You are on page 1of 46

TALYA YKLER II CASTRO BARAHBES AIKLAMA Castro barahibesi, Stendhal'in yaynlad yklerin sonuncusudur.

(La Revue des deux Mondes'da, 1 ubat ve 1 Mart 1839'da olmak zere iki blmde yaynlanmtr); fakat ilerinde en uzunu, en nlsdr ve ad btn yapta, genellikle simge olmutur. Bu ykde, pitoreske, evreye ve atmosfere, dier yklerde olduundan daha ok yer verilmitir. Yazarn, olayn getii belli bal yerleri iyi tand ve bunlar okuyucuya gstermekten zevk duyduu seziliyor. Stendhal, konsolosluk greviyle Civitavecchia'da bulunduu zaman, 1835 yaznn bir ksmn Albano Da'nda geirmiti. O yln 27 Ekimi'nde Romano Colombo'ya yazd mektupta buray, "ssz ve denize egemen bir da'' diye tanmlyordu. Orada, ok basit, iyi kalpli insanlarla ve elektrikilik yapan gen bir papaz yardmcsyla birlikte, korkun frtnalar geirmiti. O; Albano, Monte Cavi, Faggiola orman zerinde ar direnmesine karn, Stendhal'de olduka az grlen pitoresk bir dekor oluturmaktadr. te yandan, yky sslemeye yarayan bir nokta da, haydutla milis komutannn yaamn betimleyen paralardr; fakat bu betimleme genellikle pek zayf kalmaktadr. Bizi, Giulio Branciforte'nin pei sra, XVI. yzyln karmakark kararghlarna srklemekten daha kolay bir ey olamazd.Yazar, her durumda, bunu istemi olacak. Burada da onu ilgilendiren yan ruhsal ve bir dereceye kadar rksaldr. Branciforte ve Elena de Campireali, onun gznde, Fransz inceliine ve gururuna kart talyan tutkularnn iki kusursuz rneidir. Sainte-Beuve, Stendhal hakknda, 1845'te yazd makalelerin ikincisinde, bu yan belirtiyor ve yazarn u tmcesini aktaryor: "Ak, nefis bir iektir, fakat onu, korkun bir uurumun kysndan koparacak gzpeklii gstermek gerekir.''Sainte-Beuve, "Yaam tipi ile rahip tipinin'' Castro barahibesinde iyi kavranm olduunu sylemekle birlikte, bunun da dierleri gibi bir deyi haline gelmeye baladn ve ktye kullanlmamas gerektiini ileri sryor. stelik, bu deyiin, Stendhal zamannda artk yeni bir ey olmad da sylenebilir; nk asln grmek iin, hi olmazsa, Diderot'nun "Deux Amis"sine kadar geriye gitmek gerekir ve o zamandan beri, fazlasn saymaya gerek kalmadan, Schiller'in "Haydutlar", Nodier'nin "Jean Abagar", W.Scott'un "vanhoe"su ve Hugo'nun "Hernani"si kmtr. Stendhal'in Madam Giulio Gauthier'ye yazd mektuptaki u tmceye gvenmek gerekirse, Hernani'den pek holanmad anlalyor: "ampanya arab ve Hernani bana yaramad (1 Mart 1830)" Gerekten, Hernani'de, gereinden ok tmce vard. Her durumda, Castro barahibesi, onun sevdii, ayn tarihte yaynlanan "Parma Manastr"nda da grdmz bir romaneskle doludur. Oyunlar, klk deitirmeler, adam karmalar, silah atmalar, kamalar, yle bir hzla birbirini kovalyor ki Sainte-Beuve, akn Fransz yntemiyle betimlenmesine "monoloun yanp yaklmalarna, ince dncelere, duygu anlarna" zlem duyuyor; fakat Stendhal, ahlak gibi kederden de holanmamaktadr. 16 Mart 1839'da Kontes de Tacher'e yle yazyordu: "Castro barahibesinin ikinci ksmndan holanmadnz grdmden beri, srf, yavan olmayan ve okunabilir, biimli bir ey bulmay dnyorum'' Birka satr aada, bu ikinci ksm bulduunu, bunun "erdemli" bir ey olacan ekliyor. Merak uyandracak bir ey, fakat yazar, niyetle yetinmi grnyor; "beylisme'', bundan bir ey kazanmaz, kaybederdi. CASTRO BARAHBES I XVI. yzyldaki talyan haydutlarn, melodram bize o kadar ok gsterdi ve o kadar ok kimse, bunlardan, tanmadan sz etti ki imdi bu haydutlar hakknda son derece yanl

bilgilere sahip bulunuyoruz. Genel olarak denebilir ki bu haydutlar, talya'da ortaa cumhuriyetlerinden sonra gelen kyc hkmetlere kar bir kar koyma eylemi oluturmulardr. Yeni gelen zorba, alld gibi, giden cumhuriyetin en zengin adam olurdu ve ulusun ayaktakmn kendine ekmek iin kenti grkemli kiliselerle ve gzel tablolarla sslerdi. Ravennal Polentiniler, Faenzal Manfrediler, molal Riariolar, Veronal Caneler, Bolognal Bentivogliolar, Milanolu Viscontiler ve sonunda hepsinden daha az dv ve daha fazla ikiyzl olan Floransal Mediciler byleydiler. Bu kk devletlerin tarihilerinden hibiri, bu ufak zorbalar rahatsz eden korku yznden verilmi emirler sonucunda zehirlenerek ve eitli yntemlerle ldrlerek yaamlarndan olan saysz insandan sz etmek gzpekliini gsterememitir. Bu zorbalardan herbirinin, kendisinden nefret ettiini bildii cumhuriyetlerden herbirini ahsen tandn ( rnein, Come byk dkas Strozzi'yi tanrd ), bu zorbalardan birounun ldrldn gz nnde bulundurun. XVI. yzyl talyanlarn o kadar zeki ve gzpek yapan, sanatlarna o kadar yetenek veren derin kinleri, eski gvensizlikleri anlayacaksnz. Madame de Sevign zamannda onur ad verilen ve zellikle, uyruu olarak dnyaya geldii efendiye hizmet etmek ve kadnlara ho grnmek iin yaamn fedayla snrlanan olduka gln sannn olumasna engel olan o derin tutkular greceksiniz. XVI. yzylda bir insann almas ve gerek artam, Fransa'da ancak er meydannda ya da dellolarda kendini gsterir, deerlendirilirdi. Kadnlar, kahramanlklar ve zellikle ataklktan holandklar iin bir erkein becerisini deerlendirme konusunda, en yksek karar sahipleri oldular. O zaman, kadnseverlik ruhu dodu ve btn tutkularn, hem de akn, hep boyun ediimiz, gurur denen o kyc zorba lehine, birer birer yklmasn hazrlad. Krallar, gururu, hem de pek hakl olarak korudular. Rtbeler egemenlii oradan kt. talya'da, bir insan artamn her tryle, gerek klcnn gcyle, gerek, eski elyazmalar arasnda bulular yaparak kendini gsterebilirdi. te, ann tapnlan bir insan olan Petrarca; XVI. yzyl kadn, Yunanca bilgini gen bir erkei, askerlik alannda gsterdii kahramanlkla nlenmi bir erkek kadar ve belki de daha ok severdi. Onun iin, orada, kadncllk gelenei deil, tutkular grld. te talya ile Fransa arasndaki ayrm bundandr ve ite Fransa, XVI. yzyln, bugn adlar hi bilinmeyen ve herbiri nice dman ldrm o kahraman komutanlar yetitirirken talya'da Raffaellolar, Giottolar, Tizianolar, Correggiolar bundan dolay domutur. Bu ac gerekleri sylediimden dolay af dilerim. Her ne hal ise, ortaadaki kk talyan zorbalarnn korkun ve zorunlu leri, halk ktlelerinin kalbinde, haydutlara kar bir sevgi uyandrd. At, buday, para, ksacas yaamak iin zorunlu olan herhangi bir ey aldklar zaman haydutlardan nefret ediliyordu. Fakat, z olarak, uluslar yrekten, onlar tutuyordu. Kasabann gen kzlar, fazla tedbirsiz bir davran sonucunda, mrnde bir kez ormana kap haydutlarn yanna snmak zorunda kalan delikanly, btn teki delikanllara yeliyorlard. Bugn de, herkes elbette haydutlarla karlamaktan korkar; fakat onlar bir cezaya arptrldklar zaman da onlara acr. nk bu ok ince, ok alayc, efendilerinin sansr altnda kan btn yazlarla alay eden ulus en nl haydutlarn yaamn cokunlukla anlatan kk iirleri alld gibi okur. Bu yklerde ona kahramanca grnen eyler, aa tabakalarda hl yaayan sanat ruhunu kendine eker ve dorusu, baz kimseler hakkndaki resmi vglerden o kadar usanmtr ki resmi olmayan bu trden her ey dorudan doruya onun kalbine seslenir. urasn bilmek gerekir ki talya'da, aa tabakaya ac veren baz eyleri, bir gezgin, lkede on yl da yaasa kesinlikle gremez. rnein bundan on be yl nce, hkmetlerin akllca davran, haydutlar ortadan kaldrmadan nce (1), bunlarn, kk kent valilerini, haksz davranlarndan dolay cezalandran baz iler yaptklar az deildi. Aylklar ayda yirmi ekden yukar olmayan, mutlak yetkiye sahip bu devlet memurlar, doal olarak lkenin en nde gelen ailesinin emrindedirler ve bu aile, bu ok yaln yntem sayesinde, kendi dmanlarn ezer. Bu haydutlar, bu zorba valileri cezalandrmay her zaman baaramazlarsa da hi olmazsa onlarla alay ederler, onlara meydan okurlard ki bu da bu zeki ulusun gznde, az bir ey deildi. Bir yergi, ona btn aclarn

unutturur; hibir aalamay da asla unutmamtr. Bu da Franszla talyan arasndaki ayrmlardan biridir. XVI. yzylda, bir kasaba valisi, zengin ailesinin kinine uram bir yoksulu lme mahkm edecek olsa, haydutlarn, ou zaman, hapisaneye saldrarak zavall tutsa kurtarmaya altklar grlrd. Dier yandan, zengin aile, hapisaneyi korumakla grevli, hkmetin sekiz on askerine pek gvenemedii iin kendi kesesinden, geici asker toplard. Bravo denilen bu askerler, hapisanenin yaknlarnda ordugh kurarlar, rvetle lme mahkm edilen zavally idam yerine gtrmek grevini stlenirlerdi. Eer, o byk ailenin bireyleri arasnda gen bir erkek bulunursa, bu gelii gzel devirme askerlerin bana o geerdi. Uygarln bu durumu, ahlak iin bir ayptr, bunu takdir ederim; yzylmzda, dello var, kovuturma var, yarglar vicdanlarn satmyorlar; fakat XVI. yzyldaki bu yntemler insan demeye deer insanlar yaratmaya ok elveriliydi. Bugn hl akademilerin basmakalp edebiyat tarafndan vlen birok tarihi, 1550 ylna doru, yksek karakterli nice insanlar yetitirmi olan bu durumu gizlemeye almlardr. Onlarn yaadklar ada, o ll yalanlar, Floransal Medicilerin, Ferraral Estelerin, Napoli'deki kral vekillerinin vb... ellerinde bulunan her trl an ve onurla dllendirildi. Giannone adnda zavall bir tarihi, rtnn bir ucunu kaldrmak istedi; fakat, gerein pek az bir ksmn, o da kapal ve karanlk biimler kullanarak, sylemeye cesaret edebildii iin pek yavan kalm, buna karn, 7 Mart 1758'de, seksen iki yanda, hapisanede lmtr. O nedenle, talya tarihini renmek iin ilk yaplacak ey, genel olarak beenilen tarihilerin eserlerini okumamaktr; yalann deeri talya'da olduu kadar hibir yerde takdir edilmemi ve yalan hibir yerde, oradaki kadar pahalya satn alnmamtr. IX. yzyldaki byk barbarlk andan sonra talya'da yazlan ilk tarihler, daha o ada, haydutlarn bulunduunu syler ve bunlardan, pek eski alardan beri varm gibi sz eder. (Muratori klliyatna bavurulmas) Kamu esenliinin, adaletin, iyi hkmet ynetiminin zararna, fakat gzel sanatlarn yararna, ortaa cumhuriyetileri, kyma uradklar zaman, en azimli cumhuriyetiler, zgrl yurttalarnn oundan fazla sevenler, ormanlara sndlar. Baglioniler, Malatestiler, Bentivoglialar, Mediciler vb...nin eziyet ettii halk elbette, onlarn dmanlarna sayg ve sevgi besliyordu. lk yamaclarn yerine geen kk zorbalarn zulmleri, rnein Venedik'e kadar, Paris'e kadar snm cumhuriyetileri bile ldrten ilk Floransa byk dkas Cosimo'nun kycl yznden, bu haydutlara katlanlar oldu. rnein, kahramanmzn yaad aa yakn zamanlarda, 1550 ylna doru, Monte Marciano dkas Alfonso Piccolomini ve Marco Sciarra, baaryla ynettikleri silahl etelerle, Albano evresinde, o zamanlar hayli gzpek olan papa askerlerine meydan okuyorlard. Halkn, hl hayran olduu bu nl bakanlarn eylem alan Po'dan, Ravenna bataklklarndan, o zaman Vezv' rten ormanlara kadar uzanyordu. Onlarn destans ykleriyle pek ok ne kavumu, Roma'dan 2 fersah uzakta, Sapoli yolu zerinde, Faggiola orman, XIII. Gregorio'nun papal zamannda, bazen birka bin askeri bir araya toplayan Sciarra'nn genel kararghyd. Bu nl haydutun ayrntl bir tarihesi yazlsa, bugnk kuan gznde, inanlmaz bir ey olur, nk yapt ilerin nedenlerini bu kuak, anlamak istemeyecektir. Bu haydut, ancak 1592 ylnda yenilebildi. lerinin umutsuz bir duruma girdiini grnce Venedik cumhuriyetiyle anlat, en zverili ya da en sulu askerleriyle birlikte onun hizmetine girdi. Sciarra ile bir antlama imzalam olan Venedik, Roma hkmetinin istei zerine onu ldrtt ve kahraman askerlerini Girit adasn Trklere kar savunmak zere gnderdi. Fakat Venedik, Girit'te ldrc bir vebann evreyi kasp kavurduunu pekl biliyordu ve Sciarra'nn cumhuriyet emrine ayrd be yz asker, birka gn iinde altm yediye indi. Ulu aalar eski bir volkan rten o Faggiola orman, Marco Sciarra'nn almalarna son sahne olmutur. Kasvetli grnm trajedi iin yaratlma benzeyen o olaanst

Roma krlarnn en gzel yresi olduunu, size her gezgin syleyecektir. Orman, kara yeilliklerle, Albano dann tepelerini rtmektedir. Bu gzel da, Roma kurulmadan yzyllarca nce olan bir volkan pskrmesi sonucunda ortaya km, btn tarihlerden nce gelen bir ada, bir zamanlar Apenin dalaryla deniz arasnda uzanp giden geni ovann ortasnda ykselmitir. Faggiola'nn koyu glgeleriyle rtl ykselen Monte Cavi, dan en yksek tepesidir; gerek Terracina'dan ve Ostia'dan, gerek Roma'dan ve Tivoli'den, her yandan grlr. Gezginler arasnda ok nlenmi olan o Roma ufkunun, gneye doru son noktasn, imdi saraylarla dolu olan Albano da oluturur. Latin kkenli uluslarn birlikte tapndklar ve bir tr dinsel federasyonun balarn glendirdikleri Jpiter Feretrio tapnann yerine, Monte Cavi'nin doruuna, kara keilerin bir manastr yaplmtr. Gezginler, ulu kestane aalarnn glgeleri altndan geerek, birka saat iinde, Jupiter tapnann kalntlarn oluturan ok byk ta paralarnn bulunduu noktaya varrlar. Fakat bu iklimde pek nefis olan o koyu glgelikler altnda, gezginler, bugn bile, ormann derinliklerine kaygyla bakarlar; haydutlardan korkarlar. Monte Cavi'nin tepesine varlnca, yemek piirmek zere, tapnak kalntlarnn ortasnda ate yaklr. Roma krlarna tmyle egemen olan bu noktadan baknca batda deniz, drt fersah uzaklkta olmasna karn, iki adm tede gibi grnr; en kk tekneleri bile gz fark eder; buharl gemiyle Napoli'ye geen yolcular, en zayf drbnle baknca saymak mmkndr. Btn teki yanlardan baknca, douda, Palestrina'nn stnde Apenin'le ve imdiki San Pietro ile ve Roma'nn dier byk yaplaryla biten gzalc bir ova grlr. Monte Cavi ok yksek olmad iin gz, tarihsel an ve ereften doygun kalabilecek olan bu yce lkenin en kk ayrntlarn seer; ayn zamanda, ovada veya dan yamalarnda gze arpan her konu, her duvar kalnts, Tito Livio'nun anlatt, yurtseverlik ve kahramanlklarla dolu savalardan birini anmsatr. Jpiter Feretrio tapnann kalntlarndan olan ve imdi gezgin keiler bahesine duvar grevi yapan ok byk ta ynlarnn bulunduu noktaya gitmek iin bugn de eskisi gibi, ilk Roma krallarnn getii "Zafer Yolu''ndan gitmek mmkndr. Bu yol, ok dzgn yontulmu talarla delidir. Faggiola ormannn ortasnda, bu yolun, uzun blmleri vardr. imdi duru bir suyla dolmu bulunduu iin, lav kayasnn ortasnda gml, evresi be alt mil olan o gzel Albano gl haline gelen, snk kraterin kysnda, Roma siyasetinin, daha ilk krallar devrinde ykt, Roma'nn anas Albe vard. Bugn orada Albe ykntlar vardr. Birka yzyl sonra, Albe'den bir eyrek fersah uzaklkta, dan denize bakan yamacnda, modern kent olan Albano ykseldi; fakat, Albano ile gln arasnda, kayalardan bir duvar vardr ki gln kenti, kentin de gl grmesine engel olur. Albano'ya ovadan baknca, beyaz binalarnn, haydutlar tarafndan ok sevilen ve ok nl yanarda drt yandan epeevre sarm ormann kara ve derin yeillikleri stnde, gl bir biimde yansd grlr. 1540 ylnda felaketlerini anlatacam erkli Campireali ailesi, soylularn n sralarnda ykselmekte olduu zamanda, nfusu bugn be alt bin olan Albano'da bin kii yoktu. Bu yky, biri Roma'ya, biri Floransa'ya ait elyazmas, iki kaln kitaptan eviriyorum. Byk bir tehlikeyi gze alarak, bizim eski masallarmzn deyiinin hemen hemen ayn olan deyilerini korumay gze aldm. O olaylarn gnmzn ok ince ve ok ll deyiiyle anlatlmas, hele yazarlarnn grlerine hi uygun dmeyecekti kansndaym. Her iki elyazmas da yaklak olarak 1598 ylnda yazlmtr. Hem onlar iin, hem kendim iin, okuyucunun hogrsn dilerim. II Floransa el yazmasnn yazar diyor ki: "Nice acl ykler yazdktan sonra, anlatmas bana hepsinden fazla ac veren yky en sonra yazacam. Castro'daki Visitazione manastrnn nl barahibesinden, yarglanmas ve lm Roma ve talya yksek evresini pek ok oyalayan Elena de Campireali'den sz edeceim.'' Daha 1000

ylnda, haydutlar Roma dolaylarnda hkm sryorlard ve devlet memurlar sz geen ailelere satlmlard. Davann grld yl olan 1572'de, XIII. Gregorio Buoncompagni, San Pietro'nun tahtna kt. Bu papa, ruhani bakana zg btn stnlkleri zvarlnda toplamt; fakat, sivil ynetimi, baz zayflklarndan dolay eletirilmitir. XIII. Gregorio, ne namuslu yarglar seebilmi, ne haydutlar ortadan kaldrabilmitir. Cinayetlere zlyor, fakat bunlar ileyenleri cezalandramyordu. lm cezas verecek olursa byk sorumluluk altna gireceini sanyordu. Bu gr as, Roma'ya giden yollarn, adeta saysz haydutla dolmasna neden oldu. Az ok gvenle gezebilmek iin, haydutlarla dost olmak gerekiyordu. Albano'dan geerek Napoli'ye giden yol stnde, pek elverili bir noktada bulunan Faggiola orman, oktan beri, Papa hkmetinin dman olan bir hkmetin genel kararghyd ve Roma, ormann krallarndan biri olan Marco Sciarra ile, iki devlet arasnda antlama yapar gibi, birok kez grme yapmak zorunda kalmt. Bu haydutlarn gl olmalarnn nedeni, komular olan kyllerce sevilmeleriydi. O haydutlarn genel kararghna ok yakn olan o gzel Albano kentinde, 1542 ylnda Elena de Campiraeli dnyaya geldi. Babas, lkenin en zengin ileri gelenlerinden biri olarak tannm ve bu bakmdan, Napoli Krall iinde, byk topraklara sahip Vittoria Carafa ile evlenmiti. Henz yaayan ve Vittoria Carafa ile kzn ok yakndan tanm olan birka yal adamn adn syleyebilirim. Vittoria, bir arballk ve zek rneiydi; fakat btn stn zekallna karn, ailesini yok olmaktan kurtaramad. Gariptir ki okuyucuya sunacam kiilerden hibirisi, ykmn zntl konusunu oluturacak olan korkun ykmlardan, bence, ayrca sorumlu tutulamaz. Zavalllar gryorum, fakat dorusunu isterseniz, sulu kimse bulamyorum. Gen Elena'nn olaanst gzellii ve ok ince ruhu, kendisi iin iki tehlike ve Giulio Branciforte iin de zr oluturuyordu. Tpk Castro Piskoposu Monsenyr Cittadini'nin anlaytan yoksunluunun da bir dereceye kadar onu balatabilmesi gibi. Ruhani meslekte hzla ilerlemi olmas drstlnden ve zellikle benzerlerine baknca davranlarnn soyluluundan ve yznn przsz gzelliinden ileri geliyordu. Onu kim grse kesinlikle sevecei yazlmt. "Hi kimseye dalkavukluk etmek istemediim iin u noktay gizlemeyeceim. Hcresinde, San Paolo gibi, yerden birka ayak ykselmi olarak pek ok kez grlen ve bu garip durumda, srf Hakkn yardmyla duran Montre Cavi manastrndaki keilerden bir kutsal kii, Campireali senyrne, soyunun kendisiyle sneceini, iki ocuu dnyaya geleceini, ikisinin de kazada leceklerini haber vermiti. Campireali, bu fal yznden, kentinde kendisiyle evlenecek kadn bulamam, ksmetini aramak iin Napoli'ye gitmi, orada, byk bir servet ve eer mmknse, kt yazgsn, stn zeksyla deitirmeye gc yetecek bir kadn bulmak mutluluuna ermiti. Bu Senyr Campireali ok namuslu bir adam olarak tannmt, ok da hayr ilerdi; fakat hi zeki deildi, bu nedenle, yava yava Roma'da oturmaktan vazgeti, sonunda, btn yl, Albano'daki kknde geirir oldu. Kentle deniz arasnda uzanan ok verimli ovadaki topraklarn iletmekle urayordu. Karsnn d zerine, soyuyla ok gururlanan bir delikanl olan olu Fabio'nun ve Farnese koleksiyonunda bulunan portresinde de grlecei zere, olaanst bir gzellie sahip olan kz Elena'nn kusursuz bir eitim almasn salad. Kt talihi, o ada birok dedikodulara neden olan, bugn bile belleklerde yaayan bu kadna, Yce Tanr'nn verdii lml kalb seyretmek iin, yksn yazmaya baladktan sonra, Farnese sarayna gittim. Ba uzun bir oval, aln gayet geni, salar koyu kumral, yz, daha ok nee sayor; derin anlaml iri gzleri, pek dzgn yay gibi kumral kalar var. Dudaklar olduka ince ve az izgilerini, nl ressam Correggio tarafndan izilmi sanrsnz." Farnese galerisinde, evresini kuatan portreler ortasnda, bir kralieye benziyor. Neeli edann, sevgiyle kaynamasna pek az raslanr. "O ada, Roma prenslerinden ounun, kzlarn gnderdikleri, imdi yklm olan Castro kenti Visitazione manastrnda, renci olarak tam sekiz yl kaldktan sonra, Elena yurduna dnd, fakat manastrdan ayrlrken de kilisenin byk mihrabna, gayet gzel bir kupa adad.

"Albano'ya geri dner dnmez, babas, o zaman olduka yal bir adam olan nl air Visitazione'yu, byk bir aylkla, Roma'dan getirtti; o da Elena'nn belleini, tanrsal Virgilius'un, Petrarca'nn, Ariosto'nun en gzel iirleriyle ssledi.'' evirmen, burada, XVI. yzyln, bu byk airlere ayrd trl eref paylar hakkndaki uzun bir konumay karmak zorunda bulunuyor. Elena, anlalyor ki, Latince biliyormu. Kendisine gsterilen iirlerde aktan, hem de 1839'da raslayacak olursak bize pek garip grnecek bir aktan sz ediliyordu. Byk zveriler isteyen, ancak gizlerle kuatlm olursa sren ve daima en korkun aclarla yan yana bulunan iddetli aktan sz etmek istiyorum. te, Giulio Branciforte'nin, daha on yedi yanda bulunan Elena'ya esinlemeyi baard ak bu trd. Giulio Branciforte, onun komularndand, pek de yoksuldu; kentten bir eyrek fersah tede, Albe kalntlar ortasnda ve gl kuatan, yeilliklerle rtl, yz elli ayak derinlikteki uurumun kysnda, khne bir evde oturuyordu. Faggiola ormannn rktc ve grkemli glgeliklerine bitiik olan bu ev, Plazzuola manastr yapld zamandan beri yklm bulunmaktadr. Bu yoksul delikanlnn, hareketli ve evik davranlarndan ve ansszlna dayanma konusunda gsterdii, iten tasaszlktan baka bir eyi yoktu. Ondan yana sylenebilecek en iyi ey, yznn gzel olmamakla birlikte anlaml olduuydu. Fakat iki tehlikeli servende, Prens Colonna'nn komutas altnda ve onun askerleri arasnda, kahramanca savat syleniyordu. Yoksulluuna, gzel olmamasna karn, btn Albano kzlarna gre byleyicilii, byle bu kalbe sahip olmasndand. Her yanda iyi kabul gren Giulio Branciforte, Elena, Castro manastrndan dnnceye kadar, kolay elde edilir kadnlarn dnda ak serveni yaamamt. Ksa bir sre sonra, byk air Cecchino, bu gen kza edebiyat retmek zere Roma'dan Campireali kkne geldii zaman, kendisini tanyan Giulio, ona Latince bir iir gndermi, yallnda, bu kadar gzel gzlerin kendi gzlerine baktn ve bu kadar saf bir ruhun dncelerini bazen yerinde bulunca, bsbtn mutlu olduunu grmek mutluluuna eriinden sz etmiti. Elena'nn dnnden nce, Giulio'nun ilgi gsterdii gen kzlarn kskanl ve hayal krkl, yeni balayan bir ak gizlemek iin ald btn nlemleri ok gemeden boa karm ve dorusu, yirmi iki yanda bir delikanl ile on yedi yanda bir kz arasndaki bu ak, lllkle uzlatrlamayacak bir biimde gelimiti. Aradan ay gemeden, Senyr de Campireali, Giulio Branciforte'nin, kknn penceleri altndan, ok sk getiini fark etmiti. Bu ev, gle kan caddenin ortasna yakn bir noktada, bugne kadar ayakta kalmtr. Cumhuriyetlerin katlandklar zgrln doal sonucu olan ak szle sertlik ve buyuruculuk fkelerinin henz nn alamad serbest fkeler, Senyr de Campireali'nin ilk giriiminde aka grlmektedir. Gen Branciforte'nin sk sk gzkmesinden ilk kukuland gn, Campireali, onu yle azarlamt: - Srtna geirecek giysin bile bulunmad durumda, boyuna evimin nnden gemeye ve kzmn pencerelerine kstaha bakmaya nasl cret ediyorsun? Hareketimi, komularn yanl yorumlamasndan ekinmesem, sana tane altn sikke verirdim; Roma'ya gider, daha uygun bir gmlek satn alrdn. Paavralarnn grnm, benim ve kzmn gzlerimizi bu kadar sk rahatsz etmezdi. Elena'nn babas, kukusuz abartyordu. Gen Branciforte'nin giysisi paavra deildi, ok sade gerelerle yaplmt; fakat gayet temiz olmasna ve sk sk sprlmesine karn, dorusunu sylemek gerekirse, grnmnden, uzun zaman kullanlm olduu anlalyordu. Giulio, Senyr de Campireali'nin eletirilerine o kadar zld ki bir daha gndzleri, onun evinin nnde gzkmedi. Sylediimiz gibi, eski alardan kalma bir su bendinin ykntlarndan olup Branciforte'nin babas tarafndan yaplan ve oluna braklan evin ana duvarlarn oluturan iki kemer, Albano'dan ancak be, alt yz adm tedeydi. Bu yksek yerden yeni kente inmek iin, Giulio, Campireali'nin kknn nnden gemek zorundayd. Elena, arkadalarnn dediine gre, kendi yzne bakmaktan mutlu grnen ve

kendisini srf bu mutlulua vermek iin btn ilikilerini bitiren bu garip delikanlnn ortalkta grnmediini, ok gemeden fark etti. Bir yaz gecesi, gece yarsna doru, Elena'nn penceresi ak duruyor ve gen kz, denizden esen rzgr soluyordu. Albano kenti, denizden, fersahlk bir ovayla ayrlm bulunmaktaysa da deniz rzgr, Albano tepesinden, pekl hissedilebilir. Gece karanlkt, derin bir sessizlik vard; bir yaprak dse iitilecekti. Elena, penceresine abanm, belki de Giulio'yu dnd srada, bir gece kuunun sessiz arpan kanad gibi bir eyin, yavaa, penceresi nnden getiini hayal meyal grd. Korkarak geri ekildi. Bu eyin, yoldan geen birisi tarafndan kendisine uzatlm olduu, aklna bile gelmedi. Penceresi, kkn ikinci katnda ve yerden, elli aya aan bir ykseklikteydi. Derin bir sessizlik ortasnda, yasland pencerenin nnden bir o yana, bir bu yana geen bu garip eyin, bir iek demeti olduunu, birdenbire sezdi; kalbi hzl hzl arpt. Bu demet, galiba, Roma krlarnda yetien ve yirmi otuz ayaa kadar uzayan, bambuya benzeyen uzun kamlardan drt tanesinin ucuna balanmt. Kamlarn inceliinden ve olduka gl esen rzgrdan dolay Giulio, iek demetini Elena'nn bulunabileceini dnd pencerenin tam nnde tutmakta glk ekiyordu. Gerekte gece o kadar karnlkt ki sokaktan baknca, o ykseklikteki hibir eyi grmenin olana yoktu. Penceresinin nnde kmldamadan duran Elena, derin bir heyecan iindeydi. Bu demeti almak, bir itiraf deil miydi? Esasen o, bizim yaadmz bu ada, iyi bir eitim grerek yaama hazrlanm yksek evreye bal bir gen kzn, bu tr bir serven karsndaki duygularndan hibirini duymuyordu. Babas ile erkek kardei Fabio evde bulunduklar iin en ufak grlty, Giulio'ya evrilmi bir arkebz ateinin izleyebilecei, aklna gelen ilk ey oldu; karlat tehlikeden dolay bu zavall gence acd. Sonra, Giulio'yu daha pek az tanmasna karn, yeryznde kendi ailesinden sonra en ok sevdii insann o olduunu dnd. Birka dakikalk kararszlktan sonra demeti ald. Koyu karanlkta iekleri eliyle yoklaynca, bir iein dalna bir pusula ilitirilmi olduunu grd, byk merdivenin bandaki Meryem tasviri nnde yanan lambann nda onu okumaya kotu. lk satrlar okuyup mutluluundan yz kpkrmz olunca kendi kendine: "Ne dncesizim!'' diye sylendi. "Beni bir gren olursa mahvolurum, hem de ailem bu zavall delikanlya sonsuza dek eziyet ektirir.'' Yeniden odasna geldi ve lambay yakt. Yapt iten utanan ve o karanlk gecenin ortasnda bile gizlenmek ister gibi, Campireali saraynn karsnda bugn hl duran garip biimli yeil meelerden birinin iri gvdesine yapan Giulio iin bu, pek zevkli bir an oldu. Giulio, mektubunda, Elena'nn babasndan iittii onur krc sitemi, byk bir yalnlkla anlatyor ve "Geri ben yoksulum," diye srdryordu, "yoksulluumun ne derece fazla olduunu dnmekte de glk ekersiniz. Albe su bendinin kalntlar altnda belki de grm olduunuz evimden baka bir eyim yok. Evin evresinde bir bahe vardr ki kendim eker bierim, verdii otlarla karn doyururum. Bir de, ylda otuz ekye iltizama verilen bir bam vardr. Dorusu, sizi niin sevdiimi ben de bilmiyorum. Gelip yoksulluumu paylamanz kukusuz size neremem. Bununla birlikte, eer beni sevmezseniz, yaammn, gzmde artk hibir deeri yoktur; onu sizin urunuzda, bin kez fedaya hazr olduumu sylemee gerek yok. Siz manastrdan dnmeden nce, bu yaam hi de zavall deildi, tersine en parlak hulyalarla doluydu. Yani, diyebilirim ki mutluluu grnce zavall oldum. Hi kukusuz, o zamanlar dnyada hi kimse bana, babanzn syledii onur krc szlerle seslenmeye cesaret edemezdi; hanerim, abucak hakkm alrd. O zaman, cesaretim ve silahlarmla kendimi, herkesle bir gryordum; hibir eksiim yoktu. imdi, her ey deiti; korkunun ne olduunu rendim. Fazla yazdm; belki de beni aa gryorsunuz. Eer byle deil de, stmdeki zavall giysilere karn bana azck acyorsanz, greceksiniz ki her akam dan tepesindeki Cappuccino manastrnn saati gece yarsn ald zaman sizin odanzn olduunu tahmin ettiim pencerenin karsndaki byk mee aacnn altna saklanarak durmadan oraya bakyorum. Eer beni babanzn yapt gibi, aa grmyorsanz demetteki ieklerden bir tanesini bana atn. Fakat dikkat edin, kknzn kornilerinden ya da balkonlarndan birine dmesin.''

Bu mektup birka kez okundu, Elena'nn gzlerine, yava yava yalar doldu; iekleri ok salam ibriimle tutturulmu olan bu ok gzel demete, hznle bakyordu. Demetten bir iek koparmaya alt; fakat baaramad, sonra bir vicdan azab duydu. Romal gen kzlarn inancna gre, bir k tarafndan verilen bir demetten iek koparmak ya da o demeti herhangi bir biimde hrpalamak, o ak lmle kar karya brakmaktr. Giulio'nun sabrszlanmasndan kayglanyordu, pencereye kotu; fakat lamba, oday aydnla boduu iin pencere nne gelince birdenbire, ok fazla gze arpacan dnd. Elena, nasl bir iaret yapabileceini kestiremiyordu; gereinden fazla dzgn olmayan hibir iaret bulamyordu. Utan iinde, koarak yine odasna girdi. Fakat vakit geiyordu; birdenbire aklna giren bir dnce, onu anlatlamaz bir aknlk iinde brakt. Giulio, onun da babas gibi yoksulluunu aa grdn sanacakt! Masasnn stnde duran pahal bir mermer paras grd, onu mendiline balad, bu mendili, penceresinin tam karsndaki mee aacnn dibine att, sonra uzaklamak gerektiini anlatan bir iaret yapt. Giulio, bu iarete uyduunu iitti; nk delikanl, oradan uzaklarken ayak seslerini gizlemeye gerek grmyordu. Giulio, gl ile Albano'nun son alevleri arasndaki kaya emberinin tepesine varnca Elena, onun, bir ak arks sylediini iitti; bu kez ayrlk iaretleri yaparkenki ekingenlii azalmt. Sonra mektubu yeniden okumaya balad. Ertesi gn ve onu izleyen gnler, buna benzer mektuplar geldi, grmeler oldu. Fakat bir talyan kasabasnda her ey gze arpar. Elena da memleketin en zengin gelinlik kz olduu iin Senyr de Campireali'ye, her akam gece yarsndan sonra kznn odasnda k grld haber verildi. Asl garibi, pencere ak duruyordu, Elena da sanki sivrisineklerden hi korkmuyormu gibi pencerenin nnde duruyordu. (Son derece yapkan bir sivrisinek ki, Roma kralnn gzel gecelerini haram eder. Burada, okuyucudan bir kez daha zr dilemek zorundaym. nsan, yabanc lkelerin greneklerini renmek hevesine dnce, bizimkilerden ok garip, ok baka dncelerle karlamay gze almaldr.) Senyr de Campireali, kendi arkebz tfeiyle olununkini hazrlad. Gece saat on biri krk be geeyi alarken Fabio'yu ard, ikisi birlikte, kkn birinci katnda, tam Elena'nn penceresinin altnda bulunan, tatan byk bir balkona, ellerinden geldii kadar az grlt ederek szldler. Balkonun tatan korkuluunun som stunlar, dardan atlabilecek arkebz kurunlarna kar, ikisini de yar bellerine kadar koruyordu. Saat, gece yarsn ald; baba oul, kklerinin karsndaki sra aalar altnda, hafif bir grlt iittilerse de Elena'nn peneresinde, k yanmadn grnce arp kaldlar. O zamana kadar pek sade olan ve afacan hareketleriyle bir ocua benzeyen bu kzn yaradl, sevmeye balayal, deimiti. Kk bir dikkatsizliin ann yaamn tehlikeye sokacan biliyordu; babas gibi erkli bir senyr, Giulio Branciforte ayarnda bir yoksul adam ldrecek olursa, gzden kaybolup ay Napoli'de oturmas yeterliydi; bu srede, Roma'daki dostlar ii yoluna koyarlard ve Meryem mihrabna, o zaman moda olduu zere, birka yz eklk bir gm kandil adamakla da i biterdi. Elena, sabahleyin, yemekte babasnn yznden, bir eye ok fkelendiini anlamt; grlmediini sanarak babasnn yzne bakt zaman, kendisinin, bu fkede pay olduunu tahmin etti. Hemen gidip, babasnn, yatann yan banda asl tuttuu ok gzel be arkebzn kundaklarna biraz toz serpti; kamalarna ve kllarna da yine hafif bir toz tabakas srd. Btn gn delice bir nee iinde, evde boyuna, oradan oraya dolayordu; eer Giulio'yu grebilirse ona olumsuz bir iaret yapmaya kesinlikle karar vermi olarak, ikide bir pencerenin nne gidiyordu. Fakat ne gezer ! Zavall ocuk, gen Senyr de Camprieali'nin azarndan o kadar incinmiti ki gndzleri, Albano'da asla ortaya kmyordu; yalnzca, pazar gnleri, tapnm iin, grev diye kiliseye gidiyordu. Elena'y son derece seven ve onun hi bir isteini geri evirmeyen anas, o gn, kzyla birlikte kez sokaa km, ama bu hibir ie yaramamt. Elena Giulio'yu gremedi; umutsuzluk iindeydi. Akama doru, gidip babasnn silahlarn gzden geirdii zaman, arkebzlerden ikisinin doldurulmu, hemen btn kamalarn ve

kllarn elden gemi olduunu grnce ne hale geldiini bir dnn! Son derece iddetli kaygsn, ancak hibir eyin farknda deilmi gibi grnmek iin harcad sonsuz aba sayesinde unutabiliyordu. Gece saat onda odasna ekilince oradan annesinin oturma odasna geen kapy kilitledi, sonra dardan grlmeyecek biimde yere uzanp yzn pencereye yaptrd. Saatlerin aln nasl bir heyecanla dinlediini dnebilirsiniz. Giulio'ya hzla balanyordu ve artk kendisini knamalarndan da eser kalmamt. Elena, kendi kendine "Yalana ne gerek var?" diyordu. "Onu btn ruhumla sevmiyor muyum?'' Saat on bir buukta, babasyla erkek kardeinin, kendi peneceresinin altndaki byk ta balkonda pusuya yattklarn ak seik grd. Cappuccino manastrnda saat gece yarsn aldktan iki dakika sonra, gelip byk meenin altnda duran nn ayak seslerini de iyiden iyiye duydu; babasyla kardeinin hibir ey duymam gibi davrandklarn, sevinle grd. nk bu kadar hafif bir grlty seebilmek iin akn verdii heyecana ihtiya vard. Elena, kendi kendine: - imdi, diye sylendi, beni ldreceklerini bilsem, bu akamki mektubu, ne pahasna olursa olsun, ele geirmemeleri gerek; yoksa bu zavall Giulio'ya sonsuza kadar eziyet ederler. Bir istavroz kard, bir eliyle, penceresinin demir korkuluuna tutanarak olabildii kadar dar sarkt. Aradan, eyrek dakika gememiti ki iek demeti, her zamanki gibi uzun bir kama bal olarak geldi, koluna arpt. Elena demeti yakalad; fakat onu, ucuna bal bulunduu kamtan hzla ekerken bu sefer kam, ta balkona arpt. Ayn saniyede, iki el arkebz patlad, bunu tam bir sessizlik izledi. Kardei Fabio, balkona hzla arpan eyin, Giulio'nun tutunarak kzkardeinin odasndan aa indii bir ip olup olmadn, karanlkta pek iyi kestiremediinden, onun parmaklna doru ate etmiti. Elena, ertesi gn, demire arpp yasslan kurunun izini grd. Giulio, dmek zere olan kam tutarken bir para grlt yapt iin, Senyr de Campireali, sokaa ta balkonun altna doru ate etmiti. Dier yandan, Giulio da bann stnde bir grlt iitmi, sonunun nereye kacan dnm, balkonun knts altna snmt. Fabio, arkebzn abucak yeniden doldurdu ve babas raz olmadysa da evin bahesine kotu, yandaki sokaa alan kk bir kapy sessizce at, sonra, hrsz admlaryla gelerek, kkn altnda gezinenlerin kimler olduuna bakt. O gece, arkadalaryla birlikte olan Giulio, o srada ondan yirmi adm tede, bir aaca yaslanm, duruyordu. Elena, balkonundan sarkm durumda, adna yrek arpntlar geirerek, sokakta yrdn iittii erkek kardeiyle, ok yksek sesle konumaya balad; hrszlar ldrp ldrmediini sordu. Kardei, bir aa bir yukar arnlad sokaktan ona haykrarak yant verdi: - Alaka oyununuza aldandm sanmayn! Alamaya hazr olun, pencerenize sarkntlk etme cretinde bulunan kstah ldreceim. Bu szler sylenir sylenmez, Elena, annesinin, oda kapsn vurduunu iitti. Kapsnn nasl olup da kapandn anlamadn syleyerek kotu, at. Annesi: - Bana gsteri yapma, sevgili meleim, dedi, baban ok fkeli, belki de seni ldrr; gel, koynuma yat; yannda da mektup varsa ver, saklayaym. Elena: - Aln demeti, dedi; mektup, ieklerin arasnda sakldr. Ana kz, yataa henz yatmlard ki Senyr Campireali, karsnn odasna girdi; zel tapnm odasna uram, oray altst etmi geliyordu. Elena'nn asl dikkatini eken ey, benzi l gibi sapsar olan babasnn, kararn kesinlikle vermi bir adam gibi, yava yava hareket etmesiydi. Elena: - Mahvoldum! diye dnd. Babas, kznn yatann yanndan geerken fkeyle titreyerek, fakat tam bir soukkanllk taklidi yaparak: - ocuklarmz olduu iin seviniyoruz, dedi; ocuklarmz olduu iin seviniyoruz; bu

ocuklar kz olunca, sevinmek deil, kan alamalyz. Aman Yarabbi! olur ey mi bu? Altm yldan beri hakknda en ufak bir sz sylenmemi bir adamn onurunu, hoppalklar yznden yok edebiliyorlar. Byle diyerek kznn odasna geti. Elena, annesine: - Mahvoldum, dedi, mektuplar, pencerenin yannda, han ayann altnda duruyor. Annesi, hemen yataktan atlad ve kocasnn peinden kotu; onun fkesini bsbtn artrmak iin, en mantksz szlerle barmaya balad ve bunu baard. Yal adam kprd, kznn odasnda ne bulduysa krp dkmeye balad; fakat kadn, grlmeden, mektuplar karabildi. Bir saat sonra, Senyr Campireali, karsnn odasna bitiik kendi odasna geip de evin iinde her ey sessizlie gmlnce; anas, kzna: - Al mektuplarn, dedi, okumak istemem; bak bize neye mal oluyorlard! Ben, senin yerinde olsam, bu mektuplar yakarm. Allahasmarladk, p beni. Elena, gz yalar iinde, odasna girdi, annesinin bu szlerini iittiinden beri, Giulio'yu artk sevmiyor gibi geliyordu. Sonra, mektuplar yakmaya davrand; fakat onlar yok etmeden nce, bir kere daha okumaktan kendini alamad. yle ok okudu ki o yararl d uygulamaya karar verdii zaman, gne, gkyznde epeyce ykselmiti. Bir pazar olan ertesi gn, Elena, annesiyle birlikte kiliseye gitti; bereket versin ki babas arkalarndan gelmemiti. Kilisade ilk grd insan, Giulio Branciforte oldu. Bir bakta, onun yaral olmadndan emin oldu. Mutluluuna son yoktu; geceki olaylar, oktan unutmu gitmiti. Bir kilisenin deme talar stnde bulunabilen trden, slak toprak srlp kirletilmi, ypranm kt paralarna, be alt mektup hazrlamt; bu mektuplarn hepsinde, ayn uyarlar vard: "Her eyi sezmilerdi, yalnzca onun ad dnda. Bir daha sokakta gzkmesin, buraya sk sk gelinecek." Elena, bu kt paralarndan bir tanesini yere brakverdi. Giulio, bir bakla uyarld, kd yerden alp kayboldu. Elena, bir saat sonra eve gelirken kkn byk merdiveninde, sabahleyin kendi kulland ktlara ok benzedii iin dikkatini eken bir kt paras buldu. Annesi bile farkna varmadan onu yerden ald, okudu : "Gitmek zorunda bulunduu Roma'dan, gn sonra dnecek. Pazar kurulduu gnler, gndz, saat ona doru, kyllerin amatas arasnda ark sylenecek." Bu Roma yolculuu, Elena'ya garip grnd. zgn zgn: "Acaba, kardeimin arkebz kurunlarndan m korkuyor?'' diye dnyordu. Ak, isteyerek kaybolu dnda, her eyi balar; nk bu ikencelerin en ktsdr. Yaam, tatl bir hlya iinde geecei ve n sevmeyi gerektiren nedenleri dnmekle dolu olaca yerde acmasz kukularla alkanr. Elena, Branciforte'nin yokluunun srd uzun gn iinde "Ama ne olursa olsun, onun beni sevmediine inanabilir miyim?'' diye dnyordu. Birdenbire, kederi, delice bir sevince dnd. nc gn, onun tam le st sokakta babasnn kk nnde gezindiini grmt. Srtnda yeni ve olaanst denilebilecek giysiler vard. Davranlarndaki soyluluk ve yzndeki en ve cesur saflk , hibir zaman, ondan yana bu kadar gzalc grnmemiti. Yine, o zamana kadar Albano'da, Giulio'nun yoksulluundan o gnk gibi fazla sz edilmemiti. O acmasz szleri syleyenler, erkekler, zellikle de genlerdi. Kadnlar, hele gen kzlar, onun yakklln, syleye syleye bitiremiyorlard. Giulio, btn gn, kentte dolat; yoksulluunun mahkm ettii tutsaklk aylarnn acsn karyor gibiydi. Ak bir erkee yakacak biimde, yeni gmleinin altnda, iyiden iyiye silahlyd. Hanerinden ve kamasndan baka giaccosunu da giymiti. Bu, demir tellerden yaplm bir tr rg yelekti ki, pek rahatsz edicidir, fakat o ada yaayan talyanlara her zaman bela olan bir hastal iyiletirirdi. ( Szn etmek istediim ey, tanlan dmanlardan biri tarafndan, bir sokak kesinde ldrlmek korkusudur.) Giulio, Elena'y bir an greceini umuyordu ve aslnda, ssz evinde tek bana kalmak da istemiyordu. Nedeni u: Babasnn eski bir askeri olan Romanzo, baka baka Condottierilerin ktalarnda, onunla birlikte on sefere katldktan ve en son Marco Sciarra'nn yannda bulunduktan sonra, komutan, ald yaralardan dolay ekilmek zorunda kalnca ktadan onunla

birlikte ayrlmt. Komutan Branciforte'nin, Roma'da yaamamas iin nedenler vard. ldrd adamlarn oullaryla karlaabilirdi. Hatta Albano'da yasal hkmete bsbtn snma niyetinde de deildi. Kentte bir ev satn almaktan veya kiralamaktansa, ziyaretilerin geldiini ok uzaktan grecek biimde bir ev yapmay yeledi. Albe kalntlarnda son derece elverili bir yer buldu. Saygsz ziyaretiler tarafndan grlmeden, eski dostu ve patronu Prens Fabrizio Colonna'nn egemen olduu ormana snma olana vard. Komutan Branciforte, olunun geleceine hi aldrmyordu. Henz elli yanda, fakat vcudu yaralarla delik deik olduu durumda hizmetten ekildii zaman, daha bir on yl kadar yaayabileceini hesaplam ve evini kurduktan sonra, ortaklk onurunu kazand kentlerin ve kasabalarn yamalar sonucunda biriktirdii parann, her yl onda birini harcamt. Albanolu bir kentsoylunun irkin alayna karlk olsun diye, imdi oluna otuz ek gelir getiren ba satn ald. Komutan Branciforte, bir gn kentin karlar ve onuru konusunda fkeli bir tartma srasnda, bu kentsoylu, ona Albano'nun yallarna t vermenin, aslnda kendisi kadar zengin bir mlk sahibine dtn sylemiti. Komutan, ba satn ald ve daha bakalarn da satn alacan aklad; sonra, ssz bir yerde raslaynca o alaycy bir tabanca kurunuyla ldrd. Byle sekiz yl yaadktan sonra, komutan ld; yaveri Ranuzio, Giulio'yu delice severdi; bununla birlikte, isizlikten usand iin, Prens Colonna ordusunda yeniden grev ald. Olum dedii Giulio'yu sk sk grmeye gelirdi ve prensin, Petrella'daki ktasnda karlamak zorunda bulunduu tehlikeli bir saldrdan bir gn nce, kendisiyle birlikte savamas iin Giulio'yu da alp gtrmt. Onun ok kahramanca arptn grnce: - Albano dolaylarnda, en dkn, en yoksul bir adam olarak yaadna gre, sen galiba delisin, stelik de budalasn. Yetenekli olduunu gryorum, babann ad da var. Aramzda parlak bir devirme asker olabilir, stelik, para da kazanabilirsin. Giulio, bu szlerden byk ac duydu; bir papazdan ders ald iin Latince biliyordu; fakat babas, papazn Latince'den baka hibir dediine kulak asmad iin delikanlnn hi eitimi yoktu. Buna karlk, yoksulluundan dolay aa grld, ssz evinde tek bana yaad iin, ataklyla bilginleri bile artacak bir saduyuya sahip olmutu. rnein, Elena'y sevmeden nce nedenini bilmeden savaa baylr, fakat babasna ve Romanzio'ya gre, asl trajediden sonra gldrmek iin oynanan kk oyun saylan yamadan nefret ederdi. Elena'y sevmeye baladndan beri, yalnz kalp dnmesinin sonucu kazand o saduyu, Giulio iin bir ikence olmutu. Bir zamanlar ok anlamsz bir ruha sahip olan delikanl, kukular konusunda hi kimseye akl danmaya cesaret edemiyor, tutku ve yoksulluk iinde yayordu. Onun devirme asker olduunu renirse, Senyr Campireali de ne demezdi? Bu kez, hakl olarak sitemlerde bulunurdu! Giulio, babasnn demir sandnda bulduu altn kordonlarn ve teki mcevherlerin parasn harcayp bitirdii zaman, kendisini geindireceine emin olduu bir gelir kayna olarak, teden beri askerlie gvenirdi. Giulio'nun kendisi ok yoksul olduu durumda, zengin bir senyr olan Campireali'nin kzn karmaktan hi ekinmemesinin nedeni o tarihte, babalarn servetlerini lmlerinden sonras iin diledikleri gibi kullanmakta serbest olmalarndand ve Senyr de Campireali, servet olarak kzna, topu topu bin ek brakabilirdi. Giulio'nun kafasn derinliine uratran bir sorun daha vard: 1) Gen Elena ile evlendikten ve onu babasnn evinden kardktan sonra hangi kente gtrp oturtacakt? 2) Onu hangi para ile geindirecekti? Senyr de Campireali, Giulio'yu son derece zen o ac sitemde bulunduu zaman, delikanl, iki gn ok iddetli bir fke ve ac iinde kalmt. Bu kstah yal adam ne ldrmeye, ne de yaatmaya karar verebiliyordu. Gece sabahlara kadar alyordu. Sonunda, yeryznde biricik dostu olan Ranuzio'ya danmaya karar verdi. Fakat bu dost, kendisini anlayabilecek miydi? Ranuzio'yu bo yere, Faggiola ormannn her yannda arad. Napoli yolu zerinde, Velletri'ye kadar gitmek zorunda kald. Ranuzio orada, kalabalk bir birlikle, spanyol Generali Ruiz d'Avalos'u bekliyordu. Bu general, eskiden, birok kiinin yannda,

Colonna blnden kmseyerek sz ettiini anmsamadan, karadan Roma'ya gidiyordu. Blk papaz, bu kk olay tam zamannda ona anmsatm ve Ruiz d'Avalos, bir kayk hazrlatarak Roma'ya denizden gitmeyi yelemiti. Komutan Ranuzio, Giulio'nun yksn dinledikten sonra hemen: - Bu senyr de Campireali'nin kim olduunu bana iyice anlat ki dedi, sagrden yoksunluu, Albano halkndan iyi bir kimsenin yaamna mal olmasn. Burada bulunmamz gerektiren i, olumlu ya da olumsuz, biter bitmez sen Roma'ya gidip gnn her saatinde hanlarda ve daha baka genel yerlerde gzkeceksin. Kza olan sevdandan dolay senden kuku duyulmamas gerekli. Giulio, babasnn eski arkadann kzgnln geirmeye ok urat. Kendisi de fkelenmek zorunda kald. Sonunda: - Senin klcna m bavuruyorum sanyorsun? dedi. Benim de bir klcm var! Senden akllca bir t istiyorum. Ranuzio, btn szlerini yle bitiriyordu: - Sen gensin, vcudunda yara yok; aalama herkesin iinde olmutu. Onursuz bir erkei kadnlar bile alak grrler. Giulio, gnlnn neyi istediini anlamak iin daha dnmek istediini syledi ve spanyol generalinin yanndaki askerlere yaplacak saldrya ille katlmasn isteyen, dublon altnlarndan baka bir de onur kazanmann sz konusu olduunu syleyen Ranuzio'nun stelemesine karn, kk evine tek bana dnd. Senyr Campireali kendisine bir el arkebz atmadan bir gn nce, Velletri dolaylarndan geri dnen Ranuzio ile baavuunu orada konuk etmiti. Ranuzio, patronu komutan Branciforte'nin, yapt bir seferden hemen sonra tutarn abucak harcamay uygun grmedii altn kordonlar ve teki mcevherleri eskiden iinde saklad demir ekmeceyi grmek iin Giulio'yu zorlad. ekmecede iki ek buldu. Giulio'ya : - Salk veririm, kei ol, dedi. Keilik iin gereken btn stn niteliklere sahipsin. Yoksulluu seviyorsun. te kant; alaltlmaya katlanyorsun, sokak ortasnda Albanolu bir zengin tarafndan aalanyor, ses karmyorsun: ikiyzllkle oburluktan baka eksiin yok. Ranuzio, demir ekmeceye zorla, iki tane dublon koydu. Giulio'ya dedi ki: - Sana sz veriyorum, eer, Senyr Campireali, bir aya kadar, soyluluuna ve grkemine yarar bir trenle gmlmeyecek olursa, burada hazr olan baavuum, yanna otuz kii alp gelecek, senin u kk evini ykacak, yoksul eyan yakacaktr. Komutan Branciforte'nin olu, ak yznden bu dnyada rezil olamaz. Senyr Campireali ile olu, o iki el arkebz attklar zaman Ranuzio ve baavu, ta balkonun altnda mevzilenmilerdi; srasnda anlattmz gibi, Fabio, baheden geerek saknmadan dar kt zaman, Giulio, onu ldrmelerine veya hi olmazsa karmalarna, binbir glkle engel olabilmiti. Ranuzio'yu yattran ey, adam olma ve yararl iler grme olasl bulunan bir genten daha sulu ve grlmekten baka ie yaramayan yal bir gnahkr dururken o genci ldrmemek gerek dncesi olmutu. Bu servenin ertesi gn Ranuzio ormana dald, Giulio da Roma'ya gitti. Ranuzio'nun verdii dublonlarla gzel giysiler satn almak zevkine, yaad yzyla gre pek garip olan ve sonradan eritii yksek orunlar mjdeleyen u dnce ac katyordu. Giulio: "Elena, benim kim olduumu renmelidir.'' diye dnyordu. Onun yanda ve o ada yaayan hibir erkek, akndan yararlanmaktan ve Elena'y karmaktan baka bir ey dnmez, kzn, alt ay sonra ne hale geleceini, kendisi hakknda nasl bir dnce besleyecini kesinlikle aklna getirmezdi. Giulio, Albano'ya dnp Roma'dan getirdii gzel giysileri herkesin gzleri nne serdii gn, leden sonra, Fabio'nun ata binip oradan fersah teye, babasnn deniz kysndaki ovada sahip olduu yere gitmek zere kentten dar ktn dostu yaal Scotti'den renmiti. Biraz sonra, Senyr Campireali'nin yannda iki papazla birlikte, dibinde Albano glnn bulunduu kraterin kysn dolaan yeil meelerle ssl gzel yolu tuttuunu grd. On dakika sonra yal bir kadn, yemi satmak bahanesiyle, cesaretle Campireali kkne giriyordu; ilk karlat insan, hanm Elena'nn srda,

kk oda hizmetlisi Marietta oldu. Eline bir iek demeti tututurulunca kz gzlerinin akna varncaya kadar kzard. Demetin iinde sakl duran mektup, alabildiine uzundu. Giulio, bu mektupta, arkebzlerin atld geceden beri neler ektiini anlatyordu; fakat garip bir utan, o ada yaayan her delikanlnn byk bir gurur duyaca eyi, yani servenlerle nlenmi bir komutann olu olduunu, bizzat kendisinin, birok savata kahramanlyla kendini gsterdiini anlatmasna engel oluyordu. Hep, bu olaylarn, yal Campireali'ye verecei dnceleri iitir gibi oluyordu. u yn bilmek gerekir ki on altnc yzylda, cumhuriyeti, saduyuya daha yakn olan gen kzlar, bir erkei, atalarnn biriktirdii varlklarndan veya yaptklar nl ilerden ok, kendi baard ilerden dolay beenirlerdi. Fakat bu dnceler zellikle halk tabakasnn kzlarnda bulunurdu. Varlkl ya da soylu tabaka kzlar haydutlardan korkarlar, ok doal olarak soylulua ve grkeme ok nem verirlerdi. Giulio mektubunu u szlerle bitiriyordu: "Roma'dan getirdiim dzgn giysiler, sayg duyduunuz bir kiinin, kt giyimimden dolay, daha nce bana uygun grd acmasz davran bilmem ki size unutturacak m? alabilirdim, grevimdi, onurum bunu buyuruyordu; cn, taptm gzlerden aktaca yalar dnerek bunu yapmadm. Eer hl kukulanmanzla kar karyaysa, size nemli bir sr syleyeceim; bunu, sizden baka herhangi bir kadna kolayca syleyebilirim; fakat size sylerken niin bilmem, titriyorum. Bana olan aknz bir an iinde yok edebilir; sizin yannzdan yaplacak herhangi bir kar kma da beni tatmin etmez. Bu itirafn yapaca etkiyi gzlerinizde okumak istiyorum. Bu gnlerde, bir akam ortalk kararrken sizi, kkn arkasndaki bahede greceim. O gn, Fabio ve babanz burada bulunmayacaklar. Kt giyinmi yoksul bir delikanly hor grmelerine karn, eyrek saat veya bir saat grmemize engel olamayacaklar kansna kesin olarak vardm zaman, kknzn pencereleri altnda bir adam ortaya kacak ve ocuklara eitilmi bir tilki izlettirecektir. Biraz sonra, Ave Maria ald zaman, uzaktan bir arkebz patladn iiteceksiniz; o zaman, pencerenizin duvarna yaklan, eer yalnz deilseniz, ark syleyin. Ses iitilmezse, kleniz titreyerek, ayaklarnzn dibinde bulunacak, size belki de korkun eyler anlatacaktr. Benim iin kesin ve artc olan o gne kadar, gece yars size demet vermeye gelmeyeceim; fakat, gece yarsndan sonra iki sularnda ark syleyerek geeceim, belki byk ta balkonda durup bahenizden kendi elinizle kopardnz bir iei bana atarsnz. Bunlar, belki talihsiz Giulio'ya gstereceiniz son sevgi eserleri olacaktr.'' gn sonra, Elena'nn babasyla kardei, atlarna binip deniz kysndaki topraklarna gitmilerdi. Oradan gne batmadan nce dnecekler, gece yarsndan sonra saat ikide evde bulunacaklard. Fakat, tam yola kacaklar zaman, yalnzca kendi atlar deil, iftlikte bulunan btn atlar ortadan kaybolmutu. Bu cretli hrszla pek aan baba oul, atlarn aradlarsa da hayvanlar, ancak ertesi gn, deniz kysndaki yksek aal ormanda bulundu. Baba oul Campirealiler, kz koulu bir ky arabasyla Albano'ya dnmek zorunda kaldlar. O akam Giulio, Elena'nn dizlerine kapand zaman, gece karanl bsbtn kmt, kzcaz, bu karanla pek sevindi; btn kalbiyle sevdii erkein karsna ilk kez kyordu; sevdiini o da biliyordu, fakat Elena, ne de olsa, Giulio ile hi konumamt. Elena'nn bir sz, delikanlya biraz cesaret verdi: Giulio'nun kendisinden daha solgun ve daha titrek olduunu sylemiti. Giulio onun nnde diz km "Gerekten konuamayacak durumdaym." demiti. ok mutlu olduklar anlalan birka saniye geti. Bir szck sylemeye gc yetmeden, olduka anlaml bir ift mermer heykel gibi bakyorlard. Giulio diz km, Elena'nn bir elini elinde tutuyordu; o da, ban emi dikkatle ona bakyordu. Giulio, Roma'daki gen, apkn arkadalarnn tlerine uyarak bir eylere girimesi gerektiini pekla biliyordu; fakat bu dnce ona nefret verdi. Belki de akn verebilecei en byk mutluluu oluturan bu huu halinden, vaktin abucak getiini dnerek uyand. Campirealiler, kke yaklayorlard. Giulio, Roma'daki dostlarna feci bir aptallk gibi grnecek olan o mthi itiraf sevgilisine yapmad srece, o kuruntulu ruhuyla, srekli mutlulua eriemeyeceini anlad. Sonunda Elena'ya :

- Size, belki de gizlemem gereken bir itiraftan sz etmitim, dedi. Yz sapsar oldu; glkle ve soluu kesilir gibi ekledi: - Belki de, benim iin yaam demek olan o duygularn yok olduunu greceim. Beni yoksul sanyorsunuz. Fakat i bununla kalmyor. Ben haydutum ve haydut oluyum. Bu szler zerine, zengin bir adamn kz olan ve yesi olduu snfn btn korkularn tayan Elena, baylmak zere olduunu duyumsad; dmekten korktu. Zavall Giulio'yu, bu ne kadar zecek diye dnd, kendisini aaladn sanacak. Giulio, onun nnde diz kmt. Elena, dmemek iin ona dayand ve biraz sonra, baygn gibi kollarna atld. Grld gibi, XVI'nc yzylda ak yklerinde aklk aranyordu. nk bu ykler aklla anlalamazd. Hayal gcyle onlar duyarlar, okuyucunun emeli de, kahramanlarnkiyle birleirdi. zlediimiz iki elyazmas yapt, hele iinde Floransa ivesine zg birtakm tmce oyunlar bulunan, bu bulumadan sonraki bulumalarn hepsini btn ayrntlaryla anlatmaktadr. Tehlike gen kzda vicdan azab brakmyordu. Bazen son derece byk tehlikeler karsnda kaldlar. Fakat aklarndan doan her duygu kendileri iin mutluluk olan bu iki kalbi, o tehlikeler yalnzca daha fazla tututurdu. Birok kez Fabio ve babasnn, onlar yakalamalarna ramak kald. Kendilerine meydan okunduunu sanarak kplere biniyorlard. Giulio'nun Elena'nn olduunu halk arasndaki dedikodulardan haber alyorlar, fakat hibir ey gremiyorlard. Ateli bir gen olan ve soyuyla gururlanan Fabio, babasna, Giulio'yu ldrtmek nerisinde bulundu: - O bu dnyada bulunduka kz kardeimin yaam byk tehlikelerle kar karyadr. Kim salyabilir ki onurumuz bize, ellerimizi bu inat kzn kanna bulamay emretmeyecek? Creti o dereceye vardrd ki artk, akn inkar etmiyor; azarlarnza, hznl bir sessizlikle karlk verdiini grdnz; ite, bu susma Giulio Branciforte'nin idam karardr. Senyr de Campireali: -Babas kimdi, bir dnn, diye yantlad. Gidip Roma'da alt ay kalmamz g bir i deil elbette. Bu sre iinde de bu Branciforte'nin vcudu kalkar. Fakat iledii btn cinayetlerin dnda drst ve yce gnll olan, askerlerinden birounu zengin edip kendisi yoksul kalacak kadar cmert davranan babasnn, gerek Monte Mariano dkasnn blnde, gerek evimizden yarm fersah uzaklkta, ou zaman Faggiola korularn tutan Colonna blnde dostlar bulunmadna kim gvence verir? Bu durumda, hepimiz, siz, ben, hatta zavall ananz bile, kesin olarak lrz. Baba ile oul arasnda sk sk yaplan bu grmelerin bir ksm, Elena'nn annesi Vittoria Carafa'dan gizli tutuluyor; bu da onu umutsuzlua dryordu. Fabio ile babas, tartmalarnn sonucunda, Albano'da yaylan sylentilerin srmesine sessizce gz yummann onurlarna uygun dmedii yargsna vardlar. Her gn daha kstahlaan, fazla olarak, imdi gzel giysiler giydii iin genel yerlerde, gerek Fabio'ya, gerek Senyr de Campreali'nin kendisine seslenecek kadar kendini beenmilii ileri gtren bu gen Branciforte'yi ortadan kaldrmak mademki dncesizce bir davran olacakt, o durumda, aadaki iki seenekten birini yelemek, hatta belki ikisini birden uygulamak gerekti: Btn ailenin yeniden Roma'ya yerlemesi, Elena'nn uygun bir koca buluncaya kadar kalmak zere Castro'daki Visitazione manastrna konulmas gerekiyordu. Elena, akn, annesine asla sylememiti. Ana kz pek seviirler, bir arada yaarlard, buna karn, her ikisini de hemen hemen ayn derecede ilgilendiren bu konu zerine tek szck konumamlard. Annesi, kzna ailenin Roma'ya gidip yerlemesi, belki de kendisinin, birka yllna Castro manastrna gtrlmesi sz konusu olduunu syledii zaman, dncelerinin hemen biricik konusu ilk kez sze dklm oldu. Bu konuma, Vittoria Carafa tarafndan dnlmeden yaplm bir davrant ve ancak kzna duyduu gl sayg onu balatabilirdi. Aktan lgna dnen Elena, yoksulluundan dolay ndan utanmadn, onun namusuna, snrsz bir gven beslediini kantlamak istedi. Floransal yazar diyor ki: "Bahede, hem de bir iki kez kendi odasnda, lmle burun buruna, cretli nice bulumalardan sonra, Elena'nn, imdiye kadar tertemiz kalm

olmas alacak ey deil midir? Gen kz, iffetine gvendii iin, gece yarsna doru kkn bahe kapsndan kp gecenin teki saatlerini, oradan bir eyrek fersah geen uzaklkta, Albe kalntlar stnde bulunan kk evinde geirmeyi na nerdi. San Francesco keii klna girdiler. Elena uzun boyluydu ve bu kla girince on sekiz yirmi yanda bir papaz mezine benzemiti. Asl inanlmayacak olan ve Tanr'nn bu ie karmasn gsteren ey, Cappuccino manastrnn duvar dibinden geen kaya iine oyulmu dar yolda kei klndaki Giulio ile sevgilisinin, senyr de Campireali ile olu Fabio'ya raslamalar olmutu. Pelerinde, iyice silahl drt uak, nlerinde, yanan bir meale tayan hizmetliyle, oraya olduka yakn olan gln kysndaki CastelGandolfo kynden dnyorlard. Campirealilerle hizmetlileri, iki a yol vermek zere, yaklak sekiz ayak geniliinde, kaya iine oyulmu geidin sana ve soluna ekildiler. O anda tannmas, Elena hakknda ne kadar hayrl olacakt! Babas ile kardei tarafndan, bir tabanca kurunuyla ldrlm, ikencesi ancak bir saniye srm olurdu. Fakat Tanr baka trl yazmt. "Bu garip raslant hakknda bir baka nokta daha eklenmektedir ki ok yalanan ve hemen hemen yz yana gelen Sinyora Campireali, Roma'da, ciddi birtakm kiiler huzurunda, bazen hl anlatrd. Doymak bilmez bir merakla gerek bu konuya, gerek baka konulara dein kendilerine sorular sorduum, yine ok yal bu kiiler de ondan dinleyip bana anlattlar : "Cesaretiyle gururlanan ve ok kibirli bir delikanl olan Fabio de Campireali, iki papazdan, ya daha byk olannn, yanlarndan geerken ne babasna, ne de kendisine selam vermediini grnce: "- u marur kei keratasna bakn, diye haykrd. Bu aksi saatte, arkadayla birlikte, manastr dnda kim bilir ne yapmaya gidiyorlar! eytan, unlarn kukuletalarn kaldr diyor, yzlerini grrdk. "Bu sz zerine, Giulio, cppesinin altndan kamasn kavrad ve Fabio ile Elena'nn arasna girdi. O anda, Fabio ile arasndaki uzaklk bir admdan fazla deildi. Fakat, Yce Tanr baka trl istediinden ok gemeden birbirlerini pek yakndan grmeleri yazl olan bu iki gencin fkesi, bir mucize ile gemiti. "Sonradan, Elena de Campireali'ye kar alan davada, bu gece gezintisi, bir ahlakszlk delili diye gsterilmek istenmiti. Gezinti, lgnca bir akla tutuan gen bir kalbin tamasyd; fakat bu kalp saft.'' III Colonnalarn ezeli dman olan ve o tarihte, Roma'ya en yakn kasabalarda byk bir erk sahip bulunan Orsiniler, Petrella'da domu, Balthazar Bandini adnda zengin bir iftiyi, hkmet mahkemesi eliyle, ksa bir sre nce, lme mahkm ettirmilerdi. Bandini'ye yklenen trl ileri burada saymak uzun srer. Bunlarn ou, bugn cinayet saylrsa da, 1559'da, ayn derecede ciddilikle karlanmyordu. Bandini, Albano'ya alt fersah uzaklkta, Valmontone yaknlarnda, dada ve Orsinilere ait bir atoda hapisti. Roma gvenlik bakan, yanndaki yz elli gvenlik eriyle, byk yolda bir gece geirdi. Bandini'yi alp Roma'ya, Tordinona hapishanesine gtrmeye gelmiti. Bandini, kendisini idama mahkm eden karardan dolay, Roma'ya bavurmutu. Fakat, yukarda sylediimiz gibi kendisi, Colonnalarn kalesi Petrella'da domutu; Bandini'nin kars, Petrella'da bulunan Fabrizio Colonna'ya gelip aka yle demiti: - Sadk adamlarnzdan birinin lmesine gz m yumacaksnz? Colonna u yant verdi: - Efendim olan papann mahkemeleri tarafndan verilmi kararlara uymaktan Tanr beni asla ayrmasn! Askerlerine hemen emirler verdi, kendisi, btn yandalarna, hazr bulunmalar gerektiini bildirdi. Valmontone dolaylarnda toplanlacakt. Buras, alak bir kayann tepesinde fakat altm, seksen ayak derinliinde, dikey denilecek kadar dik bir uurumun oluturduu setle sakl, kk bir kentti. Orsinilerin yandalar ve hkmete bal

gvenlik gleri, Bandini'yi, papaya ait olan bu kente gtrmeyi baarmlard. Beyliin en gayretli yandalar arasnda Senyr de Campireali ile olu da bulunuyordu. Bunlar Orsinilerle aslnda akraba saylrlard. Oysa Giulio Branciforte ile babas teden beri Colonnalara balydlar. Colonnalar, aka hareket etmeyi uygun grmedikleri ilerde, pek sade bir nleme bavururlard. Romal zengin kyllerden ou, imdi olduu gibi o zaman da u ya da bu Penitan takmna bal bulunurlard. Penitanlar, halk arasna karken mutlaka, yzlerini gizleyen gzler hizasnda iki delii bulunan kara bir bezle balarn rterlerdi. Colonnalar, gizli tutmak istedikleri alma olursa yandalarn Penitan klyla kendilerine katlmaya arrlard. On be gndr lkede durmadan sz edilen ey Bandini'nin tanmasyd. Uzun hazrlklardan sonra, bir pazar gn kararlatrld. O gn, sabahn ikisinde, Valmontone vadisi ve Faggiola ormanndaki btn kasabalardan olduka kalabalk bir durumda kyllerin kt grld. ( stenen bir eyi ele geirmek iin vuruulan bir a olan ortaan cumhuriyetlerinde, kyllerin yreklerinde ok cesaret vard; imdi olsa, kimse yerinden kmldamaz ). O gn, ok garip bir durum grld. Her kasabadan kan silahl kyller, ormana daldka, yar yarya azalyorlard. Colonnalarn yandalar, Fabrizio tarafndan belirlenen toplant yerine doru gidiyorlard. Balar, o gn vuruulmayacandan emin grnyordu. Kyller, sabahleyin, bu sylentiyi yaymak zere emir almlard. Fabrizio, harasndaki yar yabanl gen atlara bindirdii sekin adamlaryla birlikte ormanda dolayordu. Deiik kyl mfrezelerini bir tr denetimden geiriyordu; fakat bir sz sylese kendini ele verme olasl olduu iin onlarla konumuyordu. Fabrizio, uzun boylu, zayf, inanlmayacak kadar evik ve gl bir adamd. Henz krk be yanda olmasna karn, salar ve byklar apakt. Buna ok zlyordu. Tannmamay yeledii yerlerde, bu zellii onun kim olduunu belli edebilirdi. Kyller onu grnce: Yaasn Colonna! diye baryor ve bezden kukuletalarn giyiyorlard. Prens bile kukuletasn, dman grnr grnmez bana takabilmek zere, gsnde asl tutuyordu. Dman, gecikmedi. Gne henz ykseliyordu ki Orsiniler yanna bal aa yukar bin kii, Valmonte ynnden gelerek ormana girdi ve Fabrizio Colonna'nn, yzkoyun yere yatrd yandalarna, yz metre kadar uzaklktan geti. Bu nc kolunu oluturan Orsinilerin en sonuncular da nlerinden geip gittikten birka dakika sonra, prens, adamlarn harekete geirdi. Bandini'nin yanndakilere, onun ormana girmesinden bir eyrek saat sonra saldrmaya karar vermiti. Ormann o noktasnda, yer yer, on be yirmi ayak yksekliinde kayalar vardr. Bunlar, eski alardan kalma lav selleri olup zerlerinde kestane aalar kusursuz biimde ykselir ve gne n, tmyle kapatr. Zamanla az ok anm olan bu lavlar yeri pek inili yokulu bir duruma soktuundan, byk yola, bo yere bir sr yoku ve ini yapmaktansa, lavlara oyuklar almtr ve yol ou noktalarda ormandan, drt ayak aada kalmtr. Fabrizio'nun, saldr iin belirledii yerin yaknlarnda otlarla rtl ve bir yanndan byk yol geen bir aklk vard. Yol, buradan sonra yeniden ormana dalyordu, yolun o noktasnda, aa gvdelerinin aras allar ve bodur aalarla dolu olduundan, oraya girmek olanakszd. Fabrizio, piyade erlerini ormann iine ve yolun iki yanna, yzer adm arayla yerletirdi. Prensin bir iareti zerine, her kyl, kukuletasn dzeltti, arkebzn eline alp kestane aac arkasnda konuland. Prensin askerleri yola en yakn aalarn arkasna gizlendiler. Kyller, ancak askerlerden sonra ate etmek zere emir almlard. Askerler de dmana yirmi adm yaklald zaman ate edeceklerdi. Fabrizio, acele, yirmi kadar aa kestirdi. Bu noktada, olduka dar, ormandan ayak aada bulunan yolu, dallaryla devrilen aalar tmyle kapatmt. Komutan Ranuzio, be yz erle birlikte ncnn peinden ilerledi; yolu tkayan devrilmi aalarn bulunduu noktadan alacak ilk arkebz ateini duyduktan sonra saldrmak zere emir almt. Prens, askerleriyle adamlarnn, aalarn arkasnda, kararl bir biimde yer aldklarn

grnce ilerinde Giulio Branciforte'nin de bulunduu atl adamlaryla birlikte, drtnala hareket etti. Prens, byk yolun sandaki patikaya sapt. Bu patika yoldan en uzaktaki akla ulayordu. Prens uzaklaal daha birka dakika olmutu ki uzaktan, Valmontone yolundan, bir atllar kalabalnn geldii grld; bunlar, Bandini'yi gtren gvenlik erleriyle gvenlik bakan Orsinilerin tm svarileriydi. Ortalarnda, kzllar giymi drt celladn kuatt Balthazar Bandini vard; nce yarglarn verdikleri hkm yerine getirmek, sonra Colonna yanllarnn Bandini'yi kurtarmak istediklerini grrlerse, onu ldrmek zere emir almlard. Colona svarileri, yoldan en uzak olan akln ya da ayrln sonuna henz varmt ki byk yola, devrilen aalarn ilerisine yerletirdii pusu erlerinin ilk arkebz seslerini duydu. Colonna, atllarn hemen drtnala kaldrd, Bandini'yi kuatan kzl giysili drt cellada saldrd.. eyrek saat srmeyen bu ufak iin yksn srdrmeyeceiz; Orsini'nin yandalar, aaladlar, drt yana katlar; fakat, nclerin srasndaki kahraman Komutan Ranuzio ldrlm, bu olay Branciforte'nin yazgs zerinde uursuz bir etki yapmt. Branciforte, durmadan, kzl giysili adamlara yaklaarak bir iki kl henz sallamt ki Fabio Campireali ile karlat. Fabio, yerinde duramayan, haar bir hayvana binmi, srtnda yaldzl bir rme zrh, haykryordu: - Bu yz rtl alaklar kimdir? Maskelerini bir vuruta keselim: bakn, ben nasl yapyorum! Hemen ayn dakikada, Giulio Branciforte'nin alnna, Fabio'nun klc, yatay bir vurula indi. Bu vuru yle ustaca olmutu ki Branciforte'nin yzn rten bez dt, ayn zamanda, yaradan akan kan, gzlerini brd. Bununla birlikte bu yara ar deildi. Giulio, soluk alabilmek ve yzn silmek iin hayvann uzaklatrd. Elena'nn kardeiyle, ne pahasna olursa olsun dmemek istiyordu. Hayvan Fabio'dan drt adm uzaklam bulunduu srada, gsne mthi bir kl darbesi indi. Kl tel zrh sayesinde, gse girmemi, yalnzca, bir sre, soluunu kesmiti. Hemen hemen ayn dakikada, kulanda u sesleni nlad: - Seni tandm, kerata! Srtndaki paavralar yenilemek iin byle para kazanyorsun, deil mi? Bundan, fena durumda alnan Giulio, ilk kararn unutarak, yeniden Fabio'ya saldrd: - Lnet sana! Kt bir zamanda karma ktn! diye haykrd. Alelcele yaplan birka vurutan sonra, ikisinin de, zrhlarn zerine giydikleri giysiler lime lime dklmeye balad. Fabio'nun zrh altn yaldzl ve pek gzeldi. Giulio'nun zrh ise pek baya bir eydi. Fabio, ona: - Giacconu hangi lamda buldun? diye haykrd. Ayn anda, Giulio, yarm dakikadan beri arad frsat bulmutu. Fabio'nun zrh, boynunu yeteri kadar kavramyordu. Giulio, onun yar plak boynuna, klcnn burnuyla baarl bir vuru vurdu. Giulio'nun klc, Fabio'nun boynuna, yarm ayak (30.5 cm. uzunluundaki l birimi ) dalm ve bol kan fkrmt. Giulio: - Kstah! diye haykrd. kincisi, kendisinden yz adm tede, hl at stnde olan kzl giysili adamlara doru atn srd. Onlara yaklarken, adamlardan ncs yere yuvarland; fakat zavall Giulio, tam drdnc celladn yanna vard srada, bu adam, evresini, ondan fazla svarinin kuattn grnce zaval Balthazar Bandini'ye bir tabanca skm, onu devirmiti. Branciforte: - Sayn senyrler, diye haykrd, burada yapacak iimiz kalmad! Drt yana kaan u gvenlik erlerini kltan geirelim. Hepsi onun peinden gittiler. Yarm saat sonra, Giulio, Fabrizio Colonna'nn yanna dnd zaman bu senyr, ona yaamnda ilk kez seslendi. Giulio, onu, fkeden kudurmu bir durumda buldu; oysa batan baa kendi sayesinde kazanlan tam zaferden dolay, onu sevin iinde bulacan sanyordu. nk, Orsinilerin, bine yakn adam vard. Fabrizio ise, bu i

iin bin be yzden fazla adam toplam deildi. Prens, Giulio'ya: - Yiit dostumuz Ranuzio'yu yitirdik, diye haykrd. lsn kendi elimle inceledim; soumu bile. Zavall Balthazar Bandini, lm halinde yaral. Ksacas, sonu bakmndan baarl olamadk. Fakat kahraman Komutan Ranuzio'nun ruhu, Pluton'un karsna, yanndakilerle kacak. Btn bu tutsak keratalarn aa dallarna aslmas iin emir verdim. Sonra, sesini ykselterek: - Sakn savsaklamayn, baylar! diye haykrd. Sonra, nclerin arpt yere doru drtnala seirtti. Giulio, Ranuzio'nun blne, hemen hemen yardmc sfatyla komuta ediyordu; prensi izledi. Prens, evresinde elliden fazla dman ls olduu durumda serilmi yatan o yiit askerin lsnn yanna gelince, bir kere daha atndan inip, Ranuzio'nun elini tuttu. Giulio de onun gibi yapt. Alyordu. Prens, Giulio'ya: - Sen pek gensin dedi. Fakat, stn, ban kana bulanm gryorum; baban da, Colonnalarn savanda yirmiden fazla yara alm, gzpek bir adamd. Ranuzio'nun blnden artan gcn ynetimini eline al, onun lsn de Petrella'daki kilisemize gtr; yolda belki saldrya urarsn, unutma. Giulio saldrya uramad, fakat kendisine komuta edemeyecek kadar gen olduunu syleyen bir askerini, bir klta ldrd. Bu duyarszca hareketi baarsn salad, nk Giulio, hl Fabio'nun kanna bulanm durumdayd. Yol boyunca, aslan adamlarla dolu aalara raslyordu. Ranuzio'nun, zellikle Fabio'nun lmne katlan bu irkin grnm, onu baya deli ediyordu. Tek umudu, Fabio'yu yenenin bilinmemesindeydi. Askeri ayrntlar geiyoruz. Giulio, savatan gn sonra, Albano'ya gelip birka saat kalabildi; tandklarna, iddetli bir stma yznden Roma'da kaldn, orada btn hafta yataktan kamadn anlatyordu. Fakat kendisini her yerde, belirgin bir saygyla karlyorlard, kentin en ileri gelen adamlar nce ona selam veriyorlard; hatta bir iki zevzek, ona senyr komutan diye seslenecek kadar ileri gitmiti. Giulio, Campireali saraynn nnden birok kez gemi, orann, batan aa kapal olduunu grmt; yeni komutan, baz sorular sormaktan ekindii iin, kendisine srekli iyi davranan yal Scotti'ye, aadaki soruyu sormaya, ancak gn ortas cesaret edebilmiti. - Kuzum, Campirealiler nerede? Saraylarn kapal gryorum. Scotti, birdenbire, kederli bir tavrla: - Dostum, diye yantlad, bu ismi asla aznza almamanz gerekir. Sizin peinizi kovalayann o olduuna btn dostlarnz inanmtr, bunu her yerde syleyeceklerdir; evlenmenize balca engel olan oydu; sonunda, onun lmyle, son derece zengin ve sizi seven bir kzkardei kalmtr. Byle zamanda boboazlk erdem yerine geer. O nedenle, unu da ekleyebilirim, kz sizi, gece vakti Albe'deki evinizde ziyaret edecek kadar seviyor. Yani sizin o uursuz Ciampiler savandan nce kar koca olduunuzu sylemek, karnz gereidir. (Yukarda anlattmz arpma, lkede, bu isimle anlyordu ). Yal, Giulio'nun aladn grnce sustu. Giulio: - Hana kalm, dedi. Scotti onu izledi; kendilerine bir oda verdiler. kisi birlikte bu odaya girip kapsn kilitlediler ve Giulio, sekiz gnden beri olup bitenleri kendisine anlatmak zere yal adamdan izin istedi. Bu uzun yk bitince, adam: - Yaptnz ilerden hibirinin, nceden tasarlanm olmadn, gzyalarnzdan anlyorum, dedi. Bununla birlikte, Fabio'nun lm, sizin iin, yine de feci bir eydir. Elena, oktan beri kocas olduunuzu annesine mutlaka sylemelidir. Giulio yantlamad; yal adam, bunu takdire deer bir sk azlla verdi. Giulio, derin bir dnceye dalm, kardeinin lmnden dolay fkelenen Elena'nn, kendi

inceliini takdir edip etmeyeceini dnyordu. Vaktiyle geen olaydan dolay piman oldu. Sonra, istei zerine, yal adam, sava gn Albano'da geen olaylar kendisine aka anlatt. Fabio, sabahleyin saat alt buuk sularnda Albano'ya alt fersahtan (yaklak be kilometrelik bir uzunluk ls) fazla uzaklkta ldrld durumda, gariptir ki saat dokuz buukta, bu lmden sz edilmeye balanmt. leye doru, yal Campireali'nin gzyalar iinde hizmetlilerine tutunarak, Cappuccino manastrna gittii grlmt. Az sonra, bu papazlardan , Campireali'nin en gzel hayvanlarna binerek arkalarnda birok hizmetliyle birlikte, arpmann yaknlarnda olduu Ciampi kasabasnn yolunu tutmulard. Yal Campireali, onlarla gitmek iin srar etmiti; fakat Fabrizio Colonna'nn bilinmeyen bir nedenden dolay son derece fkeli olduunu, kendisini tutsak alrsa kt bir davranta bulunmas olasl bulunduunu syleyerek vazgeirdiler. O akam, gece yarsna doru, Faggiola orman tutumu gibiydi; btn Albano keileri ve yoksullar, ellerine, yanan birer iri mum almlar, gen Fabio'nun cenazesini karlamaya gidiyorlard. Yal adam, iitilmekten korkar gibi sesini alaltarak szn srdrd: - Sizden u yn de gizlemeyeceim; Valontone'ye ve Ciampi'ye giden yol.... Giulio: -Evet? dedi. Evet, o yol sizin evin nnden geer, diyorlar ki Fabio'nun cenazesi o noktaya geldii zaman, cesedin boyundaki korkun bir yaradan kan fkrm. Giulio ayaa kalkt: - Ne mthi ey! diye haykrd. - Sakin olun dostum, gryorsunuz ki her eyi bilmeniz gerek. imdi syleyebilirim; bugn burada bulunmanz bir para mevsimsiz grnmtr. Eer dncemi sormak onurunu bana balarsanz, unu da eklerim ki komutan, bugnden sonra bir ay sreyle Albano'da gzkmeniz uygun deildir. Roma'da grlmenizin de doru olmayacan eklemeye gerek yok. Papa hazretlerinin Colonnalar hakknda ne karar verecei daha belli deil; Ciampi savan halkn azndan duyup rendiini ileri sren Fabrizio'nun ifadesine inanaca sanlyor. Fakat batan baa Orsini olan Roma hkmeti fkeden kuduruyor, Fabrizio'nun yiit askerlerinden birini astrabilse pek honut olacak. Fabrizio'nun da bundan yaknmaya hakk olmayacak, nk savaa katlmadna yemin ediyor. Daha ileri gideceim ve sizin istememi olmanza ramen askeri bir fikir vermek cesaretini gstereceim. Albona'da sizi seviyorlar, yoksa yaamnz gvende olmazd. Dnnz ki saatlerden beri kentte dolayorsunuz, Orsini yandalarndan biri, kendisine meydan okuduunuzu sanabilir, hi olmazsa kolayca gzel bir dl kazanmak umuduna kaplabilir. Yal Campireali, sizi ldrene, en gzel topran vereceini bin kez syledi. Evinizdeki askerlerden birkan Albano'ya indireydiniz. - Evimde asker yok ki. - O durumda delisiniz, komutan. Bu hann bir bahesi var, baheden kp balardan geerek kaarz. Ben sizinle birlikte gelirim. Yalym, silahm yok; fakat, kt niyetli kimselere raslarsak ben onlarla konuurum, hi deilse, size vakit kazandrrm. Giulio kayg iinde kald. Delice amacnn ne olduunu syleyelim mi? Campireali saraynn kapal olduunu ve iindekilerin hepsinin Roma'ya gittiklerini haber alr almaz, Elena ile birok kez bulutuu o baheyi bir daha grmeyi aklna koymutu. Hatta, annesi evde yokken Elena'nn kendisini ald oday da yeniden grmeyi umuyordu. Elena'y kendisine kar sevgi duyduu yerlerin grnmyle, fkesini dindirmek ve kendisini tatmin etmek gereksinimindeydi. Branciforte ile yce gnll yal adam, balarn arasndan dolaarak gle doru kan dar patikalardan yrrken, hibir kt eyle karlamadlar. Giulio, gen Fabio'nun cenaze treni hakkndaki ayrnty, yal adama bir daha anlattrp dinledi. Bu cesur gencin cesedi, birok rahip eliinde Roma'ya gtrlm, Gianicolo tepesinde Sant'Onofrio manastrndaki aile mezarlna gmlmt. Trenden bir gn nce, garip bir olay daha olmu, babas, Elena'y, Castro'daki Visitazione manastrna

gtrmt. Gen kzn, kardeini ldren devirme askerle gizlice evlendiine ilikin halkn dilinde dolaan dedikoduyu bu da glendirmiti. Giulio, evinin yanna geldii zaman, blnn baavuuyla askerlerinden drdn orada buldu. Bunlar eski komutanlarnn, yannda adamlarndan birka kii bulunmadan, ormandan dar kesinlikle kmadn sylediler. Prens, ihtiyatszlk yznden lmek isteyenler olursa, kendisini bu lmn cn almak zorunda brakmamalar iin, nceden istifa etmeleri gerektiini birok kez sylemiti. Giulio Branciforte, o zamana kadar kesinlikle yabancs olduu bu dncelerin doruluunu onaylad. ocuk uluslar gibi, o da savan cesaretle vurumaktan ibaret olduunu sanyordu. Prensin isteine uydu; kendisiyle evine kadar birlikte gelmek byklnde bulunan akl banda yal adam kucaklad. Fakat, aradan ancak birka gn getikten sonra Giulio, kara sevdadan yar deli bir durumda, tekrar Campireali sarayn grmeye geldi. Ortalk kararrken kendisi ve askerlerinden , Napolili tccar kyafetiyle, Albano'ya girdiler. Giulio, Scotti'nin evine yalnz bana gitti. Elena'nn hl Castro manastrnda kapal bulunduunu rendi. Babas, olunun katili adn verdii adamla onu evli zannettii iin, yzn kesinlikle grmemeye ant imiti. Hatta, onu manastra gtrrken bile grmemiti. Annesinin sevgisi, aksine artm grnyordu. Sk sk Roma'dan kalkp kzyla bir iki gn oturmaya gidiyordu. IV Giulio, geceleyin blnn ormanda tuttuu yere dnerken, kendi kenidine yle diyordu: - Eer, Elena'ya gerei anlatp kendimi temize kartmazsam sonunda beni katil sanacak. Bu uursuz sava hakknda ona kimbilir ne masallar anlattlar! Prensin Petralla'daki askeri ynden salamlatrlm atosuna gidip emirlerini ald, kendisinden Castro'ya gitmek zere izin de istedi. Fabrizio Colonna kalarn att: - Ufak sava sorunu, papa hazretleriyle henz zlmemitir. Biliyorsunuz ki ben gerei syledim, yani, bu arpmaya kesin olarak yabanc kaldm, hatta olayn ertesi gn burada, Petralla'daki atomda, olay haber aldm belirttim. Papa hazretlerinin bu gerek ifadeye inanmalarn, kesin olarak umuyorum. Fakat Orsiniler erklidir. Herkes, sizin, bu arpmada kendinizi gsterdiinizi sylyor. Orsiniler tutsaklardan birounun aa dallarna asldn ileri sryorlar. Bunun ne kadar yalan olduunu biliyorsunuz; fakat karlk vermelerinden korkulur. Gen komutann saf baklarndaki aknlk anlatm prensin houna gidiyordu; bununla birlikte bu derece masumluk karsnda, daha ak konumann yararl olacan dnd: - Branciforte adn btn talya'ya tantan tam kahramanla sahip olduunuzu gryorum, diye srdrd. Babanz bana ok sevdiren ve beni sizi dllendirmeye ynelten ball sizin de bana kar gstereceinizi umarm. Bln parolas udur: Benimle veya askerimle ilgili herhangi bir ey hakknda gerei asla sylememek. Konumak zorunluluu duyduunuz zaman yalan sylemekte hibir yarar grmyorsanz, rasgelen yanl syleyin, en basit gerei sylemekten "en byk gnahtan" kaar gibi saknn. Anlyorsunuz ki, syleyeceiniz en kk gerek, daha baka haberlere eklenince, tasarlarm ortaya karabilir. Castro'daki Visitation manastrnda bir ak serveniniz olduunu biliyorum. Orsinilerin dostlar, hatta adamlar eksik olmayan o kentte on be gn vakit kaybedebilirsiniz. Daire mdrn grn, size iki yz fndk altn verecek. Prens, glerek ekledi: - Babanzla dostluum dolaysyla, bu kane ve askeri giriimi iyi bir sonuca ulatrmanz iin size baz yollar gstermek istiyorum. Siz ve askerlerinizden , tccar kyafetine gireceksiniz. Arkadalarnzdan biri hep sarho taklidi yapacak, Castro'daki btn isiz gsz kalabalna arap ikram ederek birok dost kazanacak. Siz de ona fkeleneceksiniz. Prens, sesinin tonunu deitirerek ekledi:

- Orsiniler sizi yakalar ve ldrmeye kalkarlarsa, asl adnz hi sylemeyin. Hele bana bal olduunuzu, hi aklamayn. Btn kk kentlerin evresinde dolaarak, daima geldiiniz ynn tam karsdaki kapdan girmenizi tlemeye gerek grmyorum. Her zaman ok ciddi davranan bir adamdan bu baba tlerini dinleyince Giulio duyguland. Prens delikanlnn gzlerinde biriken yalara nce glmsedi; sonra, kendi sesi de deiti. Parmaklarndaki eitli yzklerden birini kard; Giulio, yz alrken, nice byk ilerle nlenen o eli pt. Heyecan iinde haykrd: - Babam olsa, bana bu kadar t vermezdi! Daha ertesi gn, afak skmeden biraz nce kk Castro kentinin surlarna yaklayordu; kendisi gibi klk deitirmi be asker, pei sra geliyordu. kisi ayrld, ne onu, ne de teki askeri tanmaz gibi davrandlar. Giulio, daha kente girmeden, kara duvarlarla evrili geni bir yap olan ve bir kaleye epeyce benzeyen Visitazione manastrn grd. Kiliseye kotu. Buras, grkemli bir yerdi. Hepsi soylu, ou zengin ailelerden rahibeler, manastrn, halkn baklarna ak tek ksm olan bu kiliseyi sslemek iin, bir onur yarna kmlard.Visitazione tarikatnn koruyucusu olan kardinalin sunduu adlk bir liste zerinden, papann barahibelie seecei bu kadnlardan birinin adn lmszletirmek iin, pek byk bir ey adamas usuldendi. Ada kendisinden nceki rahibenin adandan aa olan rahibenin kendisi de, ailesi de kmsenirdi. Giulio, mermerlerle ve altn yaldzlarla parldayan bu grkemli yapnn iinde, titreyerek ilerledi. Aslna bakarsak mermerleri ve yaldzlar hi dnd yoktu. Kendisini, Elena'nn karsnda varsayyordu. Byk mihrabn, sekiz yz bin franktan fazlaya mal olduunu kendisine sylediler. Fakat onun baklar byk mihrabn sslerini aa grerek, iki mermer stunla paraya ayrlm, krk ayak kadar ykseklikte, yaldzl bir kafese kaymt. Byk kubbesi kendisine mthi bir grnm veren bu kafes, byk mihrabn arkasndayd ve herkese ak olan kiliseyi, rahibeler ksmndan ayryordu. Giulio, yin srasnda, rahibelerle rencilerin yaldzl kafes arkasnda durduklarn dnyordu. Dua etmek isteyen bir rahibe ya da renci, gnn her saatinde, bu i kiliseye girebilirdi. Zavall n umutlar herkesin bildii bu noktaya dayanyordu. Geri, kafesin i yann, kapkara, ok byk bir rt kaplyordu; fakat Giulio yle dnd: - Bu rt, herkese ayrlm kiliseye bakan rencinin baklarna asla engel olamaz, nk ben, ancak belli bir uzakla kadar yaklaabildiim halde, rtden te yan aydnlatan pencereleri pekl grebiliyorum, yaplarnn en ufak ayrntlarn seiyorum. Pek gzel yaldzlanm olan bu kafesin her ubuunda, kilisede bulunanlara doru uzatlm salam bir ivi vard. Giulio, kafesin sol ksmna kar en aydnlk noktada, tmyle gz nnde bir yer seti. Orada, yin dinleyerek mr geiriyordu. evresinde kyllerden baka kimse bulunmad iin kafesin iini kaplayan kara rtden bile gzkmeyi umuyordu. Bu saf delikanl, yaamnda ilk kez, gsteri aryordu; giyinii zenliydi; kiliseye girerken ve karken birok sadaka datyordu. Adamlar ve kendisi, manastrla az ok ilikisi olan btn iilere ve kk esnafa birok eyler sunuyor, onlara ilgi gsteriyorlard. Bununla birlikte Elena'ya bir mektup ulatrmak umuduna, sonunda, nc gn ulalabildi. Manastrn yiyeceklerinden bir ksmn satn almakla grevli, iki "daryla ilgili hemire" Giulio'nun emriyle sk sk izleniyordu. Bunlardan birinin, bir kk esnafla ilikisi vard. Giulio'nun askerlerinden, eskiden keilik etmi olan biri, esnafla dostluk kurdu, rencilerden Elena Campireali'ye ulatrlacak her mektup bana bir altn sz verdi. Daha bu i kendisine alr almaz, adam: - Ne? dedi, haydudun karsna m mektup? Elena oraya geleli on be gn olmadan ad btn Castro'ya yaylmt. Her iin btn ayrntlarn renmeye dkn bir halk arasnda, hayal gcn ileten her ey bu kadar abuk yaplr. Esnaf, u szleri ekledi:

- Hi olmazsa, bu kadn evli! Nice kadnlarmz var ki bu bahaneleri bile yok, hem dardan, mektuba gelinceye kadar daha baka eyler alyorlar! Giulio, bu ilk mektupta, Fabio'nun lmyle biten o uursuz gn iinde geen olaylar sonsuz ayrntlarla anlatyor, sonunda "Benden nefret ediyor musunuz?" diyordu. Elena bir satrla yantlad ; hi kimseden nefret etmediini, mrnn geri kalan gnlerini kardeini ldreni unutmaya alarak geireceini sylyordu. Giulio, hemen yantlad; Platon'dan yknlm ve o zaman moda olan trden birka tmceyle yazg kart baz szlerden sonra szn yle srdryordu: - Tanr'nn, bize, kutsal kitapla bildirdii buyruklarn unutmak m istiyorsun? Tanr der ki: Kadn, kocasnn yanna gitmek iin ailesini ve ana babasn brakacaktr. Karm olmadn ileri srebilir misin? San Pietro gecesini anmla. Monte Cavi arkasndan afak skerken, sen dizlerime kapandn, Sana izin verdim; isteseydim, benim olmutun; o zaman bana beslediin aka kar koyamazdm. Yaamm ve dnyada ne kadar deerli eyim varsa hepsini sana adadm birok kez sylediim iin, yant olarak, btn bu zveriler grnrde hibir davranla belli edilmediine gre, gerek olamayacan, her ne kadar hi sylemedinse de syleyebilecek olduunu, birdenbire dndm. Benim iin zalim, ama aslnda doru bir dnce aklm aydnlatt. Tasarlayabileceim en byk mutluluumu senin yararn iin feda etme frsatn raslantnn bana bou bouna verdiini dndm. Kollarmda ve korunmasz bir durumdaydn, anmsa; dudaklarn bile, reddetmeye cesaret edemiyordu. O srada Monte Cavi'de, sabah Ave Marias ald, olaanst bir raslantyla, bu ses, bize kadar geldi. Sen bana: "Kutsal Meryem Ana iin, her trl safln anas iin bu zveriyi yap" dedin. Bir sreden beri ben de bu byk zveriyi, senin iin yapmak frsatn bulabildiim biricik gerek zveriyi dnyordum. Ayn eyi senin de dnmen garibime gitti. Dorusunu syleyeyim, Ave Maria'nn uzaktan gelen sesi bana hzn verdi; isteini yerine getirdim. zveri, tmyle senin iin olmad; gelecekteki birlememizi, Meryem Anann korumas altna koyduumu dndm. O zaman, birlememize, vefasz, senin deil, zengin ve soylu ailenin engel olacan sanyordum. Eer Tanr karmasayd, o Angelus annn sesi, o kadar uzaktan, ormann yarsn dolduran ve o srada sabah rzgryla sallanan aalarn tepesinden aarak bize nasl gelirdi? O zaman, anmlarsn ki, dizlerime kapandn. Ben ayaa kalktm, gsmde tadm ha kardm, sen, nerede olursan ol, hangi olay karsa ksn, sana buyurur buyurmaz, Monte Cavi'de alan Ave Maria'nn sesi o kadar uzaktan gelip kulana arpt andaki gibi, hemen ve tmyle benim buyruuma hazr olacana, imdi karmda duran o ha zerine ant itin, tersi olursa, sonsuz ilence uramay kabul ettin. Sonra inancmzla, iki Ave ve iki Pater duas okuduk. te, o zaman bana kar beslediin akn ba iin ve korkarm unuttuun sonsuz ilen adna sana emrediyorum. Beni, bu gece ya odanda, yahut bu Visitazione manastrnn bahesinde kabul edeceksin." talyan yazar, Giulio Branciforte tarafndan bu mektuptan sonra yazlm birok uzun mektubu, titizlikle ve zenle aynen veriyor; fakat Elena de Campireali'nin yantlarndan yalnzca zetler aktaryor. Aradan iki yz yetmi sekiz yl getikten sonra, bu mektuplar dolduran ak ve din duygularndan o kadar uzaktayz ki bunlarn can skmasndan ekiniyorum. Elena'nn, yukarda ksaltp evirdiimiz mektubun iinde yazl emre sonunda uyduu o mektuplardan anlalyor. Giulio'nun, manastra girmenin yolunu bulduu; kadn klna girdii bir szckle anlalyor. Elena onu, ancak baheye bakan bir zemin kat penceresinin parmaklnn arkasnda kabul etti. Giulio, eskiden o kadar sevgi dolu hem de ateli olan bu gen kzn, kendisine kar bir yabancya dntn dayanlmaz bir ac iinde grd. Elena, ona sanki uzak bir incelikle davranmt. Onu baheye kabul etmesi, yalnzca yemine olan inancndand. Grmeleri ksa srd. Birka saniye, Giulio'nun belki on be gnden beri sren olaylarla biraz artan gururu derin yazgsn yendi. Kendi kendine yle dnd: - Karmda grdm Elena, Albano'dayken, kendisini btn yaamnca bana vermi grnen Elena'nn mezarndan baka bir ey deil. Elena'nn ona seslenirken taknd nazik davranlar karsnda yzn slatan yalar

gizlemek, o zaman, Giulio'nun ba ii oldu. Elena szn bitirip bir kardein lmnden sonra doal olduunu syleyerek bu deiiklii hakl gsterdikten sonra Giulio, ok ar konuarak ona u yant verdi: - Yemininizi yerine getirmiyorsunuz. Beni bir bahede kabul etmiyorsunuz. Monte Cavi'de alan Ave Maria'y duyduumuz andan yarm dakika sonraki gibi, nmde diz km deilsiniz. Elinizden gelirse yemininizi unutun. Ben ise, hibir eyi unutmuyorum; Tanr yardmcnz olsun! Bunu syledikten sonra, nnde daha bir saate yakn durabilecei parmaklkl pencereden ayrld. O kadar zledii bu grmeyi kendi isteiyle ksa kesecei, bir saniye ncesine kadar aklna gelir miydi? Bu zveri yreini paralyordu. Fakat, Elena'nn nazik tavrlarn, onu vicdan azabna drmekten baka trl karlayacak olursa, stelik onun kmsemesine de layk olabileceini dnd. afak skmeden, manastrdan kt. Hemen atna bindi, askerlerine, kendisini tam bir hafta Castro'da bekledikten sonra ormana dnmelerini buyurdu. Umutsuzluktan deliye dnmt. nce Roma'ya doru gitti. Her admda kendi kendine: - Ne! diyordu, ondan uzaklayorum, ha! Birbirimize yabanc olduk, yle mi? Ah, Fabio! cn yle alnd ki! Yolda raslad insanlar onun fkesini artryordu. Atn tarlalarn iine srd, deniz kysn boydan boya kaplayan ssz ve el dememi kumsala doru ilerledi. Yaamlarna imrendii o aksz kyllere artk raslamaz olunca, soluk ald. Bu yabanl yerin grnm, kendi umutsuzluuna uygundu ve fkesini azaltyordu. O zaman ac yazgsn dnmeye koyuldu. - Bu yamda, bir umudum var, diye dnd. Bir baka kadn sevebilirim! Bu karamsar dnce onun umutsuzluunu artrd. Dnyada, kendisi iin bir tek kadnn var olduunu derinliine duyumsad. Bir baka Elena'nn karsnda, ak szn sylemek cesaretini gsterirse, ne kadar ac ekeceini dnyor; bu dnce yreini hrpalyordu. Ac ac kahkaha att: - Vefasz sevgililerini, bir baka valyenin kollar arasnda bulduklarn unutmak iin ssz lkelerde yalnz balarna gezen Ariosto'nun kahramanlarna benzedim, diye dnd. Bu lgnca kahkahalardan sonra, hngr hngr alamaya balad. - Ama, sulu deil, diye sylendi. Vefaszlkta bir bakasn sevecek kadar ileri gitmiyor. Bu ateli ve saf ruhlu kz, kendisine, hakkmda sylenen eylere kaplm. Her durumda ona benim, bu uursuz seferde, srf kardeini ldrmek gibi gizli bir umutla silahma sarldm sylenmi olacak. Daha da ileri giderek bana, kardei lnce kendisinin, byk servetlerin tek mirass olacan hesaplamak alakln da yklemilerdir. Ben de onu, kandrsnlar diye budala gibi tam on be gn dmanlarmla yalnz braktm. ok talihsizim, unu da kabul etmeli ki Tanr beni yaamm ynetmeye gcm yetmeyecek kadar dnceden yoksun brakm! ok sefil, ok alak bir yaratm! Yaamm hi kimseye yaramad, ne bana ne de bakasna. Branciforte'ye, o zamanlar pek az grlen bir esin geldi. At, kynn ta denize yakn noktasnda yryor, bazen ayaklar suda slanyordu. Hayvan denize srmeyi, bu suretle, oyunca olduu o korkun yazgya son vermeyi dnd. Mutluluu, dnyadaki biricik varlk onu braktktan sonra, artk ne yapacakt? Sonra, bir dnce onu birdenbire durdurdu. Bu sefil yaam bitince, bir sre sonra ekeceim aclarla karlatrlrsa, ektiklerim nedir ki? diye sylendi. Elena, gerekte de olduu gibi, o zaman, bana kar yalnzca ilgisiz kalmayacak. Onu bir rakibin kollarnda greceim ve bu rakip, kimbilir hangi zengin ve saygn Romal gen senyr olacak; nk; cehennem bekileri, ruhuma eziyet ektirmek iin, grevleri olan, en kyc hayalleri arayp bulacaklar. Ksacas, ldkten sonra bile, Elena'y unutmayacam; stelik, ona olan akm artacak, nk Tanrnn, ilemi olacam gnahtan dolay beni cezalandrmak iin bulabilecei en emin are budur. Giulio, eytana uymamak iin yank yank Ave Maria dualar okumaya koyuldu. Vaktiyle, Meryem Anann ruhuna sunulan sabah Ave Maria duasnn alndn iiterek hevese

kaplm, imdi yaamnda yapt yanllarn en by sayd bir cmertlie srklenmiti. Fakat saygda daha ileri gitmeye ve btn dndklerini dile getirmeye cesaret edemiyordu. - Hazreti Meryem'in verdii esinle uursuz bir hataya dtme gre, sonsuz adaletiyle, bana mutluluumu geri verecek herhangi bir durum yaratmas gerekmez mi? Meryem'in adaletini dnnce, umutsuzluu yava yava geti. Ban kaldrd, karsnda, Albano'nun ve ormann gerisinde, koyu yeillikleriyle rtl o Monte Cavi'yi -ve sabah Ave Marias - imdi budalalk adn verdii davranna neden olan manastr grd. Bu kutsal yerin, hi aklda yokken karsna kan grnm onu avuttu. - Hayr, diye haykrd, Hazreti Meryem'in beni brakmas olanakszdr. Eer Elena, aknn verdii olanakla ve benim erkeklik gururumun gerektirdii gibi karm olmu olsayd, kardeinin lmn iitince, ruhunda, kendisini bana balayan ban ansn bulacakt. Bir sava alannda, beni Fabio ile karlatran uursuz raslantdan ok nce, benim olduunu dnecekti. Fabio, benden iki ya bykt; silah kullanmakta daha usta, daha gzpek, ksacas daha glyd. Bu kavgaya girmek istemediimi karma kantlayan bin trl neden bulunacakt. Kardeine kar, bana bir arkebz kurunu skt zaman bile, en ufak kin beslemediimi anmlayacakt. Hatrmdadr, Roma'dan geri dnmden sonra, ilk bulutuumuz gn, ona: "Ne yaparsn? Onur sorunu. Erkek kardetir, sulayamam!'' demitim. Giulio, Hazreti Meryem'e olan inancyla yine umutlanarak atn srd ve birka saatte, blnn kararghna geldi. Bl, silah ba yaparken buldu. Cassino dandan, Napoli'den Roma'ya giden yola doru hareket ediliyordu. Gen Komutan, at deitirdi ve askerleriyle birlikte yrd. nden arpma olmad. Giulio, neden dolay yrye kalkldn asla sormad, buna nem verdii yoktu. Kendisini, askerlerinin banda bulduu zaman, yazgsnn deitiini grd. - Ben tam anlamyla budalaym, diye sylendi. Castro'dan ayrlmakla yanl yaptm. Elena, her durumda, fke arasnda sandmdan daha az sulu. Hayr, ilk ak duygulanmalarnn douunu grdm bu ok saf ve ok temiz ruh, benim olmaktan km olamaz! Bana kar ne iten ak vard! O kadar yoksul olmama karn, birlikte kamamz, Monte Cavi'de bir keie nikhmz kydrmamz, bana, on kezden ok nermedi mi? Castro'da her eyden nce, ikinci bir randevu alp onu saduyuyla yola getirmeliydim. Gerekten, sevda, beni ocuklatryor! Ah, Yarabbi! Akl danacak bir dostum niin yok? ki dakika nce iren grdm bir giriimi, iki dakika sonra, gayet kusursuz buluyorum! O gnn akam, ormana geri dnmek zere byk yoldan ayrldklar srada, Giulio prense yaklat, o bildii yerde birka gn daha kalp kalamayacan sordu. Fabrizio: - Cehenneme kadar git! diye haykrd, imdi benim ocuka ilerle uramaya vaktim mi var, sanyorsun? Bir saat sonra, Giulio, tekrar Castro'ya doru yola kt. Adamlarn arad, buldu. Fakat Elena'dan o gururlu tavrla ayrldktan sonra, ona nasl mektup yazacan bilemiyordu. lk mektubunda yalnzca u szckler vard: "Yarn akam beni ltfen kabul ederler mi?'' Yant da undan ibaret oldu: "Gelinebilir!'' Giulio gittikten sonra Elena, sonsuza dek brakldn sanmt. O zaman, bu ok zavall delikanlnn dndklerini duyumsamt. Evet, Giulio, erkek kardeiyle bir sava alannda karlama felaketine uramadan nce, Elena onun karsyd. Bu kez, Giulio, ilk grmelerinde kendisine ok ac gelen o nazik davranlarla karlanmad. Elena, parmaklkl penceresinin arkasna saklanmt; fakat titriyordu. Giulio gayet ekingendi ve yabanc bir kadnla konuur gibi konuuyordu. En tatl itenliin yerini alan bu yar resmi dilin ne kadar ac bir ey olduunu duyumsamak sras Elena'ya gelmiti. zellikle, Elena'nn yreinden kopan souk bir szle kalbinin krlmasndan korkan Giulio, Elena'nn o uursuz Ciampi savandan ok nce, kendi kars olduunu kantlamak iin, bir avukat gibi konuuyordu. Elena, ona ksa szcklerle konumaktan daha baka biimde yant verecek olursa gzlerinin

yaaracandan korktuu iin sesini karmadan dinliyordu. Sonunda zayfln, neredeyse belli edeceini anlad, dostuna, ertesi gn gelmesini syledi. O gece, byk bir yortu arifesi olduu iin, sabah ayini erken yaplyordu, grtkleri ortaya kabilirdi. Bir k gibi dnen Giulio, derin dncelere dalm olarak baheden kt. yi mi, yoksa kt m karlandn anlayamayacak kadar kararszd. Arkadalaryla konumalarndan edindii askerce dnceler, kafasnda yerlemeye baladndan: - Gnn birinde, belki de Elena'y karmak gerekecek, diye dnd. Sonra, bu baheye zorla girme arelerini aratrmaya koyuldu: Manastr pek zengin ve soyulmaya elverili olduundan, hizmetinde, ou eski asker olmak zere, pek ok uak vard. Bunlar, pencereleri, ykseklii seksen ayaktan fazla kara bir duvara alm, manastrn d kapsndan, kapc rahibenin korumas altndaki i kapya giden dar yolu gren bir tr klaya yerletirilmilerdi. Kla, bu dar yolun solundayd, sanda, otuz ayak yksekliindeki bahe duvar vard. Manastrn alana bakan yz, zamanla kararm kaba bir duvard ve d kapyla, askerlerin dary grdkleri bir tek kk pencereden baka k yoktu. ok iri ivilerle ivilenmi, geni sa eritlerle salamlatrlm bir tek kaps ve ykseklii drt kadem (seksen santimlik uzunluk ls), genilii on sekiz pus (ngiliz uzunluk l birimi) olan bir tek kk penceresiyle, bu koca, kara duvarn ne kadar sknt veren bir grnm olduu tahmin edilebilir. Giulio'nun Elena'y raz ettii, birbiri pei sra sren grmeler hakknda, asl yazarn verdii uzun ayrnty izlemeyeceiz. ki sevdalnn, karlkl davranlar, eskiden Albano'daki bahede olduu gibi, yine itendi; yalnzca Elena, baheye inmeye kesinlikle raz olmamt. Bir gece, Giulio, onu ok dnceli grd. Annesi, onu grmek iin Roma'dan gelmi, birka gn kalmak zere manastra yerlemiti. Bu ana, yle sevecen ve kznda varln tahmin ettii sevgiye kar, teden beri yle zenli ve incelikli davranmt ki Elena onu aldatmak zorunda kald iin derin bir vicdan azab duyuyordu. nk ne de olsa, onu olundan yoksun brakan erkein, yannda olduunu sylemek cesaretini gsterebilir miydi? Elena, bu kadar iyi bir kadn olan anas, kendisini zel bir biimde sorguya ekerse, onu, yalan syleyerek yantlamaya asla cesaret edemeyeceini,sonunda Giulio'ya ak ak anlatt. Giulio durumun gsterdii tehlikeyi tmyle duyumsad. Sonu, Sinyora Campireali'ye bir szck esinleyebilecek olan bir raslantya balyd. Ertesi gn, kararl bir dille, dedi ki: - Yarn daha erken geleceim, u parmakln, demirlerinden birini skeceim, baheye ineceksiniz, sizi, kentteki bir kiliseye gtreceim, orada, bana dostlukla bal bir papaz var, bizi evlendirecek. Bir kez karm oldunuz mu, artk korkum kalmayacak, eer anneniz, hepimizin ayn derecede zldmz korkun ykmn cezasn ekmemde steleyecek olursa, her eye, sizi aylarca grmeden yaamaya bile raz olacam. Elena bu neriye am grnnce, Giulio ekledi: - Prens beni yanna aryor; onurum ve daha birok neden, gitmemi buyuruyor. nerim, geleceimizi salayacak tek aredir. Eer uygun grmyorsanz, burackta, u anda, sonsuza kadar ayrlalm. Dncesizliimin vicdan azabn yreimde tayarak giderim. Namusunuz zerine verdiiniz sze inandm, en kutsal yemininize bal kalmyorsunuz ve umarm ki sznzde durmamanz beni bir amaca yneltecek, ok uzun zamandan beri yaamm zehir eden bu aktan, zamanla beni kurtaracaktr. Elena, hngr hngr alamaya balad. - Aman Yarabbi! dedi. Annem iin ne korkun ey, bu! Sonunda, kendisine yaplan neriyi kabul etti. - Fakat, diye ekledi, bizi giderken veya dnte grebilirler; kacak rezaleti dnn, annemin ne kadar zor durumda kalacan gz nne getirin. Birka gn sonra gidecek, onun gitmesini bekleyelim. - Beni, en kutsal tandm bir eyden kukulanacak duruma getirmeyi baardnz. Sznze gvenim kalmad. Ya yarn evleriniz, ya da u an, mezarn bu yannda, birbirimizi grdmz son an olur. Zavall Elena, ancak gz yalaryla karlk verebildi. zellikle, Giulio'nun taknd kararl ve acmasz davran onu bitiriyordu. Onun kmsemesine gerekten layk

myd? nceleri boyun een ve yumuak bal olan ak bu muydu? Sonunda, verilen emre boyun edi. Giulio uzaklat. Elena, o andan balayarak ertesi geceye kadar, birbirini izleyen ok ac yrek skntlar ekti. Kesin bir lme hazrlansayd, znts daha az olurdu. Giulio'nun akn, annesinin sevecenliini ve sevgisini dnerek biraz cesaret bulurdu. O gecenin geri kalan saatleri, ok aclar, kararszlklarla geti. yle anlar oluyordu ki her eyi annesine sylemek istiyordu. Ertesi gn, annesinin karsna karken yz yle soluktu ki kadn, btn aklc kararlarn unutarak, kznn kollarna atld: - Ne oluyor? diye haykrd. Ulu Tanrm! Bir ey mi yaptn, bir eyi mi yapmak zeresin, syle bana? Eline bir kama alp kalbime saplasan, bana byle susmaktan daha az ac verirdin. Annesinin kendisini ok sevdii Elena'nn gznde yle belliydi ki duygularn abartaca yerde, onlar daha lml biimde anlatmaya altn o kadar aka gryordu ki, sonunda bundan znt duydu. Annesinin dizlerine kapand. Annesi, o iren srrn ne olduunu aratrarak, Elena'nn, kendisinden kamak istediini syleyince, gen kz, ertesi gn ve onu izleyen gnler, yaamn hep onun yannda geirecei yantn verdi, hatta, kendisine daha fazla soru sormamas iin yalvard. Bu dncesizce sz tam bir kar k izledi. Sinyora Campireali, olunun katilinin bu kadar yaknda bulunduunu renince dehete kapld. Fakat bu acy, byk ve saf bir sevin adm izledi. Kznn grevlerinde asla kusur etmediini renince dnlemez bir sevin duymutu. Bu sagrl anann btn dnceleri, derhal, batan baa deiti. Kendisi iin hibir deeri olmayan bir adama kar hileye bavurmay sakncasz buldu. Elena'nn kalbi, sevdann ok acmasz cilveleriyle tkeniyordu; aklamalar olabildiince iten oldu; burkulan bu ruh, derdini dkmek gereksinimindeydi. Bir sreden beri her eyi sakncasz varsayan Sinyora Campireali, burada yinelemesi ok uzun srecek olan bir ok irdelemeler yapt. Bir kadnn yaamnda her zaman leke olarak kalan gizli bir evlilik yapmaktansa, bu kadar yce gnll bir sevgiliye kar borlu olduu ballk davrann sekiz gnck geciktirirse, resmen ve onurlu bir biimde evlenmesi iin izin salayacan, aresiz kzna, kolayca kantlad. Sinyora Campireali, Roma'ya gidecek, o uursuz Ciampi savandan ok nce, Elena'nn Giulio ile evlenmi olduunu kocasna anlatacakt. Papaz klna girip, gl kenarnda, Cappuccino manastrnn duvarlar yanndaki kayalklarda babasyla kardeine raslad gece evlenme treni yaplm, diyecekti. Annesi, btn gn, kznn yanndan ayrlmad ve sonunda, akama doru, Elena na, bnce, bizce pek hznl bir mektup yazarak, yreini paralayan savam anlatt. Mektubun en sonunda, sekiz gnlk sre vermesi iin diz kerek yalvardn yazyor: "Annemin bir habercisinin bekledii bu mektubumu sana yazarken, diye ekliyordu, her eyi ona itiraf etmekle byk bir yanl yaptm sanyorum. Seni ok fkeli gryorum, bana, kinle bakyorsun. Kalbim, ok iddetli vicdan azaplar iinde. ok hafif, ok gevek, ok alak bir yaradlm olduunu syleyeceksin; itiraf ediyorum, sevgili meleim. Fakat, u grnty gznn nne getir: Annem, gzleri yala dolu, neredeyse dizlerime kapanmt. Onun iin, isteine uymama engel olan bir neden bulunduunu kendisine sylemem olanakszd. Ve bu dncesizce sz sylemek zayfln bir kez gsterince ona anlatmamak, benim iin olanakszlat. Anmsayabildiime gre, btn gcn yitiren ruhum, sanrm bir de gereksinim duymutu. Bu d, annemin szlerinde bulacam umuyordum. ok sevdiim bu annenin karnn, senin karna aykr olduunu, gereinden ok unuttum, sevgilim. Sana boyun emek olan ilk grevimi unuttum, grlyor ki, ben her trl sknt ve zntnn stn olduu sylenen gerek ak duymak yeteneinde deilim. Beni aa gr. Giuliom; ama Allah akna beni sevmekten vazgeme. stersen beni kar, fakat u noktada bana hak ver ki eer annem, manastrda bulunmam olsayd, en mthi tehlikeler hatta rezalet, hibir ey, senin buyruklarna uymaktan beni alkoyamazd. Fakat annem o kadar iyi bir kadndr ki! yle zeki, yle iyi kalplidir ki! Bir zamanlar sana anlattm eyi anmsa: Babam odama girdii srada annem, saklama olana

bulamadm, senin mektuplarn kurtarmt. Sonra tehlike geince, onlar okumadan ve beni knamak iin bir tek szck sylemeden bana geri vermiti. te, annem o ok tehlikeli anda nasl davrandysa, btn yaammda bana kar yle davranmtr. Onu sevmem gerekir, gryorsun? Buna karn sana mektup yazdm u anda -itiraf ne korkun, ona kin besliyormuum gibi geliyor. Hava scak olduu iin, geceyi bahede, bir adrda geireceini syledi; eki seslerini iitiyorum, u anda o adr kuruyorlar; bu gece birbirimizi grmemiz olanaksz. Hatta, renci yatakhanesiyle, dner merdivenin iki kapsnn kilitleneceinden korkuyorum, oysa bunu hi yapmazlard. Bu nlemler, beni baheye inmek olanandan yoksun brakacak, bu davrann, senin fkeni geirmeye yarar olaca kansnda olsam da! Ah! Elimde olsa, u anda kendimi sana nasl teslim ederdim, bilsen! Bizi evlendirecekleri o kiliseye nasl koardm!'' Bu mektup, iinde, Platon felsefesinden yknlme benzeyen ateli dnceler grdm cokun tmcelerle dolu iki sayfada bitiyor. evirdiim mektubun bu tr birok sslerini kardm. Giulio, akam Ave Mariasndan yaklak bir saat nce bu mektubu alnca ard: papazla, ii tam zmlemiti. ok byk fkeye kapld. - Bu zayf ve korkak yaratn, kendisini karmak iin bana t vermesine gerek yok! dedi. Hemen, Faggiola ormanna hareket etti. Beri yandan, Sinyora Campireali'nin durumu uydu: Kocas, lm deinde yatyordu, Branciforte'den almann olanakszl, onu yava yava mezara gtryordu. Romal bravolara, bo yere, byk paralar szvermiti; hibirisi, prens Colonna'nn, kendi deyiiyle avularndan birine saldrmak istememiti. Kendilerinin de, ailelerinin de yok olacan iyi biliyorlard. Colonna'nn askerlerinden birinin lmnden dolay, ceza olarak btn bir kasaba yaklal daha bir yl olmamt. Krlara kamak isteyen, kadn, erkek btn kasaba halk, elleri, ayaklar iplerle balanp alevler iinde yanan evlere frlatlp atlmt. Sinyora Campireali'nin, Napoli krall iinde byk topraklar vard; kocas, oradan katiller bulmasn kendisine buyurmu, fakat o bu buyrua grnte uymutu. Kznn, Giulio Branciforte'ye, ayrlmaz biimde bal olduunu sanyordu. Giulio'nun o srada Flandre asileriyle savaan spanyol ordularnda bir iki sefere katlmas gerektiini dnyordu. Eer ldrlmeyecek olursa, bunun, zorunlu bir evlenmeyi, Yce Tanrnn onayladna kant oluturaca kansndayd; byle olunca, Napoli krallnda sahip olduu topraklar kzna verecekti: Giulio Branciforte, bu topraklardan birinin adn alacak, karsyla birlikte spanya'ya gidip bir iki yl orada kalacakt. Btn bu snavlardan sonra, belki onu grmeye cesaret edebilirdi. Fakat, kznn gerekleri anlatmasyla, iin ekli tmyle deimiti. Evlenme, bir zorunluluk deildi. Elena, ana, yukarya evirisini aldmz mektubu yazarken, Sinyora Campireali, Pescara ile Chieti'ye mektup yazarak Castro'ya, gvenilir ve elinden i gelir adamlar gndermelerini, iftilerine buyuruyordu. Gen efendilerinin, yani olu Fabio'nun lmnn cn almann sz konusu olduunu, onlardan gizlememiti. Bu mektuplar stnde tayan posta tatar, gn batmadan yola kt. V Ertesi gn, Giulio, Castro'ya dnmt. Kendisiyle birlikte gelmeyi kabul eden ve giritikleri ie benzer giriimleri bazen lmle cezalandran prensin fkesini gze alan askerlerinden sekizini de birlikte getirmiti. Giulio'nun Castro'da be adam vard. Getirdikleri de sekiz kiiydi. Ne kadar cesur olurlarsa olsunlar, on drt asker, yapaca i iin az grnyordu; nk manastr bir kaleye benziyordu. Manastrn birinci kapsndan, zorla ya da hileyle girmek gerekiyordu; sonra, uzunluu elli admdan fazla bir geidi izlemek gerekti. Solda, yukarda da sylediimiz gibi, bir tr klann parmaklkl pencereleri vard ve bu klaya, rahibeler, eski askerlerden, otuz krk kadar uak yerletirmilerdi. Tehlike iareti verilir verilmez, bu parmaklkl pencerelerden, gl bir ate alacaktr.

Kafal bir kadn olan barahibe, evrede byk bir gle ibanda olan Orsini reisleri, prens Colonna, Marco Sciarra gibi adamlarn ve daha biroklarnn yaptklar ilerden korkuyordu. Castro gibi bir kk kenti, basknla ele geiren ve manastr altn dolu sanan gz pek sekiz yz kiiye nasl kar durulurdu? Castro manastrnn, ikinci kapya giden yolun sol yanndaki klasnda, her zaman on be yirmi tane bravo bulunurdu. Bu yolun sanda, stunlu bir girie alan bir demir kap vard; bu giriten sonra bahede, sa yanda, manastrn byk avlusu bulunuyordu. Bu demir kap, kapc rahibenin korumas altndayd. Giulio, yannda sekiz adamyla birlikte Castro'ya fersah uzakla varnca, scan en iddetli saatlerini geirmek zere, ssz bir handa mola verdi. Amacn ancak orada anlatt; sonra bahenin kumu zerine, saldracaklar manastrn plann izdi. Adamlarna dedi ki: Gecenin dokuzunda, kentin dnda akam yemeini yeriz; gece yars kente gireceiz. Bizi manastr yaknnda bekleyen be arkada bulacaz. lerinden biri atl olacak ve sinyora de Campireali'yi, lmek zere olan kocasnn yanna armak iin Roma'dan gelen bir tatar rol oynayacak. Sonra kumun zerindeki plan onlara gstererek srdrd: - Klann ortasnda grdnz, manastrn u birinci kapsndan grltszce gemeye alacaz. Eer birinci kapda arpmaya balarsak, rahibelerin bravolar, manastrn nnde grdnz u kk alanda bulunduumuz srada ya da birinci kapdan ikinci kapya giden dar yolu aarken bize pek kolayca arkebz atei aabilirler. Bu ikinci kap demirdendir, fakat bende anahtar var. Geri bir ucu duvara akl, gayet iri kol demirleri ve engeller var ki, yerlerine taklnca, kapnn iki kanadn amaya engel olur. Fakat bu demirler, kapc rahibenin takp karamayaca kadar ar olduu iin bunlar hibir zaman takl grmedim. Oysa ki bu demir kapdan, on kezden ok getim. Bu gece de, kazasz belasz geeceimi umuyorum. Manastrn iinde, sz birlii ettiim kimseler bulunduunu anlyorsunuz, doal olarak amacm bir rahibeyi deil, bir renciyi karmaktr; son kerteye gelmedike silah kullanmayacaz, eer bu kol demirli ikinci kapya varmadan nce arpmaya balarsak, kapc rahibe, manastrn iinde oturan yetmilik iki yal bahvan kesinlikle aracak ve yallar, o size sylediim kol demirlerini vuracaklardr. Eer bir terslik karsa, bu kapy gemek iin duvar ykmak gerekecek, bu da on dakikamz alacaktr, her durumda bu kapya doru, ilk olarak ben ilerleyeceim. Bahvanlardan biri benden para alyor. Fakat tahmin edersiniz ki kendisine bu kz karma dncemden sz etmi deilim. Bu ikinci kapy getikten sonra, saa dnlr ve baheye varlr. Bu baheye girer girmez arpma balayacaktr, elinize ne geerse brakmayn. Tabii yalnzca kllarnz ve kamalarnz kullanacaksnz. Bir tek arkebz patlasa btn kenti ayaklandrr, ktmz zaman saldrya urayabiliriz. Sizler gibi on askerle, bu nemsiz yerden kp gideceime eminim; hi kimsenin sokaa inmeye cesaret edemeyecei gerek; fakat bu kentlilerden birounun arkebzleri vardr, pencerelerden ate edeceklerdir. Bu durumda, evlerin duvarlar dibinden yrmek gerekir. Sras gelmiken syleyeyim. Manastrn bahesine girildi miydi, karnza kacak olan herkese yava sesle: "ekilin.'' diyeceksiniz. Hemen emre uymayan olursa banzla ldreceksiniz. Ben, sizlerden yanmda bulunanlarla birlikte, bahenin kk kapsndan manastra gireceim, dakika sonra ineceim. Kollarmzda iki kadn tayacaz ve bunlarn yrmelerine izin vermeyeceiz. abucak, manastrdan ve kentten kacaz. inizden ikisini kapnn nnde brakacam. Bunlar, dakikada bir, yirmi el kadar arkebz atacaklar, kentlileri korkutup yaklatrmayacaklar. Giulio, bu aklamay, iki kez yineledi. Sonra adamlarna: - yice anladnz m? dedi. Girie vardmz zaman ortalk kararm bulunacak. Bahe sadadr, avlu solda; armayn. Askerler: - Emin olabilirsiniz, diye haykrdlar. Sonra imeye gittiler. avu onlarla birlikte gitmedi, Komutanla grmek iin izin istedi.

- Efendimiz projeniz gayet sade, dedi. Yaammda imdiye kadar iki manastra zorla girdim, bu nc olacak. Fakat saymz ok az. Eer dman, ikinci kapnn menteelerini tutan duvar ykmak zorunda brakrsa, kladaki bravolarn, bu uzun ilem srasnda bo durmayacaklarn dnmek gerek. Arkebzlerle yedi sekiz adammz ldrp elimizden kadn alabilirler. Bologna dolaylarndaki bir manastrda ayn ey bamza geldi. Bizden be kiiyi ldrdler, biz onlardan sekizini ldrdk; fakat komutan kadn almad. Efendimize iki nerim var. Bu han dolaylarnda, tandm drt tane kyl vard ki Sciarra'nn yannda kahramanca almlardr ve birer altn verirseniz, btn gece aslanlar gibi dvrler. Belki, manastrdan bir iki gm eya alarlar; fakat bundan size ne, gnah kendi boyunlarna. Siz bir kadn ele geirmek iin onlara cret vereceksiniz, o kadar. kinci nerim u: Ugone, okumu ve ok becerikli bir ocuktur. Kaynbiraderini ldrp ormana kat zaman doktordu. Gece olmadan bir saat nce onu manastrn kapsna gnderebilirsiniz. isteyecek ve yle kusursuz davranacaktr ki, kendisini, askerlerin karakoluna alacaklardr; rahibelerin uaklarna iki iirecek; dahas, arkebzlerinin fitilini slatmak da elinden gelir. Giulio ne yazk ki avuun nerilerini kabul etti. avu giderken, u szleri ekledi: - Bir manastra saldracaz; byk aforoz var, fazla olarak da, bu manastr, dorudan doruya Hazreti Meryem'in korumasnda... Bu szle uyanr gibi olan Giulio: - Anlyorum, diye haykrd. Benim yanmda kaln. avu kapy kapad ve geldi. Giulio ile birlikte tespih ekerek dua etmeye balad. Bu dua, bir saat srd. Gece olunca, yine yola ktlar. Saat gece yarsn alarken, Castro'ya, on birde yalnz bana girmi olan Giulio, sur dnda adamlarn karlad. yice silahl kylnn katld sekiz askeriyle birlikte kente girdi. Bunlar, kentte bulunan be askeriyle birletirdi, bylece gz pek on alt kiinin bana gemi bulundu. kisi uak kyafetine girmi, zrhlarn gstermemek iin kara bezden, byk bir gmlek giymilerdi, balklarnda da ty yoktu. Tatar grevini kendi stlenen Giulio, on iki buukta, drtnala, manastr kapsnn nne geldi, grlt etmeye, kardinal tarafndan gnderilmi bir tatar olduunu syleyerek kapy hemen amalar iin haykrmaya balad. Birinci kapnn yanndaki kk pencereden kendisine yant veren askerlerin, epeyce sarho olduklarn sevinle grd. Usulen, adn bir kda yazp verdi; bir asker, bu ad kapc rahibeye gtrd. kinci kapnn anahtarlarn saklayan bu rahibe, nemli konularda, barahibeyi uyandrmakla grevliydi. lm azab iinde, eyrek saat yant beklediler; bu sre iinde, Giulio askerlerini susturabilmekte byk glk ekti. Hatta baz evlerden, korkak korkak pencereler almaya balamt. Sonunda, barahibenin olumlu yant geldi. Manastrn bravolar, byk kapy amak zahmetine katlanmak istemedikleri iin Giulio karakolun kk penceresinden kendisine uzatlan be alt ayak uzunluundaki merdivenle oraya girdi; uak klna giren iki asker de peinden geliyordu. Pencereden karakol binasna atlarken Ugone ile gz gze geldiler. Btn karakoldakiler, onun abasyla sarhotu. Giulio, yolda kendisini korumalar iin asker gibi silahlandrd Campireali'nin hizmetlisinin, yolda iyi bir rak bulup satn aldklarn ve alanda yalnz bana canlar sklmasn diye yukar kmak istediklerini, korumalarn bana syledi. Bu istei hepsi kabul etti. Giulio ise, yanndaki iki adamyla birlikte, karakoldan bahe yoluna giden merdiveni indi. Ugone'ye: - Byk kapy amaya al, dedi. Kendisi rahat rahat demir kapya geldi. Orada bulduu kapc rahibe, kendisine vakit gece yarsn getiinden, eer manastrn iine girecek olursa, barahibenin, sorunu piskoposa yazmak zorunda kalacan, bu nedenle, mektubu onu almak zere getirdii bir rahibeye vermesini rica ettiini syledi. Giulio, senyr de Campireali'nin hi beklenmeyen can ekimesi srasndaki telata yalnzca doktorun kendisine verdii bir mektubu stnde tadn ve hastann karsyla kz imdi manastrdalarsa, btn ayrnty, onlara szl vermesi ve barahibeyle de grmesi gerektiini syledi. Kapc rahibe, bu haberi gtrd. Kapnn yannda, barahibenin gnderdii gen hemireden

baka kimse kalmamt. Giulio onunla konuup akalarken elini kapnn kaln demir parmaklklarndan geirdi ve glerek kapy amaya alt. ok utanga bir kadn olan hemire korktu ve bu ii pek kt karlad. Bunun zerine, ok fazla zaman yitirdiini gren Giulio, ona, bir avu altn uzatp yorgun olduu iin bekleyemeyeceini syleyerek kapy amasn istemek dncesizliinde bulundu. Tarihi, budalalk ettiini kendisi de anlyordu, diyor. Altnla deil demirle i grmek gerekti; fakat cesaret edemedi. Hemire kapnn te yanndayd, aralarnda bir ayak uzaklk bile yoktu, onu yakalamaktan kolay bir ey olamazd. Altnlar grnce gen kz telaa dt. Sonradan sylediine gre, Giulio'nun kendisine sesleni tarzndan, onun sradan bir posta tatar olmadn anlamt. Bu adam bizim rahibelerden birinin a, diye dnd,bir randevu almaya geliyor." Gen hemire dindard. Dehete kaplarak byk avludaki kk bir ann ipini btn gcyle ekmeye balad, an, hemen lleri bile diriltecek kadar byk bir grltyle ald. Giulio, adamlarna: - Sava balyor, dedi. Hazr olun! Anahtarn kard, kolunu demir parmaklklardan geirerek kapy at. Gen hemire, byk bir umutsuzlukla diz km, manastrn kutsallna saldryor, diye haykrarak Ave Maria duasn okumaya balamt. O anda da, Giulio, gen kz susturmalyd. Cesaret edemedi. Adamlardan biri hemireyi yakalad, azn eliyle kapad. Ayn dakikada, Giulio, arkadan, bahe yolundan gelen bir arkebz sesi iitti. Ugone byk kapy amt. Askerlerin geri kalan ksm, sessizce ieri girerken tekilerden daha az sarho olan bir bravo, parmaklkl pencerelerin birine yaklam ve bahe yolunda bu kadar kalabalk bulunduunu aknlkla grerek bir kfr savurmu, durmalarn sylemiti. Yant vermemeleri ve demir kapya doru yrmeleri gerekirdi. ndeki askerler de byle yaptlar. Fakat leden sonra bulduklar askerlerden biri, en geriden gelen kyl, pencereden seslenen bu manastr uana, otomatik tabanca ile bir el kurun skm, onu ldrmt. Gece yars patlayan bu tabanca sesi ve arkadalarnn yere yuvarlandn gren sarholarn haykrmas, o geceyi yataklarnda geiren ve Ugone'nin arabndan tadamayan manastr askerlerini uyandrd. Sekiz on bravo, yar plak bir durumda, bahe yoluna atldlar ve Branciforte'nin askerlerine iddetle saldrya getiler. Dediimiz gibi, bu grlt, Giulio demir kapy at srada balamt. Arkasndan gelen iki askeriyle birlikte baheye frlad. rencilere ait merdivenin kapsna doru kotu. Fakat be alt el tabanca ateiyle karland. Askerlerinden ikisi yuvarland, kendisi de sol koluna bir kurun yedi. Bu tabancalar, sinyora de Campireali'nin adamlarnn bulunduu yerden atlmt. Bunlar, sinyorinann piskopostan ald bir izin zerine verdii buyrukla, geceyi bahede geiyorlard. Giulio, baheden rencilerin merdivenine alan, o ok iyi tand kk kapya yalnz bana kotu. Onu sarsmak iin her areye bavurdu, fakat kap, sk sk kapatlmt. Adamlarn arad, yant vermediler, lyorlard. Zifiri karanlkta, Campireali'nin hizmetlisiyle karlat, kendini kamayla savundu. Askerlerini armak iin girie, demir kapya doru kotu; bu kapy kapal buldu: gen hemirenin ald ann sesiyle uyanan yal bahvanlar iki ar kol demirini vurmular ve kapy kilitlemilerdi. - Yolumu kestiler! diye dnd. Bunu, adamlarna da syledi: asma kilitlerden birini klla zorlamaya bo yere urat, baarl olsayd kol demirlerinden birini kaldracak, kapnn kanatlarndan birini aacakt. Klc, kilidin halkas iinde krld; ayn zamanda, baheden gelen hizmetlilerden biri, onu omuzundan yaralad. Geri dnd, demir kapya kstrlm bir durumda, birok adamn saldrsna uradn grd. Kendisini, kamasyla savunuyordu; bereket versin, ortalk ok karanlk olduundan, hemen her kl darbesi, zrhl giysisine isabet ediyordu. Dizinden yaraland, can fena halde yand. Bu kl darbesini kendisine vurmak iin ok ileri doru bir hamle yapm olan adamlardan birine saldrd, kamasyla suratna bir vuruta onu ldrd ve elinden klcn almay baard. O zaman, kendisini kurtulmu kabul etti. Yardmna koan adamlar, kapnn

demir parmaklklar arasndan be alt el tabanca attlar, hizmetlileri kardlar. Bu girite, tabancalar atldka kan parltdan baka k yoktu. Giulio adamlarna: - Benim olduum yana ate etmeyin diye haykrd. Baavu, parmaklklarn arasndan, byk bir soukkanllkla konuarak: - Fare kapanna girmi gibi yakalandnz, dedi. Adamlarmzdan ld. Kapnn sizin bulunduunuz yann aksi ynndeki uzun talar ykacaz. Yaklamayn, kurunlar baheye decek. Giulio: - Campireali'nin uaklar olacak keratalar! diye sylendi. Baavula konumay srdryordu ki, zerlerine doru, grltnn iitildii ynden ve giriin baheye alan ksmndan tabanca atlmaya balad. Giulio girerken sa kolda bulunan kapc rahibenin kulbesine snd; orada, Meryem tasviri nnde, sanki belli belirsiz yanan bir kandil grerek sevindi. Sndrmemek iin, onu, byk bir zenle ald; alevin titrediini grerek can skld. ok ac veren, dizindeki yaraya bakt; fazla kan akyordu. evresine baknd, bir tahta kanepe zerinde baygn yatan, Elena'nn oda hizmetlisi kk Marietta'y aknlkla tand. Onu, iddetle sarst. Kz, alayarak: - Aman senyr Giulio, diye haykrd. Dostunuz Marietta'y ldrecek misiniz? - Aksine, Elena'ya syle, rahatn bozduumdan dolay kendisinden af diliyorum ve Monte Cavi'deki, Ave Maria'y anmsasn. Albano'daki bahesinden kopardm u iekleri al, fakat bir para kan srld; kendisine vermeden nce yka. O srada bahe yolundan, arkebz sesleri iitti; rahibelerin bravolar kendi adamlarna saldryorlard. Marietta'ya: - Kk kapnn anahtar nerede? diye sordu. - Bilmiyorum. Fakat unlar, byk kapy tutan kol demirlerinin anahtarlar. kabilirsiniz. Giulio anahtarlar ald ve kulbeden frlad. Askerlerine: - Duvar ykmaya uramayn, dedi, sonunda, kapnn anahtarn buldum. Giulio, kk anahtarlardan biriyle asma kilitlerden birini amaya urarken, derin bir sessizlik oldu. Yanl anahtar almt, tekini denedi; sonunda, kilidi at; fakat tam kol demirini kaldrd srada pek yakndan, sa koluna bir tabanca kurunu yedi. Bu kolun ilemez hale geldiini hemen duyumsad. Adamlarna: - Kol demirini kaldrn! diye haykrd. Bunu sylemesine de gerek yoktu. Tabancann namlusundan kan kla, demirin kvrk ucunun, kapya mhl halkadan yar yarya darda durduunu grmt. Hemen, drt gl el, kol demirini kaldrd. Ucu halkadan dar knca, demiri ellerinden braktlar. O zaman, kapnn kanatlarndan biri alabildi. Baavu ieri girdi ve ok hafif sesle, Giulio'ya: - Yapacak bir ey kalmad, dedi. imizde yaralanmayan drt kii var . Be kii ld. Giulio : - Kan kaybettim, dedi. Baylacam duyumsuyorum: Syleyin, beni tasnlar. Giulio, yiit baavula konuurken, karakoldaki askerler, drt el arkebz atei daha atlar ve baavu l olarak yuvarland. Bereket versin, Ugone, Giulio'nun verdii buyruu iitmiti. Askerlerden ikisini adlaryla ard, komutan kaldrdlar. Daha baylmamt, kendisini bahenin sonuna, kk kapnn nne gtrmelerini syledi. Bu buyruk zerine askerler svdler; ama yine de denileni yaptlar. Giulio: - Bu kapy aana yz altn var! diye bard. Fakat kap, can havliyle uraan kiinin zorlamasna dayanyordu. kinci kat pencerelerinden birine yerleen yal bir bahvan, tabancasyla boyuna ate ediyordu, tabanca atei de onlarn yolunu aydnlatyordu. Kapy amak iin harcadklar bouna abadan sonra, Giulio bayld. Ugone, askerlere komutan, abucak gtrmelerini syledi. Kendisi, kapc hemirenin kulbesine girdi, kk Marietta'y kap dar att, oradan kamasn ve kendisini tandn kesinlikle

sylememesini, mthi bir sesle emretti. Yataktaki otu boaltt, bir iki iskemle krd ve kulbeyi atee verdi. Atein iyice alev aldn grnce, manastr bravolarnn arkebz kurunlar arasnda, alabildiine koarak kat. Baygn bir durumda, koa koa gtrlen komutan, Visitazione manastrndan yz elli admdan ok bir uzaklkta yakalayabildi. Pek az sonra, kentten km bulunuyorlard. Ugone, dur emri verdi. Yanlarnda drt asker vard. Her be dakikada bir, arkebzle ate etmeleri emriyle ikisini kente gnderdi. - Yaral arkadalarnz bulmaya aln, dedi, gn domadan kentten kn. Biz Croce Rossa patikasn izleyeceiz. Bir yan tututurmak olana bulursanz, bu ii yapmakta kusur etmeyin. Giulio ayld zaman kentten mil uzaklalmt ve gne ufukta epeyce ykselmiti. Ugone raporunu verdi: - Yannzda be kii kald. Bunlarn da yaral. Yaayan iki kyl, ikier altn dl aldlar ve katlar; yaral olmayan iki kiiyi, bir doktor bulup getirmeleri iin, yakn kye gnderdim. Yal doktor, biraz sonra, ok gzel bir eee binmi, titreye titreye geldi. Evini tututurmak tehdidi, yola kmaya onu ancak raz edebilmiti. yle korkuyordu ki, harekete getirebilmek iin, rak iirmek zorunda kaldlar. Sonunda, ie balad. Giulio'ya yarasnn hi nemli bir ey olmadn syledi. - Dizdeki yara tehlikeli deil, diye ekledi; yalnz on be gn veya hafta kesinlikle dinlenmezseniz, mrnz boyunca topal kalrsnz. Doktor, askerlerin yarasn sard. Ugone, Giulio'ya bir gz iareti yapt; doktora iki altn verdiler, saysz teekkrler etti. Kendisine, teekkr etmek bahanesiyle, o kadar fazla rak iirdiler ki, derin bir uykuya dald. stenen de buydu. onu, yakndaki bir tarlaya gtrdler, bir kt parasna drt altn sarp cebine koydular; bu para, eeinin bedeliydi... Giulio'yu ve bacandan yaral bir askeri eee bindirdiler. Scan en iddetli saatlerini, bir bataklk kysndaki ykntda geirdiler. Yol zerinde says pek az olan kasabalara uramadan btn gece yrdler. Sonunda, daha ertesi gn, gne doarken Giulio, adamlar tarafndan tand Faggiola ormannn ortasnda, genel karargh olan kmrcnn kulbesinde uyand. VI arpmann ertesi gn Visitazione rahipleri, bahede ve d kapdan kol demirli kapya giden yolda, dokuz l buldular, dehete kapldlar. Manastr bravolarndan sekizi yaralanmt. Manastrda, hibir zaman bu kadar korku duyulmamt. Bazen, alandan silah sesleri iitildii olurdu. Fakat bahede, yaplarn ta ortasnda, rahibelerin pencerelerinin altnda bu kadar ok silah atld hi olmamt. Patrt bir buuk saat srm, bu sre iinde manastrda, kargaalk son haddini bulmutu. Eer Giulio Branciforte, rahibelerden veya rencilerden biriyle en ufak bir anlama yapm olsayd, baarl olacakt. Baheye geilen birok kapdan birini kendisine asalar yeterliydi; fakat o, gen Elena'nn yemininden dnd kansna vararak fke ve kzgnla kaplmt. Amacna zorla ulamak istiyordu. Dncelerini, Elena'ya haber verebilecek olan bir kimseye aarsa, vicdanna kar, kendisini, sulu sayacakt. Oysa kk Marietta'ya tek bir szck sylemesi, baarmas iin yeterdi. Gen kz, baheye bakan kaplardan birini aacakt. Dardan iitilen o korkun arkebz sesleri arasnda, manastr yatakhanelerine girecek olan tek bir kii, kesin bir boyun emeyle karlanacakt. lk silah patlaynca, Elena, ann yaamndan korkmaya balam ve onunla birlikte kamaktan baka bir ey dnmez olmutu. Kk Marietta, Giulio'nun diz kapandan ald korkun yaray ve akan bol kan ona haber verdii zaman, Elena'nn duyduu umutsuzluk anlatlamaz. Elena, kendi korkaklndan ve gayretsizliinden nefret ediyordu. - Anneme bir szck syleme zayfln gsterdim, Giulio'nun kan akt, diyordu; byk cesaret gsterdii bu byk saldr srasnda yaamn kaybedebilirdi. Konuma odasna alnan bravolar, kulak kesilip kendilerini dinleyen rahibelere,

haydutlara komuta eden, tatar kyafetli gen adamn yiitliiyle karlatrlabilecek bir gzpeklii mrlerinde grmediklerini, sylediler. Rahibelerin hepsinin, bu anlatlan eyleri nasl byk bir ilgiyle dinledikleri dnlrse, Elena'nn, gen haydut reisi hakknda bravolardan nasl tam bir tutkuyla ayrnt istedii kestirilebilir. Onlar ve olayn tmyle yansz tanklar olan yal bahvanlar uzun uzun syletip dinledikten sonra, artk annesini sevmedii kansna vard. Hatta, boumadan bir gn nce o kadar candan sevien bu iki kii arasnda, ok iddetli bir konuma geti. Elena'nn bir an yanndan ayrlmad bir iek demetinin zerinde grd kan lekeleri, sinyora da Campireali'nin cann skt. - Bu kan lekeli iekleri atmal! dedi. - Bu cmert kann akmasna neden oldum ve bu kan benim zayflk gsterip size bir szck sylemem yznden akt. - Kardeinizin katilini hl seviyor musunuz? - Kardeimin saldrsna uramas benim iin sonsuz bir talihsizlik olan kocam seviyorum. Bu szlerden sonra, sinyora da Campireali'nin manastrda geirdii gn iinde, kzyla arasnda, baka bir tek sz konuulmad. Onun gittiinin ertesi gn, baheye alnan ve orada yeni siperler yapmakla uraan kalabalk duvarclarn bulunmamasndan dolay, manastrn iki kapsnda sren kargaalktan yararlanarak, Elena kamay baard. Kk Marietta ile ikisi, ii klna girmilerdi. Fakat kent halk, sur kaplarnda sk bir gvenlik kurmutu. Elena, kentten kabilmekte ok byk zorluk ekti. Sonunda, Branciforte'nin mektuplarn kendisine ulatran dkknc, onu kendi kz diye gsterip Albano'ya kadar kendisiyle birlikte gitmeyi kabul etti. Elena, orada kendi yardmlar sayesinde bir dkkn aan st ninesinin evinde sakland. Albano'ya varr varmaz, Branciforte'ye mektup yazd; st ninesi, Colonna askerlerinin parolasn bilmeden Faggiola ormanna dalmak tehlikesini gze alacak birisini, bin glkle buldu. Elena'nn yollad haberci gn sonra tela iinde geri dnd; bir kere Branciforte'yi bulamamt, sonra da gen komutan hakknda durmadan sorduu sorular kuku uyandrdndan kamak zorunda kalmt. Elena: - Artk kuku yok, diye sylendi, zavall Giulio ld; hem de onu ben ldrdm. Alak zayflmn, yreksizliimin sonucu, baknz ne oldu? Giulio, dayankl bir kadn, prens Colonna'nn komutanlarndan birinin kzn sevmeliymi. Stnine, Elena'y lecek sand. Vaktiyle, Fabio ile babasnn gece yars, iki aa rasladklar, kaya iinde oyulmu yola yakn Cappuccino manastrna kt. Gnah kartan papazla, uzun uzun grt ve Elena de Campireali'nin kocas Giulio Branciforte ile bulumak istediini, manastr kilisesine, yz spanyol kuruu deerinde bir gm kandil adamaya hazr olduunu, papaza sr olarak verdi. Kei, byk bir fkeyle yantlad: - Yz kuru mu? Ya senyr de Campireali'nin kiniyle kar karya kalrsak, manastrmzn durumu ne olur. Ciampi sava alanndan olunun cesedini kaldrmamz iin, bize yz deil bin kuru verdi, mum da dnda. Manastrn barahibi adna unu syleyelim ki, yal iki kei, gen Elena'nn gerek durumunu renince Albano'ya indiler ve kendisini, nce, ailesinin sarayna zorla veya isteiyle geri dnmeye raz etmek zere ziyaretine gittiler. Sinyora de Campireali'den bol bol dl alacaklarn biliyorlard. Btn Albano, Elena'nn kararna, annesinin kz hakknda kendisine bilgi verecek olanlara verdii szlerle ilgili sylentilerle doluydu. Fakat iki kei, Branciforte'yi ld sanan zavall Elena'nn umutsuzluuna o kadar zldler ki sakland yeri annesine syleyerek onu ele vermek yle dursun, kendisine, Petrella kalesine kadar elik etme isteine uydular. Elena ve Marietta, yine ii kyafetinde, gece vakti, Albano'ya bir fersah uzaklkta, Faggiola orman dolaylarna geldiler. Keiler oraya katrlar gndermilerdi. Sabah olunca, Petrella'ya doru yola kld. Prensin korumas altnda olduu bilinen keileri, ormanda rasladklar askerler,

saygyla selamlyorlad. Fakat yanlarndaki, iki ufak tefek insana yle davranmadlar: Askerler, onlara, nce dik dik bakyorlar, yanlarna yaklayorlar, sonra kahkahalarla glerek, keileri, katrclarnn gzelliinden dolay kutluyorlard. Keiler yollarna devam ederek: - Susun, kafirler, diyorlard ve biliniz ki her ey prens Colonna'nn buyruuyla yaplmaktadr! Fakat, umarsz Elena'nn talihi yoktu; prens, Petrella'da deildi ve gn sonra, geri dnnde onu huzuruna kabul ettii zaman, gayet sert davrand. - Buraya niin geldiniz sinyorina? Bu yakksz davrann sebebi nedir? Kadn gevezeliiniz, talya'nn en yiit yedi erkeinin lmne neden oldu, bunu da, akl banda insanlarn hibirisi balamayacaktr. Bu dnyada, bir insan, bir eyi ya ister, ya istemez. Hi phesiz, yeni yeni gevezelikler sonucunda, Giulio Branciforte dinsizlikle suland ve atete kzdrlm kerpetenlerle, vcudu iki saat sktrldktan sonra yaklmaya, tandm dini btn hristiyanlardan biri olan bu adam, bir Yahudi gibi atee atlmaya mahkm edildi! Siz o alaka bir gevezelii yapmam olsaydnz o korkun yalan, yani manastra saldrld gn Giulio Branciforte'nin Castro'da bulunduu yalan nasl uydurabilirdi? O gn, Giulio'nun burada, Petrella'da bulunduunu ve akam st kendisini Velletri'ye yolladm, adamlarmdan hangisine sorsanz size syler. Elena, gzyalar iinde, onuncu kez haykryordu: - Fakat, yayor mu? Prens, yantlad: - Sizin iin lmtr, onu asla grmeyeceksiniz. Castro'daki manastrnza dnmenizi salk veririm; bundan byle boboazlk etmemeye aln; hem size, bir saate kadar Petrella'dan ayrlmanz emrediyorum. zellikle, beni grdnz hi kimseye sylemeyin, yoksa, sizi cezalandrmasn bilirim. aresiz Elena, Giulio'nun ok sayd ve Giulio'yu sevdii iin kendinin de sevdii bu nl prens Colonna'nn bu davranyla karlanca, ok zld. Prens Colonna ne derse desin, Elena'nn bu giriimi, dnceden yoksun deildi. Petrella'ya gn nce gelseydi, Giulio Branciforte'yi orada bulacakt. Dizindeki yara yrmesini engelledii iin prens kendisini Napoli krallndaki byk Avezzana kyne gndermiti. Senyr Campireali tarafndan Branciforte'ye kar satn alnan ve onu, manastrn kutsalln bozmu bir dinsiz olmakla sulayan korkun yargy renir renmez, prens, Branciforte'yi korumak gerekince adamlarnn drtte nden hayr umulamayacan anlamt. Bu su, Hazreti Meryem'e kar ilenmi bir gnaht ve yanndaki haydutlardan her biri, Meryem'in koruyuculuuna ahsen hakk olduuna inanyordu. Roma'da, Faggiola ormannn gbeine kadar gelip Branciforte'yi tutuklayacak kadar atak bir gvenlik amiri bulunsayd bu ii yapmay baarrd. Giulio, Avezzona'ya geldiinde, Fontano adn tayordu ve kendisini getiren adamlar sk azlyd. Petrella'ya dndkleri zaman,Giulio'nun yolda ldn zlerek haber verdiler. O andan balayarak prensin her askeri, bu tehlikeli ad azna alan her kim olursa olsun, kalbine bir haner yemesinin kanlmaz olduunu anlad. Bundan dolay Elena, Albano'ya dndkten sonra mektup stne mektup yazm ve bunlar Branciforte'ye yollamak iin ne kadar altn varsa bo yere harcamt. Floransal tarih yazarna gre, esiz gzellik, en aa kendini beenmilik ve ikiyzllkle katlam yrekler zerinde bile az ok etki yapmaktan geri kalmad iin, Elena ile dost olan iki yal kei Branciforte'ye mektup ulatrmaya almasnn bouna olduunu zavall gen kza haber verdiler. Colonna onun ldn ilan etmiti , kuku yok ki Giulio, ancak, prens istedii zaman yeniden ortaya kacakt. Elena'nn stninesi, annesinin onun gizledii yeri sonunda bulduunu ve Albano'ya, Campireali sarayna zorla gtrlmesi iin ok iddetli buyruklar verdiini, alayarak bildirdi. Elena, bu saraya bir kez girdi miydi, oradaki tutsaklnn snrsz derecede sk olacan, daryla her trl ilikide bulunmasn yasaklamay baaracaklarn, oysa Castro manastrnda, mektup almak ve gndermek konusunda, btn rahibeler gibi, ayn kolaylklara sahip olacan dnd. Gerekte, Giulio, onun iin, o manastrn bahesinde kann aktmt; Elena'ya kesin kararn verdiren bu dnce oldu.

Giulio'nun, dizindeki yaraya bakmak zere, bir an zerine oturduu, kapc rahibenin tahta koltuunu yine grebilecekti; Elena'nn, yanndan hi ayrmad o kan lekeli demeti, Giulio Marietta'ya orada vermiti. Dolaysyla Elena zgn iinde, Castro manastrna geri dnd. yks burada bitirilebilir. Bu, onun iin hatta belki okuyucu iin de hayrl olurdu. Gerekten, soylu ve cmert bir ruhun, uzun sren dknlne tank olacaz. Bundan byle, onu drt yandan kuatacak olan nlemler ve uygarln yalanlar, gl ve doal tutkularn, iten davranlarn yerine geecektir. Romal tarih yazar bu noktada ok safa bir dnce ortaya atyor ve diyor ki: Bu kadn, gzel bir kz dourmak zahmetine katland iin, onun yaamn ynetecek yetenee sahip olduunu sanyor. Kz alt yandayken, hakl olarak ona: kk hanm, yakanz kaldrn, dedii iin; o on sekiz yana girdii, kendisi de elli yanda bulunduu zaman da, bu kz annesi kadar ve hatta annesinden daha zekiyken, kadn, buyurmak merakna kaplp onun yaamn ynetmesinin, bunun iin de yalana bavurmasnn doru olduunu dnr. Greceiz ki o ok sevdii kzn, on iki yl mutsuz ettikten sonra bask tutkusunun ac sonucu olarak, ustaca ve pek ustalkla dzenlenmi aralarla onun ac lmne neden olan, Elena'nn anas Vittoria Carafa'dr. Senyr de Campireali, Branciforte'yi Roma'nn balca drt yol azlarnda, atete kzdrlm demirlerle, iki saat sreyle kerpeten ikencesine, sonra da hafif atete yaklarak kllerinin Tiber rmana atlmasna mahkm eden kararn Roma'da yaymlandn lmeden grm, honut olmutu. Floransa'daki Santa Maria Novella manastrnn freskleri, dinsizlere kar bu kyc yarglarn nasl yerine getirildiini bugn de betimlemektedir. Genellikle, fke ve kzgnlk duyan halkn cellatlarn grevlerine engel olmasn nlemek iin pek ok askere gereksinim duyulurdu. Herkes, kendisini Meryem'in iten dostu sanyordu. Senyr de Campireali, lmnden az nce, o karar yeniden okutup dinletmi ve bunu salayan avukata, Albano ile deniz arasnda bulunan gzel topran vermiti. Bu avukat, niteliksiz bir adam deildi. Branciforte o korkun ikenceye mahkm olmutu; fakat saldranlarn eylemlerini byk bir st gibi ynetir grnen, tatar kyafetli delikanlnn o olduunu syleyen hibir tank kmamt. Bu ban olaanstl, Roma'daki btn entrikaclar heyecanlandrd. O srada, sarayda, ok bilgili ve elinden her i gelen, hatta, papay, kendisine kardinal apkas vermeye zorlayan gl bir kei vard. Prens Colonna'nn ilerine bakyordu ve bu deiik mteri sayesinde, ok saygnlk kazanmt. Sinyora de Campireali, kznn Castro'ya geri dndn grnce o keii artt. - Size aklayacam pek basit iin baars iin bana yardm etmek iyiliinde bulunursanz, dedi, ok byk dle kavuacaksnz. Giulio Branciforte'yi korkun bir ikenceye mahkm eden karar birka gne kadar Napoli'de de yaymlanacak ve hkm yerine getirilecektir. Bana bu haberi vermek iyiliinde bulunan kral naibiyle biraz akrabalm vardr. Yazd u mektubu ltfen okuyun. Branciforte, hangi lkeye snabilir? Prense elli bin kuru para gndereceim ve bunun hepsini ya da bir ksmn, Flandre asilerine kar savamak zere spanya kralnn hizmetinde almas kouluyla Giulio Branciforte'ye vermesini rica edeceim. Kral naibi, Branciforte'ye bir komutanlk izni verecek ve spanya'da da yrrle gireceini umduum mahkeme kararnn, onu yolundan alkoymamas iin, Giulio Baron Lizzara adn tayacaktr. Lizzara, benim, Abruzzi'de sahip olduum ufak bir topraktr, dankl satlarla, burann mlkiyetini ona geirmenin aresini bulacam. Sanrm, erdemli kiiliiniz, olunun katiline bu biimde davranan bir insan asla grmemitir. Bu iren yaratktan, be yz kuru vererek, oktan kurtulabilirdik; fakat Colonna ile bozumak istemedik. Bundan dolay, u noktay grne braknz ki hukukuna kar beslediim sayg bana altm veya seksen bin kurua mal olmaktadr. Bu Branciforte'nin adn kesinlikle iitmek istemiyorum ve btn bunlardan sonra prense sayglarm bildirin. Kei, gne kadar, Ostia yresinde bir gezinti yapacan syledi ve Sinyora de Campireali, kendisine, bin kuru deerinde bir yzk verdi. Birka gn sonra, kei yeniden Roma'da grnd ve neriyi prense bildirdiini; fakat bir aya varmadan, Branciforte'nin, Barcelona'ya hareket edeceini, o kentteki bankerlerden biri eliyle kendisine elli bin kuru paray verdirmek mmkn olduunu

Sinyora de Campireali'ye syledi. Prens, Giulio'yu inandrncaya kadar ok glk ekti. Gen ak, bundan sonra talya'da ne kadar tehlikeyle karlarsa karlasn, oradan ayrlmaya bir trl raz olamyordu. Prens, Sinyora Campireali'nin lebileceini sezdirdi ve Giulio'nun, yl sonra mutlaka lkesine dnp gelebileceine her ne kadar sz verdiyse de, Giulio gzya dkerek kesinlikle kabul etmiyordu. Sonunda prens, kendisi iin kiisel bir grev olarak gitmesini istemek zorunda kald. Giulio, baba dostunun hibir isteini geri eviremezdi. Fakat her eyden nce Elena'nn emirlerini anlamak istiyordu. Prens, onun yazd uzun bir mektubu, Elena'ya gndermeyi ltfen kabul etti; fazla olarak, ayda bir kez, Flandre'dan kendisine mektup yazmasna izin verdi. Sonunda, umutsuz ak, Barcelona'ya hareket etti. Giulio'nun talya'ya kesinlikle dnmesini istemeyen prens, onun btn mektuplarn yakt. u noktay sylemeyi unuttuk: Prens, yaradla her trl bencillikten arnm olmakla birlikte, sorunu zebilmek iin, Colonna ailesinin en sadk adamlarndan birinin biricik oluna elli bin kuruluk kk bir servet salamay uygun grdn sylemek gereini duymutu. Zavall Elena, Castro manastrnda prensesler gibi arland. Babasnn lmyle pek byk bir servete kavumutu. Babasnn lm dolaysyla, Senyr de Campireali'nin yasn tutmak isteyen btn Castro ve o yre halkna be arn kara kuma datt. Byk yasn daha ilk gnlerinde hi tanmad biri, ona Giulio'dan bir mektup getirdi. Bu mektubun ne sevinlerle aldn, okunduktan sonra nasl derin bir umutsuzluk acs uyandrdn anlatmak ok gtr. Oysa yaz Giulio'nun kendi yazsyd. Elena, bu yazy byk bir dikkatle inceledi. Mektup, aktan sz ediyordu; fakat ne ak, Yarabbi! Mektubu pek zeki olan Sinyora da Campireali dzenlemiti. Maksad, ateli bir aktan sz eden yedi sekiz mektupla ie balamakt; bylece onlardan sonraki mektuplar hazrlayacakt ve bu mektuplarda, Giulio'nun ak yava yava sner gibi olacakt. On yllk mutsuz bir yaam abucak gzden geireceiz. Elena, tmyle unutulduunu sanmakla birlikte, Roma'nn en sekin gen senyrlerinin ilgilerini gururla reddetmiti. Bununla birlikte zamannda kendisini Petrella'da pek kt karlayan nl Fabrizio'nun byk olu gen Ottavio Colonna'dan sz edildii zaman, bir kararszlk an yaad. Roma eyaleti iinde ve Napoli krallnda sahip olduu topraklara bir koruyucu bulmak iin kesinlikle evlenmesi gerektiini dndnden, zamannda Giulio'nun sevmi olduu bir adamn adn tamak, nefsine daha az ar gelecek gibi grnyordu. Elena, bu evlilii kabul etseydi, Giulio Branciforte hakkndaki gerei abucak renecekti. Yal prens Fabrizio, Albay Lizzara'nn (Giulio Branciforte) insanst yiitlik yklerinden, sk sk heyecanla sz eder, onun, tpk eski romanlardaki kahramanlar gibi kendisini btn zevklere kar ilgisiz brakan mutsuz bir ak, kahramanca hareketlerle unutmaya altn sylerdi. Elena'nn oktan beri evlendiini sanyordu. Sinyora de Campireali, onu da yalanlara bomutu. Elena bu ok becerikli anayla yar yarya barmt. Sinyora de Campireali onun evlenmesini ok istediinden, Visitazione manastrnn koruyucusu ve Castro'ya giden dostu yal kardinal San Quattro'ya, gezisinin bir adak duasndan dolay geciktiini, manastrn en yal rahibelerine, gizlice sylemesini rica etti. yi kalpli papa on nc Gregorio, bir zamanlar manastrlarna saldrya girien Giulio Branciforte adl haydudun ruhuna acdndan, onun lmn haber alnca, kendisini dinsiz ilan eden karar bozmak istemiti. Meksika'da asi vahilerin yakalayp boazlad Giulio Branciforte arafa kabul edilmek mutluluuna erebildiyse bile, bu ar mahkmiyeti yznden, araftan asla kamayacana iyiden iyiye inanm bulunuyordu. Bu haber, Castro manastrn, batan baa heyecana srkledi; o srada, son derece can sklan bir kiiye, byk bir servete sahip olmann verebilecei gururla, trl lgnlklar yapmakla uraan Elena'nn kulana kadar gitti. Elena, o andan balayarak, odasndan kmaz oldu. Odasn, o arpma gecesi, Giulio'nun bir an snd kk kapc kulbesinin olduu yere yaptrabilmek iin Elena, manastrn yarsn onartmt. Zamannda Castro'daki savatan sa kurtulan be bravodan hl yaamakta olan n, sonsuz glklerle, sonra bastrlmas ok zor olan rezaletlerle, ortaya karmay ve yanna

almay baarmt. imdi yalanm ve vcudu delik deik bir adam olan Ugone de bunlarn arasndayd. Bu kiiyi grenler, epeyce sylenmilerdi. Fakat, Elena'nn gururlu karakterinin btn manastra verdii korku stn gelmiti. Her gn bunlarn, srtlarnda onun adamlarna zg niformalarla, d parmakla gelip kendisinden emirler aldklar ve ou kez, hep ayn konuya ilikin sorularna, uzun uzun yantlar verdikleri grlyordu. Giulio'nun lm haberini izleyen, tm dnya ilerinden uzak, alt aylk tutsaklk yaamndan sonra, aresiz bir ykm ve uzun bir can skntsyla bu krgn ruhu uyandran ilk duygulanmas, bir fke duygusuydu. Barahibe bir sre nce lmt. Doksan iki yanda olmasna karn hl Visitazione manastrnn koruyucusu olan kardinal San Quatro, papann ilerinden birini barahibe olarak seecei rahibenin listesini, usulen hazrlamt. Papa hazretlerinin, listedeki son iki ad okumas iin ok nemli nedenler olmas gerekti. Usulen, bu adlarn stne bir izgi ekmekle yetinir ve atama yaplm olurdu. Bir gn Elena, kendi buyruuyla yaplm olan yeni yaplarn son noktasn oluturan eski kapc kulbesinde pencere nnde oturuyordu. Bu pencere, zamannda Giulio'nun kanyla sulanan ve imdi bahe iine alnan geitten, ancak iki ayak yksekti. Elena'nn gzleri, derin bir dikkatle yere bakyordu. Yasal olarak barahibenin yerine gemek zere, kardinalin hazrlad listeye adlarnn girdii birka saatten beri bilinen kadn, Elena'nn penceresinin nnden geti. Elena onlar grmedi ve bundan dolay selamlayamad. kadndan biri, buna can sklarak, teki iki kadna olduka yksek bir sesle dedi ki: - Odasn herkesin gznn nne sermek, bir renciye yakr m? Bu szlerle kendine gelen Elena gzlerini kaldrd ve hain bakla karlat. Selam vermeden pencereyi kapatt, kendi kendine yle dnd: - Eh, artk bu manastrda epey zamandr kuzu gibi yaadm; kald ki kentin merakl adamlarna baka trl elence salamak iin de olsa, kurt olmak gerek. Bir saat sonra adamlarndan biri, posta tatar greviyle yola km, on yldr Roma'da oturan, orada byk bir saygnlk kazanm olan annesine u mektubu gtryordu: ok sayn anne, "Her yl dnmnde, bana yz bin frank veriyorsun. Bu paray burada, lgnlklara harcyorum. Geri bunlar namusluca olmakla birlikte, yine de lgnlk saylr. Hakkmdaki iyi niyetlerini oktan beri gstermemene karn, bunlardan dolay sana olan minnettarlm kantlamak iin iki aremin olduunu biliyorum. Evlenmeyeceim, fakat bu manastrn barahibesi olmay ok isterim. Bana bu dnceyi veren ey, kardinalimiz San Quatro'nun kutsal pedere sunduu listede adlar yazl kadnn, benim dmanm olmalardr. lerinden kim seilirse seilsin, ben trl trl eziyetlerle karlaacam biliyorum. Yldnmne zg iek demetini, kimlere vermek gerekse ver, nce seim iini alt ay geciktirelim; bu erteleme, benim iten dostum olan ve bugn manastr ynetimini elinde tutan yneticiyi son derece honut edecektir. Bu benim iin bir mutluluk nedeni olacaktr, kzndan sz ederken, bu szc pek seyrek kullanabiliyorum. Bu dncemi lgnca buluyorum; fakat eer bir baar olasl gryorsan, gne kadar beyaz peeyi rtnrm. Manastrda, hibir geceyi darda geirmemek kouluyla sekiz yl yaam olmak, bana alt aylk izin almak hakk veriyor. Krk ek har karlnda izin veriyorlar. Sayglarm sunarm, saygdeer anneceim..." Bu mektup, Sinyora de Campireali'yi son derece sevindirdi. Onu ald zaman, Branciforte'nin lmn kzna haber verdiinden dolay ok pimand; Elena'nn iine dt o derin kara sevdann nasl biteceini bilemiyordu; kznn bir lgnlk etmesinden korkuyor, Meksika'ya kadar gidip, Branciforte'nin ldrld sylenen yeri grmeye kalkacandan da tasalanyordu. Bundan baka, Albay Lizzara'nn asl adn, Madrit'de renmesi olasl vard. te yandan kznn, posta tatar araclyla istedii ey dnyann en zor hatta denilebilir ki en sama iiydi. Rahibe bile olmayan, aslnda, bir haydutun, belki de karlk verdii lgnca akyla tannan bir gen kz, iinde, btn Romal prenslerin birka akrabas bulunan bir manastrn bana getirilebilir miydi?

Fakat, sinyora de Campireali, her davann savunulabilecei ve bundan dolay kazanlabilecei szn anmsad. Vittoria Carafa, gnderdii yantta hep sama istekler besleyen, fakat buna karlk bunlardan ok kolay vazgeen kzna, umut verdi. O gece Castro manastrn, yakndan uzaktan ilgilendiren eyler zerine bilgi toplad srada, dostu Kardinal San Quatro'nun, birka aydan beri, ok saygnl olduunu rendi. Kardinal, yeenini, bu ykde ad birok kez geen Prens Fabrizio'nun byk olu Ottavio Colonna ile evlendirmek istiyordu. Prens, ona, ikinci olu Don Lorenzo'yu neriyordu. nk, sonunda uzlaan Napoli kralyla Papa'nn, Faggiola haydutlarna kar atklar sava sonunda yok olan servetini kurtarmak iin, byk olunun alaca kadnn, Colonna ailesine alt yz bin kuru (3.210.000 frank) eyiz getirmesi gerekiyordu. Oysa Kardinal San Quatro btn teki akrabalarn, en garip biimde mirastan yoksun da braksa, ancak yz seksen drt yz bin ek bir servet verebilirdi. Vittoria Carafa, o akam ve gecenin bir ksmn, bu olaylar yal San Quatro'nun btn dostlarnn dorulamasn salamakla geirdi. Ertesi gn, daha saat yedide, yal kardinali ziyarete gitti. - Kardinal hazretleri, dedi, ikimiz de iyice yalandk, gzel olmayan eylere gzel adlar vererek kendimizi aldatmamz bounadr; size olmayacak bir ey nermeye geldim. Bu ile ilgili olumlu syleyebileceim tek sz, bunun iren bir i olmaddr. Fakat dorusunu syleyeyim ki bu ii, pek gln buluyorum. Don Ottavio Colonna ile kzm Elena'nn evlenmeleri konuulurken bu delikanly sevdim; evlendii gn, toprak ve para olarak size iki yz bin kuru brakacam ve bunu kendisine vermenizi rica edeceim. Fakat benim gibi zavall bir dul kadnn bu kadar byk bir zveride bulunabilmesi iin bugn tam yirmi yedi yanda olan ve on dokuz yandan beri manastrn dnda bir gn geirmeyen kzm Elena, Castro barahibeliine atanmaldr; bunun iin de seimin alt ay geciktirilmesi gerekir. lem yasaya uygundur. Yal kardinal, kendinden gemi bir durumda: - Ne sylyorsunuz, madam? diye haykrd. Benim gibi sakat, zavall bir yaldan istediiniz bu ii, Papa Hazretleri'nin kendisi yapamaz. - Ben de size onun iin, iin gln olduunu syledim ya! Bilgisizler, bunu olmayacak bir ey gibi kabul ederler; fakat sarayda olan bitenleri iyi bilenler, ok iyi bir prens olan iyi kalpli papa XIII. Gregorio'nun, sizin istediiniz btn Roma'ca bilinen bir evlilii kolaylatrarak, srekli ve sadka hizmetlerinizi dllendirmek istediine inanacaklardr. Aslnda, sorun zlebilir niteliktedir ve yasaya da tmyle uygundur. Kzm yarndan balayarak beyaz peeyi rtnecek. Bana gvenebilirsiniz. Yal, mthi bir sesle haykrd: - Fakat, haram dnmyorsunuz, madam!.. Sinyora Campireali gidiyordu. - Braktnz o kt nedir? - Eer nakit para istenmiyorsa, toplam iki yz bin kuru deerinde olan, vereceim topraklarn listesi. Bu topraklarn sahip deitirmeleri konusu, uzun zaman gizli tutulabilir, rnein, Colonna ailesi, bana kar dava aar, ben de kaybederim... - Fakat, haram yiyicilii ne yapyorsunuz madam! Korkun haram yiyicilii!. - nce, seimi alt ay geciktirmek gerek, yarn gelip emirlerinizi alrm, kardinal hazretleri. Bu konumann birok blmndeki hemen hemen resmi syleyileri, Alplerin kuzeyinde domu olan okuyuculara aklama gereini duyuyorum. Son derece tutucu katolik olan lkelerde etin konular zerindeki konumalarn ou, sonunda gnah karma krssne gelip dayanr ve o zaman saygl bir deyi ya da alayc bir szck kullanm olmak ok nemlidir. Ertesi gn, Vittoria Carafa, Castro barahibelii iin atanan kadnn adn ieren listede byk bir yanllk grlm olduundan, seimin alt ay ertelendiini rendi. Listeye ad yazlan ikinci kadnn ailesinde bir din deitirme sorunu vard: byk amcalarndan biri, Udine'de protestan olmutu. Sinyora de Campireali, ailesinin servetini bu kadar byk lde artrmak iyiliinde bulunacak olan prens Fabrizio Colonna katnda bir giriimde bulunmak gereini duydu. ki gn

uratktan sonra, Roma yaknlarndaki bir kasabada bir grme salamay baard; fakat bu grmeyi yapp ayrld zaman korku iindeydi. Her zaman ok sakin olan prensi, albay Lizzara'nn (Giulio Branciforte) askerlik onuruyla o kadar ilgili bulmutu ki, bu sorunun i yzn ona sormay gereksiz grd. Albay, onun iin bir oul, hem de gzde bir renci gibiydi. Prens, mrn, Flandre'dan gelen birtakm mektuplar st ste okumakla geiriyordu. Eer, kz Albay Lizzara'nn varln, an ve erefini renecek olursa, Sinyora de Campireali'nin on yldan beri bunca zveride bulunmas ne ie yarard?.. Gerekte o dnemin geleneklerini anlatan, fakat aktarmas bana skc grnen birok olay sz etmeden gemek gereini duyuyorum. Roma'daki elyazmasnn yazar, benim kardm bu ayrntnn tam tarihlerini bulmak iin ne ok emek harcamtr! Sinyora de Campireali'nin prens Colonna ile yapt grmeden iki yl sonra, Elena, Castrobarahibesiydi. Fakat, yal kardinal San Quatro, bu byk haram yiyicilik eyleminden sonra, kederinden lmt. O tarihte Castro'da piskopos olarak, Papalk Saraynn en yakkl adam olan, Milano kenti soylularndan monsenyr Francesco Cittadini bulunuyordu. Alak gnll, gzel anlan ve arbal tavrlaryla dikkati eken gen adam, Visitazione manastr barahibesiyle, zellikle manastrn gzelletirmek iin eklemelerin yapmna giritii yeni kilise nedeniyle, sk sk gryordu. O zaman yirmi dokuz yanda olan bu gen piskopos Cittadini bu gzel barahibeye iyice ak oldu. Bir yl sonra alan davada, tank olarak dinlenen birok rahibe, piskoposun manastra olduka sk geldiini ve barahibeye ou kez yle dediini sylediler: "Baka yerlerde buyuruyorum ve utanarak aklayaym ki bundan biraz zevk de duyuyorum: Sizin yannzdaysa, bir kle gibi her eye uyuyorum, fakat baka yerde buyurmaktan duyduum zevki geride brakan bir tat alyorum. Kendimi, stn bir varln etkisi altnda buluyorum. stesem bile, onun iradesinden baka iradeye sahip olamam ve onun gzlerinden uzakta kral olmaktansa, sonsuza kadar onun en deersiz klesi kalmay yelerim." Tanklar, bu vgl tmceler arasnda rahibenin okluk, fkeli kmsemesini gsteren sert deyilerle ona susmasn buyurduunu sylyorlar. Bir baka tank: - Dorusunu sylemek gerekirse, madam ona bir uakm gibi davranyordu. Byle zamanlarda, zavall piskopos, gzlerini yere eer, alamaya balar, fakat kalkp gitmezdi. Manastra gelmek iin her gn yeni nedenler buluyor, bu da rahibelerin gnhlarn kartan papazlar ve barahibenin dmanlarn dedikoduya yneltiyordu. Fakat, barahibenin en yakn dostu olan ve dorudan doruya kendi buyruu altnda i ynetime bakan mdire onu her zaman savunuyordu. teki tank diyor ki: - Biliyorsunuz ki, soylu hemirelerim, barahibemizin pek genlik anda bir devirme askere kar besledii, engellerle karlaan akndan sonra dncelerinde pek ok gariplikler kalmtr. Fakat hepiniz bilirsiniz ki yaradlnn u deerli yn vardr, o da aa grd insanlar hakkndaki dncesini asla deitirmemesidir. Zavall monsenyr Cittadini'ye bizim yanmzda syledii kadar bol aalayc sz, belki btn yaamnda sylememitir. Her gn, kendisinin, yle davranlarla kar karya kaldn gryoruz ki bulunduu yksek yer adna, bizim yzmz kzaryor. Bu davranlar knayan rahibeler: - Evet, diye yant veriyorlard, fakat her gn yine geliyor. Demek ki, aslnda, o kadar kt davrana hedef olmuyor; mutlaka, bu entrikal durum, kutsal Visitazione tarikatnn onuruna leke sryor. En sert st, en deersiz uaa, bu gururlu barahibenin, o iten tavrl gen piskoposa her gn uygun grd davranlarnn drtte birinde bulunmazd. Fakat, piskopos akt ve lkesinden bu tr bir ie giriince, aracya brakmayp yalnzca hedefle uramay buyuran,bir temel ilkeyle gelmiti. Piskopos, srda Cesare del Bene'ye diyordu ki: - Sonu olarak, aa grme, zorlayc nedenler olmakszn saldrdan vazgeen aa yarar.

imdi ac grevim, Elena'nn lmyle sonulanan davann aresiz, pek yavan bir zetini vermek olacak. Adn sylemeden gemem gereken bir kitaplkta okuduum bu dava, byk boyda sekiz ciltten aa deildi. Sorgu ve iddia Latince, yantlar talyanca'dr. Bu belgede okuduuma gre, 1572 yl Kasm aynda, gece saat on birde gen piskopos hristiyanlarn btn gn serbeste girdikleri kilisenin kapsna yalnz bana gelmiti. Bu kapy stelik, barahibe at ve piskoposun, kendisini izlemesine izin verdi. ounlukla kald bir oda vard . Oradan gizli bir kapyla kiliseye egemen krslere geilirdi. Piskoposu o odaya ald. Aradan bir saat gememiti ki piskopos, barahibenin evine davet edildiini aknlkla grd. Barahibe onu kilisenin kapsna gtrm ve kendisine harfi harfine: - Saraynza dnn abuk, beni brakn, demiti. Adiy monsenyr, sizden ireniyorum. Bir uaa teslim olmuum gibi geliyor. Bununla birlikte, ay sonra, karnaval mevsimi geldi. Castro halk, o tarihte, aralarnda yaptklar elentilerle nlydler, btn kent, palyaolarn grltsyle nlard. Manastrn bir ahrna lgn bir k veren, kk bir pencerenin nnden gemekte, hi kimse kusur etmezdi. Karnavaldan ay nce bu ahr, salon haline getirilir ve karnaval gnleri, dolup dolup boalrd. Halkn cokunluklar arasnda, piskopos, arabasyla, sokaktan geti; barahibe ona bir iaret verdi ve piskopos, ertesi gece, saat birde, kilise kapsna gelmekte kusur etmedi. Girdi. Fakat aradan eyrek saat gemeden fkeyle kovuldu. Kasm ayndaki ilk randevudan beri, hemen hemen her sekiz gnde bir, manastra gelmeyi srdryordu. Yznde hikimsenin gznden kamayan, baary gsteren, budalaca bir anlatm vard ki buna, gen barahibenin gururlu karakteri asla dayanamyordu. Hele paskalyann son pazartesi gn barahibe, piskoposa aalk bir adamm gibi davrand ve manastrn en deersiz uann bile dayanamayaca szler syledi. Bununla birlikte, bir iki gn sonra, bir iaret yollad ve yakkl piskopos, gece yars, kilise kapsna geldi. Onu armasnn nedeni, hamile olduunu sylemekti. Dava belgelerinde, yakkl gen adamn, bu haberi alr almaz dehetten sarard ve korkudan, tam anlamyla aptallat syleniyor. Barahibeye nbet geldi. Doktoru artt ve durumunu ondan saklamad. Bu adam, hastann yce gnllln bildii iin, kendisini bu iten kurtaracana sz verdi. Onu, nce, halktan bir kadnla buluturdu. Gen ve gzel olan bu kadn ebe olmamakla birlikte, bu iten anlyordu. Kocas, ekmekiydi. Elena, bu kadnn konumasndan holand. O da kendisini kurtaracak ilemlerin yaplabilmesi iin, manastrda, srda iki kadna gerek olduunu syledi. Barahibe: - Sizin gibi bir kadn olursa iyi, dedi, fakat benimle bir olan kadnlar, asla! ekilin yanmdan!.. Ebe kadn ekildi. Fakat birka saat sonra, Elena, bu kadnn boboazlk yapabileceini dnerek yine doktoru artt, o da kadn yeniden manastra yollad. Kadn, orada, ikramla karland; yeniden arlmam bile olsayd, kendisine verilen srr kesinlikle aa vurmayacan yeminle syledi; fakat, manastrda, barahibeye sadakatle bal ve konuyu tmyle bilen iki kadn bulunmad takdirde, hibir ie el sremeyeceini yineledi. Byk bir olaslkla, ocuk katilliiyle sulanmaktan korkuyordu. Barahibe, epeyce dndkten sonra bu mthi srr, C... dkalarnn soylu ailesinden manastr mdiresi madam Vittoria'ya ve Marki P...'nin kz, madam Bernarda'ya amaya karar verdi. Kendilerine verecei srla ilgili, ceza mahkemesinde bile tek szck sylemeyeceklerine dair, dua kitaplar zerine yemin ettirdi. Bu kadnlar, korkudan dona kaldlar. Sorgulara verdikleri yantlarda, barahibelerinin ok gururlu karakterini bildikleri iin, onun bir cinayet itirafnda bulunmasn beklediklerini sylemilerdi. Barahibe, onlara, sakin ve souk bir tavrla: - Btn grevlerimde kusur ettim, hamileyim, dedi. Madam Vittoria, gereksiz bir merak nedeniyle deil, belki, bunca yldr kendisiyle Elena arasndaki dostluktan dolay, derin bir zntyle, gzleri yala dolu: - Bu suu hangi aymaz iledi? diye haykrd. - Onu, gnah kartan papaza bile sylemedim; size syler miyim, artk dnn! ki kadn, bu iren srr, manastr halkndan gizli tutmak iin alnacak nlemleri hemen tarttlar.

Barahibenin karyolasnn, ok merkezi bir yer olan imdiki odasndan, Elena'nn cmertlii sayesinde yaplan byk binann nc katnda, manastrn en uzak noktasnda kurulan eczaneye gtrlmesini kararlatrdlar. Barahibe, orada, bir erkek ocuk dnyaya getirdi. Ekmekinin kars, gnden beri, mdirenin dairesinde sakl bulunuyordu. ocuu alp avludan hzla getii srada, yavru alamaya balaynca korkusundan mahzene sakland. Bir saat sonra, madam Bernarda, doktorun yardmyla, bahedeki kk bir kapy amay baard; ekmekinin kars, abucak manastrdan, biraz sonra da kentten kt. Dz ovaya geldii zaman birdenbire korkuya ve telaa kaplarak, kayalarn arasnda raslad bir maaraya snd. Barahibe, piskoposun srda ve ba uaa Cesare del Bene'ye mektup yazd, o da kendisine anlatlan maaraya kotu. Ata binmiti. ocuu kucana ald, drt nala Montefiascane'ye gitti. ocuk, Santa Margarita kilisesinde vaftiz edildi ve Alessandro adn ald. Orada konuk olduu evin sahibi kadn bir stnine bulmutu; Cesare, stnineye sekiz ek verdi; vaftiz treni srasnda, kilisenin evresine toplanan birok kadn, senyr Cesare'ye bara ara, ocuun babasnn adn sordular. - Sizler gibi, zavall bir kyl kadn batan karan, Romal, byk bir senyrdr, dedi ve ekip gitti. VII inde yzden fazla merakl kadn oturan o ulu manastrda, o zamana kadar, her ey yolunda gitmiti. Hi kimse bir ey grmemi, hi kimse bir ey iitmemiti. Fakat barahibe, doktora, Roma darphanesinden yeni km, birka avu il lira vermiti. Doktor, bu altnlardan birkan ekmekinin karsna verdi. Bu kadn gzeldi, kocas da kskant; kadnn bavulunu kartrd, il altnlar buldu, namussuzluk karl kazanlm bir para sanarak, bunlar nereden bulduunu sylemesi iin kamasn grtlana dayayp kadn zorlad. Biraz hk mktan sonra kadn, gerei aklad ve bartlar. Kar koca, bu kadar ok paray nereye harcayacaklarn dndler. Ekmekinin kars, baz borlarn demek istiyordu. Fakat kocas, bir katr satn almay daha uygun grd; yle de yaptlar. Bu katr, kar kocann yoksulluunu bilen mahallede, dedikoduya neden oldu. Kentteki dost dman btn kadnlar, arka arkaya gelip ekmekinin karsna, katr satn almasn salayan cmert an kim olduunu soruyordu. Kadn fkeleniyor, verdii yantta bazen gerei sylyordu. Bir gn, Cesare del Bene ocuu grmeye gitmi, ziyaretinin sonucunu barahibeye haber vermeye gelmiti. Barahibe, epeyce rahatsz olmakla birlikte, parmaklkl kapya kadar zorlukla geldi, kulland adamlarn boboazlndan dolay ona sitem etti. Dier yantan piskopos da korkudan hastaland; Milano'daki kardelerine mektup yazarak, kar karya kald haksz sulamay anlatt; onlar yardma ard. Ar hasta olduu halde, Castro'dan ayrlmaya karar verdi; fakat gitmeden nce barahibeye u mektubu yazd: "Yaplan btn ileri herkesin duyduunu biliyorsunuz. Bununla birlikte, benim yalnzca onurumu deil, belki yaamm da kurtarmak ve daha byk bir rezaleti engellemek isterseniz, iki gn nce len Gian Battista Doleri'yi sulayabilirsiniz; bylece, kendi namusunuzu temizlememi bile olsanz, hi deilse benim onurum artk hibir tehlikeyle karlamayacaktr." Piskopos, Castro manastrnn gnah kartan papaz Don Luigi'yi ard: - Bunu, barahibenin kendi eline teslim ediniz, dedi. Barahibe, bu alaka yazlm kd okuyunca, odada bulunanlarn hepsinin yannda yle haykrd: - Vcut gzelliini ruh gzelliine yeleyen aklsz bakireler, ite byle davranlara layktr. Castro'da olup biten iler, mthi kardinal Farnese'in kulana abucak ulat. (Kardinal, birka yldan beri kendisini byle niteliyordu, nk gelecek seimde Zelanti kardinallerinin yardmn almay umuyordu) Piskopos Cittadini'yi tutuklatmas iin, Castro gvenlik mdrne derhal emir verdi. Piskoposun btn hizmetlileri ikenceden korkarak, katlar. Yalnzca Cesare del Bene, efendisine bal kald ve ona zarar

verecek herhangi bir aklamada bulunmaktansa ikenceler altnda leceine ant iti. Cittadini, saraynda, evresini gvenlik grevlilerinin kuattn grnce, kardelerine yeniden mektup yazd. Onlar da Milano'dan, arabuk geldiler. Kendisini, Ronciglione hapishanesinde tutuklu buldular. Barahibenin, ilk sorgusunda suunu itiraf etmekle birlikte monsenyr piskoposla ilikisini yadsdn gryorum: su orta, manastr avukat Gian Battista Doleri idi. 19 Eyll 1573'te, Sekizinci Gregorio, davann ivedi ve gayet iddetle grlmesini buyurdu. Bir ceza yargc, bir savc ve bir komiser, Castro'ya ve Ranciglione'ye gittiler. Piskoposun baua Cesare del Bene, yalnzca bir stninenin evine ocuu gtrdn itiraf etti. Kendisini, Madam Vittoria'nn ve Madam Bernarda'nn yannda sorguya ektiler; iki gn arka arkaya ikenceye koydular. Korkun can aclar ekti; fakat szne bal kalarak, yadsnmas olanaksz olan ne varsa ancak onu aklad ve savc ondan hibir ey koparamad. Madam Vittoria'yla Madam Bernarde'ya sra gelince, onlar Cesare'ye yaplan ikencelere tank olduklarndan, btn yaptklarn itiraf ettiler. Suu ileyinin kim olduu hakknda, btn rahibeler sorguya ekildi. ounluu, bunun monsenyr piskopos olduunu iittiklerini sylediler. Kapc hemirelerden biri, barahibenin, piskoposu, kiliseden kap dar ederken, syledii kltc szleri syledi ve ekledi: - Birbirine bu biimde seslenenler, oktan beri seviiyorlar demektir. Dorusu, her zaman fazlaca bencilliiyle dikkat eken piskopos, kiliseden karken pek aknd. kence aralar karsnda sorguya ekilen bir rahibe, sulunun kendisi olmas gerektiini, nk barahibenin, onu srekli kucanda tadn ve ok okadn syledi. Dier bir rahibe, sulunun rzgr olmas gerektiini, nk hava rzgrl olduu zaman, barahibenin honut ve keyifli olduunu, zellikle yaptrd bir at katnda, rzgra kar durduunu, orada bulunduu srada kendisinden bir ricada bulunulursa, kesinlikle geri evirmediini syledi. Ekmekinin kars, stnine, Montefiascone kadnlar, Cesare'ye yapldn grdkleri ikencelerden korkarak doruyu sylemilerdi. Gen piskopos Ranciglione'de hastayd ya da kendini hasta gsteriyordu. Sinyora de Campireali'nin saygnlna ve sz geirme gcne dayanan kardeleri, bu frsattan yararlanarak birok kez papann ayana kapanp piskopos iyileinceye kadar mahkemenin ertelenmesini rica ettiler. Bunun zerine, korkun kardinal Farnese, piskoposu hcresinde koruyan askerlerin saysn artrd. Piskopos sorguya ekilemeyince, komiserler, btn oturumlarna, barahibeyi yeniden sorgulayarak balyorlard. Annesi dayanmas ve her eyi yadsmay srdrmesi iin ona haber yollad bir gn, rahibe her eyi aklad. - Niin nce Gian Battista Doleri'yi suladnz? - Piskoposun korkaklna acdm da ondan. Hem tatl cann kurtarrsa, oluma bakabilir. Bu aklamadan sonra, barahibeyi, Castro manastrnn duvarlar ve kubbesi sekiz ayak kalnlnda olan bir odasna kapattlar. Rahibelerin, szn ederken dehete kapldklar bu zindan keiler odas diye anlrd. Barahibe, orada kadnn gz hapsine konuldu. Piskoposun sal biraz dzelince, gvenlik grevlileriyle askerlerden yz er onu Ranciglione'den alp sedye iinde Roma'ya gtrdler. Carte Savella denen hapishaneye koydular. Birka gn sonra rahipler de Roma'ya gtrld. Barahibe, Santa Marta manastrna konuldu. Drt rahibe sulanyordu. Bunlar, Madam Vittoria, Madam Bernarda, nbeti ve barahibenin piskoposa syledii kltc szleri iiten kapc hemireydi. Piskoposu, adliyenin birinci derece ileri gelenlerinden, meclis savcs sorguya ekti. Zavall Cesare del Bene'yi tekrar ikenceye soktular, fakat hibir ey itiraf etmedii gibi, savcy kzdran eyler syledii iin bir kez daha ikenceye konuldu. Bu hazrlk ikencesi, Madam Vittoria ile Madam Bernarda'ya da uyguland. Piskopos, budalaca, fakat steleyerek yadsyordu. Barahibenin yannda geirdii besbelli gece iinde neler yaptna ilikin, en basit ayrntya varncaya kadar hesap veriyordu. Sonunda, barahibeyi papazla yzletirdiler ve srekli doru sylemesine karn ona ikence yaptlar. Barahibe, ilk itirafndan beri her zaman syledii eyi srekli

yinelediinden, piskopos, rolne sadakatle bal kalarak ona hakaretler savurdu. Aslnda akla uygun, fakat arlken ve kinci Philippe dnemlerinden sonra, talya mahkemelerinde fazlasyla egemen olan zulm anlay erevesinde dier birok nlemlerden sonra, piskopos Sant'Angelo atosunda mr boyu hapis cezasna arptrld; barahibeye hapis bulunduu Santa Marta manastrnda, mr olduka tutuklu kalma cezas verildi. Fakat Sinyora de Campireali kzn kurtarmak iin yeraltndan bir geit kazdrmaya balamt. Bu geit eski Roma'nn grkemliandan kalma lamlarn birinden balayp Santa Marta rahiplerinin llerinin gmld derin mahzene ulayordu. Yaklak iki ayak geniliinde olan bu geit, topraklar tutmak iin sal sollu kerestelerle desteklenmiti. Kazma ii ilerledike, bir byk A harfinin iki baca biiminde iki kereste konularak tavan tutturuluyordu. Geit, yaklak otuz ayak derinlikte kazlyordu. En nemli sorun, doru ynde ilerlemekti; ikide bir eski yap kuyularna ve temellerine raslanyor, iiler ilerledikleri yn deitirmek zorunda kalyorlard. Dier bir glk de kan ta, topra koyacak yer bulunmamasyd; bunlarn, gece vakti, btn Roma sokaklarna serpildii anlalyor. Ancak gkten yaabilecek bu kadar ok toprak, aknlk yaratyordu Sinyora de Campireali, kzn kurtarmak iin ne kadar para harcarsa harcasn, yer altnda atrd geit hi kukusuz ortaya kacakt. Fakat Papaz Sekizinci Gregorio 1583 ylnda ld ve papalk makamnn bo kalmasyla birlikte kargaa dnemi balad. Elena, Santa Marta'da pek rahatszd. Olduka yoksul, basit rahibelerin, ok zengin ve bu tr bir sutan hkm giymi bir rahibeye eziyet etme konusunda nasl aba harcadklarn aklamaya gerek yoktur. Elena, annesinin giritii iin sonunu, sabrszlkla bekliyordu. Fakat kalbine birden bire garip bir heyecan doldu. Federico Colonna, sekizinci Gregorio'nun salnn bozuk olduunu grm, saltanatna ara verdii srada uygulamak istedii byk tasarlar iin subaylarndan birini, imdi spanyol ordularnda, Albay Lizzara adyla nl olan Giulio Branciforte'ye gndermiti. Onu talya'ya aryordu. Giulio, lkesini grmek iin can atyordu. Abruzzi'de, Chieti'nin altnda byk bir Adriyatik liman olan Pescara'ya takma bir adla geldi ve dalardan geerek Petrella'ya vard. Prensin sevinci herkesi artt. Prens, bu arnn nedeninin, onu kendi yerine koymak ve askerlerinin bana geirmek olduunu Giulio'ya syledi. Branciforte, buna karlk olarak yaplacak giriimin askeri bakmdan hibir deeri kalmadn syledi ve bunu kolayca kantlad. Eer spanya isterse, alt ay iinde hem de az bir harcamayla, talya'daki btn devirme askerleri yok edebilirdi. - Fakat ne olursa olsun diye ekledi, eer arzu ediyorsanz, ben yrmeye hazrm prensim. Beni her zaman Ciampi'de len yiit Ranuzio'nun ardl olarak greceksiniz. Giulio gelmeden nce, prens, Petrella'da hikimsenin Castro'dan ve barahibenin davasndan szetmeye yeltenmemesini, kendisine zg biimdebuyurmutu; en kk boboazln cezas, acmaszca, idamd. Branciforte'yi dostluk gsterileriyle karlad srada kendisi olmadan Albano'ya gitmemesini syledi . Bu yolculuk, kendi adamlarndan bin kiiyle kenti kuatp Roma yolu zerine de bin iki yz kiilik bir nc g yerletirmekle olacakt. Prens, hl yaamakta olan yal Scotti'yi, genel karargh sayd eve arp, Branciforte ile birlikte oturduu odaya kard zaman, zavall Giulio'nun ne hale geldiini gznzn nne getirin. ki dost, sarma dola olur olmaz, Giulio'ya: - imdi, dedi, aresiz Albay, beterin beterini bekle. Bunun zerine mumu sndrd ve kapy, iki dostun stne kilitleyerek kt. Ertesi gn odasndan kmak istemeyen Giulio, prense haber gnderip Petrella'ya dnmek zere izin istedi ve kendisini birka gn grmemesini rica etti. Fakat, prensin ve askerlerinin ortadan kaybolduu haberini getirdiler. Prens, gece on nc Gregorio'nun ld haberini almt; dostu Giulio'yu unuttu, da bayr dolayordu. Giulio'nun yannda, Ranuzio'nun eski blnden otuz kadar asker kalmt. O ada, papalk makam bo kald zaman, kimsenin yasalar dinlemedii, herkesin kendi tutkularn doyurmaktan baka bir ey dnmedii ve gten baka g bulunmad bilinmektedir. Bu bakmdan, o gn akam olmadan prens Colonna, dmanlarndan

elliyi akn kiiyi astrmt. Giulio ise, yannda krk kii bile olmamasna karn, Roma'ya doru yrmek gzpekliini gsterdi. Castro barahibesinin btn hizmetlileri hanmlarna bal kalmlar, Santa Marta manastrna yakn, yoksul evlerde oturuyorlard. On nc Gregorio'nun can ekimesi bir haftadan uzun srmt. Sinyora de Campireali, yeralt geidinin son elli ayak uzunluundaki ksmn atrmak iin, papann lmn izleyecek olan kargaa gnlerini sabrszlkla bekliyordu. Oturulan birka evin mahzenlerinden dolamak gerektii iin, giriimin son ksmn gizleyememekten korkuyordu. Branciforte'nin Petrella'ya gelmesinden iki gn sonra, Elena'nn yanna ald, Giulio'nun bravosu, ldrm grndler. Elena'nn kesinlikle yaltlm ve kendisine di bileyen rahibelerin gz hapsinde olduunu, herkes gayet iyi bildii halde, o bravolardan biri olan Ugone manastrn kapsna geldi. Hanmn, hem de hemen grmesine izin verilmesi iin ok garip biimde diretmeye balad. Kendisini kovup kap dar attlar. Adam zntsnden, orada kald, girip kan, manastrda yaayan herkese birer metelik vererek, her birine aynen u szleri syledi: "Siz de benimle birlikte sevinin; senyr Giulio Branciforte geldi, yayor. Bunu dostlarnza syleyin.'' Ugone'nin iki arkada, btn gn ona metelik tadlar ve bir metelik kalmayncaya kadar, hep ayn szleri yineleyerek, gece gndz durmadan para dattlar. bravo, nbetlee, Santa Marta manastrnn kapsnda beklemi, gelip geenlere, yerlere kadar eilip selam vererek hep ayn szleri sylemilerdi; "Senyr Giulio geldi vb..." Adamcazlarn bulduklar bu are yararl oldu. lk datlan metelikten sonra, otuz alt saate varmadan, zindannda yaltlm olan zavall Elena, Giulio'nun yaamakta olduunu renmiti; bu haber onu telaa drd: - Ah, anne! diye haykrd, bana yle ktlk ettin ki! Birka saat sonra, bu alacak haberi, kk Marietta dorulad. Kzcaz, btn altn sslerini gzden kararak, tutukluya yemek gtren kapc kadnla birlikte, onun yanna gitme iznini koparmt. Elena, sevincinden alayarak onun kollar arasna atld: - Bu ok gzel, dedi, fakat artk seninle birlikte bulunmayacam. Marietta: - Tabii, dedi! Umarm ki bu papa seim dnemi iinde, hapis cezanz, sradan bir srgn cezasna evrilecektir. - Ah! Mariatta, Giulio'yu nasl greceim, sulu olduum halde onu nasl greceim? Bu konumay izleyen nc gecenin yarsnda, kilise deme talarnn bir ksm, byk bir grltyle kt. Santa Marta rahibeleri manastrn yklacan sandlar. Kargaa son kerteye ulat. Herkes, deprem oluyor diye haykryordu. Kilisenin mermer demesi ykldktan yaklak bir saat sonra, Sinyora da Campireali, nde Elena'nn adamlarndan bravoyla yeralt yolundan zindana girdi. Bravolar - Kazandk, kazandk, madam! diye haykryorlard. Elena ok korktu. Giulio Branciforte'nin de onlarla birlikte olduunu sand. Bravolar, yanlarnda yalnzca Sinyora de Campireali'nin bulunduunu, Giulio'nun henz Albano'da olduunu, oray birka bin askerin kuattn syledikleri zaman gven duydu ve yz eski ciddi anlatmn taknd. Birka saniye bekledikten sonra, Sinyora de Campireali grnd. Tren giysilerini giymi, klcn beline takm, fakat st ba toprak iinde olan silahlarnn koluna dayanarak, ok zor yryordu. eri girince: - Ah, sevgili Elenam! Seni kurtarmaya geldim, dedi. - Kurtulmak istediimi syleyen kim? Sinyora de Campireali ap kald; gzlerini alabildiine am, kzna bakyordu. ok telal grnyordu. Sonra: - Sevgili Elenacm dedi, ailemizin vaktiyle urad ykmlardan sonra, belki ok doal olan bir davran aklamaya yazg beni zorluyor. O yaptmdan dolay imdi pimanm ve beni balaman diliyorum. Giulio.. Branciforte... yayor. - te o yaad iindir ki ben yaamak istemiyorum.

Sinyora de Campireali, nce, kznn ne demek istediini anlayamad; sonra ona byk bir incelikle yalvarmaya balad. Fakat yant alamyordu. Elena hana dnm, onu dinlemeden dua ediyordu. Tam bir saat, Sinyora de Campireali, kzndan bir sz veya bir bak koparabilmek iin bouna urat. Sonunda, sabr tkenen kz: - Albano'daki kk odamda, onun mektuplar, bu putun mermer kaidesinin altnda duruyordu, dedi; braksaydnz da babam beni hanerleseydi, daha iyi olurdu! kn, bana altn brakn. Sinyora de Campireali, silahsnn korkulu iaretlerine karn kzyla konumay srdrmek istiyordu. Elena sabrszland: - Hi olmazsa bir saat rahat brakn. Yaamm zehir ettiniz, lmm de zehir etmek istiyorsunuz. Sinyora de Campireali, hngr hngr alayarak: - ki saat daha, yeralt bizim elimizde, dedi, umarm, dnceni deitirirsin! Byle diyerek, yeralt yoluna girdi. Elena, bravolardan birine dedi ki: - Ugone, sen benim yanmda kal, hem de tam silahl ol, olum; nk, belki beni savunman gerekecek. Bakalm, hanerin, klcn, kaman yannda m? Yal asker, kusursuz silahlarn ona gsterdi. Elena: - Pekl! dedi, zindanmn dnda bekle. Giulio'ya uzun bir mektup yazacam, kendin gtrp vereceksin. Mektubu kapatamayacam iin senden bakasnn eline gemesini istemem. Mektupta yazl olanlarn hepsini okuyabilirsin, annemin brakt u altnlarn hepsini al, bana yalnzca elli altn gerekiyor. Yatamn stne brak. Byle dedikten sonra, Elena mektubu yazmaya balad: "Senden hibir ey istemiyorum, sevgili Giulio, gidiyorum; nk bir gnah ilememi olsaydm ne kadar mutlu olacam grerek, senin kollarn arasnda acdan lecektim. Senden sonra, yeryznde herhangi bir kimseyi sevdiimi sanma. Tersine, odama kabul ettiim adama kar, yreim en iddetli bir nefretle doluydu. Gnahmn nedeni yalnzca can sknts ya da kaytszlktr. Dn ki sen sevdiin iin kendisine sayg duyduum prensin beni ok insafsz bir biimde karlad Petrella'daki bouna giriimimden beri pek zayflayan aklm, on iki yl yalanla doldu. evremi kuatan her eyin yalan ve yalanc olduunu biliyordum. nce, senden, otuz kadar mektup aldm; ilk mektuplarn ne kadar byk bir sevinle atm dn! Fakat okurken, kalbim buz kesiyordu. Yazy inceliyor, senin yazn tanyor, fakat kalbini tanyamyordum. Dn ki bu ilk yalan senin yazn tayan bir mektubunu aarken zevk duymayacak kadar, yaammn deerini alt st etti! lmn bildiren iren haber, mutlu genlik amzdan ruhumda kalan ve varsa, onu da ldrd. lk aklma gelen ey, tahmin edersin ki, vahilerin seni ldrdkleri sylenen o Meksika kysna gidip oray grmek ve o kyya elimi srmek oldu. Eer bu dncemi uygulasaydm... imdi mutlu olacaktk, nk akgz bir kiinin evreme dolduraca hafiyeler ne kadar ok ve ne kadar usta olursa olsun, ben de bir yandan, henz biraz acmas olan, iyi ruhlu insanlarn yardmn salayacam iin, Madrit'te byk olaslkla gerei renecektim. nk, yararlklarn, herkesin dikkatini zerine ekmiti ve Madrit'te, belki de senin Branciforte olduunu bilen vard. Mutluluumuza engel olan ey neydi, syleyeyim mi? nce, prensin Petrella'da beni kt ve aalayc bir biimde karlamas... Castro'dan Meksika'ya kadar ne byk engelleri yenmek zorunda kalacaktm! Gryorsun ya, ruhum gcn yitirmiti. Sonra bir gurura kapldm. arpma gecesi sndn kapc kulbesini kendime oda yapabilmek iin, manastrda byk yaplar yaptrtmtm. Bir gn, zamannda benim urumda kannla suladn o topraa bakyordum; bir aalama tmcesi iittim, bam kaldrdm, hain yzler grdm; almak iin barahibe olmak istedim. Senin yaadn pekl bilen annem bu lgnca seimi salayabilmek iin kahramanca giriimler yapt. O orun, benim iin, can sknts kayna oldu; ruhumu bsbtn alaltt; gcm okluk, bakalarnn ykmyla lmekten gurur duydum; hakszlk ettim. Kendimi otuz yanda, dnyaya gre erdemli, zengin, saygn ve ayn zamanda btnyle mutlu gryordum. te o srada, iyiliin ta kendisi, fakat yeteneksizliin simgesi olan o aresiz adam karma kt. Yeteneksizliinden dolay, ilk szlerine gz yumdum. Sen gittin gideli evremi kuatan

eylerden dolay ruhum o kadar karamsar ve zgnd ki en kk bir batan karma giriimine kar koyacak gcm kalmamt. Eitimli kiiye hi yakmayan bir eyi acaba itiraf edeyim mi? Fakat dnyorum da lm bir kadn iin hi bir eyin sakncas yoktur. Sen bu satrlar okurken, yalnzca senin olmas gereken o szde gzellikleri, kurtlar kemiriyor olacak. Neyse, pek gcme giden o sz sylemek gerek. Btn Romal kadnlarmz gibi, ben de o kaba ak denemeye niin almadm dndm. Hoppalm tuttu, fakat hibir zaman, kendimi o adama, btn zevki yok eden bir dehet ve nefret duymadan veremedim. Albano'daki saraymzn bahesinde, Meryem, sana grnte yiite olan, fakat buna karn, annemin karmasndan sonra, yaammz ykma gtren o dnceyi esinledii zamanki halinle, yanmda hep sen vardn. Hi korkutucu deildin, tersine her zamanki gibi efkatli ve sevgi doluydun. Bana bakyordun; o zaman, o teki erkee kar fkelendiim, onu btn gcmle dvdm zamanlar oluyordu. te btn gerek, sevgili Giuliom. Bunu sana sylemeden lmek istemiyordum ve seninle grrsem lmek dncesinden vazgeerim diye dnyordum. Eer sana yarar bir durumda kalm olsaydm, seni grnce ne kadar sevineceimi, imdi daha iyi anlyorum. Sana, yaaman ve baarlarn iittiim zaman, beni ok sevindiren o askerlik mesleinde kalman buyuruyorum. Ah, Yarabbi! senden, hele Achenne savandan sonra mektup alsaydm, ne olurdu! Yaa ve Ciampi'de len Ranuzio'yu ve senin gzlerinde bir sitem grmemek iin Santa Marta'da len Elena'y sk sk anmsa.'' Bunu yazdktan sonra, Elena, uykuya dalm olan yal adamn yanna yaklat: o farkna varmadan hanerini ard. Sonra kendisini uyandrd. - Bitirdim, dedi, dmanlarmz yeralt geidini ele geirirler diye korkuyorum. Git, masann stnde duran mektubumu al, onu Giulio'ya kendi elinle ver, kendi elinle anlyor musun? Bir de u mendili ver. Ona de ki, onu imdi nasl seviyorsam, her zaman yle sevdim, anlyor musun, her zaman! Ugone, ayakta duruyor, gitmiyordu. - Gitsene! - Madam, iyi dndnz m? Sinyor Giulio, sizi ne kadar seviyor! - Ben de onu seviyorum, mektubu al ve ona kendin ver. - Peki! yi kadnsnz, Tanr sizden raz olsun. Ugone gitti ve hemen dnd; Elena'y l buldu. Haner kalbine saplanmt.

You might also like