You are on page 1of 151

10

1l
6
12

tsBN 975-95491-6-6

g[7gg75g'l54g16gtl

llilIllililtilil|lililil]il

Erk Oyktileri
Bu kjtabrn yazan Carlos castaneda, Los Angeles'teki Califbrnia Universitesi'nde insanbilim dahnda doktora ci$rencisiyken Meksika'uttr Sonora bolgesindeki KrzrlcleriIiler taraflndan kulIunrlan birtakrnr trbbi bitkilere iliqkin bilgi devqirdi[i srradir yaqh Yrclui Krzrlclerilisi clon Juan'la tanrgtr. ilk kitabr Don.luurt'm 0grctilcri, bu iki insanrn usta ve Eonrezi olarak birlikte ,eeEirclikleri ilk dcinernin oykt"istidi"ir. ikinci kitabr Bir Busku Gargcklift ise bu oyktini,in devermrdrr. Ugiincii kitirp, I.rtlun Wtlrtilttgu, yLrzaril) bi-iytici.ilti[i.in gizterini o$rendi[i yrllann-insanbiIim ararstrrmalan yaparken kuzeybatr Meksika'cJa tanrgtr[r qarsrrtrcr bir kiqilik olan YaclLri Krzrlclerilisi don Juan'rn krlavuzlr"rpunda bir "bilgi adarnr" olmasrnln son kerte
iI

ginE oykiis iicli.ir.

Bu iiE kitup, elinizdeki doldtincti kitap gibi, gizernci bir yazar olern, ve Jarnes Joyce'un U lysscs adh yaprtrnr TtirkEeye kazanclrran Geqtalt Yaklaqrrnl uzmanr peclagog Nevzat Erkmenl tarafl nclan Tti rkgeye Eevrihniqti r.

Don Juan'rn iggortileri, Don Juau'in Ofretileri, Bir BuSkcr Gcrg'cklik ve lxtlurt Yolculu$l.r adh kitaplann yarynnlanrr yayrrtrlanmaz birer klasik olmasrna yol aEmrqtrr. hrlcr n Wtlt:ulu$rr'trcla Carlos Castaneda, "ulrqkanlrklann tutsakh[rnclan annmrq, ozgi-ir, seyyal, ne yapaca[r onceden kestirilerneyen" alvcl, savafEr ve bilgi adamr don Junn'rn bilgeli[ini, bilinmeyenle bir clizi lreyecan verici kar.;rl aqnralar ar acrhlryla o[renclikten sonrtr, Erk Oyklilari'nde, don Juan'la seriiveni, "son kerte ilginE ve clokunakh bir vedala;mayla sonuElanryor."

Nevzat Erkmen, don Juan d$retilerinin nem gevirmeni hem de uygulayrcrsr olarak okurlarryla yakrn gahgmalar igindedir.

qAGDA$

OcnsrilER (NEw AGE) nNaoizisi cARLos cASTENEnR plzisi: +


Ozgiin Aclr:
TALES OF POWER

igindekiler
Onsiiz
7

sOr-uN4

ein

with thc author', c/o BAROR INTERNATIONAL, INC., Annonk, New Yrrk, U.S.A."
"PLrblishecl in ttgreenrent

Erk Eclimlerinin

TanrIr l3

Vtyrn Hakkr @ I()I4CARLOS CASTANEDA/ONK Ajlns Lrrl. $ri. Aracrlr[ryla Tiirkiye Yayrn Hakkr O 199-5, 2000 Sdz Yaytn Oyunujans Ltd. $ti.

Bilgiyle Bulu;ma l4
Riiya G(irenle Rliyaclar GdrLilen 60
Igrlclayan Varlrklann

Gizi

87

sOr-ur\4 irci
Tonal ve Nagual 109

yAyrMCrLrK vn zBrA OYUNLART LTD. $Ti.


4. Gazeteciler Sitesi, C-2D:9, Levent
t30630 istanbtrl

SOZ YAYIN OYUNAJANS

inanlna

Zorunlulufu I l0 Aclasl
124
136

Tonal

P.K. 7 Levent 80622 istanbul Tel: (02 12) 250 67 0l . Fax: (0212) 2t{0 6ti 03 e-mail: nerkmen@turk.net

Tonalrn

Gtinii

Tonalr Ktigiiltmek 153


Nagualrr-r

Zamanlncla 170

ISBN 975-95491

-6-6

Nagualln Frsrldarnasr l8tJ

'

Alglnrn.Kanatlan 204

2. Baskr: 2000

eoluna ug
Bliyi.ictilerin Agrklamasr 217

Kapak tusi.trtntt: Ali Erknren

Naguala Ug

Tanrk

218

Baskr ve Cilt: Mart Matbaacrlrk Sanatlarr Tic. ve Sun. Ltcl. $ti. istanbul (0212) 212 03 39-4(, Tel: (0212\ ztz 03 39 (Pbx)

Biiyiiciintin Stratejisi 235 Algr Balonculu 266

iki Savaqgrnrn Yeflecli[i

283

Onsoz

Kitaplanma yazdrlrm bu onscizler benirn igin aynr zamemda siz okurlanma birer rnektup. Sizden de epey mektup ahyorum. Sa[ oh-rn! Bana yazanlanntz araslnda Eok deferli, sevgili insanlar var, birgolunuzla da tanrqtrm. Sizler bana yaqzrmrmda igittigim en gtizel sozleri soylediniz. Iqte, son gelen mektuptan (geng bir trp doktoru kadrn diyor ki): "Sizir-r gibi yan hippi, yan bilimadamr bir aynkotu olan bir insanla aynr duygulan paylaqtr$rm igin yaztnaya kauar verdim. GeEralt Terupisi iEitwiznEKi QocuP aclh kitabrnrz crii;lin-

Benim gevirmiq ve Ocak 1992'de yayrmlamtg oldu$urn Gegtalt Terapisi iQiUiZDEKI QOCUK adh kitabrmla, Sayrn Do$an.Cticeo$lulnlrn, 1 992 ytltntn sonlanna do$ru Remzi Kitabevi'nce yayrmlanan IQIMIZDEKI QOCUK adlt kitap araslnda, ad benzerliSinden bagka bir iligkisi yoktUr.

#,m

E,RK
cel

OvrUlpni
Lr

ONSOZ bi"iyLik yer vercli. Tintc dergisincleki yazrrcla Carlos Castanecla'nrn don Jr-ran'i bulrnasr Dante'r-rin Beatrice'i bulmasrna benzctilrniqtir... Carlos Castar-rccla bilgelife erclikten sonl'ul artrk Eeqitli bitkilerir-r biiytilti gi"ici,ine gelekser-ne duyrnadiur bu herkese agrk olrrayar.r gerEekligi gorebiliyorclu. Yeter ki saclece gozleriylc gdli.ip akhyla kavranrakla kalnrrrslr.l, btittin viicuclnr-ru bir al grl ayrcr olarak kullal-rsrr-t. "

erimde devrim yitrittan, mi bileyen..."

cil-ry g

arr rn

r tu tr-r qtu run ve sezgi leri-

yc

t' rn "Ki-ilti.ir-Yagau-r " saytrsr nclak i "clti qiince- i ncelenre- aral ttrma" koqesinde yayrnllaniut bir yazrnu sullliik istiyorunl:

Don Juan'rn ofretileri l-rer geEen gtirr ilgileri claha Eok qeknrekte. BirEok okur, ve ben, Carlos Castunecllr'nln kitaplarrncla clofunun, battnur., eskinin ve yeninin bilgeliklerinin bir clerleniini gonnekteyrz. Ozellikle yakur ilgi oclafnn ve uygr-rlanru alanlartm olan Geqtalt Yaklaqrmt,Zen ve Tao dgretilerine yakrnllIutr sattr sitttr tzltyor ve don Juan'a hayranh[rm daha cla altryor. Buradn, Sayrn $ahin Alpay'ut 7 ekint 1982'tle Cttntlturi-

Zen'lc, gizemcilikle, Geqtalt terapisiyle, arrlarnbililnle, nieclitasyon yonteniieriyie yofunca ilgiler-renler, ya;amsal o[retilerin heyecunh bir ronriut gibi sergilencli[ini gorecekler
(torul) ve olapandrqr gerEeklikleri (truguul)anlatryor. ('['onul ve nuguul Aztek dilinde sozclikler.) Olafan gergeklik, hepin-rizin bildifi, adlanchrabildifiCastrrneda'du. Don Juan, olafan

DON .IUAN'IN OGRETIIPNi Carlos Castaneda


Nevzat Erkmen Qevirisi 1925'te inker'lann yurclu Peru'cla clofan, 1959'cla ABD vatandagh[rna geEen Carlos Castanecla o[renimini Kalifbrniya Universitesi'nde yapmrq (1959- 1973), Meksika'dA s:utnlalrcLncr (hallucinogenic) bitkiler iizerirrde ara$tr nn al ar yaparken, Yrclu i Krzrlderilisi don Juan Matus'la tanrgmrq. Btiytik bir btiylici"i diye biliniyor o yorelerde, don Juan. Biiyi-icli, ofrenci Castanedet'yr, tlirn gizli bilgilerini aktararcafr, "seEilen kiqi" olarak giiztine kestiriyor, ve beq yrl birlikte, Castaneda iEin hiE beklenrnedik yonlere dofn-r sliriiyor yarbansr, tinseI yolcuIr-rkIan. Sonra Castaneclzr, tiniversitesine cloni-iyor ve clon Juan'lir gegirdi[i deneyimleri antropoloji dall-rda doktora tezi olarak igliyor. Bu tezi beq kitabr daha izhyol Si-iriikleyici, gi,iElr-i bir yazar Carlos Castaneda. Altr kitabr da "best-seller" oluyor. Cumhuriyat'te (23 Ocak 1981) yayrmlanan "Bitkiler" baqhklr yazrsrnda Melih Cevdet Anclay qunlarr soyltiyor: "GenE bir bilgin, biiyi-icti dunyasrnrn kendine ozgii gerEekli[ine srzmaya gahqlyor. Bunun uyandrraca[r tepkileri tasarlarnak hiE de gLiE oltnasn gerek. Time dergisi I9l3 Martrndaki sayrsrnda konuya

nriz her qeyi iEeren gerEekliktir. Toplumsal uzlaqunlarrn gergekli[i... Bi"iyLiciilerin gerEekligi var bir de: olafiurcLqr gerEeklik. Felseleci-ruhbilimci Sarn Keen, P.s.ycholo,qv'l-oduy, dergisin Arirlrk l9lI sayrsrncla yaynnlanrn, Carlos Castanecla'yla yaptr[r rdportajrnda ,soyle anlatryor tonul ile naguah: "Her bireyin, lrer toplumuu ya da br-r cirinyanrn iki yanr vtu'.'ktrtul toph-unsal kiqiligirntz yLr cla benlifinrizdir'. Do[urnla baqlar oli"imle biter. Tti rn bildifinr iz, adlanclrrabild i g inr iz qeyleri, olafan dtinyamrzr oltrqtrrran her qeyi iEeren bir adadr r bu tonul . Nuguul ise bu aclayr geviren varhk denizidir'. Benlifin ve gerEekli$in srnrrr olnrayan, adlar-tcLrrlamayan boyutudr"rr o. Yer yel' sezebiliriz ol-rll, anta turrrnrlayarnayrz. Qo[n gizernciler gibi don Juan da nihai gerEek l igin agza aL nnrazl rlrr-rr, anl atrrnrnrn olanaksrzhfr nl vurgrrltryor. Tek yolu var onrr yaklarsrnanrn: defillenre Qtcgcttiort): zilrirr defil ttugttul, ruh clefil, yagalnsal gLiE cle, Tirnn fnlan da degil. KantEr cleyimle, rortul, gori"ingrisel lilcrn; nuguul ise kendiligindeki rsey, tiirn gorlingiiniin ternelinclekr nountcnon (l.ncak varsayrlan asrl, oz) oluyor. Don Juan, ahqrlmadrk sezgilerre yontemlerine baqvuruyot nuguull br-rlntak iqin: igsel soyler; ilerin i sustururyor, cltiqlerin i bilingl i olarak denetliyor. Uyanrkkenki ilenrle cli"iqteki lilem yer clefiqtiriyor. Quan Zu'nun decligi gibi yani: "Dlin gece dtiqi.irlde bir kelebek ohnu;urn. Di-iqi"incle kelebek oldLrlLrnu goren bir aclarn lnlylm ben'J... Yoksa, clii-

ERK OyrcUIBni
qiinde adam oldu$unu goren bir kelebek miyim?..." Kimilerine gore don Juan Matus, Carlos Castanecla'nrn bir

Koskoca Kalifbrniya Universitesi'niu anh qanh antropoloji profesorleri hzryal tiri.inti bir araqtu'mu tezine mi verdiler o doktora diplornasrrl'/ Qok qey soylendi bu konuda, salt bu sorLlull iqleyen kitaplar bile var. Dcln Juuydunnasr. Berbat bir
dr-rrr.rm.

an ya$ermtgfir, diyenler de var, buna inunuiayar-rlar cla. ama ger'-

bol sergilenen bilgelikler ilgilendirmeli okuru; don Juan'rn varlr[r ya cla yoklufu, Carlos Castanedir'nm kiqilifi degil. $unu cliyor Arrierikan Psikolo.iik Araqtrnna Deme[i araqtrrmanlannclan Chester F. Carlson: "Gtiglti bir yazar olan Castiurecler'nrn bayafr rnucizeler cllizmekten kaErnarak, ufraqrna yariigarr yolda ilerleyecefiini urnarrrn. E[er bir gtin Kalifomiya Universitesr, "tt)t]u/" yLiktinrltiliikleri gerefi, Castaneclu'yn antropoloji clalrncla verilen Doktorluk tinvanr konusunclaki yanhqrnr i.istlenirse buna karrsrlrk Castanedzr'yr, Amerikan yazlnlna yaptrfr cle[erli katkrlannclan otiirti bir onursal (fahri) Doktorluk linvanryla odi.illendinneli, ve"nugual"a olnn derin saygl borcunu oderneliclir."
Eekte Castanedir'nln kitaplanncla bol

Yulnrz bir kug ohtruntn btS Scu"tt t,ut': birincisi, ctt yiiksck rutktuyct ug'musulu';
iki rtcisi, rtrkuduSstzl tktutt \t(ttlu ;1um g'ckntanrcsiclir,
kc

rrcli
gu

liriintlcn olunlur cluhil

; ;

iiq'i,ittt'

iisii,

gustyIu,qdkIct'c ttigutt uImusrclu'

cl6rrll.ittr'tisii, bcl I i bir rcngi olntuntus ulu', bcsirtcis'i, gttyct yumuSuk clcnt ;climcsi.

-San

Juan de la Cruz, Dichos dc Luzy Amor Ti"irkqesi: Nevzat Erkrnen

Son olarak rsunlan soylernek istiyorurn: bilim cli-inyasruclaki ilerlerneler biriktikEe, gizenrsel dedifim iz ofretilerin gerEekli$i daha yakrndan anlaErlnraktaclrr. Omefin, Tirocularnr YinYong kavrunlttn br-rglin Geqtalt Terapisi'nin ve Vrrolursq:u Terapi'nin temel taqlannr oluqtunnaktadrr. Srk srk sorarlar banir okurlanm, hangi kitaplan okumalarrnr dnerdigimi. Ben cle onleua, cince TiirkEeyi iyi bir qekilde o[renmelerini, sorlra cla yaygrn bir yabancr clili o[renerek cli.inyaya aErhralanrrr saltk veririrn. Yabancr dildeki yaprtlarr asrlliurnclan okuyabilecek cllizeye gelene clek, Soz Yriyrn'cr 2. baskrsr yaprlan yiw YAIV(; Qin;clc Srr,i{ntc ve 3. baskrsr yaprlan Gcstctlt Tcrupisi iqtU.tZ. DEKI QOCU K ve son olanrk yayttnlanan GcStult Tcrupisi IQIMIZDEKI QOCUK 2 acllr kitaplar, kzutrmca, ilk okr-rnntasr gerekenlerdir. E,lbet sonra, CastaneclA'ntn btitiirr obi.ir kitaplarr. N.
E,.

r-rerkrnen@turk.net

BOLUM BIR

Erk Edimlerinin Bir Tarugr

BILGIYLE BULU$MA

l5

Gi,ildi,i; qaqkrnhfrnt onLr horsttttt etrniE gibiydi. On kaprya clofm, boq bir siit sandr[rnrn tizerincle otLlrllyordr-r. Beni bekliyonnLl$ gibi bir hali valdr. Kolay kazantlmrq bir baqan havastyla berri selanrladr. $apkasrnr Etkararak gtili"inq bir r;ekilde sallacL. Sonra, yeuiden baErna geEirip asker selamt verdi. Serner gibi t.izerine oturdu[u sanchfrn [izerinde. araclzt bir duvara yaslitrrryordu.

"Otur, otLlr," dedi neqeli bir sesle. "Seni yeniclen gonlek gtizel." "Bi,iti,in orta Meksika yolr-rnu boqutrit kat edecektint," derlirn. Sonra yeniden Los Angeles'a clcinttrenr gerekecekti. Seni br-rracla bulntak, beni glinlerce clireksiyon sallamaktitn kurtarcil.

"

"Nasrl olsa bulacakttn beni," dedi, gizernli bir sesle, "orilya gitnren igin gereken altr gtinti bana borElusun, cliyelirn. Btt glinleri, arabanrn gaz pedalura basrnitktan clalta ilging qeylerle geEirirsin artrk." Don Juan'rn giiltiqi.incle Eekici bir' qeyler varclt. Srcaklrfr
bulaqrcrycL.

"Yzrzt taklavatrn nercle'/" diye sorclu.

Bilgiyle Bulugma

Arabacla brrtktrfrmr soyleclim; clnlnr r.rlrnadnn Eok tuhaf gori,indii$i"imti belirtti, gidip onu getirrnemi istedi. "Yeni bir kitabur yazlnlnl bitirclirn," cleclim. Oylesine Llzlln, yabansr, bir biEinrcle baktr ki bana, sonunda, karutmtu gtclkl anci rlrnr cluynrirsaclrrn. Sanki, beclen ir-n in ortit kesirn ini yumuqak bir nesneyle itiyorclLr. Saynlanitca[ttnt sandtm, Arna bit$lnr yanir gevirc-li de, ben de eski sa$rklr kouumuma donebilclint.

Don Juan'r birkaE aydrr gcinnemiqtim. IL)71 yrhnrn giizriydri. Onun, don Genzlro'l-lun orta Meksika'claki evincle olclufr-rnciarr emindirn. Arabayla altr ya da yedi gtin stirecek bir yolcLrlLrfr-nr hazrrhfrrl yaptrm. Ne var ki, yola grkrsrmrrr ikinci giintincle dgleden sonra bir dtirtiiyle Don Juau'rn Sorrora'claki ycrirrcle clurdum. Arabayr park eclip eve giclen krsa yolu yi.irticlLinr. $a,sklnhkla, oracla oldu[unu gordLirn. "Don Juan! Seni burada br-rlmayr ulnnlltyorchlllt," declirn.

Kitabnldan soz etrneyi arzulacLm, ne ver, eliyle bu konu hakkrndu, bir qey cluymak isternecli$ini belirten bir harekette bulLrnclu. Gi.ildli. Qekici, rahitt bir havast vardt. Beni gabucak, insanlarla, glinlrik olaylarla ilgili, srnrdiur bir konuqrtallll igine qekti. Sonunda, konuqntayr kendi ilgi alanrrnat Eevinneyi becerclir-n. Eski notlanmr yeniden gozden geqirdi$itni, otttttt, birlikteliIirnizin ba;rndan bu yanA, biiyiictilerin cli-inyasryla ilgili ayrrntrlr tanrnrlurnalar verclifinin ayrrclrna vardrftnrt belirterek ba;lacLm sozlerirne. O clonemlerde bana soylediklerinin rEr[rn-

ERK OYKUIpni
da, sanrrlanclrn cr bitkilerin iqlev ini sorgu larnaya barslarnrq tr rn. "Erk bitkilerini bol bol yr-rtrnarnr neden isteclin'/" cliye sordurn. Kahkahayla glilerek gok yavagEa nlrrrlclancir, "Qtinki-i sen

BiLGivr-E BULU$MA

t7

budalanrn tekisin." Bunu ondan ilk kez iqitiyordurn. Soyledi$inclen ernin olmak istedifirnden, arnlziy;rmamrq gibi yaptrrn. "Ne dedin, iqitemedim," dedim. "Ne dedifimi biliyorsur-r," diye yanrtlacl; ayafa kalktr. Bana dofru yiiriiyerek kafarna vurdu. "Sen biraz yavaf sln," dedi. "Seni silrslnanln ba.,ska bi yolu yoktu."

,sey olrnahydr. Baqrnr, dinliyonnuq gibi soluna e[di. Goztinii, evin otesinde sol yandaki gahhklara odaklurnrqtr. Gozlerinin akrt-tt gorebiliyordum. Bir si"ire dikkatlice ortahfir dinledi. Sonra aya[a kalkarak yaurrna geldi, kulafrma fisrldayarak evi terk edip yiirliyiiqe Erkmamrz gerekti[ini soylecli. Ben cle, fisrltryla, "Yolunclu gitrneyen bir Eey rni var'/" di-

ye sordum.

"Dernek ki, bunlann hiqbiri, kesinlikle gerekii cle[ilcli'/"

diye sorclum. "Yo, sunit gerekiyordu. Arnu, kirni illsanlar var ki onlar iEin yok bi gerefii." Evinin solutrdzt yer alan Ealrlrklann uElarrna gozri takrlrnrq bir biEirnde yanrmda, ayakta durclu. Ardrnclan, yeniclen o[urclu, obi"ir'gornezi Eligio'dan sciz etmeye baElacL. Eligio'nun, psikotropik bitkileri, gomez oldulundan bu yunir, yalnrzca bir kez kullancLfrnr. tistelik belki de benden Eok claha ilerilerde oldufunu soyledi. "Duyarh olmak kirni insanlann dofasrnclzi virr," decli. "Serr oyle clefilsin. Anra, ben de oyle defilirn. Ne var, ch-ryarh olnranrn yok tztzltt bi cinemi." "Nedir o halde onernli olan'/" diye sordurn. D.ggru yanrtr anyormlrq gibiydi "Onemli olan bi sava;Eu-un knsursuz ohnasrdrr!" cledi, sonundir. "Ama, ytrluzcabi lakrrdr salatasr bu. Sen, btiyrici"iltiftin kirni gereklerini yerine getirdifine gore, en onernli qeyclen soz ettnenin zantanl geldi galiba. Diyece$irn o ki, bi savaqElnln varacafr en onernliyer o?tin biittirisellilidir." "Ozi-in btiti.inselli[i neclir, don Juan'/" "Yallttzca sdz eclece[irn, cleclim. Ozlin btittinselIifini rLq'rklantadan cince, yaqamrndzt tarnarnlarnan gereken bi clolu yal'lnt kalnlrs iq vitr." Konuqmumlzl burada bitirdi. Flleriyle konuqrnalnr ciurclurntiunl imlercesine, bir l-rareket yaptr. Yrkrnlurdl biri, ya cla bir

"Haylr, ters bi qey yok,"dedi. "Aksine, her ,sey dofru." Beni, Eoldeki Eahhklara dofru gottirdti. Yanrn serat kadar yi"irticli.ikten soura, bitkiden annlnr$, ki.igi.ik, def;irmi, iiE buguk clort metre Eaprncla, krzrl gamurclan temizlenmig, Eok cliiz bir alanrn yanlua geldik. Ne viu, buranrn lnakineyle temizlenip cltizeltildigine iliqkin hiEbir iz gozLikrnr-iyordr"r. Don Junn, yiizrt giincyclofuya clonlik biEintde, br-r alanrn merkezine oturdu. Kenclinclen bir buEr-rk rnetre otede bir yeri gostererek, ytiztirn orra doni"ik oturmamr buyurdu. "Bnrada ne yapacaplz'/" diye sorcil-un. "BuntdA bi br"rlr-rqma var bu gece," diye yanrtladr beni. Oturdufu yerin etratrnda yeniclen giineydofr-r yontine gelinceye dek clcinerek, Eevreyi gozleriyle gabucak taradr. Devinirnleri beni korkutmuqtu. Ona, kirninle bulugacafirrt-trzr sordurn.

"Bilgiyle," dedi. "Diyelim ki, biigi buralarda sinsi sinsi cloluqryor. " Bu gizli kapakh yanrta karqrhk venneye brrzrkmadr beni. Konuyn gabucak defiqtirerek neqeli bir sesle, dofal olmarnr,
yani evdeymirsiz gibi, konrlqup notlar alnrermr buyurdr-r. O srralar, altr ay once bir Eakalla "konugmuq" ohnamla ilgili canh cil-rygular aklundan hig Erkrnryordu. Bu olay, ilk kez, clengeli bilinEle ve duyulelnrn aracrh[ryla, btiytictjlerin dtinya
nt ti rn ki-i

betirnlenresini, hayvanlarla konuqarak iletiqime girmenin n ol du [u bi r betim lemeyi goziimcie canl anclrrabildi[irn i ya da kavrayabildifiirni gcistermi;ti. "Bu tlirden hiEbi derreyirne ginneyecefi2," dedi don Juan, sorLllnlr duydr-rktan sonra. "Dikkatini geEmiq olaylara odaklalulanir izin vennek dofn-r olmaz. Onlardan ancak soz edebilit'tL."

l8

ERK OyrcUIEni

BiLGivr-p BULU$MA

l9

"Neden boyleclir bu, don Junrr'/" "Btiytictilerin aErklamaslnll-l peqine di.iqecek denli kiqisel erkin yok, senin." "Demek ki biiyi-ictilerin cle aErklalnasl var!" "Tabii ki var. Biiyticiiler cle insal t. Biz cle dtirsiinen yaratrkItvrz. Biz de agrklamzrlarr gereksiniriz." "En biiyiik kusurumLut aqrklarnalarr gereksinmek olclufu

Tarn olarak ne yapnlanr gerekti[ini soyle, daha cince stiyledirn cliyorsan, varsay ki ultttttum." Don Juart krkrrcladr, ellerini ba;rnrtt itrdtna koyarak yere
uzancL.

" "Htiytr. Senin en bt"iytik kusurur-r, hern sana henr de senin di"inyana Llyiln aErklamalar iuamak. Benirn en gok karqr ErktrEtm, senin mantrkhh$rn. Bi bi.iylicti de aErklar clt-inyasrnciaki qeyleri, ama o hiEbir zameut senin gibi katr olntaz." "Peki, biiyiiciilerin aErkliunirsIlta nasrI ulaqabiIirirn'i " "Kiqisel erk toplayarak. Kiqisel erk, senin kolayca btiyLici-ilerit-r aEtklantasrna kayabilrneni sa$ar. Agrklanra, senin aErkl irrna dedi[in qey defil ashnda; ne virr, di-inyayr cla gizeu-tlerini cle agr[a gtkaramnzsa bile, claha az korku verici krlar. Aq;rklanranrrr oztj bu ohnalt. Atnn, bu senin aracLfrn degil. Ya! Sen kencli fikirlerinin yansrmalannln peqinclesin. " Soru solrna istefimi yitirrni;tirn. Arna, onlrn gtiliirnseniesi beni yeniden konll$maya yoneltti. Beninl iqin Eok onenili bir' ba;ka konu cla, clostu don Genitro'yla onLln eclimlerinin i-izerinrde yitptr$r ola[andr;r etkiydi. Onunla her bir araya geli..sirnizcle,
diiqtinces indeydirn.

en galplcr dr-rygusal bozulnralan yaqarlrqtun. Sotuuru dile getirclifirnde, don Jnan kahkahalarla gt.iIcli-i. "Gerlaro akrl ahnaz bi herifiir," clecli. "Ne vilr, qu ancia or-rdetn da sana yaptrklannclan da soz etmenir-r yok bi arrlarnr. Gene diyorunt, bu konuyu Eoztimleyecek yeterli kirsisel erkin iiok senin. Oluncaya dek bekle, sonra gene konuqunrz." "Yzr higbir znman olmazsa'/" "Higbi zamiln ohnazsa, hiEbi zamau konuqmaytz." "Bu gidiqle, higbir zaman elcle ecleureyecek rriiyinr uca-

"Tiun oliuak ne -qerektifini biliyorsun," dedi. Ona, kinri zatnanlat' bildi[irui sandlfllltl, tuna Eo[unlukla iizgliverrirni yitirdigirni soyledirn. "Ola ki, konulart kurtEtlnyorsttn, selt," dedi. "Savaqgtntn ozgliveniyle, sokaktaki adantnt ozgtiveni aynl gey cle$ildir. Sokaktaki aclau-r, seyircinin goziindeki kesinlifi arar, butrtt cla ozgtiven cler. SavuqEr ise kendi gozlerincle kusttrsuzlufu arttr, buna alaEakgdntil I til tik cler. Sokaktaki aclatn arkaclaglartua gengellcnrniqtir. Sava.,sEr ise yalrtrzca kendine ba$rdrr. Belki de sen akrntrya kLirek qekiyorsr-rn. SavaqErnrn ozgi"iveninin ardtnda olnri ur gerek i rken, sokaktaki aciatn ur ozgi-ive.n in in peqinclesin. B r"r ikisinin arasrncla ola$anlistti bir'I'ark var. Ozgiiverr, bi qeyi kes in biE i mcle b i lmeyi gerektirir; alqakgontil li.i li.ik, ki;inin eylemlerincle ve duyguIartncla kusursuzlu[r"r gerektirir." 'Senin telkinlerine Llyglln bigirnde yitgalnaya EabahyorclLun," cledim. "En iyisi olrnayabilirirl, atna ben kendirnin en iyisiyim. Kusursuzluk defiil tni btt'/" "Hayrr. Bunclan claha iyisini yaplnan gerekir. Kencli slnlrlarrnr zclrIamalrsur, lter zitnrattt! " "Amir bu insaf,srzhk olur', dott Juatr. Kimse yapamatz bunLr.

"

ba'/" diye sorclum. "BLl sanzl bzr$r," diye yanrtladr. "Gereken ti"ini bilgiyi verdim sana. Yeterince kiEisel erk kazanmik, kuntarrn to;ruzunu

"$u auda yaptr[rn bi clolu edirn vilr, on yrl once sulnit insaf-srzlrknrrrs gibi geleu. Bu geylerin kenclisi defirsntecli. Atna, senirr kenclinle ilgili f ikirlerin c1efiiqti. Onceleri olauakstz olttn, .,sirncli cllanaklr. Senin kendini cie[iqtirrnede timr attlamryla ba$anya ulaqnran, belki de yalnrzca bi zamzut sorLlnu. Bu olayda bi qavalgnrn izleyece[i, olast tek yol, tutarlt, ikirciksiz eylernlercle bulunrnaktrr. Bi savaqgurtn yoluyla ilgili yeterli bilgin var', ;g-pin. Artra eski ahqkanlrklarrtr da yontemlerin de kesiyor
yolttrttt." Ne cieurek istedifini anlamt;ttm. "Ytrzrna irsinin brrakmatn gereken eski ahqkanhklitrtmdetn biri olclufiuna inuttryor lnllsun'1" dedim. "Yeni kitabrmtn metni-

krnnak senin elinde." "Kinayeli konr-rquyol slln," cJeciirn. "$unu clofr'trclarr lrrrlat.

2A

ERK OYKUIENi
arteryrm

BiLCivle BULU$MA

2l

nr yntrp

mr'/"

mak amacryla clondti. Ona, kirni insanlarclan, Ecirnezli[irni yazlnarnln clo[rr_r olmadrlrnr belirten mektuplzrr alcL$unr soyledirn. Dofuh-r gizli doktrinlerin ustalannrn, o$retileri konusnr-rcla kesin gizlilik is-

Yanrt vermedi. Ayafa kalktr, gtir Eahhklzinn kenanna bak-

cefini biliyor uruydun'/" diye siirdi,irdii. "Tek bi antn sonsuzluk olabilecegini biliyor tnuyclun? Bu bi bilrnece de[il, bi gergek, bunu, yalntzca o ana binip, oztintin bi-itiinsellifini herhangi bi yone dofrLr taqitnada kullanabilirsen, e[er."
Burtit baktr.

tediklerinden soz ettiklerini belirttim. Don Juan, bitna bakrnadan, "Belki cle o ustalar, yalnrzcrr usta olma diiqklinltifii iEindedirler," cledi. "Beu r-rsta cle[il, bi sava$Elylm yalntzca. Bi ustatnttr rreler duyurnsadrlurr [rilenreni. Ya!" "Ama, belki cle aEr$a Erkamrarnam gereken qeyleri agrfa Erkarryorumdur, ha don Juan'/" "Birinin bi qeyleri agrfa grkannasr ya cla kenclilte saklanrasr cinemli de[il," dedi. "Yrptr[rnlz ve olclufurnuz her qey, kiqisel erkimizde ketlrr. E[er yeterince erkirniz vilrsA, bize edilen tek bi soz bile yagirmlntrzrn akr;rnr clefi;tinneye yeter. Ne vur, yeterince kiqisel erkimiz yoksa bilgelifin en gorkemli parqrrsr bile bi grdrm fark etrnez." Ardrndan, grzli bir gey soyleyecekrni; gibi, sesini alEalttr. "Belki de dile getirilebilecek en btiyiik bilgi parEasrnr soyleyece[im szlna," dedi. "Gcirelim, bakalrm, lte yapacaksrn buhunla. ?rm qu anda, Eevrenin sorrsuzlukla kaplr olclufunu, Listelik, efer gok istersen, bu sonsuzlu[r-r kr-rllanabilecegini biliyor'
mLlsun'J"

"Dalta once bLr bilgi yoktr-r sende," dedi, giiliirnseyerek, "$irncli var. Bunu sillta agrkladrm, all-ltt bi nebze de[iqiklik olrnacll sencie. gi"inkli agtklarnamt kullitnacak yeterince kiqisel erkin yok. Olaydr, ytrhnzczt qu sozlerinrin aracrhft bile, oztini,itl

bi-itlinsellifini yakalayrp, en otletuli pargastnt stntrlarr iEinden


gekip altnana yetercli." Yartrrna gelip, parntaklanyla gofsi,ime vurdu; gok hafif bir
clokunuqtu, bu.

"iqte, sozLini-i etti[irn surtrlar bLlnlitr," dedi. "lttsan bunlitrttl


iginclerr qrkabilir.
E t."

Biz buracla sakh bi

cluygr-ryr-rz;

bi bilinqlili-

Gozlerinin belirsiz devinirnleriyle beni yanrt verrneye youzllltcal bir sessizligin ardurclan, soylecliklerinden bir rley amlamadrfunr belirttirn. "Orada! Sonsuzluk orada!" dedi, ufku irnlerken. Arclrnclau goftin dorulunu imledi. "Yir dzr oradzr, belki de sclr.rsuzlLrk qdyle bi $ey." Dofuyu ve batryr imlerr-rek arnacryla her iki elini cle

nelttifi

uzattr.

Birbirimize baktrk. Gozlerinde bir


o'Bunal

sorr,r if'adesi varcL.

ne dersin'/" diye sorclu, beni sozleri iizerinde cl-ilr-in-

meye yonelterek.

Ne diyecefimi bilemeclirn. "Kendini, irnledi$irn yonlere dofn-r soltsLlza ciek uzatabile-

E,lleriyle, ornuzlartmr hafifle sitrstt. Kalernirnle defter altlrIrrn yere clLiqtli. Don Juan althfa ayafryla batstt, bana bakrp kahkahayr patlattr. Not ahnamr kafastna takrp takmadrflnl sordurn. Gi.iven verici bir titrernle, "Hztytr," diyerek zryafrnr gekti. " B iz ler lclayan varl tkl art 2," dedr, ka{'as t t-tt titrtttnl a sal I itrryt kcn. "lr;rlclayan bi varhk iqin onernli olan tek ;ey kiqisel erktir. Arna kiEisel erkin ne olclr,rfunu sorilcak olursitn, betlitn aErklan'liull blttrrt aglklayan-ratz derirn, stllttt." Don JLtan batr lrfkutra bitkarak, hiilii birkaE saatlik gtinr;rfr kalcLIrrrr soyledi. "BuLrtcla Lrzlln bi stire kitltnittntz gerek," diye aqrkladt. "Ya sessizce otnruruz, ya da konuquruz. Sessiz duttnak senin igin dofal defil. O halcle, konu;maya devam! Bu noktzt bi erk yeri, irkqanr karanh[r dtiqmedeu cince de bize altqmast gerek. Korku ya cla sabrrstzltk gostenneden, olabilcli[ince do[al bigimde oturnrulrsrn buracla. Senin igin, dinginleqrnenin en dofal yolu yaznrak. Doya doya yaz bakalrn-r! "$irndi de varsay ki, bauit ri-iya gonnenden soz ediyorsun." Br-r ani clefiqirne karqr hazrltkstz yakalanmtqtttn. Arzusttyinelecli. Bu konuda sovlenecek gor qev vardt. "Riiyit gornr-r lJle", irrsauru kendi rtiyalan tizerinde belirli bir denetirn geliEtir

22

ERK

oyrUlEr<i

BILGIYLE BULU$MA

23

rerek rtiya boyunca yalsanan deneyimlerle uyanrkken yafananlitrtn, krlgrsal atgtdan aynr defercle olrnaslr]r gerektinnekteycli. Btiylic{ilerin savrrra gdre, "rtiya g{inne"nin etkisi altrnclayken

riiya ile gerge[i ayrrmanr n srraclzur olEi.itleri etkisizleq iyorclu. Don Juztn'ln "riiya gornre" uygtrlarnasr, kirsinin, rt-iyacra erlerini bulmasrnr igeren bir Ealrqrnaydr. Bir barska cleyiqle, kiqinin, rtiyasrnda, ellerirri goz cli"izeyine kalchrcllrnr basiqe riiyada gcirerek, onlan arayrp bulclufunun "ri-iyasrnr gormesi" gerekiyordu. Bzrrsansrz denemelerle gegen yrllarrn arclnclan, bu eylcmi sonunda bagarabihniqtirn. Geriye cloni,ip baktr[rnrcla, bunuj gtinltik yagalntmr bir derece clenetinr altrnil alch[rmcla balarabilcli$irni gordiim. Don Jueur dikkat Eekici noktalan clinlernek istecli. Ellerinre bakrna komtttunu diizenletnenin go[unIukIa tistesinclen geIinemez oldufunu sciyleyerek buryladmr sozlerinre. onun, "r-i-iyir gormeye gegrne" aclru verclifi, hazrrlrk afanraslnrn ilk aylfrntn, kiqitrin zihninin oynacfu$r oliirnciil bir oylln olclufunu sdylemiq, cizLimiin bir taraflnrn bunu ba;annarnr engelleniek r,,rr,,cryla elinden geleni ardrna koyrnayacafr korrusuncla beni Lryarmrqtr.

lerirnin oniincle da[rlmaya baqlayrnca, bitkrglmr, rtiyaurda yer alan herhangi bir baqka ofeye Eevinneliydirn. Soz konusu ri.iyaclu, bakrqunr sokafrn sonnnda yer alan bir yaprya yonelttirl. Yrpurrn gori-intiisti yok ohnaya baqlayrnca clikkatinti ri"iyarnr gevreleyen oteki opelere odaklacfurn. Eu sonuncla, tanrmetcltftm, yabancr bir kentin boq bir sokalrnrn inanrlmaz derecede berrak, tarn bir gori.irrttistirri-i elcle etrniqtirn. Don Jnan, "rtiya gorrne"cle yaqacLfrur baEka cleneyirnleri anlatnrayi stirdtinnerni istecli. Uzun bir siire konuqtuk. AErklamalanrn bitince aya$a kalkarak Eahhklara gitti. Ben kalktrnr. Sinirliyclirn. Korkr"r ya cla errdiqe verici bir clurutn oln-raclfrrra gore, bu gerekEesiz bir dr.ryguyclu. Dotr Juan birden donclii. Heyecanrmr n ftrrkrnclaydr. "Dinginle.;," decli, liafifle kolumu tutaritk. Beni oturttu, defterinri kucafrnra koyarak ber-ri yeniden yazniaya yoneltti. Ona bakrhrsa, gereksiz korku ya da kararstzhk cluygLrlanyla. br-r erk yerini teclirgin etrnerneliydinr. "Neclen [lLr clenli sinirliyinr'/" c-liye sclrclunr. "Dr-r!al Lru,"dedi. "lEindeki bi ,sey, riil-u gdt'mc etkinliklerin necleniyle yrlnrrq clurunrda. Kafan br"r ttir cliiqtir"rcelerle megcle

Don Juan'rn dedi$ine baktlrrsa beni anlunr yitinrine, karakaygrya, hatta kendirne kryrnuya varan bir qoki"inttiye bile gdtiirebilirrniq. Ne var, iq oralara kaclar gelrneurirsti. Benirn clcrrc:yin-rirnin daha yaltt-t, claha gtiltinE bir tarafr varclr' bunupla birIikte, sollLlE o denli asap bozucuyclu. Rliyalncla, tanr cllerinre bakaca$rm srracla ola$aniistii bir ,sey oh-ryorclu. Rliyadaki hcrqey, canlrhk aErsrndan "nonnirl"in ritesine uzanclrlr gibi son kerte siirtikleyici de olabi l iyordr-r. El lerirn i inceleme b ig inr i rcleki baqlanglE amacttn, yeni konunun gotgesincle kahp" unutLrlur

yorclu.

gece, hiE beklernedilim bir anda, ri-iyanrda ellerinri buldum. Yabanct bir kentin lannnaclk bir sokaErncla yiirticliigi"imi.i gdrtiyordum ki birden ellerimi kalclrnp barsuriru hizasrna getirdirn. Sanki, ozt-imde bir qey teslirn olrtrr.qtr-r cla ellerirnin tersini incelerneme izin venniqti. Don Juem'rn yonergelerine gore, ellerimirr gdrr-irrtrisii gdz-

Bir

gul dc$ilken clal-ra iyi hissecliyordun kenclirri. Ne vitr, agr[a Erkarcl[rm eylernler necleuiyle bayrIacakstu trerecleyse, Eirndi. "Her savir$qlnln kendine ozgti bt riiyct girmcsi vardtr. Her yontcrn bi ba;kasrnclan dcgiqiktir. Hepimizin igine cli"iqtiifti bi tuzak var: kligi.ik clalavereler Eevirerek kenclinrizi br-r seriivenclen kopnraya zorlamak. Alrnabilecek tek karrsr onlem ise, her ttirlti engel ve umutsr,rzlufa karqrn direncini yitinnenrek." ArcLnclan, ri,iya gonne iEin konr-r seEebiliyor mllyllm, cliye sorclu. Bunu nasrl yapacafun hakkrnda en ufak bir fikrim olnradr[rnr soyledirn. "Bi"iylicrileritr rtil'ct gdrntaylc ilgili agrklamast qoyledir," rlecJi, "bi savaqEr iqsel soyleqisini kestipi anda zihnincleki bi irngeyi bilerek tr-rtup, konusunu seEer. Balka bi deyiqle, bi stire boyurica kenclisiyle konuqrnamayl becerebilir; ardtnclan riiyu gdrnrctle karqrlaqmak istedifi geyi imge ya da konu olarak bi an boyunca bile olsa zihninde tutabilirse, istenerr konuyu yakalar. Ayrrchrrcla clelilsin iuna, bunu yaptrfrna erninitn."

24

ERK OYKULERI

BiLGiYt-E, BULU$MA

25

Uzun bir sessizlik oldr-r, arclnclan clon Juan havayr koklamaya baElacL. Goren, burnunu temizliyor sanrrclr; burun deliklerinden iiE ya da dort kez nef-es verdi, biiyi"ik bir gtiEle. Karui kaslan Erplnmalarla kasrldr. Bunu, ki-igi-ik netes alr;larla denetledi.

"Rtiya gdt'meclcn soz etnreyeceEiz, artrk," clecli. "'ftrkrlrp


kailrrsrn sonra buna, alirnallah. Herhangi bi qeyi baqanna yolunda, baqaul yava$ yavag, btiytik bi gliq harcayarak gelmeli anra;

asla takrnak ya da gerg,inli[e yer yok bn.yolcla." Kalktr, gahhfrn kenarrna yi"iri-idti. One e[ilip yapraklunr.r araslna baktr. Yapraklara pek yana$nradan, aralarrncia bir ,sey

anyonnug gibiydi. "Ne yapryorsun?" cliye sorcllun, nlerakrrnr yenenreyip.


Bana dont"ip gi,illirnseyerek ka.,slunnr kaldrrclr.

"Qahhk garip qeylerle clolLl," clecli, yeniden yerine otururken. Sesinde oyle bir rahathk vardr ki birdenbire ba[rrsaydr clahtr trz tirkerdim. Defterirnle kalernirn elimden di,iqtti. Don Juan kahkahayr basarak takl idirni yaptr. AbartrI r clev ininrlerirri in, yagamrmda hAlA var olagelen, yanm kalrnrrs iElerclen biri oldLrgLrrru soyledi. Kar;rhk vermek istedirn ama beni konuqturmacl. "Qok ttzbt glin rqrfr kalcL," dedi. "Alacukuranhk bastrntradan definece[imiz bagka qeyler de viu'."

sgyleqiyi sustutmantn tek yo|-r o|-rdu[r-r konusuuda gi-ivence u.in]ilii. Gosterclifim ilerlemelerle ilgili olafan sorulatrtn aucLnclan sorgulamayr durdurdtt. Don Jua,-,',o b., yontemi hiEbir defiqim gozlernlemeclen yrllarca r-ryguladr[rrni; kaldr ki, hiEbir ;ey beklernedi[irni beiirttinr. Ne var, sonuncla bir gtin, titm on dakika boyuncat, ozLv me tek bir sozciik bile soylernecten yiiriidiiftimiin r;aqkrnhkla aytrcltua vanntqttm. Don Juan'er bnnun yall slret, iEsei soylei;iyi durdurmanln' bir kenclirne soyleclifirn sozciikleri ke.sip atmaktan gok baqka siileqey olclufunr.r ar-rludrfrmr cla soyledim. Biittin bir diiqiince hemen asrh kaldtftmt, boElukta ylirtidti.iir-t ,turtir-r;tr.r, hemen arastndan bir i.irkii duy[i-imii cluyr-rinsamrqtrm. Bu bilinElilifin igin iEsel soyleqirne' pztnzehi'nirl !,,r,-, grkmrgtr ortaya, onull gibi sanlt'utqtttn. ..Bizi yere soylediyEivileyen;eyin iqsel soyler;i oldufiunr-r dtinya Eoyle ya -da clim, ,r,r-,r,;' oecti aon Juan. "Kenclimizle, oluboyieclir ctiye ko'uqtufurnu z LELtl clii'ya qoyle ya da boyle

tot''

oo., Jnan, bliyiiclilerin cliinyitslna geEi$ yolunun, sava$gtl-1u iEset soyler;iyi durclunnatyt ofreldikten sonra aqrldr[rnr
aErkladr.

Ardrnclan, "ri-iyn gcinne" konnsr-rncla sciylediklerinri yeniden gozden gegirdifirncle, berrirn istencinrle iEsel soylersirni durdunnayr ofrenmiq olmam gerektigini belirtti. Ben cle onrr hakh oldulunu soyleclirn. Don Juan birlikteli[irnizin baqlangrcrncia bir ba;ka ydntenr daha betimlemi;ti: gozlerini higbir $eye oclaklamadan Lrzlur Lrzun yiiriirnek. HiEbir $eye dolrudan bakrnadau, gozleri hafille ktsrp, goz oni.ine gelen her qeyin gevresel bir gori.inttistini"i tr-rttunnayr onermiqti. O zamanlar pek anlarrirmanra kar;l-r, kirsinin oclaklanmamrq gozlerini ufkr-rn hernen tizerinde bir noktada tuturul<., goziiniin ontinde yer alan her ,seyi neredeyse 180 clerecelik bir aEryla gorebilecefi konusuncla cliretrnigti. Bu alrqtrnnanrn iqsel

"Dlinyer gortiqtimiizti cleIiqtinnek bi"iyiiciiliiltin donuy noktits t cLr, " d.,li.' tg sel s oyleqiyi clu rdurm etks a bu nu becerebil igsel soyleqiyi, durdurrnenin tek yoluc|-rr. Gerisi boq laf. Arttk, lna'rn clqrircla, yaptrfr' ya cla gordtigiin hiEbi qeyin' tek ba;tna' defiqtisencle ya cla aUnya g-ori.i$i.inAe kendilifinden hiEbi qey defigirnin ,.,r.,.y...[ini biim" ,lurutr1unda olman gerekir. Bu cliizenini bozmamark qatrt, Bi ofretmeu ueden Eomezinin tizerine clii q mez zrn I itmt rsttn.ltt belki. S aplantryr, hastahfr beslemekten baqka bi boka Yaramaz bu."
iEset soyler;iyi susrururken yarqzrdlgtq baqka deneyimlerle ilgili aynntrion-sordu. Anrmsayabildi[im her qeyi anlatttm'

konu;tuk. Arilk, rahatga not alamtyorclum; yazrma dikkat etmem gerekiyordu. Bu da dikkatimi clafrtryor,lu. Bu1un farktna varan don Juan giilmeye baqladr' nii Uziqta btiytictiltik eclimini, kendirni yo[unlaqtrrmadan yazKarapfik
bersrncarya dek

26

ERK OYTUIEni

BTLCtYLE BULU$MA

2l

oturtnamttr benitn iEin uygun olnrayaca[rr-rr sttylecli. Srltrrriclir bir iirperme hissedip onun yantna zrplaclu-r.

mayl becerebildifirni belirtti. Bunu soyledigi ru.r, r'lot alrriir i;ini, gerEekten dikkatsizce yaptrfrmrn ayrlclrna varclm. Sanki, benim defil cie bir baqkasrnrrr etkinlifi gibiycli. Bir gariplik hissettim. Don Juatr, kendi yilllnil, gemberin rnerkezine otunnanll istedi. Artrk Eok karanlrk olclulunu, Ealrhlrn o clenli yakrnrnclu

Ytiztirnii gi,ineybatrya dorrcir"i rclli ; kencl irne, ses s i z clu nn ay r, dtiqi.iurnerneyi buyurmanl istecli. once, bunu becereureyip, bir sabtrstzltk anr yaqaclttn. Don Jr,ran, baina arkasrrrr clinerek clestek olmarn iqin strttnet yaslannramr soyledi. Dtii;i-incelerirni clindirdikten sonra, gdzelerirn i agrp giineybatr yontincleki Eal rl r k I ara bakmam gerektifini belirtti. Gizemli bir sesle, benirn iEin bir problern dtizenledi[ini, bunu gdzersern bi-iyi,ici-i leri n cllinyas r n nr bir baEka ytizliyle karqrla;n-raya hazrr olacafrrnr eklecli. Problemin ttiri"i hakktncler belirsiz bir soru sorcJuni. YavuqEa krkrrdadr. Yanrtrnr beklerken, iEimcle bir qey ters cioncli"i. Askrda kahnrqrm sandun. Kulaklanrn, nrantan patlanrrrs qigeler gibiydi, Eahhklardan gelen birrlerce ses clLryuyorc[rrn. Bu sesler' ciylesine Eoktu ki, birer birer aylrt edentiyorclurn. Tirnr uyuniak iizereyken birdenbire bir qey dikkatimi qekti. Beniur cllilLince
stirecirni etkileyen bir ;ey degildi, bir gori,intii ya cla q:evrenirr bir pargasr da degildi bu. Gene de bilinglilifirn bir ,sey tanrlindan gekihn i;ti. Tarnarn ryl a r-ryun rktr rl. Gozleri rn Eah h f n k o.,se sindeki bir noktaya odaklatunrqtr; ne viir, bakmryor. cllirsi.inntriyor ya da kendimle konuqrnuyorclurn. Duygulanm, berrak, bedensel cluyr-rlardr; sdzlere gerek yoktr"r. Belirsiz bir'qeye cloln-r gekildifimi cil"ryumsuyorclunr. Belki de, "cli-iEiincelerirn" clecli$irn r;eyler Eekiliyordu. Her nasrlsa, bir toprak kayrlasrna kaprlcL[nnr, bir tepeye clofru srirt-iklencli[irni sancirnr. Miclenrclc devinmeler hissettim. Bir qey beni gahhfa cto[ru Eekiyorclu. Ontimcle gahhklartn karanltk ktitlerin i uyrit ectettit iyolclurn. Ne vatr, srretdan bir karanhk cle[ildi bu. Her bir galrh[r, koyu bir ailacakaranhfrn iEinden bakryonluq gibi tek tek gorebiliyordum. Deviniyonnllg gibiydiler. Yrpraklannrn klitlesi rlizgiircla oyllltyolmLl$Easlner, tizerirne do[m dalgalanan kara eteklere benziyordu. Ama, rtizgir esmiyorclu. Cezbedici clevinirtrlerinin
r

iqine Eekilclinr. Titreqirnli dalgalar gibi yava$ yava$ iizerime geliyorlardr. Sonra, koyu gahhklarur lizerinde clurau daha aErk bir karaltryr ayrrt ettirn. Gdzlerimi bu karalttntn yanrnda bir noktaya odakladul, Eok gegmeden sitrttnttrak bir parrltr yakalaclun. Birclerr, oclaklanmadan karaltrya baktnn. Bunun, gahltklann ulcfuna gizlenen bir inszur oldufu kesindi. O anda Eok tr"rhaf bir bilinglilik duruntundaydrm. Qevrernin de, Eevremin bencle uyandtrdrfr zihinsel stireElerin de aylrcfunclaydrur. Cene cle, her zaman diiqiindii[tim gibi diiEtinmtiyorclurn. Onre[in, gahlarrn iistiindeki karailtrnrn bir iusan olduf;unu unlayrnca, golde geEen bir barska olayr antmsadtm; bir gece clorr Genaro'yia Eahhklar atratsttrda ytiriirken bir adamtn atrkarnrzclaki gahlrfrn ardrna saklandr[lnln aylrcltnet varmtqttm. Olayr nrantrksirl aErdan aErklamayr clenedifirn anda adarnrn gori.inti.isr-inii yitinniqtim. Ne var, bu kez kendimi yenerek, aErklarna yirpnrayr, ya da dii;i,inrneyi geri Eevirdittr. Bir an, adamt yakalayrp oldu[u yerde kahnaya zorlayabilece[im kitntstna vardun. O ancla, mide,min i.istiincle garip bir acr duydr-rrn. Sanki bir .,sey beni yanp iEirne ginniqti da, mide kasletrtmr gergin tutamaz olmuqtunr. Kendirni brraktrfrm anda, biiyi-ik bir kuqun ya da uEan bir hayvanrn koyu karalttst bana dolru silkelendi. Sanki, acliunrn karaltrsr bir kuqun karaltrsura cloni"iErntiqti.i. Uzerime, berrak, bilingli bir korku duygusr"r gelmiqti. Nefes nef'ese kalclnn, ardrndan gi-iglii bir gr$rk atarak arkai-istti diiqttim. Don Juan kalkmarna yarctrn etti Yi"izi.i benirnkine Eok yakr ncil. Kahkahalar,atryordu. "Neycli o'/" cliye baprrdrm. Elini a[znnrn tistiine koyarak beni sttsturdu. Dudaklarurt kula$nria yaklaqtrrtp, oraclitn sessiz ve dingin biEimde, hiEbir ,sey yoknrurs gibi aynlmamrz gerekti$ini frsrldadr. Yur yana yiiriidiik. Dingin, dtizenli bir bigimde yiirtiyordu. Birkag kez hrzla kendi Eevresinde dondli. Ben de aynr qeyi yaptrrn-iki kez, brzi rzliyor gibi goriinen bir ktitlenin gdrtintiistini.i yakaladrm. Tekinsiz bir qr$rk koptu arkamdan. Katrqrkstz bir korku anr yaqachrn. Mide kaslartm dalgalandt, kastlmalar bedenimi koqmaya zorlayan bir yo$unlukta arttl. Tepkilerimi en iyi don Juitn'tn terirnleriyle agrklayabili-

28

ERK

oyrcUlAni

BiLGivr-8, BULU$MA

29

rim: bedenim, yaqadrfln korku deneyirnine balll olarak, or]Llll "erk trnsl" adrnl verdifii qeyi gerEekleqtirebihniqti. Bu. banii don Juan'tn ytllarca cince ofretti$i, insunu-r karanlrkta kenclini berelemeden, safa sola Earprnnksrzrn koqabitntesini igelen bir
yontemdi.

Neyi nersrl yaptrlunrn tam ayrrdrnda defildint. Birclenbire kendirni yeniden don Juan'rn evinde buldurn. Gori,irri"i;e bakrItrsa, o da koqmuq ve oraya benimle ayltr zalnanda varntrqtr. Gaz lambasrnr yaktr, tavandaki bir kirirse Astr, ve teklif,sizce, oturup gev$ememi soyledi. Sinirlilifim daha dayanrlrr bir hale gelinceye dek, irynr noktada yerimde saydrm. Sonra da yere oturclum. Ban:r, zorla, hiEbir qey ohnamr;; gibi davranmamr buyurarak clefierirni clime tutuqturdu. Qahh[r aceleyle terk ederken bunlan drirstirdi.i"Oradu ne oldr-r'?" diye sorabildirn, sctnuncla. "Bilgiyle buluqacaktln," dedi, Eenesiyle Eoliin koyr-r Eahlarmr imleyerek. "Seni oraya gottircli"irn, Ei.inkli glirrrin erken saatlerinde ev in gevresir-rde dolanan bil gi nin bakr rnr yakal acl rn. Ola ki, bilgi senin gelecelini biliyordu der, seni bekliyorclu. Br-rrada bulugmak yerine bi erk noktarsrr-rda karqrlaqlnayl ye$eclim. Sonra da bilgiyi Eevremizdeki obiir qeylerder"r ayrr;trrabilecefiinden emin oln"rak iEin bi cleney hazrrlaclun. Af'erin, iyi becerrs

fiirniin ayrrdrna

verramamrqtun.

din.

"

"Bir dakika!" diye kar,,sr grktrrn. "Once gahh$rn archnclir gizlenen bir insan karaltrsr gordlirn, ardrnclan da koca bir kuq." "Sen bi adam gonneclin!" dedi, kesinlikle. "Ne cle bi kurs. Qahhklardaki karaltr da, i"izerimize ugalt qey de bi gi"iveydi. E[er biiyiictilerin terimlerine ahqntak istersen, gerEi senin terirnlerine gore giiliinE bi gey bu arna, sen bi gi.iveyle bulLrqtLrn.
Bilgi bi gtivedir." Delici bir bakrqla bana baktr. Lambzuln rqrfr ytiztincle gnrip golgeler oluqturmuqtu. Gozlerirni baqka yone qevirdim. "Bu gizi bu gece gozrnek igin yeterli erkin olur belki. Br-r gece olmazsa, yann. lJnutma, bana hllA altr gi"in borElusur-I."
Don Juan aya[a kalkrp evin arka yanrndaki rnutfa[a yi-iri"idii. Lambayr ahp, srra gibi kullandrft EotLrELln i-izerine yerlers-

tirdi. Srrt srrt:t yere otllrup, bir tencereden kenditt-tize fasulye ile et alchk. Sessizlik iEincle yedik. Tanratr zarman, htzh bakrqlar firlatryordr-r benden tarala. Gtihnesini zor: tutuyormuE gibiydi. Gozleri iki yanft andtrtyorclu. Bana baktrlrncla, gozlerini biraz aEtt; nemli, saydam tiibakadan larnbanur rqrlr yansrdr. I;r[r bir ayna etkisi yaratlnak istercesine kr-rllaniyormlrg gibiydi. Bununlit oynadr bir siire; gozlerini tizeritne her odakladrfrnda baqrnr neredeyse algrlanamayacak biEimcle salhyordu. Qekici bir r;rk titreqirni oluquyordu boylece, Yirptrklantrtn aytrdtna bir stire sonra varabildirn. Kafasrnda belirli bir di-iqi,inceyle devindi[ine inetntyordurn. Ne yaptr[rnr sormak gerelini duydurn. "Bi baqka necleni vzu," dedi gi"iven verici bir titremle. "Gc-rzlerirnle seni yatrqtrrryorum. Artrk sinirli de[ilsin, di mi?" Kenclimi dal-ra iyi hissettilirni teslim etrneliydirn. Gozlerinde slirekli r$ryan parlakhk korkutucu defildi. Ne srkrlcltm ne cle irkildim. "Beni gozlerinle netstl yattEtrnyorsun'?" diye sordr,rm. Ba;rnr yenicleu algrlanamLrz biqir-nde salletdr. Gozlerinin , saydam tabakalart lambantn tErftnt gerEekten yansrttyordu. "Sen de yaprnaya Eahq," dedi, bituzt bir tabak yernek daha verirken, "Kenclini dinginlegtirebilirsin, istersen." Ba;rmr sallamayr der-redirn. Devinirnlerim sakarcaydr. "Boyle yaparsan, iincit sallabaq olursttt-t," cliyerek giildti. "Dikkat et, baqrn afnyacak. Bunud gizi kafada delil, devinim, goze nridenin altu-rdaki bolgeden gelen duyguda. Iqte, baqr sallatar-r clar bu !"

deli[i bolgesini ok;ach. Yernefr bitirdikten sonra strttntt odun destesiyle guvallarzt clayayrp oturdurn. Onun ba; sallamaslnzl oyklinmeyi denedirn. Don Juan Eok efleniyor gibiydi. Krkrrdayrp kalgalannt tokatlaGobek
dr.

Apeinsrz dt-tyulan

bir giiri-iltii, kahkalartnt kesmesine neden

oldr-r. Tahtaya vuruluyormu$ gibi derinden bir ses geldi qahhk tarafrndan. Don Juzut, Eenesiyle tetikte olmamt imledi.

"Bu, seni galrran gtive," dedi, kesin bir ifadeyle. Yattr[rm yerden zrpladtm. Ses birden kesildi. Bir aErklama

30

ERK OYKULERi

BiLcivt-p BULUiiMA

3l

beklercesine don Juan'a baktrnr. omuzlarrnr sallayarak gtilring bir umursuzluk devinimincle buluncJu. "Buluqmaru gergekleqtirnreclin, hentiz," diye eklecli. Kc'dimi buna hazrr_hissetmedi[imi, eve giciip kenclirni giiElii cluyumsadrfrmda ddnersem claha iyi olaca[rnr soyleclirn, d,r,r. "Anlamsrzca konLlqrn.," crecli. "Bi iavaqgl, l)^yr.l, cltiqerri sonslrz bi algakgontilltilt.ikle kabul ecler. Xe oictugLirrl, kirri oldu[r"rnu da algakgciniilliiliikle kabulllenir; tiztilerek cle.!il, hent de canh bi meydan okuyursla! "Bu noktayr anlayrp, ti.inrtiyle ya;unrak, hepinriz igirr zaman gerektire' bi olay. Or'e[in ben, ;alEakgoniilli.ili.ik' siizciiliintin yantmda dile getirihnesinclen bile nJfr.t ecler.clirn. Bcn bi Krzrlderiliyim. Biz, Krzrlcleri I iler hep al gakgontil I i.iydtik, b1$lmlzl cine e[mekten baqka bi qey yaprnaclik. gi silviuEnrn yolunda algakgcintilliiliige yer olmactigrnr cliiqi.ini.ilcltirn. Ne Ufiyfit yemrlgr ! $irndi, bi savagErnrn alEakgoniil I iiltili.intin, bi cl ilencininkine be'zemedifini gok iyi biliyorurn. SiivagEr b,qr'r kir'seye elmez, arna aynl zamancra kinrsenin ona baq e$rriesine tle izin vennez.6te yanclan, bi clilenci kenclisinc'len c1,,1r,, yi.icu oldu$una inandrlr birisinin cintincle isteyerek cliz goker-, bi cle yerleri silmeye ba;lar. Ne vur, kerrclincleir n$agr biiisinip cle kcncti ciniinde yerleri silmesini ister. "I$te demin onun igin ustalann ne hissettiklerini apllyap-r1dlm," dedi. "Ben yalntzca savarsgrlann algak.uon[illliI tifiipii bilirim, iqte bu d:t benim, baqkalannur ustasr olrr.ranra asla izirr vermez." Bir stire sessiz kaldrk. sozleri iginrcle clerin bir. srkrntry^ yol agmrqtr. EtkilenrniE ve tiztilrnti$ttiin. Aynr zarnancla, qllrlrklarda tanrk olduklanm cla beni encliqelencliriyorclu. Don Julp'rrr lende1 bir geyler gizlecli[ine eminciirn; gerg:ekren neler cltjnclii_ $tini.i biliyor ohnahych. Tam bu fikirler iizerinde kafir yorarken, yeniclen cluyulan o gafip vuru$ sesi beni di.irsiincelerimclen koparcil. Dop Juap irnce gtildii, sonra yeniden krkrrdamaya baqlacli. "Dilencinin atgakgcini.illtirtiEtine bayrhyorsLr] ser,,, decli tathhkla. "Akhn cintinde ba.;rnt e[iyorsun." "Nedense, hep oyu na getiri l cligi rn i clti.rs ti ntiyomrn, " clecl i rl.

"Bu clt benim AErnazrm." "Haklrsrn. Oyuna getirilciin," cliye eklecli clinginleqtirici bir gi-ili,iqle. "Anril seniu astl aEnritzttt olamaz bu. Sen asltncla, benirn slirckli, bilerek sana yalan soyledifitne iuatntyorsull, hakstz rtttytttt!" "E,vet. Iginrde bir yerlerde, qu olanlarttt gergeklifine itranrlluu.u clnleyer-r bir geyler var." "Gene haklrsrn. Buracla olatnlartn hiEbiri gergek defiI."
"Bunurrla ne denrek istiyorsun, dort Juatt'/"

"Olaylar ancztk, ki;inin .onlartn gerEekli[ini kabul etmesiarclrnclan gergektirler. Ornefin, gu akqatn olattlar setrin aErndan gergek olanraz. Qi.inki-i hig kirnse sanu bunlann gergekligini kabul ettirernez." "Olartlitn gonnedi[ini nri soyler.neye !:ah$ryorsun'J" "Tabii ki gordiirtt. Atttit, ben saytllttan-t. Satra yalan sciyleyen bcnirrt, urtttttun r-nlt'/" Dcln Juan cikst-ili.ikten trkanurcaya clek gi,ildti. Her ne kaclar beninrle clalga geEiyorduysa cla, gtilliqti clostgaydr. "Benirn laf oyr,rnlilnn-la kafant Eok takutit," dedi gtiven verici bir biginrde. "Yrlurzca seni clinginleqtirrneye gabaltyorum, senirr anca qaqkurlaqrnca kenclirri iyi hissettifini cl[inya Clern biliyor." Ytiz il'aclesini oylesine glili.inEleqtirdi ki, buna ikirniz de gi"ildiik. Ona, birrz once soylediklerinin beni, qirndiye kaEok dirr oldulunclan gok daha fazkr korkuttuputtt-t soyledirn. "Benden korkuyor musun'/" diye sorclu. "Senclen degil, senin sirlgelediklerinclen." "Ben sava1;grnm ozgi.irltifi.inti sirngeliyol'uln. Korkuyor

nin

rnLlsLur buttclau'J"

'iHayrr. Ben senin bilginin i-irki"inEltifi.inden korkuyorum. Ne bir avunturn ver, ne de sr[uracak bir yerirn vilr." -'Serl
kr"r...

gene kouulan kan;trnyorsun. Avutttu, st[tnz'k, kor-

Tiim bunlar, deferlerini sorgulaunadatr benimsedifiin havalar. Herkesin de gcirebileceli gibi, kara bliytici-iler senin basiretini ba$amrq." "Kiu'u biiyticliler kim, clon Juarn'?" "Arkaclaqlanmrzclrr, kara btiyticiiler. Onlarla birlikte oldu-

32

ERK

oyr<ulpni
lerneclirn.

BTLCtYLE BT.JLU$MA

-1

-)

$una gore, sen de bi kara biiyiiciisiin. Dij;;tin bi an bunu. Senirr

iEin gizdikleri yoldan ayrrlabiliyor lnllslln'/ Hayrr. Dtirliincelerin de, edimlerir-r de daima onlar tarafrnclan belirlertrnirs. Tutsakhk bu. ote yanclan, ben sAna ozgiirli-ik getirdim. Orgiirltik p,,hahdrr ama cidenernez bi deger defil br-r. Sen ustalarrnr, serri tutsak edenleri korkr-rt. Beni korkutmak iEin zarnan ve erk harcama. Ya!"

"Dlinya anlayrqrmr

li

nersrl kullanryordum'?" diye sordum. "Di-ir-ryir anlayrgu-r, qahhklann arkasmda yaln:zca gizri giz-

cLnda gizlenen insanlar

dolaqan hayvanlann bulunabilecefiini ya da yapraklarrn arolabilecefini soyledi sana. Bu cli-iqtin-

Hakh oldu[r.rnu biliyordr-un. Ne var, or]unla

br-r

iEtenlikli

itnlaqmamrzer karqrn, yagzlm boyr"r si-iren ahqkanhklarun nec'leniyle yolr-rmdan kolay kolay kopamayacalnnr cla biliyorclurn.

Kendirni gergekten bir tutsak gibi hissettirri. uzun bir sessizlifin arclnclan, clon Jnan bilgiyle yer-riclen karqrla;abilecek clenIi gtiE topIayrp topluyarnadr!nnr ofrenrnek istedi. "Gtiveyle mi clernek istiyorsult'/" declim, ;aka yollLr. Gtilmekten iki biikltinr oldu. Sanki ona diinyanrn en gr.iItinE fikrirslnr anlartmrqtun. "Bilgi bir glivedir demekle ashnda neyi anlatrnak isteclin'/" diye sordum. "Bzrqka bi anlarnr yok bunlln," diye yanrtlacl. "Giive gtivedir. $imdi diiqiindtim de, ti.irn bu baqanlannrn ardrndan, gi)rnrcli igin yeterli erkin ohnahydr. Arna bi insan gorLinttisii yakalac|n. Bu da gergek gdrme de!iI." Don Juan, Eornezlifimin en baqrndan bu yiu-tlr, gornre kavralnrnl, kiqinin geliqtirebilecefi ve varoluEun "gciziimlenemez" dofasrnr emlarmzrya yardrmcr olabilecek ozet bir yetenek bigiminde ternrmlamrqtr. Birlikte oldufiumr-rz yrllar boyunca, orlLur "gonne" cleclifi olgunun, qeyleri sezgi yoluyla kavrarna, bir qeyi clnceclen anlama ya da insan etkileEimlerinin satrr arulannl gorerek cirttili.i anlitmlanyla gtidiileri bulgulama olclufu yolunda bir kavlau-r geliqtinnigtirn. "$unu belirtmeliyinr ki, br,r gece gtiveyle karrsrla;tr[rncla, yarr bakryor, yatrt gdr'[iyot'dun," cliye ballardr, clor-r Juan. "O aqamadn, sen her ne kadar, tnm anlamryla bilinen ser-r defilcliysen de dlinya anlaytgrnt kulkuracak denli, tiun bi bilinglililk clurLrmurtclaydtn."

Don Juem susarak bana baktr. Once, ne sciyleyeceginri bi-

" "Bunir dliqiinrne demeyeliffi, o halde. Bu, daha gok cltinyayl claima cliiqi"incelerimize uydunna ahqkar-rh[r. uyrnayrnca, ruyclunnak igin, elirnizden geleni ardrmrza koymuyoruz. insan kaclar biiytik giiveler di.iqtiniilernez bile. o halde, sarna gore Ealrlrklardaki qey insandzur baEka bir qey olarnazcl. "Qakalla da aynr qey geldi baqrrra. Eski ahEkanhklann bu karqrlaqrnanrn da trirtinii belirledi. Seninle Eakal arasrncla bi qey gergeklersti. Ama bu, konuqma defildi. Beri de aynr qaqkrnh[a dti.Srnij;;tiirn. Sann, bi zamanlar bi geyikle konuEtufLunll anlatmrqtun. $imdi de sen bi Eakalla konugtun. Arna, ne sen, ne cie ben o zalnart ne olclufunu aslzr bilemiycez." "Bnna ne anlzrtrnaya gahqlyorsun, don Juan?" "Biiyriciilerin agrklamasr benim igin bi anlam kazandrfrnda geyi[in bana neler yaptr[rnr ernlamak iEin artrk Eok geEti. Konuqtuk demiqtirn ama oyle olmack. soylegti$rmizi soyletnek, bu konu hakkrnda konuqabihneyi ayarlamanrn bi yolu yalnrzca. o geyikle ben bi qeyler yaptrk ama, o srrailarclzr, trpkr senin gibi ben de diinyayr diigiincelerime uygLur krlmayr gereksiniyordr-un. Trpkr senin gibi, ya$amlm boyunca konuqmuqtum. Alrqkanhklanrn a[rr bastr, geyi[i cle igine aldr. Geyik yanrma gelip, yapacafrnr yaptr[rnda, bunu konuqmer olarak arrnak igin kendimi zorlamrqtut-I. " "Btiytici-ilerin aqrklarnasr bu mu'1" "Hayrr. bu sarna yaptrfun bi agrklama, ama btiyiici-ilerin irgrklarnasryla da pek gatrqmryor." BLr soylediEi, bende bi-iytik bir zihiirsel qalkantr yarartmrqtr. IJir siire igin sinsi gtiveyi de not tutmayr der unuttum. Anlafumrrrr yeniclen clile getirrneyi denedim, ardrndan di.inyam nrn yanJuan.

ceye yapl$tln, bu ytizden dofal olarak, diinyayr bu dtiqiinceye uyglut krlacak yollan bulman gerekiyordLl." "Alna, o srrada higbir biEirnde dlirstinrntiyordurn ki, don

34

ERK OYKULE,RI

BiLGiyr-E BULU$MA
hiEbi zuluarl yitirmemeli."

3-5

slmalt dofasrnr konu eclen uzLlll bir tartryniurnr iEinde br.rlcluk kendirnizi. Don Juarn'u gcire, diinyat, tatnunllltl Llygtltl olrttalrydr. Bir baEka deyiqle tatttm kendini yansttmahycl. Agrklamaslnln bir baEka noktttst da, kenclirnizi, "alt;kauhklar" adrnr verdi$i kavrarn ba$larnrnda, di,inyu tatrttrtlittllast yla birleqtirmeyi o[renmiq oldu[r-rrluz yolundaydr. Ben ise, bttna daha kapsamh bir kavrarn olclufr-rnu cltiqtindti$i"irn niyetlilik terimini getiriyordum-yatti, iusatr bilinEl ilifinin bir ttestteye gondermecle br-rlunlnaslnl, ya cla bir leye niyetlennresini sallayan ozellik. Soyleqimiz daha da ilginE bir Eoztirnlerneyi ortaya Erkarctr. Qakalla yaptrfrm "konnqtnet", doll Jutttt'rn aqrklalnitsllllll Ir;I[urda yeni bir gorlintirne bi,iriincli,i. Niyetti iletiqirnin bir bar;ka yolunu bihnedifirne gdre bu "konuqntityit" uiyetlerrrniqtirn. Bunu iletirsimin soyleEi yoluyla oluqtulu yoh"rndaki tanttna clit uydurmayr baEanp, tautrmlamanm kendini yatrstturasrItt sa[Iamrqfim.

Btiytik bir ktvang eml yaqaclnn. Don Juaur giilerek sozctiklerclen bu denli etkilenmemin, clelilifiimin bir baqka yant olclufunu sciylecli. Ses grkarmakstztn konursmayr iqeren gtiltinE bir
devinimde bulundu.

"Hepimiz aynt maskaraltftn peqinde koquyoruz," clecli uzun bir suskunlufun itrcltndan. "BLlnun tistesinclen gelmenin tek yoltt, sava$gt gibi davranlnayl slirdtirrnek. Gerisi kenclili[inden gelir."

"Nedir, gerisi, don Juetn'1" "Bilgi ve erk. Bilgi aclarnlannda her ikisi de vardrr. Ne ki, higbiri bunlart nastl elde etti[ini anlatillnaz. Savaqqr gibi clevirrdikleri ve bi gtin her i;eyin clefiqtifi cltEtuda, tabii." Bana baktr. Kurarsrz gibiydi. Sonra, birclerr kalkrp, bilgiyle olan buluEmayr gerEeklerstirmekten baqka bir garern olttraclrfrnr belirtti. Bir tirperti geEirdim. Ylire$irn daha htzlt attnaya ba$ladr. Ayaga kalktrm. Don Juitn bedenirni her agtdan incelerluiqgesine, Eevremde dondti. Oturmaurl ve yaznlalnl irnlecli. "Bu clenli tirkersen, buluqmana sadrk kalitrnazsln," cledi. "Bi savaqEr sltkin olmah, kendine hakinr olrnttlt, cletretitnini

"Gergekten korktum," dedim. "Giive ya da her neyse, Eahlann orada dolanan bir Eey vru'." "Trbiiki var!" diye bafrrch. "Benint karqr Erktrfun qey, trpkr Eakalla konuqtr"rlunu dtiqiindii[iJn gibi, bunun da bi insan oldu[unu dt-iqi-inrneyi si.irdiinnen. " Bir tarafrm, 6ne siirdti$i"i qeyi tamamryla anlamrqtr. Gene de ozrintlin bir ba;ka yanr kendirni brrakmarmr cinltiyor, beni "ilkla" uygult davranntayer zorluyordu. Don Juan'a, her ne kaclar onunla tam bir ussal emlaqma iEincle olsam da aErkltrmerslnln duyulanmr tam anlarnryler tatnrin etmediIini soyledim. "BLl," decli, "scizlerin sakathfrndan ileri geliyor. Sozciikler kendirnizi aydrnlaltml$ gibi hisetmeye zorlar bizi, hep. Amer, cltinyayl a ylizleqrneye kalktrlrmrzdit, bizi dairna yeilnrz brrakrrlar; biz de dtinyayla, her zafftan yaptrfrmrz gibi, aydrnlanmaslz biEirncle yiizleEmek clurumunda kalrnz. Bu nedenle, bi btiyticti konugnraktansa yapmayl ye$er, bu ba$lamda yeni bi dtinya tanrrnlamasr Erkanr ortaya; konursmanrn onemini yitirdifii, yeni edirnlerin yeni yansrmalar getirdi$i bi di.inya tanrmlametsl." Yiulma oturdu. Gozlerime bakrp, Eahhkta, gerEekte ne "gonn[iq" oldufumu dile getirmemi buyurdu. O ancla bo$r"rcu bir tutarsrzhkla karEr kar;rya kalmrqtrm. Bir insanrn karaltrsrnr gormtiEti.im, ama tite yandan, bir kuqun kitraltrsrnr da gormri;tiim. O halde, akhmrn "yeter" dedi[inden fhzlasrna tanrk olmugtum. Ama iEimcle bir r;ey, akh ttimden 96z ardr etrneden, deneyimin, karaltrrun boyu posLl gibi parEellannl segip bunlan mantrkh olasrhklar olarak kabul etmiq, kuga d6niiqen karaltr gibi pargalannr ise dofrudan goz ardr etmiEti. Boylece, bir insan gordii[time inanmrqtrm. Kr"rqkularrmr dile getirdilimde, clon Juan kahkahalarla gtildi.i. Btiyiici.ilerin agrklarnaslnln, er ya da geE yardrma kogaca$rnr, boylece her qeyin, mantrksal ya da mantrk drqr olmasl gerckmeden berrakhk kazanacafrnr soyledi. "Bu arAda, senin iEin yapabilecefirn tek r;ey gcirdti[tintin gergekten bi insan olmadr$rnr sciylernektir," dedi. Don Juan'rn bakr;r gittikge sinir bozucu oldu. Bedenim is-

36

ERK OYKULERI

BILGIYLE BULU$MA

31

tem drgr bir bigirnde titremeye ba;litdt. Stkuttt hissetrrtente tteden oluyordu. "Bedenindeki izleri eutyorutn," diye aErkladr. "Belki aylrdrnda de[ilsin ama, br"r akqarn btiyiik bi gi"iE gosterisiyle kar;r karqrya kaldrn, oritdzl. "

cak. Larnbayr, iqte bu neclenle senin tepene arstrm. Iqrk, gtivenin seni br:lnraslnii yardrmcr olacak. Qahh[rn keninna gelclifincle, Eaprracak seni. Qok ozel bi sesle yapacak bunn. Sesin salt kendisi bile sani.i yarcLmcr olabilir."

"Ne ttir tzIet, bunlitr'/"

"Bildifin

ttirden bedensel rzler

de[il bunlar,

rqrlclayan tel-

ciklerinle parlak bolgelerinin iizerincleki irlleri anyoluln. Biz tu;rdayan varhklanz. OldLr[LlmLlz, cluyltrnsadtftrutz her ;ey telciklerin tizerinde belirir. Insanlartn kendilerine ozgi"i bi parlakhlr vardtr.'BLl, onlart yagayan, r;rldayan varlrklardan aytrt etmenin tek yoludur.

"E[er bu gece

gdrebilntiq- olsaydtn, Ealtltklardaki karaltr-

nrn rqrldayan bi canlt varhk olmadr[rutn, aytrdtna varabilirclin. Bir qeyler daha sonnak istedirn itmtt, elini a[zrma dayayrp beni susturdu. A[zrnr kulafrrna yaklaqtrrrp, bir htqtrtt, bir gtivenin kuru yapraklartn, ditllartn iizerincle Erkarcfi[t yurnu;ak adrnr seslerini duymam gerekti[ini frsrldadr. HiEbir qey duyamadun. Don Juan birden kalktr. Larnbayr yerinden alarak sundurmantn alttnda, ou kaprya dofn-r oturacafrmrzr soyledi. Evin iEine girmektense Eevresinde yiiriimeye, Eahhklann kenartna dofru gitrneye yonlendirdi ber-ri. Varlr[rmrzrbelirgin ktlmarun vazgeEilmez oldr,rfr-rnu agrkladr. Evi, sol tarafina dofru yan yanya Eevreledik. Don Jttttu'tu ytiri,iyi,iqli aqn yavaqtr. Adrmlarr zayrftt, sendeliyordu. Lambayr taqtyan

eli titriyordu. Ona, yolunda gitmeyen bir qeyler mi oldr-r[r"rnu sorclutn. Bana goz krrparak, gevrede dolanan bLiytik gtivenin genE bir insanla buluqacalul, ztrytt bir yaqh aclamtn yava$ yi"iriiyi-iqi,intin, buluqulacak kiqinin kim oldufr-rnu gosteren Eok belirgin bir yol oldufunu frsrldadr. Sonunda, evin ontine geldifirnizde clor-r Juztn, larnbayr bir kiriqe asrp beni strttm duvara gelecek bigimde oturttu. Sapnna da kendisi oturdu. "Buradit oturacagtz," dedi, 'osen de ttim dogallrlrnla yazacak, benimle konuqacakstn. Sana br-rgi-in pllsll kttran gt-ive, ;tt anda buralarda, gahhlrn iginde. Bi siire sonril gelip, sillla baka-

"Ne ttir bir ses bu, clon Juan'/" "Bi ezgi. Gtivelerin oluqturdu[u, akrldan Erkmaz bi sestir bu. Ashncla cluyamilzsut ulllr, oradaki giive bi baqka giive. Qugnslnl agrkEa dr-ryacaksrn; ola ki kusurslizsiut efer, yaqamrn boyultca seninle birlikte kalrr." "Ne iqirne yarayacak ki'?" "Bu gece, daha once baqlattrfrnr bitinneye Eabalayacakstn. Gdt'n?r, sava;Er ancak ig soylegisini kesince gerEekleqir. "Bugi-in Eahlann orada konuqmanr istencinle durdurdun. Ye gdtzliirt. Gi)ruliigliir ,sey berrak degildi. onun bi insan oldulunu sandrn. Ben de, o bi giiveydi, diyorLun. ikimiz de dogru defiliz, giinkti konuqmilk durumunda kahyoruz. Ben gene de serrclerr bi kerte iistiini.im. Qiinki"i senden daha iyi gdriiyontnl, tistelik briytici.ilerin aErklamasrna da sahibirn. Yauri, belirgin olrnasa cla bu gece gdrcliigtim.;eyin bi giive olclufunu biliyorum. "$irndi cle sessizce, di.iqtinmeden kiiEiik giivenin yeniden sana gehnesini bekle, bakahm." Not tutmakta giigltik gekiyordum. Don Juam gtildti, higbir qey beni rahatsrz etmiyormLlqgaslna, not almayr stirdiirmemi istedi. Kolurna dokunarrak, yLr yLtzrrranrn sahip oldufurn en iyi koruyucu kalkan oldu[unu soytedi. "Gi-ivelerden hig konuqmadrydrk," diye stirdtirdi_i. "$u ana clefin zamanr defildi. Senin de onceden bildifin gibi, tinin clengesizdi. Bunun iistesinden gelmerr igin, sana savaqqlnln yolunu yaqirmayl ofrettirn. Evet, bi savagqr ruhun dengesiz olclu[Lr cli,iqi-incesinden yola grkarzk ii;e koyulur. Tam denetim ve bilinglilik, acele etmeden ya$ar, dengesini kazanmak iEin elinden gelerrili dahit iyisini yapilr. "Senin konumunda, ashnda hemen her insanrn konumunrla, dengesizlife neden olan qey edimlerinin ttimtinden birden kaynaklarlryor. Ne var, tinin qu anda gtivelerden soz edecek rlenli hafiflemiE gibi gortiniiyor. " "Gr-ivelerden soz etmek iEin dofru zaman oldtrfunu ne bil-

!*

313

ERK OYKULERI

BiLGiYle BULU$MA

39

din?" geldigin srrada, gevrede clola;an giivenin bakri;rnr yakaladnn. IIk kez dostgayc!, ve aErktr. Onu cluhu once, Genaro'nun evinin gevresincleki ciaglarcia gorcliipi,irncle senirr dtizen eksikli[ini yansrtan, gciz korkutncLr bi biEinti varch." O anda garip bir ses duydurn. Bir dahrr bogLrk bir trnryll ktnlmetstnl ya da uzaktan gelen ktigtik bir nrotor sesiui anclrnyordr"r. Mtizikteki perdelerin gam de[i;tirnresi gibi, tekinsiz bir tartrm oluqturdu. Sonra bir clenbire kesilcli. "BLl, gtivyedi," dedi don Juan. "Belki claha 6nce ayrrclrna varmlfsurdrr; lambanrn rqr!r gi,iveleri qekecek clenli ayclrnllk. arna gevrede bi tane bile yok." Daha once buna dikkat etmerniqtim; don Juan, bunun bilincinde olmamt sa$adr[r andan baglayarak evin gevresiucleki Ecilde de inantlmaz bir sessizlifin htiki.irn stircli.i$i.iniin ayrrclrrirr
'oSen buraya

bi ch-rycillrn. Oteki sesler rnikineli ttif'ek giirt-ilti-isii gibi kesik ke-

sik geliyorclLr. "Gi-iveler sonsuzr.rn habercilericlir. Y<lk, claha cla do[rusu trckgileridir," cledi c{on Juan, sesler kesilclikten soura. "Bitzl llerlenlerclerr otiirui, ya cla higbi neclensiz, sonsnzlulun altrn tozunLur en'liuretqi lericlir.

"

vardrm.

"Diken iisttinde durmzr," decli clingince. "Yerytizi-incle bi yize gelerneyecefi hiEbi $ey olamaz! Anlurnryor muslrn, kendisini zaten ciltj kabul ettili igin yitirecek bi qeyci[i kalmaz. En kotiisti baqrna gehniqtir. E, o halcle clingin
sava$grnln ytiz ve durudur. Onu edimlerine ve sozlerine gore yargrlayan bi kiqi, her $eye tanrk olclufunu anlayarnaz." Don Juan'tn sozleri, her qeyin otesinde de havasr beni yatrqtrrmrqtr. Ona, gtinliik yagamlmda o eski saplantrh korkularr uzun stiredir ya;amadrfirmr; ne viu, bedenirnin, karanlrkta beni bekleyen qey nedeniyle korku kasrlmaltrnna upradrfrnr sclyle-

dim. "Orada, yalnrzca bilgi viu," cledi srradan bir meseleclen soz
ediyormu$Easma. siz krlau'."

Bu benzetrneyi anlarnarnr;tnn. AgrklarnasIul isteclim. "Griveler kanatlarrnda bi toz taql'lar. Koyu altrn tozu. iqte [ru, bilginin tozuclur. AErklantrrsl, lnecilzr claha cla belirsizleqtinnir;ti. Sorurnu, s(jze en iyi bigirnde aktarabihnek arnacryla bir siire cil,rrdum. Ama o, yenicleli konnquraya barslacl. "Bilgi en onentli bi iqtir," tlecli, "ozellikle cle bi savafgr iEin. Savir$Erya bilgi bi sel'erde gelir', t-lnu igine gekcr, soltra _uieciknreclen yolunar clevaln ede[." "Bilginin, gi,ivenin kanacLndaki tozla ne iqi olabilir ki'/" cliyc sordtutr, LtzLllt bir aranrn arclrndan. "Bilgi havaclan uEarak gelir, altur toz zerrecikleri gibi. Aynr t(>2, gtivenin kanatlannr kitplar. Yuri, savafEl iEin bilgi, yo$r-rn koyu altrn tozuyla cluq yapar, ya cla yrkanrr gibiclir." Tirkrnabildifirn eu Irazik tuvrrla, agrklarnaslnlll kaf'arnr daItl cla kanqtrrdr[rnr belirttint. Kahkahalarla gtilerek bana, olayr tatn anlarnryla clofru biEinrde aktarcLfr, r]e var ki, inanglannlln lrcni rahat brrakmadrfr konusuncla giivence verdi. "Ciiveler'," clecli, "Eok uzult stireden bcri bi"iyi"ictilerin dostu ve yarchnrcrsr olnruqtur. Bu konuya, senin hazrrlr[rn tanr olnraclrlr iEin daha once clefinmecliyclirn." "[yi cle, kanatlannclaki toz nasrl bilgi olabilir'?'
"Gciri-irs[in."

"Do[ru, bilgi korku vericidir. Sava;Er bilgi-

nin korku verici dofasrnr olurlarsa, korkutucululunu cla gegerO ahqrlmardrk ses yeniden duyuldu. Daha patrrtrh, daha yakurdan geliyor gibiydi. Dikkatlice dinledirr. Dikkirtirli arttrrdrkga dofiasul belirlemek gi.ir;leqiyordu. Kug ya da hayvan sesine benzemiyordu. Giiri.ilttiler dolgun, derin bir titrerrcleydi. Kimisi pes, kimisi de tiz perdeden geliyorclu. Bir tartrmr, belirli bir siiresi vardr; bazrlan uzundu. Bunlarr tek bir ses birinri gi-

Ellerini clel'terirnin tizerine koyclu, gozlerimi karpayrp sessiz ve clliqtincesiz, oylece otunnarnr sciylecli. Qahhklardaki gii-

vcnin gufrrsrurn bana yardrrncr olacafrnr soyledi. Dikkatimi verirsern. bana yakrnda gergeklersecek olayr nnlartarcaktr. Gi-ivcyle anundaki iletiqirnirr nasrl kurulacafutr, bunun ne geEit bir ilctirsirn olaculrnr bilmedifini vurguladr. Kendirni rahat ve giivcrrcecle hissetrnenri. aynca kirsisel erkime cle giivenmemi iste.

rli

sabrrsrzlrk ve sinir icinde geqen ilk anli.rnn ardrndan sessiz

40

ERK OYKULE,RI

BILCIYLE BULU$MA
Sen cle, seEtifiin her kirnse, onLl goreceksin." Daha fazlzt aynntr istedim, ne var, ani bir devinim yaparak

kalmayr baqardun. Diiqiincelerim, zihnirn tamamtyla boqalana dek, teker teker azaldr. Ben dinginlegtikqe gdldeki Eahhfrrr gi"irtilttileri artryor gibiydi. Don Juam'rn, bir giiveden geldi[ini soyleclifi o qa,;trttct ses yeniden duyuldu. Bunu zihnimcle bir dtiqiince olarak defil de bedenirne yanslyan bir duygu bigirninde algrladrrn. Goz korkLrtucu ya da kotii bir gey de[ilmiq gibi geldi bana. Yalrtt ve sevimliydi. Bir Eocufun ga[nsr gibiydi. Bir zamanlar taurqrltq oldr-rfum ktiEiik.bir gocu[un antsurt akluna getinniqti. Uzr-rn sesler, onun yuvarlak, sangln kaftrsrnr anttnsatmtg, ktsa kesik sesler ise giiltiqiiniin trnrsrr-rr hatrrlatmrqtr. Aklnnda higbil tlligiince olmamasrna kerrqtn gok kaygt verici bir clr-rygr-r beni ttfrrhfr altrna aldr: kaygryr bedenirnde de hissettin. Oturclufr"rrn yerde bundem daha tzrzltr kalatnazdrm. Ytnttna dofrut kayclttrt. Htizniim oylesiye yofr-rr-rdr-r ki yeniden cllirstinnreye koyr,t I cl utl, Acryla keder kapladr igimi, birden kendirni Eocr-rkla ilgili bir iEsel tartrqmantn ortastnda buldr"un. Ba$antrsrz imigEesitre geletr ses kesilmiEti. Gozlerim kapahyclt. Don Juatt'tn ayafa kalktr[rnr duydum. Benim de kalkrnama yardrrl etti$ini hissettim. Canrm konugrnak istemiyordu. O da tek bir sozci"ik etmecli. Barta

koyLrlmaml irnlecli. iEsel soyle;irni cludurm.rk iEin birkaq dakika Eabitldrktan sonrlr, tamarnryla sessizleqmiqtim. Bir dostumun di.iqtincesini krsa bir siire kafzrmdan geEirclirn. Bir an olclu$una inandrfrm bir si-ire boyunca gozi,irnti kapah tutmuqturn ki, birisinin omllzlanrnr sarstrfrnn ayrrdrna vardrm. Yrvarq bir fartrndahktr bu. Gozlerimi aEtr$rmcla, kendimi sol yanlma yatmrrs br-rldum. Gori.ini"i;e bakrhrsa, o kadar clerin bir uykuya dahnrqttm ki, diiqtti[tinii"i annnsiunryordum bile. Don Juan clofrulmatna yardtm etti. Gene gtilLiyordu. Horlarnaml taklit eclerek, qayet kendisi tanrk olmasayrnr$, bir insanrn br: denli hrzh biEinrde r-rykuya dai,,se

dofru yoneldi[ini duydum. Gozlerimi aEttm. Tam ontjmde diz gokmii;, lambetyr bana tuteunk yiizi"in-rli inceliyorclu. Ellerirni kzrrnrmrn iistiine koymamt br-ryurdu. Aya[a kalktr, mLrtfirfa giderek bana su getirdi. Bir ktsmtut ytizi"irne vurdu. gerisini cle iElnem igin bana verdi. Yanr ba;rma oturup, bana uotlartmt verdi. Otta, sesleritl beni en acr verici dti;lere stiriikledifini soyleclirn. "Kendine actmada kendi stntrlztrtnt clet aqttn," cledi, ince bir
alayla.

Yapacafr en dofiru yorumll dile getirmek istenrri;Eesine


dtiqiinceye dalmrq gibiydi.

.. "Bu gecenin sorunll, insanlart gdrmck," cledi souutlcla. "Once igsel soylegini kes, sonra da gonnek istecli$in kiqirrin imgesini getir. Kiqi sessiz bi anrrtda, katasrnda baqka bi cllirsi"ince yokken tek bi diiqiinceyi tutabilirse, bu bi kotnut olttr, iqte," dedi. "Bu gece, gtive sallu yardrmcr olmak istiyor, itz sotlrit senin igin gerkr soyleyecek. Ezgisi, ztlttn zerrecikleri getirecek.

labilecefine onu kinrsenin inancLramzryacafrnr soyledi. Akltbir .,sey yapurik zorunda kaldrfrmda benitn gevren-rcle oir-nersrnu-r onun iEin bir zevk oh-rqturdufunu belirtti. Del'terir-ni benclen uza$a iterek her qeye yeni baqtan baqlamanuz gerektifini soyledi. Gerekli aclmlan yeniden arttrm. O EaErrtrcr kesik ses yeniden cluyulclu. Ne varr, bu kez Eahhklanndan degil de, daha gok iEirnden geliyorrnu; gibiydi. Sanki dr-rdaklanmln, bacaklartmla ya cla kollanrnla ben Erkanyordum bu sesi. Ses beni Eabucak iEine alcl. Birtakrm yumuqak toplar bana dolru ya da benden clqanya clo[rr-r tirlatrhyormui; gibiydi; alrr parnuk balyalanyla bornbardunana tutuhnuq irniqimcesine yattqtrrtct, farkh bir cluyguydu bu. Birclen, bir kapurur riizgfinn etkisiyle arcLna dek aErlcirfrnr iqiterek yeniden dtiEi-inmeye baqlacLfnnrn ayrrdrner varclrrn. Bir baqka $ansr da berbat etti[imi sanmaktaydnn. Gozlerirni aEtrm, kenclimi odarmda br-rlcil-rm. Masanrn i-izerindeki rresneler onlan brraktrprn gibi duruyordu. Kapr aErktr, drqanda yegin bir riizglr esiyorclu. Aklrrndan, su rsrtrcrsrna bir goz atnlam gerektifi dtiqiincesi geqti. Bunun arclurdan, kendi yapilprrn, iinra EerEevesine pek de iyi oturmayan siirmeli percereden trrmalamaya benzer bir ses geldi. Sanki birisi igeri ginnek istiyorclu. Korkuyla sarsrldrm. Oturdufurn iskemleden kalktrm. Bir qeyin beni Eektifini duyurnszrdrm. Bafrrdun. Don Juan omuzlanmdnn sarsryordu. Heyecanh bir bigimrulrn anlanradr[r

42

ERK

OyrUlsni

BILGIYLE BULU$MA

43

de gordiiklerimi anlattrrn. Bunlar oylesiue canlrycL ki, hiilii titriyordurn. Masantn yanrnda ttirn beclenirnle oylece clurnrakta oldufumu duyurnsamrqtrm. Don Juan, nnlattrklanura inanmazrnr$gaslna ba;rnr sallryor, keudimi aldatma kolrusuncla bir clihi olclulurnu soyliiyordu. Yaptrklanmlii ilgilenmenriq gibiydi. Krsa yoldan sdzlinrti kesti; her qeye yeniden baqlamarnr buyurclu. O gizemli sesi yeniclen duydurn. Don Juan'ur betinileclifi gibi, oulart alttn zerrecikler yafmuru olaruk algrladnl. Aslrncla bunlart, bann anlatrnr; olch-rlu gibi, zerrecik ya da parEucrk olnrak de[il de, ktiresel baloncuklar bigimincle duyurnsau-rrltnn. Qevremde ytiztiyorlarcL. Bunlardan biri iutslzlu uErhvercli, ve bir gort"intiiyi.i aErfa Erkardr. Sar*i garip bir nesneyi gostennek amactyla agrlrnrqtr da tarn gozlerirnin ontincle clurrnu;tr-r. Bir' mttntara benziyordu. Kesinlikle or.la bakuraktayclrnr, tanrklrlr ettifim her neyse, bir ri,iya de[ildi. Mantanr berrzeyen nesl]e "goriintti" alitntnttn igincle defirsrneclen kalcL, sonra birclen iqindeki rgrk soncli,iri,ihni,iqqesine patlacl. Bunu, tanrnrlananraz bir karanhk izledi: bir tirperute, rahutsrz eclici bir sarsrr-rtr clLryurnsadtm. Birclen birisinin beni sirllacllrnrrr ayrrchrra varclntr. Duyltlanm yeniden devinrneye baqlanlrqtr. Don Juan qicldetli biEimde beni sarslyor, ben cle ona bakryordurn. Gozlerirni o anda agrnrq olmahydrrtr. Don Juan yi,iztirne su serpti. Slryun serinli[i olclukEa Eekiciydi. Krsat stiren bir aranrn arclnclan, ne olclulunr-r sorclu.

Sozleri beni bocalatmrqtr. Mantara benzer biEirnin, bir biiytictintin insanlitrt uzaktan "gorcli.ifti" ziurilnki asrl bigimleri oldufr-rnr-r, do$rudan yiiz ytize baktrlrnda ise kiqiyi parlak telciklerden olur;an, yumurtamst bir salkrrn biEiminde gordi-iflinii sdyledi. "Arkadaqrna bakmtyordun, sen," dedi. "O nedenle mantzrr

Gordiiklerimin her aynntrsrnr aktarchrn. "Peki, ben ne gi)nltinfl" diye sorclun-r. "Arkadaglnl," cliye yanrtlacl. Giildiirn, sabrrla, rnantara benzer bir biqint "gcilmi-iE" olclufumr-r aErkladrm. Her r-re kadar, boyutlar konusuncla I'ikir yiirlitecek durumda olmasam da bunun otuz santimetre clolayrnclir oldu[u dtiqiincesindeydim. Don Juam duygr-rnun en onernli qey oldufunu belirtti. Duygulatnmrn, "g{irmekte" oldufurn nesnenin varolu; halini belirleyen olEi.it oldr-r[unu soylecli. "Tanunlamarlanndan ve duygulannclan anladr[rnrit gore arkadagrn iyi bi uclanl," decli.

gibi gorlindri." "Bn necletr boyle, don Juatr'/" "Kinrse bilmez nedenini. Ktsacasr bu ti-ir girmccle insanlar boyle gortintir." Mantara benzer bigirnin her bir boltirntintin ayrt bir anlanra geldigini, arna bil qotuezin bu anlamr clofrr-r biqimcle yorunrlarnasuun da olanaksrz olclufunu eklecli. Sonra, aklrrna ilginE bir zurt geldi. Birkag yrl once psikotropik bitkilerin alttlrna ba$r olafandrqr bir gi:rgeklik itnl slraslncla, bir sir akurtrsrna bakttftmcla, bir baloncuk salkunlnln gevrernde yi-izi.ip beni iEine alctfrnl yagamlg ya da sezgilerniqtirn. Ilrruz orrce tanrk olclu[unr itltrn baloncuklar cla beni aynr bigirncle iElerine alrntqtr. Asltncla, lter iki baloncuk salkrmlnln da aynl yapl ve bir;ime sahip olcil,rklannr soyleyebilirdirn. Don Juatr yorunrlilnrnl ilgisizce clinledi. "Erkini bu dnetnsiz Eeylerle haucatna," dedi. "$u atnda segevreleyen bi sonsuzlukla cebelle;tifini uttutmtt." ni E,linin bir clevinimiyle qahhklarr imledi. "Bu btiyiikttigi,i rnantrkhhfa dontiEtiirmek higbi iqine yeramaz. Buracla bizi qevreleyen gey sonsllzlu$r"rn ta kenclisi. Bunu, tistes inclen gel inebilir bi iurlautrstzl r[a donliEtiirrnek hem abestir, hem cie yrkrnt getirir." o'gcitmettl" koArcLnclan, tantdrklarundtrn bir baqka kigiyi nusuncla iisteledi. Gori,inti-i sonil erdifincle gozlerirni kendim lrgnrarn ve yakrn gevrenin tam farkrndahfrna vitnnalrt gerektifini rsrarla belirtti. Mantara benzer bir baqka bigimin gori-inti-isi"inti yakalatnttyr ba,sardrr-n. Ne var, biriucisi sartursr ve kliEtik, ikincisi beya/.nnsr, claha biiyi-ik ve buruquktt-t. "Gonniiq" olclu[urn iki biEirn iizerinde konuqntayr bitirdifirn srracla, Eok krsa bir siire cjuce o denli bunitlttct gelen "galt-

44

ERK OYKUIPNi

BiLCivr-E BULU$MA

45

lardaki gtiveyi" Eoktan unutrnuqturn. Don Juan'a beuinr iqin gok gizemli olan bir Eeyi bu kadar krsa bir si"ire iEirrcle goz arcL eclebihnesinin beni gergekten qaqrrttrful soyleclim. Sanki ben. kendim oldu$urnu bildifirn insan defildim. "Bu konuda ueden bu denli gi,irtiltii kopartryorsLut, eurlarnryorunl," dedi don Juan. "Soyle;i cL"rrdulunda cltinya cla clurur, o zametn oztimtiziin olafandrqr yanlan, sozlerirnizin bekEili[inden kurtulunnuqEaslna sll ytizline grkar. Sen neysen osLln, r;iinkti kendine bunun boyle oldu[urrr-r soyltiyorsult." Krsa bir dinlenmenin ardrnclan, don Juan yeniclen arkadaqlztrtmr' oaramzrmr" istedi. Dr-ryguya kr lavuzl uk etrnek aErs ndan, olabildi[ince gok "gormenin" en onernli nokta oldr-rfr-uru beIirtr

beninr, insaulartn drE goriinliqlerini gozlemlernekle yetinmenl

gerektiIini anlattr.
Qok yontlmuqtum. Bu garip goriir-rttilerde, asltnda yorgun cltiqLirlicti bir Eey vardt. Mide bulanttst hissi hepsinden afrr basrnaktaydr. Gordtiklerimi befenmemiqtim. Kendimi tr-rza[a diiqrni-iq, lanetleumiq

gibi hissediyorclum. Don Juan, bu koti-imserlik duygttsunu dafrtmak amactyla ya yLrzlnaff)l buyurdu. Higbir gey yazarnadrfrm uzun ve sessiz bir slirenin ardurclan kendisinin seEecefii kiqileri gerfttmamt
istecli.

Bir dizi yeni biEim goriinrneye baqladt. Bunlar mantardan ters qevrihni; Japon pirinE-rakrsr kadehlerini andrrtyordu; Eok

ri.

Ardr ardrna otr-rz iki kiqiyi gafrrclun. Don Juan, her cieltemenin ardrndan, gori-intiimcle sezgileclifiur her qeyi dikkatli ve ayrtnttlt biEirude betirnlenlerli istecli. Deueyintlerilnde yetkinleqtilimi, iEsel soyleqirni birkaE saniye iEinde sustunlarna, her
deneyirnimin arcirndan gozlerirni aqabilrnerr-re, ve srlaclan etkinlikleri aret venrleden gergeklegtinlerne bakarak anlachktan sonril bu yonterni brraktr. Br-r clefiqirnin ayrrclrrur, rnarrtara benzer biqimlerin renk defi;tirrnesini tartr qtr [r rl rz srracla, varcl n'r. Benirn renk defi;tinne erdrr-rr verdifirn qeyin gerEekte renk clefiqtirme olmadrfrnr, bnnun de[i;ik yofr-rnlr-rklarrn akrqr olclLrlunu daha once belirtmi;ti. Gorlinttilerniq olclufunr sanrnsr bir ekrqr betimlernek tizereydirn ki beni susturarak ne "gcinni-iq" oldu[urnu kendisi agrk ve segik bir biEirncle betirr-rledi. O anclar-r ba;layarak, her gortintii tizerincle, hern de benim soylecliklerimi anlamrq gibi defil de kencli "gonntiq" gibi tartrqtr. Bu kouuda bir yorurn yzrplxirslnr istedigirnde dofiruclan konulmayr recldetti.

kirnileriyse claha defirmiydi. Bigirnleri Eekici ve dingindi. Onlardan yayrlan bir rnuth"rluk dr-rygusu algtladtm. Bir onceki dizicie cil-ryurnsadr[rrn afrrhk ve dr"inyaya bafirrnhhk onlarda gozlernlenniyorcl-r. Bir bigirnde, az onceki yorgunlu[r-rrnu giclerruriElercli.

SeEtigi kigilerin ttrastnda Eornezi Eligio da vardt. Eligio'nun gori"intt-istinii aldr$tntda, beni bu gorsel dttrumunun cltqrna iten bir sarsrntr gegirdim. Eligio'nun sallanan ve bana dogrr-r geliyonnu$ duygusunlr veren Llzun, beyaz bir bigimi vardr. Don Juan, Eligio'nun qok yetenekli bir Eomez oldu[unu, hig kuqkusuz, birisinin kendis ini "gordt"iltinii" anladrfrnr aErkladr. Don Juiur'tn bir baqka seEirni de, Don Genaro'nun gomezi Pablito'ydu. Pablito'nun gorlintiistiniin verdifi sarstntt, Eligio' nr:nkinden bile biiyiiktti. Don Juan oylesine gi-ildti ki, gozyar;lan yanaklanndan aktr.

Otuz iki kigiyi gafirrdrktan hernen sonm, bir dizi mantarir benzer bigim ve akrq gonntiq oldLrfr-rmun, onlar hakkurcla ho;nutluktzur ifrenmeye kadirr Llzanern bir dizi clr"rygu gelirstirdigimin ayrrdrna vardrm. Don Juan, insnnlann urzu, sorlln, tizi-intti, kaygr gibi gori_intiqlerle dolu oldulunu agrkladr. Yrlnrzca derin ve gi.igli"i bir
btiyi-ictini"in bu goriintir;lerin anlzrml an nr aErklayabilece[i
n

"Bu insatrlann biEimleri niye farkh'/" cliye sordum. "Onlarrrt daha tazla kiqi.sel erki vau," cliye yanrtladr. "Sen de gorrrrliqstir-rdiir, onlitr toprafa ba[h defiI." "Bu hafiflifi sa$ayzur tredir'/ Boyle mi do[rnuqlitr?" "Hepimiz haflf ve devingen dofar, sonraditn da boyle a[rrlzrrsrr ve sabitleriniz. Bu duruma kenclil,iizibiz ker-rdirniz sokarrz. Belki qoyle diyebiliriz bu insanlar hafif, glinkti savaqgr gibi yaqryorlar. Neyse, bu o kadar onernli degil. Onemli oletn, senirr qu iinda bi qeylerin kryrstna gehniq oltnitn. Krrk yedi kiqiyi

ve

46

ERK

oyrulsni

tsiLGivle BULU$MA

47

aradrn ve cizgrin krrk sekizi tanramlamana bi kiqi kalcL." O anda, yrllar ottce, rnrsrrlarla yaprlan briyi"ici-iltik ve ijnbili eylernleri iizerinde tartrqrrken, bana bir bi.iytici-iniin sahip oldufu lnrslr tanelerinin sayrsrnrn krrk sekiz olcfu-r$unu soylectiIini anrmsadun. Nedenini higbir zantalt aErklamarnrqtr.

Ona yeniden sordurn. "Neden krrk sekiz'/"


clecli. "Bizi insan krlan budur. Nedendir, bilinmez. Aptalca sorulerrla erkini boqa hirrcan'ra." Ayafa kalktr, kollannr, bacikliu'rnr uzatrp aEarak gcrirrcli. Bana da aynrsul yaplrlamr soyledi. Gokte, cloflrya clolrLr bir

"Krrk sekiz bizirn suyunrz,"

duruyordu. Glili-inrstiyordu. Qabucak gozlerirni aEtnri. ?un clon Juan'la konuqrnak i"izereydim ki, daha tek bir sozctik bile eclemeden bedenirn tithta gibi sertle;ti, saqlturrn cliken cliken olch-r. Uzun bir slire ne yapaca[nur ya da ne cliyecefinri bilerneclim. Don Genaro cintiurde dun-ryorclu! Kenclisi! Don Juan'er dondlirn; glili,inrsLiyorclu. Sonra, ikisi bircleu korkunE bir kahkaha tufhnrna yakalancl.rlar. Ben cle gi.ilrneyi cleneclim. Gtilemiyordurn. Oylece kalclrrn. Don Juan bana bir barclak su vercli. Ne yaptrprrrrrn uyrlclrnda ohnaclan igtirn. Ytiziime su serpecefini sanryorclunr. Bunurr yerine bardalrrnr yeniden cloldurdr,r. Don Genaro ytiztinti burulturllp, srnttrIrnr gizlecli. "Don Genaro'ya merhaba clenrek yok rnu'/" cliye sorclLr, don Juan. Diigiincelerimi ve cluygularrnrr cli.izene koynrak igin ola$ani-istii gaba harcanranr gerekti. Sonunda afzrrnclan birkar,; selam sozci.ifii Erkabilcli. O cla yerlere kaclar egildi. "Beni gafirrdrn, di mi'/" dedi gtillirnseyerek. Onu buraclir gcinnekten dolayr duydLrfr-rm ;aqlkrnhfr dile gerinneye galr;trrn.

rqrk Eizgisinin atytrdtna vatrdun. Yeniclen otr-rrcluk. One clofl'u yaklaqtrrdr. "Qafrraca[m son kiqi, can clostunruz Genaro olsun," cliye fisrldadr. Bir meritk ve heyecan dalgasr sardr beni. Gerekli acLnrlarr uygulamaya koyr-rlclum. Qahh$ur kryrsrncliur gelen ses, canlrlrk ve yeni bir giig kazandt. Butru neredeyse ti,inrclen unr-rtrnu;tr-rn-t. Altrn baloncuklar beni yenideri yLrttLl, bLrnlarclan birincle Don Genitro'nr"rn kendisini gor:dtirn. $upkasr elincJe, tanr cintinrcle

efilip afzrnr kulafuna

"Seni Ea[rrcLydt," diye araya girdi, don Juan. ..iyi, br.rraclayun iqte," dedi dorr Genaro baira. "Senin igin ne yapabilirim'/" Yavaq yava$ aklun bir diizene kavuqtu, sortuhcla bir iggori-iyle uyancltm. Di.iqtincelerim sr-r gibi berrakl aqmr;tr-gerEekte lte olclulunu "biliyOrclum". Don Genaro'nlln, don Juitu't gonneye gelcligini, ve beuim aretbatntn yaklaqtrltnt duyduklan ancla clon Genitro'ttun Eahhklartn rudtnit gizlenclifini, sonra karanltk bastncaya kaclar oracla sessiz ve devinimsiz kaldrfrnr cli.i.,siirrclLirn. Sahne gayet inandtrtcrycl. Olayr, kugkusttz, clott Juatn iasarlanrrqtr. Araclat, bana ktiEiik ipuqlilrl vererek sonuna vardtrlnr$tl. Dou Genal'o tam atntnda varlr[tnt bana duytttnsatml$, clorr Juati'la ben eve clontnek iqin yola koyuluttca, korkmamt sl!lutnak iuuactyla bizi gayet arsikAr bir biEirnde izlernir;ti. Arclnclan eviu yanrnclaki Eahlrkta beklemiq, ve clott Juan'tn her palryken veriltniry, clon Genaro sundltrmaya kadar ytiriiytip gozlerimi aEtnatnt beklerniqti. Ben de gozlerimi itErlrq, ve korkuclan cleliye cionrnti;ttim. Mauttksirl agrklantillllil Llylnayan iki qey vardr. Qahhklann arclrna sitklatran kirsinin bir kursa dontii;tii[iir"rti gerEekten gorrli,irsti-iur, aynca clon Gennro'yu ilk olarak altrn baloncufun iEirrcle bir inrge biEirninde gori"inti-ilenri;tim. Gtrriintiimcleki giysisiyle, karqtmclaki aclamrn giysisi aynrydr. Bu aykrrtltklart rnantrkh bigintcle aqrklamantn bir yolu ohnacfi[r iEitr, benzer durumliu'cla her ziltrlalt yapmlg olch-r[urn gilri, cluygusal gerginli[imin, "golcli,ifi-ime inancirfnn qeyi" belirlernede onemli bir rolti oldu$uuu kabul ettim. Yrptrklan akrl almaz nllmaralan di-iqtindi"i$timde kendirni tlltantayluak giilmeye baqladttn. Onlara bu olayr nastl aqrkladrfrutr artl utttur. Klikrerces ine giilmeye bar;litdr lar. S aflasrnit, btt kahkahalannl, foyalanntn ortaya ErkrnrE olclu[unu kabul ettiklerine ba$ladrm. "'Qahlrklartn arclttrclaydt, degil nti'?" diye sordum, don Genaro'ya. Dop Juan yere otllrup kafasrnt ellerinin itrastna aldt. .'Hayrr, saklanmryordum," dedi don Genaro, sabrrlar. "BLtinrleyigincle, o yiibitnst sesi qikarml$tl. Son iqaret, gozlerim ka-

48

ERK

oYKUIgni

siLciyle
bir iletiyi aktannnr$Easlna.

BULU$MA

49

ralardan uzaktaydrm; sonrA, sen gafrrdrn, ben de seni gornteye

geldim." "Neredeydin, don Genalo'?" "Qok uzAktet." "Ne kadar uzerkta'/" Don Juan beni susturup, don Genrlro'nLlr-l, bana saygrcla kusur etmemek iEin ortaya Erktrfrnl, or]u nerecle olclufunri soramayacafrmr, Eiinkti hiEbir yerde ohnadr[rnr soylecli. Don Genaro yardnnlrna koqerrak, ona her ,seyi sclrabirecegimi soyledi. "E[er evin gevresinde gizlenrniyorcluysan, nerelercleyclin don Genaro?" diye sordurn. Btiytik bir agrk yi"ireklilikle, "Evirndeyclim," clecli. "Nerede, orta Meksika'da mr'/" "Evet, sahip oldr"r[r-rm tek ev otrda." Birbirilerine bakrp yeniden gi.ilmeye koyuldular, Beninile dalga geEtiklerini biliyordum, anla bu konucla artrk tartr;rlamaya karar vermiqtirn. Boylesir-re gorkemli bir iqe kalkrqmalarlnln onemli bir nedeni ohnah cliye diirsijncl,int. Yerime otur'dum. Gergekte ikiye boliindti$timti duyumsacLm; bir rarafrm hiE gagrrmamrgtr, iistelik don Juan ya da clon Genaro'nLur yapabilecefi her qeyi gortindtifii gibi kabul errneye hazrrcl. Bir cle sorgusuz sualsiz reddeden bir tarafirn varcL; bu benirn en gtiElti yanrmdr. Bilingli defierlendirmem, don Juan'rn dLinyayr briyi-iciiliik aErsrndan tanrmlamaslnl ussal aErdar-r kabul eclerken, be-

"Sen kocaman bir dAhisin CarlitocLrk" dedi, don Genaro, Don Juan safuna, don Genaro da soluma gelecek biEimde

iki yanrrna oturdular. Don Juan yakrnda

sabah olacafrnr soyle-

di. O anda giivenin Eafnsrnr yeniden dr-rydum. Yer de[igtinniqti; karrsr yonden geliyordu. Bakrqlannr yakzrlamak amacryla ikisini cle gozclen geqirdim. Mantrkh pl;lnim parEalanmaya baqladr. Sesin cezbedici bir zenginlifi ve derinligi vardr. Sonra, knrLurrLlf yapraklart ezen yurnursak adnnlann sesini duydum. Kesik kesik gelen trnr daha da yakrnlaqtr. Don Juzrn'a dofru sefirttirn. O ise bana "gdnnerni" buyurdu. Onun hoquna gitrnek igin degil de, kendi hoqumzr gitrnek igin olafaniisti,i bir Eaba gostercliur. Don Genauo'nun glive olclufunclan emir-rdim. Ama clou Genaro benimle oturuyorclu; peki, o halde Eahhklardaki neydi'/ Glive rni? Kesik gelen ses kulaklanmcla yankrlancL. iEsel soyleqimi clurdurarnarnrqtrrn. Sesi dr,rynlll;, ama daha once yaptr[nn gibi bedenimcle cluyumsayamaunrqtrm. Belirgin achm sesleri duycluni. Kruanhkta, bir qey sokuh-ryordu. Bir clal krrrhyornrurs gibi bir gi.iri-iltti duyulcln, birden iirklintti verici eski bir anr beni yakaladr. Yrllar once, bir daf ba;urda korku dolu bir gece geEinni;tirn; bir qey, gok yumuqak, Eok hafif bir qey bana saldrrrnrq, yerde kapaklarrxl$ yatarken ensemde dolanrp dunnuqtu. Don Juan bu olayr, btiyi.iciiniin bir varhk gibi kabul etti$i, gizetnli bir gtig olnn "dost"la bir kargrlaErna biEiminde aErklaml1;tt.

denimin teunermryla reddetti[i yolundaych. Br-r cla benirn ikilemimdi. Ne var ki, don Juan ve don Genaro'yla birlikte olch-rEum yrllar boyunca, olafancLqr olaylar ya;arnrqtlp-[11111ar ussal defil, bedensel deneyimlercli. Daha o gece "erk trnsr"nr LrygulamrEtrm ki, bu bile ussal bakrq aElrna gore hafsalanur alarnayaca[r bir edirndi. Her ,seyin otesincle, istemim chrsrncla gergekleqemeyecek, inanrlmaz gortintt"ilere tanrk olmuqturn. Onlara, bu acr veren ama aynr zamancla gerEek akrl karrqrkh[rmrn mahiyetini aErkladrm. Don Juan duyduklanna inanarlazml$gaslna kafisrnr sallayarak, don Genaro'ya, "Bu oflan bi deha," clecli.

Don Jnan'a biraz daha yirklaqarak, zrnrmsadrklanmr kulalrna hsrldacLm. Dcln Genaro bize yaklaqmak amzrcryla dort
ayak olcil"r.

"Ne cledi, o?" diye fisrldayarak sordu, don Juan'a. "Oralarda bi yerde, bi dost var, dedi," diye yanrtladr don Juan, algak bir sesle. Don Genaro yerine dofru emekleyip oturdu. Sonra banzr cloni,ip yiiksek bir flsrldatnaylar, "Sen d0hisin,"dedi. Sessizce gtildtiler. Dcln Genaro genesiyle, gahhfr irnledi. "Git, yakala qLlnll," dedi. "Qrkar qu giysilerini de, git dostun odiinii patlat."

50

ERK OYKTJLERI
nurrcla oturdu.

TJTLGTYLE BULU$MA

5t

Kahkahadan krnldrlar. Bu srrada ses cle kesilrniqti. Don Juan, diiEiincelerimi durdurmirru, irilla gozlerimi galrlrfrn kerrunna odaklayarak agrk tutmanrr irnledi. Giivenin konurn cieliqtir'-

rw yaz," ciiye buyurdu,

gibiydi. Keskin, insanr canlandrran bir sabah .i-yLrzr varclr. Don Gennro, giive de$ildi. Mantrksal yaprlanlnaln parEalantyordu. Artrk, sorLr sormak istenriyclrdunr. Bunun yunl slnl sessiz kalmak da istemiyordurn. Sonuncla konuqnranr gelekmirsti.

burada bulunclu$unu, e[er barra gtirtinmeye karar verirse on tarattan gelecef ini soyledi. Dtiqi"incelerimi durdunnak anracryta bir an Eaba harcuchktan sonra sesi yeniden duydunr. Her zamankinclen dahu giigli.iydli. Once, kuru yapraklar tizerincle yi.iri-iyen aclm seslerilri dLrydutn, aucLndatn bunlarn bedenirnde cluyumsacLnr. O andu, Ealrlrfrn kenarrnda, tam ontirnde bir karaltr sezinleclirn. Birisi beni sarsryordu. Gozlerirli agtrm. Don Juan'la clon Genaro oniimde, ayakta duruyorlardr. Ben ise Eornelerek clizlerimin tistiindeydim, r,ryuyakalmr; gibiydirn. Don Juan bana su verdi, sonfa yeniden, srrtrmr duvnra clayayrp oturdurn. Ktsa bir stire sonra qafak sokrntiqtli. Qalrlrk uyautyorn'lug

dilini, zira don Genaro'nun

Don Juan srntryordu. Gozleri krvanqla parltyordu. "Notlitqefkatle. "YLrz, yaz yoksa oleceksin!" Ardruclart, yLrzL yazrnarnln arttk clou Genaro tarafindan bile o clerrli qitqrrttcr kar;tlanmacLfrnr eklecli. "Bak, br"r clofru!" diye elraya girdi, dou Genaro. "Betr de

yazsarn nasrl olur cliye dtiqtinrneye barsladtydtm." '"I)on Genaro bi bilgi adamtcltr," cledi dou Juau ktsatciu "ve

bi bilgi aclarnr olarak kendini Eok uzik yerlere yollalna yetisi


val'drr." Sonra biu.tit, bir keresinde, yrllar citrce tiEi"imiiz da$ardayken, clor-r Gerraro'nun benirn aptal akltnrur iistesinden gelmetne yarcLnrcr ohnak igin Sien"alerr'rn cloruklitnna, ta yinni kilornetre uzafa mlithiq bir srgrarxa yapmrr; oldr-rfunu hattrlatttt.

Don Juan, clon Gerraro'uun kirni ziunanlitrda ola[ani"isti"i


iqler becercligini cle eklecli "Genaro bazen Genaro defil, kendisinin giftidir," dedi. Bunu i.iE ya cla dort kez yineledi: sonra, ikisi de, ortaya Erkrnak i.izere olan tepkimi beklercesine beni izlenreye baqlacL. "Kencli Eil'ti" sozleriyle ne dertrek istecli[itti anlarnamt$tnn. Bundan elaha once hig soz etrnerniqti. Agrklrk getinnesini
isteclirn.

"Orta Meksika'da idiysen, buraya nasrl gelclin clclrr Genaro?" diye sordurn. "Kusurzl baknla," clecli banil, "afzlrn kor-ruqnrak isten-riyclr." Sonra, don Jr.ran'a clondti, srntarerk, "Neden sen sdylenriyorsun'/" cliye sorclu. Don Juan kararsrzdr. Sonla, don Geniro'nur-r yetkin bir biiylicti olarak, ola[an iistti clev in imlercle bLrl r-rnabilece!in i soy l edi.

"Bi

barska Genaro daha

vilr," diye agrklacl.

"Ugi-inri-iz cle birbirirnize bakmaya baqladrk. OlclukEa kuy-

grlancLnr. Don Juan, gozlerinin konuqmaya yon lenclircli.

bir clevinirtriyle beni yeniden

Don Genaro'nuu go[sti, sanki clorr Juan'rn sozleriyle clolmug gibi qiryti. igine oylesine Eok hava Eeknri;ti ki, gofsii olufan boyutunun iki katrna Erkrnrrs gibiydi. Havalanmannt slnrrrndaydr sanki. Hervaya zrplacl. Ci[erlerinin iEincleki havanrn onu slgramaya zorladr[r duygr-rsnna kaprlclun. Sozcle, go[siini-i ttimtiyle denetirn altrna almayr becerinceye kaclar toprak zerninin tizerine one arkaya sallanrp clurdu. Sonra, bir araba tekerle[inin iE lastigini indiriyonnlr$ gibi, aryalannr olancu giictiyle

basttra basttrit gofi.is kaslanndan midesine dopnr s[irttti. So-

Don Genaro'ya clouerek, "Yoksel, bir rkiz kardeqin rni var'/" cliye sorclum. "?rbii," dedi, "bir ikizir-n veu." Benirnle clalga geEip geErnecliklerini anlzrynmtyorclLrm. ikisi cle, ;aka yapan Eocr-rklarrn neEesiyle krkrrclayrp durcil"r. "$unu cla bil ki," cliye stirdiirdi.i don Juan, "Genato rjll anrlu kertcli ikizi." Br-r aErkliunzrnln arcttrdatr ikisi de kahkahalar iginde yerlercle krvrannraya ba;ladr. Ne yazrk ki, onlartn bu neqeli haline eqlik edenriyordum. Beclenirn, istemcLEr olarak titremeye baqladr.

52

ERK Oyrculg,ni

BTLCTYLE BI.JLU$MA

53

Don Juan aclntas:z bir sesle. Eok usandrrrcr oldufr-rrnLr, kendime Eok onern verdilirni soyledi. "Koyver kendini ! " diye bLryurdu krsacil, "Dolt Genaro'nun bi btiyticii, kusursuzbr sava$Er oldu[r-rnu biliyorsun. Dertrek ki, srradan birisinin akhnclan bile gegirerneyece!i eclimleri yapabilir, di mi? Qifti, oteki Genaro dabu edirr-rlerclen biri iqre. Ya!" Soyleyecek soz bulaurryordurn. Benimle e$enip ellennrediklerini anleryarnzunrqtun. "Genzlro gibi bi savil$gt igin," cliye stircllirdii, "otekirri liretmek oyle eriEilmez bi iq delil." Ne soyleyecefimi toparlamak iEin uzult bir si"ire geEtikten sonra sordum. "Oteki dedilin de kendirr gibi n-ridir'/" "Oteki, kendinclir," cliye yanrtlacL, clon Juan. AErklamzrsr inanrlLrmaz bir durunt alrnrqtr, gelte de yaptrklan tiim o geylerden daha inanrlmzrz da de[ildi. Kararsrzhkla geEen dakikalarrn arcirnclan, "Oteki, ne gibi
qeylerden oluqmuqtur'/" cliye sordurn. "Bunu bilemeyi 2," detlt.

"Etten kemikten rni oldr-rfunu bilmenin yok bi yolu," dedi, defil. Genaro'nun Eifti Genaro denli gerEektir, ne detnek istedifirni anladln mr?" "Arna, clon Juan qu da bir gerqek ki bunr-r bihnenin bir yolr-r olrnah, clelil rni'/" "qift insanrn kendisidir; bu agrklarna yeterli ohnah. Ne
clon Jr-ran. Qtinkti o senitr kadar gergek

virr, efer g6r'cbilseyclin, Genaro ile Eifti arastuda biiytik bi fark


olclrrfirnr,r anlayacaktn.

Gdrut bi bi"iylicii, qiflin daha parlak ol-

clulunn bilir."
Baqka sorLl sorzlrnatyacak denli ztryrt oldu[umun aytrdtna vardrm. Yizr tahtamr yere brrakttm, bir an igin, bayrlacaftmt sanchrn. Bir ti-inelin iEindeydirn sanki; gozlerimin oniindeki yuvarlak, aErk segik noktanrn drrsrndaki her qey karanhkta kahnrqtr.

"Gergek mi yoksa bir yanrlsilmer rnl yalnrzca." "Tabii ki gergek." "Etten ve kemikten oluqrnuqtr-rr diyebilrnek rtriirnklin rni,i,

cr

halde'/" diye sordurn. "Yok. Mtimkiin defiI," cliye, clon Genaro yanrtladr. "Ama, efer benirn kildar gerEekse..." "Senin kadar gerEek mi'/" Don Juaul'la don Genaro tek bir afrzdern, aynr arnda sozi-irnii kesti. Birbirilerine bakrp oyle bir gtihneye baqladrlar ki, hasralanacaklar sandrm. Don Genaro qapkaslul yere erttr, sonra Eevresinde dans etti. Qevik, gok hoq bir danstr bu-bir yanclan da anlaqrlamayan bir nedenle son kerte gt-iliingtti. Mizah duygusu belki de, gerefinden tazlzr"profesyonelce" uyguladr[r figtirlerden ileri geliyorclu. Oylesine mahir ve aynl zamancla benzersiz bir uyumsuzluk orne[i gosteriyordu ki glilmekten ikiye katlandrm.

Don Juan yemek yemem gerektifiini soyledi. AE defildim. Don Genaro aEhktiin midesinin kazmdrfinr soyledi, aya[a kalkarak evin arkasll-ril dofru yi"iri,idii. Don Juan da ayafa kalkrp, onu izlerlemi irnledi. Don Genaro, mtttfirkta kendine yernek hazrrladr, sonra yernek isteyip de loktnaliin yutamayan bir adarnr, olabilecek en gtili"inE biEimde oynadt. Bir ara don Juan olecek sandnn; ki-ikrecli, krktrdadt, bafrrclt, afladr, gtilmekten okstiri"ifi-i tuttu. Ben de az kalsrn yere cltiqi-iyordum. Don Geuetro'nLrn soytanhklanua de[er bigilernezdi. Sormnda clurarak srrayla don Juaur'a ve bama baktr; gozleri parlak, gi-ili"iqii rqrltrhydr. "Ohnadr," dedi, omuzlartnr silkerek. Qok yemek yedim. Don Juatt da oyle yaptr. Sonrtt, iigi-imi.iz de yeniclen eviu or-r tarafura geEtik. Glin rqr[r parlak, gok berraktr; sabah yeli havayr keskinleqtiriyordu. Kendimi mutlu ve
gi.iq

Iii hissettirtt. Ytizt-imliz birbirine cloniik, iiggen bigiminde oturduk. Ktsa bir sr-rskunlufun ardurdem, kaftuntn igindeki ilgmazl aErkhfa

kavuqtunnak amacryla onlara soru sonrlztyu karar verdirn. Kenclirni, gticr-irnLin dorufunda hissediyor, buudan yauarlanmztk istiyorclum.

"Senin derdin ne, biliyor musun Carlitocr-rk'/" dedi, yeniden otururten, "Dihisin sen, dAhi!" "Ama, gift hakkrnda ofrenmem gerekenler verr," cleclirn.

"Bana, bLr Eift nedir, onu anlat, don Juan," dedim. Don Juan, don Genaro'yr-r gosterdi, don Genaro da baErnr

54

ERK ovr<UlEni

BILGIYLE BULU$MA

-s5

yerlere efip bizi selamladr. '.Iqte saner gift" dedi, don Juan. "Soyleyecek ba;ka bi qey yok. IEte o, self gciresin cliye burcla." "Ama o, don Genaro," declim, zztytf cla olsa, soylersiyi yoneltmek amacryla "Tabii ki Genaro'yult-t," decli, onruzlarrnr clik|eqtil'el'ei<. "Peki, Eift cledifiniz nedir o halcle, clon Genaro'/" cliye sordum.

"On:t sor," dedi, parnrafrrrr qaklatrp don Juan'r gostererek. "Kortuqan o. Ben dilsizirn."
btiytici-in Lin bizzzrt ke nd is id i r, on u r ii y tt,qr)r'r rc.si s r rasrnda geliqtirir," diye agrklach clon Juan. "Qilt bi bliyliciintin erk
"

qifl,

eylernidir, senin iqinse, yalnrzca bi ert oykiisti. Genaro'rrun clurumunda, Eift ozgiin Genaro'clan ayrrt edilemez. Qtinki-i, oltlllt serva$Er olarak kusursuzlufu en list cltizeydeclir: nitekinr, serr hiEbi zLLrrran bu fzu'krn ayrrclna vararnadrn. Arna, onunla tanr;trfrndar-r bu yana ozgiin don Genaro'yla yalrlzca iki kez birlikte oldun; ti"im oblir zarnanlarcla onun gifiiyle beraberdin." "Ama bu akrl ahnaz bir Eey!" cliye i.inleclirn. Go[siimiin srkrEtrIrnr hissettirn. Oylesine huzLrrsuzlanrnrItun ki yazt tahtarnl yere attrnr; kalernim gozclen uzak bir yere yuvarlandr. Don Juitn'la Don Genaro yere efilip, crr nraskaraca edimlerle kalemimi aramaya baqladrlar. BLr tlirclerr bir sahne sihirbazh[tnt, boyle bir el gabuklu$u nrarif.etirri claha once hig' izlememi;tim. Aslrnda, sahnenin cle clonanlnln cla olnrarnasr hig onemli degildil erynca. sanittErlar el gabLrklLrlu cla yapmryorlardr. Baq sihirbaz don Genaro'yla yardllnclsl clon Juarr, birkaE

gozliikler, oyllncaklar, gereEler, makine parEalan, kadtn iEEarla;rrlan, insan diqleri, sunclvigler hatta dinsel nestreler de yer alryordu. Bunlarclatr biri gergekten ifrentliriciydi. Bu, don Gerarro'nun benim ceketimin alttndarr Erkardt$r, btittin bir insurr clrrskrsrydr. Sonuuda don Genaro kaletninti buldu, gornlefiyle tozunLl aldrktan sonril bana vercli. $eytanhklarrtrr ba[trmalarla, ktktrdarnalarla kutladrlar. Kenclirni, onlara katrlarnaditn, onlurt izlerken buldr"rm. "Boyle qeyleri o kaclar ciddiye alma Carlitocuk," cledi clon Ceuaro, anlayrglr bir sesle, "yoksa..." Her anlaura Eekilebilecek gtiltinE bir devinirn yaptr. Kahkahalan dindikten sonra, don Genaro'ya, Eiftin neler yaptrfrnr, yar cla bi"iyi.ictintin gifiiyle neler yaptr[lnr sordttm. Don Juan yanltladr. Qifiin erki olclu$uttt-t, straclatr anlaytqa
gore cli"irslenemeyecek eclirnlerde bulunabilece$ini soyledi.

"Sana kimbilir kaq kez cltinyann anlagtltuttaz oldufunu soy lcm iq irnclir, " ded i. "B izler cle oyley rzclrr, cli"ir-ryacla yaf ayan her varlrk cla boyledir. Br"r cluruntcla, Eilti aktl Eergevesiue otutlnrak olasr degil. Buna tanrklrk etmelte izin verildi iqte. E,, bu da yetrniyorsa'/.." "lyi de, bnudun soz ettnenin bir yoh-r cllsa gerek," deditl. "Sen kenclin banit geyikle soylersrneue bu konuda konuqabilmek anlacryla bir aErklarna getirdifini soylernirstin. Aynr qeyi

gifi iEin de yapanraz mrsm'?" Bir si,ire sessiz kalcil. Ona yalvardun. O anda geEirmekte olclufunt srkntryr claha once yaqadr[rn-r hiEbir qeyle karqrlaqtrrirrnazclrm.

dakika iginde, sundurnranrn Eevresincle, salcla solclu, her gedifin iEinden, bulunabilecek en garip, err beklenrneclik, err $ert;rrtrcr nesneleri bir arayit toltlacllar. Yetrdrmcrsr, belirgin bir sahne sihirbazlrIr uzluILryla clonantmr bir araya getircli: kaya parq:alan, Euvallar, tahta parqatlitn, bir siit Eiqesi kzrsusl, bir f'ener, bir cle beninr ceketirn; ardtndan, sihirbaz don Generro, bakrp da benirn kalenrirtr olmadr[tnt anlztdrktan sonrir firlatrp attrfr bir clizi nesneyi arantil eylemine koyuldu. Br-r nesnelerin arasrncla, giysiler, pemklar,

"Soylenebilecek tek qey bu." "Peki, Eiltledifinin aytrdtnda Intdtr'/

"Eh iqte, bi bi-iyticti kenclini Eiftleyebilit," dedi don Juan.

"Tabii!" "Aynr anda iki yerde birden bulunclufr-rnr"r bilebilir tni?" ikisi de birbirine bir bakrq frrlattr. "Oteki don Genaro nerecle'/" diye sordurn. Don Genaro bana clofrr-r yaklaqrp gozlerimin iEine baktr. "Bilmiyorllm," cledi, yavirgga, "Otekinin nerede oldufunu higbir bi.iyiicti bilemez. "

56

ERK OYKULERi

BILGIYLE BULU$MA

51

"Geneuo hakh," dedi don Juan. "Btiyi.icliniin kafasrncla aynt anda iki yerde ohnak diye bi kiivrarn yer ahnaz. Bunuu bilincinde olmak giftinle yiz yLize gehnek gibi bi ;ey olsa gerek, oysa kendisiyle ytiz yLize gelen bliyLicti olti bi biiyi.ictidtir'. Bu irsin kurah br-r. Erkin, irsleri yola koyuq biqirnclir bu... Nederr boyledir, kirnsecik ler bilelnez. " Doti Jltan, bir savtr;Elnln "riiyn gorme" ve "gdnnenin" r-istesinclen gelip, bil de qil't geliqtirdi[i srrada, uynl ancla kirsisel oyki,istirri,i, kenciine or-rcrrr venneyi ve ahqkanhklernnr silip atrnayr bilntesi gerekti[ini clc agrkladr. Bana ofrettifi ve beninr boq laf sarrdr[rrn ttirn yorrtemlerin, erslurda giincel ya;arnda bir' gi1't liretebilmenin zor-

lufunr-r ortadan kaldrnnaya yonelik oldu$unu, bunu yapniak igin cle kiqinin ozi,inii ve dtirtyayr akmaya brrakrnasr, ve bunlarr kehanetlerin otesinde bir yere koymast gerektifirri sctylecli. "Seyyal bir savaqEr diinyayr arttk tarih sll'irslltir gore di.i;leyemez," diye agrkladr don Juan. "Dtinya cla kendisi de artrk onlln igin bi nesne ohnnktan qrkar. O, rrsryan bi dlinyanrn rqrldayan bi varhfrdrr artrk. qifi, btiyi-ici.i iEin srradan bi i..stir, gi.inkti ne yaptrfrnr bilir, o. Not tutmak senin iEin basit bi iq, anta o

gericleyiz, di-inya deneyirnrffnz cle, bu deneyirnin anlmsanInasrrrclarr baqka bi Eey defil. $irndi ,su andn olan ve geEen ant hiE clurrladan anllttSlyorllZ. Yalnrzcit etnlnlslyor, allllllslyor, iullllrslyo rLtz." Ne clemek istedifiyle ilgili dr-ryguyu banit aktarabiltnek anracryla, elini havacla Eevirdi de Eevircli. "E[er diinyayla ilgili tiim deneyimirniz bu atrtlar toplulufuysa, bi bliyiiciinrin aynt auda iki yerde br-rlunabilmesi de o clenli qa;trttct olt-nasa gerek. Halbuki, olllll-l sezgisi ilElslndiin bu boyle cle[il, qlinkti dlinya deneyin-ri iEin bi bliyiictiniin de oteki insanlar gibi, tarn gu anda yapml$ oldr"rfunu, tetntk oldu[u olayr, yaqac1r[r deneyimi itl]tmsalnalsl gerek. BilinElili[inde yahtrzca tek bi atnt vardtr, oltlln da. Biiyiicii cledi[iu, gene de iki tek ve ayn all anllnsayabilir, Eiinkii zalnall betirnlernesinin zamkr arttk onu ba$atntyordur." Don Junn konuqmasrnr bitirdiginde ateEimin yliksehniq oldr-r[r-r

nclan em inclim.

kaleminle hAlA Genaro'yu korkutabiliyorsun." "Peki, drgandan birisi, btiyiictiye baktrfutcla, onun aynl anda iki yerde oldu[unu gorebilir rni'/" diye sordum dotr Juarr'a. "Tabii. Belki de bunu bihnenin tek yolu bu." 'oAmA, bu dururnda insern, bir btiytici"ir-ri-in cle iki yelcle bil'den olclufiunr-rn aytrdrna vannl$ olabilece[ini rnantrksal uErclan
varsayamaz mL'?"

Don Genlrro lnerakh gozlerle beni inceledi. "Acllun haklt," dedi, "Her zellnaln bir ztplatma boyu gericleyiz."

"Ooo!" diye ba[rrdr clon Juan. "Belki de ilk kez on ikiclen vurdun. Bi btiyiicii, tabii ki, sonradan ayru ancla iki yercle birden bulunmll$ olclufr-rnr-rn ayrrdrna varabilir. Ne var, bu gene de yalnrzctt bi ttir kitiplikten baqka bi bok defilclir, tisrelik cte yapaca[rnr yaparken, ikili[inin ayrrdrna vAralnadrIr gerEe!iyle de bi alAkasr yoktur." Kaferm kanqmrqtr. Yazrnayr brraklsarn patlayabilecef;inri
hissettirn.

E,lini clon Juau'rn yaptrrq oldufu gibi devindirdi; bedeni sarsrluraya baElayarark geriye, oturdufu yere srEradr. Sanki htgkrnk tutr-nuqtu cla bu hrgkrnklar onun slEritmilslnut neden olmuqtu. Tiirn suudnnnayr bu bigimde dolaqrp geri dondti. Don Genaro'nun kalEalan iizerinde geri slEriunast her zamanki gibi gtitiinE olmasr bir yanzt, beni bir korku selinde bofrnuqtr-r. Br-r cluygu oylesir-re yo[r"rndu ki don Juan parrnaklannrn eklernleriyle ar:t arda baqrmrn iistiille vurmitk zoruuda
kaldr.

"$oyle diiqiin," diye si"ircltircli.i don Juan. "Dtinya clofruclan bize teslim olamlyor, Ei"inki.i dLinyanur tanrmr araya giriyor. Yani, do[ru diiriist konurgmak gerekirse, brz hep bi acfir.n

"Ti-im buulart bir kerede kavrayitlllillrl dott Juan." "Ben de," dedi, don Juitn, omuzlztrtnr silkerek. "Ne de ben, sevgili Carlitocllk," diye ekledi, clon Genaro' YorgunluEu-, duygusal deneyirnirnin yiikti, ortah[r saran hafiflik ve mizah hzrvast, tistelik bir cle don Genzlro'nllll maskarahklan sinirlerimin kaldrramayacafr denli afrr gelmiqti. Karr n kzis I etrrmd aki hareketlenmeyi durduramtyordum. Dotl Juan, dinginlifimi yeniden kztzitnana dek beni yerde

-5u

ERK

oyrcUlpni

BILGIYLE BULU$MA

-59

yuvarladr. Sonra da, yeniden yiizlirn onlara clontik biEinrcle


oturdurn.

Uzun bir sesizlifin arclnclan, clou Juall'a, "Qifi clecligin katr bir rnaclde midir'?" cliye sorclunr.
Bana baktrlar'.

bigirnde devinciirdi; ama o boyle bedenirni doncltiriirken yatrqrnrqtrrn bile. Don Genaro'nun, ka$rtlann afirhfrnrn bana titrenle verdilini soyledikten hemen sonra defierirni stktca kavracl[rrn rn ayrrclna vitrcltrn.

katr olarak anttnsryorslln." Don Juan ontzLlnll otnzLunn yaklarstrrarak haflfie clirse[iyle dlirtti.i beni.

"Qiftin beclensellifi vaL nrrclrr'/" cliye sorcluln, bu kez. "Tabii," dedi, don Juan. "Katrlrk, beclensellik, btrnlar heltantlar. Dernek ki, kendileri yoluyla dlinyayr cluyurnsacllrnrrz 'si tiim cibiir qeyler gibi topladrfunrz anllar bunlar cla. Senclc, benirn katt olmiuntn anrsr varch, trpkr sozciiklerle konu;lnlllln eullsl oldu[u gibi. Bciylece, bi Eakalla korruqtLllt sen, beni clc

Don Juan'a bedenirnin oradau aynlnrak iEin neredeyse beni siiriikledifini soyleclirn. Don Genaro'ya el salladtm. Onlara, cltigi.incemi de[iqtirebilecekleri kadar zitmiln tantmak istenteclirn.

"Dokun bana, clecli. Ona elirnle dokurrdum soura cla sarrlchnt. Gciz|imclen ya;lar gelmek iizereydi. Don Genaro yerinden kalkrp claha cla yakrnlnra gelcli. HuyIzrzczr panldayan gozleriyle, ki.igi.ik bir gocLr[a beruiyorclLr. Dudaklannr btiziip Llzun bir siire bana baktr. "Ya ben'/" diye sordu, bir giittiEi"i saklanraya gah;arak. "Banzl dit sanlmayacak mlsrn'?" Aya[a kalkrp kollannu uzattu'r'r: beclenirn o ancla buz gibi oldu. Kunrldayacatk gi"iciirn kalntamr;tr. Ona clo[nr yakla;ntayl denedim amal, gabalamarn boqunaych. Don Juan'la don Genaro yan yana ayakta beni izliyorlarcl. Bedenirnin bilinrnez bir gi-ig altrncla ezildiIini hissettirtr. Don Genaro oturdu; onu sarrlnrachfrln iEiu, bozulnruq
adetmr oyllanletya baElach.

"Haydi eyvallah, clon Genitro," diye bafrrdun. "$imdi gitnlen] gerek." O da bana el salladr. Don Juan benirnle birlikte, aretbttyit clofru birkag tnetre yi.irtidti. "Senin de Eiftin var ml, don Juan'?" diye sordum. "Tabii!" diye ba$rrdt. O anda grlgrnca bir dtiqiince geldi, akltrna. Bunu kafamdan rutrp aceleyle oradan ayrtlmaltydrm, ama iEimde bir gey sanki beni oraya yapl$tlmr;tr. Ttim birlikte oldupumr"rz ytllar boyunca benim iEin, buraya her geldi[irnde clon Juan't bulmak amacryla Sonora'ya, yer da orta Meksika'ya gitmem yetiyordu, onu orada beni bekler buluyordurn. Buuu oylece kabullenrneyi ofrenmiqtim, bu ana dek de bu olgudan kuqkulanrnak gelmemiqti akhma. "Soyle banzr, don Juan," dedim, yetrl qaka yan ciddi, "sen sen rnisin yoksa giftin misitt'/"
Bana yaklagtr. Srntryorclu.

"Qitiimirn." diye frsrldacL. Bedenirn, inanrlmaz bir gi-ig tarafindan itilmiEim gibi havacla srEradr. Arabama koqrnaya baqladrm.

Yiiztinti ekqitti, toprafr topuklacL. Sonra ikisi Lrirclen clahu da kortunE bir kahkaha seline kaptrrdrlar kenclilerini. Karuttnur katslart ti-inr bedeniruin sarsrlnrasrna yol agacak
denli titrerneye baqladr. Don Juan kafarnr, claha dnce gostennis oldu[u gibi sallanriur]l buyurdu. Boylece goziirni"ilt bebe! i rrclen bir gi"ineq ri;llunl yatrsltarak kenclimi yatrqtrnna f ansltlt yakalayacaktun. Beni zorla suuclunnanrn altrnclan kalcLrcl, aEt$a grkanp beclenimi gozlerirnin dofu rrsrlrnr yakalay:rcafr

"$akn ecliyordurn," cliye ba[rrdr. "Gidemezsin daha. Bana hiile beq giin borgluslrrI." Ben hrzla geri stirerken ikisi de aratbanta do[ru ko;uyorliucL. Gi"ili,iyor, hoplayrp zrphyorlardr. "Caulitocuk, istedifin zamam beni ara!" diye bafitrdt, don
Genaro.

RUYA GORENLE RUYADA CORULEN

6l

Riiya Gorenle Riiyada Goriilen

"Geldi$ini cl-rydr"rydurn," dedi srntarak. 'oHemen evin urdrna koqtum. Beni burada gori-ince korkmandan iirktiim." Yeterince srkrntrh ve kottimser oldu[ulnltn ayrrdrnar varmr;tr. Ona Eligio'yr-r anrmsattrfrmr soyledi. Dedi[ine bakrlrsa, Eligio bi,iyticii olmak iEin yeterince maraziymiq. Amzr bilgi adarnr ohnik igin gerefinden 6te maraziymig. Btiytictilerin cli.inyasrnrn insanr yutan etkilerinin iistesinden gehnenin tek yoIunun buna gi"iltip geEmek oldu[unr-r belirtti. Havam hakkrndaki yorumunda isabetsiz de[ildi. Ashnda, endiqeli ve srkrntrhydrm. Uzun bir yiirliyiiqe Erktrk. Duygulanrnrn hafiflemesi saatler alch. Kotiirnserlifirn hakkrnder konugrlaktansu, onunla birlikte yi.iriimek gok daha iyi geldi bama . Evine, akrsamiisti.ine dolru dondi.ik. Acrkmrgtrm. Yeme[imizi yedikten sonrzr sundunnanrn altrnda oturduk. Gokytizti agrktr. Olleden sonraki aydrnhk beni kenclirne getirmiqti. Konu;mak istedim. "Aylarca kotti hissetim kendimi," dedim. "GeEen sefer geldifiimde, senin ve don Genarro'nun dediklerinizde ve yaptrklannrzda Eok iirki.itticii bir qeyler vzrrdt." Don Juan hiEbir qey soylemedi. Aya[a kalkauak sundurmanln Eevresinde dolanmaya baqladr. "Seninle bunu konuqmam gerek," dedim. "Beni gok tirktiten bu konuyu kafermda stirekli tartmaktan alamryorum kendirni." "Korkuyor musun'?" Korkrnuyordum belki ama, duyup gordiiklerim nedeniyle bocahyordum, bana fazla geliyordu. Akhmdaki delikler oylesine biiytimiii;tii ki, ya bunlan onaracak ya da akhmr toptan yitirecektirn.

Arabaunr don Juan'rn evinin olclufu yere dofru stiri.iyolclunr. Gtintin erken saatleriydi. Geceyi yol tizerincle bir rnotelcle ge-

girmiqtim. Boylece, o#eden once don Juan'rn evine varabilirdim. Don Juan arka bahEedeydi. Qafrnnca gelcli. Selamr iEten ve srcaktr. Beni gcirmekten memnun olmtrEa ber-rziyordr.r. Beni yafiqtrracalrna inanmrq oldu[unu dtiEi,indii$tirn bir yommcla bulunduysa da bu gene de ters bir etki yaptr.

Soylediklerim onu gtildLirdti. "DahA akhnr tirlatrp atma," dedi. "Heniiz bunun zamanl cle[il. Uziihne, o cla olzrcak ama, santnm daha zamanr de[iI." "Olanlara bir aErklama getinneye gahqaylm mt, yani?" diye sordum.

"Tabii, niye olmarsm!" dedi. "Zlhnini sa$am tutrnak senin gorevin. Savaggrlar kafalannr duvara vurarak zafer kazanmazlar; duvarlann iistiinden gegerek kazarurlar. Savaggilar duvitrla-

riii

62

ERK

Oyruleni

nUvn cOnENLE nUynDA

GonulEN

63

N,

ll 'iil

iX

il

rri

;l

lrii

'll
l,l

ll

rl

nn tisttinden atlarlar; onlan yrkmazlar." "Bunun tisttinden nasrl atlanm'/" cliye sorclurn. "Oncelikle, senin yaptr[rn gibi her ury" gok ciclcli yaklarsmak oltimctil bi y.nh;;," diyerek ya.uni oturdu. ..Alrgrir'^clik olaylarla karqrlaqtr!'nrzda hig clurmaclan yi'eleclifirniL ilg kotii alrqkanh$rmrz vardrr. ilki quclur: her ne oluyorsa ya cttr olduy^sa bunu gorme3den gelir ya cra hig ohnach suyanz. Bu, b'!nazlann yoludur. Ikinci olarak, oranr gori.incltilii gini kabulllnir, ne olup bittigini biliyornruquz hissine kaprirnz. Bu cl1 sg1tantn yoludur. UEtinciisii de, olan biten bizi baskr ultrrra alrr-. Qiinkii ne gcimezden gelebiliriz ne cle kabullenebiliriz. Bu rlu ruptallann yoludr-rr. Senin yolun mu bu, acaba? Bi cle clorcJrirrcii yol vardrr, en do$ru olanr: savagEuln yoru. Bi sava|gr higbi .,sey olmamrq gibi davranrr, Etinkii hiibi u.y. inanrnAz, iur,, ir., 1.yi de gcirece deferiyle kabullenir-. Kabullenmeclen kabul .,1*r, gcirmezden gelmeden gcinnezden gelir. Higbi zanlan biliyormug gibi yapmaz, hiEbi zermar cta higbi .,sey olmuyormuf gibi. Altrna yapacak denli kortsa bile clenetiini elincJen brnri<riraz. Boyle davranerrak takrntrlannr, kayglyr yok ecler." Bir stire sessizce otr,rrduk. Don Juan'rn scizleri kokulu nrerhem gibiydi. "Don Genaro ile gifli hakkrnda konugabilir rniyinr'/" cliye
sordum.

nti"iz clolanrbagh yoldur. Yarsarn, kendi iEinde ve tanrclrr.

yeterli, agrklayrcr

bigirnde yaqar; bu nedenle, pek de abartrnadan, deneyimlerin cleneyirni savaqEr ol maktrr diyebiliriz. " Bir leyler soylernerni bekliyor gibiydi. Bir an igin ne diyecefirni bilemedirn. Sozlerirni clikkatle segrnek istedim. "E[er, bi savaqgr teselliye gerek cluyr"ryorsa," diye siirdtirclti, "yitlrtrzca birini segip, kannaqaslnl, solt aynntrsrna vilnncaya kaclar bu kiqiye anlatrr. Bi savaqglnln, anlagrlmaya ya da yarcL rtr gonneye gereksi nimi yoktr"rr; konuqarak, i"isttindeki baskryr trz cla olsa azaltrr. Tirbii, efer konuqmuktan ho;lanryorsa. Yok, 6yle degilse, kirnseye bi .;ey anlatntaz. Ama sen tarn aurlanuyla bi savaqEr gibi ya$amryorsun hentiz. Kargrlaqtrfrn bo;luklar cla son kerte btiyi"ik ohnalr. Tamamryla anlryomrn seni." $aka yaprnryordu. Gcjzlerindeki yakurh[a bakrlrrsa, kendisini benirn yerime koymuqtu. Ayafa kalkarak hatifie ba;rrna vurclu. Sundurrna boyunca ileri geri yiirtimeye, rasgele evin gevresindeki gahlrklara bakmaya baEladr. Devinimleri beni iq-

"Bi sava;Er bunu zrnlar ve buna uyglut

killenclinliqti.
Gevqernek auracryla, ikilemimle
c'llirn. HiEbir qeyclen habersiz

ilgili konuqmayr

stircllir-

bir seyirci gibi clavranrnanrn be-

leyeceksin'1"

"onun hakkrnda ne sciylerlek istecri$ine ba!lr," cliye yanrtladt. "Yine kaygrlannt, takrnakl ilnlla cli.iqkiinli.i gti nti m ii rerg l -

nirn igin artrk irnk0nsrz oldr"r[unr"r hisseiiim birden. Onun denetirni altrnclzr, "iEsel soyler;iyi clurdurnlak" gibi tuhaf sezgileri

"Agrklarmalarla ilgili di.iqktinli.ik gcistereceIim," cleclirn. "Takrnak sahibi oldum, Etinkii gelip seni gormeyi goze alar-nadrm. Kuqkulanml, umutsuzlu$umu kirnselere aEamachnl.,' "Dostlannl a konu$mLlyor musun'?" "Konuquyorum, ama onlar bana nasrl yarchm etsinler ki'J,' "Sana yardnn gerekti$i hig gehnerniqti akhrna. Bi savarygrrun hiEbi qeye gerek duymadrfr cluygr,ri n, ahqmalrsrn ,,,iik. Yardrm gerek diyorsun. Nigin yaucilrn ger-ek'? yriqarn clenen $u grlgrn yolculuk iEin gereken her gey var .sencle. Sana, g.rE.t deneyirnin insan olabilmek, tek geEerli geyin yaqarnak ui.tugrnr-r ci$retmeye gabaladrm; yagam, qu ancla iizerincle yi.iri.idi.i!il-

geliqtinniq, riiyalannu denetirn altrna ahnayr baqannrqtrm. Bunlar, rol keserek yaprlacak qeyler de$ildi. Her ne kadar, harfi harfine ohnasa da, onerilerini yerine getinniE, gtinliik ah;kiurlrklarrmr stird|irmeyi krsmen brrakmrq, kiqisel tarihimi silrniq, eclirnlerimin sorurnlulufunu tistlenrniq, yrllar cince Eok tirkti.ifiirn bir noktaya sor]unda ulaqabilmiqtim; bedensel ya da cluygusal erincirni boznradan tek baqrma olabihneyi becerebiIiyordunr. Bu, benim belki de biricik qaqrrtrcr baqanmdr. Eski beklentilerirn ve ruhsal konumum aqrsurdalr gozlernlendiIinde, hern tek baqrrna olmayr becerebillnerr l'rern de "arklunr yitirrnerniq ohnarn" yepyeni bir olaydr. Yqamrmda, dtinya gorliqtintcle sliregelen tlim de[igikliklerin kesin biginrcle bilincine varnlr$tltn. Aynca, don Juan'la don Genaro'nun "qift" hakkrnclaki

64

ERK OYKULERi
rklarnalertndan
br-r

RUyn GoRENLE RUYADA GonULEN


cla

65

aE

clenli etkilenrnenin gereksiz ol cluIunun

bilincindeydim. "Benirn neyim var boyle, don Juan'J" diye sordr,rrn. "Diiqkiinltik gosteriyorsun," cliye atrlclr. "Kuqkulura, srkrnttlara dtiqktinltik gostenneyi, duyarh bir insan olnrarrn irsareti saylyorslln. Eh iqte, iqirr gerEefi ;u ki, duyarlrhktan en uzak olan kiqi sensin. O halde niye oyleymiq gibi yapryorsun'/ Gegenlerde, sana bi savaEErnur kenclisini olclugu gibi, algakgoni"ilItiltikle kabullenclifini soylemerniS rn iydirn'/" "KerfAmr bilerek kanqtrrcLfnnr soylerleye getiriyolsLut,"
dedirn.

Allah bilir, insunrn, Eifii kotti yollarclan oluqtur-clu[untr dti;i"inriyorsunclur. Trim biz rErldayan varhklann bi gifii varclrr. Hepirnizin! Bi savaqEr bur-l-rr-r fhrkrncla olnrayr oprenir, hepsi bLr. Tabii ki, bu firrkrnclalr[r keqf'etrnernizi zorlaqtrran aqrlmaz engeller var. Arria bu beklenen bi qey; bu engeller o bilinElili[e rulaqnru yolunda karqrla|tr[rurrz, benzersiz bi meyclan okumacli,

drr."

"Hepimiz kafamrzr bilerek kanqtrrrrr2," cledi. "Hepir-r-riz ne

yaptr[lntztn da aytrdtnclirytz. O gelirnsiz aklrrnrz, kenclini


yor."

bLi-

yi,ileyen aptal devi oynanraya bayrlrr. Krsaca, cla[ fare clofunrOttzt, ikilernirnin dile getirdi$inclen belki cle cliiha kalnruqrk oldr-rfr-rnu agrklamaya gahqtrm. Kenclisinin cle clon Genaro'nurr da benim gibi bir iusan olnralanna kar;ur, listr-in clenetiln giiElerinin bana ornek oluEturdu[unr-r soyleclirl. Aura, e[er, banu

oranla Eok btiytik bir farkhlrla sahiplerse, beninr iEin onrek cle[il, olsa olsa agrk atamayacafnn bir gtriplikler kunrkunrasr
oluq tr"rrabilirlerdi.

"Genaro bi insandrr," dedi clon Juan, giiven verici bir sesle. "Senin gibi bi insan clefil ar1rk, dofru. Amzr zaten bagannast gereken de buydr-r; neden korkr"ryorsLln ki'/ Senclen firrklr oldufu igin dal-ra gok defer vennelisin ona." "Amur ondaki frrk, insani bir firrk clefil ki," cleclirtr.

"Peki, oyle defilse neclir, sence'/ Bi insanla bi at arasrndaki fart mr yani, bu'/" "Bilmern. Arna o benim gibi de[it." "Bi zamanlar senin gibiycli." "Peki, ben bu defiqimi anlayabilir ntiyim'/" "Tabii! Sen kenclin bile clefirsiyorsllr-I." "Benirn de bir Eift olLrqturabilecefirni soyleyebilir misin'/" "Hig kirnse gifi olu;tllrmaz. Lafrn geliqi bu. Senirr cirlclrlrna bakrldrfrnda, bi sozctik rnanyafr oldufun aErkEa gorliltiyor. Sozlerin itt-tlztmlatrt seni tr"rzapa cltirstiriiyor, her zallau. Sen qirn-

"Ben, neclen br-r clenli korkuyor-nnr, clon Juan'/,, "Qrinkti sen, Eiltin, sozlerin sana anlattr[r ,sey olclu[unu, bi qift ya cla bi ba$ka sen oldr-rfunll sanlyorsun. Bu scizcrikleri, br_rnu tArrrrllarnak agrsrndan segtirn. Qift, insanrn kenclisiclir, burrr"rnla ba;ka tlirli.i yi-izleqilmez." "Ya ben buna sahip oltnak isterniyclrsiuu'/" "Qili, kiqisel seqitn kouusr-r clegilclir. Briyi-ici.ilerin, farkrncltrlrlr kitzandrran bitgilerini o[renmek iEin yaprlan kir;isel bi segirn de de[ildir soz konusu olau. Sen hig kencline, neclen ozellikle sen, diye sordun lnu'/" "Her za'nan. sana bu son-ryu belki de yiiz kere sorclum, ilurir selt beni hiE yanrtlarnercLn." "Ben sana, yaurt gerektiren bi soru gibi sor clemeclirl; bi sava;Ernrn, sahip olclufu hazinenin, meyclan okuyabilme hazinesinin rizerinde clii;i"iniip, taqrnmasr anlarnrnda soyleclirn. "'Bur-ru, srradan bi soruya dontiqtiirmek, befenihnek ya cla kenclini acrnclrrnak isteyen, kibirli, srraclan bi insanrn i;i olsa gerek. Bu ti,ir sorularla iqirn yok benim, Etinkli bunlan yrurrtlanranur yoh-r cla yok. Senir-r segilmen erkin bi edimiycli; erkin edirnlerirre kinrse karqr gelemez. $imdi, sen segilmiq olclu[una gore br-r eclinrin sonuca,luqnlurtni t-tiE kimse engelleye^"i.." "Anlrr, inseurrn her an bagansrzhfa ufirayabilecefini sen
kenciin sciylerniqtin, don Jueut."
birqka

"Do[*r. I'san her an baqansrzhfa u[rayabilir. Ama

sen

bi ,sey soylemeye qahqrvorsun, galiba. Sen bi Erkrq yolu lrulrnik istiyorsun. BaEararnama ozgrirltiliine sahip olup, iyt nrr kencli arrlacl[rn bigirnde terk etrnek istiyorsun. Qok geE-artrk. Bi savaqgnrn, erkin eline di-iqttikten sonraki tek ozgiirltiEli, Itusursuz bi yaqam yolu seErnektir. uych-rruk bi zafe. yl cta yerrilgi yaratanrazsrn. Akhn, senden ozi"inlin tamhfrnr krnnan igin

lltLl

iir

ill

enrc
ilii

OvrUlEni

nUy,q corrENLE nUynDA GonULEN


Don Juan sabrrla clinlecli. "$r"r bigirnde agrkramama

yenilgiyi kabullenmeni istiyor cla olabilir. Ote yanclan, yitlancr bi zaf'er ya da yenilgi ilan etnteni onleyecek bi kurlr onlcrn clc yok defil. Yenilginin huzlrrl u cennetiue gek ilrney i cli"i ; l iiyorsan grldrnnrq olmahsrn. Bedenirr buna kar;r gelir cle, seni hiEbi ycre brrakmarz." Sess izce krkrrdanraya baqlacL.

izin ver," cledim. ,.Don Genaro, varsayunsal agrdan bakrldr$rnda, gifiine, binlerce kilornetre uzaklrktaki bir adarnr olcliirtebilir mi ?',
uzaklagtrrdr.

Don Juan bana baktr. Baqrnr sallacL, gcizlerini

benclen

rilrt

ii
I

t,

ilil'i

"Niye gtiltiyorslll-l'/" diye sorclurn. "Berbart bi noktaya r,rlaqtrn." clecli. "GerEi Eekihnen iEin Eok geE, eyleme geEmen iEinse Eok elken. Yrpabilecefin tck qey olaylara tautk oltnak. Sen .,sn andii, ne anaslr-lrn nrhniine dijnebilen, ne de istedifi gibi devinebilen bi qocufurr o sel'il cL:r'rnundasrn. Qocufr"rn yapabilece[i tek qey, seyreclip, kenclisinc eurlattlan akrl ahnaz eylem oykiilerini clinlenrek. Iqte qinrcli serr
de tatn bu noktadasrn. Ne eski cltinyanrn rahrnine kagabililsin, ne de erkle edirnlercle bulunabilirsin. Ytrpabilecefin tck ;ey erk edimlerine tanrk olrnak, oyki-iler, erk oykrileri clinlernek "iqte Eift cle, bu oyki"ilerclen biri yalnrzca. Biliyorsun bunu. Zaten, akltutn bttna bu kerte takrlntasrnrn neclcni cle lru. Anlar'mrq gibi yaptr[rndrlysil, kafiurr cluvarlarir vunlrLr$ oluyctrsun. Sana aErklama kabilinclen soyleyebilecefirn tek ;ey ;u: Eil'1, he r ne kadar rii7,11 git'tttc sotrttcttltcla ortaya Etkstt bile, olabildigitlce gergektir." "Sertirt soylecliklerine bukrIrrsa, don Juan, Eitt, eclinrlcrtlc bulunabiliyor. Peki, o halde gift...'/" Ylit'litttifi-im ntuntr[r stircii.inrteye brraknracl beni. Qil'tin varlr$rna tanrklrk ettikten sonra, bana bu kclnucla bir qeyler anlatnrasrnrn yakrqrk alnrayacafrnr arrrrnsuttr. "qift, tabii ki edimcle bulunabilir." cleclim.

'il,
',1,

nu alltlsattrrn.

"$iddet oyktileri sarmlu, her bi tzuzrfinr,,' cledi. ,.Genrro kimseyi oldi.iremez. Necleni gok basit, giinkij artrk insan clostlarryla arasrncla ahp v.erecek higbi i;ey kaimach. Bi sava$Er gi)rmc ve rti.ytt gdrma yetisini yakalaclrktan, rqrltrsulr-r UitinCincte oldukt.n sonr^, iqinde bai;ka qeyrere karqi ilgi karmaz.,' .Qomezl i$imi' ilk gi.i'lerincle, uir btiyiiciini-in,,.closrunun,, yarch Lnryla kendini yi.izlerce kilometre uzala taqrhp, clii.;manla_ nna clarbe inclirebilecepine iliqkin bir aErklirma yapmrq ot.trgr_

rili

l1

lilil

iilr

r;lir

ill

Ir
Ir

"Tabii ki," diye yanrtlaclr. "Peki, gifi oz aclrna eclirnde buh-urabilir rni'/" diyc sordunr. " O, btzzztt ozdlir, kahrets in ! " Ne dernek istedi[irni anlatnlanln Eok zor olciulunun ayrrdrna vardrm. Katzunda, e[er bir bi.iytici-i aynr ancla iki eylenr birden gerEeklergtirebiliyorsa, yararcr tiretkcnli[inin cle ikiyc' katlanmitsr gerektifi yoluncla bir dlirsi"ince clolarrryorch-r. Aynr anda iki iqte EalrEabilir, iki yercle olabilir, iki kiliyle gorlirsebilirdi.

yrrnsal aErclan konuqtu[umu soyleclirn.

da' duruurlar yaratmak ya cla goztirnlernek amacryla ortaya grkannaz. Bilebildi[im kacla'yla gift, bizirn rqrlclayan varhk ol_ rna durumLlmuzLln farkrndah[rdu. o, her qeyi yapabilirse de kirnseye. kanqrnarnnyl yeller, ieuecen ohnayi yegler. "odi"ing ahnmrrs sozctikrerle, seni yanlig uiEi,"ae yonlenclinniq ohnak benim hatamcL. ofretmeni-in, clon Genaro,nun yapabildiklerini yapmaya gticti yerrnezcli. Ne yazrk ki kinri ;eyler, o$retrre'im iEin, trpkr sanin igin olclulu gibi, yarnruca bi erk oyki,isi.i olmaktan ileri giclemecli.', Bakrl aElrll sutvLlntlak zoruncla irir;settim kenclimi. Varsa-

"Genaro, bi bilgi aclamrdrr. Hem cle en hasrclrr. Eylemleri kusursuzclur. Srradan insanrn clir, btiyticti'ti' cle gok d,tesinde_ clir. opun Eifti, neqesinin ve mizahrnrn ifaclesiclir, o bunu, slra-

!u

lenrniyonr'r. GerEi, olretmenimin scizleii'e'saplanrp kalrir_ qrrndrr. Se'inle onlln konuqtu[u bigimcle konugmuqumclur go_
ztrrrran.

ci-iydii o, seni de o diinyaya tam anleunryrir sokrnahyd'n. yapnradrrn, gtinkti artrk insan karcleqlerimin qusuyla

"Kafanrn karmaqrkhIrnclan beil sorumluyum,,, cledi. ki baqka kez cle, o[retmenirnin biina uygulattr_ [r acilr'I.' sana uygula'racl$rmr .soylecliyclim sa'a. niutiyti_
"ArnA, u'utma

uusuyla ilgi_

6ri

ERK OYKULERI

RUYA CORENLE RUYADA GOT<ULEN

"Bilgi adatnt soz konusr-r oldr-rluncla varsayllttsal agr cliye bi qey kzllmAz," cledi. "Bilgi aditnttntt-t it-tsitn karderslerine zarar
vermesi olanikszdrr; ister varszlytmsitl olsun istet'se baqka bi , ey." "Peki, ya insan kardeqleri onun gi,ivenligitte ve sa!lr[rrra zarar vermeyi planlarsa? O zarnan, kenditri korltmak amactyla

Eiftini kullanabilir mi'/"


Umzrrstzhk iEinde,

dilini Eaklattr. "Bu ne inantlmaz, gidclet clolLr clti;tittceler bciyle," "Hig kimse, bi bilgi adamtntu gi"ivenlifiue ve saflrfrna

decli.
zLLt'Lrt'

vermeyi planlayamaz. O, butttt gdt'lit', otrleruek amactyla gerekeni yapar. Genaro, ornefitt, sattit ulit;ayttn clerken hesaplr bi tehlikeye atrldr. Ama sen, onlln giivenlifitre zarar verecek hiEbi qey yapamazcltn, zaten. Oyle bi ;ey olsaydt, gr)r'rirsi otrit soylerdi bunu. Amzt e[er, seuin dofarlda onit zal'ilr verecck bi gey varsa, ve gdrnzcsi buna ulaqanrtyorsa bu cla oultu yazgtstdrr, zaten ne Geuuro ne de bi ba;kast blttrtt onleyebilir. Gorcliifiiin gibi, bilgi adarmr hiEbi qeyi denetlerneclen denetiu'ri elincle
tutar. Yit!"

lftlann
dedi.

Sessiz kalmrqtrk. Giineq evin bzrtr yantnclaki stk, uztln qahLlcllnrl ulagrnak tizereycli. Giin rqrlrnrn yitrllesirre iki saat kadar daha varclt.

Don Juan teklif.sizce, "Nedeu Geuiiro'yu Ea[rrttttyorsLttt'/" Beclenim srErach.

ilk tepkim elirndeki her geyi attp araba-

ma koqmak oldu. Don Juem kahkahadan krnltyordu. Onit, ken-

dime higbir Eey kanrtlamak zoruncla ohnadrfrmt, kendisiyle konuqmaktan Eok hoqnr"rt oldufumu soyleclim. Don Juatr, giilrnesini durduretmtyordu. Sonunda, clon Gettaro'ttun boyle bir sahneyi kaEtrmztstntn utang verici oldufunr-r soyledi. "Bak, don Genztro'ytt sen Eafrnnitzsi.In, ben gafrrtrtnt;" cledi, kararh bir ses tonuylzt. "OttLtlt arkadaigh[rna bayrltyortttt-t." Ust clamafrmda korkunE ekEi bir tat oh-rqmltqtu. Kaqlartrlldan, tist duda[rmdan ter boqandr. Bir qey soylerlek istedirrl Amir, asltnda soyleyecek bir qey yoktu. Don Juan, Llzun dikkatli bir bakrq I'rrlattr bana. "Hetdi," dedi. "Bi sava;Er her zaman hazrrdrr. Salt savaqqr

oltnityt clilerlekle sava\sEr olunrnaz. Yirqanrrrntzn't sorl anlna clek si-iren bitnreyen bi sava.,srnlclrr, br-r. Kirnse s:rvaggr clofrnaz, trpkr kirnsenin nrantrkh bi varhk olarak clolrnadrfr gibi. Birine ya da otekine dclniigrneyi biz beceririz. "Topla kendini! Genaro'nun, seni boyle titrerken gormesini istenlenr." Ayaga kalktr, suttclurtttatrrn terliz tabanr i,izerincle ileri geri gezinmeye baqladr. HiEbir $ey yaprnadan durmam olanaksrzdr. Sinirlerirn oylesine gerihnigti ki, sonnncla tek bir sozctik yn'tLvtilrz oldurn, ayafa firladnn. Don Jttatt, yiizi"irn batrya dontik biEimcle noktamrn i.izerincle yerirncle saydrrdr. Aynr devinirrleri birgok kez r-rygulatmrqtr. Amag, kiqinin olursan alacakariinlrktan "elk" Eekrnesiycli. Bunun iEin, kollar havaya kalcLrrhyor, pzrnnaklar pervnnenin kanatlan gibi geriliyor, sonra kollar tepe noktasryla ufkun tiun ortasr nclaykelt kuvvetice sft r hyordr"r. Devinimler iqe yaracl, olabilclifince clinginle;ip kenclirni toplaclrrn. Gene cle, bu yahn, aptalca devinimlerle asla bu clenli clinginlegenreyecek olan eski "ben"ime, ne olclu[unu merak etmekten cle kendirni alarnadln. Dikkatirni, don Juan'rn don Genaro'yu Eafrnnak amacryI a k r.r qk u s uzcLr izl eyece! i yon tern i.izerinde yofr-rn I ars trnnak i steclinr. Dou Juan, yi"izli gtineydofuya dontik biqimcle sunclurmanrn kenarnncla durdr-r, ellerini alzrna gottiriip bafrrch, "Genaro! Buraya gel!" Don Genaro bir an sonrA Eahhfrn arcLndan ortaya Erktr. Her ikisi cie rqrldryorlarch. ontimcle, nerecleyse dans ettilei. Don Genaro beni taqkrnca selarnladr, ardrnclan siit sanclfrnrn iistr-ine oturdn.

Kesinlikle yolunda gitmeyen bir rsey vardr, bende. Dinginclirrr, telaqlanmryordum. inanrlmaz bir vurclumcluymazlrk, uzaktalrk hali ttim varhfrmr kaplamrqtr. Sanki bir yere saklanrrrq, kendirni seyrediyordr,rrn. Don Genaro'ya, oldukga kayrtsrz bir tavrrla, geEen gort"iqrnerniz srrasrnda beni olesiye korkr-rttu[ttnu, ltatta psikotropik bitkilerle olan cleneyimlerirn srrersrnclir bile bu clenli bir kargalsaya si.iriiklenrnedifirni anlntnraya giriqtirn. Her ikisi de, anlattrklanrnl, sanki gtili-inErniiq gibi karqrla-

70

ERK

ovrcUleni

RUYA CJORENLE RUYADA

GORULEN

7I

drlar. Ben de onlara gtildiirn.

DLrygulanrndiki uyr.rqr-rklu[un kesinIikle biI incindeycliIer. Beni. seyredip, sanki sarhoqtnuqum gibi clalga geEtiler. Igirnde bir qey, durunlu aqina bir konr-rtna getimrek atllacryla umutsnz bir savaq veriyorclu. ilgilenmirs ve korkrnr-rrs olmak istiyordum. Don Juan, sonundit ytizlime sll setperek, oturup bir qeyler yazmaya yoneltti beni. Daha once de soyleclifi gibi, uot altrtamt, yoksa cilece[imi belirtti. Yah-rrzca birkaE sozctik.yitzr-nak bile, beni o eski bildik halirne dondtinneye yetmi;ti. Onceder-r bulanrk olan bir qey, sanki yeniclen eski berrakh[nra kavuqmuqLu.

ytiksek perdecler-r bir sesle. "Ell, efer Eifi hakklncia konu;acaksan, bana her qeyi anlat," cleclil'n, yapltla bir kayrtsrzlrkla. Her ikisi cle birbirileriyle bakrgrp barslannr sallacLlar. "Genaro suna ri-iya goren ile rtiyada gortilenden soz ecle-

cek." cledi clon Juan. "senin de bildi[in gibi carlitocuk," decli clon Genaro, rslnnraya baqluyan bir konuqlnacl harvasryla, "qifi, rtiltu gir.ma srnrsrrrcla birrsIlrr. Bana LlzLln Lrzlln bakarak

gtiliimsedi. Bakr;lannr, yiiztim-

Bilinen oztimiin ortaya qtkmast, bilinen korkr-rlanttrtll da


ortaya doktilmesi amlamtna geliyordu. Korklxaml$ oltllaktatlsa, korkrnaktan Eaqrrtrcr bir bigirnde daha az tirkrni-iqttirn. ?ttsrz cla olsztlar, eski ahqkanltklitrtn getirdigi tanrqrkhk duygr"rsu hoq bir

"Qift" bir rriyacilr," dedi, kollarrnr kaErcL ve ayafa kalktr. Sundunnanm sonLrna clofrn ytiri"idli, gahh[a clo[ru yoluna clevarn etti. Ytiztiniin dorrre ligtini"i bize gdsterecek bigimcle Ealrh!rn arclrrrcJa clurclui gorliniiqe bakrlrrsa irsiyordu. Bir stire sonrer, yolLrncla gitrleyen bir ,seyler vrrnnl$ gibi geldi bana. Sanki
ul-Il al'slzca ilerr-reye q al rqr yor, iltna becerenriyordu. Don Juitn', rn liahkul'rasr, clon Genaro'nun gene soytanlrk etti$i anlamrna ge-

den ciefterime ve kalernirne kayclrcL.

dinlence gibiydi. Sonrit, Don Genaro'nun, galrlrprn oradatn ortaya grktrfirnrn tam eurlamryla ayrrdtna vardtrn. Bilinen dtiqtince slireElerirtr Eahgtr. iqe olay hai<ktnda yoruln yaptnayr reclcletrnekle barsladrnr. Ona hiEbir qey solrnamilya karar verdim. Bu kez sessiz bir titnrk olacerktrm. "Geltetro duvara dayanmtqtr. Hern strttttt duvarda clinlendiriyor, hem de oynak si.it sandrfr tizerinde oturnrayr siircliirr-iyor-

liyolclLr. Don Genaro beclenini oylesine gtilLinq clurumlara soItuyorclu ki, clon Juan da ben de grihnekten neredeyse sinir nolletine tutuhnak iizereyclik.

Don Genaro sundurmaya clonerek oturdn. Giiltiqiinclen,


bir srcaklrk yayrhyordu. "vrparnadrn rlr, ylrpLvilLrzsrn iqte," deyip ornuzlannr silkti. Sonra, bir anlrk sessiztilin eudurdan igini Eekerek, "Evet, Carlitocr"rk, Eift, bir riiyacLr," cliye ekledi. "CerEek defil rliclir clernek istiyorsun'/" diye sordum. "Hayrr, bir rtiyachr derlek istiyorum," cliye karqrhk vercli. Don Jlran araya girerek, don Geniiro'nun, bilinElili[in ilk llelilrnesine, bir baqka deyiqle bizim rqrldayan varlrkleu oluqunrLlza gonclenne yaptrfrnr aErkladr. "Her birinriz firrkhyrz; bu, servaqrmlanmlz,ln ayrrntrlannr tla farklr krlryor," dedi don Juan. "Aslura bakarsan, Eifle ulaqrnuk auracryla arttr[rrnrz achmlar aynl. 6zellikle cle pek belirgin vc ernin olmayan ilk adrmlar." Don Genaro da bunu kabLrl ederek btiyiictintin bu a$amarlir yaqacLfr belirsizlik Lizerinde bir yorumda bulundu.
1rck az rastlanan

du. Trpkt at binmi; cle si.irtiyonnu; gibi goriintiyordu. Elleri ontindeydi, bir atrn clizginini tutuyonnuq izleninrini veriyorclu. "Qok dofru, Carlitocuk," diyerek stit kasitstltt yere oturttu. Sa[ aya[rnr diir;sel bir atrn boyrtunun tizerinclen geqirerek at indi ve yere atladr. Devinirnlerir-rde oylesine bir kr-rsr:rsr-rzlr-rk vardr ki, bende ztt strtrnda yolcr-rluk y'aprp gehniq oldufu yolr,rnda sarstlmaz bir kant olttqturmursttt. Ytntma gelerek solttnla
oturdu.

"Genaro geldi, Etinkii sttnel otekindetr soz etuek istiyor,"


dedi, don Juan.

Sahneyi don Genitro'yit btrakttmtgEaslna bir deviniincle bulundu. Don Genaro egildi. Ytiztirni,i golnrek atnactyla hafifge dondii. "Ne ofrenmek isterdin, Carlitocuk'?" cliye sorclu,

72

ERK OYKLJLERi
sancL lar'.

I{ [J YA ccII<

L]NLE

T{

[JYA DA GOR ULEN

73

"Benint, ilk ira;rnra geldigincle, ne olclLr!tttrlt attllttt'tittltycllln," cliye aqrklaclt. "Bir gtirl, cla[larcla bitki topluyorcltrrrt. Ba;ka ot toplayrcrlatttrttr cla EalrryrnrS olcluklarr bir.ycircye gitnli;tirn. iki kocaman torba bitki toplarr-rrq[ttrt. Eve donrlteye hltztrclun, arna once bir si-ire clinleurtteye karar vertlirtt. Patil<it tat'itfilcla bir afacrn golgesincle uzittrarak ltytryitkalclrrlr. Sollt'it, tcpenin altrnclan cloln-r gelen insanlartu sesirti cluyLrp ttvittlcittrl. Aceleyle korsttp, yattrfun yere yakrn bir galrrttu arclttla gizlenc1ipr. Cracla oylece beklerkerr bir qey Ltttuttttlttttt citrygr"rstrllit kttprlcfum. Torbalanrnr alnrrq utryll'u, cliye bakttrclttn: altt'litttrt;ttttl'

Yolr-rn yanrncia uyllyalt alkudaqrrnr goriip gontredikle-

rini sol'ch-rnt. HiEbiri gorrnemiqti." "Ciordtigi-irr gibi," dedi clon Juan, "hepimiz aynr kurskulara
di"iqi"iyorLrz. Delinnekterr
cle

korkr:yorllz; lte yazrk ki bizler zaten

liyiz."

Yolun karqtstnclit, ttyt-tcluIunt yere baktyorcltrrt-r ki korktrclan oleyazchrn. Hllii oracJa tryuyorclutn! Benclittt, o! Becleniltre clokunclurn. Kepclirnclint! Blt itracll, geletrler tlytlyall bittilt iyicc
ylklaqmrElarcL. Tiun ar-rlanrryla uyiurtk oIitrt ben ise gizlerrcliginl yercle Llmerrslzca bukrnryorclum. Kahretsirt! Berri bulacaklltr. gibi Ealtalalrnr yliri.iteceklercli. Aura sattki oracla degilnri',sinr bana do[rr-r gehneyi stirdtirclliler. "Gorcltiklerim dylesirre carrlrycl ki, grlcLnnak iizereyclirn. Bir Er$rk attun ve yeniclen uyanclrttr. Kultt'etsin! Bir rtiyaych
bu

Don Cenaro, banir, "Sen bizcien bir kerte daha clelisin asIrncla," cliyerek krkrrdacl. "Daha cla ku;kucu." Ku;kuculufuntla clalga geEtiler. Sonra, clou Genaro yeniclen konu;1r.nuya ba;lacil. "l-lepirniz yofr-rn varhklanz," cledi. "Sen tek cle[ilsin, CarlitocLrk. Ri"iya nedeniyle birkaE gtin biraz sarsrldrrn, amil ya$anlnl kazunntarn iEin galrgrnam gerekiyorclu, ri,iyalzrrlnur gizcrn Ieri tizerine cliiqiincelere clalrnaya gerEekten zanraltn'lt yokttr. Boylece, Eitbucak silclinr bnnlan kafanrclan. Suna Eok benzerc'linr, ben.

Don Gelaro oykiisliniJ kesti, bcnclen bit' soru yit clit yorlllll beklemriq gibi durdr-r. Dotr Jutu-t, "ikinci kez nerecle r.ryanchftnt soyle ollal," cledi. "Patikanrn yakr nr ncla, nyr-ryakal cl r[ ni ye rcle lt yatrclt ttr, " clecli clou Genaro. "Alnit, bir si.ire nercle clldufr-rmr,r bilertteclirn. Yalnrz, $Lluu cliyebiliriur ki, sanki hiili kenclirtri uyatitrkerl izlernekteyclitn. Sonra, bircletl bir ,sey beni patikatltn yill-lllla qekti, kenclitni, gozlerimi ovalarkelr bttlclttttr." "Peki, sottra ue yaptttr'/" diye sorcllt clott Jualr. itcisi birclen giilrneye baqlayrnca, clon Juatr'ttt bltna takrlchlrnr anladun. Sorulartrrla oyklinliyorclLr. Don Genaro konuqrnasrnr slirdi-irclti. Bir att clttrttp kalclfrnr, ardrndan gidip her qeye baktrfrnr soylecli. "Gizlendifirn yer tanl gordi-ifiinl gibiycli," decli. Bittttt clogru gelen aclatnlar cla yollanna gicliyorlardt. Bt"ttru biliyoruttt, aclarnEtinkti koqarak arkalarrnclan bakttm. Bturlar, gorclrifi"irn Her halcle cleli olclLrlirrtlr-r iarc1. Onlal kasabaya dek izledirn.
r

!"

"Anlzr trir gi.in, birkaq ay soltra yolllcu Eahrsnrayla gegen bir sablhrn arclncian, ikindi iistiine clolru, bir kritiik gibi yatrp uyucluttt. Sottra, yitfnrur yafrnaya bnqlach, tavanclaki clelikten clarnlayan su beni LryanchlcL. Yatrtktun frrlaclrrn, qatlya trrnranrp igerryi su bitsrttacliur, cleli[i tarnir etnrek isteclint. Kendinri oyle iyi, oylc gi-iElti hissecliyorclunr ki, ili bir clakikada bitirclim. Islannranrr,,strrn bile, O krsa ,sekcrlentenin bana Eok iyi gelclifini cli,i;i-inc[irn. Ilirn bitince evr: clctniip bir qeyler yenrek isteclirn. Ama lokrnttlart yutatnadrfuntn ityrrclna varchm. Hastalandrrn sancLrn. Kirni t-rtlan, yapraklarr gi[neyip boynurna ballacLrn, yata[rrtia clonclLirn. Yata[rn yanlna gelince, korkuclan clizlerintin bagt gozi"ildii gene. Yataktaki benclint; LlyLlyordum! Beni cllirti-ip tuyancLlrnak istediln, iulir bunun kesinlikle- yaprhnantasr gel"eken bir'qey oldulunLr biliyorclurn. Bdylece, evden drrsarr kaEtun. Qok f'ena iilkni-irstiirn. Ne yaptrlrmr, nereye gittifirni bil-

tiirl yaqalllln oralarcla gegmiqti. Ya[rnurcla, datnlulan cluyurnsiunadan yi-iriicli"irn. Sanki cJiiqiinrni-iyordun-r. Sonra,,sirnqekler, yrlclrnmlar oylesine yo[unla,,str ki yeniclen uyanclun." Bir stire sLlstll.
rneclen tepelercle clolaqtun, oysa

"?rbii,"

"Nercle r,ryandrfrrnr bilrnek ister rnisir-r'1" cliye sordu bana. cliye yanrtlaclr, don Juan.

14

ERK OYTUIEni

RU

YA cOnENLE

RU

YADA GONULEN

75

"Yalmur altrnda, tepelerde uyandrm," "Ama uyancL[rnr nasrI anladrn'/" cliye

decli.

sorclunl.

)na ev iqlerincle yardtmct oluyordurn. Bir ara dinlenrnek iEin lriraz uzanclm, her zarnanki gibi r,ryuyakaldrm. Evi, kesinlikle

"Bedenim anladr," diye yanrtladr. "Aptalca bi soruydlr blr," diye gircli iiraya don Juan. "SavagEulll-r iginde, bi yerlerdeki bi ,seyin tiirn cle!iqirnlerin bilincinde oldulunu sen de biliyorsr-rn. SavaqErnrrr kesin erefi bu bilinci gtiglendirmek ve si.irdi.innektir. Sava;Er, bunu tentizler. parlatrr, ve gahgrr durumda tutitr." Hakhydr. IEirndeki bir qeyin her geyi kaydetti$ini, yaptr[rm her geyin bilincinde oldufr-rnu bildifinri onlara soylenieliydim. Ayrrca bunun srradan bilinglilifirnle de bir ilgisi yoktu. Tam anlamryla saLptayamacLfun, defiqik bir;eydi. Onlara, belki de Don Genilro'nun bunu benden claha iyi tanrnrluyacalrnr soyledim. "Bitkma, sen de iyi gidiyorsrur," dedi clon Genaro. "Sanir neyin ne olclufunu soyleyen bir iq sestir. iqte o srracla bana clu ikinci kez uyandr$rmr soylecli. Tabii, Llyanlr uyannraz r[iyu gdrrnr.rg oldufurn kanrsrna vardun. Belli ki srraclan bir riiya de[ildi bu. Atna, tam anlamryla rtiycr gt)rnta de defildi. Boyece barska bir kanr oluqturdum: sanlrnr-l yun Lryarlrk halcle Lrykurrtcla yLirlimiiqttim. Bur-u-r baEka ttirlli anlayanrryorclun-r." Dcln Genaro, velinin-retinin ona, yagudrklarrnrn bir niya olmadrfrnr, bunu kesinlikle uyr:rken ri"iya gorrnek biEirnirrcle ele almernrasr gerektilini agrkladrprnr soyledi. "Bunun ne oldufiunu soyledi sana'/" cliye sorduur. B irbirlerine baktrlar. "Bana bunun bir hayalet oldr-rfunu soylecli," cledi, sesincle ki.iEi"ik bir qocu[un titrerniyle. Onlara, don Genaro'nLrrl velinimetinin, olaylarr onlarrn bana agrkladrklan gibi rni aErkladr[rnr ofrenrnek isteclifirni soyledim. Don Juun, "Tabii ki oyle agrkladr," dedi. "Velinimetimin aErkladr[rna gore," cliye soze gircli clorr Gennro, "kirsinin iEinde ker-rdini uynrken gordi"igi,i rtiya, Eifiin znlnanlymrq. Baura, meraklanrp kendirne sorular sorLrp erkirni ziy an edecefime, herzrrhklr ohnarnr o[ i.i tl ern i,5t i. "Bir sonraki deneyimirli velinimetinrin evincle yarsuclrnr.

lrir erk yeriydi, ve bana yitrdtm etrniqti. Bir giiri-ilttiyle uyantlrnr, birclen. Velinirnetintin btiyi"ik bir evi vardt. Varhkh bir rularncL, yanrncla Eahqanr Eoktu. Gtiriilti.i, Eakrl tetqletrurzt galpan lrir klirefin sesine benziyorclu. Otump clinledirn. Sonra da aya[n kalktrrn. Ses gok teclirgin ecliciydi arna ueden boyle otdu[urru kavrayamryorclum. Yercle uyumakta olclululnlln aytrdtnat vurchfrm srracla cLqan Erkrp sesin kayna[rnr araylp bulmam gerckir mi, diye dli;i,ini,iyorclutn. Bu kez neyi nastl yaprnam gere:kti[ini biliyordr-un. Sesi izleclirn. Evin itrkastna yi"iriidlirn. l(inrse yoktlr. Ses, evin uzaklitrtndan geliyor gibiycli. lzlemeyi si"irc'li,irdi"inr. Ne kadar izlersem o denli hzlt devinebiliyordum. IJzak bir yere geldim ve initnthnaz qeyler gordtim." Br"r olaylitnn baqtua geldi$i srrada Eomezlifinin baqlangtg irqamalarrnda olct:funu, "rliyit gcinne" alantndzt pek az ilerledigini, arna kencline baktrgr ttirden ri.iyalart anlaqthnazbrr kolayIr

kla gordtifiirti"i aErkladr. "Nereye gittin don Genaro'/" diye sorclurn.

"lliiyu gdrmc srrasrncla ilk kez gerEekten devinrniqtim, o glin," decli. "Aslnta bakarsan dofru davranacak denli bilgirn vardr bu konucla. Hiqbir' $eye dofn-rdlur bakmadnn; souundzt lienclirni, velinimetirnin kimi erk bitkilerinin yer aldrfr derin bir
lioyakta bulclum. "hrsan, r'iiyn gdrmc konusutrda ne clenli az Eey bilirse daha rnr iyi oluyor'/" diye sorcil-un. "Haylr," diye gircli araya don Juarn. "Herkes belirgin konulrrrda

kimi kolayhklara sahiptir. Genaro'nun ustahf da riiyu

gilrnrc lizerine." "Koyakta neler golcliin, clon Genaro'/" diye s<-lrdurn. "Velinimetirnin kimi aclarnlarla birlikte tehlikeli uygularnalarda buh"rr-rdr-rfunu gorcli-irn. Oradet ona yeudtm etmek iEin buh,rndufurnu dliqtincliim, afiaglartn ardtna gizlendim. Ne var ki, nasrl yiu'chm eclecefirni bilmiyordum. Kafasrz da defildirrt; sonundu, goztirniin ontindeki sithnenin rol almzk igin de[il,
scyretnrek iEin oldufunr-r :rnladrrn. " "Ne zrtman, rtitstl, ve nerecle uyiutdtn?"

76

ERK OYKUT-EI{i

RUYA GORENLE RUYAD.\ GoRuI-EN

1'l

"Ne zetnlan uyandrfrntr bilernenr. Saatlcl'sonra oluralr. Btittin bildi[im, velinirnetimi ve adartt lan izl c'clifirtrclir. Vel i rr inrctimin eviue varcltklarrncla ErkarcLklarr gi,iri,ilti"i, qiinki"i tartr,;lyor'lardt, beni uyandrrcl. Kencl i nri uyr-rlken seyrettiEini yclclcycli nr. "lJyiutrtturnln ardrr-rdan, gordliklerimilt ve yaptrkllu'nnllt rtiya ohnadrfrnrn ayrrdrna vardrm. Sesin krlavuzh"rlunclu uzuk bir yere gitmiqtirn." "Velirtimetin, senin ne yaptr!rnrn ftrrkrncla rriryclr'/" "?tbii ki. Vrpacaklarnnr yerine getinnenrcle yarchnrcr oltttak arnitcryla, klirekle o seslcri qrltaran kenclisiydi. E,ve girdiIirrcle, r,ryuclufurn iEin beni azarlannrq gibi yuptr. Beni giruliigiinii biliyordLrm. Daha souralarr, clostlarr evinclen gittilincle bana, a[aElann ardurda gizlenen panltlrnr I'ark ettifini sdyledi." Don Genitro, bu i,iE olayrn clna riiya gclnne yoluncla birkaq: adun atttnnrq olcfi,rfunu, bir sonraki sel'e r iqirr orr beq yrl geEnresi gerektifini soyledi. "Dordtirtci,isti Eok daha garip, qok claha tiun bir gorsiiyclLi," cledi. "Keudinri, iqlenmiq bir tarlanrn ortasrncla bulclunr. I(enclirni yan tarafima yatrnrq derin clerin uyurken gorcltinr. Bunun liiya gonne olclu[unu biliyordLun, Ei.inki.i her gece kendinri rti.t'u gdrnteyi uygulatnak iqin hlzrrlryorclunr. QogLrnlukla, ne ziunarl kendimi uyurken gorsern uyuch-rlr"rnr yerin yurrrucla olurcluni. Br.r kez yatafrrnda clepildin'r, oysa o akqarl yata[rnra yattrIrnu gok iyi biliyordurn. Halbuki rill,rr gdt'ntc, bu set'cl' gtindi.iziin oluyorclu. Uzandr[rm yerclen aynhp bir yone clolrLr gittinr. Ncrecle oldufumu biliyorclunr. Evirncien pek uzaktu de[ildirn; olsa olsa birkaE kilonretre. Her uyrrntrya bakurak Eevrecle clolandtm. Biiyi.ik bir afacrn golgesinde clnnrp bir tepenirr yau]ucltdaki kimi tntsu'tarlalarrnrn hernen yanl balrr-rdaki clliz bir toprak pargitsrnr gcizledinr. Sonra, olafanclqr bir qey qckti clikkatitni, tte denli uzun bakarsam b.rkayrr-n Eevrertrcleki aynntrlar cle[i;rniyor ya da gozclen yitmiyorclu. Urkerek, uyunrakta olclufunr yere dofru ko;turn. iqte gene tanr ora(layclnr. Kcnclinrc bakrnaya baqladrrn. Biktrfun beclene karqr i.irklitticli bir kuyrtsrzhk duygusr-r igindeydirn. 'oSonra, yakla;an insanlann sesini cluyclunr. Irrsiurlar he;r

gcvrenrde gibiydi. Ki"iEiik bir tepenin tizerine koqup onlan dik-

katlice izleclim. Bulunclu[um tarlaya gelen on kiqi vardr. Hepsi cle ge nEtiler. Yattr[nn yere ko;tr-un, ve kendimi orada bir cloniuz gibi horlarken gorcli-iftintde ya$amlmln en bunaltrcr anlannclan birini yaqadrnr. Benimi uyandrnnam gerektifini de biliyorcltutt. AItra ltits tl'? Kenclirn i uyandrnnanrn cildiiriicti olabilecefini de biliyorcluur. Ama, geng insiurlar beni oradzr bulurlarstt aiti"ist olacaklarcL. Usunrclarr gegen tiirn bu irdelerneler ashnda tanr anlarnryla di.iqiince defildi. Bunlar claha Eok goziimiin onLincleki sahnelere benziyorclu. Endirse dnyrnam, orneIin, kendimi, kapana krsrlnrr;hk duygusu iEindeyken gcinnemdi. Buna encliqelenrne cliyorclum. ondan sonra da gok geldi bu ba"Eveet, ne yapacafrmr bilernecli[inr iEin olaca[ur en kclti.islitre hazrrlanitntk, ketrdirne berkarak oraclar oylece bekleclim. Bir si-ini irlge gozi,inrtin onlinden uEuqarak gegti. Bir tanesine ozellikle asrlcLrn. Bu, evinrin ve yatafunrn gortinti,isiiydti. Gortitttti olciukEa netle$ti. Ah, evirncle ohnayr oylesine isterclirl ki! souLa, bir rsey sarstr beni; birisi beni itti gibi geldi, ve uyeurclrn. Yrtirfrrndayclm! Belirgin bigimde riiyu girmiiEtiinr. Yatafrrnclatr lrrlayrp, ri,iya gonne srrasrncla buh"rnclu[Lrrn yere koqturn. Ttirrrfiyle grircliigiinr gibiydi. GenEler oracla gahrsryordu. Uzun siire onlan izleclirn. Bunlar, onlarch. "Griniin sonuucla, herkes gittikten sonm uyr-rclu[r"rrnu gordii[iinr yere geldinr. Biri buracla Lrzar]mrftr. Ekinler ezihniqti." Don Juan'la clon Genaro beni gozltiyorlardr. Garip huyvatrlara benziyorlarch. Srrturcla bir titreme hissetirn. Onlann beuirn gibi bir insan ohnacilfr yoluncla gayet kesin bir korkuya kaprlrnak Lizereydirn ki, don Genaro bir kahkaha patlattr. "O gi-inlerde," cledi, "trpkr senin gibiydim, Carlitocuk. Her qeyi araqtrrnrak isterclirn. Senin gibi kuqkucuydum." Durclu, pannafrnr kalclrrp sallayarak don Juzur'a dondi.i. "Sen de br"r Eocuk kadar kuqkucu clefil miydin'?" diye sordu. $lma.

"Nel"de," clecli, don Juan. "$ampiyol-I, o." Don Genaro bana clciniip oztir cliler gibi bir devinimde buIunch-r.

78

ERK OYKULERI

ITUYA GoRENLE, RUYADA GORULEN

l9

"Galiba, yanrldrrn," decli. "Ben, senin kaclar ku;kr-rcr.r

cle-

isternez gibi hafifie krkrrclanuya baq[udrlar. Don Juan'rn bedeni sessiz kahkahalarla krrrlryolclu. "Bir erk yeri burersr, senir-r iEin," cledi clon Gerraro, frsrltry"Oturdufr-rn yercle, parrnaklarrn kopr-lr]caya clek yazrp clur'la. clun. $oyle zoriu br riiyu gdrma ya;acln nu hiE buracla, sen'/" "Haylr," cledi clon Juilrr, alEak sesle. "Anrrr zorlu bi yazr yazura yaqadr."

Iildirn." Gtirliltii grkarmak

trrn. Ne beclensel bir cluyr-un ahyorclLlm, ne cle bir korkr-rya kaprlnrr;tnn. ParaurparEa olmak, algrlayantn bakrq aEtstudan tanrk olclufunr bir salrneycli, an-rrr cluygr"rsal bir noktadan baktr-

[rrncla hiEbir qey sezgileyerniyorchu-t't.


Burrun ardrndar-r sezgileyebildiIirn qey ise don Geuaro'nun beclenimi oynatabihnesiycli. Sonra, beclensel bir cluyurl, Eevrenrcleki gorlinttileri yitirnrerne neden cllan bir titreqinr hissetirt-r.

Arttk, ikiye katlandrlar. Sanki, ytiksek sesle gtilnrek istctniyorlardr. Bedenleri sarsrl ryorclu. Sess iz kahkahal an, turtr nrl bir grclakliulayr andrnyorclu. Don Genaro dik oturclu, sonrrr yanlnra clofru kaych. Art arda srrtuna vllrup benim bir alqak oldu[lrnrr-r yinelecli; birclen sol koh-undan tutr"rp btiytik bir gtigle kenclirre clo[r'u Eekti. Dengcmi yitirip, one do[ru yuvarlandnn. Yi-iziiurii sert toprafa galpnrak iizereydim. Diiqtinrneden, sa[ kolumu one uzatrp, cli"i;i.irstirlii yavaqlattrm. Ikisinden biri, ensernden bastrrarik beni yere yaprqtrrdr. Kim olclufundan enrin cle[ilciirn. Beni tlrtan el, clorr Gen:tro'nunkiymiq gibiycli. Yok eclici bir tirkii anr yagachnr. Bayrhyorum sanctm, belki cle bayrlclrm. Miclerncleki baskr oylesine yofiundu ki, sonnnda kustunr. Buraclan sonraki ilk ciurr-r se-zgim, birisinin otLlrmarna yarclnn ettifinin ayrrcLna vannuk oldu. Don Cennro oni-irne gor-neluriqti. Don Juan'r gonrek iEin gevreye bakrndln. Gorerneclirn. Don Genuro'r-run r;rlclayan bir gi-ili"iqii vardr. Gdzleri parhyor, dofrudan bana bakryorclu. Barrr ne yapmrq olclufunu soyledi. Sesinde sitenrli bil titrern vurclr, benden srkrlmrq ya da rnenmlur defilmiq gibiydi. Birqok kez, pargalandr$rmr yineleyerek bir araya gehnern gerekti[ini sdyledi. Acrmatsrz bir sesle konuqmayr clenecli anrrl tlull soylevinin ortasurda kahkahayr patlattr. Benirn pargalara aynlnrarrtrn korkung bir qey oldr-rfunu, yeniden bir araya getirnrek iEin bir stiplirge kullanmasr gerektifini soyli-iyordr-r. Parqalarr yanlr; birle;tirebilirmiEim de, sonunda baq panna[unur olclr"rfu yere kamr$rm gelebilirrniq. Gi.ihnekten Eatlryorclu. Berr cle gt-ihnek istedim, ve ola[aniistti bir dr-rygr-r algrlaclrrn. Beclenirl par'galanrverdi! Sanki, n-rekanik bir oyr-rncaktrm da, parqitlara aynlurrrsr

Birisinin, yeniden clik otunnanra yatrcLrn ettifir-ritr ayrrdrna vurclnr. Don Genaro gene ontimcle gornelmiEti. Beni koltuk altlaruncJan tutup gekerek yi"irlirnerne yardtmct olclu. Nerecle olcluIurr-u-r anlayamryorclurn. Bir ri,iyaclaytlrqtm cluygust-t iEincleyclinr, arna zarrlan kavrarnrnr da yitirmentiqtim. Don Juan'ttr evinin sunclunnasurcla, clon Genaro ve dou Juan'la birlikte olclufurn ur-r sars
r

rnaz bi I inc i

iq incleycl

irn

Don Cenaro sol koltuk altrmclan tutup destek vererek ytirtinreme yardrm etti. Seyrettifim sahneler si.irekli defi;mekteydi. Ne var. ki, izlecliklerirnin ne olclufunu belirleyerniyordum. Gozlerinrirr ontinde belirenler claha Eok bir duygLryu ya da bir hali anclrnyolclu, bu qeyleri defiqtiren yerin merkezi kesinlikle nricierrcleydi. BLr baf;lantr, bir di"iEiince yil cla kavrarna bigirnincle olu;rnanrrqtr. Qabucak belirginlelip, her qeyin oniine geEen beclensel bir cluygr-rydu br"r. Beni Eevreleyen bu di.izetrsiz de[i;inrIer clo[ruclan rniclernden geliyorclu. DuygLl ve goriintiilerin sonsLrz akrqrnclan oluqan bir cllinya kr-rnnuqtum. ?tntcLfrrn, bildigirl hcl qey oraclaycl. Bu, bir diiqlince ya cla bilinqli bir deferlenclinrie defil, kendi iEincle bir cil-rygr"rydr-r. Her rseyi cle[erlendirmeye ycinelik o ouu]tnaz ahqkanh[rrn necleniyle, olanlan bir siire izlerneyi deneclirn. Atnu, oyle bir an geldi ki, o kaydetme si"ireci kesilcli, ve isirnsiz bir .;ey, her ttirclen cluygularla gorlinttiler beni igine aldr. Bir an, iqirnde bir Eey br-r de[erlendirmeye karqr qrkmaya ba;lac|, bir gorlintiintin si-irekli yinelenclifini aytrt ettirn: don Juan'la clon Genaro bana ulaqmaya galr;ryorlardr. Bu uEuqan gOri.intt-i, bir siire sonnt hrzla kziyrp goEii. Sanki, lttzlt giclen bir arircm canrndan onlara bakryordum. Beui yakalamaya Eahqrr gibiydiler. Gori.inti-i dr.rrr-rlaqtr, claha Lrzlll-t siirrneye baqladr. Bin-

ERK

ovrculgni

I{UYA cOnENLE RUYADA Gc-InUIE,N

til

lerce de[i,; ik gori,intti aras rndrur bur-rr.r clnrcln rclu fLunu n b i l i nc i ne vzudtm. Br-r belirgin goriintt"iye ularyrnak igin obi"irlerini yel gibi iif linntiqtijm. S onunda, dtirs li nrne yol uy la bu n r.r sti rclr-i ntrey i [re-

cennigtim.

Di.i.,s

i-inrneye baqlayr nc a, ol afan srireE le ritn clelret i rn i

ele aldr. Gtinliik etkinliklerinrde tanrmlanclfrnca belirgin olmasalar bile, yalrttr$nn gortinttini-irr ya cla cir-rygultun, clon Juaut'ltt don Genrlro'nun, dotr Jttitr-r'rn evirtir-r slrtrcllrnnasrncla, beni koltr-rk altlanrndan tuttnklarrr.rr anlatucak clenli berraktr. Barska goriintii ve duygulanll zinrslnzr kaqrnak istedirn anra olniacll. Bir siire bununla ufraqtun. Mutluydurn, canhychnr. Her ikisiltden de hoglandr$rnrr, onlardan korkrlachfrnrr biliyordum. Onlarla qakalar;mak istedirn! Bunu nasrl yapaca[rrnr bileniecliur, oylece, srrtleurna vurarak giilureye biirslaclun. Quk belirgin bir baqka sezgim cle vardr. "Rtiya gordiifi.irncien" kesinlikle eurindim. Goztirni.i bir qeye oclaklacL[m an hernen bulanrklalslyordu.

ontuzlanrndan tutup aynr anda sallarnaya baqlerdrlar. Uyanmarurr buyurdular. Seslerini ayn ayn, ve aErk seEik i;itebiliyorclurr.r. Sonra, benzersiz bir an yaqacLnr. Usurnda iki gortinti-iyti, iki rtiyayr birclen tutturn. iEirnde clerin clerin LlyLlyan bir qeyin

rini gori.ir gorrnez korkulanm dafrldr. Onlan yeniden sevdim. Sanki esrimi;tirn, auna hiEbir $eyi kavrayamryordurn. Beni

ki kendimi sundunnerda, ile clon Genaro'yu beni sallarken buldurn. Ama, aynr anda erk yerincieydinr, clon Jr-ran ile clon Genaro beni hiili sarsryorlurch. Ne sundunnada ne de galrhkta ohnadrfrm, buna kar.,srn iki goriinti"iyii birden izleyerr bir seyirci gibi, aynr anda iki yercle birden buh-rclufunt ciu-l ahcr bir an ylqadrm. O an, istersen], her iki yere de giclebilinnii;irn gibi inanrhnaz bir duygu ya;adrrn. Yapaca$rnr tek gey perspektifi de[ii;tirerek her iki gori.intriyt"i cLqanclan seyretmek yerine, kirsinin bakrq aErslndan
Lryannrak r-izerp oldr-r[unr-r hissettim
clcln Jnan

hissetrnekti.

Don Juan ile don Genaro beninrle konu;rnaktaycillar. Siizctikleri dolrudan algrlayaulyol', kirnin konuqtu[unu uyrrt eclemiyordurn. Sonret, don Juan becleninri clondrirerek yercleki bir obe[i gosterdi. Don Genaro, beui bLrnun yakrrrrna qekip, Eevresinde dondiirmeye baqladr. Yercle yatau bir aciantch bu obel<. Ytizti safa donrntiq, srrtristti yatryorclu. Benirnle konuqurken, adamt irnlerneyi siircli-irdi"iler. Beni Eekip, gevresinde clorrcitircli"iler. Gozlerimi adama odaklayamryorclurr-r. Ama sonuncla, bir dinginlik, bir tltmlrhk cluygLlsll kapladr beni-acJanra baktrm. Yerde yatan adamrn ben oldr-rlnrna iligkin bir algr yavu;Ea hcr' yanlnu sardr. Bu algrlarna higbil korku ya da rahatsrzlrl< yaratmadt. Bunu heyecan duyrnaclar-r kabullenmiqtirn. O ancla ne tam anlarntyla uyuyordr.rrr], ne de tiirndelr uyar-rrk ve bilingliydim. Don Juan ile don Genaro'yr-r daha gok ayrrt etrneye, kirriirr konr-rgtr-rfunu da anlamaya ballalnr$tlm. Don Juarr, Ea[r Irk Iarclaki yuvarlak erk yerine giclecefirnizi soylecli. Br"rnu soyler soylemez, oraslnln gori.intiisi,i r-rsurncla patlacfu. Qevrerncleki kala, yo$r-rn gahhklan gortiverdim. Safnna cloncllirn, don Juan ile

Don Juan'rn evincle pek rhk bir qeyler vardr. Bu goriintiiyti yc$eclirrr. Bunun ardruclan korkrlnE bir nobet yaEadrrn. Bu, oylesine sancrycl ki, srraclan bilinglilifiim bir anda geri gelcli. Don Juan'la clon Genaro tisti-irne kova kova su dctki,iyorlarcl. Don Juan' ur evinin sunclunnasrndaycLtn.
Saatler soura nrutthktu clturuyorduk. Don Juun, hiEbir Eey olnrarnrq gibi ciavraulniun korrusuncla dayatrnrqtr. Bana yemek vercii, giictirni.i yitirdi[inr iEin yok yemem gerektigini soyledi. Yernefimizi bitirclikten sorlra saatime baktr[unda sabahrn clokuzunu biraz geEti[ini gordi-irn. Br-r cleneyirn birkag saat stirrnti ;tLi. B u nu nla birl ikte, anrnt sarclkl iurrn agrsr nclan baktr[nnda, bana Eok krsa bir sr"ire cince uyr;yakalmrqrrn gibi gelmiqti.

don Generro da oradaydrlar. Bir sarsrrrtr geqirclirn-onlarclan tirkrnliqi"im gibi bir clLrygr,rya kaprldun. Belki cle tehlikeli iki golge gibi gortinmelerinclendi bu. Ytikrnrn-la geldiler. Biginrle-

Ttimliyle kendirnde olmarna karqrn, hiilf, aptal gibiydim. Defierinre yazntaya barslayrncaya dek her zamanki bilinEliligirtre kavuqarnaclm. Not almaya ba;lar baqlarnaz ayrkrnam, gir$krnlrk vericiycli. Yeniden kendirn oldr-rfum an bir dizi mantrkh dtirstirrce Llsulnu cloldurdu; yaqadrfun oluyr aErklamaya yonelik
dtiqi"incelercli bunlar. Oncelikle clon Genaro'nun beni, yere nrrltlachfr an, ipnotize etti[ini "biliyordllm" ama bunu nasrl be-

82

ERK OyrcUIBni

I{UYA CoRENLE, RUYADA GOnUIgII

ri3

cerdi[ini anlayarnryordum.
gi,ilmekter-r

Di.iqi.incelerirn i dile getircli[iurcle, ikisinin de sinirleri bozuldu. Don Cenuro kalerrin-ri inceleyerek, bunun benim zemberefimi kuran anahtur olclu[unu soyledi. Bir an kendirni kavgaya hazrr hissettirn. Yorgr-rn, i[reng bir durumclaydnn. Kendinri onlara nerecleyse bafrnrkcrr br-rldum. Onlarsa gtihnekten krnhyorlarch.

Hemen, yattr[rrn yerden do[ruldum. Don Genaro, yiiziiuti drtiinrin altma saklayarak kahkahayr patlattr. Don Juan o an
ocluyu girdi.

Don Juan treni kaErrmarnrn izir-r verilebilir bir' ;ey olclulLrnLl, itnla br"r clenli olmarnasr gerektigini, clon Genaro'11Ln1 1r1lntzcLr bana yarcilrn etrnek, rtiya gorenle rtiyacla gonileriirr gizernini bana gostennek iEin geldigini soylecli. Tedirginligim dorufa r-rlaqrrrrstr. Don JLran, dorr CenaLo'yu ba;rnu-r bir clevinirniyle uyarch. ikisi birclen kalkrp, beni evirr qcvresincle bir yere gotlirdLiler. OracJa, clon Genaro bana o nrlithi..s hayvan Er$rklanyla hornurtulan seEkisini gostercli. Aralarrnclan birini segmemi istecli, ve o sesi nasrl grkaracaf;nnr olretti. Saatler stiren Eah;uranrn arclrnclan sesi olclukqa iyi taklit edebiliyordnm. Onlar ise benim beceriksiz clenemeleriurle e[leniyor, gtihnekten gozlerir-rden yaqlar boqarrryorclu. Sonuncla

Bir blittinllik, barrq cluygusu her yanrmr sarcL. ilk kez, higbir qeyin cjnemi kalmarnrqtr. Kendimi oylesine iyi ltissediyorclum ki aplarnak isteclirn. Dorr Juan, onceki gece rqrltrrnrn bilincine vannutya baqladrlnnr soylecli. Kenclirni iyi hissetrne konuslrncla dtirskiinli-ik gostennemern iqin beni uyarch. Yoksa bu kendini befenmiqlife
clorri-iqebilirdi.

"Q., ancla," dedim, "hiqbir qey agrklamak isterniyorLun. Don Genaro'nun tlirn gece bana ne yurpn-u; oldr-r[u hiE cinenrli defiI." "Sana hiEbir fey yapn-urclun." diye araya gircli don Genaro.

bir hayvanr.n gtiriilttili"i gr$rfrna oyki.irri-ip gerginli[iuri di"irstirebilmiqtim. Oykiinmernde gerEekten hur;u verici bir;ey olclu[r-rntr sclyledim onlara. Bedenirni benzersiz bir dirrginlik kaplamrgtr. Don Juaur, efer Er$rfr yetkinleqtirebililsern bunu bir e'rk nesnesine dontirstiirebilecelimi ya cla yalnrzca, gerektiginde gerginlifi gidermek amacryla kullanabilecefini soylccli. Uyumalnl onerdi. Anta, Llyllyaurayacak clenli tirkrnLiqtiim. Bir sr-irc rnutfaktaki ocafrn yanr baqrncla onlarla birlikte oturclurn. Sonra birclenbire clerin bir uykuya clalclnn. Giin alanrken uyandun. Don Genaro kaprya yaktn bil yerd.e uyuyordu. Goriini,iqe bakrlrrsa, benimle aynr ancla uyancL. Usttirnti ortmtiq, ceketiuri cle dtiri.ip bana yastrk yapnrrqlarcL.
DinlenmiEtirn, clinginlersrniqtirn de. Don Genaro'ya, dnceki -eece gok yorulmr"rq olclufurnu aErkladnn. Kendisinin cle aynt clurnrnda oldr-rlunu soyledi. Bana giinah grkarrnnrq gibi ftsrlclayarak clon Juan'rn claha da yorgun diiqti-i$rini.i, qtinkti bizden claha
yaqh oldu[unu soylecli. "Sen de ben cle genciz," Lhye eklecli, goztincle bir panltryla. "Ama o yaglr. $imclilerde [iE yt-iz ya;urcla olrrtalr."

"Bana bak, ben Genaro'yum, senin Genaron! Dokr"rn bztna!" Don Genaro'ya sarrldun; ikirniz de gocr-rklar gibi gtili,irsttik. Geqen kez ona dokunanrazkerr Eimcli ona sarnlabilmiq olnrayr birtrz tuhaf br"rlup br-rlrnacL$rrnr sordu bana. Ona bu ttir konulann benim igin onerni kalmadr[ura iliqkin gtivence verclim. Don Juan'rn yoruniu, iyi ve aErk likirli olma konusundit dtirs kri nI tik gosterd i[ irn yoh-r nclaydr. "Dikkat et!" cledi. "Bi sava$gl ihtiyatr higbi zaurall elden
brraknraz. Br"r denli rnutlu olmayr si,irdiiri-irsett, seude kalan az

erki cle ti-iketirsiu." "Ne yapmahyrm'/" diye sordum. "Kenclirt ol," clecli. "Her ,seyden qiiphelerr. Kr"rr;kucLl ol." "Aura, oyle olrnaktan hoqlanurryorLlm, dort Juan." "Hoqlanrp horslanrnaurak orrenll; defil. Onemli olitn, kitllian olarak neyi kr.rllanabilecefinclir. Oli,imciil yank agrldrfurrlu, savirqEr eiinin altrndaki her rseyi bunu kaparnak iEin kullanbLrEr-rk

rrralrclrr. Kuqkucu olnraktan ya da sorLr sormitktan hoqlatntniunzt-

nrn yok bi onenri. Bu senin tek kalkanrn qirncli. Ya!

"Yttz, yaz yoksa oli.irstin! KrvanE igincle ohnek saEma bi iilrinr bigiuri." "'Peki, bi savaqEr nasrl ohneli'/" diye sordu don Genaro, ayrrr benim sesinrin titrerniyle. "savaqqr zorlu oltirlle {iliir," decli clon Juan. "Oliimi.i, onu

ERK OYK ULERI

GORENLE

OI{

TJ

I
G,'

altnak iEin sava$lm venneliclir. Bi savarsEr kenciini onu teslirn etnlez." Don Genaro gozlerini koca kocu aEtr, sonra krrptr. "Genaro'nllrl di-in sarra gostercliklerinin ijnemi Eok biiyr-il<," cliye si,irdtircli-i, don Jttatr. "BLlnLr, sill'taca barsrnclirn sAVruriazsnr. Diin bana, Eifiin dtiqiincesine saplanrp kalnrrrs olclugLuru sdyleclin. Ania qirncli qr-r haline bak! Artrk hiE cjneur vL'r'nriyolsLrn. QrlcLran insanlanrl softlnu da bu zaten. Qllchrclrlilr lnt tani grl dtrtrlar. Di"in her yauu"l soruyclLr, buglirr tanr bi olurlanra igindesirt." Neyi nitsrl yaptrfrma bakmadun, her yirptr[rnrcla bir liusLrr' buldr,rfir-rnu belirttirn. "Dofru defil!" diye ba[rrch. "Savalq;rnrn yolLrrtclu, kusr,rlrr yer yoktlrr. Sen yeter ki bu yolu izle, o zuulur hiE kirnse scni eleqtirernez. Ome[in, dr.in. Srtva;Ernrn yolu, oncelikle. korku ve kuqku duyntakslzln sorll sonnaktr; clori Genaro'yla clovri;meksizin ya cla kendini ttiketrneksizin, oltut sarra riiyu gdnnenitt gizernini gostennesine izin vennekti. Savaqgr bLrgi-in kristahhk etmeksizin, softalr[rnu saplanrnuksrzrn ofrcncliklerini bi araya getirrneliydi. Boyle yap, kinrse cle sana kusul bulnrasur." Dcln Juan'ut sesinclen, yaptllrnr hatalardan oti"irli korkunq; stkrhnrq olabilecefini cli-iqi-incllinr. Ama, baua gi-ili,inrseyeLclt, kendi sozleri onu giilcltirrli.i; gibi krkrrcJacL. Yalnrzca kerrdimi tutmaya galrgtrlrrnr, sorulurrrnla onlarr stkmak isternedifimi soyleclinr. Aslrncla, clorr Genuro' nLln yr.rptrklan beni son kerte etkilerniqti. GerEi itrtrk cineuri kalnrusa cla, don Genrlro'nlln, Ealtlann ardrncliur, clon Juun'n, kenclisini qafttmastnr bekledifine inanrnrq oldr-r[umu soyledirn. Sonnr clu korkttmun tistiine oyrlayrp beni qaqrrtnrr;. Zorlir yere yltrnlclrktan sotrra hig kuqkLlsLrz bayrlnrrrstrrn, don Genaro cJa beni ipnotize etrni;gti. Don Juan, oyle kolayca boyr-rrr e[rneyecek kaclur gi,iElri oldu[umu soylecli. "'Peki. ne oldu oyleyse'/" cliye ona sorclunr. "Genaro, sana Eok ozel bir qey soylenreye gelcli," clccli. "Qaltlarrn ardtnclan ortaya grktr[rncla o kenclinin giftiycli. Olanlan aErklalnarnln bi baEka yolr-r claha vilr anra qinrcli olnrAz."

"Neclen, clon Juan']" "QtinkLi sen heni-iz ozlin bi-iti.insellifinclen soz ettleye haztr degilsin. $u ancla srura yalnrzca bu Genaro'nLlll, kenclisinin gif-

ti olrnarl[nir soyleyebilirim."

Kal'asrnrn bir clevirrinriyle clon Gcnaro'yu gostercli. Don Genuro, srirekli gozi-inr-i krrpryorclu. "Drin geceki Genaro, kerrclisinin giftiycli. Sana claha once clc si)ylecliginr gibi, Eifiin goz arch edilerneyecek bi erki varclt.

" "Ncclir bu, savaqqlnln baryannasr gereken, clon Jnan'/" "Sanu, Cenaro'nun bi qey gostenneye, r;rldayan varlrklarrn riiya gorerrler olarak gizini gosternreye geldi[irri soylecliydinr. Qiti hakkrnda bi r;eyler bilmek istiyorclr"rn. Ri-iyalarcla barslar bLr. Anra sen, "Qift neclir'/" cliye sorclun. Ben de, Eitt, ozdiir clcclinr. Oz, gi1'ti rliyasrncla gori,ir. Br-r qok yalrn olntaltcltr, biziurlc ilgili, yllrrr olun hi!bi qcy yok, o da baqkl. Ozi.in sn'lclatt ri.iyalarr bclki yalrnclrr, arna bu, ozlin de yalrn olufr-r anlarnttra gelnlcz. qifti c[i;lemeyi olrcnrneyegorstirr; oz. iqte o an o tekins:iz yol lylrnunii vanl'. Bi cle baknrrqsrn Eifi, tizli cli-i;li-iyor." Soyledigi her qeyi yazrnr.;trrn. Yazarken, soyledikleritte dikklt etrneye de galrrsryorclurn ilma, anlaurr kaErrrnrqtrm.
cll n.

Sur-ra qok onernli bi sonlnu nqrklacL. Bunr-r yaprnak igin sartit clokr,rnnrasr gelekti. qift, clostur"r yrllar once lizerincle dolarstrfr noktuyu, ensene haf iQe clokr,rnclu. Sen de do[al olarak, bi qimqek gibi rh;iu'r qrktrn. Ve gene dofal olarak tarn bi orospll qocu[Lr gibi c[i;ki,inli-ik gosterdin. Seni toparlaurak saatler alclt. Boylece, crkini harcaclrn, sava$Elnrn baqannasr gerekenleri saati gelip Errturca cia yeterli yarsarn oztin kahnacLfr iEin baqaratna-

Don Juan aErklamalarrnr yinelecli.

"Drin gecenin dersi ri-iya gorenle, riiyada goriilen, ya cla kini l<inri dii;li-iyor hakkrnclaych. " "Oziir cliler inr, anlayamaclrn," cledinr ikisi bircten gtilnreye baqlachlar. "Dtin gece," cliye, sclzti yeniclen ele aldr, "nerecleyse, erk
yerincle Lryannrayr seErriek i-izereyclir-r."

"Ne soylernek istiyorsun, dou Juun'/" "BaqaLrlntasr gereken buydu. Aptalca neclenlerinden otiiri,i

rt6

ERK OYKULERI

diiqktinliik gostenneseydin, dorufa ulaqmak igin yeterince erkin olacaktr, ve kuqkusuz, olesiye korkutacaktrn kenclini. "iyi ki, ya da cluruma gore ne yazrk ki yeterince erkin yoktu. Ashnda sen, erkini kafnnur kanqrkh[r nedeniyle yitirclin. Oylesine kanqmrqtr ki kafan, neredeyse ya;amaya erkin kalnrayacaktr.

"Senin de gok iyi anlayabilece$in gibi, dliqkiinltik gostermek yalnnca aptalhk ve gtig yitimi dernek de$il, aynr zarnanda oliim de demektir. Kendisini yitiren bi savaqgl yafayamitz. Beden yrkrhnaz diye bi qey yok. Tehlikeli bigimcle hastitlanabilirdin. Oyle olmadr, gtinkti Genarro'yla ben senitr kinti sltgntitlftlaurnr saptrrmayr becerebilclik. " Sozlerinin garprcr etkisi yava$ yavag ttirn benlifinre sincli. "Dtin gece don Genaro, Eiflin anlaqrlmazltklartna gidet't yolda sana krlavuzluk etti," cliye stirdiirdti don Juiur. "BLlnLl senin igin yalnrzca o yapabilirdi. Sen kendini yerde yatarken gordii$tinde bu bir gorsli ya da sann defildi. Dtir;kiinliikler iEinde kendini yitinneseydin, dlin gece kenclinin bi rliya oldufunLttt, Eiftinin seni riiyada gordfili-ini-in, aynr zarnaucla senin de ottu rtiyanda gordi.ifiintin, agrk segik biEirnde aytrdura varabilirdin." "Ama bu nasrl mtimklin olabilir'?" don Juitn. "Nasrl oldu[unu kintseler bihnez. Biz yalnrzca, olitbildigini biliriz. Bu bizim, rqrldayan varhklztr olarak gizirnizdir. Di"in gece kt rtiya gdrdiin, sen, herhangi birinde uyetnabilirdin, isteseydin. Ama bunu anlayacak denli erkin kiiltuatnt;tt." Bir siire gozlerini tjsttirnden gevinnedeu biura baktrlar. "Anladrflnr sanryorLrm," dedi don Genatro.

Iqrldayan Varhklann Grzt

Don Genaro, setatler boyunca, gi.inltik yaEamrmr dlizenletrletn konusunda akrl ahnaz yonergeler vererek, beni tntttlu etti. Don Juaur, don Genaro'nun verdifi yor-rergeler konusunda Eok dikkatli oln-ramr, zira buulitrtn gliltinE de olsa pek cidcli qeyler o1cluklartttr soyledi.

Ogteye do$ru, don Gettaro aya$a kalktr, tek soz soylemeclen Eahlara ydnelcli. Ben cle kalkryordum ki don Juan beni ozenle tutup yerime oturtaritk afrrbaqh bir edaylit, don Gena-

ERK OYKUIeni

r$Il-DAYAN VARLTKLARIN ClZt


"Dorr Gertitro, herhalde bacaprrnclatt qekecek." "O hirlcle, sen cle qok dikkatli ol," decli. "E[er Genaro bacu!rnr Eekerse, yerinclen bile grkarttr." Don Juan kencli lakasttra gi.ildii. Ona katrlanrtyordum. Don Genaro'rrun eclitnleriyle ilgili korkulartrn oldukEa canltydr. "Biraz ipucu verebilir tnisin'/" diye sordr-rm.
"lpucLr yok," cleyip, krsa kesti. "Dort Genaro butru ueden yaprnak istiyor'/" "Seui deuerrek istiyor," cliye yanrtladr. "Diyelim ki, bi.iyi,ictilerin aErklarnasrur alrp alarnayacafrnr bihnek, ottlllt iEin Eok onc:n.rli. Bilurcceyi qozersetr e[er, yetet'ince erk biriktirdifin ve hazrr cllclLr!,r"rn anlaqtlacak. Ama, ytizi.ine gdzi,ine bula;ttrtrsan, bur-rir neclen yeterince erkin olrnarnasrcltr, o zatniln da biiyi.ici"ilerin aErklunrasr, serritt iEin higbi anlattr taqrtnaz. Bana kaltrsat, anlasan cla, anliunasAn cla aErklamayl venneliyiz; tabii bu be-

ro'nun benimle bir qey dal-ra deneyecegini bildirdi. "Neyin peginde'/" cliye sordurn. "Ne yapacuk bunir'/" "Bi yol ayntnlna yaklaqryorslu't," clecli. "Hcr savafgllln geldi[i, belirli bi yol trynrlrna." Oliirniimden soz ecliyor, diye diiqtindlinr. Sclraca!lnl sorLtyu onceclen sezinlerniq gibiydi, hiqbir ;ey siiylelreulent l<onr.rsuncla beni uyardr. "Bu kor-rnyu tarttqrnayacafr2." cletli. "Dc[incligirl yol iryrrnlll n, btiytictilerin aErkliunasr olclufu n r-r lril nrcn yeterl i. Cenaro, burta hazrr olclufuntr ir-rarrryor." "Bu konuda ne zarnatl konuqacaksln'/" "Bilentem. Ahcr setrsiu. Sana ba$r. Ne zan-ran olclulLrrrir seu karar ver." "$u itrtrn nesi var'/" "Kilrirr vermek, oylesine zantalt seqrnel< c1e[ildil'," tlecli, "kilmr vermek, ruhunu kusnrsuzca pekiqtirrlcn, bilgi ve crk sahibi ohnak konusunda gereken her rseyi yapmrq ohnan clenrcktir.

ninr f-iklim. Genaro claha tutt-tcu bi savaqEt; her Eeyin yolunda gitnresini ister. Hazrr oldr.rfr,rnr,r kafasr altnaclan buuu sana vernrcyccekt ir'."

"Neyse, bugi.in Genaro iqin kliEtik bi bilruece qdznten gerekecek. Bizden once gitti-Eah[rn orcla bi yercle seni beklcyecek. Durdu[u noktuyr ya cla ona giclilrnesi gereken belirli anr kimse bihniyor. Evden aynlma anlnl belirlernerrin cie i"istesinden gelebilirsen, kendini onLln br.rlundr-rfll yere gotr-irrnenin clc
tistesinden gelebi I irsin.

"Bliyticiilerin aErklamastt-u neclelt selt hetnen soylerniyorsun'/"


"Qi,inki-i, srlni.I yarclttn eclen dou Genaro oltnalt." "Neclen riyle, dott Juittt'/" "Genaro neclenini sana soylemerni istemiyor," dedi. "Heniiz clefi1." "Bi-iylictilerin aErkliunztsuit biltnek beni zedeler Itti'/" diye sorduni.

"

Don Juan'a, kirnsenin bctyle bir bilrneceyi qozenteyecepini soyledirn. "Evden belirli bir ancJa ayrrlrnanr, beni clolr Gcllrro'ylu rrasrl buluqturabilir ki'?" diye sordurn. Don Juan gtiltimseyerek bir ezgi mrnlclanrn:rya barslatlr. Srkurtth dururnumla e$leniyonnu$ gibiydi. "Genato'nun sanA hazrrladrfr probleru i;te bLl," clccli. "E[er yeterince erkin viil'sa, evclen ayrrlmu zanrat-llnr mutlak lti

"Slttrtr.ut't."
"Li,itf'en clon Juan, soyle o halde." "$aka mr bu'i Genaro'uun bu kotrularcla kesin fikirleri varclrr. Onu saygr cluymalt, onu onlu'landtrmitltytz." Beni susturzut, buyurganca bir clevinimde buluuciu. Uzun, sinir bozuct-t bir suskr"rnlLrfun arcltnditn bir soru sorclttrn.

kesinlikle belirlersin. Do[ltr ziunalrcla aynlnrar-rrn, sana nusrl rehberlik edecefiniyse kirnse bilenrez. Ayrrca, yeterincc elkirr vitrsa e[er, bunun boyle olacafrnr sen kenclin cie gcireceksin." "Amil, bu krlavuzluk nasrl olacak, clon Juurr'/"
"Bul-m da kimse bilernez."

arrta, bu bilnreceyi na.stl gozeriln, clott Jttitn'/" "Gergekten bihniyorlun. Igte bundan dolayr qoyle ya da boyle yap, ciiyenlern silnir," dedi. "Gen;Iro Eok daha yeterli. Bilmeceyi yalnrzca senin iqin taseu'lacL. Bunu senin iEin yaptrfirn-

"iyi

ERK

OyrUIEni

r$TLDAYAN VARLTKLARTN GtZt

dan otiirii, qu ancla yahlzcu saua kilitlenrni; clurunrcla. Evclerr ayrtlmanrn tarn zelmanlll bi tek sen arrlayabilirsin. Seni ga[rracak, gafnsryla da sana rehber]ik edecek." "Bu Ea[n neye benzeyecek'/" "Biletnern. Qa[rryl srura yapacak, bana degil. Dolnrclan istutt'irtc dokunacak. Baqka deyi;le, Eafrryr anlarnak igin islrricilri kullanmahsur "Geltaro, bu aqamada, senin istancirtiqalr;an bi bilirne cliintiqtiirecek denli kiqisel erk toplayabiidifinclen eurin oln.rasr gc-

bir sesle. "Peki, don Cenaro'nlln benimle ne nlrp veremedi[i var?" "Belki bugt-in anlilrsrn," decli, ve gi-iltirnsedi. Don Juan'a, beni bu zorlu durumdan kurtarmasr, gizemli konuqmalannr agrklamasr igin yalvardrrn. Gtildii, Eenemi okqadr; ola$antistii go[tis kaslarrna sahip olan, eurla slrtr zayrf kaldrfr igin agrr kilolirn kaldrramayan Meksikah bir halterciyle ildecli, kesin arna clostEa

gili qakalar yaptr. "$u kaslara bak, hele," cledi. "Yalnrzca gostennek iEin olrnahydr bunlar."

rekti[ini

dtiq r-iniiyor.

"

"IstenE", dou Juart'rn bt-iyi-ik bir ozenle altrnr gizcliIi, anra agrk seEik anlatmacfufr bir baqkzr kavramdr. AErklantalarrrtclu,

"istencin", kilnn bolgesincle r:luqan, "yirrrk" aclrrrr vercliIi, g0bek deli$iuitr altrnda yer alan bir yelcler-r dr;arr Erkan bir giiq otoluqturulabiliyordLr. Kr-rllanabilenler, burrunla o eclintlerin tistesinclen gelebiliyclrlarch. Dou Juan'a, beuinr iEirr br-r kerte belirsiz bir' ;eyin asla glItqan bir birime cloni-i;emeyecefini anrnrsattrrn. "lgte, yanrldrfrn uokta dlr bu," dedi. Savaqgrclaki is/r,rr<.'her ti"irli-i rnantrksal karqr Erkrqa ralmen geliryir." "Bir bi-iyticri olan clon Genaro, hazrr olr-rp ohnacl[rrnr beni clenemeden bilemez rni'/" cliye sordurn. "Hem cle nzrsrl," dedi. "Autir, bu bilginin hiqbi degeri ya clu citremi ohnaz, Eiinki-i bunun seninle bi ilgisi yoktr-rr. O[renen sensin; o halde, erk clernek olan bilgiyi sen istemelisin, Genaro defil. Genaro'yu senin bilnren ilgilendirir, kencli lrihnesi degil. I stcnciniri Eahrsrp gahquradrfurr kendirr anlanrahsrn. Bu, olch-rkQa zor bi nokta. Benirn ya cla Genaro'nun senin hakkrncla bildiklerimize bakmzrksrzrn, erk clernek olan bilgiyi isteyecek kclnLrmrl geldifini kendine kanrtlarnalrsrn. Baqka cleyiqle , istcttt'ini Eahqtrrabilece[ine sen inannralrsrn. hianuiaclysau, buglin itranmaltsrn. Bu gorevi baryaraniirzsan. Ceuaro sencle ne gr)r'tit'se gdrsiitr, heni-iz hazrr olrriaclr[l] sonucunu qrkirracaktrr'. Karqr konulmaz bir endiqe yaqacLm. "Gerekli mi tiim bunlar'/" diye sorcl"rrn. "Burtlir Genaro'nlln isteficlir, ve yerine getirihneliclir,"

"Kaslanrnrn senin soylediklerinle higbir ilgisi yok," declirl, kavgacr bir tr.rtunila. "Vrr, vilr," cliye yanrtlacl. "isteng', iqleyen bi birirn olmadan once, beclen kusursuzlu$a r-rlaqmitlr." Don Juan, sorgulzrmanln yoni"inii yeniclen saptrrmrgtr. Rahatsrzcirnr, hecleflrle nIaEamamrqtrm. Kalktrm, mutfafa giclip su iEtirn. Don Juan beni izledi, don

du[unu anlarrirqtrrn. "IstenE", yalnrzca btiyi,ictiler

taral'rnclun ola!ani"istLi

yan tarafina do[ru yi,irtidtik; bir odurr yrfrnrnrn tizerine oturkendirni bu Er$rfr grkannaya verdirn. Don Juan kimi dtizeltmeler yaparak nefes alrna yctntemi hakkrnda yararh bilgiler vercli; sonugta, tarn bir bedensel rahatlarma hali yaqadrm. Sr-rnclurmaya dor-ri-ip yeniden oturduk. Bu denli umarsrz olrnam necleniyle kimi zamall kendirnden usandrfrmr soyledim
ciLtt-rt,

Genaro'nr-rn o$retti[i hayvan gr$r[rnr Eahqrnamr onerdi. Evin

ol-lit.

"Urnitrsrz oldu[unu hissetmenin koti"i bi yanr yok," dedi. "Higbirirniz bn cil"rygr-rrtun yabancrsr de[iliz. Umarsrz bebecikler olarak sonsuz zamanlar harcachfilmtzl unutma. $u ancla karyolasrnclan inerneyen bi bebecife benzedifini dal'ra once de soylerniqtim sana. Genaro, sozr-in geliqi, seni o karyoladan Eekip alryor, iqte. Bebecik devinmek ister, beceremeyince yakrnrr. Bunda bi yanhrs yok. Ama, yakrnmayr, kargr Erkrnayr diiq-

ki-inltife varacak clenli iirttrrmak da bi baqka konll." Benclen, kenclimi gevgek brrakmarnr istedi; daha uygun bir n-rh haline gelene dek, ona sorll sorrnamr onerdi. Bir an kendimi yitrniq gibi hissettim, ne soracil[rma karar
veremeclirn.

()2

ERK OYKULERI

I$ILDAYAN VARLIKLARIN GIZI


ya gor'liyorcJun."

93

Don Juatr yere bir hasrr yaygr sererek otunnamr soylecli. Sonrit, bi.iytik bir sukabafrnr suyla dolclurup bir f ilenin iginc yerleEtirdi. Bir gezi iEin hazrrlanryonnug gibiycli. Yeniclen yerine oturup kaqlannur bir devinirniyle sorulanrrla baqlarnaya ydr-reltti beni.

Ondan, gi.ive hakkrnda daha qok qey unlatrriasrnr isteclirn.

uzun, araqtrran bir bakrrsla bakrp kftrrdanrayu bar;llcL. "Dosttlr, o," dedi. "Biliyorsnn bnnn."
"Tnmam da, dost nedir aslrnda, don Juan'/" "Dostun tam anlamryltr ne olclufunr-r soyleyerneyiz, trlrl<r bi afacrn, ashndzr ne oldr-r[unu soyleyemeyecef;inriz gibi," "AEaE, canh bir varhktrr." dedinr.

"Pek bi qey anlatnlyor bana bu," clecli. "Bclr cle clostr.rn bi bi gerilim olclu$unu sdyleyebilirinr. Bunn clalta drtce clc demigtirn, ne var, dost hakkrncla tek bi qey agrklunlryor. "Trpkr afagta oldr-r[r-r gibi, dostu da ancak yaqayarak anlayabilirsin. Yrllarca, seni bi dclstla yapacafnr o oneurli kur;rla.,smelya hazrrlamak igin didinip durdum. Bur-rr-r anlamayabilirsin ama, alaEla karqrlaqmarr bile yrllannr aldr. Dostla bulr"r;rnak f'arkhdrr. O$retmen, dostu, gomezine yavaf yavag, parEa llarEir tanrtmahdrr. Sen, yrllar geEtikEe onemli bilgi birikinrine ulaqtrn. $irndi bu bilgiyi bi araya getirip, afitcr yaqaclIru gibi closgi.iE,
tr,r

da yaqayabilirsin.

"

Kenclisinin ve don Genrrro'nLln, clostun, beni kuzey Meksika claflarrnda, bir yaylarrrn kenarrncla bekleyen bir varhk oldu[Lr hiikkrnda iEirne yerle;tirrniE olduklrrn o korkutuctt dtiqiince ile ilgili sorular sordum. Bitna, er yil cia geE or-u-tula buh-rEr"rp giireqnreni gerektifini soylem iqlercl i. "Bnnlar, sozle anlatrlamayacak gizernlerin dile getiriliq biEiminden baqka bi qey de$il. Genaro'yla ben, dostun seni o drizli"iglin kenanncla bekledifini soylediydik. Bak, bu anlattm clofinr, arna iEinde senin grkanlak istecli[in anlatn yok. Dost seni bekler hig kuqkusuz, arna bi di,izllifi"in ketrartnda defil. Tarl bulacla, orziclA, ya da herhangi baEka bi yerde, ttpkt 6liiruri-in seni her yercle ve higbi yerde bekledifi gibi." "Dost neden beni bekli.yor'/" "Oli-irn seni neden bekliyorsa," clecli, "Etinkli sen dofdun. Buuurr ne anlama geldifini br-r aqamada aqrklayabihnek olast defil. Oncelikle, dostu yagamahsrn. Onu, tiltn giictincleyken sezgi ler-nel is in. Ancak onclan sonrer bi"iytictilerin agrklatnast bunu aydrnlaitabilir. Eninde sonuncla, sen de bi noktayr aErfa Erkarabildin: dost bi gtivedir. "Yrllar once seninle daflara gitrniEtik, hani bi qey saua salcLn'nrEtr. Olanlan siurzl anlatamryordum. Ateqin cintinde uEugan yabancr bi golge gonnii;ti"in. Sen kendin bunun giiveye benze-

.r{

"Bunu yaptrfrmr bihniyordurn, clclr-r Juirn." "Aklur bnnun bilincinde defil, Etinki,i dncelikle clostuu olabilirlifini kabul edemez. Neyse ki, clostu bi araya toplayan, akrl defildir. Bedendir. Dostu, Lrgarna a$ama sezgileclin sen. TLirn bu sezgiler, bedeninde toplancL. Dost, br-r parEalann toplurrtrclrr iqte. Bunu tanrmlayacak baqka bi yol bilrniyonlm." Bedenimin, aikhmrn cLqrnda ayn bir varlrk gibi tek lrarsrna edimlerde bulunabilecefine innnarnadr[rmr soyledirn. "Bulunmaz zaten, arna biz o hale getiririz. Aklrrnrz pek onemli de[ildir-o her zanriin bedenimizle qelii;ki iqindedir'. Tabii yalnrzca bi lakrrdr bu. Akrlla becleni birleqtirnrek, bilgi ardamrnrn utkusudur. Sen bilgi adarnr olrnacLprna gore, beclenirr de akhnrn almadrlr iqler yapar. Dost da bunlardan biri. O gcce, tam burada dostun varhfrnr sezdifinc1e ne clelirmiqtin ne cle lLi-

di$ini soylediydin; ne dedi[ini bihnesen de dofruyu soyltiyorclun: bi gi-iveydi o golge: Bi baEka sef-er de, gene ateqin baqurcla uyuyakaldrlrn srracla, bi qey akhnr baErndan alacak kerte

tul,

korkntmuqtu seni. Uyuyakalmaman konusunda seni uyermlgurna bunu goz ardr ettin; bu eclirn seni dostun insitfina btraktr, oylece gi,ive de ensende tepindi durdu. Hala yaqryor olmzrn benim iEin bi rnuamma cllarak kalaczk. Bihniyorsun anla, olcli"in cliye brraktrycLrn seni. iqte, yaptrfur diigi.incesizlik bu
kerte ciddiydi. "O zamandan bu yana, da$ara ya da bozkrra her qrkr1;rrttrzda, sen ayrrdntl varnlasarn dit gtive bizi stirekli izledi. So-

bi gtivedir, diyebiliriz. Ama bunuu bilclifimiz ttirden bi gtive oldufunu soyleyernern. Dosta gi.ive clemek, bi dile getirir; biEirni, oradaki sonsuzlu[u anlagrlabilir
nnE olamk, dost senin iEin

ERK ovr<ur-ERi

t$tLDAYAN VARLT KLARIN CIZI

9-5

krlma yolu." "Peki, dost senin igin de bir giive rni'/" diye sorclurn. "Hayrr. insanrn, clostlr anlayrrs biEirni kiqiselclir," clec'li. Yine baqa donmi.iq oldr"rfurnuzu belirttim, clostun aslrnclir
ne oldu[unr"r soylemerniqti. "Kaf-alart kangtrmrzrnln gere[i yok," dedi. "$aqkIrrIrk insanrn iEine dtiqtiifti bi dun-rmclur. Arna, Erkmasrnr da bilrlek gerek. Br"r aqamada, bi qeyleri aErkhpa kavu;tunnalun yolu yok. Gtintin geg saatlerinde bu konulari yeniden aynntrsryla ele ala-

biliriz belki; bu sana baflr. Ya cla, claha Eok kiqisel erkine ba!h." Tek bir soz daha soylemeyi reddetti. Denenrecle baqarrlr olamayacafrm korkr"rsuyla endiqelenrniqtim. Don Juan beni
evinin arkasrna gottirdti, sulerma kanahnrn yanlna, hasrr yayglntn tistiine oturttu. Su, oylesine yavaqqa deviniyorclu ki, bir alt akmtyor serndrm. Sessizce oturmaulr. igsel soyleqirni kesrnerni. ve sllya bakmamr buyurdr-r. Yrllar once, su perilerine yaklnlrk duydu$r-rmu br,rl guladrlr nr, giri grn i rs olclu luur irs lere u y g Lut ci ii.s tiiklerini hissetti[ini soylecli. Su perilerinclen ne hoqkurcl!nnr, ne de hoqlanmadr[rrnr anrmsattnr. Iryte bundan dolayr suylrn bana yarauh olacafrnr soylecli, Ei-inkti sLlya kayrtsrzu-rrqrr-u. Su, gerilim altrndayken berri ne tuzafia di"ir;tirebilir ne cle recleclebi-

lirmi;. Hemen ardtmda bir yere oturdu; kenclimi brrakrnumr,


korkmamamt, efier gerekirse kenclisinin yarclun igin oraclu bulur-rdr-rfunu soylecl i.

Urkting bir an yaqadrm. Ona bakrp baqka yonergeler bekledirn. Kafermr zorla" sllya Eevirerek baqlamantr buyurdu. Ne yapmamr istedifii herkkrnda hiEbir fikrim yoktu, boylece. ben de dinginleqmekle yetindim. Suya bakarken, karqr kryrdaki kamtqlann goriinttistinti yakaladrrn. Gozlerimi oclakIamudan, bilinEsizce bunlann iisti-inde gezclirdiur. Suylu'r yava$ yavaij akrqr kamrqlan titreqtiriyordu. Su, bozkrr toprafr rengincleydi. Kamtqlann Eevresindeki dalgacrklan, yumuqak bir yiizey ristiindeki saban izlerine ya da yanklara benzettirn. Bir an, karnrqlar birden devle;ti, suylln iistii aqrboyasr rengine btirtirrcit"i, ve drizleqti; birkaE saniye iginde uyuyakaldun, ya da o anir dek hiE ya-

ftnramr$ oldupr"rm, sezgisel bir cluruma geEtim. Uyuyup harikulacle bir rliya gonntiq ohnam, bur-rr-r tarnunlernlanln en dofruyu yakrn olan yoh-rydu. Isterriiq olsaydnn, bunn sonslrzrr dek si,irdtirebilece[irni ayrrrnsacl[rrn iEin, kendirni kiqisel bir sdyle;iye Eektim. Gozlerirrri aEtrrrt. Hasrr yayglnln Lizerine Llzirnrnrg, yatryordttrn. Don Juan liq bels kanq oterndeycli. Riiyarn oylesine gorkenrliydi ki, hemerr ona anlatmaya baqladrrn. Sessiz kalmarnr inrledi. Uzun bir sopayla, ote Ealrlrlrktiiki iki kuru dalrn yelcle oluqturduklarr LlzLnr golgeteri gosterdi. Sopasrnrn LlcLl golgelerden birinin ruzantrsurr gizenniqEesine izledi, birden otekine atlayrp aynr !seyi yaptr; golgelcr hemeu hemen bir ayak uzr-rnlufr-rnda, iki parnrak geniqligindeycli; aralan bir kang kadardr. Sopanrn devininri, gozlerinrin odaklanrnuslnl bozdLr; kenclimi qaqr bak:rn gozlerle dort Lrzlur golgeye bakarken bulclum. Ortaclaki iki golge aniclen teke inerek olafantistti bir clerinlik dr-rygusu olu;turdu. tsu biqirncle oluqnruq golgede anlatrhnaz bir defirrnilik ve oyIrrrrr varcL. Bilinrnezbtr rnaddeden yaprlmrrs sayclam bir ttip gibiydi. Gdzlerirnin Saqr baktrfrnr bihnenre karqrn, tek bir noktaya oclaklar.urr$ olrnalan gergegi gok ilginEti; gori"intti oylesine berraktr ki gozlerimi oynatsan-r cla bunu yitinniyordum. Tetiktel iIirni azaltmaksrzrn, izlemeyi si-irdiircli-irn. iEimde, gidip.o sahneye katrhnak gibi beklenrnedik bir cli"iltii duyurnsachrn. lzlernekte oldr-rfr-ul goriinti,inrin igincleki bir qey beni kenclisine qekiyor gibiydi; arna iEimcle agr[a Erkan baqka bir qey de yan bilinqli bir soylersi baqlatrnarna neden oldu; neredeyse bir runcla, kendirni glinli"ik yagam Eevremin iEinde buluverdirn. t)on Juan beni izliyorclu. $a;rnnrrsa benziyorclu. Yanhq bir qey nri var diye sordum. Yiurrtlamadr. Otunnarrra yardnn etti. Ancak o iu-I, srrtt-istii yatrp goge bakrnakta oldufiurnu, ve don .luan'rn yi"izlirne dolrr-r efilcligini ayrrmsayabildirn. IIk tepkirn, Lrzanrnrq go[e bakarken golgeleri gorebildi[irrii ona anlatmak isternek oldu, arna eliyle a[zrmr kapadr. Bir slire sessizce oturdr-rk. Kafamda hiEbir diiqlince yoktu, Eok belirgin bir clinginlik iEindeydim, birclen gahhfa gidip clon Genaro'yu ararnak igin karqr konuhnazbtr dtirti,i l-rissetim. Don Juan'la konugmayl denedirn; qenesini kaldrrrp dudak-

ERK OYKULtIRi
lltrtt-tt biizerek. sessizce, korruqnrantarnl [rLryLrrclrt. Dttnutturttr,r

r$TLDAYAN VARLTKLARTN GiZi


se, otur clufr_un yerden gori.intirdii.

97

mantrkh biEimcle deferlenclirmeyi cleneclim: r]e viir, bu scssizli!imclen oylesine hoqlanrrir;trnr ki, bLrr-rLr rrir.rntrksul grkarsarttalarla bozrniik istenreclini. Krsa bir araclan sonrii, o kar'rsr kontrlnritz araltlnnrt ilrzLrsLrnu yeniden hissettirn. Bir patikayr izlenreye [n,,slachrn. Don JLtan, ben oncleriynrirsin-r gibi arclrnl slra geliyorclr,r.

Bir saat boyunca yi"iriidtik. Driqr,inrrieureyi bit;anttr;tttn. Sotrrit, bir tepenin yauracrna gelclik. Dort Getrat'o oraclityclt, kityadan bir dr-rvann i-istr-incle oturuyorclu. Ba[rrulak, coqkuylll sclarnladr beni; yerin on beq rnetre kaclar yukalrstnclaych. Dort Juan beni otr.rltl"u, kendisi tle yarrrnur ottrrtltr. Don Genaro, beklecligi yeri bulclu[Lrntu, gliukti grkarchfr bi sesle bana krlavuzluk etrniq olclulunr"r aErklaclr. Sdzciiklerini seslendirince, kula[rrnclaki bir vvitr olclr"rIunrr cli-i;LinclLigiinr ozeI bir sesi gerEektct-r cluyclufr-rtnu anlacltnr: bu, beclenscl bir
durnrn, iEsel bir olay, bilinEle ctelerlenclirilenreyen, an littt l unutyan, belirsiz bir ses duygusLr gibiycli. Don Genaro'rlLrn sol elincle kiigtik bir Eal-ur vur suncltrti. Oturch-rfum yerclen, bunu tanr anlarnryla ayrrt ecleniiyolclurtt. A[rz tamburastna benziyortlu; butrutila, trelccleyse atrlrt;t lttiaz, yumulak, tekinsiz bir ses Erkarcir. Ne yaptrgrut titut olat'ak uttlarnarn iEin Eahnayr bir stire claha stircli"irclli. Sotira, bana sol clini gosterdi. Elinde hiEbir qey, hiEbir qalgr yoktr,r. Elini afzrnii

Don Juan'a, don Genaro'nun nerecle oldu[unu sordum. Erkr't'rn. tistrincle clurch-rfunu soylecli. Gctiebilcli$im kaclanyla orada kirnse yoktu iunir, clon Juaur, clon Genarohun haIii kirymrn tepesinde clurdu$u servurcl an vLLzgeqmiyorch_r. $aka yapar hali de yoktu. Bakrqlarr keskindi. kesip zrtarcersura, aklrrnr, clcln Genaro'nlln y.aptrklannr cle$erlendiiecek bigirncle kullanmacLlunr soyledi. igsel sciyl"qi,nT sustunnamr buyurclu. Bir stire gabaladrktan sonrar gozlerirni kapamaya bagla^narr;imr cLm. Don Juau tisttime gelip onruzlanmr sarstr. kaya
Hel e
E
r

k rntrsr

nrn tistuncle tutrnarnr fi.srldacL.

giiti,irtiq biEimi necleniyle bir qalgr galryor gbi gehnilti brura. Aslrnda sesi, dudaklarryla, ve sol elinirt yan taral'nttt't, buqparmak I a
irs

aretpann a! r aras rncla kal an boli-inri"iyle

k arr

yorcl u.

Don Juan'a donr-ip, dou Genaro'nun hareketlet'it're aldanclr[rmr soylernek isteclint. Hlzh bir devinirn yaparak konLrqnrarniiml, don Genaro'nun yaptrklanna a$rn clikkat gostenttettti

soylecli. Doniip don Genaro'ya bakttm ama yeriticic yoktu. Aqafrya inrniq olclufunu cltiqi,incli-irn. Bir sLire bekleclinr, gitltlann nrcLnclan ortaya grksrn cliye. Uzerincle clurclr-rfu kuyattttt clc[iqik bir biEimi varclt, kayadan bir duvrtrtn yantnclaki briyi-ikge bir Erkrntryr erndrnyordu. Gozi-imii otrclan yaltrtzca birkag saniye boyuncrr erytn'nrq ohnahydrrr-t. Yr-rkart trnniutsa, ditlta kayadan duvinn dorufr-rna ulaqrniidiur ouLl goriircllirn. A.,sagr incliy-

Uyuqukluk igindeyclim. don Juan'rn scizleri gok uzaktan geliyor gibiycli. Dtiqiinmeclen grkrnrryer baktun. Don Genaro gene ofaclaydr. Bu, beni hiE rnerilklandrnnacil. y:rn bilincimle, gok zor nel'es aldr[rmr aytrt etti$im srraclar, claha br-r kopucla lam iurliunryla diiqLinerneclen, don Genaro arsafrya atlacL. Bu eclirn de ilgir'i gekernedi. Ya'rma gelcli, koi'mu tutup kalkrnarna yaldrrn etti; don Juan da oblir korumdan tuttu. geni iki yanclan clesteklecliler. DahA sonra yalnrzca clon Genaro yarchmtr olclu yiirLinrerne. Kulafrma, anlayamacL[rrn qeyler fisrlclach, hernen arclrndan bedenimi yabansr bigirncle Eektifini aynmsardrm; deyirn yerindeyse, karnrmrn r-isttjnclen kuuriytp Erkrnturrn ya cla barska bir kaya'rn risttine Eekip almrEtr uerii. gir anda kayanrn iistr-ine Erktrk. Bunun, o kaya glklntlsr oklu[una yernin eoenlir_ clim; ne var, gort-intii oylesine titrekti ki, ta;r uyrintrrryla cle[erlendiremiyordurn. Sonra, igirnde bir qey rurrrldr-srrttistti dtiqtlim. Bir kaygr ya da belki bedensel bir rahatsrzhk duygusu igincleyclim. Bunurr ardrndan, clon Juarn'rn benimle t onuqtigunLr gordiirn. onu anlayamryordurn. Dikkatimi dr.rclaklarrn.lo !o_ fLrnlaqtrrdrm. Riiya gibi bir cluygu ya;ryorclum; ben, her yamnlr saran, flhne benzer bir rnaddeden yaprlmu; bir torbayr igeri_ clcn yrrtrnaya Eah;rrken, don Juan cla drqandan parEalu*oyo gub.hyorclu. Sonuncla torba patladr; don Juan'rn^sciileri oniaqilrr lrirle gelcli, anlamlan beruaklaqtr. Kendimi yizeye grkarmimr buyuruyorcfi-r. iticlalimi yeniden kazanmak igin umarsrzca gaItahyordum; bagaramamrgtrm. Tiim bilincimle, neden baqrmr bLr denli belaya soktufumu cltiqiincltjm. Konu;abilmek iqin de_

r$tLDAYAN VARLI KLAITI

li gibi

Don Jnan, gektifim zorlr"rfu anlumrqu benziyorclu. Daha Eok qaba gostenneur igin zorladr beni. Drqnttclit bir .,sey, ir,:sel soyleqiye dalrnamr engelliyorclu. Sanki yabancr bir glig beni uyuquklufa sii ri-ikltiyor, her ;eye kar'rs r kayrts z kr I yorclu. Nel'er r

Eabaladrm.

sinr tiikeninceye dek buna clirencliur. Dorr Juar-r'ul beninrle konuqtu[unu duydunr. Bedeniur, isterreclerr, gerilinr rteclcrtiylc sarsrldr. Oliimci"il bir savaqrn gobefincle, beni nel'es ulrttaktarr alrkoyan bir gey tarafrndan sannaliumlglnr, kilitlenrniqirn gibi hissettim. Korkrnuyorclum, anra denetirnsiz bir ofke her yittttrnl sannlqtr. Oylesine gazaba gelciirtr ki, bir huyvatt gibi kLikreyip Er$rk attlln. Sonra, bir nobete tutulcluur; tliur beclcniuti saran bir sarsu-rtr o irn clurdurclr"r beni. Yerriclen nelts alirbiliyor'dum, don Juan'rn, beui kenclinre getirnrek iqin kitrttnllu ve b,rynlrmrr, sukabalrndaki sllyLr boqalttrllnr aynntsaclnn.

Ducl,k k.sra'rr isternsizce gerircri. A[zrrn ses grkarmadu' tlevi'iyclrclu. Don Ge..ro'r-ru' s'yt^'lrk eclerken ng,n, uyn, biEirrrcle clevindirdilini .'rrnsaclri, ben cle onLrn gibi, ,.Alzur.r k*u;'rak iste'riyor'," criyebilmeyi diledir'. S'zci.ikreri crire ge_ tirnrek igir gab.lachrn, cluclakl.rrr' acryla g,,,-prt.t,. Do' Juan k.hkuh.cJar iki bi-ikltirn orma'r' eqiginctey,ti. w.q"si ciyresi'e b' Iaqrcr ydr k i, gi.iI r'ecle' eclerneclirn. Arctrriclan, ayasa kalkma_ rnu ya'.clrnr etti. Don Geniu'o'nun geri gelip gelrneye":egini ,or_ tlurr-r. Don .luan, cron Genaro',-,..,n1 bLrg-iin idn, be.cren srtkrnr' slyn lmr; olclu$unu soylecli.
"Ncrecleysc b^ga.rrqtrn," crecJi cro' Jrr.'. Kilclerl ocilkta atersirr yanrncla cltulryorcjuk. yer'ek .yilltalt ycnrenr iEin dirctmirsti. AE ya cla yor-uun cle$ilclirn. Alrrsrt,n,r,t,t< bi'hliziin silrnr$tr gtin uoyunc-^ baqrrira gerenrercren !9ni; Eok rrzirklarcl.yclrr, .,sinrcri. Don Juar) y,izt t:rbrir'r kircafr'ru y.rt.q_ ti'di. ol.!'' konrnrrma cro'r'ek iEi' oraf.nti,stti bir gaba lrar_ cuchrn. Ul'.k rel'e.f bir ,se.yrer giziktir-di,rr. i,uul yuvag ke'crinri Io;rlacLnt. Sanki iizerirlclen bir ytik kalkmrgtr; l'_,.,,,,.,rnki ilgi tlrry,',

Don Juan otunnama yalclnn etti. Don Genlrro, Erkrtttrnrn iisttinde duruyordu. Adtmt soyledi, soltrti birclen aqafrya utlitcil. Onnn, on beq metre yi-ikseklikten clikine diiqttigtinii gdrclLinr. karrn bolgende dayanrhnaz bir sancr ltissettini; ayll duyguyu,
riiyal anrncla
aq

a[

a dii

rse

rke n cle li

i s s etrn i.,st

irn.

Don Genaro yanlna gelcli, giilerek, LtEu$LlnLl befeni1t befienrnedifirni solclu. Dou Getritro yetiicletr udtttrt stiyledi. "Carlitocuk! Bana bak!" clecli. Sanki htz kitzaumak istennirs gibi kollannr clt-rrt beq kez iki
yeula doncltircli.i, ardrndiur bir anda srgrayarak goriinttirni"in drqrna grktr, ya cla ben oyle yaptrIrnr sanclr-r-r. Belki cle tutrttnlayl-

rnadrfnn bir Eey yapntrqtr. Bir buguk, iki rnetle uzafttnclit clltrurken birdenbire denetim drqr bir giiE tarafrttdau etnilntiq gibi yok oh-rverdi. Yorgnndum, koprnr"rq gibiydim. Bir kayrtstzhk duygusu her yarnrmr sardr, ne di.iqiinmek istedint, tte de kenclinrle konuqmak. Korkmamrqtrm, anra agrklananraz biEimde rnutsttzclunt. A$amak istedim. Don Jr-ran hiE durmaclan parrraklarurttr bofurnlanyla kafarntn tepesine vllrllyor, blitlin br-rnlar bir ;akayml$Eelslna cla gtiltiyordr-r. Kenclirnle konuqntalt-lt, gi"inki"i iEscl soyleqinin en gerekli olduflr anm geldifini soyledi. Biutit, "Kt) nuE! Konu;!" diye buyurcil-rfut-n: cluydum.

.klecli. usttime su crokttilii srracl', nerecrey*. oln-,.L i_izere olrltt[rrmu, ttim baqa'mln, clon Genaro'nun son salch'slrr -ng.i_ It'r'ekteki yerersizli!im'ecleniyle borsa gimigini uelirtri. "Genaro'nun erki, seni yut'n bi gerlit glbiycri,,,crecri.

i'cli[i' i, bir,s av.ggr or arak, yorcrarsr a'nr n utkula'yr a-rrele secre tirrsel utkulars,-mutlu olmaya trrit<t<r or,ru!.-in.-r soyrecri. Do' ( ien.ro''un bilmecesini baqairyr' gcizmi.iE o-t,,r,n'r, k.rqrn, ne v;r1rk ki biiytici-ilerin agrkramair igin heniiz hizrr olmacrr$rmr
v

Beni erin agrklurn asrrir, rrazrrr ryor ranarirk ben de encri rsele'tlir'. Gozlerincle, yalnrzca birk.gkez gdr'rtiE olclu[un-, yi uun_ sr bir r;rltr varcL...Sgn kerte ora[,'drq, 6i,. tuuu-igini. ot,t.-,g.',,-,i, t liirs tindiigiim ii sdyremenrin rreme' arcLncran, benim arcrrnra
I

;,qkr' t,v'nra yeniclen tuut',q,r-,,rrstur'. "lyi. iyi," clecli clorr Juan, kafhrnr trprglayarak. ..Sa'', v.fg"r gergek s..atlrl'r, krrkLrylu ,-,-,.rug, clengelemek bi sa_ olclu_ liun u soyl ern irstinl. " Don Ju.' benzers izbir konur,cr^ycrr. Neredeyse sinirri, en_ tli;eli gibiydi. Srurki, hiE crurnrercran ko,-,.',q,r,,uk irtiyorcru.
tLiyiici"i
l

{,i'
ll,rli

llr
I'|lt

dll
iirl
l'ril,

l0t)

ERK OYKULERI
o'Don

t$tLDAYAN VARLTKLARTN

CiZi

lot

iili

Genaro bana zaftrr vermek rni istecli'/" diye sorclurr-r. "Haylr," dedi. "Genaro sernir yardrrn etrnek istiyor. Ne var, erk erki geker. O seni deniyorctl, sen ise baqararnudrn."

11il

il
rrl
rill
l||l

:ltr

l,I

ril
lll rll lr
lit

iti

it
ir
it!

ilr
ll

lrl

"Ama bilmeceyi gdzdi-im, defil rni?" "Qok iyi becerdin," decti. "Oylesine iyi becerdin ki, clon Genaro senin tam bi sava$El bnqansr gosterecefine inandr. Bitirmene ramerk kalmr;tr. Bu kez srrtrnr yere getireu gey dtiqktinliik de[ildi ashnda." "Neydi o heilde'/" dedirn. "Qok setbrrsrzsrn, gok da sertsin; gevqeyip, Genaro'nun yolundan gitmek yerine, onunla savagmaya baqladrn. Gerraro'yLr yenemezsin; senden daha gtiEliidtir o." Don Juan daha sonra, kendili[inden, benim insanlarla olan kigisel iliqkilerim konusunda yeuarh oftitler verdi. Getirdigi yaklaqrmlar, don Genaro'nun daha cince qakayla kanrstrrarak soylediklerini ciddi bir biEimde tamamhyordu. Konuqkan bir gtintindeydi; scizti tarafrmdan kesihneden, bu ve bunclan cjnceki kez neler oldulunu aErklarnaya baqlacL. ..*Senin de bildifin gibi," dedi, "btiyiici.ili-iftin donrirn noktznr iqsel soyleqidir; bu her qeyin anahtandrr. Sava;gr bunu durdurmayr ofrendifi an her gey miirnkiin olur; en ulaqrhniu sanl..: 'lafi tAsarrlar artrk zrvucundadrr. Yagadrfn tiirn o tekinsiz, endi:.'qe verici deneyim'lere, o-unu baqararak gegebildin. ?rm bi iticlal igind.e dostu, Genarro'ntrn Eitiini, ri"iya gorenle rLiyada gortileni

'i

ii
I

ll

lil'
l1

ir

,r

ydq4grn, bugiin kendi oziiniin btittinselli[ini neredeyse ofreni-

irl

il
I
l

ri

,i1
i

:),
lil

-yordun, Genaro'nun, senin tistesinclen gelmeni istedi$i eclirn, baqarr.buydu iqte. Tiim bunlar, biriktirebildigin kirsisel erk miktan sayesinde gergekleqebildi. Her rsey, bi onceki geliqincle gordtiftin o ufurlu kehanetle bar;ladr. Geldi[inde, dostun gevrecle gizli gizli dolaqtrfrnr duydurn; cince, onlln sessiz adlnlarrrrr duydum, sonra arnbardan Erkarken sana baktrfrnr gordtim. Bu, kehanetlerin en iyisiydi benim iEin. Dost, her zamlrn yaptrfr gi-

rf
rlll

itiii

rl
lltll iillr
ilrili

bi senin varh[rndan rahartsrz ohnuqEaslna Eevrede clolantp clLrrsaydr, olaylann i'krgr tarkh olacefttr. Dostun o hig de dostga olmayarn tavnnr kim bilir kaE kez gonnii;tiirn; arna bu kez kehanet ortadaydr, dosttzr, sana verilecek bi bilgi purQasl oldufunu anlamrqilm. iEte o nedenle, sAna bilgiyle buluqacaksrn dentirs-

bi' se'in iEin bilgiyre gergetiuuti,q*a olcru ur,. ctiurnin ga!'_ srrr kanacrrnrn irtrn tozl.''r t-,irr"1in, ama her qeyin 'lrendin, rtesinde o gece, yaga.rrncra ilk kez, gcircrr-igil;;" emin ordun, ve bedenin, bizrerin rqrrdayun uurr,ki,,. ofiulr-rru cilrencri. (ienrrro, ya')an,nln bu mua.rrrro.rrrrnr hakkryla anladr. Genero, bi 'la$a'risrri grig.ve.ug]k .segiklikle s,na uii:iibi duyg, ordu_ !urnuzr, becle'imiz ctectigimiz qeyin, sezgisi olarn, rqrtrrr telcik_ lcrin kabufu olclu[unu glstercli. "Diir-l gece, do,stun ttirn uluru gene senin tizerincreydi. Gertlifinde neler ordr.r[*nu anrariak. i.e in bzrktrlrrncra, rtiya gdrenle rliyackr gcirtile'in gizini sanil ergrklerma*, igir,- o"naro,yu galrrrniu, gercktifini anradrm. Her'zatnat) yapirgrn gibi, seni man_ tlepsiye. getircligimi sandrn. Akhn inanmayr reclcletse bile, Gey trlruz .senin i gin gehn i ri gatrlar,,, ; n,,1, nclan giztenm iyor_ f I ;:I? Don Jua''rn cremecinin en zor ina'rlabilir bcili"imti cre buy_ rlu. Kiibul eclemezcrim. Do' Generro'nlrn gergek ve bu criinyada olcluluna inancllrmr soyleclirn. "?urrk oldulun her qey saprna crek gerEek ve bu crtinyatlirndr'''dedi. "Bi bzrqka diinya yok. Bu enger, bu gaparrz senin crr cizel diretme bigimin, tisierii< bu.cizeilil, ,g,r.r"malarla qifer lrulacak Ebi cle[il. Neyse, Genaro bugtin oolructan bedeni'e scslencli. Bugti' yaptrkra'nr crikk.tricJ incele?sen, becreninin, kayda creger bigimcte ui ur,lri g.i*.uilcrigini 'lirgelenleri gci_

rta bi Eeyler anlarmak istiyorcri. Gtiveler uiigi'rrrgrrrr; biiyiici.ilerin clostu ve yeucrrmcrraircrrrrar Igte, crostun qevrecren bi giive bigir'rnde clol.gmasr necreniyre Gei'io ,onrigli on.,,, veriyor. "Giiveyre b,i araya gerclifii'gece, beninr ,t" b.t t.aigilgi_

bi bulugrna. Bizir, anlayamayaca$rrnrz necJenrercren titti.ti,-aost sana bi gti_ ve gibi gciri"iruneyi yeflemiqri.,, "Arnu se'dostun biEirni orrnadrfrnl, onLrn varrr[rnur yal_ t'rzc'u yaptrkla'yl. a'raqrlabilece!ini loyiemiqtin,', dedim. "Do[rLr," decli. "Arnu, clost seninte utitiinreqen izleyiciler iEin-yari, Genaro'yra ben-bi gtivecrir. D;;;; serin igin yarbi etki, becrenincle bi his yu ,ru bi se.s, yu ,rr, bilginin altrn 'rzcir parEacrkla'drr. ?o*! q,jy. bigirnini r.grr.r.i., Genaro,yla ba-

ti'r; gliveyle, gok uzlur si.ircclen beri askrda kalan

/{itli

ilffi

t02

ERK OYTUIBNI

I$ILDAYAN VARLIKLARIN
ilgi-

I03

gctrclliklerinle rtirsLin. Her nnsrlsu, snliuna kanalil-rrn oracla, Trpkr bi sali olarak cltiqktinitik gostermekteu ttzak clurabilclir-r'
uu$E, gibi, iiz

bulu*rir bi cletretirn ve mesalelilik orneIi gdstcLclin,hiEbi;eyeinanmacllnalli'Igelleciegerektifigibiharekct Siqbi


eclip, Genaro'n.-r,' qugrtsrnr

izlei'eyi baqrtrcltn. Betrcleu

yarchm almadan bulabildill olltl' ' ,,Kayalrk grkrntrya varcL[rmrzcla, saglnlll telirre clek erkle btiyliciini'itl aylll lleclop6oltlyclu*, onu' iEin Genttro'ytt, oncA rkrltrditn atl ad tktatr clenle clur clukl att y"tA" clururken gorcli-in' Q ta kerlclisiycli' Dith[ onsonr?r, sana dogrriytirliclli. O ancla erkin clavratrttbilseydip' o.tt olce sll kanalrnrn ur,io davrztncltfrp gibi ;;E; !iUi, yani r;rciayan b^ir varhk olari& gdrcbilct:cktin' Arna qekip altnca' Bu bile' sesen korktu'; ozeilit<le de Gguaro se'i yeteritrce g:'t-utl ni srnrrlanntn dtesine gotlirmeye yetercli. Ama Sonra dat' dognl yoktu, yenicle* *onttftnr' cliinytisrr-ra clli;tiin' iEinde b.i.;ey' isolauak kendinle OltirnJtil bi kavgaya tlrtlqtun'

la, obi.ir tig noktayla, "hissetl'ne", "rtiya gonne", ve "gcitmeyle" clolayh olarak baftantrlrycL. "istenE" aclh obtir rnerkez, "hissetnre", "niya gdrrne", ve "gonne" noktarlanyla doln-rclan; "etkrl" vc "konr"rgnrA" noktalanyla da clolayh biEirnde ballantrhydr. $emanrn, yrllar once bana gotenni; oldUfr-rnclan lirrklr oldufunLr anrmsattrm. "Drf biEim onenili de[il," dedi. noktalar bi irrsanr snn-

buna karqr gelcli' S.atra tencinGenaro'yio git*"L istecli, ,,kltntr, o erk yerine goruliyor yardrm etmemiq ol^iaycLm, qu ancla seni

geliyor, istedigin gibi qizebilirsin." "Bir insanrn beclenini mi sirngeliyorlnr'/" diye sorclurn. "Btrna beclen dente," "Bultlilr, rrsrdayan bi varlrfrn telcikleri r,izerindeki sekiz nokta. Senin cle, gizger"rin iizerinde gorebilece[in gibi, bi bi-iyi.ici,i, insanrn her ;eyclen cince istcrtg'oldu[urrLr soyleyecektir, Elinkli istcttq', hissctrnc, rtiyu gdrntc ve gdrma rroktalunyla clclfrr,rclan ba$antrhcLr; bunun ardrndan, insarr ttlitldtr. Bu, istcttg'tcn daha kiiEi,ik bi merkez, gi"inkr-i yalnrzca fu t n t Srt.t u i le ba$alttrlr." "Oblir iki nokta nedir, clon Juan'/"
r

Bana bakarak glilr"irlsecli.

olacaktrk. Ama

bi

ara, sonuE,

belim

yatrcltrntma

kar;ru kr-r;ktt
bekleclirn.

vericiydi'" ' '-i1-....o....io.r''rrtr nttslltl BirkaE dakika sessiz durduk' Onun konu;n

"Seninle bu qerna i,izerinde ilk konuqtufumuzclakine oraltla Eok claha gtigllislin ,sirndi," dedi. Ama sekiz rroktarnrn tiinttinli cle bilecek clenli de[il. Genaro, bi giin sunir obi-ir ikisini cle
giisterir.

"Don Genztro, benim kaya qtSonunda, duyr.namayrp sorclLlm, krntrya slqrztmamr mr safladt'1" ..Bu srgrama iqini ,"iin anlaclfrn anlatncla ele alma," clecli' btt, Kenclit.Bi siiytiiyorum, yalntzca bilo*tl*na biEimi
daha

"

nin bi beden mazsln."

Jiugrnu iiiEtin,ttigiiu

siirece ne dedifimi a'ltrya-

Sonra,lambadanyerekiilclokiipyerinikikarrqlrkboltinttibir ;ema Eizdi' Bttnii kaplayarak po*u$ryla iistiine bir qekil, vafdt; geornetrik nun, gizgilerle birUiril"ii,.,e bagr sekiz'oktast bir Eekildi.
atrlattrken, buna beuzer diiqmesinin Uiiyantttamo olmaclfrnt bir qekil gizmiqti. . , ,-:,-:-

Yrllar{ince,aynlyapraglnbirafaEtantistiistedortkez

"zlkrl" obiiriinii Kiildeki f"-untn iki merkezi varclt; birini "Akll", "konttqmat" atcltnt verclili de "isteng' d'iye adlanclrrdr.. "etkll", "konuqma" yolttybir noktayfu Jlgtuclan ba[la'tr1yc1.

"Herkesin sekiz noktasr vzrr ml, yoksa yalnrzca btiyiiciilerin rli var'/" "$oyle cliyelim: liepirniz do[arken br-r sekiz noktayla geliyorLrz cli-inyaya. lkisi, ulul ve lltrtuS'mu; herkesEe bilinir. Hissetrrre binrz bullurrkEaclrr aura tanrnrnaz da de$ildir. Arna, insan yirlrrrzca btiyi.iciilerin di"inyzrsrnda tanrgrr riiyu tdrrue, gdrme ve i.t'tr:rtg'ile. Sour"rncularla ise, bu cli-inyanrn drq kryrlurrnda mstlalrnz. Sekiz noktanrn ti"inti-i, ozlin btittinsellifini oluqturur." $en'ranrn r-izerine, tiir-n noktaliirrn, dolaylr ba$antrlarla, birbirlerine ba$anabiIeceklerini gostercli. Agrklarnasrz kalan iki gizemli noktayla ilgili soru sordurn, \/cniclen. Biurzr, bunlann yalnrzca "istenE" ile baflantrh oldulr-rrru, "hissetlre", "ri-iyzt gdrttte" ve "gomre" ile uzik durduklarrnr, "konLrqmir" ve "urkll" noktalanyla ise iyice ayn dliqtiiklerini lliisterdi. Parrna[ryla, otekilerclen ve birbirilerinden yalrtrhnrE

r04

ERK OYKULERI

r$TLDAYAN VARLTKLARIN GlZt

r05

olduklannr imledi. "Bu iki nokta, konuSma ve uhl noktalartna hiEbi zanlan katrlmaz," cledi. "anca istenE'idare edebilir onlart. A/rl/ ise oylesine uzak dtiqer ki, bunlan bi arada dtiqtinrnek yararstzdtr. Bu etyrrdrna varrlmasl en zor olan qeylerden biriclir; eninde sollLltlda, uklut asrl hiineri her qeyi mantrksal bi sclnucit ulaqttrmztk cle-

goreceksin nnta, tarnamlanrr tamamlanmaz ozgiirce ugacetkstn. Yagiirnr nur giictiniin seni nerelere siiriikleyecefini de kimsecik-

[il

de nedir'?" Bu sekiz noktantn, ittsattttt kirni noktalitrrna ya cla orgatrlarrna denk dtiEtip diiqmediklerini sordum. "Do[ru," diye ktsaca yanltlaylp gemayt sildi.

Kafama dokundu,

"ikll"

ve "konuqmtt" lnerkezinitr burasr

oldufunu soyledi. Gofiis kemi[inin ucu "hissetme" merkeziydi. Kann cleti$inin altrndaki bolge "istenEti". "Rtiytt gtirnle", kaburgalann safi karqrsrnclzt, "g{itme" ise solundaycL. Kimi savar;grllrdaysa bazeu "g{irme" de "riiyzt gcinne" cle sa[ tarafia
olurmuq.

ler bilerneyecek." "Peki, don Genaro'nun bu igle iliqkisi rle'J" "Bu konu henr,iz senin ilgi alanrr-r iEinde de[il," dedi. "Bugi.in, Genaro' nun baqlattr[r qeyi bitirrneliyim; bizlerin rqrldayan varlrklerr olmamrz gerqefini. Bizler algrlayanlarn. Biz bi bilinglili[iz; bizler nesne defiliz; yofunlu$umuz, katrhlrmrz yok. Srnrrstzrz biz. Nesneler ve yo$r-rnluklar diinyast, ynlntzca bu Cleme geEiqimizi kolaylaqtrrmark iEindir. Yalntzca bize yardrnrcr olmak iqin yaratrlmrq bi betirnlerne. Bizler ya da akltmtz, betimlemenin salt betimleme oldufunu unutur, bdylece oztimi.iziin biiti.inselli[ini tuzafa di.iqiirtiriiz ki derne gitsin. Yaqamtrnrz boyunca nadiren kurtulabildifimiz bi krsrr dcingtiye gimiEizclir bi kez.

"$u an, kendini aklm dtiftimlerinden kurtannaya kaptrr-

"Difer iki nokta nerede'/" diye sordum.


Verilebilecek en agrk seEik yanttt verdi: karntnt hoplatarak' kahkahalarla gtilmeye baqladr. "Ne yrlansln sen," cledi. "Beni yar;[, uykucu bi teke belle-

rnlgsur, ornefin. Genaro'nun, Earhhfrn kenanndan ciylece Erkrvennesi akrl almaz, dtiEtince dr;r bi qey senin iEin, ama bi yanclan da tanrk oldu[un bu qeyi reddederniyorsun. Qiinki.i, oldu[u

din, he?" Sorulartmtn ister istemez boyle bir ivrne kazatlmtq olclufunu agrkladrm. ;'Aceleci olma," dedi. "Gerektifipde d[renecek, ondatt
sonra da tek bagtna, kendinle kalttcakstn." "Seni bir daha gorerneyecek rniyim demek istiyorsun don Juan?" "HiEbi zannan," dedi. "Genatro'yla ben hep ne idiysek o

olacafrz: yollarrn tozu." Midernin ucunda bir sarstntr hissettirn. "Sen ne diyorsun, don Juan'1" ,.Diyorum ki, hepimiz anla;rl amLrz, rErdayan, slnlrsrz vitfhklarrz. Sen, Genaro ve ben kendi kararttnrz olmztyan bi atnaq la bi araya geldik." "Hangi amaEtztn sciz ediyorsun'?" "savaqgrnrn yolunu o[renmekten. Bundern kurtulamazslll, bizler de. Gorevimiz bitmedifi stirece, beni ya da Getraro'ytr

gibi algrladrycfun bunu." Don Juan krkrrdadr. Ktillerin tistiine ozenle bir ba;ka $ema gizdi, ben bunu deflere gegirerneden cince onr-r qapkasryla orttii. "AlgrIayanIanz biz," diye baEladr. "Algrladrlunrz di.inya, itsltnda bi yanrlsama. Dopdu[urnuz andan baqlayarak bize anlattlern bi betirnlemeden yaratrlan bi yanrlsama. "Bizler, rqrldayan varhklar, iki erk halkasryla birlikte dogcluk; ne var, di-itryamlzr yaratmak iEin yalnrzca birini kullanrnz. Biz dofduktan hernen sonm bize takrlan bu halka uhldr, yolclaqrysa konuEntu. ikisinin arasrncla tertip eclilip stirdiiriiliir bu
cllinya.

"Yirni, ashnda, aklmut si-irdtirmek istedi[i dtinya, bi betimlemeden, ukltn kabullenrneyi ve servllnmayl o$rendili de$iqtirilemez kurallanndan yaratrlarn diinyadrr. "Iqrlduyaur varlftlann gtzi ise Eudur; higbi zaman kullannradrklarr ikinci bi erk halkasr daha vardrr onlann: isteng'. B.jytici-intin oyluru, sokakttrki itdamrn oyunuyla aynrdrr. Ikisinin de bi betirnlemesi vardrr. Biri; sokaktaki adam, bunu uklryla

106

ERK OYKULERI

l$TLDAYAN VARLr KLARTN GtZt

t07

destekler. Di[eri; btiyticti ise is/aici ile. Iki betirnlenrenin cJe kendine ozgii kurallan vardrr. Ama, btiylici-i claha tisti.in clurun-rdadrr, giinkti istanE', uklu oranla claha kapsiiyrcrdrr.

"Bu aqarnacla varmak istedi[irn nokta i;u: betir-nlernenirr. aklmlu mt yoksit istant'inle mi desteklendifirri sezgilemelisin artrk. Bunun giinltik yagaml bi rneydan okLryuqa doniiqtiinlenin biricik yolu, oztiniin biittinsellifine uluqurar.r iEin gereken
yeterli erki biriktinnen igin bi araE olaca[rnr hissediyorlun. "Belki, gelecek set-er yeterince erkin olur. Her ne olursa olsun, bunu hissedene dek bekle, trpkr br-rgtin sulama kanahtlrr orada hissetti[in gibi; ig sesin soylesin sana bunu. E[er baqka bi ruhla gelirsen, hem zirman kaybr hem cle bi tehlike olur bLr, senin iEin." IE sesimi beklersem, clnlAn belki de bil claha hiq gorenreyecefimi nnrmsattrm. "Kiqi koEeye srkrqmayagorslin; nelere kaclirclir, bi bilsen, ;aglrff knlrrsrn," decli. Aya[a kalkarak bir kucak odun alcL. Ateqe birkaE kuru dal koydr-r. Alevler sunrnsl bir panltr oluqturdu. Sonra larnbayr sondtirerek, kiillerin i.izerine Eizctifi qekli orten Sapkasrnrn oni.incle gomeldi. Dingince oturmamr, igsel soylersirni durclurmerml, ve gozLimti qapkasrndan aylnnamermr buyurdr"r. Bir stire qabalacLktan sonra yiizermiq ya da bir tepeclen aqafr cli.irserrniq gibi bir ct-rygu hissettim. Beni taqryan hiEbir qey yokrnuq, otunnLlyonnLr$um, ya da bedenim yoknrurs gibiydi. Don Juan qetpkasrnr kaldrrdr. Altrncla ki"ilden sannallul vlu dr. Diiqiinmeden, bunlan izleclim. Sarmallann clevincliklerini hissettim. Onlan midemde hissettirn. Sarrnallar katlanryorlur gibiydi. Sonra, carnlanrp kabarcllar-birclein don Genaro'yu kargrmda oturur buldurn. Gori,intli bir anda iEsel soyleqime donrncye zorlacir beni. Uyuyakaldr[rmr sandrm. Krsa arahklarla nefes ahnayu ba;ladun, gozlerirni aEmak isteclirn, anrii gozlerirn zatert agrktr. Don Juarn'rn ayafa kalkrp gevrede clolannraurr soyleclifini duydum. Oldu$um yerde srEnrylp, sundunrtaya clolru ko;tum. Don Juan'la don Genaro da peqirlden seyrettiler. Don Juan,

larnbus rnr getirdi. B ir ti-irlt.i nef-esirni cliizenleyern iyorclum. DarIta once de yaprnrq olclu[urn gibi, yiiztirn batrya doni.ik biEimcle yerirncle ko$arak clinginleqmeyi cleneclim. Kollanrnr sarkrtarak yenicleu nef'es almaya ba;ladrrn. Don Juan yanuna gelip, bu devinirrrIerin yaln nca alacakaranlftta yaprlacaiul soylecli.

Don Geltaro, benirn igin alacakaranhk oldulunr"r s6yledi;

ikisi birclen gtilrneye bagladrlar. Don Genaro gahlara clofru


kciqtu, ciev bir sapan

lastifiyle firiatrlmr$gasnla hrzla sunclunna-

ya geri clcjndi-i. Aynr devinin-ri


clikrn iq bana bakryordr-r.

i,iE ya da dort kez yineleyerek yannnu gelcli. Don Juan bir Eocuk gibi krkrrclayarak, gozlerini

Birbirlerine kaEarnik nazarlarla biktrlar. Don Juan yiiksek sesle clor-r Genuro' yrr, akhmur tehl ikel i oldr-rfr"uru, yzrtrqtrrrhna-

dr[r takdirde beni 6lcli-irebilecefini soyledi. "Amzul ?urnrn!" diye bafrrdr clon Genaro, ki-ikreyen bir sesle, "Yrtrqtrr ;LlnLln aklrnr!" Qocr.rklar gibi rsen kahkahular atarik giilmeye baqlachlar. Don Juan beni lambanrn altrna oturtr,rp, defierimi elime tutuqtLrlclu.

"Bu gece gerEekten de dalga geEtik serlinle," dedi yatrqtrncr bir sesle. "Korkrna sakrn. Genaro gapkarnrn altrnda gizleniyorclu."

BOLUM IKI

Tonal ve Nagual

iNnNMA ZoRUNLULUGU

lil

lliurclen bu yana daha da yana yzrtmr$ gibi gortindti bana. Muazzafir koriclorlarrndar yiiri.idi,irn bir stire. Kafamdzur alzrycr bir
di"iqi"ince gegti.

Oradan, Lagunilla Eargrslna yoneldim. Belirgin bir amacrm yoktu. Hedef belirlemeclen, zrma slkr adrmlarla, hiEbir feye ozel I ikle bakrttaksrzrn ylirlidiim. S ahaflarlzt eski madeni paralarrn satrldr[r tezgAhlann orada durclum. "Selarn! Selam! Bak, kirn varmrq burda!" dedi birisi, omzlrmir ha1 ifle dokunarak. Bu ses ve ciokunr"rq beni yerirncle zrplattr. Qabucak saf yanlma cl6ndi-inr. Afiznn qaqkrnhkla aErldr. Benimle konuqan kiEi
clon Jrriur'cL.

"Tannm, don Juan!" diye bafrrdun; tepeden trma[a bir titrelne alnlrgtr beni. "Ne yapryorsun burada'J" "N'apryorsun burildelo" diye bir yankr gibi yanrtladr. Orta Meksika da$larrnclar onunla br,rluqmadan once, kentte birkag giinltifilne konaklamakta oldr"rfumu soyledim ona. "lyi, diyelim ki ben de kente, seni bulmaya indirn," dedi,
gtilerek.

Inanm a Zorunlulu[u

BirkaE kez ontzLlma vLlrdu. Beni gdrmekten krvang duyrnuq gibiydi. Ellerini kalgalarrna koyclu, Eenesini kalcLrdr, gori-intiqi.ini-i begenip befenrnedifirni sordu. Takrm elbise giymiE olclufunu, ancak o an ayrunsayabildirn. Boylesi bir uyumsuz-

Pitseo de la Refoma'nrn Ezu'lil tarafrnclan ytiri.iyorclum. Yorgundurn; Mexico City'nin ytikseklifi, hiE kuqkusuz buna yol aq:maktaydr. Otobtise ya da taksiye binebilildini iunir, ncclerxlir' bilinntez, yorgunlufunra karlrn yi"irlinrek istemiqtirtr. Bil Puzur gtitrii, o$eclen sonraydr. Traf ik yofun defildi ama, clizel niotorlu otoblis ve kimryonlarttr egzoz clunranlan pazaryerinin clar' sokaklannr sisIi kanyonIara donLirsti"ilrutiqtti. zocttlo'yzt vardun Mexico city katecl'ali, son golcfui-

etkisiyle Earprluu;tun. Dilirn tutulmu;tu. "Tucut'henri nasrl buldun?" cliye sordu, rqrltrlar iEinde. ispanyolcada takrm anlarnrnar gelen "tl'aie" sozcii[i,i yerine, bir argcl terirni olan "tacnche"yi kr-rllanmrqtr. "Bugi-in takrmlanrnr giyclirr," dedi, aErklamasr gerekirmiE gibi, arcLndan afzrmr gostererek ekledi, "kapa qunu! Kapa!" Bol boq gtilcli-im. $a;krnhfrmr fark etmiqti. Her yanrnr gcireyirn cliye, kendi gevresiude donerker-r bir yarulan da kahkahalarr art arda koyuveriyordu. Giysisi rntithiqti. Ince gizgili, agrk kahverengi bir takrm giyrniqti; aya[rnda, gene kalrverengi nyakkabrlal vardr. Gornleli beyazdr. Ya boyunba[rna ne demeli! Qorap giymirs miydi acaba'? Yoksa ayakkabrlan grplak ayaklanna mr gegirivermiqti'/ Don Juan ornzluna vunrp cla geri doni.ip baktrfun zalnan
lr"rfr"ur

n2

E,RK

OyrUlsni

iTRNMA zoRUNLULUGU

il3

onu haki pantalonu ve gomlefi, hasrr qapkasr, ve sandallanyla gordtifiimii; giysisine dikkat gekince, bunlan bir ancla di-irstincemde ben yarattr[rmr sanmrgtun. igte bu, qaqkrnh[rrnr son kerte arttrmrqtr. Afzrm, bu Ea;krnhktan nasibini en gok alan bolgeydi. Istemim drErncla agrlmrqtr. Don Juan, sanki kapanmasrna yardrm etmek istermig gibi hafifEe Eenelne dokr,rndu. "Kesinlikle ikinci bi gene geli;tirme yolr-rndrrsln," diyerek krs krs giilmeye baqladr. Baqrnda qapka taqrmadr[rnr, krszr, beyaz saElannr saf yandan aytrmrq oldu[unu gordtim. YaEh bir Meksikah beyef'encli,
kusursuzca giyinmiq bir kentli gibiydi. Kendisini orada bulmamrn Eok sinir bozucn oldu[unu, oturmam gerektifini soyledim. Qok anlayrqhydr, yakrnlarcla bir parkta oturmamrzr onerdi. Tam bir suskunluk iginde birkaE blok yi"iriiyiip Pkrztr Garibaldi'ye geldik; burasr mtizisyenlerin hizmet sunduklan, bir ti.ir mi.izisyen iq bulma biirosu gibiydi. Don Juan'lzt, rzleyrcilerin ve turistlerin arasrna kanqrp parkrn Eevresinde ytirtidtik. Bir siire sonra durdu, srrtul bir clr-rvara dayayrp pantalonllnun paEalannr hafifle yukan gekti; ayalrnda krsa, kahverengi Eoraplar vardr. Ondan, bu esrarengiz giysinin anlarmrnr sordum. O giin, oyle giyinmesi gerektili, bunun nedenini ileride ofrenece[im yolunda yahn ve belirsizbtr yanrt verdi. Don Juam'r takrm elbise iginde bulmark oylesine ahqrlmadrk bir qeydi ki, heyecanrm neredeyse denetlenemez bir kerteye ulaqmrqtr. Onu aylardrr gormemigtim, di.inyacla en gok istedifim $ey onunla konuqmaktr, amn ortirm Llygun de[ildi. iistelik her nedense dikkatim da[rlmrqtr. Don Juan kaygrmr hissetmiq olmahydr; birkag blok citedeki La Alarneda adh daha sakirt bir parka gitmemizi onerdi. Parkta pek fazla insan yoktu, boq bir srra bulmakta gtigliik gekmedik. Oturdr"rk. Sinirim, rahatsrz edici bir duygr"rnun gelip beni bulmaslna yol agmrqtr. Don Juan'zr bakmayr goze alauradrm.

evinde yagaml$ oldu$urn sersemletici olaylann yagamrmr derinden etkilemi; oldu[unr:, biitiin bunlan ona anlatmzlm gerek-

tigini soyledirl Elini sabrrsrzca sallayrp, gegmiqte kalan olaylardan soz etmenin ilkeleriue ters diigtiiltinii soyledi. "$u anda onemli tek qey, benim onerilerirni yerine getirr"niq olmandlr," dedi. Gtinli.ik yeqaml bi meydan okuma nedeni olarak kabul etmigsin. Yeterince kiqisel erk toplayabildifinin kanrtr ise, beni, hiE zorluk gekrneden, bulman gereken noktacla

"Seni bekliyordurn, sonrir, birden, ortaya grktrn," dedi. "Ben bunu bilirirn; bi savaqErnrn da bihnesi gereken budur." "Seni buldum, tamam. $imcli ne olacak'?" diye sordum. "Oncelikle," clecli, "ukltnul agmazlnnrll tartrqrnayacaln; br.r deneyirnler bi baqka zamrrna, bi ba;ka duruma itit. Bunlar, cleyim yerindeyse, sonsuz bi merdivenin bir iki basamalrdrr, yalnrzca. Bunlarr irdelemek, $u anda olup bitenlerin cinemini azaltrnaktan baqka bi iEe yaramaz. Bi savaqEr boyle bi qeyi goze itlttmaz!" Oniine geEilmez bir yerinlne arzusuna kaprlmrgtrm. Baqrgelenlerden ottirti gticenmig defildim. Ti.im istedifirn,btraz mtr iEtenlik, biraz da avuntuydu. Don Juern, konumumu anlamrq gibiydi; sanki benim dtiqi"incelerimi dile getirinniqgesine konug[u.

bulabilrnendir." "BLlna inanabilmeyi isterdim," dedim.

"KiEi, bilgi yoh"rnda yalnrzca bi sava.,sEr olarak ayakta kalabilir," dedi. "Savaqgr hiEbi qeyden yerinmez, higbi rjeye iiztilrnez. Yaqamr, bi rneydan okumadrr, meydan okuma iyi ya da
koti"i olarnaz. Meydan okuma, rneyclan okurnadlr."

Sesinde sert, acrmasrz bir titrem vardr, ama gtiltiqti srcaktr,


clostEaydr.

"$irndi burada oldu[una gdre, ttirn yapacafrruz bi yora


beklemek."

uzun, sinir bozucr.r bir sessizlik oldu; sonnr ona bakrnudun, iEimdeki sesin sonunda beni, kendisini aramarya yonelttilini,
i

"Ne ttir bir yora'/" diye sordum. "Erkinin kendi aya[r tizerinde durup duramayacafrnr bilrtremiz gerekiyor," dedi. "Gegen sefer ,;efilce ttikenmiqti; kiqisel ya;amrndaki olaylar bu kez, ytizeysel de olsa, btiyticiilerin

ERK OYKULERI
aElklamasryla baE edebilmen iqin gerekenleri sa$amrq gibi gori"ini.iyor." "Berna bundan soz etrnen, bu kez nilirnkijn olacak tnt'J" cliye sordum. "Kiqisel erkine ba$r bu," cledi. "SavarsEtlartn ti.itn yitl:tntt ve yap-marna dummlannda tek geEerli olan ,,sey kiqisel erktir.

INANMA ZORUNLULUGU

l-5

li degil, trpkr o gi.in golde Genaro'yu bulmu; ohnanrn yetnrecligibi. Erkin, bi kanrt yaratrncaya clek kendisini toparlamah!" "Ne istedifini anlayamryorunt," declirn. "Parkrn Eevresincle dolanan bi qey gdrdi.im,"dedi. "Dost ntuyclu'/" diye sordurn. "Hayrr, degildi. Dernek ki, burada oturup erkinin ne tlir bi yora olr-r;turdufunr-r beklenremiz gerek." Sonra benclen, don Genaro'nun ve kenclisinin vermir; olcludfLitleri gi.inli,ik yagarnrma ve kiqilerle iliqkilerirne nasrl yan!u srtnrrg olclulumu aynnfih bigirnde anlntrnzunr istecli. Kigisel iqlerirnin ozel olmadrfrnr, giinki-i clon Genaro'nun ve kendisinin clestekledigi btiyiici.iliik iqlerini de iEercli[i savryla iEimi raharlattr. Bu bLiyiictili"ik iqleri rredeniyle, hayatrmrn rezil olclu[unu qaka yollu soyleyip, gi"inltik yagamlulcla karryrlaqtrlnn zorluklan .sayrp cloktrirn. Uzun slire konuqtum. Don Juan, yaptrf;rrn kirni irdelemelcre gozlerinden yaqlar boqanrncaya dek giildti. Kalgalanna vllrrrp clurclu, ytizlercekez tanrk olc|"r$um br: clevinim, bir takrmrn pantalonr-r i"izerinclen yaprhncii gok yersiz kagryorclu. igirn korkuyla clolmu.,stn. Bunu clile getil'meden edernedirn. "Bu takrln, yaptr[rn her qeyden Eok claha tazlzrkorkutuyor beni," cleclint. "Alrqrrsrn," dedi. "Savaqgr dedi[in esnek olmah, ister akrl cllinyasr olsun ister is/cr?(', Eevresindeki di"inyayla Llyurn igincle defirsnteyi bilmeli. "Bu clefirsimin en tehlikeli yanr, sava$Euln Eevresincleki cli-inyanrn ne biri ne cle obi.irti oldufr-rnu bLrlguladrfr anlarclr. Boyle clnernli anlarda baqiurnak iEin yaprlacak tek ;eyin, savagqurn iniurdrfr gibi hareket etmesi oldufr-rnu o$renclim, ben. Barska bi deyiqle, sava$Er inanmadan inanrr; onun srrn buclur. 'l'itbii, sava$El, 'inanryorurn'deyip soura da olaylan akrqura brrakauraz. Qok kolay oh-rrclu br"r. Yahrrzca inanrnak, dururnu gdzlerriekten, incelemekten ahkoyar aoarrl. inanrna clurumuncla olan bi sava;gr bunu, bi seEinr gibi, en iErek tercihinin ifhclesi gibi ele alrr. Bi savaqEr inanmaz, irturtntusr gcrakir." Yrzrrnr yazarken o cla birkag sarniye bana baktr. sessiz kalrlrnr. Farkr anladrfrrnr soyleyernezdim; ne virr, tartrEmnk ya cla

[i

"Bu takrmr senin igin giydim," dedi gizenrli bir sesle. "Bu giysi benirn meyclan okurnanrdrr. Goriiyor nruslrn, buttut'tlit Ire denli yakrgrklyrnr'? Bak ne kaclar gtizel! Ef'endim'/" Don Juart, bu giysiyle olafani"istii yakrqrkh gori-irtliyorclu. Yapabildi[irn tek kurqrlaqtrnna, a$rr Irrgiliz flanelincletr bir takln giyen bi-iyiik babanrr dr-iqr-inrnek olclu. Orru o takrmlit liiq dofal bulmazdrm. Don Jr-tan ise taru tersitre, olclukEa rahattt. "Ne dersin, bu elbiseyle clofal gorlintiyor rnLtyuln'/" cliye
sordu don Juan.

Ne diyeceginri bilemeclinr. Ne var, goriini"iqtine, clavritutrylarrna baktrfirmda, o takrmla gayet dofal gori"incli-i[i,i st-rnuctttrit
vardrm.

"Taktm elbise giymek benim iEin bi rneydatt okttlttacltr," dedi. "Seuin iEin panEoyla sanclal giyerek rueycian oklttnttk ne denli zorsa, benint iqin de iqte o derrli zor bi ureyclart clkurnit bu. Sen bunu bi rneydiur okurna olarak altria gerefini duytttattttqsrndrr hiE. Arna, beuirn iEin biraz firrkh. QiinkiJ ben Krzrlclerili-

yim." Birbirimize baktrk. KaElantrt kalclrrarak sessiz bir sortr ti.imcesiyle, yommLunLl beklenniq gibi baktr. "Srradan bi insanla bi savafgr arasurclaki eu tenrel itynnl, sirvzr$guun her Eeyi bi rneydau okutna olarak gorntesiclir," cliye siirdiirdii konuqmaslnr, "slradatr itrsan ise her ;eyi u[ur ya cla ufursuzluk, kntsanrnrqlrk ya cla lanet olarak ele alrr. Bugrin bLrrada olman, servagErnlll yoluncla oluntlr-r aclttttlar attrfrnr gosterir." Gortintiisti, sinirlerimin bozulmastna uedeti oltnr"tqtrt. Yerimden kalkrp ytiriimeye gabaladllrl iurla beni yenicletr oturttu. "Ir;imiz bitene clek drrdrr etureden oturacitkstn .,strrda!" clcdi, buyruk verircesitre. "Bi yoru bekliyorLrz; o oltuaclart kalch!.rmrz yerden devatn eclerneyiz, qtinkti berri bullnuq oltrttttr yeter-

ERK

0vrUlpni

iNnNMA ZoRUNLULUCU
rniqlercli; hayvarlzrn clinginleqtirmeye gabalamrEtr. Krzr tstrtp trrrnaladrlar; ozellikle de Max adh krzrl kedi. Sonunda, hayvan hastanesine geldifirnizde tince kara kediyi tuttu. Onu kollanna alcL, tek soz etrneden arabzrdan Erktr. Kedi onunla oynuyordu; hastairenin cam kaprsul itip igeri girerken, hayvan patileriyle hafifge onit vlrnlyordr.r. Max'a bir goz attrm; arka koltukta oturuyodu. Kafirmur devinimi or-ru korklltmLl$ olmahydr ki birden stirticti koltuluruun altrnar dadrverdi. Koltufr,r arkaya kaydrrdun. Elimi rsrnr ya da trrrnalar korkusuyla, hayvanr tutmak istemedim. Kedi arabanrn tabanrnda bir sinir goktintiisii geEiriyordu, Eok kaygrlannrrq gibiydi, nef-esi hrzlanmrqtr. Bana baktr; gozlerirniz Eakrgtr. Bunaltrcr bir dr-rygtr szrnnrqtr beni. Bir ,sey beni eline geEinniqti; bir tiir korkr,r, umarslzhk, belki de olayrn bir parEasr olmautn

soru sormak gehniyordu iEirnden. Soylediklerini dtiqlinmek istedirn. Ama zrklun hiE yerinde clefildi. Qevrertre baktnrnaya bagladrm. Ardrmtzdaki caddede otomobil ve otobtislerden olu$an uzun bir araE dizisi, hig dumratdan klaksonlartnt gitltyorcltt. Parkrn kor;esinde, yinni metre kadar ileride, agrk gri iiniforrnah iiE polisin de dahil oldufu yecli kiqilik bir grLrp, oturdufuttruz sraylzt aynl grzgide, Eimlerin iisttinde hareketsiz yittan bir aclamrn baqtnda kiimelenrriqti. Ya sarhoqtu, ya da ciddi bigimcle hastaydr. Don Juan'a goz atttm. O da adama bakryordu. Ona, bana hentiz anlatmtq olduklarrnt, bazt nedenlerden 6ttiri.i, kafamda tam berraklaqtrratnamlr1 oldu[umu soyledirn. "Arttk soru solTnak isterniyorLltn," dedim. "Alnal, bir yandan da agrkletmant istemezsem, anlztyatnatn. Soru sort-natnttk

benirn igin gok olatfamdt;t."

"Liitfen, hemen ola[anlaq," cledi, yapay bir ciclcliyetle. inanmaklat, inatnmak zorttnda olnrak arastndaki farkr atllayamadr[rmr sciyledirn. Benitn igin ikisi de birdi. Aqrklanrqlannrn farkh oldr-r$unu one stirmekse, ktlt krrk yarmaktitn baqka bir qey defildi. 'oBana, krz artadaqrnla kedileri hakkurda atulattntq oldulun oyktiyii anlmsar mlsln'?" diye sordu katyttstzcit. Go[e baktt, strttnt slrelya yasladt, bacaklannr birlerstircli. Ellerini bar;tntn ardtna koyup tiirn kaslarlnt gev;etti. Kerniklerini, her zamanki gibi, giiriilti-ilti qekilde ktitiirdetti. bir gamagrrhanede, Eatna$tr makinesinin iginde tleredeyse cihnek iizere olztn iki yavru kedi bulan bir arkadaqtutttt dr*ra once anlatmtg oldu[um oyktisiindeu sdz ediyordu. Yitvrulan gok iyi beslerniq, onletra bakmtg ve yar;amalitrtttt saflantrqtl. O iki yAvru, biri karet, biri krzrl, iki azrnan kediye cldni.iqrniiqOnet,

rti.

sattmtqtt. Ne kedileri yanttrcla gcitiirebitiyor ne de onlara ba;ka bir yuva bulabiliyordtt. O koqullar altrnda yapabilecefi tek r;ey kedileri bir hayvan hastanesine gotiirtip ilaEla uyutrnaktr. Ona yardtm ettim. Kediler daha once arabaya hiE binme-

. Arkadaqrm iki ytl sonra evini

verdigi bir srkrntr. Max'a, bunun arkaclaqrmrn kararr oldulunu, benim yailnrzca onn yardrm ettifimi agrklamak gere[ini duydum. Kedi sozlerirni anhyormLl;gaslna bana bakmayr slirdlirdii. Arkadaqrrnur gelip gelmedi[ini anlamak iEin bakrndtm. Cam kaprya do$ru yaklaqtrfrnr gorebiliyordum. Danrqmadaki menrurla konuEmaya baqladr. Bedenirni yabansr bir sarsrntr kaplarnrqtr. Birden arabarmrn kzrprsrnr aEtrm. "KarQ, Marx, kag!" ctiye ba[rrdrm kediye. Arabaclan drgan firladr. Tiiriinlin gergek bir orne[i gibi bedenini yere yaprqtrrarak karqr kaldrrnna gegti. Soka[rn cite yanr boqtu, arabalar paft etmemiqti. Max'rn sokak boyunca koqtufunu gorebiliyordum. Biiyiik bir caddenin kciqesine ulaqfi, aErk bir ya[rnur rzgarasrndan kanalizasyona dahverdi. Arkdaqun geri geldi. Or-ra Max'rn gittifini soyledim. Arabaya binerek tek soz etmeden kullanmaya baqladr. Bunr,r izleyen aylarda, bu olay benim igin bir simge olmugtu. Arabadan atkmradan cince bana son bir kez bnkarken, Max'rn gcizlerincle tekinsiz bir panltr gdrrntiqtiim ya da oyle sanmrqtun. O an, i$diq edilmir;. aqrn kilolu yareusrz hayvanrn bir kedi ye ddniir;ttifiine ineurmrqtrm. Don Juan'a Max'rn yol boyunca koEup rzgaradan igeri dalchfr srracla "kecli ruhunun" kusursuz oldu[una, belki de, yaEa-

lt8

ERK OYrUIeni

INANMA ZORUNLULUGU
larrrna ycrlunu segr-nigsin. olrryr kullartmalrsrr-r. "

ll9

rnlnln ba;ka higbir a$alnaslnda "keclili[inin" bu kerte ortaya grkamayacak oldr-r[una kanaat getirdi[imi soylerniqtinr. Bir olay berrde unutulmaz btr izlenim brrakrnrqtr. Oykiiyii tiirn clostlanma anlattruii oylesine qok anlattrm ki kediyle aramda gok zevkli bir ozde;lersrne oh-rgtu. Kendirni Max'a benzetiyordr"un; aqrrr diiEkiin, pek gok konuda evcilleqmiq biri... Gene de, oyle bil an gelir ki insannr ruhu tiirn varhlrna hlkim oluverir, diye dtiqi,innrekten alarnryor'dum kendimi. Trpkr, Max'rn "keclili[inin" o yararsrz, qiquriq beclenini ele gegirrnesi gibi. Don Juan oyki"iyi"i befenrniq, kirni iEten yorlrrnlarcla bulLrnmuqtu. insan t.r',i-,r-,nu,-r bii ancla akrverip clenetirni ele geEirnrc'sinin gok zor ohnadrfrnl, ne var ki, bunu si"irdi"irnrenin ise savaqgrlara has bir edirn oldr-r[r-rrrr-r soylernirsti.
ohnLrq keclilerin oykiisi-ine'/" cliye sorclum. "Sen de, Max gibi, $zrnslnl deneclifine inancLlrnr soylecliydin bana," decli. "Evet, inatntyorutn." "Sauflr, bi savaqqr olarak buna inanrp sonra cia iryi olurr-rnir btrakam:rzsrn demek isten-riqtirn. Max'rn clurumuuda, i trurttttul; zot'undu olmu, onlln kaErqrnrn yararsrz bir clenerne olclu[LrnLr kabLrl etmen anlzunrna gelir. Kanalizusyona atlaclIr an iilrnti; olabilircli. Bofr-rhnuq, aEhktan dhnlirs ya da srEanlar tarafrnclarr yenilmig olabilirdi. Bi savaqEr trirn bu olasrlrklan giiz onlincle bulundurLrr, sonrir en iErek tercihine Llygun olarak irranrnayr se9er.

Ne var, inunntuk zortrncluysuri tr-irn

"Ne soylernek isteclifini anladrm," dedim. usurn son kerte duru bir konumdaydr, getirdi[i her kavrarri

zo rl arn aclan

kavracfu! rm r

di-i

qi"i n

di.i

rn.

"KusLlrir bakrna ama hall anlanrrq cle[ilsin," decli, nerecleyse llsrlclayarak. Banu baktr. Bir si,ire k:rrqrhk verdirn bu bakrqa. "Peki ya cibi,ir kecliye ne olclu'?" cliye sorclu. "Ha'/ Obrir kedi rni'/" diye, istemeclen yineleciim. onu unutrlugtlrrn. Benirn sirngern Max'tr. Obi_ir keclinin

"Ne

benirn igin bir rjnerni yoktu. "Anra vltr!" diye bagrrdr clon Juau, cli.iglincerni clite getirclilirrrcle. "i,rr,,rr,ruk zrtntnrla olrnak clernek, i;t iir kecliyi .1" l-r.rnba katmak clernektir. Kenclisini kotti yazglya gottiren kiqinin ellerini yalayarak oynauiul kediyi... BLr haryvan, inanarak, keclice yargrlinyla clolu olarak oliirne giden kediydi. "Mitx gibi oldu[r-rttu sanlyor.sLrn, arr]il clbtir kediyi unutuyorsiLur. Acilnr bile bilnriyorsur-r. ittctnnruk zorttnclu ohnak, her .leyi goz oni.incle bulunclunnak clemektir. Max'a benzecli[ine karar verrnecien cjnce obrir kediye benziyor olabilcli[ini cle goz onr-irlcle bultrclttrmaltsttr; krErnr kurtarmak iEin kaErp talihini clenernek yerine, nrutlu olarik, yargrlannla dolu bigirncle kotti yazg.lna yiiri,iyor cla olabilirsin." Insanr rnerakta brrakan bir hiizi.irr vurch sozlerincle, ya dir [-ru hi.izi-in belki de bana aitti. obtir keciiye henziyor olabilecegirn cltirsiincesi hiq gegrnerni;ti kaflundan. Son kerte rahiltsrzlrk

Max'rn baqardr$rna, yahrrzca kagrnuclryanl srra erkini cle sr-irdi-irebilcligine inutrnrul; zot'rutfrna bunlln clctstrt. Buna inunruuk zorurulasur. Bu inang yoksa, senin cle hig bi qeyin yoktur diyelim." Ayrun gok belirgindi, artrk. Max'ur, yarqurn boyu slircltirclLi[ti kedilikten uzak hayatrnr bildifirn iqin, baqaracafrna inanmayr ye$edifimi euumsadrrn, birden. "Lr.sAn qok kolay inzrnrr," diye si"irdtirdi,i konu;nrasrnr clon Juittr. "lnunnlctk zorttndu olurak ise baqka bi qey. Bu olaycla. cr-k suuln qahane bi ders vermiq, irrner sen yalnrzca tri boli-irllini"i kLrlsitvaqEr olarak,

"Bi

verici bir cltiqi"inceycli br"r. Haf if bir gi.iriilti"i ve kinii seslerin homurtulu trnrsryla zihinsel tnrtrqmalanmclan kopuverdirn. Polisler yercle yatan adalnlu gevresincleki insanlan da$rtryorlardr. Birisi adamrn kafasrnrr-r altrna clertop eclihni; bir ceket yerlerstirdi. Adarn, sokafa puralel biEimcle yatryordr"r. Ytizti clo[Lrya dtjni-iktii. Oturdu[unr yerclen, gdzlerinin aErk olcil-r[unu neredeyse gorebiliyorclurn. Don Juan iE geqirdi. "Ne rniithiq bi o$eclerr solll'rr," dedi, gclge bakarak. "Mexico City'i sevnriyorLlnl," cledirn.

t20

E,RK

OvrUleni

iNnx MA ZORUNLULUGU

t7t

"Neden'?" "Kirli havadnn nefret ederim." Benirnle aynr diiq i,incecleyrn iqqes ine ka{its t nt tafi trn I a sa I I itdr.

"Seninle, Eolde ya cla da$arcla oltnityt yeglerclir-1t," detlittt. "settin yerinde beri olsayclttn, buuu asla soyletnezdittt,"
dedi.

"Yanhq bir qey soylernek istenteciiut, clott JLlitn," "ikimiz cte biliyoruz bunu. Ne dernek istedi$in onetrtli deo da ba;ka. Bi savaqgr ya clit herhangi bi aclatn baqka bi yer[il, de olmayr pek isterneyebilir; Ei"inki,i sava$gl rneydarr okr-ryarak yageu, srradan adam ise, ollirni"intin kendisini nerede bulaca[rnl bilmez. "$u, gimenlerin tizerinde yatan adama bi bak. Nesi var
dersin'?"

hydr, aqmatdan konuqtnaya ba;ladr. "O arclnm, gLl an olrnek izere," clecli. "initntntyorsun asltndu, di rtti'/" Gozlerini agrp bir an bana baktr. Bakr;r beni yeritne mthlayacak denli deliciydi. "Haylr, inanmtyorurn," dedirn. Her geyin gerefiinden kolay geliqtifini gerEekteu hissetrniqtirn. Gelip parkrn tam burastnda oturmuqtuk, sanki her qey sahneye konulmuq gibi, goztimliztin ontinde bir de adam oltiyorcil"r.

"Ya seuho;; ya der hastit," dedim.

"Oltiyor!" dedi don Juan, son kerte inanmtgltk iqinde, "BLlraya ilk oturdu[umuzda, oltimi-inii, adarntn Eevresincle dolanrrken gordiiydiim. Satna, kzrlkrna demenlin uedeni bu; isterse clolu ya[srn, bu iq bitmeden kalkamazstn orclan. Bekledifirliz yora buydu. Akqama yaklagryoruz. Gtine\s glr anda batrnak i"izere. Bu senin erk satatin. Bak! $u aclamrn goriinttisti yalnrzcnbrzinl
igin."
Otr-rrcil-r$umuz yerclen, zrclamr hiEbir engel olnradutr gdrebiliyorduk. Kimi meraklt yayalar aclatnur ote tarafurda bir yarltn gember oluqtunnuqlardr. Qimenlerin tizerinde yatan adamtn gori,inttisti bana gittikrahatsrz eclici gelmeye ba;larnrqil. Ince ve esl-ttetdi, hetri.iz Ee gengti. Ktvtrctk, siyah saElarr varclt. Gomlefinin dligrneleri aErkfi, go[sii grplaktr. Dirsekleri delik, "V" yitka bir siiveterle eprimiq, gri bir pantalon giyrnir;ti. Rengi belirsiz ayakkabrlarrnrn ba$an goziilmi"iqtii. Nef'es ahp ahnadrfirnr anlayamtyordum. GerEekten, don Juan'tn dedigi gibi, oliiyor mu, diye ttrerak ettim. Yoksa don Juan buritdzut bir hisse Etkarntak altlttclyla olayr mr kullanryordu'? Onunla yaqadrklantn uedeniyle, her qeyi, o gizli plantna uydurmasrnr bildifine erninclim artft. Uzun bir sessizlifin etrdtndan ona clondi.irn. Gozleri kapa-

"Diir-ryn, kendi kendini ayarlamasrnr bilir," dedi, kugkulanmr clinleclikten sonra. "Bu bi tezgiih defil. Bu bi yora, erkin edinridir bu. " Akil destekli diinya, ttirn bunlart, daha cinemli iqlere koqtnfumuz yolun tizerinde, gegerken bi an izledifimiz br olayar dorri-iqtiiriir. Bunun hakkrnda soyleyebilece[rmrz tek qey, girurenler i,izerinde yittan, belki de sarhoq bi adam oldufudur." "isrcnE clestekli cli,inya ise bunu, gdrebilmemizi sa[layan bi erk ecl i m i ne clon Li.;tti rii r. Adam m Eevres inde dcinen, kat lcalartn t diplere, gittikEe cliplere r;rldayan telciklere saplayan olLimti gdrc b i l i r i z . l E riclayan telci klerin gerginl iklerin i yitirdiklerini, b irer birer yok crlcluklartnr gdt'cbiliriz. "BLZ rrsrldayan varltklautn oniinde iki olasrltk vardtr. Sen, br-r ikisinin arastnda bi yerde, her qeyi hilli akrl baghfr alttnat toplarnaya Eabalayrp duruyorslln. Erkinin sana bi yora getirdi[ini hfilii nasrl goz ardr edersin'l Seni bekledigim yerde beni bu I clu ktan sorlrit-di-i q tin, y aln:zctr yiirti yerek geldin ; ne dliqtindtirr, rre plan yaptrn ne de bilerek aklutt kullandrn-geldik bu parka oturduk; oturup bi yora beklerken bu adatmt gorcliik. Her birirniz, onu kendimizce ztyrtmsadtk; sen, uhlla,ben, isteng'la. "Bu olen etdatn, erkin tiim setvaqgrlara dairna sulllttuf oldubi santimetre ktip boyundaki talihtir. Savaqgr esnekleqip bu[u, nu krvrnnaslnl bilir. Ben bunu ktvtrdtm, peki ya sen'?" Yanrt veremedirn. igirnde agtlan Eok derin bir yanfur bilincine vardrm birden, bir an, soztinti ettifi o iki diinyayr bir bigimde algrlayabildirn. "Ne miithiE bi yoradlr bu," diye stirdiirdti. "Hepsi de senin

122

ERK OYKULERI

iNnnMA zoRUN[tr!,ue

123

igin! Erk sanA, oli.imtin, inunmuk zorunclu ohnanrn vazgeqilmez bi parEasl olch,rfunu gosteriyor. Oli-ini bilinci yoksa, her
qey srradztnlaqrr. Qtinkii oli"irn pusuda bekler, cli.irrya ise anlirqrlrnaz bi gizemdir. Erk gosterdi siura, bunn. Ben yalnlzca yorarltn ztynntrlanntn altrnr yonergeyi senin iEin belirginlerstirnrek arnacryla gizdirn. Arnar, ayrrntrlarr bi araya getirirken, bugiin serner soyledifim her $eye inunmuk zorurrclct olch-rfunru da gosterdim, giinkti bunlar ruhuntun seEimidir." an goz goze bakrgtrk. "Barna okudu$un bi qiiri anrmsadrm qiutdi," decli gozlerini yana gevirerek. "Pzrris'te rihneye ahdetrniq bi aclarnla ilgiliycli.

Bir

Nasrldr o'?'] Bu, Cesar Vallejo'nnn "Ak Taqrn Ustiincleki Kara Titq" aclIt qiiriydi. $iirin ilk iki krtarsrnr don Juan'u, arzusLr tizerine, saylslz kez okumuEtum.

nln tavanllla ve clr:varlartna baktnzrn straclan aclamlar gibi. "$u ancla ise her zalnan yagamlg oldufu yerde oltiyor, sokaklarila. O i.ig polis, onlln onllr kttatstdtr. Soniip giderken, gozleri soka[rn ole yanrnclaki diikkAnlartn rqrlrnr son bi kez yakalayacak, irabalan, a[aElan Eevrecle clolanan insanlan, kulaklar.r .ru,r kez trafifin ve gelip geEen insauleutn sesiyle dolacak. "Gorcltifi"in gibi, oliimtimiiztin hep oradit haztr oldu[unun tirrkrrtclahlr yoksa ne erk kalrr ne de gtz." Uzun stire aclama baktrm. Devinirnsizdi. Belki de olmtiqtii. Anta, inanEsrzhfrmrn onetni yokttt, artrk. Don Juan hakhydt. Diinya'nrrr-gizemine, aErklanamazlt $nt inuttmuk zorunclu ol' rnak, bir savarsglnln en igrek segiminin dtqitvurumuyclu. Bu eksikse, barska higbir ;ey de oletmazdt.

yulmur yu fitu'ken, t{mt bi t' gii trdc. P u t' s' t c 6 I e c e ! i nr1<u {' tl t y o t' 111 al a1helki bugiirt gibi bir Giiz PcrSantbasittclc.
P

aris' te dl cc'cgint
i

Sirntliden unmtsucl

t,1

Bit' PcrSe mbc olctt'ctk, g'iittkii hnglitt, bu tlizelerin dizildi li P ct'Sc nthc kemikl erim hissecliyor cl6n iiS ti, tilm geE'tigint yol hoyunt'u,ltt.t gtin oltltt{t,tttcu gdrmeclint kcnclimi, bdylcsina tck busutct.

$iir, onulmaz bir htizne bo[rnuqtu beni. Don Juan, cilmek tizere olan zrdzu-r-rrn, Mexico City'nin sokaklannr, oliim yeri olarak segrnesine yetecek kertgde erki olduluna inanmak zclrunda oldufunu fisrldacl. "Yeniden, iki kedinin oyktisiine dondlik, iqte," cledi, "Merx'ln, kendisini pusuda bekleyenin ne oldufunr"rn biliucine vardrlrna, trpkr Eurada yatan adam gibi, en azrndan or-rlr bekleyen son igin uygun bi yer seEecek denli erke sahip olclr-r[una inanmak zorundayz. Arner, bi detoteki var, trpkr oli.irnleri kendilerini gevrelerken tek bar;lanna olan, bilinEsiz, girkin bi oda-

TONAL ADASI
$ey soylemek

125

istiyorllm," dedi, omzurnu trprglayarak. "Diin btiyi.ik bi baEan gosterdin. $irndi, bi karara varrnanln tam zamanl."

Bir stire sustn. Bir agrklama yapmaya hazrrlanryor gibiydi. Karnrmda yabansr bir duygu hissettim. Once, bana biiyiiciilerin aErklarraslnl sciyleyecefini sarndrm. Birkag kez kalkrp dti;iindtiklerini dile getirmek Eok zormuggasrna ontimde ileri genunda.

ri ytiriidii. "Hadi karqrki lokantaya gidip bi qeyler yiyelim," dedi soCeketini dtizeltti, giymeden 6nce, ti.imtiyle astarlanmrq ol-

dr-rfunu gosterdi bana.

Tonal Adasr

"Ismarlama yaprlmrqtrr," diyerek gtildti-sanki bununla gurur duyarmrq, sanki gok onemliymiq gibi. "Dikkatini gekmezsem, bunu aynmsamazdrn, bunun bilincinde ohnan da Eok cinemli, Yalnrzca bilingli olman gerektifini di-iEi-indiifiinde oyle oluyorslrn; bi savaqErnrn konumu h'er an her qeyin farkrnda olmatyr gerektirir. "Takrm elbisern de tiim bu taklavat da gok cinemli, gtinkii yaqamdaki konumLrmu simgeliyor. Ya da, btittinsellilimin iki bciltirntinden birinin konumunu. Bu tartrqma daha 6nce askrda kalmrqtr. $imc.li, bunun tam zamanr oldu$unu hisxediyorum. Gerekti[i gibi yaprlmah, yoksa bi.anlamrkalmaz. Giysimin sana bi ipucu vennesini istemi;tim. Verdi, sanrnm. $imdi konur;ma zamanr, giinkii bu konu konuqulmad4n'anlaqrlmaz."

Don Juan'la, ertesi gtin rifleye clofiru aynr parkta buluqtuk. Gegiyrni;ti. Bir srraya oturduk; ceketini grkardr, dikkatlic" mtithiq kayrtsrzhk havalanncla katlayrp ,,1-u ranln i.izerine brraktr. Bu, son kerte zorerki, ama ttimtiyte cte do_ lal bir kayrtsrzhktr. Kendirni ona bakarken yzrkalachm. yaqach!rm_ geliqkinin bilincinde gibiydi, gtiliirnsedi. Boyunbafrni srktr. uzun kollu, bej relsi bir gomlek giymiqti. Qo[ yakrfmrqtr. "Yine takrm elbisemi giydim, gtinkti ronu Eot onr,r,ii ui
ne kahverengi takrmmr

"Konu ne, don Juan?" "Oziin btittinsellifi," decli. Birden aya[a kalkarak sokalrn karErsrndaki btiytik otelin lokantasrna yoneldi. Pek de dostga davranmayan bir kadrn garson, salonr"rn dibinde bir kcir;ede yer gosterdi bize. SeEkin yerIer camlara yakrndr.

Don Juiur'a, bu kadrnrn, bana, Arizona'da bir lokantada yemek yemeye gittifimizde listeyi vermeden cince, yeterli paramrz var ml diye soran bir baqka kadrnr anrmsattrfrnr soyledim. "Bu kadrnca$tza da kzamam," dedi, kadrna acurnl$ gibi. "Bunun da, obtirti gibi Meksikahlardan odti kopuyor."

t26
baktr.

ERK

OyrcUlsni

TONAL ADASI

127

Sessizce giildi.i. Yan masalardan birkaE kiqi ddntip bize'

"Ne zarnan boyle konuqsiin, souuttcla hep sinirlerirn geri-

Don Juan, kaduln, bilmeclen ister isternez bize en iyi ltrusetyr, rahatga konuEabilecefimiz, beninr cle istecliIirn gibi ya'r,Ltbilece[irn bir masayr venni; oldr,r[unu soylecli. Tam yazt ttthttunt cebitlclen Erkarmrq, ntasirya koyrnuqtuni ki garson birden tepernizcle bitivercli. onun cla, kotti giintincleyrniq gibi bir hali vardr. Meyclan okuyan bir havayla bar;nnrzcla dikildi. Don Juern, kencline gorkernli bir yenrek rsurarlarnaya koyuldu. Mentiyti ezbere biliyormuq gibi, bakrnadan rsrnarlarllrrjtr. Ben ne istedifime karar vennernirstirn. Garson beklertrneclik bir anda Erkergehniqti, mentiyi"i okuyacak frrsatr bu larnanr qtrrl. Sonunda, ben de aynr qeyleri istedifimi soyledim. Don Juan kulaluna fisrlcladr, "Bahse girerint, lsrnurlach[rm qey onlarda yoktnr." Kollannt, batcaklartnt gercli, bzura cla rahatlautalt-ll, zira yernefii hazrrlamalannrn sonsltza clek siirecefini soylecli. "Qok keskin bi yol aynmrnclasrn qimdi," clecli. "Belki cJe en sonllllcusu bu, tistelik anlaqrlmasl ell zor boliinrti. Bugrirr kinri anlatacaklanm ola ki serna hig berrak gelrneyecek. Berrak gelmeleri de gerekmiyor zaten. Yani srkrlma, ya da cesarcrtini yitinne. Btiytici.ilerin dtinyaslna ayak bastrlurirzcla hepirniz ser'sem yaratrklarrzdrr; bu dtir-ryaya ginrekle sersentlikten kurtulaca{n diye bi Eey cle yoktr-rr. Kinrirniz sonulta cJek sersc'nr kalrrtz." Aptallann arasll-lzl kenclisini de katnrasrnr be[ennrr;tilri. Bunu salt incelikten yapmlyordu. Dahzr gok, o[reticilikri anrar

lir,"

cleclim.

"Bilirinr,"

clecli, dingince. "Tetikte olastu diye bilerek ya-

pryorLlnl. Ti"irn dikkatin, boli,inmez clikkatin gerek bantl." Sustr-r ve barrar baktr. istenleden, sinirli sinirli gi,ildtirn. Durllur Ll olabiicligince clratnatiklegtinnek amacryla el inden geleni

arclnlr koynlayacaftnt qok

"Tiirl buulart, r-izerinde bi etki yitratlrak iEin soylerniyo-

iyi bilirdirn.

rLrnr," clecli, c[iqi"incelerirni okunru; gibi. "Yitltttzcel, soll ayitrlannr yapasrn diye zrtftar] brraktyorLltn salntl." O srracla giirson, tsmarlacltklartmtzrn kendilerinde bulun-

nrach[rnr bildirrnek igin yar-urnna geldi. Don Juitt-t ytiksek sesle grilerek tortillayla fasulye tstnarladt. Gitrsotr utangla krkrrcladr, bunlarr da sLlnalnayacaklatrtnr soyleyerek, biftek yo da piliE onerdi. Qorbacla karar krlclk. Konuqrnacian, yetnefirnizi yedik. Qorbayr befenmedifim iEin bitirerneclirn. Don Jueur ise ne va.rsa silip stiptinniiqtli. "Takrutnnr giydirn," cledi, dr-rrr-rp clururken, "glinkti sttnat bi soyleyecelirn. Gergi sen but-tt-t onceden biliyorsun euna, et;ey kili olnrasr igin, aErk seEik ortztya konnrast gerek. $u ana dek beklt:dirn, Er-inkr"i Geunro, seuitt, yalutzca bilgi yolunun tistesiltderr gelmeye istekli ohnanr defil, btzztttgabalanntn cla seni bilgiye gotiirecek denli kttsursuz oltnast gerektifini hissediyorclu. B u u becercl in. $ iurcli bliylici,i lerin aE rkl artLISl nI soyleyecefirn
r.r

salllI.

"

istermiqqesine

Yer-riden sustLt, yatritklannr okqacL, diqlerini duyumsitrnitk dilini a[ztntn iEinde dolarstrrdr.

cl.

"Soylediklerime bi anlam verenrezsen, sarsrhnruln geregi yok," diye stirdtirdi.i. "Seni bilirirn berr, bayrhncaya kaclar anlamaya Eahqrrsrn qimcli. Yrpma! Soylenrek i.izere cllclupuur ;eyi yalnrzca yon gosterme arnacryla dile getirece$irn." Bir tirkii duygusuna kaprlcLm birden. Don Juan'rn uyunlan, beni sollsuz varsayllllara siiri"iklemi;ti. Beni claha once cle bu bigimde uyannrgtr der, ue zalniur boyle yapsa, uyardr$r her' neyse, iE karartrcr bir konuya dclnliqi.iverirdi.

"Sirna tonuldun ve nugLt(tldun soz edecefitn," decli iEirle i;leyen bir bakrq atarken. Bu iki terimi tanr;trfrrrttzdan bu yana ilk kez kuilanmrqtr. Orta Meksika ki"ilttiri-iyle ilgili insanbilim yazil1t dolayrsryla bunlan iqitmiEligint viirdt. "Tonutl"ut bir ttir koruyuctt ruh, genellikle bir hayvan; bir gocufr-rn dofumla birlikte edindifi, ve ya$ar-n boyunca srkr ba$arla ba$andrfr bir hayvan oldu[u dii,stinLilLirdii. "Naguitl" ise bi-iyiictilerin, kendilerini dontiqttirdi-ikleri kabLrl eclilen hayvana ya da bu doniiqiirnti safilayan bi-iyiiciiye verilen isirndir.

r28
"Bu
rerek.
o'Yo,
beni

ERK

oyrcUlgni

TONAL ADASI

129

m tonultnz,'l clecli clon Juan, eliyle go$stinli goste-

"Tnktmrn mr'?"
qerhstttt."

Gofstine, kaburgnlerrrnit, uylr-rklanl-ltn yan tarafrrra vurclu. "Bunlanr-r hepsi beqirn tonu\tm." Her insanrn, dofumuyla birlikte iqlev gorrneye lraqlayarr iki yanr, iki ayrr varrhfr, karqrhkh iki parEasr olclufr-rnu aErkladr; birinin adr "tonal" otekininkiyse "nargual"dr. insanbilimcilerin bu iki kavram hakkurcla bilcliklerini ona anletttrm. Sciztimti kesmeden sonunir kadar clinledi. "Evet, bunlar hakkrnda bildifini sandrfrn her ;ey tanr bi sagmalrk," dedi. "BunLr, sana tonul ve nugLtui hakkrnda anlatacetklanrnr hiE duymarnrq ohnana ba$ryorum. Bunlarla ilgili herhangi bi bilgin ohnadrlrnr aptallar bile aurlar, Ei-inkti bilebilmen igin biiyiicii olman gerek, ama btiyticti defilsin. Ya cla, bi biiyi.iciiyle konuErnuq olmem gerek, zuna kor-rnqrnacln. O halcle, bildi[in her qeyi unut, gtinkti kullanrlarnaz bunlur." "Yalnrzca bir yorumdu," dedim. Gtilting bir devinimle kaqlannr kaldrrcl. "Bozuk o yorurnlarr," dedi. "Bn kez, clikkatini bcihnederr beni dinlemeni istiyorum; seni tonal ve nuguul ile tanrqtrracaEtm. Btiyiiciiler bu bilgiyle cizel, benzersiz bi biqirnde ilgilenir'Ier. ktnal ve ncrglralrn, bilgi ardamlannrn Aleminde gok onernli bi yeri vardrr. Senin konumundzr ise, bu, szura ofrettifiim hel qeyin tisttinii orten kapaktrr. Bunlan dile getirebilmek iEin qu anir dek bekledim. Yzr!" "Tonctl, inszrnr koruyan bi hayvan defil. Bunun yerine, hayvanmt; gibi tanrtrlem bi koruyucudur, diyebiliriz. Anra, onernli bi nokta de[il bu." Bana gi.iliirnseyerek goz krrptr. "Senin sozctiklerinle konuqacafrm qirndi," dedi. "Tonul, foplumsal kiqidir." GLildti, sanlnm benirn qaqkrnhgrmaydr glilmesi. "Tam anlamryla tonul, bi koruyucudur, go[unlukla bekEiye dontiqen bi koruyucu." Defterimi dtiqiirdtim. Soylediklerine dikkat etrneye Eahqr-

rrtazdrn.

yordum. Sinirli devinimlerime oyktintip giildti. "To n Lt l, diinyanrn orgiitleyicisiclir,' i dlye s tirdiirdti.,.onun, gorkemli amrrclnl tanrmram& igin dtinyani. kannaqasrnr cltizene sokma u[raqrnr srrtlanmrE olclufunu sciyleyebiliriz, belki cle. Biiyliciilerin de bildigi gibi, insan olarak biiip yaprr[un n her ;eyin,, tonulm yaprtr olclulunu kavrayabilmek I o"nriZor de[il. "orne[in,,qu anki soyleqimize anlam verrneye gabala/an r;ey senin tonulmdu'; o olmadan bitikrm yaban.,-r.ri., duyar, rrptalca afrz devinimleri izler, soylediklerimclen bi halt unlo_

zrn en onemli boltimlerini oluqturmasl necleniyl

krska'E ve kurnzrz olqa niteli[ini verir. Edirnlerinin yaqarnaml_ olmakran

'.'ktnul, de$er bigilemez bi qeyi, gerEek varrrfrmrzr esirgeyen bi koruyucndr"rr, diyebiliriz. yalniz b, cla ona, edimleriride

'Lrylrc, irnlaqrhnaz bi qey de$il." Durdu, sonra iurrayrp anramacrrfrmr sorclu. Hig diigtinmetlcn, olurla'nrq gibi baqrrnr sallacrlm, o da buna kuqkuyta gtittlii.

gl\iq bi bekgiye dontiqebilme ", olasrhlr,

rirnilrr,

ko_ ciyre

koruyucu agrk fikirridir, anrayrEhdrr," diye agrklacrr. zorbachr, dar kafahdrr, buyurgandrr.-yani, hepirrrizde bulunan tonul, agrk fikirli bi koruyu.i olabilecegi yerde huyurgan bi bekgiye clonti;tiyor..,' AErklamasrnrn akrqrnr kesinlikle izleyemiyordum. soylerli[i her sozcii[i-i iqitrneme ve yazmama kargrn, igset soyleqim rccleniyle trkanmrE gibiyclim. "Seni izlernek oldukEa zor,,, dedim. "Kendinle konuqmaya clahnelmr$ olsaydm, boyle bi derdin kirlmazcfu," diye kestirip attr. Bu sozleri, uzun bir agrklarna getirmerne neden oldu. Sorrtrnda kendime hakim oldum, ve kendimi savunma inadrm ne_ [:niyle oziir diledim. Giiliimseyerek, tavnmrn ashncla onu srkmadrlrnr belirtir pliirlinen bir devinirnde bulundu. "Tonul, brzibrz yapan her geydir," diye stirdiirclii. .,istedip.irri sciyle! Adla'drrabilcli[irniz her sey toirulcltr. T.nalda kenrli cclirnlerinin bi biirrinti olclu[u igin, hLr qey isrer istemez onun

"tli. .'Bi bekgiyse,

ERK OYKULERI alitntna girer."

TONAL ADASI

r3l

rimi ben toplurnsalla;rna siireci souunclaki timlemekamactylaktrllarrrrrrqtttrr.E[er..tonal',bustirecirri-irti_ qi"inkli qcvrcnriv*., onLrn t",ei q.y anlamrna geleureyeceqlni, iirti'i-i ol'radrprrlr vLrrrnizcleki cttiny^n,,i, iopl,,nrrallaq-i'a.rn
guladnn.

ottit,

.otonzll,,, toplunrsal kiqiclir, clecligirri itnttrtsattttn; btr tcinsan kavraurtut be-

ol'racltIrttt, yitltitzca nr, o'celeri Eevremizcle bir cli,inyi (abul etllsirniz bir cllinyrt betirtrgibi

;#

tenrele clayanrlaclrfrJnan ise, s.vur-1u, oua gore, bir _-.. .-ii.-.,r2: g,rtnc-

sini ofrenAigimii, "iJ,"tgit t a tr ttrl s att t' t""t::;;;;# lemes"i olclr-r [u nu v tt rgr: I acl t f; t u ,"litnultrt tru cle eziher qeycli r, rt)t .tttl,,, ciecli. 'l\ iqi'cle vererli iqincle yeterli bi uetlcr ke'cli igin kencli 'erlcrr ci bi egernenlife;;iriltlnln$ iei' btt, sanlrtttl." yorLllll bekler giBir an iEin st'tsttt' Kesirllikle soru ya cla

ctn alrcr noktalartnt yinelertresitri istemek amitctyla apznnt aElnl\stltlt ki, ;arskrnlrkla sozci"iklerirli seslerrclirernecli[imi gorcliiur. Qok ilginE bir yetersizlik orneli yarsryorcLltn; sozlerittr barra alrr geliyordu, bu cluygttyu denetim alttna alamtyordttm. Konuqantadt[rtnr intletnek amactyla dotr Jttan'a bakttm. Gdzlerini nt icle bolgertre dikntiEti. Gozlerilti kalclrnp kendimi uastI hissettilimi sordu. Sozler, ipinr Eekilnri; gibi, afzttldan doki.ihneye barsladt. Yttbansr bir kon u arl ant il ya cla d i"i i-inelTlellte clu ygt-t s tt ya\sam lr; oldttfumu, gelte cle, aytrt attcla cli.i;i.irrcelerirnin Eok berrik olclufunu soylery rs

clint.

;ffiii6;il;i;,;r,

"Di"iqi-incelerin Eok tntt berraktt," cliye sordtt. Neclcn soltra, bu berrakhlrn dtiqtinceleritne clefil cle dtinyayr algrlantarnit ozgii oldttfr"rntl ayrtlllsildttn. "Btutit bir qey rni yapryorsttlt, don Jttan'?" diye sordum.

biycli.AmztberrirnnesoritcaksorlttrltlecleyapacafrttrbirytlrumVetrd,.cen".te,kenclimisoruSonnayazorutrlttlrisscclip' Birr;aranracltnr.. tol1":I uygull bir soru r*r,ii.*aya EabalacLm. de be'cleki soru;tt-tr'1it rsyiii.rn"n gerirclifi uyarila'rn belki hissettirn' A1;rf ircilk tefini engellern.li n*.,yta yaprlc1[r'r, I i y o r, tre de c1i q ti nc c y o gu t{r,$ abi biq irncle r"rr.rr-, l"m i lti m.- N.lciz olclr"r [' rolaU if iyorct'in' Dt'i qtinnrekte' lerimi b ir diizene biginlcle aulatntlLtttt' mu en ktiEtik bir kugkuya yer venrleyecek gibi but"t., clliqi-i.'rede. bili ve sarnki, boyle uir ttairt,k uur,rr|

"Yorutnlunnnr gerekli ollnachfrna inancllllnaya Eahqryorurn serti," cleyip gi.ildi"i. "Soru somriunr istentiyorstll-t atllatnlna rnr geliyttr bu?" "Huytr, hayrr. Ne istersen sor, ama dikkatini cla$ltlrtl." Kouuttutr enginIi[inirr beni dafrttr[rnr itiraf etrneliydirn. "'fttnulher ;eydir, anlatttt-tlyla ne sdylelnek istedifini gene tle arrlarrrr; defilirn don Juan," dedittl, bir anhk suskunlu[un arrlrrrclatr.
ru I tl t t', dtiltyayl yitpatl." "'ft t n u l, cli.inyantn yarattctst lnl'?" Don Juan, ttnttitlircilstnil qakaklannr kaqrdt. "Totrulttr cltinyayr oluqtttnt-rasr sozi-iu geligi. HiEbi qeyi yarutantuz ya clit cle[irstiren]ez, anlet gene de oh.r;turur cli-inyayt; ynrgrlamak, cleler bigrnek, tanrkhk ettllektir iqlevi, giinki.i. ?lrrrrl, cltirryayl yapal', cliyorttm, zirtr ktnul, kurallartlu uytllll iEintle rleferlerclirir ve tanrkltk eder. Trtnul gok ilginEtir, hiEbi f"y yirratrrayan bi yitrattctdrr. Baqka bi deyiEle, ktnul, dtinyayr anliunasr iEin gereken kurallarr koyar. Yani, deyim yerincleyse, tltinyayr yitruttr." Pannaklurtylit, iskelnlesinin kenartncla belirli bir tartrm Iutturarak tannmtq bir havayt mrrrldallnlaya baqladr. Gozleri llarhyordu; sanki ktvtlcunlar qrkryordu. Baqtnr sallayarak kri

"'lbt

yotd;T;

orta krs'rr.a bakr Ju^u,a bir g'z atrrur. Becleniurin berrakh[r geri geltli' yorclu. Gozlerini kalirrch[r an zihniurin yinelecli"'vt' "Bilclifimiz her ;eyclir' trt.t'tttl cliye yava;r;a cl[irryarntzclaki lrer ;eyt clefiI, bu, kiEile, orn,.*.yotn,,.n bizleri "' ir' her rsey tu'"ilr:| cle igerir. Gozeg*iinln "'.cla,clenebil ..onll,clopurnlabirliktenuyiitmeyeba;larrz.iqirrlizeltitvit netbs alnr^ya baql. yr ilk gekti[im;; ;;-tnruligin cle.erkle clofurnr-rtra yakrtlclan biiflr mtE oluruz. Yarni, bi insanr n t"'"'l'' cltr clemek, uYguu dli;er' ,.Bn nokt,iy, .,n.tuuat'a[tstn. Tti'r bunlartn anlaqtlnlitsI -tt! biter'" ,togutnla baqltrr, srnclan Eor. tinJ-ilil ?t;,r,/ 'ltitnle istecli'r. Sdyleli'irr Tii'r Uu oi^n",ala. bir ornyi'getir'rei<
I

t32

ERK OYKULE,RI

TONAL ADASI
"Nuguul , tin midir'/,' "Hayrr. Tin de mas'nrn i.istiincle. Ktilliik cle tin olsun.,, "Insan dtiqiincesi midir, peki?" Diiqiinceler de masan'r risttinde. Dtiqiinceler gatal ."H1yrr.

krrdadr.

"Beni pek izleyemiyorsun," dedi, gtilerek. "Izliyorum, canlm. Sorun yok," declirn ama sesim inandrncl defildi. "T{tnul, bi adaclr," diye aErkladr. "BLlnLl tanunlamalult en ivi yolu, tonalm bi ada olclufunu soylemek." Elini mersanrn tistiinde gezdirdi. "Tonal, bu masanrn tistti gibiclir diyelirn. Bi ada. Bu aclantn iisttinde de her qeyirnLZvaL Bu ada da ashncla diinya. "Her birimizin bt tonuh var, bi de her ana ozgti ortak bi ronal var. Buna da zamarifir tonuh diyebiliriz." Lokantadaki masa kiirnelerini gosterdi. "Bak! Her masanrn biEimi aynr. Kirni eqyalar hepsinin tizerinde bulunmakta. Gene de kiqisel aErdan f)rrklrlar; kirni masalann tistti daha kalabahk; defiEik yernekler var tistlerirrcle, degiqik tabaklar, degiqik bi hava, bununla birlikte, bu lokantaderki masalann oldukga benzeqtifiini soyleyebiliriz. Aynr clurum tonul igin de gegerli. Nemrl br"r lokantanrn rnasalan benzeqiyorsa, bizleri de benzeqtiren zumanlarn tonaltdu'. Ayn ayn her masa hig kugkusuz kigisel bi dr"rrumdur, trpkr her birirnizin kiSrsel tonalr gibi. Akrlda tutulmasr gereken en onemli nokta ,,su: kendimizle ve di.inyayla ilgili bildifiimiz her Sey totlul adasr tizerinde yer alr. Anhyo musun?" "Kendimrzle ve dtinyayla ilgili oldu[unu bildigimiz her gey tonalsa, nagLtal nedir, peki'?" "Nagual, bizim hig ilgilenmedifimiz pargamtzdff." "Anlayamadlm'/" "Nagual, bizim betirnleyemedifimiz boltirniimtizdiirisim yok, soz yok, duygu yok, bilgi yok." "Burada bir geliqki var don Juaur! Fikrirnce, hissedilemez, betimlenemez ya da adlandrnlam'az ise, var olamaz demektir." "Qeliqki senin fi(rinde var. Seni uyarmrgtrm, anlamaya Eabalarken kendini narkavt etme." " N aguul, zihindir diyebilir misin'/" "Haytr. Zrhtn mas:rnln tizerindeki bi nesnedir. Zrhin tonulm br pzugasrdrr. Zihrn acrh sostur diyelim." Bir sos qigesi ahp cintime brraktr.

, brgak rakrmr gibidir.,'

nirn tarafrma koyclu. Don Jua. sor kerte elleniyorrnu$ gibiydi. Krkrrdryor, dile getirdigim her yeni olasrh[rn udrnclanitt"iini ovuqturuyorclu.
ye sordum.

Bir gatal ahp, sos qiqesiyle kiilltiltin yanrna koydu. "llahiyat rnr'? Cennet mi,/" "Oniar da degil. Bu clediklerin her neyse, o da masanln Lizerincle; pegeteler ornefin.,, sozti'i-in ettigi i;eyi betimreyebilmek amacryla, olasr her yolu de'emeye girigtim; saf biling, insan ruhu, yagam giicri, oliirnslizltik, yaqam iikesi. sdztinti etti[irn her qey igin, masanrn tistiinden bir nesneyi her qey onilmle t'plamncaya dek be_

"[luguul, Ulu varhk, Kadir-i Mutlzrk, ya da Tan' mr?,,

cri-

Eabilirsin yalmzca,-.ote yand an, nagttal, savaqgrnrn hizmetindeclir. Tirnrk olunabilir, ama hakkrnda konu,guroriror.,'

"Hayrr, Tan' da rnasanrn tistiinde. Masa cirtiisii de Tan_ n'drr.diyelim." orttiyti kaldrnp, igindeki ttim nesnelerle birlikte grkrn ya_ parmr$ gibi gtihinE bir oykiinmede bulundu. "Ama, sen Tann yok mu demek istiyorsun?,, "Heryrr. Ben bunu demedim. Ttim soylemek istedilim , ftagt,rulrn Tann olmadrfrdrr, gtinkti Tann kigisel tonaltmtzmve za_ manlann ronalmm bi nesnes id*. Tonal ise, daha cince de sciyle_ di[im gibi,chinyayr olugturdu$u'u sandrlrm nher qeydia tabii, Tanrr da dahil buna. Tan.nrn iu.nunr* rzrn trnarminbi purE*r, olmzktan baqka bi onemi yoktur.', "Dor Juan, benim anlayrqrma gcire Tanrr her qeydir. Aynr geyden soz etmiyor muyuz?;, "Hayrr. Tan., dtiqtinebilcri[in her qeyd ir yarruzca. Do!ru konuqmak gerekirs., o da masinrn tisttindeki baqka bi nesne. ?tnrt'ya her istedi[inde taruk olamazsrn, onun hekkrnda konu-

"N'gual, soyledifirn higbir qeyin kapsamrna girmiyorsa,,,

134

ERK

oyrUIBNi

TONAL ADASI

t3-5

dedim, "Belki bana yerini soyleyebilirsin. Nerecle btt'/" Don Juem, eliyle her tarafr si-ipliri,innti; gibi yaprp, lllasitl.llll

srnrrlan otesindeki bolgeyi gosterdi. Elirti, tersiyle lllasitlllll otesindeki imgesel bir yi.izeyi ternizl iyormLl$East tl a clev itrd i rdi. "l,laguul, orda," dedi. "Ol'clit, adayr Eevreliyor. Nugttul, erkin oldufu yerdir. "Daha dofdufumuz anda itsltncla iki parga olclu[r.rl]lLlztl hissederiz. Do[r-un anrnda ve sonraki krsa slirecle ttirtrr-iyle rlrrgualtzcltt: Sotua cla, irllev gorebihnek atrlactylit, sithip olclu[Lrlnllz parEantn bi kar;r parEast oltnast gerekti[irti ltissecleriz. Aranan, tonultltr;btt da, ta baqrnclan bizde bi eksiklik hissi yaratrr. Sonra, tonulgeliErneye baqlar, ve bize iqlev sitflachfr iqin oylesine onem kaznntr kr, ttugttultn parrltrsr korelir; orlr"r ttimi-iyle kaplar. Artrk tiimtiyle tonol olcluftrrnuz ancltt ise doftrnl antndan baqlayarak bize eqlik eclell, ve bizi bi,ittinleyen bi bit,ska parga oldu[unu siirekli antt'nsatitn o eski yetersizlik dLrygLrsunun artilftnr seyretmekten ba;ka bi ryey yapamaylz. "Tiimi"iyl e tonul.oldu[umltz andztu baqlayarak, e;ler olrr;turmzrya koyul un-r z. Ikt y anunl z ol dr"r [r,r nu l-re p clu yull sa nz illr ll bunu tonultn nesneleriyte dile getiririz. Bi yanrmtzttt rtth, digerinin beden oldu[unu soyleriz. Zihtn ve tnaclde. Yr da, iyi vc kotti. Tann ve $eytan. Ashnda adilnrrl i"izerindeki qeyleri e;le;tirdifimizin ayrrdtnil vilral\Lryrz; bu, Eayla kaltveyi, ektlleklc torlilla'yt, llardallat itctlt sostl eqlerstirnreye Eok betrzer. Diyorllm sana, bizler tekinsiz hayvaulartz. Akhmrz barittntzclan gitmigtir; ama hllA, Etlgtnlar gibi, attlamlt qeyler yaptt[ttnrztr inantrtz." Don Juan aya[a kalkrp bir konfefallsEl gibi konLrgrxiryil baqlach benimle" iqaret parma[rnt batra clofrtrltarak baqrnr tit retti. "insan iyi ile kotii araslnda de[il, artt kavrarnr ile eksi kav raml aratstnd:t gidip gelir," cledi, sesinde komik bir belagat tit reqimiyte; bir eliyle tuzh,r[r-r di[eriyle biberligi kavrattrtltr "Gergek devinirn itrtt ile eksi arastndiidtr." Tuzlu[u ve biberli[i brrakrp, bir Eatalla bir brEak kaptr. "Yanhq diyorsun! Devinin-r yoktur," cliye si.irdi,irclli, ketlcli ni yanrtlalru$Easlntr, "ittsittt yitlntzca zihinclir."

zihnin yerlerini kolayhkla defiigtirip, sonra cla, .,insiur yalnrzca krrmrzrbiber sosudur!" cliyebiliriz, bu cla bizim eskisr,ryla sinclen claha kaErk oldufiurnuz anlamrner gehnez." "Dofru sorLlylr sorarnerdrm, galiba," declirn. "Adarnrn ote-

Sos qiqesini tLrtr-rp kaldrrdr. Sonra, yerine brraktr. "Senin de gordti[tin gibi," dedi, yava$Ea, "krnnrzrbiber so-

ki'/"

sincleki yerin neresi olcil-rfunu anlanak amacryla clo$rr_r soruyu sorabilseyclirn e$er, clal-ra iyi bir anlayrq yakalayauitiroit< uet"BLlr-lLl yanrtlarnanln

yok bi yolu. Bunu, higlik cliye yanrtsaat tottulrn br parqasr cjururnuna sokrrrrrq olrrrclurn. insan aclanrr-r otesincle bulur'nagualt, ttim cliyebilece$irn bu." "Peki, ot1zt nuettal dedifin an, tonaltn [i1 pargasr konumuna getinliq ohnuyor musun?" "Hayrr. Boyle bir qey olclu[u'u' bilincine varasrn cliye soylcdinr itdnrr onlut." "Peki! Arna, nugualrn bilincine 'rrmrrk onu tonaltn btr pargasl konumuna getiren acLmr atmak olmuyor rnu,?,, "Yirzrk, anlamryorslln. Tonul ve noguulr gergek bi Eift olarak dile getirrniqtirn. Ti,irn yaprr[un buyclu.', Bir zamanlar ona, anlam konusundaki rsrarcrhfrmrn nedenini aErklamaya Eahqrrken, Eocuklann, anlarnrn tistesinclen gelinceye clek "anne" ile "baba" arasrndaki tirrkr emlayamadrk-iarrnr, bunn belki de yalnrzca "barbanln" pantolon, "etnnenin" ise ctek giydi[i ya da saE bigimi gibi farkrar yoluyla kavrayabiltlikleri fikrini tartrqrnrq oldufumu anrmsattr. "iki parg amLzt betirnle/ebihnek iEin, bizler de kesinlikte rtyrrr ,seyi yaparLz," cledi. "Bi baqka yanunlz dahaolclufunu duyLllnsaflz. Ama ne zarnan br_r obiir yanlmrzr saptarnak istesek, Irtttul, sopaslnl gosterir. Krskarng, srradan bi yoneticidir o. Kurnirzca yirnrltrr bizi, gerEek qifiin oteki tekinclen , nagualdan geItlifine inandr[r en ufak irngeyi bile ezip ge?meye zoilar bi;i.,,
lirsayclrm blle, nugLtulr,

TONALIN CUNU

t37

Don Juan'a, kimi anlatrlamaz duygular iginde oldu[umu belirttim. Gori.intiqte, ilgilenmiqe benziyordu. Daha once de aynr duygularr yagadr[rmr, bunlann bilingliligimin akrqrnderki anhk dr-rraksamalara, kesintilere benzedi[ini soyledim. Once, bedenirnde bir sarsrntr baghyordu, bunu, bir qeye asrh kalmrqhk duygusu izliyordu. Gezine gezine kentin ahqveriq yorelerine dolru yoneldik. Don Juan, sciz konusu duraksermalarr aynntrlanyla anlatmamr istedi. Bunleur, unutkanhk anlan, dalgrnhk ya da ne yaptrfrmr izlerneme ttirti nden getirdi gim yarkrqtrrmalar cjtes inde agrkl ayabihnekte oldr-rkEa zorluk Eektim. Tepki gostermeden, sabrrla karqr Erktr bana. Sorgulayrcr kiEili[irnin, yetkin bellefimin, eylemlerimdeki dikkatlilifiimin altrnr Eizdirn. Bu belirgin duraksamerlann, oncelikle, ya igsel soylei;imi durdurmAlntn ya da kendimle Eok yofiun konugtu[urn anlann hemen ardrndan oluqtulu yolunda bir izlenimim vardr. Tanrdrfrm, bildi[im her tiirlii bolgenin drqrnda bir yerden grkryorlardr. ortaya. Don Juan srrtrmr trprqladr. Belirgin bir mutluluk iginde
giildLi.

Tonahn Giinti

"Gergek baflantrlar kurmaya baqladln sonunda," dedi. ondaur, bu or-tiilti ernlatrmrnl aEmaslnr istemiqtim ki birdenbire sdyleqiyi kesip kendisini, bir kilisenin yanrbaqrndaki kligtik bir parka gitmek nmacryla izlememi imledi. "BLl, pazar yerindeki gezintimizin sonu," diyerek bir slraya oturdu. "Tam, insemleur izleyebilecek bi noktadayrz burda.

Lokantadan ayrrldrktan sonra, don Juan'a beni konunun zorlu!u hakkrnda uyarmakla dofru yapmlg oldufunu, zihinsel yetersizli[imin, kavramlan ve agrklamalen kavramakta Aciz kaldrlrm soyledim. Otele gidip yazdrklartmt okursam konuyla ilgili anlayrgtmda belki de bir ilerleme olabilece$ini belirttim. Beni diize grkarmaya gahqtr; endir;elerimin nedeninin scizci,ikler' oldufunu sciyledi. O konuqurken bir titreme geEirdim, o ilrr bende, "benden" ote bir r;ey daha oldr"rfunu sezinledim.
i

Kimileri yolda ytiriiyor, kimileriyse kiliseye gidiyor. Her qeyi gorebiliriz burdan." lqlek, dtikkanlarla dolu sokafir, ve kilisenin merdivenlerinin baqrna ulaqan sapa[r goren oturdu[umuz srra, kiliseyle soka$rn tam ortasrnda yer ahyordu. "BLl, benirn gok sevdifim bi srra," decli, ah;abr okqayarak. Biina goz krrprp di;lerini gostere gostere srnttr. "Sever beni. Bundan dolayr kimse oturmaz tistiine. Zaten, gelecefimi de biliyordn." "Ne'l Srrei, gelece$ini biliyor rnuydu!" "H;ryrr! Srra defil. Nagualtm."

{-

i3tt

ERK OYKULERI

.fONALIN CUXU

t39

"Nagttal, bilinElilifie mi sahip'? Olaylanr-r ayrrdurda nr'/" "Tabii. O her qeyin ayrrdrnda. Anlattrklannki ilgilenrnerlin necleni de bu zaten. Duraksama ya da dr-rygr-r declilin, nuguultn ta kendisidir. Bunun hakkrnda konu;abilniek r;tn tonul aclasrr-rdan ahntrlar yapmak gerek, arrlar agrklama yapma de[il de, etkilerini anlatma yoluna gitrneliyiz." O belirgin hisler konusunda bir ;eyler soylemek isteclirn ama, beni susturdu. "Yeter. Bugtin, naguultn de$il, tonaltn gtinti," decli. "Takrnr elbisemi giydim ben, giinkti bugi,in tiirntiyle tonulrttr." Ban:r baktr. Konunun, o anzl dek bana anlattrklannln en zoru oldu[unu soylemek i,izereydim: soyleyeceklerirni kabul etmiq gibiydi. "Do[ru, zordu," diye stirdtirdi"i. "Biliyorurn. Ne var ki, bunun, nihai bi kapak, sarnn ttirn ofrettiklerirnin son aqamasr oldu[unu dti;tini-irsek, tiinrqtr[rmrz giinden bu yana soz ettifini her ;eyi kapsadrfrnr soylemek pek anlaqrlmaz gelnrese gerek." Uzun siire sessiz kaldrk. AErklanrasurr cizetlemesi iEin beklemem gerektifiini dLirstinmLiqtlirn, arna bilclen ye[in bir korkuya kaprlarark, "ly'rr gnul ve tonul bizin-r igimizde rni?" cliye sorrnak gerefini duydr-rm. Delici bir bakr; frrlattr. "Qok zor sorll," dedi. 'oSen olsaycLn iEimizdedir, clerclin; bense de[ildir derdim, ama ikirniz cle hakh gtkrnizdtk. Senin zamnnrnln tonult, dr-rygu ve diiqi,incelerinle ilgili her qeyin, igittde yer aldrfrnr savllnlnilnr ister senden. Bi-iyi-ictilerrn tonulr r-su, bunet karqr gelmek atmatcryla, her qey drqarclandtr, cler. Kim hakh? Hig kimse. IEte, drqta, ashnda pek onenrli de de[il." Bir noktaya pamak basmak istedim. "Tonztl" ve "l-lilgLtal"dern soz ederken, hep i"iEtincti bir boltin-l vannl$ gibi gehniqti bana. "Tonzrl"ln , "bizl" edirnlerde bnlunrn tryzr "zorlacL[rndAn" soz etrniqtt. Zotlanan varhk derken neye gouclenne yapmrq oldufunu sorclum. Beni do[n-rdan yanrtlamacir. "Ttim bunlan aqftlarnak, o kerte kolay degil oyle," cledi. "Trtnulut denetimi ne denli zekice olursa olsutt, iqin ozi.i .,su ki, nuguul her zarniur ytizeye Etkar. Ne vztr, bu hep kendili[inclen
1

bi Erkr.,strr. Tonultn en bi.iyi"ik baqansr, nuguultn bu ti.ir belirtileritri, bur ortaya grkr; r-re denli belirgin olursa olsun, onu anlaqrlarnaz krlacak qekilde bastrnnaktrr. "Kirnin iEin anlaq rlamaz?" Kafhsurr yukarr aqafr sallayarak krkrrdamnya baqlach. Yanrt vennesi iEin bastrrcLln. "Tonul igin," dedi. "Yzrlnrzca onclan soz ediyorum. Konuya clo$nrdan gelinceye clek gevresinde dolanabilirdirn, ve emitrinr, bu da seni pek srkmazcL. Soylernecli deme, anlatacafrrn konuyu anlarlanrn zorh,rfr"r hakkrndir LryannlEtrm seni. Neclen bu sirf.sataya dalcLrn; zira benim ktncrluit, kendisinden sdz edildi$inirr bilincinde. Baqka deyirsle, tonulrm, senin tonultnc,t/ altla;rhnasrnr istedifirn bilginin ne olclufunu anlamak amacryla kerrclisini kullanryoL. $oyle de diyebrl,l.rz, tonul, kendisi hakkttrcla konulnrunrn ne clenli yonlcll olclufunu gok iyi bilcligi igin, belirli bi clenge yaratrnak unacryla, "ben" ve "kendim" gibi terimler ortaya grkannrqtrr; bu terirnler sayesinde baqka totrallarla, ya da kenclisiyle, kencli hakkrnda konuqabilir. "$irncli, tonul, bizi bi $ey yapmaya zorlar derniqsern, bu, tiEtirrcti bi taraf var anlarnlnel gelrnez. Tonul, kendi yargrlannr izlenreye zorlar, kendini. "Ne var, kirni clurumlarcla ya da kimi ozel konumlardzr, /otrulrn iEinde bi qey, bizim fazladan bi qeylerirnizin daha olclu[rrrrurr bilincine v:urr. Derinlerden gelen bi ses gibidir bu; nctguulur sesi. Anlryor tnusun, oztimtiztin bi"ittinsellifi, tonulm b.J.ti,in bi"iti-in ortadan kiildrramayaca$r dofal bi durumdur, ozellikle cle savagElrlrn yageun u-rda, biitrinsellifin belirginlegtifi anlar varcLr. Bu anlarda, ki;i, gergekte ne oldr-rfulnllz konusundir ipug llrn bulur. "$u senin sarsrntrlar ilgirni Eekti, bunlar nugtrcrltn ortaya grktfrnrn resrnidir giinkij. tsoylesi anlarda, tonul, ozi.in btitiinsellifinin farkura vurlr. Br-r, bi sarsrntryla ortaya gftar hep, Eiinkti bu farkrndahk dinginlifi bozar. Ben, buna olmek tizere olan varlrlrn bLitr-inselli[i diyorum. O da guldan geliyor; oltirn ernlnrla, gergek Eiftin dteki iiyesi, yail nagrral ttimi,iyle irslerlik kazartrr; boylece baldrrlanrnrzdzr ve uyluklzrnmrzda, srrtrmrz, omLlzlitrrrrirz ve boyunurnuzda toplanan farkurdahk, anrlar ve algrlar

L.

140

ERK OYKULERI

TONALIN CUNU

l4l

geni$lemeye ve ayngmaya baElar. Kopan bi gerdanhfrn taneleri gibi, yagam gtictiniin birleqtiricilifinden yoksun olarak yerle-

re dilfrlrr." Bana baktr. Gozleri dingindi. Kendirni raihat, biraz da aptallaqmrq hissettim. "Ozimiziin biittinsellifi Eok EapaEul bi iqtir," dedi. "Yiiqir mrn yiikledi[i en zorlu iqlerin i"istesinden gehnek igin bile bLrnun gok ktigtik bi pargasr yeterlidir. Kaldr ki, oliirken oziirntiztin ttim btitiinsellifiyle oliirtiz. Bi bi"iyiici-i, 'Oziirnrizlin bliti"insellifi iginde oltiyorsark e[er, neden br-r bi-itiinliikle birlikte yagamayahm'?' sorllsllnu sorar. " Baqtyla yoldan gegen insernlarn irnlecli. "Ttimtiyle tonal, hepsi," dedi. "Aralanndan bikaElnl aylrilyrffi, tonalm bunlara bi defer biEsin, boyece kendisine de cle[er biEmiq olsun." Dikkatini kiliseden grkan iki yaqh kadrnar yoneltti. Bir an kireEtaqrndan basamiklann baqrnda durdular, ardrnclan, gayet sakrrumh, her basamerktzr dinlenerek, a;a[r inmeye baqladrlar. "$u iki kadrnr gok dikkatli izle," dedi. "Antzr onlarr kiqiler ya da bizimle ortak ;eylere sahip olan yi-izler gibi gorme; onlart tonallal' olzrrak gdr." iki kacLn basamaklann clibir-re ulaqtrlar. Yercleki kaba gakrllar sanki misketrnig de, onlar da l-rer an dengelerini yitirebiliL-

"Anacrfrm daha geEen giin aynr yerde kaburga kemifini klrdl," diyerek kadrnlara yardrrn etmeye koqtu. Onlann iEten teqekki-irlerini kabul etti, e$er bir giin dengeIerini yitirip de yere dtigerlerse, cankurtaran gelinceye kadar dligtiikleri yerden krmrldamamalannr o[iitledi. Sesinde igten, inancirrrcr bir titrem vardr. Kadrnlar rstavroz Erkardrlar. Don Juan yeniden yerine oturdu. Gozleri parhyordu. Yava$ga konuqtu.

"Bu kadrnlar o kadar yagh de[il, bedenleri de o denli zayf defil arna gene de yrpranmrqlar. Her qeyleri-giysileri, kokularr, lavrrlu11-ftnsystli. Neden boyle sence'?" "Belki de boyle do$muqlardlr," dedim. "Kirnse boyle do[maz. Biz, kendtmtzi bu duruma sokarrz. Br-r kldrnlurrn toncrlt henr zayrf hem de ezik. "Bugi-in, tonultn gi"inii olacak demiqtim; bu, yalnlzca onunIa ilgilerrrnek istiyorlrm demek.Taknn elbisemi belirli bi nedenle giyclirn de, demiEtirn. Bununla, bi savaEglnln, tonalma Eok ozel bigirnde davrandrfrnr gostennek isteclim. ?rkrmrmln lsrnarlarna oldu[unu belirtmiq, bugiin onlann ijstiime kusursuzca oturdufiund soylemiqtim. Sana gostermek istedi$irn qey kibrim defil; savagEt ruhumu, sava$El tonalrmt gostermek istiyorllr-t'I.

lermig gibi ilerliyorlardr. Kol kola, birbirilerinin beder-rlerini kendi afrrhklanyla destekleyerek ytiri-icli"iler. "$unlara berk!" dedi don Ju:ur, alEak bir sesle. Bu kadrnlar, insanrn araylp bulaca$r en sefil tonulorne[idir. Kadrnlarrn ince kemikli ama qiqman olduklannr aynmsadrm. Ellili yaglannrn baqlzrnnda olmahydrlar. Ytizlerinde acr dolu bir ifade verrdr, sanki kilisenin basamaklannr inmek onlann gticiinti aqan bir qeymiq gibi. Ontimiizdeydiler, bir an duraksar gibi oldular, sonra clurdular. Qakil yola ulaqmalanna bir basamak kalmr;tr. Don Juem ani bir devinimle ayafia kalkrp, "Ammiirl basama[a dikkat sayln bayanlar!" diye bafrrdr.
Kadrnlar onun bu ani Erkrgurdan 6ti"ir[i kafalan kanrsrnrqgaslna ona baktrlar.

"O iki kadrn, bugtinkii tlk tonal gortiniimiini.i verdiler sana. Tonctlmu drl<kat etmezsen, yzrgam o kadrnlara davrandrfr kadar aclmaslz olabilir sana da. Bense kendimi bunun karqrsrna koyuyorurr. Bunu gerektili gibi anlarsan, bu noktayr vurgulamanut da bi gerefi kerlmaz." Birden bir kuqku duygusuna kaprlarak neyi anlamam gerektifini agrkga belirtmesini istedim ondan. Umarsrzca bir dile getiriq olmahydr bu. Kahkahayla giildti. "$u pembe gomlekli, yeqil pantalonlu gence bak," diye fisrldadr don Juan, hemen ontirniizde duran zayrf , oldukga esmer, keskin gizgilere sahip genE ardamr gostererek. Yoluna mt gitsin yoksa kiliseye mi girsin, bilmezmiq gibiydi. Elini iki kez kilise yoniine kaldrrdr, kendisiyle konuquyormu$Easlna, oraya clofru ytirlimeye hazrrlandr. Sonra yiiztinde boq bir ifadeyle bana

dofru baktr.

t42

ERK OYKULERi

TONALIN GUNU

143

"$r"r giyiniq birlimine bak!" clecli clon Juun, frsrltryla. "$u ayakkabrlara bak." Gencin giysileri hem eprirni;ti hern cle buruqirk. Ayakkabrleurysa pzlram parEaycL.

Nedenini bel irleyerneclifim bir srkrntrya di-igmiiqti,irn. Don


Juan gi,ildti.
"Aclaurrt-t iEiui gr)rz|iitt," cledi. "Giirn'tavcli btt. G6rme boyleclir iqte. Qrkarsat'nalar kesindir-insirn buuun nitstl oldu[unu lrnlanraz.

"Belki ki Eok yoksul," cleclir-n. "Btitiin soyieyece[in bu l]tll'?" cliye sorclLr. GenE aclatntn krhksrzlrlrnr aErklayabilecek bir clizi neclen srraladrrn; saflrksrzlrk, talihsizlik, cLrs gctri"inriqtine rinenr vel'lrleffte, tirsengeglik ya cla cezaevinden yeni grkrrir; olntu clururnu.

"Adarnrn lottultrtrn Earprldrfurr bilirsin, ama buuu nastl bildigini bilemezsin." Berrirn cle, bir biEinrcle aynt cluyguyu paylaqtrfrrnr itiraf etrneliyclim.

Don Juan anlanrstz varsaylmlarda bulunuraktit olclLi[LllltLt. adamrn yenilmez gliEleriu tr,rtsafr olclu[r,rr-ru soyleyerek bir rseyleri hakh Erkannakla ilgilenrnecli[irri soylecli. "Belki de kendini serseri gibi gostennck isteyen bir sul'hoqtur," dedim, qaka yollu. Geng adam dafrnrk bir yliri,iylirsle sokuk boyLrnca ilcrlccli. "Serseri gibi goiinureye Ealrlniryor o: scrserinili teki zaten," dedi clon Juan. "Bak fultil, ne kadal zitytt. Bacaklurr, lioilart incecik. Zorlukla yLirliyor. Kin'rse, oykrinnrez biiyle bi 96riini-iEe. Yoh-rnda gitmeyen bi ,seyler vilr oncla, alna bu yilrjlrnl ko;r-rllanyla ilgili defil aslrnda. Bu adanrr tonulolzrrak gdnricn konusunda rsrar ecliyorum. " "Bir insanr tonul olarak gornrek ne iqe yaLar"/" "Ahlak aErsuidan yargllanrayr kesrneye ya cla rtizgiirrn insaflna kalmrq bi yaprak gibi gori"inmesi neclerriyle onu al'l'etrleye ynrar. Barska deyi;le, bi insartr, umutsuz ya cla urnarsrz cliye
dliqi-inrneden goreb

ilrleye

yarat'.

"Nedert soz ettifimi qok iyi biliyorslut. Bi insanr yargrlamaclan ya da aff'etrneden cle cleferlendirebilirsin." Istem drqr bir Etkarsarttaycil br,r. ir,ieclenini bilnreclen soylcnrirstirtr. Bir an, bu sozleri arkarnclu ciulan bilisinin clile getiLcli[i hissine bile kaprhnrEttm. Sott grkr.rrsunturrn cla vitrsayunlurrmdan biri oldLrfunu agrklantaya koyucluur. "Yok, bu set-er oyle clefi1," dedi dcln JLran. "'Sesinin titreminde, daha cince duyrnarchgrrn bi kesinlik varcL. I(alch ki. 'belki cle sarho;un tekiclir'bile denreclilr."

.'Qot iqiyor," cledirn.

"Haklrstrt," dedi don Jttan. "Gettq olmast gerEektert onemli de[il. O cla, en rz o iki kadrn kadar yrpraltmlq. GenElik torta/lr yrpratmaslnil kargr gekilebilecek bir set clefil. "O aclanirn bu konurna gehnesine yol agabilecek bi dolu rreclen saydrnr. Bana gore yalntzca bi neclen vur, o tla tonulr. iqiyor cliye lortult zityrt diirsrntirs cle[il, aksine, tonult ztrytf olclufu igin iqiyor. Bu zayrflrk onLl neyse o oltnaya itiyor. Atttit, bu hepinrizin baqrna gelir, $u ya da bu biEimde." "Brrnit necleu tonulttltr, clerken, aclatntn clavrautEtt-tt da clolrLrlarnrrs olrnuyor mLrslrn, itynl itndet'/" "Siura, daha dnce hiq dr-ryrnadrf;rn ciusten bi aErklama yapryorllnr. Bu clopntlama ya da rnahk0rn etme de[il. Bu genq aclarrrrn tonulr ztrytf ve ezik. Ne var, tiirtintin tek orne[i de de[il, Hernen ltepin-tiz, tiE arsalr bers yr-rkan aynl kef-edeyiz." O srlacla, oldukEa yaprlr bir adarn oni-irntizden geEip kiliseye yonelcli. Koyu gri bir taktm elbise giyrnirsti, elincle bir evrak gantasr varcl. Yakasmrn cliifrnesi iIiklennlelnif, boyunbaEt yonu kaynlrqtr. HiE clunnadan terliyorcil-r. Terlerneyi iyice belirgin krlau aErk bir tene sahipti. "lzle onu!" diye buyurdu clon Juan. Aclaur kiiqi,ik fukat srkt acltmlarla yi"iriiyordu. Ytirtirken yalpalanryorciu. Kiliseye girmedi; gevresinclen dolanrp gozden yitti. "lnsur-rrn beclenine br"r c]enli koti-i bakmasttrur hiEbi gerefi yok," cJecli clon JuAn, kiiEi-irnseyen bir tavtrlit. "Amit, iqin act veren tarafr da $-Lr ki hepimiz gok iyi biliriz tonulrn'uzl zaytflatmarrrr-r yollannr. lrste br-rrra dtirski.inli-ik gosterntek diyorum, ben." Elini clelierimin iistiine koyup yazntayl slirdiirmerni engel-

I-

ERK OYKULERi ledi. Not almayr siirdtirdi"ikEe yofunlaqmacla yetersiz kalchlrmr soyledi. Dinginleqmerni, iEsel soyleqirni kesrnemi, izlemiE oldufir-rm kiginin iginde yitip gitrnerni onercli. "IEinde yitip gitme" ile ne dernek istecligini sorclum. Bunu parrtolanlan,
ba asrhydr.

TONALIN CUNU

t45

kirli, onti aErk sandallan uzun kollu beyaz gomlekleri, eski hasr qapkalan vardr. Hepsinin de srtrnda birer tor-

bir yolu olmadrfiul, beclenin, barika becjenleri izleme konumuna gegti$inde duyumsacLfr ya da yaptrfir bir qey oldu[unu belirtti. Ardrnclan, geEmiEte, bu si-irece "gorne" iiclnr vermig oldu[unu; bunun iEeride gergek bir sesizlikten, clqaagrklamanrn

nda da cizden gelen bir geyin uzantrsrnclan oluqtulunu, ve obtir bedenle ya da bilinElilik alanrndaki herhangi bir qeyle br-rluqup onun iginde yitip gitti$ini soyleyerek konr-ryzr aErkhk gerircli. Bu a;amacla yeniden defierirne donmeyi isteclim, ama beni durdurup cintimtizdeki kalabah[ur kirni insanlanr]l aylnnayir
baqladr.

Don Juan ayafa kalkrp yanlanna gitti. Onlarla konuqtu. $aqrnnrg gibiydiler; Eevresini ahverdiler. ona gi.iliimsediler. Benimle ilgili bir.qeyler soyliiyor olmahydr; iiEti cle doni.ip ba-' na gliltimsediler. UE dort metre kadar uzafrmdaydrlar; dikkatli dinlerneme karqrn ne konuqtuklannr iqitemedim. Don Juan cebinden para grkarrp ellerine tutuqturdu. Bundan ho..slanrnrq gibiydiler. Ayaklannr devincliriyorlardr. Qok hoqlanmr;trm onlardan. Qocuk gibiydiler. Hepsinin de clir;leri kt-igtik, yi-iz hatlan yllmugaktr. Goriiniiqe gclre en yaqhsrnrn firvorileri vardr. Gozlerinde de yorglur am.a dostga baku;lar. $apkasrnr grkanp slranln yarkrnrna geldi. Oburleri de onu izledr. uEii de aynr amcla beni selamladr. Don Juzrn onlara btaz para vermemi soyledi. Bana tegekkiir ettiler, sonrzr incelik gerefi gegen sessiz bir sr-iresinin ardrnclan allaharsmarladrk deyip yarulnrzclan aynldrlar. Don Juan yeniden yerine oturup onlann kaIabah[a kanrsmalannr iziedi. Don Juan'a onlan anlayamadr[un bir nedenden otiirti pek
sevmiq olclufr"unu soyledirn. "Pek de anlaqrlmaz delil," dedi. "Touullannul dofru oldulunu anlamrq olmzrhsrn. Dofru, ama gtintjmtize uygun clefil.

De[igik cinsiyet ve yaqlarda dtizinelerce kiqiclen oluqan geniq insan yelpazesini irnledi. Bana defiqik cii,irskiinli.ik biEimlerini tanrtrnak igin zayrf tonala sahip insanlan seEti[ini soyledi. Bana gosterdi[i ve tizeritrcle tartrqtrlnnrz kiqilerin ti.irni.ini-i anlrnsayamayacaktrm. Efer not alabilseydim, en azrnclan, onLil-t
bu dtii;ktinliik tanrtrm dtizenlemesinin ilginE taraflannr krsaca belirleyebihniq olacafrm konusurrda yakrnchm. Br:nlan bir claha yinelemek istemezse, yzr cla kenclisi cle unutursil ne olacaktr'?

Gtildti ve Lrnrm s am ayacaful, zir a btr bii y tici,i n i"i n yaq arn r r-r da, yaratma konusuncla sorurnlu olan tek qeyin "nirgllarl" olclu[unu soyledi. Go[e bakarak geg olmaya baqlacLfr'r, o anclan baqlayarak yon defiqtirecefimrzi zttyrf "tonallar" irrirmak yerine "gerEek tonal"rn ortaya grkmasrnr bekleyecefimizi soylecli. Ashncla yalmzczt btiyticiilerin "gergek tonal"r oldufunu, srraclan insanlarrn en fazla, "dofru tonzrl";i sahip olabileceklerini eklecli. Birkag dakika stiren bir bekleyiqin ardurclan kalEasrnr rokatlayrp krkrrdamaya baqladr. "$u gelene bak," dedi, Eenesinin bir devinimiyle sokagr imleyerek. "Sanki rsmarlama yapmrqlar." ug Krzrlderili adamrn yaklaqtrfrnr gordtirn. Yi.inli-i, krsir, kahverengi pangolan, baldrrlzrrrnrn ofiersrna kaclar inen beyuz

"Qocuklar gibi olduklannr hissetmiqsindir. Oyleler. Zor olan da bu iqte. onlan senden daha iyi anlarnn ben, bu neclenle ktigrik bi tiziintii hissetmekten ahkoyamadrm kendimi. Krzrlderililer kopekler gibidir; hiEbi qeyleri yoktur. Arna bu cla onlann yazgrsr gerefi. Uziihnemeliyim. Benim iizi-inttim de bana gore bi diiqki-inli"ik iqte." "Nereli bunlar don Juan'/" "Sierralar'dem geliyorlar. Buraya, krsmetlerinin pegine cli.iqmeye gelmiqler. Tijccar olmak istiyorlar. Kardeq bunlar. onlara benirn de sierualau'dan geldi$imi, tiiccar oldufumu, senin de benim ortafrm oldr"rfunu soyledim. Bi anclagtr onlara verdifirntz para. Bi savaqgr boyle anmahklar dalrtmahdrr, hep. Hig kuqkusuz o paraya gereksinimleri vardr ama' anmahklar gereksinme nedeniyle dalrtrlmamahdrr. Histir, burda aradrfr-

146

ERK OYKULERI

TONALIN

GUNTJ

141

mrz. $ahsen ben gok cluygulancltnr.

"Krzr lderililer yen ik dti qntti l l ercl ir, gtini.i nr ti zcle.

Di-i

rs

li

ql

eri

t'irttizde yer alan gozlenmeyen gozlemci kavrarnrnr getirclinr. Don Juan'a, bireyin aqkrn benlik yoluyla kendini bir oz olarak kcncli bilinglilifi iEinde yargrlarna, gerEe[i agr[a Erkarma yetisi olan tek ,,sey olclulunr-r aErkladrrn. Don Juan higbir tela; belirtisi gostermedi. Giildii. "Gerqefi aqrga Erkarnra," dedi, bana oyki"inerek. "ktnul
bu, tottul!" cleneyinrincle

ispanyollatrtn, geliq iyle baqlacL, bu gi.in de torLtnIal I l1lll egemelllifi altrnda her Eeylerini yitircliler. Krzrlclerililerin totrallarurr bile yitirdiklerini soylernek abartr oltnaz berlce." ooBllnu mecazen rni sclylernektesin, clott Jtlttn'/" "Hayrr. Bi olgu bu. Tonul Eok Eabuk yaralautr. Kdti-i bakrmr kaldrrilmaz. Beyaz adnm, ayalrrtr btr topraklara bitstt[rnclarl bu yana, hem Krzrlderili tonultnt,ltetu cle lter Ktztlclerilinin krqisel tonultnt belirli bi clizge iEincle yok etmeyi becercli. iusau,
zervnllt, stradan Krzrlclerili aErsrndau, beyaz adatnttr egetrtetrlifinin cehenneme doniiqtiigi,ini-i kolayhkla gorebilir. Kitcleritr cilvesine bak ki, bi barska tiir Krzrlderili iEin biiyi"ik bi rnutltr-

algrlayabilecefini ya cla sezgileyebilecefini, Ei-inkli bunun,

Iuktu." "Kimden soz ediyorsttn'/ Har-rgi tlir Klzrlderiliynril btt'/" "Biiyiicti. Fetih, btiyi,ici-i iEin yagam boytt siiren bi rtleyclittl okumaya doniiqtii. Yalntzca btiyi-iciiter yok ediletnerneyi barsarabildi. Bununla da kahnayrp, t'ethi kenclilerine uyarlallrityt, kendi yararlartna kullantltayl bildiler." "Don Juitn, bu nastl mtirt-rktir-r olabilcli'/" cliye sorclrrnl. ispanyollar' rn, erltrna bakrlntacLk taq parEasl bi le br raktnitcltk litt't
kanrsrndaydun. "Kendi tonuIIcu'tl?l? sluln iginde buktltnacLk taq btritktrtitchlar diyelirn, istersett. Ne var, Krzrlclerilinin ylt;attlttrcla, beyaz aclamtn anlayamadr[r qeyler vardt; bu leyleritr ttyrrchtrit bile vltnlarnadr. Btiyi.ictileri, belki krsr-netleri, belki de bilgileri ktrrtar'clr.

"tsi qeyler anlatryorsLll-t," decli. "Alr-til, hiEbi qey soylentiyorsLur. Nugttul, ncr cleneyirndir, ne sezgiclir ne de bilinglilik. BLr
telirtrler, ya
ri rrclck

ki;inin geEip giden bitinq akrqrnda ya da alar-r Gorgi-il Benlik clenebilecefini, Aqkrn Benlik'in bu akrqrn rite yanrncla bulundufr-rnu savundum. "Orclan bakryorclur, her halcle," cledi, alay eclercesine. "Dolr'Lr ! KeLrcline birkilr," declirn.
Bur.ur olsa olsa,

yer

O ziunrrnlu tonulr, ve her bi Krzrlderilinin tonult yok eclildikten sonra bliylici.iler kendilerini, el cleltnerni; kalarr tek ;eye, nugltLLla tutunmuq btrldular. Baqka deyi;le, lonullrtrt, ttugttverici koqtrllan olttiltullurrna srfrndr. Yenihniq bi halkrn ^zLrp dan da gergekle;emezdi bu. Gtini,itliiz[in bilgi aclatnlan o glittkii koqullann i.iriintidtir, iginde tek baqlarrticla kalrnrq oltlaltrt't nedeniyle de nugrtull gok iyi tanrrliu. Beyaz aclatrl o alancla hig at oynutmamlqtlr. Aslrnda varltfrtrt bile bilnlez." Bu noktada bir tartrqmit yapma gere[i cluyclttrn. Avrtrpa clliqilnce clizgesinde, onlln "nagtlul" dedi[i Eeyirl tantndrftnr igtcrtlikle unlattlm. Aqkrn Benlik yit da, tlirn cliiqiittce, algt ve hislci

cla soyleyecefin barska ne viu's zt, tonuladasrnur tizei nesnelercli r. Ote yauclan, nu g t ru ! yalurzca etkiclir. Tonu l, clolr-rrrilit baqlar, ollirnle son bulur, iunar nuguulhiE bitnrez. Nctgttul, erkin oldu[u yerclir, derni$tim; ondan yalnrzcar bu biEimcle scrz eclebiliriz. l,,lugtrul, etkisel nedenlerinden otiirti, belki de cn iyi biq:inrclc erk yoluyla anlarsrlabilir. Omefin bu sabah kenclini aptal gibi hissettin, ve konuqarnadrfrn srradzr, ashnda seni yLrnlu,siltIyorclurn ben; rrrrg nuI mt seninle Lrfra;ryordll." . "Peki, bu nasrl rniirnkt"in oluyor, clon Juan'/" "itr,trttrtityacakstt-t anra, kirnse bilrnez bunun nasrl olclu[urru" Bana, senin parEalanrnamr; clikkatin gerekiyordu, sonra dar rtugtrulrni serrinle utraqrnaya baqlacL, ttim bildifim bu. o kadannr biliyorunr, zira etkisini gort-iyorlun, arna iEleyig zamazingosu rrasrlchr, bilernem." Bir sLile konuqnradr. Yeniclen ayul konuya donrnek isteclirn. SorLl sonnayr clenedim, sLrsturclu beni. "Xlugttul, yaratrnak igin varcLr, cliyebilirsin," dedi sonunda, ve iEirrre i;leyen bir bakr;la baktr. "l',laguul. yaratabilen biricik pargamrz, bizirr-t." sessizce bana baktr. Beni, agrklarnalarnnda daha ilerilere gitmesini arzr-rlacirfrrn bir alana dofru gekrnekte oldufunu his-

settim. "Tollill"rrr higbir lsey yaratnr:rcrfirnr, yalnrzca tanrklrk

148

ERK

ovrcUleni

TONALIN GUNU gdzlerinri silip yeuiden odakladr[unda, don Juan'r gortiyorne zaman kalktrfrmr

ederek deferlendirdifiini soylerniqti. Gorkernli yaprlar ve rrtakineler yapryordnk, bu olguyu nastl gergeklerstirebildifimiz konusunda iiErklama isteclirn. "Ynrarttcrhk bu defi1," decli. "Blt yalt)rzcLr kalrplancllnr]it. Ellerirnizle her qeyi kahba dokebiliriz, ister ki;isel biEimcle olsun, isterse de baqka tonullurlrl Llyllln iEincle. Br tonul gn-rbu her qeye bigim verir; nastl derniqtin, gorkemli yaprlara bile." "Peki, br-r yarattcrhk nedir o halcie clolt Juan'/" Gozlerini qaqr bakar duruma getirerek bana baktr. Sessizce

c1unr. Srranrn r"istlinde oturmuqtu, bense

krkrrdadl, sa[ elini bitqtntn t-izerine kaldtrartik, keskiu bir devinimle bir kapr tokmafrnr dondi-iri,irmli;qesine bilefirri gevirdi. "Yarzrttctltk btt, iqte," diyerek Avtlclllttl qukr-rrl aqtrrdrfr eli-

ni gozlerirnin diizeyine indirdi. "Gozlerimi elinin tizerinde oclaklayabihnek iEin gok tlzLlll bir siire gegrnesi gerekti. Saycliun bir zantr tr.irn beclerrirrli kaplayrp beni sabit bir konuma getirdifini, bakrqrmr eiine yoneltebilmek iEin br-rnr-r koparmam gerekti[ini hissettirtt. Ytiziimden ter boqatrtucaya dek qabalaclrrn. Sotitttrcla bir' patlama duydum ya da hissettim-ellerin-rle kafarll ozgi"irce clevinebildi. Sa[ avucundit, o al]Li dek gorcltiftirn kentirgerllerill erl ilginci duruyordu. Qrrpr kuyruklu bir sincaba bertziyorcltr. Ne var, kuyru[u daha Eok bir oklu kiqpinin kuyrttfunu aticltrtyordu. Sert dikenleri vatrdt. "Dokun!" dedi dou Juiur, sesi yutnu;actktt. Elimde olmadan, bu buyLlrLlya uydum ve palmitklat'ttlrt heryvanrn yurnuqak strttnda gezclirdim. Don Juan, elini gozlerime daha da yaklaqtrrdr, birclen beni sinirsel kasrhnalara sokatt bir qeyin veultftnt duyumsadtm. Sincabrn gozllikleri ve kocaman diqleri vardt. "Japon'zt benziyor," cleyip, sitrirden kahkahalar attnaya
baqladrm.

anmsarniunzrmir karErn ayakta, ontinde duruyordum. Sinirliligiu-r bir an iEin clayanrhnazbrc hal aldr. Don Juan clingince ayafa kalkrp, beni yerime oturttu, Eenerni sol kolunun pazrsl ile onkolu arasrnda srkr;trrdr, sonra sa[ elinin parrnak bolr-rrnlarryla tarn kafamrn tepesine vurdu. Bu, bende elektrik akrrnrrrrr-r sarsrntrsr gibi bir etki yarattr. Bir anda dinginle;mi$tirn. Sorrnak istedifim gok qey vardr. Ama sozctiklerim, tijm bu cli.i ; rincelerin aras rndan grkacak bir yol bularnr yorl ardr. B irden, ses tellerirnin clenetirnini yitirmiq oldufumun eryrrdrna vardrm. Ne var, konnqmaya Eabalarnaktern vazgeEip slranln arkah[rna clayunclrn. Don Junn, gLiElii bir" sesle kendime gekidiizen verrnerri, ve dtirski-inliik gostermekten sakrnrralnl soyledi. Biraz sersernlenri;tim. Egemen bir sesle notlanmr yazmaml buyurdu, i;lranln altrna dtiqen defterirnle kalemin-ri ahp bzrna verdi. Bir qey soylernek iEin a;rn Eaba sarf'etrniqtim ki bir zann yeniden her yunrmr kaplamakta oldu[unu agrkEa hissettim. Dorr JLran gt-iledr-rr"sLur, ben de zar yerriden patlayrncaya dek r-rf--

layrp pr-rflayarak hornr-rrdanrp durdum. Hernen yLrzr yLrzrnaya baglaclrrn. Don Juan, bana yazdrcr-

Kemirgen, dott Juan'ttt avuclutLllt iEinde bliyi.irneye baqladr. Gozlerimdeki yaqlar hentiz kurutnamtqken, kernirgerl clylesine btiyiidti ki gozden kayboldu. Tiun anlamryla gori,intr-i gerEevemin drqrna grkrnrqtr. Dal-ra ben attrfrm kahkahautn sonllna gelmeden, her qey olup bitrniEti. Yeniclen baktrlunda, ya da

"Bi sirvafgrnut eclirrrlerinden biri de higbi qeyin, kendisini etki altrrra alrlasrr-rtr rzin vennemektir," decli. "Boylece, qeytanrn kendisini gclrse, bunu baqkalanna kesinlikle soylemez. Sava$qlnllt clenetirni kusursuz olmahdrr. " Vrzmayr bitirnterni bekledi, ardrndan giilerek sordn, "Yztzdtn rnr bunlarrn hepsini'/" Bir lokantaya giclip yemek yememizi onerdirn. AEhktan oli.iyordurn. "GerEek tonal" ortaya Erkmcaya dek beklememiz gerektifini soyledi. Ciddi bir sesle, efier "gergek tonal" aynr gtin ortaya grkmazsa, gorliniinceye dek o srrada oturup beklemenriz gerekecegini soyledi. " G c rg'c k tunu I neclir'J" cliye sordum. "?rm anlamryla dofru, dengeli ve Llyuntlubi tottul. Bugiin bi tarre bulnrahsl-t, yir da barska deyiqle, erkinin bize bi tane ge-

rrir.; gibi tane tane konuEtu.

r50

ERK OYKULL,RI

TONALIN GUNU

r5t

tirmesi gerekir." "Iyi de, obi"ir totrullurul arasrnclan nasrl ayrrabilirirn, bLrnu'/" "Kafnnr takma btrna. Ben sana gosteririrn." "Neye benzer bu, don Juan'/" "soylemesi zor, Biraz cla sana ba$r. Bu serrin giisteriu, kLrrallarrnr cla sen koyacnksrr-r." "Nelsll'/" "Bilernern. Senin erkin, rru,qttuItn beccl'ecek bLrntr. "Kitbitcit altrnr Eizrnek gcrekirsc, her torrulrn iki yarrr vurdrr. Biri drq tarafitr; adanrn i"istli, yLi-zeyi. Br.r, eylenrcle br-rlullnaya yonelik sert ve pi,irlizlli yanc|r. Oteki krsrnr ise karar ve yargtlamadrr, ya da iq tonul. Daha ynntuqak, claha cluyarh vc clahir
karrnaqrk.

lnsanr qeken bir yanr varcl. Ug Krzrlderiliyi sevcli[irn kaclar


scvclinr onlr da. Geri cionlip yerirne oturclurn. "SavaqEt tnt o'/" diye sordum.

"Pek cle[il," dedi clon Juan, Erkin, bi sava;gr getirebilecek kerte keskinleqrnecli claha. Ama gok dofru bt tonulr vardr. Gerqek tortulrr cldni"iqebilecek br tonul. SavaEErlar da br-r soyclan ge-

lir. i;tc." Anlattrklan ilgimi Eekmirsti. Kadrnlar da savaqgr olabilirler nri ciiye sorclum. Sorum onn afallatmrq eibi baktr. "E,lbet olabilirler," clecli, "hattu bilgi yolunda erkeklerclen claha da clonanunhdrrlar. Arna, erkekler bi parEa daha esnektir,
ta

"Gcrg'ck ktnul, her


iEirrde oldufr-r tonu ltlu'."

iki cli-izeyin yetkin bi

uyurn ve clenge

orrlara oranla. Gene cle, sonuE olarak kacLnlar biraz claha avanjlrcirr, clerserl yanhr; ohnilz. " Kacirnlann, onlrn biIgisi baflamrnclaki yerlerini hig konu,;-

Don Juzur konuqmayr brraktr. Hava olclukEa kalanrirqtr, not eilrrken zorlanryorclum. Gerinrnerni ve clinginlelnrenri istecli. Yorucu arna bi o kadar da yararh bir gtin gegirdiginrizi, "gerEek tonal"rn ortAya qrkaca[rndan ernirr oldulunu soylecli. Dlizinelerle insan geEti ontiuri"izden. On on bers clakika boyunca dingin bir sessizlik iEinde oturduk. Sonra, clon Juau birden aya[a firlacl.
canlr-ra, bagarclrn! Kirn geliyor, bak. Brl<rz!" Ba;ryla, parkr geEip, slrArnlzir clofru yakla;rnakta olitn genQ bir kadurr imlec'li. Don Juan, geltE kacLltrn "gerEek tonal" olcil-rfunu, Eayet yanrmrzda cluraklayrp ikirtrizclen biriyle konubsllrsa bunun olafani"isti"i bir yora olacafrnr, ve lte isterse yilpnrirrrrz gerekecefini soyledi.

rnarntf ohnamrzrn kafamr karrqtrrdrirnr soyledirn. "Sen bi erkeksin. Senirrle konr,rqurken eril cins sozctikleri
kullanryorLun, hepsi bLr. Gerisi aiynr." ona daha gok som sonlak istedirl, anrir elinin bir clevininriyle ltonuyr,r kapattrfrrlr irnledi. Yr-rkanya dofru baktr. Gokyij-

"V,y

Geng kadtnrn hatlanur aErklrkIa ayrrnrsayarnryorclunr, hul-

buki yeterince rqrk varcl, heni-iz. Bir metre kadal yakrnru-rrzu clek geldi ama bize bakrnadan gegip gitti. Don Juan, lrsritrylu,
kalkrp onunla konuqmumr buyurdu. Arkastndan koqup ycin sonna bahanesiyle konuqnraya ba;Iadnn. Ona Eok yakrndun. Genqti, yirnii dort, yirrrii beq ya;lannda olmahycl. Orta boylu, Eok qekici, ve iyi giyirnliydi. Cdzleri parlak ve banEqrl bakryorclu. Konuqurken bana gi"ili"imseili.

zli rterecleyse kapkaraycl. Buh-rt ki-in-releri de Eok karanhk goriintiyollarcl. Gene cle br,rhltlann hafifle portakal rengine Ealdrfr yerler de yok defilcti. "Gtinbatrrnr senin en iyi zarnanrndrr," dedi. "Btr genE kaclrnrn tarn bu zauranda ortaya grkmasr bi yoraclrr. O srraclLr torutltlun scrz ediyorcluk. Dernek k, tonultrtlu ilglli bi yora bu." "Yonrnrn aErklalnasr neclir, don Juan'/" "Di-izenlernelerini tamarnlarnan iEin pek az zar-r-lAnln kaldrlrclr. Kurclu[un cltizenlemelerin tutarh olmasr gerekiyor, Etinkii yeriilelerini yapacak zrrrilan yok. Diizenlemeler ya qimcliden irslerneye baqlar ya da bunlar di-izenlerne mtizenleme clefilclir. "Evine dondiigtinde trirn savunrna hatlerrrnr denetlemeni oneririm. Berkitilmiqler nri, iyice bak. ihtiyarcrn olacak." "Bana ne olacnk, clon Juan'/" "Yrllar rince, erkin persine diirsti"in. Acele etmeden, sinirlenrneclen ti,irn kalbinle ofrenmek iEin ne gerekiyorsa yerine getirdin. $irndi giini,in batrmrna, kryrsrna geldin errtrk."

t52

ERK OyrcUIBni

"Ne demek, bu?" "GerEek tonal igin, tonal adasr tistiindeki her qey bi meydan okumadrr. Baqka deyiqle, bu diinyadaki her qey savaqgr iEin bi meydan okumadrr. En btiytik meydan okumersr, erkin peqine diiqmesidir, tabii. Ama erk, nugualdan gelir, bi savaqErnrn cla, kendini g{intin bitiminde bulmasr demek, nugualm saati, sava;gmm erk saati yaklagryor demektir." "Ti.im bunlarm anlzrmrnr heni.iz kavrayabilmiq defilinr, don Juan. Yakrnda ciltiyor muyurn, yerni'/" "E[er yeterince salaksan," dedi krsa kesercesine. "Dilha yumuqak terimlerle soylersek, donuna doldurmaytrhazrc ol. Erkin peqine dtigtiiydiin. Bu istekte geri donti; olmaz. Yazgtna kavuqtun, demiyorum. Qtinkii yLrzgl mazgt yok. Soylenebilecek tek gey var, erkine kavuqmak tizeresin. Yora Eok agrktr. Sagmahkla gegirilemeyecek kerte az zLtrantn kalmtrs bulunuyor. Qok ince bi nokta bu. $unu diyebilirim ki en iyi yanrmlz her zaman kogeye srkrqtrfrmrzda, krhg kafzrmtzut tistiindeyken ortaya grkar. Baqka tiirlii de olsun istemezditn ben,
qahsen."

Tonah Ktigtiltmek

Qarqamba sabahr, saat dokuz krrkbeq civarrnda otelden grkttm.

Don Juan'la kararlaqtrrdrfrmrz buluqma yerine ulaqmak igin on beq dakikam vardr; yava$ yiirtidiim. Be$ ya da altr blok uzakta Paseo de la Retorma'run kciqelerinden birinde bir havayolu btirosunu buluqma noktast olarak seEmir;ti. Bir dostumla birlikte yaptrfrm kahvaltrmr yeni bitirmi$tim. Benimle birlikte ytirtimek istedi, ama ben bir krzla buluqacafrmr cine siirdtim. Bilerek, btironun bulundulu yerin ters yo-

154

ERK OYKUIen.i

TONALI KUQUL'l'MEK
ne huzrrltksrz yitkitlantrqtr

t5-5

niinde yliriidtirn. Kendisini clon Juan'la konuqturrnLutrr srirekli isteyip duraur bu dostumLur, orrunla buluqaca$rrlr iurlayrp bcni izleyebilecefinden kuqkr-r l anurr;trm. Arkama cloncli"ifiirncle ou u gonnekten korkuyordum. Don Juan'rn, yolun karqr taraflnclaki bir gazete tezgihrnrrr oniinde dr,rrdu[unu gordlinr. Kar;rya geEnreye bu;laciurl, anli,r geniq bulvart tehlikesizce geEebilmek arriacryla orta kalcllnutcla durup bekledim. Baqurir arnaEslzca Eevirdilimcle, clostuniun ardrrndaki koi;ede dr-rrclufu nu gorcLi rr. Kencli n i clenet lenrekten yoksun olcft-rfunu soylernek istenni;Eesine elini salIayrp r-rtanarak giilclli. Beni yakalarnilsura olanak tannnaclan yolun karrsrsrna frrladun. Don Juan, ba;una gelenleri anlarnrrs gibiydi. Ona yakla,.strfirmda, offrzumlln tizerinden, belli etrrreclen bakanik, "Geliyor," dedi. "Alt sokafa geEsek iyi olur." Bizirn dr-rrclr-rluntLtz yere gore, Paseo de la Retbnna'yl Eaprazrna kesen sokafr gostercli. Hernen orrrya yorrelclim. O sokaga hig ginnen-riqtirn, arna iki gtin once havayoh-r br-irosuna gitmi;tirn. Kendine ozgi,i konumurru gorrntiqttim. iqyeri, iki sokafrn oluqturdu[u keskin koqede yer alryorclu. iki sokala cla aqrlem birer kaprsr vardr. Bu iki kapulrr arasr i-ig riq bugLrk uretle kadar varch. iki kaprnrn arasrnclaki aErklrk sayesincle bir sokaktan otekine geEilebilirdi. BLr gegirs yolunun bir yunrncla rnasular', ote yanrrrdaysa veznesiyle, nrernurlarryla clairesel bir tezgih yerahyordu. Oraya gittifint gtin bi"iroda irrsan kaynryorclu. Acele ettirn, hatta koqrnak istedint anrir, clon Juan yavals ytirtiyorclu. igyerinin gapraz sokaktaki kaprsrna varclfrrnrzcla, arkama bakrnaya gerek kalmadan, clostuniun bulvalr geqrriek iqin korstufunu ve bulundu[uuruz sokala ginnck r-izere olclu[unu biliyorclurn. Bir Eozi-inr un'lilrciislna clon Juun'a baktrm. Ouruzlartnt kaldtrdr. Qok srkrlmrqtrm, cictstuntlllt bulnuna bir yumruk indinnekten barska bir ;ey dtirsi"inerniyordurn. Tuln cr ancla nef'esimi brrakrnrrs ya cla ig geEirmi; olrnahyclnl. Qi,inkti bir sonra hissetti$iur gey, don Juan'rn beni, ker-rdi Eevrerncle cliinerek btironun kaptsttrdan iEeri clalnran-ra yol aEan o inanrlnraz itiqi nedeniyle koyr"rverdi[im hava olclr-r. Bu nrr,ithi; clarbe necleniyle, neredeyse ugarak biiroya girdirn. Don Juan beni oylesi-

ki, bedeniln eu ki-iEi.ik bir direnq bile ollLln br-r devirniuin sarstnttsryla birgdsterelnenriqti; korkurn, i.;,',.,i;ti. Yi"iiLirnii kon-rrna cli-i.,srincesi, kollarttrlt ister istemez onc clolrLl Ltzatlt-larna neclen clltluqtu. Biironun ortastucla sencleleyip clururketr orta Eapta bir bars cionrnesi geEirclin-r. Dengemi

nerecleyse yitimrek lizereydirn, citiqmemek iEin iuautltnaz bff gibi doncltirn; Eabit lrarcanrau gerektliqti. BirkaE kez frnldak ilevinintleritnitr htzt uecleniyle goriinti-irn br"rlanrkla$ml$ gibiycti. irslerine bakan bir ntliqteri kalabah[rnr belirsizce ayrllllsarnr;trrtr. Qok rahatstz olnruqturn. Herkesin, ttim bunlar olurken baua baktrfrnr biliyordurn. Aptal yerine konulmak ise rahittstz-

lrktan cla oteycli. Zihnirnclen bir dizi cltiqi"ince ytldrnrn htzryla akrnrrytr. Ytiz tisti,i cli-iqece[in-rden emindim. Ya cla bir miiqteriye belki cle ihtiyar bir bayana garplp ollll yttralayacaktrn-r. Daha da beteri, karqr taraftaki carn kitpt kapauacitk, ve ben de cam kaptya bindirecektirn. Kafarn boylesine kanqrkken, Pitseo de la Reforma taratrnclaki kaprya r,rlaqtln. AErktr, hemen clt;an ftrladtm. O an tek dtiqi-incerl, sofukkanhhfunr yitirrneden sa[a dontip hiqbir qey olntalnl$qastnll, bulvarclan pazar yerine dolrr-r yiiri-imekti' Don Ju;ur'tn bultu r,rlarsaca[rndau emindim, ve olrt ki, dostum Eapraz sokakta yiirtirleyi stirdtirmekteycli. Gozlerirni aEtrm ya da ciaha ziyade, oulart oniirndeki ttlana oclaklacinn. Neler olclu[r-rntt aulaytncityit dek uzun bir sersetnlik anr yaEacltrn. Olmam gereken yerde, Paseo de la Reforn-ra'c'la clelil, iki kilometre uzafrndaki Lagunilla Ear;rsrndaycLrn.

But-tutr aytrclna varcltftr-n an oylesine olclu.

yofun bir

r;ar;krnhk

gegirclim ki, yapabilclifirn tek qey aptalca gevreme bakrnmik Kenclirni yonlendimek iunacryla qevrelne bakrndrm. Ashncla, Mexico

City'ye ilk geldifim gi"in dor-r Juan'a rastladrfrm yere qok ytkrn olcil-rfr.rmu arnladttn. Betki de aynr noktaych. MacJeni paralartn satrlcLfr sergi iki rnetre kadar uzafrmdaydr. Kendiure gelrnek igin inantltnaz bir Eaba httrcadtm. Bir sitnrl

yaqarnukta oldufr-un Eok belirgincli. Baqka ti"irlli olmast mtimktin clefildi. Qrktrfrm diikkf,na ginnek iEin Eabucak geri don-

ERK OYKULERI

TONALI KUQULTMEK

t57

diim, ikinci el kitap ve dergi satan sergilerden baqka hiEbir qey goremedim. Don Juan saf yanunda dr-rrr-ryordr-r. Yi-izLinde bir gtilticiik vardr. Baqtmn iEinde bir basrnE vardr; genzime gazoz kaqmrq gibi bir his. Bir qey soylemeye gahEtrm. Herhar-rgi bir qey. Urklitiicii bir ofke ylikseliyordr-r iqimden. Gozlerirnden yanaklaruna yaq boqandrfrnr hissettim. Don Juan, denetlenemez korkulilra yenik dti;ti-ifi,irrcle liep yapmr$ oldu[u gibi ayrplamadr bu kez beni. Onun yerine yava$Ea kafamr trprqladr. "Hadi, hadi bakiyim Carlos, hadi ktiEtilr-im," clecli. nr baqna topla, emi." Yi"iziimii ellerinin ararsrnda tuttr-r bir srire. "Konugmaya gabalarrul," dedi. Ytiztimii brrakrp, Eevremizde oh"rp bitenleri gosterdi. "Konuqmak igin defil bu," decli. "Yzrlnrzca izlemek lzle! Her qeyi tzlet" Gergekten aflryordum. A$arnaya karEr verclifiim tepki gok yabansrydt gene de. HiE nedensiz dokiili"iyorclu gozyaqlanm. O an kendimi deli gibi hissetmemin de bir onemi yoktu. Qevreye bekrndrm. Tam sa[rmda krsa kollu, pembe bir gomlekle koyu gri bir pantalon giyrniq, ortzr yaEh bir adarn vardr. Bir Amerikah'yr andrnyordu. Tornbul bir kadrn, belli ki e;i, adamm koluna girmiqti. Adam elinde kimi bozuk pariilan tutnyor, on iiE on dort yar;lanndzr, tezgih sahibinin oflu oldu[unu sandrfrm bir gocuk da adama bakryordu. Qocr-rk adamrn yaptr[r her devinimi izliyordu. Sonunda adam paualan yerine brraktr; Eocuk da bir anda dinginleEti. "Her qeyi izle!" dedi don Juan, yeniden. Izlenecek, ola[andrqr higbir qey yoktu. lnsanlar gelip gegiyor, her yone gidiyorlardr. Qevreme bakrndrm. Dergi tezgil-u iqlettifini sandrfrm bir adam beni gozliiyordr"r. Uykuya dahnak iizereymiq gibi, si.irekli gozlerini krrprqtrrdr. Yorgun ya da hasta gibiydi, keyifsiz goriiniiyordu. Izlencek bir qey olmadrfirnr, en azrndern gerEekten onemli bir qey olmadrfrnr hissettim. Ontimdeki sahneye bir goz attrm. Dikkatimi herhangi bir gey tizerinde yofr"rnlaqtumamrn olanak-

srz olclr-rfiunu bulguladun. Don Juan yr-irtiyerek etrafimda bir Eernber Eizdi. Bendeki bir Eeyi delerlendirir gibi davrantyorclu. Baqrnr sal lacL, dr-rdaklannr blizdii. "Gel, gel," dedi, beni yavaqEa kolurndan tutarak. Ytirlimeye baElacLfnnrz an bedenimin Eok hafiflemiq oldufunu ayrtmsacltm. Ashnda, ayaklttrtmln altrnda stinger varrnrrs gibiydi. Sanki kahn bir kar"rEuk tabakasryla kapltydt, ya da yay takrlnrrqtr. Don Juan bu clururnr-ur bilincinde olmahydr; kagmamt onIernek istercesit-te, stktcit tuttu beni; bir balon gibi uEup gitmemden korkr-ryormr,rq gibi beni yere dofrLr bastrrdr.
Yi.irtiyi-ince daha

iyi

oldr-rm.

Sinirlilifiirn, yerini ho; bir ra-

hathk cluygusuna brraktr. Don Juan yeniclen her qeyi izlemem konusunda diretti. Seyretrnek isteclifirn hiEbir qeyin olmadr[rnt, Earqtdaki insanlann yaptrklannttr beni ilgilendinnedifini, gerqek bir qey parmaklanrnur aritstndan kaytp giderken, para ve eski kitap sattnalan bir adiirnrn qapEalca hareketlerini, etptitlca bir gorev duygusu iginde izlerneye hig mi l-rig niyetim ohnadr[rnr soyledim

olII.

"Nedir o gerEek bir qey'/" diye sordu. Yiiri-imeyi kesip, hiddetle ona cjnemli olan qeyin, bana ne yaprp da biiroyla bulundr"rfurn yer erasrndaki uzakh[r birkaE saniyede a;;mrq gibi hissetmeme neden oldr-r[unu soyledim. O anda beni bir titreme itldt, hastalanacaftmt anladrm. Don Juan, ellerimi karntmtn tisti"ine yerlegtirdi. Qevresini gostererek, giivenli bir sesle, en onemli geyin go''di"i[i-imtiz giinliik etkinlikler oldufiunu soyledi. Beni srkryordu. Bedenimin kendi Eevresinde doniip duruyonnlr$ gibi oldufunu hissettim. Derin bir nef-es aldrm. "Ne yapttn, dott Juan'/" diye sordum, zorlama bir kayttstzhkla. Giiven verici bir sesle, bunu ne zaman istersem anlatmaya hazrr oldufunu, ama Eevremizde olup bitenleri seyretmenin o an iEin en gok onem tagrdrfrnr, zira bunlann bir kez daha yinelenrneyecefini soyledi. Buna bir itirazrm yoktu. Tanrfr oldu[urn sahne ttim biittinlUfii iginde bir daha asla yinelenmeye-

l5tJ

ERK OYKTJT-EIri

.foNALr KUqULTME,K .|ONALI KUCULTMEK

I.59

cekti. Buna benzer etkinlikleri her zarnult seyrcclebilirint. clLiqtincesindeyclirl. Ote yanclan, hungi biEirnle olursa olsun uz-aklardan buraya taE utrn r,; olrram clti.,si-i uces i n i n paha biE i l ntc z bir onemi vardr. Bu dtiqtincerni dile getirdifirncle, dcln Juan, soyledi!inr ;ey sanki onil acl veriyonnuq gibi baqrnr sallacl. Konuqmaclan yiiri-idiik bir sr-ile. Bedeninr aters iqinile yanryordu. Ellerimin tersinin ve tabaniannult Eok stcak olclulunLr aynnrsadrm. Bu alrrsrlmadrk ateq burur-r deliklerinte vc gdz klrpiLklanma cla yerleqnrirs gibiydi. "Ne yaptrn, clon Juan'/" ciiye sorcluni, yakulrcirsn.lir. Yanttlamadt eunit, gofstirrtii trpr; l ayrp gi.i ldi.i. inslnl un n li rrtlgan yaratrklar olduklilnl-ll, dtiqki"inltik gostererek iyice klrrlganlaqtrklanr-u soyledi. Qclk ciddi bir sesle, yok ohtrak i.izcre oldufurnu diiqi"inrnetnetn i, kenclirrti srnrrlannu n soullna clek zorlaytp, dikkatirni drrs cli.inyayir venleuti soylecii. Qok yavaq aclurlarla, yi"iri"inreyi stilcli,irdi.ik. Zihrrinr qok rneqgulclti. HiEbir ,seye clikkat ederniyclrclum. Dou JLran clurclu, konuqmakla konuqrnarnak arasrnc'la gidip gelir gibiycli. Bir ;ey soylemek iEirr a$zrur aEtr, soura fikrini defiqtirir gibi oklLr, gene ytirtirneyi stircli,ircli,ik. "Bnraya gelclin; sallu olan br-r iqte," clecli birclen ciontilt bana bakarik. "Peki, nasrl oldu'/" Bilmedifini, tek bildigi qeyin, yeri benini seqnirq olclulirrnr"r soyledi. AEmaztnrrz yi"irticliikge artryorclu. Aqarnalurr t-rlreuniek istedirnse de en 6nemli qeyin yer segirni olcluluncla, ve buruyr neden seqrniq olcil"rfurnr"r bihnedi$inte gole konuqacak bir ,scy kahnacL[rnda diretti. Gereksiz bir cliiqki,inllik olarak giirdtigi"i, her qeyi mautrk EerEevesincle gornre takrntrrnr d{kelennreclelt ele;tirdi. Agrklarna peqine cli"iqnreclen, yahrrzca erlimcle bul unmiuln daha yalrn ve etkileyici olclufunu, cleneyintlerinr hlkkrnda konuqitrak ve diiqiinerek, bunlari ziytnr ettif irni soyledi. Bir si.ire sonl'A, br-r yeri terketurelr-riz gerektifini, qiinki,i birrilsuu bozclu[untn, bnnr-rn cla benirn iEirr gok zararlr olabilecc[ini soyledi.

Pazur yerini brrakrp Alameda Parkr'na yiirtidLik. Qok yonrlnruqtlrm. Bir slraya Eokercesine oturdum. Sonra aklrma, saate bakmak gelcli. Saat l0:20'ydi. Dikkatirni yofunlaqtrrrnak iEin btiytik bir Eaba harcadrm. Don Jr.ran'la buluqtufumuzdil saatin tanr olarak kaE olclLrfultu auunsiunryordurn. On civannda olniasr gerektifini hesaplaclrn. Qarqrdan parka yiirlimemiz on clakika sr-innerliqti bile. Bu hesapla, geriye on dakika kadar bir
sLire kahyorcl-r.

Don JLratr'a hesuplarnitl:rrunclan soz ettim. Gtilcli-i. Gi,ili"irrclen, h akk uncla clii i"i nd Liklerin i gizledilini anl amrEtrm, ytizLindeki ifaclecle cie bu cliiqiincerne keirqr gelen bir qey gciremeclin't. "Benirn deva br-rhnaz bir salak olclufurlr-r dtiEiinliyorslln, defil nii, clon Juan'/"
,s

i-i

rs

"Hah!" cliye i"inleyerek yerinden firladr. Tepkisi oyte beklennredik bir anda gelcli ki, aynr iurder ben de yerirnclen frrladun. "Hislerimin neler olclufunu di,iqtiniiyurrsun tarn olarak, soyle biuril," clecli, cil-rygr-rlanrnr paylir$trcaslna. Hislerini biliyordLlrr, sanlnm. Onlan ben hissediyormLl$ gibiydinr. Ama bunlan dile getirnreye gah;rnca, konuqiunadrfrrnr gorc'li.iur. Konnqabilmek iEin olafantistii Eaba harcamam gerekiyordu. Don Jr"ran, onLl "gdnnek" igin heniiz yeterince erkim ohnardrfrnr soylecli. Ama, hiE kuqkusuz, neler olclufuna iliqkin aErkIautalar bulmak amacryla "gcinneyi" becerebiliyormlli;um. "Qekinure," dedi. "Tirm olarak ne gdrntektesin, sciyle ballil."

Birclen, qok yabansr bir di.iqtince belirdi, uyumerdarn once zihn irne dolr-rqan cli-i giincelere Eok benziyorclu. Dti;iinceden de ileri bir qeydi; bunu betimleyebihnek igin, biitiin, tarn bir goninttiyclii denrek yerinde olurclu. IEinde bir dolu kiqinin yer aldrfr bir tablo gorcli"irn. Tam oniirndeki kiqi, bir pencere pervazlna clayanmrq bir adamdr. Qevrenin otesindeki alan belirgin degilcli. Arna, adam ve EerEeve aErk seEik belli oluyordu. Bana bakryclrch"r; baqr hafifle sola dciniiktii; bana gciz ucuyla bakryordr"r. Gozlerini, beni oclakta tutmak ama.ryla oyr-rattr[rnr gorebiliyorclurn. Sag dirsefiyle pencereye yaslannugtr. Elini yumruk

ERK

OYrUln,ni

TONALT KUqULTME,K Don Juan konu;urken, o bilinen cluygu boqluklanndan biritrc cliiqntti;Liinr gelte, aynca, daha once bilclifirn bir qeyi, bulanrklaqtrgr iEin gozi"irnclen kaEan bir qeyi agr[a Erkannak Lizere olciufLunLln ayrrcLna da vardmr. Bi.iyiik bir r-r[raq venneye
ba;larnrqtrrn. Agr[a qrkarrak istedigim bilgiye ularsmaya EabalacirkEa, onLln claha cla dibe battrprnr hissediyorclum. "$u senin gdrmcn Eok... Eok cii_iqselcli," clecli don Juan. Sesinin trnrsryla sarsrldrrn." "Bi savarsgr once sot'Lt sorar,ve gdrn?c ye|st1a bi yanrt alrr; nc virr, bu yanrt, yalrn bi yanrttrr, Fransrz finosu Llgurntaya dek

biEimine getinniqti, ketslaut srkrhydr. Tablocltt, atdztmtn solunda bir baqka goriintii varclt. UEan bir aslemdt bu. Ama, bagr ve yelesi aslan olan bu hayvantn becleninin alt krsrmlaut beyaz ktvtrctk ttiylii bir Fransrz kani;ine aitti. Dikkatimi bu yaratr[n tizerine oclitklarnt;ken, adaur dttclaklarryla Eok cetnlt bir ses Etkardt, baErnt ve govdesitri pencerenin drqrna qtkarttt, ttirn bedeni, bir gey onll itiyormuq gibi cltqarr ufrldr. Bir si.ire, pannaklarlllln ucutrclan gerqeveye astlt icaldr, oracla sarkaq gibi sallandt. Sonra, kenclini aqalr bn'aktr. Ttim beclenimle aynr di"iqiiq duygr-rsunu yaqadtm. Kurqutr gibi bir diiqme clegilcli bu, ouce yava$ bir ini;, sonril da hrzr keiit-iq bigimde, hitvacletn stiztilrne. Aclarnrn afrrh[r yoktu. Bir an utilt karlcL, sonla cletretlenenleyen bir gliE, tabloclaki bir gtttlerktan onu elnlttiq gibi, birden gorlinti.iclen grktr. Bir sarriye sollrar, banit pencereden goz t-tcuyla bakryordr-r. Sa[ koluyla petlcerenin eqifine clayanmrqtr. Yalnrz,bu kez, obtir etiyle bana gi-ile gtile dercesine el salhYordu. Don Juan, "gonnemin" ar;r1 derecede aylutrlt oldulu yorumunda bulundu. "Bundarn daha iyisini becerebilirsin," dedi. "Bilnit, ne oldulunu aErklamak istiyorsun. Iyi, o halde ben de btttrtt yapman

vannaz hiqbi

ziunar-r.

"

tsu betirnlernesi karrsrsrncla gtihneye barslaclk. Yan qakala$lfcilirna, oltir aqrn sert olduiunr-r, bu sabah baqrma gelenleri
yalsuyan herkesin bir parEa anlayrrsa gereksinme duyabilecefini soyleclirn. "Kolay bi Erkrq olurclu," clecli. "Di-iqki_inliiIi"in yolucft_rr bu. FIcr .,seyin senin baqrna geldifi cli.iqlincesiyle dafrlmaktasrn. Bi savafgl gibi yarsamryorsun. " Savaqgrnrn yoh,r dedifi qeyin birclen Eok ytizli olclufunu, btttrlitrur tlirniintin gereklerini yerine getinnenin olanaksrzh$rru, i"istelik bunun aularnurrn yalnrzca yeni onreklerle kar;rhEtrfrrncla agr$a Erkacalrnr cltiqtindi-ifi,imii soyleclirl ona. "Bi savafglnm Llynrasr gereken baghca kurallardan biri cle," clecli, "kilrarlitnnl, sonraclan olacaklai'rr-r kenclisini habersiz yakalaylp erkini azaltmaslna olanak tanrmuyacak biEimde alrrrasrchr.

igii gdrmcni kullanmanl istiyorum. Giirdiin,

arnu

bi dolu an-

lamsrz gey gdrdiin.Bu ttir bilgi bi savaqqr igin gereksizdir. Neyin ne oldufunu ortetya grkarmak qok zatnatr altr. Gdt'ntc, do' iuytt, olmahdrr, gtinkii bi savaEErllul ne gdrdtigiitiri Eozlirnlemeye znmanl yoktur. Giirnte, gdrmcdir', tiim bu saEmahfr delip geger, ve sana ulaqtr." - -Gordiiklerimin gerEekten "gcime" defil de bir sill]rt olabi-

'3*-

lecefini diiqiintip dti;iinrneclifini sordttm. Aynntrlann giri ltligi nedeniyle bunun "g{irme" oldufr"rnu anlamtq oldufunu, anlzl bunun o antn baflarnrna uygLur dtiqmedifini soyledi. "Gordtiklerimin higbir qey aErklamadrltnr mr dtiqtinliyorsun?" diye sordum. "Tabii ki agrkhyor. Ama senin yerinde olsam bunu Eozlimlemekle zaman yitirmezclirn. Gdrnrc, en ba;larda aditnttn kafasmr kanqttrtr, gok Eabuk yitip gidebilirsin. Savaqgr gliElendikge, gdrmesi de- olmasr gerektifi gibi olur, yani dolaysrz bilgi."

"Savaqgr olmrk, algakgoniillti ve uyanrk olmak demektir. l3uglin gozlintin oniindeki sahneyi seyretrnekle yiikiimltiydtin, r;_ii-, tLinr olanIann nasrI gerEekleqti$ine hayrtlanrnakla defiil. Dikkatini yanh.,s yone oclakladrn. Saura anlayrqh davranmzrk istesey-

"

tlirn, bu ilk kez baqrna geldifi iEin hazrrhksrzdrn diyebilirdim. Anta buna izin yok. QLinkti buraya bi savarsgr gibi geldin, olmeye hazrr olarak! Irste bu neclenle, br-igiin olanlar, hentiz krErn ru;rkken yakalamantahydr seni." Korku ve qagkrnhk cltiqklinli.ifii gostercli[imi itiraf eftim. "$oyle desek daha clo[ru olur; bu kez bana gelcli[incl " rrr"rrrtrnzunan gereken baqlrca kural, olmeye ltazrc olmandr," de-

.ri*-

t62

ERK OYrcr,rr-Eni

loNAt_t Kuqr[jl-rvErc

(r-l

-t'

di. "E[er olmeye hazrr olalak gelebilse),din. ne qa.,skrrtlrk ya;ar'_ drn tre cle bi qeylere takrlrp kalrrchn. FIigbi ,sey bekleme:clifin iEin cle her;ey yerli yerine otunrlurj olurciu." "Soylemesi kolay, don Juan. Bense clinleyen taral'tlr),rrtt. Tiim bur-rlan ya;alnasl gereken benirn." "Ttim bunlarr ya$alriur gc:rcknrez. Sen bunlurrn tiirnlislin
zaten. Bi.iylici-ili-igi-in kotti cltinyasryla glicLini.i birlc;tirnte konusunda verclilin karar ttinr bu oyalayrcr karrryrklrk hisle rini yalirlr ki-il etrneye yetnreli, tiim bnnlarrn senin c[inyan olclLr$Lr hissini

tt I r

''Selti tirnlclrf;rtt-tclan bu yana llent ton(tltttlct henr cle ,(tgttt t lrt Lun. yonergel.i lroyt. verilir.
_kor.rLr;t " tsa';l ang

tEltt,

verrleliycli." Srkrutrlr ve iiztinti-ilLiycllinr. Dou Juirn'rn crclirulerittiti, rrc clenIi hizrrhklr olsarn clii, or-runla her bulLrrstLr[Lrmcla bitru,r yr.irr akrlh, clrrdtrcr bir insan gibi clitvritrtnritktirn baqkit r;rkur yol brraknradrfr diiqiincesi beni parilnlpllEa ctti. G;rzitbu gclclinr. vc artrk yLrzt yLrztnak isterncciirri. O an, rrotlitrrnrr yrrtrp hcr' leyi Eop bidonLrna atmak gcldi iEinrclen. Egel clon JLran grilerek climi tutnp beni caydrrmasaycll, yupacaktrnr cla. Alaycr bir tavrrla, "tonal"lnrur gcr-le kar;rrrrrak i-izcrc: olclLrfunu soyledi. Qegnreye gidip er]scrnre ve kuluklarrnlr sLr !irpsana

rnirml ogi-itledi. Su iyi gehnirsti. Uzunca bir srire konu;nrachk. o'YLrz, yLrz," dedi sonuncla clon Juan, c-lostEa bir titrenr[c. "Defterin, bugtine ciek bec:erebildigirr tek bi.iyi.i clesek yalan olnlnz. Yrrtnrak, kenclini oli.irnc hazrr etruenin bi barskir yolLr. Saylslz huysuzluklannclan biri olurclu bu, ya cla qinr;ck gibi qakitrr .. bi hnysuzlnk, anrzr kesinlikle bi defi;iklik olnrazcl, ltit! Sitvit; r*-":''q gr dedigit:r, tonul adasrr-rr terketniez, bilakis kullanrr." Hrzh bir devininrle gevremi gostererek clefierinte ciokirrr
du.

bolan, kericripe rjnepr vernre, bi t t u nil arclui-, u,irg.g,n.r ini bi l ir. Arn:r .srl bcl. clu burcra y.tar; t.m krvangr. vazgigl."gr .'cra -toitctlr6zgtir yapr$r_ verir' [lu saqrnalrklara. Sana cJtisen gcirev, ve akrrs_ kitn olacit!rrtit inrutchrabilrnektii. eirriiyticiirriin her. qeycle' cjncc brrrrir gercksirrirrresi v.rcrr.: .sirll.'r u. ,;rgti,l bi t,rr,r,lrr. sa$_ litnrl,;trkE., sa$a sor, yapr.;'aiil uz.ru-. Briru b.qannar' en kolrry yolu, torttrlr kiigtiitrriektir. Bu sabiirr ,r,iriyn, qey ordu, rr_ ttuI,tt kiiqiiltrne fr's.trnr yakal.crrr'. Bi,,,', rgiir' crti;ti'e'riyor_ v.rctr ve zilr'irr bor,borstu, irsre o,ir.,'r.ni itmek iEin llil,,lli,,,in "'litnul, ki'ri zanra' ktiEtiliir, ozellikle cJe .srkrlcL[r'cla. As_
d
Li

cleyi',sle, ftttttr!, ke'ndisini -srkrntrya

stt[lirrttitk gerckir. serlin lonultrt ornefin, kirni clenetirnleri f.zbrr.ktr, gii'kti dyrcce k'rrrsa, cizi.intin 'ecren, britii'selligi'i' .,sir,criye kacr^r ornr,q uru.,,gu' u'racrr. Barska

rrrsr ge.eker, trrturtrrr. Ar'a

l t t t t tr l l t

kctrtrLllnak gerek i r. Dcnetirn i br rakbu,r.., klvanq iEinde yupnrrrr,,i,

l, s.v.;,i,ksrzr'
;k
ii n l ii

-ur6s

renne

gi

Lr

u;l;l:",:'

II

:', :

i,l,:

.:I l_t,tttg:

:::',1r Isoru n ol u l::: kb


i

u:n

n
q

tu

i'i,r. ., tu,' g i; k ;;;:' i;;';il;;n,.r. i',;;,,',',,),i,i, i#r,il:;

ri

rl:t ctnr,r i.,lo- i,'*^.--.,t--': :! r-., cla rrt-,rr i.ster istenrez ktiEi.iltiir.

;ilffi;ili,T

"Bu s'barr sa'tir'etre ktipri.ik qarsrnrr kuiluncrrrn. Brironun

"Senin di.inyan bu. Reclcledernezsin. Kencline krzrp, krrrl mak gerekmez. Ti.irn bunlar, kirsinin tonultttttt bi iE sava;a giri; tigini gosterir; kiqinin, tu nu l r v l u .saviqrnas lysa cli"irsi.i nebi lecef i en anlamsrz clicliqrneclir bence. Iqin barsrncla, it$atnittnityt. hrr ,r**. yrflanmanrayl opretrniqtim sana. $intdi senin rginclc bi suvrr:, yok artrk, olrnanrasr gerek, qlinki-i savl;Elnrn yolu uyunrclur' kararla eylenr alasurdaki r"ryuni oncelikle, ikinci olitrak cla /rr ttct l l u nu gttu I rtrut:.;trtdaki uyuul.

rr

yccek i,;lerin tisresinden geleLilcligi.

rlstrr clenetinri ere ve ina'rrrnaz iqrer h,$.;;. 6;, ;';;;;: 'rrr, ttltn,bu sabalr her rseyi ele :rrcrr, ve sorrEta sen cre kencri'i gal_ ;rrla bulclun. " Bir stire sessiz karcrr. Soru sorrr,rnl bekriyor gibiycti. Bir_ birimize bakrp clurcluk. . "Nasrl oluyor, gerEekte' birr,iyor-r',,, crecJi, di.iqii.cereri_,/' rrri rrkurrrLrq gibi. '.Ttirribilcli$irn. nu,quultti,t akla
hayrile gelnre_

rrlr, clevinirne geg.nrig.se eger, bu

'grk r;iiltnre tekniklerincren blricrir, ve..tarn anrncra yaprrrnarrcrrr; bu_ ,+ tttttt iEitt de itecek olan kirsirin ,gdt.nrr,y,i bilrlesi gerekir, tabii. i*i "Ki;i itildiEincre, ve bciyrece niurr ktigtilcli-i$tincre, devinir'
nagrne crenti ktigtik orursa

k'pr.s'r .y"rsavrp r.ni iE.,i itiverdir'.

i;;; ,;;;iil;

t64

ERK Oyrcule,ni

TONALT KUQUlrnaprc

165

"Bu setbuh izlemeni istedirn senden. Goztinlin oni,indeki sahne, her ne olursa olsun, paha bigilmez bi clefer taqryordu senin iEin. Amer, ofiidtirni-i dinlernek yerine, kencline aclura ve
kafhnrn kanEmasr gibi ltiks diiEkiinli"ikler gostelip, izlemekterr
vazgeEtin

tuclarnr

irrrril Lryglttr itciitcla kitlma kot-tusuncla cliretnre ktir. Tottcll ise kotti

A'r'-rs.y,biIdikreri'ri anrat'ay.
nrurlLr sorclu; giinrrsrEr
.

oynar, ama bu bclyle olrlamallcltr.',

koyulcrr-u,.

ttimilyle naguulolmuqtun da konr"rqanrryorclnn. [1te o an izleme zarmeuuydr. Sonra, ktnultn, yavafEa denetirni yeniden ele aldr; ben de senr tonultnlu nuguultn arasrncla oli,inrci.il bi savaqa itmek yerine buraya getirclirn." "Peki, sahnede ne vardr, don Juan. Bu kerle onernli <-llan qey neydi'/" "Bilemem. Yagayan ben defilim." "Ne demek istiyorsun?" "Senin deneyiminde bu, benim defil." "Ama sen de oradaycln, oyle defil rr-ri'/" "Hayrr. Sen tek baqrnaydur. SanA, her qeyi izle deciim, Ei-iuara,

"Bi

bulut ya cla gtineq var mlylnrq, gi.iriiltti cluyr' u q r' uyd u rn, ol qr k irs i y,i .tu ol ay la' n gortinti.isiinii ^lancL y^k alay.b i l rn irs. m iycli rn'/ t<lvgri ..l.,r .,,u,. n,y.h, bilmek istecli. Yir cl a i.san I a' ba$rn yor' rr.,','y,rr, ; e$er oyreyrl,,,, criyorlacrr,? sorula''rn ligbirini y.nrtlayirnacfum. yaqactrkia'mr, be_ -bitkug lirgi' yi.izeysel cle[eriyle, saniye boyunta iginclen'.,ge_ giP gittigin'r," clo[r'Lrlugu bergereinriq uir ri'enne bigimi'cle kabul etrniqtir'; clon Ju,n'rn bilgisi sayesi'cle cle, ttim nesnel ger_ gekl i gi nr le Ea'qrya i' i,; yapr,,ryr briq.rabi r'i qiinr-i qi. ;;r"n*
buych-r.

Go$ii'

cruru-

ki.i sahne senin sahnendi." "Amel, sen yanlmderydrn, don Juan,

defil mi'/" "Hayrr. Neyse, konuqmanrn gerefi yok. Soyleyece!inr

lrigbi qeyin anlamr olmayacak, gLinkli o srracla nuguultrt zanranrndaydrk. Nagualrn iqleri beder-r yoluyla anlaqrlrr, akrlla cieEil.', "Benimle birlikte degildiyseu, sen oldufunu gordi.ifiiur ki$i ya da Eey kirndi peki, don Juan'?" "Bendim, ama orda de[ildim." "Neredeydin o halde?" "Senle birlikteydim, ama orda defildirn. Senin Eevrendeydim, rma naguulrnut seni gotiirdiifii o belirgin yercle de[ilclinr, diyelim." "Ynni, garqrda oldulumr,rzu bilmiyordun mu detnek istiyorsttn'/" "Haylr, bilmiyordum. Yalnzca peqini brrakmarnaya gabaladrm, seni yitirmemek aunacryla." "Ama bu ttimtiyle korkung, don JLran." "Naugulut zarlanrndaydrk, orda korku verici hiEbi fc), yoktur. Bundan daha fazlastnr baganna yetirniz var bizirtr. Brr biz rqrldayam varltklann dofasrnda vru'. Tek hata'ntz, bu yorucu

ler'?"

Itafifle vurclu bana. I.sa'Iurl. bg.de1ser iriqki kurup kr-r'nacrrfrml anlrlsamaya gulrgtrrn anla, belle[irn balra ihanet etti. . "H'vayolla' brirosunclakiler, igeri clalcl[rmcla ne gorclti_

Tepkilerir'. boylesi bir cinenne'i' cro$rLrcran sonucu ola_ bihniqti u.cak. yonte'rleri, Edmezlere agrkl.anan bilgileri, ..ne_ yi''.srl yaprl.c.!r'r" birmek iste'i.!tini. iryte ut, neclenle, srra_ d.r-r bi' olayrn srracran orcr,-bittileri oicr'krai-r'a inancrrgrm qeflerini gozlenteye cjzen gclsternremiqtirn. "Qar;rdakiler beni gdrcliiler rni clersin,?,' cliye sorclum. Ju.n yanrtlar'acrr. Bir karrk.ha patrairp yr,rmrr-rfuyra , ,...Po,,

"B i kaprclan clilerine, sendeleyerek gegen bi aclam gorrntirl ohnalrlar."

rni'/"

"Peki, havaya k.'qrp ortaclan yok orclulumu gcircltiler

gereke' bi telcik_ lerde'..orlili-i, rqrlcraya' varrrkrar oidulum.,7dur. !ey, Ktitlesi olzrn t beclenli varhkku olcru$unruz cli.i.;tince-siyse cro[ruclan, tonr,t,,r** glg,i bi clt"iqtince.dir. Tonal ki.igiiltince ise olalanlisdi iqler grka_ bilir'rt.ya. ?rbii, trtnur ugrrrn.ru,r ora[ani.i*tli iqter.. "Nugutl iEin, se'in . lugii' baqrni gerenleii baganrrak gocuk oyuncalr kahr. ozellikl. .t. got claha zorlu iqleiin tistesir_

..'P,] .sordulun, rtugt,tuh, iistesincren gerrnesi qeydi. Neler olclu bilernem. Sana cliyebilecJgi,, tek

166

ERK OYKULERI

TONALI KUqULTMEK
tedigitli anlacltlrnrr
cli-irstinuri-iq, ama
b iE

t67

gelmi; olan senin nugtrultn iEin. Aslrtra bitkarsan Eok claltit tekinsiz bi ,seye cle giriqnrirsti. Ne olclufunu hisseclebiliyor rnttderr sLln'/"

bunun ne oldufunu tanrrn-

litttt aylt kal kar kal kmaz cluru

irncle clti; r-inemeci ifirn in ayrrcL-

Kafarna bir ancla rnilyarlarca soru ve cluygtr ti;i,irstli. Her' yimrmr kaplamrq olar-r dinginlik cluygttstt, qiddetli bir riizgiir nedeniyle LlELrp gitmiqti sanki. Bedenirn. kararrhk bir Etrkultttr keuannda oldu[umu ltisseclebiliyordu. Cizernli arnit sotrtr-tt bir bilgi parEasryla savaqttm bir si.ire. Bir qey kendisini barra gostermek isterken benim inatEr bir pargitttr butru ortttlek istiyor gibiydi. Bu tepiqrne beni a$ama agamir, beclettitni hisseclcnteyir-rceye dek aptallaqtrrdr. Afzll aEtk, gozlerinr yan kapalryclr. Yiiziimlin gittikqe sertleqerek, sottttttcia, kltrtttnttq bir cescdirt sararmr$ derisinin kafittasrna yapr.,strlr gibi yaprqacalttir gdrece[irn hissine kaprlclm. Bunutr ardurdau bir sarsrntr yaqadrnt. Don Jttittt, elincle bo; bir su kovastyla ctntirnde duruyorclu. Beni tslittrnt;tt. OksLirdtim, yi.iziirndeki suyu sildim, ardttrclatr, strtttttdtt btrz gibi bir baqka dalgaurrn yayrldr[rnr hissettirn. Otr-rrclulurn yerclert l rrllyrp kalkttm. Don Juan strtnra cla stt doknti"irsti.i. Bana bakrp gtilen bir grup Eocuk varclt. Don Juan bruta gliItimsedi. Birlikte otelirne gitnrernizi, r-isttiuri-i defiqtinnenrittt iyi olacafrnr soyledi. Beni parktitn Erkarcl. Tirksi beklerken, bir siire kaldtrtm taElarlrun kenartuda clurduk.
Saatler sonra, yemefirnizi yiyip, clinlenmemizin arclttrclltti, don Juan'la bett, kilisenin yantndaki parkrn en sevclilirtliz srraslnu-r tisttinde oturuyorduk. Dolayh yolclilu, o gtin gostenrti; oldufum yabanst tepki konusuna dondlik. Doti Juittr qok clikkatliydi. Beni, dofrudan suglamadt. "Boyle qeylerin oldufu bilinir," decli. "Nugrrul, yi.izeye grkrnayr ofrenir dfrenmez, higbi clenetim olmadan aErga Erkrp tonultla btiytik zararlara yol aEabilir. Ama, senin clurutntttr ozel. Dtiqktinliik gostermeyi dylesine abartttn ki, olebilirclitt, ve bttnu kafana takmayabilirdin, ya da daha cla kotiisii cillnekte olciulunu bile anlayamayabilirclin. " Ona, tepkimin, bilna, "nttgLlLll"tmln yaptrklartnr hissediyor'

rlir varrnlrstnn. Ba; clonmesi gibi, hiEbir qeyin gergekten onemi yoknrr-rq gibi kayrtsrzlrk cluygusunzr kaprhnrqtrm. sonra, br_r
clLrygLr bLiyrileyici bir yo[unlaqrnaya dontirsrni,iqti-i. Sanki, yovalsga cLqan clolrLr c-nriliyortlLrnr. Dikkatirni Eeken ya cla tuzafa

clr-i;iilen ,sey ise lne$uln bir bilginin bana aErklanmak i.izere oldLrluna iliqkin aqrk seEik bir cluygr-r ile hiEbir qeyin bunu bolnresilte izin vermelnesi istefinidi. "Sana agrklanacak qey oliimi-indij," clecli clon Juan. "Di_iqklinlLik gdstermenin rehlikesi bu, i;te. eok abarran bi kiqili[in ohnusr necleniyle senin igirr ozeltikle geEerli. Tonahn dti;ktinItik gdstenneye oylesine ahqrnrq ki, oztintin bi-itlinselli[ini tehlrkeye atryor. KorkLrnE bi var ohna biEirni bu, be!,, "Ne vapabilirirn'?" "Biri, otekini destekleyinceye tlek tonulrn akrlla ,, nuguultn.irr eyletrtlerle giivetlce alttna alrnrnah. Sana deciiyclirn, ktrtctl, egenlcnclir arna, gabucak cla yaralanabilir. l,,luguulu gelince, hig ya cla ncrcleyse hiEbi eclirncie bulurrrlaz. Anra, bi de eyleme geEerse, tottult oyle bi kolkutLrr ki... "Btt sitbirh, tottulur gok korktr-r da kenclilifinclen biiziirstii, boylece nugttul i.,si ele aldr. "Yaramaz bi kopegi yerine gondennek istenniq gibi, nogLtul tn t sarsabilrtrek arnacryla parktaki fotofraflrlarclan birinclen bi kova su ochinE alcLm. Her ne olursa olsur-r, tonulkorunrnah. Egernenli[i elinden alabilirsin, aura uzaklan goren bi clanrgman olarak yanrnda tutrnalrsrn ouu. "T'onulu yoneltilen ciddi bi tehdit oltimle sonuElanrr cl1n'nir.'fonul oli-irse, insan cla oli,ir. Tortul, zayrf}lr necleniyle kolayca yok eclilebilir. Savaqgrnrn sanatlanndan biri de, nuguult, Iottulu destek verecek biEimde ortayar grkarmasrcLr. Sanat scjzci.iftinti kullanryorLun, giinkii biiyiictiler nuguah ortaya grkarlniuln ytrlmz tonalt desteklernekle mtimktin olabilecegini gok iyi bitir. Anlryor musun'l iqte, bu clestefie kigisel erk adr verilir."

Don Juan ayala kalktr, gerindi, arkaya crofru yaylancL.

muyum, diye sordufiu anda baqladr$rrrr soyledim. Ne dernek is-

Ben de kalkrnaya niyetlendirn, ne var, clon Juan beni yumuqzrkEa

yerirle oturttu.

ERK OYKULERi

roNALt Kuqulrn/lnrc

169

"Alacztkaranhfa dek bu slral-llll iisttincle otttrtnatt gerek, ahbzrp," cledi. "B.euittt gitntern gerekiyor qinrcli. Genaro claflarda bekler beni. UE gtin igincle eviue gel, orcla buluquruz, euti'/" "Genltro'nun evinde ue yapaca[rz'1" chye sorclLlln. "Yeterince erkinin olmasttra ba[It," dedi, "Genltro salta guah gosterebilir." O aqamada dile getirmetn bir qey daha vardt. Titkrr-n elbisesinin, yaEetmlnln bir parEasl mt, yoksat berli qaryrtrnak iqirr uygulanrntq bir yontem tni olclr,rfunr-r bilmern gerekiyorclu. Edinllerinin hiEbiri, br"r giysiyi giymesi kadar yrkrntrya ulrattnattttiltr beni. Durumun kendi iEinde tirki"intti verici olmast bir yarla. don Juztn'tn kendisi de pek heybetli olmr:;ttt. Bacaklartna genqlere ozgti bir Eeviklik gehniS. Ayakkabr giyrnekle clertge noktatsr cle[igrniEti sanki; ahqtrInnclan claha LlzLlll ve eulitr adrmlar attyordu. "Bu titktmr giyer misin hep?" diye sordLrrtt. "Evet," diye yanttladt, Eekici bir gi-iliiqle. "Daha balkaltrll der vru. AtnA, daha da Eok korkrnayasrn cliye, cle[iqik bi takrni giyrnek isternedim bugliu. " Ne cli-irsi.inece[imi bilernedirn. Yolun sorllrnet varcl!trnr hissettim. E[er don Juan tttkttnt giyip bu kerte heybetli gorlirri-iyorszt, her qey rntirnki.incli-i, demek ki. Kafamr karrqtrrdtfrndan lnemmull clhnuq gibi giili.iyorch-r. "Hisse senetleritn var betlittl," decli gizernli atna igterl bir ytiriiyilp gitti. sesle, ^rdrndrln Ertesi Pergenrbe sabaht, bir dostuttldatr benitnle clott Juan'ln beni itrniE otdu[u havayolu btirosunttn karqtstndarl Lagunilla garglstna dek yiirtimesini isteclim. Bizi oraya ulaqttracik en kestinne yolu seEtik. Tiirni"inti yiiriimek otuz ber; dakikamrzr aldr. Qarqrya ulaqtrfrrnrzda yorrtimii bulmaya gahEtrm. Baqaurttnitcltm. Durdu[umuz gerri; cacldenin koqesindeki giysi di-ikkAnrna yoneldirn. Elindeki firEayla bir qapkayr dikkatle temizleyen genq bir kadrua' "Aftedersil-liz," dedirn. "Macleni para ve saltaf tezgihlarr nerede acaba'/" bir "Biade yok," dedi

"Anra, br-r gargrcla bir yerlerde, dtin gorcli,iur daha." "$aka ntr bu'J" deyip tezglihrn ardrna geEti. Pe;inclen sefirtip, seyyar tezgihlarur nerede olclufunu soylclnesi iqin yulvirrdrnt ollir. "Dtin gorrniiq olanrazsrntz," dedi. "O tezgiihlar yalnrzca Pttzttr grinleri, qu cluvann oracla aErlrr. Hafianrn diger giinlerincle gorerrrczsit-tiz or-r'larr buracia. rlec-len.

" "Demek yalnrzca Ptrzar grinleri," dedinr, kendirni bilbLr. ObLir

"Evet. vrhrrzca Pazarlarr, kuriil akr;nrr onleyebil iyorlar. "


Arabayla dolr.r

giinler trafi[in

geni.,s cadcleyi gosterdi.

NACUALIN ZAN/IANINDA

t7l

"Qok iyi gortintiyor," diye araya girdi clon Juan, ben yanrtlamaciarr once.

"Bunu gorliyorlrur," decli don Genzrro. "$u Eifte Eeneye bak bir! Heie gerdar-rdaki ,su yag tabakalunna berk!" Dorr Juan kahkahalarr koyverirken miciesini tuttr.r. "Yiizi.in yuvarlakIaqr-nrg," diye si-irdlirdti don Genirro. "Neler yapryorclun'i Trkrnryor muyclu n'/ " Dorr Jr-rarl olti.l, yagarrnnrn henr-iz gok yememi gerektirdi[i konusuncla qaka yollr-r bir gtivence vercli. Qok clostane biEimcle yafiullln'tla clalga geEtiler. Don Juan, irrzrlanna otunnarnr istecli. Glineq cluha o stritcla batrclaki koca srracla$ann arcfuna ginniqti.
"Nercle senin qu i"inli-i clef-ter'/" cliye sorclu don Genaro, def-terinri cebinrden ErkarcLfrmcla cla, "YrEarsllt!" diye baflrip onu elirnclen alcL. Beni oylesine ozenle izlernirsti ki ti.im tarvrrlantnr ezbere biliyorciu. Delteri iki eliyle tutnp ne yapacafrnr bihnezmirs gibi, silrirli sirrirli oynach clurclu. iki kez firtatrp atrna aUamaslrla gelerek, kendini zor tntarrnrq gibi yaptr. Sonra cla, dizlerinin arasrnu srkr;trnp, benirl yaptr[rrn gibi, ateqli bir bigirncle yazrna-

nia oyklinclli. Don Juarr'rn glilrnekten trkanlnaslnrr riunak kalmrltr.

Nagualn Zamanrnda

Don Geniuo'nLln evinin oni"incleki yokuqu koqarak gtktr[undu, don Juan'la don Genaro'yu evin oni.ir-rdeki stipliriilnttiq alurrcla otnmrken buldum. Bana gtiliirnsediler. Gi.iltiqlerincle oylesinc bir srcakhk ve saflk vitrdt ki bedenillt o iur kaygryla kastlrverdi. Koquyorken ytirliytiq konurnuna geEtirn. Onlarit selatn vct'dinr.

"Ben gittikten soura ne yaptrn'/" cliye sordu. Don Genaro srrttistLi di-iqt-ip, afzryla yere garpan bir kafar-llfr o tok sesini grkarch. Gozucuyla bana bakrp slnttl. "Gitmern gerekiyorrlLl," cleclirn. "Hirt'ta iEi gtinlercle seyyar tezgiihlunn kurulmadrf;rnr ofrendirn, hem." Ikisi cle giilnreye bursladr. Sonla, don Jualt soru sonlanln yeni higbir .,sey ortaya grkannuyacafrnr soylecli. "Ne oldr-r gerEekten, clon Juan'/" diye sorclunl. "'lrlrn ban:,r, bilnriyorLlnt," cliye kestirip attr. "Bu konnlarda eqitiz seninle. Beninr siuta gore tek avantajrnt naguala nasrl giclilecelini biliyor, senitrse bilmiyor ohnancLr. Bunun cLqrncla serrclerr claha Iazlzr bi ryey bihniyorlun." "Gergekten o Ear$rya gittirn mi ben, dor-r Juan?" diye sorclunr.

"Nasrlsrn'/" diye sordrt don Genaro, ilgln sevecettlik clolu

bir sesle, ardrndan hep birclen gi,ilLiqnteye

ba.,slaclk.

"Tirbii. Sana nu,quultn, sava$glnrn hizmetinde oldu[unu


soylerni;tirn. Oyle cli rni, Genzrro'i"

EI<K OYK[]LI1I{i

NAGUALIN ZAMANINDA
clum.

t73

"Do$rn!" diye balrrclr clon Genaro patluyun bir scslc, vc: bir srgrayrqta ayafa kalktr. Sarrki kenclisini yere Lrzunrr konurnda, dirndik ayafa kalcLnnak iqin sesiyle yeri itnri;ti. Don Juan, grilrnekten yerlercle krvrarrryurclu. Kayrtsrz
havaya bi,iriinmtirs olar-r dorr Genaro griliinE bir biginicle ye re dar efilip bize veda etti. "Genilro serri yann sabah gdrecek," clecli clon Jturrt. di, tarn bi sessizlik iEincle otunnuhsnr ;ur-clu." Baqka tek bir sozcLik etrneclik. Saatler stilen sessizli!in drndan r"ryuyakahn r,;trrn. Saatirne baktnn. Nerecleyse, sabahrn altrsrnr giisteliyolclu. Don Juan, do[u utkunclaki yolrur bulut krinrelerini izlc1,e1'gk ya[murlu bir glin olacafr kanrsrna varcL. Don Gertaro ise havuyr koklayrp gi-intin srcak ve ri,izglirsrz gegecegini cklecli. "Ne kadar uzafa gidiyoruz'/" ciiye sorclutti. "$r-rrdaki okalipti.is afaglannln oraya," diye yiurttlittlt clon Genaro, bir bir bugr-rk kilornetre otecieki agaq ktinresi olclu$unu sandrfrm qeyi gostererek. Afiaglara ulagtrfrnrrzda, bunun bir kiinre oltnacLftnr ryrrmsadrm; okalipttisler, cleliqik bitkilerin ekilcligi tarlalunn srnrrlannr belirlemek arnacryla cli.iz srralar halincle ekilurirsti^ tsir' mrsu' fitrlasturn kenanttclatr, ve boylarr otttz llteLreyc vittlilt afaglarrn yarrrncla yi"irtiyiip boq bil alanrt ge lclik. El'inin ycni biEihniq olduIr-urr-r clliqlincli-inr. Yalnrzca kinri saplitr ve ylpt'ul,litr kalmrqtr. BirkaE yaprak toplantak ig'in e[ilcliysenr cle clorr Gcnaro beni clurclurclu. Kolunr-r bi-iyiik bil gliElc tuttr-t. Actclutt krvranrrkerr kolur-na yahirzca panluklurryla clegnriq olclLt[LrttLr ityrrmsadrnr.

?un sdylemek Lizereydi ki don Genaro araya girip buraslnm bir toprak kr"rrcir-r tarlasr oldufunr-r soyledi. Don Juan kahkaha atmadan, dofrr-rdan ytizi"ime baktr. Don Geuarcl'nLur anlamsrz yanrtr bir qakayr andrnyordu. Kahkahayr barslatacak bir krvrlctm bekledirn, elrla yalnnca bana bakrnaklir yetinrlilcr'. "Kocarnan solucanlarla clolu bir tarla," decli clon Genaro. "Evet burada yetiqen qey, hay:rtta gorebilece[in en lezzetli solucanlar." Don Juan'a clor-rcl-i. Bir stire birbirlerine baktrlar.
"Oyte cle[il mi'/" diye sorclu. "Kesinlikle clofru," cledi don Juan, sonra bana clclnlip alqak sesle ekledi, "Mrihlir br-rgiin Genaro'cla; neyin ne oldLrfLurll iurcak o sctyleyebilir, onun igin ne clerse yilp." Denetirnin don Genaro'cla olrnasr cliiqiincesi korkudan soterler clokmerne yetti. Bunu sdylernek igin don Juan'a don[uk clLirr-r; anra cluha dliqijnceuri clile getinneye zarnan bulamadan, cion Genato LlzLll't ve rntithiq bir gr$rk kopardr; oylesine yi"iksek ve korkutucu bir haykrnqtr ki, errsern kabaldr, saElarun rlizgirla daprlmrq gibi olclu. Bir an igin kesin bir parEalantna cluygusu yaqaclttn. Don Juan iniurrhnazbr. hrz ve clenetiutle beni dondtirnreseycli yerirride yaplrilnrq gibi kalncak, imkffnsrz bir olaya tanrklrk eclerrieyecektirn. Don Genaro, hemen elli nretre uzrklrktaki bir okaliptlis afacrnrn govclesi t"izerincle yerden otuz rnetrc kaclar yukarrcla yatay olarak cil-rruyorclu. Bu yetmezrniq gibi, bacaklalr bir rnetre kadar aralanrlrq biEirnde, afaEla bir dik aEr oluqturLryordu. Sanki ayakkabrlannda kerncalar vardr da yergekinrine bdyle karEr geliyordu. Kollannr gofsrini.in i,izerincle kavr-rqtunnuqtr"r, srrtr bana clonLiktli.

Ona baktrnr. Korkr-ryla gozlerirni kapatrnak ya da gori,inti,i-

Kesinlikle, ne yaptr[rnnl ve benirtt tieler yuqaclrlrnitn bilincindeydi. Pannaklannr kolLrnrclan hrzla Eekti, sonra ycrticlcrt yavagEa aynl yere koyclr-r. Ayur clevinirni bir kez dahit yinelccli, ben iirktince de gocuklar -eibi ellerrip gi.ilnieye koyLrlclu. Sonrl. profilini bana dofnr Eevircli. O gaga bunrr.ryla bir ku,,su anclu'ryordu; yabansr Llzlln beyitz diqleri olan bir kr,r;Lr. Don Juan ylunllfacrk bir sesle lriqbir' ,seye rlokurutlantiinll soylecli. Buracla ne ti"ir bir ekin ekilcligini bilip bilniedigitri sor"-

yli yitirrnek isterniyordum. Qabucak bir cleferlendinne yaplp, eler onr-r gonne alanrnrrn iginde tutrnayr si.irdt"irtirsem, neler olup bitti[ini anlrulanta yerrdrntcr olacek bir ipr-rcu, bir clevininr, ya cla herharrgi bir qey yakalayabilirirn diye dtiqiincliirn. Don Juan'rn kafasr sa! kulafrmrn dibincle bitivercli; fisrlolclLr[r,rnLr

dayarak, olzinlarr agrklarnaya gabalarnanln gereksiz ve aptalca soyledi$ini iqittim. OnLrn, "Gcibe[ini aqa[r it, aqa[r!"

cliye yinelecli[ini cle duyclurn.

Et{K Oyt<Ut-trni Bu, bana yrllar once briyiik tehlikc, korku ya cla gcrgirrlik ittrlttrnrclit kullattntilrn iqin oglettigi bir ydnterncli. Diyulrunr arsafrya do$rLr itildiIi srracla afrzcliin clirlt ltcz. I'eskince nclcs rtltnryor, buntr, bururrclan yaprlan nclts alrnir vc vcl'rlre clcvinintleri izliyordu. A[rzclan alrnurr ilk ncf'eslerin beclenin oltl bdli"irni.inde olugan silrsr ntllal big i m inrle h issecli I rnes i, ve s k rcir ketretletrrnirs ellerle kurrn dcligi kapatllanrl<, olta [r(ilLinrLirr giir;lenclirilmesi, ve cliyafrani it;a[rclay[<cu scl.,iz kez airnan clclirr net'esler ile ilk alttriut nelcslerirt clcne tinrine yarclrrlcr olunlllrsl gerektigini aErklarnrltr. Netes vernrelcl isc iki kez a!rzclan iki kez cle bttrtttrclau, ki;inin tercihine gorc yuvul ya clu hrzll biqirnr

NACLJALIN ZAMANINDA

t75

cle yaprhyorclu.

Dii;r-innrecietr, clot-t Juati' n clecli kleri n i ycliltc ge:ti rcli rri. Nc vitr, clon Genaro'yu bakniayr bir an igin bile brrirkniaclrrn. Netes ahp venneyi siircllircltikq:c bcdenint clinginlc;ti, clon Juun'rrr cla bacaklttrttnt biikti"igLintin Lriliricinc vuldrrrr. Cr)r'iinli;c bulitItrszt, beni gevretride cloncliircliigti silaclu, sa! aylgrnr toll'uktliki bir yarrla srkrqrnr;, bacafrrrr ralratsrzirk velccck bigirrrclc, bttrkttltnltqtr-r. Beni cli.izelttigi srracia, ckrrr Gcnulo'yLr o bigirnclc. bir afacrn r,istlincJe gdntrenin, bcni qel,rc:nrrle olLrl; bitcnc clLry,111'r

cleninc piu"alel cluran bir clala vaklarstr. sc-rl kolu ve baqryla, birkaE saniyc lroyurrca buna dayarrclr. clayanuk aramaktan Eok, tiyatrovari bir etki varatrnal< ister gibiycli. Sonra oturdultr yer i,izerirrcle cleviuerek suntirtr santirn govdeclen dala gegti, konunrLulLr defirytirip, srraclau bir insanlt yapacagr gibi clala oturdu. Don Juun krkrrclacL. Apzrrnda berbat bir tat varcfu. Sa[ arkit yunrrucla cluran cion JLrirr-l'a clonrnek isteclirn, ama don Genani'rlLlu eclirnlerinclen tekini bile kaErnlayr goze alamadrrn. Don Genarcl bir srire ayuklarrnr sallaclr, soltm yavaqEa eksenleri Eevresincie clctnc|"irdi-i ve sonuncla yeniclen, yukan, govclcniu Lizerine clolrLr kayrverdi. Don Juan, I<ifurnr iki eliyle yava;Ea tutarak, o uua dek a[aca clik cluran gori"iq a!'lln afaqla ko;ut olanu clek boynuu-ru solir gevircli. [3u aqrclan bakrlchgrncla, clon Genaro verEekinrine mey-

srz

krlcllul
Bil

irynlllsacirrn.

Don Jnarr kr-rlafrnra, clon Geltlu'o'ya bakrruunlil]lI

"Krrp gozlerini, krrp!" clecliIini clLiycluni. an iEin istcksizlik hisscttint. Don Juun ycrriclcn l-iu;,111'clu. Ti,int olayttr, bir seyirci olunrk, [rir [riq:inrclc beninrlc iliritili oldtrILrna, clott Genitro'nLlr], yaptrklirrrnrn tcli tartr!r olln lrcnirrr bakrnayr kestifirn takclircle ot.tun yere clii;ccefinc, yir tla trirri sahnenin ortadan yclk olaca[rna iuarrurrqtrnt. Act verici derececle LlZLln bil sLilcnin irrclrnclun. ckrn Ccnlro topr"rklitn iizerincle krrk bcq clclece safa ridrrlip a!l.q gdvclesinin lizeritrcle yiirlirrieye ba;laiil. Bccleni titliyol'clLr. Oncc hiiEtik bir adtnr attt, sclltra bil ikincisini clertcn, toltlurn sckiz uclrnr atttIrrtt gordi"im. Bir clalrn gevresini bile clolaqnrr;tr. Sonla" kollan hiili gofsiincle kitvt-tlntr-rU, slrtr buna rliintik olaluli a!ucrn govdesine oturdn. Bacaklarr, sanclalyeyc otrrnluq cla, sanki yerEekimi onu etkilenriyonnLr; gibi sallunryolclLr. Sonnr. otur'du[u yerin iizerincie, agalr clolru, ilcrlenniq gibi clevirrcli. IJc:Onut'r,

okuyonnllf gibi clunnuyclrclLr. Yalnrzca bir afacrn govclesi ristlinrlc otunlaktuyclr. Cozlelirni krsrnayrp, bakrnayr si"irclrirr-ince art alanrn br"rlanrklaqtrf;rnr ve clerinlik kazanchlrnr aynmsaclrrt-t. Buttr-rn yanl slrir. dor-r Cenaro'r-rurr beclerrirrin berraklr$r clalta clit yolLrnlaqnrrrs. bigirri, qevrecle baqka higbir qey yokrnLrq gibi belirginlersip oue Erknrrqtr. Dort Genaro Eubucak clala kuyrnrqtr gene. Bir trapezin Ltzelincle oturuyunnu; uibi ayaklannr sallryorclu. Qarprtrlrnlq bir pc:rspcl<tilien bakrlcllrrrcla her iki konunrit da ozellikle cle aEaE govclesirrin Lizcritie otulrrasr, yaprlabilir rliq gibi geliyclrcln inclan
sl.t'l

il.

Don Juuu, baqrrrr, onlzunta cleEinceye clek safa Eevircli. Don Cenuro'nun cial i-istiincleki cir"rrLruiu gok do[al gibi gortinliyurclu. Anra, yeniclen ufacrn govclesine yonelir]ce, gerekli gorsel iiyurlanrirlalr yapurnucllnl, ol-lLl kafasr toprak yontinde, baEagibi gcircliinr. Don Gcrraro bilEok kez oue ve arkaya clofrLr devinirken, clon JLlun, onLln her knnrlclanrqrncla, baqrmrn yclnlinli defiqtirdi. Vrpt rkI urt uyarlurralar sonucuucla perspektif duygurr-rr-r ttimtiyle yitiLclirn, bu cluygu yitince cle clon Genarro'ur-rn clevinirnleri o clenli i.irkLitlici"i selnrenreye ba;ladr. Dort Gcnill'o Lrzlur bir siire clulda kaldr. Don Juan boynulnu cjtizelterck, clclrt Genaro'r'run inrnek i-izere olcluEunu flsrlclacL.
,,su!r durLrr

ERK Buyurgan

OyrUlpni

NAGUALIN ZAMANINDA

t77

bil sesle fisrldadr[rnr iqittim, "Aqafr bastrr, aqalr!" Don Gettilro'ttut-t bedeni bir ti-ir gerilirnle mrhlannirrs gitri dururken, ben hrzlr hrzlr nel'es veriyorciurl; sonnl, becleni ;cv ke geldi, yumuqadr, geriye clofrlr s:rvnrlanrk bir stire clizlcrirr clen astlt kaldr. Bacaklan, bigirnlerirri yitinnirs de asrh kalanrryorlannrq gibiydi; birclen yere clolru cltiqrneye baqlacl. Dtiqtii;i.in baqladrfr an, ben cle sonsuzbir uzaycla clliqi-iyor'mll$Llm hissine kaprldnn. Ttirn beclerrimle, ircl verici olclu[u kadar zevkli bir rstrrap yaqudrn-r; oylesine yoflrn ve LlzLln bil rstrraptt ki bu, sonundu bacaklanni bedeninrin afrrlr[rnr taqryanraz. oldu cla, yumuqak toprafa cli,irsi"iverclirn. Di"iqtiqi.irnli yavuqlarabilrnek igin, kollinul zorlukla oynatabilclini. Oylesine srk vc yo[un nefes ahyorclum ki, yerdeki tozlar burnuma cloldu, bumn deliklerimi kagrndrrdr. Kalkmayr cleueclim, arna kaslanln
sanki ti"irn gtiqrlerini yitirrniqlercli. Don Getraro'yla dotr Juiur gelip yanr baqrmcla clulcluliir'. Seslerini, Eok uzaktan geliyorrnuq gibi cluyuyordum, anru beni gektiklerir-ri hisscclebilclirn. B irer kolurnclan ve baculr rnclan tLrtup, beni kaldrrrnrrs, krsa bir si.ire taqrmrq olmalrycLlar. A.,sa!r do[ru sarkrk baqrmla boyuumun rahatsrzlrk verici konurlunr.rn kesinlikle bilincindeydim. Gozlerirn aErktr. Alrrrncian geEip giden toprzrfr, ekin saplannr gorebiliyorclum. Soru,urcJa bir titrenrc nobetine yakalandrm. Snlar afzrma burnurnu girerek beni 6kstirttti. Kollanm, bacaklannr cleliler gibi deviniyorclu. Yiiznreye baqladlln, zuna su yeterince derin clefildi; birclen kerrclinri, beni atrurq olcluklart st! gayln igincle uyakta clurulken bLrlclurn. Don Juan'la clon Genarcl, aralanncla aptalca gi.ili"iqiip clLrrdular. Don Juan paEalanul slvaylp yanrna getcli. Gdzlclinrc, baktr, heni"iz iqirnin bitnreclifini soyleyip beni yavalsEa suya itti. Beclenim hiEbir clirenE gostennecli. Yenideu rslannrak istenriyorclurn, arna bu ArzLllnLt kaslannta iletebilrnenin bir yolu yoktu, geriye yuvarlandun. So$ukluk claha da yofunlaqrnrrstr. FIrzla, di,iqtriflirn yerden frrlacLnt, ru-nit yanlrqlrkla karqr kryrya geE: tim. Don Juan'la don Genaro yanhq yone giclen bir stiri.iyii toplannrq gibi ba[rnp, rshk Eahp oni-irndeki Eahlara tary attrlar. Qayr yeniden geEip kryrya ulagtrnr, yanlarrndaki bir kayanrn t-isttine oturdum. Don Genaro'nlln giysilerinti geri verdifi an q;rplak

cllclLr[urnu irynursadn-n. Giysilerimi ne ziulAu, nasrl Erkardr[rusti"intclen snlar clrunhyordu, hernen giyinnrek ister"neclirn. Don Juan, clon Genaro'ya dontip, patla-

Inl anllnsayalnryordurn.

yiur bil sesle, "Taltrr aqkrna, qu adarna bi havlu ver!" dedi. Ola)iln saEnlalrlrnr kavrarnak birkaE sanil,c:rni aldr. Qok iyiyclint. Oylesirre ntutluyclum ki canln konuqrnak istcnriyorclu. Ne virr, a$ln zincleligimi gosterirsem beni yenider"r
s

Lrya atacakl arrndan ern inclirn.

clli;kiintiik gosterdin. "

Don Genaro beni izlecli. Delici bir bakrrsla bana bakan gozIerinclc vahqi bir hayvanrn yabansrh[r vardr. I)on Juan, dr-rrnp clurlrrken, "iyisin," clecli. "Denetirnine kavu;tr-rn, urria okaliptris a[aElarrnrn orda bi orospr"r Eocufu gibi

Katrlu katrla gtilrnek isteclirn. Don Juan, o sozleri oylesine giiltirrE bir biEinrcle soylemiqti ki clenerirnime kavuqrnak igin agrn clerececle Eabalarlam gerekti. Sonra igimcle bir yerden bir kortir-rt alcltnt. Beclenirnin ortasu'rclan gelen bir kaqurtr, elbiselerirni Erkanp gene sllya girmerne neden oldu. Bers dakika kaclar kalcLrn suda. Drgan grktrfrmda sakrnrmr ele ahnrq, yeniden
kenclirn olnruqturn.

"Gi.izel giisteri," cledi clorr Juan, olnzLutrLl trprqIayarak. Beni yeniden okalipti"is a[aEIanrra gortirdiiler. Yi.iriidiigaimi,iz srrada don Juan, "tol-lal"nnrn tehlikeli biEimde zedelenebiInre olasrlrfrnrn bulundufunu, don Genaro'nun edinrlerincleki uylunsuzlu[un buncla payr olabilecefini aErkladr. Bunu stircirinriekten tince vazgeqel:ek clon Genaro'nLln evine clcinrneye karar vercliklerini, arna kendirni yeniclen sllya atmam gerekti[ini biliyor ohnanrrn her qeyi defiqtirdifini soylecli. Ne vnr, agaglarrrr oracla ne yapacalrmtzlzr iigili tek soz etrnedi. Tirrlanrn ortasrncia, daha once dr-rrdu[r.rrnuz noktada durcluk. Dor-r Juar-r safrrnda, don Genaro ise solumdaych. Kaslarrr gerili, tetik bir konurnda dylece kalcllar. Bu gerginlili on dakika kaclar si"ircltirdtiler. Gozlerim ikisi arasrncla giclip geliyordu. Don Juan'ln, ne yaprlacafr konusuncla ipuclr verecefini diiqtincli,irn. Haklrydrrn. Bir an igin beclenini dinginleqtirip topraklan tekr-neledi. Bana bakmadirn, "Gitsek daha iyi olacak, gerliber," decli[ini cluydunr. Don Genurro'nLln, "nAgllul"la ilgili bir goste-

Er{K oYrUlsr<i

NAGUALIN ZAMANINDA

n9

ri daha yapmayzt niyetlendigi, anra sonra bunu yapn'lantr kanrrr aldrfr di"irsi.incesi bir arrcla qinrr;ek gibi gegivc:r'cli kufunrckin. Gerginli[inrin gegtiIini hissettirn. Son bir ilru'ct iEin bir un ilaha bekledirn. O srrada clon Genarcl du clinginle;nri;tr. Sonrl ikisi birden birer aclrrn o11e grktrlar'. Artrli, onrrla ilirnizin bittigini
anlaclttn. Atna, don Gertirro o mLitlri; qr$rgrrrr ycnirlc:rt sr.rvLrlclu. Deliler gibi nel'es alrp vernleye ba;ladrnr. Qevrenre bal<tnn. Don Genaro gozclen yitrri;ti. Don Juurr oniirncle clLrruyor'clu. Kalikahalar iqincle krvlunryorclu. Bunii cldnc1ii. "KLlslrrii baknla," clecli, frsrltryla. "'Baqka yollr yttk1lt." Don Genilro'yir ne olcluluna ili;kin solulul sot'rtritk istc:clirn, anra diyafl'arnrmr aqa[r itrrreyi srirclLinneyip cle nel'es llryr verrneyi kesersenr olecelinri anlaclrnr. Dclrt Juatt, gcncsiylc ur'cLnrda bir yeri irnledi. Ayaklannrr krurrlclatrnaclan, baqlnrr sr:l

omzurna ciofnr cltjncltinneye ba;lacJrrn. Anru, cluhu neyi intlcrnig olclufunu gorerneclen, clou Jirarr ycrinclcrt Irrlayrp beni clLrrdurdu. SrErayr q rndak i gLiE le ben i yakalayr ; urcllki hrz yi"izLinclerr dengemi yitirclim. Srrti,istLi clliqerken tcpkisel olurak clon Juirn'il tutundurn, amll onu cla kerrclirnle birlikte yere cli"i;Lircltirrr. Anrir. yukan baktr$nnda gorcliiklerinr gornre cluyurrrla clokurtrnu rlttyunr arasrnda tanr bir uyr-urisuzllrfurr ortuva grkrnasrrra nciicrt olclu" Don Juan'r, ayiikta bana glilcrkerr gdlrliirii. oysr becloniru beui neredeyse toprala nrrhllunak tizere olan bir blqka bcclcnin afrrlr[rrrr ve baskrsrnr kesinkes lrissccliyorclLr. Don Juan ellerirri Lrziltlp kalknranlr varcilni ctti. Bcclcrtscl duyumum ise iki ayn bederri biiclen tLrtul) qckrncktc olrlLrgu biEinrindeycli. Olanlarr biliyornruq gibi uiilrinrscycrck. irtsaurn "nitgual"ia karqr karrsrya ikcn aslu solurra clorrnrenrcsi u-e:r'e kti!ini belirtti. "Naguiil"rn oliinrci.il olc'lirf;unu, sakrrtclrllrr z-irtctt olcluklannclan claha cla tchlikeli bir clunrn.ra gctil'nrcnirr hig' ge re 1..ntedi[ini soyledi. Sonra beni yava;Ea clcincliili-ip kocurnurr [rir. okalipttis alacryla kur;r kar;rya brraktr. Bu. o yiirctlclti en yr\h alaq ohnahycl. Cdvclesi hcrhangi bir ballili ufucrn cir itz iki katr biiyi-ikli-ikteycli. Gozleriyle allcrn tepcsini rnrlccli. Don (lenaro bir clala ttinemiqti. Ylizli bana clonLiktli. Cozlcli. r;rgr yrrnsrtan iki kocarnan ayna gibi girri,intivorclu. [Julirnui' islcnrcclint arna don Juan gozlerinri krnrrlclirtn.rilnrarlr korrusuncll clirc:tti.

GLiglii bir frsrltryla gozlerinti krsrnarnr. korku ya da dtiqki"inltik gi)sternreye I rrsat yaratrnantalnl buyurtiu. Gozlerinri krlpa krrpu baktrfrrncla, clon Genaro'r-run gozleri n i rt csk i s i kitcliu' li rki"itricti cllrnadrfrnl aynlnsardun. Gozlerinri lq: t p bltk tt lt tttcliivs a gene o cleliltici panlt ryr gctrebiliyorclum. LJzLtn sLire. clullrt i"isttine trirrecli. Sonra, beclenini kesinlikle krnirlclltrra(lun, aynr q;omelmiq konurnu koruyarak aqalrya atll1,r;1 lrulLrnclLrlunr yerclcn birkaE nretre uzakta yere konclu. Atlitytsrtrtrt tlirrti"ine tattrk olrnLrqtLrnt, gozlerirnin yakalantaura izin veliliIinin dl.esincle bai;ka qeyler de sezinlerni.,stirn. Don Genatrl gcrccktetr atlitttiiutirqtr. Bir;ey onu urkasrnclau itrliqti cle, bir purabol qizerck kayrriusrnr sa$amrqtr. Tlincdifi dal otuz nretre kurlar yiikscktc-yclil afag ise krrk lreq uretre Lrzaflnclaycl; becJettirtin, konclulLr ycre urlu;abilnicsi iEin bir efri Eiznresi gelekircli. Anra, bLr uzakh[r ir;n-urk iqin kLrllancLfr griE, clon Genaro'tlttLt kttslitrtnttr r-ir'lini-i deIilcli: becleni bulrrnclLr!u clalclan yere clo!t'Lr "'r.otLiri"ilurLiqti-i". Ayakkabrlurrnrr-r altryla srrtrnr, bedeni pllabolLi qizclken bir an golcbilrniqtinr. Sorrra, afrrlrfryla kuru toltral< topaklltnttr czerek, hatta bir rniktirr toz kalcLrarak, arnir yrrvirsqir. ycl'c l<onclu. I)on JLuut ut'kiturcla ltrkrlcluch. I)on Genaro hiEbir lsey olnra-

lrrr; uibi aylt!it kiilltrlt gornle!irtrin

kolLutcJur-r

gekerek,

olilslll

tcrh ctrnck iizcrc olclr-rfLrnruzu bilclirdi.

Don Gc:nirro'nLur cvine cl(irrLiq volurrcla, hiE kirnse tek bir ltilc'ettttccli. Dinginclirtt, aklrm ['xrqrntclaycL. Don Juan lreni birliag licz clulclLrnrp gozleriuri. iElcrinc: buliariLk incelecli. ?rtrnirr olnru; gibiycli. Gclir gclrnez, clon Genuro evin arkasmir gcg'ti. Slutt hcrriiz- sulraltrn erkcn saatlerini giisteriyorcln. Don JLuilt lirtlttttttr ijnLinc oturaruk barra cla yer giistercli. YorulmuqtLrrrr. UzurlIl' Llz-lulltaz sint;ek gibi uykuyir claklrtr.
sirz-

Dott Jtuttt'tn l-rctti sarsr]rirsryla uyanclrl. Zanranr ofrenn-rek isteciirrr. Sautinr kayrptr. Dou JLran gdnrlek cebinclen grkarcllr

saaiirtti bultl vcrcli. O!leclen sonra


blrl,trnr, ve grizlerin-rtz bLrltrstr.r.

l:00'i gosteriyorclu. YLrkiur

"llayrr. Aqrklarrtit yok," clccli yi"izr-inii benden r-rzaklaqtrnr[',c:n. "Nrr gttulrt )/alrrrzca tltrlk oltrrstrn."

ERK

oYKUIEni

NAGUALIN ZAMANINDA

n{t

t,

Evin Eevresinde dorr Genitro'ya baktnclttn; yoktr-r. Oti titritfa dondtitn. Don Juatr yemem igin bir qeyler haztrlatntrstr. Sort lokrnayr da bitirdikten sonrn konuqmaya barslacLk. "Instur nuguullu itgileniyorsa e[er, asla dofrutdan baknramilhdlr," dedi. "Sense, bu sabah oua gozlerini dikni; oyle bakryorclun; ir;te o yr.izden takatin kesilcli. l',lu,qttulu straclatr bi i;rni;; gibi bakacaksur, tek Erkar yol bu. Gozlerinin takrlrp kahrtitsrnr onlemek iqir-r onlarr krrpr;trrarak bakacakstn. Gozlerirniz, tonultn gozleridir, ya da ,,soyle cleseur diilra tyt, tonultltr gozle' rirnizi e[iten; tistelik mahna sahip qrkrnakta da tisttine yoktur. Ralratsrzhk duymanrn necienlerinden biri bu iqte, tonultn, settitr gozlerini salrvenniyor. Sahvercli[i giitr, rrrr,grral btiyi"ik bil suvuqrm kazanacaktrr. Sunzi rnusallut olan takrnak, ya cla clitl'ra kottisti lrerkesin takrnafir, dtinyayt tonulur kurallarrna gdre cJlizettlenrek; boylece, rtuguullu her kargr karrsrya kalrlrntrzclit, gdzlerimizi inatEr ve uyLl$rnaz krlurak iunactyla yoluntuzclan qrkanz. Ben, tonulrnm bu ikilerni itnlayan tarafura hitap edip akhnr Eelmeye gahqu'ker-r sen cle gozlerini oZgiir btraktnak igin gaba gosternrelisin. Oneurli olan ;ey, totlult, aytrt pencerelerin onlitrcleti baqka cltinyalarur da geEtiIine itratrcltrtnak. lVrr,qtral sitna gdstercli bunu. br,r sabah. Gozlerini ozglir brrak! Brrak ki gerEek pcrtcerelere donliqsi"iuler. Gozler stkurtr kralh[rtra cla aErlabilir, o sortsr-rzltr[a dlr." Don Juatr sol eliyle, tiitn gevremizdekileri gosterert bir Eember Eizdi. Giiliiqti hern lirki"iti-iciiycli,i heut cle dostEa. "Nersrl yapabilirirn, bunu'/" cliye sclrclutn. "Qok basit bi iqtir, clerini ben. Basittir clerini , zira Eok ttzutt siireclir yapryorLrnr. Tiim yitpn-lLIlt get'eketr, niyetini bi gi"intrtik binersr gibi dtizenlemek. TonuILn cltinyasrnriayken kusursuz bi tonul ohnaltsrn; tnatrttksrzhIrn ne yeri tre cle zattrtttttcltr. Atna, nuguultn diinyasrnclaysan cla gene kusursuz olnraltsrtr; tnantt[rn tre yeri ne zurnarrtdrr. Niyet, bi savursgr iEin araclaki kaprcfur. Ne taraftilysa, kapr oteki yan iEin kapanrr. "Nctguu\tluykcn yaptluritst gereketrlerden biri cie, gdz hattrnr ara srra kaycltrntakttr, boylece ttugttcrltn btiyi"isLinLi bozluuq olnrsurr. Gozlerin konunlunLr defiqtinuek, nugtrulttt getirdifi ytiki.i azaltmrgtrr hep. Bu sabah aqrn derececle incinebilirclitr, o

yiizclen buryrnrn konurnunu defi;tirdim. Boylesine bir gereksinnre karqrsrnda gozlerini kayclrrmayr becerebilmelisin. Ne var, br,r krrycirnna aclyl dinclirrnek arrurcryla yaprlmah, tonuImbuyruklarrnr yeline getirrrrenin bi barska biEimi olarak defil. Bu y0rrtertri, tottultrrttt t-uantt[rnr bunun ardrna saklamak igin kullirrrrniryit <;irbalayacalrna bahse girerim, boylece. tonulmt yok oltttaktatr kLtrtarclrfttta cla inancllrlrsu] kenclir-ri. Senin rnantrk itktqttrt bililirn ben, kimse. totrului mantrklrlr$rnrr-r yok olmasrtrt islctrtez, cltye cliiqtini-ilslin sen. Arna unutrna, bu hastahkh bi
korkr-rclur.

"Gettaro'ttutt her c'levinimini, kenclini tliketrueden izle deAclrrnu'r Listr-incle, eler Eok fttzla gereksiz nesne bulunuyorsa, r ttr gtru I Iu kurqrlaqnlrlanr-u pek uzunca si-irclLirernezsin." "Nc olabiliL ki bana'/" "Otenilirsin. Hig kinise. cjncecler-l uzLln Llzun kenciini hazrrlitrrritclittt rrugttullu yaprlatr bi karqrlufm:ryr stircJtirebihne yetisine sirlrip dcfildir. Gcne lcle, nugrrullu karqrla.,san srraclan bi insattrrt ;okLr oylesine btiyi"ik olur ki, bi bakmr.lsrn oliivennirl. Savirlgrrlut gulrqnralilnullt hecleli, ronultnt cezbetmek ya da biiytilertte l< cle[il. sitgtnaliunasml ijnlenrek oluralrclr'. Olcl"rkEa zor bi Lrfrirq. Savarygr clecli!in, nugttullu yr,izlequreclen once, kusursuz olnrayr, ve iEirri kesinlikle bors tuterbilnreyi cifrenn-reliclir.

stz Scylerle trkanrp trkanrnacL[rnr anlarnaya

rrrckteri bir;ka soyleyecek ,seyiur kahracL. $u an, tonultnm asilgahqrnaktasrn.

"Sen, drnefin, hesap yapntayl clurclunnalrsrn. Bu sabah yuptrfrn ley qok saEnlaycl. Bi cle buna agrklama diyorsun. Bettse, lotttrlrtr, her qeyi clenetim altrnclii tr-rtrnaya iliqkin srkrcr ve soluksuz inircL, diyornnr. Br-r denetim ne znrnan baqarrsrzhlli u!rirsa, tonalrn geEirclifi ;aqkrnhk, insanr oliirne karEr savLlllllillslz btrztktt. Ne ahmitkhk arrra! Denetirni elden brrakrtlrktansa olnreyi ye$ernek. irsin ijrkiinE yunl, bu clurumu clegirstirebilecek pek bi qey gelrnez elin'tizdeu." "Seu nasrl defiqtirclin, don Junn'/" "'l.ortul aclasr sLipririilnreli ve tenriz tutulmah. Bu bi sava$Qnun tek seqenegidir. Terniz bi acla dirennrez, zirzr direnE gosterecek bi qey yoktur." Evin gevresincle dolanrp, biiyi.ikge di.iz bi kayanrn tjsti-ine

ERK OYKTJLERI oturdn. Bulundu[LlmLlz yerclen cierir-r yarrk gortiiliyorclu. nrna otnrmarnr irnlecli. "Sdylesene cion Juan, bugi-in ba;ka neler yapacalrz'l" cliye
sordtrrn.

NACUALIN ZAMANINDA

ln3

dunr. Olayr ttirniiyle ele aldrfrnrcla, don Jualt'llt gerqekten korkutucu olclufunu itiraf etrneliydirn. Ne var. onunla birlikteyken kertclinri rahat ltissetureyi o[r'enrniEtirn. Uzun si"irel i birl iktel iginrizir-r getirdi[i bir tanrqrkhk duygusu clofmur;tu or-rr.rnla aran]cla.

"Hiqbi lsey yapmayacaErz. Yani. olaylara tanrkhk etrnekten baqka bi gey yapmayacairz. Serrin velinimetiu Cenur'o'clLn'." Canla baqla not tlltn-raya EabalaclrInn bir srracla soylccliklcrini yar"rlrq c|"rycluILnl-lLl sauclrnr. "Vcliniurct" tc:rintirti, gclnc'zliIirnin baqlanncia ilk kez kullanan clon JLliln'u] kenclisiycli. Vclinirnetimin o olclufr-rnu c[i;rinrnti;ti"inr he1r. Don Juan konuqnliyr kesnri;, bana biikryorclu. QabLrciik bir' cleferlerrclime yirplp, clon Juirrr'rn, clor-r Gcnirlo'nLu] o gliniiLi eclinrlerin yrlcLz -oyllncusiu olacu[r gibi bir ;ey kirstctti!i kanrsrna vardrrn. Dorr Juuu, cltirstincclclinri okLrniul gibi krkrr"clacir. "Genaro senirr velininretirr," cliyc yinelccii. "An-ta bertirn vclinirnetirr scnsin; yol<sa clefil triisin'/" sorduur, sesinrcle r;rlgrn bir titrenile. "Ben, tonttlaclanr telnizlenrerre yarclnrr ecletr ki;iyinr." clc"Genirro'rlun iki Edrnezi valch. Pablito'yla Nestor. O cla or-rcli.
larrn adalannr temizlemelerirre yarclrrn ecliyor'; anra, onlarit rrrrgtrulr ben gosterecelim. Velininretleri ben olacafnn. Genitro otrlarrn o[retnreni, yalnrzca. Bizirrr konulul soz kortt-rstr olclit[urrcla ya konu;LrrsLlu ya cla eclinrlerclc bLrlunLrrsLn'r. irrsr.rrt uyrtr kirsiyle ikisini birclen gerEcklcrstircnrcz. Brrt tottttl aclasrrtr cle alrr, clileri cle ttusrulr. Benirn, senin EonrezliIindeki giircvint. tortu I t n I u u[raqrnaktr ". Don Juan konu;ulken dyle bir kolkuya kaprlclrrri lti hLrsr-nalna az kalrnrrstr. Beni clon Cerlrro'yla yaltuz brrakirclk sluusrna kaprlchrn; bu, hakkrnrcla ylprlabilccek cn Lirki-irrtr-i velici,
en koti-i plancL.

"Seni, Genaro'yla tek barsrna brrakrnarn," cledi, h0lii gi.ilerek. "Ben, senir-r tonultrtrn bakrr-nrnr r-istlenen ki;iyirn. Br-r olnlazsa cillirsiili." "Her rr:ornezin hern ctfretnleni, hern cle velinirleti var ntr?" cli yc sorciunt, kafarnt n kalrqr kl [r n r biraz g iderebilrnek arnrrclyr

''Yok, her gornezilt olrnaz. Yithttzca bazrlannllt..." "Neclelt, baztlar,rnrr-r herri o[retrneni henr de velinimeti var'/" "Srraclan insirlr htzrr olunca, erk. trna bi opretrnen bullrr,
boylec:e Eontezl
rni.ts u")r

la.

i[e geEer. "

"Srraclan bir insanr hazrr krlrp, erkin, ona bir ofretntetr bul-

Korkulanrtrr clile getirince, clou Juiur cla bcn tle giilti;ti,ik. "Aynr ,sey Pablitcl'ya cla clIuyor," clecli. "G0zr"i biina tal,rlcir[r an kotiili,iyor. Gegen grirr, (ientro'uLur etnrl'ta olntaclr!.r bi srritda eve girdiydi. Tek barsrrnayclnr oruclu. sonrbrerortru kit1-rrttrr.r yakrnrna bi yere brrakmr;trnr. Pablito bunu gordti; tortult dylcsine korktu ki, nercleyse clonuna srgrvor"tlu." Pablito'r-rr-rn hislerini Eok iyi anliryabiliyor'. onit

sa$ayan neclir'1" "Bihnern. Kirtrse cle bilernez. Brzler insanrz yalnrzca. Kitttilcrirtriz gornteyi ve nustt(r/r kullanmrryr ofrenen insanlanz, ilfr.)ir yirganurnlz sliresince elcle etti!irniz hiEbi ,t"y lttze, erkin titstit'tntltu'tnt anlarnitrt'rrzcla yarcln-ncr olrnaz. Yani her q;clrnezin bi hocasr varclr'. Erk, karar verir bLllta." Ona, kenclisinin cle hern o[r'etnreui herrr cle velinimeti olclu nru. cliye sorclunr. On i,ig yrlclrr ilk kez onlal hakkrncla ozgr-irce konLr;altilcli. Henr d!retnreninin hen-r cle velinirnetinin ortir Mcl<sikah olclLrklurrnr soylecli. Don Juan hakkrnclaki bilgileri inslirrbilir-nsel ara;trnttalarrrn aErsrnclan her ziunillt cleferli butrtltq oltlitnta kitrqrt-t, rtcclense aqrklanralarrnrn bu aqanrasrncla, brurr-ur bir cjneuii kalntar-rtr;tr benint iEin. Don Juan banit bir goz attr. Bunun ilgi dolu bir baklrs olclu!Lrrtu clLi;Lincliinr. Bircien konuyu defiqtirilt, cl sabah yarsaclklanr]ll, ayrrntrlarryla anltrtrnarr-rr istecli, benclen. "Ani bi korku, tottulr ktigiilttiverir," clecli. don Genaro gr[ll!r bastn'lr'lcir neler hissetmiq olclLrfLrnta ili;kin betirllernenre agrlilarna getinnek arnacryla. "Burzrclaki sorun, tonult tek baqrnrt ki"igiiltlneye btrakmarrtaktr. Bi savaqElnln, tonultn lte zalniilt

ERK OYr<Ur-pri

NAGTJALIN ZAMANINDA

In5

ktigtilecefiui, ne zalnar] durclurLrh.nas I gerekt ifin i bi lnres i se rekir. Ince bi konudur bu. SavaqEr, tonult ki"iEtiltebihne'k ir;in Erlglnca bi Eabaya girureyi bilureli. Zarnanr gelclifincle br-r Eablyr tersine dondt.irtip, tortult durciunnayr cla bilrleli." "Amel, boyle yaptrlrncla, eskiclen her lteyse o konlrrna rntiq ohnaz rnr'/ diye sorcir,rrn. "Heiytr. Tonctl kiiEtildtikten sonra sava$El, kupryr 61e talultan kitpatt. Trntuhrzl nreycian okunnlrclrfr ve gdzleli yulnrzca torutltn diinyasrtia ayarlr olclLr[Lr si-ircce, slrvl,njEl cluvarrn grivcrrlikli tarafrnclachr. Kencli toprafrnclachr', ve ti-inr kr-rrallurr bilir'. Ama, tonult kiiEiildiifrincle nizglirlr taraf a gegrni; olr-rr, i;tc bLr aEtkhk, anrtrcla srkrca kapatrlnralrclrr. Yoksa, savrulur giclcr'. Bur-tu, Iaf olsun cliye soylenriyorurn.'lbrrulu i gozlerinin kaprsr ur'dtncla kuduruk bi rlizglir vulcirr. GerEek bi rlizgiir'. Mecaz l'alarr clefil, ha! Aclarnln yaf arnlnl LlELrnlp goti,iren bi ri,izgir. Aslrncltr. br-r di"inya i"izerirrdeki ttinr canlrlan gotiilen rlizgirclr bu. Yrllar ouce tanrqtrrdrn sana bu ri,izgiin cia ;aka gibi gelnriqti o zauriur
saniI, bLl."

rtterrtesi, bLr iqin ola[aniistli yanrdrr. Baqka bir deyiqle, Genaro bu igleri nasrl yaptrfrnr bilnrez; yalnrzca yaptrfrnr bilir. Sava;Enrn gtzt, nugnrrlrr nasrl ula;rlacafrnr bilmektir. Bikez ulaqmayagdrstin, neler olacalrnr sen benden daha iyi tahrnin edersin,
iu"trk."
cle, insaur bu iqleri yaparken neler hisseder'/" "lnsun bi ,,seyler yaplyonnuq gibi hisseder." "Yrni, clon Geuaro'yit, bir afacrn govdesi iizerinde yukanya clolrLr ilerliyonr"ruq gibi mi gehniqtir'?" Dott Juan bir att bana baktr, soura yi-iztini,i ote yana clor-rcliirclli.

"iyi

"Haylr'," dedi gtigli-i bir fisrltryla. "Senin clemek istedifin


runlanrcla cle[i1."

Baqka bir qey soylerrecli. Nefesilni tutrnu;, ar;rklarna bekIiyorclurn. Sor-runda, sonnadan eclemedirn, "Peki, ne hissetrnirst

ir'/

"

Beni claflara goti"iriip de rtizgiilrrr kirni ozelliklerini aErkladrfr bir zamanl anrmsatryorclu. Ne var, hiEbir zantlrlt qaku gibi gehnemiqti bana, bu. "BunLr ciddi biginrde ele ahnrq oluran da oneurli cle!il," cledi, karEr grkmalarrmr clinleclikterr soltrrr. "'litttul, geltclcle , tchclit alttnda kalclfrncla, kenclir-ri savunnru zonrnclaclr; boylelikle , rr.,nulrn, sitvunlnastnt baqannak igin ne tril c'lavranch[r gergektcn onernli cle[il. Miihinr olan tek qey, bi savaf Eu]r n lotrultt uri, otri-ir'
segeneklerden de haberli oh'nasr geLektigiclir. Bu bir$arncla, bi ofretmenin onem verdifi tek qey, bu olasrlrklarrn toplanr alrrlrfrdrr. Tbnuhn kligtilmesine yardrmcr olan, bLr yeni olasrlrklartn afrrh[rclrr, igte. Gene bu aynr afrrlrk, totrultn gerektifinclc:rr ttrzht kliEiihnesini dr-rrclurmaya da yarclnn eclcr." Sabah baqundan geEenleli anlaturayr slirdiinnenii inrlecli; ben don Genaro'rtun, a[acrn govclesiyle clal arasrnclu gidip gclcli gi bol i.ime v arcfi [r rnd a ben i cl r-rrdu lclu. "NugtruI inanrluraz qeyler yapabilir," clecli. "Mi"irnktin ollinrayacufr sanrlan,seyler, to ttu l t n cliiqtinenreyece!i ;eyler. Arna. uygulayatrtn, neyin natsrl gerqekleqti[i ydniincle hiEtri qey bil-

"Soyleyenrem, ki;isel bi konu oldu[u iEin defil, har, Arner burru betirnleyecek bi yol bihniyorlun." "Hucli," cliye clahna bastnn. "insanrrr sozlerle agrklayarnacafr higbir qey olarnaz. Ben, clo[nrclan agrklanamasit bile, ara$-

trrrlabilece[ine, dolayh anlatrlabilecefine inanrnrn." Dou Juatr glildti. DostEa, sevecen bir gi-iltiqtli br-r. Gene de hitfil'bir alay ve yaramazlrk da okunmLryor defildi gi.iliiqi-inde. "Konnyu clefirstirsern iyi olacak," dedi. "Bu sabarlt rtugt,ta/lrr sana nirsan almrq olclufr"rnr-r soylemek yeterli bence. Genaro'nun yaptrlr, her neyse, kendisiyle senin bi kangunrndr. Onnn truguulr, senin tonetltnlu yumuqatrldr. Kornl yr-r cleqrneyi s iirdi-iriip, ona sordurn, "Pabl ito' ya n u g Lt a/r gosterirken neler hissediyorsun'/" . "BLrnLl agrklayanlam," decli, sesinde yumuqak bir titremle. "lsterredi[im iqin de[i[, yapamayacafrrn rEin. Tortulmt ordar clurur glinkti." Onu claha tazlzr srkrqtrrmerk istemeclim. Bir stire sessiz keilchk, sonra yeniclen konngrnaya barslacl.

sava;gr, is/crrcini tryarlamayr ofirendi diyelirn, ister bi noktaya yonlenclirmek iEin, ister herhangi bi qey iizerinde yolurrlaqrnak iEin. Bu istutg', bedenin orta boliimiinden grkan tek

"Bi

ERK OYKULERi

NACUALIN ZAMANINDA

Iu7

bi rqrkh telcik gibidir, akhna gelebitecek herhangi bi yere yonlendirebilecegi bi telcik. Ir,lctgttulu giclen yolclr-rr iqte bu telcik. Baqkir bi anlatrmla, sava|gr, nugrtukr bu telcik yoluyla batar. "Iqine battrktan sonm, nugtultrt tanrurr kiqisel bi yclrulnclur artrk. Savaqgr neqeli bi kiqiyse, nctettulda neryeliciir. Sava$El somurtkanur tekiyse, nuguul da sornurtkaurclrr. Sava;gr kotti herifin biriyse, nuguul da kottidtir'. "Genirro, beni hep krnp geEirmiqtir, Etinkt"i yagayalt eu nefis yaratrklardan biridir. Gene neler yapacafrnr onceclen bilemezsin, hig. igte bu cla bi-iytictili"ifi,in ozi,icltir, bana gore. Genaro oylesine akrEkun bi savalsEl kr, i.stcrtt'ittin, en kiiEtik bi ocluklanrnasryltt, ncr g t ct I t n u inanrllnaz eclirn ler yaptr rabiI i r. " "Peki sen clon Genaro'nnn afagta yaptlklal'uu izleciin
t

Btr, rragr rultn gerEek bi resmiydi. Genaro'ttttlt istcttt'i grfh[a oclaklannrrqtr, sonra ki;isel clokunuqnyla, alactn nugltulr gekrlesini sa$adr. Hatlar hent Geuitro'clan afaca herr-r de afagtan
Cenuro'ya ulaqtr. "Genaro aqafr atlaclfrncla gclntren gerekense quyclu: Genaro senin oni,incla bi noktayit yofurtlaqtyorclu, agaE, oltu o noktaya itti. Arna bu bi itiq gibi algrlanclt yalntzca; asltnda a[ag taraflnclirn brraktlmrqtt, bu. A$aE nuguuit btraktt, rtugttul da Gerrrrro'nun, tonuI di"inyasrnda oclaklanc'hIr noktaya geldi. "Gettaro a[aEtan ikinci kez atlaclt[tncla, tonultn o clenli aq k n degi ldi; tazlzr di.i qktinl iik gosterntemi gtin, boylece ilkinde otclulu denli tliketmeclin kenclitri." O$eclen sonra saat clort sulartnda, dolt Jttau soyleyiqimizi
,s r

diye sordurn. "Hayrr. Bilrniyorum glinkh nuguulur afacrn tepesincle olclufunu gordtirn. Grjsterinin gerisi yalnrzca senin iEincli." "Yuri, don Juan, sen qirricli, beni ittifin, ve kenclinri Earrsrda br-rldufr"rrncla olclu$u gibi, benirr-rle birlikte clcfilclin rni clernek istiyorsut"l'/" "iqte onult gibi bi qey. insan, n(tgu(tllct ytiz yLlze gelclifinde daimzr tek baqrna olrnahdrr. Ben yalnrzca, tortultnt korumak amacryla gevrede clolanryorclum. Crirevirn bu." Don Juan, "tonal"lnlt-r, don Genaro afaEtan atlaclfl slr-adet, patlaylp parEalanrnasrna ranrak kalrnrrs oldr-r$unr-r sclylecli. Bunun nedeni, "nitgual"da var olan herhangi bir tehlike niteli[i de[il, "tonrrl"lmrn qaqkurhk konr.rsuncla ayrn dtiqki"inli.ik gostermesiymiq. Savaqglnlrl o[reniminin arnaqlannclan birinin cle, savaqql higbir geyi kabr,rl etmeclen, her qeyi kabul eclecek clenli zkrEkanlagana dek "tonirl"ut qa;krnhfrnr kesnrek oldufunu soyledi. Don Genaroonun a[aca zrplamasr ile arsafr atlamasml ur-llattrfiunda, don JuAr-r, sava. Euln grIlrfrnrn, biiylictili"iftin dnernli konularrnclan biri oldufunn, clon Genargo'nun cla Er[lr[rna odzrklanabildifini, bunu bir arag olarak kullarrcfu[rnr soyledi.

kesti.

"Okaliptiis a$aglannllt oraya cloni,iyorLtz," dedi. "Naguul, bizi bekliyor orada." "Baqkalanncil gori.ilruek tehlikesine clti;m{iyor muyuz," diye sorclurtr. "Haytr. Nuguulher geyi itynrlar," decli.

o'Hirkllsllt," clecli, "Genlrro krsmen Er[lr$ryla krsmen cle aEaE tarafrndan gekildi. Bu, gerEek bi gdnneycli, senin agrrrclun.

NACUALIN F'ISILDAMASI

ll39

de, lig dort rnetre dntirniizde duran don Genaro'ya bakryorduk. Don Juan, gozlerinin belirsiz kunrldanrqlanyla ayaklanrnr cli.izeltrnem gerektifini gosterdi. Ayaklan yan agrk bigimde, a[acrn govclesine yalnrzcir olr]Llz baqlan ve kafasrnln en arka* sryla c'leferek, dirndik cluruyordr"r. Kollannr iki yanlna yaprqtrrnrrqtr.

Naguahn Frsildamasr

Okaliptiis afaglanna yzrklagtrfrmrzda, clon Genaro'yu bir alag gotu[u iisttinde otururken gordtirn. Gtilerek el sallacL. Yiurrnir gittik. A[aglan kargalar kaplamrEtr. Bir qeyden iirkrli"iq gibi gakhyorlardr. Don Genaro, kargalar clinginleqinceye dek clevinirlsiz ve sessiz kalmamrz gerektifini soyledi. Don Juan srrtrnr bir afaca vererek ber-rirn cle aynr qe.yi, bir' metre solundzki bir a$aca dayanarak yaprnarnl irnlecli. [kinriz

Bir saat kadar oylece clurcluk. ikisini de, cizellikle clon Jr-ran'r yakutdan izliyordurn. Bir an gelcli. bedeninin aynl noktaIanyltr afaca dokunmayr siirdtirerek, yava$Ea a;a$r kayrp yere oturdu. Kollannr, yukanda kzrlan dizlerinin i,isttine koydr-r. Ben cle, cievinirnlerinin trpkrlannr yaptun. Bacaklanm aqrn yorulmr"rqtu, bu konurn de[iqiklifi beni rahatlattr. Kargalar, tek bir ses cluyuhnaylncaya clek, gaklamalannr iryarlra a,sama azaittrlar. Bu sessizlik, kargalann gaklamasrndan claha cla sinir bozucuyclu. Don JLran sessizce konuqtu, benimle. Alaczrkaremhfm, beninr en giizel ziunanrm oldufr-rnu soyledi. Go[e baktr, serzrt altryr gegnriq ohnahydr. Br-rlutlu bir glindii, gtinegin konumunu belirleyerniyordum. Kazlann, ya da ola ki hindilerin uzaktan gelen balrrtrlannr duyr-ryordum. Ama, okalipttis a[aglannrn oldu$u yerde tek bir gtirtiltti duyulmuyordu. Uzun stiredir ne kuqlar oti-iyor, ne de bi"iyi-icek bocekler grtrrdryordu. Gorebildigim kadanyler don Juan'la don Genaro'nun bedenleri mtikemmel bir devimsizlik icindeydi. Yalnrzca dinlenmek arnacryla, bir an iEin a[rrhk merkezlerini de[igtirmiqlerdi. Don Juan'la benim oturmak amarcryla yere dofiru kaymanrrzdan sonra don Genarro, apanslz bir devinirnde br,rlundu. Ayafrnr kaldrnp Eotufun tisti"ine koydu. Sonra, onu sol profilden gorebilece[irn biEimde krrk beq derece kadar dondti. Bir ipucr"r yakalamak amacryla don Juan'a baktrm. Qenesinr uzatty bu, clon Genaro'ya bakmayr si-irdtinnemi anlatan bir buyruktu. Dev bir kaygr her yzrnrmr ele gegirrneye baqladr. Ker-rdirne soz geEirmekten Acizimdir. Bafrrszklanmr tutamarnaktzrn korkuyordum. Pablito'nun, don JnAn'rn sombrerosunLl gordtiftinde neler hissettifini kesinlikle anhyordum. Yaqadr[rm ber[rrsak gevqekli$i nedeniyle en yakrn gahh[a koqmak zorunda kaldrm. Ulurnaya donii;en kahkahalAnnl iqittim.

190

ERK

OyrUlnni

NAC

tJ

ALI N FI S ILDA

I\4AS

t9l

Ytnlannet clonr-neyi goztinr yeniecli. DLtraksaclnr bir sLircI btiyiini,in, beuim ani Erkrrsrnrlu bozulrnanrr; olrnasr gcrehtilini di"iqiindi.irn. Gene cie uzut-t si,ire kalamazclrnr, onrcla: clon Juan'lir don Genttro bulutrdu$um yere gelcliler. Beni alalunrra alchlar, hepirniz baqka bir tarlaya clolru yollancilk. Tiun arkasrncla clur'du$umuzda, burasurrn sabahki tarla olclulunr.r gorcllirn. Don Juan benirnle konuqtu. Aklqkan vc' sessiz olniunt serektipini, igsel soyleEirni dulclurnranu soylecli. Dikkatle clinledirn. Ti.irn yofunlufiutnu clon Juan'a verulilirnin kesinkes bilincinde olan don Genaro bunu, sabalrleyin yaptrklarrnr yenidcn yaprnak igin kullandr; o grlchrtan Er$lr[rnr koyuvercli. Beni habersiz, arna hazrrlrklr yakalantrrstr. Nef'es ahp vernlelzls, clengemi neredeyse aynt arrcla geue ele ahnrqtrnr. Gegircli[inr sarsurtr korkr-rnEtll, ne var etkisi Llzlur soluklu olnruclr, sene cle clolr Cenaro'unn clevinimlerini gclzlerimle izlemeyi baqalchnr. Bir l[acrn algak bir dalrna zrpladrfrnr gordi"inr. Yrptrklarrnr yinni [rc; otuz metre uzaktan izledifinr sn'ada gozlerinrle ilgili ilgirig bir bozr-rkluk yagadrm. Kaslannrn eylenriyle zrplarnar.llrltr cla, hrsmen o mi.ithiq gr$rlryla kenclini iterek, krsrnen clc allqtillt gelen belirsiz hatlar taraflncl:ur Eekilerek havacla kayrnrqtr. Afaq, telleriyle Eekip almrrstr sanki orru. Don Gennro, alEaktaki clalrn i.isttirrcle bir an kalcL. Sol proyana doncli.irmiiqti.i. Bir dizi yabausr clevinirni uygulanlaya girigti. Baqrnr sallacl, beclenini titrctti. Blrsurr birgok kez dizlerinin etritslnl srkr;trrclr. Krnrrlclul'rrp, titl'eclikqe, gozlerimi tizerinde oclakliurak zorlaqryordu. Qdzi-irri.iyonl'lLtf hissi veriyorclu. Utnarstzctt goz krrparak baqrrtrr clon Juun'rrr bana ofretmig oldufu gibi sa[u sola gevirip bakrl lrattrnu kuydrrdrm. Sol perspektiften baktlfnnda, clon Cenaro'nun govclesini darha once hig..gonnedifim bir bigimde gcircli.inr. Sanki krlft defiEtinniEti. Ustlinde ktirklt-i bir taknn varcl; saEr Siyurrr kedisi rengindeydi; agrk kahverengi. ve burrun yalu slra srrttir ve bacaklarda koyu gikolata rengi. Ti&rmrn bir cle uzLut ki.iLkli.i bir kuyru[u vardr. Don Genaro'nun elbisesi onu bir clall otur'mug kiirklii, ttzun bacikh kahverengi bir tinrsaha benzetrtri;li. Baqrnr ya da yiiz hatlarrnr gorerniyordum. Bitqrmr do$al bir kor-rulnar getirclinr. Dorr Genal'o'rrun. sd-

zlinri ettilim gori"intlisi"i clefiqrnecli. Dort Genulo'nlrn kollan titredi. Dalrn r-izerincle aya[a kalktr, one e[ilir gibi yaparak yere atlact. Dal beq altr rnetre kadar yi-iksekteycli. Atlayrqr, giysili, srraclan bir aclarnrn yere clefmek tizc:re olclLrfuur.r gorcli"i[iirn srrada giysinin kalrn kuyru$unun titreyerek orru sessizbir tepkili nrotor gibi havalanclrrcfu[lul ayrrntsucilnt. A[aglunu tistiine gitti. sonrii yere dofru kaydrhanc'lrysa. Br,r clevininri ru't arcla yinelecli. Kirni ziunnu dallara tuLlrnuyor. afucrn gevresincle clontiyor va cla Llir yrlan bahgr gibi dallar anisrr-rcla krvlrla krvnla gidiyorclu. ArcLnclan, ikirnizin rurasnrclan gegip qevrernizcle Eerrberler Eiziyor, ya da karnryla

afaqlann tepe uqlarrna clefip ellerirri qrrpryolclu. Don Geuuro'nun oyunlan iEinri korkuyla cloldr-rrcltr. Gozlerirnlc' onu izleclirr-r, onLrn bir yerclen otekine kayarken kimi parlak telleri makura ipi gibi kr-rllancl[rnr gordiirn. Sonra, yeniclen glineydeki alaElarrn tepesine Erktr; onlann arclurcla gozden kaybolclLr. Oltayii grkacafr yeri belirlerneye Ealrqtrmsar da bir daliii goriirrn'recli. S onra, perspekti 1' def irsti rrnecle n yercle yatryor olchlfumr-rn ayrrcLna valclnt. Tr"irn ollrnlar boyunca, cloLr Genaro'yu ayakta
izlecl

iIin citiqi-i r-rcesi rrcleyd inr.

filini gene benden

Dort Juan otunnanra yardrn-rcr oldu. Sorrra, Don Genaro'nLrn kayrtsrz bir havayla Eevrenrizcle clolarstr[rrtr gordi.iur. UtangaE r-rtangitg gi-iliirnseyere-k ugu'sluru befenip be[errmedi[irni sorclu. Bir qey soylerneyi cleneclirn eur-ri.l konuqamryorcil:rn. Birbirlerine yabansr bigirnde baktrlar, arclnclan don Genaro yerticlen gourelme konun-llrna gircli. Uzanarak sol kula[rma bir ,seyler'lrsrlclanraya baqladr. "Hacli gel, bcnimle ug," cledi[ini cluyclun-I, sonuncla. Bunu beq ya cla altr kez yineledi. I)on Juan cla yannna gelitrr sa$ kLrlaflra flsrldarnaya baqlacL, "Konu$nra. Yrlnrzca Genaro'yu izle!"
Dorr Ger-raro beni de gdnrelik dururna sokup yeniclen lrsrlciarnuya baqlacfi. AErk seEik bir clurr-rlLrkla iqitiyordurn sesiui. Decliklelini belki on kez yineledi. "1,'lugrrctlti gi-iven. Netgucrl serri alrp gotrirr-ir." clecli. Sonra, clon Juun da sa[ kr,rla[nna bir qeyler frsrldamaya
barslacir. "Dr-rygr-tlunnr (iegiqtir," decli.

ERK

OyrUlnni
tirici

NAGUALIN FISILDAMASI

r93

Ikisinin

cle aynt anda konuqtr-rklannr cluyr-ryorclllm, ama on-

larr teker teker cie cluyabiliyorciLrnr. Don Genarcl'rtun her soylcdi$ir-rin, genel ba$larncla agaElar arasrnclii kayrnakla bir. ilintisi varclt. Onlarca kez yineledifi tiirnceler sonr-rncla beltefinte kaztnclt. Ote yanclitn, clon Juan'rr-r scjzleri belirli buymklurla ilgiliydi, o da bunlitn saylsl zkez yinelerniqti. Bu Eifie lrsrldarnanrn inantlmaz bir etkisi vardr. Her birisinin grkarclfr seslerin trnrlan sanki ber-ri ikiye aytnnrrstr. Sonuucla, iki kr-rlafrnr arasrnclaki uEttrurn oylesine aEtlcL ki, trinr birlik cluygurnr-r yitirciirn. Kugkusuz, ben olan bir ,sey varc|; anra beclenirn yoknrirq gibi hissediyordurn. insanr seran bir sis, cluygularr olan koyLr i,rn

bir pus gibiydi. Don Jr-ran beni uEurs igin bigime sokac:aErrrr soylecli. Birndan sonra, scizlerin, tuta krvrLa, "cltryguIal'lr]-lr" bigirne sokan penselere clontirsttiklerin i h is setti rn. Don Genaro'nlu-r sozleriyse onLl izlernenrc ciavet ecler gibiydi. isteclifirni, arr]a yaparnayacafrnrr liissettint. Bollinrire oylesine btiyi"iktti ki, hiEbir fey yapanraz olnrlrfturn. Sonra, her. ikisinin de aynr ctirnlecikleri sonsr:zkez yinelemeye barsIachklarrnr duyclum; "$u mi-ikentrnel, LlEalt biEirne buk," "Zrpla, zr1-tlil", "Ayirklann, a[aElann tepesine ula;ucak", "oklrliptlis a[aElanna bak, ye,,sil noktalar gibi", "solucanlar rqrktrr" gibi qeyler. Igirndeki bir qey bir anda durmuq olrnahycl; belki cle benirnle konuqulnlasltult tirrkrncliilrfr. Don GeuaLo'nun benirnle birlikte oldr-r[r"rnr-r sezinlecliysem de sezgirnin bakrq agrsrncian bakrldrfrnda yalntzca kociunan, olafani-isti.i rrsrklarclan oluqan bir: klitle ayrtmsayabiliyorclurn. Kirni zaman panltrlan sonclti, kimi zzrmernsir rqrklar auttr. Devinim de yaqarnaktayclm. Beni hiE dunrradan Eeken bir vakr-una da benziyorclu, bunun etkisi. Ne zaman devinirnlerirn azalrp, bilinglili[irni rqrklara oclaklasurn, varkum beni yeniden Eekrlreye baqhyorcill. Bir an geldi, itilip gekilnreter arirslnda yefin bir kannaqa yagadrm. Qevrerncleki drinya, her ne idiyse, vakurn etkisiyle birlikte aynr anda bir geliyor bir gidiyorclu. iki ayn cli,inya gorebiliyordum; biri yerklaqrrken, oteki r-rzaklaqryorclu. Bunu tek, stradan bir dtinya olarak algrlarnryordum. Gene de, gok Lrzun stiredir gizlenmiq bir \seye de benzerniyorclu. Daha Eok, birleq-

sa kula$rmrn dibindeki flsrltrlara dontiqttiler. Blttrutr arcltnclatt, tatrtcltk clr-inyanrn nesnelerinin

trnrla' anlayabilcli[irn bir clalga dek krsai_ Bir baqka deyiqle, clon Juan'la clon Genaro,nun sesleri olafan sezgi atllamtua gircli; trnrlar once anlaqrlabilir gtirt-ilttileri a'ilnyordu; sonra ba[r'larak soylene' soziliklere, ionunclaytukEa, boru,
cL.

rionLrcu ohnayan iki ferrkrnclahfa sahiprniqim gibiycli. Bunun ardrndan, sezgilerim zayrflacL. Kesintiklerini yitirnriqe benziyorliudr ya da ciylesine Eofahnrqlarcl ki, bunlru.r srnrflandrramlyorLlm. Daha sonra gelen anlaqrlabilir sezgiler borLlya benzer bir biEir'in uglauncla oluqa'bir clizi trnryifu. Boru benclim, tr'rlar is.e benimle ye'iclen hei bir kula!,,r-,n ilo konuqrnaya baqlarnrq olan don Juan'la clon Genaro'yclu. onlar konug-boy,_,,ru

piu'Eala., kiiglik tarslar, kuru yapraklar gori-iyorclJm. Sonu'cla okaliptlis agaglr tarlanrn ayrrcLna varcLm. Do' Ju.''la clon Ge'aro ya'rrncla, ayakta cluruyorlarcL. GLin heniiz kararmarlrqtr. Kenclirne gehnek arnacryla suya girn.lcnr gerekti[ini hissettirn. eaya clofrr_r yi_irlicltirn, giysiterimi grk.r'cfurrr, algrsal clengerni saflay'rcaya clek sllyur] igincle kalclnri.

varcLrn. GorlinLi$e bakrhrsa, yrizlikoyLu-r Llzanrnrgtrm. Toprak

ayrrclla

Don Geri'o, evine gelclifimizde, bizclen hemen aynlcL. Giclecegi'i belirtrnek istennig gibi, orlzumlr trprEladr. Bir refIeksle zrplaclrm. DokunugLlnLur gene acr verec"gini dtiqi.inrntiqtlinr; aura ;aqkrnlrkla, bunun dostga bir dokunuq oldufunu goicltirn.

Don Juan'la don Genaro, kaba bir gakaya gtilen iki gocuk gibi grilLiqti,iler. "Bu denli cjdleklik etme," dedi clon Genaro. "Nagual, hep persinclen koqacak cle$il ya!" ASrn tepkirni krnannrg gibi, cluclaklannr biiztiqttirclti, bir yolclarshk ve igtenlik lravasr iEincle koilannr buna uzattr. ona sarrlclrur. En srcak, dostga hareketlerle srrtunr trprEladr. ."Nagualla yalnrzca belirli ernrarcla ilgilenmelisin,,' dedi.', Geriye kalan zamanlarcla sen ve ben, bu cli.inyanrn ttim obtir insanlan gibiyiz."

i'i'ti
ili1l

Itl
iltlr

t94

ERK OYKULETTI Don Juan'a donerek clna glili"inrsedi.

NAC LIAI-I N ItrISILDA MASI

l9-5

lit
1d,i

"Oyle cle[il rrti, Juancho'J" cliye sorclu, Juan'rr-r


lllt

gr-ili-iuE bir'

Iri
1,li

lllt

ilii

lil
Itll
iril

ti.irevi olan Juancho sozciigtini.i vurgulayarak. "Oyledir, oyledir, Gerancho," cliye yanrtlacl clon Juan, Gerancho sozcii[tinii uydurarak. Kahkahal an patlattr Iar. "Bztk seni uyat'tyorut'tt," clecii, dcltr Jurttr, "bi aclitn-ur-l n(/g//ul mr, yoksa srradan bi insan mr oldr,rfunu anlayabilrnek iEin zorlu bi gozlern geliqtirmern gerek, nugttulhl clolruclan ili.,skiyc
girersen olebilirsin ha! "

11il

l;ll
Itui

lltl

Don Juan, clon Genalo'ya clonerek rryrldayan bir gtili,irslc sordll,.."6yle rni, Gerancl-ro'/" "Oyle, kesinlikle oyle hrancho," dedi; yerticlen gliltiqttiler. Qocuksr-r neqelerini paylaqarnryordurtt. Gtin iEinclc yitgadrklanm oldukga yorucuydu, aynca gok heyciurltyclnn. Her yanunl kendime acuna duygr-rsu kapladr. Bana lter ne yaptrlarsl, bunun dontir;ti olmadrfrnr, buuun bana zLt'Lv verici olclulurtu yinelemeye baqladrfun srrada a$amak i.izereydim. Di,iqi,incelcrimi okr"rdufundan kr-rqku duymacLlrn don Juau, cluycluklurnrir initnamtyonnu$ gibi baqurt sallaclt. Krku'dach. Igsel soyleyiqinri kesmek iEin Eabalitdrnr, kendiute acnla duygusu cia yok olclu. "Genrtro gok srcak bi insart," cledi clon Juan, clott Gertart, aynldrktan sonra. "Boylesirre incelikli bi velinimetin olntasr cr kin iqlerinden biridir." Ne diyecefimi bilerneclirtr. Don Genaro'uun benittt velini metim olclulu diigtincesi beni sonsLlz clerececle ,saqrrtrtr;tr. Dorr Juan'dan bu konuda daha tazltr bilgi vermesini isteclint. Konitl maya yatkrn bir tavn yoktr-r. Go[e ve evin yan taraltnclaki kirrrr afaElann koyu golgelerinin tepelerine baktr. Nerecleyse kitpr nrn oni-ine dikihniq kalrn, bodr-rr bir a[acit yaslattarak otut'rlrr,
benim de sol yanular otunnautr istecli. Otr"rrdum. Koluna dokununcaya dek kendine qekti bcrrr Gecenin o saatinin, ozellikle o giin olanlarclul-l sollra, bc:ttirrr igin tehlikeli oldufir-rnu soylecli. Qok clingin bir sesle bir clizi yt, nerge verdi bana; onlln Llyglln gordtifti atna dek oturdufururrz yerden krmrldamayacaktrk; trzun suskunluklara daltnaclan, b,' lirli bir dengeyle konuqmayr siirdi,irecektik, "naguitl"la kar';r l
;
r

cli'gir ,l'rar-rr istiyorcl,, "torirl"rr,r pekiqtin,ek igi' tut_ rrrirrrcl.. cl.h. iyi bir y'l yoktu. Ttirri bunl'' zorrnyrcr'ot bi_ bir girncle uygulattr; not tutnlann benirn seginrirn orcrulunu, bu crubu'u koyu ka.a.lrkta bile yup,riu,, gerektilini soyteJi. ^r'rcla Not tutrnayr bir sava;gr ecrimine,t,o,itiqttir.tirt...gi,n i, bgylece ku.''lrlr' bir e.gel oluqtur'rayacalrrir soylerke', sesincle bir rneyclun

.!r|sarlr nel'es alnraya ba;Iayrp gdzlerimi krrpr$trracaktrnr. i "lt/u.gttul bur.alar.c-la ntr,/', cliye sorclllltl. "Tirbii," cliyerek krkrrclunraya ballacL. Ne'ecleyse ckrn Juun'a ab,nrnrgtrin. o ko'r,rqrnaya ba;racrr, hctlletr her ttir sorLlnlLl yanrtlacL. Sanki karanlrkta yazabilirmi;inr gibi detierirrire kalernirni bire vercri. orabircrigr,l". ,iogni,

lffi
rill

i'il1

Gerektigincle anrlnsarsIn.',

il;ili norlur giziktirebilcli$irre gd'e be'i, bir biEirncle buna inanirr'rqtr belli ki. A'a ko_ llLllll Llz, cloti Genaro'titttt bertittr velinirnetirriin olnrasrycl. Don Juan beni. don Genuro'yla ilk kurrsrlarstrlrnrcla rr,,eycllpa gele., ve gcrEek bi'yor. irslevi g'r'e' o oiagti'tistti clluyr anlmsanraya zorl.cl. Brra be'zer bir' ,sey gel'recli aklr'a. o gi.in yarszrchkla_ rrll'lI yerticlen itrrIittltrity;t b,q;l.cLrn. Anr'rsayabiliigi,n ri,,arifla, srkr'tr ver'reye', srr^crar bir burug,,ruy,r,, I96ti,in irkbaha_ -eergekle.;'r ''clu"A' l rr silyur i q t i. D,' J u a' bc' i cir,,-cri, rctLr. ily,c ak denl i s*r-s.k l lr'a g{)re,,, clecli,,.bo$ ^gtr verelinr git.sin. sava.,sgr decli!in, erkin,r,;yr.oir.lerini izlerneli.

okunra trnrsr seziliyorclu. Soyle',sinrizin kirn i boliinrleriyle

Dor Jua', i.s'nr' bir velinirneti ol'rasrnl, zor gergekle,rs_ soyledi. or.ek ol^rak, oteki gornezi nrigiu,yu gcistercli. YrllarcJrr kendisiyre birrikte or^n Eiigio, he'tii bir veli'imere kavuqarn.r'rqtr. Erigio b,labilecek lni, diye sorcrum; erkin eclilrtlerilti onceden bilmenin mtimktin oirnach$r nr stiylecli. yrl-

tiliri

ffi

Il:.,:i::' gtllll Llzll ant ttrsattt. Heni.iz bir velinimet bulainn,riq olcluklalpr "gdrdriftirli",
o a'ln ge.nel ko.;ulla'yla havaslr' onlara
gcizi.ikri.iEi.i,

k_uzey

Meksika gcillerincre bir g*rp

g*g

gcirrntirs olcrr-ryar_

ffi

sin gdziire

clttttcl olLrp "ttagttal"t cxlara gostenne iilsatr verclilini lnrmserttr. Dort gencin ate$in barsurcli oturclu[u, clcln Juan,rn cla herte_

r.k algrl.cfifr' .;eyi y.ptr$r

.yr bir.giysiyre

benim

Ji,-g"ri.;;i;

gececrenlsciz ecriyorcl,.

ERK

OYrUleRt
clecli. "Aratltirttrclaki tek

NAGUALIN FISILDAMASI

197

"O Eocuklar gok qey biliyorclll,"

Eaylak settdin." "Peki, sonra ne oldu onlitrit'/" diye sorclurn' ,,Bazrleur bir velinimet bulabildi," diye yanrtladr.

Don Juan, erk bolgesini teslirn etttlenin, bir velinirnetirl gorevi oldufunu, Eorneiine cle en aztuclltl bir o[retureu kaclltr' el u"t-ttt.si gerektifini soyledi' Konuqmaya k-rsa bir ara vercli[imiz strada, evin ardttldatl koyvermegelen yabansr bir grcrrtt cluyclr'rrn' Don Juatn' kaprp bir tepkiyle aya[a kalkmak tizereydir'' mi onledi; neredelse Gtirtiltii duyulmacian once .soyle;i Eok dofial. bir yon alruitya J^if^-tq1,, tenim igin. Amu konJqrnantn kesildigi bir sessizlik ola[1ani,-rda o giiriiltti ortuyo Erkmrqtr. O anda, soyleqilrizil -kazancL. Dotr Juatl'ln ve benirtl niistii bir qey olclufu keslnlik dolauatr gtsozlerirnin bir Eit 6luEtr-rrc1u[u, Eevrede sinsi sinsi kolladr[t kantsttra kacrrtrnrn onu krrip iEeri girmet< iEin frrsat
prlmrgttm.

Gcnaro rnu olclulunn sordurl. Bunlur "nirgLral" oldr-r[r-rnr,r, ikisini birbirine kanqtrrurarnarn gerektifini sctyledi; Geniuo, "tol'lal"nr adtyrnrq. Sotrra baqka bir;ey soylecli, anta anluyarnaclm. Evirr etraflnda dolanan bir qey varcfu, ve ben dikkatirni yo[r-rnla;trranrryorciunr. Olalani-istii bir Eaba gostennerni buyurdu clon Juart. Bir an, kenclin-ri clefersiz hissettifirn konusunda si.rErlalarken br-rlclurn. tsir korkr"r sarsrntrsr gegirclim, Lrma bir ancla olabilcliIince safcluyuln bir hale geEiverclirn. Don Juan artrk Eevrerrizi dirrleyebilecefirnizi soyledi. Higbir ses gelmiyordu. "lluguul gitti." diyen don Juan: ayafa kalkarak iEeri girdi. Don Genaro'nur-r gaz lambaslr-lr yaktr, yiyecek bir geyler hazrrlacJr. Sessizce yedik. "Nagual"rn geri gelip gelmeyecegini
sorclunr.

"Hayl1'," dedi ciddi bir tavrrla. "YrhltzcL: deniyordu seni. Gecenin bLr saatincle, alacakalanlrfrn hemen ardrndan daima bi ;eylerle ilgilenrnelisin. Ne olursa. Yalnrzca krsa bi stire iEin, bi
saat belki atna senin en oh.irnctil saatin bu.

Don Juem, stkt dtttrnalnl ve clikkatirni qevreye yorreltnretrrmemi br-ryurclu. Grcrrttlt giiriiltti, bauil sert ve kltru topralr i oltt|turclufr"rrn malayan tir sincabt antm.satmtqtt. B u cltir; Lir1..y gostermiE oldr-rfr-r kemirgeni auttnsaanda, clon Juan',rn barna m gorii ptii lere c1m. Uyumak iizereymif gibiyclim, clti qlinceleri
ve riiyalara dtinii;tiYordu. tt-tttttnl' Nefes alma galiEmasrna baqlayrp ellerimle karntmt DikDon Juan konuEmaya baqladl, ama onu clinlemiyorclr"rtn'

"Bu gece, nugtrul seni krstrrffrayl denedi, irnla sen bu salchnyr savuqturacak kerte giiEliiydiin. Bi keresincle boyun e[rrrirstin cle bedenine su clokmem gerekrniqti. Bu kez ryr becerdin." "SalcLn" sozci.ifi-iniin, olayr tehlikeli bir boyuta getirdilini belilttirn. "Tehlikeli rni'/" diye sordtr. "BLl, olayr ortaya koymanrn en acayip biEirni bence. Seni korkutmaya Eahqmlyorum, ben. Naguultrt eylernleri oli,imciildi,ir. Sana daha once de soyledim bunu. Aynca seni yaralamaya Eahqan Genaro defiil; tersine, sana verdili 6nern taun anlamryla kusursuz, runa nugttulm saldrnlarrna kar;r koyacik ertin yoksa, benirn yardrmrma, Genaro'nun ozenine bakmaksrzrn oltip gidiverirsin." Yernefirnizi bitirclikten sonra, don Juarn yanlma oturup, ontzulnun iisttinden notlanma baktr. O gi,in baqrma gelenleri yerli yerine oturtabihnemin ola ki yrllar alaca[r yorumllnda bulundum. Anlamayr umut bile edemeyecefirn sezgilerle dolup
taqrnrqtrm.
anlarsar-r boka

qeyin yukatim, kuru yapiaklar tizerincle stiri,inen ytlittltmst bir ikl ikler yade[ iq murgzrk hrqrrtisrna taktlmtqtr. Urktiim, bedensel bana sir'ldr[r sanlsrftI kaprld'n. Ayaklartrtrt, qaclim, bii yrla'rn deliler gibi istemecren clon Juzrn'rn bacaklanurn altrna sokup nefes altp vermeye, gozlerimi krrpr;trrrnaya.balladtm' Gtirtiltii dylesin-e yarkrnclan geliyordu. ki, kayna[r yztrtttt kendir'i metre otecleycli, sanki. Don Juantingin bir biEirnde, ..nzlgullt,,a ktrrgr Savllnmantn tek yoltttrun clegiqmedel kal]]]t1k arrmr b iti ;titmetn i, .dikkatirn i gti ri-i l t ti olclir g, nu soytlOi. B ^cakl Buyr-rrgzr' bir se.1l3 yztzmanrr ya cla ye oiaklo*i-r buyurdu. SoruSolTnamt,kenai*ibrrakmamamristediberrderr. dott inanrlmaz Eabalarrmtn arcltnclap, giirliltiiyti qrkaratttn

"Anlayzunazsan, Eok iyi durumdasrn sayrlrr," dedi. Eger battr[rnrn resmidir. Bu bi btiytictintin bakrq aEr-

l9ti

ERK OYKULERI

NAGUALIN FISILDAMASI

l9L)

st, elbet. Srraclan bi adamrn bakrrs aglstna goreyse anlarlayr bitgarzurazsarn batarsrn. Srradan bi aclam, senin parEalara aynlclr-

[rnr ya cla parEalara aynlnraya baElac|lrnr

cli"iqiini-ir."

Sozctik seEirnine gi-ilcliim. Pargalanma kavramur oni"inrc atttftnur ayrrdrndaydrrn; bunu claha once, korkularrnrIa ba$antrh olarak ona ben soylerniqtirn. Bu kez, ba;rrna neler gelecefiyle ilgili sornlar sormayacafu-n konusuncla gi.ivence verclin-r. "Konugrna yasa[r koyrnadnn hiEbi ziln]ar-I," decli. "AgrkIama gabasrna girrredi[in si-irece, giici.in t[ikenene ciek konuqabihriz, nctguul hitkkrnda. E[er ilnlrnsalnayr becerirsert, ttugttul rrr yalutzca tanrkhk etmek igin oldufunu sdylediydirn. Yuri neyi

trastl izledifirniz kouuslrnda konursabiliriz. Sense hep bunlann na.srl rntimktin olabildi$ine Eekrnek istersin konuyn, i[reng bi gey brr. Nuguulr, tottullu aqrklaurak istersin, aptallrk bLr. Ozellikle cle artrk bilgisizlifin ardrna saklanunrayaca[rn gclz ontinde bulundurulursa. Konuqma bizim iEin bi eurlarn taqryor belki, ama bu belirli srnrrlar iEincle kalmak zorunda oldufr-unuz igindir; bu srturlzrr nugtrulu uygulanturaz." Konuya bir aErklrk getimreye Ealrrstrm. Her qeyi nrantrksal aEtdan aErklamayr istemern bir yaua, agrklunra gereksiniurirnirr

yaqadr[nn algrlann ve kaotik uyarrrnlann saldrrrsrnclun frrsut bulup bir diizen olu;turma gere!inclen kaynaklanclfrnr belirttirn. Don Juan'rn yorumu, kabul etnreclilirn bir noktayr savLlnLryor oldufumclu. "Diiqklinltik gosterdi[ini oyle iyi biliyorsun ki," decli. "Dtizerr kunnzrk, yetkin totrul anlarnrna gelir, yetkin tortul t>lmak ise ronul adasrnrn tisti.incle olr"rp biteu her qeyin bilincinclc olmak anletmrna gelir. Arna sen oyle de[ilsin. Dlizen kurnur clliqiincenin iginde gerEek yok, yani. Bunu yalnrzca tartrquiuyr ka zanmak igin kullanryorsur-r. " Ne diyece[imi bilernedinl. Don Juan, "tonal" aclasrnrn tc mizlenmesi iEin ola[antisti.i Eaba gerektifini soyleyerek, bir bi gimde gonltimti aldr. Sonra da, "nerglral"la ikinci karrsrlarsrnilnrda sezgilediklerirnin tiimtinti nnlatmamr istedi benclen. Bitircli [imde, kiirklii timsah bigiminde algrlacLfrrn qeyin, don Geno ra'nun mizah dr"rygusunun bir uzantrsr olclulunu soylecli.

"HAle bLr kerte rizgi-i' ohra' gok yazrk,,,clecli. ,.Hep qary_ krnlrf;. sapla.rp kalryors'n, boyleie GL'ar.o,run gergek s.na_ tr lt r r skalayrp ciLrrr_ryors Lllt. " "o gorLi'r.ii'Li' ayrrctncra nrrycrr., cron Juan'/" "Hayrr gdsteri bir kiqilikti.', "Ne ,gr)lz li.itt'!" "Bugti. ttinr. gorebircrifin) nugtt(tltn afaElar'r ararsr'cla kayrrrasr, gevrerriizcre ciclranrp crr-rrrnasrycrr. -ii;t-cbitert rrerkes bunu tanrk olabilircli.,, "Pcki, ytr gdrrnay,c n I c l/', ''Higbir qeye tanrk olarnazltrcl, olsa olsa vah;i bi riizgiill etkisiyle sall.'rp dura' apaElar gdrlirlercli, belki. l:,/n,quulri, -tt laqrlrn.z chq^vu*rr.lu'nr, bilcl[imiz qeyler gibi yur.,,rri,,r' lrep. Bugtinkri clurumcra ,rug,,r,i- y,,pr,,[rur, ,,,iluyr,n ui esinti, yitb.'sr bi rrsrk yu clu kocanla, bi ateqbocefi olaruk yo.u-lana_ bilircli. Girnrc.vibihneye' bi i's.n, liele acelesi varsa, bi ,seyler gordti$li.ti ur'a .nl'sayzunacLEr'r bile s.yleyebilir. Dofal b,. Aclanr kenclisine gore nrantrkhcrr r. zira,o,-,u,-, gozleri ora$apdrqr bi ley bltlltntnacllrnr satrucaktr r; tonn l tn gcizieri olcluklannclan doliryrtrlttultndr-irryirsrylasttrtrItkalrcirktr itrsalr sirrsiur bi yenilik, gozlerin anlayarnayacafr ve trrnnltn , zrgrklayamayacafr higbi qey olrnayacakir. Ku I ak I an rn it fl st Iclamalannr n geti rcli[i beklenrneclik algr Iart sorclLrrtt. "ol.yrn en grizel yanrycrr br-r, gerisi pek o'emri cregil; ama o, g[ini-in incisiydi. Kurallar, velinimetie olretmenin bu son ayan yaprnalannr gerektirir. Ttirl eclirnlerin en zorunu. Hem veli'ir'etir, hem cle o[retrnenin bi insanr ikiye erylnnaya yelte_ -Bunu nebihneleri igin kusursuz birer sava$gr olm.la' gerekir. bilernezsi', Er-inkti henLiz algrlamanrn citesinfls-i1113, ert gene gok iyi clavra'dr serna. Ge'aro bulup burabilecelin en kusiiruz savaqgrdrr. " "InsAnr ayrnnak neden gok dnernli bir iq,?,, "Tehlikelidir de o'dern. Bi bocek gibi blebilircrin. ya da, dalra beteri seni bi araya getirernezcrik; 6oyl... o duygu yayrasrnda kalrrdrn." "Bur-rlln, bana da yaprlrnarsr neclen gerekliycli, clon Juan,/,,

ERK OYKULEIlI "Nugualuz, Eomezin kula[rtrit frstlciitylp ottll ikiye


sr gereken

NAGI.JALI N FISILDA MAS

20t

bi zamzltt vitrdl."

"Ne detnek blt, don Jttatt'/" "insanln, sraclan br tottulolabilmesi iEin birlife gereksinimi vardrr. Tiim oziiniin tonulacJarsrurn ristlinde yer alrtritsl gcrckir. Br-r birlik ohnazsa insan Erlclnr; ne vrlr, bi bi-iyticlitrtilt bLr birli[i, oztinii tehlikeye atmadan bolmesi gerekir. Bi.iyi-ici,itti"in heclefi yagarnaktrr, boylece gereksiz tehlikelere atrlltraz. Blt tredeule ta ki bi an gelip de, deyint yerittcleyse oraclttll slvl$lllcayil dek, yrllarca siipi-iri-ir adasrnt. Itrsaut ikiye bolnlek, bu kitqr;rrr
kaprsrdrr.

"Yaqacltfrn Eeylerin en tehlikelisi olan bu bolrtle Eok yalrrr ve kolay oldu. Nuguul, ustaca krlavuzluk etti siuta. llrutr batrit; yalnrzcakusursuz bi savaqgr barsarabilir bunu. Senin achtia qok sevindirrt." Don Juan elini olt'lzLltna koydufiurtda karqt konLtlnlaz bi

cliziycli.

bir ba$kaslnlr.l sesiui duyuyorrnuq gibi olciufumu aynrnsacfum. eyecepi nii, soyleniecle n once cil-ryuyorcfi-un ; bcilli nrnez, tarn bir clLryguydu br-r. Sol kulgrrn, olafantisti.i dr-rygr-rlarrn kayna$rycl. Sap kulaIrnrclan daha gi-iglti ve cluyarhych. Daha once olmayan bir qeyler varch. Don Juan'a bakurak amacryla safrma clondti[iirncle, bu kulafunda bir dizi berrak cluyusal sezgi oluqtu. F'izilsel bir Llzilll-I, eritt"ti iEindeki her qeyi tam bir hassashkla cluycluf;um bir
s oyl

stizriliir', uEal'ya c'la lier ne yaplyorsi_r onu yapar; bunun, tottultn zrunanryla hiEbi ilgisi yoktLrr. Bu iki gey uyLlgtrrLrzJ Dott Jltatr koltuqurken beclenimc-le bir iirpenne hissettirn. Qerlerrl clLi;tli, iilzrrn istemeclen agrlch. Kulaklanmllt trpasr agrhr gibi olclrt, ve gok duyulabilir bir titreqinr ya cla trnlirna ii;ittirn. Don JLran'a bu cluyunrlan aktar-cL[rrn srrada konuqurken,

a$ama istefi yaqacltm. "Seni bir daha gdrenteyece$im atra


dum. Gi"ilerek baqtnr salladr.

ueldirtt'/" cliye

"Gene bi orospr"r gocu[u gibi cliiqktirlli.ik gosteriyorsllll," dedi. Hepimiz yLrpLrfLZ ya bunlt, l'teyse. Baqka baqkit biEirnlerclt' olur, hepsi bu. Bazen ben de diiqki.inlLik gosteririrrt. Ben, setti grmarttp gtiEsiizleqtirdifinri cliiqi"ini-irtirtr. Genaro, Pablito'ya vcrebilecefi her qeyi verir, insittt buudan baqka ne isteyebilir ki'/ Elinden gelenin en iyisini knsursuzca yapalt birini kini ele;tirc

bilir

ki'?"

Bir stire konuqmadr. Sessizlik

oturnrak siniritne

ckr

kunrnuEtu. "Bir varkumla gekilmiq gibi l-rissettifirncle batra treler

yurdu, soyleyebilir misin'1" diye sorcluu. "Si-izi,illiyordllt't," dedi, kityrtstz bir titrernle.
"Havetdat

ml'/"

"Halytr. Netguuligin toprak, hava yir da su yoktur. Bttntt sctt kendin de anlatyabilirsin. O gayya kuyusunda iki kez buluncltrtr, tistelik nagualtn kaprsindaydrn yaltrtzca. Seni Eevreleyen qeyi

tantmadr[tnr sOylerni;tin. Nuguul, nugnaltn

zittnittttttclrt

$irndi her ley sana ballr, artrk. Yeterince gtiEltiysen e[er, boltinmenin getirclifi,soku si-ircitirmeyi ba;anrsrn. Baqirralnazsan yazrk sanir. Kurunraya ba;larsrn, kiio kaybeclersin, benzin solar, bors bo; bakarsr', konu$nrazslr, pek ho.! birisi orrnerzsrr-I." "Belki cle , bunlr bana yrllar once soyreseycrin," cleclim, "yarui senin ve clon Genaro'nun yaptrklannrzl; o zarnut-r y.t.iince..." Elini kaldrrrp scjztiutli kesti. "Ne boq bi lakrrdr bu," decli. "Bi zam,nlar bana, e$er bu . inat<;rlr!rn ve nrantrksal aErklanra gereksinimin olrna.saycl, ,sinicliye clek Eoktan br,iyticti olabilece[ini sdylenriqtin'/ Sinin rugrnclan, biiyi"ici.i olabilrnek. yolLrna clikilen br-r inatErhfrn ve itErklama gereksinirlinin tistesinclen gehnek clemektir, anla buItr-r. Dahasr, bu kusurlar gotiirecek seni erke. yzrqarnrn fzrrkh olsitycir erkle clolup taqar nrrydrn sanlyorsun sen'?

"lYugrrulur fl,srldamasr vercli sa"na bllrllr," clecli clon Juan, cleneyirlirli betirnlecli[irncle. "Kirni ziunan gelecek, sollra cla kaybolitcak. Bunclan sonra olabilecek herhangi srracfu;r bi duyurnclan korkrna. Ama her qeyin otesincle, sakrn ola ki btt cluyitltllar kortusutrcla di,iqki,inlLik gcistenneyesirr, onlarr takrnuk haline getirrneyesin. Bagaracafrnr biliyorlun. Senin boliinnie zantrlnrn clolm bi zarnandr. Bunlan hep erk ayarlacl.
cluyLrsal

ERK OYKULERI "Genaro da ben de, senin gibi belirli srnrrlar iqincle eclirnlerde bulunabildik ancak. Bu stntrlart erk koyar-sava$Er da. ne clesek, bi erk rnahkfimudur; tek bi ozgi-ir segirn hakkr oltut bi mahkfim: kusursuz bi savaqgr gibi clavratrtrayla bi aptal gibi davretnma aritstnclaki seqirn. Son tahlilde, sava$Et iEin elkin mahk0rnu de[il, kolesi de diyebiiiriz; gi.inkti btr seEiru artrk bi segim olmaktan grkar, onlln iEin. GenAro'ttttt-t kltsttrsuzca clavranmaktan baqka bi qey gelmez elinclen. Bi aptal gibi clavlartmak iqini boqaltrr, yrktmtnii neden olur. "Ger-liro'dan korkllyorsLln, Etinki-i tunuIrnr ktiEi,iltmek iEirl korkutmu yolunu kulliinryor. Beclenin biliyor btttttt, uklrtt brlmese de. Boylece, bedenin Genitro'ytt l-rer gorcli.igtincle kagrll saklanmak istiyor." Ben de, don Genaro'nLllt beni bilerek ttri korkr-rtrrlak istedifini rnerak etmi; oldufuntu s,oyleclint. "NagLtitl"ln ot'rcecleu biiine-eyen yabansr qeyler yaptrfr karqrhfrrrt vercli. Orlie[iu, sabahleyin, solnma dontip clon Genalro'nttn afaEta tre yaptt[tnit bakrnak istedi$im an beni onledi[inde araurtzcla nelet'geqtigini anlattr. "Nagual"lr-rrn ne yaptlEtnlr"l, her ne kadar btttrtt zantilnrndan ouce aurlitmantn imkltrt yoksa dii, fluktna varlllt$ olcltr[unu soylecli. Ktsitcast, sola donmetn, "tonal"ttnttt bilerek attr!r, intihara si-iri,ikleyen bir adrn-unrq. Br"r devitrim, "llilgual"tllttt dikkatini Eekmiq, bu nedenle onutr bir parEast tepeme dtiqnti.i;. Istemeden, qaEkrnhlrmr gosteren bir clevinitncle br-th-tndum.

NACUALIN FISILDAMASI

203

enter, kusursuziuksa onu erkle clolclurur.,'

"Bi sava$El Llrnarsrz ohnaz," clecli. "Ne de korkulu, ;aqkrn ve kuqkrrlu; ha'gi korsulda olursa olsun. Savaqgrn rn yoinir"o kusu'sr-rzluIa ayrracak zum.nl varclrr; tiim cirgerteii erkini
"Yine dondtik dolaqtrk,
qr-r

Kusursuzh-rk nedir'/"

eski sorllya gelclik, don Juan.

"Evet. Gerre qr-r eski sorLl, gene gu eski yanrt: kusursuzluk, neyle u$raqrrsan u[raq, en iyisini yaprnaktrr." "All'rrr, don Juan benirn de aurrertrnaya gahEtrfrm bu, her an en, iyisini yaptrfunr snrlryomrn. ama gdriiiiiyor ti oyt. delilrni;. "

Eahqtrfrn kaclar karmaqrk clelil bLr ig. Bu dalgrrslnln anahtan, zamanrn olmasr ya da olmeur-lasl duyr-rmudur. Kendini ciltirnsiiz gibi gortir oyie cle clavranrrsalt o iqte kusursuzluk aramzl, anu kuralclrr bu; ciyle zaman_ larda clon, safrna soluna bak-zarnanlrl varmlg giui t",irr"tmenin bi aptalhk oldu[unu anla. Oliimsliz insan yot t u cltinyada."

_ "Gcistenneye kusulslrzlr*rk

naltn buyrufuyla oluqtr-rrultnttq aulaurlara boyttn efnlez. zill ozi,intin btitiinsellifiinin bu di.inytrda geEirecek pek az zitlllillrr olduIr-u"ru bilir." Onemli bir noktaya parmak basr-nak istedim. Korkularttrr ku;kulanrn ve qaqkurhlrm bilingli bir dtizeycle yer ahntyorcltt;
ben onlan denetlemek amactyla ne clenli Eaba gosterirseut gos tereyim, don Juem'lit ve dou Geuora'yla bir araya gelclipinl an da kenclimi umarstz hissecliyorcluru.

igin oniinde dtinyantn zulnilut varcitr. Ote yanclan, bi savafql

"Aklut, szrna oltimstiz olclu[unu sclyltiyor, gelte," "Ne demek bu, don Jttan'/" "Oliitnstiz bi varltftu, rsaqkrnhk, .korku ve kr-rqkr-t clttyt'tlitl.'

r(,-

ALGININ KANATLARI

205

Notlanma oylesine gomiilmiiqtiim ki, pablito yanrma vanncaya dek, gelcli[ini anlamamrqtrm. Pablito'nun yorlrmu, "erk trnsr"n:r gah;trfr, bu nedenle, "gdnne" yetirn olmadrkga, onun geliqini iqitemeyecegim yolundaydr. Pablito'yu her zamanbe[enmiqtim. iyi clost olmamrza kzrr$m, geErni;te onunla tek ba;rna kahna firsatrnr yeterince yakalayarnramrqtrm. Pablito'nun gekici

kiqili[i gok garprcrycli. Adr

Pablo'yclll, ne vnr, "Pablito" deyirni ona daha uygun diiqtiyordu. Ince kemikliydi ama srnm gibiydi. o cla, don Juan gibi, olclukEa kash bir yaprya sahipti, bedeninde bir gram yafi yoktu, gi-iEliiydi,i. Yinnili yaglannrn sonuna yaklaqmrqtr ama on sekizincle gosteriyordu. Esmer, ortA boyluydu. Kahverengi gozleri duru ve parlaktr. Don Genaro gibi, onun cla clostga giili_iqtincle bir gocr-rfun haylazhfir grkryordu ortaya, kirni zaman. onA, don Genaro'nun oteki Eomezi olan arkaclaqrrn Nestor'u sordunr. Gegrni;te, onlarr hep birlikte gdrmtiqtijrn, aralarrnda daima mtikemnrel bir iliqki oldu[u hissini venniqlercli bana; ne var ki, bedensel goriinti-i ve kiqilik aErlanndan birbirleri-

Algrnm Kanatlart

nin tam tersiydiler. Pablito ne kadar neEeli ve iEtense, Nestor clzr o kadar kasvetli ve gekingendi. Ayrrca, daha uzun, daha kilolu, claha esnter, ve gok daha yaqhydr Pablito, Nestor'un sonunda don Genaro'yla olan garrqma-

Don Juan'lzt ttim gtiniimtizLi da$arda geEirdik. Gi.in afnrkert yola grktrk. Don Juan beni, dort defiqik erk yerine goti-irclti; her' birinde, yrllar cince benim igin bir ya;aln clurumu diye betirlledifi o ozel gorevin iistesinden geitnetne yardttnct olacak beliLgin yonergeler verdi. Akqanri,isttine dofru geri clondiik. Yetrte[imizi yedikten sonra don Juan evden aynldr. Beuitn, latnbit igin gazyafr getirecek olan Pablito'yu beklentetn ve ot-tttnlit konllfmaln gerektifini sdylenrirsti.

surn tistesinden geldilini, ve onu solt gordiiliirnclen bu yana trinri-iyle defiqik bir insan olup grktr[rnr soyledi. Nestor'un Etrlrqrnasr ya da kigilik de[iqimiyle ilgili ttrzla bir Eey soylemekten kargrnrp, konuyu birden de[iqtiriverdi. "Iqittifime gore nuguul seni f'ena krstrnnrq, ha'/,, clecli. Bunu bildi[ine gok qagrrdrm, ve nzrsrl o[renclifini sorclum. "Genrrro bana her qeyi anleltlr," dedi. Don Genaro'deur sciz ederten, benim yaptrfrm gibi, saygr bigirnini kullanmadr[rnr ayrrmserdrm. Ona iqtenlikle, Genaro cliyorclu, yalnrzca. Don Genauo'yu kardeEi gibi gorclii[i-ini-i, bir aradayken, eriledenmiq gibi rahat oldr-rklannr sdylecli. Don Genaro'yLr gok sevdi$ini agrkga itiraf etti. Yalurhfurdan, dtiriistlti[tinden gok etkilenrnigtim. onunla konuqurken, don Juan'la benim davranrqlanmlzln ne denli birbirine yaftrn olcluklan kufama

dank ettiyse de bizim ilii;kirniz, don Genaro'yta pablito'nun

ERK OYKUI-nHi

ALGININ KANATLARI

207

iligkisiyle karryrlaqtrnnctr resrn i ve kasrr-rl"rl r gdriinliyorclu. Pablito'ya, clcln Juan'clan kolknrasrnrn neclertirri sorclltnr. Gclzleri yerincien frrlacL. Don Juarr'r yalnrzca rli"i;iinnrcli [rilc orru iirki-i veliyonnLr,,s giLliycli. Yiutrt vcntrcrii. lleni gizlicc: cleferlencliriyonnurs gibi bir havasr vurcl. "Sen onadan korkuyor mtrsun'/" cliye sclrclu. Ben don Genirro'clan kolktufuutu soyledirn, o clit rlLtyttrirl,t bekledigien son;ey br-rymu$Easura glilureye barslach. Don Juiut'lu
don Genaro arasu-lciaki flukrrr, giirrcltizle gece alasrnclaki f ark gibi clldu[unu soylecli. Dcln Genalo gtinch"iz-rni-iq, ckrn Juurt'sa uccc,yr-niq-ona cltinyanrn en iilklitlici"i varlrfr gibi ge liyonnlrl. Don .liran' a duyclufr-r korkLryu betinrlenrek, Pabl ito' yr,t, bi r' g(intcz oluritk, kendi konurnu liikkrnc'la yorLun yal)nrirya yiincltti. "Di,i qiinebilece[ i rn en sc: l'i l clunrnicl ityr]r, " clccli. " Ben i cvcle gdrsen, srradau bir aclarna olanla gok qcry bildigirrri unlarclttt, arrra beni bir cle tutgrutllu birlikte gi-rr; o ziunurl cla pek l'itzlit bir' ;ey bilruecliIinri uttlursrrr."

prya yaklaqtr$r bir srrada seper yere dtiqi,ip ayafrnrn dibine dek yuvarlanrlr;. Pablito, yere cli.irsenin sepet oldufunu gciriince kendi korkusuna kendisinirr giilmtirs olclufunu soylecli. Onn yerclen almak iEin egilcligincle, nuutamayacafr bir sarsrntr geEinniq. sepet, r,rlaEarnayaca[r bir noktaya firlayrp, birisi onun i.isttincien bastrnyor', onll bi.iktiyorrnu$Easura sallanrp Eatrrdanraya baqlarnrq. Pablito, mutfaktan, ocladaki her qeyi ayrrt eclecek kaclar rqrk gelmekte olclu[unu da eklecli. Sonra, yaprnarnasr gerekti[ini bile bile, bir siire sepete bakrnrq. Sepet birclen, hrl'l l tr bi g irnittcle solulnaya baqlarnr q. Pabl ito anlatntasrnr stircltir erek, sepetin nef'es alrp verdifini henl duymuq hern cle gorrntiq ol cl Lr!Lrnu soylecl i-sepet canh yrnrq, oclacla Pabl ito' yu kovalamaya baqlarnr;, oclaclan grkiqrnr engellemiq. Sonra, sepetin qig-

tigini, sazlArrn teker teker aErhp, kuru bir horozibigi bitkisi gibi tistLine gelen clev bir topa clorrtiqti"igtinti sdylecli. Srrttistii yerc ciLi.,snrLiq, top ayaklunnu dolarsnraya baqlar-nr$. Pablito, o slracla akhr-rur uELrp gitti$ini, Erlgrnlar gibi bagrrdrIrnr anlattr. Top onLr yakalanrrq ve bacaklarrncian yukan clolrLr grknraya baqlarrtrq. Onclan kLrrtLrlmaya Ealrrstrlr srradzr, topun, clon Juaur'ur, agrk u*=zryla onu yutmaya hazrrlanan ytizi,i olclufunu gonntiq; ya;aclr!r cleh;etten cttliri"i bir ancla ker-rclinclen geEnri,,s. Pablito gok iEten ve aErk bir bigirlde, kenclisinin cle evcleclan gcaen,

Konuyu gabLrcirk defirstilcrek not tr,rtrrtanrlit cliilgit sL'gntr)ye ba;laclr. Don Geuuro' nLln, kirsil iginrcleki galipl iklcrc kitrqt rr beni Eok befendi[itri, beticlctt cluyclu!r-r ho;nLrtlLr!Lr onun "l)r'otegiclcl"sr-r olclufuurLr soyleyelek gdsterdigini eklccli. Bu terinri ilk kez clr"ryr-ryorclurn. Don Juan'rrt birlilitcliginrizin barsrncla getirclifi bir baqka tet'itrte Lryglll-r clti;iiyorclLt. Bunrt, onurl "escogiclo"sLl, seEilen kiqisi olclufurru sdyle rniqti. "Protegido" sozctigti ise korunan kiqi anlamrna geliyorclLr.
Pabl ito' clan, "naguirl " la br,rh-r;nral
arrrn r an l atrr-ras r n

ki (jbiir kiqilclin cle "nagual"la kar;rlaryrnalarryla ilgili barslarrnbir yrfrn oykri anlattr. Saatlerce konurstuk. Benimle

r i stccl

n.

O cia, ilk karrsrla$nlaslnr unlattr. Bir kcresincle , clun Juittt'ttt ottu bir sepet ven-ni$, onlln cla bunu iyi clilel<lcrle verilen [rir an'r'ur[an olalak kabul etnri$ oldufLrrru soylecli. Onu bir katrcuylit kaplnlll i-istiine rrsull.!, bir kullanrm alanr bulanradrIr iEin scpcti runutup gitmi;ti. Pablito, sepetin bir erk annalanr olclulLttta, Lru rreclenle onu ijzel bir arriaEla kullanlr-rrrsr gerektiIine irranclr!tnr
anlattr. AkEarnrn erken bir vaktinde. Pablito
br,rnr-rn onLur

Itettrett hetrtelt aynr kuqkularr duyrlaktayclr o da, arnzr kcnclisini bi"iyi"ictiler cltinyitsrnrn bilgilerine brrakmacla buna oranla Eok
claha cluyall r cluvranryorclu.

Bil ara ayafa kalktr, don Juun'rn gelclifini hissettifini, ollLlll iqin oracla kalntak isternectigini soylecli. inanrlrnaz bir hrzll LrEr.rp gitti. Sanki bir qey Eekip alnrqtr orru oclaclan. Giile gtile derneyi bile bitiremerniqtint. Az soura clon Juan'lu clon Genaro geldi. Gi"iltiEliyorlarcL. "Pablito, geytall garpnu;gaslna yola clopru koquyorclu," clecli clon Juan. "Nec{en acaba'/"
gal
rq
r

olLirrciil

saati oldufunu da ekledi, ceketitii ulnterk igin oclayir girnri;. Evde tek baquraymrq cla, bir clostu gonucyc gitnrek igiti hitztrlanrnaktaymrq. Oda karanlrkmrq. Ceketini alclrktart scitrra tarn ka-

"Her lialcle Carlitocufu. parmaklarrnr eritip bitirircesene rkc-n g6rt-inc.e kolkmuqtLrr, " cledi clon Genuio, yazrl anrn la

rLrlg,u gegerek.

ERK OyrcUIEni
Sonra bana yaklaqtr.

ALGININ KANATLARI

209

"Dinleyin! Bir fikrirn vilr," dedi, nerecleyse frsrlclayarak. "Madent ki yazrnayr bu kadar seviyorsun, o halde neclen kalem yerine parma$rnla yazmnyr o[rer-uneyesin'/ Ne rntithiq, di nii'/"
Don Juan'la don Genaro yanlma oturclular, irrsanrn parmirEeqitli fikirler one stirerek e$errdiler. Don Juan gok ciddi bir sesle yabansr bir yorurnda bulunclu. "Parm ir$ ryl a yazrn ayr ko I ayc a ofren i r, ku qku s Ltz, aniLr y Lrzdtklannr okuyabilir nri, bakahm'/" Don Genirro, gtihnekten iki bi.ikli-irn ohnasrna aldrrmadan yanrtr yaprrstrrdl, "Okur o, okrlr." Sonnr, siyasi bir karr;rklrktan yararlanarak onemli bir mevkii kazaninayr baqaran taqrah bir ahmak hakkrnda, oldukga srkrcr bir oykli anlatmaya barslacL. Don Genaro'nun anlattrklanna bakrlrrsA, oykiirdin kahrarnanr, birkan, vali, hatta baqkan olarak atannrqtr, ziru o furya iEincle, halka ne yapacafrnr soylerneye frrsat bulamarnrrstr. Adiun, bu atantanur da verclifi cesaretle kendisini pek onernli gdrrneye

[ryla yazmztsryla ilgili

la paylaqntrqlur bu f ikri." Ikisi de, patlayarak kahkahalarr koyverediler. Don Genaro yavafga srrtrrnr trprgladr. Sanki oykrintin kahramanr bendiln. Her yattrrrtr bir stkl-ttt sru'c|, sinirli sinirli srntrnaya ba;laclnn. oykiinrin belki de saklr bir anlamr vzrrdr, diye di.iqiincli"irn, anrir sorrnayl gozlirn yernedi. Dorr Juan daha cla yakrnlna gelcli. One clofn-r efilip safi kula[nna dofru fisrlclarnaya baqlacl, "Gi.ili.inE rni"i sancln'?" Don Genaro da bana cio[rr-r e[ilip sol kLrla[rrna frsrlcladl, "Ne decli'i " ister istemez, istengsiz bir sentez olr-qturarak, ayru ancla iki soruya birden yanrtlantaya kalkrqtrm.

"Evet. GLili-ing olufunu sorclu$unLl sallyorlun," declirn.


Kr:Ekusuz, Eevirclikleri lnnnevrzuln ayrrcilrrdaydrlar; gozlerinclen ya; boqaulrcilslna giildi.iler.' Don Genaro, her zarnanki gibi don Juan'a orAnlA daha Eok abartrhycL; srrti,istii yuvarlarlrp, bir iki metre geriledi. Sonra, kann i-isti"i uzanrp, kollannr, bacak larnir uzattt, bir eksen in Eevres incle cloni"iyorrnuqqaslnLr flnlc{ak gibi gevirdi kenclini. Bana yaklagrncaya dek clonclti, rionLulcla ayafr, ayafrma defdi. Bir anda ayafa kalkrp utangag ntungag gi-ildi"i. Don Juarr kalgalurrnr tutuyordu. Tanr bir giilrne krizine yak;rlanmrqtr, rriiclesiui acrtacak biqimcle gi.ildtifii belliydi. Bir si-ire sorrril ikisi birclen yunrma gelip kulaklanma frsrlclarnaya
barsI adr
I

baqlarnrqtr. Don Genelro susllp, agln clerecede rol kesen kotti bir oyuncu havalannda bana baktr. B:rna slnttr, kaqlarrnr inclire kalclrra goz krrptr. Olayrn kahranranlannrn, halk toplantrlarrncla qok ba;arrh olclu[r-uu, konuqmalann iistesi nclen kolayl r kl a gelcl i g i-

tti, iuttit konumu gere[i konuqrnulannr okumasr gerekti[ini, ne var ki udamrn okurna yazma bilmedigini arrlattr. Adam, insanlan kandurnak igin aklrnr kr,rllanryordu. Usttine bir rseyler giziktirihniE bir sayfayl, yapacafr konu$manln nretniyrnil gibi her' yere taquraya barslarnrgtr. Boylece etkililigi de ttim obi.ir iyi nitelikleri de oteki ahmakliu arasrnda su gotrinnez biEirncle kabul ediliyordu. Arna, bir giin okunra yazlna bilen bir yabancr Erkmrq ortaya dzr, kahramanlnlzlu, konnqrnasrnr okurken kA[rdr baq aqafr tuttufuuLl aynlnsamrls. Yabancr gtilmeye baqlanrrq, saptacL[r bu yalanr herkese gostemriq. Don Genaro yeniden slrsr"rp, benden yana bakarak sorclu, "Kithramnnlmlznl aplfrp kaldrlrnr mr sanlyorsunuz'/ Ne gezer. Dingince herkesin ytiziine bakrp qoyle demiq: 'Baq aqa[r mr'/ Okumasnr bilirsen efer kifrdrn yoni-irriin ne onerni kalrr'? Murif'et, tersten okuyabilmektir, zaten!' BLitlin ahrnaklar da onun-

ar. SoyledikIerini s rrayl a ezberlemeye galrr;trm

Lunrr, yararslz

olctt[unu anladr[rm bu qabalamayr brrakrnakzo-

runcla kalclun. Qok tazla gelmirsti bana bunlar. Ikiye aynlnrr5 oldLrfr"rrn duyguslr yerleqene clek fisrldarniryr srircfuircliiler. GeEen gi-inki"ine benzer bir sise doni,iqttirn; her

qeyi dogrudatr hisseden san bir pllsa. Baqka bir deyiqle, her qe-

yi "bilebiliyorclurn". Soz konusr-r olan, clligtinceler de$ildi; yalnncLr kesin emirr olrna durumlan vardr. YurnuEak, stingerimsi, caulr, benim drqrrncla anla gene cle benirn bir pargam olan bir cluyguyla ili;ki kurclufurnda bunun bir a[ag oldufunu "bilnrigtinr". onun agaE oldufunu kokusundan hissetrniqtirn. Anrmsayabildigirn, belirgin bir agaE gibi kokrnuyorclu gergi arnir, iEirnc{e bir qey, bu ozel kokunlln aEaE o'esrutsl" oldu[unu "biliyorclu". Bunu ne cjnceden biliyordunr, ne de mantrfrmr kullanarak br-rlgularnrrstrm. Yalnrzca, orercla benirnle iliqki kuran bir qeyclen,

E,RK

OvrcUlsni

ALGININ KANATI-ARI

2il

ne kettr ne de sulu, benirn tanrmlayarnaclfrrn, Ar-na beni Eevreleyen bir qeyden Erkan dostEa, sanlalayrcr, srcak bir koku rredeniyle bunun bir a[aE oldu$unr-r "biliyorclLrn]". Bu biqinrcle "bilmeyle" onlln oztinii trprqlachlrrnr hissettinr. Beni kenclinden uzaklagtrnnamrq, tersine, onunla birlikte erimeye clavet etmiEti. Her yanrrnr kapladr, ya cla ben ormn her yanrnr kaplaclnti. AramrzcLr, ne gok ozel ne cle rahatsrzlrk verici bir baf varclt. Kesin durulnkta algrlacLfun ikinci cluyurn, bir sevinE, bir rnerak dalgasrydr. Her yanln titrc'qti. Bir clolu elektrik yt"ikii be-

denime giriyordLr sanki. Acr verici de[ildi bunlar. Horslanntrqtrm bun lardern, arna sr u rf-l ancirrarnadrfrm, belirs i z biE irn leri v iu'dr. Gene de, iliqki kr-rrdufum ;eyin, toprak olclufunr-r bihni;tirr. Bir yanrmlzr bunun toprak oldr-rfunu kesinlikle alrlamrqtlut. Ama, bu dolaysrz algrlamalanmrn souslrzlr-r!r-rnr-r iclrak ettneye Eahqtrfrm anda, onlarn ayrrt etme yetisini hepten yitirclint. Sonra birden kendim olclurn yeniclen. Dtirstini,iyorclunt. Oylesine hruh bir geEiqti ki bu, uyanctfrul sanclttn. Getre cle, hissediq biEimirnclen, tarn anlarnryla kencliu-r olarnadr[tnl iurlitdrm. Gozlerinri ti.irniiyle aErlaclan once, eksik bir ;eylerolclu[unu biliyordr-rm. Qevrerne bakrndrrn. HAlt bir rtiyannt ya cla cr

l at't tlt kt rnt lclatiulitdrtt, kalgal an rnl a kendirni itrneye galrqarak kalrn ristLi yalpulann'rayn baqlacLnr. Bu yalpalanrna, nerdeyse yeniclen karrn iistti cicjnlneute nc:11e11 oluyclrclu. Gerihnirs kollanrll vc bacaklanntla bLr clonLirsii engelleyip, srrtlistti konuma gelclirn. Bu konunrclayken hayatta gorebilecefim en Earprk ayaklalla iki yabansr bacafrn goriinti"islinti yakaladun. Bu bertinr becleninrcli! Bir zrbrna salrhnrq olrnahycLrn. Akhma, sakat yit cla yatalak bir benle ilgili bir saltne izlerlekte olclufurn clti;iinccsi gclcli. SrrtListti yr-rvarlanrp bacakl:ulrla bakrnayr deneclirn, anra beclenirni sallanrakturr barskar bir qey yaparnlyorclum. Doft'Lrclan sun bir goge bakryorciurn, koyu limon sansr bir go!c. BLr goflin claha koyr"r yarrklan ya da kanallarr, asrlr kahnrq stt clittttlitlitrtttit benzeyen, s;iryrsrz ttimsekleri varcil. Bu inanrlnrirz gdk, r-izerinrcle sersemletici bir etki yaratmrqtr. Ti.irnseklerin bLrlLrt olup ohnacirklannr belirleyenriyorclum. Baqrmr iki yana gcvilclikEe golgeli, cle$iqik san tonlan iEeren bdlgeler olclu-

tiirden bir goriir-ri-in iEincleyclirn. Ne vitr, di-iqi-ince sr.ireElerirl yiilrlzca yetkin defil, ayul zanrancla kesin bir berraklrk iqindeydi. Qabr-rcak bir deperlenclinne yaptrui. Don Jr-ran'lu clott Genaro br.r riiyarnsr dunrmrl belirli bir necienle olu;tr-rrtnu;iarch
hiE kuqkusllz. Tarn br-r necleni anlamanrn kryrsrna yiikla;n-tr,;lrnr ki, drqrntdan gelen bir qey, dikkat etmeye zorlaclt beni. Kenclirni yonlendirrnek Llzun ziununlmr aldr. Srrttistti uzaunlqttrtt, iisttine nzandr[un qey gorlilesi bir zernincli. inceleclikEe, r;aqkrnlr[rm, rnerarkun iyice arttr. AnlayanracL[nri bir rnaclcleclert yirprlmrq dlizensiz dilirnler ilgi Eekici arna yalrn biqimcle yerleqtirilrnirsti. Bir arada dun"ryorlardr anra, yere ya cla birbirlerine biti;tirihnemiqlercli. Elastik bir yaprlarr valdr; pamralrnrr sokurrcit aynldrlar, Eekince yeniclen birlerstiler. Ayafa kalkrnayr cleneclirn ilu]a, en olafartchqr clLryLtsal gar-

iLrnu cla bLrlgulaclrrn. Birclen, balka bir'rsey Eekti dikkatimi; san go[i.in tam tepesirrcle , baqunrn tistlinde bir giineq gordtirn; clofn-rclan bakabilclifirn igin pek yakrcr ohnadrfr kanrsrna varcl[rm, beyazrmsr hoq bir r,,srk yayan bir grine;. TLirlt bu yitbansr gorLirttiileri seyretrneye zamnn bularnaclan ;iclctetle sursrlcLIrrnr hissettirn. Keskin bir ses bir krkrrclanra clLryclurn; bunun hernerr arcLncian grrplcr bir goriinti.iyle kar;r kar'qryu kalclrrtr; Erplak ayaklr clev bir di;iydi bu. Yuvarlak, kociunarl bir yi-izLi varc|. Siyah saglarr bir ollan Eocufir-r gibi ke-

silrniqti. Kollanyla bacaklan bir clevinki gibiydi. Beni bir

oyuncul< betrek gibi yercien kaprp, kaldrrarak omzuna oturttu. Beclenirn asrlr kalclr. o gtiglii srrtrnr gortiyordurn. Omuzlarnclurr ve srrtrnclan a;a[r clofrr-r ince ttiyler varcl. O inanrlmaz

a[rrlrgr altrrrcla clolernenin ezildi[ini dr"ryr-ryor, yerlerclek i rzleri gorli yorclurn.

ayafuln bastr[r

prkhklardaur birine kaprldrm. Beclerriuri clenetleyerriiyorrlunr; ashnda, bedenirn bana ait defilrliq gibiydi. l)evinrsizcli; ltiEbir' bdliirntiyle ba$anttm yoktr:, ayafa kalkrnayr clenecliIinrcle kol-

Beni binaya benzer bir yaprnrn oni.inde kann i.istii yere brrtrktr. Derinlik algrlarnarnda tuhaf bir qeyler olclufLrnu hissettirn. Binaurrn boyr"rtlarrua bakarak kestirerniyorclum. Kimi urlur', gtilring clerccesincie kLiEi"ik duruyorclu, ulnrr algrlamarnr cli.izelttifinre inandrfrm bir andan sonrul baktr[rmda, cleverszr bo-

2t2

ERK

ovrculgni

ALGININ KANATI-ARI

2t3

yutlannrn ziyrrdrna varabildirn. Dev ktz yeri grcrrdatarak yanlma oturclu. O kocarlan clizine dokunuyordum. $eker ya da Eilek gibi kokuyordr"r. Beninrle konu;tufnnder dedi[i her qeyi anladun; yapryr gostererek oracla ya$ayaca[unr soyledi. Kendirni birden burda buhnanrn qokunu atlattrktan sonra, Eevreyi inceleme istefimin arttrfrnr gordiim. Binanrn, irslevsiz dort siitunu vardr; higbir ,sey taqrmryorlardr, binanru tepesirre dek uzanryorlardr. BiEirnleri, yalurlrfrn ta kenclisiydi, san gope ulaqtrklannr sanchfrm diirndirz, dort uzantr. Bir estetik vecit haline ginniqtirn. Dev krz, beni yaprnur igine srrtristii kaydrrdr. Qatr siyah ve dtizdti, giineqin rqrklannr gegirerek Eok ilginE qekiller olugrnasrnr sa$ayan bakrqnnh clelikler varcL, tistlinde. O giizelinr grineqin yaydrfr ry[rn deliklerclen geEip ilginE zernin tizerinde iirettigi ho; oyr-rnlan zevkle izliyordum. Yapr dort korseliycli, goze batan gtizellifi drqurda her geyi anlaErhnaz geliyordr"r. SevinEli halim oylesine yofr-rnlaqrnrqtr ki, a$amak ya cla sol-lsllza dek orda kalnrak isteclim. Arna bir gtiq ya da gerilini ya da tanrmlanamaz bir i;ey beni gekrneye baqladr. Birden, kendimi srrti.istii uzanmr$ olarak yelplnln cL;rnda buldurn. Dev krz oradaydr, ama onunlu birlikte bir baqka varhk, biiyiikli"ifriyle gtineqi bile orten bir kacLn daha vardr. Onunla karqrlarstrrrlciafitnda, dev krz ki"iEiik bir krz gibi kalryorc.lu. Bi"iyi-ik kaclrn krzgrndr; yarplyl, si,itur"rlanndun birini tr-rttu[u gibi kaldrrcL, baq aqa[r getirip yere brraktr. Bir iskernleydi bLr! Bnnun ayrrdrna vannam, bende yeni bir ,seyler baqlattr; kirni iirktintii verici algrlarnalarr tetiklerniq oklr"r. Birbirinclen ayn, urnir pek de krsa si-irmeyen bir dizi gortintliye kaprlrverclirn. Art arda gelen patlarnalarla o qahiine zernin, hasrl bir yaygr; sarr gofi.in piittirlti yLizeyr olan bir tavan; gi.ineqin bir elektrik arrtpuli,i; beni o denli ahp gotiiren yaprnrn cla kiigi-ik bir krzrn ters gevirip oylu-r evine dontiqttirdtigii bir iskeurle olcil-r[r-rnu gorch-irrt ya da ayrrt ettirn. Mirnari yaprda, clevasa boyr-rtlu bir baqka nesneye iligkin son bir gortiniirn daha oldr-r. Oylece cluruyorclu bu qey. Ucu yr-rkan d6niik bir salyangoz kabufunu artclrryorclu. Ytizeyleri ya-

bansr, rrior bir macldec'len yaprlmrq kimi iEbi-ikey ya cla drqbtikey plakalalclan oluquyorciu; her plakanrn Listr-inde, si-is olmaktan

iqleve sahip gibi gortiner-r oluklar vardr. Vrpryr ijzenle ve uyrrntrlr bir bigirnde izleclim, ama bir oncekirrcle cie olclufu gibi onu kesinlikle anlaqrlamarz buldum. Yaplnln "gerEek" ciofasrnr ortaya qrkarmak amacryla, gene algrlarnunr cllizeltebilecefirni urnclum. Arna, boyle bir gey olmiich. Boylece, binayla cla, anlayamach[un iqlevi hakkrnda da, yabansr ve kestirilemezbL:. "biliuElilik" ya da "br-rlgLllal" ktimesinin gok iEine clalclun.

bil

Ola[an biligliliginre bir anda cloncltim. Don Juan'la don Genaro yanrmdaychlar. Yorgunclum. Saatinre baktrm; bilefirnde defilcli. Don Juan'la don Genaro bir agrzdan krkrrdamaya baqlacirlar. Don Juan zAmana onem vennememi, don Genaro'nun yaplt.llg oldr-rfu kirni oneriler i.izerinde yofunla;rnaml soyledi. Don Genaro'ya dond[irn, o da bir qaka yaptr. En onernli
orrerisinin parmalunIa y'dzrnayt ofrenmem olcl-rfunu, boylece hern kalern slrvLlrganhfrndan kurtulaca[rrnr, hem de gosteri ya-

pabilecefirrii soyledi. Notlanrller, uzuuca bir siire dalga geqtiler, sonra gidip yattrrl.
Ertesi gi"in r-lyanclfrrnda, cl<tn Juan'rn iste[iyle, deneyiminrin aynntrh oykiisiinti anlattutl onlara. "Genirro, yaqadrklirnnln $u an iqin yeterli oldufunu hissecliyor'," cledi don Juzur, konuqmamrn bitrnesiyle. Don Genaro bagrnr sallayarak aynr fikirde oldr,rfr"rnu gostercli.

"GeEen akqam yaqadrklanmln anlamr neydi'?" cliye sorclurn.

"Biiyiictiltiftin en onemli konusuna, kryrsrndan bi bakrq attrn," cledi cion Juan. "Di-in gece, ozi,intin biitlinselligine bi dahq y.aptn. Tirbii, $u an pek anlamr olmayan bi qey bu, senin igin. Ozlinijn bt-ittinselligine r-rlaqmak igin, kiqinin ofrenme zrrzusll ya cla kabr"rllenrne iste[ine baflr bi Eey de[il, kuqkusuz. Generro, tu.tgltulrn frsrldirmatslntn, bedeninde yer etrnesi iEin zerman

2t4

ERK

OvrUlpni

ALCININ KANATLARI

2t5

gegrnesi gerektifini diirsiiniiyor. " Don Genaro baqrnr salladr. "Qok zztmetn," dedi, kafasrrtr

alafr yukan sallayarirk.

"Yirmi ya cla otuz yrl, belki."


Ne tepki verece[irni bilernedirn. ip Llcll anlrcaslnir clon Juan'a baktun. ikisinin cle yi-izlerincle ciclcli bir ifticle varcL. "Peki, gerEekten yirrni ya da otllz yrllln var n'It'/" cliye sor.dum.

"Tabii

ki yok!" diye bafrran don Genaro'nun

ardrndan

kahkahalarr patl attrlitr. Don Jttan. igsel sesitlin soyledifi zArnzur oralala yerriclen donmemi, btt itrada ben boli,inmtiqken yaptrktan esinlerleleri

bir araya getinnerni soyledi.


"NAsrl yapaca$rm bunu'J" "lEsel soyleyiqini susturup, iEinde bi qeyin taqarak her yeri kaplamaslna izin verirsen, olur biter," decli clon Juan. Bu qey, senin algrleunandrr, arna sciyledifime bi bigim venneye galrSrna hig. Brrak nagr-ralrn frsrldalnilsr sana yol gclstelsin, bu yeter." Sonra da, dtin gece birbirinden gok farklr iki dizi gorLiyle ufraqtrfrmr sciyedi. Biri agrklanarnaz inriq, otekiyse tanlunryla dofahnrg, gciri-inrne srralarr cla hepirniz iEin gerqek olan konr-ryu irnliyormug. "Bir gorli nugrutl, di[eriyse ronultlt," diye eklecli, clon Genaro. Br-r soyledifini agrkiarnasrnr istedirn. Baua bakrp, srrtnr.rr trprqladr.

Don Jualt ariiya girip ilk iki gdrtini-in "nugllill" olclLr[unu, don Genzrro'nlln, ilgilenirn noktasr olarak bir a[aEla toprafr seEtifini soylecli. Oteki ikisiyse, kenclisinin segti[i "tonali' gdrlinttileriyrniq ; biris i, bebekken drinyayr al gr I arna biE irn i ynri ;. "Silna yabiurct bi cltinya gibi geldi, gi"inkli algrlartran henr,iz istenen kahba ginnedi," dedi. "Gergekten, bu benirn cliinyayr gortiq biEirnim miydi'/" diye sordum.

"Bugtinki.i gibi gideriz o gori,intiilere," dedi. "O sahneyi, bugtin gorecefin gibi gortirstin. Ne varr, bu bi algrliurra gahqmasrydr. Di.inyanrn, bugi-ir-r. senin iEin igerdifi anlamrn olugtufu zumanrr ait bir gori-intti. iskernlenin iskemle olclufu bi zaman." Diger sahne konusunda tartrgmak isterr-redi. "Qocuklu$ulndan kalma bir anr degilcli o," dedirn. "Do[rLl," dedi. "Baqka bi qeydi." "Gelecekte gorecefim bir.,sey rniydi'/" diye sordum. "Gelecek yoktr"rr!" dedi, sertEe. "Gelecek, sozi_in geliqi gelecektir. Bi bi"iyi-ici"i iEin yalnrzca ;irndi ve burasr vzrrcLr." Aslrr-rcla bununla ilgili soylenecek bir qey olmadr[rnr, Ei-inkti Eal t$lnalln iulilclnln, algrurrn kanatlarrrnrn aErlrnasr oiclufuttu, her ne kadar o kanatlarla ugrnarnrgsam da srradan erlgunla r-rlaqamayaca[rm clort noktaya dokr"urabildifirni soylecli. onclan aynhnak amacryla eqyalarrmr toplarnaya ba;lacLm. Don Genaro defterirni toparlunaya yarctnrcr oldu, onu Eantamln en clibine koydu. "Orirst srcak ve rahattrr," cliyerek srnttr. "Sofuk almayacalrna eniin olabilirsin." Sonra, clon Juan oradan aynhnatm konusunda fikir clegiqtirmiq gibi yeniden deneyimirn hakknda konuErnaya ba;ladr. Hig di"iqtinrneden, don Geniiro'nun elinden gantamr almayr clerreclim, ama claha ben dokunmadan or-n-r yere attr. Don Juan srrtrr-rr clonrri-iq, konuqr-rp durr-ryorclu. Qantama atlayrp aceleyle clefierirni aramaya koyulclunr. Don Genaro clefteri oyle bir yere yerle;tirrniqti ki, ulaqabihnek iqin Eok zaman yitirdirn; sottuncla, br-rlup not tr-rtr-naya barsladrm. Don Juan'la don Genaro
bana bakryorclr-r.

don Genaro.

"Qok kotli gori.iniiyorsun," dedi, clon hran, gtilerek. "Bi sarlioqLrr-r, ,sirsesine kavuqnrusr gibi kavuqtun o detiere." "$etkat cloh"r bir arnnenin, Eacufuna kavuqtu[u gibi," dedi,

"Kesinlikle," dedi. "Senin bellefindi o." Don Juan'a beni ahp goti"iren o estetik cluygusunun bellefiimin bir pargasr olup ohnadrfrnr sorclurn.

"Bi papazrn hagrna kavuEtufu gibi," diye ekledi don Juan. "Bir kacLnur, klilotlu gorabrna kavuqtufu gibi," diye ba[rrdr clon Genaro. Ben arabarna dofru ilerlerken onlau yor. r-rlurc asl na gi.iltiyorlardr.

hiili

benzetiler ti-ireti-

nOlUv uq
B iiy ilc ril e r in AE

ftlamu

sr

NACUALA Uq TANIK

2t9

hqtrysarn da, bir rseylerin eskisi gibi ohnadrfrnr anladtm. Bunun

Naguala Ug Tanrk

Eve doner donmez, tuttu[um notlan bir dtizene koyrna iqine daldrm. Yaqadrklanml anunsadrkEa, clon Juan'la don Genaro'nun bana yar;attrklan giderek daha da etkileyici ohnaya baqladr. Ne vai, bulaqtrfun qeylerder-r ottirti, aylarca korkr"r ve ;afkrnhk iginde diiqktinli-ik gdsterrne biEirnindeki tepkirnin, eskiye oranla yofiunlu$unu yitinniq oldu[r-rnll aynmsadrm. BirEok kez onceden de yapmr$ oldufurn gibi duygulanmr bilerek kendime etcrmaya ve grkarszLlna yapmaya dofn-r ydnlendinneye Ea-

yanl sua, don Juan'a, don Cenaro'ya, hittta Pablito'ya soraca[rm bir dolu sonlyll yilzrna niyetindeydim. Bu tasan daha baqlamadan sona ercli. Iqirnde, araqtlnna ve qaqkrnlft konumuna ginlemi onleyen bir qey vardr. Don Juanlla don Genaro'nun yanlnzr gitme arzusunda de[ildirn. Arna bu olasrhktan kaErnryor da defildirn. Bununla birlikte, bir gtin, bu konu hakkrncla onceden dtiqtinmeden onlart gorme zaulanlnur geldi$ini hissettim. GeEmiqte, Meksika'ya do[ru yolat grkrnadan once, don Juan'a sormak istedi$irn binlerce onemli soru doluEuyordu kafama; bu kez aklma bir tane bile gelrniyordu. Sanki, notlartm i-izerinde yaptr$rm Eahqrnalarrla gegmiqten elnnmlg, don Juan'la don Genitro'nuu diinyasrnrn qirndi ve buradaslna haztrlanmt; gibiydirn. Don Juan'rn beni, orta Meksika'ntn da$anncla bir kasabanlrl pazaryerincle "bulmasr" iEin yalntzca birkag saat beklemek yetmiqti. Beni bi,iytik bir muhabbetle selamlaytp sradan bir or-reride bulundr"r. Don Genaro'nlrn yerine gitmeden once, don Genaro'nun gdmezlen Pablito ile Nestor'u ziyaret etmek istedifini soyledi. Otoyoldan Erkar Etkmaz, yolr,rn yantnda ya da yolun t-izerinde herhangi ahqrlmadrk bir gortinttiye karqr goztimti agrk tutrnamr istedi. Kafasrndakilere iliqkin d{iqiinceleri daha aErk bir bigimde dile getinnesini istedirn. "Yaparnam," dedi. "Nctguulln kesin ipuglannat gereksinrnesi yok." Yanrtrna di-iqtinrneden karqrhk verircesine atratbatyt yava;lattrm. Yi.iksek sesle giilerek eliyle, arabayt stirmemi imledi. Pablito'yla Nestor'un yaqadrklan kasabaya yaklaqttfrmtzda, clon Juan arabayr durclurmarnr istedi. Qenesini, sezilmeyecek bir bigimde krmrldatrp, yolun solunda yer alan bir ktime orta boy kaya pargasrnl gdsterdi. "Iqte Nugual," dedi, fisrltryla. Qevrede kirnse gortinrniiyordu. Don Genaro'ytt gorecefimi ummuEtum. Kaya pargalanna bir kez daha bakarak aralzrrrndaki bolgeyi taradrm. Gori.intirde bir qey yoktu. Herhangi bir Eey, kiiEiik bir hayvan, bir bdcek, bir golge, kayalarda kiiEiik

220

ERK OYKULERi
amucryla,

NAGUALA UQ TANIK
muqtn,

22t

bir oluqum, beklenmedik bir qey ayrrt eclebilmek

gozlerimi krsrp baktrm. Bir siire sorrrir vazgeEerek yrizi.in-rti cl<tu Juan'a gevirdim. Bakr;lanmr gtiliirnsernecien karqrladr, arclndan yeniden kaya pargalanna bakmamr sallamak arnacryla, kolumu elinin tersiyle yava;Ea itti. Yeniden onlara baknrayir baqladrm. Bir siire sonral arabadan Erkan don Juan, kenclisir^ri rzlememi taqlan drqandan inceleyece!imizi soyledi. Kayalann altmrq ya cla yetmirs rnetre yakrr-rrr-ra gelinceye dek yavaEEa, sakin adrrnlarla ytiri-idLik. Don Juan oracla bir srire duramk saf kr-rla[rmir, "nirguul"rn beni tan-r o noktacla bekledifini sciyledi. ona, ne denli zorlanmrg olsanr da kayalarclan, birkag kaktiisten, bir iki de Eahhk meyvesinclan baqka bir ,sey gomedifimi soyledirn. Ama o, "naglurl"m, onrda beni bekledi$inde diretti. SonrA, oturmarnr, igsel soyle;imi sustunnamr, gozlerirli odarklamaksrzrn kayalanrr tepelerincie gezclirmemi br.ryr:rch:. Yanrma oturdu, a[zrnr saf kula[rma yaklaqtrrarak "nagLlrrl"rn orada oldr-rlunu, ve sorLlnllrnlur, igsel soylersimi ti-irrtiyle sustLrrameundan kaynaklandr[rnr flsrldadr. SoylecliIi her sozci"igti iEsel suskunluk halindeyken duydum. Her qeyi anlamrqtrrn ilrna, yanrt veremiyordum; diiqiinmek, konuqabihrek iEin Eaba harcayamryordum. Yorumlanna verdifirn tepki, tarn anlamryla di.iqtince biriminden gok, ger-reI Iikle dii qi"inceyle ba[cla;rr rch Irm tiim anlam imlerini igeren, eksiksiz his birirnlerini andrnyorcfi,r. "Nagual"rn yolunda tek baqrma yiirtirnernin gok zor olclu[unu, benim ise bu iqe gtiveyle ve onun qarkrsryla atrlmrq olmamdan otiirti pek talihli oldufumu frsrldadr. "Gi-ivenin r;a[rrsr"nln anrslnl akhmda tutitrsam, onu, bana yardrmcr olmasr iqin geri getirebilecefimi soyledi. Scizleri, ya erk veren bir etki yaratmrrs ohnalr, ya da ola ki onun "gtivenin Ezrfnsr" udrnr verdifi o sezgisel gortingi"iyi"i ben Eafrrmrq olmahyrm ki, don Juan flsrltrh sozlerini bitirdigi anclir o olafandr;r, ttikiiriik saEarcasrha grkan sesi duymaya baqladtm. Ses renkleri oylesine zengindi ki kendimi bir an yankr odasrnda sandrm. Trnr yiikseldikge, riiya halincleyrniqirn gibi bir konuma gegtim, kayalann tepesinde krmrldayan bir ,sey oldufunu saptadrm. Bu devinirn beni yofun bir biEimcle korkut-

o anda berrak farkrndahfrrna doniiverdim. Gozlerimi

kzryalara odakladrrn. Don Genaro onlann tepesinda oturuyordu! Ayaklerrr sallernlyor, ayakkabrlannrn altryla kayalara vururkeu, "gLivenin qa[nsryla" e;zAmanh oldufu anlaqrlan tartrmlr bir trnr grkartryorclu. Sonra bzrna giilerek el salladr. Mantrkh diiqi"inrnek istedirn. Onun, burery:r nasrl gelmiq olclufunu ya da onu orada nasrl gordi.ifiimii bulgulama hissi ya da erzusu iEir-r-

deydirn, iurla fflantrfirmr hiEbir biEimdc yonlendiremiyordum. O korsLrlliir altrnda yapabilecefirn tek Eey, ornda oturmuE gtiltip el sallarken, ona bakmaktar-r ibaretti. Bir slire sourur, oturdufu yuvarlak kaya parEasrndar-r agafr dofin-r kaymaya hazrrlanrr gibi oldu. Bacaklannr berkitti[ini, ayaklarrnrn sert toprafia dofru iniqe hazrrlandr$rnr, ve kayarken ivme kazanrnak amacryla srrtrnr keryalara defene dek gerdifiini gordiirn. Ama iniqinin tzim orteisrnda bedeni durdu. Bir yere slkrqtr[r duygusuna kaprldrm. Sanki suyun iistiindeymiq gibi birkag kez bacaklannr grrptr. Kendisini pantolonunun oturmat yerinden yerkarlamrq bir qeyden kurtulmerk istermiE gibi bir hali vardr. Sinirli clevinimlerle, kaba etlerini iki eliyle srvitzladr. Bana, ilcl verici bir bigimde yakalanmlg hissi veriyordu. Koqup, ona yardrmcr olmak istedim, irma don Juan kolumdan tutup bir yandan da gtjltiqtinii yanm aptzltr saklayarak bana, "IzIe onu! Izle!" dedi[ini iqittirn. Don Genaro tekmeledi, bedenini gerdi, kendini sa$a sola attr; sanki bir giviyi gevqetmeye gahqryordu. Birden bir patlama sesi duyuldu, ve tam don Jaun'la benim durdufumllz yere kadar kaydr. iki ayafr iizerincle bir, bir buguk metre ontime indi. KalEalannr srvazladr, zrcrdan derns erlenniq gibi zrpladr, ve
yakasr aErhnadrk

kiifiirler savurdu.

"Knya beni brrakrnak istemedi, krgrmdan yakaladr," dedi, r-rtangag bir sesle. Benzersiz btr ne$e duygusu igindeydim. Yiiksek sesle gtildi"im. Neqemin, zihin berrzrkhfrma eqit oldufunu aynmsadrm. O ernda, her qeyi kaplayan engin bir farkrndahk durumuna girrniqtim. Qevrerndeki her qey kristal gibi berraktr. Daha btaz cjnce uyuEukluk, dalgrnhk igindeydim. Ama, don Genaro'nun birclen belirmesi, gorkemli bir berrakhk durumuna sokmuqtu

ERK
beni.

OyxUleni

NAGUALA Uq TANIK

223

Don Genaro kaba etlerini stvazlayurak zrpliuuayr bir stire daha siirdlirdti; sonra arabama yonelc-li, kapryr aEiu'ak ernekleye emekleye koltuga gegti. Konursmak amacryla don Juiur'dan yalta donmli.,sti-irn. Goriintirde bir yerde de$ildi. Yi-iksek sesle onu ga[rntiaya barsladrm. Don Genaro dzr arabadan Erktr, dorr Juan'rn acJrnr tiz, Erlglnca bir sesle galrrarak, arAbanrn oni"indeki cltizli.ikte clairelcr' gize Etze koEmaya baElacL. Beni taklit ediyorclu kuqkusr-rz. Kendimi don Genaro'yla tek baqrrna buhnanrn getirclifi yo[urr korkuyla zuabernrn gevresincle birkaE kez bilin<;sizce korszrrlrk [rzr$rra balrra don Juan'r gafrrml$tlnl. Don Genaro, Pablito'yla Nestor'u ahramrz gerektilini. don Juan'r yolun bir yerinde bLrlacallnlzl soylecli. Ilk korkurnLtn iistesinden geldiktelt soltra, onr-r gormekten mutluluk duydu[urnu belirttim. Tepkim necleniyle azarlacil beni. Don Juan'rn berbarn gibi defil, annem gibi davrunclfrnr soyledi. "Annelerle" ilgili gok giilting kirni belizetlneler, qakular yaptr. Oylesine efleniyorclunr ki, Pablo'nun evine gelclifirnizin farktna vitretmadtm. Don Genaro clurmanlr sciylecli, s;ortril iuirbadan indi. Pablito, evinin kaprsrncla bekliyorclu. Koqarak geldi, arabaya girip yatllma otnrdu. "Haldi, Nestor'un evine giclelinr," decli, Eok acelesi vannrq9aslna.

Genaro'nun onel beni erk yerine gottinnesini soyledifini ekledi.

"Sen, don Genaro'nun evinden rni geliyorslln'/" diye sordr"r,

Pablito.

Don Juan'la birlikte oldu[umu, don Genzrro'yu yolda buldu[umuzLr, sonra don Juan'rn beni onunla brraktrfrnr soyle-

dirl.
"Don Genaro nereye gitti'?" diye sordum, Parblito'ya. Arna Pablito neden soz ettifimi anlayamadr. Don Genarro'yu arabamda gormemiqti. "Beninrle, senin evin oraya kadar geldi," dedim. "Nuguul ruzrbanderydr, galiber," dedi Nestor, korkulu bir
sesle.

Arkada otunnzrk isternedifinden, onde Pablito'nun yiutlna


srkrqtr.

Nestor'un yolu belirtmek igin verdifi krsa buyruklar drgutda hig konuqmadan ilerledik. Sabahleyin olanlar l-rakkrnda dtirstinmek istedim, elma bunlan aErklama Eabaslnln, bir bigimde, yararsrz bir dtiqkiinliikten baqka bir qey olmaryacalrnr biliyordum. Nestor'la Pablito'yu konuqturmaya Eabaladrm; arabanrn igindeyken gok sinirli ol-

Doniip don Genaro nerede diye bakrndrm. Ortahkta yoktu. Pablito yalvanrcarslna arcele etrner-ni soylecli. Nestor'un evine ctofru yola koyulcluk. O cla kaprclu bekliyordu. Arabadan grktrk. Ikisinir"r de neler olup bittifini bildiklerine dair bir kanr vardr igirnde. "Nereye gidiyoruz'?" diye sordurn. "Genaro soylemedi mi sana'/" cliye sordu Pablito. inanrnryormuqgaslna. Ne don Juarn'rn, ne de don Gentfo'nun bana hiEbiL ;ey soylemedikleri konusunda giivence verdim onlara.

"Bir erk yerine gicliyonrz," dedi Pablito. "Ne yapaca$rz orada'/" diye sordum. Ikisi de bir afirzdan bilmecliklerini sdylecliler. Nestor, dorr

duklannr, onun iEin konu$mayacaklannr soylediler. AlEakgontilli-i yzrnrtlarr oylesine hoquma gitmi;;ti ki, konuqmalan igin daha fazla zorlarnadrm onleur. Bir saat bekledikten sonra, arabayr bir yan yola park edip sarp bir dafrn yamarcrnl tumanmaya bagladrk. Hig konuqmadam bir saat kadar ytirtidtik; Nestor onden gidiyordu. Biiyiik bir tepenin dibinde durduk. Neredeyse altmrq metre yi-iksekli[indeydi, ve dimdik goge uzulnlyordu. Nestor, yan-kapah gozleriyle topralr tarayrp oturacark dofru dtiriist bir yer aradr. Tarama devirrirnlerinin Eok zayff oldufunu iiziintiiyle aynmsamrqtrm. Yanrmda duran Pablito birkaE kez onun hzrreketlerini diizeltmeye yeltendiyse de kendini tutarik tisttine dtigmedi. Sonra, Nestor bir anhk tereddiidtin ardrndan bir yer segti. Pablito, rahatlamrg bigirnde nef-esini koyverdi. Nestor'un seEtifi yerin dofiru yer oldr-rfr-rnu biliyordum, alna bunu nasrl bildigimi anlayamryordum. Boylece, ben onder olsaydrm neresini seEerdim diye ba-

224

ERK OYKULERi

NACUALA Uq
clur geng oldu[r-rnu anlacLm. bir aclam gibiydi.

rnNlr

225

ktutnetya baqladnn. Ne vzrr, izlemern gereken yontent hakkrnclu

bir karara bile varamadnn. Pablito ne yaptrfnnrn kesinlikle


ayrrdrndaydr.

yirmili yayl''nr'baErnclaki ge'g

"Beceremezsin bunu," cliye fisrlclacl. Beni yasal olnrayarr bir qeyle yaparken yakalamrq gibi srkrntryla gi-ilcliim. Pablito cla giilerek don Genaro'nun dairna onlarla birlikte da$arda yliri-idiifLinii, onderlifi zalnan znlniut birine ya cla otekine brraktr!rnt, bu ytizden kiqinin, seEiminin ne olaca$rnr bih-rresinin rntirlr-

nrLi;tiirn.

P.blito yenide' yetkinlikre cli-iqti.celerimi okuch_r. onern vermeyi brrakma tizeri'cle ufraqryor,,, cle_ cli. "Onun iEin boyle geng cluruyor.,, Nestor olurlarcasr'a baqrnr one dofru sall.cfu, tek bir soz soylenreden gLiriiltrili-ice osirrclu. kalemimi cliiqtir$arsuinrrr,

"Ke.di'e

bilclifini soyledi. "Genaro der ki, bunu yapamautalln nedeni, yalnrzcn drrgrLl ve yanhrs segirnlerin var ohnasrdrr," decli. "Yurlr; bir seEilti yaparsan bedenin bunu bilir; oradaki baqka herkesin beclerri cle bilir bunll; ama clofru bir segim yaptr[rlrcla beclelt bunu anlaylp, gev$er-segim falan yaptr$rnr henten unutur. Beclenini, gelecek segirn igin yeniden cloldurursLu.t, anlrycl lnuslut, trpkr bir silah gibi. Bedenini aynr seEinr igin yeniclen kullanrlak iskt"in ohnadr[rnr

Bu'u yapmayr ona cron Geniro'n'' cifretti[i'i agrkradl. Diize_ nek ktiEtik bir koriikren, iki parEa tahtar urur*rnduki yuvaya yer_ p^rE.l.n ise srkug gibi gah.;ryorclu. Nestor, oluqt,rirleur trnrnrn, kLrIIrnrlan yupralr' cinsi'e gore clefiqtifini soylecli. Denememi
le.,stirilniiq, titreqici irslevi goren 6ir yupruktan oluqryor,tu; tanta

. P'blito'yla Nestor, gr-irmekten hancrrysa orecekrercli. Di'_ ginleqtiklerinde, Nestor yanrrna gelerek bana, elcle sftr'nczr ozel bir ses grka*m kencli yaprnrg ot,tugu bir cltizeneli gostercli.

tersen, yapamazsrn bunu. " "Nestor baner baktr; not tLltntall oltll meraklandrnlr; gibiydi. Pablito' nLln soylecliklerini onaylalcasrna ba;urr sal l arken i lk kez gtildii[i.inii gordi.in-r. Ust ctiqlerinden ikisi egriycli. Pablito, Nestor'un kaba ya cla ersrk surath olmacLfrnr, saclece ctiEleri yt-iztinden uturdr[ul, hig gtilmernesinin nedeniniu de bu olclufunu aErkladr. Nestor afzrnr orterek gtildti. Dirslerini cli.izelttinresi iEin onu bir diqgiye gonderebilece[irni soyledirn, ona. Bu cinerirni qaka sarup Eocuklar gibi gi.ildiiler. "Genztro, utangaghfuln Listesinclen tek barqrna gehnesi gerektilini soyliiyor," dedi Pablito. "Ustelik, Genaro onLtn qanslr oldu[unu da sciyltiyor; herkes aynl bigimde rsrnrkeu, Nestor bir kemifi uzunlamaslna ayrrabilir, rsrrilruk insanur pannafrnda, Eiviyle deler gibi delik agabilirmiE." Nestor a$zrnr agarak bana dir;lerini gdsterdi. Sol kesici cliqiyle kopek diEi yana do[rr,r grkmrgtr. Diqlerini birbirlerir-le vlrrarark takrrdatrp kopek gibi hrrladr. Yirlandan i-isti-irne saldrrrr gibi yaptr. Pablito gtildti. Nestor'u boylesine rahat gonnemi;tim. GeEmiqte birkuq; kez birlikte ohnuqtuk, bende orta ya;h bir adarrr izleninri brrakmrqtr. O anda orada oylece oturup diElerini gosterirken, ne ka-

gulamrqtrm.

isteyerek belirli bir ses olurstirrmat igi,r irkaEl,rrrnrn nasrl srkrla_ cafrr',_bir baqk^ ses iginse nasrr aEriaca$r.r gostercri. "Ne iEin kr"rllar-uyorsun bunu,/;' cliyJsorium? B irbirlerine krsaca baktrlar. "Bu o'Lrr-r tir-r tnza$r, aptal!" clecli pablito, sertge. Sesinin titrerni hrrgrnca, auna berkrq crostgriycl. bu ikisi, clon Juan'la don Genaro'nun yerbansl, ins.n^inoiren bir kariErmr gibiydiler. _ Deh$et verici bir cli.irstinceye clalcfum. yoksa clon Juan,la don Genaro ban'gene oyLrn rnll oynuyorlardr,/ Bir an miithiq bir iirkriye kaprlchrn. Amzr, karnrmrn iEinde bir yerlercle bir qeyi ler kopt, cla ye'iclen di'gi'legtirn. pautito,yla Nestor,un, clon Juan'la don Ge'aro'yu cravrarnrg mocreri orarak kuilancLkra'nr biliyorclum. Ben cre grin gegtikge o'ler gibi clavrancrrfrmr bul_

Pablito, Nestor'u'bir ti' tuzafirnrn olmaslnrl ufiurlu olclu_ $unu, kenc{isirrin heniiz bir tane ecl]'emecligini soylecli. "Burada ne yapac aptz,?,, cliye pablito,ja sordum. Nestor sorLlyLr ke'crisi'e sonnLr$uro gibi, yanrt verdi.
de gi.ilLip eflenecekrniqiz,,' cledi.

"Gerirro bana clecli ki, buracla bekleyecekmiqiz, beklerken

J-

ERK

oYrUlnni

NAGLIALA Uq TANIK

727

"Ne kaclar beklernenriz gerekir, sence'J" cliye sclrcit-tttl' ito' ya baktr' YnnrtlaunacL; baqr r-rr sal liy rp, sorurcllsrrta Pa[rl "Bir fikrim Yok," decli Pablito' bir s6yBoylece, pirtlito,nu' krz karcle;leriyle ilgili k'yu bakrElarr oldLrlLrleEiye oatart. Nestor en biiyi-ik ktztu Eok kotli Pablinri,'gozleriyle bitleri bile olcli-irebilecefirri soyleyerek gtittkti to'yio clalga geEti. Pablito'uutr. otrclan Eok korktr.r[urttt, koca bil ttrtittti kavga ecle]'kei, krz karcle;ipip krzgrnlrkla orltttr clepli kr'rvvetli ol,irEr"nr tavuk yolar gibi bii qekiqte kupntn.,rk dufunu itnlatttt illllil' Pablito ablatstntn bir canavar olclLrftttru kabttl ettigini' ,,nurgual"u-l onu cliizene sokt-tp, hizaya getirdi[ini soylecli' Ktzttt Pitbnnrt yola geti rilclif ini''ykii s li nii au l ittt'asttt t n itrcl t ltcl an, itcl k l arr rt t',llclitl-t' lito' yia N e-"stor' r,,-t ?o,1 J uitn' tu aclttr t h iE atit' t:\t.:l']]t stireftli biEirncle "nagLral" cliye soz ettiklerinin ayrrcltntt gtrllllf ' Gortiniiqe bakrlrrsa, don Juatt, Pablitil'llllll yafilllllllil stirntelerini str!bi,ittin krz karcleqleri.ni, claha uytttrlltt bir yarsarn olllarlit lamak anracrylri , bl.az zorlarilrltr. Pablito, ."llttgLlitl"ttr hemeu arclticlitu ktzl^rtn birer tzizeye do.clli-

baqrrur ytiz seksen derece dolayrnda clondtiri.ip dofr-r oldufurnu sanch[rnr yone baknrama yol agtr. Baqun hatifle sa$a do[m titrecli; bu konunrduyken, "gtivenin Eafrrsrnrn" ti.iki.iri.ik saEan trnrsnrr rahathkla yakalayabiliyorduur. Uzaktan, kuzeydo[u yoniinclen geliyonnuq gibiydi. Yonii saptadrktan sonra, kulafnn inanrlrnaz zengrnlikte bir trnr sa[anafr yakaladr. Ne var, bunlar
cluych-r$urn

tullann anrlan mrydr yoksa o andzr mr olu;uyorlar-

ch, bilerniyordum.

Bulunclur[LunLlz yer, bir da$ srrasrnrn sol yamircrnda yer ahyorclu. Kuzeybatr'ya dopru a$ag ki,irneleriyle yer yer da! lundahklan varch. Kula$nn, o yonden gelen, kayalarrn i"izerinde yi.irtiyen a[rr ,seyin sesini yakalamr;a benziyordu. Nestor'la Pablito, yzr tepkilerinte yanrt veriyor ya cla aynr trnrlarr kendileri de iqitiyorlardr. Bunu onlara sormak isterdim, arna gozi,im yernedi; ya da, ola ki yo[unlaqmamr durduramryorclurn.

iqiri bitirmesir-rin
Etini-i

^nl..l,:tnotror,,r,'r ne ige yaracrrfrur .fre.urek istecli. o'lai lg i len iyorl itrttr S ra iq irr-ri arE rklaclnn. Anlattrkl anml a gerq-ekten girclint, I'elsef-ecletr gilri rul]ntla bir 5isse kapr1p, i'sa'bili'rcletr st-tstnak.istedittr., arl.rt iif.iu". Kepdirni sonr-rEta giittinE bularitk Ikisi bir' anlatrma oylesine clalmrrst*rm ki, krsa kesemiyordtttn' zorluyorlarcl tailcrn gibi,' beni bu ttzun arqrklarnayr si-ircliirllreye ya da yoruhllLrsiir sanki. Gozleri listiirne kiliilenrniqti. Srkrlmri; benzemiYorlitrdt. bcBir yol-rmun tarn ortasttrclttyken, "gi.ivetrin galrtstutn'.' gerilcti*sozlirnli asla bitirelirsiz trnrsrnr duyclurn. Beclenim medim. "Nzrgtterl burilclil," cleclim, diiqtinmedel' . siizclii' Nestor' la Pablito cleh;et dolubakrS larlt birbillerini bana adeta yallrrstrllr' ler, yerlerinden firleryrp yrint,tu gelcliler;
r
r .

Trnr yakrnlaqrp yiikseldikEe, Nestor ile Pablito iki yanrma yaprqtr. Nestor bundan en gok etkilenenirnizdi; bedeni denetlenernez biEimde titriyordr-r. Bir an geldi, sol kolum sallarunaya baqladr. Istemim drqrnda ytizlime clek ytikselerek fundahklann br"rlunclufu bolgeyi gostercli. TitreEen bir trnr ya da ktikreme cluydurn; br-r, bildik bir trnrydr. Yrllar cince, psikotropik bir bitkinin etkisi altrrrdayken duymuqtum. Fr"rnclalrklarnn arasmdaki devasa bir karaltryr saptadrm. Fundahklann kendileri karanyonrLnj da, sor-rnnda tam bir siyaha dontiqi.iyormug gibiycli. Karaltrnrn belirli bir biEimi yoktu, ama kunrlcfuyorcil"r. Nef'es ahyor gibiydi. Pablito'yla Nestor'un korku dolu bafrrr;lanna kanqan, kan clondurLrcll bir grghk cluydum; ardrndan, tundahklar ya da cloni"iqttikleri karalU bize dofru uEmaya baqladr. Artrk kendimi tutamaz duruma gelrnigtirn. Nasrl oldu bilmiyorum, igirnde bir qey sarsrldr. Karaltr once tisti.irniizde doIancl, ardurdan bizi igine aldr. Qevrernizcleki rqrk karardr. Giineq batrnll, ya cla alacakaranhk birden bastrrmrq gibiydi. Nestor'la Pablito'nun, barqlannr koltuklannun altrna soktuklannr hissettim; biIingsiz bir koruma iEgi"icli.istiyle kollanrru baqlanna

A[rzla'
frm

aErlnugtr. UrtcmiiS gocr,rklar gibi bakryot'litrclt. kirl. Sortra, anlaqrlna z bir ctirytrsal cletreyirn ya'acltrti. -So[. Btt klprrtr kunrldarlaya bar;lac1. Bir biEimcle kttlirltyorclu'

cloladrnr-yuvarlanarak arkaya do[nr di,iEttiur. Ne var ki, taqla kaplr yere ularsmaurrqtun-bir an sonra, iki

228

ERK OYTUIBNi

NAGUALA Uq TANIK

22()

yantmcla Pablito' yla Nesior, ketrditni ayakta bultrlttqturrn' Ikisi cle benclen LtzLrtt idilerse de, gekrniq gibi clrtruyorlttrtlt; strtlarttrt efip bacaklzinnt biikerek koltuklarlmltl altttra srfacak lroya gel-

miglerdi. C.enitro'nun gozleri geceleyin piu'rlclityittr kecli gozleri gibiydi Don Juiu-t'ur, gozlerinde de aynt pttnltr vardt. Dou Jtran't hiE bu bigimde gormemiqtim. Gerqekten korkutlrcttydit. Dott Getraro;dan da ote.'Her znmankinden daha genE ve gtiEltiydii. OIllara baktrkEa benirn bildigim anlamda insan ohnachklart yolttnda Erlgrn bir dtigtinceye kaprldrm Pablito'yla Nestor sessizce inliyorlar:dt. Don Getraro tittll bir Uqlti Birlik tablosu oltt;turdufutnuzu soyledi. Ben; Bitba' ymrqrm, Pablito O[r-rl, Nestor' da Ruhlilktrcli"is. Dotr Jltatr' la clon Genaro giirnbiirclercesine giilclriler. Nestor'l;l Pablito ise
utangaEEa gi.iltirnsediler.

Dcil Juan ile don Gennro ontirni.izcle riuruyclrlttrdt.

Dott

dini. Kcrdilifinden rqrkh telcikleri olan, beyaz y'narcldner 1.utbol tclplalrnr ancLr-ryorlar-clr. Ik i t lclityitn vitrl rk titrecli. telc iklerin in sal llurcil!r nr, sopr ir cla yok olcluklannr gergekten gorclLirn. UzLrn, oriimiek u[rnir benzcr, ve tepenin tistrinclen lrrlatrhnrrs gibi gortinen ipilcJ bir telcik turafrndan Eekilmiqlercli sanki. vi;adrfun cluyuir-r, kaya_ Iarrrr ristLi'cle' gelen beyaz bir rqrk hr-rz'rbsiri,r, onl,i. gekip'alchgr biqirrirclcydi. Bu ol.rlarr hern gozlerinrle, hem cte uboenilrile algrlunrrqtrrn. BrtuuI-t yilllI sIra, algrIama konurnuncla clevasa oriulslzhklat'ln oldtrltllltlll cla ayrrcltndayclrrn, al]-la bunun hakkrncla her zanranki tlilclen bir yorurri getirenriyorclurn. onrepin tepenin clibi'e bak.rke. dor Jua.'la clo' Genaro'y,,, ,u,rk-i gdziirnii krrk bers clerecelik bir agryla efnrirsimcesinr dorr_rktayken gor:ebili_
r,,s

yt-rrclLrrrr.

Don Genaro, birbiritnizden ayrlltllaultz gerekti[ini, zira blt ttir sartlrnalara yal.rnzcttkadrnla erkek ltritstttda, ya cla bir erkekle tokmakElsl auastnda destur verilcli[ini soylecli Hale etynt noktada durclnfutntt, sandt[rlu gibi yere cil-i,;nlemiE oldufiumu gordiirn. Aslrnda Pablito'yla Nestor cla eski ttoktalannda duruyorlardt. Don Genaro, ba;ryla irnleyerek Nestor'la Pablito'yr-r Llyardr. Don Juan clzr onlan izlemerli irnledi. Nestor ontimrizclen giderek Pablito'yla bana oturacak birer yer gostercli. Dort Juatl'la don Genero'nun krmrldermaclan clr.rrcluklarr kaya clibinden elli metre kaclar uzetkttt, tek stra halinde oturduk. Onlara baktnca, gozlerimi odaklay Lrrlttaz oldum. Gozlerinri Sitrsr bakar dttrtttrltt getirclifimin ayrrdrndaydtm, Ei-inkii iki de[il, dort kili gorliyorclum. Sonra, sol goziirndeki don Juan gortinttisli, sa[ gclzlirncleki don Genaro gortinti.isiiyle iist i.iste gelcli; bLr birleqinrin sonUnda, ortada, ClOn Juan'la don Genaro'nlln iilaslnda yanarcldner renklercle bir varhk belirdi; bildifirniz insaua clefil, beyaz ateqten bir topa benziyordu. Her yilnr, rqrk telcikleri gibi bir geyterle kaplanmrqtr. Baqrmr salladtm, gift gortinti.i bircien yok oldu; ne Var, don Juan'la dotl Genatro'trun tqlldtlyall l"lesllelcr olarak gortintiileri siirdti. iki tuhaf Llzllnca lleslle gornrektcy-

Korkrnak, yiiziirnii kapayrp a[larnak ya cla olafa'tepkilerinrin dahilincle baqka bir rsey yuprnak isteciirn. Ama, tcilitlenrliq gib i yct i nl. DLi.,s tinceu itt ne olcil-r$Lrn u bi l ctifinr kaclanyla, arzul anm, cltirsi-inceye benzerniyorrarcL, bu neclenle, cliqavunnaya alr;;tr[rrn tLirden corskusal tepkiler r ortaya grkararnryorclum Do' Jua''la clo. Gen.ro yere atlacLiar. Bunu, karnrmclir duyum sacllr rn b ir cli,iqrne cluygr-rs una dayanarak hissetrniqtirn. Dorr Geraro atlacL[r yercle kalch; clo' Juan ise bize cio[ru ytirtidti, arkarna gegip sa[cra bir yere orurcln. Nestor gornehiiq_ ti; ayaklannr kanrr.na Eekrniq, genesini ellerinin arasrna alnrgtr, kolla'nr dirsekleri rizeri'cle balclrr'a claya'rrE, baqrnzr desiek ve'iyordu. P.blito ise elleri k.'rrncla, hafifge one egik bigirncle otu.ryorclu. Be' cle kollar',,i.r,,-r cir krsr'ryla karrn bolgemi kapattr[rrnrtl aytrcLtta viu'cln'n. Ornzurnclan clirse[irne kaclar olan bcllLimleri bedenimin iki yunlna yuprftlnnrgtrrn, oyle ki, basrnE
bdgri rl erinr

i acrtn-raktaycl,

"Ttirl

"Bakrqr'rzr rtugrtuItn iizerire sabitlelnerisi'i2,,'

Don Juan tekcli"ize bir rnrnlclannrayla hepimize seslencli.


clecli.

dilirrl bil sesti; kertenke le clerisi i.izenncleki liullan anrmsattr bu ses bana. Bu berrzetnre bilinEli bir ciriqrince cle!il, bir clr_ryguy_

clri;tinceler, tiirn sozler ortaclan k;ilknralr.,' B,rla' .ltr yecli kez yirelecli. sesi gok yab.'srych. bihne-

230

ERK OyrcUIEni

NACUALA Uq rnNrrc

23t

du. Sozctiklerinin her biri, pul pLrl soyuluyor gibiydi; tartrmla-

rr tekinsiz, ciksiiriik gibi kuru, bofuk sozctikler-buyrugrr d<-rntigen tartrmh rnrnltrlar. Don Genaro hiE krmrldamadan clunnuktaydr. Ona baktrlrmda gortintiiyii doniiqtiinneyi siirdi-iremedirn. Gozlerim istemim drgrnda Eagr bakar dnruma geldi. Don GenAro'nlur bedenindeki yabansr rqrltryr yeniden ayrrt ettim. Gtjzlerirn kapanmaya ya da yaqlarla kaplanrnaya baqlamrqtr. Don Juan yardrnrrma koqtu. Gcizlerimi qagr bikar duruma getinnemi buyr"rrcil,rlunu iqittim. Baqrmda yumu$ak bir darbe hissettirn. ApaErk algrladrm ki, bana r,rfak bir gakrl taqr atmrqtr. Taqrn etraf:nrdaki kayalann tizerinde birkaE kez sekti[ini gormi"iqttirn. Nestor'la Pablito'ya da atmrq olmahydr; kayalarda seken barska gakrl titgr sesleri de iqitmiqtim. Don Genarro, yabansr bir dans clummuna gegrnirsti. Dizlerini biikmiiq, kollannr yanlanna yapr;trrmr$, parmitklarr gerilmiqti. Burgu hareketi yapmaya hazrrlanryormu; gibiycli; kendi gevresinde yanm bir dontiq yaparak yr"rkarnya dofm Eekildi. Dev bir trrilhn iplifiine takrlarak, bedeninin kayah[rn ta tepesine do$ru Eekildigine ilir;kin berrak bir algr yaqadrm. Onun yukarrya dofru devinimiyle ilgili erlgrm gorsel ve beclensel cluyulann son kerte yabansr bir kanqrmrndan oluquyordu. Yukarr do[ru Llgu$unu yan gormiiq, yarr hissetrnirstim. Onu, yukarr Eeken, ipli[e ya da neredeyse gortinrnezbrr rqrk demetine benzcyen bir Eey vardr. Onun uELl$LlnLr, bir kursun uELl$unLr gozlerinrle izleme bigirninde gormemirstim. Devinimlerinde cloln"rsal bir ardrqrkhk yoktu. Onu gdrt"intti arlanrmda tutmak iEin gozlcrimi kaldurnam cla gerekmerniqti. iplifin onu gektigini gtir'mtiqti.im, ardrndan bunu bedenimle ya da beclenirnde hissetrnirstim, ve bir an sonia otuz krrk metre yukanlzirda, kayalrfrn ta tcpesindeydi.

dLiqnrliqtLi.

clolrr-r slEramaya hazrrlanrrken iplikler de y.rka' clo!_ clevi'iyorlarch; aqafry. clo[r' i'meye hazrrlanriten ae, ii_ likler rjnce chqarrya, ardrnclern cta aqagria clofnr clevipiyo.t,irci,. Dordiincti srgrayrrsr' arcrrncrati, cro' GJnaro gelip, pabli_ lo'yla Nestor'un arkasrna oturclu. Don Juan cla one dil$ru e[i_ lip clo' Genaro'nun oturclulu yere gelcli. Bir stire krmrlclarna_ cla' clLrrclu. Don Genuro, p:rblito'yli Nestor':r krsa yonergeler vercli. Ne dedi$ini. anlanramr.;trrn. onlara bir gdz attrrn, dorr Geltaro'ttttn her birine bir taq il,Lrtp, gobek cleliklerinil tizerinc koydr"rrdu[unu gorcltirn. Bunu ben-irn cle yaprnam gerekir, cliye clti;ti'rirken, clon Genarro be'irn bu o'lernl uygrli,,nan.,ri gerek olrnadrfnl, anra ne olur le ohnaz, diye utaqu-uitece$im bi'ye'e bir t.| koyrn,rnr sciylecli. Don Ge',,,1o, E.,-,.sini uzata_ rak clon Juan'a bakmamr imredi,.irrcfunclan anla.r*ri maz bir ,seyler soylecli; sozcrikleri'i bir kez clah. yi'elecli; airlamryo. otron-, ci.,.y^ptrfr qeyin, a5a$r yuka' cron Juan'ur ydrternini yi'erernck olclu$unun ayrrclna vannrqtrrn. Sozctikllrin onemiioktu; tttl'ttrltt, ttntstttttt sertlifi, okslirlifijrnsti nitelifiycli cinemli ola'. Don GenAro'nun kuilancrr[r clir her r-reyse, tiiitlnrnlr krsl krser vurgnlanma nitelili agrsrnclan ispanyoiruy,, oranla daha uyg,,,i
rr"r

Yuku'y'

BirkaE dakika sonra kurqun gibi yere indi. Dtiqtiqiinti hissetmig, gayri ihtiyari inlemiqtim. Don Genaro bLr ola[ani"istii gosterisini tam tig kez daha yineledi. Her sef-erinde, sezgim claha da berrakla;ryordu. Son kezinde, kann bolgesinclen Erkarr bir dizi ipli[i bile ayrrt edebildim. Bu ipliklerin krmrldanr;rn dan, yukanya mr yoksa aga[rya mr gidecefini bile arrhyorclunr.

?rklalarr once epgy hrzhyke., gicrerek yavaqlarnrqir. Buyerde., clon Juan'rn-becleriinin cle, trpki clon Gena_ ro''nnki gibi, iplik.si bi' rgrla asrh kaldrfrnr gorebiliyorclum. o'r-r tr-i'tiyle gorrnernizi sa[ramak istenii; giui, yuuuqgo .to. ni-iyorclLr. sonr', yr-iksehneye barsladr; tepeyl i,toEuirn crek yuk_ sel,resini si.ircli-irdri. Don Juan, ifrrhksrz imiggeiirr., yot-uj_ qasrra hav.da ugrnaktaycL. Doritiqleri, gok'yava.;tr, uztrycla, itprrlrksrzortatrrdaclevitrenastronotjirrrarrr,str''yo,a,.. o', izledikge bars', clonclli. Ke'clirni lottihissetmem orllr tetiklerni; ohnah ki, bircren btiytik bir hrzla clonmeye baqlack. Tcpede' r"rzaklaq;tr, o hrz kaz'icrrkEa ben craha cra kotiilecrir,.
dtircli-i.

Don Jua', do' Genaro'nun crarra once yaptrkra'nln erynrsrnr.y.ptrysa da, yuka'ya dofrLr srgranrak yerine, bir.iimnastikgi gibi oldtr$u yerde clortiip clurclu. Yrn-firtrnclahkli' durL'ncla, ruy.kl.r'r r-izeri'e dri,;rnesi'i beklecrim. Bunu hiE yaprnacrr. yerin bif nretre kadur ristr-incle, kencli ekseni gevreri,rcll .ld,",,rr"yi siir_

lLrnclufLrnr

232

E,RK

ovrUlpni

NAGUALA UQ T'ANIK

233

Taqr kaprp karnrma yerleqtirclirn. Olabildifincc bitsttrcltttr.'l'itqrn temasr beni btritz kenclinre getircli. Ta.,sa ulitltutt ve kttt'trttt'tt tutrna edimi gozlerinti, bir an igin cloti Juun'clatt aylnltaltttl tteden olmuq, yo[unlaqmanr kesihniqti. Taqa itlaqrtraclittr ltctttctt once, ugmakta olan becleninin kazarrdrfr lttzttt, beclenirtilt bir,;i-

rnini bulanrklarstrrdrlrnr hissettirn. Ouce qevrihi-rcktc ollrn bir' cliskin, arcLnclan da dorren bir r;rfrn biqinrini alth. Tl;r lirtt'tttnrrn i-izerine yerleqtirdikterl sonra, ltrzr trzttlclt; hitvacla LtqLlIlltl bir qapkitya, ileri geri zrplayan bir ttEurttultylt bettzecli. Ugurtutiurrn clevininileri clahu clu ritltittsrz ecliciycli. Altrl' denetlenemez bigimde koti-ilerttirstinr. Qrrllarl kul katiaclt scslcri duyclunr, bir anhk bir belirsizliIin arcltndatr, olitytti solltl crdigini anladtm. Oylesine koti.i, oylesine bitkindinr ki, ttyttyakahnt;ttll. Bil'
stire horlalnl$ ohnahyc[m. Birisi kolumr"r cliirtiitrce, gozi"irttt-i it<,:tun. Pablito'ycltt bu. Korkuclau delirrlriqEesine bir sesle kortu;Lryor, Llyulnzllnilm gerektifini, Etinkli LlyLlrsalll hepi nr izitr dlcc:e-

Iirirrrrlir luranrarnr soylriyorclu. Bir qeyin bizt izledifini biliyordunr. Yof;Lrn bir'qeydi; ilerlelken ki"iqtik kayalan eziyclrdLr. Nestor, bir purga gLig kazaltnrr;tr, aracla Pablito'nun kolunLr lutarak tek baqrna ylir-i"irneye baqlacl. 13ir a[ag ktintesinin yannra vardrk. O anda hava tiintiiyle kltt'ttt'ltttqtr. Bircleli itrsaur sitftr'eclici bir Eatrrdama sesi duyclurn. Slnki alaglurrn te;lesincle kocarnanr bir clal krnhnrqtr. Baqlnlbir hr;rltr iqittirn. Pablito'yla Nestor Er$r$r basrp ti.im hrzlarryla koqmaya ba; lach I ar. Onlarr clurclunlrirya qalr;tnn. Kararrl rkta ko;abilecefirnclcn et'nitr clegilclinr. Ama o auda teperncle Lrir clizi yofr:n sclIurnalur hisettirn. ?urrmlananraz bir korkuya kaprlmrqtrm.
uqiinrLiz cle arabaya ulaqrncaya clek koqtLrk. Nestor anlaqrlnraz bigintcle clnclerlik etti bize. onlan evlerinc brrakrp kasabacla bir ote le gitnrem gere-ktilini clii;Linnriilttim. Hiqbir qey beni clon Genilro'nun evine gotLirerriezcli; arrra ne Nestor, ne Pablito, ne cie ben arabaclan qrkIllityl goze itlartracLk. Sotruncla Pablito'nun evine gittik. Alrne'zu't Lrzeriricle

soyltiyordu. Dort aya[rrrirzur tisti.incle ernekletletrtiz gerekse bile o yoreden aynhtrarnrz konustttrdit cliretti. Kenclisi clc beclensel bir bitkinlik iEindeydi. Asltttcla, geceyi ot'itcltt gcEirirrz, drye dLiqtinrni-i;ti-irn. Btt karanlrkta arltbtttuttt olcltr[u yerc yiirlirnek, berbat bir fikir gibi geliyorclu bana. GittikEe clrtha gok tirkmekte olan Pablito'yu iknlt ettneye Ealtltrrn. Nestor oylesine kdtiiydi"i ki hiEbir ,sey lark etttriyorclu onttlt igiti' Pablito tarn bir uuralsrzlrk ig:incle yelc- qoktti. Diirstincelcrimi di-izenlenreye qabaladrrn. Ortaltk, gevrertlizcleki kityalar ayrrt eclecek kadar ayclrnlrk ise cle, hltvtt o itll epey kltrartttr;tr. Nefis, insant yatt;ttran bir sessizlik varcL. O atltn tacltnt tttltt olarak Erkarmaktaydrm, ama bir ancla beclenirtt irkildi; bir clalrrr uzaktan gelen gatrrdrsmr i;itrtliqtim. Hetlen Pablito'ya cldncliim. Bana ne oldr-rfunu arrlarnrE gibiycli. Nestor'u koltr-tk altlanndan kavrayrp, neredeyse havayit kalcilrchk. Ouu artttntza itltlt koqmaya baqladrk. Goriincli"igli kadanyla yolr"r yaltrtzca Nestot biliyorclu. Zatnan zalttillt krsa buyt'uklar vcrcli bizc. Ne yaptrfrmrzla ilgilenrniyorclurn. Dikkatirn. ti"int beclcnimde bafnnsrz bir birirn gibi Eahqan sol kr"rla[rntrl-r i,izerirrclt' yo[unlaqtntEtt, iEirnde bir his ktsit aritltkliu'la clurttp Eevreyi I<Lr

fini

siyle l<rz kurclc;leri bize yiyecek hazrrlarkcn, Ncstor'u cla birayla kola alnraya gonclerdiler'. Ncstor, ,sakayla kan;rk, kopeklerclcn ve surho$larclan korktLrfunu, Pablito'nun btiytik krz kiuclersinin kenclisirre eqlik eturesini istedilini soylecli. Pablito giilerek Nestor'un velisi olclu!r-rnLr aglklach. "Kirn se'r-ti onun velisi oliu'ak ltaclr'/" diye sordurn. "Erk, tabii!" tliye yaurtlach Pablito. "Bir zanraniar. Nestor
be'nclcrr clalrir yirqlryclr, arnu Genaro

bir;ey yiptr

orra cla. gorcli-i-

gtin gibi.;inrcli benclen gok cltrlril geng. Sen cle gorchin ya!" "Don Genaro ne yaptr, yuni'/" "Bilirsin i$te, yeniclett gocuklarstrrch onu. Kenclisine aqrrr dtrenr veriyordu, alrr rnr a[rrdr. GerrElersrneseydi, olecekti." Pnblito'nun perqekten defelli, alEakgoniiIlti bir yanr varch. Aqrklanralannclaki yahrrlrk beninr aElnclan Eok qaqkrnlrk vcriciycli. Ncstor gerEektcn claha kiiEi.ikti"i onclan. Yrlnrzca goriinii;Li degil, cluvranr;r du masurn bir qocuk gibiydi. GerEekten dc r)yle lrissettilirre kuhbtrnr Lrasarclrrn. "orlr clikl<at ediyclrum," cliye siircl{.irdi"i Pablito. "Geniu'o, bir sava;gryr Eekip Eevinnenin onur verici olclu[unu soyler.

234

ERK

ovrculBni

Nestor iyi bir servagErdrr."

Gozleri don Genaro'nlrn gozleri gibi parladr. Yi[itge srrtrma vurarak giildii.

"iyi diteklerini

esirgerne onclan, Carlitocuk."

Qok yorguuclum. Mutlu bir htizne' kaprlclrnt. Otta, beuirn geldifim yercle, insanlann birbirlerine nerecleyse hiE. iyi clilekte bulunmadrklannr soyleclim. "Biliyorum," dedi. "Aynr qey bana da olmuqtu. Ama qimdi bir sava$Eryrm ben. Bir dilefie gtictim yeteL."

tiyiictintin Stratej isi

Sabaltrn ilerlgyen saatlerine dofru don Genaro'nun evine varchf;rnrcla, don Juan'r orada buldum. Onu selarnladrm. "Nerecleyclin yahu'? Genaro'yler ben, seni biittin gece bekleclik," dedi.

$aka yaptrfrnr biliyordurn. Kuglar gibi hafif ve mutluyclum. Giin boyr-r yaqadrklanm hakkrnda yorum yapmaktan kesinlikle kagulnrqtrm. Ne var, o an duydu$urn merak ttim denetimimi yok etmiqti. Dayanamaylp, sordum.

236

EI{K OY

K ULER

BUYUCUNUN STRATEJiSi

237

"Yok ciu-llln, gordtiklerin yalnrzca bi gosteriycli; bi"iyticlilcrin aqrklamilsul dgrenmeclen oncc bilrlen gel'eken hc:r lcyirr yalrn bi gosterisi," clecli. "f)Lin yaptrklarrn Genaro'yu, sonllcil trlaEmak iEin, yeteriuce erk biriktiLdifine inanclrnnrq clunrrnclu. Otrltn ttirn ijlterilerini izlenriq oicluIu ortaclu. Diin, alsrnru kirntttlitrrtrr aEabilclin. Cergin olnrana l<arsm, ttu,qtrulttt tLinr gclil gidiqlerini sezgileyebildin; barslta deyiqle cle, gr)izlr'lri. $u lrsanritda belki de gdrnrcl;tur cll.htr onenrli bi ;eyin i.istcsinclelt gclebilece[irri cle kanrtlacltn; boltinrncz clikkatilri rrrr,gttuIrrr Liz.critte yolutrlaqtrrabildin. irstc bir cla, nihai alalnanlr-r. yani trriylicrilerin aErkIamaslltIll sol-tucLu-rLr etl<ileyecek. "Pablito'yla selt buna iryltI zantancla gireccksirriz. Biiylcsirte yelin bi sava.,sgrnu-r eqliIi, erkir-r siura lnnalanrclrr." l(anrrnca, ti-itn soylentek istedifi bu kaclarclr. Bir siilc'soll'il cla tlorr
Gerraro' y rr sclrclurn.

"Butrlarcla bi yercle," clecli. "Qalrlrklalrlr orrryir, claIlurr titretuleye gitti." O itncla uzaktun geletr, bastrrrlnr..s gok gtiriilti"islirrii anclrln

"Aslrncla bu qok alengirli bi vaziyet," cledi. "ZitLt, bi yanclan tiim clikkatini bana uerrn.,., ote yandan cla clingin ve giivencecle olnran ger"ek. Yazmaksrr, silna en iyi gelen qey, o halcle ti.inr kiqisel erkini topla da, kendin olnradan kendin olmak gibi inrklnsrz bi eclinri yerine getir." Gi-ildLi ve kalqalirnur tokatladr. "Beliittt, sertitt tottttlrtttlull, Genlro'nun cla senin nuguultnr/ral sorurnlu oldu$urnuzu sarla daha once cle soylemiqtim, diye stilcltirclii . "'l'ortulLrra yonelik her ;ey konusunda yardrmcr ol-'nrak benirn gorevintdi; siuta her ne yaptrysam tek bi qey igindi: tonul aclanr temizlemek ve yeniden diizenlernek. Bi ofretmen olarak benirn gorevirn buydu. Senin velinimetin olarak da Gert;rro'nun gdreviyse, nuguIu iliqkin yadsrnarnaz gosteriler sergileyerek ona nzrsrl ula;rlacafrnr sana gostermekti." "Tonul adasrnr ternizleyip, yeniclen cltizenlemekle neyi klstecl iyorslut'/" d iye sordunt. "Seninle tanrEtrfrrnrz ilk giinden bu yana soziinti ettifiim

bir ses duyclulrr.


Don Juan banzi baktr ve gtildii. Otunnatnr sclyleyerek ag ulryrn-r cliye sordu. Karnlrn toktLr. Don Juan defteritni veterek beni clon Gerraro'nul.t nolitirsrrra, evitt batr yiurtticla. clerin bir koyafu yukalrclln bakan yassr bir'
kayay.a gottirclti.

"Irste ,sirncli tiim clikkatini baua venneni istiyorLrrn," clecli don Juatr. "Savaqgrlarrn bildigi anlurncla clikkltten sOz ccliyorrltlt; bi-iyi,iclilerin agtklatttaslnln iEine i;lenresirri istivulsurr. baqka her qeye gergck bi clur cliyeccl<sin. Gtilevirrrizin sonLuur vardrk. Gerekli ttirn yonergcle li ulclrn; ;inrcli clulr-r1,r gcliye bll'tlaltstn. Biiytic'tiler, kuziutrlirrtlan saplarn l<azrf;ir builrrrrilnrrr tek yolunun bu olcluIr-rnu soylcr. Ti"inr bunlulr kesinlilile scnirr erk yerincle aulatrniurr isterclirn; ne var, Gcrrat'o senin vclininrctindir, boyle bi ancla onun uoktasr senin iEin belki clc claha haytrltcltr." Benim "erk yerilnclelt" soz cclclken, yrllar dnce kLrzcl, Meksika'clit, biu-tit "verciiIini" s0ylecligi bir tepenin clor"u!urrLr
kastecliyorcil-r.

topyekfin degi$iklifi kastecliyorllnf," dedi. "Sitna, sayrsrz kez soylerni;tim, bilgi yoh-urda baqarmak igin kokten bi defigiklik gerekir. Bu de[iEim hal, t:lvrr ya cla drq gortini.irn defiqimi defildir: bu clefii;in) tonul adasrnrn doni"iqiimtinii gerektirir. Sen cle bu edirni yerine getirclin." "De[iqtifirne inanlyor lrllsun'/" diye sordum. Once bir clurclu, arcLndarn kahkahayr patlattr. "Onceki kadar aptalsrn," clecli. "Amii gene de aynr degil. Ne denrek istedifirni anladln ml'?" Yazt yztzmarnlar clalga geEerek, keqke don Gerraro burada olsayrnr; cla, o zeultau-l btiytici,ilerir-r betimlemesini yazmamrn sagrnalrfryla ne biEim dalga geEer, bundan ne denli keyif alrrdr, cliye hayrflancL. "Tiun bLr noktada, ofretmen o[rencisine son bi yol aynmrna gelnri.,s olclr,rfr-rnu sdyler," diye si-irdiirdti. "Ashndzr, boyle bi ,seyi soylernek biraz yanrltrcr, Fikrirnce son bi yol ayrrrml, ya cla atrlacak son bi aclirn diye bi qey yok. Atrlacak son bi acLm olrnacLlrna gore, rqrlclayan varhklar olalak gelecefimizin higbi yzulncia cla bi gizlilik olnraunasr gerekir. Bi agrklamadan kimin

"Seni not tutnradan rnr clinlcnreliyinr'/" c'liyc sorclunr.

yaral'lanrp, kilnin yararlarrrnayacafrna kiqisel erk karar verir.

ERK OYKULERI

BUYUCUNTJN STRATEJiSi

239

Deneyimlerime gore, insan karderslerinrclen pek azr clinlerncye heveslidir; bu dinleyenlerin de pek azr dinleclikteri uyarrnca hareket ederler; bunlann, edin-rlerinclen yararlarracak kerte ki;isel erke sahip olanr ise azrn cla azrdrr. Boylece btiyricLilerin aqrklamilslnrn gizlilifi meselesi cle giclerek bayafrlaqrr, ola ki ti"irn blyafrhklar gibi ayafa cltiqer. "Her ue olursit olsuu, bi"iyi.ici-ilerin aErkliurasrnl-l kalbi clemek olan tortullu nugttul hakkrncla yeterilice bilgiye sahiltsin. Burilarr bilmek olclukga zar,rrs:^z gorlintiyrtr. $r-rlaclir otLrrrrru;, buular straclan konu ba;lrklanyrni$gasrna konugLryorulz. Seu, yrllardrr yaptr[ur gibi, clingince y^ yLrztyorsun. Qevrentizcleki setltne, dinginlifin resmi acieta. O$eclen sonraslnln ilk saatlcri, gok gi"izel bi gi,in, Eevrelnizi saran da$ar', korLryncu bi l<oz,a olursturuyor sanki. Genaro'rturt erkini ve kusurslrzlufunu anlatan brJylesi bi yerin, kapryr aEnrak igin en LlygLllt yer olclulunu anlatnak iEitr insarrrn bi,iyiicli bile olrriasr gerekrnez; trLrgLin lrcnim yaptrlun da bu iqte, sana kapryr aglyonutr. Ne var. bLr ltol<tulttu otesitre ularsnlaclan, ki"iglik bi r-ryarrcla bulul-trrrarn gerckecek; ofiretureuden yalrn sozctikler kullanarak, olrencisini, bu anrn dinginlifinin ve zararsrzlr[rrrrn bi serap olclulu, onrinclc dipsiz bi ugurutnlln yer alchfr, ve kapr agrlclfrrrcla kapunniusrntn olanitksrz oldr-rfLr yoluncla uyarrnasr beklenir." Bir an sustu. Kendirni haflf ve mutlu hissecliyorclunr. Dcln Genirro'r'lLnr yerinclen bakrlclfurcla nef-es kesen bir marrzala seriliyorclLr inslllln gozlerinin ontine. Don Juan haklryclr, gi-in cle rnanzarir du. giizelin Eok otesindiycli. Yaptrgr uyurrlarclan ottirLi enrli;e clLryrnak istedim; ne vilr, Eevrernin sakinliIi tr,inr enclirselenrnc gayretlerirni cirttii cle, kendirni herhalcle mecazi tehlikelerclen soz ediyordr-rr, diye umarten buldurrn. Don Juan birclenbire yeniclen kouuqnraya baqlacil. "Ytilar stiren zorlu Ealrqnralrrn, slrvir.$grnrn bu nclktanrn (rl"esinde karqrlarsacafr o n-rtithi; ..." Yine sllstLl, gozlerini krsarak bana bakarken krl<rrclarrraya
bagladr.

Onclan. bu ufursllz savrnl aErklamasrnr istedirn. "HiE de bi agrklanraya benzenreyen biiyi,ici-iniin agtklarnatsr, cjli-irnclilcliir," dedi. "Zitrttsrz ve Eekici gibi gelir insana o, ruura savagEr kendisini buna aEar aEmaz, kimselerin kargrnamayacalr darbeyi de indiriverir." GtirtilttilLi bir kahkaha koyuvercli. "iyisi nri, ert kdtiisi-ine hazrrlan sen, arrna acele etme, par"ricle kaprlnra," cliye si"ircltirclii. "Bi yanclun zalnanln yok, ote !e yarrclarrsa sonsuzlr"rkla gevrilnri; clurunrclastn. Aklur iEin ne perraclolcs rtntil!" DoLr Juiur ayafa kalktr. Di-izgtin, klise qeklincleki bir Eukururn tozuuu topra[rnr ternizleyip, yi.izi-i kuzeybatrya cloniik bir;inicle yeniclerr rahatEa otLrrclu. Banu, benirtr cle rahatEa oturabi-

lece!inr bir yer gostercli. Ben soluncla kalmr$tlnr, ytiztirn de kuzeybatrya dontikti,i. Ilrk kaya, bana esenlik ve gtivenlik hissi veriyorcl-r. Srcift bir giindi"i, yunruqtrk bir riizglr o$eden sonraslnrn gtinersini pek hoq bir hale cloniiqti"irmi-iqti-i. $apkanu Erkafttrrn, au'ui clon Juan giymern igin diretti.

"$u

ancla kencli erk yerine clofru bakryorsun," dedi. "Bu,

seni konryabilecek bi nesne. Br,rgiin kullanabilece$in her tiirlii yardrurcr nesneye gereksinmen var. $apka cla br-rnlardan biri

olubilir."
Llyanyorsur-r, clon Juan! Ne olacak, gerEekten'/" diye sordurn. "Bugtin buracla olacaklar, dafrlmaz dikkatini sezginin kartatIarrna ociakIiryabilecek kertecle kiqiseI erkin oh"rp olmamasrna ba$r." dedi. Gozleri rqrlcladr. Onu tanrclpmrclan bu yana, bu denli heyecanlanch,[rna tanrk ohlarnrqtrm. Sesincle beklenrneclik bir ;ey, belki cle alrqtlrrtachk bir sirrirlilik vardr. Iqincle buIuncil.rfLnnLrz dnrurnnn, turr-r orada, velinimetimin noktirsrnclir, "tonirl" aclamr tenrizleme ve yeniclen diizenleme sirvr.rglnrnr slrAslncla o[rettigi her bir adrmr yeniclen ozetlernesini gerektirdi[ini agrklitdr. Krh krrk yaran bu ozet tam beq saatirnizi alclr. Gorkernli, agrk ve seEik bir bigirnde, tanrqrnarnllzdan ba;layarak beninr iEin ne yaptrysa hepsini teker teker ele alcir. Sanki bir baraj yrkrlrnrqtr. Agrklamalarn, beni ttirni-iyle sa-

"Beui neden

"... Iqte her neyse onunla kar;rlarsnrayu liazrrlanmasnrclan baqka bi qey cielilclir," clecli.

ERK oYKur-pni vunlnaslz yakalarnrqtr. Saldrrgan ve soruftunlcLl tarufrn hep ben olmasltlit'ahgrnrqtln; bu kez cion Juan'r, o[retisinin ouepili noktalarurr bu denli akaclemik biEirncle agrkladr[rnr g6zlentek, er:az,, Mexico city'cle onu takrrn elbisesiyle gorn-r.k k,,dar qagrrtrcrycL. Dil clenetimi, zamanlamasl ve'sozii.ik seqipri oylesine olafani-isttiydti ki, buna mantrksal bir aErklartra getir-ecek halirn kalmanlrqtr. Bir ofretrnenin, bu aqamacla ofrerrcisiyle Eok .ozel terimlerle konuqrlisr gerektipini, benirnle bu konu$ma biqimiyle konuqmasrndakj agrk segikli[in bana Eektifi nutnaralanlt son btili"irntinti oluqttuclufunn, ve tlint bu yaptrklunnu-I, anliunrnr ancr'di sor-runda bulgr-rluyabilece!imi soylecli. Sundufr"r cizetin sonllna gelinceye dek hig clunlaclan korruqtu. Ben de, soyledifii her qcyi bilinqli bir Eaba harcanraclan yazrlrrn. "Bi ofretmenin higbi zamhn Eomez peqine clti.,srnecli[ini, hig kirnsenin de ofretileri talep eclemeyecefirri siiyleyerek ba;lamaura izin ver," decli. "Bi gomezi dainra bi yora imlerliqtir. Ofretrnen olmzt konurnunclalii bi savarsgr o bi .iantiriretre t<iipli-ik ,sansrnr kr-rllanabilecek clenli tetikte olrnalrclrr'. Seni, karqrlaqrnamrzdan hernen 6rrce uirnrlistt'irrr; Mexico City'cle karrsrlaqtrfrrnrz o genE krz gibi gi.izel bi rcrutltn varcL. seni ,qr)rzlil/,,/crz sonra, o akgam o krz igin parkta bekleclifirniz gibi bekleclinr seni. Ktzbize dikkat etnreclen geEip gitrlek tizereycli. An'ur sc-n, saglner sapan birkag laf ettikten sonra Eekip giden birisi tarafrndan bana getirilrriii;tin. Beniurle yiiz ytize brrakrlrnrEtrn, sen cle sagmalamrqtrn. Qok Eabuk davranrp seni yzrkalanrarn gerekti[ini biliyorclum. o krz seninle konuqsaycfu senin cle ayru geyter.i yapman gerekecekti. Benirn yaptrlrni, seni istcncinilr ya}<,rl,rDon Juan, onunla taurqtrfrrnrz giin bana yoneltrriiq cllclufu o olafantisti,i bakrrstau soz ecliyordu. Gozt.ini.i bana cliker clikrne z atnlatrlrnazbir boqluk ya da sersemlik hissi ya;anrrqtnn. Bu tepkiye higbir manttksal aErklanra getireurenliq, bu bakrqr takrnali

BUYUcuNUN

srnnrp:isi

24t

t-'"

"Nasrl yaptrn blrnu'/" diye sordum. "Sava$Ernli bakrqr, oteki kiqinin saf goztine yerleqtirilir," clecli, yaptrfr qey cle igsel soyieqiyi slrstunnaktrr; arcl ndan ,rugttulclevreye girer ki, bu rnanevranrn tehlikesi cle buclur. isterse bi saniye si-irslin, lr,luguul duruma hikirn olcil-rluncla, bu sadece bi anlrk dahi olsa, bedenin duyumsadrlr cluyguyu tanrmlayarnazsrn. Bunun ne oldu[unu anlayabilmek amacryln saatler boytr diiqtindti$tinli, ve $u anzr dek bi soltlrca ulagmachlrnr bilrnekteyiur. Bense yaprnak istedifimi becerclip-5;s11i yakalaclttr." Ona, o bakrqr hlill anrmsadr[nnr soyleclirn. "SaE goze bakrg, srradan bi bakrq cle[ildir," crecri. "Dnhzr gok, ki;inin, obiir kiqinin gozti vasrtasryla gtiElii bi yakalama, bi ele gegirirstir. Barska bi deyiqle, kiqi, gciztiniin archnclaki bi qeyi yakalur. Kirsi istcrtt'iylc bi qeyi tutmayr anclrran, gerEek beclensel bi duyr-rnt yerqar" Katasnr kaqrcL, ;apkasrnr alnrnrn i"istt-ine kaldrrcrr. "sozi-ir-r geliqi boyle dedirn, elbet," diye si-ircltircli,i. "yirbapsr bedensel dlrygr"rlan agrklilnlanln yolu." s Yrzmayr durdurup, kendisine bakmamr buyurclu. "Tonal "rln r, " istenciyle" nazikge "yakalayacafrnr" sdylecli. yaqach[rrn cltrytul, oltunla ilk tanrqtrfunrz gtin hissettiklerirnin, ve clon Juarr'rn gozleriyle bana gerEekten clokunuyormug hissini

verdi[i anlarrn trpatrp

aynrsrycL.

"Bana dokunuyonnll$ hissini nasrl yaratryorsun, clon Juan? Tiul anliunryla ne yapryorsult'/" diye sorclurn. "Ne yaptrlrrnr tanr olarak betirnleyebilecefirni sanmlyorllnr," cledi. "Kann bolgesinin oradan bi qey firhyor; bu gey yonlenclirilebiliy<lr, sonrtr da istedifin qeyin iizerine oclaklana-

biliyor."
Yeniclen, yumuqak, crrnbrzrmsr bir qeyin belirsiz bir yerirni [Lrtnrusrna benzer bir qey cluyunlsaclrrn. "Bu yaln LzcLr, sava;Elnl t't, istencari odaklamayl o[renme-

haline getirmi; ohnanr necleniyle onu ikinci kez gonneye gitmiq oldufuma da hep inannrrgtrm. "Bn seni yakalarnnk trmacryla kullanabilece$inr en hrzlr yoldn benirn igin," dedi. Senin torurlrncr clofrLrclan bi darbeycli. Istencimi onun tizerine odaklaytrrak sersernlettirl onu."

sinclen sora halekete geger," diye agrklach clon Juan, gozlerini


Itzak I itl'a qev ircl iktett sonra. " B Llnlr gahqarak y apatnazsln, onun

iqin scni bu konucla ytireklendirrni; de$ilim. Bu, sava$grnrn ya$alnlnln belli bir antndan baglayaruk ortayu grkar. Kirnse nusrl

ERK OYKULERI

BUYUcUNUN STRATEJiSi

243

oldu[unu bilnriyor." Bir si,ire sustu. Birden encliqelendi[irni hissettinr. Don Juan birdenbire konu$ma srnl si.irc-ltilclti. yolrtncla ilerlegozti her geyi kuvratlaya baqlar'. Aslniciit bi savit;ErdikEe sol nrn sol goziintin de[iqik bi gori"inttisi.i varc|r, kinii ziulitn krsrktrr, kimi zarnan da obtiri.inden claha bi"iyi"ik ya cla clalia kligi-iktlir, ya da bi biEimde defiiqiktir." Bana bakaretk, dalga geEercesine sol goztirtrri itrcelerttcye baqladr. Hayal krnklrfrna u[rattrtq gibi ba;rtrr sallayrp krkrlclamayer baqladr.

"Astl giz sol g{izde," dedi. "Savaqqt bilgi

olrr;turan cla bu dikkattir; t;te, totlul, cliinyasrnr siirdiirebihnek atttitctyla onLln nestreleri tizerincle dikkatini stircliinnelidir, ve eu cinerrtlisi de, cltinya gorliqi-inli iEsel soylersi olarak destekle-

"Qdrnez yakalandrktan

e[itiur bu;litr," cliye si"ircllir-

rrielidir." Dou Juau, dofru ytirlinre biginrinin bir bahane olclufunu agrklacL. SuvarsEr, oncelikle parnlaklannr krvrrarak dikkati koll itrt ua gekermiq ; ardrnclan, gozti oclaklarnuclun, clofrr-rdan oniincle, ayafrnrn ucuyla, utirk arasuicla oluqan yaydaki herhangi bir ruoktaya bakarak "tollirl"lur gerEekten rnalurnatla doldurup taqrnnlrf . "Tonal", betinrleuresinin o[eleriyle bire bir iliqkiyi kesrnek zorunda kalrrrca. kenclisiyle konuqanraz, boylece kir;i de
sessiz kalrrnrrq.

"O[retmenin ilk eclirni, gordri[iinri.izi-i sanclt!tntrz di.itryitnrn yalnrzca b.i gori"intti, cltinyarln bi betirnlernesi olclulu f ikLini irslemektir. Olretrnenin lter Eabasr br-r l'ikri qontezine kattttlamaya yoneliktir. Ne var, bunn kabullenrnek kiqinin tistesinclett gelebilecefi en zor i;tir belki de. Kendimize ozgti cltinya gdri,igi.irrriize oylesine kaprhnr,,srztlw ki, br"r cli"inyayla ilgili her ,seyi bilcligimizi sanrnz. O$retmen claha ilk eclin imitrclett ba.,sl ayarak bu goriiqii defiqtinne ufraqtna girer. Bi-iyi"ictiler btttra ir;sel sd1'leyigi sustunnit achnr verirler, bunun bi Eonrezin ofrcnebilece[i en onemli teknik olclufuna itrautrlar. "Kiginin, beqikten baqlayarak geliqtirdifi btr cli-ir"ryrt gorliqi-ini"i durdurmak amacryla azirnle ditvritnntast yeterli defildir. Kiqinin uygularnaya da gereksinitni vardtr; buna clo[rLr yiinirne bigirni adr verilir. Zarars rz ve anlatnstz bi qey gibi gorlini"ir. Iqinde erk taqryiur her ;ey gibi, clofru yiiri"ime biEirni cle pek dikkat gekmez. Butru anladur, ya da eu azttrclttn bulta bikaE yrl boyunca defiqik bi davranrq biEirni olitrak baktrn atria, iqsel soyleqini susturntayr baqardr[rn o yakrn gegmirse kacl:u seniu iEin pek bi anlanr ifzrde etrnedi." "Dofru yiirtirne, igsel soyle;iyi nastl dltrdttrLtr'/" cliye sordurn.

Don Juan pannaklannrn konumunun onem taqrmadrfrnr, yaprlacak tek qeyin pannaklarr ah;rhtradrk biEirnlerc-le krvrrarak, dikkati kollann i.istiine Eekurek olclufunu, ve gozleri odakl iunukstztn, saylslZ cltinya nesnes ini, onl erra anlarn ytiklemeksizin saptalnalln onernirri aErkladr. Bu konurndaki gozlerle, olafan gort"intticlen kaEan aynntrlal'rn cla yakalandrfrnr eklecli. "Do[ru ytiri-irne biEirninin yat]l su'a," cliye stircliirdti don JLran, "rJfretnren, gornezine daha da incelikli bi qeyi o[retrnekte de ytiki"imlLicllir. eclirnlerirri onlatr iiiannrakrr2rir, octtillenclirilrneyi beklemeksizin-salt yaprnrq olmak igin yaprnak. Bi ofretnrenin baqarnslln, Eomezine bu konucla ne olElide uyumlu ve iyi bi krlavuzhlk etrnesine ba$h oldufr-rnr-r sciylersem, abartmrq olmilnr." Don Juan'a, bana srrf "bir edimde bulunmurs oln-rak iEin eclirncle buiunrnak" gibi ozel bir yonterni dfretrniq oldu[unu ItiE anunsarnadrlunr soyledim; tlirn aklrrncla kalan, bu konuya iliqkin kirni rasgele yorurnlardr. Glildii. Manevraslllut gok incelikli eryarlanrnrq oldr-rfr-rnclun, ta bugtine clek bunuu ayrrclrna verralnalnlf oldu$urnu soylccli. Sonru bana, eviue her gittigimcle vernriq oldufu kirni anlanrsrz gorevleri anrrnsattr. Odunlan qekillerine gcire diznrek, pannalrnrr topraktan kalclrnradan Eizdifim bir e;nrerkezli daireler ziliciriyle ti"itn evini gevinrrek, kirni cloktinttileri bir yerclen bir baqka yere ciofiru si-iptirrnek, vesaire gibi sagrna saparl iqler. Bu trir gdrevlere, kencli evimde tek baqrnrayken yaprnam

"Belirli bigirnde yiiri.imek, tonult clolclurur'/"

clecli clott Ju-

an. i'Hatta taqtrtr. Tltnultn ciikkati, oltult yarattr$r ;eylerin lizerincle olmahdrr, anlryor rntrsun'/ AslrncJa, di-itryiurrn cli.izenini

244

ERK

Ovrculnni

I] LJYUCUN

UN S'fR ATEJ IS I

245

gereken qeylel cle eklennti;ti: siyah bir ;apkit giyrnek, ityitkka-

yrr bi tlilli"i yunafamuyrz. Bu neclenle kanclrnlmatnrz gerekir."

brlarrmr ba$amaya sol tekinclen baqliuriak, ketneritrti sa[tlan sola dofru stktnak gibi. Bunlan ;akaclan ote bir ba$amcla gormetnetrlitr trecielri cle, her seferincle, verdifi gorevi alrqkarrlik ltaline getirdifirtr tttrclit artrk onlan yapntayl brrakarak unutnraurr, cleliqntez biEitriclc yinelernesiydi. Bana yaptrklannr birer birer anuttsatttkga, btttrlart bituit yaptrrarak karqrlrfurcla herhangi bir ryey beklerneksizirt ecliLt'tlercle bulunma dti;i.incesinin beltcle yavaf yava$ yelle;nrirs oldu[unun aytrclttra vardtm. "igsel soyle;iyi sttstunnitk, gene..de bi"iyi.ici"ilerin cltinyaslnrn asrl anahtarrcLr," dedi clon Juan. "Obi"ir eclimler yallttzcit bttnu clesteklemek, etkisini lttzlancltt'mak attlactylit yttlll l tr. " Igsc'l soyleqiyi susturmayr hrzlancLrmacla kullanrlan iki ana ctkinlik ya cla tekrrik olclr-r[unu belirtti: kirsisel tarihin silir-rrtiesi ve "rtiya gonue". Qomezl i[inr in barslangrct ttdit, "k ir;i l i!irn i " clefirst i rlnellt amacryla bana belirli youtemler vertniq oldulr-rnLl alllll'tsattr. Bunlan notlarrlnrn arasnra kaycletmil, solrt'a, titltcltklart clnernin ayrrcLna vanncaya clek yrllar boyttnca ttt'lt-ttltrtt;ttttn. Blt belirgin yonteurler bana onceleri, clavrattt;lanltll clefiltinrieyc zorlayan solt clerece ozel cli,izellletneler gibi gehni;ti. Don Juan, ofretmenin sanatrrrut, Eclmezin clikkatini telriel konularclun aylrmacla yattrfrnr agrkltrcL. Bu sitttatttr en ilgi gekici bir omefinin, o giitre dek bana sol] clerece ouentli ;u noktayr, heur de gozLimden kaErral'ak, o$Lettifi gerEegi olclr.r[unu yeniclen arnrmsattr: yaui, ocltil beklerneksizirt edirulerde bttlullnrak.

Dikkatirni uycluruk bir gt-lrev olart "gornte"yi ofrenrneye oclal<lanrunrr sa$ayarak iki ;eyi baqarryla yerine getirrniqti. Biri nc is i, aclnr bile aurnaksrzrr-r, "nirguul "la clofr-udan karqtlit$manrr hazrrkunl$, ikirrcisiyse, olretisinin asrl rneselelerit-ti, cinetlsiz ,seylernriq gibi gostermeyi baqannrgtr. Kir;isel tarihimi silme ve "rliya grinne" bana as[A, "gomre" clenli onemli gelrlerniqti. Bunlar', eplendirici etkirrliklercli benittr iEin. Hattit, tistesiuden en kol ayca gelebi lcl ip inr etkin likler oldr-rklannr cltiqtinmtiqttim. Don Juan, "En kolayca," diye dalga geEercesine yir-relecli, yonnnLunLr clinleclikten sonra. "Bi ofretrlen hiEbi ;eyi rastlantr ya brraknrunral cLr. Kand r rrlcL [rnr h i ssetrnekte hakh olclu[unu
r

Bn mantrk gergevesiude, ilgirni, "gonne" cltiqtincesi etrafrncla toplamayt baqarntt;tt. "Gcirllle", litytktyia al'llatrlacirk olursa, clofrudan " ttilgtlitl "la tent as etllle ecli nr iydi-o[ret i leri t kagtnrlatnitz soltLlctt olatr bu editn, ayn bir gorev olrtrak ele alrnacak olursit, ulatqtltnast ittrkiinst z birgdrevcli. "Beni bu biEimcle kancLrlllalllll al-llitct neycli, peki'?" cliyc
r

sorclum.

"B ri yi.icti l er hep irn izi n bi si.irli en ayi cliinr bel e[ i o lcl trfLll Il tlza inanrrlar," dedi. "O n-lendebur clenetittrirtrizi elclen btraktnit-

soylcnriqtinr. Sclrun, bu kandrnrtacanln, aklrnr faf rrtnraya yonelik olclLr[una inanrnar.ncla yatryorclu. KanclrnnircA, benim iqin, scnirr clikkatini claf;rtrniik ya cla gercktiliucle otru tuzala cli"iqtirrnek arrlanrna gerliyorclu." Krsrk gozlerle bana bakrp, elinin tek devinirniyle, si-ipiiriirccsinc tlim Eevrernizi gostercli. "Kirsinin dikkatictir, tlinr bunlann altrncla yatan giz," cledi. "Ne clenrek istiyorsun, clou Juarr'/" "TLinr bunlar, clikkatinrizclen ottiri-i var. $r"r i-isti.incle oturclufrrrrruz ktyl bile, biz clikkatimizibi kaya olarak otra yoneltnteyc zollachlrrrirz igin kzryaclr." Bu clli;i,irrceyi aErklanrasrnr istedirn. Giildi.i, sugletrcaslna parnrafrnr buna dofnr sallacl. '"Bu, LrzLu'rcA bi cizet," dedi. "Daha sonr,,r yettiden dcitreriz." I(Lrnrazczr rnanevrasr nedeniyle kiqisel tarihi sihne ve "ri.iyir gdrnreyle" ilgilenrneye baqlacLfrmr one siirdii. Bu iki tekni$in, kencli btitlinltikleri iEincle r:ygulanmnlarr durumunda yrkrcr bil etltileri olacafrnr soyledi. Bu ba$aurda, tiirn cifretrnenlerin taqrclrgr kaygryr tarsryorclu: gornezinin sapkln ve hastahkh bir clunrnra cltirsrnesine izin vcnnentek. "Kirsisel tarihi sihne ve riiyct gi)rntc, yalnrzca bi yardlncr tllrnulrchr'," clecli. "Qornez, kenclisini olEi.iliili-ikle, gliEle clesteklerrieliclir. Ogretrneu, i;tc bLr neclenle sava$Elt-un yolut-tt-t, ya dit s;avirgqir gibi yarsunra ofretisini sutrar. Bu, bi.iytici-intin dlinyasrnclaki her qeyi bi arayrr getiren yaprrskandrr. Ofr'etrnen bunu uzitr

246

ERK

OvrUlEni

[JY UCUN

UN STRA'I-EJ iS i

241

azar verip geliqtinneliclir. Sava.,sErnru yolunun saflarnllf;r ve sa$gortiltilti$ti olrnzrksrzrn, biIgi yoIuncla ilerleuernez. " Don Juan, savilr;glnrn yolunu ofrenrleuiu, Eornezin clikkatinin saptr rrhnasrndzur ziy acle, yarkal annt asl ul gerekti ren b ir ol gr-r ol dufuuu, benim dikkatimi cle, onu her gorrleye gicliqintde, beni olafan koqullanmrn chqrna iterek yakaladr[rnr soyledi. Da$arda, gollerde dolaqtnalartntrz bunu bursarnranrn yollanndan biriydi. Olafan di,inyamtn bafl arnrnr clefiqtirrne ntanevralarrlrclurr biri cle, uzLln ytirtiyiirstere Elkrnak, avcrlrk yapniaktl ki, bunLrlr cla astl nedenini atlanrrqtrnr. Ballamrn bozulnrasr, bir Eey billnernenl, ve clikkatintir-r clon JLran'rn yaptr[r hel bir .,seye ociaklanmersr anlarnrnn geliyordu. Don Juan, "Ne ulllnirrA altla, cli rni'/" cliyerek giildii. Ben de gi,ildlim rsaqkurhkla. Boylesine I'arkrnclalrklr olclufunu anlayarnamrqtrrri hiE. Sonrit, clikkatirni yonlenclinne ve yakalarna si"irecincleki acltntlitrt saymirya baqladr. Anlatrsrnr bitirdi$incle, o[retnrerr in, Eorirezin kigilifini de dikkate alniasr gerektifini, belriur clurutnumda gok clikkatli olrrtusmu-r gerektiIinr, zira benin-r ,,siclclet dolu bir kiEilige sahip oldr-r[r"rnrLl, Lln]urslzbtr anuncla kolaylrkla kendirni olcltirebilece$inri de ekledi. Ben, ;aka yollu, "Ne cle[i arianrnrr;srn meferse, clcln JLllu't," deyince, dev bir kahkaha patlattr. Ardtnclan, kiqisel tarihin silinrnesine yarclrn-rcr olacak tiqteknifin claha o$retildi$ini soylc-cli. Buulru: kencline onent vernreyi btraktna, sorurnluluk alnra, ve ollinr[i bi clanrqrnan olarak kullanuraydr. BunLln arnacr quycfi"r: bu tig teknigin yalcilnrr olrnadan kir;isel tarihi silu-reye galrrsmak, Eontezi kaypaklrfa, kaEamakErlr[a, ve kigili[iyle eclirnleri tizerinde gereksi? ycre f Liphecil

la;trrabilrnek iqin elinden geleni arcilna koymamlqsln," decli. "$u an igin, kenclirre acnrayr, aclacufrnrn do[al bi nesnesi krlrttak anurcryla harcaclrfrn o inanrlmarz Eabayr alllt]salr]an olanaksrz. Kencline acut-la, yaptrfrn lier qeye tanrklrk etrniq. Sana clanr;rrianlrk eclebilnrek anracryla her an hazrr ve nazlrml$. Oltinr claha Lrysal bi clanr;rnarrdrr savagEl igin; kencline acuna gibi, gazap gibi, o cla her ,!eye tanrkhk edebilir. Ne varr, soltu gelnrez gibi goriinen bi sava$lmtn urdrndan kencline acln.layr
iigrenclin. Arna aynr biEimde, yanr baqrnda duran kaErnrlmaz soltLlltLl hissettneyi, ve boylece kencli ollirnlin dtiqtincesini her an huzrr ve nazlr krlabilirsin. Bi clarrrqrnan olarak, kendirre acrnta
tj l r-inrl

e karrsrl aqtr rrl cL furda bi

iqtir.

"

ile

siiri-ikleyebi

Ii

rdi.

Don Juan, benden, gornez olmazdan cjnce gerginlik, engelleutne ve di-iq krnkhlr arrlanndtr gostercli[irn en clogal tepkinin ne oldufunu soylememi istecli. Don Juan kencli tepkisinilt gaztrba gehne oldu[unr-r soyledi; ben de kencli tepkinrin keuclinrc acunak oldufunu soyledim. o'Her ne kaclar, ayrrdrrrcla bile delilsen cle, bu hissi clolal-

Bunun arclnclan, defiqirn konusunda bir Eeliqki vannrq gibi gdr'lindtigi"ini.i soylecli; bir yandan, b{iyticiili-ik cli.inyasr devasa cloni.iqtinrleri gerektiriyorclu, ote yancliur, btiytictiler in agrklanllsl. "toni.ll" aciasrr-rrr-r tam oldufunr,r. ve elr ufak bir nesnenin bile oraclan Erkanlarnaryacafltr ileri sliri.iyorcfi"r. O halde, de[i',sirn, bir;eylerin yok edihnesi defil, bu nesuelere atanan kullanunl.l defiqtirihnesi anlamura gelrnekteydi. "Kencline ilcrnta"yr ele alalrrn, ornefin," dedi. "Bundan ilelebet kurtuhnanrn bi yolu yok; adanda belirli bi yere ve yaprya sahiptir o, tanrnabilir belirli bi gorlintirnii varcfir. Boylece Iter ftrsatta, kencline rlcrrna clerhal etkinleqebiliyor. Bi tarihi var ol'tun. O halcie kencline ilclnlarlur gori.iniirni.inti defiqtirirsen, orlun onemlilik srraslnl kaycLnnrq olursun." Kr"rl l turch [t rnecazl arrr-r, ozel l i kle cle gori-iniimtin def iqtirilruresi clLirsiincesini agrklurnirsml isteclirn ondan. Ben bunu ayllt iinda birc-len gok rol oynama bigirnincle anlamri; olabilirdim. "Ki;i, gortintirni-i, adadaki nesnelerin kullanrmrnr baqkala;trrarak clefi;tirir," cliye yanrtlach. "Gene kencline acunayr ele alalrrn. Sana yaradr, zirao senin kendini onemli hissetmeni, dzrha iyi koqullan, ve daha iyi davranrlmayr hak ettifine inanmnnr sir$aclr, zira sen, seni kencline acllnayrr iten durumun sonllnlulr-rfunu Listlenmek isterniyorclun, ya da zira sen yanr baErncla clulan oli"inriin senin edirnlerine tanrkhk, ve sirna cla danrqmanhk etrnesi fikrini kabul etnrekten acizclin. "Kiqisel tarihi silmek ve ona e;lik eclen oteki tiq tekrrik, bti-

248

ERK OYTUIENi
t't n

BUYUCUNUN STRATEJISI
r yal n rzc,a ayrk
b i l i nElil

249

yi,ictilerin, adaclak i uesne l erin gdri.intirllerin i cle! i qt i rmecle kul landrklan araglardrr. Ornefin, kiqisel tarihini silrlekle, kenclirrc ilcllnayl kul lanmayt reclcletrn i q oldu rr ; kencl i ne ac i ntiul n i.,s leyebilmesi iEir-r seniu kenc{inioner-r-rli, soruutsLrz ve oli.irrisr-iz olalak hissettnen gerekir'. Br.r cil.rygular bi bigimcle barskalu;trnlchfrnda, artrk kendine acllltilnn olanafr kalnraz. "Adancla degiqtirdilin ti.ini obi.ir neslteler iqin de uynr fey gegerli. Bu teknikleri kullaumitclan, onlan clefiqtit'erriezcl in. Ne var, gori.iniinrleri de[iqtinnek, claha once onen-rli olan bi o[cye, ikincil bi yer vetrnek arrlamrrra gelir, yalnrzca. I(enclirre acrmzrn, gene de aclanrn bi parEasrclrr; gerilercle bi yerde, trltkr yanr baqrnclaki oli.imtinLin, ya cla alqakgonlilliiltiIlini"in, ya clir edirnlerin iEin dLrydulutt sornrnlulufun oracla hig kulliurrlrnadan durdufu gibi oylece dnracaktrr." Don Juau, tiim tekniklerin snnulmaslnm hemen arclurckur,
gornezin bir yol irynmlna geldi[ini soylecli. Qonrez, anlnyrrslrlr[r oranrnda iki Eeyclen birini yaparnlrs. Yr ofretmenin or]a verdigi ogiitleri olclu[u gibi kabul eder ve onlun ocltil beklcrnelisizirr uygular, yit cla ti.int bunlarr bir qaka yu cla saprklrk cllurak dc-

ik clururnlannda gerEekleqtirdiklerini

ancuk qomezlifinrin ileri yrllarrnda kavrayabihniqtim.

"Peki, o[iitlerini ciddiye alsaydun ne oh-rrdu'/" diye sorclruti.


" N u,qtru lu ulaqrrchn," diye yanrtladr. "Arnii rrugtruIu velinimetim ohnaclan rnr trlaqacaktlm'/" "Erk, senirr kusursuzlu[una gore saflar her bi Eeyini," de* cli. "Ef;er bu dort tekrri[i cicldiyetle uygulasarycfun, bi velinirnet bulacik kerte kiqisel erk toplarnr; olurdr-rn. Kusursuzlaqrrdrn, erk cie sana ti-irn yollarr aEardr. Kural buclur." "Neclen bana biraz daha zameut tanlnadrn'/" diye sorclurn. "Gereken tiirn zantan verihniqti, szutur," dedi. "Erk banzr yolu gcistelcli. Bi gece sruur bi biirnece vermiqtim. Kaprmrn

ontincle yer alan hayrrh noktanl bulacaktrn. O gece, baskr zrltrniyi irs Erkarcfun, sabiih oluncn, benim oraya koyrnug oldufum q:ok ozel bi kayanrn i-istrinde r-ryuyakaldrn. Erk bana senin acrnraslzca zorlanrnarn gerekti[ini, yoksa hiEbi i;ey yapamayacncla

ferlenclirirnriq. 'Beniur, kendi hesabrrna "tekuik" sozctifi"i necleniyle, kal'amtn kartfmlg olcft-rf;r-rnr,r soyleclirn. Bunlarrn bir clizi kcsin ytinergeler olaca[rnl beklerni;tirn, oysa cl bana belirsiz telkinlcrde br-rlunmll$tu; oltlln iEin bunlalr cidcliye alarnarnr;, belli ydnergelere Llyglln bigirncie hareket eclemenriStinr. "Bu dA senin yanlrqrndr," dedi clon Juan. "O zlulan, crk

"Erk bitkileri yarcLurcr oldu rnn, bana'/" diye sordurn. " H iq k u.,skus 2, " cled i. "Di.i nya gori-i qi-inii durdurarak, aE rl n'rir.nu katkrlarr olcil-r. Bu ba$arnda erk bitkileri, tonul iizerincle, clofru ylirlirne bigirniyle aynr etkiyi yapar. ikisi de tonult rnalurnatla clolchrrarak igsel soyleqinin clunnasrnr sa$ar. Bitkiler, br-r irs igin bigilrlirs kattandrr; ne var, becleli Eok afrr. Bedene, anlatrh-naz derececle zararhdrrlar. Bu da onlarur bedeli, ozellik de
r,r

!rnr

gdsl"ercli. "

bitkilerini kullanrp kullanmzrnra karal'rnr vennern gereknri,,sti. Br-r dort teknifi kullanarak, tottul adanr tenrizleyip yeniclcn clt"izerrleyebil irclin. B un l ar seni nagr ru l a golLlL'rn ri ; ol u rl arcl . A n'r a, kirnilerimiz basit onerilere Llyglnl olarak eclimlcrirriizi yenileyerniyoruz. Senin de, benint cle, bizi sarsacak bi qeylere ihtiyacmlz vardr; bu erk bitkilerini gereksinclik." Gerqekten cle, don Juan'ur bu ilk telkinlerriniu dneniini kavrayabihnem yrllanrnr almrgtr. BLr psikotropik bitkilcrin iizcrimde yaptrfr ola[antistti etki ler nedeniyle, bnnlanli kLrl l anrnrrntn, cifretilerin ternelini oluqturclnfLr fikriue kaprlnrrqtrn-r. Br-r inantqttnt stircllinni"iq, ve btiyi,ictilerin arrlanrlr i;leriyle bulgula-

"Bu cleuli tehlikeli oldr,rklannr biliyordun da neden o kadar rniktarcla, o kadar srk verdin bana bunlan'/" diye sordurn. Eok Don Juan banzr, tiim aryrrntrlann erk teuafrndan ayarlernmrq olclu[u kottrsunda gt-ivence verdi. Her ne kadar ofretiler, tiim gdurezler igin hernen hemen arynr esaslan kapsryor olsalar da, butrlanu srralarnnur her bir kigi igin defiqik olabilecefini, ve beninr herhangi bir qeye karqr ilgilenmerni sa$ayzrbihnesi iEin barra baskr uygulamasr gerekti[i yolunda aut arda belirtiler gormtiq olciufunu soyledi. "Oltinri,ine ve yagalnlna karqr saygl duymayan kiistah bi ilahla ufraqryordLlnl," dedi, gtilerek.

;eytarrotr-r."

250

EnK OyrcUleni

e tJ v

uc

Utrt

[ttt

sTRATEJ i s i

25t

Bu bitkileri betirnler ya cla tartrqrrken insanbiEinrsel ofelcr' getirdi$i gergefini one si-ircitirn. Bitkilerin kiryilikleri vanrirS gibi konuqr-rrclu ltep. ButtLtrt, gorriezin clikkatini asrl konr-r olan igsel soyleqiyi sr,rsturnla eclirttinclen uzakla;trlrnak anracryla, biIerek yaprldr[rnr soylecli. "E[er yitlntzca igsel soyleqiyi clurcluntiak igin kLrllartrIryor'larsa, dostla ne iliqkileri var, peki'/" ciiye sorcluur. "Bu aqrkatnrrsl gtig bi noktir," decli. "Bu bitkiler, gdniczi clo[rudan rtuguuhl gotiiri-ir', clost ise bunun bi aqanrasrclr. Kinr oldu[r-rrnllza, nereden geldifimize bakrnaks mn, uktI nrerkezinden ig gori"iri-iz biz. Ahl cla do[alclr ki her' ,seyi ;u ya cla bir ',sckilde kendi dlinya gori"irsi-iyle agrklar. Dosta gelince, o, brr gortiqtirr drqrrtclzr, ukltn erirninin cLgrnda bi Seydir. Srraclan bukrr;nnrztn clurdulu anlarclu, yahirzca i,vte nt'iti nrerkezirrcJe tanrk olurrabilir ona, bu neclenle taul anlarnryla nugttuldtr r>. Ne var, biiyticiiler gayet clolarnbaElr bi yolla clostu serzgileureyi ogrerrebilir'ler, ve boylece yepyeni bi bakrrs aElslnn.l iEine clalurrq olurlar'. Seni br-r yazgrclatt kurtannak igin, biiyi-icLilerin gogLrnIr,rkla yirltttklarttrtn tersine, clostu one qrkanriaclun. Bliylictiler kLr;aklar' boyunca bitki kr-rllandrktan sonru, agrklanabilir her ,seyi aErklayacak konunra gelnr iglerdi r: B aqka deyiqle, bi"iyi-ici,il er i s t a n I c rin i ku llituarak cl-inya gori-i q leri ni gen iq I etnreyi ofrenrn irs lercl i i'. Benim ofretrnenitn ve veliniuietirn burrun eli belir"gin orneklcrini oh"rqturuyorlardr. Bi-iyiik erk aclarnlunydrlar, urna bilsi aclamr defilcliler. O devasa gori"iqlerinin srnrrlanlll asla aqanracllar, ve konuyu bilmelerine kar'rsrn usla ozlerinin tulnalrrrra ulaqatnadrlar. Sapknr bi yagantrlan olclu ya cla ula;anrayacaklarr ;eyleri istediler demiyorllrn; treni kagrrchklannr biliyorlarcir; ya cla gizemin ti,inrti atrcak r:li,irnleri srrasrnda onlala aErklancL. Biiyiicfili-ik oulara percleyi biraz aralarrirrstr, cizrirr tanrlrfrnu uluqrnunln gerEek yolnnr.rysit asla bularnarnrqlarcl. "Bliyi-iclilerin gori"iqi-i hakkrnclir silna yeteriltce bilgi verdim, her-n de buna kaprlmana izin vetlnecJen. Kirsi ancak iki gori,iqi"i birbirine kaursr krqkrrtirak ararlannclan srylrlrp gerEek c[inyaya ulaqabilir, demiqtirn. Kiqi, ar-rcuk cllinyanrn bi gorlint[i oldu$unr-r tam aulamryla aynrnsayabilclifincle, ozlin bLitrinsel l i[ itre ulaqabilir clemek isteuriqtinr; bu gortintri istel slraclan bi inq,

sanln, isterse bi biiyticiiniin gori-iqti olsun, fark etrnez. "irste buracla gelenekten aynldrr-n. Yaqam boyu siiren bi sava;nnln ardrnclan, onernli olanrn, yeni bi betirnlemeyi o[r'en-

nrek clepil, ozi.irr biiti.inselli[ine ulaqmak oldulunu biliyorurn. Ki;i, tonultnu ve-her ,seyin otesincle de, bedenine zarar ver*

meksizin-nuguulu ulaqmah. Bu bitkileri, benim izleclifim adrrnlann aynrlanyla aldrn. Tek fark Euydu: seni, onlara itmek yerine, yeterince nuguul gortintiisti biriktirmiq olclu$unei karar verir vennez durdurdurn. Bitkilerle karqrlaqrnalann hakkrnda
hiEbi ziur-liur tartu;rnak istemernemin, ya da seuin onlart takrnaklrcasrna anlatrp dunnana izin vermememin nedeni de budur; zira konuqulamazrn lizerinde fikir yiiri.itmenin gere[i yoktu. Bunlar, bilinmeyene, nuguula yaprlan gerEek yolculuklar-

dl."
Psikotropik bitkilerin etkisi altrndaykenki erlgrlamaletrtm
hakkrnda konu;ma gereksinmemin, kendime ait bir varsaylml

aErkh[a kavuqtunna istefinden kaynaklandr[rnr belirttim. Bu cle yardrmryla, beni, akrl ahnaz algrlamit atntlartyla clolclurdu[r"rna inanmr;trn-r. YaEadrfrm anda pek ozel goriinen ve kopuk kopLrk bu anrlar, daha sonralan anlam birimleri halincle birleqtirihniElerdi. Don Juan'rn, bama her seferinde, ustahk-

tiir bitkilerin

la krlavuzluk etti[iui, olugturulan anlamlann onun rehberli[i


alunda gergekleqtirildi[ini biliyordum.

"O olaylan tzrrtrqmak ya cla agrklamztk niyetinde defilim," decli, sertEe. "Agrklamalarla u$raErna edimi, bizi, bulllnmayl hig isternedifimiz o noktaya geri gotiirlir; bi baqka dtinya gori.iqi-ine, bu kez claha da geniq bi gortiq olsit bile." Don Juan, gomezin iEsel soyleEisi erk bitkilerinin etkisiyle dr-r rcl r"rn-r lduktan sonrer, dnlenem ez b tr Erkrnazla karq rlagr ldrfrnr soylecli. Qornez, tiirn Eomezli[i hakkrnda birtaknn kuqkulara kaprhrmrq. Don Juan'a gore en azimli Eomez bile ciddi bir ilgi
yitimirre girermiq.

"Erk bitkileri tonulr

srrrsur, ardanrn sa$amhfrnr tehdit

ecler," clecli. "iqte bu noktacla Eornez geriler, ki trkrlhca bi tutum-

clur bu; btiti-in o Ealkantrclan srynlmak ister. Ofretmen igte bu noktada en ustaca tuza[rnr kurar: yaraqrkh bi dtiqrnan. Bu tuztt-

lrn iki

amacl vardrr. Birincisi, dfretmenin Eornezi elinde tut-

252

EIIK OyrcUlpr<i

I] LJYUCUN

UN STRATEJ ISI

253

ntelslnl sa$lar; ikincisi, Eomeze ilericle cle kr-rllanabilecegi bi iir-

nek oltrrsturur. Tuzztk, yaraqrkh drirsnranr sahueye Erkurniak iEin

yaprlar-r bi manevraclrr. GerEek bi di-irsnian clef;il cle yararsrklr bi rakip olan bu kiqi olmadarr, qornez, bilgi yolLrndu claha fl.zlit ilerleyernez. Kurar kenclisine brriikrlacak olsaydr, err iyi qorlez

bite o an her qeyi terk etrneye hazrrdrr. Suna; yarursrklr chi;nran olarak, goriip gorebilecefin en iyi savaqgryr, la Catalina'yr seg-

"Bi kadrn seEtitn, Etinki.i kadrnlara gtiveniyolclun. Scnin bu giivenini bozlnikta epey griEli,ik Eeknriqti. Yrllar soltrir, bana scni gok befennriq olclLr[u igin tistlenclifi irsi brrakr].]lrs;lna nrnlrk kahnrE oldr,rfurtr"r itiraf etti. Arla, biiyi"ik bi savaqErclrr o, suna olan duygnlanna karqrn seni nerecleyse dr"inyaclan s iIiyorcl u.'Iit nultntn dtizer-rini oylesine bozclu ki, senin iEin her qey de[irsnriqti artrk. Asltnda, adantn yi"iztindeki hatlan oylesine derinlenresine de[i;tirdi ki, edimleri seni baqka bi lilerne stiri"ikledi. $ayet senin yapln onlrn tiirLinde bi bi-iyricii haline gehneye elveriqli ohnasayclt, la Catitlinu'r'rur senir-r velinirnetirr olrnair iqten bilc, defildi. ikinizin arzrsrnclu ters bi qey varch. Onclan korkniak' elinden gehniyordLr. Nihayet bi sece sana yakla;trlrncia kegileri kaErnyordun hiurdrysa, iunir gelte cle sana gekici gcliyorclu. Seni ne kadar korkutsa da arzularlr;trn o kucLnr. BiliyoldLr bunu. Bi giin onu gostennek iEin seni kasabaya gotLintrri;tr-irri. korkuclan altrna ederken bile kuyrLrk salhyordun kachna. "Neyse, Eonrez yaraqrklr di.irsrnanrn eclimleri sclnucuncla ya parEalanrr gider ya c1a kdklti bi de[iryine ufrar. La Catalina'nrn seninle olan eylern leri, sen i cilcli"i nnecl i[ ine gore---e lbet el i ncJe n geleni ardrna koniadrfrndan clefil ha, sen ayafrrtr sa$atri bastm du sncliln-seniu iqin hayrrh olclu, iistelik bi karar ven-llelte yol aEtr. "O[retmen yara$lkh dtiqrnanr, Ecirnezini, hayittrnrn seEintini yapmayii zorlzrmak amacryla kullanrr. Qoniez bi sava$qlnln diinyasryla, kendi srriidan dtirryasr aritsrncla segirn yapmak zorundadrr. Ne var, Eomez seEenekleri anlauradan, bu seEinr ger'dti.

titn." Don Juau yrllar oncesinclen, treni Krzrlclerili bir kaclln bLiyiiciiyle soktr-rfr-r o uzur-r rnesaf'eli dovtiqten soz ccliyordu. "Seni, onunla beclensel telnusa si.inikleclirn," cliye siirclrir-

gekleqmez; bu nedenle. opletrnen sabrrh ve anlayrqh bi tnturn 'sergilertteli, Eonreziuin, bi savaqgrnrn dtinyzrslnl ve ya$alluul seEece!inclen lier ;eyin otesirrde ernin oirnahdrr. La Catalinu'nlrr ristesinclen gehleme yardrrn etnreni isteyerek, bunu baqarclrur. Beni oldi.irrlek i"izere oldufunr-r, onclan kurtulmarn igin senir-r bana yalcLnl etnren gerektifini anlattrrn. Segiminin sonuElarr l-rakkrrrcia aErkEa uyardrrn seni, kararrnr verebihnen iEin yeterince zaman tanrdrtl sanil."

Don Juan'rn beni sahverdifi o gi.ini-i ti-inr aynlttrlarryla anlmsryorclurn. Ona yardlm etnrek isterneclifim takdirde, gitrnekte, ve bir claha oraya donrnemekte kesinlikle ozgiir oldufiukarqr bir yi,iki.iniItiItifi"inrtin kahnudr[rnr hissetmiqtinr. Evinclen aylrhp, yan hi-izi-il'I, ylrn mutluluk iEinde arabzrmr

rnu soyletniigti. O an yolurlru Eizmekte ozgiir olclufr"rmll,

oltzr

stirdrirri. Don Juan'r brraktrfrm igin iizgi.indi.iln; ne var, ttim o sinir bozucu etkinliklerden kurtulclufum igin de rnutluyclum. Los Angeles'1, dostlanrnr, beni bekleyen gi-inllik iqlerirni, o her zaluiin beni mutlr"r krlan ki"iEiik mtin r,rfraqlanrnr cli.iqr-indtim. Bir siire arsrn neqelendim. Don Juan'ln di.r, yaganunln tekinsizlili de arcirmcla kalrnrglr-artrk ozgiirdtim. Ne vnr, bu nrutlu halim gok uzun stirntedi. Dcln Juan'rn cil-itryas t n r terk etme zirzumur-l s avunuhnasr ol aurarksrzdr. Giinl iik ufrarsrlanm eski giiglerini yitinniqti. Los Angeles'ta yapmak istedi[irn bir qey di,iqi"inrnek istedirn. HiEbir rsey bulamadrm. Don Juan, bir keresinde, insanlardan nefret etti!im, ve hiEbir gey isterneyerek kendirni konrmayr ofrenrniE olclu[Llmu soylemiqti. Higbir;ey istemernerniu, bir savar;guln en iyi htineri oldufir"rnu belirtrniEti. Ben ise ti,irn aptalh[unla, hiEbir Eey istemerneyi, hiEbir rseyden ho;lanrnimra kertesine vardrnnrqtrrn. Boylece, yir$amlm srkrcr ve boq bir hale gelmiqti. Don Juan hakhydr, otoyolda ttirn hrzrmla kr-rzeye dofru ilerlerken, kuqku gottinrrez grlgu-rhfun ttim aclmrrslzhfryla, sonuncla kafarna dank etti. SeEirnimin sonuEliurnr kavramayar ba;ladln. Siirekli yenilenen btiyi,ilii bir dtinyayr geride brrakryor, srkrcr, hrmbrl bir yaqamr siirdlirmek iEin Los Angeles'er doniiyordum. Bombo;g glinlerim geldi akhma. Bir pazar gtiniinti

254

ERK

OyrcUleni

BUYUcuNUN STRATEJiSi

2-s.5

istedi$im ki;iler evlerinde yokru, iqin kottisti, kenrteki riinr fihnleri gorrntiqtiint. Akqamlistijne clofnr, tarn bir unrarsrzlrk iginde ti.iln fllmleri yeniden araqtrrarak gormeyi hig arzuliunamrq oldufurn bir tatresini br:lnruqtum. Altrnrrs kilornetre uzaktir bir yerde gosteriliyorclu. onu gonneye gittinr, ve nel'r'et ettiur,
ama bu bile higbir qey yerplrarnaktan claha iyiydi. Don Juan'rn dtinyersr-un etkisi altrncla defiqnriqtim. oncelikle, onu tanrcL$rrn andrur barslayaruk srkrlni aya zlLrnLrnrrn olmamrqtr. Bu bile kendi iginde yeterliycli benim igin; clon Juan, savaqErnln di,inyaslnl seEecefirnclen emindi. Geri clontip, arabamr don Juan'rn evine dolru si-irnteye baqlaclrrtr.

cizelIikle arnrmsardrm. Yrpacak hiqbir rseyini ohnunrasr necleniyle srkurtr iEinde dolanrp dunnursrlrm. Kimse berii gdrrneye gclmen'riqti. HiE kirnse beni bir toplantrya Ea[rrnranrrrstr. Gclr-nrek

rev, qornezin cliinya gori,irsiinii sr-irekli biEirnde etkileyecefi varsayrlan, zorlarna bir durumlnll$. Ben, burt ciddi bir dr-rrurndan ziyaclc, hors bir quka olarak ele ahnrqtrm. Ne va.r, ziultzrn geEtik-

"Peki, ya Los Angeles'a donmeyi segseyclirn ne olurdu'/" diye sordurn. "Bu imkAnsrzdr,"dedi. "oyle bi segim var ohnaclr. sanir tiim gereken, t o n (t I t n n, btiytictilerin di.inyasr na katrhnaya karar verdi[ini anlamasura izin verrnekti . Tonul, br-r tr-ir kararlarrn, naguulm iilkesinde yer aldrfirnr bihnez. Biz karar vercii[irnizi diiEtindiiftim i.izcle, anlayrE rn] rzl n otes incle bi ;eyleri n, kar;rr cle" difirniz o qeyin EerEevesirri hazrrlarrls olclufunu kabu] ernrekten baEka bi qey yapmlyoruzdur, yaptrfrmrz tek gey nza gostermekten ibaret olur. "SzrvergErnrn hayatrnda karara baflanrnarnr; yalnrzca te-k bi gey, tek bi konr-r yer alrr: kiginin erk ve bilgi yoluncla ne clenli uzala gidebilecefi. Bu, aErkta kalmr; bi konudur, hiE kinrse sonuglan hakkrnda fikir ytiriiternez. Bi zamanlar srrna savafElnrn sahip oldufiu tek ozgiirlti[i.in, "kusursuzcasura" ya cla "bi enayi diimbele[i gibi" davranmak arasrnda segim yaprnak olch-r[unu sciylemigtim. Kusursuzluk aslrnda cizgtir olan tek eclimclir, bu nedenle de bi savaggrnur tininin gergek dlglisticltir." Don Juan, Eornez, btiytictilerin diinyasrna katrlma karanr-rr aldrktan sonra, olretmenir-riu kendisine, pratik bir iE, gtinltik yaqamrnda yapmasr gereken bir gcirev verdi$ini sciyledi. Qomezin kiqilifine LrygLrn biEimcle tasarlanclfrnr sciyledi[i bu gdr

ciddi ohnam gerektifini aulachm. "Qdurez, biiyi"icliltik gorevini tarnamlachktan sonra baqka bi ydnerge iEin hAzrrdrr," cliye siirdrirclii don Jnan. "O bi sava$qrclrr, urtrk. Konu sen olclr,rfultcln, Eornezli[in sona erdi[i iqin, r'[i.t,tr ui)rntcy,c yarcLnrcr olacak i-ig teknik ofrettim, saun] ya$arttrn srraclanhlrnr krrrnA, erk trnsr, ve yap-nlalner. Qok tutarlrycLn dofrl,tsit, gcitnezken de ahnriktrn, savaqEryken cle ahmerktrn. S;rna soyledifirn her $eyi, baqrna ti-irn gelenleri ytrztp durdun cla, sruru nasrl anlattrysarn oyle davrarrrnayr bi ttirli-i beceremedin. Erk bitkileriyle gi,irnbi-irdetrnern gerekti seni, yeniclen." Bundan soltrA, clon Juan, dikkatinti, "riiya gonne"clelt ltasrl uzaklu;trrcirlrnr, aclun acLrn agrkladr. Yap-mama aclnr verdigi, goztilmesinin Eok giiE oldr"rfuna beni inandrrdrfr bu eylem, rresnelerin golgeleri gibi genellikle ilgirnizi gekmeyen qeyler r"izerincle clikkatin yofunlaqtrrrlmasrnr gerektiren sezgisel bir oyundu. Don Juarr'rn stratejisi, yap-mamaya bir gizlilik katarak, bunu irynczr gostermeyi baqarrnaktt. "Yai'r nranta, obi-irleri gibi gok onernli bi teknikti arna en onenrli konlr defilcli," dedi. "Sen gizlilifine bayrldrn onun. Peki. ya senin gibi bi boqbofaz nasrl srr tutaciiktr, o da baqka!" Gtilclti. ve a$zunr kapalr tutmak iEin ne zorlr-rklar gekti[imi tahrnin edebildigini soyledi. Yrqarnrn srraclanlrfrnr krrnta, erk trnsr, ve yap-rnalnirnrn cltinyayr algrlamanrn yeni yollannr oluqturmada yardrrnca olcluklannr, savarjElnrn eylemlerine yepyeni olanaklar kattrful soyledi. Don Juan pratik ve farkh bir "riiya gdrme" llernine ili;kin bilgilerinin, bu tiE tekni[ir-r kr"rilanrlmemryla safl anabileEe bLr konLrcla
ceg

i-i

qti

ncesincleycli.

"Ri,iya gcirme, biiyticiilerce tasarlanmr; kullanrqh bi yarclrncrcLr," cledi. "Adarnlar aptal defildi; ne yaptrklnrrnr biliyorlarclr, tonullurtnl terbiye eclerek bi an rQLn nugLrulu grdip donnrenin, barska bi deyiqle, bi an iEin kendilerini brrakrp sonra yeniclen yapriirnanln yaranur gorrniiqlerdi. 'Yrprqmak', bu deyirn senin igin bi anlarn taqnnryor, biliyorum. Arna senin hep yaptr-

256

ERK OYKUI-pni

BUYUCUNUN STRATEJiSi

251

!rn Eeydi o: kegileri kagrrmaclrn kenclini kaprp koyvennek iEin kerrclini yetiqtirrnek. i$te, riiyu gdrntc de btiyiici.ilerin Eabaliirrntn doru$una ulaqmasl, /?(/g ttulttt nihai kullanrnrdlr." Bana uygr-rlattr$r tLitn yap-lxauta Ealrqrnalarrr-rr, uhqkanhkn sayrp
dokti,i. c1edi.

lartmt kesebilrnern iEin gtinli-ik yafanlulcia belirledifi rutin irsleri, ve beni erk ttrtst yapnraya zorladr$r ttiltr elveri;li ciLrrurnla-

"Netice olarzrk, Genzrro'nr-rn iqi seni naguulu gottirmekti. Anrii, burada garip bi soruyla karqrlaqlyoruz. Nagmla gotiiriiIen neydi'/" Gozlerinin bir devinimiyle soruyu yanrtlamayer yonlendircli beni.

"ozetirlin sonunil geliyoruz,"


sciz etmerniz gerekiyor.

"$irndi cenaro'clan

"

tifini

Don Juan, don Genaro'yu gtirdiiftim gt.in Eok 6nenrli bir yoranut gergekleqtifini soylecli. Ona olafanchrsr higbir ,sey gdr medifinri soyleclirn. o gi,in birlikte, bil parkrn srrasrncla otLu'mu; oldu[umuztt ittrttnsattr. Bunu, claha dnce hiq kar.srlaqnracir[mr belirtti$i bir dostunu bekleyecefini soyleniirsti. BLr clost ortaya qrkrnca higbir kugkuya kaprlmaclan, bt"iyi.ik bir kalabah$tu arast tlclitn onLl n beklenen aclam olclr"rfr-r n Lr anl ayab i l n'r i ; t i rn. Bu, oularit, don Getraro'ttLut beninr velinirnetinr olrnirsr gerekgosteren kehanetti.

soyleyince, oraclu clylece oturnruqker-r gevrerne bakrnchve krsa boylu, sa#arn yaprh, olafiurristli bir canlrhk ya[rmr, yan, zarif ya da zevk sahibi bir iusanrn gelcli[ini gcircli-ifrinrii anrmsadun; tarn partrn ko;esinclen dontiyorclu. $akayla kan;ik biEirnde, clon Juan'a arkada$lnln gehnekte olclufunLr, goriiniiqe bi&rlrrsa onun da, hiE kuqku;uz bir bLiylici-i olclufunu soylerniltinr. "Genilro, claha o gi-inden itibaren sana rreler yallllnrasr gt:rektifini onermeye baqlacL," cliye slircli.irclii, clor.r Juan. "lyugttulu grclen yoldaki krlavuzun olalak sauir kusursuz gosterilcrcle bulundtt; bt nugtrul olarak sergilecli[i her bi uygulunracla scnin itkhnr hige sayrp or.nl sollayan yeni bi bilgi parEirsl aktarcL sana. Dtinya gorLi;tittLi parEalltdt, arna sen bultun ayrrdrna vilrirmadrydrn o srralar. Boylesi anlarda bile, sen, cl erk bitkilerini aldrfur zatnanlat'daki gibi davrandrn-gerekti!inclerr tirzlasrnr gereksinclitr. l/rrgltctltrt bikuE salclrnsr ki;inin gortirsi,inli bozlnaya yeter; artit, buglin bile, rlrrgttulttt onca hticumlal'lnllt arclrndan bile, gori,iqtin yara ahnrqa benzerniyor. Ne trlhaf ki, senin en iyi yanrn bu.

"Akltm lnl'?" diye sordum. "Yo, uhl tnlanrslz kagar bu baflamcLr," diye yanrtladr. "Ahl, srf ve esen sulanndan aynlcLfir anda ganstnl yitirir zaten." "Peki, tonaltnt o halde," dedim. "Yo, tonul ve nugLtul ozimtizi.in iki dofal pargasrdrr," decli, sertge "Birbirlerine gotiirtilemezler." "Algrlayrqrrn rnr'?" diye sorclum. "Buldun iEte!" diye bagrrdr, sanki dofru yanrtr veren bir EocukmuEum gibi. "ve qimcle de biiytictilerin aErklamasma geliyorr,rz. Bunun pek bi qey aErklamayacafrna iliqkin seni uyarml$tlm-gene de... " Sustn, prnldayan gdzleriyle bana baktr. "Bu da bi baqka btiyticti nluniu'ilsl,"decli. "Ne dernek istedin'/ Ne kandrnnacasr,"diye sordum, hafif bir endiqeyle. "Biiytictilerin agrklamzisr, elbet," diye yanrtladr. "Bunu kendin de goreceksin. Neyse, biz devam edelim. Hepimizin bi baloncuEr-rn iginde oldu[umuzu soyler btiyiictiler. Dolum anlmrzda yerle;tirildifimiz bi baloncuktur, bu. Onceleri agrktrr baloncnk, sonralan kapanmaya baqlar, ve mtihiirlenir. Bu baloncuk bizirn algrlamamrzdrr. YaEamrmrzrn ttimtinii bu baloncuk iEincie geEiririz. Yuvarlak Eeperlerir-rde kendi yansrmamrzr goltirliz. " BaErnr aqafr inclirerek sora.rcilslna barktr. Krkrrdadr. "Dalga geqiyorsun," dedi. "Taln br_r noktada bi sorll sorlneur gerekirdi." Giildi"im. Btiyiiciilerin agrklamllsl hakkrndaki uyanlan, ve onun tirktintlj veren farkrndahfr sonunda beni derinden etkilemeye yeniden baqlamrqtr. . "Nasrl bir soru sormam gerekirdi, don Juan'?" diye sordum.

ERK

OyrUIEni
yanslntal-nlzsLr, o tak-

BUYUcUNUN s.rRRrpIisi

25r)

"E[er Eeperlerde gordLifrirni.iz kencli

dirde yansryan i;ey gergefin kendisi ohnalrdrr," dedi gtilerek. "Gergekten iyi bir nokta," dedirn, qaka yollu. Mantrfrrn bu saptarnayr kolayhkla izleyebiliyorclr-r. "Yamsryzrn ;;ey bizirn cli-inya gori-i.,slirni-izdi-ir," decli. "B iz-e dofum antmtzdu verilen br-r gorLiS once bi betimlenreclir. ttirn dikkatirniz onun tarafitrdan Eelinip cle betirnlemenir-r bi cllinya gorLiqii.r-re donti;rnesine dek de oyle kalrr.

kavratnt Estndtr. Bett irn odevim senin srraclzrn gorti;linii kanqtrrrnaktr; ama parEalamak degilcli bu, yalnrzca yeniclen uhltarafrncla krirnelennresini sa[lamaktr. Sen bunu, tanrcllrm herkesten claha yetkin bi bigirnde baqarcLn."

Kayanrn Listi"inde imgesel bir claire grzcli, sonra bunu clikine bir Eapla ikiye boldti. ofretrnenin ustahfrnrn, Eonrezini, citinya gorLi;i,inri baloncufun sa[ yansrnda yeniclen ktirnelerr-

"Ofretrnenin odevi, bu goriiqti yeniclen dr-izenlernek, r.;rldayan varlrfr, velinimetin baloncufu cLrsiirrclan aEacafr ana hazrrlarnzrktrr."

Yine tnaksath bir sr,rskr-rnlu[a clahp, clofr'Lr cli-iriist bir sonr ya cla yorlun getinne yetersizli[i biEirninde niteledi[i ciikkatsizlifimle ilgli bir yorurnda br-rh"rndu. "Sorllm ne olmalrydr?" cliye sordum. "Biiloncuk, neden aErlrnahdrr'/" diye yanrtlacL. Ben, "Bu iyi bir soru," derken o kahkahalarla gi"ilerek tunt trprghyordu.. "Tabii, ya!" diye tinledi. "Saner gore iyi bi sciru olnrah, ra bu senin sorulanndan biri. "Baloncuk, rqrldayan varh[rn, btitrinsellifine iliqkin bi fikir edinebilmesi arnarcryla ergrlrr," diye siircliircli-i. "Elbet biz buna soziin geliqi baloncuk diyoruz, ama bu sefer uygLut cla citiqmiiyor defil hani. "Iqrldayan varhfr biitiinselli[ine clofru yonler-rclirmek clikkat isteyen bi manevradrr, onlln iEin ofretmenin iEericlen, velinimetin de drqandan gahqrnasrnt gerektirir. Ofretmen dlinya goriiqiinii yeniden dtizenler. Bu goriEe tonal aclasr adrnr vernriqtim. Bizi brz yapan her qeyin bu adanrn ristlincle olclu[unu soylenriqtim. Btiyiici"ilerin argrklarnasura gore, bu to nu I aclasr kimi cifelerin tizerinde odaklanmayl ofrenrni; olan algrlarnamrz tarafrndan yaprlmrEtrr; bu nesnelerin her biri, ve ttirnLi birlikte, bizirn diinya gori-iili-imiizti oluqtunnaktadrr. Qomezin al gr larlasr soz konusu oldufunda, ofretmenin gorevi tlirn nesneleri, baloncufiun bi yansu-rda yeniclen diizene sokrnaktrr. Sen artrk qu arnda, touult temizleme ve yeniden di.izenlemenin, onun cthl tirrafinadaki tiirn o[eierir-rin yeniden kiimelendirilmesi ol dlrfunLr

"orasr, tonrtltn tarafidrr," decli. "Ofretmen kenclini hep br-r ydne do$rLr yoneltir, Eomezine sava|Ernm yolunu tanrtrrken ouLl ntantrkh ohnaya, ayrkh[a, kirsisel ve beclensel saflarnhfa dofru yonlenclirir; ote yanclan, Eonrezin baq edemeyece[i akrl ahnaz arla gene cle gerEek birtakrm dururrrlerrr ona slrnarken, crkltrttn, hayret verici bi bigirnde, yalntzcer gok ki.igiik bi alanr kavracLflnrn ayrrdrna varmaya zorlar onu. Sava$El, her qeyi mantr[a vLlramayacafrnr anlaclfrnda yenik diiqrniiq olur da, uklrnt gi.iglendinnek, ve yenik uklrnt servllrlrak arnacryla olanca glici"iyle Eevresinde gorcli"i[i"i her bi veriyi bi arayzr getinneye ba,;lar. ofretmen cle onu acunaslzca cliirti,ikleyerek, ti.im cli-inya. gortii;i.inii tek bi yanm ktirede toplamasrna yarcllmca crlr-rr. Oteki, temizlenrnig yanm kt"ire biiyticiile."rrt isteng' cleclifi

clirrneye zorlarnak oldr-rfLrnr"r soyledi. "Neclen saf yansr'/" cliye sorcluln.

"olretmenin gorevinin, baloncr-r[un yarrslnr temizleyerek her ,seyi tek bi yanda di"izenlice toplarnak olclu[r-rnu sciylersek, bur-rlr claha iyi agrklarnrE oluruz. Velinirnetin goreviyse, baloncufu, temizlenrniq tarafindan erEmaktrr. Mrihrir bi kez krnhnayagorstin, sava$Er bi claha asla eskisi gibi olamerz. Biittinselli$iriirr yonetirni elindedir artrk. Baloncufurn bi yansr aklm, tonalrn

lseye irynlmrqtrr.

rnutlak merkezidir. Oteki yerlsl ckr istent,ii, nagttalul rnutlak rnerkeziclir artrk. Ohnasr gereken cliizen budur. Ttim obrir cliizenlerneler anlamsrzdrr, boqtur; dofarnrza aykrndff; zrca onlar bliyi-isel mirasrmrzr yoksar, ve bizi bi hiEe indirger.,' Don Jr,ran ayafia kalktr, kollannr, srrtrnr gerdi, bir siire ytiri.iyi.ip kasiannr gevgetti. Hava biritz so[umuqtu. "Sonuua geldik mi?" diye sordum. "Neden, gosteri baglarnadr bile daha!" diye tinleyerek giil-

260

ERK

OvrUlsni

BUYUCUNUN STRATEJiSi

26t

dii. "Bu yalnrzca bi giriqti." Sonra, gokytiziine bakarzik baqrnrn kayrtsrz bir clevinirniyle batryr gosterdi. "Bi serat iEinde nuguul burada olllr," diyerek gtildti. Yeniden oturdu. "Bi tek meselemiz kaldr," dedi. "Bi,iylici.iler buna rqrldayan varhklann gizi adrnr verir, bizim algrlayrcr!nnrz da iryte burada yatar. Biz insanlar da, ttim oteki rqrldryan varhklzrr da algrlayrcrlanzdrr. Br-r bizim balonculurnuzdur, algr balorrcu[u yani. Bizim hatamrz, kerbr"rl edilebilir tek algrnrn uhl sLlzgecinclen gegen zrlgr oldufuna inanmaktrr. Bi"iyiiciiler, uklut merkezlerclen yalnrzca biri oldufunA, ve ona o kaciar tazltr gtivenilmernesi gerektifine inanrrlar. "Ganaro'ylzt ben, algr baloncr-r[umLlzlur biiti,inselligini olu;turan sekiz nokta hakkrncla bilgi vennigtik saura. Altr noktayr biliyorslln. Bugiin, Genaro'yla ben baloncr-rfunu biraz claha ternizleyecefiz; boylece, geriye kalan o iki noktayr cla o[renebileceksin." Ansrzrn konuyu de[iqtirerek, don Genaro'yu yol kenarrndaki kayanrn tepesinde gordiifi-ir-nliz andan baqlayarak, onceki giinle ilgili tiim algrlamalarrmr aynntrlarryla anlatmamr istecli benden. Ne bir yorumda bulundu, ne de sozrimii kesti. Bitirdifimde, bir gozlemimi de ekledim. Sabahleyin Nestor ve Pablito'yla konuqmuqtum, onlar da benirnkilere benzer algrlanritlannr anlatmrqlardr. Oysa, don Juan bana, nuguulm yalnrzca taruk olan kiqinin gozlemleyebilecefi bireysel bir deneyim olcil"rfunu anlatmrqtr. Onceki giin iiE izleyici.varcL, iiEtirnliz cle aqa[r yukan aynr qeylere tzrnrk olmr-rqtuk. Onemsiz farkhhklar da, ttirn olaylamn belirli anlarrna gosterdifiimiz degiqik tepki ve duygulardr. "Dtin olanlar, sen, Nestor ve Pablito iEin yaprlan bi nugua/ gosterisiydi. Ben onlann velinimetiyim. Genaro ile ben tiqtintiziin de ahl merkezlerini iptal ettik. Genaro'nlln ve benitn, sizi tanrk oldufunuz Eeylere iliqkin fikir birlifine getirecek denli erkimiz var. Yrlliir duce, sen ve ben bi gece bikag Eomezle birlikteydik. Ne var, tek baqrma hepinizi aynr qeyi gordi,igtiniize inandrrercak derecede erkirn yoktu o zuman."

Bir glin onceki olztylara iliqkin algrladrklanmr dinledikten sonrir, bende "gordtiklerini" de buna ekleyince, btiyliciilerin aErklantasrna hazrr oldr-rfuma keriu vermiq oldu[unu soyledi. Pablito iEin de aynr qeyin gegerli oldufunu, ama Nestor hakkrnda tam karara vnrarradr[rnr agrklach. "BLiyiictilerin aErklamasrna hazrr olmak baqanlmasr zor bi i;tir," decli don Jr:an. "Belki ohnarmahydr, ama hf;lA, yaqzrm bo-

yu sLiren dlinya gorliqtimliz hakkrnda diiqki"inltik gosteriyoruz. Nestor, Pablito, ve sen bu bakrmdan birbirrnrze benziyorsllnuz. Nestor utangaghfrnrn ve keclerlilifinin ardrna gizleniyor, Pablito clayanrlmaz gekiciliginin ardrner, sen ise sozciiklerinle dalyarakhfrnrn arclna srfrnryorsluruz. Ttim br-r gori.iqler rneyclan okunarnazrnlg gibi geliyor size; siz tiEi.ini-iz bunlarr kullanrnada direttikEe, baloncuklannrz tam anlamryla temizlenerneyecek, biiyi"iciilerin agrklarnasr sizin igin bi anlam taqrmayacaktrr." Uzun siiredir akhmr qu btiyiictilerir-r iinlti agrklan-rasrna takmrg oldr-rfumu, zuna ne denli yzklaqrrsaln o derece uzaklaqttfrturr qaka yollu soyledim. Tam giiliing bir yorurn bekliyordum ki lafr a[zrrndan aldr. "$u bi-iylictilerin agrklamasr fos grkmetsrn, sakrn'?" cliye patlath, kahkahalarr arasrncla. Srrtrmr trprqlacL, neEeli bir olayu tarrrk olmuq bir Eocr-rk gibi mutlu gori-int-iyordr-r. "Genaro kurallar konusunda a$tn ttttzdir," cledi, sesinde gi"ivence veren bir titrernle. "Bu Allahn cezasr aErklarnada kaI'a kan;trran bi qey yok, ha! Bana kalsa yrllar cince venniqtim bile sana bunu. Kafiurr fazlaca takmana gerek yok." Yukanlara clo[rr-r bakarak gokylizlinli inceledi. "$inrdi hazrrsrn," dedi, ciddi ve tiyatrovari bir edayla. "All"la buraclan aynhnadan once soyiemem gereken son bi ;ey claha var: btiyi-ici"ilerin agrklaunaslnln gizemi ya da gizi alguln
kanatlarrnr aEmakta yittAr."

Elini not del'terirnin i"izerine koydu, gahhfa gidip bedensel iqlevlerimle ilgilenmerni, sonra da elbiselerimi grkanp bohEa eclerek, tam bulundufumuz yere koyrnamr soylecli. Soru somrcaslna baktrpunda grplak olmaun gerektifini, ama ayakkabrlarrurla ;apkarnr Erkannayabilecefimi ekledi.

2tt2

ERK

ovrulsni

BUYUCUNUN S'fRATEJiSi

263

Neclen qrplak olmam gerektifini ofrenrnekte clirettirn. Don Juan gi"ilerek bunun kiqisel bir necleni oldr-r$unLl, ve kenclimi o bigirlde daha rithatt hissedecefirni soyledi. DecliIine bakrlrrsa boyle olmasrnt beu isterniqtirn. Agrklitn-last beni ,sa;krnlrla ufrattr. Bunurr bir qaka olch-rfunr: sandun, ya cla batra altlattrklarrna uygun bir bigimde clikkatimi da[rtrnaya Ealrqryordr-r. Bunu niEin yaptrfrnr sordum. Yrllar ottce, don Genaro, kendisi, ve betr kLtzey Meksikit'r-un da$anndityken baEtma gelen bir olayr anlatnraya baqlacil. O srradit, tek baqrnil "itklln", br"r dr-irtyaclaki her qeyi agrklayamayaceiltnt anlatryorlardr. Don Gettiiro, barra yadstuatrtitz bir kanrt sunntak amacryla, bir "nitguitl" olarak nrtithi; bir srgrayrg yapml$, altmrq yetnti; kilonretre r-rzakltktuki tepeleritl ciornklarrna dofru "uzAtmrqtr." Don Juan o meseleyi rskalamrq oldulumu, "aklrrnrr-r" ikna edilrlesi aErsrnclatr ol rtyrtr baqansrzl kla sonugliu-up, benim bedensel tepkirn agrsttrclau tiitn bir liengiimeye dontiqtti[i-inti soyledi. Don Juan'rn sozlinii etti$i beclensel tepkirn biittin canlrlrfryla zihnirnde yagryordu. Dou Genitro'nr-rn gozlerimin ontinde, yel tiftirLirmti;gesir-re yok oh-rp gittifini gorrntiqttim. Srqramasr, ya da her ne yapttysit, i-izerintcle oylesine cleriu bir etki yaratmrqtr ki, deviniminin ba[rrsaklartmcla bir qeyleri soktiiftinii duyumsarnrqtun. Dr;kunr tutanratnt.;, pislenen patttolonumla gomlefirni tlrlatrp atn-rak zoruncla kalmrqtul. DLrydu[r-rm rahatsrzhk ve utanE suttrstzclt; sadece baqlrndaki $apkayla trafi[i yofun bir otoyolcla arabar]iil viuilna dek grrrlErplak yi,iri-imi,i;tlim. Don Juan boylesi bir dun:tncla giysilerirni getrc mahvetmelneln igin onlern ulrnasrnr ker-rdisinclen isteclifirni
r

iqittim. Kafamr kaldrnp sol kulagrmr sesin geldifi yere dolru tuttu$nnrda, dort beq metre uzzrlrmrzdaki bir kayanrn tepesincle otunnuq oliur don Genaro'yu gordiim. Qakrl taqlannr kayrtslzca frrlatrp dunnaktaycl koya[rn dibine. Ben onu gon-ince, don Genaro bafrnp krkrrdayarak, orada gizlenip kenciisini bulrnamr bekledifirri soyledi. Tam bir qaqkrnlrk anr yaqaclrrn. Don Juan ha bire, "irkltmln" bu olaya davetli ohnadrfrnr, her qeyi clenetirnim altrner alma bigirnindeki kahrolasr ilrzLlnlu boglamarnr tlsrldzryrp duruyordu, kula$rma. "Nagual"rn yalnlzca banzr yonelik bir algr oldufr_rnr_r, bu nedenle cle Pablito'nun arabamrn igindeki "nulgual"r gormedifini soylecli. Seslendimedifiim hislerimi okuyormllgEaslna, her ne kadar "nagltzrl"zt yttlntzcer ben tamrk olrnaktayszrm da, karqrmdakinin, don Gentrro'nun kendisi oldr"r[unu ekledi. Don Juan kolurnclan tutarak neqeli bir ;ekilde, beni don Cenaro'nur-r oturdufu yere gotiirdti. Don Genaro ayafa kahp bana yaklarstr. Becleninden yayrlan rsryr gorebiIiyordum, hayret verici bir krzartrydr bu. Yanrnra gelerek, bana clokunmatdan, a$zrr.rr sol kulalrrna yaklaEtrnp frsrldarxaya baqladr. Don Juan da obLir kula$nna frsrldarnaya ba;lamrqtr. Sesleri e$zurnanhycfu. lkisi cle aynr geyleri yineliyorlardr. Korkmamam gerekti$ini, LlzLu-r, gtiElii telciklerirn oldufunu, orada beni korumak iEin onlarrn, trpkr gozlerirnin dofal "tonal" algrlamasrna krlavuzluk ettigi gibi, "nagnal"r algrlarnama krlavuzh-rk etmek amercryla

anrmsattr.

Giysilerin"ri Erkartttktun sonrii, ytiz t'uetre kaciar yiirLiyi-ip, aynr koyafa bakan geniqqe bir kayarrrn yanrl]a geldik. Aqa!r bakmarnr istedi. Krrk metrelik bir uEr-rntnt varclt. Sotrra, igsel soyle;;imi kesmemi, qevremizdeki sesleri ditrlernenti soylecli. Bir siire sonra bir Eakrl taqtntu kayalara Earpa garpa tlELlrLllnun dibine clofm zrplayarak di"i;ti.i[iini-i iqittirrr. Qakrl taqttttrr her zrplayrlslnl inanr hna z bir berrakl rkla iq itebi I iyordunr. Sonnt, bir gakrl taqrnrn sesini, ardrnclan bir gakrl taqurttr sesirri clallr

bulunduklannr soylediler. Telciklerimin ti-irn beclenimi sarrnalacirfurr, onlann yardrmryla her qeyi clerhal sezebilecefimi, tek bir telci[in bile bLrlunclufumuz yerden koyafrn dibine, ya cla koya[rrr dibinden bulundufr-unuz yere srEruunarn iqin yeterli olacafrnr soylediler. Frsrldadrklan her qeyi dinlemi;tim. Her sozctik bana benzersrz bir kavrarnr Eapnqtrnyonnug gibiydi. iqittifirn her qeyi l'tiq unntmakslzln, bir kasetgalar imiEimcesine yeniden dinleyebiliyordurn. Ikisi birden, koyafrn dibine ntlamamr istiyorlalcL. once telciklerirni duyurnsamah, sonra da ugurumun dibine kaclar Lrzzrnan bir telci[i belirleyip onu izlememi soylediler. onlar komutlannr verdikge, ben de onlann scizciiklerini uyglln di-irsen duygularla gerEekten eqleqtirebiliyordum. Bir kaqrntrnrn

264

ERK OYKULERi

BUYUcuNUN STRATEJiSi

265

her yarumr kapladrfrnr, ozellikle kendi baqrna belirlenerneyen,

ama "Lrzun kaqrnh" biqiminde dile getirebilece[im tuhaf bir' duyurn hissetmekteydirn. Beclenimle koyafrn clibini hissedebiliyordum, br-r duyumu, bedenirnin belirleyerneciiIinr bir yerindeki bir kar;rntr gibi algrlamrqtun. Don Juan'la don Genaro br,r dr.rygr-r boyr-rnca kaymant igin ha bire beni lava getirmeye Eah;ryorlarc|, ama bunun nasrl yaprlaca[rnr bihniyordurn. Sonra, yalnrzca Cenaro'nun sesir-ri iqittim.

Benimle birlikte atlayaca$rnr soyltiyordu;

beni

yakaladrmr, ittimi, ya da kucakladrmr, .bilemiyorun-r, beniurlc birlikte karanirk LlEurluna atlayrvercli. Once bedensel ucrlarrrr en ;iddetlisini duyumsaclm. Sanki rniclenr qigneniyor ya clir yutr"rluyordu. Acryla zevkin oylesine bir kanqlnrydr, oylesine yofun ve uzundu ki, yapabildifirn tek ;ey, ciferlerirn patlayrneaya dek ba$rnnak, ba[rrmek, ba[rn-rrak olclLr. Bu cluyurn clindifinde, birbirinden soktilentez birtrkrr-n krvIlcrmlar, kara klitIeler, tqrk huzmeleri, ve bulutumsu oluqnrnlarr salkrrnr gorcltirtr. Gozlerirnin aErk rnr yoksa kapah rnr olclufunu, ya cla gozlerimir-r nerede oldu$r-rnr-r, brrak gozlerirni, bedeninrin bile nerede oldu$unu bilerniyordum. Sonra, birincisi kadar qiddetli olmasa bile aynr bedensel aclyl duyurnsadun, hernen arclutdan,

uykudan uyanmlglm hissine kaprldnn; don Juan ve don Geniu'o'yla birlikte kzryarnrn tistlinde otumraktaydrk. Don Juan gene Euvalladrfrmr, atlayrgrrnr algrlayrqrrn kar'maqrkhktan ibaret kalacaksa bunun bir yaran ohnadrfrnr sdyledi. Ikisi birden kulaklanrnal, "nagltirl"ut tek baqura yeterli olmayaca[rnr, "tonal"la tavlanrnasr gerektifiini defalarca frsrldadrlar. Isteyerek ertlarnarn, ve edimimin ayrrdrncla olurarn gerekti[ini anlattrlar. Korku defil, artzr isteksizliIirn yiizLirrden duraladrm. Kararsrzltfrmr, bedenirnin sarrki bir sarkag irni;gesine bir sa[a bir sola sallernmasr qeklinde hissettirn. ArcLnclan, yabansr bir havit beni sannaladr, ve tiirn cismaniyetimle atladln. Atlayrqa geEer gegmez dii;tinmek istediysem de, baEararnadnn. Bir sisirr
iEinden bakryonnui;girsuta, daracrk koya$rn gepellerirri, uEurumLln dibindeki sivri tars grkrntrlannr gcirdtirn.

akr;r iEinde cereyan ediyormu$Eastna sezgileyememiqtim, oulln yerine, dipte yere vannr;hk duyumunr_r ta;ryordum; Eevremdeki kLiEiik bir dairenin iginde yer arliur kayalann ttirn oze[liklerini ayrrt eclebiliyordum. Gciri"i;timi-in goz seviyesinde tek yonlii ve stereoskopik olmadr[rnr, dtizlern qeklinde, ve i"ig ytiz altrnrq dereceyi kapsacL$rnr fhrk ettim. Bir siire sonra pani$e kaprlclnn, bir qey beni yoyo gibi yukarrya dofru gekti. Don Juan'la don Genaro, beni birEok kez atlattrlar. Don Juan her atlayl$lmln ardrndan, suskunlufumu ve isteksizlifimi krnnarn iEin u$raqryordu. Biiyi-icrilerin "naguzrl"r kullannraianndaki gizin algrlamada oldu[unu, bu atlama Llygulamasrnrn bir algrlarna ahqtrrmasrndarn baqka bir q;ey olmadrlrnr, ve bunun yalnrzca yetkin bir "tonal" gibi, koya[rn clibincle ne oldLrfunu algrlayabildigirn takclirde sona erecelini birgok kez yineledi. Bir an, akrl almaz bir duyuma kaprldrm. Don Juan ve don Genaro'yla birlikte koyafrn tepesincle durmakta oldu[umun, onlann kr-rlaklanrna ha bire flsrldadrklannrn son derece ve ayrk bir biEirnde fzrrkndaydrm ki, birden kendirni koya[ur dibine bakarken bulclum. Her ,sey kesinlikle do$aldr. Hava neredeyse karannak iizereydi, irma, giindelik yeuammtda oldr_rfu gibi, her ;eyi tanryabilecek kadar aydrnhktr. Yuvarlanan bir taErn gtiriilti,istinti duycil-rfiurn srrada bir Eahhfa bakmaktaydrm. BtiytikEe bir kayanrn, koyafrn dibine, tarn benim tizerime do$m yuvarlandrfrnr gordlim. Bir an igin, onu artanrn don Genaro oldufunu da gordijrn. Tarn bir pani$e kaprlmrEtrm ki, kayanrn tepesincleki yerirne Eekiliverdirn. Etrafima baktrm; don Genaro gcirtintirlerde yoktu. Don Juan giilmeye baqladr, don Genaro'nun benim ilreng kokuma dayanamayrp gittifini soyledi. O andzr, her yaulmln pislik iginde oldufr-rnu utangla arynmsadrm. Don Juan giysilerimi Erkannamr isterken, hakhymlg me[er. Yikrnlarclaki bir prnara gittik; don Juan, qapkamr kr-rllanarak tizerime bogalttrfr sr,rlarla beni bir atr yrkarcasrnil yrkadr. Pantolonumu kurtermrrs oldufurna iliqkin ;en qatrr gakalal yaptr.

Ini;imi. bir zarnart

ALGI BALONCUGU

267

tikacla yi.iri.irken goze garpmlyordu. Don Juan en a;zrfr ytiz metre yiikseklilindeki bu yerin, ozellikle de dibincleki derin kanyonlrn tarn bir erk yeri oldr-rfunu soylemiq, Eeqitli flrsatlar oluEturarak buraclan bakmamr saflarnrqtr. Buraclan her bzrkr;rmcla igirni teclirgin bir tirperti kaplarnrqtr; br,r kanyon her zaman kzrran hk ve iir ki.itiici_iydi,i. o yere ulaqmadau once, don Juan tek baquna gidip uEurur-nLur kenannda Pablito'yla bulu$lnaml soyledi. Sinirsel yorgunlr"r[Lunu gidennek ve gev$ememi saplarnak amacryla erk trl'rsr

yapllilml onerdi.

ntiutla, ayakta zor dunnama karqrn kogarr acilm gitmeye baqlacln-r.

Don JLran aclmlannl yzrna, patikanur soluna clo[ru yoneltti, karanlrk onu bir ancla yutuverdi. Dlrrup nereye gittifini gorrnek istedirn, ur-r'ra bedenim bana itaat etmecli. Qok yorgun ol-

Algr Baloncufu

UEururnun kryrsrna ulaqtrflnda kirnseyi goremeyince, derin derin solr:yarak yerirnde saymaya baqlaclun. Bir si,ire sonra, bir parEa gevqedim; srrtrmr bir kayaya clayayrp sessizce durclurn, birkaE rletre otemde, bir insan karaltrsr gorcltirn. BaErnr ellerinin arAslnA ahnrg otunnzrktaycL. Bir an yegin bir korkr-r yagacLm, ama adamrn Pablito ohnasr ihtimalini cLir;iintinca, kuqku cluymerdan ona dofrLr ilerledim. Pablito, diye achnr yliksek sesle Ea[rrdrm. Benirn kim oldu[umu ayrrt edememiq olabilecefini, ve onun da benim kadar korkarak yiiziinri kapatrnrq olacalurr tahmin ettirn. Ama daha ona yaklerqmaclzrn yabansr bir

korku her yanrrnr sardr. Sa[ elimi uzatmrq ona clokunmift i-izereyken bedenim oldr-rfr-r yercle dondu kaldr. Aclam baErnr kalclrr-

Giinti tek ba;rma clon Genaro'r-run evinde geEirdirn. Qo[unlukla r:yudr-rm. Don Juan akqamtistiine clofru doncii"i, tarn bir sessizlik iEinde, yatkrnlardaki bir da! srrasrna clo[ru ilerledik. Alacakaranhfa clo$ru durduk, derir-r bir vadinin kryrsrnda hava iyice kararana dek oturduk. Sonra don Juan beni, yakrnlarda bir baqka yere, yamacl tlin-riiyle bir kaya cluvardan ohr;rnu.,s cllndik, devasa bir tepenin dibine gottirdi-i. Ytrr, don Juan'rn buna
burasrnr birEok kez gostenniq ohnasrna karqrn, oraya giclen pa-

dr. Pablito degildi, bu! Gozleri kaplan gozleri gibi, iki clev aynayr anclrnyorclu. Bedenim geriye dolru firlacl; kaslaurm yay gibi gerildi de ttirniiyle benim isremim drqrncla boqahp inanrlrttirz bir h:zla geriye, Eok uzafa slEramiimr salladr; srraclan bir zautancla olsa bu konuda saatlerce diigi-intir mantrksal aqrklamal:rr clLizerclini. Korkurn Eok b{.iyiikti-i, oy:rlarnmaya hig niyetirr-r yoktu; hernen oradan r-rzaklaqmak iizereyclirn ki, birisi kuvvetlice kolumdan tuttr-r. Bu kez, birisinin bcni kolumdan tuttn[Lr cli"iqtincesiyle iyice panile kaprldun; grfhlr bastrrcLm. GerEekte tepkirn bir Erflrk clefiil, Lrzlrn ve insanrn ttiylerini cliken

26tt

ERK OYrtrL,Eni

ALGI BALONCUGU

269

diken eden bir naraydr.

Yiiziimii saldugandan yana Eevirdim. Pablito'ycl"r br-r; benden bile daha gok titriyordu. Sinirlilifirn dorufa ula;rnr;tr. Konuqamlyordurn, genelerim birbirine vurLlyor, afzrrndan anlanrsrz sozctik pargalan dokij lti yor, s rrtrmclaki i"irpertile r istern
si

an ise yangapln drqrna, iki rnetre kadar uzaftna bafdaq kurarak oturdular. Orrce clon Juan konuqtu; bize dostlannt gostereceklerini

zce

srgramama neden oluyordr,r. Afirzdan neles almak zoruncla kalmrqtrm. Pablito, gatrrdayan diqlerinin arasrnclzrn, "nzrgllal"ln kendisini bekledi$ini, bana garptr[r srrada keEileri tlirniiyle kaErnnak iizere oldufunu, ba$nErmla onu oldiirmerne handrysa rarnak kaldrfirnr soyleyebildi. Gtilmek istedim, akla gelebilecek en tekinsiz sesleri grkardrm. Dinginlifiime kavuqtufr"uncla, Pablito'ya hemen hernen aynr qeyin benim de baqnna geldifini soyledirn. Bende yorgLurluktan iz kahnarnrqtr; kendimcle iEirne srfmayan bir gliE, bir rahatlrk hissediyordum. Pablito da aynr cluygr"rlan yagryor gibiy-

soyledi. Bize, sol taraflanna, kalgalanyla, kaburga kemiklerinin arasrna bakarsak, kemerlerine asrh bir Eelput, ya da rnendil gibi bir qey "gcirecefimizi" soyledi. Don Genaro, gaputlann hernen oniinde dti[meye benzer iki nesne bulundufunu, bu nesneleri ve Eapr"rtlan "gcirtinceye" dek kemerlerine betkmamrz gerektiIini de ekledi. Dor-r Genaro heniiz konugmaya baqlamadan cince, kemerlerine asrh, kuma; parEaslna benzer dtiz bir qeyle; de[irmi, Eakrl taqura benzer bir nesnenin ayrrdlna vilnrlrqttm. Don Juan'tn dostlan, don Genaro'nunkilere oranla daha koyu renkli, daha korkutucuydular. Merakla korku ketrtgtmt bir tepki venniqtim. Tepkilerimi kartn bolgemle yagryor, manttksal higbir yargl
i.iretrniyordum.

di; sinirli, aptal bir bigimde krkrrdamaya baqladrk. Uzaktan gelen yav^;, ihtiyath ayak sesleri iqittim. Sesleri, Pablito'dan cince yakalamrqtrm. Benirn kendirni kasmama tepki verdi. Birisinin, bulundufumr:z yere dofru yaklaEtrfrnclan emindirn. Sesin geldifi yone dondtik; bir stire sor]ra, don Juem'la don Genaro'nun kaualtrlan gortindi-i. Dingince yliri-iyorlardr. BirkaE metre oniimiizde durclular; don Juaur banim, don Genaro da Pablito'nun karqrsrndaydr. Don Juiur'a bir qeyin beni fena halde korkuttr-rfunu soylemek lizereydim ki Pablito kolumu sfttr. Ne demek istedifini ar-rlamrqtun. Don Juan'la clon Genaro'nun tavrrlannda yabansr bir ;eyler verrdr. Ortlara bakmayl stirdtirdiikEe, gozlerimi odaklayamaz oldum. Don Genaro keskin bir kornut verdi. Ne dedifini anlanramrqtrm, ama gozlerimizi ;aqr bakar duruma getinneuriz gerektifini "bilmiqtim". "Karanhk, diinyanrn tistiine yerleqti," dedi don Juan, gdEe
bzrkarak.

Don Juan'la don Genaro ellerini kemerlerine attrlar, koyu


rer-rkli kumaq parEalannr yerlerinden Etkztrmnt$gaslna devinim-

Don Genaro yere bir yanrnay gtzdr. Bir an, rqrlclayan bir tebeqir kullandr sandrm; ne vzrr, elinde higbir qey yoktLr. Pannirfiryla gizdifi irngesel yanmayr sezgileyebiliyorclum. Pablito'yla beni drqbiikey Eemberirr igine oturttu. Kendisiyle don JuI I

lerde br,rlundr"rlar. Bunlan sol elleriyle aldrlar; don Juan kendisininkir-ri baqrnrn i.izerinden attverdi; don Genaro'ysa yavagga yere brraktr. Kumaq pargalan attlmer ve firlatrlmayla ugurtmit gibi siiziiliip yavaqga inerken titiilii birer mendil gibi agrhp yere serildiler. Don Juan'tn dostunun devinimleri, gegen gtin iistiimtizde ddntip durdufiu strada sezgilediklerimin tam bir kopyasrydr. Kumaq parEalan yere yzrklai;trkEa katrlaEtrlar, yuvarlaklaqtrlar, ve kiitle kazandrlzrr. Once bir kaprntn tokma[rna di"ir;rniir;Eesine biikiildi.iler, sonra da agrldrlar. Don Juan'tnki oylumlu bir golgeye cloniiqtii. One grkrp, yerdeki ktigtik taglarla toprafr eze eze bize dofru ilerlemeye baqladr. Beq altr kanq otemize kadar geldifinde, yanmaytn tam dibinde don Genaro'yla, don Juan'ln arastnda durdu. O anda duydulum dehqet yakrcr bir alev gibi her yanlml satmtqtt. Oniimtizdeki dev golgenin boyutlan beq metre yiikseklifie, iki metre geniqli[e varmrqtr. Qevresini gozleri olmadan hissedermiqEesine devindi. Sallar-rdr ve yalpalandt. Beni aradt$rnt biliyordum. Pablito o an ba;rnr gofstine gizledi. Onun bu devitruninin yarattr[r duyum, golgeye oclakladrfrm dikkatimin bir boltimiinti yok edivermiq-

f*'

270

ERK

ovr<tilEni

ALCI BALONCUGTJ

27t

ti. Golgenin geliqigtizel devininrlerine bakrnca, onlln aynqtrfrnr di.i;i"incliim, arclrndan golge karanhlii karrqarak gorLinnrez oldu gitti. Pablito'yu sarstmr. Baqmr kaldrrdr ve bofLrk bir gr$lrk koyverdi. Yukanya ciofrLr baktur-r. Yabansr bil aciam burru bakrnaktaydr. Golgenin henlen ardlrdayct, ola ki saklannraktaydr. Srrrk gibi, ztryrf bir aciamcL, suratr cla r-rpr-rzunclu saE uarnrna bir gey yoktu, baqrnur sol taralr egzalna ya da buna benzer krzrl bir lekeyle kaphydr. Deli bakrqh gozleri parlamaktaydr; afzr yarr aralanntrqtr. Tuhaf, pijarnarnsr bir giysisi, onu Eok krsa gelen bir' pantalclnu vitrdr. Aya[rnder ayakkabr var rnrydr, bilrriiyorunt. Uzunca bir stire bize bakrp clurdr"r; bir gedik bulur da iqeri clahp bizi parEalarnerk istenniqgesine. Bakrqlarrncla bir keskirrlik vardr. Bu nefret ya da ;iddet degildi; bir ti-ir hayvausal gi.ivensizlik aliirnetiydi. Br-r gerilirne daha fazla clayanarnaclrn. Dorr Juitn'rn yrllar once bana ofretmiq oldLrfu savaf cl-rnrqurlr geEmek istedim, ama Pablito, clostun clon Genaro'nuti qizclifi gizginin otesine gegemeyece[ini lisrlclayrvercli. Gergekten cle,
oni"in-ri"izde cluran her tiirclen qeyir-r bize yaklagn-laslnl onleyecek

rErltr Eizginin ftrrkrna varcLm.

Bir siire sonra adiirn, golgenin cle yaptr[r gibi, sola clofrLr devir-rdi. Don Juan'la dor-r Genaro'nr-rn ikisini cle geri Ea!rrcLklarr hissine kaprlcLrn. Krsa bir sessizlik oldu. Don Jr-ran'la don Genaro'yu gdremiyordr-rm; artrk yanrnayrn iki noktasrncla otunnuyorlarcir. Birden oturdufumuz sorn kayaya garpan iki kiiEi.ik gakrl taqrnur Erkardr$r sesi duydum; onlirndeki alan bir anda sanrnsl bir rqrkla
aydurlandr. Oniimtizde, yrrtrcr bir hayvan, dev gibi, ifreng bakrqh bir kurt ya da gakal duruyordr-r. T|irn becleni, salya ya cla tere benzerbeyaz bir srvryla kaphycL. Postn rslaktr, berbat ch-rrurndaydr. Bekrqlan Eok vahgiycli. Canarvzrrca bir otkeyle ltrnldadr, ttiylerirn diken diken ohnu;tu. Qeneleri titredi, salyalarr her yeri rslattr. Zincirini pargalamak isteyen kuduz bir kopek gibi yeri pengeledi. Sonra, arka ayiklarr iizerine yiikselerek on pengeleriyle genelerini hrzh hrzh devindirdi. Ttim ofkesitri, aramrzdiilci bir engeli yok etmek anlacryla yolunlaqtrrtyonntrs gi-

bi bir hali vardr.

once; bunlar inanrirnaz boyuilarclayir-iqrgr iki havurz gibi krprrtrsrzcrr. Homurdandr ve hifif-ge hrrlitdt. SolLrk verip, gozlerini iisti-imiizden aylnxaksrzu-r oni.irnr-izcie dolanmaya baEladr. eakahn yaychfr elektriksel krzartr buncla yoktu; bedensel hatlannr agrk segik kestirerniyor iciiyse'r cle, bu hayviur oteki'e .ispete' kesinlikle Eok aana deh;et vericiydi. Glig roph-ryormuq gibiycli. oylesine salclrrgan gori,i ni,i yorclLr ki, srnrrl an aqacakm r; hi ss ini uyaurch rryorclu. paulito cla benirrile aynr dr-rygr-ryr-r payla$ryor olrriahyd t,-zirafisrlclayarak bitqrrrltzt efip dLirridr-iz yele Llzarnn]alnrzr rjnercli. Bir saniye sonra hayvan hr-icuma geEti. Bize clofru koqtu, pengelerini kalclrrarak .izerimize atlacL. Gozrerirni kipaclm, biqur,i kollunlnllt al'asiltir alrp toprafa yaprqtrm. Haryvernrn, clon Gena_ ro'nur.l gizdigi koruyucr-r Eizgiyi paraladr[rnr hissettirn; nerecleyse tepernizcleydi. Afrrhfur'r beni yere givileciifini hissettim; gobelindeki ttiyler enserni yalacl. it<i onayagr uir qeye takrhnrEtr sa'ki; kendi'i kurtarnrak igi' Elpurdr. futreyiqierini, grrprnrqlirnnl, ve Erkardrfr qeytansr sesleri iqitmekteyiim. Sonurn gehniqti demek. Belirsizbir mantrksal seEirn yaparak ken_ climi oracrkta olmek qeklinclekL yazgtmLn eline brr-akmerk istedi[inri firrk ettirn; ne var. bu clenli crehqet verici koqullarda bedensel acrlar Eekerek olmekten korkuyorclum. Biiden, beclenimcle yabansr bir gi"ig yiikselcli; beclenirn olmeyi recldediyor, ti"im giici"inLi bir noktada, sol kolumcra ve elimde topluyoro b"nziyordr-r. Karqr koyularn az brc dalgalanmanrn kabardr[rnr duyurnsaclun. Denetlenernez bir qey beclenimi ele geEiriyor, ve berri, .j"zerrmrze gullanan bu it[rr, netzuneli ktitleyihifi*iir,i.n atrnaya itiyordLr. Pabliro cla aynr qekilcle tepki vLnniqti; ikimiz birden ayaga kalktrk. ikirnizin olu$turclu$u enerji oylesine fazgorc'h-irn
yansrtiu-r su clolu

lerini

trirn. B irden vahgetini yitirircesine, gori.inttirntiioen rkrvlrdi. E Ardrncian, baqka bir Eeyin bize clofru geldi[iniiEittirn, ya da ola ki hissettirn, birdenbire clev boyr-rtlar-cla bir nrion yr, ,ln baqka bir kedigil belircli onlirntizcle. Karanlrktzi panldayan goz-

Br-r grlgln hayvana karEr duydufum iirktintin, daha once tanrk olciLrfr-rrn iki gorLintiiye karqr clLrydu[urn korkuclan firrkh olclr-r[unr-rn ayrrctna varclun. Bu hayvanei karqr beclensel bir i$renme, bir clehqet duyLryorclLul. ofkesi karqrsurcla giiEstiz dtiqmliq-

l-

272

ERK OYrcUle,nt

ALGI BALONCUCJU

273

layclrki,hayvanbezdenbirbebekgibisavrr"rltrp,gtttt. , zorMiithi$ Eaba harcamt;trk. Yere ytktldtnr, trefes altnaya kerte gerillanryorclu*.'Korrn kaslanm solumaimr onleyecek Souuuda, miqii. Pablito'nun yaptrklartna clikkat eclerniyorLlm' rtyclon J'an'lzr clon Glnirro'nun beni otttrtmttya Eahrstrklartut Bayatmaktaydr' rrmsardrm. Pablito yiiztikoylln yere serilmiq y,tmrqabenziyordu.Berrioturttuktansonra,donJttatrileclon strttut ve b"rruio pabliio'ya yarcltm ettiler. ikisi birden onlur bir si-ire soura Pablito karrunt ovdular.'Onu ayafia kaldrrchlar, tek baqrna oturabildi. oturdr'rDon Genaro'yla don Juan ytlrlmilyln iki koqesine saflaleu, sonrzr, altla'nia ileri geri, tngn sola kayabilnreleri'i baqrt-trr clo'yan raylar varml$Easlna itevinailer. Devinimleri ku lakl arr na ftdtirmi.iqtii. Sonuldn pout ito' nLln yant ncla clr-rrup aya[a kalktp srldamoya baqlacLlar. Bir stire sonra tigti birden bir qocuk uE.,r.,,oun kryrsrna gittiler. Don Genaro, Pablito'ytr becler-ri tahta gibi cltinldr-rz ve imiqEesine kalcLrch. Pablito'nLln yakalitcit' O-rla sertti; Don Juan Pablito'yu ayak bileklerincletl kendi,gevresincle clouivme ve gtig kazandrrmak isterrniEEesitle htzla trqttcliirclii, *,Jnun,lo, bacuklarrnt koyverip, ti,im bedenirri rumcliln a;a[r, karanhfrn iEine savurdtt' pablito'nun beclJnini karanlk batr semastncla g'rcltitrt' Giinler once don Juan'tn yapmrq olclufu gibi' claireler Eiziyoryere di-ilecek clu_yavaE cloniiqlerle giiilen ciaireler. Pablito gibiycli' Sot]t.o' d6.ni-i;leri hrzlandr; y"r,t", giclerek yikseliyor pablito'nun becllni bir ara tivacta bir clisk gibi donmeye ballayitip gitti[irri dr, ardrnaon pr,rEolztrzr ayrtlch. Havanrn iEincle
sezgilemiEtim.
sarrp frDon Juan,la clon Genaro yanlma gelcliler, gevremi itlna ol-lsoyli-iyorlardt, srlclamzrya baqlacllar. ikisi cle ay' qeyler izlemede hiE gtiEliik qe(medirn. Daha ilk sozlann komutlannr Pabliciiklerini soyler soylemez ';y,:,tti-tq'; gibi olmuqtut'' clotr Beni to,ya yaptrkia'nr bana cla uygulaclkla.nt atllacltm' C.nott Eevircli, bir an iEin cloniiyonnu$ y1.da LrELryormu$Ytlt inanrlmaz bir hissine kaprldrm. Hemen sonrzl, havacla ilerliyor, qerken ouce g iy s i lem. hrzlauEurumun dibine y akl erq ryorclu .Dti en sorimin pargalandrfirnt, aicl'c1in etlerimin dokiildi"igtiuii,

nunda cla yalnrzca baqrmrn kaldr[rnr hissettim. Bedenirnin parEalara aynhnasr nedeniyle gereksiz afrrhfrmdan kurtuldu[unru aErk ve seqik biEimde anlaclurt, boylece dtiqtigiim ivmesini yitinliq, hrzrm azalmrq oluyordu. DiiEiiqtim artrk berqrmrn donrnesine yol agmryorclu. Bir yaprak gibi ileri geri devinmekteydirn. Ardrndan, baqnn da afrrhfirnr yitirmeye bagladr da, sonurl-

da "benden", bir santirnetre karelik bir ktilEe, ktigtik bir Eakrl titqr btiyliklti[i-incle bir posn kaldr. Tiim duygum burada yofunlagrnrqtr; sonra, br-r da patlayrnca kendirni bin pargaya ayrrhnrq hissettirn. Bin parEanln da aynr anda farkrnda oldulumu biliyorclum, ya da beninr dr;rmda bir yerde bir qey bunu fhrk ediyorclu. Farkrnclahfrn ta kendisi ohnuqtum ben. Arcirndru-r, flrkrndahfrmrn bir boltirnii kaynaqtr, yi.ikseldi, bi.iyiidi"i. Bir yere yerleqti, Lrzar azar srnrrlanrnln rnl desem, bilinglili[irnin mi desern, ayrrdrna yeniden vardrrn, ve birden bil-

olclu[urn "ben" bir volkan gibi patlayarzrk, di.iglenebilecek ttirn "gi-izel" sahnelerden oluEan gorkemli bir gosteriyi, di.inyanln binlerce insanlannrn, nesuelerinin resimlerini aynr ancla ontirnde sergiledi. Daha sonra gortinttiler bulanrklaqtr. Gozlerimin ontinden hrzla geEiyorlardr, artrk onlan izleyerniyordum. Sonunda, dtinyanm olu;urnu kesiksiz, bitmeyen bir qerit gibi gozlerirnin oni-ine serilmiqti, sanki. Birclen, kendimi don Juan ve don Genaro'yla birlikte ugurLu'nLln kryrsrncla bulclum. Beni geri gektiklerini, ve hig kimsenirr hakkrnda konu$alniryacafr bilinmezi yaqadrfrmr frsrldadrlar. Beni bir kez daha savurircaklannr, ancak bu kez "tonal"dan "rltrguirl"a geEmek yerine algrmrn kanatlannr aglp, birinden otekine gidip geldifirnin farkura varmaksrzrn, ikisine de aynr anda clokunrnarn gerektifini soylediler. Yine aynr Eevrilme, donme, ve b{iytik bir hrzla aEafir frrlatrlrna. cltrygulannl yagadrm. Sonra, patladrm. Zerrelere aynlclun. IEirnde bir qey boEandr; bu, tiirn yaqarllm boyunca kilitli tr-rttufurn bir qeyi agrfa grkermrqtr. Gizli hazinemin agrldrfrnrn ve clurdurulamaz biEimde drgan erktr[rnrn kesinlikle ayrrdrndryclnn. "Ben" etdrnr verdifiirn o tatlt birlik kalmamrqtr, artrk. HiEbir qey yoktu; ne var, br-r boqluk dopdoh-rydu. Aydmhk ya da

difirn,

arsina

ERK OYKUI.ERI karanltk, stcak ya da sopuk, gi.izel ya cla girkirr clefildi. Gicliyot', clalgalanryor ya da clun-ryor clegilclinr; altSageldigirrl gibi, tekil bir birim, bir oz de defilditn artrk. Hepsi "bel]" olatr sityl srz ozcltint, birbiriyle ozel bir biEimcle bafrntrlr bLr ayrrk birinr kolonileri ontincle sotttltrcla birle;iyor, kaqrntlmaz bigirncle tck bir f'arkr nclah$a, ben i rn i nsan fark ndal t frtn it clon liq Li yorcltr. H iq [r i r kuqkuya yer brrakmaks zur "bi I iyot c111111" ( i-zi rit tr i lecek ol ittt bir qey de yoktr-r zaten-gene cle ttim ve tek farkrrlclalrfrmla "biliyorclutn" ki, tantcitk cli.inyarnrn "ben"i, "kenclitn"i, ltep bir
r r

ALGI BALONCLJGU

215

"Eee'/" cliye sordu sevecence, s*nki onayrmr beklemeye


ilrtiyacr varrnrq gibi. Dilirn tutulnruutrr. "Aptarllaqmrq", "qaqrrmlq", "kafirsr kanqnrrq" gibi sozciikler o anda hissettiklerimi dile getirmeye yetrnezcli. Bir balon gibiydim. Don Juan'rn beni tutnp yere clofru bastrrmasr gerekti[ini biliyordurn, yoksa havaclzr sahnrp yeniclen yok olaciktnn. Yitmekten korkmuyorclum. Farkrndalrfrrrrrn birleqik ohnacLlr o "bilinm ezr" ozlerniqtirn.
Don Juan beni ornuzlarrmclan bastrra bastrra yava$ga yi.irtiterek clon Cenaro'nlrn evinin yakrnrnda bir yere gotiirclti; oracla beni yatrnp, dnceclen hazrrlarnrq oldulu yurnursak bir toprakla ti.irn beclenirni bofazrma kadar orttii. Yapraklardan yaptrfr bir

koloni, birbirleriuclen ayrl ve ba[tmstz, ve birbirleriyle sitrstlrnaz bir clayanrqma igindeki duygulitrur sa$atn ve sarstlrtittz bir
toplu lr-rfuyclu.
S

ay rs r z

farkr ndahklan nul't sitrs t l ntaz dayatt r l nrit-

sr, bu boltirnlerin birbiriyle olan ba!lantrst betrittr ya;atti gti-

clirndii.

Bu birleqmi;lik duygusurtu betirtrlemetritr bir baqkit yolucla, bu farkrnclahk ki-itlelerinin sagrlntrq olclufurtu soylenrektil her biri kenclisinin aryrrdrnclaydr, ve hiEbili otekirrclen claha cinemli de$ildi. Arclrndan bir ;ey burllart bir kanltrrlyor, ve her birinin bir klimecle toplaqtrfr bir alitna, bildifim "ber]"e clonli"ben", ya da "kettclitn" olitrak cli,inyitsitl ,stiyorclu. Bu clurumdil etkinlife ozgii bir sahrte izleditn, ya cla ola ki bu sahne barska cliinyalara, salt inrgeselli[e, yani "sitlt dti;tirtce" diitlyasttra aitti. Entelektiiel clizgelere ya cla sozelleqtirtneler olarak birbirine clizihn ir; cliiqtincelere il iqki n goriintii lerle karqt lalttrn. Ki nr i sahnelercle afzrrn knruyana clek konr"tqtutn da konr"rqtttttr. Bu tutarh gortinttilerin l-rer birinclen sollra "bell" EoziJltip gicliyclr, bir ltige dciniir;tiyordu.

kenclirni uqurumLln ktytstnda don Jttan'la birlikte bulclurn. Bir anda, tanrchfrm'oben"e dOni.iqtii[timi-ir-r itytrdtna varcltm. Bedenselli[irni gerEekm iqEesine algrlaclttn. Gori.inttilerdeu b iri nde

Bn tutarh gorlir"rtiilere yaptrfnn yolculuklardiltt

birincle,

de[il de diinyadaycLrn. Don Juan, beni bir Eocuk gibi ba[rtua bastt. Baua baktr. Ytizti bana Eok yakrndt. Karanltkttt gozlerini gorebiliyordurl' Qok sevecencliler. Bir soru sorar gibiydiler. Ne oldufurrr"r biliyordum bu sorunLllt. Konu;ulamaz olan, gerEekten konuqulamazdr.

yastrla ba.;rmr yaslayarak, kesirrlikle knnrlclanramr ya da uyuntanlanu tembihledi. Oradzr otumcalrnr, toprak bedenimi pekiqtirene dek bana yolclaqlrk edecelini soylecli. Kenclimi Eok iyi hissettirn, uyumak iste[ime karqr koyamryorclum, ama don Juan buna izin vermiyordr-r. Az once yaqachklarrnln drqrrrda istedi$im her qey hakknda konugabilece[imi soyledi. once konuqacak bir qey br"rlamadrm; sonra, don Genaro'yu sorclum. Don Juiln, don Genaro'nun pablito'yu ahp oralarda bir yere gotiirdi-ifiinii, o anda onun bana yaptrklarmrn aynrslr"lr Pablito'ya uygulamakta oldufiur-ru soyledi. soyle;nreyi si.ircltinnek istedim, erma igincle bir tarnamlanrnamiEhk duygusu vardr; ahqrlmadrk bir kayrtsrzhk, srkrntrya benzer bir yorgunluk igindeydim. Don Juan ne hissettifimi anlryor gibiydi. Pablito'dan, onunla yazgilanmlzln nasrl birleqtiIinden sriz etmeye bagladr. Don Genaro, onun ci[retmeni oldu$u zarnzrn, kendisinin aynr zamanda Pablito'nun velinimeti oldu[unu, erkin ardrm adrm Pablito'yla beni bir araya getirdi$ini anlattr. Pablito'yla aramdzrki tek fark, onun bir saverggr olarak di.inyasrna korku ve baskrnrn, benimkine ise sevecenlik ve ozglirlligiin hlkirn olmasrymrq. Don Juitn bciyle bir fiu-krn, velinirnetlerin ozlerindeki kigilik farkhh$rndam kaynaklandrfrnr agrkladr. Don Genaro, tath, sevecen ve garkacr, kendisiyse sert, buyurgan ve dolaysrzdr. Benim kiqilifiimin zorlu bir ci[r-etmeni, ama qefkatli bir velinimeti gereksindilini, pablito'nunsar bunun tiur tersi oldu$unu sciyledi-yani mtiqvik bir o$retmenle

ERK
harsin

ovrUlEr<i

ALGI BALONCUGU

277

bir velinimetti onun gereksurmesr. sabah olmuqtu. Giineq do[u ufkund*i da$ann tizerinden gori,intince, toprafrn altrndan qrknama yardun etti.

Bir stire daha konur;tuk,

Ogleden sonra r-ryancllrm ziunrrn, clon Juatr'la ben clon Genaro'nun evinin kaprsrnrn dntine oturduk. Don Juau, doti Cettaro'nLln hAlA Pablito'yla birlikte oldufunr"r, onu son karqtlar;may a haznladrfr nr soyledi.

"Yernn Pablito'yla sen bilinmeze gidiyorsunLtz," dedi. "$imdi benim de seni hazrrlermam gerek. Oraya tek bitqrnrza gireceksiniz. Dtin gece ertrhp Eekilen yoyolara benziyorduuuz; yerrn kendi baqmrzrn garesine bakacaks ul,tz." Birden meraklandrm, akhma bir gece onceki deneyimlerime iliEkin sorular tiqiiqliverdi. Arna bu hLicutnllm onu hiE nti
hiq trndumadr.

"Bugiin bi doniim noktasr tegkil eclecek bi manevranttr i.istesinden gelmeliyim," dedi. "Sanar son bi nurlera daha Eekmem gerek; senin de br"r numarayt ytttntiut." "Giilerek kalEalannr tokatladr.
ci.ilerin
"GeEen gece ilk ahgtrrma slrelsrnda don Genaro sana biiytina gttal t nasrl kullandrklannr gostennek isterniqti," cliye

siirdiirdti. "Kiqi kendi istefiyle nuguult kullaumadtft stirece, daha dofrusu, nag,ualtlalri eylemlerinden bi anlarn grkarmak amacryla kendi iste$iyle tonalmt kullanmadr[r si.irece bi,iyi,ici"ilerin agrklamasrna ulaqamaz. Tiim bunlan aEr[a kavuqtr"rrmak amacryla qoyle de diyeb rlirtz kiqi, nag uult btlyLrci"iler gibi kullanarcaksa, tonalm goriiqti etkili olmaltdtr." Son soyledifii geyde bariz bir Eeli;ki gordi.i$tirnii soyledinr don Juan'a. Daha iki giin once benimle yaptrlr o inantltnttz .cizet konugmasrnda, yrllar boyunca benim dtinya gdrti;tirni-i defiqtirmek iEin yaptrfr o arnaEl.t edimleri sayrp dokmtiqtii; qirndi de kalkmrg, aym diinya goriiEiintin etkili oltnastnt istiyorcil"r. "Birinin otekiyle higbi alakast yok," decli clon Juan. "Algtlamamtzrn dtizeni yalnrzca tonultn alantna girer; eylemlerirniz yalnrzca oretdzt bi ardrqrkhk kazanabilir; bu eylernler yalnrzca orada, basamaklartnt sayabilece$in bi tnerdiven gibi dizilebilir.

gtruIu clo'di.iklerini

daki tekil cluygular ayrgmayrp, kencli birliktelikleri'i yitinneksizin bi parga geniqler yalnrzca. oysa oliirncleyse, bunl'r gok cliplere batarlar, ve claha cince hiE birirn olmamrglarcasrna ta[rmsrzca devinirler." ona, anlattrklannln, yagacilkliurmla inanrlmaz clerece ortiiqtti$i.ini-i soylernek istedim. Ama beni konuEtunnach. "Bilinmezden soz eclebilmenin yoktr-rr bi yoh_r," .,yirl_ clecli.

biliyo*lm cla onclan. Siivaqg',n biiinmeyene yaptrfr yolculuklar, trpkr olmek gibiclir, elbet onun salkrmrn-

keres i nde, t r t n u h n clofumcla baq layrp, riltimcle bittilini anl attrycLnr; bunu declim, zira yarsam gticii becleni brralirr brrakmlz tiirn o tekil firrkrndahklann Edztiqtip gehniq olclukla n yere, nu_

bilrner' ola'aksrz, bunr-r c'lenemeyece$irn bile, ama sen cle kalbi ;eye. Algrnrn kanatlannur, senin btittinli.i$iile cloku'rnusr amaclyl^ yaprlcllr'r soylernek yeterli. Drj' !*., sen /r/r,q/ruklun tonulu si.yrsrz kez gictip gelcliir. Seni iki kei savttrcluk, boylece hata olasrlrlurr onleclik. ikinci kezincle bilinmeyene yolculu$u olanca garprcrlrfryla yaqacln. Algrn, senin iEi'deki bi qey seni' gergek itogaru -tcaviaitrgr zrn, kl'atlarrnr agrvercli. Sen bi salkrmsut. "Buclur btiyiictilerin agrklalnasl. N aguuI konuqulmaz olan_ drr'. TLi'r olasr duygular', varlklur, ozler o,,.,,, iEincle salapuryalar gibi banqgrl, defiqimsiz, sonsuza clek salurip clururlai.. sonl'a' yagllllr tutkah bikaErnr birbirine yaprgtrnverir. Sen kelclip bulgulacLn bunu diin gece, pablito hakeza, trpkr Genaro,yla be_ ninr, bi zarnanlar bilinmeze yaptr[rmrz yoliuluklarcla unlo,',rg olclirfurnLrz gibi. Yrrsarn rurkah bu clLrygrilann kimilerini yaprqi trrurca ortaya bi varlrk grkar; tottctlrn bolgesine ctotuqan itim dbtir varlrklarla birlikte o yerin gagaasi ve gorkemi krirqrsrnclar korlersip gerqek dofasrnr unutan bi varhk. Tinul, birleqik orgtitlennrelerin ya.;achfr yerclir. ya;arn glici.i, ttirn gerekli cluygJlan bi araya getirir getirrnez, bi viirhk ,-tonuklu bjiriverir. Seina bi
ktrsltta bdyle

hip oldLr[LunLlz tek araEtrr cla. "Dr-in gece senin algr baloncufun aErlcir, kanatlan cla aErl_ rlr! oldu. Hepsi bu kaclar irste. Barsuru nCler gelcligini agrklaya-

lt/u,qttultla bunu benzer bi qey bularlazsrn. Anlayaca[rn, tonarlrn gdriirsli bi iu'agtrr, bu baflarncra yalrnzctren iyi aragie$il, sa-

218

ERK OYKULERi

ALGI I]ALONCUrlU

279

olabilirsill onn. Bi-iyi,ici-ilerin aqrklluttast clel ki, hct' birirnizin nuguu\u tanrk olabilecefimiz bi merkez.irttrz vitrtltr: istcrtg'. Boylece bi savaqEr rtctgrrultrr iqine c'lahverir de, salktltrtnrn kendisini sonsuz olasrhklar i g inde isted i[ince ch-izeuletttes i ne izin verir. Satta, nuguultn ifade eciilrtle biqiminin kiqisel bi mesele olclufunr"r anlattrydrm. Bnrlunla, sitvttlsElltllt, salktnittrr istecli[i gibi diizenletnesinin ti"irnliyle kendisinin bilecefi bi i; olclufr-rnu anlatmak isterniqtirr. Itrsatr biEimi ya da iusatl cluygulan hepsi arasrnda ozgi"in olanrdrr, ola ki tiirn biEirnler araslticla bize en tath geleniclir; ne vur ki, sitlkrtnttr beuitlseyebileceIi sayrsrz bai;ka biEirnler vardtr. Bi bi.iyi"ici,intin istecliIi bi biEimi ber-rimseyebilece[ini anlattrycltl-ll silllil. Dofruclur btt. Oztiniin biitiinltifi.ine sahip bi btiyi"icti, salktmulllrl kirrii btlli.irnlcrir-ri ikla gelebilecek her bi ;ekilcle birleryrneye yoneltebilir' Ttirn bu kanqrmlart olast krlan !sey, yalsarn gi"ici"icli.ir. Yr;artt gi.i ci.i ti.ikenince salkrmt yeniden bi araya getiremezsitt, arttk. "Ben bu salkrma, algt baloncu[u adtnt koyrlustull. Ollllll mi,ihtirlenmig ve srkrca kapatllrnr; oldu[unu, ciltirn auttntza cle k
lulzcir tanrk

Iini

dzel bi soru claha vilr." Iq;sel soylersinti bir an iq:in kesebilirsern soz konnsu sorLlyll br.rlgLrlayubilecefinii soylecli don Jr,ran. Ani bir dliqtince, bir iE-

''Baquncian trini bunlar geEerken, beclenim nerelerdeycli, don Jr-rarr'?" cliye sorduEum iur gi-ilmekten iki biikltim olch.r. "l rste br-r, bi"iyLicr-i lerin nutn itral an n ur s onlrcLlsllclllr, " dedi. "$itttcli soyleyeceklerirtr, bi.iyriclilerin aq:rklarnasrnln sonllrlcll.snclrrr, cliyelirn. $r: ana clek, senin ukltn iyi koti-i benirn yaptrkIarrrnr izleyegelcli. Serrin uklrn, di.inyanrn betirnlenclifi gibi olrrrirrlr$rnr, gdzle gonindri[linclen claha ttrzla bi ;eylerin olclufurrtt kabul ettneye istekli. Senin uklm, alguln uguruurclan bi inip senin igindeki bi ;eyin, hatta tiim varhlrnrn gozleriyle oradaki $eyleri, trpkr berlenirrle oraya bi ip ya da merclivenle inrnirsgesine incelccli[ine inanrlaya hancLysa istekli ve hazrr. Giclip koyafrn clibini incelenre eclirnin var yer, i;te o senin yrllarca efitilmenin bi soriucu. BLr irsi iyi yaptrn. Genaro, koyafur dibincleki suna kuyayr atarken" o bir santirnetre ktipli.ik $ansl gorcli.i. Her qeyi
c{a

gOr'ii anr yaqacllm, ne isteclifini anlarniqtrm.

bi qrktr[rna ya

LrQlrrlrntun clibine atlacLfrna, ve tonulrn

asla agrlmadrfrnr soylerniqtin-r. Ne var, aEtlabilir de. Bi.iyi,ici.ilcl a;ikflr bu gizi ofrenmiqlerdir, her ne kadar hepsi de iizlerinirr btittinliiftine ulaqamztzlarsa da, buuun mi-imktin oldu furlu b i I i r'

ler. Baloncufiun, yalnrzca kiqinin ncrgltulu fnlttttltnast clttrtr muncla aErlacllrnr bilirler. Dtin sana, settin br-r noktaya ulitqtnitk amnctylai izledifin tiirn aqamalartn bi ozetini venniltitn." Bir yorum ya da soru beklerrniq gibi stizdi-i beni. Aplattrk letrt, yoruma yer brrakmryordtt. Sonur-lda, tlim bunlart bitna ott clort yrl once ya da Eornezlilimin herhangi bir aqarrtitstncla itrt latmrq olmasurtn, hiEbir qeyi defi$tmemi$ olacaflnr kavrattlr; t1n. Onernli olitu tek bir qey varcfu; bu cleneyirnin ttitl ouerntc lerini bedenimle ya cla beclenimcle yafamr$ olrla gerEefi"$u iinlii sorularclan birini bekliyorurn," clecii, a$rr alrr ko
nuqaritk.

"Ne sorusll?" diye sordr"rm. "Aklmtn sotmak igin yanrp tutr"ultu$u sortt'" "Bugiin biittin sorulart brrakryorr-rm. Get.Eekten hiEbir st, rum yok, don Juztn." "Hacli, hakqa defil bu," dedi gtilerek' "Sorl-nitnt beklctlr

,qirtliin sen. Genaro da ben cle senin bilinmeze flrlatrhnaya hazrr olclufunu hiE kuqkr,r duyrnadan anlacLk. o ancla, qift hakkurclrr, yirni oteki hal<krnda her seyr gdrnrcklc kahnarnrq, bilmiEtin cle. " Don .luan'r clurclurup, anlarnacil$nn bir i;ey hakkrncla beni, Ititk etlrteclifirtr biE irricle onurlandrnnakta olcil-rfunu soyleclirn. Don Juan tlirn br-r izlerrirnlerin yerine oturLr-rasr igin zarnana gereksiniur duydu[urnu, bu baqanlanrnn arclnclan gegrniqte sorular na.srl sel gibi gelcliyse girncli de yanrtlalrn aynl bigirnde cioki,ilecefi ni soylecli. "Qittin gizi sezgi balo'cr-r$unun iEinde sakhdrr," decri, "gegece aynr unda hern koyafrn dibincle hem de ugurumun iisEen ttincle oldu[un gibi. Duygr-rlar salkrnrr istenen anda, istenen yercle bi araya getiriliverir. Ya da qciyle cliyebiliriz, kiqi hurasr ttt ve orustt'u aynr anciiL algrlayabilir." Don Juan, pek srradan oldr-rklan iEin unutmuq olabilecefim bir clizi ardrqrk eylemi dtiqiiniip annnsaunamr istecli. Neden soz ettifini anlayamamr;trm. iyice cliiqtinmeye ga-

ERK Oyr<Uleni
hqmamr soyledi don Juan. "$apkanr dtiqi,in," decli. "Genaro'nul-l rsapkanla ne yaptr!rnr

ALCI BALONCUGLJ
brr, kabul etmek giivencelidir cle onclan. Akltntn ayafr gtivenccli topnrfa basar, tonultn ti.im nesneleri kencli yaninJacl-rr.,' Don Juan clurarak beni incelecli. GiilLiqti iEtenlikliydi. "Flacli, Genalo'nurr ye$ledigi yere gicllli;," clecli, birclen. Aylga kalktr, iki gtin once iistrincle oturup konuqtufllmuz h^y.ya ci'[r, yi,irlirneye barslachk; gene ay'i 'oktaia'rnrzcla oturllp srrtrnrrzr kayaya verclik. "Aklr glivencecle hissettirnrek, o[retrnenin gorevi ohnuqtrrr, clainia," decli. "Seni lottultn sorurnlu olclu[una, ve eylenile|irrin cinceclen tahmin edilebilirrifine inanclrr:uak, -ulcltnr tuzirfa di-irsiircltim. Genaro'yla ben, srura, yalnrzca nugtrultn aqrkIanamaz oldufLr izlenirnini verebilnrek amercryla gok Eahgtrk: tuzuf;rn i;ledi[inin kanrtr, qu arnda, yaqacL[rn her q.y" t oilrrr hiili sana kalan bi qeyin, ukltntn var olclufuna inalriranclrr. Serap bu, serap. Senin o deferli erkltr yalnrzca bi birleqtirme nrerkezi, kencli cLqrndaki bi qeyi yansrtan bi ayna. Di.in gece yalntzca betinllenemez nuguult clefil, betirnlenelnez tonuit dtt ya;adrn, sen. "Biiyrici.ilerin agrklamaslnln son pargr.st, uklrn sadece ckEbi chizeni yansrrtrfrnr, ve uklrn bu cltizene iliqkin higbi ,sal Eey bilrrredi[ini soyler; bunu aErklayamaz, trpkr nuguuli ngrt layamirctgr gibi. Akil rnctr, tonultn etkilerine tanrkhk eclebilir, iura onu anlamasr, hatta agr[a Erkarrnasr rniimktin clegilclir. Konuquyor ve dliqijnliyor olclu$urruz gergefi, bize, izledifimiz bi clrizenin varh!rnr gdstenriekteclir; ar'trri, bunu nasrl yaptrprrrrrzr cla, o cllizenin ashncla ne olcrufnnu cla bilrneksizin-.,,ona, batrh insanu'r, beynin gahqrnasryla ilgili aragtrrrnalarrnrn bu cli"izenin ne olabilecefine iliqkin kimi ipugliurnr aEr[a grkarabilmekte olclufunu anlattrnr. Don Juan,- tiirn bu araqtrrrnalann, bir qeylerin olagelcli[ini kanrtlamaktan ote gitmeclifinin altrnr gizdi. "Bi-iyi,ictiler aynr qeyi isrcrt g' I a riy I e yaparlar," clecli. " i s tcng: yolrrylir, rtugttulrn etkilerine tanrkhk ettiklerini soylerler. Ben cle $Ll an buna, uhl yoh-ryla-onunla rle yaplyorlrz, nasrl yapryol'Ll z, htE clnernli defil--sudece to i ru I t r r etkilerine tanrkhk ettilinrizi ekleyebilirirn. Her iki clurumcla cla, tanrkhk etti[irrizin rre oldu[unu anlama ya cra aErklanra yoluncla en uterk

cla turtn, bar;rrnrr-r biiyiikli.igti ve bedenirnin olqi,ileriyle itgili ;akalar yaptr; sor.rlu.rda r;apkamr ahp eski bir panEoyu kavr-rk gibi baqrnra sarch. Don Juan'a, o iki sozcle atlayrrsnn arasrncla gegtifinden emin oldufum bu boltirnii sonradan unuttufumu soyleclim. "BLl "atlamalann" bellefimde o ana clek brraktr[r iz, kesilmerniq bir btitiinliik olarak kalmrrstr.

ki benim bzrqrrnn gok kiigi-ik geliyordu. o

dtiqtin." Sarrsrcr bir anllrlsiurrr rul yarsaclrm. GerEekten clon Gettzrro'nun qapkamr, dligebilece[ini ya cla rlizgirrn LrgLrracalrnr soyleyerek onu grkarrnarnr istedilini urrutrluqtunr. $upkamr Erkannak istememiEtim. Qrplaklrfrrnr aptalca buluyordum. Genelde hiE giymediginr bir qapkiiyr giymek bana tr-rhal bir duygu veriyorclu; tant anlanlyla kenclinr clefilcliur, ve bu durltrnda, giysisiz oltnitktan o kaclar srkrlnrryordum. Soura, clclrr Geuaro qapkasuu benirnkiyle defiqtinnek isternirsti, arna or]Lur-

"Kesilmernig

bi biitlinltik oldulu kesin,"

cledi.

"Genaro'nun qapkaurla oynzrrlaslnln cia kesin olclufr"r gibi. BLr iki anryr art eucla srrzrlayarmilzsln, zira ikisi de aynr ancla oluqtlr." Sol elir-rin parmaklannr, sag elinin parmak aralarrna sokamryormu$ gibi yaptr. "Bu atlarnalar i;in ba;langrcrydr, yalmzctt," diye stirdlircli.i. "Sonra sra, bilirllneze yaptrfm gerEek geziye geldi; cliin gece, konuqulamaz olanr, nugLtull yaqadrn. Akltn, senin isimsiz bi duygu salkrmr oldufun qeklindeki fiziksel bi bilgiyle ba;a gtkamaz. Aklm, bt aqamnda, istcttg' dedifintiz, ve nugttulrrt olafaniistii etkilerinin bunun s ityesinde tartr lcL[r ve ku I lart I cL !r baqka bi birleqtirme merkezinin varh[rnur bile kabul eclebilir. Kigirrin, naguuIr isteng'yoh-ryla yansrtabilecefi, ama bunun yolunu atsln agrklayamayacafr, sonunda ukltnu dank etti, sanrnrn. "$imdi de senin sorlutir gelelim: 'Bi,itr-in bunlar olurken ben neredeydirn'/ Bedenim ncredeydi'?'GerEek bi 'sen'in oldr-r[u inzu-rcr, sahip oldufr"rr-r her rseyi ukltnm Eevresinde toplanra olgusunzr dayanrr. Akltn bu noktada nuguultnbetutrlenemez oldufunu kabul eder; ne var, yaqadrfr k:ultlar nedeniyle defilclir
r

ERK

OvrcUleni

bi umut bile goremiyorum. "Dtin gece algtntn kanatlartnda uEtt"ttt, ilk kez. Gene qok gekingendin. Yalntzca insausal algr Eizgisir-rde dola;trn. Bi biiyiicii o kanatlan baEka duyarlrklara dokuutnak atnactyla clit kullanabilir; bi kargantnkine 6me[ir-r, bi Eakalrnkitre, bi crcrrbocefininkine, ya da o soltsLlz uzayln baqkt cliinyallrrtntn clt"lzenine." "Oteki gezegenleri rni kastediyotsLltt, clon Jttitt-t'/" "Tabii. Algrntn kauratlart brzi, rtctguulrn en gizli korselerine ya da tonultn en aktl almaz filernlerirte titqtyitbilir." "Bi biiyticii, orne[in aya gidebiliL rt]i'l" "Tabii ki gidebilir," diye yanrtlaclt. '"Atnil clrcl:ttr bi torba tal getiremez. Ytr!" Bununla ilgili gi-ili-iqerek qakalaltrk, ttlllit aqtklanlasllll soll kerte ciddi amlamda yapmrqtr. oEveet, geldik ' bi"ilu i.ici"ilerin aE kklnl as lll l n son bol ii rtti-itle, " dedi. "Dtjn gece, Genaro'yla ben size itrsanrn bi"ittinselli!ini sa$layan son iki noktayr da gosterdik: rrrlg ttul ve totrul. Siula bi keresinde br"r iki noktantu iusantn drgrnda yer alcl[tlrt. anra clyle de olmadrfrnr sciylemiEtirn. Iqrltrh varltklartn ikilerniclir, btr. Her birimizin tonulr, o cliizenle cloltt, betirllenenlez bilinmeyenin bi yansrmastndan baqka bi qey degildir; her birinrizin naguah, her qeyi igeren o anlatrlamaz hiqlilin yansttnastticllttt baqka bi qey depildir. "$imdi, Genaro'nr.rn yerinde otunnalrsrrt, ta itlacakitranltlit dek, o ana kadar, bi"iyi"ici-ilerin aEtklarttasrnr yerli yerirte koyrnttq olacaksrn kuqkusr-rz. $irndi buracla ottlILlrkell, 0 clLrygu sitlkunrut bi aradar tutan yagam gi-ictinclerl barska bi qeyin yok'" Kalktr. "Yartnki gcirev, GenaLo'yla ben irse karr;nritclatl izlerken tek baqrna bilinmeze atlatnak," dec'li. "Bttritcltt boylece otttr, vc igsel soyleqini durcltu'. Algrnrn kitltatlartnl ltqlp sonsuzlufit LIErnak iEin gereken erki biriktirebilesin diye."
r

Iki Sava$glntn Yefledigi

Don Juan beni qatirk sokerken uyandrrcL. Elime su dolu bir sukabafrylit bir kurutuhnuq et torbasr tutuqturdu. iki giin cince arabarnr brrakrnrq olclr"rfr-un, tiE ddrt kilometre uzakhktaki yere clofru, konugmadan ytirtidlik. "BLr, birlikte yapacalrrnrz son yolculnk,"dedi alEak bir
sesle, arabanrn yanuta vardrfrrn

ndu

Karnrnrcla gtiglti bir sarsrntr hissettim. Ne demek istedi[i-

tti aularnrr;trm.

Er{K oyr< UlEr<i


Ben kapryr agarken o arka Eamurlu$a yaslancL, qinrrliyc clek rastlamadrfnn bir duygr"ryla bana baktr. Anrbayu birrclil<, auna ntotortt qahrytrrrlitdau titrce tisti"i kapah kirli uyarrlalcla bulupdu; bunlan da gok iyi anlaurrqtrrn. Arabacla oturup kirni Eok kiqisel ve dokunaklr dr-rygulara clefirrmek iEin birkaE clakikarnrz
olcil"rfunr-r sdyledi.

iri

sAVA$erNrN YEeLEDiei

285

hepsine karqr derin bir duygudaEhk kapladr igimi. Don Genaro baua sanlrp, sevgiyle srrtunr trprgladr. Nestor ve Pablito'ya, koyafrn dibine atlarken Eok baqanh oldufurnlr soyledi. Bir eli h0lii srrtnnda, yi-iksek sesle konugmzrya baElach.

"Evet beyler," dedi, onlzrra bakarak. "Ben velinimetiyim


ormn, Eok baqanh olclufunu soyleyebilirirn. Bu, bir savaggl olarak yaganmlg yrllann doruk noktasrydr." Bana clcinerek citeki elini de omzurna koydu. Gozleri parlak ve banqErlcl. "Sana soyleyecek hiEbir soziJnt yok, Cartilocuk" dedi,
sozci"iklerini afrr a[rr seslendirerek. "Bafrrsaklannda bolca bulunan drqkr drqrnda, yani" Der demez, o da clon Juan da bayrlma kertesine gelinceye clek, ulurcirsulir gtihneye ba;ladrlar. Pablito'yla Nestor ne yapacaklannr pek bilerneden sinirli sinirli krkrrdadrlar.

Dingince oturclutrt, anta mhurn huzursuzclu. Orur bir leyler' soylerrlek istedirrt, asltncla beni rahatlatacirk bir ,seyler yirni. "Bilcli[irn" ,!eyi dile getirureksizin if'ucle eclebilecek en islbctli sozciikleri bulmak iEin bo;Lrna gabalaclnn. Don Jttan, bir zatnatr[at'tanrdr[rnr bir goctrktuli, oltlut hakkrndaki dr"rygularlltun gegen zanriur ve uzaktalr[a kar;rn nasrl de$iqrnemiq oldu[uuclan soz etti. Don Juan, o kiiglik o[lan Eocufunu her diiqLinri;i.irlcie ruhunrun negeyle co$tuELlnr"r, en ui'ak bir oviillrne ya da bencillik payr Erkarrnaclalt onun iyiligini is-

tediIinri soylecli.

Bana daha once anlatrnrq oldufum o Eocukla ilgili bir oyktiyti anrmsattr; gok be[endi[i, derin anlanrlar bulclufu bir oyki.iydti bu. Los Angeles Eevresincleki claflru'clan birine trnnanrrken gocttk yiirLinrekten yorglur clli;rnliqti-i, belr cie onu orrtuzllrlma grkarmrqtrnr. Yo[un bir rnutlulLrk clalgusr ikinrizi birclc:rr

rni;ti.

kaplarnrqtr cla, Eocuk bafrra ba[rra gtiueqe, cllllara tersekklir er,

Don Juan'la don Genaro dinginleqtiklerinde, Pablito "bilinnreze" tek baqrna gidebilme yetene$inden pek ernin olmadr!rnr soyledi bar-ra. "Bunlur nasrl yaprlacafura dair en ufirk bir fikrim bile yok, gerEekteu," cledi. 'oGenaro, kiginin kusursuzluktan baqka higbir $eye gereksinmesi olmadrfrnr soyli,iyor'. Sen ne dtiqtiniiyors r-ur'?

"

"Bu, oltlln sAlta elvecla deyiqiydi," clecli clon Juan. B ofazun clii[i"im lend i. "Elveda clenrenin biEok yolu var-clrr,"clecli. "E,n iyisi, belki de belirli bi mutluluk auttrt akrlc'lan hig grkurnrarnlktrr. Ornc[in, bi savagEl gibi yarsursrur e[er', orluzlarrna alct!m o ljocLlfun yaydrfr srcakhk yaqarr boyLr tiqrraze, iqine i;lenri; olur-ali
stirer. SavaqErnrn elvacla clenresiclir bLr."

Beu, onclan dl az rsey bilcli[irni soyledirn. Nestor ig geEircli, gerEekten ilgilenmi;e benziyordu; ellerini ve a$zrnr cinernli bir qey soyleyecekmiq de bunu nasrl diyece[ini bilemiyormu$

gibi krprrtllttr. "Genaro, sizin ikinizin bzrqarerca[rrir soyledi," dedi, soltullcla.

Motoru Eabttcak Ealr;trrclttrt; o taqh yolcla stirrlcye irlr;nlrcfulnn bir hrzla gaza bastnn.
Krsa bir yol katettikten sonril, yolun gcrisini yiirticltik. Bir bir a[aElr[a r-rlarstrk. Dcin Gcnaro, Nestor. ve Pablito orada bizi bekliyorlarcl. Onlan selanrluclrn. He.psi clc mtttlr: ve capcanlr gor{"inr,iyordu. Oulirra ve clon Juun'a bakrnca,
saat kadar sonra,

Don Genaro, eliyle, gitrnek iizere oldufr"unuzu imledi. O ve clon Juan birkaE rnetre ornirniizcle ytiriidi-iler. Hemen biitiin gi.irr boyur-rca aynr daf yolunr-r izledik. Tarn bir sessizlik iEinde ytirLidtik-hig ch-rrrnarnrltrk. Hepirnizde erzak olarak kuru et ve bir sukabalr clolr,rsu sll yn;611-nulaErlan yiirlirken yiyecektik onlarr. KeEiyolu belirli bir yerde gerEek bir yola dontiqtti. Bir daf yarnuclnt.lt Eevresinden dolandr, sonrar birden, oni.irntizde bir vaclinin ntanzarasr beliriverdi. Nef'es kesici bir manzaraydr

2l{6

ERK OYrcUlE,ni

irci sAVA$qrNrN YEGLEDiGi

281

bu, gtin r;rlryla parrldayan yemyeqil bir vadi; i"izerincle gorkemli iki gokku$agr, Eevredeki tepelerde cle yafrnur serltintileri vardr. Don Juan durarak, vaclide gorclti$ii bir ,seyi Eenesiyle clon Genaro'ya gosterdi. Don Genalo batlttrt sallacL. Ne oluurlu ne de olnnrsr-rz bir devinintdi bu; dahit ziyacle ba;rnrn bir silkinruesinden ibaretti. Uzun bir stire vadiyi stizerek ktntrlclurt-tucliut
durdular.

ekiliydi; ama ti-im Eevre bende bir Eorakhk cluygusu uyattdtrtyordrr.


Juar-r

Gtinel qirncliclen giineybatt ufkunclzr epey alEalmrgtt. Don ile don Genaro, bizi tepe diizlti[i-irtlin kuzey ktyrsrna Ea[rlchlar. O noktadarr bakrldrfrnda cllagarri-istti bir ntanzara gciri"iItiyorclu. Kuzeye dclfru sonlr gelmez da$lar ve vadiler, battya do[rLrysa yi"iksek srritcla$ar uzanryorclu. Kuzeydeki ttzak dnglara Earpiur gi-ine; rr;rIr, batrclaki bLrlr-rt ki-iurelerini turuncu reltgine bulactr[r gibi bulanrtqtt oralart cla. Br-r gtizellipitte karqtn, hLiziin ve yalrrrzlrk vurclr bu rnut-tzitracla. Don Juan clefierinti elittte tutuqturdu, iuna not tutmak gelmiyclrclu iEimclen. Don Juan'la don Genitro'nLln iki ucunda yer alcfi!r bir yarrn-t claile biEirnincle otr-trduk. "Bilgi yoluncla yazurak yliri"irneye ba;ladrn, aynl qekilcle bitireceksiri," clecli clon Juan. Helkes beni yazmayit zorlaclt, sanki benim yr yazmam ijneutli bir.,seymiq gibi. "Yiize ytize kuyrufr,rna geldiniz, Car]itocllk," cledi Genaro, birclen. "Sen ve Pablito, ikiniz." Sesi yr.rnrLrqaktr. O ,sakact titrerni olmakstztn, iEten ve ettcli',seli Erkryorclu sesi.

Oraclaki yolu btraktp, kestirntecletr gitrneye barslacltk. Ditr, tehlikeli bir patikzrclitn, vadinin kr-rzeyine clofrr-r itinieye ba;ladrk.
DLrz traziye ulaltrfnnrzda o$eclen sonrur oltnuqtr-r. Her yanr nemli toprafirn ve nehir soflitlerinin keskitt kokusu kitplitmrqtr. Yrfurur bir ara sol yanrnra cli.i;en aluElarrn i"izerincleki yegil, yumursak bir gi"irlenreye, sonrir rla sizlrktaki bir titre;rneye doniiqti"i. Akan bir Eayrrr hrqrrtrsrnr iqittirl. Bir an clurup, clinleclirn. A[aElann tepesine baktrnr; batr ufkuntdaki sirgakbulutlar gokte top top pamuklar gibi uEu$uyorclu. Orclit cluntruq br,tlutlara bikarker-r ontimclekiler epey yol alrnrqtr. Arkalaruiclalt

kogturn.

Don Juan'la dotr Genaro clurup aytrt aucla donclLilcr; gctzlerirti iizerirne oyle bir beraberlik ve kesinlikle oclaklachlar ki, bir an igin onlern tek bir kiqi sanclrn. Ttiylerirni diken clikctt cclen tek ve krsar, arna heybetli bir bakrqtr bu. Sottrit, clolt Genaro grildti; yerleri titrete titrete yi.izelti kiloluk di"iztabarr bir Meksikalr gibi koqtufumu soyledi. "Neden Meksikah'?" diye sorclu, clon Juan.

"Bilinmeze yolculLr[a Erkar-r birEok salvagEr da durdtrfr"rruirrz bu yerde clurclu,"diye si"ircli,irclti. "Hepsi cle en iyi dileklerini sunar sizlere."
Qevrerncle bir clalgalar-una hissettitn; sanki hitva yart katt bir krvarnclaycl da, bir gey onun depre;rnesine yol agmtqtt. "Hepimiz siz ikinize iyi dileklerirnizi sunartz,"cledi. Nestor, Pablito'yla beni kLrcaklayrp, bizden ayn oturclu. "Biraz ziunill-llnrtz daha vilr," cledi clon Genaro, gokytiztine bakarak. Sonrei, cloni"ip Nestor'it sordu. "Beklerken, ne yapahm clersin'/"

"Yiizelli kiloh-rk diiztaban bir Krzrlderili koqtttaz," clecli


don Genaro, aErklayrcr bir tclnla. "Hll," dedi don Juitu, clott Getraro gergektett bir' ;cylcr
agrklarnr$Easrna.

Dar, yeqilliklerin co;tr,r[u vaciiyi geEip clofuclaki clitllall trnnanrnaya koyulduk. Ak; amli stli, gi"i rreyciek i y Lik sek bir v atl i ye bakan, iizeri yassl bir tepede durduk. Buraclaki bitki orti-isii kesinlikle larkhycL. Efralttntz erozyonutr aqtncltrdr[r yLrvalllk da$arla gevriliycli. Vtdideki ve yanaElarclaki topraklar i,er' 1rt'1.

"Giili"ip, e$encemize bakacztft2," diye yanrtladr Nestor


kabrna sr[rnazcaslna.

Don Juan'a, beni bekleyen qeyin beni korkr-tttufunu,


hiE ku,.skusuz bir tuzapa diiqtiri.ilntliq olch"rflrmu soyledirn; Pab-

l*

288

ERK OYKULERI
Irrenreyrz.
I

iri

sAVAgqrNrN YEGLEDici

289

lito'yla benim yaqadrlntrz cluruntlarrn var olabilecegi aklrnrrn ko;esinden bile gegmemiqti. Gergekten korku verici bir qeyin
beni etkisi altrna aldr$rnr, beni erzar azLrr, belki cle oltinrclen cle beter bir Eeye do$ru itmek t-izere olclu$unu soyleciin-r. "Yitkrnryorsun," dedi sertEe. "Son ana dek kencline acunAi'

it

yr siirdtirtiyorsnn." Hepsi de giildtiler. Hakhydr. Ne yenilmez bir cliirti.iyclii bu! Bir de bunu yagamrmdan soki-ip attlflnrr dtigtinnrtiqttirn. Bu salakhfrmdan ottirti herkesten, beni ba[rqIamalarrnr dileclim. "Oztir clileme," cledi don Juan bana. "Ozi-ir clilenie'k saQnrahktrr. Bu benzersiz erk yerincle onenlli olan tek qey kusLrrsuz bi siIVa$El olmaktrr. Bu yer en iyi savaqErlan konuk etti. Onlar kaclar iyi ol." Sonra Pablito'yla bana qunlarr soyledi: "BLuun, birliktelifimizin son gorevi oldr"rfunu biliyorsunuz. Strf kiqisel erkinizin gi-iciiyle nugtrulu ve tonulcr gireceksiniz. Genaro'yla ben, elveda demek igin buraclayrz. Erk, Nestor'ur-r bi tanrk ohnarsrna karar verdi. Hayrrlrsr olsr-rn. "Bu aynr zamanda, Gen:rro'yla ber-rim hazrr bLrlunaca[rm son bulu$manlz olarcaktrr. Siz bi defa bilinrneyene kendi baqrnrza girdikten sonra, artrk bizden sizi geri getirmemizi beklemeyin, onlrn igin bi karar vermeniz lazrrn; yani, doniip clonrnemeye karatr vennertiz lazrm. Biz, ikinizin de, dcinrneye karar verdifiniz takdirde bunu yapabilecek gtice sahip olclu[unuzu biliyoruz. Gegen gece, hem birlikte hern de tek barsrnrza, clostu baqnrzdan savabilecek clenli iyiycliniz-yoksa alirnallah sizi ezip eqek cennetine gonderiverirdi. Boylece gi.ictintizti srrranr I olduk. "$unu da eklemeliyim ki, pek az sava$Er biraz sonra baslrnrza gelecek olan bilinmeyenle karqrlaqrnanrn ardrnclan hnyatta kalmayr becenniqtir; ama zor oldr,rlunclan de[il de, nugttulttt t> anlatrlmaz ayartrcrh[rndan clolayr, ve oraya yolculuk yapan sava;Erlar tgrn, tortctl dtinyasura, yir cla dlizen, gi,iri.iltri ve acr rltinyasrna donmek pek de iEi aErcr degildir. "Kahnn ya da dclnme kruannr uklunrzlu ya da arzunilrzla de[il, istcnr-imizlc veririz; onllll iEin, ne olacafrnr onceden kesr

"$ayet donmerneyi seEerseniz, yerytizti sizi yutrnuE gibi yitip gidersiniz. Ama efer bu dtinyaya clonrneyi segerseniz,gorevleriniz bitinceye clek gerEek bi sava$El gibi beklemelisiniz. Ba;anyla, ya da ba;ansrzhkla bitmesinin arcLnclan, oztiniizi,in btitiinseiIifine egemer] olabileceksini2." Don Juan bir siire sustu. Don Genaro bana bakarak goz
krrptr.

"Carlitocuk ozr"intin biittinselli[ine egernen olmanrn ne anlanra geldi[ini bilrnek istiyor," dedi, ve herkes giildti. Hakhycl. Baqka koqullar altrnda, bunu sormaktan Eekinnrezclirrt, ne virr, iginde btrlunclullunlrz dururn sorLl soreunelyacalrnr clenli ciddiydi. "SavaqEr sor-runda erkle karqrlarsmrqtrr, clenreye gelir bu," clecli don Juarr. "Her bi savaqElnur onllnla ne yapacalrnr hiEbi kinrse bilernez; ola ki siz ikiniz yeryiiztinde kimsecikler farkrncla olnrakslzln clola;rp duracaksrnrzdrr, ya cla ola ki, nefretle doh-r ya cla ip kaEkrnr, ya cla mtiqfik birisi olarak doneceksinizdir. Tlirn bunlar tininizin kusursuzlu[r-ura ve ozgi.irlii[i.ine baglr. "En onernli qey gene de gorevinizdir. Bu size olretrneninizin ve velinirnetinizin armzrfanrclr. ikinizin de bu gorevi en iyi biqirnde baqannanrzar dua ediyorurn." "Gorevin sona ennesini beklernek qok ozel bir beklerneclir," clecli clon Genaro, birclenbire. "$irncli size, baqka btr zarnancla quradaki da$arda ya$aml$ olan savaqErlann dykiisi-inti anltrtacaIrrn." Dofuyr-r gostercli, Sonra bir anhk kuqkunun ardrndzrn, aya[u kalkrp, uzafr, kLrzeydeki cla$an imledi. "Yok. $u yonde yarsarnrqlurdl," dedi bana bakrp ve bilgigqesine gi,ilerek. "Buraclan tamr tarnrna ytiz otr"rzbers kilorletre
ttzltktit.

"

Don Genaro belki cle beni taklit ediyorclr"r. APzr ve alnr gerilmiqti. Ellerini gogsiiniin tisti.ine kapaunrq, srkr sftrya imgesel bir ;eyi bastrnyordu. Bir clefter otabilirdi. Btr son derece giili"in<; clurursu siirdiirdi-i. Bir zarnanlzrr, trpkr bu Eekilde duran bir

ffi

ERK OYKULERI

irci sAVA$qtNtN YEGLEDici

2L)l

Qinbilirnci Alman bilimadamryla tantqmrqtrrn. BilinEsizcesine o Alman Qinbilirnci gibi davrantyor oltnam ihtirnali, bana birden son derece komik gelcli. Kendi kendirne glilcllinr. Beni hedef alan bir qakaydr bu. Don Geneuo oturarak anlattstnt si"ircltirclti. "Bu savalqEr toplulufunun iiyelerirrclen biri kr-rralliua trykrrr bir dttvranrqta bulunursil, onLllt kaderi tctph"r olarak kararlit;ttnhyordu. Suglunun, yerptrklanrrrn nederti ni itEr k l iunas t, ycll ditqlarrnrr-r dar onu dinlerneleri gerekiyordu; neclenler itratrcltrtctysa toplantr dafrlrrdr, defilse, hepsi birclen, ellerincle silahlarryla ltr anda br-rlundufulnLlz yere Eok benzeyen bir clt"izliiftirr hettrett krytstnda dizilir, oltirn cezaslnl yerine getirntek igin hazrrlantt'larcL. Bu durutnda cezulancltrtlacak olatr sava\sEl dostlartna veda eder, ve infaz baqlardt." Don Genaro, benden yit da Pablito'clan bir iqaret beklerrnirs gibi baktr. Sonra Nestor'a dcindi,i. "Belki burdaki tantk, bize bu oyki.iniin gtr ikisiyle ne ilgisi oldr-rfunu bize anlattr," dedi Nestor'a. Nestor utangaEEa giilclti, bir an derin cltiqi.incelere claliu gibi oldu. "Tant[tn bir fikri yok," diyerek sinirli sinirli krkrrdadr. Don Genaro herkesten kalkrp giderek cltizli.igtin batr kryrsrndan betkmarlitnnr istedi.

sorclu clon Genaro. Nestor sinirlili[in dorufunclaydr. $apkasrnr gftanrrak kafirsrnr kaqrcL. Sonra, elleriyle yiiztinti kapadr.

"$irndi bir ;;ey soyleyecek misin ternrk?" cliye, Nestor'a

"Bu zirvallr tanrk ne bilsin'?" cledi sonunder, meydan okuyan bir sesle, errclndan da herkesle birlikte gtildi.i. "Tek bil yara bile ahnerdan sryrrlan adamlau olmuq, derler," cliye si,irdrirdli don Genaro. "Kiqisel erkleri, yoldaqlannr etkilernriq, diyelirn. Ni;an alrrken bir dalgalannra olurmuq aralanncla da, kimse silahurr kullanmaya. cesaret edemezrniq. Belki de, or"rLur cesaretine hayranhklanndan, oltu incitemezlermiE." Don Cenaro, cince bauia sonra da Pablito'ya baktr.
"A[aElara clofru ylirlirnenin de bir yolu yorclamr varrtrr;,"
cliye stircli"irclti. "S avaqEr dingince, kasrntrsrzca yiiriirneliymiq. Sa$iun ve eurin aclmlar atmah, gdzleriyle ileriye dolru berkrnahyrnr;rm. Aqafr inerken tclkezlernerneli, duraksamarnnh,
Eevresine bakrnah ve en cjnernlisi de koqrnarnahyrnrq." Don Genaro durdu; Pablito baqrnr sallayarak onun sriylecliklerine katr lcL[rnr gosterdi.

"Siz ikintz yeryizi"ine donmeye karar verirsetliz,"

dedi,

Yamag tath bir efilirnle toprafa dek iniyoLdu, sottt'a cli,iz bir arazi goriintiyordu, bu arazinin sonutlclaki yartk, ta;an ya!mur sulannln aktrfr do[al bir kanal gibi uzantyorclu. "Kattitltn oldu$u yerde bir a[aE ktinresi yer ahyclrdu, oyki,imi.izdeki da[da," decli don Genaro. "Olllttr clit arcltnda srk bir

"gerqek savaqgrlar gibi gorev tamamlzrnlncaya dek beklemelisiniz. Bu bekleyiq, oyktideki sava$Ernrn ytiriiyiiqtine gok benzer. Anltyor lluslllluz'? Sava$grrlln insan zalneul ttikenrnig oluyorclrr-sizin de oyle. Tek feu'krnLZ, srze kirrrin niEan aldrfrdrr. O suvaqgrya niEan alnnlarr, onun sava$gl yoldaElanydr. Size niqan alun ise bilinrneyendir. Kusursuzlufunuz, tek gansrnrzdrr.

Arkaya bikmadiur beklenrelisiniz. Ocltil beklentisi ohnaclan beklenrelisiniz. Ttim kiEisel erkinizi gorevinizi yerine getirmeye hecleflelnelis iniz.

onnitn vilrdt."

"Mahkiitn sava$gr yolcla,.slanyla vedalaqtrktan sotrra yamagtan afiaElara dofnr yi.iri"irclti. Sonra, yoldaqlan silahlannr kaldrnp ona dofru ni;iur altrlardr. Kirnse ateq etrnezse, ya ciit serviqEl aldrfr yaralara kitr;tn hayattu kalmayr baryanrsa, ozgi.ir'
olttrdtt."
Otr-rrdr"r$untuz yere cloncltik.

"KusLrrsuzlufu elden brrakrr, hrrEu-rhk etmeye baqlar, sztbrrsrzl rfir ve LunLltsuzlufa kaprlrrsanrz, bilinrneyenin keskin niqancrlarr taraflnclan acllnASlzcn vurllIursunuz.

"Ote yanclan, kusursuzlufunuz ve kiqisel erkiniz gorevinitutacaktrr. Neclir bu sdz, diye sorabilirsiniz. Erkin, rErlclayan varhklar olarak insana verdi[i sclzclt-ir, bur. Her bir savaqEuru-l yazglsr farkhctr, sizin her birinize verilen soziir-r ne oldu[unu bilmenin im-

zi yerine getirmeye yeterse, erk, size verdifii sozii

ERK kf;nr yok."

oyrUleni

rKr sAVA$qrNrN YECLEDTCt

293

Gtineg batmak tizereydi. Kr,rzeydeki uzak daflann aErk runcu renkleri koyulaEryordu. Gorr-inti,i, bana ri"izgAnn silip piirdiifii rssrz bir dtinya izlenirnini vercli.

"Algakgontillti ve etkiIi olnrur-rrn, bir savaqErnln belkerniIini olugturdufir-rnu o[renuriq bulunuyorsLu'lLtz," decli don Genaro-onlur sesini duyunca srEradun. "HiEbir Eey beklemeden edirnlerde bulunmayr ofrendiniz. Bugtin ya$ayacaklarrnrzu katlanabilmeniz igin olanca sabrr ve dayanma giictiniize ihtiyaq duyacafrnrzr soyliiyorLun, gimcli de. " Karntmda bir sarsrntr hissettirn. Pablito sessizce titremeyc
baqladr.

rnrn cltingtilerini benilnle paylaqmrq olanlara elveda demeye katlanamuzclrrn. Don Juau'la don Genaro'ya, birisiyle birlikte olecefinrize iliqkirr bir antlaqma yapml$ oldufurnu, ruhumun tek barsuna gitrneyi kalclrrarnayacafrnr sclyledirn. "Hepinriz tek barsrnLrytz, Carlitocr"rk," cledi clon Genaro yurvirfglr. "Oyunun kuralr bu." BoIazundaki clii$i-imlenmecle, yaqanta ve bana yakur olernlanr clLryclu[urn tutkurrur-r keclerini hissettirn; onlara veda etme-

yi

leclc'lettinr.

olnralr." clecli clon Genaro. "Bunrda bulunan herkesin yazgrsr, erkin tutsaklitn olcil,r[urnLrzu bilmek ohnuqtur. Neden ozellikle biz, bilinrnez alna, ne biiyiik talihtir bu!" Don Genaro konu$lnayl kesip, ti-ikenrnirsEesine baqrnr egcli. Bciylesine terirnlerle konuqtufLrnu ilk kez igitiyorciurn. "SavaqErnur buradakilere, ve geride brraktrfr her' ,seye- clveda dernesi gerekir," dedi, don Juan iutslzllt. '"Bunr-r kencli sozctikleriyle, ve yiiksek sesle yapuralrdrr ki, sesi bu erk yerinclc sonsllza dek Ernlasln." Don Juern'rn sesi o anki rr-rh halirne barska bir boyut kattr. Arabada konuqtuklanmrz daha bir anlarn kazandr. Qevrernizdeki manzzuanll stikfinetinin bir serap olclu[urru, ve biiyrici"ilerin aqrklamztslnur hig kimsenin kaEuralnayacafr bir clarbe iriclir'difini soylerken ne kadau cla hakhydr. Bi-iyiict"ilerin agrklanrasrnt duymuq, onclillerini ya.,santrqtrm; iqte oraclaycLr-n, ttirn ya;umunda oldu[untdan gok daha grplak ve Eok daha Earesiz. Ya$amlln boyunca yapnug olclufuln, yagiut]lln boyunca hayal cttigim hiEbir $ey, o anrn kecleriyle ve yalnrzhfryla rnukayese bile edilernezdt. Bliyticiilerin aErklarrasr beni "aklrmdan" bilc yoksun brrakrnrqil. Don Juan, bir sava;Ellrlt acrlarclan vc kcderlerden kagrnamayacafrn r, yal n rzca bun I ara clli rskri n li-i k gos temtekten kagrnabilecefini tekrar tekrar soylerken Eok haklrydr. O andiki hiizntirn dayarulmaz bir noktaya ula,.srniqtr. Yirzgrsava$Et dairua haztr

"Bir

"Bizler yalntztz," cledi c{on Jnan, "lte varr, tek Lrarsrna olniek, yalnrzlrk iEincle olnrek clefilclir." Sesi bofuk ve sert qrktr, okslirlir gibi. Pablito sesizce a!hyorclu. Sonra kalkarak konuqtu. Bir soylevc ya da vecla konuqmasrna benzerniyordr-r. Duru bir sesle, clon Genaro'ya ve clon Juan'a iyiliklerinden ottirt-i teEekktir etti. Nestor'a cionclli, or-ru kanat gernre firsatrnr kendisine tzuldrgr igin tersekkt"ir etti. Yeniyle gozya.;larrnr sildi. "Bu giizel cli"inyada olmak ne olafaniisti-i bir;eydi! Hele bu
;ahane zanrancJa!" cliye ba[rrarak iE gegircli.

Soyledikleri hepimizi etkilemiqti. "E[eL clonrnezsen, senden biricik iste[im, yazglml payla;artlara yarclrnrcr olmanclrr," dedi don Genaro'ya. Sonra batrya, evinin yoniine dondi-i. Afladrkgrr, slntn gibi bcdeni sarsrhyorclu. Kollannr argarak birisini kucaklzrmak iste rccs i rre di"izl tiftin kr yr sr na clofrr,r koqtu. Dudakl an krpr rdadr, alEak sesle konuquyor gibiydi. Baqrmr uzafa dofru gevirdim. Pablito'nun soylediklerini iq itnrek istenr iyordur-n. Oturclr"rfr-rnlLlz yere dondi-i, yanlmer yr$rldr, ve baguu cine
e

[di.

Tek bir ley bile soyleyenriyordr-rm. Ne var, bir drq giiE denetirrti ele alclp beni aya[a kaldrrdr. Ben de teqekkiirlerimle i"iztinttirnt"i dile getirdint. Yeniclen sustr-rk. Hafifle rshk Ealarak esen kuzey yeli, ytizi.inrti yahyorclu. Don Juan bnnii baktr. Gozlerindeki sevecenli-

294

ERK

OyrUlpni

iri

SAVAgetNIN YECiLEDIcI

2()5

fin bu kerte yolunla.,strfrna hig tanrk olrnamrrstrm. Bir sava.,sgrntn kendisine yakrnhk ve ilgi gosteren herkese tersekki.ir eclerek elveda declifini, aurcerk yalnrzca kendilerine cle$il, br"r yolcla bana goz kulak olmuq, yardrm etmiq herkese te;ekktir etlnetn gerekti$ini soyledi. Kuzeybatrya, Los Angeles'a dofrLr clondi-inr. ve ruhurnur-r tiirn duygusalh[r doki"ilnreye baqlacL. Teqekki"irlerinti sunrnak ne kitdar da paklayrcr bir edimrniq! Yeniden oturdum. Kirnse bana baknrach. "Savaqgr aclslll kabullenir auta ona cliiqkiinli.ik gosteremez," dedi clon Juan. "Onlur iEin bilinnteyene darlan sava$Elrn havasr hiiziin defildir; tersine, talihi ytizline gi"itcli"ifii, ruhu kusursuz oldufr"r, her qeyin otesinde etkililiginin ayrrdrna varch[r iEirt neqeliclir. SavaqErnrn sevinglil igi yazglsmr kabul etrnel<ten, oniindekini gergek anlarnda clelerlenclirmekten kayrraklanrr. " Uzuu bir sessizlik oldu. Keclerlilif;im clorufuna ulaqrrirqtr. Bu bunaltrcr havaclan kurtulurak iEin bir Seylei yu1rn"r,,i irtedirn.

"Hah! Iqte boyle dahii iyi," tlecli clon Juitn. "Ve gimcli, Gertaro'yla bert sizlere veda ettneclen once, siz ikiniz, itkltntza geldifi gibi, bir qil't lal etsenizylr. Belki de konuqabilece[iniz son kez olabilil bu.r' Pablito olulnsuzca baqtnr sallaclt, ittna benirn soyleyecek bir qeyim vardt. Don Jttalt ile don Gettitro't'llln savafqr ruhlartnrn nriiketnrnel ktvalntua duyclr-rluttr saygt ve hityranh[i clile getirnrek isteclitn, anra sozleritn ti"ikendi, ve hiEbir;ey soyleyemcclerr sustutn, iqin kottisti, gene yakrnryonnu$Lllll gibi bir havu cstinniltirri. Dorr Jr.tan yapmacrk bir hoqtrutsttzluk havasr iEincle baqtut sallacL, cluclirklannr qaprrclattr. Keudinri tutanrityttrak giilcltirn; hayratrl rfnnr clile getiretneyi,,s irn in bir iinerrl i kahnamtqtt artlk. OlclukEa ilginE bir dLrygr-t beni avLtclrrltrn iEine alcL. Beni gtildiiren coqkulLr bir sevinElilik, gorkerrtli bir ozgiirliik havastna girrriiltim. Dotr Juan'la clon Getlar<l'ya, "bilinrrteyeule" kitrqtlallutiunl yi.ikstik kaclar bile umttrsamacltptmt, kendimi mutlLl ve tarn hissetti[inii, olrntirsiim kallnt;tnl, 0 ttll iqin hiE onemi oltnaclr!rnr soylecliur. Don Juatr'la clon Geuaro soylecliklerinrden, benden de fazla hoqnut kalrnr;a beltziyorlarclt. Don Juan kalqalannr tokatlayrp gi.ildii; clotr Getraro qapkasrnr yere firlatrp vahryi bir atr si"iriiyonr')uls gibi bafrrdr. "Beklerken e$enip, ltegemize baktrk, ttpkt tantftn onercli[i gibi," clecli don Genaro birden. "Ne var, di"izenin dofal bir kr-rralr olarak, bunun cla sontt geltneli." Gokytiztine baktr. "Oyki-iclek i savaqEr lar gibi, clafr lnra za.lllAn lln tz gelcli, " clecli. "Herkes kerrcli yoluna gitrneden tince, siz ikinize son bir qey soylenteliyirl. Bi sava;Er gizilti aErklaiacalrrn size. Buntt sitva$Eurn

"Tiuuk, liitf'en tin tuzallnl slk," derli clorr Genaro, Nestor''a. Nestor'un dlizene!inclen yayrlan yiiksek, gtiltinE rtrLi gi-iliirrE trnryr iqittirl. Pablito, ardrndzur da don Jurur'la dou Genaro gi"illue krizine girdiler. Garip bir koku clikkatinri Eekti; Nestor'ur-r osurclufunu anlardrm. Asrl dehqet verici kertede kourik olan qey, orlLut yiizi.indeki aqrrr afrrbaqhhk itaclesiycli. $akar olsun cliye osurmnmrqtr Nestor; tin tr-rza[ll yanutda getinnerni;ti zira. Elinclen gelen en iyi bigimde yarduucr olr-ryordr-r gocukEafrz. Hepsi birclen, kendilerir"ri koyverip gtitcli"iler. En duyarh konulardan en gtili-inglerine ne de kolay atlayabiliyorlarct. Pablito birden bana dolru dondii. Bende ozanhk var nu, clfrenmek istiyorclu. Ne verr, sol'Lrsunu yanrtlarnaya frrsat bulamadan don Genaro bir uyak clenemesine girilti. "Carlitocuk dinginclir; biraz ozLvi, biraz qatllk, clelilifi cngindir," dedi. Bir baqka kahkaha tufanr patlacl, hepsinin katrldr$r.

ye$edi[i de cliyebilirsiniz."

Sozlerini ozellikle bimit yor-relterek, bir keresinde sava$glrrrrr sofuk , ytthuz, ve duygulardatt ttzitk bir yaqam siirdtirdiiflinri sdylerniq oldu$Lllnll al'llrlsattr. $u an bile oyle oldu[untt iuit-

dr!nnr soyledi.

"Bir savrqgrntn yir;amlnlrr soluk,

yatlntz, ve duygularclan

296

ERK

OvrUlsn-i

iri

sAVAgQINlN

YEclnPici

297

uzak olmasr imkAnsrzdrr,'i dedi, "Etinkii, yaqamr, sevgilisine duydupr-r Eefkat, ba$rhk, ve ozveri iizerine kuruhnuqtur. "Kirndir sevgilisi'1" diye sorabilirsiniz. G6stereyinr." Don Genaro kalkrp, biraz onLinri-izde yer alan cli,irncli.iz bir yere ytirtidi.i. Yabansr bir devinirnde bulundu oracla. Elleliyle, go$si.indeki ve karnrnrn tistiincleki tozu silkelenniq gibi yaptr. Sonra garip bir qey gerEekleqti. Neredeyse gori"ilmeyecek denli ince bir rqrk oku ona do[ru gitti; topraktan <;rknrr;tr, ve ttin-r beclenini sevecence okqar gibiydi. Geriye clofru bir dontiq, claha dofrusu bir dalrq yaparak gogsi"iyle kollarrnrn Lizerincle yere indi. Devinirnlerinde oylesine bir dakiklik ve nraharet vardr ki, afrrhksrz bir varhlr, kendi i.isti"ine krvnlan bir kurtgufu iurnnsnilyordu. Yerdeyken, bir dizi goriihnemi; rlevininr sergilecli. Yerin bir kanq tistiinde, altrncla bilyeli yatak vannl$Easrnit, havada kayryor, ya da okyanusta ilerleyen bir yrlanbalr[urrn krvrak ve siiratli devinimleriyle yi"izi"iyordu. Bir an gozlerirn gagr bakrnaya baqlacl, ve hiqbil gegirs yaqamadan, iginde binlerce rrsrfrn panlclacLfr bil buz paterri alanrnt andtran bir dtizlemin lizerinde ileri geri kayan ryklr bir klireyi seyrederken br-rldunr kendimi. $ahane bir goriintiiydti bu. Sonra, ateq ktiresi durclu. Beni serrsan bir ses clikkatinri clafrttr. Konu;an clon Jnan'ch. Once, ue cledifini anlayiunudrm. Yeuiclen ateq topr.rna baktnn; aErhnrq kol ve baciklanyla yerde yatan don Genaro'yn gorebilclirn,
yalnrzcn.

yayl. Bi savarsgr iqin bunclan btiytik atqk olatmitz'" Bir Don Genaro aYaPa kalkrP don Juan' rn yantna gorneldi. kustire g6zlerini dikip bize bakttlar; Sonra ztynt anda bafdaq rup clturclular. ..Ki;i ancik bu cliinyayr tutkr-rylit severek artntr kederlerinqiinkii clen," clecli clon Juan. "Bi iouoqEr her zilman sevinglidir, akla hayasevgisi cle[iqmez; bunu iyi biten ztqkt, -t'e.rytizii, ona "a,ma[an a varltkl arr n a bitI ar su nar. Uzi.intti, y alntzc le g"el,nez ,.,,-,iit sa[laya' q-eyclen nefret edenlere ozgiidiir." Don Jttan yeniclen toprafr ;etkatle ok;adr' ..Sou zerresine clek canh olan, ve her tiirlii duyguyr-r anlave sonunyan bu sevgili var[k bepi sa[alttt, lctlalmr dindirdi, bana ozgiirltifti ofretti'" ,1. o,-rn olari a;krmr anlachfrmcla haDurclu. Aramrzcla lirkiiti.icii bir sessizlik vardt- Riizglr duyuesti, ta uzztklztrclitn yaln]Z bir kopefin flifle rslrk
Ealaptk

lan havlalnastnl ta;rdr.

Don Juan'rn sesi Eok berraktr. iEirucleki bir qeyi tetikleuriq ohnahydl; yazrnaya koyuldurn yeniclen. "Genaro'nun aqkr dtinyadrr," dedi. "Az once bu koskoca yeryiiztinii kucnklamaya gahqryordu, zuna kenclisi oylesirre ktigiictik ki yapabileceli biricik $ey onLrn i.izerincle yi.izrnektir. Ama, dtinya onun kendisini sevdifini biliyor, ve onLur igin oua ilgisini sunuyor. iqte Genaro'nun yagelml bu neclenle clopclolu, o nereye gitse bereket iEinde olacaktrr. Genaro aqkrnrn yollarrnda ytirtiyor, o nereye giderse gitsin, hep btitiin kalacaktrr." Don Juan ontimtizde gornelcli, qefkatle toprafr okryadr. "iki savalguln ye$edi buclur," decli. "Bu topra[r, bu cltin-

"$u havlall-tayl clinleyin,"dedi don Jueur. "sevgili dtinyam noktayr aErklamama yar,sirlcli cle size gostegr-rek i.stedifim en htiztin verii,,-,-,., oluyor. $-u havtama, insanin cluyabilecefi ci qeydir." Bir siire sustuk. Kopefin havlamast o kaclar hi.iziinlti, Eevbir kerecleki sessizlik o kaclar kttitti ki, benli[imi uyu;turan gidece[imi, ne clere btiri.inclLim. Yaqamrmt, liztintlitnli, uereye yapacafrmt bilmedifimi antmsattt, bztna' ..Bu kopefin havlzrmast, bi insantn geceleyinki sesidir,'' i'Eu gtineycleki vadinin ordaki bi evden geliyor' clecli clon Juan. Bi aclam kopefi ara"crttgiyla bafrlyor kederini, kasvetint, zira gelip onu yolclaE tgtsaict,irclr yaqeim boyunca onlar. Oltimtintin iqin y,,qon.u.rn bu sontik ve hazin pritngztlztrtndan kurtatmasr
yalvztrtyor." yaDon Juan',rn sozleri igimcleki scln derece act verici bir
rayr cleqmiEti. Do$rudarn blura konuqtufunu dii;iindiim. ..Bu havlarna-da, yarattr$r yalnrzfik cla, insitnlartn duygulap-azar nnr anlatrr," diye stirdlirclti clon Juan. Tiim hayatlart bir demesem bile bunalttlt, soniik ve o$eclen lio,-,roil gibi sefilce

2t)8

ERK ovrc[iL,Eni

iri

sAVA$QINlN

YEGlePici

aee

tedirginlikle geEen insanlann. Qok terlenri;, Eok cla ol'layrp puflarnrqlardrr. Nereye gideceklerini, ne yapacaklannr bilenterniqlerdir. O pazar o$leclen sonrilsr onlarda sudau i.iztinttiler vc brkkrnhklann anlslnr bu'akrnrqtrr saclece, sonra bi bakarlar ki i; bitmiq, gece gehnigtir bile." Ona daha cince anlatlnrq olclufunr, yalsalllnr pek gabrlk geEmiq oldr-rfundan, krsa pantolonuyla parkta oynayan bir Eocuk oldufu giinlerin ona claha dtirr inrirs gibi gelclifinclen yakrnan yetmiq iki yaqrnclaki bir ihtiyann oyklisi"inti tekrar anlattr. "On yaqtmdayken giydifim pijarnayr annnslyorLlln. Ytrlrrrzca, bir gtin gegmiE gibi geliyor bana. Nereye ugtu, zuntirn'J" clentiqti o adarn bana. "O zehiriu panzehiri buradil, i;te," clecli clon Juur-r tc-rprafr okqayarak. "Biiyticlilerin agrklarnasr ruhu tiirni.iyle ozgtir krllnaz. Bakrn Eu ikinizin haline! Btiyt"ictini.in agrklartrasrnr aluir; durunrdaslnlz, ama onu biliyor oluranrz sizde bi l'ark yaratnrryor ki! Her zetmankinden clalta da yulnrzslurz, zit'tt size trarrnak slurilll bu varh[a sevgi duyrnuyol'siulz, tek baqrnalrk yalnrzll[a
dontiqiir.

Sonra, don Juan'la clon Getlitro, Pablito'ya donlip vedit ettiler. Pablito'nuu gozleri biiytirntiq ve sabitleEmiqti; yaElar yanak I artuu

"Yalnrzca bu muhteqem varh[rn sevgisi ozgi-illi.ik getirebiruhuna; ozglirllikse sevinEtir, etkililiktir', Erkmazlar karqrsrnda kendini brrakabilnrektir. Son clerstir bu. Helr en sona brrakrlrr, oltimii ve tek barsrnahfryla nihai yalrrrzlr[r iginde y[izlegen adamrn son anlna. Qi-inkti yallrzca o an bi anlam tagrr." 'Don Juan'la don Geniuo ayafa kalktrlar, kollarrnr gercliler, srrtlannr yaylandrrdrlar. Kalbim hrzla aturaya barsladr. Pablito'yla beni de aya$a kaldrrcLlar'.

lir bi savalglnln

dokiiltiyordu. Genaro'yla clon Juan Pabliio ya yakla$lp ona elveda Dor-r clecliler. Pablito'nur-r gozleri irileqmiq, bakrqlarr sabitter;mir;ti; yanaklartnclan aqa[rya gozyaqlan siiziili'iyordu' Don Genitro'nttn sesinin bana elveda dedifini iqittirn- Ama clon Juan'tn sesiui iqitrnerniqtim. Don Genatro'yltt doll Juertr Pablito'ya yaklaqttlar ve kulaklarrna ktsaca l'rsrlclachlar. Sonra da benim yatltma geldiler. Ama onlar claha tek scizctik bile frsrldamadan, o tuhaf ikiye boli'inme cluygt-tsunu yaganlaya baElarnrqtrm bile. "Yolnu yanrnclaki tozlar gibi olac1!ru," dedi don Genaro. "Belki bir gtin goziintize kAEartz." Don Juan'la clon Genaro geri gekildiler, sanki karanh$a karr;ttlar. Pablito bile$imin az gerisinden kavradr, birbirimize elvecla cleclik. Sottra, yabanst bir gticlti, bir gi.iE, beni onunla birlikte tepecleki cliizli.i[iin kuzey ktytstnit dofru kogrnaya zorladt' ikirliz atlarken kolumu tutmakta oldu[unr"r hissettirn, sonra, tek baqnnaychm.

"Alacakaranhk, dtinyalann araslnclnki gatlaktlr," cledi, clon Juan. "Bilinmeyene agrlan kapr." Elinin dairesel bir hareketiyle, listlinde durclirfr-unuz cltizli"i$i.i gosterdi.

"Bu da o kaprnur cintindeki diizllik."


Sonra, dtizli.i[i.in kuzey kryrsrnr gosterdi. "Kapt orada. Otesincleyse uEurllm, oltult otesincleyse bilir-r-

meyen."

You might also like