You are on page 1of 32

Budann dier dinlere bak

Giri

Fuat AYDIN

resellemenin bir sonucu olan, snrlarn ortadan kalkmas ve farkl din ve kltre mensup insanlarn her an her yerde karlamas, birarada yaamas ve ortak faaliyetlerde bulunmas olgusu, kltrlerin, dolaysyla da kltrlerin temel belirleyicilerinden biri olan dinlerin tekine bakn anlaml hle getirmitir. Zira dinlerin oluturduklar teki anlay, inanann tekine bakn ve onunla kurduu ilikileri de (dost-dman olma vs.) belirlemektedir.1 Bu neminden dolay, dnya dinlerinin tekine bak -hem tarihsel hem de modern dnem asndan-, pek ok kitap ve makaleye konu olmutur.2 Trkiyede de, Semitik dinler (Yahudilik, Hristiyanlk ve slm)
1 Aslnda ne ekilde tasnif edilirse edilsin, yerel, mill-evrensel, ilh-beeri vs. her trden din, kendi izdii erevenin dnda kalan insanlara bir yer tayin eder ve bu yer, inananlarn inanmayanlara bak asn belirler. Ancak, bulunduu evrenin, kltrn, rkn dna kmam dinlerin etkisi, dnya dini hline gelen dinlere kyasla daha yerel kald iin burada dnya dinleri kategorisi ne karlmtr. 2 Bu konudaki almalar, II. Vatikan Konsilinde alnan bir kararla Hristiyanln dier dinlere baknn farkl bir ekilde ifade edilmesi ve dier dinlerle diyalog srecinin balatlmas sebebiyle, zellikle Hristiyanlar tarafndan, Hristiyanln dier dnya dinlerine nasl bakt erevesinde gelimitir. Onlar tarafndan balatlan bu diyalog ve dier dinlerle yaplan ortak almalar sayesinde szkonusu dinler de kendi tekilerine baklarn ortaya koymulardr. Bu tr almalara rnek olarak bkz. Hendrik Kramer, Religion and the Christian Faith, Lutterworth Press, London 1958 (bu alma, II. Vatikan Konsilinden ok nce yaynlanmtr, ancak hem bu konsilin alt yapsn oluturmas hem de ele aldmz konuyla alakal olmas sebebiyle burada kendisine atfta bulunulmutur); N.K. Devaraja, Hinduizm and Christianity, Asia Publishing House, Bombay 1969; Marcus Dods, Mohammad, Buddha and Christ: Four Lectures on Natural and Revealed Religion, New Delhi 1987; Hans Kng-Joseph von Ess-Heinrich von Stietencron-Heinz Bechert, Christianity and the World Religions: Paths to Dialogue with Islam, Hinduism and Buddhism, ev. Peter Heinegg, Boubleda & Company Inc., New York 1986; Hans Kng-Jurgen Moltman (ed.), A Challenge for Christianity, SCM Press and Orbis Books, LondonMaryknoll 1999; Muhammed Fazlur-Rahman, Islam and Christianity in the Modern World, Noor Publishing House, Delhi 1992.

107
DVN lm Aratrmalar sy. 16 (2004/1), s. 107-138

Fuat AYDIN

hakknda, bu dinlerin tekine bakna dair saylar az da olsa baz almalar bulunmasna ramen,3 Hinduizm hakknda yazlm bir makale4 dnda Dou ve Uzak Dounun dier dinleri bu balamda mstakil bir almaya konu edilmemitir. Uzak Dounun Konfyanizm, Taoizm ve intoizm gibi dinleri henz bir dnya dini5 hline gelmedikleri iin, mutlak anlamda olmamak artyla (nk, bir milyar akn nfusu ve gelecein dnyasn belirlemedeki rolyle in ve bugn dnyann nde gelen sanayi lkelerinden biri olan Japonyada hkim olan dinler hibir ekilde ihmal edilmemelidir) imdilik grmezden gelinebilse de; gnmzde varln devam ettiren ve inananlarnn says itirabiyle, dnya dinleri diye isimlendirilebilecek olan dinler kategorisi iinde hakl bir yere sahip olan Budizmin bu konuda ihmal edilmesi mmkn deildir. Zira Budizm, hem inananlarnn says hem de misyoner bir din olup; doduu yerin dnda, farkl kltr ve rklara mensup insanlar tarafndan bir hayat tarz olarak kabul edilmesi sebebiyle husus bir ilgiyi hak etmektedir.6
3 Yahudi ve Hristiyanlarn dier din mensuplarna ve zellikle de Mslmanlara bak ile ilgili olarak Trke kaleme alnm bir alma iin bkz. Baki Adam, Yahudilik ve Hristiyanlk Asndan Dier Dinler, Pnar Yaynlar, stanbul 2002. slamn dier dinlere bak iin bkz. Cafer Sadk Yaran (ed.), slam ve teki, Kakns Yaynlar, stanbul 2001. Bu konuyla alakal ngilizce yaplm bir alma iin bkz. Muslim Perceptions of Other Religion: A Historical Survey, ed. Jacques Waardenburg, Oxford University Press, New York 1999. Dorudan byk dinlerin tekine bakn ele alyor olmasalar da, biri hemen her din gelenekten temsilcisi bulunan Geleneksel Ekoln dinlere ve diyaloa bakn; teki ise, modern ve yaygn yeni bir din hareket olarak Moonculuun dier dinlere bakn ele alan iki almay da bu balamda zikretmek gerekmektedir: Hseyin Ylmaz, Gelenekselcilik, Dinler ve Diyolog, slmiyt, V/3 (Temmuz-Eyll 2002), s. 99-122; Mustafa Budak, Moonculuun Dier Dinlere Bak, slmiyt, V/3 (Temmuz-Eyll 2002), s. 123-138 4 Ali hsan Yitik, Hinduizmin Dier Dinlere Bak, Dinler Tarihi Aratrmalar I, Dinler Tarihi Dernei, Ankara 1986, s. 129-145. 5 Burada, dnya dini ile, iinde doduu kltrn dna kan, dnyann deiik blgelerindeki birbirlerinden farkl kltr ve rklara mensup insanlar tarafndan kabul gren, ortaya kndan ok uzun bir sre gemi olmasna ramen hl insanlar cezbeden dinler kastedilmitir. 6 Budizmin doduu yerin Hindistann dndaki yaylm hakknda bkz. Gnay Tmer, Budizm, DA, c. VI (stanbul 1992), s. 352, 354-355; Ayn konu hakknda bkz. Edward Conze, A History of Buddhism, One World Publications, Oxford 1995, s. 75-106. Budizm Avrupada da kabul gren dinlerden biridir; bunun iin bkz. Joanne OBrien-Martin Polmer, The State of Religion Atlas, Simon & Schuster, London 1993, s. 101-02; Edward Conze, Buddhism: Its Essence and Development, Harper Torchbooks, New York 1959, s. 210-212.

108
DVN 2004/1

Budann Dier Dinlere Bak

Dolaysyla hem Trkede hakknda bir almann bulunmamas, hem de Batda monoteist dinlerin yapsndan kaynakland dnlen baz problemlere (Tanrnn tek oluundan dolay baka tanrlara yaama hakk tanmama, yani totaliterlik,7 srekli olarak tanrnn yardmna muhta olma anlamnda insann acziyeti vb. hususlarn vurgulanmas gibi) alternatif zmler sunduu kabul edilen nemli bir Dou/Uzak Dou dini olmas sebebiyle bu almada Budizmin tekine/dier dinlere bak ele alnacaktr. Bu yazda, szkonusu algnn tarihsel sre iinde nasl bir geliim gsterdii ya da gnmzdeki ekli deil, bu iki konuya temel tekil etmesi amacyla, biztih dinin kurucusunun, yani Budann dier dinlere bak incelenecektir. Bu maksatla hem Budann hayat hem de inan ve retileri hakkndaki ifadelerinin iinde yer ald, tarihsel olarak en eski ve Budann retisine dair en sahih bilgileri ierdii kabul edilen Pali diliyle yazlm olan Budist kutsal metinlerinin (Tripitaka) ikinci ksmn tekil eden Sutta Pitakadaki kitaplardan konuyla alakal (kronolojik olarak sralanmas mmkn olmayan) ifadelerle,8
7 zellikle baka inanlara msaade etmeme iddias iin bkz. Arnold Toynbee-Daisaku Ikeda, Toynbee-Ikeda Dialogue: Man Himself Must Choose, Kodencha International Ltd., Tokyo-New York-San Francisco 1982, s. 292293. Dorudan konuyla alakal olmasa da, bu ekilde takdim edilmeye allan bir dncenin cinsellie bakn gsteren bir rnek olarak, Ikedann, genler arasndaki gayrimer cinsel ilikilerden kaynaklanan hamilelii nlemek maksadyla, bir zm olarak homoseksellii sunmas verilebilir; bkz. Toynbee-Ikeda Dialogue, s. 67. 8 Budann hayat boyunca syledikleri ve yaptklar Budist kutsal kitap koleksiyonunun bu blmnde yer alr. Bu metinlerde konuan, Budann kendisidir. Ortaya koyduu doktrinler, onun kelimeleriyle nakledilir. Zaman zaman, Budann nerede ve kiminle konutuuna iaret eden ksa giriler olmasna ramen, btn Sutta Pitakada Budann doktrinleri ve ahlk retileri onun szleriyle muhafaza edilmitir. Bu metinler, Pitakann dier iki paras gibi, Budann vefatndan bir ya da iki yzyl sonra derlenmi olmas ve Budistlerin Budann bu szleri hangi zamanda sylediini ortaya koymay gereksiz addetmeleri sebebiyle metinde yer alan olaylarn ve bu olaylarla ilgili olarak nakledilen szlerin hangi tarihte sylendiini tespit etmek mmkn deildir. Bu konu hakknda bkz. Romesh Chunder, A History of Civilization in Ancient India, Kegan Paul, London 1893, c. I, s. 315-316. Budist kutsal metinleri, ierikleri ve tarihsel oluumlar iin bkz. mer Hilmi Budda, Dinler Tarihi I, Vakit Gazete-Matbaa ve Ktphane, stanbul 1935, s. 226; Korhan Kaya, Buddhistlerin Kutsal Kitaplar, mge Kitapevi, Ankara 1999. Yukarda Budist kutsal metinlerinin Budayla ilikisine dair sylenenlerin aksine, bu metinlerde Budaya aidiyeti kesin olan hibir szcn bulunmadn dnenler de vardr; bkz. Heinrich Zimmer, Hint Felsefesi, ev. Sedat Umran, Ruh ve Madde Yaynlar, stanbul 1992, s. 449.

109
DVN 2004/1

Fuat AYDIN

Budann9 dier dinlere bakn ortaya koymaya alan modern almalar kullanlacaktr. Makalede, ncelikle konuyla ilikili olarak yaplm olan dier almalardan ksaca bahsedilerek, bu almann hedefi ve konumuna iaret edilecek; sonra da Budann yaad dnemin din durumu ele alnarak, bu dnemde var olan ve Budann haberdar olduu din-felsef gruplar ve kendisinin bunlarla ilikisi ele alnacaktr. Budann dier dinlere kar tavrn belirlemek iin bu zorunludur; zira Buda Kuzey Hindistanda Kapilavastudaki Lumbini Koruluunda10 domu ve aydnlandktan sonraki krk yl boyunca, Magadha Krall snrlar iinde, zellikle de Rajagaha ve Sravasti evrelerinden Pencapa kadar olan alanda dolaarak, bulduu kurtulu yolunu insanlara anlatmtr.11 Yani btn hayat boyunca, karlat ve haklarnda gr beyan ettii gruplar, o dnemde bu corafyada var olan din-felsef gruplardan ibarettir. Bunun ardndan, Budann, dneminde var olan din-felsef gruplar hakkndaki szleri sistematik bir tarzda ele alnarak dier dinlere kar tavr belirlenmeye allacaktr. Bu da kurtulu kavram erevesinde iki ekilde yaplacak; birincisinde dier din-felsef gruplar, ikincisinde ise laik-keiler balamnda mesele ele alnacaktr. Makale, ortaya konulanlardan hareketle yaplan bir deerlendirme ile sona erecektir. Budann/Budizmin dier dinlere baknn mstakil bir akademik alma konusu yaplmasnn tarihinin ok eski olduu sylenemez. Bu konuda ulaabildiimiz en eski alma (muhtemelen, 1965teki II. Vatikan Konsilinin dier dinlere bakn gzden geirmesinin bir yansmas olarak) K.N. Jayatillakenin nce bir konferans12 olarak verdii ve daha sonra kk bir kitap;13 son olarak da Budann/Budizmin
9 Trkede Budda ve Buddha eklinde imllar olmakla birlikte, burada DAnn Buda eklindeki imls esas alnmtr. 10 Buras Sakyalarn baehri olan Kapilavastunun dousunda, Nepalin gneyinde bulunan Basti kazasnn kuzeyinde yer almaktadr; bkz. Asaf Halet elebi, Gotama Buddha, Hece Yaynlar, stanbul 2003, s. 12. 11 Tmer, Budizm, s. 352; lhan Gngren, Buddha ve retisi, Yol Yaynlar, stanbul 1994, s. 17. 12 Dona Alphia Lecture Trustun finansrlnde 4 Nisan 1966da University of Ceylonda verilen konferans Buddhist Attitude to Other Religions baln tamaktadr. 13 Jayatillakenin yukarda sz edilen konferans daha sonra finansr Public Trustee Departman tarafndan bir kitapk eklinde 1966da yaynlanmtr; bkz. K.N. Jayatillake, Buddhist Attitude to Other Religions, Weel Publication, no. 216, Ceylan 1966.

110
DVN 2004/1

Budann Dier Dinlere Bak

dier dinlere bakyla ilgili aada kullanacamz makalelerin byk bir ksmnn da iinde bulunduu, Dialogue adl dergide neredilen makalesidir.14 Budizmin dier dinlere kar hogrl oluunu ortaya koyma balamnda Jayatillake, ilk bakta, tek bana kurtulua erimenin gstergesi olarak kabul edilen Pacceka-Buddhann15 varln kabul etmesi sebebiyle Buda sasanas (doktrin) dnda da kurtulua ulamay varsayyor grnse de;16 Budann sekiz katl yolunun bulunmad herhangi bir dinde, birinci, ikinci, nc ve drdnc arhatn (vel) bulunamayacan, sekizli yolun bulunduu herhangi bir dinde ise bu drt arhatn olacan belirterek, bu sekiz katl yolun bulunmad dinlerin, drt arhattan mahrum olduklar, bu yzden de kurtulua gtremeyeceini nakletmesi,17 Pacceka-Buddha anlaynn salyor grnd Budann yolu dnda kurtuluun imkn msn sorgulanr hle getirmektedir.
14 K.N. Jayatillake, Buddhist Attitude to Other Religions, Dialogue, New Series, Sri Lanka c. XIII-XIV (1986-1987), s. 11-40. 15 Tek bana, bireysel olarak aydnlanm kii anlamna gelen bu deyim, Budann doktrinini bakalarndan duymakszn nirvanaya ulaan arhat (kutsalln sekiz yolunu gerekletiren kimse) ifade etmek iin kullanlmaktadr. Pacceka-Buddha, kendi gayretiyle herhangi bir retmen olmakszn drt hakikati (zdrap, zdrabn kayna, zdrabn giderilmesi, zdrabn sona ermesine gtren yol) kefeden kimsedir. Bunlar, kurtulu yolunu bakalarna ilan etmekle ve dnyay kurtulua gtrmekle sorumlu deildirler. Mkemmel Budann retisi bilindii mddete, bunlar ortaya kamazlar (elebi, Pacceka-Buddhann Mkemmel Budann zamannda da olabileceini belirtmektedir; bkz. elebi, Gotama Buddha, s. 64). nceki Budalar ve onlarn kendileri iin kurduklar cemaatler yokken kendi gayretiyle ermi olanlar bulunmaktayd. Pacceka-Buddha iin bkz. Nyanatiloka, Pacceka-Boddhi, Buddhist Dictiorany, Manuel of Buddhist Terms and Doctrines, Sri Lanka 1972, s. 119; elebi, Gotama Buddha, s. 61. Drt hakikatin Buda tarafndan anlatl iin bkz. Budda, Dinler Tarihi I, s. 147-149; elebi, Gotama Buddha, s. 133-134; Budhdist Scripture, ev. Edward Conze, Penguin Books, Baltimore 1959, s. 186-187. Nirvanann psikolojik bir deerlendirmesi iin bkz. Rune E.A. Johansson, The Psychology of Nirvana, George Allen and Unwin Ltd., London 1969. 16 Buda, sahte (yanl) dinler, tatmin edici olmayan ancak zorunlu olarak yanl olmayan dinler ve doru dinler eklinde bir ayrm yapar. lmden sonra ruhun varln, ahlk deerleri, irade zgrln, sorumluluu ve kurtuluun kanlmaz olmadn kabul eden dinleri doru dinler olarak isimlendirir; bkz. Jayatillake, Buddhist Attitude to Other Religions, s. 29; Guneseela Vitanage, Buddhas Attitude to Other Religions, Dialogue, New Series, Sri Lanka c. XIII-XIV (1986-1987), s. 8. 17 Digha Nikaya, c. II, s. 151den nakleden Jayatillake, Buddhist Attitude to Other Religions, s. 31.

111
DVN 2004/1

Fuat AYDIN

Budann dier dinlere bakna yer verilen bir dier alma ise, Y. Dhammavisuddhi tarafndan kaleme alnan Does Buddhism Recognize Liberation from Samsara Outside its own Dispensation18 adl makaledir. Mellif almasnda, Budann gnlk, dnemlik yinlere ve yeminlere byk nem veren dinlerin yani, silabbatapramasann samsaradan kurtaramayacan; bir insann Budann dini dnda baka bir dine mensup olarak kurtuluu gerekletiremeyeceini,19 ancak mensup olduu dini terk ederek Budann yolunu kabul eden kimsenin kurtulua ulaabileceini metinlerden yapt iktibaslarla gstermeye almaktadr. Budann dier dinlere bakn ortaya koymak maksadyla kullanlan bahsi geen iki makalenin yer ald dergideki bir dier yaz da, Guneseela Vitanagenin Buddhas Attitude to Other Religions adl almasdr. Vitanage, Budann, zamanndaki dier dinlere kar hogrl davrandn, dlayc bir tavr sergilemediini ortaya koymaya alr. Bunu desteklemek iin de, Budann, kendisine kirt olmak isteyenlere eski statlarna kar olan grevlerini yerine getirmeleri gerektiini tledii metinleri zikreder.20 Ayn ekilde Budann, dier dinlere kar hogrl davrand, iki farkl dine mensup olmann Buda tarafndan garipsenmedii eklindeki bir yaklam da, kutsal metinlerden yapt alntlarla destekler. Bunun yansra makalede, Budann bulduu yolun mutlak olduu ve Budann kendisi bilinmese de bu yolun bakalar tarafndan bulunabilecei, yani bir anlamda Buda olmakszn da szkonusu yol takip edilerek kurtuluun elde edilebilecei ifade edilmektedir.21 Bir baka zviyeden hareketle, Budann dier dinlere bakn ele alan Oliver Freiberger ise, Profiling the Sangha22 adl makalesinde Buda zamanndan itibaren varln devam ettiren sangha-laik ayrmn esas alarak, kurtulu balamnda dier dinlere verilen yeri ortaya koymaya almtr. Freiberger, Budann kendisinin laik-sangha ayrm yaparak, kurtuluu mutlak anlamda gerekletirecek olanlarn, yalDialogue, New Series, Sri Lanka, c. XIII-XIV (1986-1987), s. 40-51. Dhammavisuddhi, Does Buddhism Recognize Liberation, s. 47. Vitanage, Buddhas Attitude to Other Religions, s. 4. Heinz Bechert, Buddhist Perspective, ed. Hans Kng v.dr., Christianity and the World Religions, s. 294-296. 22 Oliver Freiberger, Profiling the Sangha, Marburg Journal of Religion, V/1 (July 2000), s. 1-15; http://www.uni-marburg.de/reigionswissenschaft/journal/mjr/freiberger.html. 18 19 20 21

112
DVN 2004/1

Budann Dier Dinlere Bak

nzca kendini dine adam insanlardan oluan sanghaya23 mensup olanlar olduunu belirtip, Budist cemaat iinde bile, mutlak anlamda kurtulacak olanlarn sangha mensuplar olduunu, bu din cemaat iinde bulunmayanlarn kurtulua ermelerinin mmkn olmadn ortaya koymaya almaktadr. Freiberger bunun yansra, kurtuluu mutlak anlamda sanghaya has klmayan, onu bir btn olarak Budist tarafndan gerekletirilir bir ey olarak takdim eden szlerin bulunduuna da dikkat ekmektedir.24 Budann dier dinlere bakn ele alan elinizdeki bu yaz, yukarda zikredilen ve konuyla alakal almalarda var olanlardan farkl bir yorum ortaya koymak gibi bir iddia tamamaktadr. nk, bahsi geen bu almalar, Budist kutsal metinlerindeki Budaya ait olduu kabul edilen pasajlardan hareketle, ounluu Budist bilim adamlar tarafndan yaplm olup, dier dinlere bakta grlen hemen hemen btn yaklamlar iermektedirler. Bu makale ise, hem Trkede hakknda fazla bilgi bulunmayan bu konuyu bir makale erevesinde ele almak hem de her bir almada dank olarak bulunan, dlayc, kapsayc ve oulcu yorumlar biraraya toplamak ve baka verilerle de destekleyerek bunlardan hangisinin Budann dier dinlere kar tutumuna dair niha kanaatini tekil ettiini belirlemeyi amalamaktadr. I. Budann Yaad Dnem Budann yaad dnemin hkim dini Brahmanizm idi.25 Ancak onun doduu ve kurtulu yolunu bulduu/aydnland Hindistann Kuzey Dou blgesi, Pencap ve Bat Ganj blgesine oranla Brahmanizmin daha ge dnemlerde hkim hle geldii bir blge idi. Bu sebeple hem Brahmanizmin destekleyicileri olan Aryalar hem de geleneksel Brahmanizm, buralarda ok derinlere kk salamamt.26 Dolaysyla, mesela bir din olarak Brahmanizm blgede ortaya 23 Sanghann, Budist cemaatten, yalnzca kendisini din hayata adayanlar ifade ettiine dair bkz. Asanga Tilakaratne, The Buddha and His Sangha, Pro Dialogue Bulletin, sy. 113 (Roma 2003/3), s. 145-160. 24 Freiberger, Profiling the Sangha, s. 9-11. 25 Brahmanizm, Hindistann din tarihinin, en eski olmasa da, eski safhalarndan birini tekil etmektedir. Hintliler bu dine tarihsel olarak, din geleneklerinin kayna gzyle bakarlar. M.. 1200-500 arasnda hkim hle gelmeye balamtr. yin ve kurbandan oluan bir din olup; kutsal gelenein nakli ve kurbanla ilgili yinlerin icrs hususundaki sorumluluundan dolay rahip otoritesine sahip olan brahman snfna stnlk vermektedir. 26 Gngren, Buddha ve retisi, s. 35.

113
DVN 2004/1

Fuat AYDIN

kan/kacak yeni din hareketlere sistematik bir ekilde kar koyacak durumda olmad27 gibi, bu dnemde, farkl statlarn ortaya kmasna engel olacak trden, mutlak bir otoriteye sahip sekin bir dnr de yoktu. Blgenin szkonusu zellikleri, yeni din-felsef gruplarn ortaya kmasna engel olmak bir yana, bu tr hareketlerin domasna zemin hazrlayc bir ilev grmtr. Brahmanizmin kurban yinleri ve Aryalarn dayattklar kast ayrmna ynelik bir tepki olarak -aada kendilerinden sz edilecek olan- birok hareketin ortaya kmas da bunun bir gstergesi kabul edilebilir. Budann yaad dnemde farkl din-felsef gruplarn varlnn bir dier sebebi ise, Brahmanizmin bilginin her trnn deerli olduunu vurgulamasdr. Bu sebeple, m.. 800den nce Aranyakalar dnemi28 brahminleri29 arasnda ortaya kan serbest dncenin bir sonucu olan insann doas ve tabiattaki yeri hakkndaki tartmalar, daha sonra zuhr eden ve Brahmanizme mensup olmayan din-felsef gruplar arasnda da yaygnlk kazanmtr.30 Budann aydnlandn (Buddha=aydnlanan) ve yeniden doum emberinden kurtuluu bulduunu ilan ettii dnemde Hindistanda hkim olan Brahmanizm ve Budann yal bir ada olan Mahavira (599-527) tarafndan kurulan Cayinizm31 gibi dinlerin yansra Budist kutsal metinlerinden (Sutta Pitaka sepeti iinde yer alan Dikha Nikayadaki Samana Phala Suttadan) varlklarn ve inanlarn rendiimiz alt felsef grup bulunmaktadr. Bu gruplar, brahmanlardan ol27 Budda, Dinler Tarihi I, s. 253. Oldenberg, Budann dnemindeki dier reformcularn kar karya kaldklar birleik, byk, yeni dncelere kar koyacak bir rakibin bulunmadn syler; bkz. Hermann Oldenberg, Buddha: His Life, His Doctrine, His Order, ev. William Hoey, Lanceer International-Spantech & Lancer, New Delhi, 1992, s. 170. 28 Ayn isimle anlan Vedalarn nc blmn oluturan metinlerin kaleme alnd dnem. Aranyakalar, Vedalardaki deyilerin mistik yorumundan oluur. 29 Brahmanizmin din adamlar. 30 Jayatillake, Buddhist Attitude to Other Religions, s. 11. 31 Mahavira ve Cayinizm hakknda bkz. Budda, Dinler Tarihi I, s. 119-128; Ekrem Sarkolu, Balangtan Gnmze Dinler Tarihi, Ota Yaynevi, stanbul 1983, s. 146-154; Gnay Tmer-Abdurrahman Kk, Dinler Tarihi, Ocak Yaynlar, Ankara 1993, s. 95-99; Dian CollinsonKathryn Plant-Robert Wilkonson, Fifty Eastern Thinkers, Routledge-London-New York 2000, s. 69-73; Zimmer, Hint Felsefesi, s. 183-274.

114
DVN 2004/1

Budann Dier Dinlere Bak

mayan ve onlarn kurban sistemini eletiren, sosyal ve din iddialarn reddeden, samanalar denilen statlar tarafndan kurulmulard ve Buda da bu statlardan biriydi.32 Bu alt felsef okul, Makhali Gosalann teistik veya yaratc okulu; Ajita Kesakambalinin, madd dnyann gerekliini iddia eden ve lmden sonra varoluu reddeden materyalistik okulu; Sanjaya Bellatiputtann septik ya da agnostik okulu; Purana Kassapann niha kurtuluun kanlmaz olarak herkes iin meydana geleceini iddia eden, evrimci ve doal belirlenimcilik okulu; Pakuda Kaccanann kategorici okulu ve Mahavirann eklektik okuludur.33 Bunlarn yansra, o dnemde Paribbajakalar, Accelakalar, Acvikalar ve Jatilalar gibi asketik gruplar da bulunmaktadr.34 Budann da iinde yer ald bu gruplar hemen hemen ayn blgelerde hatta bazen ayn koruluklarda yaamalarna; Budann bu din ve felsef gruplarn ballaryla karlamasna,35 Budist mnzevlerinin dier gruplarn mensuplaryla zellikle de Cayinist mnzevlerle biraraya gelerek her iki tarafn dogmalar hakknda skin bir ekilde tartmalarna ramen,36 Budist metinlerinde Budann dier gruplarn statlaryla biraraya gelmediini, hatta prensip olarak bu tr karlamalardan kandn gsteren ifadeler bulunmaktadr.37 Liderler arasnda grmenin olmamas, Budann ya da dier dinfelsef gruplarn birbirlerini tanmadklar anlamna gelmemektedir. Budist metinlerde bu gruplar ve onlarn inan esaslaryla ilgili Budaya izfe edilen bilgilerin varl da bunu desteklemektedir.38 Ancak Bu32 Trevor Ling, The Buddha, Penguin, New York, s. 105. 33 Jayatillake, Buddhist Attitude to Other Religions, s. 31-32; Vitanage, Buddhas Attitude to Other Religions, s. 4; H.W. Schumann, The Historical Buddha, Arkana, London 1989, s. 215-225; Robinson-Johnson, Buddhist Religion: A Historical Introduction, Duxbury Press, Massachusetts 1977, s. 14-16. 34 Majjhima Nikaya, c. I, s. 515, 518den nakleden Jayatillake, Buddhist Attitude to Other Religions, s. 28; Vitanage, Buddhas Attitude to Other Religions, s. 4. 35 Vitanage, Buddhas Attitude to Other Religions, s. 4. 36 Schumann, The Historical Buddha, s. 253. 37 Sutta Nikaya, s. 828-832den nakleden Schumann, The Historical Buddha, s. 226-227. 38 Majjhima Nikaya, c. I, s. 515-518den nakleden Jayatillake, Buddhist Attitude to Other Religions, s. 28. Cooamaraswamy, Budann brahmanlarla olan tartmalarn zikreder; bkz. Ananda Coomaraswamy, Hinduizm ve Budizm, ev. smail Tapnar, Kakns Yaynlar, stanbul 2000, s. 88.

115
DVN 2004/1

Fuat AYDIN

dann szkonusu metinlerde yer alan ve dier din-felsef gruplara ilikin olarak onlarn doruluu ya da yanll balamnda serdettii szler, konjnktr gerei; yani bu tr konular hakknda kendisine soru sorulduu ya da bu gruplarn mensuplar tarafndan kendisine meydan okunduu zaman39 sylenmitir.40 Budann ve zamanndaki btn din-felsef gruplarn hedefi, yeniden doularla (lmden sonra, dnyadaki amellere uygun olarak bir baka bedende dnyaya gelmeyle) devam eden samsaradan41 (ebed dng emberinden) kurtulmak ve nirvanaya42 ulamaktr. Buda yaad aydnlanma sonunda, samsara arkndan kurtaran ve nirvanaya
39 Nigenthann olu Saccaka, Budann aydnlanma yolunu, eytan bir gr olarak kabul eder ve onunla konuarak kendisini bu eytan grten vazgeirmek ister; bkz. Clasaccaka Sutta, The Middle Lenght Dicourses of the Buddha: A Translation of the Majjhima Nikaya, ev. Bhikkhu Nanmoli-Bhikkhu Bodhi, Wisdom Publication, Boston ts., s. 323. Makalede Budist kutsal metinlerinin iki farkl kullanl gze arpacaktr. Bu farkllk bir tutarszlktan kaynaklanmamaktadr, nk, yukarda yaptmz atflar biztih Budist kutsal metinlerinden olumaktadr. Baka yazarlara yaptmz atflar ise, bizim gzden kardmz, kendilerinin yapt evirilerden olumaktadr. 40 Jayatillake, Buddhist Attitude to Other Religions, s. 30-31. 41 Budist metinler Palice ve Sanskrite kaleme alnd iin, ayn kavramlarn szkonusu iki dildeki yazl farkldr. Bunlardan, birinci dilde yazlan metinlerin daha otantik bir Buda retisini iinde barndrd, genel bir kabul gryor olsa da, Sanskrite metinler daha nce allmaya baland iin, bu dilde yazlan kavramlar daha ok bilinmektedir. Mesela, bizim burada kullandmz nirvana, karma, Sanskritedeki yazllardr; bunlarn Pali dilindeki yazl ise nibbana ve kammadr. Buradaki kullanmlarda zel bir tercih yaplmam, yararlandmz kaynaklardaki kavramlar aynen muhafaza edilmitir. Ancak birka tanesi (Palice Pratyeka-Buddhann yerine Sanskrite olan Pacceka-Buddhann kullanlmas gibi) dnda byk ksmnn Sanskrite olduu sylenebilir. 42 Snme, ortadan kalkma anlamlarna gelen nirvana kelimesi, Budizmin hedefi olan lemi/durumu ifade eder. Bu leme/duruma hayatn yeniden balamasna yol aan istekler, ihtiraslar, kinler, korkular ve mitlerini sndrm olanlar; bilgisizliini yenmi, sebebiyet zincirinin balarndan kendisini kurtarm olanlar ulaabilir. Nirvana iin bkz. elebi, Gotama Buddha, s. 57-58; Coomaraswamy, Hinduizm ve Budizm, s. 99-101; Nyanatiloka, Pacceka-Boddhi, s. 105-106; Geoffrey Parrinder, The Indestructable Soul, George Allen & Unwin Ltd. London 1973, s. 95-101; Steven Collins, Nirvana and Other Buddhist Felicities: Utopias of the Path Imaginaire, Cambridge University Press, Cambridge 1998, s. 135-233. Nirvana ve samsara arasndaki iliki iin bkz. George Rupp, The Relationship between Nirvana and Samsara: An Essays on the Evolution of Buddhist Ethics, Philosophy of East and West, sy. 21 (1980), s. 55-67.

116
DVN 2004/1

Budann Dier Dinlere Bak

gtren yolu, yani orta yolu bulmu43 ve hayatnn geride kalan krk yln bu yolu insanlara tebli etmekle geirmiti. Bu sre ierisinde, kurtulua gtrme anlamnda, dier yollara ve kendi yoluna bakn, farkl gerekelerle ortaya koymutur. Bu noktada Budann bu szlerinden hareketle onun dier dinlere bakn gstermeye almak uygun olacaktr. Bu ifadelerin syleni tarihlerini tam olarak tespit etmek imknsz olduu iin kronolojik bir usul takip etmek mmkn deildir. Ancak bu, zaman zaman tahmin de olsa ncelik-sonralk anlamnda bir kanaate varmann imknszl anlamna gelmemektedir. Buna ramen yine de burada, ieriklerinden hareketle, onun dier dinlere bak, kendisinin ulat yolun dnda kurtuluun olaca ve bu yol dnda kurtuluun olmayaca eklinde iki balk altnda ele alnacaktr. A. Budann Yolu Dndaki Yollarn da Kurtulua Gtrebilecei Bu balk altnda Budann, herhangi bir din-felsef gruba mensup olmak sretiyle veya gruplardan birine mensup olmakszn bireysel abayla kurtulua ermenin imknn kabul ettii gsterilmeye allacaktr. 1. Belli bir din gruba mensup olarak kurtulua ermenin imkn Buda, dneminde var olan dinlerde, hakikatin, iyiliin ve gzelliin bulunduunu, bu tr deerlere szkonusu dinlerin retilerinin takip edilmesi ile ulalabileceini kabul etmekte44 ve bu sebeple, zaman zaman o dinlerde bulunan ve erdem olarak kabul edilebilecek davranlar benimsemekten kanmamaktadr.45 Kendisine laik kirtler (upasakalar) olmak isteyenlere, eski dinleriyle olan balarn koparmamalarn; nceki statlarna olan ykmllklerini tam olarak yerine ge43 Maha Assupura Sutta, A Translation of the Majjhima Nikaya, s. 370. Karma, samsara ve bu ikisinden kurtulma, Buda ncesi Hint dinlerinin de ortak zeminini tekil etmektedir. Hinduizmdeki karma, samsara ve onlardan kurtulma yollar iin bkz. bkz. Arvind Sharma, Classical Hindu Thought: An Introduction, Oxford University Press, Oxford 2000, s. 94-102, 113-131; Louis Renou, Hinduizm, ev. Maide Selen, letiim Yaynlar, stanbul 1993, s. 52-60; Coomaraswamy, Hinduizm ve Budizm, s. 51. 44 Sadakalarda, kurbanlarda ve adaklarda bir deer vardr; bek ve iyi-kt iler karlnda karlk vardr: Ahlk ykmllkler ve iyi bir hayata gtren; stn sezgileri ve kiisel anlaylaryla bu dnyann ve gelecek dnyann doasn ilan eden statlar vardr, Majjhima Nikaya, c. II, s. 72den nakleden Jayatillake, Buddhist Attitude to Other Religions, s. 29-30. 45 Vitanage, Buddhas Attitude to Other Religions, s. 6.

117
DVN 2004/1

Fuat AYDIN

tirmelerini bir art olarak ileri srmektedir.46 Bununla ilgili olarak Nigrodhaya yle demektedir:
Nigrodha, zhit Gotamann bunu kirtler edinmek iin sylediini dnebilirsin. Ancak, byle bakmamalsn. Brak retmenin, retmenin olarak kalsn. Ya da o bizden kurallarmz terk etmemizi istiyor diye dnebilirsin. Fakat byle bakmamalsn. Kurallarnz olduu gibi kalsn. Veya o, bizim hayat tarzmz terk etmemizi istiyor diye de dnebilirsin. Hayat tarznz olduu gibi kalsn. Yine, retimize gre yanl olan eyleri bizden kabul etmemizi istiyor diye de dnebilirsin. Byle bakmamalsn. Sizin yanl kabul ettiiniz yle kabul edilmeye devam etsin. Kez, retimize gre bizim aramzda iyi olan eylerden bizi uzaklatrmak istiyor diye de dnebilirsin. Ancak byle dnmemelisin. Sizin doru olarak kabul ettiiniz eyler, byle kabul edilmeye devam etsin. Nigrodha, bu sebeplerden hibiri iin konumuyorum.47

Buda baka dinlerde hakikatin bulunabileceini ve bu din sahiplerinin kendi dinleri hakkndaki hakikat iddialarn kabul etmekle birlikte, bundan, tek hakik dinin kendi dini olduu, onun dndakilerin ise yanl olduu sonucunu karmann hakm bir kimse iin uygun olmadn sylemektedir. Bu hususu daha da amas istendiinde yle demektedir:
mdi, bir adam bir inanca sahiptir. Onun hakikatini iddia ettii lde, Bu benim imanm der. Ancak bu hakikat iddiasn, Yalnzca bu Hakikattir ve onun dndaki her ey, yanltr eklindeki mutlak bir sonuca gtremez.48

Muhtemelen bu kabullerin bir sonucu olarak, Budann yolu dnda kalan samanalar ve brahmanlarn, samsaradan kurtulup kurtulamayacaklarn soran Nandaya Buda unlar sylemektedir:
Ben demiyorum ki, btn samanalar [brahman dinine mensup olmayan mnzev] ve brahmanalar [samanalar dnda kalan din adamlarn iine alr] doum ve lme batmlardr. Onlar, grlen (dittha), iitilen (suta), hissedilen (muta), det ve yin (silabbata) ile merak uyandran dier eylerden kendilerini kurtarr ve iddetli arzuyu btDVN 2004/1

118

46 Vitanage, Buddhas Attitude to Other Religions, s. 8. 47 Udumbarika-Sihananda Sutta, Long Discourses of the Buddha: A Translation of the Digha Nikaya, ev. Maurice Walsh, Wisdom Publication, Boston ts., s. 398. 48 Samyatta Nikayadan nakleden Vitanage, Buddhas Attitude to Other Religions, s. 4.

Budann Dier Dinlere Bak

nyle anlar ve sonra tahrip edici eylerden zde hle gelirse, bu tr insanlarn seli geenler olduunu sylerim.49

2. Herhangi bir din gruba mensup olmadan da kurtulua ulalabilecei Buda, kendisinin bulduu yolun yeni bir ey olmadn; Tathagatalar50 ortaya ksa da kmasa da olgularn sabit doasnn ve fenomenlerin dzenli rntsnn var olduunu syleyerek, bu Tathagatann yaptnn, var olan eyin farkna varmak, ona iaret etmek, onu retmek, temellendirmek, analiz etmek, aklamak ve sonra insanlara bakn demekten ibaret olduunu ifade etmektedir.51 Burada esasa olan, doru yolun uygulanmasdr; bunu kimin bulduu nemli deildir. Bu sebeple, gemite de aydnlananlar olduu ve gelecekte de aydnlanan ve kurtulua gtren yolu bulanlarn olacan sylemektedir ki,52 bunlara Pacceka-Buddha53 (kendi gayretiyle yolu bulanlar) denmektedir. Ancak, kendi bana kurtulua erecek olanlarn (Pacceka-Buddhalarn) takip edecekleri yol, sekin sekiz katl yoldur. Bu yolun uygulanmas, Budann kendisi tarafndan ortaya konulduu ekilde olmak zorundadr.54 Bu son ifade, Budann kendi bulduu yolun gemite ve gelecekte bakalar tarafndan da bulunmasn kabul etmesine ramen, bulunan ve bulunacak olan kurtulu yolunun, ismen zikretmemesine ramen zmnen kendisininkinden baka bir yol olmayacan dndn gstermektedir.55
49 Buradaki selden maksat, samsara; seli geenlerden kastedilen ise samsarik varolutan kurtulanlardr; bkz. Dhammavissuddhu, Does Buddhism Recognize Liberation, s. 40. 50 Mkemmel/kmil anlamna gelen bu sfat, Buda tarafndan kendi hakknda en ok kullanlan sfatlardan biridir. Literal olarak, kendinden evvel gelenlerin yolunda yryen kiiyi ifade eden kelime hakknda birok yorum yaplmtr. Bunlardan en ok kabul greni, kendinden evvel gelen Buddhalarn yolunda yryen kmil eklinde olandr. Tathagatann orijinal anlam iin bkz. Conze, Buddhism, s. 36. Tathagata hakknda ileri srlen yorumlarn bir deerlendirmesi iin bkz. Robert Chalmers, Tathagata, Journal of Asiatic Society, sy. 30 (London 1898), s. 103-115. Bu tr bir yorum, Budann kendisinden evvel gelmi olan Buddhalk silsilesinin son halkas olduu anlayn dourmutur; bkz. elebi, Gotama Buddha, s. 23. Nyanatiloka, Pacceka-Boddhi, s. 178. Budann bu sfat kendisi iin kullannn rnekleri iin bkz. elebi, Gotama Buddha, s. 128, 132133, 175-177, 250-258 vd. 51 Samyutta Nikaya, c. II, s. 25ten nakleden Jayatillake, Buddhist Attitude to Other Religions, s. 26. 52 Kandaraka Sutta, A Translation of the Majjhima Nikaya, s. 443. 53 Bu deyimin anlam iin bkz. yukardaki 15. dipnot. 54 Kandaraka Sutta, A Translation of the Majjhima Nikaya, s. 443. 55 Dhammavisuddhi, Does Buddhism Recognize Liberation, s. 48.

119
DVN 2004/1

Fuat AYDIN

B. Budann Yolunun Dnda Kurtuluun Olamayaca Budann dier dinlerde de dorularn bulunabileceini, Budist cemaat iinde olmakszn da kurtulu yolunu insanlarn bulabileceini kabul ettiini gsterecek ekilde yorumlanabilecek olan yukardaki ifadelerin tam karsnda, yalnzca kendi yolunun kurtulua gtreceine dair szleri yer almaktadr. Budann yalnzca kendi bulduu yolun kurtulua gtrecei iddias, dier kurtulu yollar-Budann yolu (mutlak dlayclk) ve Budist cemaat iindeki sangha-laik ayrm (ksm dlayclk) eklinde ortaya konulmaya allacaktr. Bunlara gemeden nce Budann oulcu ve kapsayc yaklamlar artran bak asnn yansra bu kadar radikal bir dlaycla niin yneldiine eilmek, kurtuluu kendi yoluna hasretmesini muhtemelen daha anlalr klacaktr. Budann aydnland dnemde, insann kaderi ve doasna dair farkl kanaatleri olan ve brahmanlarn birok anlam ykledikleri kurban uygulamalarn eletiren ok sayda gezgin mnzev (samana) vard ve yukarda da ifade edildii gibi mutlak bir din otorite bulunmuyordu. Dier samanalar gibi, Budann da bir samana olarak kurtulua gtren yol hususunda farkl bir kanaat ortaya koymas, bu oulcu ortamn bir sonucuydu ve bu sebeple, dier din-felsef dncelere kar dogmatik bir tutum taknmamtr.56 Bunu Nigrodha ile olan ve daha nce zikrettiimiz (eski yolunu terk etmemesini isteyen) konumasnda grmek mmkndr. Hem oulcu ortam hem de bu ortamda onun sergiledii szkonusu tavr, balangta Budaya kar bir muhalefetin ortaya kmasna engel olmu; bu da kolay bir ekilde kendisine kirtler edinmesine imkn salamtr. Ancak -muhtemelen- kirtlerinin saysnn gittike artmaya balamas zerine, nce Acvikalar57 ve daha sonra felsef rakipleri arasnda kendisine ynelik bir muhalefetin ortaya kmaya balamas;58 kendisiyle kurtuluu gsterme hususunda rekabet hlinde olan ve kendi dndakileri eletiren, yanl g56 Jayatillake, Buddhist Attitude to Other Religions, s.13-14. 57 Budann zamannda dnyay terk edenlerden oluan bir okul. Liderleri olan Gosala, hayatn kader (niyati) tarafndan idare edildiini, her ruhun mkemmellie ve niha kurtulua ulancaya kadar muhtemel her hayat tarzn tecrbe ettii bir reenkarnasyon srecini geirdiine inanr. Szkonusu sre, milyonlarca yl almaktadr. Acvika zhidi, lmle birlikte niha bara ulamaktadr. 58 Schumann, The Historical Buddha, s. 297.

120
DVN 2004/1

Budann Dier Dinlere Bak

rerek mahkum eden59 din-felsef gruplara kar tavrn netletirmesine yol am, bunu da ortaya koyduu yeni yolun, beer kurtulu iin evrensel geerlilie sahip ve vazgeilmez biricik yol olduunu ifade ederek yapmtr.60 Bu aklamann ardndan, Budann mutlak dlayc yaklamn birka balk altnda ortaya koyabiliriz. 1. Dnemindeki kurtulula ilgili yollar denemesi ve onlar yetersiz bularak terk etmesi Buda, zhitlik hayatn setikten sonra nirvanaya ulamak maksadyla dneminde bulanan samanalardan, nce Alara Kalamaya mrit olur ve Kalamann varoluu olmayan (non-existence) akdesini (dhamma), Kalamann gsterdii ekilde ksa bir srede renir. Bunu Kalamaya sylediinde Kalama tarafndan takdir edilerek, kendisiyle birlikte bu dhammay mritlerine retmek zere davet edilir. Ancak bu dhammann, insan dnyadan irendirmediini, ayrca ihtirasn yok edilmesine, tenshn sona ermesine, huzura ve irfana ve nihayet nirvanaya gtrmeyip hilie srklediini gren Buda, Kalamay terk eder. Hedefini gerekletirmek iin dneminin bir baka samanas olan Ramann mridi Uddakaya mrit olmak istediini syler ve bu talebi kabul edilir. Ksa srede, onun dhammasnn anlamnn, dncenin ne varl ne de yokluu olduunu renir. Bunu rendiini sylediinde, Uddaka tarafndan takdir edilir; ancak Buda bu dhammann aydnlanma hususunda kendisine herhangi bir katkda bulunamayacan grnce onu da terk eder.61 Daha sonra Uruvela ormanlarnda inzivaya ekilen Buda, dneminde hakikate ulamak iin tecrbe edilen btn yollar; nefsin kontrol, nefesin kontrol; nefes almay, yemeyi asgar dzeye indirmeyi s59 Buraya gelen muayyen din liderler var. Kendi teorilerinden olumlu olarak sz ediyorlar; ancak bakalarnn teorilerine kar kp, onu mahkum ediyor ve onunla eleniyor. Ayn zamanda Kesaputtaya gelen baka din liderler var. Onlar da bakalarnn teorilerine kar kp, mahkum ediyor ve onlarla eleniyorlar, fakat kendi teorilerinden olumlu olarak sz ediyorlar. mdi biz, bu saygdeer mnzevlerden hangisinin hakikati konutuu ve hangisinin yanl syledii hususunda pheli bir durumdayz; bkz. Anguttara Nikaya, c. I, s. 89dan nakleden Jayatillake, Buddhist Attitude to Other Religions, s. 24. 60 A. Pieris, The One Path of Liberation and The Many Religions, Dialogue, New Series, Sri Lanka, c. XIII-XIV (1986-1987), s. 1. 61 T.W. Rhys Davids, Buddhism: A Sketch of the Life and Teachings of Gautama The Buddha, Society for Prompting Christian Knowledge, LondonBrighton 1903, s. 34; Schumann, The Historical Buddha, s. 4.

121
DVN 2004/1

Fuat AYDIN

rasyla tatbik eder.62 Ardndan btn bunlardan vazgeerek kendini yemeye verir. Ancak bunlarn hibirisi, onun aydnlamasna, kurtuluun yolunu bulmasna yardm etmez ve onlar brakr.63 Derin murkabeye dalar ve sonunda eski Buddhalarn getikleri yoldan geerek, yeniden doum ve lm emberinden kurtuluun yolunun, imdiye kadar yaad iki ar ucun arasnda bir yer olduunu deneyimler.64 Bu sre, Budann dnemindeki zhitlik uygulamalarnn, insanlar kurtulua gtrmediini biztih yaayarak grmesi asndan nemlidir. 2. Aydnlanarak kurtulua ulamak iin dier din-felsef gruplar terk etmenin gereklilii Her ne kadar Buda, aydnlanma sonras bir ksm szlerinde dier din-felsef yollarda dorularn bulunabileceini kabul ederek bu grup mensuplarndan beklenenin szkonusu dorular gelitirmek olduunu sylese de; sonraki konumalarnda, eer kurtulua ulamak isteniyorsa, kendisine kirt olmak isteyenlerin, mensup olduklar evvelki yollar terk etmeleri gerektii eklinde szler yer almaktadr.65 nk, kendisi ancak evvelki yollar terk ederek kurtulua erimitir. Kendisine kirt olmak iin gelenlerin, baka din-felsef gruplara bal olduklar mddete, onun yolunu anlamalar zordur. Bu hususu kendi kirtlerine rettii eyin ne olduunu soran Nigrodhaya verdii cevapta ak bir ekilde ortaya koyar: Nigrodha, farkl grleri kabul eden, farkl eilimlerde olan, farkl etkilere tbi olan, farkl bir retmeni takip eden senin iin benim talebelerime rettiim doktrini anlamak zordur.66 Ayn ifadeyi gezgin mnzev Vacchagotta ile olan konumasnda da grmek mmkndr:
Muhakkak sen bilmiyorsun, Vaccha; muhakkak sen aknsn! nk, Vaccha, bu dhamma derindir, grmek zordur, anlamak zordur, saftr, mkemmeldir, phelerin tesindedir, incedir, bilge iin anlalabilir. [Bu dhamma], bir baka grte olan, bir baka ball olan, bir ba62 Davids, Buddhism, s. 35. 63 elebi, Gotama Buddha, s. 102-114; Kemal ada, Hint Eski a Kltr Tarihine Giri, ADTCF Yaynlar, Ankara 1974, s. 51; Davids, Buddhism, s. 34; Coomaraswamy, Hinduizm ve Budizm s. 85. 64 Ariyapariyesena-Sutta, A Translation of the Majjhima Nikaya, s. 256262; elebi, Gotama Buddha, s. 114-118; Schumann, The Historical Buddha, s. 228. 65 Dhammavisuddhi, Does Buddhism Recognize Liberation, s. 47. 66 Uduumbarikam Sihanada Sutta: The Great Lions Roar to Udumbarikans, A Translation of The Digha Nikaya, s. 387.

122
DVN 2004/1

Budann Dier Dinlere Bak

ka [doktrine] dayanan, bir baka tarikattan olan, bir baka stadn idaresinde olan senin iin anlalmas zordur.67

Oysa kurtulua gtren yolu bilmek, sekin sekiz katl yolun ne olduunu anlamakla mmkndr.68 3. Dnemindeki din-felsef gruplar eletirmesi Buda, ksa srede byk bir kirt kitlesi edinmesinden dolay kendisini eletiren (Tithiya okulu mensuplar, Dhamma retisini yayanlar yanl, retileri kirli ve kusurlu derler srekli.)69 din-felsef gruplar ve onlarn savunduklar dnceleri ele alp ayrntl bir ekilde tenkit etmek sretiyle, kendi sekiz katl yolunun kurtulua gtren tek yol olduunu gstermeye almaktadr.70 Buda, brahmanlarn kurban sistemini geersiz sayar; Veda ktiplerinin bilgisiyle ironik bir ekilde dalga geer; stat-kirt ilikisini; nde, ortada ve sonda ne olduunu bilemeyen krlerden oluan, bu yzden de hedefe gtremeyen bir diziye benzetir.71 Buda onlar, yaadklar ileli hayattan dolay tekebbre kaplmakla, bakalarn kmsemekle, amalar olan kurtulua ulatklarn sanp bununla tatmin olmakla ve marifetlerini abartmakla itham eder. Gerek bir samana ya da brahmann karakteristik zelliinin, hibir zaman d grn, ile veya fiziksel eziyet olmayp, i disiplin, merhamet, nefse hkim olma, ruhun btl inanlardan ve isten d kendiliindenlikten zgrlemek olduunu syler.72 Dnemindeki septik, agnostik ya da pozitivistik, materyalistik, teistik
67 Majjhima Nikaya, c. I, s. 487, 5-9dan nakleden Freiberger, Profiling the Sangha, s. 5. Baka din cemaatlere mensup olanlarn dhammay anlayamayacaklarna dair Budaya atfedilen rnekler iin bkz. Freibergerin ayn makalesinin 11. dipnotunda Digha Nikaya, Majjhima Nikaya ve Sutta Nikayadan verilen yerler. 68 Mahagapalaka Sutta, A Translation of the Majjhima Nikaya, s. 315, 317. 69 Kaya, Buddhistlerin Kutsal Kitaplar, s. 160; Mircae Eliade, Dinsel nanlar ve Dnceler Tarihi: Gotama Budhadan Hristiyanln Douuna Kadar, ev. Ali Berktay, Kabalc Yaynlar, stanbul 2003, c. II, s. 91. 70 Budann eletirerek reddettii gruplar ve onlarn inanlar hakknda bkz. Schumann, The Historical Buddha, s. 215-226; Jayatillake, Buddhist Attitude to Other Religions, s. 33-35. 71 Oldenberg, Buddha, s. 172-173. Budann Brahmanizm ilgili olarak reddettii bu eyler ve bakalar hakknda bkz. Elizabeth Seeger, Eastern Religions, Thomas Y. Crowell Company, New York 1973, s. 58. 72 XXIV. Blm: Brahmanavagga (Brahman Blm), s. 383-423, Dhammapada, Kaya, Buddhistlerin Kutsal Kitaplar, s. 128-134; Eliade, Dinsel nanlar ve Dnceler Tarihi, c. II, s. 96.

123
DVN 2004/1

Fuat AYDIN

determinist dier din-felsef73 gruplarn reddedilii, onlarn kendi ilerinde tutarsz, ktcl, gayrimer, tatbik edildiklerinde kurtulua gtrmek bir yana, hastala ve acya gtrecek olmalarndan kaynaklanmaktadr. Buda bu nitelikleri, Kesaputtaya gelen ve baka dinleri eletirerek kendilerininkini ven din liderler karsnda, hangisinin doruyu, hangisinin yanl syledii hususunda phe iinde kaldklarn, buna nasl karar vereceklerini soran Kalamasa, onlar deerlendirmede uygulanmas gereken ltler olarak zikreder:
() Kalamas, bu doktrinlerin, bilgeler tarafndan kt ve gayrimer olarak mahkum edildiini, onlarn kabul edilmesi ve yaanmasnn hastala ve acya yol atn kendin kavradnda, onlar reddetmelisin.74

Budist kutsal metinlerinde, dier din-felsef gruplarn kurtulua gtrme hususundaki yetersizlikleri noktasnda Buda; onlarn kurtulua ulama yollarnn isteneni yerine getiremeyeceini, asl hedefe ulatrann kendi bulduu yol olduunu, Acvikalar gibi plaklk, rlm salar, oru, topran stnde yatma, tozlara bulunma ve hareketsiz oturmann deil, tutkular yenmenin75 gerek arnmay salayacan76 ifade eder. Kez Budist kutsal metninde, yollarn yetersizlii aslen din-felsef bir tartmac olan Saccakann yaadklarn Budaya anlatmasyla gsterilmeye allr. Budaya gelen Saccaka, szkonusu dnemde mevcut olan alt sekin din-felsef statla yani, Purana Kasapsa, Makhali Go73 Septik, agnostik, pozitivist, materyalist gibi, bugn tamamen din kart anlaylar olarak grlen bu tr kavramlarn dinle birlikte kullanlmas garip grnebilir. Ancak kadm Hint dncesi balamnda bu ok da anlamsz deildir. Her grubun, insann doas ve bu dnyadaki yerine dair kanaatlerinden kaynaklanan bir hayat anlay vardr. Bu hayat anlaynn teorik yn, onun felsefesi; pratik yn de dini olarak kabul edilir. Yukardaki kavramlarla nitelenen gruplarn da bir hayat anlay vardr. Dolaysyla onlar da, din taraflar olan gruplardr. Onlardan beklenen din ve felsefi alanlarnda tutarl olmalardr. Bu yzden, teorik olarak materyalist olup, materyalist deerlere gre yaamamak bir tutarszlk olarak grlr ve eletirilir; bkz. Jayatillake, Buddhist Attitude to Other Religions, s. 27-28. 74 Anguttara Nikaya, c. I, s. 189dan nakleden Jayatillake, Buddhist Attitude to Other Religions, s. 24. 75 nk, tutkular karmay ateler; karma da samsaray sonsuz hle getirir. 76 Dhammada X. Blm: Dandavagga (Eziyet Blm), s. 129, Kaya, Buddhistlerin Kutsal Kitaplar, s. 96.

124
DVN 2004/1

Budann Dier Dinlere Bak

sala,77 Ajita Kesakambali, Pakudha Kaccayana, Sanjaya Bellatthiputta ve Nigantha Nataputa78 ile karlatn; onlarla tarttn ancak bu alt stattan hibirinin elikisiz bir delil ortaya koyamadklarn syler. Daha da kts, onlarn, tartmalarda kzgnlk, dmanlk ve honutluksuz gstermeleridir:
Seninle olan karlamalarmda ey saygdeer Gotama, sen bu tr zayflklarn hibirini gstermedin. Aksine, bir akl yrtme yaplrken/bir delil ileri srlrken senin yzn daha beyaz daha parlak bir hl alyor.79

Budann dneminin en nde gelen din liderleriyle mukyese edilerek takdir grmesi, onlarn samsara arkna tbi olduklarn gstermektedir. C. Doru-Yanl Din Ayrm: Doru Dinin zellikleri ve Kurtulua Gtren Dinde Bulunmas Gerekenler Budann dncelerini nakleden kirdi Anandann ifadelerinden, Budann, dnemindeki dinleri e ayrdn gryoruz. Bunlar, a) sahte (abrahmacariya-vasa) ya da yanl dinler, b) tatmin edici olmayp ancak zorunlu olarak yanl olmayan dinler ve c) doru dinler. Budaya gre sahte dinler drt tanedir: Birincisi, yalnzca madd dnyann gerekliini iddia eden ve lmden sonra varln devam ediini reddeden materyalizm; ikincisi, etik-d bir ahlk tavsiye eden din bir felsefe; ncs, irade zgrln, ahlk illiyeti reddeden ve varlklarn hem mucizev olarak kurtulacan hem de mahkum edildiini iddia edenler; drdncs ise, btn insanlar iin kanlmaz bir kurtuluu savunan evrimci determinizmi savunanlar. Tatmin edici olmayp ancak zorunlu olarak yanl olmayan dinler de kendi iinde drt tanedir. Bunlardan birincisi, kurucusunun her eyi bilme sfatna sahip olduunu iddia etmektedir. kincisi, vahye ya da gelenee dayanan bir dindir. ncs, mantksal ve metafizik bir temel zerine
77 Buda, kat kaderci anlay ok acmasz bulduu iin en ok ona saldrmaktadr. Bu saldr, muhtemelen onun savunduu kader retisini, kendisinin ortaya koyduu insanlar, sekin sekizli yolu takip ederseler kurtulua (nirvana) ularlar eklindeki retisini tehdit eden bir unsur olarak grmesinden kaynaklanmaktadr; bkz. Eliade, Dinsel nanlar ve Dnceler Tarihi, c. II, s. 100. 78 Haklarnda Budist ve Cayinist kaynaklar dnda bilgi bulunmayan bu kiiler hakknda detayl bilgi iin bkz. Eliade, Dinsel nanlar ve Dnceler Tarihi, c. II, s. 94-101; Schumann, The Historical Buddha, s. 215-227. 79 Dhammavisuddhu, Does Buddhism Recognize Liberation, s. 46-47.

125
DVN 2004/1

Fuat AYDIN

kurulandr. Drdncs ise, yalnzca pragmatik bir zellik gsterir ve septik ya da agnostik temeller zerine bina edilmitir. Bunlarn ortak zellikleri, ldkten sonra varln devamn, ahlk deerleri, irade zgrln ve sorumluluu savunup kurtuluun kanlmaz olmadn kabul etmeleridir.80 Budann doru din ve zelliine dair grleri, gezgin asketiklerinden olan Subhaddann o dnemde yaayan ve byk inanan kitlesine sahip olan sekin statlar tarafndan ilan edilen felsefe ve dinlerin hepsinin doru mu, hepsinin yanl m ya da bir ksmnn doru bir ksmnn yanl m olduu sorusuna Budann verdii cevapta yer almaktadr:
Doru bir din, bir dereceye kadar sekin sekizli yolu ieren dindir: Hangi din olursa olsun, sekin sekizli yol onda bulunmazsa, onda birinci, ikinci, nc ve drdnc vel (arhat) bulunmaz.81 Sekin sekizli yolun bulunduu herhangi bir dinde, birinci, ikinci, nc ve drdnc arhat bulunur. Bu dier dinler, hakik arhatlardan mahrumdurlar. Eer bu keiler doru bir ekilde yaayacak olurlarsa, dnya asla arhatlardan mahrum olmayacaktr.82 80 Jayatillake, Buddhist Attitude to Other Religions, s. 28-29. 81 Bunlar, Budann bulduu kurtulu yolunda gayret sarfeden insanlarn sonunda ulatklar kurtulu derecelerini gstermektedir. Bu dereceler aadan yukarya doru u ekildedir: 1. Sotapanna: kirtler, bu dereceye badan kurtularak ularlar. Bu dereceye ulaanlar, bir daha aa dnyalarda (cehennem, hayvanlar ve glgeler lemi) domayacaklar, daha yksek hayat safhalarnda doacaklar ve kurtulularndan emin olarak yksek bilgiye ereceklerdir. 2. Sakadagami (Dnyaya yalnzca bir kez gelecek olan): badan kurtularak, arzularn, kinlerini kontrol altna alm ve yoldan kmam olanlardr. Bunlar bir kez daha dnyaya gelecek ve zdraba kesinlikle son vereceklerdir. 3. Anagami (Dnyaya bir daha geri gelmeyecek olan): lk be badan kurtulmu olanlardr. Kendi kendine doarlar, yani hayata Devalarn en yksek mertebesine ait olan hayata gelseler de tekrar domadan gelirler ve orada nibbanaya ererler. Bu dereceye ulam olanlar, bu lemlere bir daha gelemeyeceklerdir. 4. Araha (Arhat): Bunlar en yce arhatlk makamna ermi olanlardr. Onlardan her trl kermet ve harikalar zuhr edebilir. Bizim iin imknsz grnen eyler, onlar iin mmkndr. hakk olan birisi demek olan bu mertebedeki kimse, tam kurtulu yolunu bulabilir; bkz. elebi, Gotama Buddha, s. 60-61. Arhat olmak iin gereken zellikler ve arhatlk hakknda dier hususlar hakknda bkz. Klaus K. Klostermaier, A Short Introduction: Buddhism, One World, Oxford 2002, s. 115-117. 82 Digha Nikaya, c. II, s. 151den nakleden Jayatillake, Buddhist Attitude to Other Religions, s. 31.

126
DVN 2004/1

Budann Dier Dinlere Bak

Bu ifadesinde aka isim vermekten kanmasna ramen Budann doru din olarak belirttii, kendi bulduu yoldan bakas deildir. Budann doru yolun kendisininki ve onun kurutulua gtren en uygun yol olduunu ifade ederken zerinde en ok durduu husus, dier din-felsef gruplarda yukarda szkonusu drt tr arhatn (vel) bulunmamasdr. Bunu, kendi yolunun stnlnn bir gstergesi olarak kabul eder:
Bhikhular, yalnzca burada, bir mnzev, yalnzca ikinci mnzev, nc mnzev ve yalnzca burada, drdnc mnzev vardr. Bakalarnn doktrinleri, mnzevlerden yoksundur. te imdi, hakl olarak aslan sesini karan ttrebilirsin.83

Bu drt arhat tipi, ancak Budann bulduu doktrin ve disiplini uygulayan bir cemaat iinde bulunabilir.84 Dier din-felsef sistemler bunlardan mahrumdur ve Buda, bu arhatlarn yalnzca kendilerinde bulunduunun bir gstergesi olarak kirtlerinden aslan sesini karan ttrmelerini istemektedir85 ve onu ttrmenin de kendi haklar olduunu ifade etmektedir.86 Ayn kanaati daha radikal bir ekilde yle ifade eder: Bu tek yoldur, arnma ya da vizyon iin baka hibir yol yoktur. Gkte hibir iz yoktur, darda da hibir arhat.87 Dier din-felsef sistemlerde arhatln drt derecesinin bulunmamasnn anlam, ideal bir asketiin yalnzca Budist cemaatte (sangha) bulunacadr. Manev gelimenin drt safhas, kurtulu yoluna gnderme yapar. Bu yol mnhasran Budann din cemaati/sanghas iinde gerekletirilebilir. Dier din-felsef asketikler bu drt safhadan yoksundurlar; bu sebeple de onlar, insanlar kurtulua gtremezler.88 D. Budann Yolu En stn Yoldur Buda, her frsatta kendi yolunun stn olduunu belirtmektedir. Deerli bir kurban nasl icr edeceini soran Brahmin Kudantaya, hakik kurbann, Budist hayat tarzn takip etmekten ibaret olduunu
83 Culasihanada-Sutta, A Translation of the Majjhima Nikaya, s. 139-162. Aslan sesini karan ttrme, Budann en stn oluunu dnyaya ilan etmektir; bkz. Klostermaier, A Short Introduction, s. 116. 84 Dhammavisuddhi, Does Buddhism Recognize Liberation, s. 45. 85 Dhammavisuddhi, Does Buddhism Recognize Liberation, s. 49. 86 Culasihanada-Sutta, A Translation of the Majjhima Nikaya, s. 139-162. 87 Dhammapada Malavagga, c. V, s. 254-255ten nakleden Dhammavisuddhi, Does Buddhism Recognize Liberation, s. 44. 88 Feriberger, Profiling the Sangha, s. 6.

127
DVN 2004/1

Fuat AYDIN

syleyerek yle der: nsann kutlayabilecei bundan daha yce ve daha ho bir ey yoktur.89 Majjhima Nikayada yer alan bir baka ifade bu stnl daha latif bir tarzda anlatr:
Siyah ssenin kk, aatan yaplan parfmlerin ve yasemin, iek parfmlerinin en iyisi kabul edildii gibi, ayn ekilde stat Gotamann tavsiyeleri de bugn bulunan retiler arasnda en stn olandr.90

Buda, farkl ekillerde aydnlanmaya alanlar hakknda sorulan bir soruya, kendi yolunun aydnlatc olduu eklinde cevap vermektedir.91 Buda, kurtulu yolunu aratrma srasnda yaptklarnn, kendisinden nce, kendi zamannda ve kendisinden sonra gelecek olan brahminlerin ve mnzevlerin bu yolda gayretleri yznden yaadklar ac, ikence ve paralanma hislerinin en stn olduunu, bu yzden de kendi yaadklarnn tesinde yaanacak ve yaplacak hibir eyin olmadn syleyerek,92 kendisinin bulduu yol dnda aydnlanmaya gtren bir yolun olmadn ileri srmektedir.93 Onun bulduu yol, en emin ve en gvenilir yoldur:94 Yollarn en iyisi sekiz katl olandr, dorularn en iyisi drt gerektir; yol budur, akl saflatrmaya gtren baka bir yol yoktur.95 Budaya gre, dhamma ve sangha, en emin ve en iyi korunaktr.96 Bu yzden, dhammay gren kiinin bir gnlk ibadeti, onu grmeyen kiinin bin yllk yaamndan97 daha iyidir. Yine, bir baka metinde, onun ulat duruma kimsenin ulaamayaca ve
89 Kutadanta Sutta, About Kutadanta, A Blood Sacrifice, A Translation of The Digha Nikaya, s. 139-140. 90 Gunakamoggallana Sutta, A Translation of the Majjhima Nikaya, s. 879. 91 Mahagosinga Sutta, A Translation of the Majjhima Nikaya, s. 308-312. 92 Ulat zafer tekrar ulalabilir bir zafer deil; bu dnyada hi kimse o zafere ulaamaz; hangi izle o Uyank, Bilge ve zsiz kiiyi izleyebilirsin, Dhammapada, XIV. Blm: Buddhavagga (Buddha Blm), s. 179, Kaya, Buddhistlerin Kutsal Kitaplar, s. 105. 93 Mahasaccaka Sutta, s. 340. 94 XIV. Blm: Buddhahavaggha, 191-192, Dhammapada, Kaya, Buddhistlerin Kutsal Kitaplar, s. 104. 95 XX. Blm: Maggavaggha (Yol Blm), 273-274, Dhammapada, Kaya, Buddhistlerin Kutsal Kitaplar, s. 114; Lowell D. Streiker, The Gospel of Irreligious Religion: Insights for Uprooted Man from Major World Faiths, Shedd and Ward Inc. New York 1969, s. 106. 96 XIV. Blm: Buddhahavaggha, 191-192, Dhammapada, Kaya, Buddhistlerin Kutsal Kitaplar, s. 104. 97 VIII. Blm: Sahavassagga (Binler Blm), 114, Dhammapada, Kaya, Buddhistlerin Kutsal Kitaplar, s. 94

128
DVN 2004/1

Budann Dier Dinlere Bak

var olan yollardan hibirinin de onun konumuna ulatramayacan sylemektedir.98 Kurtulua gtrme anlamnda kendi yolunun en stn, tek ve benzersiz oluuna dair oka rastlanan ifadelerin yansra, bazen daha da ileri giderek, kurtulua gtrme iddiasnda olan yollarn hepsini, doru ve yanl olanlar diye ikiye ayran ifadelere de rastlamak mmkndr:
Gerek tektir, ikincisi yoktur. Bununla ilgili olarak akl banda kiiler, birbirleriyle tartabilirler, ancak onlar farkl olgularla dua ederler; o yzden ayr eyi sylerler. () Bu dnyada ne farkl gerekler vardr, ne de lmllerde bilin eksiklii; ama felsef grlerini usa vurduklar zaman iki dhamma ortaya kar: Gerek ve Yalan.99

Budist dhammann stnl o kadar ikrdr ki, onu ancak aptallar anlamazlar: Karlarndaki dhamma retisini onaylamayan kii, bir aptaldr; anlay kttr, bir hayvandr; olanlara aptal denir. Bunlar, kendi grlerinden zerre kadar dar kmazlar.100 E. Budist Cemaat inde Kurtulu Buraya kadarki ksmda, Budann Budist cemaat (sangha) dnda kalan din-felsef gruplarn kurtulua ulap ulaamayacaklarna dair kanaatleri ortaya konulmaya alld. mdi, nce Budist cemaat iindeki laik-kei ayrm ve bunun kurtulula ilikisi zerinde durulacak, bunun iin evvela Budist cemaatin (sangha) mhiyeti ortaya konulacak; sonra da bu cemaat iinde yer alan unsurlarn kurtulua ulama asndan bulunduklar konum tespit edilmeye allacaktr. Budistler arasndaki en temel ayrm, keilerden oluan manastr cemaati ve laik Budistler arasndaki ayrmdr.101 Bunlardan bekrln esas olduu manastr cemaatini tekil eden erkek keiler cemaatine bhikku sangha, kadn keilerinkine bhikkhuni sangha; laik erkek ev sahiplerine upasaka sangha ve laik kadn ev sahiplerine ise upasika sangha denmektedir.102
98 XIV. Blm: Buddhavagga (Buddha Blm), 179, Dhammapada, Kaya, Buddhistlerin Kutsal Kitaplar, s. 103. 99 IV. Atthakavagga, 50 (laviysutta), 878-880, Suttanipata, Kaya, Buddhistlerin Kutsal Kitaplar, s. 158. 100 IV. Attahakavagga, 50 (laviyhasutta), 878-880, Dhammapada Kaya, Buddhistlerin Kutsal Kitaplar, s. 158. 101 Conze, Buddhism, s. 53. 102 Klostermaier, Buddhism, s. 89; Tilakaratne, The Buddha and His Sangha, s. 145-46.

129
DVN 2004/1

Fuat AYDIN

Zamanndaki manev statlar gibi Buda da kurtulua, yalnzca normal sosyal hayatla btn balarn kopardktan sonra, btn gnn ayrld bir alma sonucu ulalacan dnd iin, takipileri dnyev hayat terk eden, gezgin dilencilii seen insanlardan olumaktadr.103 Ancak dnemindeki din cemaatlerden temel fark, onlarn kast sistemini devam ettirmelerine ramen, Budann sanghasnn, kast ayrmnn ortadan kaldrld bir yapya sahip olmasdr.104 Budann sanghasnda, en st snf tekil eden brahmanlardan, asil insanlardan ve krallardan o dnemdeki en alt snf oluturan candalara kadar her kesimden insan bulunmaktayd.105 Balangta kendilerine samana Sakyaputtiya (Sakya olunun mritleri)106 denilen Budann takipileri iin daha sonralar sangha tabiri kullanlmaya baland. Bunlarla ilgili kurallar, ihtiya duyulduka Buda tarafndan vaz edildi. Budist kutsal kitaplarnn birinci ksmn oluturan ve disiplin sepeti anlamna gelen Vinaya Pitaka, bu grubun, neler yiyecei-yemeyecei, neler giyecei-giymeyecei, neler yapaca-yapamayaca, dilenirken nasl davranaca (kimden alaca-almayaca), keilerin birbirleriyle ilikileri
103 Sadece disiplin ve ant imekle, ok renmekle, kendinden gemekle, tek bana uyumakla deil, btn dnyalk ilerden terk ve fergat yoluyla mutluluu yakalarm. Ey bhikkhu! Tutkularn sndrm kii, gvende demektir, XX. Blm: Maggavagga (Yol Blm), 273, Dhammapada, Kaya, Buddhistlerin Kutsal Kitaplar, s. 114; James Bisett Prett, The Pilgrimage of Buddhism, The Macmillan Company, New York 1928, s. 43-45; Hermann Oldenber, Buddha: His Life, His Doctrine, His Order, ev. William Hoey, Lanceer International-Spantech & Lancer, New Delhi, 1992, s. 150-151; Klostermaier, Buddhism, s. 89. Yalnzca keilik hayatnn en yksek hedefe ulama imkn verdiine dair bkz. Conze, Buddhism, s. 53. 104 Ganga (Ganj), Yamuna, Avirati, Sarabhu gibi byk nehirler nasl okyanusa aktklar zaman adlarn, eski varlklarn kaybedip bir tek ad, umman adn tarlarsa, ite ey mridler bu drt kast da ister Katriyalar (Kshatria) ister Brahmanlar, ister Vayisyalar (Vaiya) veya Sutralar (Sudra) olsun Mesudun vazettii akideyi benimseyecek olursa, gezgin bir hayat srmek zere evine veda eder; ismini, milletini ve ailesini kaybeder ve artk tek bir ismi, Sakya olunun mridi ismini tar; bkz. Oldenberg, Buddha, s. 152-57; elebi, Gotama Buddha, s. 40. Oldenberg, kast fark gzetmeksizin takipiler kabul etmenin yalnzca Budaya has bir ey olmadn, ondan nce baka gezgin mnzevlerin de ayn eyi yaptklarn; bu sebeple de Budizmin bu zelliini fazla abartmamak gerektiini syler; bkz. a.g.e., s. 154. 105 elebi, Gotama Buddha, s. 40. 106 Oldenberg, Buddha, s. 151.

130
DVN 2004/1

Budann Dier Dinlere Bak

(yal-gen, kadn-erkek kei), cemaat idaresi (cemaate giri, aforoz, gnah itiraflar vs.) gibi konular dzenlemektedir.107 Buda, teblie balamasndan sonra ok uzun bir sre, sanghaya yalnzca erkek keilerin girmesine izin verirken,108 Buday byten ve ayn zamanda st annesi olan teyzesi Mahapacapatinin, birka kere reddedilmesine ramen, srarl talepleri ve Anandann onu desteklemesi sonunda, onlar iin art koulan sekiz kurala riyet etmeleri artyla kadn keiler tarikat (bhikkhuni sangha) kurulmutur. Bu sekiz maddenin byk bir ksm (kadn kei, her yatan erkek keie sayg gstermeli, erkek keiin bulunmad ormanlarda yamur mevsimini geirmeme; aksi olabilmesine ramen, kadn keiin erkekleri tekdr edememesi vs. gibi), kadn keiler karsnda erkek keilere stnlk vermektedir.109 Kadn keiler tarikat mensuplar (bhikkhuni sangha), her konuda erkeklere tbi olmann yansra, erkeklerin mkellef tutulduklar btn emirleri, hatta daha da fazlasn yerine getirmekle ykml tutulmulardr. Mesela, erkek keilerin 250 emri yerine getirmeleri gerekirken, kadnlar 500 emri yerine getirmek zorundadrlar.110 Buda, kadnlarn sekiz katl yolu uygulamak iin, evsizlik hayatn tercih etmelerine izin vermi olsa da, bundan ok memnun olduu sylenemez.111 Bunun bir gstergesi olarak, kadn keiler stattan hem madd hem de manev anlamda belirli bir uzaklkta tutulmulardr.112 Ona gre, bu izinle birlikte, bin yl deimeden varln devam ettirecek olan din, yalnzca be yz sene varln devam ettirecektir.113 Tarihi, keiler cemaatininki kadar eski olan sanghann ikinci yarsn oluturan laikler cemaati,114 Budist cemaate giren, ancak dnyev hayatla olan ilikilerini kesmeyen insanlardan olumaktadr. Bunlarn ykmllkleri ve yasak snrlar keilerinkiyle kyaslanmayacak dere107 Vinaya Pitakann ierii ve muhtevas hakkndaki kk tercmeler iin bkz. Kaya, Buddhistlerin Kutsal Kitaplar, s. 37-48. 108 Oldenberg, Buddha, s. 165. 109 Kadn kei tarikatnn kuruluu ve bu sekiz art iin bkz. elebi, Bir Rahibe Tarikatnn Tesisi, Gotama Buddha, s. 176-181. 110 J. Masson, Buddhist and Salvation, Religions Fundemantal Themas for a Dialogistic Understanding, Editrice Ancora, Roma 1970, s. 163. 111 Coomaraswamy, Hinduizm ve Budizm, s. 88. 112 Oldenberg, Buddha, s. 166. 113 Budann kadnlarn katlmasndan sonra, dinin uzun sreli olmayacan desteklemek iin verdii rnekler hakknda bkz. Oldenberg, Buddha, s. 179-180. 114 Budann laik tbiler kabul etmesiyle ilgili rnekler Upali Sutta, 485da ve Abhayarjakurra Sutta 501de verilir.

131
DVN 2004/1

Fuat AYDIN

cede genitir. Ancak onlarn da uymalar gereken birtakm kurallar vard. Mesela, silah, sarholuk verici eyler ve zehir ticareti yapamazlar. Ayrca be yasaktan (katl, zina, hrszlk, yalan sylemek ve uyuturucu kullanmak) kanmak zorundadrlar.115 Laikler, dnyev hayattan el-etek ekmi olan keilerin hayatlarn devam ettirmelerini salayacak eyleri teminle; keiler de onlara manev anlamda yol gsterme, ird etmekle ykmldrler. Budistler iinde laiklerle keiler arasndaki farklln, bir tr ayrlk anlamna gelmediini vurgulamaya alanlar olsa da,116 mesela Weber gibi baz yazarlar, laiklerin varlk sebebinin Budist kirdin kurtulu araynda ona sadakalaryla destek olmak olduunu sylemektedir.117 Oldenberg de, kei ve laik arasndaki tek ilikinin, bir grubun manev eitim alma, dier grubun ise hayatlarn devam ettirmek iin ihtiya duyduu asgar eyi alma olduunu belirtmektedir.118 Weberinkine benzer bir ifade de, Freibergere aittir: Sanghann yeleri, mnzev ve dnyadan uzak bir hayat yaarlar ve nibbanay ararlar; [ve laiklere] semav alanda yeniden domak maksadyla sanghay desteklemelerini retirler.119 Laik-kei ayrm yaplmakszn btn Budist cemaati ifade etmek iin kullanlan sangha terimi, hem ilk kuruluu srasnda (Budann asl amacnn erkeklerden oluan mnzev bir cemaat kurmak istemesi, bu yzden kadn keiler cemaatinin kuruluuna zor rz olmas; izin verse de -zmmen- bundan pimanlk duymu olmas) hem de tarihsel olarak daha nemli hle gelmesinden dolay, -Pali kanonunda ak bir ekilde grlebilecei gibi- yalnzca erkek keileri ifade etmek iin kullanlmtr.120 Buradaki tarihselden kast udur: Bhikkhuniler cemaati Budadan sonra uzun bir mddet varln devam ettirmi olmasna ramen, X. yzylda mesela, Sri Lankada tamamen ortadan kalmtr.
115 Budizmin on ana emri vardr. Bunlar; hayat tahrip etmekten, hrszlktan, zinadan, aptalla sebep olan gl iecekler ve sarholuk veren svlardan, yasaklanm zamanlarda yemekten, danstan, arkdan ve tiyatro seyretmekten, elenklerden, gzel kokulardan, kremden, mcevherlerden ve ssl elbiselerden, yksek ya da geni yataklardan, altn ve gmten kanmaktr. Burada saylan emirlerin ilk bei ile laik-kei btn Budistler sorumludur. Sonraki ile keiler ve isteyen laikler; son ikisi ile yalnzca keiler sorumludurlar; bkz. The Ten Precepts, The Religious Quest, ed. Whitfield Foy, Routledge-London-New York 1988, s. 204. 116 Tilakaratne, The Buddha and His Sangha, s. 160. 117 Max Weber, Religion of India, New York 1968, s. 224. 118 Oldenberg, Buddha, s. 163. 119 Freiberger, Profiling the Sangha, s. 6. 120 Tilakaratne, The Buddha and His Sangha, s. 149.

132
DVN 2004/1

Budann Dier Dinlere Bak

Hatta doduu yer olan Hindistan terk ettii zaman diliminde burada, bhikkhunilerin varlna dair bile fazla bir mlumat yoktur. Sri Lankada X. yzyldaki Cholas igalinin yol at tahripten kurtulan cemaat yeleri ine gittiler ve burada varlklarn gnmze kadar devam ettirdiler. Burada, kadn keilerin kadn keiler tarafndan deil, erkek keiler tarafndan takdis edilmeleri gibi farkl uygulamalar ortaya kmtr. Farkl bir tarzda da olsa bireysel olarak in, Japonya ve Korede varlklarn devam ettirmelerine ramen, bugn Trevada Budizminin hkim olduu Sri Lanka, Tayland ve Burma gibi lkelerde, takdisle ilgili teknik problemlerden dolay hi kadn kei tarikat yoktur. Uzun bir sredir kadn keilerin bulunmamas, bu tarikatn yaam biiminin unutulmas yannda, yeni bir ayrln ortaya kma korkusu da, kimsenin onu ihy etmeyi dnmemesine yol amtr.121 imdi Budist cemaat iindeki bu hiyerarik yapnn, Budann ve tarikatn asl kurulu amac olan kurtuluu elde etmeye nasl yansd incelenebilir. stat Gotamann kirtlerinden beyazlar giyen, duygusal zevklerden holanan, retimini tamamlayan, kendisine yaplan tavsiyelere karlk veren laik bir takipi, phenin stesinden gelip, zihin karmaklndan zde olup, korkusuzluu elde etmi ve stadnn idaresinde bakalarna baml olmaktan zgr hle gelen bir kimse var mdr? eklindeki bir soruya Buda, bu tasvire uyacak olanlardan yzlerce bulunduu eklinde cevap verir. Buda kadnlar hakknda sorulan bir soruya da ayn cevapla karlk vermitir.122 Laiklerin bir anlamda ke121 Anne Bancrofot, Women in Buddhism, Women in The World Religions: Past and Present, ed. Urusula King, Paragon House, New York 1987, s. 93-94. Ayrca bkz. Anil D. Goonewardene, Buddhism, Six World Faiths, ed. W. Owen Cole, Cassell Publisher Ltd., London 1996, s. 163-164; Klostermaier, Buddhism, s. 98. Gnmzde, Therevada Budizminin hkim olduu Burma ve Sri Lanka gibi yerlerde, kadn keiler tarikatn (bhikkhu sangha) yeniden ihy teebbsleri olmutur. Ancak, bu Sri Lankada byk bir tartmaya yol amtr. Bhikkhularn ou, kadn keiler tarikatnn (Bhikkhuni Sasana) ortadan kalktn ve Budann yokluunda bu tarikatn yeniden ihy edilemeyeceini savunurlar. Feminist Budist bilim adamlar, bhikkhuni sasanann yeniden kurulmasn istemekte ve bhikkhularn istememesini ataerkil bir eilim olarak grmektedirler; bkz. Klostermair, Buddhism, s. 100, dn. 14. Kadn keilerin bir cemaat olarak ortadan kalktklar, ancak bireysel olarak varlklarn Tibet ve Japonyada devam ettirdiklerine dair bkz. Christmas Humphreys, Nun, Nunneries, A Populer Dictionary of Buddhism, Curzon, London 1984, s. 139. 122 Tilakaratne, The Buddha and His Sangha, s. 147.

133
DVN 2004/1

Fuat AYDIN

ilerin ulatklar manev duruma ulaabileceklerini ve bu konuda herhangi bir snrn olmadn ifade eden bu cevabn yansra, tam aksini, yani laiklerle-keileri kyaslayarak keilerin ulaabilecekleri duruma onlarn ulamasnn mmkn olmadn gsteren metinler de vardr:
Gkyznde szlerek uan Tepeli (tavus), mavi boyunlu (ku), asla kuunun hzna yetiemeyecei gibi, ayn ekilde ev sahibi de, ormanlarda tefekkr ederek, mnzev bir hayat yaayan keile, bilgeyle rekabet edemez (stn gelemez).123

Birinci ifade ile ilgili yorumunda, ada bir Therevada otoritesi olan Bhikkhu Bodhi, burada yaplan tasvirin arhatln ilk iki safhasn gerekletirenlere gnderme yaptn syler. Budann mklemelerinde, bir ksm ev sahiplerinin arhatln nc safhasna ulamalarna ramen, ev sahibi olarak yaarken arhatla ulaanlarn ok az olduu Budann lm deindeki babas ve Santati adl bir ba vezir- nakledilir.124 Arhatln ilk iki safhasna ulaan ev sahipleri ok olmasna ramen, arhatln son iki safhasna ulaanlar olduka azdr. Arhatln son safhasna ulaanlar olsa da, bunlarn ev sahiplii hayatn srdrdklerine dair ise, Budist kutsal kitap kanonunda hibir kayt yoktur; aksine onlar, kuular gibi, evlerini ve yurtlarn terk ederler.125 Kanonik sonras bir metin olan Milindapanhada, byle bir durumda olan insann iki tercihinin olduu sylenir; ya lm anlamna gelen parinirvanay seecek ya da sanghann bir yesi hline gelecektir. Laiklerin de Budann bulduu sekin sekizli yolu takip ederek ulalan kurtuluun hiyerarik gstergesi olan drt arhatln birtakm derecelerine ve ok az da olsa son derecelerine ulatklarna dair rivyetler bulunsa da, szkonusu yolun uygulanmas sonucunda kurtulua ulamann mmkn olduunun somut gstergesi olduu iin sanghann ayr bir yeri vardr. Sangha, Budann ortaya koyduu ve kurtulua gtren yaam tarznn hakik uygulayclar olmas bakmndan, onun bir yesi olmak, daha iin banda kurtulua yakn olmak anlamna gelmektedir.126 Bu sebeple, yukardaki son alntda ve birinci alnt hakkndaki yorumda da ortaya konulduu gibi, mutlak anlamda kurtulua ermek (ve arhatln son aamasna ulam olarak bu dnyada yaamaya devam etmek) dar anlamda sanghann erkek ve kadn keiDVN 2004/1

134

123 Tilankaratne, The Buddha and His Sangha, s. 149. 124 Davids, Buddhism, s. 125. 125 VII. Blm: Arahantavagga (Arhatlar Blm), Dhammapada, 90, Kaya, Buddhistlerin Kutsal Kitaplar, s. 91. 126 Freiberger, Profiling the Sangha, s. 3.

Budann Dier Dinlere Bak

ler topluluunun (bhikkhu-bhikkhuni sanhga) hakkdr ve bu hususta onunla hi kimse rekabet edemez. Keilik dnda kurtuluun olamayaca noktasnda, arhatln son aamasna ulam olan ev sahibinin, ya keilii ya da lm semek zorunda oluu, bu kabul destekleyen bir veri olarak grlebilir. Yine, Milandann ev sahiplerinin ve evsizlii semi olan gezgin rahiplerin doru bir ekilde ilerlediklerinde dhammay salkl bir ekilde gerekletireceklerse ev sahipleri ile evsiz gezginlerin o kadar zor bir hayat semelerinin ne anlamnn olduu eklindeki sorusuna, Nagasena, evsiz gezgin olmann bir ok erdeminden bahsettikten sonra laik cemaatten insanlarn ev sahiplii hayatlarn devam ettirirken nirvanaya ulamalarnn aslnda, bir nceki hayatlarnda keilere has olan on sert uygulama hususunda eitilmi olmalarndan kaynakland; bu eitim sayesinde mevcut hayatlarndaki kutsallklarnn temellerini attklar; davranlarn arttklar ve bu yzden de bugn ev sahibi hayat yaam olmalarna ramen, nirvanaya ulatklar eklinde cevap verir.127 Bu da, nirvanaya ulamann yalnzca keilere has olduunu ve nceki hayatlarnda keilik hayatndan bir kalnt, bir iz tamayan kiilerin kurtulua ermelerinin mmkn olmadn gstermektedir.128 Sanghann mensubu olarak kurtulua erenlerin saysnn okluuna ramen, laiklerden ve hatta sanhga iinde erkek keilere tbi olan kadn keilerin arhatla ulaanlarnn saylarnn zikre demeyecek kadar az oluu (Pali kanonunda arhatla ulam drt yz kadar bhikkhu; yirmi kadar laik ve birok kadn ismen zikredilmesine ramen),129
127 Buddhist Scripture, ev. Edward Conze, The Penguin Books, Baltimore 1959, s. 93-95. Conze, bu ksm Milinda Panha/Kral Milindann Sorular adl kitaptan almtr. Palice yaklak m.. 100 yllarnda yazlan bu kitap, Yunan kral Menender (Milinda) ile Budist bilgin Nagasene arasnda Budizmin temelleri hakkndaki bir tartmann kayddr. M.s. V. yzylda yaam Budist bir lim olan Buddhaghosa tarafndan kanonik olarak kabul edilmitir. Pali kanonu dnda kanonik kabul edilen tek almadr. Conze, szkonusu Budist metinlere atfta bulunarak yukarda zikredilen kanaati ifade eder; bkz. Conze, Buddhism, s. 54. 128 Yukarda yer yer kaynak olarak kullandmz Freiberger de makalesi boyunca, Budist kutsal metinlerinden yapt alnt ve bunlar etrafndaki yorumlaryla, kurtuluun yalnzca sanghaya has olduunu gstermeye almtr. 129 Klostermaier, Buddhism, s. 116. Yazar, ayn kitabnn bir baka yerinde, Budann zamannda Dhammay iiterek arhatla ulaan yzlerce kiinin olduunu, ancak bunun gittike azaldn syler. Birka yzyldr, Sri Lankal Budistler artk arhatln modern insanlar tarafndan elde edilemeyeceine inanmaktadrlar. Buna karn, Budizmin hl nibbanaya

135
DVN 2004/1

Fuat AYDIN

mutlak anlamda kurtulua ulama hakknn manastr hayat yaayanlara; bunlar iinde de, birincil olarak erkek keilere ait olduunun gstergesi olarak kabul edilebilir. Bu hususla ilgili verileri Budist kutsal metinlerinden, Majjhima Nikayada bulmak mmkndr. Kadnlarn ne Buda ne evrensel bir monark olamayacan syledikten sonra bu konuda btn ihtimalleri ortadan kaldrmak maksadyla szkonusu kitapta yle denilmektedir:
Bir kadn iin, tamamen aydnlanm, bir arhat olmak imknszdr, ancak bu bir erkek iin mmkndr; bir kadn iin bir Saka, ya da bir Mara veya bir Brahma olmak imknszdr; ancak bunlardan herhangi birini olmak bir erkek iin ise mmkndr.130

Sonu Budizm, Brahmanizmin mutlak anlamda hkim olmad bir ortamda, onun uygulad kurtulu yoluna alternatif olarak ortaya kan bireysel kurtulu hareketlerinden biridir. Mitolojiyle gre Buda balangta, bu yolu kimseye anlatmay dnmemesine ramen, sonradan Tanr Brahmann mdahalesiyle, bulduu kurtulu yolunu insanlara ulatrr ve zamanla etrafnda bir cemaat teekkl eder. Kendi bulduu yola bak, muhtemelen kendisi gibi gezgin mnzevlerle olan ilikilerinin sonucunda, zamanla bir netlik kazanmtr. Tebliinin balang safhalarnda; bakalarnda iyi eyler grp, onlarn da iyi eyler yapmaya gtrebileceklerini kabul ederek, oulcu bir tavr sergiler grnmektedir. Ancak zamanla kirt ve hm kazanma rekabetinin ve bakalarnn Budann bulduu yolun yanl olduuna ynelik eletirilerinin bir sonucu olarak baka din-felsef gruplara kar tavr deimeye balamtr. nce, kendisine kirt olmak isteyenlerin evvelki balarn koparmalarn isteyerek, kendisini var olanlardan daha iyi, en iyi ve en stn eklinde bir takdime; daha sonra ise, mevcut din-felsef okullar doru-yanl olarak ikiye ayrarak kurtulua gtren tek doru yolun kendi bulduu yol olduunu ciddi bir ekilde savunmaya baladn gsteren ifadeler bulunmaktadr. Hatta, dierleri karsnda kendi dhammasnn doruluu o kadar aktr ki, onu grmemeyi bir aptallk sayar ve onu kabul etmeyen kiiyi insandan aa bir varlk olarak nitelendirir.
DVN 2004/1

136

gtrdn syleyenler ve Budann dnemini yaatmaya/yaamaya alarak bunu gerekletirmeye alanlar da vardr; bkz. Klostermaier, Buddhism, s. 117-118. Laiklerin istisna olarak aydnlanmay gerekletiklerine dair bkz. J. Massion, Buddhism and Salvation, s. 163. 130 Bancoroft, Women in Buddhism, s. 89.

Budann Dier Dinlere Bak

Budann dier din gruplarda erdem denilebilecek eylerin varln kabul etmesi, kendisine kirt olsalar da nceki statlaryla olan balarn tam olarak koparmamalarn istemesi ve kendi bana aydnlanmaya eren Peccaka-Buddhalar kabul etmesi (buradaki tek art, Budann sekiz katl yolunu takip etmedir), bir anlamda Budist reti ve cemaat dnda kurtuluun mmkn olduu sonucunu karmaya izin verir grnmektedir. Ancak, aydnlanmaya ermek iin eski balantlarn koparlmasn istemesi; mevcut dinleri doru-yanl olarak tasnif etmesi ve kendisinin doru, dierlerinin yanl olduunu sylemesi yannda daha da ileri giderek aydnlanmaya gtren tek yolun kendi yolu olduunu ciddi bir ekilde ortaya koymaya balamas, Budann, kendi dneminde var olan dier din gruplarn aydnlanmaya ulatrarak kurtuluu gerekletiremeyeceklerini kabul ettii eklinde deerlendirilebilir. lk tebliini gezgin erkek mnzevlere yapmas ve cemaatini gezgin erkek mnzevlerden oluturmaya balamas, kurtulua ancak bu erkek mnzevlerin ulaabileceini dndn gstermektedir. Sonradan kerhen de olsa kadn keilii kabul etmesine ramen, onlar her bakmdan erkek keilere tbi klmtr. Bu dinin keilii deil de (dnyev hayat terk etmemeyi seen) laik takipileri de vardr. Genel olarak kurtulu, Budist sanghasn oluturan (erkek-kadn kei, erkekkadn laik) btn yeleri iin kabul edilse de, laiklerin, yaadklar hayatn dadaasndan dolay, arhatla ulamalar imknsz deilse bile ok zordur. Laiklerden aydnlanmaya erienler de, daha nceki hayatlarnda keilik eitiminden gemi olanlardr. Bu tr aklamalardan, Budist cemaat iinde mutlak anlamdaki kurtulua, (yalnzca keiler topluluunu ifade eden) sangha mensuplarnn ulaabilecei sonucu kmaktadr ki, bu Budizmle ciddi anlamda uraan (Conze vs. gibi) insanlar tarafndan da ok ak bir ekilde ifade edilmitir. Bu cemaat iinde ise, hem her bakmdan erkeklere tbi olmalar, hem aydnlanmaya ulaan kadn keilerin saysnn erkeklere nazaran ok az olmas sebebiyle, erkek keilerin (bhikkhu) kurtuluu gerekletirecek asl grup olduu sylenebilir.131 Budist cemaat hakknda sylediklerimizi, daha nce Budist cemaat dnda kalanlar hakknda sylediklerimizle birletirerek, Budann aydnlanarak kurtulua gtrecek yol ve bu yolun gtrecei hedefe
131 Modern Budistler, artk bu dnyada arhatla ulamann mmkn olduunu kabul etmeyi brakmlardr; bkz. Bryan de Kretser, Man in Buddhism and Christianity, Y.M.C.A. Publishing House, Calcutta 1954, s. 90.

137
DVN 2004/1

Fuat AYDIN

kimlerin ulaacana dair niha dncesi hakknda yle bir kanaate ulamak mmkndr: Buda kendi yolu dnda kalanlarn kurtulua ulaabileceini kabul etmez. Yalnzca, kendi bulduu sekiz katl yolu takip edenlerin, yani Budist cemaatin bu hedefi gerekletirebileceklerine inanr. Ancak bu cemaat iinde de, herkes eit derecede bir kurtulu durumuna ulaamaz ve kurtulu dereceleri olan drt arhatln en yksek derecesine ulaarak mutlak anlamda kurtuluu gerekletiremez. Bu duruma en yakn olanlar, her trl megaleden uzakta mnzev bir hayat yaayarak, btn zamanlarn szkonusu duruma ulamak iin harcayan; dilencilik yaparak hayatn devam ettiren keiler cemaati; erkek ve kadnlardan oluan (bhikkhu-bhikkhuni sangha) bu grup iinde de, kadn keilerin kendilerine tbi olduklar erkek keiler cemaatine (bhikkhu sangha) mensup kiilerdir.

138
DVN 2004/1

You might also like