You are on page 1of 280

Endls ahini AHMED YILMAZ BOYUNAGA Zafer Rzgarlar frikiyyede (1) akam olmak zereydi.

Gm renkli bulutlar, bakr rengine dnyordu. Akam gneinin altn klan altnda ykanan kumlarda, onbe atl ilerliyordu; Atlarn toynaklar altnda kumlar trtarla eziliyor ve kumlara gmlp kaslan ve adaleleri dar frlam bu evik ayaklar, ezdikleri kumlardan kuvvet alarak, tekrar ileri atlyorlard. Mesafeler bylece adm adm yutulmaktayd. Beyaz malahlarna brnm olan bu atllar, derin bir sessizlik iindeydiler. Belki gnlerce srm yolculuun verdii yorgunluk, belki de, yollarda, sylenecek her eyin sylenmi olup da, sorulacak ya da anlatlacak bir eyin kalmam olmas, hepsini derin bir suskunlua gmmt. Ancak, kendileriyle ve hayallerindeki kiilerle konuup dertletikleri belliydi. Hepsi de, kendilerini atlanmn gidiine ve sarsmtsma uydurmu gidiyorlard. Bir kum tepesini amlard ki, uzaklarda ak minareleri, binalan ve karart halinde gzken bitki rts ile bir ehir gzkt. En ndeki ya zat, bir eliyle sakaln svazlarken,

memnun bir sesle: (1) Mslman Araplarn, Kuzey Afrikaya verdikleri isim. 5 Elhamdlillah!.. Kayrevana vardk!., diyerek sevincini belirtti Atllar ancak hava karard zaman ehre ulaabildiler. ehrin giriindeki garnizondaki askeri birlik komutanyla grtkten ve onun yanlarna katt bir erle yarm saat kadar ilerledikten sonra, genel valinin kkne ulaabildiler. Akamn kara rts, ehrin zerine kmt. Gkte, akam olurken belirmi olan ay, imdi kzarmaktayd. Deniz kokusunu getiren tatl esinti, tunlam yzleri okuyordu. Hurma ve nar aalarnn meydana getirdii bir kararty gemilerdi ki, genel valinin kk karlana kt. Kirelenmi koca kk, besi iin bir yerde oturtulmu iri bir kaz andryordu. ehirde hkimiyetini iln etmi olan akamn kara rts, sadece bu binaya tesir edememiti. Byk abanoz kapmm nnde yanan ralar ve pencerelerden taan klar, gecenin karanlna, sadece bu binada izin verilmediini gsteriyordu. Atllar karlayan bahedeki muhafzlardan biri, atllarn reisinin syledii birka sz zerine koarak kke dald. Az sonra drt hizmetkrn yukar kal-

drdklar mealelerin nda, kkten kan malah ve uzun boylu biri gzkt. Ayaklarnda sandaletler vard. Atllara doru heyecanla ilerleyen bu zat, yrrken, yanndaki gen birine: Beklediklerimiz!.. am Sarayndan!., dedikten sonra yznde, honutluktan ileri gelen tatl bir tebes-smle elini uzatrken: Selmn Aleykm Ya Ebu Abdullah! Selmn Aleykm ey kymetli kardelerim!.. Ho geldiniz!.. Biz6 lere eref verdinizi diyerek, gelenleri coku ile karlad. Atllarn hepsi, bu karlantan memnun bir ekilde, selm ayn cokunlukla aldlar. Aleykm selm ve rahmetulahi ve berektuhu!.. Atllarn bakam, altnda einen atnn boynunu okayp onu sakinletirdikten Sonra yere atlad ve sahibine doru yrd. Ho bulduk ya Musa bin Nusayri.. frikiyyenin aslan!., dedi ve ardndan Musa bin Nusayr ile musafaha yapt ve kucaklat. Dier atllar da atlarndan inmilerdi. Ifrikiyye Genel Valisi Musa bin Nusayr, misafirine yol gsterdi: yle buyurunuz Ya Ebu Abdullah!.. Gzleri-

miz gnlerden beri yollardayd. Biraz geciktiniz... Buyurun, siz benimle gelin. Adamlarnz da, istirahat edecekleri yere yerletirirler. Sonra yanndaki gence dnd: Misafirlerimizi iyi bir yere yerletirin. Dinlensinler ve rahat etsinler. Bu szlerden sonra Ebu Abdullahn koluna girdi. Yrrlerken, Ebu Abdullah, ge kalmasnn sebebini aklad: Yola kal bir ay kadar oldu. Ama o kum frt-nas.. Ah, o frtna. Mecburen, onbe gnlk yolu da-ha uzun zamanda alabildik. Kusurumuza bakma! Neyse zarar yok. Sa salim geldiniz ya ona -kr. Nasl, yollarda kum frtnalarndan baka bir s-knt ile karlamadnz deil mi? Yok!.. Yce Allaha hamdolsun her taraf huzur iinde.. Suriyeden buraya kadar btn kabilelerin Umeyye Oullan Devletine ballklarn grdk ve gsmz kabard. Musa bin Nusayrin elik penesinin 7 frikiyyedeki arln hissettik. Ne byk hizmette bulunmusun ya Musal Deil kl eken bir berberiye rastlamak, bize ters bakan birine bile rastlamadk. Bundan on sene nce byle olacan syleselerdi inanmazdk dorusu!.. Bunu, geri dndmzde de am saraynda sylemeye kararlyz... Musa bin Nusayr ses karmad. Sadece i geirdi. Girdikleri ve yanan on mealenin aydnlatt koridorda, yz daha iyi grlen Musa bin Nusayrn ender rastlanan kiilerden biri olduu anlalyordu. Gr ve

kaln kalarnn altndaki gzleri bir ahin bakma sahipti. Uzun ehresini evreeyen snnete uygun bir sakal, ona ok yakmt. Altm yan zerinde gzkyordu. Yznde geen senelerin acmasz izleri belli oluyordu. Tun rengini alm bu ehre, Ben dnyann iyi ve kt gnlerini grdm! der gibiydi. Ayni zamanda bu ehreden mertlik akmaktayd. Bakan, bu yzn sahibine gven duyuyordu. Karsmdakinde hrmet uyandran ender rastlanan ahsiyetlerden biriydi. Belki de on sene ncesine kadar iin iin kaynayan frikiyyeye genel vali tayin edilmesinin sebebi bu idi. frikiyye Blgesi, Musanm valilii ile huzura kavuabilmiti. slmn mehur komutanlarndan Ukbe bin Nai, Atlas Okyanusna kadar Kuzey Afrika topraklarn eline geirip atn o engin ve mavi sulara srp, atnn ayaklarn slatan koca deryaya bakarak klcn havaya kaldrp: Ya Rab! u engin deniz bana mani olmasayd, Senin Yce Adm ok daha telere yayardm! demi ve ifrikiyye Blgesinde, Berberiler arasnda Islmiyeti yaymaya balamt. Berberiler, beyaz derili insanlarn Hami dalna mensup olup, tarih ncesi devirlerde her halde Samilerle birlikte ayn soyu tekil ediyorlard. slm fetih8 leri esnasnda deniz kylarnda erit halinde uzanan bereketli topraklarda yaayan Berberilerin ou Hristiyan ve putperest inantaydlar, nce Roma mparatorluunun ve daha sonra da Bizans Rum devletinin basks ve tesiri altnda kalmlard. Romanlar ve Bi-

zansllar esas itibariyle deniz kylarndaki ehirlerde yaamlar ve bu Kuzey Afrikal gebe yahut yar gebe insanlarn mantna tamamen ters den bir kltr temsil etmilerdi. Islmiyetle karatklarnda, yeni ve bu ilhi son dinin tesiri altnda kalmakta gecikmemilerdi. . Fakat, Bizans Rum Devleti bu blgeyi brakmak istemediinden eitli vaadler ve propagandalarla, Berberileri Mslmanlara kar kkrtmt. Byk kumandan Ukbe bin Nfi, Kayrevan ehrini kurduktan sonra, Tanca ehrine kadar uzatt, slm hkimiyeti iin, Berbiri - Rum kuvvetleri ile arpmak mecburiyetinde kald. Cezayirdeki Biskra yaknnda M. 683 tarihinde ehit dtnde, onun yerine geen yeni vali, blgeyi boaltmaya mecbur kalmt. Ukbe bin Nfinin yetitirdii adamlardan biri olan yeni vali Zheyr bin Kays, Emevi Emiri Abdlmelikden ald emir zerine ksa bir zaman sonra harekete geti. Berberileri ve Bizansllar yenerek Islmlam topraklardan kard. Fakat daha sonra Bizansllar Berkaya saldrdlar ve Mslmanlara byk kayplar verdirdiler. Emir Abdlmelik bu defa da, Hassan bin Numan kumandasnda yeni bir orduyu, Kuzey Afrikaya evketti. Bu ordu, Kayravn alp, Bizansllarla Berberileri byk bir yenilgiye uratt. slm ordusu bir kere daha Atlas Okyanusu kylarna kadar ilerledi. Bunun zerine, etrafnda toplananlar zerinde esrarengiz (sihirli) bir takm tesirlerle hkimiyet kuran ve bir Ya-

9 hudi kabilesine mensup olduu phesi bulunan kahine bir kadnn idare ettii Berberi hareketi ile karlat. Khine bakanlnda harekete gemi Berberiler, ellerinden km olan yerleri tekrar geri aldlar. Yaplan iddetli bir arpma sonunda Emevi kuvvetlerinin bir ksm ehit dt; geri kalanlar da Berkaya katlar. Berberiler, ve bakanlar olan Khine Kadn, be yl kadar Kuzey Afrika stnln ellerinde tuttular. Fakat M. 702 tarihinde, Abdlmelik, Kuzey Afrika meselesini tekrar nemle ele ald. Hassan bin Numana yardma askerler gnderdi. Bu defa, Berberi kuvvetleri slm kuvvetleri karsnda tutunamad. Bozgun halinde geri kamaya balad. Fakat, Khinenin emri ile, ekildikleri yerlerden Mslmanlar faydalanamasnlar diye, hereyi yakp ykmaya harabe haline getirmeye baladlar. Hatt meyve aalarn bile kestiler. ekildikleri yerleri le evirdiler. Bylece, bakml Berberi yerleme blgeleri, baheleri, kasvet ve Hzn dolu bir hl ald. Komutan Hassan bin Numan, yklm olan bu yerleri teker teker ele geirdi. Khine, Atlas Dalarna kadar takip edildi. Sonunda, Atlas Dalan eteklerinde yaplan iddetli bir arpma sonunda Birul-Khine denilen yerde adamlaryla birlikte ldrld. Kuzey Afrikay, Ukbe bin Nfiden sonra yeniden Fetheden ve skna kavuturan Hassndan sonra mehur Musa bin Nusayr genel valilie getirildi. O da,

frikiyyede, kendinden nce meydana gelmi olan olaylardaki yaralar sard; huzuru salad. Berberiler arasndaki slmlama hareketlerinin yaylmasnda rol oynad. am Saray, bu bakmdan Musa bin Nusayrn idaresinden ve onun tfrikiyyedeki otoritesinden memnun10 du. nk, Musa idaresinde, Berberiler, kllarn knlarna sokmular, tahriki Bizansa yz vermemiler ve akn akn Mslman olmaya balamlard. Musann ok nemli hareketlerinden biri de, Berberilere deer vermesi, liyakatli olanlara devlet hizmetlerinde yer vermesiydi. Onun bu hareketi, Berberilerin, gururlarn okam ve Umeyye Oullar Devletine daha ok balanmlard. Bu bakmdan Emeviler tarafndan tutulan bir idareciydi. Musa bin Nusayr, misafiri ile koridorda yrrken birden durdu. Musafahadan sonra brakmad Ebu Abdullahn elini skarak: Syle ya Ebu Abdullah! dedi. am Saray isteimi nas karlad? Ebu Abdullah, ona glmseyerek bakt: Hl ayni szler mi?.. am Saray!.. Neden Halife demiyorsun? ~ Bunu sen de bilirsin ya Ebu Abdullah!.. Onlar, emirden baka birey deil. Umeyye Emirleri... Sevgili Peygamberimiz Sallallah aleyhi vesellem, Hz. Muaviye Radyallahu Anh ile karlatnda ona: Ya Muaviye, melik olduun zaman halka iyi dav-

ran! buyurup, onun bir zaman sonra iktidara geeceini; ama halife deil de melik olacan iaret buyurmam myd? Hatt, Hz. Saad bin Ebi Vakkas (R.A.), bu hadise istinaden Hz. Muaviyeniri yanma gittiinde ona Melik diye hitap etmi, srarlara ramen bu sznden vaz gememiti. Evet, bunu ben de biliyorum; ama Halife diye hitap etsen ne kar ya Musa? Kyamet mi kopar? Kyamet kopmaz ama ben ahsiyetimden ok ey kaybederim; nk onlar ben de Melik olarak gryorum. 11 Seni tfrikiyye gibi koca bir eyaletin valisi yaptklar halde mi? Bak dostum! Onlarn beni vali yapmalarnn sebebi frikiyyede asayi ve huzuru salamam iindir. Ben de, Yce Allahn izni ile bunu baarabildim. Bu, onlarn da iine geliyor benim de... Onlar iin ha Emir el Mriinin demiim, ha am Saray demiim ya da Velid bin Abdlmelik demiim, Umeyye Oullan iin bunlarn hi bir deeri yok. Onlar hizmetimi beeniyorlar m beenmiyorlar m, sen ona bak... Onlar, sadece baarlarm ve burada saladm huzur ve gven ilgilendirir. Sen yle san Ya Musa!.. meyye Oullarndan yleleri var ki, seni yaptn hizmetlerden dolay m-kfatlandrmak deil; kulaklarna giden u az nce sylemi olduun szlerden dolay cezalandrmak eiliminde, iktidarlarna deil bir sz, yan bak bile af etmeyecek kiilerin iktidara gemek iin srada bulundu-

unu unutma!.. Ayan denk al.. Sana gelecek bir ktlk, biz dostlarn da zer. Musa bin Nusayr, umursamaz bir tavrla elini sallad. Sonra: Beni bu ekilde uyandn iin sa ol ya Ebu Abdullah! Sonumuzun ne olacan biz bilemeyiz, ancak Allah Tel bilir. Bu gzler ibret alacak neler grmedi ki. Ben bir zamanlar, ok sevdiim Ehl-i Beytin gzbebei Hz. Hseyinin mbarek ban Abdullah bin Ziyadn nnde kalkan zerinde grdm. Sonra, bu ii yaptrm olan Abdullah bin Ziyadn kesik ban Muhtar s Sakafinin nnde ayni ekilde kalkan zerinde seyrettim. Daha sonra da, Muhtarn ban Musab bin Zbeyrin nnde ve Musabm kesik ban da, bir memurun elinde, bir yere gtrrken grdm. Dnyann tatlsn da acsn da biliyorum. Yaadm mddete 12 doru bildiim eylerden ayrlmayacam. Bu uurda, bama gelecekleri de kabul ediyorum. Bunlar brakalm da, syle bana. Getirdiin haber, beklediim gibi mi, yoksa deil mi? Ebu Abdullah gld: Demir gibisin ya Musa! Karlacak ama bkl-meyek birisin. Peki, bir yerde oturalm da, getirdiim haberi yle vereyim!.. Musa bin Nusayr, Ebu Abdullahn elini brakmadan yrd. Arkalarndan hizmetkr geliyordu. ki-

si, Musann, biri de Ebu Abdullahm adamyd. Karlarna kan merdivenleri ktlar. Bir kapdan getiler. Ebu Abdullah, birden yldzlarla karlat. Bir terasa gelmilerdi. zerine akamn kara rts kri frikiyye, btn genilii ile uzanyordu. Gkteki yldzlar, sanki el uzatlsa tutulacakm gibi yakn gzkyorlard. Binlerce bcein crlamalar arasnda, denizden gelen esintiyi ilerine ektiler. Bu tatl esintinin getirdii iyot kokusuna karm iek ve meyve kokular, insann iini ferahlatyordu. Az nce kzarmaya balam olan ay, imdi altn rengini almt. evrede yer yer karartlar halinde gzken meyve ykl aalardaki narlar, incirler, hurmalar, ay nda parldamaktayd. Kkn klar ile aydnlanm zm salkmlaryla ykl asmalar, kvrmlarla amlarn dallar arama ya da duvarlara trmanmlard. Bunlar, bolluk ve bereket habercileri gibi glmsyorlard. Ebu Abdullah dayanamayarak, terasm kenarlarna kadar trmanm asma yapraklan arasndaki bir koca zm salkmn kopanp, azna gtrd. Sulu ve ok lezzetli zmleri dileri arasnda ezerken, yz, haz13 zn verdii bir tebessmle aydnland. Salkmn bitirdikten sonra, Musa bin Nusayra: Ya Musa! Bir cennetmi burasl diye fsldad.

Ay nda, glmsedii anlalan Musa bin Nusayr: Bunu ben de zaman zaman dnmedim deil! cevabn verdi. unu da dndm: Yer yz bu kadar gzelse, ya Yce Allahn vd cennet kimbilir ne kadar gzeldir? Ebu Abdullah: Doru! dedi. Rabbimiz, cennetlerine girmemizi nasip etsin. Bir sessizlik oldu. Sadece yzleri okayan o gzel deniz esintisi ve bceklerin crlamalar.. Ebu Abdullah, kendini yine bu gzelliin bysne kaptrd. lerde, alabildiine uzanan usuz bucaksz gibi gzken engin deniz, ay nda ltlarla glmsyor ve tatl prtlarla sahili okuyordu. Hafif dalga sesleri kulaklara kadar gelmekteydi. Yer yer grlen karartlar halindeki zeytin, palmiye, hurma, incir ve nar aalar, denizden gelen hafif esinti ile rperiyordu. Musa bin Nusayr, Ebu Abdullahdan ses karmadm grnce, ona takld: l adamn, denizin ve bu gzelliin sarsmas gayet tabiidir; ama bana getirdii haberi unutturacak kadar olmayacan sanrdm. Deme kki yanlmm. Ebu Abdullah gld, iki adm kadar arkasnda duran hizmetkrna dnerken:

Unutmadm ya Musa! dedi. Yalnz, bu gzellik-lerin bile seni durduramamasna hayret ediyor ve u anda onu dnyordum. Anlalan tam bir cenk ve hareket adamsn. Velid, senden memnun olduunu sylemekte haksz deilmi. Y Sleyman, ver u nameyi!.. 14 Hizmetkr Sleyman ilerledi. Elindeki uzun kutuyu ap, iinden rulo haline getirilmi, Velid bin Abdlmelikin namesini alp, uzatt. Ebu Abdullah, ald nameyi, Musa bin Nusayra uzatt. Musa bin Nusayr, heyecanla nameyi aidi. Hizmetkrlardan birinin elinde tuttuu mealenin nne giderek, at nameyi okumaya balad. Bitirdiinde, mealenin aydnlat yznde mutlu bir tebessm g-rld: am Saray kabul ediyor, teklifim kabul edilmi! diye sylendi. Elhamdlillah!... Byle bir cihada Yce Allah beni vesile klacak!.. Ne dersin ya Ebu Abdullah? Ebu Abdullah cevap verdi: Senin, el-Hadraya, keif mahiyetinde yaptn saldn sonundaki gzlemlerin Halife Velidi memnun etmi ve nce kk birliklerle hcum et ki durumu grp kontrol edebilesin. Mslmanlar, byk denizde tehlikeye maruz brakma! diye emir gndermiti. Sen, yazdn mektupta: Denizin, byk olmayp bir kysndan kar kysnn grlebileceini, arada bir boaz olduunu, Mslmanlarn kat edecei mesafenin ok ksa olup, hi bir tehlikenin bulunmadn bildirince de, elinde tuttuunu o name ile, sana Endlse gitme iznini verdi.

Elinde, am Sarayndan gelmi nameyi tutan Musa bin Nusayr, derin bir nefes ald: Allah Telya sonsuz krler olsun ki, teklifim kabul edildi! Ne zamandr, bunun kabul iin dua ediyordum. Dn ya Ebu Abdullah, Endlsn elimize gememesi iin artk bir sebep ve oralarda ezan- Muhammediyeyi ykseltmemize bir engel yok... Vizigot Kralnn kt davranlar, asilleri de idaresi altndaki halk ve yahudileri de bunaltm bir durumda... 15 Bu da bizim yarannza.. Sanrm, Yahudiler de bize yardmc olabilirler. Ebu Abdullah, yzn buruturdu: Yahudileri .brak. Bize yardmc olabileceklerine de ihtimal verme! Bize yardmc olmayacaklarn ben de biliyorum; ama onlara da yardm etmeyeceklerdir. Bizim as faydalanacamz husus, Septe muhafaza komutan Kont Jlyanusun bizimle anlap, bizi bu sefer iin tevik etmesi. Kendi hkmdarna ihanet eden bir kimsden bize ne gibi bir hayr gelir ya Musa? Pek ok!.. Bak syleyeyim: Bu adam, kralna kar kin dolu. nk Kral, bu adamn kzma tecavzde bulunup, onu yz st brakm. Bir babann namus uruna duyduu kin neler yaptrmaz insana. Kont Jlyanus, bize, ne derece yardmc olabileceini ispatlad. Ben de, nce onun samimiyetine inanmamtm. Onun, Endlse gememiz iin yapt te-

vikleri bir tuzak zannedip nceleri ihtiyatl davranmtm. Ta ki, geen sene ekim aynn karanlk bir gecesinde drt gemisini emrimize verip, Endls kylarna geip el-Hadray beraberce saldrda bulununca, ona inandm. Ebu Abdullah, elini alnna koydu : Aman Allahm! Ne gnlere kaldk. Tebaasnn namusunu korumakla grevli kral, bizzat kendisi namusa el uzatyor, yle ise o krallk atrdyor ya Musa!.. nk, idare ettii halkn namusuna ya da mauna gz koyan hkmdarlarn lkelerinde, ktlklar, huzursuzluklar meydana gelir, o lke yava yava ker. Anlatrlar ki: Bir diyardaki padiaha, bir kadnn bahesini methetmiler. Arazisi gayet gzeldir, iinde yetien ney16 veler Arap lkelerinden baka hi bir yerde yetimez. Bunlardan her bakmdan tamamen stndr. Ve bilhassa yle bir eker kam yetiir ki, dnyann gerekten alacak eyidir. gibi szlerle baheyi ylesine methetmiler ki padiah daha grmeden o baheye hayran kalm. Birgn elinde olmadan atna binip o baheyi grmeye gitmi. Baheyi grnce, anlatlanlardan daha stn bulmu. Bahe sahibi, padiaha biraz eker kam kesip getirmi. Bunlardan bir iki tanesini skmlar. Her birinden birer bardak dolmu. Padiah, bu eker kam suyunu da ok ho bulmu. Ve birden, bu baheye sa-

hip olmak hrsna kaplm. inden: Sahibi bahe iin her ne kadar altn isterse vereyim! Ve kendisinin rzasyla bu baheyi satm alaym! diye niyetlenmi. Ksa bir zaman sonra: Bir iki tane daha kam sksnlar da sularn ieyim! diye emretmi. Bir deste kam getirip skmlar. Bu sefer, desteden, eski tek bir kamn verdii kadar bile su kmam. Padiah, bu duruma am. Kadna: Bu kamlar, byle birbirinden farkl mdrlar? diye sormu. Kadn: Hepsi de ayni cinstendirler. Birbirlerinin aynidirler! cevabn vermi. imdiye kadar, sizin de grdnz gibi tek bir kamtan bir bardak dolard. imdi ise, alageldiimizin tam tersi ortaya kt. Sebebi nedir, bilmeyiz ama galiba padiahmzn halk hakkndaki niyet ve tutumunda bir deime ihtimali var. Yoksa, bylece suyun durup dururken kesilmesi manasz deildir. Endls ahini F.: 2 17 Padiah, kadndan bu szleri iitince, biraz nce tasarlad niyetten yaz geip tvbe ve istifarda bulunmu. Biraz bekledikten sonra: Bize, bir iki kam daha

sksnlar! demi. Kamlar skldnda yine tek bir kamn suyu ile bir bardan dolduu grlm. Kadn, bu dolu barda padiaha sunarken ona dualarda bulunmu ve: Allah Telya sonsuz krler olsun! Devletli padiahm halkma sevgi ve merhamet gsterip, niyetlerini dzeltmiler! Bu bereket eseri, ite o tevecch ve iyi niyetin neticesi olarak meydana geldi. Zira sultanlarn ve lke idare edenlerin hayrl niyetleri ve iyi hizmetleri o lkede beti bereketi arttrd gibi fesath niyetleri de, hayr ve bereketi ve btn iyilikleri ortadan yok edicidir! diye konumu. Padiah, olup bitenden ve kadnn bu szlerinden byk haz duymu. Ona, nimetlerde ve ihsanlarda bulunmu. Ksa bir srede ahit olduu eyler, onun iin iyi bir ders olmu! te byle ya Musa! idarecinin doru ve drst olmas, o lkede bolluk ve bereketi arttrr. Bir mddet sessizlik oldu. Taraann kenarna cturan Musa bin Nusayr, yzn Ebu Abdullaha evirerek : Evet dorudur!.. Baka bir hkmdar hakknda da anlatrlar ki, devletin ileri gelen kumandanlar ve vezirleri ile ve tam bir debdebe ve ihtiam iinde, atna binip avlanmaya km. Daha av iin hazrlklara

girimeden birden, ortalkta bir ceylan srs belirmi. Hkmdar da, yanndakiler de, av heyecanyla, birer ceylann ardna dp, her biri bir tarafa dalm. l8 Hkmdar, ardna takld ceylann peinde gide gide, maiyetindekilerden uzak dm. Byk gayretlerden sonra okla ceylam vurmu. Av heyecan getikten sonra bir de ardna bakm ki, ne vezirler ne kumandanlar ve ne de erler var... ln iinde yapayalnz kalm. stelik, avlad ceylan tayacak birinden de mahrum... Ne yapacan arm. Orada beklemeye karar vermi.-Ama bekle bekle, akam olmu. Bu ssz lde kendisini bir de korku alm. rkek rkek, yanma yresine bakm ve aresizlik iinde dnmeye balam; Bu arada susuzluktan da fenalk geirmeye balam. Susuzluktan o derece bunalm ki, bir su bulurum midiyle etrafta dolamaya balam. Derken bir Arap obas grp, sevinle oraya komu. Obaya vard zaman, bu obann, suyu ekilmi eski bir dere yatann kenarnda olduunu grm. Ama aresizlik iinde de yaklam. Karsna bir Arap ile kars, kz ve olu km. Hkmdar, onlara selm vererek : Misafir kabul eder misiniz? diye sormu.

Arap: Ehlen ve enlen!., cevabm verdikten sonra hkmdarn dizginine el atm. Hkmdar attan inmi. Arap, at gtrerek balam ve misafirinin altna bir kilim vermi. Hkmdar, etrafna endie ile bakarak: Acaba, ehir yakn mdr? diye sormu. Ev sahibi: Hayr! cevabn vermi. Hayli uzaktr, bu gece benim fakir evimde kalnz!.. Memnuniyetle!.. Merak ettiim bir husus,var. Sorsam saygszlk m etmi olurum. 19 Estafurullah!.. Buyurunuz, sorunuz!.. Acaba bu derenin suyu neden ekildi. Ve siz, burada yalnz banza byle nasl oturuyorsunuz? Ey kymetli misafirim!.. Biz burada yalnz deildik. Lkin Yce Allah hkmdarmza bir uyanklk ve ilham nasip etse de, o da lkesinde olan bitenlerden haberdar olsa.. Hkmdar hayretle sormu : Nedir o ey deerli ev sahibim? Arap, szne devam etmi : Bir zaman evvel u grdn dere yatamda byk bir nehir akard. Yirmi kadar Arap ve Trkmen kabilesi ile burada yaamakta idik. Allah Telnn emriyle mrn tamamlam olan eski hkmdarmz ok adaletli bir kimseydi. Halknn hali ve durumu ile yakndan bizzat megul olduu iin, zalimlerin elleri fakirlerin yakalarna kadar ulaamazd. Amma bugn, onun yerine hkmdar olan olu, sadece kendi zevkiy-

le, yeyip imek, elenmek ve avla megul olup, lkesi ve halk ile ilgilenmediinden saltanatn ileri gelenleri, devlet bykleri de artk kendi safa ve havalarna tbi oldular. Zalimler, frsatlar bildiklerini ilemektedirler. Hasl, zalim ve mazlum ayrd edilmez oldu. aresiz ve kimsesiz fukarann elleri hkmdara kadar eriemezki iinde bulunduklar hali ona ileteler. Vekil ve dier idarecilerin kapsna varan ikyeti ve yardm isteyicilerin mahrum ve mahzun hallerine kimse ilgi ve yaknlk gstermemektedir. Hatta, onlar, durup da dinleyen bile yoktur. Zavalllar, zulmden perian olup tahammlsz hale gelmilerdir. te bu sebepten dolay, herkes birer birer yerini ve yurdunu terketmi, halk buralardan gp gitmitir. Bize gelince : Bizi de, burada bu gece alkoyan sizin nasibiniz20 dir;yoksa, ben de Allah Telarun izniyle yarn buray terketmek karanndaym!.. Hkmdar, Arabn anlattklarn dinlerken, son derece kederlenip, yrei burkulmu, iinden, tekrar tekrar tvbe ve istifar etmi. Niyetini hayra tebdil edip : Simden sonra artk Mslmanlarn, halkmn ileriyle ok yakndan megul olaym. lemlerin Rabbi olan Yce Allaha ahdim olsun ki byle yapaym. Fakir fukarann durumunu yoklayp, dinimizin emirleri gereince hareket edeyim diye dnm. Bu srada Arap, adrnn tesinde berisinde her neyi var ise alp, hkmdarn huzuruna getirip, dk-

m. Bir tas yourt hazrlayp, iki yumurta piirmi. Biraz da bal erbeti yapp hkmdara sunmu. Hkmdar biraz yeyip itikten sonra, byk nee ve ferahlk hissetmi ve ev sahibine . yle demi : , Ben, hkmdarn en yakn hizmetkrlanndanm-, nallah, sana yardmm dokunacaktr!.. Allah Tel devletinizi arttrsn, o halde biz fakirlere, bu gece, eref vermi oldunuz! Hkmdara, bir bardak daha bal erbeti doldurup sunmu. Hkmdar, bunu da imi. Daha da keyiflenmi : Benim kim olduumu biliyor musun? Biraz nce sylemitiniz! Hayr, ben hkmdarn baveziri ve onun vekiliyim! Arap, ayaa kalkp sayg gstermi ve ona dualar etmi. Bir tas daha doldurup sunmu. Hkmdar bunu da imi. Ey karde, konuunun kim olduunu bildin mi? Evet!.. Bari sana, onun gerek kimliini budireyin; n21 k bu kadar hizmetin ve. iyiliin geti, ite, sizin ve bu lkenin hkmdar benim!.. Arap yine ayaa kalkm : Cenb- Hak, cellini, ikbalini arttrsn! duasnda bulunmu.

Hkmdar iyice ferahlam ve yine konumu . Bu sohbetimizin iyi eserlerini yarm grrsn!.. Efendim, elhamdlillah mbarek uurunuzla bizi ereflendirdiniz. Minnet Yce Allahadr!.. Sohbet biraz daha devana etmi. Halife yediklerinin ve itiklerinin ve ayni zamanda Araba iyilik yapmay dnmenin neesi iinde, bir bardak daha bal erbeti istemi. Ama Arap bu sefer vermemi. Hkm- dar: Peki, ama niin vermiyorsun? diye sormu. Ev sahibi: Bir bardak verdim, Hkmdarn emirlerindenim! dediniz. kinci bardaktan sonra bizzat veziri olduunuzu sylediniz. nc bardai ier imez de hkmdarn ta kendisi oldunuz. Korkum udur ki, bir drdnc barda verirsem iyice coup peygamberlik davsma kalkrsnz! Hkmdar, bu szlerden son derece haz duymu, ii ferahlkla dolmu, uzun uzun glm. Adamcazn anlay ve inceliini de beenmi. Uykusu gelince de yatp uyumu. Sabah olunca Arabn kars, keilerinin stn samak iin kk kzn arm. Ondan, st kabn istemi. Kk kz, kab annesine gtrp tekrar dar km ki, birden bire bararak geri dnm: Anne, gel yeti de kablar kaldr, yoksa derenin suyu sel gibi geliyor, hepsini alp gtrecek!., demi. Ev sahibi ve kars komular. Bir de ne grsn-

ler : Nehir son derece kabarm ve coa taa geliyor. 22 Arap, hemen kr secdesine varm. Sonra kalkp, konuunun yanma gidip -. u ayann uruna bak! demi. Her eye hayat verici olan byk akarsu, senin bereketinle tekrar geldi. Bana yle geliyor ki, devletli hkmdarmz Yce Allahn yardmyla artk iyiye ve doruya doru ynelmitir. Herhalde byle olmaldr ki Allah Celle Celllh, bizlere, rahmetini ve bereketini yeniden ihsan ediyor. Gelin, bir kere dar kn da u rahmet eserini gzlerinizle grp seyredin!.. Bu szler zerine, hkmdar dar km. O hali grp Cenb- Hakka sonsuz krler eylemi. Arapn syledikleri kendisine ok dokunduu iin de, kr secdesine kapanarak alam. Oradan ayrlmak iin atma bindiinde, Arapa yle demi: Btn kabileni topla; seni, onlara reis tayin ettim. Tam on sene de, sizleri vergiden muaf tutuyorum. Ekip biip refah iinde, gnl rahatl ve mutlulukla yaayn. Sizden, hi kimse gelip vergi istemeyecektir. Al, ite bu da mhrl senedim. Greyim sizi.. Siz alnz, biz de sizlere daima yardmc olalm! Hkmdar tarif edilen ynde giderek nihayet ehir varm. Tahtna oturduktan sonra da, bundan byle hep adalet ve yardm esasna gre lkeyi ynetece-

ine dair tellllar artm. Nitekim, adalet esaslar zerine kurduu lem nizam yle bir dereceye gelmi ki, onun, halkna iyi muamelesi, yardm ve mrvveti, hkmet edi tarz dillerde darb mesel halinde sylenir olmu. Btn hkmdarl sresince halknn kk, byk hemen her iiyle bizzat ilgilenmi; herkes memnun ve rahat yaam. Onun, halk hakknda yi niyetler 23 :. beslenmesi, devletinin ve mlknn de refaha ermesini salam. Anlatlanlar ite byle!.. ite, Endls Kral Jlyanus, bindii dal kesen adam gibi olmu. Tebaasnn namusuna gz dikmesi ile lkesinde kin hislerini krklemi; kendisine olan sevgiyi ve gveni kreltmi! Musa bin Nusayr, i geirdi : ite, benim amacm da, Endls fethedebilmek iin bu frsattan yararlanabilmek.. Oraya, slmn adaletini, efkatini ve merhametini gtrebilmek; lkeyi ezan- Muhammediye ile nrlandrmak. Gzeeel! Velid bin Abdlmelik de bu fetih hare-ketine izin verdiine gre, imdi ne yapmay dn-yorsun? Haberi beklerken plnlarm yaptm bile.. Endlse ok kymetli bir adamm bilgi edinmesi iin gn-

derdim. Gelmesi yakndr. O geldikten sonra da, Berberi komutanlarndan Tarif bin Mliki keif mahiyetinde Endlse gndereceim. Ceziretl-Hadra-y kontrol altma aldrdktan sonra da fetih iin byk kuv-veti sevkedeceim!.. Peki, asl fetih kuvvetlerinin basma kimi getirmek niyetindesin? Musa bin Nusayr, nce cevap vermedi. Biraz dnd, sonra azndan u isim dkld : Tark bin Ziyad!.. u, Marb- Aksada ve Tancada becerikliliini ve yiitliini ispatlam olan Tark bin Ziyad m? Ha-ni u Berberi?.. Evet!.. Grsen mthi bir insan. Sz dinlenir, mert ve gvenilir. Tam bir Mslman. Gerek Tancada ve gerekse Magrb- Aksada ne yaman bir yiit olduunu da ispatlad. Komuta kabiliyeti mkemmel. Dmann zayf noktalarn bir bakta farkedyor, ordu24 yu maharetle istedii yere sevkedebiliyor. Sanrn ondan daha becerikli bir komutan bulmam mmkn deil. Evet haklsn ya Musa! Onun deeri am Saraynda bile duyuldu. Velid bin Abdlmelik, benden Tank bin Ziyad hakknda bilgi istemiti, isabetli bir tayin yapmay dnyorsun. Senin insanlar tanman ve idare etmen de takdire ayan. Bir Berberi olan Tark bin Ziyad ve erleri ayet bize kar km olsayd, Khine zamanndaki o

kanl arpmalar yapmak ve bazan kayplar vermek zorunda aklrdk. Neydi o Berberi cenkleri, az m uratrmtl bizi.. Aman brak hatrlatma o gnleri. Berberilerin gzleri, ten ve kan dkmekten baka birey grm-yordu. Ama maa-Allah imdi bu dncesinin yerini slama hizmet dncesi alm. Evet, slm tanynca o yanl hareketlerinden vaz getiler. Fakat byle byk bir fetih hareketini Araplara deil de, Berberilere brakmana akl erdiremedim ya Musa? Ya Ebu Abdullah, Umeyye oullarnn rk siyasetlerinden senin de vaz gememi olduun, u szlerinden anlalyor. Brak u Arap milliyetiliini.. Reslllah Sallallah aleyhi ve sellem de Arapd ama milliyetilik yapmad. Btn insanlar sevdi ve deer verdi. Billi Habei Hazretleri de, Selmn Farisi Hazretleride ve Yahudi asll olan Abdullah bin Selm Hazretleri de, Onun esiz muhabbet ve tevecchlerini grdler. Azatl bir kle olan Zeyd bin Harise Hazretlerini, Muteye Bizans ile cenge giden Mminlerin komutam bile yapt ve yine slmiyetin buyruklarna gre hareket eden devlet bakannz, burnu halkal bir zenci dahi olsa, ona itaat ediniz* (mealindeki) buyruu ile, tslma gnl vermi insanlar, sen u rktansn, bu rktansn diye ayrmamak gerektiini de bizlere iaret buyurmu oldu. Acem olan Selman Farisi Hazretlerini Selman bizim ehl-i Beytimizdendir! buyurarak ereflendirdii gibi, Zenci rktan olan Bill-i Habei Hazretlerini de ilk mezzin yaparak ve onu verek ereflendirdi.

Demek ki Mslmanlar, o Arap deil, Berberi, Acem ya da Zenci diye ayrarak, rklk yapmamak lzm. Ben de Arap asllym; ama siz Emeviler gibi rklk yapp Mslman olmu baka milletleri darltmak istemiyorum. Bu hem ayptr hem de gnah. Hepimiz, Allah Telnn Kitab olan Kuran- Kerime inanyoruz. Rabbmz ve Peygamberimiz bir. Kitabmzn buyruklarna ve Peygamberimiz (S.A.V.)in snnetine uyup, onlara gre hareket edelim ve Mslman olmu baka milletten olanlar darltmayalm; karde olalm. Mslman Berberilerin zaferi bizim zaferimizdir; bunu Arap, Berberi zaferi olarak deil de, lalamn zaferi sayp, hepimiz sevin duyalm. ayet meyye oullan bu kafada gidecek olurlarsa, istemem ama, Yce Allahn honutsuzluuna urayp, iktidardan devrilip gidebilirler. Ondan sonra da ahlanp vahlanmak hi bireye de yaramaz. Ebu Abdullah, haini kaldrd. yi syledin ya Musa! Szlerine hak vermemek elde deil Doru. Berberiler de dier Mslman olmu milletler de, kardelerimiz. slm da hepimizin dini. Hepimiz ona hizmette yaralm. Kabul ettiine memnun oldum ya Ebu Abdul-lah. imdi kalk gidelim de sana bizim cengverlerin ka-rargahm gstereyim. 26 Valilik kknn biraz ilersindeki karargahta, er-

ler akam yemeklerini yiyorlard. Az nce, akam namazlarn klmlar ve sonra da karavana basma oturmulard. Bu erlerde, senelerce nce ayni topraklan sahiplenen Roma lejyonlarnn, Kartaca cretli askerlerinin, Nmidya cenkilerinin ya da Bizans - Rum erlerinin grltc ve kaba halleri yoktur. Beyaz malahl bu erlerin dudaklarna gtrdkleri marapalarda arap deil; billur gibi su bulunuyordu. Yemek yemek ge vakitlere kadar srmyor; karn doyan nimetleri baheden Yce Allaha krlerde bulunup, kalkyordu. Ve yine bu erler, Romallar gibi yatarak deil; bada kurarak yemek yiyorlard. Konumalarn konusunu kadn, arap, para ya da Baal, Molok Jpiter, Vens deil; yetler, hadisler ve fetihlerdeki yiitlikler, kylerindeki o sade ve temiz hayat tekil ediyordu. Bu Mslman erleri, insanda, soluk almak ya da ayakkabsnn bam balamak iin ylece bturduklan yere ilimi ve az sonra tekrar kalkp yola koyulacak yolculan hatrlatyordu. Musa bin Nusayr ve Ebu Abdullah, konua konua baheye gelmilerdi. Onlan gren erler selm veriyor, Genel Vali de selmlan iade ediyordu. Erlerin arasndan geip, biraz daha ilerlediler. Balarna deen meyve aalarnn dallan altndan geerlerken, Musa bin Nusayr, elini uzatp bir nar kopard. Sonra, bu nan Ebu Abdullaha uzatt. Nan alan Ebu Abdullah da, bu iri meyveyi paralad ve yansm ar-

kadana uzatt. kisi de, zevkle, narlarn yemeye baladlar. Yedii narn kabuklarn, ay nda belli belirsiz gzken 27 aa dibindeki p sepetine koyan Ebu Abdullah, Musa bin Nusayra: - Erlerin tavrlar ok houma gitti ya Musa! De-di. Tam bir disiplin iindeler. Onlarla neler ve ne fe-tihler yaplmaz!.. ok beendim hepsini de... Musa bin Nusayr, memnun olmu bir sesle: Bir de onlar, gazalarda greceksin! cevabn verdi. Haber toplamak iin Endlse birisini gnderdiini sylemitin. Kimdir bu adam ya Musa? Genel Vali gld: Adam deil; gen biri. Daha yirmi iki yirmi yalarnda. Ama yandan ok olgun.. Grsen hayran olursun. Kap gibi bir delikanl. Abdullah bin Ahmet isimli bir Berberi genci.. Mthi biri.. Kl dlerinde kimse karsnda duramaz. Att okun ve frlatt mzran hedefinden at grlmemitir. Ata onun kadar iyi binen ve hkim olan ok azdr. Bir parsm evikliine ve elli yandaki birinin ihtiyatna sahiptir. ok da zekidir ye stelik, kendisine verilen vazifeyi lm pahasma yerine getiren biridir! Ya Musa! Sen bana, bir masal kahramanndan bahseder gibisin!..

Onu grsen, sylediklerimin eksik bile olduu-nu anlayacaksn. Endlsllerin dilini de su gibi bilen biridir o. stelik kalbleri kazanmasn da bilir. Hayret!.. Merak etmeye baladm dorusu. Merak etmeye de deer ya Ebu Abdullah. Bu yama kadar pek ok yiit grdm ama; onun gibisine rastlamadm. 28 spanyann Kadiz Liman scaktan kavruluyordu. Topraklar emdii scakla yanyor, kzm talar ise gnein scakln evreye yanstyordu. Yere, plak ayakla basmak mmkn dedi. Fakat Vigotlarm ok sert davrandklar yerli halk ve esirler, artk nasr balam plak ayaklaryla kzgn topraa ve talara basmak zorunda kalyorlard. Bunlar, Dou Akdeniz limanlarndan Endlse gemilerle gelmi olan mallar, indiriyorlard. Limanda gemi vard. Sahile yaklam bu gemilere, limandan uzatlm kaim kalaslar zerinde gidip gelen esirler ve hamallk yapan yerli halktan kiiler, ykler tamaktaydlar. Srtlarndaki ar ykleri dengelemeye alp, ar ar ilerleyen bu insanlar, su gibi terliyorlard. Yzlerinden akan terler pr pr yere damlyor, enselerinden akanlar da srtlarn ykyordu. Bazlar gmleksizdi. Gerilmi adaleleri ile g ve kuvvetin bir sembol gibi grlen bu adamlar, bir mddet sonra yakalandklar hastalklar sonunda yrmekten aciz duruma dmekteydiler.

Limann bir tarafna gelmi ve ayaklarn uzatp hamallk yapanlara bakan hasta ihtiyar, genliklerinin aynas olan bu adamlara biraz da acyarak bakyorlard. nk yllardan beri devam eden bu ar yk tamacl, inam bitirip perian ediyordu. Belki de, oullar ya da kardeleri ya da akrabalar olan bu gl kiilerin, bir zaman sonra kendilerine benzeyecei, onlara bakan ihtiyarlar zyordu. Esirlerin durumu ise, yerli halktan ok daha ktyd. ecek suyu bile l ile alabilen bu adamlar, yklerin altnda, ayaklan dolanarak yrmekteydiler. Vcudlar tekiler gibi kuvvet ifade etmiyor, clzlklar ile, esir olduklar anlalyordu. 29 Bana hasr bir apka geirmi gardiyan, elindeki krbala oynuyor, can skldka, yanndan geen esirlere bir krba indiriyordu. Zavall esirler de, bu sadist adamn darbelerinden kurtulabilmek iin, onun yanndan geerken, btn glerini kullanarak hzlanmaya alyorlard. Tabii, sarf ettikleri bu g, daha sonra onlara pahalya mal oluyor; ilerde sendelemeye balyorlard. Ama hibirinin gznn yama bakld yoktu. Kral, Rodrik, gelen bu mallarn baehirine gelmesini belkiyordu; ve Kadiz Valisi, Kralm daha fazla bekletmeden bu mallan gndermeye kararlyd. Esirler yorgunluktan yere yklacaklarm, ya da o ar yklerin altnda kalp ezilip leceklermi, umurunda bile deildi. Esirler oktu; ama Kral bir taneydi, onu zmemek gerekirdi; tabii en bata gelen, onu kzdrmamakt. Yerli halkn hamallarna gelince, bunlar da yaptk-

lan o ar ie karlk ok az cret almaktaydlar. Ama, isterlerse tasnlar, bu ie talip olan o kadar ok kii vard ki.. Scak o kadar fazlayd ki, deil hamallk yapan esir ve dierlerinden, i yapmayan, glgede oturup istirahat eden kimselerden bile su gibi ter boanmaktayd. Eer Akdenizden gelen esinti de olmasa, ehirdekiler mahvolacaklard. Denizden gelen tatl esinti, arasra yzleri okuyor, sahildeki aa yapraklarm da hrdatyordu. Gemilerin boaltlmasn seyretmeye gelmi, hali vakti yerinde olduu giyimlerinden anlalan iki ihtiyardan biri, dierine: Otuz krk senedir byle bir scaklk grlme-mitir. Bir defa Kra}!VVambann son zamanlarnda ol-mutu, bir de bu!., diye yanndaki ile konuuyordu. Vizigot asilzadeleri, tatan yaplm ve gne n yanstmalan iin kirelenmi malikhanelerin ekil30 mislerdi. Bazdan, balkonlarnda klelerinin yelpazelemeleri ile ferahlanp, ikilerini yudumluyorlard. O sralarda, ehrin dousundaki ormanda, ehre yaklaan iki yolcu gzkyordu. Katr srtndaki bu yolcularn zerlerinde kara cbbeler vard. Boyunlarn^ dan sarkan kirli mein iplerin ortalarnda, kocaman iki gm han sallanmas, bunlann rahip olduklanm belli ediyordu. Biri geni yapl, sert bakl biriydi.

Bir din adamndan ziyade, bir cenkiye benziyordu. Dieri ise zayft. iki adam, katrlarn aalarn arasndaki dar yolda yava yava sryorlar, arada bir durarak, cbbelerinin altndan kardklan iki tulumlanm azlarna gtrp, hkrtlarla itikten sonra, ellerinin tersi ile byklarn siliyorlard. Biraz daha gitmilerdi ki, irisi zayf olana: ki tulumuna artk hi davranma! Bu kadar yeter! dedi. Zayf olan: Nedenmi o Alfons birader? Bu scakta, beni susuzluktan ldrmeye niyetin mi var? diye sordu. Alfons: __Senin, arab din kitabndan daha fazla sevdiini syleyenlere ben de hak vereceim galiba.. Bu gidile Kadiz Valisinin karsna krktk sarho kacamz besbelli. Ya da, onun yanma varamadan bir aa altmda szp kalacaz. nk, imdiden beni bir rehavet sarmaya balad. Katrlarn gidiindendir o Alfons birader, katrlarn gidiinden. Katrlarn gidiinden veya deil.. Artk, bir yudum daha iki imeyeceiz, ite o kadar. Zayf rahip yalvarmaya balad: 31 Gzn seveyim Altonsum; bir yudumcuk ekeyim, baka yok.. Bak, sz!.. Alfons, kesin konutu:

Benim kararmadan dnmeyeceimi sen de iyi bi-lirsin Julyo Birader. Daha fazla konuma. Ben de a-zma bir yudum almayacam, greceksin. Julyo, parmam kaldrarak: Bir yudum!.. ehre varncaya kadar bir daha iersem iki olsun. Yok birader, yok. ly karmamak lzm. Bu kadar yeter. Buralara, o gzel talyamz brakp niye geldiimizi unutma. Papay temsil ediyoruz biz. Arius Mezhebini brakp Katoliklie gemi bu adamlara kt rnek olmaya hakkmz yok. Dilleri arlatran arabn tesiriyle valinin karsnda zrvalamaya balarsak, bizi kalenin burlarndan frlatp atar acmakszn. Bir esiri, burtan atm gzlerimle grmesem, ben de inanmazdm o kadar insafsz olduuna. O, yle bir Germen devidir ki, grsen dn patlar. Julyo, belki de, bir yudum daha arap iememenin siniriyle, belki de Alfons karsnda sertleememenin tesiriyle, orada bulunmayan Valiye kar sertleti: Beni kaldrp da kale burcundan atacak adam daha anasndan domamtr. Bakma sen benim rahip olduuma.. Yeni tatmz iin bilmessin. u bilek var ya u bilek, ka yiidin penelerini krmtr... Bunlar, Romal asil bir ailenin erefini tayan bilektir. Germenler, Romallarn o ac kuvvetini bilirler muhakkak. Alfons, dudak bkt.Desteksiz atma Julyo Birader, din kardeiyiz. Brak o eski masallar imdi. Alarikin, Atolfun ve Odoakrm Romay istil etmelerini ve hatt Odoakrn

Roma mparatoru Romulus Avgustulusu devirerek 32 taht ele geirmesini ve Roma Devletini ykmasn nasl unutursun? Atalarnn bilekleri nerede idi o zaman?.. Bu ii yapanlar Germenler deil miydi? Julyo kzd: Germenlerdi ama, Romann en zayf zamann semilerdi. Peki daha sonra da, Ostrogotlara- da Vizigotlara da neden sesi kmad, o kuvvetli Romann. Sen Romal deilsin de ondan byle konuuyor-sun. Bale greceksin, Roma eski gcn yine nasl gs-terecek. Balk kavaa kmca m? Vizigotlann spanyay ellerine geirmeleri Roma tarafmdan niye sessizlikle karland. Ve hatt imdi de, Vizigotlann Arius Mezhebinden ayrlp katoliklie gemelerini duyduunda Kutsal Papamzn sevinten, bir tek zil alp oynamad kalmt. Neden bu?.. Sesin kmyor, yle ise ben syleyeyim. nk byle kuvvetli bir milletin Katoliklie gemesi, Roma Kilisesi iin kuvvet kayna olacaktr. Bu yzden de, bizleri, akm akn spanyaya sevk edip duruyor. Ama ne? Kuvvetli Germenleri Kiliseye balamak.. . Peki ben de sana bir ey soraym? Sor bakalm!.. Vizigotlann, Aryantizmi terk edip, Katoliklie gemelerinin sebepleri nedir, bilir misin? Bilirim ya!.. Yerli halka ulaabilmek, iin Katoliklii setiler? Yani yerli halkla anlaabilmek iin Katolik oldular, diyorsun? yle deil mi?

Evet! Bylece de, Papamzla meseleleri de bitti saylr. te bu durum bile, onlarn kendilerini gsz hissettiklerini gstermez mi? 33 Nedenmi o? Sundan Alf ons Birader; Bak, sana bunun sebeplerini aklayaym: Vizigot Germen Krall, bundan ikiyz yirmibe sene kadar nce spanyay istil ettiinde, ok gl bir devletti. O srada da balarnda Kral Eurik vard. spanyay ele geirmi olan bu Vizigot Kral, sar dece bir cengver deil, bilgili ve devlet ilerini de ok iyi yrten biriydi. Onun idaresi altnda Vizigot Krall, Bat Avrupann en kuvvetli devleti olmutu. Onun saraynda, Bizans mparatorluundan, Germen Milletlerinden olan Franklardan, Saksonlardan, Herullerden, Burgonyallardan ve Ostrogotlardan, kendi devletleri ile ittifak yapmas iin, eliler gelirlerdi. Yani saylan ve korkulan \bir hkmdard. Eurik, Vizigotlarm hkmet, aile, mlkiyet ve dier hususlardaki greneklerini, usul dairesinde toplanlm bir kanun haline getirdi. daresi altndaki lkelerin, aslen Romal olan veya Romallam halkna, nemli memuriyetler verip, onlar kazanmak yoluna gitti. Franklarn Galyada kuvvetlenmeleri zerine, Vizigotlar, spanya topraklarna ekilip, Devletlerini. ad geen bu lkede kurmak yoluna gittiler. Yzyetmibe sene ncesine kadar bakentleri yoktu. Ancak, Toledonun, spanyann mhim ehirlerinden biri olmaya ba-

lamas zerine, bu ehri kendilerine merkez yaptlar ve Kral, maiyeti ile Toledoya yerleti. Toledo, Kral Atanagilde zamannda hkmet merkezi oldu. Atanagilde, Bizans mparatoru Jstinyenin gnderdii askerler sayesinde, Kral Agilay tahtandan indirip kendisi hkmdar olmutu. Yarmadann bir ksmna o.sralarda Bizansn hakim olmas ve Dou 34 mparatorluu medeniyetinin Vizigotlar zerindeki tesiri ite bu yzdendir. Atanagilde, Eurikin siyasetine devam edip, Katolik olan yerli spanyol halknn gnln kazanmasn bildi. Vizigotlarm spanyadaki hkmetlerinin en parlak devri de, o kralla balamtr. Onun lmnden sonra, tahta geen kardei Liuvi gilde, Vizigotlarm Ispanyadaki hkimiyetini daha da kuvvetlendirdi. Suevlerin igal ettikleri topraklan ele geirdi. syan etmi olan Basklan sindirdi. Fakat Bi- zanshlan, yerlemi olduklar yerlerden karamad. Bu Kral, itibarn arttracak masraflardan hi kanmad. Bunun iindir ki, Bizans mparatorlar gibi alaylar ve merasimler tertipledi. Altn para bastrd. Fakat Vizigot Devletinin en ateli dini mcadelesi de onun zamannda oldu. Kraln olu Hermenegilde, babasmm izni ile, Katolik Frank Prensesi ngunzay ald, onun ve Sevilla Piskoposu Leandrenin tesiriyle de Kaotlik oldu.

Prensin Katolik olmasmdan dolay kendilerini gl hisseden Andalusidaki btn Katolikler ayaklandlar ve Hermenegildeyi alklayp Kral iln ettiler; bylece baba ile oul arasnda aka mcadele balam oluyordu. Liuvigilde,. nce yumuaklkla hareket edip, olunu ve asileri itaat altna almaya alt: Fakat, isyann daha da glendiini grnce, olunun zerine yrd. Onu, Gordobada muhasara altna ald. Hermenegilde, babasma teslim olmak mecburiyetind kald. Kral.olunun memuriyetlerini elinden ald. Ayrca unvansz brakt ve Valenciaya srgne yollad. Fakat bir zaman sonra, Kral tarafndan gnderilen Dk Sisebert, Prensi Tarragoneye gtrp bir zindana kapatt ve Katoliklii brakmas iin baskya balad. Hermenegilde, dnmeyince de onu zindanda ldrd. 35 Evet, bunu ben de biliyorum. Yalnz, olunun ldrlmesi iin Kraln emir verip vermedii bilinmemektedir. Doru!.. Yalnz, Katolik Kilisesi, Hermenegilde-yi bu dayankh dolaysyla unutmad ve bir din ehi-di sayp, azizlik mertebesine ykseltti. Evet de, sen Vizigotlann durumunu anlatrken, birden din ehidi Prensin meselesine saptn!.. Vizigot tarihi iin bunu da belirtmek gerekirdi de onun iin anlattm. Gelelim Kral Liuvigildeye.. O da, bir mddet sonra ld. lnce, Hermenegildeden gayr ikinci ocuu olan Rekared, Devletin basana geti. Rekared, Romallam yerli ispanyol halk ile kaynaabilmek ve onlarn kalplerini kazanabilmek iin Ar-

yanizmi terkederek, Katoliklie geti. Geri baz Vizigotlar bunu kabul etmeyip silha sarldlarsa da, daha sonraki Krallar zamannda, Katoliklik artk resmi bir mahiyet kazanmaya balad. yi ama, sen bana, Vizigotlann kendilerini g-sz hissettiklerinin sebebini anlatacaktn, daha baka eylerden bahsettin. Daha szm bitirmedim ki birader. Sen de olduka sabrszsn dorusu. Peki syle de dinleyelim!... Evet.. Vizigotlar, Katoliklie girmi durumdalar ama, yine de aralarnda Arius Mezhebini terketmeyip, devlete isyan eden topluluklar var. Vizigotlann gszlne sebep olan olaylardan biri bu.. ikincisine gelince: Vizigot asillerinin devaml, Kralla daha dorusu devlete isyanlandr. nk, Vizigotlann detlerine gre, krallk, babadan oula intikal etmez, her kral lnce, yenisi seilirdi. Geri Liuvigilde ve ondan sonra olunun tahta gemeleri bir istisnadr. 36 Vizigotlar arasnda her asilin Kral olma durumu ortaya ktndan, her Kraln lmnde asillerin krall ele geirebilmek iin mcadele ettikleri bilinmektedir. Hatt, ok sert karakterli ve Gennen asll olan bu adamlarn kraln lmesini beklemeden, taht ele geirmek iin, isyan edip kral ldrdkleri bile olmutur. Bu son Kral Rodrik de, bir asilzade iken, Kral Vitizaya isyan edip, onu ldrd ve taht ele geirdi. Ta-

bii, Vitizann oullan bunu unutmamlardr. Onlar da Kral Rodriki ldrp taht ele geirmek iin frsat kollamaktadrlar, ite btn bu durumlar, Vizigotlann, Romanlara kar kazandklan zaferi, rahatlkla ve sevinle kutlayamayacaklann gstermektedir. Geri imdi ne Roma Devleti ve ne de halk var; ama olsun. Sende de amma deve kini varm be Julyo Bira-der. Lf dndrp dolatnp yine Romaya ve onun Vizigotlar tarafndan grd zarara gtryorsun. Unutmam tabii! Ben bir Romalym ve Romaya fenalk yapm olanlara da iyi gzle bakamam. Julyo, bu szleri syledikten sonra, birden glmeye balad; Alfons, ona akn gzlerle baktktan sonra sordu: imdi de ne oldu? Neden byle glyorsun? Julyo. bir mddet gldkten sonra cevap verdi: r- Germen asll bu Gotlar, Romaya byk zarar verdiler ama, Hunlann, Atillnm da at uakln yapmak zorunda kaldlar. Ona glyorum. Yapma etme dnyas bu.. Oooo!.. Sen de Romallarn cn Germenlerden almann yolunu ne gzel bulmusun birader. Bulurum ya!.. O Germenlere duyduum kin bit-mez tkenmez. Bizim maliknemizi yakp ykmasaard ve hazinelerimizi yamalamasalard belki de bugn ben bir papaz deil de, talyada bir ehrin valisi olacaktm!...

Alfons, bir kan kaldrarak alayla konutu : Sevgi.. Julyo Birader, sevgi.. Dmann da olsa seveceksin!.. Dmanm sevmek mi?.. Doru.. Ama ne g bir ey!.. Eer, iki tulumuna bir def ack azm daya-yabilsem belki.. Ne dersin ha Alfons Birader? Julyo, bu szleri sylerken, kurnaz bir tavrla, Alfonsa da gz krpt. Dmann sevmek iin her eye katlanacaksn ama Julyo Birader!.. Evet. Ben de katlanabilmek iin iiyorum ya! Alfons, alayc bir tavrla ona bakt: Senin ikiciliinin Germen dmanlndan evvel baladn duymutum ama. Yanl duymusun. Za... Julyonun konumas yarda kald. O srada, artk ormandan kp ilerlemeye balam olduklar dar vadide, karlarna birden bire dikilen ekiya klkl adam, onda, konuacak takat brakmamt. Salar sakallar birbirine karm, atk kal bu adamlar, elleriyle, katrlarndan inmelerini iaret ediyorlard. kisi, iri yan biri de ufak tefekti. ki papaz, belki de, ruhan kiiler olmann kendilerine dokunulmazlk salayacan dnerek, ii biraz ardan aldlar. nk, o devirlerde, papazlar gittikleri her yerde byk itibar grrler, gittikleri her yerde arlanrlar, kyller, kendileri yemez onlara yedirirlerdi. Asiller de, papazlara hrmet etmekteydiler.

Her trl halk tabakas arasnda papazlarn dokunulmazl grlrd. imdi de, ayni davranlarla karlaacaklarn dnen papazlar bu bakmdan acele etmiyorlard. Hat38 t, Alfons Birader, bu durumda bile Julyo Biradere taklmaktan geri kalmad. Julyoya, italyanca olarak: Ha.. Bak tam diine gre Vizigot!.. Tam da sana gre bir frsat... Temizle onlar da, senin u mehur bileinin vgsn her yerde, Kutsal Paramzn saraynda bile yapaym!., diye fsldad. Fakat bu gevezeliinin cezasn da ekti. Ekiya klkl adamlardan en irisi, kalarm atp, yzn buruturarak haykrd: Hey al bacakl!,. Ne sylenip duruyorsun y-le!.. Deerim karnn ha!.. abuk inin katrlarnzdan!.. Ne diyorsun ha? Bize de syle.. Adam, bu szleri sylerken, elini, belindeki hanere atmt. O zamana kadar byle bir tehditle karlamam olan ve karsndaki adamn da hi akaya gelir cinsten olmadn anlayan Alfons Biraderin elleri ve ayaklar titremeye balad. Alamakl bir sesle : Hi!.. Hi kardeiim!.. Isa, sizi kutsasn!.. Sizler iin dua ediyordum!

Adam, bir kahkaha att. Dirsei ile yanndaki ufak tefek arkadann karnna vururken: Ha ha ha.. Bizim iin dua imi! Asl, imdi ken-diniz iin dua edin. Bizim deil, sizin duaya ihtiyacnz var!.. Katrndan glkle inebilen Alfons Birader, korku ile sordu: Bizden ne istiyorsunuz kardelerim? Bu defa ufak tefek, adam cevap verdi: Keselerinizi!.. Ama Kutsal Kardelerimiz, bizler yoksul papazlarz. Bizde kese ne gezer? Julyo Birader de sze kart: Kese veremeyiz ama.. 39 Ama?.. Bol bol dua verebiliriz!.. Ekiyalann de kahkahalarla glmeye baladlar. O zamana kadar hi konumam olan, parma ile Julyoyu iaret ederek: ok cmertsin be papaz efendi! dedi. Ama o bol dualarnz kendinize saklayn. nk ihtiyacnz olacak; ama sizi de kurtarp kurtaramayacan bilemem. imdi fazla gevezelik etmeden skln paralar bakalm!..

Paralar sklmek mi?.. Aman Ya Hristos!.. Sizde din imn yok mudur kardelerim?.. Vard, vard ama sizin gibi papazlar yok etti. aka etmeyin kardelerim!. Ne akas papaz efendi!.. Sizler iin yaayan, sizleri dnen ve iinizi eytandan temizlemek isteyen papazlarnz ha? Bizler iin deil, keyfiniz iin yaadnz, bizlerden ziyade besili tavuklar, kazlar ve ikileri dndnz Toledodan Septeye kadar bilmeyen yok sevimli papaz efendi. Daha fazla konuturmayn beni de, uzatn artk u paralan!.. ki papaz ackl bir sesle konumaya baladlar: Bizde para bulunmaz kardelerim!.. Bizler gibi yoksullarda!.. Ekiyalann en irisi, sabrsz bir sesle sylendi: Bulunur!.. Bulunuuuuur!.. Hele gelin bakalm yle!.. Bu sz syleyeniri adam, papaz Alfonsu, yakasndan yakalayarak, yolun yarmdaki bir kayamn arkasna ekti. Dierleri de, Julyonun kollarna girip, onu bir ocuk gibi kaldrdlar. Ekiyalar, iki papaz soymaya baladlar. Papazlar, inliyor, alayp yalvanyorlardi; fakat ekiyalann 40 ffc-.-^r **.-*. . . -* hrsl gzleri onlan soymaktan baka bir ey grmyordu.

Soyulan Julyonun da, Alfonsun da bellerindeki kemerlere sokulmu birer kese gzkt. Keselerin bzlm azlarn ap avularna dken ekiyalarm gzleri sevinle parlad. nk avulan, o kocaman avulan altnla dolmutu. En iri ekiya: Bunlar nedir sayn papazlar? diye alayla sordu. Julyo ile Alfons, bitkin seslerle cevap verdiler: lmlk iin sakladmz eyler! Yemedik imedik biriktirdik!.. Bir tane altn bile sizin lmlnze yeter be.. Yoksa Krallar gibi mi merasim dnyordunuz? Alfons titrek sesle cevap verdi: Boazmzdan kesip biriktirdik kardelerimiz!.. Maallah!.. u arap tulumlarnz, butlan torba-dan dan km halanm tavuklarnz da kt bes-lendiinizin iaretleri!.. Ah zavalllar. Getiimiz kylerden verdiler kardelerim!.. Biz acndan lsek bir budunu vermezler kera-talar. Siz papazlara kar neden bu kadar cmert kesi-liyor bu cahil kyller? Ne bilirim ben a cancazm! Ekiyalann en irisi gld: Belki de sizleri zayf grp semirtmek istiyorlardr. Dier ikisi parmaklanyla Alfonsu gsterip kahkahay bastlar: Bu mu zayf, bu mu? Kpten fark yok maallah! Ufak tefek olan da, avucunu doldurmu il il al-

tnlara bakarken sylendi: Yoksullar byle ise, zenginleri kimbilir nasldr bu papazlarn?.. W 41 ncs de kararl bir sesle .homurdand: Bundan byle ky aalarn ve tacirleri deil; papazlar soyarm arkada!.. Al benden de o kadar; ayda bir papaz soy sak Karun kadar zengin olup gittik. Ne aydas be!.. ayda hatta senede bir papaz soysak ihya oluruz!.. Ekiyalarla papazlar, aralarnda bu ekilde konuurlarken, ormandan kp, katrlarn onlarn tarafna sren iki yolcu daha grld. Ekiyalar, papazlar yere kerttiler ve alelacele ellerini arkalarndan baladlar. Bu arada, gelenler de yaklamlard. Ufak tefek ekiya, arkadalarna Yaadk!., diye sylendi. Yahudi bunlar. Dierlerinin de gzleri parlad. En irileri: ansmz yerinde bugn! diye homurdand. Hepsi de, sindikleri yerden, Yahudilerin gelilerini, avn gzleyen parslar gibi takip ediyorlard. Yahudiler iyice yaklanca, ekiyalar ayaa kalktlar. Ufa: Hey, inin katrlarnzdan!., diye bard. Yolcular, irkilerek onlara baktlar ve ardndan umulmadk bir ey oldu. ok ani bir kararla katrla-

rnn balarn dndrp, geldikleri yne koturmaya baladlar. Ekiyalar ard: Hey kayorlar!.. Byle abuk karar verebilenlerle karlamamtk bu zamana kadar!.. Aman karmayalm bu para babalarn! diyen ekiyalar da, az tede sakladklar katrlara ya da atlarna gitmenin kendilerine zaman kaybettirebileceini dndklerinden, papazlarn katrlarna atladlar. En iri ekiya, yayan kouyordu. 42 Julyo lie Alfonsun katarlar, belki de o zamana kadar bu kadar zorlanmamlard. Sahihleri gibi rahata alm bu hayvanlar nce, koup da canlarm zora sokmamak istediler. Fakat, zerlerindeki adamlarn topuk darbeleri ve boyunlarna indirdikleri aplaklar, iyi koabildiklerini gsterdi. Bezirganlarn kaabilmeleri mmkn gzkmyordu. nk, bindikleri katrlarla, bu katrlarn arkasna balanm ikinci katrlarn zerlerindeki ykler, ksa bir zaman sonra hayvanlarn yorulmasna ve yavalamalarna sebep olmutu. Ufak tefek ekiya, arkadaki bezirgana yetimeye sonunda, muvaffak oldu. Yaklat bezirgann hayvannn yularna el att. Dur!.. L sesleri arasnda hayvanlar durdurdu. Biraz durup, koarak gelen arkadana bunlar teslim ettikten sonra, yine kaann peine takld.

ndeki bezirgan, arkadann yakalandn anlaynca lgn bir korkuya kaplarak, hayvann krbalamaya balamt. Zavall katr, can acsndan, ayaklan birbirine dolaarak kouyordu. Artk, yoldan da kmt. Onu takip eden ekiyalar: Dur!.. Dur!. Gitme!. Dur! diye bardka, zavall bezirgan geri dnp bakyor, onlarn geldiklerini grdke de, katrna krbac basyordu, nn grd yoktu. Yine, arkasndakilerin yaklap yaklamadklarna bakt srada olanlar oldu. Bolua doru utuunu hisseti, nne baktnda, bir uuruma dtn grd ve ac lklar ve dme sesleri duyuldu. Bezirgann katrnn peine balanm ve ona ayak uydurmaya alp komu olan iki eein, yksekten aa den bir zincirin halkalarn da aa ekmesi gibi, uurumun azna doru kayp kaybolduklar g43 rlmt.. D ve arpma sesleri... Daha sonra da, derin bir sessizlik... ki ekiya, uurumun kenarnda, dehete dm baklarla, aaya, bir mddet baktlar. Dip, karanlklar iindeydi. Bir ey grlmyordu. Sadece ilerlerde, yine uurumun dibinde kh kaybolup kh farkedilen bir su aknts fark ediliyordu. Bezirganla, hayvanlarndan bir iz bile yoktu. Ufak tefek ekiya, gr salarn kartrrken:

Th,be yazk oldu!..Belki.de bir serveti kar-dk! diye sylendi. Bir daha nerde bulabiliriz byle ykl insanlar?.. Evet!.. Fakat yapacak birey yok. Adam, korkudan katra basyordu kamy. Deil senin katrn, Septe ve Kadiz Valilerinin en iyi atlar bile yetiemezdi kaan bu bezirgana!.: Adam da haksz deil hani. Da banda, bizim gibi birka kii senin de yolunu kesselerdi, kimbilir na-sl kaardn? ki adam, bu szlerden sonra katla katla glmeye baladlar, lm olan hem de feci bir ekilde can vermi olan Yahudiye acdklar yoktu. Zaten o devirlerde, Yahudilere hibir milletin acd yoktu. Kral Rodrik ve ondan nceki Krallar, spanyada yaayan Yahudilere ok ar vergiler koymular ve kazandklarnn yansndan fazlasn ellerinden almaya kalkmlard. Yahudiler, sadece ve sadece slm lkelerinde, insanca yaayabiliyorlar ve slm adaletinden istifade edebiliyorlard. Ekiyalar geri dndklerinde yayan gelen arkadalarna, teslim etmi olduklar Yahudinin, papazlarn yanma getirilmi olduunu grdler. Yerdeki papazlarn yanma oturtulmu Yahudi de, alayp dur44 maktayd. Altm yalarnda gzken bu adam, zayf yzl ve seyrek sakall biriydi. Masmavi gzlerinden akan yalar, sakallarm slatyordu.

Ekiyalardan, takipten dnm olan irisi, papazlarla Yahudinin yannda duran arkadana: Ne oluyor be? Neden alayp inliyor bu adam? diye sordu. Ufak tefek ekiya, tekinin cevap vermesine frsat kalmadan: Neden olacak! diye sze kart. Kaybettii paralan ve eyalan iin uluyordur, yle deil mi Pedro?.. Pedro, elinin tersi ile byklarn svazlarken, u cevab verdi: Hayr onun iin deil. Bana teslim edip tekinin peinde gittiinizde, benimle gelmek istemedi. Hatt bir aralk kamak istedi. Yal ve inat bir Yahudi ile mi uraacaktm. Atladm zerine.. kimiz de yere yuvarlandk. Altmda kald. Aya m knlm ne?.. Soruyu sormu olan bir kahkaha att: yi oldu Yahudiye!.. Kamasndan korkmaya gerek yok artk desene? Ne dersin, bu papazlarn da birer ayaklann kuralm m? Papazlar, bu konumay duyunca alayp szlamaya baladlar. Gz ucu ile onlara bakan Pedro: Yok Juno, yok!.. Onlar bize hi zorluk karmadlar, niye ayaklarn kralm ki? diye akalat. Papazlar ferahladlar. Fakat bu defa da, yanlarndaki bezirgandan uzaklamak iin debelenmeye baladlar. O arada da, papaz Julyo:

Aman gznz seveyim Hristiyanlar!.. Siz ekiya olsanz bile Hristiyansmz, bizi bu adamm yanndan uzaklatrn. Srnmesin bizlere diye yalvarmaya balad. 45 Pedro, homurdand: Neden be?.. Bu kadar titizlenecek ne var?.. Isa Efendimize davranlarn unuttunuz mu bunlarn? Ona nasl ihanet ettiler!.. Ya Meryem Ana-mza dil uzatmalar? Biliyoruz, biliyoruz da eskileri kurcalayacak ne var bu kadar? Onlar da insan.. Sattklar mallar al-yorsunuz da, niye onlara demekten ekmiyorsunuz?.. Alfons da sylendi: yi bir Hristiyan olmadnz, bu sorunuzdan da belli. Yahudann hemehrisi bunlar.. Hristosu be ake iin dinsiz Romallara ihbar etmekten de ekinmemilerdi. yi ama papaz efendi Sen Piyer de Yahudi idi, unuttun mu? O baka... yi bir Hristiyand O, kilisemizin temellerini atan ve Hristiyanl Romada yayan aziz... Papaz Julyo, sz deitirdi: Bu Yahudinin servetini ele geirdiinize gre, bizim keseleri, bize brakrsnz deil mi? O da nedenmi?.. Onun serveti sizi zengin eder, bizim gibi yoksul papazlarn altnlarn ne yapacaksnz. Onun serveti ile bizim dualarmz size yeter. Papaz paras uur getirmez kardelerim!..

Sizin paralarnz bizler iin daha uurludur pa-paz efendiler, daha uurludur. nk okunmu para* lardr onlar; uurludur, bereketlidir. Bereketi olsayd biz faydalanrdk evldm! Verin altmcklanmz bize, ate olup da sizi yakmasn!.. te kendi aznzla sylediniz. Demek bereket sizmi.. Bereketsiz paray ne yapacaksnz a papaz efendiler. Hem ate olup sizi yakmasmdansa, bizi yakmas daha uygun deil mi sizce? 46 Papazlar, ekiyalara sz geiremeyeceklerini grnce onlarla mnakaadan vaz getiler; fakat altnlar iin alayp szlanmay srdrdler. Ban birden kaldrp, ormandan kan yola gz atan Pedro: Hey susun be kadnlar gibi alayp szlamay! Yoksa karmam ha, tavuk gibi keserim sizleri! Gelenler var, gknz karsa mahvederim sizi! diye sylendi. Papazlar aniden seslerini kestiler. Bezirgan da, papazlara verilen gzdandan kendine den pay alm olacak ki, alayp inlemesini kesip, yalvarr gzlerle ekiyalara bakmaya balad. Ekiyalar, o arada, kayann arkasna sinmilerdi. Ve bunlar, yavaa balarn uzatarak, yolda gelenleri gzetliyorlard. atl gelmekteydi. Bunlarn atlarnn arkalarnda da ykl katrlar grlyordu. Anlalan bunlar da tccard. Pedro, arkadalarna bakarak gz krpt -.

Uuruma den ve kardmz bezirgann a-m unutturacaa benziyor bunlar! diye fsldad. Di-erleri de balarn sallayarak onu tastik ettiler. Atllarn de yiit kiilere benziyorlard. Hele en nde at sren, ok yakklyd. Yirmi yalarnda vard. Kara gzleri aniden ksld ve atm durdururken elini kaldrp arkadalarna da durmalarn iaret etti. nk, papaz Julyonun bir iniltisini duymutu. Pedro, onlarn kamasna frsat vermemek iin birden ayaa kalkarken: nin atlardan bre! diye haykrd. Dier iki ekiya da yerlerinde dikilerek, hanerlerini ektiler. Ama o zamana kadar karlamadklar bir olayda da karlamakta gecikmediler. Bu yolcular, dierleri gibi korkudan kaacaklarna, ya da hemen emirlerine uyup, atlarndan inecek47 lerine, bellerindeki hanerlere el atp atlarn zerlerine srdler. Ekiyalar, bu cesaret karsnda ardlar. zerlerine gelen bu yolcularn, yle kuru grltye pabu brakmayacaklarn anladlar. Bir arpma balad. Atllarn en genci, atn, ekiyalann bulunduklar kayann yanndan srerken, haneri ile, biraz ileri km Junonun omuzunu izip geti.

Ac bir lk duyuldu. Juno, elindeki haneri brakrken; olduu yere kt. Pedro : Fazla ileri ktn ahmak! diye ona haykrd, sonra biraz ileriye gitmi olan atlya : Bunu pahalya deyeceksin st kuzusu! diye homurdand. Elindeki haneri, imek gibi, at stndeki gence frlatt. Kendisine haner frlatlm olan yolcunun arkada : Abdullah dikkat et! diye haykrrken, haner hedefe umu bulunuyordu. Pedronun o zamana kadar frlatt hanerlerin boa gittii grlmemiti. Frlatlan bu hanerde, gen yolcunun tam gsne umutu. Eer, gen atik bir ekilde atnn zerine yatmam olsayd-, gs delmeme-si iin de hi bir sebep yoktu. Pedro, Juno ve dier ekiya, zntl birer lk atarlarken, gencin, atnn zerinde tekrar dorulduu ve zerlerine geldii grld. Arkadalar da, atlaryla kayaya yaklamlard. Bu yolcularn, o zamana kadar karlatklarndan ok daha deiik kimseler olduklarn anlayan ve byk korkuya kaplan ekiyalar byk tela kapldlar: Pedro, aklna gelen ani bir kararla ayaklarnn dibindeki papazlara eildi. Sonra, elleri arkadan balanm olan Julyoyu ayaa kaldrp nne alarak haykrd: 48

Eer zerimize gelecek olursanz, bu papazla arkadan ve yerde ayaklarmz dibinde duran Yahu-diyi de ldrrz!.. Julyo, Abdullah ve arkadalarna yalvarmaya balad : Gelmeyin kardelerim! Bu adamlar dediklerini yaparlar!.. Kymayn bizlere!.. Acyn nolur!.. Abdullah, durdu. Pedronun dediini yapacan anlad. Dier iki ekiya da, Yahudi ile Alfonsu kaldrmlar, onlar da hanerlerini esirleririin boazlarna dayamlard. yoksul da, alam gzlerle boyunlarna dayanm hanerlere bakyor; alayp szlyorlard. Abdullah: Bekir, Ahmet!.. Dokunmayn onlara! diye arkadalarna seslendi. Yirmibe yalarndaki, beyaz ath; Arapa olarak: Ya Abdullah! Gvenilmez bu ekiyaya!.. Birden saldrp temizleyelim onlar! diye cevap verdi. Abdullah da Arapa: Grmyor musun kararl bu adamlar. Biz onlar ldrm olsak bile, bizim onlar ldrmemize zaman kalmadan u yoksulu tavuk gibi keserler. Onlar ldrsek de neye yarar! Bekir de sen de, biraz geri ekilin, ben onlarla anlamaya alacam! Bekir ile Ahmet, atlarm biraz geri alrlarken, Abdullah gayet gzel bir Vizigot diliyle: Onlara bir ey yapmazsanz, sizin ekip gitmenize izin verebiliriz! dedi.

Ekiyalann szcln yapan Pedro Bu iki papaz rehin olarak u yamaca kadar -karacaz! Orada onlar brakrz! diye heyecanla ba-rd. .Endls ahini F.: 4 49 Peki, kabul. Yalnnz, eer bu zavalllara bir zarar verecek olursanz, sz veriyorum ki, peinize taklr, girdiiniz ine delii dahi olsa sizi yakalar gebertiriz!.. ldrmeyeceimize sz veriyoruz. Yeter ki, biz u ilerideki allklara kadar gidelim! Peki!.. Papazlar da orada brakacaksnz, tamam m? Tamam!.. Pedro ile Juno, papazlar nde tutarak geri geri kayadan uzaklap yamaca doru trmanmaya baladlar. Dier ekiya da, onlarn nlerinden gidiyor ve yol gsteriyordu. Abdullah ve arkadalar, onlarn gidilerini dikkatle takip ediyorlard. Ekiyalar, esir ettikleri papazlarla yamaca trmandlar ve sonunda, varmak istedikleri alla ulatlar. Orada, papazlar brakarak allarn ardnda kayboldular. Abdullah, onlarn niyetini anlamt. Atl olan Abdullah ve arkadalarnn kendilerini takip edebileceklerini dnen ekiyalar, tepeye trmanarak izlerini kaybetmeyi dnmlerdi.

Papazlar, serbest kalnca sevinten alayarak, tepeden inmeye baladlar. Abdullah ve arkadalar da o srada, ayaa kaldrlp bir mddet, boazna haner dayanarak rehin tutulmu Yahudinin baucunda toplanmlard. nk, arkasma geilerek boazma kollarn dayamak suretiyle ayaa kaldrlm olan Yahudi, krk ayann acs ile alayp inlemekteydi. Ahmet, eilerek bu baca kontrol etti. Sonra, kendisi ile beraber yaraya bakan arkadalaryla gz gze gelince : Kt! dercesine ban sallad. O srada gelen Papazlar, Abdullah ile arkadalarnn ellerine sarlp teekkr etmeye baladlar. Onlar, 50 papazlarn teekkrlerini ksa kestirip, Yahudinin krn tedaviye baladlar. Dallar kestiler ve krk aya bu dallar arasna alarak sarp baladlar. Bylece ilk tedavi yapm oldu. Daha sonra, katrlarna yryen papazlara : Hey papaz efendiler! dediler. Bu zavalhy da yannza alr bakalm! Julyo da Alfons da, yzlerini buruturdular: Onu yanmza almak m?.. Keke ekiyalar onu gebertselerdi de, bizim keselerimizi almasaydlar!.. Gelmenizle mallarn kurtard kerata.. Abdullah gld: Nasip meselesi bu papaz efendi. Keke bizim nasibimizde de, ayamzn krlmas olsayd da, keselerimize bir ey olmasayd. Ooo!.. Bu ne para sevgisi papaz efendi!..

Julyo cevap vermedi; gzleri lgnca bir parlt ile yanp snd; sonra : Neyse, insanlk lmedi ya! Dndm ve bu Ya-hudiyi yanmza alp evine kadar gtrmeye karar ver-dim! dedi. Fakat, Julyo ile Abdullahn konumasn, yatt yerde heyecanla dinleyen Yahudi alayp inlemeyi keserek, Abdullaha ve Bekir ile Ahmete yalvarmaya balad : Ah yiit insanlar, brakmayn beni bu papazla-rn eline!.. Bunlar paralarm aldktan sonra beni bir ta-rafa brakp giderler. Abdullah: Olur mu yle ey!.. Korkma o kadar! diye teselli etmek yoluna gitti. Olur yiidim olur! Ben bu adamn baklarn beenmedim. Siz gelmeden nce bu adamlar, benim paralarm almalar ama kendi paralarn iade etme51 leri iin ekiyalara yaJ varyorlard; Sonra benden de tiksindiklerini sylemilerdi. Deminki bakm da hi beenmedim. Birden dn yaparak beni yanlarnda gtrmeyi kabul ettiini sylemesi, beni soymay dnmekten baka bir ey deil. Julyo, Yahudiye dmanca bakt: Geber yle ise burada! diye homurdand. Sonra iki papaz, katrlarna binip uzaklatlar. Yahudi, Abdullaha yalvarmaya balad:

Ey aslan yrekli yiit, beni brakma bu adamlarn elinde. Az nce, ekiyalann nnde arkadalarnla konutuun dilin Arapa olduunu biliyorum, yle ise sen bir Mslmansn. Mslmanlar merhametli olurlar ve kendilerine yalvaran insanlar geri evirmezler. Allah rzas iin bana yardma ol!.. Yahudinin Allah rzas iin demesi zerine, Abdullah, Yahudiye yardmc olmaya karar verdi. Peki ne yapabilirini senin iin? diye sordu. Beni kimsenin eline brakmayn. Siz Mslman-lar, emanete hyanet etmezsiniz. Size gveniyorum. Be-ni evime kadar siz gtrn!.. Ahmet ile Bekir: Biz mi gtrelim! diye hayretle sordular. Yahudi : Evet siz gtrn! Yapacanz bu iyiliin altnda kalmam. Btn masraflarnz da karlarm. Abdullah glmsedi: yiliin bezirgnln yapma!.. Biz bu ii yapar-sak Allah rzas iin yaparz. Ama bu ii nasl yapaca-z. Bunu arkadalarla bir konualm bakalm! dedi. arkada, Yahudiden biraz uzaklaarak, nasl hareket etmeleri gerektiini tarttlar. Ahmet: Ya Abdullah! dedi. Musa bin Nusayrm verdii vazifeyi yaptk. Artk geri dnmemiz lzm. imdi bu 52 Yahudi iin gecikecek miyiz?.. Musann bizi bekledii-ni unutmayalm!

yle de, Allah rzas iin bana yardm edin! dediini duymadn m? Bekir de sze kart: Yardm etmeyecek deiliz ki!.. Yolumuzun ze-rindeki bir hana brakrz. Adamn paras da var. Ken-disini tedavi de ettirir; bakmn da yaptrr. Haklsn ya Bekir! Fakat teslim ettiimiz adamlar acaba nasl kiiler? Hrl m hrsz m? Sonra bilirsiniz ki, Hristiyanlar Yahudilere dmandrlar. Hi sevmezler onlar. Ellerine byle bir frsat geince gsne bir haner saplayp ldrrler ve malma da el koyarlar. Bu durumda biz de vebal altna girmez miyiz?.. Yce Allah, bize, onu kurtarmak frsatn verdi; yle ise bunu sonuna kadar yapalm ve evine kadar gtrelim. Ama bu nasl olacak ite bunu dnyorum. Yahudi, onlarn konumalarndan, belki de kendisini orada brakp gideceklerini dnm olmal ki, alayp yalvarmalara yine balad: Ey Mslman yiitler! Brakmayn beni bu Vizigotlarm elinde.. Bunlarda insaf ve merhamet yoktur. Zulm yapmak istekleri kanlarndan tamaktadr. Kendilerinden olan kimselere bile merhamet etmezler deil ki benim gibi bir Yahudiye!.. Acyn bana, beni yollarda rastlayacanz bir hana brakacanza brakn burada da kurtlara kulara yem olaym!.. Daha iyi. arkada, Yahudinin bu szlerini dinlediler. nn de an sklmt. Bekir, ona: nce syle bakalm senin adn nedir? diye

sordu. Yasefdir yiidim!.. Yasef. Nolur acyn bana!.. Evin nerede? 53 Cordobada oturuyorum yiidim. Buraya bir gnlk yolda! Seni oraya gtrmemiz g ey Bezirgan! Dur bakalm ne yapacaz! Yasef, yiitleri yine can damarlarndan yakalad: Allah rzas iin brakmayn beni yiitler! Sevdiklerinizin ba iin! arkada gz gze geldiler. Biraz dndler. Abdullah: Aklma u geliyor! dedi. mzn gitmesine gerek yok. Birimiz gtrsn. Yoksa, yalvaran bu yz hayatm boyunca gzlerimin nnden gitmez. Doru! Allah rzas iin de diyor. Her ne paha-sna olursa olsun, evine kadar gtrmeli birimiz. Ama hangimiz?.. Ahmet: yle ise kura ekelim! Kime rastlarsa o gtrsn! teklifinde bulundu. Abdullah eit uzunlukta ubuk ald. Sadece birinin ucunu krp dierlerinden ksaltt. Arkadalarna ektirdi; fakat ksa ubuk onda kalmt. Bu ii yapmak bana dyor! dedi. Siz yolunuza devam edin, Musa bin Nusayra gerekil bilgileri verin. ayet Yce Allah ksmet nasip ederse, ben de bezirgan braktktan sonra gelirim!.. Az sonra, arkada -bezirgan katrna yerletir-

diler. Abdullah, onun yannda atn srp sadaki yola saparken: Bekir! dedi. Zehraya selm syle!.. Zehra, Bekirin kz kardei ve Abdullahm da szlsyd. Yakn zamanda evleneceklerdi. Hatt Abdullah, spanyada bilgi toplamak iin tccar gibi dolarken, o da Kayrevanda eyizlerini ilemekteydi. 54 Bekir, ban sallayarak, selm gtreceini ifade etti. Abdullah ile Bezirgann, yolun dnemecinde kaybolmasndan sonra, Ahmet ile Bekir de, Kadiz Limanna doru atlarn srdler. *** Abdullah, sabah huzursuz bir ekilde uyand. Sabah namazn teyemmm ederek klm ve tekrar yatmt. imdi,pencereden gelen gne klan odaya dolmutu. Derhal kalkt ve giyindi ev sahiplerinin gelmesini beklemeye balad. Zihni, birgn evvelki olaylar ile meguld. Yasefi birgn yolculuktan sonra, evine getirmiti. Fakat bu bir ev deil; kocaman bir kkt. Ve Yasefin ok da zengin bir kii olduu anlalyordu. Hizmetkrlar koumular ve binbir itina ile Yasefi odasna tamlard. Abdullahn gitmek isteme-

sine ramen, Yasef, andlar ederek evinde kalmas iin, onu ikna etmeye muvaffak olmutu. Abdullahn iinde, bir Yahudinin evinde kalmaktan dolay bir huzursuzluk vard. Pencereye doru yrd. Tl perdenin ardndan darya bakmaya balad. Pencereden geni bir bahe grlyordu. Bahede, iyi tanzim edilmi binbir eit iek glmekteydi. Bahenin sa tarafnda, meyve aalan vard. eitli meyveler dallardan sarkyordu. Pencerenin bakt bu bahe, evin arka taraf olmalyd. nk, gece eve girilerinde, dorudan doruya bir sokak iinden gemilerdi. Abdullah, bu dnceler iinde iken, arka tarafnda bulunan kapnn alndn duydu. Giriniz, de55 di. Kap alrken dnp bakt. Eikte, ondokuz - yirmi yalarnda bir kz vard. Yzn, portakal renkli bir tl evrelemiti. Beyaz yznde, koyu kara gzleri ldyordu. Tam bir tezat tekil eden gzler ve yz, birbirlerinin renklerini daha da kuvvetlendirmekteydi. Bembeyaz bir ehre ve kapkara gzler... Derin baklarn manal bir ekilde gzelletirdii ince hatl bu yz, ender gzellikteydi. Kzn, ok heyecanl olduu belliydi. Bakalarnn mahremiyetine gz dikmekten ekinen ve ve Allah Teldan korkan her Mslman gen-

ci gibi Abdullah da, bu yabana kz karsnda gzlerini yere indirdi. O srada, kzn titrek sesi duyuldu: Yahbvanm sknu iinde yaa yiit gen! Pey-gamberimiz ve atamz Abraham, sana ve sevdiklerine hayrlar ihsan etsin! Abdullah ard. Bu Yahudi kz kendisine bir takm hayrlar diliyordu; ama bu ancak Yce Allahtan olmalyd. Her trl hayr iin Allah Telya snrm! dedi. Kz, konumasna devam etti: Ben, gece buraya getirdiiniz Yasefin kzym. Adm: Esterdir. Babama yaptnz iyilii hayatm boyunca unutmayacam. Daima sizin iin dua edeceim. Her duamda siz de yer alacaksnz. Abdullah glmsedi: Saolun! Duaya hepimizin ihtiyac var! Siz erefli konuumuzun adn bilmek isterdik, ltfeder misiniz? Kusura bakmaynz daha nce sylemem gerekirdi. Adm.- Abdullahdr. 56 Memnun oldum. Size teekkr etmekte gecikmenin sebebi, babamn durumunun bizi artmas... Bandan geenleri, gece anlatt. Yaptnz iyilii unutamayz!.. Abdullah, kzn bu hususta daha fazla konumama-

sn iaret eder ekilde elini kaldrd: Bu kadar bytmenize gerek yok.. Kim olsa yapard. Kim olsa m?... Galiba buradaki halk tanmyorsunuz?.. Bize yardm etmek deil, imkn bulsalar hepimizi yok edecekler. nsandan bile saydklar yok bizi.. Hazineye para m lzm, haydi Yahudilerin srtna byk bir vergi!.. Asilzadelerin dnleri mi olacak, bizlerden byk haralar.. Biz, onlar iin para makinesinden baka birey deiliz.. Buradaki Hristiyanlar bir tananz.. Yooo!.. Ben de ok iyi tanyorum. nk onlarla ticaret yapmaktaym. yle ise onlar tantmak iin gayret etmeme gerek yok. Abdullah, sz deitirdi: Babanzn ksa bir zamanda iyileeceini tah-min ederim. Artk gitmem iin, bana msaade edersi-niz deil mi? Ester, hararetle itiraz etti: Gitmek mi?.. Konuk severlikte bir kusur mu ettik?.. Yemin ederim ki bu eve dost olarak giren, iyilikten ve huzurdan baka birey grmemitir. Yabanclar bile evimizden memnun ayrlmlardr. Siz ki, bu eve bir yabana olarak deil, hi bir zaman unutamayacamz bir iyilikle geldiniz. Sizi arlamadan nasl brakrz. Ltfen kaimiz ve yorgunluunuzu gideriniz. Bu candan teklif karsnda Abdullah, gitmekte srar etmenin saygszlk olacan ve kzn da kalbini

kracan anlad: 57 ok acele ilerim vard ama, birgn daha kalaym! demek zorunda kald. Kz, bu cevap zerine rahatlad: Bizi sevindirdiniz! dedi. Yahova, sizden raz ol-sun. imdi, msaadenizle ayrlaym.. Siz istirahat bu-yurunuz efendim! Kz, kapnn eiinden bir hayl gibi kayboldu. Abdullah, istemedii halde birgn daha kalmann huzursuzluu ile yine pencereye dnp darya bakmaya balad. Ama imdi, ne dary, ne bahedeki o gzel iekleri ve ne de yemyeil aalarda sarkan meyveleri grd vard. Gzlerinin nnde Zehra belirmiti. Szls olan ve ksa bir zaman sonra evlenecei Zehra... ok gzel, esmer bir ehrede ldayan kara gzler sanki Abdullaha bakyordu. Onun sesi, konumas kulaklarndayd. Abdullah, spanyaya, haber almak iin Musa bin Nusayr tarafndan gnderilecei zaman, ne kadar alam : Sana bir ey olmasmdan korkuyorum ya Abdullah! diyerek, o vazifeyi bir bakasma devretmesi iin srarlarda bulunmutu. Zehray lgmcasma seven Abdullah, bu gz yalan karsmda nce sarslr gibi olmutu. Ama kendisini abucak toparlamasn bilmi ve kz teselli etmesini bilmiti. Bir erkekle kadn arasndaki fark bu idi ite. lgmcasma sevdii halde kendisine hkim olabilmek ve kendisini tutabilmek. Zehray ne kadar zlemiti. Hemen hemen bir buuk aydan beri ondan uzakt. Eer Yasefe rastlama-

m olsa idi, imdi frikiyye topraklarnda olup, Kayrevana ilerlemekte olacakt. Bekir ile Ahmet oraya gidiyorlard.. Nereden rastlamt bu Yasefe?.. Birden ban sallayarak: Tvbe!.. Tvbe!.. dedi. Allahm, lanetlenmi eytann errinden Sana sm58 nm!..Allah rzas iin yardm isteyen vearesiz kalm bir insanortada nasl braklabilirdi! Ben en iyisini yaptm! diye sylendi. Rabbimin rzas hereyden stndr! diye dnd. Sonra yalnz dadeildi ki.. Yce Allah yardmcsyd ve Zehra da onunla beraberdi. Dolat yerlerde, bahede ve hatt imdi de bu evde.. Abdullah nerede ise, Zehra da onunla idi. Abdullah bu dnceler iinde iken, yine kapnn aldn fark etti. Dnnce, kapinn eiinde, gzel giyimli bir hizmetkrn durduunu grd. Ellerini gsne koyarak eilen ,bu adam, Abdullaha : Kymetli konuumuz ykanmak isterler mi? diye sordu. Abdullah: Memnuniyetle! diyerek yerinden kalkt, adam takip etti. ok iyi denmi bir koridordan getikten sonra, hizmetkrn at bir odaya girdiler. Taban ve duvarlar mermer olan bu odann banyo odas olduu anlalyordu. Odann kesindeki yanan bir ocak stnde,

kazanda su kaynyordu. Hizmetkr: Sizi ykayabilirim efendimiz! dedi. Fakat Abdullah, teekkr ederek, kendi kendine ykanabileceim syledi. Hizmetkr dar ktktan sonra da, kapy srgledi. Gzel kokulu otlarn, yanarken kardklar kokular arasnda ykand. Duvardaki asklara konmu olan ve o zamana kadar hi kullanlmam olduklar anlalan havlularla kuruland. Giyindikten sonra da, srgy ekerek dar kt. Hizmetkr, koridorun sonunda oturduu bir hasr iskemlenin zerinde, kendisini bekliyordu. Abdullah ona: 59 Namaz klmak istiyordum! dedi. Hizmetkr, namazn ne olduunu bilmediinden, Abdullah ona, ibadet edeceini aklad. Bunun zerine adam, Abdullah, gece misafir edilmi olduu odaya getirdi. Ve dar kt. Abdullah, daha nceden tayin etmi olduu kbleye dnerek klamam olduu, bir gnlk kaza namazn kld. i rahat etmiti. nk, Yasef ile gelirlerken, namazlarn klamam. Bu da, onu huzursuz etmiti. imdi, bir ferahlk hissediyordu. O namazda iken, hizmetkr bir ka defa kapy ap bakmt. Namazn bitirip duasn ettikten sonra

oturduu srada, hizmetkr yine kapy at ve: Kymetli konuumuz! dedi. Evin efendisi sizi bekliyor!.. Abdullah, hizmetkrn peine takld. Ayni koridoru getiler. Koridorun sa tarafndaki bir odann nne gelince, hizmetkr kapy ald, ieriden: Allahn izni ile gir! diye bir ses geldi. Hizmetkr kapy at ve Abdullahn girmesi iin, kendisi yana ekildi. Abdullah da, besmele ekerek ieri girdi. Girdii yer byk bir salondu. ok gzel ve ok kymetli eyalarla denmiti. Pencere kenarlarnda yeil bir atlas perde, kvrmlarla aa iniyordu. Pencere nnde de. kpk gibi bir tl perde vard. Yerde, en kymetli tran hallar seriliydi. nsan yrdke, ayaklan halya gmlyordu. Tahtadan olan duvarlar, krem rengi cillyd. Tavana kaklm renkli camlar, tl perdelerden szlerek gelen gne klarn, parltlarla yanstyordu. Odadan byk bir zenginlik tayordu. Abdullah ard. O fakir grnl ve herkesin Bezirgn> dedii Yahudinin ok zengin olduunu an60 lad. Topran zerinde ufack gzken kayann, asl bykln toprak altonda bulundurmas gibi, bir Yahudinin de grnrdeki zenginliinin, gizlediklerinin yannda devede kulak gibi kaldn anlad. Pencerenin nndeki bir koltukta, ayan bir sandalyeye uzatm olarak oturan Bezirgan Yasef vard.

Koltuunun sa tarafnda Ester, bir sandalyede oturuyordu. Koltuun sol tarafndaki sedirde de, oturan iki kii vard. Biri Yasefe benzeyen, onun gibi sakall ve takkeli yal biri, dieri de parlak gzlerle Abdullah szen gen biri... Abdullah, bu baklar karsnda kzardn hissetti. Elini gsne koyarak: Selmn Aleykml (Allah Telnn selm zerinize olsun!) dedi. Oradakiler de: Yahovann skunu iinde yaa yiit adam! cevabm verdiler. Yasef, karsndaki bir koltuu gstererek: Buyurunuz oturunuz! dedi. Abdullah, iaret edi-len koltua otururken de yal Yahudiye dnen Ya-sef : te bir insan, Samuel! diye konutu. Hristiyanlarn soymaya ve belki de ldrmeye kalktklar, hor grp tekmeleyip itip kakaladklar Yahudiye, iini gcn brakp yardm elini uzatan biri.. Bir Mslman.. Ayr dinden ama bir Yahudiyi kendi akrabasn korur gibi koruyan ve yardm eden, merhametle davranan bir yiit!.. Semuel, tebessm etti. Abdullaha bakt ve hmhm bir sesle: Yahovann nimetleri zerine yasn. Peygam-berlerimizin dualar zerine olsun yiit adam! Karde-imi kurtarman ben de unutamam! dedi. 61

Bu konuma karsnda, Abdullah, iyice kzard: Yce Allahn izni ile her kim olsa yapard! diye konutu. Ayr dinden olsak bile, insanlk lmedi ya!.. Dinimiz, insanlara ve btn canllara merhametle bakmamz emreder. Peygamber Efendimiz (S.A.V.) insanlar arasnda ayrm yapmamt. Biz Mslmanlar da ayni yolda gideriz. Herkesin de ayni ekilde hareket etmesi insanlk gerei.. Yasef itiraz etti: Ama ta Kadiz nlerinden Cordobaya kadar beni getirmek... Bunun iin iini bile terk etmek. Yolundan dnmek?.. Yahova ahidimdir ki, ben bu kadarm yapamazdm. Bu kayplar gze alamazdm dorusu.. Ben, geen bu gnleri kayp grmyorum; aksine bir sevap vesilesi sayyorum. Allah Tel: yilik yapmamz buyurur. Bu balamdan, benim kaybm yok, bilkis Yce Allah katmda kazancm var. Ondan daha byk ey de olur mu? Belki Abdullahn bu konumas, belki de Yasef e yaplan iyilii dnmek, gen Yahudinin kalkarak Abdullahn arkasna, daha rahat etmesi iin yastklar koymasna sebep oldu. Abdullah, bu gence bakarak tebessm etti ve teekkrlerde bulundu. Samuel, yine hmhm sesi ile : Nerelisin gen adam?, diye sordu. Kimsin?.. Kimlerdensin?.. Yasef: Eer bu hususta konumak istemiyorsan bir ey syleme! dedi tella. Misafirlerimizi skmak isteme-yiz. -

Abdullah glmsedi. Glmsemek ona ok yakyordu. Gne yan bronzlam ehresinde, dileri inci gibi parlyor ve ona ok yakyordu. 62 Ben, bir Berberiyim! diye sze balad. Atalarm, Kayrevan civarnda yaam. Belki Kartacamn eski halkndanm belki de deil. ln, saf ve bakir havasnda bydm. Bizans - Rum Devleti zamannda, onlarn btn saldrlarna kar koyup, boyun ememiiz. nk, bizler, hrriyete ok dknz ve hrriyet iin canmz vermekten ekinmeyiz. Bir rzgr kementle yakalamak ve iplerle balamak mmkn d?. O, kumlarn yerlerini deitirir, tepeler arasnda eser, binbir yerde tesirlerini gsterir; ama hi bir yerde durmaz. Kh orada kh buradadr. te biz, ln asi ocuklar da byleyizdir. Bir yerde durmayz. Rzgr gibi, ln eitli yerlerinde hayvan srlerimizle dolar dururuz. Bizans Rum Devleti bizimle baa kmann mmkn olmadn grnce, askeri bask yerine, kurnazca bir taktikle misyonerleri ile bizi balamak yoluna gitmi. Dedelerimizin bir ksm, Rumlarn almalar ve gayretleri ile Hristiyanl kabul etmi; ama bir ksm.. Dier ksm, Hristiyanl benimsememi, atalarndan gre geldikleri inanlarndan ayrlmamlar. ocukluumdan aklmda kalan: Aslan avlar tertiplememiz ve bunlar armha germemiz. Tabii, biz ocuklar, seyirci idik. Avlar yapanlar byklerdi. Ester, aknlkla gzlerini at: Korkmaz m idiniz?

Korku nedir bilmezdik ki!,. Bir l ocuu da-ha ok kk yatan itibaren ln tehlikelerine kar- koymaya altrlr. Siz de hi aslan avlayabildiniz mi? Abdullah kzard. Belkide kendini vm olmaktan ekindii iin kesin bir cevap veremedi: Bilmem!.. Belki de!.. 63 Onun bu tevazuu, aslan avlam olduunu gsteriyordu. Yasef: . Muhakkak ldrm olacaksnz! diye sze kart. Sonra yanndakilere: Onun Kadiz civarnda, ekiyalarla nasl arptn grseydiniz, aslan avladna muhakkak gzyle bakardnz, yle dvyordu ki, aslanlar bile karsnda duramaz, korkup kaard. Ey kymetli konuumuz devam ediniz ltfen! Abdullah gs geirdi: Sonra Mslmanlar geldiler. Bizans Rum askerleri onlarn karsnda korku ile katlar, pizleri de cenge mttefik olarak gtrmlerdi. Fakat Yce Allah biliyor ya, biz, aslanlarla penelemi onlarn kkremeleri karsnda kllar bile rpermemi Berberiler, Mslmanlar karsnda byk dehete kapldk. Aslanlara gs geren bizler, islm gazileri karsnda korku ile katk. Onlarda bireyler vard. nsan yrekten sarsan ve dayanma gc brakmayan bir ey.. Daha sonra Mslmanlar yaadmz blgelere

hkim oldular. Bizler de slmiyeti inceledik ve zerimizde hi bir bask olmadan kendi isteklerimizle Mslman olduk. Zaten, Mslmanlar, slmiyeti yaymak iin kimse zerinde bask yapmazlar. slmiyet: Sizin dininiz size, benim dinim bana! buyurarak, inan hrriyeti tanr. Samuelin yannda oturan gen, Abdullaha: slmiyet hakknda bize biraz bilgi verebilir misiniz? diye sordu. Memnuniyetle! diyen Abdullah, biraz dnd ve sonra anlatmaya balad: slmiyet, Allah Telya teslimiyet anlamna gelmektedir. slmiyet, kullara Yce Allahn birliini, ululuunu, Ona inanmak ve 64 buyruklarna uymakla, Jcurtulua eriebileceini gsteren ilhi dindir. slm Dini, lhi vahiye dayanan dinlerin son halkasdr, slmiyeti tebli etmekle ereflendirilmi Hz. Muhammed Mustafa (S.A.V.), peygamberlerin sonuncusu olup, bir kavime deil, btn lemlere gnderilmitir. slm Dini, dnyann yaradlndan beri gelmi gemi peygamberlerin hepsini kabul eder. Hangi dilde, hangi yerde ve zamanda gelmi olursa olsun btn kutsal Kitaplar yani Tevrat, Zeburu ve ncili tastik eder. slmiyette akln ve ilmin ok yksek yeri vardr. lemlerin Rabbinin bu husustaki emirlerinden baka,

Onun Yce Resulnn (S.A.V.) Din akln t kendisidir; akl olmayann dini de yoktur!, lim bulunan yerde Mslmanlk vardr; ilim bulunmayan yerde Mslmanlk yoktur! buyruklar, bunun en gzel rneklerinden ikisidir. slmiyette, her hususta tam bir l vardr. bdetlerde olsun, dier hkmlerde ve uygulamalarda olsun, ly ve haddi amamay emreder. O, hrriyet, hukuk ve eitlik esaslarn en mkemmel ekilde tespit etmitir. Hurafelere, yalanlara ve uydurmalara kardr. Hayata intizam ve fikre ykseklik veren dindir. Btn hkmleri kolaylk zerine kurulmutur. slmiyet, gerek Yaratcy tantm ve Onun yceliini retmitir. Kurn- Kerimin tantt Yce Yaratc tektir ve btn varlklarn Allahdr. Musevilerin de, Hristiyanlarn da, Budistlerin de, amanistlerin de, Mecusilerin de, daha bilinmeyen pek ok inan sahiplerinin de Allah Odur; O (Celle Celluh), lemlerin Rabbidir. Endls ahin! - F.: 5 65 slmiyet, yalnz Araplar iin deil; getirdii prensiplerle btn insanlk iindir. Ve* yalnz topluma kar deil, insann kendisine, i dnyasna kar da, sorumluluklarn aklamaktadr. O, insanolunun, hayat boyunca yaptklarnn hesabn vereceini, sorumluluk iinde bulunduunu bildirmekte, Allah Telnn yasaklarndan kanlmasn, yaplmasn emir buyurduu buyruklarn da yap-

may da tavsiye eder. Allah Tel bir yetinde: Sizi bouna yarattmz, tekrar huzurumuza hesaplamak iin gelmeyeceinizi mi zannediyorsunuz? (mealinde) buyurmakta ve geliin Ondan olduu gibi, gidiin de Ona olaca kesin bir gerek olarak ifadesini bulmaktadr. Yine: nsanolu ldkten sonra yklm bir aa kt gibi rmeye terk edileceini mi sanmaktadr? (mealindeki) yet, lmden sonra tekrar dirilerek hesaba ekileceimizi kesinlikle ortaya koymaktadr. Bu hususta hakszlk da yoktur. Kii ne yapmsa, onun karln grecektir. nk, insanolunun hayat boyunca yaptklar, tespit edilmektedir. Sandaki ve solundaki melekler, insann hayat boyunca yaptklarn kayt ederler. Abdullahn anlatmas bitmiti. Erkeklerden ses kmad.. de dnceye dalmlard. Ester sordu.Demin btn peygamberleri ve Kitaplar kabul ettiinizi sylemitiniz. Moiz ve Abraham da kabul ediyor muunuz? Tabii! Biz Mslmanlar btn peygamberleri kabul ederiz. Hz. Musa da, kendisine Kitap inmi Yce bir peygamberdir. Byk hrmet eder ve severiz. Siz ona Moiz diyorsunuz, biz Musa olarak kabul ediyoruz. Abraham olarak adn andnz da, brahim Peygamberdir. Onu da ok sever ve hrmet ederiz. Yce Allahm Beyti yani evi olan Kabeyi Allah Telnn 66 emri ile ikinci defa yapp ykselten ve tevhidi insanlara duyuran, Sevgili Peygamberimizin (S.A.V.) de byk dedesi olan brahim Aleyhisselm nas sevme-

yiz?.. Hepsini ama Peygamberlerin hepsini sever ve onlara hrmet ederiz. Ester arm bir sesle : Yahova ahidimdir ki, smiyetin byle olduunu bilmiyordum! diye kendi kendine sylendi. Amca-s Samuel, kza sert sert bakt. Gen Yahudi; Abdullaha: Peki yle ise, Musann dinine niye inanmyorsunuz yle ise? sordu. Eer Musa Peygamber.devrinde ya da sa Peygamberin tebliinden nce yaam olsaydk, Musa Peygambere uyardk. nk Yce Allahm emirlerini bildiren ve Allah Elileri olan peygamberlere nasl olur da uyulmaz. Fakat, sa Peygamber geldikten ve kendisine ncil indikten sonra Musa Peygamberin dini batl yani geersiz olmutur. sa (A.S.) da teblii, Son ve Ahir Zaman Peygamberi Hazret-i Muhammed Mustafann gelmesi ve teblii ile son bulmu ve geersiz olmutur da onun iin. Yaaa!.. Samuel sze kart: Biz, say da sizin Peygamberinizi de kabul etmeyiz. Abdullah, kzmadan ve gayet yumuak bir sesle cevap verdi: Tabii bu sizin bileceiniz birey... Ama sizin sa Peygamberi de, Reslllah (S.A.V.) de kabul etmemeniz, onlarn Peygamber olduu gereini deitiremez. Bizim dinimizde zorlamayoktur. BizMslmanlar, Elhamdlillah, YceAllahn buyruklarna uyar ve b-

67 tn peygamberleri Isa (A.S.) dahil olmak zere selm ve hrmetle anarz. Yasef sze kart: Babasz domu say da m? Yce Allahn izni ile ve Onun mucizesi olarak, babasz domu olan say da. nk Yce Allahm, Hz. demi anasz babasz yaratmas gibi sa (A.S.) da babasz olarak yaratmaya hayda hay gc yeter. Bak, dem Aleyhisselmn yaratlna inanrz. Onu yaratan Yce Allah, sa kulunu da babasz olarak yaratmaya muktedir deil midir? Haa! O sonsuz g sahibidir. Abdullah, gzlerini Samuelin ve Yasefin gzlerinde dolatrarak sordu: Size, Peygamber Efendimizin (S.A.V.), Tevratda geleceinin mjdelenmi olduunu sylersem ne dersiniz? diye sordu. Her Yahudi gibi Tevrat ok iyi bilen, Samuel ve Yasef, balarm salladlar. Ester ise heyecanland: Ltfen!., diyerek Abdullaha ricada bulundu. Onlarn kendisini dinlemeye hazrlandklarn gren Abdullah, konumaya balad.Yce Allah, Tevrat da, Hz. Musa (A.S.) a yle hitap etmektedir: (Tevrat, Sifri Tesniye 18. Bb, 18. yet) leride, Ben srailin kardeleri soyundan olmak zere, senin gibi bir peygamber gndereceim. Azm kelmmla dolduracam. O, arzularmn hepsini teb-

li edecektir. Bilinmektedir ki, Hz. Peygamber de, Hz. Musa da, Hz. brahim soyundan gelmektedirler. Beni israilin kardei Hz. smaildir. Hz. ismail, Hz. brahimin olu olup, Peygamber Efendimizin (S.A.V.) de byk dedesidir. Reslllah (S.A.V.), Hz. ismailin soyundan gelmektedir. Bu slleden baka bir pey68 gamber kmad kesin ve tarihi bir gerektir. Hz. Musa gibi eriat sahibi olan ve bunu da kemle erdiren yalnz Hz. Peygamber (S.A.V.) olduuna gre, Allah Telmn ileride gndereceini vaad buyurduu peygamberin, O olduunda phe yoktur. Ve yine: O (gelecek Peygamber), arzularmn hepsini tebli edecektir buyuran Yce Allah, Son Kitab olan Kurn- Kerimde de : Bugn size dininizi kemle (olgunlua) vardrdm; nimetimi tamamladm! buyurmaktadr. Bu da bize, Tevratda, gelecei mjdelenen ve Yce Allahn buyruklarnn hepsini bildirecek Peygamberin Hz. Muhammed (S.A.V.) olduunu kesinlikle belirtiyor. Kitab- Eiyada, Yce Allah, gelecekteki Peygambere yle hitap etmektedir: Ben Allah, Seni, adaletle ardm; elinden tutup Seni koruyacam (hfzedeceim) . Seni, milletlere ahd ve nr olmak zere vereceim. Kitab- Eiya, 42. Bb ve 6. yetteki: Seni, mil-

letlere ahd ve nr olmak zere vereceim! yetiyle, Kurn- Kerimdeki: Biz, Seni, ancak btn lemlere rahmet olasn diye gnderdik! (melen) buyruu arasndaki uygunluk, Hz. Peygamberin (S.A.V.), Tevratda gnderilecei vaad buyrulan Peygamber olduunu ispatlamaz m? Ve bunlar bilen nmleriniz de Allah Resulnn doaca sralarda Onun gelmesini beklemiyorlar myd? Hatt, size bir olay da anlatarak daha iyi bir aklamada bulunmaya alaym: Peygamber Efendimiz (S.A.V.), Medineye hicret ettii zaman, Yahudi hmlerinin ileri gelenlerinden Abdullah bin Selm, Reslllah (S.A.V.) grmeye gelmi ve onu grnce de: Vallahi, bu yz yalanc yz deildir! diye haykrm ve sonra baza suallerde bu 69 lunup cevaplarn aldktan sonra da Mslman olmutu. Allah Teal : Kendilerine Kitap indirdiklerim, O Peygamberi, kendi z oullar gibi tanrlar! (melen) yetini indirdiinde, sahabenin ileri gelenlerinden Hz. mer (R.A.), Hz. Abdullah bin Selma bu yetin mansn sormu o da u cevab vermiti: Vallahi doru ya mer! lemlerin Rabbi olan Allah Tel ne gzel buyurmu. Kendilerine Kitap indirilenlerden maksat, Yahudiler ve Hristiyanlardr. Tevratda da, ncilde de Hz. Peygamberin (S.A.V.) tarifleri, vasflar vardr. Bu yzden onu tanmamz ge-

rekir. nk O, Tevrat ve ncilde bahsedilen vasflarda ve tariftedir. Gerekten de kendi olumdan, bu benim olum mudur diye phe edebilirim de, Onun Peygamberliinden phe edemem. nk O, aynen tarif edilen ekildedir. Btn bunlardan anlald zere, Tevratda da, ncilde de, Allah Resulnn (S.A.V.) gelecei mjdelenmiti ve O, Son Peygamberidir. Ester, kendi kendine mrldand: Sifri Tesniyeye de, Kitab- Eiyaya da bakacam. Bakalm, doru mu? Gzlerini ksp dnen Samuel: Bakmana gerek yok, Ester! Syledii yetler aynen yle buyurur, diye fslt halinde konutu. San-ki hali kalmamt; km bitmiti. Abdullah, biraz bekledi. Kimseden ses kmadn grnce, Yasefe: Sizi, ok kr sa salim yuvanza teslim ettiime gre, yarn sabah gitmeme izin verirsiniz? deil mi? diye sordu. Bugn gidecektim; fakat Ester Hanmn ricasn kramadm. Yasef, srar eden bir sesle .70 Birka n daha kalsaydnz! diye srar etti lerim var efendim, ltfen beni mazur grnz!.. Ester, yz kzararak:

Evet!.. Fazla srar etmeyelim. Belki de bekle-yenleri vardr! diye sze kart. Sesinde, hafif bir ki-naye sezilmekteydi. Yasef: Doru! dedi. Arkadalaryla ayrlrken birine selm yolladn duymutum. Sevdikleriyle, arama bu kadar yolu, beni getirmek iin koymasndan dolay, ona minnettarz ve daha fazla rahatsz etmek istemeyiz. Rael, heyecanla bam kaldrp Abdullahn yzne bakt. O kadar, ne sesi kt ve ne de baka bir ey duyabildi. nk kalbi, kafesinde rpnan bir ku gibi atyordu. *** O gn, Yasefin olu olan Yahudi gen, Abdullah ehirde gezdirdi. Abdullah, gezdii her yerde Zehrann haylini gryordu. Bir an evvel, vakit gese de yola ksam dncesi iinde bulunuyordu. Fakat, bu duygularn, tanm olduu ve kendisine ev sahiplii yapan gence gstermemek iin gayret sarf ediyordu. esnada, Yasefin evinde de Abdullahn hayli birisinin gzlerinden nnden gitmiyordu. Abdullah dnen Ester idi bu. Ester, o yaa gelinceye kadar ana, ve akraba sevgisinden baka bir ey bilmiyordu. Anasnn lmnden sonra da, onun sevgisini aabeysi ile babasna vermiti. Onu seven ve onunla evlenmek isteyen pek ok Yahudi genci vard, ama Ester hi birini istememiti.

71 nk imdiye kadar onun kalbini Abdullah kadar arptran ve onun kadar hayllerine hakim olan bir erkek kmamt karsna. Kendi durumuna ayor; Ne oldu bana byle.. Bir yabancnn kafam ve ruhumu bylesine alt st etmesine nasl msaade edebilirim. Belki evli, belki nianl biri.. Hem de bir yabanca diye kendi kendine konuuyor, Abdullahn haylini kovmak iin ban silkeliyor; baka eyler dnmeye alyordu. Ama hepsi de, btn bu gayretler de botu. nk, derhal Abdullah o yakkl ve gler yzyle karsna dikiliyordu. Ondan kurtulmak mmkn grlmyordu, leye doru, artk nasl gayret ederse etsin, bu hayli silkip atamayacan anlayan Ester, kendini tamamen kapp koyverdi. Aynen sel sularna kapm bir saman p gibi.. Abdullahn kendisine k olduunu ve evlenme teklif ettiini dnyor ve onunla el ele llerde yrmeyi, hatt va hatt aslan avna gitmeyi hayl ediyordu. Onun yannda hi bireyden korkmazd. nk Abdullah, destan kahramanlar gibi glyd. Samson gibiydi. Ama o Delilah gibi sevdiine ihanet etmezdi ve Abdullahdaki gcn ensede toplanm bir tutam satan ileri gelmediini, o gcn Abdullahn ruhundan kaynaklandna inanyordu. Ne gzel de konuuyordu bu gen adam, daha dorusu sevdii k olduu bu Mslman gen. Dinlerini dnmek Esteri biraz rktt. Ama sonradan

din meselesini hi dnmemeye karar verdi. Bir aralk eline dantelini alarak, iini yrtmeye balad. Elleri dantel zerinde alk bir ekilde ilerken, kafas yine Abdullah ile idi. Ne biim iti bu byle? Daha o sabah grd blr erkee k olmutu. Bir erkek.. Ve onu dnmek... 72 Esterin yz kzard. Ak, ne amansz bir eydi. Zaman ve gelip gelmemek iin izin istemesi yoktu. Davetsiz bir misafir gibi gelip ruhlara yerleiyordu. Keke, onu grmeseydim; ona teekkr etmek iin gitmeseydim; ya da babamn yannda yapt konumalar dinlemeseydim. Yz de, sesi de, tavrlar da gzmn nnden gitmiyor! Ne yapacam ben imdi. Ak, bu ise insana huzursuzluktan baka birey getirmiyormu! diye dnmeye balad. O srada, oda hizmetisi Rael, ieri girdi. Estere dikkatle baktktan sonra: Aman Hanmm, ne oldu size byle. Yznzde imdiye kadar grmediim bir ifade gryorum. Se-vinten zntye dnen bir ifade.. Ester, sun kefedilmi gibi, kpkrmz kesildi. Rael devam etti: Bir derdiniz mi var Hanmm!..

Ester, elindeki dantel tn hzla ekerken parmam kanatt. Parman azna gtrrken, Raele serte bakp kt: Ufff!.. Parmam da kanattm. Sana leden evvel de bir eyimin olmadn sylemitim. Niye bu kadar srar ediyorsun ki?... Rael, elindeki toz bezini, yandaki bir sehpann zerine brakrken, kararli bir hal ile Estere yaklat. Bak Ester! Senden daha fazla yal deilim ama, rahmetli annen, lrken seni, bana emanet etmiti. Ben de, ona sz vermitim. Sana analk, kardelik ve arkadalk yapacak, sevincinle sevinecek, zntn ile zlecektim. Bugne kadar da byle oldu. Bana her trl srrn atan. Ama bugn sende, imdiye kadar grmediim bir durumla karlatm. Syle bana nedir bunun sebebi?.. Neyin var?.. Ester dudak bkt: < 73 Bilmem, zgn gibi miyim? Belki de... Bir sessizlik oldu. Rael, Esterin gzlerinin iine bakt, bakta sonra da anlayl ve yumuak bir sesle sordu: Yoksa bu Mslman yabanc gen mi sebep oldu, bu haline?

Ester, irkildi. Kutsal bir su- gibi saklad dncelerine Raelin nfuz etmesi onu artt. Rael, gzlerini ondan ayrmadan tekrarlad: . Bu yabanc m benim gzelimi dertlendirdi? Syle bana gzel Esterim!.. Gzlerini karma benden. yle deil mi? Niye sesini kartmyorsun. Eer o ise, bir aresine bakarz. Raelin, bir aresine bakarz sz, Esterin kanamaya balayan ruhuna bir merhem gibi geldi. Suskunluu geti. Ban kaldrp, mitle Raele bakt. Her akta mit vardr. Ester de, ilk defa sevmeye balayan her gen kz gibi, Raelin bu vaadini sevinle karlad. Sahi mi Rael?.. aresini bulabilir misin?., diye sordu. Rael, Esterin ban gsne yaslayarak, onun salarn parmaklaryla tararken: Evet gzel Esterim!.. cevabm verdi. Eer bu Marbl gen, kalbini baka bir gzelin ak ile zrhlamamsa, seni sevmemesi ve sana k olmamas iin hi bir sebep yok. nk sen, her erkein beenecei kusursuz gzellerdensin. Yalnnuz.. Rael sustu. Ester, merakla sordu: Yalmz?.. Yalnz, aranzda bir engel var. O Mslman, sen ise bir Musevi!

74 tTdmtain de Allah bir deil mi?.. Hem o, bu sabah bize Islmiyetten bahsetti. Dinleseydin slm Dinine hayran kalrdn; bizim dinimizle slmiyetin ayni ilhi kaynaktan gelmi olduunu kabul ederdin. slm Dini, bizim hahamlarn anlattklar gibi deilmi!.. Gzel, ok gzel.. Islmiyete de, onu tebli etmi Hz. Peygambere de gnlm ald; sevgi duydum onlara. O Peygamber ve atamz Abrahamn soyundan geliyor! Rael, hayret ve kzgnlkla gzlerini at: Ester sus!.. Ne biim eyler sylyorsun byle?.. Duyarlarsa baban da, aabeyin de, dierleri de yaatmazlar bizi!.. Sen din fark olduunu sylediin iin anlattm. Ne varm bunda?... Ah saf kz!.. Neyse!.. imdi bu konuyu brakalm. Abdullah, ya baka birine ksa?.. te ona bir ey diyemem gzelim.. nk ak, sevdiinden bakasn gstermeyen bir tlsmdr. k, ancak sevdiini grr, dnya gzellerini bile gz grmez. a, sevdiinden gayr gzellikler tesir edemez. Onun gznde sadece sevdii vardr; bir de haylleri... kn ayaklar yerden kesiktir, havada umaktadr; sevdiinden bakas ona ulaamaz. Ester, i geirdi: imden geenleri ne gzel syledin Rael!.. Fakat syle bana: Ak nedir?.. Rael, dalgnlat. Gzlerini, odann kar kesindeki sehpa zerinde duran vazoya dikti:

Onu kim tarif edebilmi ki bei edebileyim Esterim! diye fslt ile konutu. O nasl gelir ve nas gider, bu sir srdr. Bakarsn sevenlerden birinin bir gz krdr; irkinlikten yzne baklacak gibi deildir; ama sevdiine soracak olursan, ondan gzeli 75 yoktur, o bambaka gzeldir. Ona, sevdiini gzel gsteren nedir?.. zlmeyen bir srl.. O bir meltemdir; gnlleri birbirine balar geer. Ester, ban Raelin gsne bastrd: Oh Rael!.. Bu szlerin beni dahaf ena etti. Nolur Abdullahn bana kar da hislerini ren. nk ok fena oluyorum ama bu duygular bana garip bir zevk de veriyor. imdiye kadar onsuz nasl yaayabilmiim?.. Onsuz geecek bir hayat bombo olacak bundan sonra.. Bu akam, yemekte onunla buluacam dnmek, kalbimi nasl tatl hislerle arptryor bir bilsen.. Demek ak, bir tatl mitmi.. Rael, Esterin ban okarken : Sevgili yavrum!.. Sevgili evldm, haklsn . Bu tatl duygular iyi bir ey. Fakat, kendini tamamen kapp koyverme. nk, bilemiyoruz.. Acaba onun kalbinde senden nce baka bir kz taht kurmu mu? Ester, kararl bir sesle cevap verdi: Bakasn sevse bile, nemli deil benim iin Rael. nk ben onu seviyorum; ve onun mesut olmasndan da baka bir ey dnmyorum. Yeter ki, o mutlu olsun. Evimizi aydnlatt o, ruhumu da yle...

Yllar var ki, ben bu kadar mutlu olmamtm. O bana nee verdi, yaama sevinci alad.. Elem veren zevkmi bu duygular . Ah benim sevgili Esterim, bugn u szlerinden sonra senin bym olduunu anladm. Ama nolur yavrum, kendini toparla biraz. Daha ok gensin.. Kimbilir daha neler greceksin.. nk, gelecei Allahtan baka kimse bilemez. Ester, bam Raelin gsnden ekti. Yal gzlerle Raelebakt: Tamondokuz yandaym Rael. yle sandn kadargen deilim.Artk ne yaptm bilecek yata76 I ym. Senden ricam nolur o geldii zaman git ve onun da bana kar duygularn ren. Eer baka biri ile ilgisi varsa, zlmek yok deil mi? Benim, btn bunlar, sabahtan beri dnmediimi mi sanyorsun Rael? Sen de bir kadnsn ve kadnlarn duygulann anlarsn. u bir ka saat, hayatm boyunca duymadm duygularla boutum, kalbimle mcadele ettim; en ac ve en tatl duygular iinde kvrandm durdum. . Zavall yavrum benim!.. Eer sevgime karlk verirse, dnyalar benim olur. Yok, baka birine gnln balamsa, ok yalanmdan kalbimi stan ve aydnlatan ama baka bi-

rine ait bir yldz gelip geti! Ne yapalm kaderim byle imi! deyip, kalbime ta basp, kabuuma ekilirim. Esterin hayat da, yine eskisi gibi, sakin akan sular gibi geer gider!.. Rael, Estere acyarak bakt. Alayacak gibiydi. Ester!.. Gzel Esterim!.. diyebildi. Ester, elini kaldrd. imdi git Rael.. nallah bana iyi haberler ge-tirirsin. u anda yalnz kalmak ve dnmek istiyo-rum. Rael, zgn bir sesle sordu : Ya iyi haberler olmassa?.. . Olsun.. Abdullahn, ona duyduum hisleri bilmesi de benim iin tesellidir. Git artk Rael, Yahova ak iin git ve o geldii zaman da, azm arayp, edinecein bilgiyi bana getir. Rael, odadan kt. ** * 77 Abdullahn sokaktan eve gelmesini beklerken,Rael, onun azndannasl laf alabileceini dnd. Kafasnda binbir fikir dolap duruyordu. Rael ok kurnaz bir kzd. Abdullahn duygularn yapt konuma ile renebileceini tahmin etmekteydi. Bu arada aklna gelen, anlatlagelen bir olaya glmsedi. Salamon gibi hareket etmeliyim, diye mrldand.

Salamon, kurnazl ile tannm bir yahudi idi. Anlatldna gre, ok eski yllarda yaayan bir hkmdar, kendisine, olmayacak elenceler aratrrm. Birgn tellllar yle bartm : Ey ahali, yce Hkmdarmzn emridir, her kim kendisine hibir tutar taraf olmayan bir sama sz ederse, tacnn zerindeki zmrt verecektir. ansn denemeye gelen birok kiinin sama szlerine, hkmdar ve elenceyi tertip eden maiyeti, uygun bir sebebe balayverirler. Kimse: Sama! denecek bir ey anlatamaz. Artk, kimse hkmdarn gnlnce bir sama bulamayacaklarna inanp, saraya mracaattan vazgetikleri zaman Salamon, bir uvaln iine koyduu kp, srtna vurarak kar ve hkmdarn huzuruna gelir. Majesteleri! der. Senin dedenin dedenin dedesi, benim dedemin dedesindenbu kp dolusu altn filn cenge hazrlanrken alm!. Kral hrsla: Sama!., der. Salomon glerek ellerini outurur: yle isem veriniz tacmzdaki zmrt!.. Hkmdar, tataki zmrtn gideceini anlaynca da: Bo bulunup Sama! dedim. Belki de olmu-tur, byle bir ey!., deyince de-, Salomon iin iin g-lp : 78 O halde, borlu kalmak annzayakmaz;

adamlarnza emir verin, kp doldursunlar! Hkmdar, hayretle adamlarna dnp: Gerekten de zeki adamm. Ortaya yle bir ey atta ki, galiba bizim zmrtn bam yiyecek! der ve sonunda Salomonun kpn doldurtur. tte, Rael bu fkray hatrlayp, Salomon gibi hareket etmeye ve Abdullahn azndan kurnazlkla lf almaya alacakt. Rael, heyecanla Abdullahn gelmesini bekledi. Nihayet, ikindiye doru, Esterin aabeysi ile Abdullah eve geldiler. Rael, Abdullahn yalnz kalmasn bekledi. Bu frsat da ksa bir zaman sonra eline geti. Esterin aabeysi, Abdullah dinlenmesi iin yalnz braknca Rael, Abdullahn odasnn nne gitti. Btn kurnazlna ve bilmiliine ramen, Rael de nihayet birkadnd. Kapy alarken heyecanlanm ve kalbi arpmaya balamt. Abdullahn: Girin! demesi zerine, Rael, ieri girdi. Namaz klmak iin hazrlk yapan Abdullah, ieriye bir kadnn girdiini grnce, gzlerini yere indirdi. Rael, iinden: Drst bir gen. Yabanc kadna bakmyor, bu iyi. Ne kadar da yakklym. Ester ona kaplmakla haksz deilmj. Hayatmda bu kadar yakkl ve drst bir erkek grmedim! diye geirdi. Sonra: Hanmnmselm var! Bir isteiniz varm diye

beni yollad! dedi. Onun yznebakmadan, yerebakp konuan Abdullah: Teekkrederim. Kendisine hrmetlerimi sunmaktan baka bir isteim yoktur? cevabm verdi. 79 Ev sahipleri ve bizler, sizin misafirliinizden ok meninim kaldk. Biraz daha kalmanz, hanmm ve bizleri sevindirmeniz mmkn olmaz m efendimiz!.. Rael, orada btn kurnazlm kullanarak, Ester .in Abdullahn kalmasn istediini ima etmek istemiti. Amac, Abdullahn hislerini ve dncelerini Ester.e doru yneltmekti. Fakat, Kayravandaki szls Zehradan bakasn gz grmeyen Abdullah, bu szn mansn anlayamad. lginize ok teekkr ederimi Ben de sizlerin bu yakn alkanzdan ok memnun kaldm; ama daha fazla kalmam mmkn deil! Yarm sabah da muhakkak yola kmam lzm, tabu Allah Tel nasip ksmet ederse!.. Rael, tatl bir sesle renmek istediini sordu : Yoksa lkenizde sizi bekleyenler ve sizin de kavumak iin can attnz kimseler mi var efendimiz? Abdullah, kzard. Cevap vermedi. Rael, kurnazca devam etti.Hanmnz ya da nianlnz?

Abdullah bam sallad: Yoo, evli deilim. Szlm var. Yce Allah nasip ederse gidince evleneceim!.. YaaaL Rael, baka bir ey demedi. Abdullah selmlayp odadan ktktan sonra, koridorda giderken, Abdullahn cevabna hem seviniyor; hem de zlyordu. zlmesi, Ester iindi. Gtrecei haberin Esteri ykacan biliyordu. Sevinmesinin sebebi de, Esterin Mslman bir genle anlama ihtimaDerinin ortadan kalkmasyd. nk Rael, ne de olsa bir Yahudiydi ve Ester gibi gzel ve drahomas ok olan bir kzn bir Yahudi genci ile evlenmesine taraftard. 80 Sonra Esterin Mslman biri ile evlenmesi, Raelin de rahatm karabilirdi. Yasef, onu da kzn da af etmeyebilir; ikisini-de cezalandrabilirdi. Rael, bir ykten kurtulmutu. Ester, durumu rendiinde, Raelin dncesinin aksine yklmad. Sadece i ekti ve : Bu ihtimali dnmtm. Byle ok yakkl bir delikanlnn serbest olabileceini de pek mmkn grmyordum; ama yine de iimde bir mit vard, iyi haber alabileceimi samyordum. im yanyor Rael.. Atee dp kavrulan bir pervane gibiyim. Ayaklanm yere dedi ve kulaklarmdaki o nameler kesildi. Bir bolukta gibiyim imdi. Gne bile aydnln kaybetmi gibi.

Rael, Esterin bam gsne yaslayarak okad: Sabrl ol, gzel Esterim! Dnyada, ilk defa hayl krklna urayan sen deilsin! Evet Rael, sabrl olmalym. Aynen atalarmz gibi. Onlar, bize sabrl olmay ve beklemeyi retti-ler. Tabii yavrum, sabrl olmak gerek. Zaten kadnlarn hayat dertten baka nedir ki? yle deme Rael. Eer Abdullah, beni sevmi olsayd; hayatm dert ve keder deil, saadet ve sevin kayna olurdu. Kader.. Kalbime penesini geirmi olan bu sevda, artk benim znt kaynam olacak. Sanrm ki, istesem de istemesem de bu ykten kurtulamayacam, tik akn unutulmayacan duyardm.. Zaten, onu unutmak da istemiyorum; onun hayaliyle avunacam; bu da bana yeter. *** Endls ahini-F.: 6 81 O akam, yemek masasnda, Samuelden baka iki misafir daha vard. Biri, Cordobann byk tccarlarndan Izak, dieri de haham Abraham idi. Yasefe gemi olsuna geldiklerinde, Abdullah ve anlattklarn duymular ve bir Mslman tanmay ve onunla konumay dnmlerdi. Yasefin kendilerini yemee tutmas zerine de, hi nazlanmadan yemee kalmlard. Yemek yendikten sonra, Yasefin odasna gidildi. Samuel, zak ve dierleri tarafmdan byk itibar gren haham Abraham, srtlarnn arkasma yerletirilen

yastklara gmlrlerken,. Abdullahn oturuundaki zarafete hayranlkla gz attlar. Yemeini babas ile yemi olan Ester, yine babasnn yanndaki koltuun yanndaki sandalyeye oturmutu. Abdullaha, ancak konuma srasnda kaamak baklarla bakndan, duygularn kimsenin anlamas mmkn deil. Bir kadn, k olsa bile, duygularn saklamak istedi mi, muhakkak ki bunu kimse anlayamaz. Haham Abraham, sakalm okarken, bir yandan da yar kapal parlak gzleriyle Abdullah, sezdirmeden szyordu. Her Yahudinin, baka milletlere duyduu honutsuzluu ve onlar aa gren duyguyu nedense Abdullaha kar duyamamt; bu bakmdan da tahlil edemedii bir durumdayd. Yabanc gencin konumalan, tavr, davranlar karsndakilerde hayranlk ve hrmet uyandryordu, iinden: Hz. Yusuf kadar da gzel!.. Cemaatm arasnda imdiye kadar byle birine ne yazk ki rastlayamadm! diye de geiriyordu. Gerekten de Abdullah, oturuu ile bile dierlerinden ayrlyordu. Sonunda Abraham Yasef e: 82 Yedik ve karnmz doyurduk ey Yasef! Yahova sana, sularn mr kadar uzun ve huzur dolu hayat versin. Syle bakalm, bize daha neler ikram edeceksin? dedi. Yasef memnun bir tavrla:

Sizlere de ayn temennide bulunurum ey Abra-ham ve dier misafirlerim. Simdi de erbetler ve mey-veler sunulacak. Abraham, koca kamn okarken, Yasef, kap nnde emir bekleyen hizmetkra iaret etti. Kapda kaybolan hizmetkr, az sonra arkasnda iki kadn hizmetkrn tad meyve ve erbet tepsileriyle ieri girdi. Bunlar, misafirlerin nne erbetleri koyarlarken, Abraham, Abdullaha akac bir tavrla gz krpt: Can boazdan gelir ey kymetli misafir! Yalnz, siz soframzda pek fazla yemek yemediniz; ama yine de sizi ok canl ve shhatli gryorum. Esterin kalbi kafesinde rpman bir ku gibi atmaya balad. Abdullahn sesini duyacan dnmek, tatl bir heyecan duymasna sebep olmutu. Yz kzard ve Abdullahn ne diyeceini merakla bekledi. Abdullah: Yemei belirli bir l dahilinde yemeye dikkat ederim! dedi. Ne hazmsz kalacak kadar ok yemek ve ne de halsiz kalacak kadar az yemek... Benim lm bu.. Sonra: Can, boazdan gelir; ama boazdan da kar! szn unutmam. Abraham, gzlerini kst: Yemekteki lnz iyi ama; bu sadece yemek-teki lnz. Fakat biz Israiloullanna kar Ftristi-yanlar gibi sizin de ly kardnz olmu.

Hahamn bu saldrgan hali oradaki herkesi artt. Ester, buz gibi terlediini hissederken, dierleri zn83 t ile bahama baktlar. Fakat Abdullahn tavr, daha deiik oldu. Merakl bir tavrla: Ne gibi? diye sordu. Medineden, Beni Kaynuka, Beni Nadir ve Beni Kurayza Kabilelerinin karlmas gibi.. Abdullah, manl bir ekilde glmsedi, sonra: Bunun sebeplerini sizlerin de bilmesi ve hem de ok iyi bilmesi gerekir. Ama madem ki sordunuz, bu sebepleri aklayaym. Bunun sebeplerini ok eskilerde aramak gerekir. Medinede yaayan, Beni Nadir, Beni Kaynuka ve Beni Kurayza Yahudileri, daha Hz. Peygamber Sallallah aleyhi ve sellem domadan nce, Tevratdan edindikleri bilgiye gre, Onun geleceini biliyor ve bekliyorlard. Hatta cenk ettikleri Arap kabilelerinden Evs ve Hazrelilere : Durun bakalm. Siz imdi bizi yeniyorsunuz ama bizim de sizleri yenme zamanmz gelecek. O Peygamberlerin gelme zaman yaklat; glgesi bast. Biz, Onunla beraber, sizi d ve irem kavimleri gibi ldreceiz! diyorlard. Son Peygamberin gelecei hakkndaki bu szleri doruydu; fakat yanldklar husus, Son Peygamberin kendi aralarndan kacan zan etmeleriydi. Abraham, oturduu divanda toparland. Sakaln svazlarken:

CTnun gnderilecei Tevratn hangi ksmnda var ey gen yabanc? diye sordu. Abrahamm bu soruyu sormasnn sebebinin, bilgisini lmek olduunu anlayan Abdullah, glmsedi: Bu sabah yaptm konumada sylediim gibi Sifri Tesniye 18. Bb ve 18. yet ile, Kitab- Eiya 42. Bb 6. yetlerde. Buradakileri tekrarla, bktrmamak iin aklamama gerek var m bilmem?.. Abraham, sakalm ekitirirken: 84 __Sylediiniz doru! diye mrldand. Evet.. Devam et, ey bilgili gen!... Abrahamm bu szleri. Esterin, Abdullah namna duyduu gurur dalgasyla yzn kzartt. Abdullahn bilgisinin Abraham tarafndan tastik edilmesi, Esteri ok sevindirmiti. nk, Haham ok bilgili bir kimse olarak grmek Yahudi topluluu arasnda bir gelenek gibiydi. O esnada Abdullah, konumasn srdrmeye balad : Hz. Abdullah bin Selmn, srailoullanndan olmasna ramen Mslman olmasnn sebebi bu yzdendi. Peygamber Efendimizi grp konutuunda da Yahudilerin en bilgili kiisi olan bu Islmla ereflenmiti. Ve yine israil Oullarndan olan Muhayrk da, Hz. Peygamber Efendimiz (S.A.S.) Uhud engine gittiinde, Yahudileri etrafna toplayarak:

Ey srail Oullar!.. Onun Tevratda gnderilecei mjdelenen Peygamber olduunu hl anlayamadnz m? Ben anladm!., diyerek, Uhuda hareket etmi ve Peygamber Efendimizin huzurlarnda Islmiyetle ereflendikten sonra da, cenge katlm ve o gn de ehit olmutu. Esteri bir ate basmt. Abdullahn konumas onu allak bullak etmiti. Yasef, Samuel, Izak, Abrahamm da bir eyler sylemek iin dndkleri; fakat bir ey bulamamann sknts iinde bulunduklar grlyordu. Esterin Agabeysi Jakobun ise, Abdullah can kula ile dinledii anlalmaktayd. Abdullah, gzlerini bir mddet, karsmdakilerin yzlerinde gezdirdikten sonra devam etti: Medinede yaayanisrail Oullan Kabileleri, nce,Medineye Hicret etmi olan Allah Resuln (S A.V.) kendi taraflarna ekebileceklerini sanrlarken Abdult

...

lah bin Selm gibi en byk limlerinin ve dierlerinin Mslman olduklarn grnce, Mslmanlara kar dmanla baladlar. Oysa, Kinatn Efendisi (S.A.S.) Medineye geldii zaman, srail Oullar ile bir andlama yapm, onlarn can, mal ye din hrriyetlerini tanm ve Medine bir saldrya urayacak olursa, Mslmanlarla Yahudilerin birlikte Medineyi savunacaklar maddesini bu andlamada belirtmiti. Yahudiler de and ederek, bu anlamay imzalamlard. Ama, Mslmanlara kar dmanlk besleyen israil Oullar, bu andlamaya sadk kalmadlar. Bedir Cenginm hemen ardndan, mrikleri, Mslmanlar zerine kkrtmak iin, annesi Ben Nadir Yahudilerinde olan Kb bin Erefi Mekkeye yolladlar. Bir air olan bu Kb, ldrlen mrikler iin mersiyeler syleyerek, Mekkeli mriklerin Mslmanlara kar intikam hislerini krkledi. Ve yine Yahudiler, kendilerine Mekkeli mriklerin : Putperestler mi yani kendileri mi yoksa Mslmanlar m daha doru yolda? sorusuna, Siz daha doru yoldasnz! cevabn vermekle, kendilerinin de inandklarn syledikleri tevhid inancn, ktlemekten ekinmemilerdi. Jakop, dayanamayarak: Vay canna!.. Olacak i mi bu? demekten kendini alamad. Fakat, byklerin, kendisine ters ters bakmalar zerine, utanarak ban ne edi. Ama Ester, bambaka duygular iine girmiti. Mslmanlarn

hakl olduunu dnmekteydi. Abdullah, yine devam etti: Evet, ne diyordum. Bedir enginden sonra in-saf sahibi baz branilerin: Tevratda yazl son Pey-gamber, Hz. Muhammeddir! diyerek Mslman ol86 malarna ramen, Reslllahn (S.A.V.) Peygamberliini kabul etmedikleri gibi dmanlklara balayan kimseler de vard. Mesel Beni Kaynuka Yahudileri bunlardand. Bu Yahudi Kabilesi, bir Mslman hanma hakarette bulunarak Mslmanlar kkrtmak yoluna gittiler. Allah Resulnn (S.A.V.), bu gibi hareketlerden vaz gemelerini sylemesi zerine de : Ey Muhammedi engin ne olduunu bilmeyen kimselerle karlam olup onlar yenmene aldanmal Eer seninle bir cenk yapacak olursak, o zaman engin tadn anlarsn! diyecek kadar kstahlkta bulundular. Beni Kaynuka Yahudilerinin, kstahlklarn iyice arttrmalar zerine, Reslllah (S.A.V.), bu Yahudi topluluu zerine yrd. Kaleleri kuatld. Onbe gnlk kuatmadan sonra kaleleri ve kendileri ele geirildi; fakat Allah Resulnn (S.A.V.) merhametiyle serbest brakldlar ve bunlar am taraflarna gidip yerletiler. Yahudilerin, Uhud Cengi srasnda da andlamaya

uymadklar, etmi olduklar yeminlerini vermi olduklar szlerini, hie saydklar grld. Mrikler Medine zerine gelirlerken, Medine mdafaasna yanamadlar. Mslmanlar, Medineye saldran mrikler karsnda yalnz braktlar. Bununla da kalmayarak Reslllah (S.A.V.) suikastta bulunup ldrmek istediler, tabii baaramadlar. Uhud enginden sonra da, ihanet eden bu Beni Nadirliler teslim alindi; fakat bunlar da yine Reslllahn o esiz merhameti ile serbest brakldlar. Medineden mallaryla kmalarna izin verildi. Ama Medi87 nenin kuzeyindeki Haybere gidip yerleen bu Yahudiler... Abdullah, burada durdu. Oradakilerin yzlerinde gzlerini gezdirdi. Dierleri: Evet devam et!.. Niye durdun!.. Diyerek devam etmesini istediler. Abdullah biraz dndkten ve tereddtten sonra: Peki devam edeceim. Fakat siz sorduunuz iin sylyorum; sizi krmak da istemezdim ama sayn Hahamn Yahudileri haksz yere Medineden kartm olduumuzu sylemesi zerine ben de anlatmak mecburiyetini hissediyorum! dedi. Ve ardndan da devam

etti: Evet, Haybere yerleen Yahudiler, orda da Mslmanlar aleyhinde, fitne tezghlarn kurdular. Bunlar, Mekkeye bir heyet gndererek, Mrikleri Mslmanlar zerine bir sefer yapmak iin kkrttlar. yle ki, Mslmanlara kar duyduklar kin, para ve mal hrslann gemi olacak ki, Arabistandaki dier Arap Kabilelerine de adamlar gndererek, onlara para ve mal vaadinde bulundular. Medinenin kuzeyinde oturan Gatafan Kabilesine, Mslmanlar zerine yryecek olurlarsa, Hayberin bir yllk hurma mahsuln vermeyi teklif ettiler. Gatafanhlar, kendileri iin bir servet olan bu teklifi memnuniyetle kabul ettiler. Ayrca, Medinenin kuzeyindeki Fezre Kabilesi, Medinenin Dousundaki Ben Sleym Kabilesi, Medinenin gneyindeki Kinne ve Sakif Kabileleri de Yahudilerin vaadlerine kaplp, Medinedeki Mslmanlar taraftan embere aldlar. Mslmanlara dmanlkla hareket eden Yahudilerin almalar bununla da kalmad. Arabistann ku88 zey ucundaki Dmetl-Cendel Kabilesinin reisi Ukeydiri de kandrarak, kendi taraflarna ektiler. Medinedeki Mslmanlarn Suriye ve Mezopotamyadan gelen kervanlar, Dmetl-Cendelden gemekte idi. Bylece, Yahudiler bu kervanlarn geiini nleterek, Mslmanlar ala mahkm etmek yoluna gittiler.

Yahudilerin gayesi, Mslmanlar iki dman arasnda brakmakt. ayet Mslmanlar Mekkedeki mrikler zerine gidecek olurlarsa, Hayber Yahudileri Medineye saldracakt. Eer Mslmanlar Haybere yryecek olurlarsa da Mekkeliler, Medineye gireceklerdi. Yahudilerin, ne kadar mrik kabilesini Mslmanlara kar kkrttklar uradan da bellidir ki, Kurey mriklerinin says topladklar adamlarla birlikte drt bin civarnda iken, Yahudilerin tevikleri ile toplanm olanlar altbin kiiydi. Yani Mslmanlara kar Yahudilerin saldrganl, Kurey mriklerininkinden daha fazlayd. Mslmanlarn Yahudiler tarafndan uradklar ihanet orada da bitmedi. Mslmanlar zerine yryen bu dman kuvvetler, Medine nlerinde alm hendek karsnda beklemek zorunda kaldklar zaman, Medinede Mslmanlarla birlikte yaayan Ben Kurayza Yahudileri de, Mslmanlar arkadan vurmak hazrlna girdiler; Mriklerle, Mslmanlara kar andlama yaptlar. Ama onlarn niyetini anlayan Peygamber Efendimiz (S.A.V.), ald tedbirlerle onlar kprdatmad. Dman Hendek enginden sonra birey yapamayacam anlayp ekilince do, Beni Kurayza Yahudileri cezalandrldlar. 89 imdi sorarn size sayn Haham, ama bana Allah

rzas iin doru cevap veriniz. Bu durumda siz ne yapardnz? Haham Abraham, belki de zaman kazanmak iin : Hangi durum? diye, anlamam gibi sordu. Abdullah gld : Yahudi Kabilelerinin yemin ederek yaptklar andlamaya uymamalar ve stelik anlama yapm olduklar Mslmanlara ihanet ederek onla arkadan vurmalar!.. Byle bir durumla sizler karlasanz ne yapardnz?.. Haham, ok g bir soru karsnda kalanlarn yapt gibi gzlerini etrafta dolatrd. Sonra Samuel, Yasef ve Izak ile gz gze geldi, sesi kmad. Abdullah, bu sefer de dierlerine sordu : Peki, sizler ne yapardnz?.. Yine ses kmad. Abraham, yerinde kprdad, rahatsz olmuasna etrafna baknd sonra : Gemiteki hadiseleri nasl muhakeme edebiliriz ki? diye konutu. Kolay var! Bugn slm lkelerini geziniz. Mslmanlarn Yahudilere kar davranlarn aratrnz. Bu l, sizleri daha eskilere, izinde gitmeye altnz O Yce Peygamberin (SA.V.) zamanna kadar gtrr. Esiz merhamet sahibi ve insanlara daima iyi muamele eden, merhamet gsteren Allah Resul devrindeki Yahudilerin o devirde grm olduklar iyi muameleyi de anlarsnz. nk, ipin bir ucu dierini de peinden srkler. imdi greceiniz du-

rum, gemiin de aynas olacaktr. frikiyye, Msuy Suriye, Irak, rdn blgelerine gidiniz. Oralarda Yahudilerin nasl bir rahatlk ve huzur iinde yaadklarm grrsnz. Buradaki Hristiyanlarn basklan ve haksz davranlaryla Mslman90 lann davranlar arasndaki fark o zaman daha iyi anlarsnz. Abraham, sakaln karken gzlerini kst: Evet! Doru!.. Duyuyorum, Mslmanlar arasnda Yahudilerin rahatlar ok iyi imi.. Abdullah, ta gediine koydu: yle ise?.. Yasef, konuyu deitirmek yoluna gitti. Ne erbetlere ve ne de meyvelere dokunuldu. Bu kadar konumak yeter, biraz da meyvelerle konuunuz!. *** Ertesi sabah, Abdullah, yola tmak iin atma binmek zereydi. Yryemiyen Yasef ile vedalamt. Jakob ve Ester, onu uurlamak iin aa inmilerdi. Rael ve dier hizmetkrlar da evin nnde sralanmlard. Abdullah, Estere ve Jakoba: Allahasmarladk! dedikten sonra, hizmetkrlara da veda etti.

Gzleriyle Esteri takip eden Rael: kisi de birbirlerine ne kadar yakacaklard. Ne asil bir gen. imdiye kadar, hibir zengin Yahudinin deer vermedii hizmetkrlara ne insanca davranyor! diye dnd. Abdullah, atn srecei srada Ester, ona bir. kutu uzatt: Babam kurtardnz iin size duyduum minnet hislerini ifade edemem. Bunu yaptnza karlk olarak deil; unutulmamak iin veriyorum. Ltfen kabul buyurunuz. Bunun iinde, en usta kuyumcumu91 zun eseri var. Grmeden sevdiim nianlnza bunu verirseniz beni bahtiyar edersinizi dedi. Abdullah, hediyeyi red etmenin nezaketsizlik olacan dnerek teekkr ederek ald; fakat kendisinin nianl olduunu Esterin nasl bildiini anlayamad. Bu, onun iin bir sr olarak kald. Atnn zerinde, yol dnemecinde kaybolurken, dnp el sallad. Jakob ve dier hizmetkrlarn kaybolduunu, sadece Ester ile Raelin orada durduklarn ve kendisine mukabele ettiklerini grd. Yolun dnemecini dnnce, onlar da gremez oldu. Abdullah, Kayravana, ancak onbe gn sonra varabildi. Ailesi ile hasretliini giderdikten, ykanp temizlendikten sonra. Valilik kkne giderek, Musa bin Nusayra raporunu verdi.

Cordobaya gitmesi ve o ehirdeki durumdan da haberdar getirmesi, memnuniyetle karland. nk, Musa bin Nusayr, her deerli idareci gibi getirilen haberleri deerlendiriyor ve ona gre tedbirlerini alyordu. Abdullah Kayravana geldikten be gn sonra, Zehra ile evlendi. ki tarafn ailesi Berberilerin ileri gelenlerinden olduu iin muhteem bir dn yapld. Bu arada, Musa bin Nusayr, ispanyada yaplacak keif iin hazrlklar yaptryordu. Tarif bin Malik, gidecek olan beyz kiilik keif birliinin komutam seilmiti. Gidecek erler, en gz pek kiilerdi. Yiit, ele avuca smayacak erler.. 92 Abdullah, Bekir ve Ahmet de, bu keif birliinde yzba olarak grevlendirilmilerdi. Musa bin Nusayr, yeni evli olan Abdullah, bu sefere gndermeyi istemiyordu; fakat Abdullahn istekli olmas zerine, onun da gitmesini kabul etmiti. Zehra, Abdullahn byle bir sefere gitmesini znt ile karlamt; ama bunu Abdullaha belli etmiyordu. Zaten, Abdullahn fetih hareketleri iin, muhakkak yanndan ayrlacan biliyordu. Bu da onun tesellisi olmaktayd. Hazrlklar bitmiti. Komutanlar ve erler hazrd. Musa bin Nusayr, bu kuvveti kararghta, hareketlerinden evvel son bir defa gzden geirdi ve sonra Ta-

rifi bir yere ekerek unlar syledi: Ey Eb Zura! (Tarifin knyesi byleydi)! Sana verdiim bu vazife, pek ok yiidin yapmak iin can att sorumluluk isteyen bir itir. Dikkat eti Gzn a!.. Sana teslim etmi olduum bu yiitleri, buraya en az kaypla getirmeye al. Sen keif iin gidiyorsun. Onun iin dmanla atmadan kan. Yollar iyi belle.. Bunlar izerek bize getir. Gazileri, bir babann evldn koruduu gibi koru.. Her biri byk deer olan bu yiitleri pisijpisine atee atma!.. Allah Teldan kork ve ona gre hareket et!... Kafam kullan., ll hareket et.. Aceleden kan. nk bilirsin ki bizler, aceleye: mm nedamet = Pimanlk anas deriz. Aceleci kiiler, renmeden istemeye, anlamadan cevaba, sabit olmadan cezaya kalkrlar ki, bu haller pimanlktan baka bir sonu vermez. Acelecilik, bir ii insana iki kere grdrr. Kanad bitmeden umak isteyen ku, acelesinden yrtc hay93 vana lokma olur. Sinek de hrsl ve aceleci olduu iin,, kanaatkar ve sabredici rmcein ama tutulur. Aceleden, kzgnlk ve tenbellikten ka, selmete k salar. Fakat, hayr ve faydas ak olup frsatn elden kamasndan korkulan eylerde, yani tev-

be, hsan, mkafat ve dini grevlerin yerine getirilmesi gibi hususlarda ve ayrca inceleme sonucu anlalan, dmann hcumundan evvel hareket ve savunmada, acelenin faydas apak meydandadr. Bu keif srasnda akln kullan: Her ey, oald zaman ucuzlar; akl ise ilim ve tecrbe sayesinde oaldka pahalanr. Bir olayn meydana gelmesinden sonra are arayan, akll kii deildir. Akll kii, o olay meydana gelmeden nce kefedip, gc yettii derecede are ve tedbirini hazrlayandr. Akll kii, hrsl ahmaklar gibi kendi rahat iin halk rahatsz etmez; aksine, halkn rahat iin glklere katlanmay tercih eder. Komutasn zerine aldn bu gazileri, akln kullanarak idare et ki, sonradan, hayatn boyunca znt ekmeyesin; aksine bu vazife senin hayat boyunca sevin vesilen olsun; ama akln kullanrsan. Sonra getirecein haberlerin yani yapacan keif hareketinin ok nemli olduunu bil ve ona gre hareket et. nk yapacan bu keif, ya fethin balamasna sebep olacaktr; ya da vaz geilmesine.. Bu sylediklerimi unutma!.. Haydi imdi git!.. Allah Tel hepinizin yardmcs olsun. Beyz kiilik keif birlii, bu szlerden sonra Septeye doru hareket etti.

84 Tarif ve keif birlii, onbe gn kadar El-Hadra blgesinde, gerekli keifleri yaptlar. Tarif, Musann tavsiyelerine uymu ve dmanla bir atmadan daima kanmt. Askeri garnizonlarn uzandan gemeye gayret etmi ve bunun da faydasn grmt. Onbe gn iinde hi bir arpma yapmadan, gerekli almalarda bulunabilmiti. Getikleri yerlerde, halka hi bir zarar vermemilerdi. spanya halk da, onlara merakla bakyor ve hatt kendilerinden mal alan bu atlann, altnla deme yapmalarn memnuniyetle karlyorlard. Onbeinci gn, geriye dnlecei zaman, bir Vizigot kuvvetinin yollarn kestiini grdler. Tarif, bir sava yapmadan bu adamlarn nnden nasl ekilebileceini aratrd. Fakat buna imkn olmadn, Vizigotlann gidecekleri yolu kesmi olduklarn grd. Derhal bir komutan toplants yaparak, subaylann bu husustaki grlerini istedi. Gerek Abdullah, gerek Ahmet, Bekir ve gerekse dier iki subay, arpmaktan baka are kalmadn sylediler. Sonunda, dmann iine dalarak geip gitmeye karar verdiler. Her subay birliinin banda taarruza geecekti. Byle de yapld. Vizigotlar, keif birliinin zerlerine, saldracan ve kendilerini yarp gemek isteyeceklerini dnmemilerdi.

Mthi bir arpma yapld. Germen asll bu Vizigot cengverleri de, gerekten iyi arpyorlard. Derhal kendilerini toparlayp, dve balamlard. Hatt, bir ksm Vizigot erleri, zerlerine gelen Mslman yiitlerin yanlarna sarkmaya balamlard yi bir komutan olan Tarif, Vizigotlar tarafndan kskaca alnacaklarn anlayarak: 95 u yamaca doru gidip, onlarn takiplerinden kurtulmaya alacaz! diye haykrd. Ve atn, gs-terdii yamaca srd. Vizigotlar, gazilerin bu davran karsnda ardlar. Belki de, sava dzenlerini, onlar kskaca almak iin hazrlam olduklarndan, Mslman erlerin yanlarndan kayp gemelerine seyirci kaldlar. Ama bu arada, geen gazileri durdurmaya alanlar da oldu. Abdullah, yandan, zerine at koturan iki Vizigot cengveriyle arpmak zorunda kald. Biri miferli biriydi. Miferinin ucunda bir sorgu vard. Giyiminden bir subay olduu anlalyordu. Dieri de bir erdi. Eer, uygun bir durumda olsa Abdullah, ikisini de tepelerdi; fakat, hem arkadalarna yetimek tel iindeydi ve hem de, hasmlar ona, yandan saldrmlard. Savurduu bir kl darbesiyle Vizigot subayn atndan drd; annda da basma doru gelen bir topuzu ferketti ve ban yana ekti. Belki de bu, onun bann paralanmasn nledi. Ama inen topuzun ba-

n syrmasndan da kurtulamad. Abdullahn gzleri karard, banda imekler akt ve ruhsuz bir ceset gibi, atnn zerinden dp yere serildi. Sahipsiz kalm olan a, kineyerek ve yelesi uuarak kap gitti. Vizigotlar da, takip ettikleri Mslman erlerin ardndan atlarm srdrler. Vizigotlann, Tarif kuvvetlerini takip etmeleri, olduka uzun srd, islm yiitleri, ara sra arkaya dnerek, oklarm boaltyor ve bir ka Vizigotu yere seriyorlard. Hava kararmaya balamt. Akam oluyordu. Sonunda Vizigot kuvvetleri, Mslman erleri yakalayamayacaklarm anladlar.- Bir uuruma dmemek; ya da bir sakatla meydan vermemek iin yavaladlar. 96 Tarif, takipten kurtulduklarm grnce, bararak toplanmalarn emretti. Bir dzlkte ve ay alfanda yaplan yoklamadan sonra, be yiidin aralarnda olmadn grdler. Biri de Abdullah idi.. Abdullahn birliinden bir er, yzbann bir topuz darbesiyle yere dm olduunu grdn syleyince de, Abdullahdan iyice mit kesildi. Tarif, ehitler iin yksek sesle dua ederken, gazilerin hepsinin gzleri ya iindeydi. Bekir ve Ahmet, bu haberi Zehraya nasl verebileceklerini dnrlerken, Abdullah iin de yrekleri yanyordu. Bekir, akan gzyalarn karanlkta kimsenin grmeyeceini d-

nerek, silmeye lzum grmeden: Arkadamzn, o yiit kardeimizin kaybna m yanalm; yoksa kardeime bu ac haberi vermeye mi?.. Kahrolacaktr o!., diye syleniyordu. Birlik, keif vazifesini yapmt; ama eksiklerle geri dnyordu. *** Sabahn lgn klan, arpma alamm aydnlat. Yerlerde, urada burada yatan otuz kadar cesed vard. Kimisi, elleri ak olarak ve srt st ve kimisi de yz st yatyorlard. Hepsi de, gecenin ayaznda katlm kalmlard. Sadece nn hafife nefes aldklar, gslerinin kalkp inmesinden anlalyordu. Otlar hrdatarak esen serin rzgr, yatanlarn salarm oynatyor, sonra hznle oradan ayrlp vadiye dalyordu. Gne ykselirken, vadiden kan arabalar grld. Bunlar, gitgide bydler ve sonunda bunlarn bir kervan olduklar anlald. EndlDa ahini -F.: 7 97 Sska atlarn ektii, eski ve gcrtlar karan dokuz araba idi bunlar. Arabalarn iinde, balar enk11 mendillerle sarlm, kulaklarnda kpeler sallanan ingene arabaclar grlyordu. Bunarn yanlarnda da oturan,. all gll entariler iindeki, kanlan vard.

Bir ksm ingene de, arabalarn yannda at srmekteydi. Arabalarn ardndan, yedi sekiz clz inekle on - onbe kadar kei yrmekteydi. Atllar ve arabadakiler, yolun biraz ilerisinde yerlere serilmi cesetleri grnce durdular. Dikkatle, bunlara baktlar. Acaba burada durmayp hemen kaa-, hm m? diye aralarndan bir mddet konutular. Sonra da yeni bir kararla, atllar, atlarm cesetlere doru srdler. Arabadakiler de, an kovanndan frlayan anlar gibi cesetlere doru komaya baladlar. Bunlarn arasmda, kadnlar, kzlar ve ocuklarla yallar da vard. Eteklerini toplayp koan kadnlarn, ancak topuklar gzkyordu. Cesetlerin basma varanlar llerin zerine eilip onlan soymaya baladlar. Ayaklardan alman izmeler, srtlardan karlan elbiseler ya da ayaklarda bulduklan ayakkablar sevin lklarnn kopmasna sebep oluyordu. lmemi yaral da, bu soygundan kurtulamad. Biri soyulma srasnda ld. Dieri iniltiler kanyordu. Bu da, soyan ingenenin yumruunu yeyince, iniltisi kesildi. Yarallardan ncs, Abdullah idi. Bir ara, gelenlerin grlts ile gzlerini ata; fakat o kadar halsizdi ki, sesi kmad. Belki de sesinin ya da iniltisinin kmamas, hayatn kurtard. zerine eilen ingene, onu da soydu. Soygun ta-

mamlandktan sonra, ingeneler, sevin iinde, arp98 ma alanndan ayrlmaya baladlar. Yrrlerken, ellerine geirdikleri bu mallar gzden geiriyorlard. Abdullahn aralanan gzleri, gkyzne dikilmiti. Hafife kprdad. Yanndan geen bir kz, onun kprdadm fark etti. HeyyI.. diye bard. Burada canl biri var. Hemen eteklerini toplayp, Abdullahn ba ucuna kotu. Sonra eilip, Abdullahn nefes alp almadn inceledi. Sonra sevinle: Yayor!., diye haykrd. Onu ben buldum, benim klem olacak. Yanma yaklam lriyan bir delikanl: Brak da geberteyim onu Esterella! dedi. Ar yarak. ok yaamaz. Uramaya demez, onunla. Kz, inat bir tavrla ban kaldrd. Kumral salarnn evreledii yank yz, ok gzeldi. Uzun kirpiklerinin arasnda zmrt gibi ldayan yeil gzlerinde; byk bir azim okunuyordu. ingeneler arasmda ender rastlanan bir tipti. Bana kanma hakkm, sana kim verdi Pedro! diye kt. Benim ne nianlmsn ne de nikhlm... Onu ben buldum ve yaamas iin de, elimden geleni yapacam. Dier ingeneler de sylendiler: Esterella hakl.

stedii gibi hareket etmekte serbesttir. Pedro, sen onun ne yavuklusu ve ne de kocassn. Karamazsn ona. Az nceki soygun srasnda, acmaszlk rnekleri gstermi olan bu insanlar, imdi bu yaral iin daha insani bir davran gsteriyorlard. Belki de soygun srasnda gzleri dnm olduu iin, acmakszn davranmlard dier iki yaralya... Pedronun yannda duran iri bir adam da, deiik bir ekilde konutu: 99 Bizden olmayan birini aramza nasl alabiliriz. Boalm gitsin!.. Bu fikri kabul edenlerin sesleri ykselirken, kar grte olanlar da barmaya baladlar. Bu karklk, be - on dakika kadar srd. Fakat, btn bu grlty bir anda durduran bir hareket grld. Soyguna karmam, ama oraya kadar gelmi ihtiyar bir kadn bir deri, bir kemik kalm kuru elini kaldrarak, susulmasn iaret etmiti. Yllarn ykn tarcasna srt kamburlam ve bulutlar kadar ak seyrek salar omuzlarndan aa sarkm bu ihtiyar kadnn iaretiyle, btn grlt kesildi. Herkesin, bu ihtiyara hrmet ettikleri grlyordu. htiyar kadn, Esterellaya yaklat: yi dn Esterella! dedi. Yasalarmz, bir yabancnn aramza girmesini uygun bulmaz. Evlenirsen o baka! Esterella, kararl bir ekilde cevap verdi : Ama o, yabanc olarak kalmayacak ki!.. Kaadir Mevlmn huzurunda evlenebilirim onunla.

Bir homurtu ykseldi. Pedro, sinirli bir ekilde elindeki krbac, izmesinin stne vurup uzaklat, ihtiyar kadn cevap verdi: Ya seninle evlenmek istemezse?.. Bu soylu biri.. Kzlardan biri sordu: Nereden anladn ki Zoima Ana? stnde elbisesi yok ki, plak... Duruundan.. plak da olsa Ben soylu biriyim! diye haykryor duruu. Bu, onun yaratlndan fkryor. Oysa, bir insan yaratlnda soyluluk olmad m, dnyann tacn taksa, hkmdar elbiseleri giyse yine plak gibidir. Esterella.: 100 Her ne olursa olsun, onu burada lme brakmak istemiyorum! dedi. Bilirsin ki, yabanclar obamza uursuzluk ge-tirirler. Onun her hareketinden sen sorumlu olacak-sn! Razym! Baka bir ingene kz sze kart: Brak Esterella, elin yabann!.. Arkadalar gibi o da burada geberip gitsin. Bir cinayet olur bu Zilha! Nasl byle bir ey syleyebilirsin?.. htiyar kadn i ekti: Peki al; fakat iyiletikten sonra, senin arabanda durmayacak. Tabii!.. Yalnz onu arabama kadar tamama yardm edin. Bir ka kii Abdullahn, ellerinden ve ayaklarndan

tutarak kaldrdlar ve Esterellann arabasna tadlar. . Herkes arabasna bindikten sonra, deh! seslerine krba sesleri kart ve arabalar gcrtlarla hareket etti. At kinemeleri inek brmeleri ve kei sesleri arasnda yolculuk balad. Arabalarn ilerinden neeli lklar geliyordu. Gmlekler, izmeler elden ele geiyor, gzden geiriliyor, parldayan gzlerle mallarnn deerini, inceleyenlerin yzlerinden anlamaya alan mal sahiplerine, geri veriliyordu. Bazlar da, bu mallan sata karmlard. Bazlar da, llerin bellerinde bulduklar mein keselerin bzgl azlarn aarak, kucaklarna dktkleri altnlara, inanmaz gzlerle bakyorlard. Abdullah, tam gn kendinden gemi vaziyet-te yatta. Esterella, baz zamanlar onu lm sand. Ate-ler iinde olan yaral, inildiyor ve bazan sayklyordu. 101 Esterella, bu zaman zarfnda onun bandan, mecbur kalmadka ayrlmamt. Abdullahm banda bul-, duu yaray temizlemi ve eitli otlardan yaplan bir yara merhemi ile tedavi etmek yoluna gitmiti. nc gnn sonunda gece yars, yaral gzlerini ata. ve: Neredeyim ben? diye inledi. Baucunda uyumakta olan Esterella, bu ses zerine uyand.

Kendine geldi!.. yileecek, iyileecek! diyerek toparland. El yordamyla, arabadaki akmak tam srterek yakt kavla ray tututurdu. rann alevleri, arabadaki karanl kovdu. Abdullah, arabann tavanna ve kenarlarna asl kara tavalara, soan ve sarmsak kevenklerine, tuzlanm etlere bakt, bakt ve yine sordu: Neresi buras?.. Sen kimsin?... Arapa konutuu iin Esterella, onu anlayamamt. spanyolca: Dediini anlamyorum, kimsin sen? diye sordu. Abdullah cevap vermedi. Esterellann yzne ve yine tavandaki kirilerle tente arama sokulmu ot ynlarna bakt. Bunlar, eitli hastalklar iin krlardan bayrlardan toplanm ifa veren otlard. Uzun bir aralktan sonra; oda spanyolca cevap verdi: Bilmiyorum?.. Ben kimim?.. Burada iim ne? Esterella ard: Kim olduunu bilmiyor musun? Hayr!.. Peki adm da?.. Abdullah ban hafife sallad. Fakat yaras acm olmal ki, yz aa ile burutu s

102 Adm m?.. Bilmiyorum!.. Kafamda bir boluk var sadece.. Syle bana, sen, kim olduumu biliyor mu-sun?.. Ben de bilmiyorum ey delikanl!.. Sen kendini tanmazsan, ben seni nasl bilebilirim ki? Peki, niin buradaym? Seni yolda, yarak olarak bulduk. Bir arpma yerinde.. Yaaa!.. Ne iim vard ki orada?.. Esterella znt ile sylendi: Anladm!.. Bandaki o darbe senin hafzam silmi. Gemiini hatrlamyorsun! Birden gzleri parlad; kendi kendine sylendi: yi.. Bylesi daha iyi.. Artk tamamen benim olursun. Evleniriz seninle! Tabu, bu szleri Abdullahn duyamayaca ekilde sylemiti. Abdullah sordu.: Ne mrldanyorsun? Hiiii!.. Hibir ey.. Sen adn hatrlayamyor-san sana bir isim verebilirim: simsiz!.. Nas? Been-din mi?.. Benim adm da Esterella!.. t- Esterella m?.. Esterella, onun adm tekrar etmesinden dolay hrnlat.: Yoksa beenmedin mi? Yooo!.. Bak sana ne soracam: O arpma alannda kimler arpmt? Vizigotlarla Araplar!.., Ben kimlerdendim?

Esterella, syleyip sylememekte tereddt etti: Bilmem! Kesin bir ey syleyemem! Neden sylemiyorsun ki? Esterella utanmt: ey.. ey.. ingeneler sizleri soymulard da!.. 103 Abdullahn yz kzard. Onun bu durumu Esterellann, ona kar gnl yaknln arttn. nk evresinde, yz kzaran, utanan bir erkek grmemiti o zamana kadar. Esterella da, bir ingene kz olmasna ramen, her gen kz gibi gzel ve ince duygulara sahipti. Nianl ya da evli misin? diye sordu.Abdullaha. Hi bilemiyorum. Yalnz, gzlerimin nnde g-lmseyen karagzl yank yzl, gzel bir kz beliri-yor arasra. Ama kim? Esterella, kskanlkla sarsld; omuzunu silkti: Ben ne bileyim. Cann ok istiyorsa onun yanna git. Birden kayboldu o hayl.. Gelii gibi, birden yok oldu.. Bir l var imdi gzlerimin nnde ye kkreyen bir aslan.. Mzrakl ve yaylarna ok yerletirmi pek ok kii, aslanlar evirmi durumda. Aslanlar, sinirli sinirli gezip, kuyruklarn hrsla sallyorlar. Kkremeleri de mthi.. Esterellann hrn tavr birden yok oldu. Gld : Aslan m?.. Nereden geldi aklna?.. Aslanm.. Endlste ne gezer aslan!..

Birden gzleri parlad: Yoksa... Yoksa sen bir Arap Prensi ya da eyhi olmayasn?.. Kadir Allahm, ne gzel... ller, aslanlar., lyileirsen beni de yannda gtrr msn oralara? Arap Prensi ya da. ehyi mi?.. Bilmem!.. Syle ben kimim Esterella?.. Dur, sana belki de akln basma getirecek birey vereyim! Esterella, bu szlerden sonra, arabann arka tarafna doru emekleyerek gitti. Oradaki iki azl toprak 104 bir testiyi ald. Bir tas, azlardan birine yaklatrp, testiyi edi. Testinin bir azndan iindeki akarken, dier azndan da tatl bir slk sesi geliyordu. Esterella, testiyi yerine braktktan sonra, dolu tas dkmemeye alarak, Abdullahn yanna geldi ve uzatt.Haydi ban kaldr da, u tas basma dikerek arab i. arap m?.. Kusura bakma Esterella, iemem. Tiksinti duyuyorum; midem buland o kokudan. Esterella, hayretle onun yzne bakt: Tiksinti mi? Aman Allahm? ergimizin yiitleri bu araptan almak iin, hayatlarm ortaya koymulard. Sen ise, tiksindiini sylyorsun!.. Ne garip bir insansn sen?.. Esterella, baka birey demeden, Abdullahn ayak ucuna uzand. Ksa bir zaman sonra uyumaya balad.

Abdullah, ra da sndrlm olduu iin, karanlkta kald. Kimim ben? diye kendine sordu. Dnmeye balad. Fakat, hi bir ey hatrlamyordu. Kafasnda bir boluk vard. Sadece, gzlerinin nnde baz sahneler beliriyordu. Atllar.. Atllar.. Beyaz bir at aha kalkyordu. Onu okaynca, at sakinleiyordu. Bu atn, bulutlar gibi ak yeleleri vard. Bir denizin, kocaman dalgalarla sahili dvmesi belirmiti imdi de gzlerinin nnde. Bir adrda da zrhl adamlar vard. Bir ihtiyar adamn elini pyordu. Bir kadn, alayarak ona sarlyordu. Onun da elini pyordu. Birden ii rperir gibi oldu. Mermer merdivenlerin alfanda bir kz duruyordu. Kara, kapkara gzleri vard. Ona glmseyerek el sallyordu. O, uzaklarken de, elleriyle gzlerini siliyordu. Kimdi bu kz?.. Niin alyordu?.. Ve neden bu kz ikide birde gzlerinin nnde beliriyordu?.. 105 Btn bu sahneler yine duman gibi dald. Bandaki yara acmta. Ne acyd bu? Bu yaray niin almt? Neden?.. Bir mddet, gzleri ak olarak kim olduunu dnd. Sonra, yine ii geer gibi oldu ve nceki gnler gibi, kendinden geerek uyumaya balad. *** Sabah, alnnda duyduu bir serinlikle gzlerini aan Abdullah, ba ucunda duran Esterella ile gz gze geldi. Kzn, zmrt gibi yeil gzleri sevinle ldad. Ve:

ok kr kendine geldin! diye mrldand. Abdullah: Neyim vard? diye sordu. Mthi bir atein... stelik sayklyordun da!.. Kurtulamayacaksn diye korkmutum. Ama sirkeye batrlm bez, ateini ald ve seni kurtard galiba. Abdullah, toparlanmak istedi. Esterella, eliyle onun kalkmasn engelledi: Yatmalsn.. Birka gn daha istirahat etmen gerekir. Kendimi iyi hissediyorum. yle ise mola verinceye kadar yat. Biliyor mu-sun seninle en son konutuumuzdan beri ka gndr yatyorsun? Ka gndr? ki.. Hem de ateler iinde kvranarak ve sayk-layarak. Seni grmeye gelenler, sa kmaz artk bu! dediler. Yaaa! Abdullah, daha fazla konuamad. Yine gzleri ka106 panmaya balad ve kendinden geti. Kz, bezi onun alnnda brakarak, kardeinin yanma gitti. Arabay sren ingene gencinin yanna oturdu. leden sonraya kadar deliksiz bir uyku uyuyan Abdullah, gzlerini at zaman, arabann durduunu anlad. Dardan grltler, neeli sesler, ocuk lklar ve gitar sesleri ile arklar geliyordu. O arada, arabann arkasndaki tente ald ve Es-

terellann ba gzkt. Naslsn simsiz? diye sordu. Abdullah yatt yerde otururken: yiyim! cevabn verdi. Dur, sana orba getireyim. Muhakkak ackmsndr. Abdullah, ses karmad. Az sonra, Esterellanm elinde bir tas orba ile arabaya girdiini grd. Kz orbay ve ka uzatrken: Kendin iebilir misin? diye sordu. Abdullah, gayret sarfederek ka tuttu. orbay imeye balad. Hayatnda imedii kadar gzel bir orba idi bu. ini sttm ve g kuvvet verdiini hissetti. Onun, orbasn imesini bekleyen kz memnun bir sesle: yi! dedi. tahn byle devam ederse, ksa bir zamanda kendini toparlarsn. Eer, kendini iyi hissediyorsan, dar kp hava alabilirsin. Giyeceklerin de burada. Merak etme ykadm, temizdirler. Abdullah, bu sz tekrar ettirmedi. Kzn arabadan kmasndan sonra, braklan gmlei ve pantolonu giydi. Emekleyerek arabadan ktL Ba hafife dnyordu. Esterella, ay aydmhgmda parlayan bir yzle ona, bakyordu: 107 Tam iyilemedigin belli ama, ayakta toparlar-

sn artk! dedi. imdi gel de u atein bana gidelim. Abdullah, titrek admlarla kz takip etti. Bir daire evirecek ekilde sralanm arabalarn tam orta yerindeki bolukta, be ayr ate yaklmt. Her atein evresinde oturan, gezen, gitar alan ark syleyen kiiler vard. Kadnlardan da, erkeklerden de... Etrafta da, ocuklar, koup oynamaktayd. Abdullahn geliini alklarla Ole! sesleriyle karladlar. O gece, Abdullah, ge vakitlere kadar, onlarn arklarn gitar seslerini dinledi ve oyunlarn izledi. Ba armaya balad zaman, yanmdakilerden izin alarak Esterellann kardei Elviramn koluna girerek, arabaya gitti ve yine yatt. Sabaha kadar deliksiz bir uyku uyudu. *** Sabah Elviramn drtmesi ile uyand. Elvira: Haydi kalk isimsiz!.. En sona biz kaldk. Zoima Ana ile ablam, seni bekliyorlar. orbamz iip yola koyulacaz! dedi. Hemen aa inen, Abdullah, yandaki derede yzn ykayarak ihtiyar kadnla, Esterellann kllerini dattklar ate yerine geldi. Hazrlanan orbadan iti. Kz, el abukluu ile bulaklar derede ykarken, o da arabaya km olan Elviramn yanna oturdu, dizginleri ele ald.

Esterella, Zoima Anay arabaya bindirdikten sonra, eteklerini toplayarak arabaya karken: 108 simsiz, dur! dedi. Arabay srmesini bilmezsin. Bamza i karma. Abdullah glmsedi: Merak etme. Ben imdiye kadar hi byle ara-ba srmedim ama atlan iyi tanrm ve idare edebili-rim. Sen, u arkaya ge ve gidiimize bak. Atlar tanmakla olmaz ki! Olup olmadn imdi grrsn. Abdullah, dizginleri sallad ve Dehhh! diyerek atlar harekete geirdi. Onun barmas zerine, atlar ileri atdlar ve bir mddet sonra, dierlerine yetitiler. Gemiini hatrlamayan Abdullahn ingenelerin arama girmesi ve onlarn arasnda yaamaya balamas byle oldu. Artk, hayat ingenelerin hayat ile birlemi olan Abdullah, aradan gnler ve haftalar gemi olmasna ramen, bir trl onlara ayak uyduramyordu. Onlarn yaaylarndan ve davranlarndan holanmyordu. Konumalar, akalar, elenceleri pek basit ve utan verici geliyordu Abdullaha. Gittikleri kylerin evresinde kamp kurduktan sonra kadnlarn fal bakmaya gitmeleri, hasrdan rdkleri sepetleri satmalar, byle namuslu hareketleri iyiy-

di de, hrszlklar, ok zyordu onu. Kadir ann ve kzlarn, katmer katmer eteklikleri altndaki torbalar, arada bir alnt yiyecek ve mallarla doldurmalar, tiksindiriyordu onu. Erkeklerin de, eer takmlarm tamir etmeleri, aras; a tarlalarda mahsuln toplanmasna yardm edip, 109 aln teri ile para kazanmalar, normaldi. Ama tenhada yakaladklar tavuk, rdek ve kazlar, boazlarn krp, yanlarnda bulunan kanlarnn torbalarna doldurmalar, Abdullah ok kzdryordu. stelik bu hrszlklar yapanlar onlar deilmi gibi, bir tavr taknp ilerine devam etmeleri, Abdullah hem artyor ve hem de ok korkutuyordu. Analar, babalan ya da akrabalan hrsz olan ocuklarn, onlardan aa kalr taraf olur muydu ya?.. Onlar da, kendi durumlarna gre, meyve aalarna dadanr, aalarda meyve brakmazlard. Akamlan, yaklan ate band bu alnt mallar, kahkahalar arasnda yenirdi. Esterella da, hemehrilerinden ayrlmazd. O da, gittii kylerden, bol yiyeceklerle dnerdi. Abdullah, bu yiyeceklere el srmezdi. Kyllerin ilerine yardm eder, onlardan ald cretle, ekmek ya da yiyecekler alr ve bunlan yerdi. Ama her zaman i olmazd; ya ^da altran kyller, hakkn vermek istemezler, onu da ingene sandklan iin: Defol! Pis

ingene, imdi seni ikyet edip hapise attrrz! diye tehdit ederlerdi. Abdullah, bu hakszlk karsnda arr, oradaki yasalarn kendisini sulu karacaklanm dnerek bir ey diyemezdi. Bu yzden, hazan a kald da olurdu. Onun, piirdii yiyeceklere el srmediini ve a karnna dolatn gren Esterella, aard azm, yumard gzn: Sen alktan gebereceksin beyzadem (!) derdi Abdullaha. Ne yani? Yediimiz bu yiyeceklerde ne var? Pis mi? reniyor musun bizden? Abdullah: 110 Hrszlk maundan ve bu haram eylerden ye-mektense, alktan lmeye razym! cevabn verince de hiddetten kudururdu. Sen, bu kyllerin de, asil Vizigotlann da almadklarn m sanyorsun? diyordu. Her biri hrsz bunlarn. Haram helli bilmezler. Asiller, yanlarnda alanlarn aln terlerini alarlar, emeklerinin karln vermeler. Koyduklar ar vergilerle, halkn yiyeceine el koyar, lokmasn kaparlar. Kyller de bize i yaptrr, emeimizin karln vermezler. Bunu, bir ka defa sen de grdn. Bunlardan alnmaz da ne yaplr? Hem geen gn, kan ter iinde kalm olduun o tarla iinde, o iri kylnn, hakkn yediini syleyen sen deil miydin? Evet bendim ama; hi bir mazeret, hrszl hak-

l gstermez. Sen de alktan l e mi? Bugne kadar yaadma gre, bu istein gereklemeyecek galiba.. Ala da iyice altm zaten!.. Esterella, ona lf anlatamamnn hrsyla diini skyor ve ardndan, ska kulland Ey Kadir Allahm! diyerek ban sallyordu. Esterellann bykanas olan Zoima Ana da, kzla yalnz kaldklarnda: Bu senin alktan lmene sebep olur Esterella! Hrszlk yapmasn bilmeyen kocadan hayr m gelirmi! diyerek Abdullah ktlyrdu. Fakat byle olmasna ramen, hi bir ey, Esterellann gznde Abdullahn deerini dremiyordu. Kz, ona sevgi duyuyordu. Fakat Abdullah ondan daima uzak duruyor ve araya mesafe koyup, ona kar bir gnl yaknl duymadm sylyordu. Bunlan duymasna ramen Esterella, Abdullahn peinden ayrlmyordu. 111 Yalnz Esterella deil, ingeneler arasndaki btn gen kzlar, Abdullaha gnl yaknl duymaktaydlar. Hele bunlarn arasnda Zilha, Abdullah bir trl rahat brakmyordu. ingeneler arasnda, Esterella ile daima takip olmu olan Zilha da, obann en gzel kzlarmdand. Basma mevsimine gre daima bir iek takan bu kz da, Abdullahn reddi ile karlanyordu.

Zilha, bir ka defa Abdullah tarafndan red edilince, ona duyduu sevgi, kine ve ondan alma isteine dnmt. Abdullah, Esterella ile ayni arabada kalmyordu. Yal Zoima Ana ve Elvira ile birlikte kalyordu. Esterella da, teyzesinin arabasna gemiti. Abdullah, Esterellaya, kendisinden bir hayr gelmeyeceini, syleyerek mitlenmemesini salamak istiyordu. Hatt : Bak, Pedro, yaman bir gen. Seni seviyor. Onun-la evlen! diyordu. Bu szler de Esterellayi lgna e-viriyor, Abdullaha sylemedik laf brakmyordu. Pedro, Esterellayi seviyordu ve o da, Esterellann peinden ayrlmyordu. Esterellavnn gnln elmek iin elinden geleni yapyordu; ama nafile.. Esterellann gz Abdullahdan bakasn grmyordu. *** Sonbaharn sonlaryd. Hava olduka souktu, le zaman iddetli bir rzgrdan sonra iseleyen yamur, havay karartmta. Yal k gnlerinin hznyle, tepelere sisler kmt. Souk ve nemli hava, ie iliyor ve insan titretiyordu. 112 Yolda, arabalar ard sra ilerliyordu- Tenteler ekilmi olmasna ramen arabalarnilerinde de souk ve nemlihava hissediliyordu. erdekiler snmak iin birbirlerine sokuluyor ya da zerlerine battaniyeler ekiyorlard.

Atlar titreyerek, yorgun ve bezgin yryor, tekerlekler gcrdyor ve arabalardan eitli sesler geliyordu. Arabalar srenler, bu yeknasak giditen arlaan gzlerini amaya alyorlard. Bazan ileri geer gibi oluyorsa da, irkilerek uyanyor ve atlarn bildikleri yolda ar ar gitmekte olduklarm grnce ferahlyorlard. Sonra da bu adamlar, parmaklar arasnda sallanan krbalar slklar aldrarak, sanki btn su onlardaym gibi atlarn srtna indiriyorlard. Rzgr ve yamur tarafmdan hayli hrpalanm zavall hayvanlar, bu kamlar hissetmiyorlarm gibi, bezgin ve kskn gidilerini bozmuyorlard. Zaten srcler de, bir ka kamdan sonra, onlar kendi hallerine brakmaktayd. Arabalarn iindekilerin bazlar uyuyor, bazlar da sohbet edip duruyorlard. Anlatacak ve glnecek o kadar ok ey buluyorlard ki... Baz arabalardan da, gitar ve ark sesleri gelmekteydi.. ingeneler, hava artlarna da, yoksul hayatlarna da, bylece meydan okuyorlard, yle ki, ocuk grltleri, barlar, kahkahalar, saraylarda duyulmayacak kadar boldu. Bazan amurlara ve ukurlara dalan arabalar sarslp, tekerlekleri gcrdayp inleyince, uyuyanlar uyanyor; mahmur bir ekilde, ba ulannda arabanm tavanndan sarkp sallanan dalndaki portakal ve mandalinalara el atp, soymadan diliyorlard. ocuklar iinise,arabalann. sarsnts bir elence vesilesi oluyordu.

Endls ahini-F.: 8 , 113 Zoima Anann arabasn sren Abdullah, yannda oturmu olan Elvirailekonuuyordu. Elvira, arabada uyuyan ninesinin zerini rttkten sonra, getirdii baka bir battaniye ile Abdullahm dizlerini rtm, kendisi de, bu battaniyenin altna dizlerini sdrmt. Yolun iki tarafnda, insana aladklar hissini veren, slak meyve aalar grlyordu, ilerlerde yeil tepelerle, bunlarn nlerindeki yamalarda, krmz kiremitli, duvarlar beyaz badanal evler grlyordu. Bunlara ev deil de, kulbe demek daha yerinde olurdu. nk, meyve bahelerini korumak iin korucularn oturduklar yerlerdi bunlar. Abdullah, hayvanlar kendi haline brakmt. Dierleri gibi, atlan krbalamay hi istemiyordu. yilikle gzellikle hareket etmekteydi. Dier arabalardan da, byle yapmasma ramen geri kalmyordu. Gzleri yoldayd ama kafasnn iinden binbir dnce gemekteydi. Kimdi?.. Bu insanlarla karamadan evvel, nerede yaamt. Gzlerinin nnde behren bu esmer gzeli kz kimdi? te yine kendisine glmsyordu. Elele, deniz kenarnda yryorlard. Ve o kz kendisine sevgi ile bakyordu. Allahm bu kz kimdi?.. Neredeydi imdi?... Kendisi kimdi?.. Bu sr ne zaman zlecekti? Hayat bitmeyip akan bir nehir gibi hep byle, yollarda ve arabalarda m geecekti?..

Yannda oturanElvirann sesiile, Abdullah, dncelerinden syrld. Elvira: Bu hayattan memnun musun isimsiz? diye soruyordu. Abdullah .dncelerini okumuasna sorulan bu soruya, glmsemekle karlk verdi. Elvira devam etti: 114 Belki de sen bir kontsun, ya da Vizigot asillerin-den biri.. Ama dur!.. Dur!.. Sen sarn deilsin, yle ise Vizigot olamazsn. Bir mddet durdu. Sonra gzleri parlayarak devam etti: Belki de bir Arap eyhisin!.. Abdullahseskarmad. Gzleri sabit birekilde yoldayd. Nedencevapvermiyorsun?.. Belki aton ya da kkn vard, emrinde de uaklar,hizmetiler. Carm ne isterse alp yiyebiliyordun... O kzarm kuzular, hindiler, tavuklar... Oooo. Abdullah, gld. nk Elvirann ismi: Kuzucu idi. ingeneler, kzarm kuzuyu ok seven Elviraya, bu ismi takmlard. Kiminin ismi: Turucu kiminin de orbac idi.. nk aralarnda yaayan arkadalarnn zelliklerine gre isim takmak bir adetti. Abdullah, kim olduunu bilmedii iin ona isimsiz! adn takmlard ama, onun kendi yanlarna pek yakla-

mamas, baz meselelerde onlardan uzak durmas yznden : Asilzade ismini de takmlard. Bazan : isimsiz Asilzade diye de arhyordu. Kuzu etini ok seven Elvirann, yiyeceklerin bandakuzudan bahsetmesi, bu yzden Abdullah gldrmt. Elvira konumasna devam ediyordu: Beki de altndan ayakkablarn ve srmadan esvablarm vard. Ellerini rptn anda, her istediin yerine getiriliyordu. Ava da gidiyordun belki de.. Tazlar nde koarken, sen ve adamlarn, evik atlarn stnde, rzgar gibi giderek onlah takip ediyordunuz. Ne dersin isimsiz, byle iniydi hayatn?.. 115 Abdullah, hayllerini doludizgin brakm olan ve hayran kald yaay bakalar zerinde hayl eden Elviraya, glmseyerek bakt: Bilmem ki Kuzucu? dedi. Olabilir de olmayabilir de.. Ben kim olduumu hatrlayamyorum ki!.. Elvira, heyecanla devam etti: Neden olmasn deil mi? Belki de bir eyhsin. evrende emrini bekleyen adamlarn, hizmetkrlarn vard!.. Sana bir ey soracam simsiz, ama bana Allah akna doru cevap ver! Yalandan holanmam, Kuzucu. Sor, cevap vereyim!

Peki soraym. Sen ok iyi kalplisin ama, acaba Prensken, ya da ato ya da kk sahibi Dk veya ok zengin bir eyh ikon, bizlere davrann nas olurdu? Nasl olacak?... Ayni ekilde!.. Yok!.. Yok!. Belki de beenmezdin bizleri.. Ya-nma bile yaklatrmazdn... yle ya, bir asil ile bir in-gene!.. Abdullah bu szler zerine u cevab verdi: Bak Elvira! Ben insanlar, yle ya da byle diye ayrmam. Bizleri yaratan kim? Yce Allah... Rah-man ve Rahim olan Allah Celle Celluh. Abdullah bu szleri sylerken zihninde bir berraklk oldu. Bu haline kendisi de at. ingeneler arasnda duyulmam szlerdi bunlar. Elvira da, hayranlk duydu, Abdullahn azndan dklen bu kelimelere. Abdullah devam etti: O Yaratan, biz de yaratlan, yani kul.. Yaratan Yce Allah olduuna gre, ayet bir prens ya da eyh olarak yaratnnsam, beni o ekilde yaratm olan kim?... O.. Alalh Tel.. Beni Prens ya da eyh olarak yaratt gibi, ingene, zenci olarak da yaratrd; ya da bir Frank, bir Rum, bir Yahudi veya bir. Hintli, 116 inli olarak da.. Seni de bir ingene olarak deil de, Vizigot tahtann vrisi olarak yaratabilirdi. Onun iin, bana gre: kimsenin kimseyi kk ya da aa grmeye hakk yoktur. Hepimiz, Onun yaratt kullarz ve hepimiz de topraktan yaratdk.. Hepimiz de insanz ve erefli varlklarz.

Elvira ard: Biz insanlar topraktan m yaratldk? Evet topraktan!.. Biraz dnd. Bunu biliyordum; duymutum; ama nereden? Ha hatrladm. Kurn- Kerim byle buyurur! simsiz!., yle ise sen bir Mslmansm! yle ya, bizim dinimizden deil; Mslmanlarn dininden bahsettiine gre, byle olmas lzm. Elvira, ellerini rpt: Evet!.. Evet!.. Tahminlerim doru imi.. Belki de bir Arap eyhisin!.. Abdullah, ban sallad: Hi bilemiyorum. Kafamda bir boluk var. Ama baz zamanlar, senin bu sylediin gibi dnmyor da deilim. nk, aniden aklma gelen baz eyler llerde, hurma baheleriyle, aslan avlaryla ve gk yznde ellerini uzatsan yakalayacakmsn gibi yalan gzken yldzlarla ve mehtapl gecelerle ilgili.. Bir Arap olabilirim belki de!.. Ama burada iim ne?.. Kimim?.. Neden buralara geldim?.. Ve bir sr gibi sakladm, kendimden bile gizlemeye altm o hayller kimin?.. imdi neden buradaym?.. Bunlar bilmiyorum Elvira!.. O srada, balayan bir yamur, Abdullahn konumasn kesti. Yzne akn akn bakan Elviraya: Nerede mola verecektik ki?.. Senin haberin var m? diye sordu. 117

Yok. Biliyorsun ki, bende uykudan yeni kalkmtm. Bu ak arazi bizi perian edecek. Bir yerde mola vermemiz lzm. Pedro, yola karken bir ey dememi miydi? Mola iin kendisinin haber vereceini, Kendisinden haber gelmedike hibir yerde durulmamasn sylemiti. Sylemiti ama, o zamandan beri sesi kmad. Sesinin kmas bir yana grlmedi de.. Acaba nden gidip, etraf m aratryor? Bilmem ki, belki del.. Yaan yamur alanda, seslerini kestiler. Ksa zamanda slanmlard. Yaan yamur altnda, yarm saat kadar daha yol aldlar. Arabalar bir vadiye girmilerdi ki, Pedronun, bindii at topuklayarak yanlarndan getiini- grdler: Mola verileceeek! diye. baryordu Pedro. O esnada yamur kesildi. Abdullah da, Elvira da, memnun bir tavrla, birbirlerinin yzlerine baktlar. Elvira: ki sevin birden! dedi. Hem yamur kesildi ve hem de artk mola verilecek. Abdullah ses karmad. Arabalar bir dere kysnda ilerlemeye baladlar. Tekerlekler, slak topraa gmlyordu. Hayvanlar, balarn ileriye uzatarak, daha da arlam arabalar ekmeye alyorlard.

Pedro, iyi bir yer semiti. Mola verilen yer, rzgr tutmuyordu, ilerde de. beyaz duvarl, krmz kiremitli evleriyle, bir kasaba grlmekteydi. Arabalar, bir daire izecek ekilde sralandlar. Sonra atlar zld. Arabalardan kanlar, mola yerini hemen canlandrdlar. Kadnlar ve ocuklar, etrafa yaylarak yiyecek ve yakacak aramaya baladlar. 118 Bu arada, erkekler de, atlar, kurulamaya balamlard. Ksa bir zaman sonra, kadnlar, kzlar ve ocuklar, kucaklan meyvelerle dolu olarak dndler. Bunlar, sahiplerinin gzlerinden kam olup toplanamayan meyvelerdi. Fakat ingeneler, usta baklarla ve ellerle, bu meyveleri bulup koparmlard. On yerde, trtlarla yanan ateler ykseldi. Dereden alman sularla doldurulan ve isten grlmeyen tencerelere, mercimek, fasulya, nohut ya da yollarda alnm tavuklar, rdekler kondu. Atelerin etrafndan, sevin lklar, grltler, haykrlar ykselmeye balad. Ackm ocuklar, ellerine tututurulmu kuru ekmekleri kemirirlerken, etrafta kouup oynamaya balamlard. Abdullah, arabann iine oturmutu. Kuru bir ekmek paras yiyor ve dnyordu. Kimdi?.. Nereden gelmiti?.. Elvirann syledikleri onun da hayl dnyasn am; eitli hayller kurmaya balamt. Acaba zengin bir aileden mi geliyordu?., yle ise bu in-

genelerin arasmda ii neydi? Neden buralara gelmiti?.. Zoima Ana ile Elvira, akrabalarnn yaktklar atein basma gitmilerdi. Zaten Zoima Ana ok yordu. Kendisine yer alm ve o da nerede ise atein iine girecek kadar, scakla sokulmutu. Srtn, arabann tentesine yaslam olan Abdullahn ii geer gibi olmutu. Elindeki ekmek, ylece duruyor onun da gzleri kapanyordu. Oooo, bizim asilzademiz, yine yalnzl semi desene! diyen bir sesle gzlerini at. Bu sz syleyen Esterella idi. Bir elini beline koymu, dier elinde bir portakal tutuyordu. Abdullahn gzlerini atn grnce portakal uzatt. 119 Al unu ye de biraz canlan! dedi... Olduun yerde uyuyorsun be!.. Abdullah glmsedi. Bu kzn hrn ve kabadayca konumas tuhafna gidiyordu. Sen uyurken ben araba sryordum ama! cevabn verdi! Esretella, dudak bkt: Dierleri de srmlerdi ama; bak uyumuyorlar. Anlalan, onlar araba srerken kestirmesini biliyorlar. Sen de kestirseydin, yle ise. Bize uyman lzm. Yaratl meselesi bu. Ben yapamyorum. Esterella, Abdullahn gzlerinin iine bakarak ma-

nl konutu: Tabii!.. Onlar ingene paras sen ise bir soylu.. yle deil mi ha, yle deil mi?.. Bu szlerden sonra Esterella git gide kzarak, saldrganlat: Abdullah itiraz etti: Ben onu demek istemedim Esterella!.. Hep yanl anlyorsun sylediklerimi. Az nce Elvira ile de konumutuk bu hususu. Ben, insanlar arasmda ayrm yapmam.. Yce Allahn yarattklarna kim kusur bulabilir ki?.. Esterellanm siniri yatr gibi oldu; hatt glmsedi : Doru!.. nsan yle kolay ikna ediyorsun ki!.. O srada gk grlemeye balad ve ardndan bir imek akt. Sonra yine mthi bir gk grlemesi duyuldu. Atein bandaki ingeneler arabalarn yanma koarlarken, Esterella da; korku ile: Ey kadir Allah, 120 Sen bizi koru! diye haykrd. Arabann altnda sinip kald. Aradan bir mddet getikten sonra, arabalarna snm ingeneler, yine atelerinin basma gittiler. Abdullah, Esterellann, hl arabann alandan kmadn grnce, ona acd: Esterella, korkma!.. Geti artk! diye seslendi.

Esterella, arabann altndan kt. Entarisi amur-1 anm ti. Eliyle zerini silkerken: Ben.. Ben.. Gk g-rltsnden ve imekten ok korkarm! diye keke-liyordu. Az nceki o kavgac hali gitmi, uysallamt. Arabaya trmand ve Abdullahn karsna geti. Bir mddet konumadlar. O srada, atelerin bandaki ingenelerde yeni bir faaliyet ba gstermiti. Dnyay, skntlar umursamayan bu insanlar, sanki byk zenginlie sahipmiler gibi byk bir rahatlkla alp sylemeye balamlard. arklar duyulurken, gitarlarn ahengine uyup ortada dans eden kzlar ve kadnlar, kasrga nnde kalm yapraklar gibi, teye beriye koar gibi oynayp durmaktaydlar. Ate bandakiler, el rpp, Ole! sesleriyle bunlar coturuyorlard. trtlarla yanan ate, sanki hepsinin de kanlarn tututurmutu. Alklarm unutmular, oyuna ve algya tempo tutmaya balamlard. Abdullah, bu insanlar anlayamyordu. Aralarnda senelerce de kalsa, anlayamayacan dnyordu. Alevlerin aydnlnda kh grnp kh kaybolan lgnlam bu insanlara, akn gzlerle bakmaktayd. Esterellann ne dnd belli deildi; ama o da, dalmt. Duyduklar bir sesle ikisi de irkildiler: Siz neden katlmyorsunuz bu elenceye ocuklarm?... 121

Aaya baktlar. Zoima Ana idi bu.. Omuzunda, artk nn ayrlmaz bir paras haline gelmi, o eski ah vard. Elinde de bir ey bulunuyordu; ama Abdullah, bunun ne olduunu karamad. htiyar kadna: Buradan bakyorum! cevabn verdi. Esterella da: Elenceyi canm istemiyor Zoima Ana! dedi. ihtiyar kadm.o atlak sesiyle: Benim bildiim Esterella, zil ve gitar sesini duy-du mu yerinde duramazd! dedi. Ne oldu sana kzm?.. O lgn Esterellamz nerede?.. Esterella omuz silkti: imdi dinlemekten baka bir ey istemiyorum Zoima Ana!.. htiyar elini uzatt: Yardm edin de, arabaya kaym.. Size birey anlatmak istiyorum ocuklarm! Abdullah elini uzatt. htiyar kadnn elinden deil de, onun omuzunun altndan tutarak, bir ty gibi arabaya ekti ald. Arabaya ktktan sonra inleyen ve bir mddet arlarndan ikyet eden Zoima Ana, karanlkta belli belirsiz gzken iki gencin yzlerine bakt. Sonra: Bana glmeyin salan ocuklarm! dedi. Elimde tuttuum u tavuk budunu biraz daha kemirmek isti-yorum. ki gen, ona glmseyerek bakarlarken, ihtiyar kadn, arabaya karken de brakmad elindeki tavuk budunu, disiz az ile bir mddet kemirdikten son-

ra, arabadan aaya att. Bir zamanlar ben de, sizler gibiydim. htiyarlarn halinden pek anlamazdm. Sizler de benim yama geldiinizde, bizim duygularmz anlayacaksnz; ama o zaman da i iten gemi oluyor. Neyse.. 12? Beni dikkatle dinleyin evltlar! Yllardan beri iimde sakladm bir srr imdi size aacam. Bunu niye yapyorum. Ben de pek bilmiyorum; belki sizlerin hah bana tesir ettiinden, belki de u andaki ruh halim, konumam gerektirdiinden... Dikkatle dinle ve baka eyler dnme Esterella, bu sr ayni zamanda senin de srrndr. Benim de mi?.. Benim ne gibi bir srrm olabilir Zoima Ana? Hayatta herkesin bir sun vardr? Ama yle ama byle? imdi dinle ve szm kesme!.. Szlerim bittii zaman, bana hak vereceksin. Bundan yllarca nceydi... Yine byle yamurlu bir gnde ve ilerde klar grlen bir kasabann nlerinde, mola vermitik. Obamzda, hamile bir kadm, doum sanclar ekiyordu. Bu kadu benim kzmd. Heyecanla, doumunu bekliyorduk. G bir doum oldu. Kzm baylmt. Doan bebek de, ksa bir zaman sonra ld. Kzm, on senelik evliydi. Hi ocuu olmamt. Bu bebei, ok byk bir sevinle ve sabrszlkla beklemiti. Yavrusunun ldn rendiinde, perian

olabilirdi. Damadm da, karsn ok seviyordu; bebei o da sabrszlkla beklemiti. Doan yavrunun lmesine ok zld; ama ne de olsa o erkekti ve kendisini abuk toparlad. imdi, o da, ben de, kzmn durumu rendiinde ne ok zleceini dnp, kederleniyorduk. Arabamzn iine bir lm sessizlii kmt. Birden, aklma bir fikir geldi. O gn fallarna baktmz kasabadaki evlerden birinde, bir doum olmutu. Hatt bu yzden bize hediyeler ve yiyecekler bile vermilerdi. Sevinen insan iyi olur. 123 Aklma gelen u idi: O bebei alp, bizim l bebeimizin yerine koyamaz mydk?.. Kzm kendine gelinceye kadar, bu i yaplamaz myd?.. Damadm, bu fikrimi ok uygun buldu. Derhal, damadmla birlikte, gecenin karanlklarna kararak, o kasabaya gittik. Evi bulmakta glk. ekmedim. Damadm yaman bir delikanlyd. eri bir glge gibi szld. Hi bir evin kaps ve kilidi, onun karsnda dayanamazd. Yrek rpntlar iinde beklerken, kucanda bir boha ile gzkt. Bu, ald bebekti. Oradan kaarken, evden gelen lklar duyuluyordu; ama biz, oktan karanlklara dalmtk.

Arabamza geldiimizde, kzm daha kendine gelmemiti, l bebein zerindeki kundaklar karp, zerini soyduumuz bebein zerine sardk. l bebei de, damadm, gidip bir yere gmd. Bu yaptmzdan kimsenin haberi olmad; obamzdaki en yaknlarmzn bile.. Kzm, kendine geldiinde, bebeini sevinle ve byk bir hazla bama bast. im, mutluluktan erir gibi oldu. nk, kzm evlt acsn tatmamt. Esterella i geirdi. Ackl bir ey karsnda duygulanan her gen kz gibi gzleri yaard: Sonra ne oldu? Devam et Zoima Ana. Nolur devam et! Evet.. Ne diyordum?.. Kzm sevin iindeydi. O da hi bir eyin farknda deildi; damadm ile benim aramda idi bu sr. aldmz bebein, rtlerini ve kundan da kendi sandmda sakladm. Hl, sandmda durur. Esterella, ellerini rpt: Onlar grebilir miyim Zoima Ana? 124 Tabii!.. Yarn sabah bakabilirsin! Abdullah sordu . Peki, bebek ne oldu sonra? Ne olacak.. Aramzda byd. Fakat teni beyazd. Gzleri de mavi. Ayni Vizigotlar gibi. Esterella, heyecanland: Kimdi bu bebek? Zoima Ana syle nolur?

Zoima Ana, Esterellaya cevap vermedi. Kald yerden devam etti: Ana, kz be yalarnda iken ld. Baba da, ar-dndan, bir askerle yapt dv esnasmda baklana-rak ldrld. Esterella titrek bir sesle sylendi : Fakat bu anlattklarn?. Bu anlattklarn?.. Evet Esretella, anladn gibi bu kz sendin. Za-ten teninden belli deil mi? Baz davranlarnla da biz-lerden ayrlmyor musun? Baz zamanlar dnmmdr: Niye byle yaptm?.. Kzmn saadeti iin, baka bir anay ve babay niye perian ettim ve yreklerinin yanmasna sebep oldum? Baz kereler ok vicdan azab ektim. Bazen de Kzm evlt acsn ekmedi diye de sevindiim oldu. yle duygular iinde kaldm ki, denizlerdeki alkalanp durulan sular gibi, kh zldm kh sevindim; fakat bir trl huzura kavuamadm. Zoima Ana, yine bir eyler sylyordu ama; Esterella onu duymuyordu bile. Yz bembeyaz kesilmiti. Kendisinin, ingene olmayp bir Vizigot ailesinden geldiini renmek, kz artmt. Bir ara, Abdullah ile gz gze geldi. Abdullah, bu gzlerde, o zamana kadar grmedii bir parlt fark eder gibi oldu. 125 Esterella .Abdullah ile arasnda byk bir enge-

lin kalktn dnyordu. Bir sahne geldi gzlerinin nne: Drt - be sene nce yine arabalaryla giderlerken, bir nehrin nne gelmilerdi. Bu nehirlerin sularndan faydalanmak isteyen kyller, kylerine doru bir kanal amlard. Nehrin sularnn kanala dolarak kye ulamas iin, kanal ile nehir arasnda yarm kula kadar bir toprak engel kalmt. Kyller, herkesin merakl baklar arasnda bu engeli son kazma darbeleriyle kaldrnca, herkesin sevin lklar arasnda, nehrin sulan, cokun bir ekilde bu kanal doldurmu ve kyn tarlalarm sulamak iin, kanalda akmaya balamt. Susuz topraklar, ksa zamanda nehrin cokun sularyla kucaklamlard. te, Esterella imdi, bu sahneyi hatrlamt. Zoima Anann anlattklarn, Abdullah ile arasndaki engeli kaldran kazma darbeleri olarak gryordu. Esterella, Abdullahn, ingene olmasndan dolay kendisine yaknlk gstermediini dnyordu. Fakat, ingene olmad ite anlalmt ve Abdullah da bunu kulaklaryla duymutu. Artk kendisi ile evlenmemesi iin hi bir sebep kalmamt. Buna da, anlattklaryla Zoima Ana yardmc olmutu. Sevinten Esterellann ii tat. Byk bir cokunlukla, Zoima Anaya sarlp onu pmeye balad. htiyar kadn, onun kollar arasndan kurtulmaya alyor; Dur, deli kz.. Beni boacaksnl diyordu. Esterella, Zoima Anay braktktan sonra birden durgunlat. Abdullah da, Zoima Ana da onun bu ha-

reketine bir man veremediler. Oysa, Esterella, imdi hayller iinde yzmeye balamt. Gzlerinin nne, ehirde Vizigot asillerinin evlenme merasimleri geliyordu. Galinin yerini kendisi, da~ 126 macun yerini de Abdullah alyordu. kisi de, gelinlikleri ve damatlklar iinde idiler. Gelinlik ona ne yakyordu. Ya damatl iindeki Abdullah: Bir prensten farkszd. htiyar kadn, ses karmadan sabit bir noktaya bakan Esterellann, karanlkta belli belirsiz gzken ehresine bakp bir eyler anlamaya alt. Ama, insann iinden geenleri, Yce Allah ile o insandan baka kim bilebilir ki?.. Zoima Ana, yanl bir zanna kapld: Esterella, _ muhakkak kendisine kzyordu. Onu anasndan babasndan, ayrarak mahrumiyetlere ve ingenelerle yaamaya mahkm etmiti. Analan bu kz kendisini af etmeyecekti. htiyar kadn korktu. Eyvah bama gelenler. Yulardan sonra, yaptklarmn cezasn ekmeye balayacam galiba? diye dnd. Kzn, barp armadan byle durmas daha ok iine geldi. rkek baklarla Esterellaya baktktan sonra, arabadan inmeye alt. Abdullahm yardm ile, inleyip sylenerek aa indi ve hemen karanlklara kararak kayboldu.

Abdullah, Esterellaya bakt. Kzn gzleri l sld. Bir baka ldyordu. Onunla yalnz kalmamak iin Abdullah da arabadan indi. Kz, o derece hayle dalmt ki, Abdullahn yanndan ayrldnn farkna bile varamad. Denize yakn bir yerde kamp kurulmutu. Ay altnda kouan karartlar grlyordu. Bunlar, topladklar al, rp ve odunlar, bir yerde topluyorlar127 cl Az sonra tututurulmu koca bir bek yakacak, trtlarla yanmaya balad. Alevlerin dilleri alalp ykseliyor, bireyler yakalamaya alan canavar kollar gibi boluu trmalyordu. Ayni zamanda bu alevler, atein evresinde oturanlarn yzlerini esrarl klarla aydnlatyor; kaybolduunda da, ehreleri kapkara bronz heykeller gibi brakyordu. En mehur ressam bile, k ve glgeyi bu kadar mkemmel ekilde veremezdi. Bu renk cmb arasnda, saysz crcr bceklerinin crlamalar ile denizin, hafiften gelen dalga sesleri duyuluyordu. Hafif bir esinti de, yzleri okamaktayd. ingeneler yine comulard.. Ellerini rpanlar, gzlerini yumup kendilerinden gemi olanlar ve balarn iki yana sallayp, bir eyler mrdananlar grlyordu.

Pedro, ayakta gitar alyordu. Dudaklarndan kh. alalp kh ykselen bir ark dklyordu. Bu ark, mans bilinsin veya bilinmesin, insan hayllere gtrecek kadar tesirliydi. Bu yzden de arknn, toplulua hkim olduu grld. Ellerini rpmlar, el rpmaktan vaz getiler. Gzleri yumulup, balar iki yana sallanmaya baland. Pedronun gitan ve arks, bir by gibi herkesi sard. ark, az sonra bir tek ses halinde alalp ykselmeye balad. Dudaklardan deil de sanki kalplerden kopup gelmekteydi. ark, hapise atlm birinin, aile ve ev zlemini dile getiriyordu. Git gide bir ikyet halini alyor ve zavall mahpus, eer hapisten ksa bir zaman iersinde kmayacak olursa, dayanamayp leceini ve cesedinin de drt duvar arasnda ryp gideceini belirtiyordu. 128 Sevdiklerine seslenen mahpus, gzden rak olanlarn unutulduklar demek ki gerekmi, diyor gz yalar iinde btn sevdiklerine veda ediyordu. O anda, gitar da tiz bir sesle duruyordu. arky syleyen ingenelerin hepsinin gzleri yalyd. Alalp ykselen alevler arasnda bunu grmek mmknd. Abdullah bile, arknn tesirinde kalm, mahkmun sevdiklerine seslenii, onu iliklerine kadar titretmisti. 1Ar ar yerinden kalkt ve atein bandan ayrld. Otlar ineyip ilerledi. Bir tan zerine oturdu, nnde, deniz uzanmaktayd. Sahile hafife yuvarla-

nan dalgalarn sesini dinlemeye balad. Gzleri de, yakamozlanan denizdeydi. Bir ayak sesi zerine, bam evirdi. Gelen Esterella idi. Abdullahn nne kadar gelerek: Ne dnyorsun? diye sordu. Abdullahn can skld. Bu kzdan da kurtulu yok! diye dnd. Ses karmad. Esterella tekrar, bu defa ok dosta tekrar etti: Ne dnyorsun byle? Abdullah, belki de uzun zamandr kimse ile dertleemediinden, bu samimi soruyu cevaplandrd: Kim olduumu! Kimim ben?.. Ailem kimsem yok mu?.. Esterella i geirdi: Yce Allah ahittir ki, senin kim olduunu bilmeyi ben de ok isterdim. Ama hereyin bir sonu vardr; bunun dasonu gelecek ve senin kim olduun belli olacaktr. Bu szn beni sevindirdi Esterella!.. Bir de u var: Kulaklarmdaki uultu nedir?.. Zaman zaman gzlerimin nnde beliren o kmr gzl ve sizin giEndls ahini - F.: 9 129 yiminize benzemeyen bir ekilde giyinmi, gler yzl kz kimdir?..

Bu sz, Esterellay titretti: Bizim yanmzda mutlu deil misin? Bizim dost-luumuz sana yetmiyor mu? Neden huzursuzsun by-le?.. Abdullah, gzlerini gkteki aya evirdi; uzun uzun bakt: Mutluluk mu?.. nsanna gre deien birey. Yoksul kii mutluluun, servette olduunu, makam olmayan, onun makam ve mevkide olduunu, hasta, mutluluun shhat ve iyilikte olduunu, seven ise, sevdiine kavumak olduunu syler. Peki senin iin mutluluk nedir? Abdullah i geirdi: Belki de benim iin mutluluk, gemiini ve kim olduumu bilmektir. Peki, benim senin yannda olmam sana bir mut-luluk vermiyor mu? Neden gemiini bu kadar ara-tryorsun? Bana kar bir eyler hissetmiyor musun? Abdullah, Esterellaya bakt: Seninle ak konuacam Esterella!.. Sen gzel bir kzsn; ama sana kar bir ey duyamyorum. Sanki, ruhum baka eylerle doluymu gibi. Sylediim bu sz iin beni af et olur mu? Esterella, fke ile elini beline koydu : ok gzel... Bu doruluuna hayran oldum borusu!.. Bak.. Sen ok iyi bir kzsn, ama ben sana karde nazaryla bakyorum.

Esterellanu bu sz kar$smda adeta kolu kanad krlr gibi oldu. Kzgnl da gemiti. lgn bir sesle : Yaaa! diyebildi, sonra da: Senin bu mertliin ok houma gitti. Yalan syleyip beni oyalamak 130 ve gnn gn etmek yoluna gitmiyorsun. Biliyor musun, u drstln, beni, sana daha ok hayran etti. Sen bana kar bir ey duymuyorsun ama, ben yle deilim. Beni ister sev, ister sevme. Ben, seni hep sevecek ve bekleyeceim. Belki ileride fikrin diir. Ara sra gzlerinin nne geldiini sylediin kza gelince de, onu ok kskanyorum. Ne mutlu ona ki, senin gnln kazanm ve iine ilemi! Kim acaba o Esterella, kim? Esterella yere bakt. Yine kzmt: Eer kim olduunu bilgeydim, kalbine, haner-le ldrc bir darbe vurur, ya da bir uurumdan aa- iterdim onu. Neden?.. Tanmadn bir insana bu derece kin duymana sebep ne? Anlatlamaz bu simsiz? Benden bu duyguyu tanmlamam isteme! O srada, yanlarndan bir ses geldi: Neymi tanmlayamayacan ey?.. kisi de sesin geldii yere baktlar. Pedro idi, sesin sahibi. Salarm krmz bir mendille sarm ve kulaklanndaki kpeleri, ay m yanstan Pedro. Esterella kzd: Ne iin var peimizde. Beni rahat brakmayacak msn? Sen, simsizi rahat brakyor musun ki?

O, ikimizin arasndaki mesele. Senin peinden geliim de, seninle benim aramdaki mesele, var m bir diyecein? Aman bktm senden. Hi mi gururun yok senin? simsiz de, senin iin ayni eyi dnyor olmasn? 131 Ah alak!.. O, kendinde olmayan bir insan. uu-runa kavusun muhakkak beni sevecektir, grecek-sin. Pedro, kahkaha ile glmeye balad: Delisin sen Esterellal Hem de zr deli... Onun, senin akna karlk vereceini mi sanyorsun?.. mitlenme houna. Onun, bizlerden ok farkl olduunu grmyor musun? O, seni sever mi? Sen bir ingene, o ise belki de bir prens ya da eyh. Her ey dengi dengine kzm. Esterella lgna dnd. Pedronun herey dengi dengine demesi, Isimsizin bir asil olma ihtimali kalbine ileyen bir haner gibi yaralamt onu. Pedronun zerine kotu. Onu yumruklamaya balad. Esterellann elini yakalayan Pedro, kzn elini kvrmaya balad. Abdullahn nnde kzn hakaretleri, onu fkelendirmiti. Eli bklen Esterella, inleyerek yere eildi. Pedro, bir taraftan kzn elini bkerken dier taraftan da konuuyordu :.

Ha yle.. Bak konuman da kesildi. Demek sen byle bir davran istiyor musun?.. imdi eil ve kar-mda diz k: Sylediklerinden dolay benden af dile. Esterella inledi. Abdullah, bu irkin durum karsnda daha fazla dayanamad; ilerleyerek, Pedronun elini tuttu: Kz brak! dedi. Pedro, dnm gzlerle: Aramza girme! diye homurdand. Aranzda bir ey yok ki, aranza, gireyim. Yal-nz, bir kza gcn gstemeye alman houma git-medi. Brak!.. Pedro: Ya brakmassam! dedive Esterellann eini bi132 raz daha kvrd. Kz bir lk att. Annda da, Abdullahn kalkan kolu, Pedronunyznde saklad; Pedro geriye srad ve elinde, nereden ektii belli olmayan bir hanerpanldad. Esterella, dt yerden ayaa frlad. lk la ingenelere doru kotu. Onun lklarna, yanna koan ingenelerin barlar da katld ve ingeneler, Pedro ile Abdullahn etrafnda bir daire evirdiler. Esterella, yakasndan tuttuu eribaya: Yalvarrm nolur, simsizi kurtar! diye yalvard.

eriba, gzlerini, dve hazrlanm iki erkekten ayrmadan, homurdand: Yasalarmza gre, dvmeye hazrlanm iki erkein arama girmemiz doru olmaz. Ama simsiz, uursuz ve ne yaptm bilmiyor! Hayr!.. O, ne yaptn biliyor ama sadece gemiini hatrlamyor, o kadar. Bir erkek olarak dvmesinde bir mahzur yok. Yoksa onu erkek olarak grmyor musun?.. Bir ka ses, eribay destekledi: Doru!.. Dvebilir!.,. Erkek deil mi o?.. Hep Esterellann m arkasmda kalacak. O zaman, erkeklikten bahsetmesi ayp olmaz m? Esterella, evresindekilere bakt. Herkesin, Abdullahn dvmesini istediklerini anlad. Delikanllarn, Abdullah Esterella iin kskandklar belliydi. Bu dv, onun aradan kartlmas iin iyi bir bahane olurdu... . Esterella,parldayan gzlerde bunu okudu.Kadnlarn ve gen kzlarn da baklar, dierlerinden 133 farkl deildi. Onlar da, byle yakkl bir delikanlnnEsterella ileevlenmesini kskanyorlard. ingene kz, aresizlikle.Ama Pedro ok iyihaner kullanr. simsizin hanerle dv edip edemeyeceini bilemiyoruz ki! di-ye inledi.

eriba, byklarm svazlad. Sonra kemerinin arasndaki bir haneri, Abdullahn nne frlatt. te bir haner. Artk itirazn yok ya?...Hey simsiz, al o haneri yerden!.. Abdullah, vnlayarak gelen ve nnde yere saplanan hanere bakt; fakat yere eilip onu almad. Kalabalktan, hayret sesleri ykseldi: Haneri almyor!.. Niyeti ne ki?.. Hanersiz yapaca bir dvte Pedro onu sa brakmaz!.. Fakat bu seslerin arasnda Zilhann sesi daha deiik, ykseldi: Analar ne yiitler douruyormu be!.. Hey simsiz, gerekten yiitsen, artk o haneri almassm! Zilhann bu alayc ve ayni zamanda Abdullah tahrik etmek isteyen sesi, Esterellay lgna evirdi. Zilhaya: Seni rezil seni! Ondan yz bulamadn iin byle konuuyorsun deil mi? dedikten sonra, Abdullaha sesinin btn gcyle haykrd: simsiz, al haneri yerden ve hanerle dv. Pedronun nas dtn bilmiyorsun.. Yalvarrm, hanerial ve kendini koru! Zilha, Esterellann taklidini yapt: Al haneri yerden, hanerle dv.Yalvarrm, kendini koru! Ph, Pedro karsnda sanki bir ans varm gibi.. Deil bir haner,iki hanerle bile dv134

se, gitti artk o. Dvnebilirsin artk kzm.. Karalar giyipmateme girebilirsin!.. Esterella, bu kinayeli szleri duymam gibiydi. Gzleri Abdullahdayd. Abdullah, yere eilip haneri almamt! Sadece, gzleri, hanerini bir elinden tekine geirip, evresinde dnp dolaan Pedroda idi. Pedro, bir kaplann eviklii ve sinsilii ile hareket ediyordu. Abdullahm yerden haneri almam olmas onu artt gibi, sevindirmiti de. Ucuz bir zafer kaz^anaca kanaati ile gzleri parlyordu. Herkes nefesini kesmi, heyecanla iki dvye bakyordu. Sadece Esterellann alamakl bir sesle: Cinayet bu, bir cinayet!.. nlemeleri ve denizin sesi geliyordu. Deniz, az nceki sakinliinden syrlm, dalgalanarak, sahih daha grltl bir ekilde dvmeye balamt. Bu arada Pedro, avnn zayf tarafm aratran bir canavar gibi, Abdullahm etrafmda dolamakta devam ediyordu. Abdullah, sakin gzkyordu; fakat ok dikkatle bakan bir gz, onun bu sakinliinin altmda, hemen boalp frlayacak bir zemberek gibi olduunu fark edebilirdi. Kaslar gerilmi ve Pedronun yapaca saldry karlamaya hazrlanmt. Bu durum, be dakika kadar devam etti. Pedronun, birden nara atp srad ve hanerli elini Abdullahm gsne savurduu grld. Pedronun nceki dvlerini grm* olanlar, bu saldn ile nice rakip-

lerinin gslerinin ya da karnlarnn paralanarak; ya da boyunlarnn kesilerek, dizlerinin zerlerine kp can verdiklerini ok grmlerdi. imdi de, byle bir hadise ile karlaacaklarm beklediler. Fakat ummadklar bir ey oldu ve havaya srayp hanerli koluyla rakibinin gsn hedef al135 m olan Pedronun, yznde patlayan bir tokatla yere devrildii grld. Abdullah, annda geri ekilmi ve yapt hamle ile, ban ileri uzatm olan Pedronun yzne, tokat patlatmt, yle bir tokat ki, Pedro, yldrm arpmasna yere serilmiti. Yerde bir mddet durup oturan ve ban silkeleyen Pedro, kendine gelmeye alt. O arada Esterellann; Abdullaha: zerine git. Bastr onu, ayaa kaldrma.. Bu frsat karma! diyen lklar duyuldu. Fakat Abdullah, bir heykel gibi olduu yerde duruyor ve bekliyordu. ingenelerden hayranlk sesleri duyuldu: Hayatmda byle bir ey grmedim? Ne tokatt be?... Nice dvlerde bulundum; bylesiyle karlamadm! Akolsun Isimsize, byle yiit bir kii olduunu belli etmiyordu.

Mthi!., Gerekten de mthi!.. O arada, Pedronun hayranlar da konutu : Durun bakalm! Daha bitmedi. Kazara inen bir tokatt bu!.. Pedro, imdi bunun hesabm sorar! Benim bildiim Pedro, bunun altnda kalmaz. Bu konumalar arasmda, Pedro, ar ar yerinden kalkt. Bandaki mendil, yere dt iin salar dalmt. Abdullaha diktii gzlerinde lm karan okunuyordu. Azmdan, enesine doru szan kanlar ay nda bir iz halinde ldyordu. Bu defa, biraz daha temkinli ilerledi. Haneri kavram olan sa elinin, sinirden titredii farkediliyordu. nceki gibi, Abdullahn etrafnda dnerken, fiyakal 136 bir ekilde hanerini bir elinden dier eline geirmiyor; btn dikkatini, Abdullahn tokat patlatm sa eline vermi bulunuyordu. Yldrm gibi inmi o tokat unutmad iin, saldramyor, Abdullahn etrafnda dnp duruyordu. Aradan on-onbe dakika kadar zamann gemesine ramen, Pedronun harekete gememesi, ingeneleri kzdrmaya balad: Haydi Pedro! Daha bekleyecek misin? cn almayacak msn?.. Tokadn acsn, karnm deerek al! Bak, silhsz da, saldr haydi!., diyen sabrsz

sesler duyulmaya balad. Yine, Pedro, ani bir hamle yapt. Bu defa, hanerini alttan, Abdullahn kanma drtt. Fakat Abdullah, yine kendini yana atarken, onun bileini stten yakalad ve skmaya balad. ki gencin, byk g sarfettikleri grlyordu. Btn vcutlan titriyordu. Biri brakmamak iin, dieri de kurtulmak iin btn kuvvetini kullanyordu. Bu durum be dakika kadar devam etti. Abdullahm bir mengene gibi kavram parmaklan, Pedronun elini, sonunda, felce uratm olacak ki, Pedronun alan parmaklarnn arasndan, hanerin yere dt grld. Pedro, sa bilei hl Abdullahm parmaklan arasmda olduu iin eilip sol eliyle hanerini almak isteyince, Abdullahm sa dizi yzne indi. Ardndan .da Pedronun elini brakarak, yaptrd bir tokatla, onu bo bir uval gibi yere serdi. Pedro, dt yerde kprdad, kalkmaya alt. Dizleri ve elleri zerinde bir mddet durdu. Sonra dizleri zerinde kalkmaya alt. Ama kalkmaya gc yetmedi ve bu defa baygn bir ekilde yere dt; kendinden geti 137 Kalabalktan, eitli sesler ykseldi. Pedronun yaknlar, giderek nefes alp almadn incelediler. Sonra, ellerinden ve ayaklarndan tutarak, tedavi etmek iin arabasna gtrdler. Herkes dalrken Esterella, sevin iindeydi. simsiz beni sevmiyor ama, benim iin dvt, yle ise

bana kar baz duygular besliyor,- sabr edeceim ve bekleyeceim! diye dnd. Abdullah, bu dvten dolay, zntden baka bir ey duymamt. Niye dvtm sanki? diye kendi kendine soruyor ve ardandan da, bir kza kar yaplm hakszlktan dolay yapm olduu bu dvn, hakl bir sebebe dayandm dnerek, kendini teselli ediyordu. *** Pedro ile yaplan dvten sonra bir hafta gemi-. ti. Pedro, gn kadar yatm, kimseye grnmemiti. nc gn dan ktnda enesini bak amyordu. Israrlara ramen gitara elini uzatmam, ingenelerin hayran olduklar ve mehtapl gecelerde, herkesi hayllere gtren arklarn sylemez olmutu. Abdullah, onun bu durumuna ok zlyordu. Kimseyi krmak istemeyen bir mizaca sahip olduu iin, vicdan azab ile kvranyor ve Pedro ile barmak ve onun gnln almak arelerini aratryordu. ingeneler, Abdullah ile Pedronun dvt yerden drdnc gn hareket etmilerdi. imdi, Cordoba dolaylarnda, bir rmak kenarnda ve gzel bir ormanda kamp kurmulard. Abdullah, sabahlar, tarla kularnn gzel tleri ile uyanyordu. Bu kularn sesleri ona ok eyler 138

hatrlatr gibiydi. Tarla kular terken, kulak kesiliyor ve onlar hayranlkla dinliyordu. O sabah, yine tarlakularn dinliyordu. Birden, atl askerlerin kamp evresini sardklarm grd. Bunlar, oraya kadar nasl olmu da, grnmeden gelebilmilerdi. Kampn sarlmasndan sonra, askerlerin komutannn verdii bir emir zerine, ddkler ttrlmeye balad. Ksa bir zaman iersinde, uyuyan ingeneler, arabalarndan ya da krda yattklar yerlerden uyandrlarak, meydanda toplanmaya balad. Btn ingeneler toplandktan sonra komutan, erlere, arabalar aratt. Hatta, yataklarn ileri ald. ingenelerin barmalarna ve homurdanmalarna ramen, bu iler yrtld. Tabii, birgn evvel, ehirde yaplm olan birtakm hrszlk mallar ortaya karld. Ama, komutann bunlar aramad anlald. Komutann yapt konumaya gre, o gece, bir asil hanerlenerek ldrlm ve serveti alnmt. Kraln yaknlarndan biri olan bu asilin kaatillerini muhakkak bulmak iin gnderilmi askerler, nce ingenelerden phe etmilerdi. Fakat, aradklarn burada bulamamann ve uykusuz kalmann skntsn ve acsn, ingenelerden kartmaya kararl bu adamlar, itiraf ettirmek iin, ingenelere meydan daya atmaya baladlar. Kadnlar ve kzlar da, onlarn bu haksz davranmdan kurtulacaa benzemiyorlard. Abdullah, bu irkin durum karsnda, isyan etti.

Komutana giderek, bu hakszla son vermesini haykrd. Adam, Abdullah dinlemiyordu bile. Abdullahn bu konumas Pedroya ve dier genlere, hatta kzlara da cesaret verdi. Hep birden bararak bu hareketi protesto etmeye baladlar. Kendisini kral gibi 139 gren komutan, bu protestolar zerine, askerlere iaret etti. Askerler saldrya getiler. Abdullah, Pedro ve dier genler de, bunlarla dve baladlar. Kadnlar, yallar ve hatta ocuklar da, bu dvten uzak kalmadlar. Kadnlar ellerine geirdikleri sopalarla, ocuklar, rmak kysndan topladklar talarla, askerleri iyice bunalttlar. Hatta, onlar gerilemeye bile muvaffak oldular. Fakat, silhl ve talimli olan askerler, ksa zaman sonra, duruma hkim oldular ve genler, boyunlarna, gslerine dayanan kllarn sivri ular yznden teslim olmak zorunda kaldlar. Bu dv srasnda, Abdullah drt askeri, Pedro da iki tanesini yere sermiti. Bunlarn kprdayacak halleri yoktu ve yattklar yerde inleyip duruyorlard. Komutan bir onlara bir de Abdullah ve Pedoya bakarak kprd : Balayn bu melunlan!.. Ta ocaklarnda kr-ba altnda alsnlar da, bize kar gelmek ne imi grsnler! diye haykrd. Askerler, Abdullah, Pedro ve daha be ingene gencinin ellerini balarlarken, avu, stleri balar yr-

tlm ve dvn verdii yorgunlukla hl1derin nefes alp veren Esterella, Zilha ve yedi kz gstererek ; Ya bunlar komutanm?.. Bunlar serbest mi brakacaz? diye sordu. Balayn onlar da.. Bu kavgada nasl yardm-clar oldularsa, yolculukta ve ta ocaklarnda da ay-ni ekilde, erkeklerine yardm etsinler!.. lklar, alamalar ve inlemeler arasnda, kzlarn da elleri baland. Sonra da askerler, kap kaaklar devirerek,, eyalar kllarla keserek oradan ayrldlar. Her bir askerin atann arkasndan, elleri bal bir mahkm komaktayd. Atlarn gidiine ayak uydurma140 ya alan kzlar, baryor, beddua ediyor fakat Vizigot askerlerinin kata kalplerini yumuatamyorlard. Bir ara yan yana kouturan Abdullah, Pedro ile gz gze geldi. Pedro, ona glmsedi ve: Yiit adammsn simsiz! dedi. Cesaretini unutmayacam! Ta ocaklarna gidinceye kadar, bunlarn ellerinden kurtulabmek iin areler de aratralm olur mu?. Abdullah, olur! anlamnda bam sallad. Pedro ile barm olmalar onu sevindirmiti. ***

Kayrevan Camiinde sabah namaz klnmt. Tunus ehrinin gneyinde bulunan, Zerud ve Mergelil vadilerinin arasnda kalan geni ovann ortasnda kurulmu olan Kayrevan ehrinin bir incisi gibi ykselen bu cami, Ukbe bin Nafi tarafndan yaptrlmt. Maribdeki yani Kuzey Afrikadaki camilerin ilki saylabilecek Kayrevan Cmiinin boyu 135 mt. eni de 80 mt. idi. Dikdrtgen bir alam kaplayan camiin avlusu ifte revaklarla evriliydi. Kuzeybat revann ortasnda, bir kuu gibi ykselen bir minare bulunmaktayd. Sabah namaz iin, camii doldurmu olan halkn bir ksm, namazdan sonra, ehrin sokaklarna dalrlarken, on kadar atlnn ilerlediklerini grdler. ehrin sokaklarn geen atllar, ksa bir zaman sonra ehrin dna ktlar. Yolda, ikierli kolda giden bu atllarn nnde, dierleri arasmda seilen biri vard. Uzun kollarnn dizginleri kavrayndan, 141 ayaklarnn ata sarndan ok iyi bir binici olduuanlalyordu. Beyaz harmanisi, uuan bu atldan, g ve kuvvet fknyordu. Gnein, tunca evirdii yz, ok yakklyd. Zek fkran parlak kara gzlerinde kvlcmlar uuuyordu. Dudaklarnn iki yannda, byklaryla birlemi snnete uygun sakal bu ehreyi, daha da arpc yapmta. Bu ehreden, byk bir irade,

emreden kimselere mahsus bir ifade ve drst insanlara mahsus mertlik akyordu. Atllar, yarm saat kadar, ehir halkna ait ekili araziden getiler. Gnein ykselmeye balamasyla, scak bir rzgr da esmeye balamt... Yol kysmda birbiri ardnca uzanan iftlikleri de atlar. Atlar, yol kenarlarndaki kertenkeleleri rktyorlard. Kertenkelelerin de tell kalar, atlar rktmekteydi. imdi bir palmiye korusunu geiyorlard. Bu korunun iindeki arklardan sular akyor ve koruyu suluyordu. Bu arklar, Ukbe bin Nafi zamanndan beri, Mslman Araplar tarafndan yaplmaktayd. Ama, evreyi sulamakt. Ukbeden sonra gelen valiler de, ayni zirai politika ile hareket etmekteydiler. ndeki, atl, bir mddet hayranlkla arklarn iinde akan sulara ve yeil koruya baktktan sonra, atm yavalatrken hem en arkasnda at srmekte olana: Ya Ali, bak! dedi. Bu gzellik nerede var?... Su ve yeillik... Yce Allahn, insanlara bahettii dn-ya cennetlerinden bir para... Biraz durdu, i ekti ve sonra yine devam etti: Ama biz neler yapmtk? Bunlar kalbimiz titremeden kestik, yaktk. O gzelim cennet misliBerberi yurdunu harabeye evirdik. Sanki,devlerin zerinde bouup, ykp ezdikleri bir harabeye... 142 Kendisine hitap edilen atlda, zntile ban sal-

larken : Ama o zamanlar mecbur kalmlar ya Ziyad! cevabn verdi. Khina, bu topraklan Emevilere brakmak istemiyordu. O gnk artlar iinde belki de bu lzmd. Hibir art, yllarn emeini isteyen o gzelim aalan kesip, yakmak iin yeterli deildir. Bu bir vicdan meselesidir. Khine ve onun kkrttklan, aramakszn meyve veren ve glgelik yapan o canm aalan yakt kesti ama; zaran da yine bize dokundu. O byk zaran, yine biz Berberiler ektik. Yce Allah holanmaz byle zulmlerden ya Ali! Peygamber Efendimiz Sallallah Aleyhi ve Sellem, Mutaya cihada giden orduya yapt konumada, insanlara eziyet edilmemesini ve aalan kesmemelerini emretmiti. Yce Sahabi Hz. Ebu Bekir ladyallah Anh da, sefere gnderdii komutan Hz. Usame (R.A.)a ayni tavsiye ve emirde bulunmutu. Ali, biraz da zgn bir ekilde cevap verdi: Doru da, Khine ve yanndakiler o sralarda ya Hristiyandlar ya da putperest! slmdan ve Allah Resulnn (S.A.V.) emirlerinden habersizdiler ve Mslmanlan da bir dman olarak gryorlard. Tank bin Ziyad, aniden atm durdurdu. Onun, atn durdurmasyla ardndan gelen atllar da atlarn durdurdular. Tank: Ya Ali! dedi. teburada dur!.. Khine ne H-

ristiyand ne de putperest. Ali merakla sordu: Ya neydi? Yahudi!.. Bu durum iyiceanlald. Bizanslla-rnda para ile destekledii Khine, slmn ilerleyii-ni durdurmak iin kendisini bir kurtanc gibi gster143 --::..-:,

. . .

di; bizim, ilerisini grmeyen ve bir anda tesir altnda kalan saflarmz da, onun kuvvet kayna oldular. O da istedii gibi hareket etti. Hem Mslmanlara ve hem de bizlere zarar verdi. Gzel lkemizi harabeye evirdi.

Ama o da, yaplan arpmada ld? Amacm fazlasyla gerekletirdikten sonra gelen lmden kim korkar? Alinin, bu szler karsnda az ak kald. Elini bana gtrerek : Vay canna! diyerek hayretini belirtti. Tank bin Ziyad devam etti: Sonra, Khinenin peine taklm olan Berberilerin de, Islmiyeti incelemeleri gerekirdi. Bu yzden, yaplan: slmiyete girme teklifini kabul etmeden gitti ou da... Bu, bende bir yaradr. Neden amcalarmdan biri ve iki daym Mslman olmadan ldler? Oysa, bir ehidin yeeni olmak ne iyi bir ey olurdu bizler iin... Evet ya Tark!.. Hepimiz ayni eyleri dnmekteyiz. Yanyana atlarm srerlerken yine bir sessizlik oldu. Az sonra, sessizlii yine Tark bozdu : Dn, ya Ali!.. Suya hasret kalm, susuzluktan yer yer atlam topraklara, tertemiz ve billur gibi bir pnar akyor. Amac, ruhlar temizlemek, Yaratcy tantmak, dnya ve hiret saadetine giden yollar gstermek. Bizimkiler ise: Biz bu rahmeti istemeyiz! diyerek, lleri, vahalar, vadileri ap gelmi bu da pnarnn, topraklarna girmesini nlemek iin, setler yapyorlar. Hatt, kanlar, canlar pahasna bu setlerin arkasna geerek abanyorlar. Ta, Atlas Dalarna kadar bu mcadele devam ediyor ve yllarca da sryor. Ama rahmete kar direni bu... Direnenler

144 ise sonunda lp gidiyorlar; bu pnar da setleri ykarak, etraf rahmete bouyor, evreyi ve ruhlar temizliyor.. Gidenler de, pisi pisine can vermi oluyor... Hem de ne gereksiz can veri. Ama akllarn elenleri de unutmamak gerekir. Evet! Bizans Rum oyunlar.. Mslmanlar karsnda yenilgilere urayp Filistinden, Suriyeden Msrdan atldktan sonra Rumlar, frikiyeyi Berberiler vastasyla korumak iin, bizimkileri kandrdlar. Islmiyeti yanl tantmak yoluna gittiler. Velhasl nuru zulmet gibi gsterdiler. yilii, ktlk gibi ve doruyu eri gibi gsterdiler. Doru!,. Bizansl Rumlar, bu gibi fitnelerde hner sahibidirler. Ve bizimkiler de, bu fitneyi, aldatmay afiyetle yuttular. Rumlar tarafndan kandrldklarn anlayamadan Mslmanlarla arptlar da arptlar, tik zamanlarda, stnlk bizimkilerde gzkyordu. nk, araziyi ok iyi tanyorlar ve slerinden uzaklam ve devaml yardm alamayan Mslmanlar pusuya drebiliyorlard. Ama, daha sonralar muktedir slm komutanlar, Bizans Rum kuvvetlerini de, Berberileri de yendiler. Keskin kllarla kovalanan Bizansl Rumlar, kkrttklar atalarmz kaderlerine terkederek, utanmadan katar. Onlar katktan sonra da, tslmiyetin, onlarn

anlattklar gibi olmadn anladk. nceledikten sonra beenip kabul ettiimiz Islmiyetle ereflendik. Ina-Allah, fetih hareketlerine, biz Berberiler de katlyoruz. Evet, ya Ali! ereflendiimiz Allah Telmn dinine hizmet etmeyi, onu, ezan elerinden mahrum Endls ahini-F.: 10 145 kalm yerlere gtrmeyi ne kadar isterdim bir busen. Ayni duygulan ben de tadm iin, seni iyi anhyorum ya Tark!.. Ali, bu szden sonra, atnn zerinde geri dnd. Pelerinden gelen, atlarn serbest brakm, scaktan bunalm dier atllar da parma ile gstererek devam etti: Bu gaziler de.. Biz, Berberileri ayni atein yaktna kesinlikle inanyorum. Yanlmyorsun ya Ali!., yle.. Yoksa, benim peimde ne ileri var. Sonra onlar Tancann fethinde de grmedik mi? Aslanlar gibi arptklarn nasl unutabiliriz. Yine aralarnda bir sessizlik oldu. Uzaklarda, mor dalar gzkyordu. Scak olduka artmt. Scaktan korunmak iin, balarndaki beyaz rt ile yzlerini sardlar. imdi yalnz, rtnn altnda kalan kapkara gzleri gzkyordu. Hepsinin de bu kara gzleri ahin gibi bakyordu.

Rastladklar kaktslerin geni yapraklar arasnda, kertenkeleler ya tella kayorlar; ya da durup merakla onlara bakp ip gibi olan dillerini uzatp ekiyorlard. le olmutu. Gne, tepeleri kaynatyordu. Kumlar, iyice kzmt. Ali, yzndeki rty biraz gevettikten sonra, Tarka sordu: Gaziler yoruldular galiba, le de oldu. Mola vermeyi dnmyor musunuz? Tark, cevap vermeden nce, biraz ilerde gm bir erit gibi kvrmlarla uzanan bir rma parma ile gsterdi. Oraya varalm da!.. 146 Alinin gzleri parlad; ve arkasndaki gazilere rma iaret etti. Gazilerde de bir canllk grld. Su kokusunu alm atlar, balarm kaldrdlar; ve burun delikleri alrken kinediler. Az sonra, rmak kysndaki zakkum kmeleri arasnda mola verildi. Tank ve gaziler, akan rmakta ellerini yzlerini ykadar ve eilerek sularm itiler. Bu arada atlar da, balarm uzattklan rmaktan kana kana su iiyorlard. Gaziler daha sonra da abdestlerini alp, Tank bin Ziyadn imamlnda namazlarn kldlar. Ardndan,

bir halka evirip oturdular. Yanlarnda getirdikleri yiyecekleri yediler. Tank, burada uzunca bir istirahat verdi. Gaziler, uzanarak istirahat ettiler. Tarkn emri ile kalktklarnda, tekrar abdestlerini alp su itiler. Su kablanm da doldurduktan sonra, yola ktlar. Gnein yakcl devam etmekteydi. Atllar, konumadan ilerlemeye baladlar. kindi zaman, bir vahada, ikindi namazlarn kldlar. Tekrar yola koyulduklarnda, insan elinin demi olduu anlalan yeillikler ve tarlalar arasndan gemeye baladlar. Bir tepeyi aarlarken, bir koyun srs ve obanla karlatlar. Birbirlerinden itlerle aynlm tarlalarn nlerinden getiler. Nar aalarnn aralanndan ilerlediler. Ellerini uzatsalar, narlan koparacak gibiydiler. Yzlerine zaman zaman deen narlarn temasn hissettiler. Drt be keiyi otlatan on - onbir yalarndaki yalnayak bir ocuk, onlan grnce, lklar atarak onlarn nnden aalar arasndan kotu. Bir dereyi atklarnda, beyaz duvarl evlerle karatar. Evlerin nnde, erkekler, kadnlar ve ocuk147 lar toplanmlard. Bazan da evlerinden karak lk la, onlara doru kouyorlard. Bir dereyi atklarnda, beyaz duvarl evlerle karlatlar. Evlerin nnde, erkekler, kadnlar ve ocuk-

lar topanmlard. Bazlar da evlerinden karak lk la, onlara doru kouyorlard. Atllarn: Selmn Aleykm! seslerini Aleykm Selaaaaaaam! Ho geldiniz ya Tariki.. Ya gaziler!., sesleriyle karladlar. Atndan atlayan Tank, dizginleri, elini uzatm bir gence verirken, yal bir adama: Dedem nasl? diye sordu. htiyar, ak sakalnda ellerini gezdirirken : Allah Teldan mit kesilmez ya Tark! cevabn verdi. Tank ile ihtiyar, kendilerine yol aan kalabaln arasndan ilerlediler. Bykl ile dierlerinden ayrlan bir evin nne geldiler. Kap yerine, gerilmi bir hasr eli ile aralayan Tark, yar karanlk bir odaya girdi. Yerde, bir yer yatanda, zerine yorgan rtlm bir karart vard. Tank: Selmn Aleykm Dede! diye, ok efkatli bir sesle konutu. Karanlk ekilde bir dalgalanma oldu. Denek gibi kara ve kuru iki el dar kt. Titrek bir ses duyuldu : Sen misin Tark?.. Oh, Allah Telya sonsuz krler olsun, yavrum. Dn myd yoksa bu sabah

m, pek hatrlayamyorum. Seni ryamda grdm. Atnn zerinde derya zerinde gidiyormusun. aryorum ve: Tark, ne yapyorsun byle? Atn deryaya batarsa naslkurtulursun? diye soruyorum. Sende: 148 Merak etme, dede. Hak Tel beni korur cevabn veriyorsun. arpnt iinde uyandm. Galiba, Yce Allahn sevgisini kazanacak bir hayr yolundasnevlt! Tank, utanm bir ekilde ban edive mtevazi bir ekilde konutu; na-Allah, dedi! Musa bin Nusayr, yani tfrikiyye Genel Valisi, Endls zerine sefere kacak kuvvetlerin komutanln bana vermek ltfunda bulundu. Yaknda yola kacaz. Zaten, bunun iin buraya gelmitim. Endls zerine br sefer mi? Bu seferin komutanln da sana m verdiler? Evet dedem!.. htiyar, zerindeki rtleri att. Yerinden kalkmaya alt. Bakcs olan ihtiyarn yardm etmesine zaman kalmadan Tark yetiti. Yardm ederek, dedesinin oturmasna yardm etti. htiyar, sevin iinde tekrar sordu: O kadar mehur Arap komutam varken, seni seti ha? Tank, yine mtevazi bir tavrla, cevap verdi:

Yce Allahn ltf ile!.. htiyar ellerim at: Allahm! Sana sonsuz krler olsun! Bana bu gnleri gsterdin. Torunumun, Ukbe bin Naf i gibi, Hassan bin Nman gibi, Musa gibi byk komutanlar gibi, slm yaymak iin sefere kan bir ordunun bana gemesine izin verdin! Hamd Sanadr, kr Sanadr. Sonra, arkasna ylm yastklara yaslanrken : Bu mjdeden sonra artk, gzlerimi rahata yumup, dnyaya veda edebilirim! dedi. Tark: 149 Allah Tel, seni bamzdan eksik etmesin dedeciim. Zaferlerimizi de grmeni nasip etsin 1 diye konutu. ihtiyar, yambana gelmi olan, hasta bakcsna dnd. Titrek bir sesle: Syle ya AsmJ dedi. Torunumun byle bir cihada gitmesi az eref midir benim iin? Asm da sevin iindeydi: Yce Allah Tarkmza daha nice mevkiler nasip etsin. nk, o bunlara lyktr! cevabn verdi. * ** Kyn camiinde klnan sabah namazndan sonra, vedalamak iin dedesinin odasna giren Tark, ihtiyar biraz daha iyi grd. Sevin, ihtiyar canlandrm, iyiletirmiti. Elini pp helllik dileyen Tarka:

Evldm, dedi. Senin ne kadar drst, dinine bal bir kii olduunu bilirim. Ama yine de sana birka sz sylemek isterim. Bunu, ister ihtiyarhma ve artk enemi tutamadma; ister, dedelik hakkma ver. Syleyeceklerim unlar: Sevgin de, dmanln da Allah rzas iin olsun. Yce Allah ve Allah Resul (S.A.V.)n canndan ok sev. Allah Telya kar olan sevgiyi, Onun (Celle Celluh) emirlerine itaat edip uymak, ibadetlerini yapmak ve ilhi yasaklardan kanmak suretiyle gsterebilirsin. Peygamber Efendimiz (Sallallah aleyhi ve sellem) e uymak ve Onu sevmek de, Allah Tely sevmektir. nk Yce Allah, anl Kitab Kurn- Kerimde yle buyurur: 150 (Habbim) de ki: Eer Allah seviyorsanz hemen bana uyun ki, Allah da sizi sevsin ve sularnz rtsn... Kendinde bu uyma bulunmad halde, Allah sevgisinden bahseden kimse, marur ve yalancdr. Seven, sevilene si olur mu? k, sevgilisinin arzusunu yerine getirmez mi? Peygamber Efendimizi (S.A.V.) sevmek de, Onun izinden gitmek, Ona candan balanm olan ashabna ve Reslullahn aile efradm sevmek ve Allah Resulnn (S.A.V.) ad andmda Salvat- erifo getirmektir. Salvat getirmek:

Sallallah aleyhi ve sellem, Allahmme salli al seyyidin Muhammed, Aleyhisselm, Esselt vesselm aleyke y Reslllah ve bunun gibi dualar sylemek olduunu sen de bilirsin. Ve yine bilirsin ki, Peygamber Efendimize salvt getirmek, sevaba girmeye vesile olur. Byle byk bir vazife ile gnderildiin iin sakm gururlanp bbrlenme, medh edilmeyi sevme. nk btn bunlar, Allah Telnm sevmedii eylerdir. Peygamber Efendimiz buyurdu ki: Medh olmay sevmek, inam kr eder ve sar eder. Kabahatlerini ve kusurlarn grmez olur. Doru szleri, kendisine yapan nasihatlar iitmez olur. O Yce Sahabiler, vlmekten ve herhangi bir ekilde gurura kaplmaktan ok ekinmilerdir. Mesel, zerine peygamberlerden sonra, Eb Bekirden daha stn bir kimse zerine gne domam ve batmamtr! hadisiyle vlen Hz. Eb Bekir (R.A.), kendisini ven bir kimseye yle demitir: Topraktan gelmi ve topraa gidecek insann, ne ile ve nesi ile vnmeye hakk vardr! 151 Daima kendine hakim ol ve fkeden kan. nk fke hakim olursa, ak kaar. Bu yzden.- Cahilin hiddeti sznde, akllnn hiddeti ise iindedir! derler. Bir lim: Frtnaya tutulan dalgalarla sallanan ve dalar gibi byk dalgalara kaplan geminin kurtulma midi, fkelenmi ve kzm insannkinden da-

ha fazladr. Zira, bu durumdaki geminin tayfalar, onu kurtarmak iin eitli yollara bavururlar, fke ile tutuan nefsin ise, hibir yardmcs yoktur. Ona verilen t ve fkesine kar sylenen yattrc szlerle onu akla uymaya arma, yanan atee atlan odun gibi alevini arttnr.> demitir. Gerekten de yledir. Hiddet artt zaman, insan artk drst sz sylemek gcn yitirip, yalnz barp armaya balar. Gzleri kimseyi grmez, kulaklar duymaz olur. Rengi atan yznden, kzaran gznden ve dehetli bir hale varan nefsinden, her trl cinayeti ilemeye hazr olduu anlalr. O zaman bu kiiyi bu halden ne din, ne kanun ne de nasihatlarm szleri engelleyemez. te, bir idareciye bu yaramaz. Hiddetin ayaa kalkt zaman, onun teskini iin: Allahm! Sen af edicisin ve sabr sahibisin! diyerek Allah Telmn bu erefli ismini syleyerek, Ondan sabr dile ve kendine gel! Sertlikten kan. Yumuaklkla ve nezaketle hareket etmek, insana eref kazandrr ve itibarm ykseltir. Sertlik ise, bu yksek makamlardan insan indirir. Hatalarndan dnmesini ve hatam dzeltmeyi bil. nsan, beer olarak hata yapabilir. Hatasz kul olmaz; ancak Peygamberlerhata yapmazlar. 152 lerinde acele etme ki, hata ilemeyesin veya ha-

tan en az sayya indirebilesin. nk, hata, acelenin hayrsz ocuudur. Hatalarn en byk ve tehlikelisi, itikatta hatadr. Byle birhata yapnca derhal dzeltmek farzdr. Zira dzeltilmezse, dnya hayatndan as gaye olan ahret menfaatlannn kaybolmasma sebep olur. Dost ya da dman, her kim olursa olsun bir hatas grld veya duyulduu zaman onu rtmek byk insanlk, aa vurup yaymak ise, o hatadan daha byk adi bir hatadr. Dosttan meydana gelen hatay rtmek dostluu arttrr, dmandan meydana gelen hatay rtmek ise dmanl azaltr, belki dostlua dntrr. Grdmz ve iittiimiz hatalar rtmeliyiz. Eer aranrsa, bizlerde de, rtlmesi gerekli olan pek ok hatalar bulunur. Ayplar rten Allah Tel, hatalar grmezlikten gelip gizleyenleri verek yle buyurmutur: Onlar, bo ve kt lkrdya rastladklar vakit, erefli (insanlar) olarak (ondan yz evirip) geerler. Dikkat et, hayatmda hrs ve tamaa kapma! Dnya senin olsa ne kar. Nihayet yiyecein, midenin alaca kadar bir yiyecek, giyecein de bir esvabtr. Hrs ve tamaa kapanlann gzleri doymaz; hrslar artar da artar. Hrs zinciri ile bal olan boyun, sonunda pimanlk klc ile uar. Tama yani ar istek, inam bedbahd eder.

Byk lim ve ilk Mslmanlardan olan ve Pey-gamber Efendimizin (S.A.V.) ok sevdii Hz. Ali (R.A.): Tama ebedi kleliktir! buyurmulard. nk bu huya kendini kaptran kimsenin halka ihtiyac oalr. Bunun iinher zaman esir gibi davranmaya, bo153 yun emeye mecbur olur. Bu ise, hr domu kii iin esirlikten baka birey deildir. Hatta ncilinin altnc babnn ondokuzuncu yetinde de Hz. ts Aleyhisselm: Hazinelerinizi yerde yacanza gkte yn. Zira yerde ylan mal rr, paslanr; hrszlar alar. Gkte duranlar ise korunmu kalr. Hem de aklnz gkte olur. nsann mal nerede ise, akl da oradadr! buyurmutur. Cenkte ecaat sahibi ol. Sen ne kadar cesur olursan, erlerin de yle olurlar. Cesur kiinin cesareti cenk zamanlarnda belli olur. ecaat yani cesaret yle gzel bir haslettir ki, sahibini, dmanlarna varncaya kadar sevdirir. Korkaklar ise, analar bile sevmezler. En yksek insan deerlerin hepsini zerinde toplam olan Peygamber Efendimiz, esiz cesaret sahibiydi Mazluma zulm ve zayfa hcum, cesaret anlayna aykrdr. Kuvvetlinin zayfa yklenii, kuvvethnin zayfl saylr. Buna gre, cenk srasnda bile ocuklara, kadmlara, ihtiyarlara dokunmamak lzmdr. Zaten bunu slm prensipleri de uygun grmez.

Evldm, sana son szm u olacaktr: Sakn Allah Telnn buyruklarndan ve Onun (Celle Celluh) Son Resul Peygamber Efendimizin (S.A.V.) snnetlerinden ayrlma. Bu, senin dnya ve hiret saadetini salar. imdi gle gle git. Hakkm sana hell olsun. Islmn erefini dnerek arp ve dinimize hizmette bulun. Cenb- Hak yardmcn olsun!.. htiyar, bu szlerden sonra, tekrar yorgunluk al-metleri iinde gzlerini yumdu ve yatana uzand. ze-rine eilen bakcs, kulan onun gsne yaklatr-dktan sonra Tark bin Ziyada: 154 Uyuyor! dedi. Uzun zamandr, az nceki canl halini grmemitim. Demek ki, seni ok seviyor.. im-di de, rahatlam bir halde uyuyor. Tank bin Ziyad, dedesinin yzne sevgi ile bakt: Onun nasihati, zaten benim hayat grm ve yaay eklimdir. Szleri, yaadm hayatn doruluunu bir kere daha gstermi oldu. Gzlerini at zaman, ona elveda! dediimi ve dualarn beklediimi sylersin olur mu? Sylerim ya Tank! Onun da, benim de bura-daki herkesin de dualar seninledir. Gle gle git, yo-lun ak olsun! Az sonra kyden, aileleri ve akrabalar ile vedalam atllar ayrlyorlard. Yerinden kalkamayacak kadar ihtiyar olanlar,

oturduklar yerde titrek ellerini Yce Allahn rahmetine aarak, genler ve kadnlar ise yryerek, kyn dna kadar dualarla, bu gazileri uurladlar. Gecenin kara rts, Septe zerine kmt. Limandaki drt gemi, karartlar halinde grlyordu. Demir atm bu gemiler, denizin alkants ile alalp ykseliyorlard. Denizde grlen karartlar, gittike sahile yaklamaktayd. yice yaklanca, bu karartlarn krek darbeleriyle ilerleyen kayklar olduu anlalyordu. Septe Muhafz Komutan Kont Jlyanusun yannda duran, Tank bin Ziyad, ok dnceliydi. Kumlan hrdatarak sahile yanaan kaya sra ile ve intizam dahilinde binen askerlerine endie ile bakt. Hi alk olmadklar deniz zerinden yedibin gaziyi, karya Endlse ulatrabilmenin sknts iinde bunalyordu. Bu gelen kayklar, son erleri de almlard. Kendisi de, Kont Jlyanus ile, kendileri iin hazrlanan kaya ilerledi. Besmele ekerek, kaya girdi. Pelerinini toplayp kaya binen Kont Jlyanusun iareti ile, kayk, bir kelebein kanatlarn arpp gitmesi gibi, kreklerini denize daldrp gle iten denizciler vastasyla ilerlemeye balad. Erlerin bindikleri kayklar da, onlar takip ediyorlard. Komutan gemisinden indirilen bir ip merdivenle gemiye binen Tark, derin bir nefes ald. Bindii gemide ve dier gemilerdeki erlerine bakt. Karanlkta belli belirsiz grlen bu yzlerde de, dikkatle bakan bir gz,

tam bir kararllk ve azim grebilirdi. Endlsn fethine giden gaziler, bir an nce karaya kp fethe balayabilmenin heyecann tayorlard. Bu gazilerin hepsi de, Mslman Berberilerdi. Komutanlar Tark bin Ziyad da, su katlmam bir Berberi idi. O zamana kadar hi gemiye binmemi l ocuklarndan bazlar, gemi ile beraber kendilerini kaldrp indiren karanlk denize rperti ile bakyorlard. Alk olanlar ise, bu durumdan zevk aldklarm belli ediyorlard. Tank bin Ziyad, Kont Jlyanus ile kaptan kkne kt. kisi de, konumadan bir mddet durdular, ikisinin de dndkleri ayr eylerdi. Tank, fethe kmann rpertilerini ve zevkini duyuyordu. Yce Allahm adn duyurabilecei yerlere gitmenin heyecan iindeydi. Kont Jlyanus ise, yapt hareketin dehetini duyuyordu. Fakat, Kral Rodrikin el uzatt kz, gzlerinin nne gelince de, duyduu kinin tesiriyle: En doru olan yaptm! diye dnp teselli buluyordu. Bir aralk yanndaki Tarka ve kaptan kknden, 156 aada karartlar grlen slm Gazilerine sevinle bakt. Benim intikamm bu yiitler alacaklar. Titre Rodrik. Yaptn ktln cezasn ekeceksin diye kendi kendine mrldand. Tank bin Ziyadm da azndan, u msralar dklyordu : Bindik katranlanm gemilere,

Allah Tel, nefislerimizi, mallarmz ve ailemizi cennet karlnda bizden alr midiyle Bu uurda bir ey istersek kolaylar bize. Hi aldrmayz kanlarmzn akp gittiine, ayet kavuursak, kavuulmas yce olan eye... Evet, Afrikadan ispanyaya doru fetih iin drt gemi ilerliyordu. Bu gemiler, yedi bin Mslman cengverini Avrupa yakasna ve fetihlere ulatracakt. Tank bin Ziyad, bu geiin gece yaplmasn uygun grmt. Dmann gzetiminden uzak olarak, Endlsde uygun bir mevzi semeyi dnmt. Kont Jlyanus, sessizlii bozarak Tanka sordu: Neden bu kadar az erle hareket ettiniz? Tank bin Ziyad glmsedi : Az deil ki tam yedibin yiit!... Ama Vizigot Kralnn emrinde, en aa yzbin kiilik ordu var. Ne kar. okun aza yenildiini ok grmzdr. Kont ard: Umursamyor musunuz?.. Zatnzn yiitlii ko-nusunda bir ey syleyemem. Vcudunuzdan g f-ktnyor; ama erlerinizin hepsi yle mi ya? Siz, onlan bir cenkte grnz. Arslandan fark-lan yoktur evel-Allah! Aralarna girdikleri dman birliklerini ezer geerler. 157 Kont Jlyanus, iri ban kad:

Hayret!... Siz Mslmanlarn, bizim snrlar-mza kadar dayanmanzn srrn imdi anlyorum ga-liba. Bu bir sr meselesi deil Kont cenaplar; yrek meselesi. Evet!.. Biz, Vizigotlar da bir zamanlar korkusuzduk. Roma mparatorluu gibi ok gl bir devlete meydan okumu ve hatt bu devleti yenmitik. Atalarmz, Hun Trklerinin saldrsndan korunmak ve yok olmamak iin, Hadrianapolis (Edirne) civarnda Romallara bavurarak, iltica hakk istemiti. Roma, bu istei olumlu karlam ve Gotlarm yani kardeimiz olan Ostrogotlarla biz Vizigotlarm, lkesinin snrlarndan ieri girmemizi kabul etmiti. Buraya kadar iyi. Fakat Roma snrlarndan ieri girdiimizde, Roma subaylarnn ve memurlarnn ok sert davranlaryla karlatk. Yulardan beri bize kin besledikleri anlalan bu adamlar, snrdan ieri girerken gya silah arama bahanesi ile yaptklar aratrmalarla, altnlarmz ve kymetli mallarmz ele geirdiler. Romallarn kaypak siyasetlerini bilen atalarmz da, silahlarm arabalann altlarna ve yataklarn ilerine saklayarak, Romallarn, bunlar bulmalarn nlemiler. Roma topraklarna girdikten sonra da, yeni hakaretler zerine, gizlice Roma lkesine soktuklar silhlar kararak, Romaya, isyan etmiler. Boynuz borularm alarak, sava lklar atarak, Romallarla arpmaya balamlar. Bu arada da, nlerinden kam olduklar Hunlara haber gndererek, Romay birlikte yamalamak iin yanlarna gelmeye-

davet etmiler. 158 Tank bin Ziyad sordu: Hani Gotlar, Hunlar ile arpm onlarn nlerinden kamlard ya? Evet ama, Romallarn kendilerini yok edeceklerini dnerek, eski dmanlar Hunlarla dostluk kurmaya almlar. Bu yardm ve dostluk duygularn kuvvetlendirmek iin de, Romann zengin ehirlerini birlikte yama etmeyi teklif etmiler. Peki Roma Devleti ne yapm bu durum karsnda? Ne yapacak? Byk tela kaplm. mparator Valens, Romada oturan yardmc mparator Gratianusu yardma arm... Fakat Gotlarm Hadrianapolis (Edirne) civarnda ilerlediklerini ve ok tehlikeli olduklarn renince, Romadaki yani talyadaki ikinci mparatorun yardma gelmesini beklemeden harekete gemi. Belki de mecbur kald. Hunlar gelmeden, Gotlar temizleyeyim! diye dnmtr!.. yle olsa gerek. Yoksa askeri bakmdan hata-l bir hareket. Sonra Hunlann gelip gelmeyecekleri de belli deildi. Peki, sonra ne olmu. mparator Valena, doruca Hadrianapolis zerine yrm. Orada ya da civarnda Gotlarla karlam. Fakat ac sava lklan atan atalarmn baltalan, ldrc oklan, mzraklan ve gvdeleri bien kllanyla askerinin hepsini kaybetmi... mparator Va-

lens, onnandaki bir oduncu kulbesine, iki sadk askeriyle birlikte snm. Gotlarm, dmanlanm, kan kokusu alm bir srtlan gibi takip ettiklerini bilmeyen mparator, orada kurtulabileceini sanm. Ama Gotlar, Valensin oraya sndn grnce, nce kulbe159 nin pencerelerini ve kapsn aa ktkleri ile rtp, sonra da kulbeyi atee vermiler ve mparatorla yanndaki askerler, ac lklar atarak kulbe ile yamp gitmiler. Tark bin Ziyad: Korkun bir ey! dedi.. Yakmak.. Dman da olsa, yakmak ok zalimce bir hareket. Yiit atalarmn fkelendikleri zaman gzleri birey grmezdi. Yiitlik odur ki, intikam alabilecek olduu halde, intikam almaz ve af eder, insafl davranr. Yiit, zulmden kaar. Kzd zaman, sabredip fkesine hkim olabilene, dinimiz mjdeler verir. Tark bin Ziyad, denizin rpntlar arasnda batp kan geminin sallanan direklerine bakt ve sz deitirdi : Acaba sahile ne zaman varabiliriz? Pek fazla srmez, ulamak zereyiz. Kraln, bizim karya geiimizden haberi var mdr? Sanmam!.. Hareketimiz byk bir gizlilik iinde yrtld. Kont bu szleri syledikten sonra, birden umulma-

dk bir soru sordu; Ey Tank bin Ziyad! Ey Maribli Gazi!.. Zaman zaman gzlerinden, beni, vatanna ve milletine ihanet etmi bir kii olarak grdn belirtir bir anlam kartyorum. Yanlmyorum deil mi? Tank ses karmad. Sadece, geminin bordasna arpan dalgalarn sesi ve krekilerin denize daldrp kardklar kreklerin fsrts duyuldu. Kont devam etti: Senin yerinde ben de olsaydm, muhakkak ki ayni eyleri dnrdm. Onun iin sana kzmyorum. 160 Bak, bu hareketimin sebebini sana ksaca belirteyim. nk sahile yaklayoruz. Ben, Got asilzadelerinin ileri gelenlerindenim. Soyum, Romay ele geiren kahraman Got asillerine dayanr. Sizin Endls dediiniz bu spanyaya geldiimizde, yerli halkla etin arpmalar yapmz. Uzun sren bu etin arpmalardan sonra, lkeye tamamen hkim olmuuz. Topraklar, asiller arasnda bllm ve bize de Septe Komutanl verilmi.. ok nemli bir grev. frikiyye Blgesinden gelebilecek saldrlar durduran byk kale.. Asillerden biri olan iren Rodrik, Kral Vizitay devirdikten sonra, taht ele geirdi. Vitizann oullar, Luzitanyamn sarp ve yaln kayalklarmdaki atolarna ekildiler. Rodrikiri saldrlarn da, her defasnda pskrttler.

Rodriki, Krallk iin bilhassa kars kkrtmt. Karsnn byk tesiri altnda olan bu adam, kral olduktan sonra kendini tamamen elenceye verdi. Bir krala yakmayan hareketlerle de tacn lekeledi. Bir krala deil de, bir sokak kabadaysna yakacak ilerde bulundu. Kh adamlaryla av peindedir; dilleri dar frlam tazlarn peinden, tavan karaca kovalar. Kh, meyhanelerde elde arap taslan, sabahlara kadar elenir ve halknn kadnlarna, kzlarna sarkntlk yapar. Kont sustu. Biraz durdu. Tark bin Ziyad, Kral hakknda duyduu bu szler karsnda bir irenti duydu. Ay aydnlnda, kontun yz bembeyaz gzkyordu. Anlatmasna devam etti: Btn asiller, Kraln basitliinden, ktlnden yaka silkmeye baladlar. Ben.: Ah ben.. Kendime olan gvenimden, bu sefil adamdan ekinmedim. Ondan bana bir ktlk gelebileceine ihtimal vermedim. Endls ahini -F.: 11 161 Bir ktnn yanndan uzaklamak gerektiini dnmedim. Ama ktlerin neler yapabilecekleri, nereden saldracaklar bilinmez. Bu sefil adam, gzmn nuru, hayatmn son iei, Sevgili Kzm Florindama el uzatt. Kontun sesi bouklat. Tark, onun gzlerinden szlen yalarn parltsn fark etti. Bir babann acsna hrmet ederek, gzlerini, ulamak istedikleri sahile e-

virdi. zlm ve utanmt. Gryorsun ya Maribli yiit! diye konumasn srdrd Kont. Sen bile bu sefil adamn yaptndan utanyorsun. te, ben byle bir adamdan intikam almak peindeyim, ister vatandalarm bana Hamidesin, ister tarihler benden lkesine ihanet etti! diye bahsetsinler, umurumda deil.. Yeter ki, O sefil Kral, kan selinde boulsun! Yine bir sessizlik oldu. Tark, Kontun, niye Kral ldrmeye teebbs etmediini ve byle bir yola bavurduunu anlayamad. O srada, kar sahilde yanan bir n gittike byd grld. Gaziler, fethedecekleri lkenin sahiline yaklamlard. *** Tark bin Ziyad, karaya ktktan sonra, ay aydnlnda, toplanm olan erlere bir gz att. Yanma gelen komutan Mugise: Gazilerin hepsi tamam m ya Mugis? diye sordu. Tamam ya Tark! Allah Telya krler ol-sun, yedibin gazi, burunlar kanamadan Endlse k-m bulunuyorlar! 162 Tank, srtnda ar bir yk tayormucasma endieli ve skntl bir tavrla konutu : evreye devriyeler ve nbetiler kartanz. Ar-tk dman lkesindeyiz. htiyat bir an bile unutma-mak lzm!..

Bunlar yapmtar ya Tark!.. Daha karaya ayak basar basmaz nbetileri kardm. Tariku memnuniyetten yz parlad: Sizlerle beraber almak ve fetihlerde bulunmak byk bir ans ya Mugis!.. Saolun Efendimi.. Gaziler arasnda da: Ta-rkn bulunduu ordu yenilmez! diyorlar. Bizler iin de, sizin yarmzda arpmak, sevindirici. yle ise kalb kalbe kar.. imdi, birlikleri yer-letirelim. Uyusunlar, istirahat etsinler. Yarn, Yce Allah neler gsterecek bakalm!.. Bastne!.. Mugis, emrindeki subaylara emir vererek, gazilerin sahilde yerlemelerini ve istirahata ekilmelerini istedi. Sabah ezannda btn ordu ayaktayd. kan nbetilerin gzcl altmda sabah namaz klnd. maml, ordu komutam olan Tank yapmt. Namazdan sonra da komutanlar toplayan Tank, durum muhakemesi yapt. Bir dan eteklerinde idiler. Deniz kenarndaki kumsal uzanp gidiyordu. Sa taraflarnda, Akdeniz btn gzellii ile ldyor ve gazilere gz krpyordu. Derin mavi sular, l ocuklarnn ok houna gitmiti. Bu berrak ve derin su, ilerinde rpertiler uyandryordu. O esnada, sahildeki gemilerin yanmaya baladklar grld. Gaziler, heyecan ve dehet iinde kald-

lar. Gemiler, kendilerini Ifrikiyyeden Endlse getir163 mi olano gemiler neden yanyordu? Dmanlar, bu nu nasl becermilerdi? Sahile koanlar ve arkadala rina bararak, gemilerin yandn gsterenler, komutanlarnn gr sesleri zerine durdular. Balarn geriye evirdiler. Bakomutan Tank bin Ziyad, hazrlanm ykseke bir yere km ve erlerin kendisine dnmelerini bekliyordu. Erler arasndaki uultu azald azald ve nihayet tamamen kesildi. imdi, sadece sahili okayan dalgalarn sesi gelmekteydi. Gazilerin, kendisini dinlemeye hazrlandklarn gren Tark bin Ziyad, denizin de sesini bastran gr bir sesle: Ey Marbl Gaziler! diye konumaya balad. Alevler iinde grdnz o gemileri yaktran benim. frikiyye ile hi bir balantmz kalmad. Bunu iyi bilin. imdi nmzde dman, ardmzda deniz var. Sabr ve sebat ederseniz zafere ularsnz ve Endls fethederiz. Aksi halde dman, hepimizi denize dker. imdi hazrlarmz ve nasl arptnz dmana gsteriniz, Allah Tel yardmcnz olsun! Bu konuma, sanki yardmc bir kuvvet gelmi gibi, erleri coturdu. Dman yok etmek azmi ile gzler parlad ve hepsi az sonra, cenk hazrl iine gir-

di. nk, karlarna kacak dmann durumu bilinmiyordu. Komutanlar, onlara, her an hazrlkl olmalarn sylemilerdi. Kllar bileniyor, mzraklarn ular sivriltiyor ve elde tartlarak nasl frlatlaca hesaplanyordu. Ayni ekilde, yaylar ve oklar da gzden geiriliyordu. Bu silhlardan baka, silh yoktu. Hatt, erlerin pek az zrhlyd. Pek fazla at da getirilememiti. D164 man yenilecek olursa, atlar vezrhlar, onlardan alnacakt. Tark bin Ziyad, orada, askeri bir deha olduunu ispatlad. Bulunduklar blgeyi gezerek, stratejik durumunu tetkik etti. Byk komutanlarn, zelliklerinin de biri, budur. Cenk yaplacak yerlerin stratejik durumunu bilmek ve cenk yaparken bu durumdan faydalanarak, dmana ona gre saldrmak ya da savunmada bulunmak. Tank, ani bir saldrya uramamak iin, ordughn etrafn kayalarla ve allarla tahkim ettirdi. Artk dmann ani bir saldrsndan emin olunabilirdi; dman saldrsa bile bu barikatlar amcaya kadar, gerekli hazrlklar yaplarak savunmaya ya da saldrya geilebilirdi. Tank bin Ziyad, yine komutanlarla yapt bir grmeden sonra, Abdlmelik bin Ebi Amirin komutasnda, bir birlii, keif iin evreye gnderdi.

Bu birlik, etraf kontrol ederek ilerlemeye balad. Vizigotlarn Algeciras dedikleri, Mslmanlarn da daha sonralan -el-Ceziretl-Hadra diyecekleri yerin karsndaki kalenin nne geldiler, iersinde Vizigot askerleri bulunan bu kale, Mslmanlar tarafndan kuatld. Abdlmelik bin Ebi Amir, bu kaleyi muhakkak almak karanndaydi; nk, ald talimata gre, arkada hibir dman braklmamalyd. Gaziler, surlara trmanmaya baladlar. erdeki Vizigot erleri onlan durdurmaya alrlarken, Abdlmelik bin Ebi Amlri, vurucu gle kale kapsndan ieriye girmeye muvaffak oldu. Ksa zaman sonra, kale Mslmanlarn eline gemi ve kale burcunda ezan okunmaya balamt. 165 O esnada Tank idaresindeki asl islm Ordusu ilerlemeye balamt. Mslmanlar, ksa zamanda, bu kalenin karsndaki el-Ceziretu1-Hadra ehrini ele geirdiler. Bu ehrin ele gemesi, Mslmanlarn morallerini daha da ykseltti. Tank, Abdullahn Musa bin Nusayra getirdii ve onun tarafndan izilmi deri haritay nne aarak, komutanlarla, durum muhakemesi yapt. Kurtuba kuzeyde idi. Kurtubaya yrme karar alnd. Mslmanlarn Kurtuba dedikleri ehire, Vizigotlar da Cordoba diyorlard. slm ordusu, bir mddet deniz kenarnda yrdk-

ten sonra, kuzeye yneldi. Kurtuba zerine gidilecekti. Asl ordunun gz kula durumunda olan keif birlikleri, ilerde idiler. Kuzeye doru bir miktar ilerlenmiti ki, keif birliinden dolu dizgin gelen bir atl, heyecanla bir haber getirdi. Tarka : Komutanm! dedi. lerde bir dzlkte, ok sayda dman kuvveti, bizi bekliyor. Saylar ne kadar var?, Sanrm yirmibe otuz bin civarnda! Yaaa!.. Tark bin Ziyad, endie etmekte haklyd. Bir komutan olarak, emri altndaki btn gazilerin sorumluluunu omuzlarnda tayan o idi. Verecei yanl bir karar, orduyu tehlikeye drebilir; ya da byk bir yenilgiye yol aabilirdi. Dnmeye balad. Alnnda derin krklklar belirmiti. Yannda bulunan Mugise: Dman, abuk hareket edebilen bir askeri gce sahip anlarlan! diye konutu. nk bir anda bu kadar kuvvet toplamalar, herkesin yapabilecei bir i deil!.. 166 i

t yle de olsa ne kar ya Tark. Maa-Allah, bizim erlerimiz de, cenkten ylacak kimseler deil. Bizans ile yaplan arpmalarda yiitliklerini gsterdiler ve Rumlar feci yenilgiye urattlar. Tabii biliyorum ya Mugis! Evel-Allah hepsi birer aslandan farksz... Ama bize den de, bnlan en az kaypla zaferlere gtrebilmek ve as orduyla arpmalarn salamak. Sanrm, bu bir genel valinin toplad kuvvettir. nk Kral olsa idi, asker saysnn yzbin civarnda ya da daha fazla olmas gerekirdi. Doru dnyorsunuz ya Tark!.. yle olsa gerek. Tark bin Ziyad, o byk komutanlk vasf ile doru karar vermiti. slm Ordusunu karlamaya km Vizigot kuvvetleri, Kraln deil, onun kz kardeinin olu Asil Bencio komutasndaki ordu idi. Asil Bencio, days Kral Rodrikin, Boskos (Bekens) zerine yrdn biliyordu. nk Franklar, Bekens ve Pamplona ehirlerine saldrmlar ve Vizigotlara ar kayplar verdirmilerdi. Franklardan, yaptklarnn cn almaya kararlyd, Vizigot Kral Rodrik. te, bunu bilen Asil Bencio, daysna bile haber vermeden, bir avu kadar olduunu rendii Mslman kuvvetini, tek basma karlamaya hazrlanmt. Yirmibebin kiilik bir kuvvet toplamt ve Asil Bencio, Mslmanlann buuk kat kadar fazla olan bu ordu ile Mslmanlar yok edip, byk bir zafer kazanaca inanandayd.

Tank bin Ziyad ve emrindeki ordu, keif kuvvetinin bulunduu yere geldii zaman, Asil Bencio kuvvetlerinin, geni alanda kendilerini beklediini grd. Derhal bir komutanlar toplants yaparak, arkadalarnn da grlerini ald. Mugis: 167 Yapacamz i, nce oklarla onlar bunaltmak ve sonra kska iersine alp, onlar yok etmektir! gr-nde bulundu. Abdlmelik bin Ebl Amir, bu gre itiraz etti: Bu geni alanda onlar kskaca almamz, say bakmndan ok az olmamz dolaysyla mmkn ola-maz! dedi. Bekir: yle ise ne yapmamz gerekir? diye sordu. Tark bin Ziyad: Yaplacak i yle olmal! diyerek, grn belirtti: Bence, dman burada beklemeliyiz, ne karacamz okular, nce ok atlar yaparak, onlara zarar vermeli.. Sonra bu okular, yana u zerinde bulunduumuz dan yamalarna doru ekilmeli.. Dman, ilerlemeye balaynca, onlar vadide karlamak ve yanlara koyduumuz kuvvetler de, arkalarndan dolanarak dman kska iersine almal.. Dar vadide skacak dman, kl darbelerimiz altnda yok etmeye almal. Artk Yce Allaha snarak, ii burada halletmeliyiz!.. Dier komutanlar da, Tark bin Ziyadn teklifini

uygun buldular. Zaten, Bakomutannn bu grnden baka bir kar yol da yoktu. O, en doru pln ortaya koymutu ve bu pln uygulanacak olursa, buuk kat fazla olan dmann yok edilmemesi iin bir sebep yoktu. Tank bin Ziyadn gr, uygulama alanma konuldu. Ordu vadinin iinde ve kenarlarnda yer ald. Yamaca yerleen gaziler, dmann gzlemesinden uzak kalacak ekilde tedbir almlard. Okular nde mevzilenerek dman beklemeye baladlar. Az sonra, besili ve evik atlarnn zerindeki Vizigot kuvvetleri harekete geti. Bunlarn arkalarndan da, talimli yaya askerler geliyorlard. 168 Asil Bencio, kazanaca byk zaferin hlyalar ile kendinden gemiti. Days, olu da bulunmad iin bu byk zaferinden dolay belki de tahta onu veliaht yapard. Geri asillerin ou bunu kabul etmek istemezlerdi ama; o, kazanaca bu zaferle pekok kalbi kazanm olurdu-, ve itirazlar da kknden kesilirdi. Ve belki de Bencioya bir lkap verilirdi: Maribulan yokeden Bencio!. Oh ne gzel olurdu bu. O her zaman Roma imparatorluuna hayran kalmt. L tini erin: Magnus yani Byk unvan verdikleri Pompeus, o Byk Pompe gibi, unvan sahibi olurdu. Magnus Pompe, Romada meydana gelen o mthi esirler isyann kanla ve atele bastrm, ele geirdii esirleri de, Romaya giden yolun iki kenarnda halara gerdirerek, o byk zaferini gelen geen herkese duyurmam, gzleriyle grmelerini salamt.

Kendisi de Mslman esirlere yle yapacakt. Kurtubaya giden yolun iki tarafna halar diktirecek ve bu Mslman esirleri, canl canl armhlara gerdirecekti. Ellerinden, ayaklarndan ve alnlarndan armha ivilenen esirlerin lmleri iki gn srerdi. Onlarn, alayp inleyerek ve yardm isteyerek lmeleri, bakalarna da ders olurdu. Bu arada, kendisinin de ne mthi bir komutan olduu sylenir ve krallk tahtna adm adm yaklam olurdu. te Bencio, bu hayller arasmda yzmekteydi. Mslmanlar zerine atn srerken bunlar dnyordu. Yanndaki Vizigot erleri, Germen cenk sanatn dnyaya ispatlam yiitlerdi. Onlara da birer unvan verecekti. Haklaryd da, hepsinin,.. Vizigot atllar, ok sahasna girdikleri anda, birden bire zerlerine uuan, binlerce okun, boyunlarn, gslerini ya da atlarnn eitli yerlerine saplan169 mas zerine, ardlar. Atlarndan denler ya da at>lan tkezlenip, zerlerinden aaya uanlar oldu. lk anda pekok kayp vermilerdi. Arkadan gelen ikinci bir ok dalgas, birincisinden daha zararl oldu. Hedef yaklatka, Mslman okularnn oklan, daha da tesirli oluyordu. Boyunlarna veya gslerine saplanan oklarla, pekok gururlu Vizigot eri, dnyasn deitiriverdi. Zarara uramam olanlar, Germenlere mahsus

olan o vahi cenk lklarn atarak okulara yanamaya muvaffak oldular. Fakat bu defa da, okularn arkasnda bulunan mzraklarn frlattklan mzraklar, gne klarnda panldayarak ve ylan balklan gibi kayarak bu cesur Vizigot erlerinin gslerine ya da boyunlanna sapland; ve onlan atlarnn zerinden cansz olarak drd. Asil Bencio, byle bir savunma grmemiti o zamana kadar. Atm hzla srerken vahi cenk lklarndan birini att. Fakat o da ne?.. Karsndaki Mslman okular, bir duman gibi dalmlar ve yamalara doru kamaya balamlard. Bu defa karlarnda, ellerindeki kllan kavram olan, beyaz balkl ve entarili Mslman erleri vard. Bencio ve yanndaki svariler onlarn aralanna girdiler. Arkadan gelen talimli piyade erleri de, ayni ekilde Mslman saflan iine dald. Yer gk, tekbir sesleri ve Hristiyan Vizigotlann: Vur! Vur! Meryem ini Yeti ya sa! sesleri ile inlemeye balad. Mslman erlerin tekbir sesleri, o zamana kadar sarslmam Vizigotlan yrekten sarst. Allah Ekber! Allah EkberL. Lilahe illallah vallah Ekber! Allah Ekber ve lillahil hamd!.. 170 Ardndan da: Alah!.. Allah!..-Allah!., sesleri, btn Endls sard; en cra kelerine kadar yaylacak gl ve o

zamana kadar Endlsllerin duymad bir sesti bu.. Allah!.. Allah!.. Allah!.. Kllar kalkp inmeye balad. imeklenerek kalkp inen bu kllar, ksa zamanda gmi renkerini kaybedip, kzardlar. Kopan kelleler, ayaklar ve kollar yerlere dmeye balad. lklar, inlemeler, ulumaya benzer sesler, kfrler, zafer nidalan etraf kaplad. Mslmanlar, cenk ede ede ieri doru ekiliyorlard. Vizigotlar engin heyecan ile hibir eyin farknda olmadklan iin, git gide ilerliyorlard. Onlarn belirli bir yere geldiklerini gren Tank bin Ziyad, yanndaki borazancya, borazanm almas iin iaret etti. ten borazan sesi, kskaca geilmesi emrini veriyordu. Grn!.. Birden, sanki otlann zerinden geen bir rzgr ya da vadiye dolan bir rmak gibi, yamataki Mslman erleri, ekildikleri yerlerden karak, dmann arkasn evirdi. Fakat kskacn dnda kalm olanlar da vard. Asil Bencio, sktrdklann grnce dehete dt. Tam kskaca girilecei srada, atn dndrd ve yanndaki yirmi yirmibe atls ile kska kapanmadan kendini geriye atmaya muvaffak oldu. O srada, kskaca girmi ve skk bir vaziyete dm olan Vizigotlar, Mslmanlarn kalkp inen kllan altnda can vermeye baladlar. Vadinin yanlarndaki okular da, pepee frlattklan oklarla, Vizigotlann saysn gittike azaltmakta ve kllan arkada-

larna, yardmc olmakta idiler. Kan gvdeyi gtryordu. O dev gibi iri ve marur Germen asll Vizigot cenkileri, yedikleri kl darbeleri ya da boyunlarna ve gslerine saplanan oklarla, yldran inmi ktkler gibi yere serilmekteydiler. lklar, kfrleri, Benciodan yardm istemeleri, alamalar yeri g tutmutu. Kskacn dna kmaya muvaffak olmu olan Bencio ve yanndakiler, gzyalar iinde bir mddet durdular. Asil Bencio, isteksiz bir ekilde, atan cenk meydanna srmek istedi ise de, komutanlarndan Lopez, atnn yularn tutarak: Nereye Asil Bencio?.. lmek ve bizleri de yetim mi brakmak istiyorsunuz? diye haykrd. Asil Bencio, zgn ve kahrolmu bir ekilde, ba ile cenk meydanm iaret etti: Yiitlerim!.. Hepsi de mahvolacaklar!.. Baka bir komutan sze kart s Yapacak bir ey kalmad efendimiz!.. Biz de gi-decek olursak ayn akibete maruz kalrz. Gidelim ve kuvvet toplayarak Mslmandan cmz alalm. Doru!.. Doru!., sesleri ykseldi. Bencio, bir mddet cenk meydanma ve .arkadalarnn yzlerine bakt. Bu sabrszlk gsteren yzlerde, ayn zamanda byk bir korkunun ve dehetin -

reklenmi olduunu grd. Mslmanlar, hepsinde dehet uyandrmt. Orada daha fazla kalmann, kendilerine byk bir zarar getirebileceini, vadideki Vizigotlan yok edecek Mslmanlarn, zerlerine gelebileceklerini dnen Bencio, bu dnce ile sarsld ve : Gidelim 1.. Yeni kuvvetler toplayarak onlardan cmz alalm! dedi. Atn geriye, malplarn gittikleri yola evirdi. Asil Bencio, bu yenilgiyi bir trl hazmedemiyordu. Valilik blgesinde hemen asker toplamaya bala172 m. Eli silh tutan herkesi, askere aryordu. spanyann yerli halk, Vizigotlann bu davetine pek uymak istemiyorlarsa da, Hristiyanlk duygusu ile yine silh altna kouyorlard. Bencio, bu defa yirmibin kiilik bir ordu hazrlayabilmiti. Bu kuvvetle, Mslmanlar zerine yrd. imdi, daha tedbirli hareket ediyordu. Tank bin Ziyadm harp taktiine gre deil, kendi plnna gre cenk etmeyi dnyordu. lk zaferden sonra ilerlemeye balayan Mslman kuvvetlerini Bencio, bu defa bir meydanda karlad. Fakat, ilk zaferden sonra, Bencio erlerinden atlar ve zrhlar, silhlar ele geirmi olan slm Ordusu hazrlklyd; ve Vizigotlann cenk usullerini de az ok renmilerdi.

Tank bin Ziyad, cenk alannda da, kanatlara koyduu atllarla dman kska iersine almaya mavuffok oldu. Asil Bencio, yine Tark bin Ziyadn, cenk plnna ve Mslman erlerinin cengverliklerine malp oldu. Ve bu toy gen, cenk meydannda can verdi. Tank bin Ziyad, bir miktar ehit verdiini grnce, Kral ile yaplacak byk cenk iin bir miktar daha asker gerektiini dnd. frikiyye Genel Valisi Musa bin Nusayra haber gndererek, kendisine yardmc kuvvetler gndermesini istedi; ve kazanm olduu ilk zaferi de bildirdi. Kral Rodrik ile arpmadan nce, hem gelecek yardmc erleri beklemek ve hem de ilerlemi olduu yerleri kontrol ltmda tutabilmek iin, gerekli almalan yapmaya balad. Mslmanlar, artk Endlste seslerini duyurmaya balamlard. 173 Ester ile Rael, al verie kmlard. Raelin elinde hasr bir sepet vard. Abdullahn ayrlmasndan sonra kendine gelemeyen Ester, hasta olmu ve uzun zaman yatmta. Rael, onu arya kararak gnln elendirmesini dnmt. te imdi de, arda yryorlard; ama Esterin uyur gezer gibi bir hali vard. Giderlerken, birden yolda Vizigot atllar gzkt. Kalabalk, atllara yol vermek iin iki yana ekilmilerdi. Ayni zamanda, halka da bir seyir kmt. n-

k atllarn arkasnda elleri bal kadnlarn ve erkeklerin olduu grlyordu. Ata bal bir ipin ucu da bu zavalllarn eline balyd. Atlarn gidiine ayak uydurmaya alyor; bazlar da yorgunluktan, yere serilerek srkleniyorlard. Halkn kahkahalar arasnda bu gei yaplrken, Esterin gz birine takld. Birden dikkatle bakmaya balad. Sonra gzlerini yumdu; Mmkn m? O olabilir mi? Bana ne oldu byle? Onu her yerde grr oldum! Bu byk bir hastalk galiba? diye kendi kendine konutu. Ardndan yine gzlerini aarak o adama dikkatle bakt. Kalbi iddetle atyordu. Sa sakal birbirine karm bu adam o olabilir miydi? Abdullah.. Sevdii ve gzlerinin nnden bir an bile gitmeyen yiit.. Gzleri ona oyun mu oynuyordu. Yannda duran Raele bakt. Raelin de, o adama dikkatle baktn ve sonra da : Abdullah bu! diye fsldadn fark etti. O zaman yarulmadm anlad. O esnada, halktan baz kiilerin, atl askerlere : Hey avu? Kim bunlar? Bunlar nereye gtryorsunuz byle? diye sorduklar duyuldu. 174 Atnn zerinde bir general gibi kurumlu kurumlu duran avu, bir eliyle byklarn burarken: Devlete kar kan serseriler bunlar!.. ingeneler!.. Onlan ta ocaklarna gtryoruz. Orada ya-

adklar cehennem hayatndan sonra, askerlere el kaldrmak ne imi grecekler! cevabn verdi. Peki, bunlar iin kurtulu imkn yok mu ki? Olabilir?.. On altn veren kimse, iki sene kadar kurtard adam, kle gibi altrabilir. Bu da devletin kefillii altnda olur. Kendisine yazl bir de vesika verebiliriz. Ama kim yapabilir byle bir eyi. Doru!.. Doru!.. Deer mi bu pis ingeneler iin! szleri arasnda, atllar hareket ettikleri srada: Durun! diye bir ses ykseldi. Btn gzler, sesin geldii yere evrildi. Bu Esterdi. Kendine hkim olamam, Abdullah tamamen kaybedecei endiesi ile haykrmt. O zamana kadar ok utanga olan Esterin imdi kimseden utand ve skld yoktu. Rael, Esterin bu haline hayret etti ve onun, Abdullah ne kadar sevdiini bir kere daha anlad. Ester, parma ile Abdullah gsterdi. avua.Onu almak istiyorum!.. Ka altn? diye sordu. Askerler ve oraya toplanm olanlar gldler. Glmeyen sadece Esterella idi. Abdullah satn almak isteyen bu gzel kza, kinle ve byk bir dmanlkla bakyordu. O arada halk arasndan bir ka ses duyuldu: Yahudi kz, en yakkl delikanly sati!.. Gzellikten de anlyormu dorusu!.. Ester, baka zaman olsa, bu szler karsnda utantan yerin dibine girerdi; ve belki de orada dur-

maz kaard. Fakat Abdullah kurtarmak ve yine onunla konuabileceini dnmek, ona bambaka bir duygu vermiti. 175 avu, ylk birtavna Daha nce de sylemitimya gzel kz.Ver on altn, al onu! diye konutu. Ester, heyecanla: Param alacaksn. Yalnz biraz beklemeniz lzm! dedi. Sonra Raele: Rael ko. Babamdanon, hayr hayr daha fazla altn al; ve gel.. Yalvarrm abuk ol! diye konutu. Esterin duygularn ok iyi anlayan Rael, bu szleri iki ettirmeden bir yaban keisi gibi frlad. Sokan tozlu yollarnda komaya balad. Az sonra, uzun eteklerinin komasn nlediini grnce, eteklerini yukar kaldrd. Onun bu ekilde komas, grenlerin glmesine; ve genlerin de lf atmalarna sebep oluyordu. Ama Raelin de, bunlar umursad yoktu. Ester e yardmc olmalyd. Aradan on dakika gememiti ki, Rael ayni tella Esterin yanma dnd ve bir kese uzatt. Gs, komann verdii yorgunlukla kalkp iniyordu. Ester : Getirdin mi? diye lk atarak keseyi ald. avua doru yrd ve kesenin azn aarak altnlar saymaya balad: Bir, iki, yedi ve on... avu, paralar aldktan sonra arkasnda duran ere :

Sat vesikasn ver. Altnlar tamam! u, mahkmu da z. Kza teslim et! emrini verdi. Ester sat vesikasn alrken, Abdullah ata balayan ip kesildi ve askeri birlik hareket etti. Atlarn arkasna bal mahkmlar, atlarn yryne ayak uydurmak iin yine komaya baladlar. Esterella, Esteri ve Abdullah gzden kaybedinceye kadar, dnp dnp onlara .bakt, ii kanyordu. Sonra, ba nne dt ve gzyalar iinde atlarn 176 peinde komaya devam etti. Abdullah ile bulunduu mddete, bu skntlara rahatlklags geriyordu;ama onun yokluu ile sanki dnyas kararmtve bykac ekmeye balamt. *** Giden topluluun ardnda, elleri bal olan Abdullah kalmt. Kalabalk yava yava dalyordu. Ester , ve Rael, onun yanma yaklatlar. Ester: Abdullah! dedi. Beni tanmadnz m? Abdullah m? Benim adm Abdullah m? Ester tekrar etti: Evet. Bani tanmadnz m? Abdullah, -tanmadn belirtir ekilde ban iki yana sallad. Ester, hatrlatmaya alt. Fakat Abdullahn bu durumu, onu artmt:

Ben Ester.. Yasefin kz. Siz, babam kurtara-rak evimize getirmi ve bir gece de bizde misafir kal-mtnz ya!.. Adnz da Abdullah idi! Abdullah m? Bilmem!.. Syleyin bana, kimim?.. Kimlerdenim? Ester ile Rael gz gze geldiler. Rael: Hafza kayb!.. Hereyi unutmu! diye fsldad. Ardndan da: Ester, ansn var!.. O hibir eyi hatrlamyor, istediine nasil olabilirsin. Onunla evlenebilirsin! diye fslt ile. devam etti. Esterin de gzleri parlad. Tatl bir heyecanla, tepeden trnaa kadar titredi: Yryelim! diye fsldad. Yrmeye baladlar. Yoldakiler, iki gen kzla, yanlarnda elleri bal olarak yryen delikanlyameCndla ahini -F.:. 12 177 rakla bakyorlard. Hatta, yoldaki ocuklardan biri annesine : Anne, unlara bak. Adamn elleri neden bal? diye sordu. Bu konuma, Ester ile Raeli dalm olduklar o heyecandan syld. Rael, bir Yahudi kasabn dkknna girerek, oradan ald bakla, Abdullahn ellerindeki ipi kesti. Ester hayllere dalmt. Dualarm getirdi onu diye dnyordu. Nasl olsa hereyi unutmu. Evle-

nirim onunla. Ama, gen kzlk gururu da isyan ediyordu. O baka bir kz seviyordu; belki de onunla evlenmiti. Nas kendime balayabilirim? Bu insanla yakr m? Gururum incinmez mi? Daima, onun bu hafza kaybndan istifade ederek onunla evlenmi olduumu dnmez miyim? Beni sevmediini bildiim halde, onu kendime balamak beni kahretmez mi? No yapsam, bilemiyorum. Eve gidem de, o zaman bir karara varrm! Eve girince, Ester ile Rael, hizmetkrlar ardlar. Abdullahn ykanacan sylediler. Abdullah, ykand ve temizlendi. Sonra, getirilen bir elbiseyi giydi. *** Abdullah, Yasefin evinde yaamaya balamt. Ester ve Rael Yasefe, Abdullah nasl bulduklarn; ve onun hafzasn kaybettiini anlatmlard. Bu ie Yasef de amt. Abdullahn, Ifrikiyyenin hangi blgesinde oturduunu bilmedii iin de, hafzas yerine gelinceye kadar kendisineyardma olabileceini d178 snmt. Bu maksatla da, Abdullah, Yasefin maazasnda almaya balamta. Bu maaza ok bykt. inde pek ok hizmetkrlar vard. Jakop, Abdullaha, iyi bir i vermiti. Sat ilerini Abdullah ynetiyordu. Ester, akamlarn olmasn artk iple ekmeye balamt. nk, akam olunca, Abdullah ile birlikte ba-

bas ve aabeysi de eve geliyorlard. Abdullahn evlerinde bulunmas, Ester iin byk bir mutluluktu. Baz zamanlar: Onu dualarm getirdi. Onun hafza kaybndan faydalanp, evlenebilirim onunla! diye dnyordu. Bu dnceden sonra hayller kuruyor ve mutluluktan gzleri parlyordu. Ama baz zamanlar da, gururu ayaklanyor: Ben ne yapyorum? Ester, sen ok kt bir kzsm. Hafzasm kaybetmi bir gencin bu durumundan istifade mi edeceksin? Nerede kald senin o gururun?.. diye kendi kendine syleniyordu. Bir trl kesin bir karara varamyordu. Bir iki kere, bu durumu Rael ile grt. Rael: Karma bu frsat Ester! diyordu. Gururmu!.. Ne gururu?.. Sen, gzel ,deil misin?.. Cordobada ve hatt bu lkede senden gzeli var m?.. Eer, irkin bir kz olsaydn, Abdullahm bu durumundan istifade etmi olurdun; ama seninle evlenmek iin can atmayacak kii var mdr bu diyarda?.. Bu konumalar Esteri teselli ediyor ve Evet, doru! diye kendi kendine konuuyor ve hayllere dalyordu. Raelin szleri de kulaklarndan kmyordu: Frsat bir defa kanrsan bir daha ele gemez. Akln kullan ve ondan faydalanmaya bak. Sonra, son pimanlk fayda vermez. Talih kuu bir defa konar, ikinci kez gelmezi 179 Evet, karar vermeliydi. Ama Esterin bir karar vermesine zaman kalmadan, Cordobada ok nemli iler olmaya balad.

Mslmanlar, boaz amlar ve Endls sahillerine kmlard. Kendilerini karlayanx Asil Bencio kuvvetlerini, darmadan etmilerdi. Her biri aslandan farksz olan bu Mslmanlar durdurmak mmkn deildi ve imdi Endls topraklarnda da ilerlemeye balanlard. Btn lkede olduu gibi, Cordobada da, byk bir heyecan meydana geldi. Zenginler, ykte hafif pahada ar mallarn hazrlyorlar; ve kamak iin plnlar kuruyorlard. Bunlar, konaklarnda atlar besliyorlar; ve arabalarn ilerini erzakla dolduruyorlard. Mslmanlarn yaklatklar anda, aileleri ile birlikte ehirden uzaklaacaklard. Tam bir bekleyi iindeydiler. Yahudiler ise, o kadar endie etmiyorlard. Hatt iin iin seviniyorlard, Mslmanlarn merhametini ve idareleri altna aldklar insanlara davranlarn bildikleri iin, Mslmanlarn bir an nce gelmelerini bekleyenler bile vard. Ester, Abdullahn bu konumalar karsnda tavrn aratryordu. Fakat, onun Mslman Araplardan bahsedildii zaman, eski durumundan farksz bir havada bulunduunu grnce de seviniyordu. Esterin btn korkusu, hafzas yerine gelebilecek olan Abdullahn, kendilerini terkederek gideceini, dnmekten ileri geliyordu. ehirde, byk bir ba bozukluk balamt. Mslmanlarn, Asil Bencio kuvvetlerini yenip ilerlemeye balamalar, baz bozguncularn ve apulcularn hare-

kete gemesine de sebep olmutu. Cordobadaki asker birliin bir ksmnn, Asil Bencio tarafndan alnm olmas ve bunlarn geri dnme180 mesi, apulculara byk frsat ve cesaret vermiti. Artk ehirde gpegndz maazalar ve evler soyulmaya balamta. Yasef, bunun iin sk tedbirler almaya balamta. Geceleri bahede para ile tutulan bekiler dolarken, kaplar da sk sk kapattryor ve kilitletiyordu. Ama btn bu tedbirler, gz dnm apulcular nleyemedi. Cordobann ayak takm, Yahudi evlerine saldr-maya baladlar. Srann, Yasefin evine de gelecei bel-liydi. Yasef, kaplan kapattrm, para ile tuttuu bir-ka adam da silhlandrmt. Bir akam vakti, Yasefin evi de, saldrya urad. Krk elb apulcu, ellerinde sopalar ve talar olduu halde, saldrya getiler. Ksa bir zamanda, bahenin duvarlarna trmanp bu duvarlar aan soyguncular, cretle tutulmu adamlar da durduramadlar. Zaten bunlarn da durdurmaya gnlleri yoktu. nk, baheyi harap edip iekleri ineyen soyguncular arasnda bu adamlar da yer almlard. Anlalan yaplacak yamadan onlar da faydalanmak istiyorlard. apulcular, kapy krmaya alyor ve attklar talarla, pencerelerin paha biilmez rengrenk camlarn angr ungur yere indiriyorlard. Ester, Rael, Ya-

sef ve Jakop korku iinde bekleiyorlard. Drd de korkudan kendisini kaybetmi durumdayd. Evin iinde kendini kaybetmeyen bir tek Abdullah vard. Abdullah, evdeki hizmetkrlar, bir askeri tertibe sokmaya alimt. Yedi erkek hizmetkrn ellerine, sopalar ve yabalar vermi, elden geldiince, bunlar silhlandrmaya almt. Kadn hizmetkrlarn, korkudan elleri ayaklar tutmadndan, hi olmazsa kaplarn ardna arlklar koymak suretiyle, yardma olmalarn salamt. Abdullah da, bulduu bir klc 181 eline alm; yanna, ayaklarnn dibine de, uzun bir demir boru koymutu. Pencereden baktnda, gelen bu apulcularn ellerinde, odunlar yabalar tadklarn grd iin, onlarn bu silhlarna, demir boru ile kar kabileceini dnmt. Hizmetkrlara verdii emire gre, kap krldnda, nce kapda bir karama olacak, ieri girmek isteyenler, eldeki shlarla karanacakt. ayet, ieri girmeye muvaffak olanlar olursa, onlarla dvlecek, bunlar, ortadan kaldrlmaya allacakt. Eer, gelenler, kar durulmaz derecede kalabalk olacaklarsa, o zaman da, dve dve geriye, merdivenlere doru ekilinecekti. Merdivenlerden ekilme balaynca da, yukarda, merdivenlerin banda bekleyenlere i decekti. Balarnda Jakobun bulunaca kadn hizmetkrlar, kaynam sular, gelenlerin zerlerine boca edeceklerdi.

Geri, bu mthi bir eydi, korkuntu; fakat canlarn, namuslarm kurtarmak iin byle hareket etmek mecburiyeti vard; ve bu pln hazrlayan, yine Abdullah idi. Yasef, Ester ve Rael, soluk almaktan ekinerek, Abdullahn almalarna bakyor ve heyecandan yerlerinde duramyorlard. apulcularn naralar, kfrleri ve haykrlar duyuluyor, kap zorlanyordu. Ester, nceleri, Abdullahn ald tedbirleri korku ve znt ile karlamt; ama dardan gelen ve artk insan sesi olmaktan kp, birer canavar ulumasna benzemeye balayan sesleri duyunca, Abdullaha minnetle bakmaya balad. Onun ald bu tedbirlerin ne kadar yerinde olduunu o zaman ok daha iyi anlad. 182 Yasef de, eli aya dolanm bir durumda akn akn dolarken Abdullaha sevgi ve minnetle bakyor ve onun, evlerinde bulunmasn, bir ltuf olarak gryor; Abdullah iin dualarda bulunuyordu. Abdullahn mert tavrlar ksa zamanda, Esterin de, Raelin de, Yasefin ve Jakobun V6 hizmetkrlarn morallerini dzeltmi, heyecanlarm dindirmiti. Hatt diyebiliriz ki, hepsini yreklendirmi, Ester ve Rael, kendilerini toparlayarak, sulann kaynad kazanlarn basma gidip, kepeleri ellerine alarak, gelecek dman karlamaya hazrlanmlard. Abdullah, elinde klc, kapnn nnde, hizmetkr-

larla bekliyor, glmseyerek onlar yreklendirmeye de alyordu. Gerekten de bu zavall hizmetkrlarn, hepsinin yreklendirilmeye ihtiyalar vard. nk kapya inen darbeler ve gelen uultu ve ulumaya benzer sesler, hepsini korkudan titretiyordu. Belki de birden karlarna dikilecek silhl bir soyguncu hepsini de kartabilirdi. Ama, Abdullahn glmseyerek kendilerine bakmas ve onun sanki bir ocuk oyununda bulunur gibi sakin durmas, cesaretlerini arttryord. imdi dardan gelen eler deimiti. Abdullah, kapya doru, kulak verdi. Demir kapya indirilen darbeler imdi daha deiikti. Anlalan odunlarla indirilen darbelerin bir tesiri olmayacan anlayan adamlar, demirlerle, kapy krmaya alyorlard. Kulaklar sar edercesine gelen grlt arasmda, Abdullah, bir hizmetkr ard. Aklna bir dnce gelmiti. O zamana kadar niye dnemediine, kendisi de hayret etti. Hizmetkra: abuk ko, Jakoba haber ver. Pencereden, ka-pnn nnde birikmi olanlarn zerlerine kaynar su dkmeye balasn! ernrini verdi. 183 Hizmetkr, artk bir bakan olarak grd Abdullahn bu emrini tekrarlatmadan, bir asker gibi kotu. Merdivenleri trmand ve Jakoba, Abdullahn em-

rini bildirdi. Abdullah, Jakobun, kararsz bir tavrla beklediini grnce: Jakob, Hey Jakob!.. Duymadn m. abuk, de-dimi yap. Yoksa kap krlmak zere. Ne diyorsam hemen yap! diye haykrd. Gr ve erkek sesi, btn grltleri bastrmt. Hizmetkrlar da, heyecanla ve biraz da kzgnlkla Jakoba baktlar. Jakobun evin efendisi olduu unutulmutu. imdi onlar iin efendi, Abdullah idi. dareyi o almt. Dirayeti ve mertlii ile herkesin gnln kazanmt. Ester bile, aabeysinin kararsz bir tavrla durmas zerine dayanamayarak: Jakop!.. Ne duruyorsun?.. Abdullah, sana ne demise yapsana! diye kmak zorunda kald. Jakop, kaynar suya daldrd bir kepeyi kaldrrken, kadn hizmetkrlara: Herkes, kepelerini doldurarak, beni takip et-sin, Pencereden, eve girmek isteyenlerin basma kay-nar sulan dkeceiz! diye bard. Sularn dolduran kadnlar da Jakobu takip ettiler. Tam kapnn stndeki pencereye yanaan Jakob, sular aadakilerin zerine att. Aadan lklar, haykrmalar, uluma sesleri gelirken, kadnlar da, sularm aaya boca etmeye baladlar. Bu artk, bir kannca

srsnn gidip gelmesi gibi birbirini takip etmeye balad. Aada, kap nnde birikmi olanlar, yle skk bir durumda idiler ki, birden geri ekilemediler. Halananlar, ac lklarla kapnn nnden uzakla184 maya altlar. Ama ne mmkn, yle bir kenetlenme vard ki.. Sular, evredekilerin zerine de salnca kfrler ve inlemeler, Yandm, anam avazeleri ile kamalar balad. Fakat, stlerindeki, yamuru nlemek iin yaplm bir knt sayesinde, kaynar sularn, zerlerine dklmesinden kurtulmu olanlar, byk bir inatla demir tokmakla kapy dvmekte devam ediyorlard. Kapda bir atrdama balamt ve rezelerden biri yerinden frlad. Abdullah, yine yanndaki hizmetkrlardan birine-. abuk Esterin yanma git. Ona de ki -. Atee daha fazla odun atsnlar ve yukarda kaynar su dkecekler iki kma ayrlsnlar. Bir ksm, pencereden kaynar su dkerek, kapdan girmek isteyenleri nlesinler. kinci ksm da, verdiim talimat zere yine merdivenlerin bamda beklesinler. ayet gelenler kalabalk olup, merdivenlere ekilecek olursak, gelenlerin zerlerine kaynam sulan dksnler. Hizmetkr koarak Estere durumu bildirdi. Abdullahn bu pln ok yerindeydi. Pencereden dklecek kaynar sularla, bakalarnn eve girmesi nlene-

cek, kapy knp girmeye muvaffak olanlar da, kendisi ve hizmetkrlar tarafndan temizlenecekti. Onun, ne kadar isabetli karar vermi olduu da, sonraki olaylar, sonunda anlald. Kap, ikinci ve nc darbelerle byk bir.grlt ile ykld. Ardndan da kulaklan sau- eden zafer hklan ile apulcular ieri dolmak istediler. Fakat ummadklan bir durumla karlatlar. Abdullah, kavisler izerek indirdii klla - drt kiinin yznde, kollarnda ve gsnde izikler yapt. Dahaldrc darbeyi vurmak istemiyordu. Vcutla185 nnda kesik darbeleri alm olanlar, ulur gibi sesler kararak, kendilerini geri atmak istediler. Fakat arkadan gelen yeni bir dalga onlar ne doru itti. Bu defa da, Abdullahn vurularndan cesaret alan hizmetkrlarn indirdii sopa darbeleri ii tamamlad. ndeki adamlar yere serildiler. Baka, Yahudi evlerini soymu olan bu soyguncular, teki evlerin hi birinde byle bir kar koyma ile karlamamlard. Bu savunma onlar artt ve korkuttu. leri kan drt soyguncu daha yerleri pt. Fakat, yukarda kaynar su atanlarn gafletlerinden istifade eden apulcular, krlan kapya komulard. Bunlar yeni bir saldr yaptlar. Abdullahn kalkp inen klc, bir iki kiiyi yere sererken tekiler de trmklarn ileri uzatp hizmetkrlara saldrdlar.

Hizmetkrlardan biri, boazma saplanan bir trmkla yere serilince, dierleri korku ile geri ekildiler. Onlarn dalmas karsnda, byk bir felkete urayacaklarn, daha dorusu Ester ile Raelin ve dier hizmetkr kzlarn ok feci bir durumla kar karya kalabileceklerini dnen Abdullah, bir nara atarak, hizmetkrlar yreklendirmeye alt ve ayaklarnn ucundaki demir boruyu alarak, hizmetkr ldrm olan soyguncunun basma indirdi. Tok bir ses duyuldu ve hizmetkr ldrm olan soyguncunun bann dalarak, yere serildii grld. Ardndan bir dieri, gsne rastlayan demirle ikiye bkld ve kendini glkle geriye atabildi. imdi arpma, en kanl safhasna girmiti. Ayaklar, yerdeki cesetlere ya da kan glcklerine taklyor; sendeleyen dvler yine kendilerini toparlayarak kavgaya devam ediyorlard. Abdullah, gz ucuyla hizmetkrlan da kontrol ediyor ve arasra onlara da bararak talimat veriyordu : 186 Hey tzak! Dikkat et. Trmm ileri doru uzatl Sen moil, sagdakileri brakma! arpma bir lm kalm meselesi halindeydi. Geri, avluya dolmu olanlardan baka, kapdan yeni gelenler yoktu ama; ieri girmi olanlar da soyguncularn en gz pek olanlar idi. Be tanesi yere serilmiti. Abdullahn adamlarn-

dan ikisi de yerde yatyorlard. Soyguncular, kendilerine kar kanlarn liderinin Abdullah olduunu anladklarndan, tanesi, ldrmek iin ona saldrmt. Ellerindeki trmklar ve demir sopalar drtyor, savuruyor ve onu yok etmek istiyorlard. Fakat, karlanndakinin yenir yutulur bir lokma olmadn da, ksa zamanda anlamlard. nk Abdullah, artacak kadar hzla ve eviklikle hareket ediyor; gelen btn ldrc darbeleri savuturuyordu. Adamlarn en irisi: Bu ne biim adam be?.. Hayatmda bylesine rastlamadm!., derken ondan geri kalmayan irilikteki dieri biri de: Byle giderse bizleri de temizleyecek! diye homurdanyordu. Kapnn nnden gelen bir takm bartlardan sonra, ieri iki adam kendilerini attlar. Bunlar da, soyguncu idi; ve pencereden dklen kaynar sularn altndan kurtularak ieriye girmeye muvaffak olmulard. Fakat, dklen bu sulardan onlar da az bile olsa nasiplerini alm olacaklar ki, can acs ile ulumaya: Mahvedelim hepsini!.. Sa brakmayalm hi birini de!., diye barmaya balamlard. ki arkadalarnn yardma gelmesi, ierdekileri glendirdi. Gelenleri yardma aran, soyguncular yeni hamlelere baladlar. 187 Abdullah, ortasndan iki eliyle tuttuu demir u-

buu kh dndrerek ve kh ileri uzatarak hem savunmaya ve hem de hamle yapmaya balad. Fakat, yandaki hizmetkrlardan birinin daha yere devrilip katlp kalmas zerine, soygunculardan vahi zafer lklarnn geldiini duyunca yana bakt. Durum ok kritikti. Hizmetkrlardan ancak arpabiliyordu. Biri de merdivenlere ekilmi, kan akan kolunu tutmaktayd. Soyguncular adm adm ilerliyorlard. ayet, merdivenlere geri ekilen hizmetkrlarla arasna girecek olurlarsa, mahvolurdu. Bu gz dnm adamlar, onu para para ederlerdi. Aniden karar verdi. Elindeki silh bir lm pervanesi gibi dndrrken bir nara att. Karsndakiler, bu zorlu saldr karsnda bir adm gerilirlerken, bir tanesi alnna yedii demir ubukla yere serildi. Bu gerileyi de, Abdullaha yetti. Bir iki admda merdivenlere ulat. Hizmetkrlar da, onunla beraber merdivenlerde idiler: Ylmayn! Dvn! diye haykrd Abdullah. Ardndan da: Ester! Artk i size dyor! diye bard. nk soyguncular, merdivenin yanlarnda ylmlard. Onlar da dvn heyecan ile, yukarda bekleyenleri unutmua benziyorlard. Fakat bu unutkanlk da onlara pahalya mal oldu.

Esterin ve dier hizmetkr kadnlarn yukardan boca ettikleri kaynar sular onlar ykad Ac lklar, ulumaya benzer sesler, kfrler inlemeler etraf sard. Korku ile balarm yukar kaldran adamlar, gelen yeni bir su dalgas ile karlanca bararak gerisin geriye kamaya baladlar. 188 zerlerinden dumanlar kan bu adamlar krlm kapya hcum, ettiler. Abdullah ileri frlad, hizmetkrlar da peinden... Kapda bir skma olmutu. Arkadakiler yalvarr ulumalarla, ndekilere, abuk kmalar ve kendilerine yol vermeleri iin yalvarmaya baladlar. Tabii bu arada, iki tanesi arkalarndan yedikleri darbelerle dizleri zerine ktler ve kapnn boalmas zerine de, ac ac barp, alayp inleyerek kamaya baladlar. Abdullah, .pelerinden frlad. En arkada kalm iri soyguncu, onun zerlerine doru geldiini grnce elindeki demiri Abdullaha doru frlatp kamaya balad. Demir ubuun ucu, korunmaya almasna ramen Abdullahn alnna geldi; ve Abdullah, yldrm arpmasna yere devrildi. Onun ykldm grmemi olan hizmetkrlardan ikisi, o cesaretle, soyguncular sokakta bir mddet kovaladlar.

Ester, kapnn eiine Abdullahn ykldn grm ve bir lk atarak, merdivenleri ikier er atlayarak inip, onun ba ucuna gelmiti. Derhal, drt kii Abdullahn kollarna girerek, onu kaldrdlar ve yukarda hazrlanan yataa uzattlar. Hava kararmaya baladndan, yaklan mumlarn nda, hizmetkrlar, evin avlusundaki lleri dar atarlarken, Ester ve Rael de, Abdullahn bakm ile uramaya baladlar. Abdullahn ahunda alan bir yaradan kan akyordu. Ester, bu kam durdurmaya alt. Sonra yarann etraf ma iyiletirici merhem srp Abdullahn bam sard. Abdullah, kendinde deildi. nleyerek yatyordu. Yasef de gelerek, minnetle ona bakt. 189 Elster! Ah Ester!.. Bir masal kahraman gibiydi o. Samsoondan farkszd. Analar yiitler douruyormu.. Bir de iyi olduunu grebilsek! diye kz ile konutu. Babeasnn, Abdullahdan bu ekilde sevgi ile bahsetmesi, Esteri ok sevindirdi. Demek ki Abdullah, herkesini kalbini kazanmasn bilen bir erkekti. Ester de, her gen kz gibi, sevdii erkein stn bir kii olmasndan byk memnuniyet duyuyordu. Bu arada, hizmetkrlar, zerlerine den grevi

yapmlar, avluyu temizlemiler; kanlar silmiler ve kapy d;a, elden geldiince tamir edip yerine oturtmular ve ^yaplabilecek herhangi bir saldr iin de, kapnn ardna barikatlar yaparak ieri girilmesini nleme tedbirini almlard. O hyk korkudan sonra, Ester imdi en byk dncesi, Abdullah idi. Her seven insann, sevdiinin zerine titremesi gibi o da, Abdullahn lebileceim ve onu kaybedebileceini dnyor, ve bu dnce ile gzleri yaanyordu. Ra;el, onu teselli ediyor; bu yarann ldrc olmayaca.m, sabah, Abdullahn gzlerini aacam syleyerek,, onu teselli ediyordu. Onun dvmesini grdn Ester! diyordu. Bir destan kahramanndan farkszd. Tabii, byle bir kavga, omu ne kadar yormutur. stelik, alnma o darbeyi de yesyince, bu ekilde yatmas ve kendinden gemi olmas olaandr. Silk at kafandan o kt dnceleri. Artk: mutluluklar sizindir. Bu szler, Esteri sevindiriyor ve endieden kurtuluyordu. ** * 190 Sabah olduu zaman, Abdullah hl gzlerini amamt. Ester, Rael ve Yasef ile Jakop, heyecanla onun ba ucunda bekliyorlard. Saat on sralarnda, Ester, hafif bir lk att. Abdullah, gzlerini amt.

Ester: Abdullah nassm? diye sordu. Neredeyim ben? Bizim evimizde? Arkadalarm nerde ve benim burada iim ne? Ester, srtndan souk bir rzgrn getiini hisseder gibi oldu. Rael ile gz gze geldi. Rael, ba ile, konumasn iaret etti. Ester, Abdullaha cevap verdi: Arkadalarn m? Bizler senin arkadanz ya? Tarif bin Malik, Bekir, Ahmet neredeler? Anlataym!.. Bak Abdullah, sen bir aralk haf-zam kaybetmisin. Bir mddet ingeneler arasnda ya-amsn. ingeneler mi?.. Tamam, tamam.. Hatrlyorum. Esterella, Pedro.. Nerede imdi onlar? Bilmem!.. Seni, tutuklam olan ve ta ocaklarna gtren askerlerin elinden aldk. Nasl yani? Para ile. On altna!.. Abdullah, glmeye balad: Demek bana on altn deer biildi ha? Onlara gre yle-, ama bize gre deil. Dn-yann altnlarna bedel i yaptn, bizim hepimizin, bu evde yaayan herkesin hayatn kurtardn. Kim olsa yapard. Hakszlk karsmda, ktlkler karsnda duramazdm ya! Yasef: Herkes yapmazd Abdullah, gen yiit! dedi. Sanarninnettanz hepimiz de. Bak Jakop, sana sy191 lyorum. Onun bize yapt iyilii unutma; ve Abdul-

lahn her zaman yannda ol. Sana vasiyetim budur oul! Jakop ban edi: Olurl diye mrldanrken, Abdullahn yz k-zard. Yerinden kalkmak iin zerindeki rtleri yana kaydrd. Ester: Nereye?.. Kalkmaynz. Yaralsnz ve yatmalsnz! diyerek onu nlemek istedi. Abdullah: Arkadalarmn yanna gitmem lzm! cevabn verdi. Onlarn, dmanla arptklar bir srada yatak-ta yatamam. Fakat hastasnz, yaralsnz!.. Kendimi toparladm. Ltfen bana izin veriniz! Ester, kalbinin buz kesildiini hissetti. te korktuu bana gelmiti; ve hafzas yerine gelen Abdullah, onu terkedip gidiyordu. Ve bu gidi de, belki arkadalarndan ziyade hanmna idi. Bu dnce, kalbini burktu. Gzleri yaanr gibi oldu. Abdullah kalkmt. Yasefe bakt; Yasef: Gidebilirsin yiit! dedi. Bize yaptn iyilii unutamayz! Kapmz, sana, her zaman aktr. Hey moil, abuk ahrdan Abdullaha verdiimiz o beyaz at kar!.. Ksa bir zaman sonra, Abdullah beyaz ah ile baheden karken, btn ev halk, peinden el sallyorlard. Dardan bir ey hissedilmiyordu ama-, Esterin kalbinde frtnalar kopuyordu; ve Esterin ii kan alyordu.

Abdullah, bir gn yolculuktan sonra, Mslmanlarn bulunduu karargha yaklamt. Yollarda, Mslmanlarn nnden kaan halk grlyordu. Hepsi panie uramt. Gcrdayarak giden arabalara es192 yalarm yklemi bu insanlar, Abdullaha geri dnmesi iin ikazlarda (uyanlarda) bulunmulard. Abdullah, bu insanlarn, bouna korktuklarm bildii in, korkmamalarm, Mslmanlarn silhsz halka dokunmayacan, onlara sylemiti; ama dinleyen kim. Korkan bu insanlar, kafalaryla deil de, ayaklaryla dnyorlard. Abdullah, bu gidi srasnda iinin tatl bir rpertiyle dolduunu hissediyordu. Arkadalarna kavutuu zaman, onlara hanmn, Zehray soracakt. Demek, Tarifin birlii ile yaplan o arpmada basma yedii darbe ile hafzasn kaybetmiti. O andan beri uzun bir zaman getii anlalyordu. Acaba, Zehra, ne yapyordu. Belki de, onu l zannediyorlard. imdi arkadalar da, Zehra da, onu karlarnda grnce acaba ne yaparlard?.. Ertesi sabah, Mslman ordughna varan Abdullah, keifteki birlik karlad. Bu birlikte, Bekir de vard. Abdullah grnce gzlerine inanamad. Abdullah, bandan geenleri anlatt. Herkes, onun bandan geenlere hayret etmilerdi. Abdullah, Bekir ile yalnz kalp, Zehray sormak istiyordu. Fakat nedense Bekir de, sanki yalnz kalma-

mak iin areler aratrr gibi idi. Abdullah, sonunda dayanamayarak: Bekir! dedi. yle bir kenara ekilip seninle babaa grmek istiyorum! Bekir: Biraz iim vard! gibilerden szler gevelemeye balaynca: Bana bak! dedi. yle kenara gel bakalm! Fazla deil, sana birey soracam! Ve Abdullah, byle syleyerek, Bekirin kolundan tutup onu bir kenara ekti: Endls ahini -F.: 13 193 Syle bana! dedi. Zehra nas? Hanmm sormakta bir su yok ya? Bekirden ses kmad. Neden susuyorsun yav?.. Konusana!.. Sana Zehray sordum! Bacnn shhati nasld?.. Ne oluyor sana be Bekir?.. Dilini mi yuttun birader?.. Sonunda Bekir ban kaldrd. Gzleri yalyd. Abdullah, byk bir halsizlikle : Yoksa?.. Yoksa?., diye mrldand. Bekir ban sallad ve sonra konutu: . Onu kaybettik Abdullah!.. Senin lm haberini duyunca ok fena oldu. Yemekten imekten kesildi. Her yerde seni grr oldu. Abdullahm lmedi; o yayor. Brakn beni, Endlse gideyim ve onu bulaym! demeye balad. Aklndan phelenir olduk. Ardndan ar bir hastala yakaland. Hekimler gelip ona baktlar ve yaama istei yok, kurtulmas mmkn de-

il! dediler. Be gn hasta yatt ve dnyasn deitirdi, sevgili kardeim!.. Abdullah, dondu kald. Sevdiinin lmne inanmak istemeyen her insan gibi: Olamaz! diye fslt halinde konutu. Sonra, iki arkada ac iinde ve gz yalar arasnda birbirlerine sarldlar. Biri hanm, dieri de kzkardei iin alyordu. *** Mslmanlarn, kendilerinden sayca ok fazla olan Asil Bencio kuvvetlerim yenmi olmas, Toledo- saraynda byk yanklar yapt. 194 Todemir adl Kral Vekili, Franklar zerine gitmi olan Kral Rodrikei bir haberci ile u mektubu gnderdi : lkemize gkten mi indiklerini yoksa yerden mi ktklarn bilemediimiz bir kavim geldi! Mslmanlar bu ekilde tarif eden Kral Vekili, onlarn kazanm olduklar zaferi de bildiriyor ve Asil Bencionun lm iin krala ba sal diliyordu. Kendilerini cenk meydanlarnn yenilmez savalar sayan Germen ash Vizigotlar, nce Mslmanlarn bu zafer haberlerine inanmak istemediler. Fakat Bencionun iki defa st ste yenilmesi ve ikinci en-

ginde de, cesedinin cenk meydannda kalm olmas, pheye yer brakmyordu. Gelen haberler de moralleri bozacak ekildeydi: Mslmanlar, mthi cenk ediyorlard ve karlarna kan rakiplerine, insann iine ileyen cenk naralanyla saldrp biip geiyorlard. Onlarn karlarnda durabilmek mmkn deildi. ehirlerde hareketler balamt. Halk arasndaki sylentiler, daha da korku vericiydi: Mslmanlarn komutan Tark bin Ziyada ve erlerine, kl ve ok tesir etmiyordu. Zaten bu yzden onlar, zrh giymiyorlar, gmlekle arpyorlard. Tank bin Ziyadn elinde belki de Odinm klc vard. nk bu kl att kllar kryor ve zrhl erleri ikiye biiyordu. Hem Mslmanlar cenk srasnda ekil deitiriyor; arslan ve pars haline geliyorlard. Gl kollar ile, Vizigot erlerini, on - onbe adm ileri attklarn grenler bile vard. Bu g onlara nereden geliyordu?.. Naralar da gk grlts gibi tesirliydi. Allah!.. Allah!.. diye banyorlardi; ve bu barmalar karsnda, hasunlanmn korkudan silhlar ellerinden d195 yordu. Ve onlarda, yle bir sihir gc vard ki, gz gze geldikleri an, hasmlar byleniyor ve arpamaz hale geliyorlard. Halkn, byk bir korku ile syledikleri bunlard..

Korku ise, insanlar abuk saran ve tesir altna alan bir hastalktr. Bu hastala yakalananlar da, kafalanyla deil; ayaklaryla dnrler. Bu yzden, korkaklar, kamak ve Mslmanlarn gelemeyeceklerini zannettikleri yerlere gitmek istiyorlard. Halk arasnda yaylan bu sylentiler, dadan yuvarlanp gittike byyen gibi yuvarlana yuvarlarla btn Endls sarmakta gecikmedi. Anlatlanlar, en cra kylere kadar yayld. Ahali, kiliselere hcum ederek gnah kartmaya ve kutsal saydklar emanetleri perek, aziz ve azizelerden yardm dilenmeye balamlard. Yahudiler, kendilerine az ikence etmemi olan Hristiyanlarn bu korkularna byk altmdan glyor, iin iin sevinip, Mslmanlarn Endlse hkim olmalarn diliyorlard. Bazlar da, Hristiyanlarla Mslmanlarn yapacaklar bu cenkten iki tarafn da ar kayplar verip, glerini kaybedeceklerine seviniyorlard. Hristiyanlarn kendilerine yaptklar dini basklarla, srtlarna ykledikleri ar vergileri bir trl unutamyorlard. Baz fenatik Yahudiler de, Mslmanlar, onlarn dualar sonunda Hristiyanlar! cezalandrmak iin gnderilmi bir ilh kuvvet olarak gryorlard. Dualarmm gereklemi olduu inancyla, Hmstiyanlarm korkulu hallerine zevkle bakyorlard. 198 Kral Rodrikin ve askerlerinin davran, halkn

davranndan deiik oldu. Askeri bir eitim iinde yetimi Rodrik ve askerleri, yedibin kii civarnda olduklarn renmi olduklar Mslmanlar, yok edebilecekleri inanandaydlar; ve onlarda hurafeye yer yoktu. Pamplona ehrinde bulunan Kral Rodrik, Franklar takipten vazgemiti. imdi onun iin en nemli dman gneyden gelen Mslmanlard. Derhal bir meclis toplad. Herkesin fikrini sylemesini istedi, nce, komutan Gonzales sz ald . Asil Kralm! diye sze balad. Mslmanlarn, karlarna kan Asil Bencio kuvvetlerini yenmeleri hi de, o kadar bytlecek kadar byk zafer deil.. Mslmanlar, yenilecek olurlarsa, yok edileceklerini biliyorlard. Bu yzden, canla bala cenk etmek zorundaydlar. Bizimkiler de Nasl olsa onlar yeneriz! diye dnm olduklarndan, gevek davrandlar; ve bu da bozgunla sonuland. Bu yenilgi bizi ydramaz. Biz, Kral Vizitann en sekin cengverleri ile arpm ve onlar yenmi kiileriz. Atalarmz, Roma imparatorluu gibi gl bir mparatorluu yerle bir etmi; ve Roma lkesini istil etmi yiitlerdir. Bu yzden, Mslmanlar muhakkak yok edeceimiz inancndaym. Fakaaaat... Bu szlerden sonra Gonzales sustu ve etrafna baknd. Herkesin merakla, szn bitirmesini beklediklerini grnce devam etti:

Fakat, dmanmz da asla kk grmeyelim. Gerekli tedbirleri alalm. Toplayabildiimiz kadar asker toplayalm. En gl halimizle karlarna kalm; ve hatt Majesteleri, ihtiyat tedbiri olmak zere, cenge giderken, asil Kraliemizi, kznz ve bizler de ka197 dini armz, daha emin yerlere gnderelim. Cenkten sonra, onlar tekrar yanmza alabiliriz . Kral Rodrike yaknl ile bilinen gen komutan Juan, ateli bir tavrla sz ald: Asil Kraliemizi ve kadnlarmz baka yerlere gndermek mi? Majesteleri, yanl m duydum acW ba? Bir avu, nah u kadarck bir dman iin Asil Kraliemizin ve kadmlanmzm rahatn bozmak?.. Gonzales, elini gtrd sakaln ekitirirken, krlam gr kalarnn altndan, feri snmeye balam olan gzlerini gen juana dikti ve: Dmann ellerine gemelerindense, biraz rahatlar bozulsa ne kar? diye homurdand. Juan, kzgn bir sesle bard: Kadmlanmzm ve kzlarmzn dmann eline gemesi ha?.. Ah!.. Bir insann yanndaki silh arka-dann korkak olmas ne byk talihsizlik!.. Gonzales, ekitirdii sakaln brakarak elini aniden, belindeki hanere tt: Delikanl!. Delikanl!. Kendine gel! diye bard. Kral, dncelerimizi sordu ve ben de syledim. Bu

szlerimde bir korkaklk kokusu sezdi iseniz, bu yanl sezginizi eliimizin morumsu ts ile temizlemesini ok daha iyi biliriz!.. Rodrik, oturduu tahttan kalkar gibi oldu. Sonra, yine yerine oturdu. Elini havaya kaldrarak: Gonzales, dostum! dedi. Yksek ve hayranlk duyulacak cesaretinizi ve krallmza yaptnz deerli hizmetleri unutmu deiliz; fakat, huzurumuzda elinizi hanerinize atmanz iin yeterli bir sebep deildir bu!.. Gonzales, sayg ile eilirken, sinirin verdii titrek bir sesle -. Ty yeni bitmi ve cenklerde arka saflarda ka 198 larak korkakln gizlemi birinin bize hakaret etme-si af edilemez; Kralmzn yakn bile olsa!., diye homur-dand. Bu szler karsnda; Gen Juann yz bembeyaz kesildi. O da elini hanerine att. Rodrik kzard, ne eilmi balar, gizli bir merakla Kral gzetliyor ve onun ne yapacam bekliyorlard. Fakat Kral, umularm aksine hareket etti, glmdedi: Haklsn Gonzales! dedi. Juann szleri bir hakaretti ve sizden zr dilemesi gerekir. KralRodrikin bu ekilde yumuamas, oradaki herkesi artt. Oysa Kraln Gonzales zerine gitmemesi, aslnda Kraln kurnazlndan kaynaklanyordu. Eski ve asil bir aileden gelen Gonzalesin taraftar oktu.

kacak bir tatszlk, tam da Mslmanlarla arplacai srada Rodrikin basma korkun iler aabilirdi. Bu yzden de Kral, ii fazla bymeden yattrmak yoluna gitmiti. Kraln bu konumas zerine, Gen Juan, Gonzalesden zr diledi. Bam yukar kaldrm ve byklar diklemi olan Gonzales, zr kabul ettiini atk kalarla belirtti. Bundan sonra da, Kral Rodrik, gzlerini srmal elbiseler giymi, ayaklarna altn tokah ayakkablar geirmi asiller zerinde gezdirdikten sonra konumasna devam etti: Gonzales, Asil Dostumuz hakl. Dmanmz kk grmemek lzm. Bu dmanlarn mthi kiiler olduklar belli. Bakalm, o arpmada bulunup bize haber getirmi olan er Wiliesindoyu dinleyelim. Kral, bu szlerden sonra, salonun kapsndaki mabeynciye eliyle iaret etti; ve darda bekledii anlalan er ieri girdi. Yerlere kadar- eilerek Kral selmlad. Rodrik, oturduu tahtta kpudad ve eliyle: 199 Biraz daha yakla! diyerek emretti. Wiliesindo, biraz daha ilerledi. Ban eerek bekledi. Belli ki, Kraldan ve oradaki asillerden utanyor ve byk bir eziklik iinde bulunuyordu. Sessizlii Rod-rik bozdu:

Bana anlattklarn bir de asillerimin nnde anlat Wiliesindo! dedi. Bencionun arpmasn ve di-er olaylar!.. Wiliesindo, anlatmaya balad: Komutanmz Asil Bencio, gneyden Toledoya doru ilerleyen Mslmanlar durdurmak iin yirmibebin kiilik ordu ile zerine gitti, Fakat yaptmz arpmada, mthi cenki olan Mslmanlar tarafndan kskaca alnarak, byk yenilgiye uratldk... Ve YViliesindo, engin nas getiini anlatmaya balad. kinci arpmada da, Asil Bencionun nasl ldn gzler nne serdi. Atlatmas bitince, Kral ve asiller derin birer nefes aldlar. Komutanlardan Sebastian: Mthi bir ey! diye sylendi. Asil Fernando, Krala bakarak : yle ise iyi hazrlanmalyz Majesteleri! dedi. Belki, bu adamlara yardm da gelebilir. Saylar artacak olursa, daha da kt olur. oalmadan yok etmeliyiz onlar. Kral, gzlerini yumup, bir mddet dnd. Sonra, asillere bakarak: Ben de ayni fikirdeyim! diye grn belirtti. lkenin btn ileri gelenlerine haber gndereceim. Yardma gelsinler. Hatt, eski Kral Vizitann ocuklarm bile aracam. Herkes, lkemizin savunmas iin koup gelsinler. Baka aremiz yok.

Kral Rodrik, Tark bin Ziyad karlamak iin, btn gc ile harekete gemeye karar vermiti. 200 Guadalete Nehrinin vadisindeki Vadi-i Bekka (Lekke) zerine doan gne, karlkl cephe alm, iki orduyu aydnlatt. Sene: M. 19 Temmuz 711 idi, yani H. 28 Ramazan 92. Bu ordudan biri slm Ordusu, dieri de Hristiyanlan temsil eden Vizigot Ordusu. ki ordunun grn arasnda byk fark grlyordu, islm ordusu, hasmnn karsnda, say bakmndan bir avu kadard. Onikibin kii.. Bunun be bini de, son anlarda, Musa bin Nusayr tarafndan gnderilmiti. Vizigot ordusu tam doksanbin kiiydi. Kral Rodrikin gnderdii haber zerine, Mslmanlarn Endls olarak adlandracaklar spanyann en cra kelerinden koup gelmi cenkiler, ordunun saysn arttrm da arttrmlard. Hepsi, karlarnda duran vo bir avu gzken islm Ordusuna biraz da kmseyerek bakyorlard. Hatt, aralarnda bu hususta konuanlar bile vard: Asil Bencioyu yenen bunlar mym? nanmam dorusu? Hem, o srada yedibin kiiymiler!.. Nasl da yenilmi Asil Bencio bunlara?.. Mi-

ferlerimizle yeneriz bunlar be!.. Her birimize birer tane bile dmez! Kolay var. Her birimiz bir kol ya da bacak keseriz. Geride kalanlara da, balarn ya da gvdele-rini bimek kalr. Buraya kadar gelmeye desin bari!.. Vizigot ordusu bir deniz gibi yaylmt vadiye, ite, attklar oklarla hedefleri delen, Lusitanyann sarp ve yaln dalarndan gelmi vahi bakl, iri yar, pala, bykl Lusitanyahlar. ite: Balta ile dven ve karlarna kan hasmlarn otlar bier gibi biip geen Aragonyahlar... 201 ite : Karlarnda hibir dmann duramayaca sylenen, mthi dv Kastilyahlar... te: Savrulurken vnlama ve inilti sesleri karan o mthi palalar kullanp, hasmlarnn morallerini darmadan eden korkun Navarhlar. Ve ite : Cenk usullerini ok iyi bilen, tilki gibi kurnaz Leonlular. Ve ite: Pirene Dalarnn sarp yamalarnda yaayan, topuzlarla, elleri ve dileri ile dven, rakiplerinin kl .mzrak ve topuz darbelerinden srayarak kurtulabilen, Kendilerine silh ilemeyenler lkab verilmi dal Basklar... ou zrhl olan bu adamlar, iyi de silhlanmlard. Ular yukar kaldrlm mzraklarn grn bir al ormann andryordu. Yeni doan gnein klan bu mzraklarn ucunda yansyor ve sanki binlerce mum

yaruyormu gibi bir grnm arz ediyordu. Hristiyanlar, ortak dman olarak grdkleri Mslmanlar karsnda tek vcut olarak btn glerini ortaya koyarak birlemilerdi. Kral Rodrik muhteem tahtna oturmutu. Basma tacn takmt. Parmaklarnda ve kollarnda kymetli talarla bezenmi, yzkler ve bilezikler vard. Altn tellerle ilenmi kymetli Krallk pelerini omuzlarmdayd. stne ipek glgelikler yapmlard, nnde, bayrak ve sancak ormann andran savalar uzanyordu; ve Rodrikin bu grnt karsnda gs kabanyordu. Kral Vitizanm oullan bile, Kraln, yardm ans zerine, Mslmanlara kar kmak iin kuvvetleriyle gelmilerdi. Biri saa kanadn dieri de sol kanadn komutanlna getirilmilerdi Rodrik tarafndan. Eski Kraln oullarnn da kendilerine gre plnlan vard. Bir vuruta kerteceklerini ve yok edecekle202 rini tahmin ettikleri Mslmanlan yok ettikten sonra, yil^iMerini gren asker tarafndan tahta davet edileceklerini ummaktaydlar. Marur Rodrikin de dnceleri bakayd. Uzakta, bir avu gzken bu dman, kesinlikle karsnda duramazd. Balan sarkl ve uzun entarili bu dman, yiit erlerinin bir hamlede yere sereceine ve ayaklarnn altnda ineyeceklerine inanyordu. Daha

imdiden, Mslmanlarn hepsini ldrmeyip bir ksmn esir olarak Toledoya gtrmeyi dnd. Elleri zincirlerle balanacak ve boyunlarn bkerek, inleyip, szldanarak yryecek bu esirler, onun byk zaferinin delilleri olacaklard. Dmann hepsinin ldrlmemesini, bir ksmnn esir alnmasn! bildirmesi iin, yanndaki yaverini komutanlara gnderdi. Yaver, ati-ni srerek, Kraln bu emrini ilgililere duyurdu. Rodrik, dnen yaverin, emri ilettii haberini, tebessmle karlad. Ardndan da gzleri parlad. Bu zafer, onun tahttaki dayana olacakt. Kral Vizitann haylinden ve onun taraftarlarndan artk korkmayacakt. Toledoya, zafer kazanan eski Romal generaller gibi girecekti. Halkn dehet iinde brakm Mslmanlar, zafer arabasnn ardndan, elleri bal, perian ve sefil bir ekilde kouturacaklard. Bazlan da yerlerde srkleneceklerdi, Kzlar, basma iekler atacaklar, airler onun iin iirler yazacaklard. Rodrik, zafer sarholuu iinde gzlerini hazla yumdu. Vizigot Ordusu, bu hazrlklar iinde iken, slm Ordusu, ihtiyat tedbiri aldktan sonra, hep birlikte sabah namazlarn klmlard. Ramazann 28. gn olduu iin de hepsi ,oruca niyetlenmilerdi. 203 Tank bin Ziyad, vadide yaylm Vizigot Ordusunu gzden geirdikten sonra da, kt ykseke bir yerden erlerine yle seslenmiti:

Yiitlerim! Gryorsunuz ki, arkanzda deniz, nnzde dmanlar var. Ve kaacak hibir yeriniz yok. Zaten siz buraya kamak iin deil, fetih iin, Allah Telnn adn duyurmak iin, cihad iin geldiniz. Vallahi, sabr ve sebattan baka yapacanz bir ey de yok. Dmanmzn, btn gcyle zerinize geldii apak bir gerektir. stelik yiyecek ve tehizat da boldur. Halbuki bizim kltan baka silhmz ve dmann elinden alacamz yiyecekten baka erzamz da yoktur. Hi bir ey yapmadan u durumumuz, birka gn devam etse, kuvvetten kesiliriz. Bizden korkan dman da, halimizi grp bize kar cesaretlenir. Bu kt ak-. bete dmekten kendimizi koruyarak u azgn dmana kar grevinizi gereince yapnz. Mstahkem ehirler ve gl dman karmzdadr, lmden korlunazsanz, bu frsat deerlendirmek ve zafere ulamak mmkndr. unu kesinlikle biliniz ki, bu cenkte, ben de sizden daha fazla emniyette deilim. Yine iyi biliniz ki, eer u zorluklara biraz sabrederseniz, daha mreffeh bir hayata da kavuursunuz. En Ucuz maln, can olduu bu pazara sadece sizi srmyor, aksine, nce itendi canmdan balyorum. Cannz dnerek benden yz evirmeyiniz. Siz de benden daha fazla bir zorlua katlanmayacaksnz. Sizin paynza da, bana denden fazlas dmeyecek. Hepimiz ayni kaderi paylayoruz. Emirl Mminin Velid bin Abdlmelik, kahra-

manlar iinden sizi seti; ve bu lkenin krallarna akraba ve damat olmanza rza gsterdi. nk, sizin * 204 cenkten korkmadmza, yayalar ve atllarla ekinmeden dveceinize ve sizin yaptnz bu cihaddan gayenizin ily~ Kelmetullah olduuna, dolaysyla bu uurda, sevap kazanacanza gveni sonsuzdur. Bylelikle slm Dinini bu lkeye yerletireceinize inanyor. Elde edeceiniz ganimetin tamamn size brakmaya sz vermitir. Yce Allah yardmcnz olsun! tki Cihanda sizin bahadrlnz anlatlacaktr. Biliniz ki, sizi davet ettiim eye, ilk icabet eden ben olacam; ve kesinlikle bilin ki iki ordu cenge balaynca bizzat kendim, Rodrik denilen azgna hcum edip na-Allah onu ldreceim. Sizler de benimle birlikte saldrn. Eer onu ldrdkten sonra ben de lrsem, sizi ondan kurtarm olurum. Banza, itaat edeceiniz bir kahraman getirmekten aciz deilsiniz. Eer, ona yetiemeden lrsem, benim bu arzumu terk etmeyin; ve Rodrikin zerine yklenin. Onu ldrmek suretiyle, bu lkenin fethini tamamlayn. nk dman askerleri, Kral ldkten sonra dalrlar ve bir daha toparlanamazlar. Tark bin Ziyad bu konumay yaptktan sonra, erlerin, yerlerini almalarn bildirdi. Gayet disiplinli olan Mslmanlar, daha nce kararlatrlan yerlerini aldlar, islm Ordusu bir hill eklini almt, ndeki hatlarda, okular bulunacakt. bin oku, dman saldrya getiinde, pe pee ok-

larn frlatp onlara kayplar verdireceklerdi. Oklar bittikten sonra da kllara el atlacakt. slm Ordusu Komutan Tank bin Ziyadn, nutkunda da syledii gibi, Mslmanlarn kltan baka silhlar yoktu. Dman yendike onlardan aldklar silahlan, onlara kar kullanmay dnyorlard. Zrhl gazi de azd. Genellikle zrhsz ve yaya idiler. nk gemilerde, pek az at karya geirilebilmiti. 205 Abdullaha, sa kanattaki erlerin komutan yardmcl verilmiti. O da, dier subaylar gibi, son defa erlerin durumlarm gzden geiriyor ve eksiklikleri tamamlatyordu. Artk gne iyice stmaya balamt. Altn klar etraf prl prl aydnlatmt. Kardaki dmann zrhlar ve mzraklar parltlarla yanyordu. Tark bin Ziyadn iaretiyle, ordudaki hafzlar, yksek sesle tekbir getirmeye balamlard. nk, dmann harekete gemek iin son hazrlklar yaptklar ve papazlarn ilhileri arasnda atlarna binerek, silhlarn tarttklar grlyordu. Kiminin elinde uzanm sivri mzraklar, kiminin de kllar ve topuzlar parlyordu. slm Ordusunda tekbir sesleri, btn vadiyi kaplad: Allah Ekber! Allah Ekber!.. L ;lhe illallah

Vallah Ekber!.. Allah ekber ve lillahil hamd. Bu tekbir sesleri yayld yayld ve btn Avrupay, Afrikay Asyay ve btn dnyay, Kinat sard. Mslman yiitler, Yce Allahn dn anmakla btn skntlardan, dertlerden, endielerden kurtuldular. imdi hepsinin azmda dklen Allah Ekber nidalar, ruhlarnn g ve kuvvet kayna oluyordu. Az sonra ehit olacaklar ya da gazi olarak kalacaklar, kimin iin mcadele ettiklerinin uuru iinde, deimi bambaka insanlar olmulard. Her biri devlemi ve dmanlarnn dn patlatacak kadar heybetli bir tavr iine girmilerdi. Bu gazilerin karsnda durmak mmkn myd? O srada, canl bir hava alan borazan sesleri arasnda, gururla ilerleyen Vizigot atllarnn ilerledikleri grld. riyan, mavi gzl,kzl sal bu atllarn 206 gzlerinde, bir avu gzken Mslman ordusunu sag brakmamak azmi uuuyordu. Boru sesinden sonra, at nallarnn imenleri inerken kard hrt duyuldu. Sanki, denizin zerinde esen bir rzgrn sular rpertmesi gibi, imenler rperti ve dalgaland. Svarilerin balarndaki miferlerin tepelerindeki tyler uutu. nk hz gitgide arttrlm ve atllar, uar gibi gitmeye balamlard. Ksa. zamanda, Mslmanlara yaklald. Mzraklar ve kllar tartld; ve bu ldrc silhlar, gne klarnda parltlarla yand. Fakat umulmadk bir ey

oldu. Oklarn tesir sahasna girmi olan atllar, ylan balklar gibi uuan oklarn zerlerine geldiini; ve hedeflerini armadn, duyduklar aclarla anladlar. Bazlar, zrhlan vastasyla bu oklardan kurtulabilmilerse de ou, zrhlarnn aralk yerlerinden giren oklarla yerlere devrilmeye balad. Bazlar da, ayaklar zengilere takld iin, yerlerde srklenerek, lgn gibi kaan atlarnn peinden lklar atarak can verdiler. Yeleleri uuan atlar, gelen yeni ok dalgas ile yz geri ettiler. ahlanp geri dnerken de, zerlerindeki, binicilikleri ile vnen Vizigot erlerini yere drp ayak altnda inediler. Svarilerin saldrlar tam bir yenilgi ile sonulanmt. Kral Rodrik ve yanndaki komutanlar, hayrot ve aknlkla yerlerinden frladlar. Kral: Klcm ve atm! diye haykrrken, general Sebastion: Sakin olunuz Kralm! imdi onlara hadlerini bildiririz, yeter ki, siz, yerinizden kprdamayn ve bizim nasl arptmz grerek, bizleri ereflendiriniz! dedi. 207 Onun bu konumas, ,Kral Rodriki sakinletirdi. General Sebastian, Vizigotlarm en nl generallerinden biriydi; ve onun karsnda dmann durmas da mmkn deildi. General Sebastiann atma atlamas ve atn sre-

rek piyadeleri gzden geirmesi, gnlleri rahatlatt. O srada, atllar, daha dorusu az nceki hcumu yapm olan marur atllarn dkntleri, utan iinde geri dnmlerdi. Sebastian, klcn kaldrarak yanndaki yaverine, yayalarn harekete gemesi emrini verdi. alan bir borazan, yayalar harekete geirdi. Az zamanda, talimli ayak sesleri vadiyi sarsmaya balad. Sanki bir dev, Mslmanlar zerine yryordu. Tarik bin Ziyad, yayalarn harekete getiini grnce : Yiitlerim! diye bard. Gazilerim!.. Atllarn saldrsn nasl boa kardnzsa, bu gelenleri de o ekilde pskrteceinize eminim. Greyim sizleri... Okular, ye ayni ekilde oklarnzla, gelenleri zarara uratmaya alacaksnz. Dmann says ok olduundan belki, geride kalanlar yannza kadar yaklaabilirler. O takdirde hemen yanlara ekilerek, kllarnza el atacaksnz. Ortada yer alm yitilerim, gelen dman da, gs gse yaplacak arpma iin, sizler karlayacaksnz. Dman, bu arpmalar srasnda yava yava ieri ekmeye alnz. Onlar iyice ieri ektikten sonra da, yanlara ekilmi erler, arkaya gemek suretiyle onlar kska iersine almak yoluna gitsinler.

Abdullah, Ahmet, Bekir, Mugis ve dier komutanlar, zerlerinize den vazife ok byktr. Gazileri zamannda hareket ettirmesini ve onlar iyi idare et208 meeini biliniz. Yapacanz hata, hepimizi ok g durumlara drebilir. Haydi imdi gidiniz ve gelen dman bekleyiniz. Allah Tel yardmcmz olsun!.. Btn dikkatler, ilerleyen Vizigot yayalarna verilmiti. Iriyan bu erler, yerleri sarsarak ilerliyorlard. Btn kanatlardaki erler, yaylarn germiler, kirilere yerletirdikleri oklar ekerek bu kitleyi hedef almlard. imdilik nian almaya da gerek yoktu. nk, hedef ok bykt. lerleyen bu kitleye.giden ok, muhakkak bir Vizigota rastlayacakt. Sinirler iyice gerilmiti. Dmann ok sahasna girmesine ok az vard. Komutanlar, gelenlere bakyorlar ve ok sahasna girmelerini bekliyorlard. Nihayet beklenen an geldi. Komutanlarn: Ok aaaaaaat!.. komutlar zerine vzldayarak uan oklar yamur gibi Vizigot ordusu zerine boand. Vizigotlardan, yerlere yklanlar oldu. Dierleri, yeni bir ok dalgas yemeden Mslmanlara ulamak iin, komaya baladlar. Fakat, bu acelecilik de onlara pahalya mal oldu. Uarcasna gelen oklara hedef olup yerlere serilmeye baladlar. Ama bu arada da, say stnlnden faydalanan, Vizigot erleri haykrarak, Mslman saflarna yklendi.

Komutanlarn : Yaylar braaaak!.. Kllara el at! komutu zerine, okular yaylar ve oklar atarak artk ie yaramayacak bu silhlarn yerine kllarn aldlar, ve daha nce duymu olduklar emir zerine de, dmanla arparak yava yava gerilemeye baladlar. Tank bin Ziyadn emri uygulamyordu. Dman, farknda olmadan, ieriye ekilmekteydi. Gzleri dnm | Vizigotlarm, bunu fark etmesi de mmkn deilEndls ahini F.: 14 209 di. Bir anda, kendilerini orta saftaki gaziler karsnda buldular. Tark bin Ziyad, bu safa, en iri ve kllan ok iyi kullanan erleri koymutu. Hele bunlarn arasnda yleleri vard ki, bunlarn kl darbelerinden kurtulabilmek mmkn olamazd. yle de oldu. Gleriyle vnen o marur Kastilyahlar, Navarlar, Leonlar, Aragonyahlar, Silh ilenmez unvan ile anlan Basklar, islm Mcahidleri karsnda erimeye baladlar. Mslmanlarn, tepelerine yldrm gibi inen kllar, o zrhl erleri bimeye balad. Say stnlklerine ramen, o zrhl dman yava yava gerilemeye balad. Onlarn bu korku ile kskatan da kurtulabileceklerini dnen Tark bin Ziyad, plnn derhal uygulanmas emrini verdi. Yanndaki yaver, atm srerek kanatlara durumu

bildirdi. Kanatlardaki erlerin birden harekete geip, dmann arkasna girdii grld. Bu arada da, kanatlardaki vazifeli baz erler, dmana ldrc oklar frlatarak arkadalar ile, tamamen balantlarnn kesilmesini saladlar. Kalkp inen kllar, skp kalm olan marur Vizigot erlerini doramaya balad. O zamana kadar, Vizigotlann byle bir katliama maruz kaldklar grlmemiti. Bu ekildeki hareket, daima onlar tarafndan uygulanmt. Az grdkleri ve ineyip yok edeceklerini sandklar Mslmanlarn bu hareketi, onlar dehete drmt. Kral Rodrik, uzaktan grd bu manzara karsnda bembeyaz kesildi. Emri zerine alnan borularla, dier askerler harekete geerlerken, Tark bin Ziyad, gemilerle geirebildii ve Bencionun bozgunu srasnda ele geirdii atlarn zerindeki svarilerle, gelen bu dman karlad. 210 lerlemeye balam olan bu ikinci Vizigot dalgas, belki de byle bir saldr ummuyordu. zerlerine rzgr gibi. gelmi ve aralarna dalarak, kendilerini bimeye balam Mslmanlar karsnda, lklar atarak dalmaya baladlar. Ak bir ata binmi olan Tark bin Ziyad, klc ile Kral Rodriki gstererek: te dman azgn!.. Ey gaziler, benimle birlikte hcum edin!., diye haykrd. Atn, kamaya balam Vizigot erlerinin arasn-

dan sren slm Komutam ve onun yiit erleri, birer destan kahraman gibi ilerlediler. Rodrikin hassa kuvvetleri, gelen Mslmanlar karlad. Mthi bir arpma balad. Gazilerin kllar birer yldrma dnmt adeta. Gne klarnda kavisler izerek tepelerine indii Vizigotlar, biip geiyordu. Vizigot Kral, cengi kaybetmemek, Mslmanlar da ele geirdikleri bu stnl brakmamak iin, byk gayret sarf ediyorlard. Bylece farkna varlmadan, cenk akama kadar devam etti. Kral Rodrikin etrafndaki erler, yava yava yerlere serilmeye baladlar ve Tank bin Ziyad, bulduu bir aklktan girerek, Rodrik ile kar karya kald. Ard frsat bulmutu. Btn gc Kral Rodrikin basma indirdi. Kral, tepesine yldrm gibi inen bu darbeden kurtulamad, l olarak yere serildi. Tac yere, ayaklar altna dt. Kymetli pelerini kanlar iinde kald. Tark bin Ziyad : Vizigot Kral ld! diye haykrd. Zaten, kral lnce, yanndaki asiller: Kral ld! Kral ld!., lklaryla geriye ka-maya balamlard. Bu lklar, askerler arasnda da duyulmaya balaynca, Vizigotlar karmakark bir e211 kilde kamayabaakllar. slm askerlerido, onlar takip etmekteydi.

Akam olurken, Tark bin Ziyadm emri ilo askerler toplandlar. Byk bir zafer kazanlmta. Gaziler, o gece yaralarm sardlar ve dinlendiler. Sabah, doan gne slmn zaferini aydnlatt. Yerlerde binlerce Vizigot askeri yatyordu. Tark, sayn yaptrd. Mslmanlardan bin ehit vard. Vizigotlarn l says da krkbebin kii idi. Muhakkak ki, kaanlar arasnda da yarallar olacakt. Demek d, ok byk bir zafer kazanlmt. Tark bin Ziyad, yanndaki komutanlarla cenk meydanm dolamaya balad. Abdullah da yannda idi. Cenk srasnda, btn gaziler gibi, Abdullahn da destan kahramanlar gibi arpt grlmt. Tark, Abdullah ok seviyor ve onu yanndan ayrmak istemiyordu. Btn slm devletlerinde olduu gibi, cenk alam gezildikten sonra, kendilerine byle bir zafer kazandrm olduu iin Yce Allaha kredildi. O gn, ehitlerin defnedilmesi ve Vizigotlarn gmlmesi ile geirildi. Ele geirilen ganimet ok boldu. Her gaziye ikiyzelli dinar (altn) dyordu. Tark, o akam yaplan toplantda, endieli gzkyordu. Bu endiesini de yapt konumada dile getirdi : Arkadalarm! dedi. Bencio ile yaptmz arpmada karmzda tutunamayan Vizigot erlerinin kaarak, baz yerlerde toplanp bizimle mcadele ettikle-

rine bu yaptmz cenk de ahittir. imdi de Rodrikin doksanbin kiilik kuvvetinden krkbebin kiisinin katn biliyoruz. Bunlar, ekildikleri yerlerde bize kar koyacaklardr. stelik bu askerler, halk tarafndan da desteklenebilir. 212 Benim grme gre, onlarn toparlanmalanna frsat vermeden hemen harekete geip, onlarn mukavemetlerini ykalm! Abdullah sz ald: Bu grnzeben de katlyorum yaTank! diyekonutu. Dman toparlanmadan harekete gememiz,bize byk stnlksalar. Denizsahih dzdr, engebe yoktur. nk ben buralar okiyi bilirim, ite, bu yzden de derim ki: lerleyelim ve dmana toparlanma frsat vermeyelim. Dman, imdi Istece ehrine doru kat. Onlan takip edelim. Uzun sren tartmalardan sonra, dmann takip edilmesine karar verildi. Tark bin Ziyad, emrindeki kuvvetlerle kuzeye doru ilerleyecek ve fetihlerde bulunacakt. Abdullahn banda bulunduu kuvvetler Istece ehrine ilerleyecekti. Komutan Mugis de, arkadan ar ar gelecek evreyi kontrol altnda tutacakt. slm kuvvetleri, belirlenmi hedeflere gitmek zere iken, en yal komutanlardan biri olan Saad bin Ali, Tarkn yanna yaklat: Yce Allah, sana Endls kaplarn at; ama sakn gururlanma ey Tark! dedi. Tark bin Ziyad ona:

Gurur mu?.. Ne gururundan bahsediyorsun ey Sad! cevabm verdi. Eer Kral Rodriki yenebilmisem, bu, Yce Allahn yardrnyladr. Galip geldiim gibi malp da olabilirdim. Gururlanmyorum. Aksine, Alla-h Telya duyduum kr hissiyle doluyum. Bu za-feri bize baheden O... Yegne gaalib olan da O.. Nice zaferler kazanm olanlarn da imdi toprak altnda, rm olduklarn ve imdi karncalara dahi glerinin yetmediini bilmezlerden deilim. Nihayet bizim de e onumuz o.. Bu yzden, ben gururlanmyorum, sadece endieleniyorum. Yce Allahm rzasna gre hareket edememekten korkuyorum. 213 htiyar, Tarka sevgi ile bakt: yle ise, Yce Allahn yardm seninledir ey Yce gazil dedi. Tank, yanndaki komutanlara ve askerlere, ayrlmadan evvel son emrini verdi : Askerlerimi Gideceiniz yerlerde Allahn kullarna davrannz, insanca ve Mslmana yarar ekilde olsun. Haksz yere kan dkmeyiniz. Kimsenin maln gasp etmeyiniz. Teslim olanlara iyi davrannz. Namusa el uzatmaynz. Allah rzasndan baka hibir ey dnmeyiniz. Benim, her birinizi kontrol etmeme imkn yok; ama Yce Allah, her birinizin yaptklarm grr ve bilir. Ondan saklamak ve Ondan gizlemek mmkn deildir. Hepinizin bu uur ve idrak iersinde olduunuzu ve buna gre hareket edeceinizi biliyorum. Haydi imdi yola kalm. Allah Tel hepimizin yardmcs olsun!..

Ve her bir kuvvet, hedeflerine doru yola kt. *** Tark bin Ziyad, Kuzeye karken, Abdullah v kuvveti, Istece ehrinin istikametinde ilerlemeye balad. Yollarda, halk korku ile galiplere bakyordu. Fakat, bu korkularnn yersiz olduunu ksa zamanda anladlar. nk Mslmanlar, onlara iyilikle ve ho gr ile muamele ediyorlard. Ancak, karlarna kan silhl kuvvetlerle arpmakta idiler. Birgn sonra Istece nlerine varld. Kam olan Vizigot askerleri, surlarn ardna gizlenmilerdi. Ve onlar, Mslmanlann bu ehire giremeyeceklerini sanyorlard. Ama ksa bir zaman sonra yanldklarn an214 ladlar. Mslmanlar yaptklan saldrlarla ksa bir zaman sonra surlan aarak ehire girdiler. Istece ehrinde ezanlar okunurken, halk olacaklar bekliyordu. Fakat onlar da yanldklanm anladlar. Mslmanlann msamahas, bu ehir halkn da artt. Mslmanlar, stecede ok sayda at buldular. Gazilerin hepsi at sahibi oldu. Hatta, Abdullah, fazla olan atlan toplatarak, on gazinin korumas altma verdi. Bunlar, frikiyyeden gelebilecek yeni gaziler iin saklanacakt. Isteceden kamaya muvaffak olan Vizigotlar, To-

ledoya snmlard. Tark bin Ziyad ile haberleen Abdullah, ald emir zerine Toledo zerine yrd. ehir byk surlarla korunduu iin, gazilerin burada biraz uraacaklan anlalyordu. Byle de oldu. Bu arada, bakomutan Tank, komutan Mugise gnderdii emirle, onun Kurtuba zerine gitmesini bildirmiti. Reyyo ve Grnata ehirleri de, dier slm komutanlan tarafndan kuatlm durumdayd. Bir yelpaze gibi am slm kuvvetleri, Endlsn fethine balamt. Ama koca Endls lkesinin fethi iin muhakkak ki ok daha fazla askere ihtiyac vard. Komutan Mugis, Kurtubaya (Cordaba) mil uzakta olan Secunda kynde karargh kurdu. nk ald haberlerden bu ehirin olduka byk olduunu renmiti. Mugis, ehri ay kadar kuatt. Sonunda, ehir Mslmanlann eline geti. Abdullahn kuatt Toledo, zerine Tank da geldi. Kuzeyde fetih hareketini tamamlam olan Tank, bu byk ehiri ele geirmek kararndayd. Sonunda ehir dt. 215 Fetih.. Fetih.. Fetih.. Endls, en cra kelerine kadar fethediliyordu. Girilen blgelerde ezanlar okunuyor, mescidler yaplyordu. Ak havada klnan na-

mazlar yerli halk tarafndan merakla seyrediliyordu. Toledo nlerinden ayrlmak zere olan Abdullah, emir erinin gelerek, kendisini baz kiilerin grmek istediklerini haber vermesi zerine, alt ve gzden geirdii haritann bandan ayrld. Beni grmek isteyenler kimlermi? diye sordu. Yahudi kyafetli birka kii. Muhakkak sizinle grmeleri lazmm. adra bir gz, atan Abdullah : Olur!.. Gelsinler! emrini verdi. Az sonra adra, Jakop, Abraham ve o zamana kadar grmedii Yahudi girdi. Abdullah, onlar gler yzle karlayarak, buyur etti ve yer gsterdi. Bu scak karlan Yahudilerin hepsinin gzlerinin mitle parlamasna sebep oldu. Abdullahn hatrdan sonra: Hayrola?.. Bir ey mi vard? diye sormas zerine, oradakilerin szcln yapan Jakop : Ya Abdullah! dedi. Siz Mslmanlarn, gerekten de Hristiyanlar gibi bizlere kt davranmadnz belli oldu. Hahammz Abraham da bunu kabul ediyor. Abdullah tebessm etti. Jakop szne devam etti . Bizim buraya seninle konumak iin gelmemi-zin sebebi u: Yanmzda yzbin altn getirdik. Bunu sana vermek istiyoruz.

Abdullah irkildi: Neden? diye sordu. unun iin: Mslmanlar bizlerin ne malmza ne de canmza dokundular. steselerdi btn malla216 nmz ve altnlarmz elimizden alrlard. Bunu bir hediye olmak zere sunmak istiyoruz. Fakat siz yanl yere sunuta bulunuyorsunuz ya Jakop. Bizim Bakomutanmz Tark bin Ziyaddr. Ltfen ona gidip bu altnlar veriniz. O da, muhakkak ki bunlar erler arasnda bltrecektir. Abraham ve dier Yahudiler tella ayaa kalktlar. Abraham: Biz, bunu, Bakomutannz iin deil, sizin iin senin ahsn iin veriyoruz ya Abdullah! dedi. Benim iin mi? Ama ben byle bir hediyeyi ka-bul etmem ya Abraham. Aldm ganimet ya da hedi-ye diyelim, erlerimle bllr. Sen nas istersen yle hareket et Ya Abdullah!.. Bizim, senden ayrca bir ricamz da olacak. imdiye kadar, aramzda gemi olan dostluuna gvenerek, bunu senden bekliyoruz. Hayrola? Nedir o? Bizim asrlardan beri ele geirmek iin rpn-dmz ve bu uurda hibir fedakrlktan ekinmeye-ceimiz bir sofra var!.. Sofra m?.. Hayret!.. Bu sofra bizim iin kutsaldr Ya Abdullah!.. Sleyman Peygamberin sofras... Babil Hkmdar Buh-

tun Nasr Kuds geirdii zaman bu sofray da almt. Bu sofra kymetli talardan, zmrtten yaplm olup yzaltmalt ayakldr. Maddi deeri ok byktr. Fakat, bizler iin, maddi deerinden ok manevi deeri daha da byktr. Bu sofra, Babillerden sonra yine elimize gemi. Kudste iken Romallar komutan ve sonradan imparator olan Titus tarafndan, alnp Romaya gtrlm. Vizigotlar da Romaya girdikleri zaman bu kymetli sofray alp buraya kadar getirdiler; imdi Endls de bulunuyor. ayet bu sofray bize verecek olursan, verdiimiz bu . altnn be katm da demeye hazrz. Yani altyzbin altn vereceiz. Bu para, seni de ocuklarn da, ocuklarnn ocuklarm da hi almadan rahata geindirecek kadar oktur. te, senden bu dostluu bekliyoruz. Abdullah, ses karmad. Dnceye dald. adrda t kmyordu; sadece dardan askerlerin grltleri ve atlarn kinemeleri gelmekteydi. Sonunda Abdullah bam kaldrd ve kendisine merak ve mitle bakan Yahudilerin teker teker yzlerine bakarak : Benden, yaplmas mmkn olmayacak bir ey istiyorsunuz! diyerek konumaya balad. Bana deil altyzbin altn, bu dnyann arlnca altn verseniz bile byle bir ey yapamam. nk, verdikleriniz, bu durumda bir hediye deil rvettir. Ya Abraham sade-

ce bizim dinimizde deil, sizin dininizde de rvetin byk bir gnah olduunu bilmeniz ve bana byle bir teklifte bulunmamanz gerekirdi. nk, Sevgili Peygamberimiz (Sallallah aleyhi ve sellem) buyurmutur ki: Rvet verene, rvet alana ve rveti alp ikisi arasnda araclk yapana Allah Te lanet etsin!... Allah Resul (S.A.V.) byle buyurmuken, ben yapm olduum hayrl ileri, be altn iin bozar mym hi? Hz. Sleymann sofrasna gelince, sizin, onun zerinde bir hak iddia etmeniz de doru deil, nk o, asrlarca evvel elinizden km. Neden, Vizigot Kralndan ya da asillerden onu almak istemediniz. Devlet mal durumuna girdii iin vermeyeceklerini siz de biliyordunuz. Ben, Vizigot Kral Rodrik kadar da m olmayacam da, artk Beytl Maln yani Devlet Hazinesinin hakk olan bir mal size satm olacam. Allah Tel beni byle bir gnahtan korusun. 218 yisi mi, bu meseleyi burada kapayalm; ne siz sylemi olun, ne de ben, duymu olaym!.. Abdullahn bu kesin konumas karsnda, Yahudiler birbirlerinin yzne baktlar. Abraham : Ya Abdullah, hi mi mit yok. Bakomutannza da bir kere teklif etsek? diye konutu. Tank bin Ziyad ne yapar bilir misin? Kendisine rvet teklif ettiiniz iin kellelerinizi kestirir ve bir daha kendsine byle bir teklifte bulunacaklara ders vermek yoluna gider. Bunu ben de yapardm; ama ara-

mzda yenilmi iilmi gnler var. Onlarn hatr olma sayd 6izi iddetle cezalandrrdm. Bu konumadan sonra Yahudiler adrdan ktlar. Ve adrn dna kan Tark, onlarn, katr srtnda bulunan bir sand da gtrdklerini grd. ** Abdullah, Yahudilerin ayrlmasndan sonra, gidip durumu, Tank bin Ziyada anlatt. Tank, onu byk bir dikkatle dinledi. ok iyi hareket etmisin Ya Abdullah! dedi. Eer senin onlarla bir gemiinin olmadm bilmeseydim; onlan cezalandrmadn iin seni cezalandnrdm. Bu gibilerin, adamlarmz arama girerek rvet hastaln nokmamalarma ok dikat edelim. Sofrann hangi ehirde olduunu rendin mi? Evet!.. Bizim Varil-Hucra Endlsllerin de Guadala Jara dedikleri geitten aldktan sonra, kar-mza kacak dan arkasnda kalan ehirde imi. Ya... yle ise, o ehire el-Mide adn verelim!.. Hemen harekete geelim. Tank bin Ziyad emrindeki ordu Vadil-Hucray geerek, daa doru yneldi. Daha sonralan Tank Ge219 idi olarak anlacak olan geitten geerek, dan arkasndaki el-Mide ehrine vard. Hristiyanlar, u ehire Medina Seli diyorlard.

Tark, ehri kuatrken, Abdullaha da, muhakkak Hz. Sleymann sofrasn ele geirmesi emrini verdi. *** Medina Seli burlarnda ezan okunuyordu. ehir, bir gnlk kuatmadan sonra fethedilmiti. Tark bin Ziyad ve yanmdakilerle, Abdullah, kr secdesine vardar. Tark bin Ziyad, daha sonra da Abdullaha: Hazret-i Sleymann Sofrasn bulacaktn ya Abdullah! dedi . Abdullah: Ya Tark, bana biraz msaade ediniz; na-Allah, en yakn zamanda bulmaya alacam.! cevabn verdi. Ardndan da, yann, gvendii be yakn adamn alarak, ehirde aratrmaya balad. Mslmanlarn Mide yani Sofra adn verecekleri bu ehire, Vizigotlar, neden bu kutsal sofray getirmilerdi?.. Neden?.. Kafas atlayacak gibiydi. O srada, karsna kan bir kilise, gzlerinin parlamasna sebep oldu. Yannda yryen brahime . Buldum! Buldum! dedi. Sofray muhakkak kiliseye saklam olacaklar. Belki de, bu kilisenin Hristiyanlar arasnda zel bir durumu vardr ve bu yzden, o kutsal sofray da burada tutmay uygun buldular. brahim.: Olabilir ya Abdullah! cevabn verdi. Hristi-

yanlar da, Hz. Sleymann Peygamberliini kabul et220 tikleri iin, yle kutsal bir sofray Toledo Kral Saraynda deil de, buradaki kiliseye getirmeyi daha mnasip bulmu olabilirler. Haydi yryn! Kiliseye giriyoruz!.. Halk, merakla onlara bakyordu. ehir fethedildikten sonra baran mnadiler, halkn yreine de su serpmiti. nk Mslman fatihler, halkn canna, malma ve namusuna dokunmayacaklarna dair teminat vermilerdi. Bu balamdan, halkn Mslmanlara baklarnda dmanlk deil de, dostluk ve mit vard. mit vard, nk, asrlardan beri, asiller tarafndan smrlmler; adeta ayaklar altnda ezilmilerdi. Mslmanlar ise, onlara insanca yaay vaad ediyor; ve haklarna hrmet edeceklerini bildiriyorlard. Aradan geen seneler, Mslmanlarn ne kadar szlerinin erleri olduunu da gsterecek; ve Endls, o zamana kadar ulaamad ve Mslmanlardan sonra da ulaamayaca bir refah devrine girecekti. Abdullah ve arkadalar, tam kilisenin kapma yaklatklar srada: Abdullah! diye baran bir kadn sesi ile geriye dndler. Kalabaln arasmdan kan, rtl bir hanm, onlara doru yrd. Abdullah, bu hanm karlad. Abdullah: Ester! diye fslt halinde konutu. Kadnn sesinden, onu tanmt. Ester:

Abdullah! diye konutu. Seninle konuabilmek ve seni bulabilmek iin ok uratm. Rael de yanmda idi. Onu kalabalkta kaybettim. Cordobadan seni bulabilmek iin kmtk. Abdullah hayretle sordu: Yalnz ve tek banza?.. Hem de byle bir karklkta?.. 221 Evet ama seni muhakkakbulmam lazmd. Seninle ilgili.. Hayat memat meselesil. . Ne gibi? Sofra.. Hz. Sleymann Sofras... Jakob ve onunla beraber onbe kiilik bir Yahudi topluluu, onu bulmak iin harekete geti. Jakob, bu uurda seni ldrmeye kararl...Bunu sana bildirmek iin. geldim. Saol Ester-, fakat sanrm onu ele geirmek ze-reyiz. Jakob ve adamlar birey yapamazlar. Sanrm, sofra bu kilisede olsa gerek. yi tahmin etmisin; fakat sofra kiliseden gnderilmi! Ester, ne diyorsun sen? evrede konuulanlardan rendim. Halkn a-znda bu. Sanrm Jakop ve dierleri de onu bulmak iin hareket ettiler. Peki nerede imi? Dadaki manastrda!.. Abdullah, brahime dnd: Hemen be at bul! Yola kyoruz. Ester atld: Be deil, alt olsunl Ltfen Abdullah, beni de

gtrn! Abdullah biraz dnd: Olur! diye mrldand. Kendisinden cevap bekleyen brahime: Peki, alta at olsun! dedi. ibrahim, kalabal yararak gzden kayboldu. Abdullah, Ester ve dierleri, brahim.in gelmesini beklemeye baladlar. Bu arada Ester: Kazandnz zaferi tebrik ederim! diye konutu. Getiim her kasaba ve ehirde ezanlar okunuyordu. Endls, en cra kelerine kadar hakimiyetinizi tanyor. 222 Gayemiz, insanlar zerinde hkimiyet kurmak deil; Yce Allahn adm tantmak ve buyruklarm bil-dirmek. Evet. Halk, sizlerden ok memnun. Sizin aznzdan da duyduuma sevindim dorusu. Ester, biraz durdu; sonunda, ok merak ettii bir soruyu da sordu: Einiz nasl Abdullah?.. Bu arada, kendisini grebildiniz mi? Abdullah znt ile bam yere edi. Sonra ban kaldrp, etrafna baknd. Ester, merakla ona bakyordu. Neden sonra, Abdullahm azndan: Hayr, kendisini ayrldktan sonra bir kere daha grmek nasip olmad. Benim hafza kaybm srasnda vefat etmi! szleri dkld. YaaaaaL

Ester ok ard. zlmekle sevinmek arasnda bocalad. Abdullahn serbest kalm olmas onu ok sevindirdi; fakat yzn bile grmedii, fakat devaml olarak kskand, o gen hanm iin de, ok zlmt. lm... Ne souk ve korkun bir kelime idi. lmn o souk nefesi ne mthi bir eydi... Ester, bunu annesini kaybettii srada renmiti. O srada, brahim, alt at ile geldi. Abdullah ve arkadalar atlarna atlarlarken, kalabalk arasndan kan Rael de, Esterin ata binmesine yardm etti. Ester ona: Bizi burada bekle Rael! dedikten sonra, Abdullah takip etti. Ksa bir zamanda ehirden karak, Manastrn bulunduu daa doru gitmeye baladlar. Esterin ii iine smyordu. Demek Abdullah serbestti. Onu tehlikeden haberdar etmek zere gelmesi ne iyi olmutu. 223. Abdullahn yzndeki keder bulutlarnn sebebini de, imdi anlamt. Ester, geirdii o zc, ksa ama kendisine asrlar gibi uzun gelen zaman iersinde, kalpte alan yaraya merhem olmadn iyi anlamt. Fakat ,onun da zamanla iyileebileceini dnd. nk, hangi yara birden iyi olmutur ki, Abdullahn da, bu kalp yaras dzelsin?.. Dan yamalarna geldikleri zaman, Abdullah: Burada inmemiz lzm! Atlar, daha yukarya kamazlar! dedi. Yalnz, atlar u ilerdeki aalara balaym.

Atlar balandktan sonra, daa trmanmaya balarlar. Abdullahn istememesine ramen, Ester, onlarla gelmek iin yalvarmt. imdi, bir kei yolunu izliyorlard. Manastr gzkmt. Manastrn kapsndan, kara cbbeli birinin kt grld, nnde bulunan bir eei sopa ile yrten bu adam, ikide bir de arkasna bakarak, heyecanla ilerliyordu. Abdullah: Bir kei! dedi. Durun bakalm bu adamn te-l neden? Eei ikide bir de dvmesi, bouna olmasa gerek. Yolun kenarna, bir kayann arkasna ekildiler. Kei, tam nlerinden geecei zaman, karsna ktlar. ri gbekli kei, onlar grnce korkudan bir lk att. Abdullah: Neden byle kayorsunuz sayn kei? diye sordu. Abdullahn giyiminden, onun Mslman olduunu anlayan kei, bir an tereddt ettikten sonra: Yahudilerden kayordum evldm! diye inledi. Beni ldrmek istediler, Benito Biraderi, Sebastian Biraderi ve Julyoyu ldrdler; ama ben ellerinden kur224 tuldm. Bu lke artk sizin olduuna gre, gidip hesap sorun bu adamlardan, ben de yoluma gideyim.

Abdullahn gzleri parlad. Keiin kurnazlm anlamt. Adam, belki de Hz. Sleymann sofrasn karyordu. Bu arada, hem sofray karacak; ve hem de arkadalarn katletmi olan Yahudilerden intikam alm olacakt. Abdullah gld: lkenin artk bizim olduunu sylemitiniz deil mi sayn?... Perez!.. Adm Perezdir evldm. Evet, sayn kei Perez, yle demitiniz deil mi? Tabii. lke artk sizindir. Hereyi de bize mi ait? lke sizin olduktan sonra iindekiler de olmaz m evldm? yle ise, bize ait olan veriniz sayn kei!.. O nedir ki evldm?.. Sleyman Peygamberin sofras, saym kei! Bir insann o kadar ard grlmemiti. Kei Perez, nerede ise akmkktan srt st devrilecekti. Ama kendisini abuk toparlad. Kurnazca sordu : O da nedir evldm? Yahudilerin sizden almak istedikleri; fakat si-zin de u zavalh hayvann srtna ykleyip karmak istediiniz yk sayn kei! Abdullah, bu szlerden sonra, eee doru yrd. Kendisini nlemek isteyen keii, eliyle itti; ve eein stndeki kilim paralarn ekti. Oradaki herkes, aknlktan birer adm geri ekildi. nk, eein srtnda, zmrtten bir sofra, gzleri kamatran ltlarla

parlyordu. Abdullah, onu balayan ipleri, ba ile keserken : Endls ahini -F.: 15 225 : ~ **

Bu gzel sofray yle ul paralan ile rtmeniz, yazk gnah deil mi sayn kei? diye alayla sordu. Keite konuacak hal kalmamt. Sonunda: Yahudilere gideceine, sizde kalsm, daha iyi! diye homurdand. O esnada, yanlarndaki kayann stnden gelen bir ses: Yemliyorsun Kei Efendi, o bizde kalacaktr! dedi. Balarn evirdiler. Jakobdu konuan. Yannda, ellerindeki yaylar germi, be adam bulunuyordu. Sa taraflarnda da, ellerini kllarna atm, on kii daha vard. Kei Perez bir lk att: Yahudiler!.. Manastrmz kan glne eviren canavarlar! Ey Mslmanlar, kurtann beni bunlann ellerinden!.. Jakobun sinir bozan sesi tekrar duyuldu : Onlar kendilerini kurtarsmlar da.. Grdnz bu adamlann hepsi srail Oullarnn en sekin yiitleridir. Onlarn yiitliklerini kulaklarnzla duymayacak, bizzat gzlerinizle grecek, gsnze saplanan oklarla, kellelerinizi, ellerinizi bien kllarla duyaca-

nz o mthi aclarla, reneceksiniz. Abdullah, arkadalarna bakt. Onun bakndan, Mslman yiitler ne demek istediini anladlar ve kendilerini hep birden o byk kayann altna attlar. Bylece de, ok isabetli hareket etmilerdi. nk, vnlayarak gelen oklar, onlarn az nce bulunduu yerlere sapland. Ardndan gelen baka bir ok, kei Perezin ac bir lkla yere devrilmesine sebep oldu. Abdullah: Canavarlar! diye haykrd. Ardndan da, Oklarnz, u kardakiler zerine boaltn! emrini verdi. 226 Kendisi de, yayma okunu yerletirdi. Uan alt ok, zerlerine klla koan alt Yahudiyi yere devirdi. O anda Jakopun: Eei oklayn, kayor! feryatlan duyuldu. Gerekten de, Kei Perezin eei, duyduu lklardan ve keiten akan kanlardan rkm, komaya balamt. Bereket versin ki, Abdullah, Sofranm iplerini tamamen kesememiti. Eer kesmi olsayd belki de eein srtndan den zmrt sofra, para para olabilirdi. Jakobun feryad zerine, eee, pe pee gelen ok lar saplanmaya balad. Kimi boynuna, kimi yanlan na kim: de bacana saplanmt. Hayvan, yavalad ve sonra ayaklarnn zerine kerek inlemeye balad. Jakob:

Oldu bu i. imdi Mslmanlan temizleyin yi itlerim! Hi birini sa brakmayn! diye barmayc balad. O esnada, bir alnn arkasna kendisini atm olar Ester.Ne yapyorsun Jakop? diye feryat etti. Babamz da, bizi de, evimizi de kurtaran Abdullah ldrtmek ha?.. Babamzn, ona iyi davranman iin ettii vasiyeti ne abuk unuttun?.. Jakobun sesi, Estere cevap verdi: Beni yolumdan dndremezsin Ester! Ne sen ve ne de babamzn vasiyeti!.. Jakop, bedbaht kardeim. Sleyman Peygamberin: yilie kar ktlk eden insann evinde, se-falet hi eksik olmaz! dediini bilmiyor musun? Nolur yapma!.. deallerimiz iin yaplan iyilikleri inemekten hi ama hi ekinmem! Haydi srail yiitleri, gidip u sofray aln; ve Mslmanlardan hi birini de sa brakmayn!.. 227 Yahudi, kayann zerinden inip, eee doru yrdler. Abdullah, arkadalarna: Ben, bu nn zerine gidiyorum. Siz, u kar-dakileri oyalayn! emrini verdikten sonra, eee yak-laan adamlara kotu. Abdullah, sanki frtna gibiydi. Savurduu klla, ndeki adam yere devirirken, dier ikisinin yanna

frlad. Onlar daha kllarn savuramadan, kendisine has olan vurularla aralarna girdi. ki ac lk, o kadar... O iki Yahudi de, yerde idiler... Vnlayarak gelen iki ok, Abdullahn bann zerinden geti. Abdullah: Ne o Jakop?.. Adamlarnn arkasma snp yiitlik mi taslyorsun? Gel, burada kozumuzu paylaalm. stersen yanndaki o iki adamn da gelsinler!., diye bard. Jakohun yanndaki iki adam : Okumuz bitti, Jakop! diye szlandlar. Jakop kzd: Th, Yahova belnz versin! Tam da sylenecek zaman buldunuz! diye homurdand. Aada drt adammz var. Biz de kiiyiz. Eder yedi. O alt adam toz ederiz. Onun nasl dvtn grmediniz mi? Grdk, grdk ama, bizim de ondan aa ka-lr tarafmz yok. Bizler, az m nl kl hocalarndan ders aldk. Peki yle ise! Aaya inelim. Jakop ve iki adam aa inerlerken, dier drt Yahudi de, sindikleri yerden Abdullaha doru frladlar. Jakop: Temizleyin onu, bir an evvel temizleyin. Adamlar gelmeden gebertin! diye bard. Abdullah, koarak gelenleri karlad-, ve en nde228 kinin savurduu klc karlarken, bulduu aktan yararlanp bir hamle yapt. Ac bir lk... Adam yer-

deydi. Abdullah, etrafm eviren Yahudiler arasnda klc ile bir ark evirirken, arkadalar da yardmna yetitiler. Kl seslerine inlemeler, lklar ve lnetlemeler kart. Yahudilerden drd, yere ykld. de, kllarn atarak, teslim oldular. Teslim olanlarn arasnda Jakop da vard. Ac bir tebessmle Abdullaha bakyordu. Abdullah, ona olduka kzgnd. Hatt, zerine yryp onu tartaklamak istedi. O anda, aklna, Yce Sahabilerden Hz. Alinin bir sz geldi : insanlarn en kts, iyilii ktlkle karlayan; ve insanlarn en iyisi, ktle kar iyilik yapandr! Allah Resulnn (Sallallah aleyhi ve sellem) yannda yetimi; ve hayat boyunca Onun izinden gitmi Yce Sahabi Hz. Alinin bu sz, ne kadar gzeldi. Evet.. Abdullah da, Jakobun ktlne iyilikle karlk vermeliydi. Ama, cezasz da braklmamalyd. nk, o kadar kiinin lmne sebep olmutu. Bu karardan sonra, Abdullah, durdu. brahime : Bize, kl ektikleri iin bunlar esir edeceksiniz; kurtulmalk ake ile, kendilerini kurtarsnlar! dedi. brahim: Ba stne! dedikten sonra, iki yiitle, Jakobun ve iki adamnn ellerini balad. Abdullah, zmrt sofraya doru yrd. lm olan eein zerinden ald. Ester de, yanma gelmiti. Sofraya bakan Abdullah: Ester, sana teekkr etmem gerekir! dedi. Cen bu manastra getirilmi olmadn sylemeseydin, bel-

ki de Jakop, bu sofray karacakt. Sana teekkr ederim. 229 Ester, utanarak nne bakt: Ya sen Abdullah! dedi. Bize az m iyilik yaptn? Bu szlerden sonra Ester sustu. Yutkundu. Bir ey sylemek istiyor; fakat syleyemiyordu. Abdullahn, yzne, merakla baktn grnce : Beni burada brakma Abdullah! diye konutu. Ben, atalarmn dininden dndm, Mslman oldum. Mslmanlarn arasnda yaamak istiyorum. Abdullah, sevinle sarsld: Ester! dedi. Yemin ederek syleyebilirim ki, bu szlerin beni ok, ama pek ok sevindirdi. Bu gece bir rya grmtm. Ryamda, Zehra bana : Esma ile evlen! diyordu ve yanmda da sen vardn. Esma dedii, sendin. Yemyeil bir krda idik ve sen beyazlar giyinmitin. imdi sana bu da banda soruyorum : Benimle evlenir misin Esma? Ester mutluluktan uuyordu. Kulaklanndaki bir ses: Bu senin hakkndr-, sabrn sonu mutluluktur! diyordu. Abdullaha utanarak bakt: Esma m? diye sordu. Bana Esma diyor ve evlenmek istiyorsun deil mi? Tabii ya.. Ak deil mi sylediklerim? Ester, adn tekrarlad: Esma!.. Ne gzel isim!. .

Mslman olmu ve hanmm olacak kzn ad Ester olarak kalacak deildi ya!.. Soruma hl cevap vermedin : Benimle evlenir misin? Esma, utanarak ban edi ve azndan bir nefes gibi: Evet!., cevab kt. O esnada, rzgrn aalardan getirdii ezan sesleri duyuldu: Allah Ekber!..Allah Ekber!.. YceAllahn ad, Endls semalarnda yaylyordu. SON

You might also like