Everand Logo

Welcome to Everand!

  • Discover millions of ebooks, audiobooks, and so much more with a free trial

    Only $11.99/month after trial. Cancel anytime.

    Mavisini Yitirmis Yasamak
    Mavisini Yitirmis Yasamak
    Mavisini Yitirmis Yasamak
    Ebook94 pages1 hour

    Mavisini Yitirmis Yasamak

    By Ali Colak

    1/5

    ()

    Read preview

    About this ebook

    Mavisini Yitirmis Yasamak, yazarin bir gazete kosesinden okurlarina gonderdigi mektuplardan olusuyor. Kitabi okurken gecmis zamanlarin kiyisinda gezinecek, bakislarinizi insanlarin, sehirlerin ve mevsimlerin gizlerine yönelteceksiniz.

    LanguageTürkçe
    PublisherZaman Kitap
    Release dateJun 10, 2010
    ISBN9786055799168
    Mavisini Yitirmis Yasamak

    Related to Mavisini Yitirmis Yasamak

    Related ebooks

    Related podcast episodes

    Reviews for Mavisini Yitirmis Yasamak

    1/5

    1 rating0 reviews

    What did you think?

    Tap to rate

    Review must be at least 10 words

      Book preview

      Mavisini Yitirmis Yasamak - Ali Colak

      Mavisini Yitirmiş Yaşamak

      Ali Çolak

      Published by Zaman Kitap at Smashwords

      Zaman Kitap, http://www.zamankitap.com/

      Fevzi Cakmak Mah. Ahmet Taner Kışlalı Cad. No: 6 34194 Yenibosna / İstanbul

      Tel:+90 (212) 454 1 454

      Copyright © 2001, Zaman Kitap

      ISBN: 978-605-5799-16-8

      Smashwords Edition, License Notes

      All rights reserved. No part of this book may be reproduced or transmitted in any form or by any means, electronic or mechanical, including photocopying, recording, or by any information storage and retrieval system, without written permission from the author, except for the inclusion of brief quotations in a review.

      İÇİNDEKİLER

      İpin Ucundan Tutmak

      Yeni Basım İçin Birkaç Söz

      I. Bölüm Budalalıktan Kurtulma Sanatı

      Yürüme Sanatı

      Sen Bana Yeni Yılsın Her Dakika

      Hicret Yahut Ülkesini Terk Eden Güneş

      Budalalıktan Kurtulma Sanatı

      Sevgisiz, Işıksız ve Mektupsuz Kaldık

      Yaşamanın Tuzu Biberi Dondurulmuş Gülücükler

      Hüzn-i Umûmi

      Yıkılır İskelesi Hayatın

      Dünyayı Tazelendiren Gökyüzü Armağanı

      Ah, Nerede O Gelecek Ramazanlar!

      Hadi Söyleyin Bu Şarkıyı!

      Dostları Şehre Çağırmak

      İçinizdeki Çocuktan Ne Haber?

      Alışmak Sevmekten Zor Mudur?

      II. Bölüm Mavisini Yitirmiş Yaşamak

      Çeşmeler ve Şairler

      Su Güzeli

      Kar Duası

      Kiraz Ağacı

      Hoş Geldin Bahar

      Eylülün Dertleri

      Mavisini Yitirmiş Yaşamak

      Zamansız Bir İstanbul Sevdası

      Sizin Bir İstanbul Haritanız Var Mı?

      İzmir... Yaşamıyor Gibi, Yaşamıyor Gibi Yaşanan Şehir...

      Zambaklar En Issız Yerlerde Açar

      Bir Kitap Muhabbeti

      III. Bölüm Bir Ateş Yakmak

      Bir Ateş Yakmak

      Herkesin Bir Altıncı Şehri Vardır İçinde

      Şiirin Bir Yeri Zaptetmesi

      Şiir, Medyumlar ve Kocakarı İlaçları

      İpin Ucundan Tutmak

      "İpin ucu sendedir

      Bir ucu da bendedir."

      Bu kitap size ulaştığına göre, benim uzattığım ipin ucundan tutmuşsunuz demektir. Artık sizinle kol kola yürüyebilir, birlikte yeni bir şarkıya başlayabiliriz. Bu sayfayı çevirince okumaya başlayacağınız yazılar, benimle sizi buluşturuyor ve sesimizi aynı şarkıda birleştiriyorsa amacına çoktan ulaşmış demektir.

      Aslında, hayatın kendisi, çok sesli muhteşem bir şarkı ve yürek aydınlatıcı bir şiirden başka bir şey değildir. Dünya, gerçekten insanı deli edecek güzelliktedir. Yaşadığımız modern zamanlar; bu zamanın yükselen değerleri, kaygıları ne yazık ki güzel dünyamızın şiiriyetini büsbütün örtmektedir. Aynı değerler, bizim duyarlığımızı körelterek hayatın şiirini fark edip onun coşkusuna katılmamıza izin vermiyor. Anlayacağınız kalbimizdeki kara delikler her gün biraz daha çoğalıyor. Bizi kalbimize, kendi yüzümüze çağıran sesler neredeyse duyulmuyor. Günlerimiz kupkuru geçip gidiyor. Ve hayatımızın renklerini bir bir yitiriyoruz.

      Mavisini Yitirmiş Yaşamak, bilinçsiz ve sorgulanmamış bir modernizmin etkilerinden ister istemez nasibini almış, yüreği yaralanmış yazarın, kendini aydınlığa çıkarma arayışlarının belgesidir. Kendi kalbiyle giriştiği küçük söyleşiler...

      Herkesin büyük hakikatlerle donanmış olarak doğduğu ve büyük sözler söyleyip büyük işler başardığı dünyamızda, bir küçük adam olarak yaşamayı ve hayatın küçücük süsleriyle yetinmeyi kabullenen yazar, Hepsinden iyicesi bir gönüle girmektir. sözünü söyleyip duruyor.

      Bu kitaptaki her yazıyı kendinize yazılmış bir mektup gibi görebilirsiniz. Doğrusu da budur. Geçtiğimiz üç yıl boyunca, bir gazete sütununun elverdiği ölçüde okurlara yollanmış birer mektuptu bu yazılar. Başta bir kitap kaygısı taşınmadığından öyle özen bezen şeyler değildi yazılanlar. Nasıl söylenmişse öyle kalmıştı. Belki tek hünerleri samimiyetti. Bu kitaba girerken birkaç kez elden geçti, değiştiler. Yine kusuru yok mu? Var tabii. Bir ilk kitap olmanm tadı belki de kusurundadır.

      Yitirdiğimiz mavi... Benim çocukluğum, kır çiçeklerim, köyümün çeşmeleri... Sizin anılarınız, hayalleriniz. Yağmurlar, gökyüzü, dağ havası ve deniz ve ağaç ve su... Aşk, vefa, sevda, tevazu, hicret, inanç... Kalbimiz, göğsümüzdeki kâbe...

      Yitirdiğinin farkına varmak, belki de aramaya başlamak için ilk adımdır.

      ALİ ÇOLAK, Aralık 1994

      Yeni basım için birkaç söz

      İnsan, kendi yazdığı metinlere uzun zaman sonra dönüp baktığında, garip bir yabancılık hissi duyar. Öyle cümlelerle karşılaşırsınız ki şaşarsınız. 'Ben mi yazdım bunları?' dersiniz. Öyle ya, sizden çıkalı çok olmuştur onlar; yaban ellerde, meçhul okurların gözlerinin ışığıyla buluşmuştur. Kimler ne anlamlar yüklemiş, nasıl çoğaltmıştır kim bilir? Artık başkalarının olmuştur o yazılar. Tekrar okuduğunuzda hissedersiniz bunu. Size aittir; ama sizden çıkmıştır... Bir çeşit hasretle, gönül sızısıyla dolaşırsınız satırlar arasında. Yıllar sonra Mavisini Yitirmiş Yaşamakın yeni basımı için bir şeyler yazmaya durduğumda kuvvetle fark ettim bunu. Uzun süre yazamadım. Soğuk bir rüzgâr geçti içimden. Mavisini Yitirmiş Yaşamak, ilk kitabımdı benim. İlk aşk gibi bir şeydi. Bu kitaptaki denemeleri nasıl yazdığımı hatırladım bir bir. Hepsini ruhumda, benliğimde günler ve geceler boyu gezdirdiğimi, sonra bir çeşit vecd haliyle kâğıda döktüğümü hatırladım. Her cümlenin, canımdan ve ruhumdan bir şeyler alıp götürdüğünü düşündüm. Sözde 'bir gazete sütunundan okura yazılmış mektuplar'dı bunlar; ama aslında her biri kendimle yapılmış öldüren ve tüketen söyleşilerdi. Bende başlayıp bende biten gezintilerdi...

      Nostalji miydi anlattıklarım? Sanmam... Hiç öyle görmedim, öyle düşünmedim. Yaşamın kimi soluk, kimi belirgin renkleriydi. Ama illâ ki yaşantılardan çıkıp gelmiş, bir yanından tutunduğumuz ya da tutunacakken elimizden kayıp gittiğini gördüğümüz sarı, sıcak nesneler, duygular ve anlar... Olsa olsa yaşadığımız günleri yeniden anlamlı bir renge boyama özleminin heyecanlarını taşıyordu. Vazgeçilmez mayası aşktı galiba. Yaşamımıza karışan ne varsa, onlara duyulmuş kırılgan bir aşk... 'Mavi', bizi yaşama bağlayan her şeydi. Duru, doğal ve içten olan her şey...

      Şimdi ilk aşka benzer ilk acılarıma, ilk arayışlarıma yeniden dokunur gibi oluyorum. Artık benden çıkmış, binlerce meçhul gözün ışığıyla buluşmuş bu metinleri tarifsiz bir hasretle okuyorum. Kendimi, eski bir aynada seyreder gibi. İstesem de bir şey ekleyemem onlara ve bir şey eksiltemem onlardan.

      Geçen zaman içinde okurların bu kitaba duyduğu ilgiye şaşırdığımı söylemeliyim. Daha sonra yayımlanmış bütün kitaplarımı kıskandıracak bir ilgiydi bu. Mavisini Yitirmiş Yaşamakın her yeni basımı, ortak duyarlıkların, ortak arayışların ve yaşamın mavi tonlarına duyulan ortak özlemlerin olduğunu ve bunların sürüp gittiğini haber verdiği için mutluluğumu artırıyor benim. Yalnızlığımın seyreldiğini hissediyorum. Her gün yeni bir ruh arkadaşı bulmaktan daha çok ne mutlu edebilir insanı?

      Bu kitabın ulaşacağı yeni okurlara, yeni ve meçhûl ruh arkadaşlarıma kelimelerin taşıyabildiği yoğunlukta bir selam anlamı taşıyor bu satırlar. Henüz yitmemiş ne çok tonu var 'mavi'nin! Aradıkça ve keşfettikçe yaşamın kıyısı bucağı nasıl da uçsuz bucaksız bir anlam denizine açılıyor!..

      Ali ÇOLAK, Şubat 2005

      I. Bölüm Budalalıktan Kurtulma Sanatı

      Yürüme Sanatı

      "Yürüyüşümün ritminden

      ıslanır İstanbul." (Hüseyin Atlansoy)

      İnsan yürüyüşünden belli olur. Kendi olmanın en belirgin işaretidir yürümek. Düşüncenizin kararlılığı, inceliği yahut dağınıklığı adımlarınıza vurur. Yere basıyor olmak, toprakla bir alışverişi bulunmak,

      Enjoying the preview?
      Page 1 of 1