You are on page 1of 3

Kitap

Vedat Ali TOK

“ÖNCE AŞK VARDI”


“Aşk, insanoğlunun tüketebileceği kadar yavan bir duygu değil. Tanrı’nın zâtî
sevgisiyle yarattığı bu kâinatta, insana ayna kılınmıştır aşk. Yani kirlendikçe onu
kirletebilir, alçaldıkça onu alçaltabiliriz ama asla tüketemeyiz. Yeryüzünde atan son
yüreğin son darbesine dek var olacaktır o.”

A şkın olma-
dığı

yat da olmaz, şiir de… Çünkü


aşk olmadan meşk olmaz de-
yer-
de edebi-

miş selefimiz. Klâsik Türk Ede-


desinde… hep aşk vardır. Ve bu
aşk hakikî şairler arasında, geç-
mişten günümüze bir meş’ale
gibi yürekten yüreğe devredi-
lip durmuş ve hakikî şairler yü-
reklerindeki bu aşk çığlıklarını
rine Denemeler) Klâsik Türk
Edebiyatımızın çalışkan uz-
manlarından Ömür Ceylan’ın
klâsik şiirimizle ilgili ilginç de-
nemelerinden oluşan bir güzel
kitap… (Kapı Yayınları, İstan-
biyatımızın neresinden tutarsa- özge yüreklere duyurmuş. bul 2005 Temmuz, 222 s.)
nız tutun, elinizde, yüreğinizde
bir parça aşk kalır. Mesnevisin- Önce Aşk Vardı (Şiirin Ay- Kendisiyle yaptığımız bir rö-
de, gazelinde, rubaisinde, kasi- nasında Osmanlı Kültürü Üze- portajda bu kitabıyla ilgili “Aşk,

73
öncelerde mi kaldı acaba?” diye denemeden bir iki bölümü ya- Mecûsîlerin ateşlerini izliyordu.
sormuştum. Ceylan, bu soruya zarın üslubunu tanıtmak adına Binlerce cennet ve cehennemi bir
şöyle karşılık veriyordu: “Ha- okuyucularımızla paylaşmak is- arada barındıran bu kâinat içinde
yır, böyle düşünmüyorum. Aşk, teriz. ateş kendisinden korkarak tapan-
insanoğlunun tüketebilece- ları ateşperest ve cehennem ken-
ği kadar yavan bir duygu değil. …Baba Mansûr, kendi adıyla disinden korkarak inananları Hak-
Tanrı’nın zâtî sevgisiyle yarattı- tanınacak ve 64 yıl sonra külleri perest yapabilir miydi ?!
ğı bu kâinatta, insana ayna kı- Dicle sularına saçılacak olan bir
lınmıştır aşk. Yani kirlendikçe alev yumağı taşıdığını hiçbir za- … Gençlik yılları ise delikan-
onu kirletebilir, alçaldıkça onu man bilmedi. Ama geleceği okur- lı sözcüğünü kendisinden sonra
alçaltabiliriz ama asla tüke- lügate mahkûm edecek ka-
temeyiz. Yeryüzünde atan dar hareketli geçti. Tüster’de
son yüreğin son darbesi- Sehl-i Tüsterî ile mi konuş-
ne dek var olacaktır o. Biz- madı, Bağdat’ta Cüneyd-i
ler Simurg’u aramaya çıkan Bağdâdî ile mi bozuşmadı.?!
kuşlar gibi onu aramakla Ne Bağdat’ta ne de Basra’da
mükellefiz sadece. Aksini görüşüp konuştuğu sûfîler
düşünmek hafazanallah ge- onun coşkusunun önünde du-
netiğimizdeki İlâhî kodla- rabildiler. Her geçen gün-
rı inkâr etmek olur. “Önce le idraki çoğalan ve çoğalan
Aşk Vardı” cümlesi, “şimdi idraki ile cezbesinde boğulan
artık yok” ümitsizliğinden Hüseyin’in tefekkür hüması,
ziyade “nerede o eski aşk- gölgesini dahi yeryüzünden
lar” hayıflanmasıyla kulla- esirger oldu.
nıldı. Kitap, aşkın her ha-
linde bir kalite gözeten … Uçsuz bucaksız pa-
devirlere dair denemeler- muk tarlasını bir hallaç yayı
den oluşuyor. Aradan ge- gibi yararak Arafat’a ulaştı.
çen asırlarda kaybolan aş- Âdem’in Havva ile buluştuğu
kın kendisi değil, bizim aşk bu mukaddes tepede can ni-
estetiğimiz. metini ten külfetinden kurta-
casına Kerbelâ ateşiyle kavrulan racak ve artık o da cananıyla bu-
Ömür Ceylan, eski edebiya- göz pınarlarına yaş ve Peygam- luşacaktı. Aklına ve bedenine söz
tımızın gençlere nasıl anlatıl- ber goncası Hüseyin’in tam 158 geçiremiyor, yıllar sonra kafesin-
ması ve sevdirilmesi gerektiğini yıl önce başsız defnedilen vücu- den salıverilmiş bir kuş gibi çır-
bilen genç bir akademisyeni- duna baş olsun diye oğluna Hü- pınıyordu. Binlerce ağızdan yük-
miz. Yazılarında Divan Edebi- seyin adını verdi. Hüseyin, Tur’da selen tekbirler, İbrahim’in bıçağı
yatının secili anlatımına uygun, 12 mutlu yıl geçirdi. Hallaç baba- altına uzanan İsmail’cesine bir
açık, akıcı bir üslup kullanıyor. sının kemanıyla savurduğu bembe- huzurun kucağına bıraktı onu. Ve
yaz pamuklar kadar hafif ve ma- o yıl hac için orada bulunan Müs-
Hallac-ı Mansûr’un hikâye sum 12 yıl. Kur’an ezberlemekten lümanlar, insanlık tarihine kazı-
edildiği “Dicle’de Dirilen Çığ- arta kalan tüm zamanında kendi- nan bir görüntüye şahitlik ettiler :
lık” başlıklı denemesindeki dil sini evden dışarı atıyor; bir yan- Hallâc, Arafat’ın eteğinde kurban
ve üslup ise bize göre son dere- dan suların ve ağaçların, kuşların kesmek üzere kalkan her bıçağın
ce sanatkârane ve şiir gibi akla, ve çiçeklerin, gecenin ve yıldız- altına boynunu uzatıyor ve kendi-
yüreğe kazınabilecek nitelikte ların sesini dinliyor; bir yandan sini kesmeleri için yalvarıyordu...!
güzel cümlelerle işlenmiş. Bu da çevresinde az da olsa bulunan (s. 35-38)

74 Eylül 2008
Kitaplık
Ömür Ceylan umumiyet-
le klâsik şiirlerimizden yakaladı-
ğı küçücük bir zerreden hareket- Kayseriden Çankaya
le koca bir Osmanlı kültürünün, Köşküne Abdullah Gül
yani geçmişimizin kaybolmaya Fatih BAYHAN
yüz tutmuş kültürünü, geleneği-
Pegasus Yayınları
ni, aşkını kaleme almak suretiyle
mâziyi günümüz insanıyla buluş-
Tel: 0212 244 23 50
turuyor. Siz kitabı okurken yaşa-
madığınız fakat sanki başınızdan
geçmiş de hafızanızdan silinmek
üzere olan hatıralarınızı yâd edi-
yor yahut güzel bir rüyanızı tekrar Adı Anaydı
görüyormuş duygusuna kapılıyor- İsmail ARIKAN
sunuz. Ne de olsa aynı geni taşıdı- İletişim Yayınları
ğımız ceddimizle yürek ve gönül Tel: 0212 516 22 60
birliğimiz var diyorsunuz sonun-
da…

Önce Aşk Vardı diye başla-


yan kitabının önsözünde şöy-
le diyor Ceylan: “ … Ne aşk ne Namaz Kahramanları
de şiir, bugün olduğu gibi hayat
Cemil TOKPINAR
hengâmesinin bir nefeslik molala-
rına sığdırılan avuntular değildir Nesil Yayınları
o asırlarda. Aksine, hayat aşkın ve Tel: 0212 551 32 25
şiirin belirlediği güzergâhta yürü-
meye mecbur bir zaman katarıdır.
Kültür, kendisini yaşayarak üreten
toplumun önceliklerine göre şekil-
lenir ve bir zamanlar sevdayı gül
yaprağıyla, feryadı bülbül nağme- Aşiretlerin İskânları
leriyle tanıyan atalarımız için her Bekir Sami BAYAZIT
şeyden Önce Aşk Vardı’r...” Ukde Yayınları
Tel: 0344 235 02 74
Yazarın ilgi ile okunacak diğer
kitaplarının da adını zikredelim:
Kuşlar Divanı: Osmanlı Şiir Kuş-
ları, Tasavvufi Şiir Şerhleri, Ha-
zana Sürgün Bahar, Keçecizade
İzzet Molla ve Divan-ı Bahar-ı Ef-
kar, Böyle Buyurdu Sufi Tasavvuf Hayat Danışmanı Etkili Sözler
ve Şerh Edebiyatı Araştırmaları, Bekir HAŞİMOĞLU
Gül ile Gülü Tartanlar, Asaf Di-
Lazer Yayınları
vanı Hanedanda Bir Asi: Damad
Tel: 0312 341 23 70
Mahmud Celaleddin Paşa Hayatı,
Edebî Kişiliği…

75

You might also like