You are on page 1of 30

Frat niversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Frat University Journal of Social Science Cilt: 14, Say: 2, Sayfa: 291-319,

ELAZI-2004

RENM DZEY VE SU: SU- OKUL LKS ZERNE SOSYOLOJK BR ARATIRMA


Educational Level and Crime: A Sociological Research on the Relation Between School and Crime Zahir KIZMAZ
Frat niversitesi, Fen-Edebiyat Fakltesi, Sosyoloji Blm. ELAZI z k iz ma z @f ir a t. edu. tr Cinayetler ve cehalet birbiriyle ilikili. Pimanlk ve sululuk duygularn ortadan kaldran cehalet, tetii ekmeyi kolaylatrr. Tabanca, cehaletin kalemi olmu durumda (Sanders, 1999:157) zet Bu aratrma, Gneydou Anadolu Blgesi illerinde bulunan baz cezaevlerindeki 960 hkml zerine gerekletirilmi bir alan almasnn bulgularnn deerlendirilmesinden olumaktadr. Burada, su deikenleri ierisinde sadece su ve renim ilikisi zerine odaklanmtr. Ancak, sz konusu iki deiken arasndaki ilikinin, byk lde okul temas zerinden zmlenmesi hedeflenmitir. Bu aratrmada; sulularn byk bir orann, dk dzeyde renim grnmne sahip olduu grlmektedir. Bu konuda yaplm dier aratrmalar da, renim dzeyinin ve okul ile ilintili deikenlerin, sululuun nemli gstergeleri arasnda yer aldn ortaya koymaktadr. Bu bulgular; renim veya eitim olgusunun, bireylerin davranlarnn toplumsal deer ve hukuksal yap ile rten bir nitelikte gerekleip gereklememesinde, byk bir nem tad anlamna gelmektedir. Anahtar Kelimeler: Su, Eitim Dzeyi, Okul, Gneydou Anadolu Blgesi Abstract This research is formed with the evaluation of the discoveries of a field research fulfilled on 960 convicts under arrest in some prisons in Southeast Anatolian Region (of Turkey). Here, it is only focused on the relation between crime and education within crime variables. Besides, we aim to analyze the relation between the two variables in question through school theme widely. In this research, it is observed that a great number of the criminals have a low educational level. The researches carried out on this subject reveal that the educational level fact and the variables concerning school are found among prominent indicators of crime. This findings, education and training have great importance in whether the behaviors of the individuals are covered with the sociological values and legal structure. Key Words: Crime, Educational level, School, Southeast Anatolian Region.

F..Sosyal Bilimler Dergisi 2004 14 (2)

1-GR Su, gnmzde gncelliini koruyan nemli toplumsal problemlerin banda gelmektedir. Toplumda srekli ilenen su olaylarnn, nemli gvenlik sorunu yaratt bilinmektedir. Bu sosyal problem, insanlarn can gvenliinin yan sra, sahip olduklar servetleri asndan da nemli bir tedirginlik ve korku kaynan oluturmaktadr. Bu nedenle, sosyal bilimlerdeki aratrma literatrlerine bakldnda, su aratrmalarnn gnmzde nemli alma konular iersinde yer ald gzlemlenmektedir. Ancak, su fenomenin olduka kompleks bir nitelik sergilemesinin, sululuun multi-disipliner bir yaklam iersinde ele alnmasnn gerekliliini ortaya koymasnn yan sra, ayn disiplin ierisinde bile ok sayda deiken tarafndan zmlenmeyi adeta kanlmaz klmaktadr. Ancak, bu aratrmada su olgusunun sadece renim ve okul deikenleri balamndaki grnmleri zerinde durulmaya allacaktr. Bu erevede, almada su olgusunun aklanmasnda, renim/eitim dzeyi ve bununla ilintili olan okul faktrnn su deikenleri ierisinde nemli bir konuma sahip olduu ileri srlecektir. Bu konudaki aratrma bulgular ve istatistikleri de, su ileyenlerin nemli bir orannn, dk eitimli olduklarn ortaya koymaktadr. Bu nedenle su aratrmaclar, su davrannn ortaya kmasnda etkili olan faktrler ierisinde zellikle aile ve okul faktrne dikkat ekmektedirler. Bu durum da hi kukusuz, su ile renim/okul ilikisinin irdelenmesinin, su sosyolojisi ve kriminoloji disiplini asndan tad nemi gstermektedir. 2-KURAMSAL EREVE Bireylerin toplumsal beklentilere uygun davran sergilemelerinde veya toplumsal dzen paralelinde istendik davran deiiklii gerekletirmelerinde, renim/eitim gerei byk bir nem arz etmektedir. Eitim, bireyin toplumsallamasnda gl bir sosyalletirme arac olmasnn yan sra, iliki ve davran biiminin oluumunda da nemli bir ilevi yerine getirmektedir. zellikle, iddet unsurlarn byk lde bnyesinde barndran geleneksel yaplarda veya gruplarda, eitim faktrnn bir toplumsal zelti gibi fonksiyon icra ettii grlmektedir. renim/eitim olgusu ile su arasndaki iliki bir ka adan kurulabilir: Birincisi, eitim ve/veya renim olgusu, bireylerde belirli dzeyde bir bilin oluumunu gerekletirmektedir. Aslnda su davran, byk lde belirli bir sorunun zmne ynelik olarak ortaya kmaktadr. Daha ak bir ifade ile hrszlk yapan parasal sorununu, tecavz eden cinsel istek sorununu veya cinayet ileyen birey de; miras blm, alacak verecek meselesi, hakarete urama gibi ok farkl deikenlerde bir
292

renim Dzeyi ve Su

araya gelebilecek problemlerini hukukla elien bir tarzla zme abasn sergilemi olmaktadr. Burada sorunun zm biimi bir tartma konusudur. Bu nedenle var olan sorunlarn insancl, hukuksal ve rasyonel bir zm imkann oluturulmasnda, renim dzeyinin etkisi yadsnamaz. Bu noktada eitim olgusu, bilin dzeyinin ve rasyonel dn ediminin oluumunda nemli bir etken olarak temel bir ilevi yerine getirmektedir. Bu yaklam, gereklemi bir su olay ile u ekilde rneklendirmek mmkndr: Yasak ak yaayan bir iftin durumundan haberdar olan komu bir bayann, bu durumu kzn ailesine aktaraca ynndeki aklamas veya tehdidi, kz ve erkek arkada asndan nemli bir sorun tekil etmektedir. Kzn sz konusu bu durumun babasna aktarlaca korkusu nedeniyle tand olan bu bayan erkek arkada ile birlikte ldrmeye karar verip, cinayeti ilerler. Bu cinayet olaynn gerekletirilmesinde, aslnda bir sorunun zmne ynelik bir tutum bulunmaktadr. Cinayet, adam ldrmeye teebbs, kan davalar v.b su olaylarnn ekserisi de bazen basit bir tartma veya ok nemsiz bir gerekeyle ilenmektedir. Ayn ekilde, byk lde krsal alanda arazi, mera veya su kaynaklar zerinde ortaya kan tartmalarn ok sayda cinayetle sonulanmas rneinde de olduu gibi, tm bu su eylemleri aslnda bir sorunu zme pratiine karlk gelmektedir. Ancak bu eylemler, fke ve kzgnlk gibi psikolojik faktrlerden ayr olarak sorunun yanl ve eksik bir hukuk algsn veya dk dzeyde seyreden bir bilin gerekliini iermektedir. Bu noktada eitim ve renim olgusu, bireylerin soruna/sorunlara, rasyonel ve hukuksal bir tutum gelitirmelerinde etkili unsurlar olarak ne kmaktadr. Dier bir deyile, renim olgusu bireyde hukuksal eilimi glendiren bir bilin yaratm roln grmektedir. Nitekim, Sanders (1999:170-171) de, okur yazarln en nemli kazanmn bir insann yaam ile dierin yaam arasnda bir ban kurulmasn mmkn klmas olarak belirtmektedir. nk okuma yazma, insanlar bakalarnn yaamlarn hayal etmeye zorlamaktadr. lkemizde, kan davalar veya ok basit gerekelerle balayan baz tartmalarn adam ldrmeyle sonulandn gsteren saysz derecede su vakasnn olduu bilinmektedir. Her gn onlarca bu ekilde gerekleen cinayet olaylarnn nemli bir nedeninin, cehalet ve bilgisizlik olduunu sylemek mmkndr. nsal (1995: 112) Kan Davas adl nemli almasnda, kan davas nedeniyle cinayet ileyenlerin % 84 gibi orann ilkokul dzeyinin stnde eitim grmedikleri bulgusunu aktararak, sulularn dk eitim dzeyliliklerine dikkat ekmektedir. Bu balamda, eitim veya renim dzeyinin art ile birlikte, insancl deerlerle elien veya iddet ierimli kltrel kodlarn zamanla deiime urama olasl sz konusudur. zellikle lkemizde ilenen sularn nemli bir orann iddet ierikli sularn tekil ettii hususu dikkate alndnda,
293

F..Sosyal Bilimler Dergisi 2004 14 (2)

renim veya retim olgusunun sululuktaki neminin yadsnamayaca ortaya kmaktadr. Su ve renim ilikisi ile ilintili olarak ele alnabilecek dier ikinci bir husus da, renim dzeyinin artmas ile balantl olarak i bulabilme imkann ortaya kma olasldr. Bu da dolayl olarak zellikle, mala ynelik sularn ilenme ihtimalini grece azaltmada etkili olabilmektedir. nk, renim dzeyinin art ile birlikte i bulabilme ihtimali, renim dzeyi dk olanlara nispeten grece daha yksektir. Ancak burada, sululuun sadece isizlik veya dk renim dzeyi ile ilintili bir fenomen olduu veya isiz ve renim dzeyi dk olan bireylerin tmnn su ileyebilecei tanm karlmamaldr. Dahas yolsuzluk, zimmete para geirme gibi baz beyaz yakal sularda gzlemlendii gibi, bu sular ileyenlerin dk renim dzeyine sahip olmalarnn aksine, yksek dzeyde bir renim dzeyine sahip olduu grlmektedir. Bu nedenle, sadece yksek dzeyde bir renim dzeyine sahip olmak, tmyle suu engelleyici bir faktr olarak gzkmemektedir. Bu geree ramen, renim dzeyinin ykselmesi birlikte i bulabilme veya meslek sahibi olma olaslnn ortaya kmas, su oranlar zerinde azaltc bir rol oynad bir gerektir. Yksek renimli olanlar arasnda su ileme orann dk olmas da, bu gerei apak bir biimde ortaya koymaktadr. Sululuk ve renim ilikisi balamnda ele alnmas gereken dier bir faktr de, okuldur. Gelimi lkelerde su renim ilikisi, byk lde okul temas zerinden tartlmaktadr. Bu konudaki aratrmalar, okul faktrnn sululuun nemli bir gstergesi olduunu ortaya koymaktadr. Bu balamda Cernkovich ve Giordano (1992), sululukta okul faktrnn, arkada ve aile faktr kadar etkili ve nemli olduunu ileri srmektedirler (Gullota, Adams ve Montemayor, 1998:75). Ayn ekilde sululuu, olumsuz /negatif ilikilerin bir sonucu olarak gren Agnew (1992) de, sz konusu bu olumsuz ilikilerin hem akran grubu, hem aile hem de okuldaki otorite unsurlar ierisinde deneyimlenebildiine iaret etmektedir (Gullota, Adams ve Montemayor, 1998:76). Su ve okul ilikisi zerine odaklanan aratrmaclarn almalarna genel olarak bakldnda zellikle; akademik baar, okula ynelik tutumlar (okulu sevip sevmemeleri, okula ballk), eitim sistemi, okul ynetiminin rencilere ynelik tutumlar (kt davranmalar, etiketleme), okul ortam, renciler arasndaki ilikiler, okul ynetiminin disiplin anlay, okuldaki baar dzeyi ve not durumu, okuldan kama skl veya okuldan atlma gibi faktrler zerinde odaklatklar ve sululukla ilintili olarak sz konusu bu deikenleri zmleme unsurlar olarak ele aldklar grlmektedir.
294

renim Dzeyi ve Su

Su ve okul ilikisi; sosyolojik su kuramlar iersinde zellikle sosyal kontrol, gerilim ve etiketleme kuramlar asndan zmlenebilir. Sosyal kontrol kuram, sululuk olgusunu bireyin toplumsal yapya olan balk veya zayflk temas zerinden tartmaktadr. Bu kurama gre; bireyin toplumsal yapya olan ball; aile, akran grubu, okul/eitim ve inan gibi insan davrann byk lde oluturan/biimlendiren ve denetleyen baz geleneksel kurumlar araclyla gereklemektedir. Dier bir deyile; birey sz konusu bu kurumlar sayesinde toplumda uyumcu bir yap ortaya koymaktadr. Bu erevede sosyal kontrol kuramna gre, bireyin sz konusu bu kurumlara olan ballk dzeyinin artyla orantl olarak sapkn ve su tutumunu sergileme olasl da azalmaktadr. Grld gibi bu kuram, sululuu bireyin toplumsal deer ve normlara olan ballnn azalmas veya gevemesi ile aklamaktadr. Okul ve eitim faktrleri de, bireyin toplumsal kurumlara olan uyum srecini arttran ve toplumsal meruluk izgisini gzetleyecek bir biimde sosyallemesini olanakl klan nemli unsurlar olmaktadr. Ayn ekilde, bireyin okul denetimi ve eitiminden kama eilimi iine girmesi, onu sua kar daha ak bir hale getirmekte veya onu su/sapkn ierikli yaam tarzna yaknlatrmaktadr. Bu sreci Walters (1992: 157), okul kurumunun bireyde bir kontrol duygusu yaratt ve bu nedenle okulu terk edenlerin denetim d kalacaklar iin su iledikleri eklinde ifade etmektedir. Sululuun analizinde, okul olgusu zerinde duran nemli sosyolojik kuramlardan biri de gerilim kuramdr. Cloward ve Ohlin (1960), alt snf genleri arasnda ykselen sululuk oranndan eitim sistemini sorumlu tutmaktadr. Onlara gre, var olan eitim sistemi, rencileri meru yollardan baarl olmalarn olanaksz kld veya bloke ettii iin, rencilerin kltrel olarak meru grlen toplumsal amalara, meru olmayan yollarla sahip olma eilimi iine girerler. Bu ekilde bireyin sua ynelme srecini ilk olarak Merton (1938) belirtmesine ramen, bir baar arac olarak eitim sistemi ile sululuk arasndaki iliki daha ok Ohlin ve Cohen formle etmitir (Gottfredson ve Hirschi, 1990:161). Ayn ekilde bu kuram, orta snfa mensup olan bireylerin renim grd okullarda, alt snftan gelen ocuklarn bu okullarda engellendiklerini var sayarak, bu engellenmelerinin onlar su ilemeye ittiini grn iermektedir (Walters, 1992: 157). Cohene gre alt snf, orta snfn sahip olduu (hrs, bireysel sorumluluk, rasyonalite, elence, saldrganln kontrol, duyumu erteleme vb) deerlere sahip deildir ve bunu yaantlayamaz. Bu nedenle, Ona gre alt snf kriminal bir nitelik arz etmektedir (Gottfredson ve Hirschi, 1990:161). Ancak, alt snfn kriminal bir eilim sergiledii eklindeki yaklam, ou sosyal bilimci tarafndan ok ciddi bir biimde eletirilmitir.
295

F..Sosyal Bilimler Dergisi 2004 14 (2)

Modern etiketleme kuram da, akademik baar dzeyindeki eitliliin renciler arasnda yaratt farkllatrma biimine dikkat ekmektedir. Bu kurama gre, bu farkllatrma veya tekiletirme eylemi, sululua yol amaktadr (Gottfredson ve Hirschi, 1990:160). Bu perspektif balamnda rnein, dk bir baar performansn sergileyen renciye kar okul ynetiminin veya dier rencilerin sergileyecei her hangi olumsuz bir davrann sz konusu renci zerinde negatif sonular yarataca ve onu okula kar ilgisiz klabilecei belirtilebilir. Bir anlamda, etiketleme ve gerilim kuramclar, okulun engelleyici ve stigmatize edici niteliinin bireyi okula kar ilgisiz kld ve dahas okula kar dmanca bir tutum taknmaya sevk ettiini ileri srerler. Bununla ilintili olarak okula kar yabanclaan ocuklarn, okulu sevemediklerini ve bu nedenle okuldan kamaya veya okulu terk etmeye yneldikleri belirtilmektedir. Burada son olarak su ve okul ilikisi balamnda Waltersin yapt u deerlendirmeyi de burada zetlemek faydal olacaktr. O, bu alanda yaplm genel aratrmalar iersinde; 1980den nceki yllar kapsayan aratrmalarn, daha ok gerilim kuramnn varsaymlarn destekler ynde gerekletiini, son zamanlardaki aratrmalarn ise daha ok sosyal kontrol kuramclarnn ngrlerinin hakllk payn arttrr ynde sonulandn belirtmektedir (Walters, 1992: 157). 3- ARATIRMAYA LKN GENEL BLGLER 3.1 Aratrmann Problemi Su fenomeni, nemli toplumsal sorunlardan birini oluturmaktadr. Bu nedenle, sosyal problemler, sosyolojinin merkezi dzeyde ele ald konular iersinde yer almaktadr. Ancak lkemizde su olgusunun sosyolojik adan incelenmesi, nemli lde ihmal edilmitir. Bu erevede, Trkiyede yaplm kriminolojik ve sosyolojik su aratrmalarnn says olduka azdr. Bu nedenle hakl olarak, Bovenkerk ve Yeilgz; kriminolojinin bir bilim dal olarak Trkiyede neredeyse hi olmadn, sosyal bilimler ile uraanlarn da, su ile ilgili aratrma yapmaya pek hevesli olmadklarn belirtmektedirler (Bovenkerk ve Yeilgz, 2000: 24 ). Ayn ekilde li de, su sosyolojisi alannda yaplm aratrmalarnn azlnn, Trkiyedeki sululuk ile ilgili genel bir kuramsal sonuca varmay gletirdiini veya imkansz kldnn altn izmektedir (li, 1992: 1). Sosyolojik adan su aratrmas; isizlik, yoksulluk, eitsizlik, kentleme, g, aile, akran grubu, kltr, dk eitim dzeylilik, formel ve enformel denetim mekanizmalar, sula mcadele politikalar gibi ok sayda deikenin analiz edilmesini gerekli klmaktadr. nk sululuk, olduka kompleks bir fenomendir. Bu nedenle su
296

renim Dzeyi ve Su

olgusunun tek veya snrl faktrlerle zmleme abas, su olgusunun btncl ve gerek bir aklamasn imkansz klmaktadr. Ancak bu aratrmada, sulularn sadece renimsel grnmlerine baklmaya allm ve okul-su ilikisinin analiz edilmesi hedeflenmitir . nk, renim ve eitime ilikin deikenler, bireyin davransal tercihini belirlemede etkili unsurlardr ve bu nedenle bu deikenlerin su aratrmalarnda irdelenmesi gerekmektedir. Bu aratrmann temel bir problemi de, aratrma blgesinde ok basit bir tartma gerekesinin bile cinayetle sonulanmasnda etkili olan zihniyet yapsnn nemli lde, dk dzeyde bir eitimsiz ve bununla ilikili olan bir kltr fenomeni ile ilintili olmasdr. Bu ereve de, aratrma blgesinde ilenen iddet ierimli sularda, zellikle eitimsizlik veya dk eitimlilik sorununun etkisi yadsnamaz. Aratrma blgesinin, Trkiyenin dier blgeleri ile karlatrldnda sosyoekonomik, kltrel ve demografik gstergeler v.b gelimilik gstergeleri asndan Dou Anadolu Blgesinden sonra- en dk deerlere sahip bir blge karakteristiini yanstmaktadr. Bu nedenle aratrma blgesi, grece az gelimi blge kategorisi iersinde yer almaktadr. Bu erevede, blgenin okullama orann da dk deerlere sahip olduu bilinmektedir. Bireyin, su ilemeye kar eilimli olup olmamas veya hukuksall nemseyen bir bilin kazanmna sahip olup olmad, byk lde deneyimledii eitim ve retim sreciyle ilintilidir. Bu nedenle eitim olgusu, nemli bir sosyal gelimilik gstergesidir. Bu tespitler erevesinde, dk eitimlilik blge koullarnda nemli bir sululuk nedeni olarak grlmektedir. Su fenomenin toplumsal yaama ve hukuksal dzene kar gerekletirilen nemli bir tehdit unsuru olmas, bu almann nemli bir aratrma problemini oluturmaktadr. Bu erevede, toplum bireyleri asndan zellikle de, su madurlar asndan nemli bir gvenlik sorunu oluturan bu olgunun, renim/eitimsel grnmlerinin tespit edilmesi gerekmektedir. Bu aratrmada; adam ldrme, hrszlk, gasp, dolandrclk, zimmete para geirme v.b adli sulardan- terr ve siyasi sular deil- hkml ve tutuklu bulananlar ele alnmtr. Burada sulularn; renimsel dzey asndan en ok hangi kategoride younlatklar, sulularn okul dnemlerinde karlatklar sorunlar, okuldaki baar durumlar ve okulu terk etme nedenleri saptanmaya allmaktadr. 3.2 Aratrmann Yntemi Bu aratrmann konusunu, su olgusunun okul ve renim faktrleri ile nasl bir iliki sergiledii hususu oluturmaktadr. Burada, sulularn renim dzey grnts ve okul ile ilgili deneyimledikleri yaam tarznn, su ileme zerinde nasl bir etkide bulunduu hususu nem arz etmektedir.
297

F..Sosyal Bilimler Dergisi 2004 14 (2)

Bu aratrma betimleyici zellii ar basan, teorik ve uygulamal olmak zere iki aamadan oluan bir alan aratrmasdr. Teorik erevenin oluturulmasnda, bu konuda lkemizde yaplm aratrmalarn azl nedeniyle byk lde yabanc literatrden yararlanlmtr. Aratrmann evreni, gneydou Anadolu Blgesi illeri cezaevlerindeki sulular oluturmaktadr. Aratrmann kapsamna sadece hkml sulular alnmtr. Bu nedenle tutuklu olanlar bu almann kapsamnn dnda tutulmutur. nk, tutuklularn yarglanmalar devam ettii iin mutlak sulu olarak grlmemektedir. Bu almada, her hangi bir rneklem seme yoluna gidilmemi, aratrmann tam say olarak yaplmas hedeflenmitir. Ancak, cezaevlerinde baz hkmller anket doldurma talebimizi kabul etmeyerek, anket doldurmamtr. Ayrca, aratrma alanndan elde edilen baz anket formlarnn geersiz olmas nedeniyle aratrmaya dahil edilmemitir. Aratrmamz, hkmllere anket formunu uygulamak sureti ile elde edilen bulgularn deerlendirilmesinden olumaktadr. Bu aratrmann kapsamnda, Gneydou Anadolu Blgesi illerinde hkml bulunan 960 sulu bulunmaktadr. Gneydou Anadolu Blgesi illeri cezaevleri ierisinde; Diyarbakr kapal (115), Gaziantep E Tipi (328), Siirt Ak (70), Adyaman Ak (57) ve Kapal (156), anlurfa Ak (220), Diyarbakr E Tipi ( 14) cezaevleri aratrma alan olarak alnmtr. Aratrma, Gneydou Anadolu Blgesinde Sulularn Profili kapsamnda gerekletirilen bir almann sadece bir blmne (renim dzeyi ve su ilikisi) ait verilerin deerlendirilmesinden olumaktadr. Bu nedenle hkmllere, ak ulu ve oktan semeli olarak hazrlanan 111 sorudan oluan bir anket formu uygulanmtr. Bu almada, anket formunun sadece su ve renim ilikisine ilikin ksmna karlk gelen bulgular deerlendirmeye alnmtr. Anket formu, byk lde cezaevinde alan sosyal hizmet uzmanlar, retmenler ve aratrmac tarafndan uygulanmtr. Anketin uygulanmas veya verilerin sahadan toplanmas ilemi, 15.03.2000-20.10.2000 tarihleri arasnda gerekletirilmitir. 3.3 Aratrmann Sayltlar Saylt, genellikle doru olduu yaygn olarak kabul edilen belirli bir konuya temel oluturan ilke yada ilkeler btn (Gke, 1992:55) olarak tanmlanmaktadr. Bu nedenle, sayltlarn yeniden kantlanmasna gereksinim duyulmadan doru olarak kabul edilebilmektedir. Bu gerek, sayltlarn denenmeyen yarglar olduunu gstermektedir (Kasapolu, 1999: 147). Dier bir deyile, saylt (varsaym) ile hipotez (denence) farkl eylerdir. Hipotez neyi aradmz veya olaylar arasndaki ilikilerin nedensel bir
298

renim Dzeyi ve Su

aklamasn olutururken, saylt (assumption) ise denenmeyen yada bir eyi aklamada kullanlan ilkeler btndr. Bu erevede bu aratrmada; okur yazarlk olgusunun insanla insan arasnda, bir insann yaam ile dieri arasnda bir ban kurulmasnda nemli bir katk yapt (Sanders, 1999:170) gerei dikkate alnmtr. Bu yaklam erevesinde: a) eitimin temel bir toplumsal kurum olduu ve bireylerin hukukla rten veya rtmeyen davranlarnn incelenmesinde nemli bir unsur olduu; b) bireylerin toplumsal dzen paralelinde istendik davran deiikliini gerekletirmede, eitim/renim olgusunun olduka etkili olduu; c) blgenin okullama orannn artyla birlikte; zellikle kan davalar, namus cinayetleri ve ok basit gerekelerle veya tartmalarla cinayet ileme gibi su olaylarnda bir azalmann meydana gelebilecei d) su olgusunun, her hangi bir sorunun nemli lde hukuk d yollarla bir zm biimi olduu ve bu nedenle renim dzeyinin artmasyla birlikte bu sorunun zmnn hmanistik ve yasal bir erevede gerekleebileceinin olanakl olduu varsaymlarndan yola klarak, su ve renim ilikisinin ampirik olarak incelenebilecei dnlmektedir. 4- ARATIRMANIN BULGULARI VE DEERLENDRLMES renim dzeyi, sululukla yakndan ilintili bir etmendir. Yaplm su aratrmalar, renim dzeyinin artmasna paralel olarak su oranlarnn ciddi bir dme eilimi iine girdiini ortaya koymaktadr. Bu nedenle, tm renim kategorileri ierisinde yksekokul mezunlar en az su ileyen kesimi oluturmaktadr. renim faktrnn birey asndan nemi, bireyin yasal yollardan hem stat hem de meslek alannda ykselme imkann sunmasdr. Eitim kurumlarnn belirli aamasnda bulunan bireylerin hukukla elien bir eyleme girimeleri, onlarn gelecee ynelik beklentilerini nemli lde olumsuz olarak etkileyecektir. Bu sebeple, bireylerdeki bu gelecek kaygs, onlarn hukuksallkla rten bir tutum ve yaam biimini gelitirmelerinde etkili olmakta ve onlarn su ilemelerini grece engellemektedir. Okulu terk eden veya okuldan atlan genler arasnda, su eylemini gerekletirme orann daha yksek olduu gzlemlenmektedir. Aadaki tablo, ilkokul mezunu kategorisinden sonra bireylerin renim dzeylerinin artna paralel olarak, su oranlarnda bir azalmann gerekletiini ortaya koymaktadr.

299

F..Sosyal Bilimler Dergisi 2004 14 (2)


Tablo 1: Hkmllerin renim Dzeylerinin Dalm
renim Dzeyleri Okur-yazar Okur-yazar ama ilkokul mezunu deil lkokul mezunu Ortaokul mezunu Lise veya dengi meslek okulu niversite/yksekokul mezunu Toplam Say 149 86 419 180 111 15 960 % 15,5 9,0 43,6 18,8 11,6 1,6 100,0

Tablodaki deerler, hkmllerin nemli bir orann yksek bir renim dzeyine sahip olmadklarn gzler nne sermektedir. Bu tablodaki ilkokul mezunu olanlarn, oransal su bykl (% 44) dikkat ekicidir. Oransal su bykl asndan ikinci sray, % 19 ile ortaokul mezunu olanlar almaktadr. Bunu okur-yazar olmayanlar ile okur yazar ama ilkokul mezun deil kategorisi izlemektedir. niversite veya bir yksekokul bitirmi olanlar ise, en az su ileyen kesimi oluturmaktadr. Bu oranlar nda tablo verilerine genel olarak bakldnda, sululuun dk bir renim dzey grnts sunduu grlmektedir. Bir anlamda sularn yaklak olarak % 78i, lise dzeyinden daha dk renim kategorilerinde yer alanlar tarafndan ilenmitir. Su aratrmalar, sularn tutarl bir biimde dk eitim dzeyine sahip olan bireyler tarafndan ilendiini gstermektedir. Bir anlamda, ilenen sular nitelikli bir meslee sahip olanlar tarafndan ilenmemektedir (LaFree ve Drass, 1996: 615). Braithwaite (1989) de bu konudaki aratrma literatrnn; yksek eitimli olanlar ile mesleki bir amaca sahip olan genlerin, daha az su iledikleri gereini ortaya koyduunu belirtmektedir. O, ayn ekilde okuldaki baar dzeyi dk seyreden bireylerin sululuk orann, grece daha yksek olduunu da ileri srmektedir (Braithwaite, 1989: 48) Yukarda da belirtildii gibi dk eitim ve kltr dzeyine sahip olma, sululukta nemli bir gstergedir. Sululukla ilgili aratrmalar ve istatistikler genelde sululuun, dk bir eitim dzey fenomeni olduunu ortaya koymaktadr. Surenim ilikisi erevesinde; bu aratrmann bulgular ile yaplm dier aratrmalarn bulgular oransal olarak da benzer ve yakn sonular ortaya koymaktadr (bkz: li, 1992: 49; Kzmaz; 2002; Su ve Sulu Profili, 2002: 9). Sanders bir ok aratrmacnn; ete yelerinden sz ederken onlarn okuma - yazma bilmediklerini ve cahil olduklarn ifade etmektedir. Sanders, onlarn okuma yazmadan yoksun olmalarnn onlarnn ellerini kollarn baladn ve onlar adeta bu hayatn kanlmaz mdavimleri kldn belirtmektedir (Wanders, 1991:161). Sorunlarn zmnn byk lde, hukuk d bir ynelimle olanakl klma eiliminin daha yaygn olduu ve eitimin, blgede baskn bir karakter sergileyen iddet
300

renim Dzeyi ve Su

kodunu zmedeki baar ve performans dzeyinin tartlr bir boyutta olmas, eitim ve su ilikisinin nemini ortaya koymaktadr. Aratrma blgesinde eitim dzeyinin dk olmasnn yan sra eitim ve renimin niteliksiz olduu da bir gerektir. Cezaevinde hkml olan sulularn renim dzeylerinin yan sra ebeveynlerinin de renim durumuna bakmak gerekmektedir. nk, bireylerin yetitirilmesinde anne ve babann sahip olduu renim dzeyi de nem arz etmektedir.
Tablo 2: Hkmllerin Babalarnn renim Dzeyleri
Babalarnn renim Dzeyleri Okur-yazar deil Okur-yazar ama ilkokul mezunu deil lkokul mezunu Ortaokul mezunu Lise veya dengi meslek okulu niversite/yksekokul mezunu Cevapsz Toplam Say 354 151 305 53 22 11 64 960 % 36,9 15,7 31,8 5,5 2,3 1,1 6,7 100

Yukardaki veriler, su ileyen hkmllerin babalarnn nemli bir orannn her hangi bir okuldan mezun olmalar bir yana, okur yazar bile olmadklar (% 37) bilgisini gzler nne sermektedir. Her hangi bir okuldan mezun olmayanlarn oran, tm renim kategorilerinin orann amaktadr (% 52). Okul bitirme ile ilgili en yksek oran da, ilkokul mezun kategorisinde younlamtr (% 32). lkokul mezunu kategorisinden sonraki renim dzeyinin artna paralel olarak, sulularn babalarnn okullama oran azalma gstermitir.
Tablo 3: Hkmllerin Annelerinin renim Dzeylerinin Dalm
Annelerinin renim Dzeyleri Okur-yazar deil Okur-yazar ama ilkokul mezunu deil lkokul mezunu Ortaokul mezunu Lise veya dengi meslek okulu niversite/yksekokul mezunu Cevapsz Toplam Say 645 86 110 21 15 5 78 960 % 67,2 9,0 11,5 2,2 1,6 ,5 8,1 100,0

Yukardaki tabloya bakldnda, su ileyen hkmllerin annelerinin sadece toplam % 15i herhangi bir okuldan mezun olduklar grlmektedir. Geriye kalan % 85 gibi byk bir oran, onlarn ne okuma yazma bildiklerini ve ne de bir okul mezunu olduklarn gstermektedir. Okul bitirme ile ilgili en yksek oran da, ilkokul mezunu olanlarda gereklemitir (% 11). Bu iki tabloya ait deerler, sulularn daha ok renim dzeyi dk olan ailelerden geldiini gstermektedir. Sulularn ebeveynlerinin renim dzeylerine ilikin bu dk dzeylilik, sulularn sosyallemeleri ve yetitirilmesinde baz yetersizlik ve olumsuzluklar da beraberinde getirmektedir.
301

F..Sosyal Bilimler Dergisi 2004 14 (2)

Bundan ayr olarak, cezaevinde hkml bulunan sulularn kendi mesleksel uralar ile ilgili beyanlar da, onlarn renim dzeyini byk lde yanstmaktadr. linin de belirttii gibi, renim dzeyinin dkl doal olarak onlarn mesleksel durumlarn ve ekonomik statlerini de belirlemektedir. Yksek bir eitim dzeyine sahip olmamalar, onlarn serbest meslek dallar, tarm ve esnaf-zanaatkar i kollar gibi kalife olmayan mesleklerde istihdam edilmelerini getirmitir (li, 1992: 144). Bu nedenle aadaki tabloda, hkmllerin meslek durumlarna yer verilmitir.
Tablo 4: Hkmllerin Meslek Durumlarnn Dalm
Meslek Durumlar Vasfsz ii Vasfl ii ifti Esnaf/zanaatkar Gndelik/yevmiyeci Tccar Memur Sanayici/iadam Serbest meslek Emekli renci siz Baka Cevapsz Toplam Say 122 31 201 257 77 10 22 8 19 8 14 45 111 35 960 % 12,7 3,2 20,9 26,8 8,0 1,0 2,3 ,8 2,0 ,8 1,5 4,7 11,6 3,6 100,0

Meslek durumlarn gsteren bu tablo, hkmllerin byk lde nitelikli olamayan meslek ve i kollarnda istihdam edildiklerini ortaya koymaktadr. iftilik, esnaflk ve gndelik yevmiyeci gibi meslek biimleri, byk lde niteliksiz meslek kollar iinde grlmektedir. Bu tablo, hkmllerin nemli bir orann dk renim dzeyine tekabl eden mesleklerde younlatklarn gstermektedir. Bu da, aratrma blgesinin dk renim ve eitim dzeyini yanstan bir grnme sahip olduu anlamna gelmektedir. Ayn ekilde bu meslek trleri, belirli yaam biimlerine karlk gelmektedir. Bu yaam biimleri, olas sorunlarn zmnn byk lde; kaba, agresif ve hukuk snrlarn ihlal eden bir dorultuda gereklemesini olanakl klabilmektedir. Hkmllerin su ileme nedenlerine ilikin bulgularn yer ald aadaki tablo, bir lde blgede ikamet eden insanlarn sorun zme biimine ynelik tavr allar ve dnce kalplar ile ilgili baz ipular da aa karmaktadr. Bu balamda; renim dzeyinin ykselmesi ile birlikte hukuka saygl davranma bilincinin gelitii bir gerektir. Bu nedenle su ileme nedenlerine ilikin oranlar, su ve renim ilikisini anlamada bir katk salayacan sylemek mmkndr. rnein, kan davas veya ok basit gerekelerle cinayet ileme, daha ok dk bir renim dzeyine ilikin bir olguyu artrmaktadr. Ayn ekilde iddet kltr; byk lde banaz,
302

renim Dzeyi ve Su

kat bir anlayn ve dk bir renim dzey fenomenin rn olarak okumak mmkndr. Bu nedenle sululuk ve renim ilikisi, ayrca su ileme nedenlerine baklarak da ksmen irdelenebilir.
Tablo 5: Hkmllerin Su leme Nedenlerine likin Oranlarnn Dalm
Su leme Nedeni sizlik Arazi anlamazlklar Cinsel doyumsuzluk Bilgisizlik Evlenmek iin Dmanlk/ Kan davas Para alaca Hakarete urama anlamazl Namus Maddi skntlar Alkol alma Bunalma Girme Baka Cevapsz Toplam Say 117 37 3 61 22 68 41 166 15 109 106 29 45 10 131 960 % 12,2 3,9 ,3 6,4 2,3 7,1 4,3 17,3 1,6 11,4 11,0 3,0 4,7 1,0 13,6 100,0

Su ileme nedenlerinin oransal dalmn gsteren yukardaki bulgular, aratrma alann zmleme asndan nemli bilgiler sunmaktadr. Bu tabloda ilk dikkat eken nokta, % 17 oran ile hakarete uradklar iin su ilediklerini belirten sulularn oransal bykl oluturmaktadr. Hakarete uradklar iin su ilediklerini belirtenler, genelde cinayet suunu ilemilerdir. Bu nedenle, hakarete urama gerekesi, bireyin stat ve prestijini hedef alan tavr cezalandrmaya ynelik olarak alglanan bir duruma gnderme yapmaktadr. Blgede egemen olan kltrel kodlar, statsel dzlemde onur krc tavrn cezasn, byk lde ldrmek eklinde ok ar bir cezai ierimle cezalandrmay ngrmektedir. Hakarete urama seeneinden sonra su nedeni olarak en sk belirtilen seenekler; isizlik (% 12) ve maddi skntlar (% 11) gelmektedir. Bu iki su faktr birlikte ele alndnda bu oran % 23 gibi bir rakama ulamaktadr. Bu oranlar byk lde, blgenin iinde bulunduu ekonomik yap hakknda baz bilgiler vermektedir. Tablodaki bulgular, namus faktrnn de nemli bir su nedeni olduunu gstermektedir. Su ileme gerekelerini dorudan bilgisizlik olarak grenlerin oransal deeri de, kmsenmeyecek dzeydedir (%6). Baka seeneini iaretleyenler kategorisi ierisinde zellikle; iftiraya uradklarn belirtenler, arkadalarn sulayanlar, dikkatsiz ve tedbirsizliklerini ileri srenler, suu meslek edindiklerini ve kazaen su ilediklerini belirtenler bulunmaktadr. Tablo bulgularna genel olarak baklnda; kan davas, arazi anlamazlklar, namus gerekesi ile cinayet ileme ve ok sradan, nemsiz/basit anlamazlklarn
303

F..Sosyal Bilimler Dergisi 2004 14 (2)

hakarete urama nedeni olarak grlp cinayetle sonulanmasnn temelinde yatan mantn veya kltrel kodun, ksmen de olsa dk renim dzeyine ait bir fenomen olduu sylenebilir. Bu erevede renim dzeyinin artna paralel olarak bu su trlerinde bir azalmann gerekleebileceini ileri srmek mmkndr. 5- OKUL VE SU Okul olgusu, nemli bir su gstergesidir. yle ki Rotz ve Lee, okul yaam/deneyimi faktrnn ou su teorilerinde merkezi dzeyde ele alndn belirterek, okul ve su arasndaki ilikinin boyutunu resmetme asndan, Empey ve Stafforda atfen, okulda karlalan gllklerin, Amerika toplumu iin sululuun en iyi gstergelerden biri olduu grn ileri srmektedirler (Lotz ve Lee, 1999: 200). Su ve renim ilikisi zerine gerekletirilen aratrmalar, dorudan su ve renim dzeyi ilikisi zerine odaklamaktan ok, byk lde bireyin okul yllarndaki baar durumuna, ders ve devlere olan ilgisine, okul yneticilerine ve retmenlerine ynelik gelitirdii tutumlara, okula devam etme sklna veya okuldan kama durumuna, okuldaki arkada gruplaryla olan ilikisine v.b faktrler zerinde younlatklar grlmektedir. Bir anlamda, su ve renim ilikisini konu edinen aratrmalar byk lde, okul deikenleri zerinde arlkl olarak durmaktadr. Gelimi bat lkelerinde son zamanlarda, okul ve sululuk arasndaki ilikiyi irdeleyen aratrmalarn saysnda gzle grlr bir artn gerekletii dikkat ekmektedir. Bu aratrmalarda okulun, bireylerin sosyallemeleri asndan tad neme vurgu yaplmaktadr. Bu erevede sz konusu aratrmalar, okulla ilintili olarak yetersiz veya yanl bir ierimle gerekleen sosyalleme biiminin, bireylerin su ve sapkn davranlara ynelmelerinde etkili olabilecei dile getirilmektedir. Hi kukusuz, yukarda da belirtildii gibi okul kurumunun en nemli ilevi, bireylerin sosyalleme srecine yapt katkdr. Bu nedenle baz sosyal bilimciler arasnda, bireylerin davranlarnn ekillenmesinde aile ve okul kurumlarndan hangisinin ncelikli olduu hususu tartlmaktadr. Bu erevede baz aratrmaclar okulun, aile kurumundan daha etkili bir gzetim imkanna sahip olduunu ve bu nedenle aile kurumunu ncelediini dile getirmektedirler. Gottfredson ve Hirschi de, aile kurumuna benzer olarak okul kurumunun da, okulun z-kontrol sapmalarn cezalandrc bir ilevi yerine getirdiini veya bu konuda yetkili bir otoriteyi temsil ettiini belirterek, aile ile okul kurumu arasndaki ilevsel benzerlie dikkat ekmektedirler (Gottfredson ve Hirschi, 1990:161). Ayn ekilde Braithwaite de, okula ballk ve ona katlma (commitment) ile sululuk arasndaki olas iliki dzeyinin, aile kurumundan daha gl olduu ynnde baz
304

renim Dzeyi ve Su

kantlarn olduuna iaret etmektedir (Btaithwaite, 1989:48; bkz. Shoemaker, 1990:197). Bireylerin sosyallemelerinde aile ve okul kurumlarnn hangisinin daha ncelikli ve etkili olduu ynndeki tartmalar ak bir biimde, okulla ilintili olumsuz deneyimlerin en azndan olumsuz aile deikenleri kadar sululuk zerinde etkili olduunun bir kantn oluturmaktadr. Bu nedenle baz aratrmaclar, su aratrmalarnda aile ve okul deikenlerini birlikte ele almaktadrlar. Bu erevede Hagan (1991:103) da, su ve sululuk ilikisini irdeleyen baz aratrmaclarn, sululuu byk lde aile ve eitim zerinden tarttklarna dikkat ekmektedir. Bundan ayr olarak, Fagan ve Wexler (1987) bireylerin kriminojenik bir nitelik kazanmalarnda; aile kurumunun dnda, okul, akran grubu ve cemaat yaps gibi sosyal unsurlarn da ok etkili olduunu savunarak bir anlamda su davran zerinde sadece aile faktrnn etkisinin ok fazla abartlmamas gerektiini belirtmi olmaktadrlar. Fagan, Piper ve Moore (1986) de, ehrin i blgelerinde iddet suunu ileyenlerin, sulu olmayanlara kyasla okula, akran gruplarna ve anne otoritesine olan ballklar asndan farkllatklarn zikretmektedir (Hagan, 1991: 103-1045). Bu saptama bireysel sululuk asndan; okul, akran grubu ve anne otoritesinin birlikteliinin nemine dikkat ekmektedir. Okul ve sululuk zerine odaklaan aratrmaclarn, ok sayda farkl okul deikenleri erevesinde, su olgusunu zmlemeye altklar grlmektedir. Baz aratrmaclar, okul baarszlnn sululuktaki nemine dikkat ekerken, dier baz aratrmaclar da okula olan ballk dzeyinin sululuk ile olan ilikisini saptamaya almaktadrlar. Bundan ayr olarak bazlar da gerek sululuun nedeninin, yukarda belirtilen faktrlerin aksine, dk zeka ile ilintili olduunu ileri srmektedirler (Braithwaite, 1989:29). Ancak Braithwaite okul deikenleri ierisinde zellikle; okulu sevmeme, okula zayf bir ballk duyma ve dk okul performans faktrlerinin, su davran ile evrensel dzeyde gl bir ilikiyi sergilediini belirtmektedir (Braithwaite, 1989:48). Su ve okul ilikisi balamnda ele alnan nemli deikenlerden biri bireyin akademik baar dzeyidir. Kimi aratrmaclar akademik baarnn, tutarl bir biimde sululuu azaltc ynnde etkide bulunduunu ileri srmektedirler. Okul baars, IQ dzeyi, notlar, akademik yetenekler ve kendini iyi bir renci olarak grp grmeme gibi faktrlerin, sululuk ve uyuturucu kullanma ile ters bir ilikiyi yansttn belirten ok sayda aratrma (Gullotta, Adams ve Montemayor, 1998: 71; Agnew, 1985; Patterson ve Dishison, 1985; White v.d., 1987; Wiatrowski v.d.; 1981) vardr. Okulda daha zeki ve daha baarl olan rencilerin, baarl olamayanlara kyasla daha az su iledikleri
305

F..Sosyal Bilimler Dergisi 2004 14 (2)

(Hagan, 1991; Hirschi ve Hindelang, 1977, West, 1973) aratrma bulgularyla saptanmtr. Bir anlamda; okul ve sululuk zerine odaklaan aratrmalar, akademik baar ve okula ynelik olumlu tutumunun, sululuu azaltc bir etkide bulunduunu gstermektedir (Gullota, Adams ve Montemayor, 1998:70-75). Okul baarszl ile kriminal yap arasnda yakn bir ilikinin varlna dikkat eken Siegel; okulda baarsz ve dk bir eitim motivasyona sahip olan ile kendilerini okul ortamnda yabanclam hisseden rencilerin muhtemelen daha ok su davran ierisine girdiklerini (Siegel,1989: 189) belirtmektedir. Dk IQ dzeyine sahip olan renciler arasnda su ileyenlerin orannn daha fazla olduu tahmin edilmektedir. nk onlarn akademik baar dzeyleri, okul ve retmenlerine olan ballklar dk dzeyde seyretmektedir (Conklin, 254). Bundan ayr olarak sululuk; zayf notlar, okulu sevmeme, retmenlere dman duygular besleme ve ev devlerine kar ilgisiz davranma ile de ilintilidir. Wolfgang, Figlio ve Sellin (1976) yaptklar aratrmada, polisle kar karya gelen rencilerin; sk sk okul deitirdikleri, dk IQ dzeyine sahip olduklar, ders notlarnn ve genel olarak baar dzeylerinin dk olduunu tespit etmilerdir (Conklin, 254). Wilson ve Herrnstein (1985: 266) de, 1936 ylndan gnmze kadar yaplm olan aratrmalarn, okul performans ile sululuk arasnda negatif bir ilikinin varln dorular nitelikte bulgular ortaya koyduunu belirtmektedirler. Bireysel sululuk asndan okul baarsnn bu denli nem arz etmesi, okul ynetiminin ve retmenlerinin de omuzlarna olduka byk sorumluluklar yklemektedir. nk, bireyin baarszlnda okul ynetiminin/personelinin de rol kmsenmeyecek dzeydedir. Genel olarak bireyin baarszlk nedenlerine bakldnda, bu durum daha ak bir biimde gzkmektedir. Gullotta, Adams ve Montemayor (1998: 70-71) bireyin okuldaki baarszln etkileyen baz hususlar u ekilde sralamaktadrlar: 1- Okul ynetimi ve personelinin, dk ekonomik dzeyine sahip olan baz rencilerin, eitim potansiyeli asndan da snrl bir yetenee ve baar dzeyine sahip olduklarn varsayarak bu rencilere gereken nemi vermemeleri. 2- Okul mfredatnn, rencilerinin sorunlarn iermekten uzak oluu. Bu durum, rencilerin sorunlarna kar bir ilgisizlie yol amaktadr. 3- retme metodunun, ou kez rencilere elverili/uygun olmamas ve iyiletirici eitimin (remedial education) yetersiz oluu. 4- Ekonomik adan farkl pozisyonlara sahip olan rencilerin, okul veya snf ayrmna tabi tutulmalar.
306

renim Dzeyi ve Su

Ayrca burada, okulda bireye uygulanan basklarn da bireyin baarszln etkilediini belirtmek gerekmektedir. Sz konusu renciye yneltilmi iddet eylemleri, bireyi okulda baarsz klmasnn yan sra okula kar da olumsuz duygular beslemesine neden olur. Bu durum da, rencide derse ve okula kar bir ilgisizlik yaratmakta ve bireyin okul ile olan balln zayflatmasna yol amaktadr. Bireyin okula olan ballnn zayflamas, bireyin su ilemesi asndan nemli bir risk faktrn oluturmaktadr. Bu alanda yaplm aratrma sonularna bakldnda zetle, okuldaki genel baars dk rencilerin baarl rencilere oranla daha ok su ileme eilimi gsterdikleri grlmektedir. Okulda baarsz olmak veya snfta kalmak, tek bana bir su nedeni olmamakla birlikte, suu tetikleyen bir etkide bulunabilmektedir. Akademik yetersizlik baarszla, baarszlk okula kar ilgisiz olmaya veya okuldan soumaya yol amakta ve dolaysyla renci okuldan uzaklaarak sokaklara ynelmeye ve yeni kriminal akran grubu ile birlikte olmay tercih eder bir duruma gelmektedir. Bu da bireyin, su ilemee eilimli bir yapya doru kaymasna yol amaktadr. Bu nedenle okul ile ilgili deneyimler ve okula ballk, suun engellenmesinde nemli bir rol oynamaktadr (Demirba, 2001:178). Baz aratrmaclar da, okul ile sululuk arasndaki ilikiyi, rencilerin okula olan ballk ve okul ile ilgili aktivitelere katlma (commitment) dzeyleri asndan irdelemektedirler. Okula az bal olan ve okulu sevmeyen rencilerin, okulu seven ve okula bal olan rencilere oranla daha fazla su ilediklerini saptayan ok sayda aratrma (Conger, 1976; Frase, 1973; Gold, 1963; Hindelang, 1973; Hirschi, 1969; Johnson, 1979; Joseph, 1995; Mann, 1981; Peterson, 1974; Poll & Burkett,1972; Polk& Halferty, 1966;Rankin, 1980; Thomas ve Hyman, 1978; Wiatrowski v.d., 1981) vardr. Buna ek olarak, bu aratrmalarda; yksek dzeyde bir eitim dzeyine, meslek arzusuna ve bir gelecek ynelimine sahip olmann, sululuu azaltc ynde etkide bulunduu sav ileri srlmektedir. Ayn ekilde, eitimsel baarya ramen ykselme asndan oluan hayal krkl veya gelecekle ilgili olarak ilgisiz bir tutumun varlnn da, sululukta arttrc bir fonksiyon grd ifade edilmektedir (Gullotta, Adams ve Montemayor, 1998: 71). Sululukta okul faktrlerinin etkisini saptama ile ilgili nemli almalardan biri de Hirschiye (1969) aittir. O, zellikle ebeveynsel ballk ile okula olan ball karlatrd aratrmasnda, ebeveynlerine her hangi bir ballk duygusunu hissetmeyen veya dk dzeyde bir ball olan bireylerin, ayn ekilde okulla da (retmenler de dahil) yakn/gl bir iliki kuramadklarn saptamtr (Shoemaker,1990:197). Baz aratrmaclar da su zmlemelerinde, rencilerin okula
307

F..Sosyal Bilimler Dergisi 2004 14 (2)

olan ballklarnn niteliine dikkat ekmektedirler. Burada nemli olan, rencinin okul ve retmen gerekliine, dev olgusuna olan ballnn doasdr (Conklin,1989: 254). Ksacas bu tr aratrmalar, okulu seven ve okula bal olan rencilerin daha az su iledikleri bulgusunu saptamtr. Bu durum, sululuk ve okula ballk arasnda gl bir negatif ilikinin varln ortaya koymaktadr. Yani, okula ballk dzeyi ne kadar gl olursa, sululuk ta o denli az olur. renciler arasnda su ileyenlerin nemli bir zellii de, okulu sevmemeleridir. Bu yaklam neredeyse, kriminolojide genel bir argmana dnmtr. Okulunu seven ve bu alanda baarl bir performans sergileyen rencilerin, genelde umut vadeden bir gelecek kaygsn paylatklar iin, kolay kolay sua bulamayacaklar iddia edilmektedir (Gottfredson ve Hirschi, 1990:107). Okulu seven veya okula gl duygularla bal olan rencilerin su ilememeleri veya daha az su ilemelerinin nedenleri arasnda; okula olan ilgi ve ballk (bireyi sapkn grup aray iine girmekten alkoymaktadr), baarl olma (bireyi motive etmektedir), okula kar bireyin kendini sorumlu hissetmesi ve gelecek beklentisi gibi faktrler rol oynamaktadr. Su ve okul ilikisi erevesinde ele alnan dier bir faktr de, okulun etiketlendirici/damgalayc yapsdr. Bu erevede; Polk ve Schafer (1972) ile Cohen ve arkadalar, okul ortamnn etiketlendirici ve ayrmc zelliinin rencilerin okulu sevme veya okula balanma dzeylerini olumsuz olarak etkilediini dnmektedirler. Bu nedenle onlar, okul sisteminin alt snfa mensup olan ocuklara kar ayrmc davranma veya etiketleme gibi bir ok olumsuzluklar iinde barndrd hususuna dikkat ekerek, bu olumsuzluklarn ocuklarn sua itilmesinde etkili olduunu ileri srmektedirler. Bir anlamda, onlara gre, stigmatize edici tutumlar bir sululuk nedenidir (Livingston, 1996: 391; Walters, 1992: 155). Gelimi bat lkelerinde yaplan alma sonularna genel olarak bakldnda, su ve sapknlk eylemlerinin, genelde dk renim/akademik dzeyine sahip olanlar, okula ve retmenlerine kar gl bir ballk hissi duymayanlar, sk sk okul deitirenler veya zayf bir ilgi/iliki dzeyi sergileyenler arasnda en yksek oran bulduunu ortaya koyduu gzlemlenmektedir. renimlerini ciddiye alanlar ve ayn ekilde retmenlerine kar saygl davrananlar arasnda yaplan almalarda ise, byk lde bu kesimin sua bulamadklar bulgusu elde edilmitir. Eitimi gelecekleri olarak grmek ve nemsemek, sz konusu baarl rencilerin hukuk d ynelimlerini engelleyen nemli bir faktr olmaktadr (Conklin,1989:253-254 ). Su ve okul ilikisi erevesinde ele alnmas gereken nemli okul deikenlerden biri de okulu terk etme ve okuldan atlmadr. Okuldan atlma veya okulu terk etmek,
308

renim Dzeyi ve Su

sululuun nemli bir risk faktrn oluturmaktadr. Yaplm baz aratrmalar, okulu terk eden rencilerin sululuk orannn, normal olarak mezun olan rencilere kyasla daha yksek dzeyde gerekletii bulgusunu saptamtr (Shoemaker,1990:120). Bu da, okulu terk etme veya okuldan atlmann, nemli bir su gstergesi olduunu ortaya koymaktadr (Siegel,1989: 189; Walters, 1992: 157; Lotz ve Lee, 1999: 200) . Ayn ekilde Rutter (1979) da, yksek sapknlk orann; okuldan kaan renciler arasnda, dk kabiliyetli olanlar ve alt snfa mensup olan ailelerin ocuklarnda en yksek dzeyde olduunu dile getirmektedir. Ancak sululuk, sadece bu faktrlerle de aklanamaz (Farrington, 1997: 392 ). Dnmezer de, sululuk ile dk renim dzeyi arasndaki ilikiyi belirttikten sonra, renim grmenin veya okula gitmenin dolayl olarak suta engelleyici bir ilevi yerine getirdiini belirtmektedir. Ona gre okula dzenli gitmek, ocuun sapkn ve sulu evre ile birlikte olma ihtimalini ortadan kaldrd gibi, bireyde bir kontrol duygusunun da oluumunda etkili olduunu dile getirmektedir. Bu sebepledir ki, sulu ocuklar genelde okul kaaklar arasndan kmaktadr (Dnmezer, 1994:225-226). Hi phesiz, bireyin okulu terk etmesi veya okuldan atlmasnda nemli faktrler rol oynamaktadr. zellikle okul baarszl, kat disiplin uygulamalar, etiketlenme veya dlanma, ekonomik glkler ve sapkn arkada gruplarnn varl gibi unsurlar, okulu terk etme veya okuldan ayrlmann nemli nedenleri arasnda yer almaktadr. Sululuk iin sadece okulu terk etmenin, yeterli ve zorunlu bir koul olmadn belirtmek gerekmektedir. zellikle okulu terk edenlerin, okulu terk ettikten sonra birlikte olduklar akran grubunun nitelii burada nem arz etmektedir. Okulu terk eden bireylerin alt kltr gruplaryla temas halinde olmalar, onlarn sulu bir yaam deneyimlemelerini daha da kolaylatrmaktadr. Ayn ekilde okulu terk eden veya okuldan atlan rencilerin okul sonras iinde yer aldklar aile yaplar, evlenip evlenmedikleri veya meslek ile ilgili konumlar da, onlarn su ileyip ilemelerinde etkili olmaktadr. Evlenen veya bir meslek sahibi olanlarn, bu imkanlara sahip olmayanlara oranla daha az su ileyeceklerini tahmin etmek mmkndr. Bireysel sululuun aklanmasnda zellikle okul deikenlerinin sululuk potansiyeline dikkat eken tm bu aratrma sonularnn yan sra, bazen de bireylerin su iler duruma gelmelerinde, aile ve yetime tarzlarna/koullarna ilikin unsurlar sz konusu bu okul deikenlerini nceleyebilmektedir. Bir anlamda baz ocuklar, aile yaplarndan kaynaklanan nedenlerle su ilemeye eilimli olarak okula baladklar iin okul ortamnda anti-sosyal davran sergilemektedirler.
309

F..Sosyal Bilimler Dergisi 2004 14 (2)

Bu erevede baz aratrmaclar, bireylerin sua eilimli olmalarnda sosyoekonomik ve zeka dzeyinin, okul deikenlerinden daha etkili olduunu belirtmektedirler. zellikle; burada aile ile ilgili ciddi sorunu ve problemleri olan ocuklarn, okulda dk bir performans sergileyecekleri ve bu dk baarnn onlarn okulla btnlemelerini nemli lde etkileyecei ve bu durumun da onlarn su ilemelerinde belirleyici olduu gr savunulmaktadr. Bu konudaki aratrmalar veya kullanlan modeller, iki grupta bir araya getirilebilir. lk gruptaki aratrmalar, kiisel zelliklerin okulla ilgili unsurlar ncelediini ileri srmektedir. kinci gruptaki aratrmalar ise, bireylerin su ilemelerinde okul faktrnn ara bir deiken olarak etkili olduunu varsaymaktadr. Birinci gruptaki aratrmalar, okulun sululuk zerinde pek etkili olmadn ima ederken, ikinci gruptakiler ise okul faktrnn, sua eilimli olan bireyleri su ilemeye yneltecek ekilde bir potansiyellii iinde barndrdn belirterek, okulun sululuk asndan nemli olduuna gnderme yapmaktadr (Bkz. Wilson ve Herrnstein 1985: 200-2002). Su ve okul deikenleri ile ilgili bu kuramsal bilgilerden sonra, aratrma alanndan elde edilen bulgularn tablosal deerlerine bakmak gerekmektedir
Tablo 6: Hkmllerin Okul Yllarnda Karlatklar Problemlerinin Dalm
Okul Yllarnda Karlalan Sorunlar Bir sorunla karlamadm Disiplin cezas aldm Okul terk ettim/atldm retmenlerimle sert tartmalar iine girdim Toplam Say 575 26 103 44 748 % 76,9 3,5 13,8 5,9 100,0

Tablo 6da, hkmllerin okul yllarna ait herhangi bir sorunla karlap karlamadklarna ilikin oranlara yer verilmitir. Bu soruya verilen cevaplarn oransal dalmlarna bakldnda, sulularn % 77si okul yllarnda herhangi bir sorunla karlamadklarn belirtmilerdir. Bir sorunla karlatklarn (disiplin cezas alma, okulu terk etme/atlma ve retmenlerle tartma v.b) belirtenlerin oran toplam olarak % 23 dzeyindedir. Bu oran ierisinde, okulu terk edenler veya atlanlar nemli bir oran oluturmaktadr (% 14). Bu kategori, okulun her hangi bir kademesinden mezun olmadan okul ile ilikisi bitmi olanlar iermektedir. Okul dneminde, ciddi dzeyde her hangi bir sorunla karlatklarn belirtenlerin oran, bir problemle karlamadklarn belirtenlerin oranna kyasla daha dk dzeyde gereklemitir. Ancak, gnmzde ehir mekanlarnda sua bulam rencilerin byk bir orann okul ile ilgili ciddi sorunlar yaadklar bir gerektir. Okul ve su ilikisi ile ilgili gelitirilen kuramsal yaklamlar; sua eilimli olan rencilerin, okul veya okul personeline ynelik olumsuz tutumlar gelitirdikleri ve bu nedenle okul ile ilgili deneyimlerin negatif bir grnt veya iliki sergilediini
310

renim Dzeyi ve Su

ngrmektedir. Ancak tablo 1de de grld gibi rneklem grubunu oluturan sulularn byk bir orann (yaklak olarak % 70) ilkokul mezunu, okuma yazma bilmeyen veya okula gitmeyenler oluturmaktadr. Bu nedenle; sulularn okulla ile ilgili olumsuz deneyimlerinin oran ister istemez dk bir oranda gerekleecektir. nk renciler arasnda okula ilikin problemler, daha ok ortaokul veya lise eitim-retim kademelerinde daha belirgin olarak ortaya kmaktadr. Bu yaklam destekleyen bir almann bulgularndan burada ksaca sz edilebilir. Sz konusu bu aratrmada, 40 mkerrer sulu iersinde 23 kiinin okulu terk ettii veya okuldan atld bulgusu elde edilmitir. Bu rakamlar, mkerrer sulularn yarsndan fazlasnn okulu terk edenler veya okuldan atlanlarn (% 57.5) oluturduunu ortaya koymaktadr. zellikle okulla ilikisi kesilmi olanlar iersinde, orta okul terk veya atlanlara ilikin oran dikkat ekicidir (% 37.5 ). 40 mkerrer sulu iersinde geriye kalan dier sulular ise, hibir ekilde okula gitmeyenler veya rnein ilkokul bitirdikten sonra, ortaokul veya liseye devam etmeyenler oluturmaktadr (% 32.5). Gasp suundan cezaevinde bulunan 20 sulu iersinden de 13 kiinin okulu terk ettii veya okuldan atlm olduu (% 65) grlmektedir. 22 hrszlk suundan tutuklu olanlar iersinde, 13 kii ve 30 cinayet suunu ileyenler iersinden de 5 kiinin okulu terk ettii veya okuldan atld saptanmtr. Gasp ve hrszlk susundan tutuklu olan sulularn yarsndan fazlasnn okuldan atlm olmalarnn veya okul ile ilgili ciddi sorunlardan dolay okulu terk ettikleri bulgusunun saptanmas, okul ve su ilikisi arasnda bir ilikinin varln ortaya koymaktadr. Okulu terk etme veya okuldan atlma gerekelerine bakldnda zellikle; okulu sevmeme, devamszlk yapma, baarsz olma, arkada grubuna taklma, retmen veya okul ynetimi ile yaanan sorunlar ve okul ynetimi tarafndan verilen disiplin cezalarnn nemli bir yer tuttuu dikkat ekmektedir. Eliott ve Voss (1974) de yaptklar aratrmalarda, baz koullarda okulu terk etme ile sapknlk arasnda bir ilikinin varln destekleyen bulgular elde ettiklerini belirtmilerdir. Bu aratrmalarda; okulda baarsz olan rencilerin, baarszlklarndan dolay kendilerine kar bir gvensizlik duygusu duymaya baladklar belirtilmektedir. Ayrca onlara gre sz konusu bu baarsz rencilere, okula devam etmeleri ynnde bask ve iddet uygulama abalarnn, baz durumlarda onlar daha ok sapkn tutum gelitirmeye sevk edebilmektedir. Eliott ve Voss, zorlama bir tarzla okula gnderilenlerin

Sz konusu bu aratrma Elaz E Tipi Cezaevinde 2003 ylanda; 40 mkerrer sulu, 20 hrsz, 20 cinayet ve 20 de gasp suundan tutuklu ve hkml olanlar zerine gerekletirilmitir. Aratrma henz deerlendirme aamasnda olup, yaynlanmamtr.

311

F..Sosyal Bilimler Dergisi 2004 14 (2)

okulu terk edenlere oranla daha ok su ilediklerini ileri srmektedirler. Bu nedenle onlar, okulu sululuk iin nemli bir evre yaratcs olarak grmektedirler (Conklin,1989:254). Ancak, rencilerin okuldan atlmalar veya okul ile ilikilerinin sonlandrlmas yerine okulda tutulmalarnn daha doru bir tutum olacan ileri srmek mmkndr. nk okulu terk eden veya okuldan atlan rencilerin okul ile ilikilerinin kesilmesiyle birlikte, onlarn alt-kltr gruplaryla temasa geme olaslklar daha da artmaktadr. Bu nedenle bo gezme veya sulu gruplarla birlikte olma, sululuk asndan daha nemli bir risk oluturmaktadr. Bir anlamda okul, bireyin yasal srelerle ilikisinin grece devam ettiren bir faktrdr. Bu nedenle, okulla olan tm balarnn koparlmas bireyin su ilemesi iin daha ok olanaklara sahip olma imkann yaratacaktr. Ayn ekilde yine okul, nemli bir formel denetim mekanizmasdr. Ayrca okuldan atlan veya okulu brakma durumunda kalan bireylerin gelecek ile ilgili beklentileri de riske edilmi olmaktadr. Bu erevede bireylerin okula ilikin gelecekle ilgili beklentilerinin sorunsallamas, onlarn su eylemlerine ynelme ihtimalini arttran bir faktr olmaktadr. Bu konuda belirtilmesi gereken dier bir husus ta; okulla ilikisi kesilmi bireyler, okuldaki baarszlklarn veya kendilerine olan gvensizliklerini bastrmann veya kendilerini gerekletirmenin bir yolu olarak bazen alt-kltr gruplaryla birlikte olmay tercih edebilmektedirler. Bu nedenle hakl olarak benzer ekilde baz aratrmaclar (Elliott &Voss, 1974; Polk,1969,1983; Rankin, 1980) sululuun, okul baarszlklarnn bir sonucu ve sosyal problemlere bir zm aray olarak ortaya kt dncesini dillendirmektedirler (Gullotta, Adams ve Montemayor, 1998: 73). Burada sululuk, okuldaki genlerin baarszlnn bir arayna karlk gelmekte veya toplumsal sorunlarn bir zm olarak karmza kmaktadr. Yaptmz almada okulu terk eden/okulu brakan rencilerin, terk etme veya okulu brakma nedenlerini saptamak iin ankette bu ynde sorulara da yer verilmi ve ortaya kan bulgular u ekilde tablolatrlmtr.
Tablo 7: Hkmllerin Okulu Terk Etme Nedenlerinin Dalm
Okul Yllarnda Karlalan Sorunlar Ekonomik Zorluklar Ailemin okula gndermek istememeleri Baarsz olduum iin Baka Toplam Say 426 27 51 4 508 % 83,9 5,3 10,0 ,8 100,0

Ekonomik zorluklar gerekesiyle okulu terk ettiini belirtenlerin oran, tabloda en yksek oran oluturmaktadr (%84). Bu da ekonomik glklerin, okula devam edememe veya terk etmede nemli bir rol oynadn ortaya koymaktadr. Hkmllerin
312

renim Dzeyi ve Su

nemli bir oran, okul ile ilgili bir ilikileri veya sorunlar olmad iin bu soruyu cevaplamamlardr. Bu nedenle, 508 hkml deerlendirilmeye alnmtr. Aratrma blgesinin ekonomik durumuna bakldnda, ekonomik gstergeler asndan az gelien bir blge zellii tad grlmektedir. Bu nedenle, ebeveynler ocuklarn okula gndermek yerine, ev ilerinde veya para getirici ilerde altrma yolunu tercih etmektedirler (bkz. tablo 8 ). Baarsz olduklar iin okulla ilikilerini kestiklerini belirtenler, tabloda oransal olarak ikinci sray almaktadr. Baka seeneini iaretleyenler ise, isteksizlik ve devamszlk yaptklar iin okulu braktklarn belirtmilerdir. Blgenin iinde bulunduu ekonomik koullar, bireylerin okul dnemlerinde hem rencilik yapmay hem de ailenin ekonomik btesine katkda bulunmay gerektirmekteydi. Hkmllerin bu konuya ilikin oranlar u ekildedir.
Tablo 8: Hkmllerin Okul Yllar Dnemlerinde alma ve Okumaya likin Bulgularnn Dalmlar
Okul Dneminde alma ile Birlikte Okuma Durumu Evet Hayr Toplam Say 594 218 812 % 73,2 26,8 100,0

Tablodaki deerler, su ilemi olanlarn yaklak olarak nn okul dnemlerinde hem okula gittikleri gibi ayn zamanda da bir ite altklarn gstermektedir. Bu durumun, bireyin okul kurumuyla ciddi dzeyde btnlemesini engelleyen bir sre olarak rol oynad grlmektedir. Bu sre, ayn ekilde bireyin akademik performansn olumsuz bir biimde etkilemektedir. Aadaki tabloda, okul yllarndaki baar durumuna ilikin oranlar grlmektedir.
Tablo 9 : Hkmllerin Okul Dnemlerindeki Baar Durumlarnn Dalmlar
Okul Yllarndaki Baar Durumlar yi Normal Kt Toplam Say 385 358 70 813 % 47,4 44,0 8,6 100,0

Cezaevindeki hkmllere, okul dnemlerindeki baar durumlarnn ne dzeyde olduu ile ilgili sorulan soruda, hkmllerin % 47si iyi olduunu belirtirken, % 44 de normal olduunu belirtmilerdir. Okul baarsn, kt olarak resmedenlerin oransal deeri, yaklak olarak % 9 dzeyindedir. 6. SONU VE DEERLENDRME Gneydou Anadolu Blgesi iersinde yer alan baz illerdeki cezaevlerinde hkml bulunan sulular zerine gerekletirilen bu aratrmada, sululuun dk bir renim fenomeni olduu bulgusu elde edilmitir. Aratrma bulgular, renim kategorileri iersinde su orann en ok ilkokul kategorisinde younlatn ortaya
313

F..Sosyal Bilimler Dergisi 2004 14 (2)

koymaktadr. Aratrma bulgularna genel olarak bakldnda, sularn yaklak olarak % 78inin lise dzeyinden dk renim dzeyine sahip olanlar tarafndan ilendii grlmektedir. Aratrmann ortaya koyduu dier bir bulgu da, eitim dzeyinin artna paralel olarak - zellikle ilkokuldan sonra- su oranlarnn dme eilimi gstermesidir. Bu erevede, niversite mezunlarnn sululuk orannn olduka dk dzeyde gerekletii gzlemlenmektedir. Bu durum, su olgusunun hem dk nitelikli renim/eitim dzeyine ilikin bir fenomen olduunu, hem de aratrma alann karakteristiini yanstan bir zellie sahip olduunu ortaya koymaktadr. Sululuun bu dk dzey grnm, Trkiye genelinde ve dier lkelerde yaplan sulu profilleri ile de rtmektedir. Ayn ekilde bu almada, sulularn ebeveynlerinin renim dzeylerinin de olduka dk olduu bulgusu saptanmtr. Anne ve babalarnn, renim dzeylerinin dk olmas, ocuklarnn yetersiz ve yanl yetitirilmesinde nemli lde etkili olmaktadr. Aratrma kapsamndaki hkmllerin en ok iledikleri su trlerinin banda adam ldrme suu gelmektedir. Adam ldrme suu, neredeyse tm sularn % 50sini oluturmutur. Su ileme nedenlerine bakldnda ise hakarete urama ve servet anlamazlklar gerekesi, su ileme nedenleri arasnda en yksek deeri oluturduu grlmektedir. Sululara ilikin dier bir bulgu da, genelde dk dzeydeki eitim dzeylerine karlk gelen, dk nitelikli mesleklerde/i kollarnda (ifti ve esnaf) istihdam edilmi olmalardr. Aratrma Blgesi ierisinde yer alan illerdeki cezaevi mdrleri ile yaptmz grmelerde; cezaevi mdrlerinin tmne yakn, blgedeki sululuun nedenlerine ilikin olarak dk eitim ve kltr dzeyliliini en nde gelen faktr olarak gstermilerdir. Ayrca bu grmelerde onlar, blgedeki eitim dzeyinin dklnn yan sra, verilen mevcut eitimin de olduka kalitesiz olduunu dile getirmilerdir. zellikle aratrma kapsamndaki sulularn, basit ve ok nemsiz konularn zmn byk lde fiziksel iddet/g kullanmak suretiyle zmeye kalkmalarnn temelinde, eitimsel ve kltrel bir boyutun olduu hususu tartma gtrmemektedir. Hkmllerin okul yllarnda karlatklar sorunlarnn, baar dzeylerinin, okul yneticisi ve retmenler ile olan iliki biimlerinin sululuktaki etkilerini tespit etmek, hkmllerin byk bir ounluunun ilkokul mezunu olmalar veya her hangi bir retim kurumuna devam etmemi olmalar nedeniyle olduka gtr. nk hkmllerin, yaklak olarak % 80i, ilkokul mezunu veya her hangi bir retim kurumuna devam etmemitir. rencilerin sapkn alt gruplar ile birlikte olmalar veya su ilemeye balamalar daha ok, ilkokul sonras (ilkretimin ikinci kademesi ve
314

renim Dzeyi ve Su

ortaretim) retim safhalarnda gereklemektedir. Buna ramen yinede bu alma, hkmllerin % 23nn okul yllarnda baz problemler (okuldan atlma, disiplin cezas alma, retmenlerle mnakaa etme v.b) yaadklarn gstermektedir. Bu oran iersinde zellikle okuldan atlan veya okulu tek edenlerin oran dikkat ekicidir (%14). Bu nedenle okulu terk etme veya okuldan atlma sululuk asndan nemli bir risk faktrdr. rencilerin, okul ile olan ilikilerinin kesilmesinde zellikle, bireylerin baar ve okula olan ilgi dzeyleri etkili olmaktadr. Ayrca aratrmamzda hkmllerin byk bir orann (% 68) ky ve ile doumlu olduklar tespit edilmitir. Bu saptama hkmllerin, ilkretimin birinci kademesini (ilkokul) oluturan ilkokul dzeyindeki renimlerini ksmen ky yerleim yerlerindeki eitim kurumlarndan aldklar anlamna gelmektedir. Okul deikenlerinin bireylerin su ilemelerindeki etkisini tespit etme asndan zellikle rencilerin ilkokul renimlerini hangi yerleim yerinde (ehir ve krsal alan balamnda) tamamladklar hususu nemlidir. nk, okul deikenlerinin sululuk zerindeki etkisi krsal ve kentsel alana gre farkllamaktadr. Bu erevede, ky gibi krsal yerleim blgelerinde ilkokula giden rencilerin, kentte eitim grenlere nispeten daha az sululuk eilimi iine girdikleri ileri srlebilir. Bir anlamda, okul deikenlerinin sululuk zerindeki etkisi krsal alanlara kyasla ehir alanlarnda daha belirleyicidir. Burada, krsal ve kentsel alanlar, sahip olduu toplumsal yap ve sunduu imkanlar asndan farkl eilimleri yanstmaktadr. Kentsel mekann krsal alandan sululuk asndan farkllaan zellikleri ksaca u ekilde belirtilebilir: 1-ehirde meru i frsatlarnn azl/ktl, 2-yaam koullarnn, ehir yerleim yerlerinde daha ok glkleri barndrmas 3- ehirde gen ve erkek nfusun daha fazla olmas, 4- alkolizm ve uyuturucu kullanma alkanlnn ehirde yaygn olmas, 5- sapkn alt gruplarn varl 6-yeni yerleim yerlerinde oluan kltrn belirli su trlerini tolere eden yaps 7- ehirde ilenen sularn ortaya karlmayaca ynndeki beklenti 8- parasal ilem hacminin ehirde daha fazla olmas, 9-ehirde disorganize alanlarnn daha fazla olmas, 10-ehrin heterojen yaps, 11enformel kontrol mekanizmasnn ehirde daha gevek olmas, 12-aile kurumunun kentte zayflamas ve ocuklarn ebeveyn otoritelerini daha rahat sorgulamalar, 13- ehirde sosyal deimenin daha hzl olmas v.b faktrlerin olumsuz okul deneyimi ile birlikte sululukta daha etkili olduunu sylemek mmkndr. Bu balamda ocuk sululuu ile ilgili yaplan almalar (Gke,1971; Yavuzer,1990 ) ile polise intikal eden ocuk su vakalarnda da gzlemlendii gibi, su ileyen ocuklarn byk bir ksm gecekondu blgelerinde ikamet etmektedirler (Hanc, 1995, 1999 ). ocuk sululuu asndan potansiyel bir su zeminini oluturan gecekondu blgelerinin, kente zg bir fenomen
315

F..Sosyal Bilimler Dergisi 2004 14 (2)

olduu bilinmektedir. Bu aklamalar, renim dzeyi ve okul ile sululuk arasndaki ilikinin, kent ve krsal alana gre deikenlik gsterdiini ve okul deikenlerinin su zerindeki etkisinin saptanmasnn baka deikenlerin de birlikte analiz edilmesini gerektirdiini vazetmektedir. zellikle bat lkelerinde yaplm aratrmalar okul olgusunun, su zmlemelerinde son derece nem tadn ortaya koymaktadr. Bu nem byk lde okulun, bireyin sosyallemesindeki etkisi, statlerde yaratt deiiklik ve mesleksel beklentilerden kaynaklanmaktadr. Okul kurumu sayesinde, bireyler yasal sreler ekseninde sosyalleerek belirli dzeyde bir hukuksal bilin kazanmaktadrlar. Ancak okul faktrnn sululuk asndan nemi, sadece bireyde hukuksal dzene uyma ynnde yaratt bilin kazanm ile snrl deildir. Belki de okulun en nemli ilevi, bireyleri sokaktan uzak tutan zelliidir. Okula devam eden bireyler, bilgi ve beceri gelitirici bir kazanma sahip olmalarnn yan sra, okul kurumu sayesinde hukuk ve dzen ynnde disipline edilmekte ve gelecekle ilgili mesleksel bir ynelim iine girmektedirler. Okula gitmeyen veya okulla ilikisi kesilmi baz bireyler, nemli bir kurumsal kontrolden yoksun olduklar iin, zamanlarn byk lde sokaklarda bo gezerek veya serserilik yaparak geirme yolunu tercih etmektedirler. Dier bir deyile okula devam eden bireyler, okul ile ilikisi kesilmi veya okula dzenli gitmeyen bireylere nispeten daha az soka mesken olarak semektedirler. Sokaktaki alt gruplara katlan veya sokak kltr etrafnda sosyalleen ergen veya genler, hedonistik bir yaam tercih eilimini sergiledikleri iin su ve sapkn davranlar ynelme olaslklar daha yksektir. nk; sokaklarda bo gezerek veya serserilik yaparak iyi bir yaam dzeyini tutturmak, ancak su ilemekle mmkn olmaktadr. Bu nedenle sz konusu bu unsurlarn, bireylerin su ilemelerinde veya su ilemeye eilimli hale gelmelerinde etkili faktrler olduu ileri srlebilir. zellikle sokak ortamlarn, hukuk d eilimlerin ve davranlarnn zemin bulduu veya dllendii mekanlar olarak tanmlamak mmkndr. Bu adan, su olgusunu merulatran ve yaantlayan bir ierimi bnyesinde barndran sokak olgusu bu ynyle, okul kurumuna kart bir pozisyonda yer almaktadr. Burada okulu terk eden bireylerin tmnn sokaa ynelecekleri veya su ilemeye kanlmaz olarak balayacaklar iddia edilmemektedir. Burada daha ok, okuldan atlan veya okula dzenli gitmeyen, okula ilgi duymayan, baarsz olan baz bireylerin; sokaklara veya baz alt gruplara ynelebilecekleri belirtilmektedir. Bu nedenle su aratrmalarnda genelde, aile ve okul kurumlarna ayrcalkl bir konum atfedildii grlmektedir. nk, bireylerin toplumsal deerlere ballnn salanmasnda ve rl toplumsal deerlere uygun davran kalb gelitirmelerinde bu
316

renim Dzeyi ve Su

iki kurum son derece temel bir rol oynamaktadr. Bu erevede, bu iki temel kuruma olan ballk dzeyi, bireyin sua ynelimli hale gelip gelmemesinde temel bir gsterge olmaktadr. Her ne kadar okul ortamnn nitelii, okul ynetimi ve personelinin rencilere olumsuz yaklamlar, okuldan atlma veya okulu terk etme, dk baar v.b okula ilikin unsurlar sululukta etkiliyse de, bu faktrler ocuun dk dzeydeki ekonomik yaps, aile sorunlar (aile paralanmas, ebeveynlerin boanmalar, ilgisizlik, kat disiplin v.b) ve sulu akran gruplar gibi unsurlardan bamsz deildir. Bir anlamda bireyin kriminal bir eilim sergilemesinde okula ilikin faktrlerinin yan sra, aile yaps da burada sorumludur. Bu nedenle, okul ve su ilikisini irdeleyen ou aratrmaclar zellikle okulun sululuk asndan tad potansiyele dikkat ekerken, kimi aratrmaclar da rencilerin sahip olduu ve yetitii aile koullarna dikkat ekmektedirler. Bir anlamda bu aratrmaclar, okulu nceleyen faktrlerin varlna daha ok gnderme yapma ihtiyacn hissetmektedirler. Aslnda sululuk asndan, bu iki srecin birlikte ele alnmas daha doru olacaktr. nk su ilemde okul ile aile kurumu arasnda hangisinin daha ncelikli veya etkili olduunu saptamak olduka gtr. Ancak baz aratrmalar, okul ile ilgili sorunlar yaayan bireylerin ayn ekilde aileye ilikin de ciddi sorunlar yaadklarn ortaya koymaktadr. Bu iki sre de, bireyi sua eilimli klmaktadr. Okula sorunlu gelen bireyler iin okul, sapkn tutumlar yaantlama asndan sadece elverili koullar sunmaktadr. zellikle ocuun baarsz olmas, okul ynetiminin olumsuz tutum sergilemesi, ekonomik yetersizlikler ve sapkn zelliklere sahip arkada gruplarn varl v.b unsurlar bireyin kriminojen bir yap kazanmasnda baat unsurlar olarak gzkmektedir. Ailenin ilgisizlii ve sorumsuzluu da buna eklenince, bireyin su ilemesi adeta kanlmaz bir hal alabilmektedir. Bundan ayr olarak burada belirtilecek dier bir husus da, okul ile ilgili olumsuz bir yaam deneyimleyen bireylerin su ileme olaslklarnn byk lde akran grubundan bamsz olmad gereidir. Bireyde kriminal bir yapnn olumasnda, akran grubunun sululuk durumu ve bireyin akran grubu ile zdeleme derecesi etkili olmaktadr. ocuk ve ergenlerin okula gittikler dnemler, onlarn ok hareketli, duygusal, macerac ve zgrlk dkn olma niteliklerinin ne kt bir zaman dilimine denk gelmektedir. Bu dnem ergen ve ocuklar asndan nemli biyolojik ve psikolojik deiimlerin yaand bir dnemdir. Bu nedenle baz bireyler iin, yaamn elence ve heyecan arayc yn daha fazla ne kmaktadr. Okul ve snfn monotonluu, bu
317

F..Sosyal Bilimler Dergisi 2004 14 (2)

heyecan ve macera arama duygusunu bloke etmektedir. Bu eilimdeki bireyler, bu nedenle okul ynelimli bir tutum sergileme yerine, okul ynetimi ve disiplini ile atan bir tarz tercih etme yoluna gidebilmektedirler. Bu nedenle burada bireyin sua ynelip ynelmemesinde okul ynetiminin tutumu ve uygulanan eitim programlar son derece byk bir nem tamaktadr. Bu deerlendirmeler, okul kurumunun suun ortaya kmasnda ve engellenmesinde temel bir rol oynadn ortaya koymaktadr. zellikle okul sisteminin nitelii, renciye salanan imkanlar, renci- okul personelleri ilikisi, renci- renci ilikisi ve okuldaki kltrel faaliyetler, su veya sululuun engellenmesinde etkili faktrler olarak gzkmektedir. Bu nedenle okul ortam; baskc, dlayc ve stigmatize edici bir yapdan uzak olmaldr. Bu faktrlerden ayr olarak; okul yllarndaki baar dzeyinin dkl, okul yneticisi ve retmenlere kar negatif duygu ve davran gelitirme, okula olan ilginin dkl, okuldan kama, sapkn arkada grubu edinme ve okul ynetiminin olumsuz tutumlar gibi faktrler de sululukta etkili unsurlardr. Bu erevede renim sreci iersinde baarl bir profili sergileyen rencilerin daha az su ileyecekleri ileri srlebilir. nk baarl olma, yasal kazanmlar olan bir edimdir. Baarszlk ve okul kurumuna/personeline ynelik olumsuz deerlendirme ve tutumlara sahip olmak ise, bireyin su ilemesinde etkili olmaktadr. Bu nedenle, akademik baar dzeyi dk olan, okul ynetimi ve retmenleri ile tartmal ve kavgal olan ve bundan daha nemlisi okulu terk eden/okuldan atlan genler arasnda, su ve sululuk oran daha yksek dzeyde gereklemektedir.

KAYNAKA
Bovenkerk, Frank ve YELGZ,Ycel (2000), Trkiyenin Mafyas (ev: Nurten Aykanat Haluk Tuna), letiim Yay., stanbul Braithwaite, John (1989), Crime, Shame and Reintegration, Cambridge University, U.S.A Conklin, John J., Criminology, Macmillan, New York, 1989 Demirba, Timer (2001), Kriminoloji, Sekin Yay., Ankara Dnmezer, Sulhi (1994), Kriminoloji, Beta Yay.stanbul (8. Bask) Farrington, David P. ( 1997 ), Human Development And Criminal Careers, The Oxford Handbook of Criminology, Oxford University Press, New York, Gottfredson, Michael R. And Hirschi, Travis (1990), A General The Theory Of Crime, Stansford Univ. Pres, Stanford 318

renim Dzeyi ve Su Gke, Birsen (1992), Toplumsal Bilimlerde Aratrma, Sava Yay., Ankara Gullotta, Thomas P, Adams, Gerald P., Montemayor, Raymond (1998), Delinquent Violent, Theory and Interventions, Sage Pub. USA Hagan, Frank (1991), Introduction To Criminology, Theories, Methods, and Criminal Behavior, Nelson-Hall, Chicago Haanc, Hamit (1999), ocuk Sululuuna Yol Aan Sosyal Bir Yara: Gler ve arpk Kentleme , (www.med.ege.edu.tr ~hanci/cocukyara3.html) Hanc, Hamit (1995), Gecekondulama ve ocuk Sululuu Adli Tp Dergisi, Say.11, 55, 62 Ankara Hirschi, Travis (2002), Causes of Delinquency,Transaction Publeshers, USA li, Tlin (1992), Trkiyede Sulular, Bizim Bro Basmevi, Ankara Kasapolu, Aytl (1999),Salk Sosyolojisi:Trkiyeden Aratrmalar, Sosyoloji Dernei Yay. Ankara LaFree, Gary, Drass Kriss A., (1996), The Effect of Changes in Intraracial Income Inequality and Educational Attaintment on Changes n Arrest Rates For African Americans and Whites, 1957 to 1990, American Soc. Review, Vol. 61, p 614-634 Livingston, Jay (1996), Crime ve Criminology, Prentice Hall, ABD. Lotz, Roy; Lee, Leona, (1999), Socability, School Experence and Delinquency, Youth & Society, Vol. 2, p 199 Sanders, Barry (1999), kzn As, Ayrnt yaynlar, stanbul Shoemaker, Donald J. (1990), Theories of Delinquenc, Oxford Univ. Press, Newyork Siegel, Larry J, (1989), Criminology, West Pub., Su ve Sulu Profili (2002), ileri Bak. Emniyet Genel Md. APK Daire Bak.Yay. Ankara nsal, Artun (1995), Kan Davas (ev: Niyazi ktem ve Emre ktem), Yap Kredi Yay.,st Walters, Glenn D. (1992), Foundations of Criminal Science, Vol. 1, Praeger pub. New York Wilson, James Q, Herrnstein Richerd J. (1985), Crime and Human Nature, Simn ve Schuster Pub., New York

319

F..Sosyal Bilimler Dergisi 2004 14 (2)

320

You might also like