You are on page 1of 3

METAL BAĞI VE KUSURU

Kimyasal bağların tamamı, zıt değerlerin birbirini


çekmesidir. Her zıt değerin birbirini çekmesi,
kimyasal bağ adını almaz.

NE KADAR ŞEY VARSA HEPSİ DE ÇİFT OLARAK (ZIT


KUTUPLU, BAŞKA BİR İFADEYLE POZİTİF VE
NEGATİF) VAR EDİLMİŞTİR.

FARKLI YÜKLER BİRBİRİNİ ÇEKER.

BU ÇEKİMİN BİR KISMI KİMYASAL BAĞDIR.

METAL BAĞI
• Metallerin az sayıdaki değerlik elektronları boş değerlik
orbitallerinde devamlı olarak her yönde hareket ederler. Bu özelliği
ile elektron bir atoma değil metalin bütününe ait olur. Böylece
pozitif ile negatif çekiminden oluşan kararlı bir yapı meydana gelir.
Birden fazla çekirdek etrafında hareket eden bu değerlik
elektronlarının oluşturdukları bu bağa metalik bağ denir. Bu tür
bağ bulunduran katılar da metalik katılardır. Kovalent bağda her
bir atom belirli sayıda bağ yapmak zorundadır. Metalik bağda ise
değerlik elektronları kristal içerisinde hareketinden dolayı atoma
değil, kristalin bütününe ait olur. Bu durum metalik bağın kovalent
bağdan farklı olmasına yol açar. Metaller, değerlik elektronlarının
oynaklığından dolayı ısı ve elektrik akımı iletkenliği, şekil
verilebilme gibi özelliklere sahip olurlar.

1
• Yan yana olan iki metal atomunun birinde elektron verme
isteği öne çıkar, diğerinde ise boş değerlik orbitalinin bulunması
etkili olur. Böylece metal atomlarının biri pozitif, diğeri negatif gibi
davranarak birbirini çekerler. Aslında nötrdürler. Yük oluşumu,
düzenliliğin gereği olan çekim içindir. Bu çekim, metal bağı olarak
tanımlanır.
• Örneğin; 1A grubunu ele alalım. 1A grubunda en üstteki
metal lityumun metal bağı, en kuvvetlidir; çünkü 1A grubunda çapı
en küçük olan metal, lityumdur. Bundan dolayı da lityum atomları
arasındaki mesafe, gruptaki diğer metal atomları arasındaki
mesafeye göre daha fazladır. Bu nedenle elektronun gideceği yol,
gruptaki diğer elektronların gideceği yola göre daha uzundur.
• Bir diğer konu da lityum atomunun çapı küçük olduğundan,
aksi yönde çekim güçlü olmasına rağmen elektronun dışa doğru
hareket etmesidir.
• Aksi yönde çekim güçlü ve gideceği mesafe fazla olmasına
rağmen lityum atomunun elektronunun hareket etmesi, lityumdaki
metal bağını kuvvetli kılmıştır.
• Kendine rağmen ve mesafelere rağmen ziyarete götüren
sevgidir.
• Metal bağının bir görevi de metal kristalinin oluşumudur.
Metal kristali, metal atomlarının düzenli dizilişiyle ortaya çıkar.

METAL KRİSTALLERİ
• Oluşan metal bağı, metal atomları arasındadır. Metal
atomları belirli geometrik şekilleri oluşturacak şekilde dizilirler.
• Metallerde üç tip kristal yapı görülür:
• Hacim merkezli kübik yapıda; atomlar, küpün köşelerine ve
merkezine yerleşir. Demir (Fe), Cr (krom), Mn (manganez), W
(volfram), Ta (tantalyum), Ti (titanyum), Na (sodyum), K
(potasyum) metal kristalleri bu kristal çeşidine örnek verilebilir.
• Yüzey merkezli kübik yapıda; atomlar, küpün köşelerinde ve
yüzlerinde yerleşir. Al (alüminyum), Cu (bakır), Ni (nikel), Au
(altın), Ag (gümüş), Pt (platin), Pb (kurşun), Ca (kalsiyum)
kristalleri buna örnektir.
2
• Hegzagonal sistemde ise atomlar, altıgen prizmanın
köşelerinde ve birer adet de düzlemlerin ortasında yerleşir. Be
(berilyum), Cd (kadmiyum), Mg (magnezyum), Zn (çinko), Zr
(zirkonyum) metallerinin kristalleri de bu tür kristale örnektir.

METAL BAĞI KUSURU


• Metal atomlarının dizilişi bazen tam olmamaktadır. İdeal gibi
görünen bu dizilişi bozan bu duruma kimyada metal bağı kusuru
denir.
• Metal bağı kusuru şu şekillerde ortaya çıkar: Geometrik
şekillerin köşelerindeki bazı atom yerleri boş kalmakta, bir atom
fazladan araya sıkışmakta, bazı yabancı atomlar ara yerlere
girmekte veya atomların dizilişi belirli bir yerde kesilmektedir.

METAL BAĞI KUSURUNUN NE GİBİ FAYDALARI


VARDIR?
• Hata ve kusur kelimeleri bir eksikliği akla getirse de metal
bağı hatası diye bilinen bu konu, bir eksiklik değil; mükemmelliktir.
• Bir metalin kırılmadan şekil değiştirebilmesi, atomlarının
kusur dediğimiz mükemmel yerleşmesiyle olmaktadır. Metal
içindeki bu kusurlu yapılaşma olmasaydı, o metali; eğerek,
bükerek, döverek şekillendirme mümkün olmayacaktı. Mesela; bir
inşaat demirini kıvıramayacaktık.

METALİN ATOMLARI KUSURSUZ DİZİLSEYDİ NE


OLURDU?
• Metalin 1 mm2’si, 37 kg kuvvet taşıyabilecekti. 3,5 tonluk bir
ağırlık, yaklaşık 1 mm çapında bir tel ile kaldırılabilecekti. Bu, çok
iyi bir özellik olarak görünebilir. Fakat bu kadar mukavemetli bir
metalin kullanılabilmesi, başka bir ifadeyle tel ve levha hâline
getirilebilmesi mümkün olmayacaktı. Böyle bir metal de faydasız,
işe yaramaz bir madde olacağından; esas kusur, kusursuz atom
dizilişine sahip olmakta olacaktı.
3

You might also like