Said-i Nursi, Emirda Lahikas, s.80.

77

sonra, Peygamberliin Parlak Aynas, Peygamberlik aacnn son ve en parlak bir meyvesi... diyebiliyorlar. Peki bu vmelere kar Said-i Nursi ne diyor? Said-i Nursi'nin bu samalklar reddetmesini beklemezsiniz herhalde. nk birok rnekleriyle grlm, anlalmtr ki, Said-i Nursi, kendisinin bu nitelikte bir kii, yani vld biimde bir insan olduunu dorudan doruya kendisi anlatmtr talebelerine. Kk yata u kadar lim olduunu, ksa bir sre iinde byk bir ilim mertebesine eritiini, sonra btn ilim adamlarna meydan okuduunu, btn ilim adamlarn yendiini ve susturduunu, Kur'an- Kerim'de kendisinden sz edildiini Peygamberin kendisinden haber verdiini ve daha nice eyleri kendisi yazm ve yazdrmtr kitaplarna! Bu yukarda okuduunuz vgy de kendisine sunmular. Kendisi aynen u yazyla kabul etmi gklere karln: "Benim paym, snrmdan yz derece fazla gstermi olmalaryla birlikte, bu imza sahiplerinin hatrlarn krmaya cesaret edemedim. Onun iin susarak, bu medhi (Kitabm ve beni byle vmelerini) Risale-i Nur akirtlerinin manevi kiilikleri adna kabul ettim."14 Said-i Nursi Nurculara gre, Said-i Nursi, Peygamber devri hari, insanlk tarihinde benzeri grlmedik bir limdir. Bakn bunu nasl anlatyorlar: "...Said-i Nursi, 40 yl nce stanbul'dayken; 'Kim ne isterse sorun' diyerek harikulade bir ilnat yapmtr. Bunun zerine, o zamann nl lim ve allmeleri (ilmin en yksek derecesine varm olanlar) Bedizzaman'n odasna kafile kafile gidip, her eit ilim ve eitli konularda sorular sormular, stad da, en zor ve kark sorulan bile, duraklamadan doru olarak
13 Said-i Nursi, El-Hccet-z-Zelra Risalesi, s. 137-139. 14 Ayn kitap s. 139.

78

cevaplandrmtr. "Byle snr gsterilmeden, yani '-u ya da bu ilimden, ya da u konuda kim ne isterse sorsun' diye bir kayt konulmadan ilnat yapmak (arda bulunmak) ve sonuta daima baarmak, Peygamber devri dnda insanlk tarihinde grlmemi, rastlanmamtr. Byle geni gr ve yksek bir ilme sahip bir slm dhisi, imdiye kadar ortaya kmamtr."15 Bir adamn kp da hibir konu ve snr gstermeden, "Ne isterseniz sorun, cevap vereyim (!)" diyerek herkese arda bulunmas, her eyden nce o adamn kafadan sakat olduunu belgelemez mi? Tabii yle. Gelin grn ki, Nurcular byle bir "lnat yapmay", stadlan iin ulalmaz bir stnlk olarak gstermeye alrlar. Diyelim ki, o zaman kendisine; matematik, fizik, kimya gibi bilim dallannda sorular sorulsayd, hazret gene cevap verebilecek miydi? Ya da cevap verseydi, onun cevaplarnn bir deeri olur muydu? Hem mademki, bu kadar ilimlere sahip bir adamd; herhangi bir bilim dalnda bir eser yazmad da, birbirinin tekran olan bir sr samalklan yazmak ve yazdrmakla urat? Sonra alakgnll olmas gereken bir din adamna; "Hangi konuda ne isterseniz sorun cevap vereyim!" gibi ukalaca bir iddiayla ortaya atlmak yakr myd? Kendisinden baka herkesi, ilimde daha aa durumda grmesi doru muydu? Acaba Said-i Nursi'ye neler sorulmu o ans zerine? Nurculara gre sorulmadk bir ey kalmam, stad da hepsine cevap vermi, hem de duraklamadan! Hatta btn "slam Ulemas" Said-i Nursi'yi susturmak istemi, ama aciz kalm. Sonunda Msr Ezher niversitesi Reislerinden nl eyh Behid Efendi'nin
13 Said-i Nursi, El-Hccet-z-Zelra Risalesi, s. 137-139. 14 Ayn kitap s. 139.

79

stanbul'da bulunduunu renip ona bavurmu slam ulemas; eyh Behid Efendiden, "Bu gen Hoca'nn" susturulmasn istemi, ricada bulunmular. eyh Behid Efendi de u soruyu sormu Said-i Nursi'ye: "Avrupa ve Osmanl Devleti hakknda ne dnrsnz?" Said-i Nursi hemen u karl vermi: "-Avrupa Mslmanla gebedir ve bir gn onu douracak. Osmanl Devleti de Avrupa'ya gebedir, o da onu douracak."16 Bu, son derece "hikmetli" (!) bir szm gibi, Nurcular hemen her eyde yazarlar ve sylerler. Bu kehanete gre; Avrupa hep Mslman olacak, Trkiye'de hep Hristiyan olacak. Bu kehanetin doru ktn ispatlamak iin, Nurcular neyi gsterirler biliyor musunuz? Almanya'da atklar ktlktan baka bir i grmeyen Risale-i Nur Enstits'n gsterirler. Aslnda Enstit filan deil, ama bu ad vermilerdir. Nurcular, stadlannn kehaneti kyor, hatta km gstermek iin: "Almanlarn fevc fevc, yani blk blk Mslman olduklarn" haber veriyorlar. Hatta, "Amerika'nn da Mslman olacan" ileri sryorlar.17 Nurculara gre; btn stnlkler Said-i Nursi'de toplanmtr. Ve Said-i Nursi her trl stnlkte en ileri giden bir insandr. Nurcularn organ bir gazetede aynen yle deniyor: "-Evet Said-i Nursi, Cenab- Hakk'm mahiyet-i insaniyede dere ettii hadsiz enva- Kemala'n hepsinde en ileri ve en mkemmeldir."18 Bu sz, yle Trkeletirebiliriz: "-Evet Said-i Nursi, Cenab- Allah'n insanolunun mahiyetine, varlna koyduu snrsz stnlk eitlerinin hepsinde, en ileri ve en mkemmel derecelere ulamtr."
16Ayn yerde, s. 14-15. 17ttihat gazetesi, say 9, 20 Temmuz 1964. 18ttihat gazetesi, say 118, 3 ubat 1970, s.13.

80

Bu iddiaya gre, Peygamberler bile, Said-i Nursi'nin yannda daha aa derecede kalyorlar. nk Allah'n, insanoluna verdii stnlklerin hepsinde en ileri ve en mkemmel dereceye, Peygamber olarak yalnzca Hazreti Muhammed'in ulatn biliyoruz. . Nurculara gre; Said-i Nursi'nin, en deersiz tutumuna ve durumuna bile uymak gerekir. O ne yapmsa yle yapmak, o nasl davranmsa yle davranmak arttr.19 Onun iin Nurcular Said-i Nursi'yi tpk bir peygamber gibi izlemilerdir. Said-i Nursi, sama sapan ve bozuk cmlelerle konumay ve yazmay gelenek mi edinmi? Onlar da ayn biimdekonuurlar, ayn biimde yazarlar. Said-i Nursi, yalnzca kendisini mi "lim" gryordu? Onlar da yalnzca Nurcularn "ilim-irfan sahibi" olduklarn ileri srerler, her meziyetin yalnzca kendilerinde olduunu iddia ederler. Bakalarn, "Mmin", Mslman, hatta "insan" bile grmezler. stadlan gibi, hep yksekten atarlar, stelik stadlan gibi saldrgan olurlar. Nurculara gre Said-i Nursi, bir "Mrid-i Kmil"dir.20 "Mrid-i Kmil" sz, tarikatlar arasnda kullanlan bir szdr. Bu szle, peinden gidilmesi gereken bir eyh, bir ulu kii anlatlmak istenir. Yani, Mrid-i Kmil budur. Bu durumda Said-i Nursi, "Arkasndan gidilmesi gereken bir eyh, hem de ulu bir eyhtir" Nurculara gre. Oysa ayn Nurcular, stadlan da dahil olmak zere, tarikat olmadklarn, eyhlikle mridlikle bir ilgileri bulunmadn yazar dururlar birok yerlerde. stadlannn byk bir eyh olduunu bakn nasl anlatyorlar: "Mrid-i Kmilin (Ulu bir irad edicinin, byk bir eyhin) nasl olacan, Abdulkadir Geylni, Nakibendi Tarikann nderi mam- Rabbani Hazretleri gibi byk zatlann kitaplarndan renen kardelerimiz vardr. Bizler
16Ayn yerde, s. 14-15. 17ttihat gazetesi, say 9, 20 Temmuz 1964. 18ttihat gazetesi, say 118, 3 ubat 1970, s.13.

81

en byk bir stadn, en byk bir Mrid-i Kmil'in artlarn, durumlarn, niteliklerini sizde buluyoruz..."21 Bu medhiyeyi yapan, Nurcular. Medhiyeyi kitabna yazan ve yazdran da Said-i Nursi! Ne tuhaf deil mi? Adam hem eyh falan deilim diyor, hem de tarikatlann eyhleri iin kullandklar vg sfatm kendi hakknda kullandnyor ve onu da tutup kitabna koyuyor! Ankara niveritesi'nde Verilen Konferans, Sinan Matbaas, stanbul, 1957, s. 18. Said-i Nursi, Hanmlar Rehberi, s. 143. Ayn yerde, s.143-144. Bir tarikat eyhine mritleri, hatta bir peygambere "m'min"leri hangi biimde sesleniyor ve hangi sayg szlerini kullanyorlarsa; Nurcular da Said-i Nursi'ye ayn biimde seslenir ve ondan sz ettikleri zaman ayn sayg ifadelerini kullanrlar. Rastgele bir-iki rnek verelim: "niversite Nur Talebeleri" adl, altnda kim olduklar yazl olmayan baz Nurcular, teksir edip bir bror biiminde yaydklar medhiyye'de stadlanna, yani Said-i Nursi'ye yle sesleniyorlar: "Ey Seyyid-i Senedimiz! Ey Ruhumuzun Ruhu! Kalbimizin Kalbi! Canmzn Can! Batacmz, sevgili stadmz efendimiz!.."22 Said-i Nursi'nin yazar bulunduu Hanmlar Rehberi adl kitapta da Nurcu hanmlar Said-i Nursi'ye sesleniyorlar: "Ey kalbimizdeki sonsuz sevgiyi anlatmaktan aciz kaldmz ok muhterem, ok muazzez ve ok sevgili stadmz efendimiz hazretleri! "Ey ruhumuzun gdas ve kalbimizin ebedi snmez mealesi, maddi ve manevi dertlerimizin derman!.. "Ey mbarek ve ok sevgili stadmz efendimiz hazretleri!.. Siz haz-reti stadmz, bizim kurtanchmza
16Ayn yerde, s. 14-15. 17ttihat gazetesi, say 9, 20 Temmuz 1964. 18ttihat gazetesi, say 118, 3 ubat 1970, s.13.

82

tayin edilmi olduunuzdan... "Gnller fatihi hazreti stadmz efendimiz!.."23 "Kardeler hep alyor. stad'a bel balyor. Nurlardaki hakikat, derya gibi alyor."24 -ahideAyn kitapta bu gibi medhiyeler iin Said-i Nursi'nin bir notu var: "Hanmlar Rehberine ilve olunacaktr!" diyor ve yle yaplyor, bu vmeler Hanmlar Rehberi adl kitaba geiriliyor.25 Hafz Ali adnda bir Nurcunun Said-i Nursi hakkndaki iirleri: niversiteli Nur Talebelerinin Bir Aklamas, teksir eden: Nur Talebeleri. Kapan basld yer: Yeilnur Matbaas, Eskiehir, 1956, s.25. Said-i Nursi, Hanmlar Rehberi, s. 122-124-128-129. Ayn kitap, s. 120. Ayn kitap, s. 122. "Gna bulduk byk servet, gnasndan Said Nur'un, ifa bulduk yeter devlet, devasndan Said Nur'un, kan yoktur zlalinden, kaan yoktur cemalinden. Misal aldk hisalinden, edasndan Said Nur'un."26 -Hafz Aliiirlerin Trkesi yledir: "Zenginliimizi, derdimizin dermann ve her eyimizi Said-i Nur-si'den bulduk. Onun glgesinin altndan (yani yardmndan) yararlanamayan kimse yoktur. Herkes onun cemaline ak olduu iin kimse ondan kamaz. Biz onun tutum ve davranlarn rnek aldk. Onun huylarn kendimizde bulundurmaya altk. O nasl davrandysa yle davrandk." Ksacas Said-i Nursi, Nurculara gre; eriilmez, derecesine ulalmaz bir kiidir. Onu vmekten, onu yceltmekten herkes ve btn varlk lemi (!) memnun olur.27
16Ayn yerde, s. 14-15. 17ttihat gazetesi, say 9, 20 Temmuz 1964. 18ttihat gazetesi, say 118, 3 ubat 1970, s.13.

83

b) Risale-i Nur Halil brahim adl bir Nurcu Risale-i Nur'u yle anlatyor: "Risale-i Nur, Nur'dan bir briim'dir. Kinat ve Kinattaki varlklarn tebihleri onda dizilmitir. "Risale-i Nur, alc ve vericiyle cihazlanm bir Kur'an ilalandr. Onun Tel'i, Lamba'lar, Ampulleri ve Bataryalan durumunda olan satrlan, kelimeleri, harfleri ylesine dzenli ve ylesine mucizelidir ki, yann her ilim ve fen adamlan her merep ve meslek sahipleri; gerek gayb leminden (grnmeyen dnyalardan), gerek grlen lemden ve gerek ruhlar leminden; kainatta cereyan eden olaylardan: Bilgi ve yetenekleri lsnde haberdar olabilirler nk Risale-i Nur, Kur'an'm bir yaylm biimi'dir. "Risale-i Nur, inananlara bir Hidayet Hediyeleri, bir Saadet vesilesi, bir efaat arac ve bir rahmann feyiz kayna'dr. Risale-i Nur, ilkbaharn feyzini veren bir lmszlk suyu'dur. Rahmet kayna, hakikat kal'esidir. Ve bir glbahesinin glbahesidir. "Risale-i Nur, Tann'nn ltf, imann stn derecesi, Kur'an'n iareti ve ihsann bereketidir. "Risale-i Nur, Kfire ziyan, inanmayana tufan, dalalete dmandr. "Risale-i Nur, bir gizli hazine'dir. Bir cevahir sand ve bir nurlar kayna'dr. "Risale-i Nur, Kur'an'n gerei, imann mirac'dr. "Risale-i Nur, evliyann batac, eserlerin sultan, manalann z, Tann'nn vergisi ve insanlar hediyesidir. "Risale-i Nur, gerekler denizi, incelikler sim, bilgiler hazinesi ve byklkler denizidir. "Risale-i Nur, Hastalara ifahane, zemzem suyu, salara: Hakikat besini, Reyhan kokusu ve Misk ile anber'dir.
26 Ankara'da Verilen Konferans, Sinan Matbaas, stanbul, 1957, s.101-102. 27 Ayn yerde.

84

"Risale-i Nur, Hazreti Muhammed'in vadettii kitaptr. Hazreti Ali'nin teyid ettii kitaptr. Abdulkadir Geylani'nin yardmn salayan kitaptr. mam- Gazali'nin tavsiye ettii kitaptr. Hazreti mer'in haber verdii kitaptr. "Risale-i Nur, Kur'an gneinin 7 renginde salm bulunduundan, bu hakikatta tam tecelli ettiinden: Hem bir eriat kitabdr. Hem bir dua kitabdr. Hem bir hikmet kitabdr. Hem bir kulluk kitabdr. Hem bir emir ve ar kitabdr. Hem bir zikir kitabdr. Hem bir dnce kitabdr. Hem bir gizli ilimler kitabdr. Hem bir tasavvuf kitabdr. Hem bir mantk kitabdr. Hem de kalem kitabdr. Hem de ilbiyyat kitabdr. Hem bir sanat tevikisi kitaptr. Hem bir edebiyat ve gzel szler kitabdr. Hem bir Vandaniyet kitabdr. Hem de muanzlan susturma kitabdr. "Risale-i Nur'un paralan, dnyann manevi semasnn gneleri, aylan ve yldzlandr. "Gneten, aydan, yldzlardan btn kinat nasl aydnlanyor ve btn eya onlarla nasl hayat buluyorlarsa, amzdaki btn insanlk dnyas da, Risale-i Nur'dan hayat bulur. "Risale-i Nur, Kur'an'n tasarrufunda bulunduundan, ona uzanan ve ilimek isteyen her el knlr ve her dil kurur."28 (Ek: 11) -Halil brahimBu an ve sama sapan medhiyyeyi yapan Halil brahim adl bir Nurcu ise de, "Medrese-Tz-Zehra Namna biz de itirak ediyoruz!" diyen Osman Rt, Refet Hsrev, Said, Hilmi, Mehmet, Nuri adl byk Nurcular ve "MedreseTz-Zehra'nn kk Ispartal Talebeleri adna biz de itirak ediyoruz!" diyen Nazif, Selahattin, Kk brahim adl kk Nurcular da bu deli samas medhiyeye katlyorlar.
85

Yalnz dikkat ederseniz; medhiyenin samal yannda bir de anlam vardr: Bu ar vmelerle, Risale-i Nur'a. kutsal kitaplar lsnde, rnein Kur'an- Kerim gibi bir kutsallk verilmek istenir. te temel ama budur. Ve iyice eletirilerek okunduunda, bu anlam kendiliinden ortaya kar. Niye derseniz, bu medbiyedeki niteliklerden ou, peygamberlerin, kutsal kitaplann sz konusu edildii yerlerde kullanlabilecek niteliktedir. rnein "Evliyann batac, eserlerin sultan, Kur'an'm salm biimi..." gibi sfatlar, velilerin, ulu kiilerin eserlerine bile verilemez. Yani herhangi bir eser yle dursun, Kur'an gibi semavi bir kitabn dnda hibir eser iin byle sylenemez. Ve imdiye kadar da sylenmemitir. Ne demektir "Evliyann batac, eserlerin sultan, Kur'an'm salm biimi?.." Bunlann zerinde durup dnmek gerek. Sonra Risale-i Nur'un, Kur'an'a. bir benzetilii var bu vgde: eriat ilminden, edebiyat ilmine kadar her eit ilmin, Kur'an- Kerim'de bulunduu nasl sz konusu ediliyorsa; bu vgde Risale-i Nur'un da ayn zellii tad anlatlmak isteniyor. Yani demek isteniyor ki: "-Risale-i Nur da Kur'an gibi, btn ilimleri iine almtr." -Artk insaf! Bu kadar da olurmu? diyeceksiniz. Evet haklsnz. "nsaf' demek 28 Said-i Nursi, Asay- Musa Risalesi (Arap harfleriyle teksir), s.462-466, sat.9-5. (Ek: 11) gerekir. Ne var ki, onda "insaf' bulunmad iin, "akirtlerinde de bulunmay normal saylmaldr. "Said-i Nursi'ye gre Risale-i Nur" blmnde de grdnz gibi, bu medhiyede Risale-i Nur iin hangi an sfatlar kullanlm, hangi iddialar ortaya atlmsa, ayn sfatlann anlamn Said-i Nursi de Risale-i Nur iin kullanm ve ayn iddialan ileri srmtr. Risale-i Nur'un Kur'an'a. sz edildii, Peygamberimiz ve falanca, filanca ulu
26 Ankara'da Verilen Konferans, Sinan Matbaas, stanbul, 1957, s.101-102. 27 Ayn yerde.

86

kiiler tarafndan haber verildii... Hep Said-i Nursi tarafndan ileri srlm iddialardr. Talebeleri onun bu iddialann tekrarlamaktan baka bir ey yapmyor gerekte. Yani Nurcular, Risale-i Nur'u bu ekilde vmeyi, dorudan doruya stadlan Said-i Nursi'den renmilerdir. Samal vme erefi (!) herkesten nce Said-i Nursi'nindir. Yalnz, Said-i Nursi, vgnn biraz daha abartlm biimini, talebelerine, yani Nurculara yaptrm, onu da kendi kitaplarna (Risale-i Nurun eitli Risalelerine) yazdrmtr. Nurcular, Peygamberimiz iin kullanlan sfatlarn ounu da Risale-i Nur iin kullanrlar. Tpk Said-i Nursi iin kullandktan gibi... Enbiy Suresi'nin 107. ayetinde Peygamberimiz iin buyrulan; "Seni lemlere ancak rahmet olarak gnderdik." Vasf Nurcular Risale-i Nur'a. da vermektedirler.29 Said-i Nursi'de bunu yle izah etmektedir: "Nurcular bu vasf, Risale-i Nur'a verirken, Said-i Nursi, Peygambere verilen vasfla, Risale-i Nur'a verilen vasf arasnda birka noktada fark bulunduu iin, ilimedim" diyor. Ve Nurcularn tutumunu onaylyor, kitabna yazyor.30 Said-i Nursi'nin talebeleri tarafndan yazlan ve Said-i Nursi tarafndan tasdik edilen u iiri birlikte okuyalm: "Huzur bulur seninle lem, ey bu asrda rahmeti lem Risale-i Nur! "Srr bulur bugn seninle dem, ey birer rahmet-i lem Risale-i Nur. "Bu hasta gnller oktan perian, varsa sende eer Lokmandan nian, bir ifasun ey mahbub- Zian, ey cilvei rahmet-i lem
29 Said-i Nursi, Asay- Musa Risalesi'mn sonu, (Arap harfleriyle teksir), s.488. 30 Ayn yerde.

87

Risale-i Nur. "Gelmez mi sonu bu uzun gecenin? Gemez mi gam bu yasl gecenin. Zar artt, Sabr bitti nicenin. "Ey cilve-i Rahmet-i Alem Risale-i Nur. "Fahri lem ar'tan bu yere indi. ah- velayet dldle bindi. Zlfkar'a artk nur dendi. Ey bu zamanda Rahmeti lem Risale-i Nur. "Yolunuz bu nur'un bu nurlu yolu. Olduk hepimiz o nurun bir kulu. Nur yolunda yryn hem ne mutlu. Ey Mmune-i Rahmet-i lem Risalet-n-Nur. "Nursun Nur kan Nurlu danda. Blbl ter bahesinde banda. Tozu olsak onun pak ayanda. Ey rahmeti lem cilvesi Risalet-n-Nur. "Dertlere dermansn, hem Cami-l-Esma vel Furkan'sn. Hem Nur-u Haktan bize ihsansn. Ey bir Rahmet-i lem Risale-n-Nur! "Bu lemde madde deil bir zsn. Her zerrede bakan bir gzsn. Kinat hayran eden bir yzsn. Ey Misal-i Rahmet-i Risalet-n-Nur! "Asl evvelisin baln krn. Deryassn ilmin hnerin. Gelmedi Cihana byle eser benzerin. Ey Mir'at- Rahmet-i lem Risalet-n-Nur! "Sen aylardan gnelerden stnsn. Nihayetsiz sonu gelemez btnsn. Nur cemalin btn btn grnsn. Ey Mazhar- Rahmeti lem Risalet-n-Nur. "Nur elinden ieli biz evirmiiz tatlla azab. arab, mahbubun biz de Bir Ey bize Rahmeti lem olduk trab. n-Nur. Risalet"Aklar ara kan feryad. Alatyor yank ruhlu ecdad. Allah iin eyle bize imdad. Ey muhtalara rahmet-i lem Risalet-n-Nur. "evrildi atele bu koca dnya. Bir cehennem gibi kaynad
88

derya. Yeti imdada ey ah- evliya: Ey bu amada rahmet lem Risalet-n-Nur. "Her yangn senin Nur'un sndrr. Her bir yeri bir Glene senin Nur'un dndrr. Deccali de bir gn gelir ldrr. Ey Nur-u Rahmet-i lem Risalet-n-Nur. "Nurdan kanadn hem salam kolun var. Nurdan senin hakka gi- den yolun var. Kabul et bir kemter feyzi kulun var. Ey bu arda rahmet-i lem Risalet-n-Nur!"* (Ek: 12) Sizi daha ok skmamak iin, iirden bazlarn atladk. Bu okuduunuz iirlerin ne kadar tyler rpertici olduunu anlatmaya gerek var m? Bu iirlere baklacak olursa: Peygamberin, Kur'an- Kerim'de belirtildii gibi; "Rahmet-i lem" yani kinatn rahmeti olmas artk sona ermitir. nk bu zamanda kinatn rahmeti, Risale-i Nur'dm. Herhangi bir eserin stnlnden sz edilemez. Hatta Kur'an'm ve teki semavi kitaplarn bile sz konusu edilmemelidir. Artk neden derseniz: Esiz ve benzersiz bir kitap olan Risale-i Nur vardr. nk Risale-i Nur gibi bir eser imdiye dek cihana (!) (dnyaya) gelememitir. (Yani tarihte byle bir deerli eser hi gememitir.) Risale-i Nur btn ilmin hnerin deryasym!.. Peygamberi, unu bunu deil, onu efaata, "imdad"a armak gerekir. Hatta Tanr'nn deil onun kulu olmak gerekir. Nasl ki, Nurcu Feyzi (iirin yazan) da Risale-i Nur'un "kemter kulu" (deersiz kulu) olmutur: "-Kabul et bir kemter feyzi kulun var! Ey bu asrda rahmet-lem Risalet-n-Nur!" diye bouna haykrmyor. Allah'n deil de Risale-i Nur'un "kemter kulu" olmak ne eref ne eref (!) * Said-i Nursi, Asay- Musa (Arap harfleriyle teksir),
89

s.432 (Ek: 12); Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.231, sat.7-22; s.232, sat. 1-2; s.233, sat. 1-6; s.235, sat.2. Dikkat edilecek bir ey daha var burada: Risale-i Nur vlrken onun iin' kullanlan sfatlarn ou, bir kitap iin deil, bir uurlu varlk, bir insan iin kullanlr. Risale-i Nur bu sfatlarla vlrken bir ama vardr. Asl ama; Said-i Nursi'dir. Yani gerekte vlen; Said-i Nursi'dir. Risale-i Nur iin; "-Ey ah- Evliya" denirken; Said-i Nursi kastedilmitir. nk kitap iin, "-ah- Evliya" (Evliyalarn ah) denmez. Olsa olsa bir insan iin denir bu. Sonra Risale-i Nur'a. "kemter kul" olduunu sylerken air tasla Nurcu, Said-i Nursi'ye "arz- ubudiyet" etmitir. Gerekte, Said-i Nursi'nin aalk kulu (Kemter kulu) olmutur. leride de greceiz ki; Said-i Nursi'nin sfatlan, hatta adlan, Risale-i Afar'unkilerle kasten kantnlmtr. Szgelimi: Said-i Nursi'ye, kendisinden rivayet edilerek; "Bedizzaman" (Zamann hrikas) m deniyor? Risale-i Nur'a da "Bedizzaman" denmi. Said-i Nursi'ye "Mceddid" (din yenileyicisi, yepyeni bir bilim anlay getiren bilgin) mi deniyor? Risale-i Nur'a da "Mceddid" denmi. Said-i Nursi, bu ad ve sfatlan hem kendisi iin, hem de Risale-i Nur iin kullanmtr. Ama, kendisini aka vemedii yerlerde Risale-i Nur'u ver grnmek, ortak ad ve sfatlan kullanarak yapt vgden yararlanp, kendi bykln (!) anlatmak. Bakarsnz: "Bedizzaman Risale-i Nur"u vyor, kutsallanyor, gklere kanyor. Oysa asl amac: "Bedizzaman Said-i Nursi"yi, yani kendisini vmektedir. "Mceddid Risale-i Nur"u vd zaman da amac yine kendisidir. "Mceddid Said-i Nursi"
90

(!) dir. teki ortak ad ve sfatlar kullanlarak yaplan vglerde de durum ayndr. Btn ama; Said-i Nursi'dir. Ksacas: Bir yerde Risale-i Nur mu vlyor? Bilinmelidir ki, vmenin asl hedefi, Said-i Nursi'dir. Said-i kurnazlkla bu n atka, Nurcular da ayn rdan gitmilerdir. Yani onlar da Said-i Nursi ve Risalei Nur iin ortak ad ve sfatlar kullanmlardr. verken, bu gelenek Nurcular arasnda o kadar yaygnlatrlmtr ki, Risale-i Nur'a hangi vg sfatlan yneltilse, vgnn bir ucunun da Said-i Nursi'ye dayand bilinir. Yukanda okuduumuz iirde de ayn durum gze arpyor: "Ey Rahmet-i lem Risale-i Nur!" denirken, yani "Risale-i Nur"un "kinata rahmet" olduu anlatlrken; "Ey Rahmeti lem Said-i Nursi" demek istenmitir. Risale-i Nur iin: "Yeti imdada ey ah- Evliya" (imdadmza yeti ey evliya-lann ah) cmlesinin altnda yatan anlam da udur: "-Ey Evliyalann ah olan Said-i Nursi, imdadmza yeti!" Bu an ifadelerle Risale-i Nur'un, dolaysyla da Said-i Nursi'nin kut-sallatnld, gklere kanld bu iirlere, (Hasan Feyzi'nin iirlerine) Said-i Nursi, o kadar deer vermitir ki; bu iirleri birok kitaplarna yazm, yazdrmtr. Neden byle yaptn anlyorsunuz tabii.. Kur'an- Kerim'e, Mslmanla nasl "Allah'n Nur'u" deniyorsa, Nurcularca Risale-i Nur da "Allah'n Nuru"dur. Bu iddiay ilk ortaya atan, tabii Said-i Nursi'dir. "Nur" kelimesinin getii btn ayetler, gerek Said-i Nursi ve gerek onun izinden yryen Nurcular tarafndan Risale-i Nur hakknda yorumlanmtr. Szgelimi: Bir ayette yle buyuruluyor: "-Onlar isterler ki Allah'n nuru'nu azlaryla sndrsnler. Oysa Allah Nur'unu tamamlaycdr;
91

inanmayanlann houna gitmese bile bu, byledir." te Said-i Nursi'ye ve Nurculara gre bu ayeti yle yorumlamak gerekiyor: "O Risale-i Nur dmanlar isterler ki, azlaryla Allah'n nuru olan Risale-i Nur'u sndrsnler. Oysa onlarn houna gitmese bile, Allah Nurunu, yani Risale-i Nur'u tamamlaycdr." Ayetin yorumunu neden mi byle yapmak gerekiyor? Said-i Nursi'ye ve Nurculara gre; "bu yet, cifir yoluyla Risale-i Nur'a iaret ediyor da ondan! Bu yet, Risale-i Nur'u haber veren, onu insanlara tantan Yirmi Yedinci yettir."31 Aslnda Hazreti Muhammed'in kendisi ve nuru da bu nur'dan Risale-i Nur'un Nurundan (!) yaratlmtr. Bu Nur, sonsuzdur. Bu nur, her ey demektir Said-i Nursi ve Nurculara gre; yine Hasan Feyzi bakn ne diyor yazd bir iirde: "Ahmet (Hazreti Muhammed), Yaratlm o byk Nur'dan. Bu Nur ki btn zene'de o nmayan. (Grnen) "Her zerrede nurdur o ezelden, hem ebedden. Bir nur ki, verir kalplere hem ak ile iman. Bir nur ki odur yce, hem lyetenhi (Sonsuz) bir nur ki eer olmasa hele bir an ol fahri cihan Hazreti Mah-bub-u lahi Batan baa zulmette kalr hem de ekvan. (Varlklar.) "Her hepsi de bir zerre-i nur o Habibin. Fkrd Risale-i Nur ufuktan Nur-u Risalet. (Peygamberlik Nuru.) Her an grnr gzlere ondan nice yzbin. Ol nuru Risalet verecek emn- adalet. "Ey Nur-u Risaletten (Peygamberlik Nurundan) gelen burhan- Kur'an. Ya mdriken'in Kalbine gmm esedllah. (Allah'n Ars-lan.) (Said-i Nursi ve Nurculara gre; Hazreti li, Said-i Nursi'ye: Ya mdriken
92

lizalikezzaman, yani: Ey o zamana erien Said-i Nursi!.. diye seslenmi. Bu iirde de o anlatlmak isteniyor.) "Vallahi ezelden bunu ben eyledim ezber. "Affet beni ey aff byk, ltf byk Risale-i Nur! Risale-i Nur'dur. Vallah o son mceddid-i ekber. (En byk din yenileyicisi.) "Birden bile hem eyleme senden beni mehcur ey Rabbena! Nur akna, hak akna, dost akna ey Nur! "Sen Nur'u bedi, Nur-u Rahim'sin bize ltfet!"32 -Hasan FeyziDikkat ederseniz, bu iirlerde Risale-i Nur'un Nur'u vlrken, Risale-i Nur, Hazreti Muhammed, hatta Tanr birbirine kantnlarak hitap ediliyor. Ama yine asl hedef, Said-i Nursi'dir. "-Sen Nur-u bedi, Nur-u Rahimsin. Bize ltfet!" msrasndaki "Nur-u bedi" deyimine dikkat edelim: "Bedi", yarac ve harika anlamlarna gelir. Said-i Nursi de kendisini "Bedizza-man" (zamann Bedii, yani zamann harikas) diye ilan etmitir. Bu durumda: "Nur-u Bedi", "Yaratcnn Nuru" anlamna geldii gibi, "Bedizzaman'm nuru" anlamna da gelir. Nurcu, burada iki anlam da anlalsn ve Tanrnn Nuru'yla, Said-i Nursi'nin Nuru kartrlsn diye bile bile bu deyimi kullanmtr. O zaman msran anlam, u demek oluyor: "-Ey Risale-i Nur, sen Bedizzaman'm nurusun, yaratcinn ve Rahim'in nurusun! Bize ltfet!" Grld gibi, burada da yine Said-i Nursi yceltilmek istenmitir. Said-i Nursi, bir Nur sahibi, hem de ltuf beklenecek bir nur sahibi olarak gsterilmitir. Hatta Saidi Nursi, Nurcular tarafndan kimi yerde de dorudan doruya nur olarak tantlmtr. Nurculardan biri, yazd bir kitapta "Said-i Nursi" yerine; "Said Nur" diye
93

yazmtr.33 Buna gre; Kur'an- Kerim'de geen "Nur" kelimeleri nasl Risale-i Nur'u anlatyorsa, Said-i Nursi'yi de yle anlatyor. "Nur" kelimesi getiinde nasl Risale-i Nur'u hatrlamak gerekiyorsa, Said-i Nursi'yi de yle hatrlamak gerekir. nk geen her nur, Nurculara gre hem Risale-i Nur'dur, hem de Said-i Nursi'dir. Gerek Said-i Nursi, gerek Nurcular bu dnceyi zihinlere alamak iin olanca glerini harcamlar, trl hile yollarna bavurmulardr. (Bu yollardan, biri de cifir yoludur.) Nurculara gre; "bir kitap m okunmak isteniyor? Risale-i Nur okunmaldr. Bir ders mi alnmak isteniyor? Risale-i Nur'dan alnmaldr."34 nk Risale-i Nur, her meseleye zm yolu gsterir, her trl dert ve belalarn nne geer.35 Onun iin banza bir sknt m geldi? Risale-i Nur okumalsnz. Dtnz de bir yeriniz mi incidi? Risale-i Nur okumalsnz. Bir hastala m tutuldunuz, bir yeriniz mi yaraland? Risale-i Nur okumalsnz. Karnzla aranz m ald? Risale-i Nur okumalsnz. Bir makama, bir mevkiye mi gemek istiyorsunuz? Risale-i Nur okumalsnz. Bir deprem, bir yangn, bir kuraklk m oldu? Risle-i Nur okumalsnz. Birilerinin kahrolmas, mahvolmasn m istiyorsunuz? Risale-i Nur okumalsnz. Kalbinizde korku, kayg m var? Risale-i Nur okumalsnz. Gnahlardan kurtulmak m istiyorsunuz? Risale-i Nur okumalsnz. Sevap kazanmak m istiyorsunuz? Risale-i Nur okumalsnz. Cehennemden kurtulmak, cennete girmek, Tann'nn ltuflanna ermek mi istiyorsunuz? Risale-i Nur okumalsnz Ksacas: Gnlnzde bir dileiniz, bir muradnz m var?
94

Risale-i Nur okumalsnz. nk Risale-i Nur'da ism-i Azam var. Risale-i Nur'da kerametler var. Risale-i Nur'da tlsmlar (byler) var. Risale-i Nur, "Al susam al, trl nimetler sal!" diyen masal adamlarnn elindeki byl Cisimlerden daha byk bir byye sahiptir. Bu byler sayesinde, Eref Edip, Badizzaman Said-i Nur ve Nurculuk. Said-i Nursi, Kur'an akirtlerinin Hizmet Rehberi, s.5. Said-i Nursi, Lem'alar, s.35-42, s.205; Said-i Nursi, Sikkei Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.27-30; Said-i Nursi, Asay- Musa (Arap harfleriyle teksir), s.480-486. belalar ortadan kaldrabilir, felaketlere dur diyebilirsiniz. Bu byler sayesinde; yaralarnz sarabilir, en iyilemez hastalklarnza are bulabilirsiniz. Bu byler sayesinde; dmanlarnz yenebilir, hatta ldrebilirsiniz. Ve bu byler sayesinde "Al Risale-i Nur al, trl nimetler sal" deyip, btn nimetleri ayanza getirebilirsiniz. Elinizde Risale-i Nur olduktan ve onu okuduktan sonra her eye erebilirsiniz. sterseniz, kendinizden baka yaknlarnz bile cennete gnderebilirsiniz. Ne isterseniz onu yapabilirsiniz. Risale-i Nur'u okumakla. Risale-i Nur'un okunduu yerlerde deprem, yangn, kuraklk gibi hibir felaket olmamtr. Olmusa da Risalei Nur, hemen nlemi, Nurcularn zarar grmesine meydan vermemitir.36 stediiniz zaman yamur yadrmay m dnyorsunuz? Risale-i Nur'u okursanz bu dncenizi gerekletirebilirsiniz. Hem de istediiniz zaman istediiniz yerde. Yalnz Risale-i Nur'dan baka 41 de Ysn okuyarak "tlsm" yaparsanz, arzunuzu daha abuk gerekletirirsiniz. stad Said-i Nursi'nin tavsiyesi zerine "Muhacir Hafz Ahmet Efendi" de, yle yapmt: 41
95

Ysn'i bir Kam'a okumutu ve o kam suya atmt da, hi yamur belirtisi yokken yamur yam. Hatta oban Ahmet'in de duvar yklmt bu yamurdan.37 Yamura da raz olmayp sular m fkrtmak niyetindesiniz, bu niyetinizi de Risale-i Nur okuyarak gerekletirebilirsiniz. Nitekim Risale-i Nur okuyucular bulunmadan nce sparta ve evresinde pek fazla su yoktu. Ama ne zaman ki, Risale-i Nur okunmaya ve yaylmaya balad; hemen kerametini gsterdi ve yadrd yamurlarla kaynaklardan sularn fkrmasn salad.38 K mevsiminde yaz mevsimini mi getirmek istiyorsunuz? Hi zlmeyin. Bu arzunuz da, Risale-i Nur okumak sayesinde gerekleebilir. Nitekim Risale-i Nur'u okuma merkezi, Barla'dan sparta'nn balarna nakledildiinde: K ok sert, balarda souk ve frtna, ehirden ok iddetli oluyordu. Bu iddetli kta, Risale-i Nur'u okuyup ders alma iini tatil etmemek iin... kn iddeti hemen kaybolmu, normal bir yaz havasna evrilmiti.39 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.9-12-29-206. Ayn kitap, s.ll. Ayn kitap, s.9. Ayn kitap, s. 15. Rzknz geniletmek istiyorsanz, yine bavuracanz ey; Risale-i Nur'u okumaktr.40 yleyse Nurcularn bu iddialarna uygun dndmz zaman yle diyebiliriz: "Her yl yzlerce, hatta binlerce kiinin lmne yol aan felaketleri nlemek, kurak llere yamur yadrmak, susuz yerlere su gtrmek, orak yerlerden bile bol bol rn elde etmek, yani rzklan bollatrmak, lkeyi batan baa gllk-glistanlk etmek, ulusu ksa bir srede kalkndrmak ve bunlara benzer
96

aklnza gelen daha baka baarlar elde etmek iin Risale-i Nur okumak yeter!" Byle dnrken, ister istemez insann aklna yle bir soru geliyor: "-Peki bu kadar meziyeti olan Risale-i Nur'u gndermek varken, Tanr neden Kur'an- Kerimi gndermi acaba?" Sonra yine Nurculara gre; "ok ksa bir zamanda 'lim' olmak, hem de 'byk bir lim' olmak m istiyorsunuz? Risale-i Nur'un derslerini almanz gerekir." (Said-i Nursi'nin iddias da byle. Hatta Said-i Nursi'ye gre; "5-10 yl okunacak kitaplar, alnacak bilgiler; Risale-i Nur Medreselerinde: 5-10 haftada okunup elde edilebilir."41 "ocuklara varncaya dek herkesi okur yazar etmek iin de Risale-i Nur'u okutmak gerekir. nk Risale-i Nur'u ocuklar bile ksa zamanda okuyup renebilir."42 "Risale-i Nur, mescit ve mabedlerde, Minber ve Krsi'lerde de okunmal, okutulmaldr."43 "Risale-i Nur, okumak isteyen iin bir okul, isteyen iin bir kla, felsefe ve hukuka bavurmak isteyenler iin bir filozof bir hkim durumundadr."44 Mustafa Sungur adnda nl bir Nurcu; "Alakal Resmi Makamlara ak mektup" balkl bir yazsnda yle diyor: Ayn kitap, s.28. Ayn kitap, batan numarasz, nc sayfa, ayrca bkz. s.60. Ayn kitap, s.94. Said-i Nursi, Zlfkar Risalesi (Arap harfleriyle teksir), s.4, 94. Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gaybt (Arap harfleriyle teksir). "amzn gelien medeniyet harikalar ve Fenni
97

ilerlemeler gibi vastalarn ne anlam tadklarn ve nelerden ibaret olduklarn Risale-i Nur, ok gzel aklyor ve anlatyor."45 Demek ki, Nurculara gre; "Risale-i Nur'da bugnk bilimin, teknolojinin harikalar da anlatlyor. Bilimsel ve teknik bilgiler veriliyor. Ay'a ve Merih'e gitmek iin de kimbilir nice bilgiler vardr Risale-i Nur'da. Bilim ve fen adamlar o kadar inceleme ve aratrmalarla yorulacana; Risale-i Nur'a bavurmalydlar." Bu iddialar, Risale-i Nur'u Kur'an'a benzetme abalarndan ileri gelmektedir. Hani Kur'an- Kerim'de: "Ya-Kuru, Her ey; mbin olan (her eyi aka anlatan) kitap'ta vardr" buyuruluyor ya! steniyor ki, Risale-i Nur iin de yle densin. Bir Arap airi yle der: "-Bilimlerin hepsi Kur'an'da vardr. Ama insanlarn kavraylar, daha o seviyeye erimi olmad iin anlalamamaktadr." Nurcular, ite bu sylenenlerin benzerlerini, Risale-i Nur hakknda sylyorlar ve her konuda olduu gibi, bu konuda da Risale-i Nur'u, Kur'an- Kerim'e benzetmeye kalkyorlar. Risale-i Nur'da ok byk "define"ler, bilim hazineleri bulunduunu ve imdiye kadar hibir kitapta byle "define"ler bulunmadn ileri sryorlar. Ve btn bunlarn, Said-i Nursi'nin kendi zeksndan domadn, "Vahy kayna Hazreti Muhammed'in ilham ve telkinlerine dayandn" iddia ediyorlar ki, ama: Risale-i Nur'u, Kur'an- Kerim'e biraz daha fazla benzetebilmekten baka bir ey deildir.46 Onun iin deil mi ki, Said-i Nursi'ye: Kimi yerde Risale-i Nur'un yazan deil de; Tercman'dr diyorlar. Hani Peygamberimiz iin: "-O, Kur'an'n yazan deil, tercmandr" deniyor ya, tpk onun gibi.47
98

Nurcular, bilim hazineleri, harikuladelikler bulunduunu kavram olduklan iin mi bu kadar "lim" ve "fzl" olmular acaba? (!) Onun iin mi, stadlan gibi btn dnya bilim adamlanna meydan okuyorlar? Onun iin mi her bilim dalnda bir harika ortaya koyuyorlar? Nurcular, aslnda bir ey kavradklar, bir ey anladklar iin deil; stadlan yle syledii ve yle yazdrd iin: "Btn ilimleri Cami" olduunu ve iinde "defineler" bulunduunu ileri sryorlar. Bakn stadlan ne diyor: Zlfikar gazetesi, 14 Austos 1961, s.2. Said-i Nursi, Elhccet-z-Zehra, s. 136. Ayn kitap, s. 136. "Kalp istiyor ki u defineleri, gizli olan lem'alan gstereyim. Fakat ne yapaym ki makam kaldrmyor.."48 Gizli defineleri filan gstermek istiyormu da makam kaldrm-yormu (!) Risale-i Nur'da ne "define"ler varm acaba? O defineleri gstermek isterken "makam" nasl "kaldrmyormu?" "Makamn kaldrmamas" ne demekmi? Said-i Nursi'nin bu ve benzeri iddialar, Risale-i Nur'da yazl olanlarn, olaanst eyler olduuna herkesi inandrmak, bu arada semavi kitaplar gibi bir vahiy kaynandan geliyormu hissini vermek iin ileri srlmtr. Ksacas; Risale-i Nur'u, Kur'an- Kerim'e benzetme ve Kur'an- Ke-rim'de bulunan harikalar, manevi "define"len, bilim hazinelerini... Risale-i Nur'da da varm gibi gsterme gelenei, Nurculara; stadlarndan gemitir. Peki Nursi, bir ey gryor muydu gerekten Risale-i Nur'da? leride de greceiz ki, Nursi, bir eyler grdnden falan deil, kendini satmak, eriilmez bir ulu kii gstermek iin Risale-i Nur'da harikalklar bulunduunu ileri srmtr.
99

Nurculara gre; Risale-i Nur, son nefeste "manl gitmenin garantisidir. Yani Risale-i Nur okuyan kimse, ahirete mutlaka imanl olarak gidecek, dolaysyla da cennete girecektir."49 Bu iddia da tekiler gibi, yine Said-i Nursi'ye dayanr. nk Nurcular, "kabre imanl olarak gireceklerini ve mutlaka cennetlik olacaklarn" stadlarndan haber almlardr. Nursi, Nurcularn kabre imanla gideceklerine ve mutlaka cennetlik olacaklarna dair, bir sr delil sayp dkyor Risale-i Nur'da.50 Dnn bir kere; Kur'an- Kerim okuyan kimseler iin byle bir ey sylenemiyor. "-Kur'an okuyanlar, mutlaka imanla kabre gidecekler ve kesinlikle cennetliktirler" denmiyor, denemiyor. "-Kimin cennetlik olduunu ancak Allah bilir" deniyor. Ama Nurcular, bata stadlar olmak zere; Nurcular, yani Risale-i Nur okuyan, Risale-i Nur'a balananlar "kesinlikle cennetlik" sayyorlar. Bu durumda Risale-i Nur, Kur'an- Kerim'in de stne karlm oluyor. Ama Nurcular iin bunun nemi yok. Nurculara gre; "Risale-i Nur, Kur'an- Kerim'den szlmtr!"51 Nurcular sk sk bunu ileri srerler. Aslnda bu iddia, Saidi Nursi'nin baz Risale'lerinin hemen her sayfasnda tekrarlad: "-Risale-i Nur, Kur'an- Kerim'den tereuh etmitir" eklindeki iddiasna dayanr. "Tereuh", "Sznt" anlamna gelir. Bir eyin, herhangi bir eyden "tereuh" etmesi, o eyin szmas anlamndadr. "-Risale-i Nur, Kur'an- Kerim'den tereuh etmitir" sz de; "Risale-i Nur, Kur'an- Kerim'den szmtr" demektir. Risale-i Nur'un Kur'an'dan szmas ne demektir? inde herhangi bir ey bulunan ve dna sznt yapan bir kap
48 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.41. 49 Risale-i Nur Hakknda niversite Talebelerinin Bir Aklamas, teksir, s. 13. 50 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s. 19.

100

dnelim. Kabn iindeki ey ne ise; dna szan da odur deil mi? Szgelimi: Kabn iinde bal varsa, dna da bal olarak szar. Ve szntya "bal" ya da "bal sznts" denir. Pekmezse, sznt da pekmezin sznts olur. Yani kabn iinde-kinin ad ve eidi neyse, dndaki szntnn ad ve eidi de odur. yleyse, "Risale-i Nur, Kur'an'dan szm" olunca; Risale-i Nur'a da, "Kur'an" adn vermekte hibir saknca yoktur. Yani Said-i Nursi, "Risale-i Nur, Kur'an'dan bir paradr, hatta Kur'an'dr" gibi bir iddiada bulunmu oluyor. Nurcular da ondan rendikleri iin ayn iddiay ileri sryorlar. Ama onlar, "szm" yerine, daha ok "szlm" kelimesini kullanyorlar. "Risale-i Nur, Kur'an'dan szlmtr" iddiasyla, Risale-i Nur, Kur'an- Kerim'den bile stn tutulmu oluyor. nk bir ey, s-zld eyden daha z ve daha deerlidir her zaman. Szlen eyin kabas, tortusu, hep szld yerde kalr. Bunu, bilgilisi olsun, bilgisizi olsun, hep byle bilir, byle anlar. Said-i Nursi kimi yerde: "Szm" anlamna gelen "Tereuh etmi" sznn yannda, "szlm" kelimesini de kullanr. Bu kitabn bir yerinde belirttiimiz bir cmlesini rnek olarak tekrar birlikte okuyalm isterseniz: "-Szler (=Risale-i Nur'un bir blm, bir Risale)deki hakayk ve kemalat, (Yani gerekler ve stnlkler) Bizim deil; Kur'an'ndr. Ve Kur'an'dan Tereuh etmitir. Hatt onuncu sz, yzlerce Kur'an yetinden szlm baz damlalardr. Sair Risaleler (Risale-i Nur'un teki paralan) da yledir." Bu iddialarla, Risale-i Nur'un, Kur'an- Kerimin de stne karldn anlamak iin fazla bilgili olmaya gerek var m?
48 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.41. 49 Risale-i Nur Hakknda niversite Talebelerinin Bir Aklamas, teksir, s. 13. 50 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s. 19.

101

te Nurcular da ayn iddialar tekrarlyorlar, ama nedense en ok "Risale-i Nur'un Kur'an'dan szm olduuna" deil de; szlm olduuna yer veriyorlar. Kur'an'dan "szm" olduunu syledikleri zaman hi deilse; Kur'an derecesinde gsteriyorlar Risale-i Nur'u. Ama bunu bile yeterli bulmadklar iin, daha ileri giderek; "Kur'an'dan szlm" olduunu ileri sryorlar ve bylece Kur'an'dan da stn gstermi oluyorlar. Ksacas: Risale-i Nur'a, "Kur'an'm sznts" demeyi bile az buluyor Nurcular. lle de; "Kur'an'm szlm" olduunu tekrarlyorlar. zetleyecek olursak: Nurculara gre Risale-i Nur, imdiye dek yazlm ve yazlacak eserlerin en stn, en eriilmezidir. nsanlk byle bir eser, bu kadar deerli bir kitap grmemitir imdiye kadar. Bu kitap, Said-i Nursi'nin deildir, ilahi bir eserdir. Kur'an'm bir paras durumundadr (!) hatta Kur'an'dan da stndr. nk, Kur'an'dan szlmtr! Evet Nurcularn dedikleri ve demek istediklerinin zeti budur Risale-i Nur hakknda. ddialar grdnz, okudunuz. Acaba gerek olan nedir?

102

UUNCU BOLUM GEREKTE SAD- NURS VE RSALE- NUR Gerekte Said-i Nursi, nasl bir kimsedir? Risale-i Nur, nasl bir kitaptr? Risale-i Nur'da ileri srlenlerin ilmi bir deeri, dinle badar bir yan var mdr? Nurcularn hepsi, gerekten Said-i Nursi'ye ve Risale-i Nur'a inandklar iin mi Nurcu olmaktadrlar? Nurculuk dinimize yararl m, zararl m olmutur imdiye kadar? imdi bu sorularn karlklarn bulmaya alalm: a) Said-i Nursi Said-i Nursi, "hlas", yani samimilii, ii-d bir olmay ver. Bu tutum ve davrann meziyetlerinden sz eder. Ve buna uygun davranmay herkese tler. Byleyken kendisi, btn ato'sunu, ortaya koyduu her eyini, "Riyakrlk" (gsteri ve ikiyzllk) stne kurmu bir kiidir. Bilirsiniz; mritlerine ve evrelerine kendilerini, ulu kii, byk ve ulalmaz insan gstermek iin, durmadan keramet gsterilerinde bulunan sahtekrlar, ikiyzller ok grlmtr. Dalkavuklar tarafndan vlmeyi, her eyin stnde tutan, her frsatta kendisini ven ve vdren ruh hastalarna ok rastlanmtr. Bylelerine gnmzde bile rastlanmyor deil; onun iin bylelerini
103

grdmz zaman amyor, olaan buluyoruz ou zaman. Riyakrlar, sahtekrlar, kendisini vmesinden ve vdrmesinden olaanst tat alan kimseler incelense de Said-i Nursi ile karlatnlsa, Said-i Nursi bu konuda n sray alr, ya da hepsinin banda gelir.

104

"Said-i Nursi'ye gre Said-i Nursi" ve "Said-i Nursi'ye gre Risale-i Nur" blmlerini okurken Said-i Nursi'nin kendisini nasl "satt"n, aka grdnz. Adam, falanca ayet, filanca ayet, beni anlatyor diyor. Falanca filanca ulu kii benden sz ediyor diyor. Ayetlerde, Peygamber szlerinde, Ulu kiilerin iirlerinde, kitaplarnda, benden ve Risale-i Nur'un haberi veriliyor diyor. Gelmi gemi btn slam dnrlerini, slam bilginlerini yle bir gz nne getirin. imdiye dek acaba hangisi, bylesine sama, bylesine ipe sapa gelmeyen iddialarda bulunmutur. stelik, benden ve Risale-i Nur'dan sz ediyor dedii ayetler, ya Hazreti Muhammed, ya da Kur'an- Kerimle ilgilidir. rnein, Nr Suresi'nin 35. ayetindeki "Nur" kelimesiyle, Hazreti Muhammed'in nuru, Kur'an- Kerimin nuru, slam dini anlatlmak istenmitir. Btn tefsircilere gre bu, byledir. teki ayetlerdeki "Nur"a da ayn anlam verilir. Hatta baz ayetler, "Nur" kelimesiyle slam dininin anlatldn aka gsteriyor. Bir ayette aynen yle buyuruluyor: "-Onlar, Allah'n nurunu, yani slam dinini, azlaryla sndrmek isterler. Ama Allah, inanmayanlar holanmasalar da nurunu tamamlayp daha da parlatacaktr. (Yani slam dinini daha geni biimde yayacaktr.)" Bu ayetlerde ne Said-i Nursi'den sz edilmi olabilir, ne de Risale-i Nur'dan. Ayetlerdeki Nur'un, Said-i Nursi'yle de, Risale-i Nurla, da hibir mnasebeti olamaz. Ayetleri, kendisine alet etmeye kalkacak kadar utanmazlk ve dine saygszlk gsteren bir insan ve onun deli samalarndan farkl olmayan kitab, nasl "Allah'n Nuru" olabilir? Bu, "Allah'n Nu-ru"na hakaret olmaz m? Bir ayette; "-Allah size bir nur veriyor ki, onunla aydnlk
105

iinde y-ryesiniz" buyuruyor. Bununla, yani bu "Nur'la Kur'an- Kerim kastedi-lirken; siz kalkn: "Kastedilen Said-i Nursi ve Risale-i Nur'dur" deyin! Bu hi yakk alr m? te Said-i Nursi, bu yakk almayan iddiay ne srmekten utanmyor. Ayn utanmazl, "akirtlerine" de alyor. "nananlara, bir hidayet ve ifa kaynadr" anlamndaki ayeti ele alalm. Bu ayette "ifa" ve "Hidayet Kayna" szleriyle, Kur'an- Kerim anlatlmak istendii aka belli oluyor deil mi? Nitekim btn mfessiler, Kur'an- Kerim yorumcular da ayn grte birleiyor. nk Kur'an- Kerimin nitelikleri saylrken "ifa" ve "Hidayet Kayna" szleri de yer alr ayetlerde. Gelin grn ki, stad, cifir hesaplan yaparak, bu niteliklerle Risale-i Nur'un anlatldn yazyor kitabnda. Bylece kitabn, Kur'an- Kerim yerine koymaktan ekinmiyor. Said-i Nursi bunun yannda da, sras gelirken Kur'an- Kerim'e "Hizmet" ettiinden sz ediyor. "-Sana, seb'al mesani'yi (Fatiha Suresi'ni) verdik" ayetini dnelim. Said-i Nursi'ye gre bu ayetteki "Sana" hitab Said-i Nursi'ye ynelmitir. Yani Tanr "-Sana!" derken, Said-i Nursi'ye sesleniyor. "Seb'al Mesan'i" szyle de, hem Fatiha, hem de Risale-i Nur kastediliyor. Kur'an- Kerim'in kime indiini bilen bir Mslman, buna nasl "evet!" diyebilir? "-Sana" hitabyla, Hazreti Muhammed'le birlikte Said-i Nursi'ye nasl seslenilmi olabilir? Grld gibi; burada da yine, kendisini Hazreti Muhammed'le, kitabn da Kur'an- Kerimle bir tutacak kadar ileri gidiyor Nursi. te bu ve benzeri ayetlerde, Said-i Nursi, kendisinin ve Risale-i Nur'un sz konusu olduunu iddia ediyor. spatlamak iin de Cifir dalaverelerine bavuruyor. Kendisine ve risalesine Kur'an Kerim ayetleri, "aret" ediyormu. Bu iaretler, ok sayda olduu iin "Sarahet" hatta "Kat'iyyet"
106

derecesindeymi. Yani Kur'an- Kerim ayetleri, ak-se-ik bir ekilde stelik kesin olarak Said-i Nursi'yi ve Risale-i Nur'u anlatyormu. Hatta falanca ayet, "On parmakla imza basyormu" Risale-i Nur'a.. Kendi samalklann, Allah'a "mzalattrmaya" kalkan bir baka lgn km mdr acaba? Said-i Nursi, ulu kii olarak bilinen kimseleri de kendisine alet etmitir. Srf kendisini byk bir kimse diye satmak iin. Hazreti Ali, Cel-celutiyye ve Ercze adl kasidelerinde, Abdulkadir Geylni kasidesinin birok msralannda, mam- Rabbani, Mektubat adl kitabnda, Said-i Nursi'yi ve Risale-i Nur'u mjdelemiler, hatta Saidi Nursi'nin adna sanna iaretten baka, Risale-i Nur'un blmlerinden bazlarnn adlann aka belirtmiler. Oysa; mesela Hazreti Ali'nin bu adl kasideleri olduu ilmen sabit deildir. Tersine, bu kasidelerin, Hazreti Ali'ye ait olmad sabit olmutur. stelik ne Hazreti Ali'ye ait olduunu syledii kasidelerde, ne de teki zatlann kaside ve kitaplannda; Said-i Nursi'yi ve Risale-i Nur'u haber veren bir ifade yoktur. Olamaz da. Gelecekten haber vermek, slam inancna gre; kimsenin yetkisinde deildir. Esasen "Gayb ancak Allah bilir!" ayetiyle de belirtildii gibi, Yce Allah bu gc kimseye vermemitir. Gelecekten, bilinmeyenden haber vermeye kalkmak, dini ynden byk bir saygszlktr. Hazreti Ali olsun, teki zatlar olsun, byle bir saygszl yapm olamazlar. Peki ama yleyse Said-i Nursi nasl ileri sryor bu iddialar? "-Hazreti Ali'nin ve falanca filanca kiilerin kendisinden ve Risale-i Nur'dan sz ettiklerini" nasl iddia edebiliyor? Bunun ksaca karl u: nsan sahtecilie ynelmeyegrsn; akla gelebilecek her eyi yapar.
107

Yaparken de herhangi bir din ve vicdan sorumluluu duymaz iinden. Said-i Nursi'nin durumu da yledir. Falanca zatn olduunu sand bir kasidede, ya da bir kitapta parlak bir kelime mi grm? Yazdrd risaleye o ad koymu, ondan sonra da: "-Bakn u kasidede, u kitapta; bu Risale'nin ad geiyor" demi, kendisinin yceltilmesine yarayacak bir cmle mi bulmu? Birtakm Cifr oyunlarna girimi: "-Bakn burada bana iaret ediliyor" demi. Tanr neler sylemi Said-i Nursi ve kitab hakknda., kimi yerde nc bir kii olarak iaret etmi ve ayetlerinde yle demi: "-Onun yle bir nuru vardr ki, elektrik gibi ate dokunmasa bile yanar ve evresini aydnlatr." "-Onunla bakalar nasl bir olabilir ki, onu lyken dirilttik ve herkesin yolunu aydnlatan bir nur verdik ona." "Mutsuz olanlar, cehennemdedir. Said-i Nursi'ye gelince: O cennettedir." "Ey insanlar, Said-i Nursi'nin ve Risale-i Nur'un nurunu size verdik ki, o nurla yolunuzu aydnlatasnz." "Allah, Said-i Nursi'nin Szler adl Risalesi ile, ihkak hak edecektir." "-Said-i Nursi'nin ve Risale-i Nur'un karsnda olanlar, Said-i Nur-si'de ve Risale-i Nur'da bulunan Nur'u azlaryla sndrmeye alrlar. Oysa Allah bu Nur'u daha da parlatacaktr." "Kim Risale-i Nur'a yaprsa, kopmasna imkn bulunmayan bir kulpa yapm olur." "-Bu derin manalar, ancak Said-i Nursi ve onun gibi bilginler kavryabilir." "Ey insanlar, size Rabbnzdan bir burhan geldi. Risale-i Nur geldi. Ve size ak bir nur indirdik." "Said-i Nursi ve onunla birlik olanlar yle kimselerdir ki, onlarn nurlan, nlerindekilere ve yanlarndakilere de
108

salr." "Biz Kur'an', Risale-i Nur'u M'minlere bir ifa ve Rahmet olarak indirdik." Kimi yerde de dorudan doruya seslenmi ve yle demitir: "Ey Said-i Nursi, sana Fatiha gibi bir kitap verdik." "Ey Said-i Nursi, de ki Rabbn beni hidayete erdirdi ve doru yola iletti." "Ey Said-i Nursi, senden yz evirirlerse de ki: Allah bana yeter!" demi. Allah'n ayetleriyle byle buyurduunu kim iddia ediyor? Tabii Said-i Nursi. Peygamberimize hangi ayetlerle seslenilmi ve Peygamberimiz hakknda neler buyurulmusa, Said-i Nursi'ye de yle seslenilmi ve yle buyurulmu. Peygamberimize Kur'an- Kerim mi indirildi. Said-i Nursi'ye de Risale-i Nur indirilmi, Peygamberimiz bir nur mu tayordu Peygamberlie alamet olarak? Said-i Nursi de bir nur tayormu. Peygamberimiz, aydnlanmalar iin M'minlere Kur'an- Kerimi mi gsteriyordu? Said-i Nursi de Risale-i Nur'u gsteriyor: Peygamberimiz, Kur'an- Kerim iin: "-Bu benim deil, Allah'ndr" m diyordu? Said-i Nursi de ayn iddiada bulunuyor; o da: "-Risale-i Nur, benim deildir. Ben de Risale-i Nur'dan ders alyorum. Ben sadece Risale-i Nur'un bir tercmanym" diyor. Kur'an- Kerim ifa ve rahmet olarak m nitelenir, ayetlerde. Said-i Nursi de ayn ayetleri alarak; bu ayetler, Risale-i Nur'un da ifa ve rahmet olduunu anlatyor. Grlyor ki, Said-i Nursi, aktan peygamberliini ilan etmiyor ama, en sahte peygamberden daha byk bir sahtekrlkla peygamberimizi taklit etmeye yelteniyor. Said-i Nursi ve kitab hakknda Peygamberimiz ne demi: "Sen de kitabn da, bir mcedditsiniz. Bir din
109

yenileyiisiniz" Peygamberimiz aynen byle dememi ama, bu anlam kanlyormu. Kim bu iddiada bulunan? Yine Said-i Nursi. Abdulkadir Geylni ne demi Said-i Nursi ve kitab hakknda: "-Sen zamann Abdulkadir Geylnisi olmalsn ey mridim Said-i Nursi! "-Ben Mridim Said-i Nursi'nin koruyucusuyum! "Sakn korkma! "-Risale-i Nur'u oku ve herkese akla!" Kim bu iddiay ileri sren? Yine Said-i Nursi. mam- Rabbani ne demi Said-i Nursi hakknda: "mam- Rabbani'nin mektuplarndan o iki mektup, bana ald. Babamn ad Mirza olduu iin, Mirza Bedizzaman'a mektup yazl grdm. Bu mektup bana yazlm gibiydi." te mam- Rabbani de bu ekilde iaret etmi Said-i Nursi'ye, Said-i Nursi'nin babasnn ad Mirza olduu iin, Mirza Bedizzaman'a mektup diye yazm. Bunu syleyen kim? Yine de Said-i Nursi. Bir an iin diyelim ki, btn bunlar dorudur. Yine Said-i Nursi ve Risale-i Nur, gerek ayetlerde, gerek hadislerde, gerek ulu kiilerin szlerinde vardr ve gelecek insanlara haber veriliyor. Evet bir an iin haydi olabilir diyelim. Peki Said-i Nursi, bunu herkese ilan etme gereini neden duyuyor? Bir insan kendisini: "-Bakn ey insanlar! Ayetlerde hadislerde, ulu kiilerin szlerinde benden ve eserimden sz ediliyor. Ben ve eserim iin nurdur, Rahmettir deniliyor. Benim ve eserimin meziyetleri gelecek nesillere duyurulmak isteniyor" diye tantrsa, onda "hlas" denen ey kalr m? O adam, riyakr, stelik
110

yalanc bir riyakr olmaz m? te Said-i Nursi byle bir adamdr. Peki Said-i Nursi, Allah'tan, byk gnah ilemi olmaktan korkmuyor mu? Allah'n ayetlerini kendi keyfince nasl yorumluyor? Peygamberimiz ve Kur'an- Kerim hakknda olan ayetleri, kendi ve kitab hakkndaym gibi nasl gsteriyor? Kendini yceltmek ve kutsallatrmak uruna, din dmanlarnn bile yapmaya cesaret edemedikleri bir eyi yapmaya nasl cret edebiliyor? Sonra gerek Peygamberimizi, gerek ulu kiileri, sahtekrlna nasl alet ediyor? Bu kadar gnah nasl ileyebiliyor?., diyeceksiniz. Said-i Nursi'ye sorarsanz, o, bu kadar gnah ilemeyi bir kahramanlk olarak gsterir size. Bakn ne diyor? "-Keramet sahibi kerametini yazmaz demiler. Ben de onlara cevap verdim ki, bu benim deil Risale-i Nur'un kerametidir. Risale-i Nur ise Kur'an'm maldr, Kur'an'm tefsiridir., dedim."1 u szlerin acayipliine bakn! leri srd kerametler, kendi kerameti deil, Risale-i Nur'un kerameti imi. Risale-i Nur da Kur'an'm malym, Kur'an'm tefsiriymi. Kendi samalklarn Kur'an'a mal etmek gibi, Kur'an'a kar en byk saygszl gsteren bu adama sormak gerek: "-Risale-i Nur dediin samalklar ykl kitabn, aslnda Kur'an- Kerimin bir tefsiri olamaz. nk Kur'an Kerim, bandan sonuna dek bir btndr. Senin samalklar dolu kitabn ise, yalnzca birka surenin ayetlerini tefsir eder. Bu tefsirler de ne hadislere, ne geen m-fessirlerin tefsirlerine, ne de bilim gereklerine uyar. Gerek bu olduu halde, diyelim ki senin kitabn da Kur'an- Kerimin bir tefsiridir. Peki teki tefsirlere kar zellii ve stnl nedir ki, bu kitabn birok kerametleri olduunu iddia ediyorsun; stelik onu, Kur'an'a,
111

Allah kelamna mal etmeye kalkyorsun? Her rasgelen de aym eyi yapsa, senin gibi, yazd kitabn, birtakm kerametlerle ileri srp, Kur'an'a mal etmeye kalksa sonu ne olur, bu iin iinden nasl klr? Kitabn layk olmad mertebeye kararak, aslnda kendini satm olmuyor musun?" Said-i Nursi, buna; byk bir kahraman edasyla u karl veriyor: "Bu eit kerametler yazlmasayd daha mnasip olurdu. Fakat bu kadar snrsz muarzlar, bu kadar ok ve gl dmanlar karsnda az ve zayf olan bizler'e, kuvve-i maneviye, gaybi imdat, yiitlik, sebat ve metanet vermek iin kesin bir mecburiyet oldu; ben de yazdm. Bu tutumum, benim benliime, bbrlenme ve kendini satma biiminde bir hl verse ve benim manen dp yuvarlanmama (Dinden, imandan uzaklamama) yol asa da, yine nemi yok; bu hizmet, yani iman ehlini mutlak dalaletten kurtarmak urunda, gerekirse hem dnya hayatm, hem' de ahiret hayatm feda etmeyi, bir saadet bilirim. Binlerce dost ve kardelerimin cennete girmeleri iin, cehennemi kabul ederim."2 Grdnz m kahraman? Kendisini satmasnn, kendisini ve kitabn kerametli gstermesinin nedeni, dmanlar karsnda, taraftarlarna g, sebat ve metanet ver-mekmi. Taraftarlarn yiitletirmek istemesiymi. Kendini ve kitabn verek bbrleniyormu ama, niyeti kt deilmi. man ehlini dalaletten kurtarmak istiyormu. Bunun iin gerekirse, "Sukut" etmeye, yani iman ve din noktasndan dp yuvarlanmaya bile razym. Dostlar ve kardelerinin, yani Nurcularn cennete girmelerine karlk, cehenneme girmeye hazrm ve bunu bir saadet sayarm. Bir kere; iman ehli olanlarn "dalaletten" kurtulmalan diye
112

bir ey sz konusu olamaz. nk "man" ile "Dalalet" birleemez. Yani, bir insan ya "man" izgisinde olur; ya "Dalalet" izgisinde. yleyse; "man ehli"ni "Dalalef'ten kurtarmak, emin bir caddede olan kimseyi, var olmayan bir uurumdan kurtarmak gibi, hibir anlam tamaz. Saidi Nursi'nin, "man ehli olanlar"a seslenerek: "-Hey ben sizi dalaletten kurtarmaya abalyorum!" demesiyle; herhangi bir kimsenin, ortada hibir tehlike yokken dosdoru yollarnda yryp giden insanlara barp: "Ey yolcular, ben sizi uurumdan kurtarmaya alyorum. Ne yapyorsam bunun iin yapyorum. Bu uurda her eyi gze almaya razym" demesi arasnda ne fark vardr? Kahramanln bundan daha ucuzu olabilir mi? Diyelim ki, birileri dalalettedir de, Said-i Nursi, onlar kurtarmaya ynelmi bulunuyor! O zaman unu sormak gerekir: nsanlar "dalaletten" kurtarma yetkisinin, Hazreti Muhammed'e bile verilmedii belirtiliyor. Kur'an- Kerim'de, hem de yalnzca bir ayette deil, birok ayetlerde, birok surelerde bu durum, aka ilan ediliyor. Bir ayetin anlam yledir: "-Ey Muhammed, sen istediklerini dalaletten kurtarp, hidayete iletemezsin. Ancak Tanr istedii kimseleri hidayete ulatrabilir." Bir ayette de yle buyuruluyor: "-Allah kimleri dalalette brakmsa, yani kimler dalalette kalmay hak etmilerse, onlar, Allah'tan baka kimse hidayete ulatramaz." Durum byleyken nasl oluyor da Said-i Nursi, dalalette olanlar kurtarma yetkisini ve gcn kendisinde buluyor? Yoksa kendisini, Peygamberlerden, Hazreti Muhammed'den daha m stn gryor? Sonra Said-i Nursi, kendisinin dalalette olmadn, kesin olarak nasl bilebiliyor da bakalarn kurtarmaya yetleniyor? Kur'an- Kerim'de: "Eer kendiniz, hidayette
2 Ayn kitap, s.4-5.

113

iseniz, dalalette olanlarn durumlarndan size zarar gelmez" buyurularak, sahte kurtarclk rolnde olanlarn kstahlklarna meydan verilmezken; Said-i Nursi hl bu kstahl nasl yapabiliyor? Ve Said-i Nursi bakalarn kurtarmaya kalkarken kendini kurtarmay neden dnmyor? Yani "hiret" diye bir eyin varlna ve cehennemin korkunluuna inanyorsa; o ahiret hayan nasl "fed" ediyor? Korkunluuna ramen, cehennemi nasl gze alyor? Tann'ya ve Tann'nn azabna meydan m okuyor yoksa? Bu meydan okuyuuyla "Kfr"e dmyor mu? stad, "Kfre Dmek"ten falan korkmuyor. O, sadece "man ehlini, dalaletten kurtarmaya" abalyor (!) Said-i Nursi, yukarda grld gibi; riyakrlk ettiini, kendisini sattn, gsteri yaptn itiraf ediyor kimi yerde. "Evet gsterie sapm, bu yzden de, byk gnaha girmi, sukutumu hazrlam oluyorsam da, maksadm; kt deildir." diyor. Ama kimi yerde de gsteri yaptn inkr ediyor. "hlas" sahibi olduuna, herkesi inandrmaya alyor. rnein kitabnda yle diyor: "Bu iaretler, (yani Kur'an- Kerimde, kendisinden ve kitabndan sz ettiini ileri srd ayetlerin iaretleri) ve evliyann imal haberleri remizleri, beni her zaman hamde, kre, kusurlarmdan dolay istifar etmeye sevk etti. Hibir zaman, hibir dakika, nefs-i emmareme vnme ve bbrlenme olacak biimde bir benlik vermedi. Bunu size, gzleriniz nnde geen yirmi yllk yaaymla sbatlarm."3 Evet yaayn ve yazd, yazdrd eyleri gz nnde tutarak hkm vermek gerek, ama bunu gz nnde bulundurduumuz zaman; belki de gelmi gemi insanlarn en riyakr, en vngen ve bbrgeni olan bir
2 Ayn kitap, s.4-5.

114

insan karmza kyor. Kendine kutsallk verdirtmek iin, Kur'an- Kerim ayetlerinde kendinin ve kitabnn sz edildiini ileri sren bu adam deil mi? Kendisini "Bedizzaman" (Zamann Harikas) diye tantan, ancak yz ylda bir kez gelebilecek bir deer olarak ilan eden, sanki Cebrail'le konuuyor da vahiy alyormu gibi "-Bana ihtar edildi!", "Burada szm kesildi, daha fazla yazmama izin verilmedi. Kalp istiyor ki, u defineleri, u gizli olan hazineleri, lem'alar gstereyim. Ama ne yapaym ki makam kaldrmyor!" eklindeki szlerle kendisine olaanst nitelikler veren bu adam deil mi? Peygamberimizin ha-disleriyle, Hazreti Ali'nin kasideleriyle, "Evliya"larn, ulu kiilerin szleriyle; kendisinin ve kitabnn, gelecek nesillere haber verildiini iddia eden, iddiasn ispatlamak iin de Cifr dalaverelerine girien bu adam deil mi? Peygamberimizde bile bulunmayan "Dalalette olanlar kurtarma" yetkisi, kendisinde varm gibi kurtarclk ve ucuz kahramanlk gsterilerinde bulunan bu adam deil mi? Kendisine ve kitabna hizmet etmeyi en byk ibadet sayan ve bu hizmette kusur edenlerin "efkat tokatlar" yediklerini anlatan bu adam deil mi? Kendisini Peygamber, kitabm da Kur'an- Kerim mertebesinde gsteren szleri ve iirleri "-Kabul ediyorum!" diyerek onaylayan bu adam deil mi?4 Ktibinin yazd siyah mrekkebi beenmedii iin, bu mrekkebin birdenbire krmz bir renge girdiini yazan bu adam deil mi?5 Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gaybt (Arap harfleriyle teksir), s.45. Said-i Nursi, El Hccet-z-Zehra, s. 138-139; Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir),
2 Ayn kitap, s.4-5.

115

s.588-493. Ayn kitap, s.20. Kitabnn kerametiyle; yamurlarn yadn, yangnlarn, depremlerin ve teki felaketlerin nlendiini, kularn, ekirgelerin etkilendiini ve kitabnn gnahlara kefaret olduunu, kitab sayesinde mutlaka cennete girileceini ne sren bu adam deil mi? Alim, hatta ok byk lim olmak iin kitabn okumann yeteceini, kitabndan ders alanlarn 1 yl iinde zamann en byk, en hakiki bilgini olacaklarn, 5-10 yl okumaya karlk Nur medreselerinde 5-10 hafta okunduu zaman ayn sonucun alnabileceini ilan eden bu adam deil mi? Kitab daha yazlp meydana gelmeden nice yllar nce, kyllerinin (Nurs kynden olanlarn), hatta kylerine yakn yerdeki kasaballarn, kitabn yazlacan ruhen sezdiklerini ve bu yzden bbrgen, gururlu davrandklarn, ayn durumun 10 yandayken kendisinde de var olduunu, kitab sayesinde Nurs ky ile btn Krdistan'n "ftihar" ettiini hikye eden bu adam deil mi?6 Faytonla gezerken, 2-3 yandaki ocuklara bile etkide bulunduunu ve bu ocuklarn, faytonun arkasndan kotuklarn, elini pmeye altklarn, ocuklar faytonun altna dtkleri halde kendilerine hibir ey olmadn kitabnda anlatan bu adam deil mi? Dnya Sava srasnda kendisine 3 kurun isabet ettiini, de lecei yerine isabet ettii halde hibir ey olmadn, kurunlarn tesir etmediini bbrlenerek ifade eden bu adam deil mi?7 Medreselerde ancak 10 ylda okunabilen ilimleri, 3-4 ayda harika biimde okuyup rendiini syleyen ve yazan bu adam deil mi?8
2 Ayn kitap, s.4-5.

116

"ngiltere'nin en yksek bilim kurulu eyhlislmlk'tan 6 soru sorup cevap istediinde: 6 soruya, 6 kelime'yle, son derece beenilen bir cevap verdiini", gerek Avrupa filozoflarna, gerek stanbul Ulemasna ve gerek okulda yetimi herkese meydan okuduunu ve herkese kar stn ktn anlatan bu adam deil mi?9 Btn bunlara "vnme" ve "kendini satma" denmeyecekse; peki "vnme" ve "kendini satma" diye neye denir? Said-i Nursi, Emirda Lahikas, s.46-48. Said-i Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gayb (Arap harfleriyle teksir), s.151-153. Ayn kitap, s. 163-164. Said-i Nursi, Lem'alara Risalesi, s. 162-163. Evet Said-i Nursi'nin yaayn, durum ve tutumlarn, yazdklarn ve yazdrdklarn gzden geirdiimiz zaman adam bu ekilde meydana kyor ve tam bir riyakr, vnme hastas ve gsteri budalas olduunu ortaya koyuyor. Onun kendisi istedii kadar inkr etsin; istedii kadar: "-Hayr ben ihlas sahibiyim!" desin, gerek olan budur. Baka trl sylemeye imkn var m? Yaayn ahit gsteriyor; yaay da, hatta kendisine ait her eyi de, durumun byle olduunu, ak seik ispatlyor. Said-i Nursi ikiyzl bir kiidir. Ve ikiyzlln, bir bakma kendisi de itiraf eder. nk Said-i Nursi, kimi yerde "Eski Said" diye sz eder kendisinden, kimi yerde de; "Yeni Said" diye sz eder. Kimi samalklarnn farknda olduu zaman, "-Bunu eski Said sylemitir!" diye mazur gstermeye alr kendisini, Riyakrlklar, yapt gsterileri, siyaseti filan hep, "Eski Said'e mal eder. Ve bu ekilde sahtekrlklarn hafifletmeye, knanmaktan kurtulmaya alr. Kimi zaman da "Eski Said' diliyle
2 Ayn kitap, s.4-5.

117

konuma ihtiyacn duyar. Anlattklarm ve yazdklarn, "Eski Said" hviyetine girerek anlatr ve yazdrr. Kendisini mi vecek? "-Eski Said diliyle derim ki.." eklinde girer konuya, balar kendisini gklere karmaya. Siyasetten mi sz edecek? Ya da bakalarna amur mu atacak? Yine "Eski Said"in diline bavurur, yle anlatr anlatacaklarn, ksacas: Said-i Nursi'nin iki yz var. Bu yzlerden biri: "Eski Said", teki de, "Yeni Said"dl. Saidi Nursi hangisine ihtiya duyarsa o yzn kullanr. Said-i Nursi, saf Mslmanlara kendisini "ihlasl" olarak gstermek iin ok eitli numaralara bavurur. Bakarsnz kitaplarnda yer yer "ihlasl olma"nm meziyetlerini anlatr, "ihlasl olmak yle iyidir, byle gereklidir" der. Hatta, ihlasla ilgili bal bana bir de Risale yazmtr. hlas Risalesi adn verdii bu Risale'yi, Nurcularn ou ezberlemitir. Ama btn bunlar, riyakrl rtme abasndan baka bir ey deildir. nk Said-i Nursi, belki de hibir riyakrn yapmad kadar kendini stn gstermeye alm, bunun iin birok eyler uydurmu ve yine bunun iin birok uydurmalara bavurmu, keramet gsterilerinde bulunmutur. Hatta Said-i Nursi'nin ihlasnda bile, "Riyakrlk" ar basar iyi dikkat edilirse. rnein: Risale-i Nur'u kendisine deil de, Kur'an'a. mal ederken, sanr msnz ki, "hlas"ndan, alakgnllnden bu tutumu gsteriyor? Elbette ki, hayr. Kitabn Kur'an- Kerim'e mal ediyor ki, onu daha rahat gklere karabilsin. Onun "Gkten inmi olduunu" daha rahat syleyebilsin. Ona daha rahat kutsallk verebilsin. Ona bir kere kutsallk verdirtmeyi baard m, artk kutsallk alma sras kendisine gelecektir. Biliyor ki, kitabnn kazanaca stnlkte kendisinin de pay
2 Ayn kitap, s.4-5.

118

olacaktr. Daha dorusu, en byk pay kendisi alacaktr. "-Byk stad" diye anlacaktr. "Bedizzaman, zamann harikas" diye anlmaya hak kazanacaktr. "Said-i Nursi Hazretleri" diye dillerde dolaacaktr. Bu durumu, kendisi de itiraf etmek zorunda kalyor. "-Bir neferdim ama, Mirlik Hizmeti gryorum" diyor. Yani aslnda bir "Er"mi ama; sonradan "Generallik" makamn alm. Nasl alm bu makam? Tabii, kitabnn kutsallatrlmas yoluyla, kim vermi bu makam? Tanr m? Tanr'nn Said-i Nursi'ye manevi Generallik rtbesini, ya da general yetkisini verdiini kim bilebilir? Elbette ki, bilinemez. yleyse kim vermi bu makam stad'a? Bu soruya verilecek en uygun karlk u olabilir: "-Generallik Makamn, nce Said-i Nursi kendi kendine vermi; sonra da Nurcular, onaylamlar bu makam." Said-i Nursi'nin Risale-i Nur'u Kur'an'a. mal etmesindeki amac da ite buydu? Said-i Nursi'nin Kur'an- Kerim'e mal ettii Risale-i Nur, gerekte nasl bir kitaptr? imdi biraz da bunun zerinde duralm: b) Risale-i Nur Risale-i Nur, gerekte ilmi olmaktan ok uzak bir kitaptr. Neden derseniz: Risale-i Nur'da. ilmi hatalar, alabildiine oktur. Hemen her konusunda ilmi yanlla rastlamak mmkndr. Hem din ilmi ynnden yanllklar vardr; hem de msbet ilim ynnden. Birka rnek vermeyi faydal grmekteyim: Szler adl risalenin "Onbeinci sz" adl blmnde ayeti ele alnyor ve izah edilme)e allyor. Ayetin
2 Ayn kitap, s.4-5.

119

Trke anlam yledir: "-Andolsun ki biz, dnya gn, kandillerle ssledik ve eytanlara birer talama kldk onlar." Bu ayetin yorumu yaplrken yle giriliyor konuya: "-Ey kozmorafyann ruhsuz meseleleriyle zihni darlaan ve akl gzne inen, u yetin byk srrn, o skm zihinde yerletiremeyen mektepli efendi! u yetin semasna yedi basamakl bir merdivenle klabilir." eklinde yksekten atan, stelik bilimi ve bilim renmeye alanlar kmseyen bir slptan sonra unlar anlatlyor: "Birinci basamak: Hakikat ve hikmet ister ki: Yer gibi, gklerin de kendisine gre sakinleri bulunsun. eriat dilinde bunlara melekler ve ruhaniyet ad verilir. Evet hakikat bunu gerektirir. nk yeryz, kk olduu halde, canl ve uurlu yaratklarla doldurulmutur. Bu aka gsterir ki, ihtiaml burlar sahibi ve ssl saraylar durumunda olan gkler de, canl ve uurlu yaratklarla doludur... "Kinat, sayya snra gelemeyen sslerle sslemi ve saysz gzelliklerle bezemi olmas, dnenler ve takdir edenler ister, her gzellik bir k ister, yenen iilen eyler, a olanlara verilir. Oysa; yeryzndeki insanlar ve cinler, u snrsz grevi yapmaya, bunca eyleri ibretle incelemeye ve bu kadar geni kulluk grevlerini yerine getirmeye yeterli deildir. nsanlar ve cinler yeterli olmak yle dursun; dnme ve yapma grevlerin milyonda birini ancak yerine getirebilirler. yleyse; bu snrsz ve eitli grevlerin, ibadetlerin yerine getirilebilmesi iin, snrsz melekler ve eitli ruhaniyetler gereklidir. Birinci basamak'ta ite bunlar anlatlyor. Burada zet olarak demek istenen udur:
2 Ayn kitap, s.4-5.

120

"-Kinat dnmeye, kavramaya, Tann'nn buyruklarn ve eitli grevleri yerine getirmeye; insanlar ve cinler yetmez. Bunun iin, baka varlklar da gereklidir. te bu varlklar, melekler ve ruhaniyetlerdir." Bu anlat biimi, ne akla uyar ne de dine uyar. Neden akla uymad aktr. Hibir akl, meleklerin ve ruhaniyetin varlna bu yolla ulaamaz. Bu, bir. kincisi, dnyamzdaki uurlu yaratklarn dnda, grev ve sorumluluk yklenecek varlklar bulunacam akl kabul etmez. Melekleri ve ruhaniyetleri bu ekilde ispat etmeye kalkmann neden dine uymadna gelince: Kur'an- Kerim'de, Tanr'ya ibadet iin yalnzca insanlar ve cinlerin yaratld belirtilir; yani ibadet sorumluluu, yalnzca insanlara ve cinlere yneltilir. Btn sorumluluklar (emaneti) yklenen varln da insan olduu aklanr. Bir ayetin anlam yledir: "Biz grevlerin sorumluluunu (Emanet'i), gklere, yeryuvarlana, dalara (Her eye) sunduk. Ama bunlar, sorumluluu yklenmekten kandlar. Korktular. Sorumluluu, insan yklendi." Demek ki, dnme, kavrama ve grev yapma sorumluluu altnda bulunan, melekler, ruhaniyeti olanlar falan deil; yalnzca insandr; insanoludur. "Melekler yok mudur?" diyeceksiniz. Elbette vardr. Ama ispat, bu kitaptaki gibi yaplamaz. Bu ispatn, hibir ilmi, akli ve dini deeri olamaz. Bu ispat biimi, hibir eye deil, olsa olsa "ikembeye" dayanr. "kembe"den rastgele atlmadr bu. stelik bu ispat biimiyle, meleklerin varl konusunda kalplere phe bile drlebilir. nk bir ispat biimi, inandrc olmazsa, ispat edilmeye kalklan eyle ilgili olarak zihinler
2 Ayn kitap, s.4-5.

121

bulandnlm olur. Ka yapalm derken gz karlm olur. "-nsanlar, cinler ibadet iin kfi gelmiyormu da, meleklerin vb.nin varl o yzden zaruri imi." Bunu hangi mank kabul eder? Byle bir iddiaya karlk demezler mi ki; "-Tanr kendisine ibadet edilmesine o kadar muhta mdr? O kadar m ihtiyac vardr ki, bir ksm varlklar ibadet etmeye yetmiyor da, baka varlklar yaratmak zorunda kalyor?" Gerekte, ibadet eden hibir varlk olmasayd bile, yine Tanr ihtiya duymazd. nk O, ihtiyal olmaktan aridir. nsanlar, ibadetlerine muhta olduu iin deil; istedii iin (yle murad ettii iin) yaratmtr. badet sorumluluunu insanoluna vermitir ama, ihtiya duyduu iin vermemitir. yle diledii iin vermitir. teki "Basamak"lada. da ayn soydan samalklara, yanllklara bol bol rastlanr. "ikinci basamak"ta bakn ne bilgilikler taslanyor: "Zemin ile gkler, bir hkmetin iki lkesi gibi, birbiriyle ilgilidirler. Aralarnda nemli balantlar ve ilemler vardr. Yeryzne gerekli olan k, scaklk ve bereket gibi eyler, gkten geliyor, yani gnderiliyor. .. Melekler de gkten yeryzne geliyorlar. Gzle grlr gibi kesinlikle anlalyor ki; yeryzndekilerin gklere kmalar iin bir yol vardr. Evet nasl herkesin akl, hayali, baklar ge gidiyor. Onun gibi arlklarn brakan peygamberlerin ruhlar, velilerin ruhlar, lenlerin ruhlar, Tanr izniyle oraya giderler. Elbette temsili bir ceset giyen ve ruhlar gibi hafif olan dnyallar da, havaya ge gidebilirler."10 Kitapta bu szlerle ne anlatlmak istendii belli deil. Ama yle zetlenebilir: "Gkle yer arasnda bir balant var. Onun iin gktekiler,
2 Ayn kitap, s.4-5.

122

yeryzne, yeryzndekiler de gklere kabilirler. Yalnz gklere kabilmek iin - ruhlar gibi hafif olmak gerekir." Bu ileri srlenlerin ciddilikten ne kadar uzak olduunu belirtmeye gerek var m? Yerle gk arasnda bir balant, gidilip gelinebilecek bir yol varm. O yoldan gidilirse ve ruhlar gibi de hafif olunursa, ge -kabilirmi. nce sormak gerek: Gkle kastedilen nedir? Uzay m, ay m, gne mi, yldzlar m? Kitapta; "Gk'le, "Yer" "bir hkmetin, iki lkesine" benzetiliyor. Bu ne biim benzetmedir? Uzayda, kk bir yer yuvarla bir yana, teki gezegenler, saylmayacak kadar ok ve byk olan yldzlar, gne bir yana konulup iki lkeye benzetilebilir? Gerek o ki; Said-i Nursi'nin kafasnda "Gk" diye bir varlk biimlenmi. O da tutmu, dnyay bir yana; o mevhum varl da bir yana koyup karlatrm ve bunlar bir hkmetin iki lkesine benzetmi; ne yapsn, adamn uzay konusunda ve uzayda nelerin bulunup bulunmad hakknda bir bilgisi yok ki, byle bir benzetmenin komik olacan kavrayabilsin de kitabna koymasn. Sonra yine sormak gerek: "Yerle gk arasnda bir balant olduunu, gidilip gelinebilecek bir yol bulunduunu, bu yoldan ge klabileceini, ama bunun iin nhlar gibi hafif olmak gerektiim" ileri sryorsun. Peki gklere ykselen uzay aralar frlatlyor. nsanlar belirli aralarla uuyor. Aya kyor, teki yldzlara kmaya alyor. Bunlar gkle yer arasnda bulunduunu ileri srdn yoldan m kyorlar ve ruhlar gibi hafif olduklan iin mi kabiliyorlar? Said-i Nursi bir gn aya klabileceini ve teki yldzlara kmak iin de hazrlklara giriileceini nereden bilecekti? Evet bunu bilemezdi ama; ukalaca iddialar ileri srmemeye dikkat etmeyi de bilemez miydi? Kitabn rnek olarak verdiimiz blmnn "nc basama 'nda da unlar yazl: "Gn skut ve skneti,
10 Said-i Nursi, Szler Risalesi, s. 145.

123

dzeni ve dzgnl, genilii ve aydnlk oluu gsterir ki; gn sakinleri, yerin sakinleri gibi deildir. Gn btn ahalisi, itaatldrlar. Ne buyrulursa onu yaparlar. tiip kakmay, kavga ve tartmay gerektiren bir durum yoktur orada. nk gkllerin lkeleri geni. Yaratllar temiz, kendileri susuz, makamlar sabittir. Ama yeryznde ztlar toplanm. erliler, hayrllara karm. Onun iin ilerinde tartmalar balam. elimelere, ekimelere dlm. Snavla, yarlar olmu. Bu yzden ilerlemeler ve gerilemeler ortaya km..." Bu satrlar okuyanlardan kimileri, belki de ilk bakta "bunlar yazan adam, ne bilgili bir adamm" derler. Zaten Said-i Nursi de byle densin diye, ne aklda ve bilim alannda, ne de dini kaynaklarda yeri olmayan bu deli samalarn birer hikmetmi gibi yazm kitabna. Manta bakn siz!.. "Gklerde dzen ve dzgnlk varm da, onun iin gkte olanlarn itaatli olmalar gerekirmi." Baka bir deyile: "Gktekilerin itaatli olular, gklerin dzenli ve dzgn oluundan ileri geliyormu." imdi soralm: Gklerin yaratlnda dzen ve dzgnlk var da dnyann yaratlnda bu yok mudur? Yeryznde bulunan canl ve cansz yaratklarn hepsinde; olularnda, biimlerinde, hatta en kk zerrede, bir atom'da akllara durgunluk veren bir dzen bulunmuyor mu? yleyse gklerin zellii nedir? Sonra u samala bakn: "Gkler geni bir lkeymi de onun iin gkller, anlamazla d-myorlarm." Yani, gkler o kadar geni olmasaym bir de gktekiler masum ve temiz olmasalarm, onlar da dnyallar gibi anlamazlklara derlermi. ocuklara anlalan masallar bile bu kadar ciddilikten uzak deildir, denebilir. Gelelim "drdnc basamak"a: Bakalm bu "basamak"ta ne bilgilikler taslanm:
124

"Yce Allah'n trl hkmler, eitli unvanlar ve adlar vardr. Mesela: Peygamberin arkadalar safnda, kfirlerle savamak iin melekleri gndermesini gerektiren ad ve unvan hangisiyse, o ad ve unvan gerektirir ki; meleklerle eytan arasnda sava bulunsun. Ve gklerin hayrllar ile, yerlerin erlileri arasnda sava olsun. Yce Allah, bir emir ve barla onlar yok etmiyor, 'herkesin rabb' unvan, 'hakim' ve 'mdebbir' adlaryla bir snav ve karlama alan ayor..." Ksacas: "Yce Allah'n unvan ve adlar dolaysiyle: Melekler ve eytanlar arasnda sava olmas gerekiyormu." Peki ama, Yce Allah'n sava gerektiren ad ve unvan var da bar gerektiren ad ve unvan yok mudur? Sonra mademki ii yapan, eyleyen Tanr'nn kendisi deil de; adlan ve unvanlardr; yleyse bir ad ve unvan bir trl, bir baka ad ve unvan da baka trl ey gerektirirse durum ne olur? Her ey altst olmaz m? stelik Tann'nn ad ve unvanlar arasnda da atma meydana gelmez mi? u soru da akla gelebilir: Sava gerektiren Tann'nn ad ve unvanlar ise, savan sonu gelir mi? Elbette ki, sonu gelmez. nk Tann'nn ad ve unvanlan hibir ekilde ve hibir zaman kaydyla snrlanamaz, sonu gelmeyen bir sava, nasl bir imtihan vasfn alabilir? stelik, Tann'nn ad ve unvanlan meleklerden yana olduuna gre, savatan meleklerin galip, eytanlann yenik kmalarndan baka bir ihtimal dnlemez. yleyse bu savaa nasl bir snav anlam verilebilir? Byle adaletsiz bir yanma snav olabilir mi? imdi de "beinci basamaa" bakalm: "Mademki, yerden ge, gidip gelme var. Gk'ten de yere inip kmak oluyor. Yerin nemli malzemeleri oradan gnderiliyor. Ve mademki temiz ruhlar gklere gfdiyorlar. yleyse pis ruhlar da temiz ruhlar taklit ederek gk
10 Said-i Nursi, Szler Risalesi, s. 145.

125

lkesine gitmek isteyecekler. nk vcuta, onlar da hafiftirler. "Altnc basamak"ta, "yukar kmak isteyen kt ruhlarn, hatt insanlar ve cinlerin zerine ateli demirler ve dalar byklnde yldzlar atlaca", "yedinci basamakta" da "gklerde nbetiler ve bekiler bulunduu, bu nbeti ve bekilerle, kt ruhlar eytanlar arasnda etin sava olaca" anlatlr. Ve gya bu "izah"larla: ayetinin yorumu yaplr. Sayfalar dolusu bo szler, adal, mulam ifadeler, mantksz ipsiz sapsz eyler niye mi sralanr? Ayetin hikmetlerini aa karmak iin deil, Said-i Nursi'nin kendisi de belki az ok bilir ki; bu deli samalar ayetin hikmeti olamaz. Bunlarn sralanndaki tek ama: Yazarnn, ok "lim" bir kii olduu hissini vermektir. "Bunlar yazan ne byk bir mmi, neler biliyormu!.." desinler diye yazlmtr bunlar. Risale-i Nur'un hangi risalesini ele alrsanz aln; hepsinde hemen hemen birbirinin ayn olan blmlere ayrlm byle deli samalanyla karlarsnz. Bunun ad da: "Kur'an'n yirminci yzyldaki en byk tefsiri" oluyor. Ve bu deli samalan da "Kur'an'a. mal ediliyor." iktisat Risalesi diye bir risale vardr. Acaba amzn iktisat bilimi mi? Hangi iktisat anlatlyor bu risalede acaba? Bu risalenin, yle ilimle falan ilgisi yoktur. Gene Said-i Nursi'nin o dar ve samalklar imal eden kafasndan doma eyler bulursunuz bu risalede. rnein bu risalede; tatma duyusu, bedenin kapcs; mide de bedeni yneten bir efendi olarak gsterilir. Yani bedeni beyin deil de, mide ynetirmi Said-i Nursi'ye gre!.. Yine Said-i Nursi'ye gre; bedende bir ihtilal'e meydan vermemek iin kapc durumunda olan tat alma duyusunun bulunduu
126

yere, yani aza pek tatl gelecek eyler vermemek gerekirmi. Fazla bahi alrsa, ihtilalcilere yol verirmi, o zaman da bedende ihtilal meydana gelirmi. Onun iin baklava gibi tatllar yerine, peynir, yumurta gibi eyler yenmeliymi. Tatlnn verecei gdadan daha fazlasn baka maddeler de salarm, stelik tatl olmayan eyler yenirse, fiyatlar daha az olduu iin daha "iktisatl" olurmu. Her ne durumda olunursa olunsun, "tat alma duyusu"na ho gelecek eyler vermemeye son derece dikkat edilmeliymi. Ona ho gelen eyler verilirse, hem bedende ihtilal meydana gelirmi, hem de insan "iktisaftan ay-nrm. Ama kii eer, "ermilik" derecesine varmsa, o zaman ok lezzetli yemekler de yiyebilirmi. stad, buna bir de delil gsteriyor, yle bir hikye anlatyor: "Abdlkadir Geylni'nin mritlerinden bir gen varm. Bu gen yal bir annenin tek oluymu. Annesi onun zerine titrermi. Gelin grn ki, gen; 'riyazet' yaparm. Yani kendine eziyetli bir yaay biimi uygularm. Az yermi, az iermi. Bile bile skntlara girermi. Bu yzden ok zayf dm. Annesi dayanamam bu duruma. Kalkm, Abdlkadir Geylni'ye durumu anlatmaya gitmi. "Abdlkadir Geylni'nin huzuruna varnca, kadncaz arm. Bakm ki, oluna 'riyazet' yapmasn buyuran zatn nnde bir tavuk kzartmas var. Ve eyh itahl itahl tavuk yiyor. Kadn hemen bir kta bulunmu: Bu nasl eydir ki sen olumun riyazet yapmasn sylerken ve olum evde kuru ekmek yerken, kendin tavuk kzartmasyla besleniyorsun? demi. Kadn daha sonra, olunun alktan lmek zere olduunu anlatm Abdlkadir Geylni'ye. "Bunun zerine Abdlkadir, yemekte olduu tavua: '-Ey tavuk kalk ayaa!' diye seslenmi. Tavuk ayaa kalkm.
10 Said-i Nursi, Szler Risalesi, s. 145.

127

eyh bylece kerametini gstermi. Ardndan da yle konumu: "-Senin olun da bu dereceye gelirse, o da kzarm tavuk eti yemeyi hak edebilir."11 te Said-i Nursi! ktisat Risalesi adn verdii kitapta bunlar anlatlyor. Bu samalklarn adna "ktisat" diyor Nursi! Bu samalara gre: nsan "ermilik" derecesine varncaya dek "riyazet" yapacak, kendine eziyet edecek. Tatsz ve kuru eyler yiyecek. Bylece, tat alma duyusunu krletecek. Dolaysyla da beden ihtilalcilerine meydan vermemi olacak. Ama ne zaman ki "ermilik" derecesine varm; ite o zaman her eit besini alabilir. Kzarm tavua kadar her besinden yararlanabilir. Elverir ki, "keramet" gsterecek dereceye ulasn. Demek ki, bu dereceye ulancaya dek, insanlar "riyazet" hayat yaayacaklar. "Bir lokma bir hrka" yaants iinde bulunacaklar. te Said-i Nursi'nin Risale-i Nur'da. ortaya koyduu "ilim"ler bu soydandr. imdi dnelim; bu anlatlanlarn, yani Risale-i Nur'da yer alan bu safsatalarn, aklla "ilim"le badar yan var mdr? Tanr buyurmu mudur ki: "Siz ermilie ulancaya ve keramet gsterecek dereceye varncaya kadar, bedeninizin muhta olduu besinleri almayacaksnz. Aznza tatl bir ey koymayacaksnz!" "lim" demi midir ki: "-Tat alma duyusuna ho gelecek bir ey koymayn, yoksa bedenin ihtilalcilerinden rvet alr; bedeninizde ihtilal meydana gelir. Yani tatl eyler yemeyin! Yoksa salnz bozulur!" "lim" byle mi demitir? Yoksa: "Vcudunuzun birok besine ihtiyac vardr. Bu
128

besinlerden ihtiyac kadarn salamazsanz vcudunuz zayf der. Yani yetersiz bir beslenme, vcudun zayf kalmasna yol aar. Hatta onunla da kalmaz; Ruh saln zedeler." Evet "ilim" bunlardan hangisini sylemitir? Elbette ki, Said-i Nursi'nin Risale-i Nur'da ileri srdkleri gibi sylememitir. Demek ki, Said-i Nursi'nin "ilim" dedii eylerin, ilimle hibir ilgisi yoktur. Kendi kafasnn "mal" edip ortaya koyduu, kimi zaman da uradan buradan derledii samalklarn adna "ilim" demi ve Mslmanlara o ekilde yutturmaya kalkmtr. Risale-i Nur'un ilimle filan hibir ilgisi olmad halde, baz Nurcular, bu samalklar sepeti olan kitab "ilm" diye gstermek iin, byk bir aba gstermilerdir. Ama sonunda bir delil ortaya koyabilmiler midir? Delil diye ortaya koyduklar eyler vardr. Ama, hibirinde en kk ciddilik yan yoktur. Dilerseniz bir rnek verelim: Nurcularn "ok bilmi"lerinden bir Eref Edip var. Aslnda bu adamn Nurculuu savunurken bile samimi olduu phelidir. Eref Edip, "Risale-i Nur, muarz yazarlarn isnatlar hakknda ilmi bir tahlil" adl bir kitabnda, Risale-i Nur'un "ilmi"liini (!) ispatlamak iin bakn nasl bir delil ileri sryor: "Merhumun ilmi kudretini gsterecek 130 para eseri vardr. Bu eserlerde dini, ilmi mhim meseleler mevzuubahis olmutur. Ez cmle; Kur'an- Kerim'in nazm cihetinden krk vehile mucize olduu (iaratl'i caz), Peygamber-i slm'n Hak Peygamber olduunun 300 den fazla delil ile isbat (19. mektup), Harin ve hiretin tahakkukunun ilmen isbat (10. Sz), lemin ve insann yaratlnn hikmeti (11. Sz), uunat ve tasarrufat- ila1 1 Said-i Nursi, ktisat Risalesi. Sinan Matbaas, stanbul, 1959. s.24-27.

129

hiyyenin klli sfatlarnn tecelliyeti (16. Sz), nsan esfel-i sa-filinden, la-i Illiyyin'e sundu, muhatab ilh mertebelerine eriti, Ahsen-i takvim srrna mazhariyeti, (23. Sz), beyan ve belagat- Kur'aniyye'nin harikuladelii, (25. Sz), Mtekillimin ulemas arasndaki mnakaal meselelerin halli, (26. Sz), is-tihad'n kimler tarafndan yaplabilecei (27. Sz) cennet ve cehennemin isbat (28. Sz), nefs-i natkann mahiyet ve hakikati, atomun eski ad zerrenin faaliyet ve icraat (30. Sz), mirac ne-beviyenin hakikati, Semere ve faydalan (31. Sz), kinatn srlar (32. Sz), vahdaniyet-i ilhiyye (33. Sz)... daha bunun gibi yzlerce ilim ve din bahisler... Bu bahisler, yksek din ve ilm meselelerdir. Din ilmi hakknda ancak yksek vukufu olanlar bu meselelerde kalem yrtebilirler. Onun ilmi hakknda tarizde bulunanlar, bu ilimlerin elifinden bile haberleri yoktur; o sadece cehil iindedirler.."12 imdi bu ileri srlenler zerinde yle bir dnelim: Bir insann, 130 para eser yazm olmas, bu eserlerde u ya da bu konulara yer vermesi; o insann ilmi kudretini ve eserlerinin de ilmiliini ispat eder mi? Bu soruya kimse "Evet" diye karlk veremez. Vermez nk; u kadar, bu kadar sayda eser yazlm olmas deil; eserlerde anlatlanlarn doruluu, gereklii, ilmilii, yazarnn ilmi gc hakknda bir fikir verebilir ve ancak bu artla, eser iin "ilmidir" denebilir. Nursi'nin eserlerindeki eyler sama sapan eylerse, ele ald konular azna yzne bulatryor, bir sr bozuk cmleler iinde ipsiz sapsz eylerden baka hibir ey yazlmyorsa; o adamn ilmi kudreti olduuna ve eserlerinin de ilmiliine nasl hkmedilebilir?
12 Eref Edip, Muariz Yazarlarn snatlar Hakknda lmi Bir Tahlil. ebilrread Neriyat, stanbul, 1965, s.25.

130

Said-i Nursi denen adam, birok para eser yazmtr. Ama bu eserlerin iinde, ne ilme ve ne de akla, manta uygun eyler yazldr. Hemen hepsi, adamn dar grnn ve kck kafasnn ortaya koyduu, ya da menfaat ortakl eden Nurcularn "im" ettii eylerdir. stelik; 130 para denen eserlerin hepsi, birbirinin tekrar gibidir. Tekrarlar ayklasanz, kalnca iki kitap bile meydana gelmez. Ele alnan konular, unlarm, bunlarm. Onun iin "ilm" demek gerekirmi. (!) Eref Edip'in, Risale-i Nurlarda var olduunu yazd konular okudunuz. zin verirseniz burada yle bir soru soralm: Said-i Nursi kitaplarnn birok yerlerinde; eserlerini yazarken, yannda sadece bir Kur'an- Kerim bulundurduunu yazar. Yannda Kur'an- Kerim'den baka hibir kitabn bulundurmayan bir kimse ok nemli eyler iine alan bir ya da birok eser yazarsa; bugnn ilim dnyasnda, byle bir esere, ya da eserlere "ilm" denebilir mi? Elbette ki, denemez. Hatta yazar, ele ald konularn uzman, mtehasss bile olsa yine denemez. rnein: Kur'an- Kerimi ve slam ilimlerini ok iyi bilen bir tip doktoru, yannda aratrma ve incelemeyi gerektiren hibir malzeme ve hibir kitap bulundurmasa da, yalnzca Kur'an- Kerim'e bakarak tp alannda bir ya da birka eser yazmaya kalksa, bu doktorun yazaca eserler, ciddi bir deer tayabilir mi? yleyse Said-i Nursi'nin, Kur'an- Kerim'den baka bir eser bulundurmad halde, rnein; Atom konusunda yazd eyler nasl ciddi olabilir? Eref Edip de biliyordur ciddi olmadn, ama menfaati
12 Eref Edip, Muariz Yazarlarn snatlar Hakknda lmi Bir Tahlil. ebilrread Neriyat, stanbul, 1965, s.25.

131

iin bilmezlikten geliyor ve ciddi olmayan eylere kendini zorluyor. Bu kitapkta imkn bulsaydk ve sabrnz da ktye kullanmaktan kanmasaydk; Said-i Nursi'nin zerrelerden, Eref Edip'in yanl deyimiyle Atom'dan sz ederken, neler samaladna rnek verirdik. Burada, ama ok uzun, stelik akl ve mantktan uzak eyleri okutmaktan sklp, belki brakp geecektiniz. Samalklarla ykl olan Risale-i Nur'a, ilmilik yannda, kutsallk da vermek iin Cifr oyunlar yapldn, yani harflerden anlam karma yoluna gidildiini, daha nceki blmlerde grdk. Harflerden anlam karma ii, nasl ortaya km, kimler tarafndan icat edilmitir? Gemite bununla kimler urard? Bu i, dinimize uygun mudur? gibi sorularn karln bulmaya alacaz. O zaman Said-i Nursi'nin bu konuda kimlerin izinden gittiini ve byle bir yola bavurmakla hakl olup olmadm daha iyi anlam oluruz. Harflerden anlamlar karma ve yorumlar yapma iine Hurafilik denir tarihte. Hurafilik, tarihi bn-i Haldun'a gre Byclk ve Tlsmclktan domutur. Kk, Yahudi uydurmalarna kadar gider.13 Prof. Fuat Kprl de, Hurafliin domasnda, Yahudiler tarafndan ortaya atlan akmlarn en bata rol oynadna iaret eder.14 Hurafilik akm, kimi eserlere gre bir Tarikat, kimi eserlere gre de bir mezhep olarak ortaya kmtr. Bunun kurucusu da; Horasan'n Esterabd kasabasndan Fazlullah-Un-Naimi adnda biridir. Ve 14. yzylda yaamtr.
12 Eref Edip, Muariz Yazarlarn snatlar Hakknda lmi Bir Tahlil. ebilrread Neriyat, stanbul, 1965, s.25.

132

Esterabad'l Fazlullah, "Allah ve Kainat'n kendi zatnda tecelli ettiini" ileri srm ve yeni bir Peygamber ilan etmi kendisini. Yani, "En son Peygamber benim!" demi. Tabii nceleri kapal biimde sylemi, ortam bulunca da peygamberliini aka duyurmu herkese. Bu adam, Peygamberliini evresine alamak iin, Kur'an- Kerim ayetlerinden de yararlanma yoluna gitmi. rnein, Kur'an- Kerim'6& bir (Fazl) kelimesi mi geiyor? "te o benim!" demi adam ve bylece "fazl" kelimesinin getii btn ayetleri kendi hakknda yorumlam. Terceme-i bni Haldun, Da-tu-tbba Matbaas, Msr, 1270, s.399-404-555. bni Abidin, AHbek Matbaas, stanbul, 1294, c.l, s. 14; El-ebah Vennazir, Matbaa-i Hseyniyye, Msr, 1322, s. 153. Bu noktada Said-i Nursi'yle, Fazlullah arasnda byk bir benzerlik vardr. nk Said-i Nursi de Kur'an- Kerim'de grd (Said) kelimelerini kendisiyle ilgili gstermi; byle yorumlamtr. Bunu ileride daha geni aklayacaz. Biz imdi konumuza devam edelim: Peygamberliini ilan eden Hurafliin kurucusu Fazlullah'a ve ona inananlara gre; Tanr, Peygamberlere deiik sayda harf vermitir. rnein; Hazreti Adem'e 9, Hazreti brahim'e 14, Hazreti Musa'ya 22, Hazreti sa'ya 24, Hazreti Muhammed'e 28 ve Peygamber diye tantt kendisine de 32 harf verilmi Allah tarafndan. Hurafiler, ayetlerin harflerinden birtakm zorlamalarla saylar karrlar. zellikle de 28 ve 32 saylarnn kmasna dikkat ederler; yorumlarn da ona gre
12 Eref Edip, Muariz Yazarlarn snatlar Hakknda lmi Bir Tahlil. ebilrread Neriyat, stanbul, 1965, s.25.

133

yaparlar. Ayetlerden baka eyleri de bu biimde deerlendirirler. rnein; Kelime-i ehadet'i, Namaz', Oru'u, Hacc', Zekt' da, kardklar saylarla yorumlamaya alrlar. Hatta insann yzn anlatrlarken de saylara bavururlar. zniniz olursa bir rnek verelim: Derler ki: nsann yznde, anadan olma 7 izgi vardr: 4 kirpik, 2 ka, 1 sa. 7 de babadan gelen izgi vardr. 2 ene kllar, 2 byk, 2 yanaklardaki kllar, 1 de alt dudaktaki kl. Hepsi 14 eder. Bunlar iki "Yn"le arpmak gerekir. ki ynden biri "Hl=Cisim", teki de "Mahal-Yer"dir. 14, 2 ile arplnca da 28 says meydana gelir. Bu gln anlatmlarla varlmak istenen ama, bir yorum yapmaktr. Yani kendilerine gre, bir yorum yapabilmek iin bu kadar oyunlara, say bulma abalarna giriirler. Huraflik, fkh ve usul-u fkh kitaplarnn ounda, "Haram" olan bilgilerden, sakncal abalardan saylmtr.15 stelik hurafliin, akl ve bilim ynnden de hibir deeri olmad, hemen btn slam dnrleri ve bilim adamlarnca ortaya konulmutur. Byleyken Said-i Nursi huraflik yolunu tutuyor, harfler ve saylar yoluyla Kur'an- Kerim ayetlerini yorumluyor; ayn eyi baz eserlerde bulduu cmleler iin yapyor ve "Cifir yoluyla bu yorumlar yapyorum, bu ilmi bir yoldur" diyor.

15 El-Ebah Vennazir, Matbaa-i Hseyniyye. Msr, 1322, s. 153.

134

CFR NEDR? Said-i Nursi'nin bavurduu ve "ilmidir" dedii Cifir nedir? Bununla Kur'an- Kerim ya da herhangi bir eser yorumlanabilir mi? Cifir, islam Ansiklopedisi'nde yle tarif edilir: "Harfleri sayyla deerlendirerek, gelecekten haber vermek."1 Bir eserde de yle denir: "Cifir, rakkamlar, harfler ve saylar kullanlarak gelecekten ve bilinmeyenden haber vermek iddiasnda olan bo bir bilgidir."2 Demek ki, bu bir eit Hurafilik'r. Hurafliin de, kendisini son peygamber ilan etmi bulunan Fazlullah adnda bir adamn yolu olduu yukarda belirtmeye almtk. Ve yine yukarda bu yolla dini yorumlar yapmann, bilim asndan hibir deer tamayacana ve din asndan da, sakncal olduuna iaret etmitik. yleyse Said-i Nursi'nin kitaplarnn byk bir ounluu Cifir samalklaryla doludur. Cifirle Gelecekteki eyler Bilinebilir mi? Ziya Paa yle diyor bu konuda: "Mstakbele imdi hkmolunmaz! Gaipteki Cifir ile bulunmaz-"
1 islm Ansiklopedisi, Cefr Maddesi. 2 Trke Szlk (Trk Dil Kurumu'nun), Cifir Maddesi.

135

(Hrbat) Yani; gelecek iin imdiden hkm verilemez.

1 islm Ansiklopedisi, Cefr Maddesi. 2 Trke Szlk (Trk Dil Kurumu'nun), Cifir Maddesi.

136

Bilinmeyen ey, CifiAe bulunamaz. Cifr, Kamus'ta da: "...Mugayyebettan haber verir bir ilm-i n mevcut" diye anlatlr.3 Yani; "Bilinmeyen ve gizli tutulmu eylerden haber verme iddiasyla ortaya km, fakat aslnda gerek olmayan ve var olmayan bir ilimdir" demek istenir. Deerli slam bilgini merhum Ahmet Hamdi Aksekili de "mezheplerin birletirilmesi ve bir noktada toplanmas" konusundaki deerli eserinde: "Mezahibin tefriki ve bir noktaya cemT'nde; Cifrin kurucusu olarak Hz. Alinin gsterildiini Muhyiddin bni Arabi'ye de "e-cere-i Numaniye" adl bir cifr nisbet edildiini ileri srenler bulunduunu yazdktan sonra yle der: "Bunlar unu ileri sryorlar ki Cifr demek, aka ya da rumuz yoluyla bilinmeyenlerden haber vermektir. Bunlar ne zaman ki ci-fri ilim srasna koymaya kalktlar; bu ilmi mertebe itibariyle ru-haniyetten sonra bulunan huraflik ile adediliin iine kattlar. Byle olmakla birlikte, cifirin konusunda ve yorumunda ihtilfa dtler. Kimileri, ksa bir yorumla Cafer-i Sadk anlamna geldiini sylemek gibi samala dtler. Kimileri saylar, harflerle denk drme iin konulmu bir ilim olduunu ileri srdler. Kimileri, huraflik yahut saylarla terkip kurma yoluyla anlamlar karma amacna dayandn sylediler. Kimileri daha da geni yoruma giderek cifrle mneccimlie kartrdlar ve mneccimlik konularna giren eylerin, bu konularda yazlanlarn hepsine birden cifir adn verdiler. "Bu gruhtan olan bazlar da, cifirin gelecei anlamak iin bir yol olduunu, harf ve say rumuzlarn ve buna benzer eyleri Muhyiddin-bni Arabi'nin de, kendine nisbet edilen cifr'de yazdn, fakat insanlar gelecei renerek kafalarn, uurlarn bozmasnlar diye rumuzlarn ne olduunu aklamadn, gizli braktn
137

sylyor ve buna byle inanyorlar. "ecere-i Numaniye adl cifiri ben de grdm. Gerekten ii, rumuzlarla doluydu. Hibir ey anlalmyordu. 3 Kamus, Cifr maddesi. "zet olarak belirtelim: Bunlarn hepsi, aslsz eylerdir. nk cifr denen eyle ilgili olarak, gelecei ve bilinmeyeni renme konusunda kendisine bavurulabilecek bir ilme dayanan herhangi bir asl isbat olunmamtr. Eer bu konuyla ilgili bir asl, bir temel olsayd; elbette ki bu temel geliirdi de herkes iin ci-fir ilmini tahsil etmek mmkn olurdu. "Sonra ne gerei var? Zaten Cenab- Hak, hi kimseye gaybdan, bilinmeyenden haber vermek gibi bir ilim bahsetmemitir. Yalnz byk Peygamberlerin Ahirette olacaklarla, meleklerle, cinlerle ilgili olarak haberler vahiy yoluyla sabit olduklar iin, yalnzca bunlara kesinlikle inanr, bunlar kabul ederiz."4 Cifr konusunda Mukaddeme-i bni Haldun'da, da u bilgi verilir: "slm toplumlarna hkmedecek devletlerin ve bu devletlerde ola-cak-bitecek eylerin, Cifr kitabnda yazl olduunu ileri srenler var. leri srldne gre, bu kitapta Mslman hkmdarlarn balarna gelecekler de yazlym. "Bunlar ileri srenler, iddialarn ispat edemedikleri gibi, cifr kitabnn asln ve dayanan kendileri bile bilmezler. "Bizim bildiimize gre cifr kitabnn asl ve hikyesi yledir: Zeydiyye taifesinin bakan olan Harun Bin Said cli'nin bir kitab vard. Bu kitapta yazl olanlarn da mam- Cafer-i Sadk'tan aldn ileri sryordu. Kitapta, btn ehli beytin ve nl kimselerin durumlar ve haklar da meydana gelecek eyler geni bir ekilde anlatlyordu. Harun cli'nin iddiasna gre: Btn bunlar, mam- Cafer-i Sadk'tan ve benzeri ulu kiilerden alnarak yazlm. Allah
138

vergisi olarak bu ulu kiiler olup bitecek eyleri bilmi, keramet yoluyla anlam haber vermiler... te keramet yoluyla elde edilen bu bilgiler, mam- Cafer-i Sadk tarafndan bir dana derisine yazlm. Harun li de, o dana derisinden kopye ederek sayfalara geirmi, bir kitap haline getirmi. Ve adna da Cifir Kitab demi. Neden bu ad vermi? nk Arapa'da cifir, dana derisi anlamna gelir. Kitabn aslnn, dana derisine yazl olmasndan dolay, Harun li bu ad 4 Memhibin Telfik ve Bir Noktaya Cem'i, s. 107-108. vermi kitabna. Harun cli'nin dana derisinden sayfalara geirdii bu cifr kitabnda, Kur'an- Kerim yetlerinin tefsiri ve yetlerin batn manalarndan karlan eitli srlarn ve acayip durumlarn zmleri de yer alyor. "Ne var ki, bu kitabn temeli olan dana derisindeki yazlarn, mam- Cafer-i Sadk'a ait olduunu gsteren hibir salam delil yoktur. Byle bir kitap sahih bir senedle mam- Cafer-i Sadk'a ulamyor. stelik kitabn asl nshas, dana derisinde yazl olduu ileri srlenlerin tm de mevcut deildir. Mevcut olan, sadece delilden uzak para para birka yazdr. Bu kitap, mam- Cafer-i Sadk'tan ya da baka bir ulu kiiden kma bir ey olsayd, onlar tarafndan yazlsayd; muhakkak ki, bir senedi, bir.delili olurdu. te o zaman inanlabilirdi..."5 bn-i Haldun Mukaddeme'$lrim bir yerinde de, cifir ve mneccimlik gibi sakat ve sahte yollardan gelecei renme abalan konusunda da yle denir: "Bilinmelidir ki; nsanolunun zelliklerinden biri de udur: nsan, sonunun ne olacan, ileride bana neler geleceini ve gelecekte dnyada neler olup biteceini bilmek, anlamak iin can atar... "Onun iin kimileri rya yoluna bavururlar; dnyada gelecekte olacak eyleri ryada grerek anlamaya abalarlar. Kimileri de, byclere, mneccimlere,
139

gelecekten haber verme iddiasnda olanlara bavurarak onlardan renmeye alrlar. Baz hkmdarlar, emirler ve kumandanlann da bu yolla gittii grlyor ama muhakkak ki ounlukla zayf karakterli kimseler bu yne yneliyor. "te insanlarn, daha ok zayf karakterli kimselerin bu tutum ve zelliklerinden yararlanan birok akgzler tremi ve kiilerin tutkularn, bu konudaki heveslerini tahrik ederek karma salama yoluna gitmiler ve bunu kendilerine meslek edinmilerdir. yle ki; bunlar ar pazarlarda kendilerine dkknlar, 5 Mukaddeme-i bni Haldun, Druttbatl Msryye, Msr, 1274, s.403-404. iyerleri amlar gelecekten soru sorup bilgi alma peinde olanlarn sorularn birtakm uydurma zanaatlar meydana getirilmitir... "Oysa bu aalk zanaatlarn hepsi de akla, manta ve dinimize uymayan, dinimizin haram kld eylerdir. nk Hazreti Muhammed'in getirdii din, bu gibi sakat yollarla gelecekten haber verme, gelecei renme samalklarna imkn vermez. Bunlar tmyle yasaklamtr."6 slm Ansiklopedisi'nde de cifr oyunlarnn sakatl belirtilerek u aklama yer alr: "iiler arasnda... dnyann sonuna kadar her eyi iine alan Batn, din ve siyas bir bilgi mecmuasna, Hazreti Ali'nin torunlarnn sahip olduu inanc vardr. Ve bu inan ok eskiden balayarak gelimitir... Hazreti Ali'ye, Kur'an- Kerim'in Batn mnalarn anlatan bir kitap atfederler.. ."7 Btn bu aklamalar gsteriyor ki, cifr samalklarnn temeli olan uydurma bir cifr kitab yazlp Mslman kitlelere sunulmu ve kitapta yazl olanlarn da gerek Hazreti Ali gerek Cafer-i Sadk tarafndan yazld ileri
140

srlmtr. Gerekteyse, ne Hazreti Ali ne de Cafer-i Sadk, cifirle ilgili birey yazmamlar. Bunlarn hepsi uydurmadr. Byleyken, Said-i Nursi Sikke-i Tasdik-i Gayb adl kitabnda: "Hazreti Ali'nin Celcelutiyye diye bir kasidesi olduunu ve kasidenin, batan sonuna kadar ebced hesab ve cifirle telif edildiini, Cafer-i Sadk ve Muhyiddin bni Arabi'nin de cifirle uratklarn, bu alanda hesaplar yaptklarn, kitaplar yazdklarn" iddia eder.8 Daha dorusu, aslszl slam dnrlerince ve bilim adamlarnca kesin olarak ortaya konmu olan rk iddialar, kendine destek edinmeye alr. Ve byleyken cifir oyunlarna sapmasn ve bu oyunlar yoluyla kendisini ve kitabn kutsallatrmaya yeltenmesini hakl gstermeye abalar. Said-i Nursi, cifir oyunlarnn "makbul" olduunu ileri srerken sayd sama deliller arasnda u iddiaya da yer verir: "Beni srail alimleri, Kur'an- Kerim'deki Elif, Lam, Mim, Kaf, Ha, Ya, Ayn, Sad gibi harfleri iitmi, ebced hesabyla cifre vurmular ve Peygamberimize gelerek; senin mmetinin mr azdr demiler. Peygamberimiz de baka surelerin balarndaki mukattaat harflerini okumu ve ite bunlarda var; demek ki benim mmetimin mr az deildir demi."9 Yani bu da gsteriyormu ki, cifir ve ebced hesaplarn Peygamberimiz de kabul ediyormu. Said-i Nursi, cifirin "makbul" olduuna, bunu birinci delil olarak gsteriyor. Oysa Mukaddeme-i bni Haldun'da, bu, garib ve zayf bir hikye olarak nitelendirilir. "Byle bir hikye doru olsa bile, ebced ve cifir yoluyla, sz konusu edilen mukattaat, yani sure balarndaki harfler yorumlanamaz.
141

Peygamberimiz, srf Yahudilere mmetinin mrnn ksa olmadn anlatmak iin yle demi olabilir... Ebced hesab yoluyla yorum yapanlar halk arasnda bulunuyorsa da bu, bir delil ve hccet olamaz" denir. Said-i Nursi'nin, cifri makbul gstermek iin ileri srd hikye, yani srailoullanmn cifir yoluyla hesaplar yapp Peygamberimize sorular sormalar gerekten olmu bir ey kabul edilse bile; bu, cifir lehine bir delil saylamaz. Tersine; Cifirin beni srail uydurmalarndan olduunu gsterir. Nitekim, slm Ansiklopedisinin Carf maddesinde ve Mukaddeme-i bni Haldun'un 402. sayfasnda akland gibi, baz aratrmaclara gre; Cifir, eski Yahudi uydurmalarndan baka ey deildir. "Orta a Yahudilerinin, tasavvufla uraanlar, uhud-u kadim tefsirinde" aym eit cifir samalklarn kullanmlardr.10 Cifir oyunlar kim tarafndan nasl ortaya atlrsa atlsn hibir dini ve ilmi deer tayamaz. Bunu, bilim adamlar byle ifade ettikleri gibi; fkh ve usul-u fkh kitaplarnda da byle olduu belirtilir. Ksacas; Cifir diye bir ilim yoktur. Bu yolla gelecekten haber vermek, hem kuru bir iddiadr; hem de dinimiz asndan sakncaldr. yleyse cifir yoluyla Kur'an- Kerim tefsir edilemez. Cifr yoluyla herhangi bir yorum yaplamayaca, bir zamanlar Said-i Nursi tarafndan da ifade edilmiti. Said-i Nursi bir Risalesinde bakn ne diyordu: "Bu cifir ii, merakl ve zevkli bir i olduu iin; insan, gerek grevinden uzaklatrr, bo yere megul eder. Bir kere bu, La yeleml'gaybe illallah yani: Gayb Allahtan bakas bilmez yetine kar edep d bir davrantr. Sonra, imam ve Kur'ann temel gereklerini, kesin delillerle halka anlatmak, cifr ilmi gibi gizli bilgiler
9 Ayn kitap, s.77. 10 slm Ansiklopedisi. Cafr ve Ebced maddeleri.

142

yoluna bavurmaktan yz derece daha iyi olur. nk; yaplacak kutsal grevde, imam ve kur'an-n gereklerinin dile getirme iinde kullanlmas gereken kesin deliller, kt maksatlara let edilmelere meydan vermez. Oysa cifir gibi, gl temellere dayanmayan gizli bilimler, kt maksatlar iin kullanlmaya ok daha msaittirler."11 Said-i Nursi bir yerde cifr yoluyla Kur'an- Kerimi tefsir ederken; baka bir yerde de ite byle diyor. Demek ki, ilk zamanlar Said-i Nursi'nin gr buydu. Cifir yoluna gitmeyi, "Gaybi Allahtan bakas bilmez" anlamndaki ayete kar "edep d" sayyordu. Yani demek istiyordu ki: "Bir yandan yette: Gayb Allah'tan bakas bilemez buyururken; te yandan: Gaybdan haber verme ii olan cifir yoluna sapmak ve cifr'le Kur'an- Kerim'i tefsir etmeye kalkmak, yete kar ak bir saygszlktr." Evet Said-i Nursi bu grte grnyordu ve bunu ileri srerken haklyd. Gerekten de cifir ve benzeri yollar, kt maksatlar iin kullanlmaya elverilidir. man ve Kur'an- Kerim gereklerini ortaya koymak iin kesin deliller varken, salam hibir temeli olmayan cifir yoluna bavurmak doru bir tutum deildir. stelik Kur'an- Kerimin "Gayb Allah'tan bakasnn bilemeyeceini" belirten ayetine kar bir saygszlktr. Peki ama, ayn saygszl Said-i Nursi'nin kendisi neden yapmtr? Said-i Nursi gibi ikiyzl bir tutum izleyenler iin Kur'an- Kerim'de bir soru vardr: Bakara Suresi'nde; "Siz bakalarna iyi yolu gsterir de kendinizi unutur musunuz?" buyurulur. Biz de soralm: Said-i Nursi, cifr yolunun sahtelie msait temelsiz bir yol olduunu ifade etmiken; sonra dorudan doruya kendisi bu yola neden sapmtr? Kesin delillerle Kur'an- Kerim ve iman gereklerini ortaya koyma yoluna gitmenin
9 Ayn kitap, s.77. 10 slm Ansiklopedisi. Cafr ve Ebced maddeleri.

143

daha emin yol olduunu sylerken, kendisi bu yolu neden izlememitir? zninizle biz cevap verelim: Said-i Nursi cifr yoluna sapt. nk; kendisinin de kt maksatlar vard; kendisini ve kitabn kutsallatrmak, kendisini Peygamber mertebesine, kitabn da Kur'an- Kerim derecesine karmak yani yle gstermek istiyordu. Bu arzusuna ulamak iin de Cifr Yolu tam elverili bir yoldu. Bu yolla istedii sahtekrl yapabilirdi: "Kur'an'm falanca yeti, Peygamberin falanca hadisi, Hazreti Ali'nin falanca kasidesi, Abdlkadir Geylni'nin ve Muhyiddin bni Arabi'nin falanca beytleri, filanca szleri; benden ve kitabmdan sz ediyor..." diyebilirdi. te Said-i Nursi onun iin bu yola, Cifir oyunlarna drt elle sarlmtr.

144

SONU Said-i Nursi, Kur'an- Kerim ayetlerini, Peygamberimizin hadislerini, Ulu kiileri kendine alet etmekten ekinmeyen, Fazlullah Naimi gibi Peygamberliini ilan etmi kiilerin izinden giden, hi kimsenin tenezzl etmeyecei kadar riyakr ve gsterie sapan ikiyzl bir kiidir. Yazk ki, onun bu durumunu, Nurcularn ou bilememektedir. Risale-i Nur, Said-i Nursi tarafndan birtakm menfaatperest kiilere yazdrlan, Kur'an'm Tefsiri olarak gsterildii halde; birka suresinin bile tefsiri olmayan, stelik samalklar, mantkszlklarla dolu olan bir tekrarlar, hurafeler btndr. Risale-i Nur'da. yle cmleler yer alr ki; nerede balad ve-nerede bittii bilinmez. Daha dorusu Risale-i Nur hep bu gibi cmlelerden ibarettir. Adal, bozuk ve anlalmaz bir slupta yazlmtr. Cmlelerin kapsad fikirler, Kur'an- Kerim ayetlerine,-Peygamberimizin hadislerine, din byklerinin grlerine ve btn bunlarn yannda akl llerine tamamyla aykrdr. ounlukla eskiden sylenegelmi, fakat rtlm ve ilmi bir deer tamad ispatlanm eyler yazldr. Nurcularn ileri gelenleri, yani ynetici durumunda olanlar, iin iindeki sahtekrl bildikleri halde, srf menfaat salamak iin Risale-i Nur'daki deli samalarn, Mslman halka birer dini t, hatta kutsal birer metin olarak gstermektedirler. Bunlar, Said-i Nursi'yi Peygamber derecesinde, Risale-i Nur'u da Kur'an- Kerim mertebesinde gstermek iin, stadlarndan aldklar talimat aynen yerine getirmeye almaktadrlar. Bu
145

konuda akl almaz sahtekrlklara bile girimekten ekinmemektedirler. Ve ancak bu ekilde taraftar toplayabilmektedirler. Onun iin Nurculuk denen akm; dinimizin hibir ekilde kabul etmeyecei, stelik yurtseverlie, ilme ve akla da aykr olan bir akmdr. Ksacas; dinini, milletini seven; akl ve ilim llerine inanc olan uurlu bir Mslman Nurcu olamaz. Bilmeden Nurcu olmu temiz yrekli ve imanl kimseler de Nurculuktaki sahtekrl renir renmez bu akmda kalamaz.

146

You might also like