You are on page 1of 65

A..F.F. Dner ,er.

;ermayc iletmesi Yay nlar No: 59

JEOTERMAL. ENERJI'

Prof.Dr.Baki CANK

Yard.Do.Dr.Mehmet ELIK

Ara.Gr.Zafer ARIGN

Ankara nive -s4.,..si Fen Fakltes; Jeoloji Mil'iler.disli i Blm Mps

A..F.F. Dner Sermaye iletmesi Yay nlar No: 59

JEOTERMAL ENERJ

Prof.Dr.Baki CANK

Yard.Do.Dr.Mehmet ELIK

Ara.Gr.Zafer ARIGN

Ankara niversitesi Fen Fakltesi Jeoloji Mhendislii Blm Mays 2000

NSZ

Bu "Jeotermal Enerji" kitab Jeoloji Mhendislii Blmnde okutulan "Jeotermal Enerji" dersinde anlat lan konulardan derlenmi tir. Mhendislik lisans renimi gren renciler iin kaynak olu turmak ve jeotermalle ilgili temel bilgileri vermek amac yla hazrlanmtr. Kitapta, evre dostu ve yeni bir enerji olarak kabul edilen jeotermal enerjinin zelliklerinin a klanmas , oluum modelleri ve nemi vurgulanm tr. phesiz konu ile ilgili pekok anabalk oluturacak bilgiler de mevcut olup, ancak okutulan dersin kapsam nedeniyle buraya al namamtr. Bu "Jeotermal Enerji" kitab nn hazrlanmasnda E. amilgil' in ayn adl kitabndan byk lde faydalan lmtr. Bunun yannda ok sayda eserden ve kiisel al malarmzdan da yararlan lmtr. Yararlan lan eserler, kaynaklar blmnde verilmi tir. Bu kitaba katk salayan eser sahiplerine ve katk s olan meslektalarmza teekkrler ederiz. "Jeotermal Enerji" kitab mzn, Uygulamal Jeoloji konusunda, zellikle de scak ve mineralli sular ve jeotermal enerji ile ilgilenen rencilerimiz iin bir bavuru kayna olarak yararl olmasn dileriz.

Mays, 2000

IINDEKILER Sayfa No GIRI TARHE TRKYE'DE JEOTERMAL ENERJ NN TARHES JEOTERMAL ENERJ KUAKLAR' JEOTERMAL ENERJNN DIER ENERJ TRLER_NE STNLKLERI JEOTERMAL ALANLARIN OLU UM KO ULLAR' JEOTERMAL ALAN MODELLERI Scak Su, Sulu Buhar, Kuru Buhar Kuaklar' ve Modelleri : Kzgn Kuru Kaya Modeli JEOTERMAL ALAN MODELLERINE ILI KIN KRITERLER Volkanolojik Belirtiler Konveksiyon Akmlanyla Is Transferi Beklenen Ak kann Fiziki Durumu Tektonik ve Hidrojeolojik Ko ullar JEOTERMAL ALANLARDA YZEY BELIRTILERI Dokanak Kaynaklar Buhar Kaaklar veya Fneroller Geyzer Olaynn Mekanizmas JVENL ve METEORK ORIJIN TEORLER Jvenil Kken Meteorik Kken YERKRENIN ISISI YER YZEYNDEK ISI AKISI Jeotermal Gradyan Is Aks "Heat Flow" Normal Jeotermal Gradyan Alanlar Yksek S caklk leten Jeote mal Gradyan Alanlar Issal letkenlik Yerkrenin Is Kapasitesi Is Aksna Etki Eden Faktrler ISI KAYNAINA ILIKIN VOLKANOLOJK GR LER Entrzif Is Kayna Magmann Su Iermesi SilisJvenil Orijin Ili kisi Akc Magmann Ykselme Mekanizmas JEOTERMAL ENERJNN VOLKANZMA TRLERI LE ILIKISI JEOTERMAL SAHALARDA GNMBRT PROBLEMI AKFER LE ILGILI HDROJEOLOJK GRLER Konveksiyon Mekanizmas rts olan akiferlerde s caklk ve basn rts olmayan akiferlerde s caklk ve basn Akifer Geirimliliinin Rol rt Kaya ile Ilgili Hidrojeolojik Gr ler HDROJEOKMYASAL ARAMA YNTEMLERI

2 7 8 9 11 11 13 14 14 15 16 17 18 18 18 19 20 20 20 22 23 23 23 24 25 26 26 27 28 28 28 29 29 31 31 32 32 33 34 34 35 36 38

38 JEOTERMAL KAYNAKLARIN ZELLIKLERI 39 Hidrotermal Konveksiyon Sistemleri 43 S cak - Su Sistemi 46 Buhar Baskn Sistemler 50 B R JEOTERMAL SAHANIN HDROJEOKMYA LE YORUMLAMASI JEOTERMAL AKI KANIN SICAKLI INA GRE KULLANIM AL ANLARI 50 50 Elektrik retiminde Kullan m Istmada Kullan m 53 Endstri Kollarndaki Uygulamalar 53 Kimyasal Uygulamalar 53 SORUNLAR 55 Kabuklama 55 Korozyon 56 Is Kayb 56 JEOTERMAL AKIKANLARIN EVRESEL ETKILERI 58 KIRLILIK KAYNAKLARI 58 EVRESEL KRLLKLER 58 Kimyasal Kirlilik 59 Termal Kirlilik 60 Yere ve Araziye yap lan Zarar KAYNAKLAR

ii

GR

Jeotermal Enerji, arz kabu u iinde bulunan ar snm kaya, yksek scaklk ve bas ntaki su ile bunlardan treyen buhar veya buhar ve gaz gibi tm maddelerin oluturduu enerjidir.

Bu ar scak akkan, evresindeki yeralt sularna gre daha ok erimi mineral, trl tuz ve gazlar ierir. Bu enerji sondajlarla yeryzne s cak su, buhar + scak su veya kuru buhar eklinde kabilir. Bir blgede ar snm kaya sz konusu ise bu kua a sondaj lar yap larak enjekte edilecek so uk sudan da ar s cak su veya buhar elde edilebilir. Elde edilen bu kuru buhar veya s cak su + buhar karm ndan elektrik retimi, tarm, mekan stmacl , sportif tesisler, trl endstri kollar vb de yararlanlr. Yeraltnda stcmn bulunduu uygun jeolojik yaplarda yksek bas nta ( 5_ 25 atmosfer) ve 250 C 300 C kadar yksek scaklkta, ok uygun ko ullarda bu akkana rastlanabilir.

TARHE

Jeotermal enerjiden insanlar 20. Yzy ln ikinci yars ndan itibaren giderek yaygnlaan tarzda yararlanmaktad r. 1827'de talya'da, do al scak su kayna borik asit eldesinde kullan lmtr.

1904'te G.Conti talya'da Larderello'da do al buhardan ilk elektrik retimini gerekle tirmitir. Bugn burada 100 den fazla sondajdan y lda yaklak 26 milyon ton buhar elde edilip elektrik retilmektedir. 1930'da zlanda'nn Reykjavik kentini stmak iin do al scak su kullanlmaya balanmtr. 1949'da Yeni Zelanda'da Wairakei sahas nda, 1960'da Amerika'da, 1961'de Meksika'da, 1966'da Japonya'da 1975'te Izlanda'da jeotermal enerji elektrik retiminde kullanlmaya balanmtr.

TRK YE'DE JEOTERMAL ENERJININ TAR HES

lkemizde gen tektonik hatlar boyunca ve volkanik ku aklarda olu mu 650 dolay nda s cak ve mineralli su kayna ve kaynak alan vard r. Gen tektonik olaylar grabenlerin olu masna neden olmu tur. S cakl 40 C'in zerinde jeotermal ak kan olarak yararlanabilecek 140'tan fazla alan bulunur. Jeotermal potansiyelin nemli bir blm gen tektonik hareketlerin ve buna ba l olarak faaliyete geen volkanizman n yaygn olduu Ege Blgesindedir.

Trkiye, jeotermal enerji iin birer potansiyel olu turan dnyadaki gen tektonik hatlar ve volkanizma ku aklar ndan Alp Himalaya ku ana dahildir ( ek.1). Trkiye'nin neotektonik blgeleri incelendi inde, bunlardan en iyi tannan' phesiz, yerbilimleri ve jeotermal enerji konusunda say sz

aratrmalarn yap ld Bat Anadolu grabenler blgesidir. Bu blgede 15-20 milyon yldan beri sren Ege'nin neotektonik evrimi iinde, tansiyon kuvvetlerinin etkisi ile do u bat ynl grabenler ve ikincil normal faylar olumu , bunun sonucu kuzey gney ynnde en az % 30 yatay uzama gstermi tir ( engr, 1978). Bu grabenlerin en nemlileri Byk ve Kk Menderes ile Gediz grabenleridir ( ek.2, ek.3).

S cak ve mineralli sular n envanter ve tahlil al malar na MTA'da alar tarafndan 1946 y l nda balanm ve 1950 y lnda tamamlanm tr. Kendisine kimyagerlerden Abdullah Ungan ve Cavide Alpar yard mc olmu lardr. Kaynaklarn tahlil sonular MTA tarafndan 4 fasikl olarak yay nlanmtr.

Bu al madan nce Bursa ekirge kapl calarnn en nemli kaynaklar olan Vakfbahe ve Bademlibahe kaynak sular 1891 ve 1926 y llarnda frans z Lepappe, Bardet ve Geslin taraf ndan tahlil edilmi tir.

fflt(4
Avrasya Levhas
Pouthell s

.:Zo ll

71111"

Avrasya Levhas Amerika Levhas


Vs* Gorsors ',soona' Val Cam) N ., Vollas Caldsra Coss1

W4

lardocol oTrasale. AM/I71 Tarte Alt na Goma Can, F ewe

Yul no-Kur lsk

=5/:: 9"
Pols. Va 11* s Onlhobs Olol Hot/1w an / Tak. los BaSos Tis Tongonan Vonotsting l'unnn

Sac SA vuol

11~ .s Mr=l

Ist on los NsorZk.

2 nd

Afrika Levhas
Nfirasa ll es

Pasifik Levhas

D
garosh Ka nojeng

los As r, rss Asuachapan Mo nolon bo S Jac nlo

lar lan

71.0

No%

Naska Levhas
Nos s n a Kase/lav ~rake. Boc aalanOs Puchuldisa Sur ri El %I

Oil nt a

Hindistan Levhas

Antartika Levhas
ek. 1. Temel jeotermal sistemlerin blgesel da l m ve litosferik levhalar. (1 ve 2); yksek sicakl ktaki jeotermal sahalar, (1); 10 y ldan daha fazla bir zamand r retimde olanlar, (3); da lan s rtlar, ktasal rift ku aklar ve transform faylar, (4); dalma batma ku aklar

\\\\\\\'' \ \ \\ AVRASYA
KARA

\-\ LEVHAS1

\\ \\\-\\-\\\\\
Samsun

DEN Z

Manyas ar Grabeni -Afyon Grabeni ind rgi Kula Sir" "2 Graben dai Kona enderes rabeni KivIdere Germencik

ARAP LEVHASI
st tersiyer- Gen volkanik kayalar

Ana levhalar

ek.2- Trkiye Neotektoni i

ek.3- Do u Akdeniz Blgesinin Tektonik Yap s (1-Avrasya plakas 2- Afrika plakas 3- Iran plakas 4-Gney Hazar plakas 7-Karadeniz plakas ) 5-Anadolu plakas 6- Ege plakas
4

1930 1946 aras nda K.. alar ve A. Ungan baz mnferit su tahlilleri yapmlardr.

S cak ve mineralli sularn daha sonraki kapsaml tahlilleri ve t bbi deerlendirmeleri 1968 1975 y llar arasnda . . Tp Fakltesi HidroKlimatoloji krssnden O. Yenal, N. Usman ve L. Bilecen taraf ndan yaplarak bulgular 5 cilt olarak yay nlanmtr.

Yurdumuzda jeotermal enerji amal ilk kuyu 1963 ylnda zmir Balova'da a lm, 40 m. derinlikteki kuyudan 124 C scaklkta su ve buhar karm akkan elde edilmi tir. lk jeotermal uygulama 1965'te Bal kesir Gnen Park Otelin, kaynaktan al nan scak suyun kullan larak stlmas ile balamtr.

1968 ylnda jeotermal akkan amal ilk derin kuyu Denizli Kzldere'de a lmtr. Bu, 449 m derinlikte ve 180 C 200C kuyu dibi scakl olan kuyudan % 65 buhar, % 35 s cak su elde edilmi tir. Burada, 1974'te 0,5 Mwe kapasiteli elektrik retecek pilot santral kurulmu tur. 1984'te bu santral TEK tarafndan 20,4 Mwe kapasiteye karlmtr. Kzldere d nda, MTA da zellikle 1982'den sonra hz verilen jeotermal enerji arama al malar ile ou Bat Anadolu'da olan pek ok saha ke fedilmitir. Bunlardan elektrik retimine uygun alanlarla, a lan kuyularn kuyu dibi scaklklar aadadr. Bu alanlarda jeotermal merkezi stma da planlanm tr:

Aydn Germencik (200 C 232C) anakkale Tuzla Aydn Salavatl Ktahya S imav Manisa Salihli zmir Seferihisar (173 C) (171 C) (162C) (155 C) (153 C)

1998'de K zldere retim sahas nda yaplan 2167 m derinlikteki sondajdan kuyu dibi s cakl 245 C dolaynda olan ak kan elde edilmi tir. Bu kuyu, lkemizde kuyu dibi s cakl en yksek olan jeotermal enerji retim kuyusudur,

lkemizde son y llarda i letmeye al nm jeotermal merkezi stma sistemleri kapasitesi 160 MWt (Megavattermal), in aat halinde 121 MWt, fizibilitesi tamamlanm projeler ise 550 MWt gcndedir. MTA'n n bugne kadar yapt scak akkan retilen sondaj kuyular n n, s cak kaynaklarla beraber potansiyel stma kapasitesi 1000 MWt'in zerine kmaktad r. Yani Trkiye potansiyelinin yakla k % 95'i merkezi jeotermal stmaya uygun jeotermal sahalardan olu maktadr. Bu potansiyel kullan hrsa yerle im blgelerinin %30 /035'i jeotermal merkezi stma ile st labilir olacaktr. lkemizde u anda Gnen, S ndrg , Simav, e me, Balova, Dikili, Salihli, Sandkl , Afyon, Kzlcahamam, K rehir, Kozakl ve di er baz iller ile Gediz, Rize-Ayder, Havza, Sivas-S cak ermik, Afyon-Oruo lu, Simav-Eynal ve di er baz kaplca ve termal tesislerinde jeotermal merkezi stma sistemleri tamamlanm veya inaat halindedir.

JEOTERMAL ENERJI KU AKLAR!

Dnyadaki gen volkanik hatlar ve volkanizma ku aklar jeotermal enerji iin birer potansiyel alan olu tururlar (Sek.1). Bunlardan nemlileri :

1- Bat Pasifik kua: Kamatka, Japonya, Yeni Zelanda, vb do u ve gneydo u Asya lkelerini kapsamaktad r.

2- And Volkanik ku a : Alaska, Kanada ve USA bat s, Meksika, Ekvator, Peru, ili vb kapsar.

3- Alp Himalaya ku a : talya, Yunanistan,Trkiye, Iran, Tibet, in vb kapsar.

4- Dou Afrika Rift Sistemi: Aktif volkanizma olan bu kuak Zambia, Tanzanya, Kenya, Etiyopya vb kapsar.

5- Atlantik Ortas Srtnda: Izlanda, Asor, Ascension, St. Helen adalar vb kapsar.

JEOTERMAL ENERJININ DI ER ENERJI TRLER NE STNLKLER

1- Jeotermal enerji, hidrolik, gne , rzgar vb gibi tkenmez enerji kaynaklarndand r. Tkenirlikleri kesin olan kmr, petrol, do al gaz, bitml ist, nkleer enerji kaynaklar na gre ok daha uzun mrldr yani tkenmezdir.

2- Dier enerji trlerine gre jeotermal enerjinin maliyeti ok daha ucuzdur.

3- Fosil ve nkleer kaynakl enerji retimlerine oranla yok denecek kadar az bir lde evre sorunlar na neden olmaktad r (rne in, kmr yatakl santrallerdeki CO2 at m , eski tip jeotermal santrallerdekine oranla 1600 kat daha fazladr).

4- Jeotermal akkan, tedavi amal kullanldnda ierdi i minerallerle birok hastal k ve organ rahats zlklarnn giderilmesinde yararl dr.

5- Elektrik retimi d ndaki kullanm alanlarna uygun ulusal bir teknoloji gelitirilebilir. lkemizin yerli enerji kayna olan jeotermal enerji, ithal edilen petrole olan bamll azaltacaktr.

6- lk saha aratrmas, sondaj lar, retime gei ve tesislerin kurulma sresi, di er enerji trlerine oranla daha k sadr.

7- Jeotermal akkann ierdi i kimyasal maddelerin, uygun tekniklerle akkandan al nmas ekonomiye katk da salayabilmektedir. Bu ekilde borik asit, amonyum bikarbonat, a r su (D20), amonyum slfat, kuru buz (CO2 buzu) gibi endstride kullanlan maddeler elde edilmektedir.

JEOTERMAL ALANLARIN OLUUM KOULLARI

Bir jeotermal alan n oluabilmesi iin pek ok artn bir araya gelmesi gerekmektedir. En nemlisi beslenme ve s kaynadr.

Jeotermal ak kamn % 90'dan fazlas nn meteorik kkenli ak kanla beslendii belirlenmitir. Eskiden jeotermal akkann ounun mamatik kkenli jvenil sular oldu u kabul ediliyordu. Yeryznden derinlere do ru szan sular bir scak su akiferine ula arak stndeki geirimsiz tavan nedeniyle derinlerden gelen s ak s ile daha ok snmaktadr. Derinlerden, buhar, gaz gibi d k younluktaki maddeler de krklar boyunca gelebilir. Jeotermal alan olu umu iin aadaki ko ullarn bir araya gelmesi gereklidir (Sek.4)

1- Gen post-orojenik bir sbsidans ku a . Miyosen, Pliyosen veya sonrasnda olumaldr.

2- Byk ve gen bir mamatik etkinlik ile asidik karakterde intrzif bir sokulumun varl ve bunun yeryznde kk belirtileri.

3- Anatektik bir ma madan olumu ignimbiritik rnn varl .

4- Yzeyde grlmeyen, ancak derinlerdeki varl klar jeolojik, jeofizik ve jeosismik yntemlerle anla labilen kk intrzif ktlelerin varl .

5- Gzenekli sedimanter bir seri (kumta , kireta vb) ile bunun zerinde geirimsiz bir rtnn varl (marn, kil vb).

6- Scak su kaynaklar, fmeroller (CO2 ve H2S'li su buhar karan volkanizma sonras 1. evre), yzeyde ve derinlerde yksek s anomalilerinin varl .

B R

JEOTERMAL

ALAN

MODELI
VOLK AN ZMA

BESLENME

JEOTERMAL
KOT 05 2000

ALANLARDAKI

OLASI

FAALIYET

TRLERI

d,
1000 C3

d,

BAs Nc

d4

YZEYI

et

DO AL BELIRTILER d, : Fielonnayaa scak sa cren sondaj :ulus d, falorarak :s cak sa + buhar veren sondaj kayeau dj : 'askn n Scak a + bahar veren sada/ kuyusu k : F slotnn buhar veren sondaj kuyusu t : Pay ve atlak boy nea fOratrol tMa cl, : kincil scak ss altiferindea krmdi basue y0=rwiae atama su veren sondaj koyan <-2000) I( SI AKLIK- C O (-3000) AKIFERLER ve SONDAJLA R (-4000) : Bastach scak sa akiferi b : Iklacil lcak su kifert t : Scak ta kaynat Esas ve ikiecti akiferdea beslenen cj scak la kayttts Scak su kayna e >. - Z rd F 'fk (-6000) 5 2:Adam/Ey. /balcamedem be.alnea) \
dotro tcakht profiti

200

400

600

Kayoam et balmos soktun

s
tm I Saf suyun t kayma:na 1 referans erisi 3 , % t

-S000)

Jeotermal sistemde lcak sa modeli (Wi ite - 1923) PrDr.


CANEK

ek.4- Jeotermal alan modeli

JEOTERMAL ALAN MODELLERI

1- S cak Su, Sulu Buhar, Kuru Buhar Ku aklar' ve Modelleri :

Serbest akiferler atmosfer bas nc ile denge halinde oldu undan buralardan 100C' n zerinde scaklkl bir akkan beklenemez. Jeotermal ak kann meteorik kkenli olu u, bir beslenme alannn varln gerektirmektedir (Bas nl akiferler gibi). Alt ve stten geirimsiz tabaka ile s nrl byle bir ortamda ekil 4'deki modele gre 200 C scaklk buhar oluturmutur. Burada, s cak kaynak, fmerol gibi yzey belirtilerini ve hangi ko ullarda kuru buhar, hangi ko ulda sulu buhar kaca veya hibir kn olmayacan aklamak mmkndr ( ek.4, ek.5).

ekil 4 te d3 sondaj nda kuyu ba dzeyi, s cak su akiferinin bas n yzeyinin altnda, kuyu taban akiferde s v fazda akkana inmise kuyudan fkran scak su + buhar karm elde edilir.

di sondaj nda kuyu ba, basn yzeyinin zerinde ve kuyu taban da buhar apkas bulunmayan bir akifere inmi se, kuyudan fkrmayan artezyen suyu elde edilir. Kuyuda su, bas n yzeyine kadar ykselir.

Tepedeki d2 sondaj nda kuyu ba, bas n yzeyinin zerinde, kuyu taban sv fazn iine girerse, gaz bas ncndan dolay balangta fkrma gzlenir. Sonra akkan geli i biter. Akiferde bas n oluturacak yeni gaz birikimi olursa fkrma belirli aral klarla tekrarlar.

k kuyusunda, kuyu ba hangi topografik dzeyde olursa olsun, kuyu taban buhar apkasnn ierisinde kalrsa fkran kuru buhar elde edilir.

11

S cak ve min.kaynak (m) 0

Buhar \

Buhar +Su \i /

_ _6

r _t

1000

Temel kaya

7-15km "v i-

r--j
+ +

\"
4A-4-1

Ma ma ( s

+ + kayn a )

ek.5- Jeotermal alan modeli

ekil 6 daki scaklk derinlik (veya bas n) erisi; akiferin belirli bir noktasndaki basn ve s caklk bilindiine gre suyun o noktada buhar veya s v faznda olup olmadnn belirlenmesine yarar. E ri, her basn iin suyun hangi scaklkta kaynad n gsterir. Su, buhar faz na getikten sonra stlmaya devam edilecek olursa, buhar faz nda scakl ykselmeye devam eder. Bylece a m snm buhar oluur. Basn scaklk erisi ile scaklk ekseni aras nda akkan buhar faznda, basn ekseni ile aras nda sv faznda bulunur. Her 10 m' lik su stununun 1 kg/cm2 basn yapt gz nne al narak, grafikten bas n deerleri de hesaplanabilir.

12

Temperatr (C)

Yzeyde 10 C 600 :balangc

200 400

5 2

I _ d k kayalar - eirimli

cv

Derin lik (bin ft)

10

3 4

s
5

20

6
7 O 400 800 1200

\
/i

\\ I

I/
\

Temperatr (F) ek. 6: S cak sulu bir jeotermal sistemin modeli. 1 nolu e ri saf suyun kaynama noktas iin referans e risidir. 2 nolu e ri ise A noktas ndaki beslenmeden E noktas ndaki bo alma doru tipik bir sirklasyon yolu boyunca s profilini gsterir ( White, 1973 )

Kzgn Kuru Kaya Modeli

Nisbeten s saylabilecek bir derinlikte ( 6-8 km) yer alan, henz soumam mama ceplerinden 3000 - 4000 m derinlikte bulunan ok d k poroziteli granitik veya sedimanter bir ortama kondksiyon yoluyla yksek s potansiyeli ula r. Bu potansiyelin yeryzne aktar m iin, birbirine ok yakn alacak 3000 - 4000 m derinlikteki kuyulardan bir tanesinden so uk su enjeksiyonu yap lr. Dier kuyudan s cak su + buhar karm fkran akkan elde edilir. Kuyu taban nda yapay gzeneklilik ve geirimlilik, bu k zgn kuru kayann nkleer veya klasik patlay clarla patlatlmas ile salanr ( ek.7).

13

So uk su

S cak su + buhar Derintik (m) O

GE RIMS Z 2000 kat 'la Sed\ nxe~ r

RT

Granit

4000

111.111 .1 411 N 11.11.1 W 11~


KONDKS YON

-~11

1-+ ++
+

+ "4"

+ +

+ + + +

-t-

KONDKSIYON

6000-

8000 - + MA MA (IS! KAY NA I)

ek.7- Kzg n kuru kayalardan s cak akkan eldesi ( ematik)

JEOTERMAL ALAN 1VIODELLER NE ILIKIN KRITERLER

Volkanolojik Belirtiler: Henz so uma aamasn tamamlamam

bulunan, ayrca ar asit bileimli ve ar eksplozif tipte yani normal kraterlerden deil, atlak ve faylardan pskrm , volkanik etkinliklerle ignimbirit ve carns kl oluuklarna yol am olan mama ceplerinin, jeolojik ve jeof zik yntemlerle saptanmas , byk buhar rezervlerinin ara trlmasnda ilk ve en nemli etkinlik aamasn oluturur ( ek.8).

14

yags ,,yag s scak ve mineralli su kaynagi lav scak ve mineralli su kaynaklari

rir iN WiN.8 4 r emir~:~*allir


:~

7.344~, S'a1 ffillkiel e 11-11'I1 fi4W Efirk


P IVA49 rtr .r 410%wrOg

onu. tor

111 INF

:ffrjr%
IIIIWWMIIMIPM

INNITAIII01101111111111 i aptINIMI 1101010111

"1":44. 1""'"Ijrs MUM. s'!".41:: : Wall al 141011111111 C& 'AR ~Mil


1110.1101 "

t 1111 I UMM ~ak alie :

0.1""tm "Ims~rai ls iral 541k efirm ikapl

p.Ji/14 11111101111111 r: :15":". "%ir:As:ili': ;Mil" . 1.1.1.srp: ir= . s


1111011111111.

IMMO" 111011~11101:111 MM 10/1 Ini AllImalla MI MM 811411110~ S -

..

.0, "h". ".". o "~,......mo, .....mm s ".."""11111117/109.11111~ Ni MM- mllior MINI. Vi Mil I1 Iiima al NO MS lerIma. l F , .i V -0 .4 'Il* gil,s 1100117 4~01 , 00,,, -..1~ dr ..4m loglemifflmi r s t 01110~10 W lleMPI~7114WPG -.111~11110,1II r, IIII11111011r. lINIIII, .11 AMINO., tg siK~lo Mi IMMO 00~ "..... 411111111~1111101Ol MIII f illiel 111.11 I

4814itle24%.111 0 Z .
ON

-d + 4

+ + 4 4 -d -d

+ + +
4 k

4 *

4,

+
4

Aakoi t. (isk.kaynagi)

4 4

-d 4. d 4 +4

+ d d 4+ 4 +d 1. 4 /4 + Y .4 +

4 4 4. t 4. 4 I. + .4 4, + 4 4 4

4 4 4{ 4. 4 4 4 4 a *

4,

1 I 4 4 +

t t t

4 +

P d d 4 d

d 4

+ + 4. 4.

-d 4

.4 d d 4 +
d
4.

1 d 4. 4. 4
4 *

d 4 4+ d d 1

4, Y 4 A *

d 4 4
+ d .4 +
d + 4 4

4 4. 4,

+ +

skt o ils r
d
+ d 4 + d 4 t 4 4- d d

bak)

+
+ + + + + + + +

4 *

+ + + 4

+ 4

4 + 9 ' 4 + +
4 d,

+++
4 + +

+ 4 4 4 4 d a d

4 4 4 d + +

+ d- d

d 4. +

.4 4. + .4 .4 4 4 * d 4 4 4, 4 4

4444 dd d t 44 5-44 4 d d

+ 4 44

4+4+444+dd++++

ek.8- Kz lcahamam dolay nda volkanizma rnleri ile s cak ve mineralli kaynaklar n olu umu

b- Konveksiyon Akmlaryla Is Transfer!: Is kaynan oluturan ve

souma aamasnda bulunan byle bir ktlenin ss, kondksiyon yolu ile akiferdeki meteorik suya iletilir. E er akifere gelen s yeteri derecede yksek ve kayacn geirimlilii de byk ise akifer iindeki su, konveksiyon yolu ile harekete geer. Konveksiyon sistemi, akifer tabakan n btn kahnlnca, niform bir scaklk dalm salamaya al r. Akiferin zerindeki geirimsiz rt tabakas nda ise, scaklk yaylmnn mekanizmas yine kondksiyondur. Ancak byle geirimsiz ortamlardaki s caklk dalm "niform olmayp", scaklk gradyan , alttaki akiferin gradyan ndan ok daha yksektir ( ek.9). nk akiferde konveksiyon nedeni ile s sabit, stte s yaylm kondksiyonla olduundan yukarya doru azalr.

15

S caklk
Konveksiyon hcresinin tepesi
I

m 0

Scakl k

3000

%
6000

\?J..19
Konveksiyon hcresinin tabani Jg

9000

Jg: Farkl ortamlarda jeotermal gradyan

ek.9- Kondksiyon ve konveksiyona ba l scakl k / derinlik ili kisi

e Beklenen Akkann Fiziki Durumu: Genel bir kural olarak, e er bir


-

akiferin zerindeki rt kayac nda scaklk gradyan yksek ise ve bunun yansra akiferin geirimlili i fazla yksek de ilse, bu akifer kuru buhar verir. Bu tip sahalarda fmeroller ve asit karakterli slfatl kaynaklar karakteristiktir. Bu kaynaklardan gelen termal sulann klorr konsantrasyonlan ise ok d ktr.

Buna karn, scak su ile buhar ayni zamanda beraberce verebilecek bir akifer ise, yzey belirtilerindeki klorr konsantrasyonunun yksekli i ile tannabilir.

Eer sondaj taban dzeyindeki s cakl k, hidrostatik bas nca maruz olan suyun kaynama noktas nn altnda ise byle bir akiferden kuru buhar beklenmemelidir.

16

Bazen, balang ta doygun sulu buhar veren bir akifer, belli bir sre sonra yaln zca kuru buhar veren bir akifer haline dn ebilir. Bunun nedeni ise, ok uzun sreler sondajla ekilmi olan jeotermal ak kanlarn, akifer ierisindeki basnc biraz drmesi ayrca, konveksiyon akmlarnn hzlanmas ve bunun sonucunda da s cakln zamanla yava yava ykselerek kaynama noktas na eri mesine neden olmu olmalardr.

d- Tektonik ve Hidrojeolojik Ko ullar

Grabenlerde yer alan akifer genellikle derin ve dolay syla da hidrostatik basnlar yksek olduundan, suyun s cakl ou kez, bu yksek basnca karlk gelen kaynama noktas na erimez. Oysa, horstlar iindeki bir akiferin ayn deerdeki scakl , bu dzeylerdeki hidrostatik bas ncn dk olmas nedeniyle, ou kez kaynama noktasna erimi bulunur ( ek.4 ve ek.5).

O halde jeotermal bir sahan n modeli, esas itibariyle so umakta olan bir mamatik ktleden kondksiyonla yay lan s ile scakl ykselmi , gzenekli, geirimli ve krkl bir yap sunan konveksiyon ak ml bir akiferdir. Bu tan ma gre bir jeotermal potansiyelin ara trlmasnda hedef gzenekli akiferlerin, geirimsiz rt formasyonunun ve kuaklarn saptanmasdr. stc koullarn n tmyle var oldu u

17

JEOTERMAL ALANLARDA YZEY BELIRTILERI

Jeotermal alanlardaki yzey belirtilerinin ba lcalar dokanak kaynaklar , buhar kaaklar veya fmeroller, amur volkanlar , hidrotermal alterasyonlar ile traverten, silis, civa, borat, limonit vb gen kelimlerdir.

Toporafik yksekli i ne olursa olsun, buhar apkas bulunan ko ullardaki bir akifer ile ba lantl atlak veya faylardan, buhar kaaklar yani fmeroller oluur.

Toporafik ykseklikleri bas n yzeyinin altnda kalan yerlerde, yksek scakl kl akiferlerle balantl olan atlak veya faylardan, s cak veya ok s cak kaynaklar olu ur. Bunlarn balca tipleri :

Dokanak Kaynaklar

Yzeyde mostra veren s cak bir akifer ile, geirimsiz bir taban formasyonu dokanandaki kaynaklardr. Bu tr scak su kaynaklar genellikle evredeki so uk kaynak veya yzey sular ndan daha tuzludurlar. nk s cak sular ykselme aamasnda kayalar daha kolaylkla etkileyebilmekte ve eritebilmektedir. Klor konsantrasyonu yksek olan s cak sularn geldikleri akiferlerden buhar beklenmemelidir.

Buhar Kaaklar veya Fmeroller

Bir akifer zerindeki yeterince kal n bir rt, konveksiyon ak mlarnn yzeye eri mesini engelliyor, fakat yzeye kadar eri en bir fay, tpk bir sondaj gibi akifer ile balant kuruyorsa ve akiferin suyu da 100 C' n zerinde bir scakla sahipse, fayn suya girdii yerde buharlama olur ( ek.4). nk bu dzeyde bas n, 1 atrnosferik bas n ile denge durumuna gelir. Buhar yzeysel tabakalarn dzeyine kadar ykselerek orada yo unlaabilir. Bu nedenle bu tr

18

sularn tuz konsantrasyonlar dk, gaz ve uucu eleman oranlar yksek olur. zellikle Bor ve Amonyum (NH4) anormal derecede yo undur. Dolay syla bu iki elemanca zengin kaynaklar n bulunduu havzalarda buhar faz nda jeotermal akkan bulma olas l ok kuvvetlidir (Italya'daki Larderello ve Kaliforniya'daki The Geysers sahalar buna tipik rneklerdir).

Geyzer Olay nn Mekanizmas

Geyzerler, yukar da da belirtildi i olduu zere kaak tipindeki kaynaklardand r. Ancak Frans z jeologu Jean Goguel'e gre geyserlerin baz lar, yeryzne eri en buhar ak mlar deillerdir. Bu tip geyzerler, derinlerde kritik koullara eri ilmemi olmasna ramen, bir konveksiyon ak mndan doabilen scak su akmdrlar. Eer suyun scakl 100 C' n zerinde ise atmosfere erimeden az nce k smen buharlaacaktr. rnein 135 C'lk bir su, 20 m derinlikten itibaren kaynamaya ba lar ve yeryzne ktnda arlnn % 93' 100 C' lk scak su, %7'si yine 100 C' lk buhar eklinde iki ayr fiziksel faza blnm bulunur. Ancak hacim bak mndan bu iki faz birbirine oranlarsak, sv fazn hacmi gaz faz hacminin 130'da biridir (Pasvano lu, 1998).

Bu gaz faz, sv fazn bir ksmn "emlsiyone" ederek onu olduka hafifletir. Bylelikle belli bir derinlikte bas ncn dmesine neden olur; bas ncn dmesi de kaynamay kolaylatrr. u halde kaynama olay gitgide daha derinlere doru yaylacaktr. Geyzer tipi kaynaklar bu nedenle byk grlt karmaktadr. Zamanla geyzer kayna nn az 100 C'lk artk (=rezidel) su ile dolaca ndan fkrma kesilir, kayna n hemen altndaki su stunu dereceli (=kademeli) bir ekilde snarak, ayn olay balatabilecek bir s caklk dzeyine ykselir.

19

JVENL ve METEOR K ORIJIN TEORLER

Jeotermal bir saha ya sadece s cak su, yada sadece kuru buhar verebilecek bir saha olabildi i gibi, genellikle bu iki rnn kar m demek olan sulu buhar verebilecek bir saha da olabilir.

Bu hallerin her nde de ortak olan bir husus, isel bir s kaynann yani souma halindeki bir ma ma kupolnn varl nn ilk koul olduudur (Kupol : By genelde yakn alt tarafta bulunan, bir tek pluton kayas cinsidir).

Orijin teorileri aras nda beliren farklar, bir yandan bu s enerjisinin yukarya iletilme mekanizmas ile, dier taraftan da suyun kkeni ile ilgilidir.

a) Jvenil Kken: Jeotermal ak kamn kkeni ile ilgili ilk teori Lotti tarafndan ortaya at lm olup, zetle u ekildedir ( ek.10):

Granitik bir mama belli bir miktar su ierir; byle bir entrzif ktle souma, yani kristalle me aamasnda bu suyu terk etmek zorundad r. Ortam terk eden bu su derin fay kanallar ile kel kayalar ierisine girip depolan r, ksmen de kaynaklar yoluyla yeryzne kar. Ksaca Lotti'ye gre jeotermal ak kanlar jvenil, yani mamatiktir.

b) Meteorik Kken: Daha sonra jvenil teorinin yerini "Meteorik Teori" almtr. Bu yeni gr ilk defa, modern jeo iminin kurucusu Victor Goldschmidt' in, Florr ve Bor'un ma matik olmayan bir orijine sahip olabilece ini ispat etmesi ile balamtr.

Daha sonra jeolog Jean Goguel, yer alt sularnn termik rejiminin magmatiksel izahn vererek, meteorik teorinin temel prensiplerini ortaya koymutur. Ayni zamanda Franco Tonani taraf ndan geli tirilen hidrojeo imik

20

analizler ile sonular rm jeolojik ynden yorumlanmas, meteorik teoriyi kabul edilebilir tek teori haline gelmi tir.
verimli kuyu scak su+buhar verimsiz kuyu

az verimli kuyu

s cak kaynak

ek.10- Jvenil kken teorisi 1956'da termal sularn izotopik bileimleri zerinde H. Craig tarafndan yaplan almalar da bu teoriyi do rulamtr. Hidrojeo imik ve izotopik

bileimlerin ortaya kard ortak sonu, termal sular n en azndan % 90 ile % 95 inip kkeninin meteorik olduudur ( ek.4).

Meteorik teori esas na gre, Facca ve Tonani tarafndan 1961'de ortaya konulan, jeotermal sahalann genel emas yledir:

1- Bir s kaynann, yani souma halindeki derin bir mamann varl ,

2- Bir akifer tabakan n yani geirimli bir seri kayac n varl , 3- Bir rt kayac n, yani geirimsiz bir seri kayac n varl .

21

Daha sonra bu sade erna Giorgio Marinelli tarafindan geli tirilmi ve jeotermal bir alan n olu abilmesi iin 9. sayffida "Jeotermal alanlar n oluum ko ullar " blmnde a klanan ko ullarn bir araya gelmi olmas gr ortaya atlm ve bu gr tm ilgililerce benimsenmi tir.

YERKRENIN ISISI

Yerkrenin iine do ru scakln derinlikle artmakta olu u eskiden beri bilinen bir durumdur. Yeryznn belirli yerlerine da lm, yaklak 800 civarnda aktif ve yar aktif volkan n, fmerollerin ve ok say da s cak su kaynaklarnn varl , scakln, arzn i kesimlerinde ok yksek de erlere ulatna i aret olmaktad r.

Yerkrenin s bilanosu ile ilgili olarak yaplan al malardan yerkrenin oluumundan kalma bir fosil ss olsa bile bunun toplam de erinin d k olaca , dolaysyla da yerkrenin iinde bir s oluumunun gerekti i sonucu kmaktad r. Bu snn byk bir k smnn mamatik kayalarda kk oranlarda da olsa uranyum, toryum ve potasyum-40 gibi radyoaktif maddelerin dezentegrasyonu sonucu meydana geldi i anlalm bulunmaktad r. Daha ba ka s oluum ekillerinin varlnn ispat iin de yo un al malar yap lmaktad r.

Jeoloji tarihi boyunca olagelmi btn tektonik olaylar n, volkanizma ve depremlerin enerji kayna n, yerkrenin iinde var olan enerji olu turmu tur. Yerkrenin iinde olu an bu enerji sonuta, s aks eklinde yeryzne gelmekte ve radyasyon eklinde uzaya yaylmaktadr. Bu s nn byklk ve da l mnn llp meydana karlmas son yllarda byk nem kazan tr. Bylece, ba ta tektonik bakmdan aktif olan deprem ve volkan ku aklar olmak zere dnyan n her tarafnda s aks lmeleri yap lmaya balanmtr.

22

YER YZEYNDEK ISI AKISI

1- Jeotermal Gradyan

Yerin ssnn 1 C artmas iin inilmesi gerekli derinli e denir. Birimi metredir. Jeotermal gradyan C / 100 m, C / km, F / 100 m, F / km veya F / 100' gibi eitli ekillerde de belirlenebilir.

Karalardaki ortalama gradyan 3 C / 100 m'tir. Bu de er, termal sahalarda nemli lde artar. rne in Imperial Valley'deki jeotermal gradyan 42 F/100' yani 65.4 C/100 m'dir. Italya'daki Larderello sahas nda ise bu de er 80 C/100 m'yi bulur.

Jeotermal gradyan, bulunulan yerin jeolojik yap s ve kellerin litolojisine gre deiir. Litolojideki nemli de iiklikler kuyularn gradyan erilerine, eim deiiklikleri eklinde yans rlar ( ek.9).

2- Is Aks "Heat Flow"

Derinlere do ru gidildike s cakl n artmas , yerin i kesiminden d na doru bir s enerjisi yaylmas demektir ki buna " s aks" denir. Yzeye gelen s oradan atmosfere veya deniz taban sz konusu olduu zaman ise deniz suyuna geer.

Is aks (= Q)'nn birimi microcal/cm 2x saniye veya k saca HFU (= Heat Flow Unit) 'tir.

Yeryznn (kara ve deniz), ortalama s aks 1,5 %10 HFU'dur. Is aks 0 ile 3 HFU arasnda olan yerler "Normal alanlar", 3 HFU'dan byk olan yerler ise "Termal alanlar" olarak adland rlrlar. Karalar n ortalama s aks ile

23

denizlerin ortalamas arasnda nemli bir fark yoktur. Buna kar n gerek karada, gerek denizlerde bir yerden di erine, yerin jeolojik yap sna bal olarak s aksnda nemli farkl lklar grlr. Orta ve d k scaklktaki sahalar daha ya l volkanizma ve faylar n etkisi ile olumaktadr. rnein, Prekambriyen ya l kalkanlarda s aks deeri dk, Mesozoyik ve Senozoyik yal orojenik alanlarda, volkanik sahalarda, fay ku aklarnda ve karalardaki grabenlerde 2 2,5 HFU gibi olduka yksek s ak s deerleri grlr.

3- Normal Jeotermal Gradyan Alanlar

Evrensel olarak ortalama s aks yaklak 1,5 p.cal/cm2.s veya 1,5 HFU (jeotermal s aks birimi) dir. Bu, ortalama yeryzndeki gne enerjisinin yaklak 1/2000'i olup kk miktarlarda olmas na ramen nemli bir enerjidir. u andaki amalar iin, 0,8-2,0 HFU aral nda olan "normal" s aks gznne al nr. o u kayalarn termal iletkenlikleri 4'den 10 gcal/cm 2 .s C aralnda deimektedir. Bu limitler iinde, s caklklar 8 C/km'den 50 C/km'ye artabilir (Sek.11 A ve B do rular). Ortalama olarakyakla k 25 C/km (C do rusu) veya biraz daha fazla olabilir. 3 km derinlikte, byle gradyanlarla, s cakllar 24 C'den 150 C'ye kadar de ien ve ortalama 75 C yzey scaklna sahiptir.

ou "normal" alanlar ticari jeotermal aramalar bakmndan cazip deildir veya yak n gelecekte ve onlar n depolad s kullan labilir kaynak olarak gznne al namaz.

Amerika'nn Gulf Coast alannda gradyan 45 C/km ye ykselir veya biraz daha yksektir (Sek.11, B e risine yakn). Byle alanlar zellikle hali haz rda mevcut olan petrol ve gaz kuyular nn bulunduu yerlerden daha ileri al malar ve de erlendirmeyi gerektiren istisnai jeotermal alanlar oluturabilirler.

24

SICAKLIK ( C)
50 200 400 600 100 150 200 250 300 350 400

DERINLIK ( m)

800100012001400160018002000

ek.11- Farkl ortamlarda s cakl k / derinlik ili kisi

4- Yksek S caklk leten Jeotermal Gradyan Alanlar

Abnormal yksek termal gradyanlar, anormal yksek s caklktan, anol nal d k termal iletkenlikten veya bu iki faktrn uygun bile iminden kaynaklanr.

Macaristan havzas gibi, yayl m geni baz uygun alanlarda, jeotermal gradyan 40 C/km'den 75 C/km'ye deiir ( ek.11, D do rusu) ve belki de Yersel olarak bu de erler daha yksek olabilir.

Konveksiyon sistemleriyle ili kisiz gzken yksek

s akmnn

bulunduu olduka geni bir ka alan imdi Amerika'da bilinmektedir.

"Battle Mountain High" yakla k 3 HFU s aksna sahiptir. Fakat onun termal gradyan 30-60 C/km aral ndadr ve yksek termal iletkenli i ile ili kili

25

olarak

9 gcal/cm.s. C) yada yksek termal iletkenli i nedeniyle beklendi i

kadar termal gradyan yksek de ildir.

Marysville yaknndaki Montana'n n s aks 7 HFU'dan daha yksektir; kayacn iletimlilii de yksektir ve llen s caklk gradyanlar ortalama 75 C/km dir (ek.11, D izgisi). Her iki alan geni yaylml ve gen mamatik intrzyonlarla ili kili olmaldr.

5- Issal letkenlik

Kayacn kendine zg s iletme yetene ine ssal iletkenlik (= Thermal Conductivity = K) denilir. Birimi milical/cm. C.saniye'dir. eyllerin s sal iletkenlikleri yaklak 2, kiretalarnn 3,2 , kumtalarnn 4,15 , kuvarsn ise 15 milical/cm. C.saniye'dir

Jeotermal gradyan, s aks ve ssal iletkenlik aras nda Q= K.T eklinde bir bant vardr. Burada Q=Is aks ; K=Is sal iletkenlik, T=Jeotermal gradyand r.

6- Yerkrenin Is Kapasitesi

Yaplan s aks lmleri henz yeterli say da olmamakla beraber yine de baz sonular elde edilebilmitir. yle ki :

a) Yerkre yzeyinin ortalama s ak s deeri : 1,5.10 -6 cal/cm2 .s,

b) Btn yerkre yzeyinden 1 saniyede yay lan s : 7,65.10 12cal/s=31,9.10 6 MW,

c) Yerkrenin yzeyinden yaylan yllk enerji miktar :230.10 15kcal=270.10 12 kws.

d) Yerkrenin s kapasitesi ile ilgili olarak saptanm bulunan bir husus, yerkre iinde s oluumunun durduu kabul edilse bile, yukar da verilen s yaylmna

26

devam etmek suretiyle yeryz s caklnn 1 C dmesi iin 10 milYon yl gibi ok uzun bir sre gemesi gerekti idir. Bundan yerkrenin termal kapasitesinin ve dolays yla jeotermal potansiyelin ok byk bir de ere sahip olduu sonucu kar e) Kabuk taban n n veya manto st yzeyinin (yani Mohorovii sreksizli i yzeyinin) scakl deiik deerler gstermektedir.

f) Yerkre yzeyindeki tektonik bak mdan aktif blgeler, volkanik bak mdan aktif blgeler, deprem blgeleri ve yksek s akl blgeler birbirleriyle uyum halinde (bir bakma akma halinde) bulunmaktad r (Trkiye'de byle aktif bir ku ak zerinde yer almtr).

7- Is Akma Etki Eden Faktrler

Yerkre yzeyinin belirli bir noktas ndaki s aksmn bykln belirleyen faktrler unlardr :

1- Yerkre kabuunun kalnl, 2- Kabuun tabannn (yani Mohorovii sreksizlik yzeyinin) s cakl , 3- Yerkre yzeyi ile Moho yzeyi aras nda yer alan kayalarn efektif termal iletkenlii, 4- Moho ile yzey arasnda yer alan radyoaktif elementlerin miktar , 5- Aktif tektonizma nedeniyle devaml srtnmeler sonucu s oluup olumad , 6- Blgede byk lekli d ey ve yatay su hareketleri bulunup bulunmad

27

ISI KAYNAINA ILIKIN VOLKANOLOJK GRLER

Entrzif Is Kayna

Kaln ve geirimsiz bir rt tabakas nn var olmas gibi dier ko ullar gerekle mi durumda ise entrzif bir stok, hayli uzun sreli bir jeotermal enerji havzasn oluturmaya yeterli bir s kayna olabilir (En az ndan 1 milyon yl sreli).

Bunun aksi olarak yeryzne yak n bir lakolit, entrzif masifinkine benzer bir volkano-tektonik yap verebilse bile, yine de jeotermal bir saha olu turabilecek kadar enerji miktar na sahip olamaz. Bunun balca nedeni ise yzey geni liinden dolay termal enerjinin byk bir blmnn, kondksiyon yoluyla yay lp ortam terk etmi olmasdr.

Magmann Su iermesi

Volkanolog Prof. A. Rittman'a gre hangi derinlikte olursa olsun, henz sv halde bulunan pltonik veya volkanik kaya do urucu her ma ma, bir miktar su ierir. nk s v fazdaki bu mamann katlamas sonucu meydana gelen btn kayalar bir miktar biyotit ierirler. Biyotitin kristalle ebilmesi iin ise yaklak 700 atmosferlik bir su buhar basnc gereklidir.

Bunun yansra granitizasyon yoluyla olu an btn gnays, migmatit, anatektik ve granitler daima hidroksil gruplu mineraller ve bunlardan bilhassa mika minerallerini ierirler. Bu mineraller ise ancak, yksek bir su buhar basncnn var olmas halinde oluabilirler.

28

Silis Jvenil Orijin Ili kisi

Doal scak sular ierisinde erimi halde fazla silis bulunmas , bu suyun jvenil (=mamatik) kkenli olduuna iaret eder. Ancak daha nce de belirtildi i gibi yeralt scak akkanlarnda jvenil kkenli suyun oran , toplam arl n yaklak olarak %3'n gemez. So uma aamasnda bulunan s daki mamatik domlarn oynad balca rol, gaz veya s v halde mamatik elemanlar ta maktan ok, srekli bir s akc oluturup yaymaktan ibarettir.

Akc Mamann Ykselme Mekanizmas

Akc mama, kendi bnyesinde birtak m gazlar da iermektedir. Bunlar mamann zaman zaman yeryzne eri mesine yardmc olmaktadr. nk ak c mamay oluturan olivinli bazalt n ortalama zgl arl , eer hibir gaz iermedi i kabul edilirse, kendisinin zerindeki yerkabu unun ortalama zgl arlndan, az farkla da olsa yksek olacakt r.

Bu durumda hidrostatik denge, gazs z maman n yeryznden kilometrelerce ierideki bir dzeyinde kurulmu olacaktr. nk hidrostatik denge ko ulu (Sek.12) :

H x do = h x do, olup burada :

(H) : Yeryz ile ak c mamann st yzeyi aras ndaki kot farkn , (do) : Yerkabuunun younluunu , (dm) : Akc mamann younluunu , (h) : Bir atlak ierisinde ykselmi bulunan mama yzeyi ile akc mamann st yzeyi aras ndaki kot farkn temsil etmektedirler.

29

+ dm +

ek.12 Hidrostatik denge ko ulu


-

Gazsz mama grnn kabul edilmesi halinde, daima (dm>do) e itsizlii var olacana gre, yukardaki e itlik gereince daima (h<H) olmak zorundad r. Bu ise olivinli bazalt n hi bir ekilde yeryznde grlememesi demek olur.

Gerek ise bu sonucun tam aksi oldu una gre, olivinli bazalt oluturan akc mamann, zgl arln belli bir dzeye d recek derecede gaz ierdi ini kabul etmek ka nlmaz bir zorunluluk olur. Di er taraftan ma man n ykseli hz gz nne alnrsa mama ierisindeki gazlar n, ykselme esnas nda civar kayalardan kazan lm olduu eklindeki hipotezlere de ra bet etmemek gerekti i kolayca anlalr.

30

JEOTERMAL ENERJININ VOLKAN ZMA TRLER" LE LKS

Jeotermal enerjinin, volkanizma trleri ile de s k bir ilikisi vardr. yle ki: Byk yeralt buhar rezervleri bulma olana, zellikle ar eksplozif (patlamal ) volkanizma blgelerinde yksektir. Volkanizman n ya ne kadar gen olursa bu olanak da o derecede yksek olur (Not: Genel bir kural olarak, okyanus tipi bir volkanizma effzif, yani ak ntldr; kta kenarlar ve ada yaylar volkanizmalar son derce eksplozif, yani patlamal dr, yani yksek bas nl , yksek viskoziteli, bol gazl ve asit karakterlidirler. Kta ii volkanizmalar ise hem effzif, hem de eksplozif volkanizma zelliklerine beraberce sahip olabilirler.

JEOTERMAL SAHALARDA GN MBRT PROBLEM'

nceleri riyolitik lav olarak tan mlanm bulunan volkanik oluuklarn, modern jeoloji ve petrografi yntemleri ile incelenmeleri gstermi tir ki bu kayalarn byk bir o unluu lav olmayp, ar asit zellikli mamalardan gelen ve kzgn bulut (nu&s ardentes) diye isimlendirilen, s cak gaz ve kat partikl karmnn kendi kendine imentolanmas (autocimentation) sonucunda olumu depolardr. Bu oluuun, kraterden uzakla ldka daha hafif bir imentolanmaya urad ve daha gev ek bir hal ald grlr. O ekilde ki en uzak ksmlarda artk, cams ve ufalanabilir volkan kllerinden ba ka bir ey grlmez ( ek.8).

Kratere yak n ksmlarda oluan bu kaynaklanm kat ve sert tflere Marchall tarafndan ignimbirit (ignimbrites) ad verilmitir.

Bugn artk yeryznde ignimbiritik rtlerin byk o unluu normal bir kraterden de il, fakat atlak ve faylardan f kran (d6ordantes) tipte, yani toporafyaya uyarak yuvarlanan s cak gaz ve kat partikl karm kzgn buluttan olumutur. u halde bu tr pskrmelerin zellikleri, bir taraftan merkezi

31

olmayp lineer, yani do rusal olular , dier taraftan da ak nt (coul&s) tipinde olmay p aksine patlama tipinde (explosives) olu lardr.

Ignimbiritik rtlerin kal nl genellikle 100-200 m aras nda deiir. Bununla beraber 600 m. kal nla erienleri de vard r. gbimbirit, bir kaya ad olmayp, belli tipteki bir oluum tarzn belirten bir fasiyestir. Bu fasiyeste byk fenokristallerin ve bazen de lapilli ve bloklar n rastgele bir da lm gstermeleri, bu oluuklara kaotik bir yap ve grnm verir. Riyolitik lavlarda ise aksine olarak kristaller, ak dorultusunca uzanm gsterirler. gnimbiritler, hibir tabakala ma durumu sergilemezler. gnimbiritlerin di er bir zelli i de, A. Rittman'a gre, engebeli bir arazi zerinde dahi sabit kal nlkl rtler oluturmalardr. Oysa lav akntlar yalnzca arazinin en byk e im dorultularn izlerler, dolay syla kalnlk niform olmayp, sfrdan balayarak ukurlarda maksimuma eri ir.

Jeotermal enerji aramalar nda, byk buhar rezervlerinin ara trlmasnda, ilk ve en nemli hedef, henz so uma aamasnda bulunan, ayr ca, ar asit bileimli ve ar eksplozif tipte volkanik etkinliklere (yani normal kraterlerden deil, fakat atlak ve faylardan fkrm ignimbirit ve cams kl oluuklarna) yer vermi olan entrzif mama ceplerinin yerlerinin ve derinliklerinin saptanmas dr.

AKFER LE LGL HDROJEOLOJK GR LER

1- Konveksiyon Mekanizmas Is kayna, geirgenlik yoluyla akiferdeki meteorik suyu str. Eer akifere eri en s yeteri derecede yksek ise (rne in normalden 10 ile 20 defa daha fazla ise), ayr ca kayacn geirgenli i de yksek ise, akifer ierisindeki su, konveksiyon ile harekete geer. Konveksiyon sistemi, akifer tabakan n btn kalnlnca niform bir s caklk dalmna alr.

32

Akifer iindeki sudan ba ka, akifer kayac n kendisi de ayni derecede snn Bu demektir ki akifer iindeki jeotermal gradyan d ktr ve de akiferdeki scaklk derecesi izgisi hemen hemen d eydir.

Akiferin st taraf nda bir seri geirimsiz rt katman vardr ve s, bu katmanlarda kondksiyon yoluyla yay lr. Ancak, s caklk gradyan alttaki akiferden net bir ekilde daha yksektir.

Scaklk bakm ndan niform bir kayata (bu ideal bir durum olup, do ada rnei yoktur), jeotermal gradyan d ey bir doru olutururmaktadr.

A) rts olan akiferlerde s caklk ve basn

ekil 5 rakamsal olarak a klanrsa; Geirimsiz bir rt alt nda ve 1200 m derinlikteki gzenekli bir katmandan buhar elde edilen jeotermal bir saha dnelim: Bu verimli katman n scakl 200 C olsun, yeryzndeki yllk ortalama scaklk ise 10 C olsun. 1200 m derinli'e kar lk gelen s cakl k fark 200 10 = 190 C olup, yani her 100 metre derinlik iin 16 C scaklk art sz konusudur. Baka bir deyile jeotermal gradyan 6 m demektir. Oysa normal yer gradyan yalnzca 3 C/100 m dir. Bu denli yksek gradyan n nedeni, ar stlm buhar ieren jeotermal bir sahan n sz konusu olmasdr.

rnein ykselen blokta 40 atmosfer bas n altnda buhar elde edilirse, den bloktaki 60 atmosferlik bas n altnda scaklk konveksiyon akm nedeniyle deimezken, burada yaplan kuyudan buhar-l-s cak su karm akkan elde edilecektir. Bu ak kann arlka kk bir yzdesi, sondaj ierisindeki ykselme aamasnda basn dmesinden dolay belli bir derinlikte buharla arak sv faza elik eder.

33

B) rts olmayan akiferlerde s caklk ve basn

Geirimsiz rt tabakas bulunmayan bir akifer yer yer yzeyde mostra verir. Bu mostralarda s cak kaynaklar, alterasyon vb di er yzeysel belirtiler grlr. Bu tip bir akiferin her noktas nda basn 1 atm. ve kaynama noktas ise 100C'a denktir. Bu modelde s cak su ieren akifer tabaka yzeyde geni bir ekilde temsil edildi inden bu tabakan n derinliklerinde de a a yukar ayn scaklk, yani 100 C (maksimum) olmak zorundadr.

2- Akifer Geirimlili inin Rol

Bilinen jeotermal sahalarda s transferi iin en muhtemel mekanizma, mamatik uucular akmnn yol aaca direkt bir konveksiyondan ok, meteorik kkenli yeralt sular ierisindeki konveksiyondur. nk mamatik bir uucu akkann neden oldu u direkt s tanmas hipotezi ne jeo imik, ne de termodinamik bak mlardan dorulanabilmi tir.

Bilinen jeotermal sahalardaki a r snm buhar, verimli dzeylerdeki suyun buharlamas sonucu olumu olabilir. Akiferi olu turan kayac n geirgenlik derecesi yalnzca her sondajda byk bir ak m debisi salamas nedeniyle de il, fakat ayni zamanda :

a) Buharlama alann bytmesi b) Isnn geirimli tabakann alt dzeylerinden, iletme iine en uygun yer olan st
,

dzeylerine do ru konveksiyon yoluyla tanmasna salamas c) Elde edilen buhar ktlesi ierisindeki atk suyun, gerekli olan akmn salamas bakmlarndan da ok byk bir rol oynar.

34

3- rt Kaya ile lgili Hidrojeolojik Gr ler rt kayac n bulundu u bir yerdeki konvektif hareketli s cak su, derinliin fonksiyonu olan hidrolik bas ncn etkisi altndadr. Bu nedenledir ki yksek bir scakla eri ir.

Nitekim basn arttka kaynama noktas da ykselir ve rt kayac n etkili olduu lde yzeye do ru s kayb da nemsiz olup bu rt yaln zca s cak su kaybn engellemekle kalmaz, ayni zamanda ssal bir yal tm da salam olur.

rt kayac n var olmad durumlarda ise, gzenekli ve geirimli akifer geni bir yzey ile mostra verdi inden, scak su, kaynaklarda buharla r ve bu durum, byk bir s kaybna neden olur. Ancak, s aksnn ok yksek olduu (rnein aktif volkan vb) yrelerde ya da tuzlulu u yksek olan kaynaklarda (rnein anakkaleTuzla) s caklk, suyun 1 atmosferlik bas n altndaki kaynama noktas olan 100C' n zerine kabilir.

rt kayac n varl yalnzca yzeye do ru direkt olarak s kaybn engellemekle kalmaz, fakat termal ak mdan kaan scak sularn yerine yzeysel souk sularn direkt giri ini engelleyerek, buna karlk derinlerde, daha s cak sularn yanal beslemesine olanak sa layarak, sistemin bu yoldan da enerjisini korumasn salar.

letilen bu buhar dzeyi sondajlarla kaybedilen miktardaki su ile beslenebilmelidir ki srekli retimi olanakl klacak hidrolik ve termik bilano korunabilsin. Yani meteorik sular konvektif sisteme do rudan, ya da dolayl yollarla girebilmeli ve sonra, ortam n hidrostatik basncna karlk gelen kaynama noktasna yakla ncaya kadar snabilmelidir.

35

HDROJEOKMYASAL ARAMA YNTEMLERI

Hidrojeokimya, jeolojik ve jeofizik arama yntemlerinin beraberinde ve onlarn yorumlamalarna zaman zaman k tutucu bir ara trma daldr. Bu aratrmalarn balca amalar :

a) Belli bir havzan n derin akifer dzeylerindeki s cak su sisteminin kken, geliim ve zelliklerinin saptanmas ,

b) Yeryz ile derin scak rezervuar n arasnda var olabilen buharlama ve younlama mekanizmas nn ortaya karlmas,

c) Gerek petrol yataklar ndaki sularn, gerekse e itli maden damarlar yla dorudan ya da dolayl olarak ilikide bulunan sularn bileim ve geli imlerinin incelenmesiyle, ad geen damar ve yataklarn cins ve yerlerinin saptanmas dr.

Bu saylan amalardan ncs petrol ve maden aramada, ilk ikisi ise jeotermal enerji ara trlmasnda hidrojeokimyan n oynayabilece i rolleri ortaya koyar.

Bu incelemeler hem so uk, hem de s cak doal sular zerinde yap lr. nk yer st ve yer alt souk sularnn scak sularla kyaslamal bir ekilde incelenmesi, derin s cak sularn ve do al buharn kkenlerini ve ilksel bileimlerini saptamaya yarar.

Hidrojeoimik analizler ksmen arazide, (yani kaynak ba nda) ksmen de daha sonra labaratuvarda yap lmaktadr.

a) Arazide, portatif labaratuvarlarda yap lm analizler, de eri, zamann bir fonksiyonu olarak de iebilen HCO-3, Ca++ , NH4 4, Si02 analizleri ile pH (asidite)

36

lmleridir. Bunlara ek olarak, Draeger tpleri ile kaynak ba nda yaplabilen CO2 ve H2S gaz analizleri de bu grupta say labilir.

b) Arazide sabit labaratuvarlarda yap labilen analiz ve lmler ise Mg++, SO4- , Cl ve Csp (spesifik kondktivite) dir.

c) Belli bir sre sonunda analiz edilmesinde, analiz sonular bakmndan fazla bir saknca grlmeyen Na+, K+, Bor, Fluorr, Fe, Al, As vb nin analizleri ise merkez labaratuvarlar nda yaplr. Jeotermal alanlarda yap lan bu hidrojeo imik analizlerin ve bunlara dayal yorumlar n ortaya koyduklar genellemeye gre;

1- Na+, K+, Ca++ , Mg++, SO-4,

Cr, HC0-3, gibi iyonlar ve toplam tuzluluk

bakmlarndan fakir, fakat bor ve NH + 4, gibi uucular ile CO2, H2S gibi gazlar ynnden anormal derecede zengin olan derindeki akiferden beslenen kaynaklar n sular, yksek bir jeotermal enerji potansiyeline i arettirler.

2- Bunun aksine olarak toplam tuzluluklar , Cl-, Na+ vb konsantrasyonlar ve Csp Teri yksek olan dokanak kaynaklar nn sular ise, yzeyde yksek scakla sahip olsalar dahi, genellikle buhar eldesine olanak vermeyen "d k bir jeotermal enerji potansiyeline" i arettirler.

3- Hidrojeo imik analizler ou kez rezervuann litolojisini (kalker, evaporit, tf vb) yanstabilirler.

37

JEOTERMAL KAYNAKLARIN ZELLIKLERI

Jeotermal kaynaklar yeryznn alt ndaki termal enerji ve s caklk dalmndan kaynaklanmaktad r. Gnmz teknolojisi, jeotermal buhardan elektrik retimini yapabilmek iin a adaki artlarn yerine gelmesini

nermektedir. Bunun iin, 180 C, 200 C hatta daha yksek s caklkta rezervuar tercih edilir. 3 km den daha az derinlik, yzeye ve elektrik santraline sy iletecek doal akkan, uygun akifer hacmi (>5 km 3), yeterli akifer geirimlili i ve hibir temel zlmemi problem kalmamas gerekir. Bu tr zellikler yer kabu unda nadiren olumaktadr.

Hidrotermal Konveksiyon Sistemleri

Hidrotermal-konveksiyon sisteminde; o u s , kondksiyonundan ziyade akkan sirklasyonu eklinde iletilir. Konveksiyon, yerekiminin etkili oldu u bir sahada snma ve akkann termal olarak genle mesi ve buna bal hareket sonucunda oluur; sirklasyon sisteminin temelinde sa lanan s , sistemden gelen enerjidir. D k younluklu snan sv ykselme eilimindedir ve daha so uk olan yksek younluktaki sv ile yer de itirir. Bu, snma sisteminin

kenarlarndan (graben kenarlar gibi) salanmaktadr. Konveksiyon tabiat yla, scaklklar sisteminin d k ksmlarnda azal rken, st ksmlarnda artma eilimindedir ( ekil 11, eri C). Bylece hibir tek s caklk dorusu veya s aks bir konveksiyon sistemini karakterize edemez. Gradyanlar (e rinin eimi) yzeye yakn yerlerde yayg n olarak ok yksektir ve yersel olarak 3 C/metre' yi amaktadr. Byle bir e im 1 km' de 3000 C' yi aar. Byk lde btn normal kayalarn erime scakln amaktadr (700-1200 C). Sondaj yaparak test edilen yerlerde, konveksiyon sistemlerindeki s caklk erileri srklasyon sisteminin karakteristik taban s caklna kadar derinlerde byk lde dtn gstermi tir. Yersel olarak s cakln tersine dnd durumlarda

38

olu abilir. Hidrotermal sistemlerin bask n olarak bas n etkinli inin fiziksel durumdaki farkl lnn oluturduu iki ana tipi tanmlanmtr.

1- Scak - Su Sistemi

S cak-su sistemleri bas ncn kontrol etti i sv fazda, srekli olarak s v su tarafndan karakterize. Biraz buhar, d k basnl s kuaklarda genellikle gze arpan hava kabarc klar olarak sunulabilir. S vnn sreklilii basn dalm ve sv suda znebilen bile iklerin bolluu ile a klanabilir. Fakat d k-basnl buhar ortamnda belirgin znebilirlik eksikli i ve dk buhar basnc vardr. Bunlar standart su analizleriyle yap lan bileiklerin o unu ierir. Bu bile ikler Si02, Na, K, Ca, Mg, Cl, SO4, HCO 3 ve CO3 tr (fakat B, CO2, H2S ve NH 3 ikleri suda hem buharla abilir hem de znebilir ve bunlar te his edilemez). bile

Souk yamur suyu binlerce km 2 ' lik yzey alanndan yeralt na szlr ve aaya doru dolama urar. 2-6 km derinlikte su, s cak kayalarn kondksiyonu ile stlr. Isnan su yukarya doru genleir ve o zaman s nrlandrlm bir kolon alannda yzerek yukarya doru ykselir. Eer kayalar yksek geirimlilikli atlaklara ve o u balantl boluklara sahipse, snan su hzl bir ekilde yzeye doru ykselir ve depolanmaktan ziyade da lr. Fakat, e er snan suyun yukar ya doru hareketi ok az ba lantl bo luklar ve atlakl kayalar tarafndan engellenirse, jeote mal enerji, engelleyen tabakan n altndaki gzenekli kayalarda depolanabilir. Is, tabiki aaya doru hareket eden so uk su ile, yukarya doru hareket eden jeotermal su aras ndaki yo unluk farkn aklar.

Baz alt gruplar: S cak-su sistemleri gerekte evrensel olarak henz tam olarak belirlenememi veya kabul edilmemi olan ou alt gruplar ierir. Farkl smflamalar, toplam tuzluluk, bask n kimyasal karakteristikler, s cakl k aral , yap ve stratigrafk ortam, geirimli rezervuarlar n bulunup bulunmamas ve geirimsiz rt kayalar n varlna bal olarak yaplabilir.

39

1- Dk-orta s caklklarla karakterize edilen sistemler, genellikle 50-125

C aral ndadr. Fakat Izlanda'da 150 C'ye kadar ulamaktadr. Byle bir sisteme
giren bir sondaj muhtemelen ek. 11'deki E e risine benzer bir s cakl k profili gsterir. Bu e ri, hidrostatik bas nca yakn olan bas n altndaki sv suyun hzl ykselmesini a klar. Basnlar E' nin F erisini kesti i yer olan 20 veya 30 m stteki mevcut s caklklar dnda kaynamann oluumu iin ok yksektir. o u jeotermal artlar iin faydal ve belirgin bir e ri olan F e risi, yeryzne doru ykselen akkan younluu tarafndan kontrol edilen, bas nta bo luk suyunun kaynamas iin hesaplanan s caklklar tanmlar. Burada su yo unluklar tahmini scakl klar iin dzeltilmi tir. Byle bir sistemde gerek s cakl k profilleri akkann derindeki scaklklar ve onlarn yukarya ykselme hzlarna baldr. Yksek ykselme h z (E erisi gibi) ile ok az bir s sistemin kenarlar ndan (graben kenarlar gibi) kondksiyonla kaybolur.

2- Derin sedimanter havzalardaki sistemler, petrol sahalar ndaki sulara benzer ekilde, yayg n olarak orta s caklkl tuzlu sular tar. Bu sular, en az ndan bir bakma, meteorik olmayan orijindedir.

3- S cak-su sistemleri, bunlar ok yksek tuzluluktaki tuzlu sular olarak bilinir. Bu sisteme Salton Denizi jeotermal sistemi ve K zldeniz ac su havuz sistemleridir.

4- Tabi rt kayas bulunan sistemler, bu sistem bo ahm nler ve de akiferi izole eder, bylece s cakln korur. Kaliforniya' n n Salton Denizi ve Meksika' nn Cerro Prieto sistemleri d k geirimlilikteki rt kayaya sahiptirler ve ince taneli sedimentlerden olu ur.

5- Yksek scaklkl scak-su konveksiyon sistemleri, bunlar kendi zellikleriyle kendi rt kayas n veya tabakas n oluturma eilimindedir. Yani, hidrotermal mineraller gzeneklerde kelir, zellikle kaynama noktas erisinin etkisi nedeniyle yukarya do ru aniden s cakln dt yerler yzeye yak n

40

k smlardadr. ( ek.6) ve I e risi ( ek.11) Yeni Zelanda, Wairakei ve Yellowstone Parknn gayzer havzalar idealize edilmi tir.

Genel Karakteristikler

Scak-su sistemlerinin temel zellikleri a adaki gibi zetlenmitir:

1- S cak kaynaklar yayg ndr fakat s cak-su konveksiyon sistemlerinin gsterimi evrensel de ildir. Su tablasnn yerinin yer yznde veya yeryzne ok yakn olduu bir havzada bo almn hepsi yada ou scak kaynak olarak grlebilir. Fakat, yzeye yak n olarak yer alan kayalar geirimli ve su tablas dkse boalmn hemen hemen tamam yer altnda olabilir ve bu yzden yeralt suyu evresine do ru dalr ve yzeyde dorudan bir kaynak delili yoktur.

2- Scaklk ve bo alm ok yksek olan kaynaklar genellikle SiO 2, CI, B, Na, K, Li, Rb, Cs, ve As ieri i bakmndan ok yksektir.

3- Bir temel s cakl ou scak-su konveksiyon sistemlerinin daha derin ksmlarm karakterize eder. ok d k scakl k kua ek.6'nn C ve D noktalar arasndadr. Orta-d k tuzluluktaki (TM < 5000 ppm) baz dier sistemlerin taban s caklklar 300 C kadar yksektir, fakat byle ok yksek s cakl kl hibir sistem henz bilinmemektedir. 4- Izole edilen Salton denizi ac -su sistemi 360 C kadar s caktr (ek.11, eri H) ve Boja Kaliforniya'nn Cerro Prieto sistemi (yakla k deniz suyu tuzluluunun 3 te 2 si kadar tuzlu) 388 C kadar s cak olabilir.

5- SiO2 en nemli kendi kendine kayalarda geirimsizlik sa layan scak su sistemidir. Kuvars ve kalsedon 140 C nin zerindeki scakl klarda genellikle baskndr fakat opal ve b-kristobalit d k scaklkl havza kenarlar n ve kendinin

41

oluturdu u rt kayalar karakterize eder; zeolitler, kil mineralleri ve kalsit de nemli olabilir.

6- Tabi gayzerler ve amorf veya rekristalize SiO2 keli 180 C veya daha yksek taban s caklkl yeralt sularnn ykselmesiyle akan scak su yzeyde depolan r. Traverten, z t olarak dk yeralt scakln ifade eder (veya ok nadiren, s cak suyun kiretan zmesinden sonra suyun s cakl hemen hemen yzey scakl na azal r).

7- Dk scaklkl konveksiyon sistemleri ok az kendi iinde kelme yapar. nk onlar n sular SiO2 bakmndan yeterince yksek de ildir. Gerekte, yaklak 150 C nin altndaki maksimum s caklkl sistemler genelde zamanla daha geirgen olur. nk SiO2 ierikli so uk meteorik sularn stlmas srasnda zlr. 150 C lik bir scaklk, kuvars tayan akiferin porozitesini yeterince artracak kadar yksektir. Fakat poroziteyi azaltma e iliminde olan alterasyon minerallerinin hidratasyonuyla dengeleyebilecek kadar yksek de ildir. Bu, baz orta scaklkl sistemlerin niin geni boalm alan oluturma eiliminde olduunu aklar, etkili tek kaynaklar, zamanla geirimsizlik sa layan hibir delil vermezler ( ek.11, eri E).

8- Zt olarak 180 C nin zerindeki yksek scaklkl sistemler st ksmlarnda zamanla geirimlili i azaltc etkiler yaparlar. Mkemmel kabuklanma nadiren olu ur; szma herhangi bir geirimli kanal boyunca yer al r. Yeni kanallar olu abilir ve eski kanallar tektonik g ile veya d ey basn gradyannn oluturduu termo-artezyen ile yeniden a labilir. Yersel bas n gradyanlar hidrostatik bas nc olduka a ar. Byle bir durumun Yellowstone Park'ta olu tuu bilinmektedir.

9- Geirimli akiferlerdeki kuyular, su olarak toplam ktle ak mnn % 7090' n elde edebilir. Buhar oran , basn azaldnda balang sv scakl ve son ayrlan basnla ilikilidir ( ek.4 ve ek.9).

42

10- D k geirimli yerlerdeki kuyular, yine de baz gayzerlerin patlad durumlarda ilk defa sonradan slak buhar ve sonunda kuru buhara dn en su ve buhar karr.

11- o u scak su sahalannda bir retim kuyusuna giren tek s v sudur. Buhar kabarc klan yeterince ekillenmesi iin bas n azalana kadar kuyudan akan ey tamamen s v olarak kalr.

12- Yaklak 150 C'nin zerinde klorr ieren sular hemen hemen daima 150 ppm den daha yksektir. Fakat, 40 ppm kadar d k olan ok az Cl ierikli scak su sistemleri 200 C nin zerinde s cakla sahiptir.

13- Scak su sistemlerini buhar baskn sistemlerinden ayrmada en kritik tek bile ik klorrdr. o u metal klorrler s v suda olduka zlebilir ve o u kayalar n klorrleri yksek s cakl kl suyla kolayca ayr labilir.

2- Buhar Baskn Sistemler

Birka jeotermal sistem, Italya'n n Larderello ve Kaliforniya'n n gayzerlerini de ieren, kuru veya a r stlm buhar ierir. Bunlar n sv ile ilgisi yoktur. Bu yzden bunlar "kuru buhar" sistemleri olarak bilinir. Fakat, s v su ve buhar normal olarak akiferlerde birlikte bulunur ve bas n kontroll fazd r. Bylece "buhar bask n sistemler" ok uygun terim olarak kullan lr. Buhar baskn sistemin iki alt tipi olan Larderello ve Monte Amiata ayr labilir gzkmektedir.

43

Larderello Alt tipi

1- Yaklak 350 m derinlikte ve alt nda oluan akiferlerin ba lang scakl 240 C dolayndadr ( ek.11, J erisi) ve basn yaklak 35 kg/cm2 dir.

2- Greli olarak homojen balang scakl ve basncn doygun buhar n maksimum entalpisi tarafndan gl bir ekilde etkilendi inin delilidir. Buhar n gaz ieri i yzde bir kaan zerinde artarken bu fiziksel karakteristikler byk lde deiir. rnein, sv ve buharn 236 C de sabit s caklkta birlikte bulunmasyla, buhardaki dier gazlarn % 1 'i toplam bas nc 32,1 kg/cm2 'ye ykseltir. Fakat di er gazlarn% 5'i ile ilgili basn 33,5 kg/cm2 'dir ve bu % 10 iin 35,3 kg/cm 2 'dir.

3- Fmeroller, amur ukurlar , amur volkanlar , bulank havuzlar ve yzey aktivitelerinin bulundu u yerlerde bo alm alanlarn karakterize eden asite zenginle tirilmi zemin ok yo undur. Byle alanlardaki kaynaklar H2SiO4 nedeniyle genellikle asitlidir.

4- Buhar baskn sistemlerden tabi toplam bo alm svlarnn bulunduu yerlerde bo alm srekli olarak d ktr. Dakikada birka ondan, birka yz litreye kadar kabilir.

5- retim kuyular normal olarak kuru, ar stlm buhar retir (>50 C); fakat, baz kuyularda s v su bulunabilir.

6- Akiferin s ieriinin ou genellikle % 80-90 toplam s tayan kat fazlarda depolan r.

44

7- Ar stlm buhar, doygun buhardan var olan kt t. :kay4lardn , 't t basnla takarak kat fazdan s transferiyle bo luk suyu buharlamasna dnmesiyle elde edilir.

8- Uzun dnemli retimle, o u Larderello kuyular' kuyu ba scaklnda olduka dzenli bir art gsterir (1966'da 260 C'ye kadar kmtr).

Monte Amiata Alt tipi

kinci buhar baskn sistemidir. Henz iyi anlalamamtr fakat o u bakmdan scak tabi gaz sahalar na benzer. Monte Amiate sahalar nda scakl k yaklak 150 C den daha dk olma e ilimindedir ve Larderello sahalar nda balang basnlanyla kyaslandnda (20-40 kg/cm 2) balang gaz ieri i % 90 dan fazladr.

45

BR JEOTERMAL SAHANIN H DROJEOKMYA LE YORUMLAMASI

rnek olarak Menderes grabenindeki s cak ve souk kaynak sular nn yorumlanmalar zetle u ekildedir :

a) Kzldere'deki scak sular NaHCO3, bor ve florr bak mndan yksek konsantrasyonlara sahiptirler.

b) Menderes grabenindeki di er scak sular, K zldere tipi sularla, Ca ++, Mg++, SO4'ce zengin Bor, Na+, NH+4 ve Si02 bakmlarndan ise ok fakir blgesel souk sularn birer karmdrlar.

c) Havzadaki tm s cak sularn B/Na oranlar hemen hemen ayn deere sahip olarak grldklerine gre hepsinin ayn hidrotermal sisteme ba l olduklar sylenebilir. Bir sudan di erine grlebilen bile im farklar, derin hidrotermal sistemden gelen bu sular n, az derin, so uk ve slfatl sularla, kaynak yerlerine gre az ya da ok kar m olmalarnn bir sonucudur.

d) Flortirn 18 ppm gibi olduka yksek bir konsantrasyonda olu u, rezervuarn, metamorfik bir seri ierisinde veya yak nnda olduuna iarettir.

e) Menderes grabenindeki s cak ve so uk sularn en belirgin fark , scak sularda Ca++ ve Mg++'un tamamen veya k smen kaybolmas ve buna karn Na'un ok miktarda bulunmas dr. Na+ konsantrasyondaki bu yksekli i, temeldeki metamorfik kayalar n feldspatlarnn znmesine balanabilir.

f) Separatrde ayr lm olan buhar, CO2, I-12S, NH4+ , asit borik ve di er uucu maddelerin yan sra, uucu olmayan ve iyon eklinde zlm Na+'da ierir. Na+, bu uucular ile ayn ynde azal p oalr. zerinde d nlmesi gereken husus, uucu olmayan bu iyonun buharla birlikte nas l bulunabildiidir. Labaratuvar denemelerinde yksek bas n ve scaklktaki gazla kar k sularda

46

Na-H un byle bir anomali gste l esi, yksek s caklkta ve bas nta buhar ieren derin akiferlerin varl na nemle i aret eder. Buhar, Tersiyer rtsndeki so uk akifere ula nca younla r. Souk suya srekli ekilde Na' eklenmesi, baz deiimi olayn n bir sonucu olarak Ca++ ve Mg++ 'un k smen veya tamamen kaybolmasna neden olur.

g) NH4+ iyonu, ayni bir buhar sondaj iin, seperatr suyunda ok d k, kondansr suyunda ise hayli yksek bir konsantrasyonda bulunmaktad r. Bu demektir ki NH' 4 iyonu da buharla beraber ta nmaktad r. Bu durumda e er bir yeralt suyu normal st bir NH4 + konsantrasyonuna sahipse bu durumu, alttan yukar doru szan buhar kaaklar ile aklayabiliriz.

h) Scak su kaynaklar ve buhar klarmn, yaln zca akifer mostralar ile bir arada bulunmalar olayna, bir de sular iindeki NH4 konsantrasyonunun dkl eklenince sistemin a k olduu ve buhar ieren hibir s sistem bulunmad sylenebilir. Esasen kuyular n sulu dearjlar da bu gr destekler durumdadr.

i) S cak sularn fazla tuzlu olmas , yksek Cl- ve F- konsantrasyonlarna sahip bulunmas , kaynak debilerinin yksek ve gaz geli lerinin ise d k olmas gibi nedenler, sular n alnd akiferlerde buhar faz nda deil fakat s v fazda bulunduunu gsterir.

j) Silis Jeotermometresi : Bir s cak kaynak suyundaki (ppm) biriminde al nm SiO2 miktarnn, o suyun geldi i akiferin s cakl nn bir fonksiyonu olduu kantlanm ve ek.13'deki SiO2 (ppm) = f (t C) grafi ortaya konulmutur. Bu SiO2 jeotennometresi yntemine gre K z ldere s cak su analizlerinin verdi i maksimum 250 ppm'lik SiO2 konsantrasyonu ancak 170 C civarndaki bir akifer s caklna iaret etmektedir.

47

1000

800 685

C suda

600

400

Akifer s cakl ( C) 200 150 175 200 215223 250 275 300

SiO2 = f (t C) grafi i

Sek.13- S i02 jeotermometresi

k) Na/K Jeotermo netresi: Bir s cak kaynak suyundaki miliekivalen biriminde al nm (rNa ve rK) konsantrasyonlar nn orannn, o suyun geldi i rezervuarn scakl nn bir fonksiyonu oldu u kantlanm ve Sek.14'deki rNa/rK=f(tC) grafii ortaya konulmutur. Na/K jeote ometresi denilen bu ynteme gre Kzldere scak su analizlerinin ortaya koydu u rNa ve rK konsantrasyonlar nn oran ile akifer iin 190 C civarnda bir s cakln var olabilece i hesaplanmtr.

48

17

16

15

14 r Na / r K Atom ik oran

13

12

11

10

9 8 175 200 225 0

275 300 Akifer s cakl -C r Na / r K = f ( t C) grafii

250

ek.14 - Na/K jeotermometresi

49

JEOTERMAL AKI KANIN SICAKLIINA GRE KULLANIM ALANLARI

1- Elektrik retiminde Kullan m

Halen, hazne scakl genellikle 150 C'tan daha yksek s caklktaki jeotermal akkandan elektrik retimi gerekle tirilmektedir. Ayrca son zamanlarda geli tirilen, buharlama noktalar dk (Freon, izobtan vb) gazlar kullanlarak, 60-90 C scaklktaki sulardan da elektrik retiminde yararlanlabilmektedir.

Halen jeotermal ak kandan elektrik retimi, bata A.B.D ve talya olmak zere Japonya, Yeni Zelanda, El Salvador, Meksika, Izlanda, Filipinler, Endonozya gibi lkelerde yap lmaktadr. 1930 ylndaki toplam kurulu g 2462 MW' tr

2- Istmada Kullan m

Dk scaklkl hidrotermal sistemlerden elde edilen sular, do rudan stmada kullanlmaktadr. Halen bu i iin kullanlmakta olan s caklk aral 30C 150C olmakla beraber, yeni geli tirilen s pompalari yardmyla, kullanlan akkann alt scaklk dzeyi 5 C'a kadar drlebilmi tir (Tablo 1).

Istmada kullammn balca uygulama alanlar :

a) Seralarn Istlmas : Dnyan n eitli lkelerinde seralarn jeotermal enerji ile stlmas suretiyle turfanda sebzecilik meyvac lk ve iekilik yaplmaktadr. 1980 yl verilerine gre bu ama iin toplam 6298 termal MW karl enerji kullanlmaktadr. rne in, Rusya'da 2500 dnm sera, 5000 termal MW karl jeotermal enerji ile stlmakta ve 1 milyon ton sebze elde edilmektedir. Benzer ekilde 30 C 'in zerindeki jeotermal ak kanlarla

50

Macaristan, talya, A.B.D, Japonya, Yeni Zelanda ve Izlanda'da da geni apta sera stmacl yaplmaktadr.

Tablo.1- Jeotermal ak kann scaklna gre kullanm alanlar


Scakl k (C) 180 Kullan m Alan Yksek konsantrasyon solsyonun buharla mas , Amonyum absorpsiyonu ile soutma 170 160 150 140 130 Hidrojen slft yolu ile a r su eldesi,Diyatomitlerin kurutulmas Kereste kurutulmas , bal k vb yiyeceklerin kurutulmas Bayer's yoluyla alminyum eldesi Konservecilikte, iftlik rnlerinin abuk kurutulmas nda eker endstrisi, tuz eldesi Dam t k su eldesi, tuzluluk oran n n art r lmas imento kurutulmas
O 0

Organik maddeleri kurutma (Yosun,et, sebze vb).Yn yakama ve kurutma Bal k kurutma Kent ve sera stmas

70 60 50 40 30 30

Soutma (Alt s cakl k s n r ) Kmes ve ah r s tma Mantar yeti tirme, balneolojik kullan mlar Toprak s tma, kent s tmas (Alt s n r). turistik tesisler Yzme havuzlar , fermantasyon, dam tma, sa l k tesisleri Bal k iftlikleri

b) Bina Is tlmas : Binalar ve kentleri merkezi sistemle stmada ve s cak kullanma suyu ebekelerinde (Izlanda, Fransa, Japonya, A.B.D., S.S.C.B., Yeni Zelanda ve Macaristan da oldu u gibi) 40 C' n zerindeki s caklkta jeotermal akkanlar kullanlmaktadr.

c) Toprak, cadde vb stlmas

51

d) Havaalan pistlerinin st lmas

e) Tropikal bitki, bal k, timsah yeti tirmede : Japonya'da

t) Tavuk, domuz vb hayvan iftliklerinin stlmasnda : ( Japonya, ABD, Yeni Zelanda, Macaristan, Rusya)

g) Yzme havuzu, fizik tedavi merkezleri ve di er turistik tesislerde kullanm : (talya, Japonya, ABD, Izlanda) (30 40 aral nda).

3- Endstri Kollar ndaki Uygulamalar

a) Yiyeceklerin kurutulmas nda (bal k, yosun vb) ve sterilize edilmesinde (konservecilikte) (rne in Japonya, ABD, Izlanda, Filipinler).

b) Kerestecilik ve a a kaplama i lerinde: Yeni Zelanda

c) Kat (Yeni Zelanda, zlanda, Japonya) ve dokuma endstrisinde: Yeni Zelanda, Izlanda) aartma maddesi olarak kullanm.

d) eker, ila, pastrize st fabrikalar nda: (Japonya)

e) Bira vb endstride: Mayalama ve dam tmada (Japonya)

f) Soutma tesislerinde: ( talya)

g) Derilerin kurutulmas ve i lenmesinde: (Japonya, zlanda)

h) Diyatomitlerin kurutulmas nda: (zlanda)

52

4- Kimyasal Uygulamalar

a) Deniz suyundan tuz retmede (Japonya, Filipinler)

b) Jeotermal akkandaki CO2 gaz ndan kuru buz elde edilmesinde (ABD)

c) Jeotermal ak kandan asit borik, amonyum bikorbanat, a r su (=D 20 = Dteryum oksit), Amonyum slfat vb kimyasal maddelerin elde edilmesinde (ABD)

d) Deniz suyundan tatl su ve kimyasal maddeler elde edilmesinde (Japonya ve Filipinler)

e) Volkanlardan kan doal gazlardan kkrt elde etmede (Japonya, talya) ve benzeri daha birok i lerde kullanlmakta ve bylece ekonomiye byk katk lar salamaktadr.

SORUNLAR

1- Kabukla ma

Jeotermal akkanlar bile imlerinin ve asiditelerinin (pH) bir fonksiyonu olarak o u kez kire (CaCO3) ve baz durumlarda ise silis (Si02) kabukla malar yapabilirler. Bu kabulda malar sondaj borular ierisinde olabildii gibi seperatr ierisinde e anjr levhalarnda trbin kanatlar nda ve iletim borular nda da (pipelines) olabilir.

Sular 350 ppm'den daha fazla Si02 ieren termal sahalardaki sondajlarda, scakln belli bir limitin altna dmesi halinde, borular ierisinde Si02 kabuklamas kendini gsterir.

53

Kaynak sular ndaki pH' n 6 ile 8 aras nda olduu ve Cail iyonu konsantrasyonunun birka ppm'i buldu u her termal ortamda ise CaCO3 kabuklamas grlr. Bunun nedeni, kuyunun retime gemesiyle birlikte bas ncn, dolay siyle CO2 gaz k smi basncnn dmesi ve yeni bas n dengesi ko uluna uyacak ekilde,

Ca'-+ + 2HC0-3

CaCO3 + H20 + CO2

sv ortamdan atmosfere do ru CO2 gaz kayb ile, pH ykselmesi ve suda erimeyen CaCO3 kimyasal tuzunun olu arak s v ortam terk etmesidir.

Bu duruma kar baz nlemler al nr. Tabii ki bu nlemlerin en basiti retimi zaman zaman durdurarak mekanik yolla temizleme yapmakt r. Dier bir nleme, kuyuba basncn belli bir limitin daima zerinde kalacak ekilde yksek tutmaktr. Tabii bu da retimin kslmas ve kuyu veriminin dmesi demektir.

Kuyu ii kabukla masn engelleyecek di er bir yntem de, kuyu ierisine belli bir basn altnda (kompresr ile), CO2 gaz enjekte edilmesidir. Son y llarda gelitirilen di er bir yntem de, kuyu ierisine belli miktarlarda "ir hibitr" genel ad ile bilinen ve formlleri, reten firmalarca gizli tutulan baz kimyasal maddelerin enjekte edilmesidir.

Kuyu dndaki tama yollarnda geli ebilecek kabuklama, korozyon vb olumsuz etkileri nlemek iin ise, jeotermal ak kann sl enerjileri, "e anjr" denilen s deitiricilerinde, kullan labilir zellikteki sulara aktar lr. Ancak bu ilem de tabiki bir miktar enerji kayb ile uygulanabilir.

54

2- Korozyon
Baz jeotermal akkanlar ise, yukarda bahsedilenlerin tam aksine olarak "agresif' tirler, yani asit karakterli olup, betonu, metalleri, harlan vb malzemeyi kemirebilirler.

Bunun nlenebilmesi iin korozyona dayanakl , (genellikle plastik) malzemenin kullanlmas yelenmeli ve topraa gml metalik elemanlar, katodik koruma ile korozyonun etkisinden kurtar lmaldr.

Problemin di er bir zm alternatifi de, jeotermal ak kann direkt olarak kullanm yerine, s enerjisinin, e anjrler vastasyla agressif olmayan baka bir suya aktarlarak de erlendirilmesidir.

3- Is Kayb
Jeotermal akkan kuyu ba ndan trbinlere, meskenlerdeki radyatrlere, ser vb yerlere ileten borulardan kaybedilen s , iyi bir izolasyonla minimuma indirilmelidir. Metalik borular genellikle, su geirmez asbestli (amyantl ) imento boru klf ierisine sokularak izole edilmektedir. Bu izolasyon, borulan toprak altnda korozyona kar da korumaktadr.

55

JEOTERMAL AKIKANLARIN EVRESEL ETKILERI

1960'11 yllarda, evremiz gnmzde oldu undan daha temiz ve sal klyd . O zaman dnyamzn tehlike altnda olduunun daha az fark ndaydk. Ancak jeotermal enerji hala "temiz enerji" olarak gznne al nmaktadr.

KIRLILIK KAYNAKLARI

Jeotermal kullammn evreyi etkileme derecesi o u durumda kullanmn derecesiyle orant ldr (Lunis, 1989). Tablo 2' de bu durum zetlenmektedir ve jeotermal do rudan-kullanm projelerinin evre geli imi zerindeki etkilerinin iddetini de a klar.

Tablo.2- Do rudan kullanm projelerinin potansiyel evresel etkisinin iddeti ve olma olasl (Lunis, 1989). Etki Hava kalite kirlili i Yzey suyu kirlili i Yeralt kirlilii Zemin oturmas /kmesi Yksek grlt dzeyi Kuyu patlamas Kltrel ve arkeolojik z tlklar Sosyo ekonomik z tlklar Kimyasal veya termal kirlilik Kat atk depolama L: dk, M: orta, H: yksek Olma olasl L M L L H L L-M L L M Sonularn iddeti M M M L-M L-M L-M M-H L M-H M-H

lk, evre zerindeki alg lanabilir etki sondajc ln oluturduu etkidir. Kuyularn fizibilite ncesi jeotermal gradyan lm iin ara trma faz ndaki s kuyular veya retim kuyular olup olmamas nemlidir. Sondaj donanmnn

56

kurulmas ve btn ekipmanlar iin sondaj noktas na ulam yollarn n inaas n gerektirir. Bu i lemler esnas nda yersel bitkiler ve yaban hayat zarar grebilir ve yzey morfolojisi dzenlenecektir. Kuyular, yeralt suyu ile sondaj s v snn karmn nlemek iin potansiyel yeralt suyu akiferlerini geerken muhafaza borusu ile donatl r. Kuyudaki pskrmeler kirletici su olabilir; bunlar, yksek scakl k ve yksek bas ncn beklendii yerlerde jeotermal kuyu aarken pskrmeyi nleyiciler yerle tirilmelidir (Lunis, 1989). Sondaj s rasnda veya debi testleri sras nda arzu edilmeyen gazlar atmosfere bo alabilir. Bentonitli sondaj amuruna sk s k ilave maddeler eklemek gerekebilir. Bunlar evreye zararl olabilir. Bunlarn kullanmndan sonra svdan ayrlarak etkisiz hale getirilmelidir. Su yeniden kullanlabilir, fakat kat maddeler kullanlamaz. Sondaj n kesti i krntlar zel bir atk tanknda veya havuzda depolanabilir. evre zerindeki etki genelllikle sondajm tamamlanmas ndan sonra ortaya kar.

kinci etki, jeotermal s v kullanm santrallerinin in aas ve jeotermal svlar tayacak olan boru sisteminin kurulmas sonucunda hayvan ve bitki hayat ile yzey morfolojisinin etkilenmesi olacakt r. evresel problemler jeotermal santralin kullanm srasnda da ortaya kar. Buhar ve/veya s cak su ieren jeotermal s vlar genellikle CO2, H2S, CH4 bile ikleri gibi gazlarla, s cakl kla konsantrasyonu artan znm maddeler ierir. Bu znm maddelerden rnein, NaC1, B, As, Hg' nin evreye bo almas durumunda bunlar kirlilik problemi olutururlar. Jeotermal santrallerden at lan sular da evredeki sulardan daha yksek scakla sahiptir ve buyzden potansiyel termal kirlilik kayna dr. Hava kirlilii, elektrik santrallerinde elektrik retimi s rasnda bir problem olabilir. Hidrojen slfr temel kirleticilerden birisidir.

Atk sularn boalm da kimyasal kirlili in potansiyel bir kayna dr. Bor, florr veya arsenik gibi kimyasallar n yksek konsantrasyonu jeotermal s vlarn kullanlmas srasnda arndrlabilir. Bu svlar re-enjeksiyon yap labilir, ya da her iki ilem birden yap labilir.

57

Ak kan iindeki borik asit, buhar faz nda olup, bu buhar bazik bir eriyikten geirilerek ak kandan ayrlr. Borik asitin ayr ca ekonomik de eri de vard r.

Dk sl jeotermal s vlar daha az kimyasal madde iermektedir. Bu svlar o u zaman so utulduktan sonra yzey sularna bo tlmaktadr (Lunis, 1989). Yeralt akiferlerinden jeotermal s vlarn byk miktarlarda ekilmesi yer yznn dereceli olarak batmas gibi knk olaylar na neden olabilir.

EVRESEL KRLLKLER

Jeotermal projelerin evresel etkileri dikkatli bir ekilde izlenmeli nk baz tedbirler al nmas gerekebilir.

Kimyasal Kirlilik

Jeotermal enerji nisbeten kirlilik problemlerinden ba mszdr. Enerji santralleri bile yksek s caklkta buhar kullan rken fosil yak tl elektrik istasyonlarndan atmosfere daha az karbon dioksit b rakmaktad r, ve dk scakl kl svlar kullaruld nda byle emisyonlar gzard edilebilir. Dk scakl klardaki uygulamalarda muhtemelen problemlere yol aabilen gazlar hidrojen slfr ve zel durumlarda amonyum ve c vadr. Kimyasal bile iklerden bor, bitkilere olduka zararl dr ve sulama sularna kartrlmamal dr. C va gibi iz metaller organizmalara kar da zararl dr.

Termal Kirlilik

Farkl durumlarda 35-40 C scaklktaki darya akan jeote nal sv akarsulara, nehirlere ve gllere bo alabilir. o u organizmalar s caklk dei imine ve 1 C veya daha az olan srekli de iimlere kar olduka duyarl dr. Bu dei im mevcut ekosistemde iddetli de iikliklere sebep olabilir. So uk lkelerde bu ara

58

sra avantaj olarak kullan labilir, fakat daha s klkla jeotermal enerji rnlerinin farkl ortamlarda depolanmas gerekir. Bu, havuzlarda n so utma yaparak, reenjeksiyon yaparak, baz durumlarda okyanusa boru ve hendek aarak tahliye edilebilir.

Yere ve Araziye Yap lan Zarar

Jeotermal projeler di er inaat mhendisli i projeleri gibi benzer karklklara sebep olabilir. Kaz lan alanlar, kuyu lokasyonlar , yollarn geecei yerler hesaplanmak zorunda olacak ve zemin ve bitki erozyonu ekosistemde deiiklie sebep olabilir. o u yer kmesi ve yer sars nts olaylar da jeotermal alanlarda grlebilir. Jeotermal sahalarda s cak kaynaklar n grn ve fmerollerin grn gibi estetik d ncelerden ba ka lokal turizm endstrisini etkileyebilen srekli de iikliklere sebep olabilir.

59

KAYNAKLAR Canik, B., 1998. Hidrojeoloji; yeralt sularnn aranmas , iletilmesi, kimyas . Sayfa 286, ISBN 975-94414-0-3, Ankara. Dickson, M.H., Fanelli, M., 1996. Geothermal Energy. John Wiley & Sons, p 214. Eriksson, E., 1958. The Possible Use of Tritium for Estimating Ground Water Storage, Tellus, Vol. 10, p.472-478; 48. Gigenbach, WF., 1991. Collection and Analysis of Geothermal and Volcanik Water and Gas Discharges, in Application of Geochemist try in Geothermal Reservoir Development (Edited by D'Amore; F.), P. 119144, Unitar, Roma. Kruger, P., and Otte, C., 1973. Geothermal Energy; Resources, Production, Stimulation. Stanford University Press, Stanford, California, p 360. Lunis, B., 1989. Environmental considerations, in: Lienav, P.J. and Lunis, B.C., eds., Geothermal Direct Use. Engineering and Design Guidebook, GeoHeat Center, Klamath Falls, Oregon, 293-401. Maden Tetkik ve Arama Genel Mdrl , 1989. Jeotermal Enerji. Bro r, S 16, Ankara Maden Tetkik ve Arama Genel Mdrl , 1996. Trkiye Jeotermal Envanteri, S 480, Ankara Pasvano lu, S. 1998. Geochemical study of the geyser geothermal field in Haukadalur, S-Iceland. Geothermal Training Programme, Reports 1998, Number 11, 281-318. Pasvano lu, S., Canik, B., and Say n, M., 1997. Thermal and mineralized waters of Kzlcahamam, Ankara, Turkey. Geoenv'97, International Symposium on Geology and Environment, September 1-5, 1997, stanbul, Abstract, pp 67-76. amilgil, E., 1992. Jeotermal Enerji. Y ldz Teknik niversitesi Kocaeli Mhendislik Fakltesi Jeoloji Mhendisli i Blm, Say 262, stanbul Xilal, Z., 1993. Geotermometry and Mineral Equilibrium of Thermal Waters From The Guanzhong Basin-China, United Nations University geothermal Training Program, report 16, Reykjavik

60

You might also like